türk metal - Türk Metal Sendikası

Transkript

türk metal - Türk Metal Sendikası
TÜRK METAL SENDİKASI GENEL
MERKEZİ AYLIK YAYIN ORGANI
TÜRK
OCAK 2014 | SAYI: 174
METAL
ÜRETMEK, KAZANMAK, KAZANDIRMAK İSTİYORUZ
TÜRKMETAL
OCAK 2014 - SAYI: 174
TEK BİLEK
TEK YÜREK
TÜrK METAL
164 BİN ÜYEYİ GEÇTİ
www.bah.com.tr
KONUM, Şehir merkezine 27 km. uzaklıkta, Esenboğa
Havalimanı’nın yanında, 22 dönüm alana kurulu 90.000 m2 kapalı
alana sahiptir.
ODA KAPASİTESİ: Büyük Anadolu Termal Hotel, tümü balkonlu
olmak üzere 166 standart oda, 40 aile odası, 12 suit ve 108
bağımsız daireye sahiptir.
ODA ÖZELLİKLERİ: Mini bar, klima (sıcak-soğuk), uydu yayın TV,
telefon, oda servisi, saç kurutma makinesi, çelik kasa ve balkon.
SOSYAL AKTİVİTELER: Hamam, sauna, fin hamamı, kapalı
yüzme havuzu, dinlenme havuzu, masa tenisi, bilardo, oyun
salonu, açık ve kapalı otopark.
TOPLANTI SALONLARI: 8000 kişilik kongre merkezi, 2000
kişilik toplantı salonu ve 50 kişiden 300 kişiye kadar değişik 9
toplantı salonu ve work shop salonları.
AQUA PARK: Yaz sıcağından bunalan ve sahile, tatile gidemeyen
Ankaralılar’a Aqua Park’ta “Antalya’nın denizi, Bodrum’un
eğlencesi” sloganı ile 1. kalitede hizmet vermekte, denizi ve
eğlenceyi Ankaralılar’ın ayağına getirmektedir.
TERMAL SU: Büyük Anadolu Termal Hotel, Ankara’nın Çubuk
İlçesi Melikşah mevkiinden çıkan termal suyu da işletmesi
bünyesine katarak, kaplıca turizmi hizmeti vermeye başlamıştır.
ADRES: Esenboğa Havaalanı Yolu 27. Km. Akyurt ANKARA / TÜRKİYE
edİtörden
türk metal
açık ara önde...
“Her şeyi devletten beklemek” ile “özelleştirmeye karşı çıkmak” birbirinden
çok farklı yaklaşımlardır. Özelleştirmeye karşı çıkanlar, her şeyi devletten
bekledikleri için değil, üreten ve üretimi devlet tarafından garanti altına alınan
kurumların yok pahasına hiç edilmesine karşı oldukları için özelleştirmeye karşı
çıkarlar.
Ülkemizin dört bir yanında, bulundukları bölgeyi kalkındıran, istihdam
olanağı oluşturan Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT), birer birer özelleştirildikten
sonra, üretim tamamen durdu. Üretmenin yerini ithalat aldı... Özelleştirmelerden
çalışanların payına düşen ise, sendikasızlaştırma, işten çıkarma, daha az işçiye
daha fazla iş yükleme ve ücretlerdeki gerilemeler oldu… Üretim-tüketim ilişkileri
alt üst oldu. Özelleştirilen fabrikaların yerini AVM’ler aldı.
Zor şartlar altında halkın vergileri ile kurulan, ülkenin birikimi ve tarihi
olan fabrikalar, tesisler, kayboldu gitti. Oysa, zarar eden KİT’leri ve onların
olumsuz taraflarını profesyonel yöntemlerle düzeltebilmek mümkündü. “Sat
kurtul” mantığı ile hazır para girişi daha cazip geldi. Özelleştirmelerin verdiği
kayıplar defalarca yazıldı, çizildi, anlatıldı. Sayısız eylem yapıldı. Yurt dışındaki
uygulamaların bu şekilde olmadığı kanıtlandı, ama dinleyen olmadı…
Son olarak Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santralleri
ile bu santrallere kömür temin eden linyit sahalarının özelleştirilme girişimlerine
karşı işçilerin direnişi ve bu direnişe özellikle Türk-İş tarafından verilen destek,
geçtiğimiz ayın da gündemini oluşturdu.
Türk Metal, bu konuda da tutarlı bir duruş sergiledi. Özellikle İzmir
Şubelerimizin, Muğla’daki “özelleştirmeye hayır” eylemlerinde ve Ankara’da
yapılan mitingde, Türk Metal her zaman olduğu gibi, yine en ön safta yer aldı.
Tam bir emekçi dayanışması örneği sergilendi. Bu, işçilerin ortak başarısıdır. Bu
gelişmeyle ilgili haberimizi Konfederasyondan bölümünde okuyabilirsiniz.
Türk Metal okuyucuları için bu ay yine haberleri ve makaleleriyle zengin
bir dergi hazırlandı. Başyazıda, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın değindiği ve
kapağımızı da oluşturan, örgütlenmede Türk Metal’in elde ettiği başarı ile ilgili
detay bilgilere, dergimizde yer verdik.
Kocaeli Üniversitesi’nden iki değerli öğretim üyesinin kaleme aldığı “Psikolojik
Sermayenin Çalışma Hayatındaki Etkileri” başlıklı makale ile, Bülent Ecevit
Üniversitesi’nden yine iki değerli akademisyenin imzasını taşıyan, “Türkiye’de
Sendika Hakkı ve Sendikalaşmanın Önündeki Temel Engellerin Değerlendirilmesi”
başlıklı makalenin ilginizi çekeceğine inanıyoruz. Salih Seçkin Sevinç’in yazısında
ise, Facebook için ilginç ipuçları yer alıyor.
Bizim Fabrikalarımız yazı dizimize iki sayı önce son vermiştik. Ancak, İTO
Kilit işyeri ile ilgili daha önceden hazırlanan yazı elimize yeni ulaştı ve bu önemli
kuruma dergimizde yer vermek istedik…
Türk Metal için her dönem, her sezon, her ay, her yıl yoğundur. Genel
Merkezimizin ve şubelerimizin göz dolduran faaliyetleri, dergimizi de doldurmuş
oldu. Metal işçilerinin sığındıkları tek liman olan Türk Metal, geçtiğimiz ay neler
yapmış, neleri başarmış, fotoğrafları ile bu sayımızda…
Metal işçilerinin tek aylık dergisinden herkese iyi okumalar...
mal Şen
Mustafa Ke
İÇİNDEKİLER
4
14
TÜRK METAL SENDİKASI
AYLIK YAYIN ORGANI
OCAK 2014 | Sayı: 174
YAYIN SAHİBİ
Türk Metal Sendikası
Adına
Pevrul KAVLAK
SORUMLU YAZI İŞLERİ
MÜDÜRÜ
Mustafa Kemal ŞEN
METAL
HABER MÜDÜRÜ
Ertan GENÇTÜRK
TÜRK
2
YÖNETİM MERKEZİ
Türk Metal Sendikası Genel
Merkezi Basın Müşavirliği
Beştepe Mahallesi
Yaşam Caddesi 1. Sokak
No:7/A 06520
Söğütözü/ANKARA
Telefon: 0312 292 64 00
Faks: 0312 284 40 18
16
18
20
21
[email protected]
www.turkmetal.org.tr
www.turkmetaldergi.com
PRODÜKSİYON
CTCP REPROTEK
BASKI
Ziraat Gurup
Matbaacılık A.Ş.
Ziraat Bankası
Tesisleri İstanbul
Yolu Trafo Karşısı
Varlık - ANKARA
Tel: 0 (312) 384 73 44 - 45
YAYIN TARİHİ: 31 / 01 / 2014
YAYININ TÜRÜ: Yaygın süreli
YAYIN ARALIĞI: BİR (1) AY
YAYIN DİLİ: TÜRKÇE
Dergimiz basın ahlak yasasına
uyar. Ayda bir yayımlanır ve
üyelerimize ücretsiz dağıtılır.
Bu ayın öne
çıkanları
Gölcük’te Otomotiv
Meslek
Yüksekokulu açıldı
SAYFA 25
6 Dünyadan Haberler
8 Bütçe açığı vergi gelirleriyle azaldı
9 Sektörden
10 Konfederasyon’dan haberler
12 Devlet Bahçeli’ye ziyaret
13 Çinli sendikacılarla İstanbul’da görüşme
22 Celal Tozan / Sigortalı Hasta Tarafından Alınan Tıbbi
SAYFA 44
Salih Seçkin Sevinç:
Facebook’ta Takipçi
Sayısı Etik Olarak
Nasıl Artırılır?
Başar Sarıipek / Psikolojik Sermayenin Çalışma
Hayatındaki Etkileri
36 İsdemir emekçilerinin vicdanı...
47 Volkswagen İşçileri Sendikayı Oylayacak
56 Türk Metal-Mess Ortak Eğitim Projesi
60 Kitap-Sinema
62 Emekçinin Not Defteri
65 Bizden Haberler
SAYFA 52
Sağlık: Kış
yorgunluğu nasıl
atlatılır?
SAYFA 63
SENDİKA GÜVENCE
DEMEKTİR
SAYFA 32
İTO KİLİT
ALLEGION
SAYFA 48
3
TÜRK
Dr. Naci Önsal:
Avrupa Birliği, 19.
Fasıl ve Karikatür
26 Doç. Dr. Burcu Kümbül Güler - Yrd. Doç. Dr. Doğa
METAL
Malzeme Bedellerinin Kurumdan Istenmesi
DÖRT DÖRTLÜK
BİR SENDİKA
METAL
Türk Metal Sendikası olarak, 2014 yılında,
örgütlenme/sendikalaşma çabalarımız, geçmiş
yıllardaki performansımızın üstüne daha da
koyarak devam edecektir. Çünkü biz, sendikaların
varoluş ve devamlılığının ancak örgütlenmeyle, yani
sendikalaşma ile mümkün olduğuna inanıyoruz.
TÜRK
4
Pevrul KavlaK
Türk-İş Genel Sekreteri
Türk Metal Sendikası Genel Başkanı
[email protected]
twitter.com/KavlakPevrul
Yeni bir yılın ilk ayını geride bırakmış bulunuyoruz.
Kabul etmek gerekir ki, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik alanlarda
yaşadığı problemler, işçi hareketini ilgilendiren ve aslında ülkenin
temel sorunu olan konuların, gündemde hak ettiği ölçüde yer
almasına engel olmaktadır.
Ancak, tüm bu engellere rağmen, başta sendikamız olmak üzere,
gerek Türk-İş gerekse konfederasyona bağlı sendikalar, üyeleriyle
birlikte, bu sorunlara yönelik kamuoyu yaratma ve çözüm getirme
çabalarını sürdürmektedir.
Türk Metal Sendikası olarak, 2014 yılında, örgütlenme/
sendikalaşma çabalarımız, geçmiş yıllardaki performansımızın
üstüne daha da koyarak devam edecektir. Çünkü biz, sendikaların
varoluş ve devamlılığının ancak örgütlenmeyle, yani sendikalaşma ile
mümkün olduğuna inanıyoruz.
Türk Metal Sendikası Ailesi içinde yer alan her birey, bu ailenin
daha da büyümesi ve buna paralel olarak daha da güçlenmesi
için örgütlenme çabalarına katkıda bulunmayı görev olarak kabul
etmiştir. Bu görev ve sorumluluk duygusu ile bugün sendikal
hareketin zirvesinde olan Türk Metal, aynı anlayışı koruyarak, yüz
binlerle birlikte zirvede kalmaya devam edecektir.
19 Ocak 2014 tarihinde yayımlanan İşkolu İstatistikleri,
sendikalaşma anlamında doğru yolda, doğru adımlarla
yürüdüğümüzü doğrulamaktadır.
Bakanlık kayıtlarına göre, işkolumuzda 1 milyon 413 bin 151
işçi çalışmaktadır.Yine Bakanlık kayıtlarına göre, işkolumuzda
çalışanların 222 bin 739’u sendikalıdır.
Metal işkolunda sendikalaşma oranı, yüzde 16’dır… Bu yüzde
16’nın, yüzde 11’i ise Türk Metal’e aittir. Geriye kalan yaklaşık yüzde
5’lik oranda sendikalı işçi, işkolumuzdaki diğer 8 küçük sendika
arasında bölünmüştür.
olduğumuz bu samimi kararlılık, metal işçilerinin TÜRK
METAL’i tercih etmesindeki en temel nedenlerden
biridir.
Metal işçileri, artık iyi sözleşmelerin, doğru ve
güzel sendikal hizmet ve yatırımların TÜRK METAL’de
olduğunu görmüştür…
Bir tüketici, çarşıda, pazarda alışverişe çıktığında,
parasını vererek nasıl iyi bir mal veya hizmet almak
istiyorsa, bir sendika üyesi de, elbette ki aidatını ödediği
sendikadan, kendi ihtiyaçlarına cevap verecek hizmet
ve yatırımlar bekleyecektir. Bu en doğal hakkıdır. Zaten,
örgütlenmedeki mantık da budur.
İşte, TÜRK METAL’in ‘Türkiye Birincisi’ olmasını
sağlayan neden de budur. Yani temsil ettiği kitlelere,
onların ihtiyaçları doğrultusunda sunmuş olduğu
hizmetler ve yatırımlardır.
Metal işkolundaki her 4 işçiden 3’ü, işte bunun için
TÜRK METAL’i tercih etmiştir…
Bizim hedefimiz, metal işkolundaki her 4 işçiden
4’ünü de temsil etmek, yani ‘Dörtte Dört’ yapmaktır…
Bizim hedefimiz, daha çok hizmetler ve yatırımlar
sunarak, metal işçilerinin, eş ve çocuklarının
gönlünde yer etmek, bugün gelinen noktayı
daha yükseklere taşıyarak, ‘Dört Dörtlük’
bir sendika olmaktır.
Biz bu yolda tarihi bir yürüyüş
başlattık… Bu yolda yürüyoruz,
yürümeye devam edeceğiz…
Yolumuz ve bahtımız
açık olsun…
5
TÜRK
İşkolumuzdaki sendikalı işçiler açısından
baktığımızda ise, 222 bin 739 sendikalı işçinin, 164 bin
343’ü sendikamız üyesidir. Yani, metal işkolunda, TÜRK
METAL’de sendikalaşma oranı yüzde 72’dir. Bu da, metal
işkolundaki her 4 sendikalı işçiden 3’ünün TÜRK METAL
üyesi olduğunu göstermektedir.
Kısaca ifade etmek gerekirse, 19 Ocak 2014 tarihli
İşkolu İstatistiklerine göre sendikalar arasındaki
örgütlenmede Türkiye Birincisi TÜRK METAL’dir…
Ancak, bulunduğumuz nokta ‘durmak’ için değil, bütün
metal işçilerini kucaklayacak daha mutlu ve aydınlık
yarınlar için, bütün üyelerimizle birlikte başlattığımız
yürüyüşte, bizler için bir ‘motivasyon kaynağı’ olacaktır,
olmalıdır…
Sendikaların görevi, üyelerine hizmetler sunmaktır…
Sendikal hizmetlerin en başında geleni, toplu
sözleşmelerdir.
Toplu sözleşmelerin amacı, sendika üyelerini
günün koşullarına direnecek ekonomik yapıya
kavuşturmaktır. Bu konuda, TÜRK METAL, işçi hareketi
içinde ‘örnek alınacak’ bir sendikadır. Gerek kamu,
gerekse özel sektörde imzaladığımız -ve işkolumuzdaki
sendikaların mücadelesine katılmadığı, ancak
fotokopisini çekerek, üyelerine sanki kendi ‘meziyetleri’
imiş gibi sunduğu- sözleşmeler, sadece Türk işçi
hareketi içinde değil, uluslararası sendikal çevrelerde de
takdir görmektedir.
Bir diğer sendikal hizmet ise, üyelerimize sunmaya
devam ettiğimiz, sosyal, kültürel hizmet ve yatırımlardır.
Kapsama alanı içinde sadece üyelerimizin değil,
üyelerimizin eş ve çocuklarının da bulunduğu bu hizmet
ve yatırımlar, Türk Metal’in öncülüğünü yaptığı ‘Sosyal
Sendikacılık’ anlayışının bir gereğidir.
İşte TÜRK METAL olarak metal işçilerinin insanca
çalışması ve insanca yaşaması yolunda sürdürmüş
METAL
işkolumuzdaki sendikalı işçiler açısından
baktığımızda ise, 222 bin 739 sendikalı işçinin, 164 bin
343’ü sendikamız üYesidir. Yani, metal işkolunda,
türk metal’de sendikalaşma oranı, Yüzde 72’dir.
bu da, metal işkolundaki her 4 sendikalı işçiden
3’ünün türk metal üYesi olduğunu göstermektedir.
kısaca ifade etmek gerekirse, 19 ocak 2014 tarihli
işkolu istatistiklerine göre sendikalar arasındaki
örgütlenmede türkiYe birincisi türk metal’dir…
ancak, bulunduğumuz nokta ‘durmak’ için değil,
bütün metal işçilerini kucaklaYacak daha mutlu
ve aYdınlık Yarınlar için, bütün üYelerimizle
birlikte başlattığımız YürüYüşte, bizler için bir
‘motivasYon kaYnağı’ olacaktır, olmalıdır…
METAL
DÜNYADAN
HABERLER
Akıllı telefon
satışları
1 milyarı aştı
TÜRK
6
Bütün araçlar uzaktan
kumandayla duracak!
avrupa Birliği, giderek artan suç oranlarını azaltmak
amacıyla, otomobillerden kamyonlara kadar bütün karayolu araçlarına, “uzaktan kumanda” ile durdurulmalarını sağlayacak cihaz takmaya hazırlanıyor. İngiliz Daily Telegraph Gazetesi’nin haberine göre,
AB yönetimi, suç işledikten sonra kaçmaya çalışanları, şüphelileri ve aşırı hız yapanları bizzat peşlerine polis araçlarıyla durdurmaya
çalışmak yerine uzaktan sadece bir
düğmeye basmak suretiyle durdurmayı öngören bir sistem üzerindeki çalışmalarını neredeyse tamamladı. Buna göre polis, uzun kovalamacalar veya aramalar yoluyla şüpheli veya suçlu araçlarını yakalama-
ya çalışmak yerine, bütün araçlara
takılacak bir cihaza uzaktan gönderilecek basit bir radyo sinyali yoluyla durduracak. Sistem üzerinde altı
yıldır gizlice yürütülen çalışmaların tamamlandığı belirtilen haberde,
AB yönetiminin, önümüzdeki günlerde sistemin bilgisayar desteğiyle
çalışan bütün araçlara takılması için
düzenleme yapmak üzere hazırlık
yaptığını bildirdi. Uzaktan kumandayla aracı devre dışı bırakma teknolojisi halen zaten bazı lüks markalarda kullanılıyor. Bu araçlar çalındığında veya kaybolduğunda firma tarafından gönderilen elektronik
sinyalle araç devre dışı bırakabiliyor.
AB şimdi bu sistemi tüm araçlara
yaygınlaştırmaya hazırlanıyor.
londra merkezli pazar araştırma şirketi IDC’nin araştırmasına göre, geçen yıl akıllı telefon satışları %38,4 oranında artarak, 1,004 milyar düzeyine ulaştı. BBC’nin haberine
göre, en çok satışı yapan Güney Kore
şirketi Samsung’u, Amerikan Apple ve
Çinli Huawei şirketleri izledi. Toplam
cep telefonu satışı sayısı ise 1,8 milyarı buldu. IDC, ilk defa bir yıl içinde 1 milyardan fazla akıllı telefon satışı gerçekleştiğine dikkat çekiyor.
Kaçak işçi
operasyonu
METAL
suudi Arabistan’da, yabancı işçilere yönelik operasyonlarda, başkent
Riyad’da Ocak ayının son haftasında 2 bin 360 yabancı işçinin tutuklandığı bildirildi. Riyad
Valisi Prens Türki bin Adullah’ın
emirleri doğrultusunda gerçekleştirilen operasyonlarda, Riyad’daki bir çok büyük iş
merkezine, alışveriş bölgelerine baskınlar düzenlendi. Suudi
yetkililerin açıklamasına göre,
baskınlar çerçevesinde, ülkede çalışma izinleri bulunmadığı
veya izinlerini yenilemediği tespit edilen 2 bin 360 kişi yakalanarak tutuklandı. Tutuklananların çoğunlukla Yemen, Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Sudan, Sri Lanka ve Mısır vatandaşları olduğu belirtildi.
TÜRK
7
Porsche’nin ilk tasarımı
‘elektrikli arabaymış’
lüks otomobil üreticisi Porsche, Almanya’daki müzede
kurucusunun tasarladığı ilk arabayı sergiliyor. Firmanın ilk defa görücüye çıkardığı model ‘elektrikle çalışan bir otomobil.’ Sttutgart’ın kuzey bölgesi Zuffenhausen’deki müzede sergilenen, firmanın kurucusu
Ferdinand Porsche imzalı ‘elektrikli araç’ C.2 Phaeton model, ya da kısaca ‘P1’ modeli olarak anılıyor. Kısa
bir süre önce Avusturya’da bir ahırda
bulunan 1898 model aracın, 1902’den
beri orada bulunduğu belirtildi. Ferdinand Porsche, Porsche markasını 1931 yılında 22 yaşındayken yarattı.Kuruluşundan önce de ilk ara-
bası olan P1’i otomobil üreticisi Jacob
Lohner için tasarladı. Firmanın sahibi
Ludwig Lohner ABD’ye yaptığı bir ziyaret sırasında, at arabalarının sonunun geldiği konusunda ikna olunca,
Ferdinand Porsche’den elektrikle çalışan bir tren tasarlamasını istedi.Ferdinand Porsche de elektrik bataryasıyla çalışan ‘sekiz kenarlı bir elektrik motoru’ tasarladı. Motor aracın arkasındaki süspansiyonların arasında monte edilmişti. Araç, altısı ön, ikisi geri ve dördü de fren için kullanılan toplam 12 vitesli bir sistemle ilerliyordu. P1 model Porsche, 26 Haziran
1898’de Avusturya’nın başkenti Viyana sokaklarını arşınladı.
Çin’de 14 yılın
en düşük
büyüme hızı
dünYanın en büyük
ikinci ekonomisi olan
Çin’de büyüme hızı, 2013 yılında, son 14 yılın en düşük düzeyinde gerçekleşti. Ülkede, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla %7,7 oranında arttı. Bu oranın, 1999 yılından
bu yana Çin’in kaydettiği en düşük büyüme hızı olduğu belirtildi. Buna karşılık büyüme hızı,
2012 yılıyla aynı düzeyde kaldı
ve hükümetin %7,5 olan tahminini biraz aştı. Rakamlar, Çin’de
bir yandan ekonomiyi yeni dengeler üzerine oturtmaya çalışan Çinli yöneticilerin, yüksek
büyüme hızının devamını nasıl
sağlayacakları konusunda düşünmeye zorluyor.
| KISA KISA
Bütçe açığı vergi
gelirleriyle azaldı
METAL
Türkiye nüfusu
1 milyon 40 bin
kişi daha çoğaldı
TÜRK
8
geçen yıl, özellikle ikinci çeyrekten itibaren canlanan iç talep büyümeye katkı verirken, dolaylı vergi artışı yoluyla da bütçe açığı hızla küçültüldü. Dünya Gazetesi’nin Maliye Bakanlığı
verilerinden yaptığı habere göre, “doğrudan vergi” niteliğindeki
gelir ve kurumlar vergisi ile mülkiyetten alınan vergilerde tahsilat, 2013 yılında 7,9 milyar liralık net artışla, 100,4 milyar lira oldu.
KDV, ÖTV gibi tüketimden alınan “dolaylı” vergilerdeki tahsilat ise, %21 oranında, net 39,3 milyar lira artarak, 221,4 milyar
lira oldu ve hedefin çok üzerinde çıktı. Geçen yıl doğrudan vergi tahsilatı başlangıç hedefiyle uyumlu dolaylı vergi tahsilatı ise,
hedefin %103,3’ü düzeyinde gerçekleşti.
‘’adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2013
Nüfus Sayımı Sonuçları’’ Türkiye İstatistik
Kurumu (TÜİK) tarafından açıklandı. Buna
göre, 2012 yılında 75 milyon 627 bin 384 kişi
olan ülke nüfusu, 1 milyon 40 bin 480 kişilik
artışla, 2013 sonunda 76 milyon 667 bin 864
kişiye ulaştı. Türkiye nüfusunun %18,5’inin
ikamet ettiği İstanbul, 14 milyon 160 bin 467
kişiyle en çok nüfusa sahip il oldu. Bunu sırasıyla %6,6 ile (5 milyon 45 bin 83 kişi) Ankara, %5,3 ile (4 milyon 61 bin 74 kişi) İzmir, %3,6
ile (2 milyon 740 bin 970 kişi) Bursa ve %2,8 ile
(2 milyon 158 bin 265 kişi) Antalya izledi. Bayburt ise 75 bin 620 kişiyle en az nüfusa sahip il oldu. Erkek nüfusun oranı %50,2 (38 milyon 473 bin 360 kişi), kadın nüfusun oranı ise
%49,8 (38 milyon 194 bin 504 kişi) oldu.
ILO: Türkiye’de
genç işsizlik sorun
UlUslararası Çalışma Örgütü (ILO), küresel krizin ardından başlayan işsizlik sorununun devam ettiğini ve mevcut eğilimlerin sürmesi halinde, 2018’de 215 milyon kişinin işsiz olacağını belirtti. ILO tarafından hazırlanan “Küresel İstihdam Raporu” üzerindeki ambargonun bir basın kuruluşu tarafından delinmesi üzerine,
örgüt raporu kamuoyuna açıkladı. Rapora göre, dünyada halen 202
milyon kişi işsiz ve işsizlik artmaya devam edecek. ILO tahminlerine göre, 2018’e kadar her yıl 42,6 milyon kişilik işgücüne yeni katılım olurken, yaratılan iş imkanı 40 milyonla sınırlı kalacak. ILO raporunda Türkiye’nin, özellikle gençler konusunda ciddi boşlukları
olduğu vurgulandı. Raporda Türkiye’nin, eğitim görmeyen ve çalışmayan gençleri ölçen NEET endeksinde halen dünyanın zirvesinde
bulunan birkaç ülkeden biri olduğu, alınan eğitim ile yapılan iş arasındaki uyumsuzluğun yüksek olduğu ve kadınların işgücüne katılımının çok düşük olduğu da ifade edildi. Gelecek döneme ilişkin yapılan projeksiyonda ise Türkiye’nin 2014’teki işsizliği %10, 2015 için
%9,7 ve 2016 için %9,6 olarak tahmin edildi.
Türkiye’nin iş gücü
verimliliği yüksek
dünYa Bankası Türkiye Direktörü Martin Raiser, kriz sonrası dönemde Türkiye’nin
işgücü piyasası performansına dikkat çekerek, Avrupa Birliği’ndeki (AB) istihdamda 2
milyonluk düşüşün yaşandığı 2009-2012 döneminde, Türkiye’de 3,5 milyonu aşkın yeni iş
yaratıldığını vurguladı. Raiser, analizlere göre,
son 10-15 yılda Türkiye’de işgücü verimliliğindeki artışın %4’e yakın olduğunu da ifade etti.
N
E
D
R
Ö
T
SEK
İzmir Demir Çelik
8 yılını değerlendirdi Beyaz eşya
türkiYe Beyaz Eşya Sanayicileri
Derneği (TÜRKBESD) ve İstanbul
Elektrik Elektronik ve Hizmet
İhracatçıları Birliği verilerinden
derlenen bilgiye göre, beyaz eşya
sektörünün 2012 yılında miktar
bakımından 16 milyon 297 bin 200
olan ihracatı, 2013’te %1 azalarak 16
milyon 61 bin 314’e geriledi. Ancak, 3
milyar 433 milyon 166 bin dolar olan
ihracat geliri, %1 artarak 3 milyar 466
milyon 73 bin dolara yükseldi. Geçen
yılın 12 aylık döneminde buzdolabı,
1 milyar 240 milyon 830 bin dolarlık
gelirle sektör ihracatını sırtlayan ürün
oldu. Buzdolabını, 768 milyon 370 bin
dolarla çamaşır makinesi, 687 milyon
561 bin dolarla fırın, 406 milyon 880
bin dolarla bulaşık makinesi takip etti.
