İşsizler Yeni Darbe 2 4 3

Transkript

İşsizler Yeni Darbe 2 4 3
Eşit işe
eşit ücret.
Göçmen Komisyonu
Sendika içi demokrasi
talebi
2
Sağlık ve Güvenlik
Çalışanlara yeterince
bilgi gerek
Sosyal Forum
3
Sendikalar daha
da aktif
4
Nr. 2 | März 2011 | türkisch
Erscheint als Beilage zur Zeitung «work» | Redaktion T +41 31 350 21 11, F +41 31 350 22 11 | [email protected] | www.unia.ch
Binlerce Kişi İşsizlik Parası Hakkını Kaybedecek
İşsizler Yeni Darbe
1 Nisan 2011 tarihinde yürülüğe girecek olan yasa
değişikliğiyle 20.000 işsiz,
işsizlik parası alma hakkını
kaybedecek.
İşsizlik Sigortası Yasası’ndaki bu değişiklik, işsizlerin işsizlik parası alma
süresini, işsiz kalmadan önce son
iki yılda 18 aydan daha az çalışmış
olma durumunda, 18 aydan 12 aya
indiriyor. Bunun sonucu olarak, bu
tarihte 12 aydan fazla işsizlik parası almış olanlar, işsizlik parası alma
hakkını kaybedecekler.
Geçen yıl bu konuda yapılan halk
oylamasında söz konusu değişiklik
az bir farkla kabul edilmişti. Şu anda
işsizlik parası alanların %45’inden
fazlasının göçmen işçiler olduğu
biliniyor. Bugüne kadar yapılan
gözlemlerde, işsizlik parası alma
hakkını kaybedenlerin üçte birinden fazlasının ise, başka bir imkanı
kalmadığından mecburi olarak sosyal yardım almak zorunda kaldıkları
tespit edilmiştir. İşsizlik parası alma
hakkını kaybeden göçmenlerin ne
kadarının sosyal yardım almak zorunda kaldıkları konusunda ise herhangi bir tespit bulunmuyor. Buna
rağmen, işsizlik parası alma hakkını
kaybeden göçmenlerin büyük bir
kısmının, sosyal yardım almak zorunda oldukları tahmin ediliyor.
Göçmen işsizlerFoto:
zorda
Markus Forte, express.ch
Bunun anlamı, yeni yürülüğe giren
Göçmen Yasası gereğince, bu durumda olan göçmenlerin oturma
Çalışılan ülke hakkında bilgi için
Avrupa Göçmen
İşçileri Bilgi Ağı
Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde çalışmak isteyen
işçilere, çalışmak istedikleri ülkelerdeki ücret ve
çalışma koşulları hakkında
bilgilendirmek için sendikaların hazırladıkları bir
internet sitesinde, pek çok
dilde çalışanların ihtiyacı
olan bilgiler yer almakta.
Avrupa Birliği’nin genişlemesi ve
serbest dolaşımın gerçekleşmesi,
Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde ki
işçilerin diğer ülkelerde daha kolay çalışma imkanına kavuşmaları
ile bazı sorunlarda daha da önem
kazandı. Bunun başında çalışmak
için gidilen bir ülkede ki çalışma
koşulları hakkında bilgi sahibi olmak geliyor. Bu nedenle Avrupa
Birliği ülkelerinde ki sendikalar bir
araya gelerek, çeşitli dillerde, çeşitli ülkelerde ki ücret, çalışma süresi
gibi bilgileri içeren bir siteyi hazırladılar. Avrupa Göçmen İşçileri Bilgi Ağı bu sitede „know before you
go«, gitmeden önce bilgilen’ adı
altında bunları Türkçe olarak bulmak ta mümkün.
Bu Proje Avrupa Birliği’nin katkıları ile Avrupa Yapı ve Ağaç İşçileri
Federasyonu (EFBWW) tarafından
hazırlandı. Çalışma hayatı ve sosyal sigortalar hakkında ki bilgilerin
yanısıra, çalışılan ülkedeki sendikaların adresleri de bulunmakta.
Neden böyle bir site?
Avrupa Birliğinin kurulmasından
sonra, mal ve hizmet dolaşımının
serbestleşmesine bağlı olarak işgücünün de serbest dolaşımı gerçekleşti. Buna rağmen işgücü, mal
ve hizmetler kadar hareket etmemekte. Bunun en önemli nedeni,
insanların diğer ülkeler hakkında
bilgilerinin az olması ve dil sorunlarıdır. Bu nedenle, Avrupa Birliği
içinde başka bir ülkede çalışma
çoğu kez ya kısa süreli olmakta
veya sadece belli bir proje ile sınırlı
kalmaktadır. Buna ek olarak başka
bir ülkede çalışma çoğu kez işçi kiralayan aracı kurumlar aracılığı ile
olmakta, bunun sonucu çalışılan
ülkelerde ki çalışma koşulları hakkında yeterince bilgi sahibi olmak
mümkün olmamaktadır. Oysa Avrupa Birliği ülkelerinde ki sendikalar serbest dolaşımla birlikte, her
işçinin çalışmanın yapıldığı yer ve
ülkedeki çalışma koşullarında çalışması prensibini hayata geçirmek
istemektedirler. Bunun için yapılan
kontrollerin yanısıra çalışanlarında
bilgi sahibi olması kaçınılmaz bir
gereklilik.
Bu nedenle ECMIN (European
Construction Mobility Information Net) Avrupa Göçmen İşçileri
Bilgi Ağı önemli bir ihtiyaca cevap
vermek için gerçekleştirildi. Ayni
yer veya ülkede çalışan işçilerin
kendi ana dillerinde çalışma şartları hakkında bilgi edinmesi ile, daha
ucuza çalışmak zorunda kalmaktan kurtulmaktadırlar.
www.ecmin.efbww.org internet sitesinde ki Türkçe bölümünde bütün ülkelerdeki çalışma koşulları
hakkında bilgi edinebilirsiniz.
izni hakkını kaybetmesi ihtimalini arttıracak. Bilindiği gibi, bu yasa
değişikliği ile uzun bir süre sosyal
yardım alan göçmenlerin, oturma
izninin uzatılması, yabancılar polisinin takdirine bırakılıyor. Çeşitli
kantonlar, örneğin üç yıldan fazla
sosyal yardım alan göçmenlerin durumunu inceliyor ve oturma izinlerini de uzatmıyor.
Konunun gündeme gelmesi ise yeni
ekonomi bakanının ocak ayı içinde
yaptığı bir açıklamada, işsizlik sigortası yasa değişikliği ile nisan ayı
başında 20.000 işsizin, işsizlik parası
alma hakkını kaybedeceğini açıklaması ile oldu. Bakanın bu açıklaması
gerek kanton yönetimlerinde gerekse de belediyelerde bir panik havası
yarattı. Bunun nedeni ise, bir anda
İşsizleri cezalandırma devam ediyor.
çok sayıda insanın sosyal yardım almak için müracaatta bulunabilecekleri oldu.Bu nedenle, işsizlik kasaları
ocak ayı sonunda işsizlere bir mektup göndererek, yasa değişikliğine
dikkat çektiler. Benzer şekilde kanton ve belediyeler, yeni müracaatları
değerlendirmek için de hazırlık yapmaya başladı.
İşsizlik parası hakkını kaybedeceklerin sayısı hakkında ise düşünceler
oldukça farklı, oylama öncesi bu
konuda bir açıklama yapan Ekonomi Müsteşarlığı bu sayının 16.000
