pdf 12.6 MB

Transkript

pdf 12.6 MB
-1-
Bir Asrın Ardından BP Türkiye
İçindekiler
Haziran 2012
Proje Koordinasyon
BP Türkiye Kurumsal İletişim
Murat LeCompte - Göksu Fırıncı Ardane
5
7
8-159 164-173
174-189
190-219
220 Proje İletişim
Encore İletişim Danışmanlık
Proje Fikir / Yazar
Gülay Oktar Ural - Nazlı Berivan Ak
İlk 100 yılımız
Önsöz
BP Türkiye’nin değerleri
BP Türkiye aile ağacının güçlü dalları
BP Türkiye’nin enerji sektörüne katkıları
BP Türkiye’nin toplumsal hayata katkıları
Sonsöz
Tasarım
Motto Visual Solutions - www.mottovs.com
Onur Sözeri - Kutan Ural
Baskı
Promat Basım Yayın San. Tic. A.Ş.
Örnek Mah. 1673 Sokak No:34 Esenyurt- İstanbul
Bu kitapta yer alan bilgilerin temininde yardımlarını esirgemeyen BP Türkiye emeklilerine ve
çalışanlarına teşekkürlerimizle...
Her türlü yayım hakkı BP Petrolleri A.Ş.'ye aittir. Bu kitabın baskısından 5846 ve 2936 sayılı
Fikir ve Sanat Eserleri Yasası Hükümleri gereğince alıntı yapılamaz, fotokopi yöntemiyle
çoğaltılamaz, resim, şekil, şema, grafik vb.ler BP Petrolleri A.Ş.'nin izni olmadan kopya
edilemez.
-2-
-3-
İlk 100 yılımız
BP Türkiye olarak, 100 yıldır enerji alanında
itibarlı şekilde hizmet vermiş, ülkemizin en köklü
şirketlerinden biri olmanın gurur ve sevincini
yaşıyoruz.
Bir Asrın Ardından
BP Türkiye
-4-
100’üncü yılımızı kutlarken, bu anlamlı yıldönümü
vesilesiyle hazırlamış olduğumuz “Bir Asrın
Ardından BP Türkiye” ile şirketimizin geçmişine
doğru sizlerle birlikte nostaljik bir yolculuk
yapmayı arzu ediyorum.
Türkiye’de 100 yıl içerisinde var olduğumuz her
alanda değişimi ve çağı yakaladık. Bu yolculukta,
modern enerji kullanımına öncülük ettik. BP
Ailesi'nin tüm fertleri aracılığı ile sunduğumuz
ürün ve hizmetlerimizle, milyonlarca Türk
insanının yaşamının bir parçası olduk. Ana
faaliyetlerimizi gerçekleştirirken aynı zamanda
topluma ve çevreye katkı sağlamak amacıyla
birbirinden farklı binlerce projeyi hayata geçirdik.
Hayatımızda olduğu kadar şirketimiz için de
önemli olan kavramlardan yola çıkarak hazırlanan
ve “BP’yi BP yapan” öykülerle taçlandırılan “Bir
Asrın Ardından BP Türkiye’ yi” keyifle okumanızı
dilerim.
Bud Fackrell
BP Türkiye Başkanı
Haziran 2012
-5-
Önsöz
100 yıl… Koca bir asır…
Çok değişti Türkiye. İlk günden bugüne devrimleri, dönüşümleri, değerleri sığdırdı.
Güçlü temeller üzerine inşa edildi yeni bir ülke.
Tek yürek oldu insanı, paylaştı heyecanı, yeniyi. En çok kendine ve birbirine güvendi.
Köylüsü şehirlisi bir oldu, birlikte sırtladı zorlukları, her türlü engeli bir bir aştı,
yüreklendirdi birbirini.
Ve öylesine bir nokta ki gelinen bugün, güç gücü doğuruyor, atılım atılımı izliyor.
100 yıl… Koca bir asır…
Çok değişti BP Türkiye. İlk günden bugüne atılımları, yenilikleri, ilkleri sığdırdı.
Güçlü temeller üzerine inşa edildi yeni bir oluşum.
Tek yürek oldu çalışanı, paylaştı ortak hayali, geleceği. En çok kurumuna ve yol
arkadaşlarına güvendi.
Şoförüyle, mühendisiyle, yöneticisiyle bir oldu, birlikte sırtladı bir ülkede öncü olmanın
sorumluluğunu, her türlü engeli bir bir aştı, çoğalttı cesur yürekleri.
Ve öylesine bir nokta ki gelinen bugün, yenilik yeniliği doğuruyor, başarı başarıyı izliyor.
Şimdi ülke de, BP Türkiye de çocukluğun heyecanını, gençliğin ateşini ve olgunluğun
bilgeliğini yaşıyor.
Yeni bir 100 yıla hoşgeldiniz.
-6-
-7-
Bir gün bir tohum düşer toprağa…
Suyla buluşur, güneşe döner yüzünü…
İnsandır tohumu toprağa atıp, emek katıp, berekete dönüştüren.
Bereket yaşamdır, çoğalmadır, bir annenin dünyaya bir çocuk armağan etmesidir.
Çocuk büyür, yüreğini açacağı, sırt sırta verip bir olacağı arkadaşlar kazanır.
Bir gün aynı yürek başka bir duyguyla daha çarpmaya başlar, aşktır bunun adı.
Çoğaltır, yineler, yeniler aşk... Gökkuşağının renklerini katar insanın hayatına.
Aslında yaşam bir renkler bütünüdür. İnsanlığı tanımlayan kültürler gibi…
Kültür, köklerini tarihten alır. İnsanlığın mirası arkeoloji olarak gösterir
kendini.
Her bir yaşanmışlık, her bir miras, dev bir değer sunar bugünün insanına, bilgi
kazandırır.
Bilgidir insanı değişime taşıyan.
Değişimin bir başka ateşleyicisi de hayal kurma yetisidir.
Hayal kurarken ve gerçekleştirirken insanın yüreğini çarptıran, heyecan
duygusudur.
İşte bu heyecandır insanı harekete geçiren. Umutla yollara düşürüp, uzak
diyarlara seyahati müjdeleyen…
Ayakları yerden kesen otomobil, sonsuz bir umudu ve düşü vaat eder aslında.
Gerçeğe yol alırken, düş kuran da ekonomi yaparak kullanır enerjisini. Güç
demektir enerji, doğru yerde ve gerektiğince kullanılması gereken.
Modern zaman insana sonsuz olanak verirken, ufkunu genişletir ve yarına dair
tüm sınırları aşan yeni bir tohum sunar ona.
Yepyeni bir tohum.
-8-
-9-
Tohum
- 10 -
Tu-m Farsça tōhm/tohm
tohum. tauma- aşiret, aile
- 11 -
“Tohum nedir? Ağacın sıkıştırılmış halidir, o kadar sıkıştırılmıştır ki onu göremezsin. Ama bu
tohuma bir fırsat, bir olanak ver, doğru toprağı sağla, o zaman tohum filizlenir ve tüm ağaç orada
olur. Tohum, ağacın planını içinde taşır, küçük bir tohum koca ağacı içinde taşır. Her ayrıntı onun
içindedir, yaprakların türü, çiçeğinin rengi, ağacın yüksekliği, yaşı her şey tohumun içindedir.
Eğer tohumu okuyabilirsen, tüm ağacın nasıl bir şey olacağını çizebilirsin.”
―Osho —
Hintli Düşünür
1931 - 1990
BP`nin işletme operatörü
olduğu Bakü-Tiflis-Ceyhan
(BTC) Ham Petrol Boru
Hattı Şirketi tarafından
yürütülen Toplumsal Yatırım
Programı kapsamındaki Kars
Sürdürülebilir Kırsal Kalkınma
Projesi ile sebze yetiştiriciliğine
başlayan Karslı kadın.
Tohum denince akla soy sop, nesil, bir kişinin soyundan
olma hali geliyor.
Tıpkı tohumun toprakla ve suyla buluşması gibi düşler de
düşüncelerle buluşup filizlenir ve o filiz ağaca, ağaç gerçeğe
dönüşür. Sonsuz mucizevi döngü her gün bir kez daha
gerçekleşir. Gelişmek için karanlığa muhtaç olan tohum,
zamanı geldiğinde yaşamın kaynağı ışıkla buluşur. Tıpkı
kozasındaki tırtılın büyüleyici kelebeğe dönüşmesi gibi.
Tarama sözlüğünde tohum, “çekirdek” anlamıyla karşımıza
çıkıyor. Tohum yerel kullanımda da farklı anlamlara
bürünebiliyor. Örneğin Sivas ve Adana yörelerinde tohum,
oğlan evinden geline giden armağan demek.
BP için tohum, eskinin yeniye, sabrın hak edilene
dönüşmesidir.
Tohum. Her şeyin özü. İlk. Başlangıç. Ortaya bir sonuç
çıkaran, bir sonucun oluşmasına sebep olan şey.
Boy attıkça başaklar, bir oluyor yer ile gök, toprağın diplerinden
başlayan yolculuğunun sonunda tohum, ufku selamlıyor.
BP için tohum, düşle ekilen emekle biçilendir.
Bütün düşlerin, düşüncelerin bir damla suya ve toprağa
emanet edilmesi.
Ve BP için tohum, toprağa ve göğe yazılmış bir öyküdür.
- 12 -
- 13 -
Tohum Bu Topraklarda Tohum
24 Haziran 1938
Tarımsal ürün
piyasalarını
düzenleyerek üretici
ve tüketiciyi korumayı
amaçlayan Toprak
Mahsulleri Ofisi’nin
kurulmasına ilişkin
kanun kabul edildi.
14 Şubat 1951
On yaşındaki harika
çocuk İdil Biret’in
Paris’teki ilk piyano
resitali, müzik
çevrelerinde olağanüstü
olarak nitelendirildi.
1995
BP Türkiye, çevre
duyarlılığına yönelik anlayışı
çerçevesinde İstanbul'a bir
ormanın kazandırılmasına
öncülük etti. 1994’de Şile
civarında meydana gelen
yangında yitirilen ağaçlık
bölgenin yerine kurulan
ormana “BP Ormanı” adı
verildi. BP Ormanı,
İstanbul'un çevre
zenginliğine küçük de olsa
"yeşil" bir katkı sağladı.
1997
Otogaz ve LPG tüp
ürünlerini ev, işyeri
ve araçlarda
müşterilerine sunan
BP Gaz, Türkiye’deki
faaliyetlerine başladı.
2005
BP’nin işletme operatörü olduğu
BTC Şirketi Toplumsal Yatırım
Programı kapsamında Erzincan’ın
Refahiye ilçesi Şahverdi Köyü’nde
pilot bir uygulamayla çilek
üretimine başlandı. Rakımın
yüksek oluşu ve mevsimin güney
illerine göre geç gelmesi, diğer
bölgelerde çilek hasadı bittikten
sonra bile bu bölgede üretimin
devam etmesine olanak sağlıyordu.
Takvimler 2008’i gösterdiğinde on
dönümü geçen bir arazide çilek
düzenli bir şekilde organik olarak
üretilmekteydi.
6 Eylül 2000
Türkiye’nin ilk
beşiz tüp bebekleri
dünyaya geldi.
Nisan 2001
Otizmli ve gelişim
sorunu olan
çocukların erken
tanısı ve eğitimini
esas alan Tohum
Otizm Vakfı’nın
temelleri atıldı.
Emekle ektiği, sabırla beklediği tohum ürüne dönüşmüş. Erzincan, İncidereli sebze üreticisi kadın,
BTC Toplumsal Yatırım Programı.
- 14 -
- 15 -
3 Mart 2010
Biyolojik çeşitlilik,
genetik kaynakların
korunması ve
değerlendirilmesinde
önemli bir adım olarak
nitelendirilen Türkiye
Tohum Gen Bankası
açıldı. Banka, Çin ve
ABD'den sonra
dünyanın üçüncü büyük
tohum gen bankası oldu.
Aralık 2011
İzmir, Aliağalı çiftçiler Halil Önen ve
Ayhan Dükel, 'agaclar.net' adlı internet
sitesi üzerinden yaptıkları çağrıyla
Türkiye'nin her yerinden ve
yurtdışından yerli tohumları toplayarak
'tohum bankası' oluşturdu. Amaç, hem
eski tatları geri kazanmak hem de nesli
tükenmekte olan tohum türlerini
koruma altına almaktı. Çiftçiler, iki
aylık bir çalışma sonucunda 3 binden
fazla tohum topladı.
2011
Türk tohumculuk sektörü,
üretim ve ihracatta rekor
kırdı. Son dokuz yılda,
tohumluk üretimi 4 kat,
tohumluk ihracatı da 6 kat
artış kaydetti. Türkiye, başta
Rusya, Ukrayna ve İtalya
olmak üzere toplam 66
ülkeye 109 milyon dolarlık
tohum ihracatı
gerçekleştirdi.
Su
Suv Eski Türkçe, Harzemce tsob, Hititçe vatar, Latince
aqua, Farsça âb, Arapça mâ, Akadça mu, Sanskritçe ap.
- 16 -
- 17 -
“İnanılmaz bir tufanın sonucu meydana gelmiş denize, sudan oluştuğu için aşığım. Ruhlarımız kadar
akışkan, şekilsiz su, yerçekiminden başka hiçbir şeyin tutsağı olmamıştır. Su, bedenimizi bütünüyle
kucaklayarak bağrına basar, bedenimizin ağırlığından bizi kurtarır. Su, tüm yaşamın anası,
varlığımızın hassas güvencesi.”
— Jacques Cousteau —
Fransız Okyanus Uzmanı, Deniz Subayı, Yönetmen
1910 – 1997
BP Türkiye'nin, fotoğraf
sanatçısı Sami Güner anısına
1992 yılında yayınladığı
albümden Servet Sıtkı Arat`a
ait bir kare.
dolaşan, aşan, delip geçen. Bazen yıkan, bazen yıkayan…
Yerden göğe yükselip buhar olan. Orada biçimlenip
sise, buluta dönüşen. Yağmur, sağanak, dolu, kar olup
yeryüzüne inen. Toprak üstünde çay, ırmak, nehir, dere.
Sesiyle büyüleyen çağlayan, şelale. Afetler saçan sel, çığ.
Gölet ya da koca bir göl durağan haliyle. Deniz, hatta
okyanus, dileyene. Buzul, kutuplarda, dağların tepesinde.
Durağanken birden kıpır kıpır, tatlı-yumuşakken öfkeli,
hırçın. Heyecan veren, ürperten bir güç...
Farklı dillerde, farklı sözcüklerle karşılansa da, su ortak
anlam olarak hayatın kaynağı, olmazsa olmazı.
Kızılderililer, dünyanın bir balık gibi, tanrı tarafından
oltayla, uçsuz bucaksız bir sudan yakalandığına inanır.
Kadim metinler der ki, ‘İnsan ki bir damla sudan
yaratılmıştır, artık her yerde suyu arayacaktır. Neyi
aradığını bilmeden…’
Suyun çağrışımları, varlığından doğan hikayeler
öylesine çok ki… Kimi zaman söz dinleyen, uysal; kimi
zaman meydan okuyan, yatağına sığmayan. Renksiz,
kokusuz, tatsız; ama her rengi, her kokuyu, her tadı
değiştiren. Dokunulan ama tutulamayan. Demire çelik
sertliği verirken, bedenimizi hafifleten, ana rahmine
döndüren. Sıfır derecede donan, yüz derecede kaynayan.
Toprağı çamura dönüştüren, ateşi söndüren. Şekilden
şekle giren. Sızan, aşındıran, dönüştüren. Etrafından
Su… Bir yerçekiminin, bir de insan aklının tutsağı...
Su ve us... Birbirinde ayna yansıması...
BP için su, sudan geçerek, su gibi akmak ve çağlamaktır.
İstanbul Boğazı'ndaki yüzer akaryakıt istasyonu, 80’li yıllar…
BP için su, değişim, yenilik ve dönüştürücü güçtür.
Ve BP için su, yaşamın güvencesidir.
- 18 -
- 19 -
Su
Bu Topraklarda Su
1 Mart 1929
İki kıtayı birbirine
bağlayan İstanbul
Boğazı Karadeniz’den
gelen büyük buz
kütleleriyle kaplandı.
Buzların yoğunluğu
yüzünden boğaz
vapurları çalışamadı.
26 Ağustos 1932
Su sporlarına olan ilginin
artmasıyla Türkiye’de ilk
kez yapılan İstanbul
Büyükdere’deki yüzme
yarışlarında İstanbul ekibi
birinci oldu.
20 Temmuz 1936
Türkiye’nin boğazlar
üzerindeki egemenliğinin
tam olarak kuran Montreux
Boğazlar Antlaşması
imzalandı.
1931
Milli İktisat ve Tasarruf
Cemiyeti, Türk grafik
sanatının kurucusu ve
reklamcılığın ilk büyük
isimlerinden İhap Hulusi’ye
yaptırdığı, “Balık ye, balık
ucuz ve tam gıdadır” diyen
afişle, o sıralar ucuz ve bol
olan balığı mutfak
kültürümüze kazandırmaya
çalışıyordu.
2011
Türkiye-Suriye-Irak topraklarından
Basra Körfezi’ne dökülen Fırat Nehri
üzerinde yük ve yolcu taşımacılığı
Doğu’nun Çılgın Projesi olarak
hayata geçirildi.
10 Mayıs 1934
İstanbul’da görülmemiş
bir balık bolluğu oldu;
lüfer, balıkhanede kilosu
4 kuruştan verildi.
1 Temmuz 1935
1 Temmuz ilk kez Denizcilik
Bayramı olarak kutlandı.
2009
Dünya nüfusunun hızla artması,
çarpık kentleşme ve sanayileşmenin
yarattığı çevre kirliliği, su
kaynaklarının niteliğini ciddi ölçüde
bozulması ve su kaynaklarını tehdit
eder hale gelmesi sorunlarına küresel
bir yaklaşım sunmayı amaçlayan
Uluslararası Güvenli Su Üretimi
Kongresi Türkiye’de yapıldı.
15 Eylül 2009
BP’nin işletme operatörü olduğu
BTC Şirketi’nin 2008 yılında başlattığı
Yumurtalık Körfezi’ndeki balıkçı
topluluklarının desteklenmesini
amaçlayan dört yıllık proje kapsamında,
Yumurtalık sahili açıklarına yapay resif
atımı gerçekleştirildi.
7 Eylül 1939
İzmir deniz trafiğine
açıldı.
1993
Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu, 22 Mart tarihini
"Dünya Su Günü" olarak ilan
etti, bu tarihten sonra tüm
dünya ülkeleriyle birlikte
Türkiye de bugünü kutlamaya
başladı.
2005
Van – Tatvan
arasında vapur
seferleri başladı. Bu
amaçla Türkiye’de
ilk kez bir göle
liman başkanlığı
kuruldu.
BTC tarafından desteklenen Çevresel Yatırım Programı kapsamında Yumurtalık
Körfezi'nde biyolojik çeşitliliğin artırılması hedefiyle, balıkçı toplulukları desteklenmiştir.
- 20 -
29 Aralık 1953
İstanbul Balıkçılar
Cemiyeti yılbaşı hediyesi
olarak halka altı ton hamsi
dağıttı.
- 21 -
7 Temmuz 1955
İstanbul Camialtı
Tersanesi’nde inşa
edilen ilk Türk
şilebi “Abidin
Daver” denize
indirildi.
21 Nisan 1982
İstanbul boğazından
geçişlerde kılavuz
kaptan alma
zorunluluğu getirildi.
1 Temmuz 1982
Yüz ölçümü olarak balkanların birinci,
Avrupa’nın da üçüncü büyük tersanesi
olan Pendik Tersanesi İstanbul’da açıldı.
14 Kasım 1983
Asya ile Avrupa’yı birbirine
bağlayan ikinci Boğaz Köprüsü
ihalesini, ilk köprünün de
projesini yapan İngiliz Freeman
Fox and Partners firması
kazandı. Köprünün temeli
1985’de atıldı.
1992
1983 yılında inşaatı başlamış olan
Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santrali,
işletmeye açıldı. Baraj, Türkiye’deki
hidroelektrik santrallerinde üretilen
enerjinin yüzde 20’sini tek başına
karşılayacak seviyededir.
Güneş
Küneş Eski Türkçe; küne- ışımak.
- 23 -
“Üç şey asla gizlenemez: Ay, güneş ve gerçek.”
— Buddha —
Hintli Bilge, Budizmin Kurucusu
M.Ö. 563 - 483
Gezegenlere ve yer yuvarlağına ışık ve ısı veren büyük gök
cismidir güneş, kendini yenileyen bir enerjidir.
kültür ve toplumlarda yaşamın simgesi ve devamlılığın
işaretidir. Öyle ki kuzey mitolojilerinde güneş, yaşam
verdiği, güçlendirdiği ve büyüttüğü için dişi olarak kabul
edilir. Güneş tüm inançlarda cennet tasvirinin vazgeçilmez
unsurudur. Mevlana’nın yoldaşının isminin Osmanlıca
güneş anlamına gelen Şems olması da tesadüfî değildir.
Güneş tüm insanlık için dönüştürücü ve vazgeçilmez
bir kaynak. Mısır’da her şeyi gören ve aydınlatan güneş
tanrısı, Batı düşünce ve inanç dünyasına Helios ismiyle
geçerek, yeşerten, büyüten ve aydınlatan tanrının ismi
olmuş. Toprakla uğraşan, ekmeğini topraktan çıkaran
insan için güneş, devam etmenin ve gelişmenin simgesi,
olmazsa olmazı. Gece gizlenmeyi, karanlığı getirirken, her
yeni günle doğan güneş, hayatı, devamlılığı, ışığı ortaya
çıkarır. Kutsal metinlere göre her şeyden önce ışık vardı ve
yeryüzüne hayat ışıkla beraber geldi.
BP için güneş, her güne yeniden, yeni bir umutla
doğmaktır.
BP için güneş, başağın buğdaya, ağacın çiçeğe, gecenin
sabaha durmasıdır.
BP'nin mocamplarından birinde, sevginin şefkatli kollarıyla
güneşin sıcak yüzü tatlı tatlı çekişiyor tahterevallide. Oyun oynuyor
çocuklar, bilmeden kurdukları dengenin onları geleceğe götüren
temel taşlardan olduğunu.
Ve BP için güneş, dünya ve evreni sarmalayan, yeşili
kucaklayan bir simge, alternatif enerjilerin kaynağıdır.
Sıcaklığıyla umut ve mutluluk uyandıran güneş, tüm
- 24 -
- 25 -
Bu
Topraklarda
Güneş
Güneş
13 Ekim 1923
Yeni bir başkent doğdu,
Ankara’nın hükümet
merkezi olmasına dair
yasa TBMM’de kabul
edildi.
1955
Türkiye’nin sanat güneşi
olarak anılan Zeki
Müren’in Manolya adlı
şarkısının da yer aldığı
plağı satış rekoru kırdı
ve Türkiye’de ilk kez
verilen Altın Plak
ödülünü kazandı.
16 Ocak 1928
Türkiye’de çok sesli müziğin
benimsenmesi ve
yaygınlaşması için uzun yıllar
büyük gayret göstererek
önemli eserler veren dünyaca
ünlü bestecimiz Cemal Reşit
Rey’in halk müziği
motiflerinden, özellikle de
güneşin yükseldiği yer
anlamına gelen anatolia
imgesinden yola çıkarak
derlediği “12 Anadolu
Türküsü” adlı yapıtı ilk kez
seslendirildi.
16 Aralık 1988
Ankara’da Anadolu
Medeniyetleri Müzesi’nde
bulunan ve güneşi
simgeleyen Hitit tabletinin
Londra’da açık artırmayla
satılan üst yarısı, Eski
Eserler ve Müzeler Genel
Müdürlüğü tarafından
satın alındı.
Ocak 1981
Atatürk yılı etkinlikleri
kapsamında bir giyim firmasının
çeşitli dünya ülkelerinde
gerçekleştirdiği Anadolu Güneşi
adlı defile, moda dünyasında
büyük yankı uyandırdı.
Senaryosunu ve metinlerini ünlü
öykü ve roman yazarı Ferit
Edgü’nün yazdığı defilenin ana
temasını, Atatürk’ün ‘Türk
toplumunun bu topraklar
üzerinde doğmuş ve gelişmiş tüm
uygarlıkların doğal mirasçısı
olduğu’ görüşü oluşturuyordu.
11 Ağustos 1999
Bin yılın son güneş
tutulması gerçekleşti.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı
albümden Özcan Taras`a ait bir kare.
- 26 -
13 Eylül 2005
Sanatçı Ahmet Güneştekin'in, "Güneşin
İzinde" adlı belgesel projesinin ilk bölümü
TRT 1'de yayınlandı. Güneştekin,
Cumhuriyet tarihinin en büyük sanat
hareketlerinden biri olan proje kapsamında
dolaştığı şehirlere, eserleriyle birlikte 60'a
yakın ressam, heykeltıraş, fotoğraf sanatçısı,
sanat tarihçisi, sanat eleştirmeni götürerek
ortak sergiler ve farklı etkinlikler düzenledi.
Resim atölyelerinde binlerce çocukla resimler
yaptı. 58 bölüm çekilen ‘Güneşin İzinde’
2011 yılına kadar izleyiciyle buluşmaya
devam etti.
- 27 -
Haziran 2008
Isıtma, soğutma ve aydınlatma gibi
tüm enerji ihtiyacını güneşten
karşılayan Türkiye'nin ilk Güneş Evi
Diyarbakır'da hizmete girdi.
Türkiye'nin en çok güneş alan
şehirlerinden biri olan Diyarbakır'da,
doğayla uyumlu ekolojik yaşamı
mümkün kılan Güneş Evi'nin ısı ve
elektrik ihtiyacı güneş enerjisinden
karşılanırken, atık suları da biyolojik
arıtmaya tabi tutuluyor, yağmur suyu
ile birleşip bahçe sulamada
kullanılıyor.
Ağustos 2010
Türkiye’de son 130
yılın en sıcak
günleri yaşandı.
2010
Adıyaman Üniversitesi
Teknoloji Fakültesi
Dekanlığı tarafından
tasarlanarak üretilen ilk
resmi güneş enerjili
prototip araçlar trafiğe
çıktı. Güneş enerjisiyle
çalışan ve bölgenin
şartlarına uygun olarak
tasarlanan çevre dostu
iki araç, Fırat ve
Komagene 50 km hız
yapıyor.
İnsan
İns. Arapça. İnsanlık, tüm insanlar. - 29 -
“ Dört çeşit insan vardır...
Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen, aptaldır.
Uzak dur !
Bilmeyen ve bilmediğini bilen, o basit bir insandır Öğret !
Bilen ve bildiğini bilmeyen, o uykudadır.
Uyandır !
Bilen ve bildiğini bilen, o akıllı bir insandır.
İzle onu! ”
— Lady Burton —
İngiliz kaşif, Richard Francis Burton’ın eşi
1831 - 1896
Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve
konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları
sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlıdır insan. Bu
yönüyle de diğer tüm canlılardan ayrılır. Kavrayan, anlayan, duyan,
bilen, tanıyan anlamıyla da insan yine Arapça insān sözcüğünün
Türkçeye yansımasıdır.
İnsanın ademoğlu, adem evladı gibi isimlendirildiği de olur. Huy
ve ahlak yönünden üstün nitelikli kimselere de mecazi bir anlam
yüklemesiyle insan denir.
Arapçada yaygın olarak insan sözcüğünü karşılamak için beşer
sözcüğü kullanılmaktaydı, bu yönüyle kimi dilbilimcilerce, ins ve
cins kelime köklerinin benzerliği de göz önüne alınarak, insan
sözcüğünün cins sözcüğüyle bağlantılı olduğu düşünülmektedir.
Farsça adem, Latince homo, Yunanca anthropos, Hititçe antuhsas,
Sanskritçe adamas, İbranice adam, Moğolca kümün, hep aynı
sözcüğün farklı dillerdeki yansımalarıdır.
Bazen yaptıklarını yıkan, parçalayan, bazen yıkıntılar içinden yeni
dünyalar yaratan. İnsan… Yaşama iz bırakan.
İnsan… Ölümle yaşam arasındaki çizgide adım atan. Okuyan,
anlayan, düşünen, düşündüğünü hayata geçiren, ter döken, çalışan.
Ve BP için insan, doğumundan ölümüne, bir yaşam boyunca
yarattıkları, paylaştıkları ve ürettikleri ile iz bırakandır.
BP için insan, değeriyle üstün, emeğiyle kutsal, varlığıyla
vazgeçilmez olandır.
BP için insan, cesaretiyle yolları aşan, gücüyle çoğalan ve çoğaltandır.
- 30 -
Emeği onu var eden, inancı ve kendini adamışlığı.
Sadakati, hissettiği güven duygusundan alıyor gücünü.
İşte bunun için gururla bakıyor BP çalışanı objektife, alnında
teriyle. BP Gemlik Madeni Yağ Üretim Tesisleri
- 31 -
Bu Topraklarda İnsan
İnsan
10 Aralık 1948
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu’nun
hazırladığı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, genel
kurulun Paris’te yaptığı oturumda kabul edildi.
Oylamada Suudi Arabistan, Güney Afrika Cumhuriyeti
ve altı sosyalist ülke çekimser oy kullandı; aralarında
Türkiye’nin de bulunduğu Birleşmiş Milletler’e bağlı
diğer devletler kabul oyu verdi. Bildiririn imzalandığı 10
Aralık günü ‘İnsan Hakları Günü’ olarak her yıl
kutlanmaya başladı.
28 Ekim 1927
Genç cumhuriyetin ilk
nüfus sayımı sonucunda
Türkiye nüfusu 13
milyon 648 bin olarak
saptandı. Kadın nüfus 7
milyon 84 bin, erkek
nüfus 6 milyon 564 bin,
köy nüfusu 10 milyon
342 bin.
21 Haziran 1934
Soyadı Kanunu
kabul edildi.
1927
23 Nisan Bayramı, TBMM’nin
açılışının birinci yılında
kutlanmaya başlanan 23 Nisan
Milli Bayramı’yla birleştirilen
Hakimiyet-i Milliye Bayram ile
Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin
1927’de ilan ettiği ve Atatürk’ün
himayesinde düzenlenen 23
Nisan Çocuk Bayramı’nın
kendiliğinden birleşmesiyle
oluştu.
1935
Benal Nevzat
İstar Arıman,
seçilme hakkını
kullanan ilk kadın
oldu ve 32 yaşında
İzmir Milletvekili
unvanıyla mecliste
yerini aldı.
6 Temmuz 1991
Türkiye’nin ilk kadın
valisi Lale Aytaman
Muğla’ya atandı.
8 Temmuz 1991
İşadamı Vehbi Koç Forbes
dergisinin yayınladığı
listede dünyanın 41.
zengini olarak yer aldı.
17 Temmuz 1986
Irk, dil, din, renk, cinsiyet, siyasi görüş ayırt
etmeden, insan haklarının savunuculuğunun
yapılması temelinde İnsan Hakları Derneği 98
kişilik kurucu üye grubuyla kuruldu.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı
albümden Nevzat Çakır`a ait bir kare.
- 32 -
- 33 -
13 Haziran 1993
Tansu Çiller Türkiye’nin
ilk kadın başbakanı oldu.
2006
İnşaası tamamlanan BTC Boru Hattı
işletmeye açıldı ve geçtiği her coğrafyada,
ekonomiye, kırsal kalkınmaya ve
istihdama katkıda bulunup insan
hayatlarını olumlu yönde değiştirdi.
Haziran 2011
Gelecek vaat eden Eskişehirli
ressam Sertan Saltan, rekor
sayıda katılımın gerçekleştiği
Londra Ulusal Portre
Galerisi’ndeki dünyanın en
prestijli sanat ödüllerinden
biri olan ve BP’nin global
çapta düzenlediği Portre
Ödülleri’nde finale kalan dört
sanatçıdan biri olmayı başardı.
23 Ocak 2012
Akdeniz Üniversitesi Tıp
Fakültesi Hastanesi’nde
gerçekleştirilen yüz nakli ile
Türk tıp tarihinde bir ilke daha
imza atıldı. Uşak’ta tren
çarpması sonucu beyin ölümü
gerçekleşen ve ailesi tarafından
organları bağışlanan 38
yaşındaki Ahmet Kaya’nın
yüzü, 19 yaşındaki mermer
işçisi Uğur Acar'a nakledildi.
Emek
- 34 -
İrmek / Ermek Türkçe
- 35 -
“ Bir sözle kuruldu dünya
hep o sözü aradım ve buldum: emek.”
— Sennur Sezer —
Şair, Yazar
1943 - ...
BP aile ağacının
dallarından olan ve
akaryakıt istasyonu
işletmeciliğine 1935
yılından beri emek veren
Mehmet Emin Çavuşoğlu
ile Çavuşoğlu Ailesi'nin
ikinci ve üçüncü kuşak
temsilcileri.
Emek kelimesinin kökeni dilbilimcilerce iki ayrı fiile
dayandırılmakta; irmek olmak, bir eylemde bulunmak
anlamına gelirken, ermek iş görmek, olgunlaşmak, güç
tüketmek fiillerini karşılıyor.
“Emek, insanın doğayı değiştirmek için gerçekleştirdiği
bilinçli ve yararlı çalışma.”
Emek sözcüğünden türeyen farklı sözcükler de dilimizde
mevcut: Emekçi, emekli, emektar.
Emek sözcüğüyle eski kaynaklarda da karşılaşmak mümkün.
BP için emek, alın terinin ve çabanın hak ettiğine
kavuşmasıdır.
Bir başka görüşe göre ise, emek sözcüğü Eski Türkçede
zahmet, eziyet anlamına gelen ‘emgek’ sözcüğünün zaman
içinde dönüştüğü hal.
BP için emek, kutsala verilen sonsuz değerdir.
Her ne kadar etimolojik kökeniyle ilgili farklı yorumlar olsa
da, sözcüğün karşıladığı anlam hep aynı. En güzel tanımı
da Ekonomi Sözlüğü’nde Orhan Hançerlioğlu veriyor:
Ve BP için emek, hammaddesi zaman, ürünü kazanç olanı
yüceltmektir.
- 36 -
Teknolojiyle emeğin birleştiği noktada insan hep başrolde.
İnsana yapılan yatırım, devamında kusursuz işleyişi ve takım
ruhunu getiriyor. Hayat her gün bir kez daha dönüşüyor ve
güzelleşiyor.
- 37 -
Emek
Bu Topraklarda Emek
1926
Türkiye'nin ilk güzellik
yarışması, İpek Film Şirketi
tarafından düzenlendi. Melek
(bugünkü Emek) Sineması'nda
yapılan yarışmayı sinemanın
yer gösterici kızlarından
Matmazel Araksi Çetinyan
kazandı. Organizasyon
bozuklukları sebebiyle yarışma
geçersiz sayıldı. Bir sonraki
güzellik yarışması için 1929’a
kadar beklenecekti.
1 Mayıs 1923
İşçi Bayramı
Türkiye’de ilk kez
kutlandı.
1932
Roman, öykü ve makaleleri ile
Türk toplumunun Tanzimat’tan
bu yana geçirdiği değişiklikleri
kaleme alan Yakup Kadri
Karaosmanoğlu’nun yazdığı
Yaban romanı daha çıkar çıkmaz
Türk aydını ile Türk köylüsünün
karşılaşmasının Cumhuriyet
dönemindeki ilk çarpıcı örneği
sayıldı.
12 Kasım 1931
Mustafa Kemal Paşa ünlü pehlivan
Kurtdereli Mehmet’e takdir
mektubu gönderdi. “Güreşirken
bütün Türk milletini arkamda
hisseder ve onun şerefini korumak
için her şeyi yapardım.” Sözleriyle
hatırlarda kalan 1.92 m boyunda
ve 148 kg ağırlığındaki Kurtdereli
Mehmet, Callmett, Pitejenski ve
Dumas gibi ünlü güreşçileri
yenmişti.
