Temel Markalaşma Rehberi

Transkript

Temel Markalaşma Rehberi
KOBİ’LER İÇİN,
Temel Markalaşma
Rehberi
Hazırlayanlar
Marka Uzm. Huriye KAYABAŞI
Yrd. Doç. Alparslan ÖZMEN
OCAK 2014
Bu Proje T.C. Zafer Kalkınma Ajansı Tarafından,
Finanse Edilmiştir.
Bu “KOBİ’lerin Rekabet Güçlerinin Arttırılmasına Katkı Sağlamak
İçin Temel Markalaşma Rehberinin Hazırlanması Projesi” T.C. Zafer
Kalkınma Ajansı’nın katkısı ile hazırlanmıştır. Bu proje içeriğinden sadece
“Afyonkarahisar ABİGEM A.Ş.” sorumludur ve bu içeriğin herhangi bir
şekilde T.C. Zafer Kalkınma Ajansı’nın görüş ve tutumunu yansıttığı ileri
sürülemez.
-1-
Bu Rehber, T.C. Zafer kalkınma ajansı 2013 doğrudan
faaliyet destek programı (DFD) “KOBİ’lerin Rekabet
Güçlerinin Arttırılmasına Katkı Sağlamak İçin
Temel Markalaşma Rehberinin Hazırlanması
Projesi” kapsamında Hazırlanmıştır.
-2-
SUNUŞ
Afyonkarahisar ilimizin gelişmekte olan ekonomisine katkı
sağlayan ve sınai mülkiyet alanı içerisinde yer alan markaları kaliteli
mal ve hizmet satışı ile devamlı artış seyri göstermekte olup ülke
ekonomisinde ki gelişmesi ve dünyaya açılmasındaki etkisinin
markalaşmanın başlangıcı ile de oluştuğu bir gerçektir.
Zira ticarette önemini her geçen gün artıran sınai mülkiyet
alanının içinde en önemli kavramlardan biri de MARKADIR. Markalar
ekonomik hayatta, üreticiler ve aracılar için olduğu kadar tüketiciler
açısından da önem arz etmektedir.
Afyonkarahisar Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM)
A.Ş.’nin T.C. Zafer Kalkınma Ajansı 2013 Doğrudan Faaliyet Destek
Programı kapsamında Desteklenmeye uygun görülen “KOBİ’lerin
Rekabet Güçlerinin Arttırılmasına Katkı Sağlamak İçin temel
Markalaşma Rehberinin Hazırlanması” Projesinin ulaşabildiği tüm
KOBİ’ler için FARKINDALIK Yaratacağına inanarak bu tür çalışmalara
daha fazla yer verilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
Afyonkarahisar ABİGEM A.Ş.
-3-
KOBİ’LER İÇİN,
Temel Markalaşma
Rehberi
-4-
MARKANIN TARİHÇESİ:
Markanın
tarihsel
gelişimine
bakıldığında,
ortaçağın
başlarında malın bir aileye veya kişiye ait olduğunu belirten
sembollerin oluşu kökeninin eski çağlara kadar uzandığının bir
belirtisidir.
Zira Ortaçağ’da üretim ve işgücünün düzenlenmesinde önemli
görev üstlenen Lonca yani aynı bölgede yaşayan esnaf ve
zanaatkârların örgütlenerek kurduğu meslek organizasyonu dönem
içerisinde malın hangi loncaya ait olduğunun belirtilmesi suretiyle
usta-çırak ilişkileri ve ürün kalitesine yönelik standartlar
düzenleyerek marka kullanma zorunluluğunu getirmiştir. Aynı
zamanda Loncaların, ticaretin kayıt altına alınmasını sağlayarak
haksız rekabetin oluşmasını engelleme işlevi de bulunmaktaydı.
Markalama anlamında ilk düzenleme, Sınai Mülkiyetin
Korunmasına ilişkin 20.03.1883 tarihli Paris Sözleşmesi’dir. Paris
-5-
Sözleşmesi daha sonra 1900 yılında Brüksel’de 1911’de
Washingtong’da 1925’de La Haye’de 1934’de Londra’da 1958’de
Lizbon’da ve 1967’de Stockholm’de değişiklikler yapılmıştır. Paris
Sözleşmesinin 14.07.1967 tarihli Stockholm metni üyeler arasında
birlik oluşturmayı hedeflemiş olup birliğe dahil ülke vatandaşları
diğer
devletlerde
ikametgahı
olmada
dahi
onların
kendi
vatandaşlarına tanıdığı Sınai Mülkiyet haklarından yararlanmasını
sağlamaktadır. Zira birlik devletlerinden birbirine yapılan marka
başvurusu, diğer devletler bakımından öncelik konusunda 6 ay
içerisinde rüçhan hakkı talep etme hakkı oluşturmuştur. Akabinde
son olarak da 02.10.1979’da bir değişiklik de Stockholm metni
üzerinden yapılmıştır. 1883 tarihli Paris Sözleşmesi’nde sırası ile
patentler, markalar, faydalı modeller, tasarımlar, ticaret unvanları,
coğrafi işaretler ve haksız rekabet ele alınmıştır. Paris
Sözleşmesi’nin 6 ncı maddesinin 4 ncü mükerrer hükmüne göre ‘’
menşe devlette usulüne uygun şeklide tescili yapılmış olan marka
diğer devletlerde de aynen kabul edilecek ve korunacaktır ‘’
şeklindedir. Yine sözleşmenin 6 ncı maddesinin 1 nci mükerrer
hükmü ‘’ tanınmış markalarında ‘’ üye devletlerde korunmasını
sağlamaktadır.
Türkiye, Paris Sözleşmesi’nin 1911 Washingtong’da ki
değişiklikten sonra Lozan Antlaşmasına bağlı olarak girmeyi taahhüt
etmiş olup 1925 yılında söz konusu taahhüdü yerine getirmiştir.
Aynı zamanda Türkiye 1891 yılında ise Madrid Anlaşmasını
imzalayarak markaların ‘’ Wold Intellectual Property Organization’’
WIPO nezdinde tescil edilmesini ve buna bağlı olarak markaların
diğer ülkelerde aynı haklara sahip olma yolu açılmış bulunmaktadır.
1995 yılında Nis Sözleşmesine yani markaların tescilini sağlayan
mal/hizmetlerin sınıflandırılmasına katılarak mal veya hizmetlerin
sınıflandırılması sistemi kabul etmiştir.
Türkiye’de marka ile ilgili ilk düzenleme 1288 tarihli
nizamname’dir. 03 Mart 1965 tarihinde ise 551 Sayılı Markalar
Kanunu olarak TBMM ‘de sunulara kabul edilmiştir. Söz konusu
Kanun 3 ncü kişilerin tescile itiraz etmelerine olanak sağlamak ile
birlikte dava açma haklarına yer vermiştir.
1995 yılında yürürlüğe giren 556 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin yürürlüğe girmesi ile de markaların tescili mümkün
-6-
hale geldiği gibi tanınmış markalar içinde çok yönlü kapsamlı
koruma sağlanmıştır. 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin
kabul edilmesi ile 4128 sayılı Cezalara İlişkin Kanunu’na eklenen
ceza hükümleri eklenerek bazı değişiklikler yapılmış olup 551 Sayılı
Markalar Kanunu’n dan kalan ceza ile ilgili 51 nci, 52 nci, 53 ncü
maddeler yürürlükten kaldırılmıştır.
MARKANIN TANIMI VE UNSURLARI
556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 5 nci maddesi
hükmünce ; ‘’ Marka, bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini bir başka
teşebbüsün mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlaması
koşuluyla, kişi adları dahil, özellikle sözcükler, şekiller, harfler,
sayılar (Ek ibare: 4128 - 3.11.1995) "malların biçimi veya (Değişik
ibare: 5194 - 22.6.2004 /m.12) "ambalajları"" gibi çizimle
görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla
yayınlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işaretleri içerir.
-7-
Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşmasına ek olan Ticaretle
Bağlantılı Fikri Mülkiyet Hakları Anlaşması yani TRIPS ‘nin 15 nci
maddesinde marka “bir işletmenin mal veya hizmetlerini diğer
işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayıran herhangi bir işaret veya
işaret
kombinasyonu
“şeklinde
tanımlamış
bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere söz konusu tanım ve mevzuatımız TRIPS ile
paralellik arz etmektedir.
Marka, mal veya ambalajı ile birlikte tescil ettirilebilir. Bu
durumda mal veya ambalajın tescili marka sahibine mal veya
ambalaj için inhisarı bir hak sağlamaz. (Ek cümle: 5194 - 22.6.2004
/ m.12) " İnhisarı hak sağlamayan bu tür unsurlar tescil belgesi
üzerinde açıkça belirtilir."
556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 6 ncı maddesi
hükmünce “marka koruması tescil yoluyla elde edilir” denilmektedir.
Marka Korunmasına Paris Sözleşmesi yahut DTÖ Kuruluş Anlaşması
hükümleri dahilinde başvuru hakkına sahip kişiler yani bu
anlaşmalara üye ülke vatandaşları ve ikamet-sınai ticari faaliyet bağı
olanlar ile KHK kapsamına girmemekle beraber T.C uyruğundaki
kişilere kanunen veya fiilen marka koruması tanımış yabancı
devletlerin gerçek veya tüzel kişiler yararlanabilmektedir.
Markanın temel fonksiyonları ise;
 Kaynak Gösterme
 Ayırt Edicilik
 Kalite Gösterme
 Reklam & Tanıtım olarak 4 ana gruba ayrılmış bulunmaktadır.
Özellik ile markada ayırt ediciliğin; 556 Sayılı Kanun
Hükmünde Kararname’nin 7 nci maddesinin 1 nci fıkrasının c ve d
bendeleri gereğince ‘’ bir işaretin ayırt edici niteliğe sahip olması için
kullanılacağı ürün veya hizmetin cinsine ve niteliğine yakın olmaması
‘’gerekmektedir. Marka ürünün adı ile özdeş ise işaretin ayırt edici
gücü ortadan kalktığı gibi marka güçsüz hale dönüşmektedir. Zira
markada ayırt edici unsurun belirlenmesinde 4 (dört ) kriterden
yararlanılabilir. Şöyle ki;
 Kavram adına yakın olmama
 İcat edilmiş olma
 Uzun süreden beri kullanma
-8-
 Karıştırılma olasılığının bulunmamasıdır.
Marka kavrama yakın olmamalıdır. Zira kavrama yakınlık
markanın ayırt ediciliğini zorlaştırır. Örneğin; Mermer ürünleri
markası için mermer kelimesini veya mermerin görünümünü
kullanmak markada ayırt ediciliği sağlamayacaktır.
Markada icat edilmiş olması ayırt ediciliği sağlamamaktadır. Zira
markada kullanılan harfler veya işaretlerin hiçbir anlamı yok ise
markanın yabancılaşmasına neden olacağından dolayı markaya ayırt
edicilik sağlamayacaktır.
Markanın en önemli işlevleri ise;
 Malın Menşeini Gösterme İşlevi
 Ayırt Etme İşlevi

Malın kalitesini garanti etme işlevi

Reklam işlevi
 Alıcıyı çekme-itibar işlevi olarak sıralanmakta olup söz konusu
sıralama markanın ticari yaşamdaki gelişmelerine kuvvetli
etki oluşturmaktadır.
-9-
MARKANIN ÇEŞİTLERİ:
556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnameye göre tescil edilecek markaların çeşitleri aşağıda
gösterilmiştir.
 Ticaret markası,
 Hizmet Markası,
 Ferdi (Kişisel ) Marka
 Ortak Marka
 Garanti Markası olmak üzere 5 (beş ) tür olarak
belirlenmiştir. Bunlardan ticaret ve hizmet markaları amaca
göre olup Ferdi (kişisel) , Ortak ve Garanti markaları sahibine
göre çeşitlilik arz etmektedir.
-10-
Ticaret Markası: Bir işletmenin imalatını ve/veya ticaretini yaptığı
malları, başka işletmelerin mallarından ayırt etmeye yarayan
işarettir.
Hizmet Markaları: Bir işletmenin hizmetlerini diğer işletmelerin
hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan işarettir. Birden fazla gerçek
veya tüzel kişi, birlikte kullanmak istedikleri markayı ticaret markası
ve/veya hizmet markası olarak ad veya unvanlarını başvuru formu
üzerindeki başvuru sahibi bölümüne birlikte yazarak başvuru
yapabilirler. 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin hükümleri
hizmet markalarını da kapsayacak şekli ile düzenlenmiştir.
Kişisel Marka: Marka sahibinin tek bir gerçek veya tüzel kişi olduğu
markalardır. Ancak tescilde aksi belirtilmemişse birden fazla sahibi
bulunan markalar da bu kapsamda değerlendirilir. Kişisel marka
günümüze ait bir kavramdır ve bizi geleceğe taşıyacaktır. Kişisel
marka bilinci özellikle içinde bulunduğumuz dönemi de dikkate
aldığımızda profesyonel yaşamda çeşitli görev ve amaçlarla yer alan
kişinin yarattığı etki ile iz bırakma ve değer yaratma gücünü
artırmaktadır.
Ortak Marka: Üretim veya ticaret veya hizmet işletmelerinden
oluşan, bir gurubun mal veya hizmetlerini diğer işletmelerin mal
veya hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan işarettir. Ortak Markanın
sahipleri;
 Bir gruba üye,
 Tescil için ortak hareket
 Yenileme için ferdi başvurma
 Teknik Yönetmelik hazırlaması gerekmektedir. Örneğin Tariş.
gibi.
Ortak Markanın Teknik Yönetmeliği;
 Başvuru anında ibraz,
 Noter tasdikli,
 İçerik: Kullanmaya yetkililer ve kullanım usul ve esasları,
 Devir ve lisansta sicile kayıt olması gerekmektedir. Örneğin;
Trakya Birlik gibi.
-11-
Garanti Markası: Marka sahibinin kontrolü altında birçok işletme
tarafından o işletmelerin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi
menşelerini ve kalitesini garanti etmeye yarayan işarettir.











