Turkish English

Turkish
(...için)müsabakaya girmek
(_den)kalkmak çýkmak doðmak
(_hususunda) anlaþamamak
(aðýzda)çiðnemek
(borçluyu)sýkýþtýrmak
(dikiþ)dikmek
(geçen)zaman
(gözlerini)dikmek güçdurum
(ýþýnlarý)kýrmak
(kafasýný) karýþtýrmak
(kangal,bobin)sarmak
(kilisede)sýra
(koku)çýkarmak
(mali)açýk
(ölüyü)yakmak
(tiyatro)oyuncular
(yangýn)söndürmek
(yasa)çýkarmak (tiyatro)oynam
...yerine
_ hakkýnda
_ Hariç
_den ayrýlmak
_den baþka
_den çýkmak
_den dolayý kýzmýþ
_den mahrum etmek
_den oluþmak
_den vazgeçirmek caydýrmak
_den yoksun
_dýðýnda
_e baþsaðlýðý dilemek
_e benzetmek uydurmak
_e çok sevinmek
_e düþgün olmak
_e emanet etmek
_e gelmek
_e gücenmiþ
_e mecbur olmak
_e rast gelmek
_e uðramak
_e uymak razý olmak
_e vermek
_e yapýþmak
_i alýp götürmek
_i istemek
_i tedarik etmek hazýrlamak
_i ziyaret etmek
_için yarýþmak çarpýþmak
_ile alay etmek
_ile çarpýþmak
_in baþýný kesmek
_in etrafýný çevirmek
_in þifresini çözmek
_in üzerine atýlmak
_in yolunu tutmak
_mek eðiliminde olma
_mek üzere olmak
abartmak
acele gönderme ulak haber
acele sefer gezi
acemi
acemi er toplamak
acý keder
acý keskin
acýklý
acýma merhamet
English
-
compete for
arise from
dissent from
chew
dun
sew
elapse
fix
refract
confound
coil up
pew
exhale
deficit
cremate
cast
extinguish
enact
in place of
regarding
barring
depart from
apart from
emanate from
angry at
debar from
consist of
dissuade from
destitute of
in case of
condole with
assimilate to
exalt at
addicted to
commend to
come to
angry with
have got to
come across
call at
concur with
come at
cling to
come for
call for
cater for
call on
contend for
gibe at
collide with
decapitate
close in on
decipher
pounce on
make for
be apt to
be going to
overdo
dispatch
expedition
clumsy
recruit
sorrow
poignant
pitiabla
pity
acýmak
acýnacak
açgözlü
açý köþe
açýða vurmak göstermek
açýða vurmak sergilemek
açýk belli görünen
açýk kahcerengi
açýk kesin
açýk kesin süratli
açýk saçýk
açýkça göstermek
açýkça söylemek ikrar
açýkgöz zarif hoþ
açýklanmýþ
açýlýr kapanýr
ad(landýrma)
adaletsizlik
adam kaçýrmak
adam öldürme
adet alýþkanlýk
adet örf gümrük
adým yürüyüþ
adýna namýna
affetmek
affetmek baðýþlamak
afiþ poster
aðartmak beyazlatmak
aðýl sürü
aðýr baþlý olgun
aðýr iþler yapmak
aðýr yürümek aðýr çalýþmak
aðýzlýk meme
aðlamak
aðzýndan kaçýrmak
ahlaký bozuk
ahlaksýz
ahlaksýz uçarý
ahmak budala
ahmaklýk
ak(ýl)mak dök(ül)mek
akciðer
akýcý konuþan çevik
akýcý(söz)
akýl idrak sebep mantýk
akýl sahibi
akýn baskýn
akýþ deðiþiklik
akla uygun
aklý baþýnda
akraba
akrabalýk
akþam yemeðini yemek
alay etmek
alay yuha
alçak gönüllü
alçak sefil
alçakgönüllü gösteriþsiz
alçaltmak
aldatmak
alet araç
alev yangýn
alevlenmek hiddetlenmek
alýcý
alýkoymak geciktirmek
alýkoymak tutmak
alimlik
alýþkýn
-
deplore
piteous
rapacious
angle
reveal
expose
apparent
fawn
explicit
express
immodest
manifest
profess
cute
professed
collapsible
denomination
injustice
abduct
homicide
habit
custom
pace
behalf of
ascribe
remit
placard
bleach
fold
dignified
drudge
plod
nozzle
bewail
blurt out
depraved
immoral
dissolute
imbecile
folly
pour
lung
glib
fluent
reason
rational
raid
flux
reasonable
collected
kin
kindred
dine
deride
jeer
humble
abject
modest
debase
delude
implement
blaze
flare
recipient
detain
retain
erudition
accustom
alýþtýrmak
alkýþ
alkýþ neþe
almak kabul etmek
almaya gitmek
altüst etmek
amir kadýn
an
anadil
ananas
anaya ait
anayasal
anbar
anbar ahýr
ancak artýk
ani rüzgar saðanak
ani sert
anýt abide
anlamak
anlamak çözmek
anlamak kavramak
anlamak sonuç çýkarmak
anlaþma pazarlýk
anlaþma sözleþme
anlatmak hikaye
anlatmak ilgili olmak
anma zikretme
araba vagon taþýma nakil
aralýk delik açýk
arasýna koymak
arasýra
arasýra düzensiz
araþtýrma keþif
ard arda gelen ardýl
ardýndan gelmek
arý kovaný(gibi)
arýtma tasfiye
arýtmak
arkaayak
arkadaþ eþ ortaklýk
arkadaþ yoldaþ
armut
art(ýr)mak
artýk
artýrma ile satýþ mezat
artmak çoðalmak
arzu etmek istemek
asalet soyluluk
asi
asýl gerçek
asýlýp sallanmak
askere çaðýrma
asma kilit
astar
aþaðý alt ikinci derecede
aþaðý doðru
aþaðýlayýcý
aþýðý ile kaçmak
aþikar belli açýk
aþýndýrmak çürümek
aþýrý
aþýrý yükleme
aþýrmak
aþk macerasý
aþka dair
aþmak geçmek
ata dede
atamak
-
acclimatize
applause
cheer
receive
go for
perturb
matron
moment
native language
pineapple
maternal
constitutional
depot
barn
as late as
flurry
abrupt
monument
realize
make out
comprehend
deduce from
bargain
pact
narrate
relate
mention
carriage
aperture
interpose
every now and then
sporadic
exploration
consecutive
ensue
hive
refine
clarify
hindleg
companion
comrade
pear
augment
residue
auction
accrue
aspire to
nobility
mutineer
virtual
dangle
conscription
padlock
lining
inferior
downward
derogatory
elope
evident
corrode
exorbitant
overcharge
pilfer
romance
erotic
exceed
ancestor
nominate
atasözü
ateþ humma
ateþ içinde yanan inmek
ateþ öldürme
ateþkes
ateþli coþkun
ateþli heyecanlý
atýlmak fýrlamak
atýþ gülle
atlama sýçrama
atlamak ihmal etmek
atma atýþ
atmak kovmak
av takip kovalama
av(köpeði) takip iz
av(lanmak)
avlu alan mahkeme kur yapmak
avukat vekil
ayak bileði
ayaklanmak tiksinmek
ayartmak
ayaz çimdik azýcýk içki
aybaþý
aydýnlatmak
ayýk aðýrbaþlý
ayin tören
ayýplama
ayýrmak ayýrt etmek seçkin
ayýrmak ayrým yapmak
ayýrmak çýkarmak
ayýrmak koparmak
ayýrmak tahsis etmek
ayýrt etmek farketmek
aylak boþ tembel
aylaklýk
ayný
ayrý ayrýlmýþ
ayrýcalýk imtiyaz
ayrýntý
azalma gerileme
azaltmak
azaltmak indirmek
azar paylama
azarlama
azletmek
azmetmek çokistemek
baca huni boru
bað bohça paket
bað iliþki tahvil
bað þerit dantel
baðýntýlý iliþkin
baðýrma
baðýrmak
baðýrmak aðlamak
baðýrmak haykýrmak
baðýþ hibe tahsisat ödenek
baðýþlama vasiyet
baðýþlamak
baðlaç toka çýtçýt
baðlamak takmak
baðlý olmak güvenmek
bahane
bahane iddia
bahþiþ bedava
bakan papaz
bakým hizmet
bakýþ dikiz
bakýþ göz atmak
-
proverb
fever
alight
shoot
armistice
fiery
ardent
dash
shot
leap
omit
cast
expel
chase
hound
hunt
court
barrister
ankle
revolt
entice
nip
menstruation
enlighten
sober
rite
reprove
distinguish
discriminate
detach
sever
assign
discern
idle
dawdle
identical
asunder
concession
detail
decline
alleviate
reduce
rebuke
reprimand
depose
bent
funnel
bundle
bond
lace
relative
shout
exclaim
cry
bawl
grant
bequest
contribute
fastener
affix
depend
pretext
pretence
gratuity
minister
attendance
peep
glance
bakýþ nazar dikkat
bakkal
balçýk
balýk tutmak
balina
baraj bent
bardak
barýþtýrma
basit sade
baský hatasý
baston deðnek
baþarýlý olmak geliþmek
baþdöndürücü
baþýönde
baþka tarafa çevirmek eðlendi
baþkanlýk etmek
baþlýk
baþrahibe
baþtaki ilk
baþtan çýkarmak
baþvurmak danýþmak
batmaz yüzer
bayaðý kaba
bayan, vuramamak
baygýn zayýf
bazý biraz
bebek kukla
beceri baþarý
beceri ustalýk
beceriksiz biçimsiz sýkýntýlý
bedel karþýlýk
beðenme uygun görme
beðenmeme onaylamama
bekar
beklemek ummak
belediye baþkaný
belediyeye ait
belirli özel titiz ayrýntý
belirsiz iki anlamlý
belirtmek seçmek
belli açýk
belverme þiþ
benimsemek kabul etmek
