print job
Transkript
print job
Bakanlık Yayın No : 365 Müdürlük Yayın No : 057 ISSN 1300-9508 AYDIN LİNYİTLERİ AÇIK KÖMÜR HAVZASINDA MALZEME DÖKÜM ALANLARININ AĞAÇLANDIRMA YOLUYLA ISLAHI Revegetation and Soil Amendment Possibilities in Open Cast Mined Lands in Aydın Lignite Mines (ODC: 232.19, 233, 114.59) Dr. Hidayet KARAKURT M. Emin AKKAŞ Dr. Semra KOSTAK Emin KAYMAKÇI TEKNİK BÜLTEN NO: 43 T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI EGE ORMANCILIK ARAŞTIRMA MÜDÜRLÜĞÜ EGE FORESTRY RESEARCH INSTITUTE İZMİR - TÜRKİYE Yayın Kurulu Editorial Board Başkan Head Dr. Fevzi BİLGİN Üyeler Members M. Emin AKKAŞ Dr. Mehmet SAYMAN H. Handan ÖNER Hadiye BAŞAR Yayınlayan Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü Mustafa Kemal Bulvarı No: 75 Zeytinalanı Urla 35315 İzmir TÜRKİYE Published by Ege Forestry Research Institute Mustafa Kemal Bulvarı No: 75 Zeytinalanı Urla 35315 İzmir TURKEY Yayın Kabul Tarihi: 2008 Tel : +90 232 766 34 95 Faks: +90 232 766 34 99 E-posta: [email protected] Web: www.efri.gov.tr Baskı GÜNDOĞDU ELEKTRONİK Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ISSN 1300-9508 ÖNSÖZ “Aydın Linyitleri Açık Kömür Havzasında Toprak Islahı ve Yeniden Bitkilendirme İmkânları” adlı (Proje No. 15.6202) bu proje Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü tarafından Atay Holding’in ilgili birimleriyle işbirliği ile yürütülmüştür. Bu projenin tamamlanması Sayın Erdoğan ATAY başta olmak üzere Atay Holding yöneticilerinin ve çalışanlarının ilgi ve yardımları olmaksızın gerçekleştirilemezdi. Bu yüzden emeği geçen herkese burada teşekkür ederiz. Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden başta merhum Müdür Ergün AVCIOĞLU ve Müdür Yardımcısı F. Can ACAR olmak üzere yöneticiler ve çalışanlar bu projenin arazi, büro ve laboratuar çalışmalarına önemli katkılar sağlamışlardır. Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden katkı sağlayan mesai arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Bu araştırmanın deneme alanlarında kullanılan fidanları temin ettiğimiz Muradiye (Manisa) ve Gökova (Muğla) Orman Fidanlıklarındaki ayrıca Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsündeki yöneticilere ve diğer çalışanlara da teşekkür ederiz. Son olarak, İ.Ü. Orman Fakültesi Toprak ve Ekoloji Ana Bilim Dalı emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan KANTARCI’ya proje sonuç raporu metnindeki değerli yorum ve katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz. I ÖZ Bu araştırma Aydın’da açık ocak yöntemiyle linyit kömür işletmesi tamamlanan özel sektörden bir şirkete ait bir sahada yeniden bitki örtüsü tesisi için tür seçimine yardımcı olmak üzere yürütülmüştür. Kızılçam, badem, iğde (kuş iğdesi), zeytin ve yalancı akasya (salkım ağacı) türleri, materyal döküm alanı yaşı ve sulamanın etkisi işlem olarak denenmiştir. Elde edilen veriler yaşama yüzdelerinin ve beş yıllık ortalama boy artımlarının varyans analizine tabi tutulmasıyla değerlendirilmiştir. Anahtar kelimeler: Maden alanlarının iyileştirilmesi, ağaçlandırma, linyit, ağaç türü seçimi II ABSTRACT This study was conducted to contribute to the choice of plant species in a mined land that belongs to a private lignite company in Aydın (Turkey). Calabrian pine, almond, Russian olive, olive and black locust were tree species, and the age of overburden materials, irrigation and addition of sheep manure as an organic fertilizer were tested. Collected data were evaluated with multiple variance analysis of survival percent and total height increment in a period of 5 years. Key words: mined site reclamation, reforestation, lignite, tree species choice III İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ....................................................................................................................... I ÖZ.............................................................................................................................. II ABSTRACT .............................................................................................................III