Halkekmek Prestij 2007
Transkript
Halkekmek Prestij 2007
HALKEKMEK baflar›n›n öyküsü - on dört alt›n y›l www.ankhalkekmek.com.tr HALK EKMEK b a fl a r › n › n ö y k ü s ü o n d ö r t a l t › n y › l ANKARA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹ ANKARA HALK EKMEK VE UN FABR‹KASI A.fi. b a ş a r ı n ı n ö y k ü s ü on dört altın yıl ankara 2007 halkekmek say› on, ikibinyedi 2 “Merkezi yönetim - yerel yönetim kaynaflmas›n›n gurur tablosu.” Merhaba deyin tüm güzelliklere Sizinle beraber olan Sizinle beraber yaflayan Sizinle beraber an›lan Tüm düflüncelere Engellere, elefltirilere Sevgiye, mutlulu¤a Merhaba deyin gelece¤e Merhaba deyin hayata Merhaba deyin tüm insanlara Biz hayat› böyle bildik Böyle ö¤rendik atalar›m›zdan ‹nsanl›k için vars›n Halk için yaflars›n Ve inanmal›s›n ‹nan›rsan baflar›rs›n Merhaba deyin baflar›ya Yeni bir güne bafllar gibi Birinin elinden tutmak, Ona destek olmak gibi Kazanmak, paylaflmak Dua almak gibi Merhaba bizi tutan el Karn›m›z› doyuran ekmek Ayd›nl›k yolumuzun ›fl›¤› Umudumuz, ufkumuz Güvenimizin karfl›l›¤› Merhaba Esenbo¤a Hava Liman› Protokol Yolu Aç›l›fl› halkekmek say› on, ikibinyedi 3 MEL‹H GÖKÇEK Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› halkekmek say› on, ikibinyedi 4 Dünyan›n en güzel flehri ‹nsanl›k 21. yüzy›la büyük umutlar yerine, büyük endifle ve sorunlarla girdi. Dünyan›n birçok ülkesinde savafllar, fliddetini art›rarak devam ediyor. Savafllar›n meydana getirdi¤i tahribat› gidermeye dahi f›rsat olmuyor. Kad›n, çocuk, ihtiyar, genç demeden insanlar öldürülüyor. Yetersiz beslenme ve açl›ktan ölenlerin say›s› ise her geçen gün h›zla art›yor. Bütün bunlara ek olarak bir de sadece insanl›¤› de¤il, tüm tabiat› tehdit eden küresel tehlikeler önümüze ç›k›yor. ‹çinde bulundu¤umuz zaman diliminde insano¤lunun gaddarl›¤›ndan, aç gözlülü¤ü ve h›rs›ndan, canl›-cans›z bütün varl›klar nasibini alm›fl durumda. Böyle devam etti¤i sürece insanl›k, çok geçmeden bir uçurumun kenar›nda kendini bulacak. Bununla birlikte hayat›n can damar› sayabilece¤imiz çevre, insanl›¤› ilgilendiren global bir sorun olarak karfl›m›zda duruyor. ‹nsanlar bu sorunun fark›na vard›klar›nda, gerekli bilgiye yeterince sahip olduklar›nda ancak çözüm için bir “ Yaflanabilir bir dünya için Ankara Büyükflehir Belediyesi, göreve geldi¤i günden itibaren elinden gelen gayretin ötesinde, bütün flartlar› zorlayarak çal›flmalar›n› sürdürmektedir. Temel gayemiz, baflkentimiz Ankara’y› dünyan›n en güzel flehirlerinden biri yapmakt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 5 fleyler yapabilecekler. Tehlike s›n›rlar› daha fazla zorlanmadan yönetimler, gerekli tedbirleri almak zorundalar. fiehirleflme oran›n›n git gide artt›¤› dünyam›zda, bu de¤iflimin peflis›ra gelen sorunlar, bölgesel olman›n çok ötesinde bir seyir izliyor. Köyden kente yo¤un bir flekilde göçlerin yafland›¤› bir sürecin içerisindeyiz. Ça¤›m›zda dünya nüfusunun yüzde ellisinden fazlas›, art›k flehirlerde yafl›yor. Bu nüfusun yaflad›¤› yerleflim yerlerinin büyük bir bölümünü, genel olarak alt yap› hizmetlerinin olmad›¤› gecekondular oluflturuyor. Yak›n geçmifle kadar Ankara için de ayn› fleyleri söylemek mümkündü. Ancak Ankara için üretti¤imiz projeler, bu sorunun da üstesinden gelecek nitelikte. Son dönemlerde yerel yönetimlerde yaflanan at›l›m hamlelerini de burada dikkate almak mecburiyetindeyiz. Zira bu at›l›mlara yön veren modern düflünce, gecekondulaflmay› art›k bir problem olmaktan ç›karmak zorunda. Yaflanabilir bir dünya için Ankara Büyükflehir Belediyesi, göreve geldi¤i günden itibaren elinden gelen gayretin ötesinde, bütün flartlar› zorlayarak çal›flmalar›n› sürdürmektedir. Temel gayemiz, baflkentimiz Ankara’y› dünyan›n en güzel flehirlerinden biri yapmakt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 6 halkekmek say› on, ikibinyedi 7 AL‹ ‹LKBAHAR Halk Ekmek Genel Müdürü istikrar ve halk ekmek halkekmek say› on, ikibinyedi 8 Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikas›, toplumsal istikrara ve ülke ekonomisine katk› sa¤layacak birçok faaliyetin içerisinde yer alm›flt›r. Türkiye’de son bir kaç y›lda yaflanan ekonomik istikrarla geliflen ve büyüyen ekonomimiz, hemen her alanda, y›llard›r özlemini çekti¤imiz baflar›l› sonuçlar›n al›nmas›n› sa¤lad›. Türk ekonomisi, bu ülkeye hizmet aflk› ile dolu insanlar›n gayretli çal›flmalar›yla dünyaya aç›ld›. Geçti¤imiz dönemlerde flahit oldu¤umuz ekonomik bunal›mlar›n, krizlerin bir daha yaflanmamas› için herkes üzerine düfleni yapmak, ülkeyi bu istikrar unsurlar›n›n d›fl›na tafl›yabilecek davran›fllardan ve politikalardan kaç›nmak zorunda. Çünkü, ülkelerin kalk›nmas›n›n ve insanlar›n refah düzeylerinin yükselmesinin öncelikli flart›, birbirini tamamlayan ekonomik, siyasal ve toplumsal istikrard›r. Siyasal istikrar›n sa¤lanamamas›, ekonomik ve toplumsal istikrars›zl›¤› da beraberinde getirir. Ayn› flekilde ekonomik istikrars›zl›k da siyasal ve toplumsal geliflimi olumsuz yönde etkiler. Türk ekonomisinin k›r›lganl›¤›n›n art›k düzelmifl durumda oldu¤unu Ülkelerin kalk›nmas›n›n ve insanlar›n refah düzeylerinin yükselmesinin öncelikli flart›, birbirini tamamlayan ekonomik, siyasal ve toplumsal istikrard›r. görmekteyiz. Bugün ekonomik ve politik alanda istikrar ortam› sa¤lanm›fl, özellikle ekonomik ve mali disiplinin elde edilmesi için gerekli reformlar yap›lm›fl, yap›sal de¤iflimler gerçeklefltirilmifltir. Ekonomik ve sosyal hayat› ilgilendiren tüm konularda kurallar›n, örgütlenme biçimlerinin, karar alma kriterlerinin ve idari kapasitesinin de¤iflmesini ifade eden yap›sal dönüflümler, yap›sal de¤iflimler, özellikle Türkiye gibi köklü bir bürokratik gelene¤e sahip ülkelerde ciddi bir dirençle karfl›laflmaktad›r. Buna ra¤men Türkiye, siyasi ve ekonomik istikrar› devam ettirdi¤i ve bu istikrar› sürekli k›lacak hedeflere kilitlendi¤i takdirde, daha birçok fleyi baflaracak güçtedir. Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikas›, toplumsal istikrara ve ülke ekonomisine katk› sa¤layacak birçok faaliyetin içerisinde yer alm›flt›r. Teknolojinin bütün imkanlar›n›, modern düflünce ile birlikte en iyi flekilde kullanarak gerçeklefltirdi¤i hizmetler, gerek ekonomik, gerekse toplumsal istikrar anlam›nda büyük baflar›lar›n kazan›lmas›n› da beraberinde getirmifltir. Kuruldu¤u günden bugüne do¤ru yap›lacak de¤erlendirmeler, aç›k bir flekilde bunu ortaya koyacakt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 9 ANKARA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹ 12 58 82 halkekmek say› on, ikibinyedi 10 ANKARA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹ ANKARA HALK EKMEK VE UN FAR‹KASI A.fi. Ad›na Sahibi Ali ‹LKBAHAR Genel Müdür Yaz› ‹flleri Müdürü Sadettin AYAZ Genel Müdür Yard›mc›s› Macun Mah. Anadolu Bulvar› No: 13 G‹MAT / ANKARA Tel: (0.312) 397 33 65-66-67 www.ankhalkekmek.com.tr Editöryal Yap›m Tasar›m & Bask› Tel : (312) 435 15 95 Fax : (312) 435 05 85 www.sfn.com.tr 12 18 20 26 30 32 34 36 38 40 42 44 46 58 74 76 Halk Ekmek Nas›l Baflard›? Halk Ekmek Uluslararas› Kalite Güvencesinde Ankara Büyük Bir De¤iflimi Yafl›yor Mogan Türkiye’nin Yüz Ak› Protokol Yolu Projesi Çorba Da¤›t›m› Sosyal Hizmetler E¤itim ve Yard›mlaflma Vakf› Topra¤a Düflen Al›nteri Topraktan ‹nsana Geçmifle Dair Hayat›n Bafllad›¤› Yer Ramazan ve Ekmek Ekmek Çeflitleri Topraktan Sofraya Gezici F›r›n Ekmek ve Çölyak Hastal›¤› 20 36 46 92 82 Fonksiyonel G›dalar ve Sa¤l›k ‹liflkileri 92 Ekmekçilikte Zedelenmifl Niflasta Miktar›n›n Önemi 98 Ekmek Problemleri, ‘Küflenme’ 104 Annelik Öncesi ve Sonras› Beslenmede Ekmek 108 Söylefli: Tar›m ve Köy ‹flleri Bakan› Mehdi Eker 112 Söylefli: Sanayi ve Ticaret Bakan› Zafer Ça¤layan 116 Söylefli: Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› Melih Gökçek 120 Söylefli: Ankara F›r›nc›lar Odas› Baflkan› Orhan Yaral› 122 Söylefli: T‹SVA Genel Baflkan› Prof.Dr. Aziz Akgül 130 124 Söylefli: TMO Genel Müdürü ‹smail Kemalo¤lu 128 Söylefli: Baflak Mahallesi Muhtar› Bircan Yavuz 129 Söylefli: Ekin Mahallesi Muhtar› fienel fiahinkaya 130 Halk Ekmek “Ekmek Müzesi” Kuruyor 134 ‹lginç Bilgiler ve ‹statistikler 136 400 Engelliye Simit Büfesi 140 ODTÜ’de Sohbet 142 Halk Ekmek’ten Büyük Baflar› 143 Hizmetiçi E¤itim Seminerleri 144 Kap›m›zdaki Tehlike 146 Ne Dediler? 148 Ziyaretçilerimiz 150 Genç Misafirlerimiz halkekmek say› on, ikibinyedi 11 1982 YILINDA DÖRT ADET TÜNEL BANT ‹LE P‹YASADAK‹ EKMEK F‹YATLARINI DENGELEMEK, SA⁄LIKLI KOfiULLARDA KAL‹TEL‹ EKMEK ÜRETMEK AMACIYLA KURULAN HALK EKMEK, BUGÜN Y‹RM‹ BEfi YILLIK B‹LG‹ B‹R‹K‹M‹ ‹LE GÜNLÜK EKMEK ÜRET‹M‹N‹ B‹R M‹LYON BEfiYÜZ B‹NE ÇIKARMAYI BAfiARMIfiTIR. halkekmek say› on, ikibinyedi 12 HALK EKMEK NASIL BAfiARDI? 1982 y›l›nda 4 adet tünel bant ile piyasadaki ekmek fiyatlar›n› dengelemek, sa¤l›kl› koflullarda kaliteli ekmek üretmek amac›yla kurulan Halk Ekmek, Ankara’n›n nüfus art›fl›na paralel olarak ekmek talebindeki art›fllar› karfl›lamak üzere, bant adetleri y›llar itibariyle art›r›larak 1994’de 8 adet tünel banta ç›kar›lm›flt›r. 1994 y›l›nda 200.000 adet/gün ekmek üretilmekte iken, 1998 y›l›nda 2 adet tünel f›r›n tamamen yenilenmifl, 2000 y›l›nda ise 2 adet tünel f›r›n ilavesiyle 10 adet f›r›nla toplam kapasite 1.250.000 adet/güne ulaflm›flt›r. 1994’de198 adet/iflçi ile y›ll›k üretim yap›l›rken, bugün bu rakam, 250 adet/iflçiye ç›km›flt›r. Halk Ekmek, bu büyümelerle birlikte, toplam cirosuyla Türkiye’de ilk 500 flirket aras›nda yer alm›flt›r. Bugün ise yaklafl›k 6700 metrekarelik bir alana infla edilen ek üretim alan› ile f›r›n say›s› 12’ye ç›kar›larak, günlük ekmek üretim kapasitesi 1 milyon 500 bin olmufltur. Teknolojinin son ürünleriyle donat›lan ek bina, Halk Ekmek Fabrikas›’n›n geldi¤i son noktay› çok net bir flekilde ifade etmektedir. Kapasite art›r›m› ile birlikte üretim ve sevk alanlar› da geniflletilmifltir. Halk Ekmek yönetimi, bir yandan fabrikay› son teknoloji ile donat›rken, bir yandan da AR-GE çal›flmalar› neticesinde yeni ürünleri de Ankaral›n›n be¤enisine sunmufltur. Bunlardan ilki olan Tam Bu¤day Unlu Do¤al Halk Ekme¤inde sat›fl patlamas› yaflanm›fl ve Ankara sofralar›n›n bafl tac› haline gelmifltir. Bir di¤er ürün olan Halk Somun ise, büfe kuyruklar›nda beklemek istemeyen, yaln›z yaflayan veya çok çocuklu ya da yafll› olan vatandafllar›m›z›n yo¤un talepleri sonucunda ortaya konmufl bir projedir. Bu ekmek, 800 gram a¤›rl›¤›nda DAHA ÖNCE DIfiARIDA YAPTIRILAN TAM‹RATLAR, FABR‹KAMIZ BÜNYES‹NDE VE KEND‹ ELEMANLARIMIZCA YAPILARAK, HEM ZAMAN TASARRUFU, HEM DE DAHA UCUZ ‹MALAT SA⁄LANMIfiTIR. halkekmek say› on, ikibinyedi 13 olup, do¤al maya kullan›larak üretmektedir. 1 hafta bayatlamama özelli¤ine sahip olan Halk Somun, Halk Ekmek Fabrikas›n›n en son ürünü olma özelli¤ini tafl›maktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 14 Bak›m-onar›m birimine al›nan torna, pres, freze vb. aletler ile daha önceleri d›flar›da yap›lan tamiratlar, fabrikam›z bünyesinde ve elemanlar›m›zca yap›larak, hem zaman tasarrufu, hem de daha ucuz imalat sa¤lanm›flt›r. Hijyenik flartlarda üretilen ekmeklerin, hijyenik ortamlarda sat›fla sunulabilmesi için eskiyen ekmek sat›fl büfelerinin büyük bir bölümü yenilenmifl, kalan k›sm› da yenilenecektir. si, ürün çeflidi üzerinde çal›flmalar yap›lm›flt›r. ‹flletmemiz, imalat sanayiinin yan› s›ra bir enstitü görevi üstlenmifl, 25 y›ll›k bilgi birikimi ve deneyimiyle, özellikle son 12 y›lda meslek liseleri, ilkö¤retim, üniversite ö¤rencilerine ve farkl› illerdeki kurumlara verdi¤i staj ve çal›flma ile ö¤retici rolü üstlenerek, ülkemize kalifiye eleman yetifltirilmesine yard›mc› olmufltur. Ülkemizde çeflitli zamanlarda yaflanan do¤al afetlerde Ankara Halk Ekmek, ilkyard›m ekipleri içerisinde yer alm›fl, Düzce, Sapanca, Sakarya depremlerinde depremzedelere yaklafl›k 10 milyon ekmek sevk edilmifltir. Bu depremler neticesinde halka s›cak ekmek da¤›tmak amac›yla seyyar 2 adet f›r›n dizayn edilmifl ve bunlarla depremzedelere, yerinde s›cak ekmek da¤›t›lm›flt›r. Bu dorseler, Bingöl depreminde de kullan›larak hizmet vermifltir. ‹flletmemiz personeli ekmekçilikle, iflçi sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i, yang›n tatbikat›, ifl kazalar›yla ilgili e¤itimlere tabi tutularak, hijyenik ve güvenli ortamda imalat gerçeklefltirilmektedir. Fabrikam›zda sanayiüniversite iflbirli¤i imalata yans›t›larak ürün standard›, yüksek verim, firenin düflürülme- HALK EKMEK FABR‹KASININ ÜRET‹M TES‹SLER‹NE H‹JYEN ODASINDAN GEÇEREK G‹R‹LMEK SURET‹YLE DIfi ETKENLERDEN KORUNMA SA⁄LANMAKTADIR. halkekmek say› on, ikibinyedi 15 HALK EKMEK, ‹MALAT SANAY‹N‹N YANI SIRA B‹R ENST‹TÜ GÖREV‹ ÜSTLENM‹fi, 25 YILLIK B‹LG‹ B‹R‹K‹M‹ VE DENEY‹M‹YLE FARKLI ‹LLERDEK‹ KURUMLARA VERD‹⁄‹ STAJ VE ÇALIfiMA ‹LE Ö⁄RET‹C‹ ROLÜ ÜSTLENEREK, ÜLKEM‹ZE KAL‹F‹YE ELEMAN YET‹fiT‹R‹LMES‹NE YARDIMCI OLMUfiTUR. HALK EKMEK FABR‹KASI, B‹R ÇOK ALANDA YAPILAN DE⁄‹fi‹MLERLE BAfiARIYI YAKALADI. PERSONEL‹N ÇALIfiMA ORTAMININ ‹Y‹LEfiT‹R‹LMES‹NE YÖNEL‹K H‹ZMETLER DE BUNLARDAN B‹R TANES‹ Halk Ekmek ‹flçi Yemekhanesi HALK EKMEK halkekmek say› on, ikibinyedi 18 ULUSLARARASI KAL‹TE GÜVENCES‹NDE HACCP NED‹R? ANKARA HALK EKMEK VE UN FABR‹KASI A.fi. ISO 9001 SERT‹F‹KALI ENTEGRE KAL‹TE KONTROL S‹STEM‹NE SAH‹PT‹R. ‹ZLEME VE ‹SPAT ÖZELL‹KLER‹, BU S‹STEM‹N EN ÖNEML‹ AYA⁄IDIR. HACCP DE, ÜRET‹M SIRASINDA OLUfiAB‹LECEK POTANS‹YEL R‹SKLER‹ ‹ZLEME OLANA⁄I SUNAN VE HALK EKMEK TARAFINDAN KULLANILAN D‹⁄ER B‹R S‹STEMD‹R. Üretimden-tüketime risk oluflturabilen her bir oda¤›n, ürünler baz›nda ayr› ayr› belirlenip, bu noktalar›n incelenmesi ve kontrol alt›nda tutulmas› ile, sorunlar›n giderilmesi olarak da ifade edilebilen HACCP, “kritik kontrol noktalar› (CCP)”n›n belirlenmesi, riskin azalt›lmas›, dolay›s›yla da tehlikenin engellenmesidir. ‹lk kez uzay çal›flmalar› için gündeme gelen bu kavram, sonralar› ABD’de endüstriye uyarlanm›fl ve giderek Avrupa’ya yay›larak topluluk üyelerinde kullan›m alan› bulmufl ve baz› sektörler için de zorunluluk olarak tan›nm›flt›r. Ankara Halk Ekmek Fabrikas› da 2006 y›l›nda HACCP’in öngördü¤ü tüm flartlar›, sistemli bir biçimde yerine getirerek bu belgeyi almaya hak kazanm›flt›r. Fabrikaya gelen unlar›n, tuz ve mayalar›n ve di¤er katk› maddelerinin tamam›, çok ince test ve analizlerden geçirilerek kullan›lmaktad›r. Hatal› bulunan tüm ürünler iade veya imha edilmektedir. Ekmek yap›m›nda kullan›lan su bile, birçok tahlilden geçerek kullan›lmaktad›r. HACCP’N‹N TEMEL PRENS‹PLER‹ Bu sistem temelde, son üründeki kontrole ba¤l› gecikmeler veya dönüflümsüz olumsuzluklar sonucu, gelifltirilebilecek tehlikeleri engelleyen, koruyucu önlemleri bafltan belirlemeyi prensip edinmifltir. HACCP sisteminde, uluslararas› uygulamalarda 7 temel prensip belirlenmifltir. Bunlar; 1) Tehlike analizleri; endüstride hammaddeden - iflleme - üretim - da¤›l›m ve tüketime kadarki bütün basamaklarda, ürüne göre potansiyel tehlikelerin tan›mlanmas› gerekmektedir. Olas› tehlikelerin önceden tahmin edilebilmesi, bunlar›n kontrolleri veya önlenebilmesi bak›m›ndan önemli göstergeler yaratacakt›r. 2) CCP'lerin belirlenmesi; olas› tehlikeyi veya tehlikeleri en aza indirebilmek, tamamen engellemek veya ortadan kald›rabilmek ifllevini hedefleyen kritik kontrol noktalar› (CCP-Critical Control Point) niteli¤indeki odaklar› / ifllemleri / ifllem basa- maklar›n› belirlemektir. Bu noktalar, üretimde bir iflleme basama¤› olabilece¤i gibi, hammaddenin üretim, hasat, nakliye, fabrika kabul, ön ifllem, ürünün formülasyonu, bileflenlerinin ilavesi, iflleme, depolama vb. herhangi bir evresinde olabilmektedir. 3) Kritik limitlerin belirlenmesi; her ürüne göre kontrol alt›na al›nacak CCP basamaklar› için özgün kriterler ve hedef limitler belirlenmelidir. 4) Kontrol ve izleme; sistemi olufltururken, kontrolde esas olabilecek her CCP için uygulanacak ifllem esaslar›na ait detaylar kararlaflt›r›lmal› ve listelenmelidir. Sistematik ölçümler, belirlemeler ve kontrol için önemli faktörler düzenli olarak dikkate al›n›p, buna göre hareket edilmelidir. 5) Düzenleyici eylem plan›; CCP uygulamalar›, rutin kontrol mekanizmas› içine al›nmal› ve buna yönelik düzenlemeler ve önlemler, bafltan gelifltirilmelidir. 6) Do¤rulama; planlanan HACCP sisteminin etkin çal›fl›p-çal›flmad›¤›, gelifltirilen sistemin tamamlay›c› testlerle do¤rulanmas› ve kan›tlanmas› kofluluyla kesinli¤e kavuflturulmal›d›r. 7) Dokümantasyon; gelifltirilen bütün ifllemler ve kay›tlar, uygulama ve prensipler do¤rultusunda kan›tland›ktan sonra, yaz›l› dokümanlar haline getirilerek rutin uygulamaya al›nmal›d›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 19 ankara büyük bir de¤iflimi yafl›yor yeni ankara ANKARA, SERG‹LENEN DÖNÜfiÜM PROJELER‹ ‹LE B‹LG‹ ÇA⁄INA UYGUN B‹R YAPIYA BÜRÜNMÜfi VE 2001 YILINDA AVRUPA fiEREF BAYRA⁄I, 2003 YILINDA DA AVRUPA fiEREF MADALYASI ‹LE ÖDÜLLEND‹R‹LM‹fiT‹R. halkekmek say› on, ikibinyedi 20 Mogan Gölü BAfiKENT ANKARA’NIN BUGÜN ÇEVRESEL VE SOSYAL ALANDA BEL‹RG‹NLEfiEN YÜZÜ, ÇA⁄IN ‹MKANLARINI HALKIN ‹ST‹FADES‹NE SUNAN VE BU YÖNDE ARAYIfiLARINI VE ÇALIfiMALARINI SÜREKL‹ HALE GET‹REN YEN‹ B‹R ANKARA GÖRÜNTÜSÜ VER‹YOR. Bozk›r›n ortas›nda, bir tepenin güzel yamaçlar›na kurulmufl, büyüklü¤ü birkaç mahalleden ibaret Orta Anadolu kasabas› Ankara, Türkiye Cumhuriyetinin baflkenti olmas› ile birlikte kültürel, ekonomik ve siyasi yap› bak›m›ndan da önemli bir flekilde de¤iflir ve modernleflme projesinin uygulamaya baflland›¤› ilk Anadolu kenti olur. K›sa bir sürede Ankara, yeni bir çehreye kavuflur. Zaman içerisinde kentin merkezi Ulus çevresinde biçimlenir. Gerek Ulus'ta Anafartalar Caddesi'nde, gerekse K›z›lay'a do¤ru çok katl› yap›lar ve apartmanlar, cadde kenarlar›nda h›zla boy verir. Cumhuriyet'le geliflen kentin ticaret hayat›yla efl zamanl› olarak toplumsal yaflam da çeflitlenir. Sonuçta on befl y›l içinde yeni Ankara, düzenli mahalleleri ve apartmanlar›yla oldu¤u kadar, plan d›fl› geliflmeleriyle de ça¤dafl Türk kentlerinin tüm tipik özelliklerini bar›nd›rarak yeniden kurulur. Yeni bir yaflam tarz› ve mekân anlay›fl› ile infla edilen Ankara, 60’l› y›llara kadar modern anlamda büyük geliflmeler kaydeder. Planl› bir flekilde bafllayan kentsel geliflim süreci, daha sonra kontrol edilemez bir hal al›r, Ankara’n›n flehir kültüründe ve görüntüsünde büyük de¤iflimler olur. Bu tarihe kadar hayat›n içinde olan kültürel yap›da dahi farkl›l›klar yaflan›r. Ve Ankara, belki de varofl olgusunun ilk halkekmek say› on, ikibinyedi 21 geliflti¤i flehirler aras›nda yerini al›r. 1980’li y›llara gelindi¤inde Ankara kenti, geçerli olabilecek üst ölçekli bütüncül bir plandan yoksun durumdad›r. Kentin geliflimi alt ölçekli planlarla süregider. 1994 öncesinde Baflkent Ankara, birçok temel hizmetten yoksun, ihmale u¤ram›fl, sorunlar›n› çözememifl bir flehir görünümündedir. Uzun say›lmayacak bir sürede özellikle ‹ç Anadolu’nun civar kentlerinden gelen insanlara ev sahipli¤i yapan Ankara, sürekli artan nüfusuyla göç alan bir flehir haline gelir, bu da bir çok sorunu beraberinde getirir. Yasal boyuttaki düzenlemeler ve yetki karmaflas›, kentin bütün bir plan olmadan büyümesine neden olur. fiehrin altyap› ihtiyac› görülemez, kaçak yap›laflman›n önüne geçilemez. Avrupa Baflkentleri içerisinde Ankara, adeta s›radan bir kent konumuna gelir. fiehrin genel durumu, çözülemeyen sorunlar, h›zla artan nüfus, hizmetlerin yetersiz kalmas›, belediyecilik hizmet alanlar› ile birlikte oldukça plans›z bir görüntü ortaya koyar. 90’l› y›llar›n ortalar› Ankara’y› de¤ifltirecek projelerin temellerinin at›ld›¤› y›llar olur. 1994 sonras› gerçeklefltirilen kentsel dönüflüm projeleri, yenilenme çal›flmalar›, geçmiflle gelece¤in yüz yüze görünümünü ser- giler. Gerek modern flehir dokusuyla, gerekse kültürel etkinlikleri ile Ankara, Avrupa kenti olma özelli¤i kazan›r. Bu nedenle 27 Mart 1994 tarihini, Ankara ve özellikle belediyecilik anlay›fl›ndaki de¤iflimi ifade etmesi bak›m›ndan bir dönüm noktas› olarak kabul etmek gerekir. Ankara’n›n kaderini de¤ifltirecek olan yeni dönemin belediyecilik anlay›fl›, 27 Mart yerel seçimlerinden sonra k›sa sürede tüm flehri, hatta tüm Türkiye’yi kuflat›r. ‹lk y›llarda daha ziyade sosyal projelere a¤›rl›k verilir. Bu do¤rultuda sosyal ve kültürel, e¤itim ve sa¤l›k, yafl gruplar›na göre yap›lacak hizmetler, kad›nlar, çocuklar, gençler, engelliler ve yafll›lar›n ihtiyaçlar› gündeme getirilir, hizmetler üretilir. 1994 seçimleri öncesine kadar büyüyen Ankara’ya uyum sa¤layacak belirgin hizmetlerin yoklu¤unu, Ankara için telafisi güç zaman kayb› olarak de¤erlendirmek mümkündür. Bir zamanlar insanlar›n sadece bar›nacak bir yer olarak gördükleri Ankara, genifl bulvarlar›, devasa yeflil alanlar›, her yafl grubundaki insanlara yönelik hizmet merkezleri ile keyifle yaflanacak güzellikte bir flehir durumuna gelir. K›sa sürede befl milyonu aflk›n nüfusu ile Türkiye'nin ikinci büyük metropolü haline dönüflür. halkekmek say› on, ikibinyedi 22 Türkiye Cumhuriyeti’nin baflkenti Ankara’da göreve gelmifl bütün belediyeler, kendi anlay›fllar› do¤rultusunda hizmetlerini ortaya koymufllar, projeleri ile hizmet üretmeye çal›flm›fllard›r. 1994 seçimleri öncesine kadar büyüyen Ankara’ya uyum sa¤layacak belirgin hizmetlerin yoklu¤unu, Ankara için telafisi güç zaman kayb› olarak de¤erlendirmek mümkündür. Belediyecilik ve hizmet anlay›fl›nda farkl›l›klar›n yafland›¤› bu dönemde iyi bir belediye baflkan›n özellikleri de kendini belli eder: ‹yi bir belediye baflkan›, halkla yak›n iliflki içinMogan Gölü Gökçek Park› halkekmek say› on, ikibinyedi 23 K›z›lay Meydan› de, halkla diyalogu olan, halk›n sorunlar›na çözüm bulma gayretiyle projeler üreten bir belediye baflkan›d›r. Bu dönemde Ankara’da yeflil alan çal›flmalar›n› bafll› bafl›na bir devrim olarak de¤erlendirmek gerekir. 1994 öncesiyle k›yasland›¤›nda, tan›nmayacak flekilde de¤iflen, Cumhuriyetimizin 83 y›ll›k tarihinde efline rastlanmayacak derecede yeflile bürünen Ankara, iklimine, toprak yap›s›na uygun devasa a¤açlarla, çeflit çeflit çiçeklerle bezenir. Bitki örtüsünün her tonunu görmenin mümkün oldu¤u Ankara’da yeflil- Metro, Yenimahalle halkekmek say› on, ikibinyedi 24 BUGÜN BAfiKENT ANKARA’NIN EN ÖNEML‹ ÖZELL‹KLER‹NDEN B‹R TANES‹ DE YEfi‹L ALAN BAKIMINDAN OLDUKÇA ZENG‹N DURUMDA OLMASIDIR. ANKARA ‹Ç‹N SÖYLENEB‹LECEKLERDEN B‹R TANES‹N‹ DE ‘YEfi‹L ANKARA’ SLOGANI ‹LE ÖZETLEMEK MÜMKÜNDÜR. lendirme çal›flmalar›na her geçen y›l yenileri eklenir. Kifli bafl›na düflen yeflil alan miktar›, dünya standartlar›n›n üzerinde bir seviyeye ulafl›r. Harikalar Diyar›, Göksu, Mogan, Mavi Göl, Dikmen Vadisi, Ankara’n›n çehresini de¤ifltiren projeler olur. 1994 sonras› gerçeklefltirilen kentsel dönüflüm projeleri, yenilenme çal›flmalar›, geçmiflle gelece¤in yüz yüze görünümünü sergiler. Gerek modern flehir dokusuyla, gerekse kültürel etkinlikleri ile Ankara, Avrupa kenti olma özelli¤i kazan›r. Kültür ve al›flverifl merkezleri, yafl gruplar›na göre lokalleri, spor tesisleri, parklar›yla, halkla bütünleflmifl, demokrat, hoflgörülü, ça¤dafl bir yerel yönetim örne¤i sergilenir. fiehrin görüntüsünü modern hale getiren alt üst geçitleri yap›l›r. Dü¤ümlenen Ankara trafi¤i, Metro ve Ankaray ile rahat bir nefes al›r. Dikmen Vadisi Ankara, sergilenen dönüflüm projeleri ile bilgi ça¤›na uygun bir yap›ya bürünür ve 2001 y›l›nda “Avrupa fieref Bayra¤›” ve 2003 y›l›nda da “Avrupa fieref Madalyas›” ile ödüllendirilir. Dikmen Vadisi halkekmek say› on, ikibinyedi 25 Yenimahalle Köprülü Kavfla¤› mogan ANKARA’NIN CENNET KÖfiELER‹NDEN B‹R‹ OLAN MOGAN, MEVS‹M FARKI OLMAKSIZIN Z‹YARETÇ‹LER‹N‹ KEY‹FLE A⁄IRLIYOR. halkekmek say› on, ikibinyedi 26 halkekmek say› on, ikibinyedi 27 mogan ANKARA’NIN YEN‹ ‹LÇELER‹NDEN B‹R‹ OLAN GÖLBAfiI’NIN ELL‹ YILLIK RÜYASI OLAN MOGAN GÖLÜ, SU SPORLARI YAPMAYA VE BALIK TUTMAYA SON DERECE ELVER‹fiL‹D‹R. halkekmek say› on, ikibinyedi 29 Mogan Gölü, Ankara'n›n yeni ilçelerinden Gölbafl›'ndad›r. Bir alüvyon setinin arkas›nda sular›n birikmesiyle oluflmufltur. Derinli¤i s›¤ olan göl, 2.5 kilometre karelik bir alan› kaplar. Ankara'ya 15 km. uzakl›kta olan Mogan Gölü, su sporlar› yapmaya ve bal›k tutmaya son derece elverifllidir. Islah çal›flmalar› sonucu 2005 y›l›nda hizmete aç›lan Mogan gölü ve park›, Gölbafl› ilçesinin 50 y›ll›k rüyas›d›r. Yaklafl›k 700.000 m2 park alan› bulunan gölün bünyesinde; 2500 kiflilik amfi tiyatro, Ankara’n›n en modern nikah salonu, aç›k ve kapal› tenis kortlar›, basketbol ve futbol sahalar›, aç›k ve kapal› manej, deniz müzesi, yelken kulüpleri, kay›khane ve su sporlar› merkezi bulunmaktad›r. Ayr›ca çocuk oyun merkezleri ve barbekülü modern piknik alanlar›yla Mogan, Baflkent halk›n›n hafta sonlar› ziyaret etti¤i ve hoflça vakit geçirdi¤i bir mekan haline gelmifltir. ANKARA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹’NCE KUZEY ANKARA G‹R‹fi‹ KENTSEL DÖNÜfiÜM PROJES‹ KAPSAMINDA YEN‹LENEN VE GEN‹fiLET‹LEN ESENBO⁄A PROTOKOL YOLU, BAfiBAKAN RECEP TAYY‹P ERDO⁄AN TARAFINDAN H‹ZMETE AÇILDI. halkekmek say› on, ikibinyedi 30 Türkiye’nin yüz ak› Protokol Yolu (Özal Yolu) Projesi Proje ile Esenbo¤a protokol yolu üzerindeki çarp›k yap›laflma ortadan kald›r›lm›flt›r. Burada bulunan 6 bin gecekondunun yerine 18 bin konut yap›lmas› planlanmaktad›r. Yol üzerindeki çevre düzenlemelerinin de bitmesiyle birlikte Ankara’n›n Esenbo¤a girifli, ça¤dafl bir kent görünümü alm›flt›r. Kuzey Ankara Girifli Kentsel Dönüflüm Projesi olarakta bilinen projenin, Ankara’n›n gelece¤ine ve modern yap›s›na büyük bir katk› sa¤layaca¤› öngörülmektedir. Ankara’n›n en önemli projelerinden birisi olarak gösterilen proje sayesinde, Ankara’ya girerken, insanlar›, çarp›k gecekondular›n oluflturdu¤u çirkin yap› yerine, modern bir kent görüntüsü karfl›layacakt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 31 Ankara Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan yenilenen ve geniflletilen 8 fleritli yol üzerinde, 8 adet alt geçit bulunmaktad›r. Bulvar, Kuzey Ankara Kent Girifli (Protokol Yolu) Kentsel Dönüflüm Projesi’nin tamamlanmas›yla Türkiye'ye ve Ankara'ya yak›fl›r hale gelecektir. çorba da¤›t›m› ‹ EH‹R BELED‹YES ANKARA BÜYÜKfi‹VERS‹TE Ö⁄RENC‹LER‹ N TARAFINDAN Ü VE DAHA SONRA TÜM N LA TI A fiL NIN ‹Ç‹N BA YARARLANMASI IN R LA LI A R ANKA I IM RBA DA⁄IT SA⁄LANDI⁄I ÇO N‹VERS‹TELER‹N YAZ Ü , AM UYGULAMASI ‹NE KADAR DEV ES M ‹R G E N L‹ T‹ TA EDECEK halkekmek say› on, ikibinyedi 32 Ankara Büyükflehir Belediyesi, ilk etapta çocuklara ve ö¤rencilere yönelik bafllatt›¤› s›cak çorba da¤›t›m› kampanyas›n›n hedeflerini büyüterek tüm Ankara halk›na yayg›nlaflt›rd›. ‹lk olarak Beflevler kavfla¤›nda günlük 5 bin çorba ile bafllat›lan proje, bugün tüm Ankaral›lara hizmet vermeye bafllad›. Baflkentliler art›k sabahlar› iflyerine veya okullar›na giderken, Büyükflehir Belediyesi’nce ücretsiz olarak ikram edilen bir bardak s›cak çorba ve ekmekle kar›nlar›n› doyurabiliyorlar. Ulus Hal Binas› ile Hac›bayram Camii önünde bafllat›lan s›cak çorba ve sandviç ekmek uygulamas›, ö¤rencilerin yo¤un olarak bulundu¤u Beflevler ve Cebeci-Kurtulufl semtlerinde de devam ediyor. Ankaral›lar, Büyükflehir Belediyesi’ne ait seyyar araçlarla 08-09 saatleri aras›nda birer sandviç ekmekle verilen çorba uygulamas›ndan dolay› oldukça memnunlar ve Büyükflehir Belediye Baflkan› Melih Gökçek’e teflekkür ediyorlar. Konu ile ilgili görüflleri al›nan bölge esnaf›, uygulaman›n Ulus ve Anafartalar semtinde çal›flan ve bar›nan insanlar›n kahvalt› ihtiyac›n› gi- derdi¤ini belirtirken, uygulama ile özellikle dar gelirlilerin sabah saatlerinde kar›nlar›n› bir bardak s›cak çorba ile doyurduklar›n› vurguluyorlar. Büyükflehir Belediyesi yetkilileri, üniversite ö¤rencileri için bafllat›lan ve daha sonra tüm Ankaral›lar›n yararlanmas›n›n sa¤land›¤› çorba da¤›t›m› uygulamas›n›n, üniversitelerin yaz tatiline girmesine kadar devam edece¤ini belirtiyorlar. halkekmek say› on, ikibinyedi 33 r le t e m iz h l a y s o s e¤itim ve › f k a v a m fl la ›m d yar IZ AMA RKINA VARAMADI⁄IM FA Ç H‹ LA UK NL ⁄U ÇO ... RL‹KTE YAfiAYANLAR ‹Ç‹M‹ZDE, B‹Z‹MLE B‹ fiMA E⁄‹T‹M VE YARDIMLA R LE ET ZM H‹ AL SY SO N EL, CAK B‹R ÇORBA SUNA VAKFI, K‹M‹ ZAMAN SI . ‹Ç‹N BAKAN GÖZDÜR K‹M‹ ZAMAN ONLAR fi B‹R N‹ GE KUCAKLAYAN ‹fi‹TEN KULAK, ONLARI LIfiAN NE ÇARE BULMAYA ÇA R‹ LE RT DE . ‹R KT RE YÜ DERT ORTA⁄IDIR. halkekmek say› on, ikibinyedi 34 e bir flekilde dagelir da¤›l›m›n›n adilan rak ala ler bir ted ci tiri Sosyal adaleti pekifl may› teflvik etmek üzere yard›mlaflma ve dayan›fl al sy so ve k ma ¤la sa ¤›l›m›n› Sosyal Hizmetler alave Yard›mlaflma Vakf›; itim E¤ r tle me Hiz al sy kadar klasik anlakurulan So ifltir. 