3 Ocak 1990
Ressam İbrahim Balaban’ın
Göç adlı tablosu 45 milyon
liraya satıldı. Bu rakamın
yaşayan bir Türk ressamının
eserine ödenen en yüksek
bedel olduğu belirtildi.
2001
Denizli Belediye Başkanı
Ali Aygören tarafından
işe alınan Fatma
Kasapoğlu Türkiye'nin
ilk kadın belediye
otobüsü şoförü oldu.
1938
Kocaeli’nde bulunan
Sümerbank Kağıt ve
Karton Fabrikası’nda
yoğun emekler sonucunda
ilk yerli kağıt üretildi.
BP çalışanı mükemmelliyet ve güven duygusuyla, üretim hattındaki son kontrollerini yapıyor, Gemlik Madeni Yağ Üretim Tesisi.
- 38 -
27 Nisan 1990
Türkiye’de toplam
işçi sayısının
yaklaşık 3,5
milyon olduğu
açıklandı.
- 39 -
16 Mart 2012
BP Türkiye Ailesi, 750 çalışanı, 600
akaryakıt bayisi, 400 tüpgaz bayisi, 360
otogaz istasyonu, 25 madeni yağlar
distribütörü ile 100. yılına girdi. Yıllardır
üstün standarttaki ürün ve hizmetlerini Türk
tüketicisiyle buluşturan BP Türkiye,
ülkemizdeki faaliyetlerinin yüzüncü yılını
Çırağan Sarayı`nda düzenlediği gala
yemeğinde, emekçileri ile kutladı.
2007
AB Kadın Hakları Hibe
Programı`nı açtı. BTC,
Darboğaz Kalkınma
Derneği üyesi
kadınlarla birlikte, ‘Kaz
Yetiştiriciliği’
konusunda bir projeyi
hayata geçirdi.
Aralık 2011
Türkiye'de işsiz
sayısı 2,5
milyonken,
istihdam edilenlerin
sayısı 24 milyon kişi
olarak açıklandı.
Bereket
- 40 -
Baraka. Arapça.
- 41 -
“ Çocuk gönlüm kaygılardan azade
Yüzlerde nur, ekinlerde bereket. ”
— Orhan Veli Kanık —
Şair
1914 - 1950
BTC - Tarımsal uygulamaların
iyileştirilmesi, Erzincan ve
Gümüşhane.
çökmek’ anlamını kazanmakta. Bu, aynı zamanda bir kişi
ya da tanrı önünde diz çöküp dua etme eyleminin de adı.
Özellikle Sami ve Doğu Akdeniz toplumlarında kadim
bir davranış biçimi diz çökmek. Antik batı toplumlarında
benzer bir kaydın olmaması Batı’nın bu eylem biçimini
Şark’tan aldığını gösteriyor.
Bereket, nimet, bolluk, verimlilik demek.
Gündelik hayatımızda bereket sözcüğünün anlamı ve
değeri büyük. İşe başlarken bereketli olsun diyor, her
türlü alışverişte bereket versin, bereketini bul, bereketini
gör deyimlerini kullanıyoruz. Bolluk ve bereket tüm iyi
dileklerimizde yer alıyor. Toprağımızı kutsayan yağmura
bile bereket diyoruz.
BP için bereket, toprağa emek verenin kazancının
kutsallığıdır.
Kelimenin bir başka dil ailesinden ve kökten geldiğini
varsayacak olursak, örneğin Akatçada birku ve burku
‘diz’ anlamına geliyor. İbranice berek, Süryanice burkâ da
aynı anlamı taşıyor. Eski Habeşçede ise bırk sözcüğüyle
karşılaşıyoruz. Bu sözcükten türeyen İbranice berâkah,
Aramice berâkâ sözcüğü bir eylemi ifade ederek ‘diz
BP için bereket, insana destek vererek verimin kalitesini ve
devamlılığını korumaktır.
Ve BP için bereket, azla yetineni, çok olanı paylaşmaya
çağırmaktır.
- 42 -
Her insan başka bir öykü. Yine tarlasına düşmüş yolu,
toprağıyla ekiniyle bir olmaya. Yorgun ama gözleri umutla
parlıyor, çünkü inanıyor toprağının bereketine.
- 43 -
Bereket Bu Topraklarda Bereket
17 Şubat 1925
Geleneksel Osmanlı vergi
sisteminin en önemli
öğelerinden olan, köylülerden,
ürettikleri tarım ürünleri için
yüzde on oranında alınan aşar
vergisinin kaldırılmasıyla köylü
ağır bir yükten kurtuldu.
1954
Halka yakınlığıyla tanınan ünlü yazar Orhan
Kemal, para kazanmak umuduyla köyden
ayrılıp şehre göç eden İflahsızın Yusuf, Köse
Hasan ve Pehlivan Ali adlı üç arkadaşın
başından geçenleri anlattığı Bereketli
Topraklar Üzerinde adlı romanı okurla
buluşturdu.
1983
Yediden yetmiş yediye tüm Türkiye’nin
sevgisini kazanmış, Türkiye’de yeni bir
müzik anlayışının öncülüğünü yapan Barış
Manço, kültürümüzde bereketle eşdeğer
tutulan Halil İbrahim Sofrası kavramını
milyonların diline dolanan bir şarkı haline
dönüştürdü.
9 Kasım 1994
GAP’ta önemli bir kilometre taşı daha geride bırakıldı ve
dünyanın en uzun tünelinden geçen Fırat’ın suyu,
Harran’a ulaştı. Türk mühendis ve işçilerinin emeğiyle
gerçekleşen iki dev tünelin açılışıyla Harran’a günde 2,5
milyon metreküp su akıtılmaya başlandı. Böylece 62
köyde 30 bin hektarlık bir alanın sulanması imkânı doğdu.
Alternatif tarım ürünleri ile yeni geçim kaynaklarının oluşturulması. BTC Toplumsal Yatırım Programı,
Osmaniye - Adana Kırsal Kalkınma Projesi.
- 44 -
- 45 -
2010
BP’nin ana işletmecisi olduğu BTC Ham
Petrol Boru Hattı güzergahında önemli bir
kırsal kalkınma projesi hayata geçti. Küçük
Destek Fonu ile Atatürk Üniversitesi
işbirliğinde yapılan "Karpuz Yetiştiriciliği
Projesi" ile Erzurum'da ilk kez karpuz
üretimi yapıldı ve ilk ürünler toplandı.
Sıcak iklim meyvesi olarak bilinen karpuz,
artık Sibirya soğuklarının yaşandığı
Erzurum'da da üretilebilmekteydi.
Mart 2000
BP, küresel yağ faaliyetlerinin marka etkisini ve
büyüme potansiyelini güçlendiren bir adım olarak
Burmah Castrol’ü satın aldı. Castrol satın alma
işleminin ardından BP’nin lider madeni yağ
markası haline geldi.
Yaşam
- 46 -
Yaşa. Türkçe.
- 47 -
“ Yaşam, aldığımız nefesimizin değil,
nefesimizin kesildiği anların toplamıdır. ”
— Maya Angelou —
Amerikalı Yazar, Şair
1928 - ...
Doğumla ölüm arasında geçen süredir yaşam. Hayat da deriz ona,
ömür de.
Yaşam sözcüğünün etimolojik öyküsü aslında ‘yaşa’ kökünden
önce ‘yaş’ sözcüğünden başlar. Günümüzde de yaş almak olarak
karşıladığımız büyüme, gelişme anlamları yaşam sözcüğünü
çevreleyen eylemler.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner
anısına 1992 yılında yayınladığı albümden
Sıtkı Fırat`a ait bir kare.
Ana rahminden toprağa uzanan, içinde türlü duyguları barındıran,
yapıp edilenlerle, başarı ve başarısızlıklarla değeri ölçülen bir yoldur
yaşam. İçinde mutluluk kadar üzüntüyü, umut kadar umutsuzluğu,
kazanmak kadar kaybetmeyi barındırır. Yaşamak cesaret ister ve
insanın ufku göze aldıkları ölçüsünde genişler.
aracılığıyla ilişki kurar ve onun özsuyuyla beslenir. Tıpkı anne
rahmindeki bir bebek gibi.
İnişler, çıkışlar, iyi ki ve keşkeler… Kısacası tüm tezatlıkları
barındırır içinde yaşam.
BP için yaşam, azmin, sınırların, renklerin ötesidir.
Tüm kültürlerde yaşamın bir ağaç üzerinden tasviri yaygındır.
Türklerin gözünde yaşam ağacı, köküyle toprağa ve dünyevi
yaşama sımsıkı tutunurken, dallarıyla göğe ve manevi âleme
uzanır. Şamanist geleneğe göre Dünya, göksel alemle yaşam ağacı
BP için yaşam, toprağa, göğe ve suya değer katmaktır.
Ve BP için yaşam, varoluş erdemini emeğin çabasıyla yeşertmektir.
- 48 -
Bir zincir yaşam, insanları birbirine bağlayan halkalardan
örülü. Kamyonda yükünü taşıyan adam, benziniyle birlikte,
benzincinin selamını alıp çıkıyor yola. Varacağı noktaya
ulaşana kadar kaç selam alıp kaç halka ekleyecek yolculuğuna
kim bilir. Evinden uzak, bu selamlar ışıtıyor yolunu ve yüreğini.
- 49 -
Bu
Topraklarda
Yaşam
Yaşam
Kasım 1931
Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Cevat Fehmi Başkut’un düzenlediği
“30 Güzide Arasında Bir Anket”e katılan ünlüler yaşama dair ilginç
yanıtlar verdi:
• ‘Hayatınızda hiç yalan söylediniz mi?’
Hüseyin Rahmi Gürpınar: ‘ Yalan söyledim mi değil, acaba ömrümde doğru
söyledim mi!’
• ‘Çıplaklık konusunda ne düşünüyorsunuz?’
Selim Sırrı Tarcan: ‘Müsaade edilse sokağa çıplak çıkacakların birincisiyim’.
• ‘Kadın makyajlı mı makyajsız mı, kısa saçlı mı uzun saçlı mı güzeldir?’
Halit Ziya Uşaklıgil: ‘Hem boyalı hem boyasız, hem uzun saçlı hem kısa saçlı,
yeter ki yakışsın’.
• Rusya’daki serbest izdivaca taraftar mısınız?’
Sabiha Serter: ‘Rusya’daki serbest izdivacı, riya bağlarıyla bağlanan aileye
tercih ederim’.
26 Aralık 1925
Uluslararası saat ve
takvim hakkındaki
kanunlar kabul edildi.
4 Ağustos 1940
İstanbul Belediyesi’nin halka
ucuz eğlence sağlamak
amacıyla kurduğu Taksim
Gazinosu’nun açılışı yapıldı.
1933
Ekrem Reşit’in Nazım Hikmet’in metnini temel
alarak librettosunu yazdığı Cemal Reşit’in bestelediği
Lüküs Hayat, Avni Dilligil tarafından ses tiyatrosunda
sahneye konuldu. Üç perdelik operetin orkestra şefi
Mo Copocelli idi. Muammer Karaca, Tevfik Bilge,
İhsan Balkır, Renan Fosforoğlu Hulusi Kentmen ve
Aliye Dilligil gibi dönemin ünlü tiyatrocularının rol
aldığı operetin bazı şarkıları, Hazım Körmükçü
tarafından plağa okundu.
Aralık 2011
BP Türkiye, Londra 2012 Paralimpik
Oyunları’nda Türkiye Milli Paralimpik
Takımını destekleyeceğini duyurdu.
2011
Türkiye’deki
engelli sayısı 8,5
milyon olarak ilan
edildi.
13 Aralık 1945
Kuruluşuna Saadettin
Arel’in öncülük ettiği
Filarmoni Derneği, ilk
konserini İstanbul’da
Saray Sineması’nda
icra etti.
Temmuz 1993
BP Türkiye boş plastik ambalajları
toplayarak yeniden işleyen ve bu şekilde
çevreyi koruyan bir kuruluş olan
ÇEVKO’nun destekleyici üyesi oldu.
2004
BP Türkiye, ülkemizde "yol güvenliği" bilincini geliştirmeye yönelik
toplumsal faaliyetlerini genişleterek Trafik Yılı’na destek verdiğini
açıkladı. Trafik Yılı kapsamında Emniyet Genel Müdürlüğü ile işbirliği
yapan BP Türkiye, emniyet kemeri kullanımını teşvik etmek amacıyla
çok kanallı bir kampanyayı hayata geçirdi. Kampanyanın sloganı ise
"Emniyet kemerinizi takın... Hayata bağlanın!"oldu.
Bu coğrafyanın verimli topraklarında yaşam tüm hızıyla akıyor, çocuklar filizlerle beraber umutlu büyüyor.
- 50 -
6 Nisan 1956
25 yıl boyunca renkli
hayatları okurla
buluşturacak olan Hayat
mecmuasının ilk sayısı
çıktı.
- 51 -
Anne
- 52 -
Ana. Eski Türkçe.
- 53 -
“Anneliğin gücü tüm yasalardan daha kuvvetlidir.”
— Barbara Kingsolver—
Amerikalı Yazar, Şair
1955 - ...
Anadolu dillerinde an kökünün doğurma, dişilik, üreticilik
gibi nitelik taşıyan eylemleri karşıladığı bir gerçek. Basit
bir örnek: Anassa hanım, kraliçe anlamına gelmekte. Batı
dillerinde doğurucu özellik taşıyan sözcükler ise genellikle
ma ön ekinden türetilir. Sanskritçe mâtâr, Farsça mâder,
Yunanca meter, Latince mater, Sümerce ama, hepsi anne
demektir.
Bir bebeği dokuz ay karnında taşımış ve onu hayata getirmiş
kadındır anne. Anadır. Hititçe annas sözcüğüyle bağlantılı
olduğu düşünülse de, Türkçeye doğrudan doğruya Hitit
dilinden geçtiği söylenemez. Hitit dilinde an ile başlayan
sözcüklerde doğurucu bir özellik bulunur: annitalvatar
(çocuk doğurma gücü), anniyatar (analık), sal annatar
(gebe kalma). Oysa Türkçede doğurganlığı çağrıştıran
benzer bir kök yoktur. Aksine Türk dilinde an kökü erkek
niteliği gösterir: anuk, angış, andarıman, anbazuk, angay,
analay, anucur, anşın… Her biri Asya Türkçesinde birer
erkek adı olan bu sözcükler, doğurgan bir temel anlam
barındırmaz. Bu nedenle sözcüğün farklı bir kökenden
geldiği düşünülmekte. Yine de tüm dillerde bu sözcük aynı
duyguyu karşılıyor, yaratıcılık, üreticilik, sevgi.
BP için anne, saf, temiz yaratı, bilgilendiren ve yüceltendir.
BP için anne, sevginin fedakârlıkla, sabrın karşılıksız ve
koşulsuz olanla buluşmasıdır.
Yarınına koşuyor çocuk, elinde ona yaşam veren annesi için
topladığı çiçekler ile. Geleceğe hediyesi bu aslında, aynı
zamanda düne ve bugüne.
Ve BP için anne, korunması gerekirken koruyan tabiatın
ta kendisidir.
- 54 -
- 55 -
Anne
Bu Topraklarda Anne
7 Şubat 1924
İstanbul’da Türk Kadınlar Birliği
kuruldu. Kurucuları arasında, Nezihe
Muhittin, Latife Bekir (Çeyrekbaşı)
ve Sabiha Zekeriye (Sertel) de
bulunmaktaydı. Atatürk’ün eşi Latife
Hanım’dan da büyük destek aldığı
bilinen ve bugün hala faaliyette olan
derneğin kuruluş amacı, kadının
siyasal haklarını elde etmesi ve sosyal
yaşama aktif olarak katılmasının
sağlanması idi.
1935
İlk kadın doğum uzmanı
Dr. Pakize İzzet Tarzi kadın
hastalıkları ve doğum
alanında uzmanlık eğitimini
tamamladı. Tarzi, İstanbul
Boğazı'nı yüzerek geçen ilk
kadın unvanını da taşıyor.
1935
Tiyatro ve sinema yönetmeni
Muhsin Ertuğrul, Moskova’da
çocuk tiyatrosu üzerine incelemeler yaptıktan sonra 1935-36
sezonunda İstanbul Şehir
Tiyatrosu’nda Türkiye’nin ilk
düzenli çocuk oyunlarını başlattı.
İlk sergilenen oyunlar ‘Çocuklara
İlk Tiyatro Dersi’ ve ‘Gülmeyen
Çocuk’ oldu.
Nisan 1996
Sezen Aksu’nun, ‘Cumartesi
Anneleri’ni desteklemek
amacıyla hazırladığı iki şarkılık
albüm, popüler bir dergi
aracılığıyla dağıtıldı.
5 Mayıs 1955
Dünyada 1914 yılından beri
kutlanmakta olan Anneler
Günü, Türkiye’de de kutlanmaya
başladı. 93 Harbi’nde Erzurum
Aziziye Tabyaları’nın
savunmasına genç bir gelin iken
katılan Nene Hatun yılın annesi
seçildi.
Geleceğin anneleri, güneşin gölgesinde evcilik oynuyor,
hayatın provası gibi...
- 57 -
2006
BP’nin işletme operatörü olduğu
BTC Toplumsal Yatırım
Programı kapsamında Kars
Sürdürülebilir Kırsal Kalkınma
Projesi ile, sağlık ocaklarıyla
işbirliği yapılarak ana-çocuk
sağlığı, beslenme, hijyen
konularında halka bilgi verildi.
Mayıs 2011
Aydın'ın Nazilli ilçesinde 60 yıldır
spastik engelli kızına bakan 83
yaşındaki Fatma Kurul, 'Yılın
Annesi' seçildi.
2011
BP Gaz, İstanbul’da başlattığı ve
Türkiye’nin çeşitli illerinde devam
ettirdiği tanker sürücülerinin
ailelerine yönelik düzenlediği
söyleşilere devam etti. Tanker
sürücülerinin eşlerinin katıldığı
söyleşilerde bilinçlendirme yapılırken,
çocuklar da BP Yol Güvenliği Çocuk
Tiyatrosu’nu izleyerek yol güvenliği
konusunda ilk bilgilerini aldılar.
Arkadaş
- 58 -
Arka. Türkçe.
- 59 -
“ Arkadaşlarımız bizim için mutluluktur, bizi güldürürler, başarı için cesaretlendirirler, bize dikkatli bir kulak
sunarlar ve kalplerini bize açmaya her zaman hazırdırlar. ”
— Sokrates —
Yunan Filozof
M.Ö. 469 – 399
BP Türkiye'nin, fotoğraf
sanatçısı Sami Güner anısına
1992 yılında yayınladığı
albümden Aclan Uraz`a
ait bir kare.
Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren iki kişiden
biridir arkadaş… Sırdaştır, yarendir.
görmek anlamını taşıyor.
Daş ekinin sahip olduğu aynılık, beraberlik anlamları,
başka sözcüklerle de birleştiğinde Türkçedeki en güzel
anlamları ortaya çıkarıyor: Meslektaş, yoldaş gibi.
Arkadaş, koruyucu, yardımcı, sırt anlamları taşıyan arka
sözcüğüne eklenen daş ekiyle türetilmiş bir sözcük. Aynı
sözcükten türetilen arkalanmak yardımcı olmak, birisine
arka vererek yardım etmek, birine dayanmak, yardımına
sığınmak anlamlarına gelirken, arkaşmak sırtta yük
taşımakta karşılıklı yardımcı olmak demek, arkamak ise
yoklamak, arayıp sormak, yardımına koşmak eylemlerini
karşılıyor.
BP için arkadaş, güvenle sırt verdiği yol arkadaşlarıdır.
BP için arkadaş, emeğin elde ettiğini, doğanın verdiğini
adilce paylaştığıdır.
İki adam. Biri anlatıyor, diğeri dinliyor. İş akıyor engeller çıksa da.Yorgun
olan baretini çıkarmış, onun yükünü sırtlayan arkadaşı, kaldığı yerden
ileriye taşıyacak eylemi. Onları izleyen sonsuz döngünün bir parçası
aynaya düşen yansımaları.
Ve BP için arkadaş, paylaşan, sahici ve doğru olandır.
Günümüzde de deyim olarak kullanılan arka almak, yardım
- 60 -
- 61 -
Arkadaş
Bu Topraklarda Arkadaş
1974
Melike Demirağ henüz 18 yaşındayken
Yılmaz Güney’le başrolünü paylaştığı
Arkadaş filminde, Şanar Yurdatapan bestesi
Arkadaş’ı seslendirdi, devamında şarkı bir
modern bir klasik haline geldi.
12 Şubat 1931
1921 yılında, “Eğer Fransız olmasaydım,
Türkiye uğrunda Yunanistan’a, İngiltere’ye
hemen bütün Avrupa’ya karşı, Ankara’daki
dostum Mustafa Kemal Paşa’nın yanında ne
büyük zevkle savaşırdım” diyen Türk dostu
Fransız yazar Claude Farrère, konferans
vermek üzere İstanbul’a geldi.
24 Eylül 1988
Zülfü Livaneli, Maria Faranduri
ve Mikis Theodarakis, Efes’teki
antik tiyatroda Türk Yunan
dostluğuna adadıkları bir konser
verdiler.
1981
Yediden yetmişe herkesin
sevgilisi olan Barış Manço,
hala dillerden düşmeyen
Arkadaşım Eşek adlı
parçayı besteledi.
İstanbul Ayazağa'daki BP akaryakıt istasyonu, iki mesai arkadaşı. 1950'li yıllar...
- 62 -
- 63 -
1992
BP Türkiye, Fotoğraf Dernekleri Çalışma
Kurulu’nun işbirliği ile fotoğraf ustası
Sami Güner’in anısına, fotoğrafçı
dostlarının çalışmalarından oluşan
‘Türkiye 1992’ fotoğraf albümünü
yayınladı.
2012
BP Türkiye Yol Güvenliği Çocuk Tiyatrosu
kurulduğu 1998 yılından beri, 350 bin
kilometre yol alıp, 6-11 yaş arası yaklaşık 1,5
milyon çocuğun, temel trafik kuralları ve yol
güvenliği kavramlarıyla eğlenceli biçimde
tanışmalarına aracı oldu.
Aşk
- 64 -
Işq. Arapça.
- 65 -
“ Aşk, herkesin sahip olduğu güneşe bakmamaktır, çünkü artık kendi güneşine sahipsindir.”
— Marcel Jouhandeau —
Fransız Yazar
1888 - 1979
BP Ailesi'nin
üyelerinden biri
olan Mehmet
Kasapoğlu, sektöre
girdiği ilk yıllarda
ürün nakli yaptığı
ilk gözağrısı 1950
model tankeri ile
birlikte.
Sıradışı bir bağlılık duygusudur aşk. Sevidir. İnsanın
ruhunu ateşe düşüren sevgidir.
bütünüyle saran ince bir zar gibi olduğunu ifade eder.
Bu eylemi yapan kimse aşıq, eyleme konu olan kimse
de ma’şuq adını alır, yani Türkçedeki aşık ile maşuk.
Türk müziğindeki uşşak makamı da adını sözcüğün
çoğul halinden alır. Taaşşuk ‘aşıkmış gibi görünmek, aşık
numarası yapmak’ anlamına gelirken, muşaka ‘karşılıklı
aşık olmak’ anlamını taşır.
Aşk. Uçsuz bucaksız umut. Ayakları yerden kesen bir
rüzgar. Kanatsız bir uçuş. Sonsuz bir sabırla beklemek,
kavuşmayı özlemek.
Aşk sözcüğü Osmanlı’nın ilk zamanlarına dek ışk
diye söylenegelmiştir. Basit sevgi anlamına gelen hubb
sözcüğünden ise, şiddetle sevme anlamını taşıdığı için
ayrılmaktadır.
BP için aşk, çalışma, yaratma, var etme tutkusudur.
Güneşi aşkla çevreleyen eller buluşmuş, zaman durmuş,
artık ışığın vakti.
BP için aşk, paylaştıkça çoğalan, büyüdükçe güzelleşen,
inandıkça gerçekleşen emektir.
Arapça sözlüklere göre ‘sevilen kişinin hata ve kusurlarına
körelme hali’dir aşk. İbn Arabi’nin verdiği etimolojiye
göre aşk, gündüzsafası ya da çitsarmaşığı anlamına gelen
aşakatü kökünden türemiştir. İbn Arabi aşkın yüreği dıştan
Ve BP için aşk, başarıya kavuşturan köprüler kurmaktır.
- 66 -
- 67 -
Aşk
1 Aralık 1928
Yeni yazıya geçişte okuma
yazmayı özendirmek amacıyla
dönemin popüler gazetelerinden biri “Mesut Çiftler
Müsabakası” başlattı ve kupon
vermeye başladı. Buna göre 20
kupon biriktirerek gazeteye
gönderen 10 kadın ve 10 erkek
okuyucu arasından birbirleriyle
mutlu evlilik yapabilecek
çiftleri belirleyen okurlar para
ödülü kazandı.
Bu Topraklarda Aşk
5 Temmuz 1942
Ankara Devlet Konservatuarı sanatçıları
İstanbul’da Antigone’yi ilk kez sahneledi.
Aşkın, ihanetin ve cesaretin incelikle işlendiği
Sophokles’in tragedyası, büyük ilgi gördü.
29 Kasım 1945
On yedinci yüzyılda yaşamış olan ve
Roxane’a karşı duyduğu büyük aşk
ile tanınan şair, oyun yazarı Cyrano
de Bergerac’ın aynı isimli oyunu
İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda ilk kez
sahnelendi.
18 Mart 1929
Yozgat Milletvekili Süleyman Sırrı Bey, meclis
başkanlığına bekarlık vergisi adıyla yeni bir vergi konması
için öneri sundu. Tasarıya göre 25-45 yaşları arasında
bulunan tüm bekar erkekler ve 20-25 yaş arasında olup da
resmi bir daireden maaş alan tüm bekar kadınlar kazanç,
arazi müsakkafat ve yol vergilerinin bir mislini bekarlık
vergisi olarak verecekti. Sırrı Bey’in önerisi bu vergi
yoluyla elde edilecek gelirin yüzde yirmisinin beşten fazla
çocuk sahibi ailelere ikramiye olarak verilmesini
öngörüyordu. Ancak meclis bu kanun teklifini geri çevirdi.
Konu değişik zamanlarda tekrar gündeme geldiyse de,
sonuçta, bekarlık sultanlık olarak kaldı.
- 68 -
Temmuz 1989
BP Türkiye
İstanbul
Festivali’nin
Gülhane Parkı’nda
düzenlediği
Aşıklar Şenliği’ne
destek verdi.
21 Mart 1973
Eserlerinde Türkçeyi
yalınlıkla ve büyük
bir ustalıkla kullanan
ve âşık geleneğinin
son büyük
temsilcilerinden olan
büyük Türk ozanı
Aşık Veysel, ardında
sayısız şiir ve deyiş
bırakarak 78 yaşında
hayata gözlerini
yumdu.
- 69 -
2006
Fotoğraf sanatçısı ve
gazeteci Cemal Gülas,
annesi avcılar
tarafından vurulduğu
sanılan yavru boz ayıyı
evlat edindi, Gürcüce
yavru ayı anlamına
gelen Datvi isimli ayıya
sahip çıkan Cemal
Gülas sevginin gücünü
tüm dünyaya gösterdi.
15 Şubat 1997
İstanbul’da 14 Şubat Sevgililer Günü
nedeniyle 72 milyar liralık çiçek satışı
yapıldığı açıklandı. Sonraki günlerde
yapılan açıklamada, Türkiye genelindeki
satış tutarınınsa 300 milyar lira olduğu
belirtildi.
2009
Çevre aşkına sahip
Ediz Hun, Fikret
Hakan, Ahmet Selçuk
İlkan gibi bir grup
sanatçının da destek
verdiği Dünya Çevre
Bilinci ve Eğitim
Derneği kuruldu.
2009
Yazar Elif Şafak
evrensel aşkın simgesi
Mevlana’yı ana
eksenine oturttuğu
romanı Aşk’ı okurla
buluşturdu.
Gökkuşağı
- 70 -
Gökkuşağı. Türkçe.
- 71 -
“Bazen bitmek bilmeyen dertler yağmur olur üstüne yağar, ama rengarenk gökkuşağı da
yağmurdan sonra çıkar. ”
— Mevlana —
İranlı Şair,Tasavvuf Düşünürü
1207 - 1273
BP Türkiye'nin, fotoğraf
sanatçısı
Sami Güner anısına
1992 yılında yayınladığı
albümden
Coşkun Kulaksızoğlu`na ait
bir kare.
boylarına göre Eneke sözcüğü koruyucu ruh demektir.
Bu yönüyle çocukların ilk servetleri olan bilyeler, aslında
onların görünmez koruyucularıdır.
Düşmekte olan yağmur damlacıklarında güneş ışınlarının
kırılıp yansımasıyla gökyüzünde oluşan yedi renkli, kemer
biçimindeki harikulade resimdir gökkuşağı. Alkımdır,
ebekuşağı, ebemkuşağı, eleğimsağma, hacılarkuşağı,
meryemanakuşağı, alaimisemadır.
Gökkuşağı hem görsel olarak hem de çağrışımları ile tüm
kültürlerin ve insanların ilgi kaynağıdır. Fiziken ulaşılmaz,
dokunulmaz, hayal kadar gerçekken, bir yandan da hayal
edildiği kadar güzel ve renklidir.
Eski Türk mitolojisinde Umay Ana yeryüzüne inmek için
gökkuşağını kullanır. Kimi zaman göğe asılmış bir yay
biçimiyle karşımıza çıkarken, kimi zaman bir yol olarak
resimlenir. Şamanın göğe çıktığı köprüdür gökkuşağı.
Gökkuşağının Anadolu’da yaygın olarak kullanılan diğer
adı olan alkım sözcüğü, alkımak, hoş görünmek, hoşa
gitmek, hayır dua etmek fiiliyle bağlantılıdır.
Batı kültüründe gökkuşağı söylencelerde umudun ve
şansın simgesi olarak yer alırken, doğu kültürlerinde
koruyucu özelliği ön plana çıkar. Kimi yerel inanışlarda,
gökkuşağındaki her bir rengin bir anlamı vardır: en baskın
renkler olan yeşil bereket, kırmızı savaş ve sarı ise ölüm
anlamına gelir.
BP için gökkuşağı, düşlerle gerçeklerin
karışmadan uyum içinde dansıdır.
birbirine
Aynı maviliğin kalbinden uzanan binbir renk, güzelliği
ve zenginliği çeşitliliğinde, renklerin dansında gök kubbe
gözlüyor her birini. Farklılaştıkça birleşiyor binbir renk, böyle
güzelleşiyor hayat.
BP için gökkuşağı, hoşgörünün, güzelliğin, hayatın
resmidir.
Anadolu’da çocuk oyunlarında kullanılan gökkuşağı
renklerindeki bilyelere Eneke adı verilir. Kimi Türk
Ve BP için gökkuşağı, farklı renklerin ahengidir.
- 72 -
- 73 -
Bu
Topraklarda
Gökkuşağı
Gökkuşağı
Gökkuşağı
1927 – 1928
– 1928
19271927
– 1928
öğretim
1927 – 1928
öğretim
yılında
stajlarını
yılında stajlarını
tamamlayan
İstanbul
tamamlayan
İstanbul Tıp
Üniversitesi
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi’nin
ilk kız
Fakültesi’nin
ilkhekimlik
kız
öğrencileri,
öğrencileri,aldılar.
hekimlik
diploması
Böylece
diploması aldılar.
o güneBöylece
kadar erkek
oegemenliğinde
güne kadar erkek
olan bir
egemenliğinde
birdaha
meslekolan
dalına
meslek
dalınadahil
dahaoldu.
kadınlar
kadınlar dahil oldu.
16 Kasım 1926
16 Kasım
Hintli1926
Şair Tagore
Hintli
Şair Tagore
İstanbul’a
geldi. Tagore
İstanbul’a
geldi. Tagore
“Yaptığınız
inkılâplar
“Yaptığınız
yalnızcainkılâplar
Türkiye için
yalnızca
Türkiye
değil,
bütün için
Doğu için
değil,debütün
için
parlakDoğu
bir gelecek
de parlak
bir gelecek dedi.
hazırlamaktadır.”
hazırlamaktadır.” dedi.
1930
1930Türk basınında bir
Türkgazetede
basınında
ilkbir
kez
gazetede
kezkullanıldı
renkliilkilan
renkli
kullanıldı
veilan
renkli
fotoğraf
ve renkli
fotoğraf
basıldı.
basıldı.
8 Mart 1944
8 Mart
1944
New
York Metropolitan
23 Ocak 1941
York Metropolitan
23 Ocak
1941 renklerin ve farklıNewOperası,
açılışından
Çizgilerin,
açılışından
Çizgilerin,
renklerin
ve farklı Operası,
itibaren
Müzeyyen Senar,
ifadelerin
bir mozaiği
Senar,Ersoy,
ifadelerin
bir mozaiği
ZekiMüzeyyen
Müren, Bülent
niteliğindeki
İlk Karikatür itibaren
Zeki
Müren,
Bülent
Ersoy,
niteliğindeki
İlk
Karikatür
Sezen Aksu, Emel
Sayın,
Sergisi İstanbul’da açıldı.
Sezen
Aksu,Yazar,
Emelİbrahim
Sayın,
Sergisi İstanbul’da açıldı.
Gönül
Gönül
Yazar,Seda
İbrahim
Tatlıses,
Sayan, Sibel
29 Aralık 1941
Tatlıses,
Seda
Sayan,
Sibel pek
Can,
Hülya
Avşar
29 Aralık
1941
NBC’de (National Can, Hülya Avşar gibi gibi
pek
çok
Türk
sanatçıyı
büyük
NBC’
d
e
(National
Broadcasting
çok
Türk
sanatçıyı
büyük
kitlelerle buluşturan
Broadcasting
Company) Türkçe kitlelerle
buluşturan
İstanbul’un
en renkli
Company)
Türkçe
radyo yayını
İstanbul’un
renkli Taksim
eğlenceen
merkezi
radyobaşladı.
yayını
eğlence
merkezi Taksim
Gazinosu’nda
bir konser
başladı.
Gazinosu’nda
bir konser
verdi.
verdi.
1 Şubat 1935
1 Şubat
1935 tarihinin ve dini çeşitliliğin önemli
Mimarlık
Mimarlık
tarihinin biri
ve dini
simgelerinden
olançeşitliliğin
Ayasofya, önemli
Bakanlar
simgelerinden
biri
olan
Ayasofya,
Bakanlar
Kurulu kararıyla müzeler idaresine
devredildi
Kurulu
kararıylaaçıldı.
müzeler idaresine devredildi
ve ziyarete
ve ziyarete açıldı.
24 Aralık 1931
24 Aralık
1931 havacılık faaliyetleri ve bir spor
Türkiye’ye
Türkiye’ye
havacılık
faaliyetleri
ve bir
spor
dalı olarak
havacılık
anlayışını
yerleştirme
dalı olarak
havacılık
misyonuyla
yola anlayışını
çıkan ilk yerleştirme
sivil havacılık
misyonuyla
çıkan
ilk sivil
havacılık
kulübü yola
AERO
Kulüp
İstanbul’da
kuruldu.
kulübü AERO Kulüp İstanbul’da kuruldu.
- 75 -
15 Şubat 1983
15 Şubat
19831982’de başlayan ilk renkli
23 Nisan
23 Nisan
1982’dyayınının
e başlayan
ilk renkli
televizyon
süresi
haftada
televizyon
yayınının
dört saate
çıktı. süresi haftada
dört saate çıktı.
1976
1976Türkiye Radyo Televizyon
Türkiye
Radyo(TRT)
Televizyon
Kurumu
ilk renkli
Kurumu
(TRT)yayınını
ilk renkli
televizyon
televizyon
yayınını
gerçekleştirdi.
gerçekleştirdi.
