ikincilik ödülü

Transkript

ikincilik ödülü
Yarýna
bir ‘deðer’
býrak
TURÝZM SEKTÖRÜ
ÝKÝNCÝLÝK ÖDÜLÜ
Mehmet Kemal Dedeman
Araþtýrma ve Geliþtirme
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI
VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
HAZIRLAYANLAR
DR. MEHMET CÝHAN YAVUZ
SOLMAZ FÝLÝZ KARABAÐ
2007
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÖZET
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN
TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ
NASIL OLMALI?
Dr. Mehmet Cihan YAVUZ(1), Solmaz Filiz KARABAÐ(2)
Ekim 2007, ..... sayfa
Turizmin önemli bir gelir getirici sektör haline gelmesi, bu alanda küresel düzeyli, yoðun bir
rekabetin doðmasýna neden olmuþtur. Her geçen gün dünya turizm pastasýndan daha büyük
paylar almak için çabalayan ülkeler, rekabet güçlerini artýrýcý her tür teknoloji, yöntem ve
bilgiyi kullanmaya baþlamýþtýr. Ülkelerin kurduklarý ve kullandýklarý turizm tanýtýmý ve örgütlenme
sistemleri de rekabet gücünü etkileyen önemli bir teknoloji olarak nitelendirilebilir.
Türkiye’nin turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi sistemi, ne yazýk ki, mevcut turizm potansiyelinin
etkin ve verimli bir þekilde kullanýmýna olanak tanýmamaktadýr. Dünyada, turizm tanýtýmý ve
örgütlenmesi sistemlerinde meydana gelen olumlu ilerlemeler ve trendler de dikkate alýnarak
Türkiye için yeni bir turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi modeli oluþturulmasý ciddi bir ihtiyaç
haline gelmiþtir.
Bu çalýþmada Türkiye için destinasyon temelli bir turizm tanýtýmý ve örgütlenme modeli
önerisinde bulunulmuþtur. Bu model, Türkiye’deki mevcut ulusal turizm örgütünde yapýsal
deðiþiklikleri öngörmektedir. Model yerelden ulusala, Türkiye’nin, en küçüðünden en büyüðüne,
her bir turistik çekim merkezinin etkin bir þekilde tanýtýmýna olanak tanýyacak þekilde
yapýlanmýþtýr.
Anahtar Kelimeler: Turizm Tanýtýmý, Turizm Örgütlenmesi, Destinasyon Pazarlamasý,
Destinasyon Yönetim Örgütleri (DMO), Türkiye.
(1) Öðretim Elemaný, Kara Harp Okulu, Savunma Bilimleri Enstitüsü, Teknoloji Yönetimi A.B.D., Ankara.
(2) Araþtýrma Görevlisi, Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ýþletme A.B.D., Adana.
1
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÖNSÖZ
Sahip olduðu doðal kaynaklarýna bakýldýðýnda Türkiye, turizm sektörünün geliþebilme
potansiyeli açýsýndan, en avantajlý ülkelerden biridir. Her ülke için olduðu gibi Türkiye
ekonomisinde de önemi sürekli arttýðýndan, turizmi daha etkin bir þekilde deðerlendirme
olanaklarýný araþtýrmak kaçýnýlmaz hale gelmiþtir. Turizmin tanýtýmý ve örgütlenmesine iliþkin
yeni modellerin geliþtirilmesi, turizm sektöründen etkin bir þekilde faydalanmaya olanak
tanýyacak önemli yöntemlerden biri haline gelmiþtir. Bu çalýþmada, mevcut ulusal turizm
tanýtým ve örgütlenme sistemine alternatif bir model sunularak, Türkiye turizminin daha iyi
noktalara gelmesi için bir adým atýlmýþtýr.
Çalýþmanýn gerçekleþtirilmesinde desteklerini esirgemeyen KHO Savunma Bilimleri Enstitüsü
Müdürü Sn. Prof.Dr.Y.Müh.Alb. Taner ALTUNOK’a, Ç.Ü. F.E.F Arkeoloji Bölüm Baþkaný Sn.
Yrd.Doç.Dr. K. Serdar GÝRGÝNER’e, Turizm Yatýrýmlarý Danýþmaný Sn. Bayram YURDACAN’a
ve Þehir Plancýsý Sn. Tevfik YILDIRIM’a teþekkür ederken, çalýþmanýn Türkiye turizminin
geliþmesine, ülke kalkýnmasýna her açýdan katký saðlamasýna, ilgili kiþi, kurum ve kuruluþlara
yardýmcý olmasýný dileriz.
Dr. M. Cihan YAVUZ, Solmaz Filiz KARABAÐ
ANKARA, Ekim 2007
2
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÝÇÝNDEKÝLER
ÖZET…………………………………………………………………………...………………...
ÖNSÖZ……………………………..……………………………………….....………………...
ÝÇÝNDEKÝLER….......................................................................................………………...
ÞEKÝLLER LÝSTESÝ…..............................................................................………………...
KISALTMALAR VEYA SÝMGELER LÝSTESÝ…........................................………………...
BÝRÝNCÝ BÖLÜM
GÝRÝÞ............................................................................................................................................
ÝKÝNCÝ BÖLÜM
GENEL OLARAK TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENMESÝ...........................................
2.1.Dünya ve Türkiye’de Turizme Genel Bir Bakýþ...................................………………...
2.2.Türkiye’de Turizm Sektörü, Tanýtým ve Örgütlenme...........................………………...
2.2.1.1960’lý Yýllar Öncesi Dönem.......................................................………………........
2.2.2.Planlý Dönem (1970’li Yýllar).......................................................………………........
2.2.3.1980 Yýlý Sonrasý Dönem............................................................……………….......
2.2.4.1990 Yýlý Sonrasý Dönem............................................................……………….......
2.3.Dünya’da Turizm Tanýtýmý ve Örgütlenmesi ......................................…………...…...
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TURÝZMDE DESTÝNASYON TEMELLÝ TANITIM VE ÖRGÜTLENME............................
3.1.Kavramsal Açýdan Yerlerin Tanýtýlmasý ve Turizm Ýliþkisi...........................................
3.2.Destinasyon Kavramý..................................................................................................
3.3.Destinasyon Temelli Turizm Örgütlenmesi ve DMO’lar..............................................
3.4.Destinasyon Temelli Turizm Tanýtýmý ve Pazarlamasý...............................................
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKÝYE TURÝZMÝ ÝÇÝN DESTÝNASYON TEMELLÝ TANITIM
VE ÖRGÜTLENME MODELÝ ÖNERÝSÝ..................................................................................
4.1.Destinasyon Temelli Örgütlenme Modelinin Þematik Yapýsý......................................
4.2.Destinasyon Temelli Örgütlenme Modelinin Yapýsal Detaylarý..................................
4.3.Modelin Yapýsal Unsurlarýnýn Tanýmlanmasý.............................................................
BEÞÝNCÝ BÖLÜM
SONUÇ VE ÖNERÝLER....................................................................................................
KAYNAKLAR…………..………………………....................................................................
3
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÞEKÝLLER LÝSTESÝ
Þekil-1 Destinasyon Pazarlamasý Süreci..........................................................................
Þekil-2 Destinasyon Pazarlama Ýlkeleri.............................................................................
Þekil-3 Türkiye için Önerilen Dört Basamaklý Turizm Tanýtýmý ve
Örgütlenmesi Modeli............................................................................................
Þekil-4 Tematik Bölgenin Oluþumu..................................................................................
Þekil-5 Türkiye için Destinasyon Yönetim Örgütü Yapýsý..................................................
KISALTMALAR VEYA SÝMGELER LÝSTESÝ
DTÖ
FTN
PPP
DMO
WTO
NTO
RTO
DYÖ
CEO
TSK
Dünya Turizm Örgütü
Focus on Travel News
Public Private Partnership
Destination Management Organizations
World Tourism Organization
National Tourism Organisation
Regional Tourism Organisation
Destinasyon Yönetim Örgütü = DMO
Chief of Executive Officer
Türk Silahlý Kuvvetleri
4
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
BÝRÝNCÝ BÖLÜM
GÝRÝÞ
Turizm, kýsa sürede ve kolaylýkla faaliyete geçebilen, çevre dostu ve hýzlý geliþen bir sektör
olarak görülmektedir (Cai, 2002, 727). Hükümetler, turizmin ekonomik önemini ve onun
bölgesel geliþme açýsýndan üstlendiði rolü, giderek artan bir þekilde, dikkate almaya baþlamýþtýr.
Bunun sonucu olarak, “turizm-yer ürünleri” olduklarýndan, yöre, bölge ve ülkelerin tanýtýmý
ve aktif bir þekilde geliþtirilmeleri konusu önem kazanmaya baþlamýþtýr (Laws ve diðerleri,
2002, 39).
Turizmin, ülkelere istihdam, refah ve verimlilik artýþý gibi olumlu katkýlar saðlamasý nedeniyle,
küresel turizm rekabeti gittikçe kýzgýnlaþmaktadýr (Pechlaner, 2000, 409). Artýk Türkiye’nin,
turizmde karþý karþýya olduðu bu küresel düzeyli rekabet ortamýndan kazançlý çýkabilmesinin,
sahip olunan turizm zenginlikleri ve deðerlerini rakiplerinkinden farklýlaþtýracak ve öne
çýkaracak, etkin turizm tanýtým stratejileri ve yeni bir turizm örgütlenme modelinin geliþtirilmesine
baðlý olduðu anlaþýlmaktadýr.
Turizm ekonomik, psikolojik, sosyolojik, ekolojik ve politik etkileri olan bir faaliyettir (Lundberg
vd., 1995, 4). Ancak son yýllarda, turizmin öncelikle ekonomik etkileri ile ilgilenilmektedir.
Bunun nedeni turizmin, birçok geliþmiþ ve geliþmekte olan ülke için, sürekli geliþen bir gelir
kaynaðý olmasýdýr (Yavuz, 2007, 31). Turizm döviz kazandýrmasý yaný sýra, ödemeler dengesi
problemlerini azaltýr, istihdam yaratýr, bununla birlikte gelir, tasarruf, yatýrým ve ekonomik
büyümeye ciddi katkýlar saðlar (Lim, 1997, 835). Geliþmekte olan ülkeler açýsýndan, bir
finansman yöntemi olarak dýþ borçlanmaya kýyasla turizm gelirleri, borç veren ülkelerce siyasi
ve ekonomik açýdan bir baský aracý olarak da kullanýlamayacaðý için, ayrýca önemlidir (Seddighi
vd., 2001, 181).
Kökleri çok eski zamanlara dayanan turizm endüstrisi, son 30 yýlda hýzla büyüyerek, dünya
gayri safi hâsýlasý içindeki payýný iki katýna çýkarmýþtýr (Budeanu, 2005, 89). Son yýllarda çok
hýzlý bir þekilde büyüyen turizm endüstrisi, Dünya Turizm Örgütü (DTÖ)’ne göre; ürettiði 500
milyar $’ý aþan gelir ve katma deðerle Dünya’nýn en büyük endüstrisi konumuna gelmiþtir
(Önal, Düzakýn ve Çiftçi, 2006, 1).
Günümüze kadar, baþta geliþmekte olan ülkeler olmak üzere birçok ülke, sahip olduðu önem
dolayýsýyla, turizmin geliþtirilmesi için ulusal düzeyli genel turizm tanýtým çalýþmalarý
sürdürmüþlerdir (Tosun ve Bilim, 2004, 126). Daha çok, ülkenin genel nitelik ve özelliklerinin
reklamýnýn yapýlmasýný içeren bu turizm tanýtým çalýþmalarý, ülkeye ilgiyi çekmek konusunda
zaman zaman etkili olabilmekle beraber, ülkenin yöresel nitelikli turistik çekim merkezlerinin
(alt destinasyonlarýnýn) sunduðu turizm deðerlerine iliþkin yeterli bilgiyi iletememesi nedeniyle,
turizmde rekabet gücünün artýrýlmasý konusunda, çoðunlukla, etkili olamamaktadýr (Yavuz,
2007, 31).
Turizm tanýtýmlarý, günümüzde Türkiye’de yapýldýðý gibi, tüm ülkeyi (üst destinasyonu)
kapsayacak, kýsýtlý içerikli, reklam çalýþmalarý þeklinde yapýlmaya devam ederse, ülke turizminin
etkin olarak pazarlanmasý açýsýndan birçok eksiklikler içerecektir. Çünkü “üst destinasyon”u
(ülkeyi) ele alan turizm tanýtým çalýþmalarýnda, teknik olarak, herhangi bir “alt destinasyon”da
5
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
bulunan çekiciliklere detaylý vurgu yapýlamaz. Söz konusu çekiciliklere iliþkin özellikler etkin
bir þekilde hedef turist kitlelerine anlatýlamayacaðý / iletilemeyeceði için de ilgili alt destinasyona
ve dolayýsýyla üst destinasyona da istenilen nicelik ve niteliklere sahip turistin çekilmesi
mümkün olamaz (Yavuz, 2007, 34). Buna ek olarak, bugün dünyadaki turist hareketinin
yönü ve þiddetini en fazla etkileyen olgulardan biri haline gelen Ýnternet göz önüne alýndýðýnda,
potansiyel turistlere pazarlanmak istenen turistik çekim merkezinin yani destinasyonun amaca
uygunluðu, farklýlýðý ve özgünlüðünün çok etkili ve hýzlý bir þekilde ifade edilebilmesine olanak
tanýyan yeni turizm tanýtým stratejileri ve turizm örgütlenme modelleri geliþtirilmesine olan
ihtiyaç her zamankinden daha fazla hissedilir olmuþtur.
Dünya turizm hareketlerine bakýldýðýnda, 2003 yýlýnda turistlerin % 35 gibi önemli bir kýsmýný,
A.B.D., Ýspanya, Fransa, Ýtalya ve Çin olmak üzere beþ ülkenin paylaþtýðý görülmektedir
(FTN, 2003). 2004 yýlýnda ise, benzer þekilde, turistlerin % 33,5’i seçimlerini Fransa, A.B.D.,
Ýspanya, Çin ve Ýtalya’dan yana kullanmýþlardýr (FTN, 2004). 2004 yýlý rakamlarýna göre tüm
ülkeler arasýnda Türkiye 8. sýrada yer almaktadýr. Ne yazýk ki, Türkiye pazar payý açýsýndan
tüm dünya turizm pazarýnýn sadece % 2,2’sine sahiptir. Dünya turizm endüstrisinde en hýzlý
büyüyen bölgeler ve özellikleri ile 2000-2004 yýllarý arasýndaki turizmden alýnan paylardaki
deðiþimler dikkate alýnarak yapýlan bir deðerlendirmeden hareketle, Türkiye turizminde
tanýtým, pazarlama, yönetim ve örgütlemenin pek de iç açýcý olmadýðý sonucu kolaylýkla
çýkarýlabilir.