İÇİNDEKİLER........................................................................................................ IV ÇİZELGELER DİZİNİ.............................................................................................. V ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................... VIII 1. GİRİŞ .....................................................................................................................1 2. LİTERATÜR ÖZETİ .............................................................................................2 3. MATERYAL VE YÖNTEM ...............................................................................15 3.1. Materyal ........................................................................................................15 3.1.1. İklim .......................................................................................................15 3.1.2. Jeolojik Yapı ve Madencilik...................................................................18 3.1.3. Toprak Yapısı: ........................................................................................19 4. BULGULAR ........................................................................................................29 4.1 Yaşama Yüzdeleri ..........................................................................................29 4.2. Ortalama Boy Artımları.................................................................................37 4.2.1. Yalancı akasya ........................................................................................38 4.2.2. Zeytin .....................................................................................................41 4.2.3. İğde .........................................................................................................44 4.2.4. Kızılçam .................................................................................................46 4.2.5. Badem.....................................................................................................48 5. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER ...............................................................52 5.1. Tartışma .........................................................................................................52 5.2. Sonuç ve Öneriler ..........................................................................................54 ÖZET ........................................................................................................................57 SUMMARY .............................................................................................................58 KAYNAKLAR.........................................................................................................59 IV ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 1. Aydın Meteoroloji İstasyonunun Gözlem Değerleri .............................. 16 Çizelge 2. Thornthwaite Sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun Su Bilânçosu ............................................................................................. 17 Çizelge 3. Deneme Alanındaki Malzemenin Dikim Öncesindeki Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri ............................................................................ 22 Çizelge 4. Deneme Alanlarındaki Malzemenin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri .. 23 Çizelge 5. Deneme Alanlarındaki Bozulmamış Malzemenin Hacim Ağırlıkları ile Diğer Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri ............................................... 25 Çizelge 6. Denemedeki İşlemlerin Özeti ................................................................. 27 Çizelge 7. Deneme Alanının Tesisinde Kullanılan Ağaç Türleri ............................ 27 Çizelge 8. Yaşama Yüzdeleri için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları...... 30 Çizelge 9.Türler Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları 31 Çizelge 10. Gübrelenmemiş ve Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 11. Gübrelenmemiş Ancak Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 12. Gübrelenmiş Ancak Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 32 Çizelge 13. Gübrelenmiş ve Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ...... 