Garanti Markasının özellikleri;
Üreticiden çok malın niteliğini vurgular.
Marka sahibi tektir ama markayı kendisi kullanmaz. Markayı
teknik yönetmelikteki şartları sağlayan diğer üreticiler
kullanır.
Tescil sahibi kontrol merciidir.
Garanti Markasının Özellikleri;
Devrinin sicile kaydı şarttır.
Lisansa konu olamaz.
Teknik yönetmelikteki şartlara uyan herkesçe kullanılabilir.
(TSE, Re-cyle)
Garanti Markasının Teknik Yönetmeliği;
Başvuru anında ibraz.
Noter tasdiki.
Garanti edilen malın/hizmetin kalitesi, üretim usulü, coğrafi
kaynağı vb.
Kontrol detayları.
Cezai yaptırımlar.
Markanın çeşitlerinin devamında ise;
 Tanınmış marka (556 Sayılı KHK ‘da var)
 Uluslararası marka (Yönetmelikte var)
 Koruma markası
 Ses, koku, tat vb. markalar
 Topluluk markalardır.
-12-
MARKANIN TESCİLİ;
Bir markanın tescili için gerekli aşamalar bulunmaktadır. Söz
konusu aşamalar ise;

Başvuru aşamasında
belirlenmesi,
mal

Başvurunun ön incelemesinin yapılması,

Başvurunun yapılması,

Başvurunun incelenmesi,

Başvurunun yayınlanması,

İtiraz ve görüş,

Tescil Belgesi.
-13-
veya
hizmetin
Nis
sınıfının
Marka tescil başvurusu bizzat veya marka vekili aracılığıyla
yapılabilmektedir. 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 23
ncü maddesinde aşağıda ki şekli ile sıralanmıştır. Şöyle ki;