civarında olabileceğini belirtmişti.
Buna karşın pek çok uzman, bugünkü ekonomik durumda bu sayıyı
iyimser bir tahmin olarak değerlendiriyor. Nisan ayı başında, sosyal
yardım almak için müracaat edeceklerin sayısının da buna bağlı olarak
tahmin edildiği gibi 4000 değil çok
daha fazla olması bekleniyor.
Yeni Yasa
İşsizlik Sigortasında
Değişiklikler
Gerek işsizler gerekse de çalışanlar, işsizlik sigortasındaki açıkları kapatmak için
bir kez daha cezalandırılıyor. Bir yandan, çalışanlar işsizlik sigortasına daha fazla prim
ödemek zorunda bırakılırken, bir yandan da işsizlerin hakları kıstılanıyor.
Yeni yasa ile yapılan değişiklikler
Mevcut Yasa
Çalışanlar için: İşsizlik Sigortasına, yarısı işverenler yarısı
çalışanlar tarafından ödenen prim oranı halen %2
İşsizler için: İşsizlik parası 5 günlük beklemeden sonra
alınmakta.
İşsizlik parası alırken çalışılan süreler, yeniden işsizlik
parası almak için hesaba katılmakta, böylece işsizlik parası
alma süresi uzamakta.
İşsizlik sırasında çalışamama durumunun ortaya çıkması
halinde 45 gün boyunca işsizlik parası alma hakkı bulunmakta, çocuğu olanlar için bu süre 12 aya kadar
çıkabilmekte.
İşsizlik parası alma süresi:
n12 aydan fazla çalışma durumunda 400 gün
n55 yaşından daha büyük ve 18 aydan fazla
çalışanlar için 520 gün
nKısmen malulu olan ve 18 aydan fazla
çalışmış onlalar için 520 gün
nÇalışmadığı halde işsizlik parası almaya
hak kazananlar için 260 gün
İşsizliğin yüksek olduğu kantonlarda, işsizlik parası alma
süresi 6 ay ve miktarı 120 gün uzatılır.
25 yaşından küçük ve çocuğu olmayanlar için kısıtlamalar
bulunmamakta.
İşsizlerin meslek eğitimi ve diğer eğitimleri için gerekli
finansmanın %80 ni işsizlik sigortası %20 sini kanton
yönetimi sağlamakta
1 Nisan’dan sonra geçerli durum
İşsizlik Sigortasına, yarısı işverenler yarısı çalışanlar
tarafından ödenen prim oranı %2.2 çıkıyor.
Yıllık geliri 126’00 ila 315’000 Frank arasından olanlarsa
sadece %1 prim ödeyecekler.
İşsizlik parası almak için bekleme süresi 25 yaşından
küçük ve baktığı bir kimsesi olmayanlar için, belli durumlarda 10, 15 veya 20 güne çıkmakta.
Söz konusu süreler artık hesaba katılmamakta, başka
bir deyişle, bu süre içinde çalışma sonucu yeniden işsizlik
parası alma hakkını ortaya çıkarmamakta.
İşsizlik sırasında çalışamama durumunun ortaya çıkması
halinde, işsiz olanın 45 yaşından büyük olması halinde,
işsizlik parası iki yıl boyuca ödenmekte (yasa değişikliğinde
ki tek olumlu nokta)
İşsizlik parası alma süresi:
nSon iki yıl içinde 12 ay çalışmış olanlar için 260 gün
nSon iki yıl içinde 18 ay çalışmış olanlar için 400 gün
nSon iki yıl içinde 24 ay çalışmış olan ve 55 yaşından
büyük veya maluliyet maaşı alanlar için 520 gün
nÇalışmadığı halde işsizlik parası almaya hak
kazananlar için 90 gün
Bu hak kaldırılmakta
25 yaşından küçük ve çocuğu olmayanlar için işszilik parası
alma süresi 200 güne indirilmekte
İşsizlerin meslek eğitimi ve diğer eğitimleri için gerekli
finansmanın %50 sini işsizlik sigortası %50 sini kanton
yönetimi sağlamakta
horizonte Kısa kısa
Cindy’s Diner
Şubat ayı sonunda Basel’da
Mövenpick’e ait Cindy’s Diner işyerini Mart ayı sonunda kapatma
kararı alması üzerine çalışnaların
yaptıkları 12 saatlik grev sonucu,
işyerinin sendika ile bir sosyal plna
yapması ve çıkış sürelerinin 6 aya
kadar uzatılması kabul ettirildi.
İşyeri yönetiminin hiçbir kurala uymadan kısa süreli bir kararla işyerini kaptma kararı alması üzerine
yapınla grev başarı ile sonuçlandı.
Grev sonucu bir yandan çalışanlara, çıkış tazminatı, iş aramada
yardımcı olmak gibi konuları içeren
bir sosyal plan ve çıkış sürelerinin
uzatılması kazanılmış oldu.
Alstom
Unia sendikası tarafından, Alstom
işyerinde çalışanlardan oluşturulan bir komisyon, işyeri tarafından
alınan işten çıkarma konusunda
bir araştırma yaptı. Bunun sonucu işyerinin kararının herhangi bir
somut gerekçeye dayandırılmadığı
tespit edildi.
Bu tespitlerin sonucu, işyerinden
760 işçinin çıkarılmasına da gerek
olmadığı belirlendi. Komisyon ayrıca, kısa çalışma, erken emeklilik
gibi tedbirlerle ilk elden 300 işçinin işten çıkarılmasına engel olunacağını belirterek, işyerinden bu
konuları bir kez daha incelemesi
talebinde bulundu.
Bilindiği gibi geçen yılın sonunda,
toplu işten çıkrama kararı alan Alstom işyeri, çalışanların ve sendikanın protestoları sonucu bu kararını
dondurmaya zorlanmıştı. Çalışanlar şimdi, işten çıkarmalara engel
olacak önlemleri tartışmakta ve
sonuçlarını işyerine bildirmek durumunda.
Giesserei Osterwalder
Osterwalder AG Hegi’de bulunan
dökümhanesini kapatıp 31 işçiye çıkış vereceğini açıklaması,
çalışanların protestolarına neden
oldu. İşyeri, bu dökümhane de çalışanlardan 21 ine ayni firmanın
başka bir dökümhanesinde çok
daha düşük ücretle çalışma teklifinde bulunması, üstelik yol masraflarını karşılamaya yanaşmaması, çalışanların tepkilerine yol açtı.
Unia sendikası, işyerinde çalışan
işçilerle yapınla bir toplantı sonrası bu konuda işyeri ile görüşme
talep etti.
Bunun üzerine işyeri yönetimi geri
adım atarak, sendika ile bir sosyal
plan yapmak için görüşmelere hazır olduğunu açıkladı.
Honegger AG
Neunburg’ta İstatistik Müsteşarlığı binasını temizleyen Honegger
AG temizlik firmasının, Aralık ayı
sonunda tüm çalışanlar çıkış vermesini kabul etmeyen çalışanlar,
Unia sendikası ile birlikte bir imza
kampanyası başlattılar.
Bunu takiben, işyeri ile yapınla görüşmeler sonrası, daha sonra bu
işyerinin temizliğini üstlenen Vebego Services AG ile bir anlaşma
yapıldı. Buna göre yeni firma işyeri
temizliğinde çalışanların tüm işçileri, daha önceki şartlarda çalıştırmayı kabul etti.
Ekonomik Krizle işten çıkarmalar