33 Çizelge 14. Yeni Malzeme döküm alanına Dikilen Ancak Sulanmayan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları .............................................................................................. 33 Çizelge 15. Yeni Malzeme Döküm Alanına Dikilen Ve Sulanan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 16. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanmayan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 17. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları .............................................................................................. 34 Çizelge 18. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ..................................................................................... 35 Çizelge 19. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ............................................................................................................. 35 V Çizelge 20. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ......................................................................................35 Çizelge 21. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları ..............................................................................................................36 Çizelge 22. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm alanı Durumlarına göre Yaşama Yüzdeleri ..............................................................................................36 Çizelge 23. Ağaç Türlerinin Malzeme Yaşı ve Gübreleme Durumlarına Göre Yaşama Yüzdeleri ................................................................................37 Çizelge 24. Yalancı akasya Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları .38 Çizelge 25. Sulanmayan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi ............................................................39 Çizelge 26. Sulanan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi ............................................................39 Çizelge 27. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi ...40 Çizelge 28. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi ...40 Çizelge 29. Yalancı akasya Fidanlarının Gübreleme İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi .........................................................41 Çizelge 30. Zeytin Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ...............41 Çizelge 31. Sulanmayan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna Göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi .......................42 Çizelge 32. Sulanan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi ................................42 Çizelge 33. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen Duncan Çoklu Testi ..............................................................................43 Çizelge 34. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen Duncan Çoklu Testi ..............................................................................43 Çizelge 35. Zeytin Fidanlarında Gübreleme İşlemi için Yürütülen Duncan Çoklu Testi ......................................................................................................43 Çizelge 36. İğde Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ..................44 Çizelge 37. Sulanmayan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..............................................................................45 Çizelge 38. Sulanan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..............................................................................45 VI Çizelge 39. Yeni Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ...................... 45 Çizelge 40. Eski Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ...................... 46 Çizelge 41. Kızılçam Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları .......... 