Ad Gentes
Transkript
Ad Gentes
EPİSKOPOS PAVLUS TANRI'NIN HİZMETKÂRLARININ HİZMETKÂRI KUTSAL KONSİL'İN PEDERLERİ İLE BİRLİKTE EBEDİ HATIRASINA KARARNAME AD GENTES KİLİSE’NİN MİSYON FAALİYETLERİ HAKKINDA ÖNSÖZ 1. Dünyanın uluslarına “evrensel kurtuluş gizemi”1 olarak Tanrı tarafından gönderilmiş olan Kilise, kendi Katolikliğinin derin gereksinimlerine zamanında cevap verilerek yönetilir ve Kurucusu’nun yönetimine itaat ederek (Mk 16,16), İncil’i tüm insanlara ilan etmek için çalışır. Kilisenin kurucusu olan Havariler, Mesih’in izinden yürüyerek, “gerçeğin sözünü ilan ettiler ve kiliseyi oluşturdular”2. “Tanrı Sözü hızla yayılsın ve yüceltilsin (2 Se. 3,1) ve Tanrı’nın Krallığı ilan edilip kurulsun” diye bu amaç için çalışmak da onların ardıllarının görevidir. İnsan için yeni durumların ortaya çıktığı, olayların şimdiki durumunda, yeryüzünün tuzu ve dünyanın ışığı olan Kilise (Mt. 5, 13–14) her şeyin Mesih İsa’da yenilenmesi ve tüm insanların kendisinde tek bir aile ve Tanrı’nın tek halkını oluşturmak üzere tüm yaratılışı yenilemek ve kurtarmak için daha ivedilikle çağrıda bulunur. Bu nedenle, bu Kutsal Sinod, Kilisesi’nin yüce gönüllü gayretleri sayesinde ulaştığı kusursuz sonuçlar için Tanrı’ya şükran sunarken, misyonerlik faaliyetlerinin ilkelerini belirlemeyi ve Tanrı halkının dar Haç Yolu’nda ilerlerken, inananların gücünü toplayarak, Rab olan ve çağlar ötesinden her şeyi gören (Sirak 36,17), Mesih İsa’nın krallığını her yere yaymasını ve onun gelişi için yolu hazırlamasını arzu eder. BÖLÜM I DOKTRİN İLKELERİ Tanrısal Kurtarış Planı 2. Dünyada göçmen olan Kilise’nin kendisi, Oğul’un misyonu ve Peder Tanrı’nın tasarısı ile uyum içinde, kökenini ondan aldığı Kutsal Ruh’un misyonundan ortaya çıktığı için, misyonerlik Kilise’nin doğasında bulunmaktadır3. 1 Dogmatic Constitution "Lumen Gentium," 48. St. Augustine, "Exposition on Psalm 44," 23 (PL 36, 508; CChr 38, 510). 3 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 2 Bu tasarı, Peder’in merhamet olan sevgisinin kaynağından çıkar. Ezelden beri var olan Peder’in biricik Oğlu ve Kutsal Ruh aracılığıyla O’nun bitmeyen ve merhametli iyiliği ve lütuf dolu çağrısı ile yaratılışı özgür kılar ve onun yaşamını ve şanını paylaşmaya çağırır, öyle ki “Tanrı her şeyde her şey olsun” (1. Ko. 15,28), ve aynı zamanda onun yüceliğinde bizim mutluluğumuz belirsin. Fakat Tanrı, Oğlu’nun yaşamına paydaş olanların tekil olarak, her tür karşılıklı bağdan uzak bir şekilde değil, bir zamanlar dağılmış, ama şimdi onun evlatları olarak bir arada, tek bir halk olarak birleşmesinden hoşnut olur. (Yu. 11, 52). Oğul’un Misyonu 3. İnsan soyunun kurtuluşu için Tanrı’nın bu evrensel tasarısı insan ruhuna gizlice fısıldanan bir sır ya da Onunla temas kurulabilecek ya da onun bulunabileceği şans eseri bir durummuş gibi görünse de (din adamları bile Tanrı’yı aradıkları çeşitli yollardan geçerler); O hiç birimizden uzak değildir (Ha. İşl. 17,27). Bu tür yaklaşımların aydınlatılması ve düzeltilmesi gerekse de, İlahi Takdir’in incelikle yaptığı işler sayesinde, bunlar, kimi zaman Tanrı’ya çeken halatlar ya da İncil’e hazırlayan unsurlar4 olarak hizmet edebilirler. Tanrı, ilk ve son kez beden alan Oğlu’nu göndermesi sayesinde, insan soyu, gerek kendi arasında kardeşlik birliği oluştursun, gerekse günahkâr insan soyuyla kendisi arasında barış ve birlik kurulsun; Oğlu’nun aracılığıyla insan soyu karanlığın ve Şeytan’ın (Ko.1,13; Ha. İşl.10,38) gücünden kurtulsun ve Oğlu’nda tüm dünya Kendisi ile barışsın (2 Ko. 5,19) diye insanlık tarihine müdahale etti. Aracılığıyla dünyayı yaratmış olduğu5 kişiyi her şeyin mirasçısı olarak tayin etti ve onda her şeyi yeniledi (Ef. 1, 10). Mesih İsa Tanrı ile insan arasındaki gerçek aracı olarak dünyaya gönderildi. O Tanrı olduğu için bütün ilahi doluluk onda bedensel olarak bulunur (Gal. 2,9). Diğer yandan insan doğasına göre o yeni Âdem’dir ve yenilenmiş insanlığın başı olarak lütuf ve gerçekle doludur (Yu. 1, 14).O, Tanrı’nın Oğlu olarak gerçekten vücut bularak insan olduğu için, insanları da Tanrı’nın doğasının paydaşları yapar: o zengin olduğu halde bizim uğrumuza fakir olmayı seçti, öyle ki onun yoksulluğu bizi zenginleştirsin (2. Kor. 8,9). İnsan Oğlu hizmet edilmeye değil hizmet etmeye ve hayatını pek çokları, herkes uğruna vermeye geldi (Mk. 10,45). Kilise Babaları tereddüt etmeksizin ilan ederler: “Mesih tarafından kurtarılmamış olan kişi, tamamlanmamıştır, eksiktir”6. Şimdi insan doğasını tam olarak aldı, bizdeki kötü ve zavallı doğa onda günahsızdır (İbr. 4,15; 9,28). Mesih İsa’nın kendisi için dediği gibi, O, Peder’in kutsadığı ve dünyaya gönderdiği kişidir (Yu.10,36): “Rab'bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara Müjde'yi iletmek için meshetti. Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, körlere gözlerinin açılacağını duyurmak için beni gönderdi" (Lk. 4,18). Ve yine: "Nitekim İnsanoğlu, kaybolanı arayıp kurtarmak için geldi." (Lk 19,10). 4 St. Irenaeus, "Against Heretics," III, 18, 1: "The word existing in the presence of God, through whom all things were made, and who always is present to the human race..." (PG 7 932)- id. IV, 6, 7: "From the beginning even the Son, assisting at His own creation, reveals the Father to all to whom He wills, and when He wills, and insofar as the Father wills it." (ib. 990); IV, 20, 6 and 7 (ib. 1037); Demonstration No. 34 (Eastern Fathers, XII, 773, "Sources Chretiennes," 62, Paris, 1958, p. 87)Clement of Alexandria, "Protrept." 112, 1 (GCS Clement I, 79), "Strom.' VI, 6, 44, 1 (GCS Clement II, 453); 13, 106, 3 and 4 (ib. 485). For the doctrine itself, Pius XII, radio messages, Dec. 31, 1952; Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 16. 5 Hebrews 1:2; John 1:3 and 10, 1 Ko. 8:6; Col. 1:16. 6 St. Athanasius, "Letter to Epictetus," 7 (PG 26, 1060); St. Cyril of Jerusalem, "Catech." 4, 9 (PG 33, 465); Marius Victorinus, "Against Arius," 3, 3 (PL 8, 1101); St. Basil, Letter 26], 2 (PG 32, 969); St. Gregory Nazianzen, Letter 101 (PG 37, 181); St. Gregory of Nyssa, "Antirrheticus, Against Apollin.," 17 (PG 45, 1156); St. Ambrose Letter 48, 5 (PL 16, 1153); St. Augustine, "On John's Gospel" tract XXIII, 6 (PL 35, 1585; CChr 36, 236); above all in this way it is evident that the Holy Spirit has not redeemed us, since He has not become flesh: "On the Agony of Christ," 22, 24 (PL 40, 302); St. Cyril of Alexandria, "Against Nestorian," I, 1 (PG 76, 20); St. Fulgentius, Letter 17, 3, 5 (PL 65, 454); "Ad Trasimundum," III, 21 (PL 65, 284: on sorrow and fear). Fakat Rab’bin bir kerede söylediği ve O’nda insan soyunun kurtulması için gerçekleşen işler, Yeruşalim’den başlayıp (Lk. 24,27), dünyanın ucuna dek ilan edilmeli ve yayılmalıdır (Ha. İşl.1,8). Öyle ki tek bir kerede herkesin kurtuluşu için yapmış oldukları, zaman geçse bile herkes için etkili olsun. Kutsal Ruh’un Misyonu 4. Bunu gerçekleştirmek için Mesih İsa, kurtuluş işlerini içeriden tamamlamak ve Kilise’nin yayılmasını teşvik etmek için Peder’den Kutsal Ruhu’nu gönderdi. Şüphesiz Kutsal Ruh Mesih İsa yüceliğine kavuşmadan önce de yeryüzünde çalışmaktaydı7. Pentekost günü onlarda sonsuza dek kalmak üzere Havarilerin üzerine indi (Yu. 14,6). Kilise halka açılarak çok sayıda kişiye kendini gösterirken İncil ilan edilerek uluslar arasında duyurulmaya başlandı ve Yeni Antlaşma’nın Kilisesi demek olan, imanın evrenselliğinde tüm halkların birliği hakkındaki ön bildiri gerçekleşmeye başladı. Öyle bir Kilise ki tüm dillerin konuşulduğu ve kilisenin sevgisinde tüm dillerin anlaşıldığı ve kabul edildiği, Babil kulesindeki bölünmenin ortadan kalktığı bir yer oldu8. Çünkü Pentekost’ta Kutsal Ruh Havarilerin üzerine indi, Mesih İsa, Kutsal Ruh Meryem’in üzerine indiğinde annesinin rahmine düştü. Ve yine dua ederken aynı Kutsal Ruh üzerine indikten sonra Mesih İsa görevine başladı9. Mesih İsa kendi isteğiyle yaşamını dünya için vermeden önce Havarilerin görevini düzenledi ve onlara her yerde ve her zaman kurtarış işlerinde etkin birlik içinde olacakları Kutsal Ruh’u göndermeye söz verdi10. Tüm çağlar boyunca Kutsal Ruh tüm Kilise’yi “Komünyon'da ve görevde tek olarak; hiyerarşide ve karizmatik yapıda çeşitli armağanlarla donattı”, kilise kurumlarına11 yaşam vererek Mesih İsa’nın kendisinin harekete geçirdiği aynı misyon ruhunu 7 . It is the Spirit who has spoken through the Prophets; Creed of Constantinople (Denzinger-Shoenmetzer, 150); St. Leo the Great, Sermon 76 (PL 54, 405-406). "When on the day of Pentecost the Holy Spirit filled the disciples of the Lord, it was not so much the beginning of a gift as it was the completion of one already bountifully possessed: because the patriarchs, the prophets, the priests and all the holy men who preceded them were already quickened by the life of the same Spirit. . . although they did not possess his gifts to the same degree." Also Sermon 77, 1, (PL 54 412)- Leo XIII, encyclical, "Divinum Illud" (AAS 1897, 650-651). Also St. John Chrysostom, where he insists on the newness of the Holy Spirit's mission on Pentecost; "On Ef." c. 4, Homily 10, 1 (PG 62, 75). 8 The Holy Fathers often speak of Babel and Pentecost; Origen, "On Genesis," c. 1 (PG 12, 112); St. Gregory Naz., Oration 41, 16 (PG 36, 449); St. John Chrysostom, Homily 2 on Pentecost, 2 (PG 50, 467); "On the Ha. İşl.of the Apostles" (PG, 44); St. Augustine, "Narration on Psalm 54," 11 (PL 36, 636; CChr 39, 664 ff.); Sermon 271 (PL 38, 1245); St. Cyril of Alexandria, Glaphyra on Genesis II (PG 69, 79); St. Gregory the Great, "Homily on the Gospels," Book 2, Homily 30, 4 (PL 76, 1222); St. Bede, "On Hexaeum," Book 3 (PL 91, 125). See above all the images in St. Mk.'s basilica in Venice. 9 The Church speaks all languages, and thus gathers all in the catholicity of the faith: St. Augustine, Sermons 267, 268, 269 (PL 38, 1225,1237)- Sermon 175, 3 (PL 38 946); St. John Chrysostom, "On the First Epistle to the Corinthians," Homily 35 (PG 61, 296); St. Cyril of Alexandria, fragment on the Ha. İşl.(PG 74, 758); St. Fulgentius, Sermon 8, 2-3 (PL 65, 743-744). Concerning Pentecost as the consecration of the Apostles to their mission, J.A. Cramer, "Catena on the Ha. İşl.of the Apostles," Oxford, 1838, p. 24 ff. 10 . Lk.3:22; 4:1; Ha. İşl.10:38. John c. 14-17; Paul VI, allocution during the council, Sept. 14, 1964 (AAS 1964, 807). 11 Dogmatic constitution "Lumen Gentium," 4. inananların kalbine doldurdu. Farklı yollarla12 Havarileriyle birlikte olup onlara yol gösterdiği için, kimi zaman Havarilerin işlerinde13 neredeyse görünür hale geldiğini söyleyebiliriz. Kilise’nin Misyonu 5. Ta başlangıçta Rabbimiz Mesih İsa" istediği kişileri yanına çağırdı. Onlar da yanına gittiler. İçlerinden on iki kişiyi kendisiyle kalmaları ve ilan etmeleri için seçti.” (Mk 3,13; Mt. 10,1– 42). Bu nedenle Havariler Yeni İsrail’in öncü filizleridir ve aynı zamanda kutsal hiyerarşinin de başlangıcıdırlar. Sonra ölümü ve dirilişi ile tek bir kereye mahsus olarak kendisinde Kurtuluşun ve her şeyin yenilenmesinin gizemini tamamladı ve şu anda gökteki ve yerdeki tüm güçler ona verilmiştir (Mt. 28, 18); göğe alınmadan önce kurtuluşun gizemi olan kilisesini kurdu ve Peder’in kendisini gönderdiği gibi (Yu. 20, 21), havarilerini tüm dünyaya gönderdi (Ha. İşl. 1,11), ve onlara “Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin” (Mt. 28,19) diye buyruk verdi; "Dünyanın her yanına gidin, Müjde'yi bütün yaratılışa duyurun. İman edip vaftiz olan kurtulacak, iman etmeyen ise hüküm giyecek " diye onlara buyurdu (Mk 16, 15). Kilise’ye düşen ve imanla birlikte Mesih İsa’nın kurtarışından kaynaklanan bu yükümlülük, sadece havarilerden devralınan buyrukları, episkoposların buyrukları ile birlikte ve rahiplerin yardımı sayesinde Petrus’un ardılları ve Kilise’nin üstün çobanları ile beraber yaymak değil, fakat aynı zamanda Mesih’ten üyelerine akan bu yaşamın erdemlerini de aktarmaktır; O'nun önderliğinde bütün beden, her eklemin yardımıyla kenetlenip kaynaşmış olarak her üyesinin düzenli işleyişiyle büyüyüp sevgide gelişiyor.” (Ef. 4,16). Kilise’nin misyonu, onu Mesih İsa’nın buyruklarına itaatkâr kılan bu faaliyetle tamamlanır ve onu tüm insanların ve ulusların önünde tamamen hazır kılar ve yaşamının örneğine, vaazına, kutsal sırlara ve lütfun diğer araçlarına göre onları imana, özgürlüğe ve Mesih İsa’nın esenliğine götürür ve böylece onların önünde Mesih’in gizemlerine tam olarak katılabilmeleri için sağlam ve özgür bir yol açılır. Misyon devam ettiği için ve tarih boyunca Mesih İsa, Kutsal Ruh tarafından desteklenerek yoksullara İncili ilan etmek üzere gönderildiğinden, Kilise misyonunu sürdürürken, Mesih İsa’nın yürüdüğü aynı yolda, yani: Yoksulluk ve itaatin, hizmetin ve Mesih İsa’nın, Dirilişinin zaferiyle çıktığı ölüm olan ölüme, kendini sunmanın yolunda yürümelidir. Bu nedenle tüm Havariler ümit içinde yürüdüler ve tüm denenmeler ve ıstıraplarla Kilise demek olan Mesih İsa’nın Bedeni için Mesih’in Istıraplarını tüm bu şeylerde tamamladılar (bk. Kol. 1,24). Çoğunlukla Hristiyanların kanı tohum oldu14. Kilise’nin Misyonerlik Faaliyeti 6. Bu görev, Petrus’un halefi olan episkoposların düzeni içinde ve tüm Kilise’nin yardımı ve dualarıyla, şartlara göre farklı şekillerde yerine getirilse bile her yerde ve her koşulda tek ve 12 Ha. İşl.4:8; 5:32; 8:26, 29, 39; 9:31; 10; 11:24-28; 13:2, 4, 9; 16:6-7; 20:22-23; 21:11; etc. Tertullian, "Apologeticum," 50, 13 (PL 1, 534; CChr. 1, 171. 