1953
1953Yönetmenliğini Muhsin
Yönetmenliğini
Ertuğrul'unMuhsin
üstlendiği, Türk
Ertuğrul'un
üstlendiği,
sinema tarihinin
ilkTürk
uzun metrajlı
sinema
tarihinin
ilk uzun
renkli
filmi Halıcı
Kızmetrajlı
çekildi.
renkli filmi Halıcı Kız çekildi.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı albümden Fahri Canöz`e ait bir kare.
- 74 -
1958
1958Türkiye'de 1958 yılında
Türkiye'de
1958 yılında
faaliyetlerine
başlayan BP
faaliyetlerine
BP
Havacılıkbaşlayan
iş kolu, hava
Havacılık
iş kolu,
hava yağ ve
taşıtlarının
madeni
taşıtlarının
madeni yağen
veyüksek
yakıt ihtiyaçlarını
yakıtteknolojiyle
ihtiyaçlarınıüretilen
en yüksek
ve BP
teknolojiyle
üretilen ve BP
kalite güvencesiyle
sunulan
kalite
güvencesiyle
sunulan
ürünlerle
karşılıyor.
BP
ürünlerle
karşılıyor.
BP Ankara,
Havacılık,
İstanbul,
Havacılık,
İstanbul,
Ankara,
Antalya,
İzmir, Bodrum,
Antalya,
İzmir,
Bodrum,
Dalaman olmak üzere altı
Dalaman
olmak üzere
altı
havalimanında
müşterilerin
havalimanında
müşterilerin
ihtiyaçlarına
cevap veriyor.
ihtiyaçlarına cevap veriyor.
Temmuz 1984
Temmuz
TRT1984
tümüyle renkli
TRTyayına
tümüyle
renkli
geçti.
yayına geçti.
29 Şubat 1996
29 Şubat
BP ve1996
MOBİL, dünya
BP ve
MOBİL,
dünya
çapında
güçlerini
çapında
güçlerini
birleştirme
kararını
birleştirme
kararını
aldıklarını
açıkladı. İki
aldıklarını
açıkladı.
şirket Türkiye’deİki
şirket
Türkiye’de
akrayakıt
ve madeni
akrayakıt
madeni
yağlarvealanındaki
yağlar
alanındaki
güçlerini
birleştirerek,
güçlerini
birleştirerek,
hem çalışan
sayısını hem
hemde
çalışan
hem
ürün sayısını
ve hizmet
de ürün
ve hizmet
noktalarını
arttırdılar.
noktalarını arttırdılar.
Kültür
- 76 -
Cultura. Latince
- 77 -
“ Kültür, insanlığın ortak bilgi birikiminden yararlanılarak, yaşamı kolaylaştırma doğrultusunda, olayları doğru
dürüst değerlendirebilme donanımına sahip olma anlamına da gelir, çarpım cetvelini bilmek gibi; içinde yaşanılan
toplumun alışkanlıklarını farkına varmadan benimsemiş olmak anlamına da gelir…”
— Çetin Altan —
Gazeteci,Yazar
1927 - ...
Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün
maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki
nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal
çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların
bütünüdür kültür. Hars ve ekin sözcükleriyle de karşılanır.
Bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat
eserlerinin bütünüdür aynı zamanda. Bir başka anlamı
da muhakeme, zevk ve eleştirme yeteneklerinin öğrenim
ve yaşantılar yoluyla geliştirilmiş olan biçimidir. Bireyin
kazandığı bilgidir. İnsan zihninin işlenmesi gibi, toprağın
işlenmesi olan tarım da aynı anlam kökünden gelir ve
kültür olarak dillendirilir.
güce tapınma halini karşılamakta ve emeğin en büyük
ibadet olduğunu göstermekte. Türkçenin batı dilleri
etkisine girmesinden önce kullanılan hars sözcüğü de
Arapçada tarla sürmek anlamına geliyor, yani yine benzer
bir köken öyküsüyle karşılaşıyoruz. 20. yüzyılda Türk
Dil Kurumu tarafından uygun görülen ekin sözcüğü,
hem toprağın, hem de yaşamın işlenmesini karşılıyor. Bu
yönüyle insan elinin ve aklının değdiği her şey, bir kültür
ürünü.
Cultura sözcüğünün kökeninde Latince colo fiili var.
Colo ilk anlamıyla, toprak sürmek, işlemek, ekip biçmek
anlamına gelmekte. Zaman içerisinde aynı sözcük,
tanrılara tapınma, boyun eğme anlamını da kazanmış. Bu
yönüyle fiil, toprağı işleyen insanın aynı zamanda üstün
BP için kültür, toprağı, yaşamı işlemek, geliştirip
biçimlendirmektir.
BP için kültür, özümsenmiş bilginin insan hayatına
yansımasıdır.
Gelenekler, alışkanlıklar şehrin yüzüne yansıyor. Geçmişle
gün, nostaljiyle gelecek bir sokakta birleşiyor.
Ve BP için kültür, var olduğu ülkenin yaşanmışlığının
izini sürmektir.
- 78 -
- 79 -
Kültür Bu Topraklarda Kültür
16 Mart 1923
Mustafa Kemal, Adana’daki
konuşmasında ‘Sanatsız kalan bir
milletin hayat damarlarından biri
kopmuş demektir’ sözünü söyledi.
18 Eylül 1931
İlk sesli Türk filmleri olan İstanbul
Sokaklarında ve Kaçakçılar’ın
seslendirme işlemlerini Paris’te
tamamlayan Darülbedayi sanatçıları
İstanbul’a döndü. Kendi dilinde
izleyebildiği bu filmler halk üzerinde
büyük heyecan ve coşku yarattı.
1 Kasım 1927
Folklor çalışmaları yapmak
üzere Ankara’da Anadolu Halk
Bilgisi Derneği kuruldu.
Derneğin amacı, Türk
kültüründe önemli yere sahip
folkloru halka daha yakından
tanıtmak ve unutulan değerlere
sahip çıkmaktı.
2010
BP Türkiye 38. Uluslararası
İstanbul Müzik Festivali
kapsamında genç piyano
sanatçısı Zeynep Üçbaşaran’ın
Mutlu Yıllar Chopin (Happy
Birthday Chopin) adlı
performansına destek vererek
sanatseverlerle buluşmasına
aracılık etti.
27 Temmuz 1981
Kültür Bakanlığınca seçilen on Devlet Sanatçısı
açıklandı: Sahne sanatçılarından Cüneyt Gökçer,
Meriç Sümen, Suna Korat ve Yıldız Kenter’e;
bestecilerden Cemal Reşir Rey ile Nerit
Kodallı’ya; orkestra yöneticilerinden Hikmet
Şimşek ve Güler Aykal’a; icracılardan İsmail
Arcan ve Tunç Ünver’e devlet sanatçısı unvanı
verildi.
1940
Tercüme Bürosu kuruldu. Hasan Ali
Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı
döneminde yayınlanmaya başlanan
Dünya Klasikleri dizisi, devlet eliyle
gerçekleştirilen kapsamlı bir çeviri
hareketi, önemli bir kültür atılımı
oldu. Yunan ve Roma Klasikleri’nden,
Batı’nın ve Doğu’nun çağ değiştiren
metinlerine kadar birçok kitap bu
dönemde okurla buluştu.
2010
İstanbul, Avrupa Kültür
Başkenti seçildi. Birçok
etkinlik aracılığıyla şehrin,
dolayısıyla da ülkenin
tanıtımı yapıldı.
5 Ocak 2008
BP Castrol Madeni Yağlar’ın
desteğiyle, fotoğraf sanatçısı Altan
Bal’ın Kamyoncular temalı fotoğraf
sergisi İstanbul Fotoğraf ve Sinema
Amatörleri Derneği (IFSAK) ana
sponsorluğunda açıldı.
1973
BP Türkiye’nin kurucu ortaklarından olduğu ve uluslararası sanat festivalleri
düzenlemek amacıyla oluşturulan İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) kuruldu.
BP Türkiye İKSV aracılığı ile sayısız etkinliğe destek vererek sanatseverleri
müzik, sinema, resim ve dans gibi sanatın pek çok dalı ile buluşturdu.
25 Aralık 1950
Türkiye’nin ilk özel
galerilerinden biri
olan Maya Sanat
Galerisi, İstanbul’da
açıldı. Adalet
Cimcoz’un açtığı
galeri, resim
sanatına yaptığı
katkılarla beraber,
oluşturduğu kültür
ortamıyla da ses
getirdi.
2003
Kültür ve Turizm
bakanlıkları birleşti.
1982
İstanbul’da 28 yayınevinin katılımıyla
ilk kitap fuarı düzenlendi. Bu fuar,
sonrasında her yıl tekrarlanacak olan
ve yurtdışından yazar, ajans ve
yayınevlerinin ağırlandığı ve okurun
yazarla birebir buluştuğu bir şölenin
başlangıcı oldu.
1988
20. yüzyılın en önemli
sopranolarından biri olan, Lady
Macbeth, Queen Elizabeth, Filoria
Tosca, Lucrezia, Madam Butterfly,
Alceste, Aida, Violetta, Leonora
operalarını sesiyle ölümsüzleştiren ve
batıda La Diva Turca (Türk Divası)
olarak isimlendirilen Leyla Gencer’e
Devlet Sanatçısı unvanı verildi.
25 Ocak 1991
Türkiye’nin en önemli edebiyat
dergisi olan Varlık Dergisi’nin
ilk sayısı çıktı.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı albümden Hüsnü Gürsel`e ait bir kare.
- 80 -
- 81 -
14 Mart 1984
Bilim, Sanat ve Kültür
Kurumu İstanbul’da
kuruldu. BİLSAK
Türkiye’deki bilimsel,
sanatsal ve kültürel
etkinlik ve girişimlerin
daha organize ve dünya
standartlarında olmasını
sağlamayı hedefliyordu.
23 Mart 1983
Harf devriminden bu yana
okuryazar oranı yüzde 73.8’e
çıktı. Son açıklanan istatistikler
aradan geçen yaklaşık 30 yılda
Türkiye’de okuma yazma
oranının %92.9’a ulaştığını
gösteriyor.
3 Kasım 1988
Türk PEN Yazarlar
Derneği kuruldu,
başkanlığına Yaşar
Kemal seçildi.
2 Mayıs – 30 Haziran
1986
Türkiye’nin ilk uluslararası
bienali olan 1. Uluslararası
Asya-Avrupa Sanat
Bienali Ankara Devlet
Resim ve Heykel
Müzesi’nde
gerçekleştirildi.
25 Ocak 1987
30 milyon dolara sigortalanan Muhteşem
Süleyman Sergisi ABD’nin başkenti
Washington’da Ulusal Sanat Müzesi’nde
açıldı ve büyük ilgi gördü.
Arkeoloji
- 82 -
Arkheologia. Yunanca.
- 83 -
“Keşke arkeoloji de okusaydım, mavi
yolculuklarımızda keşfe çıktığımız bu canım
Anadolu’yu anlamak için... ”
— Azra Erhat —
Akademisyen, Çevirmen,Yazar
1915 - 1982
Kadim olanın bilgisidir arkeoloji, insanın bilinen tüm tarihinin
buluntu ve kayıtlar üzerinden aktarımıdır.
Arkeoloji sözcüğü Yunancada kadim olanın, eski olanın, köklü
olanın bilgisi anlamına gelmektedir. Arkhaios’un karşılığı antik
iken, logia bilgi, bilim demektir. Bu yönüyle arkeoloji eskiye,
önceye, geçmişe dair her türlü bilgi anlamına gelir.
BTC Boru Hattı inşaatı sırasında kültürel mirasın korunması
önceliklerden biri olarak gözetildi.
İnsanlık tarihinin aydınlatılması için arkeolojinin bilgilerine
ihtiyaç hep oldu ve olacak. Arkeoloji insana, insanın varlığına, yapıp
ettiklerine, bozduklarına ve düzelttiklerine dair bulunan yanıtların
dökümüdür. Tarihsel bir bilinç, kendinden öncekini tanıma gibi
iddialar taşımakla beraber, öncenin doğru ve yanlışlarını modernin
süzgecinden geçirir ve var olana yeniden bakmayı, sorgulamayı
öğütler.
BP için arkeoloji, geleneği güne taşıyan bilgidir.
Bu yönüyle arkeoloji insanın köklerini arama yolculuğunda
konakladığı güvenilir ve huzurlu bir bilgi durağıdır.
Ve BP için arkeoloji, kadim olanın gücünü modern olanın
teknolojisiyle birleştirmektir.
BP için arkeoloji, güçlü köklerin bulunmasıyla yeni dalların
oluşturulmasıdır.
- 84 -
Rüzgar ve zaman her şeyi eskitip yıpratırken, kadim olana
daha da değer katıyor.
- 85 -
Bu Topraklarda Arkeoloji
Arkeoloji
16 Ekim 1924
600 yıllık Osmanlı
tarihinin 400 yılı
boyunca devletin idare
merkezi olarak
kullanılan ve Osmanlı
padişahlarının yaşadığı
yer olan Topkapı Sarayı
müze olarak ziyarete
açıldı.
8 Ekim 1932
Macar Tarihçi Prof.
Ferencz “Türk
medeniyetini beş bin
sene evvelinde aramalı”
dedi.
1 Şubat 1935
Bizans İmparatoru I. Jüstinyen
tarafından M.S. 532-537 yılları
arasında İstanbul'un tarihi
yarımadasındaki eski şehir
merkezine inşa ettirilen bir
katedralken, 1453 yılında
İstanbul'un fethinin ardından Fatih
Sultan Mehmet tarafından camiye
dönüştürülen ve her iki kültürün de
izlerini taşıyan Ayasofya, Mustafa
Kemal Atatürk’ün isteği üzerine
müzeye çevrilip ziyarete açıldı.
2 Eylül 1985
Kaş limanı açıklarında, 3
bin 400 yıl önce batan ve
‘dünyanın en eski batığı’
kabul edilen bakır-kalay
külçeleriyle fildişi eşya
yüklü ‘Uluburun’ gemisinin
batığına ulaşıldı.
22 Eylül 1993
New York Metropolitan
Müzesi Karun Hazinesi’ni
Türkiye’ye geri göndermeye karar verdi. Karun
Hazineleri’ne ait 450 adet
eserden 300’ü 1996
yılından itibaren Uşak
Arkeoloji Müzesi’nde
sergilenmeye başladı.
2008
Kültür ve Turizm
Bakanlığı, uygarlıkların
düşüncelerini,
inançlarını, yaşam
tarzlarını koruyan ve bu
mirası geleceğe taşıyan
müzeleri sınırsız ziyaret
etme olanağını veren
Müzekart ile, 185 müze
ve 130 ören yerinin bir
yıl boyunca 20 YTL'ye
gezilebileceğini duyurdu.
1994
İki bin yıllık Aspendos
Antik Tiyatrosu’nun
sunduğu olağanüstü
akustikle bütünleşen ve
günümüzde dünyanın sayılı
festivallerinden biri haline
gelen Aspendos
Uluslararası Opera ve Bale
Festivali ilk kez düzenlendi.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı
albümden Cemal Turgay`a ait bir kare, Alacahöyük.
- 86 -
Nisan 2004
İpekyolu güzergahında bulunan ve birçok
uygarlığa ev sahipliği yapan Ani
Harabeleri turizme açıldı. Kars ili sınırları
içerisinde yer alan, 961-1045 yılları
arasında Bagrat hanedanından Ermeni
hükümdarlarının başkenti olan ve 1064
yılında Selçuklu sultanı Alparslan
tarafından fethedilen kentte, 11. ve 12.
yüzyıla ait, aralarında Türk fethinden
sonra Türkiye topraklarında inşa edilen en
eski cami olan Menuçihr Camii’nin de
olduğu birçok İslam mimarisi eseri
bulunmaktadır.
- 87 -
2005
BP’nin işletme operatörü
olduğu BTC Ham Petrol
Boru Hattı inşaatında 30
akademisyen, 125 saha
arkeoloğu, sanat tarihçisi,
antropolog, restorasyon
uzmanı, 1000 yerel işçi
istihdam edildi. Kazılardan
elde edilen bulgular, boru
hattı güzergahında bulunan 5
ildeki müzelerde
sergilenmektedir.
9 Ekim 2011
Yorgun Herakles adıyla
bilinen, alt parçası
Antalya’da, üst parçası ise
Boston Güzel Sanatlar
Müzesi’nde sergilenen
heykel, yapılan girişimler
sonucu birleştirilerek
Antalya Müzesi’nde
sergilenmeye başladı.
Değer
- 88 -
Tegir Eski Türkçe. Paha, kıymet.
- 89 -
“Günümüzde insanlar her şeyin fiyatını biliyor, fakat hiçbir şeyin değerini bilmiyorlar.”
— Oscar Wilde —
İrlandalı Yazar, Şair
1854 - 1900
Kontağın üzerindeki anahtar yola çıkmanın işareti.
Harekete geçmek için gereken ise tek bir hamle.
BP Türkiye'nin Gemlik
Madeni Yağlar Üretim
Tesisi'nden bir kare.
Nazarlardan, kem gözlerden sakınılan araç, hem ekmek
teknesi hem de ikinci evi şoförün. Kem gözlerden sakınılan
sadece araç değil, şoförün hayalleri, sahip oldukları ve
inandığı değerler.
Lider de gözlerini dikmiş ufka, her zaman olduğu gibi yine
uzaklara, çağın ötesine bakıyor; ülkeyi, insanını geleceğe
sağlam köprüler kurarak güvenli adımlarla taşımak için.
Pusula, liderin gözleri.
Dışarda da içerde de bir hayal gerçekleşiyor, usul usul ve
kaygısız. Alınteri yağmura karışıyor emekçinin.
BP tarihe, bugüne, yola tanık. Her zaman olduğu gibi
emniyetle ve cesaretle.
Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin
değdiği karşılık, ona biçilen kıymettir değer. Aynı zamanda
bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, pahasıdır. İnsanı
ya da emeği anlatmak için kullanıldığında üstün nitelik,
meziyet, kıymet anlamlarına da bürünür. Yararlı nitelikleri
olan kimsedir değerli insan. Ve tüm bunların ötesinde, bir
ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel
değerlerini kapsayan maddi ve manevi öğelerin bütünüdür.
bulurken, diğerinde manevi öz ön plana çıkıyor. Yetenekleri
ve kazandırdıklarıyla varlık, her koşulda paha biçilmez ve
özel oluyor. Topluma, insanlığa, dünyaya yapılan katkı ile
doğruya ve gerçeğe olan inanç da artıyor.
BP için değer, yokluğu doldurulamayacak olanın, varlığını
yüceltmektir.
BP için değer, sahip olunan kadar sahip olana da kıymet
vermektir.
Günümüz Türkçesinde, değer sözcüğü, her ne kadar
birbirinden ayrı gözükse de birbirini sarmalayan iki anlam
içermekte. Birinde biçilen kıymet karşılığını maddiyatta
Ve BP için değer, kazanırken kazandırmaktır.
- 90 -
- 91 -
Değer Bu Topraklarda Değer
15 Mayıs 1924
Ankara Devlet
Konservatuarı’nın temelini
oluşturan Musiki Muallim
Mektebi Ankara’da açıldı.
20 Eylül 1937
Dolmabahçe Sarayı veliaht
dairesinde kurulan İstanbul
Devlet Resim ve Heykel Müzesi
törenle açıldı.
17 Kasım 1934
Milli Musikiyi halka
sevdirmek amacıyla
şehir tiyatrosunda üç
milli opera
oynanmasına karar
verildi: Ülkü Yolu, Taş
Bebek ve Bayönder
operaları.
16 Haziran 1949
Ankara, İstanbul,
İzmir, Antalya,
Mersin, Samsun
illerinde birer sahneye
sahip olacak Devlet
Tiyatro ve Operası
kuruldu.
4 Şubat 1959
Ünlü tarihçi ve bürokrat
Reşit Saffet Atabinen
dünyanın kıymetli
değerlerini bir çatı altında
toplamayı misyon edinen
Fransız Enstitüsü’ne
kabul edilen ilk Türk
oldu.
26 Eylül 2002
BP’nin ana işletme
operatörü olduğu Bakü
Tiflis Ceyhan (BTC)
Ham Petrol Boru
Hattı’nın Ceyhan
Terminali için temel
atma töreni Adana’da
yapıldı.
16 Aralık 1990
Osman Hamdi Bey’in
Kaplumbağa Terbiyecisi
adlı tablosu rekor fiyatla 1
milyar 750 milyon liraya
satıldı.
6 Ekim 1964
Antalya Belediyesi’nce düzenlenen
ilk Antalya Altın Portakal Film
Şenliği başladı, genç yönetmen
Halit Refiğ, Orhan Kemal’in aynı
adlı romanından beyazperdeye
uyarladığı ‘Gurbet Kuşları’ adlı
filmiyle ilk ödülünü aldı. Daha iyi
bir yaşam sürebilmek için
Kahramanmaraş'tan İstanbul'a göç
eden bir ailenin verdiği yaşam
mücadelesini anlatan film, hem en
iyi yönetmen, hem de en iyi film
dallarında ödüle layık görüldü.
İstanbul Bebek’teki BP akaryakıt istasyonu, 1960’lar
- 92 -
2003
Yazar Orhan Pamuk, ''Benim Adım
Kırmızı'' adlı romanıyla dünyanın en
büyük edebiyat ödüllerinden
''İmpac-Dublin''e layık bulundu.
- 93 -
4 Ağustos 1993
PTT şiirli pul çıkardı;
Cahit Sıtkı Tarancı’nın
portresinin bulunduğu
pulda 35 Yaş şiirine yer
verildi.
2004
Altı sıfır atılan Türk lirası,
Yeni Türk Lirası adını aldı.
Eylül 2004
BP tarafından iki yılda
bir düzenlenen
Uluslararası Yılın
Sürücüsü Yarışması'nın
dünya finalinde
Avrupa'yı "Treyler
Tanker" dalında
Türkiye'den temsil eden
Özcan Hocaoğlu dünya
üçüncüsü oldu.
Mart 2012
Dünyanın en büyük
zümrüt taşı İstanbul’da
düzenlenen değerli taşlar
fuarında görücüye çıktı.
Mart 2012
Türk lirasının itibarını
perçinlemek ve
bilinirliğinin artırılması
amacıyla açılan simge
yarışmasının sonuçları
açıklandı ve Türk lirası
yeni logosuna kavuştu.
Bilgi
- 94 -
Bilgi. Eski Türkçe.
- 95 -
“ Bilgi güçtür. ”
— Francis Bacon—
Felsefeci,Yazar, Politikacı
1561 - 1626
Mersin ATAŞ
Rafinerisi
laboratuvuarı.
Kimyagerler ve
teknisyenler ürün
kalite kontrol testi
yaparken, 1960`lar...
Bilgi sözcüğü, ‘bil’ kökünden gelir.
sorunun da yanıtının da bilginin içinde gizli olduğunu,
ancak bu yola baş koyanların asıl bilgiye ulaşacağını söyler.
Bir kez edinilen bilgi hep gelişir, farklı durumlarda, farklı
biçimlerle her defasında kendini yeniden gösterir. Sokrates
bilgi her defasında yeniden hatırlamaktır der. Var olan ve
edinilen bilgi, farklı yüzleriyle her defasında insanın yolunu
aydınlatır, büyür, büyütür, gelişir ve geliştirir.
İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü,
bili, malumat anlamındadır. Öğrenme, araştırma veya
gözlem yolu ile elde edilen gerçek, insan zekâsının
çalışması sonucu ortaya çıkan düşüncenin ürünüdür bilgi.
Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel
düşünceleri de bilgi çatısı altına koymak mümkün.
BP için bilgi, zamanla kazanılan ve olgunlaşan, araştırma
ve çalışmayla biçimlenen değerlerdir.
Aynı kökten türetilen, aynı anlamı çeşitlendiren sayısız
sözcük var: bilge, bilgiç, bilim, bilinç, bilgisayar, bilişim
gibi.
Hayat merdiveninde her bir basamağı geride bırakırken
insan, yeni bir bilgi ile donanıyor.
BP için bilgi, ham öğretinin bilgelikle yoğrularak gerçek
olana dönüşmesidir.
Eski bir atasözü ‘ilginin olmadığı yerde bilginin de var
olamayacağını’ söyler. Bilgiye ulaşmanın tek ve en önemli
yolu onu aramak, onun peşine düşmektir. Mevlana,
Ve BP için bilgi, zamanın süzgecinden geçen deneyimler
toplamıdır.
- 96 -
- 97 -
Bu Topraklarda Bilgi
Bilgi
1912
BP, Türkiye’deki
faaliyetlerine başladı.
Lion&Sun ve Palm Tree
markaları, şirketin
kullanımı için tescil edildi.
1963
Türkiye'de bilim ve teknolojiyi teşvik etme,
yönlendirme ve popülerleştirmeyi amaçlayan
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma
Kurumu (TÜBİTAK) kuruldu.
15 Temmuz 1919
Remziye Hisar eğitimini
birincilikle tamamlayarak
Türkiye tarihinde ilk kadın
kimyager oldu.
22 Eylül 1924
Mustafa Kemal Paşa
Samsun İstiklal Ticaret
Okulu’ndaki konuşmasında
“Hayatta en hakiki mürşit
ilimdir.” dedi.
22 Temmuz 1940
Bilimsel çalışmaları
yaygınlaştırmak amacıyla her
yıl birkaç ilde birden
düzenlenmesine karar verilen
Üniversite Haftası’nın ilki
Erzurum’da başlatıldı.
1948
Türkiye’de ilk gazetecilik
eğitimi Fehmi Yahya
Tuna’nın İstanbul’da açtığı
lise seviyesindeki gazetecilik
okuluyla başladı.
1Temmuz 1929
Ankara-İstanbul arasında ilk telefon
bağlantısı kuruldu. Böylece telefon,
mucidi Alexander Graham Bell
tarafından ilk kez kullanıldığı 1880
tarihinden 49 yıl sonra Türkiye’de
kullanılmaya başladı.
1957
BP Petrolleri
Anonim Şirketleri
yeni unvanıyla
Türkiye’deki
yatırımlarını
genişletmeye
başladı.
21 Şubat 1984
Bilgisayar mağazaları
Türkiye’de de
açılmaya başlandı.
1975
Türk Einstein’ı olarak
bilinen ve kuantum
mekaniğine yaptığı katkılarla
tanınan Oktay Sinanoğlu,
Japonya'nın Uluslararası
Seçkin Bilimci Ödülü’ne
layık görüldü.
BP Türkiye, Düzce Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nda sevgi ve bilgiyle öğrencilere kucak açıyor. 2001
- 98 -
23 Mart 1981
Bütün yurtta okuma yazma
seferberliği başlatıldı. 1989
yılına kadar açılan 194 bin
797 okuma yazma kursunda
3 milyon 974 bin 979
yetişkin okuma yazma
öğrendi.
- 99 -
27 Haziran 1987
Altı fakülte, dört
yüksekokul, üç
enstitü ve bir
konservatuarı
bünyesinde
toplayan
Gaziantep
Üniversitesi’nin
kurulmasıyla,
Türkiye’deki
üniversite sayısı
28’e yükseldi.
1987
İnternet Türkiye’ye ilk kez Ege Üniversitesi tarafından
kurulan Türkiye Üniversitesi ve Araştırma Kurumları Ağı
ile geldi. Türkiye internetle 1993 yılında tanıştı. Aynı yıl,
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Bilkent
Üniversitesi ilk Türk internet sitelerini yayına verdi.
14 Ocak 1990
Günlük gazete satışları
toplamının 3,5
milyona yaklaştığı
belirtildi. Bu rakam
2011 yılında 4,5
milyona ulaştı.
31 Aralık 2011
Türkiye’nin
nüfusu yaklaşık
75 milyon kişi
olarak
açıklandı.
1998
Filonun toplam yakıt tüketimini,
bu tüketimi hangi periyodlarda
yapmış olduğunu, almış olduğu
ürünle toplam kaç kilometre yol
katetmiş olduğunu kesin olarak
takip etmeyi sağlayan Bp
Taşıtmatik sistemi hizmete girdi.
1992
Türkiye’de ilk cep telefonu
görüşmesi dönemin
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel ile Başbakanı
Tansu Çiller arasında
gerçekleşti.
Değişim
- 100 -
Teg. Eski Türkçe.
- 101 -
“ Dün yaptığınız şey size hala çok iyi görünüyorsa,
bugün yeterli değilsiniz demektir. ”
— Earl Wilson—
Amerikalı Siyasetçi
1906 - 1990
bulunmuyor, ya da bulunursa hoşa gitmiyor; belki yemişi
arayan değişmiş oluyor."
Değişim, köken olarak eşit olmaktan, daha da ötesi
bedel olmaktan alır anlamını. Değiş-/dengiş biçimleri de
yaygındır Anadolu Türkçesinde.
BP'nin bir asırlık tarihinde global çapta değişen logolar.
Her şey değişmeye yazgılı ve hiçbir şey değişmeden ve
dönüşmeden yarına ulaşmıyor. Zenginleşerek değişmek,
gelişerek büyümek, insanlığın hikayesi.
Bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin bütünüdür
değişim. Para aracılığı olmaksızın, bir nesnenin dolaysız
olarak bir başka nesne ile değiştirilmesi, değiş, değişme,
değiş tokuş, takas, mübadele eylemlerinin hepsini karşılar.
Değişim, dünyadaki her varlık, olgu ve oluşum için olmazsa
olmaz ve kaçınılmaz bir süreç. Halikarnas Balıkçısı,
Aganta Burina Burinata adlı eserinde değişim fikrini şöyle
anlatıyor: “İnsan bir mevsimde, bir ağacın belli bir dalında
bir yemiş buluyor, yiyor ve hoşuna gidiyor... Bir iki mevsim
sonra gene aynı dalda aynı yemişi arıyor; ya yemiş o dalda
BP için değişim, kadim olanın dinamizmle harekete
geçmesidir.
BP için değişim, toprağın altındaki gücün yeryüzüne
taşınmasıdır.
Ve BP için değişim, bilgi zenginliği ile farklılaşmaktır.
- 102 -
- 103 -
Bu Topraklarda Değişim
Değişim
29 Ekim 1923
Türkiye Cumhuriyeti
kuruldu.
3 Kasım 1928
Arap harfleri yerine Latin temeline
dayanan yeni Türk harfleri kabul edildi.
13 Nisan 1933
Yüksek Mühendis Mektebi’ni
(bugünkü İstanbul Teknik Üniversitesi)
bitiren Sabiha ve Melek Hanım’lar
diplomalarını alarak Türkiye’nin ilk
kadın mühendisleri olma onurunu
kazandılar.
1930
1924’ten beri Ali
Rıfat Çağatay’ın
bestesiyle okunan
İstiklal Marşı Osman
Zeki Üngör’ün
bestesiyle söylenmeye
başlandı.
5 Aralık 1927
Eski banknotlar Türkiye
Cumhuriyeti adına
basılan kağıt paralarla
değiştirilmeye başlandı.
29 Nisan 1938
Fransız şehircilik uzmanı
Henry Proust’un
hazırladığı İstanbul Nazım
Planı şehir meclisi
tarafından kabul edildi.
Ağırlık olarak tarihi
yarımada ve Beyoğlu
kesimlerini alan plan, kenti
tarihi dokusunu koruyarak
modernleştirmeyi
amaçlıyordu.
15 Temmuz 1939
İstanbul Taksim
Gezisi Lütfü Kırdar
tarafından törenle
açıldı. Bahçede
haftanın belli
günlerinde Şehir
Armoni Heyeti’nin
konserler vereceği
bildirildi.
21 Aralık 1949
Dil Kurultayı’nda
yeni terimlerin
halk dilinde
kullanılan
sözcüklerle
üretilmesi kararı
alındı.
1 Eylül 1949
İstanbul Radyosu deneme
yayınına başladı.
BP`nin fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına yayınladığı albümden Nevzat Çakır`a ait bir kare.
Rüzgarın değiştirdiği doğa harikaları...
- 104 -
1962
Türkiye’deki seyahat, konaklama,
tatil ve turizm anlayışı, BP
istasyonları yanında yer alan BP
Kervansaray mocamplar ile yeni
bir döneme girdi.
- 105 -
1 Temmuz 1983
İstanbul’da
taksilerde
taksimetre
uygulaması
başladı.
1990
BP Türkiye’nin yeni
reklamcılık anlayışı ve
reklamlarında kullandığı ünlü
simalar, Türkiye reklamcılığı
için büyük bir değişimi
başlatan ilk adım oldu.
MFÖ’ün ‘Şapkasız Çıkmam
Abi’ sloganıyla başlayan süreç
sonraki yıllarda da devam etti.
Haziran 2000
BP, küresel çapta tüm
dünyada sunduğu petrol
ve doğalgazdan alternatif
enerji kaynaklarına,
akaryakıt, otogaz ve
madeni yağlara kadar tüm
enerji çeşitlerinin
dinamiğini yansıtmak
hedefiyle oluşturulan ve
Helios olarak bilinen yeni
logosunu kullanmaya
başladı.
12 Haziran 1992
Ramazan ve kurban bayramında günlük
gazetelerin çıkmaması ve yalnızca gazeteci
cemiyetlerinin hazırladığı bayram
gazetelerin yayınlanması geleneği kalktı.
1990
Türkiye ekonomisindeki dönüşüm, 1990’ların başlarında toplumun tüketim
alışkınlarının değişmesi biçiminde de kendini gösterdi. Özellikle büyük
şehirlerde bir tüketim salgınından söz edilmeye başlandı. Toplumun alışveriş
tutkusuna cevap vermek üzere tüketicinin aradığı her şeyi bulabileceği dev
alışveriş merkezleri ortaya çıktı.
Heyecan
- 106 -
Hayacān. Arapça.
- 107 -
“ Düşler seni geleceğe taşır ve yaşadığın ana heyecan yükler. ”
— Robert Conklin—
Amerikalı Kişisel Gelişim Uzmanı,Yazar
1938 - 2010
BP Türkiye Genel
Müdürü Donald
Riddle BP Gemlik
Madeni Yağ Üretim
Tesisleri'nin
açılışında, 1965.
Telaştır heyecan, çırpınmasıdır yüreğin ya da bedenin
duyduğu coşku, hissettiği sabırsızlık ya da aşkla.
motivasyon kaynağı, zaferi getiren biricik duygudur.
Özlenene giderken yaşanan telaş, gerek taraftar gerek de
parçası olunan müsabakada yaşanan duygu ve beklenti,
istenene kavuşmaya yakın hissedilen kalp çarpıntısıdır
heyecan.
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi gibi
sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumudur
heyecan, duygu yoğunluğudur.
BP için heyecan, başarının doğumuna tanık olmaktır.
Güçlü duygular sonucu meydana gelen anlık duygu
yükselmesi, nabız artışı, kanın damarlarda hızlı dolaşması
hali, heyecan olarak adlandırılmakta.
Düzce depremi sonrası yeniden yapılan Cumhuriyet
İlkokulu'nun açılışı. Çocuk ruhunun heyecanı, yetişkinin
desteğiyle birleşiyor, umut var gülen yüzlerde.
BP için heyecan, mücadeleye destek olmaktır.
Ve BP için heyecan, her defasında yola ‘ilk’ duygusuyla
yürekten koyulmaktır.
Zafere giden her yolda heyecan olmazsa olmaz bir
- 108 -
- 109 -
Bu Topraklarda Heyecan
Heyecan
1955
Tarihimizde 93 Harbi olarak anılan
1877 - 1878 Osmanlı - Rus Savaşı
sırasında, Erzurum'daki Aziziye
Tabyası'nın savunulmasında
kahramanca çalışan Nene Hatun,
hayata veda etti. Kendisini ziyâret
eden NATO'da görevli Amerikalı
subayın bir sorusuna: "O zaman
vazifemi yapmıştım. Bu gün de
ilerlemiş yaşıma rağmen aynı hizmeti,
daha mükemmeliyle yapacak güç ve
heyecana sahibim." cevabını verdi.