METAL
rakamları
açıklandı
9
TÜRK
izmir Demir Çelik (İDÇ) Yönetim
Kurulu Başkanı Halil Şahin, işletmeyi
devraldıktan sonra yaptıkları
yenileme ve kapasite artırımları ile
yıllık çelikhane kapasitesini 700 bin
tondan 1 milyon 500 bin tona, yıllık
haddehane kapasitesini 750 bin
tondan 950 bin tona çıkardıklarını
bildirdi. Şahin, 2013 yılında Türkiye’nin
ihtiyacı olan orta profil üretimi
yapan Orta Profil Haddehanesi’nde
de deneme üretimine başladıklarını
belirtti. İDÇ’nin Aliağa’daki ağır
sanayi bölgesinde, uzun hadde
mamulleri üretmek amacı ile 1975’te
kurulduğunu, modern haddehane
tesislerini 1983’te, çelikhanesini
ise 1987’de işletmeye aldığını
hatırlatan Halil Şahin, üretimi, 500
bin metrekarenin üzerinde bir alanda
gerçekleştirdiklerini belirtti.
Ham çelik
üretiminde
ilk 8’teyiz
içdaş’tan yeni tesis
Çanakkale Biga’da faaliyet gösteren İçdaş, yeni yatırımı olan yıllık 2
Milyon ton kapasiteli Pik Demir için Çed toplantısını, 9 Ocak’ta Aksaz köyünde 1500 kişinin katılımı ile gerçekleştirdi. Bölgenin en büyük kuruluşu
olan İçdaş’ın yeni tesislerinde, %50 yerli, %50 ithal en son teknoloji kullanılacak. Tesislerde kok kömürü yakılarak, yüksek fırında Pik Demiri üretilecek. Çed raporunun tamamlanmasından sonra, 24 ayda üretime alınması planlanan tesislerin montaj aşamasında 1500 kişi, tam kapasite üretiminde ise 1800 kişinin istihdam edilmesi planlanıyor.
Türkiye, 2013’te, önceki yıla göre
%3,4 azalışla 34,7 milyon ton ham
çelik üreterek, dünya 8’inciliğini
korudu. Dünya Çelik Birliği (WSA)
verilerine göre, 2012’de 1 milyar 510
milyon 222 bin ton olan ham çelik
üretimi, 2013’te %4,7 artışla 1 milyar
582 milyon 493 bin tona ulaştı. Çin,
779 milyon 40 bin ton ham çelikle
dünya üretiminin %49,2’sini karşıladı.
Bu ülkeyi, 110 milyon 570 bin tonla
Japonya, 86 milyon 955 bin tonla ABD,
81 milyon 213 bin tonla Hindistan ve
69 milyon 402 bin tonla Rusya izledi.
Türkiye, Brezilya, Ukrayna, İtalya ve
Fransa gibi ülkeleri geride bırakarak,
dünya 8’inciliğini korusa da, %3,6 ile
ilk 10 arasında üretimi en fazla düşen
ikinci ülke oldu.
| KONFEDERASYON’DAN
METAL
CHP lideri Kılıçdaroğlu
Türk-İş’i ziyaret etti
TÜRK
10
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Türk-İş Genel Merkezini ziyaret ederek, Genel
Başkan Ergün Atalay ve yönetim kurulu üyeleriyle bir görüşme yaptı.
C
umhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 Ocak’ta Türkİş Genel Merkezini ziyaret
ederek, Genel Başkan Ergün Atalay
ve Yönetim Kurulu üyeleriyle görüştü. Kılıçdaroğlu, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, parti olarak kendilerini yabancı hissetmedikleri kurumların başında Türk-İş’in geldiğini belirterek, “Türk işçi hareketinin 61 yıldır
ödünsüz savunucusu olan Türk-İş’te
olmaktan son derece mutluyum” dedi.
Türk-İş Genel Başkanı ve konfederasyon yöneticilerinin, ülkenin sorunlarını yakından izlediklerini ve zaman zaman bu sorunları dile getirdiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Biz, Türk
İşçi hareketinin önderi olan bu güzel
kurumu her zaman el üstünde tuttuk
ve değer verdik. Sendikalarıyla, Türkiye genelinde örgütlenmesiyle, ülkenin
sorunlarına yaklaşımıyla, işçi haklarını savunmakla kendisini görevli gören Türk-İş, bizim açımızdan memnuniyet vericidir” dedi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Sayın Başkan da ifade etti. Temiz
toplum ve şeffaflıktan yanayız dedi.
Bugün içinde bulunduğumuz koşullar,
temiz toplumun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Her siyasal hareketin toplumda güven vermesinin ön
koşulu, o siyasal hareketin temiz ol-
masıdır. Toplumun ahlaki değerlerine
aykırı düşmemesidir. Yolsuzluk yapmamasıdır. Yolsuzluk yapanlara karşı mücadele etmesidir. Yolsuzluk yapanları rüşvet alanları savunmamasıdır, bu temel koşuldur. 21. yüzyılda hangi hareket olursa olsun ister sivil toplum, ister siyasal hareket ahlaki temeller üstünde yükselmek zorundadır.”
Türkiye’nin en önemli sorununun
işsizlik olduğunu, çalışma hayatında da, taşeronlaşma, iş kazaları, kayıt
dışılık ve kadın istihdamı gibi önemli sorunlar yaşandığını kaydeden Kılıçdaroğlu, bu sorunlara çözüm aranacak platform olan Ekonomik Sosyal Konsey’in ise, hükümet tarafından 2009’dan beri toplanmadığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Bizim bunu eleştirmemiz yetmiyor. Başta Türk-İş ve
Ekonomik Sosyal Konseyin tüm taraflarının da bir araya gelip çağrı yapmaları gerekiyor. Siz neden Ekonomik ve
Sosyal Konseyi toplamıyorsunuz diye.
Bu çağrıyı da bekliyoruz” dedi.
KONFEDERASYON’DAN |
Özelleştirmeye ‘HAYIR!’
dıkta hesap sormak sizin de bizim de boynumuzun borcu.” Türkiye Maden-İş Sendikası Genel
Başkanı Nurettin Akçul ve Tes-İş Sendikası Genel Başkan
Yardımcısı Hasan Tahsin Zengin de, ülkenin yolsuzluk iddialarıyla çalkalandığı bir dönemde, böyle bir özelleştirme
girişiminin kabul edilemez olduğunu vurguladılar.
METAL
muğla’daki Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik
santralleri ile kömür ocaklarının özelleştirilmesi girişimlerini protesto amacıyla Ankara’da düzenlenen mitinge katılmak için yola çıkan emekçilerin Ankara’ya gidişi, güvenlik güçlerince engellendi. Bu gelişmeye rağmen, Türk-İş
Yönetim Kurulu ve konfederasyona bağlı sendikalar,
Zonguldak’tan gelen maden işçileri, demokratik kitle örgütleri ve bazı siyasi partiler, planlandığı gibi, 24 Ocak’ta Ankara’da Sıhhiye Meydanı’nda toplanarak, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı önüne yürüdüler. Burada bir konuşma yapan
Türk-İş Genel Başkan Ergün Atalay, Yatağan’daki işçilerin 6 aydır direnişte olduğunu belirterek, özetle
şunları söyledi: “Muğla’daki özelleştirme ihalesine katılan 15 firmanın 13’ü geri çekildi. Geriye iki firma kaldı. Herkes şunu çok iyi anlamalı, biz bu hükümete özelleştirmeleri yaptırmayacağız. İşçi hareketinin
birçok problemi varken bu işlerle uğraşan hükümete san-
TÜRK
Arınç’tan Türk-İş’e ziyaret 11
başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 15 Ocak tarihinde Türk-İş Genel Merkezini ziyaret etti.
Arınç’ın, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’la yaptığı görüşmede, çalışma hayatına ilişkin gelişmeler ele alındı. Görüşmede, T ürk-İş Genel Sekreteri, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak da bulundu.
Güvenlik-İş’in üyeliği kabul edildi
Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası (GÜVENLİK-İŞ) Türk-İş Konfederasyonu Yönetim Kurulu’nun kararıyla,
3 Ocak 2014 tarihinden itibaren, Türkİş üyeliğine kabul edildi. Türk-İş’ten konuya ilişkin olarak yapılan açıklamada,
konfederasyon üyeliğinin, bütün güvenlik görevlisi ve savunma işçilerine hayırlı
olması dileğinde bulunuldu. 3 Ekim 2011
tarihinde kurulan GÜVENLİK-İŞ Sendikası Yönetim Kurulu, şu isimlerden oluşuyor:
n Genel Başkan: Bolat Ankaralı
n Genel Sekreter: Mustafa Serttaş
n Genel Mali Sekreter: Renan Gül
n Genel Teşkilat Sekreteri: Erdal Ervan
n Genel Eğitim Sekreteri: Ömer Kalay
Devlet Bahçeli’ye ziyaret
Genel Başkanımız
Pevrul Kavlak,
Milliyetçi Hareket
Partisi Genel Başkanı
Devlet Bahçeli’yi
ziyaret etti.
METAL
genel Başkanımız
Pevrul Kavlak ve Genel
Sekreterimiz Yücel Yücel,
Milliyetçi Hareket Partisi
(MHP) Genel Başkanı Devlet
Bahçeli’yi makamında
ziyaret etti. Görüşmede,
çalışma hayatındaki güncel
gelişmeler ele alındı. Genel
Başkanımız görüşmede
ayrıca, Türk Metal
Sendikası’nın yapısı ve çeşitli
alanlardaki faaliyetlerine
ilişkin bilgi verdi.
TÜRK
12
Kemal Kılıçdaroğlu’ndan
Sanpan direnişine destek
anaYasal haklarını kullanarak
sendikalaştıkları için işverenin
baskısına uğrayan Sanpan
emekçilerinin, sendikamız
öncülüğünde başlattıkları haklı
direnişe destek ziyaretleri de devam
ediyor. CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu, 11 Ocak’ta Sanpan
emekçileriyle bir araya gelerek, son
gelişmeler hakkında bilgi aldı.
Çin Halk Cumhuriyeti
Anhui Sendikalar
Federasyonu (AFTU) ile
Genel Başkanımız Kavlak
başkanlığındaki Türk
Metal heyeti, İstanbul’da
biraraya geldi.
Ç
inli sendikacılarla yapılan görüşmede, Türk
Metal heyeti, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak,
Genel Sekreterimiz Yücel Yücel, İstanbul
1 Nolu Şube Başkanımız Murat Salar, Dış
İlişkiler Sorumlusu Devrim Duman’dan oluşurken,
Çin heyetinde, Anhui Sendikalar Federasyonu (AFTU)
Başkan Yardımcısı, Donghui HU, Anhui Eyaleti Chizhou
Sendikalar Federasyonu Başkanı, Jigang Yang, Anhui
Eyaleti Huangshan Sendikalar Federasyonu Başkanı,
Yihua Zhou, AFTU Hukuk Bölümü Müdürü, Günlük İşçi
Bülteni Müdürü, Uluslararası İlişkiler Sekreteri yeraldı.
Görüşmede, her iki ülkedeki sendikal yapı, toplu
sözleşme sistemi, sendikaların üyelerine sunduğu
hizmetler gibi konularda karşılıklı bilgi alışverişinde
bulunuldu. Geleceğe yönelik iş birliği ve dayanışma
konusundaki imkanlar değerlendirildi.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin, toplam 68 milyon
nüfuslu Anhui eyaletinde faaliyet gösteren AFTU,
demir çelik ve maden sektörlerinde 16 sendikada 7
milyon üyeyi temsil ediyor ve federasyonun 30 bin
çalışanı bulunuyor. Anhui Sendikalar Federasyonu,
Tüm Çin Sendikalar Federasyonu (ACFTU)’ya bağlı 31
eyalet federasyonundan sadece birisi. ACFTU’ya bağlı
ayrıca 10 ulusal sanayi sendikası bulunuyor. Mayıs
1925’de kurulan ve genel merkezi başkent Pekin’de
olan ACFTU’nun toplam üye sayısı, 169 milyon 94 bin
ve bunun 61 milyonunu kadın üyeler oluşturuyor.
Çinli heyet temsilcileri, görüşme sonrası, Türk Metal’i
yakından tanımanın kendilerine büyük fayda sağladığını
ve bu tanışmadan mutlu olduklarını ifade ettiler.
13
TÜRK
Çinli sendikacılarla
İstanbul’da görüşme
METAL
HABER |
METAL
| HABER
TÜRK
14
TÜRK-İŞ
SÖZÜNÜN
ARKASINDA
DURUYOR
Türkiye Haber-İş Sendikası’nın 12.
Olağan Genel Kurulunda konuşan Genel
Başkanımız Kavlak, Türk-İş’in, son
dönemde yeniden söz söyleyen, söylediği
sözün arkasında duran, gündem oluşturan
bir konfederasyon haline geldiğini belirtti.
HABER |
T
Çalışma hayatında çok
çeşitli sorunların yaşandığını
kaydeden Kavlak, “Bu sorunları
elbette aşacağız. Aşacağız ama
nasıl? Mücadele ederek, birlik
olarak, örgütlü olarak, güçlü
olarak. Nerede? Güç neredeyse
orada, Türk-İş’te, Haber-İş’te”
diye konuştu. Kavlak, Haber İş Sendikası’nın özelleştirme
belasının mağdurlarından olduğunu
kaydederek, şunları söyledi:
“Ülkemizde iletişim sektörünün
büyük ve güçlü kuruluşu,
ülkemizin en büyük üçüncü şirketi
konumundaki Türk Telekom gibi
dev bir kuruluş, özelleştirilerek
kamunun elinden çıkarıldı,
çoğunluk hisseleri yabancı bir
kuruluşa satıldı. Özelleştirilen
her kurumda olduğu gibi, Türk
Telekom çalışanları da mağdur
edildi. Binlerce çalışanı işten
çıkarıldı, zorla emekliye ayrıldı.
Türk Telekom’da esnek çalışma
koşullarını dayatıldı. Sendikalı
personelin kapsamı daraltıldı… Bu
ve benzeri uygulamalarla Haberİş Sendikamız birçok dayatmalarla
karşı karşıya bırakıldı. Haber-İş
bu süreçte büyük bir sınav verdi.
Bu dayatmalara karşı, onurlu
mazisine ve Türk işçi hareketine
yakışan tavrıyla direndi… Temsil
ettiği kitlenin hak ve çıkarlarını
gözetmek adına, bu dayatmaları
kabul etmeyerek, işverenin
tavrına boyun eğmedi. Bütün bu
sürecin devamında, Haber-İş’in
16 Ekim 2007 günü 25 bin işçiyle
başlayan Türk Telekom grevi,
kurumda yaşanan ilk grev oldu.
Grev esnasında ortaya konan
sendikal dayanışma ve mücadele,
ülkemizdeki tüm çalışanlara büyük
bir moral sağladı. Türk sendikal
mücadele tarihine önemli bir sayfa
olarak geçti. Haber-İş, bu badireyi
de en az zararla atlatmasını bildi.
Ancak, özellikle son dönemde, Veli
Başkan ve arkadaşlarının işbaşına
geldiği günden bu yana, Haber-İş’in
gösterdiği performans gerçekten
hepimizin takdirini topladı. Türk
Telekom, PTT ve TÜRKSAT’ta yaptığı
örgütlenme mücadelesi ile Türkiye
Haber-İş Sendikası, bizden alkış
almaya hak kazandı. Ben başta
Sayın Genel Başkanınız, değerli
arkadaşım Veli Solak olmak üzere,
bu zorlu süreçte emeği geçen
herkesi kutluyorum.”
Genel Kurula katılan Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay da
konuşmasında, güncel ekonomik ve
siyasal gelişmeleri değerlendirdi.
Haber -İş 12. olağan Genel
Kurulunda yapılan seçimlerde,
Genel Başkanlığa Veli Solak, Genel
Sekreterliğe Ümit Kaymal, Genel
Mali Sekreterliğe Kemal İlçioğlu,
Genel Eğitim Sekreterliğine Sedat
Güney, Genel Teşkilatlandırma
Sekreterliğine Mücayit
Özdemir yeniden seçildi.
15
TÜRK
Sorunları birlikte aşacağız
METAL
ürk-İş’e bağlı Türkiye Haber-İş Sendikası’nın
12.Olağan Genel Kurulu, 18-19 Ocak tarihlerinde Ankara Büyük Anadolu Termal Hotel’de yapıldı. Genel
Kurul Divan Başkanlığına oybirliğiyle seçilen Türkİş Genel Sekreteri, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, yaptığı konuşmada, konfederasyonun son dönemde yaptığı çalışmalara değinerek, “Kamuoyunun gündeminde yer almayan
Türk-İş, yeniden söz söyleyen, söylediği sözün arkasında duran, gündem oluşturan bir konfederasyon oldu” dedi.
Kavlak şöyle devam etti:
“Kıdem tazminatı, işçi sınıfının 77 yıl önce elde ettiği bir
haktır. Hiç merak etmeyin. Dert etmeyin. Kıdem tazminatı,
Türkiye işçi sınıfının ve Türk-İş’in kırmızı çizgisidir dedik, orada durduk. Buna cevabımız genel grev olacaktır, dedik. Bu ülkede Türk-İş olduğu sürece, Türk-İş bu işe evet demediği sürece, kıdem tazminatımıza kimse dokunamaz. İşte bakın; Geçen gün Sayın Çalışma Bakanı açıkladı. ‘Kıdem tazminatı konusu rafa kalktı’ dedi. ‘Başka bir bahara’ dedi. Bunu Türk-İş
başardı. Bunu sizler başardınız. Türk-İş’in arkasında dağ gibi
durarak başardınız. Sizleri kutluyorum. Türk-İş üyesi tüm işçileri alınlarından öpüyorum.”
METAL
İsdemir emekçileri
ankara’da buluştu
TÜRK
16
İsdemir emekçileri ve ailelerine yönelik olarak düzenlenen
toplantıların üçüncüsünde konuşan Genel Başkanımız Kavlak,
“Beraberliğimiz devam ettiği sürece, gönül bağımız sürdükçe,
sizlerden aldığımız güçle bütün engelleri aşacağız” dedi.
S
endikamız Türk Metal’in,
İsdemir’deki örgütlenme
çalışmaları hızla devam
ederken, İsdemir emekçileri
ve ailelerine yönelik olarak başlatılan
eğitim çalışmaları da sürüyor. Bu
çerçevede Ankara’ya gelen İsdemir
emekçileri ve aileleri, 26-31 Ocak
tarihlerinde, Ankara Büyük Anadolu
Termal Hotel’de konuk oldular.
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak,
yaklaşık 600 İsdemirlinin katıldığı
eğitim programının açılışında
yaptığı konuşmada, Türk Metal’in,
İsdemir emekçilerine sahip çıktığını
belirterek, “Burada hiç kimse
hakkınıza el uzatmaz, emeğinizi
sömürmez. Bu çatı altında ne varsa
hepsi bizimdir, sizindir. Biz soframızda
ne varsa bölüşürüz. Burada sahte
sendikacılar yok. İşçinin üzerine
basıp, kendisine gelecek inşa etmek
isteyen o sahtekârlar yok. Burada
inşa edilen gelecek, fedakâr metal
işçisinin geleceğidir. Onun eşinin ve
çocuklarının geleceğidir. Size uzanan
el, Türkiye’nin en güçlü örgütünün
elidir” dedi. Bugüne kadar İsdemirli
işçiler için yapılmayanları Türk
Metal’in yaptığını kaydeden Kavlak,
İskenderun’da indirimli sağlık, eğitim
ve alış veriş hizmetlerinin sağlandığını
hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Bunlar daha başlangıç.
Beraberliğimiz devam ettiği sürece,
gönül bağımız sürdükçe, sizlerden
aldığımız güçle önümüzdeki bütün
Henüz Türk Metal’e
geçmeyen İsdemirli
emekçilere de
sesleniyorum;
korkmayın, artık
korkacak bir nedeniniz
yok, Türk Metal ile
güvendesiniz
17
TÜRK
engelleri aşacağız. Tekrar ediyorum, yetkiyi aldığımız gün inşaatına
başlayacağımız sosyal tesisler, gören herkesin imreneceği
güzellikte olacak. İşinizin dışında sosyal hayatta kendinizi ifade
edebileceğiniz, sizler için bir yaşam alanı oluşturacağız. Huzurunuz
ve mutluluğunuz için gereken tüm sosyal aktiviteleri ayağınıza
getireceğiz. Hem de bunu, göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir
süre içinde yapacağız. Biz yapacağız. Ama birileri ne yapacağını
şaşıracak.”
Genel Başkanımız Kavlak, sık sık alkışlar ve sloganlarla kesilen
konuşmasında, geçmişte yaşanan ekonomik kriz döneminde
Erdemir işçilerinin mağduriyetten nasıl kurtulduğuna da
değinerek, “Sendikacılık zor günlerde yapılır. İyi günde herkes
sendikacı olur. İyi kaptan nasıl fırtınalı havada belli olursa, iyi
sendikacı da zor günde belli olur. Uzağa gitmeye gerek yok.
İsdemir örneği yeter. Taşeronda çalışan işçiden, postabaşına
kadar herkes yaralı, herkes mağdur. Ücretlerde indirim yapıldığı o
günleri hatırlarsınız. Daha önce de söz ettim sizlere. Siz yaşadınız,
İsdemir’de nasıl mağdur oldunuz? Biz aynı fırtınayı Erdemir’de
nasıl atlattık, nasıl güvenli limana sığındık? Herkesten daha iyi
biliyorsunuz” dedi. İsdemirlilerden, örgütlenme sürecinde hiçbir
ayrım gözetmeksizin çalışacaklarının da sözünü alan Kavlak,
İsdemir yönetiminin, sendika konusunda tarafsız bir duruş
sergilediğini vurgulayarak, “Henüz Türk Metal’e geçmeyen
İsdemirli emekçilere de sesleniyorum; korkmayın, artık korkacak
bir nedeniniz yok, Türk Metal ile güvendesiniz” diye konuştu.
İsdemir’in 3. Eğitim programının açılışına, Türk Metal – MESS
Eğitimleri için otelde bulunan Çerkezköylü emekçiler de katıldı.
Genel Başkanımız Kavlak, Çerkezköylü emekçilere, MESS Toplu İş
Sözleşmesi sürecinde gösterdikleri kararlı ve dik duruşlarından
dolayı teşekkür etti. Toplantıya, Genel Başkan Yardımcılarımız
Süleyman Yıldırım ve Mesut Gezer de katıldı. Genel Başkanımız
Kavlak’ın konuşmasının ardından, toplu fotoğraf çekimi
gerçekleştirildi.
METAL
HABER |
2014’TE DE
TEK ADRES
METAL
TÜRK METAL
TÜRK
18
Bütün Metal işçilerini tek çatı altında toplamaya kararlı olan Türk Metal Sendikası,
2013 yılında yürüttüğü örgütlenme çalışmalarının sonuçlarını tek tek almaya başladı.
2014’ün ilk günlerinden itibaren gelen yetki tespit yazıları ile Türk Metal ailesine yeni
katılan emekçiler, Türk Metal’de olmanın huzurunu ve mutluluğunu yaşıyor. Gerek Şube
Başkanlarımızın ziyaretlerinde, gerekse yeni örgütlendiğimiz iş yerlerinden şubelerimize
yapılan ziyaretlerde, birliğin beraberliğin ve kardeşliğin karşılığı olan Türk Metal gibi
büyük ve güçlü bir sendikanın üyesi olmaktan duyulan mutluluk sıklıkla dile getiriliyor.
Biz de, bu yolda beraber yürümenin, gücümüze güç kattığını belirterek, bu büyük aileye
yeni katılan üyelerimizin hepsine “HOŞ GELDİNİZ” diyoruz…
anadolu rulman
Bolu Şubemizce, Düzce’nin Cumayeri ilçesinde
bulunan Anadolu Rulman fabrikasında 10 Aralık’ta
başlatılan örgütlenme faaliyetleri sonucunda, çalışanların %80’ine yakını sendikamıza üye oldu. Ardından yapılan yetki tespit başvurusuna herhangi bir itiraz gelmedi ve Anadolu Rulman emekçileri Türk Metal ailesine dahil oldu. Anadolu Rulman için
yetki belgesi 8 Ocak’ta şubemize ulaştı.
fıcosa ınternatıonal otomotiv
Gemlik Şubemizce, Ficosa International Otomotiv iş yerinde 2013 Aralık ayında örgütlenme çalışması başlatıldı. Çoğunluğun sağlanmasının ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan 6
Ocak’ta yetki tespit belgesi alındı. Ficosa International Otomotiv’de, hazırlanan toplu iş sözleşmesi taslağı, üyelerimize anlatıldı, görüş ve önerileri alındı.
tt çelikaY
2012 yılında örgütlendiğimiz Düzce Çilimli ilçesindeki TT
Çelikyay Otomotiv Dış Ticaret
A.Ş iş yeri, yetki tespit itirazında
bulunmuş ve yerel mahkemeye
başvurmuştu. Yerel mahkeme
yapılan itirazı reddedip, Sendikamız lehine karar verdi.
dıneX otomotiv
Çerkezköy Şubemize bağlı Dinex Egzoz ve Emisyon işyerinde 4 aydır süren yetki mücadelesinde,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, yetkinin
sendikamızda olduğuna ilişkin gönderdiği yetki tespit yazısıyla sonuca ulaşıldı. Dinex emekçileri Türk
Metal ailesine katılmanın mutluluğunu, Şubemize
yaptıkları ziyaretle de ifade ettiler.
sas otomotiv
Gölcük Şubemizce, Sas Otomotiv iş yerinde yürütülen örgütlenme çalışmalarının ardından, 16 Ocak’ta
bakanlığa yetki tespiti başvurusu yapıldı. 22 Ocak’ta
yetki tespiti geldi. Sas Otomotiv çalışanı yeni üyelerimiz ile biraraya gelen şube Başkanı ve yöneticileri
Türk Metal’in çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
hobi Egzoz Yedek Parça San. Ltd. Şti.
işyerinde altı aydır büyük bir kararlılıkla sürdürülen örgütlenme çalışmalarının ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yetki tespit başvurusunda
bulunuldu. Bakanlığın yapmış olduğu incelemelerle, yetki tespitinin gelmesinin ardından işveren, açmış olduğu davayı geri
çekti. İşyerinde TİS süreci, 31 Ocak’taki son
toplantıda anlaşmayla sonuçlandı. Sözleşme üyelerimiz tarafından sevinçle ve
memnuniyetle karşılandı.
19
eribak
12 Aralık 2013 tarihinde yetki başvurusu yapılan Eribak için, 19 Aralık tarihinde Yetki tespiti geldi. 8 Ocak 2014 tarihinde ise yetki belgesi geldi, TİS
süreci başladı.
Yine 1 numarayız
metal iş kolunda çalışan toplam 1 milyon 413 bin 151
metal işçisinin 164 bini, türk metal sendikası’na üye…
ÇAlIşMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan, 2014 Ocak Ayı İşkolu İstatistikleri Resmi Gazete’de
yayımlandı. İstatistiklere göre, kayıtlı işçi sayısı 11 milyon 600 bin, sendikalı işçi sayısı 1 milyon 96 bin, sendikalaşma oranı da %9.45 olarak gerçekleşti. Bakanlık istatistiklerine göre, Türk-İş’in 2, Hak-İş’in 8, DİSK’in ise 15
sendikası, %1’lik işkolu barajını aşamadı. Yayımlanan istatistikler, Türkiye’nin örgütlenme konusunda en doğ-
METAL
Kipsan Kalıp İmal ve Pres San. Tic. Ltd. Şti. de devam eden örgütlenme çalışmaları sonucunda, çalışanların büyük bir çoğunluğunun e-devlet üzerinden sendikamıza üye olması sağlandı. 30 Aralık’ta
bakanlığa yetki tespit başvurusu yapıldı ve yetki
belgesi geldi. İşyerinde TİS süreci 22 Ocak’ta başladı.