Dünya geneline bakýldýðýnda, turizm tanýtýmý ve pazarlamasý konusunda, ülkeler ve çeþitli
ölçeklerdeki turistik çekim merkezlerinin potansiyel turistlerine daha detaylý ve etkin bilgilendirme
olanaðý sunan paradigmalarý benimsemeye baþladýklarý gözlenmektedir. Çalýþmanýn ilerleyen
kýsýmlarýnda oldukça detaylý verildiði gibi, ilgili bilimsel yazýn ve pratik uygulamalara bakýldýðýnda,
bunlar arasýnda en çok kabul görenin, “destinasyon temelli bir örgütlenme modeli”ne dayalý
paradigma olduðu anlaþýlmaktadýr. Bu çalýþma, dinamik ve çetin küresel rekabet atmosferi
içinde, Türkiye’nin turizmde ulaþmayý hedeflediði baþarý ve kazanýmlara yönelik olarak ihtiyaç
duyulan turizm tanýtýmý ve pazarlamasý için “destinasyon temelli bir örgütlenme modeli”ni
geliþtirerek ortaya serme misyonunu üstlenmiþtir.
Türkiye turizminin ihtiyaçlarýný karþýlayacak yeni bir turizm tanýtýmý ve örgütlenme modelini
sunmak için Türkiye turizminin pazardaki konumunun, kaynaklarýnýn, turizmde mevcut
durumun ve dünya turizm sektöründen kaynaklanan tehditlerin farkýnda olunmasý gerekmektedir.
Yeni bir modelin hangi ihtiyaçlardan doðduðunun bilinmesi, modelin hem tanýtýlmasý hem de
uygulanmasý için gereklidir. Bundan dolayý çalýþmanýn literatür taramasý sonuçlarýný kapsayan
bundan sonraki bölümünde Türkiye turizminin uluslararasý turizm endüstrisindeki rekabetçi
konumu, kaynaklarý, zayýflýklarý, çevreden ve uluslararasý turizm sektöründeki geliþmelerden
kaynaklanan tehditleri hakkýnda detaylý bilgiler aktarýlacaktýr.
6
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÝKÝNCÝ BÖLÜM
GENEL OLARAK TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENMESÝ
2.1.Dünya ve Türkiye’de Turizme Genel Bir Bakýþ
Turizm, tatil ve ticaret baþta olmak üzere çeþitli amaçlarla, bir yerden yola çýkarak belli bir
destinasyona (çekim merkezine) yönelen bir insani faaliyettir (Tekeli, 2001, 3). Endüstri
devrimi öncesi ve sonrasý toplumlarýnýn en önemli ihtiyaçlarýndan birisi seyahat etmek
olmuþtur. Endüstri devrimi öncesi yapýlan seyahatlerin çoðu ticaret, din ve saðlýk amacý ile
yapýlmýþtýr (Kozak vd., 2001, 29). Endüstri devrimi sonrasýnda, bu amaçlarla yapýlan
seyahatlere5 ek olarak merak, kültür, eðitim-öðretim, spor, dinlenme-eðlenme ve diðer
amaçlarla yapýlan seyahat türleri de geliþme göstermiþtir (Ahipaþaoðlu, 2002, 12-13).
20. yüzyýlýn ikinci yarýsýndan sonra, refah düzeyleri yükselen milletler baþka uðraþlar aramaya,
kendi kültürleri dýþýndaki, farklý kültürleri incelemeye, tanýmaya ve onlarla etkileþim kurmaya
baþlamýþlardýr (Niray, 2002, 241). Bunun yaný sýra, stres dolu yaþam koþullarý insanlarýn
sürekli yaþadýklarý çevreden, yaþam ritmi ve biçiminden bir süreliðine de olsa uzaklaþma,
özgür bir þekilde hareket etme, kendilerini yenileme ve tek düzelikten kurtulma isteklerini
kamçýlar hale gelmiþtir (Çabuk ve Yavuz, 2003, 6). Ýnsanlar ekonomik, sosyal, kültürel,
ekolojik ve teknolojik deðiþimlerin sonucunda ortaya çýkan bu ihtiyaçlarýný turizm faaliyetlerine
katýlmak suretiyle giderebilmektedir (Yavuz, 2007, 31).
Turizm, küreselleþmenin etkilerinin en fazla hissedildiði sektörlerden biridir (Tanrýverdi ve
Cömert, 2003, 13). Küreselleþmenin en dikkat çekici sonuçlarýndan birisi, uluslararasý turizm
hareketlerinin çoðalmasýdýr (Chao, Hazari ve Sgro, 2004, 141). Bu rekabetin artmasýna,
tüketicilerin doðalarý gereði sayýsýz isteðe; bununla birlikte iletiþim ve ulaþým alanýndaki
teknolojik geliþmeler desteði ile yüksek hareket kabiliyetine sahip olmasýnýn, çok farklý
özellikleri olan yeni destinasyonlarýn ortaya çýkmasýnýn, Antalya’da görüldügü gibi denizkum-güneþe dayalý kitle turizminin popülaritesini artýk kaybetmeye baþlamasýnýn ve kuþ
gözlemciliði, arkeoloji turizmi, saðlýk turizmi, festival turizmi gibi çeþitli niþleri içeren alternatif
turizme olan eðilimin artmasýnýn katkýda bulunduðu rahatlýkla söylenebilir.
Dünyada turizm faaliyetinin ortalama yýllýk büyüme hýzý, 1980–2000 döneminde % 6,8 gibi
yüksek bir düzeyde gerçekleþmistir. Toplam uluslararasý ticaret hacmi içinde turizmin payý,
anýlan dönemin sonu itibariyle %15 gibi yüksek bir orana ulaþmýþtýr. Dünya ölçeðinde
incelendiðinde 1990’lý yýllarýn sonuna gelindiðinde turizm, hizmetler sektörü içinde birinci
sýraya yükselmiþtir. Dünyada son 40 yýl içinde turizm sektöründe izlenen hýzlý büyüme eðilimi,
Türkiye’de özellikle son 20 yýllýk dönemde yaþanmýþtýr. Türkiye’de gerçekleþen ortalama
yýllýk büyüme hýzý, Özal Hükümeti ile baþlayan ve 20 yýllýk liberal ekonomiye geçiþ dönemi
için uluslararasý yýllýk büyüme hýzýnýn üzerinde seyretmiþtir. Turizmin geliþtiði ülkelerde, turizm
sektörü Gayri Safi Milli Hasýla’nýn belirleyici alt sektörlerinden birisi konumuna gelmiþtir. Ayný
eðilim, 1990 sonrasýnda Türk ekonomisi içinde de görülmektedir (TÜBÝTAK, 2001, 1).
Türk turizm endüstrisinin geliþimi üç dönem halinde incelenebilir. Bunlardan ilki (1923–1963)
planlý dönem öncesi evreyi; ikincisi (1963-1983), planlý dönemin ilk yarýsýnda kalan evreyi
ve üçüncüsü (1983 ve sonrasý) planlý dönemin ikinci yarýsýnda kalan “liberalizasyon dönemi”
olarak tanýmlanabilir. Planlý dönem öncesinde turizm sektörü ile ilgili geliþme son derece
7
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
sýnýrlý olmakla birlikte, turizmin devletin gündeminde yer aldýðý görülmektedir. Turizm
sektöründeki asýl geliþme planlý dönemde gerçekleþmiþ ve her iki dönemde de devletin
ideolojisi ve politik tercihleri ile yakýndan iliþkili olmuþtur. 1963-1983 yýllarý arasýndaki dönemde,
devletin turizm geliþimini saðlamak üzere þartlarý oluþturduðu ve öncü rol oynadýðý; 1983’ten
günümüze süregelen dönemde de turizmi liberalleþtirdiði görülmektedir (TÜBÝTAK, 2001, 2).
Dünya turizm gelirleri sürekli bir büyüme eðilimindedir. Ancak Türkiye’nin turizm gelirlerinin
büyüme eðilimi, dünya eðiliminin çok daha üzerindedir (Su, 2003, 47). Bu büyüme, son 15
yýllýk süreçte, Türkiye ve çevresinde gerçekleþen ve turizm sektörünü olumsuz etkileyen
savaþ, terör ve deprem gibi bir takým olumsuz olaylara raðmen ivmesinden çok bir þey
kaybetmemiþtir (Yavuz, 2007, 33).
Günümüzde ülkeler, öncelikle turistik harcamalarýn ülke ekonomisine çekilmesi tabanýna
dayalý olarak ekonomik nedenlerle; ardýndan turizmin, ülke için bir “vitrin” fonksiyonu üstlenerek
dünyada söz konusu ülkenin tanýnmasýný ve iyi bir imaj geliþtirmesini desteklemesi nedeniyle
birbirleri ile bu alanda rekabet etmektedirler (Crouch ve Ritchie, 1999, 144). Türkiye, bu
rekabetin en þiddetle yaþandýðý, kitle turizmi rekabet þartlarý ile karþý karþýya bulunmaktadýr.
Rekabete dahil bulunan her ülke gibi, Türkiye için de, bu rekabetten baþarýlý ve kazançlý
çýkmak ancak tüm ülkenin ya da alt destinasyonlarýnýn, karþýlaþtýrmalý üstünlüðü haiz rekabetçi
kaynaklarýnýn etkin pazarlama çabalarý sarfedilerek kullanýlmasý ile mümkün olabilecektir.
Ülke içerisinde bulunan ve kendine has çekicilikleri olan alt destinasyonlarýn yerinden, ilk
elden ve müstakilen tanýtýlmasý ve pazarlanmasý, turizmden daha yüksek düzeyde faydanýn
elde edilebilmesi için bir gereklilik haline gelmiþtir. Biraz daha pekiþtirilecek olursa, kendi
içerisinde baðýmsýz bir bütünlük saðlayarak bir turistik çekim gücü haline gelen her bir cografik
alan veya yerin (destinasyon), öncelikle kendisi olarak ve kendi tarafýndan turistik tanýtýmý
ve pazarlanmasý yapýlmalýdýr. Bu alt destinasyonun, pazarlama iletiþimi süreci içerisinde üst
destinasyon (ülke) markasý tarafýndan desteklenmesi sinerjik bir destek de saðlayacaktýr.
Ülke turizminin alt destinasyon temelinde örgütlenerek turizm tanýtýmý ve pazarlamasý
çalýþmalarýnýn yapýlmasýnýn, turizmden elde edilecek faydanýn üst düzeylere çýkarýlmasý
yanýnda, kriz anlarýnda kayýplarýn en aza indirilmesi açýsýndan da büyük önemi bulunmaktadýr
(Yavuz, 2007, 34). Örneðin, “Körfez Krizi” döneminde Türkiye, birçok ülke tarafýndan savaþýn
içinde bir ülke olarak algýlandýðý için, Türk turizmi bundan olumsuz þekilde etkilenmiþtir.
Körfez savaþý yýllarýnda, hemen Bodrum ve Marmaris’in karþýsýnda olmasýna raðmen Rodos
Adasý “savastan uzak bir bölgede tatil yapmak istemez misiniz? ” sloganýyla turizm tanýtýmý
yapmýþ ve Türkiye’nin savaþýn içindeymiþ gibi algýlanan konumunu pekiþtirmiþtir (Gastronomi,
2001). Buna karþýlýk Türkiye bu yanlýþ algýlamayý bertaraf etmeye yönelik hiçbir karþý atak
yapamamýþtýr. Oysa Türkiye, ülke temelli bir turizm tanýtýmý yerine, destinasyon temelli
tanýtým yapmýþ olsaydý, savaþýn çok uzaðýnda ve çok çekici tatil yerlerine sahip olduðunu
tüm dünya kamuoyuna, tur operatörlerine ve potansiyel yabancý turistlere anlatabilirdi.
Tüketicilerin satýn alma kararlarý üzerinde etkili olabilmek için, pazara, hedef kitlelerin isteklerini
karþýlayan, farklýlaþtýrýlmýþ ürünlerle yani markalarla çýkýlmasý gerekmektedir (Ar, 2004, 3).
Bu açýdan bakýldýðýnda “destinasyon temelli turizm örgütlenmesi” sadece tanýtým ve algýlamalarýn
yönetilmesi için deðil ayný zamanda turistik ürün çeþitlendirmesi, farklýlaþtýrma ve marka
konumlandýrma için de önemli ve avantajlý bir model olarak öne çýkmaktadýr. Bu nedenle,
8
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
günümüzde bir ülkenin yekpare, büyük bir destinasyon olarak tanýtýlmasý ve pazarlanmasý
anlayýþý artýk yerini, bölge, yöre veya kentler temelinde farklý alt destinasyonlar olarak
pazarlanmasý anlayýþýna býrakmaya baþlamýþtýr.
2.2.Türkiye’de Turizm Sektörü, Tanýtým ve Örgütlenme
Tüketiciler, turizm etkinliklerine çok farklý ihtiyaçlarla katýlýrlar. Bu ihtiyaçlardaki farklýlýklar
belirginleþtikçe yeni bir turizm çeþidi ortaya çýkar. Kendine, turizm pazarýnda bir gelecek
arayan destinasyonlarýn, hedef kitle belirlemede, farklý turizm çeþitlerinin özelliklerini ve neleri
gerektirdiklerini iyi bilmeleri büyük önem arzeder (Yavuz, 2007, 60). Çünkü turizmde iddiasý
olan bir destinasyonun örgütlenmesi bu bilgilere göre olacaktýr. Turizm sektörü yüksek geliþme
potansiyeli gösteren Türkiye’nin de, sahip olduðu turizm kaynaklarý temelinde, bir yeni turizm
örgütlenmesine gitmesinin ülkeye sosyal ve ekonomik faydalar getireceði muhakkaktýr.