1913
Sabiha Gökçen Bursa’da dünyaya geldi. 1937
yılında Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay
Başkanı'nın da katıldığı bir törenle kendisine Türk
Hava Kurumu Murassa (İftihar) Madalyası verildi.
30 Ağustos 1937'de askeri uçuş brövesi aldı. Sabiha
Gökçen havacılık alanında başardığı ilklerle
bugüne kadar süren milli gurur ve heyecanın adı
oldu.
Mayıs 2011
Yönetmen Nuri Bilge Ceylan, ''Bir
Zamanlar Anadolu''da filmiyle 64.
Cannes Film Festivali'nde, "Büyük
Ödül"ü kazandı. Bu ödül, yeni
dönem Türk sinemasının başarısının
simgesi kabul edildi.
2008
Castrol’un de sponsor olduğu Euro
2008’de Türk Milli Takımı
tarihinde ilk defa bir Avrupa
şampiyonasında yarı final
oynayarak Türk sporseverlere
heyacanlı anlar yaşattı.
1968
BP Türkiye, 11 ülkeyi
kapsayan ve Türkiye’nin
önemli bir ayağını
oluşturduğu LondraSidney Maratonu’na
destek verdi.
Mayıs 2003
Eurovision Şarkı
Yarışması’nda Türkiye’yi
temsil eden Sertab Erener
Everyway That I Can adlı
şarkısıyla birinci oldu.
1979
Kıtalararası Avrasya
Maratonu İstanbul’da
Boğaziçi Köprüsü’nün
geçilmesi ile, ilk kez
düzenlendi.
11 Kasım 1996
Milli Piyango İdaresi
tarafından düzenlenen yeni
şans oyunu Sayısal Loto
başladı.
17 Mayıs 2000
Galatasaray futbol
takımı teknik direktör
Fatih Terim’in
önderliğinde hiç yenilgi
almadan UEFA kupasını
kazandı.
Ürünlerini geliştirirken kullandığı uzmanlığı ve bilimsel yaklaşımı futbola da uygulayan Castrol, 2008 yılından bu yana
“bilimsel verilerle analiz” geleneğini futbola taşıyarak önemli bir yeniliğe imza attı.
- 110 -
13 – 15 Temmuz 1984
16. Balkan Yüzme – Atlama
Şampiyonası’nda Sabri Özün 100
metre kelebekte rekor kırdı. Yüzücü
2.03.46’lık derecesiyle Türkiye’ye ilk
altın madalyayı kazandırırken,
Balkan ve Türkiye rekorlarını da
yenilemiş oldu.
19 Haziran 1966
Türk Güreş Milli Takımı,
Kanada’daki Dünya Serbest
Güreş Şampiyonası’nda
birinci oldu.
17 Temmuz 1963
Helsinki’de yapılan uluslararası
atletizm yarışmasında 5 bin
metrede birinci gelen
Muharrem Dalkılıç Türkiye
rekorunu da kırdı.
12 Ekim 2006
Orhan Pamuk Nobel
Edebiyat Ödülü’nü kazanan
ilk Türk yazar oldu.
5 Aralık 1981
Türk Milli Basketbol Takımı Balkan şampiyonu oldu.
Bulgaristan’ın Sofya kentinde düzenlenen şampiyonada,
Yunanistan’ı 93- 80 yenen Türk Milli Basketbol Takımı’nın
şampiyonluğu büyük heyecan yarattı.
- 111 -
26 Mayıs 1982
Yılmaz Güney’in Yol filmi Cannes
film festivalinin büyük ödülü olan
Altın Palmiye’yi Costa Gavraz’ın
Missing adlı filmiyle paylaştı.
Yönetmenliğini Güney’in talimatıyla
Şerif Gören’in yaptığı Yol,
uluslararası eleştirmenlerce verilen
PİPRESCİ ödülünü de kazandı.
18 Eylül 1993
Stockholm’de yapılan
Dünya Grekoromen
Güreş Şampiyonası’nda
Hamza Yerlikaya, 26 yıl
aradan sonra Türkiye’ye
altın madalya
kazandırdı.
20 Eylül 1988
Seul Olimpiyat Oyunları’nda
yapılan 60 kg halter
yarışmasında üst üste rekorlar
kıran Naim Süleymanoğlu, yirmi
yılın sonunda Türkiye’ye ilk altın
madalyayı kazandırdı. Toplamda
342.5 kg kaldıran Süleymanoğlu
yarışmada 9 olimpiyat ve 6
dünya rekoru kırdı.
1 Şubat 1989
1987-88 sezonunda attığı 39 golle Türkiye
rekorunu kıran Tanju Çolak, Avrupa Gol Kralı
unvanını kazandı ve Avrupa Gol Krallarına
verilen altın ayakkabı ödülünü aldı.
Hareket
- 112 -
Haraka. Arapça.
- 113 -
“ Hayat hareket, hareketsizlik ölümdür. ”
— Lewis Morris —
İrlandalı Şair
1833 - 1907
BP yakıt tankeri yine
yollarda. Sirkeci,
1960'lar...
Devinimdir hareket. Bir cismin durumunun ve yerinin
değişmesidir, aksiyondur. Daha dar anlamda insanın
bedenini oynatması, kıpırdatmasıdır. Hareket yalnızca
bedenle ilgili değildir, duygu ve düşüncelerle birleştiğinde
davranış ve tutum adlarını alır. Bir yola çıkış, belirli bir
amaca varmak için birbiri ardına atılan adımlardır hareket.
Akımdır, ilerlemedir. Eyleme geçme vakti, hareket saatidir.
Hareket halinde olma insanı özgür, mutlu, umutlu kılar ve
amaca odaklanmasını kolaylaştırır.
Durağan olan çürümeye mahkumken, işler olan, devinim
içinde olan büyümeye ve güzelleşmeye yazgılıdır yaşamda.
Her türlü yenilik adım atmayla mümkün olur ancak,
ilk hareket devamında her şeyin ilerlemesini, sınırların
aşılmasını sağlar.
BP için hareket, sonsuz devinim ve dönüşümdür.
Eyleme dönüşen amaç, devamlılık ve azimle gerçekleşir, ok
hedefini bulur.
BP için hareket, durağanlıktan sıyrılıp, eyleme geçmektir.
Yüzlerce yıl çiftle, çubukla, sabanla ehlileştirilen toprak,
bereketi getirecek hareketi bu kez modernin ışığında
keşfediyor.
Ve BP için hareket, işledikçe parlayan demir, aktıkça
kuvvetlenen su, sürüldükçe bereketlenen topraktır.
- 114 -
- 115 -
HareketBu Topraklarda Hareket
14 Şubat 1924
İstanbul’dan kalkan deneme
uçağı üç saatte Ankara’ya vardı.
29 Nisan 1964
Türkiye’nin ilk yürüyen merdiveni
İstanbul’da bir mağazada kullanıma
açıldı. Mağazaya 250 bin liraya mal
olan merdiven, hizmete girdiği
günden itibaren yıllarca halkın ilgi
odağı oldu.
1980
Türkiye’deki oyuncakçılarda yeni bir
oyuncak ortaya çıktı. UFO’ya
benzeyen ve havada süzülerek uçan
frizbi adlı bu oyuncağa halk büyük
ilgi gösterdi.
2006
Eylem Elif Maviş
dünyanın en yüksek
noktası Everest'te zirveye
tırmanan ilk Türk kadın
dağcı oldu.
1 Haziran 1927
Devlet Demiryolları ve
Limanlar İdaresi kuruldu.
1932
Bütün dünyayı saran yoyo oynama merakı
İstanbul’da da grip salgınlarından daha büyük
bir hızla yayıldı. Yoyo oynayanlar, gazete
okuyanların 30-40 katı arttı ve yoyo ticareti en
çok kar getiren iş oldu. Uzunçarşı atölyelerinde
15 günde yaklaşık 60-70 bin yoyo yapıldı. Yoyo
oyuncağının çıkardığı sesten bıkan İstanbul
halkının şikayeti üzerine, 1933 Kasım’ında
belediye bu oyunu yasakladı.
1973
İstanbul Boğaz Köprüsü Cumhuriyetin
kuruluşunun 50. yılında törenle açıldı.
Açıldığı gün, köprünün üzerinden
yaklaşık 28 bin araç geçiş yaptı.
30 Eylül 1991
İstanbul Metrosu’nun ön tünel
inşaatı Taksim’de Zülfü Livaneli
konseri ile başlatıldı. Metro 2000
yılında hizmete girdi.
14 Haziran 1952
İstanbul’da toplu taşıma araçlarının
günlük yolcu taşıma kapasitelerinin
900 bine ulaştığı bildirildi.
BTC Toplumsal Yatırım Programı, köylüyü toprağını daha verimli işlemesi yönünde geliştirdi.
- 116 -
- 117 -
14 Nisan 2010
Basın mensupları için yol
güvenliği eğitimi
düzenleyen BP Türkiye,
yol güvenliği alanındaki
uygulamaları ile yılda
ortalama 16 milyon
kilometre yolu kazasız
kat ederek kendi
sektöründe bir rekora
imza attı.
28 Temmuz 2005
Bolu Dağı tünelinde ilk
ışık görüldü. Tünelin
tamamlanmasıyla Ankara
- İstanbul arasında
karayoluyla ulaşım 3,5
saate indi.
Seyahat
- 118 -
Seyahat. Arapça.
- 119 -
“ Eninde sonunda bir istasyon olmadığını, varılacak tek bir durak olmadığını anlamak zorundayız.
Yaşamın gerçek keyfi, seyahatin kendisidir. ”
— Robert J.Hastings —
Amerikalı Şair
1924 - 1997
Kalabildiğimiz tek yer ötekilerin bellekleri...
Bellekleri canlı tutmanın yolu görüntüler...
BP markası burada
Tahran’ın
kuzeyindeki bir kervan
yolunda
gözükmekte. (1927)
Başarıyı kutlarken
de seyahat hep ön
planda...
BP bayiileri ve
çalışanları birlikte
Çin seyahatinde, 1996.
Masum ve aynı zamanda cesur bakışlarıyla bir kadın geleceğe iz
düşmekte...
Günümüzde yolculuk ve gezi sözcükleriyle karşılanan
seyahat sözcüğü Arapçada yolculuğa çıkma, bir yolu
takip etme anlamlarını karşılayan seyir -seyr kökünden
gelmektedir. Aynı kökten türetilen seyr etmek gezip
dolaşmak, bakıp görmek anlamlarını taşırken, seyr olmak
ortalığa dökülmek manasını kazanmıştır. Sair sözcüğü
günümüzde gezgin sözcüğüyle yer değiştirirken, seyyah ve
seyyar modern dünyada kullanımı süren sözcüklerdir.
taşımaktadır. Bu yönüyle seyahat hem fiziki olarak bir
yerden bir yere gitme anlamına gelirken, aynı zamanda
durum değiştirme, farklı bir hale bürünme, yolu yolda
çizme gibi çevre anlamlar da barındırmaktadır.
BP için seyahat, düşüncenin gerçeğe dönüşmesidir.
BP için seyahat, Türkiye coğrafyasında milyonlarca insanın,
güvenle ve keyifle istedikleri noktaya ulaşmasıdır.
Etimolojik kökeni itibariyle yola çıkma, yolu takip etme,
yürüme anlamlarını içeren seyahat, aynı zamanda bir hedef
belirleme, bir rotaya göre hareket etme gibi anlamlar da
Ve BP için seyahat, umut edenin umuduna kavuşmasıdır.
- 120 -
Yeni bir tarih yazılıyor. Kervan yolu geçmişi geleceğe, eskiyi yeniye,
geleneği moderne bağlıyor.
Ve yola düşen kadın, tarihi yazdığının ne kadar farkında bilinmez,
umutla objektife bakıyor, diğer kadın yolla çoktan bir olmuş bile.
Yola düşen kadınlar, yolun da farkında, yoldaşlarının da. Kim ki
kendine yoldaş diye kendinden uzağa yürüyecek güce ve cesarete
sahip olanı seçerse, kendisi de hedefe çoktan ulaşmış demektir.
Onca yolcu aynı yolu tuttu, onların bitirdiği yerden iki kadın en baştan
ve bir kez daha yola koyuluyor. Umutla. BP ile ve BP için.
- 121 -
Bu
Topraklarda
Seyahat
Seyahat
12 Haziran 1926
Türkiye’yi Avrupa’da tanıtmayı
amaçlayan bir proje olan
Seyyar Sergi Gemisi hareket
etti. Türkiye'yi tanıtan çeşitli
ürünlerin sergilendiği gemi,
İstanbul'dan demir aldıktan
sonra 12 ülkede 16 şehri
ziyaret etti. Karadeniz Vapuru,
86 günde 10 bin mil yol kat
ettikten sonra 5 Eylül 1926
tarihinde İstanbul'a döndü.
30 Ekim 1937
Ankara Gar Binası
törenle açıldı.
Coğrafi olarak
Anadolu’nun tam
yüreğinde olan bu
gar, yüz binlerce
yolcuyu birbirine
kavuşturdu.
19 Ağustos 1938
Güzel Sanatlar Akademisi’nin seçtiği ressamlar, yurdun
çeşitli illerini resmetmek üzere yurt gezisine çıktılar. Bu
etkinlik kapsamında 1938-1943 yılları arasında toplamda 48
sanatçı, Anadolu’nun 63 şehrine gönderilmiş, Anadolu
panoraması, Türk köylüsü ve yerel motifler temalı 675 resim
üretilmiştir.
1931
Türk havacılığının en önemli isimlerinden sivil tayyareci Vecihi Bey
(Hürkuş) Türk Tayyare Cemiyeti (THK) yararına tayyare ile Türkiye
turu yaptı. 2 Eylül’de başlayan birinci tur Ankara, Kızılcahamam,
Gerede, Bolu, Ereğli, Zonguldak, Cide, Sinop, Samsun, Trabzon, Of,
Rize, Gümüşhane, Bayburt, Suşehri, Zara, Hafik, Sivas, Şarkışla,
Akdağmadeni, Sorgun, Yozgat, Sungurlu, Kalecik, Ankara güzergahını
dolaşırken, 9 Eylül’deki ikinci turun rotası şöyleydi: Ankara, Gölbaşı,
Bağla, Şereflikoçhisar, Aksaray, Konya, Beyşehir, Seydişehir, Alanya,
Manavgat, Antalya, Fethiye, Köyceğiz, Muğla, Göktepe, Kale, Tavas,
Karacasu, Babadağ, Denizli, Çal, Çivril, Karahallı, Ulubey, Uşak,
Kütahya, Eskişehir, Çukurhisar, İnönü, Bozüyük, Karaköy, Söğüt,
Geyve, Adapazarı, İzmit, İstanbul.
1953
1924 yılında Türkiye'de ilk hava
ulaşımının başlatıldığı yer olan
Atatürk Havalimanı, uluslararası
hava trafiğine açıldı.
1969
Türk şairi Faruk Nafiz Çamlıbel’in, Kayseri Ulukışla’ya yaptığı 3
gün 4 gecelik yolculukta yazdığı Han Duvarları adlı şiir kitabı;
seyahat edenin çok az, yolculuk süresinin uzun ve şehirlerarası
konaklama olanaklarının hanlardan ibaret olduğu bir dönemin en
önemli örneklerinden biri oldu.
1961
İlk troleybüs İstanbul’da hizmete girdi.
Gücünü genellikle yol boyunca asılı olan bir
elektrik hattındaki iki kablodan alan bu
elektrikli otobüsler, trafiği aksattıkları
gerekçesiyle yetmişli yılların sonunda
trafikten kaldırıldı.
Hayaliyle çizdiği rotada, elinde haritası, hazır bir seyahate daha hazır yolcu...
- 122 -
Eylül 2011
Türkiye İstatistik Kurumu
(TÜİK) verilerine göre
Türkiye’de araç sayısı 15 milyon
892 bin 396'ya ulaştı.
- 123 -
2012
Türkiye’nin dört bir
yanında seyahat
edenleri, yol
yapanları birbirine
bağlayan BP
akaryakıt
istasyonlarının
sayısı Türkiye
genelinde 600’e
otogaz istasyon
sayısı ise 360’a
ulaştı.
Otomobil
- 124 -
Automobilis. Latince.
- 125 -
“ Otomobil modern dünya insanı için dünyevi bir mabet, bir sığınak,
kendine yarattığı mobil cennettidir. ”
— Edward McDonagh —
Kanadalı Sosyolog, Eğitimci
1915 - ...
BP Ailesi'nin
üyelerinden Cabbaroğlu
Akaryakıt'ın sahibi
Erhan Cabbaroğlu'nun
çok değer verdiği 1974
model Anadol marka
otomobil.
Sözcüğün öyküsüne geri dönersek, auto sözcüğü, antik
çağdaki anlamını koruyarak modern dillerde de yeni
sözcüklerin oluşmasında önemli bir rol oynar. Otarşi
(kendi yönetim), otokritik (kendi yargılama ya da
özeleştiri), otobiyografi (kendi yaşam yazımı). otomat
(kendi düşünen nesne), otopsi (kendi gözüyle görme)
yalnızca birkaç örnek.
Kendi başına ve kendiliğinden anlamına gelen autós
ile hareket anlamını karşılayan mobilis sözcüklerinin
birleşmesiyle elde edilmiş bir sözcük otomobil.
Eski çağ dilindeki iki sözcüğün modern dil uzmanlarınca
birleştirilmesi ve devamında kendi-gider anlamında
otomobil sözcüğünün doğuşu, yeni bir devrin de
başlangıcıdır. Demiryollarıyla başlayan kısa sürede
hedefe varma olanağı, otomobil sayesinde yeni bir
hayat tarzı, yeni bir yaşam anlayışına dönüşür ve insan
istediği noktaya istediği gibi ve istedikleriyle ulaşır hale
gelir. Böylece, 1903 yılında Henry Ford’un kredi talebi
üzerine, bir banka memurunun otomotiv sektörünün
geleceği ile ilgili ettiği şu söz de boşa çıkmış olur: “Atlar
her zaman kullanılacaktır. Otomobil ise ancak geçici bir
moda olabilir.”
BP için otomobil, sonsuz ve sınırsız hareket özgürlüğüdür.
BP için otomobil, tutkunun hayallere yön vermesidir.
Zorlu bir yarışın ardından varış noktasına ulaşan otomobil.
Ve BP için otomobil, sadece ayağını yerden kesen veya
vücudunu daha rahat taşıyan bir araç değil, aynı zamanda
rahatlıktan çok hazzın, keyfin, tatlı bir heyecanın yol
arkadaşıdır.
- 126 -
- 127 -
Otomobil
Bu Topraklarda Otomobil
28 Ocak 1929
İstanbul’da bir otomobil montaj
fabrikası kurmak üzere imzalanan
anlaşma TBMM’de kabul edildi.
İstanbul-Salıpazarı’nda; gümrük
alanına, kurulan montaj fabrikası 450
işçiyle üretime başladı. Günde elliye
yakın otomobil ve kamyon montajı
yapan fabrikada üretilen araçlar,
Ortadoğu, Balkanlar ve Sovyetler
Birliği’ne ihraç edildi. Ancak aynı yıl
başlayan büyük ekonomik bunalım
bu fabrikayı da etkiledi ve üretim
1934 yılında tamamen durdu.
17 Haziran 1932
Türkiye Turing ve
Otomobil Kulübü ile bir
gazete tarafından ilk defa
düzenlenen otomobil
yarışı, İstinye-Zincirlikuyu
arasında yapıldı.
1961
Türkiye’de tasarlanıp üretilen ilk
otomobile Devrim adı verildi.
4 Temmuz 1932
İçişleri Bakanı Şükrü
Kaya otomobiliyle
Ankara’dan
İstanbul’a giden ilk
kişi oldu.
30 Aralık 1987
Türkiye tarihinde
ilk kez 1987
yılında 100 binin
üzerinde yerli
otomobil satıldığı
belirtildi.
15 Şubat 1946
Otomobil ithaline
izin verildi.
Ehil ellerin yönetiminde tek bir ortak melodi yükseliyor BP Türkiye'nin tarihinden; güven ve harmoniyle yükselen başarı
notaları sarıyor izini bıraktığı toprakları. Filolara yönelik BP Taşıtmatik hizmeti, sektör için bir yenilik, önemli bir girişim.
- 128 -
- 129 -
1 Ocak 1992
Şehir içinde seyreden
araçlarda sürücü ve ön
koltukta oturanların
emniyet kemeri takma
zorunluluğu başladı.
6 Nisan 1988
Endonezya’nın Sulawesi
Adası’nda yapılan Camel
Trophy – 88 yarışmasını
Ali Deveci ve Galip
Gürel’den oluşan Türk ekip
kazandı.
Haziran 2010
Mersin’de beş lise
öğrencinin girişimcilik
yarışması için hazırladığı
su ile çalıştırılabilecek
araba motoru projesi
Türkiye birinciliği kazandı.
Ekonomi
- 130 -
Oikonomia. Yunanca.
- 131 -
“ Ekonomisi zayıf bir ulus, yoksulluktan ve
düşkünlükten kurtulamaz; güçlü bir uygarlığa,
kalkınma ve mutluluğa kavuşamaz; toplumsal ve
siyasal yıkımlardan kaçamaz. ”
— Atatürk—
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu
1881 - 1938
Atina kentinin kuruluş öyküsünde M.Ö. XI. yüzyılda bir araya
gelen birkaç klan var. Her klanın yerleşim alanı duvarla çevrili bir
tür avluydu. Yunanca oîkos bu nedenle başlangıçta hem ‘mahalle’,
hem ‘yuva/ev” anlamını karşılıyordu. Ev modern dünyadaki evden
ziyade, tüm aile bireyleriyle beraber evin hizmetlileri ve kölelerinin
de dahil olduğu birkaç düzine insanın bir arada bulunduğu
meskendi. Oikonómos, işte tüm bu bireylerin harcamalarını ve
meskenin giderlerini düzenleyen, idare eden kişiye yüklenen
sıfattı. Eski çağda, her ne kadar köle geçmişinden gelseler de
oikonómos’ların zamanla ev sahibinden daha güçlü bir konuma
sahip olduğu olurdu. Para, muhasebe, alışveriş, personel idaresi
onlardan sorulurdu. Yaptığı işin adı oikonomía, yani ev idaresi idi.
BTC Toplumsal Yatırım Programı
çerçevesinde boru hattı güzergahında tarım
ve hayvancılık sektörü çok sayıda projeyle
desteklendi.
BP için ekonomi, doğru araçlarla hedefe yönelmektir.
Yunanca oikein ‘ev kurmak, iskan etmek’ anlamına gelmekte. Ana
önekiyle buluştuğunda sözcük anoikein yani ‘ev açmak’ anlamına
kavuşmakta. Anoiktór ise ‘ev açar’ demek. İşte Türkçedeki anahtar
sözcüğünün de böyle bir hikayesi var.
BP için ekonomi, tasarrufu yol bilerek, üretimin tüketimle uyumunu
sağlamaktır.
Ve BP için ekonomi, her şeyin sonunda adil bölüşümdür.
BTC Toplumsal Yatırım Programı kapsamında Kars Darboğaz Köy'ünde kaz yetiştiriciliği yapan Ayhan Hanım.
- 132 -
- 133 -
Bu
Topraklarda
Ekonomi
Ekonomi
3 Ağustos 1924
Üzerinde Türkiye Cumhuriyeti
yazısı bulunan madeni 10 kuruşluk
paralar tedavüle çıktı.
29 Mayıs 1926
Türk Ticaret
Kanunu kabul edildi.
5 Ekim 1925
İstanbul Darphanesi’nde
ilk cumhuriyet altını
basıldı. İlk basılan altın
Mustafa Kemal’e
gönderildi.
1928
Bir Türk bankası
Kumbara
Kampanyası başlattı.
Halk ilk kez tanıştığı
bu tasarruf aracını
çok sevdi.
26 Ağustos 1924
Türkiye'nin ilk özel bankası
halk iştirakiyle kuruldu.
13 Mart 1940
Yüz kuruşu aşan
alışverişlerde fatura
kesilmesi zorunluluğu
getirildi.
1962
Türkiye endüstrisi için büyük öneme sahip Mersin Rafinerisi
faaliyete geçti. BP Türkiye’nin %17 hissesinin bulunduğu rafineri,
3.2 milyon ton ham petrol işleyebilecek kapasiteyle üretime başladı.
Limana yanaşan ilk ham petrol tankerinin adı Velutina idi.
2005
BP Gaz tarafından 4,5 milyon dolarlık
bir yatırımla Kocaeli - Yarımca’da inşa
edilen LPG Depolama Terminali törenle
hizmete açıldı.
6 Aralık 1981
Maliye Bakanlığı’nın
kararı üzerine tüm
Türkiye’de vergi
denetimi başladı.
3 Nisan 1958
Vergi ödemede Bursa,
Türkiye rekoru kırdı.
BP Türkiye'nin, fotoğraf sanatçısı Sami Güner anısına 1992 yılında yayınladığı albümden
Gülümser İşçelebi`ye ait bir kare.
- 134 -
- 135 -
1 Ocak 1985
Katma Değer Vergili
yaşam başladı.
Nisan 2010
BP, 95 Oktan Kurşunsuz
benzinin yerini alan ve yakıt
ekonomisi sağlayan yeni
ürünü “Ultimate Kurşunsuz
95”i tanıttı.
2008
BP Türkiye Ekonomik ve
Emniyetli Sürüş
Simülatörünü yarattı.
Simülatör Castrol'ün
sunduğu Filozof Hizmet
Paketi çerçevesinde
sürücülerin emniyetli,
ekonomik ve çevreye
uyumlu sürüş prensiplerini
benimsemelerini sağladı.
2011
İstanbul, vergi
ödemede %44.8’lik
payıyla Türkiye
birincisi oldu.
Enerji
- 136 -
Energia. Yunanca.
- 137 -
“ Enerji ve kararlılıkla fethedilmeyecek hiçbir şey yoktur. ”
— Benjamin Franklin —
Amerikalı Siyasetçi,Yazar, Hiciv Yazarı
1706 - 1790
Enerjiye enerji katan
BP Gaz’ın Yarımca
Dolum Tesisindeki
çalışanları.
olmayı ve üretkenliği de içeriyor.
En ve érgon sözcüklerinin birleşimiyle türemiş bir sözcük
enerji. Zaten ergon iş, çalışma; energós ise çalışkan, faal
anlamına gelmekte.
Enerjinin hikâyesinde sessiz ama asla durgun olmayan
güç anlamları da öne çıkıyor.
Güç, kuvvet, etkinlik, daha da ötesinde çalışkanlıktır
enerji.
Dönüştüren, sağaltan, yaratan ve var eden edimin itici
gücünün temelinde de enerji var.
İlk kez Aristoteles tarafından M.Ö.IV.yüzyılda kullanılan
enerji sözcüğü, Yunancada yapmak, gerçekleştirmek, bir
çalışmayı bitirmek için ihtiyaç duyulan ve kendiliğinden
ortaya çıkan gücü karşılamakta.
BP için enerji, var olan potansiyeli harekete geçiren itici
güçtür.
BP için enerji, doğru gücün, doğru hedefle birleşmesi ve
üretkenliğin tetiklenmesidir.
Enerji, içinde çalışmayı, hareketliliği, gerçekleştirmeyi
barındırırken aynı zamanda etkili olmayı, dönüştürmeyi
ve fark yaratmayı da yan anlamlar olarak beraberinde
getiriyor. Modern dünyada enerji, hareketlilik ve
dinamizmle eşdeğer anlamda kullanılırken, uyumlu
Ve BP için enerji, her şeyin ötesinde insanın insana
güven ve saygısıyla ortaya çıkan mucizedir.
- 138 -
Her bir semazen kendi ekseninde dönüyor, bir araya
geldiklerinde yarattıkları armoni, sonsuz enerjiyi ortaya
çıkarıyor.
- 139 -
Enerji Bu Topraklarda Enerji
1923
Cumhuriyet ilan edildiğinde yalnızca
İstanbul, Tarsus ve Adapazarı’nda elektrik
vardı. 1924’te Ankara, 1925’te İzmir, Adana,
Mersin, Trabzon, Artvin, İnebolu, Akşehir,
1926’da Malatya, Sivas, Bursa, İzmit, Konya,
Aksaray, Ayvalık ve Kütahya’ya elektrik geldi.
1948
İlk yerli ampul üretimi
başladı.
2012
2012 yılında açıklanan BP
Enerji Raporu verilerine
göre Türkiye %17,3 artışla,
Çin ve Yunanistan’dan
sonra dünyada doğalgaz
tüketiminin en çok arttığı
üçüncü ülke oldu.
7 Haziran 1974
Piyasada yaşanan tüp gaz
sıkıntısı nedeniyle
hükümet ithal ettiği 20
bin tüpü piyasaya dağıttı.
1974
Petrol fiyatlarının dört
katına çıkması tüm
dünyada olduğu gibi
Türkiye ekonomisini de
olumsuz yönde etkiledi.
19 Temmuz 1955
İstanbul’daki Sirkeci – Halkalı
elektrikli tren hattı deneme
seferlerine başlandı.
26 Ekim 2007
BP Türkiye, çocukların "alternatif enerji"
konusunda bilinçlenmesini sağlamak
amacıyla Türkiye Bilim Merkezleri Vakfı ile
işbirliği yaparak önemli bir projeye imza
attı. BP Türkiye tarafından Şişli Belediyesi
Bilim Merkezi’nde kurulan “BP Enerji
Ağacı” çocuklarla buluştu. BP Enerji Ağacı
çocuklara güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi
gibi alternatif enerji kaynaklarının
kullanımını anlatmaktaydı.
9 Aralık 2010
BP Türkiye, Türkiye’de kamu, özel sektör ve sivil toplum
kuruluşu işbirliği ile gerçekleştirilen ilk “Enerji Ormanı
Ağaçlandırması” pilot projesine destek verdi. Enerji Ormanı
Ağaçlandırması projesi, Çukurova Bölgesi’nde yaşayan
halkın ilk etapta ısınma ihtiyacını karşılamak amacıyla bir
alternatif oluşturulması için hayata geçirildi. Projenin hedefi,
ısınma amaçlı enerjiye ihtiyaç duyulduğu noktalarda, hem
düşük maliyetli yerel çözümler sağlamak, hem de karbon
azaltımına katkıda bulunmaktı.
- 140 -
1965
Enerji açısından Türkiye’nin
ilk büyük yatırımlarından olan
Keban Baraj Gölü’nün
yapımına başlandı. 1974’de
hizmete giren baraj, ülkenin
üretilen elektriğin %20’sini tek
başına karşılamaktaydı.
1 Mart 1997
‘Horizon’ adı verilen
dönüşüm projesiyle,
Türkiye'deki 540 Mobil
markalı akaryakıt istasyonu
BP renklerine
dönüştürülmeye başlandı.
1998
BP’nin Avrupa çapında 1990
yılından beri her yıl
düzenlediği ‘Genç Avrupalı
Sanatçılar’ projesi, fotoğraf
sanatına yönelik düzenlendi
ve yılın teması ‘Enerji’ olarak
belirlendi.
- 141 -
1983
Enerji ve Tabii
Kaynaklar
Bakanlığı kuruldu.
3 Kasım 1983
Güneydoğu Anadolu
Projesi kapsamında
Türkiye’nin büyük enerji
üretim ve sulama tesisi
olacak Atatürk Barajı ve
Hidroelektrik Santrali’nin
temeli atıldı.
24 Kasım 1986
Gökova Termik
Santrali’nin temeli
atıldı.
1992
Dört yıldır Ankara’da
kullanılmakta olan
doğalgaz, İstanbul,
Bursa, Eskişehir ve
İzmit’te de evlerde
kullanılmaya başlandı.
1988
Türkiye’deki köylerin
yüzde 99’u elektriğe
kavuştu. Bu oran 60’lı
yıllarda yüzde 0.5
seviyesindeydi.
Modern
- 142 -
Modernus. Latince.
- 143 -
“ Modern insan, öngörülemeyeni hayal ederek
gerçeğe dönüştürendir. ”
- Oscar Wilde İrlandalı Şair
1854 - 1900
Ölçü, usul, adap anlamına gelen modus sözcüğünün sıfat
halidir modern.
Öylesine hızlı değişiyor ve gelişiyor ki yaşam,
yakalamak mümkün değil anı; ışıklar, sesler,
kaostan doğan şaşırtıcı uyum. Modern zamanın
büyüsü, varoluşun yansıması.
Çağdaş, zamana ayak uydurmuş anlamına gelir.
Türkçeye Batı dillerinden alınan ilk sözcüklerden olan
‘moda’ ve ‘modern’ kelimelerinin kökeni de modernus’un
Fransızcada yarattığı mode ve moderne sözcükleri.
Modadan kast edilen, usul ve adap kadar, hal tavır, giyim
tarzı, yaşanan ortamı düzenleme şeklinde de yenilikçi
düşüncelere sahip çıkma hali.
Yaşanılan ve hissedilen durumu karşılayan ve günümüzde
de kullanılan mood’un içerdiği güncel ve zengin anlam,
tam da modernin bir yansıması.
BP için modern, şimdiki zamanın şimdinin ihtiyaçlarına
tam anlamıyla yanıt vermesidir.
BP için modern, dünün güne, günün yarına taşınmasıdır.
Ve BP için modern, yarına sağlam temeller atmak,
teknoloji yaratmak, hep canlı kalmaktır.
- 144 -
- 145 -
ModernBu Topraklarda Modern
3 Mart 1924
Eğitim sisteminde kız ve erkek öğrenci
ayırımı yapmayan ve öğretim birliğini esas
alan Tevhidi Tedrisat kanunu TBMM’de
kabul edildi.
17 Şubat 1926
Cumhuriyet yönetimi hukuku düzenin
çağdaşlaştırılması doğrultusunda en
önemli adımını attı. Kişiler, aile, miras
ve eşya hukuku alanlarındaki ilişkileri
düzenleyen Türk Medeni Kanunu
TBMM’de kabul edildi.
10 Nisan 1927
Binaların numaralanması
ve sokaklara isim verilmesi
uygulaması başladı.
20 Mayıs 1928
Uluslararası rakamlar
kabul edildi.
2004
Oluşturulması tam 17 yıl süren
ve Türkiye’de modern sanatın
simgesi kabul edilen İstanbul
Modern, Tophane’de görkemli
bir kutlamayla kapılarını açtı.
7 Kasım 1981
PTT telefon kulübelerinden
şehirler ve uluslararası
görüşmeler yapılabileceğini
açıkladı.
12 Mart 1933
Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nce
Eski sözcüklere Türkçe karşılık
bulmak için dil anketi başlatıldı.
25 Kasım 1925
Şapka giyilmesi hakkında
kanun TBMM tarafından
kabul edildi.
10 Mayıs 1985
İlk yerli bulaşık makinesi modeli
280 bin lira fiyatla piyasaya çıktı.
BP Türkiye yeniliklerde hep vardı, Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencilerinin yaptığı ve
TÜBİTAK'ın desteklediği hidrojen arabası, 2007.
- 146 -
1998
BP, “Yeşil Filo” uygulaması
ile akaryakıtı ikmal
noktasından BP
istasyonlarına kendi
filosuyla doğrudan
ulaştırmaya başladı.
- 147 -
2011
Türkiye’nin, güvenilir
gıda temini, kontrolü,
denetimi ve AB'nin
gıda norm ve
standartlarını yakalama
gibi konularda
çalışacak olan ilk
Ulusal Gıda Referans
Laboratuarı hizmete
açıldı.
2005
Türk eğitim sistemi,
teknolojinin yeni bir ürünü
olan akıllı tahta ile tanıştı.
Bu atılım, bugün birçok
okulda kullanılan akıllı sınıf
teknolojisinin de ilk adımı
oldu.
Hayal
- 148 -
Hayāl. Arapça.