46 Çizelge 42. Sulanmayan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..................................................................................................... 47 Çizelge 43. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..................................................................................................... 47 Çizelge 44. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 48 Çizelge 45. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 48 Çizelge 46. Badem Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları ............. 49 Çizelge 47. Sulanmayan Parsellerde Malzeme döküm alanı İşleminin Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..................................................................................................... 49 Çizelge 48. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ..................................................................................................... 50 Çizelge 49. Sulamanın Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 50 Çizelge 50. Sulamanın Eski Malzeme döküm alanındaki Parsellerde Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi ............................................................................. 51 VII ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 1. Deneme Alanı Çevresinin Genel Haritası (Microsoft, 1998) ......................15 Şekil 2. Thornthwaite sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun su bilânçosu grafiği .........................................................................................................17 Şekil 3. Deneme Alanı ve Çevresinin Jeoloji Haritası (Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, 2002) ............................................................................18 Şekil 4. Deneme Alanı ve Çevresinin Doğal Toprak Haritası (Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 2001).......................................................................................20 Şekil 5. Türlere Göre Yaşama Yüzdeleri .................................................................31 Şekil 6. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm Alanı Durumlarına Göre Yaşama Yüzdeleri ....................................................................................................36 Şekil 7. Ağaç Türlerinin Malzemenin Özelliklerine ve Gübreleme Durumlarına göre Yaşama Yüzdeleri ......................................................................................37 VIII 1. GİRİŞ Daha önceleri yeraltındaki maden kaynakları yeraltı madenciliği yöntemleriyle işletilmekteyken, 1970’lerden beri ağır iş makinelerinin geliştirilmesi sonucunda açık maden işletmeciliği mümkün hallerde tercih edilen yöntem olmaya başlamıştır. Açık kömür işletmeciliği yapılan sahalarda bitki örtüsü kaldırılmakta, toprak tabakası ve altındaki jeolojik materyal sıyrılmakta ve kömür çıkarılmaktadır. Ağır iş makineleri kullanılarak gerçekleştirilen bu işlemler sonucunda; bu sahalarda çevredeki hava, su ve toprak kaynakları ciddi oranda zarar görmektedir. Sahada zeminin altında bulunan bu kömürü çıkarmak amacıyla gerçekleştirilen hafriyat işlemleri sonucunda sahanın yer yüzü şekilleri (topografyası) de ciddi oranda değişmektedir. Buralarda mevcut olan organik madde bakımından zengin ve biyolojik bakımdan aktif üst katmanlardaki toprak materyali hafriyat sonucu oluşan jeolojik materyal ile karışarak yok olmaktadır. Ege Bölgesinde Aydın şehir merkezine çok yakın bir sahada faaliyetlerini uzun bir süreden beri sürdüren Atay Holding’e bağlı bir şirket olan Aydın Linyit AŞ Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünden mevcut sahalarının atıl vaziyette kalmaması ve buralarda bitki örtüsü tesis edilmesi için teknik yardım talep etmiştir. Bunun üzerine, Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü ile Aydın Linyit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında 17 Aralık 1999 tarihinde düzenlenen protokolle bir araştırma projesinin tesisi ve yürütülmesi konusunda işbirliğine gidilmiştir. Bu teknik bülten beş yıllık arazi denemesinin sonucunda hazırlanmıştır. 