Başvuru sahibine ilişkin başvuru formunun doldurulması,

Markanın çoğalmaya elverişli logo örneği,

Markanın kullanılacağı mal veya hizmet sınıf listesi,

Başvuru ücretinin ödendiği gösterir dekont örneği,

Marka başvurusunda
örneğinin aslı,

Başvuru sahibi tüzel kişilik ise imza sirküleri,

Başvuru sahibi ticaretle uğraşıyor ise uğraştığını gösterir
gerekli evrakların hazırlanması gerekmektedir.
vekil
-14-
tayin
edilmişse
vekâletname
MARKA SINIFLARI:
Özellik ile marka başvurularında Türk Patent Enstitüsüne ibrazı
zorunlu olan nice sınıfları 34 Mal – 11 Hizmet olmak üzere toplam 45
sınıf olarak belirlenmiştir. Ayrıca her sınıf aynı veya aynı türdeki
malların değerlendirilmesi için alt gruplara bölünmüştür.
04.Aralık.2013 tarihli ve 28841 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin
Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğ (TPE 2013/2 ) 1.1.2014 tarihinde
yürürlüğe girmiş olan Nis Sınıflarında yer alan mal ve hizmetler;
1. SINIF
Sanayide, bilim sahasında, fotoğrafçılıkta, tarım, bahçecilik ve
ormancılıkta kullanılan kimyasallar. Gübreler ve topraklar.
İşlenmemiş suni reçineler ve işlenmemiş plastikler. Yangın
söndürücü maddeler. Kırtasiye, tıbbi ve ev içi kullanım amaçlı olanlar
hariç yapıştırıcılar.
2. SINIF
Boyalar, vernikler, laklar, pas önleyiciler, ahşabı koruyucu
maddeler, boyalar için bağlayıcı ve inceltici maddeler, boya
pigmentleri, metali koruyucu maddeler, ayakkabı boyaları; matbaa
boyaları ve mürekkepleri, tonerler (dolu halde toner kartuşları
dahil); besin maddelerini, ispençiyari ürünleri ve içecekleri
boyamaya mahsus maddeler. İşlenmemiş doğal reçineler. Boyacılar,
dekoratörler, matbaacılar ve sanatçılar için metal levhalar ve toz
halde metaller.
3. SINIF
Ağartma ve temizlik amaçlı maddeler. Parfümeri; kozmetik
ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar
için deodorantlar dâhil). Sabunlar, Diş bakımı ürünleri, Aşındırıcı
ürünler (zımpara bezleri, zımpara kâğıtları, ponza taşları, aşındırıcı
-15-
pastalar dâhil). Parlatma ve bakım ürünleri (deri, vinil, metal, ahşap
için).
4. SINIF
Sınai amaçlı yağlar, gresler (kesme sıvıları, toz emici-ıslatıcı ve
bağlayıcı maddeler dâhil). Katı yakıtlar (odun dâhil). Sıvı ve gaz
yakıtlar ile bunların kimyasal olmayan katkıları. Aydınlanma amaçlı
mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar),
parafinler.
5. SINIF
İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler,
kimyasal elementler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı olan ya da olmayan
diyet maddeleri; besin takviyeleri, zayıflatıcı ürünler; bebek
mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler. Diş hekimliği için
ürünler (aletler/cihazlar hariç). Hijyen sağlayıcı ürünler (pedler,
tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve
tekstilden mamul çocuk bezleri). Zararlı bitkileri, hayvanları ve
mantarları imha edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç
deodorantlar, havayı tazeleyici kokular. Dezenfektanlar, antiseptikler
(mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar.
6. SINIF
Değerli olmayan maden cevherleri. Adi metaller ile bunların
alaşımları ve yarı mamulleri. Barınma, saklama, muhafaza etme,
kaplama, sarma, çevreleme, depolama, yerleştirme veya inşaat
amaçlarıyla yapılmış metalden malzemeler ve araçlar (metalden
portatif merdivenler dâhil). Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için
yapılmış metalden malzemeler. Metalden mamul kapılar ve
pencereler, kepenkler, jalûziler, bunların kasaları ve aksamları.
Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı
(nalburiye) eşyası. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon,
telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma
kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları,
-16-
menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle
gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler
(tabelalar, panolar, plakalar dâhil). Metalden mamul sıvı veya gaz
nakli amaçlı borular ve bunların bağlantı parçaları (metalden
vanalar; sondaj boruları dâhil).
Madeni para kasaları, metalden mamul demiryolu malzemeleri,
madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz
taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar
(makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların
alaşımlarından yapılmış sanat eserleri. Metalden mamul kapaklar,
şişe kapakları. Madeni direkler. Kaldırma, yükleme ve nakil için
madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada
kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve
şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar.
7. SINIF
Ahşap, metal, cam ve plastik malzemelerin ve madenlerin
işlenmesi, bunlara şekil verilmesi için makineler, takım tezgâhları ve
bu amaçla kullanılan endüstriyel robotlar. İş makineleri, aynı işleve
sahip robotik mekanizmalar. Kaldırma, taşıma ve iletme makineleri,
aynı işleve sahip robotik mekanizmalar (asansörler, yürüyen
merdivenler, vinçler dâhil). Tarım, hayvancılık, ziraat sektörlerinde
ve tahıl/meyve/sebze/gıda işlenmesinde kullanılan makineler ve
robotik mekanizmalar. Kara taşıtları için olanlar hariç motorlar,
elektrikli motorlar, bunların parçaları ve tertibatları, kara taşıtlarında
kullanılan ve bu sınıfta yer alan parçalar. Rulmanlar, bil yalı veya
masuralı yataklar. Lastik sökme ve takma makineleri. Alternatörler,
jeneratörler, elektrik jeneratörleri, güneş enerjisi ile çalışan
jeneratörler. Boya makineleri, otomatik boya püskürtme tabancaları,
elektrikli, hidrolik ve pnömatik zımbalama makineleri ve tabancaları,
elektrikli yapıştırıcı tabancalar, basınçlı hava veya sıvı püskürtücü
makineler için tabancalar, elektrikli el matkapları, motorlu el
testereleri, dekupaj makineleri, spiral makineler, basınçlı hava
üreticiler, kompresörler, araç yıkama makineleri ve yukarıda sayılan
makine ve araçlarla aynı işleve sahip robotlar.
-17-
Elektrikli ve gazlı kaynak makineleri, elektrikli ark kaynak
cihazları, elektrikli lehim cihazları, elektrikli ark kesme cihazları,
elektrikli kaynak makine elektrotları ve bunlarla aynı işleve sahip
robotlar. Matbaa makineleri. Ambalajlama makineleri, doldurmatapalama ve kapatma makineleri, etiketleme makineleri, tasnifleme
makineleri ve yukarıda sayılan makinelerle aynı işleve sahip robotlar
ve robotik mekanizmalar (elektrikli plastik kapama/mühürleme
cihazları [paketleme] dâhil).
Tekstil makineleri, dikiş makineleri ve bunlarla aynı işleve sahip
endüstriyel robotlar. Makine veya motor parçası olmayan pompalar
(akaryakıt dolum ve dağıtım pompaları ve bunların tabancaları
dahil). Doğrama, öğütme, ezme, çırpma ve ufalama için mutfakta
kullanılan elektrikli aletler; yıkama makineleri (çamaşır/bulaşık
yıkama makineleri, ısıtmalı olmayan santrifüjlü çamaşır kurutma
makineleri dâhil); zemin, halı veya döşeme temizleme amaçlı
elektrikli makineler, elektrikli süpürgeler ve bunların parçaları.
Otomatik satış makineleri. Galvanizle kaplama ve elektroliz (akımla
kaplama) makineleri. Elektrikli açma kapama mekanizmaları. Makine
ve motorlar için silindir contaları.
8. SINIF
Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve
kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak
aletleri. Kesici ve dürtücü silahlar. Tıraş, epilasyon, manikür,
pedikür, güzellik amaçlı kişisel bakım için kullanılan bu sınıfa dahil
alet ve cihazlar (saç düzleştirici ve kıvırıcı cihazlar, makaslar dahil).
Makine, cihaz ve taşıt onarımı, inşaat, ziraat, bahçecilik ve
ormancılıkla ilgili elle çalışan (motorsuz) aletler. Elektrikli-elektriksiz,
buharlı ütüler.
-18-
9. SINIF
Bilimsel amaçlı ve laboratuvarda kullanım amaçlı olanlar dâhil
ölçme aletleri, cihazları, göstergeler ve laboratuarlarda kullanılan
malzemeler. Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana
getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar (veri işlem, haberleşme ve
çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları dahil).
Manyetik, optik kayıt taşıyıcılar ve bunlara kaydedilmiş bilgisayar
programları ve yazılımları; bilgisayar ağları vasıtasıyla indirilebilen
ve manyetik ve optik ortamlara kayıt edilebilen elektronik yayınlar;
manyetik/optik okuyuculu kartlar. Antenler, uydu antenler,
yükselticiler ve bunların parçaları. Bilet otomatları, nakit para çekme
makineleri. Makine ve cihazların elektroniğinde kullanılan elemanlar.
Birim zamandaki tüketim miktarını ölçen sayaçlar ve zaman
ayarlayıcıları. Koruyucu giysiler, koruma ve can kurtarma amaçlı
donanımlar. Gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları,
kılıfları, parçaları ve aksesuarları.
Elektrik enerjisini iletim, dönüştürme, depolama kontrol cihazları
ve araçları (elektrik, elektronikte kullanılan kablolar ve güç
kaynakları; piller, aküler dahil). Ana fonksiyonu uyarı ve alarm olan
cihazlar (taşıt alarmları hariç), elektrikli ziller. Trafikte kullanım
amaçlı sinyalizasyon, işaretle bildirme cihazları ve araçları. Yangın
söndürme amaçlı taşıtlar dahil yangın söndürme aletleri ve cihazları
(yangın söndürme hortumları ve yangın söndürme vanaları dahil).
Radarlar, denizaltı radarları (sonarlar), gece görüşü sağlayıcı veya
arttırıcı aletler ve cihazlar. Dekoratif mıknatıslar. Metronomlar.
10. SINIF
Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve
mobilyalar. Yapay organlar ve protezler. Tıbbi ortopedik malzemeler.
Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. Cinsel amaçlı aletler ve
malzemeler. Prezervatifler (kondom/kaput). Biberonlar, biberon
emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.
-19-
11. SINIF
Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma
armatürleri). Isıtma ve buhar üretme tesisatı için cihazlar (katı, sıvı,
gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil). İklimlendirme ve
havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Pişirme,
kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan
aletler, makineler ve cihazlar (elektrikli çamaşır kurutucuları, saç
kurutucuları ve el kurutma cihazları dâhil). Sıhhi tesisat, vitrifiye
ürünleri; musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş
kabinleri, küvetler, evyeler, lavabolar. Su yumuşatma cihazları, su
arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı
olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı
yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları
(termoforlar).
Akvaryumlar
için
filtreler
ve
filtre-motor
kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı.
Pastörize ve sterilize edici makineler.
12. SINIF
Motorlu kara taşıtları ve bu taşıtlar için motorlar, parçalar
(motosikletler, mobilet dahil). Bisikletler ve bunların gövdeleri,
gidonları, çamurlukları. Taşıt kasaları, damperli kasalar, traktör
römorkları, frigorifik kasalar, römork bağlantıları. Taşıt koltukları,
koltuklar için baş dayanakları, emniyetli çocuk koltukları, koltuk
kılıfları, araç örtüleri (aracın şeklini almış), güneşlikler. Sinyaller ve
yön sinyalleri için kollar, taşıt camları için silecekler, silecek kolları.
Taşıtlar için iç ve dış lastikler, tubles lastikler, lastik tamir takımları,
taşıt lastikleri için yamalar, kaynak yamalar, taşıt lastikleri için
supaplar. Taşıt camları, emniyetli taşıt camları, taşıtlar için dikiz
aynaları ve yan aynalar. Patinaj zincirleri. Taşıtlar için portbagajlar,
bisiklet ve kayak taşıyıcıları, seleler. Lastik şişirme pompaları.
Taşıtlar için hırsız alarmları, kornalar. Yolcular için emniyet
kemerleri, havalı yastıklar. Bebek arabaları, tekerlekli sandalyeler,
pusetler. El arabaları, pazar arabaları, tek veya çok tekerlekli el
arabaları, market arabaları, ev eşyaları için tekerlekli taşıyıcılar.
Raylı
taşıtlar:
Lokomotifler,
trenler,
tramvaylar,
vagonlar,
-20-
teleferikler, telesiyejler. Deniz taşıtları ve parçaları (motorları hariç).
Hava taşıtları ve parçaları (motorları hariç).
13. SINIF
Ateşli, havalı, yaylı silahlar ile bunlara ait kılıf ve askı kayışları.
Ağır silahlar, havanlar, roketler. Havai fişekler. Kişisel kullanım için
koruyucu gazlar.
14. SINIF
Kuyumculuk eşyaları (taklitleri dahil); altınlar, mücevherler,
kıymetli taşlar ve bunlardan mamul takılar, kol düğmeleri, kravat
iğneleri ve heykeller, biblolar. Saatler ve zaman ölçme cihazları
(kronometreler ve parçaları, saat kordonları dahil).
15. SINIF
Müzik aletleri ve kutuları.
16. SINIF
Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul
ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan
yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı
ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler.
Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri.
Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar,
takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar,
(pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve
sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç; kırtasiye tipi
kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve
boya işleri için fırçalar ve rulolar. Tespihler.
-21-
17. SINIF
Kauçuk, gütaperka, lastik, amyant (asbest), mika veya
bunlardan mamul toz, levha, çubuk ve folyo halinde yarı mamul
sentetik malzemeler. Yalıtım (izolasyon), dolgu ve tıkama
malzemeleri (derz dolguları, contalar, o-ringler dahil, motor ve
silindir contaları hariç). Lastikten, plastikten veya kauçuktan mamul
bükülebilir borular, hortumlar (taşıtlar için kullanılanlar dahil), boru
kılıf ve rakorları; tekstilden hortumlar, madeni olmayan boru kılıfları
ve rakorları, hortum rakorları, taşıtlar için radyatör hortumları
(yangın hortumları hariç).
18. SINIF
İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler,
köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer
malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan
eşyalar (çantalar, deri veya kösele kutular ve sandıklar,
anahtarlıklar dahil). Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler,
bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer
kayışları.
19. SINIF
İnşaat, yol yapımı, tamirat, kaplama amaçlarıyla kullanılan kum,
çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, alçı gibi malzemeler. Beton, alçı,
toprak, kil, doğal ve yapay taş, ahşap, plastik veya sentetik
malzemelerden imal edilmiş ve şekil almış yapı/inşaat/yol yapımı ve
benzer amaçlı malzemeler, metalden olmayan binalar/yapılar, yapı
elemanları, taşınabilir bu malzemelerden yapılar, direkler, bariyerler
(ahşap ve sentetik malzemeden kapı ve pencereler dahil). Yollar için
metal, mekanik ve aydınlatmalı olmayan trafik işaretleri. Beton, taş
veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. Tabaka veya şerit
halinde tabii veya sentetik yüzey kaplamaları, ısı ile yapıştırılabilen
sentetik kaplamalar; çatılar için ziftli kartonlar; ziftli kaplamalar.
İnşaatlar için cam ürünleri. Metalden olmayan prefabrik yüzme
havuzları. Akvaryum kumları.
-22-
20. SINIF
Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar
Yatak şilteleri, yastıklar, tıbbi amaçlı olmayan havalı yataklar ve
yastıklar, kampçılar için uyku tulumları, deniz yatakları. Aynalar. Arı
kovanları, suni petekler ve petek çıtaları. Bebekler için ana
kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek
beşikleri, yürüteçler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul
panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler,
isimlikler, etiketler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul
ambalaj, nakliye ve depolama amaçlı variller, fıçılar, bidonlar,
hazneler (depolar), kutular, ambalaj kapları, nakliye amaçlı
konteynerler, sandıklar, taşıma paletleri, bunlarla birlikte kullanılan
kapaklar. Ahşap veya sentetik malzemelerden mamul hırdavat
(nalburiye) eşyası, mobilya bağlantıları, açma kapama tertibatları.
Tahta, mum, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil
süs ve dekorasyon eşyaları. Sepetler, balıkçı sepetleri. Ev hayvanları
için kulübeler, yuvalar, yataklar. Ahşap veya sentetik malzemeden
mamul portatif merdivenler, hareketli merdivenler. Bambu perdeler,
stor perdeler, şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler;
perde kopçaları, perde halkaları, perde kancaları, perde çubukları.
Araç tekerlekleri için metalden olmayan takozlar.
21. SINIF
Elektriksiz temizlik aletleri gereçleri (boya fırçaları hariç fırçalar,
çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul
temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan
cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları, makine
parçası olmayan elektrikli fırçalar dahil). Diş fırçaları, elektrikli diş
fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli
metalden olanlar da dâhil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve
elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri, kap kacak. Ütü
masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev
hayvanları için kafesler ve malzemeler, evlerde kullanılan bitki ve
hayvan yetiştirme yerleri (akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar).
-23-
Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon
eşyaları (vazolar dahil). Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek
yakalayıcılar, sinek raketleri, tuvalet taşı delikleri için kapaklar
(sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar dahil).
Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve
vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme
aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli
hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri,
bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam,
yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları
(inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı
olmayan). Spor müsabakalarında verilen kupalar.
22. SINIF
Halatlar, ipler, ip merdivenler, hamaklar, balık ağları. Çadırlar,
tenteler, brandalar, yelkenler, araç örtüleri (araç şeklini almamış
olanlar). Tekstilden mamul ambalaj torbaları. Kauçuk ve sentetik
olmayan döşeme doldurma malzemeleri (yün, pamuk dâhil). Tekstil
amaçlı sentetik elyaflar, işlenmemiş büküm elyafları, cam elyaflar.
23. SINIF
Tekstil amaçlı büküm iplikleri; dikiş, nakış ve örgü iplikleri,
tireler, esnek iplikler.
24. SINIF
Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. Ev tekstil ürünleri;
perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları,
battaniyeler, yorganlar, havlular. Tekstilden bayraklar, flamalar,
etiketler. Bebekler için kundak örtüleri.
25. SINIF
Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış içdış giysiler, çoraplar. Ayak giysileri. Baş giysileri.
-24-
26. SINIF
Danteller ve nakışlar (aplikeler), güpürler, fistolar, dar
dokumalar, şeritler ve kurdeleler, ekstraforlar, fitiller, giysiler için
kumaştan yapılmış hazır harfler ve rakamlar, armalar, rütbe
işaretleri, vatkalar. Giysiler için düğmeler, kopçalar, halkalar,
fermuarlar, ayakkabı ve kemer tokaları, perçinler, yapışkan bantlar,