14 Already St. Thomas Aquinas speaks of the apostolic duty of "planting" the Church; "Sent." Book I, Dist. 16, q. 1, 2 ad 2 and ad 4 a. 3 sol., "Summa Theol." 1.q.43, a. 7 ad 6, I, II q. 106 A. 4 AD 4. Benedict XV, "Maximum Illud" Nov. 30, 1919 (AAS 1919, 445 and 453); Pius XI, "Rerum Ecclesiae," Feb. 28, 1926 (AAS 1926, 74); Pius XII, April 30, 1939, to the directors of the Pontifical Missionary Societies; id., June 24, 1944, to the directors of the Pontifical Missionary Societies (AAS 1944, 210, again in AAS 1950, 727, and 1951 508), id., June 29, 1948, to the native clergy (AAS 1948, 374); id., "Evangelii Praecones," June 2, 1951 (AAS 1951, 507); id., "Fidei Donum," Jan. 15, 1957 (AAS 1957, 236); John XXIII, "Princeps Pastorum," Nov. 28, 1959 (AAS, 1959, 835), Paul VI, homily Oct. 18, 1964 (AAS 1964, 911). 13 aynıdır. Buradan da, farklılıkların, Kilise’nin faaliyetlerindeki misyonun içsel yapısı nedeniyle değil, misyonun gerçekleştiği koşullara göre ortaya çıktığı anlaşılır. Bu koşullar kimi zaman Kilise’ye, kimi zaman misyonun yönelik olduğu insanlar ya da gruplara bağlıdır. Kurtuluşun tüm unsurlarını kendisinde tam ve bütünlük içinde bulunduran Kilise, her zaman ve anında bunları harekete geçirmez ve geçiremez. Bunun yerine daha çok, Tanrı’nın planını gerçekleştirme mücadelesinin başlangıcını ve derecelerini bu çabalarda tecrübe eder. Aslında kimi zaman mutlu bir başlangıçtan sonra tekrar bir ağlayışa döner, ya da en azından tamamlanmamış ve yetersizlik durumunda kalması gerekir. İlgilendiği insanlar, gruplar ve halklara derece derece dokunur ve yayılır ve böylece onları tam katolikliğin içine alır. Araçların ve eylemlerin doğru sıralanması her durum ya da konuma uygun olmalıdır. "Misyonlar (görevler)" İncil’i ilan etme görevini ve henüz Mesih İsa’ya inanmayan halklar ya da gruplar arasında Kilise’yi kurmak amacını yerine getirmek üzere Kilise tarafından gönderilen ve tüm dünyaya giden İncil’in habercileri tarafından üstlenilen özel görevleri belirtmek için kullanılan terimdir. Bu görevler misyonerlik görevlerinin tamamlanması içindir ve Vatikan tarafından tanınan belli bölgelerde gerçekleştirilirler. Bu misyonerlik faaliyetlerinin uygun amacı İncili ilan etme ve Kilise’nin henüz kök salmadığı yerlerdeki insanlar ve gruplar arasında ekilmesini sağlamaktır15. Böylece Tanrı Sözü’nün tohumundan özel bölgesel kiliseler yeterince kurulmalı ve tüm dünyada gelişmeli ve kendi olgunlukları ve yaşamsal güçlerine sahip olmalıdırlar. Kendi hiyerarşileri altındaki inanan halkla birlikte ve tam bir Hristiyan yaşamı yaşamak için gerekenlere yeterince uygun olarak tüm kilisenin iyiliği için kendi katkılarını sağlamalıdırlar. Burada ekilmek terimi ile kastedilen, Mesih İsa’nın İncili’nin ilan edilmesidir. Rab, İncili ilan etsinler diye Tanrı Sözü ile tekrar doğmuş olan öğrencilerini tüm dünyaya gönderdi (1 Pet. 1,23), böylece insanlar vaftiz yoluyla Vücut Bulan Kelam’ın bedeni olan Kilise’ye bağlanıp Tanrı Kelamı ve efkaristiya ekmeği ile beslenip yaşasınlar (bk. Ha. İşl. 2,43). Kilise’nin misyonerlik faaliyetlerinde kimi zaman çeşitli aşamalar yan yana bulunur: Birincisi, başlangıç ya da ekim, yenilik ya da gençlik. Bunlar geçildiğinde, Kilise’nin misyonerlik faaliyeti azalmaz, fakat zaten kurulmuş olan Episkoposluk Bölgesi kiliselerinin bu faaliyetleri yürütme ve İncil’i halen dışarıda olanlara ilan etme görevleri sürer. Üstelik Kilise’de bulunan gruplar arasında genellikle şu ya da bu nedenle radikal değişiklikler olur ve tamamen yeni koşullar ortaya çıkar. Kilise bu koşulların kendi misyonerlik faaliyeti için bir çağrı olup olmadığını müzakere eder. Kimi zaman bu koşulların yanı sıra o an için İncil’i doğrudan ve anında açıklama imkânı bulunmaz. Şüphesiz misyonerler en azından yardımseverlik ve merhamet işleriyle ve sabır, sağduyu ve büyük bir güvenle tanıklık verebilir ve vermelidir. Bu nedenle onlar Rab’bin yolunu hazırlayacak ve mevcut kılacaklardır. Bu nedenle misyonerlik faaliyetlerinin Kilise’nin içsel doğasından kaynaklandığı ve onun kurtaran İmanı’nın tüm sınırların ötesine yayıldığı açıktır. Bu genişleme sayesinde Katolik 15 Already St. Thomas Aquinas speaks of the apostolic duty of "planting" the Church; "Sent." Book I, Dist. 16, q. 1, 2 ad 2 and ad 4 a. 3 sol., "Summa Theol." 1.q.43, a. 7 ad 6, I, II q. 106 A. 4 AD 4. Benedict XV, "Maximum Illud" Nov. 30, 1919 (AAS 1919, 445 and 453); Pius XI, "Rerum Ecclesiae," Feb. 28, 1926 (AAS 1926, 74); Pius XII, April 30, 1939, to the directors of the Pontifical Missionary Societies; id., June 24, 1944, to the directors of the Pontifical Missionary Societies (AAS 1944, 210, again in AAS 1950, 727, and 1951 508), id., June 29, 1948, to the native clergy (AAS 1948, 374); id., "Evangelii Praecones," June 2, 1951 (AAS 1951, 507); id., "Fidei Donum," Jan. 15, 1957 (AAS 1957, 236); John XXIII, "Princeps Pastorum," Nov. 28, 1959 (AAS, 1959, 835), Paul VI, homily Oct. 18, 1964 (AAS 1964, 911). birliğini kusursuzluğa taşır. Bu onun havariliği ile desteklenir. Hiyerarşinin birlikte çalışanlarının ruhu ile yerine getirilir. Yayılırken ve onu desteklerken kutsallığına tanıklık eder. Bu nedenle uluslar arasındaki misyonerlik faaliyeti inananlar arasında gerçekleştirilen ve Hristiyanlar arasında birliği korumayı amaçlayan faaliyetlerden farklılık gösterir. Ve aslında bu iki konu misyonerlik coşkusu ile birbirine sıkıca bağlıdır 16 çünkü Hristiyanlar arasındaki bölünme İncil’in tüm yaratılışa en kutsal ilan edilme gerekçesine zarar verir17 ve pek çokları için, imana götüren yolu engeller. Misyonun son derece gerekli olması nedeniyle tüm vaftiz olanlar tek bir ağılda toplanmaya çağrılmışlardır ve böylece tüm uluslar önünde Rableri Mesih İsa’ya tek bir yürekle tanıklık edebileceklerdir. Ve eğer henüz aynı imanla tanıklık etme becerisine sahip değillerse, en azından karşılıklı sevgi ve saygıyı canlı tutabilirler. Misyonerlik Faaliyetlerinin Gerekçesi 7. Bu misyonerlik faaliyetinin sebebi, Tanrı’nın isteğinden kaynaklanır: "O bütün insanların kurtulup gerçeğin bilincine erişmesini ister. Çünkü tek Tanrı ve Tanrı'yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa'dır." (1 Tim. 2, 4–5), "Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur" (Ha. İşl. 4,12). Bu nedenle herkes tövbe edip O’na yönelmeli, Kilise’nin vaazını tanımalı ve herkes vaftizle O’nunla ve O’nun bedeni demek olan Kilise ile birleşmelidir. Mesih’in bizzat kendisi "Vaftizin ve imanın gerekliliği” üzerinde özenle durarak (Bk. Mk. 16,16; Yu. 3,5), insanların Vaftiz yoluyla bir kapı gibi girdikleri Kilise'nin gerekliliğini de vurgulamaktadır. Bu nedenle Tanrı tarafından ve Mesih İsa aracılığıyla bir gereksinme olarak kurulmuş bulunan Katolik Kilise'sini bilmelerine karşın, O'na girmek istemeyenler ya da girdikten sonra sebat göstermeyenlere kurtuluş yoktur.”18 Bu nedenle Tanrı, kendisini çeşitli şekillerde tanıttığı için, İncil’i kendi kusuru olmadığı halde tanımayanların da imanı bulmasını sağlar ki eğer bu iman yoksa Tanrı’yı hoşnut etmek imkânsızdır (İbr. 11, 6), fakat yine de kutsal bir görev olan İncil’i duyurma görevi, Kilise’nin yerine getirmesi gereken bir gerekliliktir (1. Kor. 9,16). Bu nedenle misyonerlik faaliyetleri günümüzde de daima gücünü ve gerekliliğini korumaktadır. Bu faaliyetler sayesinde, Mesih İsa’nın mistik bedeni duraksamadan toplanmaya devam eder ve güçlerini kendi büyümesine yöneltir (bk. Ef. 4,11–16). Kilise’nin üyeleri, Tanrı’ya olan sevgileri nedeniyle, ve hayatın ve göksel yaşamın ruhsal iyiliklerini tüm insanlarla paylaşmayı arzuladıkları için, bu tür misyonerlik faaliyetlerini yerine getirmek üzere harekete geçerler. Son olarak bu misyonerlik faaliyetleri yoluyla, insanlara Tanrı’nın Mesih İsa’da tamamladığı kurtarış işlerini bilinçle ve tam olarak kabul etme imkânını sağlanır19, böylece tek bir bütün halinde Tanrı’nın halkı olabilmeleri ve Kutsal Ruh’un tek bir tapınağı olarak yükselerek kardeşçe uyumun ifadesi ve tüm insanların en derin arzularının karşılığı haline gelmeleri ile Tanrı tamamen yüceltilir. Bu sayede, insanı kendi benzerliğinde ve suretinde yaratan, Kutsal Ruh sayesinde, tüm insan doğasına ortak olan Mesih’te ona yeni bir yaratılış veren 16 In this notion of missionary activity, as is evident, according to the circumstances, even those parts of Latin America are included in which there is neither a hierarchy proper to the region, nor maturity of Christian life, nor sufficient preaching of the Gospel. Whether or not such territory de facto is recognized as missionary by the Holy See does not depend on this council. Therefore, regarding the connection between the notion of missionary activity and a certain territory, it is wise to say that this activity "in the majority of cases" is exercised in certain territories recognized by the Holy See. 17 Decree "Unitates Redintegratio" 1. 18 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium" 14. 19 John 7:18; 8:30 and 44; 8:50; 17:1. yaratıcımızın şanının farkına vararak tek bir sesle nihayet “Göklerdeki Pederimiz” diyebileceğiz20. Yaşamda ve Tarihte Misyonerlik Faaliyetleri 8. Misyonerlik faaliyetleri insan doğasının kendisi ve bu doğanın özlemleri ile yakından ilişkilidir. Mesih İsa’nın kendini göstermesi ile Kilise insanlara içinde bulundukları koşulları ve çağrılmış oldukları görevi açınlar, çünkü Mesih İsa kurtarılmış insanlığın modeli ve kaynağı ve kardeşlik bağı; samimiyet ve esenlik ruhu ile bağlandığı tüm insanların özlemlerinin karşılığıdır. İncil’i vaazederek O’na tanıklık eden Mesih İsa ve Kilise her ırkın ve ulusun özelliklerinin ötesindedir ve bu nedenle hiçbir yere ya da hiç kimseye yabancı olarak görülmez21. İncil’in vaazıyla Mesih’in "Tövbe edin, Müjde'ye inanın!" (Mk. 1,15) sözlerini işiten herkese açıklanan yol ve gerçek Mesih İsa’nın kendisidir. Öyleyse, bu sözlere inanmayanlar zaten yargılanmıştır (Yu. 3,18), Mesih’in sözleri aynı anda hem yargı ve lütuf, hem de ölüm ve yaşam sözleridir. Bu nedenle eski olanı ölüme bırakarak yaşamın yenilendiğini ilan edebiliriz. Bu, hem insanın günahının işaretlerini ve hem de Tanrı’nın kutsamasının işaretini taşıyan bu dünyadaki tüm insanlar için de için de öncelikle doğru ve geçerlidir: "Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldı." (Rom. 3, 23). Hiç kimse günahından kendi başına ve kendi gücüyle kurtulamaz, hiç kimse kendini yüceltemez, hiç kimse hastalığından, yalnızlığından ya da köleliğinden kendi başına kurtulamaz22. Tam tersine tüm bekleyenlerin model olarak, akıl hocası, özgür kılan, kurtaran, yaşam kaynağı olarak Mesih İsa’ya ihtiyacı vardır. İncil özgürlük için gerçek bir maya ve dünyasal açıdan da insanlık tarihinde gerçek bir ilerlemedir ve daima kendisini kardeşliğin, birliğin ve barışın mayası olarak kanıtlamıştır. İsa inananlar tarafından nedensiz yere “ulusların beklediği kurtarıcı” olarak yüceltilmiyor23. 