2015 Küresel Eğilimler Raporu Basın Bildirisi
Transkript
2015 Küresel Eğilimler Raporu Basın Bildirisi
Her 113 kişiden birini etkileyen zorla yerinden edilme rekor düzeye ulaştı BM Mülteci Örgütü UNHCR’nin bugün yayımladığı rapor, çatışma ve zulüm nedeniyle 2015 yılında küresel ölçekte zorla yerinden edilmenin şimdiye kadar kaydedilen en yüksek düzeye ulaştığını ve insanların çektiği büyük acıların çarpıcı şekilde arttığını ortaya koyuyor. Hükümetlerden, Ülke İçerisinde Yerinden Edilme İzleme Merkezi de dâhil olmak üzere ortaklardan ve UNHCR’nin kendi raporlarından elde edilen verilere göre, dünyada zorla yerinden edilmeye ilişkin UNHCR tarafından yıllık olarak yayımlanan Küresel Eğilimler raporuna göre, 2015 yılı sonu itibarıyla yerinden edilmiş kişi sayısı 65,3 milyona ulaşarak, sadece on iki ay önce 59,5 milyon iken, ilk defa 60 milyon eşiğini aşmıştır. Toplam 65,3 milyon kişinin 3,2 milyonunu sanayileşmiş ülkelerde 2015 yılı itibarıyla iltica taleplerine ilişkin kararı bekleyenler (UNHCR tarafından şimdiye kadar kaydedilmiş en yüksek toplam sayı), dünya genelinde 21,3 milyonunu mülteciler (2014’teki rakamdan 1,8 milyon daha fazla ve 1990’ların başından bu yana görülen en yüksek toplam mülteci sayısı) ve 40,8 milyonunu ise evlerini terk etmek zorunda kalmış ama halen kendi ülkelerinin sınırları içerisinde olan kişiler oluşturuyor (2014’e kıyasla 2,6 milyonluk bir artış ve şimdiye dek kaydedilen en yüksek sayı). Dünya nüfusunun 7,349 milyar olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu rakamlar dünyadaki her 113 kişinden 1’inin ya sığınmacı ya da ülkeleri içinde yerinden edilmiş durumda veya mülteci olduğu anlamına gelmektedir – bu UNHCR’nin daha önce emsaline rastlamadığı bir risk düzeyidir. Günümüzde zorla yerinden edilmiş kişilerin toplamı Birleşik Krallık, Fransa veya İtalya’nın nüfusundan fazladır. 1 Zorla yerinden edilme 1990’ların ortalarından bu yana birçok bölgede artış göstermektedir ancak son beş yılda bu tırmanmanın hızı artmıştır. Bunun üç nedeni vardır: çok sayıda mültecinin ülkelerini terk etmesine neden olan durumların uzun sürüyor olması (örneğin Somali’deki çatışma otuz yıldır, Afganistan’daki çatışma ise kırk yıldır devam etmektedir); yeni ve büyük ya da yeniden alevlenen durumların sıklıkla yaşanıyor olması (günümüzde bu tür durumların en büyüğü Suriye’de görülmekte olsa da son beş yılda benzer şekilde Güney Sudan, Yemen, Burundi, Ukrayna, Orta Afrika Cumhuriyeti vb. ülkeler için de geçerlidir) ve mültecilere ve ülkeleri içinde yerinden edilmiş kişilere ilişkin çözüm bulma oranı Soğuk Savaş’ın bittiği tarihten bu yana düşüş eğilimindedir. On yıl kadar kısa bir süre önce, 2005 1Birleşik Krallık’ın 2015 nüfusu: 64,7 milyon; Fransa’nın nüfusu: 64,4 milyon; İtalya’nın nüfusu 59,8 milyon. Kaynak: BM Nüfus Birimi, Dünya Nüfus Tahminleri, 2015 Revizyonu https://esa.un.org/unpd/wpp/Download/Standard/Population/ 1 yılının sonunda, UNHCR her dakika ortalama 6 kişinin yerinden edildiğini kaydetti. Bugün aynı sayı dakikada 24 kişi – yani yetişkinlerin tipik nefes alma sıklığının