PDF - Solunum Hastalıkları

Transkript

PDF - Solunum Hastalıkları
Parapnömonik Efüzyon ve Ampiyemli
Hastalarda Plevral Sıvı IL-8 Düzeyinin
Tanı Değeri
Şenay ÇAĞLAR*, Ülkü YILMAZ TURAY*, Pınar ERGÜN*, Çiğdem BİBER*, Müge AYDOĞDU*, Yurdanur ERDOĞAN*,
Atalay ÇAĞLAR**
* Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
** Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik Bölümü, ANKARA
ÖZET
İnterlökin 8 (IL-8)’in başlıca etkisi nötrofil aktivasyonu ve kemotaksisidir. Nötrofiller; akut inflamasyon sonucu oluşan plevral sıvı (PS)’da dominant hücrelerdir. Bu çalışmada çeşitli nedenlere bağlı PS’lerin ayırıcı tanısında IL-8 düzeyi ve buna bağlı olarak yükselen nötrofil sayısının PS’lerin ayırıcı tanısında kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu amaçla 42 olgu çalışmaya alındı. Çeşitli yöntemlerle tanı konulan olgular beş gruba ayrıldı, yedi olgu ampiyem, dokuz olgu parapnömonik, dokuz olgu maligniteye bağlı plevral efüzyon, dokuz olgu tüberküloz plörezi ve sekiz olgu transüda grubunda yer aldı. Tüm hastaların PS ve serum IL-8 düzeyleri, nötrofil sayıları belirlendi.
Çalışmamızda en yüksek PS IL-8 düzeyi ampiyem grubunda tespit edildi. Tipik parapnömonik plörezili (Sınıf II) grupta median IL-8 düzeyi 10 ng/mL, sınırda komplike parapnömonik efüzyon (Sınıf III)’lu grupta 107.5 ng/mL, kompleks komplike PS’li grupta ise 200 ng/mL bulundu. Gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p= 0.45). Olgu grupları, PS ve serum IL-8 düzeyleri açısından karşılaştırıldığında aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. PS’de
yüksek ortalama nötrofil sayısı ampiyem ve parapnömonik plörezi grubunda bulundu. Ampiyem grubunda tespit edilen
nötrofil sayısı yüksekliği istatistiksel olarak anlamlıydı (p< 0.007). Ampiyem grubunda PS IL-8 düzeyi ve nötrofil sayısı arasında pozitif korelasyon bulundu (r= 0.832).
Araştırmamızda PS IL-8 düzeyinin parapnömonik efüzyonların tanı ve sınıflandırmasında, özellikle sıvının ampiyeme dönüşümünün belirlenmesinde diğer parametrelere yardımcı bir tetkik olabileceği sonucuna varıldı.
ANAHTAR KELİMELER: IL-8, plevral efüzyon
SUMMARY
THE DIAGNOSTIC VALUE OF PLEURAL FLUID IL-8 LEVEL IN PARAPNEUMONIC EFFUSION AND
PATIENTS WITH EMPYEMA
Interleukin 8 (IL-8) mainly acts on neutrophil activation and chemotaxis. The neutrophils are the dominant cells in the
pleural fluid during acute inflammation. In this study, the use of IL-8 levels and the increased neutrophilic number in differantial diagnosis of pleural effusions of various etiology were examined.
Fourtytwo patients were enrolled into the study and they were grouped in to five, among which seven cases were included in empyema, four cases in parapneumonic effusion, nine cases in pleural effusion of malignancy, nine cases in tuberculous pleurisy and eight cases in transudate group. All patient’s pleural fluid and serum IL-8 levels and number of neutrophils were determined.
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
17
Çağlar Ş, Yılmaz Turay Ü, Ergün P, Biber Ç, Aydoğdu M, Erdoğan Y, Çağlar A.
In this study, the highest pleural fluid IL-8 levels were found in empyema group. The median IL-8 levels as 10 ng/mL in
typical parapneumonic pleurisy group (Class II); 107.5 ng/mL in nearly complicated parapneumonic effusion group
(Class III); 200 ng/mL in complex complicated pleural effusion group, the difference between these groups were not statistically significant (p= 0.45).
When the serum and pleural fluid IL-8 levels were compared among the groups, the difference were not found statistically significant, the highest mean neutrophilic number in pleural fluid were determined in empyema and parapneumonic effusion group. This increase in number of neutrophil in empyema group was accepted as statistically significant.
A positive corelation was found between pleural fluid IL-8 level and the number of neutrophil in empyema group (r= 0.832).
In this study, it was concluded that the IL-8 levels of pleural fluid can be used in diagnosis and classification of parapneumonic effusion and especially in the determination of pleural fluid turning into an empyema.
