TÜRKİYE

Transkript

TÜRKİYE
PARALİMPİK
PARALYMPIC TURKEY
EKİM/OCTOBER 2013 Sayı/Nr:8
TÜRKİYE
2020 TOKYO’NUN / 2020 GOES TO TOKYO MASA TENİSİNDE MADALYA YAĞMURU / RAIN MEDAL AT THE TABLE TENNIS EROĞLU’NDAN TARİHİ
BAŞARI / SUCCESS OF HISTORY FROM EROGLU AMPUTE FUTBOL PARALİMPİK YOLUNDA /AMPUTEE FOOTBALL IN THE PARALYMPIC WAY
GÜN ‘LAF’ DEĞİL ‘İŞ’ ÜRETME GÜNÜDÜR
IT IS TIME TO ‘WORK’ NOT ‘TALK’
2
YAVUZ KOCAÖMER
TMPK BAŞKANI
NPCT PRESIDENT
020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nı
düzenleyecek kent 7 Eylül’de Buenos
Aires’te belirlendi. Gönül isterdi ki
kazanan biz olalım, olmadı. Türkiye
Cumhuriyeti Devleti, tarihinde hiçbir zaman
Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na bu kadar
yürekten, içten ve somut destek vermedi. Devlet
üzerine düşeni fazlasıyla yaptı ama yine olmadı.
Şimdi, o öyleydi, bu böyleydi, şu şöyleydi
tartışmaları yerine, yaşananlardan ders çıkararak
bir sonraki dönem için yeni stratejiler geliştirme
zamanı… Finalde İstanbul’u tercih eden 36 IOC
üyesi ile birlikte 2024 yolunda diğer üyeleri ikna
edebilmek için neler yapmalıyız? İstanbul’un bu
dev organizasyonu layıkıyla üstlenebileceğini,
üstlenmesi gerektiğini dışarıda konunun
muhataplarına anlatmadan önce bizler içeride
eksik olan yanlarımızı nasıl geliştirebileceğimizi
araştırmalıyız. Kabul etmeliyiz ki, 2020 yolunda
ilerlerken olması gereken birlik beraberlik
içerisinde değildik. Kendilerini adaylığın tek
sahibi gören ve ilgili diğer kuruluşları gereksiz
addeden, dışlayanlar bu adaylık sürecine
maalesef yarardan çok zarar verdiler.
Gelecek adına konuşulacak, tartışılacak çok
şey var. Her şeyden önce Paralimpik Oyunları
ve Paralimpik sporlar konusunda atılması
gereken adımlar, yapılması gereken
düzenlemeler var. Bunun için en kısa zamanda
bir Engelliler Sporları Şurası düzenlenmesi,
eksiklikler konusunda çözüm yollarının
araştırılması ve sonucunda kalıcı bir sistemin
oluşturulması şart. Kısacası, günümüz koşulları
gereği olarak Türkiye’de engelliler sporunun da
The city to host the 2020 Olympic and Paralympic Games was
elected on September 7th in Buenos Aires. We wanted to win, but to
no avail. The government of the Republic of Turkey never gave such
sincere, concrete and full support before in all its history to the
Olympic and Paralympic Games. The government did more than it
could, but it did not work out. There is a lot to discuss and consider
for the future. Firstly, there are steps and regulations to be applied for
the Paralympic Games and Paralympic Sports. Therefore, a
Handicapped Sports Council must immediately be formed to quest
solutions and permanent systems. In fact, a reform is required in
Turkey for Handicapped Sports due to the current conditions. Having
reforma ihtiyacı var. Dünyanın birçok ülkesinde
olduğu gibi engelli ve engelsiz spor
federasyonlarının belli alanlarda işbirliği
yapmasının vakti geldi, geçiyor. Spor Genel
Müdürlüğü’nün özellikle bedensel ve görme
engelliler sporları konusunda uygun gördüğü
personelini eğitmesi gerekiyor.
2000 yılında Sydney Paralimpik Oyunları’na
bir sporcu ile katıldıktan sonra 2012 Londra
Paralimpik Oyunları’na 67 sporcu gönderen
ülkemizde engelliler sporunun kısa zamanda
nasıl geliştiğini bütün dünya gördü. 2016 Rio
için şimdiden kotalar alınmaya başlandı.
Engelliler spor federasyonlarımıza ayrılan komik
bütçelere rağmen bu başarılar sağlanabiliyorsa,
bir de olması gerekenler yapıldığında neler
başarılabileceğini sizler düşünün…
Engelliler sporunun geçmişi Batı ülkelerinde
olduğu gibi bizde 50-60 yıl öncelerine
dayanmıyor. Son 15 yılda bir avuç gönüllü
antrenörün Türkiye Engelliler Spor Yardım ve
Eğitim Vakfı’ndan (TESYEV) aldıkları destek ve
eğitimler ile gelinen bu noktayı daha ileri
seviyelere taşıyabilmek için Spor Genel
Müdürlüğü’nün harekete geçmesini tükenmek
bilmeyen bir umutla bekliyoruz. Yeniden tekrar
edelim; yurt dışından uzmanların da dahil
edileceği bir Engelliler Sporları Şurası’nı acilen
yapmakta fayda var. Sistem, tesisler, kulüpler,
antrenörler, sporcular ve spor branşları mercek
altına alınarak hazırlanacak beş yıllık plan daha
fazla vakit kaybetmeden uygulamaya
geçirilmelidir. Bu ülkenin engelli insanları adına
ısrarla istiyoruz, bekliyoruz…
only one athlete in 2000 for the Sydney Paralympic Games, the
whole world saw how Handicapped Sports developed in a short time
as we sent 67 athletes to the 2012 London Paralympic Games. Quota
taking already started for 2016 Rio. Just think what can be achieved
when things are as they should be, is all this success can be attained
despite the meager budgets allocated to our disabled sports
federations… We are awaiting action from the Sports General
Directorate in order to move further ahead from this point to which
we came with the support and training provided by The
Handicapped Sports Aid and Education Foundation (TESYEV) to a
handful of volunteer trainers for past 15 years with an unending hope.
PARALİMPİK TÜRKİYE 3
İÇİNDEKİLER / INDEX
7
23
2020 TOKYO’NUN
MASA TENISINDE MADALYA YAĞMURU
2020 GOES TO TOKYO
SHOWER OF MEDALS IN TABLE TENNIS
26
28
ÖZEL SPORCULAR DA FIRTINA GİBİ HAVUZUN PRENSİ
STORMING SPECIAL ATHLETES
PRINCE OF THE POOL
36
39
GENÇ YILDIZLAR TÜRKİYE’DEYDİ
GÖRME ENGELLİ ATLETLER TARİH YAZDI
YOUNG STARS OF THE HOOP IN TURKEY
VISUALLY IMPAIRED ATHLETES WRITE HISTORY
PARALİMPİK TÜRKİYE 4
41
52
AMPUTE FUTBOL PARALİMPİK YOLUNDA TÜRK SPORUNDA BİR NEFER
AMPUTEE FOOTBALL ON THE WAY TO PARALYMPICS
A SOLDIER IN TURKISH SPORTS
66
80
BJK BEDENSEL ENGELLİLER SPOR ŞUBESİ
JUDODA RIO İÇİN ERKEN MESAİ
BJK PHYSICALLY HANDICAPPED SPORTS BRANCH
EARLY WORKSHIFT IN JUDO FOR RIO
PARALİMPİK
TÜRKİYE
PARALYMPIC TURKEY
EKİM/OCTOBER 2013 - Sayı/Number: 8
Bu dergi Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin resmi yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır.
TMPK ADINA SAHİBİ - PUBLISHER ON
BEHALF OF NPCT: A.YAVUZ KOCAÖMER
GÖRSEL YÖNETMEN / ART DIRECTOR:
ERSİN ÖZTEKİN
YAYIN KURULU - PUBLISHING BOARD:
ALİ KİREMİTÇİOĞLU - İBRAHİM
GÜMÜŞDAL - MURAT AĞCA DR. NURETTİN KONAR
BASKI / PRINTING:
MART MATBAACILIK SANATLARI
TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ
ADRES: Merkez Mah. Ceylan Sok. No:24
Nurtepe - Kağıthane / İstanbul
TEL: +90 212 321 23 00 pbx
FAX: +90 212 295 11 07
www.martmatbaa.com.tr
YAYIN YÖNETMENİ VE YAZI İŞLERİ MD.
EDITOR IN CHIEF AND MANAGING
EDITOR:
HAMİT TURHAN
YÖNETİM MERKEZİ / ADMINISTRATION
BUREAU: Türkiye Milli Paralimpik Komitesi
/ National Paralympic Committee of Turkey
- Balmumcu, Hattat Halim Sokak, No:13/1
Beşiktaş - İstanbul
TEL: +90 212 347 93 35
FAX: +90 212 347 97 19
E-MAIL: [email protected] www.tmpk.org.tr
Bu dergideki yazılar yazarların kişisel
görüşlerini yansıtır. Bunlardan TMPK
sorumlu tutulamaz.
PARALİMPİK TÜRKİYE 5
2020 TOKYO’NUN
YAKLAŞIK İKİ YIL SÜREN ÇALIŞMALAR, ADAY
ADAYLIĞI VE ADAYLIK SÜREÇLERİ SONUNDA 2020
OLİMPİYAT VE PARALİMPİK OYUNLARI’NA EV
SAHİPLİĞİ YAPACAK KENT BUENOS AIRES’TE
BELİRLENDİ. IOC ÜYELERİ GENELDE TERCİHİNİ
JAPONYA’NIN BAŞKENTİNDEN YANA KULLANIRKEN,
FİNALDE TOKYO’YA 60, İSTANBUL’A 36 OY ÇIKTI.
2020 GOES TO TOKYO
FOLLOWING WORK LASTING NEARLY TWO YEARS,
CANDIDATE CANDIDACY AND CANDIDACY PERIODS,
THE CITY TO HOST THE 2020 OLYMPIC AND PARALYMPIC
GAMES WAS DETERMINED IN BUENOS AIRES. WHILE THE
MAJORITY OF IOC MEMBERS VOTED FOR THE CAPITOL
OF JAPAN, IN THE FINAL 60 VOTES WENT TO TOKYO,
WITH ISTANBUL RECEIVING 36 VOTES.
U
luslararası Olimpiyat
Komitesi’nin (IOC)
Buenos Aires’te
düzenlenen 125. oturumunda,
2020 Olimpiyat ve Paralimpik
Oyunları’na ev sahipliği için IOC
üyelerinin oylarıyla gerçekleşen
seçimde aday kentler İstanbul,
Madrid ve Tokyo arasından ev
sahipliği Tokyo’ya verildi.
7 Eylül 2013 günü yaklaşık
sekiz saat süren sunumlar ve peşi
sıra yapılan seçim sonrası
Japonya’nın başkenti hedefe
ulaşırken, ilk turda Tokyo 42,
İstanbul ve Madrid 26’şar oy
aldı. İki kent arasında yeni
oylamada ise üyeler tercihlerini
Türkiye’den yana kullandı. 49 oy
elde eden İstanbul, 45 oyda
kalan rakibini safdışı bıraktı.
Finalde 96 oy kullanıldı ve
Tokyo 60, İstanbul 36 oy topladı.
During the 125th session of the International Olympic
Committee (IOC) held in Buenos Aires, an election was held to
determine the host of the 2020 Olympic and Paralympic Games
with the votes of the IOC members and the hosting was given to
Tokyo from among the candidate cities of Istanbul, Madrid and
Tokyo. As the capitol of Japan achieved its objective following
the presentations lasting for almost eight hours on September 7th,
2013 and the subsequent election, in the first round Tokyo
received 42 votes, with Istanbul and Madrid receiving 26 votes
each. In the second round of voting between the two cities,
members picked Turkey. Istanbul received 49 votes to eliminate
its rival that only received 45 votes. 96 votes were cast in the
final and Tokyo picked up 60 and Istanbul 36 votes. As the IOC
President Jacques Rogge came to the podium to announce the
PARALİMPİK TÜRKİYE 8
winning host city, the Olympic Anthem was played. Following
the Anthem, Rogge announced that Tokyo won the voting. Rogge
thanked Istanbul, Madrid and Tokyo for their effort and said, “All
three cities truly worked within the framework of fair play”.
Before the election at Buenos Aires, candidate cities made their
final presentations. Istanbul’s presentation included; Prime
Minister Recep Tayyip Erdoğan, Deputy Prime Minister Ali
Babacan, Minister of Youth and Sports Suat Kılıç, Istanbul
Metropolitan Municipality Mayor Kadir Topbaş, NOCT President
Uğur Erdener, Istanbul 2020 Candidacy Committee President
Hasan Arat, Istanbul 2020 Senior Executive (CEO) Ali
Kiremitçioğlu, Istanbul 2020 Sports Director Alp Berker, NOCT
Secretary General Neşe Gündoğan and national athletes Gizem
Girişmen and Çağla Büyükakçay.
Ev sahibi kenti açıklayan IOC Başkanı Jacques Rogge
kürsüye geldikten sonra salonda Olimpiyat Marşı dinlendi.
Marşın ardından Rogge, oylamayı Tokyo’nun kazandığını
ilan etti. Rogge, İstanbul, Madrid ve Tokyo’ya
çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, “Üç kent de
gerçekten fair play çerçevesi içinde çalıştılar” dedi.
Buenos Aires’te seçim öncesi aday kentler son sunumlarını
gerçekleştirdiler. İstanbul’un sunumuna; Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Gençlik
ve Spor Bakanı Suat Kılıç, İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı Kadir Topbaş, TMOK Başkanı Uğur Erdener, İstanbul
2020 Adaylık Komitesi Başkanı Hasan Arat, İstanbul 2020
Üst Yöneticisi (CEO) Ali Kiremitçioğlu, İstanbul 2020 Spor
Direktörü Alp Berker, TMOK Genel Sekreteri Neşe
Gündoğan ve milli sporcular Gizem Girişmen ile Çağla
Büyükakçay katıldı.
PARALİMPİK TÜRKİYE 9
Rusya’daki G-20 Zirvesi’nin
ardından 16 saatlik bir uçuşla
Arjantin’e geçen Başbakan
Erdoğan, IOC üyeleri önünde
yaptığı konuşmasında, “Eşim ve
çocuklarım beni affetsinler, ben
en az onlara olduğu kadar
İstanbul’a ve spora aşkla
bağlandım. İstanbul'a ve spora
olan sevdamı ortak bir meşale
altında hem de Olimpiyat
meşalesi altında birleştirmek her
zaman en büyük hedeflerimden
biri oldu” dedi.
Sunum ve soru-cevaplarla
süren 70 dakikalık tanıtımın
ardından söz alan IOC Başkanı
Jacques Rogge ise , "Şimdiye
kadar gerçekleştirdiklerinizle
gurur duyabilirsiniz, örnek
oldunuz. Sizlere çok teşekkür
ediyorum. Bu katkılarınızı
onurlandırmak için diploma
vermek istiyorum" diye konuştu
ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'a diploma takdim etti.
Daha sonra diğer iki aday
kentin gerçekleştirdikleri
sunumlar ve IOC üyelerinin
seçimiyle 2020 Olimpiyat ve
Paralimpik Oyunları’na ev
sahipliği yapacak kent belli oldu.
Sonucun açıklanmasının ardından
başta Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan olmak üzere Türk heyeti
kazanan Tokyo heyetini kutladı.
Başbakan Erdoğan kendisi gibi
Buenos Aires’e gelen Japonya
Başbakanı Shinzo Abe'yi samimi
bir şekilde sarılarak tebrik etti.
Following the G-20 Summit in Russia, Prime Minister Erdoğan
flew to Argentina with a 16 hour flight and had the following
comments during the speech he made to IOC members, “I hope
my wife and children will forgive me, I am committed to
Istanbul and sports as much as I am committed to them. Joining
my passion for Istanbul and sports under a common torch, in
fact under the Olympic torch has always been one of my
biggest objectives”. Following the 70 minute session consisting
of presentations and question-answers, IOC President Jacques
Rogge took the floor and said, "You can be proud of what you
have accomplished until now, you set an example. I thank you
PARALİMPİK TÜRKİYE 10
all very much. I would like to present you with a diploma to
honor your contributions" and presented the diploma to Prime
Minister Recep Tayyip Erdoğan. Subsequently, after the
presentations by the other two candidate cities and the election
by the IOC members, the city to host the 2020 Olympic and
Paralympic Games was established. Following the
announcement of the result, the Turkish delegation led by Prime
Minister Recep Tayyip Erdoğan congratulated the Tokyo
delegation. Prime Minister Erdoğan sincerely put his arms
around Japan’s Prime Minister Shinzo Abe who came to Buenos
Aires like himself and congratulated him.
‘SAYGI DUYMAMIZ GEREK’
BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN, 2020
OLİMPİYAT VE PARALİMPİK OYUNLARI’NIN
TOKYO’YA VERİLMESİNİN ARDINDAN YAPTIĞI
AÇIKLAMADA, İSTANBUL OLARAK MEVCUT
YATIRIMLARIN OYUNLAR İÇİN HER ŞEYİ
KARŞILADIĞINA DİKKAT ÇEKEREK, “KOMİTE DEMEK
Kİ BİZİ HAZIR GÖRMEDİ. BUNDAN SONRAKİ
HEDEFİMİZ OYUNLARDA MADALYA SAYIMIZI
ARTIRMAK OLACAK” DİYE KONUŞTU.
‘WE MUST RESPECT’
MAKING AN ANNOUNCEMENT FOLLOWING THE
GRANTING OF THE 2020 OLYMPIC AND PARALYMPIC
GAMES TO TOKYO, PRIME MINISTER RECEP TAYYİP
ERDOĞAN STRESSED THAT PRESENT INVESTMENTS IN
ISTANBUL SATISFY ALL THE REQUIREMENTS FOR THE
GAMES AND SAID, “IT SEEMS THAT THE COMMITTEE DID
NOT FIND US TO BE READY. OUR OBJECTIVE FROM NOW
ON SHALL BE TO INCREASE THE NUMBER OF MEDALS WE
WIN AT THE GAMES”.
B
aşbakan Recep Tayyip Erdoğan,
İstanbul'un 2020 Olimpiyat
Oyunları'nı finalde kaybetmesi
sonrasında, "Nasip değilmiş. Finale
kalmak da önemliydi" dedi.
Arjantin'de Türkiye heyetiyle birlikte
sunum gerçekleştiren ve oylamayı takip
eden Başbakan Erdoğan, "Komite,
Tokyo'yu tercih etti. Saygı duymamız
gerekiyor. Daha önce oyunları
düzenlemiş bir şehir. Gönlümüz farklı
birşey bekliyordu. İstanbul kültürlerin,
medeniyetlerin buluştuğu bir şehir olması
bakımından farklı. Nasip değilmiş. Finale
kalmak bile önemliydi" ifadesini kullandı.
Türkiye ve İstanbul olarak şu anda
mevcut yatırımların Olimpiyat anlamında
her şeyi karşıladığını vurgulayan
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
"Türkiye birçok spor organizasyonunu
başarıyla gerçekleştirmiş bir ülke.
Mersin'de, Erzurum'da, Trabzon'da
başarılı sınavlar verdik. Mevcut komite
Oyunlar noktasından hazır olmadığımıza
karar verdi. Bizim tek hedefimiz
Olimpiyatlarda başarılı neticeler
alabilmek. İlk hedef Olimpiyatlarda
madalya sayımızı artırmak. İnşallah
sonunda başaracağız" yorumunu yaptı.
PARALİMPİK TÜRKİYE 12
KILIÇ: ‘DEĞİŞİM FIRSATI KAÇTI’
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ise,
"Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları
Türkiye'de, İstanbul'da yapılabilseydi,
dünyada gerçekten çok büyük bir değişim
yaratacaktı. Dünya gençleri üzerinde çok
büyük bir dönüşüm yaşatacaktı" dedi.
Bakan Kılıç, Türkiye'nin bir spor ülkesi
olma iddiası bulunduğunu ve bu iddiasını
sonuna kadar sürdüreceğini söyledi.
2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları
adaylığının arka planında, Türkiye'yi bir
spor ülkesi yapma yaklaşımının
bulunduğunu dile getiren Kılıç, "Şu anda
776 tane spor tesisi inşa ediyoruz. 81 ilde
bu kadar spor tesisi inşa eden bir ülkenin
temel hedefi, dünya çapında Olimpiyat
şampiyonları, Dünya
ve Avrupa şampiyonları yetiştirmek ve
ülkenin gençlerinin tamamını spor ile
buluşturmaktır. Tüm bunlar, akıl, ruh ve
beden sağlığı yerinde ve dünyada İstiklal
Marşımızı okutabilecek bu yüksek başarıya
erişebilmenin adımlarıdır" şeklinde
konuştu.
After the loss of the 2020 Olympic Games by Istanbul in the
final, Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan said, "It was not in
our destiny. It was important to go to the final". Making a
presentation along with the Turkish delegation in Argentina and
watching the voting, Prime Minister Erdoğan said, "The
committee preferred Tokyo. We must respect their decision.
This was a city that hosted the games earlier. We had wished
something different. Istanbul is a different city where cultures
and civilizations meet. It was not in our destiny. It was
important to go to the final". Emphasizing that the present
investments made by Turkey and Istanbul fulfill everything for
the Olympics, Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan
commented, "Turkey is a country that has successfully
organized many sports events. We have passed significant tests
in Mersin, Erzurum, Trabzon. The present committee decided
that we were not ready for the Games. Our primary target is to
obtain successful results at the Olympic Games. The first
objective is to increase our medal numbers in the Olympics.
God willing, we will succeed at the end".
KILIÇ: ‘OPPORTUNITY FOR CHANGE MISSED’
Minister of Youth and Sports Suat Kılıç said, "If the Olympic and
Paralympic Games could have been held in Turkey, in Istanbul,
this would have caused a great change in the world. It would
have carried out a tremendous transformation over the world
youth". Minister Kılıç added that Turkey has an ambition to
become a sports nation and that it will sustain this ambition
all the way to the end.
PARALİMPİK TÜRKİYE 13
Türkiye'nin Oyunları
düzenlemek için beşinci
kez aday olduğunu
anımsatan Bakan Kılıç,
"Olimpiyatları
alamayışımızın elbette
değişik nedenleri var. Ama
gönül arzu ederdi ki
beşinci defasında farklı bir
coğrafyayı, farklı bir
kültürü, farklı bir kenti ve
ülkeyi tercih edebilsinler.
Kaybeden kendileri oldu
diye düşünüyorum.
Oyunlar Türkiye'de,
İstanbul'da yapılabilseydi,
dünyada gerçekten çok
büyük bir değişim
yaratacaktı. Dünya
gençleri üzerinde çok
büyük bir dönüşüm
yaşatacaktı" diye konuştu.
PARALİMPİK TÜRKİYE 14
Türkiye'nin de yer aldığı bölgede başta Mısır, Suriye ve
Irak olmak üzere birçok ülkede istikrarsızlık olduğunu
vurgulayan Kılıç, bu kadar istikrarsızlığın bulunduğu bir
bölgenin, Olimpiyatın temsil ettiği değerlere, en üst düzeyde
ihtiyaç duyan bir bölge olduğunu söyledi. "Olimpiyat
İstanbul'u tercih etseydi, İstanbul merkezli bu büyük hareket,
dünyadaki en büyük dönüşümü bizim coğrafyamızda
yaşatma imkanını yakalayacaktı" diyen Kılıç, "Olimpik
harekete yeniden çok büyük bir heyecan dalgasına, yeniden
Indicating that the intention to turn Turkey into a sports nation is
present in the background of the candidacy for the 2020 Olympic
and Paralympic Games, Kılıç said, "We are currently building 776
sports facilities. The fundamental objective of a country building
this many sports facilities in 81 provinces is to train world scale
Olympic champions, World and European champions and to get
all of the youth in the country to participate in sports. All of these
are the steps towards a young generation with good mental,
spiritual and physical health, to achieve high levels of success to
get our national anthem played all over the world". Reminding that
Turkey was a candidate to hold the Games for the fifth time,
Minister Kılıç went on, "Obviously, there are various reasons why
we did not take the Olympics. We would have wished that on the
fifth time, they would have preferred a different geography, a
gençliğin kurtuluş ümidine dönüşecekti, spora mesafeli
kalan bir coğrafyanın yeniden spor yoluyla dönüşümüne ve
hayata tutunmasına imkan sağlamış olacaktı. Biz iki yıllık
adaylık sürecince tüm bunların ne kadar
büyük fırsatlar olduğunu anlattık, ne kadar önemli hamleler
olduğuna dikkati çektik. Ama nihayetinde hiç Olimpiyat
yapmayan İstanbul değil, daha önce Olimpiyat
oyunlarına ev sahipliği yapan Tokyo tercih edildi"
şeklinde konuştu.
different culture, a different city and country. I think that they were
the ones who lost." Emphasizing that there is instability in many
countries in the region where Turkey is situated, mainly Egypt,
Syria and Iraq, Kılıç stated that as this region has so much
instability, it needs values represented by the Olympics at the
highest level. "If the Olympics had preferred Istanbul, this big
movement centered in Istanbul would have had the opportunity to
create the biggest transformation in the world in our geography"
said Kılıç and continued, "the Olympic movement would have
been converted into another big wave of excitement, the hope for
salvation of the youth, We kept telling in the two year candidacy
period how these were such big opportunities. But at the end
Tokyo that already hosted Olympics in the past was preferred over
Istanbul that never held the Olympics before".
PARALİMPİK TÜRKİYE 15
‘IOC GÜVENLİ LİMAN ARADI’
ABD’NİN ÖNDE GELEN GAZETELERİNDEN NEW
YORK TIMES’TE YAYIMLANAN, ‘IOC GÜVENLİ
SEÇENEK OLARAK GÖRDÜĞÜ TOKYO’YU TERCİH
ETTİ’ BAŞLIKLI ANALİZDE, İSTANBUL’UN BÖLGEDEKİ
SİYASİ ORTAMIN İSTİKRARSIZLIĞI, MADRİD’İN İSE
EKONOMİK KAYGILAR NEDENİYLE
KAYBETTİĞİNE İŞARET EDİLDİ.
‘IOC SOUGHT
A SAFE HAVEN’
WITHIN THE ANALYSIS PUBLISHED IN THE NEW YORK
TIMES, ONE OF THE LEADING NEWSPAPERS OF THE USA,
TITLED ‘IOC PREFERRED TOKYO DUE TO BEING A SAFER
OPTION’, IT WAS POINTED OUT THAT ISTANBUL LOST
DUE TO THE INSTABILITY IN THE POLITICAL
ENVIRONMENT IN THE REGION AND THAT MADRID LOST
DUE TO ECONOMIC CONCERNS.
"Japonya Başbakanı'nın
ülkede 2011 yılında yaşanan
nükleer felaket sonrası
emniyet ve radyasyon
konusunda süregelen
kaygılarla ilgili empati yüklü
bir teminat vermesinin
ardından Tokyo Yaz
Oyunları'nın ev sahipliği
için İstanbul ve Madrid'i
kolayca mağlup etti" yorumu
yapılan New York Times’taki
yazıda, Başbakan Şinzo
Abe'nin "Seçimleri
kazandığımda bile bu kadar
sevinmemiştim" sözlerine de
yer verildi.
Gazeteye konuşan
analistler, Japonya'nın
zaferini ülkenin ekonomik ve
siyasi krizden çıkmak adına
gösterdiği çabalara yönelik
uluslararası bir destek olarak
nitelendirdi. Bir analist,
"Olimpiyatlar sayesinde
Japonlar yeniden doğmuş gibi
hissetme, ülkelerinin hala
hareketli bir yer olabileceğini
hissetme şansını elde etti"
diye konuştu.
"Following the provision of an empathy laden assurance by the
Japanese Prime Minister regarding the concerns about safety and
radiation following the nuclear disaster having occurred in the
country during 2011, Tokyo easily beat out Istanbul and Madrid
for the hosting of the Games" was the comment in the New York
Times article where the expression of Prime Minister Shinzo Abe,
"I was not this happy after winning the elections" also took place.
Analysts speaking to the newspaper considered Japan’s victory as
an international support towards efforts shown by the nation in
order to come out from economic and political crisis. One
analyst said, "Thanks to the Olympics, the Japanese caught the
opportunity to feel like they were reborn, to feel that their
country can still be a place of action". According to New York
Times, the environmental concerns in Japan seed less urgent for
the IOC than the Syrian war at Turkey’s borders, the harsh
oppression applied to anti-government protesters in Istanbul a
short while ago, and the economic recession and high
unemployment rate in Spain.
PARALİMPİK TÜRKİYE 17
New York Times'a göre, IOC için Japonya'daki çevresel
kaygılar, Türkiye'nin sınırındaki Suriye savaşından, kısa bir süre
önce İstanbul'da hükümet karşıtı protestoculara sert bir şekilde
baskı uygulanmasından ve İspanya'nın ekonomik durgunluğu ve
yüksek işsizlik oranlarından daha az acil göründü.
IOC’nin ayrıca, Brezilya'da 2014'te düzenlenecek Dünya
Kupası ve 2016'da düzenlenecek Olimpiyat ve Paralimpik
PARALİMPİK TÜRKİYE 18
Oyunları’na karşı protestolardan ve 2014'te Rusya'nın Soçi
şehrinde yapılacak Kış Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları öncesi
yaşanan eşcinsellere ayrımcılık tartışmalarından da etkilendiği
ifade edilen yazıda, "Böylesi ekonomi, siyaset ve insan hakları
fırtınalarının ortasında Tokyo sakin bir liman olarak görüldü.
Kent adaylığını 'güvenli bir çift el' olarak sundu ve Olimpiyat
yetkililerinin gönlünü kazandı" denildi.
Analizde, IOC üyelerinin
Olimpiyatların Avrupa
merkezci olmasından
çıkarılmasına destek veren
açıklamalarının da altı
çizilerek, "İstanbul,
Tokyo'nun ardından ikinci
olarak birçok kişinin
beklentisinin üzerinde
performans gösterse de
Oyunlara ev sahipliği yapma
yönündeki beşinci
girişiminde başarısız oldu.
Kazansalardı ev sahipliği
yapan ilk çoğunluğu
Müslüman ülke olacaklardı.
Bazı IOC delegeleri bölgesel
istikrarsızlık, kimilerinin
ifadesiyle Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın otokratik
yönetim anlayışı ve laiklerle
İslamcılar arasındaki
bölünme düşünüldüğünde
Türkiye'de siyasi durumun
yedi yıl sonra alabileceği
hal konusunda şanslarını
denemek istemediler"
denildi.
Yazının Madrid'le ilgili
kısmında ise Olimpiyat
komitesi üyelerinin
ekonomik kaygılarına işaret