neredeyse iki katı. BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi “Savaş ve zulüm nedeniyle daha fazla insan yerinden ediliyor ve bu durum kendi başına endişe vericiyken mültecileri tehlikeye atan faktörler de çoğalıyor.” dedi. Grandi sözlerine, “Her yıl denizde hayatını kaybeden mülteci ve göçmenlerin sayısı korkunç rakamlara ulaşmış durumda; karada savaştan kaçan insanların yolu, kapanan sınırlarla kesiliyor. Bazı ülkelerdeki politikalar ilticaya karşı seyrediyor. Bugün test edilen şey ülkelerin sadece mülteciler için değil aynı zamanda insanlığın müşterek faydası için birlikte çalışma iradesidir ve hâkim olan anlayışın işte bu birlik ruhu olması gerekir.” diyerek devam etti. Dünyadaki mültecilerin yarısı 3 ülkeden geliyor… Küresel Eğilimler raporunun kapsadığı ülkeler arasında bazıları öne çıkmaktadır: Suriye 4,9 milyon, Afganistan 2,7 milyon ve Somali 1,1 milyon olmak üzere bu üç ülke toplamda dünya genelinde UNHCR’nin yetki alanındaki mültecilerin yarısından fazlasını oluşturmaktadır. Ayrıca Kolombiya (6,9 milyon), Suriye (6,6 milyon) ve Irak (4,4 milyon) ülke içinde yerinden edilmiş kişi sayısının en fazla olduğu ülkelerdir. 2015 yılında Yemen, 2.5 milyon yani nüfusunun yüzde dokuzuyla, ülke içinde yeni yerinden edilme açısından en hızlı artışın görüldüğü ülke oldu. Ve çoğu Küresel Güney’de Avrupa’nın Akdeniz üzerinden gelen bir milyondan fazla mülteci ve göçmeni yönetme çabaları 2015’te birçok kişinin dikkatini çekti ancak rapor dünyadaki mültecilerin büyük çoğunluğunun Avrupa'dan başka yerde olduğunu göstermektedir. 2015’te UNHCR’nin yetki alanı içerisindeki mültecilerin yüzde 86’sı çatışma bölgelerine yakın düşük ve orta gelirli ülkelerdeydi. Eğer UNHCR’nin kardeş kuruluşu UNRWA’nın sorumluluğu altındaki Filistinli mülteciler de bu rakama dâhil edilse söz konusu oran dünyadaki toplam mültecilerin yüzde 90’ından fazlasına çıkmaktadır. Rapora göre, Türkiye 2,5 milyon mülteciyle dünyadaki en büyük ev sahibi ülkeydi. Bunun yanı sıra Lübnan’da, dünyadaki herhangi başka bir ülkeyle karşılaştırıldığında, nüfusuna oranla daha fazla sayıda mülteci bulunuyordu (ülkede yaşayan her 1000 kişi için 183 mülteci). Ekonomik büyüklük bazında bakıldığında ise Kongo Demokratik Cumhuriyeti en fazla mülteciye ev sahipliği yapıyordu (fiyat satın alma paritesine göre ölçülen kişi başına düşen gayri safi milli hasılanın her bir doları için 471 mülteci). İltica başvuruları artıyor 2015, sanayileşmiş ülkeler için de iki milyon iltica talebiyle yeni iltica talepleri sayısı açısından rekor bir yıldı (yıl sonu itibarıyla karar bekleyen 3,2 milyon iltica talebine ilaveten). Dünyada en fazla iltica başvurusu yapılan ülke Almanya oldu (441,900) ve bu durum büyük ölçüde Almanya’nın Akdeniz üzerinden Avrupa’ya kaçan insanları kabul etmeye hazır olduğunu yansıtıyor. En fazla iltica başvurusu yapılan ikinci ülke, başvuruda bulunan kişilerin birçoğu Orta Amerika’daki çetelerle ilgili şiddetten kaçanlar olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri’ydi (172.700). İsveç (156.000) ve Rusya’da (152.500) başvuruların