KEY WORDS: IL-8, pleural effusion
GİRİŞ
Plevral efüzyon insidansı hakkında kesin bir rakam
olmamasına rağmen Amerika Birleşik Devletleri’nde
her yıl bir milyon civarında plevral efüzyonlu hastanın kliniklere başvurduğu bildirilmektedir (1,2).
Plevral efüzyonlu hastalarda ayırıcı tanıda ilk basamak sıvının transüda-eksüda ayrımının yapılmasıdır. Bu nedenle çeşitli biyokimyasal incelemeler yapılmaktadır. İlk tanımlandığı 1972 yılından bu yana
Light ve arkadaşları tarafından ileri sürülen ve
“Light” kriterleri olarak bilinen incelemeler sıvıların
transüda-eksüda ayrımında yaygın olarak kullanılan ve halen kullanılmaya devam eden standart
yöntemdir (3,4). Ancak zaman içinde “Light” kriterlerinin duyarlılığının yeterli fakat spesifisitesinin
kısmen düşük olduğu gözlenmiştir. Bu amaçla
transüda-eksüda ayrımında kullanılmak üzere plevral sıvı (PS) kolesterol, PS/serum kolesterol ve serum-PS albumin gradienti gibi yeni kriterler ortaya
atılmıştır (3-8). PS veya kanda düzeyi bakılabilen ve
farklı etyolojilerin ayırıcı tanısında yararlı olabilecek
bir parametrenin saptanmasına yönelik çalışmalar
son yıllarda çok çekici hale gelmiştir (4).
Parapnömonik efüzyon genellikle bakteriyel pnömoni, apse veya bronşiektazi gibi durumlarda akciğerde inflamatuvar bir odakla ilişkili olarak oluşan
steril, eksüda niteliğinde sıvı birikimidir (9-11). Ampiyem ise plevral aralıkta pürülan materyal olması
veya Gram boyamada mikroorganizmaları içeren
eksüda niteliğinde sıvı olarak tanımlanır. Çoğu ampiyem parapnömonik orjinlidir (9). Parapnömonik
efüzyon ve ampiyemde tedavi hastalığın evresine
bağlı olarak değişmektedir. Tablo 1’de parapnömonik efüzyonlar ve ampiyem için sınıflandırma ve
tedavi seçenekleri görülmektedir (9).
18
Parapnömonik efüzyonlarda, kesin sınıflandırmanın
yapılamadığı olgularda ek parametrelere gerek duyulabilmektedir. Yapılan çalışmalarda, parapnömonik efüzyonların diğer eksüdatif efüzyonlardan ayrımında C-reaktif protein (CRP)’in kullanılabileceği bildirilmiştir (12,13).
Yapılan bir çalışmada; PS IL-8 düzeyi, eksüda niteliğinde PS bulunan hastalarda, transüda niteliğinde
PS olan hastalardan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Ayrıca, parapnömonik plörezili hastalarda
PS’de IL-8 düzeyi diğer eksüdatif plevral efüzyonlardan yüksek bulunmuştur (2).
Bu çalışmada çeşitli nedenlere bağlı plevral efüzyonların ayırıcı tanısında IL-8 düzeyinin yeri ve IL-8
düzeyinin serumda ve PS’de nötrofil sayısı üzerine
olan etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEM
Nisan 2001-Eylül 2001 tarihleri arasında Atatürk
Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve
Araştırma Hastanesi’ne yatırılan 42 plörezi olgusu
randomize olarak çalışmaya alındı. Olguların 12’si
kadın, 30’u erkekti.
Öncelikle hastalardan alınan eş zamanlı PS ve serum örneklerinde rivalta, laktat dehidrogenaz, adenozin deaminaz, glikoz, albumin ve total protein
değerlerine bakıldı. “Light” kriterlerine göre transüda-eksüda ayrımı yapıldı. Ayrıca, alınan PS’ler
nonspesifik kültüre ekildi. Hücre sayıları ışık mikroskopisi ile sayıldı. Hücre tipleri gruplandırıldı.
Çalışmaya alınan hastalar parapnömonik plörezi
veya ampiyeme bağlı eksüdatif plevral efüzyon,
malign orjinli eksüdatif plevral efüzyon, tüberküloza bağlı eksüdatif plevral efüzyon ve konjestif kalp
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
Parapnömonik Efüzyon ve Ampiyemli Hastalarda Plevral Sıvı IL-8 Düzeyinin Tanı Değerleri
Tablo 1. Parapnömonik efüzyonlar ve ampiyem için sınıflandırma ve tedavi seçenekleri.