edildi. New York Times
ayrıca, hem Madrid hem de
İstanbul heyetlerinin
dopingle mücadele
konusunda zorlu soruları
yanıtlamak zorunda
kaldığını hatırlattı.
The article also mentioned that the IOC is also concerned about
protests against the World Cup to be held in Brazil in 2014 and
the Olympic and Paralympic Games to be held in 2016 and the
discussions concerning discrimination against gay people
occurring before the Winter Olympic and Paralympic Games to
be held during 2014 in Sochi, Russia and it was said, "Tokyo
was seen as a safe haven among such storms of economy,
politics and human rights. The city offered its candidacy as “a
pair of safe hands” and won the hearts of the Olympic officials".
The analysis also underlined the announcements of the IOC
members for the removal of the Olympics from being Europe
centric, where it was said, "Although Istanbul displayed a
performance beyond many people’s expectations by coming in
second behind Tokyo, it was unsuccessful in its fifth attempt to
host the Games. If they had won, they would have been the
first predominantly Moslem country to be the host.
Some IOC delegates did not want to take their chances due to
regional instability; others were concerned about the status of
politics in Turkey seven years down the line when Prime
Minister Recep Tayyip Erdoğan's autocratic rule and the
division between seculars and Islamists are considered”.
In the part of the article concerning Madrid, the economic
concerns of the Olympic committee members were pointed out.
New York Times also reminded that both Madrid and Istanbul
delegations had to answer difficult questions concerning the
fight against doping.
PARALİMPİK TÜRKİYE 19
PRENS ALBERT: İSTANBUL’U ORTADOĞU ETKİLEDİ
AFP Haber Ajansı, sonuçların açıklanmasının
ardından IOC üyelerine kararlarını etkileyenin ne
olduğunu sordu. Monako Prensi Albert, ajansa
yaptığı açıklamada, bölgedeki istikrarsız durumun
İstanbul’un adaylığına zarar verdiğini belirterek,
“Jeopolitik durum mutlaka bir rol oynadı. IOC
üyeleri sağlam şehirleri tercih ederler. İstanbul da
diğerleri gibi iyi bir adaydı. Ancak Tokyo güvenli bir çift el
önerdi. Ne inşaat ne de organizasyon anlamında Oyunları
finanse etme konusunda da sorunları yok” dedi.
THOMAS BACH: ZOR BİR KARARDI
IOC’nin yeni başkanı Tomas Bach da
istikrarsızlığın İstanbul’un şansına zarar verdiğine
işaret etti. Bach, “Bir aday gelenek ve istikrara
seslenirken diğer aday yeni ufuklara yelken açma
isteğinden bahsediyor. Geçmişte de benzer
durumlar görmüştük ve bu kez IOC üyeleri
gelenek ve istikrardan yana karar verdi. Üç ay
sonrasının nasıl olacağını tahmin etmenin zor olduğu bir
dünyada yaşıyoruz. Üyelerimiz dünyanın yedi yıl sonra nasıl
görüneceğini tahmin etmeye çalışarak zor bir karar aldı”
şeklinde konuştu.
PRINCE ALBERT: MIDDLE EAST HAD IMPACT ON ISTANBUL
Following the announcement of the results, the AFP News
Agency asked the IOC members what was the issue that affected
their decisions. Monaco Prince Albert, gave a declaration to the
agency, indicating that the instability in the region harmed
Istanbul’s candidacy and said, “The geopolitical circumstances
definitely played a role. IOC members prefer secure cities.
Istanbul was a good candidate as with the others. However,
Tokyo offered a safe pair of hands. They have no problems as far
as construction, organization or the financing of games”.
PARALİMPİK TÜRKİYE 20
THOMAS BACH: IT WAS A DIFFICULT DECISION
IOC’s new president Thomas Bach also pointed out that the
instability harmed Istanbul’s chances. Bach, commented, “While
one candidate called on tradition and stability, the other candidate
was referring to the desire to set sail to new horizons. We had seen
similar circumstances in the past and this time OC members decided
on the side of tradition and stability. We are living in a world where
it is hard to estimate what will happen three months down the line.
Our members took a hard decision trying to guess how the world
will appear seven years in the future”.
EOC BAŞKANI HICKEY: ‘ŞOKE OLDUM’
Bosna Hersek Olimpyat Komitesi'nin kuruluşunun 20'nci
yıl dönümü kutlamalarına katıldığı başkent Saraybosna'da,
gazetecilerin 2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları ev
sahipliği için yapılan oylamada İstanbul'un elenmesiyle ilgili
sorularını yanıtlayan Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC)
Üyesi ve Avrupa Olimpiyat Komiteleri (EOC) Başkanı
Patrick Hickey, “Tokyo’nun seçilmesi beni hayal
kırıklığına uğrattı” dedi.
Buenos Aires’teki seçimde IOC üyesi olarak oy
kullanan Hickey, Avrupa'dan İstanbul ve Madrid gibi
çok iyi iki aday bulunduğunu ifade ederek, "Komite
Başkanı olarak tarafsız kalmam gerekiyordu. Fakat
Avrupa kentlerinden birinin kazanmasını istiyorduk"
diye konuştu. Sonuç karşısında şoke olduğunu belirten
Hickey şunları söyledi:
"Böyle bir sonucun ortaya çıkması bana göre iki gün
içerisinde hem 2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'na ev
sahibi olacak kentin hem de Uluslararası Olimpiyat
Komitesi'nin yeni başkanının seçiminin yapılmasından
dolayıdır. Yeni başkan Alman Thomas Bach'ın Avrupalı olması
EOC PRESIDENT HICKEY: I WAS SHOCKED
At the celebrations he participated for the 20th anniversary of the
foundation of the Bosnia Herzegovina Olympic Committee in the
capitol city Sarajevo; International Olympic Committee (IOC)
member and President of the European Olympic Committees (EOC)
Patrick Hickey said, “I was disappointed that Tokyo was elected”,
while answering questions of journalists regarding the elimination of
Istanbul during the polling carried out for the hosting of the 2020
Summer Olympic and Paralympic Games. Having voted at the
election in Buenos Aires as an IOC member, Hickey stated that there
were two very good candidates from Europe, namely Istanbul and
Madrid and went on to say, "I was supposed to be unbiased as the
Committee President. But we wanted one of the European cities to
win". Indicating that he was shocked as a result of the decision,
Hickey made the following statement: "Such a result coming out in
my opinion has to do with the fact that within two days the polls
were taken both for the International Olympic Committee (IOC)
presidency and the city to host the2020 Summer Olympic and
Paralympic Games. The new president German Thomas Bach being
iki Avrupalı aday kenti engelledi. Hem Oyunların ev sahibinin,
hem de komite başkanı seçimleri bu kadar yakın tarihte
yapılmamalıydı.”
‘SİYASET KARIŞMADI’
Oylamaya siyaset karışmadığına inandığını da dile getiren
İrlandalı başkan, Madrid'in, İspanya'nın kötü ekonomik
durumundan dolayı, İstanbul'un ise Gezi Parkı olaylarından
dolayı elendikleri yönündeki iddialara da katılmadığını dile
getirdi. Hickey şöyle konuştu:
"Evet, Madrid ekonomik kriz yüzünden soru işareti
altındaydı, İstanbul'da protesto olayları olmuştu. Fakat,
Japonya'da da nükleer sorunlar yaşanmıştı. Bu konuda bir
denge vardı. Oy verenleri bunlar o kadar çok etkilemedi.
Zaten oylama yapıldığı zaman, İstanbul'daki olaylar sona
ermişti, İspanya ekonomisi sorunluydu, fakat ayağa kalkması
için büyük şansları var. Kısaca, oy verenler sadece bunlara
değil, diğer etkenleri değerlendirdi.” EOC Başkanı Patrick
Hickey, bundan sonraki adaylık döneminde de İstanbul’un en
şanslı şehir olacağını vurgulayarak, “Türkiye’nin Olimpiyat ve
Paralimpik Oyunları’na çok iyi ev sahibi olacağından eminim.
İstanbul çok iyi bir seçimdir” diye sözlerini tamamladı.
European impeded the two European cities. The elections to host the
Games and for the committee presidency should not have been
made at such a close date.”
‘POLITICS NOT INVOLVED’
Mentioning that he does not believe politics was involved in the
polling, the Irish president commented that he does not agree with
the claims that Madrid was eliminated due to Spain’s bad economic
status and that Istanbul lost due to Gezi Park incidents. Hickey said:
"Yes, there was a question mark on Madrid due to the economic
crisis; there had been protest events in Istanbul. But, Japan had
nuclear problems. There was a balance in this regard. Voters were
not affected by these too much. In any case, when the polls were
taken, Istanbul's incidents had ended, the Spanish economy was
problematic but they have a fairly good chance of getting back up.
Shortly, voters also evaluated other factors, not just these.”
EOC President Patrick Hickey emphasized that Istanbul will have a
good chance in future candidacies and finished by saying, “I am
certain that Turkey will be a very good Olympic and Paralympic
Games host. Istanbul is a great choice”.
PARALİMPİK TÜRKİYE 21
MASA TENİSİNDE MADALYA YAĞMURU
SHOWER OF MEDALS IN TABLE TENNIS
2012 LONDRA PARALİMPİK OYUNLARI’NDA İKİ
GÜMÜŞ MADALYA KAZANDIĞIMIZ MASA TENİSİNDE
YENİ JENERASYONLA BİRLİKTE 2016 RIO İÇİN İDDİALI
BİR KADRO OLUŞTURULUYOR. İTALYA’DA YAPILAN
SON AVRUPA ŞAMPİYONASI’NDA BEDENSEL
ENGELLİLER MASA TENİSİ MİLLİ TAKIMIMIZ TOPLAM
DÖRT ALTIN, ÜÇ GÜMÜŞ, İKİ BRONZ MADALYA
KAZANARAK ÖNEMLİ BİR BAŞARIYA İMZA ATTI.
AN AMBITIOUS ROSTER IS CREATED FOR 2016 RIO
WITH THE NEW GENERATION IN TABLE TENNIS
WHERE WE WON TWO SILVER MEDALS IN THE 2012
LONDON PARALYMPIC GAMES. DURING THE MOST
RECENT EUROPEAN CHAMPIONSHIP HELD IN ITALY,
OUR DISABLED TABLE TENNIS NATIONAL TEAM WAS A
HIGH ACHIEVER WITH FOUR GOLD, THREE SILVER
AND TWO BRONZE MEDALS.
İ
talya’nın Lignano kentinde 25 Eylül - 5 Ekim 2013 tarihleri
arasında düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nda bedensel
engelli masa tenisçilerimiz madalyaları topladı. Almanya,
Fransa, İngiltere, Danimarka, Polonya, Rusya gibi zorlu
rakipler karşısında mücadele veren Türkiye, ferdi
yarışmalarda üç altın, iki gümüş, bir bronz, takım
müsabakalarında ise bir altın, bir gümüş, bir bronz madalya
kazanarak üstün performans sergiledi.
2012 Londra paralimpik Oyunları’nda Neslihan Kavas ile bir
ferdi, Neslihan Kavas ve Kübra Öçsoy ile de bir takım ikinciliği
elde eden Türkiye, 14 sporcuyla katıldığı 2013 Avrupa
Şampiyonası’nda da toplam dört altın, üç gümüş, iki bronz
madalya ile başarı gösterdi.
Ferdi müsabakalarda finale yükselen sporcularımızdan; 4.
Klas'ta Abdullah Öztürk Fransız rakibini 3-0, 9. Klas'ta Neslihan
Kavas Rus rakibini 3-2, 10. Klas'ta da Ümran Ertiş Danimarkalı
rakibini 3-1 yenerek Avrupa Şampiyonu olurlarken, 5. Klas'ta
Ali Öztürk Norveçli rakibine 3-2 yenilerek gümüş madalyada
kaldı. Şampiyonada yarı finalde birbirleriyle karşılaşan iki
sporcumuzdan Hilal Türkkan finalde kaybedip gümüş madalya
alırken, Ebru Can da bronz madalyanın sahibi oldu.
Takım müsabakalarında ise; 10.Klas'ta Neslihan Kavas,
Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve Cansu Demir'den oluşan
takımımız Fransa'yı 3-0, Rusya'yı da 3-2 yenerek Avrupa
Şampiyonluğuna ulaşırken, 4. Klas'ta Abdullah Öztürk, Nesim
Turan’dan oluşan takımımız finalde Fransa’ya 4-2 yenilip gümüş
madalya aldı. 5. Klas'ta da Ali Öztürk, Süleyman Vural, Hamza
Çalışkan'dan oluşan takımımız yarı finalde Sırbistan'a 3-2
yenilerek bronz madalyanın sahibi oldu.
Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Demirhan
Şerefhan, elde edilen sonuçların 2016 Rio Paralimpik
Oyunları yolunda büyük umut verdiğini belirterek,
"Başarılarımızın devamı gelecek" dedi.
At the European Championship held in Lignano, Italy during 25
September - 5 October 2013 our disabled table tennis players
gathered a good number of medals. Competing against tough rivals
such as Germany, France, the UK, Denmark, Poland and Russia,
Turkey won three gold, two silver and one bronze medals in
individual contests; while also displaying a superior performance in
team matches winning one gold, one silver and one bronze medal.
Winning an individual second place with Neslihan Kavas, and a
team silver finish with Neslihan Kavas and Kübra Öçsoy at the 2012
London Paralympic Games, our success at the 2013 European
Championship was a total of four gold, three silver and two bronze
medals. Of our athletes rising to the individual finals European
Champions were: in Class 4 Abdullah Öztürk beating his French
competitor by 3-0; as Neslihan Kavas beat her Russian rival by 3-2 in
Class 9; while in Class 10. Ümran Ertiş defeated her Danish
opponent by 3-1, with Ali Öztürk losing to his Norwegian rival 3-2
winning a silver medal in Class 5. In the semi final, two of our
players meeting each other, Hilal Türkkan lost the final to win silver,
while Ebru Can won a bronze medal. In team matches; in Class 10
PARALİMPİK TÜRKİYE 24
our team of Neslihan Kavas, Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve
Cansu Demir was European Champion beating France 3-0, Russia by
3-2, in Class 4 the team consisting of Abdullah Öztürk and Nesim
Turan lost the final to France 4-2 receiving a silver medal. In Class 5
Ali Öztürk, Süleyman Vural and Hamza Çalışkan were the recipients
of a bronze medal, losing in the semi final to Serbia by 3-2. President
of the Disabled Sports Federation Demirhan Şerefhan said “Our
success shall continue”, indicating that the results are very hopeful
on the way to the 2016 Rio de Janeiro Paralympic Games.
INDIVIDUAL DAY 1: 3rd Class; Hatice Duman lost to Croatian
rival 3-2. 3rd Class; Kezban Çakır lost to Austrian player 3-0.
4th Class; Süleyman Vural lost to French opponent 3-1.
4th Class; Nesim Turan beat Czech player 3-0, Croatian player 3-1.
4th Class; Abdullah Öztürk beat Ukrainian opponent 3-0, Polish
opponent 3-1. 5th Class; Ali Öztürk beat Serbian rival 3-1, Israeli
rival 3-2. 5th Class; Hamza Çalışkan lost to Czech player 3-2, beat
Russian opponent 3-1. 9th Class; Neslihan Kavas beat German rival
3-0. 10th Class; Ümran Ertiş defeated Hungarian opponent 3-0. 10th
Class; Hilal Türkkan, defeated German opponent 3-1.
SPORCULARIMIZIN ALDIKLARI SONUÇLAR / OUR PLAYERS RESULTS
FERDİLER 1. GÜN: 3. Klas; Hatice Duman, Hırvat rakibine 32 yenildi. 3. Klas; Kezban Çakır, Avusturyalı rakibine 3-0
yenildi. 4. Klas; Süleyman Vural, Fransız rakibine 3-1- yenildi.
4. Klas; Nesim Turan, Çek rakibini 3-0, Hırvat rakibini 3-1
yendi. 4. Klas; Abdullah Öztürk Ukraynalı rakibini 3-0,
Polonyalı rakibini 3-1 yendi. 5. Klas; Ali Öztürk, Sırp Rakibini
3-1, İsrailli rakibini 3-2 yendi. 5. Klas; Hamza Çalışkan, Çek
rakibine 3-2 yenildi, Rus Rakibini 3-1- yendi. 7. Klas; Kübra
Korkut sakatlığı nedeni ile maça çıkamadı. 9. Klas; Neslihan
Kavas, Alman rakibini 3-0 yendi. 10. Klas; Ümran Ertiş, Macar
rakibini 3-0 yendi. 10. Klas; Hilal Türkkan,
Alman rakibini 3-1 yendi.
FERDİLER 2. GÜN: 3.Klas; Hatice
Duman, İtalyan rakibini 3-0 yendi,
Fransız rakibine 3-0 yenildi. 3.Klas;
Nergiz Altıntaş, Slovak rakibini 3-0
hükmen, İtalyan rakibini 3-2 yendi.
3.Klas; Kezban Çakır, İtalyan rakibini 32, İngiliz rakibini 3-1 yendi. 4.Klas;
Nesim Turan, Ukraynalı rakibini 3-0
yendi. 4.Klas; Süleyman Vural, Slovak
rakibine 3-0 yenildi. 5.Klas; Ali Öztürk, Rus rakibini 3-0,
Alman rakibini 3-1 yenerek yarı finale çıktı. 5.Klas; Hamza
Çalışkan, Alman rakibine 3-1 yenildi. 9.Klas; Neslihan
Kavas, Polonyalı rakibini 3-1 yendi. 10.Klas; Ümran Ertiş,
Rus rakibini 3-0 yendi. 10.Klas; Hilal Türkkan, Rus rakibini
3-0 yendi. 10.Klas; Ebru Can, Fransız rakibini 3-0 yendi.
FERDİLER 3. GÜN: 4.Klas; Abdullah Öztürk, Fransız
rakibini 3-0 yendi ve Avrupa Şampiyonu oldu. 5.Klas; Ali
Öztürk, Norveçli rakibine 3-2 yenildi ve Avrupa ikincisi
oldu. 9.Klas; Neslihan Kavas, Rus rakibini 3-2 yendi ve
Avrupa Şampiyonu oldu. 10.Klas; Ümran Ertiş, Danimarkalı
INDIVIDUAL DAY 2: 3rd Class; Nergiz Altıntaş, beat her
Slovakian opponent 3-0 by official decision, and Italian player 3-2.
3rd Class; Kezban Çakır defeated her Italian rival 3-2, British rival 31. 4th Class; Nesim Turan beat his Ukrainian opponent by 3-0. 4th
Class; Süleyman Vural lost to Slovakian opponent 3-0. 5th Class; Ali
Öztürk rose to semi-final beating Russian opponent 3-0, German
rival 3-1. 5th Class; Hamza Çalışkan, defeated by German rival 3-1.
9th Class; Neslihan Kavas lost to Polish opponent 3-1. 10th Class;
Ümran Ertiş beat Russian opponent 3-0. 10th Class; Hilal Türkkan
beat Russian opponent 3-0. 10th Class; Ebru Can beat French
opponent 3-0. INDIVIDUAL DAY 3: 4th Class; Abdullah Öztürk
beat French opponent 3-0 to win European Championship. 5th
Class; Ali Öztürk lost to Norwegian opponent 3-2, coming in second
in Europe. 9th Class; Neslihan Kavas beat Russian rival 3-2 and won
European Championship. 10th Class; Ümran Ertiş, beat Danish
opponent 3-1 and was winner of European Championship. 10th
Class; Hilal Türkkan, was second in Europe losing in the final. 10th
Class; Ebru Can, was third in Europe. TEAMS DAY 1: 4th Class;
rakibini 3-1 yendi ve Avrupa Şampiyonu oldu. 10.Klas; Hilal
Türkkan, finalde kaybederek Avrupa ikincisi oldu. 10.Klas;
Ebru Can, Avrupa üçüncüsü oldu.
TAKIMLAR 1. GÜN: 3.Klas; Nergiz Altıntaş, Kezban Çakır,
Hatice Duman'dan oluşan takımımız Fransa'ya 3-2 yenildi.
4.Klas; Abdullah Öztürk,Nesim Turan'dan oluşan takımımız
Ukrayna'yı ve Polonya’yı aynı sonuçla 3-0 yendi.
5.Klas; Ali Öztürk, Süleyman Vural, Hamza Çalışkan'dan oluşan
takımımız Rusya'yı 3-0 , Fransa’yı 3-1 yendi.
10.Klas; Neslihan Kavas, Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve
Cansu Demir'den oluşan takımımız
Macaristan'ı 3-0 yendi.
TAKIMLAR 2. GÜN: 3.Klas; Nergiz
Altıntaş, Kezban Çakır, Hatice Duman'dan
oluşan takımımız Hırvatistan'a 3-2,
İtalya'ya 3-1 yenildi. 4.Klas; Abdullah
Öztürk, Nesim Turan'dan oluşan
takımımız Çek Cumhuriyeti’ni 3-0 yenerek
yarı finale, Slovakya'yı 3-0 yenerek finale
yükseldi. 5.Klas; Ali Öztürk, Süleyman
Vural, Hamza Çalışkan'dan oluşan
takımımız Hırvatistan'ı 3-1 yenip yarı finale çıktı, Sırbistan'a 32 yenilerek bronz madalya aldı. 10.Klas; Neslihan Kavas,
Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve Demir'den oluşan
takımımız Hollanda'yı 3-0 yenip yarı finale çıktı.
TAKIMLAR 3. GÜN: 3.Klas; Nergiz Altıntaş, Kezban Çakır,
Hatice Duman'dan oluşan takımımız İngiltere'ye 3-2 yenildi.
4.Klas; Abdullah Öztürk, Nesim Turan'dan oluşan takımımız
Fransa'ya 4-2 yenildi ve Avrupa ikincisi oldu
10.Klas; Neslihan Kavas, Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve
Cansu Demir'den oluşan takımımız Fransa'yı 3-0, Rusya'yı
3-2 yenerek Avrupa Şampiyonu oldu.
Team of Abdullah Öztürk, Nesim Turan beat Ukraine and Poland 30. 5th Class; Team of Ali Öztürk, Süleyman Vural, Hamza Çalışkan
beat Russia 3-0, France 3-1. 10th Class; Team of Neslihan Kavas,
Ümran Ertiş, Hilal Türkkan, Merve Cansu Demir beat Hungary 3-0.
TEAMS DAY 2: 3rd Class; Team of Nergiz Altıntaş, Kezban Çakır,
Hatice Duman lost to Croatia 3-2, to Italy 3-1. 4th Class; Team of
Abdullah Öztürk, Nesim Turan rose to the semi final beating the
Czech Republic 3-0 to the final as it beat Slovakia 3-0. 5th Class;
Team of Ali Öztürk, Süleyman Vural, Hamza Çalışkan beat Croatia
3-1 rising to the semi final, received a bronze medal losing to Serbia
3-2. 10th Class; Team of Neslihan Kavas, Ümran Ertiş, Hilal Türkkan,
Merve Cansu Demir beat Holland 3-0 rising to semi final.
TEAMS DAY 3: 3rd Class; Team of Nergiz Altıntaş, Kezban Çakır,
Hatice Duman lost to UK 3-2. 4th Class; Team of Abdullah Öztürk,
Nesim Turan defeated by France 4-2 winning second rank in Europe.
10th Class; Team of Neslihan Kavas, Ümran Ertiş, Hilal Türkkan,
Merve Cansu Demir won against France 3-0, Russiaı 3-2 winning
European Championship.
PARALİMPİK TÜRKİYE 25
ÖZEL SPORCULAR DA FIRTINA GİBİ
BEDENSEL ENGELLİLER
MASA TENİSİNDEKİ
BAŞARININ YANI SIRA
ÖZEL SPORCULARIMIZ DA
MASA TENİSİNDE
HARİKALAR YARATIYOR.
LIGNANO’DAKİ AVRUPA
ŞAMPİYONASI’NDA HEM
FERDİ OLARAK HEM DE
GARİP OLCAŞ’LA BİRLİKTE
TAKIMLAR
KATEGORİSİNDE ALTIN
MADALYA KAZANAN
ZABİT KÜRŞAT ÇAĞLAYAN,
2013 YILINDAKİ
PERFORMANSI İLE
ERKEKLER DÜNYA
KLASMANINDA İKİNCİ
SIRAYA YÜKSELDİ.
PARALİMPİK DİĞER İKİ DAL
ATLETİZM VE YÜZMEDE DE
BAŞARILI SONUÇLAR
DİKKAT ÇEKİYOR.
STORMING
SPECIAL
ATHLETES
OUR SPECIAL PLAYERS
ARE ALSO WONDERFUL
AT TABLE TENNIS
ALONGSIDE THEIR
DISABLED BROTHERS
AND SISTERS. GARİP
OLCAŞ AND ZABİT
KÜRŞAT ÇAĞLAYAN
ROSE TO NUMBER TWO
IN THE WORLD WITH
THEIR 2013
PERFORMANCE AT THE
EUROPEAN
CHAMPIONSHIP IN
LIGNANO AT THE
MEN’S INDIVIDUAL
AND TEAMS
CATEGORY. THE OTHER
TWO PARALYMPIC
BRANCHES OF
GYMNASTICS AND
SWIMMING ARE ALSO
NOTEWORTHY.
İ
talya’nın Lignano kentinde düzenlenen Avrupa
Şampiyonası’nda Özel Sporcular’dan da iki altın madalya
geldi. Tek erkeklerde tüm rakiplerini yenen ve sadece
finalde Macar rakibi Peter Palos’a bir set veren Zabit Kürşat
Çağlayan’ın 3-1’lik sonuçla Avrupa Şampiyonu olmasının
ardından, Zabit Kürşat Çağlayan ve Garip Olcaş’tan oluşan
ekibimiz de takımlar finalinde Polonya’ya 3-1 üstünlük
sağlayarak altın madalyaya ulaştı.
Avrupa Şampiyonası’nın altın madalyalı sporcuları Zabit
Kürşat Çağlayan ve Garip Olcaş, 2013 yılında katıldıkları
uluslararası organizasyonların tümünden madalyayla
döndüler. 6-11 Mart 2013 tarihleri arasında Macaristan’ın
Eger kentinde düzenlenen ITTF PTT Açık Masa Tenisi
Turnuvası’nda Zabit Kürşat Çağlayan tek erkeklerde ikinci
olurken, Garip Olcaş’la birlikte takımlar kategorisinde altın
madalya aldılar.
19-24 Mayıs tarihleri arasında İtalya’nın Lignano
kentindeki ITTF PTT Açık Masa Tenisi Turnuvası’nda ferdi
klasmanda Zabit Kürşat Çağlayan ikinci, Garip Olcaş
üçüncülüğü elde etti. Çağlayan - Olcaş ikilisi takımlarda
altın madalyanın sahibi oldu.
8-11 Mayıs tarihleri arasında Slovenya’da düzenlenen ITTF
PTT Açık Masa Tenisi Turnuvası’nda Zabit Kürşat Çağlayan
hem ferdi hem de Garip Olcaş’la birlikte takımlarda
şampiyon oldu.
Başarılı ikili 28 Mayıs - 2 Haziran 2013 tarihleri arasında
düzenlenen Almanya ITTF PTT Açık Masa Tenisi
Turnuvası’nda da birinciliği yine kimseye kaptırmadan altın
madalya aldılar. Kürşat Zabit Çağlayan Almanya’da ferdi
klasmanda ayrıca bronz madalya kazandı.
Zabit Kürşat Çağlayan 2013 yılındaki performansı ile
erkekler dünya klasmanında ikinci sıraya yükseldi.
Öte yandan, Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu,
masa tenisi ile birlikte Paralimpik dallar arasında yer alan
atletizm ve yüzmede de başarılı sporcular yetiştiriyor.
Special Athletes won two gold medals at the European
Championship Lignano, Italy. Defeating all his opponents in the
men’s singles and only losing a single set in the final to Hungarian
Peter Palos, Zabit Kürşat Çağlayan won European Championship
with a 3-1 score, our team of Zabit Kürşat Çağlayan and Garip Olcaş
won the teams final against Poland 3-1 to win a gold medal. Gold
medal athletes of the European Championship Zabit Kürşat Çağlayan
and Garip Olcaş won medals at all international events in 2013. At
the ITTF PTT Open Table Tennis Tournament held during 6-11
March 2013 in Eger, Hungary Zabit Kürşat Çağlayan was second in
men’s singles, winning a gold medal in teams with Garip Olcaş.
Held on 19-24 May in Lignano, Italy, during the ITTF PTT Open
Table Tennis Tournament Zabit Kürşat Çağlayan was second as an
individual, with Garip Olcaş coming in third. The Çağlayan - Olcaş
duo won the gold medal in teams. At the ITTF PTT Open Table
Tennis Tournament taking place during 8-11 May in Slovenia Zabit
Kürşat Çağlayan was champion in both individual and teams
13-18 Mart 2013 tarihleri arasında İstanbul’da Aslı Çakır
Alptekin Spor Salonu’nda düzenlenen INAS Açık Avrupa
Salon Atletizm Şampiyonası’nda Türkiye bayanlar
pentatlonda Mihriban Kaya ve Üç Adım Atlamada Gülbahar
Dileç ile gümüş, 800 metrede Saliha Güner ve 4x400 bayrak
takımı ile bronz madalya kazandı. 13 ülkenin katıldığı
şampiyonada 98 sporcu mücadele etti.
Yüzmede ise 14-25 Ağustos 2013 tarihleri arasında Yeni
Kaledonya’da düzenlenen INAS Dünya Şampiyonası’nda
sporcularımızdan doruk Davran 50 metre serbestte Dünya
dördüncüsü, Ege Deniz dünya beşincisi oldu.
categories with Garip Olcaş. The successful duo also won gold
during 28 May - 2 June 2013 in the Germany ITTF PTT Open Table
Tennis Tournament. Kürşat Zabit Çağlayan also won a bronze medal
in Germany at the individual category. Zabit Kürşat Çağlayan rose to
number two in the men’s world rankings during 2013. Along with
table tennis the Special Athletes Sports Federation of Turkey is
raising high achieving athletes in athletics and swimming in
Paralympic Games branches. Held on 13-18 March 2013 in Istanbul
at the Aslı Çakır Alptekin Sports Auditorium, at the INAS Open
European Indoor Track & Field Championship, Turkey won silver in
women’s pentathlon with Mihriban Kaya and Gülbahar Dileç in
triple jump, bronze medals won by 800 meters runner Saliha Güner
and 4x400 relay. With 13 countries participating, 98 athletes
competed in the Championship. In swimming during 14-25 August
2013 the INAS World Championship was held in New Caledonia,
Doruk Davran was fourth in the 50 meters in the freestyle, as Ege
Deniz came in fifth.
PARALİMPİK TÜRKİYE 27
HAVUZUN PRENSİ
PRINCE OF
THE POOL
O HENÜZ 18 YAŞINDA. DOĞUŞTAN
İKİ KOLU YOK, BİR AYAĞI DA
DİĞERİNDEN BİR KAÇ SANTİM KISA.
AMA O BAŞARIDAN BAŞARIYA
KOŞUYOR. SON OLARAK
KANADA’NIN MONTREAL KENTİNDE
YAPILAN DÜNYA ŞAMPİYONASI’NDA
İKİ DÖRDÜNCÜLÜK, BİR ALTINCILIK
ELDE EDEN PARALİMPİK
YÜZÜCÜMÜZ BEYTULLAH EROĞLU,
SPOR YAŞAMINI VE HEDEFLERİNİ
PARALİMPİK TÜRKİYE’YE ANLATTI
HE IS ONLY 18. HE HAS TWO ARMS