benzemek
benzer
benzer ayný
benzin
beraat ettirmek
berabere
bere çürük
bereketli verimli
beslemek
beþmisli
beton somut belirli
beyhude boþ
biber
biçimsel,resmi
biçmek
bildirmek tanýtmak
bile bile
bileþim alaþým
bilinçli þuurlu
bilmece
bilmece bulmaca
bilmece kalbur
bilmek farkýnda olmak
binme gezinti
býrakmak vazgeçmek
-
regard
grocer
clay
angle
whale
dam
mug
reconcile
simple
misprint
cane
prosper
dizzy
headlong
divert
preside
headline
abbess
premier
lead astray
consult
buoyant
coarse
miss
faint
some
doll
feat
dexterity
awkward
equivalent
approval
disapproval
bachelor
expect
mayor
municipal
particular
ambiguous
designate
obvious
bulge
adopt
resemble
similar
alike
gasoline
absolve from
drawn
contusion
fertile
foster
fivefold
concrete
futile
pepper
formal
mow
acquaint
purposely
compound
conscious
enigma
puzzle
riddle
aware
ride
resign
birazdan derhal þimdi
birbirinden ayrýlmak
birden akmak akýtmak (yüzü)ký
birer birer saymak
birey fert kimse
birikmiþ biriken
birinci baþlýca
birleþme baðlaç
birleþtirmek
birleþtirmek ortaklýk
birleþtirmek saðlamlaþtýrmak
bitirme sonuçlandýrmak
bitki fabrika dikmek kurmak
bitkin görünüþlü
bitmek
bitmek durmak
bitmek tükenmek
blöf
boð(ul)mak
boðaz geçit aþmak
boðaz gýrtlak dar
boðuk kýsýk
bol olma
bolluk
bolluk refah
boncuk tesbih
borç açýk zimmet
borçlu
borçlu olmak
borusesi patlama
boþ gün
boþ vakit
boþaltma salýverme terhis
boþaltmak
boþaltmak atmak
boþboðazlýlýk
boþluk boþyer
boy ölçüþmek
boyamak
boynuz korna klakson
boynuzlu
boyun eðmez
boyun gerdan boðaz
bozma berbat etme
bozma ihlal
bozmak
bozmak taklit etmek
böbrek
böcek
böcek tahtakurusu
böðürmek alçak
böðürmek köpük
bölge
bölge çevre
bölge ilçe kaza
bölme bölüm
bölüþtürmek daðýtmak
börek turta
buðday
buharlaþtýrmak
bulanýk
bulanýk donuk
bulantý iðrenme
bulaþýcý
bulaþtýrmak
bulmak ele geçirmek
bulunmak konum
buluþ hüner cihaz
-
presently
diverge
flush
enumerate
individual
cumulative
prime
conjunction
merge
associate
consolidate
conclude
plant
haggard
run down
cease
run out
bluff
drown
pass
gorge
hoarse
abound
affluence
prosperity
bead
debit
indebted
owe
blast
day off
leisure
discharge
evacuate
dump
blab
vacancy
cope with
dye
horn
horny
indomitable
neck
bungle
infringe
deface
falsify
kidney
insect
bug
low
bellow
zone
precinct
district
bay
allocate
pie
wheat
evaporate
misty
dim
nausea
contagious
infect
obtain
situated
contrivance
bulutlu
bunamak düþgün olmak
bunun yanýsýra
bununla
bununla beraber yinede
bununla_birlikte, gerçi
buradan bundan dolayý
buraya(kadar)
burjuva
burmak bükmek
burnunu sokan meraklý
burun deliði
burun pelerin
buruþturmak
buz kütlesi
buzlarýný çözmek
buzul
bükmek bozmak
bükülebilir uysal
büyü ile çaðýrmak
büyü sihir cazibe
büyücülük
büyük çiftlik
büyük dalga
büyük sepet engel olmak
büyülemek
büyülemek cezbetmek
büyütmek
büyütmek geniþletmek
cahillik önemsememek
can atmak çok istemek
canavar
canlandýrmak
canlý açýk saçýk
casus
casusluk
caydýrýcý
cazibe tuzak
cehenneme ait þeytanca
ceket kat tabaka palto
cemaat
cenaze arabasý
cephane mühimmat
cesaret etmek kalkýþmak
ceset
cesur atýlgan küstah
cesur gösteriþli nazik kibar
cevap karþýlýk
cevap sorumluluk
cevap vermek
ceylan
ceza, kaybetmek
cezaevi tutuklamak
cezalandýrmak
ciddi
cihaz
cila perdah polonyalý
cilveli açýkgöz
cimri
cinsel azgýnlýk
cinsel þehevi
ciro onay
cisimlendirmek
civa
civar etraf
cývata sürme yýldýrým
civciv kuþyavrusu
conta
-
overcast
dote
besides
herewith
nevertheless
although
hence
hither
commoner
contort
snoop
nostril
cape
ruffle
floe
defrost
glacier
distort
flexible
conjure
charm
sorcery
ranch
billow
hamper
bewitch
captivate
magnify
enlarge
ignorance
long for
beast
enliven
racy
spy
espionage
deterrent
lure
infernal
coat
parish
hearse
ammunition
dare
corpse
bold
gallant
reply
response
respond
gazelle
forfeit
gaol
punish
earnest
appliance
polish
arch
miser
rut
carnal
endorse
embody
quicksilver
environs
bolt
brood
gasket
coþkun bol
cömertlik
cüce
cüppe
cüruf kor
cüzdan
çabuk acele
çabuk hýzlý
çabuk kavrayan korkan
çabuk tez çevik
çabuk tez hýzlý ileri
çaðdaþ
çaðlayan
çakmaktaþý
çalý çalýlýk
çalýþkan gayretli
çalmak
çalmak kaçýrmak
çam zayýflamak
çamfýstýðý
çamur pislik
çamurluk
çanak çömlek
çapa gemi demiri(atmak)
çapa(lamak)
çapaklý
çapkýn serseri
çapraþýk karanlýk
çare ilaç
çarmýh
çarp(ýþ)ma
çarpýp kapamak
çarpýþmak
çat pat
çatý arasý
çatlak yarýk kýrmak yarmak
çatlak yarýk noksan kusur
çay dere akýntý
çekilmek emekli olmak
çekingen utangaç
çekingen utangaç sýkýlgan
çekinmek
çekinmek sakýnmak
çekirdek
çekirge
çekiþ engel arýza
çekiþme
çekme çekiþ
çekmek
çekmek cezbetmek
çelenk
çene
çentik kýrýntý yontmak
çentmek yarmak
çerez hafif yemek
çeþit nevi sýnýf
çeþitli
çeþitli deðiþik
çevik faal
çevik tez
çevre alan saha pusula
çeyiz
çiçek demeti
çiçek gençlik tazelik
çiçekci
çift sayý
çýðlýk
çiðnemek ezmek
-
exuberant
generosity
dwarf
gown
cinder
billfold
haste
rapid
apprehensive
quick
fast
contemporary
chute
flint
bush
assiduous
steal
hijack
pine
pistachio
mire
fender
crockey
anchor
hoe
blear
rascal
obscure
remedy
crufix
collision
slam
clash
pop
garret
crack
flaw
stream
retire
shy
bashful
abstain from
refrain
pip
locust
hitch
controversy
pull
tow
allure
garland
chin
chip
hack
snack
sort
assorted
diverse
agile
nimble
compass
dowry
nosegay
bloom
florist
even number
wail
crunch
çýkarmak
çýkarmak koparmak nesil soy
çýkarmak türetmek
çýkarmak üretmek
çýkýntý
çýkýntý kaya tabakasý
çýkýþ yeri delik
çýkma dipnot
çýkmak týrmanmak
çýlgýn kuduz öfkeli
çimdik tutam
çimen
çimento tutkal
çýplak
çýplak açýk sade
çýrak
çýrak stajyer
çirkin iðrenç
çirkinleþtirmek
çýrpýnma telaþ
çiselemek
çit çalý engel
çit engel
çizmek silmek
çocuk bebek
çocuk odasý fidanlýk
çok büyük engin
çok daha fazla
çok küçük miktar parça
çok sevmek tapmak
çok titiz
çok zarar vermek
çok, bol
çokeþlilik
çokgeçmeden
çorap iççamaþýrý
çorba
çoþkunluk can atma
çökme yýðma
çöküþ
çöküvermek düþüvermek
çömlek kavanoz
çöp tenekesi
çözülmek gevþemek
çubuk deðnek
çukur boþluk oyuk
çürüme bozulma
çürümüþ rüþvetçi
dadý
daðýtmak israf etmek
daðýtmak yaymak
daha fazla daha öte ayrýca
daha iyi ya
daha uzak daha öte
daima her zaman hiç
dakik
dal(dýr)ma yokuþ iniþ
daldýrmak
dalgýn dalmýþ
dalgýn düþünceli
damla düþme düþüþ atmak
damlamak
danýþma fikir öðüt
danýþmak görüþmek
dar sokak aðaçlýklý yol
daraðacý
darbe dayak
darbe parça pirzola
-
emit
extract
derive
produce
eaves
ledge
outlet
annotation
ascend
mad
pinch
lawn
cement
naked
bare
novice
apprentice
hideous
disfigure
flutter
drizzle
hedge
hurdle
cross of
infant
nursery
immense
by far
fraction
adore
meticulous
havoc of
copious
polygamy
beforelong
hosiery
soup
enthusiasm
collapse
decadence
flop
pot
ashcan
come loose
rod
cavity
decay
corrupt
nanny
dissipate
disperse
further
all the better
farther
ever
punctual
dip
immerse
rapture
pensive
drop
drip
counsel
confer
alley
gallows
beat
chop
darbe vuruþ çizgi
darkafalýlýk
darphane
davranýþ tavýr
daya(n)mak
dayanýklý devamlý
dayanýþma birlik
dedikodu
defol!
