(kor-tar) teknikleri - kop teyap - (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi

Transkript

(kor-tar) teknikleri - kop teyap - (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi
2015
KORUYUCU TARIM
(KOR-TAR)
TEKNİKLERİ
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
01.01.2015
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Giriş
Aksaray, Karaman, Konya, Niğde illerinden oluşan KOP Bölgesi, Türkiye tarım
alanlarının yaklaşık %12,6’sını (3 milyon ha), sulanan alanların %17’sini (924.000 ha), nadas
alanlarının %20,4’ünü (845.000 ha) oluşturmaktadır (TÜİK 2013). KOP Bölgesi tarım
alanlarının %30,8’inde sulu tarım (ruhsatsız kuyularla sulanan alanlar da dahil), %69,2’sinde
(2.076.000 ha) kuru tarım yapılmaktadır.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2013 verilerine göre bölge, Türkiye tarımsal üretimi
içinde buğdayda %14, kuru fasulyede %54, şeker pancarında %40, patateste %29, ayçiçeğinde
%23, arpada %17, çavdarda %28, tane mısırda %10 ve yoncada %13’lük paya sahiptir. Bölge
elma üretiminde %32, kiraz üretiminde %15 pay ile Türkiye üretiminde önemli bir konuma
sahiptir. Hayvancılık sektörü incelendiğinde ise bölgenin Türkiye üretimi içerisinde büyükbaş
hayvan varlığında %7, küçükbaş hayvan varlığında %10, süt üretiminde %9 ve yumurta tavuğu
varlığında %15’lik paya sahip olduğu görülmektedir (TÜİK 2013).
DSİ 4. ve 18 Bölge Müdürlüklerinin son verilerine göre KOP Bölgesi'nin yıllık
kullanılabilir yer altı ve yer üstünde depolanan su miktarı 4.365 hm3’tür. KOP Bölgesinin tarım
alanlarının tamamının ortalama 500 mm su kullanım hesabıyla sulanması halinde 15.286 hm3
suya ihtiyaç olduğu gözükmektedir. Bu nedenle havza içinde kullanılabilir su miktarı ancak
belli bir kısmın sulanmasına yetmektedir. KOP Bölgesi'nde kullanılabilir su rezervinin %56'sı
yer altı suyundan temin edilmektedir. Fakat bölgede yer altı sularındaki yıllık çekilmeler daha
önceki yıllarda santimetrelerle ifade edilirken son yıllarda metrelerle ifade edilir oranda
düşüşler gerçekleşmektedir. Yeraltı sularındaki düşüşlerin devam etmesi halinde belli bir
derinlikten sonra su çekiminin ekonomik olmaktan çıkacağı gözükmektedir. Bu durumda
mevcut sulanan alanların büyük bir kısmının, ileride sulanamama riskini ortaya koymaktadır.
Böyle bir durumda ağırlıklı sulu tarıma bağlı bitkisel ve hayvansal gıda üretiminde düşüşler
olacak, tarım alanındaki istihdam daralacaktır.
Bölgede uzun yıllarda (1970/2014)
ekiliş üzerine (Eylül/Temmuz) düşen ortalama
yağış miktarı 326 mm’dir. Yine aynı dönemde serin iklim tahıllarının çimlenme döneminde
(Eylül ve Ekim aylarında) ortalama 48 mm yağış düşmektedir. Dolayısıyla yazlık ve kışlık
ürünlerin çimlenmesi için topraktaki su isteklerinin bu yağış miktarları ile karşılanabileceği
görülmektedir. Bu bakış açısında konuyu makro düzeyde değerlendirdiğimizde: bölgemize
uzun yıllar yağış ortalamasına göre yıllık 21,3 milyar m3 yağmur yağmakta olup bu yağmur
suları yer üstünde baraj ve depolamalarda yer altında ise akiferlerde depolanmakla birlikte (4,36
milyar m3/yıl), yaklaşık 3 milyon ha’lık tarım alanındaki topraklarda 4,73 milyar m3/yıl miktar
kadar su depolanmaktadır. Bu miktarın yıllık 1,5 milyar m3’ü sulu tarım alanlarında 3,23 milyar
m3’ü ise kuru tarım alanlarında bulunmaktadır. Dolayısıyla bu sulardan azami ölçüde
yararlanmak bölgemiz tarımı için elzem görülmektedir. Ancak kurak iklim yapısına sahip
bölgemizde, toprak strüktürüne uygun olmayan makine ekipman kullanımı sonucu toprakta
çimlenme derinliğindeki su buharlaştırılıp kaybedilmekte aynı zamanda toprağın aşırı
parçalanmasına sebep olunduğundan kaymak tabakası oluşmakta bu durumda büyük bir
problem olarak karşımıza çıkmakta ve bu tabakanın kırılması için sulama başta olmak üzeri bir
dizi tedbirler almak zorunda kalınmaktadır. Bu şekilde kuru tarımda verim kaybına sulu tarımda
ise açığın sulama suyundan karşılanmasından dolayı su israfına sebebiyet verilmektedir (Fiili
uygulama ve etkileri EK-1’de sunulmaktadır). Su tasarrufu denilince sadece yer altı ve yer
üstünde depolanan sulama suyu olarak kullanılan sular akla gelmemeli, topraktaki yağış
kaynaklı sulardan da faydalanma imkânını artırmanın yolları aranmalıdır. Su tasarrufu için
basınçlı sulama sistemleri ön plana çıkmakla birlikte diğer tarım teknikleri de suyun (yağmur
ya da sulama suyu) tasarruflu kullanılmasında büyük rol oynamaktadırlar.
1
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Bölgede su kısıtına çözüm için mevcut suyun tasarruflu kullanımı amacıyla alt yapıyı
geliştirmek, bölgeye yakın dış havzalardan su getirilmesi ve kuru tarımın rehabilitasyonunu
içeren bir dizi önlem alınması öne çıkan konulardır. Bu nedenle yapılacak çalışmaların, sadece
sulu tarımla sınırlı kalmayıp, kuru tarımı da içermesi gerekliliği ortadadır. Gerek sulu gerekse
kuru tarımda, suyun etkin kullanımı ile ilgili yapılması gereken konularda bölgede mutabakat
sağlanmış ve güçlü bir kararlılık oluşmuştur.
Bu kapsamda KOP Eylem Planında TS 1.2 Koruyucu Tarım (KOR-TAR) Teknikleri
kapsamında üç ana başlıkta proje geliştirilmiştir. Bunlar:
1. Doğrudan ekimin yaygınlaştırılması,
2. Dikey ve azaltılmış toprak işleme (Şeritvari sürüm) ekipmanlarının yaygınlaştırılması,
3. Toprak organik maddesinin artırılmasıdır.
Konuların daha iyi ifade edilebilmesi için bilgi notu ekinde bu üç konu
teferruatlandırılmıştır.
Bu kapsamda EK-1’de KOP Bölgesindeki tohum yatağı hazırlamada fiili uygulama, EK2’de doğrudan ekim sistemi EK-3’de dikey ve azaltılmış toprak işleme (Şeritvari sürüm) ve
EK-4’de yeşil gübreleme anlatılmaktadır.
Ekli raporlarda arz edilen nedenlerle Bölge'de doğrudan ekim yapılacak alanlarda dekar
başına doğrudan ekim desteği verilerek model bir destekleme programının başlatılması, dikey
ve azaltılmış toprak işleme sistemlerinin yaygınlaştırılması ve toprak organik maddesinin
artırılması için tedbirlerin alınması bu bölge için gerekli hatta zaruridir. Bu amaçla da, Gıda
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın çok dar kapsamda uyguladığı ve bu desteği de içeren
ÇATAK (Çevre Amaçlı Tarım Arazilerini Koruma) Programı revize edilerek bölgeye has bir
uygulamayla yaygınlaştırılmalıdır. KOP Eylem Planı'nda bu program kabul edilmiştir.
2
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
EK-1
Bölgemizde Toprak Yapısında Gelinen Durum ve Fiili Uygulamadaki
Gelenekleşmiş Toprak İşleme Ekipmanları
Organik maddece zengin olmayan Bölgemiz toprakları, birde gereğinden fazla
parçalanarak ve devrilerek işlenmektedir (Şekil 1). Bir taraftan da toprak organik maddesine de
olumlu katkı sunabilecek anızlar yakılmakta, çiftlik gübresi ve yeşil gübre uygulamalarının da
yetersiz olmasıyla birlikte toprak yapısı her yıl bozulmaktadır. Gidişat toprak yapısının
bozulması yönünedir. Tabi ki toprak yapısında gelinen ve devam eden menfi durumun çevreye,
ekonomiye yansımaları olmaktadır. Çevre bakımından en büyük sonucu topraklarımız
erozyona maruz kalmaktadır. Kurak iklim yapısına sahip bölgemizde maalesef belli
dönemlerde yağmurun yağmasından korkulur hale gelinmiştir. Tarla bitkilerinin ekiminden
sonra yağmur yağmasıyla birlikte eğer bitki çimlenip yüzeye çıkana kadar tekrar yağışın
olmaması halinde toprak kaymak bağlamakta ve bitki ölmektedir (Şekil 2). Kaymak tabakasının
kırılması için sulama başta olmak üzeri bir dizi tedbirler almak zorunda kalınmaktadır. Bu
şekilde kuru tarımda gereksiz verim kaybına sulu tarımda ise açığın sulama suyundan
karşılanmasından dolayı su israfına sebebiyet verilmektedir.
Gelenekleşmiş uygulamada kuru tarımda nadastan istenilen fayda görülmemektedir.
Çünkü toprak devrilerek işlenmekte topraktaki nem kaçırılmaktadır. Sulu tarım alanlarında
özellikle yazlık bitki tarımında ciddi kayıplar oluşmaktadır. Bu durumun sahada ki kurak bir
yılda yapılan uygulaması ile kısaca örneklendirmek anlatımda yardımcı olacaktır. 2014 yılı
meteorolojik, hidrolojik ve tarımsal kuraklığın görüldüğü bir yıl olmuştur. Bölgemizde benzer
iklimin yaşandığı önceki yıllarda olduğu gibi 2014 yılında da maalesef bölgemizde yazlık
bitkilerin %80’inde çimlenme ve çıkışı için sulama yapılmak zorunda kalınmıştır. Oysaki Tablo
3’deki ekiliş üzerine düşen yağışlara bakıldığında, uygun toprak işleme tekniği ile sulamadan
yağış suları ile bitkileri çıkarmak mümkün olmakta idi. Ancak Şekil 4’de görüldüğü üzere KOP
Bölgesinde toprağı karıştırarak ve aşırı parçalayarak işleyen rotavatör, tesviye küreği vb.
ekipmanlar ile işlenen toprakta nem kalmamış (Yüzeyden 10-14 cm’lik çimlenme derinliği
kurutulmuş), yazlık bitkinin çıkışı için sulama zorunluluğu doğmuştur (Şekil 3). Bu şekilde
yapılan uygulama ile Tablo 1’de belirtildiği üzere 2014 yılı itibari ile 220 milyon m3 su, 36
milyon TL işçilik ve enerjiden ekonomik kayıp olduğu tahmin edilmektedir. Yağışlı bir peryiot
geçiren 2015 yılında bile az da olsa çıkış için sulama yapıldığına şahit olunmuştur. Bununla
birlikte 2015 yılının bu kapsamdaki en büyük problemi kaymak tabakası oluşumudur.
