print job

Transkript

print job
Bakanlık Yayın No : 365
Müdürlük Yayın No : 057
ISSN 1300-9508
AYDIN LİNYİTLERİ AÇIK KÖMÜR HAVZASINDA
MALZEME DÖKÜM ALANLARININ
AĞAÇLANDIRMA YOLUYLA ISLAHI
Revegetation and Soil Amendment Possibilities in Open
Cast Mined Lands in Aydın Lignite Mines
(ODC: 232.19, 233, 114.59)
Dr. Hidayet KARAKURT
M. Emin AKKAŞ
Dr. Semra KOSTAK
Emin KAYMAKÇI
TEKNİK BÜLTEN NO: 43
T.C.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI
EGE ORMANCILIK ARAŞTIRMA MÜDÜRLÜĞÜ
EGE FORESTRY RESEARCH INSTITUTE
İZMİR - TÜRKİYE
Yayın Kurulu
Editorial Board
Başkan
Head
Dr. Fevzi BİLGİN
Üyeler
Members
M. Emin AKKAŞ
Dr. Mehmet SAYMAN
H. Handan ÖNER
Hadiye BAŞAR
Yayınlayan
Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü
Mustafa Kemal Bulvarı No: 75
Zeytinalanı Urla 35315 İzmir TÜRKİYE
Published by
Ege Forestry Research Institute
Mustafa Kemal Bulvarı No: 75
Zeytinalanı Urla 35315 İzmir TURKEY
Yayın Kabul Tarihi: 2008
Tel : +90 232 766 34 95
Faks: +90 232 766 34 99
E-posta:
[email protected]
Web: www.efri.gov.tr
Baskı
GÜNDOĞDU ELEKTRONİK
Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
ISSN 1300-9508
ÖNSÖZ
“Aydın Linyitleri Açık Kömür Havzasında Toprak Islahı ve Yeniden
Bitkilendirme İmkânları” adlı (Proje No. 15.6202) bu proje Ege Ormancılık
Araştırma Müdürlüğü tarafından Atay Holding’in ilgili birimleriyle işbirliği ile
yürütülmüştür.
Bu projenin tamamlanması Sayın Erdoğan ATAY başta olmak üzere Atay
Holding yöneticilerinin ve çalışanlarının ilgi ve yardımları olmaksızın
gerçekleştirilemezdi. Bu yüzden emeği geçen herkese burada teşekkür ederiz.
Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden başta merhum Müdür Ergün
AVCIOĞLU ve Müdür Yardımcısı F. Can ACAR olmak üzere yöneticiler ve
çalışanlar bu projenin arazi, büro ve laboratuar çalışmalarına önemli katkılar
sağlamışlardır. Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden katkı sağlayan mesai
arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Bu araştırmanın deneme alanlarında kullanılan
fidanları temin ettiğimiz Muradiye (Manisa) ve Gökova (Muğla) Orman
Fidanlıklarındaki ayrıca Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsündeki yöneticilere
ve diğer çalışanlara da teşekkür ederiz.
Son olarak, İ.Ü. Orman Fakültesi Toprak ve Ekoloji Ana Bilim Dalı emekli
öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan KANTARCI’ya proje sonuç raporu metnindeki
değerli yorum ve katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz.
I
ÖZ
Bu araştırma Aydın’da açık ocak yöntemiyle linyit kömür işletmesi
tamamlanan özel sektörden bir şirkete ait bir sahada yeniden bitki örtüsü tesisi için
tür seçimine yardımcı olmak üzere yürütülmüştür. Kızılçam, badem, iğde (kuş
iğdesi), zeytin ve yalancı akasya (salkım ağacı) türleri, materyal döküm alanı yaşı
ve sulamanın etkisi işlem olarak denenmiştir. Elde edilen veriler yaşama
yüzdelerinin ve beş yıllık ortalama boy artımlarının varyans analizine tabi
tutulmasıyla değerlendirilmiştir.
Anahtar kelimeler: Maden alanlarının iyileştirilmesi, ağaçlandırma, linyit,
ağaç türü seçimi
II
ABSTRACT
This study was conducted to contribute to the choice of plant species in a
mined land that belongs to a private lignite company in Aydın (Turkey). Calabrian
pine, almond, Russian olive, olive and black locust were tree species, and the age of
overburden materials, irrigation and addition of sheep manure as an organic
fertilizer were tested. Collected data were evaluated with multiple variance analysis
of survival percent and total height increment in a period of 5 years.
Key words: mined site reclamation, reforestation, lignite, tree species
choice
III
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ....................................................................................................................... I ÖZ.............................................................................................................................. II ABSTRACT .............................................................................................................III İÇİNDEKİLER........................................................................................................ IV ÇİZELGELER DİZİNİ.............................................................................................. V ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................... VIII 1. GİRİŞ .....................................................................................................................1 2. LİTERATÜR ÖZETİ .............................................................................................2 3. MATERYAL VE YÖNTEM ...............................................................................15 3.1. Materyal ........................................................................................................15 3.1.1. İklim .......................................................................................................15 3.1.2. Jeolojik Yapı ve Madencilik...................................................................18 3.1.3. Toprak Yapısı: ........................................................................................19 4. BULGULAR ........................................................................................................29 4.1 Yaşama Yüzdeleri ..........................................................................................29 4.2. Ortalama Boy Artımları.................................................................................37 4.2.1. Yalancı akasya ........................................................................................38 4.2.2. Zeytin .....................................................................................................41 4.2.3. İğde .........................................................................................................44 4.2.4. Kızılçam .................................................................................................46 4.2.5. Badem.....................................................................................................48 5. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER ...............................................................52 5.1. Tartışma .........................................................................................................52 5.2. Sonuç ve Öneriler ..........................................................................................54 ÖZET ........................................................................................................................57 SUMMARY .............................................................................................................58 KAYNAKLAR.........................................................................................................59 IV
ÇİZELGELER DİZİNİ
Çizelge 1. Aydın Meteoroloji İstasyonunun Gözlem Değerleri .............................. 16 Çizelge 2. Thornthwaite Sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun Su
Bilânçosu ............................................................................................. 17 Çizelge 3. Deneme Alanındaki Malzemenin Dikim Öncesindeki Fiziksel ve
Kimyasal Özellikleri ............................................................................ 22 Çizelge 4. Deneme Alanlarındaki Malzemenin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri .. 23 Çizelge 5. Deneme Alanlarındaki Bozulmamış Malzemenin Hacim Ağırlıkları ile
Diğer Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri ............................................... 25 Çizelge 6. Denemedeki İşlemlerin Özeti ................................................................. 27 Çizelge 7. Deneme Alanının Tesisinde Kullanılan Ağaç Türleri ............................ 27 Çizelge 8. Yaşama Yüzdeleri için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları...... 30 Çizelge 9.Türler Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları 31 Çizelge 10. Gübrelenmemiş ve Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı
Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 11. Gübrelenmemiş Ancak Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı
Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 12. Gübrelenmiş Ancak Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı
Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 13. Gübrelenmiş ve Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı
Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 33 Çizelge 14. Yeni Malzeme döküm alanına Dikilen Ancak Sulanmayan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları .............................................................................................. 33 Çizelge 15. Yeni Malzeme Döküm Alanına Dikilen Ve Sulanan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 16. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanmayan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 17. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 18. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu
Testi Sonuçları ..................................................................................... 35 Çizelge 19. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde
Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları
............................................................................................................. 35 V
Çizelge 20. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu
Testi Sonuçları ......................................................................................35 Çizelge 21. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde
Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları
..............................................................................................................36 Çizelge 22. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm alanı Durumlarına göre Yaşama
Yüzdeleri ..............................................................................................36 Çizelge 23. Ağaç Türlerinin Malzeme Yaşı ve Gübreleme Durumlarına Göre
Yaşama Yüzdeleri ................................................................................37 Çizelge 24. Yalancı akasya Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları .38 Çizelge 25. Sulanmayan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı
İşlemi için Çoklu Duncan Testi ............................................................39 Çizelge 26. Sulanan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı
İşlemi için Çoklu Duncan Testi ............................................................39 Çizelge 27. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde
Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi ...40 Çizelge 28. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde
Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi ...40 Çizelge 29. Yalancı akasya Fidanlarının Gübreleme İşlemi için Ortalama Boy
Artımlarının Çoklu Duncan Testi .........................................................41 Çizelge 30. Zeytin Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ...............41 Çizelge 31. Sulanmayan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna
Göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi .......................42 Çizelge 32. Sulanan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna göre
Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi ................................42 Çizelge 33. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi
Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen
Duncan Çoklu Testi ..............................................................................43 Çizelge 34. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi
Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen
Duncan Çoklu Testi ..............................................................................43 Çizelge 35. Zeytin Fidanlarında Gübreleme İşlemi için Yürütülen Duncan Çoklu
Testi ......................................................................................................43 Çizelge 36. İğde Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ..................44 Çizelge 37. Sulanmayan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ..............................................................................45 Çizelge 38. Sulanan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ..............................................................................45 VI
Çizelge 39. Yeni Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama
Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ...................... 45 Çizelge 40. Eski Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama
Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ...................... 46 Çizelge 41. Kızılçam Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları .......... 46 Çizelge 42. Sulanmayan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi ..................................................................................................... 47 Çizelge 43. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi ..................................................................................................... 47 Çizelge 44. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin
Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 48 Çizelge 45. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin
Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 48 Çizelge 46. Badem Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ............. 49 Çizelge 47. Sulanmayan Parsellerde Malzeme döküm alanı İşleminin Badem
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi ..................................................................................................... 49 Çizelge 48. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Badem
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi ..................................................................................................... 50 Çizelge 49. Sulamanın Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Bulunan
Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 50 Çizelge 50. Sulamanın Eski Malzeme döküm alanındaki Parsellerde Bulunan
Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 51 VII
ŞEKİLLER DİZİNİ
Şekil 1. Deneme Alanı Çevresinin Genel Haritası (Microsoft, 1998) ......................15 Şekil 2. Thornthwaite sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun su bilânçosu
grafiği .........................................................................................................17 Şekil 3. Deneme Alanı ve Çevresinin Jeoloji Haritası (Maden Tetkik ve Arama
Genel Müdürlüğü, 2002) ............................................................................18 Şekil 4. Deneme Alanı ve Çevresinin Doğal Toprak Haritası (Köy Hizmetleri Genel
Müdürlüğü, 2001).......................................................................................20 Şekil 5. Türlere Göre Yaşama Yüzdeleri .................................................................31 Şekil 6. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm Alanı Durumlarına Göre Yaşama
Yüzdeleri ....................................................................................................36 Şekil 7. Ağaç Türlerinin Malzemenin Özelliklerine ve Gübreleme Durumlarına göre
Yaşama Yüzdeleri ......................................................................................37 VIII
1. GİRİŞ
Daha önceleri yeraltındaki maden kaynakları yeraltı madenciliği
yöntemleriyle işletilmekteyken, 1970’lerden beri ağır iş makinelerinin
geliştirilmesi sonucunda açık maden işletmeciliği mümkün hallerde tercih
edilen yöntem olmaya başlamıştır.
Açık kömür işletmeciliği yapılan sahalarda bitki örtüsü
kaldırılmakta, toprak tabakası ve altındaki jeolojik materyal sıyrılmakta ve
kömür çıkarılmaktadır. Ağır iş makineleri kullanılarak gerçekleştirilen bu
işlemler sonucunda; bu sahalarda çevredeki hava, su ve toprak kaynakları
ciddi oranda zarar görmektedir.
Sahada zeminin altında bulunan bu kömürü çıkarmak amacıyla
gerçekleştirilen hafriyat işlemleri sonucunda sahanın yer yüzü şekilleri
(topografyası) de ciddi oranda değişmektedir. Buralarda mevcut olan
organik madde bakımından zengin ve biyolojik bakımdan aktif üst
katmanlardaki toprak materyali hafriyat sonucu oluşan jeolojik materyal ile
karışarak yok olmaktadır.
Ege Bölgesinde Aydın şehir merkezine çok yakın bir sahada
faaliyetlerini uzun bir süreden beri sürdüren Atay Holding’e bağlı bir şirket
olan Aydın Linyit AŞ Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden mevcut
sahalarının atıl vaziyette kalmaması ve buralarda bitki örtüsü tesis edilmesi
için teknik yardım talep etmiştir. Bunun üzerine, Ege Ormancılık Araştırma
Müdürlüğü ile Aydın Linyit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında 17
Aralık 1999 tarihinde düzenlenen protokolle bir araştırma projesinin tesisi
ve yürütülmesi konusunda işbirliğine gidilmiştir. Bu teknik bülten beş
yıllık arazi denemesinin sonucunda hazırlanmıştır.
1
2. LİTERATÜR ÖZETİ
Açık maden alanlarının iyileştirilmesi konusunda çok sayıda yerli
ve yabancı literatür bulunmaktadır. Ancak daha önce Ege Ormancılık
Araştırma Müdürlüğü tarafından yürütülen bir projenin sonuç raporu olan
“Ege Bölgesinde Açık Kömür İşletmesi ve Toprak Döküm Alanlarındaki
Ekolojik Şartlar ile Bu Alanlara Uygun Ağaçlandırma Tekniklerinin ve
Ağaç Türlerinin Belirlenmesi” adlı teknik bültende ilgili literatürün önemli
bir kısmı özetlenmiştir (Karakurt, 2004). Konuya ilgi duyanlar söz konusu
teknik bültenin ilgili bölümüne bakabilirler. Burada tekrardan kaçınmak
amacıyla önemli görülen ve yeni elde edilen yayınlardan bahsedilecektir.
Karakurt (2002, 2004) Ege Bölgesinde yürütmüş olduğu
araştırmada TKİ’ye bağlı linyit işletmeciliği tamamlanan sahalardaki
materyal döküm harmanları üzerinde çeşitli ağaç türlerinin gelişmelerini
incelemiştir. Bu proje, TKİ’ye bağlı işletmeler tarafından açık ocak
yöntemiyle linyit kömürü madenciliği yapılarak tahrip olmuş sahaların
yeniden orman haline getirilebilmesi için kullanılacak ağaç türlerinin
tespiti, tüplü (çıplak köklü) fidan kullanımının başarıya etkisi ve inorganik
gübrelemeye fidanların tepkilerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür.
Karakurt’un (2002, 2004) söz konusu araştırmasındaki sonuçlar özetle
aşağıda yazılmıştır:
5 yıl süren denemedeki ölçmelerin değerlendirilmesi sonucunda
Soma’daki deneme alanında yaşama yüzdeleri bakımından istatistikî
anlamda aralarında önemli farklılık bulunan çıplak köklü dikilen fidanların
başarı sıralaması şöyledir: Robinia pseudoacacia (% 100), Cedrus libani
(% 95,4), Pinus elderica (% 76,5), Ailanthus glandulosa (% 69,4), Pinus
brutia (% 59,3), Eleagnus angustifolia (% 52,8). Soma deneme alanında,
tüplü dikilen ağaç türleri arasında fidanların yaşama yüzdeleri bakımından
istatistiki açıdan önemli farklılık bulunamamıştır. Tüplü dikilen fidanların
yaşama yüzdeleri Pinus brutia’da % 98,6; Pinus nigra’da % 94,6; Pinus
pinea’da % 100, Cedrus libani’de % 90,7 olarak tespit edilmiştir. Soma
deneme alanında çıplak köklü olarak dikilen türlerin boy ortalamaları
şöyledir: Ailanthus glandulosa 28,7 cm; Cedrus libani 41,4 cm; Eleagnus
angustifolia 81,7 cm; Pinus brutia 62,0 cm; Pinus elderica 68,1 cm;
Robinia pseudoacacia 153,4 cm olarak tespit edilmiştir. Tüplü olarak
dikilen ağaç türlerininki ise Cedrus libani 61,3 cm; Pinus brutia 77,4 cm;
Pinus nigra 69,1 cm; Pinus pinea 42,2 cm olarak tespit edilmiştir.
4 yıl süren denemedeki ölçmelerin değerlendirilmesi sonucunda
Milas deneme alanında çıplak köklü dikilen türler arasında yaşama
yüzdeleri bakımından istatistikî anlamda önemli farklılık bulunmuştur.
2
Dikilen fidanların başarı sıralaması şöyledir: Cupressus sempervirens (%
95,4), Ailanthus glandulosa (% 94,4), Pinus brutia (% 84,3), Eleagnus
angustifolia (% 71,3), Robinia pseudoacacia (% 54,6), Amygdalus
communis (% 17,6). Burada tüplü dikilen fidanlarda yaşama yüzdeleri:
Cupressus sempervirens’de % 95,4 ve Pinus brutia’da % 98,2 olarak tespit
edilmiştir. Milas deneme alanına çıplak köklü olarak dikilen türlerin boy
ortalamaları şöyledir: Cupressus sempervirens 271,7 cm; Ailanthus
glandulosa 168,3 cm; Pinus brutia 158,6 cm; Eleagnus angustifolia 194,4
cm; Robinia pseudoacacia 318,8 cm; Amygdalus communis 145,7 cm
olarak tespit edilmiştir. Tüplü dikilen ağaç türlerininki ise Cupressus
sempervirens 274,4 cm; Pinus brutia 125,3 cm olarak tespit edilmiştir.
Milas deneme alanındaki fidanlar Soma’dakilere göre bir yıl daha
sonra tesis edilmiş olmasına rağmen ortalama boylar ve yaşama yüzdeleri
bakımından
yetişme
ortamı
farklılıkları
sebebiyle
(Robinia
pseudoacacia’nın yaşama yüzdesi dışında) daha üstündür. Tüplü dikilen
fidanlar tüpsüz dikilenlere göre biraz daha boylu bulunmuştur. Milas
deneme alanına dikilen Amygdalus communis yaşama yüzdesi bakımından
en düşük performansı gösteren tür olmuştur.