deðer biçmek takdir etmek
deðer fazilet
deðirmen öðütmek
deðiþ(me)tirme dininden dönme
deðiþiklik
deðiþmek
deðiþtirme nöbet çare hile
deðiþtirmek (cezayý)hafifletm
deðnek asa personel
dehþet korku
delgi matkap
deli
delik açmak
delik akýntý
delik kertik
delil deneme prova
delip girmek
delmek
delmek nufuz etmek
demet deste
demet salkým küme
demir parmaklýk ýzgara
demirci nalbant
deneme süresi gözaltý
denge
denge duruþ hal
denizciliðe ait
denkleþtirmek
dere çay
derece had büyüklük mesafe
derhal hemen
deri post kabuk
derin engin
derinlik
dermansýz zayýf
destansý masalsý
devam ettirmek
devamlý sürekli sabit
devir çað
devir terk havale
devirmek
devirmek devrilmek
devretmek
devriye
deyim
dik dik bakmak
dikdörtgen
diken
dikey düþey
dikiz röntgen
dikkat etmek kulak vermek
dikkatle iþlenmiþ özenilmiþ
dikkatle okumak
dikkatli
dikkatsiz pervasýz
dikmek kurmak
dikmek yetiþtirmek
dilekçe
dilenci çapkýn
-
dash
bigotry
mint
conduct
lean
durable
solidarity
gossip
begone
assess
merit
mill
conversion
modification
fluctuate
shift
commute
staff
dread
drill
insane
broach
leak
slot
proof
penetrate
perforate
pierce
bunch
cluster
grate
smith
probation
equilibrium
poise
maritime
offset
brook
extent
forthwith
skin
profound
dept
decrepit
epic
carry on
constant
epoch
devolution
overturn
capsize
make over
patrol
phrase
gaze at
oblong
hawthorn
perpendicular
peek
heed
elaborate
perusal
mindful
reckless
erect
rear
petition
beggar
dilim parça
dilim(lemek)
dilsiz sessiz aptal budala
dindar sadýk
dininden dönme
dinlenme barýnak
dinlenme eðlence
dinlenme salonu
dinlenmek
dýrdýr etmek
direk sütun
direnmek engel olmak
dirsek
diþ çürümesi
dýþ hatlar
dýþ taraf dýþ görünüþ
dýþ, dýþtan gelen
diþi geyik, tavþan
diþi inek manda
diþi koyun
diþlere ait
diz bükerek reverans
dizüstü kucak etek
doða yaradýlýþ
doðal saf sade
doðan
doðan þahin
doðrulamak
doðuþtan doðal
doðuya ait
dokunma temas
dokunulmazlýk
dolandýrýcýlýk
dolaþmak gezinmek
dolaþtýrmak
dolmak kabarmak
domuz
domuz eti
domuz pastýrmasý
domuz yaðý
don ayaz kýraðý
don(dur)mak
donanma
donatmak
donup kalma hayret
dostça dostane
dökme kalýp
döl ürün
dönme devir devrim
dönmek fýrýldak
dörtnala gidiþ
döþemek donatmak
dövme
dövmek yumruklamak
dua yalvarma
dul kadýn
duman sis
duman tütmek
durum koymak yatýrmak
duvarcý
duygusuz
düello
düðün nikah
dümen
dürbün
dürtme
dürtmek
dürtmek dirsek
-
slice
shred
dumb
devout
apostasy
resort
recreation
lounge
rest
nag
pillar
oppose
elbow
caries
contour
exterior
external
doe
cow
ewe
dental
curtsy
lap
nature
artless
hawk
falcon
corroborate
inherent
orient
contact
immunity
fraud
prowl
entangle
fill
hog
pork
bacon
lard
frost
congeal
navy
equip
consternation
amicable
cast
offspring
revolution
revolve
gallop
furnish
tattoo
pound
pray
widow
smog
smoke
lay
mason
impassive
duel
nuptial
rudder
binoculars
nudge
goad
poke
dürtü neden
düþman
düþman muhalif
düþmanca
düþmanlýk
düþünceye dalmak
düþünmek hesaba katmak
düþünmek kavramak gebe olmak
düþünmek tartýþmak
düz tam denk hatta bile
düzeltilebilir
düzeltmek
düzen dizi sipariþ sýnýf
düzen tertip
düzgün pürüzsüz
düzlem rende uçak
efsane
egemen çevreler ileri gelenle
egemenlik
eðilmez sert
eðlendirmek güldürmek
eðlenmek mest olmak
eðri meyilli
eðri yan ters
ehliyetsiz
ekin ürün
ekip takým
ekleme katma ilhak
ekmek vakit geçirmek
eksen
eksik kusurlu
eksik taraflý
eksik yanlýþ bozuk
ekþi
el koymak
elbise giysi
elçi delege
elde etmek
elde etmek edinmek
elde etmek, kazanmak
eldiven
eleþtiri azar
eleþtirmen
elindenalma yoksunbýrakma
elle aramak
elle vurmak
emanet etmek güvenmek
emek çaba
emin güvenli
emir teklif
emniyetsiz
emretmek tenbih etmek
engebeli
engel
engellemek
engellemek mani olmak
engin geniþ pekçok
eninde sonunda
enkaz
ense
ergenlik çaðý
eri(t)mek
erik
eriþmek
eritme birleþme
eritmek
erkeðe ait erkeksi
erkek domuz
-
incentive
foe
adversary
hostile
animosity
meditate
consider
conceive
deliberate
even
corrigible
put right
order
layout
smooth
plane
fabulous
establishment
domination
rigid
amuse
revel
oblique
awry
incompetent
crop
gang
annex
loaf
pivot
imperfect
partial
amiss
sour
confiscate
garment
envoy
come by
procure
acquire
glove
censure
critic
bereave
grope
pat
confide
endeavour
confident
bid
insecure
enjoin
rugged
obstacle
foil
hinder
vast
long run
debris
nape
puberty
melt
plum
run up to
fusion
smelt
masculine
boar
erkek yeðen
ertelemek
esas baþlýca
esas nitelik
esaslý gerekli
eski kal olmuþ
eskimiþ
eskimiþ eski
esmek üflemek uçurmak
esneme
esnemek aðzý açýk kalmak
esrar afyon
eþ
eþ arkadaþ evlenmek
eþitlik adalet
eþya giyim vites
et vücut ten
etek kenar
eter esir gökyüzü
etiket
etkili konuþma sanatý
etsuyu
etsuyu salça
ev hayvaný
evlilikle ilgili
eylem hareket belge
ezme püre
ezmek
ezmek parçalamak
ezmek toz yapmak
faal canlý
faaliyet telaþ
fahiþe
farkýnavarmak görmek
farklý
farklý ayrý
farklýlýk ayrýlýk
fasýla süre
fasulye
faydalý,yararlý olmak
fazla büyük
fazla önem vermek
fazla para çekmek
fazla tahmin etmek
felaket afet
felaket facia
fenalaþma
fenalýk kötülük
fes rengi
fethetmek zaptetmek
fýçý dipçik
fýçý varil
fidye
fikir adamý
fikir görüþ gebe kalma
filizlenmek
fýndýk ceviz vida
fýndýk(aðacý)
fýrýn ekmekçi
fýrlatma atma
fýrlatmak
firma ortaklýk
fýrsat vesile sebep
fýsýltý
fýþkýrmak
fiyat maliyet zarar
fiyat ücret
flört yapmak
-
nephew
defer
main
essence
essential
disuse
obsolete
archaic
blow
yawn
gape
dope
consort
mate
equity
gear
flesh
skirt
ether
tag
eloquence
broth
gravy
pet
conjugal
deed
mash
squash
smash
pulverize
brisk
bustle
prostitute
behold
dissimilar
distinct
discrepancy
interval
bean
avail
oversize
overrate
overdraw
overestimate
calamity
catastrophe
deterioration
evil
crimson
conquer
butt
cask
ransom
highbrow
conception
germinate
nut
hazel
bakery
fling
hurl
concern
occasion
whisper
erupt
cost
rate
flirt
fundalýk
gaga aðýz
ganimet yaðma
ganimeti yaðma
gargara
gayret
gazlý bez
gebeliði önleyici
geceye ait
gecikme tehir
gecikmiþ
geciktirmek
geç ölü rahmetli
geçici
geçici erteleme
geçim
geçinmek
geçirgen
geçit boðaz
geçmek
geçmek çýrpýnmak
geçmek üstün olmak
geçmiþ eski
geðirti püskürtü
gelecek
gelecek nesiller
gelir baðlamak
geliþme
gemi direði
gemi ile gezmek
gemiciliðe ait
gemiye binmek
gençlik
genel af
genellikle
geniþ bol
geniþletmek
gerçek durum
gerçek hakiki
gereðince tam zamanýnda
gerekli elzem
geri alma iptal
geri arka
geri çekilme
geri göndermek
geri istemek elveriþli yapmak
geri kalan artan
geri kalan(ödenmemiþ borç)
geri ödemek
geri tepmek
geri tutmak sýnýrlamak
gerip uzatmak
geveze
gevezelik
gevþek
gevþek baþýboþ
gevþemek zayýf düþmek
geyik boynuzu
geyik karaca
geyik yavrusu
gezinti
gezmek dolaþmak
gibi
gýcýrda(t)mak
gýcýrdamak
gýda
gidip getirmek
gidiþ kalkýþ
-
heath
beak
loot
booty
gargle
dilligence
gauze
contraceptive
nocturnal
delay
belated
retard
late
momentary
reprieve
livelihood
get along
permeable
defile
go by
flit
excel
by gone
belch
forthcoming
posterity
endow
evolution
mast
cruise
nautical
embark
juvenile
amnesty
by and large
ample
expand
fact
genuine
duly
requisite
revoke
rear
recede
remand
reclaim
rest
arrears
repay
rebound
restrain
elongate
garrulous
prattle
flabby
loose
languish
antler
deer
fawn
excursion
loiter
as well as
gnash
creak
nutriment
fetch
departure
gýpta eden haset
girdap
girgin sempatik
giriþ baþlangýç
giymek takýnmak
gizli anlaþma suikast
gizli elaltýndan
gizli mahrem
göbek
göçebe
göçmek
göçmen
gök sema
gölge siper
gömlek
gömmek yerleþtirmek
göndermek teslim etmek
gönüllü
görev tören merasim
görevini bilen
görkem ihtiþam
görme manzara
görmek anlamak
görmüþ geçirmiþ
görünmek meydana çýkmak
görüþ görünüþ
gösteri
gösteriþ tantana
göstermek
göz alýcý
gözden düþme
gözden düþmek
gözden geçirme düzeltme
göze ait
gözenek derin düþünmek
gözetim bakým nezaret
gözkapaðý
gözünü kamaþtýrmak
gri
gurur kibir iftihar
gururlu
gübre
gübre(lemek)
gücendirmek
gücenmek
güdümlü yönetilebilir
gül gibi ümit verici
güler yüzlü hoþ
gülümseme tebessüm
gülünç
gülünç komik
gümüþ
günah
günaþýrý
