Anadolu Sağlık Merkezi`nde Tepe Güvenlik farkı

Transkript

Anadolu Sağlık Merkezi`nde Tepe Güvenlik farkı
Sayı: 7 ∆ Mart 2015
Sürprizlerle dolu Likya Yolu
Arazide ve asfaltta
motorsiklet keyfi
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri'nin Kurumsal Yayınıdır
Wyndham Grand
İstanbul Europe:
"Beklentilerimiz yüksek
olduğu için Tepe’yi
tercih ettik”
Anadolu Sağlık Merkezi'nde
Tepe Güvenlik farkı
İçindekiler
Odak
editörden
18
Hastane güvenliğine hassas yaklaşım..............................2
Söz Müşterinin
Değerli dostlarımız,
“Tepe Güvenlik ile kaliteli hizmet anlayışını bir adım
öteye taşıdık”......................................................................................10
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin kurumsal yayını
TEPE’den dergisinin yedinci sayısıyla bir kez daha sizlerle
beraberiz. Yedinci sayımız, aynı zamanda 2015 yılının ilk sayısı...
Tepe'den Haberler
Tepe Servis’te kadın ile erkek eşit.......................................13
Vaka Analizi
İyi işleyen güvenlik sistemi her hastaneye lazım.....16
Tepe'den
Ülke olarak hassas bir gündemden geçtiğimiz şu günlerde
odak konumuzu yine özel bir hassasiyet isteyen “hastane
güvenliği” olarak belirledik. Hepimizin ne yazık ki hayatının bir
döneminde yolunun düştüğü hastanelerin güvenliği titizlikle
ele alınması gereken bir konu. Kimseyi rahatsız etmeden en
hassas güvenliği sağlamak Tepe Savunma ve Güvenlik için
hastane güvenliğinin en önemli şartı.
2
10
Otel güvenliği: “Standartlarımız ve beklentilerimiz
yüksek olduğu için Tepe’yi tercih ettik”...........................18
Zaman Yolcusu
Deniz kabuğundan kulaklığa..................................................22
Gelişim Zamanı
Stres yönetimi..................................................................................24
22
Güvenlik Penceresi
Brezilyalı “Güvenlik Anneleri”...................................................26
24
Gezgin
Söz konusu hassasiyetler kapsamında hastane güvenliği
hizmeti verdiğimiz, Gebze’de yer alan Anadolu Sağlık Merkezi
bu sayımızın konuğu oldu. “Tepe’den” bölümümüzün bu
sayıdaki konuğu ise Wyndham Grand İstanbul Europe.
Sürprizlerle dolu Likya Yolu......................................................28
Güvenli Adrenalin
Kulaklıkların evrimine değindiğimiz “Zaman Yolcusu” sayfaları
ile birlikte, motosiklet tutkunlarını memnun edebilecek “Güvenli
Adrenalin” bölümümüzü ve bahar aylarının en güzel gezi
rotalarından biri olan Likya Yolu’nu içeren “Gezgin” sayfalarımızı
da sizler için hazırladık.
Motosiklet keyfi.................................................................................30
Sokaktan Manzaralar
Hastanelerde kendinizi güvende
hissediyor musunuz?.................................................................32
Tepe Savunma ve Güvenlik olarak tecrübelerimiz gereği,
kamuya açık alanlar olan hastanelere özel hazırladığımız
güvenlik projeleri, öncelikle kapsamlı bir risk değerlendirmesini
içeriyor. Hastanelerde görev yapan özel güvenlik personelinin
eğitimi de özellikle önem verdiğimiz bir konu. İçlerinde
bulundukları hassas psikoloji nedeniyle, hastane ziyaretçilerini
ve içerideki insanları rahatsız etmeden güvenliklerini sağlamak,
ancak özel güvenlik görevlilerine verilecek dikkatli ve kapsamlı
bir eğitimle mümkün olabilir çünkü. Bu dengeyi sağlayabilen
özel güvenlik görevlilerini meslek hayatına kazandırmak, Tepe
Savunma ve Güvenlik olarak ana hedefimiz.
16
TEPE’den Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri San. A.Ş. Yayın Organı Ya­yın tü­rü: Ye­rel, sü­re­li, üç ay­lık der­gi
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri Adı­na İm­ti­yaz Sa­hi­bi: Levent Güler So­rum­lu Müdür: Sanem Subaşı
Ya­yın Koordinatörü: Aylin Tarhan Kuru Edi­tör: Melda Bağdatlı Gra­fik Ta­sa­rım: Kadir Kaymakçı
Fotoğraflar: Yusuf Aslan Katkıda Bulunanlar: Ayşen Erdoğan, Merve Yılmaz
Ya­zış­ma Ad­re­si: Tepe Savunma ve Güvenlik Sis. San. A.Ş. Beytepe Köyü Yolu Üzeri, No: 5, 06800 Bilkent/ Ankara
Tel: +90 (312) 266 42 15, Faks: +90 (312) 266 48 90 Web: www.tepesavunma.com.tr
Ya­pım: Konak Medya Yıldız Posta Cad. Akın Sitesi 3. Blok No: 10 K: 5 D: 54 Gayrettepe İstanbul
Tel: 0 212 216 97 00 www.konakmedya.com Renk Ay­rı­mı ve Bas­kı: Portakal Basım Matbaacılık San. Tic. A.Ş Huzur Mah. Tomurcuk Sok.
No: 5/1 4. Levent Seyrantepe-İstanbul Tel: 0212 332 28 01 Faks: 0212 332 02 80
Keyifle okuyacağınızı umuyoruz.
Tepe Savunma ve Güvenlik Sis. San. A.Ş.
28
30
1
Odak
olarak ilgili kuruma sunuluyor. Riskler
ve çözümleri ilgili kurumla karşılıklı
görüşmelerle netleştirildikten
sonra güvenlik sistemi yıllık olarak
planlanıyor.
Hastane güvenliğine
hassas yaklaşım
Hastane güvenliği özel hassasiyet isteyen bir konu… Hasta ve hasta yakınlarının
psikolojilerini anlamak, ona göre davranmak gerekiyor. Tüm bunları gözetirken hastaların
kendini güven içinde hissetmesi de son derece önemli. Kimseyi rahatsız etmeden en
hassas güvenliği sağlamak Tepe Savunma ve Güvenlik için hastane güvenliğinin en
önemli şartı.
2
Mart 2015
Hastaneler kamuya açık alanlar
olduğu ve ziyaretçilerinin çoğu sağlık
ve tedavi amacıyla gelen kişilerden
oluştuğu için, giriş kapılarında arama
ve kontrol imkanı kısıtlı olan yerler.
Tepe Savunma ve Güvenlik hastane
güvenliği konusundaki tecrübeleri
gereği, dahil olduğu projelere
kapsamlı bir risk değerlendirmesi
yapıyor ve alınması gereken
önlemlerle ilgili tavsiyelerde
bulunuyor. Bu tavsiyeler içerisinde
girişlerdeki kontrollerden, dış çevre
güvenliğine, kamera sisteminden,
personel sayısına kadar çeşitli
öneriler gündeme getiriliyor ve rapor
Hastanelerde görev yapan özel
güvenlik görevlilerinin işi kolay
gibi görünse de, aslında değil.
Hastanelerdeki özel güvenlik hizmeti
aslında dünya genelinde tartışılan bir
konu. Çünkü içlerinde bulundukları
durum itibariyle, ziyaretçilerinin
büyük bölümü sağlıklı bir psikolojiye
sahip olmayabiliyor. Rahat bir şekilde
tıp çalışanlarına ulaşmak, gerekli
işlemlerini yaptırmak istedikleri için
de, doğal olarak güvenlik kontrolüne
takılmak istemiyorlar. Ancak
herhangi bir aksilik, ziyaretçilerin
kolaylıkla hastanelerin güvenlik
zafiyetini sorgulamasına yol açıyor.
Dolayısıyla hastanelerin güvenliğini
sağlıklı bir şekilde sağlayabilmek
için, korumanın hem çok iyi hem
de hassasiyetle gerçekleştirilmesi
gerekiyor. İnsanları rahatsız etmeden
güvenliği sağlamak da özel güvenlik
görevlilerine düşüyor.
Bu dengeyi sağlayabilmek; hem
doğum sevincini paylaşabilmek,
hem hasta kaybı yaşayan kişilerin
üzüntüsünü anlayabilmek hiç
şüphesiz eğitimle mümkün oluyor.
Hastaneye ilk adım attıklarında özel
güvenlikle karşılaşan ziyaretçileri
güleryüzle selamlayan, bunu
yaparken güvenlik hususlarını gözden
kaçırmayan özel güvenlik görevlilerini
meslek hayatına kazandırmak,
Tepe Savunma ve Güvenlik’in ana
hedeflerinden.
Hastanelerde görev yapan güvenlik
personeli, uluslararası standartlara
ve Tepe Savunma ve Güvenlik
kriterlerine uygun bir dizi eğitimden
geçerek işe başlıyor. Görev başı ve
oryantasyon eğitimleri de dahil olmak
3
Odak
üzere; emniyet kodları, alarm halleri
ve acil durumlarda ne yapılması,
hangi birimlere haber verilmesi
gerektiğini detaylarıyla öğreniyorlar.
Görev başı eğitimleri saha operasyon
müdürleri ve uzman eğitmenler
tarafından veriliyor. İş güvenliği ve ilk
yardım eğitimleri de düzenli olarak
tekrarlanan eğitimler arasında.
Hastane güvenliğinde çalışmak
için Tepe Savunma ve Güvenlik’e
iş başvurusunda bulunan özel
güvenlik elemanları, öncelikle insan
kaynakları departmanı tarafından
ilgili operasyon müdürlerine
yönlendiriliyor. Mülakatların ardından
hizmet verilen projenin onayına
sunuluyor.
En riskli renkler beyaz ve
pembe
Hastanelerin karşılaştığı güvenlik
riskleri arasında birinci sırada
kişiye ve sağlık görevlilerine saldırı
ile hırsızlık olayları geliyor. Sağlık
personeline saldırı uluslararası
sistemde “beyaz kod” olarak yer
alıyor. Hastane çalışanları bu riski
bertaraf edebilmek için özel güvenlik
eğitimlerinin yanında çalıştıkları
hastaneye özel bazı detayları da
öğreniyor. Sağlık personeli hastane
bankolarında yer alan panik
butonlarına bastığında, alarm sinyali
otomatik olarak hastanenin güvenlik
merkezine gidiyor. Güvenlik görevlileri
sinyalin geldiği bankonun hangisi
olduğunu kameralardan izleyerek,
en yakındaki güvenlik personelini
bölgeye yönlendiriyor ve gerekli
önlemleri alıyor.