Sınıf I
Önemsiz plevral efüzyon
Az miktarda
Dekübit grafide 10 mm’den az
Torasentez endikasyonu yoktur
Sınıf II
Sıvı genişliği 10 mm’den fazla
Tipik parapnömonik plevral efüzyon
Glikoz > 40 mg/dL, pH > 7.2
Gram boyama ve kültür negatif
Sadece antibiyotik tedavisi
Sınıf III
7.0 < pH < 7.2, LDH > 1000,
Sınırda komplike plevral efüzyon
Glikoz > 40 mg/dL
Gram boyama ve kültür negatif
Seri torasentez ve antibiyotik
Sınıf IV
pH < 7.0, glikoz < 40 mg/dL
Basit komplike plevral efüzyon
Gram boyama veya kültür pozitif
Loküle değil, bariz püy yok
Tüp torakostomi ve antibiyotik tedavisi
Sınıf V
pH < 7.0, glikoz < 40 mg/dL
Kompleks komplike plevral efüzyon
Gram boyama veya kültür pozitif
Multiloküle
Tüp torakostomi ve trombolitik tedavi
Sınıf VI
Bariz püy görünümü
Basit ampiyem
Basit lokülasyon veya serbest sıvı
Tüp torakostomi ve dekortikasyon
Sınıf VII
Bariz püy görünümü
Kompleks ampiyem
Multiloküle
Tüp torakostomi ve trombolitik tedavi
Torakoskopi veya dekortikasyon gerektirir
yetmezliğine bağlı transüdatif plevral efüzyon olmak üzere beş ayrı grupta değerlendirildi. Ayrıca,
malign plörezi grubu akciğer epidermoid kanseri,
akciğer adenokarsinom ve hücre tipi sınıflandırılamayan küçük hücreli dışı akciğer kanseri olarak alt
gruplara ayrıldı.
Gruplardaki olgu sayıları, cinsiyet dağılımları ve yaş
ortalamalarının ayrıntısı Tablo 2’de verilmektedir.
Olgularda kesin tanı koyulurken ve etyolojilerine
göre gruplandırılırken aşağıdaki kriterlere uyulmasına dikkat edildi.
1. Malign orjinli eksüdatif plevral efüzyonun tanısı
sitolojik olarak PS’de veya histopatolojik olarak
plevra dokusunda malign hücrelerin görülmesi ile
koyuldu.
2. Konjestif kalp yetmezliğine bağlı transüdatif
plevral efüzyonların tümü klinik semptom ve bul-
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
guların yanında röntgenografi ve ekokardiyografi
ile desteklendi. Hastalarda uygun tedavi ile klinik
iyileşme ve PS’nin gerilediği görüldü.
3. Tüberküloza bağlı eksüdatif plevral efüzyon tanısı plevral biyopside kazeifiye granülasyon dokusunun görülmesi ile koyuldu.
4. Parapnömonik efüzyon ve ampiyemli hastaların
tanısı klinik semptom ve bulguların yanı sıra PS
nötrofil sayısı, glikoz, LDH düzeylerinin tanıyı desteklemesi ve antimikrobiyal tedaviye verdikleri cevapla koyuldu.
Periferik kan ve torasentezle elde edilen PS örnekleri dört tüpe ayrıldı: Birinci tüpteki sıvılar 3000 devirde 15 dakika santrifüj edilerek hücresel elemanlarından ayrıldılar. Materyalin bir kısmında biyokimyasal parametreler çalışıldı, bir kısmı ise IL-8 çalışılana kadar -20°C’de saklandı. İkinci tüpteki ör-
19
Çağlar Ş, Yılmaz Turay Ü, Ergün P, Biber Ç, Aydoğdu M, Erdoğan Y, Çağlar A.
Tablo 2. Olguların tanılarına göre dağılımı ve yaş ortalamaları.
Olgu sayısı
Tanı
Yaş ortalaması ±
(%)
Erkek
Kadın
S.H. (yıl)
Parapnömonik
9 (%22)
7
2
53.8 ± 6.54
Ampiyem
7 (%17)
6
1
50.0 ± 5.77
Malignite
9 (19)
7
2
63.4 ± 4.01
Epidermoid
3
3
0
72.0 ± 3.00
Adeno
2
1
1
66.5 ± 0.50
Diğer
4
3
1
55.5 ± 7.15
Transüda
8 (%19)
4
4
65.12 ± 2.31
Tüberküloz
9 (%21)
6
3
25.00 ± 2.69
42
30
12
51.21 ± 3.01
Toplam
nek nonspesifik kültür, üçüncü tüpteki örnek sitoloji, dördüncü tüpteki örnek hücre sayımı için kullanıldı.