MISSING AT BIRTH, ONE OF HIS LEGS
IS A FEW CENTIMETERS SHORTER
THAN THE OTHER. BUT HE IS AN
ACHIEVER. OBTAINING TWO FOURTH
AND ONE SIXTH PLACE FINISHES AT
THE WORLD CHAMPIONSHIP IN
MONTREAL, CANADA PARALYMPIC
SWIMMER BEYTULLAH EROĞLU, TOLD
HIS SPORTS CAREER AND OBJECTIVES
TO PARALYMPICS TURKEY
O
limpiyat Oyunları’nın üç ana
branşından biri olan yüzmede
ülkemizin içinde bulunduğu durum
hiç de iç açıcı değil. Bu branşta yıllardır
uluslararası başarıya hasretiz. Son 20 yıl
süresince Derya Büyükuncu'dan bir şeyler
bekledik durduk. Onun yaptığı da bir kaç
şampiyonada final yüzmekten öteye gitmedi.
Başka da bir sporcumuz henüz kendisini
gösterebilmiş değil. Yüzme, Türk sporunun
kanayan yarası…
Aynı şeyleri Paralimpik için söyleyemeyiz.
Kısacık geçmişine rağmen Paralimpik
şampiyonları çıkaran Türkiye'nin yüzmede de
bir gurur abidesi var. Adı, Beytullah Eroğlu.
Yaşı henüz 18. Doğuştan iki kolu yok, bir
bacağı da diğerinden bir kaç santim kısa. Ama
onun uluslararası arenada elde ettiği başarılar
yaşından daha fazla.
38 kez giydiği milli mayoyla 20 civarında
başarıya imza atmış bir sporcu Beytullah
Eroğlu. Bunlar arasında ülkemize ilk kez
kazandırdığı Avrupa Şampiyonluğu'nun yanı
sıra 2012 Londra Paralimpik Oyunları'nda
final yüzmesi ve son olarak Montreal'de
yapılan Dünya Şampiyonası'nda iki
dördüncülük, bir altıncılık elde etmesi de var.
Yüzme sporuna 7 yaşında bu branşın duayen
antrenörü Osman Çullu nezaretinde başlayan
Beytullah Eroğlu, 2016 Rio ve 2020 Tokyo
Paralimpik Oyunları'nda kürsüye çıkmanın
hesaplarını şimdiden yapıyor. Bu konudaki
tek üzüntüsü ise İstanbul'un 2020'yi
kaybetmesi. Buenos Aires'te yapılan
oylamada Paralimpik branşlarını temsilen
Türk kafilesinde yer alan Eroğlu, en büyük
hedefinin İstanbul'da yapılacak oyunlarda
İstiklal Marşı'nı okutmak olduğunu ama
şimdilik bu hedefinden uzak kalmanın
burukluğunu yaşadığını söylüyor.
Our country is in a bad place in swimming, one of the three main
branches of the Olympic Games. We have yearned for international
success for years in swimming. We kept expecting achievements for
20 years from Derya Büyükuncu. He could only swim the final in a
few championships. Another swimmer has yet to appear. Swimming
is the bleeding wound of Turkish sports… We cannot say the same
thing for the Paralympics. There is a monument of pride in Turkey
producing Paralympic championships despite a short past. His
name is Beytullah Eroğlu. He is only 18. He didn’t have two arms at
birth and one leg is a few centimeters shorter than the other. He has
more successes in international arenas than his age. Among his
achievement in 38 tournaments internationally, Beytullah Eroğlu
won a European Championship for the first time, swam a final at
2012 London Paralympics and coming in twice fourth and once
sixth at the World Championship in Montreal. Starting swimming at
age seven under renowned coach Osman Çullu, Beytullah Eroğlu
plans podium finishes at the 2016 Rio and 2020 Tokyo
Paralympics. He is sad Istanbul lost 2020. Included in the Turkish
delegation at the voting in Buenos Aires for the Paralympics, Eroğlu
stated that his main target is to have the national anthem played at
the games in Istanbul, as he is saddened to stay away from this
objective.
- Öncelikle seni tanıyabilir miyiz? Beytullah Eroğlu
kimdir? Yüzme sporunda elde ettiğin başarılar nelerdir?
-“23.09.1995 Kahramanmaraş doğumluyum. Lise 4
(12.sınıf) bilgisayar örgencisiyim ve bedensel engelli milli
yüzücüyüm. İlkokula kadar içine kapanık, kimseyle
konuşmayan ve evden dışarı çıkmayan biriydim. Babamın
zoruyla okula başladım. Başlangıçta beni kabul etmek
istememişler ama sonra öğretmenim Ali Rıza Keser, ‘Ben
onunla ilgilenirim’ deyince okula alınmışım. İlkokulun ilk
günlerinde çok zorlandım. Ayaklarım ile yazı yazmaya
başladım. Sağ olsun öğretmenim Keser çok yardımcı oldu.
Yüzmeye 2001 yılında başladım ve ilk Türkiye
şampiyonluğumu 2005 yılında aldım. İlk resmi uluslararası
yarışım 2007'de 1. Karadeniz Oyunları oldu. 2008'de
uluslararası yarışmalarda iki ikincilik aldım. 2010'da
Almanya'da uluslararası müsabakalarda iki ikincilik daha
aldım. 2010'da Hollanda'daki Dünya Şampiyonası'nda
Türkiye tarihinde ilk kez final yüzdüm ve altıncı oldum.
2011’de uluslararası yarışlarda dört birincilik, iki ikincilik
elde ettim. 2011'de Almanya'daki Avrupa Şampiyonası'nda
yine Türkiye tarihinde ilk defa final yüzdüm ve Avrupa
- Can we first get to know you? Who is Beytullah Eroğlu?
What are the successes you attained in swimming?
-“I was born on 23.09.1995 in Kahramanmaraş. I am in 12th
grade majoring in computing and I am a physically
handicapped national swimmer. I was a sullen child not
talking or leaving home. My father forced me to start school.
They did not want to admit me at first but when my teacher
Ali Rıza Keser said, ‘I’ll take care of him’ I entered school. I
was challenged in the first days of primary school. I wrote
with my feet. Keser teacher was very helpful. I started
swimming in 2001 and in 2005 I was Turkish champion.
Internationally I competed in the 1st Black Sea Games in
2007. In 2008 I came in second twice in international
competition. I had two more second place finishes in 2010 in
Germany in a tournament. I swam a final for the first time at
PARALİMPİK TÜRKİYE 30
Şampiyonu oldum aynı şampiyonada bir de ikincilik aldım.
2012'de Çek Cumhuriyeti'nde ve İngiltere'de uluslararası
yarışmalarda şampiyon oldum. 2012 Londra Paralimpik
Oyunları'nda bir kez daha tarihimizde ilk defa final yüzdüm
ve Paralimpik yedincisi oldum. 2013'de Montreal'deki
Dünya Şampiyonası'nda iki Dünya dördüncülüğü, bir de
Dünya altıncılığı elde ettim. Toplam 38 kez milli mayoyu
giydim, 20'sinde uluslararası başarı elde ettim. Bu zamana
kadar 67 Türkiye Şampiyonluğu, bir Avrupa Şampiyonluğu,
bir Avrupa İkinciliği, iki Dünya dördüncülüğü, iki Dünya
altıncılığı, yedi uluslararası yarışma birinciliği, sekiz
uluslararası yarışma ikinciliği, iki uluslararası yarışma
üçüncülüğü kazandım.”
- Engellerinle çocukluğunda ve gençliğinde nasıl başa
çıkabildin?
- “Maalesef ülkemizde engelli olmak çok zor… Ancak ben
bu zorluklarla çok karşılaşmadım. Çünkü benim en büyük
şansım ailemdi ve hala ailem bana engelli birey gözü ile
bakmıyor. Her konuda bana destek oluyorlar. Aileme bu
vesileyle teşekkürlerimi sunuyorum. Bu gün bu seviyeye
geldiysem, onların sayesinde oldu.”
the 2010 Holland World Championship, coming in sixth. In
international races in 2011 I had four first, two second places.
I swam a final in 2011 at the European Championship in
Germany swimming another history writing final to become
European Champion winning a second place as well. I was
champion in 2012 at the Czech Republic and the UK.
Swimming a final at the 2012 London Paralympics was
another first being a Paralympics seventh. I had two fourth
and one sixth place finish at the 2013 Montreal World
Championship. I was in the national team 38 times achieving
international success in 20 of them. I had 67 Turkish
Championships, one European Championship and one second
place, two world fourth, two world sixth places, seven
international contest wins, with eight second and two third
places.”
- Sporla tanışman nasıl
oldu?
- “Ben ilkokula başladığımda
ayaklarımla yazı yazmam
basında büyük yankı
uyandırdı. Televizyonda bunu
gören milli takımın eski
antrenörü Osman Çullu beni
müdürümden ve babamdan
istedi. ‘Beytullah'ın
durumunda olup da bu sporu
yapan dünyada birçok insan
var’ diyerek müdürümü ve
ailemi ikna eden Çullu'nun
sayesinde yüzmeye başlamış
oldum.”
- İlk kez havuza girdiğinde
neler hissetin, yüzmeyi
öğrenirken çok zorlandın mı?
- “Havuza ilk girdiğimde çok
küçüktüm ve inanın çok mutlu
olmuştum. Çünkü o güne
kadar başka bir engelli ile
tanışmayı bırakın,
görmemiştim bile. Oradaki
arkadaşlık bağı inanılmazdı.
İlk olarak eğlenmek için, hobi
olsun diye yüzme yaptım.
Kollarım olmadığından dolayı
su üzerinde duramıyordum.
Özel geliştirilen, can simidi
denilen botla tam altı yıl su
üzerinde durmaya çalıştım.
Öğrenince de botu atarak
vücudumla yüzmeye
başladım.”
- How did you handle being handicapped as a child and
adolescent?
- “It is hard being disabled in our country… I did not encounter too
many hardships. My biggest chance was my family and they do not
look at me as a disabled individual. They support me in every area.
I appreciate my family. I came to this level thanks to them”
- How did you become introduced to sports?
- “Writing with my feet at primary school was a sensation in the
press. Former national team coach Osman Çullu saw me on TV and
requested me from the principal and my father. He convinced the
principal and my family by saying ‘there are a lot of individuals in
Beytullah's status performing this sport in the world’. Thus I started
swimming with Çullu's efforts.”
- How did you feel first entering the pool, were you challenged
learning to swim?
- “I was very little and happy first going into the pool. I had never
seen another handicapped person until then. There was an
incredible attachment. I first swam as a hobby. I could not stay
above water without arms. I tried to float with a specially developed
life saver. Once I learned I gave up the float and started swimming
with my body.”
- Where and when was your first international success? How did
you feel then?
- “I had my first international achievement in 2008 at Slovakia. I
came in second at that first experience. I had gained my awareness
of being a national athlete thanks to my uncle wrestler Şeref Eroğlu.
As an athlete, Şeref Eroğlu was Europe and World champion and
second in the Olympics. I gained all my experience from him and
used it in the pool in Slovakia . That must be the reason for my
success.”
PARALİMPİK TÜRKİYE 31
- İlk uluslararası başarı nerede ve hangi tarihte geldi? O
anda neler hissettin?
- “İlk uluslararası derecemi 2008'de Slovakya'da
kazandım. Benim ilk tecrübem olmasına rağmen o
müsabakada ikinci oldum. Çünkü milli sporculuk bilincini
amcam güreşçi Şeref Eroğlu sayesinde edinmiştim. Şeref
Eroğlu, Avrupa ve Dünya Şampiyonu, Olimpiyat ikincisi
bir sporcudur. Ondan edindiğim tecrübeleri Slovakya'da
ve sonraki tüm yarışlarımda havuza yansıttım. Bu konuda
çok da başarılı olduğumu düşünüyorum.”
- Türkiye yüzme sporunda hala arzu edilen yerde değil,
ancak sen Paralimpik dalda gururumuz oldun, bu seni
nasıl etkiliyor?
- “Yüzme gerçekten çok zor bir branş ve inanıyorum ki
ülkemizden de Avrupa, Dünya, Olimpiyat şampiyonları
çıkacak. Önce benim çıkmam ise bence Allah'ın bir
lütfudur. Engellilere fırsat verildiği zaman
başaramayacakları hiç bir şey olmadığına inanıyorum.
Bunun canlı kanıtı olduğum için de çok mutluyum.”
- Turkey has a distance to cover in swimming, but you made us
proud in the Paralympics, how did this influence you?
- “Although swimming is a tough sport, our country is bound to
produce European, World and Olympic champions. God
gave me this as a gift. When given a chance the
handicapped can succeed at everything. I am living proof.”
- You barely missed medals in two categories with
two fourth and one sixth place finish in the recent
World Championship. This fourth place finish
meant a lot to our country. How do you regard this?
- “We prepared very well for the 2013 World
Championship and I went very hopefully. I improved my times,
but I lost a medal by seven one hundredths of a second. I saw
- Son Dünya Şampiyonası’nda iki dördüncülük, bir
altıncılık elde ederken iki kategoride madalyayı kıl payı
kaçırdın. Ancak bu dördüncülükler bile ülkemiz açısından
çok değerliydi. Bu konuda neler düşünüyorsun?
- “2013 Dünya Şampiyonası'na çok iyi hazırlandık ve
ben çok ümitli bir şekilde gittim. Orada kendi derecelerimi
de aşağıya çektim. Ama ne yazık ki saniyenin yüzde yedisi
gibi bir zaman farkıyla madalyayı kaybettim. O an gördüm
ki, yetersiz kalmışız! Daha profesyonel bir konuma Sayın
Bakanımız Suat Kılıç ve Sayın Spor Genel
Müdürümüz Mehmet Baykan tarafından getirildim.
Yeni kulübüm İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile
imkanlarımızı sonuna kadar değerlendirecek ve
önümüzdeki 2014 Avrupa Şampiyonası’na daha
profesyonel bir şekilde çok daha iyi hazırlanacağımıza
inanıyorum.”
- Yeterince ilgi ve destek görüyor musun?
- “Yeterince ilgi görüyorum. Özellikle kulübüm İBB ve
bazı sponsor firmalar bu konuda bana yardımcı oluyor.”
then that we were inadequate! I was made more professional
by Minister Suat Kılıç Sports Director General Mehmet Baykan.
My new club Istanbul Metropolitan Municipality will
prepare much better for the 2014 European
Championship more professionally.”
- Do you get adequate interest and support?
- “I see enough interest. Especially, my club IBB and
some of the sponsor companies is being helpful me in this regard”.
- Do you have ample time to train?
- “Training is going very well. Since our club has a
private pool, we can work out at suitable
hours. At home, I use the pool of the Sports Province
Directorate.”
PARALİMPİK TÜRKİYE 33
- Antrenman için yeterli zamanı
bulabiliyor musun?
- “Antrenmanlar gayet iyi
gidiyor. Kulübümün kendine ait
özel havuzu olduğundan bize
uygun saatlerde çalışabiliyoruz.
Kendi memleketimde olduğum
zaman ise Spor İl
Müdürlüğümüzün havuzunu
kullanıyorum.”
- Yüzme sporunun dışında
nelerle uğraşıyorsun? Başka özel
yeteneklerin var mı? Eğitimin ne
durumda?
- “Yüzme dışında özel bir
yeteneğim yok. Şu anda Şehit İdari
Ataşe Galib Özmen Endüstri ve
Tekstil Meslek Lisesi son sınıf
öğrencisiyim. Bilgisayar
bölümünde okuyorum.”
- Başta 2016 Rio olmak üzere
bundan sonraki hedeflerin
nelerdir?
- “Önümüzde 2014 Avrupa
Şampiyonası ve 2015 Dünya
Şampiyonası var. Oralarda
bayrağımızı dalgalandırmak
istiyorum ve en önemlisi 2016 Rio
Paralimpik Oyunları'nda madalya
kazanmak istiyorum. 2020 Tokyo
Paralimpik Oyunları'nda 25
yaşında ve performansımın en üst
seviyesinde olacağım. Tokyo'da
birden fazla madalya kazanmak,
İstiklal Marşımızı birden fazla tüm
dünyaya okutmak istiyorum. Ah,
bir de şu 2020 İstanbul'da
olsaydı!”
- Türk sporunu yönetenlerden
ve kamuoyundan beklentilerin
nelerdir?
- “Bedensel Engelliler Spor
Federasyonu'nun daha fazla
desteklenmesini istiyorum.
İnanıyorum ki olanaklar arttıkça
madalya sayımız da iki katı oranla
artış gösterecek.”
- Engeli olup da sokağa dahi
çıkamayanlar var, buradan onlara
ne gibi bir mesaj vermek istersin?
- “Ülkemizde engelliye engel
koyan bir sürü insan var. Onlara
buradan seslenmek istiyorum:
Lütfen bizlere daha fazla engel
çıkarmasınlar. Her birey bir engelli
adayıdır, bunu da hatırlatmak
istiyorum. Bir engelliye
yaklaşırken bu bilinçle
yaklaşılmasını istiyorum. Engelli
kardeşlerime de artık evlerden
çıkalım diyorum. Her türlü zorluğa
göğüs gerelim ve yaşamın tadını
çıkaralım. Bilgisayar başında ya da
dört duvar arasında geçmez bu
hayat. Ayrıca ben bir kardeşleri
olarak mutlaka spor yapmalarını
istiyorum. Ben sporla bağlandım
hayata. Türkiye Bedensel
Engelliler Spor Federasyonu'na
web sitesinden her türlü ulaşımı
sağlayabileceklerini hatırlatmak
istiyorum.”
- What else do you do besides swim? Do you have any special
skills? How is your education?
- “My only talent is to swim. I am a senior at the Administrative
Attaché Martyr Galib Özmen Industry and Textile Vocational
School. My major is computing.”
- What are your future targets starting at 2016 Rio?
- “We are facing the 2014 European Championship and 2015
World Championship. I would like to fly our flag on the pole
there and it is crucial I win a medal at the 2016 Rio Paralympics.
I will be 25 at the peak of my performance at the 2020 Tokyo
Paralympic Games. I’d like to win more than one medal at Tokyo
and have the whole world hear our anthem. It is too bad 2020 is
not in Istanbul!”
- What are your expectations from those administering Turkish
sports and the public opinion?
PARALİMPİK TÜRKİYE 34
- “I’d like more support for the Physically Handicapped Sports
Federation. The more capacities increase our number of medals
will double.”
- There are disabled persons who cannot go out to the street,
which message will you give them?
- “There are people putting obstacles in front of the handicapped.
I call on them not to disable us any further. Every individual is a
candidate for a disability. There must be awareness when
approaching the handicapped. I say that the disabled brothers
and sisters must get out of their homes. Let us face difficulties
and enjoy life. Let’s not get stuck in front of the computer behind
four walls. I want them to participate in sports as their brother. I
was bound to life through sports. They can reach us through the
web site of the Physically Handicapped Sports Federation of
Turkey.”
EROĞLU’NDAN TARİHİ BAŞARI
K
anada’nın Montreal kentinde
düzenlenen 2013 IPC
Yüzme Dünya
Şampiyonası'nda Beytullah Eroğlu
iki dördüncülük, bir altıncılık elde
etti. Dünya Şampiyonası'nda final
yüzme başarısı gösteren ilk
sporcumuz olan Eroğlu, 12-18
Ağustos 2013 tarihleri arasında
düzenlenen organizasyonda 50
metre kelebek ve 50 metre
sırtüstünde dördüncü sırayı
alırken, 200 metre karışık stilde ise
altıncılığı elde etti.
Şampiyona sonrası buruk bir
sevinç yaşadığını ifade eden
Eroğlu, "Çok iyi hazırlanmıştım.
Amacım madalya alarak bir ilke
imza atmaktı ama olmadı. 50
metre sırtüstünde yedi salise, 50
metre kelebekte ise bir saniye ile
madalyayı kaçırdım. Tarihimizde
ilk defa final yüzen engelli
yüzücüydüm. İlk defa madalyaya
bu kadar yakın olan yüzücü de
bendim. Şimdi daha çok çalışarak
bundan sonraki şampiyonalarda
özlenen madalyaları Türkiye’ye
getireceğim" dedi.
EROĞLU’S HISTORICAL ACHIEVEMENT
Held in Montreal, Canada
at the 2013 IPC World
Swimming
Championship, two fourth
and one sixth place
finishes went to Beytullah
Eroğlu. The first athlete
from our country to ever
swim a final at the World
Championship, Eroğlu,
was fourth on both the 50
meters butterfly and
backstroke and sixth in
the 200 meters individual
medley during 12-18
August 2013. Expressing
his bitter sweet sensation
after the Championship,
Eroğlu said, "I had
prepared very well. I
wanted to win our first
medal, but to no avail. I
missed a medal in the 50
meters backstroke by
seven tenths of a second
and one second in the 50
meters butterfly. I was the
first handicapped
swimmer to swim a final
in our history. I was also
first to ever come so close
to a medal. I’ll work
harder to bring the
medals to Turkey that we
are all yearning to win".
PARALİMPİK TÜRKİYE 35
POTANIN GENÇ YILDIZLARI TÜRKİYE’DEYDİ
YOUNG STARS OF THE HOOP IN TURKEY
ADANA’DA DÜZENLENEN DÜNYA GENÇLER TEKERLEKLİ
SANDALYE BASKETBOL ŞAMPİYONASI’NDA
ŞAMPİYONLUK KUPASINI ALMANYA KALDIRDI. İSVEÇ’İN
İKİNCİ, AVUSTRALYA’NIN ÜÇÜNCÜ OLDUĞU
ŞAMPİYONADA TÜRKİYE YEDİNCİ SIRAYI ALDI. 5-15
EYLÜL 2013 TARİHLERİ ARASINDAKİ ORGANİZASYONA
BEŞ KITADAN 12 TAKIM ÜLKE İŞTİRAK ETTİ.
GERMANY WAS CHAMPION AT THE WORLD JUNIORS
WHEELCHAIR BASKETBALL CHAMPIONSHIP HELD IN
ADANA. TURKEY WAS SEVENTH IN THE TOURNAMENT
WHERE SWEDEN CAME IN SECOND AND AUSTRALIA
THIRD. 12 TEAMS FROM FIVE CONTINENTS
PARTICIPATED IN THE EVENT TAKING PLACE DURING 515 SEPTEMBER 2013.
B
eş kıtadan 12 ülkenin katılımı
ile 5-15 Eylül 2013 tarihleri
arasında Adana’da düzenlenen
Dünya Gençler Tekerlekli Sandalye
Basketbol Şampiyonası’nda finalde
İsveç’i 69-65 yenen Almanya birinci
oldu. Şampiyonada üçüncülüğü
Avustralya elde ederken, İngiltere
dördüncü, İran beşinci, Kanada
altıncı sırayı aldı. Son maçında
İtalya’yı 64-62 yenen Türkiye ise
şampiyonayı yedinci tamamladı.
Yüreğir Spor Salonu’nda
düzenlenen açılış töreninde halk
oyunları dansları ve çeşitli gösteriler
yapıldı. Türkiye Bedensel Engelliler
Spor Federasyonu Başkanı Demirhan
Şerefhan, “Ülkemizde ilk kez
düzenlenen Dünya Şampiyonası
için Adana'da olmak çok güzel.
Emeği geçenlere teşekkür ediyorum”
dedi ve tüm takımlara başarı diledi.
Final maçının ardından dereceye
giren ülkelere kupa ve madalyaları
dağıtıldı. Kapanışta konuşan
Uluslararası Tekerlekli Sandalye
Basketbol Federasyonu (IWBF)
Başkanı Maureen Orchad, Adanalı
yerel yöneticilerin turnuvaya katılan sporcu, antrenör ve diğer
yetkililere Türk konukseverliğini en iyi şekilde gösterdiklerini
In the World Juniors Wheelchair Basketball Championship
including 12 countries from five continents during 5-15
September 2013 in Adana, the final matched Germany winning
by 69-65 against Sweden. Third place of the Championship was
won by Australia and the UK was fourth, Iran fifth, with Canada
in sixth place. Defeating Italy by 64-62, Turkey was seventh.
Opening ceremony was at the Yüreğir Sports Hall, with folk
dancing and various shows. Sports Federation for the Disabled of
Turkey Demirhan Şerefhan said, “It is a great satisfaction to be in
Adana for the World Championship held for the first time in our
country. Thank you everyone for your efforts”, wishing the best
for all teams. Trophies and medals were presented following the
final match. Speaking at the closing ceremony, International
Wheelchair Basketball Federation (IWBF) President Maureen
Orchad indicated that local administrators from Adana were the
best hosts demonstrating Turkish hospitality to all athletes,
coaches, trainers and other officials in the tournament and
thanked all those contributing labor and services. Indicating it is
very important for world peace as all countries act with respect,
kindness and fair-play in the universal language of sports,
Orchad said: “In our hearts, all 12 teams participating are
champions. A wonderful event and a great week took place. One
had to win. I congratulate Germany as it was World Champion
undefeated. I thank Adana Governor Hüseyin Avni Coş, Deputy
Mayor Zihni Aldırmaz, Physically Handicapped Sports
belirterek, hizmeti ve emeği
geçenlere teşekkür etti. Şampiyona
boyunca evrensel dil olan sporda tüm
ülkelerin birbirlerine saygısı, nezaketi
ve fair-play disiplininde
davranmalarının dünya barışı için
çok önemli olduğuna dikkati çeken
Orchad şöyle konuştu:
“Öncelikle bizim gönlümüzde
turnuvaya katılan 12 takım da
şampiyon oldu. Harika
organizasyonla mükemmel bir hafta
geçirdik. Birisi kazanacaktı. Hiç
yenilgi almadan Dünya Şampiyonu
olan Almanya’yı tebrik ediyorum.
Başta, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş,
Büyükşehir Belediye Başkan Vekili
Zihni Aldırmaz, Bedensel Engelliler
Spor Federasyonu Başkanı Demirhan
Şerefhan, Asbaşkan Ali Duran
Karakaya, Gençlik Hizmetleri ve Spor
İl Müdürü Fazlı Bayram Hadi ile
sponsor kuruluşlar, faaliyetin dünyaya
duyurulmasını sağlayan spor medyası
ve gönüllü görevlilere, sporcu, hakem
ve antrenörlere teşekkür ederim.
Burada dereceye giren üç ülkenin
sporcuları kariyerlerini güçlendirdiler.
Önümüzdeki şampiyonalarda da buluşmak dileğiyle. Bizlere
güzel turnuva yaşatan herkesi kutluyorum.”
Federation President Demirhan Şerefhan, Vice President Ali
Duran Karakaya, Youth Services and Sports Province Director
Fazlı Bayram Hadi, sponsor businesses, sports media to announce
the event to the world, volunteers, athletes, referees and trainers.
Athletes of the three countries winning top placements reinforced
their careers. I hope to meet in coming championships. I
congratulate everyone for such a nice tournament.” Trophies and
medals of champion Germany were presented by IWBF President
Maureen Orchad and Adana Governor Hüseyin Avni Coş,
trophies and medals of second place Sweden by World
Wheelchair Federation Vice President Ulf Mehrens and Adana
Deputy Mayor Zihni Aldırmaz, trophies and medals of third place
Australia by the Physically Handicapped Sports Federation
President Demirhan Şerefhan and Adana Youth Services and
Sports Province Director Fazlı Bayram Hadi. The closing
ceremony was attended by Adana Deputy Governor Halis Arslan,
European Wheelchair Basketball Federation President Jan Berling,
South Korea Wheelchair Basketball Federation President In Chul
Shin and other officials. The MVP was Canadian National Team
player Nikola Goncin. IWBF President Orchad gave a plaque to
Physically Handicapped Sports Federation Board Member Ali
Duran Karakaya who put a lot of labor into the event. Karakaya
stated that he received the plaque on behalf of volunteers and
General Coordinator of the World Championship Assoc. Prof.
İsmail Güneş.
PARALİMPİK TÜRKİYE 37
Şampiyon olan Almanya’nın kupa ve madalyalarını, IWBF
Başkanı Maureen Orchad ile Adana Valisi Hüseyin Avni Coş,
ikinci olan İsveç’in kupa ve madalyalarını Dünya Tekerlekli
Sandalye Federasyonu Asbaşkanı Ulf Mehrens ile Adana
Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, üçüncü
olan Avustaralya’nın kupa ve madalyalarını ise Türkiye
Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Demirhan
Şerefhan ile Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü
Fazlı Bayram Hadi verdi. Kapanıştaki törene, Adana Vali
Yardımcısı Halis Arslan, Avrupa Tekerlekli Sandalye Basketbol
Federasyonu Başkanı Jan Berling, Güney Kore Tekerlekli
Sandalye Basketbol Federasyonu Başkanı In Chul Shin ve
diğer yetkililer katıldı. Şampiyonada en değerli oyuncu olarak
Kanada Milli Takımı’ndan Nikola Goncin seçildi.
IWBF Başkanı Orchad, organizasyonda büyük emeği
bulunan Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu
Yönetim Kurulu Üyesi Ali Duran Karakaya’ya plaket verdi.
Karakaya, plaketi Dünya Şampiyonası’nın genel
koordinatörü Doç. İsmail Güneş ve gönüllüler adına
aldığını söyledi.
50-71
30-78
32-93
56-70
57-50
46-68
MEKSİKA-G.AFRİKA
KANADA-ALMANYA
İSVEÇ-VENEZUELA
AVUSTRALYA-İTALYA
İRAN-İNGİLTERE
TÜRKİYE-JAPONYA
48-31
45-68
64-36
80-41
60-53
73-40
İTALYA-İSVEÇ
JAPONYA-VENEZUELA
MEKSİKA-KANADA
İRAN-GÜNEY AFRİKA
TÜRKİYE-AVUSTRALYA
İNGİLTERE-ALMANYA
70-65
77-29
58-61
62-41
64-52
62-76
PARALİMPİK TÜRKİYE 38
5. GÜN
JAPONYA-İSVEÇ
G.AFRİKA-ALMANYA
VENEZUELA-AVUSTRALYA
MEKSİKA-İRAN
İNGİLTERE-KANADA
İTALYA-TÜRKİYE
12 EYLÜL
62-31
67-42
51-70
91-89
55-57
92-35
13 EYLÜL
KANADA-GÜNEY AFRİKA
İNGİLTERE-MEKSİKA
JAPONYA-İTALYA
ALMANYA-İRAN
AVUSTRALYA-İSVEÇ
TÜRKİYE-VENEZUELA
14 EYLÜL
4. GÜN
3. GÜN
2. GÜN
1.GÜN
TURNUVADAKİ TOPLU SONUÇLAR / THE RESULTS OF ALL MATCHES
AVUSTRALYA-JAPONYA
VENEZUELA-İTALYA
KANADA-İRAN
G.AFRİKA-İNGİLTERE
ALMANYA-MEKSİKA
İSVEÇ-TÜRKİYE
57-42
35-85
48-83
35-65
63-59
67-61
İRAN-AVUSTRALYA
ALMANYA-İTALYA
TÜRKİYE-İNGİLTERE
İSVEÇ-KANADA
61-66
64-38
53-63
71-66
GÜNEY AFRİKA-VENEZUELA
İTALYA-İRAN
MEKSİKA-JAPONYA
KANADA-TÜRKİYE
AVUSTRALYA-İSVEÇ (YF)
İNGİLTERE-ALMANYA (YF)
73-49
58-70
47-55
62- 54
58-69
44-57
TÜRKİYE-İTALYA (7-8)
İRAN-KANADA (5-6)
İNGİLTERE-AVUSTRALYA (3/4)
İSVEÇ-ALMANYA (F)
66-64
67-38
52-54
65-69
GÖRME ENGELLİ ATLETLER TARİH YAZDI
LYON’DA DÜZENLENEN IPC
DÜNYA ATLETİZM
ŞAMPİYONASI’NDA GÖRME
ENGELLİLER T11 KATEGORİSİ
800 METREDE HASAN
HÜSEYİN KAÇAR VE T12
KATEGORİSİ 1500 METREDE
SEMİH DENİZ BRONZ
MADALYA KAZANDI. İKİ
SPORCUNUN ELDE ETTİĞİ
SONUÇ, GÖRME ENGELLİLER
ATLETİZM DALINDA
TÜRKİYE’NİN DÜNYA
ŞAMPİYONASI TARİHİNDE
KAZANDIĞI İLK
MADALYALAR OLDU.
KAÇAR VE DENİZ BU
DERECELERİ İLE 2016 RIO
PARALİMPİK OYUNLARI İÇİN
DE KOTA ALMAYI BAŞARDI.
AT THE IPC WORLD
ATHLETICS CHAMPIONSHIP
IN LYON AT THE VISUALLY
IMPAIRED T11 CATEGORY
800 METERS HASAN
HÜSEYİN KAÇAR AND AT
T12 CATEGORY 1500
METERS SEMİH DENİZ WON
BRONZE MEDALS. THE
RESULTS AND MEDALS
WON BY THE TWO
ATHLETES WERE THE FIRST
WON BY TURKEY IN THE
WORLD CHAMPIONSHIP.
KAÇAR AND DENİZ
MANAGED TO QUALIFY
FOR THE 2016 RIO
PARALYMPICS.
VISUALLY IMPAIRED
ATHLETES WRITE HISTORY
2
013 Uluslararası Paralimpik
Komitesi (IPC) Dünya Atletizm
Şampiyonası’nda Türkiye iki
bronz madalya kazandı. 15-29 Temmuz
2013 tarihleri arasında Fransa’nın Lyon
şehrinde düzenlenen Şampiyonada yedi
görme engelli ve beş bedensel engelli
sporcu ile mücadele ettik. Şampiyonada
görme engelli sporcularımız Hasan
Hüseyin Kaçar ve Semih Deniz, Dünya
üçüncüsü olmayı başardı. Hasan
Hüseyin Kaçar T11 kategorisi 800
metrede, Semih Deniz T12 kategorisi
1500 metrede bronz madalya kazandı.
Hasan Hüseyin Kaçar ve Semih
Deniz’in kazandığı madalyalar görme
engelliler atletizm dalında Türkiye’nin
Dünya Şampiyonası tarihinde
kazandığı ilk madalyalar oldu. Kaçar
ve Deniz bu dereceleriyle 2016 Rio
de Jenerio Paralimpik Oyunları'na da
kota almayı başardı.
Türkiye Görme Engelliler Spor
Federasyonu Başkanı Abdullah Çetin,
Kaçar ve Deniz’i başarılarından dolayı
kutlayarak, şunları söyledi:
"Düzenli ve disiplinli çalışmalarımızın
sonucunda Atletizm Milli Takımımızın
almış olduğu bu sonuç, aynı zamanda
tüm dünyada bizden 10-15 yıl önce bu
spor dalında mücadele eden ülkeleri
geride bırakarak şu anda atletizm
branşında spor yapan sporcularımızın
ne kadar ileri seviyelere gelmiş
olduğunun da bir göstergesidir. Milli
takımımızın 2016 Paralimpik
Oyunları'nda da aynı başarıyı
göstereceğinden şüphemiz yok.
Paralimpik Oyunları'nda da madalya
kazanabilmek için çalışmalarımız tüm
hızıyla devam edecektir."
During the 2013 International Paralympic Committee (IPC)
World Athletics Championship Turkey won two bronze medals.
Held on 15-29 July 2013 in Lyon, France, we competed with
seven visually impaired and five disabled athletes. Our visually
impaired athletes Hasan Hüseyin Kaçar and Semih Deniz were
third place winners in the World Championship. Bronze medals
went to Hasan Hüseyin Kaçar in T11 category 800 meters, Semih
Deniz in T12 category 1500 meters. The medals won by Hasan
Hüseyin Kaçar and Semih Deniz were the first for Turkey in the
visually impaired athletics history of the country. With these
PARALİMPİK TÜRKİYE 40
results, Kaçar and Deniz qualified for the 2016 Rio de Janeiro
Paralympics. President of the Sports Federation for the Blind of
Turkey Abdullah Çetin congratulated Kaçar and Deniz while
commenting: "This success achieved by our National Athletics
Team as a result of our consistent and disciplined training, shows
how far we’ve come with our athletes competing in track & field
leaving behind countries that were 10-15 years ahead. I have no
doubt our national team will be equally successful at the 2016
Paralympics. We are working hard to ensure medals at Rio in
2016."
AMPUTE FUTBOL PARALİMPİK YOLUNDA
AMPUTEE FOOTBALL ON THE WAY TO PARALYMPICS
ENGELLİLER SPORU
İÇİNDE YER ALIP
PARALİMPİK
OYUNLARI’NA DAHİL
EDİLMEYEN AMPUTE
FUTBOLU DÜNYADA
HIZLA YAYILIYOR. 2012
PARALİMPİK
OYUNLARI’NDAN SONRA
‘FOOTBALL FOR HOPE’
İNİSİYATİFİNİ HAREKETE
GEÇİREN FIFA BAŞKANI
SEPP BLATTER DE AMPUTE
FUTBOLUNUN
PARALİMPİK AİLESİNİN
İÇERİSİNDE YER ALMASI
KONUSUNU
DESTEKLEYENLERDEN…
BU KATILIM ENİNDE
SONUNDA OLACAK.
BAKALIM 2016 RIO’DA MI,
YOKSA 2020 TOKYO’DA
MI OLACAK?
ALTHOUGH
INCLUDED IN
HANDICAPPED
SPORTS BUT NOT
WITHIN THE
PARALYMPICS,
AMPUTEE FOOTBALL
SPREADS RAPIDLY IN
THE WORLD.
INITIATING
‘FOOTBALL FOR
HOPE’ AFTER THE
2012 PARALYMPICS,
FIFA PRESIDENT SEPP
BLATTER ALSO
SUPPORTS AMPUTEE
FOOTBALL BEING IN
THE PARALYMPIC
FAMILY… WHETHER
AT 2016 RIO OR AT
2020 TOKYO THIS
UNION WILL TAKE
PLACE.
P
aralimpik Oyunlar bugüne kadar daha çok bireysel
atletlerin performanslarıyla popülaritesini koruyan bir
organizasyondu. Paralimpik bir sporcunun çabasını en
iyi yansıtabildiği alanlar, genel olarak atletizm gibi bireysel
performansı öne çıkaran sporlardır. Bu açıdan, Oscar
Pistorious'un başını çektiği Paralimpik yıldızlar engelli
sporlarının tanıtımı açısından hayli önem taşıyor.
Öte yandan, engelliler sporu içinde yer alıp, Paralimpik
Oyunları'na dahil edilmeyen bir takım sporu olan ‘Ampute
Futbolu’ dünyada hızla yayılıyor. Takım sporları tekerlekli
sandalye basketbolu dışında bireysel branşlara göre
Paralimpik Oyunları’nı çekici kılacak görüntüleri verme
konusunda yetersiz olabilir. Ancak hemen her takım
Paralympics had been an event maintaining its popularity
through the individual performances of athletes. The areas
where a Paralympics athlete can highlight his/her effort were
mostly sports such as athletics emphasizing individual
performance. Therefore, Paralympics stars such as Oscar
Pistorious are important for promotion of handicapped sports.
On the other hand, as a team sport, ‘Amputee Football’ is
rapidly spreading throughout the world, as a handicapped
sport, not included in Paralympics. Team sports may be
inadequate compared to individual branches in comparison to
individual branches other than wheelchair basketball to give
the images rendering the Paralympics attractive.
However, it is just as important as other sports branches in
terms of demonstrating that characteristics such as harmony,
team spirit can be displayed despite disabilities. The
International Paralympics Committee must have noticed this,
PARALİMPİK TÜRKİYE 42
sporunda gerekli olan uyum, takım ruhu gibi özelliklerin bir
de engellere karşın ortaya konulabildiğini gösterme
açısından en az diğer spor dalları kadar önem taşıyor.
Uluslararası Paralimpik Komitesi de bunu fark etmiş olacak
ki, yaklaşık bir yıldır ampute futbolunu Paralimpik Oyunlar'a
dahil etmek için çalışma içerisinde…
Londra 2012 öncesi İngiliz ampute futbolcularla bir
idmana çıkan ünlü meslektaşları David Beckham, yaşadığı
deneyimi bakın nasıl anlatıyor:
“Neredeyse hayatım boyunca futbol oynadım ama bu kez
kendimi güvende hissettiğim alanın tamamen dışındaydım.
Bu oyunu oynayabilmek için gerekli olan tutku ve
konsantrasyon seviyesi beni bu oyunculara hayran bıraktı…”
so that they are working to include Amputee Football
into the Paralympics for about a year… Before London 2012,
David Beckham going out to the pitch with the British
Amputee Football players to train, explains his experience:
“I’ve played football all my life, but this time I was
completely out of my comfort zone. The level of passion and
concentration to play this game, caused me to admire these
players…” It is disappointing as this branch that receives
the admiration of a professional footballer is only indoor
football in the largest event of handicapped sports. Great
Britain Amputee Football player Lee Wolfenden is
working to change this. Starting to play Amputee
Football after losing a leg to cancer 19 years ago and fighting
for this support ever since then, Wolfenden is making one of
the greatest efforts for including Amputee Football into the
Paralympics.
Profesyonel bir futbolcuyu
bile kendine hayran bırakan
bu spor dalının, engelli
sporlarının en büyük
organizasyonunda sadece
salon futbolu olarak yer
alması oldukça hayal kırıklığı
yaratan bir durum. Bunu
değiştirmek için
çalışanlardan biri Büyük
Britanya Ampute Futbol
takımı oyuncusu Lee
Wolfenden. 19 yıl önce bir
bacağını kanser yüzünden
kaybettikten sonra, ampute
futbolu oynamaya başlayan
ve o günden beri bu spor
için mücadele eden
Wolfenden, ampute
futbolunun Paralimpik
Oyunları'nda yer alması için
en çok çabalayanlardan.
Bunun sebeplerinden biri de
aslında Paralimpik bir spor
olarak kabul edilmenin
ampute futboluna
sağlayacağı maddi destek.
2011'de Wolfenden ve
arkadaşları Uluslararası
Tekerlekli Sandalye ve
Ampute Sporları
Federasyonu'nun
düzenlediği Dünya
Oyunları'na katılmak için
gerekli olan parayı resmi
olmayan yardımlar sayesinde
toplamışlar. Bu uğurda
maçların devre aralarını
ikinci yarıdaki taktiği
konuşmak yerine
seyircilerden yardım
toplayarak geçirmişler. Bu tip
turnuvalar onlar için çok
önemli. Çünkü turnuvada
gösterecekleri başarı hem
ülkelerinde hem de
uluslararası alanda ampute
sporunun daha fazla
tanınması ve Paralimpik bir
spor olarak kabul edilmesi
için büyük bir fırsat.
PARALİMPİK TÜRKİYE 43
Paralimpik Oyunları'nda yer almak statü anlamında elbette
Olimpiyatlarda yer almakla eş değer. Ancak engelli bir
sporcunun yaptığı sporun Paralimpik bir spor olarak kabul
edilmesi bundan daha büyük anlam taşıyor. Çünkü pek çok
ülkenin hükümeti engelli sporları yatırımlarını Paralimpik
kıstaslara göre belirliyor. Öte yandan, ampute futbolunun
Paralimpik Oyunları’na sağlayacağı katkıları da göz ardı
One of the reasons is the financial support to be brought into
Amputee Football by being accepted as a Paralympics sport. In 2011
Wolfenden and his colleagues gathered the required funds for
entering the World Games organized by the International Wheelchair
and Amputee Sports Federation through unofficial aid. To accomplish
this, they used the halftimes to collect donations from fans. These
types of tournaments are very important for them, as the success
achieved at the tournament is a great opportunity to introduce
Amputee Football to be promoted and recognized as a Paralympics
sport. Being part of the Paralympics is equivalent to participating in
the Olympics. But it is more meaningful for a handicapped athlete’s
sport to be admitted as a Paralympics sport. Many governments
determine investments for handicapped sports according to
Paralympics criteria. Contributions of Amputee Football to
Paralympic Games are also considerable. It is one of the most popular
sports of the football community… When it comes to amputee
football, there is a more striking reality. Amputee Football has perhaps
etmemek gerek. Futbol dünyanın tartışmasız en popüler
sporlarından biri… İş ampute futboluna gelince daha çarpıcı
bir gerçek ortaya çıkıyor. Ampute futbolu, engelli sporları
içinde belki de en köklü geçmişe sahip olan branşlar
arasında. Futbolun dünyanın en popüler oyunu olmasının
dışında, diğer engelli sporlarının aksine çok fazla maddi
külfet gerektirmemesi de önemli bir faktör.
the most rooted past among handicapped sports. Besides football
being the most popular sport in the world, it has little financial burden
contrary to other handicapped sports. Despite all positive references,
the future of Amputee Football in the Paralympics is dependent on
FIFA's attitude. Expending major efforts to include football for the
blind in the Paralympics, FIFA is due the same expectation for
Amputee Football. Known to have a request for almost all football
branches for the disabled to be included in Paralympics, FIFA
President Sepp Blatter tasked a ‘Football For Hope’ (FFH) initiative
within the 2012 Paralympics for Amputee Football. Thus Amputee
Football will at the end enter the Paralympics. Whether Amputee
Football will enter 2016 Rio is the main question… Providing major
support to disabled football since 2005, the FFH initiative takes
disabled football to many areas of war and tries to provide a reason
for people with various damages in their bodies to have a reason to
hang on to life. With its actions FIFA sustains its position as a beacon
of hope for handicapped football players overall the world.
PARALİMPİK TÜRKİYE 45
Bütün bu olumlu referanslara karşın ampute futbolun
Paralimpik Oyunları'ndaki geleceği FIFA'nın
göstereceği tavra bağlı. Görme engelliler futbolunun
Paralimpik Oyunları'nda yer alabilmesi için ciddi çaba
harcayan FIFA'dan ampute futbolu için de aynı beklenti
geçerli. Engelliler için futbol branşlarının hemen
hepsinin Paralimpik Oyunları'nda yer alması
konusunda talebi olduğu bilinen FIFA Başkanı Sepp
Blatter'in, 2012 Paralimpik Oyunları’ndan sonra FIFA
bünyesindeki ‘Football For Hope’ (FFH) inisiyatifini
ampute futbolu için görevlendirdiği biliniyor. Bu açıdan
bakınca ampute futbolunun eninde sonunda Paralimpik
Oyunları'nda kendine yer bulacağını söyleyebiliriz.
PARALİMPİK TÜRKİYE 46
2005'ten beri engelli
futbol branşlarına
ciddi destek veren
FFH inisiyatifi,
özellikle savaşta hasar
gören dünya
üzerindeki pek çok
farklı bölgeye engelli
futbolunu götürerek,
bu bölgelerde savaş
sebebiyle
vücutlarında çeşitli
hasarlar oluşan
insanlara hayata
tutunmaları için bir
sebep sunmaya
çalışıyor. FIFA bu
yaptıklarıyla dünya
genelindeki engelli
futbolcuların umut
ışığı olmayı
sürdürüyor.
PARALİMPİK TÜRKİYE 47
‘AMPUTE FUTBOLUNDA
BAŞARI ÇITAMIZ YÜKSEK
Ampute futbolu ülkemizde Türkiye Futbol
Federasyonu’nun (TFF) bünyesinde yer alıyor
ve 10 takımlı Süper Lig ile 12 takımdan oluşan
Birinci Lig’de oynanıyor. Her iki ligde toplam
455 sporcu mücadele ediyor. Ampute Futbol
Milli Takımımız da uluslararası turnuvalar ve
şampiyonalarda önemli başarılara sahip. Üç
kez Dünya üçüncüsü olmayı başarıp, 2010
yılında final oynayan Ampute Futbol Milli
Takımı’nın teknik direktörü Halil İbrahim
Köprülü, “İki lig ve 455 futbolcu ilk bakışta
belki az görülebilir ama bu rakamlarla biz
dünya genelinde önde gelen ülkelerden
biriyiz” diyor. Köprülü, şu açıklamalarda
bulunuyor: “Pek çok ülkenin henüz bir ligi
yokken, biz iki ligde takımlarımızı
yarıştırıyoruz. Ülkemizde ampute futboluyla
ilgili çalışmalara 2005 yılında başladık ve kısa
zamanda ivme kazandık. Üç dünya
üçüncülüğümüz var, 2010'da final oynadık.
Bu tür şampiyonalara katılmak bile bir başarı
olarak görülürken, biz her turnuvaya
şampiyonluk hedefiyle gidiyoruz. Bir yandan
bu hedefle mücadele ederken diğer taraftan da
dünyada ilk üç seviyesinden aşağı düşmemeye
çalışıyoruz. Dünya üzerine çok sayıda ülkede
ampute futbolu oynanıyor. Bu açıdan da
ülkemizin gösterdiği başarı önemli… Ampute
futbolunun kısa sürede en azından gösteri
sporu olarak Paralimpik Oyunları’na dahil
edileceğine inanıyorum.”
PARALİMPİK TÜRKİYE 48
Türkiye Futbol Federasyonu
çatısı altında sürdürülen
çalışmaların ve federasyonun
sağladığı olanakların önemine
de değinen teknik direktör
Halil İbrahim Köprülü,
sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Futbol Federasyonu
deplasman giderlerini
karşılayarak takımları büyük
bir maddi külfetten kurtarıyor.
Öte yandan TFF ve Spor
Bakanlığı'nın tesisleşmeye
yönelik ortaklaşa yürüttüğü bir
proje var. Bu projeyle birlikte
liglerde mücadele eden
takımlarımızın kendi
tesislerinin olması
amaçlanıyor. Umarım en kısa
zamanda bu proje de
gerçekleşir. Şu anki şartlar
içinde altyapı çalışmamız yok.
Ancak ampute futbolunda
sınırsız oyuncu değiştirme
hakkı olduğu için tüm yaş
gruplarındaki oyuncularımız
belli sürelerde kendilerini
gösterme ve geliştirme şansı
buluyor. Yine de kısa
zamanda genç takımlara ve
farklı yaş
gruplarına yönelik
çalışmalara
başlayacağız.”
DENİZ ÜLKÜTEKİN
‘OUR AIM FOR SUCCESS IS HIGH IN AMPUTEE
FOOTBALL’
Amputee Football is included in the Football Federation of Turkey
(TFF) and is played in the Super League with 10 teams and First
League consisting of 12 teams. A total of 455 athletes compete in
both leagues. Our Amputee Football has significant successes in
international tournaments and championships. Managing third place
World finishes three times and playing the final in 2010, Amputee
Football technical director Halil İbrahim Köprülü says, “Two leagues
and 455 players may seem few, but we are one of the leading
countries in the world with these figures”. Köprülü states: “We have
two leagues with our teams playing, as several countries have none.
The work in our country on Amputee Football started in 2005,
gaining momentum quickly. We have three World third places,
playing the final in 2010. It is deemed an accomplishment to even
enter such championships, while we go to each tournament to win.
We try to attain this objective while trying not to lose the top three
level in the world. Amputee Football is played in many nations.
Therefore, the success shown by our country is important… I am
sure Amputee Football will be included in the Paralympics sports
soon, at least as an exhibition event.” Head Coach Halil İbrahim
Köprülü refers to the importance of the work sustained under the
roof of the Football Federation of Turkey and the capabilities
provided by the federation to go on to say: “The Football Federation
pays for away game expenses to save teams from a great financial
burden. Also TFF and the Sports Ministry are running a project
jointly for building facilities. Thus, teams competing in the leagues
will have their own capabilities. Hopefully this will take place
rapidly. We have currently no infrastructure work. Since there is a
right to change players in Amputee Football limitlessly, players in all
age groups have a chance to improve and appear at certain intervals.
Work on junior teams and different age groups will soon start.”
PARALİMPİK TÜRKİYE 49
HEYECANI BİLE GÜZELDİ
EVEN THE EXCITEMENT WAS FANTASTIC
N
HAMİT TURHAN
PARALİMPİK TÜRKİYE
YAYIN YÖNETMENİ SPOR YAZARI
PARALYMPIC TURKEY
EDITOR IN CHIEF SPORTS WRITER
e yalan söyleyeyim, Galatasaray'ın
UEFA Kupası'nı kazandığı final
maçından sonra en fazla
heyecanlandığım sportif olayı yaşadım 7
Eylül 2013 akşamı. Buenos Aires'teki 2020
Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'nın ev
sahipliği yarışında Madrid'le 26'şar oy alarak
ilk turu berabere geçen İstanbul, ikinci turda
49 oyla finale kaldığında herkes gibi ben de
nefesimi tuttum. Açıkçası oylama öncesi pek
umudum yoktu. Tokyo'nun bu işi ilk turda
bitireceğini bekliyordum. Ancak bu
gerçekleşmeyip İstanbul finale kalınca ne
olur ne olmaz diye düşünmeye başladım. Ne
de olsa adı finaldi!
İlk turda alınan oyları bilemememiz
heyecanımızın tavan yapmasına neden oldu.
Final oylamasının sonuçlarının
açıklanmasına kadar geçen yaklaşık 1.5
saatlik süre 1.5 yıl gibi geldi. İstanbul'un
çeşitli meydanlarında toplanan kalabalıklar
gibi benim de kalbim hızlı hızlı atmaya
başladı. Oyunları almamız için çalışan
profesyonel ekibin lobi çalışmaları için son
yolculuğunu Güney Amerika'ya yapmış
olmaları böylesi muhtemel bir final içindi
zaten. Madrid'i destekleyen Latin Amerika
ülkelerinin ikinci tercihinin İstanbul olması
stratejisi üzerine kurulmuştu her şey. Bunu
bildiğim için de bir rüya gerçek mi oluyor
diye aklımdan geçmeye başladı. Aday kentin
açıklanacağı saatte heyecandan kaskatı
kesildiğimi hatırlıyorum. IOC Başkanı
Jacques Rogge'un elindeki kartonda Tokyo
yazısını görene kadar bu tatlı rüya devam
etti. Ardından rüyadan gerçeğe döndük. Acı
gerçeğe…
İstanbul'la beşinci kez aday olduğumuz
Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'nın ev
sahipliği yarışında bir kez daha hayal
kırıklığına uğradık. Ama bu kez diğerlerinden
farklıydı. Finaldeki o heyecanı yaşamamız
bile bize yetti. Bunun için emeği geçen
PARALİMPİK TÜRKİYE 50
herkese teşekkür etmeliyiz. Teşekkür ederken
de bu süreçte bize 2020'yi kaybettiren
nedenleri çok iyi irdeleyip bundan sonraki
adaylığımız için gerekli önlemleri almalıyız.
Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'na talip
olurken temel konseptin salt inşaat projeleri
ve şehircilikten ziyade sportif temellere
oturmasına dikkat etmeliyiz. Oyunların
nihayetinde bir spor organizasyonu olduğunu
aklımızdan çıkarmamalıyız.
Şehircilik ve tesisler konusunda ise
Paralimpik Oyunları için daha ikna edici
projeler üretmeliyiz. Mevcut eksikleri süratle
gidermeliyiz. Kentin her yanına el atmalıyız.
Tüm binaları, yolları, ulaşım araçlarını yeni
baştan dizayn etmeliyiz. Olimpiyat
Oyunları'na ev sahipliği yapmanın yolunun,
Paralimpik Oyunları'nı kusursuz bir şekilde
düzenlemekten geçtiğini asla aklımızdan
çıkarmamalıyız. Bu konuda ilgili tüm kurum
ve kuruluşların, gerçek ve tüzel kişilerin eşit
temsil prenbiyle eşgüdüm içinde çalışmasına
özen göstermeliyiz. 2024 veya 2028 için
aday olacaksak yol haritamızı bu prensipler
üzerine inşa etmeliyiz. Amerika'yı yeniden
keşfetmenin alemi yok. Çağdaş dünya bu işi
nasıl yapıyorsa biz de onları dikkatle
izleyerek İstanbul'u dünyanın en çağdaş,
modern kentlerinden biri haline getirmeliyiz.
Tabi ki, önce insana yatırım yapmak
kaydıyla!
On the evening of September7th, 2013 I experienced the most
excitement in sports since the final match where Galatasaray won
the UEFA Cup. During the race in Buenos Aires for hosting the
2020 Olympic and Paralympic Games, when Madrid tied at 26
votes each with Istanbul, went to the final with 49 votes, I held my
breath like everyone else. I was not too hopeful before the polling.
I figured Tokyo would win in the first round. But I said to myself
“what if?” as Istanbul rose to the final! Not knowing the number of
votes in the first round caused our excitement to hit the ceiling.
The time elapsed until the announcement of the final polling was
about 1.5 hours but seemed like 1.5 years. Crowds gathering at
various squares of Istanbul had their hearts throbbing like mine.
The professional team working for us to get the games had gone
on their last trip to South America for such a possible final.
Everything was set on the strategy of Latin American countries
supporting Madrid, to have Istanbul as their second choice. Since I
knew this, I started to think, “Is a dream coming true?” I remember
being stiff with tension at the time when the host city would be
announced. This sweet dream continued until I saw the card in the
hand of IOC President Jacques Rogge that said Tokyo. We went
from imagination to reality. The bitter reality… We were
disappointed once more as Istanbul was a candidate for the fifth
time for the Olympic and Paralympic Games. But this time was
different than others. The excitement of the final was enough for
us. We must thank everyone who spent efforts for this. When
thanking, we must analyze reasons why we lost 2020 and take the
necessary measures for subsequent candidacies. We must ensure
that the establishment of the fundamental concept when applying
for the Olympic and Paralympic Games should be on a sportive
basis rather than construction projects and urbanization. We must
not overlook the fact that the Games are a sports event after all. As
far as urban works and facilities, we must produce more
convincing projects for the Paralympic Games. We must rapidly
eliminate present deficiencies. We must take up all corners of the
city. All buildings, roads, transportation vehicles must be
redesigned. We mustn’t forget that the way to hold the Olympic
and Paralympic Games has to do with a perfect organization of the
Paralympic Games. We must take care that all institutions and
establishments, real and legal entities in this subject should work
with the principle of equal representation, within the proper
collaboration. If we are going to apply for 2024 or 2028, we must
build our road map upon these principles. No point in
rediscovering the wheel. We have to watch how the contemporary
world is doing it and turn Istanbul into the world’s most
contemporary, modern cities in the world. Naturally, with the
condition of investing into people first!
AMPUTE FUTBOL FEDERASYON KUPASI AYBESK’İN
AMPUTEE FOOTBALL FEDERATION CUP WON BY AYBESK
T
ürkiye Bedensel Engelliler Spor
Federasyonu (TBESF) tarafından ilk kez
düzenlenen Ampute Futbol Federasyon
Kupası’nı Ankara Yenimahalle Belediyesi
Engelliler Spor Kulübü (AYBESK) kazandı.
Bursa’da düzenlenen ve ampute futbol 20122013 Super Ligi’ni ilk dört sırada bitiren
takımların katıldığı turnuvada ilk maçını