1991-2004 y›l›na inm ed ye ga ar› ml rd› ya n›nda çal›flma ve itibaren Ankara’daki ren Vak›f, 2004 y›l›ndan rdü sü › r›n ala , sosyo-ekol›flm ça la y›fl gelli, muhtaç ve yafll›lara en k, cu ço n, ya ba korunmaya muhtaç tüm t götürmektedir. nomik alanlarda hizme ekonomik özbeldelerinde yaflayan, ve y kö , ilçe il, ik ¤ifl Özellikle ülkemizin de det ve hatta tecavüze için her türlü taciz, flid ri ikle ed em ed e eld i gürlüklerin ›’, ‘köylü kad›n›’, ‘varofl erine, ‘Anadolu kad›n ml ble pro ›n ere lar ml d›n ble ka maruz kalan toplumsal ve sosyal pro niyeti ile yaklaflmay›p, lardaki kad›n’ tan›m zih ›r. de bakmaya çal›flmaktad kad›n perspektifinden inen Sosyal ste¤i vermeyi amaç ed de lü tür r he ›za r›m kla haklar› koKad›n ve çocu kf› kad›nlar›m›z›, hukukî Va ma afl ml rd› Ya ve Hizmetler E¤itim vermektedir. Kad›nlanusuna da ayr› bir önem ko me dir len inç bil a nd nusu esini son derece alleflme ve gelir elde etm sy so , m› t›l› ka e ün üc er yürütülmesi, r›m›z›n iflg rak da iyilefltirici projel ola ili ilg nla nu bu , k›f Va ilmesi geönemseyen a hakk›n›n yaflama geçir alm itim e¤ el tem li lite k›z çocu¤unun ka rekti¤ine inanmaktad›r. u madde önlenmesi, uyuflturuc tin de flid rfl› ka a d›n ka Vak›f; çocu¤a ve r yapmakta, bu konuda konular›nda da çal›flmala le de ca mü ›yla ›m llan ku izi her türlü kötü al›flklar›m›z› ve gençlerim cu Ço ir. ted ek tm üre projeler r almaktad›r. i hedefleri aras›nda ye likl ce ön en , ak rum ko kanl›klardan halkekmek say› on, ikibinyedi 35 halkekmek say› on, ikibinyedi 36 topra¤a düflen al›nteri halkekmek say› on, ikibinyedi 37 Kaç kez yaflad› ömrümüz bahar› Ve bahar›n ard›ndan gelen buluflm alar› Sanc›y›, do¤umu, serpilip boy atm alar› Kaç bahar yaflad› bu yere düflkün yaprak Suya müptela toprak Göz, dudak, el, ayak Bulut, ya¤mur, günefl Kaç bahar› yaflad› dünya yarat›lal› Yeryüzüne düfltü¤ünde bir damla su Toprak der ki: ‹flte dünya, iflte hay at ‹flte varolmam›n sebebi. ABDULBAK‹ ‹fiCAN topraktan insana Toprak Taneciklerine söyle, yüzy›llardan beri besledi¤in ve kendinden bir parça olarak bildi¤in flu tohumcu¤a yine kucak açs›nlar, yumuflak bir dokunuflla dokunsunlar, sars›nlar tüm çehremi, koyunlar›nda büyütsünler... Korusunlar, saklas›nlar, flefkatle baks›nlar. Biliyorsun, insano¤lu ben olmay›nca yaflayamaz, t›pk› sensiz yaflayamad›¤› gibi. Nas›l hayatta kal›r ben olmasam, nas›l doyurur aç karn›n›? halkekmek say› on, ikibinyedi 38 Ya¤mur Damlalar›n› sa¤anak sa¤anak ya¤d›r üzerine topra¤›n. Günlerdir umutla senin yolunu gözlüyor, biliyorum seninle buluflur buluflmaz bir çocuk gibi sevinecek, belki sevinç gözyafllar› senin damlalar›na kar›flacak. Bak nas›l da kabarm›fl, göz göz olmufl tanecikleri, senin geliflini bekliyor. Kucakla topra¤›, her bir damlan hayat versin, yeflersin, boy ats›n topra¤›n koynunda besledikleri. Günefl Ifl›klar›n› saç, s›cakl›¤›n› ver, renklerini sal yer yüzüne. Bir boydan bir boya gök kuflaklar› belirsin üzerinde topra¤›n. Serpintiler gezindikçe, tarlalarda ya¤mur flenlensin, toprak flenlensin. Biliyorsun, varl›¤›n hayat›n olmazsa olmaz›d›r, gözler seni görmeyince perifland›r, yüzler seninle güler, umutlar seninle büyür, ac›lar seninle diner. Gül yüzünü göster her an, günümüz ayd›nl›k olsun. ‹nsan Avuçlar›na ald›¤›nda topra¤›, koklay›p da sürdü¤ünde yüzüne, neler hissediyorsan odur hayat. Endifle hakimse yüzünde, tedirgindir herkes. A¤›tlar yükselir dört bir yandan, türküler yak›l›r, dualara ç›k›l›r. Yüzün gülsün diye Allah’a yalvar›l›r. Mutluysan e¤er, tüm insanlar mutludur. Çatlam›fl el mutludur, kurumufl dudak mutludur, toprak, su ve günefl mutludur. geçmifle dair Neden hayata dair söylenebilecek çok fley varken, anlams›z sözlerle geçiririz ömrümüzü. En olmad›k zamanlarda, en olmad›k cümleler dökülür dilimizden. Kurumufl yaprak gibi da¤›l›r oldu duygular›m›z, insanca hislerden bir fley kalmad› düflüncelerimizde ve davran›fllar›m›zda. Zaman m› de¤ifltirdi bizi, yoksa biz mi zamana yenik düfltük. Hayat› anlamada ne kadar bencilce davrand›¤›m›z›n fark›nda bile de¤iliz. Baflkalar› ile konuflurken gözlerimiz kaçar oldu karfl›m›zdakinin gözlerinden. Dilimiz bir fleyleri anlat›yorsa, bafl›m›z gö¤e yükselecek, ayaklar›m›z yerden kesilecek gibi. Benli¤imiz o derece kibirli ki, ne sa¤›ndakini görüyor, ne solundakini. halkekmek say› on, ikibinyedi 40 Yüksek binalar›n aras›na s›k›flmam›flt› dünyalar. Evlerin çat›lar› her fleyi kuflat›rd›, sarard›, sarmalard›. Koca mahalle tek bir ev gibiydi. Komflu aç ise, herkes aç olurdu, minik bir tebessümle insanlar›n karn› doyard›. Bir zamanlar a¤layanla a¤lard›k, gülen gözlerimizin ard›nda komflular›m›z›n gülümseyen yüzleri vard›. Tan›d›kt› herkes, yabanc› nedir bilmezdik mahallemizde. ‹nsanlar birbirlerine selam verirdi, içten bir flekilde selam› al›n›rd›. Hal, hat›r sormalar, hay›r dua ve niyazda bulunmalar… Bir fincan kahve, bir bardak çay, bir tas çorba veya bir parça ekmek. Paylaflacak o kadar çok fleyimiz vard› ki. Mahallemizde günler oldukça mutlu geçerdi. Kat›ks›z yenebilen, tad›na doyum olmayan s›cak bir ekmek gibiydi hayat, paylafl›ld›kça lezzeti, bereketi artard›. Tand›rlar vard› bahçelerimizde, ekmekler piflerken sevgi tüterdi bacadan, tüm mahalleyi sarard›. Evden eve yollar yumuflak topraktan, hiçbir zaman yüzlere kapanmayan kap›lar, tahtadand›. Ama birbirimizle ba¤›m›z çok sa¤lamd›. Zaman m› de¤ifltirdi bizi, yoksa biz mi zamana yenik düfltük. Belki de devasa binalar›n gölgesinde kald› alçakgönüllü evlerimiz ve hayatlar›m›z. Ekme¤in s›cakl›¤›n› ar›yoruz sofralar›m›zda, kokusunu ar›yoruz sokaklar›m›zda. Hayatlar›m›zda ekmekteki yumuflakl›¤› ar›yoruz ve geri istiyoruz yaflad›¤›m›z mutlu günleri. Bir daha kaybetmemek üzere… hayat›n bafllad›¤› yer Hayat›n neresindeyim Allah’›m, s›ca¤›n, so¤u¤un, ya¤murun kar›n neresindeyim? Hayat beni ne derece kuflatm›fl, açl›k, yokluk, yoksulluk benim neremde. ‹nsan› anlamaya çal›flt›¤›mdan beridir yabanc› kald›m kendime. Hülyalardan bir örtü mü sard› tüm gökyüzümü, gördüklerim ve görmediklerim ne kadar bana yabanc›. El bilmifl tüm benli¤im ve kabul etmifl öylece garip bildiklerini. halkekmek say› on, ikibinyedi 42 Karar verdim art›k, kalbimle düflünece¤im bundan sonra. Kimselerin söylediklerine ald›r›fl etmeyece¤im. Bir bafl›ma da olsa gidece¤im bu diyarlara, kendim görece¤im ve yaflayaca¤›m onlar›n yaflad›klar›n›. Konuflmuyorlarsa konuflmayaca¤›m, gülmüyorlarsa gülmeyece¤im. Onlardan biri gibi olaca¤›m, yemeyenlerle yemeyece¤im, içmeyenlerle içmeyece¤im. Biliyorum kimse anlamaz beni, ama ben yine de söyleyece¤im. Hayat›m›n tam k›r›lma noktas› çünkü bu söylediklerim. O ince noktada yaflad›klar›ma bakarsan›z, tufan›n meltem oldu¤unu, f›rt›nan›n aheste aheste esti¤ini göreceksiniz. Kimi zaman hayata dair söylenebileceklerle birlikte, insana dair söylenemeyecekler buluflur bu çizgide. Ve hayat burada bafllar. Çocuksan e¤er, yafll› insanlar ilgini çeker, yafll›ysan, çocuklard›r senin en büyük derdin. Mutlu mudur sürdürdükleri hayat, aileleri var m›d›r? Ne yerler, ne içerler? Kimlerle oynarlar, kimlerle sohbet ederler? Yatacak yerleri bulunur mu? Sokaklar mesken midir yoksa onlara? S›¤›naklar› köprü altlar› m›d›r? Paylafl›lacak ne kadar hayat var ya Rabbi, ne kadar dert var, umut var, hayal var. Ekmek kuyru¤unda bekleyenlerle beraber ben de bekleyece¤im. Ben de onlarla ekme¤imi suya band›raca¤›m, ekme¤imi paylaflaca¤›m. A¤lad›klar›nda ben de a¤layaca¤›m, doyduklar›nda ben de doyaca¤›m. Onlarla ben de ellerimi havaya kald›raca¤›m, verdi¤i nimetler için Allah’a flükredece¤im. ramazan ve ekmek Yaz mevsiminin o s›cak aylar›na denk gelen ramazan günleri, belki de çocuklu¤umun en güzel oruçlu zamanlar› olmufltur. Oruçlu zamanlar diyorum, çünkü zaman›n oruçlu olarak geçmesiyle, di¤er günler aras›nda muazzam bir fark vard›r. Bu benim için geçmiflte de böyleydi, flimdi de böyle. Zaman oruçlu olarak güzel geçerdi Çünkü ikindi namaz›ndan sonra camilerde ayr› ayr› haf›zlar›n okuduklar› hatimleri dinlemek, üstelik hergün bu hatimleri takip ederek Kur’an’›n tamam›n› bitirmek ayr› bir duyguydu. Cemaatin büyük bir ço¤unlu¤unu oluflturan yafll› insanlar, namaz ç›k›fl› yan›m›za yaklafl›r, ceplerinden flekerleme türü yiyecekler ç›kararak bizlere verir, bazen de ellerimizden tutarak bizi en yak›ndaki bir bakkala ya da flekerlemeciye götürerek iftarl›k al›rlard›. halkekmek say› on, ikibinyedi 44 Camiden ç›k›flta baz› insanlar›n oldukça yavafl hareket etmesi, konuflurken bile biraz üflengeç davranmas›, cemaatin aras›nda gülüflmelere neden olurdu. Özellikle dedelerin ak sakallar›, iri cüsseleriyle birbirleriyle flakalaflmalar›, bizleri de oldukça neflelendirirdi. Baz›lar› o kadar ileri giderdi ki caminin bahçesinde gürefl bile tutarlard›. Daha sonra bu insanlar›n büyük bir bölümü ya kaday›fç›ya gider, bir kilo kaday›f almak için uzun say›labilecek bir süre bekler, ya da f›r›n›n yolunu tutard›. F›r›n dediysem öyle anl› flanl› bir ekmek fabrikas› akl›n›za gelmesin. Dörtbefl katl› bir binan›n alt›nda, büyük say›lmayan bir kap›n›n ard›na s›¤›nm›fl gibi duran, k›rm›z› tu¤lalarla örülü, on-onbefl metre karelik bir yer... ‹smi var m›yd›, yok muydu hat›rlayamad›¤›m ve mahallemizin en belirgin mekanlar›ndan biri olan bu f›r›n, bizim için de ayr› bir e¤lence yeriydi. Belki de oruçlu oldu¤umuzu en iyi orada farkederdik. Kardefllerimle ve arkadafllar›mla en fazla orada e¤lenir, en fazla orada ac›k›rd›k. Genellikle s›raya girdi¤imiz kuyru¤u pek önemsemez, kendimizi hep sonlara b›rak›rd›k. Bu bekleme, yaklafl›k iftar vaktine çok az bir süre kalana kadar devam ederdi. S›ra bize geldi¤inde, iftar vakti de hemen hemen gelmifl olurdu. O s›cak ramazan pidelerini gazete ka¤›tlar›n›n üzerine koyar, kaza¤›m›z›n kollar›n› çekifltirerek uzat›r ve ekmekleri de üzerine alel acele yerlefltirirdik. Orada bulunan bütün arkadafllar›m da ayn› benim gibi yapar, sonra birer ok gibi f›r›ndan d›flar› f›rlard›k. Ekme¤in s›cakl›¤› bir taraftan kollar›m›z› tatl› bir flekilde yakarken, bir taraftan da açl›k hissimizi doruk noktas›na ulaflt›r›rd›. Hele o muhteflem kokusu, sanki bütün dünyam›z› alt üst ederdi. Eve vard›¤›m›zda annemi herfleyi haz›rlam›fl bizi bekler vaziyette bulurduk. Biz de hemen abdestlerimizi al›r, sofradaki yerimize kurulurduk. Annemin özenle parçalara ay›rd›¤› ramazan pidesi de elimizin hemen alt›nda sanki sab›rs›zl›kla yenmeyi beklerdi. Ezan tam okunmaya bafllad›¤› an ailemizin hemen tüm bireyleri, ilk önce içlerinden dualar›n› yapar, daha sonra da ellerimizi kald›rarak Allah’a flükrederdik. “fiükürler olsun Allah’›m verdi¤in nimetlere” EKMEK ÇEfi‹TLER‹ halkekmek say› on, ikibinyedi 46 Normal Ekmek Kepekli Ekmek T›bbi Ekmek Do¤al Halk Ekme¤i Halk Somun Tuzsuz Ekmek halkekmek say› on, ikibinyedi 47 Normal Ekmek Un, su, tuz, may a ve gerekli durumlarda katk› maddesi ilave edilerek üretilmek tedir. ‹nsan beslenmesi aç›s›n dan çok önemli bi r yere sahiptir. Karb onhidratça zengin bir yap›s› vard›r. l00 gram›nda yaklafl›k 240 ile 28 0 kalori bulunmaktad›r. Ek me¤in bilefliminde kalsiyum, demir, magnezyum, fosf or gibi mineral mad deler de bulunmaktad›r. Ek mekte bulunan %l,52 civar›ndaki ya¤›n önemli bir bölümünü, yine be slenmemiz için gerekli olan evan siyel özelli¤e sahi p linoleik asit olufltu rmaktad›r. Linole ik asidin, kolesterol ün azalt›lmas›, damar sertli¤inin önlenmesi gibi önemli fonksiyonl ar› vard›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 48 halkekmek say› on, ikibinyedi 49 Kepekli Ekmek Normal ekmek formülasyonuna %20-25 kaba ve k›rm›z› renkli kepek ilave edilerek imali gerçeklefltirilmek tedir. Vücutta kilo art›fl›n› önlem ek, ba¤›rsa¤›n h›zl› ça l›flmas›n› sa¤layarak, ba¤›rs ak kanseri olma riskini azaltm ak, kalpdamar sertli¤ine direnç sa¤lamak, kab›zl› ¤› yok etmek gibi etkileri görülm ektedir. Yüksek oranda lif içermesi nedeniyle kepekl i ekmek, insan sa¤l›¤› aç›s ›ndan benimsenecek bi r üründür. halkekmek say› on, ikibinyedi 50 T›bbî Ekmek Hacettepe Ünive rsitesiyle ortaklafl a formüle edilerek fabrikam ›zda üretilmektedi r. Üretim yap›lan ortamda, unun tozu dahi m evcut de¤ildir. Üretiminin ana ha mmaddeleri; m›s ›r niflastas›, Gam ve Pektin’d ir. T›bbi ekmek ve un u; Çölyak hastalar ›, fenilketonüri hast alar›, di¤er metab ol izma hastalar›, müzmin böbrek hastalar› ve amonyak yüksekli¤ine nede n olan karaci¤er hastalar› için üretilmektedir. M etvak Vakf› taraf›n dan sat›fl› yap›lmaktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 51 Tam Bu¤day Unlu Do¤al Halk Ekme¤i (Köylü Güzeli) Tam rand›manl› bu¤day ununa; maya, tuz, su ve gerekli durumlarda katk› maddesi ilave edilerek üretilmektedir. Kepekli ekmek ile ayn› faydalar› sa¤lamaktad›r. Köy ekme¤i ile kepekli ekmek aras›ndaki fark, baz› istisnalar hariç lezzetten ibarettir. halkekmek say› on, ikibinyedi 52 Lif, mineral madde, selüloz ve B grubu vitaminler bak›m›ndan oldukça zengindir. Bu¤day unu ve kepekte, azar miktarda folik asit ve demir bulunmaktad›r. Bu nedenle yap›lan bilimsel çal›flmalar neticesinde günlük 15-20 gr lif al›m›n›n, insan sa¤l›¤› için güvenilir bir de¤er oldu¤u belirtilmektedir. Tam Bu¤day Unlu Do¤al Halk Ekme¤i; • Kab›zl›¤› yok eder. • Kal›n ba¤›rsak kanserine karfl› koruyucu özellik tafl›r. • Kalp-damar hastal›klar› ve fleker hastal›¤› (Diabet)’na karfl› direnci art›r›r. • Gebe han›mlarda çocuk geliflimi beslenmesinde önemli bir do¤al besin kayna¤›d›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 53 Aile Boyu Ekmek Halk Somun Yaklafl›k alt› ayl›k bir süre deneme üretiminden geçen Halk Somun, ekmek büfelerinde yerini ald›. Halk Ekmek’in yeni ürün çeflitleri aras›nda yer alan ve 800 gram a¤›rl›¤›yla doyurucu olma özelli¤i bulunan Halk Somun, ‘Aile Boyu Ekmek’ slogan› ile piyasaya ç›kt›. Kalabal›k aileler için üretilen ve dayan›kl› olma özelli¤i bulunan Halk Somun, bafllang›çta 4000 adet üretilmekte olup, taleplere göre üretim miktar› art›r›lacakt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 54 Uzun süre dayanan, lezzeti ve büyüklü¤ü ile tarihi somun ekme¤ini hat›rlatan Halk Somun’un, piyasada bulunan benzer ekmek çeflitlerine göre kabu¤u daha ince ve kendine has kokusu bulunmaktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 55 Tuzsuz Ekmek Normal hamur formülasyonunda tuz kullan›lmayarak ür etilen ekmektir. Diabet, hiper tansiyon, böbrek rahats›zl›klar›, ka lp ve baz› metabolik hastal ›¤› olanlar›n tuzsuz ek mek yemeleri tavsiye edilmektedir. halkekmek say› on, ikibinyedi 56 halkekmek say› on, ikibinyedi 57 topraktan sofraya halk ekme¤in üretim serüveni halkekmek say› on, ikibinyedi 58 Topra¤a bir tohum tanesi düfltü¤ünde, halk ekme¤in de üretim serüveni bafllam›fl demektir. Tarladan bafllay›p halk ekmek büfelerine var›ncaya kadar yaflanan bu serüven, halk ekme¤in baflar›s›n›n özeti gibidir. Çünkü çiftçinin yüre¤inde bereketli topraklara beslenen duygu ne ise, sofralardan eksik olmayan ekme¤e duyulan da ayn›d›r ve ayn› kaynaktan nasibini al›r. Anadolu, üretti¤i en kaliteli bu¤day›, dünyan›n en büyük fabrikas›nda iflleyerek r. Ankara halk›na sunuyo Halk Ekmek Fabrikas›, i Ankaral›ya en iyi ekme¤ yapabilmek için Türkiye’nin en kaliteli . unlar›n› aray›p buluyor Bu unlar, Türkiye’nin çeflitli bölgelerinden ek kamyonlarla halk ekm fabrikas›na getiriliyor ve böylelikle halk ekmek fabrikas›nda ekme¤in üretim süreci bafllat›l›yor. HALK EKMEK’in üretim hikayesi, Anadolu’nun bereketli topraklar›nda al›nterinin topra¤a düflmesiyle bafllar. Sonbahar mevsiminde tarlalar ya¤murlar bafllay›nca, bre gü sürülür. Topra¤a t›r›l›r. verilerek verim gücü art ür. Daha sonra tarla sürül rak top ce Tarla sürülün üste, kabar›r. Alttaki toprak lerek ge üsteki toprak da alta kar›fl›r. Sürülen tarlaya toprak bu¤day ekilir. T›rm›kla nra so ha iyice kar›flt›r›l›r. Da ¤day Bu da sürgü ile bast›r›l›r. ra¤›n tüm k›fl süresince top kar gibi alt›nda kal›r. Ya¤mur, ar ah ilkb ya¤›fllarla sulan›r, in lirg be mevsiminde tarlada ay, bir canlanma olur. Bu¤d ile s›ca¤›n ve suyun etkisi fl va ya filizlenir. Yavafl topra¤›n üzerine ç›kar. halkekmek say› on, ikibinyedi 59 büyür. ‹lkbahar›n son Gün geçtikçe, bu¤day n›r. Baflaklarda yeflil günlerine do¤ru baflakla ri oluflur. Taneler her yeflil bu¤day tanecikle Yaz mevsimi gelince de gün biraz daha geliflir. r, eflir. Yemyeflil baflakla olgunlafl›r, daha da iril olur. Taneler iyice bir süre sonra sapsar› . klerinden ayr›larak biçilir olgunlafl›nca saplar kö ve lir t haline getiri Biçildikten sonra deme arak topra¤›n üzerine harman yerinde toplan rdan ayr›ld›ktan sonra yay›l›r. Taneler baflakla saplardan iyice ayr›lmak rüzgara karfl› savrulur, morklara doldurularak için elekten geçirilir. Rö de¤irmene gönderilir. halkekmek say› on, ikibinyedi 60 halkekmek say› on, ikibinyedi 61 e kullan›lan Bu¤day›n ö¤ütülmesind kalitesine büyük teknolojinin, ekme¤in jik kalitesi üstün katk›s› vard›r. Teknolo uygun ö¤ütme olan bu¤daylar, ancak kalitesi üstün olan koflullar›nda, teknolojik Bu nedenle una çevrilebilmektedir. ama say›lan afl ekmek üretiminde ilk ne uygun olarak ö¤ütme iflleminin, usulü yap›lmas› gerekir. naflan kamyonlar, 60 ton Fabrikan›n bahçesine ya r rda tart›l›r. Çuvallar›n he tartma kapasiteli kanta li flit an numuneler çe birinden uzmanlarca al›n i, Kalite kontrol analizler kontrollerden geçirilir. r ve hendisleri, kimyagerle iflinin uzman› g›da mü ›r. bir ekip taraf›ndan yap›l laborantlardan oluflan ›z ns ca ve deki canl› Bu testlerde unun için yasallar, çeflitli un ve kim › t›c zla maddeler, beya l açabilecek ekmek hastal›klar›na yo ac›ms› bir tad veren a un mikroorganizmalar, bakteriler araflt›r›l›r. alma sistemi, bilgisayar Silolara un basma ve un p›l›r. Fabrikam›zda un program› yard›m› ile ya z mek için 8 adet silomu depolamak ve dinlendir ve en nd eri ipl ›, çuvallar vard›r. A¤›zlar› aç›lan un rek eklus (unun ilk ne izle etiketlerinden tem üne boflalt›l›r. Eklusta boflalt›ld›¤› yer) bölüm ¤l› vida ve hava bulunan motor, buna ba ¤i birbirlerine ba¤layan yard›m›yla eklus ve ele ¤e vadan ayr›flt›r›larak ele borudan geçen un, ha lunan n un, bir alt safhada bu dökülür. Burada elene halkekmek say› on, ikibinyedi 62 gramaja göre ntarda ayarlanan ka , un un ce yle Bö , kantara dökülür. kapaklar›n› açar, un fltirilir. Kantar alt le ek e, un rç lg ge i bö › em ›sl at ifll tart›m geçer. M›kn en ed lg bö › ›sl at ›kn madeni yabanc› boruda bulunan m r›flabilecek metal, ka ya ve ›fl m r›fl ka sayesinde unun, içerisine › sa¤lar. Bu özellik ›n as ›lm t›r r›fl ay miz silodan birine maddelerin rd›m› ile seçece¤i ya n n› va ha de kil du¤unu bildiren sa¤l›kl› bir fle a, silonun dolu ol od sil r He r. flla ba uyar›s› dolma ifllemi gi bir silo için dolu an rh He r. ttu cu ev klepeler alarm sistemi m r siloya, çift yönlü bi r ¤e di iz m ¤i ce dolumu al›nd›¤›nda, seçe rek seçilen silonun le iri flt ¤i de nü yö çerlidir. yard›m›yla un ak›fl , tüm silolar için ge em ifll Bu . lir iri flt le gerçek ak kantarlara un alm erisinde bulunan iç › an alt al le iy im et em ür st fl›ma si Silolardan n motorlu vida ta na lu bu , un da n t›n na al lu de bu için her silo i un dolar. Hazne es zn ha s lu ek k taraftaki küçü 6 adet un alma rudan ilerleyerek, bo la ›y ›m rd esine tafl›n›r. ya va ha ¤u kantar›n hazn du ol › ¤l ba n nu lo dar tartar. ‹lk kantar›ndan, si land›¤› gramaj ka ar ay ›n ar nt ka i, bölümdeki Un tafl›ma ifllem minin yap›laca¤› le ifl a ltm fla bo , ur znesinin haznesini doldur n› yakar. Kantar ha s› ba m la az ik n n nu boflaltma butonu i üzerinde buluna in kantar haznes iç › as m ol lu Bu . do er tamamen ifllemi devam ed ki e kadar un alma nyal ile silo alt›nda seviye sensörün nsörün verdi¤i si se , un an ir. ol tir r bi da i seviyeye ka un basma ifllemin rdurarak kantara hava yard›m›yla motorlu viday› du i yönlü klepe ve ik a ar nt ka r ¤e di ›r. Bu ifllem Sisteme ba¤l› orlu viday› çal›flt›r ot m ki da t›n al lo a kadar geçifl yaparak, si kantarlar doluncay m tü la ›y ›m rd ya › m arlar, unun bilgisayar progra e tüm silo ve kant nd ni ze dü a m l›fl ça lma ve boflaltma devam eder. Bu hijyenik flekilde do , an ad m ol › as m el ile te fltirir. ifllemini gerçekle arlar›nda in AR-GE laboratu Sa¤l›kl› üretim iç art›rmak lite ve verimlili¤i ka da ›n at al im ek ekm . l çal›flmalar yap›l›r amac›yla bilimse aktad›r; ise flöyle s›ralanm i er izl al an de ad Hamm iktar›, a) Unun gluten m b) Protein miktar›, aktiviteleri, c) Unlar›n enzim e yapt›¤› rl›lar›n›n unun özün ra za ›l k›m ve ne d) Sü tahribat, kümü, lerinin grafiksel dö e) Enzim faaliyet rinin tespiti, rand›man özellikle ve ri le tip n nu U f) n k›vamda yo¤rulurken uygu ur m ha a, ar nl U g) ce¤i, kadar su kat›labile yüzde olarak ne ¤i direnç aya karfl› gösterdi am uz un ur am H h) tespit edilir. grafikle ölçülerek sonucunda Yap›lan tetkiklerin ›da ilen unlar, Türk G kamyonlarla getir arak ol n olanlar, geçici Kodeksi’ne uygu r ise Uygun olmayanla depoya istiflenir. r e deponun ayr› bi iade edilmek üzer rar ka na ¤u Uygun oldu bölümüne y›¤›l›r. re ke r bi delerden ikinci verilmifl hammad arak, ayn› analizler daha numune al›n ne n sonuçlar muaye tekrar edilir. Ç›ka lar un ve ¤erlendirilir komisyonunca de r› ay s›n›fland›r›larak kalitelerine göre re ilir. Kalitelerine gö bölgelere istif ed lolara, lar, çuvallardan si istiflenmifl olan un eli yard›m›yla kadem helezon ve hava ece yl ek boflalt›l›r. Bö eleklerden elener ur. n›flara ayr›lm›fl ol unlar, tümüyle s› halkekmek say› on, ikibinyedi 63 n mevsim Unlar›n kalitesi ve uygu arak, içine koflullar› göz önüne al›n li katk› maya, tuz, su gibi gerek uar rat bo La ir. maddeleri eklen k ara al›n koflullar› göz önüne ›nd ard an uygulanan bu sürecin on yo¤urma ve fermantasy run mu ha , rek ifllemine geçile ›r. yap›lmas›na bafllan›l halkekmek say› on, ikibinyedi 64 mur Bu sürecin ard›ndan ha inin kesme-tartma makines yukar› asansörüne tak›lan kazan r, kald›r›l›r ve buradan hamu inin es kin kesme-tartma ma a haznesine boflalt›l›r. Burad silip ke hamur, gerekli gramajda tik olarak tart›ld›ktan sonra otoma etlenir. rek ha ¤ru nakil band›na do esinin silm ke Hamurlar›n kes-tartta a ard›ndan, konik yuvarlam iyle es ilm çir ge en makinesind . lur bu n so yuvarlama ifllemi yesinde hamur, fotosellerinin sa Hemen sonras›nda da en nid ye , rek rine yerlefltirile ana dinlendirme sepetle onunu sy nta a dinlendirme ferma dinlenmeye b›rak›l›r. Ar aya haz›r hale gelmifl tamamlayan ve flekil alm cihaz›na yard›m›yla flekil verme hamurlar, nakil bantlar› silindir, kil verme makinesinde do¤ru yönlendirilir. fie murlar, ha e tablas›ndan geçen merdane ve flekil verm band›na, rak otomatik yükleme ekmek fleklini alm›fl ola atik ünce yerlefltirilir. Otom plaklar sayesinde düzg hareket ›n nd ba flen hamurlar, bu yükleme band›na yerle son ›k art Bu sayede hamurlar›n etmesine neden olur. as od ›na n nihai fermantasyon dinlendirme noktas› ola neden olur. do¤ru hareket etmesine rak ›s› ve süresi, uygun ola Burada odan›n buhar, murun en ha ›s›, li olarak artt›r›lan ayarlanm›flt›r. Kademe ¤lar. sa › llarda mayalanmas›n uygun ve sa¤l›kl› koflu nt reketli, zemini keçe ba Nihai fermantasyon, ha sistemlidir. halkekmek say› on, ikibinyedi 65 unu Bu odada fermantasyon keçe tamamlayan hamurlar, atma bantlar sayesinde b›çak madan p›fl ya › lar k›sm›na do¤ru alt lir. Bu ge an ve flekilleri bozulmad de için run çizik sayesinde, hamu r. ›fl olu oluflan gaz, d›flar› at›lm en ç›kan ind es kin B›çak atma ma süresi ve r› hamurlar, ›s›s›, buha an banta ayarlanm›fl f›r›na, bantt ›l›r ve nakil yöntemiyle aktar b›rak›l›r. ye me pifl hamur burada UYGUN D‹ZAYNI SAYES‹NDE HAMURU ZEDELEMEDEN VE GEL‹fi‹M‹N‹ BOZMADAN ‹fiLEV‹N‹ SÜRDÜREN KES-TART ‹LE HAMUR, ‹STEN‹LEN GRAMAJDA, EL DE⁄MEDEN VE HATASIZ B‹R fiEK‹LDE KES‹L‹R VE ÜRET‹ME DEVAM ED‹L‹R. piflen F›r›nlarda yavafl yavafl minin ekmekler, k›zarma iflle etli rek ha e bitmesiyle birlikt ar› bantlar sayesinde d›fl ç›kar. Bu bölümde tüm ve ekmeklerin ayn› kalite mi aza ›na as görüntüde olm ir. dikkat gösterilmekted Böylece unun hamura, nüfl hamurunsa ekme¤e dö r. olu fl m› süreci tamamlan halkekmek say› on, ikibinyedi 66 halkekmek say› on, ikibinyedi 67 gramaj F›r›ndan ç›kan ekmekler, teker kontrolü yap›ld›ktan sonra külmeye teker toplama bant›na dö bafllar. bu banta Bütün ekmekler tek tek tal yerlefltirilmifl olan me E¤er taray›c›lar›ndan geçirilir. de dahi ekmeklerden birisinin için ar› sinyali bir metale rastlan›rsa, uy tüm aki veren taray›c›, o s›rad gönderir. ekmekleri imha kanal›na Temiz olan ekmekler ise yoluna kasalama ünitesine do¤ru devam eder. i’nin Metal Detektörü Sistem Özellikleri: tör, a) Tünel tipi metal detek k genellikle vargel tipi düflü h›zda tafl›nan malzeme a içindeki metali alg›lamad r›, aya kullan›l›r. Hassasiyet › tünel iç bölgesinde ayn kalabilen yani metal den detektörün her bölgesin i tal ayn› büyüklükteki me alg›layabilen sistemdir. halkekmek say› on, ikibinyedi 68 den b) Metal detektörü, için 1 geçen malzeme h›z› (0, re üze k ma flla m/sn)’den ba ya da ilen ab ayn› flekilde alg›lay r aya malzeme h›z›na göre k yap›labilen bir cihazd›r. Ço in ler küçük metal her alg›lanmas›nda kullan›lan k ço ve cins metale duyarl›l›k daha fazla hassasiyet gösteren bir sistemdir. HERHANG‹ B‹R SEBEPLE EKME⁄‹N ‹Ç‹NE KARIfiMIfi OLAN VE BÜYÜKLÜ⁄Ü H‹Ç FARKED‹LMEYEN METAL PARÇASINI ALGILAYAN DEDEKTÖRLER, O EKME⁄‹ TAfiIMA BANDINDAN DIfiARI ATAR. ›t›m c) Genellikle tekstil yal a g›d orman endüstrisi l iye çimento gibi endüstr ›r. sektörlerde çal›flmaktad risindeki d) Her cins malzeme içe tal metali alg›layabilen, me k ve klü çü kü ayar›, büyüklük , her ilen mesafe ayar› yap›lab cins metale duyarl› (krom iste¤e bak›r alt›n demir v.b.), erde ba¤l› olarak de¤iflik flekill tör tek de imalat› yap›labilen bir sistemidir. brikas›, Ankara Halk Ekmek Fa gelifl ›za ›m ekme¤in sofralar yenik hij sürecinde sa¤l›kl› ve lü detay› tutulabilmesi için her tür sisteme düflünmüfl ve bunu bir Ekmekler, oturtmay› baflarm›flt›r. li üretim alan›nda gerek n sonra kontrollerden geçtikte ¤ru yol kasalama ünitesine do ›lan al›r. Bu bölümde kullan ri), özel tle kasalar (ekmek sepe bir y›kama sistemi ile k, mikroplardan ar›nd›r›lara rak ola sa¤l›kl› ve hijyenik doldurulmaktad›r. myonlara Doldurulan kasalar, ka dört bir yüklenerek Ankara’n›n Halk taraf›na da¤›lm›fl olan edilir. lim tes e Ekmek bayilerin sonra ten tik Ekmek sat›fllar› bit fl bo bayilerimizden toplanan ama kasalar, hemen kasa y›k izlenir makinesine konarak tem lir. tiri ge le ve doluma haz›r ha m va eder. Bu durum, sürekli de edilmemifl Y›kanmam›fl, sterilize mas›na hiçbir kasan›n doldurul izin verilmez. halkekmek say› on, ikibinyedi 69 mi, tümüyle Kasalar›n y›kanma iflle klefltirilmektedir. otomatik olarak gerçe uktan sonra Kasalar y›kan›p kurutuld k kasalama me görevliler taraf›ndan ek r. Kasalara makinelerine yerlefltirili art›k kamyonlara doldurulan ekmekler, k kasalanan gitmeye haz›rd›r. Anca mune alan nu ekmeklerden son kez pt›ktan sonra uzmanlar, analizleri ya rikadan uygun olan partilerin fab n olmayan gu uy er, ç›k›fl›na izin verirl . ekmeklerse imha edilir halkekmek say› on, ikibinyedi 70 halkekmek say› on, ikibinyedi 71 Halk Ekmek Fabrikas›’nda 24 saat kesintisiz üretilen ekmekler, sevkiyat bölümünde sepetlere 25’er adet konulmak suretiyle da¤›t›m› yap›lmak üzere stoklan›r. ard›ndan Tüm kontrollerin fltirilen ekmekler, kamyonlara yerle eksizin hiç vakit kaybetm köflesine r bi Ankara’n›n her Halk Ekmek da¤›lm›fl olan 550 ¤ru yola ç›kar. sat›fl flubelerine do ika’s›nda yirmi Halk Ekmek Fabr iz üretilen dört saat kesintis odel, hijyenik ekmekler, son m say›da personel araçlarla ve yeter en güvenli ve ile halka en ucuz, aflmaktad›r. en h›zl› biçimde ul halkekmek say› on, ikibinalt› 72 halkekmek say› on, ikibinalt› 73 Gezici F›r›n (Mobil Ekmek Fabrikas›) Halk Ekmek Fabrikas›, bir taraftan bünyesinde yapt›¤› yeniliklerle ekmek üretiminde teknolojinin imkanlar›ndan azami derecede faydalan›rken, bir taraftan da meydana gelebilecek ola¤anüstü durumlarda, afet bölgelerinde halk›m›z›n do¤rudan ekmek ihtiyac›n› karfl›layacak seyyar f›r›nlar kurmaktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 74 Hijyenik olmas›n›n yan›s›ra modern bir flekilde dizayn edilen seyyar f›r›nlar, seri üretim gerçeklefltirebilmektedir. Otobüs ve konteyn›r üzerine kurulan f›r›nlar, saatte 700 ekmek üretebilecek flekilde dizayn edilmifltir. Gezici f›r›nlar, 20.000 adet/gün kapasitesine sahiptir. Geçti¤imiz y›llarda Düzce, Marmara, Gölcük, Bolu, Dinar ve Bingöl’de yaflanan depremlerde, K›r›kkale felaketinde, afetlerden hemen sonra bölgeye intikal ederek, seyyar f›r›nlar›yla bu ac› gününde halk›m›z›n hemen yan›bafl›nda olmufltur. Felakete maruz kalan vatandafllar›m›zla, ac›lar›n›n yan›nda, ekme¤ini de paylaflm›flt›r. Gezici ekmek f›r›nlar›, afet bölgelerinde halk›m›z›n ac›l› günlerinde yanlar›nda olabilmek, onlara s›cak ekmek üretebilmek amac›yla tasarlanm›flt›r. Seyir halindeyken dahi ekmek üretebilen f›r›nlar sayesinde Halk Ekmek, yard›mda bulundu¤u her bölgede takdirle karfl›lanm›fl, minnetle an›lm›flt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 75 PROF. DR. BERR‹N ÖZKAYA ARfi.GÖR. SEÇ‹L TÜRKSOY Ankara Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, G›da Mühendisli¤i Bölümü halkekmek say› on, ikibinyedi 76 ekmek ve çölyak hastal›¤› HASTALI⁄IN NEDEN‹N‹ OLUfiTURAN TEMEL ETKEN, BU⁄DAYDA BULUNAN GLUTEN PROTE‹N‹N‹N ‘GLIADIN’ ADLI ALT FRAKS‹YONUDUR. GLUTEN ‹ÇEREN GIDALARIN TÜKET‹LMES‹ SONUCUNDA, BAfiTA V‹TAM‹NLER OLMAK ÜZERE VÜCUDUN GEREKS‹N‹M DUYDU⁄U ÇEfi‹TL‹ BES‹N MADDELER‹N‹N EM‹L‹M‹ AZALMAKTADIR. halkekmek say› on, ikibinalt› 77 Gluten Proteininin Ekmekçilikte Önemi halkekmek say› on, ikibinyedi 78 Ülkelerin geliflmifllik düzeyi, sosyo-ekonomik yap›lar› ve fertlerin beslenme al›flkanl›klar› her geçen gün de¤iflmekle birlikte, tüm dünyada ve ülkemizde tah›l ürünleri, toplumlar›n en önemli besin kayna¤›n› oluflturmaktad›r. Bugün günlük kalorinin yar›dan fazlas›, proteinin ise 2/3’ü tah›l ürünlerinden sa¤lanmaktad›r (Özkaya 1992). Ancak beslenmemizde önemli bir yer tutan tah›l ve tah›l ürünleri, baz› insanlar için önemli bir alerji kayna¤› olabilmektedir. Tah›l kaynakl› hastal›klardan birisi olan çölyak hastal›¤›; bu¤day, çavdar, arpa ve bazen de yulaf ürünlerinin tüketilmesiyle, ba¤›rsaklardaki do¤al yap›n›n bozulmas› sonucu ortaya ç›kmaktad›r. Hastal›¤›n nedenini oluflturan temel etken, gluten proteininin gliadin adl› alt fraksiyonudur. Gluten içeren g›dalar›n tüketilmesi sonucunda, baflta vitaminler ve mineraller olmak üzere vücudun gereksinim duydu¤u çeflitli besin maddelerinin emilimi azalmaktad›r (Özkaya 1999, Battais et al. 2005). Ülkemizde her 300 ile 350 kifliden birinin çölyak hastas› oldu¤u belirtilmektedir (Tandoruk 2005, Türksoy ve Özkaya 2006). Çölyak hastal›¤› için tek tedavi yöntemi, yaflam boyu sürdürülmesi gereken glutensiz diyet uygulamas›d›r. O nedenle son y›llarda ekmek baflta olmak üzere gluten içermeyen tah›l ürünleri üzerindeki araflt›rmalar yo¤unlaflm›fl ve baz› üreticiler