Türkiye’ye turizm kaynaklarýnýn yeni örgütlenme modeline etkileri açýsýndan bakýldýðýnda,
belirginleþen ve ileriki dönemde ükenin turizm örgütlenmesinde önemli bir yer tutmasý beklenen
bazý turizm çeþitleri aþaðýda sýralanmýþtýr (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlýðý, 2006): deniz
turizmi, yat ve marina turizmi, kruvaziyer turizmi, termal-spa turizmi, saðlýk turizmi, kongre
turizmi, iþ turizmi, teþvik turizmi, maðara turizmi, dað ve kýþ turizmi, yayla turizmi, kýrsal
turizm, karavan turizmi, kuþ gözlemciliði, av turizmi, moto-spor turizmi, golf turizmi, sualtý
gözlemciliði, göl turizmi, akarsu turizmi, inanç turizmi, kültür-arkeoloji turizmi, ipek yolu turizmi,
eðitim turizmi. Yukarýda sýralanan herbir turizm çeþidinin, Türkiye’nin yeni turizm tanýtýmý ve
örgütlenmesi modelinin fonksiyonel olarak þekillendirilmesinde, asli birer yapý unsuru olacaklarý
beklenmektedir.
Türkiye’deki turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi sistemi, hemen hemen 90’lý yýllarýn ikinci yarýsýna
kadar çok bürokratik ve þekilci bir yapý göstermiþtir. Bu durum, fiziksel ve hukuki altyapýsal
faaliyetler anlamýnda bazý ilerlemeleri saðlamýþ olsa da, genel itibariyle dünyadaki yeni
geliþmelere uyumlaþmayý saðlayacak esneklikten, profesyonellikten ve modern pazarlama
anlayýþýndan uzak bir nitelik sergilemektedir. Kronolojik olarak, Türkiye’de turizm tanýtýmý ve
örgütlenmesi faaliyetleri ile bu faaliyetlere müdahil olan kurum ve kuruluþlar dört ayrý dönem
baþlýðý altýnda incelenebilir; (1) 1960’lar öncesi dönem, (2) Planlý Dönem (1970’li Yýllar), (3)
1980 Sonrasý Dönem, (4) 1990 Sonrasý Dönem.
2.2.1.1960’lý Yýllar Öncesi Dönem
Ülkemizdeki ilk turizm faaliyetlerinin, 1890 yýlýnda yürürlüðe giren “Seyyahine Tercümanlýk
Edenler Hakkýnda Tatbik Edilecek 190 Sayýlý Nizamname” ile baþladýðý konusunda görüþbirliði
bulunmaktadýr. Türkiye’de turizm alanýnda faaliyet gösteren ilk örgüt, Türkiye Cumhuriyeti’nin
kurulduðu 1923 yýlýnda Raþit Saffet Atabinen ve bir grup aydýn tarafýndan kurulan, sivil nitelikli
“Seyyahin Cemiyeti”dir. Bu cemiyet, ismini daha sonra “Türkiye Turing Klubü” ve ardýndan
da “Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu” olarak deðiþtirerek faaliyetlerini sürdürmüþtür.
Cemiyet, 1930 yýlýnda kamu yararýna çalýþan dernek olarak tanýnarak gümrük ve trafik
mevzuatý ile ilgili özel görevler üstlenmiþ ve uzun yýllar turizm konusunda “devlet organý gibi”
çalýþmýþtýr. Kurumun çalýþmalarý sonucunda, Türkiye’nin ilk turizm prospektüsleri, ilk afiþleri,
ilk karayolu haritalarý bastýrýlmýþ, ilk tercüman rehberlik sýnavlarý yapýlmýþ, ilk turizm ile ilgili
incelemeler gerçekleþtirilmiþtir. Türkiye’deki turizm faaliyetleri ile ilgili ilk kamu örgütlenmesi
1934 yýlýnda 2450 sayýlý “Ýktisat Vekaleti Teþkilat ve Vazifeleri Kanunu” ile gerçekleþtirilmiþtir
(Akpýnar, 2006, 2-3).
9
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
“Türk Ofisi” nin yayýn ve tanýtým iþlerini yürüten birimi içindeki” Turizm Masasý”, 1938’de önce
ayrý bir þubeye dönüþtürülmüþ, 1939’da da Ticaret Vekaleti’nin kuruluþu sýrasýnda “Turizm
Müdürlüðü” adýný almýþtýr. 1940 yýlýna gelindiðinde turizmin, tanýtým ve duyuru ile yakýn iliþkisi
de anlaþýlmýþ, 1943’te Basýn Yayýn Genel Müdürlüðü adýný alan birim içerisine “Turizm
Müdürlüðü” de yerleþtirilmiþtir (Akdoðan ve Kozak, 1996, 83).
1949 tarihinden baþlayarak, turizmle ilgili faaliyetler, Basýn, Yayýn ve Turizm Genel Müdürlüðü’ne
baðlý “Turizm Dairesi”nce sürdürülmüþtür. 1950 yýlýnda çýkarýlan “5647 sayýlý Turizm
Müesseseleri Teþvik Kanunu”, Türkiye’de turizmin geliþtirilmesi amacýyla çýkarýlan ilk yasal
düzenlemedir. Bu yasayla, hangi iþletmelerin “Turizm Müessesesi” olacaklarý, yasanýn konusu
olan teþvik tedbirlerinden hangi iþletmelerin yararlanacaklarý, teþviklerden yararlanma koþullarý
ve turizm iþletmelerinin denetlenmesine iliþkin kararlar alýnmýþtýr.1957 yýlýnda 4951 sayýlý
yasa ile Basýn, Yayýn ve Turizm Vekaleti kurulmuþtur (Akpýnar, 2006, 3).
2.2.2.Planlý Dönem (1970’li Yýllar)
Türkiye’de 1960 yýlýný izleyen dönem kalkýnma planlarýnýn yapýldýðý ve turizm sektöründe
geliþmelerin yaþandýðý bir dönemdir. Bölgeler itibarýyla kaynak envanterleri çýkarýlmýþ, fiziksel
planlama çalýþmalarý yapýlmýþ, teknik altyapý yatýrýmlarý gerçekleþtirilmiþ ve öncü-örnek tesisler
olarak adlandýrýlan yat limaný, konaklama vb. yatýrýmlar devlet eliyle gerçekleþtirilmiþtir. EgeAkdeniz kýyýlarýmýzýn 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planý çalýþmalarýna baþlanmýþtýr. Bu planlar
ile turistik tesis alanlarýnýn nerelerde yeralacaðý belirlenmiþtir (T.C. Turizm Bakanlýðý, 2001).
Ýlk kalkýnma planýnda turizmden daha fazla yararlanmak, zengin doðal ve tarihi kaynaklardan
yararlanmak, gerekli yatýrýmlarý yapmak, turizm tanýtýmý faaliyetlerine aðýrlýk vermek gibi ilkeler
benimsenmiþtir. Ýkinci plan döneminde turizmin ekonomik, sosyal ve kültürel iþlevlerinden
yararlanmak ve turizm gelirini arttýrmak amaçlanmýþtýr. Ýç turizmin geliþtirilmesi, turizm yatýrýmlarýnýn
kitle turizmine dönük olarak desteklenmesi amaçlanmýþtýr. Üçüncü ve dördüncü plan döneminde
ise daha çok mevzuat düzenlemeleri yapýlmýþ, kýyý kanunu çýkartýlmýþ, turizm tanýtýmý, turizm
pazarlamasý ve enformasyon hizmetlerinde geliþtirmeler yapýlmýþtýr. Ayrýca bu dönem organize
turizm bölgeleri geliþtirilmeye baþlanmýþtýr (Akdoðan ve Kozak, 1996, 85).
2.2.3.1980 Yýlý Sonrasý Dönem
1980 sonrasýnda yaþanan en önemli olay 24 Ocak 1980 tarihinde uygulamaya konulan
“Ekonomik Ýstikrar Tedbirleri”dir. Bu karar baðlamýnda 1982 yýlýnda sektördeki darboðazlarý
çözmek ve gerekli yasal düzenlemeleri getirmek amacýyla “Turizmi Teþvik Yasasý” yürürlüðe
sokulmuþtur. Bu yasa ile turizm sektörünü düzenleyecek, geliþtirecek, dinamik bir yapý ve
iþleyiþe kavuþturacak tertip ve tedbirler getirilmiþ ve bu da sektörün geliþimine önemli bir ivme
kazandýrmýþtýr. Turizmi Teþvik Yasasý’na baðlý olarak planlamaya, turizm alan ve merkez
ilanýna, kamu arazilerinin turizm yatýrýmlarýna tahsisine, Turizm Yatýrým ve Ýþletmelerinin
Niteliklerine Yönelik Yönetmelikler hazýrlanarak yürürlüðe girmiþtir. Serbest pazar ekonomisine
geçiþ sürecinde turizm sektörüne son derece cazip teþvikler sunulmuþtur (Akpýnar, 2006, 4).
2.2.4.1990 Yýlý Sonrasý Dönem
80’li yýllarýn ikinci yarýsýndan itibaren Türk turizminin gündeminde aðýrlýklý yer tutmaya baþlayan
konularýn baþýnda çevrenin korunmasý, doðal ve kültürel kaynaklarýn taþýma kapasitelerinin
üzerinde kullanýma açýlmamasý arayýþlarý gelmiþtir. 90’lý yýllarýn ilk yarýsý tesis doluluk oranlarýný
yükseltmek amacýyla tanýtma ve pazarlamaya hýz verilmesi ve yine arz kapasitesindeki artýþa
10
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
paralel olarak had safhaya ulaþmýþ olan eðitim iþ gücü ihtiyacýnýn giderilmesi çabalarýna
sahne olmuþtur (Akpýnar, 2006, 5). Turizm türlerinin çeþitlendirilmesi; kitle turizminin yanýsýra
selektif turizme ve özel ilgi turlarýna yönelik pazar segmentlerine yoðunlaþýlmasý; Ýngiltere,
Fransa, Almanya gibi geleneksel pazarlarýn yanýsýra Japonya, ABD, Kanada, Asya Pasifik
Bölgesi, BDT ve Körfez ülkelerindeki tanýtma faaliyetlerine hýz verilmesi 1990’lý yýllarýn
pazarlama stratejileri arasýnda yer almaktadýr (T.C. Turizm Bakanlýðý, 2001).
Türkiye’de resmi turizm örgütlenmesi 2003 yýlýnda, bakanlýk düzeyinde bir deðiþikliðe
uðramýþtýr. 16.4.2003 tarih ve 4848 sayýlý kanun ile Kültür Bakanlýðý ile Turizm Bakanlýðý
birleþtirilmiþtir. Amacý; kültürel deðerleri yaþatmak, geliþtirmek, yaymak, tanýtmak,
deðerlendirmek ve benimsetmek, tarihî ve kültürel varlýklarýn tahribini ve yok edilmesini
önlemek, yurdun turizme elveriþli bütün imkânlarýný ülke ekonomisine olumlu katký saðlayacak
þekilde deðerlendirmek, turizmin geliþtirilmesi, pazarlanmasý, teþvik ve desteklenmesi için
gerekli önlemleri almak, kültür ve turizm konularýyla ilgili kamu kurum ve kuruluþlarýný
yönlendirmek ve bu kuruluþlarla iþbirliðinde bulunmak, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluþlarý
ve özel sektör ile iletiþimi geliþtirmek ve iþbirliði yapmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlýðýnýn
kurulmasýna, teþkilât ve görevlerine iliþkin esaslarý düzenlemek olan Kanun, yeni bakanlýða
aþaðýdaki görevler yüklemektedir (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlýðý, 2005):
1. Millî, manevî, tarihî, kültürel ve turistik deðerleri araþtýrmak, geliþtirmek, korumak,
yaþatmak, deðerlendirmek, yaymak, tanýtmak, benimsetmek ve bu suretle millî
bütünlüðün güçlenmesine ve ekonomik geliþmeye katkýda bulunmak,
2. Kültür ve turizm konularý ile ilgili kamu kurum ve kuruluþlarýný yönlendirmek, bu
kuruluþlarla iþbirliðinde bulunmak, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluþlarý ve özel
sektör ile iletiþimi geliþtirmek ve iþbirliði yapmak,
3. Tarihî ve kültürel varlýklarý korumak,
4. Turizmi, millî ekonominin verimli bir sektörü haline getirmek için yurdun turizme elveriþli
bütün imkânlarýný deðerlendirmek, geliþtirmek ve pazarlamak,
5. Kültür ve turizm alanlarýnda her türlü yatýrým, iletiþim ve geliþim potansiyelini yönlendirmek,
6. Kültür ve turizm yatýrýmlarý ile ilgili taþýnmazlarý temin etmek, gerektiðinde kamulaþtýrmak,
bunlarýn etüt, proje ve inþaatýný yapmak, yaptýrmak,
7. Türkiye'nin turistik varlýklarýný her alanda tanýtýcý faaliyetler ile her türlü imkân ve
araçlardan faydalanarak kültür ve turizmle ilgili tanýtma hizmetlerini yürütmek,
8. Kanunlarla verilen diðer görevleri yapmak.
Özetlenecek olursa, mevcut Kanun resmi turizm örgütüne araþtýrma-geliþtirme, sektörel
iþbirliði ve koordinasyon, turizm deðer ve varlýklarýný koruma, turizm pazarlamasý, turizm
sektörünü planlama ve yönlendirme, turizm yatýrýmlarý yapma, turizm tanýtýmý yapma görevleri
yüklemektedir. Turizm sektöründe faaliyet gösteren her profesyonelin ve turizm akademisyeninin
de kabul edeceði gibi, pek çok sektör paydaþýnýn detaylý ve koordineli çalýþmasýný gerektiren
bu görevler tek bir kurum tarafýndan yerine getirilemeyecek kadar aðýr; ve siyasi otoritece
etkili ve verimli bir þekilde icra edilebilmekten uzaktýr. Türkiye’nin son derece yüksek potansiyeli
olan bu sektörünü þahlandýracak yeni bir örgütsel yapýlanmaya olan ihtiyaç, dünyadaki
modern ve kabul edilmiþ uygulamalardan da destek alýnarak, giderilmek durumundadýr.