- 149 -
“ Yürü hür maviliğin bittiği son hadde kadar.
İnsan, bu alemde hayal ettiği müddetçe yaşar. ”
— Yahya Kemal —
Şair,Yazar
1884 - 1958
BP Türkiye'nin, fotoğraf
sanatçısı Sami Güner
anısına 1992 yılında
yayınladığı albümden
Gülümser İşçelebi`ye ait bir
kare.
İmgelemdir hayal. Gerçekle bağları kopuk, zihinsel bir
görüntüdür, gövdeden ayrılmış ruhtur. Zihinde tasarlanan,
canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şeydir hayal,
hülyadır. Belli belirsiz görülendir kimi zaman, kimi zamansa
gölgesidir gerçeğin bir perdenin arkasında oynatılan.
aslında. Zihninde resmini göremediği bir hayali asla gerçek
kılamaz insan ve gerçekliğin sınırlarını aşmanın tek yolu,
hayalin sınırsızlığıyla ölçmektir kendini.
BP için hayal, imkansız görünen karşısında cesur durmanın
ilk adımıdır.
Ve yaşamak istediklerimizle yaşadıklarımız arasındaki
mesafedir hayal. Hedefe adım adım yaklaşırken kat edilen
yoldan çok, yolculuğun kendisinde bulur varlığını.
BP için hayal, hedefe giden yolun görünmez taşlarıdır.
Artık ülkenin her yerinde üstün kalitedeki yakıtlara ulaşmak
bir hayal değil.
Ve BP için hayal, gerçekleşen düşün, kazanılan başarının
mayasıdır.
Her eylemin temelinde olan biricik ateşleyici güçtür
- 150 -
- 151 -
Hayal Bu Topraklarda Hayal
14 Ekim 1925
Türkiye’nin ilk betonarme
köprüsü Menderes Nehri
üzerinde hizmete açıldı.
19 Nisan 1926
1925 yılında kurulan Türk Tayyare
Cemiyeti birinci tertip tayyare
çekilişlerini Ankara Şehremaneti
binasında yaptı. 50 bin numarada 7,5
milyon liralık ikramiye ve iki büyük ödül
vardı. Biletler on taksitle alınabiliyordu.
3 Mayıs 1935
Türkiye’nin paraşüt
eğitimiyle ilgili en
yetkin kurumu olan
İstanbul Türkkuşu
törenle açıldı.
İnsanoğlunun uçma
hayallerine ortak olan
bu yerli kurum birçok
değerli pilot yetiştirdi.
1965
Ünlü gezgin
Sadun Boro
Kısmet adlı
teknesiyle BP
Türkiye
sponsorluğunda
dünya turuna çıktı.
1941
Türk iş adamı, siyasetçi Nuri
Demirağ’ın fabrikasında yapılan
tamamen Türk yapımı ilk uçak
İstanbul’dan Divriğ’e uçtu. Uçağın
pilotu, Nuri Demirağ’ın oğlu ve
Gök Okulu’nun ilk mezunlarından
olan Galip Demirağ’dı.
15 Aralık 1996
Sayısal Loto’yu tek başına
bilen bir kişi, Türkiye
tarihinin o güne kadarki en
büyük ikramiyesi olan 211
milyar lirayı kazandı.
25 Mayıs 1990
Türkiye’nin o dönem
için en yüksek binası
olan 52 katlı Metropol
Kule, Mersin’de açıldı.
BTC Toplumsal Yatırım Programı, Erzurum Sebze Üretim Çalışması. Sebze yetiştirmenin hayal
olduğu Erzurum'da artık sebzecilik de hayvancılık kadar önemli bir gelir kaynağı.
- 152 -
Ağustos 2004
“Kralların Ressamı” olarak bilinen Cemil Karababa’nın
yaptığı 2 bin 160 metrekarelik dev üniformalı Atatürk
portresi, dünyanın en büyük portresi olarak kayıtlara geçti.
Kasım 1965
BP Türkiye, Bursa
Gemlik’te madeni yağ
üretim tesisini açtı.
- 153 -
Ağustos 2010
Türkiye'nin görme engelli ilk
dağcısı ve milli atleti Necdet
Turhan, Alplerin en yüksek
noktası olan Mont Blanc'e
tırmandı.
4 Temmuz 2011
Doğuştan iki kolu olmayan Beytullah Eroğlu,
Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen
Avrupa Bedensel Engelliler Yüzme
Şampiyonası'nda, 50 metre kelebekte 41,49'luk
derecesiyle altın madalya kazanarak, Türkiye'ye
tarihinde yüzmede ilk kez bir Avrupa
Şampiyonluğu yaşattı.
Yarın
Yarumak. Eski Türkçe.
- 154 -
- 155 -
“ Çocukluğunuzda daima bir an vardır ki, kapı açılır ve yarını içeri alır.”
— G Green. —
İngiliz Yazar, Eleştirmen
1904 - 1991
BTC desteği ile yaşam
bulan Denizel Yaban
Hayatı Kurtarma
ve Rehabilitasyon
Merkezi, Dalyan.
göstermesinin yanı sıra, içerdiği güneş anlamıyla, yeni
bir günün doğuşunu simgeliyor.
Yarın, parlamak, ışıldamak anlamına gelen yarumak
fiilinden türetilmiş bir sözcük. Bu yönüyle de daha
baştan olumlu bir anlam barındırıyor içinde.
Yarın gelecek demek, beklenene kavuşmak, hedefe
ulaşmak. Ve bunların hepsine bugünden başlamak.
Hayalini dün kurmuş olsak da.
Bugünden sonra gelecek ilk gündür yarın, gelecektir.
Sözcüğün esas anlamı tan ağarması ya da sabah. Yar-ın/
yarın-ertesi gün, güneş doğduğunda, ortalık ağardığında,
ışıldadığında demek. Yaruk ışık, parlaklık, aydınlık
anlamına gelirken, yarutmak parlatmak, aydınlatmak
eylemlerini karşılıyor. Yaruksuz olumsuz bir anlama
bürünerek karanlık, ışıksız anlamına geliyor.
Moğolca
narun
sözcüğü, yarınla
ses
BP için yarın, dünün deneyiminin bugünün potansiyeliyle
buluşmasıdır.
BP için yarın, geleceğe atılan imzadır.
Kara, kollarını uzatıyor ufka doğru, sonsuz denizden geçerek,
yarına ulaşmak için. BP'nin İzmir, Turan Deposu, 1960'lar.
Ve BP için yarın, bilinmezin gizeminin bilginin ışığına
kavuşmasıdır.
benzerliği
- 156 -
- 157 -
Yarın
Bu TopraklardaYarın
25 Ağustos 1924
Mustafa Kemal Paşa Muallimler Kongresi
üyelerine verilen çayda bir konuşma yaptı:
“Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz
olacaktır.”
28 Mayıs 2009
Türkiye, Kyoto Protokolü’nü
imzaladığını Birleşmiş
Milletler Genel Sekreterliği’ne
bildirdi.
14 Nisan 1987
Türkiye Avrupa Ekonomik Topluluğu’na tam üyelik
için başvurdu.
2000
BP Türkiye, desteklediği
Genç Avrupalı Sanatçılar
projesindeki Türk
sanatçıları kurumsal
takvimine taşıdı.
23 Nisan 1979
Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, UNESCO'nun 1979'u Çocuk Yılı
olarak duyurmasının ardından, TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk
Şenliği'ni başlatarak, geleceğin yetişkinlerinin bayramının uluslararası
düzeye taşınmasına önayak oldu.
2004
Yapımı hala devam etmekte olan ve
Avrupa ve Asya yakasını İstanbul
Boğazı'nın altından birleştirecek, üç
bölümden oluşan banliyö hattı projesi
Marmaray’ın temelleri atıldı.
BTC Çevresel Yatırım Programı, Harmantepe, fidan dikimi.
- 158 -
- 159 -
Şubat 2012
ABD'de yaşayan Türk işadamı Ekmel
Anda, yıllardır peşinde olduğu Ay'a giden
ilk ve tek Türk bayrağını Amerikalı
koleksiyonculardan satın aldığını, uzayda
295.2 saat, ayda üç gün kalan, toplam 1.4
milyon mil uzay yolculuğu yapan tarihi
Türk bayrağını İstanbul'da Oyuncak
Müzesi’ne bağışlayacağını açıkladı.
29 Ekim 2023
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.
yılında, doksanlı yıllarda 2000’e
Mektup adıyla başlatılan
kampanyanın ikincisi sona erecek.
Geleceğe mektuplar temalı proje
duyurulduğu günden itibaren büyük
ilgi çekmiş, gencinden yaşlısına
birçok insan beklentilerini,
özlemlerini, hayallerini kaleme alıp
geleceğe postalamıştı.
Sözcükler Öykülere Dönüşürken…
Önce sözcükler vardı.
Günleri, anıları, olayları tanımlayan.
Değerli sözcüklerdi bunlar. Her insanın hayatında yankı bulan.
Güneşti, emekti, arkadaştı, bilgiydi, hayaldi.
Onlara tarihler eşlik etti.
Her bir gün, bir asrı ilmek ilmek ördü.
Her adım, kazanılan her başarı, hayal edilen ve gerçekleştirilen her bir girişim, dantel gibi işledi tarihin
sayfalarını.
Yalnızca takvimlerin sayfalarında yer alan rakamlar değildi tarih.
Her saatin önemi, her günün bir anlamı vardı.
Değer katan, doğayı kucaklayan, eğitimi destekleyen, sanatı ve sporu baş tacı eden ve
tüm bunları insandan aldığı güçle yine insan için yapan bir şirketin hikâyesidir bu.
Bir asrın destanıdır.
Takvim yaprakları bir bir eksilirken, bu yüzyıllık öyküye yüzlerce yüz, yüzlerce anı katar zaman.
Sözcükler tarihle birleşir, ortaya bin bir hikaye çıkar.
Çok şey vardır yazılacak, anlatılacak, paylaşılacak…
Çünkü adım attığı her toprakta o coğrafyanın zenginliklerini ön plana çıkaran, değer yaratan ve
geleceğe iz düşen bir markadır BP.
Takım ruhuna inanan, insana güveni tam olan ve bu güvene güvenle karşılık veren…
- 160 -
- 161 -
Daima ufka bakacak cesarete sahip olan, inancını asla yitirmeyen.
Kusursuzluk ve mükemmeliyet değerlerine sahip çıktığı kadar emniyeti de ön planda tutan.
Var mısınız takvim yaprakları arasında dolaşmaya?
Yola çıktınız. Mola vermek, bilmediğiniz topraklarda bir dosta danışmak istediniz. Mocamplar
oradaydı. BP servis istasyonlarının hemen yanı başında.
Bir ülkenin kaderi değişmekteydi. Yeni bir vizyonla örülen boru hattının adı BTC idi ve yine aynı
logoyu gördünüz: BP.
Zor günler yaşandı. Ülke doğal afetlerden, bunların geriye bıraktığı sıkıntılardan geçti.
Bu zor günleri öngörecek sağduyuya sahip olan ve yardım ekiplerini destekleyen yine aynı isimdi: BP.
Büyümeye ve gelişmeye yazgılı bir ülkede insana yatırım yapan, ona eğitim ve vizyon kazandıran
işlerde imzası olan BP’ydi.
Yetenek, zeka ve çalışkanlığın sadece erkeğe has özellikler olmadığını bilen BP, tam da bunun için en çok
kadına yatırım yaptı ve çoğu yine kadın eliyle.
Büyük dönüşümlerde, büyük yatırımlarda ve büyük ortaklıklarda aynı imza vardı: BP. Ülkenin gelişip
uluslararası standartları ulaşması ve iş emniyeti için.
BP bir aileydi ve belki de bu yüzden nesiller boyu aynı soydan isimler BP soyağacının dalları oldu.
BP engel tanımadı, cesareti olanın önündeki maddi engeli ortadan kaldırarak, hayatını kolaylaştıracak
armağanlar sunarak,
yüreklerdeki ateşleri körükledi ve en büyük başarıların kazanılmasında hep öncü oldu.
- 162 -
Sınır yoktu, ufku hep açıktı, maceracı dünyayı turlarken ona BP’nin güneşi kılavuzluk etti.
Yaşamın sadece çalışmaktan ve paradan ibaret olmadığının farkındaydı, insanın yüreğindeki
güzellikleri dışa vurmasının bin bir yolu vardı, yeteneğin yarattığı zenginlikte BP hep oradaydı.
İnsanlar arasındaki eşitliğe inandı, yaşamı yazgıya bırakmadı. Görünürde şansız olanlara el uzatırken,
herkesi eşit bildi,
köy okullarına, sanatçılara, girişimcilere yatırım yaparken aslında bir ülkenin geleceğine yatırım
yaptığının farkındaydı BP.
Yalnızca yaptığı işte değil, her alanda başarının peşinden gitti.
Spor faaliyetlerinde kurduğu takımlar, at üstünde, tozlu topraklı yollarda, kortlarda, sahalarda
şampiyonluktan şampiyonluğa koştu. Başarılı olana ödülünü uzatan el BP’nindi.
Geleceğin çocuk kalbinde attığının bilincindeydi BP, çocuk öğrendikçe yanlış doğruya döndü, dünya
güzelleşti.
Köylünün sahip olduklarına onun kadar, hatta belki daha çok sahip çıktı, korudu, destekledi, geliştirdi.
Bir devir değişirken, insan gücünün yerini makineler alırken, BP yatırımını yine ve en çok insana
yaptı.
Dünya yerinde durmaz, sürekli gelişirken BP de yerinde saymadı; her türlü yeniliği doğru zaman ve
doğru ortamda, meraklısı ve ihtiyaç sahibine ulaştırmayı misyon edindi.
Cesaret, saygı, mükemmeliyet, emniyet ve takım ruhuyla…
BP Türkiye 100 yıldır bu topraklarda.
- 163 -
BP Aile Ağacının Güçlü Dalları
ellili yaşlarında. Emekli olmasına rağmen, BP Ailesi'yle bağı kopmuş
değil, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda BP Türkiye’nin de ortak
olduğu havacılık işletmesinde hizmete devam ediyor.
Her şey ailede başlar...
BP, kökleri sağlam, büyük bir ağaç. Büyüklüğünün en önemli göstergesi
de güçlü dalları. Enerjisini BP’ye aktarmış aileler, gücünü başarılarıyla
kanıtlayan kadın çalışanlar, şirketi hep bir adım öteye taşımaya yazgılı
değerler ve bu ağacın kök saldığı, duvarlarında emeğin izleri olan ofisler,
odalar, binalar…
güçlü kılıyor. İletişimin gücüyle değerlenen bir tek kurum içi ilişkiler
değil çünkü, tüketiciyi birinci plana koyan bu anlayışın getirisi olan
‘halkla ilişkiler’ kavramı da Türk insanının yaşamına BP sayesinde
yerleşiyor.
Karşılıklı saygı, sevgi ve anlayışı temel alan iletişim kavramı, insanı
daima ön planda tutan BP için yabancı bir kavram değil zaten. Şirket
bünyesinde çalışan kadınların, fırsat verilen öğrencilerin, her kademedeki
üzerinden destek eli çekilmeyen çalışanların ve ailelerinin hikayeleri,
BP Türkiye’nin temel değerleri ile ilgili önemli ipuçları vermekte.
BP Ailesi'nin böylesine birbirine bağlı ve adanmış olmasını sağlayan
değerlerin başında ise iletişim kavramı gelmekte. İletişimdeki başarı
yalnızca çalışanları birbirine kenetli ve kurumuna sadık kılmakla
kalmıyor, aynı zamanda BP’nin bu topraklardaki yerini de sağlam ve
Arslan ailesinin İstanbul Yeşilköy Havalimanı’nda çalışırken
yaşadıkları çok hoş hikayeleri, anıları var.
Günde 40- 45 uçağa yakıt ikmali yaptıkları zamanları hatırlıyorlar.
Bunun en net örneği de 1972 yılının yılbaşı akşamı yaşanır. Arslan
ailesi, birkaç saat içinde, 47 uçağa tam 545 litre yakıt ikmali yapar.
BP Türkiye’nin başarı sırlarından biri de aileye verdiği önem. BP
bir aile ve belki de bu yüzden nesiller boyu aynı soydan isimler BP
soyağacının dalları olur.
Almanya’da çalışan Türk işçileri yaz aylarında ülkeye getiren uçaklar
da yine ailenin hatırında. Türkiye’ye gelen ilk Boeing 747 Jumbo Jet’e,
BP Türkiye Havacılık birimi tarafından yakıt ikmali yapılır. İstanbul
Yeşilköy Havalimanı’na inen uçak, dört saat sonunda, Almanya’da
çalışmaya giden 450 Türk yolcuyla alandan ayrılır. BP Havacılık,
uçağa yakıt ikmali yapmak için yaklaşık 4,5 metrelik özel bir platform
kullanır. Boeing Jetin yakıt kapasitesi 1.7 milyon litredir ve saatte
ortalama 12,360 litre yakıt tüketmektedir.
BP Türkiye’ye sonsuz sadakatle bağlı olan Arslan ailesi de bu ağacın
güçlü kollarından biridir. 1979 yılında yapılan bir haber, sıradan bir
ailenin BP Türkiye çatısı altında nasıl büyüdüğünü anlatır. Mehmet
Arslan BP Türkiye Havacılık biriminde yıllardır hizmet veren geniş
bir ailenin reisi, zira Arslan ailesinin birçok bireyi BP için çalışır.
Havalimanında yaşanan ve Arslan ailesinin hatırında kalan bir başka
olay ise 1973 yılında Türk hacıları taşıyan uçak ile ilgilidir. Buzlu piste
inemeyen bir uçağın kaza yapması sonucu yangın çıkar. Bu sırada
alanda görev yapmakta olan BP Havacılık ekibi, havalimanı ekiplerine destek olmak amacıyla uçağa hemen müdahale eder ve benzin
tankındaki benzini boşaltarak muhtemel bir patlamanın önüne geçer.
10 bin civciv taşıyan Pakistan Havayolları'na ait uçak da Arslan
ailesinin unutamadığı bir hatıra. Uçak Yeşilköy Havalimanı’nda tamir
edilirken kargo bölümündeki civcivler, belirli bir süre için, aralarında
BP Havacılık birimi çalışanlarının da olduğu havaalanı görevlilerine
emanet edilir. Tüm bu teknik işler halledilirken sevimli civcivler hoş
görüntüleri de beraberinde getirir tabii.
BP Havacılık biriminin "Arslan"ları, 1979.
BP Türkiye Ailesi,1994
BP Türkiye Ailesi, 2001.
BP Türkiye ailesine 1962’de katılır Mehmet Arslan. Ardından
kardeşleri Salim ve Sabit girer şirkete. Devamında ise kuzeni Osman.
Oğul Ahmet Arslan da babasının yolundan gitmek ister ancak uygun niteliklere sahip olmadığından, şirket, çalışırken eğitimine devam etmesi koşuluyla onu işe alır. Karşılıklı sözler tutulur, Ahmet’in
katılmasıyla BP Türkiye ailesi daha da genişler. Ahmet Arslan bugün
- 164 -
- 165 -
Arslan ailesi BP’nin global çapta yayınladığı şirket içi dergideki
haberde yalnızca eğlenceli hikâyelerden değil, aynı zamanda ilk
günden son güne BP Türkiye’de artan ve iyileşen çalışma şartları ve
gelirlerinden de söz etmekte.
Aile, yalnızca istihdam ve kariyer alanında kazandıklarından dolayı
değil, BP Türkiye ailesinin bir parçası olmaktan da büyük sevinç ve
gurur yaşamaktadır.
BP Ailesi'nin kadınları...
Kadınların tüm dünyada daha kendine güvenli, daha etkin ve söz sahibi
olduğu 90’lı yılların ilk yarısında BP, Avrupalı çalışan kadınlara kariyer
yolu açmaktadır. Söz konusu kadınların çoğu, ilerleme potansiyelinin
sınırlı olduğu sekreterlik benzeri yardımcı ve idari işlerde görev
almaktadır o günlerde. Yuvayı kuranın kadın olduğu gerçeğinden yola
çıkan BP, büyümek ve yükselmek isteyen bir şirkette de kadının daha fazla
ve etkin rol alması gerektiğinin bilincindedir elbette. BP’nin kadınların
kariyerlerinde ilerlemesi konusunda global çapta yaptırdığı araştırma
da durumun bilimsel yönünün altını çizer, öyle ki doğru kurgulanmış
bir proje hazırlanmadıkça kadın çalışanların iş dünyasında yükselme
şansı yok denecek kadar azdır. 1992 senesinin sonunda BP, kadınların
yönetim pozisyonlarında niçin bu kadar az temsil edildiğini araştıran
bir saha çalışması başlatır. Çıkan sonuç oldukça ufuk açıcıdır: Kadınlar
ancak verimliliklerinin ölçüleceği görevler üstlendiklerinde varlıklarını
tam anlamıyla kanıtlayabilecektir. İş, işin içinde olgunlaşacak, cinsiyet
ayrımı olmadan her çalışan kendi yetenek ve eğilimlerine göre, doğru
alanda başarı kazanacaktır. İşte bu yüzden kadınlara bir hafta boyunca
değişik iş alanlarında gözlem yapma fırsatı verilir.
Bu, BP’nin kadın çalışanlarına verdiği desteğin ve sağladığı imkanların
ilk örneği değildir elbette. 1960 yılı yılbaşında şirketin yayınlarından
birinde yer alan “BP’deki Kadınlar” adlı makale, bunun en güzel
örneklerinden biridir. Kadınlar BP’de o gün artık sadece memur,
sekreter, telefon operatörü olarak değil, bilim insanı ve teknisyen olarak
da çalışmaktadır. İngiltere, Avustralya, Hollanda ofislerinde çeşitli
görevler üstlenen kadınların da yer aldığı haberde Türkiye ofisinden
Günseli Erk’e de yer verilir. Reklamcı olan Erk o zamanlar henüz
26 yaşındadır ve İstanbul ofisinin satış promosyon departmanında
çalışmaktadır. Düzenlediği reklam tasarımlarıyla BP’nin aile dostu
yüzünü anlatmaktadır. O günlerdeki BP servis istasyonlarının genel
tasarımı da ona aittir.
BP Türkiye'nin ilk kadın yöneticilerinden Canan Usman ve Gülten Yeteroğlu, 1988.
BP Türkiye de bu önemli girişimin dışında kalmaz, oluşuma aktif
destek vererek Avrupa’da çalışan kadınların kariyerlerinin geliştirilmesi
programına kadın çalışanları ile güç sağlar.
Birçok karşıtlığın bir arada bulunduğu bir ülkede uyum içinde çalışır,
dinlerin ve kültürlerin buluştuğu bir coğrafyada Türkiye’nin modern
yüzünü simgelerler. Dünyada olup biten gelişmeleri BP Türkiye
çalışanlarıyla paylaşır, yeni bir vizyon yaratılmasına öncülük eder, yine
bu amaçla iletişim ve pazarlama faaliyetlerini yönetirler.
Bu bir başlangıçtır. BP Ailesi'nin enerji gibi erkek egemen bir sektörde
kadın çalışanı ön plana çıkaran bu bakış açısı günümüze kadar aynı
şekilde devam eder.
İki kadın da doğdukları topraklara derinden bağlıdır. Son yirmi beş
yılda büyük değişim ve gelişim gösteren ülkelerinde, BP Türkiye’nin
bir parçası olmayı büyük şans sayarlar.
BP’nin aydınlık kadın yüzlerinden biri de, şirkete 1971 yılında önce
stajyer öğrenci olarak giren Deniz Zeynioğlu’dur. Zeynioğlu, BP
Türkiye bünyesinde çeşitli görevler üstlendikten sonra, dünyanın bu
kavrama yabancı olduğu yıllarda tanışır halkla ilişkilerle. Her biri
başarı dolu yıllar geçer aradan. Üstesinden geldiği işlere bir yenisini
daha ekler Deniz Zeynioğlu. Yürüttüğü BP Trafik Eğitim Kampanyası,
ona ve şirketine Enerji Petrol & Gaz Gazetesi 2001 Önder Girişim
Ödülü`nü kazandırır.
Günseli Erk, BP Türkiye Satış Promosyon Departmanı, 1960'lar.
Türkiye Ortadoğu’nun bir parçası mı, yoksa bir Avrupa ülkesi mi?
Geleneklerle mi yönetiliyor yoksa yeniliklerle mi? BP’nin kadın
yüzlerine bakıldığında yanıtı bulmak güç değil.
Çalışan Kadınların Kariyerlerinin Geliştirmesi Programı, BP Türkiye ekibi, 90'lar.
BP Ailesi'nin çalışan kadınları, 2012.
- 166 -
Böyle demektedir BP'nin global çapta, çalışanları için yayınlanan
bir dergisi, 1988 yılında yayınlanan bir sayısında. Halkla İlişkiler
Müdürü Canan Usman ve Reklam Satış Promosyon Müdürü Gülten
Yeteroğlu, modern Türkiye’nin ve BP’nin biri 27, diğeri 28 yıl boyunca
çalışmış iki ismidir.
Önder Girişim Ödülü'ne layık görülen Deniz Zeynioğlu, 2001.
- 167 -
BP'nin genç adımları
Çalışanlarıyla fark yaratma
BP geleceğe doğru yolculuğunu hız kesmeden sürdürür, yarına doğru
profesyonel ve sağlam adımlar atarken, ilerleyişine eşlik eden genç
adımlar vardır her daim. Eğitimlerini çalışarak pekiştirmeyi ve iş
dünyasında deneyim kazanmayı amaçlayan genç ve dinamik stajyerler,
her yaz BP’nin bir parçası olur. Onlar için böylesi büyük ve prestijli bir
şirkette çalışmak büyük bir şanstır elbette, BP için de genç ve dinamik
bir ekibi bünyesine almak önemlidir. Yıllık izinlerini kullanan personelin boşluğunu da doldurmaya çalışan bu genç insanlar, heyecan,
umut ve enerjileriyle yeni bir soluk getirirler BP’ye.
Değişim daima sancılı bir süreçtir. Alışkanlıkların tuhaf bir çekiciliği ama
aynı zamanda insanı fark ettirmeden yerinde saymaya zorlayan bir yönü
vardır. BP köklerine ve geleneklerine sahip çıkarken, yüzünü çalışanlarıyla
birlikte her zaman geleceğe çevirdi. Var olduğu konumdan varması gereken konuma erişebilmek için çalışma yöntemlerinde farklılıklar yaratmaktan ve gerektiğinde büyük değişimlere adım atmaktan kaçınmadı. BP
Türkiye çalışanları için fark yaratma çabası hiç bitmez, iyinin her zaman
bir adım ilerisi vardır, pusula hep daha iyiyi gösterir.
Staj dönemleri tamamlanır, öğrenciler yerlerini başka genç soluklara
bırakır. Ancak kimilerinin adımları onları, profesyonel iş yaşamını ilk
kez tanıdıkları BP’ye geri getirir. Yeniden işe başlarlar, ama bu kez BP
Türkiye ağacının dallarından biri olarak. Bu da şirketin, uzak görülü
bakış açısının en güzel örneklerinden biridir.
BP Türkiye, staj yapan öğrencilere diğer çalışanlara tanıdığı hakları sağlar.
BP Ailesi'nden fark yaratmaya dair ipuçları, 1991.
- 168 -
BP Türkiye çalışanları, geleceğe imzasını atacak gençlere BP'nin vizyon ve yeniliklerini anlatıyor.
- 169 -
Sanatla Şekillenen Bir Asır
Sahnedekiler
BP Türkiye Klasik Türk Müziği Korosu
BP Türkiye çalışanları, 90’lı yıllara gelindiğinde, bu kez müziğin
yepyeni bir dalıyla ilgilenmeye başlar: Klasik Türk Müziği.
Yaşam sadece çalışmaktan ve para kazanmaktan ibaret değil elbette,
güzellikleri de yaşamalı ve paylaşmalı insan. İnsanın yüreğindeki güzellikleri
dışa vurmasının ise binbir yolu var. Resim yapar, renkleri katar tuvaline;
heykel yontar, beden verir taşa, toprağa, çamura; fotoğraf çeker, karelere
hapseder gözünün değdiği her şeyi; sahneye çıkar, şarkı söyler, dans eder,
başka başka kimliklere bürünür, türlü kılığa girer, anlatır seyirciye söylemek
istediklerini.
BP Türkiye'nin her kademesinde çalışanlar sanatsal faaliyetlerde de
buluşup paylaşmanın tadına varıyor.
İşte BP Türkiye çalışanları da, yeteneklerinin yarattığı zenginliği paylaştı
yıllar boyunca, birbirleriyle. Kimi keman çaldı, kimi akordeon... Kimi
kantolar söyledi sesini güzelliğine hayran bırakarak herkesi. Biri ‘Perde!’
dedi, açıldı perde, oynandı oyun.
aşamasında etkindirler.
Tuna Baltacıoğlu ve BP Türkiye çalışanlarının ve elbette eşlerinin
desteğiyle, Altınyurt Spor Kulübü çatısı altında etkinlikler düzenlenir.
Ramazan ayında her gün ve hafta sonları günde iki kez performanslar
sergilenir. Oyuncular hiçbiri profesyonel değildir, Baltacıoğlu’nın sıkı
disiplini ve sanat aşkıyla bir araya gelmiştir hepsi. Ama amatör ruh
öyle ateşler ki hepsini, izleyicilerden de büyük alkış ve ilgi görürler.
BP Türkiye çalışanları, 1965 yılında, Şehir Tiyatroları’nın genç yönetmeni Ergun Köknar yönetmenliğinde yeni bir tiyatro grubu kurar. Grup,
İrlandalı drama yazarı ve halk bilimci Lady Gregory’nin kaleme aldığı
"Haberleri Yaymak" (Spreading the News) adlı tek perdelik oyunu sahneler.
60’lı yılların başında kurulan BP Türkiye Amatör Tiyatro Grubu, 1968
yılı sezonunu Eugene O’Neill’in The Rope ve genç Yugoslav oyun yazarı
Obrenowits’in Nocturno adlı tek perdelik oyunlarıyla açar. Performanslar
eleştirmenlerce öylesine beğenilir ki, The Rope televizyonda deneme
yayınında gösterilir.
Konser heyecanı...
BP Türkiye Klasik Türk Müziği Korosu, üçüncü konserini vermeye
hazırlanmaktadır. Konuklar salonu doldurmuş, sahne arkasında ise
büyük bir heyecan yaşanmakta... Şef Sibel Dayıoğlu ve hocaları Şükrü
Şenyaz’ın başkanlığında, BP çalışanlarından kimi korist, kimi solist
olan Ayla Kaytaz, Gülseren Göksoy, Hatice Kunt, Hande Öktemus,
İdil Ertetik, Fatih Suntekin, Kerim Yılman, Murat Ergün, Nurullah
Ünsalver, Özmert Kaytaz, Sezai Göksoy, Sertaç Koşar, Selim Sübay,
Servet Utkuata, Banu Uzunhasanoğlu, Enver Kayıkçı, Ferruh Sönmez,
Cem Demir, Ayşen Tarçın, Hikmet Yabansu, Gürdal Orak, Aysel
Özden, Mehtap Ulutürk ve Murat Süer unutulmayacak bir konsere
daha imza atarlar.
BP’nin müziksever ve yetenekli üyelerinden küçük bir kadroyla
oluşturulan Klasik Türk Müziği Korosu, 1990 yılında çalışmalarına
başlar. Koronun ilk konseri Sibel Dayıoğlu’nun şefliğinde, Nazmi
Canay’ın piyanosu, Nurullah Ünsalver’in ritim sazıyla, 1991 yılının
Nisan ayında BP Türkiye merkez ofisinde gerçekleşir.
Aynı yılın sonbaharında, koronun çalışmaları Türk müziği
enstrümanlarıyla daha da renklenmeye başlar. BP Klasik Türk
Müziği Korosu, haftada iki kez yaptıkları provalarla yeni konserlerine
hazırlanmaktadır artık. Ve takvimler 22 Mayıs 1992’yi gösterirken,
koro 18 şarkılık bir repertuarla bir kez daha seyirci önüne çıkar.
Müziğe verilen emeğin karşılığı gibidir aldıkları coşkulu alkışlar.
Kulübün etkinleri arasında, skeçler, kısa oyunlar kadar uzun komedilere
de yer vardır. Ama özellikle o zamanın 150 yıl öncesinin İstanbul’unda
son derece popüler olan kantolar ilgi çeker. BP Türkiye’nin kantoyu
yeniden ön plana çıkarması, müzelik bir geleneği yalnızca hayata
döndürmekle kalmaz, aynı zamanda yaşamın ve eğlencenin tam da
ortasına koyar.
1970'lerde BP İnsan Kaynakları Müdürü Tuna Baltacıoğlu, bir
önceki yüzyılın unutulmaya yüz tutmuş kantolarının canlandırılması
için büyük çaba gösterir. Topluma birçok yazar ve düşünce adamı
kazandıran İstanbullu bir ailenin, edebiyat fakültesi bitirmiş oğludur
Baltacıoğlu. İyi bir sporcu, iyi bir organizatördür, dengeli ve yumuşak
bir mizaca sahiptir, üstelik tutkulu biridir. O ve eşi, sahnenin her
BP Türkiye ailesinin diğer üyeleri de teatral faaliyetlerde oldukça
etkindir. Örneğin dönemin satış müdürlerinden Necdet Erentok,
yediden yetmişe herkesi güldürecek bir mizah yeteneğine sahiptir. Eşi
de profesyonel olarak dans edecek derecede iyi bir dansçıdır. Hatta bu
konuda teklif bile alır, ancak o hep amatör olarak kalmayı tercih eder.
- 170 -
BP Klasik Türk Müziği Korosu verdiği konserlerle göz doldurdu.
15 Haziran 1993, saat 18.00.
- 171 -
Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur
İş performansı arttırmaya yönelik faaliyetlerin, sporun verdiği enerjiyle
daha da güçlendiğine inanan BP takım ruhuna inanır. BP Türkiye'nin
çalışanları sporda da en az sanat alanındaki kadar başarılıdır.
BP Türkiye çalısanları ekip ruhunu iş dışında da spor faaliyetlerinde
yaşatmaya devam etmektedir. Sağlığa, başarıya ve yarına yatırım için
1995 yılında spor tesisi açılışı gerçekleşir.
Aynı yıl, İsviçre Samedan’da yapılan Avrupa Kayak Yarışmaları’na 14
ekip katılır. 13 ülke ve merkez ofisi temsil eden takımlardır bunlar.
Öğle saatlerinde başlayan yarış 82 kayakçının ikişer iniş yapmasıyla
akşam beşte sonuçlanır. BP Türkiye takımı 12. olur.
2011 yılı nisan ayında sekiz ayrı branşta kurumsal oyunlara katılan 80
BP Türkiye çalışanı takım ruhu ve spor coşkusunu aileleriyle birlikte
yaşar. 165 şirketin 4 bin 800 çalışanıyla katıldığı şirketler arası kurumsal
oyunlarda, futbol, basketbol, dragon boat, yelken, karting, bowling,
koşu ve tenis dallarında yarışlar düzenlenir. BP Türkiye çalışanları 10
kilometre koşuda birincilik, 5 kilometre koşuda ikincilik, üçüncülük
ve yedincilik, bayan bowlingde üçüncülük, bowling tek bayanlarda
beşincilik, otuz yaş üstü futbolda beşincilik ve tenis açıkta altıncılık
kazanarak, BP Türkiye’nin spor başarılarına yenilerini ekler.
1993 - 1994 sezonunda BP Türkiye Masa Tenisi Takımı 23 Kasım’da
başlar sezon maçlarına. İstanbul kuruluşlar arası masa tenisi birliği
2. Lig kırmızı grubunda mücadele eder takım. Takımda yer alan
isimlerden bazıları: Sezai Göksoy, Görke Özkoner, Hakan Morgül,
Hakan Tüfekçiyaşar, Enver Topal, Akın Pekşen, Özmert Kaymaz...