Dolayısıyla kaymak tabakasının kırılmasından dolayı diğer tedbirlerin yanında sulamada
yapılarak zaten kıt olan su kaynakları yanlış uygulamadan dolayı heba edilmektedir. Fiili durum
bu şekilde gerçekleşmektedir. Dikey toprak işleme sisteminde ise EK-3’ün Kültüvatör
(Kazayağı) tırmık kombinasyonunun anlatıldığı bölümde doğru uygulama sonucu 2014 yılı için
yazlık bitkinin sulamadan çıkarıldığı ayrıntılı anlatılmaktadır.
3
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Tablo 1 Yazlık Bitkilerde Yanlış Toprak İşleme Sonucu İsraf Olunan Kayıplar
Tablo 2 Toprağın Kullanılabilir Su Tutma Kapasitesi (mm)
Toprağın Bünye Sınıfı
Tınlı
Toprağın Solma Noktası (%)(Wp)
10
Toprağın Tarla Kapasitesi (%)(Fc)
22
Toprağın hacim ağırlığı (g/cm³) As
1,4
Suyun Özgül ağırlığı(g/cm³ - Dw)
1
Toprağın Kullanılabilir su tutma Kapasitesi (AW)
mm/m
168
Toprağın İnfiltrasyon hızı (mm/h)
AW
 ( FC  W
p
)x
13
AS
x 10
DW
AW= (22-10) x 1,4/1 x 10 = 168 mm
Yanlış ekipmanla toprak işleme sonucu topraktaki suyun buharlaştırılması sonucu
oluşan kayıp:
•
Buharlaşmanın olduğu toprak derinliği: 0,14 m
•
Buharlaşan su miktarı= 168 x 0,14 = 24 mm
Bitkilerin çimlenme ve çıkışı için sulanmasından (gönen yapılması) kaynaklanan su
kaybı:
•
Yağmurlama tabanca debisi: 1,6 m3/h
•
Yağmurlama tabanca yerleşim aralığı: 10 m x 10 m
•
Sulama süresi: 3 saat
•
Yağmurlama ile verilen su miktarı =1,6 x 1000 / 10 x 10 = 16 mm
•
Çıkış sulaması için verilen su miktarı = 3 saat x 16 mm= 48 mm
Buharlaşma ve gönen sulamasından oluşan su kayıpları toplamı:
•
Buharlaşma ve ilave sulama ile oluşan su kaybı = 24 + 48= 72 mm
2014 Yılı Yazlık ekimi yapılan tarla bitkileri alanlarında oluşan kayıp:
•
2014 Tarla bitkileri yazlık ürün ekili alan = 375.000 ha
•
Tasarruf edilecek su miktarı = 375.000 ha x 720 ton/ha = 270 milyon ton/yıl
Gönen sulaması için harcanan elektrik ve işçilik bedeli oluşan para kaybı:
•
Elektrik (3 saat sulama için) ve işçilik bedeli: 119 TL/da
4
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
•
Elektrik enerjisi ve işçilik bedeli= 375.000 ha x 119 TL/ha = 45 milyon TL/yıl
Bölgede, yazlık bitkilerin %80’inin sulanarak çıkış sağladığı düşünüldüğünde
gerçekleşen kayıp veya tasarruf edilebilecek miktarlar:
•
Tasarruf edilecek su miktarı=270 milyon ton x 0,80 = 220 milyon ton/yıl
•
Tasarruf edilecek Elektrik enerjisi ve işçilik bedeli = 45 milyon TL X 0,80 = 36 milyon
TL/yıl
Şekil 1 KOP Bölgesinde Tohum Yatağı Hazırlığında Toprağın Aldığı Durum (Orjinal Resim)
5
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 2 KOP Bölgesinde Kaymak Tabakası Etkisi Görüntüsü (Orjinal Resim)
Şekil 3 Toprakta Nem Kaybı ve Gönen Görüntüleri (2014 Yılı, Karatay, Orjinal Resim)
Gelenekleşmiş Toprak İşleme Ekipmanları
Bölgemizde büyük oranda yazlık ürünlerin tarımında kullanılan ekipmanlar aşağıda
sunulmaktadır:
a.
b.
c.
d.
Soklu Pulluk (çoğu durumda anız yakılmasından sonra)
Rotovatör + tırmık + merdane kombinasyonu
Tesviye Küreği,
Ekim mibzeri
6
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 4 Geleneksel Toprak İşleme Sistemi Ekipmanları
Şekil 5 Soklu Pulluk
7
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 6 Rotovatör, Tırmık ve Merdane Kombinasyoun
Şekil 7 Tesviye Küreği
8
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
EK-2
KOP Bölgesi Tarım Alanlarının Geleceği İçin "Doğrudan Ekim
Desteklemesi Programının Oluşturulması" (Model Önerisi)
Mevlüt VANOĞLU, 2Taner GÜZEL, 3Süleyman ARMAĞAN, 4Prof. Dr. Hüseyin ÖĞÜT,
5
Prof. Dr. Kazım ÇARMAN, 6Prof. Dr. Bayram SADE, 7Prof. Dr. Süleyman Soylu, 8Prof. Dr.
Nuh Boyraz, 9Doç. Dr. Mehmet Zengin, 10Yrd. Doç. Dr. Mehmet Şahin, 11Seyfettin BAYDAR,
12
Orhan TAT 13Fatih ÖZDEMİR, 14İrfan GÜLTEKİN, 15Rıfat Zafer ARISOY, 16Raşit TURAN,
17
Celil ÇALIŞ, 18Mustafa YILMAZKART, 19Prof. Dr. Mehmet BABAOĞLU
1
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, [email protected] - 2 KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı,
[email protected] - 3 KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, [email protected] - 4 Selçuk Üniversitesi
Ziraat Fakültesi, [email protected] - 5 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi, - 6 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi,
[email protected] - 7 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi, [email protected] - 8 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi,
[email protected] - 9 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi, [email protected] - 10 Selçuk Üniversitesi Ziraat
Fakültesi, [email protected] - 11 Konya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, [email protected] - 12 Konya
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, [email protected] - 13 Bahri Dağdaş UTAE Müdürlüğü, [email protected]
- 14 Bahri Dağdaş UTAE Müdürlüğü, [email protected] - 15 Bahri Dağdaş UTAE Müdürlüğü,
[email protected] - 16 Konya Büyükşehir Belediyesi, [email protected] - 17 Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şubesi,
[email protected] - 18 Ulusal Hububat Konseyi, [email protected] - 19 KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı,
[email protected]
1
ABSTRACT
The poor in terms of water resources in Turkey Konya, Karaman, Aksaray and Nigde is a region
consisting of KOP. For effective use of rainfall and irrigation water often more prominent in
the public activities take place alongside important measures are also available. This issue has
not been given enough attention so far. One of the most important of these measures "Direct
Seeding System" is. Although irrigated agriculture is an important contribution in the field of
agriculture about 70% of dry farming in the region should be made directly to the expansion of
cropping systems is important. Direct Seeding System with a special support program in the
region by expanding the annual savings of about 900 million m3 of water; An extra 745 million
TL seems possible gain can be achieved. Direct sowing widespread in all areas of the system
in the region, considering the year 2014, according to data requires the support budget of 603.3
million TL. The annual agricultural subsidies by the government believed to be around 804.9
million TL in the budget for the future, this amount is not considered harcanılabilin. From an
annual average of 330 mm in the region of 21 billion m3 of accounts (tons) rainfall is around.
This portion of rainfall that hit the region's agricultural land is 9.4 billion m3 per year
(Anonymous, 2012). Regional precipitation falls to approximately 45% of the agricultural area,
take advantage of this precipitation increase shows how important it is.
KEYWORDS
Water, soil, direct sowing system saving support.
Özet
Türkiye’nin su kaynakları bakımından en yetersiz bölgesi Konya, Karaman, Aksaray ve
9
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Niğde illerinden oluşan KOP bölgesidir. Yağışların ve sulama suyunun etkin kullanımı için
çoğunlukla öne çıkan faaliyetlerin yanında kamuoyunda fazla yer almayan önemli tedbirler de
mevcuttur. Bu konuya şu ana kadar yeterli önem verilmediği görülmektedir. Bu tedbirlerin en
önemlilerinden birisi “Doğrudan Ekim Sistemi”dir. Sulu tarımda da önemli katkısı olmakla
birlikte tarım alanlarının yaklaşık %70’inde kuru tarım yapılmak zorunda olunan bölge için
doğrudan ekim sisteminin yaygınlaşması önem arz etmektedir. Doğrudan Ekim Sistemi'nin özel
bir destekleme programı ile bölgede yaygınlaştırılmasıyla yıllık yaklaşık 900 milyon m 3 su
tasarrufu; 745 milyon TL’de ekstra kazanç sağlanabileceği mümkün gözükmektedir. Doğrudan
ekim sisteminin bölgede tüm alanlarda yaygınlaşması düşünüldüğünde, 2014 yılı verilerine
göre yıllık 603.3 milyon TL’lik destekleme bütçesi gerektirmektedir. Devlet tarafından yapılan
yıllık tarım desteklerinin 804,9 milyon TL civarında olduğu düşünüldüğünde bölgenin geleceği
için bu miktarda bir bütçe harcanılabilinir görülmemektedir. Bölge'ye yıllık ortalama 330 mm
hesabından toplam 21 milyar m3 (ton) civarında yağış düşmektedir. Bu yağışın Bölge'nin tarım
alanlarına isabet eden kısmı ise yıllık yaklaşık 9.4 milyar m3'tür (Anonim, 2012). Bölge
yağışlarının yaklaşık %45'inin tarım alanlarına düşmesi, bu yağışlardan faydalanmayı
artırmanın ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Anahtar Kelimeler
Su, toprak, doğrudan ekim sistemi, tasarruf, destek.
Giriş
Konya, Karaman, Aksaray ve Niğde illerinden oluşan KOP Bölgesi'nin, 2,9 milyon ha
tarım alanı olmasına karşılık, aldığı yağış miktarı ve kullanılabilir su varlığı bakımından
Türkiye'de en yetersiz bölgelerin başında gelmektedir (Anonim 2014b). Gelir bakımından
tarıma bağımlılığı yüksek olan bölgede, tarımda suyun etkin kullanılması, yerelde ve merkezi
kuruluşlarca büyük önem verilen ve üzerinde geniş kapsamlı çalışmalar yapılan bir konudur.