Ege Bölgesinde açık kömür işletmeciliği yapılan sahalarda,
madencilik faaliyetlerine başlarken üstteki biyolojik bakımdan aktif olan
toprak ayrı bir yerde depolanarak ağaçlandırma alanlarında
değerlendirilmelidir. Hafriyat döküm sahalarında topografya oluştururken
uygun şekil verilmeli ve en üste serilecek materyal ağaçlandırma veya
bitkilendirmeye uygun özellikleri taşımalıdır. Doğal tür olan Pinus brutia
başta olmak üzere ve Amygdalus communis dışında bu araştırmada Soma
ve Milas deneme alanlarında kullanılan türler saf veya grup karışımı
oluşturacak
şekilde
uygun
sahalardaki
rehabilitasyon
amaçlı
ağaçlandırmalarda değerlendirilebilir. Robinia pseudoacacia ve Eleagnus
angustifolia türleri kışın yapraklarını döktükleri ve kökleriyle havadaki
serbest azotu bağladıkları için ağaçlandırmalarda toprak oluşumunu
hızlandırdıkları ve toprağı besin maddesi bakımından zenginleştirdikleri
için gerekli durumlarda tercih edilebilir.
Türkiye’ de açık ocak işletmelerinin artık materyallerinin ıslahı ve
ağaçlandırılması konusunda ilk kapsamlı yayın olan Kantarcı’nın (1988)
araştırma makalesi tamamen arazideki ölçmelere, değerlendirmelere ve
uygulamalara dayandırılmıştır. Çalışma ağaçlandırılacak ham materyallerin
özelliklerinin belirlenmesi ve yeryüzü şekillerinin haritaya işlenmesi,
kesitlerinin alınması ile başlatılmıştır. Materyallerin ağaçlandırmaya uygun
olmayanlarının kumlu materyallerle kaplanması amacı ile materyal hareket
planı yapılmıştır. Bu plana göre arazi tesviye edilmiştir. Üstü
3
kapatılamayan kil (veya killi) materyaller aynen değerlendirilmiştir. Arazi
tesviyesinden sonra bölme, bölmecik taksimatı yapılmış ve yollar
geçirilmiştir. Daha sonra bütün materyaller üçlü riper ile 80 cm derinliğe
kadar riperlenmiştir. Tesviye edilemeyen dik eğimli yamaçlar ise
teraslanmıştır.
Ağaçlandırma alanına sahil çamı (Pinus pinaster), Fıstık çamı
(Pinus pinea) ve yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) bölmeler (veya
bölmecikler) halinde dikilmiştir. Çam fidanları tüplü fidan olarak, yalancı
akasya fidanları çıplak köklü olarak dikilmiştir.
Bu üç ağaç türü de ışık ağacı oldukları için aralarında karışım
yapılması söz konusu edilmemiştir. Ancak deneme amacı ile sahil çamı ve
yalancı akasya üç bölmede tek ağaç karışım halinde dikilmiştir. Bu
denemenin amacı yalancı akasya’nın köklerindeki azot bağlayan Rhizobium
bakterilerinin bulunuşu ve yalancı akasya yapraklarının kolay ayrışarak
materyal, organik madde ve azot sağlamalarıdır. Böylece bir yandan hızlı
gelişen iki ışık ağacının birlikte yetiştirilme imkânı araştırılmış, öte yandan
yalancı akasyanın ham materyale yapacağı katkıların sahil çamlarının
gelişmesine olumlu etki yapabilme gücü belirlenmiş olacaktır. Ancak bu iki
ağaç türünden yalancı akasya daha hızlı geliştiği için sahil çamları altta
kalmış ve ışık yetersizliğinden gelişememişlerdir (Bu sonuç daha sonraki
yıllarda alınmıştır).
Karadeniz’e çok yakın olan ağaçlandırma alanlarında şiddetli
sağanak yağışlarından dolayı yüzeysel akışa geçen su erozyonu ve güçlü
kuzey rüzgârlarından dolayı rüzgâr erozyonu ile kumullaşma vardır. Açık
ocak artığı ham materyallerin kısa sürede kapatılması ve her iki erozyon
etkisinin de önlenmesi için hızla gelişen türler seçilmiştir.
Sahil çamları makine ile işlenebilen tesviye edilmiş bölmelere
dikilmiştir. İdare süresi kısa olan sahil çamı ile 50 yılda iki defa (25 yıl
idare süresi ile) ağaçlandırma yapıp, ürün almak öngörülmüştür.
Fıstık çamları ise teras yapılmış olan eğimli ve dik eğimli
yamaçlara dikilmiştir. Fıstık çamlarından hem çam fıstığı üretimi yapmak,
hem de daha uzun idare süresi ile bunları işletmek mümkündür. Dolayısı ile
dik yamaçlar da bu fıstık çamı ormanları ile tutulabilecektir.
Kantarcı, öngördüğü bu planlama ile yaptığı ağaçlandırmanın
sadece bir ağaçlandırma olduğu, bir “orman ekosistemi” kurmak olmadığı
bilinci ile hareket etmiştir. Bu sebeple ağaçlandırma alanında çukurlukları
doldurtmamış, buralarda sığ, orta derin ve derin göllerin oluşmasını
sağlamıştır. Bu göllerdeki suya gelecek olan orman hayvanlarının getirdiği
(ektiği veya dışkıları ile yaydığı) orman bitkilerinin tohumları ile
4
ağaçlandırmanın bir ekolojik sisteme (ekosistem) dönüşmesini de planlamış
ve uygulamıştır.
Kantarcı ve Öztürk (2003) tarafından III. Atmosfer Bilimleri
Sempozyumuna sunulan bir bildiride açık kömür işletmelerinde yağışın
sebep olduğu yüzey erozyonu ve ağaçlandırmaların önleyici etkileri
açıklanmıştır. Ağaçlı’da açık kömür ocağı işletmelerinden arta kalan ham
materyaller toprak olmadıkları için bir toprak bağlılığına sahip değillerdir.
Bu gevşek materyal sağanak yağışların sonunda oluşan yüzeysel akış ile
taşınmakta ve oyuntular oluşup, gelişmektedir. Kantarcı tarafından 1988’de
başlatılan ağaçlandırmalarda, fidanlar gelişip, ölü örtü oluşup, yüzey
erozyonu ve oyuntu erozyonu önlenene kadar geçen 4-5 yılda önemli
sayılabilecek gelişmeler görülmüştür. Araştırma bu erozyon olaylarının
açık alanda ve ağaçlandırılmış alandaki durumunu yağış/akış ölçmeleri
yaparak incelemeyi amaçlamıştır.
Araştırma amacına yönelik olarak; açık alanda 2×5 m’lik alanlar
tahta ile sınırlanmıştır. Bu alana düşen yağışın miktarı ve getirdiği
(yüzeysel taşınma) materyal ölçülmüştür. Ağaçlandırma alanında yarım
kapalı (%50) ve tam kapalı (%100) alanlara da aynı 2×5’lik düzenekler
yapılmıştır.
Her üç alanda da üst topraktan ve alt topraktan hacim örneği
alınarak aradaki farklar karşılaştırılmış ve yüzey erozyonu ile taşınmanın
etkisi bir de bu yönden incelenmiştir.
Elde edilen bilgilere göre;
1. Tam kapalı ormanda yağışın %44-52’si sahil çamı ormanının
tepesinde tutulmuştur. Toprağa ulaşan yağış ise ölü örtü ile
kaplı alanda hiçbir yüzeysel taşınmaya sebep olmamıştır.
2. Kapalılığı tam oluşmamış (% 50 kapalı) ağaçlandırma alanında
da yüzey erozyonu ile taşınma olmamıştır. Bu alanda da yağış
mevcut fıstık çamlarının ve onların ölü örtüsünün etkisi ile
tutulmuştur. Yüzeysel akışa geçemeyen yağış materyali de
hareketlendirip, taşıyamamıştır.
3. Açık alanda ise yüzeydeki materyalin kum bölümünde %1,711,7 oranında artma, toz bölümünde % 8,7-22,6 oranında, kil
bölümünde %6,3-19,0 oranında azalma olmuştur. Materyal
kireçsiz olduğu için kil minerallerinin kalsiyum ile bağlanması
ve kırıntılanması hemen yok gibidir. Bu sebeple yüzeysel akışa
geçen yağış suyu kil ve toz bölümünü taşımış, daha ağır olan
kum bölümünden ise ince kumları taşıyabilmiştir.
5
4. Ağaçlandırmanın ilk 5 yılında (kapalılık oluşana kadar) taşınan
materyalin kalınlığının 0,95-1,13 mm yüzey aşınmasına karşılık
95-113 m³ ha-1 veya 125,1-148,9 ton ha-1 olabileceği
hesaplanmıştır.
5. Bu sonuçlara göre 18 yaşındaki ağaçlandırma alanında kapalılık
sağlandıktan sonraki 13 yılda 155-177 m3 ha-1 (200,3-247,5 ton
ha-1) materyal yerinde tutulmuştur.
6. Ağaçlı açık kömür ocağı artıklarının ağaçlandırılmasında hızlı
gelişen orman ağacı türlerinin kullanılmasının çok isabetli bir
karar olduğu ortaya çıkmıştır (Kantarcı, 1988 ile ilişki kurarak).
7. Açık maden ocağı artıklarının yüzeysel taşınma veya oyuntu
erozyonu ile taşınmasının asıl önemli yanı bu materyalin
aşağıdaki tarım alanlarını ve benzeri kültür arazisini örtmesidir.
Özellikle asit maden suyu oluşan alanlarda kültür arazisine
verilecek zarar daha da kapsamlıdır. Hızlı gelişen türlerle
ağaçlandırma Ağaçlı’da aşağıdaki arazide bulunan fidanlığı
korumuştur.
Kantarcı’nın (2005) Türkiye Ulusal Orman Envanteri Uluslararası
Sempozyumunun teknik gezisine sunulan bildirisi sadece özet olarak
yayınlanmıştır. Bu bildirideki verilere göre M.D. Kantarcı tarafından 1988’
de planlanmış ve uygulanmış ağaçlandırma çalışmasının bazı sonuçları
hakkında bilgi verilmiştir. Bu sonuçlardan en önemli olanları aşağıda
sıralanmıştır:
1. Sahil çamı, fıstık çamı fidanları farklı materyaller üstünde farklı
gelişmeler göstermişlerdir.
2. Tuzlu materyaller üstünde iyi gelişemeyen sahil çamı ve fıstık
çamı ağaçlandırma alanlarında yüzey erozyonu ve oyuntu
erozyonu gelişmiştir (bu alanlar çok küçüktür).
3. Geniş alanda hızlı gelişen türler araziyi kapatmış ve hızlı bir
büyüme ile önemli artım yapmışlardır.
4. Yalancı akasya ağaçlandırma alanlarında gelişme daha hızlı
olduğu gibi materyalin topraklaşması ve azot bakımından
zenginleşmesi de daha hızlıdır.
5. Ağaçlandırma alanlarındaki göllere gelen hayvanların bir kısmı
buraya yerleşmişler ve çevredeki meşe baltalık ormanlardan
çeşitli tohumları da taşımışlardır. Böylece ağaçlandırılan alan
göllerin çekiciliği sayesinde bir orman eko-sistemine
dönüşmeye bağlamıştır.
6
Madencilik ve Çevre Sempozyumuna Kantarcı (2005) tarafından
sunulan “Ağaçlı (İstanbul) açık maden ocağı artıklarının ağaçlandırılması
çalışmalarında elde edilen sonuçlar” başlıklı bildiride yazar 1988’de
başladığı açık kömür ocağı ağaçlandırması çalışmalarının 2004 yılındaki
sonuçlarını bu çalışması ile sunmuştur. Elde edilen sonuçlar ve öneriler
aşağıda sıralanmıştır.
1. Açık maden işletmesi ve sonuçlar
Ağaçlı-Yeniköy yöresinde pliosen I (kireçsiz) materyallerinin
altında miosen yaşında linyit kömürü yatakları bulunmaktadır. Linyit
kömürü yatakları miosen göllerinin genişliğine ve derinliğine bağlı olarak
ince veya kalın mercekler halindedir. Bu sebeple kömür yataklarına
ulaşabilmek için yerine göre 100-120 m’ye kadar kazı yapılmaktadır. Çıkan
materyaller ise arazinin çıkan yerlerine (bir önceki maden ocağı çukuruna)
veya dere vadilerine yığılmaktadır. Ancak bu materyaller kazı sürecindeki
çıkış sırasına göre yığıldıkları için ağaçlandırmaya uygunlukları
araştırılmalı ve irdelenmelidir (Kantarcı, M.D. 1988 ‘de bu konuda ayrıntılı
çalışmalar ve planlamalar verilmiştir).
2. Ağaçlandırmada büyümeyi etkileyen ortam faktörleri
Ağaçlandırma alanındaki artık materyallerde kalsiyum ve
magnezyumun eksikliği, buna karşılık hidrojen sülfür (H2S) varlığı ve
bunun sülfürik aside oksitlenmesi (H2SO4) asit materyal oluşumunu
sağlamıştır. Ayrıca yer yer tuzlu materyaller de vardır (küçük alanlarda).
Tuzsuz kumlu balçık materyallerinde sahil çamlarının boyları 9-10
m ‘ye, Fıstık Çamlarının boyları 8,5-9,5 m’ye ulaşmıştır (2002 yılındaki
ölçme). Küçük bir alanda da olsa tuzlu materyallerde sahil çamları ile Fıstık
Çamları 3,0-3,5 m boya ulaşabilmişlerdir. salkım ağaçları ise 10-14 m boya
ulaşmışlardır.
Ölü örtü birikimi; sahil çamı meşcerelerinin altındaki 1.395-2.823
kg ha-1 (tuzlu materyallerde 1.395 kg ha-1), fıstık çamı meşcerelerinin
altında 2.743 kg ha-1 (tuzlu materyallerde 1.740 kg ha-1), yalancı akasya
meşcerelerinin altında 11.963 kg ha-1 olarak ölçülmüştür. Ağaçlandırma
alanı arasında kalmış olan doğal toprakta baltalık sürgününden gelişmiş
Sapsız Meşe meşceresinin altındaki ölü örtü miktarı ise 12.503 kg ha-1’dır.
Ölü örtünün ayrışması ile toprağa karışan kolloid organik maddeler
ve bunlara bağlı olarak azot bileşikleri de ham materyalin topraklaşması
yönünde gelişmelerdir. Ham materyaldeki organik karbon miktarı 0-1,16,6-10 cm derinlik kademelerinde olmak üzere sahil çamı meşcereleri
altında %0,767-2,110, %0,303-0,670, %0,093-0,223 arasında, fıstık çamı
meşcereleri altında%0,930-3,990, %0,240-1,140, %0,100-0,330, yalancı
7
akasya meşcereleri altında %1,772, %0,457, %0,128 oranlarında
ölçülmüştür. Toplam azot miktarı ise aynı derinlikler için sahil çamı altında
%0,037-0,104, %0,023-0,048, %0,005-0,016 arasında, fıstık çamı altında
%0,070-0,278, %0,018-0,151, %0,008-0,063 arasında, yalancı akasya
altında %0,179, %0,074, %0,023 oranlarında ölçülmüştür. Salkım ağacı
meşcereleri altındaki organik karbonun (%0,010) ve toplam azotun
(%0,012) oranlarında 10-20 cm derinliğe kadar ulaşabileceği belirlenmiştir.
Ağaçlandırılmış alana meşe kargası çevredeki baltalık ormanlardan
meşe palamudu getirip ekmeğe başlamıştır. Böylece 100 m2’lik örnekleme
alanlarındaki (12 örnek alan) meşe gençliğinin (yaşı 1-4) sayısı 2-14
arasında sayılmıştır.
Aynı alanlarda çimlenen ve yaşı 1-4 arasında olan sahil çamı
fidelerinin sayısı 16-68 arasındadır. Suya gelen hayvanların dışkıları ile
gelen tohumlardan (100 m²’lik alanlarda) 1-3 Kocayemiş fidesi
bulunmaktadır.
Sonuç olarak; Ağaçlı’daki açık kömür ocağı işletmesinin artığı hem
materyallerde yapılan ağaçlandırma başarıya ulaşmış ve bir orman ekosistemine dönüşmeye başlamıştır.
Tecimen (2001) tarafından sunulan bir sempozyum bildirisinde,
Ağaçlı’da açık maden ocağı artık materyallerinde 1988-89’da yapılan
ağaçlandırmada Karadeniz üzerinden gelen hava kirliliğinin sahil çamı
ibrelerinde sebep olduğu kükürt birikimi incelenmek istenmiştir.
• İbrelerdeki kükürt miktarları 1, 2, 3ve 4 yaşındaki ibrelerde
sırası ile;
• Yıkanmamış ibrelerde 2.226-6.398 ppm, 4.972-10.595 ppm,
5.069-10.514 ppm, 4.869-10.435 ppm arasında,
• Yıkanmış ibrelerde 1.258-3.218 ppm, 2.640-5.860 ppm, 2.6016.083 ppm, 2.446-6.025 ppm arasında bulunmuştur.
Bu miktarlar çok yüksek olduğu için materyaldeki kükürt
miktarları da incelenmiştir. Materyalin 0-5, 5-20, 20-40, 40-60,
60-80, 80-100 cm derinliklerindeki kükürt miktarları ise sırası
ile;
• Kumlu balçık materyallerinde 15.206, 14.294, 14.361, 13.284,
15.197, 12.339 ppm,
• Killi balçık materyallerinde 16.323, 16.419, 14.825, 15.208,
18.284, 11.933 ppm olarak bulunmuştur.