1 2. LİTERATÜR ÖZETİ Açık maden alanlarının iyileştirilmesi konusunda çok sayıda yerli ve yabancı literatür bulunmaktadır. Ancak daha önce Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü tarafından yürütülen bir projenin sonuç raporu olan “Ege Bölgesinde Açık Kömür İşletmesi ve Toprak Döküm Alanlarındaki Ekolojik Şartlar ile Bu Alanlara Uygun Ağaçlandırma Tekniklerinin ve Ağaç Türlerinin Belirlenmesi” adlı teknik bültende ilgili literatürün önemli bir kısmı özetlenmiştir (Karakurt, 2004). Konuya ilgi duyanlar söz konusu teknik bültenin ilgili bölümüne bakabilirler. Burada tekrardan kaçınmak amacıyla önemli görülen ve yeni elde edilen yayınlardan bahsedilecektir. Karakurt (2002, 2004) Ege Bölgesinde yürütmüş olduğu araştırmada TKİ’ye bağlı linyit işletmeciliği tamamlanan sahalardaki materyal döküm harmanları üzerinde çeşitli ağaç türlerinin gelişmelerini incelemiştir. Bu proje, TKİ’ye bağlı işletmeler tarafından açık ocak yöntemiyle linyit kömürü madenciliği yapılarak tahrip olmuş sahaların yeniden orman haline getirilebilmesi için kullanılacak ağaç türlerinin tespiti, tüplü (çıplak köklü) fidan kullanımının başarıya etkisi ve inorganik gübrelemeye fidanların tepkilerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Karakurt’un (2002, 2004) söz konusu araştırmasındaki sonuçlar özetle aşağıda yazılmıştır: 5 yıl süren denemedeki ölçmelerin değerlendirilmesi sonucunda Soma’daki deneme alanında yaşama yüzdeleri bakımından istatistikî anlamda aralarında önemli farklılık bulunan çıplak köklü dikilen fidanların başarı sıralaması şöyledir: Robinia pseudoacacia (% 100), Cedrus libani (% 95,4), Pinus elderica (% 76,5), Ailanthus glandulosa (% 69,4), Pinus brutia (% 59,3), Eleagnus angustifolia (% 52,8). Soma deneme alanında, tüplü dikilen ağaç türleri arasında fidanların yaşama yüzdeleri bakımından istatistiki açıdan önemli farklılık bulunamamıştır. Tüplü dikilen fidanların yaşama yüzdeleri Pinus brutia’da % 98,6; Pinus nigra’da % 94,6; Pinus pinea’da % 100, Cedrus libani’de % 90,7 olarak tespit edilmiştir. Soma deneme alanında çıplak köklü olarak dikilen türlerin boy ortalamaları şöyledir: Ailanthus glandulosa 28,7 cm; Cedrus libani 41,4 cm; Eleagnus angustifolia 81,7 cm; Pinus brutia 62,0 cm; Pinus elderica 68,1 cm; Robinia pseudoacacia 153,4 cm olarak tespit edilmiştir. Tüplü olarak dikilen ağaç türlerininki ise Cedrus libani 61,3 cm; Pinus brutia 77,4 cm; Pinus nigra 69,1 cm; Pinus pinea 42,2 cm olarak tespit edilmiştir. 4 yıl süren denemedeki ölçmelerin değerlendirilmesi sonucunda Milas deneme alanında çıplak köklü dikilen türler arasında yaşama yüzdeleri bakımından istatistikî anlamda önemli farklılık bulunmuştur. 2 Dikilen fidanların başarı sıralaması şöyledir: Cupressus sempervirens (% 95,4), Ailanthus glandulosa (% 94,4), Pinus brutia (% 84,3), Eleagnus angustifolia (% 71,3), Robinia pseudoacacia (% 54,6), Amygdalus communis (% 17,6). Burada tüplü dikilen fidanlarda yaşama yüzdeleri: Cupressus sempervirens’de % 95,4 ve Pinus brutia’da % 98,2 olarak tespit edilmiştir. Milas deneme alanına çıplak köklü olarak dikilen türlerin boy ortalamaları şöyledir: Cupressus sempervirens 271,7 cm; Ailanthus glandulosa 168,3 cm; Pinus brutia 158,6 cm; Eleagnus angustifolia 194,4 cm; Robinia pseudoacacia 318,8 cm; Amygdalus communis 145,7 cm olarak tespit edilmiştir. Tüplü dikilen ağaç türlerininki ise Cupressus sempervirens 274,4 cm; Pinus brutia 125,3 cm olarak tespit edilmiştir. Milas deneme alanındaki fidanlar Soma’dakilere göre bir yıl daha sonra tesis edilmiş olmasına rağmen ortalama boylar ve yaşama yüzdeleri bakımından yetişme ortamı farklılıkları sebebiyle (Robinia pseudoacacia’nın yaşama yüzdesi dışında) daha üstündür. Tüplü dikilen fidanlar tüpsüz dikilenlere göre biraz daha boylu bulunmuştur. Milas deneme alanına dikilen Amygdalus communis yaşama yüzdesi bakımından en düşük performansı gösteren tür olmuştur. Ege Bölgesinde açık kömür işletmeciliği yapılan sahalarda, madencilik faaliyetlerine başlarken üstteki biyolojik bakımdan aktif olan toprak ayrı bir yerde depolanarak ağaçlandırma alanlarında değerlendirilmelidir. Hafriyat döküm sahalarında topografya oluştururken uygun şekil verilmeli ve en üste serilecek