Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Kosova Türk Dernekleri Federasyonu Kuruluyor
Y
odaklý derneklerden sonra, 1990’lý yýllardan
sonra çok partili sisteme geçilmesiyle birlikte Kosova Türkleri, Türk Demokratik Birliði
partisi yaný sýra çok sayýda eðitim, kültürel,
sosyal ve mesleki dernekler etrafýnda teþkilatlandýlar. Bunu özel Türk medyalarý, yayýn
basýn birimleri yaný sýra Türkoloji araþtýrmalarý sürdüren merkezin kurulmasý çalýþmalarý izledi. Kosova savaþý sonrasýnda
hissedilen siyasi ve temsili boþluðu doldurabilmek amacýyla kurulan Kosova Türk
Temsil Kurulu ise, daha sonra çalýþmalarýna
son vermiþti.
Bugünlerde ise kuruluþ hazýrlýklarý hýzla
sürdürülen Kosova Türk Dernekleri
ÖZEL SAYI
aklaþýk otuz kadar Türk Sivil Toplum
Kuruluþunun faaliyet gösterdiði
Kosova’da, Kosova Türk Dernekleri
Federasyonu (KDTF) kuruluyor. Merkezi
Prizren’de bulunacak
federasyonun,
Türklerin yaþadýðý diðer yerlerde de Türk
evleri bünyesinde þubeleri ve temsilcilikleri
olacak. Kosova Türk Sivil Toplum Örgütlerinin ortaklaþa baþlattýðý giriþim, tüzük
ayrýntýlarýnýn görüþüldüðü ve teknik hazýrlýklarýn sürdüðü aþamada bulunuyor.
1951 yýlýnda kurulan “Doðru Yol” Türk
Kültür Sanat Derneði ve ardýndan Ýpek,
Priþtine, Výçýtýrýn, Doburçan, Gilan,
Mitroviça ve Mamuþa’da kurulan kültür
YIL: 10
Federasyonu, çatýsý altýna alacaðý dernekler
arasýnda koordinasyonu ve dayanýþmayý
saðlamak, mevcut sorunlarý çözebilmek için
önceliklerine göre ortaklaþa çalýþmalar
yürütmek ve sivil toplum camiasýnýn daha
teþkilatlanmýþ, kurumsallaþmýþ bir þekilde
tabanýn sesini daha gür bir þekilde duyurmayý hedefliyor. Federasyon, çok etnikli,
çok kültürlü ve çok dinli Kosova’da Türk
kültür, gelenek ve göreneklerinin, Türk
ulusal kimliðinin korunmasýna ve tanýtýlmasýna katkýda bulunmak, Kosova Türk
Derneklerinin kalýcý olmalarý ve daha da
güçlenmeleri için destek saðlamak,
üye derneklerin etkinliklerini artýrmak,
kaliteli ve verimli çalýþmak
amacýyla kadro eðitmekyetiþtirmeyi
amaçlýyor.
Ayrýca
Kosova’da
‘Uluslararasý Türk Folklor
Festivalini’ örgütlemek,
Bakan Yazýcýoðlu
Kosova’ya geliyor
KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Pazar , 24 Ağustos 2008
Ücretsizdir
Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları’nın
Yeni Dönem’e Destek Mektubu
K
osova — Prizren “Doğru Yol” Türk Kültür
Sanat Derneği’nin girişimiyle 29
Temmuz 2008 tarihinde “Doğru Yol”
Derneğinde bir araya gelen Kosova Türk Sivil
Toplum Kuruluşları, “Yeni Dönem” Gazetesinin
kapanması konusunu ele almış, “Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasının içerisinde bulunduğu
durumu değerlendirerek, aşağıda mutabakata
vardıkları ortak bildiri metniyle, Yeni Dönem’e
gerekli desteğin esirgenmemesi için ilk aşamada
yetkili
makamları
ve
kamuoyunu desteğe çağrı
mektubuyla
paylaşmayı
uygun görmüştür:
Yeni Dönem gazetesi, 17
Temmuz 2008 tarihli 436.
sayısı ile yayın hayatına son
verdiğini kamuoyu ile
okuyucularıyla paylaşmıştır.
Yeni Dönem Gazetesi
1999 yılı Kosova savaşından
bu yana yazılı medya olarak
Kosova
Türk
halkına
iletişim alanında hizmet vermiş, yeniden yapılanmakta
olan Kosova toplumuna
katkısını
sunmuştur.
Demokratikleşmede, yerel
ve merkezi kurumsallaşmada, sivil toplumun oluşturulmasında, entegrasyonda,
çok
uluslu
değerlerin
yaşatılmasında,
eğitim,
kültür, dil ve diğer önemli
süreçlerde etkili bir rol
oynamıştır.
Kosova
Türk
Sivil
Toplum Kuruluşları, Yeni
Dönem
Kosova
Türk
Medyasının bundan böyle
de faaliyetlerine devam
etmesi için maddi kaynak
temininde uzun vadeli bir
çözümün bulunmasından
yanadır.
Kosova’nın bağımsız bir devlet statüsüne
ulaşmasıyla Yeni Dönem’in bağımsız bir gazete
olarak rolü, sorumluluğu ve katkısı da artmıştır.
Bu bağlamda Yeni Dönem Kosova Türk
Medyasına uzun vadeli çözümler saptanırken,
(bununla beraber çalışan personelin ödenemeyen
maaşlarının, devlete ait vergi borçlarının,
basımevi masraflarının, kira, elektrik, mazot vs.
masraflarının ödenmesiyle birlikte var olan
kadronun bir araya gelmesi, yeni kadroların
eklenmesi ve iç organizasyonda
yeniden yapılanması için)
yeniden yapılandırılması da
gerekmektedir.
Yeni Dönem Kosova Türk
Medyası ile Kosova Türk Sivil
Toplum Kuruluşları arasında
var olan işbirliği ve ilişkilerin
daha da geliştirilerek, ortak
çalışmalarla yüksek düzeye
çıkarılması gerekmektedir.
Tüm bunların yapılabilmesi
için Yeni Dönem Kosova Türk
Medyası’na büyük görevler
düşmektedir.
Kosova
Türklerinin savaş sonrası ilk ve
tek bağımsız Türk Medyasının
ayakta durabilmesi ve desteklenmesi için Kosova kurumlarının ve Kosova’da şu an
faaliyet gösteren yerel ve uluslararası kuruluşlarına, özellikle
Türkiye kurumlarına büyük
görevler düşmektedir.
Bütün bunlar sağlanmadığı
takdirde Yeni Dönem Kosova
Türk Medyası’nın ve onun
önemli bir birimi olan Yeni
Dönem Gazetesinin yayın hayatına
geçmesi
mümkün
değildir.
Yeni Dönem gazetesi bugün
kapanırken, Kosova’da tek
Türk gazetesi sıfatını tarihe
gömmektedir.
Kosova’da Türk Kültür Evlerini kurmak,
Türk toplumunun yaþadýðý yerlerde Türkçe
eðitimi güçlendirmek — Türkçe eðitimin
yapýlmadýðý yerlerde Türkçe eðitimin açýlmasý için giriþimlerde bulunmak, faaliyetlerle ilgili gazete, dergi, kitap ve cd-kaset
yayýnlamak, konserler ve çeþitli kültürel
etkinlikler düzenlemek federasyonun diðer
amaçlarý arasýnda yer alýyor. Federasyon,
Ýsmail Gaspýralý’nýn ‘Dilde, fikirde, iþte birlik’ ülküsüyle, Kosova Türk sivil toplum
camiasýnýn sesini daha gür bir þekilde
duyurtmak ve çýkarlarýný savunarak, ayný
zamanda yerel, merkezi ile uluslararasý
mekanizmalara bir nevi baský-uyarý
mekanizmasý görevini de üstlenmesi bekleniyor.
Kosova’da faaliyet gösteren ve
resmi kaydý bulunan Türk derneklerinin üye
olabileceði Kosova Türk Dernekleri
Federasyonu, Kosova Türk Toplum yararýna
faaliyet gösteren her türlü kurum, kuruluþ,
vakýf veya dernekler yönetim kurulu kararýyla federasyona ek üye olarak kabul edilebilecekler.
M
akedonya Türk Demokratik Partisi’nin (TDP) yeni
yerinin açýlýþýna katýlmak üzere 22 Aðustos tarihinde
Makedonya’yý ziyaret eden Türkiye Cumhuriyeti Devlet
Bakaný Sait Yazýcýoðlu, 23 Aðustos Cumartesi günü
Makedonya’da Yörük festivaline katýldýktan sonra, Kosova’ya
geçecek.
TÝKA Baþkaný Musa Kulaklýkaya’nýn da eþlik etmesi beklenen
ziyarette, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakaný Sait Yazýcýoðlu,
Priþtine’deki temaslarý ardýndan Prizren’e geçmesi ve “Doðru Yol”
Türk Kültür Sanat Derneðinde, Kosova Türk Sivil Toplum
Kuruluþlarý, temsilcileri ve önde gelen aydýnlarýyla bir araya
gelmesi bekleniyor.
Görüþmede, Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluþlarý güncel
sorunlarýný, beklentilerini ve çözüm önerilerini Bakan
Yazýcýoðlu’yla paylaþmalarý, hayati önem taþýyan konularda
Bakan’dan desteðini esirgememeleri talep edilecek.
Kosova’da Türkçe’nin yaşatılmasına destek için
çocuklarımızı Türkçe sınıflara kayıt yaptıralım...
Bugüne kadar medyamıza her konuda destek sunan
Mehmetçiğimize teşekkürlerimizi sunmayı bir borç biliriz.
Yeni Dönem çalışanları
FELEK HER TÜRLÜ ESBAB-I
CEFASIN TOPLASIN GELSİN
DÖNERSEM KAHPEYİM
MİLLET BİR AZİMETTEN
***
DİN İÇİN, DEVLET İÇİN,
CAN ÇEKİŞEN MİLLET İÇİN
AZME HAİL Mİ OLURMUŞ
BU ÇÜRÜK TEN KAFESİ
NAMIK KEMAL
Pazar 24 Ağustos 2008
Teşekkürler dostlar
Gazetemizin bu özel sayısını yayımlamak,
bir gereksinim olarak ortaya çıktı.
Gazetemizin son sayısından sonra,
Prizrenliler, Balgöç ve Rumelililer internet
sayfalarında günler geçtikçe Kosova’dan,
Balkanlardan, Türkiye’den ve Türk
Dünyası’ndan kabarık sayıda destek mektuplarını alırken; aynı zamanda “Doğru
Yol” Türk Kültür Sanat Derneği girişimiyle de Kosova Türk Sivil Toplum
Kuruluşlarından tam destek geldi. 10 yıl
sonra, Kosova’da sürekli her hafta çıkan
bir Türkçe gazeteyi kapatmak kolay mı
sanki? Hiç te değil... Ama maalesef, maddi
imkansızlık ve kesilen yardımlar bizi bu
duruma düşürdü. Bu zor anlarda bizi yalnız
bırakmayan dostlara, derneklerimize ve
özellikle Mehmetçiğe teşekkürlerimizi
sunarken, inşallah bu misyonu devam
etmek için maddi kaynaklar sağlanır ve
çok yakında bu gazete yeniden kendi
okurlarına ulaşır. Şu anda Kosova’da
hiçbir Türkçe gazete yok. Gazetenin
kapanması konusunda kendi yalan raporlarıyla ve girişimleriyle Türk toplumunu
bu duruma getirenler utansın. Biz gururlu
bir şekilde bu işi yaptık. Art niyetsiz hatalarımız da oldu, başarılarımız da...
Yayın politikamızı eleştirenler oluyor,
olsun biz farklı düşüncelere saygılıyız.
Yayın politikamız her zaman Türk
toplumu oldu ve bu konuda hiçbir
makama, hiç kimseye taviz vermedik.
Nasıl başladık
1999 yılında NATO Kosova müdahalesinden sonra, en büyük sorunumuz
Türkçe diliydi. “Kosova’da Türk yok,
sadece Türkçe konuşanlar var!” denilirken,
bu işe giriştik. Temmuz-Ekim 1999 yılında, haftada bazen üç kez Priştine’ye gidip,
Türkçe çıkacak olan bir gazete izni alabilmek ve bir an önce bu gazeteyi çıkarmakla uğraştık. Eylül sonu 1999 yılında en
nihayet UNMIK’ten bu izni alabildik.
Ondan sonra Prizren’deki tüm gazeteci
arkadaşları tek tek ziyaret ettim ve
kararımı açıkladım. Prizren’den İskender
Muzbeg, Raif Vırmiça, Fevzi Karamuço,
Altay Suroy, Şecaettin Koka, rahmetli
Fahri Mermer, Agim Rifat Yeşeren, Zeynel
Beksaç, Güner Ureya, Asım Mongovci,
Mediha Yarımhoroz, Deniz Dadale, Figen
Kazaz, Ferhat Derviş, Raif Kırkul, Cengiz
Curciali, Daver Krasniç, Etem Kazaz,
Fikret Kırkul; Priştine’den İbrahim Arslan,
Celal İlyas, Zümrüt Süleyman, Ercan
Kasap, Turhan Kasap; Gilan’dan Celal
Mustafa, Refike Sulçevsi vs. Bir tek
Prizren’den Ethem Baymak açıklama vermeden kadroya katılmayı ret etmişti. Böyle
güçlü bir kadroyla başladık. Sonradan
ayı
S
l
Öze
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Kurucusu: Mehmet BÜTÜÇ
Kuruluş tarihi: 16 Kasım 1999
İlk sayı: 24 Kasım 1999
Yazı İşleri Müdürü:
Sencar KARAMUÇO
Taner Güçlütürk, Enis Tabak, Atakan
Koro, Esin Muzbeg, Erhan Türbedar,
Orhan Lopar, Bengi Muzbeg, Sencar
Karamuço, Birol Urcan, Alpay İğci, Caner
Süleyman, Mürteza Sulooca, Alev
Süleyman, İnan Ruma, spordan İsmail
Makasçı, Abdülkadir Bıyıklı, spor sayfasıyla Eren Bütüç, kadın sayfasıyla
Mediha Bilurdağ, Sezen Haskuka, Arzu
Bütüç, çocuk sayfasıyla Emel Striko, Eda
Bütüç, Özcan Micalar...
Ve Kosova’da Türkçe’nin yasaklanmasına adımlar atılırken, ilk sayımızı 24
Kasım 1999 yılında çıkardık. Türkçe’yi ve
Türk toplumunu yok sayanların yüzüne
bastık
gazeteyi:
“BİZ
VARIZ,
BURALARDA BİZ DE VARIZ” dedik.
Ve bugüne kadar devam ettik. TİKA
kurumu 2002 yılı mayıs-aralık ayından
ayda 1,600 dolarlık bir destek ile başladı.
Ocak-Eylül 2003 yılına kadar hiçbir destek
sunmadı. Eylül 2003’ten başlayarak
Ağustos 2004 yılına kadar 2,000 Avroluk
bir destek çıktı. Eylül 2004 yılından sonra
destek 2,800 Avro oldu. Ancak daha önce,
temmuz ayında Makedonya’ya yönelik
Yeni Balkan gazetesini çıkarmaya başladık
ve aldığımız desteğin bir miktarını bu
gazeteye sunduk. Yeni Balkan gazetesinin
94 sayısı Prizren’de hazırlanıp basılıyordu.
Dostumuz Murteza Sulooca ve ekibiyle
bunu yaptık. Bu gazete şu anda
Makedonya Türklerinin tek gazetesi olarak
Üsküp’te sıralı olarak çıkmaktadır. 31
Aralık 2007 tarihine kadar gazetemize
2,800 Avroluk bu destek devam etti. 1
Ocak 2008 tarihinden sonra tatmin edici
bir açıklama yapılmadan bu destek kesildi.
Kendi başımıza devam ettik... Kimi
makamlar verdiği sözlerin arkasında durmadı. Borçlandık ve gazetenin borçlarını
ödeyemez duruma geldik. Paramızın bittiği
dönemlerde gazetemizden ayrılan kimi
kişiler adeta düşman kesildiler. Bir çete
kurup, 10 yıldır bu kapatma davasına giriştiler. Biraz kıskançlık, biraz da kompleks.
Son yıllarda o çeteye bulaşan kimi makamlar da beraber hareket ederek, kendi
makam yetkilerini kullanarak yardımları
kestiler.
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
Yayýn Koordinatörü:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK
Muhabir: Yüksel POMAK
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ,
Abdülkadir BIYIKLI
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
Neler yaptık
Bu 10 yıl içerisinde, gazete olarak her
zaman ön planda Türk toplumunun çıkarlarını tuttuk ve hiç kimseye taviz vermeden
kendi kimliğimizi savunduk. Tehditler
oldu, her taraftan, ama dimdik, Türk kimliğini ön planda tuttuk, Türkçeyi savunduk,
Türkiye’yi savunduk, Kosova’daki varlığımıza sahip çıktık, eğitimimize ve dinimize sahip çıktık, Osmanlı kültürünü canlandırdık, diğer milli mensubiyetlerle en
iyi ilişkileri sağladık, aydınlarımızla
beraber partimize destek sunarak bölünmesini engelledik, kapılarımızı her zaman
iyi niyetli ve kendi çıkarlarını ön planda
tutmayan kişilere açık tuttuk, Kosova
Devletimize bağımsızlığına kadar her tür
desteğimiz oldu, sivil toplum kuruluşlarımıza her tür desteği sağladık,
kapılarımız gençlere her zaman açıktı ve
onlara imkanlarımız dahilinde her zaman
destek olduk, kültürümüzü savunduk vs.
Bugüne kadar yaptıklarımızdan dolayı hiç
pişman değiliz, çünkü dimdik, onurlu ve
ak yüzle işimizi yaptık. Yalakalık hiç kimseye hiçbir şekilde yapmadık. Kimliğimizi
ve dilimizi hiçbir zaman pazarlığa koymadık, koyanları eleştirdik. Halkımızı her
konuda haberdar ettik ve bilinçlendirdik.
“Bunu yazamazsınız, bu kişiye destek
sunamazsınız, Türkçeden çok daha önemli
şeyler var” diyenlere cevabımız hep aynı
oldu. Pişman değiliz.
Neler yapamadık
Az önce vurguladığım gibi tüm
baskılara rağmen, yalakalık hiç yapmadık.
Türk toplumu adına hiçbir şekilde hiçbir
çıkar elde etmedik, Türklüğü hiçbir zaman
meslek edinmedik, Türklüğü meslek edinmiş o çete gibi ve o çeteye bulaşan makamlar gibi hiç hareket etmedik. Türklüğü
meslek edinen kimi “aydın ve
sanatçılarımız” gibi hareket etmedik. Biz
hiçbir zaman İstanbul/Laleli’deki Azeri
Galerisinde 20 Avroya Prizren, Mostar,
Poçitel gibi şehirlerin Osmanlı eserleri
fotoğraflardan tablo çizdirip imzamızı
atmadık, sahte belgelerle üniversite
mezunu olmadık, gençlerimizin diploma
tezlerini kopyalayarak sunum yapmadık;
biz hiçbir zaman olmadığımız makam gibi
kendimizi tanıtmadık, savcı gibi bir yıl
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
Banka:
TEB Bankası Priştine
Yeni Dönem KTM
Hesap No:
2012000002932882
Prizren Şubesi
Baský:
“ALL COA IMPEX”
basýmevi Prizren
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý
yayýnýdýr.
2
daha az hapis
için 5,000 Avro
rüşvet almadık,
avukat olarak
30 yıl önce
ölmüş
bir Mehmet BÜTÜÇ
Sırp’ın sahte
belgelerle evini hiç satmadık, uyuşturucu
haplar hiç kaçırmadık, fahri doktor hiç
olmadık; hiç kimseye düşmanlık yaparak
ortalığı karıştırmadık; galerilerde-restoranlarda fitne, fesat, komplo yapmadık; savaş
döneminde Türkiye’de yardım paralarıyla
hiç araba ve ev sahibi olmadık, Türkiye TV
programlarında kamuoyuna yalan söyleyerek hiç çocuklarımızı ağlatmadık ve
uçuşan paralarla hiç dilencilik yapmadık...
Yapmadığımız çok daha kabarık sayıda
olaylar var, ancak yapanlar onlardı ve son
yaptıkları ve başardıkları olay da
Türkiye’de bazı kurumları ikna ederek
yardımları kesmekti. Devlet memuru ve
makamı olarak kendilerini kral ilan eden
zihniyetler hem kendi devletlerine, ama en
fazla bizlere zarar veriyorlar ve verdiler...
Neyse, kendi gücümüz bu kadardı ve
bu kadar yapabildik. Her zaman anlayışı
olmayan insanlardan destek beklenemez;
dilenci gözüyle bizlere bakanlardan ancak
bunları bekleyebiliriz. Dün Filizler
Derneği kira ödeyemediği için evsiz
sokakta kaldı, bugün Yeni Dönem gazetesi
kapandı, yarın radyo ve televizyon ve diğer
dernekler de kapanır, öbür gün sıra
Türkçemize gelir ve böylece bu
coğrafyadan siliniriz...
Sahipsiz kaldık bu fakirlik dönemde.
Eskiden öyle değildik, zengindik ve kendi
başımıza 90 yıl hiç kimseye bağlı olmadan
yaşadık ve yaşattık kimliğimizi...
Sevinecekler de olacak bu durumumuza. Olabilir, sevinsinler... Yapamadı
diyecekler.
Ben bu kadar yapabildim, malımı
mülkümü sattım, bugüne kadar yarım
milyon avroluk bir sermaye bu misyona
harcadık, helal olsun, toplumuma harcadım. Ve hiç pişman değilim...
Belki yeni biri çıkar, malını mülkünü
satar, yeni bir gazete çıkarır... İnşallah...
İlacı olmayan bir hastalığa da kapıldık,
hamdolsun Allah’a, kanımız çok şekerli
oldu...
Aklıma şu anda bu geldi: “Kendini
savunmayan toplum yok olmaya mahkumdur.”