Bu risk grubunu bebek kaçırma
olayları izliyor. Uluslararası güvenlik
sisteminde “pembe kod” olarak
tanımlanan bebek güvenliği, dünya
genelinde ön sıralarda yer alan
risk gruplarından. Riskin önüne
geçebilmek adına kadın-doğum ve
yenidoğan üniteleri çok daha dikkatli
bir biçimde ve elektronik önlemlerle
korunuyor. Bebeğin belli sınırlar
dışına çıkması durumunda “pembe
kod” devreye giriyor ve tüm güvenlik
kapıları kapanarak giriş-çıkışlar
engelleniyor. Ancak gerekli kontroller
sonrası kişilerin çıkışlarına izin
veriliyor. Yine pembe kod ile devreye
giren takip sistemiyle bebeğin
nerede olduğu da güvenlik merkezi
tarafından izleniyor.
Bir de “kırmızı kod”, yani yangın riski
durumunda devreye giren alarm
sistemi var. Yangın durumunda
zararı en aza indirebilmek için,
hastanelerde güvenlik ve personel
içinden belirlenen yangın ekibi
önemli rol oynuyor. Yangın halinde
önce ilgili bölge kontrol ediliyor ve
ardından anons veriliyor. Güvenlik
merkezi ve görevli personel gerekli
güvenlik önlemlerini alıyor ve itfaiye
gelene kadar gerekli müdahaleleri
yapıyor.
Teröre dikkat
Tepe Savunma ve Güvenlik; hizmet
verdiği ve uluslararası anlaşmalar
dahilinde çeşitli ülkelerden hasta
kabul etmeye başlayan özel
hastaneleri, farklı güvenlik riskleri
için de uyarıyor. Terör bu riskler
arasında geliyor. Yakın geçmişte,
“Işid elemanları Türkiye’deki
hastanelerde tedavi görüyor”
benzeri haberler nedeniyle, birlikte
çalıştıkları bazı hastanelere risk
değerlendirmesi raporları sunan
Tepe Savunma ve Güvenlik, özellikle
Ortadoğu ve Kafkasya ülkelerinden
gelen hastaların, hiç ilgileri olmasa
da terör örgütü mensubuymuş gibi
algılanabileceğinin altını çiziyor.
Bu nedenle hastanelerde görev
yapan özel güvenlik personeli,
toplumsal olaylarda davranış
biçimleri, şüpheli paket ve bomba
görülmesi durumunda yapılması
4
Mart 2015
sistemleri çoğu hastanede kullanılıyor.
Kameraların görüntü kalitesi de
çok önemli. Sağlık Bakanlığı’nın
standartları dahilinde, belirli
bölgelerde alınan net görüntülerin
belirlenen zaman dilimleri boyunca
saklanması gerekiyor. IP tabanlı
ve yüksek çözünürlüklü görüntü
kalitesiyle kayıt yapabilen CCTV kapalı
devre kamera sistemi teknolojileri,
LCD izleme ekranları, girişteki
arama ve kontrol cihazları, metal
kapı dedektörleri, x-ray cihazları bu
kapsamda önem taşıyor.
gerekenler konusunda da acilen
eğitim almış.
Yoğun ve karma bir ziyaretçi grubunu
ağırlayan hastanelerde görev yapan
özel güvenlik personelinin, dışarıdan
gelebilecek her tür tehlikeye karşı
tetikte ve dikkatli olması çok
önemli. Şüphe uyandıran kişi veya
kişilerin mutlaka güvenlik merkezine
bildirilmesi gerekiyor. Gerekli
eğitimler ve tecrübe ile hastaneye
adım atan kişilerin amacını ilk etapta
anlayabilen güvenlik elemanları
yetiştirmeyi amaçlayan Tepe
Savunma ve Güvenlik, bu konuda işi
şansa bırakmıyor.
Ssavunma ve Güvenlik için bütün
bu örnekler, gerçekleşmese de
potansiyel olarak sınıflandırılarak
tedbir alınması ve eğitime dahil
edilmesi gereken konular arasında.
Hastane ve güvenlik
teknolojisi
Gelişen teknolojiden hastane
güvenliği de faydalanıyor. Öncelik
elbette bebeklerin güvenliği... Pembe
kod dahilinde devreye giren alarm
Tur kontrol sistemi, çoğu yerde
olduğu gibi hastane güvenliğinin
de önemli bir parçası. Belirlenen
rotaların koordinatları GPS’ten
tespit edilerek izlenebiliyor. Güvenlik
personeli belirlenen zaman
dilimlerinde kartlarını belirlenen
noktalara okutmadığında, Ankara’da
yer alan Tepe Alarm İzleme
Merkezi’ne uyarı düşüyor. Herhangi
bir sorun olması durumunda panik
butonuna basılması ile kolluk
kuvvetleri de devreye girebiliyor.
Sağlık personeli gibi hasta ve
hasta yakınları da saldırıya uğrama
potansiyeline sahip. Kurumlar
sabotaja uğrama riskini de
barındırıyor. Dışarıda silahla vurulan
ve hastaneye getirilen şahıslar,
risk potansiyelini beraberlerinde
hastaneye taşıyor. Hastane içinde
ve otoparklardaki hırsızlık olayları
ile yakınını kaybeden kişilerin
gerçekleştirebileceği vandalizm
benzeri kuruma zarar verme
vakalarıyla da karşılaşılabiliyor. Tepe
5
Odak
Florence Nightingale
Tepe’ye güveniyor
Temmuz 2006 tarihinden itibaren
Tepe Savunma ve Güvenlik’ten özel
güvenlik hizmeti alan Florence
Nightingale Kadıköy Hastanesi’nin
tüm servis ve poliklinikleri ile giriş
ve çıkış noktalarında toplam 74
CCTV kamerası yer alıyor. CCTV
merkezinde vardiya sistemiyle
çalışan 3 personel hizmet veriyor.
İzmir Üniversitesi Hastanesi
Tepe ile korunuyor
Özel hastaneler içinde İzmir ve
Ege Bölgesi’nin en büyüğü olma
özelliğini taşıyan ve Kasım 2014’te
İzmir Üniversitesi Hastanesi
adını alan eski Medicalpark İzmir
Hastanesi, Ağustos 2011’den bu
yana özel güvenlik hizmetini Tepe
Savunma ve Güvenlik’ten alıyor.
Hastane ek binası dahil olmak üzere
toplam 21 kişinin özel güvenlik
hizmeti sunduğu hastanede;
fiziki güvenlik hizmetinin yanında,
hastane giriş ve çıkışları, acil servis,
poliklinikler, idari katlar ve koridorlar
kameralarla CCTV merkezinden 24
saat izleniyor ve kayıt altına alınıyor.
Tepe Güvenlik personeli hastane
güvenliğinin gerektirdiği
hassasiyetler çerçevesinde; fiziki
güvenliğin yanı sıra hasta, hasta
yakınları ve personelin güvenliğini
sağlamak, ziyaretçilere yardımcı
olmak, acil durumlar karşısında
görevini yerine getirmekle yükümlü.
Sağlık kurum ve kuruluşları; halka
açık yerler olduğu ve adli olaylara
sık rastlanılan mekanlar olduğu
için, özel güvenlikte hassas bir
yaklaşımı gerektiriyor. Çalışanların,
hasta ve hasta yakınlarının ihtiyaç
ve beklentileri dahilinde gerekli
tedbirleri alan Tepe Savunma ve
Güvenlik personeli; İzmir Üniversitesi
Hastanesi’ndeki sağlık hizmetlerinin
24 saat tam zamanlı devam
edebilmesini sağlıyor.
6
Mart 2015
5188 sayılı kanuna istinaden alınan
eğitimlere ek olarak; iletişim, iş
sağlığı ve güvenliği eğitimleri alan
Tepe Savunma ve Güvenlik personeli,
temel afet bilinci, afet planı, hasta
hakları ve iletişimi, ilk yardım eğitimi
gibi hastane içi eğitimlerden de
faydalanıyor.
Tepe Savunma ve Güvenlik, Florence
Nightingale Çağlayan Hastanesi’nde
ise Kasım 2003 tarihinden bu
yana özel güvenlik hizmeti veriyor.
Fiziki güvenlik hizmetini 36 kişilik
güvenlik personeliyle sürdüren Tepe;
personelinin hastane güvenliğine
yönelik eğitimlerini ve iş sağlığı
ve güvenliği eğitimlerini ihmal
etmiyor. Hastane’nin tüm servis
ve poliklinikleri ile giriş ve çıkış
noktalarında toplam 305 adet CCTV
kamerası bulunuyor.
Florence
Nightingale
Çağlayan
Florence
Nightingale
Çağlayan
Florence
Nightingale
Kadıköy
Florence
Nightingale
Çağlayan
Florence
Nightingale
Çağlayan
Florence
Nightingale
Kadıköy
Florence
Nightingale
Çağlayan
7
Odak
Hastanelerde Tepe Servis ve
Yönetim titizliği
tüm projelerinde uygulanıyor.
Yüzeylerde elastik camsı koruyucu
bir tabaka oluşturarak tüm
bakteri, virüs ve mikropları yok
ederek üremelerini durduran
Antimic teknolojisinin, hijyenin
en önemli konu olduğu hastane
hizmetlerinde gerek ziyaretçiler
gerekse hastalar açısından
güvenilirliği artırıcı katkısı
bulunuyor. Hastanelerde kullanılan
tüm kimyasal ürünler Diversey
firmasından tedarik ediliyor.
Hastanenin genel temizliğinin
yanı sıra; ameliyathane temizliği,
yoğun bakım ve hasta taşıma
hizmetleri, yatan hasta katları
ve poliklinik katlarının temizlik
hizmetleri, yemekhane ve kafeterya
hizmetleri de Tepe Servis ve Yönetim
tarafından veriliyor.
Akhisar Özel Doğuş
Hastanesi
Aralık 2014 tarihinde hizmet
verilmeye başlanan hastanede, Tepe
Servis ve Yönetim’in 31 personeli
hizmet veriyor.
Uşak Özel Öztan Hastanesi
Haziran 2013’te 18 temizlik
personeli, 4 mutfak ve 2
çamaşırhane personeli ile hizmet
verilmeye başlanan Uşak Özel
Öztan Hastanesi projesinde, şu
an 4 ameliyathane personeli, 2
kafeterya hizmetlisi ile birlikte
toplam 30 kişi hizmet veriyor.
Uşak Özel Öztan Hastanesi
Hizmet kapsamı dahilinde
hastanenin genel temizliği,
ameliyathane temizliği, yoğun bakım
ve hasta taşıma hizmetleri, yatan
hasta katları ve poliklinik katları
temizlik hizmeti ile yemekhane
servis hizmeti bulunuyor.
