Ekim 2011

Transkript

Ekim 2011
II.KADEME-LİSE
KÜTÜPHANE BÜLTENİ
CİLT 1 SAYI 3
Merhaba Sevgili Kütüphaneseverler,
Kütüphane Bülteni’mizin yeni sayısı ile sizlerle
yeniden buluşmanın heyecanını yaşıyoruz.
Bu sayıda değerli öğretmen ve
öğrencilerimiz kitap tanıtımlarıyla bültenimize
konuk olmuşlardır. Gelecek sayılarda
bültenimize konuk olmak isterseniz kitap
tanıtımlarınızı “[email protected]” e-posta
adresine gönderebilirsiniz.
Bu ayki bültenimizde neler var?
*Kütüphanede düzenlenen etkinlikler
*Gazi Üniversitesi Kütüphanesi Gezi Notları
*Kütüphane Dağarcığı
*Okumanın Keyfine Dair
*Keyifli Bir Röportaj
*Keşfedilecek Kitaplar
*Yeni Yayınlar Seçkisi
Kütüphanede Düzenlenen Etkinlikler
8 Haziran 2011 tarihinde Hacettepe
Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
öğretim görevlisi Prof. Dr. Bülent Yılmaz, 6 ve 7.
sınıf öğrencileriyle “Eğitim Başarısında Okuma
Alışkanlığının Önemi” adlı söyleşisini gerçekleştirdi.

9 Haziran 2011 tarihinde kütüphaneyi etkin
bir biçimde kullanan II. Kademeden on üç
öğrencimiz ile Gazi Üniversitesi Merkez
Kütüphanesi’ne gezi düzenlenmiştir.

2010-2011 Eğitim ve Öğretim Yılı’nda,
kütüphaneden en fazla kitap alan 20 öğrenciye
(II.Kademe 10/Lise 10) kitap hediye edilmiştir. Hediye
edilen kitaplarımız;
İhsan Oktay Anar, Puslu Kıtalar Atlası
Süleyman Bulut, 101 Deyim 101 Öykü
Süleyman Bulut, 101 Atasözü 101 Öykü

9 Eylül 2011 tarihinde Çağdaş Yaşamı
Destekleme Vakfı’na kitap bağışında bulunulmuştur.

2011-2012 Eğitim ve Öğretim Yılı’nın
başlamasıyla birlikte kullanıcılarımızı yepyeni
kitaplarla buluşturmaya devam ediyoruz.

19-22 Eylül 2011 tarihleri arasında
6.sınıflara “kütüphane tanıtım programı” düzenlenmiştir.