İnşallah biz o toplum değiliz...
Çünkü Mehmet Bütüç bir bireydir, hiç
önemli değil, asıl önemli olan Kosova
Türk toplumumuz ve geleceğimizdir bu
topraklarda...
Var dersek var edelim geleceğimizi...
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný)
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
3
H
Pazar 24 Ağustos 2008
Yeni eğitim yılı başlarken
aziran sonu Temmuz ayı başlarında Prizren Belediyesi
Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, bu yıl
Prizren’deki ilk okul Türkçe sınıflara yapılan kayıtlarda
öğrenci sayısının yetersizliğine dikkati çekilmişti. Vatandaşımızın
genellikle son gün kayıt yaptırma alışkanlığını göz önünde bulundurmadan, Türk Sivil Toplum Kuruluşlarıyla birlikte ortaklaşa
çalışma başlatan Kosova Türk Öğretmenler Derneği, Türkçe
sınıflara öğrenci kayıtlarının artırılması ve gerekli işlemlerin
zamanında tamamlanması için ortaklaşa çalışma başlattı. Türkçe
eğitim yapılan ilk okulların bulunduğu semtlerde yürütülen çalışmalarda, sorumluluk ve çalışma sahaları dernekler arasında paylaşıldı. Hafta içerisinde birinci sınıfa kaydını yaptıracak öğrencileri, ebeveynleri ve öğretmenleri bir piknikte bir araya getirecek
olan Kosova Türk Öğretmenler Derneği, yarın akşam saat
19:30’da “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneğinde, Balkan
Türkoloji Araştırmaları Merkezi’yle birlikte gelinen aşamada
eğitim konularının görüşüleceği ve değerlendirileceği bir açık
oturum toplantısı düzenleyecek.
Ana okul, ilk okul, lise ile yüksek öğretimdeki eksikliklerin ve
ihtiyaçların tespit edileceği toplantıda mevcut sorunlar, eğitim
görevlileri, öğretmenler, öğrenciler, ebeveynler ve yetkili
makamların katılımıyla masaya yatırılacak.
Öte yandan 2008 /2009 öğretim yılı lise ve mesleki liselerin
onuncu sınıf öğrenci 2. (Ağustos) dönem kayıt işlemleri 20, 21 ve
22 Ağustos tarihlerinde yapıldı. Kayıt öncesinde Prizren,
Mamuşa ve Gilan’da Türkçe liselerde 110 boş yer bulunuyordu.
Kayıt sonuç listeleri yarın söz konusu liselerde ilan edilecek.
Öğrencilerin kayıt yapabilmeleri için zorunlu öğrenim başarısından 25 puan, ağırlıklı derslerdeki başarısından 15 puan ve testte
sağlamış olduğu başarından 60 puan sağlamaları gerekiyordu.
Ağustos döneminde, Haziran döneminden Prizren “Con Buzuku”
Lisesi Mamuşa uydu sınıfı Fen bölümü 9 öğrenci, Sosyal bölüm
için 10 öğrenci, Gilan “ Zeynel Haydini” Lisesi Fen bölümüne 27
öğrenci, Prizren “Ömer Prizreni” Ekonomi Okulu Hukuk asistanı
sınıfına 23 öğrenci, Prizren “Gani Çavdarbaşa” Teknik Okulu
Merkez ısıtma ustası sınıfına 27 öğrenci ve Prizren “Luciano
Matroni” Tıp Okulu Hemşire asistanı 2 öğrenci ve Eczacı asistanı
sınıfında 12 öğrenci için boş yer bulunuyordu.
Hafta içerisinde açıklamada bulunan Kosova Eğitim Bakanı
Enver Hocay ise, 1-5 arası sınıflara 200 bin öğrenciye ders kitaplarının bedava dağıtılacağını duyurmuştu. Diğer taraftan eğitimcilerin maaşlarına bu yıl yapılacak cüzi zam, Eğitim Sendikaları
ve çalışanları tarafından memnuniyetsizlikle karşılanmıştı.
Yeni eğitim yılına başlanırken kayıtlar, kadro açığı, kitap, araç
gereç temini, birinci sınıflara kayıt süreci, yüksek öğretimdeki
mevcut sorunları öğrenmek maksadıyla Prizren Belediyesi
Eğitim Müdürlüğü Türkçe Eğitim Sorumlusu Orhan Volkan,
Kosova Türk Öğretmenler Derneği Başkanı Ferhat Aşıkferki,
Balkan Türkoloji Araştırmaları Müdürü ve Priştine Üniversitesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tacida Hafız’la görüştük.
Volkan, “Eğitim yılı memnun edici gelişmelerle
başlıyor”
Yeni eğitim yılının 1 Eylül tarihinde başlayacağını açıklayan
Prizren Belediyesi Eğitim Müdürlüğü Türkçe Eğitim Sorumlusu
Orhan Volkan, eksik kadronun giderilmesi için 6 karoluk öğretmen elemanı alımı için iş ilanı açıldığını bildirdi. Eğitimde yeterli derecede kadroya sahip olunduğunu ifade eden Volkan, iki
müdür yardımcılığı görevi için açılan personel alımında, adayların üniversite mezun olmasına dikkat edildiğini, şimdiye kadar
katılan adayların kimileri üniversite mezunu olmadığı için iş
ilanının üçüncü defa iptal edildiğini söyledi. Volkan, yönetmeliğe
göre üçüncü defadan sonra birden fazla aday varsa, mülakata
başarılı olanın bu göreve kabul edileceğini söyledi.
Kitap eksiklikleri söz konusu olunca, 5. ve 9. sınıflar için
gerekli ders kitapları açığının bulunduğunu belirtti. Diğer sınıflar
için yeterli derece ders kitabının bulunduğunu ifade eden Volkan,
Kurila iloklulu yakınlığındaki kırtasiyede yeteri derece Türkçe
ders kitabının bulunduğunu vurguladı. Dikte yönteminden kaçınmaları için öğretmenlere çağrıda bulunan Volkan, mevcut ders
kitapları yanı sıra öğrencileri yardımcı ders kitapları, kütüphaneler ve internet kaynaklarına yönlendirmelerini de sitedi. Volkan, 6.
ve üst sınıflar gerekli kitapların temini için öğrencileri söz konusu
semtteki kırtasiyeye yönlendirmelerine çağrı yaptı. 6. ve 9.
sınıflarda maddi ve sosyal durumu kötü olan öğrencilere ders
kitabı temini için Eğitim Bakanlığı tarafından yardım sunulacağını vurgulayan Volkan, okul müdürleri aracılığıyla bu öğrencilerin tespit edildiğini söyledi.
Mayıs-Haziran döneminde ilk okul birinci sınıflara yapılan
kayıtların memnun edici olmadığının altını çizen Volkan, söz
konusu dönemde yaklaşık 80 kadar öğrencinin şimdiye kadar birinci sınıfa yaptığını açıkladı. Volkan, geçen yıl birinci sınıfa kaydını yapanların sayısının 123 olduğunu kaydetti. Bu rakkamı
başarılı bir rakkam olarak nitelendiren Volkan, ebeveynlerde her
zaman tatil sonrası kayıt yapma alışkanlığının bulunduğunu ifade
etti. Ağustos kayıt döneminin devam ettiğini vurgulayan Volkan,
ebeveynlerin ve toplumumuzun Türkçe sınıfa kayıt yapmaları
konusunda hassas olmalarını istedi. Liselere de kayıtların devam
ettiğini belirten Volkan, bu yıl liselere yeteri derecede sınıf
açıldığını, bakanlığın göndereceği yönetmenlik dahilinde daha
fazla öğrenci kabul edilebileceğini söyledi. Volkan, ikinci bir
sınıfın açılması için ekstra öğretim kadro alımı gerektirdiğini,
bunun için de bütçenin yeterli olmadığını kaydetti. Teknik lisesine sadece 1, Ekonomi lisesine ise 9 öğrencinin kayıt yaptığını
ifade eden Volkan, diğer liselere kaydını yaptıramayan öğrencilerin bu liselere yönelmelerine çağrı yaptı. Yeterli öğrenci kaydını
yaptırmadığı takdirde Teknik ve Ekonomi liselerinde Türkçe
sınıfların kapanabileceğine dikkati çekti.
9. sınıflarda yapılan ulusal test sonuçlarına göre, diğer dillere
kıyasla Türkçe eğitimdeki başarının memnun edici olduğunu
ifade etti. Kimi okullardaki yetersiz altyapı ve Türkçe sınıflarına
kötü koşullardaki odaların verdiği konusundaki şikayetlere değinen Volkan, böyle bir ayrımcılığın bile bile yapıldığına inanmadığını söyledi. Abdül Fraşeri ilkokulundaki sorunun okul
yönetiminden kaynaklandığını belirten Volkan, o okulda Türkçe
sınıfların çok kötü koşullarda eğitim yaptığını söyledi. Söz
konusu okul yönetiminin ziyaret edilerek uyarıldığını, yerel ve
merkezi idareler yanı sıra AGİT yetkililerinin de konuya dikkati
çektiğini ifade eden Volkan, bu yıl söz konusu okula Bakanlık
tarafından ek 4 dershanelik bir binanın yapılacağını söyledi. Söz
konusu binadaki dershanelerin Türkçe sınıflara tahsis edileceğini
vaat etti. Bu ayrımcılığı yapan yöneticilere uyarıda bulunma yetkilerini kullandıklarını ifade eden Volkan, birinci sınıflara kayıt
için Türkçe ilanın asılmaması hususuna sert bir şekilde eleştirdiklerini vurguladı.
Abdül Fraşeri, Motrat Çiriyazi ve Mustafa Baki ilk okulu ana
sınıflarının çalışmalarına devam ettiğini, bu okulların bütçesinin
belediye tarafından tahsis edildiğini ve mevcut öğrenci sayının
memnu edici olduğunu belirten Volkan, göreve başladığı süre
içerisinde herhangi yeni bir ana okulu sınıfı açılmadığını açıkladı.
Aşıkferki: “Yeni eğitim yılı sorunlarla birlikte
başlıyor”
Kosova Türk Öğretmenler Derneği Başkanı Ferhat Aşıkferki,
yeni eğitim yılının sorunlarla birlikte başladığını ifade etti. Ders
kitapları sorununun bu yıl da tamamiyle çözülmediğini vurgulayan Başkan Aşıkferki, eğitimimizdeki sorunlarla ilgili ilk
toplantılarını Haziran ayında Gençlik Merkezinde düzenlediklerini belirtti. Söz konusu toplantıda o tarihe kadar birincisi sınıfa
kaydını yapan Türk öğrencisi sayısının sadece 71 olduğunu kaydetti. Türkçe eğitim yapılan bölgelerdeki derneklerle girişim
başlattıklarını belirten Aşıkferki, her derneğin kendi sorumluluk
sahasında öğrencilerin kaydıyla, ebeveynlerin bilinçlendirilmesi
ve Türkçe eğitime teşvik ettiklerini söyledi. Söz konusu çalışmaların devam ettiğini ifade eden Aşıkferki, girişim sonucunda
ebeveynler, öğrenciler ve öğretmenlerinin katılımıyla tanışma
pikniğinin düzenleneceğini duyurdu. 25 Ağustos Pazartesi
akşamı saat 19:30’da Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi’yle
—BALTAM’la birlikte Doğru Yol Derneğinde okul kayıtları,
gelinenen aşamada eğitim sorunları ve öğrencilere Yeni Dönem
gazetesinin abonmanlığı konusunda ebeveynler ile öğretmenlerin
bilgilendirileceğini söyleyen Aşıkferki, yeni eğitim yılına
başlanırken fen bilimleri konusunda kadro sıkıntısıyla
başlanacağına dikkati çekti. Bu branşla ilgili yetersizliğin bilhassa öğrencilerin ulusal testlerine yansıdığını vurgulayan Aşıkferki,
Kosova Türk Öğretmenler Derneğinin yaz boyunca faaliyetlerine
ara vermeden sürdürdüğünü dile getirdi ve Aşıkferki, ilgi
gösteren öğrencilere ücretsiz olarak yaz boyunca TürkçeMatematik kursları düzenelediklerini açıkladı.
Ebeveynlere çağırıda bulunan Aşıkferki, kayıtlar sırasında
değişik prpvokasyonlara ve kandırmacalara inanmamaları gerektiğini, her çocuğun kendi anadilinde, dolayısıyla Türkçe okumaya
hakkı olduğunun altını çizdi.
Hafız: “Yüksek öğretimdeki sorunların çözümü
zaman ve üniversite yönetimiyle koordinasyonu
gerektiriyor”
Balkan Türkoloji Araştırmaları Müdürü ve Priştine Üniversitesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tacida Hafız, Kosova’da Türkçe yüksek
öğretim söz konusu olunca, Filoloji Fakültesi ve Türk Dili ve
Edebiyatı Bölümü ile Eğitim Fakültesi Türkçe Sınıf Öğretmenliği
Bölümünde idari, altyapı, eğitim çalışmaları ve programların
uygulanması konusunda sorunların mevcut olduğunu bildirdi. Bu
sorunların çözümünün zaman gerektireceğini açıklayan Hafız,
sorunların aşılması için girişimlerin sadece Priştine Üniversitesi
idaresi ve fakülte yöneticeleriyle birlikte koordineli bir şekilde
yapılabileceğini vurguladı.
Kosova gündemi
Sencar Karamuço
Çocuklarımızı okula
Türkçe kayıt yaptıralım...
E
ğitim, bir toplum var olabilmesi için en
önemli yapı taşlarından birini oluşturmaktadır. Son yıllarda eskiye nazaran
eğitim daha da önem kazanmakla birlikte, bir
topluluğun gelişmişlik düzeyi o toplumdaki
okuma yazma oranı ile eğitim kalitesine göre
ölçülür olması, eğitime ve eğitim kalitesine
daha fazla önem verilmesine etki etmiştir. Çağdaş toplumlarda bu önem daha belirgin olmakla birlikte, gelişmekte olan veya gelişmemiş
ülkelerde ise eğitim konusunda halen ciddi
aksaklıklar kendini göstermektedir.
Eğitim ile ilgili Kosova örneğine bakacak
olursak, Kosova’da son yıllarda eğitim çağdaş
toplumlardaki eğitim seviyesi ve eğitim ciddiyetinden çok uzak olduğuna şahit oluruz.
Kosova’da eğitim ile ilgili eskiye nazaran
önemli aşamalar kat edilmesine rağmen eğitim
halen Avrupa standartlarının altında bir
seviyede seyir etmektedir. Kosova’nın yeni
bağımsızlığını (uluslararası denetim altında)
kazandığını kabul edersek, diğer konularda
olduğu gibi eğitim konusunda da zamana
ihtiyaç duyulduğu konusunda bir fikir birliğine
varılabilir.
***
Yeni bir okul yılının zillerinin çalmasına
ramak kaldı. Yeni eğitim yılı beraberindeki
sorunlarla başlıyor. Bu sorunlar, eğitim kalitesi, düşük kadro profili, okulların eğitime uygun
olmaması, sınıfların yetersiz kalması gibi en
önemli sorunlar olarak karşımıza çıkıyor.
Kosova’da uluslararası toplumun da temsiliyet
konusunda halen aralarında anlaşamamış
olması ve bütün mesailerini bu konuya harcadıklarından dolayı eğitim şu anda Kosova
gündeminde arka plana itilmekten kurtulamıyor. Bu da eğitim ile ilgili atılması ve yapılması
gereken reformların önünde bir engele olmaya
devam ediyor.
***
Kosova’daki eğitimin genel hatları ile var
olan sorunlarını yukarda özet olarak çizmeye
çalıştım. Bu genel sorunların yanında
Kosova’da Türkçe eğitimimiz de önemli sorunları içinde barındırmaya devam ediyor.
Yıllardan beri Türkçe eğitimde var olan kadro
sorunu ve kitap sıkıntısı her geçen gün hafifleye dururken, genel istatistik tablosunda
Türkçe okula kayıt olan öğrenci sayısında her
geçen yıl düşüyor olması kaygı verici bir duruma tekabül etmektedir. Bu da Kosova’da
Türkçe eğitimi bekleyen tehlikenin ne kadar
büyük ve kuşku verici olduğunu tüm çıplaklığı
ile gözler önüne seriyor.
Bu yüzden de gelecek yıl yapılacak olan ve
diğer toplulukları olduğu gibi Türk toplumunu
da geleceğini yakinen ilgilendiren nüfus sayımı
arifesinde çocuklarımızı Türkçe okula kayıt
yapalım, yaptıralım, yaptırtalım. Ancak bu şeklide, yani çocuklarımızı okula Türkçe sınıflara
yazdırarak, Anayasanın 5’nci maddesi ile resmi
olarak garanti altına alınmamış olan
Türkçe’mizi geleceğe taşıyabiliriz.
Bu noktada herkese büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Sadece velilere değil, partimize, sivil toplumuza, Kosova’daki Türk
kuruluşlarına, medyaya, öğretmenlerimize ve
öğrencilerimize önemli sorumluluklar düşüyor.
Kosova’da Türklüğün ve Türkçe’nin yaşatılması için ele ele verip “Kosova’da Türkçe’nin
geleceği için çocuklarımızı Türkçe okulla kayıt
yaptıralım” kampanyasına destek çıkmaya
davet ediyorum.
Yeni Dönem gazetesinin kapanması
Türk Dünyasında büyük yankı uyandırdı
Pazar 24 Ağustos 2008
17
Temmuz 2008 tarihli 436. sayısı
ile yayın hayatına son veren
Kosova’nın
ve
Kosova
Türklerinin bağımsız tek Türk gazetesi “Yeni
Dönem” gazetesinin kapanması haberi,
kamuoyunda büyük yankı uyandırarak, okuyucuları tarafından büyük bir üzüntü ve tepkiyle
karşılandı.
Kosova’da Türk Toplumu varlığının
resmi kabulü ve eğitim ile kültürel haklarının
tanındığı 1951 yılından bu yana, Türkçe dili
resmiyetinin geçen yıl dil yasası, bu yıl da yeni
Kosova Anayasasında eşit haklı kullanımdan
kaldırılması olayından sonra, gazetenin kapanması en büyük yankıyı uyandırdı.
Balkan Türklüğünün tarihi bir dönemden
geçtiği son zamanlarda yaşanan üzücü
gelişmeler ardından Kosova’da ‘Yeni Dönem’
gazetesinin de kapanma eşiğine gelmesi ve
Kosova Türkleri’nin yegane Türk Medyasının
bu durumda bırakılması beklenmeyen tepkilere neden oldu.
Prizrenliler, Rumelililer, Balgöç gibi
yahoo guruplarına gönderilen internet postaları, Kosova, Türkiye ve Türk Dünyasında
gazeteler, internet gazetelersi, ajanslar, radyo
ve televizyonlarına taşınan kapanma haberi, bu
yıl Yalova’da 11. düzenlenen Türk Dünyası
buluşmasında da geniş yankı uyandırdı, yayınlanan sonuç bildirgesiyle destek çağrısı tüm
Türk dünyasına ulaştı.
AGİT Kosova Misyonu, Kosova’daki
etnik topluluk medyalarının durumunu ele
aldığı toplantıda Kosova’daki tek Türk gazetesi Yeni Dönem gazetesinin kapanmasını gündeme taşıdı. Aynı konu Kosova’daki yabancı
misyon ofis ve büyükelçiliklerinde de gündeme geldi.
Diğer yandan Kosova Türk Sivil Toplum
Kuruluşları ilk aşamada mutabakata vardıkları
ortak bir bildiri mektubuyla ‘Yeni Dönem’e
destek kampanyası başlatırken, yurt içi ve yurt
dışında ‘Yeni Dönem’in kesilen sesi oldular.
Yurt dışında da benzeri kampanya hazırlıkları
sürdürülürken, Yeni Dönem sevenleri ve dostları, ellerinden gelen destek ve çabayı
sürdürüyorlar. Bütün bu desteğin, emeğin ve
yankının yanıtsız kalmayacağına inanıyor,
Kosova’da Türk Medyası adına çözüm getireceğini umuyoruz.
Bu süre içerisinde desteğini esirgemeyen
herkese teşekkürler ediyoruz.
Ve bu tarihi sürecin ve samimi duyguların belgesi niteliğindeki destek mektuplarını,
basında çıkan haberleri, özel yazıları, bu özel
sayımızda siz okuyucularımızla paylaşmayı
uygun görüyoruz.
***
Sayın Mehmet Bütüç,
Yazılanları okuyorum. İnşallah okuması
gerekenler de okuyorlardır. Rumeli kökenli bir
Türk olarak, dün bu sitede kapatma kararını
okuduğumdan beri iç dünyamda yaşadığım
fırtınayı hayal bile edemezsiniz. Gerçekten çok
üzülüyorum ve mensubu olmakla gururların en
büyüğünü yaşadığım milletim adına da, bizi
temsil iddiasında olanların gafletinden dolayı
kahroluyorum.
Güzel dostum, gazeteyi kapatmayalım.
Hatta yazılı halinin yanında internet ortamında
da dünyaya sesinizi duyurur hale getirelim.
Gazetenizi ticari amaç olmaksızın Kosova
Türk dünyası adına elele verecek dostlarla
beraber satın almak istiyorum. Kendinizi
özgürce ifade edeceğiniz bir platform olarak
imkanımız olduğu müddetçe devam etmeniz
gerektiğine inanıyorum.. Kimsenin eline bakmadan yayın hayatını devam ettirecek ve işin
ruhu gereği özgürce yayın yapacak bir platform oluşturmayı temel ilke olarak kabul eden
dostları elele vermeye davet ediyorum.
Detayları katkıda bulunabilecek dostlarla
Kosovada veya Istanbulda bir toplantıda ele
almakta fayda olduğunu düşünüyorum.
Önümüzdeki sayıyı çıkarabilmeniz için ilk
etapta gereken katkıyı şahsen karşılayacağım.