1971 yılında, BP Türkiye’nin
Reklam ve Satış Promosyon
Müdürü Ali Sipahi ve eşi, Mart
ayında düzenlenen 1500 km Türk
-Yunan Rallisi’ni kendi gruplarında
birinci, genel sıralamada da ikinci
olarak tamamlar.
Dönemin BP Türkiye Genel Müdürü Gerard Balaye,
çalışanlarla spor salonunun açılışında, 1995.
4. Uluslararası Şirket Oyunları, uluslararası firmalardan 6 bin
sporcunun katılımıyla İskoçya’nın Aberdeen şehrinde 1996 yılında
gerçekleşir. Toplam 600 sporcu sarı yeşil formalarıyla BP’yi temsil
eder. Daha önce yalnızca BP İngiltere’nin katıldığı yarışmalarda, bu
kez Avrupa’nın yanı sıra BP Türkiye Kadın İşgücünü Destekleme
Programı çerçevesinde 6 kişilik kadın ekibi de yer alır. Merkez ofisten
birçok farklı iş kolunu temsilen Ayhan Uras (maraton), Alev Kaya (dağ
bisikleti), Dilek Er (badminton), Güliz Schaffer (basketbol), Göksu
Fırıncı (voleybol) ve Perihan Aydın (masa tenisi) katılırlar.
Son derece başarılı bir rallici
olan Ali Sipahi, bir yıl önce
de, 1970 Türkiye Ulusal Ralli
Şampiyonası’nda Cumhurbaşkanlığı
Kupası’nı almıştır. Otomobil sporuna
1953’den beri emek veren Ali Sipahi
ralliyi Türkiye’ye tanıtan kişidir.
Bu heyecanlı ve tempolu sporun
Türkiye’de gelişmesinde ve gençler
tarafından sevilmesinde katkısı
büyüktür. Balkanlarda da isminden
sık sık bahsedilen bir sporcu olan
Sipahi bu spora başladığı 53-58
devresini yetişme dönemi olarak
Ali Sipahi
görür. 69 – 73 yıllarındaki ikinci
devre ise kazandığı ödüllerin sayısını hatırlayamayacak kadar başarılı
bir dönemdir onun için. 1973’te Milletlerarası Dünya Şampiyonluğu
olan R. A. C. için İngiltere’ye davet edilmesi ise ayrı bir önem taşır
ralliyle öyküsünde. Çünkü bu yarışın tarihindeki ilk Türk sporcudur.
Yarışta iki yüz araba vardır. Bunlardan sekseni yarışı tamamlamayı
başarırken eşi Sevim Sipahi’nin yardımcı pilotluğunu yaptığı Ali
Sipahi 31. olur. Sipahi’nin aynı yıl otomobil sporuyla ilgili hayata
geçirdiği bir başka proje de BP Kervansaray Karavancılık Rallisi’dir.
Dört bine yakın kişinin katıldığı Beynelmilel Kampçılık – Karavancılık
Rallisi İstanbul Kilyos’da düzenlenir.
Masa tenisi takımının hedefi 1. lige yükselmekti.
1995 yılında, BP Türkiye çalışanlarını kaynaştıran ve tek yürek olmalarını
sağlayan bir spor etkinliği: Avrupa Futbol Turnuvası.
BP Oil Avrupa, yönetim kademesiyle personelini kaynaştırmak, gündelik
yogunluktan uzaklaştırmak ve aynı şirkete ait olduklarını hissettirmek
amacıyla 93 yılından beri bu futbol turnuvasını düzenlemektedir. 95
yılının ev sahibi takımı da, önceki yılın şampiyonu Avusturya’dır. Eylül
ayında, 13 ekipten oluşan iki yüz BP futbolcusu, Vösendorf stadında
kıyasıya mücadele eder. Turnuvanın sonunda galip Fransa’dır. Böylece
bir sonraki turnuvanın adresi de belli olur. Şampiyonluk kupasının yanı
sıra en centilmen takıma ve BP Türkiye'nin de aralarında olduğu tüm
ekiplere kupa hediye edilir.
- 172 -
BP Türkiye Kadın İşgücünü Destekleme Programı'na katılan altı kişilik
kadın ekibi, 1996.
BP Türkiye ekibi, Kurumsal Oyunlar, 2011.
- 173 -
BP Türkiye sektöre getirdiği yenilik ve atılımları hep kendi ailesinde başlattı ilk önce...
Büyük, güçlü, köklü bir aileydi onları bir arada tutan...
Ailenin dalları güçlendikçe, sektöre vurdu ışığı; ailenin bağlılık ve inancı, iş hayatının türlü dallarında
başarıyı ve yeniliği getirdi.
BP Türkiye ailesinden aldığı güçle sektöre ve ülkeye yaptığı hizmetlerle, imza attığı ilklerle bir asrı
şekillendirdi.
Bir asır böylesi bir bağlılıkla şekillendi.
Bir asrın hikayesi başlarken, Lion&Sun ve Palm Tree markalarıyla yola çıkan, profesyonel ve bir o kadar da heyecan ve enerji dolu bir şirketle karşılaşır Türkiye. Takvimler 1912 yılını göstermektedir ve ilk
faaliyetler başlamıştır bile.
Devamında Steaua Romana ismiyle 1949 yılına kadar bu topraklarda, bu coğrafyanın insanları için
hizmet vermeyi sürdürür.
1953 büyük bir değişimi müjdeleyen yıl olarak BP tarihine geçer, artık ünvan BP Aegean Limited'dir.
Aradan beş yıl geçmeden bugün kalite, güven ve emniyeti simgeleyen markanın adı konur: BP Petrolleri
Anonim Şirketi, Türkiye'de yatırım alanlarını genişleterek, sektörün en önemli oyuncularının başında
gelir.
Büyümüye ve gelişmeye yazgılı şirketin böyler başlar öyküsü.
- 174 -
- 175 -
Geçmişten Gelen Tutku:
Kervansaray Mocamplar...
Altmışlı yılların başı.
Tüm Türkiye’yi doğusundan batısına, bambaşka bir deneyimle ve
anlayışla gezme hayali kuruyorsunuz. Öyle bir yolculuk olmalı ki bu,
sınırlarını siz belirlemelisiniz. Zaman zaman durup gözlerinizin değdiği
güzellikleri sindirmeli, istediğiniz an da yürek pusulanız ne tarafı işaret
ederse oraya doğru gidebilmelisiniz.
Birçok yöne açılan yollar mı, karmaşık güzergahlar mı? Hepsi Türkiye
yollarında mevcut.
Karavanınız, çadırınız yanınızda, modern zamanda kervansaray
geleneğini yaşamaksa isteğiniz, işte bu yenilikçi düşüncenin adı mocamp.
O yıllarda, BP Türkiye, akaryakıt ve madeni yağ hizmeti vermenin
yanısıra, bulunduğu toprakların ekonomisine, turizmine katkı sağlamak,
yeni değerler yaratmak peşinde. Tam da bu dönemde BP Türkiye ailesinin aklına özgün bir fikir gelir. Belli noktalardaki benzin istasyonlarının
yanına öyle kamplar kurulmalıdır ki, misafirleri unutamayacakları deneyimler yaşasın, hem BP’nin temsil ettiği güler yüzlü hizmet anlayışını,
verdiği güveni yansıtsın, hem de yabancı misafirlere Türkiye’nin
değerlerini, kervansaray geleneğini yaşatsın.
İlk mocampın kuruluş yeri İstanbul Çobançeşme’dir. Onu takip eden
ikinci kamp ise sınırda, Edirne’de kurulur. Mocampların kazandığı
başarı ve sağladığı prestij, BP’nin bu tatil anlayışını yeni bir şirket adı
altında yürütmeye karar vermesi ile sonuçlanır. Yıl 1963 ve Kervansaray
A. Ş. kurulur.
Edirne mocamp... Uzun yolculuğun yorgunluğuyla, bir sınırı aşmanın
tedirginliğiyle gelen misafirlerine güler yüzüyle kucak açar BP mocamp
ailesi. Amaç, turistleri tam da Türkiye’ye girişlerinde karşılayıp, bir
ağ gibi ülkeyi saran mocamp geleneği sayesinde bir kamptan öbür
kampa uğurlayarak Türkiye’yi dolaşmalarını sağlamak ve zihinlerinde
unutulmaz hatıralar bırakmak. Bu öylesine bir ağ ki, Edirne’den
başlayıp İpsala’ya, devamında İstanbul’a uzanır, oradan Bursa’ya ve
İzmir’e uğrayıp, Kuşadası, Alanya ve Mersin’in güzellikleriyle buluşur.
Nevşehir’in büyülü ve mistik havasını ciğerlerine çeken turistler,
başkent Ankara’da yolculuklarını tamamlar.
Mocamplar ülkenin en doğru noktalarına kurulur. İklim, doğa güzelliği,
tarih ve arkeolojinin yoğun olduğu bölgelerdir bunlar. Kervansaray mocamplardaki standart öylesine yüksektir ki, uluslararası kampçılık ve
karavancılık ekipleri tarafından kısa sürede fark edilir. Bütün mocamplarda sıcak su, duş ve çamaşır hizmeti vardır; tuvalet, mutfak, ocak, restaurant, büfe, danışma ve çadır kurmak için açık ve düz alan mevcuttur.
Her yıl binlerce turist Avrupa’dan Asya’ya yolculuk eder. Kimileri
Türkiye’de iş ya da turistik amaçla konaklar, kimileriyse daha uzun
yollar için bir geçiş noktası olarak kullanır İstanbul’u. Her defasında
ise onları bir amblem karşılar: BP.
BP ambleminin görüldüğü her yer, aynı zamanda üç mesajı vermektedir: kusursuz temizlik, mükemmel misafirperverlik ve birinci sınıf
hizmet.
BP mocampları yakıt ve madeni yağ yanısıra çadır ve karavanlara konaklama
hizmeti veriyordu.
- 176 -
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen konuklar
mocamplarda konukseverliğin tadını çıkarıyor.
BP mocamplarda konaklayan misafirler, denizin ve doğanın tadını
çıkarmanın yanısıra kültürümüzü de yakından tanıma fırsatı buluyor.
Mocampların içinde bulunduğu coğrafyaya böylesine uygun ama aynı
zamanda insan konforuna da son derece uyumlu olmasının arkasında,
çalışkan, yenilikçi ve başarılarıyla göz dolduran bir sanatçının gölgesi
vardır. Akademi yılları sonrasında karikatür ve resimlerinin yanısıra
mimarlık çalışmalarıyla da tanınan Güngör Kabakçıoğlu, seyahat
anlayışını değiştiren mocamplara attığı imzayla unutulmaz bir isimdir.
Mocamplar her yıl Mayıs’ın 1’inde, daha güneyde olanlar ise 1 Nisan’da
açılır, Ekim ayının sonuna kadar faaliyet gösterir. İstanbul’un ve belki
de Türkiye’nin en iyi restaurantlarından Süreyya, Kervansaray ağının
bir parçasıdır.
Mocamp fikri ve devamında kazandığı başarı, çok geçmeden tüm
dünyanın ilgisini çeker ve yerel olduğu kadar yabancı medyada da
mocamplara dair haberler, gelişmeler okurla buluşur.
Türkiye’yi ziyaret eden her 14 turistten biri mocamplarda
konaklamaktadır o yıllarda. 1985 yılında hizmet vermeye devam eden
7 mocamp 80 bin misafir ağırlar, bunların yüzde 80’i 64 milletten
gelen yabancı misafirlerdir. 23 bine yakını Almandır, onları Türkler,
İtalyanlar, Avusturyalılar, Fransızlar ve Avustralyalılar izler.
Mocamplar kadar kuruluş öyküleri de son derece etkileyici, kimi
zaman eğlenceli ve macera doludur.
Dönemin BP Türkiye Halkla İlişkiler Yetkilisi Canan Usman’ın
anlattıklarına göre, Göreme Kervansaray Mocamp'ın açılışı tam da
buna örnek olabilecek niteliktedir.
Mocamplar sadece yabancı turistlerin ilgisini çekmez elbette.
Türk insanı da o güne kadar hiç tanımadığı bir tatil ve konaklama
anlayışıyla tanışır bu sayede. Ulaşımın güç olduğu, bir noktadan bir
noktaya gitmenin bazen günler aldığı zamanlardan zihnine kazınan
eski kervansaray geleneği, BP’nin yenilikçi anlayışıyla şekillenen
mocamplarla bu sefer çok daha eğlenceli ve modern bir şekilde
karşısına çıkar. Mocamp bir anlamda tarihi baştan yazarken bir
anlamda da yepyeni bir tatil deneyimini yaşatmaktadır konuklarına.
Dönemin Turizm Bakanı Nihat Kürşat’ın Göreme Kervansaray
Mocamp'ın açılışını yapacağı gün, valinin ve şehrin önde gelenlerinin
yer alacağı bir öğle yemeği düzenlenecektir. BP Türkiye çalışanları
büyük heyecan ve coşku içerisindedir.
- 177 -
Türkiye'nin İlk Özel Rafinerisi: ATAŞ
Ancak gün talihsizliklerle başlar. O sabah uyandıklarında,
kaldıkları otelde su yoktur, dahası elektrikler de kesiktir. Açılış
yemeğini hazırlayacak olan otel aşçısı bu durumda hiçbir hazırlık
yapamayacağını söyler. Bakan Nihat Kürşat’a durumu açıklamak da
Canan Usman’a kalır. Bakan’ın yanıtı oldukça ilginçtir: “Etkinliği iptal
mi edeceksiniz?” Tam da bu noktada BP Türkiye ailesindeki takım
ruhu ateşlenir ve çevre köylere dağılan ekip, yoğurdundan böreğine,
ekmeğinden peynirine, turşusundan bisküvisine tam tekmil bir sofra
hazırlar. Hatta içme suyuyla yumurta bile kaynatılır. Otel yerine kamp
alanında hazırlanan yemek için tahta masaların üzerine otelin ütülü
tiril tiril örtüleri serilir, en özel konuklara çıkartılan çatal bıçaklar
kullanılır. Şölen havasında gibi bir piknik ortamı oluşur.
Konuklar arasında yer alan yabancı yetkililerden biri tüm BP Türkiye
çalışanlarına tek tek sarılır ve şöyle der: ‘Böyle bir şey ancak Türkiye’de
olabilirdi!’
Bu anı da BP’nin parçası olduğu her ülkenin güzelliklerini ayna gibi
yansıttığının ve kültürünü ön plana çıkarttığının en güzel örneklerinden biridir.
Türk turizmine katkı
Dünya değişip dönüşmeye devam ederken BP Türkiye’nin önemli
atılımlarından mocamp projesi de misyonunu fazlasıyla tamamlar,
binlerce misafir, yolcu, turist ülkenin güzelliklerini bambaşka bir ortamda yaşama fırsatı bulur. Artık yeni projeler vaktidir, zamanın ruhuna uygun ve zamanını aşan.
Mocamp zincirinin onuncu halkası Kervansaray
Göreme Mocamp, dönemin Turizm Bakanı
Gerek kültürel yapısı, gerek tarihi, gerekse de önemli yatırımlara uygun topraklarıyla Türkiye coğrafyasının önde gelen liman kentlerinden biri Mersin.
1960’lı yıllar…
GAP Projesi ile toprakları daha da verimli hale gelen ve insan gücünün
daha etkin kullanır olduğu bu kent, BP’nin büyük rafineri hedefi için
de en uygun noktadır ve rafinerinin kurulması kente de büyük değer
ve prestij kazandırır. Rafineri şehrin incisi haline gelir.
Ancak öykünün başlangıcı daha öncesine dayanır.
ATAŞ çalışanları, 1980`ler.
ATAŞ, 1958 yılında Anadolu Tasfiyehanesi A.Ş. adıyla Türk hükümeti
ile o yıllarda Türkiye’de petrol ürünleri pazarlaması yapan yabancı
şirketler arasında yapılan özel bir anlaşma ile rafineri olarak kurulur.
Mersin Ataş Rafinerisi dendiğinde, BP Türkiye bünyesinde yıllar
içinde çeşitli kilit görevler üstlenmiş olan Edvar Siva’nın anıları
canlanıyor:
Shell ve Mobil’in ortak olduğu rafineri 32 milyon dolara mal olmuştur.
Rafinerinin açılış günü, seçkin konukların katıldığı bir kokteyl
düzenlenir. Kokteylde BP’yi temsilen Londra merkez ofisten J. E.
G Boxshall, BP Türkiye Genel Müdürü Donald Riddle, BP Türkiye
yöneticilerinden Jak Karidi ve Operasyon Müdürü Tuna Baltacıoğlu
yer alır. Sonunda üç şirketin yönetilerinin kestiği pastanın ardından,
350 davetli rafineriyi gezer.
BP Genel Müdürü Donald Riddle, Siva’yı rafinerinin kurulabilmesi
için gerekli alan araştırmasını yapmak üzere görevlendirir. Büyük bir
maceradır bu, yola çıkmadan önce bölgenin haritası yerel otoritelerle
birlikte incelenir. Ardından yardımcısı ile bütün Akdeniz limanları
ve sahillerini dolaşmaya koyulur Siva. Ulaştığı her ilde ilk işi valiyle
görüşmek olur. Durumu açıklar, bir rafineri kurulmasının planlandığını
anlatır, ardından liman müdürlükleriyle temasa geçer. Uğradığı her
limanda teknik sorularla, bölgeye özgü ayrıntıları öğrenir.
Rafinerinin kurulabilmesi için belli metrelerde denizin derinliğinin
bilinmesi gerekmektedir. Burada da iş liman müdürlüklerinden çok,
kentin ekmeğini denizden çıkaran emekçilerine, balıkçılara düşer. 100
metrede derinliğin kaç kulaç olduğunu Ahmet Reis’ten daha iyi kim
bilebilir ki?
O günden bugüne gerek çevre duyarlılığı, gerek ürün kalitesi,
gerekse iş emniyetindeki titizliğiyle, bölgenin öncü, örnek ve itibarlı
kuruluşlarından biri ATAŞ. Tüm bu özelliklerini rafineriden terminale
dönüşürken de koruyabilmiş.
ATAŞ, 7 Haziran 2004 itibari ile rafinaj faaliyetine son verir. 1 Eylül
2004 tarihinde terminale dönüştürülen yapı, petrol ürünleri depolama
tesisi olarak faaliyetine devam eder. Depolanan ürünler benzin,
motorin ve fuel-oil’dir.
2012'de faaliyete geçişinin 50. yılını kutlamakta olan ATAŞ
günümüzde BP, Shell, Turcas, Kenilworth Oil Company ortaklığında
faaliyet göstermekte ve bölgeye yakıt ikmali yapmaya devam etmekte.
Çevre duyarlılığı, ürün kalitesi ve iş emniyetindeki titizliğiyle.
Ve sonunda yolu Mersin’e düşer. Mersin rafineri için en uygun limandır.
Projenin ortağı diğer şirketlerin araştırmaları da aynı sonucu vermiş
olmalı ki, 5 Ekim 1962 tarihinde Mersin Ataş Rafinerisi kurulur. BP,
Nihat Kürşat tarafından açılır.
- 178 -
- 179 -
BP'den Tarıma Destek
Çiftçiler traktörleriyle BP
kontrol noktasında.
BP traktör kontrol aracı çiftçilerle.
BP operatörü bir traktörü kontrol ederken.
kadar önemli olduğunun ilk günden beri farkındadır. 1971 yılında,
halkın yüzde yetmişi kırsal alanda yaşamaktadır ve çoğu ekmeğini
tarımdan kazanmaktadır. Ulusal gelirin yüzde kırkının kaynağı da
tarımdır.
Türkiye’de 57 BP istasyonunda hizmet verir ve 1033 traktörü test eder.
O kadar iyi geri dönüşler alınır ki, BP Türkiye bir sonraki sene kendi
aracını edinir ve bu araçla 120 bin km yol kat ederek 6 bin traktörün
bakımını yapar.
Yalnızca para kazanma yöntemi değil aynı zamanda bir yaşam biçimidir
tarım. BP noktasında buluşan çiftçiler, traktörlerinin güvenliğini ve
bakımını sağlamak kadar, kendileriyle aynı şartlarda çalışan, aynı
zorlukları yaşayan diğer toprak emekçileriyle bir araya gelip konuşma
imkanı da bulur.
Kırsal bölgelerdeki BP istasyonları, hizmet günü konusunda BP
merkez ofisleri tarafından önceden bilgilendirilir. Böylece bu
istasyonlar da çiftçilere davetiyeler göndererek bakım gün ve saatini
bildirir. Takvimine uygun olarak bakım noktasına varan araç, bir ila
dört gün süresince istasyonda kalır.
İşte tam da bunun için Türkiye’de bir traktör devriminden bahsetmek
mümkün. 1945’de Türkiye’de sadece 1100 traktör varken, 1963’de bu
rakam 50 bine yükselir. 1970’de 110 bine ulaşan traktör sayısı, seksenli
yıllarda ikiye katlanacaktır.
BP Türkiye bu hizmeti verirken yalnızca traktör bakımını ön plana
koymaz, aynı zamanda daha verimli tarım faaliyetleri yapılması için
belgeseller izletir, soru cevap günleri düzenler ve tüm bu faaliyetlerde
BP teknisyenleri ve mühendisleri hazır bulunur.
Türkiye’de ilk ve tek olan traktör bakımı hizmeti, 1965’de, BP İngiltere
Londra ofisinin yönlendirdiği bir araçla başlar. Önceleri tüm
BP verdiği hizmetlerle Türkiye’deki tarımın çehresini de uzun vadede
değiştirir ve bir atılıma öncü olur.
70’li yılların başı.
Köyde yaşam şehirdekinden farklıdır.
Gün daha erken başlar her şeyden önce.
Çiftçi sabah ezanıyla uyanır, azığını yanına alır, toprağına gider.
Ama BP aracının köye geldiği günlerden biriyse o gün, her şey değişir.
Çiftçi traktörüne atladığı gibi soluğu BP aracının önünde sıra olmuş
diğer traktörlerin yanında alır.
Diğer köylülerle sohbet eder, dert paylaşır, gülüp şakalaşır.
Değişen yalnızca tarımın çehresi değildir, bir anlayış değişmektedir.
BP Ailesi'nin genç bir üyesi, Gülten Yeteroğlu ve ekibi sahaya iner,
köyleri tek tek dolaşır, kadının yaratıcı gücünün çiftçinin emeğiyle
harmanlar.
BP traktör servis aracı çiftçiler arasında oldukça popülerdir. Günde
elliye yakın traktöre hizmet verir. Öyle ki aracın şoförü ve operatörü
Vedat Semerkent günün neredeyse on dört saatini köylülerle geçirir.
Semerkent, hem bilgisi hem de iletişim becerisiyle çiftçilerle sıcak
ilişkiler kurar. Traktörleri test etmenin yanında, kimi arızalarını da
giderir, traktör sahiplerine araçlarının durumunu raporla bildirir.
Traktör bakımıyla ilgili çiftçilere verdiği bilgiler de cabası.
Böylesine özenli bir hizmet, BP müşterilerinin sayısını da artırır
elbette.
İnsan emeğinin tasarruflu kullanımı anlamına gelmektedir traktör,
kültürel değişim ve medenileşme hareketinin önemli bir parçasıdır.
BP Türkiye de bu harekete destek olur.
Çevre köylerden gelen traktör sahipleri en değerli varlıkları olan
traktörleri BP noktalarında teste sokar. Traktörler o dönem için
oldukça pahalı araçlardır, bunun için BP’nin testi daha da büyük değer
kazanır.
Traktör yalnızca tarım için değil, aynı zamanda kasabadan kasabaya
ulaşım ve köylünün emeğini pazara taşımak için de kullanılmaktadır.
Tarımın böylesine ön planda olduğu bir ülkede, çiftçiler bu testin ne
- 180 -
- 181 -
BP'nin Yenilikleriyle Hep
Bir Adım İleriye...
BP'nin gezici ikmal tekneleri
Türkiye'deki ilk elektronik yakıt pompaları
Her gün İstanbul Boğazı’ndan yüzlerce balıkçı teknesi geçer.
Yalnızca ekmeğini denizden arayanlar değil, aynı zamanda boğazın
güzelliklerini yaşamak isteyenler de süzülür dalgalar üzerinde.
İstanbul en çok ve en güzel denizden görülür çünkü. Bir tarafında
Asya, bir tarafında Avrupa uzanırken. Ve öyle bir an gelir ki,
balıkçı ekmeğini, turist göz seyrini bölmek zorunda kalmaz artık.
BP dalgaların üzerinde, gezici yakıt ikmal aracıyla dolaşmaktadır
çünkü.
BP Türkiye çifte mutluluk ve heyecan yaşamaktadır. İlk elektronik
yakıt pompaları ve Jenolite Ateşleme Bakım Sistemi 1986 yılında
Türk tüketicisine tanıtılır.
1987 Temmuz ayında başlayan bu yararlı hizmet, 28 metre
uzunluğundaki 25 ton gazolin ve 50 ton dizel kapasiteli depoya sahip
bir botla verilmektedir.
BP bu iki yeni sistemle daha emniyetli ve kaliteli hizmete doğru bir
adım daha atar.
İlk elektronik pompalarının açılışı Topkapı BP istasyonunda yapılır.
Pompalar piyasadaki en ileri tekniğe sahiptir. Basının enerji ve ulaşım
sektöründeki bu yeniliğe ilgisi büyüktür.
BP Türkiye’nin o zamanki Genel Müdürü Dominic Henry şöyle der:
“Türkiye denizlerinde böylesine bir hizmet vermek büyük mutluluk,
irili ufaklı birçok botun gezindiği denizlerde BP gezici bir yakıt
kaynağı olarak süzülüyor. Artık botlar daha hızlı ve güvenli şekilde
yollarına kesintisiz devam edebilecekler.”O gün bugündür BP
kesintisiz desteğini su üzerinde seyredene vermektedir.
İstanbul’un dört büyük gazetesi “Pas Giderici Jenolite Türkiye’de”
“BP Yeni Ürününü Tanıttı” manşetleriyle çıkar. Her türlü çeliğe oda
sıcaklığında basit bir kuvvetle uzun yıllar dayanacak meneviş kaplayan
bir ürün olan Jenolite son derece önemli bir üründür. Pas giderici,
temizleyici ve parlatıcı sprey olarak kullanılan tüfek tabanca ve silahı
yıllar boyunca yeni gibi tutmaktadır. Ayrıca tüm taşıtların kaporta ve
tamponlarında ev ve mutfak aletlerinde metal kapı ve çerçevelerde
bahçe aletlerinde pas giderici olarak kullanılır.
BP'nin gezici yakıt ikmal teknesi.
İlk elektronik yakıt pompalarının tantımı.
- 182 -
Yenilikçi bir ürün: BP Super V
Yetmişli yıllar tüketicinin her alanda yeniliklerle karşılaştığı, yogun
ve güzel bir dönem olarak tarihe geçer; Tüketici Super V ürünü ile
tanışacak, madeni yağda yeni bir dönemin açılısına tanıklık edecektir.
O günlerde Türkiye’de motor yağı sahasında Super V lider konumdadır.
BP’nin motor yağı reklamlarında gerçek hayattan şoförleri kullanılması
halkın büyük ilgisini çekmektedir.
1987 yılında, HMS Fife ve HMS Intrepid isimli iki İngiliz gemisi,
çıktıkları eğitim gezisi kapsamında Doğu Akdeniz’i ziyaret eder.
Gemiler İstanbul’da demirliyken, BP Türkiye yolcuların şehri gezmeleri
için onlara bir otobüs tahsis eder, sıradan bir otobüs değildir bu. BP
Türkiye’nin reklam ve tanıtım çalışmalarında büyük rol oynayan Super
V otobüsüdür.
Bir sonraki reklam kampanyasında BP Türkiye bir adım daha ileri
giderek Mercedes 302 marka otobüse bu kez ünlü TV starlarını alır.
Amaç kişisel deneyimler üzerinden ürünleri tanıtmaktır. İlk 6 bin km
23 günde tamamlanır ve yolculuk boyunca 172 BP servis noktasına
uğranır. Yolculuğun 8 bin km süren ikinci ayağında ise 143 BP
istasyonu ziyaret edilir. Otobüs yol boyunca büyük ilgi görür.
Dönemin gazete reklamları.
BP Türkiye’nin reklam ve tanıtım çalışmalarında büyük rol oynayan Super V otobüsü.
- 183 -
Türkiye'nin ilk otomatik araba yıkama makinesi BP'den...
Daha çevreci: Kurşunsuz benzin
İstasyonların can damarı:Tank temizleme programı
BP Türkiye’nin ilk otomatik araba yıkama makinesi, 1993 yılında, Bursa
İhsaniye BP İstasyonu’nda hizmete açılır. O yıllarda Türkiye’de otomatik
araba yıkama makineleri yeni yeni yaygınlaşmaktır. Günde ortalama 40
arabanın yıkandığı bu deneme süreci 1993 yılının sonuna dek sürer, ardından
tüm yurttaki BP istasyonları teker teker yıkama makinelerine kavuşur.
Türkiye akaryakıtta özel formül uygulaması ile tanışır, yeniliği Türk
tüketicisi ile buluşturan yine BP'dir. Artık BP akaryakıtları, özellik ve
bileşimlerine uygun olarak kullanıma sunulmadan önce üstün teknolojiyle
geliştirilen özel formüllerle zenginleştirilir. Artık tüketici akaryakıtta
da özel olma duygusunu yaşayacaktır. BP Türkiye, çevreye karşı daha
duyarlı olan kurşunsuz benzin satışlarını ülke çapında yaygınlaştırır.
1993 yılında 113 BP istasyonunda kurşunsuz benzin satılmaktadır artık.
Aynı yıl, İstasyon Akaryakıt Yeraltı Tank Temizleme Programı
da Türkiye’ye yine BP ile gelir. Tank temizleme programı, BP
İstasyonlarındaki yer altı akaryakıt tanklarının partikül, su, emülsiyon
gibi birikimlerden arındırılması işlemlerini kapsamaktadır. Türk
tüketici, BP’nin bu uygulaması ile hak ettiği kaliteli ürünlere kavuşur.
Motora Performans Doğaya Saygı sloganıyla yürüyen BP, araştırma
laboratuarlarında motorun yakıtla temas eden tüm parçalarını koruyan ve
geliştiren özel bir katkı maddesi üretir. Akaryakıtta özel formül uygulanması
Türkiye’de BP ile böylece başlamış olur. Bu ürün sayesinde katıksız benzinlerin karbüratör ve enjektör memesinde meydana getirdiği kurum ve tortular önlenmektedir. BP akaryakıtları, özelliklerine uygun olarak, rafineriden
alınıp kullanıma sunulmadan önce, dolum tesislerinde üstün teknolojiyle
geliştirilen özel formülle zenginleştirilir.
BP yaptığı yeniliklerin takibinde de profesyonel tutumunu sürdürür.
Türkiye'nin en ücra köşesindeki BP İstasyonları bile düzenli olarak
uzmanlarca ziyaret edilir ve notlandırılır. Kalitede öncü şirket,
denetimde de kusursuzluğu hedefler.
BP akaryakıt istasyonu, 90’lar.
Daha kaliteli yakıtlar, daha güçlü araçlar
BP gerek ikmal noktaları gerekse BP istasyonları bazında müşterilerin
tüketimine sunduğu akaryakıt ürünlerinin kalitesini denetlemektedir. BP’nin kalite kontrol araçları, istasyonları düzenli olarak ziyaret
ederek akaryakıt örnekleri alır ve test eder. 1994 yılında sunduğu BP
akaryakıtlarında kullanılan “BP Marker” adlı özel şifreleme sistemi,
sürekli yapılan kontroller sırasında akaryakıtın BP’ye ait olduğunun
belirlenmesini sağlar.
İstasyon Akaryakıt Yeraltı Tank Temizleme Programı.
Teknolojik altyapısıyla tüm akaryakıt alım ve tank dolum işlemleri BP
merkezi sistemi tarafından takip ve kayıt edilir.
1995 yılında da, BP’nin tüketiciyle yeni buluşan Visco 2000 ürünü
Türkiye şartları için geliştirilmiş, her mevsimde koruyuculuk ve performans özel bir ürün olarak raflarda yerini alır.
Tüketiciyi birinci plana koyan BP Türkiye, her konuda görüş, öneri
ve şikayetleri 7 gün 24 saat BP Müşteri Hizmet Hattı ve web sitesi
üzerinden kayıt altına alır, takip eder, çözüme ulaştırır. Birincil öncelik
müşteri memnuniyetidir.
Bir başka ürün, o güne kadar Türkiye’nin en çok tercih edilen ürünü
olan Super V’nin turbosudur.
- 184 -
- 185 -
Eğitim şart...
Yeşil Filo ile akaryakıt ikmali yeni bir boyut kazanır
Ve Castrol bir BP markası olur
BP Gaz'a büyük ödül
BP'nin tüm atılım ve girişimlerindeki ortak hayal eğitim söz konusu
olduğunda da kendini gösterir ve gerçeğe dönüşür. Dört duvar arasında
verilen eğitimi aşar BP araçlarıyla, hareket ve enerji ile şekillenen bir
çağda, tırları otobüsleri ile yollara dökülür eğitim için. Seminerler,
bilgilendirme toplantıları, eğitim harekatını şekillendirir ve BP ulusal
ölçekte önemli bir eğitim atılımına öncü olur.
BP Türkiye'nin emniyet ve kaliteye verdiği önem her girişim ve
atılımında kendini gösterir. Yeşil filo ile akaryakıt, ikmal noktasından,
BP istasyonlarına doğrudan ulaşır. Bu şekilde ürün hava ile temas
etmez, ürün kalitesi tam anlamıyla korunur. İkmal araçları ise yol
boyunca takip edilir, duruş ve kalkışları izlenir, en güvenli şekilde
hedefe ulaşması sağlanır. İnsana yatırım çerçevesinde, filoda hizmet
veren operatörlere de önemli yatırımlar yapılır, planlanmış eğitim
programı çerçevesinde eğitim verilir ve eğitimin sonucu karayolu kaza
oranlarında kayda değer azalma görülür. BP teknolojiye ve insana
yaptığı yatırımın karşılığını bir kez daha bir ilke imza atarak alır.
2000 yılının Mart ayında BP akaryakıt sektöründe yaptığı atılımlara
ek olarak, küresel yağ faaliyetlerinin de etkisini büyütecek önemli
bir adım atar; Burmah Castrol de artık BP'nin bir parçası olacaktır.
Devamında Burmah Castrol, BP'nin lider yağ markası haline gelir ve
hem perakende satış noktalarında tüketicisiyle hem de BP'nin dünya
çapındaki müşterileriyle buluşur.
Türkiye Kalite Derneği (KALDER) ve KA Araştırma ortak girişimi
ile gerçekleştirilen Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi (TMME)
araştırmasının 2011 yılı ilk çeyrek sonuçlarına göre, tüpgaz sektöründe
BP Gaz üst üste 5.kez en yüksek puanı alarak birinci olur.
1994’ten beri gerek akaryakıt gerekse madeni yağlar bölümleri için
eğitim ve tanıtım amaçlı kullanılan süper tırın çehresi 1995 yılının
sonlarına doğru, BP ürünleri arasına katılan Super V Turbo ile yenilenir.
KALDER’in düzenlediği Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi’nde
2007 yılından beri arka arkaya birinci olan BP Gaz’ın bu başarısında
çalışanlar ve bayilerin müşteri odaklı yaklaşımı önemli bir etken
oluşturmaktadır. Aynı ağacın güçlü dalları olan BP Türkiye ailesi
kazandığı başarılara böylece bir yenisini eklemiş olur.
Akaryakıtta kalite güvencesi eğitimleri
BP Türkiye’nin eğitim tırı.
BP Türkiye 2007 yılında otomotiv sektörü yetkili servislerinde
seminerler düzenlemeye başlar, servis görevlileri çağın ihtiyaç ve
yeniliklerinden haberdar edilir, karşılıklı bilgi alışverişiyle maksimum
hizmetin sınırları genişletilir.