20 On this synthetic idea, see the teaching of St. Irenaeus de Recaptiulatione. also Hippolytus, De Antichristo, 3: "Wishing all, and desiring to save all, wishing all the excellence of God's children and calling all the saints in one perfect man. . . " (PG 10, 732; GCS Hippolyt I 2 p. 6); Benedictiones Iacob, 7 (T.U., 38-1 p. 18, 1 in 4 ss.), Origen, In Ioann. Tom. I, n. 16: "Then there will be one action of knowing God on the part of all those who have attained to God, under the leadership of the Word who is with God, that thus all sons may be correctly instructed in the knowledge of the Father, as now only the Son knows the Father." (PG 14, 49, GCS Orig. IV 20)- St. Augustine, De Sermone Domini in monte, I 41; "Let us love what can lead us to that kingdom where no one says, 'My Father,' but all say to the one God: 'Our Father'." (PL 34, 1250), St. Cyril Alex. In Joann. I: "For we are all in Christ, and the common person of humanity comes back to life in him. That is why he is also called the New Adam.... For he dwelt among us, who by nature is the Son of God; and therefore in his Spirit we cry out: Abba, Father But the Word dwells in all, in one temple, namely that which he assumed for us and from us, that having us, ail in himself, he namely that which he assumed for us and from us, that having us, ail in himself, he might say, as Paul says, reconcile all in one body to the Father" (PG 73, 161-164). 21 . Benedict XV, Maximum Illud (AAS 1919, 445): "For as the Church of God is Catholic and is foreign to no people or nation..." John XXIII, Mater et Magistra: "By divine right the Church belongs to all nations . . . since she has as it were transfused her energy into the veins of a people, she neither is nor considers herself an institution imposed on that people from without.... And hence whatever seems to her good and noble that they confirm and perfect" (namely those reborn in Christ) (AAS 1961, 444). 22 Benedict XV, Maximum Illud (AAS 1919, 445): "For as the Church of God is Catholic and is foreign to no people or nation..." John XXIII, Mater et Magistra: "By divine right the Church belongs to all nations . . . since she has as it were transfused her energy into the veins of a people, she neither is nor considers herself an institution imposed on that people from without.... And hence whatever seems to her good and noble that they confirm and perfect" (namely those reborn in Christ) (AAS 1961, 444). 23 Mt.. 24:31, Didache, 10, 5 (Funk I, p. 32). Misyonerlik Faaliyetlerinin Eskatalojik Özellikleri 9. Böylece, misyonerlik faaliyetleri Rab’bin birinci gelişiyle, Kilise’nin, Tanrı’nın krallığında dört bir yönden toplanan hasat gibi toplanacağı ikinci gelişi arasındaki zaman aralığında uzanır24. Bu nedenle İncil, Rab’bin gelişinden önce tüm uluslara duyurulmalıdır (Mk 13,10). Misyonerlik faaliyetleri, Tanrı’nın misyon işleri yoluyla kurtarışının tarihini açıkça gösterdiği işler bağlamında, epifanyadan başka bir şey olmadığı gibi, epifanyadan daha önemsiz bir şey de değildir; misyonerlik faaliyetleri, Tanrı’nın kararlarının ortaya çıkması ve dünyada ve dünya tarihinde gerçekleşmesidir. Kutsal Efkaristiya’nın merkezi ve zirvesi olan sözün ilanı ve kutsal sırların kutlanması, kurtarışın sahibi Mesih İsa’nın varlığını beraberinde getirir. Fakat kötülüğün tüm kusurlarından özgür kılan ve şeytanın egemenliğinden ve zaafların çeşitli kötülüklerinden koruyan Mesih İsa’da yeniden insanı şekillendiren Tanrı’nın varlığının bir tür gizemi olarak, uluslar arasında da lütuf ve gerçek bulunacaktır. Ve böylece insanların yüreğine ve zihnine ya da dünyadaki çeşitli halkların ritleri ve kültürlerine ekilmiş olan tohum sadece yok olmaz, fakat şifa bulur, yükseltilir ve Tanrı’nın yüceliği ve şeytanın utancı ve insanın mutluluğu için mükemmelleştirilir25. Bu nedenle misyonerlik faaliyetleri eskatolojinin tamamlanmasına yönelik eğilim gösterirler26. Onunla, Tanrı halkı Peder’in kendi yetkisiyle belirlediği zaman ve ölçüye göre çoğalır (Ha. İşl. 1,7). Halkına peygamberlikle şöyle demiştir: “Çadırının alanını genişlet, perdelerini uzat, çekinme. Gergi iplerini de uzat, kazıklarını sağlamlaştır” (Yşa. 54, 2)27. Misyonerlik faaliyetleri yoluyla mistik beden Mesih İsa’nın bedeninin olgunluğu ölçüsüne büyür( Ef. 4,13); ve aynı zamanda Mesih İsa’nın başköşe taşı olduğu (Ef. 2, 20) havariler ve peygamberlerin üzerine inşa edilen, Tanrı’ya ruhta ve gerçekte tapınılan ruhsal mabed büyür ( Yu. 4, 23). BÖLÜM II MİSYON ÇALIŞMALARI Giriş 10. Tüm insanlara ve uluslara Tanrı sevgisini ilan etmek ve göstermek üzere gönderilen Kilise, halen yerine getirmesi gereken çok büyük bir misyonerlik görevi bulunduğunun farkındadır. Halen çok büyük kalıcı kültürel bağlar, kadim dini gelenekler ve toplumsal ihtiyaçların sıkı bağları ile bağlı, büyük ve farklı gruplardan oluşan iki milyondan fazla kişi (bu sayı her gün artmaktadır) henüz İncil’in mesajını duymamış durumdadır. Bu insanların bazıları büyük dinlerden birine mensuptur, diğer yandan bazıları her türlü Tanrı bilgisine yabancı iken bazıları Tanrı’nın varlığını inkâr etmekte, hatta bazıları ona saldırıda bile bulunmaktadır. Mesih’in beden alışındaki erdemle kendini içinde bulunduğu topluma bağladığı gibi, Kilise, hepsine kurtuluşun gizemini sunabilmek ve Tanrı tarafından verilen yaşama götürebilmek üzere, içinde yer aldığı toplumların belirli sosyal ve kültürel koşullarına kendini aşılamalıdır. 24 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 17. St. Augustine 7, "City of God," 1917 (PL 41, 646). Instr. S.C.P.F. (Collectanea I, n. 35, p. 42). 25 According to Origen, the Gospel must be preached before the end of this world: Homily on Lk.XXI (GCS, Origen IX, 136, 21 ff.); "Comm. Ser. On Mt.hew" 39 (XI 75, 25 ff; 76, 4 ff.); Homily on Jeremiah III, 2 (VIII 308, 29 ff.), St. Thomas "Summa Theol." Ia, IIae q. 106, a.4, ad 4. 26 Hilary Pict. "On the Psalms" 14 (PL 9, 301); Eusebius of Caesarea, "On Isaiah" 54, 2-3 (PG 24, 462-463), Cyril of Alexandria, "On Isaiah V," chapter 54 1-3 (PG 70, 1193). 27 MADDE 1: Hristiyan Tanıklığı Yaşam ve Diyalog ile Tanıklık 11. Kilise’nin aralarında yaşayan ya da aralarına gönderdiği evlatları sayesinde bu gruplar arasında hazır bulunması gerekir. Tüm Hristiyanlar nerede yaşıyor olurlarsa olsunlar, vaftizde giyindikleri yeni insan ve Kuvvetlendirme kutsal sırrında güçlendirildikleri Kutsal Ruh’un gücü sayesinde yaşamlarının örneği ve sözün tanıklığı ile öne çıkmak yükümlülüğü taşırlar. Böylece diğer insanlar onların yaptıkları iyi işleri görerek Peder’i yüceltebilirler( Mt. 5,16) ve insan yaşamının gerçek anlamını daha derinden kavrayarak insan toplumunu bağlayan evrensel bağı daha yakından tanıyabilirler. Mesih İsa’ya daha verimli tanıklık edebilmek için bu insanların saygı ve sevgi ile onlara katılmalarına olanak verilmelidir; kendilerini aralarında yaşadıkları insan topluluğunun üyesi olarak görmeli, insan yaşamının çeşitli teşebbüs ve kurumlarında kültürel ve sosyal yaşama ortak olmalı, dini ve ulusal gelenekleri tanımalı; yoldaşları arasında gizlice uyuyan sözün tohumlarını memnuniyet ve saygıyla açığa çıkarmalıdırlar. Aynı zamanda yine milletler arasında yer alan derin değişimlere bakmaları ve onları günümüz dünyasını ilahi olana yabancılaştıran bilim ve teknolojiye açık bir şekilde ama daha çok Tanrı’nın açınladığı merhamet ve gerçeğin özlemi ile modern insanı muhafaza etmeleri için teşvik edilmeleri gerekir. Mesih İsa’nın kendisinin de, insanların yüreklerini araştırdığı ve onları ilahi ışığa götürdüğü gibi, Mesih’in ruhunun kendilerine derinlemesine nüfuz ettiği öğrencileri de, aralarında yaşadıkları halklara göstermelidirler, böylece onlarla birlikte tövbe ederek, cömert Tanrı’nın yeryüzündeki uluslar arasına dağıttığı hazineleri sabırlı ve saygılı bir diyalogla öğrenebilsinler. Fakat aynı zamanda bu hazineleri parlatmayı denemek üzere özgür olmalı ve onları Kurtarıcıları Tanrı’nın egemenliği altına getirebilsinler. Sevginin Mevcudiyeti 12. Bu insan gruplarındaki Hristiyan inananların varlığı, Tanrı’nın bize olan sevgisinden doğan merhameti sayesinde ve bizim birbirimizi sevmemiz için olan isteği ile esinlenir ( 1 Yu. 4,11). Hristiyan merhameti ırk, inanç ya da sosyal durum ayrımı yapmaksızın gerçekten herkese uzanır: ne kazanç ne de şükran arar. Tanrı’nın bize karşı bencil olmayan Sevgisine benzer şekilde ve bu sevgi uğruna, inanan kişi de merhameti ile diğer insanlar için merhamet duyar ve Tanrı’nın insanı aradığı aynı sevgi ile onu sever. Yine Mesih gibi, Tanrı’nın Krallığı’nın geldiğinin işareti olarak, tüm köy ve kasabalara gider, her hastalığı ve sakatlığı iyileştirir (Mt. 9,35; Ha. İşl. 10,38), yine Kilise de, evlatları vasıtasıyla her durumda fakat özellikle yoksul ve üzgün insanlarla birliktedir. Onlar için, sevinçlerini ve üzüntülerini paylaşarak, özlem ve problemlerini bilerek, ölüm endişelerinde onlarla acı çekerek memnuniyetle zaman geçirir ve geçirmektedir (2 Ko. 12,15). Barışı arayanlara kardeşçe diyalog içinde cevap vermeyi dileyerek onları İncil’in esenliğine ve ışığına taşır. Hristiyan emeğinin ve başkalarıyla işbirliğinin, sosyal ve ekonomik yaşamın işlerini doğrulukla düzenlemesine izin verilmelidir. Özel bir dikkatle, kendilerini sadece, Hristiyan gençliğini en mükemmel şekilde biçimlendirip geliştirecek araçlar olarak görmeyip, insan haysiyetini yükseltmeye ve daha iyi yaşam koşullarına doğru götürecek olan ulusları geliştirmek üzere değerli bir halk hizmeti olmayı amaçlayan, farklı türde okullarla çocukların ve gençlerin eğitimine adanmalıdırlar. Dahası açlık, cehalet, hastalık savaşıyla uğraşan daha iyi bir yaşam sürmek ve dünyada barışın güvenliğini aramak için mücadele veren insanların mücadelelerinde yer alsınlar. Bu faaliyetlerde inananlar, kamu ve özel organizasyonlarda, hükümetler ya da çeşitli Hristiyan cemaatlerinin hatta Hristiyan dini dışındaki dinî grupların desteklediği projelere sağduyulu yardım sunmakta istekli olmalıdırlar. Bununla birlikte Kilise’nin, dünyasal kentlerin hükümetlerini rahatsız etmek gibi bir arzusu bulunmamaktadır. O, Tanrı’nın yardımıyla, merhamet ruhunda ve imanlı bir hizmetle insanlara vaaz etmekten başka bir otoriteyi talep etmez (Mt. 20,26; 23,11)28.(1) Mesih İsa’nın öğrencileri, Mesih İsa’yı tam olarak ilan edemedikleri yerlerde bile, yaşamlarında ve işlerinde insanlarla yakın birlik içinde, başkalarına karşı Mesih İsa’ya gerçek tanıklık vermeyi ve onların kurtuluşları için çalışmayı ümit ederler. Sadece maddi gelişme ve insanın refahını aramadıkları için, fakat onların haysiyetini ve kardeşlik birliğini desteklediklerinden, Mesih İsa’nın kendi ışığı ile aydınlattığı bu dini ve ahlaki gerçekleri öğretirler ve bu yolla yavaş yavaş Tanrı’ya daha dolu yaklaşmak için yolu açarlar. Böylece Tanrı’ya ve komşusuna olan sevgi nedeniyle onlara Kurtuluşa ve Tanrı’ya uygun yaratılmış olan yeni insanın göründüğü (Ef. 4,24) ve Tanrı’nın merhametinin açınlandığı Mesih İsa’nın parıldamaya başlayan gizemine ulaşmaları için yardım ederler. MADDE 2: İncil’in ilan edilmesi ve Tanrı’nın Halkı’nın bir araya toplanması Müjdeleme ve Tövbe 13. Mesih’in gizemini duyurmak üzere Tanrı’nın konuşma kapısını açtığı yerde ( Ko.4,3), tüm insanlara güven ve kararlılıkla ( Ha. İşl.4,13, 29, 31; 9,27, 28; 13,46; 14,3; 19,8; 26,26; 28,31; 1 Se.2,2; 2 Ko. 3,12; 7,4; Fi. 1,20; Ef. 3,12; 6,19, 20) diri olan Tanrı ve herkesin kurtuluşu için göndermiş olduğu Mesih İsa ( 1 Se. 1,9–10; 1 Ko.1,18–21; Gal. 1,31; Ha. İşl.14,15–17, 17,22–31) duyurulur ( Mk. 16,15; 1 Ko. 9,15; Rom. 10,14), öyle ki Kutsal Ruh yüreklerini açtığında ( Ha. İşl.16,14) Hristiyan olmayanlar inansınlar ve özgürce Rab’e dönsünler, tüm ruhsal beklentilerini karşılayan ve hatta ebediyen onları aşan “yol, gerçek ve yaşam” (John 14,6), olan O’na samimiyetle tutunsunlar. Tanrı’ya bu dönüş bir başlangıç olarak alınmalıdır, Henüz, Mesih’te Tanrı ile kişisel ilişkiye çağrılan insan, günahtan kurtarılmanın ve Tanrı sevgisinin gizemine götürülmenin farkına yeterince varamamıştır. İlahi lütfun çalışmasıyla, Tanrı’ya yeni dönmüş olan kişi, ruhsal bir yolculuğa koyulur, Mesih’in ölümünün ve dirilişinin gizemini iman yoluyla paylaşmak yoluyla, eski âdemden Mesih İsa’da kusursuzlaşan yeni âdeme geçer ( Ko.3,5–10; Ef. 4,20– 24). Bakış açısı ve ahlaktaki bu ilerici değişimle gelinen durum, sosyal sonuçları ile belirgin olmalı ve katekümena zamanı boyunca derece derece ilerlemelidir. İnandığı Rab’bin kendisi bir çelişki işareti olduğundan ( Lk.2,34; Mt. 10,34–39), Tanrı’ya dönen kişi, genellikle insani bağlarının kabaca kırılmasını tecrübe eder, fakat aynı zamanda Tanrı’nın sonsuz ölçüde verdiği sevinci tatmaktadır (1 Se. 1,6). Bir kişinin iman etmeye zorlanmasını ya da çekici ve cazip insanlar tarafından endişe verici oyunlar yoluyla cezbedilmesini kesinlikle yasaklar. Aynı şekilde İmandan uzak kişinin başkalarının adına haksız sıkıntılarla korkutulmaması konusunda şiddetle ısrar eder29. 