Saygılarımla
Av. Zeki Çalışkan
Yazık hem de çok yazık. Birileri bu haber
üzerine, kına yakarlar artık. Devletin kurumlarını babalarının çiftliği gibi görüp, şahsi alınganlıklarını ve kaprislerini raporlarına yansıtan
kişiler farkındalar mi bilmem ama Rumeli’de
Türklüğü bitiriyorlar. Metin ol Mehmet Bütüç
diyemiyorum. Çünkü ne çektiysen METİN
olanlardan çektin.
Selim Mayadağlı
Bir gazetenin sadece maddi sıkıntılar
yüzünde kapanması beni çok üzdü. Yıllardır
içinde bulunduğum basın sektörünün yaşadığı
sıkıntıları çok iyi biliyorum. Bu sıkıntılar aşılamayacak sıkıntılar değil tabi ki... Bir kaç iş
adamının desteğiyle kolayca çözülebilir.
Gazete çalışanlarının elinden geleni yaptığına
eminim. Fırsat verilirsede yine yapacaklardır
da. Dediğim gibi iş adamları el atarlarsa
çözülür bu iş. Bu gibi durumlarda yok böyle iş
adamları denir, olanlarda geri çekilip saklanmayı seçerler. Kefenin cebi yok ama ne
yaparsınız onlar hep var zannederler. Varsın
zannetsinler elbet birileri çıkar, bu gidişe dur
der. Hemde kendi yağınla kavrulan esnaf
arkadaşlardan çıkar çoğunlukla. Dilerim bu
gazetedede aynı olur. Bana, bol keseden atıyor
deyebilirler. Varsın desinler yaşasınlar sırça
köşklerinde. Beni oralara sokamadılar, sokamazlar da... Ben kendi şahsıma düşeni yapamayı isterim bu konuda. 20 yıllık matbaacıyım, 15 yılım basının içinde geçti. Başka
iş yapmadım. Muhabirlikten tutun, sayfa
sekreterliği, reklam tasarım, grafikerlik,
makinistlik te yaparım. Makinanın markası
modeli farketmez. matbaa makinası olsun
yeter. Anlayacağınız, bir gazetede yapılabilecek her görevi yapabilirim. Ve eğer ihtiyaç
duyulursa Kosovayada gider bu kapanan
gazeteyi yeniden hayata geçirebilirim. Orda
yanlız kalmayacağımada eminim. Çünkü bu
mesleğe girip, adapte olan, bay bayan fark
etmez, ayrılamaz bir daha. Ayrılsa bile o
özlemle yaşar zaten. Hadi bakalım sayın iş
adamları: Halep ordaysa arşın burda. Yeni
dönemi yeniden açalım. Var mısınız?
Yoksunuz dimi!.... Olmayın bakalım şu
anda maddi olarak bişey yapamayacağım için
kendimi sürdüm ortaya. Kimbilir belkide kendi
makina parkurumu kurarsam bigün dizgi baskı
kağıdınıda karşılar burda basıp yollarım.
Yaparım bilemessiniz. Kendinize iyi bakın
Malit Hüdaverdi
Yeni Dönem gazetesinin kapanması bence
bir kapristir. Birileri Kosovaya gelince devlet
parasıyla buralarda köy ağası olmaya çalışıyor.
Bu topraklarda ağalar çoktan yoktur.
Bence gazetenin kapatılması ilk olarak
Kosova'da sayım öncesinde Türk topluluğuna
çok büyük bir darbe olacaktır. Bence ABD ve
AB nin de hedefi budur. Bizde bunu yaparken
bu göçlerin hedeflerine ulaşmasını daha da hızlandırıyoruz. Paramız yok ama gururumuz çok
büyüktür. Kimseye hizmet etmeden davamıza
devam edecez. Gücümüz oluncaya kadar
savaşacağız.Bundan sonra da Türkiye'ye göç
edip hayata devam. Kaybedecek olan da Türk
milleti olacaktır. Bizler Türk milleti için
canımızı kurban etmeye hazırız.Hep böyleydik
yine böyle olacağız. Ama elimizde olmayanları
alamıyoruz ama onlardan da vaz geçimiyoruz.
Biz olmazsa çocuklarımızın yapmasını isteye-
ceğiz. Balknalar Türkiyenin Avrupa bahçesidir.
Buraya gelen misyonerler de bundan çok
rahatsızlar.Bizler bu bahçenin çiçekleriyiz.
Bizim suyumuzu ekmeğimizi keserlerse o
zaman tek başına biteriz. Ama içimiz rahat olur
teslim olmadık .Bizi bu topraklarda kimsesiz
yakalayanlar uzun zamandır yok etmeye
çalışıyorlar. Geçen günlerde Srebrenitsa
katıliamını izledik. Ama katliamları izledik.
Peki o katlimalrı önlemek için neler yaptık
acaba. Bence bunu her Türk kendine sormalı.
Ben ne yaptım. Bugün Kosova'da biricik
Türkçe gazete kapanıyor. Bu, bu güne kadar
yapılan katliamların devamıdır. Katliam
sadece insanları öldürürken yapılmaz. Bir milletin yok olmassına açılan yollar da katliamdır.
Balkanlarda Türklerin yok olması bir katliam
değil mi sizce.
Daha neler yapılmalı ki biz bazı şeylerin
farklında olalım. Dostumuzu ve düşmanlarımızı fark edelim. Bu dünyada kendimizi
bilelim yada tanıyalım. Yazıklar olsun
......Hepimize yazıklar olsun... Özellikle
buralara gelen ağalara yazıklar olsun..
Saygılar
Ferhat Derviş
YENİ DÖNEM emekçilerinin bu zor döneminde yanında olduğumu bir kez daha anımsatmak isterim. Bu bağlamda- kosova özelinde
yayın yapan yeni dönem gazetesi'ne elimden
gelen bütün desteği yapacağımı bildiririm.
Şimdilik kaydıyla yayınına ara veren YENİ
DÖNEM'e yeni dönemlerde sesinini daha gür
ve daha güçlü çıkacağı umudu ile
İLHAN KAYA
ÇANAKKALE / GAZETECİ
Bunu duyduğuma çok üzüldüm şuan
Türkiyede görevdeyim.Yaklaşık bundan bir
kaç yıl öncesine kadar Prizrende çalıştım.
Bugüne yani gazetenin kapanmasına gelene
kadar neden Türk taburundan yardım istenmedi ve ya Tika dan.Birkaç ay öncesine kadar
güney bölgesi komutanı Türk generaldı keşke
onunla konuşulsaydı. Belki bir çözüm yolu
bulunurdu. Yazarlarınızla tanışma imkanı buldum. Takip ettiğim bir gazeteydi.
Kapanmasına üzüldüm. Fakat elimden
geldiğince size destek olmak isterim
Türkiyeden gerekli yerlerle konuşup birşeyler
yapmaya çalışmak isterim. Veya aylık olarak
belkide cüzi bir miktar olacak ama birşeyler
yollamak isterim. Çünkü orda kaldığım sur
zarfında sizin dostluğunu
sevgini ve
kardeşliğimizi yaşadım. Prizrene hayran
kaldım. Elimden ne gelirse emrinizdeyim.
Saygılarımla, Hakan Yiğit
Merhaba Sayın Mehmet Bütüç
Gazetenizi parasızlıktan çıkaramama durumuna düşmüş olmanıza çok üzüldüm. Benim 6
yıllık radyo deneyimim vardı, 14 defa kapatıldı
3 kez vericilerine el konuldu en sonunda pes
etmek zorunda kaldım çünkü yasal frekans
alamadık, malesef bizimde en çok
uğraştığımız kendi insanımızdı, bir medyanın
kapatılma üzüntüsünü çok iyi biliyorum,
halkımızında neler kaybettiğini, ve inan o
süreç içinde Hiç bir kurumdan 1 kuruş bile
para almadık, sadece birkaç şirketimizin
verdiği reklamlarla ayakta durabildik.
Biz kendi değerlerimize kendimiz sahip
çıkmamız gerekiyor, taşıma suyuyla değirmen
dönmüyor, eminim Prizren ve Kosova’daki şirket sahipleri size desteklerini esirgemeyeceklerdir.
Geçen günler Makedonya ve Kosova
ziyaretlerinde bulunan işadamları heyetini
organize eden Prizrenliler derneği başkanı sn.
Nezih Liman da bu konuda yardımcınız olabilir, gurupları 10 bin üyeye ulaşmış enazın-
4
dan bir kısmı gazetenize abonman olsa çarkı
döndürecek paraya ulaşabilirsiniz diye
düşünüyorum.
saygı ve selamlarımla
Kemal Nazım
Bu hakikaten çok üzücü bir durum. Eğer
Kosova içinde veya Türk Devleti'nin çeşitli
organları tarafından bir çözüm üretilemiyorsa,
Balkan kökenli Türkler olarak bizler birşeyler
yapmaya çalışalım. Gerek sivil toplum örgütleri (Balkan Dernekleri) bazında gerekse
medya bağlamında bu olayın gündemde tutulması için çaba sarfetmeliyiz diye düşünüyorum. Naçizane bir önerim var: "Yeni Dönem"
adına bir fon oluşturalım, bir banka hesabı
açtıralım. Bu konulara duyarlı insanlarımız,
Rumeli-Balkan sevdalıları ve hakikaten
derginin kapanacak olmasına üzülecek olanların maddi ve manevi desteklerini esirgemeyeceklerdir diye ümit ediyorum... Bu şekilde devam ettirilebilir... Bunlar çok basit
ifadeler ama Kosova Türkleri için çok şey
ifade eden bir dergiye dahi sahip çıkılamıyorsa, bizim asıl o zaman "Elveda Rumeli"
dememiz gerekir.
Saygılar....
Kader Özlem
Efendim ben Erzurum'dan Mehmet,
sitenize abone olmakla doğru bir iş yaptığımı düşünüyorum. Balkanları sadece tarihçi
olmam hasebi ile bilmekteyim. Ancak sayenizde çok şey öğreniyorum. Birde şu çekişmeler olmasa daha memnun olacağım.
Dostlar eğer gazetenize devam edecekseniz
ben abone olmaya hazırım. Yeterki orada
devam etsin.
Saygılarımla, Mehmet Özmenli
Canım Kardeşlerim,
Ben Türkiye'de Ankara'da yaşıyorum.Size
seslenen tek TÜRK Gazetesinin kapanmak
zorunda olması ve sizin duyduğunuz derin
üzüntü beni çok sarstı. Biliniz ki Türkiye’de de
basın çok zor durumda. Bir çok taraflı haber ,
yalan haber yazılmakta. Sağlam olan sadece
birkaç gazete kaldı. Diğerleri hep dış güçlerin
etkisi ile yazan ,satılmış gazeteler.Sağlam
olanları ise biz de sadece satın alarak
destekleyebiliyoruz. Ben de bir katliamın
sadece insanları öldürmekle yapılmadığını
söyleyen
kardeşim
gibi
düşünüyorum.Maalesef şu anda tüm dünyadaki Türk kardeşlerimize bilinçli bir şekilde fiziki ve psikolojik şiddet uygulanmaktadır.Türk'
un gücünden korktukları icin sadece Türkiye
Cumhuriyeti sınırları içinde kalmayan , artık
gizli değil aleni bir yönlendirme ve baskı politikası uygulanmaktadır. Bir milletin en önemli
unsurlarından biri olan basını yönlendirmek ,
saptırmaya çaliışmak ve de en kötüsü kapatılmak zorunda bırakılması elbette ki O milletin
yok olmasına yol açacak bilinçli bir oyun ve de
uzun vadeli bir katliamdır.
Biliniz ki bu oyunlar Türkleri sadece
Balkanlarda değil tüm dünyada baskılamak ve
ellerinden gelse yok etmek için oynanmaktadır.Onlar bu oyunlara zaten alışık değiller mi
kardeşlerim? Bize BARBAR diyenler , kendi
çıkarlari uğruna birçok milleti geçmiş tarihde
de yaptıkları gibi ve halen de BARBARCA
katletmiyorlar mı?
İNSAN HAKLARINDAN söz edenler
bu hakları sadece KENDILERINE hak
gördükleri şekilde kullanmıyorlar mı?
Kardeşlerim, maalesef TC ve sizler de bu
dönemde çıkarcı ve hain aydınların bu oyunları
oynayanlarla olan işbirlikçiliği nedeni ile zor
dönemlerden geçmekteyiz. Ama bizler kimseye hizmet etmeden davamıza devam edeceğiz. Lütfen umutlarınızı kaybetmeyin...
5
Pazar 24 Ağustos 2008
Ben de Türkiye’ de görev yapan arkadaşım
gibi elimden geldiğince size yardım etmek
isterim. Her ay bir miktar para gönderebilirim.
Eğer bir banka hesabı var ise lütfen bildirin.
Elimden geldiği kadar da size destek olacak
insanlarla konuşurum. Bir gazetenin maliyeti
ne kadardır? Bu konuda da beni bilgilendirirseniz çok sevinirim.
Sizleri çok seviyorum
Arzu Özok
Değerli soydaşım;
Kosova’da yaşayan ve onların tek
gazetesinin kapanmış olması beni çok üzmüş
bulunmaktadır. Bu gazetemezin tekrar
faaliyete girmesi için Türkiye’ deki Rumeli
goöçmen derneklerinden destek alınamaz mı?
En azından derneklere üye zengin iş
adamlarımızın böylesine milli bir dava için
harekete geçmesi lazımdır. Şu bilinmelidir ki
basılı ürün ileriki tarihlere kalmak üzere
arşivlenmektedir. Bir millete ait basım ürünü o
milletin bulunduğu coğrafyadaki varlığını ve
kültürel - elitsel seviyesini gösterir. Bir milletin değerinin ayakta kalması için bazen öz
veride bulunmak gerekir.Ne yazık ki Tika'nın
bu gazetemize olan desteğini kesmesi milletimizin kendi öz verisiyle bu gazeteyi ayakta
tutmasını zorunlu kılmaktadır. Bu hususta ne
yapılacagı hususunda bir tavsiyeyi yukarıda
verdim, ayrıca gazeteye reklamlar, tebrikler
verilerek destek olunmalıdır.Yurd dışında
bulunan derneklerimizin (Almanya, Fransa vb
g.) bu gazetemize yardımcı olmak için abone
olması ve periyodik destek maksatlı ilanlar
vermesi gereklidir.
Gazete sahibi ve yayımcılarına da
buradan seslenmek istiyorum. Bir Yayım kuruluşu olarak yaptıklarınızı ve yapmadıklarınızı
yazmışsınız. Sizi tebrik ederim lütfen .Bu
seviyeli ve omurgalı davranışınızdan dolayı
tebrik ederim, bir Türk olarak tavizsiz
duruşunuzdan hiçbir zaman vazgeçmeyin.
Gazetenizin en yakın zamanda basımına tekrar
başlayacağınız umudu ve talebiyle Allah’a
emanet olunuz.
Okan
Mehmet Bey
İnanın çok üzüldüm. Bu mail grubunda her
ay 20 avro verecek 1000 kişi bulunabileceğine
inaniyorum. Böyle bir para işinizi halledebilirse. Açacagınız bir hesaba lütfen böyle bir
para yatıralım.
Saygılarmla
Neval KONUK
Yeni Dönem Kapatılmasın
Kosova'da ve Türkiye'de faaliyet gösteren
sivil toplum kuruluşları, basın ve internet
medyasında yayın yapan kuruluşlar, Yeni
Dönemi kuranlar, kurduranlar, ve Kosova'daki
YÜCE TÜRK TOPLUMUNUN temsilcileri
bu sese kulak verin, Yeni Dönem kapatılmasın.
Zaman birlik olma zamanıdır, söylentileri,
dedikoduları, kulaktan kulağa yayılan fısıltı
gazetesi haberlerini unutma, organize olma,
tek ses olma zamanıdır.
Kosova Türk Toplumunun silkelenme ve
kendine gelme zamanıdır. Bugün Yeni Dönem
kapatılır, yarın sıra Kosova'daki Türk
Derneklerine gelir, teker teker onlarda ufak
hesaplar uğruna, siyasi emeller uğruna gözden
çıkarılır, belkide çıkarılmıştır bile.
Türkiye'deki Rumeli - Balkan kökenli
Dernekler, sivil toplum kuruluşları, hani
nerdesiniz? Maddi ve manevi anlamda sizlere
de büyük görevler düşüyor, sizlerde bu sese
kulak verin, değerli bir Başkanımızın dediği
gibi Derneklerimizi folklörik yapıdan kurtaralım. Bir güç olduğumuzu, yumruğu
masaya vurdukmu, masayı kırabileceğimizi
gösterelim.
Gelin el ele verelim, önce Yeni Dönemi
kurtaralım, sonra Balkanlardaki Türk Toplumu
için neler yapabiliriz onları masaya yatıralım,
henüz çok geç değil. Ama yarın geç kalmış olacağız.
Köprüden önceki son çıkıştayız.......
Kırmızı Alarm Veriyorum......... Duyan duysun...........
Elif Nur
Günümüzde gazete çıkarmak büyük külfettir, maddi güç ister, sabır ister, ve en önemlisi
yürek ister. bu sebeple bir gazetenin kapanması
haberi hep yüreğimde cız eder.
Bir gazete çıkarma yürekliliğini gösteren
gazete sahiplerinden biri olan Sayın Mehmet
Bütüç'ü Yeni Dönem'i günümüze kadar yaşatması sebebiyle kutlarım, görüyorum ki
gazeteyi yaşatmak adına kaynaklarını sonuna
kadar kullanmış ve yıllardır gazeteye verilen
2800 euroluk sembolik destekte ortadan
kalkınca gazete yayımını durdurmak zorunda
kalmış Yeni Dönem Gazetesi'ni İstanbul'da
yaşıyor olmam hasebiyle internetten okumaya
çalışırım. dün akşam gelen mesajlardan
"kapanıyor" haber başlığını görünce içim yine
cız etti fakat bu seferki cız bir başkaydı, sanki
daha fazla acı verdi
O, Balkanlar Kosova'da yaşayan Türk varlığının, Evladı Fatihan'ın sesiydi. Türkçe sesti.
Fakat umudunuzu yitirmeyin dostlar, her
zaman olduğu gibi Mehmet Bütüç'ler, Zeki
Çalışkan'lar vb. vb. her zaman var olmuşlardır
bundan böyle de var olmaya devam edeceklerdir. Yeni Dönem Gazetesinin yayın hayatına
bir şekilde devam edeceği umudumu hala
muhafaza etmekteyim
Sevgiyle...
Macit Şekerci
Yeni Dönem gazetesinin bugünkü durumuna üzülmemek mümkün değil ! Gerçekten
Sn.Zeynel BEKSAÇ'ın yazdığı gibi Türklerin
sesi bundan sonra yok oluyor...! Elbet
Anavatandan bu sesi duyan olurda.....! Medya
patronları bu işe el atarlar... ondan da ötürü
TİKA nın devreye girmesi gerekir Milliyetçi
arnavuta su projesi sunacağına Prizrendeki
Türklerin sesine kulak versin saygılarımla
Şenol GÜRSEL
Açizane teklifim burada yaşayan ve oradan
gelmiş olan Türk ve benimde dahil olduğum
Arnavutlar arasında düzenlenecek yardım
kampanyasıyla kendilerinin bir nebzede olsa
yaralarını saracağını düşünüyorum. Merak
ettiğim bir konuda Kosova'dan gelmiş ve burada yaşayıp ticarete atılan birçok iş adamlarımız
mevcut. Neden bunların arasından bir yada bir
kaçının sponsor olmaları için kapıları çalınmıyor? Ben Türkiye'de yaşayan Kosova'lı bir
Arnavut olarak benim üzerime düşen herhangi
bir görev varsa yerine ketirmek beni mutlu
eder. Herdaim orada yaşayan Arnavut'ların ve
Türk'lerin yanındayım.
SAYGILARIMLA ALİ ÇAYLAK
Merhabalar
Yeni Dönem Gazetesinin kapatılmasıyla
ilgili yazıları okurken, 1969 yılından 1999 yılına kadar Kosovada yayın yapan tek Türkçe
gazete ve tek enstitü sayılan TAN Gazetesi
hatıralarımda canlandı. 30 yıllık başarılı çalışmasından sonra, asılsız suçlamalarauğrayan
TAN Gazetesi hiçbir zaman yokmuş gibi
mazide kaldı. Buna hepimiz çok üzülmüştük.
Onca gazeteci açıkta kaldı. Oysa herkes ekmek
parasını bu gazete sayesinde sağlamaktaydı. O
dönemlerde TAN Gazetesinin yeniden canlanması için yeni projelerle her nereye başvurduysak hep olumsuz yanıt aldık. Savaştan
sonra görev itibarıyla Kosovaya gelen Türk
kuruluşları bile vurdum duymazlıktan geçti.
Çok geçmeden Yeni Dönem Gazetesi yayın
hayatına geçti. En azından Türkçe bir gazete
elimize geçiyordu. Maalesef 10 yıllık çalışmadan sonra TAN Gazetesi gibi bilinmedik
nedenler yüzünden kapatıldı. Ama fark şu ki, o
zamanlar TAN Gazetesinin yeniden açılmasını
destekleyenler çok azdı, ama gördüğüm
kadarıyla Yeni Dönem Gazetesinin tekrar canlanması için ilgi gerçekten çok büyük.
Kosovalı bir Türk vatandaşı olarak
Türkiyedeki kardeşlerimiz tarafından gösterilen ilgi dolayısıyla çok mutluyum. Dileğim
Yeni Dönem Gazetesinin çok geçmeden tekrar
yayın hayatına geçmesidir. Ama tabi ki bunu
dilerken, Bağımsız Kosovada ekiden olduğu
gibi Başkent Priştinede Kosovalı Türkleri
sevindirecek TAN Gazetesinin de tekrar devlet
tarafından yayınlanmasını arz etmekteyim. Ve
yakın bir gelecekte dileğimin yerine getirileceğine umutluyum. Fırsattan yararlanarak
Sayın Mehmet Bütüç ve tüm çalışanlarına bu
konuda biraz sabırlı olmalarını diliyorum. Bu
kadar ilgi varken umutlarını yitirmeleri yersiz
bence.