İbrelerdeki kükürt miktarlarının fazlalığının materyallerdeki
kükürtten kaynaklandığı anlaşılmıştır. Karadeniz üzerinden gelen SO2’nin
ibrelerde küçük sarı asit yanıklarına sebep olduğu gözlenmekle beraber, asıl
8
kükürt birikimi materyaldeki kükürde bağlıdır. İlginç olan; materyaldeki
kükürdün ibreleri öldürmemesidir. Buna karşılık kireçsiz olan materyalin
reaksiyonu 3,3-4,5 pH arasında olup, şiddetli asittir.
İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği
programında tamamlanmış doktora tezinde Tokgöz (2003 ve 2004) bu
araştırma ile Ağaçlı’ da M.D. Kantarcı tarafından 1988-89’ da planlanıp
gerçekleştirilen ağaçlandırma alanında sahil çamı ve yalancı akasya
köklerinin ham materyali kavramasını ve materyalin hareketlenme/göçme
olaylarına karşı stabilizasyonunu incelemiştir.
N. Tokgöz araştırmasında materyalin kuru ve nemli olduğu
dönemlerde köksüz ve köklü durumlarda çekmeye karşı direncini
ölçmüştür. Bu ölçmelerin arazide yapılabilmesi için M.D. Kantarcı
tarafından özel bir düzenek geliştirilmiştir.
Ölçme yapılan materyallerin hacim ağırlıkları, tane çapları, türleri
ve su tutma kapasiteleri de belirlenmiştir. Böylece farklı türdeki
materyallerin (kumlu balçık, balçıklı kil, kil gibi), farklı derinlikteki
yoğunlukları ve çekmeye karşı dirençleri belirlenmiş, köklerin bu dirence
olan katkıları ortaya konulmuştur.
Sahil çamı köklerinin daha gevrek olmaları yüzünden daha erken
kopmalarına karşılık, yalancı akasya kökleri çok daha esnek ve çekmeye
karşı çok daha dirençlidirler. Bu sebeple ham materyallerin stabilizasyonu
konusunda yalancı akasyanın çok daha uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Tecimen (2005) Ağaçlı’da M. Doğan Kantarcı’nın 1988-89 da
planlayıp ağaçlandırdığı alanda, Aşağı Ağaçlı Köyünün yakınındaki
yamaçtaki sahil çamı bölmesinde çalışmıştır. Bu bölmede İzmit Hızlı
Gelişen Orman Ağacı Türleri ve Kavakçılık Enstitüsünden Dr.Taneri
Zoralioğlu tarafından yapılan ayıklama kesimlerinin meşceredeki karbon ve
azot dolaşımına etkileri, ağaçların tepe çaplarının gelişimi ve kesimle açılan
alanı kapatmaları, ölü örtü kaybı ve ölü örtünün yeniden oluşumu olayları
izlenmiştir.
Ayıklama kesimlerinde Dr.Taneri Zoralioğlu’nun deneme düzeni
üst yamaç, orta yamaç ve alt yamaçta olmak üzere; 3 kontrol, 3 %20
ayıklama, 3 %25 ayıklama, 3 % 33 ayıklama, 3 % 20+20 ayıklama, 3 % 40
ayıklama ve 3 %50 ayıklama olmak üzere toplam 21 parselden
oluşmaktadır. Bu parsellerin hepsinde sahil çamlarının alt dalları
budanmıştır. Kesilen dalların ve ağaç gövdelerinin bölmeden çıkarma
işlemi sırasında ölü örtüyü ve toprağa karışmış ince humusu sıyırıp, taşıdığı
için M.D. Kantarcı tarafından ek olarak 7 örnek alan daha eklenmiştir. Bu 7
örnek alanda ağaçların dalları budanmamış olup, 1 kontrol parseli ile %10
9
ve %20 ayıklama yapılmış 6 parsel (3 tekrarlı) bulunmaktadır. Bu 6
parselde kesilen ağaçların gövdeleri ile dalları yerde sürtülmeden bölmeden
çıkarılmıştır.
Dr. Taneri Zoralioğlu’nun parsellerindeki ağaçların boy ve çap
gelişmeleri İzmit ekibi tarafından ölçülmüş ve değerlendirilmiştir.
1. Ayıklama kesiminin % sistematik seçme olarak yapıldığı
parsellerde tam kapalılık oluşmamış ve alanın ancak %59,8’ i
ağaçların tepeleri ile kapatılabilmiştir. Buna karşılık kontrol
parsellerinde kapalılık % 75,3’tür (Budanmış parsellerde).
2. Boylanma en çok sırtta M.D. Kantarcı’nın sonradan eklettiği
parsellerden % 20 ayıklama yapılanlarda ölçülmüştür (%42,73 ile
2,01m). Buna karşılık en düşük boylama gelişimi % 33 oranında
ayıklama yapılan parsellerde bulunmuştur (%29,56 ile 1,69 m).
3. Çap gelişimi de M.D. Kantarcı’nın sonradan eklettiği parsellerden
%10 ayıklama yapılanlarda ölçülmüştür (%32,69 ile 3,01cm). En
düşük çap gelişimi ise % 40 ayıklama yapılmış parsellerde
ölçülmüştür (%18,46 ile 2,4 cm).
4. Ölü örtü miktarı en az % 50 ayıklama yapılmış parsellerde (6,42
ton ha-1), en çok budanmamış kontrol parselinde (14,32 ton ha-1)
bulunmuştur. Budanmamış %10 ayıklama parselinde de ölü örtü
miktarı yüksek bulunmuştur (12,15 ton ha-1).
5. Materyalin 0,4 m derinliğe kadar olan üst kesiminde organik
karbon miktarı en fazla kontrol parsellerinde bulunmuştur (14,68
ton ha-1 × 0,4 m). En az organik karbon miktarı ise % 50 ayıklama
yapılmış olan parsellerde bulunmuştur (2,63 ton ha-1 × 0,4m).
6. Materyalin 0,4m derinliğe kadar olan üst kesiminde toplam azot
en fazla kontrol parsellerinde bulunmuştur (1,16 ton ha-1 × 0,4m).
En fazla azot miktarı ise % 50 ayıklama yapılmış parsellerde
bulunmuştur (0,17 ton ha-1 × 0,4m).
7. Sahil çamı hızlı gelişen bir tür olduğu için ışık ihtiyacı yüksektir.
Ancak fazla ışık vermek amacı ile yapılan ayıklamaların aşırıya
kaçmaması gerektiği ortaya çıkmıştır.
“Güneybatı Virjinya’da Açık Maden Sahalarının Islahı için
Rehber” adlı yayının Daniels and Zipper (1997) tarafından hazırlanan
“Verimli Maden Topraklarının Oluşturulması ve Yönetimi” adlı
bölümünde özetle şunlar açıklanmıştır:
“Mevcut açık maden ocağı ham (topraklaşmamış) materyalleri
sahada çok değişik olabilmektedir, ancak başta fiziksel ve kimyasal
özellikleri doğru bir şekilde belirlenirse etkili bir şekilde yönetilebilirler.
10
Bu materyallerin sıkışması, su tutma kapasitesinin düşüklüğü ve bunlarla
bağlantılı köklerin gelişmesindeki kısıtlamalar bu bölgedeki maden
topraklarının verimliliğini sınırlayan önemli faktörlerdir. Yüksek
seviyelerdeki potansiyel asitlik bazı maden ocağı artık materyallerini ciddi
şekilde sınırlamaktadır, ancak bu sorun maden materyalin sıkışmasından
çok daha sınırlı kapsamdadır. Toprak analiz yöntemleri bir açık maden
ocağı artığı olan ve henüz topraklaşmamış ham materyalleri karşılaştırırken
fayda sağlar, ancak bunlar doğal topraklarda olduğu gibi aynı hassasiyette
yorumlanamazlar.
Üst tabakalardaki toprağın yerine kullanılan verimli materyal
Güneybatı Virjinya’daki sert kayalardan elde edilen örtü materyalinden
üretilebilir, ancak örtü materyalini seçerken ve sahaya dağıtırken dikkatli
olunmalıdır. En üstteki tohum ekimi için hazırlanan nihai yüzeyde en az
120 cm gevşek materyal oluşturacak şekilde kontrollü örtü materyali
yerleştirme tekniklerinin kullanılması arazi ıslahının başarısı için özel bir
önem taşımaktadır. Organik madde ve karmaşık organik maddenin içine
karışmış azotun ve fosforun zamanla birikmesi, vejetasyon içinde bulunan
azot bağlayan türlerin bakımı ve demir oksitleri tarafından fosforun
bağlanmasının asgari hale gelmesi maden topraklarının uzun vadeli
verimliliğini denetleyen önemli faktörlerdir.
Üst tabakadaki toprak yerine kullanılacak örtü materyallerinden
dikkatli bir şekilde oluşturulmuş maden ocağı materyalleri Appalachian
bölgesinin doğal topraklarının birçoğundan daha verimli olabilir.”
“Güneybatı Virjinya’da Açık Maden Alanlarının Islahı için
Rehber” adlı yayının Burger and Zipper (2002) tarafından hazırlanan “Açık
Ocak Yöntemiyle İşletilen Sahaların Orman Haline Nasıl Getirileceği” adlı
bölümünde özetle aşağıdaki bilgiler verilmiştir:
“Bu yayının amacı gençleştirme silvikültürünün ilkelerinden
faydalanarak açık ocak yöntemiyle işletilen maden sahalarının orman tesis
etmek için nasıl ıslah edileceğine dair pratik ve pahalı olmayan kılavuz
bilgiler sağlamaktır. Bu pratik bilgiler arazi ıslahıyla ilgili yükümlülüklerini
zamanında yerine getirmek isteyen kömür madeni işletmecilerine fayda
sağlamalıdır. Bu bilgiler ayrıca tomruk ve diğer orman değerleri üretmek
için maden ocağı materyallerinin ve sahaların kalitesini iyileştirmeye
yardımcı olacak prosedürler içermelidir. Orman alanları için arazi ıslahı
prosedürleri otlak/mera ve diğer arazi kullanma biçimlerinden bazı önemli
noktalarda farklılıklar içermektedir. Maden sahalarının zamanında ve
başarılı bir şekilde ağaçlandırılarak orman haline getirilmesi için önemli
ilkeler aşağıda özetlenmiştir:
11
Derine kök salan ağaçların ihtiyaçlarını karşılamak için; mevcut üst
tabakadan alınmış doğal toprağa ilave olarak, yüzeye 120 cm iyi özellikte
maden sahası örtü materyali serilmelidir. Çözünebilir tuz seviyeleri düşük
veya orta, pH değerleri 4,5 ila 6,5 ve kumlu balçık tekstüründe olan maden
örtü tabakaları tercih edilmelidir. Virjinya’daki kömür sahalarında bulunan
bir parça okside olmuş kahverengi kum taşı ve bir parça okside olmuş
kahverengi şist materyalinden oluşan bir karışım ağaçlar için iyi bir
büyüme ortamı olan toprağa çabucak ayrışır. Eğer yerli üst toprak tabakası
mevcutsa, küçük miktarlarda bile olsa taze toprağın yüzeye karıştırılarak
serilmesi kendiliğinden gelen bitkilerin ve fidanların hayatlarını
sürdürmelerine yardımcı olacaktır.
Toprağın sıkışmasını asgari seviyeye düşürmek çok büyük önem
taşımaktadır. Düz sahalardaki sıkışma örtü tabakasından oluşan materyalin
nihai olarak boşaltılması azaltılarak ve sahayı hafifçe düzeltmeden
mümkünse küçük dozerler kullanılarak bütün yığınların yerleştirilmesinin
beklenmesiyle asgari seviyede tutulabilir. Tesviye edilmiş sahalarda yollar
ve park alanları belirlenerek trafiğin sınırlandırılması gereklidir. Tesviye
edilmiş sahalardan eğim oranı yüzde 20’den az olanlarda ve 300 metreden
kısa yamaçlarda kamyonlar ve iş makineleri dolaşmamalıdır. Ormanla kaplı
sahaların yüzeyleri genellikle doğal olarak çok düz değildir, bu yüzden
kaba bir tesviye ve yamaçları tespit edecek şekilde tesviye genellikle
yeterlidir.
Ağaçlandırma tesisleri erozyonu önleyecek şekilde yer örtücü
bitkilerle ağaçların ışık, su ve mekân ihtiyaçları arasındaki denge dikkatli
bir şekilde planlanmalıdır. Yer örtücü bitkiler yavaş büyüyen, yayılıcı
olarak büyüyen ayrıca asitli şartlara ve verimsiz topraklara dayanıklı
çayırlar ve baklagilleri içermelidir.
Maden işletilen bir saha bu kılavuz bilgiler dikkate alınarak ıslah
edildikten sonra, çeşitli geniş yapraklı ve iğne yapraklı türler dikilip başarılı
bir şekilde tesis edilebilir. Azot bağlayan ağaçlar ve çalılar gibi öncü türler
fidan dikimi yoluyla kolayca sahaya tesis edilebilir. Eğer uygun yer örtücü
türler ve odunlu türler, arazi ıslahı esnasında sahaya dikilmişlerse doğal
ormanlarda bulunan geniş yapraklı ağaç türlerinin tohumları sonunda
buralara saçılacak ve çimlenecektir. İyi bir orman meşceresinin gelişmesi
için bir hektarda 1.500 ila 1.750 ağaç olacak şekilde dikim, ekim ve doğal
istila yoluyla ağaçlandırma tesis edilmelidir.
Ağaçların hayatta kalma oranlarının düşük olması ve ilk yıllardaki
büyümelerinin zayıf olması, fidanların uygun olmayan şekilde taşınması
veya dikilmesiyle ilgilidir. Ağaç fidanlarının tomurcukları sahaya
12
dikilinceye kadar uyanmamış, sürgünleri uzamaya başlamamış olmalıdır,
bu fidanların kurumasına izin verilmemeli, sonbahar sonlarından ilkbahar
başlangıcına kadarki zaman dilimi içinde dikilmelidir. Dikimler fidanların
hayatta kalmasını sağlayacak şekilde derin ve sıkı olmalıdır. Dikimlerde
resmi kurumlardaki teknik elemanlara danışılmalı ve dikim işçileri
tecrübeli olmalıdır.
Elle dikim masraflarını azaltmak amacıyla, bazı yardımcı ağaç
türleri (Robinia hispida, Alnus glutinosa, Cercis canadenis vs.) bazı
şartlarda uyumlu toprak örtücü alt tabaka olarak uygun ağaç türü
kullanılacaksa doğrudan tohum ekimi yoluyla tesis edilebilirler. Bununla
birlikte, fidan dikimi yoluyla bitki örtüsü tesis edilmesi hayatta kalma
oranının yüksekliğini ve ağaçlar arasındaki uygun aralık ve mesafeyi,
ayrıca uygun meşcere tür bileşimini sağlamak için tavsiye edilir.
Sahada sık bir meşcerenin oluşturulması amacıyla, fidanların
hayatlarını sürdürebilmelerini ve tesis edilen fidanların tepe sürgünlerinin
çıkışını sağlamak için herbisidler ocaklar veya (teraslar üzerindeki) şeritler
halinde püskürtülebilir. Başlangıçta büyümeyi hızlandırmak için gübre
topakları dikim çukuruna yakın çukurlara yerleştirilmelidir (asla dikim
çukuruna gübre topakları yerleştirilmemelidir). Pinus taeda ve Pinus
virginiana türleri çok hızlı büyürler ve gübrelemeye iyi tepki verirler.
Herbisid teknolojisi çok hızlı değiştiğinden gerektiğinde herbisid
konusunda bilgili uzmanlara danışılmalıdır.
Maden işletmeciliği yapılan bir sahayı ağaçlandırarak ıslah etmek
otlak veya mera olarak kullanımdan daha az masraflı olabilir. Yüksek
kalitede geniş yapraklı ağaç türü ve yaban hayatı/ yardımcı bitki türü ile
1.500 ağaç ha-1 şeklindeki dikim (2002 tahminlerine göre) hektar başına
yaklaşık 500 ABD $ maliyet getirecektir. Maden sahalarında orman tesis
etmek için daha az arazi tesviyesi, daha az tamir işlemi ve toprağı örtmek
için daha az tohum ve gübre gerektiği için otlak veya mera tesis etmekten
daha ucuzdur (tasarruf miktarı hektar başına yaklaşık 750 ABD $’dir).
Otlak veya mera tesis etmek için sahanın tesviye edilmesi ağaçların hayatta
kalmalarını ve gelişmelerini azaltacak şekilde toprağı sıkıştırır. Daha kaba
toprak yüzeyi ve daha az saldırgan toprak örtücü bitki böyle sahalardan
orman olarak faydalanmak için daha uygundur.
Tarım ürünü veya yem bitkisi üretmenin yanında orman ürünlerini
üretmek için de yüksek kalitede, verimli maden toprakları önem
taşımaktadır. İyi fiziksel ve kimyasal özelliklere sahip derin ve sıkışmamış
maden toprağı ticari tomruk üretimi için mutlak olarak gereklidir. Eğer
maden toprağı yüksek miktarda odun üretme kapasitesine sahipse, yaban
13
hayatı, su kalitesi ve rekreasyonel fırsatlar gibi diğer orman değerleri de
azami seviyeye çıkarılabilir.”
Restorasyonun temel ilkeleri konusunda Bradshaw (1996)
tarafından yazılan bir dergi makalesinde, restorasyon teriminin çok çeşitli
amaçlar için kullanılabileceğini ancak normal olarak orijinal duruma
dönüşü ima ettiğini bildirmektedir. Bradshaw’a (1996) göre, ekolojik
restorasyonun bütün ekosistemlere uygulanması düşünülmelidir.