güneþe ait
gürleme
gürültü çan çalmak
gürültü kavga
güve pervane
güvenilir
güvenmek
güvensizliik þüphe
güverte
güzel koku
güzel sevimli oldukça hayli
haber vermek
haberci kurye
haberci müjdeci
-
envious
swirl
sociable
prelude
puton
conspiracy
clandestine
confidential
navel
nomad
migrate
emigrant
heaven
shade
shirt
embed
consign
voluntary
function
dutiful
magnificence
sight
perceive
sophisticate
appear
aspect
parade
pomp
denote
glamorous
disgrace
disfavour
revise
ocular
pore
custody
eyelid
dazzle
drab
pride
proud
manure
dung
displease
resent
dirigible
rosy
genial
smile
ludicrous
humorous
silver
sin
every other day
solar
roar
peal
broil
moth
reliable
rely
discredit
deck
fragrance
pretty
inform
courier
herald
hacý
hacim büyüklük
hacim kütle
haçlý seferi
hadým etmek
hafif yumuþak
hafifçe vurmak
hak iddia eden
hakaret
haketmek layýk olmak
haksýz
hal husus olay
hal koþul
halat ip
halý kilim
halis saf
halk ahali
halk aleni genel
halk ozaný
halletmek
halletmek çözmek
ham çið tecrübesiz
ham kaba
hamal kapýcý
hamdolsun çok þükür
hamle saldýrýþ
hamur
hamuriþi
hançer
hanedan soy
hap
harabe yýkým periþanlýk
harap
harap etmek
harap ýssýz
hararetli ateþli
harbe ait
hardal
hareket jest
hareketsiz
hareketsiz tembel
hariç _den baþka
hasat ürün
hasýr paspas
hassas alýngan
hasta býkkýn
hastalýk
haþin korkunç
hata gaf pot
hatýra
hatýrlamak
hatýrlatmak
havacýlýk
havari misyoner
havasýný boþaltmak
havuz gölcük
havuz liman
havuz toplamak
hayak kýrýklýðýna uðratmak
hayal görüntü
hayal kapris geçici arzu
hayali acaip garip
hayalperest
hayli çok önemli
hayli oldukça
hayvan yavrusu
hayvanca vahþi
hazýr bulunma
-
pilgrim
size
bulk
crusade
castrate
mild
dab
pretender
affront
deserve
unjust
case
circumstance
rope
rug
sheer
folk
public
minstrel
clear up
solve
raw
crude
porter
fortunately
rush
dough
pastry
dagger
dynasty
pill
ruin
dilapidated
devastate
desolate
fervent
martial
mustard
gesture
immobile
inert
except
harvest
mat
susceptible
sick
disease
grim
blunder
keepsake
recollect
remind
aviation
apostle
deflate
pond
dock
pool
disillusion
phantom
fancy
fantastic
fanciful
considerable
quite
cub
bestial
presence
hazýr bulunmak refakat
hazýrcevap
hedef amaç niþan
hemen
hemen çabuk harekete geçme
hemen olan
hemþire dadý emzirmek
hendek
her biri, beher
her nasýlsa her halde
herhalde
herþeye gücü yeten
herþeye inanan
hesap etmek saymak
hesap tahmin
hevesli istekli
heybetli ürkütücü
heyecan ayaklanma
heyecan his
heyecanlý telaþlý
heykel
hiç sýfýr
hýçkýrmak
hilal yeniay ayça
hile aldatma
hile düzen
hindistan cevizi
hýrlamak
hýrs açgözlü
hýrs tamah
hýrsýz
hisse pay
hisse pay çeyiz
hisse pay talih çok miktar
hissiz ilgisiz
hýþýrtý
hýyar salatalýk
hizip ayrýlýk
hizmetçi kýz
hizmete almak tutmak
hor görmek
horlama
horoz
horoz musluk
hortum çorap
hoþ latif
hoþ tatlý
hoþgörü düþgünlük
hoþnutsuzluk
hububat mýsýr tuzlamak
hükmetmek zorbalýk
hüküm karar
hüküm kural
hüküm süren yaygýn
hükümdar
hüner sanat hile
hüner ustalýk
hünerle kullanmak
hünerli
hünerli alet, cihaz
hürmetsiz
ibadet tapýnma
ibret, örnek verici
iç
iç dahili
iç etek
içecek
içerde
-
attend
repartee
aim
right away
prompt
instant
nurse
ditch
apiece
anyhow
in any case
almighty
credulous
reckon
estimate
eager
formidable
commotion
emotion
hectic
statue
nil
sob
crescent
deceit
cheat
coconut
growl
greed
avarice
thief
quota
portion
lot
apathetic
rustle
cucumber
faction
maid
engage
despise
snore
rooster
cock
hose
pleasant
amiable
indulge
discontent
corn
domineer
decree
precept
prevalent
sovereign
craft
knack
manipulate
skilful
gadget
disrespectful
cult
exemplary
inner
civil
petticoat
beverage
interior
içermek içine almak
içine çekmek
idareci yönetici müdür
iffetli temiz
iflasetmiþ
ifrat aþýrýlýk
ifþa etme açýða vurma
iftira
iftira etmek
iðne ibre
iðrenç
iðrenç kötü
iðrenç nefret verici
ihmal etmek
ihmal etmek saymamak
ihmalci
ihtar tenbih
ihtimal
ihtiras tutku aþk
iki hafta
ikidilli
ikieþlilik
ikitaraflý
ikiye bölmek kesiþmek
ikiyüzlü riyakar
ikna etmek
ilahi milli marþ
ilan beyan
ilan bildiri
ilerde ileriye
ileri atýlmak
ileri dýþarý açýða sonra
ileri sürme iddia
ileri sürmek savunmak
ilerleme
ilerleme geliþme
ilerleme terfi
ilerlemek acele etmek
ilerlemek çýkmak
ilgi çekici olay
ilgi endiþe
ilgi tahammül
ilgi uygunluk
ilham esin
ýlým vakar
ýlýmlý hafifletmek
iliþki ilgi akrabalýk
ilk asýl baþlýca
ilkel kaba
ilkyardým
ilmek düðüm
iltifat
ima etmek
ima etmek anýþtýrmak
ima seziþ
iman inanç
imha etme yok etme
imparator
imtiyaz ayrýcalýk
inançsýzlýk güvensizlik
inandýrmak ikna etmek
inatçý
inatçý dikkafalý
ince gevþek
ince güzel zarif hoþ
ince seçkin
ince zayýf
inceleme teftiþ
-
contain
inhale
administrator
chaste
bankrupt
excess
disclose
backbite
slander
needle
loathe
heinous
abominable
neglect
disregard
careless
admonition
likelihood
passion
fortnight
bilingual
bigamy
bilateral
intersect
cant
persuade
anthem
proclaim
proclamation
ahead
lunge at
forth
allege
plead
headway
progress
promote
come along
proceed
highlight
concern
bearing
relevance
inspire
equanimity
moderate
relation
primary
primitive
firstaid
loop
compliment
imply
allude to
inkling
creed
extirpate
emperor
privilege
disbelief
convince
stubborn
obstinate
flimsy
fine
exquisite
slim
review
inci
incik baldýr
incil
incir
indirmek alçaltmak
indirmek bastýrmak
inilti
inip çýkmak, hareket etmek
iniþ meyil
iniþ yokuþ
inkar etme tanýmama
inkar etme vazgeçme
inkar etmek
inme felç
inmek alçalmak
insanoðlu
inþa etmek kurmak
ipek
iranlý
iriyarý
ýrk ayrýmý
ýrzýna geçme
ýsýrma sokma
iskele rýhtým
iskelet çatý
ýslahevi cezaevi
ýslan(t)mak
ýslatmak
ismin cinsi
ispat tartýþma münakaþa
israf aþýrýlýk
ýsrar etmek
ýsrar etmek yalvarmak
istakoz
istekli
isteksiz
istemek rica etmek
isyancý asi
iþ birliði
iþ çalýþma emek zahmet
iþ iliþkisi
iþ sipariþ
iþaret etmek
iþaret iz leke marka
iþaretateþi denizfeneri
iþe yaramaz
iþgal meslek iþ
iþgüzar
ýþýn
iþitilebilir
iþten çýkarmak yol vermek
itaat
itaatsizlik
itibar saygý takdir
itici güç
itiraf edildiði gibi gerçekte
itiraf etme kabul etme
itiraf kabul giriþ
itiþip kakýþma
itmek dürtmek
ittifak birlik
iyileþme þifa
iyileþmek
iyilikeden velinimet
iyiniyet saygýnlýk
ýzdýrap keder
janbon
kaba adam
-
pearl
shank
gospel
fig
depress
putdown
groan
bob
declivity
descent
disown
disclaim
negate
apoplexy
descend
humanbeing
construct
silk
persian
burly
color bar
rape
bite
pier
skeleton
penitentiary
soak
drench
gender
argue
extravagance
persist
entreat
lobster
applicant
loath
solicit
rebel
collaborate
labo(u)r
dealings
errand
beckon
mark
beacon
goodnothing
occupation
officious
ray
audible
dismiss
obedience
disobedience
esteem
propulsion
admittedly
avow
admission
hustle
push
alliance
heal
convalesce
benefactor
goodwill
anguish
ham
lout
kaba þaka oyun
kaba terbiyesiz
kabir türbe
kabuk, soymak
kabul etme tanýma
kabul etmek itiraf etmek
kabul onama
kaçak mal
kaçak mülteci
kaçýnýlmaz
kaçýnma kaçamak
kaçmak
kaçmak kurtulmak
kadeh
kader yazgý
kader yazgý ölüm kýyamet
kadýn elbisesi
kadýnsý yumuþak
kafatasý
kafes
kafes asansör
kaftan üstlük
kaðýt külah
kalabalýk ez(il)mek
kalça kaba et
kaldýraç yük asansörü
kaldýrma taþýma yolverme
kaldýrmak atmak
kaldýrmak iptal etmek
kaldýrmak yükseltmek
kale
kalýn sýk keþif
kalýtým
kalkan siper
kalmak durmak
kama
kamaþtýrýcý ýþýk dargýn bakýþ
kamaþtýrmak sersemletmek
kambur tümsek
kamçý kirpik
kamçýlamak dövmek
kamulaþtýrma
kan davasý
kanamak
kanarya
kanat kol
kanca deðnek dolandýrýcý
kandýrmak
kanýtlamak
kanunsuz evlilik dýþý
kapatmak
kapýcý mübaþir
kapýcý yönetici
kapital stok fon
kaplamak yayýlmak
kapmak ele geçirmek
kaporta yumurtadan çýkmak
kapris
kapsamak içermek
kar fýrtýnasý
kar kazanç yarar
kar, lapa, ince tabaka
karaciðer
karanfil pembe
karanlýk hüzün
kararlý cesur
kararsýz
kararsýz güvenilmez
-
prank
rude
tomb
peel
acknowledge
confess
assent
contraband
fugitive
inevitable
evasion
flee
get away
goblet
destiny
doom
frock
effeminate
skull
lattice
cage
robe
cornet
crush
hip
hoist
removal
heave