Uşak Özel Öztan Hastanesi
Tepe Servis ve Yönetim’in işveren
ve hasta memnuniyeti odaklı
hizmet verdiği Uşak Özel Öztan
Hastanesi ve Akhisar Özel Doğuş
Hastanesi’nde personel hizmet
kalitesini artırmaya yönelik iç ve
dış denetim ve eğitimler kesintisiz
sürüyor. Bu bağlamda; iş sağlığı
ve güvenliği eğitimleri ile mesleki
modül eğitimleri alan personelin
işbaşı ve makine ekipman eğitimleri
Taski grubu tarafından veriliyor.
Sabancı Üniversitesi ile bir yıldır
ortak yürütülen Antimic teknolojisi
Tepe Servis ve Yönetim’in
8
Mart 2015
Akhisar Özel Doğuş Hastanesi
Akhisar Özel Doğuş Hastanesi
9
Söz Müşterinin
“Tepe, eğitimleriyle, kurumsal
yapısıyla farkını belli ediyor”
Anadolu Sağlık Merkezi Kontratlı Hizmetler Yöneticisi Korkut Kabaklı ve Güvenlik
Müdürü Engin Atalar ile; hastanenin verdiği hizmetler ve Tepe Savunma ve
Güvenlik’ten aldıkları güvenlik hizmetleri üzerine sohbet ettik.
vurguluyor: “Anadolu Sağlık
Merkezi’nde Tepe Savunma ve
Güvenlik personelinden 25 kişi
görev yapıyor. Bu personelin
üçü Ataşehir’deki binamızda
hizmet veriyor. Tepe Savunma
ve Güvenlik’i güvenliğimiz
için seçtik, öncelikle bunu
belirteyim. Kurumsal bir firma,
en önemlisi o… Tepe’nin
yönlendirdiği, ekibimize dahil olan
arkadaşlarımızdan son derece
memnunuz. Tepe, eğitimleriyle,
personele verdiği destekle ve
kurumsal yapısıyla farkını hemen
belli ediyor.”
Kapıda başlayan hassasiyet
Anadolu Vakfı, kurucularının
sosyal içerikli ve halka fayda
sağlayacak bir girişim oluşturmak
istemesiyle hayata geçmiş.
Anadolu Vakfı, hastaneler, okullar
yaptırarak hibe ediyor. Anadolu
Sağlık Merkezi de bunlardan biri.
2004’te hizmet vermeye başlayan,
resmi açılışı 12 Şubat 2005’te
gerçekleşen Anadolu Sağlık
Merkezi, yaklaşık 200 dönüm
araziye, 55 bin metrekare kapalı
alana ve 209 yatak kapasitesine
sahip. Doktoru, hemşiresi,
temizlikçisi ve güvenlikçisiyle
10
Mart 2015
Anadolu Sağlık Merkezi Güvenlik
Müdürü Engin Atalar, en önem
verdikleri hususun hasta ve
hasta yakınlarının, personelin
güvenliğini en üst düzeyde
sağlamak olduğunu söylüyor.
“Hastalarımızın güvenli bir şekilde
konaklamasını sağlıyoruz. Bunun
için de en çok hastaneye giriş
yapan kişilerin takibine önem
veriyoruz. Şüphelendiğimiz kişileri
ana girişteki personelimizin
bildirimi üzerine gerek
kamera sisteminden, gerekse
personelimiz vasıtasıyla takibe
alıyoruz. Gerçekten buraya farklı
bir amaçla mı, yoksa tedavi
amaçlı mı geldi, kimlerle irtibata
geçiyor, ne yapıyor? Emin olmak
için gözetim altına alıyoruz.
Kötü amaçlı olduğuna emin
olduğumuzda, bu kişiyi hastane
dışına alarak sorgulamasını
yapıyoruz. Aranan bir kişiyse
polise teslim ediyoruz.”
iki lokasyonda 1350 personel
çalışıyor. 1450 metrekarede
hizmet veren Anadolu Sağlık
Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi’nde
ise yaklaşık 70 kişi görev yapıyor.
Anadolu Sağlık Merkezi’nin kuruluş
amaçlarından birinin, sağlık
kampüsü ve olarak hizmet vermek
olduğunu vurguluyor Korkut
Kabaklı. Arazi içinde yer alan Titanic
Oteller zincirine bağlı otelde hasta
ve hasta yakınları konaklıyor.
Korkut Kabaklı, hastane
güvenliğine hassas yaklaştıklarını
Korkut Kabaklı
Hastaneler kamuya açık alanlar
olduğu için, ziyaretçi trafiğinin
de yoğun olduğunu belirtiyor
“Büyük Şehir Belediyesi’nden
de eğitim alıyor personelimiz.
Kendi eğitimlerimiz de oluyor.
Personelimiz nerede, nasıl
hareket edeceğini en iyi şekilde
öğreniyor. İşe başlamadan önce
oryantasyon eğitimi aldıktan
sonra göreve başlıyorlar.”
Engin Atalar
Atalar. “Vakıf hastalarımızın ve
yurt dışından gelen hastalarımızın
nüfusu çok olduğu için, elimizden
geldiği kadar dikkat etmeye
çalışıyoruz.”
Kendi aldıkları önlemlerden de
bahsediyor Engin Atalar: “Saat
22.00’den sonra ziyaretlerimiz
bitiyor, tüm girişler kontrollü bir
şekilde sadece acilden sağlanıyor.
Sonrasında güvenlik görevlisinin
eşlik etmediği hiçbir hasta
yakınını ve sivili hasta katlarına
almıyoruz.”
Yangın konusu da hastane
güvenliğinde ilk sıralarda yer
alıyor. Anadolu Sağlık Merkezi’nin
yangın ekibi, yangın alarmı
geldiğinde öncelikle ilgili bölgeyi
kontrol ediyor, ardından anons
veriyor. Güvenlik önlemlerini
alarak, itfaiye gelene kadar gerekli
müdahaleleri yapıyor.
“Tepe ile isteklerimiz yerine
geliyor”
10 yıldır Anadolu Sağlık
Hizmetleri’nde çalışan Engin
Atalar, Tepe Savunma ve
Güvenlik’in kurumsal yapısının
güvenlik sektöründe büyük önem
taşıdığını belirtiyor. “İsteklerimizin
hepsi yerine geliyor. Güvenlik
sektöründe en önemli
hususlardan biri de güvenlik
personelinin isteklerinin yerine
Katlarda 16 oda bulunuyor.
Refakatçiler ise bildirimlerini
önceden yapıyorlar. “Belirlediğimiz
bir alan var. Orada hasta yakını
olarak en fazla 1 kişiyi bırakıyoruz.
Bekleme alanı, genel alanımızda.
Çıkan olursa kameradan takip
ediyoruz, aşağı bekleme alanına
alıyoruz.”
Personel eğitimlerine de özenli
yaklaşıyor Anadolu Sağlık Merkezi.
Tepe Savunma ve Güvenlik
eğitmenleri tarafından her ay
düzenli olarak verilen eğitimlere
tüm hastane personeli katılıyor.
11
Tepe'den Haberler
Söz Müşterinin
çalışıyoruz. Bu da Tepe’nin
kurumsal bir firma olması ve
bakış açısı ile ilgili… Yedi aydır
Tepe ile çalışıyoruz, personeline
gerçekten değer veriyor. Firmanın
personeline güven vermesi büyük
bir artı. Dolayısıyla biz de onlara
güveniyoruz.”
gelmesidir. Tepe yöneticileri sağ
olsun, bir eksiğimiz olduğunda
hemen tamamlanıyor. Kendilerine
bir sıkıntımızı ilettiğimizde, çözüm
üretmek için karşılıklı konuşuyor
ve ortak bir kararla çözmeye
Hastanelerde genel olarak
en çok dikkat edilen güvenlik
riskinin çocuk güvenliği olduğunu
söyleyen Atalar, bu konuda alarm
sistemi ile birlikte kameralara çok
önemli rol düştüğünü belirtiyor.
“Kameraların çok iyi görüntü
alması lazım. Sağlık Bakanlığı’nın
belirlediği standartlara göre, bazı
alanlarda alınan görüntüleri belli
bir süre boyunca saklamamız
gerekiyor. Bu kapsamda CCTV
dediğimiz, kapalı devre kamera
sistemi teknolojilerine önem
veriyoruz. Şu anda hastanemizde
162 kameramız bulunuyor. Ancak
bu sayının daha da artırılmasını
planlıyoruz.”
Hastane güvenliği ilgili
tecrübelerini Anadolu Grubu
ile paylaşan Tepe Savunma ve
Güvenlik, bu kapsamda detaylı
bir risk değerlendirmesi raporu
hazırlamış ve alınması gerekli
önlemlerle ilgili tavsiyelerde
bulunmuş. “Bu tavsiyeler;
girişlerdeki kontrollerden, dış
çevre güvenliğine, kamera
sisteminden, personel sayısına
çeşitli detayları içeriyordu” diyen
Atalar, Tepe Savunma ve Güvenlik
ile birlikte çalışmaya başladıktan
sonra, kendilerine iletilen güvenlik
zaaflarını kısa sürede gözden
geçirdiklerini ve büyük yol
katettiklerinin altını çiziyor.
İŞKUR’dan Tepe’ye
kristal plaket
6-8 Kasım 2014 tarihleri arasında
Dünya Ticaret Merkezi’nde
dördüncüsü gerçekleştirilen İSKİF
2014 İstanbul Kariyer ve İstihdam
Fuarı, farklı sektörlerde hizmet
veren birçok marka ile iş arayan
ve sektörleri tanımaya çalışan
12
Mart 2015
ziyaretçilere buluşma imkanı
sağladı. İstanbul Valiliği ile İstanbul
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü
tarafından düzenlenen İSKİF, üç
günde binlerce kişi tarafından
ziyaret edildi. Fuar aynı zamanda
birçok gencin alanında uzman
konuşmacıların sunumlarına
katılarak, gelecekteki iş seçimleriyle
ilgili fikir sahibi olmalarına imkan
sağladı. İŞKUR’un ev sahipliği yaptığı
organizasyonda İŞKUR Şişli Şube
Müdürü Yusuf Arıcı tarafından fuar
katılımcılarına kristal plaket takdim
edildi. Tepe Savunma ve Güvenlik de
İŞKUR’un plaketini alan kuruluşlar
arasındaydı. Tepe Güvenlik-Tepe
Servis-Tepe Savunma olarak fuarda
yer alan Tepe ekibine ilgi büyüktü.
Barilla Tepe Servis’i seçti
Barilla Gıda A.Ş. Ocak
2015 itibariyle Tepe Servis
hizmetlerinden faydalanmaya
başladı. Tepe Servis, bir proje
sorumlusu, üç bahçıvan ve sekiz
temizlik personeli dahil olmak
üzere 12 kişilik kadrosu ile Barilla
Gıda A.Ş.’ye hizmet veriyor.