de glutensiz g›da üretimine yönelmifltir. Ancak glutensiz ürünlerin kalitesi ve aromas› istenen düzeyde olmad›¤›ndan glutensiz ekmek, bisküvi, makarna gibi ürünlerin üretiminde önemli sorunlar oluflmaktad›r (Türksoy ve Özkaya 2006). Unun ekmeklik kalitesi, büyük oranda içerdi¤i protein miktar› ve kalitesine ba¤l›d›r. Bu¤day proteinleri içerisinde de ekmek yap›m›nda önemli rol oynayan grup, gluten proteinleridir ve toplam proteinin yaklafl›k %80-85’ini oluflturmaktad›r. Gluten proteinleri, su veya tuzlu suda çözünmez nitelikte olup, monomerik gliadinler ve polimerik gluteninler olmak üzere iki fraksiyondan oluflmaktad›r (Goesaert et al. 2005). Gluten fermentasyon ve piflirmenin bafllang›c›nda üretilen CO2’in hamurun bünyesinde tutulmas›nda oldukça önemli rol oynamakta olup, miktar› ve kalitesi optimum yo¤urma süresini, dolay›s›yla da hamurun reolojik özelliklerini (fermentasyonda hamurun gaz tutma kapasitesi vb) belirlemektedir. Hamurun gaz tutma kapasitesi ise ekmek hacmi ve iç yap›s› gibi özellikleri etkilemektedir (Veraverbeke and Delcour, 2002). Gluten proteini, kaliteli ekmek üretiminde bu derece önemli olmas›na ra¤men, baz› kifliler taraf›ndan tolere edilememekte ve ba¤›rsak sisteminde rahats›zl›klara yol açmaktad›r. Bu konuda yap›lan çal›flmalar sonucunda da glutenin, gliadin fraksiyonunun çölyak hastalar› için toksik, glutenin fraksiyonunun ise daha az toksik oldu¤u belirlenmifltir (Özkaya 1999). Çölyakla Yaflam Çölyak hastal›¤›; bu¤day gluteni ve di¤er tah›llardaki benzer proteinlerin tüketilmesi sonucunda ortaya ç›kan ve “glutene hassas ba¤›rsak sistemi” olarak da bilinen bir g›da intolerans›d›r (Özkaya 1999, Sollid and Jabri 2005). Hastal›¤›n nedenini oluflturan esas etken, bu¤dayda bulunan gluten proteininin gliadin adl› alt fraksiyonudur. Ancak çölyak hastalar› sadece bu¤day de¤il, gliadinlerin homolo¤u olan prolaminleri de içeren tritikale, çavdar ve arpa ürünlerinin tüketiminden de sak›nmak zorundad›r. Çölyak hastalar›nda glutenin etkisi, ince ba¤›rsak üzerinde olmaktad›r. Gluten al›m› ile ince ba¤›rsak iç yüzeyindeki absorpsiyonu sa¤layan, çok küçük ve parmak flekline benzeyen ç›k›nt›lar (villi) k›salmakta, hatta tamamen ortadan kalkarak ba¤›rsak iç yüzeyi düzleflmektedir. Villilerin yüzeyindeki tek s›ra “kripta” hücreleri ise kal›nlaflmaktad›r. Böylece absorpsiyonun yap›ld›¤› yüzey azal›p besin al›m› zorlaflmaktad›r (Özkaya 1999). Yap›lan araflt›rmalar sonucunda, ba¤›rsakta bulunan ve gluteni parçalayan bir enzimin eksikli¤i nedeniyle glutenin de¤iflmeden ba¤›rsaklara ulaflt›¤› ve burada toksik etki göstererek hastal›¤› tetikledi¤i ortaya konmufltur. Hasta kiflilerde emilim bozuklu¤undan dolay› genellikle demir, folik asit, kalsiyum, mineral ve B12 vitamini eksikli¤i görülmekte ve kemik yo¤unlu¤u azalmaktad›r (Kutlu 2005, Baflman ve ark. 2006). Genetik ve çevresel faktörlerin etkileflimi sonucu ortaya ç›kan hastal›kta; beslenme al›flkanl›klar›, bebeklik döneminde anne sütü al›m›, glutenli g›dalar ile beslenme yafl› ve günlük tüketim miktar›, etkili olabilen bafll›ca çevresel faktörleri oluflturmaktad›r (Malekzadeh et al. 2005). Erken çocukluk döneminde (ilk 2 yafl) hastal›¤›n klasik belirtileri; ishal, kusma, ifltahs›zl›k, kar›n fliflli¤i, kilo kayb›, kab›zl›k ve büyüme gerili¤idir. Büyük çocuklarda ve yetiflkinlerde ise tedavi edilemeyen veya nedeni bulunamayan kans›zl›k, kemik zay›fl›¤› gibi durumlar da çölyak hastal›¤›n›n halkekmek say› on, ikibinyedi 79 belirtileri aras›ndad›r. Çölyak hastal›¤›, hayat›n herhangi bir döneminde tipik belirtilerle ortaya ç›kabilece¤i gibi, baz› hastalarda y›llarca hiç belirti vermeden çok hafif seyredebilmektedir (Urganc› 2005). halkekmek say› on, ikibinyedi 80 Çölyak hastal›¤›n›n tedavisinde glutensiz diyet uygulamas› temel olup, hasta bireylerin gluten içeren tüm ürünleri diyetlerinden ç›karmalar› gerekmektedir. Glutensiz diyette bu¤day, arpa, çavdar ve yulaf unu içeren (bulgur, makarna, flehriye, eriflte, kuskus, simit, ekmek, pide, pizza, tarhana, irmik vb) her türlü besin maddesinin yenilmesi sak›ncal› olup, m›s›r ve pirinç bunlar›n yerine ikame edilebilmektedir. Boza, bira gibi alkollü içecekler, tüm unlu tatl›lar (baklava, tulumba, revani, kek, pasta vb), unlu soslar ve de¤iflik amaçlarla unun kullan›ld›¤› tüm g›dalar ise glutensiz diyette yasaklanan bafll›ca di¤er yiyeceklerdir. Gluten proteininin günlük diyetten uzaklaflt›r›lmas›yla villiler eski haline dönebilmektedir. Ayr›ca çölyak hastalar›n›n g›dalardaki glutene hassasiyet düzeyleri de birbirinden farkl› olabilmektedir. Baz› hastalar az miktardaki gluteni tolere edemezken, baz›lar› da daha büyük miktarlarda gluteni tolere edebilmektedirler. M›s›r ve pirinç, çölyak hastalar›na toksik olmay›p di¤erlerinin yerine kullan›labilmektedir (Lorenz and Lee Çölyak hastas› bireylerin tüketti¤i g›dalar›n içerdi¤i gluten miktar›n›n belirlenmesi oldukça önemli olmakla birlikte, glutenin kompleks ve heterojen yap›s›, g›dalardaki miktar›n›n belirlenmesine yönelik tam bir standart yöntem oluflturulmas›n› engellemektedir. 1977, Gallagher et al. 2004, Ciclitira et al. 2005, Urganc› 2005). Günümüzde çölyak hastalar› için “glutensiz g›dalar” olarak adland›r›lan özel bir g›da kategorisi alt›nda glutensiz f›r›n ürünleri üretilmektedir. Bu amaçla m›s›r unu, pirinç unu, patates unu ve niflastas›, soya ve di¤er baklagil unlar› ve tah›l benzerleri (amarant, quinoa gibi) kullan›labilmektedir. Ancak bunlardan yap›lan ürünlerde istenen özellikte hamur elde edilememekte ve hamur da¤›lmaktad›r. Bu nedenle bu tip g›dalar›n üretiminde gluten yerine kullan›labilecek, al›fl›lagelmifl kaliteyi sa¤layan ve ekonomik olan hammaddelerin kullan›lmas› gerekmektedir (Olexová 2006). Ticari olarak üretilen glutensiz ekmeklerde, genellikle düflük kalite kuru ekmek içi ve aroma eksikli¤i görülmektedir. Glutensiz ekmek üretiminde, ekmekte gluten proteininin viskoelastik özelli¤ine benzer yap› sa¤lamak, kabul edilebilirli¤i ve raf ömrünü art›rabilmek için pirinç ve m›s›r ununa niflasta, süt proteinleri ve hidrokolloid maddeler ilave edilmektedir (Baflman ve ark. 2006). Çölyak hastas› bireylerin tüketti¤i g›dalar›n içerdi¤i gluten miktar›n›n belirlenmesi oldukça önemli olmakla birlikte, glutenin kompleks ve heterojen yap›s›, g›dalardaki miktar›n›n belirlenmesine yönelik tam bir standart yöntem oluflturulmas›n› engellemektedir (Ciclitira et al. 2005). WHO/FAO organizasyonu taraf›ndan haz›rlanan kodekse göre, gluteni azalt›lm›fl g›da maddelerinde, kuru madde üzerinden 200 ppm’den, glutensiz g›da maddelerinde ise 20 ppm’den fazla gluten bulunmamas› gerekti¤i bildirilmektedir. Sa¤l›kl› bireylerde günlük gluten al›m› 13 g kadarken, çölyak hastas› bireylerde bu de¤er (vücudun tolere etme düzeyine ba¤l› olarak) 50 mg/gün ve daha alt›ndad›r (Van Overbeek et al. 1997, Stern et al. 2001, Gobbetti et al. 2007). halkekmek say› on, ikibinyedi 81 Kaynaklar Baflman A, Köksel H, Yalç›n S. 2006. Glutensiz Hububat Ürünleri. Hububat Ürünleri Teknolojisi Kongresi 7-8 Eylül, Gaziantep, 95-99. Battais F, Courcoux P, Popineau Y, Kanny G, MoneretVautrin D. A, Denery-Paini S. 2005. Food allergy to wheat: differences in immunoglobulin E-binding proteins as a function of age or symptoms. J. of Cereal Science, 42: 109-117. Ciclitira P. J, Ellis H. J, Lundin K. E. A. 2005. Glutenfree diet—what is toxic? Practice&Researh Clinical Gastroenterology, 19 (3) 359-371. Elgün A., Ertugay Z. 2000. Tah›l ‹flleme Teknolojisi. Atatürk Üniversitesi Yay›nlar› No:718, Erzurum. Gallagher E, Gormley TR, Arendt EK. 2004. Recent advances in the formulation of gluten free cereal-based products, Trends in Food Sciences and Technology, 15, 143-152. Goesaert H, Brijs K, Veraverbeke W. S, Courtin C. M, Gebrevers K, Delcour J. A. 2005. Wheat flour constituents: how they impact bread quality and how to impact their functionality. Trends in Food Science & Technology, 16: 12-30. Kutlu T. 2005.Çölyak hastal›¤›. http://www.internationalhospital.com.tr/etiler/p_kadin_detail.asp?i=15 Lorenz K, Lee AV. 1977. The nutritional and physiological impact of cereal products in human nutrition, Critical Reviews in Food Sciences and Nutrition, 16, 383-456. Malekzadeh R, Sachdev A, Ali A. F. 2005. Coeliac disease in developing countries: Middle East, India and North Africa. Best Practice&Researh Clinical Gastroenterology, 19 (3) 351-358. Olexová L, Dovi_ovi_ová L, _vec M, Siekel P, Kuchta T. 2006. Detection of glutencontaining cereals in flours and “gluten-free” bakery products by polymerase chain reaction. Food Control, 17: 234-237. Özkaya H ve Özkaya B. 1992. Ekmek zenginlefltirmede dozlama alternatifleri ve sistemleri. Beslenme ve uygulama aç›s›ndan ekme¤in zenginlefltirilmesi. 29-30 Haziran 1992. Ankara. Özkaya B. 1999. Tah›llar›n neden oldu¤u alerjiler ve önemi-2. Food Hi-Tech, Mar. 82-88. Sollid L. M, Jabri B. 2005. Is celiac disease an autoimmune disorder? Current Opinion in Immunology, 17 (6) 595-600. Stern M, Ciclitira PJ, van Eckert R et al. 2001. Analysis and clinical effects of gluten in coeliac disease. Eur J Gastroenterol Hepatol 13:741-747. Tandoruk Ö. 2005. Çölyak Dosyas›. Dünya G›da Dergisi, 15-25. Türksoy S, Özkaya B. 2006. Gluten ve Çölyak Hastal›¤›. 24-26 May›s Türkiye 9. G›da Kongresi, 807-810. Urganc› N. 2005. Çölyak hastalar›na ekmek zehir oluyor. http://212.174.46.149/w/der gi/basinpdf/kasim2004/18_19_20.pdf Van Overbeek FM, Uil-Dieterman IG, Mol IW et al. 1997. The daily gluten intake in relatives of patiens with coeliac disease compared with that of the general Dutch population. Eur J Gastroenterol Hepatol 9:1097-1099. Veraverbeke WS, Delcour JA. 2002. Wheat protein composition and properties of wheat glutenin in relation to breadmaking functionality. CRC Critical Reviews in Food Science and Nutrition, 42, 179–208. PROF. DR. ‹LB‹LGE SALDAMLI Hacettepe Üniversitesi G›da Mühendisli¤i Bölümü halkekmek say› on, ikibinyedi 82 SON OTUZ YILDIR BAZI BES‹N Ö⁄ELER‹N‹N AZ YA DA FAZLA TÜKET‹LMES‹N‹N ZARARLARI, GIDA FORMÜLASYONUNDA YALNIZCA SA⁄LIKLI ‹NSANLARIN DE⁄‹L, BAZI KRON‹K HASTALIKLARIN DA DÜfiÜNÜLEREK ÜRET‹M‹N YAPILMASI GERE⁄‹ ORTAYA KONMUfiTUR. fonksiyonel g›dalar ve sa¤l›k iliflkileri halkekmek say› on, ikibinalt› 83 dukça genifl yelpazede bulufllar yapm›flt›r. Son 30 y›ld›r da baz› besin ögelerinin az ya da fazla tüketilmesinin zararlar›, g›dalar›n formülasyonunda yaln›zca sa¤l›kl› insanlar›n de¤il, baz› kronik hastal›klar›n da düflünülerek üretimin yap›lmas› gere¤i ortaya konmufltur. Bu konu ile ilgili özet bilgi, afla¤›da, maddeler halinde görülmektedir. 21. yüzy›lda beslenmenin temeli olan kavramlar: • Beslenmeyle ilgili bilgilere yeni bilimsel bulufllar›n aktar›lmas›, • Diyet ve hastal›k iliflkisi üzerinde bilimsel verilerin gelifltirilmesi, • Sa¤l›¤›n korunmas› ile ilgili fiyatlarda sürekli art›fl›n varl›¤›, • Yaflamla ilgili beklentilerin çeflitlenmesi, • Beslenme ve sa¤l›k iliflkilerinde tüketicilerin beklentilerinin artmas›, • G›da teknolojisinde yeni geliflmelerin ortaya ç›kmas›. halkekmek say› on, ikibinyedi 84 Fonksiyonel g›dalar› anlayabilmek için öncelikle beslenme biliminde oluflan ve günümüze kadar uzanan geliflmeleri gözden geçirmek gerekir. Beslenme bilimi, uzun y›llardan beri beslenme bozukluklar›na yönelik çal›flmakta, beslenmeye ba¤l› hastal›klar›n tedavisinde t›p bilimi ile köprü kurarak, bu alandaki koruma yöntemlerini ortaya koymaktad›r. Daha sonra beslenme standartlar› üzerinde ilerlemeler sa¤lanarak diyet rehberleri oluflturulmufl ve bu yönlendirme içinde yer almas› gerekli g›dalar›n rehberleri haz›rlanm›flt›r. Bunun bir sonucu olarak bireyin kendini iyi ve sa¤l›kl› hissetmesi, hastal›k risklerinin azalt›lmas› gibi yararl› sonuçlara ulaflt›ran yöntemler ortaya ç›km›flt›r. Diyet ve g›da, bilinen en eski terminolojilerdir. “Beslenme” sözcü¤ü de 19. yüzy›lda ortaya ç›kan “multidisipliner” ilgi alan›n› çok iyi bir flekilde belirleyen, insanlar›n hemen ilgisini çeken bir alan olmufl ve h›zla geliflmifltir. 20. yüzy›lda temel beslenme ö¤eleri ve standartlar› oluflturularak t›p bilimi ile daha içiçe duruma gelmifltir. Böylece bireylerde büyüme, beslenme ile iliflki kurulan hastal›klar›n önlenmesi, bireylerin farkl› dönemlerde bak›m› gibi konularda beslenme bilimi, ol- FONKS‹YONEL GIDALARIN TANIMI “Fonksiyonel G›da” terimi, asl›nda dinamik bir kavramd›r. O nedenle, bu kelimeyi cümle içinde tan›mlamak, karakterize etmek mümkün de¤ildir. O nedenle fonksiyonel g›dan›n do¤um yeri say›lan Japonya ve di¤er ülkelerde verilen tan›mlar› gözden geçirerek bu konuda bilgilenmek daha do¤ru olacakt›r. Japonya’da FOSHU (Foods for Specified Health Use) için yap›lan tan›m fludur; • Fonksiyonel g›dalar ve FOSHU; g›dan›n bilefliminde yer alan ögeler ile ilgili olarak çok spesifik, sa¤l›¤a yararl› olan veya g›dadaki allerjen ögeleri uzaklaflt›r›lm›fl g›dalar, ya da • Tüketimlerinden sonra sa¤l›k üzerinde iyilefltirici bir etkisinin olmas› beklenen, içindeki baz› maddeleri uzaklaflt›r›lm›fl veya baz› ögelerin amaçl› olarak ilave edildi¤i ve resmi kullan›m›n›n onayland›¤› g›dalard›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 85 Buna göre FOSHU listesinde yer alan ürünlerin özellikleri flu flekilde özetlenebilir; Fonksiyonel g›dalarla ilgili kullan›lan terimler • Belli bileflen / bileflenlerin sa¤l›k üzerinde belli bir etkisinin olmas›, • Medicinal Food • Alerji etmeni içermemesi ve tüketimleri ile sa¤l›¤› genel olarak olumlu yönde etkilemeleri, • Medical Food • Nutraceuticals • Functional Food • Fitness Food • Nutritional Food • Günlük normal diyette yer almalar›, • Therapeutic Food • Do¤al ingrediyenlerden elde edilen bileflenleri içermeleri. • Phytochemicals FOSHU’dan sonra yine ayn› konularda ve izleyen y›llarda U.S.A. ve çeflitli Avrupa ülkelerinde benzer amaçl› üretilen g›da formülasyonlar› ve isimler ortaya ç›kt›. • Pharma Food • Super Food • Pharmaceutical Food • Designer Food • Hypernutricious Food • Vitalins • Vita Food mal›, yasal aç›dan sorumlu otorite kurumlar›n onay›ndan geçmelidir. • Dietary Supplements • Herbal Products • Botanicals Bugün pratikte fonksiyonel g›dadan anlad›klar›m›z ise flöyle özetlenebilir. Fonksiyonel G›dalar; • Cosmeceuticals Bunlardan nutraceuticals ve vitafood hakk›nda bir aç›klama yap›ld›¤›nda: • Do¤al g›dad›r. Nutraceutical’lar için; t›bbi ve sa¤l›k yönü ile yarar sa¤layan ya da bir hastal›¤› önleyen ve tedavi eden g›da ögeleridir. Bunlar›n toz halinde, hap fleklinde veya t›bbi formda sat›lmalar› söz konusudur. • Herhangi bir g›da bilefleninin eklendi¤i g›dad›r. • Herhangi bir g›da bilefleninin ç›kar›ld›¤› g›dad›r. • Bir veya birden fazla do¤al komponentin modifikasyona u¤rat›ld›¤› g›dad›r. • Vitafoods için; ‹ngiltere Tar›m, Bal›kç›l›k ve G›da Bakanl›¤› (MAFF)’n›n yapt›¤› tan›m flu flekildedir: Bireylerin modern sa¤l›k ihtiyaçlar›n› karfl›layan ve insan›n hem vücutça hem de mental yaflam kalitesini art›ran ya da sa¤l›k sorunlar›n› hedef alarak iyilefltiren g›dalara denmektedir. • Bir veya birden fazla komponentin biyoyararlan›m›n›n modifiye edildi¤i g›dalard›r. • Bu olas›l›klar›n herhangi bir kombinasyonunun gerçeklefltirildi¤i g›dad›r. • Fonksiyonel g›dalar›n çeflitli araflt›r›c›lar taraf›ndan yap›lan tan›mlar›ndan baz› örnekler afla¤›da görülmektedir; 21. yüzy›la damgas›n› vuran fonksiyonel g›dalar›n tan›m›nda ve gelifliminde G›da Bilimi ve G›da Teknolojisi’nde yap›lan say›s›z araflt›rmalar›n büyük deste¤i olmufltur. Bu konuyu fiekil 1 ile aç›klamak yararl› olacakt›r. • Temel beslenmeyi sa¤laman›n ötesinde, sa¤l›¤a yararl› olan g›dalar, halkekmek say› on, ikibinyedi 86 • Pazarda sa¤l›¤› art›r›c› etkileri ile mesaj veren g›dalar, • Sihirli bir tak›m ingrediyenlerin kat›lmas›yla sa¤l›¤›n koruyucu etkisini yüklenen, de¤iflikli¤e u¤rat›lm›fl g›dalar. Bunlara ek olarak, fonksiyonel g›dalar hiçbir zaman ilaç olmay›p, hastal›ktan korumaktan çok, hastal›k riskini azaltan formülasyonlard›r. Bu konuda Avrupa ülkelerinin ortak tan›mlar› ise yine tek bir çerçeve içine oturtulamayan, ancak bir dizi nitelikleri anlatan tan›mlarla belirlenmifltir. Buna göre fonksiyonel g›da; • Geleneksel ya da her gün tüketilen bir g›dad›r. • Normal ya da her zamanki diyetin bir parças›d›r. • G›dalardan do¤al olarak al›nabilen komponentlerden oluflmal›d›r. • Temel beslenme ve besleyici de¤erin ötesinde, hedef fonksiyon üzerinde olumlu etkisini yaratmal›d›r. • Fiziksel, fizyolojik ve hareket performans›n› içine alan yaflam kalitesini art›rmak ad›na bireyin kendisini iyi hissetmesini sa¤layan, sa¤l›k üzerine olumlu etki yaparak hastal›k riskini azaltan g›dalard›r. • Formülasyonlar› bilimsel temele dayan- G›da Tan›m Mekanizma Fonksiyon Fonksiyonel etki ‹nsana dayal› yürütülen belenme araflt›rmalar›, hipotezleri Talep Art›r›lm›fl fonksiyon Hastal›k riskinin azalt›lmas› fiekil 1. Fonksiyonel g›dalar›n gelifltirilmesinde izlenecek olan strateji Fonksiyonel g›dalar, bugün AB direktiflerinde ve ‹ngiltere, ‹sveç, Finlandiya gibi ülkelerin ulusal g›da yasalar›nda de¤il, sa¤l›k bültenlerinde tan›mlanmaktad›r. Ancak konunun her yönü ile AB ülkeleri nezdinde harmonizasyonuna gereksinim duyulmaktad›r (Direktifler 65/65/EEC ve 2000/13/EC). Halen sunulmufl olan taslak teklif üzerinde tart›flmalar devam etmektedir (Sanco/1832/2002). Finlandiya, bu konuda yeni kabul gören bir yönlendirici belge yay›nlam›flt›r. Bu belgelere dayanarak yap›lan fonsiyonel g›da tan›m› flu flekildedir: “Bir g›dan›n fonksiyonel olarak nitelendirilebilmesi için o g›dan›n bilinen besleyici de¤erlerinin yan› s›ra, vücuttaki bir hedef fonksiyonu yerine getirmesi ya da sa¤l›k aç›s›ndan yararl› bir etkisinin veya hastal›k riskini azalt›c› bir özelli¤inin bulunmas› gerekmektedir”. • Fonksiyonel g›da kavram›na uygun ürünlerin yeterince denenmifl ve bu etkilerinin beyan›na uygun olarak beklenen ifllevlerini gösterebilmeleri için; sa¤l›k aç›s›ndan yararl› olduklar›, ya da g›da matriksinde yeralan etkin dozun saptanm›fl olmas› gerekir. Ayr›ca bu konuda kabul edilen bir baflka ayr›nt› da, fonksiyonel g›dalar›n olas› etkilerinin, insan denemeleri ile de ispatlanm›fl olmas› istenmektedir . • G›da ve beslenme bilimlerinde ulafl›lan son ileri teknikler, vücut fonksiyonlar›n›n iyilefltirilmesinde, çeflitli hastal›klara iliflkin risklerin azalt›lmas›nda ve hayat kalitesinin yükseltilmesinde önemli rol oynamaktad›rlar. Ortaya ç›kan bu yeni konsept ile yaflam kalitesini yükselten kaynaklar, fonksiyonel g›dalar olarak isimlendirilmeye bafllam›flt›r. Fonksiyonel g›dalar›n fonksiyonellik düzeyi, yap›s›ndaki bioaktif maddelere ba¤l›d›r. Bu maddeler o g›dan›n içinde ya do¤al olarak bulunur, ya da uygulanan yeni teknolojilerle oluflturulur. Fonksiyonel g›da endüstrisini di¤erlerinden ay›ran bir özellik de, üretimde fizyolojik yarar hedeflenerek belirli insan gruplar› için, farkl› özellikler kazand›r›lm›fl olan g›da üretmeleridir. Örne¤in bunlar; yafll› bireyler, atletler, gebeler, okul çocuklar› gibi risk gruplar›n› hedef almaktad›r. Günümüzde g›da alan›ndaki araflt›rmalar yo¤un biçimde potansiyel g›- halkekmek say› on, ikibinyedi 87 halkekmek say› on, ikibinyedi 88 da komponentlerinin sa¤l›k üzerine olas› olumlu etkileri üzerinde yo¤unlaflm›flt›r. Bu flekilde belirlenen do¤al kaynakl› biyoaktif maddeler s›ras›yla; • Bitkisel kaynakl› antioksidan etkili fitokimyasallar (flavonoidler, fitoöstrojenler, fenolik asitler, lignanlar, fitosteroller). • Prebiyotikler (oligosakkaritler) • Probiyotikler (laktik asit bakterileri, bifidobakterler) • Bitkisel ve hayvansal kaynakl› biyoaktif maddeler (proteinler, peptidler, lipitler, mineral ve vitaminler). Bu biyoaktif maddeler, örne¤in kronik hastal›klardan korunmada, otoimmun hastal›klarda ve bireyin kendisini daha sa¤l›kl› hissetmesi gibi durumlarda yarar sa¤lamaktad›r. Biyoaktif maddelerin fonksiyonel g›dalarda kullan›lmas›, son üründe saptanabilme yön- temlerinin de bilinmesini zorunlu k›lm›flt›r. Bu amaçla likit kromatografi ve mass spektrofotometri yöntemleri kullan›lmaktad›r. Bunlar›n saptanmas›, fonksiyonel g›dalar›n temel özelliklerinin belirlenmesi aç›s›ndan çok önemlidir. Bunlar s›ras›yla; • Bilinen ya da belirlenen maddenin sa¤l›k üzerine olumsuz etki edip etmedi¤i konusunun aç›kl›¤a kavuflturulmas›, zararl› ise elimine edilmesi, örne¤in allerjen proteinler gibi. • Ço¤u g›dalarda bulunmayan komponenti ilave ederken, sa¤l›k için yararl› oldu¤unun önceden denenmesine dikkat edilmelidir. • Yararl› oldu¤u bilinen do¤al biyoaktif ajan›n g›dadaki konsantrasyonu arzu edilen, etkili düzeye yükseltilir. • Bir g›da makroelementi olarak yüksek miktarda bulunan ve o miktar›n sa¤l›k aç›s›ndan zararl› oldu¤u g›dada saptand›¤›nda, yer de¤ifltirmek üzere belirlenen ve sa¤l›¤a yararl› olan bu maddenin etkisinin önceden her yönü ile test edilmesi ve daha sonra g›daya eklenmesi gerekir. • G›da komponentlerinin biyoyararlan›m› gelifltirici veya modifiye etmek amac› ile yararl› etkisi oldu¤u belirlenen ajan›n, g›dada yer almadan konuyla ilgili demonstrasyonlar›n›n yap›lmas› çok önemlidir. • Biyoaktif maddelerin etkinlik miktar› yararlanma düzeyi, dikkatle kontrol edilmelidir. Biyoaktif maddelerin yer ald›¤› fonksiyonel g›dalar›n bireylerde yarataca¤› etkinin, insan denemeleri ile izlenmesi de ayr›ca çok önemlidir. Elde edilen veriler ile fonksiyonel g›dan›n pazarda kalmas› ya da kalmamas› karar alt›na al›n›r. Tan›mlarda an›lan fonksiyonlar›n belirlenebilmesi ile ilgili basamaklar afla¤›da özetlenmifltir: • Fonksiyonel bileflenin al›m›na ba¤l› olarak bu bileflenin vücutta artmas›, örne¤in g›da ile al›nan triptofan›n kanda triptofan düzeyini yükseltmesi gibi. Bu nedenle serum, idrar ve d›flk›da baz› maddeler belirleyici olarak aranabilirler. • Biyolojik etkiye ba¤l› olan belirleyiciler, örne¤in vücut s›v›lar›nda protein, enzim ya da metabolit düzeyindeki de¤iflimler de izlenebilir. • Sa¤l›¤›n korunmas› ve hastal›k riskinin azalt›ld›¤› durumlarda gelinen son noktay› belirlemede baz› biyolojik proseslerin ölçülmesi de belirleyici olarak kabul edilebilir. Örne¤in, tansiyonu düflürme ifllevi olan bir bile- flenin ya da g›dan›n etkisi tansiyon kontrolü yap›larak belirlenebilir. Bu örneklemelerden anlafl›lan; fonksiyonel g›dalara insan denemeleri ile bütünleflmedikçe, otorite kurumlar taraf›ndan onaylanmad›kça, etiketlerinde onayl› iddialar yer almad›kça flüphe ile yaklafl›lmal›d›r. Günümüzde baz› yasal kurumlar›n belirledi¤i ingrediyenlerden FOSHU listesinde yer alanlar›n örneklenmesinde yarar görülmektedir. FOSHU listesindeki fonksiyonel ingrediyenler, 11 grupta toplanm›flt›r; • Besinsel lifler, • Oligosakkaritler, • fieker alkolleri, • Çoklu doymam›fl ya¤ asitleri, • Peptidler ve proteinler, • Glikozitler, isoprenoidler ve vitaminler, • Alkoller ve fenoller, • Kolinler (lesitin), • Laktik asit bakterileri, • Mineraller, • Di¤erleri. Fonksiyonel g›dalar konusundaki “Functional Food Science of Europe (FUFOSE)”nin hedefleri afla¤›da özetlenmifltir: • G›da maddesindeki fonksiyonel bileflen ile vücutta hedeflenen bir veya birden fazla fonksiyon aras›ndaki yararl› etkileflimi belirlemek, • Bu fonksiyonlar›n belirlenmesini sa¤layacak “fonksiyon belirleyicileri”ni tan›mlamak ve bunlar›n g›da bileflenleri ile etkileflimini belirlemek, • Fonksiyonel oldu¤u kan›tlanan g›dan›n güvenilir tüketim miktar›n› veya fonksiyonel bileflenin gerekli miktar›n› saptamak, • Bütün bu verilerle haz›rlanacak yeni g›da formülasyonlar›n›n, hedeflenen fonksiyonlar› yerine getirip getirmedi¤inin belirleyicilerle gözlenmesi. FUFOSE bu hedeflerini “International Life Science Institute (ILSI)” çal›flmalar› ile uyumlu yürüterek, konuyu sürekli, bilimsel platformda götürmektedir. FUFOSE ve ILSI’n›n bu kapsamda ifllem gören fonksiyonel g›da gruplar›, afla¤›da görülmektedir: • Çocuklar için haz›rlanm›fl g›dalar, • Zenginlefltirilmifl süt ve zenginlefltirilmifl di¤er g›dalar, halkekmek say› on, ikibinalt› 89 • Bebek mamalar›, • Kalorisi azalt›lm›fl g›dalar (kilo kontrolüne yönelik), • Düflük sodyum içerikli g›dalar, sodyum içermeyen tuzlar, • Gluten içermeyen g›dalar, • Özel sa¤l›k gereksinimlerini karfl›lamak amac›yla üretilen g›dalar, • Sporculara yönelik kaslar› kuvvetlendirici g›dalar, • Diyabetler için üretilen g›dalar, FUFOSE ve ILSI, an›lan g›dalar›n fonksiyonlar› ile sa¤l›k sorunlar› aras›ndaki ba¤lant›lar› da afla¤›daki flekilde aç›klam›flt›r: • Gastrointestinal fonksiyonlu olanlar, • Davran›flsal ve fizyolojik fonksiyonlu olanlar, • Lipid metabolizmas› ile ilgili olanlar, • Redoks kontrolü sa¤layanlar, • Yeni ürün ve formülasyonlar, • Sa¤l›k sorununu hedef alan ve g›da teknolojisindeki yeniliklerin yans›mas› olanlar. halkekmek say› on, ikibinalt› 90 Fonksiyonel g›dalar, ABD’de daha çok FDA’n›n yetkisine verilmifl ve insan denemeleri ile entegre edilmifl bir biçimde yürütülmektedir. Toplumda beslenmeye dayal› ciddi sa¤l›k sorunlar› yafland›¤›ndan, fonksiyonel g›dalar›n ve “genetically modified food”lar›n say›s› giderek artmaktad›r. FDA’n›n fonksiyonel g›dalarda yer alan ingrediyenlerle sa¤l›k sorunlar› aras›ndaki ba¤lant› konusunda onay verdi¤i hususlar, afla¤›da özetlenmifltir. FDA’n›n onaylad›¤› sa¤l›k iddialar›: • Ca, osteoporozis riskini azalt›r. • Na, hipertansiyon riskini artt›r›r. • Doymufl ya¤lar ve kolesterol, kalp hastal›klar› riskini artt›r›r. • Ya¤l› g›dalarla beslenme, kanser riskini artt›r›r. • Yüksek oranda besinsel lif içeren tah›l ürünleri, meyve ve sebzeler, kanser riskini azalt›r. • Yüksek oranda besinsel lif (özellikle çözünür lif) içeren tah›l ürünleri, meyve ve sebzeler, kalp hastal›¤› riskini azalt›r. • Meyve ve sebzeler, kanser riskini azalt›r. • Çözünür lif içeren düflük doymufl ya¤ ve kolesterol içeren g›dalar, kalp riskini azalt›r. • Doymufl ya¤ oran›n›n azalt›lmas›, kalp hastal›¤› riskinin düflürülmesini sa¤lar. • Antioksidan vitaminler ve kanser aras›ndaki iliflki, • Çinko ve yafll›lar›n ba¤›fl›kl›k sistemi aras›ndaki iliflki, • Omega-3 ya¤ asitleri ile kalpdamar hastal›klar› aras›ndaki iliflki. FONKS‹YONEL GIDALARA SÜT TEKNOLOJ‹S‹NDEN ÖRNEKLER Beslenme hedeflerine göre, dünyada yaflayan bireylerin her dönemlerinde tam g›da olarak nitelenen ve do¤al fonksiyonel özellikler gösteren süt ve süt ürünleri, teknolojik maniplasyonlar› ile bu özelli¤i daha da artan bir kaynakt›r. Bu görüfllerin ›fl›¤› alt›nda süt ürünleri üç gruba ayr›lmaktad›r. • Temel süt ürünleri; içme sütleri, fermente süt ürünleri, peynir, dondurma vb.leri. • De¤eri art›r›lm›fl süt ürünleri; Bu g›dalarda sütün bileflimi de¤ifltirilerek ürüne de¤er kazand›r›lm›flt›r. Örne¤in, düflük laktozlu veya laktozsuz süt, proteini hidrolize edilerek süte duyarl› bebekler için üretilen sütler (bunlar hipoallerjenik formüller olarak isimlendirilmektedir), Ca ile zenginlefltirilmifl içme sütleri. Örnek verilen bu süt ürünleri, belirli tüketici gruplar› için üretilmektedir. Bunlar fonksiyonel süt ürünleri kabul edildi¤i gibi, bu kavram›n d›fl›nda da tutulabilmektedir. • Sa¤l›k aç›s›ndan yararlar› ispatlanm›fl süt ürünleri; Bunlar, fonksiyonel bir ö¤ece zenginlefltirilmifl bir süt olabilece¤i gibi, sütten elde edilen bir ingrediyence zenginlefltirilmifl bir g›da da olabilir. Bunlar ile ilgili bir örnek probiyotik ve prebiyotik süt ürünleridir. Süt ve ürünlerindeki biyoaktif bileflikler Bilindi¤i gibi inek sütü çeflitli proteinleri, lipidleri, vitaminleri, mineralleri ve büyüme faktörlerini içerir. Buna ilaveten yeni do¤an›n büyüme ve geliflme gereksiniminin karfl›lanmas›nda süt, önemli bir rol oynar ve onu kendi immun sistemi geliflinceye kadar hastal›klardan korur. Süt, bu düzenleyici etkisini ve fonksiyonunu iki yolla ortaya koyar: Bunlardan ilki, antibody moleküllerini yeni do¤an›n vücuduna aktararak onun pasif korunmas›n› sa¤lar, ikincisi ise etkili ve dengeli immun sistem geliflmesini sa¤lar. Sütün özellikle an›lan bu etkisi peynir suyu proteinleri, kazeinler, lipidler, hormonlar ve büyütücü faktörlerden oluflan bileflimi sayesinde gerçekleflmektedir. Bunun yan›s›ra süt proteinleri, konakç› immun aktif peptidlere sahip olup, bunlar vücutta proteinlerin u¤rad›¤› enzimatik proteoliz sonucu oluflturulmaktad›rlar. Bunun ötesinde fermente süt ürünlerinin sahip oldu¤u laktik asit bakterileri (LAB), konakç› immun sistemin etkinli¤ini art›r›c› bir fonksiyona da sahiptir. ‹nek sütündeki bioaktif ajanlardan baz› örnekler • Kazeinler, bilefliminde yer alan bafll›ca süt proteinlerinin de bilinen fonksiyonellikleri bulunmaktad›r. Bunlar afla¤›da gösterilmifltir. Çizelge 3. Bafll›ca inek sütü proteinlerinin biyolojik aktiviteleri Protein Bilinen ifllevleri Miktar›(g/l) Kazeinler(α,β ve κ) ‹yon tafl›y›c› (Ca, Fe, Zn, Cn) 28 Biyoaktif peptidelerin öncüleri Meme bezinde laktoz sentezi, α-Lactalbumin Ca taşıyıcı, immun modulasyonu, 1.2 antikarsinojenik β -Lactoglobulin Retinol tafl›y›c›, ya¤ asitleri 1.3 ba¤lama olas› antioksidan ‹munoglobulinler A, M, ve G ‹mmun koruma 0.7 Glikomakropeptid Antiviral, antibakteriyel, bifidojenik, doymuflluk sa¤lamak için protein sal›m› 1.2 Laktoferrin Toksin ba¤lama 0.1 Antimikrobiyal, antiviral ‹mmun modulasyonu Antikarsinojenik Antioksidatif Demir absorpsiyonu Laktoperoksidaz Antimikrobiyal 0.03 Lizozim Antimikrobiyal, immunoglobulinler 0.0004 ve laktoferrin ile sinerjistik ifllev Bütün fermente süt ürünleri, e¤er fermentasyondan sonra pastörizasyon uygulanmad›¤› takdirde canl› laktik asit bakterisi içermektedir. Böylece an›lan bu ürünlerin sa¤l›k aç›s›ndan yararlar›, uygulanan proses yöntemi gere¤i kazan›lmaktad›r. Günümüzde probiyotik ve prebiyotiklerin fermente süt ürünlerine kat›lmas› ile bu ürünlerin zenginlefltirilmesi ve fonksiyonel g›daya dönüflümü ile ilgili kavramlar ile bilinmeyenler, büyük ölçüde çözülmüfltür. Bu konuda daha güvenilir ve gerçekçi verilere ulafl›lmak için