Hobi Egzoz’da
Sözleşme Sevinci
TÜRK
kipsan kalıp imal ve pres
ru adımları atan sendikasının TÜRK METAl olduğunu
bir kez daha kanıtladı… Metal işkolunda çalışan 1 milyon
413 bin 151 metal işçisinin %11,63’ü, sendikamız Türk
Metal’in üyesi. İşkolumuzdaki diğer 8 sendikanın toplam
üye sayısı ise, Türk Metal’in üye sayısının 1/3’üne bile
ulaşamıyor… Önümüzdeki 4 yıl içinde, %3 barajının uygulamaya girecek olması nedeniyle, metal işkolundaki diğer sendikalar, barajın altında kalma endişesini taşıyor…
HABER |
Dinex
Türk
Metal’le
METAL
mutlu
Genel Başkan
Yardımcımız Yıldırım,
Çerkezköy ve Çorlu
şubelerimizle, bazı
işyerlerini ziyaret etti
TÜRK
20
Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım, Çerkezköy ve Çorlu şubelerimizle
bazı işyerlerini ziyaret ederek görüşmelerde bulundu. Yıldırım, şubelerimizde
düzenlenen Genişletilmiş Temsilciler meclisi toplantılarına da katıldı
G
enel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım, ilk
olarak Çerkezköy Şubemizi ziyaret etti. Yıldırım,
Çerkezköy Şubemizin İcra, Yönetim, Denetim ve
Disiplin kurulu üyeleri ile işyerleri Baştemsilci
ve Temsilcilerinin katıldığı Genişletilmiş Temsilciler Meclisi
toplantısına başkanlık yaptı. Toplantıda Türk Metal’in 2013 yılı
değerlendirildi ve 2014 yılına ilişkin plan, program ve hedefler
görüşüldü, bu konudaki öneri ve görüşler ele alındı.
Yıldırım daha sonra, Çerkezköy’de yeni örgütlendiğimiz
Dinex Egzoz İşyerini ziyaret etti. Yıldırım burada, Dinex
Yönetim Kurulu Üyeleri, CEO’su, Direktör, Genel Müdür ve
Bölüm Müdürleri ile Şube Başkanımız Murat Koçak ve şube
İcra Kurulu üyelerinin bulunduğu toplantıya katıldı. Son
derece verimli ve yapıcı geçen toplantıda, işyerine ilişkin
ayrıntılar ele alındı. Genel Başkan Yardımcımız Yıldırım,
toplantının ardından, fabrikada çalışan üyelerimizle biraraya
geldi ve Dinex’le ilgili yetki tespit yazısının sendikamıza
gelmesiyle başlayan yeni süreç hakkında bilgi verdi. Dinex
emekçilerini, Türk Metal ile artık daha mutlu ve gelecekten
de umutlu gördüğünü belirten Yıldırım, 160 bini aşkın metal
işçisinin tercih ettiği Türk Metal’i Dinex emekçilerinin de
benimsemesinin, Türk Metal’i de mutlu ettiğini ifade etti.
Yıldırım, Çorlu şubemizi de ziyaret ederek, Şube
Başkanımız Baki Polat ve Yönetim Kurulu Üyelerinden, şube
faaliyetleri hakkında bilgi aldı. Ardından da Genişletilmiş
Temsilciler Meclisi toplantısına başkanlık yaptı.
HABER |
METAL
Kavlak, manisalı
emekçilerle buluştu 21
TÜRK
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak Manisalı
emekçilerle bir araya geldi. Manisa 1 Nolu
Şubemizin Genişletilmiş Temsilciler Meclisi
toplantısına katılan Kavlak, Bosch Termo
Teknik ve Klima San. fabrikasını da ziyaret etti.
G
enel Başkanımız Pevrul Kavlak ve Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım Manisa 1
Nolu Şubemizi ziyaret etti. Şube binasına gelişinde emekçilerin çoşkulu sevgi gösterileriyle karşılanan Genel Başkanımız Kavlak, ilk olarak, şubemizin toplantı salonunda üyelerimizle hitap etti. Genel Başkanımız Kavlak konuşmasında, hükümet tarafından gündemden kaldırıldığı açıklanan kıdem tazminatı konusu başta olmak üzere, taşeron işçilik, esnek çalışma gibi, çalışma hayatına ilişkin çeşitli konular hakkında
bilgi verdi ve Türk Metal’in bu konulara yaklaşımını anlattı. Genel Başkanımız Kavlak, daha sonra, Manisa 1 Nolu
Şubemizin Genişletilmiş Temsilciler Meclisi toplantısına
katıldı. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak ve Genel Başkan
Yardımcımız Süleyman Yıldırım, Şube Başkanımız Ercan
Dereli ile birlikte, Manisa’da bulunan Bosch Termo Teknik Isıtma ve Klima San fabrikasını ziyaret etti. Fabrika
önünde üyelerimiz tarafından çiçeklerle karşılanan Kavlak, ilk olarak, Bosch Genel Müdürü İrfan Bayrak, Finans
Genel Müdürü Akın Kazak, İnsan Kaynakları Müdürü Nilgün Esenli ve üyelerimizle öğle yemeğinde bir araya geldi.
Genel Başkanımız Kavlak, Bosch emekçilerine de hitap
ederek, gösterilen yakın ilgi dolayısıyla teşekkür etti.
Genel Başkanımız
Kavlak’ın Manisa
ziyaretini yerel basın
da yakından izledi.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
CELAL TOZAN
Türk-İş Sosyal Güvenlik Danışmanı
METAL
SİGORTALI HASTA
TARAFINDAN ALINAN
TIBBİ MALZEME
BEDELLERİNİN
KURUMDAN İSTENMESİ
TÜRK
22
Sigortalılar, emekliler, bunların geçindirmekle
yükümlü oldukları aile bireyleri, dul ve yetimler,
temin ettikleri tıbbi malzeme bedelinin kendilerine
ödenebilmesi için, bulundukları yerdeki Kurumun il
veya merkez müdürlüklerine başvurabileceklerdir
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ |
farklı ise, başvuruyu alan Kurum
müdürlüğü, ödeme işlemlerini yapmak
üzere başvuru belgelerini sigortalının
oturduğu yerdeki müdürlüğe
gönderecektir.
Sigortalılar, emekliler, bunların
geçindirmekle yükümlü oldukları aile
bireyleri ile dul ve yetimlerin temin
ettikleri tıbbi malzeme bedellerinin
kendilerine ödenebilmesi için, Kurum
müdürlüğüne verecekleri dilekçe,
şekil şartına bağlı değildir. Ancak,
Kurum başvuru dilekçelerindeki bilgi
eksikliği nedeniyle ödeme işlemlerinin
gecikmemesini önlemek için, örnek
başvuru dilekçesi hazırlayarak, Genelge
ekinde duyurmuştur. Bu nedenle,
Kuruma başvurularda örnek dilekçenin
kullanılması sigortalıların lehine
olacaktır.
Başvurular sigortalıların
bulundukları yerdeki Kurum ünitesine
yapılabileceği gibi, posta yolu ile de
yapılabilir.
ödemeye esas belgeler
Sigortalılar, emekliler, bunların
geçindirmekle yükümlü oldukları
aile bireyleri ile dul ve yetimler, temin
ettikleri tıbbi malzeme bedellerinin
kendilerine ödenebilmesi için Kurum
müdürlüğüne verecekleri dilekçelerine,
aşağıda belirtilen belgeleri de eksiksiz
olarak eklemek zorundadırlar.
Ödemeye esas belgelerin eksik veya
geçersiz olması halinde, tıbbi malzeme
bedeli Kurum tarafından ödenmeyecek,
sigortalı mağdur olacaktır.
Kurum genelgesine göre başvuru
dilekçesine eklenecek ödemeye esas
kanıtlayıcı belgeler şunlardır.
n Sağlık raporu aslı (Uzman hekim
raporu/Sağlık kurulu raporu),
n Reçete aslı,
n Fatura aslı,
n Barkod ve varsa etiket,
n İş kazaları için iş kazası
tespit tutanağı veya iş kazası kısmı
doldurulmuş vizite kağıdı,
n Trafik kazalarına ait kanıtlayıcı
belgeler,
n Adli vakalar için adli vaka raporu,
n Protez/ortez ve ısmarlama
üretilen tıbbi malzemeler için, faturayı
düzenleyen merkezin açılış izin belgesi
ve sorumlu müdür belgesinin “Aslı
Gibidir” onaylı örneği,
n Kurumca iade alınan cihazlar için
iade taahhütnamesi,
METAL
Tıbbi malzemeyi temin
eden sigortalıya, bu
malzeme bedelinin Kurum
tarafından ödenebilmesi
için gerekli belgelerin
eksiksiz olarak Kuruma
verilmesi gerekmektedir.
23
TÜRK
S
igortalı hastalar, hekimce kullanmaları gerekli görülen, ancak Kurum veya tedaviyi yapan sağlık hizmeti sunucusu
tarafından temin edilemeyen tıbbi malzemeleri kendileri almaktadır.
Sigortalı hastalar tarafından
alınan tıbbi malzemelerin bedellerinin
Kurumca ilgililere ödenmesi
gerekiyorsa da, çoğu zaman sigortalı
hastalar Kuruma başvurmalarındaki
eksiklikleri nedeniyle bu malzemelerin
bedellerini alamamaktadır.
Tıbbi malzemeyi temin eden
sigortalıya, bu malzeme bedelinin
Kurum tarafından ödenebilmesi için
gerekli belgelerin eksiksiz olarak
Kuruma verilmesi gerekmektedir.
Kurum, sigortalıların, emeklilerin,
bunların geçindirmekle yükümlü
oldukları aile bireylerinin, dul ve
yetimlerin, hekim tarafından gerekli
görülen ve satın alarak kullandıkları
tıbbi malzemelerin bedelini geri
alabilmelerine ilişkin uygulamaları
yeniden düzenlenmiştir. (1)
Söz konusu düzenlemede de, tıbbi
malzeme bedellerinin sigortalılara
ödenebilmesi için gerekli olan belgelerin
Kuruma eksiksiz verilmesi zorunlu
görülmüştür.
Yapılan düzenlemeye göre başvuru
işlemleri
Sigortalılar, emekliler, bunların
geçindirmekle yükümlü oldukları
aile bireyleri, dul ve yetimler, temin
ettikleri tıbbi malzeme bedelinin
kendilerine ödenebilmesi için,
bulundukları yerdeki Kurumun
il veya merkez müdürlüklerine
başvurabileceklerdir. Kurumun tüm
müdürlükleri başvuruları almak
zorundadır. Ancak, sigortalının
ikamet ettiği yer, başvurduğu yerden
METAL
| İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
TÜRK
24
n Kurumca iade alınan cihazlar,
işitme cihazları ve tekerlekli
sandalyeler için “Aslı Gibidir” onaylı
garanti belgesi fotokopisi,
n Firma taahhütnamesi,
n Aktif iş yaşamını sürdürme
veya öğrenci olma şartı bulunan
tıbbi malzemeler için, kişilerin bu
durumlarını gösterir belge,
n Özürlü sağlık kurulu raporu
varsa, raporun onaylı fotokopisi,
n Yurtdışı sigortalıları için “Sosyal
Güvenlik Sözleşmesine Göre Sağlık
Yardım Belgesi”nin aslı veya onaylı
fotokopisi,
n Geri ödemesi talep edilen tıbbi
malzeme için, Kurum mevzuatında
istenileceği belirtilen diğer belgeler,
n Yatarak tedavilerde ve ayakta
ağız ve diş tedavilerinde temini zorunlu
tıbbi malzemelerin sağlık hizmet
sunucusu tarafından hastaya temin
ettirilmesi durumunda gerekli belgeler;
fatura aslı, reçete aslı veya ıslak imzalı
epikriz notu veya tıbbi malzemenin
kullanıldığına dair sağlık raporu aslı
veya tıbbi malzemenin gerekliliğine
dair sağlık raporu aslı, varsa barkod ve/
veya etiket aslı,
Yukarıda belirtilen ödemeye
esas belgelerden, tıbbi malzemeye
ilişkin reçetenin aslının dilekçe
ekine konulması zorunludur. Tıbbi
malzemeye ait faturanın aslının
Kuruma verilmesi gerekiyor ise de,
bunun mümkün olmadığı durumlarda
(örneğin faturanın aslının kaybolması,
yırtılması veya yanması gibi
durumlarda) “aslı gibidir” onaylı ikinci
nüshası da kabul edilmektedir.
Faturanın ikinci nüshasının ibraz
edilmesi halinde, fatura aslının neden
ibraz edilemediği başvuru dilekçesinde
belirtilecektir. Ayrıca, faturanın
veya ibraz edilen ikinci nüshasının
arka yüzüne tıbbi malzemeyi teslim
alan kişi adını, soyadını, TC kimlik
numarasını, telefon numarasını ve
teslim aldığı malzeme miktarını yazıp
imzalayacaktır. Faturanın ikinci
nüshasının aslı gibidir onayının firma
yetkilisi tarafından yapılması, adı
ve soyadı ile birlikte ıslak imzasının
bulunması gerekmektedir.
Sağlık Uygulama Tebliğinde aktif
iş yaşamını sürdürme veya öğrenci
olma şartına bağlanmış olan tıbbi
malzeme bedelinin Kurum tarafından
ödenmesi için; iş sözleşmesine tabi
olarak çalışan sigortalının, mevcut
işyerinden alınacağı halen çalıştığını
gösterir onaylı belgeyi, kendi adına ve
hesabına bağımsız çalışan sigortalının,
bağlı bulunduğu sosyal güvenlik
merkezinden alınacağı çalıştığını
gösterir onaylı belgeyi, emekli olduktan
sonra tekrar aktif çalışmaya başlayan
sigortalının, bağlı bulunduğu sosyal
güvenlik merkezinden alacağı “Sosyal
Güvenlik Destek Primi” kesildiğine
dair onaylı belge ile mevcut işyerinden
alacağı halen çalıştığını gösterir onaylı
belgeyi, öğrencinin ise onaylı öğrenim
belgesini ibraz etmeleri zorunludur.
Bedeli Kurumdan istenilen tıbbi
malzeme, trafik kazası sonucu gerekli
görülmüşse, trafik kazasına ilişkin
tutanak ve diğer belgeler de dilekçeye
eklenecektir.
kurumun yaptığı
ödeme bedeline itiraz
Kurum tıbbi malzemelerin bedelini,
Sağlık Uygulama Tebliğindeki esaslara
ve piyasa araştırmalarına göre
ödemektedir.
Sigortalı hasta Kurum tarafından
kendisine ödenen tıbbi malzeme
bedelinin düşük olduğu görüşünde ise,
Kurumun yaptığı ödeme miktarına
itiraz hakkı bulunmaktadır.
Hasta, kendisine yapılan tıbbi
malzeme bedelinin neden düşük
olduğunu belirten dilekçesini, varsa
haklı olduğunu gösteren belgeleri de
ekleyerek Kurumun ödemeyi yapan
müdürlüğüne verecektir.
İlgili Müdürlüğün bünyesinde
oluşturulan “Şahıs Ödemeleri İtiraz
Komisyonu”, sigortalı hastanın itiraz
dilekçesini inceleyerek karar verip,
sonucu itiraz sahibine bildirecektir.
Sigortalı hasta Komisyonun Kararını
kabul etmemesi halinde yargı yoluna
başvurabilecektir.
DİPNOT: (1) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğünün 13.11.2013 tarih, 2013/37 sayılı Genelgesi
Gölcük’te Otomotiv meslek
Yüksekokulu açıldı
25
TÜRK
F
ord Otosan ve Vehbi Koç Vakfı tarafından Kocaeli Üniversitesi bünyesinde inşa edilen ve yükseköğrenimde ilk
olma özelliğini taşıyan, uygulamalı mesleki eğitim çalışmalarıyla sektöre nitelikli işgücü yetiştirecek Gölcük İhsaniye Otomotiv Meslek Yüksekokulu, 8
Ocak’ta düzenlenen törenle açıldı. Açılış
töreninde bir konuşma yapan Koç Holding CEO’su Turgay Durak, mesleki eğitimi, ülkenin sürdürülebilir kalkınması için yapılan en önemli yatırım olarak
gördüklerini belirtti. Durak, “Türkiye’nin
sanayi ile var olması ve dünya pazarlarındaki rekabetçi gücünü, ürettiği kaliteli
METAL
Ford Otosan ve
Vehbi Koç Vakfı
tarafından Kocaeli
Üniversitesi
bünyesinde
inşa edilen
Gölcük İhsaniye
Otomotiv Meslek
Yüksekokulu, Genel
Sekreterimiz Yücel
Yücel’in de katıldığı
törenle açıldı.
ürünler ve verimliliği ile istikrarlı bir şekilde artırması gerekiyor. Bu bağlamda,
mesleki eğitimi, ülkemizin sürdürülebilir
kalkınması ve geleceğimize yapılan en
önemli yatırım olarak görüyoruz” diye
konuştu. Turgay Durak, Koç Holding’in,
“Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesi kapsamında, 8 farklı sektörde 29 laboratuvar, 7 Eğitim Merkezi, 1 Meslek Lisesi açıldığını, Gölcük İhsaniye Otomotiv Meslek Yüksekokulu’nun da bu proje
kapsamında olduğunu ifade etti.
Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün de konuşmasında, Ford
Otosan’ın, sektöründe ilk uygulamalı meslek yüksekokulunu hayata geçir-
diklerini belirterek, “Kaliteli mesleki eğitim almış çalışanların, kaliteli ürün ve
hizmet üreteceğine, sektörümüzü geliştireceğine ve Türkiye’nin rekabet gücünü artıracağına inanıyorum” dedi.
Açılış törenine, Kocaeli Valisi Ercan
Topaca, Kocaeli Büyükşehir Belediye
Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sezer
Ş. Komsuoğlu, Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, Genel Sekreterimiz
Yücel Yücel, Gölcük Şube Başkanımız
Mehmet Şener, İstanbul Anadolu Yakası
Şube Başkanımız Halil Erdal, Bolu Şube
Başkanımız Özgür Elçi ve Ford Otosan
emekçisi üyelerimiz katıldı.
maKalE
DOÇ. Dr. BurCu KÜmBÜl GÜlEr
YrD. DOÇ. Dr. DOğa Başar SarıİPEK
METAL
Kocaeli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü
TÜRK
26
psikoloJik
sermaYenin
çalışma
haYatındaki
etkileri
Sanayi döneminin verimliliğe vurgu yapan,
fiziksel ve maddi sermayenin önemli
olduğu çalışma ortamlarından, günümüz
bilgi toplumunda çalıştığı işletmeyi
dönüştürebilecek potansiyeli olan, verimli
olduğu kadar dinamik, performansı yüksek
çalışanların tercih edildiği bir ortama doğru
geçiş gözlenmektedir. Çalışma hayatında
üretkenliğin ve performansın yükseltilmesi
için, çalışanların iç huzurunun ve mutluluk
düzeyinin arttırılmasının doğrudan etkili
olduğu fikri artık kesin olarak yerleşmiştir.
METAL
S
27
TÜRK
ürekli bir değişim içindeki çalışma hayatında, işverenin çalışanlardan beklentileri de
zamanla farklılaşmaktadır. Sanayi döneminin verimliliğe vurgu yapan, fiziksel ve maddi sermayenin önemli olduğu çalışma ortamlarından,
günümüz bilgi toplumunda çalıştığı işletmeyi dönüştürebilecek potansiyeli olan, verimli olduğu kadar dinamik, performansı yüksek çalışanların tercih edildiği
bir ortama doğru geçiş gözlenmektedir. Çalışma hayatında üretkenliğin ve performansın yükseltilmesi için,
çalışanların iç huzurunun ve mutluluk düzeyinin arttırılmasının doğrudan etkili olduğu fikri artık kesin olarak yerleşmiştir. Buna bağlı olarak, çalışanları ve firmaları bu nihai hedefe ulaştıracak yeni kavram arayışları hız kazanmıştır. Bu kavramlardan biri pozitif psikolojik sermaye ya da sadece “psikolojik sermaye” olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sermaye tipi, geleneksel
sermaye çeşitlerinden “neye sahip olunduğuna” odaklanan “finansal-ekonomik sermaye”den, “neyin bilindiğine” yoğunlaşan “beşeri sermaye”den ve “kimlerin
tanındığını” içeren “sosyal sermaye”den farklıdır. Çalışma psikolojisindeki yeni kavramsallaşma “bireyin
kim olduğu”na dikkat çeken “psikolojik sermaye” üzerinde yoğunlaşmaktadır (Luthans, 2002; Luthans ve
Luthans, 2004: 46).
Çalışmanın davranışsal boyutunda yaşanan bu
değişim, genel psikolojide görülen, “pozitif psikoloji”
akımıyla paralellik göstermektedir. Bu yeni akımın
temeli, sorunların henüz ortaya çıkmadan önlenmeye
çalışılmasına dayanmaktadır. Yaklaşımın ana
prensibi, ortalama bir bireyin nasıl olduğunu, bireyde
neyin doğru gittiğini ve neyin gelişmekte olduğunu
bulmaya çalışma konusunda bir gözden geçirmede
bulunmaktır (Luthans ve diğerleri, 2007: 541). Bir
başka ifadeyle, pozitif psikoloji insanlarda neyin yanlış
olduğuna değil, neyin doğru olduğuna ve bunun nasıl
geliştirilebileceğine odaklanmaktadır (Luthans ve
diğerleri, 2006: 26).
Pozitif psikolojinin çalışma hayatına yansıyan
iki alt akımı bulunmaktadır. Bunlardan biri, Pozitif
Örgütsel Düşünce Okulu’dur ve Michigan Üniversitesi
araştırmacıları tarafından yürütülmektedir. Bu akım,
kriz ve olumsuz koşullarda örgütün hayatını devam
ettirebilmesi ve etkinliğini sürdürebilmesi için pozitif
örgütsel özellikleri vurgulamaktadır. İkinci alt akım
ise Luthans başta olmak üzere, Nebraska Üniversitesi
araştırmacıları tarafından yürütülen Pozitif Örgütsel
Davranış’tır. Pozitif Örgütsel Davranış, “günümüz
çalışma hayatının gelişimi için ölçülebilir, geliştirilebilir
ve etkin bir şekilde yönetilebilir pozitif yönelimli olan
insan kaynaklarına ilişkin güçlü yönler ve psikolojik
kapasiteler üzerinde yapılan çalışma ve uygulama”
METAL
| MAKALE
TÜRK
28
olarak ifade edilmektedir (Luthans, 2002: 59). Pozitif örgütsel
davranış, zayıflıkları iyileştirmek amaçlı olumsuz tedavi
yöntemlerinin oluşturduğu kısırdöngüden çıkabilmek için
güçlü yönlerin öne çıkarılması ve vurgulanması gerekliliğini
öne sürmekte, proaktif ve pozitif bir yaklaşımın gerekliliğini
savunmaktadır (Luthans, 2002a: 697). Dolayısıyla, “pozitif
örgütsel davranış” alt akımı, ölçülebilen, geliştirilebilen,
yönetilebilen ve çalışma hayatına özgü olan olumlu kişilik
özellikleri üzerinde durmaktadır. “Pozitif psikolojik sermaye”
bu özelliklerin toplandığı üst olguyu oluşturmaktadır. Altında
yer alan dört temel bileşen kişilik özellikleri şunlardır:
özyeterlilik, iyimserlik, umut ve dayanıklılık (Kümbül-Güler,
2009: 14). Bu bileşenleri kısaca tanımlamak gerekirse;
n özyeterlilik, zor görevlerle yüzleşebilecek ve gerekli
sorumluluğu üstlenebilecek güvene sahip olmayı,
n iyimserlik, hem şu anda hem de gelecekte başarılı
olmak için pozitif bir tavır takınmayı,
n umut, amaca ulaşmak için azimle çabalamayı, başarılı
olabilmek için gerektiğinde hedefe gidecek yeni yollar
aramayı,
n dayanıklılık ise, çevredeki sorun ve tersliklerle
mücadele etme, başarı elde etmek için sağlam bir şekilde
ayakta kalma ve ileri atılmayı anlatmaktadır (Luthans ve
diğerleri, 2006a: 388).
Pozitif örgütsel davranış üzerinde yoğunlaşan
araştırmacılar; umut, iyimserlik, dayanıklılık ve özyeterlilik
gibi pozitif psikolojik kapasitelerin geliştirilmesinin, örgütün
misyonu, değerleri ve hedeflerine daha yüksek bir bağlılığı
beraberinde getirdiğine inanmaktadır (Luthans ve Jensen,
2005: 305). Çünkü çalışanların bu dört temel kişilik özelliğine
sahip olmaları, çalışma hayatının zorlukları ile mücadelede
kendilerini güçlü kılacak; olumlu bir psikoloji içindeyken,
daha istekli, yaratıcı ve işbirlikçi olmalarını sağlayacaktır.
Ayrıca, örgütsel bağlılık, bireysel ve kurumsal performansın
yükselmesi gibi pozitif durumların ortaya çıkmasında
doğrudan etkili unsurlardan biri olan iş doyumu da, olumlu
bir ruh halinden ve çalışma ortamından etkilenmektedir
(Judge ve Ilies, 2004: 152). Bu gerçeklerden hareketle, pozitif
psikolojik sermayenin çalışanların performansı, iş doyumu
ve işletmeye olan bağlılıkla ilişkili olup, örgütsel vatandaşlık
davranışına olumlu etkide bulunan, mutlu ve üretken bir
çalışma hayatı için önemli bir kavram olduğu söylenebilir.
(Avey vd., 2011: 140).
çalışma psikolojisi veri bankası
Çalışma Psikoloji Veri Bankası Projesi, çalışma hayatına
dair duygu, düşünce ve davranışları içeren çalışan tutumuna
ilişkin veri eksikliğinin giderilmesi yolunda ortaya çıkmış
olan bir veri toplama sürecini içermektedir. Bu kapsamda,
2012 yılında, çoğu mavi yakalı olmak üzere, Gebze’de faaliyet
gösteren firmalarda çalışan bireylerden demografik bilgiler
başta olmak üzere, farklı ölçekler kullanılarak veriler
toplanmıştır. Ankette yer alan ölçek, Luthans ve diğerleri
(2007) tarafından geliştirilen ve 24 maddeden oluşan PSYCAP
Ölçeği’dir. Ölçek maddelerinden birkaç örnek aşağıda
verilmiştir. Toplamda 1000 kişiden veri elde edilmiş, ancak
psikolojik sermaye ile ilgili olan ölçekleri işaretleyen örneklem
251 olarak gerçekleşmiştir.
Özyeterlilik maddeleri:
n Çalıştığım alanda hedefler belirlerken kendime
güvenirim
n İşletmemin stratejisi ile ilgili tartışmalarda kendime
güvenirim
Umut maddeleri:
n Şu anda kendimi işimde çok başarılı görüyorum
n Şu anda, büyük bir enerjiyle işimdeki amaçlarımı
gerçekleştirmeye çalışıyorum
İyimserlik maddeleri:
n Bu işte, olaylar hiçbir zaman benim istediğim gibi
gelişmez
n İşimle ilgili konulara her zaman iyi tarafından bakarım
Dayanıklılık maddeleri:
n Bu işte birçok şeyin aynı anda üstesinden
gelebileceğimi hissediyorum
n İşteki zorlu zamanları atlatabilirim, çünkü daha önce de
zorluklarla karşılaştım
cinsiyet ve psikolojik sermaye
Yapılan araştırmalar, kadın ve erkeklerin psikolojik
sermaye boyutlarında farklılıklar gösterdiğini
kanıtlamaktadır. Bir araştırmada, mesleki stres ile depresyon
arasında kadın ve erkeklerin, sahip oldukları psikolojik
sermayelerinin farklı etkilere sahip olduğu bulunmuştur (Liu
vd, 2012). Bizim çalışmamızda da, kadınların erkeklere göre,
her bir psikolojik sermaye boyutunda daha düşük düzeyde
oldukları görülmektedir (Bkz. Şekil 1).
