YL Tezi - Samet Kaşık

Transkript

YL Tezi - Samet Kaşık
T.C.
BEYKENT ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME YÖNETİMİ ANABİLİM DALI
PAZARLAMA BİLİM DALI
KOBİLER VE ELEKTRONİK TİCARET:
İSTANBUL İLİ ÖRNEĞİ
Yüksek Lisans Tezi
Tezi Hazırlayan:
Samet KAŞIK
İstanbul, 2015
T.C.
BEYKENT ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME YÖNETİMİ ANABİLİM DALI
PAZARLAMA BİLİM DALI
KOBİLER VE ELEKTRONİK TİCARET:
İSTANBUL İLİ ÖRNEĞİ
Yüksek Lisans Tezi
Tezi Hazırlayan:
Samet KAŞIK
Öğrenci No:
120773063
Danışman:
Yrd. Doç. Dr. Erkut ALTINDAĞ
İstanbul, 2015
YEMİN METNİ
Yüksek Lisans Tezi olarak sunduğum “KOBİler ve Elektronik Ticaret:
İstanbul İli Örneği” başlıklı bu çalışmanın, bilimsel ahlak ve geleneklere uygun
şekilde tarafımdan yazıldığını, yararlandığım eserlerin tamamının kaynaklarda
gösterildiğini ve çalışmamın içinde kullanıldıkları her yerde bunlara atıf yapıldığını
belirtir ve bunu onurumla doğrularım. 15.04.2015
Adı ve Soyadı
: Samet KAŞIK
Danışmanı
: Yrd. Doç. Dr. Erkut ALTINDAĞ
Türü ve Tarihi
: Yüksek Lisans, 2015
Alanı
: Pazarlama
Anahtar Kelimeler
: Elektronik Ticaret, İnovasyon, KOBİ
ÖZ
KOBİLER VE ELEKTRONİK TİCARET: İSTANBUL İLİ ÖRNEĞİ
Günümüzde popülerliği hızla artan ve şirketler tarafından olmazsa olmaz bir
araç haline gelen elektronik ticaret, internetin toplumun büyük çoğunluğunca
kullanılmaya başlamasıyla birlikte ihtiyaçlarımızı karşılamak adına hızlı bir çözüm
olarak hayatımızda yer edinmiştir. Bu çalışmanın temel amacı, KOBİlerin elektronik
ticaret algısının, elektronik ticaret ile ilgili beklentilerinin ve elektronik ticaretin
önündeki
engellerin
inovasyon
süreçlerine
ve
performansına
etkisinin
incelenmesidir. Yapılan çalışma ile elektronik ticaret alanındaki inovasyon süreçleri
ve inovasyon bilgi kaynaklarının şirketin performansı üzerine etkisi incelenmiştir.
İstanbul ilindeki KOBİlerin orta ve üst düzey yöneticilerine 50 sorudan oluşan bir
anket uygulanmış olup, toplam 277 anket değerlendirmeye alınmıştır.
SPPS 17 programında güvenilirlikleri ve geçerlilikleri kontrol edilen anketler,
faktör analizi, korelasyon analizi ve regresyon analizi yöntemleri ile incelenmiştir.
Sonuç olarak, inovasyon süreçleri ile inovasyon bilgi kaynakları faktörlerinin şirket
performansı üzerinde anlamlı bir ilişkisinin olduğu tespit edilmiştir. Böylelikle şirket
performansının
arttırılmasında
inovasyon
süreçlerinin
ve
inovasyon
kaynaklarına yatırım yapmanın zorunlu hale geldiği ortaya konulmuştur.
bilgi
Name and Surname : Samet KAŞIK
Supervisor
: Assist. Prof. Erkut ALTINDAĞ
Degree and Date
: Master, 2015
Major
: Marketing
Keywords
: Electronic Commerce, Innovation, SMEs
ABSTRACT
SMEs AND ELECTRONIC COMMERCE: THE CASE OF ISTANBUL
Electronic commerce has been increasingly popular and become a must tool
for the enterprises. Since the internet started to be used commonly by all segments of
the society, electronic commerce had gained a crucial significance as a practical way
for people to meet their needs. The main purpose of this study is to examine the
perception of and the expectations from electronic commerce by SMEs, and to
evaluate the effect of the obstacles to e-commerce on the innovation processes and
performance. Within this study, impact of the innovation processes and innovation
data sources in the field of electronic commerce on the performance of the
enterprises is analysed. A survey comprising of 50 questions had been conducted by
the participation of middle and higher level managers of the SMEs in Istanbul. In
total, 277 surveys had been examined.
Reliability and validity of these surveys were checked via SPSS-17, and
evaluated by using the methods of factor analysis, correlation analysis and regression
analysis. As a result, it has been confirmed that factors of innovation processes and
innovation data sources have a meaningful relation with the performance of
companies. Therefore, the importance and necessity of investing in innovation
processes and data sources for increasing the company performance is verified by
this study.
İÇİNDEKİLER
Sayfa No.
ÖZ
ABSTRACT
TABLOLAR LİSTESİ ........................................................................................... v
ŞEKİLLER LİSTESİ ............................................................................................ vi
GRAFİKLER LİSTESİ ....................................................................................... vii
KISALTMALAR................................................................................................. viii
GİRİŞ ...................................................................................................................... 1
BİRİNCİ BÖLÜM
ELEKTRONİK TİCARET KAVRAMI
1.1.
Elektronik Ticaretin Tanımı ....................................................................... 4
1.2.
Elektronik Ticaretin Tarihçesi .................................................................... 5
1.3.
Taraflar Açısından Elektronik Ticaret Türleri ............................................. 9
1.3.1.
Şirketten Tüketiciye (B2C) Elektronik Ticaret................................... 10
1.3.2.
Şirketten Şirkete (B2B) Elektronik Ticaret ........................................ 10
1.3.3.
Tüketiciden Tüketiciye (C2C) Elektronik Ticaret .............................. 11
1.3.4.
Tüketicien Şirkete (C2B) Elektronik Ticaret...................................... 12
1.3.5.
Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlar ve Hükümetlerce Elektronik Ticaret ........ 12
1.3.6.
Organizasyonel ( Şirket İçi ) Elektronik Ticaret ................................. 13
1.4.
Elektronik Ticaret ile Geleneksel Ticaret Karşılaştırması.......................... 14
1.4.1.
Elektronik Ticaretin Geleneksel Ticaretten Farkları ........................... 14
1.4.2.
Elektronik Ticaretin Avantajları ........................................................ 15
1.4.3.
Elektronik Ticaretin Dezavantajları ................................................... 17
İKİNCİ BÖLÜM
KÜÇÜK VE ORTA BÜYÜKLÜKTE İŞLETMELER
2.1.
KOBİ Tanımı ........................................................................................... 19
2.2.
Kobilerin Sınıflandırılması ....................................................................... 19
2.3.
Avrupa Birliği’nde KOBİler ..................................................................... 20
2.4.
A.B.D.’de KOBİler .................................................................................. 21
iii
2.5.
KOBİlerin Ülke Ekonomisindeki Yeri ...................................................... 22
2.6.
KOBİleri Destekleyici Kuruluşlar............................................................. 24
2.6.1.
KOSGEB: Kuruluşu, Amacı, Vizyonu ve Misyonu ........................... 24
2.6.2.
KOSGEB’in Görevleri ...................................................................... 25
2.6.3.
KOSGEB’in Ekonomideki Rolü ........................................................ 26
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKİYE'DE ELEKTRONİK TİCARET
3.1.
Türkiye’de Elektronik Ticaretin Gelişimi ve Mevcut Durumu .................. 27
3.2.
Elektronik Ticaretin Ekonomik ve Sosyal Yaşama Etkileri ....................... 31
3.3.
Elektronik Ticarette Türkiye’nin Dünyadaki Konumu .............................. 33
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
METODOLOJİ VE UYGULAMA
4.1.
Araştırmanın Amacı ................................................................................. 40
4.2.
Araştırmanın Kapsamı ve Sınırları............................................................ 40
4.3.
Araştırmanın Yöntemi ve Modeli ............................................................. 40
4.4.
Araştırmadan Elde Edilen Veriler ve Bunların Değerlendirilmesi ............. 42
4.4.1.
Demografik Özellikler ....................................................................... 42
4.4.2.
Araştırma Ölçeğinin Güvenilirlik Analizleri....................................... 44
4.4.3.
Faktör Analizi .................................................................................... 46
4.4.4.
Korelasyon Analizi ............................................................................ 50
4.4.5.
Regresyon Analizi.............................................................................. 52
4.4.6.
Hipotezlerin Değerlendirilmesi .......................................................... 54
SONUÇ ................................................................................................................. 59
KAYNAKÇA ........................................................................................................ 62
EK-1 ANKET FORMU ÖRNEĞİ ....................................................................... 69
iv
TABLOLAR LİSTESİ
Sayfa No.
Tablo 1: Elektronik Ticaret ile Geleneksel Ticaret Karşılaştırması ......................... 14
Tablo 2: KOBİlerin Sınıflandırılması ..................................................................... 21
Tablo 3: AB'de KOBİ Sınıflandırılması ................................................................. 22
Tablo 4: ABD'de KOBİ Tanımı ............................................................................. 23
Tablo 5: KOBİlerin Ekonomideki Payının Yıllar İçindeki Seyri............................. 25
Tablo 6: E-Ticaret Küresel Karşılaştırma (2013).................................................... 41
Tablo 7: Ankete Cevap Veren Yöneticilerin Statülerinin Oranları .......................... 44
Tablo 8: Ankete Katılan İşletmelerin Faaliyette Bulundukları Sektör Dağılımı ...... 45
Tablo 9: Değişkenlerin Güvenilirlik Analizi .......................................................... 46
Tablo 10: Detaylı Güvenilirlik Analizi ................................................................... 47
Tablo 11: Temel İstatistiki Bilgiler ........................................................................ 48
Tablo 12: Bileşen Matriksi .................................................................................... 49
Tablo 13: Oransal Değişkenler............................................................................... 49
Tablo 14: Bileşen Matriksi .................................................................................... 50
Tablo 15: İnovasyon Süreci ile İnovasyon Bilgi Kaynakları Faktör Analizleri ....... 51
Tablo 16: Bileşen Matriksi .................................................................................... 51
Tablo 17: Korelasyon Tablosu ............................................................................... 53
Tablo 18: Katsayılar .............................................................................................. 55
Tablo 19: ANOVA Varyans Analizi ve Araştırma Modeli Özeti ............................ 55
Tablo 20: Hipotezlerin Değerlendirilmesi .............................................................. 60
v
ŞEKİLLER LİSTESİ
Sayfa No.
Şekil 1: Türkiye’de E-Ticaret Pazar Büyüklüğü ..................................................... 32
Şekil 2: 2014 Yılı Küresel Dijital Durum ............................................................... 35
Şekil 3: 2014 Yılı Türkiye’de Dijital Durum .......................................................... 36
Şekil 4: 2014 Yıllık Küresel Büyüme ..................................................................... 36
Şekil 5: Türkiye – 2014 Yıllık Büyüme .................................................................. 37
Şekil 6: Türkiye – 2014 Yılı İnternet Kullanımı ..................................................... 39
Şekil 7: Kullanılan Cihazlara Göre E-Ticaret (2014) .............................................. 40
Şekil 8: Araştırma Modeli ...................................................................................... 44
vi
GRAFİKLER LİSTESİ
Sayfa No.
Grafik 1: KOBİlerin Ana Sektör Gruplarına Dağılımı ........................................... 24
Grafik 2: Dünyada Mobil Ticaret Kullanım Oranı (2014) ...................................... 30
Grafik 3: E-Ticaret Pazar Büyüklüğü – 2013 (Milyar TL) ..................................... 31
Grafik 4: Dünya’da İnternet Kullanım Oranı ......................................................... 37
Grafik 5: Dünya’da E-Ticaret Kullanım Oranı (2014) ........................................... 39
vii
KISALTMALAR
3D Secure : Uluslararası Güvenlik Platformu
ADSL
: Bakışımsız Sayısal Abone Hattı
ARPA
: Gelişmiş Araştırma Projeleri Ajansı
B2B
: Şirketten Şirkete Elektronik Ticaret
B2C
: Şirketten Tüketiciye Elektronik Ticaret
BDDK
: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu
C2B
: Tüketiciden Şirkete Elektronik Ticaret
C2C
: Tüketiciden Tüketiciye Elektronik Ticaret
EDI
: Elektronik Veri Değişimi
EDIFACT : İdari, Ticaret ve Nakliyata İlişkin Elektronik Veri Değişimi
EFT
: Elektronik Fon Transferi
KMO
: Kaiser-Meyer-Olkin
KOBİ
: Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler
KOSGEB : Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı
NCP
: Network Kontrol Protokolü
OECD
: Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü
ORBIS
: Amerika Birleşik Devletleri Ticaret Veri Tabanı
SBA
: Amerika Birleşik Devletleri Küçük İşletmeler Dairesi
SET
: Güvenli Elektronik İşlem
SMS
: Kısa Mesaj Servisi
SPPS
: Sosyal Bilimler için İstatistik Paketi
SSL
: Güvenli Giriş Katmanı
TBMM
: Türkiye Büyük Millet Meclisi
TCP/IP
: Aktarım Kontrol Protokolü/İnternet Protokolü
TOBB
: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
TÜBİSAD : Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği
TÜİK
: Türkiye İstatistik Kurumu
UCLA
: Kaliforniya Üniversitesi
USDA
: Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı
WTO
: Dünya Ticaret Örgütü
WWW
: Dünya Çapında Ağ Servisi
viii
GİRİŞ
-Çalışmanın Amacı: Ülkelerin ekonomilerinde yadsınamaz bir öneme sahip
olan KOBİlerin, günümüz iş dünyasında varlıklarını sürdürebilmeleri için elektronik
ticaret başta olmak üzere modern pazarlama ve satış tekniklerini kullanmaya
başlamaları gerekmektedir. Bu tekniklerin hayata geçirilebilmesi, ilgili Ar-Ge ve
inovasyon süreçlerinin doğru olarak gerçekleştirilmesine bağlıdır. Bu çalışmanın
temel amacı, KOBİlerin elektronik ticaret içindeki varlıklarının araştırılması; bu
doğrultuda
gerçekleştirdikleri
ve
gerçekleştirecekleri
Ar-Ge
ve
inovasyon
süreçlerinin incelenmesi ve bu süreçlerin işletme performansı üzerindeki etkilerinin
analiz edilmesidir.
-Çalışmanın Önemi: İstihdam, katma değer, satış ve yatırım alanlarında ülke
ekonomisine en büyük katkıda bulunan işletmeler KOBİlerdir. Bu açıdan, bir ülke
için KOBİlerin varlığının ve sürdürülebilirliğinin önemi yadsınamaz. Yıllar içinde
giderek önem kazanmış olan ve geleceğin piyasasında var olabilmek için bir
zorunluluk haline gelen elektronik ticaretin KOBİlerce de benimsenmesi ve
kullanıma geçirilmesi, yalnızca KOBİlerin sürdürülebilirliği için değil, ayrıca
ülkelerin ekonomilerinin dengede kalması için de gereklidir. Bu çerçevede,
KOBİlerin elektronik ticaret ile ilgili inovasyon süreçlerini hayata geçirebilmelerinin
önemi oldukça büyüktür.
-Çalışma Planı: Çalışmanın birinci bölümünde, elektronik ticaret kavramının
tanımı, tarihçesi ve türleri ele alınmış ve elektronik ticaret ile geleneksel ticaretin
karşılaştırılması yapılmıştır. İkinci bölümde, Türkiye’de, AB’de ve ABD’de geçerli
olan
KOBİ
tanımları
ve
sınıflandırılmaları
incelenmiş,
KOBİlerin
ülke
ekonomisindeki yeri araştırılmış ve KOSGEB hakkında bilgi verilmiştir. Üçüncü
bölümde, Türkiye’de elektronik ticaretin tarihçesi ve ekonomik ve sosyal hayata
etkileri anlatılmış olup, Türkiye’de elektronik ticaretin mevcut durumunun diğer
ülkeler ile karşılaştırılması yapılmıştır. Dördüncü bölümde ise, araştırmanın
konusuna, amacına, yöntemine, analiz ile bulgularına, sonuç ve öneriler kısmına yer
verilmiş; KOBİlerin elektronik ticareti kullanmaya başlaması için gerekli olan Ar-Ge
ve inovasyon süreçleri ve inovasyon bilgi kaynaklarının firma performansı üzerinde
etkili olduğu, araştırma ve analizler sonucunda ortaya konulmuştur.
1
-Kullanılan Metod ve Teknikler: Araştırma için gerekli bilgiler e-mail,
sosyal mecralar ve çevrimiçi reklamlar yoluyla anket yöntemi uygulanarak
İstanbul’daki KOBİlerde çalışan orta ve üst düzey yöneticilere uygulanmıştır.
Ankette toplam 50 soru sorulmuştur. Yapılan anket ile KOBİlerin elektronik ticareti
bir pazarlama tekniği olarak entegre edebilmeleri için gerekli inovasyon süreçleri ve
inovasyon bilgi kaynaklarının işletme performansı üzerine etkileri ölçülmeye
çalışılmıştır.
-Karşılaşılan Zorluklar ve Sınırlamalar: Yöneticilerin duygusal zekâsı ve
yenilikçi kurum kültürünün çalışan performansı üzerinde etkisinin olup olmadığı
çoğunluğu İstanbul olmak üzere Türkiye genelinde şirketlerde çalışan 305 yönetici
ile yapılmıştır. Daha kapsamlı bir genelleme yapabilmek için araştırmanın daha
büyük kitleler üzerinde ölçülmesi gerekmektedir.
Elektronik ticarete yönelik inovasyon süreçleri ve inovasyon bilgi
kaynaklarının işletme performansı üzerinde bir etkiye sahip olup olmadığı,
İstanbul’da bulunan KOBİlerde çalışan 277 yönetici ile yapılan anketler çerçevesinde
değerlendirilmiştir. Daha geçerli bir genelleme yapılabilmesi için araştırmanın daha
kapsamlı ve daha büyük kitleler üzerinde ölçümlenme yapılarak değerlendirilmesi
gerekmektedir.
-Çalışmanın Başlıca Varsayımları:
Bu çalışmada aşağıdaki varsayımlar değerlendirilmiştir:
H1. KOBİlerin elektronik ticareti doğru şekilde algılamalarının işletme
performansı üzerinden doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır.
H2. Şirket yöneticilerinin e-ticarete karşı yönelim ve beklentilerinin işletme
performansı üzerinden doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır.
H3. E-Ticaret faaliyetleri önündeki engeller işletme performansını doğrudan
ve negatif yönde etkiler.
H4. Web faktörlerinin işletme performansı üzerinden doğrudan ve pozitif
yönde etkisi vardır.
2
H5. İnovasyon süreçlerinin işletme performansı üzerinden doğrudan ve pozitif
yönde etkisi vardır.
H6. İnovasyon bilgi kaynaklarının işletme performansı üzerinden doğrudan ve
pozitif yönde etkisi vardır.
3
BİRİNCİ BÖLÜM
ELEKTRONİK TİCARET KAVRAMI
1.1. Elektronik Ticaretin Tanımı
Elektronik ticaret, en basit hali ile internet yoluyla ürünlerin alınıp satılması
anlamına gelmektedir ve insanların aklında ilk oluşturduğu imge tüketicilerin
Amazon benzeri internet sitelerinden yaptıkları perakende alışverişlerdir. Ancak EBusiness and E-Commerce Management (E-İş ve E-Ticaret Yönetimi) adlı kitabında
belirttiği üzere, Dave Chaffey’e göre e-ticaret, yalnızca kuruluşlar ve müşteriler
arasında elektronik ağlar aracılığıyla gerçekleşen finansal işlemler olarak
düşünülmemelidir. E-ticaret, bir kuruluş ile herhangi bir üçüncü taraf arasında
elektronik yoldan gerçekleşen işlemlerin tümünü kapsamaktadır. Bu tanıma göre,
müşterilerin bilgi talepleri gibi finansal olmayan işlemler de e-ticaretin bir parçası
olarak düşünülmelidir. Chaffey, kitabında ayrıca Kalakota ve Whinston’ın (1997)
farklı bakış açıları ve farklı alanlar için yaptıkları e-ticaret tanımlarından da
bahsetmiştir (Chaffey 2009, 10):
“ i. İletişim perspektifi – bilgi, ürün ve hizmetler veya ödemelerin elektronik
yollardan iletilmesi.
ii. İş süreci perspektifi – teknolojinin, ticari işlemler ve iş akışı otomasyonuna
uygulanması.
iii. Hizmet perspektifi – verilen hizmetin hızını ve kalitesini arttırırken aynı
zamanda maliyetlerin azaltılmasının sağlanması.
iv. Çevrimiçi perspektif – ürün ve bilginin çevrimiçi olarak alınıp satılması.”
Bunun yanı sıra, uluslararası organizasyonlar ve konu ile ilgilenen kişi ve
kuruluşların elektronik ticaret ile ilgili çeşitli tanımları mevcuttur. Dünya Ticaret
Örgütüne (WTO) göre; ürünlerin üretilmesinin, reklamının, satışının ve dağıtımının
4
telekomünikasyon ağları üzerinden yapılması olarak nitelendirilebilir (Dünya Ticaret
Örgütü 2014).
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) elektronik ticaret faaliyetini
mal ve hizmet alışverişinin, sipariş verme/alma amacı için özel olarak tasarlanmış
yöntemler aracılığıyla bilgisayar ağları üzerinden gerçekleştirilmesi olarak
tanımlamıştır (OECD 2013).