hayvan denemelerine ve klinik çal›flmalara gereksinim duyulmaktad›r. • Peynir suyu proteinleri (PSP), • ‹mmünglobulinler, • Kazein-derivat peptitleri, • PSP-derivat peptitleri, • Laktoferrin ve laktoperoksidaz, • Glykoproteinler, • Sfingolipitler, • Vitamin – ba¤l› proteinler, • Laktoz-oligosakkaritler, • Biyoyararl› Ca’lar, • Hormonlar (beyin ve mide), • Büyütücü faktörler, • Enzimler (oksiredüktazlar, transferazlar, hidrolazlar, izomerazlar, ligazlar), • Bunun yan›s›ra sütün do¤al Çizelge 3. ‹nek sütü proteinlerinden elde edilen biyoaktif peptidler Biyoaktifpeptidler Protein öncüsü Biyoaktivite Kazomorfinler α- ve β - kazein Opioid agonistler α-Laktorfin α-Laktalbumin Opioid agonistler β-Laktorfin β-Laktaglobulin Opioid agonistler Laktoferroksinler Laktoferrin Opioid antogonistler Kazoksinler κ -Kazein Opioid antogonistler Kazokininler α- ve β - kazein Antihipertensif Kazoplatelinler κ -Kazein, transferrin Antitrombotik Kazesidin α- ve β - kazein Antimikrobiyal α -Kazein Antimikrobiyal α- ve β - kazein ‹mmunostimulantlar ‹srasidin α- ve β - kazein Mineral tafl›y›c›lar ‹mmunopeptidler Laktoferrin Antimikrobiyal Glikomakropeptid Kazeinler Anti-stres kayna¤› halkekmek say› on, ikibinyedi 91 ARfi. GÖR. fiULE AKBAfi PROF. DR. HAZIM ÖZKAYA Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi G›da Mühendisli¤i Bölümü ekmekçilikte zedelenmifl niflasta miktar›n›n önemi halkekmek say› on, ikibinyedi 92 BU⁄DAYIN Ö⁄ÜTÜLMES‹ SIRASINDA N‹fiASTA GRANÜLLER‹N‹N B‹R KISMI ZEDELENMEKTED‹R. UNDAK‹ ZEDELENM‹fi N‹fiASTA M‹KTARI, KULLANILAN BU⁄DAYIN F‹Z‹KSEL YAPISINA VE K‹MYASAL B‹LEfi‹M‹NE, BU⁄DAYA UYGULANAN KOND‹SYONE ‹fiLEM‹N‹N ETK‹NL‹⁄‹NE VE Ö⁄ÜTME TEKN‹⁄‹NE BA⁄LI OLARAK DE⁄‹fiMEKTED‹R. Girifl Tah›l ürünleri ve özellikle de ekmek, tüm dünyada ve ülkemizde insan besini olarak en ön s›rada yer almaktad›r. Dünya ülkelerinin %50’sinde al›nan kalorinin yar›s›, %87’sinde ise al›nan kalorinin 1/3’ünün ekmekten sa¤land›¤› bilinmektedir. Tah›l ürünlerinin daha az tüketildi¤i Avrupa ülkelerinde bile al›nan proteinin %30’u, karbonhidrat›n %50’si, baz› B grubu vitaminlerin ise %50’den fazlas›, ekmek baflta olmak üzere tah›l ürünlerinden sa¤lanmaktad›r (Özkaya 1992). ‹nsan beslenmesinde bu kadar önemli olan ekme¤in, mümkün olan en iyi kalitede üretilmesi gerekmektedir. Ekme¤in kalitesi ise, baflta kullan›lan hammaddeye ve uygulanan teknolojiye ba¤l›d›r. Ekme¤in hammaddesi olan unda bulunmas› istenen ve kaliteyi etkileyen özelliklerden biri, optimum orandaki niflasta zedelenmesidir. Bu¤day›n ö¤ütülmesi s›ras›nda niflasta granüllerinin bir k›sm› zedelenmektedir. Undaki zedelenmifl niflasta miktar›, kullan›lan bu¤day›n fiziksel yap›s›na ve kimyasal bileflimine, bu¤daya uygulanan kondisyone iflleminin etkinli¤ine ve ö¤ütme tekni¤ine ba¤l› olarak de¤iflmektedir (Özkaya 2005). Zedelenmifl niflasta granülleri sa¤lam olanlar›n aksine diastatik enzimlere karfl› daha hassas olduklar›ndan, fermentasyon s›ras›nda bu enzimlerin etkisi ile parçalan›p flekerlere dönüflürler. Bu nedenle de hamurun gaz oluflturma gücü üzerinde önemli etkileri vard›r halkekmek say› on, ikibinyedi 93 halkekmek say› on, ikibinalt› 94 (D’Appolonia et al. 1971, Pomeranz and Shellenberger 1971, Pyler 1973, Akbafl ve Özkaya 2006a). Hamurun gaz oluflturma gücü, ekmek ya da f›r›n ürünlerinin kalitesini do¤rudan etkileyen faktörlerden birisi olup, meydana gelen CO2 gaz› ekme¤in kabarmas›n› ve ekmek içi tekstürünün oluflmas›n› sa¤lamaktad›r. Ayr›ca zedelenmifl niflastadan fermentasyon s›ras›nda meydana gelen kimyasal maddeler, ekmek tat ve aromas›n›n oluflmas›na katk›da bulunmaktad›rlar (Johnson et al. 1966, Özkaya 1984). Niflasta Zedelenmesinde Etkili Faktörler Kaliteli bir ekmek üretiminde unun özelliklerinin iyi bilinmesi gerekmektedir. Unun ekmeklik kalitesini etkileyen özelliklerinden biri olan zedelenmifl niflasta, bu¤day›n ö¤ütülmesi s›ras›nda meydana gelmektedir. Bu¤day›n ö¤ütülmesinde niflasta granülleri, ö¤ütme iflleminin fliddetine ve tane sertli¤ine ba¤l› olarak mekaniksel olarak zedelenmektedir. Genellikle de undaki zedelenmifl niflasta miktar›, %5.5–9.5 aras›nda (undaki toplam niflastan›n %7-12’si) de¤iflmektedir (Özkaya ve Özkaya 1994, León et al. 2006). Ekmek kalitesini etkileyen en önemli faktör, hamurun gluten özellikleridir. Bu nedenle, zedelenmifl niflastan›n un kalitesi üzerine etkisini, proteinin etkisinden ba¤›ms›z olarak de¤erlendirmek zordur. Sert taneli bu¤daylar›n ö¤ütülmesi s›ras›nda niflasta zedelenmesi, yumuflak tanelilere göre daha fazla olmaktad›r (Akbafl ve Özkaya 2006b). Çünkü sert tane yap›s›na sahip bu¤daylar›n endosperm hücreleri içindeki protein ve niflasta molekülleri aras›ndaki ba¤ çok kuvvetlidir. Ayr›ca sert bu¤daylarda proteinlerin niflasta granüllerinin yüzeyini kaplad›¤› ve ona s›k›ca yap›flt›¤› ifade edilmektedir. Bunun sonucu olarak taneye bir kuvvet uyguland›¤›nda sert bu¤daylarda k›r›lma, ilk olarak hücre duvar›nda, yumuflak bu¤daylarda ise hücre içinde meydana gelmektedir. Yani sert bu¤daylar›n endosperm hücreleri içindeki niflasta ve proteinler birbirine s›k›ca ba¤lanm›flt›r ve bir kuvvetin etkisiyle parçalanmazlar. Ö¤ütme s›ras›nda hücreler parçalanmaya zorlan›rsa o zaman niflasta granülleri ile proteinler birbirinden ayr›laca¤›na, niflasta granüllerinde kopmalar ve zedelenmeler meydana gelir. Yumuflak bu¤daylarda ise protein ve niflasta aras›ndaki ba¤ zay›f oldu¤undan ö¤ütme kuvvetinin etkisiyle bunlar birbirinden ayr›lmakta ve niflasta granülleri zedelenmeden serbest hale geçmektedir (Hoseney 1990). Zedelenmifl niflasta miktar›n› etkileyen di¤er bir faktör de tavlama ifllemidir. Tavlama ile tanenin kabuk ve endospermi birbirinden kolayca ayr›lmakta ve k›rma sistemindeki güç gereksinimi düflmektedir. Böylece niflasta granüllerinde afl›r› miktarda zedelenme olmamaktad›r. Ayr›ca tavlama ile endosperm yumuflayarak redüksiyon valslerinde az bir bas›nçla kolayca parçalanabilmektedir. Çünkü verilen su, endosperm sertli¤inde esas faktör olan niflasta ve protein aras›ndaki ba¤› zay›flatmakta veya kopartmaktad›r. Böylece endosperm yumuflamakta ve kolayca ufalanan bir yap› kazanmaktad›r (Özkaya 2005). Yap›lan bir çal›flmada da, tavlanarak ve tavlanmadan ö¤ütülen bu¤day örneklerindeki zedelenmifl niflasta miktar›n›n, tavlanmadan ö¤ütülenlerde daha fazla oldu¤u görülmüfltür (Akbafl 2001). Özellikle tane sertli¤i, niflasta zedelenmesini önemli derecede etkiledi¤inden, de¤irmenlerdeki tavlama ve ö¤ütme koflullar› tane sertli¤ine göre ayarlanmaktad›r (Ziegler and Greer 1971). Tavlama iflleminde, genellikle yumuflak taneli bu¤daylar›n rutubeti %15.0-16.5, sert taneli bu¤daylar›n rutubeti ise %16.5-18.0 olacak flekilde su verilmektedir (Özkaya 2005). Zedelenmifl Niflasta Miktar›n›n Ekmek Kalitesine Etkisi Zedelenmifl niflasta granüllerini sa¤lam niflasta granüllerinden ay›ran en önemli iki özellik, amilaza hassasiyetlerinin ve su tutma kapasitelerinin yüksek olmas›d›r. Zedelenmemifl niflasta granülleri 30 oC de yaklafl›k %30 oran›nda su absorbe ederken, zedelenmifl niflasta granülleri ise ayn› s›cakl›kta, Zedelenmifl niflasta granülleri, sa¤lam olanlar›n aksine diastatik enzimlere karfl› daha hassas olduklar›ndan, fermentasyon s›ras›nda bu enzimlerin etkisi ile parçalan›p flekerlere dönüflürler. Bu nedenle de hamurun, gaz oluflturma gücü üzerinde önemli etkileri vard›r. kendi a¤›rl›¤› kadar su absorbe etmektedir. Bu iki faktör, hamur ve ekmek özelliklerini etkilemekte ve bunlar›n ekmek yap›m prosesine göre belli miktarda olmas› istenmektedir (Farrand 1972, Morgan and Williams 1995, Mao 2000, Akbafl ve Özkaya 2006a). Yap›lan bir çal›flmada unlar›n zedelenmifl niflasta miktar›n›n kademeli olarak art›r›lmas›yla, su absorpsiyonlar›nda art›fl meydana geldi¤i görülmüfltür (Akbafl ve Özkaya 2006b). Maya fermentasyonunun gerçekleflebilmesi için ortamda yeterli miktarda fermente olabilir flekerin bulunmas› gerekmektedir. Maya, ortamdaki flekeri kullanarak CO2 ve etil alkol oluflturmakta ve böylece ekme¤in kabarmas›n› sa¤lamaktad›r. Ancak unlarda, fermente olabilir fleker miktar› çok düflük, buna karfl›n niflasta miktar› yüksektir. Unda bulunan amilazlar, zedelenmifl niflasta ve jelatinize olmufl niflastay› parçalayarak fermente olabilir flekerlere dönüfltürmektedir. Fermentasyon aflamas›nda amilazlar›n parçalayabildi¤i niflasta formunu, zedelenmifl niflasta oluflturmaktad›r (Elgün ve Ertugay 2000). Fermentasyon aflamas›ndaki ekme¤in kalitesini etkileyen faktörler, bafll›ca iki gruba ayr›ld›¤›nda; bunlardan ilkini, hamurun fermentasyonu s›ras›nda yeterli oranda CO2 gaz›n›n oluflmas›n› sa¤layan (hamurun gaz üretimini art›r›c›) faktörler, ikincisini ise oluflan CO2 gaz›n›n hamurda tutulmas›n› sa¤layan (hamurun gaz tutma kapasitesini art›r›c›) faktörler oluflturmaktad›r. Hamurun, gaz üretimini art›r›c› faktörler içerisinde de sabit koflullar sa¤land›¤› takdirde maya, enzim ve zedelenmifl niflasta en önemlileridir. Ayn› bu¤day, farkl› sistemlerde ö¤ütülüp eflit flartlarda gaz üretim gücü test edildi¤inde, farkl› sonuçlar al›nabilmektedir. O halde maya ve enzim faktörü baflta olmak üzere di¤er koflullar eflitlendi¤inde, gaz üretimindeki fark, do¤rudan do¤ruya zedelenmifl niflasta miktar› ile ilgili olmaktad›r (Özkaya 1994). Maya, fermentasyon s›ras›nda unda do¤al olarak bulunan flekerleri kullan›r. Ancak bunlar›n miktar› ço¤u zaman yeterli de¤ildir. Baz› ülkelerde bu durum, formüle fleker ilave edilerek telafi edilmeye çal›fl›lmaktad›r. Ama uzun süreli fermentasyon yöntemleri kullan›ld›¤›nda yada fazla maya kullan›ld›¤›nda, fermentasyonun sonlar›na do¤ru ortamda yeterli fleker kalmaz. Ekmek kalitesi aç›s›ndan ise son fermentasyon aflamas› ‘kritik halkekmek say› on, ikibinyedi 95 periyot’ olarak kabul edilmekte ve bu evrede mayan›n rahat çal›flmas› gerekmektedir. ‹flte fermentasyonun bu aflamas›nda maya, diyastazlar›n (-ve -amilazlar) zedelenmifl niflastay› parçalayarak meydana getirdi¤i flekerleri kullanmaktad›r. Yap›lan araflt›rmalar normal fermentasyon süresi içinde -amilaz›n zedelenmemifl niflasta granüllerini hiç etkilemedi¤ini, -amilaz›n ise çok az etkileyebildi¤ini fakat bunun da pratik bir öneminin olmad›¤›n› ortaya koymufltur (Özkaya 1994). Ülkemizde yetifltirilen ekmeklik bu¤daylar›n diastatik aktivitesinin düflüklü¤ü dikkate al›nacak olursa, mayalar›n etki edebilece¤i indirgen flekerlerin oluflmas› için niflasta zedelenmesinin önemli oldu¤u görülmektedir. halkekmek say› on, ikibinyedi 96 Undaki zedelenmifl niflasta miktar› belli düzeyde olmal›d›r, aksi takdirde ekmek kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Unda zedelenmifl niflasta miktar› fazla olursa, fermentasyon s›ras›nda zedelenmifl niflasta granülleri dekstrinlere parçalanmakta ve su a盤a ç›kmaktad›r. Bunun sonucunda hamur konsistensi azalmakta ve hamur yumuflay›p, ifllenmesi zorlaflmaktad›r. Bu nedenle f›r›nc›, hamurun ifllenme özelliklerini korumak için hamur konsistensini kontrol etmelidir. Bununla birlikte yetersiz miktardaki niflasta zedelenmesi de ekmekte düflük hacim ve a¤›r tekstüre neden olmaktad›r (Evers and Stevens 1985, Do¤an 2003). Ekmek kalitesini etkileyen en önemli faktör, hamurun gluten özellikleridir. Bu nedenle, zedelenmifl niflastan›n un kalitesi üzerine etkisini, proteinin etkisinden ba¤›ms›z olarak de¤erlendirmek zordur (Barrera et al. 2006). Gluten miktar› fazla ve gluten kalitesi iyi olan unlar›n, afl›r› niflasta zedelenmesine karfl› tolerans› vard›r. Fakat gluten miktar› eflit olan iki unda zedelenme ince ö¤ütmeye ba¤l› olarak meydana gelmiflse, ince unda yüzey artaca¤›ndan, hamurdaki niflasta granüllerini kaplayan gluten a¤›n›n etkinli¤i azalmakta, böylece hamurun gaz tutma gücü de zay›flamaktad›r (Özkaya ve Özkaya 1994). Kaliteli bir ekmek üretimi için hidrate olmufl un proteinlerinin, niflasta granüllerini kaplayabilecek bir gluten filmi oluflturmas› gereklidir. Granüller zedelendi¤inde su alarak fliflmekte ve yüzey alanlar› genifllemektedir. Bundan dolay› protein oran›n›n yüksek olmas› gerekmektedir. Farrand (1969), undaki zedelenmifl niflasta seviyesini (protein)2/6 olarak hesaplam›flt›r. Kaliteli bir ekmek üretimi için hidrate olmufl un proteinlerinin, niflasta granüllerini kaplayabilecek bir gluten filmi oluflturmas› gereklidir. Kaynaklar Akbafl, fi. 2001. Zedelenmifl niflasta miktar›n›n unun teknolojik özelliklerine etkisinin belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 72 sayfa. Akbafl, fi. ve Özkaya H. 2006a. Bu¤day Niflastas›nda Mekanik Zedelenme ve Önemi. Unlu Mamuller Teknolojisi, 72;39-43. Akbafl, fi. ve Özkaya, H. 2006b. Zedelenmifl niflasta miktar›n›n hamur reolojik özellikleri ve ekmek kalitesine etkisi. 7-8 Eylül 2006, Hububat 2006 Hububat Ürünleri Teknolojisi Kongresi, 116122, Gaziantep. Barrera, G.N., Pérez, G.T., Ribotta, P.D. and León, A.E. 2006. Influence of damaged starch on cookie and bread making quality. Eur Food Res Technol, Online. D’Appolonia, B.L. Gilles, K.A., Osman, E.M. and Pomeranz, Y., 1971. Carbohydrates In: Wheat Chemistry and Technology, Pomeranz, Y., ed., AACC St. Paul Minnesota, 301-392. Do¤an, ‹.S. 2003. Effect of _-amylases on dough properties during Turkish hearth bread production. International Journal of Food Science and Technology, 38:209-216. Elgün, A. ve Ertugay, Z. 2000. Tah›l iflleme tekno- halkekmek say› on, ikibinyedi 97 lojisi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yay›nlar›. No: 297 Ders Kitaplar› Serisi 52. Erzurum. tic, iodometric and near-infrared reflectance techniques. Cereal Chemistry, 72:209-212. Evers, A.D. and Stevens, D.J., 1985. Starch damaged In: Advances In Cereal Science and Technology, Pomeranz, Y., ed. Vol. VII., AACC St. Paul Minnesota, 321-347. Özkaya, H. 1984. Ekmek aromas› ve buna etkili faktörler. G›da, 9:21-27. Farrand, E.A. 1969. Starch damage and alpha-amylase as bases for mathematical models relating to flour water-absorption. Cereal Chemistry, 46:103116. Farrand, E.A. 1972. The influence of particle size and starch damage on the characteristics of bread flours. Baker’s Dig, 46:22-26. Hoseney, R.C. 1990. Principles of cereal science and technology. AACC Inc. St. Paul Minnesota. Johnson, J.A., Rooney, L. and Salem, A. 1966. Chemistry of bread flour, Advan. Chem. Ser. 56:153-173. León, A.E., Barrera, G.N., Pérez, G.T., Ribotta, P.D. and Rosell, C.M. 2006. Effect of damaged starch of levels on flour-thermal beheviour and bread stailing. Eur Food Res Technol, 224:187-192. Mao, Y., 2000. Effects of starch damage and particle size on the texture of wheat flour tortillas, Kansas State University, Manhattan KS. Morgan, J.E. and Williams, P.C. 1995. Starch damage, in wheat flours: a comparison of enzyma- Özkaya, B. ve Özkaya, H. 1992. Ekmek zenginlefltirmede dozlama alternatifleri ve sistemleri. Beslenme ve uygulama aç›fl›ndan zenginlefltirilmesi. 29-30 Haziran 1992, Ankara. Özkaya, B. ve Özkaya, H. 1994. Ö¤ütme s›ras›ndaki niflasta zedelenmesi ve ekmekçilikteki önemi. 1. Türkiye De¤irmencilik Sanayi ve Teknolojisi Sempozyumu Bildiri Kitab›, 10-11 May›s, Konya, 118-121. Özkaya, H. ve Özkaya, B. 2005. Ö¤ütme teknolojisi. G›da Teknolojisi. Derne¤i Yay›nlar› No: 130, 757S. Pomeranz, Y. and Shellenberger, J.A. 1971. Bread science and technology, The Avi Publishing Co. Inc. Wesport Connecticut. Pyler, E.J. 1973. Bakery science and technology. Vol. I. Published by Siebel Publishing Co. Chicago IL. Ziegler, E. and Greer, E.N., 1971. Principles of milling, In: Wheat Chemistry and Technology, Y. Pomeranz, ed., AACC Inc. St. Paul Minnesota, 115-199. ekmek problemleri küflenme EKMEKLERDE EN YAYGIN GÖRÜLEN BOZULMALARIN BAfiINDA KÜFLENME GELMEKTED‹R. P‹fi‹RME ESNASINDA OLUfiAN SICAKLIK DERECES‹, EKME⁄‹N ‹Ç‹NDE VE DIfiINDA BULUNAN KÜF SPORLARINI ÖLDÜRMEYE YETK‹L‹ OLSA DA, P‹fiEN EKMEKLERLE SONRADAN BULAfiMALAR OLAB‹LMEKTED‹R. halkekmek say› on, ikibinyedi 98 mümkün oldu¤u kadar önüne geçilmesi, Ekmeklerde küflerin geliflmesini flu faktörler teflvik eder: 1- Piflirme iflleminden sonra ekmeklere yo¤un küf sporlar›n›n bulaflmas›, 2- Ekmeklerin dilimlenmesi, 3- Ekmeklerin özellikle ›l›k iken paketlenmesi, 4- Ekmeklerin ›l›k ve nemli ortamda saklanmas›. Ekme¤in kabuk k›sm›nda ba¤l› nem % 90'›n alt›nda kald›¤› takdirde, küflenme olay› büyük ölçüde azal›r. Küflenmenin belirli bir süre önlenebilmesi için flunlar›n yap›lmas›nda fayda vard›r: 1- Ekmeklere küf sporlar›n›n bulaflmas›n›n 2- Paket içine konulacak ekmeklerin süratle ve yeterli ölçüde so¤utulmas›, 3- Yüzeydeki küflerin elektronik ›s›tma ile yok edilmesi, 4- Ekmeklerin dondurularak saklanmas›, 5- Hamura % 0,1-0.3 oran›nda kalsiyum propiyonat›n mikotoksik bir koruyucu olarak konmas›. ROPE (SÜNME) HASTALI⁄I Ekmeklerde meydana gelen, özellikle yaz aylar›nda ortaya ç›kan rope hastal›¤›, belirli grup bakteriler taraf›ndan oluflturulmaktad›r. Bu bakterilerin oluflturdu¤u sporlar, ekmeklerin f›r›nda piflirilmesi s›ras›nda ekmek içi s›cakl›¤› 100°C'yi geçmemesinden dolay› ölmemektedir. Rope hastal›¤›na yol açan en önemli bakteri türü olan "Bacillus mesentericus", toprak kökenli bir bakteri olup, bu¤day tanesinin d›fl k›sm›nda bulunmaktad›r. De¤irmenlerde, iyi temizlenmemifl bu¤daylardan elde edilen unlarda bu mikrobun bulunma riski yüksektir. Unun d›fl›nda su ve çevre ortam›ndan da geçmesi mümkündür. için yap›flkan, sünebilen, koyu ve yap›flkan bir hal al›r. Roplu ekmeklerde, olgun ya da geçmifl kavun kokusunu hissetmek mümkündür. Hastal›¤›n ileri safhalar›nda koku a¤›rlafl›r, ekmek 4- Bayat ekmeklerle, bayilerden geri gelen ekmekler, taze ekmeklerin sakland›¤› bölüm veya raflarda saklanmamal›d›r. Rope Hastal›¤›ndan Korunman›n Yollar›: 1- S›cak mevsimlerde fabrikaya düflük kaliteli un getirilmemelidir. 2- Un çuvallar› temiz bir yerde saklanmal›, çuvallarda muhafaza edilen unlar›n havaland›r›lmas› için çuvallar aral›kl› istiflenmelidir. 3- Hamur, içilebilir temiz suyla yo¤urulmal›, ve hamur s›cakl›¤› 25 °C'nin alt›nda olmal›d›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 99 5- Üretimde kullan›lan tüm alet ve ekipmanlar›n temizli¤ine dikkat edilmelidir. 6- Üretim yeri, zaman zaman deterjanl› s›cak suyla y›kanmal›d›r. Rope Hastal›¤› Görülünce Al›nmas› Gereken Tedbirler: 1- Rope hastal›¤›n›n önlenmesi ve tedavisi için f›r›nda kullan›lan tüm alet ve ekipmanlar, dezenfektanl› kaynar su ile y›kanmal›d›r. Hatta gerekirse tekne, kazan, tava gibi hamurun direkt temas etti¤i yüzeyler alkol dökülerek y›kanmal› ve pasa bezleri kaynat›lmal›d›r. 2- Hamur yap›l›rken hamur suyuna sirke ve sirke asiti (Asetik asit) ilave edilmelidir. 100 kg. una 0,5 litre sirke kullan›m›, hastal›¤›n önlenmesi için yeterlidir. Küllere karfl› kullan›lan sodyum ve kalsiyum propiyonat da rope hastal›¤›n›n önlenmesi için kullan›labilir. Propiyonik asit ve tuzlar›n›n kullan›m›nda, 1 kg. ekmekte 1-1,5 g. propiyonik asit olacak flekilde hesaplanmal›d›r. Yani 100 kg. una, 150-200 g. propiyonik asit kat›labilir. halkekmek say› on, ikibinyedi 100 Kalsiyum asetat veya Sodyum diasetat da 100 kg. una, 400 g. olacak flekilde kullan›labilir. 3- Hamur, mümkün oldukça so¤uk yo¤urulmal› ve kuvvetli bir hamur fermentasyonu uygulanmal›d›r. Halta gerekirse maya miktar›n› art›rarak hamurda oluflan asillik h›zland›r›lmal›d›r. 4- Ekmekler f›r›ndan ç›kt›ktan sonra hemen tavalardan al›nmal› ve serin yerde h›zla so¤utulmal›d›r. KIRMIZI LEKE HASTALI⁄I (KANAYAN EKMEK) Etkeni, Serratia Marcesscens bakterisidir. Ekmekte k›rm›z› noktalar teflkil eder. S›cakl›¤a mukavemeti azd›r. F›r›n s›cakl›¤›nda tamamen ölür. Bu nedenle enfeksiyon ancak piflirmeden sonra olur. Bakteri önce renksiz, daha sonra kan k›rm›z›s› bir renk al›r. Bu rengi almadan önce bakteri enzimleri taraf›ndan ekme¤in parçalanmas› sonucu damlama meydana gelir. Bunun için bu hastal›¤a, kanayan ekmek de denmektedir. Bu hastal›k, hijyenik flartlara uyulmas› ve iflletmenin dezenfeksiyonu ile kolayca önlenebilir. TEBEfi‹R HASTALI⁄I Ekmekte görülen bu bozulma fleklinde, enfeksiyon bölgesi, beyaz tebeflirimsi bir hal al›r. Tebeflir hastal›¤›n›n etmeni, Endomycese Fibuliger ve Trichosporo variable'dir. Hijyenik tedbirler ve bundan önceki hastal›k etkenleri ile mücadelede kullan›lan metotlarla hastal›k önlenebilir. da ELER n, bulunduklar› g› KLI ZEH‹RLENM arak etkilemezke ol kt EKMEK KAYNA re di ru › ›n du ›¤ r ¤l bi eyecek insan sa açarak tüketilem ikroorganizmalar l m yo c› ra p› la ya uk a kl lm zu zu Bo , tad vs. bo ettikleri renk, koku maddelerinde ür yoluyla tükeden olurlar. ettikleri toksinler ür e ks re ge ma gelmesine ne ri, ile e gelen salrek kend e s›k s›k gündem ganizmalar ise ge izd or ro em ik lk m Ü c› r. p› le lir ya Hastal›k onlar› oluflturabi ran g›da enfeksiy iz. ticilerde ölüme va örnek gösterebilir yük oranda tahrip iyonlar›n› bunlara ks fe en s si lo flirme s›ras›nda bü el pi , on ar m al zm ni ga or mikro rl›¤› da unutulmaamalarda bulaflan yal toksinlerin va afl bi ro si ik ce m ön ve e ›n rm ar fli Pi nizmal da, ekme¤in iç r ›s› uygulan›rsa yanakl› mikroorga bi da a de ›y in ›s er k üz ca in An 'n . edilir rme sonras›nr 250 °C ganizmalar›n pifli inde her ne kada or im ro et ik ür m z› ek ba m Ek da ektedir. dir. Bu mal›d›r. olarak gerçekleflm 'yi geçmemekte el °C ys 0 ze 10 yü ›k kl an ca rd s› la ak k›sm›ndaki ›r. Deneüzere çeflitli kayn ere iki etkisi vard flta insan olmak üz ba ›, ak as m ol flm la ik bu on kr da kaksinlerin akut ve › ile insanlardaki an özellikle aflato tir. Aflatoksin al›m ifl nm le lir be i i¤ Toksik oluflumlard etkilend nmufltur. ellikle karaci¤erin oldu¤u ortaya ko ki ilifl meler sonucu öz r bi if zit po kalar› aras›nda raci¤er kanseri va halkekmek say› on, ikibinyedi 101 EKMEKLER‹N BAYATLAMASI f- Ekmek içinin su ba¤lama kapasitesinin azalmas› Ekmek, depolanmas› s›ras›nda tüketici kabulünün azalmas›na neden olan baz› de¤iflmelere maruz kal›r. Bayatlama olarak tan›mlanan ve son derece karmafl›k bir olay olan bu de¤iflmeleri, basit terimlerle bütün olarak ifade etmek oldukça güçtür. Bayatlama; ekmek pifltikten sonra oluflan ve organizmalar›n neden oldu¤u de¤iflmelerin d›fl›nda kalan di¤er de¤iflmelerin tümü olarak tan›mlanm›flt›r. g- Ekmek içinde ekstrakte edilebilir çözünmüfl niflasta miktar›n›n azalmas› Bayatlama s›ras›nda ekme¤in fiziksel özelliklerinde birçok de¤iflmeler meydana gelmektedir: a- Tad ve koku de¤iflimi b- Sertli¤in artmas› c- Ekmek içi ufalanmas›n›n artmas› d- Ekmek içinin opakl›¤›n›n artmas› e- Niflastan›n X-ray diffiraction ile ölçülebilen kristalli¤inin artmas› h- Niflastan›n amilaz enzimine duyarl›l›¤›n›n azalmas› ›- Differential thermal analysis teknikleriyle ölçülebilen ›s›sal özelliklerin de¤iflmesi. Bayatlama s›ras›nda ekmek kabu¤unda oluflan de¤iflmeler, ekmek içinde olan de¤iflmelerden belirgin olarak farkl›d›r. Kabu¤un kolayca çi¤nenemeyen ve k›r›lgan olmayan yumuflak bir yap›ya dönüflmesinin, temel olarak suyun ekmek içinden kabu¤a do¤ru göç etmesiyle iliflkili oldu¤u görülmektedir. Ekmek f›r›ndan ç›kt›¤›nda taze iken, % 2-5 oran›nda su içeren kabuk, kurudur. Bu koflullarda ekmek kabu¤u gevrek bir yap›da olup, tüketicinin istedi¤i özelliklere sahiptir. Ancak depolanma süresi ile birlikte ekme¤in iç k›sm›ndaki su kabu¤a do¤ru yay›lmakta ve kabuk, gevrekli¤ini veya ç›t›rl›¤›n› kaybederek k›r›lgan olmayan yumuflak bir yap› kazanmaktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 102 Ekme¤in içinde oluflan de¤iflmeler ise, kabuk k›sm›n›n u¤rad›¤› de¤iflmelere k›yasla çok daha karmafl›kt›r. Ekmek içinin sertleflmesinin basit bir koruma olay› olmad›¤›, yaklafl›k 150 y›l önce gösterilmifltir. Bugüne kadar yap›lan çal›flmalarla, ekmek içinin sertleflmesinin, retrogradasyon olarak tan›mlanan niflastan›n, çözelti içinde kendili¤inden çökelmesi veya tekrar kristal yap› kazanmas› ile iliflkili oldu¤u görüflü a¤›rl›k kazanm›flt›r. Belirli formülasyon ve ifllem de¤iflkenlerinin uygulanmas› ile bayatlama h›z› az da olsa yavafllat›labilirse de, ekme¤in daha yumuflak olarak üretilebilmesi ve daha uzun süre taze olarak saklanabilmesi, temel olarak yüzey aktif maddelerinin kullan›m› ile mümkün olmaktad›r. Bu konuda gösterilen yo¤un çabalara ve elde edilen geliflmelere ra¤men, ekmek hala bozulabilir bir g›da maddesi olup, raf ömrünün uzat›lmas›, muhtemelen ekmek sanayinin karfl›laflt›¤› en güç ve bu güne kadar tamamen çözümlenmemifl bir problemini oluflturmaktad›r. EKMEKLER‹N KORUNMASI Hijyenik g›da üretebilmek için kontaminasyonlar› mümkün oldu¤u kadar önlemek gerekmektedir. Gerek ekmeklerde bozulmaya, gerekse insanlarda g›da zehirlenmelerine neden olan mikroorganizmalardan korunulabilmesi için flu hususlara dikkat etmekte fayda vard›r: - Ekmek yap›m›nda kullan›lacak hammaddelerin titizlikle seçilmesi, renk, koku ve görünümünde de¤ifliklik bulunanlar›n kullan›lmamas›, gerekirse zaman zaman analiz ettirilmesi, - Mayalamada ekfli hamur kullan›lacaksa, usulüne uygun olarak muhafaza edilmesi, - Un çuvallar›n›n boflaltma öncesi f›rça vs. ile temizlenmesi, - Hamura mikroorganizma faaliyetlerini önleyici maddeler ilave edilmesi, - Üretim sahas›n›n hava cereyan›na maruz b›rak›lmamas›, gerekirse havan›n filtre edilmesi, - Personelin düzenli olarak sa¤l›k kontrolünden geçirilmesi, hastal›kl› kiflilerin çal›flmas›na izin verilmemesi, - Personel hijyenine gerekli özenin gösterilmesi, eldiven, bafll›k, önlük kullan›lmas›n›n teflvik edilmesi, - Her üretimden sonra hamur yap›m ekipmanlar›n›n ve zeminin usulüne uygun olarak temizlenmesi, kirli kalmas›na izin verilmemesi, - Temizlik ifllemlerinin üretim s›ras›nda yap›lmamas›, - Pasa bezi kullanan f›r›nlarda sürekli temiz pasa bezi bulundurulmas› ve belirli periyotta de¤ifltirilmesi, - Bütün f›r›n ünitelerinin fayans veya mermerle kapl› olmas›, - Un ve di¤er hamur bileflenlerinin uygun ortamda saklanmas›, - Un çuvallar›n›n tahta ›zgaralar üzerinde istiflenmesi, duvarla un istiflerinin aras›nda 50 cm'lik, un istiflerinin kendi aralar›nda 30-35 cm'lik mesafenin korunmas›, un istiflerinin 7 çuvaldan fazla olmamas›, - Tuvalet gibi k›s›mlar›n üretim alan›ndan uzakta tutulmas› ve izole edilmesi. Han› ve mamul madde konulan bölümlerle do¤rudan do¤ruya irtibatl› olmayan, un deposu ve hamurhaneden uzak bir yerde yap›lmas›, - Ayn› flekilde yemekhane, yatakhane, dinlenme ve soyunma odalar›, di¤er bölümlerden duvarla ayr›lm›fl olmal›, - Sinek, böcek ve kemirici gibi canl›larla mücadele edilmesi, - Ekmeklerin f›r›ndan ç›kar›ld›ktan sonra so¤utulmas› ve üst üste y›¤›lmamas›, - So¤utman›n, ekmeklerin buhar›n› atacak gözenekleri olan raflarda yap›lmas›. Kaynak : Safa Un Arge Grubu halkekmek say› on, ikibinyedi 103 fiULE EL‹TAfi Diyetisyen Sa¤l›k Bakanl›¤› Etlik Do¤umevi ve Kad›n Hastal›klar› E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi annelik öncesi ve sonras› beslenmede ekmek halkekmek say› on, ikibinyedi 104 Gebelik için Gerekli Olan Enerji ve Besin Ö¤eleri : Gebe ve emzikli annelerin yeterli ve dengeli beslenmesi, bebe¤in sa¤l›¤› ve geliflimi üzerine büyük etki yapmaktad›r. Bebe¤in sa¤l›kl› olarak do¤mas›, annenin gebelik dönemindeki beslenmesi ile yak›ndan iliflkilidir. Gebelik süresince yetersiz ve dengesiz beslenme, anne ve bebe¤in sa¤l›¤›n› bozar ve bebe¤in geliflimini olumsuz yönde etkileyebilir. Bunun yan› s›ra fazla beslenme de yetersiz beslenme kadar anne ve bebe¤in sa¤l›¤›n› etkiler. Ayr›ca yap›lan araflt›rmalarla da annenin gebelik süresince beslenmesinin, bebe¤in mental geliflimi üzerinde büyük rol oynad›¤› ispatlanm›flt›r. Gebe ve emzikli kad›nlar için enerji ve besin ö¤eleri gereksinimi saptan›rken; annenin do¤um öncesi kilosu, yafl›, fiziksel aktivitesi, do¤um say›s›, kronik bir hastal›¤›n›n bulunup bulunmamas› gibi kad›nlar aras›ndaki kiflisel farkl›l›klar göz önüne al›nmal›d›r. Ayr›ca beslenme planlan›rken, besinlerin miktar›ndan çok, niteli¤ine de önem verilmelidir. Enerji: Fetüsün büyümesi için gebelik süresince toplam 80 000 kalori enerjiye ihtiyaç vard›r. Bunun 40.000‘i ya¤ deposu fleklindedir. Do¤umdan sonra emzirme için bu depo kullan›l›r. Normal a¤›rl›kta bir kad›n›n, gebeli¤i süresince ayda ortalama 1 kg a¤›rl›k kazanmas› istenir. Ayda 1 kilogram kazan›lacak a¤›rl›¤›n enerjisi, ortalama 7000 kalori kadard›r. Buna göre, gebe kad›n›n, normal enerji gereksinimine ek olarak günde 150-250 kalori daha almas› gerekir. fiiflman kad›nlar›n fliflmanl›k derecelerine göre almalar› gereken enerji ayarlan›r. S›n›rlamada, günlük al›nmas› gerekli enerjinin kilogram bafl›na 36, günlük 1500 kaloriden az olmamas›na dikkat edilmelidir. Gebe ve emzikli annelerin ald›klar› enerjinin önemli bir k›sm›, karbonhidratlardan gelmektedir. Karbonhidratlar ise esas olarak ekmek ve tah›l ürünlerinden sa¤lanmaktad›r. Protein: Normal geliflme süresini tamamlayan fetüste, ortalama 925 gram kadar protein birikmektedir. Geliflme süresince, ilk 3 ay günde 1.8 gram, ikinci 3 ay günde 4.8 gram ve üçüncü 3 ayl›k dönemde günde 6.1 gram protein, fetüsün büyümesi için anneden çekilmektedir. Normal bir kad›n›n günde 5565 gram protein almas› gerekti¤i düflünülürse, gebe kad›nlar›n buna ek olarak günde 20-30 gram daha fazla protein almas› önerilmektedir. Demir: Gebelik ve do¤umda toplam 680 mg demir kullan›l›r. Bunda fetüsün büyümesi, plasenta ve artan kan hacminin büyük rolü vard›r. Buna göre, gebelikten dolay› günlük 2.3 mg civar›nda ek demir emilmesi gerekmektedir. Diyetteki demirin %10’unun emildi¤i düflünülürse, kad›n›n kendi günlük gereksinimine ek olarak 23 mg demir almas› önerilir. Toplumumuzda bireylerin karbonhidrat a¤›rl›kl› beslendi¤i gerçe¤i göz önüne al›nd›¤›nda, ekme¤in zenginlefltirilmesi çal›flmalar›n›n, gebe ve emzikli annelerin beslenmesi için büyük yararlar sa¤layaca¤› aç›kt›r. Kalsiyum ve Fosfor: Gebe ve emzikli kiflilerde kalsiyum ve fosfor gereksinimi artar. Yeni do¤an bebe¤in vücudundaki kalsiyum ve bebe¤i emzirmek için salg›lanan sütteki kalsiyum, annenin diyetinden sa¤lanmaktad›r. Normal fetüsün ortalama 30 gram kalsiyum depo etti¤i ve emzikli kad›n›n günde sütüyle 250 mg civar›nda kalsiyum salg›lad›¤› bilinmektedir. Buna göre, gebe ve emzikli kad›n›n kendi gereksinimine ek olarak, günlük 500 mg kalsiyum almas› önerilmektedir. Gebe ve emzikli beslenmesinde süt ve süt ürünlerinin bu miktar› karfl›lamadaki yeri yads›namaz. Buna ek olarak günlük tüketilen ekme¤e de kalsiyum ilave edilmifl olmas› çok önemlidir. Fosfor aç›s›ndan zay›f olan tah›l grubuna fosfor ilave edilmifl olmas› da, gebelikte artan fosfor ihtiyac›n›n karfl›lanmas›nda önemli rol oynar. Artan gereksinim halkekmek say› on, ikibinyedi 105 karfl›lanmad›¤› zaman annenin kendi depolar› harcand›¤›ndan anemi, difl çürüklü¤ü, osteomalasia gibi hastal›klar ortaya ç›kmaktad›r. Magnezyum: Tam bu¤day unundan yap›lm›fl ekme¤in bir diliminde yaklafl›k 25 mg magnezyum vard›r. Günlük beslenmede yeterli ve dengeli bir flekilde tüketilen yeflil yaprakl› sebzeler, kurubaklagil ve tah›l ürünleri, gerekli olan magnezyum ihtiyac›n› karfl›lar. Bu nedenle magnezyum eksikli¤ine pek rastlamamaktad›r. Fakat özellikle erken gebelik döneminde düflük riskini ve kramplar› önlemek amac›yla gebelere ilave olarak magnezyum almalar› önerilmektedir. A Vitamini: Yeni do¤an bebe¤in karaci¤erinde ortalama 4400-7200 mikrogram retinol depo edilmifltir. Bu depo için gebelik süresince anne, günde 25 mikrogram retinol harca- mez. fiiddetli niasin yetersizli¤i durumunda; belirtileri ishal, zihinsel kar›fl›kl›k ve cilt sorunlar› olan pellegra host görülür. Tavuk, bal›k, s›¤›r eti, kurubaklagiller ve özellikle zenginlefltirilmifl tah›l ürünleri ve mayal› ekmek, önemli niasin kaynakl›d›r. m›flt›r. Bu miktar gebelikte diyete eklenmelidir. Emziklilikte günde ortalama 850 ml süt salg›land›¤›n› düflünülürse, emziren annelerin diyetine 420 mikrogram retinol ilave edilmelidir. halkekmek say› on, ikibinyedi 106 E Vitamini: Bir antioksidan olarak görev yapar. Kanser riskini ve yafll›l›k döneminde ortaya ç›kabilecek kalp hastal›klar› riskini düflürür. En iyi kaynaklar›; bitkisel ya¤lar (m›s›rözü, ayçiçek), ya¤l› tohumlar, susam ve zenginlefltirilmifl ekmektir. Tiamin (Vitamin B1): Yeterli miktarda al›nmazsa vücutta yorgunluk, kas gücü kayb› ve sinir sistemi kayb› gözlenir. Tiamin yetersizli¤inde temel olarak, kardiyovasküler sistemi ve sinir sistemini etkileyen Beriberi hastal›¤› görülür. Tah›llar, kepe¤i ayr›larak rafine edilmeden önce, tiamin bak›m›ndan daha zengindirler. Bu yüzden gebe ve emzikliler için artan Tiamin ihtiyac›n› karfl›laman›n en kolay yolu, tam bu¤day unundan yap›lm›fl Do¤al Halk Ekme¤i ya da kepekli ekmek tüketmektir. Riboflavin (Vitamin B2): Bu vitamin, vücuttaki bütün hücrelerde enerji metabolizmas› için gereklidir. Yetersizli¤ine s›k rastlanmaz. Yetiflkin kad›nlarda günde 1.1 mg riboflavin almak yeterlidir. Gebelik döneminde al›m›n 1.4 mg, emziklilik döneminde ise 1.6 mg olmas› önerilir. Sakatat türü g›dalar, en zengin riboflavin kaynaklar›d›r. Niasin: Bu vitamin de vücudumuzda tüm hücrelerde enerji metabolizmas› için gereklidir. fiekerlerin ve ya¤ asitlerinin kullan›m›nda görevlidir. Diyetleriyle yeterli düzeyde protein alan bireylerde niasin yetersizli¤i görül- Pridoksin (Vitamin B6): Vücutta amino asit veya protein yap›m›na yard›m eder. Ayr›ca insülin ve hemoglobin üretiminde yard›mc›d›r ve enfeksiyonlara karfl› savaflta önemli rolü vard›r. Yetersizlik durumunda bebeklerde mental sars›nt› görülür. Yeterli beslenen annelerin sütündeki B6 vitamini miktar› yeterlidir. Tavuk, bal›k, sakatatlar en iyi kaynaklar›d›r. Tam bu¤day unundan yap›lm›fl ekmek ve kurubaklagiller de oldukça iyi düzeyde pridoksin sa¤larlar. Ayr›ca Biotin ve B12 vitaminlerinin de hücrelerde önemli görevleri vard›r. Bu yüzden, özellikle gebe ve emzikli kad›nlar›n günlük beslenmelerine yumurta, süt ve süt ürünleri, mayal› ekmek ve di¤er tah›l ürünlerinin mutlaka eklenmesi gerekmektedir. C Vitamini: C vitamininin vücutta san›ld›¤›ndan daha çok görevi vard›r. Kan›n p›ht›laflma mekanizmas›ndan, demirin vücutta emilmesine kadar bir çok konuda rol oynar. 