abolish
raise
fortress
thick
heredity
shield
abide
dagger
glare
daze
hump
lash
flog
expropriation
feud
bleed
canary
wing
crook
coax
prove
illegitimate
shut
usher
caretaker
fund
pervade
grab
hatch
vagary
comprise
blizzard
profit
flake
liver
pink
gloom
resolute
fickle
precarious
karaya ait
karaya çýkarmak
kardeþçe
karga ötmek
kargaþa gürültü
kargaþalýk
karýn
karýn karnýn altý
karýnca
karýþ(týr)mak
karýþýklýk
karýþýklýk çýlgýnlýk
karýþýklýk hastalýk
karýþým alaþým harman
karýþtýrma rahatsýz etme
karýþtýrmak ayak sürtmek
karýþtýrmak bileþtirmek
karýþtýrmak þaþýrtmak
karma eðitim
karþý durmak
karþý gelen serkeþ
karþýlaþtýrmak
karþýlýklý ortak
karyola
kase tas yuvarlama
kasýtlý temkinli
kasnak çember
kaþ
kaþ alýn
kaþlarýný çatmak
katý sert bükülmez
katil
katýlan paylaþan
katýlaþtýrmak sertleþtirmek
katliam
kavanoz
kavga
kavga gürültü
kavga patýrtý
kavis viraj bükmek eðmek
kavrama debriyaj
kayalýk uçurum
kaybetmek
kaydetmek asker olmak
kaygan
kaygýsýz
kayma kaçýrma
kaymak slayt
kaynak
kaza aksilik
kaza kayýp
kazak süveter
kazanç
kazmak delmek toplamak seçmek
kazmak kazý
keçi
keçiyolu patika
keder acý
kederli elemli
kederli sönük
kedi
kefalet
kefaret ceza piþmanlýk
kehribar
kekelemek sendelemek
kel
kelepçe bilezik
keman(çalmak)
-
territorial
disembark
fraternal
crow
turmoil
riot
belly
abdomen
ant
mingle
disarray
distract
disorder
blend
disturb
shuffle
amalgamate
confuse
coeducation
resist
defiant
confront
mutual
bedstead
bowl
deliberate
hoop
eyebrow
brow
frown
stiff
assassin
participant
harden
massacre
jar
quarrel
brawl
row
bend
clutch
cliff
mislay
enlist
slippery
carefree
slip
slide
source
mishap
casualty
pullover
earnings
pick
excavate
goat
path
grief
dolorous
dismal
pussy
bail
penance
amber
falter
bald
bracelet
fiddle
kemer tak
kemikli kýlçýklý
kemirgen
kemirmek
kenar aðýz(bardak kap)
kenar aðýz(kaya uçurum)
kenar ara kazanç
kenar öksürmek
kenat sýrt býçak aðzý
kendinden geçirmek
kendinden geçme
kendini beðenmiþ
kereste
kerpeten
kesik yarýk
kesin belirli
kesin emin muhakkak
kesin önemli
kesin tamamiyle
keskin acý
keskin sivri sert zeki
keskin þiddetli
keskin þiddetli düþgün olmak
kesmek
kesmez kör lafýnýsakýnmaz
kestane
keþfetmek bulmak
keten bezi tuval
keten iççamaþýrý
ketum aðzý sýký
ketumiyet akýllýlýk
keyfi
kibir gurur
kibirli kendini beðenmiþ
kibirli maðrur
kýkýr kýkýr gülmek
kýlavuz öncü
kýlýbýk
kýlýflamak
kýlýk
kilise avlusu
kilise mihrabý
kýlmak yapmak geri vermek
kimsesiz ümitsiz
kin garez
kýna
kir pislik
kira(lamak)
kiralamak
kýrda köyde
kýrýlmýþ parça
kiriþ direk
kiriþ engel kaçýrma
kiriþ tel
kirletmek
kirletmek bulaþtýrmak
kýrmak parçalamak
kýrmýzý yanaklý
kirpik
kýrsal köy
kýsa bakýþ kýsa görmek
kýsa çorap
kýsa kýsaca
kýsa özlü
kýsaltma özet
kýsaltmak
kýsýr kurak
kýsýtlamak sýnýrlamak
-
arch
bony
rodent
nibble
brim
brink
margin
hem
edge
enrapture
ectasy
complacent
timber
pincers
slit
definite
certain
crucial
downright
bitting
sharp
intense
keen
amputate
blunt
chestnut
detect
canvas
linen
discreet
discretion
arbitrary
arrogance
conceit
haughty
giggle
lead
henpecked
encase
famine
churchyard
altar
render
forlorn
grudge
henna
filth
lease
charter
in the country
fragment
girder
balk
chord
pollute
contaminate
shatter
ruddy
eyelash
country side
glimpse
sock
brief
concise
abridge
curtail
barren
restrict
kýskaç pense
kýskanç
kýsmen
kiþisel gizli
kýþkýrtmak heyecanlandýrmak
kýþla
kiþnemek
kýta
kývýrcýk gevrek
kývranma çýrpýnma
kývrým
kývrým bukle
kývrým kat(lamak)
kýyafet deðiþtirmek
kýyas benzerlik
kýyý sahil
kýyma
kýymalý(yemek) doðramak
kýymetli pahalý
kýymetli taþ
kýz yeðen
kýzamýk
kýzarýklýk
kýzarma utanma
kýzarmýþ
kýzartýlmýþ
kýzdýrmak
kýzdýrmak taciz etmek
kýzgýnlýk þiddet
kýzýllýk hararet
kýzkardeþ
klakson
kocaman
kocaman þaþýlacak
koç(vuruþu)
koklamak
koku
kol destek raf
kolay kýrýlýr gevrek
kolaylaþtýrmak
kolluk yen tokat
koltuk deðneði
koltukaltý
komþu bitiþik
koni külah
kontrol paneli
konu dýþý
konum þifre
konuþkanlýk
konuþma sohbet
koparmak yolmak cesaret yiðit
kopmak
kor köz
korkak yüreksiz
korku dehþet
korku endiþe
korku sakýnma
korkutmak
koro
korsan
korsanlýk
koruma muhafaza
korumak
kovma çýkarma
kovmak
kovuþturma takip
koymak yerleþtirmek
koyuluk kývam
-
pliers
jealous
partly
private
excite
barracks
neigh
continent
crisp
convulsion
twirl
curl
fold
disguise
analogy
shore
mince
hash
precious
gem
niece
measles
rash
blush
roast
fried
enrage
annoy
fury
glow
sister
honk
gigantic
prodigious
ram
sniff
smell
bracket
brittle
facilitate
cuff
crutch
armpit
adjacent
cone
dashboard
irrelevant
code
gab
conversation
pluck
come off
ember
coward
dismay
fear
awe
bully
choir
pirate
piracy
conservation
protect
expulsion
drive out
prosecute
put
consistency
koza
kök(leþtirmek)
köle esir
köle yapmak
köp(ük)ürmek
köpek yavrusu
köpeklenmek yaltaklanmak
köpük
köpüren köpüklü
kösele meþin deri
kötü ahlaksýz
kötü beslenme
kötü durum
kötü gözle gören
kötü iþ yapmak içine etmek
kötü niyet
kötü niyetle bakmak
kötü pis fena
kötü yürekli
kötülemek
kötülük
kötümserlik
köye ait
köylü
krallýk ülke
kriko bacak vale
kucaklamak
kucaklamak benimsemek
kukla
kulakmemesi
kule zirve doruk
kulübe,loca yerleþtirmek barý
kumak atmak fýrlatmak
kumak yerleþtirmek
kumar (oynamak)
kumaþla kaplamak
kundak bezi
kundakçý
kundakçýlýk
kura raðbetedilen þey beraber
kurak çorak
kuraklýk
kural düzen intizam
kural usül idare
kurbaða
kurban fedakarlýk
kurdela þerit
kurnaz
kurnaz açýkgöz
kurnaz becerikli
kurnaz zeki
kurnazlýk hile
kurþun
kurtarma salýverme
kurtarmak
kurtarmak baþýndan atmak
kusur
kusur eksiklik
kusur noksan
kuþatma
kuþatmak
kuþuçumu
kutlama anma töreni
kutlamak
kutsal
kutsal tanrýsal
kutu kasa
kutup direk kazýk
-
cocoon
root
slave
enslave
froth
puppy
cringe
bubble
effervescent
leather
vicious
malnutrion
predicament
cynical
botch
malice
leer at
nasty
malignant
disparage
misdeed
pessimism
rural
peasant
realm
jack
cuddle
embrace
puppet
lobe
pinnacle
lodge
pitch
establish
gamble
drape
diaper
incendiary
arson
draw
arid
drought
regular
rule
frog
sacrifice
ribbon
artful
cunning
shrewd
astute
dodge
lead
release
extricate
rid
oversight
defect
shortcoming
besiege
encircle
beeline
commemorate
felicitate
sacred
divine
case
pole
kuvvetlendirmek
kuvvetli etkili
kuvvetten düþürmek
kuyruk
kuyruk iz
küçük dalga
küçük ev klübe
küçük görme aþaðýlama
küçük görme kibir
küçük önemsiz
küçük þiþe termos
küçük ufak parça
küçümsemek
küf kalýp
külhanbeyi
küre
kürek
kürek çekmek
kürkçü
küstah
küstah haddini aþan
küstah terbiyesiz
kütük
kütük engel
kütük sicil kayýt
labirent
laðým su yolu akýtmak
lahana
lale
lanet beddua küfür
lanetli uðursuz
lastik kauçuk silgi
lavabo musluk batmak
leðen havuz
leke ayýp
leke boya
leke bulanýk
leke bulaþýk
leke dalgakýran köstebek
lekesiz
leþ
liman sýðýnak
lokma parça
lütuf iltimas kayýrma
lütuf nezaket
maaþgünü
mabet
maden mayýn kazmak
mahkum etmek kýnamak
mahkum suçlu
mahsul ürün
makale yazý deneme
makara
maksat niyet
mal mülk arsa
mal ticari eþya
mali
manastýr
mandal sürgü
mangal kömürü
mania engel
manivela, kol, garip adam
manþet baþlýk altyazý(film)
mantar
mantar týpa
manto palto
manzara
manzara görüþ ihtimal
-
reinforce
potent
enervate
tail
trail
ripple
cottage
disdain
contempt
petty
flask
small
snub
mold
rowdy
sphere
oar
row
furrier
flippant
presuming
insolent
log
clog
register
maze
drain
cabbage
tulip
curse
accursed
rubber
sink
basin
blot
stain
smear
blur
mole
immaculate
carcase
haven
morsel
favour
grace
payday
temple
mine
condemn
convict
yield
essay
reel
purpose
estate
commodity
fiscal
abbey
latch
charcoal
impediment
crank
caption
mushroom
cork
cloak
landscape
prospect
marangoz doðramacý
martý
masal efsane
masraf gider
maya(lanma)
maydonoz
mecazi
mecburi zorunlu
mekik
mektuplaþma
memebaþý
memeli
mendil
mengene kenet
menteþe
meraklý düþgün
merdiven
merhamet acýma
merhametli
mermer bilye
meydan okuma davet
meyil önyargý
mezar kitabesi
mezarlýk
mide ekþimesi
midye
miðfer
mýknatýs
mikrop tohum
miktar alýþveriþ anlaþma daðý
minare