bağlar, toplu iğneler, iğneler, dikiş iğneleri, dikiş makinesi iğneleri,
tığlar ve örgü şişleri, iğne kutuları ve iğnelikler. Yapma çiçekler,
yapma meyveler. Takma saçlar ve saç aksesuarları, bigudiler.
27. SINIF
Halılar, kilimler, yolluklar. Seccadeler. Muşambalar, yapay
çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). Spor amaçlı
minderler. Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları.
28. SINIF
Oyunlar ve oyuncaklar. Salonda oynanan oyunlar; harici ekran
ya da monitör ile bağlanıp oynanabilen oyunlar için aletler,
makineler ve cihazlar (jetonla çalışanlar dahil). Hayvanlar için
oyuncaklar. Çocuk bahçeleri, parklar ve oyun parkları için
oyuncaklar. Jimnastik ve spor aletleri ile malzemeleri. Suni yılbaşı
ağaçları ve bunlar için süsler, suni karlar, çıngıraklar, parti ve
benzeri eğlenceler için malzemeler, kağıttan parti şapkaları.
29. SINIF
Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et
ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin
ezmeleri. Süt ve süt ürünleri (tereyağı dâhil). Yenilebilir bitkisel
yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş,
tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar.
-25-
Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta
tozları. Patates cipsleri.
30. SINIF
Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı
içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık
mamulleri, tatlılar. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet
vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere
soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar.
Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar.
Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar.
Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububat (tahıl) ve mamulleri.
Pekmez.
31. SINIF
Tarım ürünleri, bahçecilik ürünleri ve tohumlar. Ormancılık
ürünleri. Canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş
yumurtalar dahil). Canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar. Hayvan
yemleri. Malt (insan tüketimi için olmayan).
32. SINIF
Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları,
kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların
konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz).
33. SINIF
Alkollü içecekler (biralar hariç).
34. SINIF
Tütün ve tütün mamulleri. Değerli metalden olanlar da dahil
olmak üzere, tütün içenlere mahsus malzemeler (pipolar, puro ve
sigara ağızlıkları küllükler, tütün kutuları, sigara sarmak için cep
-26-
aletleri, sigara kağıtları, nargileler, çakmaktaşları, çakmaklar dahil).
Kibritler.
35. SINIF
Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari
ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri. Büro
hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme
hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması
hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale
getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu
konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik
hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi,
personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici
personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi
yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Ticari ve sınai
ürünler için eksperlik hizmetleri.
Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.
Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için
malların* bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler
perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve
benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).
36. SINIF
Sigorta hizmetleri. Finansal ve parasal hizmetler. Gayrimenkul
komisyonculuğu, müşavirliği ve idaresi hizmetleri. Gümrük
müşavirliği hizmetleri.
37. SINIF
İnşaat hizmetleri, inşaat araç – gereçlerinin ve iş makinelerinin
kiralanması
hizmetleri.
Temizlik
hizmetleri;
dezenfeksiyon
hizmetleri; haşere ilaçlama hizmetleri; temizlik araçları ve
makinelerinin kiralanması hizmetleri. Kara araçları servis istasyonu
hizmetleri (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının
bakımı ve tamiri hizmetleri; gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının
-27-
bakım ve tamiri hizmetleri. Mobilyalara ilişkin döşeme, tamir,
restorasyon hizmetleri. Isıtma, havalandırma ve su tesisatının
kurulması (tesis edilmesi), bakımı ve tamiri hizmetleri. Giysilerin
temizliği, bakımı ve tamiri hizmetleri. Sınai makinelerin ve
cihazların,
büro makinelerinin
ve cihazlarının,
haberleşme
cihazlarının, elektrikli ve elektronik cihazların tesisi, bakımı ve tamiri
hizmetleri. Asansör tamiri ve bakımı hizmetleri. Saat tamiri
Hizmetleri. Madencilik, maden çıkarma hizmetleri.Ayakkabı, çanta,
kemer tamiri hizmetleri.
38. SINIF
Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri
(internet servisi sağlama hizmetleri dahil). Haber ajansı hizmetleri.
39. SINIF
Kara, deniz ve hava taşımacılığı hizmetleri ve kara, deniz ve
hava taşıtlarının kiralanması hizmetleri (tur düzenleme, seyahat için
yer ayarlama, seyahat ile ilgili bilet sağlama, kurye hizmetleri dahil).
Araba parkları hizmetleri, garaj kiralama hizmetleri. Tekne
barındırma hizmetleri. Boru hattı ile taşıma hizmetleri. Elektrik
dağıtım hizmetleri. Su temin hizmetleri. Taşıt ve malları kurtarma
hizmetleri. Malların depolanması, paketlenmesi ve sandıklanması
hizmetleri. Çöplerin depolanması ve taşınması hizmetleri, atıkların
toplanması ve taşınması hizmetleri.
40. SINIF
Adi metallerin işleme hizmetleri. Değerli metallerin işlenmesi
hizmetleri. Fotografik ve sinematografik ürünlerin işlenmesi
hizmetleri (banyo, baskı ve foto gravür hizmetleri dahil). Gıdaların
işlenmesi hizmetleri. Hayvan kesim hizmetleri. Deri ve kürk işleme
hizmetleri. Saraçlık hizmetleri. Kumaş işleme hizmetleri, yün işleme
hizmetleri. Terzilik hizmetleri, nakış işleme hizmetleri. Ahşap ve
kereste işleme hizmetleri. Sanat eserlerinin çerçevelenmesi
hizmetleri. Sıvı, kimyasal madde, gaz, hava işleme hizmetleri. Cam
-28-
ve optik cam işleme hizmetleri. Malzemelerin montajı (üçüncü
şahıslar adına) hizmetleri. Diş teknisyenliği (döküm) hizmetleri.
Çömlekçilik hizmetleri. Enerji üretimi hizmetleri, jeneratörlerin
kiralanması hizmetleri. Kağıdın işlenmesi. Baskı hizmetleri, ciltçilik
hizmetleri. Plastik işleme hizmetleri.
41. SINIF
Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve
seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence
hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi
kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dâhil).
Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi,
okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları
vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon
ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri,
foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme
hizmetleri.
42. SINIF
Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik
hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve
standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi.
Bilgisayar hizmetleri; bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse
karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web
sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım
tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru
sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık,
bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup
mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen
her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri. Sanat
eserleri orijinallik onay hizmetleri.
-29-
43. SINIF
Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri. Geçici konaklama
hizmetleri. Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri. Hayvanlar için geçici
barınma sağlanması hizmetleri.
44. SINIF
Tıbbi hizmetler. Güzellik bakımı hizmetleri. Veterinerlik ve
hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler. Tarım,
bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler. İşyeri ve personel
sağlığı ile ilgili danışmanlık hizmetleri.
45.SINIF
Hukuki hizmetler (sınai ve fikri mülkiyet hakları konusunda
danışmanlık hizmetleri dâhil). Güvenlik hizmetleri. Evlendirme
büroları hizmetleri. Cenaze hizmetleri. Giysi kiralama hizmetleri.
Yangın söndürme hizmetleri. Refakat etme hizmetleri. İş güvenliği
konularında danışmanlık hizmetleri.
-30-
Ülkemiz Genelinde Marka Tescillerinin Nice Sınıflarına Göre
Dağılımı
37
19
30
29
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
2012 Yılı Marka Tescillerinin Nis Sınıflarına Göre Dağılımı
Diyagramı
2012 yılına ait marka tescillerinin nis sınıflarına göre dağılımı
incelendiğinde 35. nice sınıfının %12 lik pay ile en yüksek marka
tescili yapılan sınıf olduğunu görmek mümkündür.35. nis sınıfı Satış,
pazarlama ve idari hizmetleri ile elektronik ortamlar dâhil toptan ve
perakende mal ve hizmet satış faaliyetlerini içermektedir.
-31-
Afyonkarahisar ili için önemli parametrelerden olan Et, Süt,
Şekerleme ve Mermer sektörlerine ait nice sınıfları kırmızı çerçeve ile
gösterilen bölgelerdir. Yukarıdaki diyagram Türkiye’ deki tüm
sınıflarda
yapılan
marka
tescil
yüzdelerini
sınıf
bazında
göstermektedir. Et, süt, şekerleme ve mermer sektöründe faaliyet
gösteren firmaların yapmış oldukları toplam tescil yüzdeleri kırmızı
çerçeve ile belirginleştirilmiş olup, bu sektörler Afyonkarahisar ilinin
başlıca üretim alanlarıdır. Bu bilgiler ışığında 2012 yılında Türkiye’
de et ve süt ürünleri üretimi yapan gerçek veya tüzel kişilerin
tescillenmiş marka sayıları tüm sınıflar içinde %4 lük bir değer
kapsamaktadır. Aynı grafikte şekerleme sektöründe faaliyet
gösteren ve üretim yapan firmaların marka tescil sayılarına göre
yine %4 lük bir oran kapsadığı görülmektedir. Mermer üretimi ve
işleme hizmetlerinin tüm sınıflar içindeki paylarına bakıldığında sırası
ile Mermer ve ürünleri üretiminin %2, mermer çıkarma ve işleme
faaliyetlerinin %4 lük bir dilimde yer aldığı görülecektir. Bu veriler
2012 yılı Türkiye’ deki marka tescillerine ait bütün sınıflar baz
alınarak yapılan değerlendirmeye göre oluşturulmuştur.
Afyonkarahisar ili için önemli sektörlerden olan et, süt,
şekerleme ve mermer sektörleri ele alındığında 45 adet nice sınıfı
içinde
29(et-süt),30(şekerleme),
mermer(19)
ve
mermer
-32-
çıkarma(37) sınıflarının toplam yüzde içinde %14 lük bir payı
bulunmaktadır.
Yüzdelik dilimlere bakıldığında Et- Süt, Şekerleme, Mermer
çıkarma ve işleme faaliyetlerinin sınıfsal bazda yüksek bir paya sahip
oldukları görülmektedir. %4 tüm sınıflar düşünüldüğünde diğer
sınıfların oranları ile kıyaslandığında oldukça iyi bir pay olarak
görülmektedir.
NELER MARKA OLARAK TESCİL EDİLEBİLİR? (556 Sayılı
KHK’nın Md.5)
 Kişi Adları, özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, renk
kombinasyonları veya bütün bu işaretlerin kombinasyonları
marka olabilecek işaretler.
 Bu işaretlerin baskı yoluyla çoğaltılabilir olması şarttır.
MARKANIN TESCİL ENGELLERİ:
Ret İçin Mutlak Nedenler (556 Sayılı KHK’nın Md. 7)
a) Ayırt edici olmayan işaretler, marka olarak tescil edilemez.
Herkesin kullanımına açık geometrik şekiller, özel olarak
tasarlanmış bir harf, rakam veya düz bir çizgi marka olarak
tescil edilemez.
b) Aynı veya aynı türdeki mal ve hizmetlerle ilgili olarak tescil
edilmiş veya daha önce tescil için başvurusu yapılmış bir
-33-
c)
d)
e)
f)
g)
h)
i)
j)
k)
marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olan
işaretler.
Mal veya hizmetler için cins, çeşit, vasıf, kalite, amaç, değer,
miktar, coğrafi kaynak gösteren veya diğer karakteristik
özelliklerini belirten işaretler.
Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir
meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt
etmeye yarayan işaretler.
Malın özgün doğal yapısından ortaya çıkan şekilleri içeren
işaretler, marka olarak tescil edilemez.
Mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya üretim yeri, coğrafi
kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak nitelikteki işaretler,
marka olarak tescil edilemez.
Yetkili mercilerden kullanılmak için izin alınmamış, Paris
Sözleşmesine üye ülkelere ait arma, bayrak ve diğer
hükümranlık belirtilerini içeren işaretler, marka olarak tescil
edilemez.
Kamuyu ilgilendiren tarihi, kültürel değerler bakımından halka
mal olmuş işaretler,
Sahibi tarafından izin verilmeyen tanınmış markalarla, aynı
veya ayırt edilemeyecek kadar aynı olan işaretler,
Dini değerleri ve sembolleri içeren işaretler, marka olarak
tescil edilemez.
Kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı işaretler, marka olarak
tescil edilemez.
Ayrıca mutlak tescil engeline rağmen bir marka tescil
tarihinden önce kullanılmış ve tescile konu mallar veya hizmetlerle
ilgili olarak bu kullanım sonucu ayırt edici bir nitelik kazanmış ise (a)
, (c), (d) bentlerine göre tescili reddedilemez. Kullanma ile ayırt
edici nitelik kazanma kavramı Tekinalp iki şekilde açıklık getirmiştir.
Bunlardan 1.ncisi bir ayırt edici nitelik kazanması ile birlikte aynı
veya benzer olan markaların birbirleriyle karıştırılma olasılığının
ortadan kaktığı ve halkın iki marka arasında ki nüansın farkına
vardığıdır. 2.ncisi ise bir işarete ayırt edici unsur kazandırmak için
paralar harcanması o işaretin tanınmasını sağlayan kişinin tescil
talebi reddedilmemeli, fakat daha önceden tescil edilmiş bir marka
-34-
ise bu o markanın da terkini isteyememelidir. Tescil talebinin
reddedilmesi ise o markanın başkası tarafından sömürülme riskine
sebebiyet vermektedir.
Ret İçin Nispi Nedenler (556 Sayılı KHK’nın Md. 8)
1. Tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın
sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda;
a) Tescil için başvurusu yapılan marka, itiraza konu olan
markalar ile aynı ise ve de aynı mal ve hizmetleri kapsıyorsa,
marka olarak tescil edilmez.
b) Tescil için başvurusu yapılan marka, itiraza konu olan
markalar ile aynı veya benzer ise, ayrıca kapsadığı mal veya
hizmetlerle aynı veya benzer ise ve bu durum halk tarafından
markalar arasında ilişki kurulması ve karıştırılma ihtimalini
yaratıyorsa, marka olarak tescil edilmez.
2. Marka sahibinin ticari vekili veya temsilcisi tarafından
markanın kendi adına tescil için, marka sahibinin izni
olmadan ve geçerli gösterilmeden yapılan başvuru, marka
sahibin itirazı üzerine ret edilir.
3. Tescilsiz bir markanın veya ticarette kullanılan bir başka
işaretin sahibi eskiye dayalı kullanıma bağlı olarak itiraz
etmişse,
4. Farklı mal ve hizmetler için yapılmış başvuruya tanınmış
marka sahibi itiraz etmişse,
5. Tescili istenilen işaret başkasına ait kişi ismi, fotoğrafı, telif
hakkı veya herhangi bir sınai mülkiyet hakkını kapsıyorsa,
hak sahibinin itirazı üzerine tescil başvurusu ret edilir.
6. Ortak ve garanti markalarının sona ermesinden itibaren 3
(üç) yıl içerisinde ortak marka veya garanti markasıyla aynı
veya benzeri olan marka tescil başvuru, önceki hak
sahiplerinin itirazı üzerine reddedilir.
7. Bir markanın yenilenmeme nedeniyle koruma süresinin
dolmasından sonra iki yıl içerisinde aynı veya benzer
markanın, aynı veya benzer mal veya hizmetler için yapılan
tescil başvuru itiraz üzerine reddedilir.
-35-
MARKA HAKKININ TÜKETİLMESİ (556 KHK. MD. 13)
Tescilli bir markanın tescil kapsamındaki mal üzerine konularak,
marka sahibi tarafından veya onun izni ile Türkiye’de piyasaya
sunulmasından sonra, mallarla ilgili filer marka tescilinden doğan
hakkın kapsamı dışında kalır.
Ancak marka sahibinin, malın piyasaya sunulmasından sonra,
üçüncü kişiler tarafından değiştirilerek veya kötüleştirilerek ticari
amaçlı kullanılmalarını önleme yetkisi vardır.
MARKANIN KULLANILMASI ( 556 KHK MD. 14)
Markanın, tescil tarihinden itibaren 5 (beş) yıl içinde, haklı bir
neden olmadan kullanılmaması veya bu kullanıma beş yıllık bir süre
için kesintisiz ara verilmesi halinde, marka iptal edilir.
Marka kullanımı;
 Tescilli markanın ayırt edici karakterini değiştirmeden
markanın farklı unsurlarla kullanılması.
 Markanın yalnız ihracat amacıyla mal ya da ambalajlarında
kullanılması.
 Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması.
 Markayı taşıyan malın ithalatı.
TESCİLLİ MARKA KULLANIMININ TİCARİ HAYATTA Kİ
ÖNEMİ;
İşletmelerin yurtiçi ve yurt dışındaki serbest dolaşımı ve satışı
için süresiz pasaport görevi ile hata yapmayan koruma görevini
yapmaktadır. Gümrüklerde ve pazarda mallara el konamaz, taklit
edenlere tescil hakkı sebebiyle engel olunabilmektedir.
Marka Sınai Mülkiyet hakkı olarak, mirasa, satış ve devir,
rehin, haciz, teminat vb. işlemlere konu olabilen sınai bir haktır.
Bir markanın tescilsiz olması halinde yurt içi ve yurt dışındaki
malların hiçbir garantisi yoktur. Her an benzer bir tescilli marka
sahibi tarafından toplattırılabilir, gümrüklerde el konulabilir, maddi
veya manevi tazminat ve ceza davaları ile marka sahibi
cezalandırılabilir.
-36-
Bu özellikleri ile marka, pazara sürülen malın sahibidir,
kılavuzudur, taşıyıcısıdır, koruyucusu ve güven kaynağıdır. Malın
bulunabilmesi için değişmez adresidir.
Sonuç olarak bir işletmenin malları veya hizmeti markasız
olamaz ve marka da tescilsiz olmamalıdır.
MARKANIN İTİBARI VE FİRMA İÇİN ÖNEMİ:
Markanın itibarı, tüketicinin satın alma kararına etki eden
öncelik etkisidir. Kişide yaşanan bu itibar, toplumda markanın genel
itibarı oluşturur.
Firmalar itibarlı markaları sebebiyle satış sıkıntısı çekmeden
pazarlama yapabilirler. Ancak hiçbir firma, tüketicinin tercih
arzusunu olumsuz etkileyecek ürün ve hizmet kalitesinden ödün
vermez. Markanın itibarının ana sebebi buna dayanır.
Markanın itibarı hatırlanma oranının yüksekliğidir. Kısa sürede
çok etkili reklam yapan bir markanın hatırlanma oranı yüksek
-37-
olabilir. Ancak tüketici, marka bilinci ile satın alma kararı verirken
kalite ve hizmet unsurlarını dikkate alarak karar verir.
Kısa sürede meşhur olan markaların, yine kısa sürede
ortadan kalktıkları görülmektedir. Mal ve hizmet kalitesini
kanıtlamamış, hizmeti tüketiciye yakın planda vermeyen markaların
itibar seviyesi düşük kalacaktır.
Markaların itibarı, büyük yatırım, zaman, emek harcanarak
kazanılır. Halen Coca Cola, Arçelik gibi markaların uzun yılların
sonunda şimdiki itibarını kazanmaları güzel örneklerdir.
Markaların itibar kaybı bir anda olabileceği gibi mal ve hizmet
kalitesinin, uygun fiyat politikasının olumsuzluğu ile zaman içinde
geri dönmemek üzere kayıp olabilir.
Sonuç olarak markanın itibarı firmanın itibarı olup bu durum
aynı zamanda hem firmanın hem de ülkenin kazancıdır.
MARKANIN BAŞVURU SAHİPLERİNE TANINMIŞ OLDUĞU
HAKLAR ( 556 KHK. MD.62)
 Marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulması,
 Tecavüzün giderilmesi ve maddi ve manevi zararın tazmini,
 Marka hakkına tecavüz dolayısı ile üretilmesi veya
kullanılması cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye
-38-