şekil 1. kadın ve erkek
çalışanlarda psikolojik
sermaye boyutları
MAKALE |
Yapılan bir araştırmada, çalışanın psikolojik sermayesinin
güçlü olmasının, halihazırdaki işinden ayrılıp başka bir iş
aramasında olumsuz bir etkiye sahip olduğu bulunmuştur
(Avey vd., 2009: 686). Yani, eğer bireyin özyeterliği, ümidi,
iyimserliği ve dayanıklılığı yüksek seviyede ise, birey
var olan işinden ayrılma eğilimi göstermeyecektir. Bizim
çalışmamızda ise, psikolojik sermaye boyutlarından sadece
iyimserlik ile işten ayrılma eğilimi arasında negatif bir ilişki
görülmüştür. Buna göre, bir kişinin iyimserlik düzeyinin
yüksekliği, kişinin işten ayrılma eğilimini azaltmaktadır.
Bu noktada, iyimser olmanın, bireyin işi ile ilgili gelecekte
daha olumlu şeylerin olacağı beklentisi ile, işten ayrılmayı
engelleyebilecek bir faktör olarak önemli bir role sahip olduğu
düşünülmektedir.
şekil 2. pozisyonlara göre
psikolojik sermaye boyutları
İşin nicel boyutunun aşırı olması, psikolojik sermaye
boyutlarından ümit, iyimserlik ve dayanıklılık ile negatif bir
ilişki içindedir. Nicel iş yükü ile anlatılmak istenen, orantısız
bir iş yükünün olması, işin gerektirdiği hızın gerisinde kalmak,
verilen görev için yeterli zamanın olmaması gibi sayısal
anlamda zorlayıcı bir işe sahip olmaktır. Bizim çalışmamızda,
bu tür işlere sahip olma ile çalışanların ümit, iyimserlik
ve dayanıklılık düzeyleri arasında ters bir ilişki olduğu
gözlenmiştir. Nicel açıdan yükü fazla olan işlerde, çalışanların
psikolojik olarak olumsuz etkilenip, özellikle işlerine ilişkin
ümit geliştirmelerinin zorlaşabileceği, iyimser bakış açılarının
kaybolabileceği, kötümser bakış açısının hakim olabileceği,
işteki olumsuz gelişmelere karşı dayanıklılık güçlerinin
zedelenebileceği kanısındayız. Bu nedenle, çalışanlara
verilen görevlerin zaman baskısı yaratmayacak şekilde
ayarlanmasının, psikolojik sermayelerini olumlu yönde
etkileyerek, daha insancıl çalışma ortamlarına kavuşmayı
sağlayacağını umuyoruz.
psikolojik sermaye ile işyerindeki
pozisyon arasındaki ilişki
Sahip olunan nicel iş yükü ile bağlantılı olan bir diğer
boyut, çalışanların işyerindeki pozisyonlardır. Bireyin
işyerindeki statüsüne göre psikolojik sermaye düzeyinin
değişip değişmediği üzerinde de durulmak istenmiştir.
Şekil 2’de görüleceği üzere, vasıfsız ve yarı vasıflı olan işçiler
ile vasıflı işçilerin tüm boyutlarda hemen hemen eşdeğer
oranlara sahip olduğu gözlenmiştir. Ancak üretim şef ya da
yönetici pozisyonunda bulunmanın özellikle özyeterlilik ve
ümit düzeylerinde ciddi fark yarattığı, iyimserlikte ise daha az
oranda bir fark oluşturduğu görülmüştür.
Yapılan bir araştırmada, çalışanın psikolojik sermayesinin
güçlü olmasının, halihazırdaki işinden ayrılıp başka bir iş
aramasında olumsuz bir etkiye sahip olduğu bulunmuştur.
METAL
psikolojik sermaye ile işten ayrılma
eğilimi arasındaki ilişki
psikolojik sermaye ile işin
nicel Yükü arasındaki ilişki
29
TÜRK
Aslında psikolojik sermayenin fiziksel ya da biyolojik
anlamda cinsiyete göre farklılık göstermediği bilinmektedir.
Hatta gençlerde, cinsiyete göre psikolojik sermaye
boyutlarının farklılık göstermediği sonucunu elde eden
çalışmalar da bulunmaktadır. Bizim çalışmamızda rol
oynayan asıl faktörün toplumsal cinsiyet olduğuna
inanıyoruz. Esasen, kadınların genellikle toplum içindeki
rolleri gereğince, sahip oldukları ikili rolleri, toplumsal
dışlanma eğilimlerinin daha fazla olması gibi bir takım
nedenlerle, erkek meslektaşlarına göre, özyeterlilikleri,
ümit ve iyimserlik düzeyleri, dayanıklılık güçleri daha düşük
gözlenmiş olabilir. Bu durum, çalışma hayatında psikolojik
sermayenin güçlendirilmesi konusunda kadınlara yönelik
uygulamaların önemsenmesi gerektiğini açık bir şekilde
göstermektedir.
| MAKALE
İlginç olan sonuç, dayanıklılık boyutunda hemen hemen
bütün pozisyonların aynı düzeylerde olmasıdır. Hatırlanacağı
gibi dayanıklılık boyutu, işyerindeki zorluklarla mücadele
ile ilintili olarak bireyin güçlü olmasını ifade etmektedir.
Bu durumda, üst düzeyde çalışanların daha alt seviyede
çalışanlarla aynı düzeyde dayanıklılık seviyesinde olmalarının
nedenini, işyerindeki zorluk ve stresin, daha çok üst
pozisyonlardaki çalışanları olumsuz etkileyecek şekilde
yüksek olması ile açıklamak mümkündür.
eğitim durumuna göre psikolojik sermaye
METAL
Bireyin kişisel gelişim düzeyinde olumlu etkisinin
olduğu düşünülen eğitim düzeyinin artması ile psikolojik
TÜRK
30
sermaye boyutlarının artış göstereceği düşünülmektedir.
Nitekim, ülkemizde yapılan bir araştırmada Çınar (2011),
formel eğitim ile psikolojik sermayenin geliştirilebilir
olduğu sonucunu ortaya koymuştur. Ancak, bizim
araştırmamamızdaki sonuçlar bu şekilde gerçekleşmemiştir.
Şekil 3’ten görülebileceği üzere, eğitim düzeyi arttıkça,
dayanıklılık ile iyimserlik boyutlarında bir düşüş gözlenmiştir.
Sadece özyeterlilik boyutunda, 2 yıl ve 4 yıllık üniversite
mezunlarının ilkokul dahil diğer okullardan mezun olanlara
göre daha yüksek seviyede olduğu görülmüştür.
şekil 3. eğitim durumuna göre
psikolojik sermaye boyutları
Bu sonucu yorumlamak gerekirse, eğitimin kendine
güvenmeyi içinde barındıran özyeterlilik açısından etkili
olabileceği, ancak zorlu çalışma koşullarının, eğitim ile
kazanılmış olan dayanıklılık, iyimserlik ve geleceğe dair
ümitli olmayı zedeleyebileceği düşünülmektedir.
KAYNAKÇA
psikolojik taciz ve psikolojik sermaye
Çalışma hayatının en önemli ve güncel sorunlarından biri
olan psikolojik taciz ile psikolojik sermayenin etkileşimine
dair sonuçları Şekil 4’te görmek mümkündür. İşyerinde
psikolojik taciz “çalışana tekrarlayan şekilde, sistematik
olarak, iş arkadaşları ya da yöneticileri, patronu tarafından
olumsuz, kötü niyetli davranışlarda bulunmak” olarak
ifade edilebilir. Çalışmamızda, Şekil 4’ten izlenebileceği gibi,
psikolojik tacize uğradığını ifade edenlerin psikolojik sermaye
boyutlarının hepsinde daha düşük puan aldığı gözlenmiştir.
şekil 4. psikolojik tacize
maruz kalma durumuna
göre psikolojik sermaye
n Avey, J. B., Luthans, F. ve Jensen, S. M. (2009).
Psychological Capital: A Positive Resource for Combating
Employee Stress and Turnover. Human Resource
Management. 48(5), 677-669.
n Avey, J. B., Reichard, R. J., Luthans, F. ve Mhatre,
K. H. (2011). Meta-Analysis of the Impact of Positive
Psychological Capital on Employee Attitudes, Behaviors,
and Performance. Human Resource Development
Quarterly. 22(2), s: 127-152.
n Çınar, E. (2011). Pozitif Psikolojik Sermayenin Örgütsel
Bağlılıkla İlişkisi. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
n Liu, L., Chang, Y., Jialiang, F., Wang, J. ve Wang, L.
(2012). The mediating role of psychological capital on the
association between occupational stress and depressive
symptoms among Chinese physicians: a cross-sectional
study. BMC Public Health. Vol. 12. 219-233.
n Luthans, F. (2002), Positive Organizational Behaviour:
Developing and Managing Psychological Strengths,
Academy of Management Executive, 16: 57-72.
n Luthans, F. (2002a). The Need for and Meaning of
Positive Organization Behavior, Journal of Organizational
Behavior, 23(6), 695-706.
Ancak, özellikle iyimserlik boyutunda, psikolojik tacize
uğramış olanlarla, uğramamış olduğunu ifade edenler
arasında ciddi bir farklılık vardır. Bu sonuç, başa gelen
olumsuz davranışlarla mücadele etmenin, çalışanların
geleceğe yönelik olumlu düşünme gücünü zedelediğini
göstermektedir.
Genel bir değerlendirmede bulunmak gerekirse,
günümüzün çalışma hayatının zorlu koşullarıyla mücadelede,
psikolojik sermayenin önemli bir savunma mekanizması
olarak rol oynadığına kuşku yoktur. Bir kişilik özelliği olarak
görülüyor olsa da, psikolojik sermaye zaman içinde, çeşitli
eğitimler yoluyla geliştirilebilir bir olgudur. Ancak, her ne
kadar geliştirilebilir olsa da, işletmelerin psikolojik sermayeyi
olumsuz etkileyecek zorluk ve çalışma koşullarından
mümkün olduğunca çalışanlarını koruyacak önlemler alması
önerilmektedir.
n Luthans, F., Avey, J. B., Avolio, B. J., Norman, S.
M. ve Combs, G. M. (2006a). Psychological Capital
Development: Toward a Micro-Intervention, Journal of
Organizational Behaviour: 27, 387-393.
n Luthans, F., Avolio, B. L., Avey, J. B. ve Norman, S. M.
(2007a), Positive Psychological Capital: Measurement
and Relationship with Performance and Satisfaction,
Personnel Psychology; 60: 541-572.
n Luthans, F., Luthans, K. ve Luthans, B. C. (2004),
Positive Psychological Capital: Beyond Human and Social
Capital, Business Horizons, Ocak-Şubat: 45-50.
n Luthans, F., Volgelgesang, G. R. ve Lester, P. B. (2006),
Developing the Psychological Capital of Resiliency,
Human Resource Development Review, 5(1): 25-44.
n Luthans, K. W. ve Jensen, S. M. (2005), The Linkage
Between Psychological Capital and Commitment to
Organizational Mission: A Study of Nurses, Jona, 35(6):
304-310.
31
TÜRK
n Kümbül-Güler, B. (2009). Pozitif Psikolojik Sermaye:
Tanımı, Bileşenleri ve Yönetimi. (İçinde) A. Keser, G.
Yılmaz ve S. Yürür (Edi.) Çalışma Yaşamında Davranış:
Güncel Yaklaşımlar. Kocaeli: Umuttepe Yayınları.
METAL
n Judge, T. A. ve Ilies, R. (2004). Research Edge: Is
Positiveness in Organizations Always Desirable? The
Academy of Management Executive, 18(4), 151-155.
İşTE HaYaTımıZ
rÖPOrTaJ: uğur POlaT
[email protected]
METAL
gemlik şubemizin yetkili
olduğu ficosa işyerinde
çalışan canan zengin,
ailesi ve iş arkadaşları ile
birlikte, “işte hayatımız”
köşesinin bu sayıdaki
konuğu oldu.
TÜRK
32
Sendika
güvence
demektir
METAL
İşTE HaYaTımıZ |
TÜRK
33
İŞİ TEZGAH BAŞINDA
USTALARDAN ÖĞRENDİK
canan Zengin, Süleyman Demirel Üniversitesi
Bilgisayarlı Muhasebe Bölümü mezunu. Yaklaşık 3 yıl
bir serbest muhasebe bürosunda çalıştığını anlatan
Zengin, bugün el freni kablosu üreten Ficosa’da işçi...
“Okuldan mezun olduktan sonra 3 yıl serbest
muhasebe bürosunda çalıştım. Fakat düşük ücret
nedeni ile yeni bir iş aramak zorunda kaldım.
Mahalleden bir arkadaşımın tavsiyesi ile Ficosa işyerine
işçi olarak başvurdum. 2004 yılının Kasım ayında işbaşı
yaptım. İşe yeni başladığımda haliyle mesleki bir eğitim
yoktu. İşi tezgâh başında ustalarımızdan öğrendik. İlk
tezgâhım Renault montaj hattındaydı ve ilk işgünüm
gece vardiyasındaydı. Hem kadın olmam, hem de gece
vardiyasında olmam beni ilk haftalarda çok zorladı.
Zaman geçtikçe işe ve yoğunluğa alıştım. Şimdi ise
Verifikatör (Son Kontrol) olarak çalışıyorum.”
“daha önce sendikasız olarak çalışan bizler, sendikalı
ve sendikasız işyerleri arasındaki farkları yaşayarak
öğrendik. iş güvencimizi mücadele ederek kazandık”
| İşTE HaYaTımıZ
Birlik ve beraberlik sağlandı
ficosa’nın, Gemlik’te bir işçinin çalışmayı isteyeceği
en iyi fabrikalardan biri olduğunu belirten Zengin, çalıştığı
iş yerinin, özellikle sendika geldikten sonra çok farklı bir
yapıya kavuştuğunu ifade ediyor: “Ficosa işyeri Gemlik’te
bugün herkesin çalışmak istediği fabrikalardan biri. Bunu
sağlayan sendikamız Türk Metal oldu. İlk işe başladığım
dönemle, sendika geldikten sonraki dönem arasında
muazzam bir fark var. Gerek ücretlerimize, gerekse de
ikramiyelerimize hatırı sayılır zamlar, ancak sendikayla
birlikte geldi. Bununla birlikte, işyerimizde hiç olmadığı
kadar büyük bir birlik ve beraberlik sağlandı. Bizimle, yani
işçilerle doğrudan ilgilenen, sorunlarımızı çözmeye çalışan
muhataplarımız, yani temsilcilerimiz oldu. Çay saati
molamız birden ikiye çıktı. Fabrikada sosyal etkinlikler
düzenlenmeye başlandı. İşçiler geleceğe daha olumlu
bakmaya başladı. İş güvencemizin olduğunu hissetmek
güzel bir şey. Gemlik’te bizimle ilgilenen, bizim için çalışan
bir şubemiz var. Basit bir örnek verecek olursak, eskiden
doğum yapan memurlara çiçek gönderildi, şimdi doğum
yapan işçilere de çiçek gönderiliyor. İşyerinde doğum,
düğün ve cenaze gibi birliktelik gerektiren günlerde
artık birbirimize daha yakınız, daha samimiyiz. Tüm bu
saydıklarımdan dolayı bugün Gemlik’te herkes Ficosa
işyerinde çalışmak istiyor.”
canan Zengin, sendika geldikten sonra yaşanan
değişikliklerin bunlarla sınırlı olmadığını da anlatıyor:
“Sendika bize özgürlük getirdi, alım gücümüzü artırdı.
En önemlisi, daha önce sendikasız olarak çalışan bizler,
sendikalı ve sendikasız işyerleri arasındaki farkları
yaşayarak öğrendik. İş güvencemizi mücadele ederek
kazandık.” Geçtiğimiz yıl MESS ile sürdürülen toplu iş
sözleşmesi sürecinde çok aydınlandıklarını, her an sendikayı
takip ettiklerini söyleyen Zengin, “Eylemlere yüzde yüz
katıldık. Coşkumuz hiç azalmadı” diye konuşuyor.
METAL
Sendika bize özgürlük getirdi
TÜRK
34
i ve çiftin, 4,5
CAnAn Zengin yedi yıllık evl
. “Eşim ile Ficosa
var
ı
yaşında Simay adlı bir kızlar
n halasının kızı
et’i
hm
işyerinde tanıştım. Eşim Me
. Yine Mehmet ile aynı
ile aynı tezgâhta çalışıyordum
z yoktu. Ama benimle
servisteydik. Pek samimiyetimi
pek fazla önemsemedim,
tanışmak istedi. İlk zamanlar
a bir süre sonra pes ettim.
ağırdan almaya çalıştım. Am
ise çok mutluyuz. Eşimle
Görüşmeye başladık. Bugün
de birlikte çalışıyorduk. O
ilk dönemlerde Ficosa işyerin
a yoktu. Çalışma şartları
dönemlerde işyerinde sendik
. Mehmet o dönemlerde
da bugünkü kadar iyi değildi
kısa bir süre sonra
Tofaş’a iş başvurusu yaptı ve
Ficosa işyerinde çalışmaya
Tofaş’ta işbaşı yaptı. Ben ise
devam ettim.”
ı ifade eden
Ailece Türk Metal’li oldukların
duran sendikalarını,
Zengin ailesi, 50’inci yaşını dol
ar. Türk Metal’in
orl
bir de dergi aracılığıyla kutluy
işçi olarak hak
nde
esi
dergi ve diğer yayınları say
larını ve bu
dık
var
a
kın
ve sorumluluklarının far
unca kendilerine fayda
bilgilerin çalışma yaşamı boy
belirten Zengin, bir
sağlayacağına inandıklarını
enlenen Kadın İşçiler
kadın işçi olarak, her yıl düz
anizasyon olarak
Kurultayını da başarılı bir org
Zengin ailesi ile
r.
değerlendirdiğini vurguluyo
emek istedikleri bir
ekl
,
röportajımızı tamamlarken
“Aynı iş yerinde sendikalı
şey olup olmadığını sorduk.
ını yaşarak gören bir
ve sendikasız çalışma ortam
z işyerlerinde çalışan
aile olduğumuz için, sendikası
üye olmaları gerektiğini
arkadaşlarımızın sendikaya
a güvence demek, bizim iş
belirtmek istiyorum. Sendik
geleceği Türk Metal’dir.
kolumuzda ise metal işçisinin
şlarımı Türk Metal çatısı
Ben metal işçisi tüm arkada
et ediyorum. Gelin,
altına, dergimiz aracılığıyla dav
görün diyorum.” Zengin
farklılıkları kendi gözünüzle
larken, bizleri hem
ailesi ile röportajımızı tamam
nız bırakmayan Ficosa
işyerinde hem de evlerinde yal
n’a teşekkürlerimizi bir
Baştemsilcimiz Mahmut Akı
iletmek istiyoruz.
kez daha dergimiz aracılığı ile
METAL
i
d
n
e
k
ı
r
la
k
ı
l
ı
l
k
r
a
f
Gelin,
gözünüzle görün
TÜRK
35
nderilirdi,
gö
k
çe
çi
a
ar
rl
u
em
m
n
pa
ya
eskiden doğum
eriliyor
nd
gö
k
çe
çi
de
re
le
çi
iş
n
pa
şimdi doğum ya
MAKALE
TÜRKER DENİZ
Gazeteci-Yazar
İSDEMİR
EMEKÇİLERİNİN
VİCDANI...
METAL
B
TÜRK
36
ir işçinin çocuğu için, sendika, bilinmeyen bir kavramdır. Özellikle, toplu sözleşme dönemlerinde,
anne ve baba arasında ailenin geleceğini ilgilendiren bir konu geçtiğinde, işçilerin çocukları, konuşmalar arasında, ‘sendika’ sözcüğünün geçtiğini duyarlar. Onlar için sendikanın varlığı, bundan ibarettir.
Türkiye’de ve dünyada, sendikacılık dendiğinde ilk akla
gelen toplu sözleşmedir. Toplu sözleşmelerin görüşmelerden
başlayıp, imzalanma sürecine kadar, gerek kamu gerekse özel
sektör olsun, , hemen hemen tüm işyerlerinde çalışan işçiler, memurlar, sendikaların tutumlarına endekslenir. Sözleşmeler imzalandıktan sonra, sendikanın fonksiyonu da, görevi de sona erer. Artık bir sonraki sözleşme dönemi beklenmeye başlanır. Bu süre, bazı işyerlerinde 1, bazılarında 2, bazılarında ise 3 yıldır. Aradaki bu zaman, sendikacılar için derin bir
uyku dönemidir.
Ne var ki, 90’lı yılların başından itibaren, metal işkolundaki bir sendika, sendikacılığı sadece toplu sözleşme imzalamak
gibi, şimdilerde, oldukça yerine getirilmesi kolay olan bir görevle tanımlayanların karşısına dikilerek, işçi hareketine yeni
bir sendikal anlayış sunmaya başladı.
Bu sendikanın adı TÜRK METAL…
Türk Metal Sendikası, 1990’lı yılların başında, gerek dünyada gerekse Türkiye’de sendikaların örgütlenme reflekslerinin giderek yok olmaya
yüz tutması üzerine, üyeleriyle ve yöneticileriyle bir araya gelip, ‘Ne yapmalıyız?’ sorusuna radikal ve sağlam bir şekilde cevap aramaya başladı. İşte ‘Sosyal Sendikacılığın’ tohumları, bu
arayışlarla başladı.
Sosyal Sendikacılık, artık sendikaların işini zorlaştıran
yeni bir anlayış ve uygulamalar yelpazesi… Çünkü bu anlayış, sendikalara, sendikacılara yeni görev ve sorumluluklar da
yükledi… Sosyal Sendikacılık, aslında hem işçileri, hem de eş
ve çocuklarını sosyal ve kültürel hizmet ve yatırımlarla buluşturan bir sosyal şemsiye…
Türk Metal’in, işçilerin eş ve çocukları için, 1990’lı yılların başından başlayarak, yaklaşık 25 yıldır sürdürmüş olduğu
bu anlayış, kabul edelim ki, “Bugün Türkiye’nin en büyük ve
en güçlüsü sendikası neden Türk Metal?” sorusunun da cevabıdır.
Bugün, Türk Metal Sendikası’nın, standartların altına düşmeyen sözleşmeler imzalayarak, üyelerini ekonomik anlamda
korumasını, tek başına bir sendikal görevin yerine getirilmesi
olarak değerlendirmek mümkündür. Ama ne var ki, Türk Metal yöneticilerinin hem sendikal anlayışı, hem de vicdanları,
sendikacılığı böyle dar bir çerçeveye sığdırmalarına izin vermemektedir.
İşte Sosyal Sendikacılığın, artık bir gelenek halini alması da, bu vicdani muhasebenin, sendikal yapının temel direği
olmasından dolayıdır.
Metal işçilerinin eşleri için düzenlenen ve gerçekten de ailenin birliğini, mutluluğunu ve huzurunu esas
alan Aile Kurultayları, Türkiye gibi, aileye son derece önem veren ülkeler için önemlidir. Ayrıca, Türk
Metal’in her türlü sendikal etkinliğine sadece üyelerinin değil, eşlerinin de katılmasının sağlanması,
sendikacılığın özellikle bu dönemlerde ihtiyaç duyduğu dayanışmaya da hayat verici bir niteliktedir.
Geçtiğimiz günlerde Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın İSDEMİR EMEKÇİLERİ ile birlikte katıldığı bir toplantıda, İskenderun’da
Türk Metal Sendikası’na bağlı işyerlerinde çalışan
bir metal işçisinin çocuğu da bir konuşma yaptı.
Konuşmayı yapan Gizem Cevrioğlu... Babası, Türk
Metal’in yetkili olduğu Yazıcılar işyerinde Baştemsilci olarak görev yapan, Murat Tankut Cevrioğlu…
Türk Metal,
uzaklarda değil...
bir tarafta, sendikanın anlamını öğrenen, bilen ve yarınlardaki yol haritasını sendikacılığın bilincine vararak çizmeye
çalışan bir işçi çocuğu... Diğer tarafta ise, bugüne kadar sendikanın ne anlama geldiğini bilmeyen, bugüne kadar kendisine
herhangi bir sendikal hizmet sunulmayan ve bunun için sendikaya uzaktan yakından ilgisi olmayan işçi çocukları…
Aradaki fark dağlar kadar…
Bu farkı eritmek, yok etmek İSDEMİR EMEKÇİLERİNİN
elinde… Bugünlerde içinde bulundukları ekonomik koşullar,
onların çocuklarına yeteri kadar hizmet vermesine yeterli olmayabilir. Bu durumu anlayışla karşılanır… Ama sadece kendilerine değil, eş ve çocuklarına da bir iyilik yapmak istiyorlarsa, bu mümkün…
Gizem Cevrioğlu’nun çocuk vicdanıyla yaptığı çağrıya
karşılık versinler yeter…
Bakın yüz binlerce Türk Metal üyesi, eşi ve çocuğuyla bu
hizmetlerden yararlanabiliyor… İSDEMİR EMEKÇİLERİNİN çocukları da yararlanabilir…
İsdemir emekçilerinin çocuklarının bu haklara kavuşması için yapılacak tek şey var, o da, TÜRK METAL’de birleşmek,
bütünleşmek...
Bu o kadar zor değil…
Türk Metal uzaklarında değil…
Herkes biliyor ki, Türk Metal, İsdemir emekçilerinin aklında, fikrinde, yüreğinde, vicdanında…
Vicdanlarının sesini dinlesinler yeter…
37
TÜRK
“BİZLER, İSK
ENDERUNLU
METAL İŞÇİL
BİZLER, MET
AL ÇOCUK K
ERİNİN ÇOCU
ULÜBÜNÜN
KLARIYIZ...
FAYDALANIY
H
İZMETLERİN
ORUZ… BU H
D
EN
İZMETLER İÇ
TEŞEKKÜR
İN SİZE TEKR
EDİYORUZ…
A
R TEKRAR
AMA BİZİM B
İR İSTEĞİMİZ
VAR…
BİLDİĞİNİZ G
İBİ, İSKENDE
RUN’A HAYA
İSDEMİR’DE
TV
ÇALIŞAN BÜ
Y
ÜKLERİMİZİN EREN İSDEMİR’DİR… BİZ
GÖRMEK İST
LER,
ÇOCUKLARIN
İYORUZ. ONL
ARIN DA ME
I DA ARAMIZ
İSTİYORUZ. Ç
TAL ÇOCUĞA
DA
ÜNKÜ ONLA
ÜYE OLMAS
RIN DA BU H
HAKKI VAR…
INI
İZMETLERD
BU HAKLAR
EN FAYDALA
A ONLARIN
İSDEMİR’Lİ K
NMAYA
DA SAHİP OL
ARDEŞLERİM
MASINI İSTİY
KARDEŞ, AR
İZ İLE BİRLİK
ORUZ…
KAD
TE YÜRÜME
K, ONLARLA
MECLİSLERİN AŞ OLMAK İSTİYORUZ.
ONLARIN DA
E KATILMAS
ÇOCUK
INI, YURT DIŞ
GÖRMESİNİ
IN
İSTİYORUZ. K
A GİDEREK,
YENİ ÜLKEL
URSLARDAN
İSTİYORUZ. İS
ER
FAYDALANM
DEMİR’DE ÇA
ALARINI
LIŞAN BÜYÜ
VERMELERİN
KLERİMİZİN
İ İSTİYORUZ
BU KONUYA
. İSDEMİR’Lİ
BULUŞTURM
ÖNEM
ARKADAŞLA
ALARINI İST
RIMIZI BİZLE
İYORUZ…”
RLE
METAL
Bakın, Gizem
konuşmasın Cevrioğlu
da neler diy
or?
maKalE
YrD.DOÇ.Dr.GÖKHan OfluOğlu
araş.GÖr. mErvE ZEYnEP KİmSESİZ
METAL
Bülent Ecevit Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü/ ZONGULDAK
TÜRK
38
türkiYe’de
sendika hakkı ve
sendikalaşmanın
önündeki temel
engellerin
değerlendirilmesi
Sağlıklı, verimli
bir özel teşebbüs
ekonomisi
ve kuvvetli,
gayretli bir siyasi
demokrasi için,
güçlü, bağımsız
ve sorumlu bir
sendika hareketi
gerekli ve
zorunludur.