Ayrıca, Elektronik Ticaret ve Ticaret Noktaları adlı kitabında Zeynep Ersoy
İyiler, elektronik ticaretten her türlü ürünün ve hizmetin bilgisayarlar ve elektronik
iletişim kanalları gibi teknolojiler (akıllı kart, EFT, Pos terminaller, faks vb.)
kullanılarak satışa sunulması ve satın alınmasını içeren bir kavram olarak
bahsetmiştir (İyiler 1999, 36).
Bu tanımlar, elektronik ticaretin yalnızca ürünlerin alınıp satılmasından ibaret
olmadığını; bunun yanı sıra, tedarik zinciri boyunca süren satış öncesi ve satış
sonrası aktiviteleri de kapsadığını göstermektedir. Elektronik ticaret, elektronik
iletişimi sağlayan çeşitli dijital teknolojiler ile desteklenmektedir. Bu teknolojiler,
internet siteleri ve e-posta aracılığı ile sağlanan internet iletişiminin yanı sıra,
kablosuz veya mobil teknolojileri ve kablolu veya uydu televizyonu gibi medya
teknolojilerini de kapsamaktadır (Chaffey 2009, 11).
1.2. Elektronik Ticaretin Tarihçesi
Elektronik ticaretin tarihi kişisel bilgisayarların ortaya çıkmasından ve her
evde bulunacak kadar yaygınlaşmasından çok daha öncelere dayanmaktadır.
İnternetin ilk formlarının geliştirildiği zamanlarda ortaya çıkan elektronik ticaretin ne
şekilde geliştirilerek büyük bir endüstri halini aldığını daha iyi kavramak için,
elektronik ticaretin tarihçesini ve bu süreçteki mihenk taşlarını incelemek faydalı
olacaktır.
Gelişmiş Araştırma Projeleri Ajansı (Advanced Research Projects Agency –
ARPA) tarafından 1969 yılında geliştirilmiş olan ve internetin atası olarak kabul
edilen ARPAnet’in iki temel kuruluş amacı vardı. Bunların birincisi, çeşitli araştırma
enstitüleri arasında veri transferini mümkün kılarak akademik araştırmaların
5
kolaylaştırılmasını sağlamaktı. İkinci amaç ise, ABD Savunma Bakanlığı tarafından
talep edilmiş olan ve olası bir nükleer savaş durumunda hükümet ile iletişimin
sürdürülmesini sağlayacak bir sistem geliştirilmesiydi. ARPAnet geliştirildikten
sonra birbirine bu ağ ile bağlanan ilk üç kurum Los Angeles’taki California
Üniversitesi (UCLA), Stanford Araştırma Enstitüsü ve Utah Üniversitesi oldu.
ARPAnet’in Network Kontrol Protokolü (NCP) aracılığıyla kullanıcılar farklı
yerlerden iki ana bilgisayara ve yazıcılara bağlanarak bilgisayarlar arasında dosya ve
veri transferi yapabiliyorlardı. Daha sonraları ARPAnet
üzerinde yapılan
geliştirmeler ve ayarlamalar ile birçok önemli temel buluşun da temeli atılmıştır.
Örneğin, 1971 senesinde Ray Tomlinson ARPAnet’e, elektronik ticaretin gelişimi
için de oldukça önemli bir teknoloji olarak kabul edilen elektronik posta özelliğini
eklemiştir (Free Encyclopedia of Ecommerce 2013).
John Markoff’un “What the Dormouse Said: How the Sixties Counterculture
Shaped the Personal Computer Industry” kitabında anlatıldığına göre, ilk elektronik
ticaret aktivitesi, internetin babası sayılan bu ilkel iletişim ağı üzerinden
gerçekleştirilmiştir. Yazar, 1971 ve 1972 yıllarında, Stanford Üniversitesi Yapay
Zeka Laboratuvarı öğrencileri ile Massachussetts Teknoloji Üniversitesi (MIT)
öğrencileri arasında ilk para transferinin bir uyuşturucu alışverişi amacıyla ARPAnet
hesapları üzerinden gerçekleştirildiğinden bahsetmiştir. İnternetin en ilkel formunun
hemen ardından, elektronik ticaret de en basit biçimi ile ortaya çıkmıştır (Markoff
2005).
ARPAnet teknolojisindeki en önemli gelişmelerden birisi olan ve Aktarım
Kontrol Protokolü/İnternet Protokolü (TCP/IP) adıyla bilinen karmaşık ağ kodu,
daha sonra ARPAnet’i gerisinde bırakacak olan ağ sisteminin de zeminini
oluşturmuştur. 1983 yılında NCP’nin yerini alan TCP/IP, ARPAnet’in farklı diğer
ağlar ile bağlantı kurmasını sağlamış ve birbiriyle bağlantı kuran bu ağlar çoğaldıkça,
günümüzde internet olarak adlandırdığımız ağı oluşturmuşlardır (Free Encyclopedia
of Ecommerce 2013).
1970’li yılların sonlarında kullanılmaya başlanan Elektronik Veri Değişimi
(EDI) ve Elektronik para transferi (EFT) teknolojileri, elektronik ticaretin
gelişmesinde çok büyük rol oynayan unsurlardır. EDI, şirketler, devlet kurumları ve
6
diğer kuruluşlar arasındaki elektronik veri aktarımının belli protokoller çerçevesinde
ve minimum insan müdahalesi ile gerçekleşmesini sağlayan bir standardizasyon
sistemidir. 1996 senesinde, Amerikan Milli Standartlar ve Teknolojiler Enstitüsü,
EDI’yi “belli bir biçimde formatlanmış olan ve parasal enstrümanlar dışındaki
belgeleri temsil eden mesajların bilgisayarlar arasında aktarımı” olarak tanımlamıştır.
EDI standartları, kuruluşlar arasındaki iş iletişiminin kolaylaştırılmasını sağlamak
amacıyla oluşturulmuştur. EDI, her ne kadar elektronik ticaretin temelini oluşturuyor
olsa da, hızlı biçimde yayılamamıştır. Tian ve Stewart’ın (2007) çalışmasında
belirtildiğine göre, 1990’ların sonunda ABD’deki firmaların yalnızca %1’ EDI
teknolojisini kullanmaktaydı. Bir EDI ağına bağlanmanın çok masraflı bir teknoloji
gerektirmesi ve oldukça yavaş bir işleyişe sahip olması bunun başlıca sebepleri
olarak gösterilmektedir.
1986 yılında Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası elektronik ticaretin
kolaylaştırılmasını sağlamak amacıyla geliştirilen Ticaret ve Taşımanın Yönetimi
için Elektronik Veri Değişimi (Electronic Data Interchange for Administration
Commerce and Transport - EDIFACT) ise, EDI standartlarının, uluslararası
elektronik ticaretin standardizasyonunu sağlamak için kullanılmasını sağlamak
amacıyla daha geniş bir çerçeveye uyarlanmış versiyonudur (United Nations
Economic Commission for Europe 2014).
Birleşmiş Milletler’in Eylül 1986 tarihli kararı ile EDI standartlarının tüm
dünyada elektronik ticaret sistemlerinin tabanı olarak kullanılmaya başlaması,
elektronik ticaretin günümüzdeki halini almasında rol oynayan önemli faktörlerden
biridir.
Tarihte ilk çevrimiçi alışveriş sistemi ise 1979 yılında Michael Aldrich
tarafından geliştirilmiştir. Sıradan bir televizyonu telefon hattı aracılığıyla para
transferi gerçekleştirebilecek bir bilgisayara bağlayarak geliştirdiği sisteme
“teleshopping” adını veren Michael Aldrich, tarihe çevrimiçi alışveriş sisteminin
mucidi ve dünya çapında milyar dolarlık bir iş alanı olan elektronik ticaretin
temellerini atan kişilerden birisi olarak geçmiştir (Aldrich, Inventor's Story 2011).
7
Aldrich’in buluşunun ardından, 1980’lerde elektronik ticaret ile ilgili birçok
farklı girişimlerde bulunulmuş ve elektronik ticaret yeni bir iş alanı olarak gelişmeye
başlamıştır. Örneğin, 1981 yılında ilk B2B çevrimiçi alışveriş sistemi olan Thomson
Holidays UK geliştirilmiştir (Khoshnampour ve Nosrati 2011, 95). Bunun ardından,
ilk B2C çevrimiçi alışveriş sistemi olan Gateshead SIS/Tesco 1984’te kurulmuştur
(Khoshnampour ve Nosrati 2011, 95). Tam kapsamlı bir elektronik ticaret hizmeti
sağlayan ilk internet sitesi olan “Electronic Mall” ise, yine 1984 yılının Nisan ayında
CompuServe şirketi tarafından ABD ve Kanada’da hizmete açılmıştır (Zafeeruddin
2014, 26).
Elektronik ticaretin günümüzdeki halini almasındaki en büyük katkılardan
birisi kuşkusuz ki 1989 yılında CERN’de “World Wide Web (WWW)” sistemini
kurmuş olan, İngiliz Bilim Adamı Tim Berners-Lee’ye aittir. “World Wide Web”
sistemini, dünyanın dört bir yanındaki üniversiteler ve enstitülerde çalışan bilim
adamlarının otomatik bilgi paylaşımını sağlamak amacıyla NeXT bilgisayarında
geliştirmiş olan Berners-Lee, CERN’de kurmuş olduğu dünyanın ilk internet
sitesinde internet sitesinin nasıl kullanılacağı ve nasıl server kurulacağı gibi bilgileri
paylaşmıştır. CERN’in 30 Nisan 1993’te “World Wide Web” yazılımını halka açık
“domain”e koyması ile birlikte, “World Wide Web”in büyük bir hızla gelişmesi de
başlamıştır (O'Luanaigh 2014).
1980’lerde ilk örneklerinin görülmeye başladığı B2C elektronik ticaret
modelinin, evlerde bilgisayar kullanımının yaygınlaştığı, internetin farklı kıtaları
birbirine bağladığı ve hizmet sağlayıcıların sayısının arttığı 1990’lı yıllara kadar pek
de kârlı bir ticaret şekli olduğu söylenemez. Ancak bahsedilen gelişmelerle birlikte,
1990’larda “çevrimiçi alışveriş”, “elektronik ticaret” ve “elektronik iş” kavramları ilk
defa kullanılmaya başlamıştır (Aldrich, Online Shopping in the 1980s 2011, 4).
1990’lar, elektronik ticaretin gelişiminin büyük bir ivme kazandığı yıllardır.
Birçok büyük ve köklü elektronik ticaret sitesi de bu dönemde kurulmuştur. Bu
sitelerden, Cleveland merkezli Book Stacks Unlimited şirketinin 1992 yılında
kurduğu “www.books.com”, kredi kartı ile çevrimiçi alışveriş imkânı sağlayan ilk
elektronik ticaret sitesi olması açısından önemlidir (Zafeeruddin 2014, 26). Bununla
birlikte, 1994 sonlarına doğru piyasaya sürülen Netscape 1.0 versiyonu, SSL
8
kodlaması ile internet üzerinden yapılan kredi kartı işlemlerin güvenli olmasını
sağlayarak elektronik ticaretin gelişimine büyük bir katkıda bulunmuştur (Hiser, ve
diğerleri 2001). 1995 yılında ise, ABD Ulusal Bilim Kurulu, daha önce internet
üzerinden ticari şirket kurulmasına karşı getirmiş olduğu katı yasağı kaldırarak,
elektronik ticaret endüstrisinin gelişimine ivme kazandırmıştır (Zafeeruddin 2014,
27). Bunun hemen ardından, yine 1995 yılında, dünyanın en büyük alışveriş
sitelerinden olan Amazon.com ve eBay.com kurulmuştur (Hiser, ve diğerleri 2001).
1999 yılında ise, Alibaba Grup adlı elektronik ticaret sitesi Çin merkezli olarak
faaliyet göstermeye başlamış olup, 2014’te 217 ülkede hizmet veren ve yılın üçüncü
çeyreği için 90,5 milyar ABD Doları ticaret hacmine sahip bir şirket haline gelmiştir
(Alibaba.com, e.t. 19.11.2014). Alibaba örneği, elektronik ticaretin 1990’lardan bu
yana ne kadar yüksek bir ivme ile gelişmekte olduğunun en belirgin örneklerinden
biridir.
Türkiye’de ise, elektronik ticaretin geçmişi Amerika’daki kadar eskilere
dayanmamaktadır. Bu alanda, henüz 15 yıldan daha az bir süredir faaliyet
göstermekte olan Türkiye’nin ilk B2C elektronik ticaret sitesi olan infoshop.com.tr,
1998 yılında kurulmuştur (EticaretMag.com, e.t. 28.10.2014). 2000 yılının Nisan
ayında
Doğan
değiştirmesinin
Yayın
Holding
ardından
tarafından
gerçekleştirilen
satın
bir
alınan
yeniden
infoshop.com,
el
yapılandırma
ile
hepsiburada.com adresine yönlendirilmiştir (Hürriyet Gazetesi - Arşiv 2000). 2013’te
yılın elektronik ticaret sitesi seçilen hepsiburada.com, 7 milyon üyesi ile faaliyetini
sürdürmektedir (Hepsiburada.com, e.t. 17.11.2014).
1.3. Taraflar Açısından Elektronik Ticaret Türleri
Elektronik ticaretin günümüzde kullanılan türleri, genellikle elektronik ticaret
faaliyetinde bulunan taraflara göre sınıflandırılmaktadır. Çeşitli yazarlar tarafından
yapılan sınıflandırmalarda bazı farklılıklar görülse de, yapılmış olan farklı
sınıflandırmaların birçoğunda yer alan taraflar birbiri ile örtüşmektedir. Bidgoli
tarafından “Electronic Commerce: Principles and Practice” adlı kitabında elektronik
ticaret türleri, şirketten tüketiciye elektronik ticaret (business-to-consumer/B2C),
şirketten şirkete elektronik ticaret (business-to-business/B2B), tüketiciden tüketiciye
elektronik ticaret (consumer-to-consumer/B2C), tüketiciden şirkete elektronik ticaret
9
(consumer-to-business/C2B), kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ile hükümetler
tarafından yapılan elektronik ticaret ve organizasyonel (şirket içi) elektronik ticaret
şeklinde sınıflandırılmıştır (Bidgoli 2002, 50).
1.3.1. Şirketten Tüketiciye (B2C) Elektronik ticaret
B2C, şirketlerin doğrudan tüketicileri hedef alarak genellikle perakende satış
yaptıkları
elektronik
ticaret
modelidir
(RingDNA.com,
e.t.
12.12.2014).
Amazon.com, barnesandnoble.com, hepsiburada.com, idefix.com gibi elektronik
ticaret siteleri bu türe örnek olarak gösterilebilir. Amazon.com ve iş ortakları gibi
yalnız B2C türünde elektronik ticaret yapan ve tüketiciye oldukça geniş bir ürün ve
hizmet yelpazesi (kitaplar, DVD’ler, elektronik cihazlar, kişisel bakım ürünleri vb.)
sunan şirketlerin yanı sıra, geleneksel satış yapan birçok şirket de kapsamlı internet
siteleri üzerinden çevrimiçi mağazalarını kurarak sanal pazara giriş yapmışlardır.
Türkiye’de Türk Hava Yolları, LC Waikiki, Mango, Teknosa ve D&R gibi birçok
firma, geleneksel ticaretin yanı sıra, B2C türü elektronik ticarette de aktif olarak yer
alan şirketlere örnek olarak gösterilebilirler. Bu şekildeki örneklerde, ürün ve
hizmetler elektronik kanallar yoluyla da sunularak, geleneksel ticaret, elektronik
ticaret ile desteklenmektedir.
Amerikan Nüfus Bürosu tarafından yayınlanan rapora göre, ABD’de
tüketicilere yalnızca internet üzerinden satış yapan firmaların, B2C elektronik ticaret
yapan tüm firmaların sayısına oranı %72,4 olarak belirtilmiştir (RingDNA.com, e.t.
12.12.2014). Ancak, Bidgoli’nin kitabında, geleneksel ile elektronik ticareti
harmanlayan B2C şirketlerinin uzun vadede yalnız elektronik ticaret yapan
şirketlerden daha başarılı olacağı öngörülmektedir. Buna sebep olarak ise, bu
şirketlerin fiziksel mağazalarının varlığının oluşturduğu güven, ürünlerin bu
mağazalarda dokunulabilir halde var olması, ürün iadesinin mağazalardan
gerçekleştirilebilmesi ve fiziksel mağazalarda müşteri hizmetlerine ulaşmanın
kolaylığı gibi avantajlar gösterilmektedir (Bidgoli 2002, 50).
10
1.3.2. Şirketten Şirkete (B2B) Elektronik ticaret
B2B olarak tanımlanan kurumlar arası ticaret; birçok alıcı veya tedarikçi
firmanın elektronik ortamlar aracılığıyla buluşarak alım ve satım işlemlerini
gerçekleştirdiği elektronik ticaret çeşididir (Alptürk 2005, 33). Bu teknoloji, EDI ve
EFT yoluyla uzun yıllardır kullanılmaktadır. Ancak internetin getirdiği yeni
imkânlara paralel olarak internet üzerinden yapılan B2B elektronik ticaret, bazı
yönleri ile EDI’den farklılaşmaktadır. İnternetin gelişmesi ve yaygınlaşması ile
birlikte B2B elektronik ticaret, EDI’de olduğu gibi yalnız belirli üretici, sağlayıcı ve
dağıtıcılar arasında gerçekleşmek yerine, internet erişimi olan her kullanıcıya eşit
fırsatlar sunmaktadır (Kayıhan ve Yıldız 2004, 48).
B2B sistemleri, firmalar arasındaki işlemlerin hızını arttırmakta, manuel
yapılan işlemleri en aza indirerek meydana gelebilecek hataları azaltmakta ve
böylece firmaların zamandan ve insan hatasından doğacak maliyetlerden tasarruf
etmesini sağlamaktadır. Bu tarz sistemlerde, ürün siparişleri, faturalar, envanter
durumu, lojistik, nakliye ve iş sözleşmeleri gibi normalde kağıt üzerinde yapılan
işlemler elektronik ortamda yapılabilmekte ve büyük bir işgücü tasarrufu
yapılabilmektedir.
Ayrıca,
tedarikçiler
envanter
durumlarına
online
olarak
erişebilmekte ve stokta azalan ürünler zamanında temin edilebilmektedir. Firmaların
hammadde, ürün ve hizmetlerin temini için birbirine bağımlı olması da bu türdeki
elektronik ticaretin popülerliğinin artmasını sağlamış olup, B2B işlemleri için yaygın
olarak ekstranet gibi özel teknolojiler kullanılmaktadır (Bidgoli 2002, 52).
B2B sistemlerine örnek olarak, Ford, Daimler Chrysler ve General Motors
tarafından geliştirilmiş bir
otomatik
veri değişimi sitesi olan
“covinist”
(http://www.covisint.com) gösterilebilir. Bu sistem, satın alma, tedarik zinciri
yönetimi ve ortak ürün geliştirilmesi gibi alanlarda hizmet vermekte olup, bunun
sayesinde temel iş hatları arasında ve bir şirketin kendi tedarik zinciri içerisinde
gerekli iletişim sağlanmakta ve iş ortakları siparişe göre üretim yapma kabiliyetine
erişmektedirler (Bidgoli 2002, 51).
1.3.3. Tüketiciden Tüketiciye (C2C) Elektronik Ticaret
11
C2C kategorisi, internet ve web teknolojileri yoluyla bireyler arasında
gerçekleştirilen elektronik ticareti kapsamaktadır. C2C ile tüketiciler doğrudan diğer
tüketicilere satış yapabilirler (Bidgoli 2002, 52). Örneğin, bireyler küçük ilanlar ve
reklamlar vererek, internet üzerinden veya “gittigidiyor.com” gibi çevrimiçi açık
arttırma siteleri vasıtasıyla ürün ve hizmet satışı yapabilirler. Dünya çapında en
bilinen ve en çok kullanılan C2C türü elektronik ticaret sitesine örnek olarak eBay
verilebilir. Bu tarz sitelerde, kataloglar, açık arttırmalar ve ürün alıcıya ulaşana kadar
ödemenin bloke edilmesi gibi hizmetler sağlanmaktadır. Örneğin, Türkiye’de faaliyet
gösteren gittigidiyor.com adlı site, “sıfır risk” adını verdiği bir sistem geliştirmiştir.
Siteden bir ürün satışı yapıldığında, alıcı ödemeyi yapmakta ve satıcı tarafından ürün
kargolanmaktadır. Bu sırada, ödenen ücret sitenin havuz hesabı adını verdiği bir
hesapta tutulurken, ürünü denemesi için alıcıya 3 gün süre tanımaktadır. Bu süre
dolduğunda, alıcının onayı ile ücret satıcının hesabına aktarılmakta ve böylece
siteden alışveriş yapanlar güvence altına alınmaktadır (gittigidiyor.com, e.t.
10.12.2014).
1.3.4. Tüketiciden Şirkete (C2B) Elektronik Ticaret
C2B türü elektronik ticaret, bireylerin şirketlere satış yapması olarak
tanımlanmıştır. Bu kavram, bir boyutuyla işletmelerin bireylerden ürün veya hizmet
satın alması şeklinde nitelendirilmektedir. Buna örnek olarak, şirketlerin blog
yazarlarına reklamlarının yapılması karşılığında para ödemesi verilebilir. Bu şekilde
gerçekleşen C2B elektronik ticaret, doğrudan işletme ile
birey arasında
gerçekleşebileceği gibi, Google Adwords/Adsense gibi uygulamalar aracılığıyla daha
basitleştirilmiş ve kurumsallaştırılmış bir şekilde de yapılabilmektedir (Hom 2013).