Saygılarımla
Liriye Gaş
Son günlerde Kosova Yeni Dönem
gazetesinin maddi nedenlerle kapanışı haberlerini izlemekteyiz.
Kanatimce çok küçük maliyetle hayatını
idame ettiren bu gibi özel fonksiyona sahip
gazetelerin yaşatılması
başta kosovadaki türk topluluğu olmak
üzere türkiyede yaşayan kosovadan göç etmiş
insanların sorumluluğundadır.
Herşeyi devletten bekleme ve birşey
yapma yerine feveran etme alışkanlığını terk
etmemiz gerekir.
Bu anlamda;
Avukat zeki çalışkan beyin yeni döneme
verdiği desteğe yürekten katılıyorum, ayrıca
diğer yardım sever insanları zeki beyi desteklemeye davet ediyorum.
Kosova Türk cemaatinin resmi veya sivil
kanaat önderlerine bir şeyler yapmaları
konusunda çağrıda bulunuyorum. Sanırım zeki
beyin liderliğinde bu arızi durum süratle
çözümlenecek ve sivil inisiyatif harekete geçecektir. Meseleyi dert edinenlerin bu çağrıya
kulak vermesi temennisiyle...
Ali Çankaya
Zeki Bey ve Neval Hocamın kardeş önerisini sonuna kadar destekliyorum. Böyle bir
girişimi gerçekleştirtmek, Kosova medyasına
ve Kosova'da birileri tarafınca ölüme mahküm
edilen Türkçeye büyük bir destektir,Türk
topluluğuna da bu topraklarda hayatını
sürdürmek için teşvik olacaktır. Bizim Anaülke
dediğimiz budur işte. "Türkün dostu ancak
Türktür", büyük önderimizin anlamı da budur.
Sizleri cani yürekten tebrik ediyorum.
Saygılar
Ferhat DERVİŞ
Gazetinin kapanmasına bir gazeteci olarak
üzüntü duyuyorum. El birliği ile yaşatılması
inancındayım.Elimden geldiğince yardımcı
olmaya hazırım.Önceliklede Gazetenin Kültür
Bakanlığınca desteklenebileceği görüşündeyim bu konuda girişimlerde bulunulursa olumlu
sonuç alınabilir.
Gazeteci Orhan Doğan
Sevgili Dostlar
Geçmişten günümüze kadar kurulduğu
günden itibaren büyük bir özveri içerisinde
çalışmalarını sürdüren YENİ DÖNEM gazetesi ve radyosu prizrende Mehmet BÜTÜÇ
arkadaşımızın büyük gayretleri ile bu güne
kadar geldi. Ancak görüyoruz ki bu gün kapanma noktasına gelmiş ve kapısına kilit vurulmuş
olduğunu öğrenmiş bulunmaktayım.
Kosovada Türk varlığının temel iletişim
aracı olarak görülen yeni dönemin ayakta duramayışı ve kapanma noktasına gelmesinin
nedenlerini de bu arada bir analiz edelim ki
bundan sonrası için neler yapılabiliri sağlam
temellere oturtalım.
Bu yazılı ve görsel yayın merkezi kurulduğu günden itibaren bilen birisiyim. Ancan ne
hüzündürki kosovaya gittiğimde ve özellikle
de prizrende bizim kendi milletimizin bu
gazeteden ziyade diğar yayınları takip ettiğini
gördüm. Bakın bu gün ülkemize gelip yerleşmiş bulunan insanlarımızın çoğu dernekleri
var. Bu sivil toplum kuruluşları Türkiyenin iç
siyasetinde ve ekonomik çıkar içerisinde bir
tutum orğanizasyonunda olmak dışında başka
bu gibi durumlara çaba göstermiyorlar. Abone
olup bu gazeteyi üyelerine dağıtım yapsalar bu
bir gelirdir.
Devletimiz yani T.C hükümetimiz aklımıza
gelmedik bir sürü yabancı gazete dergi kitap
aboneliği yapıp kütüphanelere koyuyor.
Türkiyede 900 civarında Kültür Bakanlığına
bağlı il ve ilçelerde kütüphane var. Kültür
Bakanlığı 1000 adet abone olamazmı idi. Bu
neden yapılmamıştır.
Kosova’da yaşayan dostlarımız insanlarımız kosovanın özellikle bağımsızlık döneminde bu gün daha güçlü olmaları gerekirken
neden bir savaş içerisine girerler ve secim
dönemlerinde birbirlerini yerler. Oysa birlik
içerisinde olmaları gerekmezmi. Türkiyede
eğitim görüp ülkesine dönen genç dinamik
cesur bilgili çağın teknolojisini yakalamış
gençler neden parti içerisinde yer bulamaz ve
guruplar savaşı olur.
İstanbul izmir ve diğar illerimizdeki
prizrenliler, priştineliler, gilanlılar, pirlepliler,
kosovalılar, ipekliler, makedonyalılar ve
balkanlılar dernekleri neler yapar bu konularda. Buralarda görev alan değerli dostlarımız
buna bir eğilse bir saniyede çözümlenir. Ben
bunu beklerim.
Neval hanıma gelince
Neval hanım biz Türk kimliğinin temel
esasları içerisinde insanlarımızı bir araya
getirme düşüncesi ile milli duygularımızı bir
arada tutmak çabasında iken cuma namazlarında cami önünde yardım talebi gibi böyle aylık
yahdımlar ile bir yere varamayız. Birde biz
Türkiyede dolar avro değil TL kullanmaktayız.
Sizin gibi bu konuya duyarlı dostlar esas oluşturulan havuzu bir doldurursak (filistin, lübnan, çeçenistan, vs havuzlarını dolduranlar
gibi) bu işte bu yayının ayakta durmasını
sağlamada temel olur. Balkan coğrafyası ve
Türk Dünyası ile gönül bağı ve fikir düşüncesi
ile çabasını bütünleştirenleri buna çağırmalıyız.
Yeni gündem kapanamaz ve kapanmamalı
Saygılarımla
DAVUT COŞAR
ANKARA
Yeni Dönem gazetesi ile ilgili 10'larca mail
geldi. Hepsini aşağı yukarı okudum. Ama
Abdullah Uluyurt Bey'in yazısı fark yaratacak
üslup ve içerik içerisinde olduğu için tekrar
tekrar okudum. Buradan konu ile ilgili mail
gönderen herkese saygı duyuyorum ancak bir
gerçek var ki geçim sıkıntısına gömülmüş
kosova halkı gazeteyi ne yapacak. veya abone
olsa da gazete okunmadan çöp olmaktan kurtulacak mı? bunu sorgulamak gerek. Gelelim
Türkiye'de yaşayan insanımıza. ey ahali "atı
alan üsküdar'ı geçti" misali iş bittikten sonra
mı? ayağa kalkarak birşeyleri düzelteceğiz.
gazete hakkın rahmetine kavuşmadan neden
bu birlik mesajları buradan duyurulmadı tüm
dünyaya. ne zaman son bulacak bu durum. 4
yıldır can çekiştiğini TİKA'nın destekleri ve
kişisel gayretler içinde ite kaka çıkarılmaya
çalışılan bu gazete için neden daha önce adım
atılmadı. bunu soralım hep beraber kendimize.
ne desteği ne parası dostlar taşıma su ile değirmen dönmediğini gördük tarih boyunca. şimdi
hepimiz yardım için para gönderelim gücümüz
nispetinde. ama biliyoruz ki gündem değişir
değişmez gazete unutulacak. ben diyeyim 3,
siz deyin 5 sayı çıkar ya da çıkmaz daha bu
zihniyetle. mantıklı fikirlere ihtiyaç var, sisteme ihtiyaç var herşeyden önce. nacizade
benim fikrim budur.
Saygı ve sevgilerimle
Kardeşiniz
Ragıp Yeşilırmak / Bursa
Sn. Mehmet Bütüç,
Öncelikle Uluslararası Kalkınma ve
İşbirliği Derneği ( UKİD ) olarak Türkiye'de
ve Kosova'da yaşayan Türklere “ BİZ VARIZ,
BURALARDA BİZDE VARIZ “ diye seslenen bu değerli yayının kapanmasına karşı
duyarsız ve tepkisiz kalanları kınıyoruz. Üzüntümüz büyük, ama üzülmek yerine hep birlikte bu savaşı vermeye hazır olmayılız.
Pazar 24 Ağustos 2008
Hazırmıyız ?
Biz UKİD olarak Hazırız… Kosova Türk
dünyası adına elele verecek bu Sivil platform
‘un en kısa sürede bir araya gelmesi için Ukid
üyeleri ve dostları adına, duyarsız kalamıyız.
Başkanımızın arkasındayız, her zaman ve
en büyük destekçisi olacağız.
Saygılarımızla,
Esin BELLEK
UKİD Yönetim Kurulu Sekreteri
YENİ DÖNEM gazetesi son derece üzücü
bir örnek. FREKANS gazetesi olarak ta, benzer
sıkıntılar içerisindeyiz. Şimdilik ayakta duruyoruz. Bugün için o üzüntülü sözleri söyleyenlerin, hiç birinin halen çıkmakta olan bir gazeteye sahip çıkmadıklarını da iyi hatırlamalarını
öneririm! Biz, balkanlardan rotayı avrupaya
çeviriyoruz. Bunun yanında da, Balkanlarda
Türklüğün sesini duyurmak isteyenler var ise,
işbirliğine hazırız. Sayın Mehmet Bütüç ağabeyime de buradan sesleniyorum; bizim gazetemizin sütunları size ve yazarlarınıza sonuna kadar
açıktır. Buyurun, birlikte mücadele verelim.
herkese sevgi ve selamlarımla.
FREKANS gazetesi yazı işleri müdürü
Şenol Goncagül
Güzel dostlarım,
Sayın Bütüç bey
Sizin yazınızı okudukça benim kara günlerimi hatırladınız. tam sizlere yaptıkları gibi, yani
Yeni Dönem gazetesini kapatma kararı, bana da
yaptılar. Romanya da tek Türkçe hakemli Tuna
Mektupkları dergisini aynı şekilde kapattılar.
Ama ümidimi kesmiyorum. Inşallah yeniden
açılır diyorum.
Buna rağmen tek bir şey üzüyor beni.
Türklerin arasındaki balta sapları. Işte onlar
varken Türkün başına her şey gelmesi
mümkündür. Ama bizler dik durup yayınlarımıza kapatılmaya izin vermeyeceğiz.
Yıkılmadık yıkılmayacağız. El ele verip bir güç
oluşturacağımıza eminim.
Kolay gelsin çalışmalarınıza.
Gülten Abdula, Romanya,
Galati, Aşağı Tuna Türk
Kültür Merkez başkanı
Sevgili dostlarım,
Ben Erzurum'dan Hakkı Kocabey. 20002002 yıllarında UNMIK polisi olarak görev yaptığım Prizren'de bir dönem UNMIK polis basın
sözcüsü olarak çalıştım. Sevgili Mehmet Bütüç
abi ve Taner Güçlütürk dostumun önderliğindeki Yeni Dönem ekibini yakından tanıma ve nasıl
bir inanç ve özveriyle çalıştıklarını görme şansım oldu. Birçoğunuzun verdiği tepkide de
belirtildiği gibi, "Ne pahasına olursa olsun bu
gazete yayın hayatına devam etmelidir."
Belki çalışan personel sayısı ve gazetenin
sayfa sayısı azaltılarak maliyet düşürme politikası uygulanabilir. Ya da bir arkadaşımızın
dediği gibi Türkiye'deki bir yayın organından ya
da bazı işadamlarından sponsorluk desteği alınabilir. Fakat bence bunlara gerek kalmadan, bu
sitenin üyelerinin internet aboneliği bile yeterli
olacaktır.
Benim Prizren'de bulunduğum zamanda
gazete haftalık çıkıyordu ve fiyatı 1 DM idi,
yanlış hatırlamıyorsam tabii. Şu anda gezetenin
fiyatının ne olduğunu bilmiyorum ama 1000
kişinin internet aboneliği bu sorunu uzunca bir
süre için çözer diye düşünüyorum. Bunun
haricinde bir defaya mahsus (ya da gerektiğinde
tekrarlanmak üzere) bağış kampanyası da
düzenlenebilir. Üzerime düşen her ne olacaksa,
her zaman yapmaya hazır olduğumu bildirir,
saygılar sunarım. Lütfen Kosova Türklerinin
sesinin kesilmesine izin vermeyelim.
Hakkı KOCABEY
Emniyet Amiri
Değerli dostlar,Kosova Türkleri'nin yegane
gazetesi "Yeni Dönem"in kapanmak zorunda
kalmasını KIBATEK olarak büyük bir üzüntü ile
karşılıyoruz.Ne var ki, maalesef (somut olarak)
elimizden de bir şey gelmiyor...İnşaallah bir sağduyu sahibi iş adamımız çıkar da bu ciddi
soruna (en azından şimdilik) bir ara çözüm üre-
tir.Bu bilinçte işadamlarımızın olduğunu
düşünüyoruz.Çünkü Kosova'nın gündemindeki
siyasi gelişmelerin bu Türk toplumunun gazetesiz göğüslemekte zorlanacağı bir yoğunlukta
olduğu da unutulmamalıdır. 2001 yılında
İzmir'de
gerçekleştirdiğimiz
KIBATEK
Uluslararası Edebiyat Şöleni'ninde Yeni
Dönem'in tanıtımını yapmış ve KIBATEK
olarak 2006 yılında Kosova'da gerçekleştirdiğimiz
KIBATEK
18.Uluslararası
Edebiyat Şöleni'nde de KIBATEK Uluslararası
İletişim Ödülü'nü Yeni Dönem gazetesine
gururla takdim etmiştik...Bütün bunlar Yeni
Dönem gazetesiyle yaşadığımız unutulmayacak
güzellikte anılarımız arasındadır.Yakın ve kadim
dostumuz Mehmet Bütüç'e şimdiye kadar
Kosova Türklerine/Balkan Türkleri'ne ve Türk
Dünyası'na yaptığı özverili hizmetleri için
şükranlarımızı sunmaktayız.
Feyyaz SAĞLAM
KIBATEK Onursal Başkanı
Değerli Grup Üyeleri,
Bu güne kadar grupta yapılan değişik konulardaki tartışmalara aktif olarak katılmadım.
Ama iki yıldan fazla bir süredir hemen hemen
her gün gruptan gelen tüm e-mailleri zamanım
yettiğince okumaya çalışırım. Bu güne dek her
ne kadar birçok tartışmanın boş ve gereksiz
olduğunu düşünsem de (çünkü birçok tartışma
yada çatışma sadece kişisel kuruntular, güncel
hayat problemleri ve çekememezliklerden kaynaklandığını düşünüyorum) Yeni Dönem
Gazetesinin var olmasının ve devam etmesinin
çok zaruri bir konu olduğu kanısındayım. Hem
Kosova’da doğup büyümem hem de uzun
zamandır Türkiye’de yaşıyor olmam dolayısıyla
konuya şu açıdan yaklaşmak istiyorum.
Eğer 1999-2008 yılları arasında yayınlanmış
olan Yeni Dönem gazetesinin yayınlanmamış
olduğunu varsayarsak Kosova Türkleri için
büyük bir orandaki yazılı tarihinin olmadığı
sonucuna varırız. Dolayısıyla bu noktada Yeni
Dönem gazetesinin çok büyük bir iş yaptığını
düşünüyorum. Önerim olaya/olaylara yerdeki
bakış açısından çok bütünsel olarak biraz daha
yukardan, daha yalın ve ortak nokta bularak,
toplum çıkarını gözeterek bakmamız gerektiğini
düşünüyorum.
Pozitif bir bilimci olmam dolayısıyla da
konuya pragmatik bir açıdan bakıp somut
öneri/öneriler sunmaya çalışacağım. Sn. Neval
Konuk ve Sn. Av. Zeki Calışkan'ın önerilerine
temelde katıldığımı bildirmek isterim. Önerim
Türkiye'de yaşamakta olan ve bu oluşuma
destek verebilecek gerçek ve tüzel kişilerdir.
1- Kısa vadeli hızlı çözüm önerileri
- Eğer yanlış hatırlamıyorsam Prizrenliler
Derneğinin üye sayısı 10.000 kişiyi aşmıştır.
Prizrenliler derneğinin öncülüğünde GSM operatörleri ile anlaşıp bir SMS düzenlemesi ile (
miktari 5, 10 yada 20 YTL olarak belirlenebilir)
herkes bu kısa vadeli hızlı çözüme katkıda
bulunabilir. Bu sistem kurulduktan sonra
Prizrenliler derneğinin hatırlatması ile birkaç
defa daha tekrarlanabilir.
- Türk Ekonomi Bankası (TEB)'de açılacak
bir hesaptan da (Hem Türkiye’de hem de
Kosova’da) toplanan SMS ücretleri TEB'in
Kosova şubesine sanırım kolaylıkla transfer
edilebilir.
2- Orta ve Uzun Vadeli Çözüm Önerleri
- Prizrenliler derneği çok kısa bir süre
içerisinde gerçek ve tüzel kişiler için bir kampanya düzenleyebilir ve bunu üyelerine bildirebilir. Bildirim uzun bir süre devam eder
(Buradaki süreden kast ettiğim konu: gazetenin
2-3 yıl devamlılığını sağlayacak bağış birikene
kadar devam eder).
NOT: Türkiye Dışından Yapılabilecek
Yardımlar İçin de, Avrupa ülkelerinde yaşayan
soydaşlarımızın benzer uygulamaları yapabilirler.
Yeni Dönem Gazetesine Önerilerim:
- Eğer ki, bağışlar yada bir başka sebeple
yardım toplanır da faaliyetlerinize 2-3 yıl daha
toplanmış olan bu yardımlarla devam etme
durumunuz söz konusu olursa (ki benim bütün
arzum ve temennim bu yöndedir, inşallah böyle
olacaktır) hiç vakit kaybetmeden kendinize şimdiden uzun vadeli bir eylem planı hazırlayıp
(profesyonel bir işletmeci, pazarlamacı istihdam
edebilirsiniz yada danışmanlık alabilirsiniz) bu
2-3 yıldan sonra ayaklarınızın üstünde durmanız
gerekecektir. İşletmeci yada Ekonomi uzmanı
olmadığım için bu konuda öneride bulunamayacağım.
Grup üyelerine de önerim şu yönde olacaktır: Elbette ki gazetenin bu gun geldiği durumu,
sebeplerini vs. tartışacağız, ki tartışmamız da
lazım burdan ders çıkarılması için. Fakat en
nihayetinde lütfen olaylara daha yukardan,
toplum çıkarını gözeterek ve işi önem sırasına
göre hızlı hareket ederek çözmemiz gerektiğini
düşünüyorum.
Herkese en derin saygılarımı sunar, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.
Aşkın KAÇKA
Selam,
Dil bir milleti ayakta tutan en önemli araçtır.
Tarihte ve günümüzde pekçok düşünür, devlet
adamı vb bunun farkında olmuştur. Bu nedenle
devletler kendi dillerini koruma yoluna gitmektedir. Örn. Fransa ve Almanya'nın bu yöndeki
gayretleri kendileri açısından takdire şayandır.
Almanya Göte Enstitüleri, Alman Kültür
Merkezleri, Konrad Adenaur gibi çeşitli
vakıfları ve Almanya'da yaşayan ve yaşayacak
olan yabancıların Almanca bilmeleri şartı gibi
yollarla dilini korumaktadır. Fransızlar,
"Fransa'da Fransızca konuşulur" parolasını
kendilerine ilke edinmişlerdir. Keza bugün Arap
olan pekçok kişinin (özellikle Kuzey
Afrikalıların) Arapça konuşmaları sayesinde
sonradan Araplaştıkları bir gerçektir.
Dil canlı bir varlıktır. Kullandıkça gelişir,
zenginleşir.
Türkçe bugün dünyanın konuşulan coğrafi
alan olarak en önde (Yavuz Bülent Bakiler'e
göre birinci), konuşan nüfus itibariyle de ilk
10'da (kimine göre ilk 5'te) olan bir dildir
(Birilerinin belirttiği gibi Afrikadaki soyları
tükenmekte olan bir kabilenin diliyle eşit
değildir). Ancak dilimiz o kadar hızlı bozulmaktadır ki orta vadeli gelecek yıllarda ilklerde olma
ihtimali ne yazık ki azalmaktadır. Bunda
medyanın etkisi olmakla beraber, etkin bir dil
siyasetimizin olmayışı da etkilidir.
TÜRKSAT uydu yayınları dünyadaki
Türklerin ve Türkçe konuşanların birbirlerini
anlamalarını sağlamıştır. Lakin yukarıda
arzettiğim kötü durumu, bırakınız tersine
çevirmeyi hatta durdurmayı yalnızca kötü
gidişatın hızını yavaşlatmıştır.
Dilimizi geliştirmeliyiz, korumalıyız.
Gazete dilin korunmasının en önemli araçlarındandır. Yeni Dönem Gazetesinin yaşatılması
zaruridir. Kosova'daki Türk varlığının korunması demektir Yeni Dönem ve diğerleri. Bunun
simgesel bir anlamı vardır.
Bu doğrultuda elimizi taşın altına sokmalıyız. Makul olarak üzerime düşeni yapmaya
hazırım.
Türkçe yoksa Türkler de yoktur. Bu gerçek
unutulmasın.
Saygılarımla.
Halis AYHAN
Kırıkkale Üniv.
Yeni Dönem Gazetesi’nin Kapatılması
Uzun uzun yazmayacağım. Aslında yazmaktan uzak durmaya çalıştım. Ama yas evine
dönen yazılar beni yazmaya itti.
TESPİTLER
- Yeni Dönem Gazetesi’nin zaten son dört yılda
köşe yazarlarına baskılar kurularak içi
boşaltılmıştı.
- Tika’dan aldığı yardım baskı masraflarını bile
kurtarmıyordu.
- Mehmet Bütüç’ün inadı ve samimiyeti
gazeteyi taşıdı.