15 yafl üzeri erkek ve kad›nlar için günlük C vitamini gereksinimi 60 mg d›r. Bu miktar; gebelikte 70 mg, emziklilikte 90-95 mg’a kadar ç›kar. Turunçgiller, kiraz, kavun, yeflil biber, patates ve domates iyi birer C vitamini kayna¤›d›r. Ayr›ca günefli az gören kad›nlar›n diyetine, günde 400 IU kadar D vitamini eklenmelidir. Gebe ve emzikli kad›nlar için gerekli enerji ve besin ö¤elerini içeren beslenme planlan›rken, besinler 5 ana grupta toplanmal›d›r. 1. Süt ve süt ürünleri grubu: Gebelik süresinde ve emzirme döneminde anne, günde en az 500 gram (yaklafl›k 3 su barda¤›) süt veya yo¤urt tüketmelidir. Süt, fetüsün geliflimi için oldu¤u kadar annenin özellikle kemik ve difl yap›s›n›n korunmas›nda da önemli bir rol oynar. Enfeksiyonlara karfl› direnci art›r›r. Anne süt içemiyorsa peynir, yo¤urt veya ayran ile de bu ihtiyac›n› karfl›layabilir (1 bardak süt = 1 kibrit kutusu peynir = 1 büyük bardak ayran). Ayr›ca yo¤urdun ba¤›rsak mukozas› üzerinde olumlu etki yapt›¤› da bilinmektedir. 2. Et ve et ürünleri, bal›k ve yumurta grubu: Protein bak›m›ndan zengin olan bu gruptan günde en az 5 ünite (1 ünite = 1 köfte kadar et, tavuk, bal›k) tüketilmelidir. Yumurta ve peynir de proteince zengin oldu¤u için bu gruptaki ürünlerin yerine kullan›labilir (1 yumurta = 1 köfte kadar et = 1 kibrit kutusu kadar peynir). Bunlar›n tedariki yada tüketilmesiyle ilgili sorun yaflan›yorsa, kuru baklagillerin tüketimine a¤›rl›k verilmelidir (1 ünite = 5 yemek kafl›¤› kurubaklagil). 3. Sebze grubu: Gebelerin, özellikle mineraller aç›s›ndan çok zengin olan sebzelerden günde 2 porsiyon çi¤, 2 porsiyon da piflmifl olmak üzere en az 4 porsiyon tüketmeleri gerekmektedir. Ö¤le ve akflam ö¤ünlerinde bol salata ve 5 yemek kafl›¤› piflmifl sebze yenerek bu ihtiyaç karfl›lanabilir. 4. Meyve grubu: Vitaminlerin ana kayna¤› olarak bilinen meyvelerden günde en az 3-4 porsiyon tüketilmelidir (1 porsiyon = 1 orta boy elma, 1 portakal, 1/4 ayva, 12 kiraz vb). Meyve yeme ile ilgili sorun yafland›¤›nda taze s›k›lm›fl meyve suyu tercih edilmelidir. 5. Ekmek ve tah›l ürünleri grubu: Gebe ve emzikli annelerin ald›klar› enerjinin büyük bir k›sm›, karbonhidratlardan gelmektedir. Hayvansal proteinler pahal› oldu¤undan anneler, genelde bitkisel kaynakl› proteinleri, özellikle de ekmek ve türevlerini tercih etmektedirler. Ekme¤in tam bu¤day unundan yap›lm›fl ya da kepekli olmas›, içeri¤indeki posa (besinsel lif) miktar›n› art›raca¤›ndan, gebelikte s›k görülen kab›zl›k ve beraberinde getirdi¤i hemoroid problemi önemli ölçüde azalacakt›r. Ayr›ca bu flekilde haz›rlanm›fl ekmeklerde B grubu vitaminlerin, normal ekme¤e göre daha fazla olmas› nedeniyle kepekli ekmekler, gebe ve emziklilerde artan B grubu vitamin ihtiyac›n›n karfl›lanmas›nda önemli rol oynayabilir. Gebe ve emziklilikte daha öncede belirtildi¤i gibi B grubu vitaminlerin yan› s›ra; demir, kalsiyum, fosfor, magnezyum gibi önemli minerallerinde gereklili¤i artmaktad›r. Zenginlefltirilmifl ekme¤in tercih edilmesi, bu minerallerin artan gereksinimine önemli ölçüde cevap verecektir. Bu durumda bir gebe veya emzikli annenin günde 4-6 dilim ekmek tüketmesi gerekti¤ini düflünürsek, bunun yaklafl›k yar›s›n›n kepekli veya tam bu¤day ekme¤i, yar›s›n›n da zenginlefltirilmifl normal ekmek olmas›, dengeli ve yeterli bir beslenme sa¤lanmas›na destek olacakt›r. Bu miktarlar ayarlan›rken pilav, makarna gibi hububat ürünlerinin günde 1 porsiyon tüketildi¤i varsay›lm›flt›r. Hububat ürünlerinin yaklafl›k birbirine eflde¤er miktarlar›, 1 dilim ekmek = 1 kase çorba = 2 yemek kafl›¤› pilav veya makarnad›r. Ayr›ca hipertansiyonu olan ya da preeklampsi’ si olan baz› gebelerin tuzsuz ekmek tüketmeleri gerekmektedir. Gebe ve emziklilerde artan vitamin ve mineral ihtiyac›n› karfl›layabilmek amac›yla tuzsuz ekmek de zenginlefltirilmifl olarak haz›rlanabilir. Her ne durumda olursa olsun gebeler ve emzikli annelerin periyodik olarak doktor kontrolünden geçmesi ve beslenmesinin planlanmas› için bir diyetisyene baflvurmas› gerekir. Kaynaklar BAYSAL, A., 2002. Beslenme. Hatibo¤lu Yay›nevi, 9. Bas›m, Ankara. ÖZTÜRK, S., 1988. Gebelik ve Laktasyon Döneminde Anne Beslenmesinin ve Di¤er Faktörlerin Bebek Do¤um A¤›rl›¤›na Etkisi, Nutrisyon ve Metabolizma Program› Bilim Uzmanl›¤› Tezi, Ankara. SA⁄LAM, F., 1981. Gebelik Döneminde Annenin Beslenme Durumu ve Bunun Yeni Do¤an Bebe¤in Sa¤l›¤› Üzerine Etkisi. Hacettepe Üniversitesi S.B.F. Beslenmeve Diyet Program›. Doktora Tezi, Ankara. halkekmek say› on, ikibinyedi 107 halkekmek say› on, ikibinyedi 108 › yiflleri Bakan Tar›m ve Kö Mehdi Eker; “ “ SEKTÖRÜN HAL‹HAZIRDA ÜLKEM‹Z ‹Ç‹N ÖNEM‹ VE EKONOM‹M‹ZDEK‹ A⁄IRLI⁄I SÜRMEKLE B‹RL‹KTE, GEL‹fiMES‹N‹ ETK‹LEYEN YAPISAL SORUNLARI BULUNMAKTADIR. BU SORUNLAR SEKTÖRÜN GEL‹fiMES‹N‹ OLUMSUZ YÖNDE ETK‹LEMEKTED‹R. ir b lü ç ü g , iz im f e Hed e n ü r ö t k e s ›m r ta . ir d ’ e iy k r ü T ip sah Ülkemizde tar›m sektörü ve tar›msal büyüme ile ilgili genel bir de¤erlendirme yapabilir misiniz? Genifl uygulama alan› ve tafl›d›¤› üretim ve pazarlama riskleri ile dinamik bir özelli¤e sahip olan tar›m sektörü, insanlar için gerekli g›dalar› karfl›layan, sanayiye hammadde temin eden, nüfusun önemli bir bölümünü istihdam eden ve böylece ülke ekonomisine önemli katk›lar› olan bir sektördür. Bu özelliklerinden dolay› tar›m sektörü, pek çok ülkede oldu¤u gibi ülkemizde de stratejik öneme sahiptir. Tar›m sektörü, uzun bir süre ekonomimizin ana kayna¤› olmufltur. Ancak, 1960 y›l›ndan sonra dünyadaki genel e¤ilime paralel olarak, önceli¤in sanayi sektörüne verilmesi sonucunda, tar›m›n milli ekonomideki pay› azalm›flt›r. Buna ra¤men tar›m sektörü, ekonomik ve sosyal hayat›m›za katk› sa¤lamaya devam etmifltir. Bugün ülkemizde 3 milyon civar›nda tar›m iflletmesi bulunmaktad›r. Yaklafl›k 10 milyon insan geçimini tar›mdan sa¤lamakta ve 22 milyon insan k›rsal alanda yaflamaktad›r. Tar›m›n toplam istihdam içindeki pay› 2006 y›l›na göre % 27,3, ihracattaki pay› % 10 ve Gayri Safi Milli Has›la içindeki pay› % 9,7 civar›ndad›r. 1950’lerden beri (1995 ve 1996 y›llar› haricinde) bir y›l negatif ve bir y›l pozitif oranda büyüme gösteren tar›m sektörümüz, al›fl›k olunmad›¤› flekilde Cumhuriyet tarihinde ilk kez 2004, 2005 ve 2006 y›llar›nda ilk kez üst üste 3 y›l pozitif büyüme göstermifltir. Sektör, sabit fiyatlarla 2004 y›l›nda %2, 2005 y›l›nda % 5,6 ve 2006 y›l›nda ise % 2,9 oran›nda büyümüfltür. 2007 y›l›n›n ilk 6 ay›nda da pozitif yönde % 0,9 oran›nda büyüme gerçekleflmifltir. Sektörün hâlihaz›rda ülkemiz için önemi ve ekonomimizdeki a¤›rl›¤› sürmekle birlikte, geliflmesini etkileyen yap›sal sorunlar› bulunmaktad›r. Bu sorunlar, sektörün geliflmesini olumsuz yönde etkilemektedir. Avrupa Birli¤i ile iliflkilerimizde, 17 Aral›k 2004’te Türkiye için çok önemli bir dönemeç geride b›rak›lm›fl, 3 Ekim 2005 tarihinde tam üyelik müzakereleri bafllam›flt›r. Bu süreç içerisinde en önemli görevimiz; sektörün yap›sal sorunlar›n› çözecek politikalar› belirlemek ve bunlar› bir seferberlik anlay›fl› içinde uygulamaya aktarmakt›r. AB flartlar›nda Türk tar›m›n›n varl›¤›n› sürdürebilmesi, sektörün rekabet gücü ile do¤rudan ilgilidir. Bu itibarla, önümüzdeki on y›ll›k dönemde, tar›msal kalk›nma tedbirlerinin bir seferberlik anlay›fl› ile uygulanmas› gerekmektedir. 2000 y›l›nda uygulamaya konulan ‘Tar›m Reformu Uygulama Program›’ çerçevesinde al›nan müdahale al›mlar›n›n kald›r›lmas›, girdi ve kredi sübvansiyonlar›na son verilmesi, tar›msal K‹T’lerin ve Tar›m Sat›fl Kooperatiflerinin yeniden yap›land›r›lmas›, çiftçilere Do¤rudan Gelir Deste¤i verilmesi gibi tedbirlerle, tar›m politikas›nda bir dönüflüm yaflanm›flt›r. Ayr›ca, AB entegrasyon sürecinde, tar›msal yap›lar›n iyilefltirilmesi, tar›msal iflletmelerin modernlefltirilmesi, daha etkin kurumsal ve idari yap›lar›n oluflturulmas› hususlar›nda ciddi ad›mlar at›lmas› hedeflenmektedir. Bunun yan›nda, kat›l›m öncesi AB desteklerinin de kullan›m›yla etkin bir k›rsal kalk›nma hamlesinin efli¤ine gelinmifl durumdad›r. Bahsedilen geliflmeler ›fl›¤›nda ülkemiz, tar›msal iflletme yap›lar›n›n iyilefltirilmesi, g›da güvenli¤inin art›r›lmas›, tüketici tercihleri do¤rultusunda sa¤l›kl› g›da arz›n›n sa¤lanmas›, tar›m ürünleri ihracat›n›n art›r›lmas›, temel hedeflerimiz aras›ndad›r. Bununla birlikte, tar›m piyasalar›nda girdi ve ürün fiyatlar›nda istikrar sa¤lanmas›, insan kaynaklar›n›n gelifltirilmesi, tar›msal yat›r›mlar›n art›r›lmas› ve h›zland›r›lmas› amac›yla arazi al›m ve sat›lmas›n› kolaylaflt›racak çal›flmalar yap›lmas›, tar›m topraklar›n›n amaç d›fl› kullan›m›n› engelleyici tedbirlerin al›nmas›na yönelik çal›flmalar›m›z da sürecektir. Bakanl›¤›n›z›n gelece¤e iliflkin hedefleri nelerdir? Bakanl›¤›m›z›n 2013 y›l› hedefleri; tar›msal iflletme ölçe¤inin büyütülmesi, tar›m sektöründe verimlili¤in art›r›lmas›, tar›m ürünleri ihracat›n›n 35 milyar dolara yükseltilmesi, tar›msal üretim de¤erinin 60 milyar dolara ç›kar›lmas›, temel tar›m ürünlerinde rekabet gücünün art›r›lmas› (20 üründe dünya liderli¤i), pazar garantili sözleflmeli üretimin yayg›nlaflt›r›lmas›, Bakanl›¤›m›z›n hedefleri aras›ndad›r. Ayr›ca g›da güvenli¤inin sa¤lanmas›, enerji tar›m›n›n gelifltirilmesi, toprak-su iliflkilerinin ve tar›msal sulaman›n etkinlefltirilerek gelifltirilmesi de hedeflerimiz aras›nda yer almaktad›r. Çifçiye destek hususunda ne gibi çal›flmalar›n›z var? Çiftçiye destek hususunda, tar›m sektörünün öncelikli problemlerinin çözümüne katk›da bulunmak, uygulanan politikalar›n etkinli¤ini “Tar›m Kanunu” ile tar›m, günübirlik politika alan› olmaktan uzaklaflt›r›lm›fl ve tar›m sektörünün ve k›rsal alan›n, kalk›nma plân ve stratejileri do¤rultusunda gelifltirilmesi ve desteklenmesi için gerekli politikalar›n tespit edilmesi ve düzenlemelerin yap›lmas› amaçlanm›flt›r. art›rmak, sektörün bu politikalara uyumunu kolaylaflt›rmak amac›yla; do¤rudan gelir deste¤i, fark ödemesi, telafi edici ödemeler, hayvanc›l›k destekleri, tar›m sigortas› ödemeleri, k›rsal kalk›nma destekleri, çevre amaçl› tar›m arazilerini koruma program› destekleri ve di¤er konularda desteklemeler, bütçe imkanlar› çerçevesinde uygulanmaktad›r. Çiftçiye 2002 y›l›nda 1,8 milyar YTL olan destek, 2007 y›l›nda 5,3 Milyar YTL’ye ç›km›flt›r. Avrupa Birli¤i Uyum Çal›flmalar› ve yürütülen projelerle ilgili neler söylemek istersiniz? AB üyelik süreci, kamuoyunun gündemini son zamanlarda meflgul etmeye bafllad›ysa da, Bakanl›¤›m›z, ülkemize aday ülke statüsünün verildi¤i 1998 y›l›ndan beri uyum çal›flmalar›n› yo¤un bir flekilde yürütmektedir. 3 Ekim 2005 tarihinde tam üyelik müzakerelerinin bafllamas›yla da bu çal›flmalar h›z kazanm›flt›r. “Türkiye-AB Tam Üyelik Müzakereleri” çerçevesinde; Tar›m ve K›rsal Kalk›nma, G›da Güvenli¤i, Hayvan ve Bitki Sa¤l›¤› Politikas› ve Bal›kç›l›k konular›, Bakanl›¤›m›z›n sorumlu oldu¤u bafll›klard›r. Bu 3 fasl›n tan›t›c› ve ayr›nt›l› tarama toplant›lar›; 5 Aral›k 2005 tarihlerinde bafllam›fl ve 28 Nisan 2006 tarihinde son bulmufltur. Ayr›nt›l› taramalar›n sona ermesi ile Bakanl›¤›m›z; Müzakere Tutum Belgesinin haz›rlanmas› ve Sektörel Analizlerin yap›lmas›na yönelik Düzenleyici Etki De¤erlendirme Analizlerinin yap›lmas›na yo¤unlaflm›flt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 109 halkekmek say› on, ikibinyedi 110 Uyum çal›flmalar›m›zda “hareket halinde bir hedef” olarak tan›mlayabilece¤imiz Ortak Tar›m Politikas›’nda yap›lan reformlar yak›ndan izlenmekte, de¤erlendirilmekte ve kendi politikalar›m›z belirlenirken dikkate al›nmaktad›r. Nitekim bu ba¤lamda, ülkemizin 2006-2010 y›llar› aras›nda uygulayaca¤› tar›m politikalar›n›n belirlenmesi amac›yla Bakanl›¤›m›zca haz›rlanan ve Yüksek Planlama Kurulu Karar› olarak yay›mlanan Tar›m Strateji Belgesi ve buna dayal› olarak Tar›m Kanunu ç›kar›lm›flt›r. Bakanl›¤›m›z, AB sürecinde K›rsal Kalk›nmaya büyük önem vermektedir. Bu ba¤lamda, AB’de 2007-2013 döneminde uygulanacak olan yeni k›rsal kalk›nma önlemleri de dikkate al›narak, ülkemizin k›rsal kalk›nma stratejileri belirlenmifltir. AB’ye üyeli¤imizde, sorunlu alan›m›z olarak görülen hayvanc›l›k sektörünün gelifltirilmesi, güçlendirilmesi ve rekabet koflullar›n›n sa¤lanmas› için; ›rk ›slah›, iflletmelerin ihtisaslaflmas›, iflletmelerde hijyen flartlar›n›n sa¤lanmas›, hayvan sa¤l›¤› ve refah›, hayvan kimlik sistemi, hayvansal ürünlerin ifllenmesi ve pazarlama konular›nda desteklemeler sisteme dahil edilmifltir. Ayr›ca mevcut s›n›r AB’ye üyeli¤imizde, sorunlu alan›m›z olarak görülen hayvanc›l›k sektörünün gelifltirilmesi, güçlendirilmesi ve rekabet koflullar›n›n sa¤lanmas› için; ›rk ›slah›, iflletmelerin ihtisaslaflmas›, iflletmelerde hijyen flartlar›n›n sa¤lanmas›, hayvan sa¤l›¤› ve refah›, hayvan kimlik sistemi, hayvansal ürünlerin ifllenmesi ve pazarlama konular›nda desteklemeler sisteme dahil edilmifltir. kontrol noktalar›m›z›n AB standartlar›na kavuflturulmas› ve idari kapasitenin güçlendirilmesi çal›flmalar› yan›nda, mevcut laboratuarlar›m›z›n kapasitesinin iyilefltirilmesi ve AB standartlar›na kavuflturulmas› çal›flmalar› da h›zla devam etmektedir. AB sürecinde mevzuat yetersizli¤imiz h›zla giderilmeye çal›fl›lmaktad›r. AB tar›m müktesebat›na uyum konusunda Bakanl›¤›m›z personelinin e¤itimine de büyük önem verilmektedir. Bu kapsamda, AB’nin Teknik Yard›m ve Bilgi De¤iflimi Ofisi (TAIEX) taraf›ndan çeflitli konularda yurtd›fl›nda düzenlenen e¤itim programlar›na, Bakanl›¤›m›zda görevli 400’ün üzerinde personel kat›lm›flt›r. Yine, TAIEX Ofisi’nde görevli yabanc› uzmanlar ülkemizde, veterinerlik, bitki sa¤l›¤›, k›rsal kalk›nma, Entegre ‹dare Kontrol Sistemi (IACS), arazi kay›t ve idari yap›lanma, tar›msal destekler konular›nda e¤itim seminerleri vermifllerdir. AB’nin tar›m müktesebat›na ve kurumsal yap›s›na uyum konusunda AB’den teknik ve mali yard›mlar da al›nmaktad›r. Tüm bu çal›flmalar ve gelecek için düflünülen at›l›mlar ile Türk tar›m› daha rekabetçi bir konuma gelecek olup; tam üyelik gerçekleflti¤i zaman, dinamik bir tar›m yap›s›na sahip AB içerisinde, güçlü bir tar›m sektörüne sahip Türkiye’miz de yerini alacakt›r. Özellikle bu sene, belki de insanlar›n akl›n› kar›flt›ran, dünya gündemini en fazla iflgal eden ‘küresel ›s›nma’ kavram› oldu. Üretilen ve tüketilen bu¤day aç›s›ndan her y›l en az 5-6 milyon ton ürün fazlal›¤› olan ülkemizde, küresel ›s›nma bahane edilerek bu¤day ithalat› v.s. gündeme getirilmekte, bu konuda büyük gürültüler kopar›lmaktad›r. Bu konuda Bakanl›¤›n›z ne gibi tedbirler ald›? Kurakl›k zarar›n›n görüldü¤ü 40 ildeki toplam ekili alan 7.096.000 ha olup, bunun 1.534.000 ha’› kurakl›k zarar›na maruz kalm›flt›r. Zarar gören alanlar›n 428.000 ha’› arpa ve 1.106.000 ha’› da bu¤day ekiliflidir. Bu illerde zarar oran›, il ekili alan›n›n %3’ü ile %40’› aras›nda de¤iflmifl, 40 il ortalamas› zarar görme oran› %21 olmufltur. ‹lk tahminlere göre 2007 y›l› toplam bu¤day ekiliflinin 9.100.000 ha, arpa ekiliflinin de 3.550.000 ha oldu¤u hesaplanm›flt›r. Bu¤day ve arpada zarar gören alanlar toplam alanlar›n %12’sidir. 2007 y›l› kurakl›k tahmin çal›flmalar› sonucunda, bu¤dayda baz› illerde yaflanan kurakl›k nedeniyle düflüfller beklenirken, di¤er taraftan yüksek kesimlerde üretimde 2-3 puanl›k art›fl olaca¤› düflünülmekte ve yaklafl›k tahmini 18.082.782 ton, Arpada ise 7.856.885 ton üretim gerçekleflece¤i tahmin edilmektedir. Üretilen hububat miktar›na bakt›¤›m›zda, gerek bu¤day gerekse di¤er ürünlerde ciddi bir s›k›nt›m›z yoktur. Bu konuda halk›m›z rahat olsun. Say›n Bakan›m, gerek küresel ›s›nma, gerek do¤al beslenme konusunda dünyada yeni aray›fllar var. Biz de Ankara Halk Ekmek Fabrikas› olarak Hacettepe Üniversitesiyle uzun süredir yapt›¤›m›z çal›flmalar sonucu “Tam bu¤day unlu do¤al halk ekme¤i”ni üretmeye bafllad›k. Büyük ilgi gördü. Bu ekmek yayg›nlaflt›r›ld›¤› takdirde, içerisinde bar›nd›rd›¤› vitamin ve minerallerden dolay› ciddi sa¤l›k sorununa faydalar getirmekte, ayr›ca normal ekmekte 100 kg bu¤daydan 65 kg un al›n›rken, do¤al halk ekme¤inde 100 kg bu¤daydan 95 kg un al›nmaktad›r. Böylece % 33’e tekabül eden oranla y›lda yaklafl›k 5 milyon ton bu¤day tasarruf edilmektedir. Bu sistemin ülke çap›nda yayg›nlaflt›r›lmas› konusunda ne düflünürsünüz? Tam ekmek yap›m›na uygun özellikte bu¤day çeflitlerinin belirlenmesi ve gelifltirilmesine yönelik sanayiciden talep gelmesi durumunda, daha ileri Ar-Ge çal›flmalar›, araflt›rma enstitüleri taraf›ndan yap›labilecektir. Ayr›ca özel sektörün bu konuda yapaca¤› araflt›rmalar› desteklemekteyiz. Sizin en önemli icraatlar›n›z aras›nda 70 y›l boyunca ç›kar›lamayan ‘Tar›m Kanunu’ var. Bu kanunun içeri¤inden de biraz bahsedebilir misiniz? Bakanl›¤›m›z taraf›ndan ç›kar›lan “Tar›m Kanunu” ile tar›m, günübirlik politika alan› olmaktan uzaklaflt›r›lm›fl ve tar›m sektörünün ve k›rsal alan›n, kalk›nma plân ve stratejileri do¤rultusunda gelifltirilmesi ve desteklenmesi için gerekli politikalar›n tespit edilmesi ve düzenlemelerin yap›lmas› amaçlanm›flt›r. Tar›m Kanunu, tar›m politikalar›n›n esas›n› oluflturacak unsurlar› içeren temel belirleyici bir düzenleme olup, 2006-2010 Tar›m Stratejisini de temel olarak içermektedir. ‹lk kez tar›msal desteklerin GSY‹H n›n %1 den az olamayaca¤› Tar›m Kanunu ile garanti alt›na al›nm›flt›r. Söz konusu Kanun ile tar›m sektörünün gelifltirilmesi için, AB’ye uyum sürecini de dikkate alan destekleme politikalar›n›n ilke ve öncelikleri ile desteklemelerin hangi programlara yap›laca¤›, bunu sa¤lamak için gereken idari, hukuki ve finansman yönünden yap›lanman›n nas›l olaca¤› düzenlenmifltir. Tar›m Kanunu’nun yan›nda, Hükümetimiz döneminde, tar›m sektöründe 11 temel Kanun daha ç›kart›lm›flt›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 111 ATALARIMIZ YILLARCA EKME⁄E SAYGI GÖSTERM‹fi, YERDEK‹ EKME⁄‹ ÖPÜP ALNINA KOYARAK YERDEN KALDIRMIfiTIR. AYNI SAYGININ GÜNÜMÜZDE DE DEVAM ETMES‹ ‹Ç‹N ÇALIfiMALIYIZ. halkekmek say› on, ikibinyedi 112 “ “ aret Bakan› Sanayi ve Tic n; Zafer Ça¤laya mel hedeefi, te ›n ›z m a k ti li o Sanayi pgücümüzü, verimlilik v ›rmak, rekabet k yenilik ekseninde artdönük teknoloji r öncülü¤ünde d›fla özel sektöinde sürdürülebilir bir yap› içy› sa¤lamak olacakt›r. kalk›nma Toprak sözcü¤ü size neyi ça¤r›flt›r›yor? Toprak sözcü¤ü ilk önce verimlili¤i, bereketi, hayat›n devam›n› ça¤r›flt›r›yor. Nitekim, eskilerin tabiriyle “Anas›r-› Erbea”, hayat›n vazgeçilmezi olan hava, su, atefl yan›nda toprak da yer almaktad›r. Ayr›ca hepimizin bildi¤i gibi insan topraktan yarat›lm›flt›r. Ve topraktaki tüm elementler, insanda da mevcuttur. Zira, zaman zaman topra¤a “toprak ana” da deriz. Çünkü toprak; yeri gelir insan› korur, yeri gelir besler, yeri gelir ba¤r›na al›r. Toprak için savafllar verilir. ‹nsan›m›z›n ve insanl›¤›n geçimini sa¤lad›¤›, üzerinde u¤rafl verdi¤i en önemli unsurlardan biridir. K›sacas› toprak, ba¤r›ndaki zenginlikleri insanl›¤›n hizmetine sunan, hayat ve hayat›n devam› demektir. Toprakla insan, bir bütünün parças› gibi. Bir de yine topraktan bir parça gibi duran ekmek var. Ekmek deyince akl›n›za ne geliyor? Evet, az önce de ifade etti¤im gibi insan, topraktan yarat›lm›fl olmas› hasebiyle topra¤›n bir parças›. Ayn› flekilde toprakta yetiflen ürünler ve bu arada bu¤day da topra¤›n bir parças›. Ekmek deyince yine topra¤›n bize sundu¤u en önemli besin kayna¤› akl›ma geliyor. ‹nsanl›k tarihinin en eski g›da maddesi akl›ma geliyor. Öte yandan, biz kültür olarak ekme¤i oldukça fazla tüketen bir toplumuz. Beslenme al›flkanl›¤›m›z özellikle niflastal› ürünler ve de ekmek üzerine kurulmufl. Bir sofrada e¤er ekmek yoksa, insan›m›z di¤er yemek çeflidinden ne kadar yerse yesin, yemek sonunda açl›k hisseder. Bu da toplum olarak ekme¤in bizde ne kadar önemli oldu¤unu ortaya koymaktad›r. Dolay›s›yla ekmek sofralar›n vazgeçilmezi, temel g›da maddesi olarak hayat›m›zda önemli bir yere sahiptir. Günümüzde ekmek israf›n›n oldukça had safhada oldu¤unu görüyoruz. Ekme¤e sayg›y› kaybediyoruz galiba, tabi bu ister istemez eme¤e sayg›y› da yitirmeye bafllad›¤›m›z› gösteriyor, öyle de¤il mi? Sofralar›m›z›n vazgeçilmezi ekmek, ayn› zamanda maalesef oldukça israf edilen bir g›da maddesi. Ülkemizde yaklafl›k olarak günlük 100 milyon civar›nda ekmek üretilmekte. Bu ekme¤in %10’a yak›n bölümünün bilinçsiz tüketimden dolay› çöpe at›ld›¤› tahmin edilmektedir. Bunun y›ll›k maliyeti ise 550 milyon YTL gibi oldukça önemli bir maddi kayba neden olmaktad›r. Kaynaklar›n› en iyi flekilde de¤erlendirmek zorunda olan ülkemizin böyle bir lükse tahammülü yoktur. Onun için halk›m›z ekme¤i israf etmeden tüketmeli, ihtiyac› kadar ekmek almal›, ihtiyac› kadar tüketmeli, bayatlad› diye hemen ekme¤i atmamal›, de¤iflik flekillerde de¤erlendirmelidir. Unutulmamal› ki, çiftçilerimizin al›n teri ile ürettikleri ve yeri geldi¤inde önemli miktarda döviz ödeyerek ithal etmek zorunda kald›¤›m›z bu¤dayla yapt›¤›m›z ekme¤in, milli bir servet niteli¤i vard›r. Atalar›m›z y›llarca ekme¤e sayg› göstermifl, yerdeki ekme¤i öpüp bafl›na koyarak yerden kald›rm›flt›r. Ayn› sayg›n›n günümüzde de devam› için çal›flmal›y›z. Ekme¤in çöpe at›lmas›n› önlemeliyiz. O bilinci toplumumuza yeniden kazand›rmaya çal›flmal›y›z. Unutmayal›m ki dünyada ekme¤i bulamayan milyonlarca aç insan var. Ankara Halk Ekmek Fabrikas› sanayi kuruluflu s›ralamas›nda oldukça iyi bir konumda. Halk Ekmekle ilgili düflünceleriniz neler? Sizce nimetle ekmek aras›nda ne gibi bir iliflki var? Küreselleflme süreci ile birlikte tüm dünyada rekabet ön plana ç›km›flt›r. Teknolojik alanda yapt›¤›n›z yat›r›mlar ölçüsünde ulusal ve uluslararas› düzeyde rekabet gücünüz artmaktad›r. Klasik manada anlad›¤›m›z f›r›nlar, zaman›nda üretim aç›s›ndan çok önemli hizmetler vermifllerdir. Ama art›k teknolojik yat›r›mlara, AR-GE’ye, hijyene gerekli önemi veremeyen f›r›nlar›m›z›n günümüzde ayakta kalmas› oldukça güçtür. Yine günümüzde art›k tüketici tercihlerine uygun üretim yapmak da oldukça önemli hale gelmifltir. Tüketici tercihleri art›k eskisi gibi de¤il. Tüketici, bugün raflarda de¤iflik flekil ve çeflitte ekmek türlerini görmek istiyor. Bu anlamda el de¤meden üretim yapan endüstriyel f›r›nlar›n, bina alt›nda üretim yapan f›r›nlara göre oldukça fazla avantajlara sahip oldu¤u malumdur. Allah’›n insanlar›n istifadesine sundu¤u ve insanlar›n da faydaland›¤› her fley, bir nimettir. Soludu¤umuz hava, içti¤imiz su, birer nimettir. Bu anlamda ekmek de en önemli nimetlerden biridir. ‹nsanl›k tarihi kadar eski bir geçmifli olan ekme¤e gereken sayg› ve özeni göstermek, hepimizin en önemli vazifesidir. ‹nsanlar›n günlük tüketmeleri gereken en zorunlu ihtiyaçlardan biri olan ekme¤in önemini anlamak için, dünya üzerinde günlük kazanc› 1 $ olan milyonlarca insan› düflünmesi yeterli olacakt›r. Nitekim, onlar›n ekmekten daha lüks bir g›das› bulunmamaktad›r. Dolay›s›yla ekme¤i en önemli nimetlerden biri olarak görmemiz ve hak etti¤i de¤eri vermemiz, insanl›¤›m›z›n da bir gere¤idir. Yine ülkemiz, her alanda oldu¤u gibi, ekmek üretim alan›nda da önemli aflamalar kaydetmifltir. El de¤meden ve hijyenik ortamda seri üretim art›k ön plana ç›km›flt›r. Yaln›zca klasik ekmek türleri de¤il, çok çeflitli ekmek türleri de üretilmeye bafllanm›fl, yerli ve yabanc› giriflimciler bu alanda önemli yat›r›mlar gerçek- halkekmek say› on, ikibinyedi 113 lefltirmifllerdir. Nitekim bunun en güzel örneklerinden birini de Halk Ekmek oluflturmaktad›r. ‹nsan sa¤l›¤›na gereken önemi veren, hijyenik ve modern tesislere sahip olan Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek ve Un Fabrikas›, endüstriyel faaliyet kollar›na göre ikinci 500 büyük sanayi kuruluflu s›ralamas›nda 46. s›rada yer alarak, büyük bir baflar› da göstermifltir. Kendilerini ayr›ca tebrik ediyor, baflar›lar›n›n devam›n› diliyorum. 