yarayan araç, cihaz, makine gibi vasıtalara el koyulması
talebi,
El konulan ürünler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının
tanınması,
Marka hakkına tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin
alınması, özellikle el koyulan ürünlerin ve araçların üzerindeki
markaların silinmesi veya marka hakkına tecavüzün
önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası talebi,
Marka hakkına tecavüz eden kişi aleyhine verilen mahkeme
kararının, masrafları tecavüz eden tarafından karşılanarak,
ilgililere tebliğ edilmesi
ve kamuya
yayın yoluyla
duyurulması.
MARKADA HAKSIZ REKABET HALLERİ:
 Kötüleme
 Gerçeğe aykırı ve yanıltıcı bilgi verme
 Karışıklığa yani iltibasa yol açma
 Bir başkasının ticaret sırlarını ele geçirme
 İmalat ve ticaret sırlarından yararlanma
 İşin
getirmiş
olduğu
kaidelilere
sayılabilmektedir.
uymama
olarak
2006 YILINDAN BU TARAFA MARKA TESCİL BELGESİ ALMIŞ
İLLER ARASINDAKİ SIRALAMA:
-39-
2006 yılında Tüm Türkiye de 81 ilde marka tescil belgesi
alınmıştır. Toplam 34.509 marka tescil belgesinin düzenlendiği 2006
yılında 30 il 100 adet ve üzeri marka tescil belgesi almış iken 51 il
bu sayının altında kalmıştır. Afyonkarahisar iller sıralamasında 2006
yılında 24. sırada yer almakta iken ilk 3 sırasıyla İstanbul, Ankara ve
İzmir olarak yer almıştır.
2007 yılında Tüm Türkiye de 66 ilde marka tescil belgesi
alınmıştır. Toplam 40.705 marka tescil belgesinin düzenlendiği 2007
yılında 30 il 100 adet ve üzeri marka tescil belgesi almış iken 36 il
bu sayının altında kalmıştır. Afyonkarahisar iller sıralamasında 2007
yılında 22. sırada yer almakta iken ilk 3 sırasıyla İstanbul, Ankara ve
İzmir olarak yer almıştır.
2008 yılında Tüm Türkiye de 72 ilde marka tescil belgesi
alınmıştır. Toplam 35.543 marka tescil belgesinin düzenlendiği 2008
yılında 30 il 100 adet ve üzeri marka tescil belgesi almış iken 42 il
bu sayının altında kalmıştır. Afyonkarahisar iller sıralamasında 2008
yılında 25. sırada yer almakta iken ilk 3 sırasıyla İstanbul, Ankara ve
İzmir olarak yer almıştır.
2009 ve 2010 yıllarında tüm Türkiye’ deki genel marka tescil
sayıları ve illere göre dağılımı değişmemiş 2008 yılın yakın rakamsal
verilere ulaşılmış, Afyonkarahisar tüm iller içinde sırasıyla 28 ve 23.
sınıflarda yer almıştır.
2011 yılında Tüm Türkiye de 68 ilde marka tescil belgesi
alınmıştır. Toplam 35.858 marka tescil belgesinin düzenlendiği 2011
yılında 33 il 100 adet ve üzeri marka tescil belgesi almış iken 35 il
bu sayının altında kalmıştır.
Afyonkarahisar iller sıralamasında 2011 yılında 24. sırada yer
almakta iken ilk 3 sırasıyla İstanbul, Ankara ve İzmir olarak
değişmemiştir.
2012 yılında 2010 yılından bu yıla devam eden toplam
marka tescil sayısı olumlu bir artış göstererek 52.386 olmuştur. 70
ilden firmaların marka tescil belgesi aldığı bu yılda 38 il 100 adet ve
üzeri marka tescil sayısına ulaşmıştır. Afyonkarahisar 2012 yılı
sıralamasında sırasını çok değiştirmemiş(24. sıra) ancak marka
tescil belgesi sayısı 219’ a ulaşmıştır.
-40-
2012 YILINDA MARKA BAŞVURUSUNDA BULUNAN İLLERİN
BAŞVURU SAYILARINA GÖRE SIRALANMASI
2012 yılında Tüm Türkiye çapında 74 ilde toplam 97.311 adet
marka başvurusu yapılmıştır. Toplam başvuru sayısının %79’ u ilk 3
il arasında paylaşılmış olup sırasıyla bu iller İstanbul, Ankara ve
İzmir’dir. TPE’den alınan veriler ışığında İstanbul’ da 50.030,
Ankara’da 7.261 ve İzmir’de 5.868 adet marka başvurusu girişi
gerçekleşmiştir. İlk 10 ilin yüzdelerine baktığımızda iller bazındaki
rakamsal uçurum oldukça net bir şekilde görülebilir.
Aşağıdaki grafikte 2012 yılı marka başvurularının ilk 10 il
sıralaması yer almaktadır.
2012 yılı Marka Başvuru Sayıları İlk 10 İl Sıralaması
1. İSTANBUL
2. ANKARA
3. İZMİR
4. BURSA
5. GAZİANTEP
İZMİR
3.
7%
6. ANTALYA
7. KONYA
İSTANBUL
1.
63%
ANKARA
2.
9%
8. KOCAELİ
9. ADANA
10. DENİZLİ
Afyonkarahisar ili 2012 yılı marka başvuruları ele alındığında
74 il içinde 26. sırada yerini almıştır. 11. sıradaki il ile 30.sıradaki
illerin grafiksel görünümüne göre iller arasındaki marka başvuru
rakamları birbirine yakın bir oranda oluşmuştur.
-41-
Grafikte görüldüğü üzere 11. il %11 lik bir paya sahip iken
30. sıradaki ilin payı da %2 olarak belirlenmiştir. Rakamlar ve
yüzdelik dilimler birbirinden farklı olsa bile yüzdesel uçurum fazla
değildir. Afyonkarahisar ili ilk 30 il arasına girmeyi başarmış ve %3
lük bir pay ile Türkiye genelindeki payını oluşturmuştur.
Aşağıdaki grafikte Afyonkarahisar ilinin sıralaması ve yüzdelik
payı görülmektedir
2006-2012 YILLARI ARASI MARKA BAŞVURULARI VE MARKA
TESCİLLERİ HAKKINDA İSTATİSTİK BİLGİLER:
-42-
2006-2012 yılları arası Marka Başvuru Sayıları
120000
100000
80000
60000
Seri 1
40000
20000
0
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2006 ile 2012 yılları arasındaki marka başvurularına
baktığımızda 2006 yılı ile 2009 yılları arasında çok küçük
değişikliklerin söz konusu olduğunu ve marka başvurularının ivmeli
bir hareketinin olmadığını söyleyebiliriz.
Bu periyot içinde rakamlar stabil kalmış ve kayda değer bir
artış oluşmamıştır. 2010 yılına gelindiğinde daha önceki yıllara göre
75.000-80.000 çıtasına doğru bir ivme kazanılmış, 2011 yılında bu
ivme daha da artarak başvuru sayısını 100.000 adedin üzerine
çıkarmıştır.
2012 yılı toplam marka başvuru sayısına bakıldığında
100.000 adedin altında bir rakam görünmesine karşın büyük bir
rakamsal azalış söz konusu olmamıştır. 2010 yılından bu yana var
olan rakamsal veriler marka tesciline verilen önemin ve bu konudaki
bilincin giderek arttığını göstermektedir.
-43-
2006-2012 yılları Marka Tescil Sayıları
Marka Tescil Sayıları
60000
50000
40000
30000
Seri 1
20000
10000
0
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
Yıllar
Marka Başvuru Sayıları ele alındığında görülen mevcut durum
Marka Tescil Sayıları ele alındığında görülen durumdan biraz farklılık
arz etmektedir. 2006- 2012 yılları arasındaki Marka Tescil Belgesi
almış başvurular göz önünde bulundurularak hazırlanan veriler
ışığında ilk tablodan farklı bir durum göze çarpmaktadır.
Marka Başvurularının yıllar arasındaki dağılımında 2010
yılından sonra bir artış görülmekte iken Marka Tescil Belgesi almış
başvuru sayılarının aynı seyirde olduğunu söylemek mümkün
değildir. 2006 yılı ile 2011 yılları arasında Marka Tescil belgesi
sayılarında aynı oransal azalış ve artışlar göze çarpmaktadır. 2011
yılından sonra 50.000 adedin üzerine çıkan rakamsal bir durum ile
Marka Tescil Belgesi Sayılarında göze çarpan bir artış söz konusu
olmuştur.
2006-2012 yılları arasındaki Marka Başvuru Sayıları ve Marka
Tescil Belgesi Sayılarının verileri bize başvuruların aynı doğru
orantıyla tescil edilmediğini göstermektedir. Bu durum her marka
başvurusunun öncelikle vekil tarafından ön araştırmasının sağlıklı bir
şekilde yapılmasını ve ardından marka başvurusunun riskli olup
olmadığına göre daha ince detaylar ışığında ele alınmasının
gerektiğini göstermektedir.
Marka yaratma ve ön araştırma sanıldığının aksine oldukça
önemli aşamalardır. Bu aşamayı sorunsuz tamamlayan markalar,
başvuru sonrasında TESCİL edilebilirlik yolunda sağlam adımlarla
ilerlemektedir. Yukarıda bahsettiğimiz farklılık yani Marka başvuru
sayılarının Marka Tescil sayılarından fazla oluşu her markanın tescil
-44-
edilmediğini, tescile giden başvuru süreci içinde önemli aşamaların
ve süreçlerin var olduğunu, bu aşamalardan sorunsuz geçebilmenin
ise konunun uzmanlarıyla çalışmak olduğunu vurgulamaktadır.
Aksi halde 2012 yılı verilerine göre 97.000 civarındaki
başvurudan sadece 50.000 adedinin tescil edilmesi durumu içindeki
uçurum gittikçe büyüyecektir.
İllere Göre Afyonkarahisar’ ın Marka Başvurusu Sayılarına
Göre Sıralaması
YILLAR
Türkiye Marka
Başvuruları Sayısı
Afyonkarahisar ili Marka
Başvuruları Sayısı
2006
54712
210
2007
58596
253
2008
60597
233
2009
59838
281
2010
73142
279
2011
103747
384
2012
97311
315
2006
-2012
yılları
arasında
Türkiye
Genelinde
ve
Afyonkarahisar ilinde yapılan toplam marka başvurularına ait veriler
yukarıdaki tabloda görülmektedir.
2006 ile 2012 yılları arasındaki marka başvurularına
baktığımızda 2006 yılı ile 2009 yılları arasında çok küçük
değişikliklerin söz konusu olduğunu ve marka başvurularının ivmeli
bir hareketinin olmadığını söyleyebiliriz. Bu periyot içinde rakamlar
stabil kalmış ve kayda değer bir artış oluşmamıştır. 2010 yılına
gelindiğinde daha önceki yıllara göre 75.000-80.000 çıtasına doğru
bir ivme kazanılmış, 2011 yılında bu ivme daha da artarak başvuru
sayısını 100.000 adedin üzerine çıkarmıştır. 2012 yılı toplam marka
başvuru sayısına bakıldığında 100.000 adedin altında bir rakam
görünmesine karşın büyük bir rakamsal azalış söz konusu
olmamıştır.
-45-
2010 yılından bu yana var olan rakamsal veriler marka
tesciline verilen önemin ve bu konudaki bilincin giderek arttığını
göstermiştir.
Marka Başvuru Sayıları
Afyonkarahisar ili Marka Başvuruları Sayısı
450
400
350
300
250
200
150
100
50
0
2005
Afyon ili Marka Başvuruları
Sayısı
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
Yıllar
Yukarıdaki grafik 2006-2012 yılları arasında Afyonkarahisar
ilinin Marka Başvuru Sayılarını göstermektedir. Afyonkarahisar
ilindeki marka başvuruları 2006-2010 yılları arasında aynı oranda
artış ve azalışlar yaşayarak değişiklik göstermiştir. Bu yıllar arasında
Başvuru sayıları 200-300 adet bandında hareket etmiş, ancak 2010
yılından sonra gözle görülür bir artışla 2011 yılında yükselmiştir. Bu
yıldaki Afyonkarahisar ili Marka başvuru sayısı 384 adet olup, 2012
yılında bu rakam 69 adet marka firesiyle 315 adede gerilemiştir.
İLLERE
GÖRE
AFYONKARAHİSAR’IN
TESCİLLERİNDEKİ SIRALAMASI
MARKA
2006-2012 Yılları Afyonkarahisar İli Marka Tescil Sayıları
250
200
150
marka tescil sayıları
100
50
0
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
-46-
2012
2013
2006-2012 yılları arasında Afyonkarahisar ilindeki marka
tescillerinin rakamsal verilerine bakıldığında 2006 yılında başlayan
yükseliş 2007 yılından sonra gözle görülür bir düşüş ile 130
seviyelerine gerilemiştir. 2008 ile 2011 yılları arasında küçük
dalgalanmalar eşliğinde marka tescil sayıları 120-145 bandında
seyretmiştir. 2011 yılından sonra hızlı bir ivme yakalayan marka
tescil sayısı 200 bandının üzerine çıkarak 220-230 seviyelerinde bir
sayıya ulaşılmasını sağlamıştır. Afyonkarahisar iller sıralamasında
2006 yılında 24. sırada yer almakta iken 2007 yılında 22. , 2008
yılında 25. , 2009 yılında 28. , 2010 yılında 23. , 2011 ve 2012
yıllarında 24. sırada yer almıştır. 2011 ve 2012 yıllarındaki Marka
tescil sayısındaki artış başvuru sayısındaki düşüşle kıyaslandığında
olumlu bir seyir izlemektedir. 2012 yılında 219 adet marka tescil
sayısına ulaşılırken marka başvuru sayısı 315 adet olmuştur.
Marka başvuru sayısı ile Tescil sayıları arasındaki bu farklılıklar
markaların başvurudan tescile kadar olan aşamaları içinde bazen
tescil sürecinin marka başvurularına gelen itirazlardan dolayı
gecikmesinden, çoğunlukla da sağlıksız bir marka yaratma ve ön
araştırma sürecinden kaynaklanmaktadır.
-47-
AİLE ŞİRKETLERİNDE BİR MİRAS NASIL OLUŞUR?
Büyüyen ve gelişen iş hayatında ülkeler, devletler, toplumlar,
bireyler, işletmeler, hayatta kalabilmek için değişimi takip etmekte,
kendilerini yaşadıkları çevreye entegre etmek adına gelişme
programları uygulamaktadırlar. Dünyada 60’lı yıllarda yoğun biçimde
kendini hissettirmeye başlayan rekabet ortamı, bu tarihten
günümüze işletmeleri yaşamlarını sürekli kılabilme sürecinde pek
çok arayışa ve yeniliğe itmektedir.
-48-
Dünyada ve Türkiye’de küçük ve orta ölçekli şirketlerin
önemli bir kısmı aile şirketi özelliklerine sahiptir. Strateji geliştirme
