Torosların eteğinde, kuşbakışı Akdeniz

Transkript

Torosların eteğinde, kuşbakışı Akdeniz
DEKORASYON
Evsahibi
Christina Palm
Svaneeng Mertz.
Mutfağın hemen önündeki lounge,
size de salon gibi görünmüş olabilir.
Gerçi hiç farkı yok, çünkü Alanya’nın
müsait iklimi ve çokça vakit
geçirecekleri bariz olması nedeniyle
Mertz ailesi burayı da aynı özenle
dekore etmiş.
148
Torosların eteğinde,
kuşbakışı Akdeniz
Türkiye’nin güney sahilinde, Toros Dağları’nın eteklerinde bir yerde, Akdeniz’e ve Alanya’ya tepeden
bakan güzel bir villa saklı. Danimarkalı dekoratör Christina Palm Svaneeng Mertz ve ailesinin İskandinav renk
paletini Türk kültürüyle buluşturan lüks evlerinde simetrik ve natürel seçimler hakim.
Derleyen Işık Cansu Canayak. Metin Josefine Berzant. Fotoğraflar Maria Vous/Sisters Agency.
149
DEKORASYON
Beyaz mermer detaylı
mutfak, evdeki çok sayıda
terastan birine, Alanya kent
ve kalesine bakan nefis
manzaraya açılıyor.
Sol sayfada. İşlenmemiş ahşaptan alçak, geniş sehpa, yumuşak kumaşlar ve grinin tonları
mutfaktan çıkılan bu lounge’da ev sahiplerini karşılıyor. Kanepeler, Caneline. Bali ilhamlı sandalye
ve ahşap masa, Mudo Concept. Halı, Koçtaş. Dekoratif yastıklar, JAB Anstoetz’ten kumaşlarla özel
yapılmış. Kültablası, kâse ve gümüş obje, Zara Home. Antika gümüş vazolar, Alanya’dan alınmış.
150
151
DEKORASYON
Christina, dekorasyonda farklı
dokuları birlikte kullanmayı ve
antikayı çok seviyor. Duvara
dayalı oymalı yuvarlak ahşap
antika obje, Türkiye’den alınmış.
Elverişli iklimin de sayesinde Mertz ailesi
yemeklerinin çoğunu dışarıdaki terasta
yiyor. Masa, özel olarak yapılmış. Diamond
model sandalyeler, Danimarkalı Caneline
markasından. Lambalar Kapalıçarşı’dan
alınmış. Mudo Concept’ten aldıkları köşede
duran fener, akşamüstleri ışığıyla ortama
romantizm katıyor.
152
Evsahibinden beş öneri...
1. Bir yeri dekore ederken daima evin mimarisi kadar bulunduğunuz ülkenin kültürünü de göz önünde
bulundurun. Böylece daha özgün bir mekân yaratırsınız. 2. Ana mekânları birkaç renkten oluşan bir paletle dekore ettikten sonra ihtiyacınız
olan renkleri, kılıfları değiştirilebilir dekoratif yastıklar ve halılar üzerinden ekleyin. 3. Simetri, sakinlik ve zarafet yaratır. 4. Mobilyaları hiçbir
zaman duvara tam yaslamayın, çünkü bu simetriyle oynayarak mekânın formunu bozar. 5. Evinizde farklı dokulardan oluşan katmanlar
yaratmak için duvar kağıtları, kumaş ve özellikle de halılardan faydalanın. Ama bunları hep aynı renk paleti çerçevesinde yapın. Günün
sonunda öyle bir yer yaratmış olun ki; duvarlar ve tekstiller sizde dokunma duygusu uyandırsın. Duyuları harekete geçirin.
153
DEKORASYON
Kopenhag merkezli dekorasyon
stüdyosu Swanfield Living’in
sahibi olan Christina, bir iç mimar.
Lüks evlerden ticari mekânlara
çeşitli ülkelerde farklı projeler
üzerinde çalışıyor.