Rehabilitasyon veya başka bir kullanma şekline dönüştürme gibi
seçeneklerin restorasyondan daha uygulanabilir oldukları akıldan
çıkarılmamalıdır. Restorasyonun bileşenleri habitatın kimyasal ve fiziksel
özellikleri ve türlerin bizzat kendileridir. Bunların her biri özel işlemleri
gerektirir, ancak restorasyona götüren doğal prosesler mümkün olan
yerlerde uygulanmalıdır; gerçekte tahrip edici etkiler kaldırıldıktan sonra
doğal prosesler yeterli olabilir. Restorasyon prosesinin ilerlemeye yönelik
olması sebebiyle, başarı kıstaslarını tanımlamak kolay değildir. Burada en
önemli nokta, ekosistem gelişmesinin sınırlandırılmayan yukarı doğru
giden bir güzergâhta olması gerektiğidir. Bunu ekolojik anlayışımızın ciddi
bir sınavı olan başarılı bir restorasyon izlemelidir.
Wales Üniversitesinden Good (2002) tarafından hazırlanan bir
literatür derlemesinde maden ve taş ocağı artıklarını da içeren vasfını
kaybetmiş sahaların restorasyonu ve yeniden bitki örtüsü tesisi ile ilgili
olan özellikle İngiliz literatürü incelenmiş bu konudaki bilgi birikimi
özetlenmiştir. Good (2002) bu yayınında varsa üst tabakadaki toprak
materyalinin değerlendirilmesinin, değilse uygun restorasyon teknikleriyle
ikame toprağı oluşturmak için uygun yöntemlerden bahsetmiştir. Good
(2002) sadece sahaya şekil vermenin, drenajı düzenlemenin, doğal toprak
materyalini temin etmenin yeterli olmadığını; toprağın fiziksel, kimyasal ve
biyolojik özelliklerinin de ıslah edilmesinin gerekli olduğunu, bu amaçla
çayır türlerinden veya azot bağlayan baklagil öncü türlerin tesisinin
faydalarını örneklerle açıklamıştır. Vejetasyon tesis ederken orman
vejetasyonunun yanında ot bakımından zengin çayırlıkların, sulak alanların
ve fundalıkların restorasyon tekniklerinin genel esasları bu yayında
özetlenmiştir (Good, 2002). Bu derlemede ayrıca, tesis sonrasındaki bakım
ve koruma işlemleri de açıklanmış ve son olarak ise ekolojik restorasyon
çalışmalarında maliyet ve verim konularından söz edilmiştir (Good, 2002).
Ekolojik Restorasyon Derneğinin “Ekolojik Restorasyona Giriş”
adlı yayınında ekolojik restorasyon şöyle tanımlanmıştır: “Ekolojik
restorasyon; özelliğini kaybeden, zarar gören veya tahrip olan bir
ekosistemin iyileşmesine yardımcı olma prosesidir” (Anon, 2004).
14
3. MATERYAL VE YÖNTEM
3.1. Materyal
Aydın İli sınırları içinde bulunan ve Aydın şehrine yaklaşık 14 km
uzaklıkta olan Şahnalı Köyü yakınlarındaki kömür işletmesinin yükseltisi
ortalama 300 metredir (Şekil 1). Maden işletmesinde 1999 yılındaki toplam
üretim yaklaşık 350 bin ton olup, hafriyat miktarı 4 milyon m3 kadardır.
Aydın-Muğla yolundan güneydoğu istikametinden ulaşmak
mümkündür. Çevredeki vejetasyon kızılçam ormanlardan, makilerden,
zeytinliklerden ve tarım alanlarından oluşmaktadır.
Şekil 1. Deneme Alanı Çevresinin Genel Haritası (Microsoft, 1998)
Figure 1. General map of experiment site (Microsoft, 1998)
3.1.1. İklim
Aydın Meteoroloji istasyonunun gözlem değerleri
Çizelge 1’de sunulmuştur.
Çizelge 1’e göre yıllık ortalama sıcaklık 17,5°C; yıllık ortalama
yağış ise 656 mm’dir. Deneme alanının bulunduğu yerin iklimi “yarı-kurak
Akdeniz iklimi” olarak adlandırılabilir.
15
Çizelge 1. Aydın Meteoroloji İstasyonunun Gözlem Değerleri
Table 1. Observation data of Aydın Meteorological Station
İSTASYON ADI : AYDIN
Enlem Derecesi
: 37° 51΄
Boylam Derecesi : 27° 51΄
AYLAR
I
Ortalama
Sıcaklık (°C)
7,8
En Yüksek
Sıcaklık (°C)
II
III
IV
V
VI
VII
9,2 11,2 15,7 20,7 25,4 28,1
VIII
IX
X
XI
XII Yıllık
17,5
41
23,2 25,2 31,0 33,8 40,2 41,7 43,6
43,0 40,2 38,0 30,5 25,9 43,6
41
En Düşük
Sıcaklık (°C)
-11,0 -5,4 -4,0 0,0
4,9 10,2 13,4
11,8 7,6
-4,7 -5,3 -11,0
41
Ortalama En
Düşük
Sıcaklık (°C)
-5,0
8,8 13,1 15,8
15,3 11,2 5,5
0,7 -2,8
41
-3,0 -1,0 2,9
27,3 23,3 17,8 13,6 9,5
Rasat
Süresi
1,6
5,1
Ortalama Yağış
121,2 94,1 69,6 46,8 30,7 14,0 4,2
(mm)
2,0 15,7 48,4 74,4 135,0 656,0
49
Nispi Nem (%)
77
49
En Hızlı Rüzgâr
Yönü
E
Rüzgâr Hızı
(m/s)
2,3
73
67
WSW E
2,5
65
70
70
62
1
W WSW W WSW WSW W WSW W
E
E
1
1,8
2,3
1
2,9 2,2
55
2,6
46
2,7
53
2,6
2,2
54
2,4
59
1,8
2,0
Aydın Meteoroloji istasyonunun Çepel (1988) tarafından yöntemi
açıklanan Thornthwaite sistemine göre su bilânçosu aşağıya çıkarılmıştır
(Çizelge 2 ve Şekil 2).
16
Çizelge 2. Thornthwaite Sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun
Su Bilânçosu
Table 2. Water Balance of Aydın Meteorological Station after
Thornthwaite
Bilânço Elemanları
Sıcaklık
Sıcaklık İndisi
Düzeltilmemiş PE
Düzeltilmiş PE
Yağış
Depo Değişikliği
Depolama
Gerçek
evapotranspirasyon
Su noksanı
Su fazlası
Yüzeysel akış
Nemlilik oranı
1
2
7,8
1,96
12,6
10,7
121,2
0,0
100,0
9,2
2,52
17,2
14,5
94,1
0,0
100,0
AYLAR
4
5
6
7
11,2 15,7 20,7 25,4 28,1
3,4 5,65 8,59 11,71 13,65
25,1 47,9 81,3 120,2 148,0
25,8 52,8 99,7 148,5 185,4
69,6 46,8 30,7 14,0 4,2
0,0 6,0 69,0 25,0 0,0
100,0 94,0 25,0 0,0 0,0
3
8
27,3
13,07
141,5
166,0
2,0
0,0
0,0
9
10 11
23,3 17,8 13,6
10,28 6,84 4,55
101,9 60,9 36,4
105,5 58,7 30,7
15,7 48,4 74,4
0,0 0,0 43,7
0,0 0,0 43,7
10,7 14,5 25,8 52,8 99,7 39,0 4,2 2,0 15,7
0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 109,5 181,2 164,0 89,8
110,5 79,6 43,8 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0
87,1 95,1 61,7 21,9 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0
10,3 5,5 1,7 -0,1 -0,7 -0,9 -1,0 -1,0 -0,9
48,4
10,3
0,0
0,0
-0,2
12
TOPLAM
9,5
2,64
18,3
15,1
135,0
56,3
100,0
17,47
84,85
30,7 15,1
0,0 0,0
0,0 63,6
0,0 31,8
1,4 7,9
358,6
554,8
297,5
297,5
913,3
656,1
Şekil 2. Thornthwaite sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun su
bilânçosu grafiği
Figure 2. Thornthwaite water balance graphic of Aydın Meteorological Station
17
3.1.2. Jeolojik Yapı ve Madencilik
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (2002) tarafından
yayınlanan “Türkiye Jeoloji Haritası’nın Denizli paftasına göre deneme
alanı ve çevresinin jeolojik durumu harita olarak Şekil 3’de verilmiştir.
Aydın Şahnalı kömür sahasında kömür damarının altında şist ve
gnayslardan oluşan temel formasyon ve bunların çakıllarından meydana
gelen konglomera yer almaktadır.
Kömür yatağının örtü materyali alttan yukarı doğru önce kil, sonra
marn (kireçli kil) daha üstte ise kumtaşı, kum, ince bantlar halinde kireç
taşı görülür. Yüzeydeki birim ise gevşek yapılı kum ve çakıllardan
oluşmaktadır. Bunlar şist ve gnays çakılları olup bol mikalı ince kumlardan
ibarettir.
Şekil 3. Deneme Alanı ve Çevresinin Jeoloji Haritası (Maden Tetkik ve
Arama Genel Müdürlüğü, 2002)
Figure 3. Geological map of study site and environs
Bu sahadaki jeolojik birimler, kömür varlığına göre temel birimler,
kömürlü birimler ve örtü birimleri olarak sınıflandırılabilir:
• Temel birimler: çalışma alanını doğu, batı ve kuzeyden çevreleyen
temel birimleri Paleozoik yaşlı gnays, migmatit, mikaşişt ve granat
18
fillitler oluşturur. Gri renkli gnayslar en altta kalın foliyasyon gösteren
sarımsı ayrışma renkli ve gözlü ganyslardır. Mikaşiştler beyaz renkli,
kahve renkli ayrışmalıdır. Granat fillit ise koyu mavi renkli ve bol
granat içeriklidirler.
• Kömürlü birimler: Temel üzerine uyumsuz olarak gelirler. Tabanda
çakıltaşı ile başlar, üste doğru kömür damarı, toz taşı ve killi kireçtaşı
ile devam eder. Kömürlü birimlerin tabanını oluşturan çakıltaşı, gri
renkli, açık kahverengi ayrışma rengindedir. Metamorfik kökenli
kuvars ve kaya kırıntılarından ibarettir. Üste doğru ince taneli
kumtaşına geçer. Çakıltaşının yaşı bu birimi uyumlu olarak üstleyen
kömür damarına göre Orta Miosen’dir. Kömür damarı, KG uzun
eksenli bir çöküntü havzasında oluşmuştur. Kömür seviyesi kalınlığı
batıya doğru artan tek damar halindedir. Alta doğru killi linyit ve
mikalı kumtaşına üstte ise kesin sınırla toztaşlarına geçer. Kömürün
yaşı Orta Miosen’dir. Kömür damarını uyumlu olarak örten tozlu
kiltaşı ve killi kireçtaşlı düzeyler geniş yayılım gösterir. Toz taşı
içerisinde kumtaşı çakıltaşı ve çamurtaşı düzeyleri gözlenir. Kiltaşları
beyaz renkli, ayrışma rengi kahverengidir ve yer yer yaprağımsı yapı
gösterir. Killi kireçtaşları, krem renkte ve dirençleri düşüktür.
• Örtü birimleri: Sahanın güney kesimini tamamen kaplayan bu tortullar
çakıltaşı ile temsil edilir. Sarımsı renkli, kırmızımsı ayrışma
rengindedir. Metamorfik bileşenlerden oluşmuş birim, az pekişmiş kum
ve çakıltaşından ibarettir. Alttan üste doğru iri bloklardan kuma doğru
derecelenme gösterir. Pliosen yaşındadırlar (Kalfa, 1985).
Aydın ilinin güneyinde ve 17 km mesafede bulunan Şahnalı kömür
sahası 1910 yılından beri bilinmekte ve son 50 yıldır aralıksız üretim
yapılmaktadır. Kuzeyden güneye doğru yaklaşık 10 derece eğimle dalan
kömür damarı ortalama kalınlığı 10 m, 1982 yılı MTA rezervi 14.200.000
tondur. Sahada özellikle örtü kalınlığının daha az olduğu kuzey kesimde
açık ocak, güneyde ise yaklaşık 160 m derinlikte kapalı işletme yöntemi ile
üretim yapılmaktadır (Kostak, 2005).
3.1.3. Toprak Yapısı:
Deneme alanı çevresindeki önemli vejetasyon tipleri kızılçamın
hâkim olduğu ormanlar, makilikler gibi doğal alanlar ve tarla ve zeytinlik
gibi kültür sahalarından oluşmaktadır.
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü (2001) tarafından yayınlanan
toprak “Aydın İli Arazi Varlığı Raporu”na göre deneme alanının
çevresindeki doğal toprakları harita olarak Şekil 4’de verilmiştir.
19
Şekil 4. Deneme Alanı ve Çevresinin Doğal Toprak Haritası (Köy
Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 2001)
Figure 4. Soil map of study site and environs
Gerek arazi gözlemleri gerekse ilgili envanterlerin ve haritaların
incelenmesiyle deneme alanı çevresindeki doğal toprakların genellikle
kireçsiz esmer orman topraklarından ve rendzinalardan oluştukları tespit
edilmiştir (KHGM, 2001).
Kireçsiz esmer orman topraklarında asit reaksiyonlu A horizonu iyi
teşekkül etmesine rağmen, B horizonu oluşumu zayıf olup esmer veya
kahverengindedir. Rendzina toprakları yüksek oranda kireç içerirler.
Etraflarındaki topraklara göre zayıf olup sadece A ve C horizonlarını
içerirler. A horizonu ince yapıda ve alkali veya nötr reaksiyonludur. Toprak
profillerinin tamamı boyunca CaCO3 dağılmış durumdadır. Her iki büyük
toprak grubuna ait toprakların derinlikleri genellikle 20-50 cm’dir.
Açık linyit işletme alanlarında madencilik faaliyetleri yürütülürken
doğal toprak tabakaları ayrı bir yere depolanıp yeniden bitki örtüsü tesis
edilecek sahaların üstüne serilmemektedir. Kömürün üstündeki örtü
tabakaları olan hafriyat malzemesinin yeniden bitki örtüsü tesisi kaygısı
güdülmeden gelişigüzel serilmesi sonucunda böyle sahalardaki topraklar
kaybolmaktadır.
20
Aydın Linyit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin madencilik
faaliyetlerini tamamladığı iki ayrı yaştaki malzeme döküm alanında 2000
yılında iki deneme alanı tesis edilmiştir.
Deneme alanlarında yetişme ortamına ait veriler toplanmış ve
toprak analizleri yapılmıştır.
Çizelge 3’de denemeler tesis edilmeden önce 2000 yılında alınan
malzeme örneklerinin fiziksel ve kimyasal analizleri verilmiştir.
Çizelge 4’de ise deneme alanından 2004 vejetasyon dönemi
sonunda alınan malzeme örneklerinin fiziksel ve kimyasal analizleri
verilmiştir.
Malzeme örneklerinin bozulmamış hacim ağırlığı, maksimum su
tutma kapasiteleri ve diğer özelliklerini belirlemek için 2005 yılında tekrar
analizler laboratuarda tamamlanmış ve tespit edilen parametreler Çizelge
5’de verilmiştir. Bozulmamış malzeme örneklerinde hacim ağırlığı
analizleri yeni malzeme döküm alanı ile eski malzeme döküm alanı
arasında malzeme (toprak) özellikleri bakımından farklılığı tespit amacıyla
yürütülmüştür.
Eski döküm alanındaki malzeme ile yeni döküm alanındaki
malzemenin tane çapları dağılımı ve toprak türü farklıdır.
Yeni malzeme döküm alanında toz+kil oranları daha yüksektir. Bu
alandaki malzemeler killi balçık türündedir. Eski malzeme döküm alanında
ise kum oranları daha yüksektir. Eski malzeme döküm alanındaki
malzemelerin tamamı kumlu balçık türündedir.
Bozulmamış toprak örneklerinde fiziksel özellikleri belirlemeye
yönelik olarak yapılan analizler sonucunda eski malzeme döküm alanındaki
hacim ağırlığı değerleri daha düşük bulunmuştur. Eski malzeme döküm
alanının toprak türünün uygunluğu ve organik madde içeriklerinin daha
yüksek oluşu da dikkate alındığında gözeneklerin daha iri ve geçirgenliğin
de daha uygun olduğu söylenebilir.
Eski malzeme alanı ile yeni malzeme alanı pH değerleri, organik
madde, kireç ve elektriki iletkenlik (EC), azot ve fosfor oranları
bakımından karşılaştırıldığında (Tablo 3; 4 ve 5)
• Eski malzeme alanında toprak reaksiyonu değerleri daha
düşüktür,
• Eski malzeme alanında elektriki iletkenlik (EC) değerleri daha
yüksektir,
• Eski malzeme alanında organik madde içerikleri daha yüksektir,
• Eski malzeme alanında azot ve fosfor içerikleri daha yüksektir.
21
Eski malzeme alanındaki organik madde, azot ve fosfor
değerlerinin yeni malzeme alanına göre daha yüksek oluşları bu değerlerin
toprak verimliliği açısından yeterli olduğu anlamına gelmemektedir.
Ancak, derinlemesine gelişen kök sistemi ve bu hacimdeki su/hava dengesi
hayatta kalma oranlarını ve büyümeyi arttırmıştır.
Ölçülen değerler bakımından farklılık her iki deneme alanındaki
ağaçların gelişmesi üzerinde de belirgin bir şekilde etkili olmuştur. Eski
malzeme alanındaki boy artımı ve hayatta kalma oranları yeni alana göre
genel olarak daha iyidir.