Diğer bir boyutta ise, tüketicilerin satın almak istedikleri ürün ve hizmeti
sağlayan firmaları araştırarak fiyat teklifi alabildikleri ve firmalar arasında
karşılaştırma yapabildikleri sistemler de C2B türü elektronik ticaret olarak
tanımlanmaktadır (Bidgoli 2002, 52). Priceline.com ve armut.com gibi tüketicilerin
firmalardan fiyat teklifi istediği internet siteleri C2B’nin bu ikinci boyutuna örnek
olarak gösterilebilir.
12
1.3.5. Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlar ve Hükümetlerce Elektronik
Ticaret
Elektronik ticaret uygulamaları, son yıllarda bazı gelişmiş ülkelerin
hükümetlerince ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlarca da kullanılmaya başlamıştır.
Örneğin Bidgoli, Amerika Birleşik Devletleri’nde Savunma Bakanlığı, Hazine
Bakanlığı ve Gelir Yönetimi İdaresi gibi kurumların 2000’li yılların başından
itibaren elektronik ticaret uygulamalarını kullandığını belirtmektedir (Bidgoli 2002,
56). Devlet kurumlarına ilave olarak, birçok üniversite de kendi ürün ve
hizmetlerinin uluslararası düzeyde pazarlaması için elektronik ticaret kullanmaya
başlamıştır. Örneğin, Harvard Üniversitesi, “My Manage Mentor” adı altında
sunduğu çevrimiçi yöneticilik eğitimlerinin, elektronik ticaret yoluyla dünya çapında
pazarlamasını yapmaktadır.
Bunların yanı sıra, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ile politik ve sosyal
organizasyonlar da bağış toplamak gibi çeşitli işlemler için elektronik ticaret
araçlarını kullanmaktadırlar. Bu gibi kuruluşlardan bazıları elektronik ticareti ayrıca
satın alma işlemleri için de kullanarak maliyetlerini düşürmekte ve zamandan
tasarruf etmektedirler (Bidgoli 2002, 56).
1.3.6. Organizasyonel (Şirket İçi) Elektronik Ticaret
Organizasyonel veya şirket içi elektronik ticaret, bir kuruluşun veya şirketin
kendi bünyesi içerisinde gerçekleşen her türlü ürün, hizmet veya bilgi aktarımı
aktivitelerini veya şirketin kendi çalışanlarına ürün-hizmet satması, eğitim
programları düzenlemesi, insan kaynakları hizmetleri sağlaması gibi birçok farklı
işlemi kapsayabilir. Bu hizmetler, şirket veya kuruluş içerisinde geliştirilmiş olan
“intranet” adı verilen sistemler aracılığıyla sağlanmaktadır (Bidgoli 2002, 56).
İntranet, genel olarak haberleşme ve iletişim amaçları üzerine kurulmuş,
kurum içi özel bir ağ olarak tanımlanabilir. Şirket içindeki iletişim ve bilgi
paylaşımının esas alındığı bir sistem olan ve şirketler ve çalışanlar açısından büyük
önem taşıyan intranet üzerinden, çalışanların arasında sosyalleşme imkânı
oluşturulması, birbirleriyle kesintisiz bilgi paylaşımı ve işbirliği sağlanması
13
hedeflenmektedir. İntranet teknolojisinden önce bilgi kaynakları, farklı ortamlarda
saklanarak yalnızca belli bir alan ile ilgili çalışanların erişimine açık tutulmaktaydı.
Bugün ise intranet sayesinde, çalışanlar şirket içindeki farklı birimlerin veri
tabanlarına, raporlarına ve ilgili oldukları diğer tüm bilgilere tek bir ara yüzden
ulaşabilmekteler (workcube.com, e.t. 13.12.2014).
1.4. Elektronik Ticaret ile Geleneksel Ticaret Karşılaştırması
1.4.1. Elektronik Ticaretin Geleneksel Ticaretten Farkları
Geleneksel ticaretin de, elektronik ticaretin de amacı aynıdır: ürün ve
hizmetleri satarak kâr elde etmek. Ancak bu iki ticaret türü amaçlarına ulaşmada
kullandıkları yöntemler açısından birbirlerinden oldukça farklıdırlar. Bu farklılıklar
Tablo 1’de daha detaylı olarak gösterilmektedir. Elektronik ticarette, işletme gerçek
anlamda fiziksel bir ofise veya mağazaya sahip olmak zorunda değildir ve çoğu
zaman satıcı ile alıcı birbirlerini görmez. Pazarlama ve satış işlemlerinin neredeyse
tamamı internet ve telekomünikasyon teknolojileri aracılığıyla gerçekleştirilir. Diğer
bir yandan, özellikle orta ve büyük ölçekteki firmaların neredeyse tümü, fiziksel
mağazalarının yanı sıra sanal mağazalar da açarak geleneksel ve elektronik ticareti
bir arada icra etmektedir (Bidgoli 2002, 49-50).
Tablo 1: Elektronik Ticaret ile Geleneksel Ticaret Karşılaştırması
Aktivite
Ürün Bilgisi
İletişim Yöntemi
Ürün erişilebilirlik
kontrolü
Sipariş oluşturma
Ürün sipariş onayı
Faturalama
Geleneksel Ticaret
Dergiler, broşürler
Normal posta, telefon
Telefon, faks, mektup
Basılı sipariş formları
Telefon, faks
Basılı fatura formları
14
Elektronik Ticaret
İnternet siteleri, çevrimiçi kataloglar
E-posta
E-posta, internet sitesi, ekstranet
sistemleri
E-posta, internet siteleri
E-posta, internet siteleri, EDI
İnternet siteleri
Kaynak: Bidgoli, Hossein. 2002. Electronic Commerce: Principles and Practice. Bakersfield,
California: Academic Press.
Elektronik ticaret ile geleneksel arasındaki temel farklar kendini genellikle
iletişim ve onay işlemlerinde göstermektedir. Veri transferi için geleneksel ticarette
birçok yöntem bulunmaktadır. Ancak bu yöntemlerin hiçbiri elektronik posta veya
elektronik temelli diğer veri aktarım yollarından daha hızlı olamaz (Esat 2004, 17).
Klasik ticaret sisteminde, doğrudan satıcı firma ile görüşülerek, katalog, dergi,
numune gibi basılı materyaller üzerinden satın alınmak istenen ürün ile ilgili bilgi
elde edilirken; elektronik ticarette, genellikle firmanın internet sitesi üzerinden bilgi
edinilmektedir. Siparişler de, geleneksel ticarette olduğu gibi formlar üzerinden
değil, EDI ve EFT gibi yine internet üzerindeki çeşitli sistemler aracılığıyla
gerçekleştirilmektedir (Dolanbay 2000, 34).
1.4.2. Elektronik Ticaretin Avantajları
Elektronik Ticaret, geleneksel ticaret karşısında, gerek ticari işletmeler,
gerekse tüketiciler açısından birçok avantaja sahiptir. Farklı ölçeklerdeki birçok
işletme tarafından oldukça yoğun bir biçimde kullanılan elektronik ticaret araçları,
işletmelerin tedarikçiler, müşteriler, gümrük idareleri, bankalar ve kamu kuruluşları
gibi, ticaret sürecinde birebir iletişim halinde olduğu aktörler ile olan aktivitelerini
çok daha pratik bir hale getirmekte, zaman ve maliyet açısından tasarruf etmelerini
sağlamaktadır. Ayrıca, elektronik ticaret sayesinde envanter durumu eşzamanlı
olarak kontrol edilebilmekte ve arz-talep uyumluluğu dengede tutularak, stok
maliyetlerinin azaltılmasına katkıda bulunmaktadır (Sarısakal ve Aydın 2003, 84).
Bunların yanı sıra, Oğuztürk ve Alparslan’ın E-Ticaret Stratejisinde
Entelektüel Sermayenin Görünümü başlıklı makalelerinde belirtildiği üzere,
elektronik ticaretin sunmuş olduğu geniş pazar ve sınırsız alışveriş imkânları
sayesinde, satıcılar ürün ve hizmetlerinin reklam ve pazarlamasını tüm dünyada
yapabilmekte, yerel pazarlarla sınırlı kalmamaktadırlar. Elektronik ticaret, fiziksel
ofisler veya mağazalar kurarak büyük riskler almadan yeni pazarlara açılma imkânı
sunmaktadır. Ayrıca, elektronik ticarette ürün ve hizmetler tüketiciye aracısız olarak
doğrudan internet üzerinden ulaştırılmakta; elektronik ortamda yapılan işlemler
15
sayesinde personel ve zamandan tasarruf edilebilmekte ve bütün bunlar sayesinde
işletmelerin maliyetleri %40-%60 oranlarında büyük düşüşler göstermektedir.
Böylece, işletmeler pazardaki rekabet güçlerini arttırabilirler. Tüm bunlara ek olarak,
elektronik ticaret müşterilerin öneri, talep ve şikâyetlerine çok daha kolay
ulaşılmasını sağlamış ve müşteri memnuniyetinin arttırılarak, işletmelerin müşteri
ilişkileri yönetimi alanında daha başarılı olmalarına yardımcı olmuştur (Oğuztürk ve
Alparslan 2011, 152).
Poon ve Swatman’a göre, küçük şirketlerin elektronik ticarete atılmalarındaki
en büyük etken gelecekteki kazanç beklentisidir. Bu atılımın, beklentiler somut
biçimde karşılandığı sürece devam edeceğini belirtmişler ve elektronik ticaretten
beklenen faydaları, doğrudan ve dolaylı olarak ikiye ayırmışlardır. Bu iki kategoriyi
de kendi içlerinde kısa ve uzun vadeli olmak üzere iki alt kategoride
değerlendirmişlerdir. Örneklerle açıklamak gerekirse, iletişim maliyetlerinden
tasarruf, doğrudan kısa vadeli faydalara; pazarlama ve iş fırsatları dolaylı kısa vadeli
faydalara; müşteri bağlılığı doğrudan uzun vadeli faydalara; yeni iş alanlarının
geliştirilmesi ise dolaylı uzun vadeli faydalara örnek olarak gösterilebilir (Fillis ve
Wagner 2005, 611).
Tüketiciler açısından bakıldığında da elektronik ticaretin birçok faydasını
görmek mümkündür. Elektronik ticaret sayesinde, tüketiciler internet üzerinden
sunulmakta olan binlerce ürün ve hizmet çeşidi arasından, üstelik çarşı-pazar
dolaşmak zorunda kalmadan, seçim yapabilme şansına sahip olmaktadırlar. Ayrıca
elektronik ticaret sayesinde artan rekabet ile birlikte, tüketiciler istedikleri ürünlere
çok daha uygun fiyatlarla erişebilmektedirler. Sanal ortamda aynı ürünün farklı
fırsatlarla birlikte sunulan birçok alternatifini inceleme imkânına kavuşan tüketiciler,
daha kaliteli bir hizmet alabilmektedirler (Oğuztürk ve Alparslan 2011, 153).
Satın alınan ürünlerin beklenildiği gibi çıkmaması veya nakliye sırasında
hasar görmüş olması gibi durumlarda internet üzerinden alınan ürünün iadesi
gerçekleştirilmekte; üstelik birçok internet sitesi belirli bir süre için koşulsuz iade
seçeneği sunmaktadır. Satın alınan ürün, siparişinden adrese ulaşana kadar tüketici
tarafından takip edilebilmekte ve satın alınan ürün tedarik aşamasında iptal
edilebilmektedir. Ayrıca tüketicilerin bilgi güvenliğinin tartışılmaz hassaslığı göz
16
önüne alınarak, birçok işletme elektronik ticaret sitelerinde SSL, SET, 3D Secure,
havale ve kapıda ödeme gibi güvenli ödeme seçenekleri sunmaktadır. Böylece,
internet üzerinden alışverişin alıcıya getirebileceği riskler en aza indirilmektedir.
Birçok alışveriş sitesi, canlı destek hizmeti sağlamakta ve ürün seçimi/siparişi
esnasında alıcıların aklına takılan soruları sorabilmesine imkân vermektedir (Gökgül
2014, 82-83).
1.4.3. Elektronik Ticaretin Dezavantajları
Elektronik ticaretin sunduğu avantajların yanı sıra, hukuki ve operasyonel
açılardan birtakım dezavantajlar da mevcuttur. Mustafa Gökgül’ün, Türkiye’de
Elektronik Ticaret ve İşletmelere, Tüketicilere Sağladığı Avantajlar, Dezavantajlar
başlıklı tezinde yasal açıdan ortaya çıkan sorunların temelinde yatan sebep şöyle
açıklamıştır:
“İnternet bütünü ile ele alındığında teknik olarak denetime izin vermeyen bir
altyapıya sahiptir. İnternete girmek, yararlanmak, ticari ya da ticaret dışı çeşitli
olanakları kullanmak için her hangi bir yasal formalite, başvuru izni, onay gibi
işlemler söz konusu değildir. Bu kapsamda internetin hukuki anlamda bir sahibi,
işletmecisi, yöneticisi ve dolayısıyla sorumlusu da yoktur.” (Gökgül 2014, 81)
Bahsedilen bu durum, internet üzerinden yürütülmekte olan elektronik
ticaretin tarafları açısından, potansiyel riskler ve güvenlik zafiyetleri oluşturmaktadır.
Elektronik ticaretin yasal konularda ortaya çıkardığı sorunlara birkaç örnek vermek
gerekirse, bunların başında vergi politikası, dış ticaret politikası ve telif hakları gibi
konular gelmektedir. Elektronik ticaretin vergilendirme ve vergi politikası üzerinde
güçlü bir etkisi vardır. Elektronik ticaretin büyümesi ve gelişmesi ile ortaya çıkan
yeni iş modelleri (dijital pazar yerleri, çevrimiçi kataloglar, sanal topluluklar, ücretli
bilgi servisleri, çevrimiçi açık artırmalar ve portallar), elektronik ticaret konusunda
17
vergi mevzuatında çok fazla boşluk bulunmasından dolayı, potansiyel olarak yerel ve
ulusal vergi kurallarının uygulanmasına zarar vermektedir. Ayrıca, internet üzerinden
uluslararası ticaretin artması sebebiyle, benzer olumsuz etkiler ticaret politikası için
de geçerlidir. Tüm bunlara ek olarak, elektronik ticarette telif haklarının korunması
da oldukça sıkıntılı bir konudur. Bilindiği üzere, internet; korsan kitap, müzik ve film
gibi telif haklarına aykırı bilgi ve eğlence ürünleri için oldukça düşük maliyetli bir
dağıtım kanalı olarak görülmektedir. Bu tarz korsan ürünler, daha düşük fiyatlı ya da
kimi zaman ücretsiz olduğundan, orijinallerinin satın alınması yerine internet
üzerinden indirilmesi büyük bir hızla yaygınlaşmaya devam etmektedir (Gökgül
2014, 80-81).
Yukarıda bahsedilen yasal boşlukların yanı sıra, elektronik ticaret, işletmeler
için operasyonel dezavantajlar da oluşturabilmektedir. Bu açıdan elektronik ticaretin
en büyük eksilerinden birisi, işletmelerin müşteri ile insani temasının bulunmayışıdır.
Müşteri ile birebir iletişim kurularak alışveriş esnasında ona yardımcı olunması,
kararsız kaldığı durumlarda ürünü satın almaya ikna edilmesi gibi fırsatlar elektronik
ticarette mevcut değildir (EticaretMag.com, e.t. 12.12.2014).
Elektronik ticaretin eksilerinden biri de tüketici deneyimidir. Tüketicilerin
birçoğu sadece ekrandan gördükleri, dokunarak inceleyemedikleri bir ürünü satın
alma fikrine çok sıcak yaklaşmamaktadırlar (EticaretMag.com, e.t. 12.12.2014).
Koşulsuz iade seçeneği mümkün olsa dahi, ürün sipariş edildikten sonra tesliminin
beklenmesi, teslim alındıktan sonra denenerek beğenilmediği takdirde geri
kargolanması ve ödeme iadesinin beklenmesi gibi prosedürler kimi alıcılar için birer
angarya olarak görülebilmektedir.
Bahsedilen bu olumsuzluklara ek olarak, özellikle ülkemizdeki tüketiciler
hala çevrimiçi alışverişe karşı bir güven sorunu yaşamaktadır. İnternet sitesinin
güvenlik düzeyinden ve aldıkları ürünün kalitesinden emin olamamaları, kredi kartı
numaralarını bir internet sitesiyle paylaşmaktan çekinmeleri ve karşılarında reel bir
kişinin bulunmaması gibi faktörler bu güvensizliğin temellerini oluşturmaktadır
(EticaretMag.com, e.t. 12.12.2014).
18
İnternet üzerinden yapılan alışveriş sonrasında işletme tarafından e-posta
veya SMS ile iletilen reklam ve kampanya mesajlarının sıklığı, ürün satın alındıktan
sonra sorun yaşanması durumunda müşteri temsilcilerine ulaşılamaması, ürünün
tedarik süresinin gereğinden fazla uzaması, yanlış ürün teslimi gibi sorunlar, her
zaman yaşanan olaylar olmasa dahi özellikle tüketiciler için can sıkıcı bir hale
gelmektedirler. Bu gibi durumlar müşteri kaybına sebep olarak, elektronik ticaretin
operasyonel dezavantajları arasında yerlerini almaktadırlar.
19
İKİNCİ BÖLÜM
KÜÇÜK VE ORTA BÜYÜKLÜKTE İŞLETMELER
2.1. KOBİ Tanımı
Ülkemizde, bir işletmenin büyük ölçekli veya orta ve küçük ölçekli
sayılabilmesi için gerekli koşullar, yasalar ve yönetmeliklerle belirlenmiştir. Küçük
ve orta büyüklükteki işletme için en güncel tanım, Türkiye Cumhuriyeti Resmi
Gazetede 2012/3834 sayılı karar ile 4 Kasım 2012 tarihinde yayınlanmış olan ‘Küçük
Ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması Hakkında
Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’te mevcuttur (TOBB 2012).
İlgili yönetmeliğin 3. maddesinin (a) bendinde işletmenin tanımı, “yasal
statüsü ne olursa olsun, bir veya birden çok gerçek veya tüzel kişiye ait olup bir
ekonomik faaliyette bulunan birimler veya girişimler” olarak yapılmıştır. Aynı
maddenin (b) bendinde ise küçük ve orta büyüklükte işletme (KOBİ), “ikiyüzelli
kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali
bilançosundan herhangi biri kırk milyon Türk Lirasını aşmayan işletme” şeklinde
tanımlanarak, bir işletmenin KOBİ sayılabilmesi için gerekli niteliklerin çerçevesi
çizilmiştir. Ayrıca, aynı yönetmeliğin 8. maddesine göre, bir işletmenin sermayesinin
veya oy haklarının %25’inden fazlası, (bölgesel kalkınma fonları veya yıllık bütçesi
25 milyon Türk Lirasının altında yahut nüfusu 5000’den az olan yerlerdeki
belediyeler ve köy tüzel kişilikleri hariç) kamu kurum veya kuruluşlarının
kontrolündeyse, bu limitlerin içinde olsa dahi KOBİ sayılmamaktadır
(TBMM
2012).
2.2. KOBİlerin Sınıflandırılması
KOBİ tanımı geniş bir çerçeveyi kapsadığından, 4 Kasım 2012 tarihli ilgili
yönetmeliğin 4. Maddesi ile KOBİler mikro işletme, küçük işletme ve orta
büyüklükteki işletme olarak 3 gruba ayrılmıştır:
20
i. Mikro işletme: Yıllık 10 kişiden az istihdam sağlayan ve yıllık net satış
hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 1 milyon Türk Lirasının
altında olan işletmeler.
ii. Küçük işletme: Yıllık çalışan sayısı 50 kişiden az olan ve yıllık net satış
hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 8 milyon Türk Lirasını
aşmayan işletmeler.
iii. Orta büyüklükteki işletme: Yıllık 250 kişiden az çalışan istihdam eden ve
yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 40 milyon
Türk Lirasının altında olan işletmeler.
(TBMM 2012)
Tablo 2: KOBİlerin Sınıflandırılması
Mikro Ölçekli
KOBİ
Küçük Ölçekli
KOBİ
Orta Ölçekli
KOBİ
Çalışan Personel Sayısı
< 10
< 50
< 250
Yıllık Net Satış Hâsılatı
≤ 1 Milyon TL
≤ 8 Milyon TL
≤ 40 Milyon TL
Yıllık Mali Bilançosu
≤ 1 Milyon TL
≤ 8 Milyon TL
≤ 40 Milyon TL
Kriter
Kaynak: Küçük Ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması Hakkında
Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 2012
2.3. Avrupa Birliği’nde KOBİler
Avrupa Birliği’nde KOBİlerin net tanımı, AB Komisyonu tarafından 6 Mayıs
2003’te alınan karar ile yapılmış ve işletmelerin KOBİ olarak nitelendirilmesini
belirleyecek olan kıstaslar tüm AB ülkelerinde geçerli olacak şekilde ortak bir
çerçeve içine alınmıştır. Alınan bu karara göre, yıllık çalışan sayısı 250’den az olan
ve yıllık hasılat veya mali bilançosundan herhangi biri 43 milyon Avro’yu aşmayan
işletmeler Avrupa Birliği içerisinde KOBİ sınıfında değerlendirilmektedir (Avrupa
Komisyonu 2014).
21
Tablo 3: AB'de KOBİ Sınıflandırılması
KOBİ Kategorisi
Çalışan Sayısı
Ciro
veya
Mali Bilanço
Orta Büyüklükte
< 250
≤ € 50 milyon
≤ € 43 milyon
Küçük
< 50
≤ € 10 milyon
≤ € 10 milyon
Mikro
< 10
≤ € 2 milyon
≤ € 2 milyon
Kaynak: Avrupa Komisyonu Resmi İnternet Sitesi
(URL: http://ec.europa.eu/enterprise/policies/sme/facts-figures-analysis/sme13.12.2014).
definition/index_en.htm
Yalnızca çalışan sayısı baz alınarak yapılan istatistiklere göre, 2010 yılında
Avrupa’daki KOBİlerin toplam işletme sayısına oranı %99,8 olarak belirlenmiş olup,
bu işletmeler Avrupa’nın toplam istihdamının %66,9’unu, satış hasılatının %57’sini
ve Katma değerin %58’ini oluşturmuşlardır (Centre for Strategy and Evaluation
Services 2012).