28 29 Allocution of Paul VI of Nov. 21, 1964 in council (AAS 1964, 1013). Declaration on "Religious Liberty" 2, 4, 10; constitution, "The Church in the Modern World." Kilise’nin kadim geleneklerine uygun olarak, Tanrı’ya dönen kişinin güdüleri incelenmeli ve gerekiyorsa arındırılmalıdır. 14. Kilise vasıtasıyla Tanrı’dan, Mesih İsa’da30 inanca sahip olmayı kabul eden kişi, litürjik ritlerle katekümenaya kabul edilir. Katekümena sadece doktrin ve normların açıklanması değildir, fakat tüm Hristiyan yaşamı için bir eğitim süreci ve öğrencilerin, öğretmenleri Mesih İsa’ya bağlandığı süreç içindeki çıraklık görevidir. Bu nedenle katekümenler kurtuluş gizeminin yönergelerine uygun olarak, İncil ahlakını uygulayarak, ardışık aralıklarla yapılacak kutsal ritlerle31 Tanrı halkı tarafından yürütülen imanın, litürjinin ve sevginin yaşamı ile tanıştırılmalıdırlar. Hristiyan inisiyasyonunun kutsal sırları, karanlığın gücünden özgür kıldığında (Ko.1,13),(5), kişi, Mesih ile ölür, Mesih ile gömülür, Mesih ile birlikte dirilir (Rom. 6,4–11; Ko.2,12–13; 1 Pt. 3,21–22; Mk. 16,16), Kutsal Ruhu alarak (1 Se. 3,5–7; Ha. İşl.8,14–17) evlatlığa kabul edilir ve Tanrı’nın tüm halkı ile birlikte Rab’bin ölümü ve dirilişinin anısını kutlar. Katekümenlerin yüreğini, vaftiz yoluyla Mesih İsa’da tekrar doğdukları görkemli seremoniye hazırlamaya uygun bir şekilde, Oruç ve Paskalya Devrelerindeki litürji, yeniden yapılandırılmalıdır. Fakat katekümenadaki Hristiyan başlangıcı sadece kateşistler ya da rahipler tarafından değil, inananların tüm cemaati tarafından dikkate alınmalıdır, öyle ki başından itibaren katekümenler kendilerini Tanrı halkına ait hissedebilsinler. Ve Kilise’nin yaşamı havarisel bir yaşam olduğundan, katekümenler yaşamlarının tanıklığı ve imanlarının ikrarı, İncil’in yayılması ve Kilise’nin inşası için tam bir istekle işbirliği yapmayı öğrenmelidirler. Son olarak katekümenlerin hukuki durumu Kanon yasasının yeni kodlarında açıkça tanımlanmalıdır. Kilise’ye katılmış olduklarından zaten Mesih’in32 ev halkıdırlar ve zaten iman ümit ve sevgi yaşamına doğru ilerlemektedirler. MADDE 3: Hristiyan Cemaati oluşturmak Hristiyan Cemaati 15. Rab’bin tohumları ve İncil’in ilanı yoluyla tüm insanları Mesih İsa’ya çağıran Kutsal Ruh onları sarsar: Vaftizin pınarının rahminden imana yürekleri teslim olur, Mesih’e inananlara yeni bir yaşam bağışlar, onları Tanrı’nın halkı “seçilmiş soy, krallığın kâhinleri, kutsal ulus, satın alınmış halk” (1 Pt. 2,9) olarak toplar33. Bu nedenle misyonerler, Tanrı’nın iş arkadaşı olsunlar, ( 1 Ko. 3,9), Tanrı’nın kendilerine emanet ettiği rahiplik, peygamberlik ve krallık görevlerine olan çağrılarına (Ef. 4,1), layık yürüyüşlerini sürdürerek bu tür cemaatleri yükseltsinler. Bu yolla Hristiyan toplumu dünyada Hristiyan toplumunun bir işareti olacak: çünkü efkaristiya kurbanı sayesinde bu toplum Mesih 30 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 17. Constitution, "On Sacred Liturgy," 64-65. 32 Concerning this liberation from demons and the powers of darkness, in the Gospel, Mt.. 12:28; John 8:44; 12:31 (I John 3:8; Ef. 2:1-2). In Liturgy of Baptism Roman Ritual. 33 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 14. 31 ile birlikte sürekli Peder’e giden yolda olacak; 34 Mesih İsa’ya tanıklık eden sözde özenle beslenecekler 35 ve son olarak sevgide yürüyecek ve havarilik ruhunda coşkun olacaklar36. Hristiyan toplumu ta başından beri mümkün oluğunca ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde şekillenmiş olmalıdır. Kendi ulusal kültürlerinin zenginlikleriyle donanmış olan bu inananlar topluluğu, halkın içinde derince kök salmış olmalıdır. İncil ruhu ile dolu aileler geliştirilmeli37 ve iyi okullar tarafından desteklenmeli; laik havarilik işleri ile İncil ruhunda toplumun tamamına nüfuz edebilecek birlik ve gruplar oluşturulmalıdır. Son olarak farklı Katolik ritler arasında yardım ve sevginin geliştirilmesine önem verilemlidir38. Mesih İsa’ya inanan ve pek çok iyi şeyde Tanrı halkı ile paydaş olan kardeşlerin, Mesih’in öğrencileri olduğunu dikkate alması gereken, vaftizde yeniden doğan neofitlerde ekümenik ruh beslenmelidir. Dini koşulların elverdiğince ekümenik faaliyetler her türlü farklılık ya da karışıklık görünümünü dışlayarak sürdürülmelidir, diğer yandan başkalarıyla rekabet de yapılmamalıdır, Katolikler Ekümenizm hakkındaki kararnamenin sınırları içinde kendilerinden ayrılmış kardeşleriyle kardeşçe bir ruh içinde işbirliğine gitmeli uluslar önünde Tanrı’ya ve Mesih İsa’ya ortak inançlarını sergilemeli ve kültürel ve dini konularda olduğu kadar sosyal ve teknik projelerde de işbirliği yapmalıdırlar. Özellikle Mesih İsa uğruna işbirliği içinde olmaları gereklidir: O’nun adı onları birleştiren bağ olsun! Bu işbirliği sadece özel kişiler arasında yürütülmemeli fakat aynı zamanda yerel episkoposların onayı ile kiliseler ya da kilise cemaatleri ve onların çalışmaları arasında gerçekleşmelidir. Kilise’de bütün uluslardan bir araya gelerek toplanan Hristiyan inananlar “ne hükümetleri, ne dilleri ne de politik kurumları tarafından diğer insanların geri kalanından ayırt edilmektedirler”39, ve böylece kendi ulusal yaşamları içinde saygın bir yolla Tanrı ve Mesih İsa için yaşamalıdırlar. İyi vatandaşlar olarak doğru ve etkin vatanseverler olmalı, hep birlikte ırkçılığa ve aşırı milliyetçiliğe karşı olmalı ve insana karşı evrensel sevgiyi desteklemelidirler. Tüm bunların yerine getirilmesi için en önemli ve bu nedenle özel dikkate layık olan şey ise Hristiyan laikliğidir: Yani açık bir şekilde ifade edersek, Mesih’e bağlanmış olan ve dünyada yaşayan kişilerdir. Mesih’in ruhu ile dolu olanlara dünyasal düzen içinde yaşarken maya olarak çalışmak, her zaman Mesih ile uyum içinde yaşamak sorumluluğu düşmektedir40. Fakat Hristiyan halk için içinde bulundukları ulusta kalmak ve örgütlenmek ya da örnek bir yaşam sürerek havariliği yerine getirmek yeterli değildir. Onlar, sözleri ve örnekleri yoluyla ve Mesih İsa’yı tam olarak kabul etmeye yönelik yardımlarla Hristiyan olmayan yurttaşlarına Mesih İsa’yı ilan etmek için hazır ve bu amaçla organize olmuş durumdadırlar. Artık kilise’yi geliştirmek (tesis etmek) ve Hristiyan cemaatini yetiştirmek için imanlılar topluluğu arasından ilahi çağrıyla kalkmış olan ve herkes tarafından dikkatle desteklenip 34 St. Augustine, "Tract on John" 11, 4 (PL 35, 1476). Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 9. 36 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 10, 11, 34. 37 Dogmatic constitution, "On Divine Revelation," 21. 38 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 12, 35. 39 Ib., 23, 3ff. 40 Ib., 11, 35, 41. 35 izlenen çeşitli görevlilere ihtiyaç duyulur. Bunlar arasından rahipler, diyakonlar, kateşistler ve Katolik Hareketi çalışanları çıkar. Rahipler ve rahibeler de bunun gibi duaları ve aktif çalışmaları ile Mesih’in krallığını ruhlarda köklendirmek ve yayılmasına neden olmak üzere vazgeçilmez bir rol oynarlar. Yerel Din Adamları 16. Kilise yakın zamanda Mesih’e dönmüş bu uluslar arasında, gençlere paha biçilemez rahiplik çağrısı armağanını veren Tanrı’ya sevinçle şükranlarını sunar. Kilise sahip olduğu çeşitli iman cemaatlerinde, üyeleri arasında bulunan kurtarışın görevlileri olan episkoposlar, rahipler, diyakonlar gibi kardeşlerine hizmet eden görevlilerle, insanî ailesinin daha derin köklerine ilerlediği için, genç kiliseler yavaş yavaş kendi klerjileriyle diyosezlik yapısını kazanırlar. Bu konsilin rahiplik vokasyonu ve eğitimi için kararnamesinde belirtilenler, kilisenin ilk kez oluşturulduğu yerlerde ve genç kiliselerde din adamları tarafından dikkate alınmalıdır (gözetilmelidir). İncil’den sonra rahatını ya da ailesini aramadan şekillenen bir yaşam sürmek ve Kilise gizemlerinin derin değerlerini yerleştirmek hakkında doktrinal ve pastoral olarak ruhsal eğitime yakından bağlı şeyler üzerine söylenenler büyük önem taşır. Tüm bunlardan kendilerini Mesih’in bedenine tam anlamıyla hizmet etmeye adamayı, İncil için çalışmayı, kendi episkoposlarını imanlı iş ortakları olarak ayırmayı ve birlikte çalıştıkları kişilerle işbirliği yapmayı iyi bir şekilde öğreneceklerdir41. Bu genel sonuca ulaşmak için öğrencilerin tüm eğitimi Kutsal Yazılarda açıklandığı gibi, kurtuluş gizeminin ışığı altında planlanmalıdır. Mesih İsa’nın bu gizemi ve insanın kurtuluşunun gizemi litürjide keşfedilip yaşanabilir42. Ruhbanlık eğitiminin bu genel gereklilikleri pastoral ve pratik uygulamalarla birlikte konsil tarafından43 içinde bulundukları ulusun düşünme ve davranış biçimleriyle ilişkilendirilerek birleştirilmelidir. Bu nedenle öğrencilerin kendi ulusal kültürlerini takdir etmeleri ve onunla aşina kalmaları için zihinlerinin, açık ve uyumlu olmasına olanak verilmelidir. Felsefi ve teolojik çalışmalarında bir tarafta kendi vatanlarının gelenek ve dini, diğer yanda Hristiyan dini arasında aracı olacak temas noktalarını göz önüne almalarına dikkat edilmelidir44. Buna benzer olarak, rahiplik eğitimi bölgenin pastoral ihtiyaçlarına bakan bir göz olmalı ve öğrenciler Kilise’nin misyonerlik faaliyetlerinin tarihini, amacını ve yönteminin yanı sıra kendi halklarının sosyal, ekonomik ve kültürel koşullarını öğrenmelidirler. Ekümenik ruh içinde ve Hristiyan olmayanlarla45 kardeşlik diyalogu için hakkıyla hazırlanmalarına olanak verilmelidir. Tüm bunlar, üstlenilen rahiplik eğitiminin, mümkün olduğunca kendi halklarıyla birlik içinde ve birlikte yaşayarak gerçekleştirilmesini gerektirir46. Son olarak öğrencilerin olağan kilise ve finans yönetimi konusunda eğitilmelerine dikkat edilmesi gerekir. Dahası, küçük bir pastoral uygulamadan sonra uygun rahiplerin diğer eğitim kurumları kadar yurt dışında, özellikle de Roma’da üniversitelerde daha üst eğitim almak üzere seçilmesi 41 Decree "On Priestly Training," 4, 8, 9. Constitution, "On Sacred Liturgy," 17. 43 Decree, "On Priestly Training," 1. 44 . John XXIII, "Princeps Pastorum" (AAS 1959, 843-844). 45 Decree, "On Ecumenism," 4. 46 John XXIII, "Princeps Pastorum" (AAS 1959, 842). 42 gereklidir. Bu yolla genç kiliseler daha zor kilise görevlerini yerine getirmek için gereken öğrenme ve becerilerle donatılmış olarak yerel ruhban sınıfının ellerine teslim edileceklerdir. Episkoposlar konferansı uygun gördüğü durumda diyakonluk düzenini, “De Ecclessia” Yasasındaki normlara uygun olarak kalıcı bir yaşam biçimi şeklinde oluşturmalıdır47. Çünkü gerçekten diyakonluk görevleri içinde yer alan kateşist olarak, Tanrı Sözü’nü vaaz etmek, rahip ve episkoposun adına dağınık Hristiyan topluluklarına başkanlık etmek, sosyal yardımlaşma ve benzeri konularda çalışmak gibi işlevleri yerine getiren insanlar bulunmaktadır. Havarilerden gelen geleneğe uygun olarak bunların üzerine el konmak suretiyle güçlendirilmeleri ve onları altara daha yakın tutmak böylece diyakonluğun sakramental lütfunun etkinliği sayesinde görevlerini yerine getirmelerini sağlamak doğru olacaktır. Kateşistler 17. Bunun gibi, uluslara misyonerlik faaliyetlerini taşıyan erkek ve kadın kateşistler de övgüye layıktırlar. Havarisel ruhla dolu olarak imanın ve Kilise’nin yayılması için gereken katkıyı hep birlikte ve olağanüstü şekilde sağlamak üzere çalışmaktadırlar. Günümüzde çok sayıda ve çobansal görevleri yerine getirmek için az sayıda ruhban olduğu zaman kateşistlerin durumu büyük önem kazanmaktadır. Bu nedenle onları eğitimi ruhbanlık düzeninde uygun işbirlikçiler olarak öncelikle uyarlanmalı ve gerçekleştirilmelidir, böylece yeni ve daha büyük yükümlülüklerle ağırlaşsa bile amaçlarını daha iyi yerine getirebilirler. Bu nedenle mahalli kilise ve bölgeler seviyesinde, okul sayılarında artış olmalı, böylece geleceğin kateşistleri kateşetik yöntemler ve pastoral uygulamaların yanı sıra özellikle Kutsal Yazılar ve litürji alanında Katolik Doktrinini öğrenebilsinler; burada kendilerini Hristiyan özellikleri açısından geliştirsinler ve kendilerini merhameti ve yaşamın kutsallığını geliştirebilmek üzere adayabilsinler. Dahası belirli zamanlarda kateşistlerin düzenlemesi gereken toplantı ve kursları görevleri için yararlı beceri ve öğretilerle tazelenmeli ve böylece ruhsal yaşamları beslenip güçlendirilmelidir. Buna ek olarak kendisini tamamen bu işlere adayan kişiler için daha iyi yaşam standartları temin edilmeli ve sosyal güvenlikleri adil bir ücret ödenerek sağlanmalıdır48. İmanı yaymak için Kutsal Kongregasyon, kateşistlerin eğitimi ve desteklenmesi için özel bir fon ayrılmasını arzulamaktadır. Gerekli ve uygun görüldüğü takdirde “Opus pro Catechists (Kateşistler için çalışma)” özel fonu ayrılabilir. Üstelik kiliseler gönüllü kateşistlerin yaptığı soylu işleri minnetle görerek ihtiyaçlarına yardım etmelidirler. Bunlar cemaatlerindeki dualara başkanlık eder ve kutsal doktrini öğretirler. Onların doktrinal ve ruhsal eğitimleri için uygun bir şeyler yapılmalıdır. Bunu yanı sıra halkla birlikte kutlanan litürjik ayinde, usulüne uygun eğitilmiş kateşist “missio canonica (yasal görev)” almalıdır, böylece halkın gözünde imana daha büyük bir yetkinlikle hizmet edebilir. 