minnettarlýk
miras
miras almak
miras kalýt
mýrýlda(n)mak
mýrýldanmak þikayet etmek
mýrýltý
misafirperverlik
misal örnek
mýsýr
mizaç ruhsal durum
mýzrak deþmek yarmak
mobilya
modern
mor
muaf
mucize hayret
muhalif karþýt
mumya
mumyalamak
musallat olmak
musluk
mübalaða
mükafat
mükafat ödül
mükafatlandýrmak
mülk arazi alan
münakaþa tartýþma
münasebet saygý itibar
müsaade gelir maaþ
müsaade izin
müsaade kabul
müsrif
müþteri
müttefik
müzakere
nafaka
-
carpenter
gull
fable
expense
ferment
parsley
figurative
imperative
shuttle
correspondence
nipple
mammal
handkerchief
cramp
hinge
fan
ladder
compassion
merciful
marble
challenge
bias
epitaph
cemetary
heartburn
mussel
helmet
magnet
germ
deal
minaret
grateful
legacy
inherit
heritage
mumble
grumble
mutter
hospitality
instance
maize
mood
lance
furniture
up to date
purple
exempt
marvel
averse
mummy
embalm
obsess
faucet
exaggerate
reward
prize
requite
domain
dispute
respect
allowance
consent
permit
lavish
client
ally
negotiate
alimony
nane
nasýlsa
nazik
nazik ince
nazik kibar
nefis ince zarif lezzetli
nefret iðrenç
nefret tiksinme
nefret tiksinti
nehir aðzý haliç
nehir geçidi sýð geçit
nem rutubet
nesir düzyazý
neþe
neþe oynamak
neþeli
neþeli gürültülü
nezaketsiz
nezle
nicelik miktar
nispet oran
niþan rozet
niþanlý
noksan eksiklik
noktalama
nöbet yarýþ gösteri
nüfus sayýmý
o takdirde
obur
ocak
oda salon meclis
oðul
okçu
okþamak
okul müdürü
okuma yazma bilmeyen
okumak göstermek
okunaklý
okunaksýz
olaðanüstü durum
olay bölüm
olay hal
olay tesadüf
oldukça
oldukça tersine
olgun eriþkin reþit
olgun yumuþak
olgunlaþmamýþ
olgunlaþmýþ
olmak
olmak baþýna gelmek
olmak büyümek yetiþmek
olmasýn diye, belki
olsa bile
olsa olsa
omuz
omuz silkme
onarmak yamamak
onay tasdik
oransýz
orantý nispet
orantýlý
ortaçaða ait
ortak
ortaklaþa
ortaklýða ait þirkete ait
ortaya çýkma doðma
oruç perhiz
-
mint
somehow
civil
delicate
courteous
dainty
detest
disgust
abhorence
estuary
ford
moist
prose
mirth
frolic
jolly
hilarious
disobliging
catarrh
quantity
rate
badge
fiance
lack
punctuate
bout
census
in that case
glutton
furnace
chamber
son
archer
caress
headmaster
illiterate
read
legible
illegible
emergency
episode
event
incident
fairly
rather
mature
mellow
immature
ripe
come about
befall
grow
lest
even if
at best
shoulder
shrug
mend
ratification
disproportionate
proportion
comparative
medieval
co_partner
in common
corporate
emergence
fast
ot bitki
otelci hancý
otla(t)mak
otlak çayýr
otostop
oturan
oturma odasý
oturma yeri konut
oturmak durmak
oturmak ikamet
oturmak ikamet etmek
oturmak yerleþmek
ova düz
oy anket
oy(vermek)
oyalanmak
oymak oymacý
oymak oymacýlýk
oyunbaz þakacý
öc almak
öç intikam
ödenmesi gereken hak vergi
ödev,görev gümrük vergisi
ödül ikramiye
ödüllendirme telafi
öfke
öðrenci gözbebeði
öðrenci yurdu
öðütmek ufalamak bilemek
öksürmek
ölçü ayar(etmek)
ölçüsüz aþýrý
ölmek mahvolmak
ölüm ilaný
ölüm vefat
ölümcül
ölümsüz
önce
önceden bildirme kahinlik
önceden bildirmek
önceden görmek sezmek bekleme
önceki,eski sabýk
öncü istihkam
önde gelme üstünlük
önem
önemli
önemsiz
öneri teklif
önlem tedbir
önlemek durdurmak
önlemek hüsrana uðratmak
önlemek karþýlamak
önlük
önsöz
önyargý
örme örgü
övgü
övgüyedeðer
övünme palavra
öz ilik
öz kapasite hacim memnuniyet
özdeyiþ
özel tuhaf garip
özellik gizlilik
özellik yüz çehre
özet hazmetmek sindirmek
özlem arzu
özür mazeret bahane
-
herb
innkeeper
graze
pasture
hitchhike
inmate
parlour
domicile
dwell
reside
inhabit
settle
plain
poll
ballot
potter
carve
engrave
playful
avenge
revenge
due
duty
premium
recompense
dudgeon
pupil
hostel
grind
cough
gauge
immoderate
perish
obituary
decease
fatal
immortal
prior
prophecy
predict
anticipate
former
pioneer
precedence
importance
momentous
immaterial
proposal
precaution
prevent
frustrate
counter to
apron
preamble
preconception
plait
praise
laudable
boast
pith
content
motto
peculiar
privacy
feature
digest
longing
excuse
palyaço
pamuk(bezi)
pancar
papaðan
papatya
para cezasý
parasýz
parasýz bedava
paraþüt
parayý geri vermek
parçalamak
parýldamak
parýltý
parlaklýk(yaymak)
parola slogan
pas(lanmak)
pasaklý
paslý
paten
patla(t)mak
patlak delik
patlama
patlama infilak
patlama yarýk
pay tayýn miktar
payanda destek
paydos erteleme
paylaþtýrmak
peçe yaþmak
peçete kundak bezi
pekçok
pençe
pençe ellemek
pense
perakende satýþ
perde
peri
peþin olarak
peþin ödemek
pezevenk
pike yapmak dalmak
pýrasa
pirzola
pis kirli bozuk iðrenç
pis laf
pislik çamur
pist
piþman olmak
piyade asker
piyango
planlamak tasavvur etmek
pohpohlamak
poliçe taslak mecburi askerli
polis memuru
postakodu
prova tekrar
pusu(da beklemek)
putperest
pürüzlü kaba sert
püskürtmek defetmek
rahat ferah kolaylýk
rahat keyifli
rahat konforlu
rahat oturamamak
rahatsýz etmek
rahibe
raket velvele gürültü
rakip
-
clown
cotton
beetroot
parrot
camomile
fine
penniless
free of charge
chute
refund
dismember
glint
gleam
radiance
catchword
rust
slattern
rusty
skate
explode
puncture
explosion
detoration
burst
ration
buttress
respite
apportion
veil
napkin
numerous
talon
paw
claw
retail
curtain
fairy
in advance
prepay
pimp
dive into
leek
cutlet
foul
smut
dirt
runway
repent
infantry
raffle
envisage
flatter
draft
bobby
zipcode
rehearsal
ambush
idolater
rough
repel
ease
cosy
snug
fidget
molest
nun
racket
rival
rakip karþýt
rasgele geliþigüzel
rast gelmek
rast gelmek çarpmak
razý olmak
reçete
reçete alýndý
reddetmek
reddetmek atmak
rehberlik
rehin
rehin söz vaat
rehine tutsak
rende
resimli
rezalet
rezil itibarsýz
rýhtým
riziko tehlike
roman hayal yalan
ruh can
rutubet nem(lendirmek)
rütbe sýra dizi
rüzgar bora
rüzgara açýk soðuk
saadet mutluluk
sabýk eski ölü
sabýrlý hasta
sabýrsýz
sabýrsýz düþüncesiz
sabit saðlam bükülmez firma
sabun
sabun köpüðü
saç örgüsü kurdela
saçak kenar
saçma
saçmak yaymak
saçmalamak
sadaka
sadakat vefa
sade saf
sadece
sadece ancak
sadýk
saf bön
saf temiz
safha evre
sað yetki doðru
saðanak duþ
saðduyu
saðýr
saðlam katý
saðlam kusursuz
saðlamak
saðlamlaþtýrma kuvvetlendirme
sahip malik
sahte düzme
sahte taklit
sahte yapmacýk
sakal
sakat(lamak)
sakatlamak
sakin asude
sakin sessiz
sakin uysal
sakýnca engel
sakýnmak
sakýnmak kaçýnmak
-
opponent
haphazard
come upon
run into
comply with
prescription
receipt
refuse
reject
guidance
pawn
pledge
hostage
grater
pictorial
infamy
disreputable
wharf
hazard
fiction
soul
damp
rank
gust
bleak
bliss
ex_
patience
impatient
rash
firm
soap
lather
braid
fringe
farce
disseminate
babble
alms
fidelity
mere
barely
merely
loyal
naive
pure
phase
right
shower
commonsense
deaf
solid
foolproof
ensure
fortification
possess
phony
counterfeit
bogus
beard
cripple
disable
tranquil
quiet
placid
drawback
evade
flinch
sakýnmak sýyrýlmak
saklamak
saklamak post
saklamak stok
salata
saldýrý çirkin
saldýrý hücum
saldýrý taarruz
saldýrma hamle
saldýrmak istila
salgýn(hastalýk)
salývermek
sallamak geliþmek bayýndýr
saman
saman tozu
samimi açýk
samimi candan
samimi içten
sancý acý
sandýk kutu göðüs
sandýk teneke
sap kulp kullanmak
sapmak
saptýrmak çevirmek
sarfetmek harcamak
sarfetmek kullanmak
sarkýk parça, kapak kanat
sarmak
sarmak (sesi)boðmak
sarmak ciltlemek
sarmak kuþatmak
sarmak zarar vermek
sarmak zarf
sarmaþýk
sarmýsak
sarp kayalýk
sarsýntý deprem
sarsma sarsýntý
sarsmak yavaþ gezinti
satýn alma
savaþçý kavgacý
savaþla ilgili
savunma rica bahane
saygý takdir
saygýlý nazik
saygýsýz düþüncesiz
sayýsýz
sebat
seçilebilir uygun
seçim çevresi seçmenler
seçkin tanýnmýþ
sefalet
sekme sýçrama
sekme zýplama
seksle ilgili açýksaçýk terbi
sel taþkýn
selamlama
sembol simge
sembolle gösterim
serap
serbest býrakmak
serseri aylak
serseri baþýboþ
serseri külhanbeyi
sert haþin merhametsiz
sertleþmiþ hissiz
sessiz dilsiz
sessiz harf ünsüz
-
elude
putaway
hide
hoard
lettuce
offensive
assail
assault
dash
invade
epidemic
disengage
flourish
straw
chaff
candid
cordial
sincere
gripes
chest
bin
handle
deviate from
deflect
expend
exert
flap
enfold
muffle
bind
gird
infest