Giriş katta yer alan oturma odası, el yapımı ahşap
oymacılığı harikası ana giriş kapısından sonra karşımıza
çıkan ilk yer. Çift, kış aylarında şöminenin karşısında
ailece oturmaktan çok keyif aldıklarını söylüyor.
154
155
DEKORASYON
Çalışma bölümü, oturma odasının uzak bir köşesinde yer alıyor. Masanın Türk
bir zanaatkârdan alınmış, Christina ise ona koruma amaçlı cam bir katman daha
eklemiş. Sandalye ve masanın üzerindeki heykeller, Mudo Concept. Arkadaki
duvar aplikleri, Zara Home. Duvarkağıdı, Elitis’in Azzurro serisi.
Evin grafik çizgilerin feminen detaylarla birleştiği bir dekorasyon dili var.
Chanel’i konu alan The Vocabulary of Style adlı kitap, Jérôme Gautier.
Aromalı küçük müm, Voluspa’dan.
Yumuşak tonlardaki, feminen, katmanlı ve yer yer oryantalist
dekorasyonun tamamı, ev sahiplerine ait.
T
asarım firması Swanfield Living’in sahibi Christina Palm Svaneeng Mertz ve eşi Brian ile çocukları Constantin (3) ve Conrad (5),
palmiye ağaçları, aşağı doğru uzanan tepeler ve Akdeniz manzarasının ortasında, olağanüstü bir yerde yaşıyorlar. Üstelik bu sefer
ne Güney Afrika’ya ne de Yeni Zelanda’ya gidiyoruz çünkü istikamet sadece biraz güneyimiz: Alanya.
Çiftin karakter sahibi bu villayı satın almalarına en çok da bu doğal bitki örtüsü ve manzara neden olmuş. Aile, Danimarka’daki evleri yapım aşamasında olduğu için bir süredir hep beraber tam zamanlı olarak burada yaşıyor. Christina ve Brian, home-ofis çalışırken oğulları da uluslararası eğitim veren bir Türk okuluna gidiyor.
Alanya’nın biraz dışındaki Bektaş tepelerinde, 14 villadan oluşan Oasis Sky Club’ın içinde yer alan villanın bulunduğu bölgeye, lüks duruşu
ve ağırladığı yabancı popülasyonu nedeniyle ‘Hollywood Hills’ de deniyor. Bu lakap, boşa verilmiş değil: Bulunduğunuz yerden az bir yürüyüş mesafesinde yolunuza çıkan doğal göl ve şelaleler, zeytin ağaçları, keçi sürülerinin yanında villanın panoramik Akdeniz manzarasını, Alanya’nın siluetini ve kalesini düşünürsek coğrafya manasında Los Angeles’ın ünlü Hollywood Hills bölgesinden aşağı kalır yanı yok.
Danimarkalı mimar Steen Søndergaard Christensen ile Türk mimar Cengiz Ulusoy’un tecrübelerini bir araya getirerek yarattığı Oasis
Sky Club’ın tasarım diline rahatlık ve kalite hakim. Daha da etkileyici olan ise, Türk ve İskandinav ekollerini aynı anda gözleyebiliyor olmamız. Dış cephede oryantalist detaylar öne çıkarken, sadeliğinde İskandinav ilhamı var. Danimarkalı ustaların eseri el oyması kapı ve
pencereler tam bir zanaat örneği. Banyolar da dahil olmak üzere tüm zeminlerdeki doğal, rengi kendinden gelen, Alanya yakınlarından
çıkarılan traverten taşı, yine öne çıkan unsurlardan biri.
156
İrili ufaklı tüm odalar, dış mekâna,
yani bahçelere ve manzaraya bakıyor.
Ahşap aksamlı penceler ile kapıların
tamamı ise Danimarkalı zanaatkârlar
tarafından yapılmış.
157
DEKORASYON
Şezlong ve sehpalar, Danimarkalı firma Caneline’dan. Hasır sepetler, Mudo.