İstanbul Özürlüler Spor Kulübü karşısında 41 kazanan AYBESK, TSK Rehabilitasyon
Merkezi Engelliler Spor Kulübü’nü 2-0 yenen
Kayseri Bedensel Engelliler Spor Kulübü ile
finalde karşı karşıya geldi. AYBESK rakibini 50 yenerek ilk Federasyon Kupası’nın
şampiyonu oldu. Başkent ekibine
şampiyonluk kupası, turnuvaya destek veren
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep
Altepe ve Türkiye Bedensel Engelliler Spor
Federasyonu Başkanı Demirhan Şerefhan
tarafından verildi. Turnuvada Kayseri
Bedensel Engelliler takımı ikinciliği, TSK
Rehabilitasyon Merkezi üçüncülüğü elde
ederken, İstanbul Özürlüler dördüncü oldu.
Organized for the first time by the
Disabled Sports Federation of Turkey
(TBESF) the Amputée Football
Federation Cup was won by the
Ankara Yenimahalle District Disabled
Sports Club (AYBESK). In the
tournament in Bursa with the teams of
the 2012-2013 Super League in the
top four, AYBESK won it first match
against the Istanbul Handicapped
Sports Club by 4-1, met the Kayseri
Disabled Sports Club, that defeated
TSK Rehabilitation Center
Handicapped Sports Club by 2-0 in
the final. AYBESK beat its rival by 5-0
to become the champion of the first
Federation Cup champion. The
Capitol based team was handed its
trophy by the Bursa Metropolitan
Municipality Mayor Recep Altepe and
the Disabled Sports Federation of
Turkey President Demirhan Şerefhan.
The tournament ended with Kayseri
Disabled Sports Club being second,
TSK Rehabilitation Center third and
Istanbul Handicapped being fourth.
PARALİMPİK TÜRKİYE 51
TÜRK SPORUNDA BİR NEFER
MEHMET ATALAY SPORUMUZA ÇEYREK ASIRDIR ÜST
DÜZEY MEVKİLERDE HİZMET VERDİ. GENÇLİK VE SPOR
GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DÖNEMİNDE BAŞTA ÖZERKLEŞME
OLMAK ÜZERE BİRÇOK İLKE İMZA ATTI. ENGELLİ
SPORLARI YİNE ONUN ZAMANINDA İVME KAZANDI.
ŞİMDİ BASIN İLAN KURUMU GENEL MÜDÜRÜ AMA
SPORDAN KOPMUŞ DEĞİL. İLERİDE BAŞKA GÖREVLER
ALMAK İÇİN HAZIR VE NAZIR, BEKLİYOR.
A SOLDIER IN
TURKISH SPORTS
MEHMET ATALAY SERVED OUR SPORTS AT TOP LEVEL
POSITIONS FOR A QUARTER OF A CENTURY. HE INITIATED MANY ISSUES DURING HIS TENURE AS THE DIRECTOR OF YOUTH AND SPORTS. HANDICAPPED SPORTS
GAINED MOMENTUM DURING HIS TERM. HE IS NOW
THE GENERAL MANAGER OF THE PRESS ADVERTISING
AGENCY BUT HE IS NOT AWAY FROM SPORTS. HE IS
READY AND WAITING FOR FUTURE TASKS.
Paralimpik Türkiye’nin bu sayıdaki konuğu çok özel bir
isim; Mehmet Atalay…
Henüz 48 yaşında ama yaklaşık çeyrek asır Türk sporuna
çok üst düzeylerde hizmet verdi. Zaman Gazetesi Spor
Servisi Müdürlüğü'yle başlayan serüveni, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Spor A.Ş. Müdürlüğü, ardından
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile devam etti. 2003
yılından 2008'e kadar sürdürdüğü Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü döneminde, başta federasyonların özerkliği
olmak üzere bir çok ilke imza attı. Engelliler sporu onun
zamanında büyük ivme kazandı. 'Avrupa Fair-Play' ve
IOC'nin 'Sports and Youth' ödüllerinin yanı sıra bir çok
saygın kurum ve kuruluştan 'Yılın
Spor Adamı' ödülü aldı.
Atalay şimdi Basın İlan Kurumu
Genel Müdürlüğü görevini
sürdürüyor. Ama o spordan hiç bir
zaman kopmadı. Başta Futbol
Federasyonu Başkanlığı olmak
üzere adı sık sık çeşitli önemli
spor kurumları için geçmeye
devam ediyor. Nerede ne zaman
görev tevdi edilirse hazır olduğunu
belirtiyor.
Mehmet Atalay'la Türk sporunun
dününü, bugününü ve yarınlarını
konuştuk. İçten, samimi mesajlar
verdi. Ülke sporunun çok daha ileri gidebileceği yönünde
iyimser olduğunu belirtti. İyimser olduğu kadar da iddialı…
İstanbul'un Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'nı bir gün
mutlaka alacağını ileri sürdü. Almaktan ziyade IOC'nin
vermek zorunda kalacağını söyledi. Çünkü bunu gerçekten
hak ettiğimizi düşünüyor. Mütevazı, paylaşımcı, centilmen
ve ilkeli bir spor adamı olduğunu söyleşimizde de bir kez
daha gösterdi. Sorularımıza “Ben” değil, “Biz” şeklinde
yanıt vermeye gösterdiği özen dikkat çekiciydi…
- Aktif spor yaşantınız oldu mu?
- “Profesyonel anlamda olmadı, performans sporculuğu
yapmadık ancak herkes gibi okulda ve mahallede değişik
The guest in this issue of Paralympics Turkey is a very special
person; Mehmet Atalay… He is only 48 but he served Turkish
sports at high levels for a quarter of a century. He started out as
the Zaman Gazette Sports Service Manager, then he was General
Manager of the Istanbul Metropolitan Municipality Sports A.Ş.
Directorate, followed by his tenure as the Youth and Sports
Director General from 2003 to 2008 where he made many
initiations starting with the autonomy of federations.
Handicapped sports gained much momentum in his time. Along
with the 'European Fair-Play' and IOC's 'Sports and Youth'
awards, he received the ‘Sportsman of the Year’ award from
many renowned establishments and institutions.
Atalay is now the Director of the Press Advertising Agency. But
branşlarda faaliyet gösterdik. Hâlâ spor için mutlaka
kendimize zaman ayırırız.”
-Zaman Gazetesi spor müdürlüğü, ardından İstanbul BŞB
Spor A.Ş. Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü gibi görevlerde bulundunuz? Bu süreçte Türk
sporunun gelişimini nasıl buluyorsunuz?
- “Gerek spor basınında görev yaparken gerekse
yöneticiliğimiz boyunca Türkiye’mizin baştan başa bir spor
ülkesi olması için çalıştık. Başbakanımız Sayın Recep
Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı
döneminde; 1994-2000 yılları arasında bir yerel yönetimin
spor için, gençlik için neler yapabileceğini gösterdik. Hem
halka yönelik tesisler yaptık,
varoşlara bile uzandık, kitlelere
spor yaptırdık, hem de bir taraftan
Avrasya Maratonu gibi
uluslararası büyük
organizasyonlar gerçekleştirdik.
Diğer yandan da şampiyon
sporcular yetiştirerek ülkemize
kazandırdık. Hatta 2000 Sydney
Olimpiyat Oyunları’nda
Türkiye’nin kazandığı beş
madalyanın dördünü İstanbul
Büyükşehir Belediyesi sporcuları
elde etti. 2003’te Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğü’ne atanınca,
Başbakanımızın ‘Spora yok yok’ politikası gerekse Spordan
Sorumlu Devlet Bakanımız, Başbakan Yardımcımız
Mehmet Ali Şahin’in büyük destekleriyle müthiş bir
yapılanmaya gittik. Eski hükümetler, bakanlarımız ve genel
müdürlük teşkilatımızla birlikte federasyonlar ve
kulüplerimizin o güne kadar verdikleri emeklerin üzerine
yeni bir dünya inşa ettik. Baştan sona yapılandırmak için
Türkiye’nin her tarafını adeta şantiyeye çevirdik. Bir taraftan
uluslararası organizasyonlar alırken, diğer yandan
gençlerimizi spora yöneltmek ve ilkokul çağından itibaren
çocuklarımızı spora başlatabilmek için büyük bir seferberlik
başlattık.”
he never broke away from sports. He is being considered for
many sports institutions; headed by the Football Federation. He
says he is ready wherever he is given a task.
We spoke about the yesterday, today and tomorrow of sports in
Turkey. He gave sincere, truthful answers. He indicated that
national sports can go much further and that he is optimistic. He
is as ambitious as he is optimistic… He claims that Istanbul will
definitely host the Olympic and Paralympic Games someday. He
said that IOC will be forced to give it to us. He thinks we really
deserve it. He showed during our interview that he is a modest,
sharing, sportsman, who is also a gentleman and a principled
person. He took care to answer the questions as “We” rather
than “I”…
PARALİMPİK TÜRKİYE 53
- Şu anda Basın İlan Kurumu Genel Müdürüsünüz, bu
kadar yıl sporun içinde aktif yönetici olup da, sonrasında
spor dışında bir işle iştigal etmek sizi nasıl etkiliyor?
- “Bizim yıllardır iç içe meşgul olduğumuz iki alanımız var.
Biri basın, diğeri spor. Spor gazeteciliği bunun en bariz
örneği. Spor yöneticiliğimiz döneminde ise basından hiç
kopmadık. Bugün de sporla iç içe yaşıyoruz. Bu iki görevden
hangisi olursa olsun hizmeti hakkıyla yapmaktan başka bir
şey düşünmeyiz. Sporu yönetirken yaptığımız gibi basındaki
yöneticiliğimizde de hiç durmuyoruz, daima aktif haldeyiz.
Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü döneminde de spordan
kopmayarak, Türk sporuna ışık tutacak projelerimiz ile sporu
ve gençliği desteklemeye devam etmekte; spora gene kafa
yormaktayız. Spor, bizim her zaman hayatımızın bir parçası
olmuştur ve olmaya devam edecektir.”
- Spor yöneticiliğinizde size göre en büyük hizmetiniz ya
da hizmetleriniz nelerdir?
- “Pek çok konu var. Her biri vazgeçilmezdir ve
birbirlerinin tamamlayıcılarıdır. Sporun hukuki altyapısının
oluşturulması, özerkliğin getirilmesi, sponsorluk yasasının
çıkarılması, bütün kurum ve kuruluşların spora duyarlı hale
getirilmesi, adeta bütün bir ülkenin iktidarı ve muhalefetiyle
- Did you have an active
active sports
sports life?
life?
- “Not in a professional sense,
sense, II was
was not
not aa performance
performance athlete,
athlete,but
but
I was
I was
active
active
in my
in neighborhood
my neighborhood
and and
at school
at school
in various
in various
branches. I still set time
time out
out for
for sports.”
sports.”
- You were Zaman
Zaman Gazette
Gazette Sports
SportsService
ServiceManager,
Manager,then
thenIstanbul
Metropolitan
Municipality
Sports A.Ş.
Director,
followed by the
Istanbul
Metropolitan
Municipality
Sports
A.Ş. Director,
post of Youth
and
Sports
Director
How doGeneral?
you see the
followed
by the
post
of Youth
andGeneral?
Sports Director
development
of Turkish
sports during
this time?
How
do you see
the development
of Turkish
sports
- “In sports
during
this press
time?and throughout my administrative positions, I
to ensure
Turkey
becoming
sports country positions,
from end to
-worked
“In sports
press and
throughout
mya administrative
I
end. During
the time
when
our Primea Minister
Recepfrom
Tayyip
worked
to ensure
Turkey
becoming
sports country
end to
Erdoğan
was the
the time
Mayor
of Istanbul;
between
1994-2000
we
end.
During
when
our Prime
Minister
Recep Tayyip
showed what
a local
government
canbetween
do for sports
and youth.
Erdoğan
was the
Mayor
of Istanbul;
1994-2000
we We
built facilities
the public
all thecan
waydo
tofor
thesports
suburbs,
helped
showed
what for
a local
government
andwe
youth.
We
mass facilities
sports and
organizations
as the
built
forwe
thehosted
publicinternational
all the way to
the suburbs,such
we helped
PARALİMPİK TÜRKİYE 54
genel ve yerel yönetimiyle üniversite ve kulüpleriyle takım
haline gelmesi büyük bir adımdır. Mali kaynakların devreye
sokulması Türk sporunun son 12 yılda ve gelecekte kaynak
sorununu ortadan kaldırmıştır. Bugün sadece 2004’te
ürettiğimiz İddaa’dan yılda gelen hasılat 6 katrilyon
(bugünkü parayla 6 milyon Lira) civarındadır. Şu anda
dünyada sporda finansman sorununun hiç yaşanmadığı en
iyi ülkelerden biriyiz. Spor federasyonlarının devlete
bağlılığını ortadan kaldırdık ve yıllarca ihmal edilmiş
federasyonların özerkleştirilmesini sağladık. Birçok
yönetmelik ve yasanın çıkmasına ön ayak olduk ve Türk
sporunu hantallıktan kurtardık. Türk sporuna çağdaş
vizyon kazandıran özerklik, sponsorluk, ödül
yönetmenliği gibi temel konularda peş peşe çıkarılan
yasalarla Türk sporunun önündeki engelleri bir bir
kaldırdık. Spor salonlarını spora kapalı olmaktan çıkarıp 24
saat çalışır hale getirmek için büyük uğraşlar verdik. Dünya
çapında yeni tesisler yapmanın yanında tesis mezarlıklarını
adeta tesis cennetine dönüştürdük. Hedefimiz, elbette
sadece tesis yapmak değil, onların içini de sporcularla
doldurmak oldu. 2005 Universiade İzmir, Formula 1, Moto
GP gibi Türk spor tarihinin en büyük organizasyonlarının
Türkiye’de düzenlenmesi, 2005 Şampiyonlar Ligi Finali’nin
İstanbul’da oynanması organizasyon başarılarımızın ilk ayak
sesleriydi. Türkiye, bu başarıların referansı ile takım
sporlarında futboldan sonra dünyanın en büyük spor
organizasyonu olan 2010 Dünya Basketbol
Şampiyonası, 2007 yılındaki 1. Karadeniz Spor Oyunları,
2011 yılındaki Trabzon Avrupa Gençlik Olimpik Gençlik
Festivali, 2011 yılındaki Erzurum 25. Dünya Üniversite Kış
Oyunları, Mersin 17. Akdeniz Oyunları ve irili ufaklı ama
çok kıymetli; en önemlisi Türkiye’yi şahlandıracak spor
organizasyonlarına aday olup, ev sahipliği yapma hakkı elde
etti. Golf, tenis, atletizm, yüzme, güreş, tekvando, eskrim,
halter ve daha pek çok branşta dünya Avrupa
şampiyonalarını ülkemizde yaptık.”
Eurasian
Marathon.
alsointernational
trained champion
athletes such
for our
mass
sports
and we We
hosted
organizations
as the
country. Four
of the We
five also
medals
Turkey
won at the
2000for
Sydney
Eurasian
Marathon.
trained
champion
athletes
our
OlympicsFour
wereoffrom
athletes
of the
Istanbul
country.
the five
medals
Turkey
wonMetropolitan
at the 2000 Sydney
Municipality
athletic
major structuring
in 2003 as
Olympics
were
from clubs.
athletesWe
of did
the aIstanbul
Metropolitan
the Youth andathletic
Sports General
Directorater
through
the policy
of as
Municipality
clubs. We
did a major
structuring
in 2003
to open
theDirectorater
gates for sports
and the
of
the Prime
Youth Minister
and Sports
General
through
thesupport
policy of
our Prime
State Minister
Sports
and Deputy
Prime
the
MinisterResponsible
to open the for
gates
for sports
and the
support of
Minister
Şahin. Wefor
built
a new
upon
the efforts
our
StateMehmet
MinisterAli
Responsible
Sports
andworld
Deputy
Prime
expendedMehmet
by the federations
andbuilt
our clubs
with the
former
Minister
Ali Şahin. We
a newtogether
world upon
governments,
ourby
ministers
and general
administration.
efforts
expended
the federations
and directorate
our clubs together
with
We turned
Turkey intoour
a construction
for structuring
former
governments,
ministers andsite
general
directorate
throughout. WeWe
started
a mobilization
take on international
administration.
turned
Turkey into to
a construction
site for
events whilethroughout.
turning ourWe
youth
to sports
and start children
into
structuring
started
a mobilization
to take on
sports startingevents
at the while
primary
schoolour
level.”
international
turning
youth to sports and start
children into sports starting at the primary school level.”
- Spor yöneticiliğinde yapmak isteyip de
yapamadıklarınız oldu mu?
- “Türkiye’yi Avustralya gibi
Olimpiyatlardan 50 madalya ile dönen
bir spor ülkesi yapmak için gece gündüz
çalıştığımız bir sır değildir. 2003’ten
itibaren Türk sporunda büyük
değişimleri gerçekleştiren bir ekip
olduk. Ancak buna rağmen
yapamadıklarımızın olmaması mümkün
mü? Spora hizmetin sonu yok ki.
Örneğin; lisanslı sporcu sayısını 20
milyonlara çıkarmak en büyük
hayallerimizden biriydi. Lisanslı sporcu
sayımızı Almanya gibi 25 milyona
çıkarmamız gerektiğine inanmıştık. Milli
Eğitim’de Beden eğitimi ders sayısının
dört olması ve bütün okulların bir spor
kulübüne dönüşmesi için uğraştık. Epey
mesafe aldık. Hatta 2002’de 400 bin
olan lisanslı sporcu sayısını 2008
sonunda 3.5 milyona çıkardık. Keşke
aynı hızla devam edebilseydik. En
önemlisi Türk Spor Kurumu adı altında,
düzenleyici ve denetleyici bir teşkilatı
kurmak çok önemliydi, bunun için uğraş
verdik. O dönemde ‘Yerel Yönetimler
Yasası’ çıkamadığı için rafta kaldı. Tüm
hedeflerimizi gerçekleştirmek için
süremiz yetmedi. Bundan daha fazla
görevde kalmak gibi bir niyetimiz
olduğu da çıkmasın sakın. Biz evi yaptık
ve çatıyı sağlam kurduk. Yolundaki
taşları temizledik, yolu açtık ve
ardından çokça yol aldık. Geriye üstüne
koyarak çalışmak kaldı.”
- You are now the General Director of the Press Advertising
Agency, how does it affect you to be an active administration in
sports all these years and to take on a job outside of sports?
- “There are two areas that I took on for years. One is the press, the
other sports. Sports journalism is the most obvious example. I am in
sports today too. I intend to serve in both duties. I am always active
in sports as in the press. During my tenure as the Press Advertising
Agency director we have projects to shed light on Turkish sports and
youth. Sport has and will be a part of my life.”
- Which is your most striking service in your sports administration
career?
- “There are many subjects. They are all essential and
complementary to one another. It is a great step to create the legal
infrastructure of sports, bringing autonomy, passing the sponsorship
law, all agencies and establishments being sensitive to sports, to turn
the whole country together with the government, opposition, local
and central administrations, universities and clubs becoming a team.
Ample financial resources have eliminated any funding problem of
sports in Turkey for the past 12 years and the future. In 2004 we
started the İddaa betting bringing in revenues of 6 quadrillion (6
million Liras in current currency). The biggest events of sports in
Turkey such as 2005 Universiade Izmir, Formula 1, Moto GP and
the 2005 champions league finals being hosted in Turkey were the
footsteps of our successes in events. With the reference of these
accomplishments, Turkey hosted the 2010 World Basketball
Championship, 2007 1st Black Sea Sports Games, 2011 Trabzon
European Youth Olympic Festival, 2011 Erzurum 25th World
University Winter Games, Mersin 17th Mediterranean Games and
many other sports events; winning the right to host sports events to
rise Turkey to great levels.
PARALİMPİK TÜRKİYE 55
- Yalnız Türk sporunu değil dünyayı da yakından takip eden
bir spor adamısınız. Sizce Türk sporunun gelişmiş ülkelere
nazaran en önemli eksikliği ya da eksiklikleri nelerdir?
- “İlk önce sporda elini taşın altına sokacak birikimli
yöneticilerimizin, eğitici antrenörlerimizin, spor
elemanlarının (psikolog, masör, diyetisyen) ve uluslararası
federasyonlarda görev yapacak başkan ve yöneticilerin
çoğaltılması lazım. Sporun ruhunu anlayan, spora hizmet
edecek hakkaniyetli ve liyakat sahibi kişiler... Sonra elbette
lisanslı sporcuya... Tribündekileri de sahaya indirdiğimiz ve
spor yaptırdığımız zaman bu iş tamamdır. Türkiye’de
Olimpizm felsefesi ve Fair-Play ruhunun eksikliğini
yaşıyoruz. Spor kültürümüz çok eksik. Yani başka bir
deyimle, sporu sadece seviyoruz ama sporun ruhundan
anlamıyor, hak ettiği değeri vermiyoruz. En önemlisi de spor
eğitimi artık okullara girmelidir. Şiddetle mücadele,
okullarda öğretilmeli... Fair Play ve Olimpizm dersleri
olmalı… Spor kuralları okulda öğretilerek her çocuk daha
ilkokulda ‘Ofsayt’ı bilmeli... O zaman büyüyünce fikir olarak
da ofsayta düşmez. Ayrıca bu bir zaman işidir. Bütün bu
- Were there things you wanted to do but could not in sports
administration?
- “We are working day and night to make Turkey a sports nation
like Australia returning from the Olympics with 50 medals. One
of our biggest dreams was to increase our number of licensed
athletes to 20 million, then like Germany to 25 million. We tried
to get National Education to make the number of classes four and
turn all schools into sports clubs. We covered a lot of distance. In
2002 the number of licensed athletes was 400 thousand and we
increased this figure at the end of 2008 to 3.5 million. I wish we
could have continued at the same speed. We wanted to establish
a regulatory and auditing agency called the Turkish Sports
Agency.
PARALİMPİK TÜRKİYE 56
aşamalardan geçtiğimizde gelişmiş ülkeleri yakalayacağız ve
geçeceğiz. Hatta uluslararası organizasyonları düzenleme
bakımından eksiğimiz yok, fazlamız var. Devlet ve hükümet
desteği açısından kıyaslanmayacak bir üstünlüğümüz var.”
- Türk sporunu çağdaş ülkeler seviyesine getirebilmek için
en acil nelere el atılmalıdır?
- “Sporda şiddeti artık aşmalıyız. Mümkünse hiç
konuşmamalıyız. Irkçılıkla sorunumuz yok ama dopingle
mücadelede 2008’deki WADA’dan ödül alan seviyemizi
muhafaza etmeliyiz. Sporcu sayısını artırmalıyız. Sadece
sporcu sayısını artırmak her şeyin çözümü değil. Görevli
sayısını da artırmalıyız. Lobileşme anlamında uluslararası
federasyonlarda yönetici sayısını artırmalıyız. Uluslararası
sporcu komisyonlarına adam sokmalıyız. Bir hakem maç
yönetirken hakkımızı eskisi gibi o kadar kolay yiyememeli.
Sağına bakınca Türk hakemi, soluna bakınca Türk
organizatör, arkasına bakınca Türk yönetici görmeli. En az
20 branşta Olimpiyatlara gitmeliyiz ve en az 15 branşta da
madalya almalıyız. 15 altın, 15 gümüş, 15 bronzla en güçlü
ülkeler arasında yerimizi almalıyız.”
- You are a sportsman following the world, as well as Turkish
sports. What is the most important deficiency of sports in
Turkey compared to developed countries?
- “We first need to involve experienced administrators, trainers,
sports crew (psychologists, masseurs, dieticians) and presidents
and executives to take on tasks in international federations.
These must be people to understand the spirit of sport and serve
sport... Then we need licensed athletes... We must bring the people from the stands to the pitch. We lack Olympism philosophy
and spirit of Fair-Play in Turkey. Our sports culture is deficient.
We love sports but don’t know anything about sports spirit, we
do not value it as it deserves. Sports education must enter
schools. Schools must teach the struggle against violence...
- Bütün spor yöneticiliğiniz boyunca
İstanbul hep Olimpiyat ve Paralimpik
Oyunları'na aday oldu ama maalesef
alamadı. Sizce bunun en önemli sebepleri
nelerdir?
- “Büyük organizasyonlar aslanın
ağzında değil, midesindedir. Asla çantada
keklik değildir. Hele de adı Olimpiyat
olunca... Uluslararası siyasetin etkisi inkâr
edilemez. Bugüne kadarki tüm
adaylıklarımız, bizim Olimpiyat
konusunda ne kadar istekli ve iştahlı
olduğumuzun bir göstergesiydi. Ülkemizi
Olimpik ülke yapmak için son derece
büyük avantajdı. Bu yenilmek değildir.
Spor uğruna bir çaba göstermektir.
Olimpiyata en çok bizim ihtiyacımız var,
bizim genç nüfusumuz çok fazla. Bu
ülkenin 35 milyonun üzerinde spor
yapacak gençliği var. Ancak hala 3,5 milyon lisanlı
sporcumuz var. Bu sayının 20-30 milyonlara çıkması lazım.
Olimpiyat düzenlememiş hiçbir ülke Olimpiyat oyunlarında
madalya sıralamasında ilk 10’a giremez. Kanada Montreal
Olimpiyatları’nı düzenleyene kadar, uzun
süre sadece bronz madalya kazanıyordu.
Kanada böyle Kanada oldu. Avusturalya
bu şekilde baştanbaşa spor ülkesi oldu.
Kore böyle kalkındı. Bizim de aynı yoldan
gitmemiz gerekiyor. Bize Olimpiyat
bunun için lazım. Olimpiyat size spor
kültürünü de veriyor. Spora başlamış
oluyorsunuz, spor tesisleri
kazanıyorsunuz. Halkınız sürekli
Olimpiyat konuşuyor, sürekli spor
konuşuyorsunuz.
Eksikliklerimize rağmen ilk defa
Olimpiyatlara bu kadar yakın olduk.
İstanbul daha önce aday olduğu
Olimpiyat Oyunları’na bu defa çok daha
hazır, çok daha ümitli ve çok daha
yakındı. Jacques Rogge’dan 'Winner
İstanbul' sesini duymaya çok az kalmış
gibiydi. Hak etmiştik ancak politik mülahazaların,
konjonktürel tavırların ve bize göre Olimpizm ruhuna
uymayan davranışların Olimpiyatın bizden Japonya’ya
kaymasına etkisi oldu.”
- 2020 seçiminde finale kaldık ama kaybettik. Bu bir başarı
mıdır, başarısızlık mıdır?
- “Kesinlikle başarıdır. ‘Gidemezsem de yolunda ölürüm’
sözünde olduğu gibi, Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nı
İstanbul’a kazandırmak adına bu uğurda ne var ne yoksa yaptık.
Türkiye’yi sporda dünyada söz sahibi bir ülke durumuna
getirdik. Bütün bu çalışmaların, büyük organizasyonlara ev
sahipliği yapmamızın ülkemize katkısını göz ardı etmemeliyiz.
Siyasi faktörlerin bariz geçerli olduğu bir
arenada kazanamamak, bu başarı gerçeğini
gölgelememeli. Haksızlık yapmış oluruz verilen
onca emeğe. Son 10 yılda yaptığımız
organizasyonlara bakılırsa bu bizim Olimpiyatı
ne kadar çok istediğimizi gösteriyordu. Biz her
organizasyona talip olduğumuzda diyorduk ki:
Bize bu organizasyonu verirseniz, biz bunu
Olimpiyat ciddiyeti ile yapacağız. IOC
delegelerinin sportif açıdan bakıldığı zaman
'Türkiye' kelimesini kullanmaları lazımdı. Bazı
şeyler rol oynayabilir, ülkeler arası hesaplar rol
oynayabilir. Spor dışı mülahazalar bir kısmında
etkili oldu ve oylar bizden kaydı. Yoksa ben
Japonya’nın aldığı oyun ilk turda Türkiye’ye
verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Sırf sportif
açıdan bakılsaydı biz alırdık. Biz bunu hak ettik;
insanlar bunu biliyordu. Biz bu işi en iyi
yapacak ülke konumuna geldik. Bir ülke
organizasyon yapamaz konuma gelince Akdeniz Oyunları
Türkiye’ye verildi hatırlayın. Olimpiyat yapmış Yunanistan,
Akdeniz Oyunları’nı yapmakta sıkıntıya düşünce ‘Verin Türkiye
yapsın’ dedirtecek kadar etkin bir hale geldik. Bu nedenle
2020’ye de gerçekten angaje olmuştuk. Kazanılmış hakkımız
gibi görüyorduk. Yıllarca aday olduk seçilemedik. 2000'de
Sydney'e, 2004'de Atina'ya 2008'de Pekin'e 2012'de Londra’ya
kaptırdık. 2012’de Londra’ya kaptırdığımızda yıl 2005’ti. O
zaman geri çekilmeye karar verdik. Sayın Başbakanımıza arz
- Throughout you entire sports executive career Istanbul was
a candidate but could not host the Olympic and Paralympic
Games. Which are the most important reasons?
- “Large events are in the stomach of the lion, not in his
mouth. Not easy prey. Especially when it comes to the
Olympics... The effect of international politics cannot be
denied. All our candidatures until today were indicators of our
appetite and desire for the Olympics. It is a great advantage to
turn our country into an Olympic nation. We were not