Çizelge 3. Deneme Alanındaki Malzemenin Dikim Öncesindeki Fiziksel ve
Kimyasal Özellikleri
Table 3. Physical and chemical characteristics of materials in experiment
site before planting
Sıra
No
1
2
3
4
5
6
Not
Yeni malzeme
döküm alanı
Eski malzeme
döküm alanı
Eski malzeme
döküm alanı
Eski malzeme
döküm alanı
Eski malzeme
döküm alanı
Eski malzeme
döküm alanı
Kum Toz
Kil
Tekstür Kireç
%
%
%
54,56 38,56 6,88 Kumlu
balçık
51,56 25,56 22,88 Balçık
65,56 25,56 8,88 Kumlu
balçık
80,56 14,56 4,88 Balçıklı
kum
75,20 18,28 6,52 Kumlu
balçık
81,56 13,56 4,88 Balçıklı
kum
Elk. pH
Org.
Geç.
Madde
% EC×103
%
9,98
1,956 6,92
2,594
6,52
0,789 7,82
0,721
0,31
0,963 8,38
0,454
0,31
0,103 7,19
0,418
3,82
3,112 6,04
2,537
0,31
0,438 6,73
0,058
Çizelge 3’ün devamı
Sıra
No
1
2
3
4
5
6
Not
Yeni malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
(marnlı malzeme)
Eski döküm alanı (alüviyal
malzeme)
Azot Fosfor Potasyum Kalsiyum Sodyum Bor
(N)
(P)
(K)
(Ca)
(Na)
(B)
%
mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1
0,077
3,0
156
2.700
75
3,22
0,017
2,1
238
2.800
201
0,84
0,004
28,0
81
440
1.250
1,89
0,001
1,6
35
360
95
0,84
0,085
17,54
163
6.400
75
3,43
0,006
1,28
22
35
310
125
1,68
Çizelge 4. Deneme Alanlarındaki Malzemenin Fiziksel ve Kimyasal
Özellikleri
Table 4. Physical and chemical characteristics of materials in experiment
site
Sıra Derinlik
No
cm
Kum Toz
Kil
Özellik
%
%
Toprak Kireç
Türü
%
%
Elk.
Geç.
pH
EC×103
Org.
Madde
Azot
(N)
%
%
1
0-40
Eski malzeme 49,84 34,00 16,26 balçık
döküm alanı
7,87
0,277 8,02
3,78 0,139
2
0-20
Eski malzeme 59,84 29,00 11,16 kumlu
döküm alanı
balçık
1,60
0,264 7,72
2,79 0,136
20-50
Eski malzeme
döküm alanı
57,8 32,00 10,16 kumlu
balçık
1,44
1,593 7,49
1,80
0,08
50-90
Eski malzeme
döküm alanı
63,8 34,00 2,16 kumlu
balçık
2,81
1,784 7,65
1,45
0,03
3
0-40
Eski malzeme 75,84 22,00 2,16 balçıklı
döküm alanı
kum
0,96
0,210 7,81
1,32
0,05
4
0-40
Eski malzeme 69,84 25,00 5,16 kumlu
döküm alanı
balçık
2,00
0,171 8,10
1,15
0,04
5
0-40
Eski malzeme 61,84 32,00 6,16 kumlu
döküm alanı
balçık
1,20
0,169 8,08
1,50
0,04
6
0-40
Yeni malzeme 59,84 30,00 10,16 kumlu
döküm alanı
balçık
4,34
0,294 8,55
1,64
0,02
7
0-40
Yeni malzeme 69,84 28,00 2,16 kumlu
döküm alanı
balçık
1,20
0,117 8,70
1,60
0,01
8
0-40
Yeni malzeme 43,84 34,00 22,16 balçık
döküm alanı
0,80
0,207 8,24
1,60
0,04
9
0-20
Yeni malzeme 71,84 22,00 6,16 kumlu
döküm alanı
balçık
0,80
0,149 8,56
1,31
0,01
20-50
Yeni malzeme 77,84 20,00 2,16 balçıklı
döküm alanı
kum
0,72
0,077 8,31
1,09
0,01
50-90
Yeni malzeme 73,84 21,00 5,16 kumlu
döküm alanı
balçık
1,20
0,153 8,76
1,31
0,01
0-40
Yeni malzeme 49,84 28,00 22,16 balçık
döküm alanı
1,28
0,208 8,39
1,15
0,62
10
23
Çizelge 4’ün devamı
Sıra Derinlik
No
Özellik
Fosfor Potasyum Kalsiyum Magnezyum Demir Bakır Çinko Mangan
(P)
(P)
(Ca)
(Mg)
(Fe) (Cu) (Zn)
(Mn)
mg kg-1
cm
1
0-40
Eski
malzeme
döküm alanı
11,05
412
3.400
120
50,7
1,0
1,7
67
2
0-20
Eski
malzeme
döküm alanı
15,62
300
2.400
909
17,9
3,5
9,6
224
20-50
Eski
malzeme
döküm alanı
5,15
173
4.700
106
43,8
3,7
10,0
231
50-90
Eski
malzeme
döküm alanı
3,53
105
4.300
112
68,9
3,2
7,0
159
3
0-40
Eski
malzeme
döküm alanı
6,19
112
580
68
3,7
0,4
2,8
37
4
0-40
Eski
malzeme
döküm alanı
7,37
124
2.000
104
21,6
1,9
4,4
123
5
0-40
Eski
malzeme
döküm alanı
5,01
151
2.000
93
23,8
1,7
5,1
113
6
0-40
Yeni
malzeme
döküm alanı
iz
137
2.800
282 117,1
5,6
6,3
105
7
0-40
Yeni
malzeme
döküm alanı
iz
47
1.300
134
25,9
2,0
3,0
62
8
0-40
Yeni
malzeme
döküm alanı
1,32
228
2.100
665
57,3
8,0
4,2
139
9
0-20
Yeni
malzeme
döküm alanı
1,91
61
710
180
64,9
3,2
4,1
88
20-50
Yeni
malzeme
döküm alanı
iz
38
380
130
6,0
0,7
2,1
39
50-90
Yeni
malzeme
döküm alanı
iz
52
1.400
194 33,15
1,8
2,5
65
0-40
Yeni
malzeme
döküm alanı
iz
188
2.300
485
10,9
7,1
138
10
24
75,8
Çizelge 5. Deneme Alanlarındaki Bozulmamış Malzemenin Hacim
Ağırlıkları ile Diğer Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri
Table 5. Bulk density and other physical and chemical characteristics of
undisturbed materials in experiment site.
Sıra
No
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
Özellik
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Eski materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Yeni materyal
döküm alanı
Alındığı
Derinlik
Hacim
Ağırlığı
0-30
1,241
Maksimum Kum Kil
Su Tutma
Kapasitesi
%
%
%
47,1 74,25 10,81
cm
g cm-3
30-60
1,262
45,2 78,17
7,63
14,20
43,25
0-30
1,242
51,2 75,76
8,42
15,82
45,14
30-60
1,193
49,8 75,76
8,42
15,82
45,14
0-30
1,350
48,4 74,85
8,74
16,41
43,50
30-60
1,280
47,6 74,95
7,56
17,49
43,67
0-30
1,528
46,9 75,92
8,00
16,08
47,51
30-60
1,654
43,1 81,44
7,26
11,30
45,47
0-30
1,661
38,9 57,19 20,48
22,33
45,41
30-60
1,480
43,0 61,72 15,83
22,45
42,95
0-30
1,758
33,8 74,45
9,20
16,35
46,74
30-60
2,011
30,8 57,75 21,82
20,43
44,73
0-30
1,799
35,9 58,45 22,55
19,00
45,49
30-60
1,846
38,8 43,74 19,79
36,47
44,26
0-30
2,047
35,6 57,78 20,10
22,12
43,58
30-60
1,833
32,8 60,96 19,11
19,93
45,85
0-30
1,789
37,7 56,08 22,10
21,82
44,17
30-60
1,707
45,9 81,03
5,53
13,44
46,91
0-30
1,495
50,1 55,22 27,40
17,38
41,09
30-60
1,367
40,0 46,02 27,75
26,23
40,57
25
Toz
Kuru
Ağırlık
%
14,94
g
44,42
Çizelge 5’in devamı
Sıra
No
Özellik
cm
%
EC×103
1
Eski materyal
döküm alanı
0-30
1,43
2,305
6,86
Eski materyal
döküm alanı
30-60
0,95
1,870
Eski materyal
döküm alanı
0-30
1,43
Eski materyal
döküm alanı
30-60
Eski materyal
döküm alanı
2
3
4
5
6
7
8
9
10
Alındığı
Derinlik
Kireç
Elk.
Geç.
Organik
Madde
Azot
Fosfor
%
%
ppm
1,723
0,104
8,92
7,18
1,011
0,060
5,77
1,800
7,12
2,037
0,123
3,32
1,27
2,780
7,15
2,551
0,111
2,97
0-30
1,35
0,706
7,58
1,155
0,089
3,24
Eski materyal
döküm alanı
30-60
1,51
0,307
7,80
1,497
0,093
3,24
Eski materyal
döküm alanı
0-30
1,03
0,622
7,68
1,069
0,075
1,08
Eski materyal
döküm alanı
30-60
0,48
1,440
7,55
0,761
0,052
2,16
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
1,82
0,346
8,32
0,877
0,063
eseri
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
2,00
0,313
8,47
1,019
0,074
0,67
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
1,10
0,854
8,21
0,744
0,048
eseri
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
1,02
0,557
8,43
0,479
0,052
eseri
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
1,96
0,299
8,27
0,714
0,034
0,27
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
1,88
0,707
8,22
0,473
0,044
eseri
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
0,94
0,254
8,50
0,106
0,020
1,48
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
1,02
0,305
8,55
0,368
0,037
eseri
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
5,81
0,258
8,37
0,497
0,048
1,75
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
1,34
0,191
8,46
0,358
0,053
0,94
Yeni materyal
döküm alanı
0-30
30,08
0,885
7,84
1,723
0,074
1,08
Yeni materyal
döküm alanı
30-60
22,70
1,440
7,87
1,015
0,083
1,62
26
pH
Deneme Deseni:
Deneme dört faktörlü üç tekerrürlü tesadüf blokları deneme
desenine uygun olarak tesis edilmiştir. Denemedeki işlemlerin çizelge
halindeki özeti Çizelge 6’de sunulmuştur.
Çizelge 6. Denemedeki İşlemlerin Özeti
Table 6. Summary of the treatments in the experiment
İşlemin Adı
Malzeme Döküm Alanı Yaşı
Ağaç Türü
Sulama
Gübreleme
Tekerrür
Parseldeki Fidan Sayısı
Toplam Fidan Sayısı
İşlem Sayısı
2
5
2
2
3
10
1.200
Malzeme Döküm Alanı Yaşı:
Malzeme döküm alanı yaşı olarak, biri 8–10 yıllık diğeri ise 1–2
yıllık olan iki farklı yaştaki döküm alanı üzerinde deneme alanı tesis
edilmiştir.
Ağaç Türleri:
Deneme alanının tesisinde kullanılan ağaç türleri Çizelge 7’de
gösterilmiştir.
Çizelge 7. Deneme Alanının Tesisinde Kullanılan Ağaç Türleri
Table 7. Tree species to establish experiment site
Türkçe Adı
Latincesi
Tüplü veya
çıplak köklü
Kızılçam
Pinus brutia Ten.
Tüplü
Badem
Amygdalus communis L. Çıplak köklü
(tamamlamalar
tüplü)
İğde
Eleagnus angustifolia
Çıplak köklü
Zeytin
Olea europea sativa L.
Tüplü
Yalancı Akasya Robinia pseudoacacia L. Çıplak köklü
(Salkım Ağacı)
Üreten Fidanlık
Muğla Orman Fidanlığı
Muradiye ve Muğla Orman
Fidanlıkları
Muradiye Orman Fidanlığı
Zeytincilik Araştırma Ens.
Muradiye Orman Fidanlığı
Tekerrür:
Deneme üç tekerrürlü tesis edilmiştir. Parsellerde fidanlar 2,0 m. ×
2,0 m. aralık ve mesafeli olarak dikilmiştir. Böylece bir fidana 4,0 m2
yaşama alanı verilmiştir.
27
Dikim Metodu:
Deneme alanındaki parsellerde 40 cm × 40 cm × 40 cm ebadında
çukurlar açılmış ve “adî çukur dikimi metodu” kullanılarak fidanlar
dikilmiştir.
Sulama:
Sulama işlemi dikimden sonra başlayıp, sürekli yağışların başladığı
ekim ayına kadar iki haftalık aralıklarla, beş yıl boyunca her defasında
fidan başına 5 litre su verilecek şekilde uygulanmıştır. Bu işlem Aydın
Linyit Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin temin ettiği bir tankerle sahaya su
getirilerek ölçekli bir kap yardımıyla yapılmıştır.
Organik Gübreleme:
Ahır Gübresi: Fidan çukurlarında hacim olarak 6,4 dm3 toprağa
1,50 dm3 ahır gübresi karıştırılmıştır. Böylece her çukura eşit miktarda (1,5
dm3 × 1,05 kg.) ahır gübresi tatbik edilmiştir. Ahır gübresi seçilirken
yanmış olmasına ve fiziksel ve kimyasal olarak olumsuz özellikler
içermemesine dikkat edilmiştir.
Toprak Analizleri:
Toprak analizlerinin tamamı 2004 yılına kadar eski İzmir Orman
Toprak Laboratuar Müdürlüğünün laboratuarlarında, daha sonrakiler ise
Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünün laboratuarlarında yapılmıştır.
Laboratuarda Toprak örneklerinin analizinde tekstür tayini Bouyucous
hidrometresi kullanılarak, pH aktüel asitliği belirleyecek şekilde saf suyla
hazırlanmış doygunluk çamurunda pH–metre ile (Jackson, 1967), organik
madde yaş yakma yöntemiyle (Rauterberg und Kremkus, 1951), azot
değiştirilmiş makro Kjehldahl yöntemiyle (Bremner, 1965), kireç (toplam
karbonat) tayini Scheibler kalsimetresi ile (Schlichting und Blume, 1966),
fosfor kolorimetre ile (Bingham, 1949) mikro elementler zayıf asitle
muamele edilerek ekstraksiyonla Pratt, 1965 ve Lindsay and Norvell, 1978)
Flame–photometre veya Atomic Absorption Spectro–photometre ile tayin
edilmiştir. Su tutma kapasitesi ve hacim ağırlığı silindir metoduna göre
yapılmıştır (Gülçur, 1974).
Yapılan toprak analizlerinde deneme alanlarındaki malzeme döküm
alanlarında organik madde ve azot oranlarının düşüklüğü, taşlılık ve toprak
sıkışması özelliklerinin dışında bitki yetişmesini engelleyebilecek aşırı
değerlere rastlanmamıştır (Bölüm 3.1.3).
28
4. BULGULAR
2000 yılının ilkbaharında tesis edilen bu deneme alanında 5 yılı
(vejetasyon süresini) dolduran fidanlarda her yıl vejetasyon dönemi
sonunda ölçmeler tamamlanmış olup bulgular yaşama yüzdeleri ve
ortalama boy artımı değerleri aşağıda verilmiştir.
4.1 Yaşama Yüzdeleri
Deneme alanındaki fidanlar 5. yılın sonundaki yaşama yüzdeleri
bakımından varyans analizine tabi tutulmuş olup varyans analiz sonuçları
Çizelge 8’de verilmiştir. Bu analiz sonuçlarına göre; malzeme döküm alanı
× gübre etkileşimi ve malzeme döküm alanı × sulama etkileşimi işlemleri
% 0,1 seviyesinde, tür, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı ×
gübre × sulama etkileşimi ise % 5 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur
(Çizelge 8).
29
Çizelge 8. Yaşama Yüzdeleri için Gerçekleştirilen Varyans Analizi
Sonuçları
Table 8. Variance analysis results for survival rates
Varyasyon
Kaynağı
Serbestlik
Derecesi
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
Tekerrür
2
1520,000
760,000
2,693ns
Tür
4
2830,000
707,500
2,507*
Malzeme
1
1140,833
1140,833
4,042*
döküm alanı
Tür × Malzeme
4
1646,667
411,667
1,459ns
döküm alanı
Gübre
1
907,500
907,500
3,216ns
Tür × Gübre
4
896,667
224,167
0,794ns
Malzeme
1
4200,833
4200,833
14,885***
döküm alanı ×
Gübre
Tür × Malzeme
4
1686,667
421,667
1,494ns
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
1
907,500
907,500
3,216ns
Tür × Sulama
4
213,333
53,333
0,189ns
Malzeme
1
3740,833
3740,833
13,255***
döküm alanı ×
Sulama
Tür × Malzeme
4
1363,333
340,833
1,208ns
döküm alanı ×
Sulama
Gübre × Sulama
1
2900,833
2900,833
10,279**
Tür × Gübre ×
4
986,667
246,667
0,874ns
Sulama
Malzeme
1
1400,833
1400,833
4,964*
döküm alanı ×
Gübre × Sulama
Tür × Malzeme
4
336,667
84,167
0,298ns
döküm alanı ×
Gübre × Sulama
Hata
78
22013,333
282,222
Genel
119
48692,500
409,181
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
30
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,0722
0,0480
0,0451
0,2219
0,0732
0,5345
0,0005
0,2111
0,0732
0,9414
0,0008
0,3139
0,0023
0,4854
0,0271
0,8782
Denemede kullanılan türler yaşama yüzdeleri bakımından oldukça
yüksek sonuçlar vermişler ancak varyans analizi (Çizelge 8) ve Duncan
çoklu testi (Çizelge 9) sonuçlarına göre zeytin % 97,50 ve yalancı akasya
% 93,33 ile diğerlerinden farklı bulunmuşlardır. Bu türlerin ardından
badem % 87,08; kızılçam % 85,83 ve iğde ise % 85,00 değerini almışlardır.