IL-8 düzeyi ölçümü; sınırları 0.2-200 ng/mL olan, ticari “Accucyte Human IL-8” kiti kullanılarak yapılmıştır. “Accucyte Human IL-8”; doku kültürü, serum, plazma, idrar ve diğer biyolojik sıvılarda IL-8’in
total miktarını kompetetif enzim immünassay metoduyla ölçmektedir. Bu yöntem ile IL-8 antikoru,
IL-8 ve standart içeren her örnekte spesifik IL-8
kompleksini yakalamak amacıyla antitavşan antikorları kullanılır. IL-8 kompetetif ligand özelliğindedir ve standart ile IL-8 spesifik antikor bağlayıcı yerler için kompetetif bir reaksiyon oluşturmaktadır. Bu
nedenle, örnekte IL-8 konsantrasyonu arttıkça, antikorla yakalanan IL-8’in miktarı azalmaktadır. Alkalen
fosfat ile konjuge edilmiş streptavidin (sadece IL-8’i
bağlamaktadır) ilavesini takiben renkli ayıraç eklenmesi, IL-8’in miktarını ortaya çıkartmaktadır.
Çalışma kitinin 0.2 ile 200 arasındaki değerlere duyarlı olması nedeniyle bazı örneklerde 0.2’nin altında ve 200’ün üzerinde bulunan değerler ölçülememiştir. Bu değerler, 0.2’nin altında ve 200’ün üzerinde olarak ifade edilmiştir. Bu nedenle, istatistiksel değerlendirmede, serum ve PS IL-8’in median
değerleri kullanılmıştır. Gruplardaki olgu sayısının
az olması nedeniyle parametrik olmayan testler tercih edilmiştir. Olgu grupları arasındaki farklılığı incelemek için Kruskall-Wallis testi kullanılmıştır. Ayrıca, PS’deki IL-8 düzeyi ve nötrofil sayısı arasındaki
ilişkiyi inceleyebilmek için Pearson korelasyon katsayısı (ρ) kullanılmıştır. Uygulanan istatistiksel test-
20
lerde, p değerinin 0.05’ten küçük değerleri için sonuçların anlamlı olduğu kabul edilmiştir.
SONUÇLAR
Çalışmaya alınan gruplarda en düşük yaş 15, en
yüksek yaş 78’dir. Yaş ortalaması 51.21 olarak bulundu. En genç yaş grubunu tüberküloz plörezili
hastalar, en yaşlı grubu ise konjestif kalp yetmezliği nedeniyle oluşan transüda niteliğinde PS olan
hastalar oluşturdu.
Çalışmaya alınan gruplardaki bütün hastaların PS ve
serum IL-8 düzeyleri gruplar arasında karşılaştırıldı.
Ayrıca, PS nötrofil sayısı ve kan nötrofil sayısı değerlendirildi. Grupların PS ve serum IL-8 düzeylerinin
median değerleri, nötrofil sayılarının ortalamaları
Tablo 3’te gösterilmiştir.
Olgu grupları incelendiğinde, en yüksek PS IL-8
düzeyi ampiyem grubunda bulundu (Şekil 1). En
yüksek serum IL-8 düzeyi ise sırasıyla parapnömonik plörezi ve ampiyem grubunda tespit edildi.
Olgu grupları PS ve serum IL-8 düzeyi açısından
karşılaştırıldığında aralarındaki farklılık istatistiksel
olarak anlamlı bulunmamıştır (sırasıyla, p< 0.527
ve p< 0.270).
Parapnömonik plörezi grubundaki hastalar incelendiğinde; dokuz hastadan yedisinin Sınıf II tipik parapnömonik plörezi, ikisinin Sınıf III sınırda komplike
plevral efüzyon olarak ayrıldığı görüldü. Tablo 4’te
parapnömonik plörezili hastalarda PS IL-8 düzeyleri
görülmektedir.
Parapnömonik plörezi ve tüberküloz plörezili grubun IL-8 düzeylerinin median değerleri sırasıyla,
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
Parapnömonik Efüzyon ve Ampiyemli Hastalarda Plevral Sıvı IL-8 Düzeyinin Tanı Değerleri
Tablo 3. Tanı gruplarındaki PS ve serum IL-8, nötrofil sayısı ortalamaları.
PS IL-8*
Serum IL-8*
PS nötrofil
Kan nötrofil
(ng/mL)
(ng/mL)
sayısı (hücre)
sayısı (hücre/µL)
Parapnömoni
13.00
25.00
1869.11 ± 322.96
7684.29 ± 768.62
Ampiyem
200.00
5.80
2555.43 ± 547.17
10261.03 ± 1227.67
Malignite
35.00
4.80
683.33 ± 166.66
5895.77 ± 1069.77
8.00
606.67 ± 183.34
6103.63 ± 2832.69
Tanı
Epidermoid
200.00
Adeno
2.95
1.80
432.00 ± 252.00
5080.00 ± 185.00
Diğer
103.00
100.30
866.50 ± 340.72
6147.75 ± 1644.95
Transüda
7.80
4.95
535.00 ± 114.27
6052.91 ± 1069.77
Tüberküloz
15.00
0.38
599.28 ± 203.35
4765.98 ± 646.18
* Median değerleri alınmıştır.