defeated. We fought for sports. We need the Olympics the
most; we have an excessive young population. There are more
than 35 million youngsters to perform in sports in Turkey.
There are still only 3.5 million licensed athletes. This figure
must rise to 20-30 million. Unless you host the Olympics you
cannot enter the top 10 in the medals ranking in the
PARALİMPİK TÜRKİYE 58
ettik. 2020’yi hedef almaya kilitlendik. O güne kadar da Türkiye
şu organizasyonu da yapamadı dedirtmeyecek şekilde bütün
organizasyonlara talip olduk ve aldık. Ve hepsini o güne kadar
ki yapılan en iyi organizasyon olarak yaptık. Universiade’ın
yazını en iyi şekilde yapınca, kışını da bize verdiler. Sayın
Başbakanımız bu organizasyonların alınmasında devreye
girmesi gereken yerlerde bire bir devreye girdi. Liderler de spor
adamı. Elbette her şey liderler talimat verince olmuyor. Sporun
bilimsel gerçekleri var. Anlattıkları zaman liderler
ikna olabiliyor. Belli durumlarda liderlerin spora
olan yatkınlıkları, ülkelerin birbirleriyle olan
işbirliği de önemli. Bu yıl siz bizi destekleyin,
gelecek yıl biz sizi destekleyelim diye pazarlıklar
da yapılıyor.”
- Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü görevine
geldiğinizde engelli sporlarının durumu neydi,
döneminizde ne gibi yatırımlar yaptınız?
- “2000 Sydney Paralimpik Oyunları’na sadece
temsilen katılabilmiştik. Koskoca Türkiye madalya
alacak bir Paralimpik sporcusu yetiştirememişti.
Daha sonra müthiş bir atak başlattık. Gerek
engellilerle ilgili merkezi hükümetimizin
çalışmaları ve gerekse bizim sporda attığımız
adımlar kısa zamanda meyvesini vermeye başladı.
Önce 2004 Atina Paralimpik Oyunları’nda Korhan
Yamaç’ın bronzu, peşinden tarihimizin ilk altın
madalyası geldi ve bundan sonra yol açıldı. Sonra
2008 Pekin Paralimpik Oyunları’nda hem sporcu katılımı hem
de madalya sayısı itibarıyla ilk defa Olimpiyat Oyunları’yla aynı
kategoriye yükseldik. Bu başarı Londra’daki 2012 Paralimpik
Oyunları’nda da artarak devam etti. Bütün bunlarda, dönemin
bakanı Mehmet Ali Şahin başkanlığında hem Gençlik Spor
Genel Müdürlüğü’nün hem de Engelliler Spor
Federasyonlarımızın çalışmaları, Türkiye Milli Paralimpik
Komitesi Başkanı Yavuz Kocaömer’in büyük çabaları,
kulüplerimizin ve belediyelerimizin yatırımları etkili oldu.”
Olympics. Canada had been winning only bronze medals
until it hosted the Montreal Olympics. This is how Canada
became the medal winning Canada. Australia became a
nation of sports this way. Korea developed this way. We need
to follow the same path. This is why we need the Olympics.
Olympic Games also give you the sports culture. You start
sports, you win sports facilities. Your public constantly talks
about the Olympics and you keep talking about sports. For the
first time; we were this close to the Olympics despite our
deficiencies. Istanbul was closer, hopeful and ready for the
Olympics to which it was a candidate so many previous times.
Jacques Rogge almost said 'the winner is Istanbul'. We
deserved it, but the Olympics shifted to Japan due to political
considerations, conjectural attitudes and behavior not fitting
the Olympic spirit.”
- Türkiye'de engelli sporlarının gelişimini yeterli buluyor
musunuz? Bulmuyorsanız, daha neler yapılmalıdır?
- “Biz engellilere ‘Engelliler’ değil ‘Engel tanımazlar’
diyoruz. Verilen imkânları en iyi şekilde değerlendiren
kahramanlarımız oldular. Bir verdiysek beş katı başarı
getirdiler. Sadece kendilerini gösterme fırsatını bulmadılar,
aynı zamanda ülkemize büyük gurur kazandırdılar.
Görevdeyken Türk sporunun gelişimi için önemsediğimiz ve
gerçekleştirdiğimiz her ‘iyi’ adımda engelli, engelsiz sporcu
ayırımı yapmadan çalıştık. Diğer federasyonlar maddi ve
manevi ne destek aldıysa, engelliler spor federasyonları de
aynı desteği görmüştür bizden. 2005'te çıkan Özürlüler
Yasası, bu konuda birtakım imkânlar getirdi. Daha da bu
alanda yapılacak çok şey var. İnşallah onları da, Türkiye'nin
ekonomik ve sosyal gelişmesi arttıkça devletimiz yerine
getirecektir'. Onların önüne çıkardığımız engelleri
kaldırdığımızda harika şeyler yaptıklarını gördük. Atina’da
birincilik kürsüsüne çıkan Korhan Yamaç, Pekin Paralimpik
Oyunları’nda altın madalya kazanan kızımız Gizem
Girişmen ile Londra Paralimpik Oyunları’nda altın madalya
kazanan Nazmiye Muslu bunun en iyi örneğidir. Burada,
ömrünü engellilere adayan TESYEV ve Türkiye Milli
Paralimpik Komitesi Başkanı Yavuz Kocaömer’e bir başlık
açmamız ve sonsuz teşekkür etmemiz lazım. Bugün
Türkiye’de engelliler sporu belli bir noktaya geldiyse
bundaki en büyük pay sahiplerinden biridir Yavuz
Kocaömer. Kendisini dinledik, hak verdik, destek verdik.
Devletin engelli sporculara yapması gerekenlere kulak verdik
‘İstanbul’da Paralimpik Oyunları düzenlenecek şartlar
sağlanmadan Olimpiyat yapılamaz” diyen Yavuz
Kocaömer’e destek ve kulak verilmesi gerekiyor her zaman.
Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne kazandırmayı
düşündüğümüz ‘Paralimpik Evi’ de bunlardan biridir.”
- Türkiye'de belediyelerin spora ve kulüplere büyük katkısı
oluyor, ancak aynı şeyi engelli sporları için söyleyemeyiz.
Belediyeler neden engelli sporuna yatırım yapmıyor?
- “Bu bir kültür işi. Belediyelerimiz de, merkezi
hükümetimizle birlikte engellilerle ilgili birtakım adımlar
atmaya başladı. Biz bu hizmetlerin katlanarak gelişeceğini
düşünüyoruz. Yapılan her tesisin engellilere yüzde 100
uyumlu hale gelmesi, eskilerin de bir an önce dönüşmesi
gerekiyor. Bu imkânlar engellilere tanınırsa gelişmeler
önünde hiçbir engel kalmayacaktır.”
- Was our loss to be in the final for 2020 a success or failure?
- “It was absolutely a success. As in the expression ‘If I can’t go
I’ll die on the way’, we did whatever could be done to win the
Olympic and Paralympic Games for Istanbul. We gave Turkey a
‘say-so’ quality in sports in the world. We cannot overlook the
contribution of all this work and hosting large events to our
country, losing in an arena where political factors were
obviously valid; must not shadow the success. This would be an
injustice to all this labor. All the events of the past 10 years,
showed how much we wanted the Olympics. Every time we
were given an event we said: “the Olympics’ seriousness will be
used here”.
- What was the status of the handicapped sports when you took
on the task of the General Director of the Youth and Sports
Directorate, which investments did you make during your term?
- “We could only participate in the 2000 Sydney Paralympic
Games symbolically. All of Turkey could not raise a Paralympic
athlete to win a medal. Then we started a tremendous attack. The
work of our central government in the area of the handicapped
and the steps we took in sports in Turkey started to bear fruit. The
bronze in the 2004 Athena Paralympic Games of Korhan Yamaç,
then the first gold medal of our history came and paved the way.
Then at the 2008 Beijing Paralympic Games we rose to the same
category as the Olympics both in terms of athlete participations
and the number of medals. This success continued until the 2012
London Paralympic Games. In all this the work of the Youth and
Sports Directorate and the handicapped sports federations under
the chairmanship of the minister of the time Mehmet Ali Şahin,
the great efforts Yavuz Kocaömer and the investments of our
clubs and municipalities were effective.”
PARALİMPİK TÜRKİYE 59
- Son Paralimpik Oyunları’nda gerek katılım
gerekse sportif başarı olarak yüzümüzü
güldürecek gelişmeler oldu. 2016 için
görüşleriniz nelerdir?
- “Artık her şey yoluna giriyor. Meşale yandı.
Bundan sonra hem sporcu sayımız hem de
başarılarımız katlanarak devam edecektir.
Sadece Paralimpik Oyunları’nda değil, ayrıca
her branşın Dünya, Avrupa şampiyonalarında
ve kulüpler düzeyindeki organizasyonlarda
bayrağımız hep gönderde olacaktır.”
- Türkiye'de spor federasyonlarını
özerkleştiren genel müdürsünüz. Ancak
bugünlerde geriye gidiş gibi bir durum var.
Bunu neye bağlıyorsunuz? Türkiye
özerkleşmeyi beceremedi mi?
- “Özerkleşmeden hiçbir şekilde pişman
değiliz. Olması gerekeni yaptık. Bugün en
geride kalmış bir branş bile özerklikten önceki
halinden daha iyi durumdadır. Kaldı ki bazı
branşlarımız hem maddi kaynaklar
bakımından bütçesini 10’a katladı, hem de
başarı olarak büyük mesafeler aldı. Zaman
zaman yönetim, bazen konjonktür, bazen de
başka sebeplerle yaşanan kazalar özerklik için
bir pişmanlık vesilesi olmamalı. Keşke en
modern, sporda en ileri gitmiş ülkeler gibi biz
de 50-60 yıl önce yapılanmamızı
tamamlasaydık da bugün dünyada en ileri
ülkelerden biri olsaydık. Olimpiyatlarda
madalya sıralamasında ilk 10’da, hatta 5’te yer
alsaydık. ABD belki uzun hedef ama İngiltere,
İtalya, Almanya, Avustralya, İspanya, Fransa
ile aynı kategoride bulunsaydık. Doğum
sancılarını en az hasarla atlatıp mesafeyi kısa
zamanda almamız lazım.”
- Do you find the development of handicapped sports in
Turkey to be adequate? If not, what else needs to be done?
- “We call the handicapped not ‘handicapped’, but ‘those who
do not recognize handicaps’. They became our heroes who
make the best use of the means provided. They provide a
success quotient of one to five. They had an opportunity to
show themselves as well as gaining great pride for their
country. I worked without distinguishing between
handicapped or non-handicapped for every ‘good’ step we
took. Whatever other federations received materially and
spiritually, handicapped sports federations received the same
support from us. The Handicapped Law passed in 2005
brought some capabilities in this regard. There are a lot more
things to be done in this area. Hopefully our government will
fulfill them as the economic and social development of Turkey
increases. When we remove the obstacles in front of them, we
PARALİMPİK TÜRKİYE 60
saw that they do wonderful things. The win of the first place
by Korhan Yamaç in Athens, our girl Gizem Girişmen winning
the gold medal in Beijing Paralympic Games and Nazmiye
Muslu, who also won the gold at the London Paralympic
Games were examples. We need to open a heading for
TESYEV and National Paralympic Committee of Turkey
President Yavuz Kocaömer and thank him endlessly. Yavuz
Kocaömer is the greatest shareholder in the success of
handicapped sports. We listened to him and think he is
justified. We listened to what the government has to do for
handicapped athletes and as he says; ‘Unless conditions to
hold Paralympic Games in Istanbul are ensured, the Olympics
cannot be hosted’, we need to always support and listen to
Yavuz Kocaömer. The Paralympic House that we need to
build for the National Paralympic Committee of Turkey is one
of them.”
- Dopingle mücadele için Türkiye Anti-Doping Ajansı'nın
kuruluş çalışmalarını başlattınız, ancak uzun süre bunun
kurulması mümkün olmadı. Son iki yılda TMOK bünyesinde
‘Dopingle Mücadele Komisyonu’ kurulabildi. Bunu neye
bağlıyorsunuz?
- “Dünya Anti-Doping Ajansı (WADA) ile muhatap olması
için TADA’yı, yani Türkiye Anti-Doping Ajansı’nı TBMM’de
kanunla kurmak istedik. Maksat çok güçlü
bir teşkilat olsun, kendi gelirleri olsun ve
dopingle mücadeleyi bağımsız bir şekilde
yapabilsin diye idi. Biz komisyondan
çıkardık, TBMM Genel Kurulu’na kadar
getirdik. Ancak 2008 sonunda görevden
ayrıldıktan sonra, nedense yasalaşmadı.
Sonra TMOK bünyesinde 2011’de hayata
geçirildi. Bizce bu olaylardan sonra
kanunla kurulan bir teşkilat haline
getirilmesi lazım. Dünya sporunda üç şeyle
mücadele etme zorunluluğu var. Spor
bakanlığı toplantısının vazgeçilmez üç
maddesi var: Birincisi, ırkçılık, ikincisi
doping ve şike ile mücadele; yani haksız
rekabet, üçüncüsü ise şiddetle mücadele…
Bu üç madde olmazsa olmaz. Ülkenizi
Dünya’da, Avrupa’da her aşamada, her
branşta ilgilendiriyor. 2003‘de biz
WADA’nın niyet mektubunu Bakan Mehmet Ali Şahin
imzasıyla göndererek dopingle mücadeleye ciddi bir ivme
kazandırdık. 2007 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde
WADA Sözleşmesi’ni parlamento düzeyinde bütün partilerin
oy birliği ile kabul ederek Türkiye olarak kararlılığımızı
sergiledik. Ardından Hacettepe Üniversitesi’ndeki Doping
Kontrol Merkezi’ne yıllar içinde üç-beş milyon dolarlık
yatırım yaparak, yeni makineler ve cihazlar aldık. Bu
laboratuarın WADA tarafından akredite edilmesini sağladık.
Müthiş bir çalışma başlattık. 2008 sonunda Türkiye dopingle
- Municipalities have a great contribution to sports and clubs, but
we cannot say the same thing for handicapped sports. Why do
municipalities invest in handicapped sports?
- “This is a matter of culture. Our municipalities started to take some
steps along with our central government. We think that these
services will fold in numbers. Every new facility built must be 100
percent suitable for the handicapped and the old ones must be
converted. If these possibilities are ensured for the handicapped,
there will be no obstacle in front the developments.”
- There were advances in the last Paralympic Games in terms of
participation and sportive successes. Which are your views for
2016?
- “Everything is coming together. The torch has been lit. Our number
of athletes and accomplishments will increase several fold. Our flag
will always fly at the staff in the World, European championships
mücadelede dünyanın en iyi ülkeleri arasında yerini aldı.
Japonya, Almanya, İngiltere gibi ülkelerle aynı kategoride yer
aldık. Hatta WADA’nın Genel Direktörü David
Howman’dan tebrik mektubu aldık. Spor sağlık için yapılır.
Madalya alacağım diye, ödül alacağım diye siz hayatınızı
riske edemezsiniz. Ederseniz, aldığımız ödülleri,
kazandığınız servetleri harcayamayacak duruma gelirsiniz.
Biz bunu biliyorduk. Daha önce bu testler
ciddi yapılmıyordu. WADA diye bir kuruluş
icat edilince mertlik geri geldi. Artık, WADA
var. Bütün federasyonlar WADA’yı dopingin
üst kurulu olarak kabul etti. Hacettepe eski
yöntemlerle örnekleri inceleyen bir
kurumdu. 2003’de biz Hacettepe
Laboratuarı’na 3-4 milyon dolar gibi büyük
yatırımlar yaparak akredite hale getirdik.
WADA’nın “Şu ilaç yasaklansın, sağlığa
zararlıdır“ dediği listeyi ayrıştıracak yatırımı
hemen yapmak zorundaydık. Ve çok ciddi
sonuçlar aldık. 2008’de dopingle
mücadelede dünyanın en iyi ülkelerinden
biri haline geldik. Binde dokuz oranına
düşürdük. Böylece Japonya, İngiltere,
Almanya ile aynı kategoriye geldik. Bunu
sporcuyu birebir 24 saat takip ederek
başardık. Ama zaman zaman doping olayları
olabiliyor. Önemli olan ülke olarak siz bununla mücadele
etme kararlılığı gösteriyorsanız, ‘Spor, sağlık için yapılır;
madalya ya da para uğruna hayatını riske eden adam
istemiyoruz’ diyorsanız, sporcularınıza hakim oluyorsanız,
sporcularınızı eğitiyorsanız, burada problem yok. Sporcunun
sağlığını, her şeyini koruyacaksınız. Hastanelerle
anlaşacaksınız. Diyetisyeni olacak, beslenme uzmanı olacak,
psikologu olacak. Hocasıyla işbirliği halinde olacaksınız.
Bunu, sporcuyu birebir 24 saat takip ederek başardık. Biz bu
kararlılığı gösterdik.”
and club level events in addition to the Paralympic Games.”
- You are the director general who made sports federations in
Turkey autonomous. There seems to be a reversal these days. What
do you attribute this to? Did Turkey fail at being autonomous?
- “We are absolutely not sorry about becoming autonomous. We
did what had to be done. Even the branch that is the furthest
behind is in better shape than before the autonomy. Some
branches had a 10 fold increase in their budgets, and took on great
distances in accomplishments. Mishaps that occur time to time due
to management, conjuncture and other reasons should not be a
matter of regret for autonomy. If we could have completed our
structuring as did the most modern, advanced in sports countries
50-60 years ago, we could be one of the most advanced countries
in the world today. We could have been ranked in the top 10, even
top 5 places in the Olympics.
PARALİMPİK TÜRKİYE 61
- Son yaşanan doping olayları
ülkemizin dopinge karşı verdiği
mücadeledeki bir eksikliğin sonucu
mudur, yoksa Türk sporunun kanayan
yarası mıdır?
- “Doping belası sadece Türk
sporunun değil dünyada sporun ortak
sorunudur. Süreyya Ayhan’ın ceza
aldığı yıl ABD’de atletizmde 11
sporcu ceza aldı. Bütün dünyada
dopingin ilaçlarını satan insanlar var.
Ben dopingle mücadeleyi
başaracağımıza inanıyorum. Ciddi bir
kararlılık var. Bizim dönemimizde
olduğu gibi aksatılmadan ve sıfır
tolerans ile sürdürülecektir. Türkiye
dopingin üzerine bu güne kadar
yatmamıştır, bundan sonra da
yatmayacaktır.”
- Bundan sonra da Türk sporunda
yöneticilik görevine soyunacak
mısınız? Eğer böyle bir arzunuz varsa,
hedefiniz nedir?
-“Gözümüzü sporla açtık. Hiçbir
zaman kopmadık. Ne zaman görev
düşerse her zaman seve seve yapmaya
hazırız.”
- İstanbul 2024 veya 2028
Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'na
da aday olmalı mıdır? Eğer olmalı
diyorsanız, ivedilikle çözülmesi
gereken sorunlar nelerdir?
- “Tabii ki olmalı. Olimpiyat ve
Paralimpik Oyunları’nı alıncaya kadar
devam etmeli. Son 10 yıldır
uyguladığımız politikaları aynen
devam ettirirsek IOC er ya da geç
kendi elleriyle bize teslim edecektir.”
- Gelişmiş bütün ülkelerde spor
eğitimi okullarda veriliyor, ancak biz
hala bu konuda fazla bir ilerleme
kaydedemedik. Nerede hata
yapıyoruz?
-“Dönemimizde GSGM dev
adımlarla Türk gençliği için
çalışmıştır. Her ilde başarılı sporculara
destek imkânı sağladık. Sporun
okullara girmesi için çok uğraştık.
Yeni yapılan okullara spor tesisi, spor
salonunu şart koştuk. Biz göreve
geldiğimizde öncelikle okullarla ciddi
temaslar gerçekleştirdik ve Okul Spor
Kulüpleri Federasyonu’nu kurduk.
Sporu okullara sokmadan spordan
başarı bekleyemezsiniz. Milli Eğitim
ile bire bir çalışarak beden eğitimi
derslerinin sayısını artırmaya çalıştık.
Ortak kurultaylar düzenledik. Milli
Eğitim İl Müdürleri ile Gençlik ve Spor
İl Müdürlerini bir araya getirerek,
konuyla ilgili eğitimler verdik. Sportif
eğitim dersleri eskiden olduğu gibi
matematik ve fizik derslerinin arasına
dördücü saate, 45 dakika olarak
sıkışmamalı. Öğrenciler dersleri
kafasından attıktan sonra dinlenmek
için son saatte spor dersine girmeli ve
okulun çıkış saatinde isterse spor
yapmaya devam etmeli. MEB ve GSB
ortak ve ciddi çalışmak zorunda bu
önemli konuda. Türk sporunun
geleceği buradadır.”
- You started the Anti-Doping Agency for the fight against doping
but no board could be established. In the past two years, the ‘Fight
against Doping Commission’ was founded. To what do you
attribute this?
- “In order to respond to the World Anti-Doping Agency (WADA)
we wanted to establish TADA, the Anti-Doping Agency of Turkey in
the parliament by law. We wanted a very strong agency having its
own revenues and do the fight against doping in an independent
manner. We passed it through the commission, to the general
assembly of the Parliament. But, once I left my post at the end of
2008, it could not be ratified. Then it was activated in the NOCT in
2011. After these incidents it should be an agency established by
law. There are three issues to fight against in world sports. There are
three essential items at the meeting in the Sports Ministry: The first is
racism, second is fight against doping and the fight against match
PARALİMPİK TÜRKİYE 62
fixing; i.e. unfair competition and the third is the struggle against
violence … These three articles are sine qua non. They interest your
country in the world, in Europe in every branch at every stage. In
2003 we sent the letter of intent of WADA, signed by Minister
Mehmet Ali Şahin to gain a major momentum in the fight against
doping. We accepted in 2007 the WADA Agreement by decision of
a unanimous vote by all parties and displayed Turkey’s decisiveness.
Then we invested a few million dollars into the Hacettepe University
Doping Control Center to buy new machines and instruments. We
got this laboratory accredited by WADA. We started a major project.
At the end of 2008 Turkey was among the best in the anti-doping
field. We were in the same category as countries such as Japan,
Germany and the UK. In fact, we received a letter of congratulations
from WADA’s Director General David Howman. Sports are done for
health. You cannot risk your life just to win medals or awards.
MEHMET ATALAY KİMDİR?
“Mehmet Atalay,1965 yılında Trabzon ilinin Of
ilçesinin Kumludere köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu
Trabzon’da, liseyi İstanbul’da bitirdikten sonra, İstanbul
Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun
oldu. Trabzon Karadeniz Gazetesi’nde başlayan meslek
hayatı; Son Havadis, Tercüman ve Milli Gazete’de
devam etti. Zaman Gazetesi Spor Müdürlüğü
döneminde ciddi ses getiren ‘Yılın Sporcusu Ödülleri’
yarışmasını başlatarak geleneksel hale getirdi. 1994
yılında İstanbul Belediyesi Spor Etkinlikleri Genel
Müdürlüğü yaptığı dönemde ise Avrasya Maratonu’nu
uluslararası kimliğe kavuşturmak için çaba harcadı.
Görevde olduğu dönemde İstanbul Büyükşehir
Belediyespor’un bütçesini artırmak ve İstanbul’da spor
tesisi olmayan tek ilçe dahi kalmaması için çalıştı. 2000
yılında Yeni Şafak Gazetesi Genel Müdürlüğü görevini
altı yıl üstlendikten sonra farklı düşüncedeki kalemlerin
Yeni Şafak’ta buluşmasına ön ayak oldu. Şubat 2003’te
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne atandı. Bu
dönemdeki hizmetleri ve yaptığı çalışmalar sonucu,
2006’da ‘Fair-Play olgusuna gösterdiği duyarlılık ve
EFPM'nin çalışmalarına verdiği destek' nedeniyle
Avrupa Fair-Play Birliği'nin (EFPM) ödülünü alarak
Türkiye’de Avrupa Fair-Play ödülüne layık görülen ilk
Genel Müdür oldu. Ardından, Uluslararası Olimpiyat
Komitesi’nin (IOC) en büyük ödüllerinden biri olan
‘Spor ve Gençlik (Sports and Youth)’ ödülünü IOC
Başkanı Jacques Rogge’un elinden aldı. Gençlik ve Spor
Genel Müdürü olarak Merkez Danışma Kurulu
Başkanlığı, İstanbul Olimpiyat Oyunları Hazırlık ve
Düzenleme Kurulu As Başkanlığı, TMPK ve TMOK
Yönetim Kurulu üyeliği, Olimpiyat İcra Kurulu
Başkanlığı ve Universiade Hazırlık ve Düzenleme
Kurulu üyeliği görevlerini yürüttü. Mehmet Atalay halen
Basın İlan Kurumu Genel Müdürü’dür.
- Will you be acting in an administrative duty from now on in
Turkish sports? If you have such a desire, what is your objective?
-“I opened my eyes to sports. I was never away from it. Whenever a
job is given to me, I am ready to do it gladly.”
- Should Istanbul be a candidate for the 2024 or 2028 Olympic and
Paralympic Games? If you say it should be, which urgent problems
must be solved?
- “Sure it should be. We must continue until the Olympics and
Paralympic Games are taken. If we sustain the same policies that we
have applied for the past 10 years, IOC will turn it over to us with its
own hands.”
WHO IS MEHMET ATALAY?
“Mehmet Atalay was born in 1965 in the province of Trabzon, Of
district, village of Kumludere. He finished elementary and junior
high school in Trabzon; high school in Istanbul and graduated from
the Istanbul University majoring in Turkish Language and Literature.
His professional life started at the Trabzon Black Sea Gazette went
on at; Son Havadis, Tercüman Milli Gazette daily newspapers.
During his term as the Zaman Gazette Sports Managership, he
started the ‘Athlete of the Year Awards’ contest and turned it into a
tradition. After holding the position of General Manager at the Yeni
Şafak Daily, in 2000 he led the way for writers with different
thoughts to meet at the Yeni Şafak Newspaper. As the Youth and
Sports Director General he carried out the duties of the Central
Advisory Board Chairmanship, Istanbul Olympic Games Preparation
and Organization Board Vice Presidency, board member of the
NPCT and NOCT, Olympic Executive Office Presidency and
Universiade Games Preparation and Organization Board
membership. Mehmet Atalay is currently the General Manager of
the Press Advertising Agency.
PARALİMPİK TÜRKİYE 63
ÜÇ ANI
THREE MEMORIES
S
HAKAN CAN
FANATİK GAZETESİ
SPOR YAZARI
FANATİK DAILY
JOURNAL SPORTS WRITER
evgili Hamit (Turhan) dergi için konusu
‘Paralimpik’ olan bir makale yazmamı
istediğinde düşünmeden 'Evet' cevabını
verdim. Verdim vermesine de, annemin
ilerleyen rahatsızlığı sebebiyle ihmal ettim.
"Dergi baskıya giriyor, neredesin?" telefonu
geldiğinde de yazımın başına hiç hazırlıksız
oturuverdim. Engelli sporu ve engelli insan
diye düşünürken, “Ne engeli, konumuz
insan” diyerek üç anı paylaşmaya karar
verdim…
Yıl 1998... İzmir'deki il müdürlüğüne ait
havuzdayız. Havuzun sorumlusu hayatımda
tanıdığım en idealist antrenörlerden biri olan
Güven Görgül. Her sporcunun okul
eğitiminden sporcu gelişimine katkıda
bulunmaya çalışan, engellilerin
rehabilitasyonuyla uğraşan, üç kuruş maaşını
fakir sporcuların aileleriyle paylaşan bir
idealist…
Sohbet ederken, odaya ağlayarak bir veli
geldi. Engelli çocuğunu, havuzdaki
rehabilitasyonla engelsiz arkadaşlarına
yaklaştırmış, hayata yeni baştan tutunmuş bir
baba… Federasyon başkanının değiştiğini
öğrenmiş. Artık oğlunun havuzdan
yararlanamayacağı endişesine kapılmış. Bir
yandan Güven ağabey, bir yandan ben
sakinleştirmeye çalıştık. Ama içimize de bir
ateş düştü. Akşam yeni federasyon başkanını
aradım. Velinin endişesini anlattım. Kaba bir