METAL
bu temel hakları en açık şekilde düzenlemiştir (Önsal, 2011).
Uluslararası Çalışma Sözleşmesinin ulusal planda
bağlayıcı bir etki yaratabilmesi için, çoğu kez uyum
yasalarının çıkartılması gerekmektedir. Bunun gibi, Türkiye
tarafından onaylanmış ve iç hukukta yürürlüğe konulmuş ILO
sözleşmeleri karşısında, Türk iş mevzuatının bunlarla çelişen
hükümlerden arınması zorunlu hale gelmektedir (Centel,
1999).
İç mevzuatımızda Anayasamızın 2, 5, 10, 12, 17. maddeleri
örgütlenme ve toplu pazarlık haklarının dayanaklarını
oluşturmakta; 51. Maddesinde de, “Çalışanlar ve işverenler,
üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak
ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin
almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara
serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına
sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten
ayrılmaya zorlanamaz” düzenlemesi bulunmaktadır (Önsal,
2011).
2821 sayılı Sendikalar Yasası ile de gerekli iç düzenleme
tamamlanmıştır. Anayasamızın 90.Maddesi, uluslararası
antlaşmaların onaylanmasını, yürürlüğe girmesini ve iç
mevzuatımız ile ilişkisini düzenlemiştir. “Türkiye Cumhuriyeti
adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla
yapılacak antlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır”
(Önsal, 2011).
2004 yılında maddeye eklenen son fıkra ile “Türkiye
tarafından usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş temel
hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmaların (a)
bu konuda bir iç düzenleme yapma gereği bile olmadan
uygulanma zorunluluğu getirilmekte ve ayrıca (b) bu
milletlerarası antlaşmalarla çelişen yasa hükümlerimiz
zımnen mülga (dolayısıyla kaldırılmış) kabul edilmektedir.”
(Koç, t.y.).
Sağlıklı, verimli bir özel teşebbüs ekonomisi ve kuvvetli,
gayretli bir siyasi demokrasi için, güçlü bağımsız ve sorumlu
bir sendika hareketi gerekli ve zorunludur (Davey, 1969).
İşleyen bir demokrasinin üç temel halkası vardır. Bunlar
özgür ve adil seçimler, sivil ve siyasi haklar ve demokratik
“sivil” toplumdur. Çalışma hayatı, endüstriyel ilişkiler ve
sendikal hareket de demokrasiden geçmektedir (Urhan,
2005).
Sendikalar, işçiler arasındaki rekabete son vererek,
ortak çıkarlar etrafında bir birlik ve güç oluşturmalarını
sağlamalarından dolayı önemli kurumlardır. Çünkü, işçi
sınıfı hiçbir zaman homojen olmamış, ayrışma potansiyelini
her zaman içinde barındırmıştır. Bölünmüş grupların
birbirlerinden yalıtılması ve birbirleriyle mücadele etmeleri
genellikle yenilgiye yol açtığı için, sınıf dayanışması, her
zaman sendikal hareketin mevcudiyeti ve etkinliği için hayati
bir öneme sahip olmuştur. İşçilerin dayanışma örgütleri
olan bu kurumlar, nüfusun önemli bir kesimini oluşturan
bağımlı çalışanların ekonomik, sosyal ve siyasi alandaki hak
ve çıkarlarının savunucusu olarak, demokrasinin ve emeksermaye arasındaki güç dengesinin kurulmasında önemli
aktörler olmuşlardır. Gerçekten, 1970’li yıllara kadar toplu
39
TÜRK
Ö
rgütlenme hakkı temel insan hakları içinde
yer almaktadır ve uluslararası birçok temel
belgede düzenlenmiştir. İnsan Hakları Evrensel
Beyannamesi’nin 23.Maddesi, “herkesin,
çıkarını korumak için sendika kurma veya sendikaya üye
olma” hakkını düzenlemiştir. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesinin 11.Maddesi, “insanların çıkarlarını korumak
için başkalarıyla birlikte sendikalar kurmak ve sendikalara
katılmak” hakkını tekrarlamıştır (Önsal, 2011).
Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesinin 12.Maddesinde,
“herkesin kendi çıkarlarını korumak için sendika kurma
ve sendikalara girme hakkı; Avrupa Sosyal Haklar Şartı’nın
(Avrupa Sosyal Haklar Sözleşmesi) 5. Maddesinde de,
“sözleşmeci taraflar çalışanların ve çalıştıranların ekonomik
ve sosyal çıkarlarını korumak için, yerel, ulusal ve uluslararası
örgütler kurma veya bu örgütlere üye olma özgürlüğünü
sağlamak ve geliştirmek amacıyla, ulusal mevzuatın
bu özgürlüğü zedelemesini veya zedeleyici biçimde
uygulanmasını önlemeyi yükümlenirler” düzenlemesi ile
örgütlenme hakkı düzenlenmiştir (Önsal, 2011).
Birleşmiş Milletler’in, insan hakları ile ilgili uzmanlık
kuruluşları arasında önemli bir yer tutan Uluslararası Çalışma
Örgütü’nün (ILO) Anayasasının giriş bölümünde, “sendikal
özgürlük” ilkesi anılmaktadır (Taşkent, 1995).
Ülkemizce de onaylanmış ve uygulanması kabul edilmiş,
“Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunmasına
İlişkin 87 Sayılı Sözleşme” ile “Örgütlenme ve Toplu Pazarlık
Hakkı İlkelerinin Uygulanmasına İlişkin 98 Sayılı Sözleşme”
MAKALE |
METAL
| MAKALE
TÜRK
40
sözleşmeler aracılığı ile çalışanlar adına önemli kazanımlar
elde eden ve elindeki demokratik silahlarla, emek-sermaye
arasında belli bir güç dengesi sağlayan sendikalar, toplumda,
çalışanları ortak çıkarlar etrafında toplayabileceklerine
dair yaygın bir inanç ve güven duygusu oluşturmuştu.
Ancak 1970’lerden sonra, gelişmiş ve gelişmekte olan birçok
ülkede, emeğin haklarını gerileten koşullara bağlı olarak,
ciddi bir güç ve güven kaybına uğramışlardır. Sendikal güç
ve güven kaybıyla eş zamanlı olarak, sendikaların bir temsil
krizi içerisinde olduğuna yönelik tartışmalar yükselmiştir.
Öyle ki, artık endüstri ilişkilerinin, sendikalar olmaksızın
da yürüyebileceğine ilişkin senaryolar gündeme gelmeye
başlamış, sendikaların sadece belli bir işçi kitlesini koruyan
özel bir işçi kulübü olduğuna dair fikirler yaygınlaşmaya
başlamıştır. Bu durum, sendikaların, işçi sınıfının
dayanışma örgütleri olma özelliğini tartışmalı hale getirmiş
ve örgütlenme kapasitelerini daraltan önemli bir unsur
olmuştur (Urhan, 2005).
Sendikaların yaşadığı bu güç ve güven kaybının önemli
göstergesi, sendikaların yeni üye kazanma, mevcut üyelerini
koruma ve üyelerini harekete geçirme kapasitelerinin
zayıflamış olmasıdır. Bu durum, çevrimsel hareketler, işgücü
piyasasında meydana gelen değişimler, işverenlerin sendika
karşıtı taktik ve stratejileri, hükümetlerin tutumu, yasalar,
sendikaların örgütlenme stratejileri, taktikleri ve yapıları gibi
çok geniş faktörler ağı ile açıklanabilir. Ancak, bütün bunların
yanında, sendikal örgütlenmenin öznesi olan ve genellikle
göz ardı edilen işçilerin sendikalara yönelik anlayışlarının da
önemli olduğu ifade edilmelidir (Urhan, 2005).
ülkemizde sendikalaşmanın
önündeki temel engeller
İşgücünün tamamının sendikalarda örgütlenmesi
olanaksızdır. Tarımda çalışanları, serbest çalışanları ve belli
sayıdan az işçi çalıştıran işletmelerde çalışanları örgütlemek
çok zordur. Bu nedenledir ki, örgütlenmenin en güçlü
olduğu zamanlarda bile örgütlenme oranı yüzde altmışı
geçememiştir (Önsal, 2011).
Türkiye’de yapısal sorunlar nedeniyle, zaten ücretlilerin
büyük bölümü için de, sendikalar için de her zaman bir “var
olma” ve “yaşama” mücadelesi söz konusudur. Sendikal
mücadele her zaman zor olmuştur ya da sendikalar çok
zaman savunmacı konumda olmuşlardır gibi iddialar doğru
olsa da, bir süredir sendikalar için koşulların sürekli olarak
olumsuzluğa doğru değiştiği ve çok yönlü bir tehdit altında
kalındığı yadsınamaz (akt:Önsal, 2011).
Sendikaların örgütlenme ile ilgili sorunları ağırlaşarak
artmaktadır. Uslu (2008); Bir işçi konfederasyonu genel
başkanı, “Türkiye’de sendikalı olmak, işsiz kalmakla, işsiz
kalmak aç kalmakla eş anlama gelmiş durumdadır” diyerek,
durumun ağırlığını ve işçi sendikalarının çaresizliğini ifade
etmektedir .
Dünyada başlayan değişim Türkiye’yi de içine almıştır.
Sanayi çağındaki uluslararasılaşma eğiliminin çok ötesinde
yeni bir eğilim olarak küreselleşme süreci yaygınlaşmaktadır.
Bu, sadece sermayenin sanayi çağındaki gibi kâr
maksimizasyonu elde etmek üzere dışarıya yönelmesi değil,
İç mevzuatımızda,
anayasamızın 2, 5, 10, 12,
17. maddeleri örgütlenme
ve toplu pazarlık
haklarının dayanaklarını
oluşturmakta; 51.
maddesinde de, “Çalışanlar
ve işverenler, üyelerinin
çalışma ilişkilerinde,
ekonomik ve sosyal hak ve
menfaatlerini korumak ve
geliştirmek için önceden
izin almaksızın sendikalar
ve üst kuruluşlar kurma,
bunlara serbestçe üye olma
ve üyelikten serbestçe
çekilme haklarına
sahiptir. Hiç kimse bir
sendikaya üye olmaya ya
da üyelikten ayrılmaya
zorlanamaz” düzenlemesi
bulunmaktadır.
MAKALE |
41
TÜRK
doğrudan doğruya yerküreyi bir üretim ve tüketim alanı
olarak tasarlamasına kadar ulaşan yeni bir ilişkiler ağını ifade
etmektedir (Bilgin, 2010).
Örgütlenme konusu üzerine yapılan bir çalışmada,
örgütlenme önündeki engeller, “sendikaların kendilerinden”
ve “sendikaların dışından kaynaklananlar” olmak üzere
ikiye ayrılmış; birinci bölümde kendi içinde “örgütlü olunan
işyerlerinde” ve “yeni örgütlenilen işyerlerinde” olmak üzere
ikiye ayrılmıştır (Köstekli, 2003).
a- sendikaların kendilerinden kaynaklanan engeller
aa- örgütlü olunan işyerlerindeki engeller
n Üyeleri tutmakta güçlük çekilmiştir.
n Esnekleşme uygulamaları yaygınlaşırken, sendikalar
hazırlıksız yakalanmışlardır.
n Sendikal bilinç ve aktiflik düzeyi yetersiz kalmıştır.
n Sendikalara gönüllü edinmek için çaba gösterilmemiş,
işyeri sendika temsilcilerinin yetiştirilmesine gereken önem
genellikle verilmemiştir.
n Yeni kadrolar oluşturulamamıştır.
n Sendikal hareketin temeli olan özveri, günümüzde
yetersizdir.
n Üyeleri ve üye olmayanları tanımayı sağlayan
araştırmalar yapılmamıştır.
n Uzunca bir süre sendika üye sayısı yeterli görülmüştür.
n “Kamu sendikacılığı” geleneği kırılıp, yeni koşullara
uygun sendikacılık geliştirilememiştir.
n Sendikalara güven sorunu oluşmaya başlamıştır.
n Sendikal demokrasiye ilişkin yeni açılımlar
getirilememiştir.
n Örgütlenmenin uzmanlık yönü iyi görülememiştir.
n Örgütlenme faaliyetleri, işyerinde çalışanların
tamamına yönelik yapılmamıştır.
n Sendikal dayanışmalar yetersiz kalmıştır. Sendikal
birleşmeler, ülkemizde unutulmuştur.
n Sendikal rekabetten kurtulunamamıştır.
ilişkin yeterince geliştirilememiştir.
ab- Yeni örgütlenen işyerlerindeki engeller:
n Sendikalar, örgütsüz işçiler için yeterince çekim
merkezi olamamaktadırlar.
n Sendikasız işçilere yeterince ulaşılamamaktadır.
n İşçiden işçiye örgütlenme çalışmaları
geliştirilememiştir.
n Yeni örgütlenecek işyerleri için uzmanlık
hizmetlerinden yeterince yararlanılamamaktadır.
n Sendikalara güven sorunu, yeni örgütlenecek işyerleri
için de ayrı bir önem taşımaktadır.
n Yeni örgütlülükler sürdürülememektedir.
n İşten atılmaları önleme yönünde kararlı bir çaba ortaya
konamamaktadır.
n Resmi prosedürlere boğulunmaktadır.
n Yargı engelini aşmada başarılı olunamamaktadır.
n Örgütlenme faaliyetleri merkezi bir eşgüdüm içinde
yürütülmemektedir.
n Yeni işyerlerinin örgütlenmesinde, yine sendikal
rekabet sorunu vardır.
b. sendikaların dışından kaynaklanan engeller:
n Sendikasızlaştırma, günümüzde en yükseğe
tırmandırılmıştır.
n Yeni liberal propaganda bombardımanı, sendikalara
olan inancı olumsuz yönde etkilemiştir.
n Ekonomik kriz koşullarında sendika üyelerine yönelik
baskılar en üst düzeye çıkmıştır.
n İşsizlik, sendikalaşmanın da en büyük düşmanı
olmuştur.
n Kayıt dışı istihdam, işçinin sendikalaşma hakkını yasal
olarak engellemiştir.
n Üye olmak isteyen işçilere yönelik baskılar, başta işten
çıkarmalar olmak üzere, çok daha artmıştır.
n Sendikalaşma nedeniyle işten atılmaların
yaygınlaşması, caydırıcılığı da artırmıştır.
n Özelleştirmeler, sendikasızlaştırmaya neden olmuştur.
n Kamu işyerlerinde sendikasızlaştırma sürdürülmüştür.
n İşçiler arasında birliği zorlaştırıcı unsurlar, önceki
dönemlere göre daha da artmıştır.
n Esnekleşme uygulamaları, sendikal örgütlenmeyi
zorlaştırmıştır.
n İşçilerin talepleri arasında artan farklılık örgütlenmeleri
de olumsuz etkilemiştir.
n Sendikasız işçilerin sendikalara olan inancı
zayıflamıştır.
n Örgütlenme ve aşılması güç resmi prosedürler
getirilmiştir.
n Yargı bir sistem olarak, örgütlenme önünde başlı başına
bir engel olmuştur.
n Ucuz işgücü ülkesi olmaya dayalı rekabet
politikalarının benimsenmesi, sendikasızlaştırmaya ek bir
ısrar olarak yansımıştır.
bir başka çalışmada ise (koç, 2003); sendikaların
örgütlenmeleri önündeki sorunlar şöyle sıralanmıştır:
n Özelleştirme (KİT satışları, kamunun piyasayı
METAL
n Toplu iş sözleşme hükümleri, örgütlülüğü sürdürmeye
| MAKALE
n Zorunlu emeklilik;
n Sahte kendi hesabına çalıştırma: Eve iş verme, fason
üretim, götürü iş, vahidi fiyatla çalıştırma;
n Yürürlükteki yasalar çiğnenerek, çocuk işçiliğin
yaygınlaşması;
n Serbest bölgeler;
n İş kazası ve meslek hastalıklarının artması;
n Sosyal güvenlik sisteminin çökertilmesi ve sosyal
güvenlik haklarına yönelik saldırılar;
n Kamu hizmetlerinin (eğitim, sağlık vb.) sistemli olarak
geriletilmesi, koruyucu hekimliğin zayıflatılması;
n İşçileri etnik kökene, siyasal görüşlere ve dini inançlara
göre bölme çabaları;
n Kamuoyunun sendikalar ve sendikalı işçiler aleyhinde
şartlandırılması.
Örgütlenme konusunda birçok çalışma yapılmış, üçlü
toplantılar, seminerler düzenlenmiştir. Bu çalışmaların
METAL
düzenleyici ve yönlendirici işlevinin ortadan kaldırılması vb.),
kamu sektörünün veya devletin küçültülmesi;
n Müteahhitleşme, taşeronlaştırma;
n Yerli ve yabancı kaçak işçilik (kaçak işyeri, kayıtlı
işyerinde kaçak işçilik veya kayıtlı işyerinde kayıtlı işçilerin
ücretlerinin düşük gösterilmesi);
n Yaygın işten çıkarmalar ve artan işsizlik;
n İşyerlerinin bölünmesi, küçültülmesi veya geçici olarak
kapatılması;
n Geçici işçilik, belirli süreli hizmet akti ile çalıştırma;
n Memur ve sözleşmeli personel statülerine geçirerek
bazı temel sendikal haklardan mahrum bırakma;
n İşçi alacaklarının ödenmesinde gecikme;
n Toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmaması;
n Esnek çalışma;
n Atipik veya standart-dışı çalışma biçimleri (işçi
kiralama, kısmi süreli işçilik vb.);
TÜRK
42
Yoksullaşma, işsizlik ve çalışma koşullarındaki
gerilemeye bakıldığında, kurum olarak sendikalara
olan gereksinimin, her zamankinden daha fazla olduğu
günümüzde, sürekli üye ve destek kaybettikleri
görülmektedir. Bu durumda söylenmesi gereken,
sendikaların geçerliliğini kaybettiği değil, mevcut
sendikal anlayış ve yapıların bir kriz içerisinde olduğudur
sonunda yukarıda verilen iki örnek ile benzer sonuçlara
ulaşılmıştır (Önsal, 2011).
Türkiye’de örgütlü işyerleri sendikasızlaştırılarak veya
örgütsüz işyerlerindeki işçilerin örgütlenmesi zorlaştırılarak
sendikaların gücü ve etkisi azaltılmakta ancak sendikalar,
işverenler tarafından uygulanan bu politikalar karşısında
kurumsal ve yasal olarak korunmamaktadırlar (Yıldırım,
2010).
sendikalaşma sorunlarını
çözümlemek için alınması gereken
tedbirlere ilişkin temel öneriler
KAYNAKÇA
n Bilgin, Vedat; “İşçi Hareketinin Değişimi ve Önündeki
Sorunlar”, TÜRK-İŞ Dergisi, Sayı 387, Ankara, 2010, s. 69.
n Centel, Tankut; Türkiye’nin Onayladığı ILO
Sözleşmeleri, Mess Yayını, İstanbul, 1999.
n Davey, Harold W.; Çağdaş Toplu Pazarlık, Türk Sevk ve
İdare Derneği Yayını, İstanbul Matbaası, 1969, s. 15.
Sendikalar ve Çıkarların Temsili”, 21. Yüzyılda Sendikal
Politika Arayışları, Petrol İş Yayın No:70, İstanbul, 2001,
s.16
n Koç, Yıldırım; “Avrupa Birliği ve İşçi Hakları”, Yol-İş
Dergisi, s. 45.
n Koç, Yıldırım; Türkiye İşçi Sınıfı ve Sendikacılık
Hareketi, Analiz Basım Yayım, 2003, s. 250-251.
n Önsal, Naci; Örgütlenme Hakkı Önündeki Engeller,
2011.(Erişim Tarihi: 14.01.2014; www.istecalisanlar.
com/2011/02/orgutlenme-hakki-onundeki-engeller/ . ).
n Taşkent, Savaş; İnsan Haklarının Uluslararası
Dayanakları, Basisen Eğitim ve Kültür Yayınları 27,
İstanbul, 1995, s. 217.
n Urhan, Betül; Türkiye’de Sendikal Örgütlenmede
Yaşanan Güven ve Dayanışma Sorunları, Çalışma ve
Toplum Dergisi, 2005/1, Kocaeli.
n Uslu, Salim; “Türkiye’de Sendikaların Geleceği”, Sivil
Toplum Dergisi, Yıl 5 Sayı 19, 2007.
n Yıldırım, Engin; Uçkan, Banu; “İşverenlerin
Sendikasızlaştırma Modelleri ve Türkiye Örneği”, Çalışma
ve Toplum Ekonomi ve Hukuk Dergisi, 2010/2, s. 163.
METAL
n Hayman, Richard; “Küreselleşme Bağlamında
43
TÜRK
Bize göre, örgütlenme sorunlarını (örgütlenme önündeki
engelleri) özetlemek gerekirse, aşağıdaki üç madde halinde
sıralamak mümkündür.
i. İşsizlik ve kayıt dışı ekonomi sorunlarının çözülememiş
olması.
ii. Üretim teknolojisindeki değişmeler, küreselleşme ve
yeni liberalizmin hükümetler ve sendikalar üzerinde yarattığı
olumsuz etkiler ile istihdam yoğunluğunun yer değiştirerek
hizmetler sektörüne kayması ve işçilerin nitelikleri ve
düşünce yapıları üzerinde yarattığı değişim.
iii. Sendikaların (sendikacıların) rehavet içine girerek,
sendikacılık düşünce ve uygulamalarında kendilerini
yenileyememeleri, gelişmeler karşısında zaman
kaybetmeleridir (Önsal, 2011).
Sonuç olarak, sendikaların, işçilerin desteğini
kazanabilmeleri için, çözülmemiş sorunları, karşılanmamış
ihtiyaçları ve gerçekleşmemiş özlemleri saptamaları ve öne
çıkarmaları gerekir (Hayman, 2001).
Küreselleşme ile birlikte artan ve neredeyse istikrarlı ve
güvenceli formel istihdamın istisna hale geldiği bir dönemde,
çevre işgücünü dışlayan, savunmacı ve içe kapalı sendikal
anlayışların, sendikal hareket için sürdürülebilir bir yönü
kalmamıştır. Bu nedenle, “sendikalar kim ve ne için var?”
şeklindeki temel tartışma noktasına yeniden geri dönülmesi
gerekmektedir. Çünkü, yoksullaşma, işsizlik ve çalışma
koşullarındaki gerilemeye bakıldığında, kurum olarak
sendikalara olan gereksinimin, her zamankinden daha fazla
olduğu günümüzde, sürekli üye ve destek kaybettikleri
görülmektedir. Bu durumda söylenmesi gereken,
sendikaların geçerliliğini kaybettiği değil, mevcut sendikal
anlayış ve yapıların bir kriz içerisinde olduğudur (Urhan,
2005).
Sendika yöneticilerinin, kürselleşme çağında üyelerinin
ne istediklerine yönelik araştırma çalışmalarını arttırmaları
gerekmektedir. Ayrıca, sendikalar önümüzdeki dönemlerde
sadece üyelerine değil, çalışmayan işsizlere de yönelmek
durumundadırlar.
Bilgi toplumuna geçtiğimiz çağımızda, herşey çok
hızlı değişmektedir. Teknolojinin başdöndüren gelişimi,
işçi eğitimini çok önemli hale getirmektedir. Türkiye’de
çok iyi yetişmiş insangücü halen yetersiz durumdadır.
İnsangücünün iyi bir şekilde eğitilmesi için eğitim
faaliyetlerine daha fazla kaynak aktarılması ve mesleki
eğitimde sendika-devlet-işveren işbirliğinin sağlanması
gerekmektedir.
maKalE
Dr. naCİ ÖnSal
Türk-İş Genel Sekreter Yardımcısı
METAL
avrupa birliği,
19. fasıl ve
karikatür
TÜRK
44
Avrupa Birliği ( AB ),Avrupa Ekonomik Topluluğu ( AET ) adıyla
1957 yılında Roma Antlaşması ile Fransa, Almanya, Belçika,
Hollanda, Lüksemburg ve İtalya tarafından kuruldu. Türkiye, 1963
yılında AET’ye üyelik başvurusu yaptı. 1963 yılında Ankara Ortaklık
Antlaşması imzalandı. Bu belge, Gümrük Birliği’nin kurulmasını
hedefliyor ve Türkiye’nin tam üyeliğine atıfta bulunuyordu.
1
973 yılında İngiltere, Danimarka ve İrlanda,1981 yılında Yunanistan,1986 yılında İspanya ve Portekiz
AET’ye üye oldular. Türkiye, 1987 yılında adı artık
Avrupa Topluluğu olan AB’ye tam üyelik müracaatında bulundu.
1991 Maastricht Antlaşması, AB’nin dış politika ve
güvenlik konularını düzenledi, Tek Pazar hedefini koydu.
1993 yılında Kopenhag zirvesinde aday ülkelerin tam
üyelik koşulları belirlendi, 1995 yılında Gümrük Birliği
kuruldu, 1997 yılında Türkiye, AB ile diyaloğunu askıya
aldı, 1999 Helsinki zirvesinde Türkiye’ye aday ülke statüsü
verildi. Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya,
Kıbrıs, Malta, Litvanya, Estonya, Latvia, Slovenya 2004
yılında, Bulgaristan ve Romanya 2007 yılında AB üyeliğine
kabul edildiler. Böylece, Birliğe üye ülke sayısı 27’ye ulaştı.
29 Haziran 2005 tarihinde de Türkiye için müzakere
çerçevesi açıklandı.
“Sosyal Politika ve İstihdam” başlıklı 19. fasıl,
Türkiye’nin görüşeceği 33 fasıldan çalışma hayatı ile
doğrudan ilgili olanı. Bu faslın kapsamında; istihdamın
artırılması, çalışma ve yaşama koşullarının iyileştirilmesi,
uygun seviyelerde sosyal koruma sistemlerinin
oluşturulması, sosyal ortaklar ile diyalog tesis edilmesi,
sürdürülebilir bir istihdam yapısı için insan kaynaklarının
geliştirilmesi, sosyal dışlanma ve yolsuzlukla mücadele,
kadın ve erkekler için eşit fırsatlar sağlanması bulunuyor.
45
TÜRK
AB, Türkiye’ye karşı
samimi olmadığı gibi,
Türkiye’yi de samimi
bulmamaktadır.
Türk kamuoyunda
da AB üyeliği arzusu
düşmektedir.
Türkiye’nin üyeliği
konusunda zaman
eskitilmiş, güven
yıpranmıştır.
METAL
MAKALE |
METAL
| MAKALE
TÜRK
46
2006 yılında tamamlanan tarama süreci sonunda,
Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan “Tarama Sonu
Raporu” 19. Faslın müzakerelerine başlanabilmesi için
iki açılış kriteri koymuş bulunuyor. Birincis, “sendikal
hakların AB standartları ve Uluslararası Çalışma Örgütü
( ILO ) sözleşmeleri ile uyumlu olması” ikincisi de, “AB
müktesebatının iç hukuka yansıtılması” dır.
Bilindiği gibi, Türkiye’nin, 62. Hükümetle birlikte artık
bir Avrupa Birliği Bakanlığı bulunmaktadır. Bakanlık,
birinci açılış kriteriyle ilgili olarak iki kanun tasarısı
hazırlamış, bunlardan Kamu Görevlileri Sendikaları
Kanununda değişiklik yapan tasarı, 4 Nisan 2012
tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurulunda kabul
edilmiştir. İkinci tasarı,
2821 sayılı Sendikalar
Kanunu ile 2822 sayılı
Toplu İş Sözleşmesi Grev
ve Lokavt Kanununu
değiştiren tasarıdır.
Bu tasarı da Sendikalar
ve Toplu İş Sözleşmesi
Kanunu adıyla 7 Kasım
2012 tarihinde yürürlüğe
girmiştir. Ancak, ne yazık
ki Bakanlığın sitesinde
23.12.2013 tarihi itibariyle
verilen bilgi, ikinci taslağın
TBMM gündeminde
olduğudur.