PS: Plevral sıvı.
200
PS IL-8 (ng/mL)
150
100
50
0
PP
AP
CA
TRA
TB
Tanı
Şekil 1. Olgu gruplarının PS IL-8 düzeyleri (TRA: Transüda, TB: Tüberküloz, PP: Parapnömonik plörezi, AP: Ampiyem, CA:
Kanser, PS: Plevral sıvı.)
13 ng/mL ve 15 ng/mL olmak üzere birbirine yakın
bulunmuştur. Gruplarda PS’deki ortalama nötrofil
sayısı incelendiğinde; en yüksek nötrofil sayısının
ampiyem ve parapnömonik plörezi grubunda olduğu tespit edilmiştir. Bu farklılık istatistiksel olarak da
anlamlı bulunmuştur (p< 0.002) (Şekil 2).
Kan nötrofil sayıları değerlendirildiğinde, en yüksek
ortalama nötrofil sayısı ampiyem ve parapnömonik
plörezi grubunda bulunmuştur. İstatistiksel olarak
incelendiğinde ise sadece ampiyem grubundaki
fark anlamlı bulunmuştur (p< 0.009) (Şekil 2).
Ampiyem grubunda, PS IL-8 düzeyi ve nötrofil sayısı arasında pozitif korelasyon bulunmuştur (korelasyon katsayısı= 0.832, p< 0.02). Diğer gruplarda ise
PS IL-8 ve nötrofil sayısı arasında anlamlı korelasyon bulunmadı.
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
Tablo 4. Parapnömonik plörezili hastalarda PS IL-8 düzeyleri.
Grup
PS IL-8 (ng/mL)*
Sınıf II
10
Sınıf III
107.5
Sınıf V
200
* Median değerleri alınmıştır.
PS: Plevral sıvı.
Malign plörezi grubunda yer alan hastalar hücre tipi açısından üç farklı subgrupta ele alınmıştır. Hastalardan üçü akciğer epidermoid kanseri, ikisi akciğer adenokarsinomu, dördü hücre tipi sınıflandırılamayan küçük hücreli dışı akciğer kanserli idi.
Gruplar arasında; en yüksek PS IL-8 düzeyi epidermoid kanseri grubunda tespit edilmiştir. En yüksek
21
Çağlar Ş, Yılmaz Turay Ü, Ergün P, Biber Ç, Aydoğdu M, Erdoğan Y, Çağlar A.
Nötrofil sayısı (hücre/µL)
12000
10000
8000
6000
4000
Plevral sıvı
2000
Kan
0
PP
AP
CA
Tanı
TRA
TB
Şekil 2. Plevral sıvı ve kandaki ortalama nötrofil sayıları (PP: Parapnömonik plörezi, AP: Ampiyem, CA: Kanser
TRA: Transüda, TB: Tüberküloz).
serum IL-8 düzeyi ise hücre tipi sınıflandırılamayan
küçük hücreli dışı akciğer kanserli hastalarda bulunmuştur (Şekil 3).
TARTIŞMA
Nötrofiller, plevranın akut inflamasyonu sonucu
oluşan PS’de ana selüler komponenti oluşturmaktadır. IL-8; endotelyal hücre, fibroblast, hepatosit,
makrofaj ve monosit tarafından üretilen, C-X-C
grubunda yer alan bir kemokindir. IL-8, plevral
boşluğa nötrofil geçişini sağlayan başlıca kemotaktik sitokindir (14-16). IL-8 düzeyinin sıvıların transüda-eksüda ayrımında kullanılmasına yönelik çeşitli çalışmalar yapılmıştır (2,15,17).
Miller ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, plevral efüzyonu olan 57 hastada PS’de IL-8 düzeyi bakılmıştır. Eksüda grubunda yer alan PS’de IL-8 düzeyi, transüda grubundan anlamlı olarak yüksek
bulunmuştur. Sıvıda nötrofil oranı ise IL-8 düzeyi ile
korele bulunmamıştır (2). Bizim çalışmamızda da,
PS IL-8 düzeyleri eksüdatif efüzyonlarda transüdalara göre belirgin yükseklik gösteriyordu.
Bağcı ve arkadaşlarının yaptığı bir diğer çalışmada,
plevral efüzyonu olan 34 hasta çalışmaya alınmıştır. Yedi hastadan oluşan parapnömonik plörezi ve
ampiyem grubunda, PS’de IL-8 düzeyi, malign
plevral efüzyonu olan ve tüberküloz plörezili gruptan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Ortalama
22
150
PS IL-8 (ng/mL)
Malignite subgrupları birbiriyle karşılaştırıldığında
PS ve serum IL-8 düzeyleri açısından istatistiksel
olarak anlamlı farklılık bulunmamıştır (sırasıyla, p<
0.145 ve p< 0.334).