Havuz etrafındaki alanı elbette keyif ve rahatlık belirliyor.
Türk traverten taşından seramikler, kum tonlarında.
Danimarkalı mimar Steen Søndergaard Christensen ile mimar Cengiz
Ulusoy tarafından tasarlanan villa, 420 metrekare genişliğinde.
İlk kattaki salondan, evdeki
çok sayıda teraslardan birine
çıkılabiliyor. Buradaki uzun kanepe,
üzerindeki çok sayıda yastık ile
ailece oturulabilecek alternatif bir
alan sunuyor. Hasır örgü sandalyeler,
kumaşları değiştirilen kanepe ve puflar,
Mudo Concept. Mercan formlu objeler,
yerel bir mağazadan alınmış. Koyun
postu, Ikea’dan, üstü tepsili eski masa
yerel bir antikacıdan alınmış.
158
Dört banyolu, altı yatak odalı üç katlı villa, toplam 420 metrekare gibi geniş bir alana yayılıyor. Giriş katında açık planlı mutfak-salon birlikteliği, yemek odası, servis odası, oturma alanı ve geniş bir misafir evi bulunuyor. Ana giriş kapısının da bulunduğu bir üst katta ise oturma
odası, ofis, iki misafir yatak odası yer alırken; ikinci kata çıktığımızda ailenin ‘özel hayatlarının aktığı’ kısma geliyoruz. İçinde giyinme odasının ve kendine ait bir banyonun da bulunduğu ebeveyn yatak odası ile çocuk odaları, bunlara ek olarak bir misafir odası daha bu katta.
Villanın modern mimarisi, farklı seviyelerde çok sayıda terası da mümkün kılmış. Bu kadar fazla çeşitte dış alan olabilmesi de iç ve dış
mekânlar arasındaki iletişimi arttırıyor.
Evin işlevselliğine ve havadarlığına bilhassa bayıldığını söyleyen Christina Palm Svaneeng Mertz, “Her gün mutfaktaki pencere ve kapıların tamamını, bahçeye, havuza ve diğer açık alanlara doğru tamamen açıyor ve tüm günümüzü dışarıda geçiriyoruz” diyor.
Dekorasyonda Christina’nın imzası olan, elagan mobilyaların, vintage tasarımların ve çok sayıda tekstil ürününün harika bir birlikteliği
var. Vurgu, kişisel stile ve zanaata yapılırken modern ve zamansız bir stil yakalanıyor. Renk paleti yerinde bir düşünceyle yumuşak sahil
tonlarında tutulmuş. Mavi, gri, bej ve beyazın tonları tüm odalarda karşımıza çıkıyor. Coğrafya, her odanın manzaradan payına düşeni
alması sayesinde dekorasyonun ana oyuncularından biri olarak öne çıkarken, benzer doğal renk tonlarının da her odada tekrar tekrar
kullanılmış olması bu etkiyi pekiştiriyor.
“Evimizi etnik ve bohem bir dekorasyon dilinde dekore etmek, modern kumaş ve duvar kağıtlarını Türk antikalarıyla bir arada değerlendirmek istedim. Bu bölgeye bu ruhu çok yakıştırıyorum” diyor Christina. Doğru düşünmüş olacak ki sonuçta oraya bu güzel, modern ile
rustik mobilyaların harika bir etnik karışımı olan, yumuşak dokuların kum tonlarıyla buluştuğu ve onlara yer yer canlı renklerin eşlik ettiği dengeli bir dekorasyon örneği çıkmış.
159
DEKORASYON
Küçük puflar ve
dekoratif yastıklar,
özel yapım. Eski ayna
yerel bir antikacıdan,
gümüş vazo Antalya
pazarından alınmış.
Kum, gri ve mavinin tonları, çiftin
oğullarının odasında net olarak
görülebiliyor. Özellikle de duvardaki
mavide! Bu duvar kağıdı, Harlequin’in Koi
serisinden. Yatak, Scandinavian Interior.