2.3.Dünya’da Turizm Tanýtýmý ve Örgütlenmesi
Dünyada geliþtirilmekte olan plan ve stratejiler, destinasyonlarýn daha çok dogrudan tanýtýmý
11
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ve pazarlanmasý üzerinde yogunlaþmaktadýr (Tosun ve Bilim, 2004, 126). Nitekim Akdeniz
çanaðýnda Türkiye’nin rakibi olan Fransa, Ýspanya, Ýtalya gibi ülkeler, ülke temelli turizm
tanýtým politikalarýnda strateji deðiþikliði yapmýþ ve “Bölgesel Turizm Tanýtýmý” ve “Turizm
Çeþitlerinin Tanýtýmý”na baþlamýþtýr. Söz konusu ülkeler, bu stratejiye uygun olarak turizm
tanýtýmý ve pazarlanmasý faaliyetlerini yeni bir modele göre örgütlemiþ; cografya, tesis, altyapý,
doðal çevre, arkeolojik varlýklar ve kültürel deðerler yönü ile farklýlýk gösteren turizm bölgelerini,
farklý pazar gruplarýna göre konumlandýrmýþtýr.
Dünyada, turizm tanýtým stratejilerinde gözlenen bu deðiþiklikler doðrultusunda Ýspanya,
Marbella ve Kanarya Adalarý’ný; Fransa, Cote d’Azur, Paris, Normandiya, Courchevel ve
Korsika’yý; Ýtalya, Toscana ve Sardinya Adasý’ný baðýmsýz bir destinasyon markasý haline
getirerek, dünya turizm pazarýna ülke olarak deðil de destinasyon olarak çýkmýþlardýr (Taþkýn
ve Güven, 2003, 54). Sözü edilen bu yerler, genel ekonomisi içerisinde turizm faaliyetleri
aðýrlýkta olan bölgelerdir. Bununla birlikte, ekonomisinde turizm sektörü aðýrlýklý bir yer
tutmayabilmekle beraber, sahip olduðu turizme dönük deðer ve varlýklardan istifade etmek
isteyen, dünyanýn çeþitli yerlerindeki pek çok kentin de bu yeni stratejiye uygun örgütlenme
çabalarý içine girdikleri gözlenmektedir (Yavuz, 2007, 1).
Konunun öneminin farkýna varmýþ olan bu kentler, bölgelerinin bilinçli ve tek elden planlanmasý,
tanýtýmý ve pazarlamasý için komisyonlar, örgütler oluþturmuþtur. Amsterdam, Bali, Barcelona,
Boston, Chicago, Kopenhag, Kosta Rika, Halifax, Helsinki, New York, Oregon, Rio de Janeiro,
San Francisco, Singapur, Stockholm, Sidney, Toronto, Vancouver gibi pek çok yer, tanýtým
ve pazarlama faaliyetleri profesyonel örgütlerce yürütülen kentlere örnek olarak verilebilir
(Curtis, 2001; Jaffray ve Ackermann, 2002; Rainisto, 2003). Çoðunluðu Kamu - Özel sektör
iþbirliði (Public Private Partnership - PPP) þeklinde oluþturulan bu örgütler, turizme yönelik
destinasyonu, tüm niteliklerini göz önüne alarak, baþarýlý bir þekilde tanýtmaya, pazarlamaya
ve onu etkili bir sekilde yönetmeye ve yaþatmaya odaklanmýþtýr (Yavuz, 2007, 6).
Yerel turizm faaliyetlerini tek elden koordine eden ve tüm bu faaliyetlerin planlayýcýsý ve
yöneticisi konumundaki bir “Destinasyon Yönetim Organizasyonu (Destination Management
Organization - DMO)”nun oluþturulmasýnýn, destinasyon temelli bir tanýtým ve pazarlama
stratejisine geçmenin ilk adýmý olarak görüldüðü anlaþýlmaktadýr. Bu destinasyon yönetim
birimlerinin, bütünleþik pazarlama iletiþimi faaliyetlerindeki baþarýlarýyla, destinasyonun hedef
kitlelerinin destinasyon (ülke, kent, yöre, bölge) hakkýndaki þimdiki ve geleceðe iliþkin imaj
algýlamalarýný da istenen þekilde oluþturduðu ve oluþturma gücü yarattýðý görülmektedir
(Rainisto, 2003, 73).
Yukarýdaki açýklamalar ve örneklerden, turizm tanýtýmý ve pazarlamasýnda “destinasyon
temelli örgütlenme modeli”nin günümüzde, dünyada, ülkelerin ekonomisi ve tanýtýmý ile ilgili
önemli konulardan birisi haline geldiði anlaþýlmaktadýr.
12
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TURÝZMDE DESTÝNASYON TEMELLÝ TANITIM VE ÖRGÜTLENME
3.1.Kavramsal Açýdan Yerlerin Tanýtýlmasý ve Turizm Ýliþkisi
Pazarlama bilimi açýsýndan, herhangi bir “yer”, birçok farklý boyutuyla müþterilerine tanýtýlmaya
konu bir “ürün” olarak ele alýnýp incelenebilir. Yer müþterisi herhangi bir nedenle bir yere
talep gösteren kiþi, kuruluþ ve kurumdur (Yavuz, 2007, 37). Yerin çeþitli boyutlarýna baglý
olarak, mamul ve hizmet üreticileri, ulusal ve uluslararasý þirketlerin merkez ya da bölge
bürolarý, yabancý yatýrýmcýlar ve ihraç pazarlarý, o yere yerleþmek amacý ile gelen göçmenler
ve turistler birer yer müþterisidir (Rainisto, 2003, 11). Doðal olarak, yerin baþarýlý bir ürün
haline gelebilmesi, müþterilerinin gereksinim ve beklentilerini uygun bir düzeyde karþýlayabilmesi
ile mümkündür.
Yer tanýtýmý ve pazarlamasý, yeni keþfedilen bölgelere insanlarýn taþýnmasýný saðlamak
amacýyla, koloni dönemlerinden beri yapýlagelen bir faaliyettir. Buna raðmen, Avrupa yazýnýnda
ancak, “yer tanýtma (place promotion)” ve “kent yönetimi (city management)” gibi etiketlerle
1980’lerde anýlýr hale gelebilmiþtir. 1900’lü yýllarýn baþlarýnda Fransýz ve Ýngilizler, sahillerinin
tatil amaçlý kullanýmýný saðlayabilmek için yogun reklâm kampanyalarý yapmýþlardýr (Rainisto,
2003, 11).
Ülke, bölge, kent, yöre vb. gibi coðrafik alanlarýn, özellikle ekonomik yönden geliþmesine
ciddi katkýlarýnýn olmasýndan dolayý bir yere iliþkin niteliklerin ortaya çýkarýlmasý, geliþtirilmesi
ve etkili bir þekilde tanýtýlmasý önem kazanmýþtýr. Günümüzde turizm, yerlerin ekonomik
geliþmesine getirdiði katkýlar açýsýndan, yere iliþkin en öne çýkan boyutlardan biri -yer yer
en öne çýkaný- haline gelmiþtir (Yavuz, 2007, 37). “Turist” kelimesi ise, basit olarak, bir yerin
turistik çekim unsurlarýna kapýlarak harekete geçen insan gruplarýný tanýmlamaktadýr.
Turizmin doðasý gereði bir turist, gittiði yerin sadece tek bir unsurundan faydalanmaz; aksine
çok sayýdaki cografi, ekonomik ve toplumsal unsurun birleþmesi ile bir cazibe ortaya çýkaran
“nihai ürünü” satýn alýr. Bu ürün turistin tatil deneyiminin olusmasýnda önemli bir etken olarak
kendini gösterebilir (Kozak, 2004a, 63-64). Turizm, farklý formlardaki birçok farklý etkinliðin
kuþattýgý karmaþýk bir olgunun yalýn bir ifadesidir. Bu çeþitliliðe raðmen turizm, birçok bakýmdan,
bir yerde yaþam tecrübesi elde etme ve bir ürün olarak o “yeri tüketme” özetine indirgenebilir.
Turizm hareketleri açýsýndan bir “nihai varýþ noktasý”ný ifade eden, tüketilmeye konu bu yer,
turizm yazýnýnda “destinasyon” kelimesi ile kavramsallaþtýrýlmýþtýr (Yavuz, 2007, 38).
3.2.Destinasyon Kavrami
Temel olarak, turizm destinasyonu bir turizm sisteminin temel unsurudur ve sosyal/doðal
kaynaklar, kültür, ulaþým, tesisler, olanaklar ve diðer altyapý unsurlarý gibi çokboyutlu bileþenler
ve çekiciliklerden meydana gelir (Yoon, 2002, 2). Destinasyonun temel özelligi, içsel öðelerinin
anlamlý bir bütünü ve ortak bir deðeri ifade etmesidir. Birçok turizm araþtýrmacýsý, turistik
ürünün doðasýný açýklamaya çalýþmýþtýr (Murphy vd., 2000, 44). Çünkü turizm açýsýndan
bakýldýðýnda, ürün kavramý oldukça karmaþýk bir anlamý ifade etmektedir.
Turizm endüstrisi, turistlerin ikamet ettikleri yerlerden ayrýlarak, tekrar ayný yere dönünceye
kadar geçen süre içerisindeki seyahatleri sýrasýnda, gereksinme duyduklarý ulaþtýrma,
13
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
konaklama, yeme-içme, eðlence ve diðer ihtiyaçlarýný karþýlayan faaliyet alanlarýný içerir
(Akoðlan, 1999, 40). Dolayýsýyla, turistik ürün, turistlerin evlerine dönünceye kadarki süre
içerisinde gidecekleri yerler, bu yerlerde satýn alacaklarý ya da satýn alma isteðinde bulunacaklarý
mal ve hizmetler ile, yaþayacaklarý anýlarýn bir bütününü ifade eder (Akoðlan, 1999, 41).
“Destinasyon” kavrami, çok basit anlamýyla “ziyaret edilen yer” anlamýný taþýmaktadýr (Atay,
2003, 145). Destinasyon, turizm arzýna konu kaynaklarýn, faaliyetlerin ve diðer ürünlerin
bütünleþik bir sunumunun saðlanmasýnda temel unsurdur (Yavuz, 2007, 38). Destinasyon
kavramsallaþtýrmasý, bir ülke, bölge, kent veya yöredeki turizm potansiyelinin harekete
geçirilerek ilgili yere, baþta ekonomik olmak üzere, bir takým katkýlarýn saðlanmasýna temel
oluþturan bir argüman haline gelmiþtir. Birçok unsurun bileþimi olan destinasyonlar, tek bir
ürün olarak ele alýnýp tanýtýlabilir ve pazarlanabilir.
Daha farklý ifadelerle anlatýlacak olursa destinasyon, turistlerin ihtiyaçlarýný karþýlamak için
tasarlanmýþ hizmet ve olanaklarýn odak noktasýný oluþturan cografi bir alandýr. Destinasyon,
turizm faaliyetlerinin temel kaynaklarýný bünyesinde barýndýran, bu faaliyetlerin gerçekleþtiði,
turistik mal ve hizmetler ile tüketici deneyimlerinin bütünleþik bir sunumunun saðlandýðý ana
zemindir (Buhalis, 2000, 97). Bir destinasyon, çeþitli turistik ürünlerin ve turist deneyimlerinin,
bir potada eritilmiþ bir bileþiminin ifadesidir (Murphy vd. 2000, 44). Destinasyon, insanlarýn
turistik ihtiyaç ve isteklerini karþýlamaya yönelik, çekiciliði yüksek bir coðrafi alandýr (Atay,
2003; Maviþ, 1999). Bu cografi alan, belirli bir ekonomik aktiviteyi gerçekleþtirmeye elveriþli
çeþitli kaynaklar ve/veya olanaklara sahip bir yerdir (Melian-Gonzalez ve Garcia-Falcon,
2003, 721). Bir diðer tanýmla destinasyon, insanlarý günlük rutin ugraþ alanlarýnýn, en azýndan
kendilerinin istediði derecede, dýþýna çýkaran yerlere verilen isimdir (Meethan, 1996, 179).
Destinasyon, pratik olarak, seyahat eden kiþilerin geçici olarak kaldýðý yer olarak da tanýmlanýr.
Ýnsanlar destinasyonlarý tatil, ticaret, gezip görme ile arkadaþ ve akraba ziyareti gibi çeþitli
amaçlarla ziyaret etmek isterler. Yerine göre bir kýta da bir köy de ve hatta bir cadde de
destinasyon olarak tanýmlanabilir. Örneðin Las Vegas, Kýbrýs, Montecarlo da oldugu gibi
belirli kumarhane merkezleri destinasyon olarak nitelendirilmektedir. Köyler, kasabalar, ilçeler,
kentler, bölgeler ve hatta ülkeler kendilerini bir destinasyon olarak tanýtabilmekte ve
pazarlayabilmektedir (Atay, 2003, 145).
Dünya ölçeðinde bakýldýðýnda, yerkürenin her tarafýna yayýlmýþ, sayýsýz çeþitlilikte, nitelikte
ve zenginlikte destinasyonlar bulunmaktadýr. Türkiye Ýstanbul, Kapadokya, Side, Ürgüp,
Göreme, Pamukkale, Konya, Bodrum, Mardin, Þanlýurfa, Hatay, Adana vb. gibi birçok
potansiyel alt destinasyonu ile tüm dünyadaki turizm haritasýnýn önemli bir parçasýný
oluþturmaktadýr (Yavuz, 2007, 39).
3.3.Destinasyon Temelli Turizm Örgütlenmesi ve DMO’lar
Bir destinasyonun dünya pazarlarýndaki baþarýsý, sahip olduðu göreli rekabet gücünden
etkilenir (Enright ve Newton, 2004, 777). Belirli bir ülke, bölge, kent veya yörenin destinasyon
temelli bir turizm örgütlenmesine gitmesi, söz konusu yerin “sistemli ve bir bütün olarak”
tanýtýlabilmesi vasýtasýyla göreli rekabet gücünün artmasýna olanak tanýr. Bu yolla, destinasyon
olarak tanýmlanmýþ sözkonusu yere gelen turist sayýsýnýn artýrýlmasý, bölge ekonomisine
canlýlýk kazandýrýlmasý, bölgede istihdam yaratýmý veya artýrýmýnýn saðlanmasý vb. amaçlarýn
daha etkili bir þekilde gerçekleþtirilmesi saðlanabilecektir.