1
Okumak Farkına Varmaktır!
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ KÜTÜPHANESĠ
GEZĠSĠ’NDEN NOTLAR
Başaksu Özdemir-7/F
Gazi Üniversitesi binalarıyla ve
kampüsüyle bir harika, kütüphanesi ise gerçekten muhteşem.
Kütüphane çok geniş bir koleksiyona sahip. Herkesin kütüphaneden yararlanabilmesi için
(engelliler, dışarıdan gelen öğrenciler vb.) olanaklar sağlanmış. Kütüphanedeki
kaynaklar rahatlıkla ödünç alınabiliyor, film
izlenebiliyor ve araştırma yapılabiliyor. Teknolojik
gelişmeler yakından takip ediliyor ve kullanılıyor.
Bu geziden çok memnun kaldım; bu etkinliği
düzenleyen kütüphane öğretmenlerimize teşekkür
ediyorum.
Elif Zeynep Savcı-7/H
6,7 ve 8. sınıf öğrencilerinden
oluşan 15 kişilik bir grupla 9
Haziran 2011 tarihinde okul
kütüphanemizin düzenlediği Gazi
Üniversitesi Merkez Kütüphanesi
gezisine katıldık. Kütüphane
gerçekten çok modern ve
güzeldi. Okuyucuların rahat etmeleri için okuma
bölümleri var ve oraya yumuşacık koltuklar
koymuşlar. Dergi bölümünde ise 1960’lardan
kalma eski, ciltlenmiş dergiler var. Aynı zamanda
kütüphanenin en üst katında bir Türk Tarihi
Müzesi var. Tüm bunlar bir tarafa bence en güzel
bölüm “Braille Bölümü” idi. Görme engelliler için
açılmış bu bölüm ve kütüphanenin görme engelli
okuyucularını böylesine düşünüp önemsemeleri
çok hoşuma gitti. Işıl ışıl binasıyla ve binlerce
kitabıyla koskocaman görünen bu kütüphaneyi
herkesin görmesini tavsiye ederim.
*********
Defne Akşit-8/G
Gazi Üniversitesi Kütüphanesi,
devlet kütüphanesi olmasına
rağmen inanılmaz büyüklükte
ve oldukça gelişmiş bir
kütüphane. Görme engelliler
için özel alfabe ile yazılmış
kitaplar var. Aynı zamanda ses
kayıtları da bulunuyor. Gönüllüler bazı kitapları
yüksek sesle okuyup seslerini kaydederek
kütüphane görevlilerine teslim ediyorlar. Bizim
kütüphanemizden farklı olarak o kütüphanede
grup olarak veya tek kişi olarak çalışma yapmak
isteyenler için “karel” denilen özel çalışma
bölmeleri var. Kitapların ödünç almadan dışarı
çıkarılmaması için gelişmiş bir güvenlik sistemleri
var.Sonuç olarak bu kütüphaneyi çok beğendim
ve arkadaşlarıma da görmelerini öneririm.
***********
Ezel Erkan-7/D
Gazi Üniversitesi Kütüphanesinin alt katında görme engelliler
için kitaplar ve CD’ler var, ancak
bu kaynaklar ödünç alınamıyor,
o bölümde kullanılabiliyor.
Kütüphanenin birinci katında
bulunan ödünç verme biriminde
Türkiye’de yeni kullanılan ve Ankara’da tek olan
bir sistem kullanılıyor. Elektronik bir cihazın
üstüne kitabınızı koyuyorsunuz, barkod okuyucu,
kitabın etiketini okuyor, kullanıcı numaranızı
yazdıktan sonra kitap alabiliyor, iade edebiliyor,
süre uzatımı yapabiliyorsunuz. İkinci katta süreli
yayınlar bölümü var. Pek çok derginin yeni ve eski
tüm sayıları var. Ayrıca katta dergileri okumak ve
dinlenmek için koltuklar bulunuyor. Bence bizim
kütüphanemizde de buradaki gibi koltuklar olsa
çok güzel olur. Ben bu kütüphaneyi çok sevdim.
KÜTÜPHANE DAĞARCIĞI
Soruları bil, sürpriz ödülü al!
1- Birinci Dünya Savaşı
hakkında bilgi veren ve
kütüphanemizde bulunan iki
kaynak ismi veriniz.
*********
Tunahan Koçak-7/A
Kütüphanedeki özel çalışma
odaları ve salonları gerçekten
çok hoşuma gitti. Görme
engelliler için bir bölüm
yapılmış olması da çok güzel.
Bizim kütüphanemiz o
kütüphane kadar büyük
değil; ancak kitapların bilgisayarda taranabilmesi,
ödünç kitap alma koşulları, gazete ve dergi
bölümü ile Gazi Üniversitesi Kütüphanesi’nin
minyatürü sayılabilir .
2- Arjantinli yazar Alberto Manguel’in kütüphanemizde bulunan kitapları hangileridir?
3-Kütüphanemizde bulunan ve 2010 yılında
Türkiye’de ve dünyada gerçekleşen olayları
anlatan bir kaynak ismi veriniz.
(Sürpriz ödülü almak için sorulardan en az iki tanesini cevaplandırıp
bir kağıda yazarak kütüphanemize iletin.)
2