Yatak başlığı, yerel bir zanaatkârın eseri.
Yastıklar Swanfield Living, yatak
örtüleri Kostac marka.
160
161
DEKORASYON
“Eğer kanepe veya büfelerin her iki yanında alan olarak denge yoksa o odada rahatlayamıyorum” diyen Christina’nın dekorasyon dilinde tam da bu yüzden simetri ve havadarlık gibi kavramlar hayati önemde. “İşe, önce nötr tonlarla bir dekorasyon yapısı oluşturmakla başlayıp sonra ona eğlenceli bir renk ekliyor ve ev boyunca bu prensibe devam ediyorum” diyor ve ekliyor: “Antikaları saklandıkları yerlerden bulup çıkararak yeni baştan boyayıp onlara hayat aşılamayı da çok seviyorum. Bana göre antika objeler bir eve ruh verip
onu özgün kılıyor. Bir evi sıfırdan yaratma fikrini de bayılıyorum çünkü bu, eski eşyaların çoğundan kurtularak ona uygun yeni mobilyalar peşinde koşmak anlamına geliyor.”
Christina ve ailesi artık neredeyse Alanya’nın yerlisi haline gelmiş. “Burada yaşamayı çok seviyoruz. Bir sürü Türk arkadaşımız oldu, semt
pazarlarına gittiğimizde artık esnaf bizi tanıyor. Balıkçımız, haftanın birkaç günü arayarak sevdiğimiz balıkların denizden taze çıktığı haberini veriyor. Çok kırsala gitmediğiniz sürece Danimarka’da benzer bir atmosfer bulmanız zor.” Bu ve benzer sebeplerden ötürü bu villa, Christina ve ailesi için sadece tatillerini değil, yeri gelince senenin tamamını dahi geçirebilecekleri bir mutluluk noktası haline gelmiş.
162
Ebeveyn yatak odasındaki desen katmanları, nötr renk
paletiyle dengelenmiş. Simetrik yerleşimin odak noktası,
yatak başı olarak kullanılan eski bir Anadolu kapısı.
Sol sayfada. Gri renkteki mermer bazlı ebeveyn
banyosunda hamam gelenekleri esas alınmış.
Hasır sepetler, Scandinavian Interior’dan.
Yatağın baza eteği, Scandinavian Interior’dan.
İkat desenli yastıklar, Bach Copenhagen tarafından özel yapılmış. Yatak örtüleri, Madame Coco.
Her iki tarafta asılı duran, tepsi formlu komodinin üzerindeki aydınlatmalar, Alanya pazarından alınmış.
Halı, Koçtaş. Duvarkağıdı Cole&Son’ın Malabar serisinden seçilmiş.
163
DEKORASYON
“Büfe ve yatak gibi büyük hacimli mobilyaların
her iki yanında alan olarak dengeli boşluklar
yoksa, o odada rahatlayamıyorum” diyen
Christina’nın dekorasyon dilinde simetri ve ferahlık
gibi kavramlar çok önemli.
Yumuşak bej tonlarla tanımlanan odada yatak başlığı, el oyması bir Türk
kapısından dönüştürülmüş. Duvar kağıdı, Mulberry Home. Yatak başlığı,
Scandinavian Interior. Özel yapım dekoratif yastık, Bach Copenhagen.
Aydınlatmalar, Alanya pazarından alınmış. Spreyle yeniden boyanmış Buda
heykelleri Danimarkalı marka Bahne’den seçilmiş.
164
Misafir odalarından bir diğerine, tekstil ürünleri
ve metal kullanımı karakter katıyor. Yatak
örtüleri, Ikea. Yastık kılıfı, Zoffany. Mozaik detaylı
aydınlatmalar, Alanya’dan alınmış. Eski ahşap
sehpalar ve duvarda bir sanat eseri gibi sergilenen
kapı, yerel bir antikacıdan alınmış.
165