47 48 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 29. John XXIII" Princeps Pastorum" (AAS 1959, 855). Dinsel Yaşamın Desteklenmesi 18. Kilise’nin oluşu aşamasından itibaren hakkı olan dinsel yaşam özenle desteklenmelidir. Bu sadece misyonerlik faaliyetlerine değerli ve kesinlikle gerekli yardımı sunmak değil, fakat Kilise’de Tanrı’yı daha içsel bir adanma sayesinde, Hristiyan çağrılmışlığının içsel doğasını da daha açıklıkla ve belirginlikle gösterir49. Kilise’yi kurmak için çalışan ve Kilise’nin dini gelenekleri ile mistik hazinelere bağlanarak süslenen dini kurumlar bunları vurgulamak, her ulusun doğasına ve anlayışına göre uygulamak için çaba göstermelidir. Hristiyan dinsel yaşamını dikkatle yansıtmalı, İncil’in ilanından çok daha önce kadim kültürlerde Tanrı tarafından ekilmiş olan çileci ve kontemplatif geleneklerini özümseyebilmelidirler. Genç kiliselerde Mesih İsa’nın misyonunun ve Kilise yaşamının çeşitli özelliklerini gösterebilecek şekilde ve kendilerini çeşitli çobansal işlere adayacak ve üyeleri bunları doğrulukla yerine getirmeye hazırlayacak şekilde dinsel yaşamın çeşitli formları geliştirmelidir. Diğer yandan kurullardaki episkoposlar aynı havarisel amaçları yerine getiren kongregasyonların dinsel ve havarisel yaşama zarar verecek şekilde dağılmadığını görmelidirler. Kontemplatif yaşamın kök salmasına neden olacak çeşitli projeler özel bir şekilde anılmayı hak ederler. Bu tür girişimler olduğunda monastik kurumların temel unsuru muhafaza edilir ve tarikatın zengin geleneklerinin yerleştirilmesi gereklidir; Diğerleri de tekrar kadim monastisizmin sade biçimlerine dönerler. Fakat hepsi yerel koşulların gerçek uyumunu aramak için çalışmalıdırlar. Kontemplatif yaşam Kilise’nin mevcudiyetinin tam oluşuna ait olduğundan her yerde etkisini göstermesine olanak verilmelidir. BÖLÜM III BELİRLİ KİLİSELER GençKiliselerin Geliştirilmesi 19. Kilise’nin verildiği insan toplumunda geliştirilmesi çalışması imanlılar kongregasyonu sosyal yaşamda zaten köklendilerse ve bir şekilde yerel kültürle iç içeyse, belirli bir sağlamlık ve kararlılıkla memnun olduğunda belli bir amaca ulaşmış olur. Denebilir ki, episkoposlarının rehberliği altında Tanrı halkının yaşamını genişletmek ve yol göstermek için gerekli olan yerel rahipler, Din adamları (belki hala yetersiz) teçhizatlanmış ve laik insanlar ve bu kurumlar ve görevlilerle kendi desteği ile donatılmıştır. Bu tür yeni kiliselerde Tanrı halkının yaşamı bu konsilin normları ile yenilenmiş olan Hristiyan yaşamının tüm alanlarında olgunlaşmalıdır. İmanlılar topluluğu, iman, litürji ve sevgi cemaati olarak her geçen gün kendi konumlarının daha da farkında olurlar. Laikler adalet ve sevgi üzerine kurulu toplumsal bir düzen kurmak için sivil ve havarisel faaliyetler yoluyla mücadele verirler. Sosyal iletişim araçları uygun zamanda kullanmak üzere kurulur. Gerçek bir Hristiyan yaşamı sayesinde aileler laik havariliğin ve rahiplik ve dinsel yaşamın vokasyonu için bir ocak olur. Son olarak İman, yeterli kateşistler tarafından öğretilir; 49 The reference is to expressions of this kind: "catechistes a plein temps,n "full time catechists." insanların samimiyeti ile uyum içinde bir litürjide ve uygun kanonik yasa ile kutlanır, kurumlar ve yerel geleneklerin içlerine doğru uzanır. Episkoposlar da her biri diğeriyle ve birlikte çalıştığı rahiplerle Mesih’in ve Kilise’nin düşüncesinde giderek daha da fazla bağlanarak Evrensel Kilise’yi hisseder ve onunla yaşar. Genç kiliselerin, Mistik Beden’in yaşamını kendi kültürlerine bağlayabilecek ve karşılıklı bir büyüme ile güç alışverişi yaparak kendi kültürlerine bağdaştırabileceği tüm Kilise ile samimi bir bütünlük içinde kalmasına imkân verilmelidir50. Bu nedenle Evrensel Kilise ile birlik duygusunu teşvik etmeye katkı verebilecek teolojik, psikolojik ve insani unsurlara vurgu yapılmalıdır. Fakat bu kiliseler çok büyük bir sıklıkla dünyanın daha yoksul bölgelerinde yer alır ve rahip eksikliği ve malzeme yetersizliği nedeniyle zorluk çekerler. Bu nedenle yerel kilisenin büyümesine ve Hristiyan yaşamının olgunlaşması için yukarıda anlatılanlara hizmet edecek sübvansiyonları onlara verecek tüm kilisenin sürekli misyonerlik faaliyetlerine son derece ihtiyaç duyarlar. Bu misyon hareketi uzun zaman önce kurulup gerileme ya da zayıflama içindeki kiliselere de yardım eder. Bu kiliselerde Episkoposluk Bölgesinin klerjisi, dinsel kurumların artırılması ve hazırlıkların kolaylaştırılması ve etkin bir şekilde eğitilmesi için yaygın bir pastoral çaba ve etkin çalışmalar51 başlatmalıdır. Böylece bu kiliseler yavaş yavaş kendileri ve başkalarının ihtiyaçları için yardım sunmaya başlayabilirler. Yerel Kiliselerdeki misyonerlik faaliyetleri 20. Yerel kiliseler, mümkün olduğunca kusursuz bir şekilde evrensel kiliseyi temsil etmekle yükümlü olduklarından, kendileriyle aynı bölgede yaşayan ve henüz Mesih’e inanmayanlar için de gönderilmiş olduklarının bilincinde olmalıdırlar. İnanların tek tek ve tüm cemaatin yaşam tanıklığı sayesinde yerel kilise, Mesih’i başkalarına gösteren bir işaret olabilir. Dahası, İncil’in herkese ulaşabilmesi için sözün görevine ihtiyaç vardır. Episkopos, Mesih’e yeni öğrenciler getiren, imanın birinci ve en önde giden habercisidir52. Bu soylu görevi hakkıyla yerine getirebilmek için hem kendi sürüsünün koşulları hakkında hem de Tanrı’yı düşünen ülke halkının özel görüşleri hakkında, kentleşme, göçmenlik, dinsel tarafsızlığın başlangıcı gibi konularda çalışmalıdır. Genç kiliselerin yerel rahipleri İncil’in ilanını coşkuyla kendilerine vazife bilmeli ve episkoposun yetkisi altında birleşmiş olarak rahiplerle birlik oluşturan yabancı misyonerlerle güç birliği yapmalıdır. Bunu sadece kendi inananlarının sürüsünü beslemek ve ilahi tapınmayı kutlamak için değil, İncil’i dışarıda ilan etmek için yapmalıdır; kendilerini hazırlamalarına fırsat bulunca tanıtmalarına olanak verilmeli, kendi diyosezlerinde ya da başka diyosezlerde uzak ve terkedilmiş yerlerde misyonerlik çalışmaları için episkoposlarına istekli bir kalple hizmet etmeleri sağlanmalıdır. Rahip ve rahibeler ve laikler de kendi vatandaşlarına ve özellikle de yoksullara aynı coşkulu tutkuyu göstermelidirler. 50 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 31, 44. John XXIII, "Princeps Pastorum" (AAS 1959, 838). 52 Decree, "On Priestly Ministry and Life," 11; Decree, "On Priestly Training," 51 Episkoposlar Kurulları tüm iniş çıkışlar ve değişiklikler arasında bu amaçla belirli aralıklarla düzenlenen incilsel, ruhsal ve çobansal yenilenme kurslarını rahiplerin teolojik bilimler ve pastoral yöntemlerin tam bilgisini elde edebilecekleri kurslar olarak görmelidirler. Bundan başka, konsilin özellikle, Ruhbanların Yaşamı ve İşleri Hakkında Kararname’de belirttiği konular dindarlıkla yerine getirilmelidir. Yerel kiliselerin bu misyonerlik işlerini yürütebilmesi için her bir kiliseni koşullarına uygun olarak hazırlanmış nitelikli görevlilere ihtiyaç vardır. İnsanlar derneklerde daha fazla birbirlerine bağlandıkları için episkoposlar kurullarının bu tür derneklerle diyalog amaçlayan ortak bir plan oluşturması gereği açıktır. Fakat şans eseri belli bölgelerde kilisenin orada aldığı özgün forma kendilerini uyduramadıkları için Katolik inancını benimsemekten uzak çeşitli insan grupları varsa, tüm Hristiyanların tek bir cemaatte bir araya toplanabileceği zamana dek bu koşulların özel bir yolla53 sunuluyor olacağı ümit edilir. Tekil kilise episkoposları Vatikan’ın bu amaçla gönderdiği misyonerleri çağırabilirler; ya da bu tür misyonerleri memnuniyetle karşılayıp onların görevlerini etkili bir şekilde destekleyebilirler. Bu misyonerlik coşkusunun kendi yurtlarında filizlenebilmesi için genç kiliselerin mümkün olduğunca Kilise’nin evrensel misyonerlik çalışmalarında yer almaları ve kendileri ruhbanlarının eksikliğinden muzdarip bile olsalar tüm dünyada İncil’in ilan edilmesi için kendi misyonerlerini göndermeleri gereklidir. Evrensel Kilise ile birlik olmaları için diğer uluslara yönelik misyonerlik coşkusunun aktif parçası olarak bir şekilde kusursuzluğa erişeceklerdir. Laiklerin Havariliği 21. Hiyerarşi ile birlikte ismine layık olarak çalışan bir laikler topluluğu olmadığı müddetçe ne Kilise tam anlamıyla kurulmuş olur, ne tam anlamıyla yaşıyor olur ne de insanlar arasında Mesih İsa’nın kusursuz bir işareti olur. Çünkü İncil laik insanların aktif mevcudiyeti olmaksızın hiçbir toplumun özelliklerinde, yaşamında ve işinde kök salamaz. Bu nedenle Kilise’nin en temelinde bile olgun Hristiyan laikliğinin kurulmasına özel bir dikkat gösterilir. Laik inananlar aynı anda ve tek olarak Tanrı Halkı’na ve sivil topluma tamamen ait olduklarından: doğmuş oldukları ulusa aittirler; onlar aldıkları eğitim yoluyla kültürel hazinelerini paylaşmaya başladılar; çeşitli sosyal bağlarla bu ulusun yaşamına bağlıdırlar; her biri kendi mesleğinde çabaları sayesinde onun gelişimine katkıda bulunurlar; onun sorunlarını kendi sorunları olarak hissederler; ve onu çözmeye çalışırlar. Aynı zamanda Mesih İsa’ya bağlıdırlar, çünkü, Mesih’te her şeyin Tanrı’ya teslim edilmesi(1 Ko. 15,23) ve sonunda Tanrı’nın her şeyde her şey olması(Ko. 15,28) gereğince iman yoluyla ve vaftiz sayesinde yaşamın ve eylemin yenilenmesinde Mesih’in olabilmek için Kilise’de tekrar doğmuşlardır. Ana Görevleri kadın olsun erkek olsun, yaşamları yoluyla evdeki işlerinde, toplumsal görevlerinde mesleki ortamlarında, yükümlü oldukları Mesih İsa’ya tanıklık görevidir. Onlarda, Tanrı’nın adaleti ve gerçek kutsallığına göre yaratılmış yeni insan ortaya çıkmalıdır (Ef. 4,24). Fakat yaşamlarındaki bu yenilenmeye kendi vatanlarının sosyal ve kültürel çerçevesi içinde ve kendi ulusal geleneklerine göre vurgu yapmalıdırlar. Bu kültürü tanımalı, onu iyileştirmeli ve korumalı, modern koşullara uygun olarak geliştirmeli ve son olarak Mesih 53 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 25. İsa’da kusursuzlaştırmalıdırlar; öyle ki Mesih’in imanı ve Kilise’nin yaşamı yaşadıkları topluma yabancı olmamalı fakat ona nüfuz edip değiştirmeye başlamalıdır. Samimi bir sevgi içinde yurttaşlarıyla bir olsunlar öyle ki, Mesih’in gizeminden ortaya çıkan birliğin ve evrensel dayanışmanın yeni bir bağı olan yaşam yolları belirsin. Birlikte yaşadıkları ya da mesleki olarak bağlantıda oldukları kişilere de Mesih’in imanını iletsinler, bu çok acil bir yükümlülüktür, çünkü Mesih İsa’yı ve İncil’i sadece komşuları olan laiklerden duyabilmektedirler. Aslında mümkün olan her yerde laikler, doğmakta olan Kilise’ye yeni güç katabilmek üzere İncil’i ilan etme özel görevi ve Hristiyan eğitimini iletmeyi yerine getirmek üzere hiyerarşi ile en çabuk işbirliği için hazır olmalıdırlar. Klerji, laiklerin havarilik coşkusuna saygı duysun. Klerji, Lumen Gentium Dogmatik Yasası ve Apostolicam Actuositaem Kararnamesi’nin anlamına uygun olarak laikleri tüm insanlar için Mesih’in üyeleri olma bilincine sahip olmak üzere eğitsin; Mesih’in gizemleri hakkında onları öğretsin, uygulamaya dair yöntemleri tanıtsın, zorluklarda yanlarında olsun. Çobanlar ve laikler kendi yaşam durumlarını ve sorumluluklarını muhafaza ederken tüm genç kiliseler Mesih İsa’ya tek sağlam ve yaşamsal tanıklığı sunsunlar ve Mesih’te bize gelen kurtuluşun parıldayan feneri olsunlar. Kilise Birliği’nde özel gelenekler 22. Tanrı’nın kelamı olan bu tohum, ilahi şebnemle sulanır, iyi topraktan filizlenir, kendi içinde özümseyip kendini dönüştüreceği nemini oradan alır, ve sonunda pek çok meyve taşır. Vücut