Okumak Farkına Varmaktır!
LĠSE FELSEFE ÖĞRETMENLERĠMĠZ ĠLE
OKUMANIN KEYFĠNE DAĠR...
II.Kademe Türkçe Zümre Başkanımız Sıdıka
Gökçelik Ġle Kitap Üzerine Keyifli Bir
Sohbet
“...bir kitabı okurken
geçen iki saatin
ömrümün birçok
senelerinden daha dolu,
daha ehemmiyetli
olduğunu fark edince
insan hayatının
ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde
kalırdım.”
Sabahattin Ali
Soluk almaktır okumak benim için.. Sıkıntıya ilaç,
yalnız gezerliğe yoldaş, sessizliğe ıslık, sorulara
cevap bulmaktır. Uzakların yaklaşmasıdır. Bütün
Zamanların, bütün kıtaların, bütün insanların
tepesinden bakmaktır ve bütün dillerin. Körebedir,
saklambaçtır, tüm oyunları oynamaktır satırlarda.
Dünyada olmaktır, dünyanın yanında ve karşısında
iken de dünya ile olmaktır, başka türlüsünün
olamamasıdır. Tüm eksikliklerin tamamlanmasıdır,
tüm tamamların eksilmesidir. Biteviye keşiftir,
sığınaktır, krallıktır. Çoğaltandır, evcilleştirendir,
tüm imkanların açılmasıdır sayfalarda. Önünde
secdeye durduğumdur, dünyanın en güzel
arkadaşıdır, sevidir, savaştır, barıştır, kanamaktır,
akmaktır, ama nefes almakla ilgilidir en çok...
Nur Gelgeç
Lise-Felsefe Öğretmeni
1-Kütüphanemizden çok güzel yararlanıyorsunuz.
Kütüphane alışkanlığınız ne zaman başladı, ilk
gittiğiniz kütüphane neresiydi?
***Kütüphane alışkanlığım,
ilköğretim döneminde başladı; bu nedenle ilk gittiğim
kütüphane, okul kütüphanesiydi.
Üniversite yıllarında Ankara’daki
“Milli Kütüphane’”yi keşfettiğim
zaman ise kendi kendime “Daha
önce kütüphane görmemişim
ben.” dediğimi hatırlıyorum.
2-En son okuduğunuz kitabın ismini öğrenebilir
miyiz?
***Son üç yıldır, inanılmaz bir hızda okuyorum,
neredeyse haftada bir kitap bitirdiğim oluyor. Yeni
çıkan yayınları takip etmek gerçekten çok güç,
yine de bir şekilde yetişmeye çalışıyorum. En son
okuduğum kitap, yine yeni bir yayın “15” adlı
kitap. Otuz yazarın ilkgençlik yıllarına dair çeşitli
anıları, öyküleri ve şiirleri yer alıyor. Kitabın
sayfalarında uzak diyarlara yolculuk ederken
anılarınız yeniden can buluyor; sürüklenirken farklı
yaşantılara sözcüklerin büyüsüne kapılıyorsunuz
her bir satırda...
3-Hayatınızda iz bırakan bir kitap var mı, eğer
varsa iz bırakmasının nedenini açıklar mısınız?
*************
***Hayatımda iz bırakan birden çok kitap var
aslında. Nermin Bezmen’in “Kurt Seyt & Shura” ve
“Kurt Seyt & Murka” adlı kitaplarındaki Kurt Seyt’in
mücedeleci ruhu beni çok etkilemişti. Yaşamında
hep bir iniş çıkış olsa da hiçbir zaman yılmadı ve
her defasında sıfırdan başlamayı bildi, yaşama
tutunarak mücadele etti. Burada Zülfü Livaneli’nin
“Serenad” kitabını da eklemeden geçmek istemiyorum. Kitabı okurken her sayfasında geçmişte
yaşanan farklı bir acıya tanıklık ediyorsunuz ve bu
tanıklıkta savaşın ne denli yıkıcı olduğunu bir kez
daha haykırıyorsunuz yüreğinizde.
İnsanlar genellikle
kendilerine benzeyen
insanlarla yaşamayı tercih
ederler. Bu durumun
sonucunda da hayat çok
olağan gelir. Bu rutin ve
olağanlık içinde refleks
halinde yaşamaya başlarız. Bu durumda da
Düşünmeye, sorgulamaya gerek kalmaz. Aynı
hayat anlayışını paylaşanlar, genellikle benzer
şeyleri düşünür ve konuşur. Ancak seçilmiş
yayınları okuyanların ve okudukları üzerine kafa
yoranların dinlenmeye değer farklı sözleri vardır.
Ayrıca yayınlar sayesinde kendi dışımızdaki
insanlardan ve onların meselelerinden haberdar
oluruz. Bu sayede kendimize odaklı yaşamaktan
kurtulabilir, hayata anlam katabiliriz. Kitap, hayata
anlam katmanın bir yoludur diyebilirim.
4-Kütüphanelerin hayatımızdaki öneminden
bahseder misiniz?
***21. yüzyıl ... Bilgi ve teknolojinin gücünü
duyumsadığımız, çoğu zaman yetişmekte
zorlandığımız bir süreç... Yetişebildiklerimizse çoğu
zaman çabuk tükettiklerimizden ve kıymet