envelope
ivy
garlic
crag
quake
shock
jog
purchase
belligerent
warfare
plea
homage
considerate
inconsiderate
innumerable
persevere
eligible
constituency
prominent
miserable
hop
skip
bawdy
flood
greet
emblem
notation
mirage
emancipate
hobo
bum
hooligan
harsh
callous
mute
consonant
sessizlik
set bent hendek
sevdirmek
seve seve
sevgili sevilen
sevin(dir)mek
sevinç neþe
sevketmek
seyrek ender
seyretmek düþünmek tasarlamak
seyyar satýcý
sezgi içine doðma
sýçan
sýçrama
sýçrama (oynama)
sýçramak oynamak
sýfat özellik simge
sýfýr
sýðýnak barýnak
sýk yoðun
sýký tutma kavrama
sýkýcý
sýkýcý kasvetli
sýkýntý üzüntü
sýkýþtýrmak zulmetmek
siklon
sýkmak
sýla hasreti
silahlandýrma
silahlanma
silahsýzlandýrmak
silkmek sallamak
silme bezi paspas
silmek yok etmek
sýnavdan kalmak baþaramamak
sinir cesaret
sýnýrlamak hapsetmek
sinirli
sinsi gizli
sinsi sinsi dolaþmak
sýr cila
sýra dizi
sýra dizi erim menzil
sýra kuyruk
sýradýþý garip
sýrasý gelince
sýrýtma
sis
sis duman
sis pus
sýva alçý
sivil
sivilce
sivrisinek
soðan
soðan ampul
soðuk algýnlýðý üþütme
soðuk ýslak
soðukkanlýlýk
soðutmak uzaklaþtýrmak
sokaða çýkma yasaðý
sokmak delmek diken
solumak soluyarak konuþmak
solungaç
somurtmak
son devam etmek
son esas temel
son teslim tarihi
-
silence
dike
endear
readily
beloved
rejoice
joy
propel
rare
contemplate
pedlar
intuition
rat
bounce
gambol
frisk
attribute
nought
asylum
dense
grip
nuisance
dreary
distress
oppress
cyclone
squeeze
homesick
rearmament
armament
disarm
shake
mop
obliterate
flunk
nerve
confine
on edge
furtive
sneak
glaze
row
range
queue
extraordinary
in due course
grin
fog
mist
haze
plaster
civil
pimple
gnat
onion
bulb
chill
clammy
presence of mind
estrange
curfew
prick
gasp
gill
pout
last
ultimate
deadline
son, son nefes
son,sonraki
sonradan
sonraki
sonraya býrakmak
sonsöz
sonsuz ölümsüz
sonuç
sonuç akýbet
sonuç son
sopa deðnek dövmek
sorguya çekmek
soru sormak
sorumluluk
soruþturmak
soruþturmak öðrenmek
soy nesil
soymak yaðma etmek
soytarý maskara
soyu tükenmiþ bitmiþ
soyundan gelmek
sökmek
sökmek attan inmek
sömürmek
söndürmek çýkarmak
sövmek týrabzan
söylemek telaffuz etmek
söylenti
söylev nutuk
söz vermek
söz vermek sigorta etmek
sözleþme daraltma kýsaltma
sözlü, edebiyat
suç cinayet
suç kabahat hakaret
suç ortaðý
suçlama itham etme
suçlamak
suçlu
suçlu cinayet aðýr suç
suçlu sanýk
sudan ucuz
suikast
suikast entrika
suistimal kötüye kullanma
sulamak
sulandýrmak
sundurma veranda
suni yapay
sunma takdim temsil
sunmak
sünnet
süprüntü çöp saçma
süpürge
süratli
süratli hýzlý donanma
sürdürmek korumak
sürekli
sürekli kalýcý
sürgü(lemek)
sürgün
sürtmek ovmak
sürtmek sürtünmek
sürtünme uyuþmazlýk
sürü toplanmak
sürü(büyükbaþ)
sürüklemek
sürüklenme kar yýðntýsý hedef
-
expire
latter
afterwards
eventual
putoff
epilog
eternal
outcome
consequence
result
cudgel
interrogate
query
liability
inquire
ascertain
descent
prey
buffoon
extinct
be descended
dismantle
dismount
exploit
putout
rail
pronounce
hearsay
discourse
promise
assure
contract
literal
crime
offence
accomplice
accusation
denounce
deliquent
felon
culprit
dirt_cheap
assassination
plot
abuse
irrigate
dilute
porch
artificial
presentation
proffer
circumcise
rubbish
broom
expeditious
fleet
maintain
permanent
perpetual
harrow
banish
rub
chafe
friction
flock
herd
lug
drift
sürüm nakit para
sürünmek
sürünmek ürpermek sarýlmak
süslemek
süslemek güzelleþtirmek
sütçü(dükkaný)
sütten kesmek
süzmek
þafak tanyeri
þahane imparatorluða ait
þahýs kimse
þahsiyet zat
þaka muziplik
þamandýra, su üstünde durmak
þamar tokat
þarlatanlýk aldatma yalan
þaþalamak þaþýrýp kalmak
þaþý gözlük
þaþýrtma bozma
þaþýrtmak
þaþýrtmak hayrete düþmek
þaþýrtmak utandýrmak
þavaþ gemileriyle ilgili
þefkat nezaket
þefkat yumuþaklýk
þeftali
þehirlerarasý
þehit
þehre ait
þehvet düþkünü
þehvet hýrs
þehvetli
þeker bonbon
þekerleme
þekerleme kýsa uyku
þekil biçim
þen neþeli
þeytan cin
þeytan iblis
þeytanca bir zevkle seyretmek
þiddetle arzu etmek
þiddetli acý ýzdýrap
þiddetli arzu
þiddetli gürültülü
þiddetli keskin akýllý
þiddetli öfkeli
þiddetli sert
þiir
þýk zarif
þikayet
þýmarýk arsýz
þýmartmak
þirin nazik baðýþlayýcý
þýrýnga
þiþirmek
þiþirmek enflasyon
þiþman
þive lehçe deyim
þöhret
þölen ziyafet
þöyle dursun!
þüphe
þüpheli
taahhüt
tabak levha kaplamak
tabanca
tabiat huy
tabut
-
currency
crawl
creep
adorn
embellish
dairy
wean
clarify
dawn
imperial
person
personage
hoax
float
slap
humbug
be taken aback
goggle
baffle
bewilder
astonish
embarras
naval
kindness
clemency
peach
interurban
martyr
urban
lewd
lust
lascivious
candy
confection
nap
shape
festive
demon
devil
gloat
covet
agony
crave
boisterous
acute
furious
drastic
poem
smart
plaint
pert
pamper
gracious
douche
bloat
inflate
corpulent
idiom
celebrity
banquet
let alone
misgiving
dubious
commitment
plate
pistol
temper
coffin
tadýnýçýkarmak hoþlanmak güne
tahammül(etmek)
tahmin
tahmin etmek güvenmek
tahmin varsayým
tahrip etmek
tahta sandýk
takdir etmek kýymetini anlama
takdire deðer
takdis etmek kutsamak
takdis hayýrdua
takip kovalama
takýrtý çýtýrtý
taklit
taklit manken
taklit uydurma þarlatan
takma diþler
takmak prova etmek
takmak yerleþtirmek tamir
taksim bölme
talih kader þans
talihli þanslý
talihsizlik
tam bütün
tam doðru gerektirmek talep e
tam kesin
tam kusursuz
taneli
tanýk delil kanýt
tanýk kanýt
tanýmak
tanýmlamak
tanrýça
tapa týkaç
tarafsýz
taramak tarak
tartýþmak
tasarlamak
tasarruf mal
tasdik etmek
tasdik onay
taslak
taslak kroki
taþýmak götürmek
taþýnmaz mal
taþýyýcý
taþkýn bol
taþlaþmak
taþma baskýn
tat lezzet çeþni
tavýr davranýþ
tavýr duruþ poz
tavþan
tavþan(cýk)
tavuk kuþ
tavuk sakadatý
tay sýpa
tayfa takým
tayin atama
tayin etmek atamak
tecrübe deneme görgü
tecrübe deney
tedarik etmek
tedarik þart koþul
tedavi edilebilir
tedirgin etmek
tedirgin etmek rahat vermemek
tefeci
-
bask
endurance
guess
reckon
presume
ravage
ark
appreciate
admirable
consecrate
benediction
pursue
rattle
imitate
dummy
fake
dentures
fit on
fix
partition
luck
fortunate
misfortune
entire
exact
precision
perfect
granular
evidence
testify
get to know
describe
goddess
plug
dispassionate
dredge
debate
devise
possession
affirm
certify
outline
sketch
convey
realestate
carrier
effusive
petrify
overflow
flavour
attitude
pose
rabbit
bunny
fowl
giblets
foal
crew
assignment
constitute
experience
experiment
provide
provision
curable
tease
harass
usury
teftiþ muayene
tehdit
tehdit baský
tehlike
tehlikeye atmak
tehlikeye düþürmek
tehlikeye koymak
tek biricik
tek özel biricik
tek yalnýz tenha
tekeþlilik
tekrar ele geçirmek
tekrar güven vermek
tekrar yerine koymak
tekrarlama
telafi etmek gönlünü almak
telaþ
telaþ merak
tembel
tembellik
temiz zarif
tenezzül
tente gölgelik
tepki vermek
ter(leme)
terbiye namus
tercih
terfi
terhis etmek daðýtmak
terketmek býrakmak
terketmek vazgeçmek
ters aksi sapýk
ters arka aksilik
ters zýt karþýt
tersane
tertip düzen elden çýkarma
tesadüfi rastgele
tescil
teselli
tesisatçý borucu
teslim etmek tevdi etmek
teslim feragat
teslim kabul
teslim olmak pes etmek
testi çömlek
teþebbüs giriþim atýlgan
teþhir sergi
teþvik kýþkýrtma
ticari
ticari eþya
týkamak boðmak
týkamak engel olmak
týkanýklýk
týkýrtý
tiksinme nefret
týlsým nazarlýk
týnlama çýnlama
tip kalite
týraþ
týrnak
týrnak çivi(lemek)
titiz kolay beðenmez
titreme ürperme
titremek
titremek oynamak
toka kopça
tombul þiþko
tomurcuk
-
inspect
menace
duress
peril
endanger
imperil
jeopardize
unique
exclusive
solitary
monogamy
retrieve
reassure
replace
repetition
atone for
fluster
fuss
lazy
dawdle
neat
condescend
canopy
react
perspiration
decency
prefer
preferment
disband
abandon
forsake
perverse
reverse
contrary
shipyard
disposal
casual
registeration
cheer up
fitter
commit
surrender
concession
give in
jug
enterprise
exhibit
incite
mercantile
merchandise
choke
obstruct
congestion
clack
distaste
amulet
clank
cast
shave
finger nail
nail
fastidious
shudder
tremble
flicker
buckle
chubby
bud
top
topak yumru
topal(lamak)