arttığı ülkelerdi. Dünyadaki mültecilerin yarısına yakını çocuk UNHCR’nin toplayabildiği verilere göre (nüfus verilerinin tümü raporu hazırlayanların erişiminde değildi) 2015’te dünyadaki mültecilerin yüzde 51’i çocuktu. Endişe verici şekilde; bu çocukların birçoğu anne-babalarından ayrı düşmüş ya da yalnız seyahat eden çocuklardı. Toplamda refakatsiz ya da ailesinden ayrı düşmüş 98,400 çocuk iltica talebinde bulundu. Bu, 2 UNHCR’nin şimdiye dek kaydettiği en yüksek sayı aynı zamanda küresel zorla yerinden edilmenin genç hayatları ne kadar orantısız bir şekilde etkilediğinin de trajik bir tezahürüdür. Evlerine dönemeyen insanlar Küresel yerinden edilmeye ilişkin rakamlar hiç olmadığı kadar artmışken evlerine dönebilen ya da başka bir çözüm bulan (ilk sığınma ülkesinde yerel entegrasyon ya da başka bir yere yeniden yerleştirme) insanların sayısı düşüktü. 2015’te 201.400 mülteci menşe ülkelerine geri dönüş yapabildi (daha çok Afganistan, Sudan ve Somali olmak üzere). Bu rakam 2014 yılındaki toplam geri dönüşlerden (126.800) yüksek olmakla birlikte 1990’ların başlarındaki zirveye çıkan sayılara kıyasla bir hayli düşüktür. 2015 yılında yaklaşık 107.100 mülteci 30 ülkeye yeniden yerleştirme kapsamında kabul edildi – UNHCR’nin yetki alanındaki mültecilerin yalnızca yüzde 0,66’sına tekabül etmektedir (buna kıyasla, 2014’te 26 ülke 105.200 mülteciyi yeniden yerleştirilmek üzere kabul etti, bu ise UNHCR’nin yetki alanındaki mülteci nüfusunun yüzde 0,73’üne tekabül etmektedir). Geçen yıl en az 32.000 mültecinin vatandaşlığı tanındı, bu kişilerin büyük bir çoğunluğu Kanada’dayken, Fransa, Belçika, Avusturya gibi ülkelerde ve diğer başka yerlerde sayılar daha düşüktü. 2015 yılında bölgelere göre yerinden edilme (en yüksek rakamlardan en düşük rakamlara doğru): 1. Orta Doğu ve Kuzey Afrika Suriye’deki savaş dünyada yerinden edilmenin ve ilgili acıların başlıca sebebi olmayı sürdürdü. 2015 yılı sonu itibarıyla, Suriye’deki savaş en az 4,9 milyon insanın mülteci olarak sürgüne gitmesine ve 6,6 milyonun da ülke içinde yerinden edilmesine neden oldu – bu sayı Suriye’nin savaştan önceki nüfusunun neredeyse yarısına tekabül etmektedir. Geçtiğimiz yılın sonu itibarıyla Irak savaşı nedeniyle 4,4 milyon kişi ülke içinde yerinden edildi ve çeyrek milyondan daha fazla kişi mülteci oldu. 2015’te başlayan Yemen’deki iç savaş geçtiğimiz Aralık ayı sonu itibarıyla 2,5 milyon kişiyi yerinden etmiş durumdaydı – bu, küresel ölçekte bakıldığında diğer tüm çatışmalardan daha fazla sayıda yerinden edilmiş yeni kişi demekti. UNRWA’nın yetki alanındaki 5,2 milyon Filistinli mülteci, evlerini terk etmeye zorlanan neredeyse yarım milyon Libyalı ve ülkede kalanlar ve birkaç benzeri daha küçük ölçekte durum dâhil edildiğinde, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesi yerinden edilmiş kişi sayısının en yüksek olduğu coğrafya oldu. 2. Sahra altı Afrika Orta Doğu ve Kuzey Afrika’dan sonra Sahra Altı Afrika toplam yerinden edilme açısından en yüksek rakamlara sahipti. 