artarken, çalışanların buna direnişleri de artmakta. Bu direnişler
çoğu zaman başarılı olmakta. Bugüne kadar İsviçre’de gerçekleşen
başarılı direnişler, ne yapalım elimizden bir şey gelmiyor diyenlere
örnek olmakta.
2
Nr. 2 | März 2011 | türkisch Unia Göçmen Komisyonu Toplantısı
Die Migranten haben
eine Stimme
Göçmenler kendilerini ilgilendiren konuları tartışıyor.
Şubat ayın içinde yapılan
Göçmen Komisyonu toplantısında öncelikle 2010 yılında tespit edilen hedefler
konusunda tartışma açıldı.
Gerek üye gerekse de sendika temsilciliği konusunda belirlenen hedeflerin büyük oranda gerçekleştirildiği
komisyon üyeleri tarafından dile getirildi. Öte yandan, sendikanın üyelerine sunduğu mesleki eğitim ve
sendikal kurslar konusunda göçmen
üyelerin daha iyi bilgilendirilmesi
gerektiğine de dikkat çekildi.
Komisyon toplantısının ilk bölümü, Unia göçmen bölümünde Portekizce konuşanları için yeni çalışmaya başlayan Marília Mendes’in
tanıtılması ile başladı. Daha önce
öğretmen olarak göçmen çocukların
eğitimi ve göçmenlerin sorunları konularında bilgi ve deneye sahip olan
bu yeni arkadaşımız, komisyon üyelerine tanıtıldı.
Bunu takiben, Unia sendikası tarafından bu yıl başında lanse edilen,
asgari ücretin yasalarla belirlenmesi
yolunda ki yasa teklifi konusunda ilk
bilgiler komisyon üyelerine verildi.
Komisyon toplantısının en önemli
gündemi ise, en son yapınla Unia
sendikası olağanüstü kongresinde,
göçmenlerin merkez yönetim kurulunda ki temsilci sayısının ikiden 4
e yükseltilmesi nedeni ile, bu üyelerin belirlenmesi oldu. Bu nedenle
komisyon toplantısına katılım her
zamankinden daha fazla oldu. Bunun sonucu yapılan seçimlerde, şu
anda göçmenleri merkez yönetim
kurulunda temsil eden Guglielmo
Bozzolini’nin yanı sıra werden Marisa Pralong, Ali Korkmaz ve Osman
Osmani oy çoğunluğu ile, göçmenlerin temsilcileri olarak merkez yönetim kuruluna seçildiler.
Unia Kampanyası ‘Biz
İsviçre’yiz’
Unia sendikası olağanüstü kongresinde kararlaştırılan göçmenlerin
İsviçre kamuoyunda ki kötü gösterilmesine karşı bir kampanya başlatma kararını da tartışan göçmen
komisyonu, bu kampanyanın sürdürülmesi içim özel bir komisyon
kurulmasını kararlaştırdı. Unia sendikası merkez yürütme kurulu adına
kampanyayı yönetecek olan Rita
Schiavi’nin yanı sıra bu komisyona Slavica Juric, Julicia Theodoloz,
Hamz Nela, Pedro Penaloza, Paula
Da Silva, Alhonsine Bruyat, Rabhia
Seddiki, Sidonio Cadeias ve Sonia
Oliveira aday oldular. Göçmen komisyonu tarafından bu göreve seöilen bu arkadaşlarımız önümüzde ki
dönemde kampanyanın yürütülmesinden sorumlu olacaklar.
Göçmen Komisyonu ayrıca, 14
Haziran’da yapılacak olan kadın etkinliklerine göçmenlerin katılımını
sağlamak için çaba gösterilmesini
kararlaştırdı. Bu konuda öncelikle
bölgelerde ki göçmen komisyonlarının harekete geçirilmesi ön görülmekte ve göçmenlere bu konuda
kendi ana dillerinde bilgi verilmesi
amaçlanmakta.
Elçilikten Açıklama
Elektronik Pasaportlar
Zürih Başkonsolosluğunun
E-Pasaport İşlemleri Hakkındaki Açıklaması.
31 Aralık 2010 tarihinden itibaren
eski tip pasaportlara (lacivert pasaport) uzatma, yenileme ve refakat
kaydı işlemi yapılmamaktadır. (Halen geçerli olan eski tip pasaportlar
süreleri dolana kadar kullanılabileceklerdir) Posta aracılığıyla yapılan
yenileme, uzatma ve refakat kaydı
işlemleri de 15 Aralık 2010 tarihi itibariyle durdurulmuştur.
nE-pasaportlar 10 yıl geçerli olacak
şekilde düzenlenebilmektedir.
nHer şahıs için ayrı pasaport düzenlenmektedir.
nE-pasaportlarda refakat kaydı bulunmamaktadır. Bu nedenle çocuklar için de ayrı pasaport düzenlenmektedir.
Mevcut pasaportunun süresi dolan
veya yeni pasaport almak isteyen
vatandaşlarımızın, «e-pasaport» almak için öncelikle 7/24 hizmet veren çağrı merkezinden (+90-216-444
30 20) telefon ile veya http://www.
epasaport.gov.tr adresindeki internet sitesinden yazılı olarak randevu
almaları gerekmektedir. Randevu
alan vatandaşlarımız, kendilerine
belirtilen tarih ve saatte Başkonsolosluğumuza müracaat edeceklerdir.
18 yaşından küçük çocuklar, anne
ve babaları ile birlikte gelmelidir.
Başkonsolosluğumuza
gelmeden
önce lütfen işlemler için gerekli belgelere sahip olduğunuzdan emin
olunuz. Pasaport müracaatı sırasında getirilmesi gereken belgeler için
http://www.epasaport.gov.tr adresinden bilgi alınabilir.
E-Pasaport Harçları:
nPasaport
cüzdanı: 34 CHF
ay süre için: 31 CHF
n1 yıl süre için: 45 CHF
n2 yıl süre için: 73 CHF
n3 yıl süre için: 104 CHF
n3 yıldan fazla süre için: 146 CHF
n6
E-pasaportlarının Başkonsolosluğumuza ulaştığına dair bilgilendirilen
vatandaşlarımız haftaiçi 8.30–12.00
ve 14.00–17.00 saatleri arasında sıra
beklemeden pasaportlarını teslim
alabilirler. Teslim esnasında eski pasaportunuzu ve nüfus cüzdanınızı
yanınızda bulundurunuz.
Göçmen nüfus artmaya devam ediyor
İsviçre’ye Gelenler
ve Gidenler
İsviçre’ye son yıllar içinde
gelenlerin sayısı rekor bir
düzeye ulaştı. Rakamlara
bakıldığında başka bir gerçeğin daha ortaya çıktığı
görüldü, son bir yıl içinde
İsviçre’yi terk edenlerin de
rekor bir seviyede olduğu
tespit edildi.
İsviçre’de bir yıl içinde göçmenlerin
sayısı 74.600 arttı. Oysa, 2008 yılında bu artış miktarı 98.200, 2007
yılında bu rakam geçen yıldan biraz
daha fazla 75.500 olmuştu. Bu rakamların bize anlattıkları gerçekliğin sadece bir kısmı, yirmi yıl öncesi
ile bugünü karşılaştırdığımızda karşımıza bambaşka bir manzara çıkıyor. 1991 yılında İsviçre’ye yerleşen
164.773 insanın 133.100’ü göçmen,
31.673 ise o yıl ülkesine geri dönmüş
İsviçreliler oldu. Aynı yıl İsviçre’yi
terk eden 103.333 kişinin 29.890’ı
İsviçreli iken, 73.443 göçmen ise
kendi ülkelerine geri dönmüştü.