Ancak düşen yağışların ve sulama suyunun etkin kullanımı için doğrudan yapılacak
faaliyetlerin yanında mevcut suyun tasarruflu kullanılmasıyla ilgili yapılabilecek önemli
tedbirler de mevcuttur. Bu konuya şu ana kadar yeterli önem verilmediği görülmektedir.
Doğal yağışlardan yararlanmayı ciddi oranda artırabilecek bu tedbirler kamuoyunun
dikkatinden kaçmaktadır. Toprakta organik maddenin artmasına, anız yakılmasının
önlenmesine, toprak yapısını iyileştirerek daha fazla su tutmaya, su rezervlerinin daha tasarruflu
kullanımına ve bölgede kuraklık ve erozyonun etkilerinin azaltılmasına; tarım girdilerinin
düşmesine ve verimin artmasına katkı sağlayacak faaliyetlerden birisi olan; uygulanma alanı
dünyada 110 milyon hektarı aşmış (Derpsch ve ark., 2010)ve ülkemizde yaygınlaşmakta olan
“Doğrudan Ekim Sistemi” bu tedbirlerden en önemlisidir.
Toprağı en az seviyede rahatsız edip, devrilerek işlenmesini önleyen ve daha teknolojik
makinelerle 3 defa girilmesi yerine bir defa araziye girerek ekim yapmayı sağlamayı temin eden
sistem özellikle yağışı yetersiz bölgelerde uygulanabilecek modern bir sistem olarak karşımıza
çıkmaktadır. Ne var ki uygun olmayan mekanizasyonla yapılan bazı uygulamalar sistem hatası
gibi algılanmış ve uygulamayı yaygınlaştıracak etkili bir destekleme modeli henüz
geliştirilememiştir. Doğrudan ekim makine desteklemeleri de düşük seviyede kalmış, ya da
uygun olmayan makine desteklemesi yapılmıştır.
Meyvelikler ve bazı bitkisel üretim sahaları çıkarıldıktan sonra Bölge'de doğrudan ekim
sistemi uygulaması yapılabilecek alan 2.72 milyon ha (1.95 milyon ha kuru, 772 bin ha sulu)
civarındadır. Bu alanların tamamının doğrudan ekim sistemi ile desteklenmesi halinde yıllık
toplam 603.3 milyon TL bütçe gerekmektedir (Anonim, 2013a). Fakat bu sistemin faydalarını
10
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
göstermek ve yaygınlaştırmak adına bir pilot programın uygulanması gerekli görülmektedir.
KOP Bölgesi'ne yapılan tarımsal desteklemelerin yıllık 804.9 milyon TL'ye ulaştığı ve
sadece mazot, gübre ve toprak analiz desteklerinin 184 milyon TL (yaklaşık 2 623 milyon ha
alanda) olduğu bilinmektedir (Çizelge 3), (Anonim, 2014). Bunları da dikkate alacak şekilde
bir Doğrudan Ekim Sistemi Destekleme modelinin geliştirilerek Bölge'de uygulanması su ve
toprak kaynaklarının sürdürülebilirliği ve üretimde rekabetçilik için önemli bir adım olacaktır.
KOP Bölgesi, Tarım ve Su
Türkiye yüzey alanının %8.3'ünü oluşturan 6.5 milyon ha (65 bin km2) toplam alana sahip
KOP Bölgesi'nin Türkiye tarım alanlarının %12'sine tekabül eden ve 2.9 milyon ha olan tarım
alanlarının 845 283 ha’ında nadas, 1 135 322 ha’ında kuru tarım (nadas alanları hariç), geriye
kalan 923 569 ha’ında ise sulu tarım yapılmaktadır. Bölge'de ilave olarak 1.6 milyon ha düşük
verimli, küçükbaş hayvanların otlayabileceği çayır-mera alanı bulunmaktadır (Anonim, 2012).
Bölge'deki tarım arazilerinin tamamının sulanabilmesi için yıllık yaklaşık 15 milyar m3 sulama
suyuna ihtiyaç olmasına karşın, Bölge'nin yıllık kullanılabilir su varlığı 1.9 milyar m3’ü yerüstü
suyu, 2.4 milyar m3’ü yer altı suyu olmak üzere 4.3 milyar m3'tür. Tarım arazilerinin tamamının
sulanabilmesi için yıllık ilave 10.7 milyar m3 su gerektiğinden, bunun mevcut şartlarda
gerçekleşmesi mümkün gözükmemektedir (Anonim, 2012). O nedenle kullanılabilir su varlığı
ile arazilerin en fazla %30'u sulanabilir durumda olup, halen devam eden su temini projeleri
faaliyete geçse bile tarım alanlarının %70’inde kuru tarım yapılmaya devam edileceğinden,
planlanan bu tedbirler mevcut sulanan alanların sürdürülebilir olarak kullanılmasını
sağlayacaktır.
Bölge'ye yıllık ortalama 330 mm hesabından toplam 21 milyar m3 (ton) civarında yağış
düşmektedir. Bu yağışın Bölge'nin tarım alanlarına isabet eden kısmı ise yıllık yaklaşık 9.4
milyar m3'tür (Anonim, 2012). Bölge yağışlarının yaklaşık %45'inin tarım alanlarına düşmesi,
bu yağışlardan faydalanmayı artırmanın ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Bu yolla
hem sulanan alanlarda daha az su kullanımı yanında kuru tarım alanlarında daha fazla su
kazanarak verimliliği artırmak mümkün olabilecek, hem de su kaynakları korunmuş olacaktır.
Doğrudan Ekim Sisteminin faydaları ve yağışı yetersiz bölgeler için gerekliliği
Doğal kaynakların korunup geliştirilerek sürdürülebilir bir yapı içerisinde tarımsal
uğraşının yürütülmesine olan katkıları:
• Anız yakılması engellenir.
• Toprağın sıkışmasını önler, kaymak tabakası oluşumunu engeller (Blanco-Canqui ve Lal,
2007).
• Yağmur ve sulama sularının toprağa giriş miktarı ve hızını artırır (Korucu ve ark., 1998,
Aykas ve ark.,2005).
• Yüzey akışlarıyla ve buharlaşma yolu ile kaybolan suyu engeller (Martı´nez ve ark.,
2007).
• Yağışlar ve sulama suyunun toprakta daha fazla muhafazasını (%10-20 arası) sağlar.
Ortalama 330 mm yağış alan bölge için bu miktar en az 30 mm fazladan su anlamına
gelmektedir. Bu, tarla bitkilerinde çimlenme ve çıkışı sağlayabilecek bir miktardır.
• Toprakta tutulan suyun kaybını azaltır, çimlenme ve çıkışı artırır (Doğrudan ekim yapılan
buğday tarlasında 7 cm'de yeterli nem bulunurken, yapılmayanda ekim derinliğinin çok
altında, 12-14 cm'de ancak çimlenme için yeterli nem bulunduğu tespit edilmiştir
(Marakoğlu ve ark., 2010). Sulu tarım yapılan alanlarda ilave sulama yapılmadan çıkış
için yeterli nem bulunabilmektedir.
11
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
• Yağmur damlalarının toprak yüzeyine çarpmasıyla oluşturduğu zararları azaltmasıyla
birlikte toprakların yatay ve düşey erozyon yoluyla taşınmasına engel olur (BlancoCanqui ve Lal, 2007).
• Kök bölgesinde biyolojik aktiviteyi çoğaltarak toprak yapısını iyileştirir.
• Hava koşullarının oluşturduğu ekstrem sıcaklık değerlerinin toprağa dolayısı ile bitkiye
verdiği olumsuz etkiyi azaltır.
• İnorganik maddeye dönüşüm hızı yavaşlatarak toprak organik madde artışına zemin
hazırlar (Grandy ve Robertson, 2007).
• Toprakta daha fazla karbon tutulmasına, daha az karbondioksit ve diğer gazların
emisyonuna neden olur (Grandy ve ark., 2006, Blanco-Canqui ve Lal, 2007).
Ekonomik katkıları
• İşgücünden tasarruf sağlar (Aykas ve ark.,2005).
• Yakıt tüketimini azaltır (Köller,2003). Geleneksel ekimlerde tarlaya en az 3 defa
girilirken, doğrudan ekimle 1 defa girilerek, 5.12 litre/dekar yerine 0.91 litre/dekar
motorin kullanımı ile dekara 4.21 litre yakıt tasarrufu sağlanır. Bu sebeple sadece yakıttan
dekara ortalama 16 TL kazanım gerçekleşir (Marakoğlu ve ark., 2010).
• Üretimin farklılaşması ile işgücü isteğinin farklı zamana yayılmasına ve gelir dağılımı
çeşitlendirilmesine yardım eder.
• Üretim maliyetlerini düşürür (Aykas ve ark.,2005).
• Ürün verimini artırır (Korucu ve ark., 1998, Yalçın ve ark.,2008, Gültekin ve ark 2011)
Doğrudan ekim sisteminden beklenilen faydaların sağlanması açısından dikkat edilmesi
gereken hususlar
Doğrudan ekim, salt toprak işlemeyi elemine eden bir sistem olmayıp işleyişinin
yönetilmesi gereken olmazsa olmazları olan ve çiftçilerin bu yönde bilinçlendirilmesi gereken
bir sistemdir. Bu sebeple doğrudan ekim sisteminin başarılı bir şekilde uygulanabilmesi için
öne çıkan konular aşağıda maddeler halinde belirtilmektedir. Bunlar:
• Mutlak suretle ekim nöbetine gereksinim duyulmaktadır.
• Tarlada anız bırakılması gerekmektedir.
• İyi bir üretim için istenilen ekimi yapabilecek özelliğe sahip doğrudan ekim makinesine
ihtiyaç duyulmaktadır.
• Özellikle yabancı ot başta olmak üzere hastalık ve zararlılarla mücadeleye hassasiyet
gösterilmelidir.
KOP Bölgesi’nde doğrudan ekim sisteminin yaygınlaştırılması ile kazanılacak su miktarı
ve ekonomik kazanç durumu Çizelge 1 ve Çizelge 2’de sunulmaktadır.
12
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Çizelge 1. Doğrudan ekim sisteminin yaygınlaşmasıyla KOP Bölgesi genelinde kazanılacak su miktarı (Anonim
2014a)
Doğrudan ekimle doğal yağışlardan birikme ve kaybın azaltılmasıyla su
kazanımı
Bitkilerin çıkışı için gerekli olan sudan elde edilen kazanç
-Kuru tarım alanlarında (1 135 milyon ha x 30 mm) = 341 milyon m3
-Meyvelik alanlar hariç sulu tarım alanlarında (817,7 bin ha x 30 mm) = 245
milyon m3
Meyvelik alanlar hariç, kuru + sulu 1.95 milyon ha alanda doğrudan ekimle
sadece yağışların buharlaşma kaybının %10 azaltılması ile doğal olarak
kazanılacak su miktarı, (1.95 milyon ha x 16 mm)*
Miktar
(milyon m3=ton/yıl)*
586
312
898
(%20.5/Bölge Su Varlığı)
Toplam kazanılacak yağış suyu miktarı
*Toprakta fazladan tutulacak yağış suyu %10 olarak (etkisi 16 mm) alınmış ve 1 mm su bir dekar alan için 1 ton (m 3) suya
karşılık gelmektedir.