materyal ağaçlandırma veya bitkilendirmeye uygun özellikleri taşımalıdır. Doğal tür olan Pinus brutia başta olmak üzere ve Amygdalus communis dışında bu araştırmada Soma ve Milas deneme alanlarında kullanılan türler saf veya grup karışımı oluşturacak şekilde uygun sahalardaki rehabilitasyon amaçlı ağaçlandırmalarda değerlendirilebilir. Robinia pseudoacacia ve Eleagnus angustifolia türleri kışın yapraklarını döktükleri ve kökleriyle havadaki serbest azotu bağladıkları için ağaçlandırmalarda toprak oluşumunu hızlandırdıkları ve toprağı besin maddesi bakımından zenginleştirdikleri için gerekli durumlarda tercih edilebilir. Türkiye’ de açık ocak işletmelerinin artık materyallerinin ıslahı ve ağaçlandırılması konusunda ilk kapsamlı yayın olan Kantarcı’nın (1988) araştırma makalesi tamamen arazideki ölçmelere, değerlendirmelere ve uygulamalara dayandırılmıştır. Çalışma ağaçlandırılacak ham materyallerin özelliklerinin belirlenmesi ve yeryüzü şekillerinin haritaya işlenmesi, kesitlerinin alınması ile başlatılmıştır. Materyallerin ağaçlandırmaya uygun olmayanlarının kumlu materyallerle kaplanması amacı ile materyal hareket planı yapılmıştır. Bu plana göre arazi tesviye edilmiştir. Üstü 3 kapatılamayan kil (veya killi) materyaller aynen değerlendirilmiştir. Arazi tesviyesinden sonra bölme, bölmecik taksimatı yapılmış ve yollar geçirilmiştir. Daha sonra bütün materyaller üçlü riper ile 80 cm derinliğe kadar riperlenmiştir. Tesviye edilemeyen dik eğimli yamaçlar ise teraslanmıştır. Ağaçlandırma alanına sahil çamı (Pinus pinaster), Fıstık çamı (Pinus pinea) ve yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) bölmeler (veya bölmecikler) halinde dikilmiştir. Çam fidanları tüplü fidan olarak, yalancı akasya fidanları çıplak köklü olarak dikilmiştir. Bu üç ağaç türü de ışık ağacı oldukları için aralarında karışım yapılması söz konusu edilmemiştir. Ancak deneme amacı ile sahil çamı ve yalancı akasya üç bölmede tek ağaç karışım halinde dikilmiştir. Bu denemenin amacı yalancı akasya’nın köklerindeki azot bağlayan Rhizobium bakterilerinin bulunuşu ve yalancı akasya yapraklarının kolay ayrışarak materyal, organik madde ve azot sağlamalarıdır. Böylece bir yandan hızlı gelişen iki ışık ağacının birlikte yetiştirilme imkânı araştırılmış, öte yandan yalancı akasyanın ham materyale yapacağı katkıların sahil çamlarının gelişmesine olumlu etki yapabilme gücü belirlenmiş olacaktır. Ancak bu iki ağaç türünden yalancı akasya daha hızlı geliştiği için sahil çamları altta kalmış ve ışık yetersizliğinden gelişememişlerdir (Bu sonuç daha sonraki yıllarda alınmıştır). Karadeniz’e çok yakın olan ağaçlandırma alanlarında şiddetli sağanak yağışlarından dolayı yüzeysel akışa geçen su erozyonu ve güçlü kuzey rüzgârlarından dolayı rüzgâr erozyonu ile kumullaşma vardır. Açık ocak artığı ham materyallerin kısa sürede kapatılması ve her iki erozyon etkisinin de önlenmesi için hızla gelişen türler seçilmiştir. Sahil çamları makine ile işlenebilen tesviye edilmiş bölmelere dikilmiştir. İdare süresi kısa olan sahil çamı ile 50 yılda iki defa (25 yıl idare süresi ile) ağaçlandırma yapıp, ürün almak öngörülmüştür. Fıstık çamları ise teras yapılmış olan eğimli ve dik eğimli yamaçlara dikilmiştir. Fıstık çamlarından hem çam fıstığı üretimi yapmak, hem de daha uzun idare süresi ile bunları işletmek mümkündür. Dolayısı ile dik yamaçlar da bu fıstık çamı ormanları ile tutulabilecektir. Kantarcı, öngördüğü bu planlama ile yaptığı ağaçlandırmanın sadece bir ağaçlandırma olduğu, bir “orman ekosistemi” kurmak olmadığı bilinci ile hareket etmiştir. Bu sebeple ağaçlandırma alanında çukurlukları doldurtmamış, buralarda sığ, orta derin ve derin göllerin oluşmasını sağlamıştır. Bu göllerdeki suya gelecek olan orman hayvanlarının getirdiği (ektiği veya dışkıları ile yaydığı) orman bitkilerinin tohumları ile 4 ağaçlandırmanın bir ekolojik sisteme (ekosistem) dönüşmesini de planlamış ve uygulamıştır. Kantarcı ve Öztürk (2003) tarafından III. Atmosfer Bilimleri Sempozyumuna sunulan bir bildiride açık kömür işletmelerinde yağışın sebep olduğu yüzey erozyonu ve ağaçlandırmaların önleyici etkileri