Serbest Dolaşım
2009 yılına baktığımızda karşımızda farklı bir manzara çıkıyor,
İsviçre’ye gelen 160.623 kişinin sadece 22.354’ü İsviçrelidir. Başka bir
deyişle, İsviçre’ye gelenler arasında
İsviçrelilerin sayısı %30’dan daha
fazla azalmıştır. Aynı yıl ülkesinden
ayrılan İsviçreli sayısı yirmi yıl öncesine göre ise pek değişmemiştir. Göçmenler açısından da geri dönenlerin
sayısında da düşüş vardır, ancak bu
düşüş oranı %20 civarındadır.
İsviçre’ye hangi ülkelerden göçmen
geldiği karşılaştırıldığında ilginç bir
durum ortaya çıkıyor, 1991 yılında
İsviçre’ye gelen her dört göçmenden
biri o dönemin Yugoslavya’sından
gelmiştir. Ancak, aynı yıl İsviçre’yi
terk eden her 11 kişiden biri bu ülke
insanı. O yıl, İsviçre’yi terk eden
göçmenler arasında birinci sırada
İtalyanlar görüldü.
Yeni Durum
2009 yılına gelindiğinde ise karşımızda bambaşka bir durum ortaya
çıktı. Alman vatandaşları İsviçre’ye
yerleşen göçmenler arasında ilk
sırada yer aldı. İsviçre’yi aynı yıl
terk edenler arasında Almanlar
yine ilk sıradaydı. Başka bir deyişle, İsviçre’ye gelişleri çok hızlı olan
Almanlar yine aynı hızla ülkelerine
geri döndüler. Bu sonuç, İsviçre’nin
resmi politikasıyla, daha doğrusu
masa başında yapılan hesaplar gerçeklikle pek uyuşmadı.
Türkiye’den gelen ve Türkiye’ye giden insanlar açısından durum biraz
daha farklı, 1991 yılında buraya gelen vatandaşlarımızın sayısı 6675
civarındaydı. Ülkesine dönenlerin
sayısı ise 2825 oldu. 2009 yılında ise
hem gelenlerde hem de gidenlerde
hatırı sayılır bir azalma olmuştu,
2251 gelene karşılık dönenlerin sayısı 835’e kadar düşmüştü.
/ Mehmet Akyol
Süre Uzuyor
Vatandaşlık İptali
İsviçre vatandaşlığına geçmek için sahte belge veren
veya bazı gerçekleri gizleyenlerin, aldıkları vatandaşlık hakkının iptal süresi
5 yıldan 8 yıla çıkarılırken,
bu konuda bir dava açılmışsa bu sürenin uzatılmasını
öngören yasa değişiklği 1
Mart 2011’de yürürlüğe girecek.
2006 yılında Luzern Hıristiyan
Demokrat milletvekili Ruedi Lustenberg tarafından verilen bir yasa
önerisi teklifi, önce Parlemento tarafından daha sonra da hükümet
tarafından kabul edilmişti. Yasanın
yürürlüğe girmesine karşın tespit
edilen süre içinde halk oylamasına
gidilmesi için gerekli imzaların toplanmaması ile hükümet bu değişikliği yürürlüğe koymayı kararlaştırdı.
İsviçre Vatandaşlık Yasası 41. maddesini değiştiren bu yeni yasal değişikliğin temel amacı ise, vatandaşlık
hakkı alma kurallarının istismar
edilmesine engel olmak. Mevcut
yasal düzenlemelere göre, Göçmen
Müsteşarlığı’nın bu gibi hallerde,
vatandaşlık hakkını 5 yıl içinde iptaline karar verebiliyor. Bu süre dolduğunda ise, eğer daha önce bu konuda bir soruşturma açılmış olsa bile,
vatandaşlık hakkının iptali mümkün olmuyor.
Lustenberg tarafından verilen değişiklik önerisi ise hem bu süreyi 8
yıla uzatıyor, hem de bu süre içinde
bir soruşturma açılmışsa, belirlenen
süre dolduktan sonra soruşturmadan çıkacak sonuca göre vatandaşlık
hakkı iptal ediliyor. Gerek Parlamen-
to gerekse de hükümet, istismar durumlarının açıklığa çıkarılması için
5 yıllık gibi bir sürenin kısa olduğu
görüşünde birleşiyor.
Neden yasa değişikliği?
İsviçre vatandaşlığına geçen bazı
göçmenlerin, bazı sahte belgeleri kullandıkları veya vatandaşlığa
geçişi zorlaştıracak bazı gerçekleri
gizledikleri biliniyor. Ancak, her yıl
50.000’den fazla göçmenin İsviçre
vatandaşı olduğu ve bunlar içinde
bu tür sahtekarlıkları yapanların sayısının ise 50’yi bulmadığı biliniyor.
Üstelik bu sahtekarlıkların ortaya çıkarılması için 5 yıl gerçekten gerekli
olan süreden çok daha fazla.
Yasa değişikliğinin yürürlüğe konulacağının açıklanmasından sonra,
Göçmen Müsteşarlığına, bugüne kadar 5 yılın bu işlem için kaç olayda
yeterli kalmadığını soran bir gazeteciye verilen cevapta bu anlamda çok
ilginç oldu. Ne müsteşarlığın ne de
bakanlığın elinde bu konuda hiç bir
bilgi bulunmuyor. Başka bir deyişle, ortada yasa değişikliğini zorunlu
kılacak herhangi bir durum yok. Bu
durumda değerli bir milletvekilinin neden değerli zamanını bu işe
ayırdığı sorusu akıllara geliyor. Yine
gerek parlamentonun gerekse de hükümetin, ortada bir neden olmadığını bile bile böyle bir yasal değişikiğe
«evet» dediğini de düşünmek gerekiyor. Belki de göçmenlerin aleyhine
bir yasa değişikliğine karşı çıkarak,
göçmen taraflısı olarak nitelendirilmekten korkuyorlar. Her neyse, biz
bu soruların cevaplarını okuyucularımıza bırakalım.
/ Mehmet Akyol
horizonte 3
Nr. 2 | März 2011 | türkisch
14 Haziran Eylemi
Kurumsal Demokrasi, Toplu İş Sözleşmeleri, 14 Haziran
Tek Hedefimiz var: Delegeler Meclisi Toplandı
Herkese Eşitlik
Olağanüstü Kongre’de alınan kararların hayata geçirilmesi için alınması gereken kararlar bu yılın ilk
merkez delegeler toplantısının ana konusu oldu.
Toplantıda, sendikanın tüzük değişiklileri konusunda
hazırlık yapmak üzere bir
komisyon oluşturulması kararlaştırıldı.
Unia Sendikası diğer sendikalarla birlikte, İsviçre’de
kadın çalışanlar için önemli bir gün olan 14 Haziran’da
büyük bir etkinlik düzenliyor.
Bu etkinliğin tek hedefi var,
İsviçre’de çalışan kadınlar çalışma
koşullarını daha iyi hale getirmek
ve eşit haklar doğrultusunda somut adımlar atmak. Unia sendikası
kadın sorumlusu Corinne Schaerer
ile yapılan bir söyleyişi de bunu şu
şekilde açıklıyor.
Unia sendikası ve diğer sendikalar 14 Haziran’da büyük bir etkinlik düzenliyorlar, bunun nedenini
açıklayabilir misiniz?
Corinne Schärer.
30 yıl önce 14 Haziran’da, İsviçre Anayasası’na ‘eşit işe eşit ücret’
prensibi eklendi. Daha sonra 20
yıl önce gene 14 Haziran’da yapılan kadın grevi ile Eşit Haklar
Yasası’nın çıkarılması sağlandı.