Çizelge 2. Doğrudan ekim sisteminin yaygınlaşmasıyla bölgede gerçekleşecek ekonomik kazançlar (Anonim,
2014a)
Kazanç
(milyon TL/yıl)
Doğrudan ekim sistemi ile kazanç sağlanacak faaliyetler
Meyvelikler hariç, halen sulanan 820 bin ha alanda bir eksik sulama ile
enerjiden tasarrufla (820 bin ha x 200TL/ha)
Doğrudan anıza ekimle tarlaya 3 kez girilmesi yerine 1 kez girilmesiyle
yakıttan tasarrufla (kuru ve sulu 2.05 milyon ha x 160 TL/ha)
Yağışların dengeli dağılımının ve miktarının çoğunlukla yetersiz olduğu
bölgede, kuru tarım alanlarında sadece buğdayda, Ekim ayı içerisinde çıkışının
sağlanması durumunda, çıkışı geciken buğdaylara göre verim artış yoluyla (626
206 ha alan, %15 verim artışı, 230 bin ton fazladan buğday karşılığı (Anonim,
2013b)
Toplam ekonomik getirisi (milyon TL/Yıl)
164
391
190
745
Çizelge 3. KOP Bölgesi 2013 yılı tarım destekleri (Anonim 2014)
İl
Aksaray
Karaman
Konya
Niğde
KOP
BÖLGESİ
Mazot
Desteği
(TL)
Gübre
Desteği
(TL)
Toprak
Analiz
Desteği
(TL)
MGT
Destekleme
Miktarları
(TL)
9 617 511
6 259 240
53 189 731
4 353 999
11 089 789
7 462 844
63 231 732
5 131 338
2 345 004
1 306 693
19 471 702
557 899
23 052 304
15 028 776
135 893 164
10 043 237
53 944 191
28 729 443
218 865 954
30 656 186
73 420 480
86 915 703
23 681 298
184 017 481
332 195 776
Hayvancılık
Desteği (TL)
Diğer
Tarımsal
Tüm
Destekleme
Destekler
Miktarları
Toplamı (TL)
(TL)
30 586 246 107 582 741
29 426 143
73 184 363
218 768 037 573 527 156
9 970 688
50 670 111
288 751 114
804 964 371
Sonuç
Sadece Doğrudan Ekim Sistemi'nin özel bir destekleme programı ile Bölgede
yaygınlaştırılmasıyla yıllık yaklaşık 900 milyon m3 su tasarrufu mümkün gözükmektedir
(Çizelge 1). Bu miktar su, Mavi Tünel aracılığıyla yıllık temin edilecek suyun üç katı, Bölge'de
kullanılabilir durumda olan su miktarının ise %20.5'ine karşılık gelmektedir.
Doğrudan ekimin bölge geneline yaygınlaştırılmasıyla daha tasarruflu rekabetçi bir
üretim sağlanarak Bölge genelinde yıllık 745 milyon TL ekstra kazanç elde edilecektir (Çizelge
2). Doğrudan ekimin, 60.000 ha alanda KOP Bölgesi genelinde uygulanması için mevcut
13
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
ÇATAK uygulaması ödeneğine göre (30 TL/da) yıllık 18 milyon TL ödeneğe ihtiyaç
duyulmaktadır. Ayrıca doğrudan ekimin yaygınlaştırılması ile maddi olarak değeri
ölçülemeyecek yer altı ve yerüstü su kaynaklarının kaybı azalacak, sürdürülebilirlik sağlanmış
olacaktır.
KOP Bölgesi İlleri için yıllık toplam 804.9 milyon TL civarında tarımsal destekleme
yapılmaktadır. Bu desteklerin yaklaşık 184 milyon TL'si yapısal niteliği iyileştirici destek
niteliğinde olmayan veya etkin olarak uygulanamayan mazot, gübre ve toprak analiz desteğidir.
Doğrudan ekim sisteminin bölgede yaygınlaşabilmesi için finans desteğinin yanında, bu
modelin sahada verimli bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için uygulama tebliğine konulacak
hükümler de büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple doğrudan ekim desteği uygulamasında
hazırlanacak olan uygulama tebliği için KOP BKİ’nin koordinasyonunda yerel
kurum/kuruluşların görüşünün alınması uygun mütalaa edilmektedir.
Yukarıda arz edilen nedenlerle Bölge'de doğrudan ekim yapılacak alanlarda dekar başına
doğrudan ekim desteği verilerek model bir destekleme programının başlatılarak doğrudan ekim
sisteminin yaygınlaştırılması bu bölge için gerekli hatta zaruri gözükmektedir.
Kaynaklar
















Anonim, (2012). KOP Bölgesi'nde DSİ yeraltısuyu (YAS) eylem planı ve kuyulara su tahsisi uygulaması
'Genel Değerlendirme ve Öneriler' Raporu. Kalkınma Bakanlığı, KOP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı, Aralık 2012, 62s. Konya
Anonim, (2013a). KOP Bölgesi sosyo-ekonomik göstergeler raporu. Kalkınma Bakanlığı, KOP Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Mayıs 2013, 129 s. Konya
Anonim, (2013b). TÜİK tarım alanları verileri
Anonim, (2014). Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2013 yılı tarımsal destek verileri.
Anonim, (2014a) Taslak KOP Eylem Planı Çalışmaları
Blanco-Canqui, H. and R. Lal. 2007. Regional assessment of soil compaction and structural properties
under no-till farming. Soil Sci. Soc. Am. J. 71:1770-1778.
AS Grandy, TD Loecke, S Parr, GP Robertson.2006.Long-term trends in nitrous oxide emissions, soil
nitrogen, and crop yields of till and no-till cropping systems . Journal of Environmental Quality 35 (4),
1487-1495
AS Grandy, GP Robertson. 2007. Land-use intensity effects on soil organic carbon accumulation rates
and mechanisms .Ecosystems 10 (1), 59-74
Marakoğlu, T., Özbek, O., Çarman, K. 2010. Nohut üretiminde farklı toprak işleme sistemlerinin enerji
bilançosu. Tarım Makinaları Bilimi Dergisi. Cilt:6, Sayı:4, 229-235
Şahin, M., Pınarkara, M., Vanoğlu, M., Bostancı İ., Sade, B. (2013). KOP Bölgesi toprak-su kaynakları
potansiyeli ve sürdürülebilirliği. Ulusal KOP Bölgesel Kalkınma Sempozyumu 14-16 Kasım 2013,
Konya
Anonim, (2014b) TÜİK 2013 yılı verileri ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü verileri
Rolf Derpsch, Theodor Friedrich, Amir Kassam, Li Hongwen. 2010. Current status of adoption of no-till
farming in the world and some of its main benefits. March, 2010. Int J Agric & Biol Eng. ( Open Access
at http://www.ijabe.org) Vol. 3 No.1 1
AYKAS, E., YALÇIN, H. ve ÇAKIR, E. 2005. Koruyucu Toprak İşleme Yöntemleri ve Doğrudan Ekim
. Ege Üniv. Ziraat. Fak. Derg., 2005, 42(3):195-205 ISSN 1018-885
Köller, K. 2003. Conservation tillage-technical, ecological and economic aspects. Koruyucu Toprak
İşleme ve Doğrudan Ekim Çalıştayı Bildiriler Kitabı, ISBN 975-483-601-9. İzmir.
Yalçın, H., Çakır, E., Aykas, E., Önal, İ., Okur, B., Ongun, A. R. Nemli, Y., Türkseven, S., Delibacak, S.
2008. Ege Bölgesi’nde Buğday ve Arpa Üretiminde Koruyucu Toprak İşleme ve Doğrudan Ekim
Sistemleri. Ülkesel Tahıl Sempozyumu, 2-5 Haziran 2008, Konya.
Gültekin, İ., Arısoy R.Z., Taner, A., Kaya, Y., Patigöç, F.,, Aksoyak Ş. 2011. Comparison of different
soil tillage systems, under several crop rotations in wheat production at Central Anatolian Plateau in
Turkey. 5th World Congress of Conservation Agriculture Incorporating 3rd Farming Systems Design
14
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Conference Brisbane Australia 26-29 September 2011 p98-99


T. KORUCU., V. KİRİŞCİ. Ve S. GÖRÜCÜ. 1998. KORUMALI TOPRAK İŞLEME VE
TÜRKİYE’DEKİ UYGULAMALARI. Tarımsal Mekanizasyon 18. Ulusal Kongresi. 17-18 Eylül
1998, TEKİRDAĞ, Bildiriler Kitabı, S:321-334.
C. Cantero-Martı´nez, P. Anga´ s & J. Lampurlane´ s. 2007. Long-term yield and water use efficiency
under various tillage systems in Mediterranean rainfed conditions. Ann Appl Biol 150 (2007) 293–305 2007 The Authors Journal compilation -2007 Association of Applied Biologists
15
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
EK-3
1 Dikey ve Azaltılmış Toprak İşleme (Şeritvari sürüm) Sistemi
Yukarıda ilgili bölümlerde ayrıntılı izah edildiği üzere bölgedeki yağışlardan azami şekilde
faydalanılması zaruri ve imkân dâhilindedir. Aynı zamanda önerilen sistem, büyük maliyetlerde
getirmemektedir. Bu sistemde ana gaye kış yağışlarının toprakta muhafaza süresinin uzatarak,
yazlık ürünlerin çıkış ve çimlenme dönemindeki su ihtiyacının karşılanmasıdır. Bir başka ifade
ile çıkış ve çimlenme su ihtiyacını sulama suyu ile değil yağışlarla karşılamak ve ilk sulamayı
mümkün olduğu kadar geciktirmektir. Bununla birlikte geleneksel uygulamalarla yapısı
bozulan toprak yapısını koruyarak toprağı hem erozyonla kaybetmemek hem de kaymak
tabakasından oluşan problemleri gidermek hedeflenmektedir.
Dikey toprak işleme sistemi yazlık bitkilerin ekilişinde ve hububat nadas sisteminde
önerilmektedir.