200
100
50
0
EP
AD
Diğer
Tanı
Şekil 3. Malignite subgruplarının PS IL-8 düzeyleri (EP:
Epidermoid kanser, AD: Adenokarsinom, PS: Plevral sıvı).
PS nötrofil sayısının da parapnömonik plörezi ve
ampiyem grubunda yüksek olduğu belirtilmiştir.
PS IL-8 düzeyi ve nötrofil sayısı arasında anlamlı pozitif korelasyon bulunmuştur. Parapnömonik plörezi ve ampiyem grubunda serum ve PS örneklerindeki IL-8 düzeyi karşılaştırıldığında, PS’deki IL-8 düzeyi serumdan yüksek bulunmuştur (17).
Bizim çalışmamızda ampiyem grubunda PS IL-8
düzeyi ve nötrofil sayısı arasında anlamlı pozitif
korelasyon tespit edildi (korelasyon katsayısı=
0.832 ve p< 0.02). Diğer gruplarda PS IL-8 düzeyi
ve nötrofil sayısı arasında anlamlı korelasyon bulunmadı. Bunun da, ampiyem grubunda yüksek IL-8
düzeyinin, nötrofiller üzerine olan kemotaktik özelliği nedeniyle nötrofil sayısında artış oluşturması sonucunu doğruladığını düşünmekteyiz.
Sequra ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada; PS
IL-8, nötrofil elastaz ve miyeloperoksidaz konsant-
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
Parapnömonik Efüzyon ve Ampiyemli Hastalarda Plevral Sıvı IL-8 Düzeyinin Tanı Değerleri
rasyonu ampiyem olgularında, diğer nedenlere
bağlı efüzyonlardan yüksek bulunmuştur (15).
Benzer şekilde Ashitani ve arkadaşlarının çalışmasında da ampiyem grubunda ortalama PS IL-8 konsantrasyonu diğer gruplara göre yüksek bulunmuştur (18). Yapılan bir diğer çalışmada, parapnömonik efüzyon ve ampiyemde IL-8 düzeyi ve total
nötrofil sayısı yüksek bulunmuştur (19).
Bizim çalışmamızda; olgu grupları değerlendirildiğinde PS IL-8 düzeyi en yüksek ampiyem grubunda
bulunmuştur. Daha sonra sırasıyla Sınıf III parapnömonik plörezi, malign plörezi ve tüberküloz plörezi gruplarında yüksek değerler elde edilmiştir.
Gruplar arasındaki bu fark istatistiksel olarak anlamlılık göstermemekle birlikte, daha önce de belirttiğimiz gibi çalışılan teknikle 200 ng/dL’nin üzerindeki IL-8 değerleri tespit edilemedi. Bunun da
çalışmada istatistiksel testleri etkilediğini düşünmekteyiz. Ayrıca, ampiyemli olgu sayısının az olması bu sonuçta etkili olabilir. Çalışmamızda parapnömonik plörezi tanısı alan hastalar Sınıf II ve Sınıf III olarak ayrıldı. Sınıf II grubu erken dönem
parapnömonik plörezili hastalar olarak kabul edilebilir. Biz PS’de tespit ettiğimiz düşük IL-8 düzeyini,
bu bulgularla hastaların inflamasyonun başlangıç
döneminde olmasına bağladık. Hastalık komplikeleştikçe PS IL-8 düzeyinde görülen yüksekliğin inflamasyonun şiddetiyle ilişkili olabileceği sonucu çıkarılabilir. PS IL-8 düzeyinin tespiti parapnömonik
efüzyonların sınıflandırılmasında yol gösterici olabilir.
Çalışmamızda serum IL-8 düzeyleri değerlendirildiğinde; parapnömonik plörezi grubunun median
değeri diğer gruplardan yüksek bulunmuştur. Bu
yükseklik istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır.
Olgu gruplarının PS ve kan nötrofil sayıları değerlendirildiğinde, en yüksek değerler ampiyem grubunda bulunmuştur. İkinci sıklıkta ise parapnömonik plörezi grubunda tespit edilmiştir. Olgu
gruplarının aralarındaki bu farklılık istatistiksel olarak da anlamlı bulunmuştur.
Son yıllarda yapılan çalışmalarda, IL-8’in nötrofil ve
T-hücrelerine kemotaktik aktivitesi nedeniyle tüberkülozda granülom oluşumunda önemli olabileceği
üzerinde durulmaktadır. İn vitro olarak, mikobakterium tüberkülozis fagositozundan sonra insan monositik hücre dizilerinin yüksek düzeyde IL-8 ürettiği ve bunun da antijen spesifik lenfosit geçişine neden olduğu gösterilmiştir (20-22).