Buna rağmen bugün çalışan kadınlar ayni işi yapan erkek çalışma
arkadaşlarından hala %20 daha az
ücret almaktalar. Bu tam bir skandaldır.
lışma hayatında daha da kötü bir
durumda. Otel lokantacılık, temizlik işkollarında, satış elemanı veya
ev işleri gibi düşük ücretli mesleklerde çalışıyorlar. Çoğu kez mesleki
eğitimleri göçmen oldukları için
İsviçre’de tanınmıyor, ayrımcılığa
maruz kalıyorlar. Bu nedenle Unia
sendikası bir asgari ücret ve eşit işe
eşit ücret taleplerinde bulunuyor.
14 Haziran’da yapılacak
etkinliklerle hangi hedefe
ulaşmak istiyorsunuz?
14 Haziran etkilikleri için çağrı,
‘dikkat, haydi, kadınlar ileri’
sloganı ile başlıyor. Neden?
Bu etkinliklerin asıl hedefi, çalışan
kadınların çalışma şartlarını daha
iyi hale getirilmesidir. Pek çok kadın bugün çalıştığı halde insanca
bir yaşam için gerektiği kadar ücret alamıyor. Buna karşın kadınlar
hala çocukların ve yakınlarının
bakımı için hala asıl sorumluluğu
yüklenmeye devam ediyorlar. Bu
durumu işverenler kadınları düşük
ücretle çalıştırarak veya onlara kısa
süreli çalışma imkanı tanıyarak
kullanıyorlar.
Göçmen kadınların durumu ise ça-
Bizler artık kadınların beklemekle
yetinmeyeceğine dikkat çekmek istiyoruz. 14 Haziran’da artık kendimiz bu işi üstlenmek istiyoruz. Bütün İsviçre’de etkinlikler yapılması
planlanıyor. Bu tarihte, öğleden
sonra saat 14.06 da, bir işi bırakma
veya uzun bir ara vermeyi gerçekleştirmek istiyoruz. Daha sonra ise
her yerde değişik etkinlikler yapılacak. Bu konuda daha fazla bilgiyi
www.14juni2011.ch internet sitelerinden veya Unia sendikasının
bürolarından edinebilirsiniz.
120 Delegenin tamamına yakının
katıldığı toplantıda öncelikle 2011
yılı için sendikanın temel hedefleri
tartışmaya açıldı. Bu yılın sonunda
yenilenmesi gündemde olan yapı
ve saat işkolları toplu iş sözleşmeleri
ve 14 Haziran’da yapılacak kadın etkinlikleri bu hedeflerin başında yer
almakta. Buna ek olarak, Unia sendikasının üye sayısının arttırılması
da her yıl olduğu gibi sendikanın
gündeminde ki önemli hedeflerden
biri.
Tüzük Komisyonu
Sendikanın
demokratikleştirilmesi
Gündem bir kaz daha tüzük değişikliği.
ve üyelerin, sendika içinde ki karar
verme süreçlerinin daha etkin hale
getirilmesi için, tüzükte yapılması
gereken değişiklikleri hazırlamak
üzere seçilen 18 kişilik tüzük komisyonunda, sendika üyelerinin üçte
ikilik çoğunlukta olması bunun ilk
işareti olarak değerlendirildi. Daha
önce sendika temsilciliklerinin güçlendirilmesi için başlatılan kampanya, sendika üyelerinin karar sü-
Çalışma Güvenliği ve İş Sağlığı için
Yeni Broşür
İşyerlerinde ki iş kazalarına
karşı etkin önlemler alınması için Unia sendikası tarafından yürütülen mücadelenin bir parçası olarak, kaza
sigortası SUVA ile birlikte
hazırlanan yeni bir broşür
sendika tarafından yayınlandı.
Çalışanlara kendi ana dillerinde, iş
güvenliği konusunda temel bilgileri vermeyi amaçlayan bu broşürü
sendikanın bürolarından edinebilirisiniz. Bu broşürde yer alan temel
konular ise şu şekilde, Dur! Önce
Güvenlik! Sendikamızın, işyerinde
daha fazla çalışma güvenliği ve işçi
sağlığı için altın kuralları
Bilgi ile daha çok güvenlik
Rizikoları ortadan kaldırmak için zamanında teşhis etmek: Bunun için
bilgi ve eğitim gereklidir. İşverenler,
tehlikeler konusunda çalışanları önceden bilgilendirmeli ve alınması gereken önlemleri öğretmelidir. Bizler,
olası tehlikeler hakkında bilgi verilmesini, eğitim ve öğrenme imkanlarının kullanılmasını talep ediyoruz.
Hep birlikte daha çok güvenlik için
Sağlıklı ve güvenlikli çalışma ortamı
bir lüks değildir, her çalışanın doğal
haklarıdır. Sağlığımız hiç bir şekilde
reçlerine daha etkin katılmalarının
sendika için hayati öneme sahip
olduğunu göstermişti.
Merkez Delegeler toplantısı bunun
yanı sıra sendikanın Basel ve Waadt
bölgelerinin yeni sorumlu sekreterlerini seçti. Basel bölgesinde Evelyn
Müller ve Serge Gnos eş bölge sekreterliğine, Jean Kunz ise Waadt bölge
sekreterliğine seçildi.
daha fazla kar için tehlikeye atılmaz.
Hep birlikte, çalışanların çalışma
güvenliği ve işçi sağlığı için gerekli
önlemlerin alınması için, gerekenleri yapalım.
Güvenliksiz çalışmayalım
Çalışma sağlığı tehlikeye atmamalıdır. Eğer güvenlik sağlanamamışsa,
çalışma hastalığa yol açıyorsa, çalışmaya hemen ara verelim. Eksiklikleri haber verelim veya kendimiz
giderelim. Çalışmaya güvenlik sağlandıktan sonra devam edelim.
Sendikamız
İşyerinde bunu sağlayamıyorsak,
şefler buna engel oluyorsa, çalışma
şartları kötü kalmaya devam ediyorsa, sendika senin yanındadır.
Hemen bizimle bağlantı kurun.
Göçmen gençlerin sorunu
Çıraklık Sözleşmesi
Fesihi Artıyor
Son yıllarda çıraklık sözleşmelerinin, çıraklık eğitimi tamamlanmadan fesih edilmesinin artması bu
konuyu gündeme getirdi.
Bern Kanton’unda LEVA adı
altında yapılan bir araştırma, bu fesihlerden özellikle
göçmen gençlerin daha çok
etkilendiklerini ortaya koymakta.
tamamlayamaması, buna karşın her
beş İsviçreli gençten sadece birinin
çıraklık sözleşmesinin fesih edilmesinin objektif koşullarda açıklanması
pek mümkün görülmemekte. Çıraklı sözleşmesinin fesih gerekçesinin
İsviçreli gençlerde genel olarak, işyerindeki anlaşmazlıklar neden olurken, bunun göçmen gençlerde okul
başarısının düşük olması şeklinde
gösterilmesi de ilginç bir durum.
Çıraklık sözleşmesinin, çıraklık eğitimi tamamlanmadan sona erdirilesi kantonlara göre büyük bir değişim
göstermekte ve %10 ila %30 arasında değişmekte.
Söz konusu araştırma çıraklık sözleşmesinin fasihinin genellikle eğitim
yapanların, okulda ki başarılarının
düşük olması ile gerekçelendirdiğini
göstermekte. Bunun sonucu olarak
göçmen gençlerin daha az başarılı