1.1 Hububat Nadas Münavebesinde Dikey Toprak İşleme Sistemi
KOP Bölgesi, Türkiye nadas alanlarının %20,4’ünü (845.000 ha) oluşturmaktadır. KOP
Bölgesi tarım alanlarının %69,2’sinde (2.076.000 ha) kuru tarım yapılmaktadır. Nadas
yapılmasından maksat, kurak iklim yapısına sahip bölgelerde bir sonraki dönemde yapılacak
üretim için toprakta su biriktirmektir. Bu uygulamada iki yılda bir ürün alınabilmektedir. Bu
yüzden nadas uygulamasındaki verim artışına sebep olacak teknikler çok önemlidir. Ancak son
yıllarda hububat yetişme periyodunda görüldüğü üzere, nadas alanlarında beklenilen durum
büyük oranda görülmemekte, yanlış toprak işleme yöntemleri ve yabancı otla yeterli şekilde
mücadele edilememesinden dolayı toprakta muhafaza edilmesi gereken nem buharlaşmaktadır.
Dolayısıyla nadastan beklenilen maksat yeterli miktarda hasıl olamamaktadır.
Nadas uygulamasında da eğer toprakta yüzeyde yapılan faaliyetler sonucu 30-40 cm
derinlikte bir taban taşı denilen sertlik oluşmuş ise dipkazan çekilmelidir. Hasattan sonra çizel
pulluk tırmık kombinasyonunun çalışmasına engel olacak kesafette sap örtüsü var ise sap
parçalayıcı çekilir. Sonrasında sonbahar ayında çizel pulluk tırmık kombinasyonu ile tarla
sürülür. İlk bahar ayında uygun şartlar oluştuğunda kazayağı tırmık kombinasyonu ile tarla
ikinci kez sürülür. Otlanma durumuna göre ihtiyaç olması halinde 3’üncü kez kültüvatör tırmık
kombinasyonu ile tarla tekrar sürülür. Ardından ekim zamanı geldiğinde ekim yapılır.
Nadas Uygulaması Dikey Toprak İşleme Ekipmanları:
a.
b.
c.
d.
e.
Dipkazan,
Sap Parçalayıcı,
Çizel Pulluk Tırmık Kombinasoyunu,
Kültüvatör (Kazayağı) Tırmık Kombinasyonu,
Ekim Mibzeri.
16
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 8 Nadas Uygulamasında Dikey Toprak İşleme Sistemi
1.2 Yazlık Tarla Bitkilerinde Dikey Toprak İşleme Sistemi
Bölgede 924.000 ha alanın 375.000 ha’ı yazlık tarla bitkilerinden oluşmaktadır (TÜİK
2013). Yazlık bitkilerin ekim tarihine kadar düşen sonbahar ve kış yağışları çimlenme ve çıkış
için çoğunlukla yeterli olmasına rağmen maalesef yanlış uygulamalar ile toprakta biriken nem
buharlaştırılmakta ve çimlenme ve çıkış için ayrıca sulama yapılmaktadır. Dikey toprak
işlemede amaç, toprakta depolanan su miktarını çimlenmeye kadar muhafaza etmekle birlikte,
kaymak tabakası oluşumunu tetikleyen toprağın aşırı parçalanmasına önlemektir.
Dikey toprak işlemede içerisinde iki ayrı sistem önerilmektedir. Birincisi sistemde toprağı
yırtarak dikey toprak işleyen ekipmanlar önerilmektedir. İkinci sistemde ise azaltılmış toprak
işleme yöntemi yaklaşımında yine dikey toprak işleme yapacak şeritvari (zebra) sürüm tekniği
önerilmektedir. Aşağıda dikey toprak işleme ve azaltılmış dikey toprak işleme sistemlerinde
önerilen ekipmanlar hakkında kısa bilgiler verilmektedir.
1.2.1 Dikey Toprak İşleme Sistemi
Yazlık bitkiler için önerdiğimiz dikey toprak işleme sisteminde aşağıdaki elet ve
ekipmanların kullanımı önerilmektedir. Bu bölümde bahse konu ekipmanlar hakkında kısa
bilgiler sunulmaktadır.
Dikey toprak işleme sisteminde önerilen ekipmanlar:
a.
b.
c.
d.
e.
Dipkazan
Sap parçalayıcı
Çizel pulluk + tırmık kombinasyonu
Kültüvatör (kazayağı) + tırmık kombinasyonu
Ekim mibzeri
17
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
18
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.1.1 Dipkazan
Şekil 9 Dipkazan/Mol Dren
Şekil 10 Titreşimli Dipkazan
Toprağın sürekli aynı derinlikten işlenmesi soncunda, toprak işleme derinliğinin hemen
altında (20-25 cm) 5-10 cm kalınlığında sert geçirimsiz bir tabaka oluşur ki, bu tabakaya
taban taşı adı verilir. Bu tabaka geçirimsiz bir tabaka olup, su ve yağışların aşağılara
inmesine depolanmasına izin vermezken, bitki kökleri bu tabakayı delip geçemezler.
Toprak sıkışması ile birlikte taban taşı oluşumu toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik
yapısını etkilediğinden bitki gelişiminde ve veriminde önemli azalmalar yol açar.
Taban taşı oluşumu sonucu nadas etkinliğinin çok düşük düzeylere inmesi yıllardır aynı
derinlikte aynı ekipmanlarla işlem yapılan, organik maddece fakirleşmiş ve yapısı bozulmuş
monokültür tarımının yapıldığı kuru tarım alanlarında oldukça yaygın bir durumdur.
Nadasla ilgili yürütülen araştırmalarda yağış sularının 30–40 cm den daha derinde
biriktirilebildiğini ortaya koymuştur. Pulluk işleme derinliğini altında olan taban taşı, nadas
etkinliğini düşürmekte veya tamamen ortadan kaldırabilmektedir. Böylelikle yağış sularının
toprakta biriktirilip ertesi yılki hububatın istifadesine sunulmak amacıyla yapılan nadas, bu
tabakanın mevcut olması ile bu amacı gerçekleştirmekten uzak kalmaktadır. Ayrıca
tahıllarda 80–90 cm civarında olan etkili kök derinliği bu tabaka ile sınırlandığından, kök
ve dolayısıyla toprak üstü gelişimi olumsuz yönde etkilenmektedir. Bu tabakanın kırılması
için toprağın kuru olduğu alanlarda “dipkazan” çekilmesi önerilmektedir. Dipkazan toprak
kuru iken örneğin Temmuz, Ağustos aylarında 70-90 cm derinliğinden çekilir. Dipkazan
derinliğini belirlerken dikkat edilmesi gerekin husus, toprak derinliğidir. Toprak derinliği
sığ olan (20-50cm civarı) topraklarda yapılacak derin sürümler, alttaki kireç tabakasını
yüzeye çıkararak olumsuz bir yapı oluşmasına sebep olunabilinecektir. Kuru tarımda
Dipkazan 5-6 yılda bir çekilir. Bu amaçla sabit ayaklı ve titreşimli dipkazanlar
kullanılmaktadır. Titreşimli dipkazanlar yakıt maliyetini %30 civarında azalttığı gibi,
patlatma ve gevşetmeyi daha yüksek kalitede yaptığından tercih edilmelidir.
Nadas kuraklığın hububat tarımı için sigortası niteliğindedir, bunun etkinliği ise taban
taşının kırılmasına ve sıkışmış toprağın gevşetilmesine bağlıdır ki bu şekilde toprakta yağış
suları etkili bir şekilde depolanabilsin ve bitki kökleri etkili kök derinliğine yani 90 cm
derinliğe ulaşabilsinler. Yapılan araştırmalarda, dipkazan ile taban taşının patlatılması
sonucu bitkisel üretimde %50 ye varan oranlarda artışlar olduğu tespit edilmiştir. Traktörün
gücüne, dipkazanın tipine, çekilme derinliğine, toprak tipine bağlı olarak dipkazan
çekmenin dekara yakıt tüketimi 1.5-2.5 Litre arasında değişir. Buna göre dekara maliyet 46.75 TL olup, 5 yılda bir dipkazan çekildiği kabul edildiğinde, dekara yıllık maliyet 0.81.35 TL dir. Dekara %20 verim artışı sağladığı kabul edilse, 200 kg/da verim alınan bir
tarlada bu işlem sonucu verim artışının 40 kg/da olduğu ve gelirin 36 TL olduğu görülür ki,
19
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
bu işlem için yapılan harcamanın her yıl yüzlerce katının geri dönüşü ve bunun 5 yıl
boyunca devamı anlamına gelir. Bu da kuru tarım için, kuraklıktan az etkilenme ve gelir
düzeyinin yükseltilmesinde önemli bir işlem olduğuna işaret eder. Bu işlem kuru tarımın
rehabilitasyonu çerçevesinde ele alınır ve kuraklığa toleranslı çeşitlerin kullanımı, doğru
toprak işleme yöntemlerinin kullanılması, organik gübreleme gibi unsurlarla desteklenirse,
kuraklıkla mücadele önemli bir atılım ve başarı sağlanmış olacaktır.
Sulu tarımda da yukarıda kuru tarımda belirtilen hususlar geçerli olmaktadır. Sulu
tarımda kuru tarıma oranla tarla trafiğinin daha çok olması ve ağır hasat makinelerinin
kullanılmasından (şeker pancarı ve patates gibi) dolayı toprak sıkışması ve taban taşı
oluşumu daha kısa sürede olmaktadır. Pulluk tabanı sertliğinin olması kış yağışlarının
topraktaki rezervini düşürmekte dolayısıyla sulama suyu miktarının artmasına sebep
olmaktadır. Ayrıca sulama suyu yeterince depolamamakta, sulamalar kısa sürelerde
tamamlanmakta ancak kısa süre içerisinde tekrar susuzluk sorunu oluşmakta, suyun önemli
bir kısmı buharlaşma ile kaybolmaktadır. Bitki gelişimi açısından sulu tarımda, kuru
tarımda ifade edilen olumsuz gelişmeler de yaşanacak, aynı zamanda sulu tarımda
yetiştiriciliği yapılan yumrulu bitkilerin gelişimini de daha çok olumsuz etkileyecektir. Sulu
tarımda da 3 yılda bir dipkazan çekilmesi tavsiye edilebilir.
Dipkazan çekme aralığı kuru tarım alanlarında 5 yıl, sulu tarım alanlarında 3 yıl çekme
aralıkları yaklaşık olarak tavsiye niteliğinde verilmiştir. Uygulamada ilgili testlerin
yapılarak toprak yapısında pulluk tabanı oluştuğunda dipkazan çekilmesi uygun olacaktır.
Yeterli sayıda olmasa da pulluk tabanı sertliğinin kırılması için çiftçi eğitim ve yayım
çalışmaları ilgili kuruluşlarca günümüze kadar yapılmış ve yapılmaktadır. Ancak dipkazan
kullanımı bölgede yeterli miktarda yapılamadığı gibi, aksine oldukça az oranda yapıldığı
uygulamada görülmektedir. Makine ekipman desteği kapsamında Dipkazana destek
verilmesi farkındalık oluşturacak Dipkazanın kullanımı yaygınlaşacaktır.