- Kosova’da yaşayan soydaşlar gazeteye yeterince sahip çıkmadılar. Abone olmadılar
- Kosova göçmenleri de öyle
- Her eleştiriyi kendilerine taarruz olarak alanlarımız oldu. Türk varlığını korumaktan “dünya
insanlığını” korumaya yönelenler “başkasına”
6
güvercin “kendine” şahinlik yaptı.
- Aslında “Yeni Dönem’in önce omurgası”
kırıldı. Sonra ölümü beklendi. Şimdi birileri
“mezarlık mezarlık” Fatiha okuyacak dede arıyorlar.
YAPILABİLECEK SEÇENEKLER.
- Kosova’da yaşayan her Türk Ailesi bir yıllık
gazete abonesi olabilir.
- Türk Milletvekilleri ve Bakanı öncülük ederek
okullardaki öğrencileri abone eder.
- Türkiye’deki Kosova göçmenleri de dernekleri
vasıtası ile Kosova’da ücretsiz dağıtılmak üzere
gazeteye abone olur. Türkiye’de kaç Kosova
göçmeni var bir görelim… Kaç Balkan göçmeni
var görelim. (20 000 000 kadar bildiğim. Gerçi
en çok göçmenin geldiği Bulgaristan’da da
Türkçe gazete yok ya)
YENİ DÖNEM Mİ?
- Dört yıl öncesi “Yeni Dönem’i çıkacaksa çıksın yoksa Türkiye’de “Balkanlar”a yönelik ya
da “Balkan Göçmenlerine yönelik” “Balkan
Konfederasyonları”, “Balkan Federasyonları”,
“Balkan Dernekleri” tarafından çıkarılan “arzuların ifade edildiği” gazeteler Kosova’ya da
gönderilsin…
- Yani “şunu yaz, şunu yazma” değil, bildiğini
dürüstçe yazacaksan gazete çıksın Mehmet…
Yalan tarih yazma… Bir de …
A. ULUYURT
Öncelikle derin üzüntülerimi ifade ederek
yorumuma başlamak istiyorum.
Yeni Dönem gazetesinin kapatılması beni
derinden üzdü, keşke devam etseydi de biz
Türklerin var oluşumuzu gösterseydi. Ama
şurda bir konuya değinmek istiyorum. Neden
biz Türkler de o gazete için var olmuyoruz?
Neden gerekli yardımları toplayıp ayakta durmalarını sağlamıyoruz? Karşı pencereden bakacağına çık sokaktan bak daha iyi görürsün derler
ya/işte aynı bi arkadaşımızın yazısını okudum
felaket birşey/kalkmış TİKA’yı suçluyor.
Neden? Tika 9 sene yardım etti. Şimdi sen elini
cebine koy biraz da sen yardım et.Esnaflar
derneği yok mu Prizren’de? Hani övünen biz
herşeyi yaparız diyen esnaflar nerde? Onlar da
Türk değil mi? Onlar da bu Türklük için canla
başla çalışmamalı mı? Ha şu konuda haklısınız
Arnavut müşteri sonra gelmez, sonra işiniz azalır. Sonra satışınız olmaz. Ya ne yazsam düşüncenizi değiştiremem değiştirmek niyetinde de
değilim. Küçük değilsiniz. Hepiniz aklı başında
olan insanlarsınız Allah’a sükür, demek istediğim şu eğer elele verirsen inanın bunun
üstesinden de gelebiliriz. Ben 2 sene Gilan’da
dağıtımını yaptım. Evden eve gittim.
Büyüklerimiz sağolsun hiçbiri yok almayacam
demed herşey o kadar kolayki (YAPMAK
İSTEDİĞİNİZ ZAMAN ) ama yapmak istemiyorsanız...Düne kadar yapanları da kötülemeyin.TİKA düne kadar yardım etti. Şimdi bi su
projesi yapıyor büyük iş mi? Bir yorumcumuz
demiş ki MİLLİYETÇİ ARNAVUT’A sen de
milliyetçi ol sen de gazetene Türklüğüne sahip
çık.
Saygılar
Kenan MAHMUT
MERHABA KARDEŞİM MEHMET BEY,
Geçmiş olsun dileklerimi iletmek ve derin
üzüntülerini sizinle paylaşmak isterim.
Değerli Kardeşim,
Kosova Savaşından sonra yayın hayatımız
sönmüştü.Bin bir güçlükle bunu siz özel gayretlerinizle YENİ DÖNEM ‘le yeniden alevlendirdiniz.Nasılki TAN ve diğer yayınları taşlıyanlar
vardı, sizin gazetenizde yani hepimizin gazetesi
de belli amaçlı kişilerce,
Özellikle kıskananlar tarafından kösteklenmeye ilk günden çalışıldı.Bu zaten bizim huyumuz.En kötüsü de kendilerini aydın tanıtanların
yapması.Halbuki bunlar bindikleri dalı kestiklerinin farkında bile değiller.
Türk halkının sesini,kültürünü ,sorunlarını
ve yeniden varoluşunu duyuran tek sesimiz Yeni
Döne idi.Bu sesi kesmeye uğraşanlar şimdilik
belki amaçlarına ulaşmışlardır.Ama onlar kendi
seslerini kesmişlerdir.Yeni Dönem ve size
7
Pazar 24 Ağustos 2008
oynanan oyunlar sayesinde bir yerlere gelmeye
çalışanların sonu hüsrandır.Gazetenin çıkması
için Mehmet Kardeşimin nasıl fedakarlıklar gösterdiğini çok iyi bilenlerdenim.Çünkü aynı
sıkıntıları genel başkanlığım sırasında
yaşamıştım. KDTP başkanı iken savaştan önce
Sn.Raif Vırmiça KDTP (TDB) yayınları olarak
PRİZREN CAMİLERİ, PRİŞTİNE CAMİLERİ, KOSOVA HAMAMLARI adları kitapları
hazırladı.Bu kitapların yayın masraflarını parti
olarak karşıladığımız için benzer kişiler tarafından sert eleştirildik.Bu kitapları yayınlamakla
ne kadar haklı olduğumuz savaştan sonra daha
iyi anlaşıldı. Söz konusu eserlerin çoğu savaşta
Sırplar tarafından yakılıp yıkıldı.İç muhaliflerimiz çok.Benim anlamakta güçlü çektiğim tek
şey TİKA’ nın bu anlamsız ve sebepsiz yere
maddi yardımını kesmesi. Yoksa o da mı muhaliflerin oyununa geldi?
Yeni Dönemin 10 yıl içinde Türk Halkına
verdiği hizmetler hiçbir zaman küçümsenemez.Hele tek partimiz olan KDTP’ye seçim
dönemlerinde verdiği destekler hiç küçümsenemez.Peki bu gazetenin yaşaması için partimiz ne
yaptı?KDTP’nin kuruluşundan beri Türk
Halkının dilini,dinini,kültürünü ve eğitimini
yaşatmak ve ayakta tutmak tek hedefidir.Ama
görünen köye kılavuz gerekmez.Koltuk ve
mevki her şeyden önemli.
Çok üzgün olduğunu biliyorum Mehmet
Bey. Çünkü Yeni Dönem senin her
şeyindi.O’nun için ata yadigarı malından da
oldun.Halkın için elinden gelen her fedakarlığı
yaptın.Sen
değil,bunu
köstekleyenler
utansın.Sana oynanan bu oyunların bir benzeri
biliyorsun bize de oynandı.Biz de sizin gibi
ilacı olmayan şekeri bol olan bir hastalığa
kapılmıştık.
Mehmet Bey,bugüne kadar gösterdiğiniz
fedakarlıklardan dolayı başta zatı aliniz olmak
üzere Fevzi kardeşimi ve gazetenizde çalışan
tüm personelinizi tebrik ederim,her zaman
yanınızdayım.Allaha emanet olun.
Cemali TUNALIGİL
Değerli soydaşlarım,
Böyle bir gazetenin kapatılmasına izin vermemeliyiz. Ben sadece bunu biliyorum, başka
varsa gelip biri bana söylesin. Yani, "Biz öyleyiz, biz böyleyiz, şuyuz buyuz" diyoruz ve sonunda da "Böyle bi gazetenin kapanmasına izin
veriyoruz" mu diyecez?
Bizim köyde bir deyim var: KIZA SÖYLE,
GELIN ANLASIN
Süleyman Sait
Sevgili arkadaşlar
Türkiye’den ve Kosovadan bu kadar insan
burada YENI DÖNEM GAZETESİ nin kapatılmaması için yazıp çiziyor. %100 insanlar üzüntülerini dile getiriyor. Bir kısmı fikirleriyle, bir
kısmı maddi destek anlamında birşeyler yazıyor
çiziyor.
Peki Kosova Türk Toplumunu temsil iddiasinda olan KDTP Genel Başkanı, ÇEVRE
BAKANI, Milletvekili Sayın MAHİR YAĞCILAR halkının bu feryadını duymuyor mu?
Neredesin sayın Genel Başkan? Neredesin
Sayın Bakan? Neredesin Sayın Milletvekili?
Feryad eden senin hemşehrilerin, feryad
eden senin arkadaşların. Sen neredesin?
Sayın Genel Başkanım, Genel Başkan resmen olunsada fiilen olunamıyor demek ki?
Halkından kopuk, medyasından kopuk,
Türklerin dertlerinden uzak, çözümlerinden
uzak, Türkçesinden uzak KOSOVA TÜRK
DEMOKRAT PARTİSİNİN Genel Başkanı
olunmaz. Yazıktır temsil ettiğiniz topluma. Hem
Bakan olacaksınız, Hem Genel Başkan olacaksınız ama ciddi bir mesele oldugunda ortada
olmayacaksınız. Peki sahi ne zaman ortada olacaksınız. Balolarda, şenliklerde, temsillerde mi?
Mamuşa’da Türk toplumunu rezil eden,
oylara hile karıştırdığı agit raporlarıyla sabit
olduğu için bütün oylarımızın iptal olmasına
sebep olan kişiyle, ne pazarlıklar yaptığınız ve
Mamuşanın oylarını nasıl aldığınız ortaya çıktı.
Türk toplumunu temsil için bula bula sahtecilik
yaptığı tescilli birini mi buldunuz Bakan
Yardımcısı yapacak? Kosova Türk Toplumu sizi
böyle hatırlamasın. Sayın Genel Başkanım
koltuklar gelip geçici. Koltuk için bu kadar
oyuna girmeyin. Değmez vallahi değmez.
Selim Mayadağlı
Yeni Dönem gazetesini yaşatmak için her
alternatifi değerlendirmeliyiz... Yeni Dönem
yaşamalı... 10.000 üyesi olan grup değil bir
gazeteyi yaşatmak, bir medya kompleksi kurabilir... Yeni Dönem Gazetesi Yaşamalı...
SAYGILARIMLA..
Prof. Dr. ABDÜLKERİM DİNÇ
Orda bir gazete var uzakta !
Görmesekte, okumasakta o gazete bizim
gazetemiz .
Ben abone olmak istiyorum, İstanbulda
bana ulaşmıyacaksa yerime Kosava’da birine
gönderilsin
gazete, mümkünse
abone
olamıyacak durumu olan birine
Saygılar
Cumhur GURVARDAR
İstanbul / TÜRKİYE
İyi günler Kosova'lılar
Yeni Dönem Gazetesi'nin ekenomik nedenlerle kapanması üzerine Türklüğün ve
Türkçe'nin git gide yok olacağı belirtilirken göz
ardı edilen önemli bir konu var pasaportlar
konusu. Kosova pasoportları Arnavutça, Sırpca
ve İngilizce hazırlanmış ve dağıtılmayı bekliyor,
pasaportlarda Türkçe nerede.
Kimse bunun mücadelesini neden vermiyor.
Söz Türklük ve Türkçe'ye gelinince mangalda
kimse kül bırakmıyor. Kosova Türk Gazetecileri
ve sayın Türk Milletvekilleri ve Bakanım bu
konu da Millet olmanın vazgeçilmez unsurlarındandır.Lütfen bu konuyu gündemde tutup pasaportlara Arnavukça, Sırpça, İngilizce gibi
Türkçe de yazılmasını sağlayın.
Attila Güvenç / İstanbul
Ben Prizrenli değilim, Balkanlardan göç
eden bir ailenin evladıda değilim.
Ben kocaman Türk Dünyasının ufacık bir
bireyi olarak her taraftaki kardeşlerimden haberler almaya gayret gösteririm. Prizrenliler
gurubuda keyifle takip ettiğim bir sosyal grup.
Mesaj gurubu demiyorum çünkü bu oluşumlar
artık edebiyat yapılan yapılan mesajlaşma grupları olmaktan çıkmış, birlik ve beraberlik
duyguları ile ortak hareket edilen sosyal birliktelikler haline gelmiştir.
Artık bu mesaj grupları sayesinde çok ortaklı şirketler kuruluyor, dernek ve vakıfların
temelleri atılıyor. Prizrenliler yahoo grup üyeleri
de bu konu ile bir karar aşamasına gelmişlerdir.
Ya sadece kendi aralarında yazışıp duracak,
memleketçilik edebiyatı yapacaklar yada YENİ
DÖNEM gazetesi için ellerini taşın altına koyacak, organize edilecek kampanyalarla gazeteyi
canlı tutacak ve sosyal bir hareket oluşturacaklar.
Son günlerdeki Yeni Dönem konusu on binlerle ifade edilen üye sayısına ulaşmış
Prizrenliler gurubunun nereye gideceğini belli
edecektir. Memleket edebiyatımı yoksa memleket için icraat mı? Hepimiz bekleyip göreceğiz.
Mehmet Özgür DEMİR
Demirhan Food Trading
Yeni Döonem gazetesinin kapanması ile
ilgili haberin çatırtılarını bundan daha önce duydum ama olmaz böyle birşey diye düşündüm,
olmamalı... ama ne yazıkki oldu, ve ne yazık ki
bu tarz haberlerin ardından da bir vefat haberi
almış yakınlarına sabır dilediğimiz gibi birçok
mailleri okumak ta çok rahtasız edici oluyor.
Birlik gazetesi 60 yıllık gazete kapandı arkasından bir ay geçti ve sonuçta birşey yapılmadı.
Yeni Dönem Gazetesi için de en kısa zamanda
bir çözüm bulunmalı diye düşünüyorum.
Bulunabilir, yapılabilir.... Köprü Derneği olarakta ne gerekiyorsa yanınızdayız. Yeni Dönem
Gazetesi kurucuları, sahipleri, çalışanları ve
bütün ekibi oturup kesin bir çözüm üretmeli,
kapatılmamalı, gerekiyorsa bir sayfalık gazete
ile devam edilsin yeter ki Gazete Kapandı
haberine bir damla umud olsun. Bize de ne
görev düşüyorsa yapalım....
Saygılarımla
Leyla Serif Emin
Köprü Dergisi Editörü
Sayın Üyeler
Gerçektende bu gazetenin kapaması benim
için çok üzücü bir olay. Fakat gerçektende
bence bunun yani gazetenin kapanış sebebini
içimizde aramamız lazım. Evet Türk milletinin
ihtiyaç duydukları yardım herzaman ana ülke
olarak saydığımız Türkiyeden geldi. Fakat artık
herşeyi tek kaynkatan bekleme dönemi geçtiğini düşünüyorum . Yani hepimiz burada yeni
kaynaklar yaratmamız gerekir. Bu gazetenin
kapanması hakkında çok mail okudum ve de
sürekli durmadan okuyorum işte ben üye olacam ben üzüldüm. Şunu bilmemiz gerekir
acaba üzüldüm diyenlerin kaçı bu gazeteyi alıyordu. Üzülmek bir yana kaç kişi yardım etti.
Evet belki bende pek aktif bir okuyucusu değilim ve bundan suçlu buluyorum kendimi. Ama
artık geç hayatta olduğu gibi sevdiğimiz şeylerin
değerini ancak kaybettikten sonra anlıyoruz...
Umarım bu hatadan ders almışızdır. Şahsi
olarak ben aldım....
Ertan Keçi
ler;
Türkçe düşmanlığının arkasındaki gerçek-
Yeni Dönem; adı gibi yepyeni bir dönemi
kapsıyor. Bu yeni dönemi açıklamadan önce
neden yepyenibir dönemi kapatıyorlar diye sormak lazım. 1999 yılı sonrası Kosova’da çıkan
hemde oldukça mütevazi imkanlarla çıkan
Türk’ün sesi Türkçe neden şimdi susturuluyor?
Önce Türkçe anayasada kısıtlandı kamuoyuna Türkçe çığlıklar atan Yeni Dönem haklılığını
Türkiyedeki soydaşlarına yeterince duyuramadımı acaba... Yoksa her konuda vurdumduymazlık içinde olan Türkiyedeki soydaşları yine
vurdum duymaz bir tutum içinemi girdi. Bunları
tarihin derinliklerinde bulacağız. Priştine’de
binaların duvarboyu Amerika bayrağına
boyandığını, bağımsızlık kutlamalarında
Amerikan bayraklı gençler görmüştüm. Bu
gençler dedelerinin dilinde konuşabildikleri
halde dedelerinin diline savaş açmış, şambabaları Amerikan diline heveslenmiş durumdalar.
Belki dedelerinin kemiklerini de sızlatarak...
soruyorum Kosova’da kaç kişi abone yada
Yeni Dönem gazetesini satın alarak okuyor? Kaç
işadamı reklam veriyor, aynı soruyu Türk kimliği taşıyıp, Türk pasaportu ile ticaret yapan kaç
işadamı reklam vermeyi düşünüyor? Yada bu
gazetenin maaliyeti neki? Bu gazeteyi satın
alarak Türkçe’yi Kosova’da susturmayalım diye
düşünüyor?. Ben bir öğretmen olarak bu
gazetenin yaşaması için hisse satın almak istiyorum. Kendini Türk hisseden herkesinde satın
almasını diliyorum. Çünki bu görev dünya
Türklerinin sesidir. Susmayacaksak, son nefesimizde dahi Türkçe konuşacağız. Kendi dilimizde dünyaya seslenmenin başka yolu yoktur,
küresel güçlrin ortak dili Amerikanca ise
Türklerin ortak dilide Türkçedir. Türkçe
üzerinde oynanan küresel oyunları bozmanın
yoluda bu yeni dönemi kapatmamaktan geçer.
Saygıdeğer dostum, vefakar dostum Mehmet
Bütüç Bey de inanıyorum ki çok zorda olmazsa
bu gazeteyi bu dili son nefesine kadar korur ve
bu küresel oyunda bozulur. Kosovalı işadamlarına, kosovalı derneklere, hatta Türkiye’deki tüm
türklere sesleniyorum haydi bu yeni dönemi
satın alalımki küresel oyun bozulsun Yeni
Dönem yepyeni bir dönem olarak Türkler var
oldukça Türkçe seslensin...
Metin Özkan
Bu üzücü yazıyı okuduktan sonra üzüntüyle
herkesi selamlamak ve uyarmak gerekiyor bu
defa. Derneğimiz YAFEM' in düzenlediği 11’ci
Türk Boyları Kültür Şölenine katıldığı için şu an
Yalova’da bulunmaktadır. Bu sebeple bu yazıda
sadece derneğimizin bu konuyla ilgili üzüntüsünü ve "YENİ DÖNEM"in yanında
olduğunu dile getirmek istedim. Derneğimizin
yönetim kurulu en yakın bir zamanda resmi
görüşünü ortaya koyacaktır. Yeni Dönem
gazetesi Mehmet Bütüç'ün değil o hepimizin
sesimizdi. Mehmet Bütüç sadece o medyanın
gerçek "lideri" olarak kendini, ailesini, varlığını,
sağlığını... Bu yolda harcayan abimizdir. TIKA
yardımını kesmiş!... Bununla ilgili derneğimizin
de diyecekleri vardır ama o yazılı olarak olacaktır "Telefonla" değil.
Saygı ve selamlarımla,
Tahir Luma
"Doğru Yol" Türk Kültür Sanat Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Kosova'daki gazeteye TİKA'nın şunca yıl
yaptığı yardımın kesilmiş olmasına üzülmekten
de öte; utanıyorum! Utanıyorum; çünkü bir
Anadolu Türk'ü olarak Balkanlar'daki 'sesimizi'
kendimiz kestiğimiz için utanıyorum.
Kosova'daki kardeşlerimizden basın desteğini
çekmek demek; onları Soros'un kucağına atmak
demektir. Sanırım amaç ta budur. Çok yazık.
Mevlüt Uluğtekin Yılmaz
Dergi ve gazete çıkartmak çok zevkli olduğu
gibi maddi manevi olarak külfeti ağırdır. Ayrıca,
küçük yerleşim yelerinde bu külfet daha da artar.
Gelir için en azından abone sistemi düzenli
olmadımı, reklam alınamadı mı yayın hayatı
daha da zorlaşır imkansız hale gelir. Yeni
Dönem gazetesinin yaşaması çok önemliydi.
Dergi çıkarttığım, bazı gazetelere katkım olduğu
için neler hissettiklerinizi anlıyorum. Umarım
daha iyi olanaklarla yeniden yayınlama olanağı
bulunabilir. Sevgi ve selamlarımla
Turhan Feyizoğlu
Merhaba, ben İLESAM'dan Zeliha Oral.
Burada web sayfasıyla ilgilenen bir şahısım.
Öncelikle gazetenizin kapanmasından dolayı
üzüldüğümü belirtmek isterim. Çünkü milletimin, memleketimin sesi soluğu oluyorsunuz.
Lakin eğer müşkil bir durumda kalınmışsa eğer
bireyler kendi inançlarına sarılmalı ve ayakta
kalmalı diye düşünüyorum. Benim güzel ülkem
kendi içindeki virüzleri temizlemeye çalışıyor.
Malumunuzdur ki insan için ancak çalıştığı
vardır. Kolaylıklar diliyorum.