10 Nisan 2013 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı ile AB Bakanı, sosyal ortaklar ve Bakanlık
temsilcilerinden oluşan bir heyetle Brüksel’e gitmişler,
genişlemeden sorumlu komiser Stefan Füle ve sosyal
işler ve içermeden sorumlu komiser Laszio Andor ile
görüşmelerde bulunmuşlardır. 9 Mayıs 2013 tarihinde
yapılan görüşmede de, 19. Faslın müzakerelerine
başlanabilmesi için yol haritası oluşturmak üzere
üst düzey bir çalışma grubunun oluşturulmasına
karar verilmiştir. Takiben, “sendikal haklar’a” ilişkin
açılış kriterini ele alacak Üst Düzey Çalışma Grubu
oluşturulmuştur.
AB süreci ve bu süreç içinde
19. Fasıl ile ilgili gelişmeler kısaca
özetlendiği gibidir. AB, Türkiye’ye
karşı samimi olmadığı gibi, Türkiye’yi
de samimi bulmamaktadır. Türk
kamuoyunda da AB üyeliği arzusu
düşmektedir. Türkiye’nin üyeliği
konusunda zaman eskitilmiş, güven
yıpranmıştır.
İki tarafın hatalarıyla dolu olan
bu süreç, hiç kuşkusuz karikatürün
de konusu olmuştur. Zira karikatür,
saldırgan yapısıyla yanlışların
üzerine gider, onları açığa çıkarır,
teşhir eder. Yerli ve yabancı
karikatürcülerin çizdikleri
karikatürler AB konusunda
okunacak en saf belgelerdir.
HABER |
B
UAW Başkanı Bob King, eylemlerde ön saflarda yer alıyor.
Küresel sermayenin, Amerika
Birleşik Devletleri’nde uzun süre
önce başlayan sendikasızlaştırma
operasyonunun hedefi durumundaki
güney eyaletlerinde sıcak günler…
irleşik Otomobil İşçileri Sendikası’nın
(UAW) örgütlenme mücadelesi verdiği Volkswagen fabrikasında sona gelindi.
Volkswagen’in, ABD’nin Tennessee eyaletindeki Chattanooga kentinde bulunan fabrikasında
çalışan 1500’den fazla işçi, şubat ortalarında sendika
için sandığa gidecek.
İşçiler, Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu’nun düzenleyeceği oylamada, sendikal örgütlenmeyi isteyip istemediklerine karar verecek. Oylamanın sonucu, Birleşik Otomobil İşçileri Sendikası UAW’nin
örgütlenme mücadelesi verdiği Nissan ve Mercedes
fabrikalarını da yakından ilgilendiriyor. Volkswagen işçilerinin sendikayı kabul etmesi halinde, öteki fabrikalarda da örgütlenmenin tamamlanabileceği, UAW’nin bu işyerlerinde de yetki alabileceği belirtiliyor.
Nissan fabrikasında 2001 yılında yapılan oylama,
işverenin baskısıyla sendikalaşma aleyhine neticelenmiş, çok az bir oy farkıyla da olsa alınan bu olumsuz sonuç, bölgedeki örgütlenme faaliyetlerine büyük darbe vurmuştu. Nissan oylamasını hatırlatan
UAW Başkanı Bob King, Volkswagen yönetimini tarafsız kalması ve işçinin özgür iradesine saygı duyması konusunda uyardı. Sendikal faaliyetler konusunda fabrikada engel çıkarıldığını kaydeden UAW
yetkilileri, kendilerine, işçilerle işyerinde topluca bir
araya gelme fırsatı verilmemesinden şikayetçi… Ancak UAW liderleri, tüm engellemelere rağmen, oylamanın, sendika lehine sonuçlanacağından eminler.
Başkan King, işçilerin çoğunluğunun üyelik formlarını zaten doldurduğunu, ancak sendikalaşma konusunda nihai kararın, gizli yapılacak oylama ile verilmesi konusunda, Volkswagen yönetimi ile uzlaştıklarını söyledi.
47
TÜRK
Volkswagen işçileri
sendikayı oylayacak
METAL
Amerika’da otomobil
işçileri için dönüm noktası
METAL
| BİZİM FABRİKALARIMIZ
TÜRK
48
1954 yılında kurulan İTO Kilit, Türkiye’de batılı anlamda kilidi ilk üreten, sektörün önde gelen markalarından biridir. Türkiye’de kilit standartlarının geliştirilmesinde önemli katkıları olan İTO Kilit, yüksek güvenlik sağlayan 14’lü kilit sistemini
Türkiye’ye kazandıran ilk firmadır. 2001 yılında ıngersoll rand Security Technologies (Güvenlik Teknolojileri) bünyesine dahil olan İTO kilit, Düzce tesislerinde üretilen ürünlerle inşaat malzemeleri
toptan ve perakende sektörüne hitap eden yüzlerce ürün çeşidi ile, PvC, metal, alüminyum, çelik ve
ahşap kapı üreticileri ile satıcılarının da ihtiyaçlarını karşılamaktadır. İnsana ve çevreye saygılı, modern işletme, verimlilik ve kalite ilkeleri göz önünde tutularak tasarlanan tesis, konusunda sadece
Türkiye’de değil, avrupa’da da örnek gösterilecek
bir konumdadır.
D
üzce fabrikası, Ingersoll Rand tarafından 2006
yılı başında “Mükemmel Üretim Merkezi” olarak
seçilmiştir. 2002 yılında İngiltere’de bulunan üç
fabrika Düzce’ ye taşınmış ve Briton markalı
mekanik kilitler, panik çıkış kilitleri ve kapı hidroliklerinin
ana tedarikçisi olmuştur. 2006 yılında İtalya fabrikasında
üretilmekte olan CISA markalı ürünlerden bazıları, 2009
yılında ise İspanya fabrikasında üretilmekte olan yine
CISA markalı panik çıkış kilit üretimleri, Düzce fabrikasına
taşınmıştır. Fabrika, Avrupa’da bulunan diğer Ingersoll
Rand Güvenlik Teknolojileri markalarının da tedarik
merkezi olarak çalışmakta ve kapı hırdavatı, silindirler,
asma kilitler, master anahtar sistemleri, kapı hidrolikleri,
acil çıkış sistemleri üretmektedir.
Güvenlik teknolojileri bölümü, 2013 yılı sonunda
Ingersoll Rand’den ayrılarak, Allegion Emniyet ve Güvenlik
Sistemleri Sanayi AŞ adını almıştır. Allegion, ürünleri
ve hizmetleri ile emniyetli, güvenli ve üretken ortamlar
yaratan global bir lider olarak, dünya pazarında yerini
almıştır. Emniyet ve güvenlik sektörünün önemli ürünleri
arasında, elektronik ve biyometrik giriş kontrol sistemleri,
zaman ve giriş kontrol, çalışanın zaman çizelgelemesi
sistemleri, mekanik kilitler, taşınabilir güvenlik ürünleri,
kapı hidrolikleri, acil çıkış kilitleri ve panik barlar, mimari
hırdavat, çelik kapı ve kapı kasaları sayılabilir. Türkiye’de bu
ürünler Briton, Cisa, Glynn-Johnson, Ives, LCN, Locknetics,
Normbau, Schlage ve Von Duprin gibi bilinen markalarla
pazara sunulmaktadır. Allegion markalarının birçoğu,
piyasaya sunulan ilk ürün olarak kendi ürün kategorilerini
yaratmıştır ve faaliyet gösterdikleri pazarlarda ve ürün
kategorilerinde lider konumdadır.
49
TÜRK
‘mükemmel üretim merkezi’
METAL
BİZİM FABRİKALARIMIZ |
| BİZİM FABRİKALARIMIZ
kale güvenlik merkezi
METAL
kale Kilit, üretimdeki uzmanlığı ve tecrübeli mühendis kadrosuyla gelişmiş teknolojilere yeni ürünler sunmak için
aralıksız çalışmaya devam etmektedir. Ar-Ge yatırımları, Kale
Kilit’in yenilikçi vizyonu çerçevesinde her yıl cirosundan belli bir
payı ayırmaya devam ettiği bir alandır. Ağırlıklı olarak teknoloji yenilenmesi yoluyla verimlilik ve kalite yükseltici yatırımlara
yönelen Kale Kilit, cirosunun önemli bir bölümünü Ar-Ge yatırımları için kullanmaktadır. Kale Endüstri Holding, güvenlik alanındaki yarım asrı aşan tecrübesiyle bir ilke imza atarak, güvenlikle ilgili tüm ürünlerin bir arada sunulduğu ve örneğinin
ilk mağazası olan Kale Güvenlik Merkezi’ni hizmete sunmuştur.
2011 yılında İstanbul Etiler ve Çiftehavuzlar’da açılan Kale Gü-
TÜRK
50
venlik Merkezlerinde, bireysel ve profesyonel müşterilere yüzlerce ürün ve sistem seçeneği ile güvenlik ürünlerini deneyimleyecekleri bir alan sunmanın yanı sıra, güvenlik ihtiyacını belirleyerek en uygun ürünü seçme olanağı tanımaktadır.
2012 yılı başında sektörünün ilk Ar-Ge Merkezi’ni hayata
geçiren Kale Kilit, yenilikçi ürün yaklaşımı ve üretimdeki deneyim ve uzmanlığı ile güvenlik alanında dünya çapında öncü uygulamalara imza atmaya devam etmeyi hedeflemektedir. Kale
Kilit Ar-Ge Merkezi, üretim sürecinde ve ürün geliştirmede yapılacak değişikliklerle, alışkanlıkları değiştirerek yaşamı kolaylaştıracak yeni ürünleri tüketicilere sunmaya devam etmeyi hedeflemektedir.
uluslararası standartlarda
Ürün geliştirme ve test laboratuvarları, ürün dayanıklılığına direk etki
eden modern ve tam otomatik kimyasal kaplama tesisi, uluslararası
normlara uygun ürün yelpazesi ve Kalite Sistemi ile Allegion Türkiye,
tüketicinin gelişen ihtiyaçlarına uygun çözümleri sunmaktadır.
tüm ürünlerin kalitesi ileri teknolojilere sahip laboratuarlarda test edilerek, uluslararası standartlara uygunlukları tescil edilmiştir.
n Türk Standartları Enstitüsü, Türk Standardlarına Uygunluk
n GOST : Rusya Devlet Standartlarına Uygunluk
n Warrington APT Laboratuvarları, Kapı Hidrolikleri
İçin Yangına Karşı Dayanıklılık
n Warrington APT Laboratuvarları, Panik Çıkış Kilitleri
İçin Yangına Karşı Dayanıklılık
n EN 1154 - Warrington APT Laboratuarları, Kapı Hidroliği Test
n Prüfinstitut Türentechnik+Einbruchsicherheit DIN
EN 1303
Düzce üretim tesislerinde, çalışan sağlığı ve çevreye
saygılı üretim, her zaman birinci öncelik olmuştur. Fabrika içinde yapılabilecek basit pansumanlar dışında, 3 milyon çalışma saati boyunca hiç bir çalışanın rapor almasını gerektirecek iş kazası yaşanmamıştır. Düzenli yapılan iş
güvenliği turları, görülen risklere karşı acilen çözüm getirilmesi, çalışanların iş güvenliği konusundaki gözlemleri ve
katkıları, güvenli bir çalışma ortamı sağlanması için önemli faktörler olmuştur.
Ürünlerin ömrünü uzatan ve estetik katkısı olan kap-
lama işlemleri sırasında, zorunlu olarak bazı kimyasallar
kullanılmakta ve bu maddelerin daha sonra atılması gerekmektedir. Düzce bölgesinde ileri kimyasal arıtma tesisi olan tek işletme ITO Kilit fabrikasıdır. Allegion Emniyet
ve Güvenlik Sistemleri, doğaya verilebilir sudaki kimyasal
madde oranlarını, kanunların öngördüğü maksimum değerlerin yarısı olarak almakta ve bu sınırı kesinlikle aşmamaktadır. Türkiye’de üretim yapan tesislerin yıllar sonra
uymaları gereken atık değerlerini ITO kilit fabrikası bugün
yakalamış ve aşmıştır.
Türkiye’deki satış yapısı; ülke çapına yayılmış bayi ağı,
İstanbul, İç Anadolu, Akdeniz, Konya, İzmir, Doğu Anadolu
ve Karadeniz ve Gaziantep bölgeleri ve bu bölgeler bazında
yapılandırılmış bir satış ekibinden oluşmaktadır.
Allegion Düzce fabrikasında üretilen kilitler, Kuzey
Amerika, Güney Amerika, Afrika ve Asya’da çeşitli ülkelere
ihraç edilmekte ve bu ülkelerde emniyet ve güvenliği sağlamaktadır.
Panik çıkış kilidi standardı EN 1125’e göre üretilen
ürünler, kilidin acil durumlarda kolayca açılarak, kişilerin
çok hızlı bir şekilde çıkışa ulaşmasını sağlar. Doğru kilitlerin seçilmediği bazı durumlarda, kapıların zincirle bağlandığı görülmektedir. Çok tehlikeli olan bu uygulama kesinlikle yapılmamalı, mutlaka uygun kilit tipi kullanılmalıdır.
BÜLENT TOPALOĞLU / FABRİKA MÜDÜRÜ
METAL
BİZİM FABRİKALARIMIZ |
TÜRK
hedefimiz kaliteli 51
ürünlerle dünyanın
en iyisi olmaktır
“allegion, yıllardır uygulamakta olduğu yalın üretim tekniklerini kullanarak
israftan arınmış, verimli, etkin bir çalışma ortamı yaratmıştır. Sürekli gelişim
felsefesi ışığında her gün başarı grafiğini daha da iyileştirmeyi amaçlamaktadır.
Hedefimiz, kaliteli ürünler sunarak dünya pazarındaki rekabet gücümüzü korumak
ve daha fazla müşteri memnuniyeti sağlamaktır.
Hem Türkiye içine, hem de Avrupa ve diğer kıtalara yaptığımız güvenlik
ürünlerinin satışını arttırarak, çalışanlarımızla birlikte güvenli, sağlıklı, doğaya saygılı
ve uzun yıllar birlikte çalışacağımız bir fabrika ortamı yaratmaya çalışmaktayız.”
allegion Düzce fabrikasında
üretilen kilitler, Kuzey
amerika, Güney amerika,
afrika ve asya’da çeşitli
ülkelere ihraç edilmekte
ve bu ülkelerde emniyet ve
güvenliği sağlamaktadır.
maKalE
SalİH SEÇKİn SEvİnÇ
Pazarlama İletişiminde Sosyal
Medya kitabının yazarı
http://salihseckinsevinc.com
METAL
facebook’ta
takipçi sayısı
etik olarak
nasıl artırılır?
TÜRK
52
MAKALE |
H
er ne kadar, anlatımım ağırlıklı olarak Facebook üzerineymiş gibi görünse de, aslında diğer sosyal ağlar için de uygulanabilir önerileri içermektedir.
Sayfanızı ilgili kategori ve ürün grubunda oluşturduktan
sonra, ilk olarak çevrenizi, sayfanızı beğenmeleri için davet
etmeye başlayın. Evet, işe ilk olarak eşiniz, dostunuz,
akrabalarınız,ı sayfanızı beğenmeye davet ile başlayın. Facebook,
oluşturduğunuz sayfanıza özel bir isim tanımlamanıza izin
veriyor. Örn: http://facebook.com/yazarsalihseckinsevinc
gibi. Bu özelliğe, sayfanızın yönetim bölümünden ulaşıp
düzenleyebilirsiniz.
Bütün bunları nasıl yapacağınıza dair detaylı bilgiyi, Facebook
Yardım Merkezi’nden (Türkçe anlatımlı) aratarak edinebilirsiniz.
Facebook Yardım Merkezi’nin bağlantı adresleri de zaman
içerisinde değişebilir, ama Facebook’un bir Yardım Merkezi’nin
her daim olacağı kesin. Takıldığınız yerde sizden bir söz istiyorum:
Aklınıza gelen her soruyu mutlaka Google’da aratın. Her şeyin
cevabı orada mevcut. Söz mü? Cevabı bulamazsanız bana her
zaman sorabilirsiniz.
Devam ediyoruz. Eşinize, dostunuza, yakınlarınıza özel
mesajlar göndererek sayfanızı beğenmelerini için ricada
bulunun. Bunu doğrudan talep etmenizde hiçbir sakınca yok.
Sayfanızı beğenmeleri durumunda, bunun, sizin adınıza ilerleyen
dönemlerdeki sendikacılık faaliyetlerinize çok büyük katkısı
olacağını yüreklilikle söyleyebilirsiniz. Böylece gelsin 150 kişi...
Bunların haricinde, Facebook sayfanıza daveti sadece
Facebook üzerinden yapmak zorunda olmadığınızı da
söylememe gerek yok herhalde. Web sitenizden, kurumunuzdan
göndereceğiniz bütün e-maillerden, kartvizitlerinizden,
broşürlerinizden, telefondan; kısaca kurumunuz adına insanlarla
iletişime geçtiğiniz ve temas halinde olduğunuz bütün materyaller
ve araçlardan istifade ederek, insanları sayfanızı beğenmeleri için
davet edebilirsiniz.
sizi beğenmeleri için makul bir öneri cümlesi yazın
Mesela bir sendika üyesi iseniz; “Sayfamızı beğenin,
sendikamızla ilgili gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!” Ya da
“Çevre” temalı bir sivil toplum kuruluşu üyesi iseniz; “Facebook
sayfamızı beğenin, şehir ve çevrecilik hakkında bihaber
kalmayın!” benzeri cümleler işe yarayacaktır. Neticede, teklif
ettiğimiz cümleler, uzmanı olduğumuz konular. Sırtımızı da
uzmanı olduğumuz konulara yaslıyoruz. Yani, sıkıntı yok.
Bravo, şimdi 250 kişi oldunuz…
Haydi Reklamlar Başlasın
Aslında yukarıda yaptığımız çalışma ile sayfamıza
topladığımız 100 kişi bile reklamlara başlamamıza
yeter. “İyi de reklamı nereye vereceğiz?” dediğinizi
duyar gibiyim. Reklamı markamız için oluşturduğumuz
Facebook sayfamıza vereceğiz. Her bir kişinin
ortalama 150 arkadaşı olduğu Facebook’da 100 kişinin
çevresinden 15.000 kişiye ulaşacağız. Facebook
buna izin veriyor. Bu 15.000 kişinin, “Arkadaşınız XX
bu sayfayı beğendi!” diye meraklarını uyandıracak
bir reklam açıp, bu sayede daha fazla kişinin sayfamızı
beğenmesini sağlayacağız. Böylece, ulaşmamız gereken
ikincil çevreye ulaşacağız. Facebook reklamlarına ve nasıl
verileceğine dair sorulara yazımın başında bahsettiğim gibi,
“Facebook Yardım” bölümünden ulaşabilirsiniz. Sponsorlu
haberlerden sayfa beğenme haberini seçtikten ve günlük
METAL
sayfanızın oluşturun ve davete başlayın
53
TÜRK
Eğitimlerde, Facebook
sayfalarında takipçi
sayısının nasıl
çoğaltılabileceği
üzerine sorular
alıyorum. Öncelikle
herkese söylediğim
cümleyi burada sizlere
de tekrarlayacağım.
“100 tane gerçek sayfa
takipçisi 10.000 tane
parayla satın alınmış,
alanınızla ilgisiz sayfa
takipçisine yeğdir!”
Bu manifesto ile
yapmanız gerekenleri,
bu yazıda adım adım
sıralayacağım
| MAKALE
bütçenizi belirledikten sonra (10 TL – 20 TL farketmez)
15.000 kişiye gösterilmek üzere reklamınızı açmış,
böylece birinci dalga sayfa beğendirme hamlenizi yapmış
olacaksınız. Bu sayede, yaklaşık bir hafta süre içerisinde
sayfa beğenen sayınız 800 – 1000 kişiye çıkacak. Üstelik,
birince derecede yakın çevrenizin arkadaşları sayfanızı
beğenmiş olacaklar. Haydi hayırlı olsun bakalım.
Çekirdek kitlenizi oluşturdunuz. Şimdi elinizde gerçekten
yönetilecek bir topluluk var.
METAL
dinlemeye başlayın
TÜRK
54
İletişimin yüzde ellisi konuşmak, yüzde ellisi de
dinlemektir. Hatta dinlemenin, sağlıklı bir iletişim
pastasında daha fazla yüzdeye sahip olduğu söylenir.
Dinlemeyi sadece Facebook’da değil, tüm internette
yapmanız gerekiyor. Böylece, markanızla ilgili ne
konuşulduğunu, dışarıdan nasıl algılandığınızı daha net bir
şekilde anlar ve buna göre nasıl aksiyon alacağınızı süratle
belirlersiniz. Bunun için, Facebook’da yapmanız gereken
şey çok basit: “Facebook Search - Arama” kısmında
markanızın ismini ya da araştırmak istediğiniz kelime ya
da cümleyi aratmak. Aynı şekilde, Google’da da benzeri
işlemi uyguladığınız takdirde, kendinizi gerçekten şanslı
hissedeceksiniz.
Facebook’da ve dolayısıyla sosyal medyada dinleme
süreci, iletişiminizin sürekli bir parçası olmalı ve bir
döngüde kalmalı. İnsanlar için neyin önemli olduğunu
anlamak onlara daha doğru ve sağlıklı bir tonla
yaklaşmanıza yardımcı olacaktır. Herhalde, hepimiz
sayfamızı beğenip de bizimle iletişime geçen kişilerin
gerçekten ne istediğini anlamayı ve buna göre harekete
geçmeyi arzu ediyoruz.
Yalnız dikkat edin; takip edin demiyorum. Dinleyin
diyorum. Hakkınızda ne konuşuluyor dinleyin. Kendi
sayfanızda konuşulanlara cevap yazarak sohbete dahil
olabilirsini,z ama cevap yazmadan dinlemeniz gerektiği
yerlerde lütfen müdahale etmeden, sadece dinleyin.
“Takip etmek” anlam itibari ile biraz daha Terminatörvari
bir terim. Cansız nesneler ve gönderiler takip edilir. Bu
yüzden, burada daha insani olan “Dinleme” kelimesini
kullanmayı uygun buluyorum. Benim gibi iletişim odaklı
birçok uzman da, sosyal medyada özelikle bu terimi
kullanmaya dikkat eder. Çünkü dinlemek daha insanidir.
Sosyal medyada konuşulanları dinlemek için ücretli
ya da ücretsiz birçok yöntem var. Bunun için Google’da
bir arama yapmanız yeterli olacaktır. Kısaca bahsedecek
olursak; Google Alerts, Twitter Search, Facebook Search,
Youtube Search ücretsiz hizmetler olarak başlangıçta
işinizi görecektir.
Ayrıca, Türkiye’de ücretli hizmet veren ve detaylı
analizlerle profesyonel dinleme hizmetleri sunan firmaları
da değerlendirmek isterseniz, Monitera ve Somedya’ya bir
göz atmanızı şiddetle öneririm.
Bu firmalar, size hakkınızda konuşulanlarla ilgili
detaylı bir rapor sunacaklardır.
samimi, gerçek ve şeffaf olun
Samimiyet sosyal medyanın en önemli
göstergelerinden bir tanesi. Buradaki samimiyetten kasıt,
sadece dürüst olmak değil, mesleki jargonunuzdan da
sıyrılmanız gerekiyor. Misyon, vizyon, hedefler, ağdalı
cümleler... Bunlar on sene öncesinin iletişim
biçimi. Hadi resmiyeti elden
etkileşime geçin
Bu lafı sosyal medyada çokça duyuyorsunuzdur:
Etkileşim.
Sosyal medyanın olayı bu. Web 2.0. ile başlayan
etkileşim! Yani internetin ikinci dönemi ve onun evrilmesi
ile birlikte gelen interaktivite. Kısacası etkileşim size
kısaca şunu der: “Pasif durmayın. Artık bu mecralar eski
zamanlarda olduğu gibi değil. Sözünüzü söyleyip geri
çekilmeyin. İnsanlara konuşacakları, tartışacakları bir
şeyler söyleyin. Onları da konuşturun. Konuşmalarını
sağlayacak içerikler geliştirin. Sorular sormalarını
sağlayın. Onların sorularına cevaplar verin. Fayda
yaratacak içerikler sunun. Uzmanlığınızı paylaşın. Sizi
55
TÜRK
sosyal medyada
konuşulanları dinlemek
için ücretli ya da ücretsiz
birçok yöntem var. bunun
için google’da bir arama
yapmanız yeterli olacaktır.
kısaca bahsedecek olursak;
google alerts, twitter
search, facebook search,
Youtube search ücretsiz
hizmetler olarak başlangıçta
işinizi görecektir.
METAL
MAKALE |
bırakamıyorsunuz diyelim, en azından snob olmayın.
Hatta, kurumsal ağızdan azıcık uzaklaşabilmeniz bile işe
yarar. Zor değil mi? Uflamayın, yapabilirsiniz! Maillerde
bana hitaplar “Salih bey”diye başlar, ama beğendiğim bir
Facebook sayfasında bana doğrudan
ismimle hitap edilmesinden hiç ama
hiç rahatsız olmam. Facebook’da
hitabet dengeleri, alışageldiğimiz
hitabet düzlemlerinden çok farklı.
İnsanlar Facebook’da öncelikle
eğlence için varlar. (“Beylerbayanlar” için başka sosyal
platformlar mevcut)
Son derece profesyonel
hitaplı, ama gerçekçi
olmayan çağrı merkezi
görüşmeleri, yardımcı
olunamayan ama
yine de “Yardımcı
olabileceğim başka bir
şey var mı?” diye sonlanan
müşteri hizmetleri aramaları, sizi
çokça düşünüyormuş gibi görünen,
ama gözü aslında sadece cebinizde olan
palavracı ama kibar satışçılar, karşınızdaki
robot mu insan mı kestiremediğiniz
telefon görüşmeleri, gazeteleri
açtığınız zaman bizleri sürekli
“Benim ürünüm en iyisi!” diyen ve
ürünlerini beyinlerimize kazımaya
çalışan markalar arasında en nihayetinde daha “insani”
bir iletişim platformu Sosyal Medya…
Siz de orada, biraz daha ağabey, arkadaş, kardeş veya
amca olabilirsiniz. Paylaşımlarınızda samimi bir üslup
geliştirin ve bunun keyfini çıkarın.
Hatalarınız olmayacak mı? Elbette olacak. Hepimiz
insanız. Ama hatanızı anlayıp özür dilediğiniz zaman,
süratle o yanlış anlaşılmayı düzeltebileceksiniz. Ne
demişler? “Hatasız kul olmaz!” Bunun için sosyal medyada
hata yapmaktan korkmayın, bir robot gibi algılanmaktan
korkun. Özür dilemek son derece insanidir. “Biz özür
dilemeyiz” diyenlerdenseniz ve sosyal medyada yine
de var olmaya çalışıyorsanız başınızın çok ağrıyacağını
söyleyebilirim.
İletişiminizde samimi, gerçekçi ve insani olduğunuz
sürece insanlar size güvenecek, sizi ve ürettiğiniz içeriği
daha çok benimseyecek ve hepsinden önemlisi, sizin
paylaşımlarınızı kendi çevreleri ile paylaşacaklardır.
takip edenlerden sizin için içerik üretmelerini talep edin.
Sayfanızı beğenen kişilerin de birbirleri ile iletişime
geçmelerini sağlayın.” Özetle, topluluğunuzu “ayık” tutun.
Monoton, sıkıcı, standart içeriklere sahip bütün sistemler
bu kadar dinamik bir platform içerisinde yok olmaya
mahkumdur.
Lakin, burada belirtmek isterim. Abartmayın! Merak
etmeyin, tadında bırakmanın ne olduğunu bilecek ve
hissedeceksiniz. Zaman içerisinde takipçileriniz sizi
doğru iletişim modeline doğru yönlendirecektir. Siz
onlara şekil vereceksiniz, onlar da size. Verilerinizi doğru
yorumladığınız sürece, nelerin işe yaradığını zamanla
daha iyi anlayacaksınız. En nihayetinde, marka algınız ve
söyleviniz ne ise onun üzerinde yürüyecek ve insanlardan
da bu doğrultuda geri bildirimler alacaksınız.
(Kaldığımız yerden sonraki sayıda devam edeceğiz.)