Barilla Gıda A.Ş.’nin Ankara’da
yer alan genel yönetim ve
idari ofisleri, üretim alanları ve
üretim bant temizlikleri, AR-GE/
laboratuvar alanı ile değirmen
bölgesinin günlük temizlikleri
Tepe Servis tarafından
gerçekleştiriliyor. Barilla Gıda
A.Ş.’nin tüm yeşil alanlarının
peyzaj ve bahçıvan hizmetleri de
Tepe Servis’e emanet edildi.
13
Tepe'den Haberler
Tepe Servis'te kadın ve erkek
iş gücü katılımı AB standartlarında
Tepe Servis ve Yönetim
A.Ş.’de mavi yaka
çalışanların sayısı
2021’e ulaştı. Bu sayının
1040’ını kadın personel
oluşturuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun
(TÜİK) yaptığı en son Nüfus ve
Konut Araştırması verilerine göre
Türkiye’de 2011 yılında 15 ve
daha yukarı yaştaki nüfus içinde
işgücüne katılma oranı %47,5. Bu
oran içerisinde erkeklerin işgücüne
katılma oranı %69,2; kadınlarınki
ise %25,9. Kadınların işgücüne
katılım oranı, erkeklerin üçte biri.
Bu oran nedeniyle Türkiye, Avrupa
Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında
Nurcan Sadıkov, Sumru Aydın, Fatma Özat, Gülbeyaz Atlı (Akbatı AVM)
kadınların işgücüne katılma oranı
en düşük ülke oldu.
Tepe Servis ve Yönetim A.Ş ’de mavi
yaka çalışanların sayısı 2021’e
ulaştı. Bu sayının 1040’ını kadın
personel oluşturuyor. Bu sayı TÜİK
verilerinin aksine Tepe Servis ve
Yönetim A.Ş.’nin kadın ve erkeğin
eşit çalışma şansına ulaştığı
nadir şirketlerden biri olduğunu
gösteriyor.
Tepe Servis ve Yönetim A.Ş.
Marmara Bölge Müdürü
Berna Artuç
14
Mart 2015
Tepe Servis ve Yönetim A.Ş.
Marmara Bölge Müdürü Berna Artuç,
yeni çıkan yasalarla birlikte kadın
çalışanların iş bulma konusunda
zor durumda kalacaklarını belirtiyor.
Artuç, şirket olarak özellikle anne
adayı olan personelin doğum
Şefi Sumru Aydın ile yaptıkları
görüşmelerde memnuniyetlerini
dile getirdi. 8 Mart Dünya Kadınlar
Günü dolayısıyla tüm kadın
çalışanlarımıza emeklerinden dolayı
teşekkür ediyoruz.
Nurcan Sadıkov (Akbatı AVM,
İstanbul - Temizlik Şefi): Üç yıldır
Akbatı AVM’de çalışıyorum. Bu
süreç içerisinde bir çocuğum oldu.
Gebelik ve süt iznimi sonuna kadar
kullandım ve işimin başına sorunsuz
olarak geçtim. Bu süreçte hem
Bölge Uzmanımız Aydın Bey, hem
AVM yöneticilerinin çok desteği
oldu. Birçok arkadaşımdan çalıştığı
şirketlerde gebelik süresince istifaya
zorlandıklarını duymuştum. Ben
değil böyle bir durumla karşılaşmak,
en ufak bir ayrımcılığa dahi
uğramadım. Çok şanslı olduğumu
düşünüyorum. Bana gösterilen
anlayışı ben de personelime
gösteriyorum. Anne olmak kadının
kariyerini etkilememeli. Tüm
yöneticilerime teşekkür ediyorum.
Sevgi Çelik (Carousel AVM, İstanbul
- Temizlik Şefi): Tepe Servis’te
dördüncü yılıma yaklaşıyorum. Daha
önce farklı bir projede deneyim
edindim. Carousel AVM İstanbul’un
en önemli alışveriş merkezlerinden
biri. Kasım 2014’te Alışveriş Merkezi
Yatırımcıları Derneği (AYD) ve Soysal
işbirliğiyle yapılan denetlemede
“Ortak Alan ve WC Temizliği”
kategorisinde 1’inci olduk. Bu büyük
bir sorumluluk ve devamını getirmek
için çok çalışmaya devam ediyoruz.
Sevgi Çelik, Leyla Şensöz
(Carousel AVM)
Gülbeyaz Atlı (Akbatı Residence,
İstanbul - Temizlik Şefi: Tepe
Servis’te iki yılım doldu. İşimiz çok
stresli ama çalışma arkadaşlarımla
uyumu yakaladığımıza inanıyorum.
Her işin zorluğu var ama üstesinden
geliyoruz. Yöneticilerimize ve Tepe
Ailesi’ne teşekkürlerimi sunuyorum.
ve süt izinlerini eksiksiz olarak
kullandıklarını, istemeleri halinde iş
başı yaptıklarında ise kendileriyle
çalışmaktan memnuniyet
duyduklarını söyledi. Kadın
istihdamına dikkat çeken Berna
Artuç; “Kadın ve erkek personelimizi
eşit sayıda çalıştırmaktan mutluyuz.
Kadınlara özel yeni projelerin
üzerinde de çalışıyoruz. Kadınların
istihdama katkıda bulunması için
daha fazlasını yapmayı istiyoruz. Bu
vesileyle tüm kadın çalışanlarımızın
Dünya Kadınlar Günü’nü
kutluyorum” dedi.
Tepe Servis ve Yönetim A.Ş.’de
temizlik şefi ya da proje müdürü
olarak çalışan personel, Marmara
Bölge Müdürlüğü İnsan Kaynakları
Tuğba Demir, Yasemin Borçalan, Sultan Avcı (Piazza AVM)
Yasemin Borçalan (Piazza AVM,
Kahramanmaraş - Proje Müdürü):
Yedi yıldır temizlik sektöründeyim,
iki yıldır Tepe Servis ve Yönetim
bünyesinde çalışıyorum. Böyle
kurumsal bir firmada çalıştığım
için mutluyum. Bu süreçte en
büyük destekçim Sayın Selim
Bayraktar oldu. Projemizdeki
kadın çalışanların emeği çok fazla.
Herkese teşekkür ediyorum. Tepe
Ailesi’ne Kahramanmaraş’tan sevgi
ve saygılarımı iletiyorum.
Nihal Aksoy (Sports International,
İstanbul - Temizlik Şefi): Tepe
Servis ve Yönetim’de iki buçuk
yıldır çalışıyorum. Önce Ataköy
şubesinde temizlik görevlisi
olarak işe başladım. Bir yıl sonra
Şişli şubesine temizlik şefi
olarak atandım. Önce, “Yapabilir
miyim?” diye çok düşündüm.
Ancak hem bölge uzmanımız Birol
Bey hem Sports International
yönetimi beni çok destekledi.
Yönetici pozisyonunda daha fazla
kadın olmalı diye düşünüyorum.
Önümüzde hiçbir engel yok.
Daha iyisini de yapabiliriz. Tüm
Tepe Ailesi’ne teşekkür ederim.
Hepimizin Kadınlar Günü kutlu
olsun.
15
Vaka Analizi
Olayın özeti:
astane polikliniğinde
muayene odasını kullanan
bir hasta yakını, çantasını
bırakarak kısa bir süreliğine
odadan ayrılır. Çantasını almak
üzere odaya döndüğünde kapıda
hastane personeli olmayan yabancı
biriyle karşılaşan hasta yakını,
şüphelendiği için bağırır. Bağırma
üzerine, şüpheli kişi paniğe
kapılarak odadaki çantadan aldığı
telefonu hasta yakınına bırakarak
kaçar.
H
Hasta yakınının bağırmasıyla hasta
danışmanı güvenlik merkezini
arayarak durumu bildirir. Olay yerine
yakın bir noktada bulunan ana giriş
kapısı güvenlik görevlisi, anons
geçerek hırsızın giriş kapısından
kaçtığını bildirir. Diğer güvenlik
görevlisi ise polis yardım hattını
arayarak hırsızlık olayını bildirir.
İyi işleyen güvenlik sistemi
her hastaneye lazım
Hastaneler barındırdıkları insan çeşitliliği ve içlerinde
bulundukları durum gereği özel güvenliğin insanlara
hassas yaklaşımı nedeniyle, en çok kişisel saldırılar ve
hırsızlık vakaları yönünden risk taşıyor. Ancak iyi planlanmış
bir hastane güvenliği ile riskli durumların üstesinden
rahatlıkla gelmek mümkün.
16
Mart 2015
Hastanenin idari nöbetçisi ve
süpervizörü durumdan haberdar
edilir. Hastane güvenlik müdürü de
hemen olay yerine intikal eder.
Olay yerinden uzaklaşan hırsız,
güvenlik görevlileri tarafından takip
edilerek yakalanır ve etkisiz hale
getirilir. Daha sonra yetkili polis
merkezine teslim edilir.
Olayın değerlendirilmesi:
Hastanenin güvenlik ağının akıllıca
projelendirilmesi ve olay anında
hatasız işlemiş olması sayesinde,
hırsızlık vakasının zararsız bir
şekilde atlatıldığı görülüyor. Hasta
katlarındaki bankoların 24 saat
güvenlik merkeziyle irtibat halinde
olmasının önemi de bu olay
sayesinde anlaşılıyor.
Hasta danışmanının olayla
karşılaştığı an güvenlik merkezine
haber vermesi; güvenlik
merkezindeki sorumlu kişinin vakit
kaybetmeden anons geçmesi
ve diğer görevlinin durumu
kolluk kuvvetlerine bildirmesi
maddi kaybın önüne geçer. Bu
sayede hırsız olay yerinden fazla
uzaklaşamadan yakalanır.
17
Tepe'den | Otel Güvenliği
“Standartlarımız ve
beklentilerimiz yüksek olduğu
için Tepe’yi tercih ettik”
Dünyanın en büyük ve yaygın otel zincirlerinden Wyndham Hotel Group’un Türkiye’de
anlaştığı ilk otel olan Wyndham Grand İstanbul Europe’un Güvenlik Müdürü Yekta
Tıraş ile otelin kuruluş aşaması, güvenlik sistemleri üzerine sohbet ettik.
diğer evrelerinin zor olduğunu
bilerek çok yoğun zamanlar
harcadık ve harcıyoruz. Tavan
arasındaki kablodan, muhtelif
alanlardaki ekipmanların dağılımı ve
entegrasyonuna, dış perimetrelerdeki
güvenlik yapılanmamızdan, kapı
kontrol noktasındaki güvenlik
ekipmanlarının montajına, personelin
seçim ve çalışma prosedürlerinin
oluşturulmasına dek ciddi
süreçlerden geçtik. Projeye uygun
ve uzun vadede zaman aşımına
uğramayacak en efektif güvenlik
teknolojilerini kullanmaya çalıştık.
Tepe Savunma ve Güvenlik’in insan
kaynakları bölümünde ve bölge
operasyon birimlerinde çalışan
uzman yönetici arkadaşlar ile
çok sayıda görüşmeler yaptık.