Çizelge 9.Türler Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları
Table 9. Duncan multiple comparison test results for survival percent in
view of tree species
Tür Adı
Yaşama Yüzdesi
97,50
Zeytin
93,33
Yalancı akasya
87,08
Badem
85,83
Kızılçam
85,00
İğde
Hata Kareler Ortalaması=282,22
Sıralama
a
ab
b
b
b
Yaşama Yüzdesi
100
90
80
70
60
Zeytin
Yalancı Akasya
Badem
Türler
Şekil 5. Türlere Göre Yaşama Yüzdeleri
Figure 5. Survival percentages for tree species
31
Kızılçam
İğde
Malzeme döküm alanı yaşının diğer işlemler üzerindeki etkisini
araştırmak amacıyla yürütülen Duncan çoklu testleri Çizelge 10, Çizelge
11, Çizelge 12 ve Çizelge 13’de verilmiştir. Bunların arasında, yalnızca
gübrelenmiş ve sulanmış parsellerde malzeme döküm alanı açısından
yaşama yüzdeleri için yürütülen test sonucunda malzeme döküm alanı
yaşının etkili olduğu görülmüştür (Çizelge 11).
Çizelge 10. Gübrelenmemiş ve Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm
Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları
Table 10. Duncan multiple comparison results for survival percentage in
view of not fertilesed and not watered plots
Malzeme Döküm Alanı
Yeni malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Yaşama Yüzdesi
94.667
94.667
Sıralama
a
a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 11. Gübrelenmemiş Ancak Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm
Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları
Table 11. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of not fertilized and watered plots
Malzeme Döküm Alanı
Eski malzeme döküm alanı
Yeni malzeme döküm alanı
Yaşama Yüzdesi
97.33·
61.33·
Sıralama
a
b
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 12. Gübrelenmiş Ancak Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm
Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları
Table 12. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of fertilized and not watered plots
Malzeme Döküm Alanı
Yeni malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Yaşama Yüzdesi
95.33
85,33
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
32
Sıralama
a
a
Çizelge 13. Gübrelenmiş ve Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı
Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi
Sonuçları
Table 13. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of fertilized and watered plots
Malzeme Döküm Alanı
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Yeni malzeme döküm alanı
95.33 a
Eski malzeme döküm alanı
94,00 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Yeni ve eski malzeme döküm alanlarında tesis edilen deneme
alanlarındaki çeşitli işlemlerin etkisini incelemek için aşağıda sonuçları
çizelge halinde sunulan Duncan çoklu testleri yürütülmüştür (Çizelge 14,
Çizelge 15, Çizelge 16, Çizelge 17, Çizelge 18, Çizelge 19, Çizelge 20 ve
Çizelge 21).
Yeni malzeme döküm alanına dikilen ve sulanan parsellerde
gübreleme açısından yaşama yüzdesi için yürütülen Duncan çoklu testi
sonuçlarına göre gübrelenen parsellerdeki fidanlarla gübrelenmeyen
parsellerdeki fidanların yaşama yüzdeleri daha yüksek bulunarak farklı
gruba girmişlerdir (Çizelge 15).
Çizelge 14. Yeni Malzeme döküm alanına Dikilen Ancak Sulanmayan
Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için
Duncan Çoklu Testi Sonuçları
Table 14. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of not fertilized and watered plots in newly established
material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Gübreleme
Gübrelenen
95,33 a
Gübrelenmeyen
94,67 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
33
Çizelge 15. Yeni Malzeme Döküm Alanına Dikilen Ve Sulanan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu
Testi Sonuçları
Table 15. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of fertilized and watered plots in newly established
material
Gübreleme
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Gübrelenen
95,33 a
Gübrelenmeyen
61,33 b
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 16. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanmayan
Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için
Duncan Çoklu Testi Sonuçları
Table 16. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of not watered plots in previously established material
Gübreleme
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Gübrelenmeyen
94,67 a
Gübrelenen
85,33 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 17. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanan Parsellerde
Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu
Testi Sonuçları
Table 17. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of watered plots in previously established material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Gübreleme
Gübrelenmeyen
97,33 a
Gübrelenen
94,00 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Yeni malzeme döküm alanına dikilen ancak gübrelenmeyen
parsellerde sulama açısından yaşama yüzdesi için yürütülen Duncan çoklu
testi sonuçlarına göre sulanan parsellerdeki fidanların yaşama yüzdeleri
daha yüksek bulunarak farklı gruba girmişlerdir (Çizelge 18).
34
Çizelge 18. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan
Çoklu Testi Sonuçları
Table 18. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of not fertilized and watered plots in newly established
material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Sulama
Sulanmayan
97,33 a
Sulanan
61,33 b
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 19. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan
Çoklu Testi Sonuçları
Table 19. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of fertilized and watered plots in previously established
material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Sulama
Sulanmayan
95,33 a
Sulanan
95,33 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 20. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan
Çoklu Testi Sonuçları
Table 20. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of watered and not fertilized plots in previously
established material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Sulama
Sulanan
97,33 a
Sulanmayan
94,67 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
35
Çizelge 21. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen
Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan
Çoklu Testi Sonuçları
Table 21. Duncan multiple comparison test results for survival percentage
in view of watered plots in previously established material
Yaşama Yüzdesi Sıralama
Sulama
Sulanan
95,33 a
Sulanmayan
95,33 a
Hata Kareleri Ortalaması=282,22
Çizelge 22. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm alanı Durumlarına göre
Yaşama Yüzdeleri
Table 22. Survival percent of tree species in view of naterial age
Ağaç Türü
Yalancı
Akasya
Zeytin
İğde
Kızılçam
Badem
Genel
Yeni Malzeme Döküm
alanı
94,17
Eski Malzeme Döküm
alanı
92,50
98,33
82,50
77,50
80,83
86,67
96,67
87,50
94,17
93,33
92,83
Ortalama
93,33
97,50
85,00
85,83
87,08
89,75
100
Yeni
Malzeme
Döküm
Alanı
Eski
Malzeme
Döküm
Alanı
Ortalama
80
60
40
20
0
Yalancı
Akasya
Zeytin
İğde
Kızılçam Badem
Genel
Şekil 6. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm Alanı Durumlarına Göre
Yaşama Yüzdeleri
Figure 6. Survival percent of tree species in view of material age
36
Çizelge 23. Ağaç Türlerinin Malzeme Yaşı ve Gübreleme Durumlarına
Göre Yaşama Yüzdeleri
Table 23. Survival percent of tree species in view of material age and
fertilization
Ağaç Türü
Yalancı
Akasya
Zeytin
İğde
Kızılçam
Badem
Genel
Yeni Malzeme Döküm alanı
Gübrelenmeyen
Gübrelenen
88,33
100,00
96,67
70,00
58,33
76,67
78,00
100,00
95,00
96,67
85,00
95,33
Eski Malzeme Döküm alanı
Gübrelenmeyen Gübrelenen
96,67
88,33
96,67
91,67
98,33
96,67
96,00
96,67
83,33
90,00
90,00
89,67
100
80
60
40
20
0
Yalancı Zeytin
Akasya
İğde
Kızılçam Badem Genel
Yeni Malzeme
Döküm Alanı
Gübrelenmeyen
Yeni Malzeme
Döküm Alanı
Gübrelenen
Eski Malzeme
Döküm Alanı
Gübrelenmeyen
Eski Malzeme
Döküm Alanı
Gübrelenen
Şekil 7. Ağaç Türlerinin Malzemenin Özelliklerine ve Gübreleme Durumlarına
göre Yaşama Yüzdeleri
Figure 7. Survival percent of tree species in view of material age irrigation
4.2. Ortalama Boy Artımları
Deneme alanındaki fidanlar her yıl gerçekleştirilen periyodik
ölçmelerle elde edilen fidan boylarından beş yıllık toplam boy artımları
bakımından her tür için ayrı varyans analizine tabi tutulmuş olup bu analiz
sonuçları ve diğer bilgiler aşağıda bölümler halinde sunulmuştur.
37
4.2.1. Yalancı akasya
Yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) türüne ait fidanların sahada
uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili
olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur.
Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı
× sulama interaksiyonu işlemleri % 0,1 alfa seviyesinde, sulama işlemi % 1
alfa seviyesinde, gübreleme ise % 5 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur
(Çizelge 24).
Çizelge 24. Yalancı akasya Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi
Sonuçları
Table 24. Variance analysis results of height increment for black locust
Varyasyon
Kaynağı
Tekerrür
Malzeme
döküm alanı
Gübre
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Sulama
Gübre ×
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre ×
Sulama
Hata
Genel
Serbestlik
Derecesi
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
2
1
9.693,483
208.316,940
4.846,741
208.316,940
1,535ns
65,979***
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,2490
0,0000
1
1
24.344,866
10.486,784
24.344,866
10.486,784
7,711*
3,321ns
0,0143
0,0869
1
1
35.865,655
67.955,555
35.865,655
67.955,555
11,359**
21,523***
0,0047
0,0006
1
1.038,587
1.038,587
0,329ns
0,5812
1
4.487,588
4.487,588
1,421ns
0,2520
14
23
44.202,691
406.392,150
3157,335
17669,224
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
38
Sulanmayan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının malzeme
döküm alanı durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili
Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve eski malzeme döküm alanı daha
farklı bulunmuştur (Çizelge 25).
Çizelge 25. Sulanmayan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme
Döküm alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi
Table 25. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the not
irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
446.24
Yeni malzeme döküm alanı
366.33
Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir
Sıralama
a
b
Sulanan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının malzeme döküm
alanı durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan
çoklu testine tabi tutulmuş ve eski malzeme döküm alanı daha farklı
bulunmuştur (Çizelge 26).
Çizelge 26. Sulanan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm
alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi
Table 26. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the irrigated
plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Eski malzeme döküm alanı
Yeni malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
475,35
182,60
Sıralama
a
b
Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir
Yeni malzeme döküm alanında bulunan parsellerdeki yalancı
akasya fidanlarının sulama durumuna göre beş yıllık ortalama boy
artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve sulanmayan
parsellerdeki fidanların ortalama boy artımları daha fazla bulunmuştur
(Çizelge 27).
39
Çizelge 27. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya
Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının
Çoklu Duncan Testi
Table 27. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the newly
established material plots in view of irrigation
Sulama
Sulanmayan
Sulanan
Ortalama Boy Artışı
Sıralama
366,33 a
182,60 b
Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir
Eski malzeme döküm alanında bulunan parsellerdeki yalancı
akasya fidanlarının sulama durumuna göre beş yıllık ortalama boy
artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve sulanan
parsellerdeki fidanların ortalama boy artımları daha fazla bulunmuştur
(Çizelge 28).
Çizelge 28. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya
Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının
Çoklu Duncan Testi
Table 28. Multiple Duncan Test for height increments of black locust
seedlings in the previously established material plots in view of
irrigation
Sulama
Sulanan
Sulanmayan
Ortalama Boy Artışı
475.350
446.242
Sıralama
a
b
Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir
Deneme alanındaki yalancı akasya fidanlarının bulunduğu
parsellerde gübreleme işlemi bakımından beş yıllık ortalama boy
artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve gübrelemenin
etkisinin olumlu olduğu bulunmuştur (Çizelge 29).
40
Çizelge 29. Yalancı akasya Fidanlarının Gübreleme İşlemi için Ortalama
Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi
Table 29. Multiple Duncan Test for height increments of black locust
seedlings in the previously established material plots in view of
irrigation
Sulama
Gübrelenen
Gübrelenmeyen
Ortalama Boy Artışı
Sıralama
399.479 a
335.781 b
Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir
4.2.2. Zeytin
Zeytin (Olea europea sativa) türüne ait fidanların sahada
uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili
olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 30’de sunulmuştur.
Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı
× sulama interaksiyonu işlemleri % 0,1 alfa seviyesinde, gübreleme ise % 1
alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 30).
Çizelge 30. Zeytin Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları
Table 30. Variance analysis results of height increment for olive species
Varyasyon
Kaynağı
Tekerrür
Malzeme
döküm alanı
Gübre
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Sulama
Gübre ×
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre ×
Sulama
Hata
Genel
Serbestlik
Derecesi
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
2
1
2260,026
27088,320
1130,013
27088,320
3,509ns
84,105***
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,0572
0,0000
1
1
1796,086
88,627
1796,086
88,627
5,577*
0,275ns
0,0316
0,6132
1
1
513,005
6520,147
513,005
6520,147
1,593ns
20,244***
0,2259
0,0007
1
108,630
108,630
0,337ns
0,5765
1
14,789
14,789
0,046ns
0,8153
14
23
4509,062
42898,693
322,076
1865,161
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
41
Zeytin türü için sulanmayan parsellerde malzeme döküm alanı
işlemi bakımından ortalama boy artımlarıyla ilgili yürütülen Duncan çoklu
testi sonuçlarına göre eski malzeme döküm alanı farklı bulunmuştur
(Çizelge 31).
Çizelge 31. Sulanmayan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı
Durumuna Göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu
Testi
Table 31. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive
seedlings in the not irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
97,94
Yeni malzeme döküm alanı
63,71
Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 dir
Sıralama
a
b
Zeytin türü için sulanan parsellerde malzeme döküm alanı işlemi
bakımından ortalama boy artımlarıyla ilgili yürütülen Duncan çoklu testi
sonuçlarına göre eski malzeme döküm alanı farklı bulunmuştur (Çizelge
32).
Çizelge 32. Sulanan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı
Durumuna göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu
Testi
Table 32. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive
seedlings in the irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
140,15
Yeni malzeme döküm alanı
40,00
Hata Kareleri Ortalaması= 322,076
Sıralama
a
b
Yeni malzeme döküm alanındaki zeytin fidanlarının ortalama boy
artımlarıyla ilgili olarak sulama işlemi bakımından yürütülen Duncan çoklu
testi sonuçlarına göre iki toplum birbirinden farklı bulunmuştur (Çizelge
33).
42
Çizelge 33. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama
İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak
Yürütülen Duncan Çoklu Testi
Table 33. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive
seedlings in newly established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanmayan
63.71
Sulanan
40,00
Hata Kareleri Ortalaması= 322,076
Sıralama
a
b
Eski malzeme döküm alanındaki zeytin fidanlarının ortalama boy
artımlarıyla ilgili olarak sulama işlemi bakımından yürütülen Duncan çoklu
testi sonuçlarına göre iki toplum birbirinden farklı bulunmuştur (Çizelge
33).
Çizelge 34. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama
İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak
Yürütülen Duncan Çoklu Testi
Table 34. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive
seedlings in previously established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanan
140,15
Sulanmayan
97,94
Hata Kareleri Ortalaması= 322,076
Sıralama
a
b
Zeytin fidanlarında gübreleme işleminin etkisi yürütülen Duncan
çoklu testi ile ortaya konmuştur (Çizelge 35).
Çizelge 35. Zeytin Fidanlarında Gübreleme İşlemi için Yürütülen Duncan
Çoklu Testi
Table 35. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive
seedlings in view of fertilization
Gübreleme
Ortalama Boy Artışı
Gübrelenen
94,10
Gübrelenmeyen
76,80
Hata Kareleri Ortalaması= 322,076
43
Sıralama
a
b
4.2.3. İğde
İğde (Eleagnus angustifolia) türüne ait fidanların sahada uygulanan
işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak
gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur. Bu
analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa
seviyesinde, malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu ise % 1 alfa
seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46 36).
Çizelge 36. İğde Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları
Table 36. Variance analysis results of height increment for russian olive
species
Varyasyon
Kaynağı
Serbestlik
Derecesi
Tekerrür
Malzeme
döküm alanı
Gübre
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Sulama
Gübre ×
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre ×
Sulama
Hata
Genel
2
1
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
427,089
29125,080
213,545
29125,080
0,246ns
33,536***
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,7868
0,0002
1
1
1051,493
655,839
1051,493
655,839
1,211ns
0,755ns
0,2914
0,4048
1
1
3046,729
10089,786
3046,729
10089,786
3,508ns
11,618**
0,0809
0,0048
1
473,789
473,789
0,546ns
0,4793
1
3026,735
3026,735
3,485ns
0,0818
13
22
11290,189
59186,731
868,476
2690,306
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
Sulanmayan iğde parsellerinde malzeme döküm alanının etkisinin
iğde fidanlarını iki farklı gruba ayırıp ayırmadığı yürütülen Duncan çoklu
testi ile araştırılmış, ancak bir fark bulunamamıştır (Çizelge 37).
44
Çizelge 37. Sulanmayan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının
Etkisi için Duncan Çoklu Testi
Table 37. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive
seedlings in the not irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
248,38
Yeni malzeme döküm alanı
214,09
Hata Kareleri Ortalaması= 868,476
Sıralama
a
a
Sulanan iğde parsellerinde malzeme döküm alanının etkisinin
zeytin fidanlarının ortalama boy artımları yönünden iki farklı gruba ayırıp
ayırmadığı yürütülen Duncan çoklu testi ile araştırılmış, eski malzeme
döküm alanındaki fidanların daha fazla boy artımı yaptıkları görülmüştür
(Çizelge 38).
Çizelge 38. Sulanan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi
için Duncan Çoklu Testi
Table 38. Multiple Duncan Test for russian olive seedlings in the irrigated
plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
260,19
Yeni malzeme döküm alanı
145,80
Hata Kareleri Ortalaması= 868,476
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucuna göre; yeni malzeme döküm
alanındaki parsellerde sulama dikilen iğde fidanlarının ortalama boy
artımlarını olumsuz yönde etkilemiştir (Çizelge 39).
Çizelge 39. Yeni Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının
Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi
Table 39. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive
seedlings in newly established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanmayan
214,09
Sulanan
145,80
Hata Kareleri Ortalaması= 868,476
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucuna göre; eski malzeme döküm
alanındaki parsellerde sulama dikilen iğde fidanlarının ortalama boy
artımlarını olumlu yönde etkilemiştir (Çizelge 40).