bilmediklerimizden. Böylesine bir süreçte kütüphanelerse başucumuzdan ayıramadığımız, kokusunu
içine çekmekten kendimizi alamadığımız kitapların
sarayı bana göre.
(devamı diğer sayfada)
Buket Gültepeataç Ayalp
Lise-Felsefe Öğretmeni
3
Okumak Farkına Varmaktır!
Don Kişot Yel Değirmenlerine Karşı
“Tek bir adam, küçük görülmüş
ve yaralanmış olsa da, cesaretinin son damlasına kadar ulaşılmaz yıldızlara ulaşabilmek için
çabaladı. Dünya bu yüzden daha
iyi bir yerdi.
Don Kişot
Don Kişot’un en büyük düşmanı yel
değirmenleridir. Yel değirmenleri makineleşen
dünyanın temsilcileridir. İyiliğin, doğruluğun,
dürüstlüğün, adaletin karşında “elli kollu devler”dir
bu değirmenler. Don Kişot elinde sopası,korkusuzca
onlara saldırır. Kimi zaman yere düşer, kimi zaman
yaralanır, herkes ona güler, onunla dalga geçer.
Yine de yılmaz, zor durumdakilere yardım eder,
daima kaybedenlerin yanında olur; ama yardım
ettikleri bile döner dolaşır onu sırtından vurur.
Yüzyıllar sonrasında Don Kişot hâlâ bizimle birlikte
olduğuna göre dünya pek fena sayılmaz. Kahraman
bir savaşçının değirmenlerle mücadelesine tanık
olacaksınız.
Nazlı Sağlam
Türkçe Öğretmeni
***********
Buket Uzuner-Gelibolu Uzun Beyaz Bulut
Yeni Bir Dünya
Her kitabın ayrı bir tınısı vardır
yüreklerde; ama bazıları size
“Bu kitap mutlaka okunmalı.”
dedirtir. Hayatı gösterir size,
insan olmanın lütfunu anlatır.
İşte öyle bir kitap Buket
Uzuner’in “Gelibolu-Uzun, Beyaz,
Bulut-”u. Tarih gibi bir gerçeğin, yaşanmışlığın
masalsı anlatımı sarıyor sizi satırlarda. Anlatılanların
yarattığı şaşkınlıktan mı, yazarın güçlü kaleminden
mi bilemem ama eser, var oluş mücadelemizin en
bilinmeyenlerini, yazdığımız destanın en inanılmaz
yönlerini, okuyucuyu o gizemli günlerin içine
alıveren bir üslupla satırlara taşıyor. Okudukça
yakın tarihimize farklı sorularla yeniden bakma
ihtiyacı duyuyor, o savaşta mücadele verenlerin
yüreklerinden gelen bir sevgi köprüsüyle yaşama
bağlanıyor, “kazanmak” kavramına nice yeni
anlamlar yüklüyor, kitabın adı gibi tarih kadar
uzun, gelecek ve masumiyet kadar beyaz,
enginlerde bir araya gelenler kadar bulutumsu bir
dünyadan bakıyorsunuz yaşadıklarınıza.
Nihal Işılak
Türkçe Öğretmeni
Türkiye’de kütüphane denilince araştırma yapmak
geliyor akıllara; oysaki kütüphane kitap, dergi gibi
birbirinden farklı yayın organlarının sıcaklığını en
çok hissedebileceğimiz yegane yerlerden bir
tanesi. İlkgençlik çağımda tanıştığım okul
kütüphanemi hatırlayınca hem kendimi hem de
öğrencilerimizi çok şanslı buluyorum şimdi; çünkü
bizi farklı zamanlara, yaşantılara, kahramanlara,
mekanlara ulaştıran çok sayıda kaynağa sahibiz
burada. Eleştirebilmek, değerlendirebilmek hatta
konuşabilmek için önce okumamız gerekiyor.
Okudukça beslenir her birey... Bu beslenmenin
ışığında gerçekleşir aydınlanma... Bu yüzden
kitapların sarayı olan kütüphanelerden hiç
kopmamalı ve bu konuda üzerimize düşen
sorumlulukları yerine getirmekten çekinmemeliyiz.
Sıdıka Hoca’mıza düşüncelerini bizimle
samimiyetle paylaştığı için teşekkür
ediyoruz.
II.Kademe Türkçe Zümresi
Öğretmenlerimizden Keşfedilecek
Kitaplar
Peride Celal-Üç Yirmi Dört Saat
SİZ HİÇ ÜÇ YİRMİ DÖRT
SAAT BEKLEDİNİZ Mİ?
“Üç Yirmi Dört Saat” deyimi,
tehlikeli ameliyatlarda hasta
yakınına ilk söylenen
sözlerden biri. “Üç yirmi dört
saat sonra konuşuruz.” der
doktorlar. Peride Celal, bir yakını ameliyata
alındığında, doktordan bu sözleri duyunca “İşte
tam bir roman adı” diye düşünmüş sanırım. Üç
Yirmi Dört Saat adlı bu roman için çok sevilen
birine yazılmış bir ağıttır da diyebiliriz. Roman, bir
hasta yatağı çevresinde, üç yirmi dört saat
süresince bir ana ile bir kızın hesaplaşmasını, iki
kuşağın dramlarını yansıtıyor. Bu roman, 1977
yılında yayımlanmış. Peride Celal, bu romanıyla
Hürriyet Gazetesi Edebiyat Ödülü’nü şair Fazıl
Hüsnü Dağlarca ile paylaşmış.