14
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Destinasyon temelli bir turizm örgütlenmesi modeli, söz konusu yerin göreli rekabet gücünün
artmasýný, sadece, “sistemli ve bir bütün olarak” tanýtýlabilmesi vasýtasýyla yapmaz. Model ayrýca,
söz konusu yerin “orijinal ve güçlü turistik çekiciliklerinin keþfedilmesi, geliþtirilmesi ve öne çýkarýlmasý”ný
da saðlar. Bu suretle, yere iliþkin tanýtým ve pazarlama faaliyetlerinin baþarýya ulaþmasýný kolaylaþtýrarak
da destinasyonun göreli rekabet gücünün artýrýlmasýna olanak tanýr (Uysal vd. 2000, 94). Bilindiði
üzere, orijinal bileþenler, destinasyonun sunduðu temel deðeri destekleyen ve destinasyona
uluslararasý rekabet gücü kazandýran kaynaklardýr (Yavuz, 2007, 39-40).
Dünya Turizm Örgütü (World Tourism Organization – WTO, 2004) tarafýndan, dünyadan
genelinde 550 destinasyon yönetim örgütü üzerine yapýlan geniþ ölçekli bir çalýþmanýn sonuçlarý,
bu örgütlerin PPP þeklinde örgütlenemesinin en ideal olduðuna iþaret etmektedir. Çalýþmaya
katýlan örgütlerin hemen hemen hepsi, destinasyonlarýn tanýtýmý, pazarlanmasý ve yönetiminde
kamu sektöründen önemli düzeyde destek görmeye devam etmekte olduðunu belirtmiþtir.
Bununla birlikte, destinasyonlarýn PPP þeklinde turizm tanýtýmý yapmasý ve örgütlenmesi, en
uygun bulunan ve desteklenen görüþ olarak tespit edilmiþtir. Araþtýrmaya katýlan destinasyon
yönetim örgütleri, turizmi geliþtirme, yönetme, pazarlama ve tanýtmanýn bütünleþik bir yapý
içinde olmasý gerektiði konusunda, yüksek düzeyli bir mutabakat göstermektedir.
Destinasyon Yönetimi, ziyaretçilerin tatmin durumunu düzenli olarak gözlemek ve endüstrinin
performansýný takip etmek ile yakýndan ilgilidir. Bu gözleme, izleme ve takip faaliyetlerden
elde edilen bilgiler, destinasyon yöneticilerinin ziyaretçilerin isteklerini anlamasýna ve daha
etkili destinasyon ürünleri geliþtirmesine yardýmcý olmada kritik bir rol üstlenmektedir. Bu
bilgiler, destinasyon verimliliðini ve etkinliðini saðlama açýsýndan ayrýca önemlidir. Ek olarak,
turizm destinasyonlarýnda destinasyon yönetim örgütlerinin fonksiyonu, destinasyonun tüm
boyutlarý ve paydaþlarýnýn iyiliði ve refahýný temin etme sorumluluðunu yüklenme olarak
düþünülmelidir. Destinasyonun rekabet etme yeteneði, ele geçen çeþitli fýrsatlarýn
deðerlendirilmesi ve yönetim çabalarý aracýlýðýyla güçlendirilebilir (Yoon, 2002, 34).
Kapsamlý bir turizm planlamasý yapabilmek için turizm çekicilikleri, hedef pazarlar, belirli bir
bölge ya da destinasyonda turizm ile baðlantýlý olarak faaliyet gösteren yerel giriþimler ve
destinasyon yönetim örgütleri (Destination Management Organization – DMO)’ni de içeren
mevcut tüm bileþenler dikkate alýnmalýdýr (Yoon, 2002, 19). Bu bileþenlerden, bir ülkenin,
kentin, yöre ya da bölgenin planlý ve düzenli bir yaþam ve turizm destinasyonu durumuna
getirilmesi noktasýnda genel “koordinasyon” iþlevini etkin ve verimli bir þekilde ifa edebilmeyi
saðlayacak olan destinasyon yönetim örgütlerinin özel bir konumu bulunmaktadýr.
Destinasyon Yönetim Örgütleri, destinasyonlarýn yönetimi ve/veya pazarlanmasý ve tanýtýmýndan
sorumlu örgütlerdir ve genellikle herbir destinasyon yönetim organizasyonu aþaðýdaki
kategorilerden biri içerisinde yer alýr (WTO, 2004, 3):
· Ulusal Turizm Otoriteleri (National Tourism Authorities – NTSs) veya Örgütleri
(Organisations - NTOs), ulusal düzeyde turizm tanýtýmý, pazarlamasý ve yönetimi
faaliyetlerinden sorumlu bir örgüttür.
· Bölgesel Turizm Örgütleri (Regional -provincial or state- Tourism Organisations –
DMOs / RTOs), turizm yapma amacýna baðlý olarak sýnýrlarý tanýmlanan, her zaman
deðil fakat bazen baðlý bir devlet, eyalet veya bölgesel bir yerel idareyi yada hükümeti
kapsamý içine alan belirli bir coðrafik bölgenin turizm tanýtýmý, pazarlamasý ve/veya
yönetimi faaliyetlerinden sorumlu bir yönetim örgüttür.
15
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
· Yerel Destinasyon Yönetim Örgütleri (Local DMOs), küçük bir coðrafik alan, yöre veya
kentlerin turizm tanýtýmý, pazarlamasý ve/veya yönetiminden sorumludur bir örgüttür.
Yoon (2002), 900 destinasyon yönetim örgütünü temel alarak yaptýðý çalýþmada, destinasyonlarýn
rekabet gücünün artýrýlmasýnda destinasyon yönetim örgütlerinin ciddi rolleri olduðunu ortaya
koymuþtur. Bu çalýþmaya göre destinasyon yönetim örgütlerinin, belirli bir bölgede turizmin
geliþmesi için yerel idarelerin desteði ile “kolaylaþtýrýcý” rolü; bölgenin bir turizm destinasyonu
olarak pazarlanmasýnda “liderlik” rolü ve çeþitli turizm deneyimleri için farklý kalite düzeyleri
sunmanýn alternatif maliyetlerinin tespitini içeren yatýrým “planlama” rolü bulunmaktadýr.
Bir yerin turizm boyutunun tanýtýmý, pazarlanmasý ve yönetimi fonksiyonunu üstlenen
destinasyon yönetim örgütlerinin içinde bulunduðu pazar þartlarý, dünyada son on yýlda
dramatik bir þekilde deðiþmiþtir. Artýk bu örgütler ilgilenecek çok yeni konulara, iþlevlere ve
önceliklere sahip hale gelmiþtir. Özellikle turizm destinasyon ürünlerinin Ýnternet üzerinden
tanýtýlabilir ve pazarlanabilir hale gelmesi, yeni faaliyetler yürütme ve yeni destekleyici
teknolojiler kullanabilme yeteneðine yüksek gereksinim ortaya çýkarmasý baðlamýnda,
destinasyon yönetim örgütlerinin önemini artýrmaktadýr (WTO, 2004, 3).
Türkiye için, kavramsal kabul anlamýnda, henüz yeni olan bu yönetim örgütlerinin oluþturulmasý
ve aktif olarak faaliyet göstermesinin saðlanmasýnýn Türkiye’nin destinasyonlarýnýn (turizme
soyunan kentleri, yöreleri ve bölgelerinin vb.) geleceði açýsýndan büyük önem taþýdýðýna olan
inanç, her geçen gün biraz daha güçlenmektedir. Bir destinasyonun baþarýsýnýn, DMO’larýn
stratejik ve operasyonel fonksiyonlarýnýn performans düzeyine baðlý olduðu göz önüne alýndýðýnda,
destinasyon pazarlamasý konusu üzerinde de ayrýca durma gerekliliði ortaya çýkmýþtýr.
3.4.Destinasyon Temelli Turizm Tanýtýmý ve Pazarlamasý
Destinasyon temelli turizm tanýtýmý ve pazarlamasý, kýsaca, “destinasyon pazarlamasý
(destination marketing)” kavramý ile ifade edilmektedir. Destinasyon pazarlamasý, “ bir yerin
öz niteliklerine uygun olarak olusturulan bir destinasyon kimliginin seçili hedef kitlelere
dönük olarak etkin iletisim çalismalari” ile daha çekici hale getirilmesini amaçlar (Rainisto,
2003, 12). Destinasyon pazarlamasý konusu, günümüzde ülkelerin ekonomisi ve tanýtýmý ile
ilgili önemli konulardan birisi haline gelmiþtir.
Destinasyon pazarlamasýnýn yönetiminde, o destinasyonda yaþayan, destinasyonu iyi tanýyan
ve destinasyonun geleceði hakkýnda bir takým hayalleri ve beklentileri olan özel ve/veya tüzel
kiþilikler bulunur. Bu nedenle, destinasyon pazarlamasý, destinasyonu rakiplerinden farklýlaþtýrmak
için daha esnek, hýzlý ve yaratýcý çözümler sunabilme ve olasý riskleri en aza indirebilme
potansiyeline sahip bir pazarlama yöntemidir (Yavuz, 2007, 40). Bu açýdan bakýldýðýnda
destinasyon pazarlamasýnýn, mikro düzeyde ve tek bir yer bazýnda yapýldýðý için, ürünün özü,
temel iþlevleri ve yardýmcý iþlevleri konusunda tüketiciyi daha fazla bilgilendirici ve satýn alma
kararý üzerinde daha etkili olabilme avantajý yaratacaðý açýktýr. Bu tip bir pazarlama stratejisi
ile, ülkenin bir bölgesi ile ilgili olarak ortaya çýkan olumsuz algýlamalarýn, bulaþma etkisi ile
ülkenin diðer bölgelerini etkilemesinin de önüne geçmek mümkün görünmektedir.
Dünyadaki yoðun turizm rekabeti içerisinde her gün çok özgün nitelikleri olan, yeni destinasyonlar
sahneye çýkmaktadýr. Destinasyonlar, öncelikle ziyaretçilerine sunduklarý temel fayda ya da
deðeri öne çýkaracak ve rekabet güçlerini artýracak politikalarý geliþtirmek durumundadýr.
16
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Birbirine benzer turizm ürünleri sunan birçok ülke, rekabetten olumsuz etkilenmemek için,
yeni pazarlama stratejileri geliþtirmektedir. Turizm sektöründe iyi bir baslangýç ve saðlam
adýmlarla ilerleme için destinasyonlarýn kendilerini sürekli olarak yeniden gözden geçirme
davranýþý kazanmaya baþladýklarý gözlenmektedir. Günümüzde destinasyonlar geçmiþlerini,
tarihlerini ve kültürel deðerlerini yeniden keþfedip, yeni bir kimlik ve vizyonla dünyanýn
karþýsýna çýkmaktadýr (Yavuz, 2007, 41).
Bir destinasyonun pazarlanmasý konusu, ürün geliþtirme, uygun fiyatlandýrma politikalarý
oluþturma, etkili daðýtým kanallarý kurma ve ürün paketleme (sunum) gibi bir takým tanýtým ile
ilgili faaliyetlerle iliþkilidir. Bu konu, ayrýca uygun hedef pazarlarýn seçimini de içerir. Destinasyonda
üretilen ve elde edilen hizmet ve deneyimlerin kalitesi de destinasyon yönetim faaliyetleri
içerisinde gözetilen diðer önemli bir bileþendir. Hizmet kalitesinin iyileþtirilmesinin, turist tatminini
artýrdýðý bilinmelidir. Sonuç olarak bu destinasyon temelli pazarlama çabalarýnýn, destinasyonun
rekabetçi pozisyonunu güçlendirdiði ve destinasyonun sahip olduðu turistik çekicilik unsurlarýnýn
cazibesini artýrma potansiyeline sahip olduðu gözden uzak tutulmamalýdýr (Mihaliè, 2000).
Destinasyon pazarlamasý, turistik ürünü talep ve arz eden taraflarý biraraya getiren tüm
faaliyet ve süreçleri kapsayan bir yöntemdir. Bu yöntem, tüketici talebini karþýlama ve rekabet
düzeyine göre konumlama yapmaya odaklýdýr. Destinasyon pazarlamasý, ürünlerin, yüksek
potansiyeli olan pazarlara verimli bir þekilde daðýtýmýnýn yapýlmasýný saðlamaya yönelik bir
eþgüdümlü faaliyetler zinciridir. Bu zincir ürün, markalama, fiyat, pazar bölümlendirme,
tutundurma ve daðýtým konularýna iliþkin karar alma süreçlerini de kapsamaktadýr (Terzibaþoðlu,
2004). Destinasyon pazarlamasý süreci ve turizm destinasyon ürününe iliþkin pazarlama
ilkelerini gösteren Þekil-1 ve Þekil-2 aþaðýda görülmektedir.
DESTÝNASYON PAZARLAMASI SÜRECÝ
Mevcut Durumun Analiz Edilmesi
Ürünün Tanýmlanmasý
Hedef Pazar(lar)ýn Seçimi
Amaçlarýn Belirlenmesi
Tutundurma Stratejilerinin Uygulanmasý
Sonuçlarýn Deðerlendirilmesi
Þekil-1: Destinasyon Pazarlamasý Süreci
Kaynak: Terzibaþoðlu, Esencan (2004), “Successful Destination Management and Marketing Fundamentals”,
WTO Seminar on Destination Marketing for the 21. Century (23 March 2004), Moscow, URL: http://www.worldtourism.org/regional/europe/PDF/SPEECHES/2004/moscow/ Esen_Moscow.pdf, [11.02.2004].
17
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Destinasyon Ýmajýnýn
Oluþturulmasý
DESTÝNASYON
PAZARLAMA
ÝLKELERÝ
Destinasyon Markasýnýn
Geliþtirilmesi
Destinasyonun
Konumlandýrýlmasý
Destinasyon Vizyonunun
Ýfade Edilmesi
Þekil-2: Destinasyon Pazarlama Ýlkeleri
Kaynak: Terzibaþoðlu, Esencan (2004), “Successful Destination Management and Marketing Fundamentals”,
WTO Seminar on Destination Marketing for the 21. Century (23 March 2004), Moscow, URL: http://www.worldtourism.org/regional/europe/PDF/SPEECHES/2004/moscow/ Esen_Moscow.pdf, [11.02.2004].