12 y›l süreyle ASO Yönetim Kurulu Baflkanl›¤› görevinde bulundunuz. fiimdi çal›flmalar›n›za TBMM’de ve Sanayi ve Ticaret Bakan› olarak devam edeceksiniz. Daha müreffeh bir Türkiye ve daha güçlü bir sanayi için kurdu¤unuz hayallerin ana unsurlar›ndan bahseder misiniz? Dünya, 21’inci yüzy›la çok önemli yap›sal ve ekonomik bir dönüflüm süreci içinden geçerek girmektedir. Özellikle son on y›ll›k dönemde gözlenen ve günümüzde ekonomiler üzerindeki etkisini giderek artan oranda hissettiren bu sürecin oda¤›nda, küreselleflme yer almaktad›r. halkekmek say› on, ikibinyedi 114 Küreselleflen bir dünyada, ülkelerin bu sürece kay›ts›z kalmalar› mümkün olmad›¤›ndan, ülkelerin kalk›nma yolunda ilerleyebilmesi ve dünya refah›ndan daha fazla pay alabilmesi, ancak bu süreci do¤ru alg›lamalar› ile mümkün olacakt›r. Dolay›s›yla küreselleflme rüzgar›ndan olumlu yönde etkilenebilmenin yolu, hiç flüphesiz dünyadaki bu de¤iflime ayak uydurmaktan geçmektedir. Ancak flu da unutulmamad›r ki, güçlü bir ekonomiye sahip olmadan, dünyadaki geliflmelere ayak uydurman›n mümkün olmad›¤› aç›kt›r. Bu kapsamda ülkemiz, özellikle son 5 y›ld›r ekonomide yak›n tarihte örne¤i görülmemifl bir baflar› yakalam›fl durumdad›r. Ekonomimiz, tüm dünyay› flafl›rtacak biçimde, tarihinde ilk defa 22 çeyrek aral›ks›z büyüyerek, yeni bir rekora imza atm›flt›r. Enflasyonda uzun y›llardan sonra tek haneli rakamlar görülmüfl ve bu düzeyde kal›c›l›k kazanma e¤ilimine girilmifltir. Di¤er taraftan gerek mali disiplinin sa¤lanmas›nda, gerekse borçlar›n sürdürülebilirli¤i konusunda önemli geliflmeler yaflanm›flt›r. Yine, y›llard›r bir türlü gelmeyen yabanc› sermaye aç›s›ndan Türkiye, bütün dünyada en gözde yat›r›m merkezlerinden biri haline gel- Yaln›zca klasik ekmek türleri de¤il çok çeflitli ekmek türleri de üretilmeye bafllanm›fl, yerli ve yabanc› giriflimciler bu alanda önemli yat›r›mlar gerçeklefltirmifllerdir. Nitekim bunun en güzel örneklerinden birini de Halk Ekmek oluflturmaktad›r. mifl, fiilen giren yabanc› sermaye aç›s›ndan önceki y›llarla k›yaslanamayacak baflar›lar elde edilmifltir. Yine d›fl ticaret hacminde rekorlar k›r›lm›fl, y›ll›k ihracat rakam›m›z 100 milyar Dolara ulaflm›flt›r. Tüm bu geliflmeler, ülkemiz ve insan›m›z aç›s›ndan oldukça sevindirici geliflmelerdir. Yakalanan bu geliflmelerin daha da ileri götürülmesi, kifli bafl›na düflen milli gelirin ilk etapta 10 bin Dolar’a, daha sonra da 20-30 bin Dolar’lara ulaflmas›, iflsizli¤in büyük ölçüde önlenmesi, yat›r›mlar›n ülkemizin dört bir yan›n› kaplamas› en büyük arzu ve dile¤imdir. Bunu yakalamak ise ülkemiz aç›s›ndan hayal de¤ildir. Ülkemiz mevcut kaynaklar›, genç insanlar› ile bu güç ve potansiyele sahip bulunmaktad›r. Öte yandan, ülkemizde son 5 y›ld›r yakalanan h›zl› ekonomik büyümenin sürdürülebilmesi için bir dizi mikro ekonomik reformun içinde bulundu¤u etkin bir sanayi politikas›n›n uygulanmas› gerekti¤ine inan›yorum. Bu kapsamda, ülkemizin sürdürülebilir bir ekonomik büyümeye ve yüksek yaflam standartlar›na kavuflmas›n›n; emek yo¤un iflgücüyle üretim yapmaktan de¤il, bilgi ve teknoloji yo¤un üretime dayal› üretim yaparak yenilikçi ürün ve üretim yöntemleri gelifltirebilecek güce eriflmesiyle mümkün olaca¤›n› düflünüyorum. Bu çerçevede, sanayimizin rekabet gücünü art›rmaya yönelik olarak Bakanl›¤›ma da önemli görevler düflmektedir. Nitekim, ülkemiz sanayinin, ihracat odakl› ve uluslararas› pazarlarda rekabet gücü yüksek bir yap›ya kavuflturulabilmesi için, firmalar›n üründe yenilik gelifltirme ve araflt›rma-gelifltirme faaliyetlerini teflvik edici mevcut mekanizmalar›n daha da etkinlefltirilmesi ve yenilikçi firmalar›n, bugün itibariyle say›lar› 26’ya ulaflan Teknoloji Gelifltirme Bölgelerinde yer alarak, katma de¤eri yüksek ürünler üretmelerinin sa¤lanmas›, Bakanl›¤›m›z›n orta vadedeki sanayileflme stratejisinin önceli¤ini oluflturacakt›r. Sanayi potansiyeli ve yat›r›m alanlar› araflt›rmalar› ile sektör araflt›rmalar› alan›nda yürütülen çal›flmalar ile yerli ve yabanc› giriflimcilere önderlik etmeyi h›zland›rmay› planl›yoruz. Yine, üniversite-sanayi iflbirli¤inin gelifltirilmesi, üniversitelerimizde yap›lan bilimsel çal›flmalar›n ticarilefltirilerek ülkemize katma de¤er yaratacak teknolojik ürün haline getirilmesinin sa¤lanmas›, sanayicilerin üretim sürecinde karfl›laflt›klar› problemlerin giderilmesi ve ürün kalitesinin art›r›lmas›na yönelik ArGe taleplerini destekleyebilmek amac›yla, “Üniversite ve Araflt›rma Kurum ve Kurulufllar›nda Yap›lan Bilimsel Çal›flmalar›n (Doktora veya Yüksek Lisans) Sanayicinin Hizmetine Sunulmas› (SAN-TEZ Projesi) Projesi”ni h›zland›raca¤›z. Bütün dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de küçük ve orta büyüklükteki iflletmeler (KOB‹’ler), ekonominin belkemi¤ini oluflturmaktad›r. KOB‹’ler bu de¤iflime ve geliflmeye ne kadar h›zl› adapte olurlarsa, o kadar fazla ülkenin kalk›nmas›na, dünya ticaretinden pay almas›na k›saca; ülke halk›n›n refah ve mutlulu¤unun artmas›na katk› sa¤layacaklar›, bilinen bir gerçektir. Ayr›ca, yeniliklerin uygulanmas› ve devreye sokulmas›na en uygun iflletmeler KOB‹’lerdir. ülkemiz, özellikle son 5 y›ld›r ekonomide yak›n tarihte örne¤i görülmemifl bir baflar› yakalam›fl durumdad›r. Ekonomimiz, tüm dünyay› flafl›rtacak biçimde, tarihinde ilk defa 22 çeyrek aral›ks›z büyüyerek, yeni bir rekora imza atm›flt›r. Çünkü bu iflletmeler; esnek yap›lar›, de¤iflikliklere daha h›zl› uyum göstererek, yarat›c› ifl ortamlar› sa¤lamada oldukça baflar›l›d›rlar. Önümüzdeki dönemde, modern teknolojiyi takip edememeleri nedeniyle rekabet güçleri azalan KOB‹'lerin müflterek yat›r›mlar›n›, kümelenme yaklafl›m› çerçevesinde destekleyece¤iz. OSB yönetimlerinin kümelenmede önemli rol üstlenmelerini ve giriflim sermayesi, kredi garantisi gibi uygulamalar›n geliflmesini destekleyece¤iz. KOB‹'lerin finansman imkanlar›n›n çeflitlendirilmesini sa¤layaca¤›z. Geleneksel sektörlerde faaliyette bulunan firmalar›m›z›n markalaflma çal›flmalar› ile efl zamanl› olarak teknik alt yap›s›ndan insan kaynaklar›na, yönetiflim sistemlerinden marka yönetimi ve pazarlamaya kadar tüm yeteneklerini, uluslararas› standartlara ulaflt›rarak, rekabet güçlerini art›raca¤›z. Bu amaçla kümeleme politikalar› oluflturularak, hali haz›rda ülkemizde do¤al olarak oluflmufl KOB‹ kümelerinin sektörel kümeler halinde örgütlenmesini özendirece¤iz. K›sacas› sanayi politikam›z›n temel hedefi, Hükümet Program›m›zda da yer ald›¤› üzere; rekabet gücümüzü verimlilik ve teknolojik yenilik ekseninde art›rmak, özel sektör öncülü¤ünde d›fla dönük bir yap› içinde sürdürülebilir kalk›nmay› sa¤lamak olacakt›r. Bu çerçevede göreve gelir gelmez, Bakanl›¤›m bünyesinde gerekli çal›flmalar› bafllatt›m. Önümüzdeki befl y›ll›k sürece iliflkin projeksiyonumuz haz›r. ‹nflallah bu çal›flmalar›m›z› önümüzdeki süreçte kamuoyu ile de paylaflaca¤›z. fiahs›ma göstermifl oldu¤unuz ilgiye teflekkür ediyor, baflar›lar›n›z›n devam›n› diliyorum. halkekmek say› on, ikibinyedi 115 halkekmek say› on, ikibinyedi 116 lediye Baflkan› Ankara Büyükflehir Be Melih Gökçek; Ekmek bereketin sembolüdür “ “ N EKMEK, HAYAT ANADOLU ‹NSANI ‹Ç‹ R NEN TOPRAK G‹B‹D‹ AY K ME EK ‹R. DEMEKT MEKT‹R, DE T KE RE BE A, IZD B‹Z‹M NAZARIM RK DEMEKT‹R. BUNU TÜ fiEFKAT, MERHAMET O , EN ‹ZD ‹M D‹⁄ B‹L INI TOPLUMUNUN YAPIS ULDU⁄UMUZDAN YAPININ ‹Ç‹NDE YO⁄R . UZ OR ÜY DOLAYI SÖYL kluk dönemlerinde Bir ço¤umuzun çocu zaman hüznü ve yaflad›¤› olaylar, ço¤u az›ndan gönüllerde sevinci ifade eder. En la ben ekmek deburukluk yarat›r. Mese da tereya¤› sürülyince, tand›r›n bafl›n rken babaannemle müfl s›cak ekme¤i ye t›rlar›m. Ekmek siyapt›¤›m sohbetleri ha ze neyi hat›rlat›r? olmam›za ra¤men, Büyükflehirde yafl›yor t iyi biliriz. KültürüAnadolu kültürünü gaye sözleri, deyimler müzde ekmekle ilgili ata hep akl›m›z›n ve göhatta fliirler, hikayeler de yerini alm›flt›r. Bünüllerimizin bir köflesin ›n›n bir ço¤unun konu yüklerimizin anlatt›klar rur. Tabi bunu deyin sunu da ekmek olufltu mek akla gelmemeli. ce sadece yedi¤imiz ek t, fedakarl›k, komfluYaflam, çal›flma, gayre k etraf›nda flekillenir luk ço¤u zaman ekme ltürümüzde. Düflünün ve biçimlenir bizim kü la olmayan bir yerde bir kere, hane say›s› faz k›n komflular›n›z›n yafl›yorsunuz, uzak ya Onlar›n dertleri ile hepsini tan›yorsunuz. ile nefleleniyorsunuz. dertleniyor, sevinçleri su daha d›flar› ç›kYedi¤iniz ekme¤in koku or, bir bohça da onlamadan, onlar› unutmuy ni ekme¤inize onlar› ra gönderiyorsunuz. Ya Bu ve benzeri nedenda ortak ediyorsunuz. l›ma, yedi¤imizden lerle ekmek deyince ak nevî olaayr›, maddi olmayan, ma hip davrarak büyük bir a¤›rl›¤a sa eri durumn›fllar, tutumlar ve benz paylaflma, lar gelir. Yard›mlaflma, flka yönüyortak olma gibi... Bir ba klu¤umu le de ekmek, bana çocu flt›r›r. Mehat›rlat›r, an›lar›m› ça¤r› okuldan gesela ilkokul ça¤lar›mda ¤i ikiye bölelir gelmez s›cak ekme peyniri sürek aras›na tereya¤› ve , daha sonra rüp erimesini bekleyip lar›, ekmean keyifle yedi¤im zam halkekmek say› on, ikibinyedi 117 i, tand›r›n ¤in yap›l›fl›n› seyretmey meyi unutkle bafl›nda piflmesini be r›ca flunu mam mümkün de¤il. Ay r. Bugün ekda belirtmem gerekiyo Ankaral› gibi mek denince, bir çok kusuyla, akl›ma ister istemez ko geliyor. lezzetiyle Halk Ekmek . Yaz›n›n Bir deneme okumufltum ¤i çocume konusu ekmekti ve ek ekme¤i ne¤a benzetiyordu. Siz ye benzetirsiniz? benzetme Oldukça enterasan bir gibi. Çoolmufl. Her haliyle do¤ru k, do¤rucuk safl›k, temizlik deme “ Toprak, bir a¤ac›, bir tohumu yetifltirir gibi insan› yetifltiriyor. Onu besliyor, ona kendinden birfleyler kat›yor, çal›flmay›, sabretmeyi, paylaflmay› ö¤retiyor. luk demek. Ekmek de öyle. Ona topra¤›n çocu ¤do ¤u desek herhalde ›fl ru bir benzetme yapm nbe bir de n oluruz. Be zetme yapacak olsam ekme¤i birçok yönüyle soyut ya da somut dik ete rek be an kate almad benzetirdim. Eme¤in, haal›nterinin ürünü. Her eliyle bir sembol. Berek ›tin sembolü. Çal›flman , zin ini e¤ z›n karfl›l›¤›, em ülün azminizin, tevekkü halkekmek say› on, ikibinyedi 118 “ ada do¤ru bildi¤imiz zün bir yans›mas›. Düny zaten. Çal›flmadan, herfley de öyle de¤il mi elde edebilirsiniz ki? emek harcamadan ne kunuflunu belki de ‹nsan›n ilk topra¤a do Topra¤› kullanmay›, en iyi ekmek anlat›r. la beklemeyi, dua azimle çal›flmay›, sab›r Anadolu insan› için etmeyi, flükretmeyi… ekmek. Hayat debirçok fley demektir yeridir. Hayat nemektir desek belki de r iç içe? den ekmekle bu kada ekmekle iç içe. En Evet, hayat gerçekten uz için bunu söyleaz›ndan bizim toplumum çok yönüyle de¤eryebiliriz. Tabi bunu bir a ekme¤i sadece lendirmek gerekir. Burad Ekmek sadece bir g›da maddesi de¤il, ayn› zamanda Allah’›n bir lütfu, bir arma¤an› olarak bizim kültürümüzde yer etmifltir. Anadolu’nun neresine giderseniz gidin ona nimet denildi¤ini farkedersiniz. bildi¤imiz manada somut olarak anlamamak gerekiyor. Sizin de dedi¤iniz gibi Anadolu insan› için ekmek hayat demektir. Ekmek aynen toprak gibidir bizim nazar›m›zda, bereket met dedemektir, flefkat, merha lumunun yamektir. Bunu Türk top yap›n›n içinp›s›n› bildi¤imizden, o dolay› söyde yo¤ruldu¤umuzdan erinde kaç üz a lüyoruz tabiiki. Düny siniz, ektane millet gösterebilir “ meyine arkadafllar›m›zla ek acas› ¤imizi ikiye böleriz. K›s de dün oldu¤u gibi bugün hae kild ekmek, bir çok fle ve yat›m›z›n bir parças›d›r bizimle iç içedir. ay›, yard›mmek deyince paylaflm Günümüzde anlayan. Kaç laflmay›, dayan›flmay› insan için geçim, nimet olatoplum vard›r, ekme¤e belkide herfleyin recede sayrak bak›p ona azami de im milletiönünde geliyor. g› gösteren. Çünkü biz bir parças›Herfleyden önce Eskiden de¤irmenler varmizde ekmek hayat›n r, k demekti di¤iinsan; yaflam d›r, hayat demek ekme d›. De¤irmenci, getir k ma zan ka , çal›flmak, çabalamak fleklinin, hayat niz bu¤day› ö¤ütür, un un r. kti deme olarak verir, siz de on ak›fl›n›n ne ›z. r›l› dinler ihtiyac›n› karfl›lard›n derece rahat, Ekme¤e baflta tek tan men et niy de me Suyun ak›fl›yla de¤ir iyi ce re olmak üzere bir çok de ne ne bakm›fllar. çark›n›n ç›kard›¤› ses ce büyük bir ayr›cal›kla re de ne ve r da ka etne tsiyet atf kadar güzeldi, Toplumlar ona bir ku ile i i¤ çt ge › r›l ir. bil fla ba gösterhuzur vericiydi kim mifller, büyük hürmet fl›mr. yo ni n› ay ile de ilg n Bugün olaylara yakla mifller. Günümüz içi yiz? m olarak insani iliflfleyleri söyleyebilir mi lar çok de¤iflti. Toplu laflt›? kten kokilerimiz çok mu farkl› Biz gelenek olarak ekme n, ister yufiçin geçim, belkide pam›yoruz. ‹ster somu Evet, günümüzde insan i ng ha flka r. Herfleyden önce ka yada pide, isterse ba herfleyin önünde geliyo z mekten va hayat ak›fl›n›n ne deisimde olursa olsun ek insan; yaflam fleklinin, nlere mahiyi ve ne derece baflageçemiyoruz. Özel gü rece rahat, ne derece çeflitlerimiz Sanki hayat›n› buna sus simit veya ekmek r›l› geçti¤i ile ilgileniyor. Ek mi? için olmazsa olmazbunun bir sonucu de¤il odakl›yor. Bunlar insan ddesi de Bu ne derece do¤ru mek sadece bir g›da ma lar aras›nda yer al›yor. ’›n bir lütfu, t›n›zda baflka kriterhalkekmek ¤il, ayn› zamanda Allah bilemiyorum. Yani haya tabii ki gem, kültürüsay› on, ikibinyedi fla im ya biz bir t rak ha ola › Ra an al›. a¤ bir arm ler de olm ez em ist n 119 kim ’nu t› adolu haya müzde yer etmifltir. An rekli. Baflar›l› ve huzurlu i niz eri in ona niu ve üzüntül neresine giderseniz gid ki? Ama mutlulu¤unuz ni Ya . niz rsi olmal›. Komflular›de de ke met denildi¤ini far paylaflaca¤›n›z kifliler diye soraafllar›n›z... Onlar›n ihinsan›m›za nimet nedir n›z, akrabalar›n›z, arkad e diy ektir” durumlar›ndan habercak olsan›z size “ekm tiyaçlar›n› bilmelisiniz, lmek, ilk kü davranmal›s›n›z. Çüncevap verir. Çünkü ek dar olmal›s›n›z, hassas lgelerden siyle insand›r. Çevtür tar›m›n›n yap›ld›¤› bö kü insan; ailesiyle, çevre ›n›n adeta an düflünebilir misibiri olan Anadolu insan reden ba¤›ms›z bir ins im biz la ›s›y ›z›n ço¤unlu¤u, geçiparças› olmufltur. Dolay niz? Geçmiflte insan›m i, gib oldu¤u rdu. Toprak deyip insan›m›z ekme¤e dün mini topraktan karfl›l›yo ri vermiflra¤›n farkl› bir etkisi bugün de gereken de¤e geçmemek laz›m, top gösterdi¤i prakla u¤raflan insantir. Ona tarih boyunca var insan üzerinde. To rmektedir. ›n ne derece sevesayg›y› bugün de göste lara dikkatli bak›n. Onlar ie¤ izle gelec ri ile ne derece bar›Bunu, belki geçmiflim cen, hayatla ve kendile de¤erlerin rece iyi iletiflim kuran, mizi birbirine ba¤layan fl›k, çevreleri ile ne de fl›yor olma›n› farkedersiniz. Çünhâlâ etkili bir flekilde ya rahat insanlar olduklar hayat›m›ztohumu yetifltirir gibi s›na ba¤layabiliriz. Aile kü toprak bir a¤ac›, bir a, hayat›m›zd besliyor, ona kendindan tutun da mahalle insan› yetifltiriyor. Onu n izlerini çal›flmay›, sabretmeyi, flehir hayat›m›zda bunu den birfleyler kat›yor, r. Sofralar›Belki de topraktan görmemiz mümkündü paylaflmay› ö¤retiyor. lâ hâ r, kti baz› erdemlerimizi m›z›n bafltac› hâlâ ekme uzaklaflt›kça insan olarak z, r uzak kalmaya çar ederi kaybediyoruz. Ne kada ekmek üzerine yeminle de gere¤i bu galiba. z bir ekmek ak da yaflad›¤›m›z ça¤›n hâlâ yerde buldu¤umu l›fls ›¤› ses, kulaklar››m›za koyae de de¤irmenin ç›kard parças›n› al›p öper, aln Yin nesi, al›nterir. r›z. ‹flimize ekmek tek m›zda hâlâ yank›lan›yo ula mfl Ko . riz de › ras pa mize ekmek paylafl›r›z, r›m›zla yine ekme¤imizi “ “ Ankara F›r›nc›lar Odas› Baflkan› Orhan Yaral›; F›r›nc›l›k sektöründe Türk f›r›nc›lar›, bugün dünyada söz sahibi durumundad›rlar. T halkekmek say› on, ikibinyedi 120 ürkiye ve Ankara’da ekmek üretimiyle ilgili geliflmeler hakk›nda bilgi verir misiniz? Bu konuda nas›l bir yol kat ettik? Türkiye’de flu anda yaklafl›k olarak 40 bin civar›nda ekmek üretimi yapan küçük, orta ve büyük iflletme vard›r. Ankara’da bu say› 300 civar›ndad›r. Ankara’da faaliyet gösteren bu f›r›nc›lar›n büyük bir ço¤unlu¤u, birkaç› hariç, ekmek üretiminde insan sa¤l›¤›n› maksimum düzeyde düflünerek, hijyenik ve temiz ekmekler üretmektedirler. Orhan Yaral›, 1989 y›l›ndan itibaren Ankara F›r›nc›lar› Temin ve Tevzi Kooperatifi baflkanl›¤› yap›yor. 2006 y›l›nda Ankara F›r›nc›lar Odas› Baflkanl›¤›na seçildi. Ayn› zamanda bir f›r›nc› olan Yaral›, baba mesle¤i olan f›r›nc›l›¤› 1979 y›l›ndan beri yap›yor. F›r›nc› esnaf›n›n isteklerini ve ihtiyaçlar›n› belirleyerek onlara çözüm önerileri sunmak gibi görevleri yerine getirmeye çal›flmak, ana gayesi. Ankara’da yaklafl›k 60 çeflit ekmek üretilmekte olup, bu ekmeklerin fiyatlar› ve kaliteleriyle ilgili olarak zaman zaman yapt›¤›m›z denetimlerde olumlu sonuçlar gözlemlemekteyiz. Olumsuzluklara da müdahale etmekteyiz. 1980 y›l›ndan bu yana Ankara’da f›r›nc›l›k sektörü büyük bir mesafe kat etmifltir. Bunda Ankara Halk Ekmek Fabrikas›’n›n da büyük etkisi vard›r. Üretimler toplulaflt›r›lm›flt›r. Böylece ucuz, ekonomik ve hijyenik flartlarda ekmek üretimine Ankara’da geçifl sa¤lanm›flt›r. Avrupa’n›n birçok ülkesinde var olan teknolojinin daha iyisini f›r›nc›lar›m›z kullanmaktad›r. Yapt›¤›m›z yurtd›fl› gezilerinde bunu çok net olarak gözlemlemekteyiz. Di¤er yandan dünyan›n her noktas›nda ekmek üretimi denilince, mutlaka bir Türk f›r›nc› ile karfl›lafl›yoruz. Yani Türkiye’nin usta f›r›nc›lar› tüm dünyaya ihraç ediliyor. F›r›nc›l›k sektöründe Türk f›r›nc›lar›, dünyada söz sahibidirler. Beyaz ve esmer ekmek ile ilgili tart›flmalar› biraz açabilir misiniz? Bu konuda ne düflünüyorsunuz? fiu anda Türkiye ve Ankara’da az da olsa esmer undan imal edilen ekme¤e bir yönelifl var. Bu yöneliflin artarak devam etmesi Tüketicilere ilk tavsiyem, tükettikleri ekme¤in sa¤l›kl› ve temiz ortamlarda üretilmifl oldu¤una dikkat etsinler. Seçici olsunlar ve flahit olduklar› olumsuz durumlar› bizlere bildirsinler. Duyarl›, hakk›n› aramas›n› bilen, bilinçli bireyler olsunlar istiyorum. gerekiyor. Mide rahats›zl›klar› ve sindirim sistemimizin sa¤l›¤› aç›s›ndan tam bu¤day ekme¤inin tüketilmesini tavsiye etmemiz ve insanlar› buna teflvik etmemiz gerekiyor. Tabi ki bu konuda öncülük, bizim iflletmelerimizin de¤il, devletin, devletin televizyon kanallar›n›n zaman zaman esmer ekmekle ilgili programlar yaparak, tart›flma platformlar› oluflturarak, reklâmlar vererek bu konuyu halka aktarma mecburiyeti vard›r. Bunun Türkiye’ye faydas› da oldukça büyüktür. Tabii ki bu faydalar›n en önemlisi, ekonomik yönden Türkiye ekonomisine büyük bir getiri sa¤lamas›d›r. Halk Ekmek, Ankaral›lar taraf›ndan çok be¤eniliyor ve talep her geçen gün art›yor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz? Sizce bunun nedeni nedir? Bunun birkaç nedeni var. Birincisi, Halk ekmek, “cebri sat›fl” dedi¤imiz, yani flehrin tüm merkez noktalar›nda, anayollar üzerinde ve halk›n yo¤un oldu¤u noktalarda büfeler yerlefltirmek suretiyle ekmek satmaktad›r. ‹kincisi, ekme¤i ucuz satabilmesidir. Bu ucuzlu¤un nedeni de, “cebri sat›fl” dedi¤imiz büfe avantaj›n›n etkili olmas›d›r. Ayn› flartlarda bizler de satabiliriz. Bizim ekme¤imizin be¤enilip-be¤enilmedi¤ini de o büfelerde sat›fl yapabilsek çok daha rahat anlayabiliriz. Hangisi daha çok sat›l›yorsa o daha güzel ve lezzetli demektir. Ancak flu anda büfelerde yaln›zca Halk Ekmek sat›ld›¤› için böyle bir k›yaslama yapma flans›m›z yoktur. Üçüncüsü, devletten yana baz› s›k›nt›lar›m›z var. Devlet, sanki Halk Ekmek Fabrikalar›n› destekler nitelikte bir tak›m beyanlarda bulunuyor. Bu beyanlarda Halk Ekme¤in daha iyi, daha hijyenik oldu¤u söyleniyor. Hâlbuki özel f›r›nlar, keyfi aç›lan iflletmeler de¤ildir. 560 say›l› Kanun Hükmünde Kararname ve 5379 say›l› g›dalar›n üretim ve tüketimine dair yasa ile kurulmufllard›r. Ankara’da Ekmek ve F›r›nc›l›k konusunda yetkili bir kifli olarak tüketicilere tavsiyeleriniz nelerdir? Tüketicilere ilk tavsiyem, tükettikleri ekme¤in sa¤l›kl› ve temiz ortamlarda üretilmifl oldu¤una dikkat etsinler. Seçici olsunlar ve flahit olduklar› olumsuz durumlar› bizlere bildirsinler. Duyarl›, hakk›n› aramas›n› bilen, bilinçli bireyler olsunlar istiyorum. Ankara’da ekmekle ilgili bir sorunumuz yoktur, bu konuda ekmeklerimizi gönül rahatl›¤›yla tüketebilirler. halkekmek say› on, ikibinyedi 121 (banka kredisi) kredi alamayacak kiflilere; yoksullu¤u, gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizli¤i ve iflsizli¤i azaltacak flekilde, ailesi ve kredi alan için, kendi kendine gelir getirici bir faaliyet yap›lmas›n›, ekonomik ve sosyal kalk›nmay› sa¤lamaya katk› sa¤layacak sermaye ihtiyac›n› karfl›lamay› amaçlamaktad›r. Projeyi uygulamaya ne zaman bafllad›n›z ve hangi illerde uygulan›yor? T‹SVA Genel Baflkan› Prof.Dr. Aziz Akgül ile Mikrokredi projesi ve G›da Bankac›l›¤› üzerine söylefli halkekmek say› on, ikibinyedi 122 Vakf›n›z›n baflta su, enerji ve ekmek olmak üzere israf› önlemek ad›na, halk›m›z› bilinçlendirici çal›flmalar› oldu¤unu biliyoruz. ‹sraf konusunda, özellikle ekmek israf› konusunda neler söylemek istersiniz? 30 ülkenin üye oldu¤u Ekonomik ‹flbirli¤i ve Kalk›nma Teflkilat›’n›n ve Avrupa Birli¤i’nin en müsrif ülkesi Türkiye. G›da harcamalar›m›z›n %20’sini, evde kulland›¤›m›z ›s›tma ve ayd›nlatma enerjimizin %35’ini, kulland›¤›m›z suyun yaklafl›k %35’ini israf ediyoruz. En fazla israf yemekhaneli ifl yerleri, hastane, yat›l› okul, ö¤renci yurdu, otel, lokanta gibi toplu yemek tüketim yerlerinde oluyor. Ekmek israf›n› önlemek için neler yap›labilir? Ekmek israf›n› önlemek için, her fleyden önce so¤umufl ekme¤i bayat kabul etmemek gerek. Ancak dört gün beklemifl ekmek, tam olarak bayatlam›fl demektir. Orta derecede bayat ekmek, taze ekmekten daha az lezzetli olmas›na ra¤men, daha az besleyici de¤ildir. Bir de her gün ayn› miktarda ekmek alma al›flkanl›¤› yanl›flt›r. Baz› günler, yemek türüne göre, ekmek ihtiyac› daha az olabilir. Üretimin talebe göre planlanmas›, küçük gramajlarda ekmek üretimi, toplu yemek tüketim yerlerinde ekme¤in dilimlenmifl olarak verilmesi, ev han›mlar›n›n bayatlam›fl ekme¤i de¤erlendirme konusunda bilgilendirilmesi ve teflvik edilmesi. Ülkemizde yoksullukla mücadele konusunda da baz› çal›flmalar›n›z var. Mikrokredi projesi de bunlardan birisi. Mikrokredi nedir? Mikrokrediyi, dar gelirli kad›nlar›n kendi kendilerine gelir getirici faaliyette bulunmalar›na imkan sa¤layan küçük bir sermaye olarak tan›mlayabiliriz. Mikrokredi, klasik yollarla Mikrokredi Türkiye’de 18 Temmuz 2003 tarihinde Diyarbak›r’da 6 yoksul kad›n›n her birisine 500 YTL olmak üzere toplam 6 bin YTL verilerek Türkiye ‹sraf› Önleme Vakf› taraf›ndan bafllat›ld›. 15 Eylül 2007 tarihi itibariyle; Eskiflehir, Diyarbak›r, Ankara, Yozgat, Çank›r›, Gaziantep, Kahramanmarafl, Mardin, Batman ve Zonguldak’ta 6,200 yoksul kad›na 8 milyon YTL kredi verilmifltir. Bu krediyi alman›n avantajlar› nelerdir? K›rsal kesimde yaflayan topraks›z veya 50 dönümden az ekilebilir topra¤› olan köylüler ile flehirlerde bunun eflidi mal varl›¤›na sahip olanlar, e¤er gerçekten çal›flma arzusunda ve kendi ifllerini kurarak ilerletme fikrinde iseler, sermaye deste¤i olarak alg›lanabilecek mikrokredi sisteminden yararlanarak kendi ifllerini kurabilirler. Yapacaklar› gelir getirici faaliyetler sonucu, dargelirliler; sa¤l›kl› beslenme, e¤itimlerini gelifltirme ve yaflad›klar› çevreyi de¤ifltirme flans›n› yakalayabilirler. Bir de G›da Bankac›l›¤› var. G›da Bankac›l›¤› ilk olarak ne zaman ve nerede kuruldu? Türkiye’de halen kaç adet G›da Bankas› faaliyet gösteriyor? G›da Bankac›l›¤› çerçevesinde ilk G›da Bankas›, Ocak 2004 tarihinde Diyarbak›r’da, Türkiye ‹sraf› Önleme Vakf› taraf›ndan oluflturularak faaliyete geçirildi. Halen 60 civar›nda G›da Bankas›, Türkiye’nin de¤iflik yerlerinde, çeflitli Sivil Toplum Kurulufllar› veya Belediyeler taraf›ndan iflletilmekte- dir. G›da Bankalar› tek bir kurulufl taraf›ndan yürütülmemektedir. Her sivil toplum kuruluflu (vak›f veya dernek) ile belediye, ‘G›da Bankas›’ kurabilir ve iflletebilir. Hedef nedir? G›da Bankac›l›¤›nda hedef; TÜ‹K verilerine göre Türkiye’deki 600 bin açl›k s›n›r›ndaki kiflilerdir. Hedef, asla yoksul insanlar olmamal›d›r. Yoksul insanlara gelir getirici faaliyetlerde bulunmalar›na yönelik mikrokredi verilmesini daha uygun olarak de¤erlendirmekteyiz. liyetlerini de vergi matrah›ndan indirebilirler. G›da bankalar›na yap›lacak yard›mlar›, üretim fazlas›, paketleme ve kodlama hatalar› sebebiyle piyasaya sürülemeyen ürünler, raf ömrünün bitimine az zaman kalan, ancak sa¤l›k flartlar›na uygun ürünler, hasarl› ancak sa¤l›k flartlar›na uygun ürünler, yeniden paketlemeye ihtiyaç duyulmas›ndan dolay› piyasaya verilemeyen ürünler ve hay›rseverlerin hibeleri olarak özetlemek mümkündür. G›da Bankac›l›¤› sistemi arac›l›¤›yla bugüne kadar Türkiye’de kaç kifliye g›da yard›m›nda bulunuldu? Yard›mda temel prensip nedir? G›da Bankalar›n›n yapt›klar› destekleri ihtiva eden bir istatistik yok, ancak bunun yüzbin kifliyi aflt›¤›n› tahmin etmekteyiz. Yard›mda temel prensip, açl›k s›n›r›nda olan kiflilerin gelir getirici bir faaliyette bulunmalar›na kadar g›da ve giysi yard›m›n›n düzenli yap›lmas›d›r. Gerekli maddi kaynak nereden temin ediliyor? G›da sektörünün sisteme katk›s› bugüne kadar ne ölçüde oldu? G›da temin ederek düzenli katk› veren (g›da) firmalar(›) var m›? G›da Bankalar›na destekler ço¤unlukla aynî yard›mlar fleklinde olurken, çok nadir olarak da nakit destek verilmektedir. Vak›f veya Dernekler kendi maddi kaynaklar› yan›nda, G›da Bankalar› için nakit ba¤›fl› da kabul edebilirler. G›da sektörünün G›da Bankalar›na deste¤i çok s›n›rl› olmufltur. Bunun sebebi, G›da Bankac›l›¤›n›n iyi tan›t›lamam›fl olmas› yan›nda, G›da Bankalar›n› tek çat› alt›nda toplayan ve g›da sektörü ile muhatap olacak G›da Bankalar› Birli¤i’nin oluflturulamamas›d›r. G›da yard›m› yap›l›rken hangi k›staslara göre hareket ediliyor? G›da Bankalar›na gerçek ve tüzel kifli olarak istisnas›z herkes ba¤›flta bulunabilir. Yapt›klar› ba¤›fllar›n ma- KFI, I ÖNLEME VA F A R ‹S E ‹Y K R TÜ AH‹P OLDU⁄U TÜRK‹YE’N‹N SVER‹ML‹ VE EN ETK‹N KAYNAKLARI SININ KULLANILMA A VE TOPLUMDA SA⁄LANMASINNMES‹ B‹L‹NC‹N‹N ‹SRAFIN ÖNLES‹NE KATKIDA GEL‹fiT‹R‹LME MACIYLA BULUNMAK A R. KURULMUfiTU TÜRK‹YE ‹SRAFI ÖNLEME VAKFI (T‹SVA) Türkiye’nin sahip oldu¤u bütün kaynaklar›n verimli ve etkin kullan›lmas›n›n sa¤lanmas›na ve toplumda israf›n önlenmesi bilincinin gelifltirilmesine katk›da bulunmak amac›yla kurulan Vak›f, yoksullu¤un azalt›lmas› için; mikrokredi, mikrofinans, g›da bankac›l›¤› ve e¤itim faaliyetlerinde bulunmaktad›r. Vak›f; kamu, özel sektör ve gönüllü kurulufllarla iflbirli¤i yaparak; hizmet içi e¤itim, konferans ve seminer ile di¤er e¤itici programlar yoluyla, toplumun tasarruf ilkelerine uygun ve israf önleyici hayat tarz› içinde yaflayabilmelerini sa¤lamay› da gaye edinmifltir. halkekmek say› on, ikibinyedi 123 halkekmek say› on, ikibinyedi 124 “ “ üdürü n› ve Genel M ka afl B u ul ur K TMO Yönetim lu; o¤ al em ‹smail K rihten a t u ¤ u ld u r u k , TMO evler r ö g s a s s a h a n bu ya üstlenmifltir. Kuruldu¤u 1938 y›l›nda yaln›zca bu¤day üreticisine destek olmay› ve bu¤day piyasas›n› düzenlemeyi amaçlayan TMO’nun, bugün faaliyet alan› içerisinde neler yer almaktad›r? TMO, bir kamu iktisadi devlet teflekkülü olarak bu¤dayla bafllad›¤› faaliyetlerine, hububat olarak adland›r›lan; arpa, yulaf, çeltik, bakliyat ile devam etti. Daha sonra uyuflturucunun hammaddesi olan haflhafl devreye girdi. 2006 y›l›nda da f›nd›k, faaliyet alan›m›za girdi. Asl›nda bütün tar›m ürünlerine müdahale, TMO’nun görev alan›d›r. TMO, kuruldu¤u tarihten bu yana hassas görevler üstlenmifltir. Özellikle 2. Dünya Savafl›nda k›tl›¤› çekilen benzin, oto lasti¤i, margarin v.s. gibi ihtiyaç maddelerinin da¤›t›m›n› da yapm›flt›r. Bugün gelinen noktada hububat piyasas›n› organize edecek flekilde kurumsallaflm›flt›r. Art›k tar›m deyince, hububat deyince TMO var. TMO demek, 72 milyonluk Türkiye piyasas› demek. Hububat deyince biz asl›nda Türkiye olarak alg›l›yoruz. Çiftçi kitlesi olarak bakt›¤›m›zda, toplam çiftçinin en önemli kitlesi, üç milyona yak›n insan›n çiftçi anlam›nda do¤rudan ifltigal etti¤i bir alan. ‹fle ekmek yönüyle bakt›¤›m›zda, yetmifl iki milyonluk bütün nüfusun do¤rudan ilgilendi¤i, onlar›n ekonomiyle, günlük hayat›yla ba¤l› olan bir alan› düzenliyor TMO. F›nd›k da iflin içine dahil olunca, istisnas›z Türkiye’nin her yerinde al›m müdahale anlam›nda görev yapan bir kurum haline geldi diyebiliriz. Asl›nda 2006 y›l›nda f›nd›k al›m görevi verilmesi de, geçmifle dayal› tecrübelerin bir sonucu. Yani hükümet, f›nd›kta s›k›nt› yaflan›nca bu s›k›nt› nas›l çözülecek, hangi mekanizma çözecek, iflte orada TMO, biraz da geçmifle dayal›, böyle kriz döneminde üstlendi¤i rollerle, bir yerde tecrübesini f›nd›k piyasas›na aktarm›fl oldu. Yani bunun tarihten kaynaklanan TMO’ya verdi¤i bir güç var. Geçti¤imiz y›l Türkiye’de bu¤day üretimi ne düzeyde gerçekleflti, buna ba¤l› olarak bu¤day ihracat›m›z geçmifl y›llara göre ne durumda? Türkiye’de 2002 y›l›nda 19,5 milyon ton olan bu¤day üretimi, 2005 y›l›nda 21,5 milyon tona yükseldi. 2006 y›l›nda 20 milyon ton olarak gerçekleflti. TÜ‹K verilerine göre 2007 y›l›nda bu¤day üretiminin %11,7 oran›nda azalarak yaklafl›k 17,6 milyon ton olarak gerçekleflti¤i tahmin edilmektedir. Türkiye, dünyada bu¤day üretiminde 8. s›rada, arpa üretiminde ise 6. s›rada yer almaktad›r. Türkiye, bilinçli bir üretimle 2., 3. olabilir. 2005’te 135.4 bin tonluk, 2006’da da 79.7 bin tonluk bu¤day ithalat› gerçeklefltirildi. Buna karfl›l›k ayn› y›llarda s›ras›yla 108.4 bin tonluk ve 442.1 bin tonluk bu¤day ihraç edildi. Bu da gösteriyor ki Türkiye’nin bu¤dayla ilgili bir problemi yok. Yani Türkiye, dünyada hububat olarak üretimde ilk s›ralarda yer alan önemli bir ülke. Bir kere konuya böyle bakmak laz›m. ‹kincisi Türkiye, sadece hammadde olarak de¤il, ifllenmifl ürün anlam›nda yani un, bisküvi, makarna olarak dünyada dönemsel olarak ilk s›ralarda yer almaktad›r. Türkiye, bir önceki y›l un ihracat›nda birinci durumdayd›. Dolay›s›yla Türkiye, bu çerçevede y›llar içerisinde ithalat yap›yor, ihracat yap›yor. Türkiye neden ithalat yap›yor? Asl›nda Türkiye, ifllenmifl ürün için ithalat yap›yor. K›smen kaliteye dayal›, k›smen dünya fiyatlar›yla almay› organize etti¤inde. ‹hracat k›sm›na geldi¤inizde Türkiye’de, bu söyledi¤im paralelde geçmifl y›llarda önemli ithalat yapm›fl, ayn› rakamlara yak›n ihracat da yapm›fl. Asl›nda rakamlara bakt›¤›n›zda Türkiye’nin 2006 y›l›nda ithalat›n›n 22 bin ton oldu¤unu görüyoruz. 2005 y›l›nda ise 135 bin ton ithalat gerçeklefltirmifl. ‹hracat ise 2005 y›l›nda 327 bin ton, 2006 y›l›nda ise 210 bin ton olarak gerçeklefltirilmifl. Normalde Türkiye, 2005’te tarihi üretimlerinden birisini gerçeklefltirmifltir. 36 milyon ton gibi bir hububat üretmifltir. Oysa ge- nel grafikte Türkiye’nin hububat üretimi, 30-32 milyon ton aral›¤›ndad›r. 2007 daha kurak geçti¤i için 30 milyon ton civar›nda olmufltur. Türkiye’nin hammadde olarak bu¤day ihracat› da var. Evet. Ama Türkiye’nin hammaddesinin fazlal›¤›n› sadece bu¤day olarak ihraç etmesi çok anlaml› de¤il. Neden? -Bu seneyi istisna tutarsak onun d›fl›ndaki genel dönem için söylüyorum- Türkiye, d›flar›dan ortalama 100 dolar/ton daha pahal› bir piyasaya sahip. Vatandafltan, köylüden, çiftçiden uluslararas› piyasaya göre pahal› ald›¤› ürünü, dünya piyasalar› fiyatlar› ile ihraç ediyor, aradaki fark›, devlete görev zarar› olarak yüklüyordu. Öbür taraftan biraz önce söyledi¤im un, bisküvi, makarna, o kitle de ifllenmifl ürün karfl›l›¤› olarak dünyadan bu¤day ithal ediyordu. Biz 2004 y›l› eylül ay›ndan itibaren bir formül devreye soktuk. Dedik ki, bu ikisini çak›flt›rmak gerekmez mi? Türkiye kendi bu¤day›n› ihraç ediyor; sektör, ihtiyaç duydu¤u bu¤day› ithal ediyor. Tüm Türkiye’nin mesela 2005-2006 ihracatithalat rakamlar› çok düflük görünür. Sebebi, 2005’ten itibaren son iki y›lda Türkiye, kendi üretti¤i bu¤dayla un, bisküvi, makarna ihraç etmeye bafllam›fl olmas›d›r. Biz dünya fiyatlar› ile sektöre tahsisat yapt›k, onlar da d›flar› ifllenmifl ürün ihraç etti, ithalata gerek kalmad›. Çok ilginçtir, geçmifle dönük verilere bak›n, 2006 y›l›nda neredeyse Türkiye’de bu¤day ithalat› yok demektir. 