Begüm Can Rasan
Türkçe Öğretmeni
4
Okumak Farkına Varmaktır!
Sunay Akın- “Ay Hırsızı”
Gülten Dayıoğlu’nun, lastik ayakkabıları için
duyduğu heyecan, kitabı okurken gülümsetiyor
bizleri. “Artık heyecan ve sevinç duymak
için bu kadar küçük şeylerle mutlu olabiliyor
muyuz?” diye sormadan edemiyor insan.
Çocukluğunda komşularının mektuplarını
yazmasına karşılık Emin Özdemir’e verilen kuru
dut, yumurta ve pestilin, o dönemde yaşayan bir
çocuk için ne ifade ettiğini anlıyor, günümüzde
“hediye” sözcüğünü yalnızca “maddi değer” ile
anlamlandırdığımızı hüzünle anımsıyoruz. Yazar
Adalet Ağaoğlu, “Artık hep yarın için yazıyorum.
Gelecek için...” Yarınlarımızı öğrenmek için bizlerle
anılarını paylaşan yazarların yaşamlarına tanıklık
etmeye ne dersiniz?
Yaşamın, yaşamdaki bazı
sırların, tarihin unutturulan
gerçeklerinin ve daha
onlarcasının öyküleri... Her bir
sayfasını ilmik ilmik dokuyacağınız “Ay Hırsızı”nda Sunay
Akın, gözünü Ay’a dikiyor ve bir arkeoloğun
sabrıyla kazıyor insanlığın ortak birikiminin üzerine
çöken tozu toprağı... Ortaya çıkardığı bilgiyi şair
duyarlılığıyla ilmek ilmek dokuyor ve okurunu
hayrete düşürecek öyküler bir bir diziliyor
karşımıza: “Cervantes ve Mimar Sinan hangi
caminin inşaatında buluştu? Enver Paşa’nın uçağı
kaç kez düştü? Piri Reis’in haritası Topkapı
Sarayın’nda nasıl bulundu? İstanbul Boğazı’nı
yürüyerek geçen Attila Hülagü’nün sırrı neydi?
157 yıl yaşayan Zaro Ağa’nın Amerika seferi...
Atatürk neden hiç uçağa binmedi? Düşünen ilk
robot bir Türk idi!”. Yaşanmışlıkların görünmezlikleriyle dolu ve düşlere sığamayacak kadar gerçek
olan bu serüvenlere siz de katılmak ister misiniz?
Serdar Akgüç
Türkçe Öğretmeni
Sevcan Pehlivan
Türkçe Öğretmeni
**********
Deniz Kavukçuoğlu-Kedi Gülüşü
Kediler de Güler...
Ben tüm hayvanları çok severim.
Ama kedileri bir başka severim.
Tıpkı bu kitabın yazarı gibi
onların kendilerine has gülüşleri
olduğuna inanırım. “Kediler
güler mi hiç?” demeyin.
Gülerler... Hem de sıcacık bir
gülüştür onlarınki.
Bu kitabı okuduğunuzda kedilerin tarih içinde
insanlarla yaptığı yolculuğa eşlik edecek; pek çok
farklı kedinin kimi zaman sizi güldüren, kimi
zaman kedere boğan, kimi zaman da hayrete
düşüren hikayesine tanık olacaksınız. Kedilerle
yaşamanın bir “yaşam tarzı” olduğunu, bir kediyle
yaşayacaksanız eğer, onların kurallarına uymanız
gerektiğini öğreneceksiniz. Ayrıca tanıdığınız,
bildiğiniz ya da adını duyduğunuz pek çok ünlü
yazarın, şairin, müzisyenin hatta devlet adamının
kedileriyle yaşadığını ve o kedilerin bu insanlara
nasıl ilham kaynağı olduğunu okuyup
şaşıracaksınız.
Tüm kediseverlerin içini ısıtacak sımsıcak bir kitap
“Kedi Gülüşü”.
***********
Ahmet Köklügiller-Türk Yazarlarından
Çocukluk Anıları
Artık Hep Yarın Ġçin Yazıyorum.Gelecek
Ġçin...
“Merak” insanın vazgeçemediği, çoğu zaman da kontrol
edemediği duygusu...
.
Tarihimizi merak ederiz,
başkalarının yaşamlarını,
geleceği, bazen de okuduğumuz yazarların nasıl hayatlar
yaşadıklarını... Anılar, yeni dünyaların kapılarını
aralayan yazarların da “içimizden biri” olduklarını
gösterir bizlere. Bu kitabı okurken hem keyifli bir
okuma uğraşı içinde oluyor hem de yazarların
yaşamlarına dair ayrıntılara, iç dünyalarına,
yaşadıkları döneme tanıklık ediyoruz. Anılar bir tür
ışıktır, okuyacak olanları aydınlattığı bir ışık...
Yazarların; hayal kırıklıklarını, sevinçlerini,
yaşadıkları zorlukları, arkadaş ve komşularını
anlatırken belki de neden yazdıklarını anlıyoruz.
Zaman zaman gülüyor, zaman zaman hüzünleniyoruz. Emin Özdemir’i, Gülten Dayıoğlu’nu, Yaşar
Kemal’i anıları olmaksızın bu kadar yakından
tanıma şansımız olabilir mi?
Zeynep Selin Gökdemir
Türkçe Öğretmeni
5
Okumak Farkına Varmaktır!
Yeni Gelen Kitaplar Seçkisi








