Imaj (image), bir yer ya da ürün hakkýnda kiþi ya da gruplarýn bilgi, izlenim, önyargý ve
görüþleri olarak tanýmlanabilir (Tolungüç, 1999, 62). Pazardan uygun bir pay alabilmek için,
yeterince güçlü bir çekicilik ve bir imaj oluþturmak gerekir (Erdogan, 1996, 51). Marka, ürünün
insan zihninde tanýmlanmasýdýr (Bayhan, 2002, 6) ve Marka, ürün stratejisi geliþtirilmesinde
temel bir konudur (Uztuð, 1997, 19). Konumlama, belli bir ürüne alýcýlarýn dikkatini çekmek
üzere, doðrudan doðruya rakip ürünlere ve firmanýn kendi ürettiði ürünlere karþý imajýnýn
geliþtirilmesini ifade eder (Tek, 1999, 332). Destinasyonun pazardaki konumlanýþý, onun cari
ve potansiyel ziyaretçileri tarafýndan, rakiplerinin sunduklarýna kýyasla, nasýl algýlandýðýnýn
bir göstergesidir. Vizyon, destinasyonun gelecekte nasýl olmasý istendiðine dair çizilmiþ bir
portredir; turizm politikalarýnýn oluþturulmasýnda temel bileþenlerden biri olup destinasyonun
rekabet yeteneði için gerekli olan tüm unsurlarla tümleþiktir (Terzibaþoðlu, 2004).
Turizm sektöründe, globalleþmenin getirdiði yoðun rekabet ortamýnda yapýlmayaný yapmanýn,
henüz girilmemiþ fakat belli potansiyele sahip, küçük ve niþ pazarlara girmenin daha kolay
ve karlý olacaðý yapýlan tahminler arasýndadýr (Tekeli, 2001, 18-19). Bu baðlamda, destinasyon
bazýnda turizmi geliþtirme, tanýtma ve pazarlama faaliyetlerinin ilgili bölge, yöre ve kentlere
önemli fýrsatlar sunduðu açýktýr.
18
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKÝYE TURÝZMÝ ÝÇÝN
DESTÝNASYON TEMELLÝ TANITIM VE ÖRGÜTLENME MODELÝ ÖNERÝSÝ
Türkiye’de resmi turizm örgütünde görev almýþ bakan ve yöneticilerin, turizmin geliþtirilmesine
yönelik giriþim ve faaliyetlerine kiþisel istek ve heyecanlarýný kattýklarý hep gözlenmiþtir.
Zaman zaman bu içten çabalar sonuç da vermiþtir. Uzun vadede ise, kiþilere baðlý
motivasyonlarýn deðiþkenlik göstermesi nedeniyle, Türkiye’de istikrarlý ve istenen nitelikte
bir turizm geliþmesi gözlenememiþtir. “Amatör ruh”, “profesyonel vizyon”a ve kurumsal bir
kalýba kavuþamadýðýndan, bir türlü, uzun vadeli baþarý yakalanamamýþtýr. Elbette bu olumsuz
durumun, sadece Türkiye’nin turizm idarecilerinin ve yetkililerinin bir kusuruymuþ gibi
y a n s ý tý l m a s ý bü y ü k b i r ya n l ýþ lýk ve h a k sý z l ý k o l a ra k d e ðe r l e n d i ril eb i l i r.
Önceki bölümlerde turizm, Türkiye, dünya ve turizm faaliyetleri hakkýnda verilmiþ olan geniþ
ve detaylý literatür bilgilerinden de anlaþýlacaðý üzere, Türkiye’de turizmin tanýtýlmasý,
örgütlenmesi, geliþtirilmesi ve pazarlanmasýnda karþýlaþýlan sýkýntýlarýn kökeni yapýsal/sistemiktir.
Türkiye’deki turizm sisteminin, Türkiye’nin mevcut turizm kaynaklarýný deðerlendirmek,
turizmde dünya pazarlarýna açýlmak, dünya turizm pazarlarýnda rekabet gücü elde etmek,
olasý fýrsatlarý deðerlendirmek veya kriz dönemlerinde tehlikeleri bertaraf etmek gibi iþlevleri,
etkili ve verimli bir þekilde, yerine getirebilecek bir turizm turizm tanýtým ve örgütlenme sistemi
henüz bulunmamaktadýr.
Türkiye’deki, Bakanlýk ve taþra teþkilatlarýndan oluþan mevcut turizm örgütlenme sistemi,
ilgili Kanun’un turizm örgütüne yüklediði pekçok iþ ve iþlevi, etkin ve verimli bir þekilde, yerine
getirebilme yetenek ve olanaklarýndan uzak görünmektedir. Mevcut sistemin profesyonellik
ve iþlevsellikten uzak, modern anlamda tanýtým ve pazarlama yapamayan, bürokratik ve
þekilci bir örgütlenme yapýsýnýn olduðu görülmektedir. Bu sistemin turizm geliþtirme, tanýtým,
örgütleme ve pazarlama faaliyetleri genelde, teþvik kullanýmý gibi, sýð uygulamalara dayanmýþtýr.
Teþvikler, uygulandýklarý 80’li yýllarda, Türkiye’ye nitelikli turistik tesisler kazandýrmýþ ve yatak
kapasitesinde çok hýzlý bir artýþ meydana getirmiþ; ayrýca, yabancý sermayenin ilgisinde de
ciddi bir artýþa neden olmuþtur. Ancak, Türkiye turizm kaynaklarýnýn niteliksel yönüne yeterli
vurguyu yapacak tanýtým, örgütlenme ve pazarlama faaliyetlerinin eksikliði, özellikle 90’lý
yýllarýn baþýnda ve son iki-üç yýlda, atýl kapasite sorunlarýnýn yaþanmasýna sebep olmuþtur.
Bu durum, tanýtma, örgütlenme ve pazarlamaya daha profesyonel ve modern yaklaþýmlarla
eðilinmesi gerektiðine iþaret etmiþtir.
Türkiye’deki mevcut turizm örgütlenmesi, doðrudan siyasi iradenin ve dünyadaki geliþmelere
hýzla ayak uydurma yeteneðine yeterince sahip olmayan bürokrasinin etkisinde olduðundan,
turizm faaliyetlerinin rengi de her yenilenen hükümetle deðiþmektedir. Oysa Türkiye’nin dýþa
bakan yüzü ve önemli bir gelir kaynaðý olarak turizm, keyfi kararlarla ve kýsa vadeli bakýþ
açýlarýyla idare edilemeyecek kadar önemli bir kurumdur.
Türk turizm sektöründe yaþanan kýsýr döngüler sektörün, bir bebek gibi, küçük kalmasýna
neden olmuþtur. Dünyada diðer ülkelerin turizmden kazandýklarý paylar düþünüldüðünde,
Türkiye’nin zengin kaynaklarýný yeterince deðerlendiremediði anlaþýlmaktadýr. Türkiye’nin,
19
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
turizmde geliþmemiþliðini ifade eden bu olumsuz konum, aslýnda sýfýrdan yeni bir sistemin
getirilip yerleþtirilebilmesine olanak saðlama potansiyeli olmasý açýsýndan, ciddi bir avantajý
içermektedir. Turizm sektörünün iyi bir þekilde geliþebilmesi için ihtiyaç duyulan ortam,
standartlar, insangücü, bilgi ve vizyonu saðlayacak bir sistemin kurulmasý ve yeniden bir
örgütlemeye gidilerek turizm tanýtýmý ve pazarlamasý faaliyetlerinin buna göre yapýlmasý olasý
görünmektedir.
Arkeolojik, kültürel ve doðal zenginlikleri yanýnda, Türkiye’de, turistik etkinlikler açýsýndan
deðerledirilebilecek birçok olanaklar bulunmaktadýr. Türkiye’nin bu kaynaklarý deðerlendirerek
elde edebileceði ve etmesi gereken pazar konumlarýný netleþtirecek politikalarýn bir an evvel
geliþtirilmeye ve hayata geçirilmeye ihtiyacý bulunmaktadýr. Bunun için de, Türkiye gibi en
az on bin yýllýk tarihe ve kültürel geçmiþe sahip, dünyanýn ekolojik unsurlar ve coðrafik varlýklar
açýsýndan en zengin ülkelerinden birinin, daha modern, iþlevsel, müþteri odaklý ve kiþilere
baðlý olmayan/kurumsal, kesintisiz iþleyen ve kendini geliþtiren bir turizm sistemine ihtiyacý
bulunmaktadýr.
Siyasi otoritenin ve dinamiklikten uzak bürokrasinin doðrudan etkilerinden baðýþýk, kamu ve
özel sektör unsurlarýnýn iþbirliðine dayalý, yeni bir kurumsal yapý önerisi ile yeniden bir
örgütlenmeye gidilmelidir. Bilinmelidir ki, þimdiye kadar olduðu gibi bundan sonra da bir
ülkenin turizminin geliþtirilmesi, koordinasyonu, tanýtým ve pazarlamasýnda sorumlu bir
kurumun prestiji ve duruþu ülkenin prestij ve duruþunun da bir yansýmasý olarak görülmeye
devam edecektir. Bu cihetle saygýnlýðý yüksek, bilimsel ve hem ülke içinde hem de ülke
dýþýnda, iyi duruþu olan bir kurum oluþturulmalýdýr.
Bu çalýþmada, dünyadaki turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi alanýnda meydana gelen yeni
geliþmelerden ve Türkiye’de turizmin karþý karþýya olduðu sektörel gerçeklerden hareketle,
Türkiye turizminin tanýtýmý, geliþtirilmesi ve etkin bir þekilde pazarlanmasýný saðlayacak bir
örgütlenme sistemi önerilmektedir. Bu yeni tanýtým ve örgütlenme modeli, dünyadaki baþarýlý
olan uygulamalardan da esinlenerek, Türkiye’deki mevcut yapý ile bir sentezlenme sonucu
oluþturulmuþtur.
Önerilen modelin temelinde “kaynak bazlý” bir yaklaþým benimsenmiþtir. Model, tüm Türkiye’yi
kapsayan turizm tanýtýmý, pazarlamasý, ürün geliþtirme ve örgütlenmesi faaliyetlerinin artýk
yerel ölçekte ve yerelin kaynaklarýný öne çýkaracak þekilde yapýlmasý esasýna dayanmaktadýr.
Turizm tanýtýmý, pazarlamasý ve örgütlenmesinde mülki idare sýnýrlarý, tamamen olmamakla
birlikte, ikinci plana itilmiþtir. Çalýþmada ele alýnan bu “Destinasyon temelli tanýtým ve
örgütleme modeli”nde turizm çekim merkezlerinin (her düzeyde destinasyonun) sýnýrlarýnýn,
mümkün olduðunca, doðal yollarla þekillendirilmesi esas alýnmýþtýr. Bununla birlikte, son
dönemde kentler bazýnda turizm tanýtýmý, pazarlamasý, markalaþma çabalarý vb. konulara
yoðun yatýrýmlar yapýlmýþ olmasý, mevcut turizm yapýlanmasýndan çok ani ve köklü bir
ayrýlýþa neden olmamak ve yeni yapýlanmanýn daha kolay olabilmesini saðlayýcý özellikleri
göz önünde tutularak, illerin “temel destinasyon birimleri” olarak kabul edilmesi yöntemi
benimsenmiþtir.
4.1.Destinasyon Temelli Örgütlenme Modelinin Þematik Yapýsý
Bu çalýþmada Türkiye için önerilen yeni turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi modeli en alt seviyeden
en üst seviyeye kadar dört (4) basamaklý þematik bir yapýya sahiptir (bkz. Þekil-3);
20
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
1. Yerel Destinasyon Yönetim Örgütleri, (Yöre-alt seviye)
2. Destinasyon Yönetim Örgütleri (Vilayet-temel seviye)
3. Bölgesel Turizm Koordinasyon Örgütleri (Tematik Bölge-üst seviye)
4. Ulusal Turzm Örgütü (Bakanlýk-en üst seviye)
Þekil-3’e göre Türkiye’ye özgü destinasyon temelli turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi modelinde
“temel destinasyon yönetim birimi” il/vilayettir. Bununla birlikte turizm örgütlenmesinin en alt
ucu, þu an olduðu gibi, ulusal turizm örgütünün taþra teþkilatlarý olan Ýl Kültür ve Turizm
Müdürlükleri deðildir. Bir vilayete yani temel destinasyon yönetim örgütüne baðlý, köy, kasaba,
ilçe ve turistik kaynaklara sahip çeþitli mevkiler, turizm çekim merkezleri olarak ele alýnýp
yerel destinasyon yönetim örgütü þeklinde nitelendirilmiþtir. Çalýþmada, yöresel nitelikli bu
örgütler, Türkiye’ye özgü destinasyon temelli turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi modelinin en
küçük yapý taþlarý olarak tanýmlanmýþtýr. Modelde, bu küçük turizm örgütleri, bölgelerindeki
turizm kaynaklarýnýn tespiti, deðerlendirilmesi, geliþtirilmesi, tanýtýmý, pazarlanmasý vb.
operasyonel konularda, prensip olarak, öncelikle inisiyatife sahip kurumlar olarak görülmektedir.
Þekil-3’te “1.Basamak” olarak nitelendirilen bu yerel/yöresel destinasyon yönetim birimleri,
örgütsel yapýlanma (örgüt þemasý) açýsýndan, temel destinasyon yönetim örgütlerinin bir
yansýmasý/minyatürü niteliðindedir. Modelde, bu örgütü vücuda getirecek idari organlarýn,
temel destinasyon yönetim örgütlerindeki (illerdeki) gibi oluþturulmasý benimsenmiþtir.