olduklarını söylemek, pek çok uzman tarafından somut bir ayrımcılık
olarak değerlendirilmekte.
Çıraklık eğitimi gören her üç göçmen gencinden birinin bu eğitimi
Bilginin önemi
Özelikle Balkan ülkeleri, Türkiye ve
Portekiz kökenli gençlerde bu durumun yaygın olduğu görülmekte.
Ancak söz konusu araştırma göçmen
gençlerin olumlu taraflarını da açığa
çıkarmakta. Çalışkanlık, inisiyatif
sahibi olma ve birlikte çalışma gibi
konularda göçmen gençler olumlu
not almaktalar. Göçmen gençlerin
en büyük sorunları ise eğitim konusunda anne ve babalarından yeterli
destek alamamaları. Bunun nedeni
kuşkusuz anne ve babalarının İsviçre eğitim sistemi hakkında yeterli
bilgilerinin olmamaları.
Eğitimi bitirememenin nedeni göçmen olmak mı?
Bu nedenle genel olarak göçmen
gençler, meslek eğitimi konusunda
kendilerine yardımcı olacak kurumlara daha az müracaat etmekteler.
Araştırmanın ortaya çıkardığı diğer
ilginç bir konu ise, çıraklık eğitimi
yaptıkları işyerinde, çıraklık eğitimi
bittikten sonra iş bulma konusu.
Göçmen gençler genel olarak çıraklık eğitimi yaptıkları işyerlerinde bir
iş bulma imkanına sahip olamazken
İsviçreli gençler bu imkana daha fazla sahip olmaktalar.
Çıraklı eğitimi bitirilmeli
İsviçre eğitim sistemi genel olarak,
eğitimini tamamlama konusu dan
sorunları olan gençlere yardım etme
prensibini ön planda tutar. Bunun
için eğitim yapanlara çeşitli danışma ve yardım imkanları sunar. Öğrenme sorunlarının ortadan kaldırılması için, özellikle öğretmenlerin
öğrenci ve öğrenci anne babaları ile
yakın bir ilişki kurar. Göçmen gençlerin bu imkanlardan daha iyi yararlanarak mesleki eğitimlerini yarıda
bırakmaması gereklidir. Bu konuda
gerekli bilgilerin edinilmesi ve bun-
ların değerlendirilmesi gereklidir.
Bütün bunlara rağmen, çıraklık sözleşmesinin fesihi söz konusu olduğunda gene öncelikle bu danışma
kurumlarına müracaat edilmelidir.
Çıraklık eğitimini tamamlayamayan
gençler için çeşitli kantonlarda belli
imkanlar bulunmaktadır. Örneğin
Zürih Kanton’un da ‘kabel, fragen
zur Lehre’ kurumu bu konuda gençlere yardımcı olmaktadır. «www.
lehrlinge.ch» internet sitesinde ise
bu konuda ayrıntılı bilgi edinmek
mümkündür.
/ Migjen Azemi
horizonte Siz Sorun
Unia Cevaplasın
İşyeri Nerede Mahkemeye
Verilebilir?
Soru: Çalıştığım işyeri, ücretimden
haksız yere bir kesinti yaptı, bunun için
iş mahkemesinde dava açmak istiyorum.
İşyerinin merkezi Besel’de, ancak ben
Bern’de çalışmaktayım. Hangi şehirde ki
iş mahkemesinde dava açmam gerekli?
Cevap: İş mahkemesin açılacak davalar için
yasalar, hem işyerinin bulunduğu yeri, hem de
normal olarak çalıştığınız yeri öngörmektedir.
İsviçre’de sivil mahkemelerde açılacak davalar için yasalar öncelikle, dava açınla kişinin
veya kurumun bulunduğu yeri öngörmektedir.
Buna ek olarak, işle ilgili olarak ta, çalışılan
yerde dava açılması mümkün. İsviçre Sivil Davalar İdari Yasası’nın 39. Maddesi, bu konuları
ayrıntılı olarak belirlemektedir.
İş mahkemeleri için özel olarak getirilen
bu madde, çalışanların haklarını almasını
kolaylaştırmayı amaçlar. Çalışan bir insan için,
çalıştığı yerde ki mahkemeye dava açmak
kuşkusuz daha kolaydır. Öte yandan, tercih edilebilecek bu iki yerden hangisinde iş mahkemesi varsa orada dava açmak daha avantajlıdır. İş
mahkemeleri genel olarak işveren ve işçi temsilcilerinden oluştuğu için, çalışan bir insanın,
öncelikle iş mahkemesinde dava açması tavsiye edilir. Ancak İsviçre’de her şehirde iş mahkemesi bulunmamaktadır.
Öte yandan, çalışılan yerde açılan dava işveren
tarafından kabul edilmek zorundadır. Bu durumda sizin, için hem Basel hem de Bern’de
dava açma imkanı mevcuttur.
Kursa gidiş çalışma süresi
sayılmalı mı?
Soru: İşyeri beni iki haftalık bir meslek
kursuna göndermek istiyor. Ancak bu
kurslar, firmanın başka bir şehirde bulunan diğer bir işyerinde olacak. Başka bir
deyişle, kursa gitmek için iki misli daha
fazla süreye ihtiyacım olacak. Kursa gitmek için harcadığım düre çalışma zamanı
olarak hesaplan malıdır?
Cevap: Evet. Kural olarak, çalışılan yerin neresi
olduğu iş sözleşmesinin bir parçasıdır. Başka
bir deyişle, şu an ki çalıştığınız yer için işe gitme
süresi söz konusudur. Elbette işyeri sizden, iş
süresi içinde bir kursa veya benzeri bir etkiliğe
katılmanızı talep edebilir. Bu durumda normal
işe gitmeniz için harcadığınız süreden fazla bir
süre, işyeri tarafından çalışma süresi olarak
hesap edilmelidir. Benzer şekilde söz konusu
kursa gitmek için harcadığınız yol masraflar da
işyeri tarafından karşılanmak zorundadır.
Ancak, çalıştığınız yerin başka bir yere taşınması
halinde durum biraz daha farklıdır. Bu durum,
işyerinin size yeni bir iş sözleşmesi sunması
anlamına gelir. Başka bir deyişle, bu değişiklik
için size tanınan sürenin, iş sözleşmesinin fesih
süresi kadar olması gereklidir. Bu değişikliği
hemen kabul etmeniz halinde ise, kabul tarihinden itibaren yeni yerde çalışmayı kabul etmiş
sayılırsınız.
4
Nr. 2 | März 2011 | türkisch
Unia sendikası delegasyonu da katıldı
Sosyal Forum Dekar’da
Yapıldı
Şubat ayından Senagal’in Dekar
şehrinde yapılan Dünya Sosyal
Forumuna katınla altı kişilik Unia
delegasyonunun önerisi ile, 2012
yıluında tüm dünyada bir göçmen
günü kutlanması önerisi kabul edildi. Foruma katınla Unia üyeleri, forumda sendikaların giderek daha
öne çıkmaya başladıklarına dikkat
çektiler.
Eski Brazilya devlet başkanı Luiz Inácio Lula
da Silva veya kısa adıyla Lula’nın de yer aldığı
bir tartışma toplantısına katınla Unia delegasyonu üyelerinden Mauro Moretto izlenimlerini ‘dayanışma bir kez daha çalışmalarımızın merkezine almalıyız’ diyerek özetledi.
Moretto, forumda sendikaların giderek ağırlık
kazanmasına dikkat çekerek, ‘sendikalar bu