2.4. A.B.D.’de KOBİler
Avrupa Birliği ve Türkiye’nin aksine, Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’de
KOBİler için devlet tarafından yapılmış genel bir tanım mevcut değildir. Bu durum,
“küçük ve orta ölçekli” kavramlarının göreceli oluşundan ve firmaların faaliyet
gösterdikleri sektörlere (sanayi, hizmet veya tarım) göre işletmenin büyüklüğü
algısının değişmesinden kaynaklanmaktadır. Bu sebeple, ABD’deki bazı devlet
kurumları, işletmelerin çalışan sayısı ve yıllık hasılat miktarlarını ölçüt alarak, farklı
sektörler için farklı KOBİ tanımları yapmışlardır. ABD Uluslararası Ticaret
Komisyonu, Ocak 2010 tarihinde yayınlamış olduğu KOBİ İhracat Raporu’nda kıstas
olarak ABD Küçük İşletmeler Dairesi (SBA) ve ABD Tarım Bakanlığı tarafından,
aşağıdaki Tablo 4’te gösterildiği şekilde yapılmış olan KOBİ tanımlarını kullanmıştır
(Hammer 2010, 2).
22
Tablo 4: ABD'de KOBİ Tanımı
İhracat Yapan
veya Yapmayan
Sanayi Sektörü
& İhracat
Yapmayan
Hizmet Sektörü
Normal İş
Kolları
Yüksek Değere
Sahip İş
Kolları
Çalışan Sayısı
< 500
< 500
< 500
< 500
Ciro
Belirtilmemiş
≤ $7 milyon
≤ $25 milyon
< $250.000
Tanımı
Yapan
Kuruluş
A.B.D. Küçük
İşletmeler
Dairesi (SBA)
Bilgi Kaynağı
ABD Nüfus
İdaresi
A.B.D. Küçük
İşletmeler
Dairesi (SBA)
ABD Ticaret
Veritabanı
(ORBIS)
A.B.D. Küçük
İşletmeler
Dairesi (SBA)
ABD Ticaret
Veritabanı
(ORBIS)
A.B.D. Tarım
Bakanlığı
(USDA)
ABD Tarım
Bakanlığı
(USDA)
Kıstaslar
İhracatta Yer Alan
Hizmet Sektörü
Tarım
Sektörü
Kaynak: ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu KOBİlerin İhracata Katılımı Raporu (URL:
http://www.usitc.gov/publications/332/pub4125.pdf 14.12.2014)
2.5. KOBİlerin Ülke Ekonomisindeki Yeri
Son yıllarda, ekonominin dinamizmine ve sosyal sisteme olan katkılarından
dolayı, KOBİlerin önemi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de daha iyi
anlaşılmaya başlamıştır. Türkiye’de KOBİler özellikle istihdam olanakları oluşturma
konusunda büyük ölçekli işletmelere oranla çok daha büyük bir potansiyele
sahiptirler. Bunun yanı sıra, KOBİlerin üretim miktarları tek tek bakıldığında bir
anlam ifade etmese de, toplam üretim miktarı olarak gelişmiş ve gelişmekte olan
ülkelerin ekonomilerinde yadsınamaz bir orana sahiptirler. Türkiye’nin ekonomik
kalkınmasının yanı sıra, sosyal sisteminde de önemli bir yere sahip olan KOBİler,
istihdam imkânı yaratarak bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarının azaltılması gibi
toplumsal işlevlere de sahiplerdir (Boşgelmez 2003, 15-16).
Ülkemizde, işletmelerin çalışan sayısı ile birlikte satış hasılatı ve bilanço
değerlerini içeren istatistiki veriler düzenli olarak yayınlanmadığından, Türkiye
İstatistik Kurumu (TÜİK) Sanayi ve Hizmet İstatistikleri verilerine göre 250’nin
altında çalışanı olan işletmelerin sayısı toplam KOBİ sayısı olarak alınmaktadır.
Buna göre, TÜİK’in 2011 verileri dikkate alındığında, Türkiye’de toplam 2.587.319
KOBİ bulunmaktadır (TÜİK 2011). TOBB’un yayınlamış olduğu 2011-2013 KOBİ
23
Stratejisi ve Eylem Planı’na göre, çalışan sayısı 250’nin altında olduğu halde satış
hasılatı ve bilanço değeri 40 milyon TL’nin üzerinde olan işletmelerin oranı göz ardı
edilebilecek kadar küçük (yaklaşık binde bir) olduğundan, ülkedeki toplam KOBİ
sayısına ulaşmanın en sağlıklı yolunun çalışan sayısını baz almak olduğu
belirtilmektedir (KOSGEB 2011, 25).
KOBİlerin ana sektör gruplarına dağılımı, TÜİK Yıllık İş İstatistikleri 2009
yılı verilerine göre aşağıdaki grafikte gösterilmektedir. KOBİlerin %42’si hizmet,
%40’ı ticaret, %13’ü imalat ve %5’i inşaat sektöründe faaliyet göstermektedir
(KOSGEB 2011).
Grafik 1: KOBİlerin Ana Sektör Gruplarına Dağılımı
Kaynak: KOSGEB. 2011. KOBİ Stratejisi Eylem Planı 2011-2013. Eylem Planı, Ankara: KOSGEB.
TÜİK 2011 Sanayi ve Hizmet İstatistikleri Raporu’na göre, KOBİler
Türkiye’deki istihdamın %76’sını, katma değerin %53,26’ini, satışların %62,96’ini
ve yatırımların %53,74’ünü oluşturmaktadır (TÜİK 2011). Bunların yanı sıra, TÜİK
2013 Dış Ticaret İstatistikleri, Türkiye’nin toplam ihracatının %59,2’sinin KOBİler
tarafından gerçekleştirildiğini göstermektedir (TÜİK 2014). Ayrıca, BDDK 2014
Haziran verisine göre ise, toplam krediler içerisinde KOBİ kredilerinin payı
%26,87’lik bir oran teşkil etmektedir (BDDK 2014).
24
Tablo 5: KOBİlerin Ekonomideki Payının Yıllar İçindeki Seyri
2006
Toplam istihdam içindeki pay
2007
2008
2009
2010
2011
79,4% 78,5% 78,0% 69,4% 69,3% 69,2%
Toplam katma değer içindeki pay 57,3% 56,2% 55,2% 55,5% 54,5% 53,3%
Toplam satışlar içindeki pay
67,4% 67,2% 65,5% 64,8% 64,2% 62,9%
Toplam yatırım içindeki pay
44,6% 44,6% 50,0% 41,1% 50,0% 53,7%
Kaynak: TÜİK 2006 - 2011 Sanayi ve Hizmet İstatistikleri
2.6. KOBİleri Destekleyici Kuruluşlar
2.6.1. KOSGEB: Kuruluşu, Amacı, Vizyonu ve Misyonu
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı ya da kısa ve daha çok bilinen adı ile KOSGEB, Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı’na bağlı, tüzel kişiliğe sahip bir kamu kuruluşudur ve tüm faaliyetlerinde
özel hukuk hükümlerine tabidir. TBMM’de 12 Nisan 1990 tarihinde kabul edilmiş
olan 3624 sayılı ‘Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun’ ile kurulmuş olan KOSGEB’in amacı, bahsi
geçen kanunun birinci maddesinde “Ülkenin ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının
karşılanmasında küçük ve orta ölçekli işletmelerin payını ve etkinliğini artırmak,
rekabet güçlerini ve düzeylerini yükseltmek, sanayide entegrasyonu ekonomik
gelişmelere uygun biçimde gerçekleştirmek” olarak belirtilmiştir (TBMM 1990).
Türkiye’deki KOBİlerin uluslararası pazarda söz sahibi olmasına katkı
sağlayan, KOBİ ve girişimcilik politikalarının belirlenmesinde etkin rol alarak dünya
çapında örnek alınan bir kuruluş olma vizyonu ile faaliyetlerini sürdüren KOSGEB,
internet sitesinde misyonunu: KOBİlerin rekabet güçlerini geliştirmeye ve
girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmaya yönelik nitelikli hizmet ve destekler sunarak,
KOBİlerin ekonomik ve sosyal kalkınmadaki paylarını arttırmak” şeklinde
açıklamıştır (KOSGEB 2014).
25
2.6.2. KOSGEB’in Görevleri
3624 sayılı Kanun’un dördüncü maddesi ile KOSGEB’in görevleri detaylı
biçimde tanımlanmıştır. Buna göre, KOSGEB’in görevleri aşağıdaki şekilde
özetlenebilir:
i. Sanayide, Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi
ii. Ar-Ge faaliyetlerin uygulanmasının kolaylaştırılması amacıyla Teknoloji
Merkezleri, Teknoparklar, Danışmanlık Merkezleri, Enstitüler gibi tesis
ve birimler kurulmasının sağlanması ve desteklenmesi,
iii. Sanayi ve üniversite işbirliğinin kuvvetlendirilerek, bilgi ve teknoloji
paylaşımının arttırılması ve böylece teknoloji seviyesinin yükseltilmesi,
iv. KOBİlerin
yönetim
biçimlerinin
çağdaş
işletmecilik
seviyesine
yükseltilebilmesini sağlamak amacıyla; yatırım, üretim, yönetim,
planlama
ve
pazarlama
konularındaki
bilgi
ve
becerilerinin
geliştirilmesini sağlamak üzere, çeşitli yönlerden gerekli olan teknik ve
sosyal altyapıyı kazandıracak olan “İhtisas Merkezleri” kurmak ve
kurulmasını sağlamak,
v. İşletmelerin üretimlerini, uluslararası standartlara uyumlu hale getirmek
için modernizasyon süreçlerinde gerekli yardımın sağlanması ve sanayi
rehabilitasyonunun kolaylaştırmasını teminen işletmelerin desteklenmesi;
ayrıca sanayi ürünlerinin çeşitlendirilmesi ve yan sanayi ilişkilerinin
geliştirilmesi amacıyla gerekli olan teknik desteği teorik ve uygulamalı
olarak sağlayacak Danışmanlık Merkezleri kurulması,
vi. İşletmelerin ihtiyaçları doğrultusunda eğitim uzmanları yetiştirilerek
Uygulamalı Teknik Eğitim Merkezleri’nin kurulması ve bu merkezlerde
işletmeler için yaygın eğitim programları düzenlenmesi,
vii. Girişimlerin ve girişimcilerin desteklenerek ülkemizde bir girişimcilik
kültürünün geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması,
viii. Ülkemizdeki yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla gerekli tedbirlerin
alınması ve işletmeler arasındaki işbirliğinin geliştirilerek yerli/yabancı
sermaye katkısı ile ortak yatırımların oluşturulmasının desteklenmesi,
26
(TBMM 1990).
2.6.3. KOSGEB’in Ekonomideki Rolü
Hızla büyümekte ve küreselleşmekte olan Türkiye ekonomisi için
KOSGEB’in oldukça önemli bir yeri vardır. KOSGEB, ülkemizde istihdamın
yaklaşık %70’ini sağlamakta olan KOBİlerin modernizasyon ve inovasyon
süreçlerini kolaylaştırarak zamana ayak uydurmalarını sağlamıştır (TÜİK 2011).
Teknolojik ve organizasyonel açılardan verdiği destek ve sağladığı imkânlarla,
ekonomide büyük bir yeri olan KOBİlerin yerel ve küresel pazarda gittikçe daha çok
güçlenmekte olan büyük şirketlere karşı rekabet ederek ayakta kalabilmesinde büyük
bir paya sahiptir.
27
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKİYE’DE ELEKTRONİK TİCARET
3.1. Türkiye’de Elektronik Ticaretin Gelişimi ve Mevcut Durumu
İlk olarak 1970’li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde ortaya çıkmış olan
elektronik ticaretin Türkiye’de ortaya çıkması ve gelişimi, ülkede internetin
kullanılmaya
başladığı
1990’lı
yıllardan
sonrasında
mümkün
olabilmiştir.
Gelişmekte olan bir ülke olarak, sanayileşmede dünyada 17. sıraya sahip Türkiye son
yıllarda büyük değişimler geçirmiştir. Ülkenin 1996’da AB ile gümrük birliğine
girmesi ve 1999’da AB’ye aday olması gibi gelişmeler kurumlar ve toplum üzerinde
etkili olmuş ve bilgi teknolojisi alanındaki yatırımların artmasını sağlamıştır
(Kaynak, Tatoğlu ve Kula 2005).
Türkiye’deki ilk dönemlerinde, elektronik ticaretin gelişiminin önündeki
aşağıda detaylı olarak açıklanmış olan engellerin birçoğu zaman içerisinde giderilmiş
veya ortadan kalkmış olup, Türkiye’deki elektronik ticaret sektörü de çağı
yakalamayı başarabilmiştir.
1990’lı yıllarda, internete erişim oldukça yavaş ve pahalı olduğundan, bu
dönemlerde elektronik ticaret hızlı bir büyüme kaydedememiştir. Türkiye’de
elektronik ticaretin gelişimi 1998 yılında ivme kazanmıştır. 2003 yılına kadar kişisel
bilgisayar sayısı ve internet kullanım oranları gelişmiş ülke ortalamalarının çok
altında olduğundan, elektronik ticarette istenen hacimlere ulaşılması mümkün
olamamıştır. Bu oranların artması ile birlikte elektronik ticaret işlemlerinde
yadsınamaz bir ilerleme kaydedilmiştir (Çelik ve Yılmaz 2011).
2005 yılında ADSL ve fiber internetin ortaya çıkması Türkiye’de elektronik
ticaret sektörü açısından kırılma noktalarından biri olmuştur. Bu sayede internete
daha hızlı ve ucuz bir şekilde erişim sağlanabilmeye başlamış ve bu durum da
sektörün ivme kazanmasına büyük bir katkıda bulunmuştur (Sert 2014, 8).
28
Akman ve Rehan’ın (2010) çalışmasına göre bilgisayar kullanma becerisi,
günlük ortalama internet kullanımı gibi faktörler elektronik ticaret kullanımına etki
eden önemli faktörlerdendir. Türkiye’de elektronik ticaretin ilk dönemlerinde,
tüketicilerin elektronik ticaret kullanımından kaçınmasının en büyük sebebi ise
%75,93’lük bir oranla “ödeme güvenliği” konusu olarak belirlenmiştir. Bu durum
aşağıdaki sebeplere bağlı olarak değerlendirilebilir:
 “Sanal”
bir
satıcının ürün garantisi veya ürün
iadesi olanağı
sağlayamayacağı konusunda yaşanan güvensizlik,
 Ürünün teslimi konusundaki endişeler (hasarlı ürün teslimi veya ürün
tesliminde yaşanabilecek gecikme/iptaller),
 İnternetteki bilginin güvenilirliğine karşı duyulan kuşku,
 İnternet üzerinde gerçekleşen sanal suçlar ile ilgili haberlerin yarattığı
tedirginlik,
 Geleneksel alışveriş yöntemlerine alışkın olan kişilerin, internet
alışverişinde satıcıyı bireysel olarak görememelerinden kaynaklanan
rahatsızlık,
 Elektronik imzanın ülkede tam olarak anlaşılamamış ve yaygınlaşmamış
oluşu (Akman ve Rehan 2010, 1896).
Türk toplumunun satın alma alışkanlıklarının belirgin özelliklerinden biri
olan “ürüne dokunma” isteği, e- ticaret sektörü için ilk dönemlerde büyük bir sorun
teşkil etmiş olsa da, birçok internet mağazasının satış sonrası destek ve koşulsuz iade
gibi uygulamaları sayesinde tüketici alışkanları zamanla değişmiş ve bu sorun büyük
oranda aşılabilmiştir (Sert 2014, 7).
Elektronik ticaret sektörünün, ilk zamanlarda Türkiye’de yaygınlaşmasının
önüne çıkmış olan en önemli engellerden biri olan ödeme güvenliği konusu,
bankacılık sistemindeki gelişmeler, güvenlik düzeyinin yükseltilmesi ve internet
mağazaları tarafından havale/kapıda ödeme gibi farklı ödeme yöntemlerinin
sunulması sayesinde, büyük oranda giderilebilmiş ve internet üzerinden alışveriş
yapmaya karşı duyulan endişe azalmıştır (Sezgin 2013).
29
Türkiye’de henüz Amerika ve Avrupa’dakinin yarısı kadar bir geçmişe sahip
olan elektronik ticaretin gelişimi, son yıllarda internetin de hızlandırmış olduğu
küreselleşme süreci sayesinde artan bir ivme kazanmış ve günümüzde Türkiye’de de
tüm dünya ile hemen hemen aynı seviyeyi yakalayabilmiştir.
Türkiye İş Bankası İktisadi Araştırmalar Bölümü tarafından Nisan 2013
tarihinde yayınlanmış olan “Dünyada ve Türkiye’de E-Ticaret Sektörü” başlıklı
rapora göre, Türkiye’de faaliyet gösteren elektronik ticaret sitelerinin sayısı 12 bine
yaklaşmıştır. Elektronik ticaret sektöründe faaliyet gösteren firmaların büyük
çoğunluğunu özel şirketler teşkil ediyor olsa da, Sivil Toplum Kuruluşları ve spor
kulüpleri gibi tüzel kişilere ait elektronik satış platformları da internet üzerinden
faaliyet göstermektedir. Ülkede mevcut elektronik ticaret pazarının yapısı daha çok
işletmeden tüketiciye (B2C) elektronik ticaret modeline odaklanmıştır. Son yıllarda,
kadın tüketicilere yönelik reklam ve pazarlama faaliyetlerindeki artışa paralel olarak,
Türkiye’de
çevrimiçi
moda
perakendeciliğinde
oldukça
hızlı
bir
gelişim
gözlemlenmiştir (Sezgin 2013).
GÜNEY KORE
ÇİN
B.A.E.
SİNGAPUR
HONG KONG
ALMANYA
TÜRKİYE
MALEZYA
BİRLEŞİK KRALLIK
ABD
İSPANYA
ARJANTİN
İTALYA
VİETNAM
SUUDİ ARABİSTAN
AVUSTRALYA
BREZİLYA
MEKSİKO
POLONYA
KANADA
FRANSA
GÜNEY AFRİKA
FİLİPİNLER
TAYLAND
ENDONEZYA
HİNDİSTAN
RUSYA
JAPONYA
40%
35%
30%
25%
20%
15%
10%
5%
0%
37%
27%
27%
23%
23%
20%
19%
19%
18%
18%
17%
17%
16%
15%
15%
15%
15%
14%
14%
13%
12%
11%
11%
11%
9%
9%
8%
6%
Grafik 2: Dünyada Mobil Ticaret Kullanım Oranı (2014)
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
30
Deloitte’un Türkiye’de elektronik ticaret konusunda yaptığı araştırmaya göre,
ülkenin önde gelen 25 çevrimiçi perakendecisinin yaklaşık %60’ı fiziksel bir
mağazaya sahip olmayıp, yalnızca eticaret kanalıyla hizmet sağlamaktadır. “Pure
player” adıyla da bilinen bu tarz firmalar, daha çok kendilerine ait bir marka
yaratmayı tercih etmektedir (Sezgin 2013). Bir ülkedeki internet kullanıcı sayısı ile
elektronik ticarete olan ilgi arasında doğrudan bir ilişki bulunur. Uluslararası
tanınmış bir sosyal medya ajansı olan “We are Social”’ın hazırlamış olduğu, 2014
verilerini değerlendiren “Dijital, Sosyal ve Mobil” Ocak 2015 raporuna göre
Türkiye’deki internet kullanıcı sayısı 2014 yılında 37,7 milyon kişi civarında olup,
bu rakam toplam nüfusun %49’una tekabül etmektedir (Kemp 2015). Yine aynı
rapora göre ülke nüfusunun %33’ü elektronik ticaret kullanmıştır. Ayrıca, son
dönemlerde akıllı telefonların ve 3G teknolojilerinin hızlı gelişimi sayesinde mobil
internet kullanımında da bir artış görülmekte ve bununla paralel olarak mobil
elektronik ticaret kullanım oranları da artmaktadır. ‘We are Social’ sosyal medya
ajansı tarafından hazırlanan Ocak 2015 araştırmasına göre, Türkiye’de mobil cihazlar
üzerinden ürün veya hizmet satın alanların tüm nüfusa oranı %19 olarak belirtilmekte
olup, aşağıdaki grafikte görülebileceği üzere, bu oran ile Türkiye gelişmiş ülkeler
arasında 7. sırada yer almaktadır (Kemp 2015).
Grafik 3: E-Ticaret Pazar Büyüklüğü – 2013 (Milyar TL)
Çok Kanallı - Ulaşım & Konaklama
Online - Pazaryeri
Online - Bahis
Online - Çok Kategorili
Online - Özel Alışveriş
Çok Kanallı - Elektronik
Online - Ulaşım & Konaklama
Online - Dikey
Çok Kanallı - Giyim & Ayakkabı
Çok Kanallı - Ev & Dekorasyon
Çok Kanallı - Eğlence & Kültür
Çok Kanallı - Diğer
4,30 ₺
1,70 ₺
1,60 ₺
1,40 ₺
1,30 ₺
1,00 ₺
0,70 ₺
0,60 ₺
0,50 ₺
0,30 ₺
0,10 ₺
0,50 ₺
Kaynak: Deloitte. 2014. Türkiye’de E-Ticaret: Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü Ölçümleme
Çalışması. Araştırma Raporu, İstanbul: TÜBİSAD: Bilişim Sanayicileri Derneği.
Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD)’nin yayınlamış olduğu Türkiye’de
E-Ticaret Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü Raporu’nda sunulmuş olan
31
aşağıdaki Şekil 1’de, seçilmiş bazı faaliyet alanlarına göre elektronik ticaret
sektörünün yurtiçi pazar yapısı ve hacmi detaylı biçimde görülebilmektedir. Bu
rapora göre, Türkiye’de 2013 yılı için elektronik ticaret pazarı toplam büyüklüğü
14.0 Milyar TL olarak kaydedilmiş olup, bu miktarın 5,1 milyar TL’sini tatil ve
seyahat harcamaları, 5,0 milyar TL’sini yalnızca çevrimiçi satış yapan perakende
alışverişleri ve 2,3 milyar TL’sini ise çok kanallı, yani hem çevrimiçi hem de fiziksel
mağazalara sahip elektronik ticaret sitelerinden yapılan alışverişler oluşturmaktadır
(Deloitte 2014).
Şekil 1: Türkiye’de E-Ticaret Pazar Büyüklüğü
Kaynak: Deloitte. 2014. Türkiye’de E-Ticaret: Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü
Ölçümleme Çalışması. Araştırma Raporu, İstanbul: TÜBİSAD: Bilişim Sanayicileri Derneği.
3.2. Elektronik Ticaretin Ekonomik ve Sosyal Yaşama Etkileri
İşletmeler için en temel prensip olan minimum maliyet ile maksimum kâr etme
amacı sabit kalmış olsa da, elektronik ticaretin doğuşu ile birlikte, klasik ticaret
anlayışının yapısı ve unsurları ciddi bir değişikliğe uğramıştır. Elektronik ticaret,
ekonomik alanda oldukça büyük değişimler getirmiş ve dolayısıyla bu durumun sosyal
alana da yansıyan önemli etkileri olmuştur.
Elektronik ticaretin ekonomi üzerindeki en belirgin etkisi, ekonomik faaliyet
alanındaki bariyerleri kaldırması olmuştur. Büyük bir hızla ilerleyen bilgi
teknolojilerinin bir sonucu olarak, tüm üretici, tedarikçi ve tüketicileri bir araya
32
getirme potansiyeline sahip olan elektronik ticaretin ekonomik etkilerinin oldukça
belirgin olacağı düşünülmektedir (Doğaner 2007, 33). Temel olarak ekonomik bir olgu
olarak değerlendirilen elektronik ticaret, küreselleşen piyasalar ve internetin her alanda
yaygınlaşması neticesinde sosyal hayat üzerinde de etkisi yadsınamayacak değişimleri
beraberinde getirmektedir (Doğaner 2007, 41).
Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi (MEGEP)
kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanmış olan “E-Ticaret Raporu”
içerisinde belirtildiği üzere, “OECD tarafından üye ülkelerde 1998 ortalarında
yürütülen ve 1999’da yayınlanan araştırmaya göre elektronik ticaretin, ekonomik ve
sosyal yaşamda kayda değer değişikliklere neden olduğu belirlenmiştir” (MEGEP
2007, 15). Elektronik ticaretin meydana getirdiği ekonomik değişiklikler ve bunların
sonucu olarak ortaya çıkan sosyal etkilerin birbirleri ile bağlantılı oldukları aşağıdaki
örneklerde de gözlemlenebilir.
Elektronik ticaret, bürokrasiyi ve manuel işlemleri en aza indirerek işletmelerin
genel maliyetlerini düşürmekte, düşen maliyetler fiyatlara yansımakta ve bu durum
işletmeler arası rekabeti arttırıcı bir etkide bulunmaktadır. Rekabet arttıkça, tüketici
açısından tercihe konu ürün ve firma seçenekleri artmakta ve dolayısıyla, klasik
pazarlamada üreticide olan pazar gücü elektronik ticarette tüketiciye geçmektedir.
Ayrıca, elektronik ticarette 7/24 çalışma ilkesi ile sürekli ticaret veya alışveriş imkânı
sağlanmakta olup, üreticiler için zaman kısıtı sorunu ortadan kalkmakta, tüketiciler için
ise büyük bir kolaylık sağlanmaktadır (Uygur 2010, 44).
Elektronik ticarette, işlem maliyetlerinin düşük olması, yeni pazarlara girişte
büyük engellerin bulunmaması ve tüketici açısından bilgiye erişimdeki kısıtların
ortadan kalkması gibi faktörler, ticari faaliyetleri gerektiği gibi tam rekabet ortamına
yaklaştırmaktadır. Böylece, piyasaya giriş koşulları açısından, her seviyedeki işletme
eşit şansa sahip olabilmektedir. Bu durum sayesinde, B2C oranının yükselmesi
beklenmekte olup, KOBİlerin doğrudan evdeki tüketiciye ulaşabilmesi ve böylece
pazar payını genişleterek rekabet gücünü arttırması kolaylaşmaktadır (MEGEP 2007,
17).
33
Elektronik ticaret, tedarikçiler, üreticiler, müşteriler ve kullanıcılar arasındaki
ilişkileri kolaylaştırmakta; gerek yerel, gerekse uluslararası bazda ticari çevreyi
etkilemekte ve iş olanaklarının yaratılması ve geliştirilmesini sağlamaktadır. Bu
doğrultuda, elektronik ticaretin getirmiş olduğu değişiklikler kendisini en çok
KOBİlerce hissedilmektedir. Dijital ortam, KOBİlere etkili ve ucuz bir pazarlama
kanalı sunmakta ve böylece büyük ölçekli şirketler ile rekabet etme şanslarını
arttırmaktadır (Kalaycı 2008, 148). Elektronik ticaret ile pazarlamanın temel
unsurlarından olan zaman ve mekan kısıtı ortadan kalkmakta; hedeflenen pazara
coğrafi olarak yakın olmanın cazibesi azalmaktadır. Büyüklüklerinden ötürü büyük
çaplı firmalardan daha esnek bir yapıya ve böylece müşteri beklentilerine daha hızlı
biçimde adapte olabilme kapasitesine sahip olan KOBİlerin, elektronik ticarette daha
avantajlı bir konumda bulundukları söylenebilir (MEGEP 2007, 16).
Bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda, elektronik ticaretin KOBİler için
oldukça avantajlı durumlar yarattığı ve piyasayı yalnızca büyük firmaların domine
etmesinin ve küçük ve orta ölçekteki firmaların soyunun tükenmesinin önüne geçtiği
çıkarımında bulunulabilir.
Elektronik ticaret yönteminde, Firmanın iş organizasyonu ve modelleri
değişmekte, üretici ile tüketici arasında “aracısızlaşma” sağlanmakta veya “yeni
fonksiyonlar üstlenen sanal aracılar” ortaya çıkmaktadır (Uygur 2010, 44). Böylece
hem üretici hem de tüketici için daha arzu edilir ürün-fiyat eşleştirmeleri ortaya
çıkmaktadır.
Elektronik ticaretin yaygınlaşmasında büyük bir etkiye sahip olduğu söylenen
“şeffaflık” ve “açıklık” nitelikleri tüketicinin pazardaki gücünü artırmakla birlikte,
kişisel bilgilerin toplandığı veri tabanlarının kişilerin aleyhinde kullanılabileceği riskini
doğurmaktadır (MEGEP 2007, 16).
3.3. Elektronik Ticarette Türkiye’nin Dünyadaki Konumu
‘We are Social’ adlı uluslararası sosyal medya ajansı, internet, sosyal medya ve
mobil erişim üzerine Ocak 2015 tarihinde yayınladığı, 2014 yılı verilerine dayanan
raporda, Türkiye’nin de içinde olmak üzere, gelişmiş bir ekonomiye sahip 30 ülkedeki
34
internet ve mobil erişim verileri ile elektronik ticaret rakamlarını ortaya koymuştur.
Şekil 2’de gösterilen rapor verilerine göre, yılsonunda dünya çapındaki internet
kullanıcılarının sayısı 3 milyarı, mobil kullanıcıların sayısı ise 3.6 milyarı aşmıştır.
Şekil 2: 2014 Yılı Küresel Dijital Durum
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website. (URL: http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/ 21.01.2015)
Şekil 3’te belirtilmiş olan verilere göre, toplamda 76,7 milyon nüfusa sahip
Türkiye’de ise bu rakam 38 milyon kişiye yaklaşmış olup, bu rakam toplam nüfusun
yaklaşık olarak %49’una tekabül etmektedir.
35
Şekil 3: 2014 Yılı Türkiye’de Dijital Durum
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website. (URL: http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/ 21.01.2015)
Şekil 4: 2014 Yıllık Küresel Büyüme
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
Bu rakamlar önceki yıl ile karşılaştırıldığında, aktif internet kullanıcılarının
sayısı küresel çapta %21 oranında artış göstermiş; Türkiye genelinde ise bu yükseliş
%11 oranında gerçekleşmiştir. Dünyada ve Türkiye’de dijital alandaki yıllık büyüme
verileri Şekil 4 ve Şekil 5’te gösterilmektedir.
36
Şekil 5: Türkiye – 2014 Yıllık Büyüme
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
Şekil 2’de gösterilmiş olan küresel dijital durum verileri ile Şekil 3’te verilen
Türkiye’de dijital durum verileri karşılaştırıldığında, Ocak 2015 itibarıyla dünya
nüfusunun %42’sinin internete erişimi bulunurken, nüfusunun %49’una tekabül eden
internet
erişimi
ile Türkiye’nin dünya
ortalamasının üzerinde
bulunduğu
görülebilmektedir. Aşağıdaki Grafik 4’te görülebileceği üzere, Türkiye, gelişmiş 30
ülke arasında 21. sırada yer almaktadır.
Grafik 4: Dünya’da İnternet Kullanım Oranı
37
93%
92%
90%
89%
89%
89%
87%
86%
84%
81%
79%
77%
75%
67%
66%
60%
60%
58%
54%
53%
49%
49%
47%
46%
44%
44%
42%
38%
37%
28%
19%
KANADA
B.A.E.
GÜNEY KORE
AVUSTRALYA
BİRLEŞİK KRALLIK
ALMANYA
ABD
JAPONYA
FRANSA
SİNGAPUR
HONG KONG
İSPANYA
ARJANTİN
POLONYA
MALEZYA
İTALYA
RUSYA
SUUDİ ARABİSTAN
BREZİLYA
MISIR
TÜRKİYE
MEKSİKO
ÇİN
GÜNEY AFRİKA
FİLİPİNLER
VİETNEM
KÜRESEL…
NİJERYA
TAYLAND
ENDONEZYA
HİNDİSTAN
100%
90%
80%
70%
60%
50%
40%
30%
20%
10%
0%
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
Raporlanmış aktif internet kullanıcı verileri ve kullanıcıların beyanına göre
oluşturulmuş olan ve Türkiye çapında internet kullanım istatistiklerinin verildiği
Şekil 6’da bulunan verilere göre, 2014 yılında aktif internet kullanıcılarının toplam
sayısı 37,7 milyon iken, toplam aktif mobil internet kullanıcı sayısı ise 31, 7 milyon
olarak kaydedilmiştir.
38
Şekil 6: Türkiye – 2014 Yılı İnternet Kullanımı
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
Dünya çapında ve Türkiye’de internet kullanım oranlarındaki artış, aynı
zamanda elektronik ticaretin de daha yaygın hale gelmesine etkide bulunmaktadır.
‘We are Social’ tarafından düzenlenen raporda yer alan ve “GlobalWebIndex”
verileri kullanılarak hazırlanmış olan elektronik ticaret incelemelerine göre,
elektronik ticaretin en aktif biçimde kullanıldığı ilk 5 ülke sırasıyla Birleşik Krallık,
Almanya, Güney Kore, ABD ve Avustralya olarak kaydedilmekte olup, nüfusunun
%33’ü elektronik ticaret aktivitesinde bulunan Türkiye, bu oran ile 30 gelişmiş ülke
arasında 19. Sıraya yerleşmiştir (Kemp 2015).
Grafik 5: Dünya’da E-Ticaret Kullanım Oranı (2014)
39
50%
40%
30%
20%
64%
63%
62%
56%
51%
49%
49%
46%
45%
44%
44%
40%
39%
39%
37%
37%
37%
36%
33%
30%
25%
24%
24%
23%
21%
18%
16%
14%
70%
60%
10%
BİRLEŞİK KRALLIK
ALMANYA
GÜNEYKORE
ABD
AVUSTRALYA
KANADA
FRANSA
SİNGAPUR
B.A.E.
İSPANYA
POLONYA
JAPONYA
HONGKONG
İTALYA
ÇİN
MALEZYA
ARJANTİN
BREZİLYA
TÜRKİYE
RUSYA
SUUDİARABİSTAN
VİETNAM
MEKSİKO
GÜNEYAFRİKA
FİLİPİNLER
TAYLAND
ENDONEZYA
HİNDİSTAN
0%
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website.
(URL:
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/
21.01.2015)
Şekil 7’de ise, elektronik ticaret aktivitesi sırasında kullanılan cihazlara
yönelik veriler gösterilmektedir. 2014 yılında Türkiye nüfusunun %33’ü kişisel
bilgisayarları üzerinden; %19’u ise mobil cihazlar üzerinden çevrimiçi alışveriş
yapmıştır.
Şekil 7: Kullanılan Cihazlara Göre E-Ticaret (2014)
Kaynak: Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are Social
Website. (URL: http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/ 21.01.2015)
40
Yukarıdaki verilere bakılarak ülkemizde elektronik ticaretin pek de kötü bir
durumda olmadığı düşünülebilir. Ancak genel bir bakış açısı ile bakılıp, elektronik
ticaret ülkedeki perakende sektörünün büyüklüğüne göre değerlendirildiğinde, daha
farklı bir tablo ile de karşılaşılabilir. Örneğin, TÜBİSAD’ın “Türkiye’de E-Ticaret
Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü Raporu”na göre, Türkiye’de elektronik
ticaretin toplam perakende içindeki payı 2013 yılı için %1,3 olarak kaydedilmiştir.
Bu oran yalnızca gelişmiş ülkeler ortalaması olan %5,5’in değil, ayrıca gelişmekte
olan ülkeler ortalaması olan %3,5’in de altındadır. Bu durum elektronik ticaretin
ülkemizde yeteri kadar gelişmiş olmadığını gösterebileceği gibi, ülkenin bu alandaki
yüksek potansiyelinin bir göstergesi olarak da değerlendirilebilir (Deloitte 2014).
Tablo 6: E-Ticaret Küresel Karşılaştırma (2013)
Nüfus
(mn)
Gelişmiş Ülkeler
Online Perakende /
Toplam Perakende
Kişibaşı
Gelir
USD k
(SGP)
İngiltere
ABD
Almanya
Fransa
Japonya
İspanya
İtalya
10,4%
7,4%
6,0%
5,5%
4,2%
3,1%
1,8%
87%
81%
84%
83%
79%
72%
58%
85%
72%
79%
75%
77%
55%
44%
37
53
40
36
37
30
30
64
316
81
64
127
47
60
Gelişmekte
Olan Ülkeler
Ülke
Online
İnternet
Alışveriş
Penetrasyonu*
Yapanlar
Çin
Polonya
Brezilya
Rusya
Hindistan
5,6%
5,3%
3,1%
2,8%
0,7%
42%
65%
49%
53%
12%
44%
30%
34%
38%
23%
10
21
12
18
4
1.361
39
198
143
1.243
Türkiye
1,3%
49%
24%
15
76
Kaynak: Deloitte. 2014. Türkiye’de E-Ticaret: Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü
Ölçümleme Çalışması. Araştırma Raporu, İstanbul: TÜBİSAD: Bilişim Sanayicileri Derneği.
41
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
METODOLOJİ VE UYGULAMA
4.1. Araştırmanın Amacı
Bu araştırma çalışması tamamen akademik bir amaca hizmet etmekte olup;
çalışmanın amacı, KOBİlerin elektronik ticaret algısının incelenmesi, elektronik
ticaret ile ilgili yönelim ve beklentilerinin belirlenmesi, KOBİlerin elektronik ticaret
yapmasının önündeki engellerin ve elektronik ticaret içerisindeki varlıklarının
araştırılması ve bu doğrultuda inovasyon süreçlerinin, performanslarının ve bilgi
kaynaklarının akademik bir değerlendirilmesinin yapılmasıdır.
Çalışmanın sonunda hedeflenen, elektronik ticaret yapan KOBİlerin firma
performansının analiz edilmesi ve bilimsel metodlar kullanılarak elde edilen veriler
ışığında anlamlı bilimsel sonuçlara ulaşabilmektir.
4.2. Araştırmanın Kapsamı ve Sınırları
KOBİlerin elektronik ticaret içindeki varlıklarının ve bu doğrultudaki
inovasyonların şirket performansına etkilerinin araştırıldığı bu çalışmada örneklem
İstanbul’da faaliyet gösteren KOBİler olarak belirlenmiştir. Geçerli bir örneklem
evreni oluşturabilmek için anketler reklam da dâhil olmak üzere çeşitli mecralar
aracılığıyla olabildiğince farklı alanlardaki KOBİlere ulaştırılmıştır.
4.3. Araştırmanın Yöntemi ve Modeli
Çalışmada, araştırmanın verileri anket yöntemi kullanılarak toplanmıştır.
Anket sorularının, var olan koşullar altında en fazla bilgiyi elde edecek çeşitlilikte
oluşturulması hedeflenmiştir. Ayrıca, anket formunun hazırlanmasında 5’li ve 10’lu
ölçeklere oranla daha güvenilir sonuç vereceği düşünülen 7’li Likert tutum ölçeği
42
kullanılmıştır. Bu şekilde hazırlanmış olan anket
formu örneği Ek-1’de
sunulmaktadır.
Anketteki soruların yanıtlandırılmasında sunulan seçeneklerde; (1) tamamen
katılmıyorum, (2) çoğunlukla katılmıyorum, (3) kısmen katılmıyorum, (4) ne
katılıyorum, ne katılmıyorum, (5) kısmen katılıyorum, (6) çoğunlukla katılıyorum,
(7) tamamen katılıyorum değerlerini temsil etmektedir.
Oluşturulan anket formu, Google.com üzerinden yayınlanmış ve e-posta
aracılığıyla paylaşılmıştır. Bunun yanı sıra, LinkedIn.com üzerinden çeşitli
sektörlerde faaliyet gösteren birçok KOBİ çalışanı ile doğrudan paylaşılan anket
formu, hedef kitlesi içerisindeki çeşitliliği sağlayabilmek adına, facebook.com
kanalında kullanıcı hedeflemesi yapılarak verilen reklamlar aracılığıyla ilgili kişilere
ulaştırılmış ve veri çeşitliliği desteklenmiştir.
Sonuç olarak, internet üzerinden oluşturulmuş olan ve çevrimiçi mecralar
yoluyla paylaşım ve dağıtımı gerçekleştirilen anket formu, İstanbul’daki KOBİlerin
orta ve üst düzey yöneticileri tarafından doldurulmuş ve toplam 277 anket
değerlendirmeye alınmıştır.
Elektronik Ticaret
ile İlgili Yönelim ve
Beklenti
Elektronik Ticaret
Algılaması
Elektronik
Ticaretin Önündeki
Engeller
İnovasyon
Performansı
Web Site Kullanımı
İnovasyon Süreci
İnovasyon Bilgi
Kaynakları
43
Şirket Performansı
Şekil 8: Araştırma Modeli
4.4. Araştırmadan Elde Edilen Veriler ve Hipotezlerin Değerlendirilmesi
Araştırma modeli için geliştirilen ölçek çeşitli sektörlerdeki 277 kişiye
elektronik ortamda ulaştırılmış ve tamamından geri dönüş sağlanmıştır. Anket dönüş
oranının bu kadar yüksek olmasının başlıca nedeni anketi dolduran kişilere
elektronik form gönderildikten sonra kişilerle temasa geçilip bilgilendirmiş
olmalarıdır. Anketlerdeki tüm soruların doldurulduğu ve sistematik bir hata
yapılmadığı gözlemlenmiştir.
4.4.1. Demografik Özellikler
Ankete katılanların demografik yapısı aşağıdaki gibidir:
Tablo 7: Ankete Cevap Veren Yöneticilerin Statülerinin Oranları
Statüsü
Sıklık
Oran
Üst Düzey Yönetici
82
30%
Orta Düzey Yönetici
195
70%
TOPLAM
277
100%
Ankete katılan yöneticilerin statülerinin dağılımı Tablo 9’da gösterilmektedir.
Ankete katılanlardan 12 kişi (%4) Üst Düzey Yönetici, 54 kişi (%18) Orta Düzey
Yönetici, 88 kişi (%29) Uzman, 151 kişi (%50) Yetkilidir. Ankete katılanların
%66’sının 26-35 yaş aralığında olması nedeniyle yetkili unvanında çalışan sayısının
fazla olması açıklanabilir. Bilişim sektöründe çalışanlarının unvanlarının uzman
olarak adlandırılması nedeniyle uzman oranı %29 çıkmıştır. Anket taleplerinin üst
düzey yöneticilerine çok fazla iletilememesi nedeniyle üst düzey yönetici oranı
%4’te kalmıştır.
44
Tablo 8: Ankete Katılan İşletmelerin Faaliyette Bulundukları Sektör Dağılımı
Faaliyet Gösterdiği Sektör
Sıklık
Oran
Gıda/İçecek/Tütün
17
6%
Ağaç/Kâğıt/Basım
0
0%
İlaç/Tıbbi Cihaz
0
0%
Giyim/Tekstil/Deri
98
35%
Bankacılık-Finans
45
16%
Otomotiv
0
0%
Mobilya
24
9%
Kimya/Petrol/Lastik
0
0%
Ana Metal
0
0%
64
23%
0
0%
29
11%
277
100%
Bilişim
Telekomünikasyon
Diğer
TOPLAM
Ankete katılan işletmelerin faaliyet gösterdikleri sektör Tablo 10’da
gösterilmektedir. Ankete katılan işletmelerin 2 tanesi (%1) Gıda/İçecek/Tütün, 4
tanesi (%1) Ağaç/Kâğıt/Basım, 3 tanesi (%1) İlaç/Tıbbi Cihaz, 2 tanesi (%1)
Giyim/Tekstil/Deri, 214 tanesi (%70) Bankacılık-Finans, 34 tanesi (%11) Bilişim, 2
tanesi (%1) Telekomünikasyon sektörlerinde, 42 tanesi ise (%14) diğer sektörlerde
çalışmaktadır. Ankete katılanlardan Otomotiv, Mobilya, Kimya/Petrol/Lastik, Ana
Metal sektörlerinde çalışan olmadığı görülmüştür.