4. BASAMAK
ULUSAL TURÝZM ÖRGÜTÜ
(BAKANLIK)
3. BASAMAK
TEMATÝK BÖLGE
2. BASAMAK
DYÖ
(VÝLAYET)
2. BASAMAK
DYÖ
(VÝLAYET)
1. BASAMAK
YEREL DYÖ
(YÖRE)
2. BASAMAK
DYÖ
(VÝLAYET)
1. BASAMAK
YEREL DYÖ
(YÖRE)
1. BASAMAK
YEREL DYÖ
(YÖRE)
1. BASAMAK
YEREL DYÖ
(YÖRE)
Þekil-3: Türkiye için Önerilen Dört Basamaklý Turizm Tanýtýmý ve Örgütlenmesi Modeli
Þekil-3’te “2. Basamak” olarak nitelendirilen birimler Temel destinasyon yönetim örgütlerini
ifade etmektedir ve bu birimler il/vilayetlerin mülki idare sýnýrlarý içinde kalan turizm bölgeleridir.
Bu birimler, diðer 1., 3. ve 4. basamak örgütlenmelerin temelini teþkil eder. Diðer bir ifadeyle
diðer basamaklar 2. Basamak destinasyon yönetim örgütünün bir yansýmasý niteliðindedir.
“3. Basamak” olarak nitelendirilen tematik bölgeler, mevcut ulusal turizm örgütünde tam
olarak karþýlýðý olmayan, tamamen turizm tanýtýmý, pazarlamasý ve yönetimi için türetilmiþ
21
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
fonksiyonel birimlerdir. Bu birimler tematik nitelikli koordinasyon üniteleridir. Birden fazla
sayýdaki benzer temalý temel destinasyon biriminin, prensip olarak oluþturduðu bir ara
yapýlanmadýr. Bu yapýlanma en alttan en üste çýkan örgütlenme zincirin bir halkasý olarak
düþünülmemektedir. Bununla birlikte, birbiriyle benzerlik gösteren veya birbiri ile fonksiyonel
baðlýlýk gösteren temel destinasyon birimlerinin yada yerel destinasyon örgütlerinin, kendi
aralarýnda tematik bölgeler oluþturmasýnýn tanýtým, pazarlama ve örgütsel öðrenme açýsýndan
avantajlar saðlayacaðý ve destinasyonlara rekabet gücü kazandýracaðý öngürülmektedir.
Örneðin Adana, Osmaniye, Kahramanmaraþ ve Kayseri kendi aralarýnda, tarihi, kültürel,
arkeolojik yada ekolojik turizm kaynaklarý yönünden benzer ya da tamamlayýcý özellikler
gösterebilir. Bu destinasyonlar, Hititoloji açýsýndan birbirlerini tamamlayýcý özelliklere sahiplerse
Hititoloji kaynaklý turizm hareketleri konusunda ortak hareket etmeleri ve bilgilerini dijital
kütüphaneler kurarak birbirleri ile paylaþmalarý, sinerji oluþumuna ve bu destinasyonlarýn
yalnýz baþlarýna iken edindikleri ekonomik, sosyal vb. gibi kazanýmlardan daha fazlasýný elde
etmelerine olanak tanýyabilir. Bu tematik nitelikli bölgesel turizm koordinasyon örgütleri “genel
sekreterlik” þeklinde örgütlenebilir. Tematik bölgeye mensup destinasyon yönetim örgütü
yönetici ya da temsilcileri bir araya gelerek fikir alýþveriþlerinde bulunabilir ya da tavsiye
niteliðinde kararlar alabilir. Fikir alýþveriþi toplantýlarýnýn raporlarý ve alýnan tavsiye kararlarý
doðrudan ulusal turizm örgütüne iletilerek ulusal turizm örgütünün tüm ülke genelindeki
geliþmelerden ve eðilimlerden haberdar edilmesi saðlanabilir. Burada, Adana, Osmaniye,
Kahramanmaraþ ve Kayseri’ye iliþkin verilen tematik bölge örneði Þekil-4’te harita üzerinde
gösterilmiþtir.
Þekil-4: Tematik Bölgenin Oluþumu
Türkiye için önerilen destinasyon temelli tanýtým ve örgütlenme modelinin en üst basamaðý
(4.Basamak) olan Ulusal Turizm Örgütü, merkezde Bakanlýk olmak üzere Türkiye genelinde,
herbir il/vilayet bazýnda kurulmasý tasarýmlanan destinasyon yönetim örgütlerinin bileþiminden
oluþmaktadýr. Önerilen modele göre “Ulusal Turizm örgütü”, Ulusal turizm tanýtýmý, pazarlamasý,
22
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
uzun vadeli geliþimi ve örgütlenmesine iliþkin stratejik kararlarý alan; Türkiye turizmini
yönlendirecek, koordine edecek fikirlerin tartýþýldýðý ve þekillendirildiði bir zemin olan; ulusal
turizm faaliyetlerine iliþkin olarak gerekli görülen kanunlarý, kanun deðiþikliði önerilerini yapan;
son olarak ulusal turizm politikalarýnýn iþleyiþinin kontrolünü ve denetlemesi görevini üstlenen
bir yapýlanma olarak tanýmlanmýþtýr. Bu örgütün en önemli iþlevi kontrol ve denetim olarak
belirlenmiþtir.
4 . 2 . De s t i n a s y o n T e m e l l i Ö r g ü t l e n m e M o d e l i n i n Y a p ý s a l D e t a y l a r ý
Türkiye için bu çalýþmada önerilen destinasyon temelli turizm tanýtma ve örgütlenme modeline
temel teþkil eden birim “2.Basamak” olarak nitelendirilen “Destinasyon Yönetim Örgütü’dür.
Model çerçevesinde, bu örgütlerin il / vilayet bazýnda kurulmasý planlanmýþtýr. Destinasyon
yönetim örgütünün (ve diðer basamaklardaki yansýmalarýnýn) yapýlandýrýlmasýnda %50 / %50
kamu-özel sektör iþbirliði / ortaklýðý benimsenmiþtir. Birimlerin yönetimi, yetkiler, sorumluluklar,
finansal konular vb. gibi örgütün stratejik ve operasyonel düzeylerine iliþkin tüm faaliyetlerde
bunun esas alýnmasý önerilmektedir.
Modelde, Ýspanya/Barcelona Modeline (Rodriguez, 2004) benzer þekilde, Türkiye’ye özgü
Destinasyon Yönetim Örgütlerinin “kamu sektörü” ayaðýný “Belediye Baþkanlýklarý”nýn, “özel
sektör” ayaðýný da “Ticaret Odasý ve/veya Meslek Odalarý”nýn oluþturmasý önerilmektedir.
Kamu sektörü tarafý, genel kurulu teþkil etme görevi üstlenirken; özel sektör grubunun aðýrlýklý
olarak yönetim/icra kurulunu teþkil etmesi uygun görülmektedir. Önerilen modelde, turizm
tanýtýmý ve örgütlenmesine ilikin stratejik karar alma faaliyetlerinin büyük kýsmý ve operasyonel
faaliyetlerin hemen hemen tamamýnýn yetki ve sorumluluðunun destinasyon yönetim örgütlerine
devri öngörülmektedir. Ulusal Turizm Örgütü, taþra teþkilatý kanalýyla yürütmelerin uygun
þekilde gerçekleþip gerçekleþmediðini kontrol ve denetleme görevini üstlenmektedir.
Destinasyon yönetim örgütünün tüm stratejik ve operasyonel kararlarý alabilecek þekilde
örgütsel þemasýnýn þekillendirilmesi ve unsurlarýnýn belirlenmesi hayati öneme sahiptir. Bu
örgütsel yapý, destinasyonda turizm ile iliþkili, turizmden olumlu/olumsuz etkilenen veya
turizmi olumlu/olumsuz etkileyen tüm unsurlarý içerecek þekilde yapýlandýrýlmalýdýr. Bu örgütsel
yapý doðrudan turizm ile ilgili olan unsurlar ve destekleyici unsurlar olarak iki kýsýmda ele
alýnabilir. Temel turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi birimi olarak (vilayet/il bazlý) destinasyon
yönetim organizasyonlarýnda örgütsel yapýlaþmanýn Þekil-5’teki gibi olmasý önerilmektedir.
4.3.Modelin Yapýsal Unsurlarýnýn Tanýmlanmasý
Türkiye için önerilen destinasyon temelli turizm örgütlenmesi modelinin genel kurulunun
kamu ve özel sektör temsilcilerinden; yönetim kurulunun, kurucularýn belirleyeceði oranlarda
ancak aðýrlýklý olarak özel sektör temsilcilerinden ve denetleme kurulunun da aðýrlýklý olarak
ulusal turizm örgütünden gelen temsilcilerden oluþturulmasý önerilmektedir.
Genel kurul, destinasyonun geleceðine iliþkin geliþim planlarý ve stratejik kararlarýn alýnmasýný
saðlayan ve icra organlarýný belirleyen bir iþleve sahiptir. Yönetim kurulu, genel kurulda alýnan
kararlarýn en etkin ve verimli bir þekilde icra edilmesini saðlar. Bunun için genel yönetim
kurulu dýþýndan, profesyonel bir yönetici istihdam edilmesini saðlar. Ýcradan sorumlu profesyonel
yönetici (Chief of Executive Officer – CEO) Yönetim kuruluna karþý sorumludur. CEO, icra
görevini yerine getirirken meslek, ticaret ve hukuki danýþmanlarýndan destek alýr. CEO’ya
teþkilat ve idari iþlerinde Genel Sekreterlik yardýmcý olur. Genel sekreterlik doðrudan teþkilata
baðlý bir organ olmakla birlikte CEO ile koordineli çalýþma yükümlülüðü vardýr.
23
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Genel Kurul
Kamu
Sektörü
Temsilcileri
(Belediye)
Turizm
Ýþletmeleri /
Giriþimleri
Turizm
Dernekleri /
Kuruluþlarý
Yöresel
DYÖ
Temsilcileri
Denetim
Kurulu
Ulusal Turizm
Örgütü Adýna
(Valilik)
Yönetim
Kurulu
Ýcradan Sorumlu Genel Müdür - CEO
Genel Sekreterlik
Danýþmanlar
Ticari ve Yeni Projeler
Toplantý / Kongre Etkinlikleri
Biliþim Teknolojileri
Seyahat Ticareti
Yönetim ve Organizasyon
Alýþveriþ Etkinlikleri
Destinasyon Pazarlamasý
Turizm Ürünleri
Basýn, Yayýn ve H. Ýliþkiler
Turist Bilgi Hizmetleri
Þekil-5: Türkiye için Destinasyon Yönetim Örgütü Yapýsý
“Ýdari Birimler” grubu içinde yer alan “Ticari ve yeni projeler” birimi, ticari süreçlerin tanýmlanmasý,
yeni ürün ve projelerin üretilmesi veya üretimine katký saðlanmasý ile ticari ölçütlerin
standartlaþtýrýlmasý amaçlarýný gerçekleþtirmeye yöneliktir. “Biliþim teknolojileri” birimi yeni
teknolojilerin yeni ürün ve hizmetlere uygulanmasýna teknik destek saðlar, destinasyondaki
iç veri aðýnýn ve Ýnternet sitesinin bakým, destek ve yönetiminden sorumludur, veri tabanlarýnýn
bakýmýný yapar ve destek verir, Ýnternet, multimedyalar vb. gibi yeni iletiþim araçlarý geliþtirir.
“Yönetim ve Organizasyon” birimi, ekonomik kaynaklarýn yönetimini optimize eder, insan
kaynaklarýný yönetir, yeni projelere teknik destek sunulmasýný kolaylaþtýrýr. “Destinasyon
Pazarlamasý” birimi, destinasyonun bir turizm çekim merkezi olarak imajýnýn desteklenmesi
24
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
ve destinasyonun tutundurma faaliyetlerinin yapýlmasý iþlevlerini üstlenir. Bununla birlikte,
tutundurma, imaj ve yayýn ile reklam ve sponsorluk faaliyeteri aracýlýðýyla destinasyonun
diðer birimlerine de destek verir. “Basýn, Yayýn ve Halkla Ýliþkiler” birimi, destinasyonun isminin
ve turistik çekiciliklerinin hedef kitleler tarafýndan bilinmesini, yapýlan tutundurma faaliyetlerinin
ilgililere tarafýndan duyulmasýnýn saðlanmasýný saðlar ve diðer birimlere iletiþim sorunlarý
konusunda danýþmanlýk yapar. Bunlara ek olarak ulusal ve uluslararasý tanýtým kitapçýklarý
bastýrýr.
Operasyonel faaliyet programlarý grubu destinasyona iliþkin çeþitli üretim birimlerini ifade
etmektedir. Bunlarýn en baþta geleni “toplantý ve konre etkinlikleri” birimidir. Bu birim
destinasyondaki toplantý, konre, eðitim etkinliklerinin koordinasyonu amacýný güder. “Seyahat
Ticareti” birimi tur operatörleri, seyahat acentalarý ve kruvaziyer pazarlarý ile ilgilenir. “Turizm
ürünleri” birimi, destinasyonda turistlerin iþini kolaylaþtýracak ulaþým, iletiþim araçlarýnýn
yapýlandýrýlmasý, ring servislerin oluþturulmasý, destinasyon içi otobüs seferlerinin yapýlmasý,
yürüyüþ rutlarýnýn oluþturulmasý gibi iþlerin yapýlmasýný üstlenir. “Turist bilgi hizmetleri” birimi,
turizm ürünleri, hizmetleri ve sunulan kolaylýklar hakkýnda turistlerin bilgilendirilmesi, çaðrý
merkezi ve son dakika rezervasyon hizmeti sunulmasý, web sitesi üzerinden bilgilendirme
ve rezervasyon yapýlmasý ile destinasyona iliþkin orijinal hediyelik eþyalarýn, haritalarýn ve
yayýnlarýn satýlmasýný saðlama görevlerini üstlenir.
Yukarýdaki, örnek olarak belirtilmiþ olan idari birimler ve operasyonel programlara ek olarak,
her bir destinasyon kendilerine özgü idari ve operasyonel program açabilir. Türkiye örneði
ele alýndýðýnda, bunlardan birinin turist saðlýðý ve turist güvenliði ile ilgili olmasý beklenebilir.