BP, otomotiv sektörü yetkili servislerinde seminerler düzenlemeye
başlar. Sektörde ilk olan bu program ile, yıllar içinde, on binlerce servis
görevlisine yakıt konusunda teknik bilgiler verilir.
BP Türkiye yakıt ikmal tankeri ile yollarda.
BP Türkiye’nin gezici eğitim otobüsü.
Müşteri memnuniyeti oylamasında BP Gaz'ın
başarısı bir reklamla kutlanıyor.
Servis yetkilileri seminerlerle araçlar ile ilgili bilgilendirildiler.
- 186 -
- 187 -
Boru Hattı İle Bir Coğrafyanın Kaderi Değişirken...
Bakü - Tiflis – Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı Şirketi (BTC Şti.),
boru hattı projesinin hayata geçirilmesi amacıyla kurulmuş bir ortak
şirkettir ve hattın tamamının inşaatı ve işletmesinden sorumludur.
BTC Şirketi’nde BP liderliğinde dokuz ülkeyi temsil eden 11 katılımcı
şirket bulunmaktadır. BTC ham petrol boru hattı 2006 yılında tam
anlamıyla faaliyete geçer.
BTC
boru hattı
boyunca,
türü
tükenme
tehlikesiyle
karşıkarşıya
olan 50 bitki
türünden
10 tanesini
gösteren
Çiçek Hattı
Posteri.
Amaç, Azeri petrollerinin Gürcistan ve Türkiye, devamında Akdeniz’de
bulunan Ceyhan Terminali üzerinden dünya pazarlarına ulaştırmaktır.
Bu aktarım sırasında, bölgede bir doğu-batı güvenlik koridoru
oluşturulurken bir yandan da Türk Boğazları’ndaki tanker trafik
yoğunluğunun azaltılması sağlanır. BP bir kez daha temel değerlerinin
başında gelen emniyet kavramını projesine yansıtmaktadır.
1980’lerin sonu…
Sovyetler Birliği ömrünü tamamlamak üzere. Azerbaycan
petrol ve doğalgazının dünya pazarlarına ihraç edilmesi için
alternatif bir yol aranmakta.
Tam da bugünlerde Ramco adlı İngiliz petrol şirketinin
temsilcisi Steve Remp’in Bakü’ye gelmesi aranan çözümü
doğurur, BTC ham petrol boru hattının öyküsü de böylece
başlar. Remp öncelikle BP olmak üzere büyük petrol şirketleri
ile temasa geçer. 1989 yılında Azerbaycan’ın bağımsızlığını
ilan etmesiyle, petrol konusundaki ilerlemeler bir süreliğine
askıya alınır.
1992 yılının sonuna doğru BOTAŞ, SOCAR, BP, Pennzoil ve
Amoco arasında, Bakü’den Gürcistan’ın liman kenti Supsa’ya,
Rusya’daki Novorosisk’e ve Türkiye’nin Ceyhan ilçesine
uzanması muhtemel üç ayrı boru hattı üzerine araştırmalara
başlanması konusunda bir anlaşma imzalanır. Fakat bu
antlaşmayı yarıda kesen de Haydar Aliyev’in Azerbaycan
devlet başkanı Ebul Feyz Elçibey’e yaptığı darbe olur.
Takvimler 1994’ü gösterirken bu kez yüzyılın anlaşması
olarak adlandırılan bir petrol anlaşması imzalanır. Bunun
ardından, büyük petrol şirketleri kendileri için daha avantajlı
olan hatlardan petrol sevkiyatına başlarlar. Bakü – Ceyhan
hattı ise gündemden bir süreliğine çıkar.
Ekim 1998’de, ABD, Azerbaycan, Türkiye, Gürcistan,
Kazakistan ve Özbekistan, imzaladıkları Ankara Deklarasyonu
ile Bakü - Ceyhan boru hattını tercih ettiklerini ilan ederler.
BP de Bakü – Ceyhan hattına destek verdiğini açıklar.
1999’da İstanbul’da yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği
Örgütü
konferansında,
Türkmenistan,
Azerbaycan,
Gürcistan, Kazakistan ve Türkiye devletlerinin liderleri, ABD
Başkanı’nın da hazır bulunduğu imza töreniyle bu hattın
arkasında durduklarını açıklar ve hattın ismi Bakü – Tiflis –
Ceyhan olarak değiştirilir.
Ve sonunda takvimler 2001 yılını gösterirken, bir coğrafyanın
kaderi değişir.
Toprağın altındaki enerji kesintisiz ve güvenli bir şekilde
akabilsin diye, bir boru hattı örülür:
- 188 -
BTC Ham Petrol Boru Hattı, Türkiye sınırları içinde izini bıraktığı
1076 km boyunca, değdiği topraklardaki insanı, doğayı ve kültürü ön
planda tutar.
Kaderi değişen coğrafya binlerce yıllık medeniyetlere beşik olmuştur
ve her adımı tarihle örülüdür. BP bunun bilinciyle, tek bir arkeolojik
buluntu için tüm güzergâhı değiştirebilecek kadar duyarlı ve korumacı
bir anlayış güder. Çünkü şirket yalnızca tarihe değil, bugüne de değer
verir. Böylesine verimli bir coğrafyada yol alınır, doğa korunur ve
geliştirilirken, çevre köy ve kasabalardaki insanların sosyo-ekonomik
durumlarının gelişmesine de destek verilir. BP’nin deyimiyle
‘sürdürülebilir toplumsal kalkınma’ya katkı sağlanır, bunun için ek
yatırım programları geliştirilir.
düzeyde ortaklıklar ve işbirlikleri üzerinde temellenir. Amaç, boru
hattının geçtiği güzergâhtaki işletmelerin gelişmesine katkıda
bulunmaktır. Geçtiği yolda küçük ve orta boy işletmelere, girişimcilere
teknik ve finansal destek sağlar, dahası insana yatırım yaparak mesleki
eğitimler yoluyla istihdamın geliştirilmesi hedefini gerçekleştirir.
Çevresel Yatırım Programı ise, ‘doğaya iade’ anlayışıyla yola çıkıp,
BTC boru hattı boyunca, hatta doğal sınırlar göz önüne alındığında
boru hattının geçmediği bazı illerdeki biyolojik çeşitliliği koruyup
geliştirmeyi amaçlar. Bu hedefle Aşağı Kafkas Ormanları Boşluk
Analizi, Huş Tavuğunun Korunma Statüsünün Geliştirilmesi, BTC
Boru Hattı Bölgesinde Önemli Kuş Alanları, BTC Boru Hattı
Bölgesinde Önemli Bitki Alanları, Deniz Kaplumbağalarının Keşfi,
Akdeniz Fokları Konusunda Araştırma gibi projelere imza atar.
Bu yatırım programlarından biri Toplumsal Yatırım Programı’dır ve
boru hattının geçtiği 330 köyde hayat bulur. Temel geçim kaynaklarının
altyapıları sağlamlaştırılırken, dünden yarına daha güçlü köprüler
kurulur. Yeni ufuklarla şekillenen gelir getirici kaynaklar harekete
geçirilir ve devamlılığı üzerine emek verilir. Tüm bunlar hayata
geçirilirken de, köylünün ve yatırımcının el ele aynı hedefe yürümesi
öngörülür. Yerel örgütlenme ise önceliktir.
BP, BTC Ham Petrol Boru Hattı ile, insan ve toprak üzerinden
bölgeye yaptığı katkılarla sınırları ortadan kaldırarak düşü gerçeğe,
dünü yarına, gücü hedefe dönüştürür.
Bir diğer yatırım programı Bölgesel Kalkınma Girişimi’dir. Bölgesel
- 189 -
BP Türkiye sektöründeki yenilikçi ve lider konumunu gündelik hayata yaptığı katkılarla da pekiştirdi.
Sanatın her dalına yaptığı yatırımlarla, ülkenin kültür dünyasını şekillendiren ve yönlendiren isim ve
kurumlara verdiği destekle hep öncü oldu.
Çalışanlarıyla, hizmet verdiği ülkenin insanlarıyla, yediden yetmişe her sınıftan insanı bir çatı altında
birleştirdi.
Gücünü elele vermekten, inançtan ve güvenden aldı.
Bir asır sanatla, kültürle, yeniliklerle böyle donandı.
- 190 -
- 191 -
BP'den dünyayı dolaşan i̇lk Türk denizcisine destek
BP'den ülke tanıtımına sinemayla destek
İngiliz Bakan Anthony Greenwood, BP’nin Bir Köprü Olarak Türkiye (Turkey The Bridge) adlı belgesel filminin özel gösterimi için,
1969 yılında, BP Türkiye’nin yöneticisi Tony Lorimer’in davetlisi
olarak ülkeyi ziyaret eder.
1967 yapımı Bir Köprü Olarak Türkiye (Turkey The Bridge), bir
dönem Yunan ve Roma İmparatorluklarının merkezi olan, İslam
kültürünün en güzel haliyle yaşandığı ve Osmanlı İmparatorluğu’nun
yüreği kabul edilen Türkiye’yi anlatan bir belgesel filmdir. Avrupa ve
Asya arasında maddi, kültürel ve tarihsel anlamda bir köprü görevi
üstlenen Türkiye’nin turistler için de bir çekim merkezi olduğunu
dile getirir. Filmin yönetmeni, BP için hazırladığı birçok filmle ismi
duyulan Derek Williams'tır.
Üç yıl süren ve tarihe geçen bu
macerada Sadun Boro’nun teknesinin
yakıtını BP sağladı.
Takvimler 1965 yılını gösterirken, yüzünde hissettiği güneşle ve
denizin kokusuyla yaşadığının farkına varan bir gezgin.
BP Türkiye yöneticisi Tony Lorimer, şirketin Ankara temsilcisi
Çalıkkocaoğlu, Ankara Valisi Şerif Tüten, eşleriyle beraber, yine
Derek Williams imzalı bir belgesel olan Atılımın Gölgesi (Shadow of
Progress) adlı filmin gösterimi için, 1972 yılında Ankara’da buluşurlar.
Film, doğal kaynakların kirletilmesi ve teknolojinin yanlış kullanımı
konularına odaklanmaktadır.
İstanbul’dan demir alan Kısmet, Cebelitarık’ı geçerek Kanarya
Adaları’na ulaşır. Orada, iki kişilik mürettebata küçük bir kedi katılır,
Miço.
Yanında eşi, aklında dünyayı gezmek, yelkenini dolduran rüzgar,
yüreğini çarptıran ise atıldığı macera.
Barbados, Karayip Adaları, Galapagos, Tahiti, Fiji, Endonezya, Seylan, Kızıldeniz derken üç yılın sonunda dünya turu tamamlandığında,
Boro çiftinin kucağında Deniz adlı kızları bulunmaktadır.
Sadun Boro.
Yelkenini açtığı teknenin adı Kısmet.
Sadun Boro’nun dünya seyahati anıları, önce Hürriyet gazetesinde
tefrika olarak yayınlanır, daha sonra da 1969 yılında Pupa Yelken adlı
kitapla okurla buluşur.
Çıktığım yol beni nereye götürürse, ufkum orada, kadere kısmet diyor
sanki... Dünyayı dolaşan ilk Türk denizci olmak değil yola çıkış amacı,
devamında bu payeyi zaten alacak, O yüreğindeki ateşi deniz suyunda
söndürmek istiyor yalnızca.
Sadun Boro, denizci kimliğiyle beraber çevreci yönüyle de tanınan bir
isim. Özellikle Gökova, Göcek, Fethiye gibi güney Ege kıyılarının
korunmasında büyük emeği var. Gazete ve dergilerde yayınladığı
yazılarla gençlere doğa ve deniz sevgisi aşılamayı amaç edinen
Boro'nun Okluk Koyu’nun ortasına yaptırıp körfeze armağan ettiği
Denizkızı Heykeli de son derece ünlü.
Kimi zaman şefkatli kimi zaman haşin dalgalar arasında yol alırken
arkasında BP Türkiye’nin gücü ve desteği var.
22 Ağustos 1965'te başlayan macera, 15 Haziran 1968’de tamamlanır.
Yolculuğun rotası şöyledir:
Belgeselin prömiyerinden bir kare.Fotoğrafta (Soldan sağa) Derek
Williams, Türk Büyükelçisinin eşi, BP Türkiye Genel Müdürünün eşi
Bayan Ridel, Türk Büyükelçisi Haluk Bayülken, BP ortaklarından Nubar
Gülbenkian ve BP Türkiye Genel Müdürü Donald Riddle.
BP yöneticisi Tony Lorimer, BP Ankara temsilcisi Çalıkkocaoğlu,
Ankara Valisi S. Tüten, eşleriyle beraber.
BP Türkiye ise, güneşiyle, yeni maceraları, çevre dostlarını ışıtmaya
devam ediyor...
- 192 -
- 193 -
Seyahat kıyafetleri tasarım yarışması
Yıl 1976…
BP son derece anlamlı ve etkili bir organizayona sponsor olur: “Gençliğe
Açılım”. Bu programın amacı, okul çağındaki çocukların bir dizi etkinlikle yeteneklerini fark etmelerini sağlamaktır. Bu etkinliklerden biri de
BP Seyahat Kıyafetleri Tasarım Yarışması’dır.
Yarışmada 17 finalist takım arasından İngiliz Tividale Comprehensive
School takımı birinci olur. Fikirleri oldukça ilginçtir: 16 yaş grubu için,
İngiltere’den Türkiye’deki Kervansaray Mocampleri’ne seyahat ederken
giyilebilecek motorcu kıyafetleri tasarlamışlardır. Kıyafetlerde pratiklik
kadar şıklık da ön plandadır.
— Gençler yoğun tempolarına küçük bir ara veriyor ve yerel
müziğin tadına varıyor. —
Birinci gelen takımın ödülleri okulları için kazandıkları bir Ford Transit
minibüs, motor şovda BP standında bir gün boyunca boy göstermek ve
basına röportajlar vermek olur.
Yarışmanın ardından Türkiye Cumhuriyeti Turizm Bakanlığı ve BP
Kervansaray A.Ş. oldukça ilginç bir öneride bulunur. Ödüllü öğrenciler
kendi otobüsleriyle bir yolculuğa çıkacak ve teorik olarak oluşturdukları
güzergahı bir de canlı olarak takip edeceklerdir. Dahası İstanbul’da ve
diğer BP mocamplarda, tasarladıkları kıyafetleri sergileyeceklerdir.
Devamında ekip serin bir haziran sabahı yola çıkar. Yolda giderlerken
diğer motorcular da klaksonlarıyla gruba eşlik eder ve destek verir.
Almanya, sonrasında Bulgaristan ve en son durak da Türkiye olur. Ülkeye
girişlerinde dönemin BP Türkiye Halkla İlişkiler Müdürü Canan
Usman ve ekibi karşılar konukları. Türkiye programı büyük ses getirir.
İstanbul’da yapılan ilk defile, yerel basın kadar yabancı basında da geniş
yer bulur. Defilenin ardından gençler, İstanbul’dan tekneyle yola çıkar.
Kuşadası, Çanakkale, Bergama ve İzmir’i dolaşır, buralarda da küçük
defileler düzenlerler. Ardından da güzel hatıralarla Londra’ya dönerler.
Gençler okullarına kavuştuklarında tam 7 bin 723 km yol yapmışlardır.
- 194 -
BP Seyahat Kıyafetleri Tasarım Yarışması birincileri,
Topkapı Sarayı'nda kıyafetleri tanıtırken.
Misafir öğrencilerin basına tanıtımı.
- 195 -
Sanata atılan köprü
Sanat ruhu temizler. Hayatı güzelleştirir ve yüceltir. İnsanı dar
kalıplardan kurtarır, nefes alma anları yaratır.
Hayatı farklı algılayan, kimsenin göremediğini gören ve hissettiklerini
yarattıklarıyla ortaya koyandır sanatçı. Ve insandır sanatıyla ulaşmaya
çalıştığı.
Kendi sektöründeki lider konumunun ötesinde farklı alanlara yatırım
yaparak ve destek vererek insana biçtiği yüksek değerin altını çizen
BP, dünyayı dönüştürecek güçlerden birinin de sanat olduğunun bilincindedir elbette. Bu topraklardaki yolculuğu boyunca sanata destek
vermeyi sürdürür.
BP'nin 85. yılında müzik şöleni
Yıl 1997…
16 Ekim saat 20:00, yer Atatürk Kültür Merkezi. Türkiye’nin iki
yetenekli müzisyeni,bu defa BP'nin 85.yılı için dinleyicilerin kulaklarını
melodilerle dolduruyor. Biri çağımızın en önemli piyanistlerinden İdil
Biret, diğeri dünyaca ünlü bir şef: Cem Mansur. Onlara İngiltere’nin
en eski orkestralarından biri olan London Mozart Players eşlik ediyor.
Dünyanın birçok ülkesinde pek çok önemli festivalde büyük şeflerle
dünyanın önde gelen orkestralarıyla konserler veren İdil Biret, tek
İdil Biret
birinci şefliği görevini üstlenir. 1996 yılında Oxford Akademisi
Orkestrası'nı kurar, sadece olağanüstü vizyon sahibi bir müzik adamı
değil ama aynı zamanda bunu hayata geçiren önemli bir şef olarak da
tanımlanmaktadır.
Bu iki önemli isme eşlik eden London Mozart Players’a gelince…
Özellikle Mozart, Haydn ve Beethoven’in eserlerine getirdiği derinlikli
yorumlarla özellikli bir yere sahiptir tüm dünyada. Klasik müziğin
pek çok ünlü ismine de eşlik etmiştir London Mozart Players: Barry
Douglas, Emma Johnson, Tasmin Little, James Galway. İngiltere’nin
en çok turneye çıkan orkestralarından biri olan London Mozart
Players’ı, Türkiye ikinci kez ağırlar.
Cem Mansur
başına bir başarı hikayesi. Birçok eser ve sayısız ödülüyle Türkiye’nin
gurur kaynağı. Şöhreti ve başarısı daha ilk günden sınırları aşmış,
Beethoven Liszt senfonilerinin tamamını, Chopin’in bütün piyano
eserlerini, Brahms’ın bütün solo piyano eserlerini tam olarak plak yapan ilk sanatçı İdil Biret.
Gabrieli Consort & Gabrieli Players İstanbul Aya İrini'de.
1973 yılında kurulan İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV)'nin, kurucu
üye şirketleri arasında yer alır. Vakfın düzenlediği müzik, opera, bale,
drama, folklör, sinema, bienal gibi pek çok sanat alanındaki etkinliğe
yıllar boyunca destek verir ve vermeye devam etmektedir.
- 196 -
Prestijli ödüllerden Ricordi Conducting Prize sahibi şef Cem
Mansur’u ise dünya 1985’de Londra’daki İngiliz Oda Orkestrası ile
verdiği konserle tanıyor. Sonraki yıllarda pek çok ülkede şeflik yapan
Mansur, 1989 – 1996 yılları arasında Oxford Şehir Orkestrası’nın
London Mozart Players
- 197 -
Genç Avrupalı sanatçılar
BP Oil Avrupa, 1990 yılında sanat alanında oldukça anlamlı bir projeye
imza atar. Avrupalı Genç Sanatçılar adı altında yürütülecek olan
ve uzun soluklu olması planlanan projenin amacı çeşitli alanlardaki
azimli genç profesyonel sanatçılara fırsat sunmaktır. Genç Avrupalı
Sanatçılar Projesi BP’nin dünya çapında sadece sanata değil, eğitim
ve gençliğe de verdiği desteğin bir parçasıdır ve faaliyette bulunduğu
toplumlara olan bağlılığını simgelemektedir. BP Türkiye de, Avrupa
çapında yürütülen Genç Avrupalı Sanatçılar Projelerine Türkiye’den
genç sanatçıların katılımını sağlama görevini üstlenir.
1993 yılında, Genç Avrupalı Sanatçılar Projesi, BP Türkiye ve Plastik Sanatlar Derneği’nin işbirliğiyle İspanya’da gerçekleştirilir. Halk
sanatı temasıyla yola çıkan projeye Avrupa’dan 12 sanatçıyla birlikte
Türkiye’den de Hülya Botasun katılır. Sanatçılar İspanya’nın Castellon şehrinde açık alanda kalıcı sanat eserlerine imza atarlar. Hayallerin ve yaratıcılığın yarıştığı bir süreçtir bu, Hülya Botasun 82
metrakerelik duvar resmiyle hayranlık kazanır.
Bu sefer sanatın adı fotoğraf, konu ise Avrupalılardır. 11 ülkeden
fotoğraf sanatçıları eserlerini 1994 yılında Portekiz’de bir araya
getirme fırsatı bulur. BP Oil Avrupa’nın hedefi bu yarışma ile Avrupa
insanının çeşitliliğini yansıtan bir toplu portre oluşturmaktır. BP’nin
Avrupa çatısı altında faaliyet gösterdiği bütün ülkelerde yaşayan,
fotoğraf eğitimi gören ya da fotoğrafa ilgi duyan 35 yaş altı fotoğraf
sanatçıları yarışmaya siyah beyaz eserlerle katılır. Türkiye’den Ahmet
Selim Sabuncu ve Harun Topal’ın katıldığı projede siyah beyazın
nostaljisi sanatçıların enerjisiyle birleşip birlikte yaşama kültürünün
gökkuşağı renklerine bürünür.
Genç Avrupalı Sanatçılar Yarışması sonrası çeşitli
yıllarda yayınlanan kataloglar.
1990 yılında Belçika’da hayata geçirilen ilk proje resim ve fotoğraf
sanatı alanındadır. 16 Avrupa ülkesinden, 35 yaş altı binin üzerinde
sanatçı beş bin yapıtla projeye dahil olur. Türkiye’den katılan sanatçılar
ise Himmet Gümrah, Alp Tamer Ulukılıç, Ayda Uludağ Alpat,
İsçelebi Gülümser, Lalehan Tezhan’dır.
Genç Avrupalı besteciler projesi Almanya’nın Leipzig şehrinde 14
yetenekli bestecinin katılımıyla 1995 yılında gerçekleşir. Bu sefer
melodiler örer sanatın barış, sevgi ve umuda taşıyan köprüsünün
taşlarını.
Hayatın değerini ve önemini vurgulayan bir tema için ayrılmıştır iki
yıl: yol güvenliği. Araç bu kez grafik sanatıdır. Genç grafik tasarımcıları
1996’da Polonya’da, 1997’de Türkiye’de gerçekleşen proje çerçevesinde
yol güvenliğinin altını çizen afişler yaparlar. Konunun hayatiyetini
vurgulayan üç ana slogan belirlenmiştir:
Çocuklara dikkat
Hız öldürür
Hepimiz trafiğin bir parçasıyız
BP Türkiye'nin kurumsal dergilerinde Genç Avrupalı Sanatçılar'a
dair yayınlanan haberler.
Sanat bir kez daha BP Türkiye’nin desteğiyle insan hayatını
aydınlatmaktadır.
13 ülkeden sanatçının enerji konulu fotoğraflarla katıldığı Genç
Avrupalı Sanatçılar Projesi 1998 yılında Fransa’da gerçekleşir bu kez,
devamında eserler Paris’te sergilenir.
- 198 -
- 199 -
Sami Güner'in anısına:
Türkiye 1992 Fotoğraf
Albümü
Nesiller ülkenin güzelliklerinin ve fotoğrafın tadına onunla varır.
Hemen herkesin belleğinde bir Sami Güner fotoğrafı vardır.
Fotoğrafların böylesine kalıcı ve etkileyici olmasının sebebi Sami
Güner’in yaşamayı, varoluşu tutkuyla sevmesi ve bu duygusunu herkese
aktarma çabası içerisinde olmasıdır. Ülkemizin güzelliklerini fotoğraf
kağıdına aktarmakla kalmaz, şiirle de dokunur yüreklere…
Sizlere biraz olsun tattırabildiysem bu doyulmaz lezzeti
Hatırlarsınız belki dostunuz Sami Güner’i.
1992 yılında bağımsız bir sanat projesine daha imza atar BP Türkiye.
Sami Güner anısına hazırlanan Türkiye 1992 fotoğraf albümü büyük
ses getiren, önemli bir proje olarak hala sanatseverlerin belleğindedir.
Fotoğraf Dernekleri Çalışma Kurulu’nun işbirliğiyle hayata geçirilen
albüm, Türkiye’yi belgeleyen 132 fotoğraf sanatçısının eserleriyle
şekillenir, amaç ünlü sanatçıyı anmak kadar, yurtiçi ve yurtdışında
ülkeyi tanıtmak, zenginlik ve güzelliklerini fotoğraflarla öykülemektir.
Projenin bir sonraki adımı ise Türk fotoğraf sanatına ve sanatçısına
destek vermektir. Tüm yaşamını fotoğrafa adayan ve bu yolla Türkiye’yi
uluslararası alanda tanıtan seçkin bir fotoğrafçı olan Sami Güner
başlığı altında aslında bir Türkiye öyküsü anlatılmaktadır albümde.
Türk Azeri Sanatçılar Projesi
Genç sanatçılar arasında yapılan bu sanat etkinliği yakın çevre ve
özde birleşen iki ülkenin genç sanat kimliğinin karşılaşması olması
bakımından son derece önemlidir.
Ve sanat her defasında sağaltıcı, dönüştürücü ve iyileştirici etkisiyle,
toplumları zenginleştirir, büyütür, birleştirir. BP Türkiye sanata yaptığı
katkılarla geleceğe iz düşmekte, hayalleri gerçeğe, umudu yarına
taşımaktadır.
BP Türkiye, 1994 yılı başında yepyeni bir gençlik projesi başlatır.
İstanbul Elmadağ’daki yeni merkez binasına taşınmasının heyecanı
ile yepyeni bir gençlik projesi başlatır BP Türkiye. Ülkedeki güzel
sanatlar fakültelerinin katkılarıyla BP Türkiye, BP Azerbaycan ile
işbirliği yaparak genç Türk – Azeri Sanatçılar Yarışması’nı açar. Amaç
genç Türk ve Azeri sanatçıların eserlerini bir araya getirmektir. 35
yaşın altındaki sanatçıların katılımıyla gerçekleşen ve o zamana dek
hiç denenmemiş bir sanat yakınlaşmasıdır bu.
Projeye her iki ülkeden 350 sanatçı 650 yapıtla katılır. Her iki ülkenin
ayrı ayrı yaptıkları değerlendirmeler sonucunda Ali Selami Yanya,
Vagif Sultanov ve Genco Gülan ödüle, 64 sanatçının eserleri de
sergilenmeye değer bulunur.
Geleceğin ünlü sanatçılarının imzasını taşıyan eserlerden bir kısmı
BP Türkiye merkez ofisinin duvarlarını süsler. İki dost ülkenin genç
sanatçıları bu olay vesilesiyle birbirine yaklaşmış olur.
1991’de hayata veda eden Sami Güner, Priştine’de dünyaya gelir. Yeşili
bol bir ülkede, esaret altında büyümüş hüzünlü ama bir yandan da yaşam
dolu bir sanatçıdır. Doğanın tadına varmayı ve ayrıntıları görmeyi
babasından öğrenir. Yıllar içinde fotoğrafları zamanın dergilerinde
yayınlanır ve 1961’de emekli olup tamamen fotoğrafa verir gücünü,
hayatını, hayallerini. İş hayatı ve turizmin canlandığı yıllarda bolca
fotoğrafa ihtiyaç vardır ülkede. Tüm ülkeyi dolaşıp fotoğraflar çeker
Sami Güner, anları, güzellikleri, hüzünleri düşürür fotoğraf kağıdına.
Fotoğraflarından oluşturduğu takvim ve afişleri köy kahvelerinden
kent meydanlarına kadar yayılır. 40’a yakın ülkede Türkiye’yi tanıtan
sergiler açar, sayısız ödüle layık görülür.
Genç Türk-Azeri Sanatçılar
Yarışması'nda 3.'lük ödülü:
Genco Gülan / Göz-El.
Türkiye'nin sayılı fotoğraf sanatçılarından Sami Güner.
- 200 -
Genç Türk-Azeri Sanatçılar Yarışması sergi kataloğu, 1994.
- 201 -
İnsana Saygı,Topluma Destek, Doğaya Katkı
BP Türkiye, insana duyduğu saygıyı, bir bütün olarak topluma verdiği
destekle, doğayı koruyarak ve yücelterek gösteriyor. Bir asırdır imza
attığı sayısız sosyal sorumluluk projesinden birkaçı…
Ruhları inceltmenin, doğruyu yanlıştan ayırmanın, insani her türlü
erdem ve değere sahip olmanın biricik yoludur eğitim. BP Türkiye
de, yüz yıllık serüveninde imza attığı yüzlerce projeyle, eğitim yoluna
sağlam taşlar döşemiş, silinmez izler bırakmıştır.
Bazen sınırlar kalkar.
Şehirli ile köylü, zengin ile fakir, uzaktakiyle yakındaki arasındaki
uçurum, bir tebessümle, bir adımla, iyi niyetli bir girişimle kapanıverir.
BP Köy Okullarına Yardım Komitesi tarafından 1965 yılında
İstanbul’da BP Türkiye’nin merkez ofisinde bir kermes düzenlenir.
Komite üyeleri ve eşleri tarafından üretilen el emeklerinin sergilenip satışa sunulduğu kermeste, İstanbul’un önde gelen şirketlerinin
sağladığı ürünlere de yer verilir. Toplu bir destek hareketidir bu. Köy
Okullarına Yardım Komitesi'nin kermes aracılığıyla elde edilen gelir,
ihtiyaç içinde olan 20 okula dağıtılır.
Fotoğrafta BP Türkiye Genel Müdürü Donald Riddle Prenses Neslişah ile
birlikte kermeste sergilenen ürünleri incelerken görülüyor, 1960'lar.
Yeterli donanım ve bütçeye sahip olmadıklarında yazık ki bilim
insanları da istemsiz sınırlar çizmek durumunda kalır çalışmalarına.
Tıpkı başarılı ve girişimci, gelecek vaat eden bir bilim adamı olan
Ozan Sanlı Şentürk’ün başına geldiği gibi. Bugün İstanbul Teknik
Üniversitesi Kimya Bölümü İnorganik Kimya Anabilim Dalı'nda
profesör olan Şentürk, henüz İngiltere’de eğitim alırken hocalarının
dikkatini çeker ve takdirlerini kazanır. Türkiye’ye dönüşüyle beraber Ege Üniversitesi’ndeki hocası Fadime Sarıkahya rehberliğinde
‘Metal Karbonillerin Fotokimyasal Reaksiyonları’ adlı projeyi yürütmeye koyulur. Genç bilim adamı, araştırmalarının sonucunda, elde
edilen bileşkelerin madeni yağ katkı maddesi olarak kullanım alanı
bulabileceğine, hatta yeni bileşiklerin de sentezlenmesinin mümkün olacağına inanmaktadır. Bu maddeler o yıllarda ülkemizde
henüz üretilmediğinden, yurtdışından ithal edilmekte, ülke her yıl
milyonlarca dolar ödemek zorunda kalmaktadır. Ancak Şentürk’ün
çalışmalarının temelini teşkil eden fotokimya setinin eksikliği nedeniyle araştırma durma noktasına gelir. Yapılan çalışmanın öneminin
farkında olan BP Türkiye, bu noktada devreye girer, Ege Üniversitesi
Fen Fakültesi Kimya Bölümü’ne bir Fotokimya seti armağan eder,
bilim insanları da aldıkları bu destekle çalışmalarına yeniden başlama
fırsatı bulur.
BP ülkedeki bir asırlık yolculuğu boyunca daima genç bilim insanlarının
yanında olmuştur.
gibi küresel sorunlar seçilir. Öğrenciler bu konularda dünya çapındaki
fen bilimleri projelerini inceleyerek konu hakkında bilgi sahibi olur
ve maketler hazırlayarak öğrendiklerini görsel olarak sunarlar. İkinci
aşama Habitat II Ulusal Eylem Planı’dır. Herkes kendi alanında bir
eylem planı hazırlayarak söz konusu sorunların çözümü için gerekli
faktörleri tespit eder.
Fen bilimleri projesi
Tarihi 1900 yılına dayanan ve tüm dünyadaki bilim insanlarına küresel
vizyon kazandırma sloganıyla yola çıkan önemli bir organizasyondur
Dünya Çapında Fen Bilimleri (Science Across the World). Projenin
Türkiye’ye uzanması 1989 yılına rastlar ve bu yeniliğin de destekçisi
BP Türkiye’dir.
BP Türkiye, köy okullarına yatırım yaparken, aslında bir ülkenin
geleceğine yatırım yaptığının farkındadır elbette.
Yarın için ve daima.
Komite üyelerinden Şeyma Bilimer, fotoğrafta, komitenin Türkiye
faaliyetlerini gösteren haritanın önünde, kupon satarken görülüyor.
- 202 -
Genç bilim insanlarına destek
“İçtiğimiz su” konulu çalışma, Özel Marmara Koleji’nde bir araştırma
projesi olarak uygulanır. İstanbul’un belli semtlerindeki musluk suları
ve su istasyonlarındaki sular, ammonium, fosfat, sülfit, nitrat ve sülfat
parametrelerine göre analiz edilir. Dünya Çapında Fen Bilimleri
projesindeki bu bilgi alışverişinin en büyük kazancı, ülkemizdeki su
kirliliği oranının dış ülkelerdeki durumla karşılaştırma imkanının
bulunmasıdır.
Özel Acıbadem Lisesi’nde kimya öğretmeni olan Nurbanu Pekol
tarafından başlatılan Fen Bilimleri Projesi, 1996 yılında yine aynı
öğretmen tarafından bu kez Özel Marmara Koleji’nde uygulanır.
İstanbul’da Habitat II Konferansı sırasında da yankı bulan proje,
toplumda çevre bilincinin yerleşmesi açısından oldukça önemlidir.
Projede ana temalar olarak, asit yağmuru, ısınan dünya ve ev atıkları
- 203 -
Dünyaya açılırken...
Gemlik'te İngilizce kursu
BP Türkiye, büyümeye ve gelişmeye yazgılı bir ülkede, insana yatırım
yapan, ona eğitim ve vizyon kazandıran işlere imza atar hep.
Gazeteciler kadar, geleceğin öğretmenleri, iş adamları, doktorları,
avukatları, mühendisleri, her şeyin ötesinde toplumun bireyleri olacak öğrencilerin de yabancı dille tanışması önemlidir elbette.
Hele ki söz konusu olan dünyayla rekabete giren, kendi ülkesinin ve
değerlerinin haberlerini yaptığı gibi, diğer ülkelerdeki gelişmeleri de
insanına aktarma misyonunu taşıyan gazeteciler olduğunda.
Takvimler 1992 yılını gösterirken, BP Türkiye eğitime katkı faaliyetleri doğrultusunda Gemlik’te iki lisede öğrenciler için bir İngilizce
kursu düzenler. Öğretim yılının ikinci yarısında Gemlik’te iki lisede öğretmen kadrosu eksiktir ve Gemlik Lisesi ve Gemlik Ticaret Lisesi’ndeki öğrenciler bu nedenle İngilizce dersinde başarısız
olmuştur. Proje merkezi olarak Gemlik’in seçilmesinin nedeni, ileri
teknolojiye sahip Gemlik Tesisi'nde, uluslararası standartlarda üretim
yapılması, Türkiye'de gelişen otomotiv endüstrisinin yabancı dil bilen
çalışanlara ihtiyaç duymasıdır. Projenin hayata geçmesinde Gemlik
istasyonu yöneticilerinden, tam bir gönüllü eğitim dostu olan Kani
Başer’in destek ve katkısı büyüktür. BP Türkiye, Gemlik Rotary
Kulübü’yle de işbirliği yaparak bu iki lisede beş hafta sonu süren takviye bir İngilizce kursu düzenler. Hafta sonları ikişer saat süren kurstan
250 kadar öğrenci faydalanır. Kursların sonunda başarılı öğrencilerin
ödüllendirildiği projeden, yerel basın da övgüyle söz eder.