45
Çizelge 40. Eski Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının
Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu
Testi
Table 40. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive
seedlings in previously established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanan
260,19
Sulanmayan
248,38
Hata Kareler Ortalaması= 868,476
Sıralama
a
b
4.2.4. Kızılçam
Kızılçam (Pinus brutia) türüne ait fidanların sahada uygulanan
işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak
gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 41’de sunulmuştur. Bu
analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa
seviyesinde, malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu ise % 1 alfa
seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46).
Çizelge 41. Kızılçam Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları
Table 41. Variance analysis results of height increment for calabrian pine
species
Varyasyon
Kaynağı
Tekerrür
Malzeme
döküm alanı
Gübre
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Sulama
Gübre ×
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre ×
Sulama
Hata
Genel
Serbestlik
Derecesi
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
2
1
5544,834
57797,935
2772,417
57797,935
2,358ns
49,166***
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,1326
0,0001
1
1
2550,772
2486,519
2550,772
2486,519
2,170ns
2,115ns
0,1619
0,1670
1
1
31,462
18735,630
31,462
18735,630
0,027ns
15,938**
0,8465
0,0018
1
107,926
107,926
0,092ns
0,7593
1
4377,511
4377,511
3,724ns
0,0731
13
22
15282,305
106914,894
1175,562
4859,768
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
46
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanmayan parsellerdeki
kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı
yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 42).
Çizelge 42. Sulanmayan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin
Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi
için Duncan Çoklu Testi
Table 42. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian
pine seedlings in the not irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
181,03
Yeni malzeme döküm alanı
135,12
Hata Kareler Ortalaması= 1175.562
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanan parsellerdeki
kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı
yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 43).
Çizelge 43. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi
Table 43. Multiple Duncan Test for calabrian pine seedlings in the irrigated
plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
233,35
Yeni malzeme döküm alanı
72,90
Hata Kareler Ortalaması= 1175.562
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, yeni malzeme döküm
alanında kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerinde sulama
işleminin etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 44).
47
Çizelge 44. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama
İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı
Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi
Table 44. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian
pine seedlings in newly established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanmayan
135,12
Sulanan
72,90
Hata Kareler Ortalaması= 1175.562
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, eski malzeme döküm
alanında kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerinde sulama
işleminin etkili olduğu bulunmuştur
Çizelge 45. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama
İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı
Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi
Table 45. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian
pine seedlings in previously established plots in view of
irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı Sıralama
Sulanan
233.347 a
Sulanmayan
181.033 b
Hata Kareler Ortalaması= 1175.562 dir
4.2.5. Badem
Badem (Amygdalus communis) türüne ait fidanların sahada
uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili
olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur.
Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa
seviyesinde, sulama ve malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu % 5
alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46).
48
Çizelge 46. Badem Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları
Table 46. Variance analysis results of height increment for almond species
Varyasyon
Kaynağı
Tekerrür
Malzeme
döküm alanı
Gübre
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Sulama
Gübre ×
Sulama
Malzeme
döküm alanı ×
Gübre ×
Sulama
Hata
Genel
Serbestlik
Derecesi
Kareler
Toplamı
Kareler
Ortalaması
Hesaplanan
F
2
1
3589,213
53747,003
1794,607
53747,003
1,621ns
48,542***
Alfa Tipi
Hata
İhtimali
0,2320
0,0000
1
1
848,352
320,105
848,352
320,105
0,766ns
0,289ns
0,4002
0,6046
1
1
6283,341
8678,066
6283,341
8678,066
5,675*
7,838*
0,0304
0,0137
1
14,091
14,091
0,013ns
0,8768
1
523,507
523,507
0,473ns
0,5091
14
23
15501,152
89504,830
1107,225
3891,514
ns = Önemsiz (not significant)
* = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5)
** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1)
*** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1)
Uygulanan Duncan çoklu testi sonucunda, sulanmayan
parsellerdeki badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme
döküm alanı yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 47).
Çizelge 47. Sulanmayan Parsellerde Malzeme döküm alanı İşleminin
Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi
için Duncan Çoklu Testi
Table 47. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond
seedlings in the not irrigated plots in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
146,782
Yeni malzeme döküm alanı
90,167
Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 dir
49
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanan parsellerdeki
badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı
yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 48).
Çizelge 48. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Badem
Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için
Duncan Çoklu Testi
Table 49. Multiple Duncan Test for almond seedlings in the irrigated plots
in view of material age
Malzeme döküm alanı
Ortalama Boy Artışı
Eski malzeme döküm alanı
217,17
Yeni malzeme döküm alanı
84,50
Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225
Sıralama
a
b
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, yeni malzeme döküm
alanındaki parsellerde bulunan badem fidanlarının ortalama boy artımları
üzerine sulamanın etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge ).
Çizelge 49. Sulamanın Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde
Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki
Etkisi için Duncan Çoklu Testi
Table 49. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond
seedlings in newly established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı
Sulanmayan
90,17
Sulanan
84,50
Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225
Sıralama
a
a
Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, eski malzeme döküm
alanındaki parsellerde bulunan badem fidanlarının ortalama boy artımları
üzerine sulamanın etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 50).
50
Çizelge 50. Sulamanın Eski Malzeme döküm alanındaki Parsellerde
Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki
Etkisi için Duncan Çoklu Testi
Table 50. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond
seedlings in previously established plots in view of irrigation
Sulama
Ortalama Boy Artışı Sıralama
Sulanan
217,17 a
Sulanmayan
146,78 b
Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 dir
51
5. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER
5.1. Tartışma
Ağaçlandırma alanlarında, sulama ve gübreleme işlemlerinin genel
olarak bitkiler üzerinde hem yaşama yüzdesi hem de boy artımı üzerinde
olumlu etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Ancak bu çalışmada yeni
malzeme döküm alanında bu etki görülmemiş hatta olumsuz bir sonuç
ortaya çıkmıştır. Arazi gözlemlerimiz sonucunda, bu olumsuzluğun
kaynağının bu sahadaki toprak sıkışması ve durgun suyun ağaçların
gelişmesini etkilemesi olduğu tespit edilmiştir. Bu olumsuzluğun söz
konusu olmadığı eski malzeme döküm alanı gübreleme ve sulama
işlemlerine olumlu tepki vermiştir.
Yaşama yüzdeleri türler açısından değerlendirildiğinde (Çizelge 8
ve Çizelge 9) türler arasında farklılık bulunmuştur. Zeytin ve yalancı
akasya diğer üç türe göre daha başarılı bulunmuştur. Zeytin fidanları tüplü
olarak dikildiklerinden başlangıçta avantaja sahiptiler. Yalancı akasya ise
dünyanın çoğu yerinde maden artığı alanlarının veya diğer bozuk sahaların
ıslahında gayet başarılı sonuçlar alınmış olan bir ağaç türüdür. Badem,
kızılçam ve iğde ise ikinci gruba giren türlerdir.
Malzeme döküm alanının yaşı bütün türlerde yaşama yüzdeleri
üzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Organik madde bakımından
zengin olmayan hafriyat atığı malzemeden oluşan örtü malzemesinin
istiflenme şekli, bu sahanın ağır iş makinelerinin etkisiyle çok sıkışmış
olması ve ayrıca sahanın drenajının kötü olması yaşama yüzdesini etkileyen
olumsuz özelliklerdir.
Ancak bu tortul malzeme zaman geçtikçe atmosferik etkilerle hızlı
bir şekilde parçalanmakta ve ayrışmaktadır. Bu yüzden malzeme
parçalanmasının ve ayrışmasının daha fazla olduğu eski malzeme döküm
alanındaki fidanların yaşama yüzdeleri yeni serilen örtü tabakaları olan
yeni malzeme döküm alanından daha yüksek bulunmuştur.
Eski malzeme döküm alanındaki malzeme kumlu balçık türünde
olduğu için gevşek ve geçirgendir. Yeni dikim alanındaki malzeme ise killi
balçık olup daha sıkıdır. Bu malzemenin alana döküldükten sonra paletli
makine ile serilmesi sıkışmasına sebep olmuştur. Bu sebeple yeni döküm
alanındaki killi balçık malzeme kendi özelliğine ek olarak sıkıştırıldığı için
geçirimsizliği arttırılmıştır. Bu malzemeden suyun sızmaması,
kuruduğunda iyice sert/sıkı bir yapı kazanması köklerin gelişmesini ve
gelişen köklerin de havalanmasını engellemiştir. Daha yüzeysel (sığ) kök
sistemi kuraklıktan daha fazla etkilenmiştir. Ayrıca daha yüzeysel (sığ) kök
52
sisteminin faydalanabileceği toprak hacmi de daha küçük olmuştur.
Sonuçta yeni malzeme döküm alanındaki fidanların gelişmeleri eski
malzeme döküm alanındaki fidanlardan geri kalmıştır (Toprak özellikleri
ile ilgili 3.1.3 bölümüne bakınız).
Laboratuarda analiz edilen yeni ve eski malzeme harmanlarının
fiziki ve kimyasal özellikleri karşılaştırıldığında (8,08 ila 8,76 arasında
olan) pH değerlerinin yüksek oluşu, organik madde oranının ve birçok
besin elementi oranının eski malzeme döküm alanına göre daha düşük
olması yaşama yüzdeleri ve boy artımları üzerinde ters ve aldatıcı yönde
etkide bulunmuştur (
Çizelge 4).
Ağaç türlerinin büyüme dönemi içindeki kurak dönemde
sulanmaları hem kuraklıktan dolayı zarar görmelerini engellemekte hem de
artım ve gelişmeleri üzerinde faydalar sağladığı bilinmektedir. Yeni
malzeme döküm alanında bulunan ve sulanan fidanların yaşama
yüzdelerinin eski malzeme döküm alanında bulunanlardan daha düşük
olması kötü drenaj şartları dâhil olumsuz malzeme özelliklerinde
kaynaklanmıştır.
Dikim esnasında işlem olarak fidan çukurlarına yanmış ahır gübresi
verilmesi malzeme döküm alanının özelliklerine bağlı olarak sulama ile
birlikte önemli etkide bulunmuştur.
Yaşama yüzdelerinde olduğu gibi, beş yıllık boy artımlarının bütün
türlerde gübreleme ve sulama işleminde beklenen etkiyi göstermemeleri
yeni malzeme döküm alanının olumsuz malzeme özelliklerinden
kaynaklanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, gübreleme ve sulama işlemlerinin
olumlu etkileri yeni malzeme döküm alanındaki olumsuz malzeme
özellikleri sebebiyle yeterli olmamıştır (
Çizelge 4).
Yaşama yüzdeleri için yapılan değerlendirmede olduğu gibi döküm
malzemesinin yaşı ortalama boy artımları üzerinde etkili bir faktördür.
Genellikle eski malzeme döküm alanında sulama ve gübreleme olumlu
yönde etkili olmuştur (Çizelge 24, Çizelge 30, Çizelge 36, Çizelge 41 ve
Çizelge 46).
Bu araştırmanın deneme alanlarında kullanılan türler proje
oluşturulurken mevcut tecrübeler ve literatür ışığında seçilmiştir. Bu
türlerin beş yıl sahada kaldıktan sonraki başarıları bu yüzden şaşırtıcı
olmamıştır. Karakurt (2002 ve 2004) tarafından Ege Bölgesindeki Soma’da
linyit madeni sahalarında yürütülen bir başka araştırmada beş yılın sonunda
53
iğde (Eleagnus angustifolia) % 52,78; kızılçam (Pinus brutia) % 59,26 ve
98,61; kokar ağaç (Ailanthus glandulosa) % 69,44; Azarbeycan çamı
(Pinus elderica) % 76,47; sedir (Cedrus libani) % 90,74 ve 96,30; fıstık
çamı (Pinus pinea) % 100 ve yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) ise %
100 oranında hayatta kalabilmişlerdir. Aynı araştırma projesinin Milas
deneme alanında dört yılın sonunda ise servi (Cupressus sempervirens) %
95,37; kokar ağaç (Ailanthus glandulosa) % 94,34; kızılçam (Pinus brutia)
% 84,27; iğde (Eleagnus angustifolia) % 71,30; yalancı akasya (Robinia
pseudoacacia) % 54,63 ve badem (Amygdalus communis) ise % 17,59
oranında hayatta kalabilmiştir. Karakurt (2002 ve 2004) tarafından
yürütülmüş olan bu araştırma sonuçlarını elde ederken ağaç türü ve tüplü
fidan kullanımı dışında başka işlem bulunmamaktaydı.
Şimşek ve ark. (1996) ve Avcıoğlu ve ark. (1994) tarafından
değişik ağaç türleri ile yapraklı tür adaptasyon denemeleri maden
işletmeciliği yapılan değil, ancak ağaçlandırılması gerekli bozuk orman
alanlarında yürütülmüştür. Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar Şimşek ve
ark.’nın (1996) ve Avcıoğlu ve ark.’nın (1994) elde ettiklerine ve orman
idaresinin ağaçlandırmalar için kabul ettiği değerlere yakındır. Hatta
Şimşek ve ark. (1996) tarafından yayınlanan teknik bültende çok fazla
kuruma sebebiyle Ege Bölgesindeki deneme alanlarının değerlendirme
dışında bırakıldığı ifade edilmiştir.
Kantarcı ve ark. (1998a ve 1998b) tarafından yürütülen bir
araştırmada, İstanbul çevresindeki açık linyit işletmesindeki malzeme
döküm alanında yürütülen bir başka araştırmada sahil çamı, fıstık çamı ve
yalancı akasya türlerinin gelişmeleri incelenmiştir. Kantarcı ve ark. (1998a
ve 1998b) yalancı akasya türünün ilk yıllarda hızlı gelişerek, sahil
çamlarını ve fıstık çamlarını gölgelediğini ve engellediğini ifade ederek,
meşcere tesislerinde münferit karışım yerine her türün ayrı bölmeler
halinde dikilmesini tavsiye etmektedir.
5.2. Sonuç ve Öneriler
•
Tür seçimi, enlem, yükselti, denize uzaklık, iklim, toprak yapısı ve
bölgenin doğal vejetasyon yapısı gibi yetişme ortamı (saha)
özelliklerinin yanında ekonomik kıstasların da dikkate alınmasını
gerektiren zor ve karmaşık bir karardır. Bununla birlikte; bitki örtüsü
tesisinde ağaç ve çalı türleri seçilirken yerli türlere ağırlık verilmesinin
başarı şansını arttıracağı göz önüne alınmalıdır.
•
Ancak yeni malzeme döküm alanında tesis edilen deneme alanındaki
türlerin başarıları eski malzeme döküm alanında tesis edilmiş olanlarla
54
karşılaştırıldığında daha düşük bulunmuştur. Bunun sebebi malzemenin
fiziksel ve kimyasal özellikleridir. Aydın’da açık kömür işletmeciliği
faaliyetlerinin tamamlandığı devlet ormanı sahalarında kızılçamın özel
mülkiyete konu sahalarda zeytinin yanında bu araştırmada denenen
diğer türlerin saf veya karışık olarak tesisinde bir sakınca yoktur. Hatta
iğde ve yalancı akasya köklerindeki azot bağlayan bakteriler yoluyla
toprağı besin maddesi bakımından zenginleştirdiği için faydalı
görülmektedir. Ancak karışımlarda münferit karışım yerine gruplar
halinde dikim tercih edilmelidir.
•
Madencilik işlemlerinin tamamlandığı yeni toprak (hafriyat malzemesi)
döküm harmanlarında doğrudan hedeflenen nihai türleri tesis etmek
yerine organik madde bakımından zengin toprak gelişimini
hızlandırmak ve erozyonu önlemek amacıyla, yörede doğal olarak
bulunan veya tarım alanlarında yaygın kullanılan tek yıllık ot türleriyle
bir ön bitkilendirme (yeşil gübreleme) yapılabilir. Böyle bir işlem
sahada birkaç yıl üretim kaybı gibi gözükebilir. Ancak bu işlemle
toprak ıslah edileceğinden gerek orman gerekse tarım bitkileriyle bir
kültür bahçesi (zeytin, bağ, incir vs.) tesis edildiğinde üründeki artışla
bu kayıp telafi edilebilir.
•
Malzemedeki sıkışıklığın, durgun su oluşumunun veya havalanma
zorluklarının giderilmesi için malzemenin riperlenmesi ve gevşetilmesi
gerekir. Tek yönlü sürmek yeterli olmadığı durumlarda, birbirine dik
(çift yönlü) riperlemek malzemeyi daha iyi kabartır. Bu tür killi ve
sıkışmış malzemenin bulunduğu sahalarda yetişebilen ağaç türleri
dikilebilir. Ancak açık maden ocağı artık malzemelerinin
ağaçlandırılmasında sahada erozyonu önlemek amacıyla hızla
kapatmak için hızlı gelişen ağaç türlerini kullanmak faydalı olacaktır.
•
Açık kömür işletmeciliği faaliyetlerinin tamamlandığı sahalarda sahaya
şekil verirken dik şevlerin oluşmasına mümkün olduğunca izin
verilmemelidir. Ancak dik şevlerin düzeltilmesi veya tesviyesi her
yerde mümkün olmayabilir. Böyle dik yamaçların teraslanması gerekir.
•
Hafriyat yığınlarını oluşturulurken en üste maden işletme faaliyetlerine
yeni başlanan sahalardan getirilebilecek humus ve organik madde
bakımından zengin üst toprak serilmelidir.
•
Üst toprağın az (yetersiz) olduğu veya temin edilemediği durumlarda
en üste serilecek malzemenin bitki (ağaç) yetişmesi için olumsuz
özellikler içermemesine dikkat edilmelidir.