45
4.4.2. Araştırma Ölçeğinin Güvenilirlik Analizleri
Anketlerin tamamı bir veri setine dönüştürüldükten sonra sosyal bilimlerde
kullanılan tüm araştırma tekniklerinin en önemli aşaması olarak kabul edilen
güvenilirlik analizine tabi tutulmuştur. Toplam 50 sorudan oluşturulan ankette genel
güvenilirlik oranı 0,936 olarak tespit edilmiştir. Bu oran, eşik değer olan 0,700’ün bir
hayli üzerinde olup ölçeğin son derece güvenilir olduğunu göstermektedir. Bununla
birlikte, araştırmadaki tüm bağımsız ve bağımlı değişkenler ayrı ayrı incelenmiş ve
ortalamanın 0,900’ün altına düşmediği görülmüştür. Bunun anlamı anketi
dolduranların soruların doğru bir şekilde algılayıp benzer değişkenlere benzer
cevaplar verdiğini göstermektedir (Cronbach 1951). Araştırmanın güvenilirlik
değerleri aşağıdaki Tablo 11 ve Tablo 12’de sunulmuştur.
Tablo 9: Değişkenlerin Güvenilirlik Analizi
Cronbach Alpha (α)
Değerleri
Standart Değişkenlere Bağlı
Cronbach Alpha (α) Değerleri
Değişken Sayısı
,936
,936
50
46
Tablo 10: Detaylı Güvenilirlik Analizi
Ögeler
et1
et2
et3
et4
et5
et6
et7
et8
et9
b1
b2
engel1
engel2
engel3
Web1
Web2
Web3
Web4
Web5
Web6
Web7
Web8
Web9
Web10
In1
In2
In3
In4
In5
In6
In7
In8
IP1
IP2
IP3
IP4
IP5
IP6
IP7
IBK1
IBK2
IBK3
IBK4
IBK5
IBK6
IBK7
IBK8
IBK9
IBK10
IBK11
Öge Silinirse
Ölçek Ort.
261,0181
260,8628
261,2924
261,2022
261,3646
260,8736
261,4549
261,2635
260,9350
260,9964
261,1841
263,2166
261,8087
261,6751
261,7040
262,6390
262,3069
262,2816
261,8845
261,4982
261,5812
261,6065
261,4043
261,1516
261,7365
261,7437
261,7437
261,9206
261,7437
261,9711
261,9097
261,8303
262,0433
262,0144
261,9170
261,7942
261,3502
261,9783
261,8303
261,5271
262,0469
261,8051
261,5162
262,9856
262,8592
262,6065
262,6426
262,6787
262,3357
262,5162
Öge Silinirse Düzeltilmiş Öge Çoklu Korelasyon
Öge Slinirse
Ölçek
Toplam
Karesi
Cronbach Alpha
Varyansı
Koralasyon
1437,532
,402
,765
,935
1445,372
,287
,747
,936
1452,505
,139
,690
,936
1451,720
,202
,646
,936
1446,972
,252
,632
,936
1448,270
,238
,478
,936
1440,734
,260
,622
,936
1437,231
,375
,679
,935
1440,880
,305
,572
,935
1437,272
,278
,765
,936
1433,325
,313
,786
,935
1414,808
,335
,678
,936
1442,402
,179
,802
,937
1450,387
,128
,809
,937
1450,405
,112
,719
,937
1444,203
,145
,807
,937
1494,119
-,202
,760
,940
1417,703
,318
,859
,936
1428,110
,281
,833
,936
1420,302
,539
,729
,934
1410,607
,516
,805
,934
1414,682
,538
,774
,934
1408,807
,554
,766
,934
1437,680
,398
,613
,935
1399,673
,616
,810
,934
1397,199
,647
,820
,933
1379,300
,711
,869
,933
1378,928
,709
,846
,933
1400,699
,573
,738
,934
1368,753
,720
,780
,932
1386,836
,637
,798
,933
1377,323
,713
,834
,933
1385,056
,699
,808
,933
1393,275
,581
,828
,934
1384,178
,642
,789
,933
1414,621
,554
,775
,934
1419,236
,583
,767
,934
1406,072
,458
,700
,935
1384,330
,669
,799
,933
1411,663
,528
,817
,934
1387,081
,544
,804
,934
1395,484
,614
,818
,933
1435,932
,315
,650
,935
1377,427
,513
,655
,934
1367,020
,623
,821
,933
1357,276
,699
,885
,932
1365,542
,678
,847
,933
1359,059
,673
,821
,933
1362,992
,686
,835
,933
1349,425
,744
,813
,932
47
Toplam 50 sorunun yer aldığı araştırmada anketi dolduranların verdikleri
cevapların ortalamaları 5,34 tespit edilmiştir. Minimum değer 3,93 ve maksimum
değerde 6,28’dir. Tüm bu değişkenlerin varyans ortalaması 0,315’tir. Bu veriler bize
araştırmadaki sorulara verilen cevapların belli bir bölgede kümelendiğini ve bu
nedenle tutarlı olduğunu göstermektedir. Araştırmanın temel istatistiki bilgileri Tablo
13’te sunulmaktadır.
Tablo 11: Temel İstatistiki Bilgiler
Ortalama Minimum Maksimum Aralık
Ortalama
Değişkenler
5,343
3,931
6,285
2,354
Maksimum/
Varyans
Minimum
1,599
,315
Değişken
Sayısı
50
4.4.3. Faktör Analizi
Faktör analizi (FA), birbiriyle ilişkili çok sayıda değişkeni bir araya getirerek
az sayıda kavramsal olarak anlamlı yeni değişkenler (faktörler, boyutlar) bulmayı
keşfetmeyi amaçlayan çok değişkenli bir istatistik olarak tanımlanabilir. Daniel'e
(1988) göre faktör analizi, bir grup değişkenin kovaryans yapısını incelemek ve bu
değişkenler arasındaki ilişkileri, faktör olarak isimlendirilen çok daha az sayıdaki
gözlenemeyen gizli değişkenler bakımından açıklamayı sağlamak üzere düzenlenmiş
bir tekniktir (Akt.Stapleton, 1997). Rennie (1997) ise, Faktör Analizi'ni, maksimum
varyansi açıklayan az sayıda açıklayıcı faktöre (kavrama) ulaşmayı amaçlayan ve
gözlenen değişkenler arasındaki ilişkileri temel alan bir hesaplama mantığına sahip
analitik bir teknik olarak tanımlamaktadır (Büyüköztürk 2002, 472).
İlk olarak araştırmanın bağımsız değişkenleri üzerinde faktör analizleri
gerçekleştirilmiştir. Dokuz sorudan oluşan elektronik ticaret algılaması faktörü bir
bütün olarak kümelenmiş ve tek bir üst değişken olarak modeldeki yerini almıştır.
Elektronik ticaret algılamasının faktör yükleri ve KMO oranı tablo 14’te
belirtilmiştir.
48
Tablo 12: Bileşen Matriksi
Bileşen 1
et1
et2
et3
et4
et5
et6
et7
et8
,591
,676
,692
,576
,652
,638
,546
,732
et9
,684
Kaiser-Meyer-Olkin
Örneklem Uygunluk Ölçüsü
,820
Elektronik ticaretle ilgili yönelim ve beklenti faktörü ile elektronik ticaretin
önündeki engeller faktörü soru sayısı olarak yalın bir içeriğe sahip olması nedeniyle
tek bir tablo olarak aşağıda Tablo 15’te özetlenmiştir.
Tablo 13: Oransal Değişkenler
Temel
Oran
Açılım
Yönelim ve
Beklenti 1
1,000
,841
Yönelim ve
Beklenti 2
1,000
Kaiser-Meyer-Olkin
Örneklem Uygunluk
Ölçüsü
Temel
Oran
Açılım
engel1
1,000
,579
,841
engel2
1,000
,760
,500
engel3
1,000
,708
Kaiser-Meyer-Olkin
Örneklem Uygunluk
Ölçüsü
,665
49
Elektronik ticaret ile ilgili yönelim ve beklenti faktörü toplam iki sorudan
oluşmaktadır ve KMO değeri 0,500 olarak belirlenmiştir. Bu oranın taban değer olan
0,600 ün altında kalmasının sebebi faktörün sadece iki sorudan oluşmasıdır. Bu tip
durumlarda tüm soruları içeren genel güvenilirlik değerine ve KMO oranına
bakılarak karar verildiği için araştırma kapsamında bu durum bir sorun olarak
görülmemiştir.
Web sitesi kullanımı ile ilgili ölçek kendi içerisinde ikiye ayrılmıştır. İlk beş
soru birlikte kümelenirken altı ila 10 arasındaki tüm sorular ikinci bir faktöre
atanmıştır. Ölçekle ilgili faktör analizleri aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
Tablo 14: Bileşen Matriksi
Bileşenler
1
Web1
Web2
Web3
Web4
Web5
Web6
,816
Web7
,785
Web8
,765
Web9
,658
Web10
,690
Kaiser-Meyer-Olkin Örneklem
Uygunluk Ölçüsü
2
,538
,786
,675
,752
,719
,663
İnovasyon süreci ile inovasyon bilgi kaynaklarının yer aldığı faktör analizi ise
Tablo 17’de detaylı olarak açıklanmıştır.
50
Tablo 15: İnovasyon Süreci ile İnovasyon Bilgi Kaynakları Faktör Analizleri
Bileşen
1
In1
,794
In2
,829
In3
,859
In4
,861
In5
,591
In6
,762
In7
,784
In8
,805
Kaiser-Meyer-Olkin
Örneklem Uygunluk
Ölçüsü
Bileşen
2
1
IBK1
IBK2
IBK3
IBK4
IBK5
IBK6
IBK7
IBK8
,865
2
,889
,549
,762
,868
,687
,756
,855
,906
IBK9
,811
IBK10
,836
IBK11
,695
Kaiser-Meyer-Olkin
Örneklem Uygunluk
Ölçüsü
,856
Araştırmanın bağımlı değişkeni olarak belirlenen inovasyon performansı
toplam yedi sorudan oluşmakta olup, yapılan faktör analizleri sonucunda tek bir
başlık altında kümelendiği görülmüştür. (Bkz: Tablo 18)
Tablo 16: Bileşen Matriksi
Bileşen 1
IP1
IP2
IP3
IP4
IP5
IP6
,719
,834
,814
,762
,775
,600
IP7
,700
Kaiser-Meyer-Olkin Örneklem
Uygunluk Ölçüsü
51
,823
İnovasyon performansının faktör analiziyle birlikte korelasyon analizine
geçilmeden önce yapılması gereken tüm istatistiki kontroller gerçekleştirilmiş ve
bilimsel açıdan hiçbir şüpheye yer bırakılmamıştır. Takip eden bölümde değişkenler
arası ilişkiler incelenecek ve kavramlar arasında sebep sonuç ilişkisi kurulacaktır.
4.4.4. Korelasyon Analizi
İki değişken arasındaki ilişkinin yönünü, derecesini ya da gücünü belirtmek
için en sık kullanılan istatistik yöntemi korelasyon analizidir. Doğrusal ilişkileri
ortaya çıkaran bu analiz, doğrusal olmayan bir şeklide anlamlı çıkmayabilir.
Korelasyon katsayısı, bir değişkendeki değişimin diğer bir değişkendeki değişimin
ne kadarını açıkladığını göstermektedir. Karşılıklı ilişkiyi gösteren korelasyon,
sebep-sonuç ilişkisini göstermediği için, bir bağımlı ve bir bağımsız değişken
arasında aranabildiği gibi, iki bağımlı ya da iki bağımsız değişken arasında da
aranabilmektedir. Korelasyon katsayısı bir oran olup, -1 ile +1 arasında bir değer
almaktadır (Nakip 2013, 348-349). Pozitif değerler direkt yönlü doğrusal ilişkiyi
temsil etmektedir. Negatif değerler ise ters yönlü bir doğrusal ilişkiyi temsil
etmektedir. Bu katsayının (0) değerini alması ise araştırmaya dâhil edilen değişkenler
arasında doğrusal bir ilişkinin olmadığını göstermektedir (Altındağ 2011, 106).
Regresyon analizine geçilmeden önce yapılan korelasyon analizinde tüm
değişkenlerin birbirleri ile olan ilişkileri ölçülmeye çalışılmıştır. Aşağıda da tüm
korelasyon katsayılarının yer aldığı Tablo 19’da görüleceği üzere inovasyon
performansı üzerinde en güçlü etkisi olan değişken şirketlerin kullandığı inovasyon
sürecidir. İnovasyona önem veren şirketlerin gelişimlerini en üst düzeye
çıkarabilmeleri için sistematik bir şekilde teknoloji ve piyasa takibi yapmaları,
müşterilerle fikir alışverişinde bulunmaları, inovatif fikir arayışı içerisinde yeni
süreçleri örgüte kazandırmaya çalışmaları şirket performansı üzerinde pozitif yönde
bir etkiye sahiptir. (0,759) Ayrıca inovasyon bilgi kaynaklarına ait her iki faktöründe
benzer düzeyde performansa etki ettiği kanıtlanmıştır. Şirketin inovasyon
faaliyetlerinde kendi içerisindeki bilgi kaynaklarını kullanması, müşterilerden bilgi
alması, rakipleri bir kıyaslama noktası olarak kullanması, ar-ge merkezlerine ağırlık
vermesi ve üniversite, araştırma merkezi, meslek grupları ile birlikte faaliyette
bulunması şirketin inovasyon performansını doğrudan etkilemekte ve arttırmaktadır.
52
Tablo 17: Korelasyon Tablosu
E-Ticaret
Algı
E-Ticaret
Algı
Pearson
Korelasyonu
1
Sig. (2-tailed)
İnovasyon İnovasyon
Yönelim
Webfaktor Webfaktor İnovasyon
Bilgi
Bilgi
İnovasyon
ve
Engeller
1
2
Süreci Kaynakları Kaynakları Performansı
Beklenti
1
2
,306**
-,033
,115
,289**
,299**
,103
,176**
,279**
,000
,581
,055
,000
,000
,086
,003
,000
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,306**
1
,349**
-,099
,129*
,196**
,014
,282**
,257**
,000
,100
,031
,001
,822
,000
,000
Yönelim ve
Beklenti Sig. (2-tailed)
,000
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
-,033
,349**
1
,137*
,074
,171**
,067
,253**
,121*
Sig. (2-tailed)
,581
,000
,023
,217
,004
,266
,000
,044
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,115
-,099
,137*
1
,016
,018
-,106
,112
,042
Sig. (2-tailed)
,055
,100
,023
,796
,770
,078
,064
,491
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,289**
,129*
,074
,016
1
,694**
,634**
,477**
,559**
Sig. (2-tailed)
,000
,031
,217
,796
,000
,000
,000
,000
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,299**
,196**
,171**
,018
,694**
1
,608**
,706**
,759**
,000
,001
,004
,770
,000
,000
,000
,000
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,103
,014
,067
-,106
,634**
,608**
1
,442**
,600**
,086
,822
,266
,078
,000
,000
,000
,000
277
277
277
277
277
277
277
277
277
,282**
,253**
,112
,477**
,706**
,442**
1
,680**
,000
,000
,064
,000
,000
,000
Engeller
Webfaktor 1
Webfaktor 2
İnovasyon
Süreçleri Sig. (2-tailed)
İnovasyon
Bilgi
Kaynakları 1 Sig. (2-tailed)
N
Pearson
,176**
İnovasyon Korelasyonu
Bilgi
Kaynakları 2 Sig. (2-tailed) ,003
,000
N
277
277
277
277
277
277
277
277
277
Pearson
Korelasyonu
,279**
,257**
,121*
,042
,559**
,759**
,600**
,680**
1
,000
,000
,044
,491
,000
,000
,000
,000
N
277
277
277
* Korelasyon 0.05 düzeyinde anlamlıdır.
**Korelasyon 0.01 düzeyinde anlamlıdır.
277
277
277
277
277
İnovasyon
Performansı Sig. (2-tailed)
53
277
Araştırma sonuçlarına bakıldığında yüksek düzeyde ilişki içerisinde olması
beklenen elektronik ticaret algılaması faktörü 0,279 korelasyon değeri ile düşük bir
etkiye sahip olduğu görülmüştür. Bunun temel sebeplerinden birisi bazı firmaların
elektronik ticareti henüz güvenilir bulmamaları ve süreçteki teknik zorluklarından
dolayı yaşanılan problemler elektronik ticaret algısını düşük düzeyde tutmuştur. Bu
nedenle şirket performansı ile bu faktör arasında anlamlı bir ilişki göze
çarpmamaktadır. Daha kapsamlı bir nedensellik ilişkisinin ölçülmesi için son
aşamada regresyon analizi gerçekleştirilmiştir.
4.4.5. Regresyon Analizi
Regresyon analizi, iki ya da daha çok değişken arasındaki ilişkiyi ölçmek için
kullanılan analiz metodudur. Eğer tek bir değişken kullanılarak analiz yapılıyorsa
buna tek değişkenli regresyon, birden çok değişken kullanılıyorsa çok değişkenli
regresyon analizi olarak isimlendirilir. Regresyon analizi ile değişkenler arasındaki
ilişkinin varlığı ve eğer ilişki varsa ilişkinin gücü hakkında bilgi edinilebilir. Diğer
bir önemli nokta da, regresyon analizi iki değişken arasında sebep-sonuç ilişkisi
ararken, sebep-sonuç ilişkisini ortaya çıkarmaz. Sadece birlikte bir değişimin olup
olmadığını gösterir. Genel olarak nicel değişkenlerin analizinde kullanılan regresyon
analizi, basit ve çoklu olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bir bağımlı değişken ile
birden fazla değişken arasındaki ilişkiyi inceleyen çoklu regresyon analizi bir
bağımsız değişken içeren basit regresyon analizinin doğal bir uzantısıdır (Altındağ
2011, 112).
Tüm bağımsız değişkenlerin aynı anda değerlendirmeye alındığı regresyon
analizinde inovasyon performansı üzerinde hangi bağımsız değişkenlerin etkisi
olduğu net bir şekilde görülmektedir. Tablo 20’de değişkenlerin beta değerleri ve
modelin determinasyon katsayısı tablonun değerlendirilmesinde belirleyici olacaktır.
54
Tablo 18: Katsayılar
Standartlaştırılmamış Standartlaştırılmış
Katsayılar
Katsayılar
Anlamlılık
Model
t
Düzeyi (p)
Standart
B
Beta
Hata
(Sabit)
,411
,435
,945
,346
eticaretalgi
,077
,064
,048
1,196
,233
yonelimvebeklenti
,109
,038
,121
2,850
,005
engeller
-,063
,032
-,079
-1,983
,048
1
webfaktor1
,044
,033
,051
1,343
,181
webfaktor2
-,061
,064
-,052
-,960
,338
inosurec
,379
,057
,425
6,654
,000
inobilgikaynak1
,248
,047
,264
5,321
,000
inobilgikaynak2
,180
,036
,260
4,955
,000
Tablo 19: ANOVA Varyans Analizi ve Araştırma Modeli Özeti
Kareler
Toplamı
227,050
113,822
340,872
Model
Regresyon
Artık
Toplam
1
Serbestlik
Derecesi
8
268
276
Kareler
Ortalaması
28,381
,425
Model
R
R2
Düzeltilmiş R2
1
,816a
,666
,656
F
66,825
Anlamlılık
Düzeyi (p)
,000a
Tahmini Standart
Hata
,65170
Analiz sonuçlarına bakıldığında şirketlerin kullandığı inovasyon süreçleri ile
inovasyon bilgi kaynakları faktörleri doğrudan ve pozitif yönde şirket performansını
etkilemektedir. Bu değişkenlerin yanı sıra, yönetimin elektronik ticaretle alakalı
yönelim ve beklentisi düşük düzeyde de olsa performans üzerinde belirleyici etkiye
sahiptir.
Araştırmanın
bağımlı
değişkeni
olan
inovasyon
performasındaki
değişimlerin % 66,6’sı bu faktörler tarafında şekillendirilmektedir. Performans
üzerindeki yaklaşık %35’lik açıklanamayan kısım bu araştırma modelinde yer
almadığı için sebep sonuç ilişkisi kurulamamıştır. Bu nedenle gelecekte aynı alanda
çalışma yapmak isteyen akademisyenler performans üzerindeki açıklanamayan bu
bölümün hangi değişkenler tarafından yönlendirildiğini inceleyen bir model
geliştirebilirler.
55
Tekrar analiz sonuçlarına bakıldığında elektronik ticaretin önündeki
engellerin negatif bir beta değeri aldığı görülmektedir. Mikro boyutta da olsa
elektronik ticaretin güvenli olmadığının düşünülmesi, devletin elektronik ticareti
destekleyici çalışmaların yetersiz olması hukuki altyapının henüz oluşmamış olması
inovasyon performansını negatif yönde etkilemiştir. Yakın zamanda elektronik
ticaretin şirketler için bir zorunluluk haline geleceğini düşünen ve stratejik öngörüsü
olan yönetimlerin uygulamaları sayesinde şirketlerin inovasyon performansı olumlu
anlamda etkilenebilir. Ancak en önemli husus şirketlerin inovasyon süreçlerini rahat
bir ortamda sürdürebilmeleri için buna uygun bir örgüt yapısı oluşturmaları, nitelikli
personel istihdam etmeleri, AR-GE merkezlerine yatırım yapmaları ve doğru
insanları doğru pozisyonda kullanmaları gerekmektedir.