Nasıl bir personel yapımız olması
gerektiğini belirledik. Öğrenmeye
açık insanlarla çalışmayı arzu
ettik. Çünkü otel güvenliği farklı
bir yaklaşım gerektiriyor. Nezaket
kuralları içerisinde uluslararası
konuklarımızı ağırlarken; hem
turizme hem marka değerimize
uygun, aradığımız niteliklere ve
güvenlik mantığına sahip güvenlik
personellerini otelimize yakın
bölgelerden seçerek, bölgede
istihdam yaratıp sistemimize dahil
etmeye karar verdik. Çok fazla
kişiyle görüşerek, kriterlerimize
uygun adayları tercih ettik.
Sistemin kurulum aşaması bir
bebeğin dünyaya gelişi gibi…
Sistemi kurup, mantığı yerleştirmek,
aynı bakış açısı ile değerlendirmek
ve doğru kişilerle çalışarak
ahengi yakalamak gerçekten zor.
Donanım gerektiriyor. Türkiye’de
güvenliğe verilen önem son
Wyndham Grand İstanbul Europe,
misafirlerine 5 yıldızlı otel konforunu
en üst seviyede hissettiren;
konaklama, sağlık kulübü, iş dünyası
ve alışveriş ihtiyaçlarının tamamını
karşılayan; İstanbul’da birçok
noktaya ulaşımı kolay olan, aynı
zamanda uzun vadeli konaklama için
rezidans hizmeti sunan çok yönlü bir
yaşam alanı.
Wyndham Grand İstanbul
Europe’un güvenlik sistemi ve
yönetimini nasıl tarif edersiniz?
Güvenlik planlamamıza inşaat süreci
öncesinde başladık. Yaklaşık 3 yıl
önce… Gece gündüz, hiçbir detayı
atlamadan; personeli, ekipmanı,
prosedürü, eğitimi, denetimi,
tatbikatı, acil durum eylem yapısını
oluşturduk.
Wyndham Grubu’nun uluslararası
bir yapıya sahip olması sebebiyle
kendi içindeki kalite standartlarının
yanında, Petek Grubu olarak biz de
yapılanmamıza kendi değerlerimizi
katarak başladık. Markanın
Türkiye’deki ilk yapılanmasının
da verdiği heyecanla güvenlik
planının kurulum aşamasının ve
18
Mart 2015
Yekta Tıraş
19
Tepe'den | Otel Güvenliği
kurgularken, danışmanlarımız ve
Tepe Savunma ve Güvenlik kadroları
ile Türkiye’nin ve İstanbul’un
sektörel modus operandi’lerini;
çalışma yöntem ve alışkanlıklarını
gözden geçirdik. Yerel yönetimlerle;
kaymakamlık, belediye, emniyet, sivil
toplum örgütleriyle defalarca bir
araya geldik. Emniyette kayıtlı asayiş
verilerinden yaşanmış adli olayların
istatistiki verilerini çıkardık. Bölgede
yaşayan insan profillerini inceledik.
Yine bu bölgede faaliyet gösteren
şirketlerin de bilgileri toplayıp risk
analizleri yaparak işe başladık.
yıllarda ivme kazanmış durumda.
Bununla birlikte güvenliğin maliyet
tablolarında her zaman en çok
konuşulan ve tartışılan konu
olduğu da bütün profesyonel
yatırımcılar ve yöneticiler tarafından
biliniyor. Doğru olanı uygulamak
Sayılarla Wyndham
Grand İstanbul Europe
¬¬ Atatürk Havalimanı’na 3,7 km
mesafede
¬¬ 307 oda
¬¬ 209 deluxe oda
¬¬ 27 executive oda
¬¬ 26 suit
¬¬ 5 teraslı oda
¬¬ 39 rezidans daire
¬¬ 600 kişilik balo salonu
¬¬ 14 adet toplantı salonu
¬¬ 15 adet toplantı salonu
20
Mart 2015
işte bu noktada başlıyor. Biz de
önümüzdeki dönemlerde güvenlik
sistemimizde zaaf yaratacak
bir açık bırakmamaya çalıştık.
Geldiğimiz noktada geçmiş dönem
istatistiklerimizi incelediğimizde
bunu görebiliyoruz.
Otel güvenliğinizde nelere öncelik
verdiniz?
Otelimiz Bahçelievler, Bağcılar,
Halkalı üçgeninde kalan İstanbul’un
üçüncü pilot bölgesi; Maslak, Levent
ve Taksim’in yükünü alan bir bölge.
Bu nedenle otelin güvenlik altyapısını
Önceliğimiz tabii ki insan… Turizm
sektörünün de standartları belli.
Petek Grubu olarak bizim de farklı bir
bakış açımız yok açıkçası. Risklerimizi
üç sınıfta değerlendirerek, yangın,
doğal afetler ve adli suçları farklı
kategorilere ayırarak yol haritamızı
belirledik. Yol haritasını belirlerken
otelimizin mimarisini de atlamadık.
İki cepheli olan mimarimize butik
çarşımız da dahil. Yoğun ziyaret
edilen bir işletme olduğumuz için,
dönemsel olarak değişkenlik gösteren
olay ve haberlere göre hareket
planlarımızı oluşturuyoruz. İletişime
ve bilginin kaynağına önem veriyoruz.
ekibimiz dört kişilik yönetim
ekibinden oluşuyor. Personelin diğer
kısmı tamamen Tepe Savunma ve
Güvenlik personelinden oluşuyor.
Tepe Güvenlik personel ihtiyacımızı
karşılamasının yanında, eğitim,
denetim ve drill çalışmalarımızı
ve uygulamalı simülasyonlarımızı
yürütüyor.
Bu konuda etkin bazı oluşumlarımız
var; bunları takip ediyor ve kendimizi
sürekli denetliyoruz. Sistemin en
büyük adımı caydırıcılık… Bu kısmı
sürekli dinamik tutuyor ve etkili
kılmaya çalışıyoruz.
Güvenlik ekibiniz kaç kişiden
oluşuyor?
Hizmete girişimizden bu yana,
iki yıldır yaklaşık 25-30 kişilik bir
ekiple devam ediyoruz. Güvenlik
Çalışanlarınız ve güvenlik
elemanlarınızın aldığı eğitimlerden
bahsedebilir misiniz?
Bütün kurum içi eğitimlerin yanında,
personelimize sürekli güvenlik
tazeleme eğitimleri veriyoruz. Afet
Koordinasyon Merkezi AKOM, Afet
ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı
AFAD, İstanbul İtfaiyesi ve İstanbul
Büyükşehir Belediyesi’nin vermiş
olduğu bütün eğitimlere katılıyorlar.
İlk yardım eğitimleri dahil olmak
üzere hiçbir eğitimi atlamıyoruz.
Tepe Savunma ve Güvenlik
Sistemleri’ni tercih etme
sebepleriniz nelerdi?
Güvenlik sektöründe faaliyet
gösteren çok sayıda şirket var.
Beklentilerimiz yüksek olduğu
için, Tepe’yi tercih etmemizin en
büyük sebebi kurumsal yapısı
oldu. Ayrıca operasyonel bakış
açısı, sektörünün Türkiye’deki
liderlerinden olması nedenleriyle
Tepe Savunma ve Güvenlik’i tercih
ettik. Turizm alanından plaza
güvenliğine, endüstriyel tesislerden
banka güvenliğine, havacılıktan
hastane güvenliğine Tepe Savunma
ve Güvenlik'i her alanda görüyoruz.
Güvenlik sektöründe kendi ağı ile
büyüyen bir grup olması bizim
önceliklerimizden biriydi. Bu işi
standartlarına uygun yapıyor olması
bizim için öncelikle önemliydi.
Beklentilerimize çok önem verdiler.
21
Zaman Yolcusu
Deniz kabuğundan
kulaklığa
İlk kulaklık örneklerinden,
günümüzde güvenlik
dünyasında da büyük
önem taşıyan mikrofonlu
telsiz kulaklığa, duyma ve
dinleme aletlerinin kısa
tarihçesine Tepe’den
okurları için göz attık.
Günümüzde taşıması hayli kolay,
ince ve hafif yapıya sahip olan
kulaklıklar, temelde sesin kulağa
iletilmesini sağlıyor. Ortaya çıkışı
ise 1910’lara uzanıyor. Nathaniel
Baldwin tarafından ABD Ordusu
için tasarlanan ilk kulaklık, ordunun
telgraf seslerini dinleyebilmesi
amacına hizmet ediyordu. İlk
prototipi hazırlayan Baldwin’in icadı
Omuzdaki yük
başarılı bulununca, ordu daha çok
kulaklık siparişi verdi. Ne yazık ki
Baldwin kulaklıkları mutfağındaki
tezgahta ürettiği için sadece 10
kulaklık yapabilmişti. 1920’lerde
“Baldwin Mica Diaphragm” adıyla
popüler olan kulaklık sistemi, İkinci
Dünya Savaşı boyunca askeri
amaçlarla kullanıldı.
Sonra olaylar hızla gelişti. 75 ohm
direncinde ses sinyallerini duyabilen
ilk kulaklıklar, ses kalitesinin
artırılmasıyla yerlerini empedansları
1000-2000 ohm seviyesine ulaşan
kulaklıklara bıraktı. Ses alabilme
kapasiteleri yükselirken, biçimden
biçime girdi, ebatları giderek
küçüldü.
İlk kez telgraf sinyallerini
duyabilmek amacıyla kullanılan
kulaklıklar teknolojinin gelişmesiyle
22
Mart 2015
farklı alanlarda kullanılmaya
başlandı. Günümüzde neredeyse
bütün elektrikli cihazların kulaklık
çıkışları var. Cep telefonu, bilgisayar,
televizyon, DVD oynatıcı, radyo
gibi bir çok alet, bize kulaklık
kullanabilme imkanı sunuyor.
Özellikle emniyet ve güvenlik
görevlilerinin hareket halindeyken
rahatlıkla iletişim kurabilmesini
sağlayan telsiz kulaklıklar bugün
minik bir aksesuvar görünümünde.
Çevredeki sesleri olabildiğince
dar bir alana toplayarak duyma
yetisini artırmak için eski çağlarda
kullanılan deniz kabukları, hayvan
boynuzları, ağaç kabukları gibi çok
erken örnekleri bir yana bırakırsak,
kulaklığın temelini oluşturacak ilk
adımlar 1880’lerde atıldı. Telefon
operatörleri tarafından ankesörlü
telefonlarda kullanılmaya başlanan
bu sistem 4,5 kg ağırlığındaydı.
Günümüzdeki kulaklıkları
düşünürsek hayli ağır olan ve
omuzda taşınan bu sistemin tek bir
kulak bölümü bulunuyordu ve tek
kanaldı.
Aslında ilk kulaklık örnekleri de
bugünküler gibi iki tipteydi; kimi
kulağı dışarıdan kaplayacak şekilde
tasarlanıyor, kimi de kulak kanalının
içine yerleştiriliyordu.