topallamak
topçuluk
toplamak birleþtirmek kurmak
toplanmak birleþmek
toplantý anlaþma
toplantýya çaðýrmak
toplu bütün toplamak
topluiðne
toplumsal
topuk ökçe alçak herif
topuz tokmak
torba çuval yaðma
toz pudra barut
toz,çöp
trabzan korkuluk
tuhaf acaip tek seyrek fark
tuhaf garip hoþ
tulumba pompa
turþu
tutma kavrama
tutsak esir
tutuklama durdurma
tutulma
tutumlu idareli
tutuþ(tur)mak yakmak
tutuþabilir
tutuþmuþ yanan
tuzak
tuzak yem
tuzluk biberlik
tüfek
tüketmek yiyip bitirmek
türlü türlü, çoðaltmak
tüy hav
uçurtma
uçurum
uçuþ firar kaçýþ basamak
ufuk yatay
uðra(ma)k görünmek perili
uðramak yakalanmak
uðursuz
uluma baðýrma
unutkan
uslu uysal
usta mahir
uþak dalkavuk
utandýrmak
utanmaz yüzsüz
uy(dur)mak
uyandýrmak aklýna getirmek
uyandýrmak canlandýrmak
uyanýk dikkatli
uygun münasip tahsis ayýrma
uygun özel gerçek doðru
uygun yerinde
uygunluk barýþ
uygunluk rahatlýk
uyku basmýþ uyutucu
uyku uyuklamak
uyma itaat
uymak uygun gelmek mektuplaþm
uymak, donatmak, hastalýk nöb
uyuklamak
uyum ahenk
uyumsuzluk ahenksizlik
-
cannon
lump
lame
hobble
artillery
assemble
congregate
convention
convoke
aggregate
pin
communal
heel
knob
sack
powder
dust
balustrade, banisters
odd
quaint
pump
pickle
grasp
captive
arrest
eclipse
frugal
kindle
combustible
afire
pitfail
decoy
castor
rifle
consume
manifold
fluff
kite
precipice
flight
horizon
haunt
incur
sinister
howl
oblivious
docile
adroit
lackey
abash
indecent
conform
evoke
arouse
alert
appropriate
proper
apt
concord
convenience
drowsy
slumber
compliance
correspond with
fit
doze
harmony
discordance
uyuþmazlýk aykýrýlýk
uyuþturmak
uyuþuk duygusuz
uzak
uzanmak dayanmak
uzatma menzil eriþim
uzatmak geniþletmek yaymak
uzlaþma
uzlaþtýrmak barýþtýrmak
uzun yara yarýk
uzunca býçak(yarasý)
ücret vizite harç
ücretli asker
üflemek þiþirmek
ümitsizliðe kapýlmýþ
ümitsizlik
ün þöhret
üretmek yaymak
ürkmek çekinmek
üstü açýk yük arabasý
üstün en önemli
üstüne alma zan kibir
üstünlük
üstünlük nüfuz
üye organ uzuv
üzgün
üzmek rahatsýz etmek
üzüntü piþmanlýk
vaaz
vadesi geçmiþ
vadi dere
vaftiz babasý
vaftiz çocuðu
vaha
vahþi azgýn
vakfetmek adamak
varis mirasçý
varlýk
varmak yetiþmek
varolma yaþama
vasýtasýyla
vasiyet
vatandaþ yurttaþ
vazgeçilebilir
vazgeçilmez
vazgeçirmek
vazgeçmek istifa etmek
veba baþ belasý
veba nusibet
vefat ölüm
vekil muavin
vekil yerine koyma
vekillik
vekillik manda
veresiye
verim
verimsiz
vermek hediye
vicdan azabý piþmanlýk
vicdan(lý)
vilayet il
vilayet taþra yetki alaný
vurgu þiddet
vurgu þive aðýz
vurma çarpma
vuruþ çarpma
vuruþ darbe isabet baþarý
vuruþ etki
-
conflict
lull
numb
remote
recline
reach
extend
compromise
conciliate
slash
gash
fee
mercenary
puff
despondent
despair
reputation
propagate
shrink
lorry
paramount
assumption
preference
ascendancy
member
downcast
fret
regret
preach
overdue
dale
godfather
godchild
oasis
fierce
devote to
heir
entity
attain to
exist
per
testament
compatriot
dispensable
indispensable
deter
abdicate
pest
plague
demise
deputy
substitute
proxy
mandate
on credit
output
fruitless
bestow
compunction
conscience
county
province
emphasis
accent
percussion
bump
hit
impact
yaðlamak
yaðma
yaðma ile geçinen yýrtýcý
yahudi
yahudi ibranice
yaka tasma yakalamak
yakalama esir alma
yakalamak tutuklamak anlamak
yakýnlýk
yakýnlýk benzeþme
yaklaþmak
yalamak dayak atmak
yalandan yapmak
yalanlama
yalanlamak
yalanyere yemin eden
yalýnayak
yalnýz biricik
yalnýzlýðý seven kimse
yalvarma baþvurma temyiz
yalvarmak
yama arazi parçasý
yamyam
yan bitiþik
yan taraf kenar
yan yana
yanak gamze
yangýn
yani þöyleki
yanlýþ hatalý
yanlýþ kýlavuzluk
yanlýþ söylemek
yanlýþ yazmak
yansýtmak düþünmek
yansýz tarafsýz
yapý kumaþ
yapýlabilir mümkün
yapýþkan
yapýþmak tutmak
yapma ifa idam
yapmacýk gösteriþ
yapmak hazýrlamak (çay)demlem
yapmak yerine getirmek
yaramaz fesat
yaramaz haylaz
yararlý uygun çare
yardým imdat kabartma
yardým(etmek)
yardýmcý
yarýçap
yarýk aralýk boþluk eksiklik
yarýk buzul çatlaðý
yarýk çatlak
yarýk sökük dikiþ
yarýk uçurum
yarýmada
yarýþ koþu soy nesil
yarýþma müsabaka itiraz
yarmak ayýrmak
yas tutmak
yasadýþý haram
yasak etme engel olma
yasak(lamak)
yasaklamak
yassýlamak
yastýk
yastýk desteklemek
yastýk minder
-
lubricate
plunder
predatory
jew
hebrew
collar
capture
apprehend
proximity
affinity
drawnear
lick
pretend
contradict
refute
perjury
barefoot
sole
hermit
appeal
beseech
patch
cannibal
flank
side
abreast
dimple
conflagration
namely
erroneous
misguide
mispronounce
misspell
reflect
neutral
fabric
feasible
clammy
cohere
execute
affectation
brew
perform
mischief
naughty
expedient
relief
aid
auxiliary
radius
gap
crevice
chink
rip
chasm
peninsula
race
contest
clove
mourn
illicit
prohibit
ban
interdict
flatten
pillow
bolster
cushion
yaþamsal
yatak divan yatmak çömelmek
yatak ranza
yatak ranza zýrva saçmalýk
yatakhane koðuþ
yatýrmak yatýrým
yatýþtýrmak hafifletmek
yavaþ
yavaþlamak
yavaþyavaþ
yavru kedi
yay kavis
yayýlmak dolaþmak
yayýnlamak
yazmak bestelemek
yelaze vantilatör
yem
yemek tarifi
yemin küfür
yemiþ tatlý
yengeç
yeni(olmuþ)
yeniden baþlamak
yeniden birleþme
yeniden canlanma
yeniden deðerlendirme
yeniden diriltme
yeniden tekrar
yenilebilir
yenileþtirmek
yenilgi bozgun
yenilmez
yenmek
yer mahal
yerinden çýkarmak
yerine getirmek
yerine getirmek yapmak
yerli doðuþtan
yerli evcil
yersiz
yetenek eðilim
yetenek güç fakülte
yeterlik beceriklilik
yetersiz boþ
yetim
yetki vermek
yetkili yeterli
yýðýn küme
yýðýn küme istif
yýðýn küme kilise ayini
yiðit cesur
yýðmak toplamak
yýkmak
yýlan
yýpra(at)nmak
yýrtýcý vahþi
yýrtýk pürüzlü
yiyecek gýda
yok etmek
yokluk bulunmayýþ
yokluk kýtlýk
yoksul az fena
yoksulluk
yokuþ
yokuþ aþaðý
yol rota
yolluk veda
yolunu kesmek
-
vital
couch
berth
bunk
dormitory
invest
appease
slow
decelerate
by and by
kitten
bow
get about
publish
compose
fan
bait
recipe
oath
dessert
crab
recent
resume
reunion
revival
revaluation
resurrection
afresh
edible
renovate
defeat
invincible
overcome
site
displace
carry out
fulfill
native
domestic
out of place
aptitude
faculty
proficiency
spare
orphan
empower
competent
heap
pile
mass
valiant
amass
demolish
snake
fray
ferocious
ragged
aliment
annihilate
absence
shortage
poor
poverty
gradient
downhill
route
fare
intercept
yontmak kabuðunu soymak
yontmak yarmak
yor(ul)mak
yorgunluk
yorma iþkence parmaklýk
yorum açýklama
yönetmek
yönetmek idare etmek
yöntem metod iþlem
yudum yutmak
yukarýda
yular idam ipi
yumruk fiske
yumruklama zýmbalama
yumruklamak vurmak hamur
yumuþak uysal
yumuþamak
yumuþatmak
yunus balýðý
yurtsever
yutmak silip süpürmek
yuvarlak toparlak daire
yüce ulu
yüceltmek methetmek
yük
yük aðýriþ nakarat
yüksek seçkin
yükseliþ artýþ
yükselmek þahlanmak
yükseltmek
yükseltmek övmek
yün ceket, hýrka
yünlü post, aldatmak kazýklam
yüreklendirmek
yürümek
yürürlükten kaldýrmak
yürüyüþ gidiþ
yüz çehre
yüzgeç
yüzsüz
yüzsüzlük
yüzünü buruþturma
zafer
zahmetli rahatsýz
zalim gaddar
zamaný gelince
zamanýndan önce hýzlý acele
zambak
zamir
zamk diþeti
zan saný tahmin
zaptetmek iþgal etmek
zar
zarafet þýklýk
zayýf
zayýf dermansýz
zayýf narin
zehirli diþ azý diþi
zeksizce süslenmiþ
zenci
zenci kadýn
zeytin
zimmetine geçirmek
zincir köstek
zindan
zirve doruk
zirve tepe
zirvesine ermek sonuçlandýrma
-
pare
hew
fatigue
lassitude
rack
commentary
oversee
conduct
process
gulp
aloft
halter
fist
punch
batter
soft
relent
mollify
dolphin
patriot
devour
round
sublime
glorify
freight
burden
eminent
rise
rear
elevate
exalt
cardigan
fleece
cheer on
hike
annul
gait
countenance
fin
barefaced
cheek
grimace
triumph
inconvenient
cruel
in due time
precipitate
lily
pronoun
gum
conjecture
engross
membrane
elegance
lean
feeble
frail
fang
gaudy
negro
negress
olive
embezzle
fetter
dungeon
climax
apex
culminate
ziyafet bayram yortu
zorla alma gasp
zorla kabul ettirmek
zorla sok(ul)mak
zorlama
zorlamak
zorunlu iniþ
zorunlu minnettar
zümrüt
zürafa
-
feast
extortion
enforce
intrude
compulsion
coerce
crash_landing
oblige
emerald
giraffe