foruma önemli bir katkı sunuyorlar, daha fazla demokrasi, insan hakları ve göçmenlerin
hakları sendikalar tarafından dile getirilen en
önemli konular oldu’ dedi.
Aktif Delegasyon
Foruma oldukça küçük bir delegasyonlar katınla Unia sendikası buna karşın forum çalışmalarına oldukça aktif bir şekilde katıldı. Pek
çok tartışma platformuna katınla Unia delegeleri bu arada kendileri de göçmen işçiler
konulu bir tartışma forumu da düzenlediler.
Sendika üyeleri de foruma katıldılar.
Bu foruma katılan Foto:
İtalyan,
Alman ve Güney
Sonya Mermoud, l’événement syndicale
Amerikali göçmen temsilcileri, göçmenlerin
toplumla uyum sorunların tartıştılar.
Unia sendikası merkez yönetim kurulu üyesi
Guglielmo Bozzolini, bu tartışmada ‘göçmenlerin bir saat iş bırakma eylemi yaptığını düşünün, bütün İsviçre’de hayat duracaktır’ diyerek, göçmen işçilerin ekonomiye yaptıkları
katkıya dikkat çekti. İsviçre’de bu yıl yapılacak
olna göçmen kampanyası hakkında bilgiler
veren Bozzolini, ırkçı gelişmeler seyirci kalınamayacağını da konuşmasında belirtti.
Unia temsilcisi Moretto ise bu tartışmada,
sadece tek tek ülkelerde ırkçılığa karşı mücadelenin yeterli olmadığı, göçmenlerin ve sendikaların bu konuda uluslar arası etkinlikler
düzenlemesi gerektiğine dikkat çekti.
Unia delegasyonu içinde bu iki üyenin yanı
sıra, Unterwallis şubesi sekreteri Blaise Carron,
Unia yürütme kurulu üyesi Jean-Claude Rennwald, Unia göçmen komisyonu eş başkanı Giovanni Giarrana ve Unia üyesi Thierry Cortat
yer aldılar.
İnşaat İşkolu Sözleşmesi
Her şeyden önce sağlık
İsviçre’de inşaat işkolunda çalışan
100.000 den fazla işçi için geçerli
olan Toplu İş Sözleşmesi’nin bu yıl
sonunda yenilenmesi için Unia sendikası çalışmalara başladı. Bu Toplu
İş Sözleşmesi geniş bir işçi çevresi için geçerli olmasının yanı sıra,
İsviçre’de pek çok alanda örnek alınan bir sözleşme olduğu için sendikalar açısından önem taşımakta.
Bu nedenle Unia sendikası bu yıl yapılacak
toplu iş sözleşmesi görüşmeleri için, çalışanların en çok ilgilendiren konuları gündeme getirdi. Geçen yıl on binden fazla işçi ile yapılan
görüşme ve anketlerde, çalışanlara bu konuda sorular sorularak en önemli sorunları tespit edildi. Bunlar içinde öne çıkan en önemli
konu, çalışamama durumunda ödenecek ücretler oldu.
Daha Fazla Korunma
Hastalık veya kaza sonucu çalışamayacak durumda kalan işçiler veya kötü hava koşulları
nedeni ile çalışmanın engellenmesi sonucu
işçiler ücretlerinin tam olarak ödenmesini istemekte. Ayni zamanda, iş güvenliğinin sağlanmadığı durumlarda işçiler çalışmaya ara
vermekte, ancak çoğu kez bu durumda ne kadar ücret ödeneceği tartışma konusu olmakta.
Öte yandan pek çok firma uzun bir sürede
inşaatlarda çalışmış olan işçilerin bu tecrübe-
lerinden yararlanmak yerine, onları işten çıkarmayı ve daha düşük ücretle tecrübesiz işçi
çalıştırmayı tercih etmekte. Bunun ilk göze
çarpan sonucu işyerlerinde ki iş kazalarının
artması olmakta. Bu nedenler çalışanların
önemli taleplerinden biride uzun süre ayni işyerinde çalışan işçilere belli bir çıkış vermeme
garantisi sağlanması olmakta.
Uzun bir süre inşaatlarda bedeni olarak çalışma işçileri yıpratmakta, ama ayni zamanda sürekli sendikal mücadele sonunda ücret zammı
aldıklarından çoğu kez sözleşmede belirtilen
asgari ücretin üstünde bir ücret almaktadırlar.
Kuşkusuz bu çalışanların işyerlerine katkıları
da tecrübelerinden dolayı fazla olmakta. Buna
rağmen işyerlerinin bu çalışanların tecrübelerinden yaralanmak yerine onlara çıkış vermesi, işyeri açısından bir kayıp olmakta, yapılan
işin kalitesinin düşmesi sonucunu doğurmakta.
Sendikal çalışma sonucu
Öte yandan pek çok işyeri, sendika içinde aktif
olarak çalışan işçileri kendileri için bir tehlike
olarak görmekte ve bir fırsatını bulup bu işçilere çıkış vermek istemektedirler. Oysa mevcut
yasalar, sendikal çalışma nedeni ile bir işçinin
işine son verilmesini, çıkış hakkını kötüye kullanmak olarak görmektedir. Ancak bu yeterli
olmadığından, toplu iş sözleşmesine bu konuda daha etkin belirlemeler getirilmesi gerekmektedir.
Yeni sözleşme için sendikaların talepleri ara-
Çalışırken daha fazla dikkat.
sında öne çıkan diğer bir konu ise iş güvenliğidir. Yasalar, çalışma sırasında işverenin çalışanların iş güvenliğini sağlamakla sorunlu
tutmaktadır. Başka bir deyişle, iş güvenliğinin
sağlanamaması durumunda işçilerin işi bırakma hakları doğmaktadır. Benzer şekilde kar
yağışı ve benzeri kötü hava koşullarında inşaatlarda çalışmaya ara verilmek zorundadır. Ancak bunun hangi şartlarda geçerli olduğu tam
olarak belirlenmediğinden çoğu kez bu konu
tartışmalara neden olmaktadır. Bu nedenle
yeni iş sözleşmesinde bu konuya bir açıklık getirilmesi gerekmektedir.
Bahar Gelirken
Bu sayının son yazıları yazılırken dışarıda bahar havası
başlamıştı. Sendika içinde başlayan tartışmalarda sendikada bahar havası yaratacak gibi gözüküyor. Sendika üyesi
işçiler sendikanın kararlarında daha fazla söz sahibi olmak
istiyor, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Bize yazın,
yayınlayalım.
Impressum: Beilage zu den Gewerkschaftszeitungen work, area, Événement syndical |
Heraus­geber Verlagsesellschaft work AG, Zürich, Chefredaktion: Marie-José Kuhn; Événement
syndical SA, Lausanne, Chefredaktion: Sylviane Herranz; Edizioni Sociali SA, Lugano, Chefredaktion: Gianfranco Helbling | Redaktionskommission M. Akyol, I. Barros, D. Filipovic, M. Martín,
M. Mendes, O. Osmani | Sprachverantwortlich Mehmet Akyol | Layout Simone Rolli, Unia |
Druck Ringier Print, Adligenswil | Adresse Unia Redaktion «Horizonte», Weltpoststrasse 20, 3000
Bern 15, [email protected]
www.unia.ch
/ Mehmet Akyol