Gazetecinin ufku dünyaya açıldıkça genişler.
Her dil bir insandır.
Birbirini dinlemenin, anlama çabasının gitgide azaldığı bir dünyada,
ortak bir dil konuşmak anlaşmazlıkları ortadan kaldıracak yegane
adımdır elbette.
BP Türkiye basına ve basın mensuplarına verdiği değerle aslında bir
kez daha geleceğe ve insana yatırım yapar.
BP Türkiye’nin, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti’nin üyeleri için düzenli
olarak verdiği İngilizce derslerinden biri daha tamamlanır.
Gemlik Lisesi ve Gemlik Ticaret Lisesi öğrencileri İngilizce
öğretmenleri ile birlikte.
Fotoğrafta sertifikasını alan gazeteciler görülmekte.
- 204 -
Geleceğin yolcuları...
1960’larda başlar yol güvenliği alanındaki gönüllü harekât. Yarım
asra BP Türkiye öylesine girişimler, etkinlikler sığdırır ki… Trafiği
böylesine önemsemesinin nedeni sadece sektörü değil, BP’nin
emniyet ve yol güvenliğinden ödün vermeyen yaklaşımıdır. Amaçsa
faaliyetlerini insana ve çevreye zarar vermeden yürütmektir. Şirket
içinde bu bilinci yerleştirmek ve önlem almak için birçok çalışma
yapılır, bunun da ötesinde yol güvenliği kavramının toplum içinde
de benimsenmesi için yoğun çaba sarf edilir.
Geleceğin çocuk kalbinde attığının bilincindedir BP Türkiye.
Çocuk öğrendikçe yanlış doğruya döner çünkü dünya gelişir, yaşam
güzelleşir. Bu amaçla geleceğin küçük mimarları trafik kurallarını
öğrensin, uygulasın ve büyüklerine örnek olsunlar diye anaokulu ve
ilköğretim çağı çocuklarına hem sahne sanatları aracılıyla hem de
dijital ortamda yol güvenliği bilincini aşılar.
Takvimler 1971 yılını gösterirken, İstanbul’da, eski Fransız Hastanesi
önünde, belediyeye ait boş bir arsada kurulan trafik parkı ile ilk
yol güvenliği projesi başlatılır. Gerçeğine birebir benzeyen model
arabalar yapılır. Ve bu arabalar üzerinden çocuklara eğitim verilmeye
başlanır. Minik yolcu ve yayalara ve geleceğin muhtemel sürücülerine
temel trafik kuralları öğretilir. Zamanının ötesinde bir girişimdir bu.
Kısa süreli olsa da etkisi ve hafızalardaki yeri kalıcı olur.
her bilgiyi özümseyen çocukların eğlenerek farkına varmadan
aldıkları bu eğitim aslında içinde bir başka olasılık barındırır. Çünkü
doğruluğuna inandığı her şeyi ailesi üzerinde de görmek ister çocuk
ve böylece trafik eğitimi çocuklardan anne babalarına ve çevrelerine
de taşınmış olur.
Proje yenilerek devam eder, zamane çocuklarının algılarına,
ihtiyaçlarına göre şekillenerek günümüze kadar ulaşır. Turnelerle
ülkenin dört bir yanını dolaşır gezici tiyatro ekibi. Tiyatroya
gidemeyen köy okullarındaki çocuklara bile ulaşır. Eğlenceli trafik
oyunları ve zengin bilgi birikimi ile donatılmış bpcocuk.com internet
sitesi ise 2011 yılından itibaren çocuklara yol güvenliği bilincini
aşılar.Ve yıllar içinde 1,5 milyondan fazla çocuk, sanat aracılığı ile
trafik kurallarını öğrenir. Öğrenmeye de devam etmekte.
BP Türkiye sponsorluğunda 2010 yılında çalışmalarını başlatan
degistirebiliriz.org Yol Güvenliği Platformu, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi işbirliğinde yol güvenliğinin bir parçası olan çocuk
koltuğunun önemi konusunda toplumu bilinçlendirmek adına bir
dizi etkinlik gerçekleştirir.
BP kamu, kurum ve üniversitelerle yol güvenliği alanında bir çok proje
geliştirir ve uygular. Emniyet Genel Müdürlüğü ve üniversitelerin
işbirliğiyle, Trafik Kongreleri'nde trafik kazaları konusunda toplum
bilincini artırma yönünde tebliğler sunulur, uzmanlar bilgilerini
paylaşır. Şirket araçları ve Şirket Nakliyesi Kara Tankerleri, araç
takip sistemleri ile kontrol edilerek yol risk analizleri ile yollardaki
riskli noktalar tespit edilir ve bu sistem ile sürücüler desteklenir.
Lastik kullanımı, sürücü yorgunluğu, hava ve yol koşullarına göre
sürüş emniyeti, araç içinde bulunması gereken ekipmanlar, emniyet
kemeri gibi pek çok yol güvenliği konuları, BP çalışanları ve lojistik
iş ortaklarına düzenli olarak hatırlatılır.
Aradan yıllar geçer. Zaman 1998 yılını gösterdiğinde BP Türkiye,
çocuklara yönelik yeni bir trafik eğitimi projesine imza atar.
İngiltere’de uygulanan bir örnekten yola çıkılarak yapılan çalışmalar
sonucu trafik tiyatrosu projesi uyarlanarak Türkiye’de başlatılır.
Ekipler kurulur, senaryolar yazılır, şarkılar Türkçeleştirilir. Milli
Eğitim Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı
da destek verir bu gönüllü eğitim harekatına. Amaç trafikle yeni
tanışan öğrencilere trafikte doğru davranışı öğretmektir. Verilen
- 205 -
BP Türkiye'nin çocuklar için düzenlediği Trafik Eğitim
Kampanyası'ndan bir kare.
Ve bir orman baştan kuruluyor...
BP Enerji Ağacı'ndan çocuklara
alternatif enerji eğitimi
1992 yılında Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı
(ÇEKÜL), giderek betonlaşan İstanbul’da gecekondulaşmayı önlemek
ve kent içinde nefes alınacak yeşil alanlar yaratmak amacıyla bir proje
başlatır. İstanbul’un o zamana kadar gördüğü sivil katılımılı en geniş
ağaçlandırma çalışmasıdır bu. Bir ay boyunca Beykoz Kavacık’taki
dikim alanına otobüslerle binlerce kişi taşınır. Akasyadan meşeye,
dişbudaktan erguvana 100 bin fidan dikilir İstanbul’un betonlarının
arasına. Bir kayın ağacı saatte tam 64 insanın bir günlük oksijen
ihtiyacını karşılar. Bu yaşamsal bilgiden ilham alan BP Türkiye de
ÇEKÜL’ün bu anlamlı adımına desteğini esirgemez, çorbada tuzu
olsun ister. Derneğe yapılan sembolik bağışın yanı sıra BP çalışanları
92 Ormanı adı verilen bu yeni ormana kendi elleriyle fidan dikerler.
2007 yılında, BP Türkiye, geleceğin teminatı olan çocukların çevre
bilincine sahip birer birey olarak yetişmesi için "alternatif enerji"
konulu bir projeye imza atar. Türkiye Bilim Merkezleri Vakfı ile
işbirliği içinde hayata geçirilen proje oldukça önemlidir. İstanbul’da,
Şişli Belediyesi Bilim Merkezi’nde BP Türkiye tarafından bir ağaç
kurulur: BP Enerji Ağacı…
Takvimler 1995 yılını gösterirken, Türkiye’nin en büyük yaralarından
biri olan orman yangınlarına karşı bir girişime imza atar. Büyük bir
yangın sonucu yok olan Şile Yeşil Vadi Ormanı’nı yeniden canlandırmak
amacıyla Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı
(ÇEKÜL) ile ortaklaşa tam 30 bin fidan dikilir. Çoğu çok çabuk
büyüyen ve gelişen bir tür olan sahil çamı ve dişbudak fidanlarıdır.
Dikim çalışmasına sadece BP çalışanları, bayileri ve iş ortakları
değil, aileleri de katılır. Doğanın sahip olduğu bütün zenginliklerin
çoğaltılarak geleceğe aktarılması gerektiği inancıyla gerçekleştirilen
bu proje, BP Türkiye’ye yurtiçi ve yurtdışından birçok ödül kazandırır.
Şile Yeşil Vadi Karaburun’da yanarak yok olan 16 hektarlık alanı
fidanlarla yeniden yeşerten BP Türkiye, yeni yılda tebrik kartı
gönderdiği her kişiye Yeşil Vadi Ormanı’nda üçer fidan hediye eder.
Ormanın kütüğüne BP plaketi çakılır, bir kez daha gururla ve onurla.
Kurşunsuz benzin satışını destekleyen şirketlerin başında gelen BP
Türkiye, Çevre Bakanlığı tarafından çevre dostu 1993'te ilan edilir.
Aynı yıl BP Türkiye motora yüksek performans kazandırmanın
ötesinde egzoz gazlarının doğayı kirletmesine engel olan katkılı
akaryakıtını Haziran ayında Türk insanına sunar. Doğaya sadece
ürünleri ile katkıda bulunmaz, devamında boş plastik ambalajları
toplayarak yeniden işleyen ve bu şekilde doğayı koruyan bir kuruluş
olan Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı’nın
(ÇEVKO) da destekleyici üyesi olur.
Çok farkında olmasalar da çocukların o sonsuz enerjilerinin en
önemli kaynakları olan güneş ve rüzgar, bu ağacın dallarından küçük
dostlarına hayati mesajlar verir. Güneş ve rüzgar enerjisini elektriğe
dönüştürme prensibiyle çalışmaktadır “BP Enerji Ağacı”, amaç
çocuklara "alternatif enerji" konusunda temel bilgileri vermektir, ama
tabii onların en sevdikleri yolla, oyunla. 4 adet güneş paneli, 9 metre
yüksekliğinde bir rüzgâr türbini, aküler, dijital solar kontrol donanımı
barındıran ağacın ürettiği enerji, şebeke elektriği kullanmaksızın tam
sekiz saat boyunca televizyon, dizüstü bilgisayar gibi donanımları
çalıştırabilmektedir. Bilim merkezinde bu deneye bizzat şahit olan
çocukların bilincinde alternatif enerjiye dair kesin veriler vardır artık.
BP Enerji Ağacı, bir simgedir elbette. BP Türkiye, bir asırdır, bu topraklarda insana ve doğaya dost bir anlayışla sürdürmektedir varlığını.
2005 yılında küresel çapta kurulan BP Alternatif Enerji İş Kolu
sayesinde, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji
kaynaklarına dair çalışmalarını bir çatı altında toplamıştır. Hedef hep
bir adım ötesidir. İnsan, çevre ve yaşanabilir bir dünya adına.
Yeşil Vadi açılışında BP çalışanları yerel halk ile birlikte...
BP Enerji Ağacı, İstanbul Şişli Belediyesi Bilim Merkezi’nde
alternatif enerji kaynaklarını çocuklara deneyle öğretiyor.
Çevreye duyarlı BP Gemlik ekibi.
- 206 -
Bu anlamlı hareketi öyle büyük ve olumlu bir etki yaratır ki medya
projeye geniş yer verir, yurtdışından ve yurtiçinden tebrik, teşekkür
mesajları yağar. Dönemin gazetelerinin birinde konu ile ilgili başlığı
bu yeni yıl armağanı anlayışının öneminin altını çizer niteliktedir:
“Tüketilen armağanlar yerine insanı üretime ortak eden bu armağanlar
daha anlamlı daha yararlı değil mi?”
- 207 -
Gönüllü bir doğa çalışması
BP’nin ilkeleri arasında yer alan yeşilin simgelediği çevreye duyarlılık
anlayışının temelinde farklı ülkelerde yaşayan insanların dikkatini
doğa sorunlarına yöneltmek vardır.
döneminde ise vahşi hayvan fotoğrafçılığına yönelir, özellikle de nesli
tükenmekte olan hayvan yaşamlarına yoğunlaşır. Afrika yolculuğunun
Derbent’teki en büyük yansıması, ‘doğanın dengesini bozmanın geri
dönüşü olmayan sonuçları olacağı’ gerçeğiyle bir kez daha yüzyüze
gelmesi ve bu duyguyu insanlara fotoğrafları üzerinden yansıtmasıdır.
2003 yılında, tam da bu anlayıştan yola çıkarak, dünyanın dört bir
yanını dolaşıp özellikle nesli tükenen hayvanları fotoğraflayan ünlü
doğa fotoğrafçısı Süha Derbent'in yaptığı Afrika yolculuğuna destek
verir BP Türkiye. Bu yolculukta çekilen fotoğraflar, alt bilgileriyle
birlikte, BP Türkiye’nin çevre duyarlılığı teması üzerine kurduğu 2004
yılı kurumsal takvimini süsler.
Yeni yıl armağanları
BP Türkiye sektöründe gerçekleştirdiği yeniliklerle beraber, hangi
alanda olursa olsun tüm şirketlere örnek olacak atılımların yaratıcısı
ve öncüsü olur yıllar boyunca. Bunlardan biri de yeni yıl armağanı
verme geleneğine getirdiği yeniliktir. İş dünyasında gelenekselleşmiş
hediyeleşme anlayışı BP’nin cesur adımıyla yerini fark yaratan ve etkileri kalıcı bir başka anlayışa bırakır. Daha önce hediye alan ile veren
arasında sınırlı kalan, sevgi ve paylaşımın göstergesi olan hediye,
BP’nin atılımıyla iki taraf arasında bir paylaşım olmaktan çıkıp, bireyler üzerinden toplumu birleştiren bir amaca dönüşür.
BP Türkiye bütün şirketlere örnek olacak bu anlayışın ilk adımını
1994 yılında atar ve devamında tüm Türkiye’nin takdirini kazanır. Bu
sefer yeni yıl armağanı bir sepet dolusu sürpriz değil, doğaya yatırımın
ta kendisidir.
Yaban hayatın içinde insana rağmen hayatta kalan vahşi hayvanları
konu alan bu çalışmanın amacı doğal dengelerin korunduğu ve
dolayısıyla insanın geleceğinin teminat altına alındığı bir dünyaya
kavuşma ihtiyacıdır. Dünyadan eksilen her canlı türü doğanın
dengesini bir kez daha sarsmaktadır çünkü.
Tepeli Pelikanlar
O güne kadar İskandinavya’dan Madagaskar’a, Sri Lanka’dan Kanada’ya
dek 45 ülke gezmiştir Süha Derbent. Gezgin fotoğraf macerasının son
BP Türkiye 1994 yılından itibaren yılbaşında armağanlar vermek
yerine topluma katkıda bulunabilecek projeler gerçekleştirmeye başlar.
Bu çerçevedeki ilk proje Doğal Hayatı Koruma Derneği’ne götürdüğü
öneriyle hayata geçirilen ve dernek ile işbirliği içinde yürütülen
Tepeli Pelikanlar Koruma Projesi’dir. BP Türkiye projeye yaptığı
katkıyla Türkiye’de nesli tükenmekte olan tepeli pelikanların koruma
altına alınmasına destek verir. BP Türkiye o yılın yılbaşı kartlarında
hatırlanmanın en güzel hediye olduğunun altını çizerek, aynı dost eli
çevreye de uzattığını ilan etmiş olur. Yılbaşı kartında 300 yılda 80’inin
üzerinde kuş türünün nesli tükendiğine ve en az bu kadar türün de
yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığına dair bir bilgi vardır. 1994
yılında tüm dünyada yalnızca 1300 çift pelikan kalmıştır ve Türkiye
Menderes Deltası, İzmir ve Manyas Kuş Cennetleri, Kızılırmak
Deltası ile tepeli pelikanların yaşam alanlarının başında gelmektedir.
Süha Derbent'in BP Türkiye'nin desteği ile çıktığı
Afrika yolculuğundan kareler.
Profesyonel gezi ve doğa fotoğrafçısı Süha Derbent.
- 208 -
Proje büyük başarıyla sonuçlanır, Menderes Deltası’nda 42 çift
pelikandan 43 genç pelikan elde edilir. Bu son yıllarda elde edilen en
iyi üreme olarak tarihe geçer.
BP Türkiye`nin yeni yıl armağanı anlayışına getirdiği
yeni bakış açısının ilk örneği: Tepeli Pelikanları Koruma
Projesi, 1994.
- 209 -
Tekerlekli sandalye kampanyası
1996 senesinde BP Türkiye yeni yıl projesini bu kez Türkiye Sakatlar
Konfederasyonu rehberliğinde gerçekleştirir. Projenin amacı engelli
çocuklara tekerlekli sandalye hediye ederek onlara yeni bir umut
kaynağı olmak, bu yolla da topluma bir kez daha paylaşma mesajı
vermektir. Yılbaşı kartında yer alan cümle vurucu olduğu kadar
anlamlıdır:
Bahçe şenlikleri
BP Türkiye’nin bir parçası olduğu sosyal sorumluluk projelerinden
belki de en eğlencelisi bahçe şenlikleridir. Orijinal adı "Bottle Stall"
olan bu şenliklerin ana amacı, maddi durumu iyi olmayanlara destek
vermektir. Bu amaçla projeye ortak olan İngiliz Konsolosluğu’nda
her yıl şölen havasında kermesler düzenlenir. Birçok şirketin katıldığı
ve BP Türkiye’nin de 80’li yıllardan itibaren bir parçası olduğu bu
geleneksel etkinlik şirketler arasında tatlı bir rekabet de doğurur.
Hedef ortaktır, en fazla geliri kazandıran şirket olarak gurur tablosuna
ismini yazdırmak.
BP Türkiye
armağanlar
üzerinden de sosyal
sorumluluğunu yerine
getiriyor.
Rengarenk ışıl ışıl sandalyeler, ışıl ışıl bakan gözlerle birleştiğinde,
Türkiye’de kendi başına neler yapabileceğini öğrenmeye vakit ve fırsat
bulamamış, kendi başına okula gitme imkanı elde edememiş, kendi
başına oyun bile oynayamayan hatta kendi başına sokağa çıkamayan
yüzlerce engelli çocuğun yüreğinde de yarına dair bir umut belirir.
Ve yıl 2012... BP Türkiye, yine çocukların yüzlerine gülümseme,
yüreklerine umut ekecek bir destek projesine imza atar. Bu kez köprü,
Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV)’dır. KAÇUV, İstanbul
Cerrahpaşa'da, çocukların tedavilerinin hastane sonrası ev ortamında,
aileleriyle birlikte devam edebilmesi için bir Aile Evi açar. İşte BP
Türkiye'nin desteklediği de bu projedir.
- 210 -
1996 Haziran’ında düzenlenen bahçe şenliğinin geliri Bakırköy Yetimler
Yurdu, İstanbul Sokak Çocukları Derneği ve İstanbul Mültecileri
Yerleştirme Programı’na ulaştırılacaktır. O yılın en büyük gelirini BP
Türkiye elde eder. Elde edilen toplam 1 milyar liranın 170 milyon lirasını
BP Türkiye sağlar.
Bahçe şenliklerinde elde edilen gelir, kimi zaman, BP 'nin
kazandığı paradan bile daha kıymetlidir.
- 211 -
El Ele Vermenin Gücü
17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde ülkeyi yasa boğan Marmara
ve Düzce depremleri sırasında vakit kaybetmeden bölgeye doğrudan
ve etkili yardımlarda bulunur BP, lojistik, teknik ve maddi destek
sağlar.
BP Türkiye çalışanları yürekten paylaşır felaketten zarar görenlerin
acısını, toplanan yardım malzemeleri bölgeye gidilerek bizzat dağıtılır.
Ülkede yüzyılın en büyük felaketi olarak nitelendirilen Marmara
depremi sırasında çıkan TÜPRAŞ Rafinerisi yangını, ülkenin en
büyük yangınlarından biri olarak tarihe geçer. Yangını söndürme
stratejilerinin oluşturulmasında BP devreye girer, devamında Fransa,
İngiltere ve Hollanda’dan gelen ekipler alevlerin kontrol altına
alınmasında etkin rol oynar. Yangının, İngiltere’den getirtilen özel
yangın söndürme helikopteriyle söndürülmesinde en büyük pay yine
BP’ye aittir.
Depremzedeler suskundur. Depremzedeler çaresiz, kaybolmuş, endişe
içindedir.En çok da çocuklar.Zamanından önce büyüyen küçük yürekler
suskundur bir köşede. Etraflarında olan biteni anlamlandırmaya
çalışan koca gözleri korkuyla bakmaktadır. Kaybolup giden evlerinden
çok, oyuncaklarının başına ne geldiğini merak ediyorlardır belki de.
Yakınları felaketten geriye kalanları toplamaya çalışırken, BP Türkiye,
işte bu küçüklerin yüzünü güldürmek için duyarlı bir proje geçirir
hayata: Bölge bölge gezen çocuk tiyatroları.
O karanlık günlerde umut vererek çocuklara manevi yönde destek olan
BP, onların gelecekle aralarındaki maddi bir engeli de aşma misyonunu
yüklenir. Cumhuriyet İlköğretim Okulu, Düzce depreminde hasar
gören okullardan yalnızca biridir. Depremde hasar gören okul, hasar
tespitinden sonra tümüyle yıkılır. 31 Mayıs 2000’de temelleri yeniden
Cumhuriyet İlköğretim Okulu 8. sınıf öğrencisi Fisun Kaşkır`ın yaptığı resim.
atılan okul, BP Türkiye ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin
işbirliğiyle inşa edilerek, yeni öğretim yılında öğrencilerini kucaklar.
Çelik konstrüksiyonlu olarak yeniden inşa edilen iki katlı okul,
17 dersliğiyle yüzlerce öğrenciye güvenli bir eğitim alanı sağlar.
Okul, günümüzde, bir katında rehberlik araştırma merkezi (RAM),
bir katında da otistik çocuklara yönelik bir merkezle, hala eğitim
misyonunu devam ettirmekte.
Verimli olduğu kadar riskli bir coğrafya, üzerinde yaşadığımız.
Başakların boy attığı, asırlık ağaçların kök saldığı, insanı besleyen,
kucaklayan, üzerine güvenle bastığımız toprak, gün geliyor bir anda
her şeyi alt üst edebiliyor.
Asırlar gibi gelen saniyeler içerisinde yaşamlar yok oluyor, hayatlar
dağılıyor, aileler parçalanıyor.
Ülkenin yüreğinin bir attığı bu felaket günlerinde, uzanan yardım
ellerinden biri de BP Türkiye’nin eli.
Felaket yaşanmadan öngörüyle yatırım yapan ve planladığı destekleri
harekete geçiren BP, en zor anlarda hep halkın yanında oluyor. Varlığını
en çok hissedenler de en büyük yarayı alanlar, yani depremzedeler.
ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan Düzce Cumhuriyet İlköğretim Okulu
temel atma töreninde BP Türkiye yetkilileriyle.
- 212 -
Eğitim alanındaki çalışmalarını Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nu
Yeniden Kazandırma Projesi’nden sonra da devam ettiren BP Türkiye,
sorunlara en çok eğitimli ve bilinçli insanların çözüm bulacağı inancıyla,
herkesi kendi imkanları ölçüsünde eğitim konusunda katkıya çağırır
ve günümüzde de bu yaklaşımını sürdürmektedir.
Düzce Cumhuriyet İlköğretim Okulu öğrencileri BP merkez
ofisinde, BP Ülke Başkanı Tahir Uysal ve Halkla İlişkiler
Müdürü Deniz Zeynioğlu ile birlikte, 2001.
2011 yılının sonları… Toprak enerjisini bir kez daha şiddetle kusar. 7,2
büyüklüğündeki Van depremi, yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine,
daha da fazlasının yaralanmasına yol açarak tüm ülkeyi yasa boğar.
- 213 -
Yardım kolileri bizzat BP Ailesi'nin çalışanları tarafından kamyona yüklendi ve bölgeye
gönderildi. Bölgeye giden yardımlar BP Madeni Yağlar Distribütörü Tekin Ticaret'ten
Sefa Tekin ve ekibi ile Madeni Yağlar Bölge Müdürü Serdar Karacadağ'ın koordinasyonunda dağıtıldı, 600 adet tüp ve 300 adet radyan soba ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldı.
BP Türkiye de çevreye ve insana duyarlı tüm kurumlar gibi vakit
kaybetmeden bölgeye ulaşır. Sahip olduğu sağlık, emniyet, çevre
ve güvenlik ilkeleri uyarınca, herhangi bir felaket yaşanmasını, bir
kriz ortamı oluşmasını beklemeden gönüllü görev yapan kuruluşları,
özellikle arama kurtarma ekiplerini destekleyen BP Türkiye, kriz
anında da olması gerektiği yerdedir.
beklendiği günlerde, zor hava koşullarının hüküm sürdüğü Van ve
bölgesindeki depremzedelerin ısınma ihtiyacını karşılamak üzere
BP Gaz tarafından bölgeye yedekleriyle beraber tüp ve ısıtıcı desteği
verilir. BP’nin küresel düzeyde yardım birimi olan “BP Vakfı” da
Van depremi dolayısı ile Türk Kızılayı'na 100 bin Amerikan doları
bağışta bulunur.
Van Merkez, Alaköy ve Erciş’te 24 kişiyi canlı olarak enkazdan
kurtaran GEA Arama Kurtarma Eğitim ve Koordinasyon
Merkezi’nin kurtarma araçlarının yakıtları BP Türkiye tarafından
karşılanır. Aynı şekilde AKUT - Arama Kurtarma Derneği ile de
uzun soluklu bir işbirliği içindedir BP Türkiye.
BP’nin kurumsal çatısı altında faaliyet gösteren tüm birimleriyle
birlikte, işletme operatörü olduğu Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC)
Şirketi çalışanları, Afet Koordinasyon Merkezi’nin yönlendirmesiyle
köylerde tespit edilen ihtiyaçlar doğrultusunda depremzedelerin
barınma, giyecek, yiyecek ve içecek gereksinimlerine yönelik toplanan
yardım kolilerini ilgili birimler aracılığıyla depremin ilk haftası
bölgeye sevk eder. İstanbul’dan gönderilen yardım kolileri bizzat
BP Madeni Yağlar Van dağıtıcısı aracılığı ile ihtiyaç sahiplerine
ulaştırılır.
Deprem sonrası BP Türkiye’nin desteği yalnızca yakıtla sınırlı
değildir elbette, BP’nin markalarından biri olan Castrol Madeni
Yağlar birimi, şirket etkinliklerinde kullandığı iki büyük çadırı
acil olarak bölgeye ulaştırır, bizzat kurulumunu gerçekleştirerek,
afetzedelerin kullanımına sunar.
BP Türkiye, ekmeğini topraktan çıkaran, toprağın ona sunduklarını
yücelten ve büyüten insanın yanında olduğu kadar, toprağın şiddetiyle
hayatı dağılan insanın da her daim yanında. Dün, bugün ve yarın.
Felakete bir de çetin kış şartlarının eklendiği, yoğun kar yağışının
- 214 -
Fotoğraf: © Türk Kızılayı
Yüzyılın en büyük felaketlerinden Van depremi sonrası, depremzedelerin yaralarını saran
Türk Kızılayı'nın merhametli ve güçlü kolları da, ona sonsuz destek veren
BP Türkiye de unutulmadı, unutulmayacak...
- 215 -
Zeki, Çevik ve Ahlaklı Sporcular
Yıl 1968…
İstanbul’da düzenlenen ve BP Uluslararası Tenis Derneği (ITF)
tarafından desteklenen 23. Uluslararası Tenis Turnuvası’nda BP
Türkiye takımı da yer alır. BP ITF üyesi Mark Cox tek erkeklerde
şampiyon olur.
Spor bedeni güçlendirir. Aklı sağaltır, ruhu dinlendirir. İnsanı, günlük
yaşamın tekdüzeliğinden kurtarır. İnsanlığın sonsuz mutluğu için
vazgeçilmez bir olgudur spor. Tıpkı sanat gibi. Üstelik sadece insanın
kendi bedeni ile barışmasının değil, dünya barışının da en temel
anahtarlarından biridir. BP, dünyayı dönüştürecek güçlerden birinin
de spor olduğunun bilincindedir. Bu topraklardaki yolculuğu boyunca
spora destek vermeyi sürdürür.
Yıl 1970…
BP Uluslararası Tenis Derneği’nden bir grup, Eylül ayında ilk kez
denizaşırı bir etkinliğe katılır. Türkiye ve Lübnan’ın önde gelen genç
tenis oyuncuları için organizasyonlar düzenlenir.
Yıl 1964…
Haziran ayında düzenlenen ve sponsorluğunu BP Türkiye’nin
ve Cumhuriyet gazetesinin yaptığı Marmara Turu, Türkiye 1964
yılı bisiklet yarış takviminin en önemli olayıdır. Bin kilometre
uzunluğundaki ve her etabı izleyicilerde ve katılımcılarda büyük
heyecan yaratan yarış boyunca, gerekli ekipmanı BP Türkiye sağlar.
Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı, BP kupasını, 1973 yılı İstanbul Uluslararası
Tenis Turnuvası’nda tek erkeklerde ikinci olan İspanyol Dr. Gisbert’a sunarken.
Aynı yıl, BP Otomobil Kulübü Türkiye ayağı, İstanbul üyelerinin yer
aldığı bir hazine avı ve ralli düzenler. Organizasyona 21 araç katılır.
BP Türkiye’nin Türk sporuna katkı amacıyla düzenlediği Altın
Eldiven Yarışması dönemin ünlü futbolcusu Simoviç’in jüri üyeliğiyle
gerçekleşir. Galatasaraylı Hayrettin BP yetkililerin elinden alır
ödülünü.
Milli bisikletçi Nusret Ergül, yarış öncesi bisikletini BP Energol
ile yağlarken, 1964.
1990 – 1991 futbol sezonu…
Fotoğrafta dünya turuna çıkan Kolombiyalı bisikletçi Marco Antonio
Navas görülüyor. BP Petrolleri A.Ş. bu deyim yerindeyse yoldan geçen
sporcuyu da BP ürünleriyle destekler.
- 216 -
Derneğin başkanı John Barrett maçtan önce oyuncuları
bilgilendirirken görülüyor.
Soldaki fotoğrafta Galatasaray'lı Hayrettin ödülüyle görülüyor. Sağdaki
fotoğrafta ise Altın Eldiven Yarışması jüri üyelerinden Simoviç görülüyor.
- 217 -
Ay Yıldızın Çocukları
Ülkede 100. yılını tamamlayan BP Türkiye 2012 yılında, gerçekleştirdiği
yatırımlar ve oluşturduğu istihdama ek olarak, onlarca yıldır her dalına
destek verdiği spor faaliyetlerinde yeni bir sayfa daha açar.
Engel sözcüğü, sınırı, durmayı, duvarı çağrıştırır; durmak zorunda
olmaktır engel, belki de eyleme en çok ihtiyaç duyulan anda. Ama bir
de başka açıdan bakmayı denediğimizde bambaşka bir resme bürünür
engel.
Aşılmaz görünen sınırı aşmaya, durmak yerine eyleme geçmeye,
duvarları yıkmaya çağırır insanı. Tek gereken içindeki fitili ateşleyecek
o ilk gücü bulmasıdır.
BP Türkiye, bir kez daha insana yatırım yaparak, 2012 Londra
Paralimpiyatları çerçevesinde Milli Paralimpik Takımı’na destek
verme yolunda beş yıllık bir sponsorluk anlaşması imzalar, Londra’da
ülkemizi temsil edecek 8 paralimpik sporcuyu da destekler.
Bu güç kimi zaman insanın yüreğinden gelir, kimi zaman yapamazsın
diyen rakipten, kimi zaman ise BP gibi engel tanımayan, cesareti
olanın önündeki maddi engeli ortadan kaldırarak yüreğindeki ateşle
birleştiren ve en büyük başarıların kazanılmasında öncü olandan.
Ülkemizdeki engellilerin önündeki bir duvarı daha kaldırmak,
Türkiye’de spor yapan engelli sayısını artırmak ve sporcuların
paralimpik oyunlarda hak ettikleri desteği almalarını sağlayarak başarı
ile aralarındaki sınırı kaldırmaktır bu adımın temel amacı.
Gün gelir medyada çeşitli haber başlıkları güzel bir olayı müjdeler:
Engelli Olimpiyat oyunları anlamında kullanılan Paralimpik
(Paralympic), Yunanca para ve olympia sözcüklerinin birleşmesinden
türetilmiş bir sözcük.
Paralimpik Komitesi ile BP Türkiye’den Tarihi İmza
İlk paralimpik oyunlar, 1960 Roma Olimpiyatları’nın ardından
gerçekleştirilir. Günümüzde bu gelenek hala devam etmekte. Engelli
Olimpiyat Oyunları, olimpiyatların yapıldığı ülke tarafından, Olimpiyat
oyunları sona erdikten iki hafta sonra düzenlenir, iki hafta içerisinde de
tamamlanır.
Milli Paralimpik Takımına BP Türkiye Beş Yıl Sponsor
Engelsizlere Dev Destek: BP Türkiye Milli Paralimpik Takımı’na Sponsor Oldu
BP Türkiye'den Milli Paralimpik Takımı'na 4.5 Milyon Dolarlık Destek
- 218 -
BP Türkiye 2012 Londra Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nda milli takımlarımıza tam destek vermenin gururunu yaşıyor.
Ay Yıldızın Çocukları, başarılara imza atmaya hazır.
Paralimpik oyunlarında yer alan spor dalları gün geçtikçe artarken,
engelli sporcuların kırdığı rekorlar da Olimpiyat rekorlarına
yaklaşmakta.
Bu çerçevede bir diğer gurur kaynağı da, BP Türkiye'nin 2012 Londra
Olimpiyat Oyunları öncesinde, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ile
imzalanan anlaşma çerçevesinde Milli Olimpiyat Takımı’nın enerji
sponsoru olmasıdır. BP Türkiye tarafından desteklenecek olan marka
elçisi, Türkiye Milli Paralimpik sporcular; Rıza Kayaalp – Grekoromen
Güreş, Nazlı Çağla Dönertaş – Yelken, Gülşah Kocatürk – Judo, Mete
Binay - Halter ve Göksu Üçtaş - Jimnastik, Semih Deniz - Atletizm,
Nergiz Altıntaş ve Kübra Üçsoy - Masa Tenisi, Doğan HancıOkçuluk, Beytullah Eroğlu - Yüzme olarak belirlenir.
Türkiye, Paralimpik Oyunları’na 2000 yılında 1 sporcu, 2004 yılında 8
sporcu, 2008 yılında 16 sporcuyla katılır. 29 Ağustos-9 Eylül tarihleri
arasında Londra’da gerçekleştirilmesi planlanan 2012 Paralimpik
Oyunları’na ise onlarca sporcuyla katılması beklenmekte.
BP’nin Türkiye’de yüzüncü yılını kutladığı 2012 yılında paralimpik
takımına verdiği bu destek bir asır boyunca var olduğu ülkede adım
adım ileriye giden ve yol boyunca insana verdiği değerden bir an olsun
vazgeçmeyen bir şirketin gurur abidesi gibidir.
BP Türkiye, yüzüncü yılında Türk sporuna ve sporcusuna destek
olmaya devam ediyor.
- 219 -
Sonsöz
Bir 100 yılın öyküsüydü bu… Koca bir asrın…
Değişimin, atılımın, öncü olmanın.
İlklere imza atmanın.
Sınırları aşmanın.
Ortak bir hayalde, ortak bir hayalle bir atan yüreklerin.
Hep yüz yüze bakanın, yüzü gülenin ve yüzleri güldürenin, yüz üstü
bırakmayanın 100 yılıydı bu.
Mükemmelliğin, güvenin, takım ruhunun, saygının ve cesaretin 100 yılıydı.
BP Türkiye’nin 100 yılı.
- 220 -
- 221 -
- 222 -