2015’te devam eden Güney Sudan, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Somali’deki çatışmalarla birlikte Nijerya, Burundi, Sudan, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Mozambik gibi ülkelerden ve bu ülkelere doğru kitlesel yeni ya da süregelen yerinden edilme geçtiğimiz yılın sonu itibarıyla 18,4 milyon mülteciyle ve ülkeleri içinde yerinden edilmiş kişiyle sonuçlandı. Bu esnada Sahra altı Afrika toplam 4,4 milyon mülteciyi ağırladı – diğer tüm bölgelerden daha fazla. Dünyada en fazla mültecinin olduğu ilk 10 ülke arasında beşi ilki Etiyopya olmak üzere, sırasıyla Kenya, Uganda, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Çad gibi Afrika ülkeleriydi. 3. Asya ve Pasifik 2015’te dünya üzerindeki mülteci ve ülkesi içinde yerinden edilmiş kişinin neredeyse altıda biri Asya ve Pasifik bölgesindeydi, bu da bölgeyi toplam yerinden edilme açısından bakıldığında üçüncü büyük bölge haline getirdi. UNHCR’nin yetki alanındaki altı mülteciden biri neredeyse 1,2 milyon kişinin ülke içinde yerinden edilmiş olduğu Afganistan’dan idi (2,7 3 milyon). Myanmar bölgedeki mülteci ve ülke içinde yerinden edilmiş kişileri oluşturan ikinci en büyük ülkeydi (451.800 mülteci ve ülke içinde yerinden edilmiş 451.000 kişi ile). Pakistan (1,5 milyon) ve İran İslam Cumhuriyeti (979.000) mültecilere ev sahipliği yapan dünyadaki başlıca ülkeler arasındaki yerine korudu. 4. Amerika Orta Amerika’da çetelerden ve şiddetin diğer türlerinden kaçan insanların sayısındaki artış bölge genelinde yerinden edilmenin yüzde 17 artmasına katkıda bulundu. El Salvador, Guatemala ve Honduras’dan gelen mülteci ve sığınmacıların sayısı toplamda 109.800’e ulaştı ve bu kişilerin birçoğu Meksika ve Amerika Birleşik Devletleri’ne geldi; bu da bölgede üç yılda beş kattan fazla bir artışa karşılık geliyor. Uzun süredir devam eden bir durumun yaşandığı Kolombiya ülke içinde yerinden edilme açısından dünyadaki en büyük ülke olmaya devam etti (6,9 milyon). 5. Avrupa Ukrayna’daki durum, Avrupa’nın Suriye’ye ve Irak’a yakınlığı ve çoğu dünyadaki en fazla sayıda mülteci üreten ilk on ülkeden gelen Akdeniz yoluyla bir milyondan fazla mülteci ve göçmenin Avrupa’ya ulaşması bölgenin 2015 yılındaki yerinden edilme resminde hâkim oldu. Avrupa ülkeleri, çoğunluğu Ukrayna’dan olan toplamda 593.000 mülteci yarattı ve 2,5 milyonu Türkiye’de olmak kaydıyla 4,4 milyon mülteciye ev sahipliği yaptı. Ukrayna hükümetince sağlanılan rakamlara göre Ukrayna’da ülke içinde yerinden edilmiş 1,6 milyon kişi bulunuyordu. Küresel Eğilimler raporuna göre, mülteci nüfusunun 2014’teki düzeyinden yüzde 46 oranında artış göstererek 316.000’e ulaştığı Almanya’da iltica başvurularının sayısı 441.900 oldu. *** Ek Bilgi UNHCR’nin Küresel Eğilimler Raporu 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde, #WithRefugees #Mültecilerle dilekçe kampanyamızla birlikte yayımlanmaktadır. Veri grafiklerinin, fotoğraf, video ve diğer materyallerin olduğu Küresel Eğilimler Raporu’na ilişkin bir multimedya paketi vardır. Bu multimedya paketine ve UNHCR’nin küresel basın temaslarına ilişkin bilgilere buradan ulaşabilirsiniz. 4