Bilindiði üzere turist saðlýðý ve güvenlik, turizm çekiciliðinin saðlanmasýnda çok önemli bir
yere sahip olgulardýr. Turistler, saðlýklarýnýn ve yaþamlarýnýn güvenlik altýnda olmadýðý bir
yere gitmek istemezler. Ortadoðu’ya komþu durumda bulunan ve terörist eylemler konusunda
bir takým sýkýntýlarý bulunan Türkiye için, turist saðlýðý ve güvenliði ile ilgili destinasyon alt
birimlerinin kurulmasý çok önemli görülmektedir. Saðlýk ve güvenlik konularý ile ilgili diðer bir
husus da Türkiye’nin deprem kuþaðý üzerinde yer almasýdýr. Yakýn zamanda yaþanan büyük
depremler Türkiye halký kadar, o dönemde Türkiye’de bulunan turistleri de etkilemiþ ve
bundan sonra da etkileyecektir. Türkiyenin bu tip durumlara karþý uygun turizm alt yapýlanmasýný
saðlamasý ve gereken önlemleri almasý gerekmektedir. Türkiye, bunun için sivil savunma
birimleri yanýnda polis ve jandarma gibi iç güvenlik unsurlarý ile TSK’nýn desteðini de almalýdýr.
25
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
BEÞÝNCÝ BÖLÜM
SONUÇ VE ÖNERÝLER
Türkiye için destinasyon temelli turizm tanýtýmý ve örgütlenmesi modeli önerisinde bulunulan
bu çalýþma sektördeki eski bakýþ açýlarýnýn tekrarýna engel olacak dinamik bir örgütlenme
sistemi üzerine yoðunlaþmýþtýr. Bu sistem, Türkiye turizminin geliþimi ile ekonomik ve sosyal
fayda üretebilmesi için gerekli strateji, taktik ve politikalarý üretebilecek yetenekte bir
örgütlenmeyi esas almaktadýr.
Yeni örgütlenme, turizm açýsýndan sahip olunan deðerlerin farkýna varýlmasýný ve onlarýn
geliþtirilmesini saðlayacak, bu deðerlerin yerli halk ve gelen turistler tarafýndan farkýndalýðýný
artýrmaya dönük eðitim ve bilinçlendirme çalýþmalarýný yapacak, turizmin faydalarýný ülke
içinde turizm paydaþlarýna anlatacak, turizmin olasý negatif yönlerinin nasýl avantajlý hale
dönüþtürülebileceðini ya da bertaraf edilebileceði ya da turizmin negatif olarak algýlanan
yönlerinin doðru bir þekilde algýlanmasýný saðlayacak bilgilendirme ve bilinçlendirme çalýmalarýný
yapacak, kafa karýþýklýklarýný gidermeye yönelik çalýþacak, turizmin Türkiye’nin geleceðinde
önemli bir yeri olduðunu anlatacak, turizm sektöründe çalýþanlara ve çalýþacak olanlara turizm
felsefesini, kültürünü, temel mesleki eðitimlerini verecek, “Türkiye ucuz ülke” imajýný yýkacak,
kaliteli yüksek vasýflý insangücü ile hizmet veren, turizm hizmeti sunan ülke imajýný oturtacak,
sosyoekonomik açýdan geliþmiþ ülkelerden turist çekilebilmesini saðlayacak bir sisteme sahip
olmalýdýr.
Önerilen destinasyon temelli tanýtým ve örgütlenme modelinin daha geniþ tabanlý uzman
katýlýmlarý ve yeni fikirlerle, yeni bakýþ açýlarýyla zenginleþtirilebileceði ve Türkiye turizminin
geliþmesine katký saðlayacaðý düþünülmektedir. Bu yönü ile çalýþma, daha iyi ve saðlam bir
hale gelebilmek için tüm eleþtiri ve katkýlara açýktýr.
26
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
KAYNAKLAR
Ahipaþaoðlu, Halit Suavi (2002), Seyahat Acentacýlýðý ve Tur Operatörlüðü, Ýlhan Ünlü (Editör),
Eskiþehir, Anadolu Üniversitesi Yayýn No: 1362.
Akdoðan, M., Kozak, N. (1996), Genel Turizm Ýlkeler-Kavramlar, Anatolia Yayýncýlýk, Ankara.
Akoðlan, Meryem (1999), “Turizm Endüstrisi”, Ali Atýf Bir (Editör), Genel Turizm Bilgisi,
Eskiþehir, Anadolu Üniversitesi Yayýn No: 938.
Akpýnar, Sibel (2006), “Türkiye’nin Turizm Merkezlerinde Ekoturizm Yaklaþýmlarý”, URL:
http://www.geocities.com/ceteris_tr/s_akpinar.doc, [071019].
Ar Akdeniz, Aybeniz (2004), Marka ve Marka Stratejileri, Ankara, Detay Yayýncýlýk.
Atay, Lütfi (2003), “Destinasyon pazarlamasý yönetimine iliþkin stratejik bir yaklaþým”, Dokuz
Eylül Üniversitesi Ýþletme Fakültesi Dergisi, Cilt: 4, Sayý: 2, ss. 144-158.
Buhalis, Dimitrios (2000), “Marketing the competitive destination of the future”, Tourism
Management, Vol. 21, pp. 97-116.
Cai, Liping A. (2002), “Cooperative branding for rural destinations”, Annals of Tourism
Research, Vol. 29, No. 3, pp. 720-742.
Chao, Chi-Chur, Bharat R. Hazari and Pasquale M. Sgro (2004), “Tourism, globalization,
social externalities, and domestic welfare”, Research in International Business and Finance,
Vol. 18, pp. 141-149.
Crouch, Geoffrey I. And J. R. Brent Ritchie (1999), “Tourism, Competitiveness, and Societal
Prosperity”, Journal of Business Research, Vol. 44, pp. 137–152.
Curtis, Julie (2001), “Branding a state: The Evolution of Brand Oregon”, Journal of Vacation
Marketing, Vol. 7, No. 1, pp. 75-81.
Çabuk, Serap ve M. Cihan Yavuz (2003), “Adana ilinde rekreasyonel hizmetler arz yapýsýnýn
araþtýrýlmasýna yönelik bir çalýþma”, Pazarlama ve Ýletiþim Kültürü Dergisi, Cilt: 2, Sayý: 6,
ss. 4-10.
Enright, Michael J. And James Newton (2004), “Tourism destination competitiveness: a
quantitative approach”, Tourism Management, Vol. 25, pp. 777-788.
FTN (2003), “TOP 10 Countries In The World Tourism (2003)”, Focus on Travel News, URL:
http://www.ftnnews.com/wstats/top10_2003.htm, [15.01.2007].
FTN (2004), “TOP 10 Countries In The World Tourism (2004)”, Focus on Travel News, URL:
http://www.ftnnews.com/wstats/top10_2004.htm, [15.01.2007].
27
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Gastronomi Dergisi (03.07.2001), “Ýstanbul Destinasyon Projesi Güçleniyor”, URL:
http://www.boyut.com.tr/extras/gastronomi/372001/yuzyuze.asp, [27.12.2004].
Jaffray, John and Kurt Ackermann (2002), “Good, Beter and Best Practices, JMI Best Practices
Review”, URL: http://www.jmi.co.za/otherdocs/JMI_Best PracticeReview_v3.0.doc, [08.03.2005].
Kozak, Nazmi, Meryem A. Kozak ve Metin Kozak (2001), Genel Turizm: Ýlkeler – Kavramlar
(5.Baský), Ankara, Detay Yayýncýlýk.
Kozak, Metin (2004a), “Turizm Sektöründe Sürekli Geliþme için Destinasyon Bazýnda TKY
Uygulamasý”, Yayýna Hazýrlayan Lütfi BUYRUK, Haftasonu Turizm Konferansý IX :Turistik
Yerlerin (Destinasyonlarýn) Pazarlanmasý (17-19 Ekim 2003), Nevþehir, Erciyes Üniversitesi
Nevþehir Turizm Ýþletmeciliði ve Otelcilik Yüksekokulu, ss. 61-75.
Laws, Eric, Noel Scott, Nick Parfitt (2002), “Synergies in Destination Image Management:
a Case Study and Conceptualisation”, International Journal of Tourism Research, Vol.4, pp.
39-55.
Lim, Christine (1997), “Review of international tourism demand models”, Annals of Tourism
Research, Vol. 24, No. 4, pp. 835-849.
Lundberg, Donald E., M. Krishnamoorthy and Mink H. Stavenga (1995), Tourism Economics,
New York, John Wiley & Sons, Inc.
Maviþ, Fermani (1999), “Turizm Pazarlamasý”, Ali Atýf Bir (Editör), Genel Turizm Bilgisi,
Eskiþehir, Anadolu Üniversitesi Yayýn No: 938.
Meethan, Kevin (1996), “Place, Image and Power: Brighton as a Resort”, Tom Selwyn (Editor),
The Tourist Image, Myths and Myth Making in Tourism , England, John Wiley & Sons Ltd.
Melian-Gonzalez, Arturo and Juan Manuel Garcia-Falcon (2003), “Competitive potential of
tourism in destinations”, Annals of Tourism Research, Vol. 30, No. 3, pp. 720-740.
Mihaliè, T. (2000), “Environmental management of a tourist destination: A factor of tourism
competitiveness”, Tourism Management, Vol. 21, pp. 65-78.
Murphy, Peter, Mark P. Pritchard and Brock Smith (2000), “The destination product and its
impact on traveller perceptions”, Tourism Management, Vol. 21, pp. 43-52.
Niray, Nasýr (2002), “Turizm küreselleþme iliþkisi ve tekelleþme eðilimi”, II. Turizm Þurasý
Bildirileri (12-14 Nisan), Ankara, T.C. Turizm Bakanlýðý, Cilt: 3, ss. 241-252.
Önal, Yýldýrým Beyazýt, Erkut Düzakýn ve Hakký Çiftçi (2006), Ekonomik Büyümenin Yükselen
Degeri: Turizm ve Türkiye Ekonomisine Etkisinin Analizi, Ýstanbul, Kare Yayýnlarý.
Pechlaner, Harald (2000), “Cultural Heritage and Destination Management in the Mediteranean”,
Thunderbird International Business Review, Vol. 42, No. 4, pp. 409-426.
28
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Rainisto, Seppo K. (2003), “Success Factors of Place Marketing: A Study of Place Marketing
Practices in Northern Europe and the United States”, Basýlmamýþ Doktora Tezi, Helsinki
University of Technology, Institute of Strategy and International Business.
Rodriguez, Verònica (2004), “The Turisme de Barcelona Experience”, WTO Seminar on
Destination Marketing for the 21. Century (23 March 2004), Moscow, URL: http://www.worldtourism.org/regional/europe/PDF/SPEECHES/2004/moscow/Barcelona_VTOmoscow
march2004.pdf, [11.02.2004].
Seddighi, H.R., M.R. Nuttall and A.L. Theocharous (2001), “Does cultural background of
tourists influence the destination choice? An empirical study with special reference to political
instability”, Tourism Management, Vol. 22, pp. 181-191.
Su, Kemal Tahir (2003), “Seyahat Acentalýðý Hizmetleri Pazarýna Bir Bakýþ”, Rekabet Dergisi,
Sayý: 16, ss. 42-56.
Tanrýverdi, Haluk ve Tamer Cömert (2003), “Turizm Ýþletmelerinde Tutundurma Karmasýnýn
Ýncelenmesi: Seyahat Acentalarý ve Otel Ýþletmeleri Örneði”, Pazarlama Dünyasý, Sayý: 20034, ss. 12-17.
Taþkýn, Ercan ve Ömer Zafer Güven (2003), “Turizmde Bölgesel Tanýtým ve Pazarlama”,
Pazarlama Dünyasý, Sayý: 2003-4, ss. 52-56.
T.C. Turizm Bakanlýðý (2001), Yatýrýmlar Genel Müdürlüðü; Planlama Dai. Bþk., Turizm.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlýðý (2005), “Kuruluþ Amacý ve Görevleri”, URL:
http://www.kultur.gov.tr/TR/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF
10CC3F7A155F5A36, [23.10.2007].
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlýðý (2006), “Turizm Çeþitleri”, URL:
http://www.turizm.gov.tr/TR/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFF679A66406202CCB0
1BE11005CA65EC07, [30.07.2006].
Tekeli, Hasan (2001), Turizm Pazarlamasý ve Planlamasý, Ankara, Detay Yayýncýlýk.
Terzibaþoðlu, Esencan (2004), “Successful Destination Management and Marketing
Fundamentals”, WTO Seminar on Destination Marketing for the 21. Century (23 March 2004),
Moscow, URL: http://www.worldtourism.org/regional/europe/PDF/SPEECHES/2004/moscow/Esen_Moscow.pdf, [11.02.2004].
Tosun, Cevat ve Yasin Bilim (2004), “Þehirlerin Turistik Açýdan Pazarlanmasý: Hatay Örneði”,
Anatolia: Turizm Araþtýrmalarý Dergisi, Cilt: 15, Sayý: 2 (Güz), ss. 125-138.
TÜBÝTAK (2001), Vizyon 2023 Turizm Raporu, URL:
http://vizyon2023.tubitak.gov.tr/teknolojiongorusu/paneller/ulastirmaveturizm/raporlar/turizm.pdf,
[15.12.2004].
29
MEHMET
KEMAL
DEDEMAN
ARAÞTIRMA
VE
GELÝÞTÝRME
PROJE
YARIÞMASI
-
2007
HIZLA DEÐÝÞEN DÜNYADA TÜRKÝYE’NÝN TURÝZM TANITIMI VE ÖRGÜTLENME MODELÝ NASIL OLMALI?
Uysal, Muzaffer, Joseph S. Chen and Daniel R. Williams (2000), “Increasing state market
share through a regional positioning”, Tourism Management, Vol. 21, pp. 89-96.
WTO (2004), World Tourism Organization Survey of Destination Management Organisations
Report (April 2004), URL:
http://www.ebusinessforum.gr/engine/index.php?op=modload&modname=Downloads&acti
on=downloadsviewfile&ctn=1615&language=el, [22.11.2006].
Yavuz, M. Cihan (2007), Uluslararasý Destinasyon Markasý Oluþturulmasýnda Kimlik Geliþtirme
Süreci: Adana Örneði, Yayýnlanmamýþ Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Adana.
Yoon, Yooshik (2002), Development of a Structural Model for Tourism Destination
Competitiveness from Stakeholders’ Perspectives, Yayýnlanmamýþ Doktora Tezi, Virginia
Polytechnic Institute, State University.
30
TURÝZM SEKTÖRÜ
ÝKÝNCÝLÝK ÖDÜLÜ

Benzer belgeler