Zehra Oral
YAFEM’den “Yeni Dönem”
gazetesinin kapanmamasına çağrı
Y
alova’da 22-23 Temmuz tarihlerinde YAFEM’in 11. Türk Boyları
çerçevesinde 2. Türk Dünyası Medya Mensupları Buluşması’nda bir araya
gelen Türk Dünyası Basın Mensupları, Balkanlar’ın güzide Türk
Medyasının birimi olan “Yeni Dönem” Gazetesinin kapanmasını büyük bir üzüntüyle karşıladılar.
2. Türk Dünyası Medya Mensupları Buluşmasından sonra yayınlanan basın
bildirisinde, “Kosova’da yaşayan Türklerin tek sesi olan “Yeni Dönem” gazetesinin
kapatılması haberine büyük bir teesürle öğrenmiş bulunuyoruz. Bu üzüntümüzün
kamuoyuna duyurulması gerektiğine inanıyoruz” denildi.
Kaynakları kesilen ve kapanma eşiğine getirilen “Yeni Dönem” Kosova Türk
Medyasının ayakta kalmasının, desteklenmesinin ve soydaşlarımızın Balkanlardaki
Türkçe sesinin yankılanması için sivil toplumun ve yetkili makamların el birliği
içerisinde olunması, gerekli desteğin esirgenmemesi temenni edildi.
EFRASYAP
Pazar 24 Ağustos 2008
Yeni Dönem okurlarına veda etti!
Böyle mi olmalıydı?
Zeynel BEKSAÇ
Bir gereksinim olarak günyüzü gördü. Kosova’da ilk bağımsız
Türk gazetesi oldu. 10 yıl Kosova’da Türklerin sözcü rolünü oynadı.
Şimdi de, maddi sıkıntılar yüzünden 17.07.2008 tarihli son sayısıyla
okurlarına veda etmek mecburiyetinde kaldı.
Balkanlar! O topraklarda gözümüzü açtık. Nice yüzyıllardır
oralar bizim. Evlad-ı Fatihan derler adımıza. Bundan da gurur
duyarız. 80 küsur yıldır bir avuç olarak kendi yağımızla kavrulduk.
El etek açmadık hiç kimseye. Kimliğimize toz kondurmadık.
Genelde ders kitaplarımız olmadan ilköğretim, öğretmen okulu,
lise ve yüksek okulları bütünledik. Dilimiz diye, kültürümüz
sanatımız diye, gelenek göreneklerimiz diye, nice ömürler tükettik.
Şiir yazdık, beste yaptık, türküler yaktık. Tiyatro oyunları oynadık,
halk oyunlarımızla coştuk. Kitap yazdık, gazeteler, dergiler çıkardık.
Durmadık. Hep bir şeyler yaptık! Yılmadık! Dilimizle hala varız
diye hoşnut olmayanlar oldu. Aldırmadık. Kimliğimize daha bir
sarıldık. Ona hiç ihanet etmedik…
Pek te kolay olmadı aslında Balkanlarda bir avuç topluluk olarak
zamanın nice fırtınaları karşısında ayakta kalmaya. Makedonya ve
Kosova Türkünün alfabe rolünü oynamış, nicelerinin edebiyat aşısını
aldığı, Türkçe yazabilmenin tadına vardığı 60 yıllık görkemli varlığıyla önce Birlik Gazetesi tarihe karıştı. Ardından 30 yıllık Tan
Gazetesi de aynı kaderi paylaştı. Yitirdiğimiz değerlerden biri de,
Türkiye dışında Balkanlarda biricik profesyonel olan Priştine
Radyosu Türk Orkestresi’ydi. Sesler, Çevren, Çığ, Kuş,
Sevinç,Tomurcuk gibi dergilerin adlarının da geçmişin izlerinde
yer alması bizim hikâyemizin içyüzünü en iyi bir şekilde yansıtır
diye düşünüyoruz.
1999 Kosova’da yaşanan savaş ardından dilimizin ısrarla unuturulmaya çalışılması, biz Kosovalı Türklerin artık yeni bir konumda
olduğumuzun belirtisiydi. Bu zor, sancılı yaşanan günlerin birinde,
Mehmet Bütüç Yeni Dönem’i günışığına çıkarıp, incinmiş dilimizin
henüz pes etmediğini, bileğinin kolay kolay bükülemiyeceğinin
haberciliğini ortaya koyar gibiydi.
Bütüç, Yeni Dönem’le Kosova’da bağımsız gazete olarak bir ilke
imza atıyordu. Toprağını satmıştı. Gecesini gündüze katıp başlangıçta güçlü bir kadroyla Türklerin önüne engel olarak çıkan sorunların
üstüne yürüdü. Okurlar, halk o zor günlerde Yeni Dönem’de çıkan
yazıları büyük bir heyecanla okuyor, bu yürekli yazılardan
Türkçe’nin bu topraklarda sonsuza dek yankılanacağı gerçeğinden
moral depoluyordu.
Yeni Dönem, Kosova Türklerinin tek siyasi partisi olan KDTP’ye
de her fırsatta sahip çıkıp, onu şahlandıran oldu.
N’etsek, neylesek olmuyor. Çark hep bildiğince dönüyor.
Sonuçta feryadımız kısır bir döngüde yankılanıp kalıyor diyecektim
ki, bugün Av. Zeki Çalışkan’ın internet ortamında ortaya çıkıp:
“…Gazetenizi ticari amaç olmaksızın Kosova Türk dünyası adına
elele verecek dostlarla beraber satın almak istiyorum. Kendinizi
özgurce ifade edeceğiniz bir platform olarak imkânımız olduğu müddetçe devam etmeniz gerektiğine inanıyorum.. Kimsenin eline bakmadan yayın hayatını devam ettirecek ve işin ruhu gereği özgürce
yayın yapacak bir platform oluşturmayı temel ilke olarak kabul eden
dostları elele vermeye davet ediyorum..” demesi yüreklere tam
anlamıyla su serpti, rahatlattı. Yüreğine sağlık sayın Çalışkan. Bu
dopinge hem de nasıl gereksinimimiz vardı.
Evet, bu böyle olmamalı. Bu durum karşısında sağır davranmamalıyız. Bir misyon gerçekleştirmiş Yeni Dönem ve Mehmet
Bütüç’e katıksız destek vermemiz gerek. Gün, el uzatmanın, yürek
yüreğe olmanın günüdür. Paylaşılacak nice güzellikler, omuz omuza
vereceğimiz nice sorunlar bizi bekliyor. Gelin hep birlikte dilsiz
değil; konuşan, düşünen, sorunların peşinden gitmekte ödün vermeyen ve gerçekleri dile getirmekten yılgılara meydan okuyan bir
Yeni Dönem’in yaşatılmasına, dolayısıyla bu topraklarda Türkçe’nin
yarınına yeni ufukların doğmasına fırsat yaratalım.
8
Kayıplar bizim kaderimiz mi?
N
eden yine kayıplar? Sanki barışmak
gibi bir niyetimiz yok kayıplarla...
Bu kurguyu kimler ayarlıyor bize?
Adam gibi yürümeye, adam gibi düşünmeye,
adam gibi hareket etmeye ve sonuçta adam gibi
karar vermeye ille de birilerinin ya da birileri
tarafından yönlendirilerek mi hep karar
almamız gerekiyor? Bütün yalnızlığımızla,
bunca yıl boyumuzdan çok başarıları
göğüsleyen, sorunların üstüne yılmadan gürbüzce adımlayan bizler değil de, başka birileriymiş sanki...
Aslında isteklerimiz çok değil. Biz bize
yeteriz. Yaşamın her alanında yetişmiş kadromuz var. Yeter ki, bu kadroya gerçekçi bir
gözlemle yaklaşılsın...
Evet, bizim bir tek amacımız, Kosova’nın
her yanlı kalkınmasına Kosova Türkleri olarak
var gücümüzle katkımızı sunmak ve bu topraklarda eğitilmiş, kültürlü, ekonomisi güçlü,
morali yüksek olan, geleceklerini garanti edegençler
yetiştirmektir.
Bu
bilecek
kazançlarımızı yeterince var ettikten sonra; onurumuzla, gururumuzla, aile şerefimizle ve zengin geçmişimize saygı göstererek, Kosova’da
varlığımızı daha nice yüzyıllara devam
ettirmektir. Her zaman Türklüğe katıksız katkı
sunanlardan olduk. Böyle eğitti dedelerimiz
bizi, kimliğimizi böyle emanet etti...
Özellikle bu son 10 yıllık dönemde bu davada katkısı büyük olan, her şeyini ortaya koyan,
malını mülkünü bu uğurda harcayan, hatta ve
K
hatta bazan bu zor yolda Mehmet Bütüç’e karşı
onurunu zedeleyebilecek düzeyde uygulanan
baskılara rağmen, Yeni Dönem ayakta kalmaya
başardı. Sırası gelmişken sorasım geliyor; Yeni
Dönem’e destek sunarken, ardından baskılar
uygulamakla, kaprislerle hareket etmekle, bu
sunulan desteklerin ne anlamı vardı?
Hiç abartmıyorum; Yeni Dönem gazetesinin
kapanması, şu an Kosova Türklerine verilmiş en
büyük zarardır. Bunun adı, kendimiz tarafından
varlığımızın yadsınması değil mıdır?...
Bu durum karşısında duyarsız kalmayan,
buranın hasretiyle yanıp kavrulan, bu toprakları
unutmayan, şimdiye kadar sunduğu desteklerden dolayı Avukat Zeki Çalışkan Bey’e en içten
teşekkürlerimi sunarım. Sunduğu desteklere
verebileceğimiz karşılık, buralarda varlığımızın
devamıdır ve bize sadece Zeki Bey’in
dedelerinin mezar başında dua edip, böyle evlat
yetiştirdikleri için, Allah’tan mekanlarının cennet olmasını dilemektir.
Umarım bu girişim sadece Av. Zeki Bey’de
kalmaz, Kosova’da tüm sivil toplum örgütleri
de bu girişime katılır ve destek sunar. Sadece
Kosova’da değil, dünyanın neresinde Türk
varsa bu tür olaylarda el ele vererek destek olma
mecburiyetindeyiz. Başka seçeneğimiz yok.
Saygılarımla
Cemil Luma
Kosova Demokratik Türk Partisi
Merkez Yönetim Kurulu Üyesi
‘Kosova Türkleri neden
susturuldu?
osova Türklerinin sadece sesi olmakla
kalmayıp aynı zamanda bölgedeki
Türklerin varlığının teminatı olan Yeni
Dönem Gazetesi kapandı.
Bir haftadır Yalova’da devam eden 11. Türk
Boyları Kültür Şöleninde Yalova Folklor Eğitim
Merkezi’nin (YAFEM)konuğu olduk. Bu şirin
şehrimizdeki coşkuya ortak olma fırsatını
yakaladık. Ancak daha ilk gün aldığımız acı bir
haber Türk dünyasının farklı bölgelerinden gelen
birçok gazeteci arkadaşımız gibi bizim de mutluluğumuzu gölgeledi.
Bir hafta boyunca aynı odayı paylaştığım
arkadaşım, Yeni Dönem Gazetesi yayın koordinatörü Taner Güçlütürk’ün anlattıkları ve gazetenin
son sayısında yazılanları bize aktarması acımızı
katmerlerken doğrusu bizi hiç şaşırtmadı.
Balkanlar’daki Türklüğün ve Türkçenin baltalanması filminin son perdesi olan Yeni Dönemin kapatılmasının önceki bölümlerini Bulgaristan’da ve
Makedonya’da daha önce görmüştük. Ancak
alışılmış senaryoların final bölümü olarak değerlendirebileceğimiz Yeni Dönem’in kapatılmasını
farklı kılan kapatılmanın yerel baskılardan değil
Türkiye kaynaklı olmasıdır.
Yeni Dönem 1999 yılında Kosova’da yayınlanmaya başlandığı tarihten itibaren bir enformasyon
hizmeti sunmakla kendini sınırlamamış, on yayın
yıllık hayatı boyunca Türkçenin korunması, kullanılması ve Türkiye ile Kosovalı Türkler arasında
bir bağ oluşturmayı temel misyon olarak benimsemiştir.
Kosova’da 10 yıl boyunca üstlendiği
Türk Kültürünü ve Türk Dilini Yaşatma görevini
başarı ile yerine getiren Yeni Dönem’in son sayısı
(436.Sayı) elimize ulaştığında okuduğumuz veda
yazıları acımız bir kat daha arttırdı. Ancak
Kosova’nın çılgın Türkü olarak gördüğümüz, başta
dedesinden kalan mirası olmak üzere varını yoğunu
kendi çocuğu olarak gördüğü Yeni Dönemi yaşatmaya harcayan gazetenin müdürü Mehmet Bütüç
ve arkadaşlarının kararlılığı polyanacılık oynama
konusunda bizi biraz da olsa cesaretlendirdi.
Ancak ne atadan deden kalan miras ne dişten tırnaktan arttırılan nafaka gazeteyi yaşatmaya yetmedi. Anavatan Türkiye’nin Türkçe konuşan topluluklarla ilişkileri geliştirmek ve onların kalkınmasına
katkı sağlamak temel hedefi kurduğu resmi kurumunun desteği de kesilince Yeni Dönem
Balkanlarda yüzlerce Türk gazetesi gibi adeta
Tarihin tozlu sayfaları arasındaki mahkûmiyeti
onaylandı.
Kurumumuz 2008 itibarı ile hiçbir gerekçe
göstermeden aylık 2 bin 800 avro desteği kesmesi
gazetenin
sonunu
hazırlamakla
kalmadı,
alışılagelmiş Sırp barbarlığı ve kendilerini yok
sayan Arnavut milliyetçiliği karşısında Kosova
Türklüğünün adeta kolunu kanadını kırdı. Önceliği
Türk konuşulan ülkeler olmasına rağmen
Türkçenin ve Türklüğün baltalanmasına seyirci
kalan bu kurum bir taraftan Yemen gibi binlerce
Türk’e mezar olan coğrafyada Türkoloji enstitüsü
kurmakla övünürken diğer taraftan yüzyıllardır
kalbi Türkiye için atan, Türkçe ağlayıp Türkçe
gülen Kosova’da böyle anlamsız bir karara imza
atmak gibi bir çelişkiye düştü. Bu karar
düşündürücü olmaktan öteye acı verici bir durumdur. Aslında Kurumun son yıllardaki anlayış
değişkeliği ve açılımları (Afrika, Ortadoğu bölgelerine yönelik)ve bu amaçla aktarılan yüz milyonlarca doların arasında bazı ipuçları verse de
komik bir meblağ olan 3 bin avro kaynağın
kesilmesi nasıl ve ne şekilde açıklanabilir ki?
Bizim elimizden bu ağır vebalin altına girmeye
cesaret edenleri gösterdikleri cesaretten kutlamaktan başka bir şey gelmiyor. Sadece sormak istiyoruz
Yeni Dönem neden susturuldu?
Yeni Dönem’i Balkanlardaki Türkçenin son kalesi olarak bağrına basacak olarak tarihin kendilerini
nasıl hatırlayacağını bir daha düşünmeleri dileği ile
Başın sağ olsun Kosova, başın sağ olsun Türkçem
Rıdvan Tümenoğlu
9
Pazar 24 Ağustos 2008
MEHMEDİM
Yadigar sana atalarından bu kan,
Bilsen ne meziyetler taşır Mehmedim.
Her damla; vatan, namus uğruna akan,
Şeref olmuş, sana yağmıştır Mehmedim.
Yetmez sözler, seni anlatmaya veciz,
Gerçek, Mehmedi tanımlamaya aciz,
Kalır Şimşekler zayıf, tufanlar naçiz,
Sen Türk oğlu Türk, sen kahraman Mehmedim.
Bir Anadolu delikanlısı, yağız,
Yeryüzünde kim çıksa karşına, cılız,
Türk’üz, er meydanında her zaman varız,
Düşmana inen kılıç şandır Mehmedim .
Bu topraklarda yeşermiş delikanlı,
Hayran sana Kafkaslı, hayran Balkanlı,
Seninki kadar kimin tarihi şanlı?
Vatana meftun, bahadırım Mehmedim.
Bir asker, parlayan gözlerinde fer,
Güneş gibi parlayan, işlenmiş cevher,
Bir ordu düşünün, pırlanta her nefer,
İşte Türk’ün Ordusu, işte Mehmedim.
Vaktiyle düşmanı kaplamış bir hülya,
Ele geçirecekmiş yurdumu güya,
Bilmez ki bu emeli rüyadan rüya,
Çıkmış karşısına, “Dur!” demiş Mehmedim.
Mehmedim, kıvılcımlar saçan bir bakış,
İlmik ilmik Anadolu, kutsal nakış,
Yıldırımca gürleyiş, şimşekçe çakış,
Vay haline düşmanın, yakar Mehmedim.
Yıkılsa karşında koca dağlar, değer,
Nice ordular ki, kağıttanmış meğer
Titremez mi kükresen, karşında her yer?
Kudret timsali, serdengeçti Mehmedim.
Görülmez yüzünde ne korku ne keder,
Toplansın karşına dünya, ne fark eder,
Mehmet, koca bir düşman ordusu eder,
Senle anlam kazanır, zafer Mehmedim.
Mehmedimin göğsünde en kutsal nişan,
En büyük asker, vatan aşkıyla coşan,
Orduları zaferden zafere koşan,
Milletin göz bebeği, cesur Mehmedim.
Kızıl kırmızıya boyanmışken toprak,
Buluştu üstünde hilalle yıldız, ak,
İlham verdi bu sahne, yükseldi bayrak,
Can verdi bayrağa, kan verdi Mehmedim.
Mehmet ki, şeref dolu, şereften öte,
Küçümsemekse onu, en büyük hata,
Bu dünyada bir gerçek, hakim hayata,
Çelikten iradenle, sensin Mehmedim.
Değil mayası, demirden taştan oluş,
Sabır dolu, vatan aşkıyla yoğruluş,
Kahramanlığa gebe, o cevval duruş,
İşte etten tırnaktan, insan Mehmedim.
Mehmedime şehadet en büyük paye,
Canı, cananı fedaya layık gaye,
İlle de vatandır, gerisi hikaye!
Vatan borcuysa bahis, koşar Mehmedim.
Selam sana, saygı sana yakışır,
Yaşayan her kalp sana hayranlık taşır,
Söyle, haksızlığa karşı kim savaşır?
Adalet savaşçısı, yiğit Mehmedim.
Ey köhne Dünya, bu bitmez güçten kork!
Tarihin doruklarında, sarsılmaz Türk,
Ve Türk’e ışık tutan ulu Atatürk,
İzle onun yolunu, yüksel Mehmedim.
Dz. P. Ütğm. Murat BALCI
Yeni Dönem’den sonra
sırada dernek ve okullar mı?
K
osova savaşından sonra Türkleri bir çatı altına
toplamayı başarmış bir gazetenin kapanması her
Türk milliyetçisini derinden üzdüğü bilincindeyim. Gazetemizin Türklük mücadelesi konusunda yaptıklarını ne “partimiz” ne de derneklerimiz yapamadı.
Bundan dolayı da hani parti yöneticilerinin politikalarını
ara sıra eleştirdiğinden maddi sıkıntıya düştü…
Değerli kardeşimiz Kenan Mahmut iki yıl Prizren’den
hafta sonları Gilan’a geldiğinde kapı kapı dağıtımını
yaptı. Kenan’dan sonra Sabit Gaş Prizren’de liseye devam
ettiğinde aynı Kenan gibi gazetenin dağıtımın yaptı.
Sabit’ten sonra babası rahmetli meslektaşımız Halit GAŞ
bu göreve üstlenmiştir. Her gazete okuru memnundu. Bir
ara başka biri bu göreve üstlenmiş abonelerden aldığı
parayı gazeteye iletmemiştir, konuyla ilgil okur mektuplarından bir yazı da gazetede de yayınlanmıştır. Bu iş
gönül işidir. Karşılık beklemeden yapılan bir iştir. Böyle
bir gazetenin devamı için başta KDTP sonra da dernek ve
Türkçe okullarımızın desteği gerekmektir. Gerçi gazete
parti politikasına uyum sağlaması gerekir ki parti desteklesin, ama gazetemiz parti yöneticilerimizin yanlış politikalarına uyum sağlayamadı. Parti yöneticileri çok ılımlı
ve taviz kar politikalar ve küçük hesaplar peşinde olduğu
için gerçekleri yansıtamadı. Bunun örneğini derneklerimizde de görmek mümkün. Derneklerimiz şu anda kirayı
ödeyecek durumda olmadığından kapanmak üzere.
Prizren Filizler derneği Kosova’nın en başarılı uluslar
arası bir dernek olmasına rağmen kira yüzünden nice nide
sıkıntılar içinde. Gilan’da Yarın derneği parti binasını kullandığı dönemde başarısı yanı sıra her geçen gün üye
sayısı artarken dönemin Şube başkanı ve derneğin 6 yıl
başkanlığını yapmış şahıs parti ofisini başka yere taşımakla derneği kapatma noktasına getirdi. Kendisi dernek
başkanıyken “sayımız o kadar az ki hepimizin parti ve
dernekte olmalı” sözlerini defalarca tekrarlamıştır. Neden
parti dernekten ayrıldı anlayamadık!? Zaten partimizin
kuruluş amacı Kosova’da Türkçe eğitimi, Türk Kültürünü
ve Türkçe Medyayı desteklemek ve geliştirmektir.
Bireylere görev ve makam vermek için kurulmamıştır.
Tabi birileri Parti Başkanı, Milletvekilli, bakan, bakan
vekili, danışman olur başbakan da olabilirler ama bu
görevlere kimse tapuyla gelmez geldikleri gibi gün
geldiğinde giderler. Onun için bazıları makama
gelemediğinden dolayı hüsrana uğramamalı biraz bek-
Caner SÜLEYMAN
[email protected]
leyip biraz sabır ve daha çok uğraşı verip zamanla halk
yeniden uygun görürse görev verir. Bu iş bir iki kişinin işi
değil buna karar veren binlerce kişidir.