alanında önemli bir kişi olan Benght Karlöf ‘e göre aile işletmesi
kavramına mülkiyeti açısından bakarak
“ailenin servetini
dağıtmamak üzere kurulmuş olan özel bir işletme biçimidir ” (Karlöf,
1993: 218). Tanımından da görüleceği üzere aile işletmesi, özellikle
mirasın taksim edilmesi sonucu malların parçalanmasını önlemek
veya aile başkanının hayatta olduğu dönemdeki iktisadi düzeni
devam ettirmek ve böylelikle aile topluluğunu başkanın ölümü
sonucu mali sıkıntı ve sarsıntılara uğratmamak amacı ile kurulan
ortaklıktır.
Aile şirketi kurulur iken hedef, işletmenin devamlılığını
teminat altına alabilmek ve bu devamlılık için de başarılı yönetim
kadrosuna sahip olma düşüncesi olmalıdır. Başlangıçta göz
kamaştırıcı şekilde kurulan şirketlerin, kötü yönetim sebebiyle
devamlılığını sağlayamadığı görülmektedir. Bu nedenledir ki aile
işletmesi olarak kurulan şirketlerin %70’ ikinci kuşağa, %90’ı üçüncü
kuşağa geçemeden yok olmaktadır. Bu duruma neden olarak aile
-49-
şirketlerinin kurumsallaşamaması
markalaşamamasıdır.
ve
buna
bağlı
olarak
da
Kurumsallaşma Aynı Zamanda Şirketin Gelecekteki
Teminatı Ve Devamında Oluşan Markalaşma Şirketin İmajı
Olarak Kabul Edilmelidir.
Kurumsallaşma, tekrarlanan eylemlerin ve alışkanlıkların
topluluklar içerisinde standart hale gelmesi ya da uyulması gereken
kurallar anlamı taşır. Örneğin, bir işletmenin iş görenlerinin
birbirlerine hitap ve selamlaşma biçimleri, ödüllendirme ve
cezalandırma yöntemleri, karar alma biçimleri, müşterilerle diyalog
kurma biçimleri vb. eylemler ve davranış tarzları kurumsallaşma
olarak ifade edilebilir. Diğer bir şekli ise kurumsallaşmada en önemli
ilke çalışanlar arası bağı güçlendirmek iken, aile şirketlerinin
doğasında olan duygusal bağı negatif olarak görmektir.
-50-
MARKALAŞMA, , tüketici gözündeki ve hafızasındaki
algılamanız ve kimliğinizdir. Bu kimlik, uzun bir zaman sürecinde
oluşur, marka isminiz, ürün ya da hizmet kaliteniz, hizmet
prensipleriniz, müşterilerinizi ikinci kez sizin ürününüzü ya da
hizmetinizi
almaya
iten
imajınız
bu
tanımın
temellerini
oluşturmaktadır. Yani markalaşma bu tanımıyla tüketiciye verdiğiniz
tüm ürün ve hizmet kalitesinden tutun da şirketinizin hayat
görüşüne kadar geniş bir yelpazeye yayılmış bir simgedir aslında.
Son yıllarda şirketlerin büyümesi ve kurumsallaşmasında aile
şirketi olmaları sanki bir zaafmış gibi gösterilmektedir. Ancak
dünyadaki en büyük ve başarılı şirketlerin % 40 ‘ının aile
şirketlerinden oluşmaktadır.
Zira aileyi bir arada tutan duygu, sevgi, ilişki, birlik beraberlik
ve destek olan temel kavramlardır. Söz konusu bu durum işletme
bazında bakıldığında ise; duygu ve sevginin yerini AKIL, ilişkilerin
yerini SONUÇLAR, birlik ve beraberliğin yerini ise REKABET almalıdır.
Hal böyle olunca günümüzde ayakta kalabilen aile şirketlerine
bakıldığında zamanın hızlı ve etkili değişim şekline uyum
sağlayabilen yani organizasyon el değişimin ve bu değişim
-51-
doğrultusunda vizyon ve hedefleri belirlemiş olması ile birlikte
kurumsallaşmış şirketler olduğu göze çarpmaktadır.
Bu durum aynı zamanda değişimin en büyük unsuru olup
teknolojik kapasite de şirketleri pazarda avantajlı duruma
geçebilmelerini sağlamaktadır. En nihayetinde ayrı bir kimlik
kazanan şirket yaratıcılıklarını ve yeniliklerini ön planda tutarak
sağlam adımlar ile MARKALAŞMA YOLUNDA ilerlemekte ve
MARKALARINA DEĞER KATMAKTADIRLAR.
Kurumsallaşma fonksiyonunun diğer unsuru MARKALAŞMA
YOLUNDA ki amaçlar ve hedeflerdir. Amaçlar şirketin ulaşmaya
çalıştığı genel sonuçlar iken hedefler de amaçlara ulaşmak için
gerekli olan ara dönemdeki aşamalardır. Amaçlar işletmenin
planlarına yol gösteren birer unsur oldukları gibi hedeflere ne ölçüde
ulaşıldığını yönetime bildiren birer aracı görevini de üstlenir.
Kurumsallaşma düzeyleri yüksek Aile Şirketleri MARKALAŞMA
YOLUNDA planlama fonksiyonu icra eder iken bilimsel veri toplama,
işleme ve değerleme tekniklerinden yararlanmaktadırlar.
Kurumsallaşma
düzeyi
yüksek
işletmelerde planlama
fonksiyonu icra edilirken yeni amaç ve hedefler ve uygulamalar bu
doğrultuda gerçekleştirilirken diğer Aile Şirketlerini başarı ve
başarısızlık nedenleri,iş ve aile değerleri, aile bireyleri ve
profesyoneller arasındaki ilişkiler, aile bireylerinin işteki yeterlilikleri,
profesyonel yöneticilerin şirketteki kariyerleri, mülkiyetteki değişim
ve bu değişimin nedeni ile sağlıklı büyüme şekilleri göz önünde
bulundurulur.
Bu noktada belirtilmesi gereken husus iş ve aile ile ilgili
amaçların birbirlerinden farklı olduğu ancak bu iki farklı amaç
sistemini bütünleştiren şirketlerin kurumsallaştığıdır.
-52-
Ülkemizdeki şirketlerin % 90’ ını aile şirketleri oluşturuyor.
Bu aile şirketlerinden markalaşabilen şirket sayısına baktığınızda bu
rakamın çok düşük olduğunu görüyorsunuz. Böyle önemli bir
potansiyelin kullanılamamasının nedenleri nelerdir? Aile şirketleri
neden markalaşamıyor?
1) Vizyon eksikliği: Aile şirketlerini yönetenlerin büyük bir kısmı
ilk kuşak. Yani aile şirketini kuranlar. Bu kısım genelde kendiişlerini
yapmış dışarıda yeterince tecrübe edinmemiş kişiler oluyor. Bunun
yanında 1. Kuşakta aile büyüklerinin sözleri çok önemlidir ve ticaret
onlardan öğrenilen çevresinde yapılır.
Dünya o kadar hızlı değişiyor ki bu değişime ayak
uyduramayanlar geride kalıyor. Değişime ayak uydurabilmek için
vizyonunuzun geniş olması gerekiyor. Marka olmayan aile
şirketlerinin en büyük sorunu vizyon. Yani ne yapacaklarını, nereye
gideceklerini bilmiyorlar. Ellerinde yeterli strateji ve yol haritası yok.
Böyle olunca da belirli aşamaya geliyor, ondan sonra tıkanıyorlar.
2) Yetki devredememe: Aile şirketlerinde, ailenin büyükleri ya da
şirketi kuranlar kontrolü elden bırakmayı istemiyorlar. Sorumluluğu
paylaşabiliyorlar ama yetkiyi paylaşmaya yanaşmıyorlar. Böyle
-53-
olunca da şirketi yönetenlerin elinde bol sorumluluk az yetki oluyor.
Kendi başlarına karar alamıyorlar. Her kararda danışmak zorunda
kalıyorlar.
Şirketi kuran kişilerin çoğu çocuklarının şirkette yer almasını,
sorumluluk almasını istiyor. Ama yetkilerinizden bir kısmını verin
dediklerinde buna yanaşmıyor, ” ben daha gencim emekli olmadım”
diyorlar. Yetki devri, profesyonellerin işin başına geçirilmesi fikri
‘emeklilik’ olarak adlandırılabiliyor.
3) Ego savaşları: Aile şirketleri hızlı büyüyen şirketler. Çünkü
çalışanların bir kısmı ilk aşamada aile fertlerinden oluşuyor. Böyle
olunca da işi daha fazla sahipleniyorlar. Para yerine işi iyi yapmaya
odaklanıyorlar. Buraya kadar güzel. Ama sonrası bazen sıkıntılı
oluyor.
Aile şirketlerinde başarı arttıkça sorunlar ortaya çıkıyor.
Şirket belirli aşamayı geçtikten, ismi duyulmaya başlandıktan sonra
karşımıza bir sorun çıkıyor? Bu başarının mimarı kim? Eğer bu
konuda kendi içlerinde bir anlaşma yoksa herkes başarıdan pay
almaya çalışıyor.
Egolar, karşı karşıya geliyor. Ego savaşları yaşanmaya
başlıyor. Bu şirketi buraya ben taşıdım cümleleri duyulmaya
başlanıyor. Bir gazeteye röportaj verilecek olsa kimin konuşacağı
sorun oluyor. Çünkü başarının sahiplenilmesi kolay ama paylaşımı
çok zordur.
Ödül alındığında sahneye kimin çıkacağı önemlidir.
4) İç çekişmeler: Büyüyen şirketin diğer bir sorunu da aile içi
çekişmeler. Bu iç çekişmeler ilk başlarda, şirket çok para
kazanmazken olmuyor. Para kazanılmaya başlandıkça aile fertleri
birbirinin yaşamlarını izlemeye, kıskanmaya, eleştirmeye başlıyor.
Hele bir de aileye dışarıdan gelinler gelmeye başlayınca bu iç
çekişmeler iyice artmaya başlıyor.” Onların şöyle güzel evi var bizim
niye yok? Kardeşin eşine yeni araba almış sen neden almıyorsun?
-54-
Şirket sizin değil mi neden onlar daha çok harcıyor?” En çok
söylenen sözler haline geliyor.
Aile şirketleri ülkemizin geleceği için çok önemli. Markalaşma
yoluna girmeleri ve bu yolda ciddi adımlar atmaları oldukça gerekli.
Ama bu yola girme aşamasında bu tür sorunlar yaşanabiliyor. Bu
sorunların yaşanmadığı oldukça başarılı aile şirketleri de var. Onlar
ise marka olma yolunda ciddi mesafeler kaydetmiş oluyorlar.
Sonuç itibariyle aile şirketlerinin kurumlaşarak belirli bir
amaçlara ulaşmaları için;
 Aile Anayasasının Oluşturulması
 Etik Değerler ve Davranış Kurallarının Oluşturulması
 Yönetim Kurulu, Rolleri ve Çalışma Esaslarının Belirlenmesi
 Hissedarlar ile İlgili Politika ve Prosedürlerinin Oluşturulması
 Gelecek Neslin Analizi ve Gelişim Planlarının Oluşturulması
 Aile Şirketlerinin Sürdürülebilirlik Planının Oluşturulması …..
esaslarına gerekli özeni ve hassasiyeti göstermeleri ve aynı
zamanda şirketin temel noktasında ulaşılması gereken
amaçları ile MARKALAŞMA YOLUNA uzanan maddi ve manevi
kaynakların uyumlu ve etkin halde kullanılabilirliğinin
sağlanması gerekmektedir.
-55-
Unutmayınız Ki 556 Sayılı Markaların
Korunması Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnamenin İlgili Hükümlerince Markaların Da
Miras Ve Veraset Yolu İle İntikali Mümkündür…
Bir Miras Bırakmak İçin Markanızın Geçmişi,
Çağa Uyumu Ve Kalıcılığından Uzaklaşmamak
Gerekmektedir.
-56-
MARKA ŞEHİR OLMAK:
Her kent veya bölge “Marka Şehir” olabilir. Marka kavramında
ürünün kendisi kadar, sunuluş şekli de önemlidir. Bu da ürüne bir
kişilik kazandırır. Marka şehri olgusu da, strateji, yöntem ve
tekniklerin kentler için kullanılması anlamına gelir. Burada en önemli
unsur güvendir. Çünkü hedef kitle ile kent arasında bir bağ
kurulmalıdır. Marka şehri, ziyaretçilerine ve yatırımcılarına güven
verir.
Marka şehri olabilmek için öncelikle farklı fikirlere sahip
olmak gerekmektedir. Sunulan ürünleri farklı ve benzerlerinden
daha etkili yöntemlerle kitlelere tanıtabilmek ilk aşamada önemlidir.
Ön plana çıkarılan değerlerin her zaman yeni bir anlayış içermesi
şart değildir.
-57-
Afyonkarahisar İlimiz mermer tesisleri ile 2012 yılı itibariyle
büyüklü küçüklü 356 mermer işletmesinin faaliyet gösterdiği, zengin
ve kaliteli mermer yataklarının işletilmesi ve işlenmesi, sektörün
hızla gelişmesini sağlamıştır.
Afyonkarahisar İlimiz gıda sektörünün başında gelen et, süt
ürünleri, şekerleme sektörlerinde de gelişmiş durumdadır. Özellikle
kaymaklı kadayıfı ve Afyon lokumu meşhurdur. Bunun yanında
sucuk da diğer önemli gıda maddesidir. Ayrıca patates ve yumurta
üretiminde de adını duyurmuştur.
Hedef kitleler için istikrarlı
geliştiği de gözlenmektedir. Afyonkarahisar konumuna ve nüfusuna
oranla çevresindeki illere göre daha az sanayileşmiş durumdadır.
Kalkınmada öncelikli yöre kapsamına girmesine rağmen ciddi bir
yatırım almamıştır. Bu durum tüketiciler ve rakipler tarafından
sessizce takip edilmektedir.
-58-
Afyonkarahisar İlimiz aynı zamanda Ömer-Gecek, Hüdai,
Heybeli ve GazlıGöl termal alanları Kültür ve Turizm Bakanlığınca
Termal Turizm Alanı olarak ilan edilmiştir. Bu kapsamda son yıllarda
termal turizme yönelik olarak özel sektör tarafından birçok otel ve
konaklama yerleri yapılarak hizmete girmiştir.
-59-
Hal böyle olunca sizce Afyonkarahisar İlimiz önemli, sevilen bir
marka şehir olmayı bugün mü hak ediyor, yarın olsa da olur mu?
Zira Marka Şehri olmanın avantajları ise;
 Kentin GSMH’si artar,
 Daha çok iş istihdamı yaratılır,
 Daha fazla turist ve ziyaretçi gelir,
 Kongre, konferans ve fuar merkezi bir kent olursunuz,
 Otel odaları değerine satılır,
 Daha fazla doğrudan yabancı sermaye yatırımcısı gelir,
 Kentin gelir kalitesini yükseltecek olan modacı, tasarımcı,
yazar, sanatçı, müzisyen, bilişimci, girişimciler gibi “Yaratıcı
meslek sahipleri” kentte yaşamaya ve çalışmaya başlarlar,
 Özgüven artar ve “şehrimle gurur duyuyorum” duygusu
yükselir,
 Kentinizde veya ülkenizde üretilen ürünlere güven duygusu
artar ve satışları yükselir,
-60-