bulmanın ekonomisiyle uyum içinde, genç kiliseler Mesih İsa’da kök salar ve Havarilerin temelinde yükselir ve Mesih İsa’ya miras olarak verilen ulusların (Mez. 2, 8). tüm zenginliklerinden kendileri için harika değişimler yaparlar. Toplumlarının gelenek ve göreneklerinden, bilgelik ve öğretilerinden, sanat ve biliminden, Yaratıcı’nın yüceliğini gösterecek ya da Kurtarıcı’nın lütfunun ışığını aktaracak ya da Hristiyan yaşamını iyi bir şekilde düzenleyecek şeyleri ödünç alırlar54. Bu amaca ulaşmak için her bir ana sosyo kültürel alanda her tür teolojik spekülasyon evrensel kilise geleneğinin ışığında teşvik edilmelidir, İlahi Vahiyin konusu olan eylemler ve sözlerin yorumları, Kutsal Yazıların öğretisi, Kilise Babaları’nın açıklamaları ve kilise magisteriumunun açıklamaları ve Evrensel Kilise geleneğinin ışığı altında bu oluşum desteklenmelidir. Bu nedenle daha iyi anlamak için, bu halkların felsefe ve bilgelikleri dikkate alınarak aranacak iman yollarının ne olduğu daha açıkça görülecek; onların gelenekleri, hayata bakışları ve toplumsal düzenlerinin ilahi vahyin yaşayan öğretisi bakımından nasıl bağdaştırılabileceği görülecektir. Bu noktadan, Hristiyan yaşamının tüm alanlarında daha derin bir uyum yolu açılabilir. Bu davranış yoluyla kümeleşme ya da yanlış seçkinciliğin her türü dışarıda bırakılarak Hristiyan yaşamı her kültürün eğilimlerini ve dehasını barındırabilir55. Özel gelenekler, her ulus ailesinin kendine özgü mirası, İncil ışığında aydınlatılıp Katolik Birliği içine alınabilir. Son olarak genç yerel kiliseler kendi özel gelenekleriyle süslenmiş olarak kilisesel birlik içinde yer alarak merhamet birliğinin tümü 54 Decree, "On Priestly Ministry and Life," 10, where in order to render particular pastoral labors easier for various social groups, provision is made for the establishment of personal prelacies, insofar as needs of the apostolate demand it. 55 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 13. üzerinde hükmeden Aziz Petrus’un Göğü’nün önceliğinde daima kurtarmaya devam edeceklerdir56. Ve böylece kendi ana sosyo kültürel bölgelerinin sınırları içinde episkoposlar kurullarının bu uyum teklifini tek bir düşünce ve tek bir genel planla ele almak üzere çabalarını düzenleyebilecekleri ümit edilir. BÖLÜM IV MİSYONERLER Misyonerlik Çağrısı 23. Mesih İsa’nın her öğrencisi, onda kaldığı müddetçe, imanı ilan etme görevini taşır57, Rab Mesih İsa daima öğrenciler arasından onu çağırır, onunla birliktedir ve uluslara ilan etmek için onunla birlikte gönderilir (Mk 3, 13). Bu nedenle herkesin iyiliğini isteyen ve Karizmaları dağıtan Kutsal Ruh aracılığıyla (1 Ko. 12,11), kişilerin kalbine misyonerlik çağrısını yerleştiren O, aynı anda Kilise’de tüm Kilise’ye ait olan İncil’in ilan edilmesi görevini özel görevi olarak kabul eden belli kurumları kurar58. Özel bir çağrı alan bu kişiler, uygun doğal bir mizaç, ve yetenekler ve diğer nitelikler gibi özelliklerle donatılmış olup, yerli ya da yabancı rahipler, Din Adamları ya da laik kişiler misyon görevini üstlenmek üzere eğitilmişlerdir59. Onlar, yetkili makamlar tarafından yasal olarak gönderilerek Mesih İsa’dan uzak olanların arasına iman ve itaatle giderler. İncil’in görevlileri olarak “uluslar, Kutsal Ruh'la kutsal kılınarak Tanrı'yı hoşnut eden bir sunu olsun“ (Rom. 15,16) diye üstlendikleri işi yerine getirmek için bulundukları yerden ayrılırlar (Ha. İşl. 13, 2). Misyoner Ruhsallığı 24. Ancak insan, kendisini çağıran Tanrı’ya yanıt vermeli ve bunun için insanlara danışmamalıdır (Gal. 1,16), kendisini tamamen İncil’in işlerine adamalıdır. Bu yanıt yine de yalnızca Kutsal Ruh esinleyip güçlendirdiğinde verilebilir. Gerçekte “kendini hiçleyip köle tabiatı alan” (Fil. 2, 7) O’nun yaşamına ve misyonuna katılmakla misyoner olunur. Bu nedenle tüm yaşamı boyunca bu çağrıda kalmaya hazır olmalıdır ve kendisinden ve kendisinde gördüklerinden feragat ederek, “herkesle her şey” (1 Ko. 9,22) olmalıdır. İncil’i tüm uluslara ilan ederek güvenle Mesih’in gizemini tanıtır, kendisi elçi olur, Haç’ın skandalından utanmaksızın (Ef. 6,19; Ha. İşl.4,31) yapması gerektiği gibi konuşmak için mücadele eder. Öğretmeninin ayak izlerini yumuşak ve mütevazı bir kalple izleyerek onun boyunduruğunun kolay ve yükünün hafif olduğunu (Mt. 11,29ff.) tecrübe eder. Gerçek bir evanjelik yaşam sayesinde 60 sabırla, acı çekerek şefkatle, koşulsuz severek (2 Ko. 6,4), Rab’be tanıklık eder, gerekirse kendi kanını döker. Tanrı’dan güç ve dayanak ister ki sorunlar ve derin yoksulluk içinde denemeler arasında akan sevinci bulabilsinler (2 Ko. 8,2). İtaatin, 56 Allocution of Paul VI at the canonization of the Uganda Martyrs (AAS 1964, 908). Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 13. 58 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 17. 59 "Institutes" refer to orders, congregations, institutions and associations which work in the missions. 60 Pius XI, "Rerum Ecclesiae" (AAS 1926, 69-7); Pius XII, "Saeculo Exeunte" (AAS 1940, 256); "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 506). 57 itaatiyle insan soyunu kurtaran Mesih İsa’nın hizmetkârının alâmetifarikası olduğuna ikna olsunlar. Düşüncelerinde ve ruhlarında günden güne yenilenmelidir (1 Tim. 4,14; Ef. 4,23; 2 Ko. 4,16). Tarikat Başkanları ve Süperiyörler, çağrılmışlığın ümidinin güçlendirilmesi ve havarisel görevde yenilenebilsinler diye bu amaçla kurdukları evlerde bile zaman zaman misyonerleri bir araya toplamalıdırlar. Ruhsal ve Ahlakî Eğitim 25. Böyle yüce bir görev için gelecekteki misyonerlik özel bir ruhsal ve ahlaki eğitimle hazırlanmış olacaktır61. Başlamak için inisiyatif sahibi olmalı, başladığı işi sürekli olarak taşımak için sebatkâr olmalı, zorluklarla mücadele edebilmeli, kalbinde yalnızlık, s sonuçsuz çaba için sabır ve güç taşımalıdır. İnsanları açık bir zihin ve geniş bir yürekle karşılamalı, kendisine emanet edilen görevleri memnuniyetle üstlenebilmelidir; Soylu bir ruhla, insanların değişik şekillerde yaptığı işlere kendini uyarlayabilmeli ve koşullarını değiştirebilmelidir; Uyum ruhu ve karşılıklı yardımseverlikle kardeşleriyle ve kendini aynı amaca adamış olan diğerleriyle birlikte işbirliği yapacak, böylece tüm inananlarla birlikte havarisel cemaatin benzerliğinde tek bir yürek ve tek bir ruh (Ha. İşl. 2, 42; 4,32)62 olacaklardır. Zihnini bu alışkanlıkları eğitim zamanı sırasında zaten çalışılmış olmalıdır; ruhsal yaşam yoluyla yetiştirilmeli, yükseltilmeli ve beslenmelidirler. Yaşayan bir iman ve asla tükenmeyen ümitle aşılanan misyonerlik bir insanın duası haline gelir. Bitmeyen güç, sağduyu ve sevgi ruhu ateşi taşımalıdır (2 Tim. 1,7). Şartlar ne olursa olsun kendi kendine yeter olmayı öğrenmeli (Fil. 4,11); her zaman İsa’nın ölümünü bedeninde taşımalı, öyle ki İsa’nın yaşamı kendisine gönderdiklerinde çalışmalı (2 Kor. 4,10ff.), ruhların coşkusundan başka ruhlar için kendisini ve her şeyini verebilmelidir (2 Ko. 12,15ff.). Böylece “görevini her gün yerine getirerek Tanrı’yı sevmekte ve komşusunu sevmekte gelişsin” 63. Mesih İsa ile Peder’in bu isteğine itaat sayesinde Kilise’nin hiyerarşik otoritesi altında Misyonunu sürdürecektir. Doktrinal ve Havarisel eğitim 26. Mesih’in iyi elçileri olarak farklı uluslara gönderilen kişiler, Kutsal Yazılardan ilkelerini aldıkları, müjdecisi ve tanığı olacakları Mesih’in gizemini çalışarak “iman sözü ve iyi öğreti ile” beslenmelidirler (1 Tim. 4,6). Bu nedenle tüm misyoner-ruhbanlar, Rahipler ve Rahibeler ve laik halk her biri kendi durumuna göre hazırlanmalı ve eğitilmeli, kendi gelecekteki işlerinin gereklerine uygun olmayan bir hale gelmemelidirler64. Doktrinal eğitimin en başından itibaren hem evrensel kiliseye hem de dünya uluslarının çeşitliliğine uygun bir şekilde eğitim planlanmalıdır. Görevi uygulamak için hazırlandıkları tüm çalışmalar için hazır olmalıdırlar. Görev yapacakları yerdeki insanlar, kültürler, dinler hakkında sadece geçmişe dair değil günümüzü de kapsayan bilgiler yararlı olacaktır. Başka bir halkla karşılaşacak olan bir kişi, onların vatanına, dillerine ve geleneklerine büyük saygı göstermelidir. Gelecek misyonerler için kendilerini missiolojik çalışmalara adamaları son derece gereklidir, Bu çalışmalar Kilise’nin misyonerlik faaliyetlerini içeren öğreti ve normları bilmek için, yüzyıllar içinde İncil müjdecisinin hangi yollarda hangi koşullarda koştuğunu bilmek üzere, ayrıca misyonların şu andaki durumlarını 61 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919, 449-450). Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919, 448-449); Pius XII, "Evangelii Praecones," (AAS 1951, 507). In the formation of priests to be missionaries consideration is to be given to those things established by statute in the decree "On Priestly Training" of the Second Vatican Council. 63 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 41. 64 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919 440); Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 507). 62 ve hâlihazırda hangi yöntemlerin en etkili olduğunu bilmek demek olan misyolojik çalışmalar olacaktır 65. Fakat yine de bu eğitim programının tamamı pastoral özenle, aşılanmış, özel ve organize havarisel eğitimin verildiği hem eğitsel hem de uygulamalı araçların kullanıldığı bir eğitim olmalıdır66. Çok sayıdaki Rahipler ve Rahibeler iyi bir şekilde eğitilmeli ve kateşetik sanata hazırlanmalıdır. Böylece havarilik için daha iyi işbirliği sunabilirler. Misyonerlik faaliyetinde sadece bir süre bile yer alan herkes kendi koşullarına uygun olarak yeterli eğitim almalıdır. Tüm bu farklı biçimdeki eğitimler gönderildikleri topraklarda tamamlanmalıdır, öyle ki misyonerler tarih, sosyal yapı ve halkın geleneklerini daha yakından tanıyabilsin; böylece onların ahlaki düzeni hakkında bir görüşe, dünyasal kavrayışları hakkında bir fikir, kutsal gelenekleri hakkında gizli görüşleri ve Tanrı’yı, dünyayı ve insanı algılama biçimleri hakkında fikir edinebilirler67. Misyonerler akıcı ve berrak bir şekilde kullanacakları dilleri öğrenerek insanların zihinlerine ve yüreklerine kolaylıkla erişebileceklerini göreceklerdir 68. Dahası, özel pastoral sorunların içine gerektiği gibi girebilirler. Bazılarının missiologik kurumlarda ya da fakültelerde veya üniversitelerde hazırlanması gereklidir, böylece özel görevleri daha etkin bir şekilde yerine getirebilirler69, ve günümüzde pek çok zorluk ve fırsatın bulunduğu misyon görevini yerine getirmeleri için diğer misyonerlere öğrendikleri sayesinde yardımcı olabilirler. Bölgesel episkopal kurulların bu tür uzmanlara bollukla sahip olmaları ve onların bilgi ve tecrübelerini kullanarak kendi görevlerindeki ihtiyaçları verimlilikle çözebilmeleri son derece arzu edilir. Sosyal iletişim araçları ve iletişim unsurlarını beceriyle kullanabilen insanların olması, herkes tarafından önemi takdir edilen bir durumdur. Misyonerlik Kurumları 27. Tüm bu şeyler, her ne kadar uluslara gönderilen herkes için gerekli olsa da bireysel misyonerler tarafından gerçekte neredeyse çok az elde edilebilir. Misyon çalışmasının kendisi, öğreti olarak yalnız bireyler tarafından başarılamayacağı için, genel bir çağrı bu bireyleri kurumlarda bir araya toplar, burada birleşmiş çaba ile gerektiği şekilde eğitilir ve bu görevi Kilise adına hiyerarşinin yönetimi altında yerine getirebilirler. Yüzyıllardan beri, bu kurumlar günün gerekliliklerine ve olaylarına göre ortaya çıkmış, kendilerini tamamen ya da kısmen misyonerlik işlerine hasretmişlerdir. Genellikle evanjelizasyon için Vatikan tarafından onlara geniş bölgeler verilir, ve orada kendi çobanlarına bağlamak üzere bir yerel kilisede Tanrı için yeni insanlar toplarlar. Coşkuları ve deneyimleri ile gerek ruhların bakımı gerekse herkesin iyiliği için kanları ve terleri pahasına kurdukları bu kiliselerde özel hizmetler sunarlar. 65 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919, 448); Decree S.C.P.F., May 20, 1923 (AAS 1923, 369-370); Pius XII "Saeculo Exeunte" (AAS 1940, 256), "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 507)- John XXIII, "Princeps Pastorum" (AAS 1959, 843-844). 66 Decree "On Priestly Training," 19-21; Apostolic constitution "Sedes Sapientiae," with general statutes. 67 Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 523-524). 68 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919, 448); Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 507). 