1.2.1.2 Sap Parçalayıcı
Tarla bitkilerinin (hububat, mısır, ayçiçeği gibi) hasadından sonra bir sonraki toprak
hazırlığı ve ekim işinde kullanılan makine ve ekipmanların tıkanmaması için sapların
parçalanması zorunluluktur. Bölgemizde anız saplarının tıkayıcı özelliğinden dolayı
maalesef anız örtüsü büyük oranda yakılmaktadır. Yapılan cezai uygulamalar anız
yangınlarını sonlandıramamaktadır. Ceza ile çözmek yerine beğendirici kabul ettirici
alternatif yöntemler çiftçilere sunulmalıdır. Alternatif yöntemlerden biride dikey toprak
işleme sistemi içerisinde yer verilen “sap parçalayıcı” makinasıdır. Sap parçalayıcı bir
sonraki ekipmanın çalışmasını sağlayacak şekilde sapları parçalayarak tarla yüzeyine
bırakmaktadır. Toprak organik maddesini iyileştirmek kısa sürede mümkün olamamaktadır.
Ancak ezberler bozulmalı, her yıl anız yakmakla topraktan uzaklaştırılan potansiyel organik
maddeler yine her yıl toprağa kazandırılarak orta vadede toprakların iyileşmesine büyük
oranda katkı sağlanması mümkün gözükmektedir. Bu sistemde esas vurgu zihniyet
değişikliğine gitmektir. Sap parçalama makinası, hasattan sonra sapların parçalanmaya
uygun olduğu dönemde kullanılır. Sap parçalama makinası kullanımında parçalayıcı
ayakların toprağa temas etmemesine dikkat edilmelidir. Aşağıdaki resimlerde sap
parçalama makinası ve arazideki çalışması görülmektedir.
20
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 11 Sap Parçalama Makinası
21
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 12 Sap Parçalama Makinası Genel Görünümü (Orjinal Resim)
Şekil 13 Sap Parçalama Makinası Parçalayıcı Aletlerin Görünümü (Orjinal Resim)
22
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 14 Sap Parçalama Makinası Parçalayıcı Aletlerin Görünümü (Orjinal Resim)
Şekil 15 Sap Parçalama Makinası Parçalayıcı Aletlerin Görünümü (Orjinal Resim)
23
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 16 Sap Parçalama Makinası İle Parçalanmış Mısır Sapı Görünümü (Orjinal
Resim)
Şekil 17 Sap Parçalama Makinası İle Parçalanmış Mısır Sapı Görünümü (Orjinal
Resim)
24
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.1.3 Çizel Pulluk Tırmık Kombinasyonu
Toprağı devirmeden alttan yırtarak işler. Dipkazana göre daha sığ derinlikte toprağı
işler. Toprağı devirerek işleyen soklu ya da diskli pulluğa alternatif olarak önerilmektedir.
Bölgemiz topraklarında yıllardır toprağın devrilerek ve aşırı parçalanarak işlenmesi sonucu
toprak strüktürü büyük oranda toz haline gelmiş (Şekil 1) bu durumda kaymak tabakası
oluşumunu tetiklemiştir. Kaymak tabakası oluşumunda çimlenen bitkiler toprağın yüzeyine
çıkamayarak sarı kıvrımda kalıp ölmektedirler (Şekil 2). Bu sebeple hasattan sonra sap
parçalayıcı ile saplar parçalandıktan sonra (sap kesafeti az ise sap parçalayıcı çekmeden hemen
hasattan sonra doğrudan çekilebilir) toprak çizel pulluk ile sürülür. Bölgede son yıllarda
yağışların son bahar ayına kaydığı gerçeğinden hareketle ilk sürümün son bahar ayında
yapılması uygun olmaktadır.
Şekil 18 Çizel Pulluk Tırmık Kombinasyonu
25
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 19 Çizel Pulluk + Tırmık Kombinasyonu Araziden Görünümü
Şekil 20 Çizel Pulluk + Tırmık Kombinasyonu İle Yapılan Toprak İşleme Görüntüsü
26
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 21 Sap Parçalayıcı ve çizel pulluk uygulaması (21.11.2015, Karatay/Göçü Köyü, Mısır Anızı, Orjinal Resim)
Şekil 22 Sap Parçalayıcı ve çizel pulluk uygulaması (21.11.2015, Karatay/Göçü Köyü, Mısır Anızı, Orjinal Resim)
27
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.1.4 Kültüvatör (kazayağı) tırmık kombinasyonu
İlkbahar ekim yatağı hazırlama aletidir. Kültüvatör tırmık kombinasyonu aleti ile toprak
devirmeden alttan yırtarak kabartılır, havalandırılır, yabancı otlar etkisiz hale getirilir ve
üzerindeki tırmık vasıtası ile kesekler küçültülür, düzeltilmiş ve bastırılmış ekime hazır toprak
tabakası oluşturulur. Toprak devrilmeden yüzeyden işlendiği için toprakta çimlenme için
kullanılacak nem kaybı olmaz, toprak aşırı parçalanmadığından dolayı kaymak tabakası
oluşumunu tetiklemez.
2013 - 2014 bitki yetiştirme periyodunda meteorolojik, hidrolojik ve tarımsal kuraklık
(Hububatta) görülmüştür. Tablo -3’de görüldüğü üzere yazlık bitkilerin ekim tarihine (Nisan
Ayı) kadar 219,5 mm yağış düşmüştür. Meteorolojik kuraklığın görüldüğü bir ortamda yazlık
bitkiler açısından bakıldığında tarımsal kuraklığın olmadığı görülmektedir. Ancak doğru alet
ekipmanın kullanılmamasından (Fiili durum için ayrıntılı bilgi EK-1’de bakınız) dolayı yazlık
bitkilerin yaklaşık %80 sulanarak çıkartılmıştır. Kamuoyunda da kuraklık algınısın oluşmuş
olmasından dolayı sulama zorunluluğunun kuraklıktan dolayı olduğu benimsenmiş dolayısıyla
teknik bir çözüm arayışına gidilmemiş/gidilmemektedir. Yine aynı yıl KOP BKİ mühendis ve
danışmanı tarafından yürütülen çalışmada, ilkbahar toprak işlemesi kültüvatör (kazayağı)
tırmık kombinasyonu ile yüzeyden işlenerek gerçekleştirilmiştir (Şekil 23). Bu uygulama ile
toprağın yüzeyinden 4-5 cm kuru tabaka korunmuş (Şekil 25), ekim derinliğinde (6-8 cm)
yeterli nem muhafaza edilmiş (Şekil 26) olup yazlık bitkinin çıkışı tam olarak sağlanmıştır.
Tablo –3’de de görüleceği üzere ekim yapılan Nisan ayından sonra Mayıs ayında da çıkış
suyuna olumlu katkı da bulunacak şekilde yağış düşmüştür. Kaldı ki yazlık bitkiler açısından
da 2013-2014 bitik yetiştirme periyodu kurak geçen yılları temsil eder niteliktedir. Bu durum
kuraklık algısının oluşturduğu çaresizlikten tarım kesimine çözüm üretilebileceğini
göstermektedir. Bu alanda yapılacak yeni araştırmalarla birlikte tarımdaki iklim ve toprak
yapısından oluşan olumsuz şartlardan daha az kayıpla kurtulma imkânı artacaktır.
Tablo 3 Eylül 2013 - Nisan 2014 Periyodundaki Yağış Miktarı (mm)
Yıl
2013
2014
Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
33,7
100,9
31,9
21,9
16,6
32,2
41,6
15,5
54,8
38,3
8,8
41,2
Eylül 2013-Nisan 2014 Dönemi Yağış Miktarı
0,9
3
0
-
3,4
-
11,6
-
18,4
-
15,6
-
219,5
28
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 23 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu
Şekil 24 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu Tarladan Görünümü (Orjinal Resim)
29
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 25 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu Tarladan Görünümü (Orjinal Resim)
30
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 26 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu ile Sürülmüş Tarla Görüntüsü (Orjinal
Resim)
31
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 27 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu ile Sürülmüş Tarlada Nem Durumu
Görüntüsü (Orjinal Resim)
Şekil 28 Kazayağı + Tırmık Kombinasyonu ile Sürülmüş Tarlada Nem Durumu
Görüntüsü (Orjinal Resim)
32
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.1.5
Ekim Mibzeri
Dikey toprak işleme sistemi alet ve makinaları ile ekim yatağı hazırlanan toprakta ekim
yapılır. Burada konu ağırlıklı ekim mibzeri olmadığı için teferruatlı bilgi verilmemektedir.
Şekil 29 Havalı Yazlık Tarla Bitkileri Ekim Mibzeri (Orijinal Resim)
33
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.2 Azaltılmış (Şeritvari Sürüm) dikey toprak işleme sistemi
Yazlık bitkilerin tohum yatağı hazırlamasında alternatif olarak önerilen azaltılmış dikey
toprak işleme sistemidir. Bu sistemde önerilen şeritvari sürüm aletinin ülkemizde ve
bölgemizde kullanıldığına dair bilgiye ulaşılamamıştır. Uygulanması halinde yeni bir teknik
bölgemize kazandırılmış olunacaktır.
Azaltılmış dikey toprak işleme sisteminde önerilen ekipmanlar:
a.
b.
c.
d.
Dipkazan
Sap parçalayıcı
Şeritvari (zebra) sürüm aleti
Ekim mibzeri
Şekil 30 Azaltılmış (Şeritvari Sürüm) Toprak İşleme Sistemi
1.2.2.1 Dipkazan
Diğer önerilen sistemlerde olduğu gibi bu sistemde dipkazan çekilmesini gerektiren
(1.2.1.1 bölümünde anlatıldığı üzere) bir toprak sıkışması var ise bu sıkışmanın giderilmesi için
dipkazan aleti kullanılmalıdır. Bahse konu parselde toprak sertliği problemi yok ise dip kazan
kullanılmadan doğrudan diğer ekipmanların kullanımı yapılması önerilmektedir.
1.2.2.2 Sap Parçalayıcı
Mısır gibi fazla anız artığı olan bitkilerin hasadından sonra ihtiyaç hasıl olması
durumunda şeritvari sürümden önce sap parçalayıcı ile anız sapları parçalanır. Hububat anızı
gibi şeritvari sürüm aletinin çalışmasını olumsuz etkilemeyecek durumlarda sap parçalayıcı
çekmeye gerek duyulmamaktadır. Bu konu ile ilgili teferruatlı bilgi yukarıda verilmektedir.
34
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.2.3 Şeritvari Toprak İşleme Aleti
Sadece ekilen tohum yatağının şeritler halinde işleyen alettir (Toplam alanın %30-40’ını
işler). Sıra araları işlenmez ve işlenen sıra üzerindeki anızlar işlenmemiş aralara itilir. Sadece
toprak işleme yapan tiplerinin yanında aynı zamanda gübre atan çeşitleri de bulunmaktadır.