dille de "Nereden çıkıyorsunuz!" böyle diye
sordum. "Kapat delikanlı, ben seni arayayım"
dedi. O gün bugün arkadaşız; Yavuz
Kocaömer ile...
Engelli sporuna ilişkin bilgisini,
çocukluğunu, hedeflerini anlatıp, iyi bir
başkan olacağına beni daha o dakikada ikna
etti. Sonra da bugüne kadar hep
iktidardakilerle kavga etti. Çoğunlukla kavga
ederek çocuklarımız için ciddi kazanımlar
sağladı.
Sevgili eşim Bahar'ın yolu da bir dönem
TESYEV'e düştü. Yavuz ağabeyin tespit ettiği
engelli çocuğu olan ailelere tekerlekli
sandalye dağıtıyordu. Bir gece geldi.
Ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüş.
PARALİMPİK TÜRKİYE 64
"Ne oldu hayatım" dedim. Başladı
anlatmaya:
"Dağ başında bir yere gittik. Yol bitti, bir
tepeye tırmandık. Üç duvarı olan, tepesi ve
bir tarafı muşambalarla çevrilmiş bir eve
geldik. Küçük bir tüp. Bir iki tas. Bir iki
tencere. Bir döşek. Bir tel dolap... Hepsi o
kadar. Çocuğun babası alkolik. Evini terk
etmiş. Anne temizliğe giderek evladına
bakmaya çalışıyor."
Her sabah canını, engelli evladını
Baharlar’ın yürüyerek çıkamadığı yokuştan
indirip okuluna bırakıyor. Her gün sırtına
alıp evine getiriyormuş.
Tekerlekli sandalyeyi teslim ettikleri zaman
anne çok sevinçli, çocuk ise durgunmuş.
Sormuşlar, "Ne güzel sandalyen oldu
sevinmedin mi" diye…
"Sevinmez miyim" demiş, "Annem artık
eskisi kadar yorulmayacak"…
Bu cevap, herkesi yerlebir etmiş!
Sonra, vakıftan bana “Bir tanıdığın varsa şu
fakir aileye yardımcı olsun” diye bir adres
verdiler. O zaman Fenerbahçe'den Yusuf'u
(Şimşek) aradım. Adresi verdim. "Engelli bir
çocuğun olduğu fakir bir ev için erzak al,
götür oğlum" dedim. Bir gün sonra kardeşim
beni geri aradı. Jipin arkasına fakir bir
ailenin ne ihtiyacı varsa doldurmuş, gitmiş.
Oyuncaklar da almış.
"Ne oldu oğlum" dedim.
Çocuğun hem ayakları tutmuyormuş hem
kafatasının yarısı metal bir plakayla
kaplıymış. Ailesi de çok fakir… Yusuf sesi
titreyerek, "Ağabey onun da ismi Yusuf'muş.
Artık o benim kardeşim. Bana teşekkür etme.
Allah beni ona göndermeni sağlayanlardan
razı olsun." dedi.
O futbolcu Yusuf, ertesi gün aylar süren
suskunluğuna son verip Beşiktaş'a karşı
takımının üçüncü golünü attı. O gün bugün
kalpten yapılan bir iyiliğin ödülsüz
kalmadığına inanırım. O zaman
Fenerbahçe'de oynayan Yusuf, engelli Yusuf
kardeşini de Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye
çevirmişti. Maalesef o küçük Yusuf'u
kaybettik. Nur içinde yatsın.
Bütün bu anlattığım hikayelerdeki fedakar insan Yavuz
Kocaömer. Gazetemizde (Fanatik) yazı da yazdı. En eften
püften şeylerde, en eften püften konularda arıza da yaptı. Ama
engelli çocuklarımıza iyi bir gelecek için adanmış bir hayat
yaşamaktan hiç vazgeçmedi. Onun temposunu, aceleciliğini
kavrayamayan bürokratlar hep "Offf aman yine mi Yavuz Bey"
der oldular. Onun aceleciliğine uysalar, engelli çocuklarımız
için daha çok okul, daha yaşanabilir mahalleler, şehirler,
hayata tutunmuş daha çok engelli çocuk ve mutlu veli, daha
When esteemed Hamit (Turhan) asked me to write an article for
the journal, whose topic is ‘Paralympics’ I said ‘yes’ without
thinking. I had promised, but I procrastinated due to my
mother’s progressing illness. When the call came, "We are
going into print, where are you?", I sat down to write it;
unprepared. When thinking disabled sports and handicapped
people, it occurred to me, “What disability, our topic is
humans”, thus I decided to share three memorable instances…
It was 1998... We are in the pool at the provincial directorate in
Izmir. The pool official is one of the most idealistic trainers I
know; Güven Görgül. He is an idealist trying to contribute to
the sports development and education of every athlete,
struggling with the rehabilitation of the disabled, sharing his
meager salary with the families of poor athletes… When
talking, a crying parent entered the room. He is a father, who
rehabilitated his disabled child in the pool, got him to get a new
lease on life… He learned that the federation president was
changed. He fears his son won’t be able to use the pool any
more. Güven and I tried to calm him. But we had doubts as
well. I called the new federation president that evening. I
explained the concern of the parent. I asked rudely "Where did
you come from!". He replied, "Hang up young man, I’ll call you
back". Since then we are friends; with Yavuz Kocaömer... He
told me about his knowledge on disabled sports, his childhood,
targets and convinced me right then that he would be a good
president. Then he always challenged those in power. He
gained benefits for children by mostly fighting.
My wife Bahar volunteered for TESYEV. She distributed
wheelchairs to families Yavuz set with disabled children. She
came back crying one night. When I asked what happened, she
told me: "We went to the middle of nowhere. The road ended,
we climbed a hill. We came to a hut with three walls, the top
and one side covered with plastic sheets. A cooking stove. A
few cups and pans and a cover to sleep in with a cupboard, that
was all. The father was alcoholic, left his family. The mother
güzel bir Türkiye olacak. Bütün bunlar olunca zaten bu
evlatlar sporda da büyük başarılar yakalayacak.
Az önce anlattığım iki örneği Yavuz ağabey ve ekibi yaklaşık
20 yıldır yaşıyor. Hepsine minnettarım.
Geçen hafta insanlar yaşarken yapmadığımız bir şıklık
yaşadı Yavuz ağabey. Adını bir parka verdiler. Yavuz
ağabeyin adı yaşasın da kendisi daha çok yaşasın. Çünkü
bunca yıllık çabaya rağmen hala çok yalnız. Engelli
kardeşlerimiz yalnız kalmasın.
cleans homes to take care of her child." Every morning she
carried her handicapped son to school and brought him on her
back up the hill that Bahar could barely climb. The mother was
elated to receive the wheelchair, but the child was calm. They
asked, "Aren’t you happy to have a nice chair?" … "I am happy",
he said, "Mom’s not going to get as tired as before"… This reply
floored everyone! The foundation gave me an address, “See if
you can help this poor family”. Then I called Fenerbahçe's Yusuf
(Şimşek). I gave the address. I said to my brother, "Buy some
groceries for a poor household where there is a handicapped
child and take it". He called me the next day. He filled his jeep
with whatever a poor family may need. He also bought toys.
"What happened?" I asked him. The child was not ambulatory
and had a plate in half his skull. The family is very poor… His
voice quivering, Yusuf said, "His name was Yusuf too. He is now
my brother. Don’t thank me. May Allah bless those who sent me
to him". Footballer Yusuf scored his third goal against Beşiktaş
the next day after weeks of silence. Since then, I believe that
sincere charity is rewarded. Then playing at Fenerbahçe, Yusuf
could convert his handicapped brother Yusuf from Beşiktaş to a
Fenerbahçe fan. Unfortunately, we lost that little Yusuf. May he
rest in peace. The committed person in all these tales is Yavuz
Kocaömer. He wrote in our newspaper (Fanatik). He always
cracked down on the slightest issues. But he always devoted his
life to a better future for disabled children. Bureaucrats could not
fathom his pace always avoided him. If they had hurried as
Yavuz requested there would have been more schools for the
handicapped, more livable neighborhoods, cities and more
happy crippled children and their parents, a better Turkey. When
all this happens, these children will achieve better successes in
sports. Yavuz and his team have had similar incidents for 20
years. I am grateful to them all. Last week they named a park
after Yavuz. The name of Yavuz should survive, but he should
live much longer. Despite all these years of efforts, he is still very
lonely. Our handicapped children would miss him.
JOHN PETERSSON YENİDEN EPC BAŞKANI
A
vrupa Paralimpik Komitesi (EPC) Genel
Kurulu 4-5 Ekim 2013 tarihlerinde
İrlanda Cumhuriyeti’nin başkenti
Dublin’de yapıldı. 40 ülkeden 100’ye yakın
delegenin katılımı ile gerçekleştirilen genel
kurula Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ni
temsilen Asbaşkan Demirhan Şerefhan ile
Genel Sekreter İbrahim Gümüşdal katıldı.
Genel kurulda mevcut başkan John Petersson
yeniden başkan seçildi.
JOHN PETERSSON IS
AGAIN EPC PRESIDENT
European Paralympic Committee (EPC)
General Assembly was held on 4-5
October 2013 at the capitol of Ireland
Dublin. The General Assembly held
with the participation 40 nations with
close to 100 delegates, Vice President
Demirhan Şerefhan ile Secretary
General İbrahim Gümüşdal was
attended to represent the NPCT.
Incumbent president John Petersson
was reelected at the session.
PARALİMPİK TÜRKİYE 65
ENGELLİLER SPOR KULÜPLERİ - 1
HANDICAPPED SPORTS CLUBS - 1
BJK BEDENSEL ENGELLİLER
SPOR ŞUBESİ
BJK PHYSICALLY
HANDICAPPED SPORTS BRANCH
TEMEL ÇALIŞMA PRENSİBİNİ GENELDE PERFORMANS
SPORU OLARAK BELİRLEYEN ŞUBEDE, BUNA DAYALI
OLUŞTURULAN VE AKADEMİK ÇALIŞMALARLA
DESTEKLENEN PROGRAMLAR HER YIL GELİŞTİRİLEREK
UYGULANIYOR. TEKERLEKLİ SANDALYE
BASKETBOLUNDA AVRUPA ÇAPINDA BÜYÜK
BAŞARILARA İMZA ATAN ŞUBE, ATICILIK, BİLEK GÜREŞİ,
BİLARDO BRANŞLARINDA DA FAALİYET YÜRÜTÜYOR.
AT THE BRANCH WHERE THE FUNDAMENTAL WORKING
PRINCIPLE US GENERALLY PERFORMANCE SPORTS,
PROGRAMS BASED ON THIS CASE AND SUPPORTED WITH
ACADEMIC STUDIES ARE DEVELOPED AND IMPLEMENTED
WITH IMPROVEMENTS ANNUALLY. ACCOMPLISHING
HUGE ACHIEVEMENTS EUROPE WIDE IN WHEELCHAIR
BASKETBALL, THE BRANCH ALSO HAS SHOOTING, ARM
WRESTLING AND BILLIARDS BRANCHES.
1
903 yılında kurulan ve
Türkiye’nin öncü, köklü,
güçlü spor kulüplerinden
Beşiktaş’ın geride kalan 110
yıllık tarihine baktığımızda
başta futbol olmak üzere çeşitli
spor dallarında parlak
başarıları dikkat çekiyor.
Beşiktaş, kazanılan nice
şampiyonlukların yanı sıra
Türk spor tarihinde birçok
ilklere imza atmış olmanın
haklı gururunu yaşıyor.
Günümüzde faaliyet gösterilen
14 branş içinde yer alan
Bedensel Engelliler Spor Şubesi
de bu açıdan ayrı bir önem
taşıyor.
1 Ağustos 2003 tarihinde
kurulan BJK Bedensel Engelliler
Spor Şubesi, Siyah - Beyazlı
kulübün sosyal sorumluluk
anlayışını en güzel şekilde
sergileyen bir örnek… Temel
çalışma prensibini, bedensel
engelliler sporlarının
rehabilitasyon amaçlı
çalışmalarından çok
performans sporu olarak
belirleyen şubede, temel
prensiplere dayalı olarak
oluşturulan ve akademik
çalışmalarla desteklenen
programlar her yıl geliştirilerek
uygulanmaya devam ediliyor.
Kulübün sahip olduğu ISO
9001:2000 Kalite Yönetim
Sistemi Belgesi kapsamında yer
alan BJK Bedensel Engeliler
Spor Şubesi, uluslararası kalite
yönetim sistemine sahip
Türkiye’deki ilk ve tek
bedensel engelliler branşı
olarak kurumsal yapılanmasını
artan bir etkinlikle yürütüyor.
Bedensel Engelliler
Şubesi’nde etkin olarak
faaliyetlerini sürdürmekte olan
tekerlekli sandalye basketbol
takımının yanı sıra atıcılık,
bilek güreşi, bilardo
branşlarında da lisanslı
sporcular yer alıyor. 22 lisanslı
sporcuya sahip şubede
tekerlekli sandalye basketbol
takımının 11 oyuncusu aynı
zamanda Milli Takım’da AyYıldızlı formayı ıslatıyor.
Sporcuların yanı sıra, engelli
tüm gençlere, çocuklara sporu
sevdiren ve verdiği güçle onları
sporcu kimliğine kavuşturan
Şube, ülkemizde sayıları 8,5
milyonu bulan engelli
vatandaşlarımız içinde destek
faaliyetlerini sürdürüyor.
Established in 1903 as one of the deep rooted sports clubs of
Turkey, Beşiktaş has a 110 year old history with bright
successes in various sports led by football. Alongside many
championships, Beşiktaş is justifiably proud to initiate many
occasions in Turkish sports history. The physically
handicapped sports branch with 14 disciplines is thus very
important. Established in 1 August 2003 the BJK Physically
Handicapped Sports Branch exemplifies the social
responsibility of the Black & White club… The basic working
principle of the branch is performance sports rather than
rehabilitation with constantly improving programs depending
on fundamentals and academic trials are applied yearly. The
club owns an ISO 9001:2000 Quality Management System
Certificate for the physically handicapped sports branch of
BJK, with an institutional structure increasingly effective as the
one and only physically handicapped division in Turkey.
There are licensed athletes in the shooting, arm wrestling and
billiards areas alongside the wheelchair basketball active
efficiently in the physically handicapped sports branch. In the
PARALİMPİK TÜRKİYE 68
branch with 22 licensed athletes, 11 players of the wheelchair
basketball team are in the National Team wearing the Crescent
& Star uniform. Initiating all adolescents and children into
sports and giving them athlete identifications, the
branch also continues its activities for the 8.5 million disabled
people in our country. The physically handicapped sports
branch of BJK was found worthy of countless awards due to
contributions to society through handicapped sports and social
responsibility projects led by the Prime Ministry and
Presidency, as well as various NGO’s. The past of the
Beşiktaş physically handicapped sports branch is actually
deep rooted. Devoted to handicapped sports famous name of
the branch of handicapped sports currently, Erdem
Göksel took its first steps in 1997. Göksel proposed the
founding of a handicapped sports club for Beşiktaş with
president at the time Süleyman Seba, proposed that a board
decision is necessary for the bylaws but that they would
support a separate club to use the Beşiktaş name with the
general assembly.
BJK Bedensel Engelliler Spor Şubesi, engelli sporuna ve
sosyal sorumluluk çalışmalarıyla topluma katkılarından
dolayı, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık başta olmak
üzere devlet erkânının çeşitli kademelerinden ve bir çok
sivil toplum örgütünden sayısız ödüllere layık görüldü.
Beşiktaş’ın Bedensel Engelliler Spor Şubesi’nin geçmişi
aslında daha da eskiye dayanıyor. Yaşamını engellilere
adayan engelli sporunun günümüzdeki duayen
isimlerinden Erdem Göksel’in 1997 yılında attığı ilk
adımlar bu açıdan önem taşıyor. Göksel’in, o yıl Beşiktaş
Jimnastik Kulübü’ne kendi bünyelerinde veya
himayelerinde engelli spor kulübü kurma konusunda
yaptığı teklif ile başlayan süreçte, dönemin kulüp başkanı
Süleyman Seba, kendi bünyelerinde engelli branşının
olabilmesi için tüzük gereği genel kurul kararının
bulunması gerektiğini, ancak Beşiktaş adının kullanılacağı
ayrı bir kulüp kuruluğu takdirde bunu destekleyeceklerini”
söylemesiyle engellilere bir ışık yakılmış oldu.
PARALİMPİK TÜRKİYE 69
Erdem Göksel o günlere ait anılarını şöyle dile getiriyor:
“Kulübümüzü kurarken, her şey düşüncede başladı.
Engelli sporuna gönül veren bizler önce inandık,
düşündük ve ülkemizde güzel örnekler sergileyebilmek,
engelli sporunu daha iyi bir yere oturtmak
ve profesyonelleşmek gerektiği
inancıyla ön çalışmalarımızı başlattık.
Gerçek, ciddi ve disiplinli büyük
Beşiktaş’ı kendimize örnek alıp, engelli
sporunu daha tutarlı bir şekilde daha
büyük hedeflere götürmek için, kısacası
Beşiktaş’tan öğrendiklerimizi yavru
Beşiktaş’a entegre ederek gelişmiş ülke
engellilerine yaklaşmak, sporda
Türkiye’ ye örnek olmak ve tüm spor
camiasına hiçbir büyük kulübün yapmadığı şeyi büyük
Beşiktaş’ın yaptığını haykırmak istiyorduk. Sayın
Süleyman Seba’nın bu sıcak yaklaşımı ve desteği bizim
için yeterliydi. Bu sözü aldıktan sonra mekan için Beşiktaş
Belediyesi’ne müracaat ettik. Dönemin Beşiktaş Belediye
Erdem Göksel tells his memories of those days: “It all started with
a thought. Committed to handicapped sports we started
preliminary worl to professionalize. We took the great Beşiktaş as
an example to take handicapped sports to higher successes, we
wanted to set up an example both from the great Beşiktaş team
into the handicapped division with the help of Mayor Ayfer Atay
and Deputy Mayor Ahmet Yoldar and the warm approach and
tremendous support of Beşiktaş President Süleymen Seba and a
building built by the Municipality opened with a ceremony
attended by NGO’s, press and politicians on 12.10.1999 also
with the participation of many handicapped.” Established by
Erdem Göksel the Beşiktaş Disabled Sports Club was at the status
of a society and joined the club with the general assembly
decision of Beşiktaş 1 August 2003 and became the BJK
Physically Disabled Sports Branch. Taking place among major
private shipyards of Turkey, RMK Marine, became sponsor in
October 2012 of the Beşiktaş Wheelchair Basketball Team, with
its name changing due to the sponsorship as BJK RMK Marine
Wheelchair Basketball Team.
PARALİMPİK TÜRKİYE 70
Başkanı Sayın Ayfer Atay ve Başkan Yardımcısı Ahmet
Yoldar bize büyük destek verdi. Ve şu an Fulya tesisleri
bitişiğinde bulunan kulüp binamız Beşiktaş Belediyesi
tarafından inşa edildi. 12.10.1999 tarihinde sanat, spor
basın, engelli sivil toplum örgütleri, siyaset
ve birçok engelli insanın katılımıyla
kulüp binamızın açılış töreni yapıldı.”
Erdem Göksel tarafından kurulan
Beşiktaş Engelliler Spor Kulübü, Beşiktaş
Jimnastik Kulübü’nün çevresindeki
dernekler statüsünde çalışmalarını
sürdürdü ve 1 Ağustos 2003 tarihinde
BJK Yönetim Kurulu’nun kararıyla
kulübün bünyesine katıldı ve BJK
Bedensel Engelliler Spor Şubesi oldu.
Türkiye'nin en büyük özel tersaneleri arasında yer alan
RMK Marine, 2012 yılının Ekim ayında Beşiktaş Tekerlekli
Sandalye Basketbol Takımı'na sponsor oldu. Bu
sponsorluk ile takımın adı BJK RMK Marine Tekerlekli
Sandalye Basketbol Takımı olarak değişti.
NATIONAL SUCCESSES OF THE
WHEELCHAIR BASKETBALL TEAM
• Second in Turkey 2003-2004
• Champion in Turkey 2004-2005
• Champion in Turkey 2005-2006
• Second in Turkey 2006-2007
• Third in Turkey 2007-2008
• Second in Turkey 2008-2009
• Fourth in Turkey 2009-2010
• Second in Turkey 2010-2011
• Second in Turkey 2011-2012
• Second in Turkey 2012-2013
Bihac şehrinde düzenlenen Avrupa
TEKERLEKLİ SANDALYE
TEKERLEKLİ SANDALYE BASKETBOL
BASKETBOL TAKIMININ
Şampiyon Kulüpler Kupası’nda
TAKIMININ ULUSAL BAŞARILARI
AVRUPA BAŞARILARI
grubunu üçüncü sırada tamamladı.
12-14 Mart 2004 tarihleri
09-11 Mart 2008 tarihleri arasında
•2003-2004 Türkiye ikinciliği
arasında İngiltere’de gerçekleştirilen
İtalya’nın
Toronto şehrinde
•2004-2005 Türkiye şampiyonluğu
Avrupa Şampiyon Kulüpler
gerçekleştirilen Avrupa Şampiyon
•2005-2006 Türkiye şampiyonluğu
Kupası’nda grubunda üçüncü oldu.
Kulüpler Kupası’nda grubunda üçüncü
•2006-2007 Türkiye ikinciliği
11-13 Mart 2005 tarihleri
sırada yer aldı.
•2007-2008 Türkiye üçüncülüğü
arasında Fransa’da düzenlenen
12-16 Mart 2009 tarihleri arasında
•2008-2009 Türkiye ikinciliği
Avrupa Şampiyon Kulüpler
Belçika’nın Gent Şehrinde organize
•2009-2010 Türkiye dördüncülüğü
Kupası’nda grubunda beşinci oldu.
edilen Eurolague 2 Kupası’nda, İsrail,
•2010-2011 Türkiye ikinciliği
5- 7 Mayıs 2006 tarihlerinde
Belçika, İngiltere İsviçre takımlarıyla
Avrupa Tekerlekli Sandalye
•2011-2012 Türkiye ikinciliği
yapmış olduğu ön eleme grubundaki
Basketbol Şampiyonlar Ligi Finalleri •2012-2013 Türkiye ikinciliği
tüm müsabakaları kazanarak, 23- 26
organizasyonuna ev sahipliği yaptı.
Nisan 2009 tarihleri arasında
İlk kez Türkiye’de gerçekleştirilen
İspanya’nın Vigo şehrinde düzenlenen Andre Vergauwen
bu organizasyona çeşitli ülkelerden sekiz takım katıldı.
Kupası finallerine katılmaya hak kazandı. Söz konusu
08-13 Mart 2007 tarihleri arasında Bosna Hersek’in
finallerde Avrupa üçüncüsü oldu.
SUCCESSES OF THE WHEELCHAIR
BASKETBALL TEAM IN EUROPE
•The European Champion Clubs Cup played in the UK on 12-14
March 2004 group third.
•The European Champion Clubs Cup played in France on 11-13
March 2004 group fifth.
•Host to the Europe Wheelchair Basketball League finals on 5- 7
May 2006. Eight teams from various countries participated in this
event held for the first time in Turkey.
•Europe Champions League Wheelchair Basketball League finals on
8-13 March 2007 third place in its group in Bosnia Herzegovina Bihac.
•Europe Champions League Wheelchair Basketball League Cup on
9-11 March 2007 third place in its group in Toronto, Italy.
•Held on 12-16 March 2009 in Gent, Belgium, won all qualifying
matches at the Euroleague 2 Cup against Israel, Belgium, the UK and
Switzerland teams to go on 23- 26 April 2009 to Vigo, Spain for the
Andre Vergauwen Cup finals becoming third in Europe.
•On 16-18 September 2010 led by the International Rotary
Committee and with the cooperation of the Physically Handicapped
Sports Federation held at the Istanbul Ahmet Cömert Sports
Auditorium was first at the 3rd Rotary Black Sea tournament
participated by teams of the Ukraine, Belarus, and Romania.
•The organization of the finals of the Andre Verguwen Cup on 21-24
April 2011 was given by the International Wheelchair Basketball
Federation (IWBF) to Beşiktaş. Became Europe champion during the
event held at Süleyman Seba and Cola Turka Arena Sports Halls with
eight teams out of six nations.
•Fourth in its group on 08-11 March 2012 in Zwickau, Germany
qualifiers for Euroleague 1 Cup, went to finals on 26-29 April 2012
in Rieti, Italy for Willi Brinkmann Cup finals. At Rieti on 29 April
2012 in the final defeated Oldham Owls from Britain by 77-72
becoming European champion.
•The organization of the finals of the Andre Verguwen Cup on 21-24
April 2011 was given by the International Wheelchair Basketball
Federation (IWBF) to Beşiktaş. Became Europe champion during the
event held at Süleyman Seba and Cola Turka Arena Sports Halls with
eight teams out of six nations.
PARALİMPİK TÜRKİYE 71
11-15 Mart 2010 tarihleri arasında Fransa’nın Bordeaux
Kenti’nde düzenlenen Eurolagaue 1 Tekerlekli Sandalye
Basketbol eleme grubu müsabakalarına katıldı. Siyah
Beyazlı ekip beş takımın bulunduğu grupta üçüncü olarak
İspanya’nın Badajoz Şehri’nde 22-26 Nisan 2010 tarihleri
arasında düzenlenen Andre Vergauwen Kupası finallerine
iştirak etme hakkını elde etti ve finallerde 23 takımı geride
bırakarak Avrupa ikincisi oldu.
16-18 Eylül 2010 tarihleri arasında Uluslararası Rotary
Komitesi’nin önderliğinde ve Bedensel Engelliler
Spor Federasyonu işbirliği ile İstanbul Ahmet
Cömert Spor Salonu’nda düzenlenen 3.
Rotary Karadeniz Uluslararası Tekerlekli
Sandalye Basketbol Kupası’nda Ukrayna,
Beyaz Rusya, Romanya takımların katıldığı
turnuvada birinciliği elde etti.
21-24 Nisan 2011 tarihleri arasında Andre
Verguwen Kupası finallerinin
organizasyonu Uluslararası Tekerlekli
Sandalye Basketbol Federasyonu (IWBF)
tarafından Beşiktaş’a verildi. Altı ülkeden
sekiz takımın katılımıyla, Süleyman Seba ve
Cola Turka Arena Spor Salonları’nda
düzenlenen organizasyonda Avrupa
Şampiyonu oldu.
08-11 Mart 2012 tarihleri arasında
Almanya’nın Zwickau kentinde
organize edilen, Euroleague 1
Kupası elemelerinde grubunu
dördüncü sırada tamamlayarak,
26-29 Nisan 2012 tarihleri
arasında İtalya’nın Rieti
kentinde düzenlenen
Willi Brinkmann Cup
finallerine katılmaya
hak kazandı. Rieti’de
•Fourth in its group on 08-11 March 2012 in Zwickau, Germany
qualifiers for Euroleague 1 Cup, went to finals on 26-29 April
2012 in Rieti, Italy for Willi Brinkmann Cup finals. At Rieti on 29
April 2012 in the final defeated Oldham Owls from Britain by
77-72 becoming European champion. Kaan Dalay and Cem
Gezinci were listed among the best MVP’s of the tournament.
•First in group on 07-10 March 2013 in Toulouse, France at
qualifiers of Euroleague-1 Cup, winning all its matches, winning
the right to go Europe Champions League Wheelchair Basketball
championship finals. Was fourth in Europe at the Europe
Champions League Wheelchair Basketball Cup finals held on 0106 May 2013 in Valladolid, Spain.
In the 2013-2014 season, board member Erdal Karacan is Branch
President of the BJK RMK Marine Wheelchair Basketball Team.
Erdem Göksel is general manager, Handan Karatekin is deputy
general manager, with Tacettin Çipa as coach, Ekrem Bektaşoğlu
PARALİMPİK TÜRKİYE 72
29 Nisan 2012 tarihinde oynanan finalde
İngiltere’den Oldham Owls’u 77-72
mağlup ederek Avrupa şampiyonu oldu.
Kaan Dalay ve Cem Gezinci, turnuvanın
en iyi beş oyuncusu arasında yer aldı.
07-10 Mart 2013 tarihleri arasında
Fransa’nın Toulouse kentinde
düzenlenen Euroleague-1 Kupası
elemelerinde tüm maçları kazanarak
grup birincisi oldu ve Avrupa
Şampiyon Kulüpler Kupası finallerine
katılmaya hak kazandı. 01-06 Mayıs
2013 tarihleri arasında İspanya’nın
Valladolid kentinde yapılan Şampiyon
Kulüpler Kupası finallerinde Avrupa
dördüncüsü oldu.
BJK RMK Marine Tekerlekli Sandalye
Basketbol Takımı’nın 2013-2014
sezonunda şube başkanlığını yönetim
kurulu üyesi Erdal Karacan yürütüyor.
Erdem Göksel genel menacer,
Handan Karatekin genel menacer
yardımcısı olarak görev yaparken,
ekipte Tacettin Çipa antrenör, Ekrem
Bektaşoğlu mekanisyen, Gökhan
Kesen masör olarak yer alıyor. Sporcu
kadrosu ise şu isimlerden oluşuyor:
Kaan Dalay, Aytaç Ercan, Bülent
Yılmaz, Deniz Acar, Yasin
Cırgaoğlu, Cafer Yumuk,
Vahid Gholamazad,
Ahmet Yamaç, Suphiye
Dağ, Yasemin Güler,
Mehmet Çetingöz,
Ali Alu, Metin
Düzgün.
mechanic, Gökhan as masseur. Player roster includes: Kaan
Dalay, Aytaç Ercan, Bülent Yılmaz, Deniz Acar, Yasin Cırgaoğlu,
Cafer Yumuk, Vahid Gholamazad, Ahmet Yamaç, Suphiye Dağ,
Yasemin Güler, Mehmet Çetingöz, Ali Alu, Metin Düzgün.
SOCIAL EVENTS