69 Pius XII, "Fidei Donum" (AAS 1957, 234). Kimi zaman tüm bölge boyunca, üzerlerine belli görevler alırlar; örneğin, özel nedenlerle bugüne dek İncil’in mesajını almamış ya da ona direnç gösteren insanların bulunduğu insan topluluklarına müjdelemek gibi70. Bir dönem için kendilerini misyonerlik görevine adayanların deneyimleri dışında yardım ve eğitime olan ihtiyaçları için onların yanında olunmalıdır. Bu nedenlerle ve hala Mesih İsa’ya götürülecek pek çok ulus bulunduğundan, bu kurumların gerekliliği son derece önemlidir. BÖLÜM V MİSYONERLİK FAALİYETLERİNİN PLANLANMASI Giriş 28. Hristiyan inananlara her birinin olanaklarına, yeteneklerine, karizmalarına ve görevlerine göre (1 Ko. 3,10) hepsini İncil’de birleştirmesi gereken farklı armağanlar verilmiştir (Rom. 12,6). Bu nedenle hepsi benzer şekilde, ekenler ve biçenler (John 4,37), ekenler ve sulayanlar bir olmalıdır, (1 Ko. 3,8), öyle ki “aynı şekilde özgürce düzenli bir sona doğru işbirliği yapsınlar”71, böylece Kilise’nin inşası için güçlerini uyumla sarf edebilsinler. İncil müjdecilerinin çalışmalarının ve Hristiyan inananların kalanı tarafından verilen yardım öyle yönetilmeli ve iç içe geçmelidir ki Havari’nin dediği şekilde, “Ancak her şey uygun ve düzenli biçimde yapılsın” (1 Ko. 14,40). Genel Düzenlemeler 29. İncil’in ilan edilmesi için tüm dünyada birinci olarak episkoposlara72 görev düştüğü için, episkoposlar sinodu73 ya da “tüm Kilise’deki sabit Episkoposlar Kurulu”74 genel işleri arasında75, Kilise’nin en kutsal ve yüce amacı olan misyonerlik faaliyetlerine76 özel dikkat göstermelidir. Tüm misyonlar ve misyonerlik faaliyetleri için; tüm dünyada hem misyonerlik çalışmalarını hem de misyonerlerin işbirliğini yöneten ve koordine eden kurum “İman’ın Yayılması” ("Propagation of the Faith,") adındaki tek yetkili kurum olmalıdır. Bununla birlikte Doğu Kiliselerinin kanunları dokunulmadan bırakılacaktır77. Bununla birlikte Kutsal Ruh’un, Tanrı’nın Kilisesi’nde çeşitli şekillerde misyon ruhunu canlandırdığı ve Kilise yaşamını yönetme amacı olanların parçası olduğu bu kurum, 70 "On Priestly Ministry and Life," 10, refers to dioceses and personal prelatures and the like. Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 18. 72 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 23 73 Motu proprio, "Apostolica Sollicitudo," Sept. 15, 1965. 74 Paul VI, allocution Nov. 21, 1964, in council (AAS 1964). 75 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1019, 39-40). 76 If these missions for special reasons are made subject to other ecclesiastical jurisdictions for a time, it is fitting that this ecclesiastic jurisdiction establish relations with the Sacred Congregation for the Propagation of the Faith so that in ordering and directing all these missions, a regular and uniform pattern can be realized. 77 Decree, "Pastoral Duties of Bishops in the Church," 35, 4. 71 misyonerlik çağrısını, misyonerlik ruhunu, misyon için tutku ve duayı desteklemeli, bunlar hakkında orijinal ve yeterli rapor hazırlamalıdır. Misyonerler kalkmalı ve onlar, çeşitli bölgelerdeki acil ihtiyaçlar için dağıtılmalıdır. Düzgün bir eylem planı için düzenlenerek, evanjelizasyona uygun yönerge ve prensipler yayınlanmalı, ve misyonerler teşvik edilmelidir. Sorunlu bölgenin büyüklüğü, inanan ve inanmayanların sayısı, görevler ve kurumlar, görevliler ve misyonerler gibi söz konusu bölgede yararlılık ve gereksinim nedenlerine göre dağıtılacak fonların etkin biçimde toplanması teşvik ve koordine edilirken dikkat gösterilmelidir. Hristiyan Birliğini Teşvik Sekreterliği (Secretariat for Promoting Christian Unity) ile koordinasyon içinde, bölünme skandalını mümkün olduğunca kaldırabilmek için diğer Hristiyan cemaatlerinin üstlendiği misyonerlikle uyum içinde yaşamak kadar, kardeşçe işbirliğini ortaya koymak ve yönetmek konusunda da yollar ve araçlar aranmalıdır. Bu nedenle bu görev, bilimsel yöntemleri ve modern zamanların koşullarına uygun araçları kullanan, daima günün teoloji, metodoloji ve misyonerlik pastoral prosedürünü dikkate alarak, hem bir uygulama aracı hem de dinamik yönetme organı olmalıdır. Bu görevin yönetiminde, ihtiyatlı oy ile aktif bir rol misyonerlik işinde işbirliği yapan herkesin temsilcisi olarak seçilen bir kişi olmalıdır, Roma Papalığı tarafından belirli koşullar ve yollar altında belirlenmiş papalık kurum ve çalışmalarının moderatörleri kadar, tüm dünyanın episkoposları (episkoposlar kurulu) bu konuda dinlenilebilir. Tüm bunlar belirli zamanlarda bir araya çağrılır, Papa’nın yetkisi altında tüm misyon çalışmalarının en üst kontrolünü gerçekleştirir. Bu görev, kullanılan evanjelizasyon araçları hakkında olduğu kadar çeşitli bölgelerin yerel koşulları, çeşitli gruplardaki insanların düşünceleri hakkında uygun bilgiyi bir araya getirebilecek, bunu yapmakla görevli, kanıtlanmış bilgi ve deneyim sahibi, uzman danışmanların kalıcı bir grup olarak bulunmasına imkân vermelidir. Böylece misyon çalışmaları ve işbirlikleri için bilimsel bazlı görüşler sunabileceklerdir. Rahibeler için olan kurumlar, misyon amacıyla alınan bölgesel görevler ve laik insanların organizasyonları (özellikle uluslar arası olanlar) uygun şekilde temsil edilmelidir. Bölgesel Misyonların düzenlenmesi 30. Uygun amaç ve hedeflerin elde edilebilmesi için tüm misyonerlik çalışanları “tek bir kalple ve ruhla” (Ha. İşl.4,32) misyon görevinin kendisini, güncel olarak yerine getirmelidirler. Diyosezlerdeki havariliğin yöneticisi ve birlik merkezi olarak misyonerlik faaliyetlerini teşvik etmek, yönetmek ve koordine etmek, işi paylaşanların desteklenmesi ve korunması için tutku ve anında çalışmayı sağlamak episkoposların görevidir. Tüm misyonerler din adamları hariç tutulsa bile, kutsal havariliğin yerine getirilmesinde temel alınan çeşitli işlerde onun yetkisinin konusudur78. Koordinasyonu geliştirmek için episkoposlar mümkün olduğunca, klerjinin, din adamlarının ve seçilen delegeler aracılığıyla laiklerin katıldığı pastoral konsiller düzenlesinler. Dahası, havarisel faaliyetlerin sadece yeni ihtida etmiş olanlarla sınırlı kalmamasına dikkat edilmelidir. Hristiyan olmayanların evanjelizasyonu için kişiler, fonlar adil bir oranda belirlenmelidir. 78 Decree "Pastoral Duties of Bishops in the Church," 36-38. Episkoposlar Kurulları’nın Sürekli İşbirliği 31. Episkoposlar Kurulları ağır sorular ve acil sorunlar için, yerel farklılıkları ihmal etmeden ortak konsil düzenlemelidir79. İnsanların yetersiz desteği ve araçların gereksiz kullanımı ya da ihtiyaç olmayan projelerin artması durumunda, sosyal iletişim araçları kadar herkesin yararına olacak şekilde kaynakların seminerler, teknik okullar, yükseköğrenim için okullar pastoral, kateşetik ya da litürjik merkezler, gibi tek bir havuzda toplanması önerilir. Bu tür işbirlikleri gösterildiğinde, birkaç farklı episkoposlar kurulu tarafından başlatılabilir. Yerel Kurumların Koordinasyonu 32. Eklesiastik kurumlar ve birlikler tarafından başlatılan faaliyetlerin koordine edilmesi iyi olacaktır. Tüm bunlar ne türde olursa olsun, misyonerlik faaliyetinin dikkat ettiği yerel Tarikatlara saygı göstermelidir. Bu nedenle yerel Tarikatlarla kurumların moderatörleri arasında ilişkileri düzenlemek için kontrat imzalanması çok yardımcı olacaktır. Bir bölgenin sorumluluğu belli bir kuruma verildiğinde hem eklesiyastik süperiyör hem kurum her şeyi aynı sonuca götürme düşüncesi taşıyacaktır, yerel kiliselerde kendi ruhban sınıfının çobanlarının yöneteceği yeni Hristiyan Cemaati doğması. Belirli bir bölgenin komisyonları sona erdiğinde yeni ilişkilerin kurulması başlar. Sonra episkoposlar kurulu ve kurumların başladığı müzakereler, yerel Tarikatlar ve kurumların arasındaki ilişkileri yönetecek normlar ortaya konmalıdır80. İmzalanacak bölgesel ve özel kontratların genel ilkelerinin hatlarını belirlemek Vatikan’ın görevi olacaktır. Her ne kadar başladıkları işi sürdürmeye hazırlanacaklarsa da ruhların bakımı görevini sürdüren tarikatla işbirliği yerel din adamlarının sayısı arttığında sunulacaktır; kurum amacı ile onaylandığı diyoseze sadık kalmalı, cömertlikle özel işleri ya da bölge içinde bazı özel yerlerdeki görevleri üstlenmelidir. Kurumlar Arası Koordinasyon 33. Aynı bölgedeki misyonerlik faaliyetlerinde birleşen kurumlar kendi işlerini koordine etmek için yollar ve araçlar bulmalıdır. Bu nedenle aynı ülke ya da bölgede yer alan kurumların bulunduğu durumlarda Rahipler Konferansı ya da Rahibeler Birliği bulunması yararlı olacaktır. Bu konferanslar, bu birleştirilmiş çaba ile neler yapılabileceğini sormalı ve episkopal konferanslarla yakın temas içinde bulunmalıdırlar. Tüm bu şeyler eşit gerekçeyle ana vatanda misyonerlik kurumlarının işbirliğine kadar genişletilmelidir. Böylece sorunlar ve birleştirilmiş projeler, gelecek misyonerlerin eğitimi, misyonerlerin kurslarına, toplum yetkilileri ile ilişkilere ve uluslararası ve uluslar üstü organizasyonların temasları gibi konular daha az harcama ile düzenlenir. 79 Decree "Pastoral Duties of Bishops in the Church" 35, 5-6. 80 Decree, "On Ecumenism," 12. Bilimsel Kurumlar Arasında Koordinasyon 34. Misyonerlik faaliyetlerinin doğru ve metodik yapılması İncil için çalışanların amaçları için bilimsel hazırlanmış olmalarını, Hristiyanlık dışı dinlerle ve kültürlerle diyalog için teçhizatlı olmalarını, ve bu amacı gerçekleştirme yolunda etkin biçimde desteklenmelerini gerektirir. Misyonlar uğruna, misyon bilimi ve diğer sanat ve disiplinlerde misyonlar için yararlı olacak şekilde etnoloji ve dilbilimi, tarih ve dinler tarihi ve bilimleri, sosyoloji, pastoral beceriler ve benzeri konularda uzmanlaşmış kurumların kardeşçe ve cömertçe iş birliği yapmaları arzulanır. BÖLÜM VI İŞBİRLİĞİ Giriş 35. Tüm Kilise’de Misyonerlik ve Evanjelizasyon işleri Tanrı Halkının temel görevi olduğu için bu kutsal sinod, herkesi içsel yenilenmeye davet eder; öyle ki İncil’İ yaymak için kendi sorumluluğunu canlı bir şekilde bilincine vararak uluslar arasında misyonerlik çalışmaları için kendi paylarına düşeni yapsınlar. Tüm inananlar havarisel misyonerlikte işbirliği yapmalıdır 36. Yaşayan Mesih İsa’nın üyeleri olarak vaftiz, konfirmasyon ve efkaristiya sayesinde onunla birleşmiş ve ona benzer olmak yoluyla, tüm imanlıların, onun Bedeninin büyümesi ve yayılması ve sonunda tamlığına erişmesi için (Ef. 4,13), bu işbirliğine katılmaları bir bağlılık görevidir. Bu nedenle Kilise’nin tüm evlatları dünyaya karşı sorumluluklarının canlı farkındalığı ile kendilerinde gerçek Katolik ruhunu geliştirmeli, evanjelizasyon işleri için güçlerini sarf etmelidirler. Ve herkes imanı ilan ederken birinci ve en önemli yükümlülüğünün şu olduğunu bilmelidir: Derin Hristiyan yaşamına götürmek. Tanrı’ya hizmet ateşi ve başkalarına olan sevgileri, tüm Kilise için esen yeni bir ruhsal rüzgâra neden olacak, uluslararasında “dünyanın ışığını” ve yeryüzünün tuzunu (Yşa. 11,12), (Mt. 5,14) (Mt. 5,13) yukarı kaldıran bir işaret olarak görünecektir. İyi bir yaşamın verdiği bu tanıklık, diğer Hristiyan cemaatleri ile tek bir sesle, Ekümenizm kararnamesi normlarına uygun bir şekilde yaşandığında daha da etkili olacaktır81. Bu yenilenen ruh, dua ve tövbe işleri, Tanrı’ya misyonerlik işlerini lütfuyla verimli kılması için kendiliğinden sunulur; ve sonrasında misyonerlik vokasyonları ve misyonların ihtiyaç duyduğu maddi yardımlar ortaya çıkacaktır. Fakat her bir Hristiyan imanlının dünyadaki Kilise’nin mevcut durumu ile tam olarak birleşebilmesi ve “Bize yardım et” (Ha. İşl.16,9), diyen sesinin duyulabilmesi için inananlar misyon çalışmalarını kendi işleri olarak görebilsinler ve kalplerini geniş ve derin insan ihtiyaçlarına açarak onların yardımına gidebilsinler diye sosyal iletişimin modern araçlarını bu tür misyon bilgilerini kurmakta kullanılmalıdır. 