Ama maalesef son gelişmeler gösteriyor ki makama
gelen Kosova Türkleri artık gönül işi için değil şöhret ve
çıkar peşinde uğraşı ve çaba sarf ediyor.
Yıllarca Türklükle uğraşanlar en zor günlerde Türkçe
eğitimi ayakta tutmak için öz be öz evlatlarını göze almış
parti üyelerimiz şube seçimlerinde Türklük ve Türkçe’yle
yakıdan uzaktan ilgisi olmayanlardan daha az oy almaları
demokrasinin bir parçası desem ne kadar doğru bilmem
ama bir şey bildiğim gerçektir ki bu tür “insanlar” her
rejimde başta olmayı bilenlerdir. Sonuç olarak
Gazetemizin, derneklerimizin ve en hayati önemden olan
Türkçe’nin, Türkçe eğitimin Kosova’da hayatta kalması
için görev KDTP’ye düşmektedir. KDTP yöneticileri bir
an önce Programı bir daha okuyup ve tüzükte yapılması
ve yazılması gereken değişiklikleri yapmalı. Aksi halde
dernek ve okulların kapanması da gündeme
gelebilir.Mehmet Bütüç dostuma sabır ve pes etmemesini
dilerim. Kendisi ile 15-20 yıl beraber çalışmalarımız
olmuştur. Özelikle Yeni Dönem Gazetesinde ara sıra köşe
yazarlığı ara sıra Gilan'dan haberler vermişim. Bazen kendisiyle bazı konularda sert tartışmalarımız olmuşsa da her
zaman hoş görüyle karşılamıştır. Hiç unutmuyorum
gazetemizin ilk sayılarında SULTAN MURAT YAŞADI
YAŞIYOR YAŞIYACAK manşetli makalenin yayınlanması çeşitli tepkilere neden olmuştu. Bazı arkadaşlarım
aşırı,fanatik milliyetçi, bazıları da çok güzel bu tür
yazılara ile çalışmalarına devam et gibi tavsiyelerde
bulunmuşlardı. Bizzat Mehmet bey de telefonla arayıp bu
yazımdan dolayı kutlamıştı. Kendisini Türklük davasına
adamış. Türklükten hiç bir maddi çıkar beklemeden
mücadele vermiş. Vereceğine de derin inanmaktayım ne
bazı çıkarcı "Türkler" engel olabilir ama onları da aşamaya hazırız. Bizim Kosova Türkleri olara kaderimiz
böyle Komunizimden tek partili sistemden kurtulduk diye
sevindik. Ama ne ki yine tek partide olmak gayretlerini
göstermek mecburiyetinde olacağız. Çünkü ikinci bir parti
kurma lüksümüz yok Kosova Türklerinin biricik partisi
olan KDTP’nin yazılmış kuralara şimdilik ihtiyaç duyulmaktadır.
Celal Mustafa
B
Özel sayıya
birkaç söz…
irkaç hafta önce son sayısını çıkartan gazetemiz “Yeni Dönem”in
elinizde bulunan bu özel sayısı, eminim birkaç sene sonra gelecek nesiller için, geçmişte yaşanan zorlukları anlama açısından
önem arz edecektir. Kafamda uzun süre yazmak isteyip haftalara yazmayı düşündüğüm konulara maalesef bugün bu köşede, bir daha imkân
olmaz korkusu taşıyarak kısaca değinmek istiyorum.
Kosova vatandaşları olarak yaşadığımız temel sorunlardan birisi
olan ve her alanda eksikliği hissedilen Kosova burjuva kesiminin yokluğu ister istemez bizlere de yansıyor. Geldiğimiz rejim itibari ile
günümüz manasında kullanılan burjuva kesiminin olmayışı tamamen
savaş öncesine dayanmaktadır. Devlet felsefesi ve isleyişi itibari ile
buna izin verilmemekte idi. Savaş sonrasında serbest piyasa ekonomisine geçiş ile ya da başka bir ifade ile serbest piyasa ekonomisine itilmesi ile Kosova ekonomisi, yeni doğan bir bebeğin suya atılması gibi çaresiz kaldı. Kapitalizmin arzu ettiği uzmanlaşma kadrosu eksikliği
dolayısıyla ekonomisine yeterli derecede uzman kazandıramadı, bu da
eğitiminin gelişememesine yansıdı. Tüm bunlar Kosova genelini olduğu
gibi, Kosova Türklerini de etkiledi. Burada yasayan etnik grupların bir
şekilde bu kargaşa da kendini sağlama alma telaşında Türkler bunu da
başaramadı. Çünkü savaş öncesinde Sırp baskısından ve işsizlik sorunu
dolayısıyla Kosova’da yaşayan her aileden neredeyse bir kişi yurt dışında çalışmaya gitti. Rastlantı olarak tabir etmekte zorlandığım bir şekilde
Kosova Türkleri bu süreçte de statüko durumunu korumuş ve olup
bitenleri izlemiştir. Dediğim gibi ekonomimizi sübvanse edecek eğitim
kalitesinden de uzak olduğumuz için kısır döngü içinde kaldık. Aynen
Rostow`un büyüme teorisinin üçüncü aşaması olan kalkış (take off) aşamasındaki gibi. Bu aşamada toplum yatırım yapmak için harcamalarını
kısmak zorunda kalır, fakat gelirinin az olması sebebi ile tasarruf edemez ve bu kalkış aşaması zor geçer. Burası yaşadığımız olayların maddi
kısmı olmakla beraber, sorunlarımız aslında bununla sınırlı değil.
Ülke olarak savaş sonrası, bağımsızlık süreci ve bağımsızlık sonrası
süreç olarak üç kritik dönemden geçtik. Bu karışık donemde toplumumuzu yönlendirecek dinamik bir güç yoktu. Birlik çağrısı yapacak,
halkı birleştirecek, yarınlarımızı çizeceğimiz bu önemli günlerde derin
fikirlere sahip bir ortam oluşturulamadı. Derneklerimizin bolluğu bize
kültürümüzü fazlasıyla tanıttı, fakat bir düşünce ortamı yaratmadı.
Dünyayı ve çevremizde olup bitenleri pasif bir şekilde izledik. İpin ucu
elimizden kaçtığı anda ise narayı bastık. Aman dedik. Oysa 3-5 yıl sonrasını görebilecek aydınlarımız olsa idi o zaman her şey daha farklı
olurdu. Bu arada “aydınlarımız” başlıklı bir konu yazmaya hazırlanırken maalesef gazetenin kapanması gündeme geldi. Yeri gelmişken
bu konu hakkında da bir iki kelime edelim. Bati dünyasında aydın kesim
genelde kendi iç dünyasının değil, çevresi ile birlikte dünyayı daha
yaşanabilir bir sekle kavuşturmak isteyenlere deniyor. Aydınlar toplumlarının önünde yürüyen, yol gösteren, söylediği sözlere kitaplar atfetmek gereken kişilerdir. Bizde aydın var mi yok mu bu bağlamda
tartışılır. Ha, bu arada ben batının kriterlerine göre kendimi tanımlamam
diyenler varsa, o zaman batıyı gözünde darmadağın etmiş fakat başka
bir kaynaktan beslenme durumu icap eder. Bunu da maalesef biz bilmiyoruz. Kurulması öngörülen federasyonun, sadece dernekleri isim olarak
birleştirmede değil, yürünecek yolda birleştirmede vakıf olacağına
inanıyorum. Yardı faaliyetleri, gösteriler yanı sıra bu toplumun fikriyat
duvarının temellerine bir tuğla koymasını temenni ederim. Çünkü
Kosova kritik dönemden geçmesine rağmen, alınacak daha çok yol var.
Son olarak gazetenin kapanması olayı ile de söylemem gerektiğini
hissettiğim bişeyler var. Kosova Türk toplumunun gazetesiz kalması
lüksü yoktur. Haftalık çıkan ve okuyucu potansiyeli belli bir gazetenin
tirajından medet umup onun arkasında durmamak gibi tavır doğru değil.
Bunu “Yeni dönem” için değil ileride bir gazetenin çıkarılması durumunda da aynı ihtiyaç duyulacaktır. Bugüne kadar bu gazetenin destek
ile ayakta durduğu da unutulmamalıdır. Bundan önce çıkan “Tan”
gazetesi de hatırlatmak gerekirse devlet destekli idi. Fakat kişiler arası
anlaşmazlık, kurumlar arası anlaşmazlığa dönüşmüş veya öyle algılanmış olması sonuç olarak her şeyden bihaber olan halkın, okuyucunun
zararına olmuştur. Türk dilinde yayın yapan bir gazetenin çıkması
gerektiğine odaklandığım için, ve bu açıdan Kosova Türk halkının
çıkarları ile örtüştüğünü zannettiğimden dolayı kimseyi haklı veya haksız olarak görme gibi bir durum da söz konusu değil. Yazımı
Karadenizli Temel`in bir fıkrası ile bitirip yorumunu yaptıktan sonra
bitirmek istiyorum.
“Temel memleketinden göç ederken eşyalarını teker teker taşır.
Fakat taşıdığı farklı bir nesne etrafındakileri şaşırtmış. Temelin elindeki
mezar taşına bakıp sormuşlar bu ne diye? Temel de “Dedemin mezar
taşı” demiş, peki bunu niye götürüyorsun diye sormuşlar. Temel de
“Gittiğim yerde toprağa koyup, burası benim memleketim diyebilmek
için” demiş.
Mezar taşları bizim varlığımız ile birinci derecede alakalı olduğundan ve bilinçli bir şekilde yok edilmeye çalışıldığından çıkan gazeteler
birkaç yıl sonra ise yarar diye düşündüm.
Muhabbetle kalın…
Pazar 24 Ağustos 2008
Konu: «Yeni Dönem» Gazetesi'ne destek mektubu
Tarih: 22 Haziran 2008
Yer: Priştine
Belge num: 7/2008
“Yeni Dönem" Gazetesi'nin kapanış haberini Kosova Türk Gazeteciler
Derneği (KTGD) üyeleri olarak büyük bir üzüntüyle karşıladığımızı
bildirmek isterim.
Gazetenin ilk sayısıyla birlikte yaşadığımız o heyecanı hiç unutmuyorum. Çünkü, gazetenin kokusu, sayfasına elin dokunuşu, gözün manşete,
resime bakışı bir başkadır. Gazete, ne radyoya ne de televizyona benzemez. O okunurken kimseyi rahatsız etmez. Güzel bir aynadır.
Ama işte o aynadaki gerçekleri kabul edemeyenler, bu sefer önce
aynaya çamur atar, arkasından taş atar, çatlatır. Fakat, gün gelir o kırılan
aynada kendini görür.
Sayın Mehmet Bey'in açıklamsının özetini bu anlayış içinde okudum.
Kosova'daki Türk medyasının tarih boyunca (Miloşeviç dönemi dışında) ısrarla bağımsız bir yayın politikası izlediği söylenebilir.
Günlük politika veya bireylerin istem ve anlayışları doğrultusunda
yayın politikaları daima ömürsüz olmuştur.
Bu yüzden Dernek olarak "Yeni Dönem"in bağımsız yayın politikası
çabalarını her zaman desteklediğimizi ve bundan böyle de destekleyeceğimizi ifade etmek isterim.
Gazetenin maddi sıkıntıları doğrultusunda ortaya atılan çözüm ve
kişisel gayretleri takdirle karşıladığımızı belirtirken, Kosova'daki
Türklerin Kosova Cumhuriyeti
Devleti yurttaşı olduklarını, Cumhurbaşkanları'nın Fatmir Seydiu,
Başbakanları’nın Haşim Taçi, milletvekillerinin Mahir Yağcılar, Enis
Kervan, Müfera Şinik'in olduklarını unutmamak gerekir.
Öyleki, Türk toplumu olarak sorunlarımıza çözümü, öncellikle
Kosova kurumları içinde aramamız daha isabetli ve sağlıklıdır. Tabi ki bu
arada Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurumlarının, Türk insanının desteği
son derece önemlidir.
"Tan" Gazetesi 30 yıl sonra 1999 Haziran'ında kapandı, yaşaması için
ne Kosova, ne Türkiye, ne de uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından
destek göremedi.
İşte, o dönemin çok zor ve ağır şartlarında Türk toplumunun Türkçe
gazete gereksinimini karşılamak için Mehmet Bütüç kardeşimiz, kollarını
sıvadı kişisel girişimiyle, fakat dava adına dost ve genç aydınların
desteğiyle "Yeni Dönem" gazetesini çıkarmağa başladı.
Her şeyden önce bu destek ve dava anlayışı içinde gazete ancak
bugüne kadar yayınlanabildi. Gazete çıkarmak pek de kolay bir iş sayılmaz. Özellikle, Kosova gibi ekonomisi, Türkçe gazetenin ise hem
ekonomisi hem de reklam şansı (Dünyada medyaların en büyük para kaynağı reklamlardır) az olan bir ortamda çok zordur.
Bu koşulları göz önünde bulundurarak "Yeni Dönem"in iyi bir gazete
olduğunu, yağmurun olmadığı bir ortamda dolu rolünü gördüğü belirtilebilir. İnşallah yağmurlu berektli günler gelir, "Yeni Dönem" yağmur
gibi haberlerle dolu biz okurların elinde, evinde, işyerinde okunacak
gazete olarak yayın hayatına devam eder.
Priştine ve Prizren'deki gazeteci arkadaşların girişimiyle Priştine'de
"Kosova Haber" Gazetesi çıkmağa baŞladı, ancak 5-6 sayı çıkabildi ve
kapandı, ne yazık.
"Yeni Dönem" Gazetemizin yayın hayatını sürdürebilmesi için ortaya
atılan çok güzel çözüm önerileri (özellikle Av. Zeki Çalışkan'ın) doğrultusunda harekete geçilmesi son derece önemlidir.
Bu anlamda Dernek olarak bu yükün bize düşen payını taşımaya hazır
olmakla, "Yeni Dönem" Gazetesi'nin yanında olduğumuzu ifade etmekteyiz.
İbrahim Arslan
KTGD Başkanı
10
Kosova Türk Sivil Toplum
Kuruluşları’nın Yeni
Dönem’e Destek Mektubu
Y
eni Dönem gazetesi sıradan bir
basın-yayın aracı değildir. Sadece
bir veya birkaç kişinin kendi özel
hareketi değildir, daha doğrusu öyle
görülmemelidir. O, Kosova’daki Türk varlığının, Türk kültürünün ve Türkçe’nin en
önemli simgelerinden biridir. Türk toplumunun yazılı tarih belgesi ve yazılı arşividir.
Kosova Türk Toplumunun sesi olan Yeni
Dönem Kosova Türk Medyası kapandığı
takdirde Kosova’daki Türk varlığının halen
karşı karşıya olduğu erozyon tehlikesi daha
da artacak, hayat damarlarından biri
kesilmiş olacaktır. Böyle bir gelişme hepimizin ayıbı olarak tarihe not düşülecektir.
Aşağıda imzaları bulunan Kosova Türk
Sivil Toplum Kuruluşları olarak ilgili
makam ve kuruluşların Yeni Dönem
Gazetesi ve Yeni Dönem Kosova Türk
Medyasının yaşatılması, maddi ve manevi
desteklenmesi için daha duyarlı olmalarını
ve gerekli desteği esirgememeleri için çağrıda bulunuyoruz.
Yeni Dönem Kosova Türk Medyası
İrtibat Adresleri:
Tel: +377 44 144 569
E-mail: [email protected]
Adres: Adem Jashari — 8, 20000 Prizren/
KOSOVA
Banka Hesabı:
Kosova dışından ödemeler için
Bank name: TEB Sh.A. — Prishtina, Kosova
Name: Yeni Donem KTM
Account: 2012000002932882
Swift code: TEBKRS22
Correspondent Bank: KBC BANK NV.
BRUSSEL, BELGIUM
Swift code/ BIC: KREDBEBB
Saygılarımızla,
Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları
Adına "Doğru Yol" Türk Kültür Sanat
Derneği
Atatürk İlke ve Düşünce Derneği
“Aşık Ferki” Türk Kültür Sanat Derneği
“Alperenler” Gençlik ve Yardımlaşma Vakfı
BALTAM - Balkan Türkoloji Araştırmaları
Merkezi
“Birlik” Spor ve Kültür Derneği
“Çeşme” Kültür ve Spor Derneği
“Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneği
“Esnaf” İşadamları ve Esnaflar Derneği
“Filizler” Türk Kültür Sanat Derneği
“Gerçek” Kültür ve Spor Derneği
“Hanımeli” Türk Kadınları Derneği
Kosova Türk Aydınlar Ocağı
Kosova Türk Yazarlar Derneği
Kosova Türk Öğretmenler Derneği
Kosova Türk Araştırmacıları Derneği
Kosova Çocuk Kültürü ve Edebiyatı
Araştırma Derneği — Türkçem Dergisi
Kosova Türk Gazeteciler Derneği
Kosova Türk Eğitim Derneği — Bahar
Dergisi
“MESK” Kosova Çokuluslu Derneği
“Rumeli” Türk Tiyatro Sanatçıları Derneği
Türk Müziği Konservatuarı
Türkiye Mezunları Derneği
Türkçe Derneği
“Yeşeren” Kabare Türk Tiyatrosu
“Zübeyde Hanım” Kosova Türk Kadınlar
Derneği
“Yunus Emre” Yardımlaşma ve Hoşgörü
Derneği
“Yarın” Türk Kültür Sanat Derneği
İletilen makamlar:
Kosova Cumhuriyeti Başkanlığı
Kosova Cumhuriyeti Başbakanlık Ofisi
Kosova Cumhuriyeti Hükümeti Kabinesi
Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkanı
Cumhuriyeti
Meclisi
Türk
Kosova
Milletvekilleri
Kosova Cumhuriyeti PDK, LDK, AKR, AAK,
LDD, SLS, 7+ Parti Gurupları
Kosova
Cumhuriyeti
Meclisi
Kamu
Hizmetleri, Yerel İdare ve Medyalar
Komisyonu
Kosova Cumhuriyeti Meclisi Topluluk Çıkarları ve Dönüş Komisyonu
Kosova Cumhuriyeti Topluluklar Bakanlığı
Kosova Cumhuriyeti Telekomunikasyon ve
İletişim Bakanlığı
Kosova Basın Konseyi
Kosova Bağımsız Medya Komisyonu
UNMIK — Birleşmiş Milletler Kosova
Misyonu
AGİT/OSCE — Avrupa ve Güvenlik İşbirliği
Teşkilatı Kosova Misyonu
AK — Avrupa Konseyi Kosova Misyonu
Eulex — Avrupa Birliği Kosova Misyonu
UNDP — Birleşmiş Milletler Kalkınma
Programı Kosova Misyonu
İnsan Hakları Avrupa Temsilciliği
Kosova Demokratik Türk Partisi
Kosova Türk Temsil Heyet Başkanlığı
Kosova Türk Eşgüdüm Bürosu
Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet
Komutanlığı
TİKA Kosova Koordinatörlüğü
Kosova - Türkiye Ticaret Odası
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı
Türkiye Cumhuriyeti Hükümet Kabinesi
Türkiye Cumhuriyeti Genel Kurmay
Başkanlığı
Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu
Genel Sekreterliği
Türkiye Cumhuriyeti Basın Yayın Genel
Müdürlüğü
Türkiye Cumhuriyeti Milli İstihbarat Teşkilatı
Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi
Siyasi Parti Gurupları
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanlığı ve
Başbakan Yardımcısı
Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı
TİKA - Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi
Başkanlığı
Kosova ile Türkiye Ulusal Yayın Basını ve
Haber Ajansları
AKP — Ak Parti
BBP — Büyük Birlik Partisi
CHP — Cumhuriyet Halk Partisi
DSP — Demokratik Sol Parti
DYP — Doğru Yol Partisi
MHP — Milliyetçi Hareket Partisi
TOBB, ATO, İTO, TESK
Kosova ve Balkan Kökenli Dernek ve
Federasyonlar
11
T
Pazar 24 Ağustos 2008
Dilde, fikirde, iþte birlik diyerek Türk Birliði’nin
yol haritasýný özetleyen Kýrým Türk’ü...
Ýsmail Gaspýralý
(1851 - 1914)
ürk dünyasýnýn büyük
düþünce adamlarýndan
ve reformistlerinden
biri olan Gaspýralý Ýsmail Bey,
Kýrým Harbi (1853-1856)
bütün þiddetiyle devam
ederken, Bahçesaray’a iki saat
Avcýköy’de
mesafedeki
dünyaya geldi. Babasýnýn
köye
nisbetle
doðduðu
(Gaspýralý)
Gaspirinski
lâkabýný alan Ýsmail Bey’in
çocukluðu,
Kýrým Türk
kültürünün
beþiði
olan
Bahçesaray’da geçmiþ ve bu
þehir, onun ruhunda, sokaklarý, camileri, evleri
ve özellikle Hansarayý ile, silinmez Ýzler
býrakmýþtýr.
Henüz on yaþýndayken Akmescit lisesine
gönderilen Ýsmail, orada Ýki sene kaldýktan
sonra Varonej þehrindeki askerî okula
nakledildi. Daha sonra Moskova Askerî
Ýdadisi’ne gitti.
Gaspralý bu dönemde en çok etkisinde
kaldýðý olay Ruslar’ýn özellikle Türk
karþýtlýðýndan
beslenen
Panslavizm
politikalarýdýr. Genç Ýsmail buna karþý tepki
koymak istemektedir. Bu yüzden okuldan
ayrýlmýþtýr.
Okuldan ayrýlan Gaspralý Zincirli
Medresesi’nde Rusça öðretmeni olarak göreve
baþladý. Bîr buçuk yýl kadar süren bu görevi
sýrasýnda, bol bol okuyarak Rus edebiyatý ve
fikir akýmlarý hakkýnda esaslý bilgiler edinen
Ýsmail Bey, bir yandan da Rus basýnýný takip
ederek politik geliþmeleri ve Rusya’nýn içte
dýþta izlediði politikayý daha Ýyi kavramaya
çalýþtý. Ýleride kafasýný çok meþgul edecek olan
“sosyalizm” hakkýnda da hayatýnýn bu
döneminde epeyce bilgi edinen Gaspýralý, 1869
yýlýnda maaþý 600 rubleye çýkarýlarak Yalla’da
Dereköy mektebine tayin edildi, burada da iki
yýl kaldýktan sonra, Bahçesaray’a dönerek
yeniden Zincirli Medresesi’nde Rusça dersleri
vermeye baþladý.