Taşlar Yerine Otururken/İpek Ongun
Taş Plak/Osman Aysu
Sabiha/Refik Erduran
Sevgili Arsız Ölüm/Latife Tekin
Boğazdaki Kırmızı Köşk/Nermin Vahid
Kimsin Sen?/Miyase Sertbarut
Şah Sultan/İskender Pala
Cumhuriyet 2/Turgut Özakman
Az/Hakan Günday
Piruze/Sinan Akyüz
Şairin Romanı/Murathan Mungan
Meraklılar/Richard Bach
Küçük Prens Üzerine Düşünmek/Nuran
Direk
Klasik Siyasi Felsefe Metinleri/Blandine
Kriegel
Modern Psikoloji Tarihi/Duane P. Schultz
Kitaplardan Kurtulabileceğinizi Sanmayın/
Umberto Eco
İsim Şehir Hayvan/Yılmaz Özdil
Akgüvercin ile Yeşilsalkım’ın Aşkı/ Gülten
Dayıoğlu
Gece Çiçeği İstanbul/Nazlı Eray
Uyuyan Adam/Georges Perec
Görme Biçimleri/John Berger
Olmayan Ülke/Ahmet Ümit
Kayboluş/Ken Grimwood
Begüm/Kenize Mourad
Her Güne Bir Soru/Alexandra Pasteris
Her Güne Birer Soru Daha/Frederic Bosc
10 Adımda Web Tasarımı/ Uğur Gelişken
Kim Korkar Java’dan?/Alper Akalın
Midas ve Sihirbaz/İsmet Bertan
Java ve Java Teknolojileri/Tevfik Kızılören
Tabiat Ana Anlatıyor/Carl Ewold
Teyzem Latife/Fatih Bayhan
Elif/Paulo Coelho
Yıldız Tozu/Neil Gaiman
İçinden Sihir Geçen Kitap/Nina Bernstein
Futbol ve Kültürü/Der.Roman Horak
Fesleğenin Uğuru/İpek Arman
 Uzun Sürmüş Bir
Yaz/Nedim Gürsel
 Toprak Uyanırsa/
Şevket Süreyya
Aydemir
 Hipnozcu/Richard
Bach
 Theo’ya Mektuplar/
Vincent Van Gogh
 Hayvanlar Toplantısı/
Erich Kastner
 Pembe Otobüs/
Mehmet Anıl







