BJK Handicapped Sports Branch enters many social events with
the pioneering mission it takes up for the participation in social
life of physically handicapped in Turkey, along with its successes
in sports. The club is running the project for students unable to
attend physical education classes with the support of its sponsor
DG FARMA and collaboration of the Istanbul Directorate of
National Education and Physically Disabled Sports Federation of
Turkey. All middle and high schools are scanned in Istanbul to
bring to life the ‘Project of Life without Obstacles in Istanbul’ due
to winning over crippled children into sports. Project promotion
was handled on 06.06.2010 at the Nevzat Demir Facilities.
SOSYAL ETKİNLİKLER
BJK Engelliler Spor Şubesi
sportif başarılarının yanı sıra
Türkiye’de bedensel engellilerin
sosyal yaşama katılımları
konusunda üstlenmiş olduğu
öncü misyonla da çok sayıda
sosyal etkinliğe katılıyor.
Kulüp, beden eğitimi
derslerine giremeyen
öğrenciler için yapmış
olduğu projeyi sponsoru
DG FARMA’nın
desteğiyle, İstanbul Milli
Eğitim Müdürlüğü ve
Türkiye Bedensel Engelliler Spor
Federasyonu işbirliğiyle
yürütüyor. Bu çerçevede,
İstanbul’da tüm ortaokullar ve
liseler taranarak engelli çocukları
spora kazandırmak amacıyla
‘İstanbul’da Engelsiz Hayat
Projesi’ hayata geçirildi. Projenin
tanıtımı 06.06.2010 tarihinde
Nevzat Demir Tesisleri’nde
yapıldı. Söz konusu projede
Süleyman Seba Spor Salonu başta
olmak üzere çeşitli salonlarda
900 öğrencinin
klasifikasyonu (engel
dereceleri) saptandı ve bu
sporcular yapabilecekleri
spor dallarına yönlendirildi.
Şube Menaceri Erdem
Göksel, Türkiye Milli
Paralimpik Komitesi Yönetim
Kurulu Üyesi seçilerek kulübün
bedensel engelliler sporu
konusunda gösterdiği hassasiyetin
yapıcı bir katkıya dönüşmesi
konusunda çalışmalarını
sürdürüyor.
PARALİMPİK TÜRKİYE 73
FUTBOL AŞKI ENGEL TANIMAZ
LOVE OF FOOTBALL KNOWS NO HANDICAP
S
ÖMER GÜRSOY
TFF ENGELLİLER
KOORDİNASYON KURULU
BAŞKANI - HABERTÜRK
GAZETESİ YAZARI
TFF PRESIDENT OF THE
COORDINATION FOR THE
DISABLED BOARD HABERTÜRK DAILY WRITER
esiniz yoksa çığlık atın… Ayaklarınız yoksa
koşun… Umutlarınız yoksa yaratın… Bu
yazı, umutlarını yaratanları, sesi olmadan
çığlık atanları, ayakları olmadan koşanları ve
görmeden gol atanları anlatmaktadır.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) sessiz
ama bir o kadar da etkili ve kurumsal bir
projesinden bahsetmek istiyorum. TFF'nin
‘Türkiye Futbol Oynuyor’ projesi kapsamında ve
‘Futbol Aşkı Engel Tanımaz’ sloganı ile engelli
futbolunu dünya standartlarının üzerine çıkarma
stratejisinde adım adım bu hedefe ulaşıldı.
TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in özel ilgisi
ve talimatlarıyla; bünyesinde futbol branşı
bulunan dört engelli spor federasyonu
başkanının da üye olarak katıldığı ‘Engelliler
Koordinasyon Kurulu’ oluşturuldu. Kurul, engelli
futbolunun gelişmesi konusunda dünyada ilk ve
tek örneği oluşturmaktadır.
Çok eskilerde değil daha bundan bir kaç yıl
önce engelli futbol liglerimiz ya çok azdı veya
hiç yoktu. TFF Engelliler Koordinasyon
Kurulu'nun ‘Engelli futbolunu geliştirme
stratejisi’ kapsamında bugün tüm engelli spor
federasyonlarında futbol ligleri kurulmuş oldu.
Sadece bu konuda bile bir çok ülkenin önüne
geçmiş bulunuyoruz. Yeri gelmişken burada
TRT'nin de sorumlu yayıncılık anlayışından da
bahsetmeliyim. Yine dünyanın hiç bir ülkesinde
olmadığı üzre; Ampute Futbol Ligi ve Görme
Engelliler Futbol Ligi maçları TRT spor
ekranlarından canlı olarak yayınlanmaktadır.
Yıllar önce faaliyetlerini yürüten İşitme
Engelliler Futbol Ligi'nin ardından Ampute
Futbol Ligi, son olarak da Görme Engelliler
Futbol Ligi ve Özel Sporcular Futbol Ligleri
kurulmuştur.
Engelli futbolunda görülen bu gelişme aslında
ülkemizde görülmeyen kurumlar arası
işbirliğinin de örneğini göstermiştir.
TFF, Engelli Spor Federasyonları ve TRT…
Bununla yetinecek miyiz? Elbette hayır! Yeni
dönemde yeni sürprizlerle kamuoyunun
karşısına geçeceğiz. Binlerce engelli
kardeşimizin futbol yoluyla hayata bağlanması
konusunda kararlılığımızın yanında
kamuoyunda CP olarak adlandırılan Celebral
PARALİMPİK TÜRKİYE 74
Pulsy'ler için futbol oynama fırsatı yaratacağız.
Yine ilk kadın engelli futbol branşı İşitme
Engelliler Spor Federasyonu bünyesinde
önümüzdeki günlerde kurulacak. Kısa süre
içerinde uluslararası müsabakalara katılmaları
sağlanacak. Sesi olmadan çığlık atanların
içerisine artık kadın futbolcularımız da katılacak.
Tabii, en önemli hedeflerimizden birisi, 2016
yılında Brezilya'da yapılacak Paralimpik
Oyunları’nda futbol takımlarımızla yer almak.
Bu hedefe en yakın branş Görme Engelliler Milli
Takımımız gözüküyor. Ligin kurulması ve
TRT'nin maç yayınları ile büyük bir ivme
yakalayan Görme Engelliler Milli Takımımız,
İtalya'da yapılan Avrupa Şampiyona'sında
tarihinde ilk kez üçüncülük koltuğuna oturdu.
‘Sesi görenlerin’ bu zaferi gerçekten göz
kamaştırıcıydı. Zaman içerisinde gördükçe ve
izledikçe halkımızın daha önce ampute
futboluna göstermiş olduğu ilgiyi ‘Sesi
görenlerin’ futbolu için de göstereceğini
düşünüyorum. Yakın zamanda da ligimizin adını
‘Görme Engelliler Futbol Ligi’ yerine, ‘Sesi
Görenlerin Futbol Ligi’ olarak değiştireceğimizi
belirtmek isterim.
Bununla da yetinmeyeceğiz. Engelli
futbolunda daha kurumsal yapılar oluşturmaya
devam edeceğiz. TFF olarak; engelli futbolunun
gelişimi konusunda ‘Finans’ desteğimizin yanı
sıra ‘İletişim’ ve ‘Pazarlama’ ayaklarını da
ekleyeceğiz. Bu konuda da yakında
sürprizlerimiz olacağını müjdeleyebilirim. Sesi
olmadan çığlık atanların, ayakları olmadan
koşanların ve görmeden gol atanların hikayesi
devam edecek.
Yell if you have no voice… Run if you have no legs… If you are
hopeless create them… This article tells about those who create
hope, scream with no voice, run without feet and score goals
without seeing. I would like to talk about a quite but a very
efficient and institutional project of the Football Federation of
Turkey (TFF). An objective was gradually reached in the strategy
of TFF to raise handicapped football above world standards within
its project ‘Turkey Plays Football’ and ‘Love of Football Knows No
Handicap’ slogan. With the special interest and instruction of TFF
President Yıldırım Demirören; a ‘Disabled Coordination Board’
was formed where four football related handicapped sports
federation presidents are members. The board is the first and only
example for the development of handicapped football in the
world. Only a few years ago, there were either no disabled
football leagues or very few. Within the scope of the ‘strategy to
develop handicapped football’ of the TFF Disabled Coordination
Board, there are currently football leagues established in all
handicapped sports federations. We are ahead of many countries
in this issue. The TRT also airs Amputee football league and Blind
football league matches on TRT sports with live broadcast as in no
other country in the world within its principle of responsible TV
programming. Following the deaf football league that has been
active for years, recently the Amputee football league, then finally
the Blind football league and the Mentally handicapped football
leagues have been formed. This development seen in
handicapped football is actually an example of the inter
institution cooperation in our country. TFF, handicapped sports
federations and TRT… Is this enough? Absolutely no! We will face
the public opinion with new surprise in the new term. Binlerce
engelli kardeşimizin futbol yoluyla hayata bağlanması konusunda
kararlılığımızn yanında kamuoyunda We will also create the
opportunity for Celebral Pulsy crippled children to play football
along our determination to attach thousands of our disabled
children to life while playing football. Again the first women’s
handicapped football branch will be established within the
organism of the hearing impaired sports federation in the coming
days. Their participation in international tournaments will be
ensured in a short while. Those who yell without voices will now
include our women footballers. Naturally, one of our major
objectives is to take place in the Paralympic Games in Brazil
during 2016 with our football teams. The closest branch to this
target seems to be our Visually Impaired National Team. Catching
a great momentum with the founding of the league and TRT's
match broadcasts, the Visually Impaired National Team, sat in the
third place seat for the first time in its history during the European
Championship conducted in Italy. This victory of ‘Those Who See
the Voice’ was really brilliant. In time as we see and watch, I
believe that the interest shown earlier towards Amputee football
will also be displayed for ‘Those Who See the Voice’ football.
Soon we will change the name of the league as the Football
League of ‘Those Who See the Voice’ rather than the Visually
Impaired Football League We will not stop there. We’ll continue
to create more corporate systems in handicapped football. As TFF;
in addition to financial support in the development of
handicapped football we will also add the communications and
marketing legs. I can say we will also have surprises too in this
topic. The story of those who scream without a voice, run without
legs and scoring goals without seeing will continue.
MÜ BESYO PANELİNDE OLİMPİYAT VE
PARALİMPİK OYUNLARI İRDELENDİ
M
armara Üniversitesi (MÜ) Beden Eğitimi ve Spor
Yüksek Okulu’nun (BESYO) İstanbul’da organize
ettiği 21. EASM Konferansı (Europian
Association For Sport Management), kapsamında ‘Olimpiyat
ve Paralimpik Oyunları’nı konu alan bir panel düzenlendi.
11 Eylül 2013 günü Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi
Sarayı’nda gerçekleşen oturum, spor yazarı Zeki Çol
moderatörlüğünde, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi
(TMPK) Genel Sekreteri İbrahim Gümüşdal ve Türkiye Milli
Olimpiyat Komitesi (TMOK) Genel Sekreteri Neşe
Gündoğan’ın katılımıyla yapıldı.
Soru cevap şeklinde gerçekleşen panelde üzerinde en çok
durulan konu, 2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nın
ülkemize neden verilmediğiydi. TMPK Genel Sekreteri İbrahim
Gümüşdal buna ilişkin olarak, Türkiye’nin sunumlarda genç
Within the scope of the 21st EASM Conference (European
Association For Sport Management) the Marmara University
(MU) Physical Education and Sports College School of Higher
Education (BESYO) in Istanbul, in the framework of the
organized schedule, the ‘Olympic and Paralympic Games was
the topic of a panel. Taking place on September 11th, 2013 at
OLYMPIC AND PARALYMPIC
GAMES DISCUSSED AT
MU BESYO PANEL
nüfusu öne çıkarttığını belirterek, “Ama maalesef
gençlerimizin sporla ne kadar iç içe ve toplumumuzun sporla
ne kadar ilgili olduğunu sorgulamamız gerekiyor. Genel
olarak spora olan ilgisizlik ve salonlarımızın boş olması başta
gelen kaybetme nedenlerimizdendi. Bizde tribünler seyirciyle
değil, taraftarla doluyor. Bu gerçeği kabul etmeliyiz. Sporu
maalesef sadece lafta seviyoruz” dedi. Gümüşdal, böyle bir
organizasyona talip kurumların, ilgili diğer kurumlarla
kolektif çalışması gerektiğine de atıfta bulundu.
TMPK Genel Sekreteri İbrahim Gümüşdal, spordan uzak
tutulan çocukların ve gençlerin okullarda ve günlük yaşamda
sporun içine çekilmesi gerektiğini, ulaşım konusunda da
engellilerin büyük sıkıntılar yaşadığını ve bu durumun cennet
kent İstanbul’u engelliler açısından cehenneme çevirdiğini
vurguladı.
the Lütfi Kırdar International Congress and Exhibition Palace,
the moderator of the session was moderated by sports writer
Zeki Çol, with the attendance of the National Paralympic
Committee of Turkey (NPCT) Secretary General İbrahim
Gümüşdal National Olympic Committee of Turkey (NOCT)
Secretary General Neşe Gündoğan.
PARALİMPİK TÜRKİYE 75
UMUDA YELKEN
SAIL TO HOPE
U
muda Yelken Engelliler ve Gençlik Spor Kulübü
Derneği (UYDER) Türkiye genelinde gerçekleştirdiği
‘Paralimpik Yelken Hedef 2016’
projesi kapsamında, 2016 Rio
Paralimpik Oyunları’na göndermeyi
hedeflediği ilk sporcu adaylarını denizle
buluşturdu. Proje ile Türkiye'yi temsil
edecek sporcuları arayan dernek, bu
hedef kapsamında Karşıyaka Yelken
Kulübü Tesisleri'nde bedensel
engellilere yönelik ücretsiz yelken
eğitimleri vermeye başladı.
Engelliler için özel tasarlanmış
yelkenlilerin kullanıldığı eğitimlerde, Marmara depreminde
yıkılan evinin enkazından üç gün sonra kurtarılan ancak iki
ayağını kaybeden Ufuk Koçak denize açıldı. Özel tasarım
The Sail to Hope Handicapped and Youth Sports Club Society
(UYDER) sent the first sailor candidates that it wants to send to the
2016 Rio Paralympic Games within the project carried out
throughout Turkey called ‘Paralympic Sail Target 2016’ out to the
sea. Searching the sailors to represent Turkey with the project, the
society initiated free of charge sailing training for the disabled at the
facilities of the Karşıyaka Sailing Club. During the training where
specially designed sailboats for the handicapped are used for the
handicapped Ufuk Koçak, who lost both feet after being rescued from
the rubble of their home at the Marmara earthquake, went out to the
yelkenli ile ilk kez İzmir Körfezi'ne açılan Koçak,
yaşadığı deneyimin kendisini çok mutlu ettiğini, denizde
özgür, rahat ve engellerinden sıyrılmış
hissettiğini söyledi.
UYDER Proje Koordinatörü Duygu
Şengül de ilk kez 2009 yılında ‘Engelli
Değil Yelkenli’ projesi ile engelli
çocukları denizle buluşturduklarını
belirterek, "O tarihten sonra projenin
sürdürülebilirliğini sağlamak ve
Türkiye'nin ilk Paralimpik yelken
takımını kurmak için yola çıktık. Şimdi de
dernek olarak, ‘Paralimpik Yelken Hedef
2016’ projesi ile Rio de Janeiro'da düzenlenecek Paralimpik
Oyunları’na katılacak yelken milli takım oyuncularını
yetiştirmeyi amaçlıyoruz" dedi.
sea. Sailing out for the first time to the Bay of Izmir on a specially
designed boat, Koçak stated that this experience made him very
happy and that he felt free, comfortable and liberated from his
disability out on the sea. UYDER Project Coordinator Duygu Şengül
said that they sent handicapped children out to the sea first in 2009
with the ‘Not Disabled - Sailing’ project and said, "After that date, we
set out to ensure the sustainability of the project and form the first
Paralympics sailing team in Turkey. Now as UYDER we are aiming to
train athletes for the national sailing team to go to the 2016 Rio
Paralympic Games with the ‘Paralympics Sail Target 2016’ project" .
A.YAVUZ KOCAÖMER ADINA ENGELLİLER PARKI
B
PARK FOR THE
HANDICAPPED NAMED
AFTER A.YAVUZ KOCAÖMER
eşiktaş Belediyesi ‘Engelsiz bir Beşiktaş’ yaratma
çabalarının somut bir sonucunu daha hayata
geçirdi. Beşiktaş Kültür Mahallesi, Sekbanlar
Sokak’ta oluşturulan parka, yaşamını engellilere
adayan Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Başkanı
A.Yavuz Kocaömer’in adı verildi.
16 Eylül 2013 günü yapılan açılışa TESYEV Onursal
Başkanı İ.Cahit Kocaömer, Beşiktaş RMK Marine
Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, Galatasaray
Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, Basın İlan
Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, TESYEV
Yönetim Kurulu ve Mütevelli Üyeleri ile engelli
bireyler ve TESYEV dostları katıldı.
Törende Tekerlekli Sandalye Basketbol Eski Milli
Takım Sporcusu Umut Ünar, TESYEV Mütevelli Heyet
Üyelerinden Acun Ilıcalı ve Hüsnü Güreli, Başkan A.
Yavuz Kocaömer ve Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail
Ünal konuşma yaptı. Başkan Kocaömer, hayatının en
mutlu günlerinden birini yaşadığını dile getirdiği
konuşmasında şunları söyledi: “Engelli insanlara
ikinci sınıf muamelesi yapan, onları hor gören, yasal
haklarını kullanmalarına set koyan, farklılıklarını
kabul etmeyen insanlarla makamları ve unvanları ne
olursa olsun mücadele edeceğim, gerekirse kavga
edeceğim. Hepimiz Allah'ın yarattığı kullarız.
Aramızda farklılıklar var, engellilik de böyle bir şey.
Engelliler, özellikle engelli sporcular arasında öyle
insanlar var ki onları engelli olmayan bir insan olarak
kıskanıyorum. Şu anda aramızda
bulunan Beşiktaş ve Galatasaray tekerlekli sandalye
basketbol takımlarının milli sporcuları,
kulüplerinde Avrupa ve Dünya şampiyonu oldular.
Dolayısıyla Türkiye bu ayrımdan artık vazgeçmeli."
‘A.Yavuz Kocaömer Engelliler Parkı’ basketbol
sahası, açık hava fitness alanı, kütüphane ve
tuvaletleriyle engellilere hizmet verecek.
The Beşiktaş Municipality brought to life another concrete result of
attempts to create a ‘Handicap Free Beşiktaş’. The park built at the
Beşiktaş Culture District, Sekbanlar Street was named after the
President of the National Paralympic Committee of Turkey, who
devoted his life to the handicapped, A.Yavuz Kocaömer. The
opening on September 16th, 2013 was attended by TESYEV
Honorary President İ.Cahit Kocaömer, Beşiktaş RMK Marine
Wheelchair Basketball Team, Galatasaray Wheelchair Basketball
Team, Press Advertising Institute General Manager Mehmet Atalay,
TESYEV Executive Board and Board of Directors members and
handicapped individuals and friends of TESYEV. Former
Wheelchair Basketball Team player Umut Ünar, TESYEV Executive
Office members Acun Ilıcalı and Hüsnü Güreli, President A. Yavuz
Kocaömer Beşiktaş Mayor İsmail Ünal gave speeches at the
ceremony. Başkan Kocaömer made a speech to express the greatest
satisfaction in his life and commented: “I am going to struggle and
if necessary fight against people, who treat handicapped
individuals as second class citizens, look down on them, prevent
them from exercising their legal rights and do not accept their
difference no matter what their authority or titles may be. There are
such people among the handicapped, especially handicapped
athletes, that I am jealous of them as a person who is not
handicapped. Turkey must relinquish this prejudice and
discrimination." ‘A.Yavuz Kocaömer Park for the Handicapped’
will provide services to the disabled with a basketball field,
outdoor fitness area, library and toilets.
PARALİMPİK TÜRKİYE 77
GOALBALLDE HEDEF
2016 PARALİMPİK OYUNLARI
ERKEKLER VE BAYANLARDA OLUŞTURULAN MAKRO PLAN
ÇERÇEVESİNDE 2016 RIO DE JANEIRO PARALİMPİK
OYUNLARI’NA İDDİALI HAZIRLANAN GOALBALL MİLLİ
TAKIMLARIMIZIN KAMP ÇALIŞMALARINA TÜRKİYE MİLLİ
PARALİMPİK KOMİTESİ FİNANSAL DESTEK SAĞLIYOR. HER İKİ
TAKIMIMIZIN DA HEDEFİ RIO’DAN MADALYAYLA DÖNEBİLMEK.
G
örme Engelliler Spor Federasyonu, son dönemde
uluslararası alanda önemli başarılar kazanılan
goalball sporunda hedefini 2016 Rio de Janeiro
Paralimpik Oyunları olarak belirledi. Buna ilişkin olarak
bayanlar ve erkeklerde milli takımların makro planlarını
oluşturan federasyon, yıllık kamp ve müsabakalara hazırlık
programını saptadı.
Erkek Goalball A Milli Takımımızın uzun dönemli
hedefleri doğrultusunda ilk olarak 01-10 Kasım 2013
tarihleri arasında Konya’da yapılacak Avrupa Şampiyonası
için planlanan hazırlık kampları Aksaray ve Erzurum’da
GOALBALL’S TARGET IS THE
2016 PARALYMPIC GAMES
NATIONAL OLYMPIC COMMITTEE OF TURKEY
PROVIDES FINANCIAL SUPPORT TO CAMPS OF
GOALBALL NATIONAL TEAMS IN MEN AND WOMEN’S
AMBITIOUSLY PREPARING FOR 2016 RIO DE JANEIRO
PARALYMPIC GAMES WITHIN THE MACRO PLAN.
BOTH TEAMS TARGET MEDALS AT RIO.
gerçekleştirildi. Kamplara Türkiye Goalball 1. Ligi
takımlarında oynayan dokuz sporcu çağrılırken, sporculara
dayanıklılık, kuvvet, sürat, koordinasyon ve teknik taktik
bilgiler verilerek becerileri artırıldı. İlk etap hazırlık kampı 115 Mayıs 2013 tarihleri arasında Aksaray Spor İl Müdürlüğü,
ikinci hazırlık kampı 8-20 Ağustos 2013 tarihleri arasında
Erzurum Spor İl Müdürlüğü, üçüncü kamp ise yine Aksaray
Spor İl Müdürlüğü kamp ve eğitim merkezlerinde yapıldı.
Kamplar sonucunda, Erkek Goalball A Milli Takımı’nı
oluşturacak sporcuların Avrupa Şampiyonası öncesinde hazır
oldukları gözlemlendi.
2
016 Rio Paralimpik Oyunları’na katılmayı
ve madalyayı hedefleyen Bayan Goalball
A Milli Takımı da Avrupa Şamiyonası’nda
ilk üç arasında yer alabilmek ve 2014 yılının
Haziran ayında Finlandiya’da yapılacak Dünya
Goalball Şampiyonası’na hazırlık amacıyla
kamp çalışmalarını sürdürüyor. Bayan Goalball
Milli Takımının önceden saptanan hedefleri
doğrultusunda yürütülen çalışmalarına Gençlik
ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Milli Paralimpik
Komitesi ve Görme Engelliler Spor
Federasyonu destek sağlıyor. Goalball Bayan A
Milli Takımımız bu dönemde İngiltere,
Almanya, Macaristan, Yunanistan ve
Hollanda’nın katılımıyla İtalya’da düzenlenen
Bayanlar ‘B’ Grubu Goalball Avrupa
Şampiyonası’nda birinci olarak ‘A’ Ligi’ne
yükseldi. Ve yine 2013 yılının Ocak ayında
Finlandiya’nın Pajulahti kentinde
gerçekleştirilen şamiyonada ABD, Kanada,
Rusya, Finlandiya, İsrail ve İsveç gibi takımlar
arasında elde edilen birincilik de Türkiye’nin
bayanlar goalball sporunda eriştiği noktayı
ortaya koyuyor.
The Visually Impaired Sports Federation determined the
objectives in goalball where international successes were
achieved recently, as 2016 Rio de Janeiro Paralympic Games.
The federation thus prepared a macro plan for the annual camp
and contest program for both the men’s and women’s teams.
In line with the long term objectives of our Goalball A National
Team preparations for the European Championship to be done
on 1-10 November 2013 in Konya were held in Aksaray and
Erzurum. While nine players in Goalball 1st League teams were
called to the camps, athletes were given resistance, resilience,
speed, coordination and technical tactical training was given to
increase their skills. First camp was during 1-15 May 2013 at
the training centers of Aksaray Sports Provincial Directorate,
second preparation camp during 8-20 August 2013 at the
Erzurum Sports Provincial Directorate and the third again at
Aksaray Sports Provincial Directorate. At the end of camps, it
was observed that players of Men’s Goalball A National Team
are ready before the European Championship. Women’s
Goalball A National Team targeting participation and medals at
the 2016 Rio de Janeiro Paralympic Games has a camp to
be in the top three in the European Championship and
World Goalball Championship to be held in June, 2014 in
Finland. Ministry of Youth and Sports, National Paralympic
Committee of Turkey and the Visually Impaired Sports
Federation support work of the Women’s Goalball A National
Team determined previously. Our Women’s Goalball A
National Team came in first at the Women’s B Group Goalball
European Championship with the UK, Germany, Hungary,
Greece and Holland to rise to the ‘A’ League. In January of
2013 in Finland, Pajulahti another first place among the USA,
Canada, Russia, Finland, Israel and Sweden, shows how far
women’s goalball advanced in Turkey.
PARALİMPİK TÜRKİYE 79
JUDODA RIO İÇİN ERKEN MESAİ
U
luslararası Görme Engelliler Spor
Federasyonu’nca (IBSA) 9-15
Temmuz 2013 tarihleri arasında
ABD’nin Colorado Springs kentinde
düzenlenen Dünya Gençler Judo
Şampiyonası’nda 66 kiloda Sergen
Gündüz ve 60 kiloda Musa Selli bronz
madalya kazandılar. Sergen Gündüz aynı
şampiyona kapsamında gerçekleştirilen
Pan Amerikan Oyunları’nda da bronz
madalya elde etti. Judo milli takımının
Dünya Şampiyonası öncesi 24 Haziran
- 7 Temmuz 2013 tarihleri arasında
İzmir Halkapınar Kamp Eğitim
Merkezi’nde gerçekleştirilen hazırlık
kampına 24 sporcu katıldı.
Judoda Avrupa Şampiyonası ve 2016
Paralimpik Oyunları’na hazırlık
amacıyla düzenlenen ikinci etap kamp
çalışmaları 19 Ağustos - 1 Eylül 2013
tarihleri arasında 20 sporcunun katılımı
ile Ankara’da yapıldı. Kamp çalışmaları
daha çok yer teknikleri üzerinde
yoğunlaştı. Aynı şekilde 9-22 Eylül
2013 tarihleri arasında Manisa’da
düzenlenen üçüncü etap kampına ise
23 sporcu iştirak etti.
EARLY WORKSHIFT IN JUDO FOR RIO
In the World Juniors Judo Championship
held by the International Sport Federation
for the Blind (IBSA) during 9-15 July 2013
at Colorado Springs, USA in 66 kilos
Sergen Gündüz and 60 kilos Musa Selli
won bronze medals. Sergen Gündüz won
a bronze medal at the Pan American
Games held within the same event. 24
athletes participated in the preparation
camp of the Judo national team before
the World Championship on 24 June - 7
July 2013 at the Izmir Halkapınar Camp
Training Center. The second stage camp
work held in Judo for the purpose of
preparing for the European Championship
and the 2016 Paralympics were held
during 19 August - 1 September 2013
with 20 athletes participating in Ankara.
Camp training was mostly on floor
techniques. Also the third stage camp
held on 9-22 September 2013 in Manisa
was attended by 23 athletes.

Benzer belgeler

TÜRKİYE

TÜRKİYE Bu dergi Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin resmi yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır.

Detaylı

TÜRKİYE

TÜRKİYE Bu dergi Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin resmi yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır.

Detaylı

TÜRKİYE

TÜRKİYE Bu dergi Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin resmi yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır.

Detaylı

TÜRKİYE

TÜRKİYE Bu dergi Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin resmi yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır.

Detaylı