Kulağın içine yerleştirilen “yeni”
kulaklık teknolojisini anlatan, 1926
yılına ait Science and Invention
(Bilim ve Keşif) dergisinde yer
alan makale, bu kulaklıkların gayet
hafif olduğundan ve çok az yer
kapladığından bahsediyordu. Ayrıca
bu kulaklıklar sıcak havalarda
kulağınızı kaplayarak “pişirmediği”
için çok da konforlulardı. Üstelik
bu teknoloji duyma zorluğu
yaşayanların da imdadına yetişmişti.
Kulak misafirleri
Kulaklıkların gündelik yaşamı ve
iletişimi kolaylaştıran, duyma
yetisini güçlendiren yönü, en
başından beri istihbarat ve güvenlik
amaçlarına da hizmet ediyordu.
Daha önce sadece telefon
operatörleri, radyo istasyonlarında
çalışanlar ve benzer iş
kollarındakilerin kullandığı, tek
taraflı –mono- çalışan kulaklıklar,
1958 yılıyla birlikte “stereo”
özelliğine kavuştu. ABD Milwaukee’li
caz müzisyeni John C. Koss’un
ürettiği ilk stereo kulaklık Koss SP3, bir milat oldu. Kulaklık artık müzik
endüstrisine de hizmet edebilecekti.
Ancak stereo kulaklıklar için ilk
etkili hamleyi 1979 yılında Sony
yapacaktı. Sony Walkman sayesinde
1980’lerde hemen her eve giren
dış kısmı süngerli hafif kulaklıklar,
tüketicilerin kulaklıklarla ilk
yaygın temasını sağladı. İlerleyen
yıllarda kulaklık üreticileri daha
hafif, daha rahat, daha kaliteli ve
kullanışlı, hatta daha farklı ve renkli
görünümlü çeşit çeşit kulaklığı
piyasaya sürdü. Sürmeye de devam
ediyor.
“Anlaşıldı, tamam”
Yürürken müzik dinlemeyi mümkün
kılan kulaklık teknolojisinin
diğer atılımı da telsiz kulaklıklar
dünyasında yaşanıyordu. İletişimi
kolaylaştıran telsiz kulaklıkların
“atası” sayılabilecek ilk hafif
kulaklıklar, 1962'de uçak pilotları
için Plantronics tarafından üretildi.
Kulaklığı mikrofonla buluşturan
yeni teknoloji, telefon operatörleri
ve radyo TV istasyonları kadar
şüphesiz pilotların, emniyet
görevlilerinin, istihbaratçıların da
işine yarayacaktı. Ardından video ve
bilgisayar oyunu tutkunlarını mutlu
edecekti.
İsteğe göre mono veya stereo
olabilen mikrofonlu kulaklık
setleri yıllar içinde şekilden şekle
girdi. Başı yukarıdan çevreleyen
modelleri olduğu gibi, boynun
arkasından dolaşan modelleri de
vardı. Günümüzde giderek küçülen
ve hafifleyen modeller artık
Bluetooth ve kablosuz internet
teknolojisini kullanıyor.
Akıllı telefonlarla birlikte de
kullanımı çokça tercih edilen bu
yeni ve minik kulaklıklar, ellerimizi
kullanmadan konuşabilmemizi,
iletişim kurabilmemizi sağlıyor.
Gelecekte kulaklıklarımızın hangi
ebat ve özelliklerde olacağını ise
bekleyip göreceğiz.
23
Gelişim Zamanı
ortamında aşırı eleştirilmesi ve
maddi yetersizlikler nedeniyle stres
yaşaması gibi.
Stressiz yaşam, stressiz insan yok…
Hatta belli bir doz stres yaşantımızı
sürdürmek için gerekli diyebiliriz.
Tepe Savunma ve Güvenlik Eğitim
Kurumu eğitmenlerinden psikolog
Nilüfer Şişman, stres tipleri, stres
yaratan olaylar ve stresi azaltma
yöntemleri konusunda Tepe’den
okurlarını bilgilendirdi.
Stres yönetimi:
Ya çaresizsiniz
ya da çare sizsiniz
24
Stres; üzerimizde gerginlik ve tehdit
oluşturan olaylara, durumlara,
değişim ya da uyum gerektiren
çevresel istek ya da beklentilere
vücudumuzun verdiği bir tepki.
Hepimizin yaşadığı bir durum ve
dolayısıyla hayatımızın bir parçası...
Gündelik yaşamda karşılaştığımız
durumlar nedeniyle stres
altındayız. Stresi tamamen
ortadan kaldıramayacağımız
için, kaldırabileceğimiz ölçüde
stres yaşayarak, yönetebilmeyi
öğrenmeliyiz.
Stresi yönetebilmek için öncelikle
stressiz bir yaşamın mümkün
olmadığını kabul etmek gerekiyor.
Stresin etkilerini iki şekilde
deneyimliyoruz. “Olumlu stres”
olarak adlandırdığımız durumda;
Mart 2015
stresin kişi üzerinde olumlu
etki yarattığını görüyoruz. Sınav
esnasında heyecanlanan, stres
yaşayan öğrencinin beklediğinden
daha iyi bir puan alması gibi.
Bu örnekte stres beyne olumlu
yönde etki ederek, öğrencinin
performansını iyi yönde etkilemiş
oluyor. “Olumsuz stres” ise, kişinin
mutsuz ve umutsuz hissetmesine
yol açıyor. Kişinin ev veya iş
Peki, tüm bu stres yaratan faktörlerle
nasıl başedebiliriz? Elbette ki
olumsuzu olumluya çevirerek...
İnsanlara hayır demeyi öğrenmek
ve kendinizi yapmak zorunda
olmadığınız şeyler için mecbur
hissetmemek, bu yolda atılacak ilk
adımlardan biri. Hangi problemlerin
üzerinizde stres yarattığını
belirlemek de bir diğer önemli adım.
Bir liste hazırlayabilir ve ilk maddeyi
çözerek işe başlayabilirsiniz.
Kendinizi ve yakınlarınızı başkalarıyla
kıyaslamak en büyük ve yaygın
hatalardan biri. Herkesin kişisel
özelliklerinin farklı olduğunu ve her
insanın biricik olduğunu unutmayın.
Herkesi olduğu gibi kabul etmek
bu noktada size yardımcı olacak
ve olaylara farklı bakış açısıyla
bakmanızı sağlayacaktır. Böylece
daha önce farkında olmadığınız
noktaları görecek ve stresiniz
siz farketmeden azalacaktır.
Karşınızdaki kişinin sizinle aynı
şeyleri düşünmesini beklemek bir
diğer yaygın davranış biçimi. Onlarla
konuşarak, üzerinizde stres yaratan
durumların çözümünü bulabilirsiniz.
Bazı durumlarda sizin harekete
geçmeniz gerektiğini aklınızın bir
köşesinde tutmayı unutmayın.
olan sizsiniz. Savunma ve kontrol
mekanizmalarınızı kullanarak
stresin yaşamınızı kötü etkilemesini
engelleyebilirsiniz.
Stresli bir yaşantınız varsa manevi
destek alabilmeniz çok önemli.
Ailenize ve arkadaşlarınıza destek
olmak, onlardan destek istemek
kendinizi daha iyi hissetmenizi
sağlayacaktır. Geçmişe takılı
kalmamak, geçmişle yaşamamak,
hatalardan ders çıkarmak
gerekiyor. Ancak sorumluluk alarak
stresinizi yönetebileceğinizi ve
azaltabileceğinizi unutmayın.
Kendinizi geliştirir, kendinize
Maddi kazancın yanında, sevdiğiniz
işi yapmak ya da çalıştığınız işin iyi
yanlarına odaklanmak kendinizi daha
iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Yeni iş
veya ev değiştirdiyseniz, unutmayın
ki bulunduğunuz yeni ortama
yavaş yavaş alışacaksınız, kendinizi
zorlamayın ve akışa bırakın.
Yaşanan her olumsuz olaydan
kendinizi sorumlu ve suçlu
hissettirecek bir pay çıkarmayın.
Bazı şeylerin sizin dışınızda
geliştiğini unutmayın. İyileşmek için
kendinize zaman verin.
Önemli olan siz ve
sağlığınız
Psikolojik ve fizyolojik açıdan
sağlıklıysanız, zamanla
her problemin üstesinden
gelebileceğinizi unutmayın.
Ancak sağlığınızı kaybederseniz
hiçbir şeyi düzeltemezsiniz.
Dolayısıyla her şeyden önemli
yatırım yaparsanız bazı durumların
ve sorunların stres kaynağı
olmaktan çıktığını göreceksiniz.
Eğitiminiz ve işinizle veya gelecekte
yapmak istediklerinizle ilgili kişisel
özellikleriniz doğrultusunda bir liste
yaparak ilk adımı atabilirsiniz.
Nilüfer Şişman
Küçük şeylerle mutlu olabilmek, ne
kadar sık tekrarlasak da aslında
sık hayata geçiremediğimiz bir
şey. Bu hataya düşmeyin. Ailenizle,
sevdiklerinizle zaman geçirmeyi
ve haftada bir günü mümkün
olabildiğince kendinize ayırmayı da
unutmayın.
25
Güvenlik Penceresi
Brezilyalı “Güvenlik Anneleri”
Brezilya’nın Recife takımı, küfür ve
şiddeti önlemek için, taraftarların
annelerinden oluşan 30 kişiyi
maçta görevlendirdi. Brezilya Birinci
Futbol Ligi kulüplerinden Sport
Recife, statlarda yaşanan şiddet
olaylarının önüne geçebilmek için
taraftarların annelerini güvenlik
görevlisi olarak işe aldı.
Tribünlerde yaşanan şiddet
olaylarını engellemek amacıyla
yürütülen kampanya çerçevesinde
güvenlik görevlisi olarak işe alınan
30 taraftar annesi, haftasonu
Nautico ile Pernambuco Arena’da
oynanan derbi maçında görev yaptı.
Saha içerisinde ve tribünlerde
konuşlandırılan anneler, arkalarında
Portekizce “Güvenlik Anneleri” yazan
turuncu yelekler giydi. Evsahibi
takımın 1-0 üstünlüğüyle biten
karşılaşmada görev yapan annelerin
yer aldığı video, farkındalık yaratmak
amacıyla stat içerisindeki ekranlarda
gösterildi.
Bir halkla ilişkiler firmasıyla işbirliği
yapılarak geliştirilen kampanya,
“Kimse bir annenin önünde
kavga etmek istemez” sloganını
benimsemiş. Üstelik, futbolda
şiddetin önlenmesini amaçlayan
kampanyada görev yapan anneler,
profesyonel güvenlik görevlileri ile
aynı eğitime tabi tutulmuşlar.