Gaspýralý, o zamana kadar kafasýnda
teþekkül eden “yenilikçi” fikîrleri ilk olarak
Zincirli Medresesi’nde uygulamaya çalýþtý,
talebelerine, asýl görevi dýþýnda “usul-ü cedid”
(yeni metod)‘le Türkçe dersleri verdiði gibi,
medreselerde uygulanan “skolastik” eðitim
tarzýný da eleþtirmeye baþladý. Fakat bu metod
ilk baþlarda tepkiyle karþýlandý.
Gaspýralý Ýsmail Bey, 1878 yýlýnda
Bahçesaray belediye baþkanlýðýna seçildi; bu
görev sayesinde düþündüðü bazý yenilikleri
gerçekleþtirebileceðini zannediyordu, ne var ki
önüne yine bazý engeller çýktý. Belediye baþkaný
olarak görevlerini -bütün imkânsýzlýklara
raðmen-yerine getirmeye çalýþýrken, aslý
misyonunu da hiç unutmayan Gaspýralý, 1879
yýlýnda, bir gazete çýkarmak için Rus
hükümetine müracaat ettiyse de, bu müracaatý
reddedildi. Fakat o, mutlaka yayýn yoluyla
milletine hizmet etmek istiyordu. 1881 yýlýnda,
“Genç Molla” müstear adý ile, ileride kitap
olarak da yayýnlanacak olan “Russkoe
Musulmanstovo” (Rusya Müslümanlarý)
baþlýklý makalelerini yazarak Akmescit’te çýkan
“Tavrida” gazetesinde yayýnlandý.
Gaspýralý, izin alamamasýna raðmen, gazete
çýkarma fikrinden asla
vazgeçmemiþtir.
Bunun
için, zemin yoklamak
amacýyla, 1881 yýlýndan
baþlayarak “Tonguç”, “Ay”,
“Güneþ”, “Yýldýz”, “Mir’ati Cedid” gibi çeþitli adlarla
küçük risaleler yayýnlamaya
baþladý. Ne var ki, Rus
sansürü, bu risalelerin
yayýnýný, adlan baþka olsa
da
gazete
hüviyeti
taþýdýklarý gerekçesiyle çok
geçmeden yasaklayacaktýr.
“TERCÜMAN”
Gaspýralý, bir gazete çýkarabilmek için tam
dört yýl mücadele verdi, defalarca Petesburg’a
giderek müracaatlarda bulundu ve nihayet 1883
yýlýnda, Türkçe kýsmý aynen Rusçaya da
tercüme edilmek þartýyla “Tercüman-ý Ahval-i
Zaman”ý yayýnlama iznini kopardý. Adýný
Þfnasi’nin ÝstaNbul’da çýkardýðý “Tercütman-ý
Ahval”dan alan bu gazetenin Rusça adý da
“Perevotcik” olacaktý. Zühre Haným’ýn ziynet
eþyalarýný ve annesinden kalan kýymetli
elbiseleri satarak elde ettiði paraya, 300 ruble
kadar abone parasýný da ilave ederek eski bir
makine ve bir miktar hurufat alan Gaspýralý, ilk
nüshayý 10 Nisan 1883’te çýkardý.
Türcüman,Rusya’da çýkan ilk Türk gazetesi
deðildi, ama yaygýnlýðý ve oynadýðý rol
bakýmýndan en önemlisiydi. 1903 yýlýna kadar
haftalýk, 1903-1912 arasýnda haftada bazan iki,
bazan üç defa, Eylül 1912’den sonra da günlük
olarak tam 33 yýl yaþadý ve 1916 yýlýnda
kapandý.
Küçük boyda dört sayfa olarak çýkmaya
baþlayan Tercüman çok geçmeden, devrin
þartlarýna ve okur yazarlýk oranýna göre çok
yüksek sayýlabilecek tirajlara ulaþtý. Kafkasya,
Kazan, Sibirya, Türkistan, Çin, hatta Ýran ve
Mýsýr’da satýlan Tercüman’ýn büyük baþarýsý,
Gaspýralý’nýn sadece Rusya Türklerinin deðil,
bütün müslümanlarýn meseleleriyle yakýnda
ilgileniyordu. Bu ayný zamanda Dilde birlik
fikrinin hayata geçmesi ayný dilin
kullanýlmasýnda önemli bir misyon yerine
getirilmesi
anlamýna
geliyordu.1905
bunalýmýndan sonra Kazan’da, Kafkasya’da,
Türkistan’da ve Kýrým ‘da yayýnlanan 35’ten
fazla gazete ve dergide, çok sayýda hikâye ve
romanda
“Gaspýralý
dili”
kullanýlmýþtýr.Meþrutiyet’in ilanýndan sonra
Ýstanbul’a gelmiþ ve büyük bir heyecanla
karþýlanmýþtýr (1909). Türkiye Türklüðüne
büyük bir ilgi duyan Gaspýralý, Kýrým’da da Rus
basýnýna karþý Türkiye’yi savunmaktan,
aleyhteki yazýlara cevap vermekten asla
çekinmemiþti. Birinci Dünya Savaþý arifesinde
Ýstanbul’a tekrar gelerek Türkiye’yi savaþa
girmemesi hususunda uyarmaya çalýþan
Gaspýralý, Türk dünyasýnýn yetiþtirdiði nadir
zekalardan biriydi, büyük bir mücadele adamý
ve gerçekten inanmýþ bir idealistti.Gaspýralý
Ýsmail Bey, 11 Eylül 1914 Cuma günü
Bahçesaray’da vefat etti. Ertesi gün muhteþem
bir cenaze töreniyle, Mengligiray Han türbesi
civarýnda topraða verilen büyük idealistin
ölümü, bütün Ýslâm dünyasýnda çok büyük bir
teessür uyandýrdý.
Türkçenin
Kosova’sý
Alpay
ÝÐCÝ
Kosova’da Türkçe
Basın -Yayın Ne Demek?
Y
eni Dönem’in yayınının durması üzerine çok şeyler söylendi.
Söylenenlerden bazıları şahsî, bazılarıysa daha bir genel idi. Biz bugün
bu özel sayımızı oluştururken söz konusu destekleri sizlerle paylaşmak
istiyoruz. Bu destekleri sunarken, basın yayının önemine de değinmiş olacağız.
Yeni Dönem ne demektir; Kosova’da Türkçe yayının önemi nedir...
Şu an Kosova’da Türkçe yayınlanan tek gazete Yeni Dönem gazetesidir.
Zaman ne getirir bilinmez ancak, bu cümle, benim yazımda belirteceğim bütün
fikir ve aktarımların merkezinde duruyor. Bu cümle, burada anlatılmak istenenlerin ve değinilmesi gerekenlerin, şahıslardan ziyade görevler, konumlar
olduğunu ortaya koyuyor.
Gazetemizin kapanmakta olduğunun duyulmasıyla beraber, toplumdan
gelen mesajlarda şahsa yönelen cümleler oldu. Bu cümleler, kişilerden hareketle olayları yorumluyor, bir veya birden fazla suçlu tespit etmeye çalışıyordu.
Suçlu tespit etmek gereklidir ama bu durum, kişi etkinliğinden ötede bir şey.
Cümlelerin neler olduğuna girmeyeceğim. Bir kısmı zaten gazetemizin sayfalarında yer alıyor. Bu yorumlar çok çeşitli yerlerden geldi. Kosova içinden de
Kosova dışından da çok sayıda yorum geldi. Çeşitli mecralardaki yorumlar
içinden, yorumcuların şahıslara yönelik fikirlerine değinmeye burada lüzum
yok. Değinilmesi gerekenler, Kosova’da sokakta dolaşırken görüp duyduklarıma veya iletişim aracılığıyla oradan buradan edinilen düşüncelere yöneliktir.
Taptaze Kosova Cumhuriyeti’nde Türkçe yayınlanan tek gazete Yeni
Dönem gazetesinin yönetici bireyleri ve çalışanları dışında, bir kurum olarak
ne gibi bir önemde olduğu, herkesin uzunca düşünmesi ve tartışması gereken
bir konudur. Olaya bu şekilde bakıp doğruyu bulmaya çalışmak, kanaatimce en
doğru tespitlere ulaşma şansını yaratacaktır. Genel olarak Kosovalılarda ve birincil hedef kitlesi olarak Türkçe konuşan kesimde, Kosova Türklerinde Yeni
Dönem’in kapanıyor olması haberi, bütün şahsî tepkilerin dışında, basın yayın
hayatında Türkçenin susması durumunu doğurmuş ve bu yönüyle de karamsarlık yaratmıştır. İnsanlar konuya sonuç itibarıyla bu bakımdan yaklaşmaktadırlar; yaklaşmak durumundadırlar. Çünkü bu topraklardan yüzyıllardır insanlar
geldi, geçti. Kalanlarsa onların eserlerine dairdi ve şahıslardan önce eserler
öndeydi. İşte, genç Kosova Cumhuriyeti’nde Türkçenin sağlam ve kesintisiz
yaşantısının devamında Kosova’da yayınlanacak Türkçe gazete ve dergilerin
önemi yadsınamayacak kadar büyüktür. Bunda tartışılacak bir durum yoktur.
Tartışılması gerekense bu durumun nasıl sağlanacağı ve sürdürüleceğidir.
Kosova’da toplum olarak Türkler, her alanda olmaları gereken konumların
çok çok altlarında bir yerdeler. Bu hâlin çok çeşitli sebepleri var. Söz konusu
hâl, temelde toplumsal bilincin ve bakış açısının niteliğiyle ilişkili
düşünülebilir. Bu geniş konunun içinde Kosova’da Türkçe basın yayın, dilsel
ve kültürel bir etkinlik demek olduğu için merkezde durmaktadır. Bu yüzden
de şahıslardan çok önce, kurumlar düşünülmelidir. İlkin Kosova’dakiler sonra
da Kosova dışındaki dostlar bunu iyi bilmelidirler.
Yeni Dönem gazetesinin kapanması herkes için bir derstir. Herkes üzerine
düşen dersi almalıdır. Hatalar olmuştur. Şimdi, hataları karşılıklı
olarak görüp Kosova’daki Türk kültürünün geleceğine yönelik düşünmek zamanıdır. İnsanlar olaylara biraz daha
geniş açıyla bakıp büyük resmi görmeye çalışsa, ne
demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır. Kosova
Türkleri, kültürleriyle, yaşayışlarıyla ve bütün özellikleriyle silkinmeye muhtaçtırlar. Burada sadece bir
Türkçe gazete meselesinin olmadığı, konunun kültürel
temellere dayanıp daha da merkezî bir yere gittiği
açıktır.
Kosova, Balkanlar içinde bir kısım.
Kosova’daki birçok sorun ve durum,
Makedonya’da da mevcut, diğer yerlerde de...
Burada önemli olan Balkan Türklüğü konusunda
neler yapılmak isteniyor? Bunu Kosovalı Türk
kendisine; Türkiyeli Türk kendisine sormalı.
Daha da merkezdeyse Kosova’nın yönetici kadrolarındaki Türklerle Türkiye’nin yönetici kadrolarındaki kişiler Kosova’da Türkçe yayın yapan bir
gazetenin kapanmasından tutun da Mitroviça’daki
Türklerin geleceğine kadar her konuda düşünsünler. Fikirler iyiyse, niyetler temizse zaten
Balkanlar’da gerilenilmez. Her şey ne istediğini
bilip harekete geçmekle başlar. Büyük önder
Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, söz
konusu vatan ise gerisi teferruattır. Ben de bu
bağlamda o güzel cümleyi, söz konusu Türkçe ise
gerisi teferruattır, şeklinde söylemek istiyorum.
ekdi.
der
bu
bu
im
zef
ýðý
runa
ah
da
ini
ini
rýn
tu.
rin
ini
Pazar 24 Ağustos 2008
12
Basında Yeni Dönem’in kapanması...
Kosova'nın tek Türk
gazetesi
kepenk kapattı
n tek
a
p
a
y
n
ı
y
a
y
a
d
'
a
v
o
s
Ko
sıkıntı
i
d
d
a
m
e
t
e
z
a
g
e
ç
k
r
Tü
yüzünden kapandı
sova’daki Türklerin
müdahalesi ardından Ko
i
ak
’d
99
19
un
’n
TO
NA
neme girildiği
a kurulan ve yeni bir dö
ıyl
ad
ks
ma
ak
rm
yu
du
olma
sesini
rilen tek Türk gazetesi
ve
m”
ne
Dö
i
en
“Y
ine
için ism
nden kapandı.
zete maddi sıkıntı yüzü
unvanına sahip olan ga
O
N
yıldır
n
aralıksız
erin
yayın yapan
i Dönem” buradaki Türkl
en
“Y
n
ola
i
tes
ze
ga
rk
Kosova’nın tek Tü
lkınma İdaresi
. Türk İşbirliği ve Ka
idi
te
ze
ga
tek
ran
yu
ni belli
sesini du
n ancak daha sonra nede
ne
kle
ste
de
an
nd
afı
tar
Başkanlığı-TİKA
ediği ve işçisilen gazete, destek görem
ke
mı
rdı
ya
la
rar
ka
bir
zetenin
olmayan
hayatına son verildi. Ga
yın
ya
n
içi
iği
ed
em
ey
lerine maaş öd
ıklamada: “Maddi
konuyla ilgili yaptığı aç
tüç
Bü
t
me
eh
M
n
ola
teyi kapatsahibi
ğımız bu dönemde gaze
ldı
ka
iz
ips
sah
ve
ı
lay
do
sıkıntılardan
ı maalesef TİKA
ığım nedenlerden dolay
ad
lam
An
.
yız
da
run
zo
mak
yapmadan bu
in edici hiçbir açıklama
tm
Ta
.
sti
ke
i
ğin
ste
de
rdu.
kurumu da
sın masraflarını kapsıyo
ba
e
ec
sad
k
ste
de
ız
ım
destek kesildi. Aldığ
insanlar uyanır
ah ileri de daha duygusal
all
İnş
.
idi
li
ter
ye
e
biz
durumAma o da
i kaynaklarımız susamış
dd
ma
tüm
da
an
Şu
ar.
ve bize sahip çık
Onun için kapatadı tek evimden mada.
lm
ka
im
şey
bir
hiç
ak
da, satac
üzgünüm” dedi.
mak zorunda kaldık çok
“Yeni Döneme”
Destek Toplantısı
Prizren’in “Doğru Yol”
Türk Kültür Sanat
Derneği’nin girişimiyle
29
Temmuz 2008 tarihinde
Yeni
Dönem” Gazetesinin m
addi
durumu görüşüldü. Ya
yınını
kestiren gazeteye yard
ım
çağrısında bulunuldu.
A
ldığımız bir bildiriye
göre
Prizren’in “Doğru Yol”
Türk
Kültür Sanat Derneğ
i’nin
girişimiyle 29 Temmuz
2008 tarihinde “Doğru Yol” Derne
ğinde bazı
sivil
toplum
kuruluşlarının
katılımıyla yayını durdu
rulan “Yeni
Dönem” Gazetesine deste
k toplantısı
yapılmış.
Yeni Dönem gazetes
i, 17
Temmuz 2008 tarihli 43
6. sayısı ile
yayın hayatına son
verdiğini
kamuoyu ile okuyucula
rıyla paylaşmıştır. Bundan harek
et ederek
“Doğru Yol” Derneğin
de yapılan
destek toplantısında siv
il toplum
kuruluşlarından Kosova
ve Türkiye
devlet kurum ve kuruluş
larına maddi
desteğin yapılması
çağrısında
bulunulmuş.
ATO'nun 1999'daki mü
dahalesinin
ardından Kosova'daki
Türklerin
sesini duyurmak maksad
ıyla kurulan ve yeni bir döneme
girildiği için "Yeni
Dönem" adı verilen tek
Türk gazetesi maddi sık
ıntı yüzünden kapandı.
yıldır aralıksız haftalık
On
yayın yapan "Yeni Döne
m"in son sayısı dün çık
Gazetenin, işçilerine ma
tı.
aş ödeyemediği için ka
patıldığı ifade edildi. 'Ye
Dönem'in sahibi olan
ni
Mehmet Bütüç, konuyla
ilgili yaptığı açıklamad
"Maddi sıkıntılardan do
a,
layı ve sahipsiz kaldığım
ız
bu
dönemde gazeteyi kapatmak zorundayız." şeklin
de konuştu.
Kosovada
kı yeganə
türk qəze
bağlanıb (
ti
Y
e
n
i
l
ə
nib)
Kosovada
yeganə Tü
“Y
Q
rkiyə Tür
kçəsi ilə ç
” qəzeti n
əşrini day
ap olunan
andırıb. B
qəzetin əm
u barədə
əkdaşları
RİA-ya
məlumat
əzetdəki
veriblər.
qaynaqdan
aldığımız
dayandırm
məlumata
asına iqtis
adi çətinli
görə qəz
yenidən n
etin nəşri
k
lə
ə
r səbəb o
şrə başlay
kampaniya
ni
a
lub. Mətb
b
ilməsi üçü
başladıb, d
uu orqanın
n Kosovad
əstək üçün
latlara mü
a
kı ic
Kosovadak
raciət edib
ı və Türkiy timai təşkilatlar
lər. Qəzet
noyabr 19
ədəki rəsm
24
99-cu ildə
i təşkin başlaya
fəaliyyət g
ra
q
östərirdi.
eni Dönəm
Kosova'nın ilk Türkçe g
azetesi kapandı
B
Kosova'da Türkçe yayın
yapan Kosova Türkler
inin ilk ve tek ba
ğımsız gazetesi Yeni Dö
alkanlarda Türkçe yayın
nem kapandı
lanan gazeteler ardı ard
ına
kapanıyor. Kosova'da 19
Bi
r
sür
ed
ir
ma
ddi sıkıntı içerisinde bu
99 yılından beri yayın ha
lunan gazete
y- yönetimi, güçlü ma
atında olan Yeni Dönem
ddi kaynaklar bulunun
gazetesi 17 Temmuz 20
caya kadar
08
tarihli 436'ncı sayısıyla
gazetenin yayına ara verdi
birlikte kütüphanelerin toz
.
lu
raf
ları
arasındaki yerini aldı. Ye
Türk İş Birliği ve Kalkı
ni Dönem Gazetesi, 1999
nma Ajansı TİKA'nın ma
yılında, destekleriyle ay
NATO'nun Kosova müda
ddi
akta kalan gazete, bu kurum
halesinden sonra "Kosova
un 1 Ocak 2008
'da Türk tarihinden itib
yok, sadece Türkçe ko
aren desteğini çekmesiy
nuşanlar var!" denildiğ
le birlikte zor günler
i günlerde geçiriyordu
Mehmet Bütüç'ün imtiy
.
az sahipliğinde 24 Kasım
1999 tarihinde yayın hayatına ba
şlamıştı.
Bütüç: Varlığımıza ve
dinimize sahip çıktık
Balkanlardaki Türk ga
zetelerin yayın süreleri
kısalıyor
Gazetenin imtiyaz sah
ibi Mehmet Bütüç,
Yeni
1943 yılında Yugoslavy
Dönem'in son sayısındak
a'da yayınlamaya başla
i yazısında, gazete yöne
timinin 10
yan yıllık yayın haya
(Makedonya-Üsküp) Bi
tı boyunca Türklüğü
rlik gazetesi 2003 yılınd
meslek olarak
a yayın görmediğine
ha.yatının 60'ıncı yılınd
vurgu yapıyor.
a; 1969 yılında
yine Yugoslavya'da (Sırbı
Türk toplumunun çıkarl
stan-Kosova)
arını ön planda
yayımlanan Tan gazetesi
tutarak, hiç kimseye tav
1999 yılında
iz
ve
rmeden kimlikyayın hayatının 30'uncu
lerini koruduklarını
yılında kapanifa
de
eden Bütüç
mıştı.
yazısında okuyucularına
son
ke
z şu cümlelPrizren'de 24 Kasım
erle seslendi: "Tehditler
1999'da
oldu, her taraftan,
okuyucularına merhaba
ama dimdik, Türk kimliğ
diyen Yeni
ini ön planda tutDönem Gazetesi'nin ya
tuk, Türkçeyi savunduk,
yın serencamı
Türkiye'yi savunise ilk iki refikinden da
duk, Kosova'daki varlığ
ha kısa oldu. Sadece 10
ımıza sahip çıktık,
yıl gazete eğitimimize
bayilerine çıkabildi.
ve dinimize sahip çıktık
, Osmanlı kültürünü
canlandırdık, diğer milli
mensubiyetlerle en iyi
ilişkileri
Gazete maddi sıkıntıla
sağladık, aydınlarımızla
r yaşıyordu
beraber partimize deste
k sunarak
bölünmesini engelledik,
kapılarımızı her zaman
iyi niyetli
Özelde Kosova Türkleri
ve kendi çıkarlarını ön pla
nin, genelde Balkanlarda
nda tutmayan kişilere açı
ki Türk Kosova Devle
k tuttuk.
toplumunun milli ve ma
timize bağımsızlığına
nevi hislerine tercüman
kadar her tür
olarak, desteğimiz old
Tuna boylarındaki Müslü
u. Sivil toplum kuruluşl
manların meselelerine çö
arımıza her tür
züm yol- desteği sağlad
ları arayan Yeni Dönem
ık, kapılarımız gençlere
gazetesi son yıllarda ma
he
r
zaman açıktı ve
dd
i
im
ka
n- onlara imkanlarım
sızlıklarla boğuşuyordu.
ız dahilinde her zaman
destek olduk,
kültürümüzü savunduk..
."
www.yenidonem.org
www.yenidonem.org

Benzer belgeler