Kentinizdeki tarihi, kültürel zenginlikler ve altyapı yatırımları
ancak “Marka Şehir” olursanız hayat bulmuş olurlar ve gelire
dönüşürler,
Markalaşmak, geleceğe güvenle bakmanızı sağlar.
MARKALAŞMA konusunda başka bir adım ise Afyonkarahisar
İlimizin Avrupa Birliği Komisyonuna AFYON SUCUĞU ve AFYON
PASTIRMASI olarak et sektöründe ki ve il ile özdeşmiş olan
ürünlerinin müracaatını yaparak coğrafi değerlerinin markalaşmasına
öncülük etmiş bulunmaktadır. Söz konusu bu önemli girişim gerek
Afyonkarahisar gerekse diğer illere örnek teşkil etmiş markalaşmada
yepyeni bir çizgi oluşturmuştur.
Ekonomik cazibenin arttırılması marka olma yolunda önemli
adımlardan biridir. Ekonomik büyüme içinde olan kentler, her zaman
diğerlerinden daha fazla alıcı, satıcı ve turisti kendine çeker. Marka
olmaya aday bir şehrin, tüm eksiklerini de tamamlamış olması şart
değildir. Önemli olan bulunduğu coğrafyada ses getirecek ürünlerini
ortaya çıkarmak ve etki yaratan adımlar atabilmektir.
-61-
Ziyaretçilerin
merak
duygularını
her
zaman
canlı
tutabilmektir. Bugün harika ve doğal olanaklara sahip olup da marka
olamayan şehirler olduğu gibi sıradan imkânlarıyla, ön plana
çıkardıkları çarpıcı ürünleriyle marka olup, büyük ölçekte ekonomik
değer yaratan marka şehirler de vardır.
Zaman içerisinde değerlerini koruyabilen şehirler, sahip
oldukları ürünleri rakiplerinden daha yüksek fiyata arz etme
imkânına sahip olurlar. Bu şekilde tanıtım amacıyla yapılan
harcamalarında karşılığı alınmış olur.
-62-
Proje
Kapsamında
250
adet
anket
çalışması
ile
Afyonkarahisar ilinde 4 sektörde (Et, Süt, Şekerleme, Mermer)
Markalaşma konusunda başarılı olan veya olamayan 10 firma
belirlenmiştir. Ayrıca yapılan anket çalışması sonucu marka
konusunda ortaya çıkan veriler ve analiz sonuçları aşağıdaki gibidir.
-63-
ABİGEM 2013 Doğrudan Faaliyet Destek Programı
‘’KOBİ’lerin Rekabet Güçlerinin Arttırılmasına Katkı Sağlamak
İçin Temel Markalaşma Rehberinin Hazırlanması Projesi’
ANKET SORULARI
Soru 1-Sizce Marka nedir?
Soru 2-Afyonkarahisar İlimizde et sektöründe aklınıza gelen ilk 10
firma hangileridir?
Firmalar belirlenmiştir. Anket çıktıları sonucu belirlenen
firmalar ile markalaşma ile ilgili görüşmeler yapılmıştır.
Soru 3-Afyonkarahisar İlimizde süt sektöründe aklınıza gelen ilk 10
firma hangileridir?
-64-
Firmalar belirlenmiştir. Anket çıktıları sonucu belirlenen
firmalar ile markalaşma ile ilgili görüşmeler yapılmıştır.
Soru 4-Afyonkarahisar İlimizde şekerleme sektöründe aklınıza gelen
10 firma hangileridir?
Firmalar belirlenmiştir. Anket çıktıları sonucu belirlenen
firmalar ile markalaşma ile ilgili görüşmeler yapılmıştır.
Soru 5-Afyonkarahisar İlimizde mermer sektöründe aklınıza gelen
10 firma hangileridir?
Firmalar belirlenmiştir. Anket çıktıları sonucu belirlenen
firmalar ile markalaşma ile ilgili görüşmeler yapılmıştır.
Soru 6-Afyonkarahisar İlimizde markalaşma konusunda yeter kadar
bilgi aktarımı sizce yapılıyor mu? (Görsel basın, yazılı basın,
seminer, panel vs.)
-65-
Soru 7-Ürün ve hizmet alımlarınızda nelere dikkat edersiniz?
%
30
25
20
15
10
5
0
%
Soru 8-Kaliteli ürün size neyi ifade etmektedir?
%
35
30
25
20
15
10
5
0
%
-66-
Soru 9-Ürün veya hizmete göre marka yaratmak sizce ne anlamını
taşımaktadır?
Soru 10-Afyonkarahisar İlimizde et, süt, şekerleme, mermer
sektörlerinde ki markalar sayı olarak sizce yeterli midir?
-67-
Soru 11-Afyokarahisar İlimizde aile şirketlerinin sayısı sizce hangi
oranlardadır?
Soru 12-Aile şirketlerinde oluşan markalar yeni kuşak tarafından
sizce yeter kadar korunabiliyor mu?
%
80
60
40
%
20
0
Evet
Kısmen
-68-
Hayır
Afyonkarahisar ilinde düzenlenen anket sonucu 4 sektörde
(Et, Süt, Şekerleme, Mermer) belirlenen Markalaşma konusunda
başarılı olamamış 10 farklı firma ile yapılan görüşmeler
sonucu oluşan genel diyaloglar aşağıdaki gibidir.
-69-
Soru 1: Marka olmak için ilk attığınız adım ne oldu?
Firma Cevabı: İşimiz belli olduğu için soyadımızdan oluşan bir
ticaret unvanı bulduk.
Uzman görüşü: Soyadınızdan oluşan marka aslen devamlılığı
sağlamak adına olsa da mutlaka önce TPE’nin veri tabanında ön
araştırma dediğimiz hususun yapılması gerekmektedir.
Soru 1: Ticaret unvanı sizce bir marka mıdır? Neden?
Firma Cevabı: Öyle olduğunu düşündük ancak büyük bir yanlış
adım attık. Çünkü ticaret unvanı farklı marka farklı bir olgu imiş.
Tecrübe edindik desek yerinde olacak sanırım. Artık markalaşma
istiyoruz. Kulaktan dolma işlerle hareket etmek yerine uzman kişileri
tercih ederek devam etmek istiyoruz.
Uzman görüşü: Ticaret unvanları bir marka değildir. Ancak unvan
ile birlikte markalaşan oldukça fazla firma sayısı olsa da günümüzde
unvanı farklı markası farklı olan birçok ticaret firmaları da yer
almaktadır.
Soru 1: Marka müracaatını nereye yaptınız yani hangi kuruma
yapıldığı hakkında bilginiz varmı?
Firma Cevabı: Bizler markanın ticaret veya esnaf odasına
müracaatının yapılması ile her şeyin bittiği yani markalaştık diye
biliyorduk. Ancak orada ki koruma aslen markanın koruma değilmiş.
Sonradan öğrendik ki bu konuda yetkili tek merci Türk Patent
Enstitüsü imiş.
Uzman görüşü: TPE ülkemizde marka tescili veya sınai haklar
dediğimiz patent, tasarım, coğrafi işaretlerin tescilinden yetkili tek
kurumdur ve Ankara’da bulunmaktadır.
Soru 1: Ticaret hayatında kullandığınız ibare için reklam yatırımı hiç
yaptınız mı?
Firma Cevabı: Hayır. Çünkü bizi burada herkes tanır ve bilir.
-70-
Uzman görüşü: Bölgesel anlamda herkesin sizi tanıması
markalaşmada yeterlilik arz etmemektedir. Çünkü tüketici kitlesi
bölgesel baz da ele alınmamalıdır. Reklam bir marka için önemlidir.
Soru 1: Logonuzu nasıl oluşturdunuz?
Firma Cevabı: Bizim tanıdığın arkadaşına yaptırdık.
Uzman görüşü: Tanıdık dediğiniz arkadaşını veya ahbabınız
markalaşma da ki kimliğini oluşturmakta zorlanacaktır. Konusunda
deneyimli bir ekip ile çalışması her zaman fayda getirmektedir.
Soru 1: Markalaşmada ekip çalışması sizce önemli midir?
Firma Cevabı: Bence evet. Çünkü biz henüz ürünü satıyoruz ama
markalaşamadığımız için sesimizi çıkartamıyoruz. Yani başkaları
tarafından tanınmıyoruz. Eş, dost bir de yol güzergâhı olduğu için
gelenler var.
Uzman görüşü: Markalaşmada ki ekibin içerisinde marka sahibi,
reklam ağını oluşturacak uzmanın, hukuki konularda sizlere bilgi
verecek hukukçunun ve elbette ki markanızı tescil ve takip
hususlarında danışmanın yer alması büyük bir önem taşımaktadır.
Soru 1: Markalaşma konusunda uzman bir kadronun desteğini ister
misiniz?
Firma Cevabı: Kesinlikle isterim. Tavsiye de ederim. İlimiz artık
daha da büyüyor. Bizlerden sonra ki kuşaklara devamlılığı gerekiyor.
Uzman görüşü: MARKALAŞMAK BİR EKİP İŞİDİR.
Soru 1: İş yeriniz aile şirketi midir?
Firma Cevabı: Evet.
Uzman görüşü: Aile şirketlerinde görev ve yetkilerin tam anlamıyla
oluşturulması gerekmektedir.
Zira 3. kuşaktan sonra markalar
kaybolmaya yüz tutmaktır.
Soru 1: Markalaşmada aile şirketi olmanızın da olumsuz tarafı var
mıdır?
-71-
Firma Cevabı: Elbette ki. Çünkü henüz kim ne görevi nasıl yaptığı
belli değil. Herkes her şeyi yapıyor.
Uzman görüşü: Herkesin her şeyi yapmasından daha ziyade görev
paylaşımın yapılması önemlidir.
Soru 1: Son olarak markalaşmada bilgilendirme amaçlı programlara
katılıyor musunuz?
Firma Cevabı: Hayır ama artık katılmamız gerektiği gördüm.
Aydınlattığınız için teşekkür ediyorum.
Uzman görüşü: Markalaşma yolunda mutlaka bilgilendirme amaçlı
programlara katılmanızı ve konu ile ilgili acil adım atmanız
gerektiğini düşünüyorum. Zaman ayırdığınız teşekkür ederiz.
-72-
Afyonkarahisar ilinde düzenlenen anket sonucu 4 sektörde
(Et, Süt, Şekerleme, Mermer) belirlenen Markalaşma konusunda
başarı sağlamış 10 farklı firma ile yapılan görüşmeler
sonucu oluşan genel diyaloglar aşağıdaki gibidir.
-73-
Markalaşma Konusunda Başarılı Bir Firma
Soru 1: Marka olmak için ilk attığınız adım ne oldu?
Firma Cevabı: Öncelik ile ne iş yapacağıma karar verdim. Yapacağım
işe yönelik nasıl bir isim olmalıdır ki bizi işim ile birlikte taşıyabilsin
düşüncesi ile ilk adımı atmış bulunmaktayız.
Uzman görüşü: Marka olarak atmış olduğunuz bu ilk bir marka ve
patent danışmanı ve koçu olarak doğru olduğunu belirtmek isterim.
Ancak isim araştırması yaparken kısa ve öz olmasına da dikkat
etmemiz gerekmektedir.
Soru 2: Marka olacak ibareyi bulduktan sonra ki süreçte nasıl bir yol
haritası oluşturdunuz?
Firma Cevabı: Markamızın önce logosunu oluşturduk. Konu ile ilgili
uzman bir kadro ile çalışmayı hedef haline dönüştürdük. Bunun için
gerekli yerlerle görüşmemizi yaptık ve Türk Patent Enstitüsüne
markamızın müracaatını yaparak tescilimizi aldık.
Uzman görüşü: Yine belirtmek isterim ki TPE yapılan marka
başvurusunun birer nüshası mutlaka başvuru sahibinde olması
gerekmektedir.
Soru 3: Türk Patent Enstitüsüne markanızın tescil edilmiş olması
sizin markalaşmanız için yeterli oldu mu?
Firma Cevabı: Hayır. Bunu bu şekilde ifade edersek markalaşma da
ki süreci yanlış anlatmış oluruz diye düşünüyorum. Çünkü tescil
bizim markamızın koruma süresini başlattı. Tescil edildikten sonra
reklam çalışmalarımız ve özellik ile tüketicinin nabzını sürekli kontrol
ederek bir adım daha yukarıya çıkabilmek için uğraştık ve
uğraşmaya da devam ediyoruz.
Uzman görüşü: Kesinlik ile buna katılıyor ve Afyonkarahisar İlimizde
tanınmış marka müracaatlarının sayısının artması gerektiği
kanaatindeyim.
Soru 4: Markalaşma süresince haksız rekabet halleri ile karşılaştınız
mı?
-74-
Firma Cevabı: Elbette ki. Çünkü tanınmış markalara baktığınızda
orada ki kaliteyi bir şekilde kendilerine yönlendirerek haksız kazanç
elde etmek isteyenlerin oluşması muhtemel olmaktadır.
Uzman görüşü: Burada aslen dikkat edilecek kısım ise ekip halinde
MARKANIN KORUNMASI SAĞLAMAKTIR. Markalaşmak bireysel değil
tam bir ekip çalışmasıdır. Haksız rekabet sadece piyasa da kullanım
olmayıp markasal anlamada TPE yapılan müracaatları da katmak
gerekmektedir. Zira TPE tarafından her ay bir bülten çıkartılır ve
bültende yapılan tüm müracaatları görmek mümkündür. Hal böyle
olunca konusunda uzman bir kişi sizde bu konuda her ay bilgi akışını
sağlamasına dikkat ediniz.
Soru 5: Markalaşma da maddi olarak kurumlardan destek aldınız
mı?
Firma Cevabı: Biz kendi çabalarımız ile bir noktaya geldik.
Uzman görüşü: Günümüzde farklı kurumlar özellikle markalaşma da