Özel Güvenlik Raporu
Yayınlandı
Türkiye Özel Güvenlik Hizmetleri
Meclisi Sektör Raporu, Türkiye
ekonomisi
ve istihdam
için büyük
önem taşıyan
özel güvenlik
hizmetleri,
elektronik güvenlik
sistemleri, alarm
sistemleri ve
alarm izleme
merkezleri ile
değerli eşya
ve para taşıma sektörlerinin
mevcut durumunu inceleyerek,
sorunları mercek altına almak ve
çözüm önerilerini ortaya koymak
amacıyla hazırlandı. Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği’nin katkılarıyla
hazırlanan raporda; “Dünyada
ve Türkiye’de Özel Güvenlik
Sektörü”, “Dünyada Özel Güvenlik
Hizmetinin Gelişimi”, “Sektörün
Rekabet Gücünün Artırılması ve
Verimlilik” konularına değiniliyor.
Raporu indirmek için:
http://tinyurl.com/o3b5sb8
Securitex-Eurasia, Ankara’daydı
Güvenlik Teknolojileri, Yangın Koruma-Söndürme, Emniyet,
İş Sağlığı ve Güvenliği, Bilişim Teknolojileri Fuarı “SecuritexEurasia 2015”, 29 Ocak-1 Şubat tarihleri arasında Ankara
Ticaret Odası Congresium Fuar ve Gösteri Kompleksi’nde;
sektörel firmalar, ziyaretçiler, sektör çalışanı ve
profesyonellerin katılımıyla gerçekleşti.
Organizasyonda yer alan iş sağlığı ve güvenliği (İSG), güvenlik
teknolojileri, yangın güvenlik hizmeti, bilişim güvenliği ve özel
dedektiflik firmaları; kendi alanlarındaki bilgi, donanım ve
teknolojiler konusunda tanıtım ve bilgilendirme faaliyetleri
gerçekleştirdi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın
26
Mart 2015
“Afete Hazır Türkiye” projesi kapsamında hazırladığı deprem
simülatörü, fuar ziyaretçi ve katılımcılarına tanıtıldı. Simülatör
kapsülüne girerek deprem anını yaşayan ziyaretçiler, deprem
sonrası izlenmesi gereken hareketler konusunda bilgilendirildi.
“Afetlere Hazırım” temalı oyun setleri de çocukların erken
yaşta bilinçlendirilmesi kapsamında fuarda dağıtıldı.
Securitex-Eurasia 2015’in seminer kapsamında ise; İSG
bilgilendirme seminerleri, yangın eğitimi ve simülasyonu
düzenlendi. İş Sağlığı Güvenliği Profesyonelleri Derneği’nin
(İSAG) ücretsiz seminerlerinde; sektör profesyonellerinin
bilgilerini tazelemeleri sağlandı.
Türkiye özel güvenlikte Avrupa ikincisi
Tepe'den kampanya
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin
(TOBB) 2014 yılı Türkiye Özel Güvenlik
Hizmetleri Meclisi Sektör Raporu’nda,
Türkiye’nin 1500 güvenlik şirketi ve
yaklaşık 250 bin çalışanı ile istihdam
açısından Avrupa’da İngiltere’den
sonra ikinci sırada yer aldığı, ancak
Avrupa ile karşılaştırıldığında
sektörün yıllık cirosunun düşük
kaldığı belirtildi. Emniyet Genel
Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye’de
özel güvenlik eğitimi veren kurum
sayısının 743, kendi güvenliğini
sağlamak üzere özel güvenlik izni
alan yer sayısının ise 59 bin 158
olduğu ifade edildi. Rapora göre,
özel güvenlik sektörü Avrupa Birliği
ülkelerinde 50 bin şirket, 1,7 milyon
çalışan ve 15 milyar Euro yıllık gelir
ile önemini her geçen gün artırırken,
Türkiye’de sektörün yıllık cirosu 3
milyar dolar seviyesinde bulunuyor.
Dünyada kayıtlı özel güvenlik görevlisi
sayısının son 30 yılda yaklaşık yüzde
300 artarak 20 milyona ulaştığının
belirtildiği raporda, İngiltere’nin
220 bin kişi ile güvenlik sektöründe
istihdam açısından Avrupa lideri
olduğu kaydedildi.
Sektörün sorunlarının da yer aldığı
raporda, Türkiye’de, özel güvenlik
elemanı sayısının çokluğuna rağmen
düşük ücret politikası nedeniyle
Avrupa ile karşılaştırıldığında
sektörün yıllık cirosunun düşük
kaldığı kaydedildi. Elektronik
güvenlik sistemlerinin ithalatında
ve yurt içi üretiminde herhangi bir
standardın bulunmamasının da
sektörün başlıca sorunları arasında
gösterildiği raporda, gerekli mevzuat
çalışması ile ithalat rejiminde kalite
sağlanmasına yönelik standartların
belirlenmesi ve yurt içinde bu
standartlara uygun üretim için teşvik
verilmesi gerektiği kaydedildi.
Tepe Savunma ve Güvenlik, özel
güvenlik personel alımlarına
destek veren, çalışanlarına
özel bir kampanya başlattı.
Kampanyaya destek veren
personele Tepe Güvenlik
ailesine dahil edecekleri her
beş kişi için bir yıldız verilecek.
Yıldızlar arttıkça çeşitli hediyeler
kazanmak da mümkün
olacak. 25 kişi kazandıran
destekçilerden biri Antalya’da iki
kişilik bir tatil; 20 kişi kazandıran
destekçi IPhone6; 15 kişi
kazandıran destekçi ise IPad
kazanma şansı yakalayacak.
Ekibe katılacak her yeni çalışanın
en az 4 ay çalışma koşulu
aranacak.
Güvenlik görevlilerinin çalışma
koşullarının işvereninin istek ve
arzularına bırakılmasının yanlışlığına
işaret edilen raporda, “Toplumda
‘hiçbir iş bulamazsan al bir sertifika
güvenlik görevlisi ol’ gibi genel bir
kanı var. Dışarıda her yerde özel
güvenlik görevlisiyle karşılaşmamız
mümkündür. Karşılaştığımız görüntü
özel güvenliğin imaj sorununu çok
iyi açıklamakta, kıyafetlerdeki aşırı
aksesuar ve güvenlik görevlisinin hal
ve hareketleri olumsuz bir izlenim
bırakmaktadır” değerlendirmesinde
bulunuldu.
27
Gezgin
Fethiye Kaya Mezarları
köylerine tırmanan sürprizlerle dolu
yol boyunca, farklı fotoğraflar da
çekebilirsiniz.
Kolaydan zora,
keyifli rotalar
Kimi yerlerde deniz kıyısında,
kimi yerlerde 1800 metre
yükseklikte devam eden Likya Yolu,
ormanların, kumsalların, yaylaların
ve tarihin içinden geçen bir yol.
Günde ortalama 10-20 km arası
yürüyüşlerden oluşan 23-27 adet
parkuru barındırıyor ve farklı zorluk
derecelerine sahip pek çok rota
içeriyor.
Sürprizlerle dolu Likya Yolu
Fethiye'den Antalya'ya 509 kilometre boyunca uzanan,
Türkiye’nin ilk uzun yürüyüş parkuru olan Likya Yolu için
en ideal gezi mevsimi bahar ayları…
Teke Yarımadası üzerinde
Antalya’dan Fethiye’ye, büyük
bölümü sahil boyunca uzanan Likya
Yolu, antikçağda bölge halkları
tarafından yüzyıllar boyunca ulaşım
ve ticaret amacıyla kullanmış.
Sonraki yüzyıllarda da kullanılan
patika yolların turizm amaçlı parkur
çalışmalarına 1992’de başlanmış,
1999’da ise turizme açılmış.
28
Mart 2015
Dünyanın en iyi 10 uzun yürüyüş
parkurundan biri olarak tanınan ve
bir kısmı halen kullanılmakta olan
eski göç yollarından oluşan yürüyüş
rotası, 18 antik Likya kenti ve yeşille
mavinin birbirine karıştığı doğal
güzellikler içinden geçiyor. Baştan
sona uluslararası işaret sistemiyle
ve tabelalarla belirlenen doğa
ve kültür rotasını, dileyen herkes
zahmetsizce keşfedebiliyor. Yürüyüş
için en ideal mevsimler ise ilkbahar
ve sonbahar.
Doğa ve yürüyüş tutkunlarına
inanılmaz güzellikler sunan Likya
Yolu, doğanın ve antikçağların
gizemini ayaklarınıza serdiğinde
eminiz çok şaşıracaksınız. Yol
boyunca rastlayacağınız el
değmemiş küçük koylarda kamp
kurabilir veya yol üzerindeki otel ve
pansiyonlarda konaklayabilirsiniz.
Seçim sizin… Masmavi sahil
şeridinden yemyeşil dağ ve ova
Likya Yolu’nun birinci bölümünde
Uzunyurt (Faralya) köyü, Dodurga
köyü, Sidyma, Pınara-LetoonXanthos kentleri ve incecik
kumlarıyla eski bir liman bölgesi olan
Patara yer alıyor. İkinci bölümünde
ise Antiphellos, Apollonia, Simena,
Myra, Limyra, Rhodiapolis, Gagae,
Melanippe, Gelidonia, Edrassa
(Adrasan), Olympos, Chimera ve
Phaselis bulunuyor.
Phaselis
Çıralı
Lütfen dikkat
Binlerce yıllık Likya Yolu’nun
sonraki nesillere de kalabilmesi
için gezi boyunca sorumlu
davranmayı unutmamamız çok
önemli. Çöplerimizi atmamalı;
mümkün olan en yakın yerleşime
kadar taşımalıyız. Orman ve patika
yürüyüşlerinde ateş yakmaktan
kaçınmalı, yakmak mecburiyetinde
kalırsak iyice söndürmeye özen
göstermeliyiz.
Yürüyüşü çok ağır bir çantayla
yapmamanız; yanınızda 2 veya 3
öğünlük yemek bulundurmanız,
yolculuk sırasında bol bol su içmeniz
de çok önemli.
Sidyma
Likya Lahitleri, Tlos
Kim bu Likyalılar?
Kadeş Savaşı'nda Hititlerin yanında
savaşan ve Anadolu’nun antik
halklarından olan Likyalılar, MÖ 7.
yüzyılda yerel krallıklarını kurmuş.
Önce Perslere sonra Büyük İskender’e
teslim olan Likyalılar, sonunda
MÖ 167’de özgürlüğüne kavuşsa
da, bu kez ya korsanlardan ya da
depremlerden çekmiş. 7. yüzyılda
başlayan Arap akınlarıyla iyice
sarsılan bölge giderek unutulmaya
yüz tutmuş.