4.4.6. Hipotezlerin Değerlendirilmesi
H1. KOBİlerin elektronik ticareti doğru şekilde algılamalarının işletme
performansı
üzerinden
doğrudan
ve
pozitif
yönde
etkisi
vardır:
DESTEKLENMEMİŞTİR.
Anketteki 1-9 arasındaki soruların incelemiş olduğu elektronik ticaret
algılaması faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu inovasyon
performansı faktörü ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi, korelasyon
analizi ve regresyon analizine göre KOBİlerin elektronik ticareti doğru şekilde
algılamalarının işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif yönde etkisinin
olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Böylelikle H.1. hipotezi reddedilmiştir. Bağımlı
değişkenin inovasyon performansı olduğu elektronik ticaret algı modelinde, beta
değerinin 0,048 olması, elektronik ticaretin doğru şekilde algılanmasının işletme
performansı üzerinde doğrudan ve pozitif yönde bir etkisi olmadığını göstermektedir.
Hâlihazırda, KOBİlerin ticari hacimlerinde elektronik ticaretin geleneksel satış
kanalları kadar etkin olmadığı gözlemlenmekte olup, elektronik ticaretin her geçen gün
daha büyük bir yol kat ettiğini düşünülünce, önümüzdeki yıllarda bu kanalın
performans üzerine etkilerinin tekrar araştırılması gerektiği söylenebilir.
56
H2. Şirket yöneticilerinin elektronik ticarete karşı yönelim ve beklentilerinin
işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır:
DESTEKLENMEMİŞTİR.
Anketteki 10-11 arasındaki soruların incelemiş olduğu elektronik ticarete karşı
yönelim ve beklenti faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu inovasyon
performansı faktörü ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi, korelasyon
analizi ve regresyon analizine göre şirket yöneticilerinin elektronik ticarete karşı
yönelim ve beklentilerinin işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif yönde
etkisinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Böylelikle H.2. hipotezi reddedilmiştir.
Bağımlı değişkenin inovasyon performansı olduğu elektronik ticarete karşı yönelim ve
beklenti modelinde beta değerinin 0,121 olması, şirket yöneticilerinin elektronik
ticarete karşı yönelim ve beklentilerinin işletme performansı üzerinde doğrudan ve
pozitif yönde bir etkisi olmadığını göstermektedir.
Elektronik ticarette zaman ve lokasyon kavramının olmayışı, geleneksel
ticaretten ayırt edici en büyük özelliklerinden birisidir. Geleneksel ticarette yer
almayıp, yalnızca elektronik ticaret ile belirli bir büyüklüğe ulaşan şirketler, gelecek
planlaması yapmada diğer şirketlere yol göstermektedirler. Devlet desteklerinin ve
özel sektörde elektronik ticaret kanalına yatırım yapan yatırımcıların takip edilmesi ve
bu tarz olanaklardan faydalanılması şirketin faydasına olacaktır. Ayrıca, şirketlerin
uzun vadeli plan yapmaları, elektronik ticaretin şirket performansı üzerindeki etkisinin
artırılmasında yardımcı olacaktır.
H3. Elektronik ticaret faaliyetleri önündeki engeller işletme performansını
doğrudan ve negatif yönde etkiler: KISMEN DESTEKLENMİŞTİR.
Anketteki 12-14 arasındaki soruların incelemiş olduğu elektronik ticaret
faaliyetleri önündeki engeller faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu
inovasyon performansı faktörü ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi,
korelasyon analizi ve regresyon analizine göre, elektronik ticaret faaliyetleri önündeki
engellerin işletme performansı üzerinde doğrudan ve negatif yönde etkisi olduğu
sonucuna kısmen ulaşılmıştır. Böylelikle H.3. hipotezi kabul edilmiştir. Bağımlı
değişkenin inovasyon performansı olduğu elektronik ticaret faaliyetleri önündeki
57
engeller modelinde beta değerinin -0,079 olarak bulunması, elektronik ticaret
faaliyetlerinin önündeki engellerin işletme performansı üzerinde doğrudan ve negatif
yönde kısmen bir etkisi olduğunu göstermektedir.
Bu noktada güvenlik konusunda ve hukuki altyapılarda karşılaşılan sorunların
çözülebilmesi için yatırımcıların bu noktada sıkıntı yaşamamalarını sağlayacak ve
tüketicilerin haklarını koruyacak şekilde yeni yasa çalışmaları yürütülmesi ve güvenlik
donanımlarının arttırılması gerekmektedir. Böylece, elektronik ticaretin önündeki
engellerin büyük bir kısmı bertaraf edilmiş olacaktır. Ayrıca, elektronik ticarete yatırım
yapmayan ve yatırım oranı düşük oran şirketlerin desteklenmesi, hem elektronik
ticaretin yol kat etmesini, hem de istihdam açısından yeni fırsatlar yaratılmasını
sağlayacak ve işletmelerin üretim ve satış faaliyetlerinde etkisini gösterecektir.
H4. Web sitesi kullanım faktörlerinin işletme performansı üzerinden doğrudan
ve pozitif yönde etkisi vardır: DESTEKLENMEMİŞTİR.
Anketteki 15-24 arasındaki soruların incelemiş olduğu web sitesi kullanım
faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu inovasyon performansı faktörü
ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi, korelasyon analizi ve regresyon
analizine göre web sitesi kullanım faktörünün işletme performansı üzerinde doğrudan
ve pozitif yönde etkisinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Böylelikle H.4. hipotezi
reddedilmiştir.
KOBİlerin dışarıdan aldığı hizmetlerde oluşan aksaklıklar ve iletişim sorunları,
şirket performansını olumsuz yönde etkilemektedir. Şirketlerin müşteri hizmetleri
faaliyetleri ve internet sitesi alt yapı çalışmaları konusunda dışarıdan aldıkları
hizmetler doğru bir şekilde yönetilmez ve kontrol edilmezse, rakiplere karşı sahip
olunan avantajlar, karşılaşılan sorunların gölgesinde kalacaktır. Sonuç olarak,
işletmenin satışları ve buna bağlı olarak performansı bu durumdan etkilenecektir.
H5. İnovasyon süreçlerinin işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif
yönde etkisi vardır. DESTEKLENMİŞTİR.
Anketteki 25-32 arasındaki soruların incelemiş olduğu inovasyon süreçleri
faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu inovasyon performansı faktörü
58
ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi, korelasyon analizi ve regresyon
analizine göre inovasyon süreçlerinin işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif
yönde etkisinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Böylelikle H.5. hipotezi kabul edilmiştir.
Bağımlı değişkenin inovasyon performansı olarak uygulandığı inovasyon süreçleri
modelinde beta değerinin 0,425 olması, inovasyon süreçlerinin işletme performansı
üzerinde doğrudan ve pozitif yönde bir etkisi olduğunu göstermektedir.
KOBİler, elektronik ticaret alanındaki akademik ve sektörel etkinlikleri ve
yenilikleri; yeni yatırım alanlarını ve teknolojik altyapılar ile ilgili inovasyonları
sürekli olarak takip etmelidirler. İşletme bünyesinde oluşturulacak profesyonel bir ekip
vasıtasıyla, bu sistemlerin şirkete nasıl entegre edileceğine ve bu entegrasyonun
işletmeye nasıl bir katkı sağlayacağına dair çalışmalar yapıldığı takdirde, inovasyon
süreçlerinin performans üzerindeki etkisi maksimize edilebilecektir.
H6. İnovasyon bilgi kaynaklarının işletme performansı üzerinden doğrudan ve
pozitif yönde etkisi vardır: DESTEKLENMİŞTİR.
Anketteki 40-50 arasındaki soruların incelemiş olduğu inovasyon bilgi
kaynakları faktörü, anketin 33-39 arası soruların incelemiş olduğu inovasyon
performansı faktörü ile birlikte değerlendirildiğinde, yapılan faktör analizi, korelasyon
analizi ve regresyon analizine göre, inovasyon süreçlerinin işletme performansı
üzerinde doğrudan ve pozitif yönde bir etkisinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Böylelikle H.6. hipotezi kabul edilmiştir. Bağımlı değişkenin inovasyon performansı
olduğu inovasyon bilgi kaynakları faktörlerinde, beta değerlerinin 0,264 ve 0,260
olması, inovasyon bilgi kaynaklarının işletme performansı üzerinde doğrudan ve
pozitif yönde bir etkisi olduğunu göstermektedir.
Şirketler, Ar-Ge yatırımlarını yaparlarken, kendilerine yeni değerler katacak
sistemleri ve devlet destekli çalışmaları incelemeli ve kendilerine maksimum fayda
sağlayacak olan kaynakları kullanmalıdırlar. Bu kaynaklar, bölgesel bazda ve farklı
sektörlerde çeşitlilik göstereceği için, çalışmalar şirketin maksimum performans
sergileyebileceği kanallar aracılığıyla yürütülmeli ve alternatif maliyetler her zaman
hesaplanmalıdır.
59
Tablo 20: Hipotezlerin Değerlendirilmesi
Hipotezler
Durum
H1. KOBİlerin elektronik ticareti doğru şekilde
algılamalarının işletme performansı üzerinden
doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır.
DESTEKLENMEMİŞTİR
H2. Şirket yöneticilerinin elektronik ticarete karşı
yönelim ve beklentilerinin işletme performansı
üzerinde doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır.
DESTEKLENMEMİŞTİR
H3. Elektronik ticaret faaliyetleri önündeki engeller
işletme performansını doğrudan ve negatif yönde
etkiler.
KISMEN DESTEKLENMİŞTİR
H4. Web sitesi kullanım faktörlerinin işletme
performansı üzerinden doğrudan ve pozitif yönde
etkisi vardır.
DESTEKLENMEMİŞTİR
H5. İnovasyon süreçlerinin işletme performansı
üzerinde doğrudan ve pozitif yönde etkisi vardır.
DESTEKLENMİŞTİR
H6. İnovasyon bilgi kaynaklarının işletme
performansı üzerinden doğrudan ve pozitif yönde
etkisi vardır.
DESTEKLENMİŞTİR.
60
SONUÇ
Dinamik bir sektörde rekabet avantajı elde etmek isteyen şirketlerin tamamı
elektronik ticaret konusunda yatırım yapmalı, tüm ürün ve hizmetlerini sanal ortamda
müşteri ile buluşturmalıdır. Günümüzde bu artık bir seçenek değil, zorunluluktur.
Elektronik ticaret sayesinde iş yapma hızı artacak, internet üzerinden ürünlerin daha
düşük maliyetle müşteriye ulaşması sağlanacak, maliyetlerin büyük ölçüde
azaltılması ile birlikte dünya pazarlarına daha rekabetçi şekilde giriş yapılabilecektir.
Böylelikle, pazar alanı genişleyecek ve potansiyel müşterilere daha kolay
ulaşılabilecektir. Bu sayede şirketler, çekirdek bir rekabet avantajı kazanacak ve
internetin getirdiği dinamizm ile hem satış kapasiteleri, hem de yıllık ciroları
arttırılacaktır. İnternetin stok ve demirbaş maliyetlerini de azalttığı göz önünde
bulundurulursa, doğru bir şekilde algılanıp kullanıldığı takdirde elektronik ticaretin
işletme performansı üzerinde doğrudan ve pozitif yönde etki etmekte olduğu
söylenebilir.
Elektronik ticaretin etkili biçimde kullanılabilmesi için öncelikle elektronik
ticaretin önündeki engellerin kaldırılması yönünde adımlar atılmalıdır. Bu çerçevede,
elektronik ticaret için hukuki bir altyapı oluşturulması ve internet üzerinden para
transferlerinin güvenliğinin arttırılması gibi konularda iyileştirmeler yapılarak
yatırımcılar ve tüketiciler açısından elektronik ticaret daha güvenilir hale
getirilmelidir. Elektronik ticaretin önündeki bu engellerin kaldırılması, tüketicilerin
firmalara duydukları güvenin artmasını sağlayacak; ayrıca, bu sektörü yatırımcılar
açısından cazip hale getirecektir. Bu da firmaların performansının arttırılması
açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Elektronik ticaret, gelişimini hızla sürdürmekte olan ve çeşitli yeniliklere gebe
bir iş alanıdır. Dolayısıyla, işletmelerin başarılı olabilmeleri için bu alanda yapılan
akademik çalışmaların yanı sıra sektörel yenilikleri de takip etmeleri ve bu doğrultuda
gerekli inovasyon süreçlerine dâhil olmaları bir zorunluluk haline gelmektedir. Bu
bağlamda, işletmelerin elektronik ticaret alanındaki inovasyonların takibini yapacak ve
61
bu süreçleri şirket stratejilerine entegre edebilecek profesyonel bir ekip ile çalışması
önem arz etmektedir.
İşletmeler, inovasyon faaliyetlerini yürütürken Ar-Ge çalışmalarına da
olabildiğince önem vermelidir. Bu süreçte, gerek akademik çalışmalar, gerek devlet
destekli projeler, gerekse farklı şirketlerce kullanılan benzer sistemler incelenmeli ve
işletme açısından en uygun olarak değerlendirilen bilgi kaynakları kullanılarak
gerçekleştirilen inovasyonlardan optimal fayda sağlanması için çalışılmalıdır. Bu
alanda yapılacak inovatif projeler, şirketlerin gelişimi için elzem olduğu kadar,
elektronik ticaret alanında yapılan küresel ölçekli çalışmalara katacağı değer açısından
da büyük bir önem teşkil etmektedir. Ulusal ve uluslarası alanda faaliyet gösteren
danışmanlık şirketlerinden alınacak danışmanlık hizmetleri, ulaşılacak noktalara daha
hızlı ve efektif bir şekilde ulaşmayı sağlayacaktır.
Etkili bir yönetim stratejisinin tasarımı ve bunun uygulanması, işletmenin
kendi performansını düzenli olarak takip edebilmesi ve bu doğrultuda şirketlerin
çalışma
sistemlerini
düzenli
olarak
güncel
hale
getirmeleri,
işletmenin
performansının olumlu yönde ilerleyebilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Teknolojik gelişmelerin hızla hayatımıza girdiği şu zamanlarda gelişmelere ayak
uydurulamaması işletmeleri rekabet açışından dezavantajlı bir duruma düşürecektir.
Yapılan inovasyon faaliyetlerinde yurtiçi ve yurtdışından kaynak kullanılması, sürece
daha hızlı dâhil olunmasını sağlayacaktır. Bu koşullar sağlandığı takdirde, her zaman
rekabet açışından avantajlı konumda olunacağının unutulmaması gerekmektedir.
Araştırma kapsamında uyguladığımız ankette yer alan inovasyon bilgi
kaynakları
faktöründe,
özel
Ar-Ge
merkezleri,
danışmanlık
şirketleri
ve
üniversitelerin bilgi kaynağı olarak kullanılmadıkları ortaya çıkmıştır. Akademik
kaynakların ve profesyonel ekiplerin desteğinin alınması şirket performansların
ölçümlenmesinde ve yenilikçi projeler geliştirilmesinde daha başarılı sonuçlar
getirecektir. Bu tarz çalışmaların yapılması, ulusal ve uluslararası piyasalarda rekabet
avantajı sağlama konusunda bir ön adım olabilir.
62
Bu çalışma yapılırken, veri toplama sürecinin sadece İstanbul ili içerisinde
gerçekleştirildiği göz önünde bulundurulduğunda, ulusal ve küresel ölçekle
kıyaslandığında bu araştırma yetersiz kalacaktır. Ekonomik yönden ve elektronik
ticaret açışından söz konusu bu bölge ülkenin diğer kesimlerinden daha gelişmiş olsa
da, ileride bu konuda araştırma yapmak isteyecek akademisyenlere, daha geniş
kapsamlı ve daha önemli bulgular elde edebilmeleri açısından çalışmalarını ülke
genelinde yapmaları önerilmektedir. Daha geniş bir coğrafi alanda yapılacak olan bir
araştırma ve homojen bir örneklem kitlesi, bu çalışmayı daha genellenebilir
sonuçlara ulaştırabilir. Gerçekleştirilen analizler altı farklı sektörden 277 katılımcı
yöneticiden alınan anket verilerine dayanmaktadır; daha geniş bir örneklem kitlesi ile
daha doğru sonuçlar ve daha büyük bir resim ortaya çıkartılabilir.
Orijinalliğine sadık kalarak kullanılan ölçekler toplamda 50 soruluk ve 5 sayfalık bir
anket ortaya çıkmasına neden olmuştur. Özellikle anketin doldurulması sürecinin
uzun olması dolayısıyla anketi dolduran yöneticilerin bazı bölümlerde dikkatinin
dağılması, ters ölçekli soruları okuduklarında anlayamama, anketi doldurmaktan
sıkıldıkları için belirli bir bölümden sonrasını rastgele işaretleme gibi olumsuz
durumlarla karşılaşılmıştır. Bu nedenle gelecek araştırmalarda kullanılacak
ölçeklerin daha sade ve anlaşılır olması araştırmadaki veri toplama sürecini daha
hızlı ve güvenilir hale getirecektir. Konu itibariyle elektronik ticaret yapan
KOBİlerin şirket performansının incelendiği bu yüksek lisans tezinde, tek başına tez
konusu olacak elektronik ticaretin güvenilirliği konusunda daha detaylı bir çalışma
yapılabilir.
63
KAYNAKÇA
Akgül, A., & Çevik, O. (2003). İstatistiksel analiz teknikleri. Emek Ofset, Ankara,
417.
Akman, İbrahim, ve Mohammad Rehan. 2010. «The predictive impact of sociodemographic and.» Scientific Research and Essays 5 (14): 1890-1898.
Aldrich, Michael. 2011. Inventor's Story. 01 Kasım. Erişim Tarihi: Ekim 28, 2014.
http://www.aldricharchive.com/inventors_story.html.
—. 2011. «Online Shopping in the 1980s.» US IEEE 'Annals of the History of
Computing,
Ekim-Aralık:
57-61.
Erişim
Tarihi:
Ekim
26,
2014.
http://www.aldricharchive.com/downloads/anhc-33-4-anec-aldrich.pdf.
Alptürk, Ercan. 2005. «Elektronik Pazar Yerleri ve B2B.» Vergi Sorunları Dergisi
(198): 33.
Altındağ, E. (2011), Aile Şirketlerinde Stratejik Yönelim Düzeylerinin Tespiti Ve
Firma Performansı Üzerindeki Etkisi, Doktora Tezi, Gebze Yüksek
Teknoloji Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Gebze.
Avrupa Komisyonu. 2014. Enterprise and Industry: What is an SME? 5 Aralık.
Erişim
Tarihi:
Aralık
13,
2014.
http://ec.europa.eu/enterprise/policies/sme/facts-figures-analysis/smedefinition/index_en.htm.
BDDK. 2014. Türk Bankacılık Sektörü Temel Göstergeleri. İstatistik Raporu, Veri ve
Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı, Ankara: Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme
Kurulu.
Erişim
Tarihi:
Aralık
14,
2014.
https://www.bddk.org.tr/WebSitesi/turkce/Raporlar/TBSGG/13364tbs_temel
_gostergeler.pdf.
Bidgoli, Hossein. 2002. Electronic Commerce: Principles and Practice. Bakersfield,
California: Academic Press.
64
Boşgelmez,
Alpaslan.
2003.
Küreselleşme
Sürecinde
KOBİlerin
Türkiye
Ekonomisindeki Yeri, Yapısal Analizleri ve Isparta Örneği. Yüksek Lisans
Tezi, Isparta: T.C. Süleyman Demirel Üniversitesi SBE.
Büyüköztürk, Şener. 2002. «Faktör Analizi: Temel Kavramlar ve Ölçek Geliştirmede
Kullanımı.» Kuram ve Uygulamada Eğitim Yönetimi (32): 470-483.
Centre for Strategy and Evaluation Services. 2012. Final Executive Summary:
Evaluation of the SME Definition. Değerlendirme Raporu, Kent: Centre for
Strategy and Evaluation Services. Erişim Tarihi: Aralık 13, 2014.
http://ec.europa.eu/enterprise/policies/sme/files/studies/executive-summaryevaluation-sme-definition_en.pdf.
Chaffey, Dave. 2009. E-Business and E-Commerce Management: Strategy,
Implementation and Practice. 4th Edition. Harlow: Pearson Education
Limited.
Cronbach, Lee J. 1951. «Coefficient alpha and the internal structure of tests.»
Psychometrika 16 (3): 297-334.
Çelik, H. Eray, ve Veysel Yılmaz. 2011. «Extending the Technology Acceptance
Model for Adoption of E-Shopping by Consumers in Turkey.» Journal of
Electronic Commerce Research 12 (2): 152-164.
Deloitte. 2014. Türkiye’de E-Ticaret: Pazar Tanımlama ve 2013 Pazar Büyüklüğü
Ölçümleme Çalışması. Araştırma Raporu, İstanbul: TÜBİSAD: Bilişim
Sanayicileri
Derneği.
Erişim
Tarihi:
Ocak
9,
2015.
http://www2.deloitte.com/content/dam/Deloitte/tr/Documents/technologymedia-telecommunications/tr-tubisad-turkiye-eticaret-pazar-buyuklugu.pdf.
Doğaner, Murat. 2007. Elektronik Ticaret, Türkiye'de Elektronik Ticaretin Gelişimi
ve İşletmeden Tüketiciye Elektronik Ticaret Üzerine Bir Araştırma. MSc
Thesis, Konya: T.C. Selçuk Üniversitesi İşletme Anabilimdalı.