22 bin ton, bir fley de¤ildir asl›nda, s›f›r demektir. ‹hracat da çok düflüktür. Ama buna ra¤men Türkiye, 2005 y›l›nda un ihracat›nda dünya lideri oldu. Bu çerçeveden bakt›¤›m›zda Türkiye hareketli bir ülke, dönemsel ithalat›, ihracat› olan bir ülke. Bu sene özellikle 2007 y›l›nda kurakl›¤›n etkisiyle TÜ‹K, 17.7 milyon tona yak›n bir rakam aç›klad› üretim olarak. Bir düflüfl var yani. Evet. Yüzde 12 civar›nda bir düflüfl var genel rekoltede. Bir miktar Türkiye’nin ihtiyac› olacak demektir bu. Biz TMO Genel Müdürlü¤ü olarak, önümüzdeki hasat sezonuna kadar, Türkiye’nin piyasa anlam›nda böyle çok s›k›nt› yaflamamas› için haz›rl›klar yap›yoruz. Çünkü bu, neticede piyasay› ilgilendiriyor, Halk Ekmek’i ilgilendiriyor, yani Türkiye’yi ilgilendiriyor. Çünkü sirayet etti¤i yer, ekmek fiyat›. Onun için TMO Genel Müdürlü¤ü, Türkiye’nin bu k›smi ihtiyac› çerçevesinde önlemler alarak, bu sezonun halk›m›za en az›ndan önemli bir bedel fleklinde yans›mamas› için gayret içerisindedir. Son dönemde kurakl›k nedeni ile bu¤day fiyatlar›nda k›sa süreli de olsa meydana gelen art›fllarla ilgili neler söylemek istersiniz? fiu an yaflad›¤›m›z dönem, çok ilginç bir dönem. Asl›nda dünya fiyatlar› ile Türkiye’deki fiyatlar aras›nda bizim aleyhimize çok ciddi bir fark vard›. fiu an geldi¤imiz noktada Türkiye’nin bu¤day›, dünyan›n en ucuz bu¤day› oldu. Dünya fiyatlar›nda önemli bir hareketlenme var, fakat biz bunu dönemsel olarak de¤erlendiriyoruz. Yani biraz da al›c›lar›n, acil ihtiyac› olanlar›n fiyat› çok önemsemeden ba¤lant› yapmalar›na ba¤l›yoruz. Asl›nda dünyada, geçen y›lla mukayese etti¤inizde bu¤day üretiminde art›fl var. Geçen y›l dünya 591 milyon ton üretmiflti, bu sene 610 -614 milyon ton bu¤day üretti. Peki nerede sorun var, bu sorun nereden kaynaklan›yor? Avustralya gibi önemli ihracatç›lardan olan bir ülkede 22-23 milyon ton üretim beklenirken, flu an 18 milyon ton konufluluyor. Kazakistan, Ukrayna, Rusya hatt›nda, Amerika, Kanada gibi önemli üretici ülkelerde halkekmek say› on, ikibinyedi 125 son dönemde k›smi bir tedirginlik var. Al›c›lar› da, acaba dünyada neler oluyor? K›tl›¤a, açl›¤a do¤ru mu gidiliyor gibi spekülasyonlar etkiliyor. Buna gösterge olan bir fley de flu: Dünya bu¤day stoklar› azal›yor. Dünya, bu¤day olarak son yirmi küsur y›l›n en düflük stoklar›nda. Dolay›s›yla uluslararas› piyasada ciddi bir hareket yaratt›, k›smen di¤er ürünlerde, m›s›r›n a¤›rl›kl› olarak -bu¤day da buna dahilenerji üretimi için harcanmaya bafllamas›, bunun alt›nda alt bafll›klarda ise, dünya nüfusunun art›fl›, talebin, gelir düzeyinin art›fl› gibi faktörler de var. Bunlar Türk piyasas›n› da etkiliyor do¤al olarak. fiu an asl›nda bizim piyasam›za bakt›¤›m›zda, bu¤day fiyatlar›nda çok anormal bir durum yok. Hasatla k›yaslad›¤›n›zda, dönemine göre daha düflük bir ortalama da diyebiliriz fiyatlar›. Ama biz bunun belli bir süreçte spekülatif olarak artabilece¤ini de bekliyoruz. Yani biraz sun’i mi oluyor? halkekmek say› on, ikibinyedi 126 fiunu rahat söyleyebiliriz. Neticede Türkiye, 17 küsur milyon ton bu¤day üretmiflse, bu, flu demektir: Tüketimi 18 küsur etraf›nda düflünürsek Türkiye, 2008 y›l› Mart-Nisana kadar bu¤day anlam›nda üretimini sa¤lam›fl bir ülke demektir. fiu an bir aç›k yok. Piyasaya, borsaya bakt›¤›n›zda, gelen bu¤dayda çok ciddi bir azalma yok. Burada ne var? ‹flte spekülasyon, dedikodular… Acaba yar›n bu¤day olmayacak m›, yoksa fiyat› 600’e 700’e mi ç›kacak, dedikodular› etkiliyor. Çok ilginç bir fley söyleyeyim. fiu an hasat bitti. TMO halen yo¤un emanet ürün al›yor. ‹nsanlar asl›nda flu an piyasadan fiyat› yükselterek ürün çekerken asl›nda tüketim için çekmiyor. Topra¤›n kendine has bir dünyas›, bir dili var. Herhalde bunu da en iyi bilen insano¤lu olsa gerek. Sizce günümüzde insan ile topra¤›n aras› nas›l? Toprak deyince benim akl›ma Afl›k Veysel geliyor, bu konuda aktif çal›flmalar› olan sivil toplum örgütleri geliyor. Asl›nda kendi dünyam›zda bir de¤erlendirme yapt›¤›m›zda insano¤lu modernleflmeyi, geliflmeyi biraz da topraktan kopmakla eflde¤er alg›lad›. Büyükflehirlerde, apartmanlarda oturmak, köylerden uzaklaflmak modernitenin, geliflmiflli¤in ölçüsü oldu. Çok ilginçtir, benim dikkatimi çeker. fiu an Anadolu’yu dolaflt›¤›n›zda, büyükflehirlere u¤rad›¤›n›zda köy ekme¤i, köy çöre¤i, köy kahvalt›s› tarz› tabelalar› çok görürsünüz. Asl›nda insano¤lu bu süreçte topraktan, do¤adan koptukça eksikler, k›smen tatminsizlikler hissetmeye bafllad›. Tekrar o dönüflü nas›l yaflayaca¤›n› düflünmeye bafllad›. Onun için modernleflme süreci de bir yerde yaflam anlay›fl› olarak tersi bir harekete de döndü. Zenginler önce apartmanlarda oturuyordu, daha sonra bakt›k ki toprakla bütünleflen, k›smen bahçesi olan müstakil yerlerde oturanlar, zenginli¤in ölçüsü olmaya bafllad›. Gelinen noktada ben, insan›, toprakla eflde¤er düflünüyorum. Psikolojik anlamda, sosyolojik anlamda, yani her yönüyle. Kendi dünyamda da bunu çok hissediyorum. Toprakla, arazi ile bütünleflti¤inizde, bulufltu¤unuzda biraz daha huzur buldu¤unuzu, rahatlad›¤›n›z› fark ediyorsunuz. Bu manada toprak, her fley denebilir. Toprak berekettir, ne verirseniz al›rs›n›z. Afl›k Veysel kara toprak diye dizelerde çok güzel ifade etmifltir. Cömertlikle efl de¤erdir. Siz bir istiyorsunuz o, on veriyor. Bu manada insano¤lu, toprakla beraber yaflamay› gittikçe daha fazla özlüyor diye düflünüyorum. Dolgun baflakl› bu¤day›, ya da herhangi bir mahsulü ellerinizin aras›na ald›¤›n›zda neler hissediyorsunuz? Dilinizden ve gönlünüzden neler geçiyor? Burada asl›nda flunu söylemek gerekir, oldukça önemli bir fley. Bugün dünyada 850 milyon gibi açl›kla bo¤uflan bir insan kitlesi var. Yani dünya nüfusu 6.5 milyar gibi bir kitle. Bu insanlar›n açl›¤›n›n arkas›ndaki sebep ne? ‹flte bir avuç bu¤day, devam›nda ekme¤e ulaflamamas›. Uluslararas› toplant›larda iki tane stratejik unsurdan, ihtiyaçtan bahsediliyor. Bunlardan biri su, öbürü bu¤day. Asl›nda insanlar›n o al›n terleri ile iflte hasat zaman› dü¤ününü, törenlerini ayarlad›¤›, harcamalar›n›, bütün hayat›n› ona göre dizayn etti¤i, dünyada insanl›¤›n en temel ihtiyac› olarak bilinen bir ürün. Teknoloji geliflti. Ça¤›m›zda her türlü iletiflim, her türlü imkan var ama insanlar o topra¤›n bereket olarak f›flk›rtt›¤› bu¤daya sonsuz derecede ihtiyaç duyuyor. Bu da kaç›n›lmaz. Biz daha önce TMO’nun yap›lanmas› ile ilgili çal›flmalar yaparken ‘Bu¤day güçtür’ diye slogan tespit etmifltik. Yani bu¤day›m›z oldu¤u için güçlüyüz. Gerçekten bu¤day, bakt›¤›n›zda birçok fleyi temsil ediyor. Anadolu insan› aç›s›ndan hasad›n› yapan bu¤day kitlesine bakt›¤›m›zda, biraz da onda, bu¤day›n verdi¤i flekli görürsünüz. Bu¤day üretimi bir yerde sab›rd›r, ekersiniz 8-9 ay beklersiniz. May›stan-A¤ustosa kadar hasat edersiniz. Anadolu insan›nda asl›nda a¤›rl›kl› yetifltirdi¤i ürünün yans›malar›n› da görürsünüz. Sab›r vard›r mesela. Söyledi¤im gibi kültürler ona göre oluflmufltur. Törenler, bu¤day›n hasat dönemine göre organize edilir. ‹nsanlar al›flverifllerini ona göre flekillendirirler. Hasat, bayram olarak kutlan›r Anadolu’nun çok yerinde. ‹nsanlar›n neticede al›nterinin karfl›l›¤›n› almas›n› istiyorsunuz, bu çok önemli. Fakat zor da asl›nda. Onlar› daha çok tatmin etmek, memnun etmek isterken baflka türlü dengeleri de göz önüne alman›z gerekiyor. Çünkü onlar›n al›nteri olan fley, memnuniyet duyaca¤› ürün, ayn› zamanda 72 milyon insan›n ana besin kayna¤› olan, tüketim kayna¤› olan bir ürün, bu arada ilginç bir denge var. Biz mümkün oldu¤u kadar TMO’yu, k›smen adaletin bir terazisi gibi üretici, sanayici, tüketici anlam›nda dengeleri gözeten bir mekanizma olarak görüyoruz. Ekmek deyince akl›n›za ne geliyor? Ekmek hayatt›r bana göre. Yani ekmekle yaflan›yor, ekmeksiz olmuyor. Asl›nda biraz önce de de¤indi¤imiz, dünya genelinde yaflanan insano¤lunun s›k›nt›s›n›n arkas›nda da ekmek bulamamas› yat›yor. Ekmek ve hammaddesi olan bu¤day öyle bir fley ki, insano¤lu, sadece onu yiyerek hayat›n› idame ettirebiliyor. Bizim Anadolu’da da böyledir. Ekme¤in yan›nda kat›k olarak... yani önce ekmektir. Ben sabahlar› erken kalkt›¤›mda, camdan oturdu¤um daireden d›flar› bak›yorum, ilk hareket eden ekmek araçlar›d›r mesela. ‹lk hayat ekmekle aç›l›yor sanki, insanlar onun için yollara dökülüyor. Elinde poflet olan insanlara bakt›¤›n›zda, olmazsa olmaz ekme¤i vard›r. Asl›nda Türk kültüründe de; Anadolu’nun geçmiflinde de her fley buna göre flekillenmifltir. ‹flte istekler ekmek için olur, ‘bir ekmek paras›’ denir. Kavgalar ekmek için verilir, ‘ekmek u¤runa’ denir. S›lalar, gurbetler, göçler hep ekmek içindir, ‘ekmek paras›’ içindir. Ekmek asl›nda bir yerde Türkiye’de gücü temsil eder, iflte ‘ekme¤ini tafltan ç›kar›r’ denir. Zorlu¤u temsil eder, ‘ekmek aslan›n a¤z›nda’ denir. Bizim geçmifle dönük hayat›m›zda ekmek, her fleyi anlatmaya yetiyor asl›nda. Ekmek neticede hayatt›r, her fleydir. Hele Ramazan günlerinde akflamlar› ekme¤in kokusunu hissetmek için, o s›cakl›¤› hissetmek için f›r›nlar›n önünde saatlerce bekler insanlar. Onun, bizim dünyam›zda apayr› bir yeri, güzelli¤i var. Sizce ekmekle nimet aras›nda ne gibi bir iliflki var? Ekmek, neticede insano¤lu için çok önemli bir nimet. Anadolu’da bu yerini de bulmufl asl›nda. Biz ekme¤e basmay›z. Bir yerde kutsal görürüz ekme¤i. Hayat›m›z›n her alan›nda, do¤umdan ölüme kadar mücadelenin biraz da ekmekle özdefllefltirilmesi, ekmekle tan›mlanmas›ndan dolay›. Yani ekme¤i neticede Allah’›n hammadde olarak bu¤day› insano¤luna verdi¤i bir mucize olarak görüyorum. Bu¤day o kadar ilginç, o kadar önemli bir ürün ki, denize s›f›r metrede ve iki bin küsur metrede yetifltirebilece¤iniz istisnai ürünlerden bir tanesidir. Yani her üründe böyle bir özellik yoktur. ‹nsano¤lunun temel ihtiyac› gözetilerek her türlü flartta ortalama olarak, bir verip on alabildi¤iniz bir üründür. Yani bir tohumu ekersiniz, karfl›l›¤›nda onlarca baflak alabildi¤iniz bir üründür. Anadolu topraklar›nda bu¤day›n, tohumdan-hasada kadar geçen sürece bakt›¤›n›zda bir fley dikkatimi çekmiflti. Özellikle bu y›l kurakl›k etkisiyle bu¤day baflaklar› yeterince filizlenecek, kendisinin bafla¤›n› art›racak f›rsat bulam›yor, suyu bulam›yor, yeterli g›day› bulam›yor. Çok ilginç bir fley, kendi neslini devam›n ettirebilmek ve olabildi¤ince en az›ndan mevcut flartlarda verimli olabilmek için stres dönemi yafl›yor ve erken üretime geçiyor. Yani bu¤day, erken dönemde baflak vermeye bafll›yor. Ben bunu flöyle de¤erlendiriyorum: “Bir an önce ben elimdeki imkanlar çerçevesinde, insano¤lu için ihtiyaç duyulan fleye geçeyim.” Bir ay sonra geçece¤i harekete, bir ay önce geçiyor. Tabii bu, o bu¤day›n kendi kendine mekanizmas› ile karar verdi¤i bir yap› de¤ildir. Yani mutlaka onu hareket geçiren bir mekanizma var. Bu¤day›n kendini öldürmeden o s›k›nt›y› hissederek bir an önce baflaklar›n› vermeye bafllamas› bana çok ilginç gelmiflti. Neticede ekmek hammaddesi bu¤day, insano¤lu için olmazsa olmaz bir fleydir. Elinizde varsa, gücünüz o ölçüdedir. Dünyan›n gidiflat› bunu çok daha net gösteriyor. Bugün sanayisi en ileri olan ülkeler, tar›mda en ileri olan ülkelerdir. Bugün dünyan›n teknolojisini üreten ülkeler, en büyük güç olan ülkeler, bu¤dayda da, üretilen hammadde de dünyada ilk s›ralarda olan ülkelerdir. halkekmek say› on, ikibinyedi 127 ketilmiyor. ‹htiyaçlar›m›za cevap verme konusuna gelince, halk, Belediyemizin ekme¤i olan Halk Ekmek’e daha çok ra¤bet ediyor. Sizce mahalleli, Halk Ekme¤i neden tercih ediyor? Baflak Mahallesi Muhtar› Bircan Yavuz; HALK EKMEK fiU ANDA TÜRK‹YE’N‹N EN SA⁄LIKLI VE EN UCUZ EKME⁄‹N‹ ÜRET‹YOR Mahalleniz hakk›nda bizlere bilgi verir misiniz? halkekmek say› on, ikibinyedi 128 Mahallemizin %80’ine yak›n›, fakir diyebilece¤imiz kadar maddi imkanlardan yoksun insanlardan oluflmaktad›r. Di¤er %20’lik bölüm ise, orta halli ailelerden olufluyor. Mahallemizin yaklafl›k flu andaki nüfusu, yirmi bin civar›nda. Mahallemizdeki insanlar›n genel a¤›rl›¤› ‹ç Anadolu bölgesinden göç eden ailelerden meydana geliyor. Mahallemiz, son iki y›ldan beri h›zl› yap›lanmas›ndan dolay› çok göç alan bir bölge oldu. Mahallenizde ekmek üreten f›r›n, fabrika vs. tesis var m›? Bu tesisler ihtiyaçlar›n›za cevap verebilecek kapasitede mi? Bir tek f›r›n›m›z var. Tam net say›s›n› bilemiyorum ama 4 bin civar›nda ekmek ç›kard›¤›n› tahmin ediyorum. Tabi bu ekmeklerin tamam› sadece bizim mahallemizde tü- Halk ekmek, en baflta çok sa¤l›kl› ve hijyenik flartlarda üretilen bir ekmek. Vatandafl art›k sa¤l›¤›n› düflünüyor. Halk Ekmek, insan›m›za sa¤l›k aç›s›ndan tam garanti sundu¤u için tercihler o yöne kay›yor. ‹kinci sebep ise ucuz oluflu. Halk Ekmek flu anda Türkiye’nin en sa¤l›kl› ve en ucuz ekme¤ini üretiyor. Bu yüzden de büfelerin önünde insanlar›n bekleflmesi gayet normal. Baz› vatandafllar›m›z s›raya girerek 3 günlük ekme¤ini al›yor. Çünkü evlerimizde en çok tüketilen yiyecek, ekmek. Buzdolab›nda saklanan ekmekler, ›s›t›larak ilk haline getiriliyor ve tüketiliyor. Bu ifllemi baflka ekmeklerde yapam›yoruz. Gecekondu olmayan yerlerde de ayn›. Mesela bizim üst bölgemizde yer alan site sakinleri de halk ekmekten baflka ekmek alm›yor. Ucuzlu¤u, kalitesi, sa¤l›kl› olmas›ndan dolay› ra¤bet fazla. Ankara Büyükflehir Belediyesine ve Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürlü¤üne iletmek istedi¤iniz bir fley var m›? Öncelikle Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z Say›n Melih Gökçek’e mahallem ad›na sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Bizlere, mahallemize, fakirimize-fukaram›za etti¤i yard›mlar› asla unutmayaca¤›z. Benim mahallemde bir tane Halk Ekmek büfesi var. Hem benim mahalleme hizmet veriyor, hem de Karapürçek Mahallesine. Sizden tek iste¤im, ekmek büfelerimizin say›s›n› art›rman›z. Farkl› noktalara büfeler koyarak, halk›m›z›n bu iste¤ine cevap vermenizdir. Büfeleri sayesinde gideriliyor. Halk›m›z Halk Ekme¤i be¤enerek, güvenle tüketiyor. Sizce mahalleli Halk Ekme¤i neden tercih ediyor? Ekin Mahallesi Muhtar› fienel fiahinkaya; ÖNCEDEN HALK EKMEK DEY‹NCE ALINMAZDI, fi‹MD‹ HALK EKMEK DAHA TEM‹Z, BAKKAL B‹LE HALK EKME⁄E GÖNDER‹YOR Mahalleniz hakk›nda bizlere bilgi verir misiniz? Mahallemiz, Mamak ‹lçesine ba¤l›, 15 bin nüfuslu ve %80’i k›rsal kesimden göç etmifl olan insanlardan olufluyor. Çorum, Yozgat, K›r›kkale, K›rflehir vb. illerden göç alm›fl bir mahalleyiz. Genel olarak asgari ücretle çal›flan iflçi kesiminden müteflekkil bir mahalleyiz. Ayr›ca Erzurum’dan da mahallemize gelen aileler var. Gelir düzeyi çok düflük olan bu ailelerin d›fl›nda kalan bölüm ise 500 YTL’lik bir maaflla ifl bulursa sevinen bir kesim. Allah’tan ki Büyükflehir Belediyemizin yard›mlar› var. Onlar›n sayesinde ayakta duruyorlar. Mahallenizde ekmek üreten f›r›n, fabrika vs. tesis var m›? Bu tesisler ihtiyaçlar›n›za cevap verebilecek kapasitede mi? Mahallemizde bir tane f›r›n vard›, o da kapand›. Ekme¤imiz çevre f›r›nlardan geliyor. Alt›nda¤’dan, Mamak’tan ve en önemlisi de Halk Ekmek’ten. Ama bu ihtiyac›m›z›n neredeyse tamam› Halk Ekmek Önceden halk ekmek, ucuzluktan tutuluyordu. Fakat vatandafl anlad› ki halk ekmek daha temiz, hijyenik. Baz› f›r›nlar vard›, sa¤l›k yönünden sak›ncal›. Bugün ben halk ekmek yiyorum. Vatandafl, ö¤le ekme¤im s›cak gelsin diyor. Bir de sabahlar› s›cak olmas›n› istiyor. Gece 3’te de¤il de, 5’te yada 6’da gelse daha iyi olur. Ö¤le ekme¤i de 11.30’da gelsin istiyor vatandafl, art› vatandafl, sabah erken gelmek istemiyor. ‹lk önce Ali ‹lkbahar ve ekibine teflekkür ederim. Bakkaldan, marketten ald›¤›m›z ekmekle halk ekmek aras›nda çok fark var. Temiz bir üretim var, dört dörtlükhijyenik. Vatandafl›n genel kanaati de o. Önceden halk ekmek deyince al›nmazd›, flimdi halk ekmek daha temiz, bakkal bile halk ekme¤e gönderiyor. Ama ö¤le ekme¤i 11.30’da gelirse vatandafl daha memnun olur. halkekmek say› on, ikibinyedi 129 Yeni nesle, geçmiflteki teknolojiyi tan›tarak, günümüzde gelinen noktay› kavratmas› aç›s›ndan oldukça yararl› olaca¤› flimdiden kabul edilen ve önemli bir ifllevi yerine getirecek müze, Türkiye’de bir ilk olmas› aç›s›ndan da ayr› bir özellik tafl›yor. Halk Ekmek “Ekmek Müzesi” kuruyor halkekmek say› on, ikibinalt› 130 Geçmiflte oldu¤u gibi günümüzde de insanlar›n temel g›das› olan ekmek, bilindi¤i gibi tarih öncesi ça¤lardan beri genellikle bu¤day, çavdar, yulaf gibi tah›llar›n ö¤ütülmesi sonucu oluflan çeflitli unlar›n, suyla yo¤rularak önce hamur haline getirilmesi, sonra da hamurun mayalan›p piflirilmesiyle elde ediliyor. Dünyan›n çeflitli bölgelerinde, farkl› zamanlarda ve mekanlarda, farkl› unlar ve farkl› tekniklerle haz›rlanan çok de¤iflik ekmek çeflitleri olsa da, ekme¤in genel olarak ve özellikle yerleflik ve uygar insan›n bir yiyece¤i oldu¤u görülüyor. Ülkemizde en çok tüketilen g›da maddelerinin bafl›nda gelen ekme¤in Anadolu'daki tarihçesi oldukça eskilere dayan›yor. Çatalhöyük'te yap›lan kaz›larda bulunan ve M.Ö. 8 binli y›llara ait piflmifl toprak çanak, çömlek ve ocaklar›n bulunmas›, ekme¤in kültürü, piflirilmesi ve tüketilmesi konusunda oldukça genifl bilgiler veriyor. Anadolu’nun de¤iflik bölgelerindeki kaz›lardan elde edilen sonuç, dönem insanlar›n›n bu¤day ve arpa yetifltirmeleri, hasat etme, ö¤ütme ve bunlar› saklamak, piflirmek için çanak-çömlek yapt›klar›n› gösteriyor. ANADOLU UYGARLIKLARI DÖNEM‹NDEN GÜNÜMÜZE EKMEK 11. yüzy›ldan itibaren Orta Asya'dan göç eden Türkler, di¤er kültürel de¤erler gibi ekmek kültürünü de Anadolu'ya tafl›rlar. Özellikle büyük seri üretimin yap›ld›¤› f›r›nlarda kalite düflse de, günümüzde bile k›rsal alanlarda, evlerde ve tand›r- larda yap›lan geleneksel ekmekler halen eski kalitesini ve tad›n› koruyor. ‹nsanlar›n temel besin kayna¤› olan ekme¤in tarladan sofraya gelifli pek kolay olmam›flt›r. 10 bin y›l öncesinden günümüze, tar›mda büyük ilerlemeler kaydedilmifl, tarla sürmeden- ekin Müdürlü¤ü bir ilke imza at›yor. Ekme¤in Anadolu uygarl›klar› döneminden günümüzde kadar geçirdi¤i üretim aflamalar›n› göstermek ve bunlar› yeni nesillere aktarmak amac›yla gelifltirdi¤i bir proje kapsam›nda, Kültür ve Turizm ‹l Müdürlü¤ü ve Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin iflbirli¤iyle kendi bünyesinde “Ekmek Müzesi" ismi ile bir Müze kuruyor. Türk kültüründe geçmifle sayg›n›n önemli bir yeri oldu¤u gerçe¤inden hareketle, ekme¤in tarladaki bu¤daydan toplanmas›na ve sofraya gelene kadar hangi alet ve teknolojiden yararlan›l›yorsa, bunlar›n tamam›n›n, oluflturulacak Müzede sergilenmesi düflünülüyor. biçmeye, hasattan-de¤irmende ö¤ütmeye, hamur yapmaktanpiflirmeye kadar teknolojik alanda çok önemli aflamalar yaflanm›flt›r. Ekmekte yaflanan bu geliflmeleri sergilemek amac›yla Ankara Halk Ekmek Fabrikas› Genel Ankara Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar taraf›ndan yap›lan aç›klamada, Müzede sergilenecek ve farkl› bölgelerdeki illerden ve köylerden temin edilen as›rl›k ka¤n›, orak, bu¤day ö¤ütecek aletler, elek ve benzeri malzemelerin say›s›n› art›rmak için yap›lan çal›flmalar›n k›sa sürede tamamland›¤› belirtiliyor. Yeni nesle, geçmiflteki teknolojiyi tan›tarak, günümüzde gelinen noktay› kavratmas› aç›s›ndan oldukça yararl› olaca¤› flimdiden kabul edilen ve önemli bir ifllevi yerine getirecek Müze, Türkiye’de bir ilk olmas› aç›s›ndan da ayr› bir özellik tafl›yor. halkekmek say› on, ikibinyedi 133 ‹LG‹NÇ B‹LG‹LER VE ‹STAT‹ST‹KLER halkekmek say› on, ikibinyedi 134 • Bir adet ekmek için gerekli bu¤day› harmanlamak, yaln›zca 9 saniye sürmektedir. • Her bir Amerikal›, y›lda ortalama 53 pound ekmek tüketmektedir. • Ortalama olarak bir dilim ekmek, yaln›zca 1 gr ya¤ içermektedir. • Sabah, ö¤le ve akflam yemeklerinde birer sandviç yendi¤i varsay›ld›¤›nda, bir (bushel) bu¤daydan yap›lan ekmek, tam 168 günde tüketilebilmektedir. 4 kiflilik bir aile, 1 acre (4050 m2) bu¤daydan üretilen ekme¤i, 10 y›lda tüketebilmektedir. • 1 (bushel) bu¤daydan, 73 adet, 450 g'l›k ekmek üretilebilmektedir. • Ekme¤i parçalamak, enternasyonal dilde, bar›fl›n simgesidir. • 1997'de Kansasl› çiftçiler, 36.5 milyar adet ekmek üretecek kadar bu¤day üretimi gerçeklefltirmifllerdir. Bu miktar, dünya nüfusuna oranland›¤›nda, herkese 6 adet ekmek düflmektedir. • Çiftçiler, sat›lan her ekmekten, yaklafl›k olarak 5 cent (yada daha az) kazanmaktad›r. • Ekmek, her ›rk, kültür ve dindeki insanlar›n ortak olarak tüketti¤i tek g›da maddesidir. halkekmek say› on, ikibinyedi 135 • Napolyon, esmer çavdar ekme¤inin isim babas›d›r: Prusya gezisi s›ras›nda, 'Pain pour Nicole' diye bir emir vermiflti, 'Nicola ekmek verin' anlam›na geliyordu. Almanlar bu cümleyi 'pumpernickel' olarak alg›lad›lar ve böylece bu geleneksel ekme¤in ad› öyle kald›. • Pita ekme¤inin içindeki cep, buharla yap›lmaktad›r. Buhar, hamuru kabart›r ve daha sonra ekmek so¤ur ve yass›lafl›r, tam ortada cep oluflmufl olur. • Bir inanca göre, bebe¤in befli¤ine bir parça ekmek konursa, hastal›klar bebe¤e yaklaflamaz. • En h›zl› hamburger ekme¤i, Wheat Montana Çiftlik ve F›r›n›'nda üretilmifltir. Bu rekor, 1995'te Guinnes Rekorlar›'na da geçmifltir. 8 dakika 13 saniye içinde, bu¤day› tarladan toplam›fllar, ö¤ütmüfller , hamur haline getirmifller, flekillendirmifller ve piflirmifller. • ‹skandinav geleneklerine göre, ayn› ekmekten yiyen genç k›z ve erkek, birbirlerine afl›k olur. • Rusya'da ekmek ve tuz, refah›n simgesi olarak kabul edilir. ENGELL‹ VATANDAfiLARIMIZA UMUT 400 ENGELL‹YE S‹M‹T BÜFES‹ halkekmek say› on, ikibinyedi 136 Ankara Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan, engellilere istihdam sa¤lamak amac›yla, baflkentin çeflitli noktalar›na konulacak 400 simit büfesi için kur’a çekimi yap›ld›. Ankara Halk Ekmek Fabrikas›, bu y›l üçüncüsü düzenlenen törende, engelli vatandafllar›m›za ifl ve umut da¤›tt›. Ankara’n›n 400 farkl› noktas›na yerlefltirilecek olan simit camekanlar› ile engelli vatandafllar›m›z, ifl sahibi olmufl olacak. Engelli vatandafllar›m›z ile ilgili olarak birçok ilke imza atan Ankara Büyükflehir Belediyesi, haz›rlam›fl oldu¤u birçok proje ile engelli vatandafllar›m›z›n yan›nda olmaya devam ediyor. E¤itimden rehabilitasyona, sosyal aktivitelerden spora, sa¤l›k taramas›ndan e¤lenceye kadar hemen hemen her alanda engelli vatandafllar›m›za büyük imkanlar tan›n›yor. Bu destek zincirine bir halka da Ankara Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar taraf›ndan eklendi. Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar, Kocatepe Kültür Merkezi'nde kur’a çekimi için düzenlenen törende yapt›¤› konuflmada, belirlenen simit sat›fl noktalar›n›n, geçimlerini sa¤lamalar› için engelliler aras›nda kura ile paylaflt›r›ld›¤›n› söyledi. "Bu noktalar› engelli vatandafllar›m›za cüz’i bir ücret karfl›l›¤›nda da¤›t›yoruz. Bu sayede onlar›n geçimlerine katk›da bulunuyoruz" diyen ‹lkbahar, 824 engellinin simit satabilmek için kendilerinden yer talep etti¤ini, yap›lan çekiliflle 400 engelliye simit satma imkan› verilece¤ini dile getirdi. Simit satacak engellilerin tezgahlar›n›n bafl›nda durmak zorunda olduklar›n› vurgulayan ‹lkbahar, çal›flamayacak durumda olanlar›n ise birinci derecede yak›nlar›n›n tezgahta durabilece¤ini anlatt›. ‹lkbahar, belirlenen flartlar› tafl›mayanlara simit tezgah› verilmeyece¤ini, baflkas›na sat›lan tezgahlar›n kald›r›laca¤›n› bildirdi. halkekmek say› on, ikibinyedi 137 Daha sonra tezgahlar›n yerlefltirilece¤i noktalar için noter huzurunda kur’a çekildi. Ali ÖZDEM‹R Ali Bey, Ankara Halk Ekmek Fabrikas›’n›n hayata geçirmifl oldu¤u bu proje hakk›nda ne düflünüyorsunuz? Bu uygulama bafllamadan önceki durumunuzla, flimdiki durumunuzu k›yaslad›¤›n›zda, yaflam›n›zda ne gibi de¤ifliklikler oldu? Eskiden, sa¤dan-soldan borç para al›rd›m, efl, dost yoktu etraf›mda. Ama flimdi kendi kazanc›m var. Kendimce bir çevrem oldu. Hayata yeniden tutundum. Çok mutluyum. Yetkililere iletmek istedi¤iniz bir mesaj›n›z var m›? Yetkililere öncelikle çok çok teflekkür ediyorum. Tek bir sorunumuz var, o da; s›k s›k yer de¤iflimi sorun oluyor bizim için. Yer de¤iflimi olmasa, bizler için daha iyi olur. Hepsinden Allah raz› olsun, hepsine tek tek teflekkür ediyorum. ne dediler? Çok güzel bir fley, çok memnun olduk. Boflta geziyordum, yapabilece¤im baflka bir iflte yoktu. Bu ifl sayesinde ele-güne muhtaç olmaktan kurtuldum. ne dediler? halkekmek say› on, ikibinyedi 138 ‹smail AKAN ‹smail Bey, Ankara Halk Ekmek Fabrikas›n›n hayata geçirmifl oldu¤u bu proje hakk›nda ne düflünüyorsunuz? Çok iyi oldu. Engelli oldu¤umuz için daha önce kap› kap› ifl ar›yor, fakat bulam›yorduk. fiimdi ise, kimseye muhtaç olmuyoruz. Kendi ayaklar›m›z›n üzerinde durmay› ö¤rendik. Ben böyle bir projenin varl›¤›ndan biraz geç haberdar oldum. Önceden duymufl olsayd›m, bu f›rsat› hiç kaç›rmazd›m. Bu uygulama bafllamadan önceki durumunuzla, flimdiki durumunuzu k›yaslad›¤›n›zda, yaflam›n›zda ne gibi de¤ifliklikler oldu? fiu anda gayet iyiyim, kendimi geçindirebiliyorum. Aileme yard›m›m oluyor. En büyük hayalim, bir araba sahibi olmakt›. fiimdi bir arabam oldu. Hiç akl›ma gelmezdi arabam›n olaca¤›. Bu ifle bafllamadan önce bir fabrikada çal›fl›yordum. O da mali bir krize girip bat›nca, beni iflten ç›kard›lar. O dönemde büyük s›k›nt›lar çektim. Ama flimdi flükürler olsun, çok rahat›m. Yetkililere iletmek istedi¤iniz bir mesaj›n›z var m›? Tek bir iste¤im var, o da; bu camekanlar bizlere tahsis edilirken bir y›ll›k kontrat yap›l›yor. Benim iste¤im, bunun iki y›la ç›kar›lmas›. Çünkü, tam yerimize al›fl›p, çevre edindik derken sene bitiyor ve tekrar baflka yere gönderiliyoruz. ‹smail AKAN, simit büfesiyle kimseye muhtaç olmadan ekmek paras›n› kazananlardan sadece bir tanesi. Onun da pek çok insan gibi hayalleri, umutlar› var. Refika ULAfi Refika Han›m, Ankara Halk Ekmek Fabrikas›n›n hayata geçirmifl oldu¤u bu proje hakk›nda ne düflünüyorsunuz? Çok mutluyum ve memnunum. Allah hepsinden raz› olsun. Benim gibi yüzlerce insana ekmek kap›s› oldu bu uygulama. Halk Ekme¤in elinden tuttu¤u insanlardan bir tanesi de Muhammed Karatafl. Bir ara geçim zorlu¤u çeken Karatafl, flimdilerde normal bir hayat yaflaman›n mutlulu¤u içerisinde. Muhammed KARATAfi Muhammed Bey, Ankara Halk Ekmek Fabrikas›’n›n engelli vatandafllar›m›z, yani sizler için bafllatm›fl oldu¤u bu proje ile ilgili olarak ne düflünüyorsunuz? Kesinlikle mükemmel bir proje. Baflta Büyükflehir Belediyemizin baflkan› olan fakir ve fukaran›n dostu Say›n Melih GÖKÇEK olmak üzere eme¤i geçen herkese minnettar›m. Halk Ekmek olmasayd› ekmek param›z olmayacakt›. ‹ki tane küçük çocu¤um var. Nerede ise dilencilik yapacakt›m. Allah raz› olsun. Halk ekmek elimden tuttu ve flimdi normal bir hayat›m›z var. Kimselere muhtaç de¤iliz. Kendi ayaklar›m›z üstünde durmay› ö¤rendik. Bu uygulama bafllamadan önceki durumunuzla, flimdiki durumunuzu k›yaslad›¤›n›zda, yaflam›n›zda ne gibi de¤ifliklikler oldu? Bu camekan› almadan önce, rahmetli babam›n deste¤i ile geçinmeye çal›fl›yorduk. Babam vefat ettikten sonra, O’nun maafl› anneme kald›. Annem yard›mc› olmaya bafllad›. Annem de vefat edince ortada kald›k. Kardefllerim dahil hiç kimse yard›m etmedi. Daha sonra kay›nbiraderim yard›m etmeye bafllad›. Ama bu k›sa sürdü ve onlarda uzak durmaya bafllad›lar. Hepten yaln›z kalm›flt›m. Öyle olunca çamafl›r satmaya bafllad›m. K›fl›n büyük zorluklar içinde evime ekmek götürmek için u¤raflt›m. Tüm bu s›k›nt›lar›n ard›ndan Halk Ekmek’in bu projesini duydum ve baflvurdum. Halk Ekmek elimden tutunca hayat›m son derece de¤iflti. ‹nan›n yuvam da¤›lma aflamas›na gelmiflti. Ama flükürler olsun Halk Ekmek sayesinde yuvam kurtuldu. Ben Büyükflehir Belediyesinin yapm›fl oldu¤u yard›mlarla geçiniyordum. Tabi ki, tek bir eflyam bile yoktu. Yavafl yavafl eflyalar›m› al›yorum. Kendi kazanc›mla bir fleyler sat›n almak bana büyük keyif veriyor. Ayr›ca belediyeden kira yard›m› ve kömür yard›m› al›yorum. Tüm bunlar hayat›mda büyük de¤ifliklikler meydana getirdi. Yetkililere iletmek istedi¤iniz bir mesaj›n›z var m›? Ben, yetifltirme yurdunda yetifltim. Babam var ama ilgilenmiyor. Kendi ad›ma söylemek istedi¤im tek fley, her y›l yap›lan çekilifllerde bana yer verilirse çok sevinirim. Bu ifl olmasa bile bana belediye bünyesinde baflka bir ifl olana¤› verilirse çok mutlu olurum. halkekmek say› on, ikibinyedi 139 ODTÜ’de sohbet Ankara Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar ODTÜ G›da Mühendisli¤i Bölümü ö¤rencileri ile biraraya geldi. “ Ali ‹lkbahar: Bilimin ›fl›¤›nda gelifltirilen Halk Ekmek, Ankaral›n›n gönlünde apayr› bir yer kazanm›flt›r. “ halkekmek say› on, ikibinyedi 140 Ankara Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar, Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden olan Ortado¤u Teknik Üniversitesi’nde ö¤rencilerle bulufltu. G›da Mühendisli¤i Bölümü ö¤rencilerine Halk Ekme¤i ve Halk Ekmek Fabrikas›n› anlatan ‹lkbahar, gelece¤in mühendislerine bilgiler verdi. Fabrikan›n kuruluflundan bu güne kadar gelinen noktaya de¤inen ‹lkbahar, kurulan modern fabrikayla, halka en ucuz ve en sa¤l›kl› ekme¤i ürettiklerini söyledi. Baflar›s›n›n ard›ndaki ince noktalar› ö¤rencilerle paylaflan ‹lkbahar, iflveren ve iflçi aras›nda kurulacak iliflkinin önemine dikkat çekti. Ö¤rencilerin dikkatle dinledi¤i söyleflide, Ankara Halk Ekmek Fabrikas›n› tan›t›c› bir video izlendi. Kat›l›m›n yo¤un oldu¤u söyleflide, yeni projelerini anlatan ‹lkbahar, üniversitelerle yapt›klar› iflbirli¤ine dikkat çekerek, “Üretmekte oldu¤umuz ekmeklerin besin de¤erleri ve içerdikleri vitamin ve mineraller “ ile ilgili çal›flmalar›, üniversitelerimizdeki de¤erli hocalar›m›z ile görüflerek, onlar›n bilgilerine müracaat ederek haz›rlamaktay›z. Bilimin ›fl›¤›nda gelifltirilen Halk Ekmek, Ankaral›n›n gönlünde apayr› bir yer kazanm›flt›r. Fabrikam›zda sanayi-üniversite iflbirli¤i imalata yans›t›larak ürün standard›, yüksek verim, firenin düflürülmesi, ürün çeflidi üzerinde genifl çal›flmalar yap›lm›flt›r” dedi. ‹lkbahar ayr›ca, gelecek y›llar için yap›lan planlarda çeflit ekmek üretimi, kapasite art›r›m› ve makine yenileme ile temel hedeflerinin hijyenik koflullarda kaliteli ve ucuz ekmek üretmeye devam etmek olaca¤›n› söyledi. ‹lkbahar’›n ekmek üretiminin bilgi, beceri ve tecrübe gerektirdi¤ini, Halk Ekme¤in sahip oldu¤u bütün imkanlar› Ankaral›lara daha iyi ekmek üretmek için seferber etti¤ini vurgulad›¤› ve flu an içinde bulunduklar› ortam›n kendisine gençlik y›llar›n› hat›rlatt›¤›n› dile getirdi- Gelecek y›llar için yap›lan planlarda çeflit ekmek üretimi, kapasite art›r›m› ve makine yenileme ile temel hedefimiz hijyenik koflullarda kaliteli ve ucuz ekmek üretmeye devam etmek olacakt›r. “ halkekmek say› on, ikibinyedi 141 ¤i s›cak söyleflide; “‹nsan bu ortamda çal›flt›¤› zaman 15 yafl gençlefliyor. fiu anda kendimi çok daha genç hissediyorum” dedi. Söyleflinin sonunda sorular› cevaplayan ve ö¤renciler taraf›ndan tam puan alan ‹lkbahar, Genel Müdür s›fat› ile ö¤rencilerle bulufltu¤u ve bu söylefliyi yapt›¤› için büyük alk›fl ald›. Daha önce de bu tür kurumlar›n üniversitelerini ziyaret etti¤ini söyleyen ö¤renciler, “Bu güne kadar bizleri ziyaret eden kurumlar, ya bir temsilcilerini gönderirlerdi ya da bünyelerinde çal›flan bir g›da mühendisini. Hiç bu kadar üst düzey bir yetkili bizlere bilgi sunmam›flt›, Ali Bey’i bu tutumundan dolay› kutluyor ve teflekkürlerimizi sunuyoruz” dediler. ANKARA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹ HALK EKMEK VE UN FABR‹KASI, ENDÜSTR‹YEL FAAL‹YET KOLLARINA GÖRE ‹K‹NC‹ 500 BÜYÜK SANAY‹ KURULUfiU SIRALAMASINDA 46. SIRADA YER ALDI. HALK EKMEK’TEN BÜYÜK BAfiARI halkekmek say› on, ikibinalt› 142 ‹stanbul Sanayi Odas›’n›n 39 y›ld›r aral›ks›z olarak haz›rlay›p, kamuoyuna sundu¤u “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluflu” çal›flmas›n›n 2006 y›l› sonuçlar›, geçti¤imiz ay yay›mland›. Bu zengin içerikli çal›flmaya ilaveten, ‹stanbul Sanayi Odas› 1998 y›l›ndan itibaren, Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluflu’nu izleyen ikinci 500 Büyük Sanayi Kuruluflu çal›flmas›n› da gerçeklefltirdi. Böylece ‹stanbul Sanayi Odas›, son 10 y›ll›k dönemde, Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluflunu izleyen ‹kinci 500 Büyük Sanayi Kuruluflu çal›flmas›yla 1000 büyük sanayi kurulufluna ait çeflitli bilgileri ve kurulufllara ait de¤erlendirmeyi kamuoyuna sundu. Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek ve Un Fabrikas›, Endüstriyel Faaliyet Kollar›na Göre ‹kinci 500 Büyük Sanayi Kuruluflu s›ralamas›nda 46. s›rada yer alarak, büyük bir baflar› gösterdi. Üretim sahas›n› büyüten Halk Ekmek Fabrikas› yönetimi, 10 olan hat say›s›n› da 12’ye ç›kararak günlük ekmek üretim kapasitesini 1 milyon 500 bin adede ç›kard›. Tamamen kendi öz kaynaklar› ile kendini bafltan afla¤› yenileyen Halk Ekmek, gelece¤in ekmek enstitüsü olma yolunda emin ad›mlarla ilerliyor. Ürün çeflitlili¤i konusunda da AR-GE çal›flmalar›na h›z veren Halk Ekmek, üretti¤i ekmek çeflitleriyle Ankaral›n›n be¤enisini kazand›. Halk Ekmek Fabrikas› Genel Müdürü Ali ‹lkbahar, baflar›n›n alt›nda yatan s›rr›n, halka hizmet yolunda tafl›d›klar› heyecan ve disiplinli çal›flma azmi oldu¤unu ifade etti. ‹lkbahar, “Endüstriyel f›r›nlar olarak, en son teknolojiyi kullan›yoruz, insan sa¤l›¤›na gereken önemi vererek, ekmek sektöründe önder bir kurulufluz” dedi. TAMAMEN KEND‹ ÖZ KAYNAKLARI ‹LE KEND‹N‹ BAfiTAN AfiA⁄I YEN‹LEYEN HALK EKMEK, GELECE⁄‹N EKMEK ENST‹TÜSÜ OLMA YOLUNDA EM‹N ADIMLARLA ‹LERL‹YOR. Hizmetiçi E¤itim Seminerleri Ça¤›m›zda, özellikle bilim ve teknoloji alan›nda yaflanan geliflmeleri takip etme ve uygulama, kurumlar›n kendilerini gelifltirmeleri ve personelinin yetiflmesini sa¤lama aç›s›ndan son derece büyük önem tafl›maktad›r. Ankara Büyükflehir Belediyesi Halk Ekmek ve Un Fabrikas› A.fi., bugün dünya çap›nda belli bir noktaya gelmiflse, modern tesisleri ve yetiflmifl personeli ile halk›n gözünde güven veren bir görüntü ortaya koymuflsa, bunda ça¤›n gereklerini yerine getirme hususunda gösterdi¤i gayretin büyük etkisi vard›r. Halk Ekmek Fabrikas›, her y›l düzenli bir flekilde gerçeklefltirdi¤i hizmet içi e¤itim seminerleri ve uygulamal› e¤itim toplant›lar› ile hizmetlerin verimini art›rmada büyük mesafe alm›flt›r. halkekmek say› on, ikibinalt› 143 YÖNET‹C‹LERE E⁄‹T‹M Hacettepe Üniversitesi görevlileri taraf›ndan Halk Ekmek yöneticilerine zaman zaman seminerler verilmektedir. BAKIM ONARIM PERSONEL‹ Bak›m-Onar›m Personeline, uzman e¤itimciler taraf›ndan yap›lan mesleki e¤itim seminerleri sayesinde fabrikadaki makinalar›n rand›manl› çal›flmas› konusunda büyük mesafe al›nm›flt›r. YANGIN TATB‹KATI Periyodik olarak düzenlenen e¤itim çal›flmalar›ndan biri olan yang›n söndürme e¤itimi, ‹tfaiye Müdürlü¤ü’nün deste¤i ile gerçeklefltirilmektedir. AL‹ ‹LKBAHAR Halk Ekmek Genel Müdürü . .zdaki i m i p ka e k i l h e t Hey baba, 5 lira para verecektin ne oldu? ... Ifl›klar› yer yer sönük, Ankara’n›n ›ss›z bir sokak kald›r›m›nda, bir dostumla birlikte yürürken duydu¤um bu ses, zaman zaman kulaklar›mda ç›nlar durur. Ne zaman karanl›k bir sokakta yürüsem, 17-18 yafllar›nda tinerci bir gencin, elinde yar›m metreye yak›n b›ça¤› ile üzerimize do¤ru yürüyerek bana baba diye ba¤›r›p, para istemesi ve o an yaflad›¤›m korku akl›ma gelir. Ve o gencin paray› ald›ktan sonra koflarak baflka bir soka¤a dalmas›, ard›ndan ba¤›rmalar, ça¤›rmalar... Bir de akl›ma gelen aileden, anneden, babadan kopan bir parça... yanan, s›zlayan yürekler, gözlerden ve gönüllerden akan yafllar... .... Bir tatil gününün ö¤le vaktinde caddede yürürken bir arkadafl›mla karfl›laflt›m. fiuradan buradan biraz sohbet ettikten sonra kendisinin hastaneye ziyarete gitti¤ini ö¤rendim. - Hayrola ne hastas›? diye sordu¤umda arkadafl›m; - Yak›n bir akrabam var. Üç çocu¤undan biri çok fl›mar›k büyüdü. Ne baba, ne anne tesir edemedi. Bir kaç arkadafl› ile birlikte alkol ve uyuflturucu almaya bafllam›fl. Anne-baba çaresiz, çocu¤u ba¤›ml›l›ktan kurtarmak için tedavi olmak üzere hastaneye yat›rm›fllar. Belli bir tedaviden sonra ç›km›fl. Fakat yine eski arkadafllar› sayesinde tekrar uyuflturucuya devam etmifl. Uyuflturucu bulamay›nca tinere bafllam›fl. Eve bazen u¤ram›fl, bazen u¤ramam›fl. Ne yapt›larsa çare bulamam›fllar. Anne-baba çaresizlik içinde k›vran›rken, onun da ba¤›ml›l›¤› iyice fazlalaflm›fl. Bir tarafta anne gizli gizli gözyafllar› dökerken, di¤er yanda baba, var›n› yo¤unu çocuklar›n›n tedavisi için harcamaya devam etmifl, fakat bir türlü olumlu bir sonuç alamam›fllar. Çocuk bir gün tineri çekerek eve gelmifl, kardefllerini tartaklam›fl ve k›z kardeflinin kula¤›n› kesmifl. Bunu gören anne 盤l›klar içinde tinerci o¤lunu engellemeye çal›flm›fl, biraz fazla yanafl›nca b›çak, omuzu ile kolu aras›na gelmifl, ortal›k kan gölüne dönmüfl. Sonra çocuk 盤l›klar aras›nda babas›na sald›rm›fl. Baba çocu¤u zar zor bir odaya kilitlemifl. Çocuk kilitlendi¤i oday› savafl alan›na çevirmifl. K›rmad›¤›, dökmedi¤i, y›rtmad›¤› kalmam›fl. Arkas›ndan da kendisini b›çakla kesmifl. Baba panik içerisinde polisi ve ambulans› ça¤›rm›fl. Ambulans yaral›lar› hastaneye kald›rm›fl. Oraya gelen polis de çocu¤u zor bela yakalayarak karakola götürmüfl. Zavall› baba, o¤lunun peflinden karakola m› gitsin, yoksa çocuklar› ve eflinin peflinden hastaneye mi? Çaresizlik içerisinde hastanenin yolunu tutmufl. Hastanede çocuklar anne-babay› görünce a¤lamaya bafllam›fllar. Kula¤› kesilen k›z; - ‘Baba, ne olur beni koru, buradan ayr›lma, korkuyorum. A¤abeyim flimdi gelir. Beni keser’ diye a¤layarak babaya sar›lm›fl. Daha sonra akli dengesinin yerinde olmad›¤›n› öne sürerek çocu¤u serbest b›rakm›fllar. Bunu duyan baba, oldu¤u yere y›¤›lm›fl kalm›fl. Baba, anne, çocuklar periflan olmufllar. Arkadafl›m gördüklerinden oldukça etkilenmifl olacak ki her sözünün bafl›nda ‘Allah kimseye vermesin’ deyip duruyordu. Bu hadise, tehlikenin ne kadar yak›n›m›zda oldu¤unu gösteriyor. Bu hepimizi ilgilendiren toplumsal bir yara. Herkes elinden ne geliyorsa yapmal›. Bu çocuklar bizim çocuklar›m›z. Onlar› kaybetmek istemiyoruz. Gelin, hep birlikte buna çare bulal›m, çare bulal›m. halkekmek say› on, ikibinalt› 145 NE DED‹LER? R‹NDEN HALK EKMEK BÜFELE YRUKLARDA EKMEK ALMAK ‹Ç‹N KU N BEKLEYEN ‹NSANIMIZI K, H‹ZMET‹N DÜfiÜNCELER‹N‹ B‹LME TÜLMES‹ DAHA VER‹ML‹ YÜRÜ E ÖNEML‹ AÇISINDAN SON DERC DE⁄‹fi‹K B‹Z‹M ‹Ç‹N. ANKARANIN N NA BÖLGELER‹NDE BULU ALAN BÜFELERDEN EKMEK YAPTI⁄IMIZ A IZL RIM VATANDAfiLA DEMET SÖYLEfi‹LERDEN B‹R SUNUYORUZ. TAN SONRA SÖYLEfi‹LER‹ OKUDUK N BU KADAR HALK EKMEK’‹N NEDE N BU KADAR ÇOK SEV‹LD‹⁄‹N‹, NEDE MAK LA ÇOK TÜKET‹LD‹⁄‹N‹ AN YOR. DAHA KOLAY GÖRÜNÜ halkekmek say› on, ikibinalt› 146 Ankara Halk Ekmek Fabrikas›’n› ö¤rencilerimle birlikte gezme f›rsat› bulmufltum. ‹lk dikkatimi çeken fley, temizlik ve hijyendi. ‹nsan›n içini rahatlatan bir tesis. Ekme¤ini severek ve isteyerek tüketiyoruz. Ayr›ca ekme¤in çok besleyici oldu¤unu, bir nevi ilaç vazifesi de gördü¤ünü ö¤renmifltim. Türkiye flartlar›nda böyle bir ürünün bu fiyatla üretilip sofram›za gelmesi, gerçekten takdir edilmesi gereken bir durum. Günde üç ö¤ün sofram›z› süsleyen Halk Ekme¤i bu günlere tafl›yanlara flükranlar›m› sunuyorum. Tek kelime ile mükemmel bir fabrika. Bilinçli ve planl› yap›lan, heyecan duyularak bafllanan tüm ifllerin sonucu Halk Ekmek gibi oluyor. Nurseza AYDIN / Ö¤retmen Ekme¤iniz hem tatl›, hem de doyurucu. Bakkal ekme¤i fos yani içi bofl. Bir de kabu¤u sert. ‹nan›n kuyruk ne kadar uzun olursa olsun bekliyoruz, yani halk ekme¤iniz olmadan yemek yiyemiyoruz. Allah hepinizden raz› olsun. Hepsine çok teflekkür ediyorum, dualar›m›z onlarla beraber, Allah raz› olsun. Emine ÜNVER / Ev Han›m› Halk Ekmek gerçekten sofram›z›n vazgeçilmezi haline geldi. Bizler çal›flan insanlar oldu¤umuz için vakit bulup büfe kuyruklar›na giremiyoruz. Ama f›rsat buldukça Halk Ekmek al›yor ve büyük bir keyifle tüketiyoruz. Tek çat› alt›nda üretim yapan dünyan›n en büyük fabrikas› olmas›n›n yan› s›ra, temizli¤i ve sa¤l›kl› oluflu da tercihimizde en büyük etken oluyor. Sa¤l›¤›n› düflünen insan, Halk Ekmek tüketmeli. Ankara’n›n eski halini bilen ve günümüzle k›yaslayan her akl› bafl›nda insan, aradaki fark› net olarak görür. Melih Gökçek Ankara ve Ankaral›lar için gerçekten bir dönüm noktas› olmufltur. Allah ondan ve ekibinden raz› olsun. Halk Ekmek yönetimine de sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Ömer KES‹KBAfi / Kamu Görevlisi Halk Ekme¤i severek ve be¤enerek tüketiyoruz. Ancak ço¤u zaman alam›yoruz. Çünkü çok çabuk bitiyor. Di¤er ekmeklerle k›yaslad›¤›m›z zaman çok daha doyurucu ve sa¤l›kl›. Büfe kuyruklar›nda beklememizin temel nedeni de, sa¤l›kl› ve besleyici olmas›. Önceleri sadece fakirlere ait bir ekmek imaj› tafl›yan Halk Ekmek, art›k sa¤l›¤›n› ve bütçesini düflünen her insan›n ekme¤i haline geldi. Her fleye ra¤men biz ekme¤imizden memnunuz. Bayram GÜL / E¤itimci Ben bir gurbetçiyim, ‹sveç’te ikamet ediyorum. Uzun y›llar önce Ankara’da otururken Halk Ekmek büfelerinden ekmek al›p yerdik. Son üç ayd›r Ankara’day›m ve Halk Ekmekle ilgili çok fley duydum. Dünyan›n en büyük fabrikas›n› açm›fl olmalar› gerçekten beni çok heyecanland›rd›, gurur duydum. Web sayfas›ndan da takip etti¤im kadar›yla oldukça besleyici bir bileflime sahip. Ayr›ca tesisler oldukça modern ve temiz. Üretim çok hijyenik koflullarda gerçeklefliyor. Ben bir t›p doktoru olarak, sofram›zda en çok tüketilen besin olan ekme¤in, Halk Ekmek Fabrikas›n›n sundu¤u standartlarda olmas› gerekti¤ine inan›yorum. Halk›n hem sa¤l›¤›n› hem de bütçesini düflünen, bu yolda projeler üreten tüm yetkilileri de kutluyorum. Gerçekten Avrupa standartlar›na ulaflm›fl bir tesis. Harun UZEL / Doktor Halk Ekme¤i çok be¤eniyoruz, ailece tüketti¤imiz bir ekmek. Bazen alamad›¤›m›z günler oluyor ve di¤er f›r›nlardan ekmek almak zorunda kal›yoruz. O zaman Halk Ekme¤in k›ymetini daha iyi anl›yoruz. Çünkü çok büyük farklar var. Tad›, kokusu bile bambaflka oluyor Halk Ekme¤in. Halk Ekmek fabrikas› yetkililerinden tek iste¤imiz, ekme¤in büfelere daha çok gönderilmesi ve ekmeksiz kalmamam›z. Fatma TUNÇ / Ev Han›m› Çok lezzetli ve besleyici bir ekmek. Her zaman bu ekme¤i al›p yiyoruz. Ucuz ve doyurucu olmas› bizim için önemli. Ayr›ca büfelerdeki afifllerden edindi¤imiz bilgilere göre, birçok vitamin de içeriyor. Bu yüzden Halk ekme¤i isteyerek al›yoruz. Allah sebep olanlardan bin kere raz› olsun. Esat AKGÜL / Memur halkekmek say› on, ikibinalt› 147 Z‹YARETÇ‹LER‹M‹Z Çankaya Han›mlar Lokali ‹ran Heyeti Arnavutluk Heyeti halkekmek say› on, ikibinalt› 148 Aile Yaflam Mrk. Engelliler Lokali Arabistan Büyükelçisi Litvanya Heyeti Malezya Heyeti Erdo¤an Yavuzlar 25 Ülke Baflkent Belediye Baflkanlar› Heyeti Emekli Tümgeneral R›za Küçüko¤lu Emekli YÖK Baflkan Vekili Dr. Uygur Tazebay Ankara ‹l Kültür ve Turizm Müdürü Do¤an Acar, Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürü Hikmet Denizli, Ankara Kültür Varl›klar› Koruma Kurulu Baflkan› Akif Ifl›k ve Kurul Üyeleri K›z›lay Genel Baflkan› ve Heyeti OST‹M Esnaf› Gazi Üniversitesi Heyeti Doç.Dr. Nihat Hatipo¤lu, K. Ramazan Coflkun ve Fevzi Y›lmaz fiafaktepe Han›mlar Lokali Aile Yaflam Merkezi her zaman lmak bana o r fi a is m da Yaklafl›k Bu fabrika r vermifltir. ›n birçok ru u g ve f büyük flere da dünyan üm. ifl hayat›m ik el n se i dim ve görd yirm rketini gez fli ›n en yg n ri sa le büyük ve n bu flirket irim. lk Ekmek’i Ankara Ha i oldu¤unu söyleyebil r› çok ir b kl syal ha a iyilerinden tan›nan so re le çi ifl le Özellik nda um. rl›k konusu güzel buld netimi, paza urumda yö et rk fli Ayr›ca aya zor d i, bizleri b ¤ru bir oldukça iy e de çok do 7.2006 n yi a m a r a rl 3 b›rak›yo inim. 1 .0 u¤undan em ld o im et n yö RÄTKER Rudolf ST ik GmbH iniertechn› / Almanya m n König La ka rulu Bafl Yönetim Ku halkekmek say› on, ikibinalt› 149 GENÇ M‹SAF‹RLER‹M‹Z Ankara Halk Ekmek Fabrikas›, 20062007 e¤itim-ö¤retim y›l›nda da okullar›n en çok ziyaret etti¤i kurum oldu. Okullarda ifllenen konular›n içinde ekmek üretimiyle ilgili konular›n da yer almas›, ilkö¤retim ö¤rencilerini, adeta bir enstitü gibi çal›flan Halk Ekmek Fabrikas›na yönlendirdi. halkekmek say› on, ikibinyedi 150 Anas›n›f› ö¤rencilerinden-üniversite ö¤rencilerine kadar yüzlerce ö¤renciyi misafir eden Ankara Halk Ekmek Fabrikas›, bu yönüyle hem e¤itimcilerin hem de ö¤rencilerin büyük be¤enisini kazand›. Atl›o¤lu ‹lkö¤retim Okulu ‹çeride bizi gezdiren görevlilerin bize sunmufl oldu¤u bilgiye göre, dünyan›n en büyük ekmek fabrikas› oldu¤unu ö¤rendik. Bu da sizlerin baflar›s›n› net olarak ortaya koyuyor. Üretim bölümü de oldukça güzeldi, harika bir iflleyifli var. Temizlik aç›s›ndan da oldukça iyi. El de¤meden üretim yap›lmas› da oldukça önemli. Ö¤rencilerimiz de son derece memnun kald›lar. Gayet güzel ve verimli bir gezi oldu. Bu tür tesisleri Ankaral›’ya kazand›ran ve bu gün böylesine bir kaliteyi vatandafllar›m›za sunan, öncelikle Büyükflehir Belediye Keçiören Hun ‹lkö¤retim Okulu Çok güzel, çok temiz ve hijyenik, tek kelime ile mükemmel buldum. Ekme¤in el de¤meden üretildi¤ini daha önceden duymufltum ama görmemifltim. Gerçekten çok etkileyici idi. Fabrikan›z›n dünyadaki en büyük ekmek fabrikas› oldu¤unu burada ö¤rendim, bir milyon befl yüz bin ekmek, gerçekten büyük bir say›. Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z say›n Melih GÖKÇEK’in faaliyetlerini yak›ndan takip ediyorum. Çok baflar›l› bir insan, çok taktir ediyorum. Ayr›ca say›n Ali ‹LKBAHAR Genel Müdürümüze sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Belgin TURAN (Ö¤retmen) Baflkan›m›z say›n Melih GÖKÇEK ve fabrika yönetimine söylemek istedi¤im fludur ki; hizmetlerinizi be¤eniyor ve takdir ediyorum. Ancak toplumda yarg›layanlar da olabiliyor. Trafik ile ilgili düzenlemeler de olsun, sosyal yard›mlarla ilgili faaliyetlerde olsun, gayet baflar›l› buluyorum. Tüm yetkililere ve sizlere, bizlere bu olana¤› sa¤lad›¤›n›z için sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Tolga CERAN (Ö¤retmen) Gerçekten inan›lmaz bir tesis. Biz bu kadar›n› do¤rusu beklemiyorduk. Tesisi gezerken büyük keyif ald›m, çocuklar için de çok verimli bir gezi oldu. Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› Say›n Melih GÖKÇEK baflta olmak üzere, tesisi bu hale getiren ve bizlere bu kaliteli ekme¤i sunan tüm idareci ve iflçi arkadafllara sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Art›k ekmek konusunda tereddütlerim yok, çünkü halk ekmek var. Gürbüz fiENGÜL (Ö¤retmen) Ahmet Bahad›r ‹lhan ‹lkö¤retim Okulu Fabrika çok güzel zaten y›lard›r geliriz, be¤endi¤imiz için buraday›z. Fabrikay› gördükten sonra ailece Halk Ekme¤i yiyoruz. Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z Say›n Melih GÖKÇEK ve Genel Müdürümüz Say›n Ali ‹LKBAHAR’ a çok teflekkür ediyoruz, büyük bir hizmet, 1milyon 500 bin ekme¤in üretilmesi kolay de¤il. Filiz ERDO⁄AN (E¤itim Sorumlusu) Türkiye Gönüllüleri Vakf› ‹lk defa geliyorum, çok memnun kald›m. Özellikle çocuklar›, ekme¤in el de¤meden üretilmesine flaflk›nl›kla bakt›lar. Onlar›n deneyim kazanmas› sonuçta bizler için de büyük bir flans, bizi de sevindirdi, o yüzden çok teflekkür ediyoruz. Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z Say›n Melih GÖKÇEK ve Ali ‹LKBAHAR’a böyle bir imkan sa¤lad›klar› ve böyle bir flans tan›d›klar› için çok teflekkür ediyoruz. Burcu YALÇIN (Ö¤retmen) Türkiye Gönüllüleri Vakf› Üre¤il K›z Meslek Lisesi Art›k halk ekmek d›fl›nda baflka bir ekmek almayaca¤›m. Her fley o kadar güzel ki, insan hayran kal›yor. El de¤meden üretim, steril bir flekilde, en güzeli de bu diye düflünüyorum, inan›n çok etkileyici buldum. Melih Bey’e sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Han›mlar lokali harika, oraya üyeyim ve faydas›n› çok görüyorum. Sizlere ziyarete gelmeden önce arkadafllar ile birlikte; ‘Belediye iflte bu olmal›’ diye bahsettik. Halka bu tür hizmetler sunulmal› ve halkta bu hizmetleri somut olarak görmeli, ayr›ca faydalanmal›. Son on y›ld›r Belediye ile ilgili hizmetleri net olarak görebiliyoruz. Bu, zaten oldukça aflina oldu¤umuz bir durum. Baflta Belediye Baflkan› Say›n Melih Gökçek olmak üzere, Fabrika Genel Müdürü Ali Bey’e ve tüm eme¤i geçenlere sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Çok faydal› bir gezi oldu. Çok memnunuz. Rekin ÇAKMAK (Ö¤retmen) ‹nan›n çocuklardan bile daha çok merak ediyordum bu fabrikay›. Bir ekme¤in el de¤meden üretilebilece¤ini hiç düflünmemifltim. Bu tesiste birçok ilk ile karfl›laflt›m. Hem el de¤meden üretim, hem de dünyan›n en büyük ekmek fabrikas› ve en önemlisi böylesine bir hijyen ve temizlik. Tüm yetkililere ve çal›flanlara teflekkür ediyorum. Ayfle Yüksel A⁄AYAR (Ö¤retmen) Özel Ayy›ld›z ‹lkö¤retim Okulu halkekmek say› on, ikibinyedi 151 Noterler Birli¤i ‹lkö¤retim Okulu halkekmek say› on, ikibinyedi 152 Buras› çok güzel, harika, çok be¤endim. Do¤rusu bu kadar›n› ummuyordum. Çok gurur duydum. Ö¤rencilerimi getirip buray› gezdirdi¤im için de çok mutluyum. Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z Melik GÖKÇEK’in Allah yolunu aç›k etsin. ‹nan›n Ankara bir baflka güzel flimdi. Öncelikle Melih Bey’e, sonrada Halk Ekmek Fabrikas›n›n tüm idarecilerine sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Sa¤ olun, var olun. Hanife ARDIÇO⁄LU (Ö¤retmen) Çok temiz. Önceleri ekme¤in nas›l yap›ld›¤›n› bilmedi¤im için, özel sektörü tercih ediyordum. Özel oldu¤u için daha güzel yap›l›yor düflüncesi ile ama buray› gördükten sonra fikirlerim tamamen de¤iflti ve ben bundan sonra her zaman halk ekme¤i tercih edece¤im ve alaca¤›m. Çünkü çok temiz, besleyici, el de¤meden haz›rlan›yor, en ufak yabanc› maddeleri dahi ortaya ç›karan detektörlerden geçiriliyor. Gerçekten çok hoflumuza gitti. Belediyemiz ve fabrika yönetimimize içtenlikle teflekkür ediyorum, oldukça güzel bir çal›flma. Di¤er alanlarda da ayn› hassasiyetin gösterildi¤inden de eminiz. Dile¤imiz, ayn› titizlik ile çal›flmalar devam etsin. Tülin DALO⁄LU (Ö¤retmen) Atatürk Endüstri Meslek Lisesi Halk Ekmek’te teknoloji hat safhada, Temizlik ve hijyen konusunda taviz yok. Halk ekme¤i tüketmekte hakl› oldu¤umuzu iyice kavram›fl olduk. Eme¤i geçen herkese, flahs›n›zda teflekkür ediyorum. Bu kalitenin devam›n› temenni ediyorum. Cafer AKDEN‹Z (Ö¤retmen) Fabrika çok temiz, ayr›ca ekme¤in el de¤meden üretilmesi de çok güzel bir fley. Televizyonlardaki o görüntüleri gördükten sonra buras› mükemmel. Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› Say›n Melih GÖKÇEK ve Genel Müdür Say›n Ali ‹LKBAHAR’a böyle bir hizmet verdikleri için her ikisine de sonsuz teflekkürlerimizi sunuyoruz. Kamile ÖNÇA⁄ (Ö¤retmen) Ankara Büyükflehir Belediyesi Çocuk Meclisi Çok ça¤dafl, istenen ölçülerde, tertemiz bir ekmek yedi¤imizi görüyoruz. Daha önce bilgim vard› ama bunu bire bir takip etmek gerçekten çok güzel. Hizmet sektöründe insana yap›lan her türlü yat›r›m, günün birinde hizmeti getirenlere geri dönecektir. ‹yi niyetle ve dürüst olarak yap›lan çal›flmalardan her zaman Belediyemiz ve insan›m›z kazançl› olmufltur. fiebnem CONGUR (Ö¤retmen) Ankara Büyükflehir Belediyesi Çocuk Meclisi Fabrika çok etkileyici, süper. El de¤meden üretilmesi, bu kadar temiz ve s›hhi koflullarda üretilmesi bizi çok etkiledi. Yöneticilerinize, sa¤l›k ve hijyen koflullar›na önem verdikleri için çok teflekkür ediyorum. Senem SARGIN (Ö¤renci) TOBB Üniversitesi Naz›m Akcan ‹lkö¤retim Okulu Bizim ö¤rencilerimizin gezi yapma imkânlar› çok az. Böyle bir imkân verildi¤i için çok memnunuz. Ekme¤in nas›l yap›ld›¤›n›, yap›l›fl aflamalar›n› ö¤rendiler. Fabrika çok iyi, temiz ve hijyenik. Bu da bir ekip çal›flmas› ile mümkün. Demek ki burada bu çal›flma var, iflinizi çok iyi yap›yorsunuz. Ayr›ca bize bu imkânlar› sa¤layan yöneticilerinize de sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Baki ASLAN (Ö¤retmen) Fabrika süper, gurur duydum. Geçen y›l da ö¤rencilerimi getirmifltim, bu y›l da getirme flans›m›z oldu sizin izninizle. Süper, süper, süper... Diyecek baflka sözüm yok, gurur verici. Melih bey benim hemflehrimdir, çok sevdi¤im bir abimdir. Tabii insanlar›n gönlünü yapmak kolay de¤il, herkesi idare edebilmek kolay de¤il. K›zd›¤›m noktalar› var, taktir etti¤im noktalar› var. Ama çal›flmalar› çok iyi, Allah raz› olsun. Bize bu imkan› veren Ali ‹LKBAHAR Bey’e sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Asuman TARHAN (Ö¤retmen) Nevzat Ayaz Anadolu Meslek Lisesi halkekmek say› on, ikibinyedi 153 Kutludü¤ün ‹lkö¤retim Okulu Gayet temiz, hijyenik ve sa¤l›kl›. Televizyonlarda gördü¤ümüz g›da terörü ile an›lan f›r›n veya g›da üretim merkezleriyle uzaktan yak›ndan bir ilgisi yok. Bu yüzden içimiz çok rahat. Bu tesisin Ankaral›ya kazand›r›lmas›nda eme¤i geçenlere, Say›n Belediye Baflkan›m›z Melih GÖKÇEK’e, Genel Müdürü Say›n Ali ‹LKBAHAR; kendilerine çok teflekkür ediyor, baflar›lar›n›n devam›n› diliyorum. Allah daha güzel imkanlarla yak›nlara ulaflt›rs›n. Sa¤ olun. Y›lmaz DO⁄AN (Ö¤retmen) Say›n halk ekmek fabrikas› çal›flanlar›. Bugün fabrikan›zda gördü¤ümüz temizlik, hijyen, itina, çal›flanlar›n›n güler yüz ve samimiyeti, çocuklar›m›z› ve bizleri çok etkiledi. Bu fabrikan›n dünyan›n en büyük ekmek fabrikas› oldu¤unu ö¤renmemiz, bizi, Türk vatandafl› olarak gururland›rd›. Bu güzel geziyi bize sa¤layan Say›n Ali ‹LKBAHAR ve Ankara Halk Ekmek Fabrikas› çal›flanlar›na teflekkür eder, sayg›lar›m›z› sunar›z. Aç›kça söyleyeyim, ben ilk defa böyle bir fabrikaya geliyorum. Kendi ülkemde bile ekmek fabrikas›na gitmemifltim. Çok temiz, çok hijyenik ve ekmek kokusu çok güzeldi. Çok be¤endim fabrikan›z›. Say›n Melih GÖKÇEK Say›n Ali ‹LKBAHAR’a çok teflekkür ediyoruz. Baflar›lar, iyi çal›flmalar diliyorum. Faydal› ekmek üretildi¤i için de ayr›ca teflekkürlerimi sunuyorum. Liliyet ‹BRAH‹MOVA (Ö¤renci) TOBB Üniversitesi Alt›nda¤ Gültepe ‹lkö¤retim Okulu Umutlu Çocuklar Çocuk Kulübü Halk Ekmek ok güzel, çok temiz. Gelirken farkl› düflüncelerle gelmifltim ama çok farkl› manzara ile karfl›laflt›m. Önceleri bu ekme¤i tavsiye etmezdim, art›k halk ekmek tüketece¤imden eminim. Her fley için sa¤ olun. Fabrika hijyenik olarak çok temiz, el de¤meden üretilen bir yer oldu¤unu gördük, kalite bak›m›ndan son derece güzel. Önemli olan bundan sonras›. Bayilere ulaflt›¤› andan itibaren temiz ve hijyenik olmas›d›r. Büyükflehir Belediye Baflkan›m›z Say›n Melih GÖKÇEK ve Genel Müdür Say›n Ali ‹LKBAHAR’a çok çok teflekkür ediyoruz. Yapt›klar› hizmetlerinin devam›n› arz ediyor ve teflekkürlerimizi sunuyoruz. Melek Y‹⁄‹T (Ö¤retmen) halkekmek say› on, ikibinalt› 154 Halk Ekmek Fabrikas›n› çok be¤endim, gerçekten harika bir tesis. Dünyan›n en büyük fabrikas› oluflu da beni çok memnun etti. Bu alanda önder olabilmek çok güzel. Bizlere bu f›rsat› sunan say›n Ali ‹LKBAHAR’a sonsuz teflekkürlerimizi sunuyoruz. ‹brahim YÜCEDA⁄ (Ö¤retmen) Fikret YEfi‹LKAYA (Kurucu Müdür) Türközü O¤uzhan Endüstri Meslek Lisesi Art›k bundan sonra rahatl›kla halk ekme¤i yiyebilirim, çünkü temiz ve hijyenik bir flekilde üretildi¤ini gördüm ve gurur duydum. Çok sa¤l›kl› bir ortam ayr›ca. Say›n Melih GÖKÇEK ve Say›n Ali ‹LKBAHAR’a sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Gerçekten çok hofluma gitti. Önceleri ekmek alaca¤›m›z zaman endifle ile al›yorduk, herkesin gelip görmesini isterim. Elemanlar› özenle çal›fl›yor, ekme¤in bu denli sa¤l›kl› üretildi¤i için içim flimdi rahat. Her fley çok güzeldi, kendilerine çok teflekkür ediyoruz. Reyhan HAT (Ö¤retmen) Umutlu Çocuklar Çocuk Kulübü Zübeyde Han›m Anaokulu Bugün fabrikan›zda gördü¤ümüz temizlik, hijyen, itina, çal›flanlar›n›n güleryüz ve samimiyeti, çocuklar›m›z› ve bizleri çok etkiledi. Bu fabrikan›n dünyan›n en büyük ekmek fabrikas› oldu¤unu ö¤renmemiz bizi Türk vatandafl› olarak gururland›rd›. Bu güzel geziyi bize sa¤layan Say›n Ali ‹LKBAHAR ve Ankara Halk Ekmek Fabrikas› çal›flanlar›na teflekkür eder, sayg›lar›m›z› sunar›z. Halk Ekmek, aç›kças› bekledi¤imden daha güzeldi. Oldukça temiz ve hijyenik bir ortam, çal›flanlar çok özverili çal›fl›yorlar ve bizimle çok ilgilendiler. Çocuklar için de çok iyi oldu, Her fley çocuk yaflta edinildi¤i için bu tablo onlar›n akl›ndan hiç ç›kmayacakt›r. Herhalde bundan sonra hepsi halk ekme¤i yiyecek. Gayet güzel bir fabrika. Ekme¤in el de¤meden üretilebildi¤ini zaten sizin reklam›n›zda duymufltum, böylece de görmüfl oldum. Belediye Baflkan›m›z Say›n Melih Gökçek’i yak›ndan takip ediyorum, çal›flmalar›n› çok be¤eniyorum. Zaten halk ekmek, Ankaral› taraf›ndan çok tutulan bir ekmek, ama yetmiyor. Fabrikan›n kapasitesinin büyütülece¤ine de inan›yorum. Ayr›ca tüm eme¤i geçenlere sonsuz teflekkürlerimi sunuyorum. Dilek KAYA (Ö¤retmen) Bo¤aziçi ‹lkö¤retim Okulu Beflikkaya ‹lkö¤retim Okulu Oldukça iyi, modern bir fabrika. Tüm ifllerin bilimsel ve bilinçli yap›ld›¤›n› gördüm. Fabrika yönetiminin oldukça iyi oldu¤undan eminim. Çünkü iflleyifle ve verilen ürüne bak›ld›¤›nda her fley ortada. Halk ekmek, bence kesinlikle olmas› gereken bir kurum. Hat›rlarsan›z 1995 y›l›nda f›r›nc›lar aras›nda ç›kan rant kavgalar› ve fahifl fiyatlar neticesinde devlet, halk ekmek gibi kurumlar›n de¤erini anlad› ve buras› aç›ld› ve devlet bu yolda att›¤› ad›mlar› gerçekten bilimsel olarak atm›fl, olmas› gereken yap›lm›fl, oldukça organize olunmufl bir kurum. Hepinize çok teflekkür ediyorum. Savafl BÜYÜKYILMAZ (Ö¤retmen) halkekmek say› on, ikibinalt› 155 Keçiören Mehmet Örücü ‹lkö¤retim Okulu Halk ekmek fabrikas›n› gezince insan›n unutamayaca¤› büyük bir an› kal›yor akl›nda. Fabrikan›n büyüklü¤ü, o muhteflem sistemi, temizli¤i, sel gibi akan ekmekler, çal›flan insanlar›n çok temiz ve güler yüzlü olmas›… Hiç akl›ma gelmezdi ekmek kasalar›n›n y›kanaca¤›, o bile düflünülmüfl. Tekrar tekrar gelmek isterim. Eme¤i geçen herkese gönülden teflekkürler ederim Ercan AKYÜZ (Müdür) ODTÜ (Orta Do¤u Teknik Üniversitesi) Bilkent Üniversitesi Haz›rl›k Okulu Baflkent Üniversitesi Baflkent Üniversitesi Beslenme Bölümü Gazi Üniversitesi Beslenme Ö¤retmenli¤i Bülümü Erciyes Üniversitesi G›da Mühendisli¤i Bölümü Hacettepe Üniversitesi G›da Mühendisli¤i Bülümü Ankara Anadolu Lisesi Atatürk Teknik Anadolu Meslek Lisesi Keçiören Laboratuvar Lisesi Ayd›nl›kevler Ticaret Meslek Lisesi Mamak Anadolu Meslek ve G›da Teknolojileri Lisesi Zübeyde Han›m K›z Meslek Lisesi Of ‹mam Hatip Lisesi Yenimahalle G›da Teknolojileri Lisesi Hayat Koleji P›nar Koleji Samanyolu Koleji Abidinpafla ‹lkö¤retim Okulu Afflinbey ‹lkö¤retim Okulu Demirlibahçe ‹lko¤retim Okulu Derbent ‹lkö¤retim Okulu Etlik 19 May›s ‹lkö¤retim Okulu Fatma Yaflar Önen ‹lkö¤retim Okulu Hac›bayram ‹lkö¤retim Okulu Keçiören Çocuk Kulübü Kent Koop ‹lkö¤retim Okulu Köflklüdere ‹lkö¤retim Okulu Kutalm›flbey ‹lkö¤retim Okulu Mehmetçik ‹lkö¤retim Okulu Refika Aksoy ‹lkö¤retim Okulu Selçuklu ‹lkö¤retim Okulu fiafaktepe ‹lkö¤retim Okulu Solfasol ‹lkö¤retim Okulu fiehit Cihan Y›ld›z ‹lkö¤retim Okulu Ankara Üniversitesi Gelifltirme Okullar› Yüksel Sar›kaya ‹lkö¤retim Okulu K›br›s Köyü ‹lkö¤retim Okulu Çankaya ‹lkö¤retim Okulu Orhan Cemal Fersoy ‹lkö¤retim Okulu Orhan Eren ‹lkö¤retim Okulu fiehit Cihan Y›ld›z ‹lkö¤retim Okulu Ahmet Vefik Pafla ‹lkö¤retim Okulu Balar›s› Çocuk Yuvas› Reyhan Anaokulu Yenimahalle 80. Y›l Anaokulu Yenimahalle 80. Y›l Anaokulu’ndan Ankara Halkekmek Genel Müdürü Ali ‹lkbahar’a çiçek hediye edildi. ‹flitme Engelliler Rehabilitasyon Merkezi