TÜRK METAL/MESS
ORTAK EĞİTİM PROJESİ
2013 yılında Ankara Büyük Anadolu Termal Otel’de
gerçekleştirilen eğitimlere katılan işçi sayımız
0 4 1 0
6 3 2 7
2014 yılında Ankara Büyük Anadolu Termal Otel’de
gerçekleştirilen eğitimlere katılan işçi sayımız
türk metal-mess ortak eğitim
proJesi ve mke eğitim programı
6 Aralık 2013 – 18 Ocak 2014 tarihleri arasında Ankara Büyük Anadolu Termal
Otel’de yapılan teşkilatlandırma ve ortak eğitim programımıza 1020 üyemiz katıldı.
METAL
Kırıkkale Şubesi
TÜRK
56
Kırıkkale
şubemizden 44
üyemizin katıldığı,
6-8 Aralık
tarihleri arasında
gerçekleştirilen
teşkilatlandırma
eğitim programı,
çeşitli dersler
ve sosyal
etkinliklerle
tamamlandı
İstanbul-Çerkezköy-Çorlu-Gebze 1-Gebze Dilovası-Çayırova ve İstanbul Anadolu Yakası
İstanbul, Çerkezköy, Çorlu, Gebze 1, Gebze Dilovası, Çayırova ve İstanbul Anadolu Yakası şubelerimizden
75 üyemizin katıldığı, 9-11 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen, Türk Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında
yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü.
TÜRK METAL/MESS
ORTAK EĞİTİM PROJESİ
İzmir 1-İzmir 2 ve Manisa 1
İzmir 1, İzmir 2 ve Manisa 1 Nolu
şubelerimizden 74 üyemizin
katıldığı, 12-15 Aralık tarihleri
arasında gerçekleştirilen Türk
Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel
Başkan Yardımcımız Süleyman
Yıldırım tarafından yapıldı. Eğitim
programı kapsamında yapılan ve
üyelerimizin eğlenerek stres attığı
bilgi yarışmasında ve bowling
turnuvasında dereceye giren
üyelere hediyeleri gala programında
takdim edildi.
METAL
Sakarya Şubesi
TÜRK
57
Sakarya şubemizden 101 üyemizin katıldığı, 15-18 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan ve üyelerimizin
eğlenerek stres attığı bowling yarışması üyelerimizden büyük ilgi gördü.
Gölcük Şubesi
Gölcük şubemizden 92 üyemizin katıldığı, 18-21 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamındaki bilgi
yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye giren üyelere hediyeleri, gala programında takdim edildi.
Ankara 2 Nolu Şube
Ankara 2 Nolu şubemizden 43 üyemizin katıldığı, 22-24 Aralık
tarihleri arasında gerçekleştirilen teşkilatlandırma eğitimi,
çeşitli dersler ve sosyal etkinliklerle tamamlandı.
TÜRK METAL/MESS
ORTAK EĞİTİM PROJESİ
Sakarya-Gemlik ve Osmangazi Şubesi
Sakarya, Gemlik ve Osmangazi şubelerimizden 206 üyemizin katıldığı 25-28 Aralık tarihleri arasındaki
Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı.
Eğitim programı kapsamında yapılan bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü.
METAL
Bursa 3 ve Bursa Nilüfer Şubesi
TÜRK
58
Bursa 3 ve Bursa Nilüfer
şubelerimizden 75 üyemizin
katıldığı, 22-25 Aralık tarihleri
arasında gerçekleştirilen Türk
Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel Mali
Sekreterimiz İsmail Dursun
tarafından yapıldı. Eğitim
programı kapsamındaki bilgi
yarışmasında ve bowling
turnuvasında dereceye
giren üyelere hediyeleri gala
programında takdim edildi.
Aksaray 1 Nolu Şube ve Denizli Bölge Temsilciliği
Aksaray 1 Nolu Şube
ve Denizli Bölge
temsilciliğinden 68
üyemizin katıldığı 2-5
Ocak tarihleri arasında
gerçekleştirilen Türk
Metal-MESS Ortak
eğitim programının
açılışı, Genel
Sekreterimiz Yücel Yücel
tarafından yapıldı.
Ankara-Aksaray 1-Kayseri-İskenderun Şubeleri
Ankara, Aksaray 1, Kayseri ve İskenderun 1 Nolu
şubelerimizden 58 üyemizin katıldığı, 5-8 Ocak tarihleri
arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Muharrem
Aslıyüce tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında
yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bilgi
yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye girenlere
hediyeleri, gala programında verildi.
TÜRK METAL/MESS
ORTAK EĞİTİM PROJESİ
Bursa 1-Bursa Nilüfer-Biga 1-Balıkesir
Bursa 1, Bursa Nilüfer, Biga 1
ve Balıkesir şubelerimizden
73 üyemizin katıldığı, 8-11
Ocak tarihleri arasında
gerçekleştirilen Türk
Metal-MESS Ortak eğitim
programının açılışı, Genel
Başkan Yardımcımız
Muharrem Aslıyüce
tarafından yapıldı.
METAL
Eskişehir-Bozüyük-Bolu-Sakarya-Kocaeli şubeleri
TÜRK
59
Eskişehir, Bozüyük, Bolu, Sakarya ve Kocaeli şubelerimizden 73 üyemizin katıldığı, 12-15 Ocak tarihleri
arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel
Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamındaki bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü.
Gölcük Şubesi
Gölcük şubemizden 96
üyemizin katıldığı, 15-18
Ocak tarihleri arasında
gerçekleştirilen Türk
Metal-MESS Ortak
eğitim programının
açılışı, Genel
Sekreterimiz Yücel
Yücel tarafından yapıldı.
Ankara 2 Nolu Şube
Ankara 2 Nolu
şubemizden 42
üyemizin katıldığı, 17-19
Ocak tarihleri arasında
gerçekleştirilen
teşkilatlandırma eğitim
programı, çeşitli dersler
ve sosyal etkinliklerle
tamamlandı.
Soygun filmlerine alışkınız. Peki, banka soymaya kalkışan
kadınların komik ve eğlenceli hikayesini izlediniz mi? Bu güne
dek benzeri çekilmemiş bir Türk filmi Kadın İşi. Konusuna gelince;
birbirinden farklı dört kadın Nihal, Dürdane, Gülay ve Bilge yakın
arkadaşlardır. En kötü günlerinde birbirlerine destek olan bu
dörtlü, bu kez de Gülay için bir gece bir araya gelir. Kocası onu terk
etmiştir ve iki buçuk yaşındaki oğlunu da alıp annesinin yanında
yaşamaya başlamıştır. Birtakım sağlık sorunları ve ödeyemediği
kredi borçları yüzünden işi de tehlikeye girmiştir ve sahip olduğu
küçük tekstil atölyesindeki bütün makinalarına da el konmuştur.
Maddi ve manevi açıdan zor günler geçiren Gülay, buluştukları
akşam, ancak banka soyarsa kendini kurtarabileceğini esprili bir
şekilde söyler. Başta diğer arkadaşlarının da ciddiye almadığı bu
şaka, aralarında uzayıp gider ve ciddi bir soygun planına dönüşür.
Hiçbirinin tahmin etmediği bu planın aksamaması için ellerinden
geleni yaparken, birtakım gülünç sürprizler ve dostluklarını
sınayan anlar da onları beklemektedir.
meddah
KÜNYESİ
TÜRK
60
Yönetmen: A. Taner Elhan
Oyuncular: Meltem Cumbul, Filiz Ahmet, Özge Ulusoy,
Esra Dermancıoğlu, Meral Çetinkaya, Ayten Uncuoğlu,
Ferit Aktuğ, Erdal Cindoruk, Ayşen İnci
Tür: Aksiyon, Komedi Vizyon Tarihi: 17 Ocak 2014
FİLMİN
METAL
FİLMİN
KÜNYESİ
kadın işi
Yönetmen: Batur Emir Akyel, Hüseyin Omay
Oyuncular: Münir Canar, Tuğçe Kumral, Evren
Bingöl, Tolga Evren, Hakan Gerçek, Mehmet Atay,
Erdoğan Aydemir, İsmail Düvenci, Metin Beyen
Tür: Dram Vizyon Tarihi: 24 Ocak 2014
Şöhreti kaybetmiş, yaşlanmış, hayata tutunmaya çalışan bir
tiyatrocunun geçmişle hesaplaşma öyküsü Meddah. Zamanında
çok bilinen bir tiyatro oyuncusu olan Aziz, parlak günlerini
epey geride bırakmıştır. İki yakın arkadaşının yardımlarıyla otel
odalarında kalarak hayatını sürdürmeye çalışmaktadır. Bir yandan
da Aziz’in durumunu bilen ve ona destek veren, organizatörlük
yapan Veli, onun için gösteri ayarlar. Böylece Aziz de meddahlık
yaparak konaklama parasını karşılayabilmektedir. Artık eskisi
kadar genç ve güçlü de olmayan Aziz, sağlığının da elden gitmeye
başladığını fark eder. Yaşadığı hareketli hayat kalbini fazlasıyla
yormuştur. Ömrünün sonuna yaklaştığını fark ederek bu dünyadan
gitmeden önce geçmişinde yaptığı ve uzun süredir vicdan azabını
çektiği bir hatayı düzeltmek ister. Veli’nin ekiple çıkacağı turneye
katılmak için ona yalvarır. Sebebini bir tek kendisinin bileceği bir
istekle, yaptığı yanlışı düzeltebilmek umuduyla bu, aynı zamanda
geçmişiyle yüzleşmek için çıkacağı son yolculuk olacaktır.
KİTAP |
MUTLULUK BÖYLE BİR ŞEY
Var olduğuna inanırsan, aradığın şeyi bulabilirsin
KAYGI ÜZERİNE
Yazar: Renata Salecl Çeviri: Barış Engin Aksoy
Yayınevi: Metis Baskı Tarihi: Aralık 2013
Sık sık çağımızın kaygı çağı olduğuna dair yorumlar
duyuyor, kaygıdan kurtulmanın yollarını aramaya teşvik
ediliyoruz. Peki nedir kaygı? Bakış açımızı değiştirerek
kurtulabileceğimiz (ve kurtulmamız gereken) bir duygu
mu, yoksa temel bir insanlık durumu mu? Kaygı Üzerine’de
Renata Salecl, gerek bireyleri gerekse toplumları zaman
zaman avucuna alan bu ruh halini mercek altına yatırıyor
ve soruyor: Kaygının temelinde ne var? Bir şeylerin
kontrolden çıktığı hissi mi, yoksa aksine her şeyin fazlaca
kontrol altına alınması mı? Seçeneksizlik mi yoksa çok
fazla seçenek mi? Medya kaygıyı işlemekle mi yetiniyor,
yoksa bizzat yaratıyor ve körüklüyor mu? İlaçlar kaygıyı
azaltıyor mu yoksa besliyor mu? Kaygı gerçekten de
mutluluğun önündeki en büyük engel mi, yoksa mutluluğun
nihai hedef olarak yüceltilmesi ve mutluluk baskısı
insanları kaygıya mı sevk ediyor? Bir başka deyişle, kaygıya
neden olan şey tam da kaygıdan kurtulma çabası olabilir
mi?
Salecl bu soruları yanıtlarken, gündelik hayatta
yaşadığımız kaygıları dört temel başlık altında inceliyor:
savaş kaygıları, hiperkapitalizmin getirdiği (ve suistimal
ettiği) kaygılar, aşk ilişkilerinde yaşadığımız kaygılar ve
ebeveynlik kaygıları. Psikanalizin temel kuramlarının
yanı sıra edebiyat, sanat, sinema ve popüler kültürden de
faydalanan Salecl, hayatımızın kaçınılmaz bir parçası olan
kaygı üzerine yalın ve derinlikli bir çözümleme sunuyor.
61
TÜRK
samimi ve sıcacık bir aşkın hikâyesine şahit olmak
ister misiniz? Eğlenceli bir dille kaleme alınmış bu roman,
ilk sayfadan itibaren sizi kendi dünyasına çekecek. Hatta
Ellie ve Graham’ın kalpleri ısıtan hikâyesini okuduktan
sonra, mutlu tesadüflerin var olduğuna inanmaya
başlayacaksınız. Aşkın ve kaderin karşı konulmaz
gücünü hatırlayacaksınız. Bambaşka dünyalara ait,
isimlerini dahi bilmeyen iki insan birbirlerine mutluluğun
ne anlama geldiğini öğretebilir mi? Onların hikâyesini
okurken, yaşadığımız her şeyin bir sebebi olduğunu ve
bu sebeplerin ortaya çıkışında yalnızca kaderin değil
bizim de payımız olduğunu göreceksiniz.
G: Mutluluk nasıl bir şey?
E: Limanın üzerinden doğan güneş gibi. Sıcak
bir günde yenen bir dondurma, sokağın aşağısından
gelen dalga sesleri, köpeğimin kanepede yanıma
kıvrılıvermesi gibi. Ya da akşam yürüyüşleri, muhteşem
filmler, gök gürültülü fırtınalar, güzel bir peynirli
hamburger gibi. Cuma günleri, cumartesi günleri, hatta
çarşambalar gibi. Parmaklarını suya değdirmek, pijama
altları, parmak arası terlikler, yüzmek, bir şiir ya da
e-postalarda gülen suratlar olmaması gibi... Peki ya
senin için mutluluk nasıl bir şey?
METAL
Yazar: Jennifer E. Smith Çeviri: Bahar Çelik
Yayınevi: Novella Yayınları Basım Tarihi: 2014
METAL
emekçinin not defteri
TÜRK
62
l sendika kuruluşunda usul: Sendikaların, herhangi bir
merciden izin alınmaksızın, yedi kurucu üyenin istenilen belgeleri
hazırlayarak, sendika merkezinin bulunacağı ilin valiliğine
makbuz karşılığında vermeleri.
l sendika denetleme kurulları ve denetçiler:
a) Yönetim Kurulu faaliyetlerinin, genel kurul kararlarına
uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetlemek,
b) Sendika veya konfederasyonun tüzüğüne uygun olarak,
idari ve mali denetlemede bulunmak,
c) Yönetim kurulundan, genel kurulun olağanüstü toplantıya
çağrılmasını istemek,
ç) Sendika veya konfederasyonun tüzüğünde gösterilen diğer
denetleme görevlerini yapmak,
d) Denetleme raporunu hazırlayarak genel kurula sunmak
ile görevli olarak genel kurul tarafından seçilen üç üyeden oluşan
zorunlu sendika organı.Sendika şubelerinde bir denetçi ile
yetinilebilir.
l sendika şubesi: Sendikaların, tüzüklerinde belirtmek
koşuluyla ve genel kurul kararı ile kurdukları, tüzel kişiliği
olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim.
l sendika üYeliğinin devam ettiği haller: Sendika
zorunlu organlarında görev almak, mevzuat gereğince bir işletme
veya kurumun yönetim kurullarında veya benzeri kurullarında
işveren, işveren vekili ve işçi temsilcisi sıfatıyla görev almak, geçici
olarak işsiz kalmak.
l sendika üYeliğinin kazanılması: Sendika üyelik fişinin
doldurularak, sendikaya verilmesi ve sendika yönetim kurulunun
kabulü ile kazanılan statü.
Üyelik başvurusu, sendika tarafından en çok otuz gün
içinde reddedilmediği takdirde üyelik istemi kabul edilmiş sayılır.
Haklı bir sebep gösterilmeden üyeliğe kabul edilmeyen işçinin,
bu kararın kendisine tebliğinden itibaren otuz gün içinde, iş
davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede dava açmak
hakkı vardır.
l sendika üYeliğinin sona ermesi: İşçinin çekilme
bildirimini sendikaya göndermesi.
l sendika üYeliğinin şartları: Sendikalar Kanunu’nca
işçi sayılmak ve kanunun onayladığı yaşını doldurmuş olmak.
Sendikalar Kanunu’nun işveren saydığı kişiler de işveren
sendikalarına üye olabilirler.
l sendika ve konfederasYonların faaliYetleri:
Sendika ve konfederasyonların kanunda yasaklanmış faaliyetler
dışında, tüzüklerinde yazılı veya tüzüklerine uygun olmak
koşuluyla genel kurullarında alınacak kararlar uyarınca yaptıkları
işler.
l sendika ve konfederasYonların denetimi: Sendika
ve konfederasyonlarda denetleme kurulları veya denetçiler
tarafından yapılacak idari ve mali denetimde yönetim ve işleyişin,
gelir ve giderlerin, bunlarla ilgili işlemlerin kanun, tüzük ve genel
kurul kararlarına uygun olup olmadığının incelenmesi.
l sendika ve konfederasYonların
faaliYetlerinden Yararlanma: İşçi ve işveren sendika veya
konfederasyonlarının kendi faaliyetleri ile üyelerine sağladıkları
hak ve menfaatlerin üyesi olmayanlara uygulanmasının, Toplu İş
Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydı
ile söz konusu sendika veya konfederasyonun yazılı muvafakatına
bağlı olması.
l sendika Yöneticisi: Sendika veya konfederasyonların
yönetim kurulları başkan ve üyeleri.
l sendika Yönetim kurulu: Genel kurul tarafından
seçilen, tüzükte yazılı görevleri yerine getirmek ve sendikayı
yönetmek ile görevli organ.
l sendikal eğitim: Sendikaların ve üst kuruluşların,
işçileri, üyeleri, sendika temsilcilerini ve şube yöneticilerini veya
yöneticilerini eğitmek ve bilgilendirmek amacıyla düzenledikleri
eğitim programları.
Terimlerin tanımları, Dr. Naci Önsal’ın Türk-İş Yayınları tarafından yayımlanan
“Endüstriyel İlişkiler Sözlüğü” adlı kitabından alınmıştır.
KARANLIKTAN KAÇININ! Karanlık, sabah olduğunda bile
kaybolmamışsa, kendi güneşinizi kendiniz oluşturun. Başucunuzda
yaktığınız gece lambası size bu konuda yardımcı olacaktır. Böylelikle
sabah daha rahat uyanacak ve yataktan daha kolay kalkabileceksiniz.
DUŞA GİRİN! Uyanmak için sıcak soğuk duşlar kadar etkilisi yok.
Böylelikle hem metabolizmanız harekete geçecek hem de bağışıklık
sisteminiz güçlenecektir. En kötü havalarda bile modunuz sabah
duşu sayesinde biraz düzelir.
SABAH BİR YUDUM SU! Sabah uyandıktan hemen sonra büyük
bir yudum su içmek, metabolizmayı çalıştırıyor. Yatağa giderken
başucunuza mutlaka bir bardak su alın. Ayrıca maden suyunun
içeriğindeki karbonik asidin uyandırma etkisi sizi daha kolay güne
hazırlayacaktır.
GECEDEN BİR YUDUM SU! Aynı şey tam tersi olarak da uygulanabilir.
Eski bir kızılderili geleneği, yatmadan önce içilen bir bardak suyun
sizi daha sabah alarm çalmadan uyandıracağını garanti ediyor.
ÇEKİCİ BİR HEDEF OLUŞTURUN! Alarmı, uyanacağınız saatten daha
erken bir saate almaya ne dersiniz? Böylece daha erken uyanarak
kendinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz.
VÜCUT SAATİNİZE GÜVENİN! Uyanma vaktinizden yarım saat erken
mi uyandınız? Sakın tekrar uyumayı denemeyin. Aksi halde, daldığınız
derin uyku alarmı duymanızı engelleyebilir. Yataktan kalkın, bir-iki
minik vücut egzersizi yapın. Ve birkaç dakika erken uyandığınız için
mutlu olmayı deneyin.
KAHVE HAZIR! Pek çok insan sabahları kahve içmeden kendine
gelemiyor. Kahve makinenizi ve kahve fincanınızı akşam yatarken
hazırlarsanız, sabah uyandığınızda kahve hazırlamak için fazla
yorulmazsınız.
YApILACAKLAR LİSTENİZİ HAZIRLAYIN! Bir amacınız olmadan
yataktan kalkma fikri size de uzak geliyor mu? O zaman akşamdan
bir yapılacaklar listesi hazırlayın. Ertesi gün için mutlaka aklınızda
olan şeyler vardır. Bu bilinçle ertesi sabah yatakta miskinlik etmek
istemeyeceksiniz…
RUTİNİ ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN! Yatağa düzenli olarak aynı
saatte gitmek ve sabahları aynı saatte kalkmak vücudun yükünü
hafifletmeye yardımcı oluyor. Aynı şey hafta sonları için de geçerli.
Bu konuda düzensiz davranmak vücudun iç saatinin karışmasına yol
açıyor. Vücut bu durumda uyuması mı uyanık kalması mı gerektiğine
karar veremiyor.
ALARMI UZAĞA KOYUN! Sabah uyanmanın en etkili yollarından biri
de alarmı yataktan uzağa koymak. Bu durumda alarm çaldığında
kalkmaktan başka çareniz kalmayacak.
63
TÜRK
Güneşin sıcak yüzü artık bizi
tamamen terk etti. Bu da
çoğumuz için başlı başına
bir depresyon, melankoli
nedeni. ve tabii güneşsiz,
soğuk geçen bu aylarda,
en çok sabahları güne
başlarken zorlanıyoruz.
Peki, yataktan sürünerek
çıkmak yerine daha keyifli
ve güler yüzlü kalkmak
istemez misiniz? O zaman
önerilerimize kulak verin
ve artık sabahlar sizin için
kabus olmasın…
METAL
Kış yorgunluğu
METAL
bunları yapmayın!
TÜRK
64
n Günde iki kere kahve içmeyin.
n Soğuk su ile hap almayın.
n 19’dan sonra yemek yemeyin.
n Tükettiğiniz yağlı gıdaların miktarını azaltın.
n Sabahları çok, akşamları ise az SU için.
n Gece 10 sabah 06, en ideal uyuma saatleridir
n Uyku öncesi ilaç aldıktan sonra hemen
uzanmayın.
n Telefona sol kulağınızla cevap verin.
n Cep telefonu bataryaları ile mesafenizi uzak
tutun.
n Uzun süre kulaklık takmayın.
n Cep telefonu şarjı son çizgiye indiğinde, yani çok
çok az bir şarj seviyesinde iken telefona cevap
vermeyin, zira yaydığı radyasyon 1000 kat fazladır.
E Ğ L E N C E
1
5
3
1
4
7
5
9
4
9
5
2
7
1
1
2
3
2
9
8
7
4
9
4
1
8
6
5
9
3
SUDOKU BULMACA
7
4
ANKARA ŞUBESİ
Türk Traktör Geleneksel Spor Şenliği
Türk Traktör işyerinde bu yıl 11’inci
kez düzenlenen Spor Şenliği’nin kapanış
programı, 28 Kasım’da gerçekleştirildi.
Programa Genel Başkan Yardımcımız
Muharrem Aslıyüce, Şube Başkanımız Deniz
Çiçek ve icra kurulu üyeleri de katıldı. Spor
şenliğinde, 2270 üyemiz, 11 dalda düzenlenen
spor faaliyetlerinde mücadele etti.
METAL
Hayırlı olsun ziyaretleri
Türk Traktör ziyareti
TÜRK
66
MESS Ankara Bölge
Temsilcisi Av. Mesut
Ulusoy ve Av. Vahap
Ünlü, 24 Aralık’ta
şubemizi ziyaret ederek,
Şube Başkanımız Deniz
Çiçek’e, yapılan genel
kurulun hayırlı olması
dileğinde bulundu.
Şube Başkanımız
Deniz Çiçek, 13
Ocak’ta Türk Traktör
fabrikasını ziyaret
etti. Başkan Çiçek
ziyarette, üyelerimizle
tezgâhları başında
biraraya gelerek
sohbet etti, soruları
cevapladı.
ANKARA 2 NOLU ŞUBE
Yeni üyelerimizden şubemize ziyaret
Şubemizin
yetkili olduğu MKEK
fabrikalarında yeni işe
başlayan üyelerimiz, 8
Ocak’ta şubemizi ziyaret
etti. Şube Başkanımız
Halil İbrahim Alpoğlu,
üyelerimize sendikamız
ve faaliyetleri hakkında
bilgi verdi, soruları
yanıtladı.
ANKARA 3 NOLU ŞUBE
ORS ve Hidromek ziyaretleri
Şube Başkanımız Nihat Zengin,
25 Aralık’ta Ortadoğu Rulman A.Ş.
işyerini ziyaret etti. Başkan Zengin
ziyarette, işyeri delegeleri ile işyerinin
genel durumu ve sendikal faaliyetler
hakkında bir görüşme yaptı. 14 Ocak’ta
da Hidromek
işyerini ziyaret
eden Başkan
Zengin, üyelerimize
sendikal faaliyetler
hakkında bilgi verdi,
soruları yanıtladı.
ADDS’de TİS taslağı açıklandı
TİS görüşmeleri başladı
Şubemizin yetkili olduğu ADDS Dişli Dövme ve HST
Otomotiv işyerlerinde 2014-2016 dönemi toplu iş sözleşme
görüşmeleri 14 Ocak’ta, Mitaş Enerji, Mitaş Galvaniz, Mitaş
Poligon ve Mitaş Sac İşleme işyerlerinde de 15 Ocak’ta
yapılan toplantılarla başladı.
Şubemizin yetkili olduğu Mitaş
işyerlerinde, 30 Aralık Pazartesi günü
yapılan yılbaşı eğlencesine, Şube
Başkanımız Nihat Zengin de katıldı.
Başkan Zengin yaptığı konuşmada,
üyelerimize sağlıklı ve mutlu bir yıl diledi.
BURSA NİLÜFER ŞUBESİ
Renault-mais çalışanı üyelerimiz şubemizde
RenAuLT-Mais
çalışanları, 27 Aralık’ta
şubemizi ziyaret etti.
Şube Başkanımız
Ruhi Biçer,
üyelerimize sözleşme
süreci ve sözleşme
taslağı hakkında
bilgi verdi ve süreçle
ilgili sorularını
cevaplandırdı.
67
TÜRK
Yılbaşı eğlencesi
METAL
Şube Başkanımız Nihat
Zengin, 25 Aralık’ta ADDS
Dişli Dövme işyerini ziyaret
etti. Başkan Zengin ziyarette,
üyelerimize yeni dönem toplu iş
sözleşmesi teklif taslağı hakkında
bilgi verdi, soruları yanıtladı.
AKSARAY 1 NOLU ŞUBE
Üyelerimiz şubemizde
Şubemizin yetkili
olduğu Mercedes Benz
Türk’te çalışan üyelerimiz,
15 Ocak’ta şubemizi ziyaret
etti. Şube Başkanımız
Muhterem Taşdemir,
üyelerimizle yeni yıl
çalışma programı ve güncel
konularda sohbet etti.
Hayırlı olsun ziyareti
METAL
Şube Başkanımız
Muhterem Taşdemir ve
kurul üyeleri, Aksaray
Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanlığına seçilen
Ahmet Koçaş’a 16 Ocak’ta
hayırlı olsun ziyaretinde
bulundu. Başkan Taşdemir
ziyarette, Kocaş’a,
sendikamız ve faaliyetleri
hakkında bilgiler verdi.
TÜRK
68
BALIKESİR ŞUBESİ
Üyelerimiz şubemizde
beST A.Ş ( ASB ) işyerinde
23:30 - 07:30 vardiyasında
çalışan üyelerimiz, 15 Ocak’ta
fabrika çıkışı şubemizi ziyaret
ettiler. Şube Başkanımız
Nedim Veske, üyelerimize
sendikamız çalışmaları ve
toplu iş sözleşmesi görüşmeleri
hakkında bilgi verdi, soruları
cevaplandırdı.
Fabrika ziyaretleri devam ediyor
Şube
Başkanımız Nedim
Veske, 16 Ocak’ta
BEST A.Ş ASB OSB işyerlerinde
çalışan üyelerimizi
ziyaret ederek, 15
Ocak’ta yapılan
toplu iş sözleşmesi
görüşmeleri
hakkında bilgi verdi,
soruları yanıtladı.
BİGA 1 NOLU ŞUBE
Üye eşleri biraraya geldi
Şubemiz zorunlu
organlarının üye eşlerinin
oluşturduğu kaynaşma
ve dayanışma grubu
ilk etkinliğini, Şube
Başkanımız Osman
Akkurt’un eşinin ev
sahipliğinde, 7 Aralık’ta
gerçekleştirdi. Kurul
üyelerinin eşleri bundan
böyle her ay biraraya
gelmeyi kararlaştırdı.