Kendisinden önce yapılan sonbahar sürümüne ihtiyaç bulunmaktadır. Dolayısıyla en az iki
sürüm yerine tek sürümde tohum yatağı hazırlanmaktadır. Bu şekilde bir enerji ve işçilik
tasarrufuna sebep olduğu gibi aynı zamanda iş genişliğinde toprağın tamamını işlemediğinden
dolayı da yakıt tüketiminden tasarruf sağlanmaktadır. Toprağı yırtarak işler aynı zamanda
tohum yatağı hazırlanır. Hemen arkasından ekim yapılabildiğinden toprakta çimlenme ve çıkış
için yeterli nem muhafaza edilir. Erozyonla mücadele de etkindir. Sıra araları anız artıkları ile
kaplandığı için evaporasyonu ve zamanla da yabancı ot çıkışın azaltır. Bazı bölgelerde yazlık
bitkisi ekimini yapan müteahhitler zamandan kazanmak daha çok alan ekmek için ekim mibzeri
ile gübre atmaya yanaşmamaktadırlar. Bunun sonucu olarakta çiftçiler ekimden önce gübre
atma makinası ile gübreyi atıp rotovatörle toprağa karıştırma yoluna gitmektedirler. Bu
durumda hem maliyeti yükseltmekte hem de topraktaki nemi buharlaştırmaktadır. Şeritvari
toprak işleme yöntemi bölgemizde bu güne kadar kullanılmamakta olup yeni bir alettir. Ancak
yurt dışında birçok ülkede kullanılmaktadır. Gaspardo, Kuhn, Kverneland gibi yabancı tarım
makinası imalatçıları üretimini yapmaktadırlar. Yerelde üretimine rastlanmamıştır.
Şekil 31 Şeritvari (Zebra) Sürüm Gübre Kombinasyonu
35
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 32 Şeritvari Sürüm + Gübre Kombinasyonu İşleyici Mekanizma
Şekil 33 Şeritvari Sürüm Aleti Çalışması
36
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
1.2.2.3.1 Şeritvari (Zebra) Sürüm Tekniğinin Klasik Sürüm Yöntemlerine Göre
Kazanımları
Tablo 4 KOP Bölgesinde klasik sürüm ile şeritvari (zebra) sürüm yöntemi maliyet kıyaslaması (TÜİK 2015 Yılı
Verileri)
KLASİK YÖNTEMDE TOPRAK HAZIRLIĞI VE EKİM
MALİYETİ CETVELİ
İşin
Mazot
İşlem Adı
Maliyeti
Gideri
(TL/da)
(Litre/da)
16
2,0
Pullukla sürüm
Ratovatörle (Alabora)
13
1,2
sürüm
4
0,2
Gübre atma işlemi
Merdane çekilme işlemi
Çıkış suyu enerji bedeli ve
işçilik
10
Ekim işlemi
10
1,2
65
5,2
Toplam
Ekiliş Alanı (ha)
Toprak Hazırlığı
Tüketilen
ve Ekim
Mazot Miktarı
Maliyeti (TL)
(TL)
12
İşin
Maliyeti
(TL/da)
Mazot
Gideri
(Litre/da)
Şeritvari (Zebra) Sürüm
16
1,2
Ekim işlemi
10
1,2
Toplam
26
2,4
3.296.481
214.271.265
17.141.701
Oranı
39
2,8
%60
%54
68.566.805
YAZLIK BİTKİLER (Ş.Pancarı, Mısır, K.Fasülye, Ayçiçeği, Bezelye - 2015
Yılı)
Ekiliş Alanı (ha)
Toprak Hazırlığı
Tüketilen
ve Ekim
Mazot Miktarı
Maliyeti (TL)
(TL)
3.296.481 85.708.506
7.911.554
YAZLIK BİTLİRE İÇİN KLASİK SÜRÜM TEKNİĞİ İLE ŞERİTVARİ SÜRÜM TEKNİĞİ KIYASLAMASI
Tasarruf
İşin
Mazot
Toprak Hazırlığı
Tüketilen
(şeritvari sürüm - klasik
Maliyeti
Gideri
Ekiliş Alanı (ha)
ve Ekim
Mazot Miktarı
sürüm)
(TL/da)
(Litre/da)
Maliyeti (TL)
(TL)
Miktarı
Tüketilen
Mazot Tutarı
(TL)
0,6
ŞERİTVARİ SÜRÜM TEKNİĞİNDE TOPRAK HAZIRLIĞI
VE EKİM MALİYETİ CETVELİ
İşlem Adı
YAZLIK BİTKİLER (Ş.Pancarı, Mısır, K.Fasülye, Ayçiçeği, Bezelye - 2015
Yılı)
3.296.481
128.562.759
%60
9.230.147
%54
Tüketilen
Mazot Tutarı
(TL)
31.646.218
Tüketilen
Mazot Tutarı
(TL)
36.920.587
%54
Tablo 4’ de görüldüğü üzere KOP Bölgesinde 2015 yılı istatistik verilerine göre 3.296.481 da
alanda şeritvari sürüm ile işlenebilecek alan bulunmaktadır. Bu alanın fiiliyattaki uygulaması
ile ekim işlemi için 214,3 milyon TL/Yıl harcanmaktadır. Ancak aynı alanda şeritvari sürüm
metodu ile ekim işlimin yapılmasının maliyeti 86 milyon TL/Yıl olmaktadır. Burada görüldüğü
üzere klasik yönteme göre şeritvari sürüm yöntemiyle 129 milyon TL/Yıl kazanç olmakta ve
%60 işletme giderinden %54 mazot giderinden tasarruf edilme imkanı bulunmaktadır.
1.2.2.4 Ekim Mibzeri
Şeritvari sürümden sonra havalı mibzer ile ekim işlemi gerçekleştirilir.
37
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
EK-4
1
Yeşil Gübreleme
Tarımda, tek yıllık bitkilerde tarlanın boş olduğu dönemlerde (nadasa bırakma, 3-4 aylık
dinlendirme) veya çok yıllık bitkilerde (bağ-meyvecilik) özellikle fidan çağında sıra aralarında
toprağa organik madde kazandırmak amacı ile yetiştirilen bitkilere yeşil gübre bitkisi ve bu
bitkilerin toprağa karıştırılmasına yeşil gübreleme denir.
1.1. Yeşil gübre bitkilerinin sahip olması gereken özellikleri
 Kısa gelişme süresi içinde birim alana yüksek düzeyde organik madde kazandırmalı,
 Hastalık ve zararlıları barındıran (konukçu) bitki olmamalı,
 Kök sistemi, esas bitkinin kök derinliğinden daha derinde beslenen kök derinliğine
sahip olmalı,
 Havanın azotundan yararlanabilme özelliğine (baklagiller) sahip olması tercih
edilmeli,
 Toprağa karıştırıldığında toprakta kısa sürede ve kolay ayrışabilmeli,
 Yeşil gübre bitkisinin C/N oranı dar (küçük) olmalıdır.
Önemli bazı yeşil gübre bitkileri tablo 4’de sunulmaktadır.
Tablo 5 Önemli bazı yeşil gübre bitkileri
Baklagil Bitkiler
Baklagil Olmayan Bitkiler
Yonca
Çavdarlar
Kışlık yulaf
Çayır yoncası
Yulaf
Turp
Taş yoncası
Arpa
Haşhaş
Soya fasülyesi
Darı
Aspir
Yem börülcesi
Karabuğday
Şalgam
Kırmızı üçgülü
Çim
Japon üçgülü
Sudan otu
Yalancı tüylü fiğ
Hardal
Avusturya bezelyesi Kolza
38
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 34 Yeşil gübre bitkilerinin toprak altına gömülmesi (Tarla Bitkileri Araştırma Enstütüsü Dergisi, 2009, 18 (12):48-54, Erol KARAKURT)
Şekil 35 Soldaki resim tüylü fiğ, sağdaki resim yazlık fiğ (Tarla Bitkileri Araştırma Enstütüsü Dergisi, 2009, 18 (12):48-54, Erol KARAKURT)
39
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Şekil 36 Soldaki resim aspir, sağdaki resim yazlık fiğ (Tarla Bitkileri Araştırma Enstütüsü Dergisi, 2009, 18 (1-2):4854, Erol KARAKURT)
1.2. Yeşil gübrelemenin bazı yararları
 Toprağı organik maddece zenginleştirmesi,
 Toprağı bazı mikro besin elementlerince zenginleştirmesi,
 Toprağın su tutma ve havalanma kapasitesini dengelemesi,
 Toprağın besin maddesi tutma kapasitesini artırması,
 Toprağın daha kolay ısınmasını sağlaması,
 Toprakta kaymak tabakası oluşumunu engelleyici özelliğinin olması,
 Toprak tuzlanmasının azalmasına neden olması,
 Toprak erozyonunu engellemesi
 Toprakta azotun sürekli olarak bulunan formunun kaynağını oluşturması,
 Toprak strüktür yapısını iyileştirmesi,
 Toprak yüzeyinde malç olarak görev yapması.
1.3. Yeşil gübre bitkilerinin yetiştirilmesi
Yeşil gübreleme açısından ülkemiz; Sahil Bölgeleri, Geçit ve Orta Anadolu Bölgesi olmak
üzere ikiye ayrılmıştır. Yeşil gübre bitkilerinde; iklim ve toprak şartlarına uyumlu, derin köklü,
hastalıklara dayanıklı, çabuk gelişen, yüksek biyolojik verimli, tohumunun kolay temin
edilebilir ve küçük tohumlu olması gibi özellikler istenir ve aranır. Ayrıca yeşil gübrelemenin
ekonomik maliyetinin de çıkarılması gerekir.
Yeşil gübre bitkileri amaca bağlı olarak; 1-Esas (Ana) bitki, 2-Ara bitki, 3-Alt bitki ve 4-Anıza
ekim bitkisi olarak dört farklı amaç için ekilmektedir.
1.3.1. Esas (Ana) Bitki Olarak Yeşil Gübre Uygulaması
Yeşil gübre bitkisinin esas bitki olarak yetiştirilmesi halinde, tarla bir yıl boyunca yalnız bu
bitkiye ayrılmakta ve bir yıl boyunca bu tarladan başka ürün alınamamaktadır. Ancak istendiği
takdirde aynı yıl içerisinde iki farklı yeşil gübre bitkisi esas bitki olarak ekilebilir. Sonbaharda
ekilen çavdar ilkbahar veya yaz başında toprak altına getirildikten hemen sonra yerine ekilen
bakla ya da darı da yine sonbaharda toprak altına getirilerek aynı yıl içinde iki farklı yeşil gübre
40
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
bitkisi esas bitki olarak yetiştirilmiş olur. Mevcut iklim şartlarına göre, bitkiler arasında başka
türlü birleşmeler yapmak da mümkündür. Yeşil gübre bitkisinin bu şekilde esas bitki olarak
yetiştirilmesinin mutlaka ki birçok faydası olacaktır, ancak bugün bu şekilde yetiştirilmesinin
asıl sebebi, istisnai hallerde ve yalnız humusça çok fakir hafif kumlu toprakların
verimliliklerinin arttırılması amacıyla uygulanmaktadır. Ekonomik bakımdan bu sistemin
verimlilikleri yüksek olan topraklar için uygulanması söz konusu değildir.