“Işık Ülkesi” anlamına gelen Likya
bölgesinin en önemli mimarlık eserleri,
ahşap yapıların dış cephelerini
benzetilerek yapılan ve “Likya lahitleri”
olarak tanınan kaya mezarlarıdır. Yol
boyunca siz de farkedeceksiniz…
29
Güvenli Adrenalin
gelişmesine ön ayak olur. 1960’a
dek modifiye edilmiş motosikletler
çok az kullanılır. Özel etapların
başlamasıyla motokroslar için
geliştirilen özel modifiyeler enduro
motosikletlerine de uygulanır. Daha
geniş süspansiyon aralığı, yerden
yüksek mesafe, yüksek grenaj,
yükseltilmiş eksozlar sayesinde
enduro motosikletlerin arazi
uygunluğu artırılır.
Enduro sporu günümüzde
İsveç, Finlandiya gibi İskandinav
ülkelerinde ve Fransa, İtalya,
İngiltere ve ABD’de hala popülerliğini
koruyor. Bir çok ülkede 60’lı ve 80’li
yılların araçlarıyla “Classic Offroad”
yarışlar düzenleniyor.
Motosiklet keyfi
ister arazide ister asfaltta…
Motosiklet tutkunuysanız
ve asfalttan trafikten
bunaldıysanız, “enduro”
tipi motosikletlerle rotanızı
araziye çevirebilirsiniz.
Uzmanından alacağınız
ileri sürüş kursları ve
uygun donanımla engelleri
kolaylıkla ve güvenle
aşacaksınız.
30
Mart 2015
Hem arazide hem asfaltta
kullanabileceğiniz enduro
motosikletlerle şehir trafiğine
girebilir, bunaldığınız zaman
yoldan çıkabilirsiniz. Hem normal
hayatınızın parçası olacak hem
de uzun süreli yarışlarda, arazi
performansında sizi yüzüstü
bırakmayacak endurolar, adları gibi
dayanıklı araçlar. Adlarını İngilizce
“dayanıklı”, “cefakar” anlamına
gelen “enduring” kelimesinden alan
bu motorsiklet türünün ve sporun
kökleri de İngiliz topraklarına ve en
az 100 yıl öncesine uzanıyor.
İngiliz Motosiklet Sürücüleri
Birliği’nin 1903 yılında “1000
Mil Arazi Sürüşü” adı altında
organize ettiği yarış, önce 1912’de
“Motosikletler İçin Altı Gün
Sürüşlerine”, ardından 1913’te
dönemin Dünya Federasyonu FICM
yönetimi altında “Uluslararası Altı
Gün Sürüşlerine” dönüşür. Altı
Gün Sürüşleri enduro sporunun
Enduro dedikleri…
Genelde uzun yol yapmak için
kullanılan rahat, yüksek, güçlü, arazi
motosikleti ile gezi motosikleti arası
bir tür olan endurolar, hem gezmek
hem arazide motosiklet kullanmak
isteyenler tarafından tercih ediliyor.
Endurolar, bagaj gibi ekstra ekipman
kullanmak için de uygun, seleleri
crosslara göre daha konforlu.
Depoları daha çok benzin aldığı
için daha uzun menzilleri var. Daha
güçlü oldukları için de daha ağırlar.
Endurolarda oturma pozisyonu
dik olduğu için dizler daha rahat
bir açıya kavuşuyor. Motokrosların
aksine hız ve kısa süreli
performansa göre değil, uzun
menzilli sürüşler için tasarlanan
endurolar ile sürüş becerisi için bazı
ipuçlarına dikkat etmek gerekiyor.
İşin uzmanlarına göre:
¬¬ Yukarı ve ileri; ön tekerin ötesine
bakmak
¬¬ Gazı daima açık tutmak
¬¬ Öne eğilmek, kolları gevşek ve kırık
bırakmak, kasmamak
¬¬ Motoru dik, yüzeye 90 derece
açıda tutmak
¬¬ Kompresyon (motor) frenini
kullanmak
¬¬ Ayaklarla pedallara sıkı basarak
basınç uygulamak önemli.
Neye dikkat edeyim?
Doğayla baş başa kalma
seçeneğinizi değerlendirmek ama
yarışlara katılmak istemiyorsanız,
size uygun enduroyu alırken
uzmanına danışmanız gerekiyor.
Sonuçta alacağınız motosiklet
gerçek anlamda yapacağınız spora
ve size uygun olmalı. Seçimimizi
baştan doğru yaparsanız keyifli
sürüşleriniz daha bol olacaktır.
Güvenliğiniz için her sürüşten sonra
motosikletinizi bakımdan geçirmeyi
unutmayın.
Koruyucu giysiler sürüş sırasında
yaralanmanızı önleyecektir. Kask,
göz ve el koruması mutlaka gerekli,
ancak alışveriş listenizde olması
gereken başka maddeler de var.
Çizme: Katı
madde (çelik)
bilek koruması
olan çizmeler
giymeniz
öneriliyor. Spor
ayakkabılara
veya kalın
botunuza bu
spor için pek
güvenmeyiniz.
Pantolon:
Yırtılmaya dayanıklı uzun
pantolonları tercih edin, kumaş veya
kot pantolon fikrini kafanızdan atın.
Ceket: Dirsek, göğüs ve omuz
korumalı ceketler sizi olası
sakatlanmalara karşı koruyacaktır.
Diz koruması ve üst bacak
korumaları da düşme gibi
durumlarda yaralanma ve
sakatlanmalara karşı direncinizi
artıracaktır.
31
Sokaktan Manzaralar
Hastanelerde kendinizi
güvende hissediyor musunuz?
Hastane güvenliği konusunda fikrini aldığımız kişiler, çoğunlukla özel hastanelerin
devlet hastanelerine oranla daha iyi bir güvenlik sistemine sahip olduğunu; dolayısıyla
daha fazla güven verdiğini düşünüyor. Özellikle acil servislerin karmaşası çoğu kişiyi
huzursuz ediyor.
Elif Yılmaz
Yaşı: 42
Mesleği: Kimyager
Hastaneler hem hastaların
hem de hasta yakınlarının
kendilerini güvende
hissetmelerinin şart olduğu yerler.
İnsanlar zaten zor durumda oldukları için
bulundukları hastanelerde kendilerini
mutlaka güvende hissetmeliler; can ve
mal güvenliklerinin sağlanmadığı bir
ortamda sağlık personeline güvenmekte
de güçlük çekecekleri için iyileşme ya
da tedaviye cevap verme oranları da
düşük olabilir. Özellikle hastanelerin acil
servislerinde güvenliğin sağlanması çok
önemli. Acil servise kaldırılan bir hasta
veya yaralının yakınları ya da o durumun
oluşmasına sebep olanlar yüzünden
hastanın ve o sırada hastanede bulunan
diğer insanların olası tehlikelerden
korunması için güvenlik görevlilerine
önemli görevler düşüyor.
Berkan Özyer
Yaşı: 27
Mesleği: Editör
Hastaneler can
güvenliğimizi emanet
ettiğimiz, kendimizi en
savunmasız ve hassas hissettiğimiz
mekanlar. Dolayısıyla hastanelerde
dışarıdan gelebilecek tehlikeler açısından
da güvende olduğumuzu bilmek hem
hastalar hem de hasta yakınları için
önemli. Özel güvenliğin hastanelere
32
Mart 2015
yansıyan pek çok adli olayın alevlenmesini
önlediğine bizzat kendim şahit oldum.
Devlet hastanelerinde ise bu konuda
önemli bir açık olduğunu düşünüyorum.
Özellikle hasta ve ziyaretçi trafiği yoğun
olan devlet hastanelerinde güvenliğe
daha fazla özen gösterilebilir.
Güler Okumuş
Yaşı: 44
Mesleği: Reklamcı
Bugüne kadar çeşitli özel
ve devlet hastanelerinden
farklı sağlık nedenleriyle
ben ve ailem hizmet
aldı. Devlet hastanelerinde bazen
çok sıkı güvenlik, bazen güvenlik
zafiyetleri olduğunu gördüm. Devlet
hastanelerinin yoğun olması nedeniyle
güvenlik zafiyetlerinin çeşitli kavgalara
neden olduğuna da şahit oldum. Özel
hastanelerde ise insan yoğunluğunun
daha az olması sebebiyle güvenlik
sisteminin daha iyi yönetildiğini
düşünüyorum.
Şaban Yüğrük
Yaşı: 55
Mesleği: Emekli
Bu konuda özel hastaneler
ve devlet arasında önemli
bir fark var. Özel hastaneler güvenlik
konusunda daha iyi bir hizmet
sunuyor ancak devlet hastanelerinde
gerektiği kadar güvenli bir ortam
sağlanmadığını düşünüyorum.
Özellikle acil bölümlerinde yoğunluk
ve karmaşa nedeniyle daha fazla
güvenlik görevlisine ihtiyaç var. Yakınını
kaybeden veya bir olaya sinirlenen
bazı kişilerin tehlikeli durumlara yol
açabildiğini görüyoruz. Hastanelerde
sadece girişlerde güvenlik görevlisi
olması ve girişlerin denetlenmesi
yeterli değil. Katlarda da güvenlik
görevlileri olmalı ve bu görevliler sıklıkla
denetlenmeli.
Ayşenur Tezel
Yaşı: 37
Mesleği: Anaokulu
öğretmeni
Türkiye’de özellikle devlet
hastanelerinde hem fiziksel şartların
olumsuzluğu hem de güvenliğin
yetersizliğinden kaynaklanan bazı şiddet
olaylarıyla daha sık karşılaşılıyor. Bu
yüzden insanların genelde özel güvenliğin
hizmet sunduğu hastaneleri daha çok
tercih ettiğini düşünüyorum.
Uzman görüşü
Hastaneler terör örgütlerinin ve suç
odaklarının merkezi değildir. Buralarda
çoğunlukla gerçekleşebilecek olaylar,
“adi suçlar” olarak tanımlanan hırsızlık
ve kişilere yönelik gerçekleşebilecek
saldırılardır. Profesyonelce, insanları
rahatsız etmeden, gerek fiziksel
güvenlik, gerek elektronik güvenlik
kullanılarak şüpheli durumlar
gözlendiği ve araştırıldığı sürece
hastaneler güvenli yerlerdir.
444 15 98

Benzer belgeler

Aylık Dergi “Tepe`den” Eylül 2015

Aylık Dergi “Tepe`den” Eylül 2015 TEPE’den Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri San. A.Ş. Yayın Organı Ya­yın tü­rü: Ye­rel, sü­re­li, üç ay­lık der­gi Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri Adı­na İm­ti­yaz Sa­hi­bi: Levent Güler So­r...

Detaylı

Güvenlik, Güven, Güleryüz

Güvenlik, Güven, Güleryüz TEPE’den Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri San. A.Ş. Yayın Organı Ya­yın tü­rü: Ye­rel, sü­re­li, üç ay­lık der­gi Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri Adı­na İm­ti­yaz Sa­hi­bi: Levent Güler So­r...

Detaylı