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24
Yamada ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada;
parapnömonik plörezi, tüberküloz plörezi ve malign plörezili hastalarda PS’de IL-8, tümör nekroz
faktörü alfa (TNF-α) ve interferon gama (IFN-γ) düzeyleri incelenmiş ve tüberküloz plörezili grupta diğer gruplardan yüksek bulunmuştur (20). Dlugovitzky ve arkadaşlarının yaptığı bir diğer çalışmada;
tüberküloz plörezili ve parapnömonik plörezili
gruplarda PS’de IL-8 düzeyleri araştırılmış ve tüberküloz plörezili grupta anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (21).
Bizim çalışmamızda ise parapnömonik plörezili ve
tüberküloz plörezili grup incelendiğinde, PS IL-8
düzeylerinin birbirine çok yakın olduğu belirlendi.
Sırasıyla 13 ng/mL ve 15 ng/mL olarak bulundu.
Değişik yayınlarda IL-8’in tümör büyümesi üzerine
direkt etkisi olan güçlü kemotaktik sitokin olduğu
üzerinde durulmuştur. İn vivo olarak yeni kapillerin
gelişimi için önemli anjiyogenik faktör olarak etkili
olduğu bildirilmektedir (23-25).
Galffy ve arkadaşları yaptıkları bir çalışmada, malign mezotelyoma nedeniyle oluşan PS ile, konjestif kalp yetmezliğine bağlı oluşan PS’de IL-8 düzeyini inceleyerek iki grubu birbiri ile karşılaştırmışlardır. Malign mezotelyomaya bağlı plevral efüzyonu
olan grupta IL-8 düzeyini yüksek bulmuşlardır (24).
Bizim çalışmamızda; akciğer epidermoid kanseri,
akciğer adenokarsinomu ve hücre tipi sınıflandırılamayan küçük hücreli dışı akciğer kanserli hastaların
PS’de IL-8 düzeyi incelendi. PS’de IL-8 düzeyi epidermoid kanser grubunda en yüksek bulundu. Literatürde akciğer epidermoid kanserli hastalarda,
PS’de IL-8 yüksekliğini destekleyen bir yayına rastlanmadı. Olgu sayımızın az olması nedeniyle bu
bulgumuz başka çalışmalara ihtiyaç göstermektedir.
Daha önce yapılan çalışmalarda, IL-8 düzeyinin
parapömonik plörezi ve ampiyemli hastalarda PS’de
yüksek olduğu bulunmuştur. Çalışmamızda ise, IL-8
düzeyi Sınıf II parapnömonik plörezili hastalarda
düşük, Sınıf III ve ampiyem grubunda incelediğimiz komplike parapnömonik efüzyonlu hastalarda
yüksek bulunmuştur. Bu da IL-8’in, parapnömonik
efüzyonun sınıflandırılmasında özellikle sıvının ampiyeme dönüşümünde bir belirleyici olarak kullanılabileceğini düşündürmektedir. Bu bulgumuz genişletilmiş başka çalışmalarla desteklenebilir.
PS IL-8 düzeyi, efüzyona neden olan hastalıkların
ayırıcı tanısında, tanıya yardımcı bir parametre olarak değerlendirilebilir.
23
Çağlar Ş, Yılmaz Turay Ü, Ergün P, Biber Ç, Aydoğdu M, Erdoğan Y, Çağlar A.
KAYNAKLAR
1. Light RW. Physiology of the pleural space. Pleural diseases.
3rd ed. Baltimore: Williams and Wilkins, 1995;7-17.
15. Sequra RM, Alegre J, Varela E et al. Interleukin–8 and
markers of neutrophil degranulation in pleural effusions.
Am J Respir Crit Care Med 1998;157:1565-72.
2. Miller EJ, Idell S. Interleukin-8: An important neutrophil
chemotaxin in some cases of exudative pleural effusions.
Experimental Lung Research 1993;19:589-601.
16. Broaddus VC, Hebert CA, Vitangcol RV et al. Interleukin-8
is a major neutrophil chemotactic factor in pleural liquid of patients with empyema. Am Rev Respir Dis
1992;146:825-30.
3. Light RW, Mac Gregor MI, Luchsinger PC et al. Pleural
effusions: The diagnosis separation of transudates and
exudates. Am Intern Med 1972;77:507-13.
17. Bağcı C, Özgün S, Çelikel T, Yalçın M. IL-8 in pleural effusion. Respir Med 1996;90:215-21.
4. Light RW. Clinical manifestations and useful tests. Pleural diseases. 3rd ed. Baltimore: Williams and Wilkins,
1995;36-74.