Ülkemizde yeşil gübre bitkisinin esas bitki olarak ekilmesi bütün bölgelerde mümkün
olsa da daha çok İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde nadas alanlarında, ekim nöbetinde
ve özellikle de toprak ıslahı amacıyla yalın veya karışım olarak ekilişi yapılmaktadır.
1.3.2. Ara Bitki Olarak Yeşil Gübre Uygulaması
Yeşil gübre bitkilerinin bir diğer yetiştirilme şeklide ara bitkisi olarak yetiştirilmelidir. Bu
sistem diğer sistemlerden farklı olarak toprak ve iklim şartlarına fazla bağlı olmaksızın kış ara
bitkisi olarak yetiştirilmelidir. Ara bitkisi olarak yetiştirilecek olan yeşil gübre bitkisi
Ağustos/Eylül aylarında ekilir ve Nisan/Mayıs aylarında faydalanılır. Bu sistemde asıl önemli
olan ara bitkisi olarak yetiştirilecek bitkilerin seçimidir. Çünkü tarlada oldukça uzun zaman
kalan bu bitkiler, fazla miktarda toprak üstü ve toprak altı aksamı oluşturmak suretiyle faydalı
olurken, ilkbahardaki toprak neminin önemli bir kısmını kullanarak kendilerinden sonra gelen
bitkiye su bakımından problem yaratabilirler. Buna karşılık, tarlayı kısa sürede terk eden
bitkiler ara bitkisi olarak tercih edildiğinde, su bakımından kendilerinden sonra gelen bitkiye
herhangi bir problem yaratmazken, uzun süre tarlada kalan bitkilere nazaran oluşturacakları
toprak üstü ve toprak altı aksamı daha az olacaktır.
Ülkemizde özellikle kıyı bölgelerinde yeşil gübre bitkileri ara bitkisi olarak
yetiştirilerek toprak verimliliği ve organik madde artışı sağlanmaktadır.
1.3.3. Alt Bitki Olarak Yeşil Gübre Uygulaması
Yeşil gübre bitkisinin alt bitkisi olarak yetiştirilmesi ise özellikle bol yağış alan (600
mm’nin üstünde) ve özellikleri iyi olan topraklarda çok yararlı olmaktadır.
Bu sistemin uygulanmasında dikkat edilecek nokta su ve toprak özellikleri yanında üst bitkinin
gelişme süresinin de dikkate alınması gerekmektedir. Seçilecek üst bitkinin gelişmesinin
mümkün olduğu kadar çabuk tamamlayarak tarlayı en kısa zamanda terk etmesi gerekir. Bu
bakımdan en uygun üst bitkiler kışlık tahıllar özellikle de kışlık çavdardır. Kışlık çavdar, diğer
tahıllara nazaran tarlayı en erken terk eder.
Çavdardan sonra bu bakımdan en uygun bitkiler buğday, tritikale ve arpadır. Ayrıca, uygun
şartlarda yazlık tahıllar da iyi bir üst bitkisi olurlar.
Alt bitki olarak yetiştirilmeye elverişli bitkiler ise baklagillerden özellikle tek yıllık yoncalar
(medic) ve üçgüllerdir. Alt bitkinin ekim zamanı geniş ölçüde toprak ve iklim şartlarına
bağlıdır. Örneğin, hafif topraklarda mümkün olduğu kadar erken ekim (Mart başında) yapılarak
kışın toprakta biriken sudan faydalanması ve hızlı bir şekilde gelişmesi sağlanır. Aksi halde
ilkbaharda ortaya çıkan kuraklıktan zarar görebilir. Alt bitki kışlık tahıllarla beraber
yetiştirilecek ise, alt bitki ekimi toprak yüzünün çapa ve tırmıkla kabartılmasından sonra ve
mümkünse mibzerle yapılmalıdır.
1.3.4. Anıza Ekim Bitkisi Olarak Yeşil Gübre Uygulaması
Bu sistemde anıza ekim bitkisi olarak yetiştirilecek olan yeşil gübre bitkilerinin ekimleri,
yazın esas bitkinin hasadından sonra anız üzerine ekilir. Bu şekilde yetiştirilen bitkilerin toprak
altına getirilmeleri ise sonbaharda veya gelecek ilkbaharda olmalıdır. Ancak bu sistemde
yetiştirilen yeşil gübre bitkileri fazla su sarf ettiklerinden bunların anız üzerinde
yetiştirilebilmeleri için, özellikle fazla miktarda erken yaz ve sonbahar yağmurları alan bölgeler
veya sulama olanağı bulunan yerler dikkate alınmalıdır. Ayrıca, yeşil gübre bitkilerinin anız
41
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
üzerinde yetiştirilmelerinde dikkat edilecek bir diğer husus, yetiştirilecek bitkinin çabuk gelişen
bir bitki ve bir yıllık olması tercih edilmelidir.
Dekara atılacak tohum miktarı; yeşil gübre olarak kullanılan bitkilerin mibzerle ekiminde
dekara atılacak tohum miktarları şöyle olmalıdır. Fiğ için 14-16 kg, bakla için 20-25 kg, tahıllar
için 18-20 kg, hardal için 5-8 kg, ayçiçeği için 8-10 kg, yem bezelyesi için 10-12 kg, börülce
için 12-14 kg ve soya fasulyesi için 10-12 kg.
Yeşil gübre bitkisinin gömülme zamanı ve şekli; yeşil gübre bitkisinin toprağa gömülme zamanı
ve şekli bitkinin gelişme derecesine, iklim koşullarına, toprak özelliklerine ve ekilecek kültür
bitkisinin özelliklerine bağlıdır. Yeşil gübre bitkileri henüz yeşil ve sulu oldukları bir devrede
toprağa gömülmelidirler. Bu devre toprak üstü organlarının tam oluştuğu devre olup,
baklagillerde çiçeklerin %10-20 sinin açtığı ve buğdaygillerde ise başaklanmanın başlangıcıdır.
Bitkiler; alet-ekipman, yetiştirilen bitkinin gelişimine ve yem ihtiyacı bulunması gibi durumlara
bağlı olarak doğrudan sürülerek yada biçildikten sonra veya merdane geçirildikten sonra
toprağa gömülebilirler.
Binaenaleyh, bölgemizde yeşil gübre uygulaması yapacak çiftçilerimiz kendileri için en
uygun metodu konsun da uzman ziraat mühendislerinden faydalanarak belirlemeleri en uygun
yol olacaktır.
Kaynak
Erol KARAKURT, Toprak Verimliliği Yönünden Yeşil Gübreler ve Gübreleme, Tarla Bitkileri Merkez Araştırma
Enstitüsü Dergisi, 2009,18 (1-2):48-54 Derleme (Review)
42
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
SONUÇ
KOP Bölgesi, sahip olduğu elverişli tarım alanı ve ürettiği bitkisel ve hayvansal ürünler
bakımından ülke gıda güvenliği açısından ülkemizde önemli bölgelerin başında gelmektedir.
Ancak bazı dönemlerde kuraklığın her çeşidinin (Meteorolojik, Hidrolojik, Tarımsal ve
Sosyo-Ekonomik) birden yaşandığı da görülmektedir. Bilgi notunda da anlatılmaya
çalışıldığı üzere bu kurak iklim yapısında dahi kısa ve orta vadede etkisini gösterecek
kuraklığın verdiği olumsuz etkileri en aza indirecek çözüm önerilerinin bir kısmı bu bilgi
notunda sunulmaktadır. Uzun yıllar yağış ortalamasına bakıldığında (Tablo 4) KOP illeri
bazında ortalama yağış miktarlarına göre kültürü yapılan tarım alanlarına bölge genelinde
9,4 milyar m3/Yıl yağış düşmektedir. Bir başka açıdan baktığımızda tarla bitkileri yetiştirme
dönemi olan Eylül – Temmuz dönemi uzun yıllar (1970 - 2014) ortalamasının 330 mm
olduğunu, bu dönemde en düşük 180 mm en yüksek 472 mm ortalama yağış düştüğü
görülmektedir (Şekil 32). Hedefimiz yağışlarla toprağa düşün sudan faydalanma oranını
imkanlar dahilinde yükseltmektir (Düşen yağışın tamamı etkili yağış değildir). 2014 yılında
olduğu gibi kurak bir dönemde dahi KOR-TAR teknikleri ile yazlık bitkilerin çimlenme ve
çıkışı sulamadan sağlanabilecek, 220 milyon ton/yıl sulama suyu tasarrufuna ulaşılacaktır.
Bununla birlikte 36 milyon TL/Yıl’lik masraftan çiftçilerimiz kurtarılmış olunacaktır.
Bununla birlikte kuru tarım alanlarında yapacağı katkıları da önemli miktarlar arz edecektir.
Bu sebeple KOP Eylem Planında onaylanan TS 1.2 Eylemindeki KOR-TAR tekniklerinin
hayata geçirilmesi büyük önem arz etmektedir. Ayrıca KOR-TAR eylemi kapsamında
uygulanması planlanan makine ekipman desteği kapsamı içerisine doğrudan ekim
mibzerinin alınması da doğrudan ekim desteğini tamamlayıcı olacaktır. Dolayısıyla
destekleme ile maddi olarak değeri ölçülemeyecek yer altı ve yerüstü su kaynaklarının kaybı
azalacak, tarımın sürdürülebilirliğine önemli katkı sağlanmış olunacaktır.
Tablo 6 KOP Bölgesi Tarım Alanlarına Düşen Yağış Miktarı
İl Adı
Aksaray
Karaman
Konya
Niğde
Toplam
Kültür Bitkileri
Toplam Alanı
(da, TÜİK
2013)
3.770.765
3.177.214
19.044.386
2.902.636
28.895.001
Yağış
(1970-2012, ort.,
mm)
342,59
326,86
321,30
330,96
43
Yıllık Yağış Miktarı
(Milyon m³/yıl)
1.292
1.039
6.119
961
9.410
T.C.
KALKINMA BAKANLIĞI
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
KOP Bölgesinde Ekiliş Üzerine (Eylül - Temmuz) Düşen
Yağış Miktarı (1970-2014, mm)
2013
2011
2009
2007
2005
2003
2001
1999
1997
1995
1993
1991
1989
1987
1985
1983
1981
1979
1977
1975
1973
1971
510
480
450
420
390
360
330
300
270
240
210
180
150
120
90
60
30
0
Şekil 37 KOP Bölgesinde Ekiliş Üzerine Düşen Yağış Miktarı
Prof. Dr. Bayram SADE
Mevlüt VANOĞLU
Rektör
Koordinatör
KTO Karatay Üniversitesi
KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
44

Benzer belgeler