veya sınai mülkiyet hakları konusunda oldukça profesyonel destekler
vermektedir. Yine burada önemli olan nereden nasıl destek alıp bunu
nasıl değerlendireceğinizdir.
Kendi çabamızda diyorsunuz ancak bilmenizi istediğim bir hususu da
paylaşmak isterim. Halen şu aşamada bile desteklerden
yararlanmanız mümkün olmaktadır. Projemiz kapsamında ortaya
çıkacak markalaşma kitapçığında bu bilgilere ulaşabilirsiniz.
Soru 6: Markalaşmada büyük rol oynayan logonun hazırlanmasında
siz nasıl bir yol izlediniz?
Firma Cevabı: Bir reklamcı firma bulduk yaptırdık.
Uzman görüşü: Öncelik ile şunu belirtmek isteriz. Marka şirketinizin
bir kimliği veya aynaya baktığınızda ki halinizdir. Logo ise size
kurumsal bir kimlik çıkarmak gibi yani nüfus cüzdanınızda ki
fotoğrafınız gibi düşünmekte fayda görüyoruz.
Logonun hazırlanmasında renklerin dili dediğimiz tüketicide
uyandıran algılara da dikkat edilmesi gerekmektedir.
Soru 7: Markalaşmak bir ekip işi ise bu süreç içerisinde çalışanların
ile nasıl bir görüşme yaptınız?
-75-
Firma Cevabı: Toplantılar yaptık. Markamızın vizyonunu ve
misyonunu belirledik. Fikir jimnastiği yaptık desek daha doğru
olacak sanırız. Çünkü bu toplantıların saatlerce uzaması değil kaliteli
zaman içerisinde kaliteli kararlar almak için uğraştık.
Uzman görüşü: Bu tür değerli dediğimiz toplantıların sık aralıklarda
yapılması gerekmektedir. Zira günümüz ekonomisinde sürekli
yenilikçi olmak gerekmektedir.
Soru 8: Markanızı bir sonraki aşamasında neler bekliyor?
Firma Cevabı: Bilmiyorum.
Uzman görüşü: Yurt dışında gerekli müracaatları yapmak ve dünya
genelinde tanınma sayımızı artırmak. Kesinlikle bu kadar emeğin
ülkemizin dışında ki tüketici kesimlerine de uzanması markalaşmada
bir adım daha öteye giderek önem arz etmektedir.
Soru 9: Markalaşma da web sitesinin bir etkisi var mıdır?
Firma Cevabı: Elbette ki. Çünkü günümüzde internet o kadar aktif
ki. Artık her şeyimizi oradan yapıyoruz. Zira kişilerin yüzünü
görmeden veya ürünü görmeden satın aldığımız birçok şeyler var.
Bu durumda ürünümüzün tanıtımı ve daha çok tüketiciye ulaşması
açısından web sitesi önemli.
Uzman görüşü: Web sitelerinde markanız için yaptığınız her çalışma
mutlaka yer almalıdır. Bu markanıza verdiğiniz önemi daha da
ortaya koyacaktır.
Soru 10: Son olarak markalaşma süresinde başarısız olmuş özel
veya tüzel kişilere hangi tavsiyede bulunurdunuz?
Firma Cevabı: Bu bir ekip işi. Her ne olursa olsun konusunda uzman
kişiler ile çalışmaları ve bu konularda yapılan faaliyetlere
katılmalarını tavsiye ediyorum. Ayrıca İlimiz için yapılan bu çalışmayı
da takdir ediyor devamlılıklarını diliyorum.
Uzman görüşü: Sizler bu konuda Afyonkarahisar İlimiz için örnek
oluşturmaktasınız. Bu örnekler ancak paylaştıkça güzelleşir diyorum.
Vakit ayırdığınız için de ayrıca teşekkür ediyorum.
-76-
DEĞERLENDİRME
-77-
KOBİ’ler İçin Markalaşma Önerileri
KOBİ’lere ilk sorulan soru, “hangi sektörde faaliyet
gösteriyorsunuz” oluyor. Tahmin ettiğiniz gibi buna çok farklı
cevaplar verilir. Mermer, Gıda, Tekstil, otomotiv sektörü vs. gibi.
Ancak bu sorunun tek bir cevabı olmalı: Pazarlama sektöründe
çalışıyorum. Sektör diye tanımladıklarınız ise Sizin Ürünleriniz.
Yeni ticaret anlayışında, pazarlama çalışmaları şirketlerin
birincil faaliyet alanı olmalıdır. Bunun temel sebebi ise artık ürünlerin
birbirine daha çok benzemesi, farklı ürünlerin de kısa sürede taklit
edilebilmesidir. Çünkü teknolojik gelişim, üretim faaliyetlerinin
tabana yayılmasını ve ucuzlamasını sağlamıştır. Peki, KOBİ’ler nasıl
farklılık yaratacaklar, nasıl akılda kalacaklar, nasıl güçlenecekler?
Cevabı Çok Net: Markalaşma ile…
Size KOBİ’lerin markalaşma süreçlerinde ne yapmaları gerektiği
konusunda ilk 5 adımı tavsiye edelim, Fakat dikkat, bu adımlardan
bazıları sizin şimdiye kadar duymaya alışkın olduğunuz pazarlama
söylemlerinden çok farklı olacak…
-78-
1.ADIM
MARKA
ÖLÇÜMLERİ
YAPTIRARAK,
KİTLENİZİN ALGISINI ÖĞRENİN!
HEDEF
Markalaşma
sürecinde,
marka
ölçümleri
yapmadan
markalaşma sürecine yön veremezsiniz. Hedef kitlenizi anlamadan,
onların beklentilerini bilmeden, algılarını ölçmeden, marka
stratejinizi oluşturamazsınız. Pazarlama olmadan marka, araştırma
ve ölçümleme olmadan da pazarlama olmaz.
- Önce müşterinizi tanıyacaksınız. Özellikle de ihracat
yapıyorsanız ve yurtdışında markalaşma süreci başlatmışsanız…
- Yoksa, seçim sürecinde “ya araştırma yaptıracaktım ya da
reklam, ben reklamı seçtim” diyen bir siyasi partinin düştüğü hataya
düşersiniz. Çünkü marka mesajı ve stratejisi doğru biçimde
şekillenmezse iyi reklam, yanlış mesajın duyulmasını kolaylaştırır.
Dolayısıyla doğru marka mesajlarını tespit edin ve onları dikkat
çekici ve kışkırtıcı biçimde müşterinize aktarın.
-79-
2.ADIM: MARKA KİMLİĞİNE DEĞİL MARKA KİŞİLİĞİNE
YOĞUNLAŞIN!
Yapılan yüzlerce marka araştırmasına göre, tüketiciler
markaları birer insan gibi algılıyor ve onları kişilik sıfatlarıyla
tanımlıyor. Ve satın alma kararı olumlu marka kişiliğine sahip
ürünler etrafında şekilleniyor. Şimdiye kadar ise herkes “marka
kimliğinden söz ediyordu, değil mi?
Unutmayın marka kimliği tavandan tabana yayılan bir
dayatmadır. Marka kişiliğine odaklı markalaşma çalışmaları ise
tabandan yayılan titreşimlerle şekillenir. Bir cümleyle ifade
etmek gerekirse, müşterilerinizin satın alma kararlarını etkileyen
en önemli faktörlerden biri “şirketiniz şu an kapıdan girse, nasıl
bir insan olarak tanımlanırdı.” sorusuna verilen cevaptır.
Ürünlerinizin veya şirketinizin marka kişiliği müşterinizin
kişiliğine ne kadar uygun olursa tercih edilme ihtimaliniz de o
kadar artar.
-80-
3.ADIM: MÜŞTERİLERİNİZLE DUYGUSAL BAĞ KURUN!
“Müşteri memnuniyeti önemlidir” Sebze-meyve almak için bir
süpermarkete gidersiniz, girdiğinizde her yer pırıl pırıldır. İstediğinizi
alırsınız, kasaya gidersiniz ve parasını ödeyip, çıkarsınız. Memnun
musunuz? Evet.
İki gün sonra başka bir süpermarkete gidip aynı alışverişi
yaptığınız olur mu? O da evet. Tabii ki, müşteri memnuniyeti esastır,
aksi düşünülemez ancak dikkati tüketiciyle kuracağınız duygusal
bağa çekmekte fayda var. Jenerik ürün ve hizmeti iyi yapmanın artık
size faydası yok. Onu iyi yaparken müşterinizle duygusal bağ
kurmanız gerekmektedir. Müşteriniz, sizinle iletişime geçmekten
keyif almalı, sunduğunuz ürünler ona kendini farklı, ayrıcalıklı, havalı
hissettirmeli.
-81-
4.ADIM:
MARKANIZIN
OLMADIĞINI UNUTMAYIN!
KONTROLÜNÜN
SİZDE
Markanıza siz yön verebilirsiniz ancak marka imajınız sizin değil
hedef kitlenizde yer alan kişilerin kontrolündedir.
Dolayısıyla onların ne dediğini önemsemeniz ve tüm iletişim
stratejinizi bu noktaya göre şekillendirmeniz gerekmektedir.
Markalaşma, tek başına pazarlama, araştırma ve iletişim demek
değil; tüm bunların dengeli bileşimidir aslında. Bir başka ifadeyle,
tüketicinizi anlamak için yapılacak pazar araştırmaları pazarlama
stratejilerini; akıllıca kurgulanmış pazarlama stratejileri bütünleşik
iletişim çalışmalarını; etkin iletişim yöntemleri de güçlü markaları
doğurur. Araştırma, pazarlama ve iletişim markalaşma sürecinin
vazgeçilmez sacayaklarıdır.
-82-
5.ADIM: DEĞERLERİNİZİ VE HİKÂYENİZİ ÖNE ÇIKARIN!
Yapılan araştırmalar sonucunda marka sadakatini artıran en
önemli unsurlardan birkaçı şirket kültürünüzün ve hikâyenizin
tutarlı ve etkin biçimde hedef kitleyle paylaşılmasıdır.
Ürünlerinizi alan tüketiciler sadece sizin ürünlerinizi
(fonksiyonel fayda) değil, onlarla aynı paket içinde yer alan
değerlerinizi, kültürünüzü ve hikâyenizi (sembolik fayda) de
satın alıyorlardır. Siz sadece ürünlere odaklanır diğer harekete
geçirici unsurları göz ardı ederseniz, tüketici aynı parayı
ödeyerek hem fonksiyonel hem de sembolik faydaya
ulaşabileceği alternatifleri değerlendirecektir.
Tabii, müşterilerinizle iletişime geçtiğinizde paylaştığınız
değerlerle, markanızın logosu, web sayfası, tanıtım dosyası gibi
elle tutulur ögeler aynı çizgide buluşmalıdır.
-83-
MARKALAŞMA KONUSUNDA KOBİ’LERE SAĞLANAN ULUSAL
VE ULUSLARARASI DESTEKLER:
KOBİ’LERE SAĞLANAN ULUSAL DESTEKLER;
Yurt içi Marka Tesciline şu an için destek mevcut olmayıp,
KOSGEB tarafından Tanıtım ve Reklam giderleri desteği almak
isteyen firmaların Marka Tescil Belgesi almaları zorunluluğu ile
dolaylı bir teşvik söz konusudur. Bu Teşvik şimdilik maddi anlamda
KOBİ’lere fayda sağlamasa da bazı desteklerden yararlanabilmenin
ön koşulu olarak marka tescilinin varlığı aranmaktadır.
-84-
KOBİ’LERE SAĞLANAN ULUSLARARASI DESTEKLER;
KOSGEB- SINAİ MÜLKİYET HAKLARI DESTEĞİ;
Yurt dışı Marka Tescili KOSGEB tarafından direkt olarak
desteklenen konular arasında olup, Sınai Mülkiyet Hakları Desteği
kapsamında bu destekten yararlanmak mümkündür. Şirketlerin ve
şahısların yurt dışı marka başvuruları için yapacakları harcamalar ve
vekil masrafları 20.000 TL ye kadar desteklenmektedir. Bu rakamın
artacağı da son dönemlerde üzerinde durulan bir konudur.
Bu destek kapsamında Türkiye’ de tescilli bir marka sahibi
bu markayı Yurt dışında da tescilletebilir. Yurt dışı tescil için
yapacağı harcamalar için belirlenmiş olan miktar üzerinden %50 ye
varan oranda destek sağlamak mümkün olabilmektedir.
Ayrıca KOSGEB Reklam ve tanıtım destekleri için KOBİ’lerden
Marka Tescil belgesi şartı aranmaktadır.
-85-
TURQUALITY
Bu program kapsamında iki amaç ön plana çıkmaktadır:
Olumlu Türk malı imajı oluşturulması ile markalaşma
potansiyeli bulunan ve farklı sektörlerde üretilen ürünlerimizin
yurtdışı hedef pazarlarda tanıtım ve tutundurulması için bir dizi
faaliyetin gerçekleştirilmesi.
Ülkemizin rekabet avantajını elinde bulundurduğu, markalaşma
potansiyeli olan ürün gruplarının üretiminden pazarlamasına,
satışından satış sonrası hizmetlere kadar bütün süreçleri kapsayan
bir akreditasyon sistemi haline getirilebilmesi.
TURQUALITY programı uzun bir gelişim süreci gerektiren,
ancak şirketlere sağlayacağı faydalar konusunda şirketlerin yurt
dışındaki marka imajlarının oluşturulması sırasındaki masraflarına
destek olacak büyük çaplı bir programdır. Türkiye’ de Altınbaş
kuyumculuk, Arçelik, Banvit, Betek Boya, Çilek Mobilya, Desa Deri,
Doğtaş, Eti Gıda, Evyap, Pınar, Şölen Çikolata, Kervan Gıda gibi pek
çok firma TURQUALITY programında yer almaktadır.
TURQUALITY Destek Programı altında, 93 firmanın toplam 105
markası desteklenmektedir.
-86-

Benzer belgeler