Nar Evi/Oscar Wilde
Selanik’te Sonbahar/Tuna Kiremitçi
Tavcan:Savaş Yıllarında Kültür Devrimi/
Hıfzı Topuz
Kış Bahçesi/Kristin Hannah
Piremitteki Esrarengiz Hazine/Terry Deary
Suç Avcıları/Rachel Wright
Kebikeç/Devrim Kodakcı
Şarkını Söylediğin Zaman/İnci Aral
Sır Tutabilir misin?/Sophie Kinsella
Ayrı Dünyalar/Hüsnan Şeker
Hazırlıksız/Tolga Gümüşay
Hayat Bazen Tatlıdır/Sakıp Sabancı
Bilinmeyen/Joshua Ferris
Toparlacık Nokta ve Arkadaşları/Süleyman
Bulut
Fizikte Felsefi Kavramlar 1/1 James Cushing
Ekolojinin Temel İlkeleri/Eugene Odum
Satranç/Stefan Zweig
Koca Sevimli Dev/Roald Dahl
Yerdeniz Öyküleri/Ursula K. Le Guin
Yunan Mitolojisi/Pierre Grimal
Otomatik Portakal/Anthony Burgess
Lacan/Malcolm Bowie
Yamuk Bakmak/Slavoj Zizek
Başka Bir Estetik/Alain Badiou
Tarihe Adını Yazdıran 100 Büyük Türk
Katı Atık Yönetimi/Martin Steiner
Doğuya Bakış/Gerald MacLean
Felsefe Tarihi/Ahmet Cevizci
Bugünü Yaşama Arzusu/Irvın Yalom
Başka Kent Ankara/Feridun Büyükyıldız
Atatürk’le 30 Yıl/Nuran Yiğit
Ne demiş Dostoyevski/Haz.Esra Uluç
İfiyenya Sevda/İsmet Bertan
İskenderiye Kütüphanesi/Roy Macleod
Çocuklar İçin Ortaçağ/Jacques Le Goff
Şu Bizim Evliya Çelebi/Melisa Gürpınar
Osmanlı Gerçeği/Erdoğan Aydın
Köy Enstitüsü Yılları/Talıp Apaydın
Zor Yıllar/Nalan Tuntaş
Zübeyde Hanım/Zafer Güler
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği/
Milan Kundera
Ben Ozzy/Ozzy
Osbourne
Bir sonraki sayımızda tekrar
görüşmek üzere bol kitaplı
günler...
6
Okumak Farkına Varmaktır!

Benzer belgeler

Ortaokul Bülten -Sayı 1 (Ocak 2016)

Ortaokul Bülten -Sayı 1 (Ocak 2016) II.KADEME-LİSE KÜTÜPHANE BÜLTENİ CİLT 1 SAYI 3 Merhaba Sevgili Kütüphaneseverler, Kütüphane Bülteni’mizin yeni sayısı ile sizlerle yeniden buluşmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu sayıda değerli öğretme...

Detaylı