5. Kodak A, Öğüş AC, Özdemir T. Plevral sıvılarda transüda
eksuda ayrımında kolesterol değerleri ile serum plevral
sıvı albumin gradientinin Light kriterleri ile karşılaştırılması. Solunum 1999;1:100-4.
6. Valdes L, Pose A, Suarez J et al. Cholesterol: A useful parameter for distinguishing between pleural exudates
and transudates. Chest 1991;99:1097-102.
7. Roth BJ, Q’Meara T, Cragun WH. The serum-effusion albumin gradient in the evaluation of pleural effusions.
Chest 1990;98:546-9.
8. Altıay G, Hatipoğlu ON, Karlıkaya C ve ark. Plevral efüzyonların eksuda transüda ayrımında Light kriterleri ve
çeşitli biyokimyasal parametrelerin karşılaştırmalı analizi.
Toraks 2001;4:34-9.
9. Light RW. Parapneumonic effusions and empyema. Pleural diseases. 3rd ed. Baltimore: Williams and Wilkins,
1995;129-53.
10. Niederman MS, Schachter EN. Serial thoracenteses in
parapneumonic effusions. N Engl J Med 1981;304:847.
11. Light RW, Girard WM, Jenkinson SG, George RB. Parapneumonic effusions. Am J Med 1980;69:507-11.
12. Yılmaz Ü, Yıldırım Z, Türköz Y et al. Use of pleural fluids
C-reactive protein in diagnosis of pleural effusions. Respir Med 2000;94:432-5.
18. Ashitani J, Muake H, Nakozato M. Elevated pleural fluid
levels of defensins in patients with empyema. Chest
1998;113:788-94.
19. Antony VB, Godbey SW, Kunkel SL. Recruitment of inflamatory cells to the pleural space. J Immunol 1993;151:
7216-23.
20. Yamada Y, Nakamura A, Hosoda M. Cytokines in pleural
liquid for diagnosis of tuberculosis pleurisy. Respir Med
2001;95:577-81.
21. Dlugovitzky D, Rateni L, Torres-Morales A et al. Level of
interleukin-8 in tuberculous pleurisy and the profile of
immunocompenent cells in pleural and peripheral compartments. Immunology Letters 1997;55:35-9.
22. Pace E, Gjomarkaj M, Melis M. Interleukin-8 induces
lymphocyte chemotaxis into the pleural space. Am J
Respir Crit Care Med 1999;159:1592-9.
23. Griffith DE, Miller EJ, Gray LD. Interleukin-1 mediated release of interleukin-8 by asbestos stimulated human pleural mesothelial cells. Am J Respir Cell Mol Biol 1994;
10:245-52.
24. Galffy G, Mohammed KA, Dowling PA. Interleukin-8: An
autocrine growth factor for malignant mesothelioma.
Cancer Research 1999;59:367-71.
25. Alexandrakis MG, Coulocheri SA, Bouros D. Evaluation
of inflammatory cytokines in malignant pleural effusions. Oncol Rep 2000;7:1327-32.
Yazışma Adresi
13. Vidriales C, Antequera A. Use of pleural fluid C-reactive
protein in laboratory diagnosis of pleural effusions. Eur J
Med 1992;1:201-7.
Ülkü YILMAZ TURAY
14. Kunkel SL, Strieter RM. Cytokines and chemokines in
lung inflammation and injury. In: Fishman AP, ed. Fishman’s pulmonary diseases and disorders. New York: Mc
Graw-Hill Book Comp, 1998;315-23.
Aktürk Sitesi E Blok No: 4
24
Turan Güneş Bulvarı 41. Sokak
Oran/ANKARA
Solunum Hastalıkları 2003; 14: 17-24

Benzer belgeler

Plevral Sıvının Mikrobiyolojik ve İmmünolojik Analizi Microbiologic

Plevral Sıvının Mikrobiyolojik ve İmmünolojik Analizi Microbiologic İnterlökin 8 (IL-8)’in başlıca etkisi nötrofil aktivasyonu ve kemotaksisidir. Nötrofiller; akut inflamasyon sonucu oluşan plevral sıvı (PS)’da dominant hücrelerdir. Bu çalışmada çeşitli nedenlere b...

Detaylı

İntraplevral Uygulamalar - Güncel Göğüs Hastalıkları Serisi

İntraplevral Uygulamalar - Güncel Göğüs Hastalıkları Serisi çalışmalar düzeyindedir, ancak gen tedavisinin gelecekteki uygulamaları için ışık tutmaktadır. Gen terapisinin diğer tedavi modaliteleri ile birlikte kullanımı güncel kanser tedavisine bir alternat...

Detaylı