55
•
Bu projede sulama işlemi beş yıl boyunca yaz kuraklığının olduğu
aylarda uygulanmıştır. Ancak özellikle orman ağaçlarının tesisten iki
yıl sonra sulanması tavsiye edilmemektedir. Ayrıca sulama suyunun
kalitesinin ağaçların büyümelerini ve gelişmelerini etkileyebileceği
unutulmamalıdır.
•
Büyük alanlarda ağaçlandırma yoluyla orman tesis ederken her çukura
yanmış ahır gübresi verilmesi faydalı, ancak zor ve pahalı bir işlem
olacaktır. Bunun mümkün olmadığı hallerde sahaya (veya sadece dikim
çukurlarına) kompostlaştırılmış otlardan veya diğer bitki artıklarından
oluşan organik madde takviyesi yapılmasında fayda vardır. Bunun da
mümkün olmaması halinde daha önce söylendiği gibi baklagil ve
buğdaygil ot türleriyle ön bitkilendirmeyle sahadaki organik madde
miktarı arttırılabilir.
•
Tesis edilen ağaçlandırma alanları sık kontrol edilmeli, gerektiğinde
böcek ve mantar zararlılarına karşı mücadele teknikleri uygun
metotlarla ve geciktirilmeden uygulanmalıdır.
•
Beş yıl boyunca türlerin bu tür sahalara adaptasyonunun denendiği bu
deneme alanlarında gözlemlerin ileriki yıllarda da devam ettirilmesinde
fayda bulunmaktadır. Ancak türlerin büyüme hızları vs. gibi biyolojik
özellikleri farklı olduğu için türler arasında rekabet başlamıştır. Bu
yüzden proje ekibinin sahada bir değerlendirme yaptıktan sonra bazı
ağaçların çıkarılması anlamına gelen ayıklama işleminin yapılması
gereklidir.
•
Bu araştırma bir devlet araştırma kurumu ile özel sektörden bir maden
şirketinin birlikte çalışabileceğinin iyi bir örneğini oluşturmuştur. Bu
rapor tamamlanmadan önce, maden işletmesinde ilgili kişilerle sahada
yüz yüze görüşmelerle gerek mevcut bilgi ve tecrübelerin gerekse bu
araştırma sonuçlarının uygulayıcıya aktarılması sağlanmıştır.
•
Bu araştırmada elde edilen bulgular beş yıllık arazi denemesinin
sonucudur. Deneme alanlarında ve bunlara yakın maden sahalarında
ileride meydana gelebilecek değişmeleri tahmin etmek çok zor
olduğundan genel ve kesin bir sonuç olarak değerlendirilmemelidir.
56
ÖZET
Bu araştırmanın asıl amacı Aydın’daki bir linyit madenindeki
hafriyat malzemesinin depolandığı bir sahada maden işletmeciliği
faaliyetleri tamamlandıktan sonra yeniden bitki örtüsü tesis etmek için
ağaçlandırmada kullanılacak türleri belirlemeye yardımcı olmaktır. Ağaç
türü seçiminin yanında dökülen hafriyat malzemesinin yaşı, ahır gübresi ile
gübrelemenin ve sulamanın tesis edilen deneme alanlarındaki fidanlar
üzerindeki etkisinin belirlenmesi de amaçlar arasındadır.
Araştırma deneme alanları 2000 yılının Şubat ayında fidanlıklardan
temin edilen fidanların dikilmesiyle tesis edilmiştir. Kızılçam, zeytin, iğde,
yalancı akasya ve badem olmak üzere beş değişik ağaç türü farklı yaşta
hafriyat malzemesinin bulunduğu deneme alanlarında denenmiştir. Her bir
tür için ahır gübresi başlangıçta dikim esnasında bir defa uygulanmış,
sulama işlemi ise araştırma projesinin süresi boyunca yaz başlangıcından
sonbaharın başlangıcına kadar sürdürülmüştür. Her yıl düzenli bakım ve
gözlem çalışmaları yürütülmüş, ayrıca vejetasyon dönemi sonlarında
ağaçlarda boy değerleri ölçülerek kaydedilmiştir.
Elde edilen verilerin istatistik açısından değerlendirilmesi
sonucunda türler arasında yaşama yüzdeleri bakımından anlamlı farklılık
görülmüştür. % 97,50 değerine sahip zeytin ve % 93,33 değerine sahip
yalancı akasya diğerlerinden daha üstün bulunmuşlardır. İkinci grupta
bulunan diğer türlerin yaşama yüzdeleri bademde % 87,08; kızılçamda %
85,83 iğdede ise % 85,00 bulunmuştur.
Yapılan değerlendirme sonucunda, hafriyat malzemesinin yaşı
yaşama yüzdeleri ve boy artımları üzerinde etkili bulunmuştur. Ayrıca
sulama ve gübreleme işlemi de olumlu sonuç vermiştir. Ancak yeni hafriyat
malzemesinin killi oluşu ve sıkıştırılması deneme alanlarında elde edilen
sonuçlar büyümelerin daha az/yavaş olmasına sebep olmuştur.
Sonuç olarak; ağaçlandırmalarda başarının temel unsuru fidanların
dikilecekleri toprağın (veya burada ham malzemenin) özelliklerinin hızlı
bir kök gelişimine uygunluğudur. Toprak özellikleri tür seçimini de önemli
derecede etkiler. Bu durum araştırmamızda aldığımız sonuçlarda açıkça
görülmüştür. Burada denenen türlerin tamamı beklenen yönde olumlu
sonuç verdiğinden başka bir kısıtlama olmadığında bu gibi sahaların
ağaçlandırılmasında tür seçiminde değerlendirilebilir. Ancak karışık
meşcere tesis ederken türlerin biyolojilerinin farklı oldukları (hızlı gelişen
ağaç türlerinin ışık ağaçları oldukları) dikkate alınarak gruplar halinde
dikim tercih edilmelidir. Ayrıca mümkün olduğu yerlerde organik gübreler
ile gübreleme ve özellikle ilk iki yıl sulama da tavsiye edilebilir.
57
SUMMARY
The main objective of this study is to help to select tree species to be
used in reforestation activities on overburden material in open cast mined
lignite sites in Aydın (Turkey) after the mining activities. In addition to this,
this study also aims to determine the possible effects of the age of overburden,
sheep manure as a fertilizer and irrigation on the tree seedlings in the
experimental plots.
Experimental plots were established in February 2000 by planting
seedlings obtained from various nurseries. Five different tree species, namely
Calabrian pine (Pinus brutia), olive (Olea europea sativa), Russian olive
(Eleagnus angustifolia), black locust (Robinia pseudoacacia) and almond
(Amygdalus communis) were tested in experimental plots which include
different overburden material. Sheep manure was applied once in the
beginning of the project, but irrigation was continued in the summer seasons
during the whole project period. Regular maintenance and observation
activities were conducted every year. In addition, tree height values were
measured and recorded at the end of every growing season.
Statistical evaluation of the collected data revealed that there was a
significant survival percentage difference between tree species. The olive (%
97.50) and black locust (% 93.33) were superior to the other species. Almond
(% 87.08), Calabrian pine (% 85.83) and Russian olive (% 85.00) were in the
second group.
Not only the age of overburden material but also irrigation and
fertilization with sheep manure were positively effective on the survival
percentages and the total height increments of tree seedlings. On the other
hand, the results in the area with newly filled overburden material showed that
because newly filled overburden material included clay and compacted by
heavy machines it even had reverse effects on the survival percentages and the
total height increments of tree seedlings.
As a conclusion, the main factor of plantation success is suitability of
soil (here growth medium) for fast root growth. Soil feature also affects
selection of the species significantly. This situation was clearly seen in the
results we received from our research. If there is not any other limiting factor,
all of the tested tree species can be used as alternative tree species for
reforestation activities because their performances were positive as expected.
But if the aim is a mixed forest stand, since biological properties of tree species
are different, group or patch mixture should be preferred in reforestation
activities. Also if they are available, organic fertilization and irrigation
(especially for the first two years) are advised for a successful reforestation.
58
KAYNAKLAR
Anon. 2004. Society for Ecological Restoration Science & Policy Working
Group, The SER Primer on Ecological Restoration. (www.ser.org).
Avcıoğlu, E., Gülbaba, A.G., Özkurt, A. 1994. Doğu Akdeniz Bölgesi
Yapraklı Türler Adaptasyon Denemeleri. Kavak ve Hızlı Gelişen
Tür Orman Ağaçları Araştırma Enstitüsü. Teknik Bülten No: 169.
İzmit.
Bingham, F.T. 1949. Soil Test for Phosphate. California Agriculture 3 (7):
11-14.
Bradshaw, A.D. 1996. Underlying principles of restoration. Can. J. Fish.
Aquat. Sci. 53 (Suppl. 1): 3–9 (1996).
Bremner, J.M. 1965. Total Nitrogen Edit. C. Black. Methods of Soil
Analysis. Part 2. Amer. Soc. Of Agro. Inc., Publisher, Madison,
Wisconsin, USA. p: 1149-1178.
Burger, J.A. and Zipper, C. E. 2002. How to Restore Forests on SurfaceMined Land. Publication 460–127. “Reclamation Guidelines for
Surface Mined Land in Southwest Virginia,” Virginia Cooperative
Extension Publication 460–120.
Çepel, N. 1988. Orman Ekolojisi (Üçüncü Baskı). İstanbul Üniversitesi
Orman Fakültesi Yayını. No: 3518/399. İstanbul. 536 s.
Daniels, W. L. and Zipper, C. E. 1997. Creation and Management of
Productive Mine Soils. Publication 460–121. “Reclamation
Guidelines for Surface Mined Land in Southwest Virginia”
Virginia Cooperative Extension Publication 460–120.
Good , J. E. G. 2002. The Restoration and Revegetation of Degraded Land
including Quarry Waste: A Review. University of Wales. Bangor.
(http://www.bangor.ac.uk/ies/life/web2002/litrev.doc)
Gülçur, F. 1974. Toprağın Fiziksel ve Kimyasal Analiz Metodları.
Kutulmuş Matbaası; İstanbul.
Jackson, M.L. 1967. Soil Chemical Analysis. p. 1-498. Prentice-Hall of
India Private Limited, New Delhi.
Kalfa, A. 1985. Aydın Şahinali Kömür Havzasının Jeolojisi. D.E.
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi. Bitirme Tezi (yayınlanmamış).
Kantarcı, M.D. (1987). Toprak İlmi (Ders Kitabı), İ.Ü. Yayın No: 3444,
Orman Fakültesi Yayın No: 387, (XII+370), Matbaa Teknisyenleri
Basımevi, İstanbul.
59
Kantarcı, M.D. 1988. Çatalca yarımadası kuzey kesiminde (Ağaçlı Yöresi)
linyit kömürü açık işletme alanlarında arazi kullanımı ve
ağaçlandırma için temel ekolojik incelemeler ve değerlendirmeler.
İst. Üni. Orman Fakültesi Dergisi Seri A, Cilt 38, Sayı 1 (60-90) –
İstanbul (Ökologische studien für die Aufforstungszweeke zuf der
Materizlien des Braunkohletagebaus im Wuchsbezirk Ağaçlı bei
İstanbul)
Kantarcı, M.D. 2005. Ağaçlı (İstanbul) Açık maden ocağı artıklarının
ağaçlandırılması çalışmalarında elde edilen sonuçlar. Madencilik
ve Çevre Sempozyumu 5-6 Mayıs 2005 Bildiri Kitabı (173-182).
TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yayını ISBN 975-695-860-9.
Ankara.
Kantarcı, M.D. 2005. Ağaçlı yöresinde (İstanbul) açık kömür ocağı artık
materyallerinde dikilen fidanların büyümeleri, materyalin
korunması, topraklaşması ve yeni bitki türlerinin yerleşmesi
üzerine ekolojik bir değerlendirme modeli. Türkiye Ulusal Orman
Envanteri Uluslararası Sempozyumu. İst. Üni. Orman Fakültesi 2428 Eylül 2002-İstanbul Bildiri Özetleri Kitabı (S. 61). Teknik Gezi
Bildirisi. (Eine Ökologische Auswertungs modelle über die
Wachstum
der
jungen
Waldbäumen,
Materialenschutz,
Bodenbildung
und
Pflanzerartenanreicherung
auf
die
Rohmaterialen von Braunkohletagebau im Wuchsbezirk Ağaçlı bei
İstanbul).
Kantarcı, M.D. ve Öztürk, M. 2003. Yeniden düzenlenmiş bir açık kömür
ocağı sahasında (Ağaçlı-İstanbul) yağışın sebep olduğu yüzey
erozyonu ve ağaçlandırmanın önleyici etkisi. III. Atmosfer
Bilimleri Sempozyumu 19-21 mart 2003 Bildiri Kitabı (107-130)
Editörler: O. Şen, L. Şaylan, K.Koçak, H. Toros. İ.T.Ü Uçak ve
Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Yayını
– Maslak-İstanbul.
Karakurt, H. 2002. Ege Bölgesinde Açık Kömür İsletmeciliği Yapılan
Orman Sahalarının Yeniden Ağaçlandırılması için Toprak
Verimliliği Yönünden Alınacak Önlemler Üzerinde bir Araştırma.
E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. Yayınlanmamış Doktora Tezi. 66 s.
Karakurt, H. 2004. Ege Bölgesinde Açık Kömür İşletmesi ve Toprak
Döküm Alanlarındaki Ekolojik Şartlar ile Bu Alanlara Uygun
Ağaçlandırma Tekniklerinin ve Ağaç Türlerinin Belirlenmesi. Ege
Ormancılık Araştırma Müdürlüğü. Teknik Bülten. İzmir. 72 s.
60
Kostak, S. 2005. Aydın Linyit A.Ş. Arazilerinde Yeniden Bitkilendirme ve
Tarımsal Çalışmalar. Madencilik ve Çevre Sempozyumu. 5-6
Mayıs 2005. TMMOB Maden Mühendisleri Odası. Ankara.
KHGM. 2001. Aydın İli Arazi Varlığı. TC Başbakanlık Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğü Yayınları İl Rapor No: 09. Ankara. 116 s.
Lindsay, W.L. and Norvell, W.A. 1978. Development of a DTPA soil test
for Zinc, İron, Manganese and Copper. Soil Sci. Soc. Of Amer.
Journal, 42:421-428.
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü. 2002. Türkiye Jeoloji Haritası
(Denizli). Ankara.
Microsoft. 1998. Encarta World Atlas (CD ROM Edition). 1998.
Pratt, P.F. 1965. Potassium. Edit. Black, C.A. Methods of Soil Analysis.
Part 2. American Society of Agronomy Inc. Pub. Madison,
Wisconsin, USA. s: 1022
Rauterberg, E. und Kremkus, F. 1951. Bestimmung von Gesamthumus und
alkalilöslichen Humusstoffen im Boden. Zeitschrift für
Pflanzenernaehrung. Düngung und Bodenkunde. Verlag Chemie
GmbH. Weinheim.
Schlichting, E. und Blume, H.P. 1966. Bodenkundliches Praktikum. Verlag
Paul Parey. Hamburg und Berlin. s: 121-125.
Şimşek, Y., Tosun, S., Atasoy, H., Usta, H.Z. ve Uğurlu, S. 1996.
Türkiye’de Çoğul Amaçlı Ağaçlandırmalarda Kullanılabilecek
yapraklı Türlerin Tespiti Üzerine Araştırmalar. Ormancılık
Araştırma Enstitüsü Yayınları. Teknik Bülten No: 260. Ankara.
Tecimen, H.B. 2001. Investigation of Effect pollution (SO2) on plantations
in İstanbul Ağaçlı Coalmine Residuals. Proceedins of second
International Symposium on Air Quality Management at Urban,
Regional and Global Scales. 25-28 September 2001. Editors:
Topçu, S., Yardım, M.F., İncecik, S. ISBN 975-561-193-2 (86-91).
İstanbul.
Tecimen, H.B. 2005, Dikimle yetiştirilmiş sahil çamı (Pinus pinaster
Aiton) ormanında ayıklama işlemlerinin, meşceredeki azot
dolaşımına ve ağaçların gelişmesine etkileri. İst. Üni. Orman
Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji programında yapılmış doktora
tezi (XIII+271) (Danışman: Prof. Dr. M. Doğan Kantarcı).
61
Tokgöz, N. 2003. Ağaçlandırılmış açık kömür ocağı artık materyallerinde
arazinin ıslâhı ve materyalin stabilizasyonunda ağaç köklerinin
etkisi üzerine araştırmalar. İst. Üni. Mühendislik Fakültesi Çevre
Mühendisliği programında yapılmış olan doktora tezi (XIX+243)
(Danışman: Prof. Dr. M. Doğan Kantarcı). İst. Üni. Araştırma Fonu
Proje M.T. 1003/19 02 2001 – İstanbul.
Tokgöz, N. 2004.Research on the Effect of the Tree Roots on the Forested
Land over the Open Coal Mine Residual Materials. Rehabilitation
and stabilitation of the Land SWEP 2004. 8th International
Symposium on Environmental Issues and Waste Management in
Energy and Mineral Production (17-20. May.2004)-Antalya.
Editors: Paşamehmetoğlu-Özgen, ISBN 975-6707-11-19 (s. 305311).
62
EKLER
Resim 1. Eski malzeme döküm alanında bir zeytin (Olea europa sativa) parseli
Resim 2. Eski malzeme döküm alanında bir iğde (Eleagnus angustifolia) parseli
63
Resim 3. Yeni malzeme döküm alanında bir kızılçam (Pinus brutia) parseli
Resim 4. Yeni malzeme döküm alanında bir yalancı akasya (Robinia pseudoacacia)
parseli
64

Benzer belgeler