Benzer belgeler

3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır

3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır yapma gerekçesi ile alınan bu karar, işyerinde çalışanların büyük bir tepkisine neden oldu. Unia sendikası ile birlikte işyeri yönetimi ile görüşmelere başlayan işyeri komisyonu, işten çıkarılmalar...

Detaylı

Yeni Sözleşme

Yeni Sözleşme ülkelerde ki çalışma koşulları hakkında yeterince bilgi sahibi olmak

Detaylı

Daha Fazla Ücret

Daha Fazla Ücret Bilindiği gibi geçen yılın sonunda, toplu işten çıkrama kararı alan Alstom işyeri, çalışanların ve sendikanın protestoları sonucu bu kararını dondurmaya zorlanmıştı. Çalışanlar şimdi, işten çıkarma...

Detaylı

2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler

2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler daha düşük ücretle çalışma teklifinde bulunması, üstelik yol masraflarını karşılamaya yanaşmaması, çalışanların tepkilerine yol açtı. Unia sendikası, işyerinde çalışan işçilerle yapınla bir toplant...

Detaylı

Bizsiz İsviçre olmaz

Bizsiz İsviçre olmaz işyerinin temizliğini üstlenen Vebego Services AG ile bir anlaşma yapıldı. Buna göre yeni firma işyeri temizliğinde çalışanların tüm işçileri, daha önceki şartlarda çalıştırmayı kabul etti. Ekonomi...

Detaylı

Hastalık Sigortası Yasasına Evet

Hastalık Sigortası Yasasına Evet Kanalları yayından çıkarma konusunda uyarıdı.

Detaylı