Dolanbay, Coşkun. 2000. E-Ticaret Stratejileri ve Yöntemler. Ankara: Meteksan
Sistem Yayınları.
65
Dünya Ticaret Örgütü. 2014. Electronic commerce. 1 Ocak. Erişim tarihi: Ekim 29,
2014. http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/tif_e/bey4_e.htm.
Ersoy (İyiler), Zeynep. 1999. Elektronik Ticaret ve Ticaret Noktaları. Ankara:
İGEME.
Esat, Demet Nimet. 2004. «Elektronik Ticaret ve İşletmeler Arası Elektronik Ticaret
Uygulamaları.» Yüksek Lisans Tezi. Kocaeli: T.C. Kocaeli Üniversitesi SBE,
13 Ekim.
Fillis, Ian, ve Beverly Wagner. 2005. «E-business Development: An Exploratory
Investigation of the Small Firm.» International Small Business Journal 23
(6): 604-634.
Gökgül, Mustafa. 2014. «Türkiye'de Elektronik Ticaret ve İşletmelere, Tüketicilere
Sağladığı Avantajlar, Dezavantajlar.» Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: T.C.
İstanbul Kültür Üniversitesi SBE, 26 Mayıs.
Hammer, Alexander. 2010. Small and Medium-Sized Enterprises: Overview of
Participation in U.S. Exports. Araştırma Raporu, Washington, DC: ABD
Uluslararası Ticaret Komisyonu (USITC). Erişim Tarihi: Aralık 14, 2014.
http://www.usitc.gov/publications/332/pub4125.pdf.
Hiser, Emily, Ben Lanka, Felicia Oliver, ve Li Wai. 2001. History of E-commerce.
Erişim
Tarihi:
Ekim
26,
2014.
http://newmedia.medill.northwestern.edu/courses/nmpspring01/brown/Revstr
eam/history.htm.
Hom, Elaine J. 2013. «What is C2B.» Business News Daily Web Sitesi. 28 Ağustos.
Erişim Tarihi: Aralık 4, 2014. http://www.businessnewsdaily.com/5001what-is-c2b.html.
Kalaycı, Cemalettin. 2008. «Elektronik Ticaret ve KOBİlere Etkileri.» International
Journal of Economic and Administrative Studies 1 (1): 139-150.
66
Kayıhan, Şaban, ve Habib Yıldız. 2004. Elektronik Ticaretin Hukuki ve Vergi
Boyutu. Ankara: Seçkin Yayıncılık.
Kaynak, Erdener, Ekrem Tatoğlu, ve Veysel Kula. 2005. «An analysis of the factors
affecting the adoption of electronic commerce by SMEs: Evidence from an
emerging market.» International Marketing Review (Emerald Group
Publishing Limited) 22 (6): 623-640. doi:10.1108/02651330510630258.
Khoshnampour, Mohsen, ve Masoud Nosrati. 2011. «An overview of E-commerce.»
World Applied Programming 1 (2): 94-99.
KOSGEB. 2011. KOBİ Stratejisi Eylem Planı 2011-2013. Eylem Planı, Ankara:
KOSGEB.
—. 2014. Vizyon & Misyon. Düzenleyen: Strateji Geliştirme ve Mali Hizmetler
Dairesi Başkanlığı. Strateji Geliştirme ve Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığı.
12
Aralık.
Erişim
Tarihi:
Aralık
12,
2014.
http://www.kosgeb.gov.tr/Pages/UI/Baskanligimiz.aspx?ref=20.
Markoff, John. 2005. What the Dormouse Said: How the Sixties Counterculture
Shaped the Personal Computer Industry. New York: Penguin Books.
MEGEP. 2007. Pazarlama ve Perakende E-Ticaret. Ders Notları, Mesleki Eğitim ve
Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi (MEGEP), Ankara: T.C. Milli
Eğitim Bakanlığı.
Nakip, M. (2013). Pazarlama Araştırmalarına Giriş (SPSS Uygulamalı). (4.
Basım).Seçkin Yayınları
OECD. 2013. «Glossary of Statistical Terms: E-Commerce.» OECD. 17 Ocak.
Erişim
Tarihi:
Ekim
29,
2014.
http://stats.oecd.org/glossary/detail.asp?ID=4721.
Oğuztürk, Bekir Sami, ve Ali Murat Alparslan. 2011. «E-Ticaret Stratejisinde
Entellektüel Sermayenin Görünümü.» Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi 1 (13): 145-168.
67
O'Luanaigh, Cian. 2014. World Wide Web born at CERN 25 years ago. 12 Mart.
Erişim
Tarihi:
Ekim
27,
2014.
http://home.web.cern.ch/about/updates/2014/03/world-wide-web-born-cern25-years-ago.
Sarısakal, M. Nusret, ve M. Ali Aydın. 2003. «E-Ticaretin Yeni Yüzü Mobil
Ticaret.» Havacılık ve Uzay Teknolojileri Dergisi 1 (2): 83-90.
Sert, Sami. 2014. E-Ticaret ve Perakende Sektörüne Etkileri. Yüksek Lisans Bitirme
Projesi, İşletme Anabilim Dalı, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir: Gediz
Üniversitesi.
Sezgin, Aslı G. Şat . 2013. Dünyada ve Türkiye'de E-Ticaret Sektörü. Araştırma
Raporu, İktisadi Araştırmalar Bölümü, İstanbul: Türkiye İş Bankası. Erişim
Tarihi:
Ocak
15,
2015.
http://ekonomi.isbank.com.tr/UserFiles/pdf/ar_04_2013.pdf.
TBMM. 1990. KOSGEB Kuruluş Kanunu. Ankara, 12 Nisan. Erişim Tarihi: Aralık
12, 2014. http://www.kosgeb.gov.tr/Pages/UI/Baskanligimiz.aspx?ref=2.
TBMM. 2012. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve
Sınıflandırılması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmelik.
Ankara:
T.C.
Resmi
Gazete,
4
Kasım.
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/11/20121104-11.htm.
Tian, Yan, ve Concetta Stewart. 2007. Chapter 1.1: History of E-Commerce. Cilt I,
Electronic Commerce: Concepts, Methodologies, Tools, and Applications
içinde, yazan Annie Becker, 1-8. Florida: IGI Global.
TOBB. 2012. Türkiye'deki KOBİ Tanımı. 4 Kasım. Erişim Tarihi: Aralık 13, 2013.
http://kobi.org.tr/index.php/tanimi/layout.
TÜİK. 2014. Haber Bülteni: Küçük ve Orta Büyüklükteki Girişim İstatistikleri, 2014.
2
Ekim.
Erişim
Tarihi:
Aralık
http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=18521.
68
14,
2014.
TÜİK. 2011. Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri. İstatistik Verisi, Ankara: Türkiye
İstatistik
Kurumu.
Erişim
Tarihi:
Aralık
14,
2014.
http://www.tuik.gov.tr/PreTablo.do?alt_id=1035.
United Nations Economic Commission for Europe (UNECE). 2014. Part 1:
Introduction - Trade - UNECE. Erişim Tarihi: Ekim 28, 2014.
http://www.unece.org/tradewelcome/areas-of-work/un-centre-for-tradefacilitation-and-e-businessuncefact/outputs/standards/unedifact/tradeedifactrules/tradeedifactrules.html.
Uygur, Eren. 2010. E-Ticaret ve Türkiye'deki Durumu. Yüksek Lisans Tezi, İşletme
Anabilim Dalı, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara: T.C. Atılım Üniversitesi.
Zafeeruddin, Faseehuddin Alias Yawar Zafar. 2014. «Electronic Commerce : A
Study.» Computer Science: An International Journal 8: 26-27.
İNTERNET KAYNAKLARI
Alibaba.com. 2014. «Alibaba Group Announces September Quarter 2014 Results.»
Alibaba Group Web Sitesi. 4 Kasım. Erişim Tarihi: Kasım 19, 2014.
http://www.alibabagroup.com/en/news/press_pdf/p141104.pdf.
EticaretMag.com. 2013. «Türk E-ticaret Pazarı ve İstatistikleri.» eticaretmag.com. 6
Şubat. Erişim Tarihi: Ekim 28, 2014. http://eticaretmag.com/turk-e-ticaretpazari-ve-istatistikleri/.
—. 2012. Yeni Başlayanlar İçin E-ticaretin Avantaj ve Dezavantajları. 12 Eylül.
Erişim Tarihi: Aralık 12, 2014. http://eticaretmag.com/yeni-baslayanlar-icine-ticaretin-avantaj-ve-dezavantajlari/.
Free Encyclopedia of Ecommerce. 2013. ARPAnet: internet, network, technology
and
research.
01
Ocak.
Erişim
Tarihi:
http://ecommerce.hostip.info/pages/58/ARPAnet.html.
69
Ekim
27,
2014.
gittigidiyor.com. 2001. Ticaret Nasıl Gerçekleşiyor? 1 Ocak. Erişim Tarihi: Aralık
10,
2014.
http://yardim.gittigidiyor.com/yeni-uyeler/ticaret-nasil-
gerceklesiyor.
Hepsiburada.com. 2013. Hakkımızda: Hepsiburada.com. Doğan Online. Erişim
Tarihi: Kasım 17, 2014. http://www.hepsiburada.com/hakkimizda.
Hürriyet Gazetesi - Arşiv. 2000. «İnfoshop artık Doğan On-Line bünyesinde.»
Hürriyet
-
Ekonomi.
7
Nisan.
Erişim
Tarihi:
Ekim
28,
2014.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?DocID=-145857.
Kemp, Simon. 2015. «News: Digital, Social & Mobile Worldwide in 2015.» We are
Social
Website.
21
Ocak.
Erişim
Tarihi:
Ocak
24,
2015.
http://wearesocial.net/blog/2015/01/digital-social-mobile-worldwide-2015/.
RingDNA.com. 2014. RingDNA: What is B2C Sales? 1 Ocak. Erişim Tarihi: Aralık
12, 2014. http://www.ringdna.com/inside-sales-glossary/what-is-b2c-sales.
workcube.com. 2010. «İntranet Nedir? Kurumlar intranete neden ihtiyaç duyarlar?»
Workcube Enterprise Web Sitesi. Düzenleyen: Ferdi Fırat. 8 Şubat. Erişim
Tarihi: Aralık 13, 2014. http://www.workcube.com/intranet-nedir-kurumlarintranete-neden-ihtiyac-duyarlar.
70
EK-1 ANKET FORMU ÖRNEĞİ
Sayın Yönetici,
Bu anket formu, Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilimi İşletme
Bölümü tarafından yürütülmekte olan “KOBİler ve Elektronik Ticaret: İstanbul İli
Örneği” isimli araştırmanın araştırma kısmı ile ilgilidir. Bu araştırma çalışması tamamen
akademik bir amaca yönelik olup, çalışmanın amacı; elektronik ticaret yapan KOBİlerin
firma performansının analiz edilmesi ve elde edilen veriler kullanılarak bu hususta anlamlı
bilimsel sonuçlara ulaşabilmektir.
Uygulamanın kapsadığı soruları cevaplandırmak, hiç kuşkusuz zamanınızın bir kısmını
alacaktır. Ancak, üniversite ve iş hayatı arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve elde edilen
sonuçlardan ortaklaşa yararlanmak düşüncesi ile bize yardımcı olacağınızı ümit etmekteyiz.
Gönderilecek cevaplar kesinlikle gizli tutulacaktır. Elde edilen sonuçlar işletme adı
belirtmeksizin genel ve ortalama özellikler şeklinde, bu araştırmaya katılan şirketlerden arzu
edenlere de gönderilecektir. Birbirine benzeyen ve tekrar gibi görünen sorular araştırma
tekniği açısından sorulması zorunlu sorulardır. Dolayısıyla bütün soruların
cevaplandırılması, değerlendirmenin sağlıklı yapılabilmesi için büyük önem arz etmektedir.
İlginiz için teşekkürlerimizi sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Saygılarımızla…
Yrd. Doç. Dr. Erkut Altındağ
Samet Kaşık
Araştırma Sorumlusu:
Araştırma Danışmanı:
Samet Kaşık
Yrd. Doç. Dr. Erkut ALTINDAĞ
[email protected]
[email protected]
İşletme Hakkında Genel Bilgiler
İşletmenin Adı
:
Faaliyet Alanının Sınırları :
Bölgesel
Ulusal
Uluslararası
Faaliyet Gösterdiği Sektör :
Gıda/İçecek/Tütün
Ağaç/Kâğıt/Basım
İlaç/Tıbbi Cihaz.
Giyim/Tekstil/Deri
Mak-Teçh/Metal Eşya
Otomotiv
Mobilya
Kimya/Petrol/Lastik
Ana Metal
Bilişim
Telekomünikasyon
Diğer
Çalışan Sayısı
:
İşletmenin Kuruluş Yılı
:
Formu Dolduran Hakkında Genel Bilgiler
Adı ve Soyadı (zorunlu değil) :
Çalıştığı Departman :
Üretim Muhasebe
Personel Satış/Pazarlama Diğer
Ünvanı / Statüsü
:
İşletme Sahibi/Ortağı
Üst düzey yönetici
Orta düzey yönetici
Yaşı
:
Cinsiyeti
:
Eğitim Durumu
:
İlköğretim
Lise
Yüksekokul
Üniversite
Yüksek Lisans
Doktora
İnternet üzerinden perakende/toptan satışımız mevcuttur
Evet
Hayır
İşletmelerle(Bayilerle) olan ticari faaliyetlerimizde interneti kullanıyoruz.
Evet
Hayır
71
Aşağıdaki soruları işletmenizin mevcut durumuna göre cevaplayınız. Bu ölçekte; (1)
Tamamen katılmıyorum, (2) çoğunlukla katılmıyorum, (3) Kısmen katılmıyorum, (4)
Ne katılıyorum, ne katılmıyorum, (5) Kısmen katılıyorum, (6) Çoğunlukla katılıyorum
ve (7) Tamamen katılıyorum seçeneğini temsil etmektedir.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
E-TİCARET ALGILAMASI
Elektronik ticaret ( Mal ve hizmetlerin, olası tüm ticari
işlemlerinin internet üzerinden gerçekleşmesidir. İşletmeden son
müşteriye olabileceği gibi, firmalar veya merkezle bayiler
arasında internet üzerinden gerçekleşen her türlü sipariş, satış,
ödeme vb işlemlerde e-ticaret kapsamına girer.)gelecekteki ticaret
modelidir.
Elektronik ticaret ile iş yapma hızı artar.
İnternet ürünlerin daha düşük maliyetle müşteriye ulaşmasını
sağlar.
İnternet potansiyel müşterilere daha kolay ulaşabilmeyi sağlar.
Elektronik ticaret, maliyetleri büyük ölçüde azaltarak dünya
pazarlarına daha ucuz şekilde ulaşmayı sağlar.
Elektronik ticaret sayesinde pazar alanı genişler.
Elektronik ticaret firmama gerçek bir rekabet avantajı sağlar.
İnternette yer almak firmanın çevresindeki ve piyasadaki imajını
güçlendirir.
İnternet araştırma ve geliştirme faaliyetleri için gereklidir.
E-TİCARETLE İLGİLİ YÖNELİM-BEKLENTİ
Şirketimiz gelecek 5 yıl içinde elektronik ticarete daha bağımlı
10
olacaktır.
Çevremizde başarılı uygulamaları görünce bizler de e-ticaret için
11
yatırım kararı verebiliriz.
E-TİCARETLE ÖNÜNDEKİ ENGELLER
1 2 3 4 5 6 7
1 2 3 4 5 6 7
1 2 3 4 5 6 7
12 Elektronik ticaret güvenli değildir.
13 Devletin elektronik ticareti destekleyici çalışmaları yetersizdir.
14 Elektronik ticaretin hukuki alt yapısı henüz oluşturulmamıştır.
15
16
17
18
19
20
21
22
WEB SİTESİ KULLANIMI
Şirketlerimiz web sitelerini işletme içinde yapmak yerine işletme
dışından profesyonel danışmanlık hizmet almalıdırlar.
Şirketimizinde web sayfası düzenlemekten anlayan kalifiye
eleman bulmakta zorluk çekiyoruz.
Şirketimizde bilgi teknolojileri konusunda alt yapısı eksikliği
bulunmaktadır
Şirketimiz ürün ya da hizmeti e-ticaretle baka bir şirketten satın
alması (B2B) maliyet avantajı sağlar.
Şirketimiz ürün ya da hizmeti e-ticaretle başka bir şirketten satın
alması (B2B) zaman avantajı sağlar.
Şirketimiz ürünlerini ya da hizmetlerini internet aracılığıyla
müşterilerine satmaları (B2C) performanslarını arttırır.
Şirketimiz elektronik ticaret uygulamalarını (B2B, B2C)
oluşturabilecek teknik sermayeye sahiptir.
Şirketimiz elektronik ticaret uygulamalarını (B2B, B2C)
72
1 2 3 4 5 6 7
oluşturabilecek entelektüel sermayeye sahiptir.
Şirketimiz internet aracılığıyla reklam, tanıtım tutundurma
23
çabalarında bulunması performansını arttırır.
Şirketimiz internetten satış sonrası hizmet vermesi rekabet
24
avantajı sağlar.
25
26
27
28
29
30
31
İNOVASYON SÜRECİ
Şirketimiz inovatif fikir oluşturabilmek için, müşterilerin,
rakiplerin, tedarikçilerin, ortakların ve çalışanların fikirlerinden
sistematik bir şekilde faydalanmaktadır.
Şirketimizdeki kalkınma projelerinin geliştirilmesi sırasında,
müşterilerin, rakiplerin, tedarikçilerin, ortakların ve uzmanların
teklif ve tenkitleri devamlı göz önünde bulundurulmaktadır.
Şirketimizde inovatif fikirlerin arayışı, fikirlerin stratejik olarak
seçilmesi ve seçilen fikirlerin organize edilip başarılı bir şekilde
ürünlere/hizmetlere uygulanmasına önem verilmektedir.
Şirketimizin en iyi şekilde inovasyon performansı elde edebilmesi
için, araştırmacılar, geliştiriciler, tasarımcılar, üretim yöneticileri,
satış personeli vb. çalışanlar arasında etkin bir iletişim
bulunmaktadır.
Şirketimiz, gelişimi en üst düzeye çıkarmak için sistematik bir
şekilde teknoloji ve piyasa takibi yapmaktadır.
Pazarlama ve satış organizasyonunda, yarar sağlayacak konular
üzerinde, müşteriler ile fikir alışverişinde bulunulmaktadır.
Şirketimizdeki proje müdürleri, stratejik projeler, kaynaklar ve
kalkınma projesi üzerinde yeterli yönetim kontrolüne sahiptir.
1 2 3 4 5 6 7
Şirketimizin gelişme programı kapsamında, bir işin nasıl ve
32 kimlerle yapıldığı gibi hususlar sistematik bir şekilde
araştırılmaktadır.
İNOVASYON PERFORMANSI ( Son 3 Yıl Baz Alınacaktır. )
Şirketimizin önceki yıllara nazaran inovasyon performansı
33
göstergelerinden elde ettiği başarı oranlarında artış olmuştur.
Şirketimiz rakiplerinden daha önce pazara yeni ürün/hizmet
34
sunmaktadır.
Mevcut ürün portföyünde yer alan yeni ürün yüzdesinde artış
35
görülmektedir.
36 İnovasyon projeleri sayısında artış görülmektedir.
37 Yeni ürün ve hizmetlerin kalitesinde artış görülmektedir.
Fikri hakları koruma altında yapılan inovasyonlarda artış
38
görülmektedir.
Şirketimiz çevresiyle uyumlu bir zihniyet oluşturmuş ve yönetim
39
sistemini yenilemiştir.
1 2 3 4 5 6 7
İNOVASYON BİLGİ KAYNAKLARI ( Son 3 Yıl Baz Alınacaktır. ) 1 2 3 4 5 6 7
Şirketimiz yaptığı inovasyon faaliyetlerinde kendi içindeki bilgi
40 kaynaklarını kullanmıştır (Ar-Ge, üretim, satış ve pazarlama,
yönetim, diğer)
Şirketimiz yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi kaynağı olarak
41
donanım, malzeme, yedek parça ya da yazılım sağlayıcılarını
73
42
43
44
45
46
47
48
49
50
kullanmıştır.
Şirketimiz yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi kaynağı olarak
müşterilerini kullanmıştır.
Şirketimiz yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi kaynağı olarak
rakiplerini veya diğer kuruluşları kullanmıştır.
Şirketimiz yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi kaynağı olarak
danışmanlar, ticari laboratuvarlar ya da özel Ar-Ge merkezlerini
kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi
kaynağı olarak üniversiteler ve yükseköğretim kuruluşlarını
kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi
kaynağı olarak kamu ve özel araştırma merkezlerini kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi
kaynağı olarak bilimsel dergi ve yayınları kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde,
konferanslar, fuarlar ve sergiler gibi bilgi kaynaklarını
kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi
kaynağı olarak yurtiçi-yurtdışı eğitimleri kullanmıştır.
Şirketimiz son 3 yıldır yaptığı inovasyon faaliyetlerinde bilgi
kaynağı olarak mesleki ve/veya ticari birlikleri kullanmıştır.
74
ÖZGEÇMİŞ
15 Temmuz 1988 yılında Ordu’da doğan Samet Kaşık, 1999 yılında Bisaş
İlköğretim Okulu’nda temel eğitimini, 2002 yılında Bursa Hasan Ali Yücel Anadolu
Lisesi’nde orta öğrenimini tamamlamıştır. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İktisadi
ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünden 2011 yılında mezun olan Kaşık, 2013
yılında Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim dalı
Pazarlama Bölümünde yüksek lisans eğitimine başlamıştır.
Aday: Samet KAŞIK
75

Benzer belgeler