81 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 23-24. Bilgiyi koordine etmek ve ulusal ve uluslar arası kurumlar arasında işbirliğini sağlamak gereklidir. Hristiyan Cemaatleri arasındaki işbirliği 37. Fakat Tanrı halkı diyosezlerde ve mahalli kiliselerde cemaatler halinde bulunduğundan, bir şekilde görünürler ve bunlar da uluslar önünde Mesih İsa’ya tanıklık verirler. Yenilenme lütfu cemaatlerin her birinde merhametlerinin boyutu dünyanın uçlarına kadar yayılmadıkça ve kendi üyelerine olduğu kadar başkalarına da aynı sevgi ile davranmadıkça cemaatlerde gelişemez. Bu nedenle tüm cemaat dua eder, birlikte çalışır ve Tanrı’nın bu kusursuz tasarısı için seçtiği evlatlarının uluslar arasında faaliyetlerini yerine getirmesine katkıda bulunur. Misyon çalışmalarına evrensel bakış sunmak son derece yararlı olacağından ihmal edilmemelidir. Birinin kendi cemaatinin, mahalli kilisesinin ya da diyosezinin misyonerleri ile teması koruması sayesinde cemaatler arası birlik ve karşılıklı büyümeleri için verilen hizmet görülebilir olacaktır. Episkoposların Misyonerlik görevleri 38. Havariler Topluluğu’nu izleyen episkoposluk bedeninin üyeleri olan tüm episkoposlar, sadece tek bir episkoposluk bölgesine atanmış değillerdir, fakat tüm dünyanın kurtulması için görevlendirilmişlerdir. Petrus’la birlikte ve Petrus’u takiben, Mesih İsa’nın İncil’İ ilan etmek üzere tüm yaratılışa gönderilmesi (Mk. 16,15) onların birincil ve ivedi endişesidir. Bu nedenle günümüzde evanjelizasyon işlerini yerine getirmek için kiliselerin birliği ve işbirliğinin gerekli olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu birliğin erdeminde bireysel kiliseler birbirlerine bakma yükümlülüğünü taşırlar, ve her biri kendi ihtiyaçlarını diğerlerine bildirir, kendi işleri konusunda karşılıklı iletişim ve fikir alış verişinde bulunurlar, çünkü Mesih’in bedeninin gelişmesi tüm Episkoposlar Birliği’nin görevidir82. Bir birimin inşa ettiği kendi episkoposluk bölgesinde, episkopos misyon işlerini destekler, teşvik eder, yönetir, Tanrı halkının ruhu ve tutkusunu hazır kılar ve görünür hale getirir, böylece tüm episkoposluk bölgesi misyonerlik haline gelir. Kendi halkı arasından, özellikle zorluklar yüzünden hasta ve zulüm görenler arasından dünyanın evanjelizasyonu için açık yüreklilikle dua sunan ve tövbe edenler arasından kalkmak episkoposların görevidir. Episkopos, Eğer Tanrı bazılarını misyonerlik faaliyetleri için görevlendirmek üzere çağırdıysa, bunu şükran dolu bir yürekle kabul ederek, misyon kurumları için vokasyonu olan gençleri ve ruhbanları memnuniyetle cesaretlendireceklerdir. Episkopos misyonlardaki kendi görevlerini yerine getirmeleri için episkoposluk bölgelerindeki kongregasyonları teşvik edecek ve onlara yardım edecektir; Kendi inananları arasındaki misyon kurumlarının işlerini destekleyecek, fakat özellikle papalığın misyon çalışmalarını teşvik edecektir. Bu çalışmalara şerefli bir yer vermek doğru olduğu için, bunlar Katolikleri daha başlangıçtan evrensel ve misyonerce bakışa birleştiren araçlar olduğundan, aynı zamanda ihtiyaçlarına göre tüm misyonlara dağıtılacak fonların etkin biçimde toplanması 82 Benedict XV, "Maximum Illud" (AAS 1919, 453-454); Pius XI, "Rerum Ecclesiae" (AAS 1926, 71-73); Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 525-526); Id. "Fidei Donum" (AAS 1957, 241.) da demektir83. Fakat Rab’bin bağında çalışanlara olan ihtiyaç günden güne artmakta ve episkoposluk bölgesi rahipleri dünyanın evanjelizasyonunda daha büyük yer alabilmek için dualarını belirtmektedirler. Bu kutsal sinod pek çok bölgede episkoposları endişelendiren evanjelizasyonu engelleyen bu rahip eksikliğini görerek kendilerini misyon çalışmalarına sunabilecek ve uygun bir hazırlık alabilecek ruhban eksikliği olan episkoposluk bölgelerinde hizmet ruhu ile misyonerlik görevini en azından bir süre için yerine getirecek daha iyi rahipleri gönderebilmeyi arzu etmektedir84. Fakat episkoposların misyonerlik faaliyetlerinin tüm Kilise’nin yararına olacak şekilde daha etkin yerine getirilebilmesi için episkopos kurulları kendi bölgelerindeki işbirliğinin düzenlenmesini ilgilendiren bu tür faaliyetler için sorumluluk almalıdır. Kendi kurullarında episkoposlar episkoposluk bölgesindeki ruhbanlar arasından uluslara evanjelizasyon için adanmak üzere ruhbanları görevlendirmelidirler; bunlar, kendi bütçelerinin oranına göre misyon çalışması için yıllık bir yükümlülük ayırmalıdır85; doğrudan yardım alacak misyonların yöntemleri ve araçları nasıl yönetip kontrol edeceğini dikkate almalıdırlar; gerekiyorsa episkoposluk bölgesinde misyon klerjisi için misyonerlik kurumu ve seminerleri kurarak ve bu tür kurumlarla diyosezler arasında yakın ilişkiler oluşturarak yardım da edebilirler. Ayrıca kardeşlerin kabulü, misyon topraklarından eğitim ya da iş bulmak için göç edenlerin çobansal bakımı için görevlerin oluşumu ve teşviki de episkopal kurulların görevidir. Onlar aracılığıyla uzaktaki insanlar yakına gelir; ve uzun süredir Hristiyan olan cemaatlere henüz İncil’i duymamış uluslara yöntemle ve onlara sevgi ve yardım görevi Mesih’in müşfik yüzünü göstermek için kusursuz bir fırsat doğar86. Ruhbanların misyonerlik görevi 39. Rahipler kişisel olarak Mesih İsa’yı temsil ederler ve Kilise misyonunun doğasına ait üç katmanlı kutsal görevin episkoposlar hiyerarşisinde işbirlikçileridirler87. Bu nedenle hayatlarının aynı zamanda misyona da adanmış olduğunu tam anlamıyla kavramaları gereklidir. Artık kendi görevlerinin araçları, esas olarak Kilise’yi kusursuzlaştıran Efkaristiya vasıtasıyla, Baş olan Mesih İsa ile birlik içindedirler ve başkalarını bu birliğe götürürler, Bu bedenin henüz tamamlanmadığını hisseder ve onun günden güne büyümesi gerektiği için daha da çok çalışmaları gerektiğini bilirler. Bu nedenle pastoral görevlerini Hristiyan olmayanlara da İncil’i ilan edecek şekilde planlayacaklardır. Pastoral faaliyetlerinde rahipler inananlar arasında dünyayı evanjelize etmek için tutkuyu ve coşkuyu harekete geçirmeli ve bunu korumalıdırlar, onlara Mesih’i tüm uluslara bildirme hakkındaki Kilise görevini vaazlarda ve Hristiyan doktrininde öğretmeli, Hristiyan aileleri kız ve oğulları arasında misyonerlik vokasyonunu teşvik etme gerekliliği ve şerefi konusunda aydınlatmalı; İncil’in Müjdesinin gelecekte aralarında yükselebilmesi için okullarda ve Katolik Birliklerinde genç insanların misyon şevkini teşvik etmelidir. Rahipler inananlara 83 Pius XII, "Fidei Donum" (AAS 1957, 245-246). Decree "Pastoral Duties of Bishops," 85 Pius XII, "Fidei Donum" (AAS 1957, 245) 86 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 28. 87 Pius XI, "Rerum Ecclesiae" (AAS 1926, 72). 84 misyonlar için dua etmeyi öğretsinler, ve bu amaçla sadaka toplamaktan utanmasınlar, Mesih’ İsa’nın dilencileri olsunlar ve bunu ruhların kurtuluşu için yapsınlar. Seminerlerdeki ve üniversitelerdeki profesörler, genç insanlara dünyanın ve Kilise’nin gerçek durumunu anlatmalı ve böylece Hristiyan olmayanlara daha yoğun evanjelizasyonun gerekliği onlara daha açıkça görünmesini sağlayarak onların tutkusunu beslemelidir.. Dogmatik, Kutsal Kitap, Ahlak ve tarih dallarındaki öğretilerde, dikkatlerini buradaki misyonerlik unsurlarına yönelterek, geleceğin rahiplerinde bu sayede misyonerlik yolunda farkındalığın artmasını sağlamalıdırlar. Dini Kurumların Misyonerlik Görevleri 40. Hem kontemplatif hem de aktif yaşama yönelik kurumlar, dünyanın evanjelizasyonunda bugüne dek önemli görevler almışlar ve almaya da devam etmektedirler. Bu kutsal sinod memnuniyetle onların değerlerini bilmekte ve Tanrı’nın şanı için yaptıklarından dolayı ve merhametin erdemini bildikleri için başladıkları ve yorulmadan sürdürdükleri işlerinde onları destekleyerek ruhlara hizmet ettikleri; çağrıları nedeniyle büyük bir kusursuzlukla, sorumlulukla bağlandıkları çalışmaları, gerçek Katolik ruhu ve çalışması ile onları zorunlu kılarak bu şekilde davranmaya yöneltmektedir.88. Kontemplatif yaşam kurumları, duaları, acıları ve tövbe işleri ile ruhların tövbesi için çok büyük önem taşırlar, çünkü böyle yapmalarını istediğinde hasadı için onları gönderen Tanrı’nın kendisidir (Mt. 9,38) İncil’i dinlemeleri için Hristiyan olmayanların zihinlerini açan Tanrı’dır (1 Ko. 3,7). Aslında bu kurumlardan pek çoğunun yapmakta olduğu gibi, misyon bölgelerinde evler kurmaları istenir, böylece orada, halkın gerçek dinsel gelenekleri içinde yerleşmiş olarak Mesih’te bir olmamız için olduğu kadar Tanrı’nın hükümranlığı ve sevgisi için de Hristiyan olmayanlar arasında kusursuz bir tanıklık verebilirler. Aktif yaşam kurumları doğrudan misyon ideali taşısınlar ya da taşımasınlar, uluslar arasında Tanrı’nın Krallığı’nı genişletmek için faaliyetlerini yayma yetenekleri olsun olmasın; misyonlar için güçlerini harcamak üzere belli görevlerini başkalarına verebilsinler ya da veremesinler; kurucularının ruhuna sadık kalarak gerektiğinde kendi yapılarını uyarlamak yoluyla olası faaliyetleri üstlensinler ya da üstlenmesinler; üyeleri mümkün olduğunca misyon işleri için çaba sarf etsin ya da etmesin; ve yaşamları, aralarında yerleştikleri halkın özellikleri ve koşulları için bir tanık olsun ya da olmasın, bunlara Tanrı’nın huzurunda sorulur. Bundan böyle Kutsal Ruh’un esini altında dünyasal kurumlar Kilise’de günden güne artmakta, episkoposların denetimi altında faaliyetleri dünyanın evanjelizasyonuna tamamen adanan tam bir işaret olarak misyonlarda çok çeşitli şekillerde verimli olabilir. Laiklerin Misyonerlik Görevleri 41. Laikler, özellikle de Tanrı tarafından çağrıldılar ve bu iş için episkoposlar tarafından kabul edildilerse, Kilise’nin kurtarıcı görevine katılarak tanıklıklarıyla ve yaşayan araçlar olmakla Kilise’nin evanjelizasyon işlerinde işbirliği yaparlar89. 88 89 Dogmatic constitution "Lumen Gentium," 44. Ibid. 33, 35. Yaşayanların hristiyan olduğu ülkelerde, laikler kendilerini ve başkalarını misyon bilgisi ve sevgisi ile besleyerek evanjelizasyon işlerinde işbirliği yaparlar; kendi ailelerinde, Katolik Birliklerinde ve okullarda vokasyonları teşvik ederler; almış oldukları lütuf olan imanın armağanı başkalarına sunabilecekleri her tür desteği sunarlar. Fakat misyon ülkelerinde gerek yabancı gerekse o ülkenin vatandaşı olan misyonerler okullarda öğretsin, mahalli kilisede ve episkoposluk bölgelerindeki faaliyetlerin işbirliklerinde dünyasal yararları yönetsin; ve laik havariliğin çeşitli biçimlerini organize etsin ve desteklesin; böylece genç kiliselerin inananları Kilise’nin yaşamında mümkün olduğunca çabuk yer alabilsinler90. Son olarak, laikler gelişme yolunda olan halklara memnuniyetle sosyo- ekonomik işbirliği sunsunlar. Her şeyden çok övgüye layık olan bu işbirliği daha çok sosyal yaşamın temel yapılarına temas eden ya da hükümet sorumluluğu taşıyanların eğitimine odaklanmış kuruluşların yapılandırılması ile meşgul olmalıdır. Üniversitelerde ya da bilimsel kuruluşlarda tarihi ya da bilimsel dini araştırmalarıyla halkın ve dinlerin bilgisini artmasına destek olarak İncil’in iyi haberine ve Hristiyan olmayanlarla diyalog için hazırlanmaya yardım eden laikler de özel övgüyü hak etmektedirler. Hristiyanlarla, Hristiyan olmayanlarla, uluslar arası organizasyonların üyeleriyle kardeşçe bir ruh içinde işbirliği yapılmalı ve daima “Dünyasal kenti inşa ederken temeli Rab’bin üzerine kurmak ve O’na doğru yönelerek büyümek gerektiğini”91 göz önünde tutmalıdırlar. Tüm bu amaçlara eşdeğer olarak, laikler, bu amaç için kurulan enstitülerde verilecek olan ve onların yaşamlarını Hristiyan olmayanların arasında Mesih uğruna tanıklık vermek üzere Havari’nin şu sözüne uygun yaşamaları için gereken teknik ve ruhsal gereksinimler içinde olacaklardır; " Yahudiler'in, Grekler'in ya da Tanrı topluluğunun tökezleyip düşmesine neden olmayın. Ben de kendi yararımı değil, kurtulsunlar diye birçoklarının yararını gözeterek herkesi her yönden hoşnut etmeye çalışıyorum." (1 Ko. 10,32–33). SONUÇ 42. Roma Papalığı ile birlikte Pederlerin konsili derin bir şekilde Tanrı Krallığını, İncil’in sevgi dolu selamının haberini herkese ve özellikle Mesih İsa’nın adına, onun ıstıraplarının ortağı olarak zulüm altında acı çekenlere her yerde yaymayı kendi görevi addetmektedir92. Mesih İsa’nın insan için tutuştuğu aynı sevgiyle yanmaktadırlar. Fakat Krallığı’nı yeryüzüne getirecek olanın, Tanrı’nın kendisi olduğunun bilinci içinde, tüm Hristiyan inananlarla birlikte Havarilerin Kraliçesi Bakire Meryem Ana’nın şefaati ile ulusların gerçeğin bilgisine erişmeleri (1 Tim. 2,4) ve Mesih İsa’nın yüzünde parıldayan Tanrı’nın şanının Kutsal Ruh aracılığı ile tüm insanların üzerinde parıldaması için (2 Ko. 4, 6) dua etmektedirler. 90 Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 510, 514)John XXIII, "Princeps Pastorum" (AAS 1959, 851852). 91 Dogmatic constitution, "Lumen Gentium," 46. 92 Pius XII, "Evangelii Praecones" (AAS 1951, 527)John XXIII, "Princeps Pastorum" ( AAS 1959, 864 ) .