BOLU ŞUBESİ
Arçelik’te yeni yıl coşkusu
ARçeLik Bolu işletmesi,
2014 yılına işletmede
düzenlenen eğlence ile
girdi. Şube yönetiminin tam
kadro katıldığı etkinlikte
konuşan Şube Başkanımız
Özgür Elçi, 2014 yılının tüm
emekçilere sağlık, mutluluk
ve huzur getirmesi
temennisinde bulundu.
İşyeri ziyaretleri
Şube Başkanımız Özgür
Elçi, 7 Ocak’ta Arçelik Pişirici
Cihazlar İşletmesi’ni, 14 Ocak’ta da
Allegion (İTO) firmasını ziyaret etti.
Ziyaretlerinde üretim bantlarını
dolaşan Başkan Elçi, üyelerimizle
sohbet etti, soruları yanıtladı. Başkan
Elçi Allegion ziyaretinde fabrika
yöneticileri ile bir değerlendirme
toplantısına da katıldı.
69
TÜRK
Şubemizin 2. Olağan
Genel Kurulu sonrasında
oluşan yeni Yönetim
Kurulu, 28 Aralık’ta eşli
tanışma, kaynaşma ve
dayanışma gecesinde
biraraya geldi. Şube
Başkanımız Osman Akkurt
gecede yaptığı konuşmada,
birlik ve beraberliğin
önemine vurgu yaptı
METAL
Tanışma, kaynaşma ve dayanışma gecesi
SAKARYA ŞUBESİ
Şampiyon
noksel oldu
nOkSeL Çelik Boru işyerinde
çalışan üyelerimizin, Namık Kemal
Öner yönetiminde ve Korhan Aktulga
kaptanlığında oluşturduğu Noksel
takımı, Hendek Kaymakamlığı
tarafından düzenlenen futbol
turnuvasının şampiyonu oldu.
Tes-İş Sendikası’na ziyaret
Şube Başkanımız Şahin Kaya, Sakarya
Milletvekili Şaban Dişli, Türk-İş Genel Başkanı
Ergün Atalay, Merkez Belediye Başkanı
Süleyman Dişli, Koop-İş Sendikası Genel Başkanı
Eyüp Alemdar ve Türk-İş’e bağlı sendikaların
Sakarya Şube Başkanları, 6 Aralık’ta genel
kurulu yapılan Tes-İş Sendikası Sakarya
Şubesine hayırlı olsun ziyaretinde bulundular.
METAL
ESKİŞEHİR 1 NOLU ŞUBE
Açık kapı toplantısı
70
TÜRK
Şubemizin örgütlü olduğu Ford Otosan İnönü
Fabrikası’nda, 17 Aralık’ta, Açık Kapı toplantısı Jübile
Töreni yapıldı. Törende konuşan Şube Başkanımız
Erkut Kılıç, 10-20 ve 25’inci yılını dolduran emekçileri
kutlayarak, özverili çalışmalarından dolayı teşekkür
etti. Başkan Kılıç konuşmasının ardından üyelere
beratlarını takdim etti.
KAYSERİ ŞUBESİ
Has çelik kablo çalışanları şubemizde
HAS Çelik Kablo çalışanı
üyelerimiz, 18 Aralık’ta
şubemizi ziyaret ettiler. Şube
Başkanımız Ali Gökkaya,
üyelerimize, toplu iş sözleşmesi
görüşme süreci hakkında bilgi
verdi, soruları yanıtladı.
Huzurevi ziyareti
Şube Başkanımız Ali Gökkaya
ve yönetim kurulu üyeleri, 9 Ocak’ta
Kayseri Huzurevini ziyaret etti. Başkan
Gökkaya ve beraberindekiler, huzurevi
sakinleriyle sohbet ettiler.
BURSA OSMANGAZİ ŞUBESİ
Valeo kuruluşunun 90. yılını kutladı
Şubemizin
örgütlü olduğu
işyerlerinden Valeo,
kuruluşunun 90.
Yılını, 19 Aralık’ta
tüm çalışanlarıyla
birlikte kutladı.
Kutlamalara Şube
Başkanımız İsmail
Cirit ve şube
yöneticileri de katıldı.
Rollmech’de TİS görüşmeleri başladı
Şubemizin örgütlü olduğu Rollmech’de,
2014-2016 dönemini kapsayan toplu iş
sözleşmesi görüşmeleri 7 Ocak’ta başladı.
Şube Başkanımız İsmail Cirit, 16 Ocak’ta
şubemizi ziyaret eden üyelerimize, sürece
ilişkin bilgi verdi, sorularını yanıtladı.
METAL
İşyeri ziyaretleri
Şube Başkanımız İsmail Cirit, 23
Aralık’ta Cansan, 9 Ocak’ta Çemtaş, 16
Ocak’ta da Chassis Brakes ve Gemlik
Valeo işyerlerini ziyaret etti. Başkan
Cirit ziyaretlerinde, tezgâhları başındaki
üyelerimizle sohbet etti, sorularını yanıtladı.
TÜRK
71
GEBZE 1 NOLU ŞUBE
Üyelerimiz şubemizde
PimSA Adler işyeri gece vardiyasında çalışan
üyelerimiz, 27 Aralık’ta mesai çıkışı şubemizi ziyaret
ettiler. Şube Başkanımız Şeref Özcan ziyarette, üyelerimize
güncel konular ve çalışma hayatı hakkında bilgi verdi,
sorularını cevapladı.
İşyeri ziyaretlerine devam
Şube Başkanımız Şeref Özcan, 25
Aralık’ta HP Pelzer Pimsa, 26 Aralık’ta da
Rözmaş Çelik ve Bemas’ı ziyaret etti. Başkan
Özcan ziyaretlerde, üyelerimize güncel
konularda bilgi verdi ve soruları yanıtladı.
Özcan ziyaretlerinde, fabrika yöneticileriyle
de görüştü. Başkan Özcan, Ocak ayında da,
Autoliv Cankor, Alarko, Arçelik-LG, Aygaz, HP
Pelzer Pimsa, Özuğurlu Makine, Pimsa Adler
işyerlerini ziyaret ederek, işyeri kurullarında
bulunan üyelerimizle görüştü.
ÇERKEZKÖY ŞUBESİ
Anlaşma sağlandı
Şubemizin örgütlü olduğu Kent Dış Ticaret
işyeri ile sürdürülen toplu iş sözleşmesi görüşmeleri,
25 Aralık’ta yapılan son toplantıda anlaşmayla
sonuçlandı. Şube Başkanımız
Murat Koçak, toplantı
sonrasında işyerine giderek,
üyelerimize, sözleşme
maddeleri hakkında ayrıntılı
bilgi verdi, soruları yanıtladı.
Şubemize ziyaret
Şubemizin yetkili olduğu işyerlerinden
Teka Teknik Mutfak Aletleri Fabrika Müdürü
Lütfi Mini ve Üretim Müdürü Cumhur
Elmacı, 27 Aralık’ta Şube Başkanımız Murat
Koçak’ı ziyaret etti. Görüşmede 2013 yılının
değerlendirilmesi gerçekleştirildi ve 2014
yılında yapılacak çalışmalar ele alındı.
ACT işyeri ziyaret
METAL
Şubemizin örgütlü olduğu Ototek Metal İşleme
işyerinin tüm haklarının ACT Metal Plastik Otomotiv
işyerine devredilmesinin ardından, Genel Müdür
Nikolay Nikolaev Mateev ve Üretim Planlama
Müdürü Aydın Zaralı, 10 Aralık’ta şubemizi ziyaret
ederek, Şube Başkanımız Murat Koçak’la görüştü.
Görüşmede yapılan değişiklik ve fabrikanın genel
durumu ele alındı. Başkan Koçak da, 11 Aralık’ta
fabrikayı ziyaret ederek, çalışan üyelerimize yönetim
değişikliği hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı.
TÜRK
72
Vize Belediye Başkanı şubemizde
kıRkLAReLi’nin Vize İlçesi
Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz, 24
Aralık’ta şubemizi ziyaret ederek Şube
Başkanımız Murat Koçak ile görüştü.
Yaklaşan yerel seçimlerin ele alındığı
görüşmede Başkan Koçak, sendikal
faaliyetlere ilişkin bilgi verdi.
Arçelik’te yeni yıl kutlaması
Şubemizin yetkili olduğu
Arçelik işyeri sosyal tesisinde
geleneksel hale gelen yılbaşı
kokteyli, 26 Aralık’ta yapıldı.
Kokteyle, Şube Başkanımız
Murat Koçak, Arçelik A.Ş. Ürün
Direktörü Mehmet Savaş,
İnsan Kaynakları Müdürü
Erdoğan Kocagil ve çalışanlar
katıldı.
ÇAYIROVA ŞUBESİ
işyeri ziyaretleri
Şube Başkanımız Bilal Uça, 20
Aralık’ta CPS Pres, Fagor, Şesan ve
Zatel Pres işyerlerini, 23 Aralık’ta da,
Akımmetal,
Akplas ve Aksem
işyerlerini ziyaret
etti. Başkan Uça
ziyaretlerde,
üyelerimizle güncel
konularda sohbet
etti ve sorularını
yanıtladı.
Efesan Grup Ferro Döküm’den yeni yıl eğlencesi
efeSAn Grup Ferro
Döküm firmasının her
yıl düzenlediği yeni yıl
eğlencesi, 27 Aralık’ta
gerçekleşti. Geceye Genel
Sekreterimiz Yücel Yücel
ve Şube Başkanımız Bilal
Uça da katıldı.
BOZÜYÜK ŞUBESİ
işyeri ziyaretleri sürüyor
Şube Başkanımız Cemal Güney,
27 Aralık’ta Artema, 30 Aralık’ta Elba
Basınçlı Döküm San. A.Ş Odöksan
Osmaneli Şubesi fabrikası, 10 Ocak’ta
da Demirer Kablo’yu ziyaret etti. Başkan
Güney ziyaretlerde, kıdem tazminatı ve
güncel konularda üyelerimize bilgi verdi,
sendikamızın üyelerimize sunduğu
olanakları anlattı. Başkan Güney,
Demirer Kablo’da, kıdemli çalışanlara
plaketlerini takdim etti.
73
TÜRK
SendikAmızLA
Fagor arasında
yürütülen
toplu sözleşme
görüşmelerinde
anlaşmaya
varılmasının ardından,
Şube Başkanımız Bilal
Uça, 24 Aralık’ta Fagor
işyerini ziyaret ederek,
üyelerimize sözleşme
ve kazanımlar
hakkında bilgiler verdi,
soruları yanıtladı.
METAL
Fagor işyerinde sözleşme imzalandı
MANİSA 1 NOLU ŞUBE
Sanpan emekçileri
şubemizi ziyaret etti
fAbRikA önündeki direnişlerini sürdüren
Sanpan emekçileri, 14 Aralık’ta şubemizi ziyaret
etti. Üyelerimizle bir araya gelen Şube Başkanımız
Ercan Dereli, devam eden süreç hakkında bilgi
verdi, soruları cevaplandırdı.
METAL
İşyeri ziyaretleri sürüyor
TÜRK
74
Şube Başkanımız Ercan Dereli, 12 Aralık’ta Bosch fabrikasını,
8 Ocak’ta da Olgun Çelik’i ziyaret etti. Başkan Dereli ziyaretlerde,
üyelerimizle güncel konularda sohbet etti.
İndirim sürüyor
ÜYeLeRimizin
Grandmedical
Hastanesindeki sağlık
hizmetlerinden indirimli
olarak yararlanmasını
öngören protokol, 9
Ocak’ta yenilendi.
Elba’da 2013
yılına pastalı
uğurlama
2013 yılını iyi bir
performansla bitiren Elba,
yeni yılı eğlenerek karşıladı.
Tüm çalışanların katıldığı
eğlencede, 10 ve 20’inci
yılını dolduran çalışanlara
da ödüller verildi. Şirket
Genel Müdürü Timur
Demirel, 2013 yılının kısa bir
değerlendirmesini yaparak,
2014 yılı için beklentilerini
dile getirdi.
BURSA 3 NOLU ŞUBE
Geçmiş olsun
ziyareti
Genel müdür Tarkan
Akar’a ziyaret
Şube Başkanımız Zafer Öztürk ve şube yöneticileri,
16 Ocak’ta Tofaş bünyesinde hizmet veren Parıltım
Yemek Sanayi Genel Müdürü Tarkan Akar’ı ziyaret etti.
Şube Başkanımız Zafer Öztürk ve şube
yöneticileri, Tofaş İşyeri Baştemsilcisi Erol
Çınar’ı, geçirdiği ameliyat sonrası evinde
ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde
bulundular.
GEBZE DİLOVASI ŞUBESİ
Genel Sekreter Yücel,
Halla emekçileriyle
HALLA Otomotiv’in, 28 Aralık’ta İstanbul Greenpark Otel’de
düzenlediği yılbaşı kutlamasına Genel Sekreterimiz Yücel Yücel,
Şube Başkanımız Uysal Altundağ, Genel Müdür Jong Keun Choi,
Fabrika Müdürü Chang Won Seo, fabrika yöneticileri ve çok sayıda
üyemiz katıldı. Gecede konuşma yapan Genel Sekreterimiz Yücel,
işyeri yönetimine ve metal emekçilerine davetlerinden dolayı
teşekkür ederek, 2014’ün herkese huzur, mutluluk ve başarı
getirmesi temennisinde bulundu. Genel Müdür Choi, günün anısına
Genel Sekreter Yücel’e bir plaket takdim etti.
Autoliv ziyareti
Kurullar kahvaltıda buluştu
Şube Başkanımız Uysal
Altundağ, şubemizin yetkili
olduğu işyerlerinden ZF Sachs
işyerinde görevli kurul üyeleri ve
temsilcilerle 19 Ocak’ta kahvaltıda
bir araya gelerek, güncel konular
ve işyerindeki son durum
hakkında bilgi aldı.
METAL
Şube Başkanımız Uysal
Altundağ, 10 Ocak’ta Autoliv işyerini
ziyaret etti. Ziyarette, üyelerimizi
tezgâhları başında ziyaret eden
Başkan Altundağ işyeri yöneticileri
ile de bir toplantı yaptı.
TÜRK
75
ÇORLU ŞUBESİ
işyeri ziyareti
Şube Başkanımız Baki Polat, 23
Aralık’ta Trakya Döküm ve Ölçüsan
Ölçü Aletleri İşyerlerini ziyaret
etti. Başkan Polat ziyaretlerinde,
üyelerimizle güncel konularda sohbet
etti ve soruları cevaplandırdı.
Frigoglass’ta yılbaşı kutlaması
fRiGOGLASS Soğutma San.
işyerinde 24 Aralık’ta yılbaşı kutlaması
yapıldı. Şube Başkanımız Baki Polat,
Üretim Müdürü Yücel Kahyaoğlu ve
İnsan Kaynakları Müdürü Reyhan
Alperşen’in de katıldığı kutlamalarda
üyelerimiz, yapılan çeşitli etkinliklerle
doyasıya eğlendi.
GEMLİK ŞUBESİ
borusan mannesman’da yılsonu kokteyli
bORuSAn
Mannesman’da
geleneksel yılsonu
kokteyli, 25 Aralık’ta
fabrika yöneticileri ve
üyelerimizin katılımıyla
yemekhanede
gerçekleştirildi. Şube
Başkanımız Kemal
Durmaz’ın da katıldığı
kokteylde üyelerimize
yapılan çekilişle çeşitli
hediyeler dağıtıldı.
METAL
İşyeri ziyaretleri
Kırpart Otomotiv’de yılsonu etkinliği
Şubemizin yetkili olduğu
Kırpart Otomotiv’de başarılı geçen
bir yılın ardından, tüm çalışanların
ve yöneticilerin katılımıyla,
30 Aralık’ta yılsonu etkinliği
düzenlendi. Şube Başkanımız
Kemal Durmaz‘ın da katıldığı
etkinlikte, üyelerimize çekilişle
çeşitli hediyeler dağıtıldı.
TÜRK
76
Şube Başkanımız Kemal
Durmaz ve icra kurulu üyeleri, 3
Aralık’ta Kerim Çelik, 7 Aralık’ta
da Gemlik Serbest Bölgedeki
Leoni Kablo işyerlerini
ziyaret etti. Başkan Durmaz
ziyaretlerde, üyelerimizle
güncel konularda sohbet etti ve
soruları yanıtladı.
KDZ. EREĞLİ ŞUBESİ
erdemir çalışanı kadınlar ve
işçi eşleri gönüllerince eğlendi
Şubemiz, 20 Aralık’ta
Büyük Anadolu Ereğli Otel’de
yaklaşık 800 Erdemir çalışanı
kadın üyemiz ile işçi eşi
kadınların katıldığı yemekli bir
gece düzenlendi. Gecede, Şube
Başkanımız Yusuf Ziya Odabaş
ve Erdemirli Kadın İşçiler ve İşçi
Eşleri Komisyonu Başkanı Saniye
Odabaş birer konuşma yaptı.
BURSA 1 NOLU ŞUBE
Her zaman her yerde birlikteyiz
Şube yöneticilerimiz
ve üyelerimiz Bosch ve
Bosch Rexroth işyerleri’nin
25 Aralık’taki yetki itiraz
davasına birlikte katılarak,
Türk Metal Ailesi’nin birlik
ve beraberliğini bir kez
daha kanıtladı.
Şubemize ziyaret
bOScH ve Bosch Rexroth
işyeri çalışanı üyelerimiz, 26
Aralık’ta şubemizi ziyaret
etti. Şube Başkanımız Recep
Tan, üyelerimize, devam eden
mahkeme süreci hakkında
bilgi verdi, sorularını yanıtladı.
GÖLCÜK ŞUBESİ
Yepyeni bir
çocuk oyunu
fORd Otomotiv bünyesindeki Vehbi
Koç Vakfı Ford Otosan Gölcük Kültür
Merkezinde, 20 Aralık’ta “Kuşlar”
adlı çocuk oyunu sergilendi. Oyuna,
üyelerimizin çocukları yoğun ilgi gösterdi.
Gemi maket yapım atölyesi açıldı
fORd Otomotiv
bünyesindeki Vehbi Koç Vakfı
Gölcük Kültür Merkezi’nde
18 Aralık’ta, üyelerimizin
sosyal, kültürel ve sanatsal
yaşamlarının gelişimine ortam
sağlamak amacıyla Gemi
Maket Yapım Atölyesi açıldı.
77
TÜRK
Şubemizin örgütlü
olduğu Bosch Fren
Sistemleri fabrikasının,
27 Aralık’ta düzenlediği
yılsonu kokteyline Şube
Başkanımız Recep Tan
ve şube yöneticileri de
katıldı.
METAL
Bosch Fren’den yılsonu kokteyli
İSTANBUL 1 NOLU ŞUBE
net civata’da
dayanışma
yemeği
Şubemizin örgütlü olduğu Net
Cıvata işyeri çalışanları, 22 Aralık’ta
organize edilen dayanışma yemeğinde
bir araya geldi. Yemeğe, Şube
Başkanımız Murat Salar ve Net Cıvata
Genel Müdürü Erdinç İnce de katıldı.
Borusan Mannesmann’da yeni yıl kutlaması
METAL
bORuSAn işyerinde, 25
Aralık’ta düzenlenen Yeni Yıl
kutlamasına Şube Başkanımız
Murat Salar da katıldı. Başkan
Salar yaptığı konuşmada, 2014
yılının tüm çalışanlarımıza
ve ailelerine sağlık, mutluluk
getirmesi temennisinde bulundu.
TÜRK
78
Mercedes Benz Türk ziyareti
Şube Başkanımız Murat Salar, 10 Ocak’ta
Mercedes Benz Türk işyerini ziyaret etti. Başkan
Salar ziyarette, üyelerimize 2013 kazanımları,
emeklilik, primler, banka bonusları ve uzatmalı
vardiya hakkında bilgi verdi, soruları cevaplandırdı.
İZMİR 2 NOLU ŞUBE
izmir demir çelik ziyareti
Şube Başkanımız
Hayrettin Çakmak, 9
Ocak’ta İzmir Demir
Çelik işyerinde
çalışan üyelerimizi
ziyaret ederek,
üyelerimizle işyeri
ve güncel konular
hakkında sohbet etti.
Delphi A vardiyasından şubemize ziyaret
deLPHi Automotiv A
vardiyasında yeni işe başlayan
üyelerimiz, 16 Ocak’ta mesai
çıkışı şubemizi ziyaret etti. Şube
Başkanımız Hayrettin Çakmak,
üyelerimize sendikal faaliyetler
ve güncel konular hakkında bilgi
verdi, soruları yanıtladı.
İSTANBUL ANADOLU YAKASI ŞUBESİ
Turnuvanın şampiyonu belli oldu
ARçeLik Tüketici Hizmetleri, Tedarik Zinciri
Direktörlüğü ve işyeri Temsilciliğimizin ortak
düzenlediği bölgeler arası futbol turnuvasının
final maçı, 22 Aralık’ta oynandı. Şube Başkanımız
Halil Erdal, Tüketici Hizmetleri Direktörü Emin
Bulak, Tedarik Zinciri Direktörü Ahmet İhsan
Ceylan’ın da izlediği, Pelitli Yedek Parça ve Adana
Bölge Temsilciliği arasında oynanan çekişmeli
karşılaşmayı Adana Bölge Temsilciliği Takımı
kazanarak turnuva şampiyonu oldu. Turnuva
üçüncülüğünü Samsun Bölge Yöneticiliği,
centilmenlik kupasını da Ankara Mamül Deposu
takımı elde etti. Şampiyon takım kupasını, Şube
Başkanımız Halil Erdal’dan aldı.
Mahle’de yılbaşı yemeği
mAHLe işyeri yönetiminin organize
ettiği eşli yılbaşı yemeği, 27 Aralık’ta
yapıldı. Yemeğe eşiyle katılan Şube
Başkanımız Halil Erdal yaptığı konuşmada,
2014 yılının herkese sağlık, mutluluk ve
huzur getirmesi temennisinde bulundu.
İşyeri Baştemsilcisi Murat Özcan ve
yardımcısı Fuat Koçhan üyelerimiz adına
Şube Başkanı Erdal’a, Genel Müdürü Arif
Hoşgör’e ve İnsan Kaynakları Müdürü
Nil Himmetoğlu’na kara kalem çalışması
Atatürk portresi taktim ettiler.
Protokol
imzalandı
Şubemizin örgütlü
olduğu işyerlerinde
çalışan üyelerimizin
ve yakınlarının sağlık
hizmetlerinden daha
kaliteli ve indirimli fiyatla
yararlanabilmesini
öngören protokol, Şube
Başkanımız Halil Erdal
ve Pendik Şifa Hastanesi
yetkilileri tarafından
imzalandı.
İZMİR 1 NOLU ŞUBE
TiS imzalandı
Şubemiz ile Cevher Jant San. A.Ş. işyeri
arasında Kasım 2013’te başlayan toplu iş sözleşmesi
görüşmeleri, 14 Ocak’ta yapılan son toplantıda
anlaşma ile sonuçlandı. İki yıl yürürlük süreli toplu
iş sözleşmesi ile elde edilen hak ve kazanımlar,
Şube Başkanımız Halil İbrahim Tosun tarafından üç
vardiyada yapılan toplantılarla üyelerimize anlatıldı.
79
TÜRK
GeneL Sekreterimiz Yücel
Yücel, 26 Aralık’ta Arçelik AŞ. Planlı
Ödül Töreni ve Yılbaşı Eğlencesi
programına katıldı. Burada bir
konuşma yapan Yücel, başta
Arçelik emekçileri olmak üzere, tüm
emekçilerin yeni yılını kutladı.
METAL
Arçelik’te çifte kutlama
İSKENDERUN 1 NOLU ŞUBE
fabrika ziyaretleri
Şube Başkanımız Çakır Varan, 15 Ocak’ta Noksel, 16
Ocak’ta da Gaziantep’te bulunan Sanko Makine işyerini
ziyaret etti. Başkan Varan ziyaretlerde, üyelerimizle
sendikal faaliyetler ve güncel konularda sohbet etti.
İndirimler için protokol imzalandı
METAL
SubemizLe Amerikan Kültür
Derneği Dil Okulları arasında
imzalanan protokolle, üyelerimiz 20142015 öğretim yılında dil okulundan %30
indirimle yararlanacak. Şubemizin
sağlık alanında imzaladığı protokollerle
de, üyelerimiz ve yakınları, İskenderun
özel Gelişim Hastanesi ve Osmaniye’de
bulunan özel Yeni Hayat Hastanesi
hizmetlerinden indirimli olarak
yararlanacak. Milangaz Bölge ile
imzalanan protokol de, üyelerimizin,
80 TL olan mutfak tüpünü 65 TL’ye
alabilmesini öngörüyor.
TÜRK
80
VefAT Ve bAŞSAĞLıĞı
fikReT uzunkAYA
İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin örgütlü
olduğu Siemens işyeri çalışanı üyemiz Fikret
Uzunkaya, 24 Aralık’ta hayatını kaybetti. Merhum
Uzunkaya’ya Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına
ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı ve sabır dileriz.
kemAL TufAn
Kayseri Şubemizin örgütlü olduğu Hes Kablo
A.Ş. işyeri çalışanı üyemiz Kemal Tufan, 31
Aralık’ta hayatını kaybetti. Merhum Tufan’a
Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve çalışma
arkadaşlarına başsağlığı ve sabır dileriz.
Türk Metal Ailesi olarak, hayatını kaybeden üyelerimize Allah’tan
rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz…
Büyük Anadolu Ereğli Otel, sizi ağırlamak için sabırsızlanıyor.
Türk Metal, üyelerinden aldığını üyelerine vermeye devam ediyor.
Zonguldak Ereğli’de hizmete
giren 7 katlı tesiste, 96
standart ve 8 suit oda ile
kongre ve toplantı salonları
bulunuyor. Tesiste, kapalı
ve açık yüzme havuzları,
SPA merkezi, süpermarket,
cafe, A La Carte Restaurant,
pastane salonları, 2 halı saha,
2 tenis kortu ve 1 basketbol
sahası da yer alıyor.
Bu dergi, sendikalı işçiler tarafından basılmıştır.
TÜRKMETAL
Büyük
Anadolu Güneşi
-
Girne’den
doğuyor...
OCAK 2014 - SAYI: 174
Kıbrıs’ın turizm kenti Girne’de, 30.000 m² alan üzerinde kurulu olan Büyük
Anadolu Girne Hotel, yeşilin ve mavinin en güzel tonlarını bir arada sunarak,
eşsiz manzarası ile konuklarına ev sahipliği yapmaktadır. 70 odalı tesiste 60
standart oda, 58 m² kullanım alanlı 2 senior suit, 30 m² kullanım alanlı 8 corner
suit oda bulunmaktadır. Tesiste, uyandırma servisi, tüm alanlarda ücretsiz
internet erişimi, kuru temizleme ve çamaşır yıkama, merkezi klima sistemi,
jeneratör ve açık otopark mevcuttur.
KOnUM: Ercan Havaalanı’na 35, Girne kent merkezine 1 km. mesafededir.
STANDART ODA ÖZELLİKLERİ: Televizyon, telefon, ücretsiz internet erişimi,
minibar, duş, merkezi klima, saç kurutma makinesi, elektronik para kasası,
AKTİVİTELER: Tesislerimizde Kıbrıs’ın ilk ve tek olimpik yüzme havuzu,
çocuk havuzu, sauna, yüzme okulu bulunmaktadır.

Benzer belgeler

Ü R E T M E K , K A Z A N M A K , K A Z A N D I R M A K İ S T İ

Ü R E T M E K , K A Z A N M A K , K A Z A N D I R M A K İ S T İ ODA KAPASİTESİ: Büyük Anadolu Termal Hotel, tümü balkonlu olmak üzere 166 standart oda, 40 aile odası, 12 suit ve 108 bağımsız daireye sahiptir. ODA ÖZELLİKLERİ: Mini bar, klima (sıcak-soğuk), uydu...

Detaylı