açıklanmıştır. Ağaçlı’da açık kömür ocağı işletmelerinden arta kalan ham materyaller toprak olmadıkları için bir toprak bağlılığına sahip değillerdir. Bu gevşek materyal sağanak yağışların sonunda oluşan yüzeysel akış ile taşınmakta ve oyuntular oluşup, gelişmektedir. Kantarcı tarafından 1988’de başlatılan ağaçlandırmalarda, fidanlar gelişip, ölü örtü oluşup, yüzey erozyonu ve oyuntu erozyonu önlenene kadar geçen 4-5 yılda önemli sayılabilecek gelişmeler görülmüştür. Araştırma bu erozyon olaylarının açık alanda ve ağaçlandırılmış alandaki durumunu yağış/akış ölçmeleri yaparak incelemeyi amaçlamıştır. Araştırma amacına yönelik olarak; açık alanda 2×5 m’lik alanlar tahta ile sınırlanmıştır. Bu alana düşen yağışın miktarı ve getirdiği (yüzeysel taşınma) materyal ölçülmüştür. Ağaçlandırma alanında yarım kapalı (%50) ve tam kapalı (%100) alanlara da aynı 2×5’lik düzenekler yapılmıştır. Her üç alanda da üst topraktan ve alt topraktan hacim örneği alınarak aradaki farklar karşılaştırılmış ve yüzey erozyonu ile taşınmanın etkisi bir de bu yönden incelenmiştir. Elde edilen bilgilere göre; 1. Tam kapalı ormanda yağışın %44-52’si sahil çamı ormanının tepesinde tutulmuştur. Toprağa ulaşan yağış ise ölü örtü ile kaplı alanda hiçbir yüzeysel taşınmaya sebep olmamıştır. 2. Kapalılığı tam oluşmamış (% 50 kapalı) ağaçlandırma alanında da yüzey erozyonu ile taşınma olmamıştır. Bu alanda da yağış mevcut fıstık çamlarının ve onların ölü örtüsünün etkisi ile tutulmuştur. Yüzeysel akışa geçemeyen yağış materyali de hareketlendirip, taşıyamamıştır. 3. Açık alanda ise yüzeydeki materyalin kum bölümünde %1,711,7 oranında artma, toz bölümünde % 8,7-22,6 oranında, kil bölümünde %6,3-19,0 oranında azalma olmuştur. Materyal kireçsiz olduğu için kil minerallerinin kalsiyum ile bağlanması ve kırıntılanması hemen yok gibidir. Bu sebeple yüzeysel akışa geçen yağış suyu kil ve toz bölümünü taşımış, daha ağır olan kum bölümünden ise ince kumları taşıyabilmiştir. 5 4. Ağaçlandırmanın ilk 5 yılında (kapalılık oluşana kadar) taşınan materyalin kalınlığının 0,95-1,13 mm yüzey aşınmasına karşılık 95-113 m³ ha-1 veya 125,1-148,9 ton ha-1 olabileceği hesaplanmıştır. 5. Bu sonuçlara göre 18 yaşındaki ağaçlandırma alanında kapalılık sağlandıktan sonraki 13 yılda 155-177 m3 ha-1 (200,3-247,5 ton ha-1) materyal yerinde tutulmuştur. 6. Ağaçlı açık kömür ocağı artıklarının ağaçlandırılmasında hızlı gelişen orman ağacı türlerinin kullanılmasının çok isabetli bir karar olduğu ortaya çıkmıştır (Kantarcı, 1988 ile ilişki kurarak). 7. Açık maden ocağı artıklarının yüzeysel taşınma veya oyuntu erozyonu ile taşınmasının asıl önemli yanı bu materyalin aşağıdaki tarım alanlarını ve benzeri kültür arazisini örtmesidir. Özellikle asit maden suyu oluşan alanlarda kültür arazisine verilecek zarar daha da kapsamlıdır. Hızlı gelişen türlerle ağaçlandırma Ağaçlı’da aşağıdaki arazide bulunan fidanlığı korumuştur. Kantarcı’nın (2005) Türkiye Ulusal Orman Envanteri Uluslararası Sempozyumunun teknik gezisine sunulan bildirisi sadece özet olarak yayınlanmıştır. Bu bildirideki verilere göre M.D. Kantarcı tarafından 1988’ de planlanmış ve uygulanmış ağaçlandırma çalışmasının bazı sonuçları hakkında bilgi verilmiştir. Bu sonuçlardan en önemli olanları aşağıda sıralanmıştır: 1. Sahil çamı, fıstık çamı fidanları farklı materyaller üstünde farklı gelişmeler göstermişlerdir. 2. Tuzlu materyaller üstünde iyi gelişemeyen sahil çamı ve fıstık çamı ağaçlandırma alanlarında yüzey erozyonu ve oyuntu erozyonu gelişmiştir (bu alanlar çok küçüktür). 3. Geniş alanda hızlı gelişen türler araziyi kapatmış ve hızlı bir büyüme ile önemli artım yapmışlardır. 4. Yalancı akasya ağaçlandırma alanlarında gelişme daha hızlı olduğu gibi materyalin topraklaşması ve azot bakımından zenginleşmesi de daha hızlıdır. 5. Ağaçlandırma alanlarındaki göllere gelen hayvanların bir kısmı buraya yerleşmişler ve çevredeki meşe baltalık ormanlardan çeşitli tohumları da taşımışlardır. Böylece ağaçlandırılan alan göllerin çekiciliği sayesinde bir orman eko-sistemine dönüşmeye bağlamıştır. 6 Madencilik ve Çevre Sempozyumuna Kantarcı (2005) tarafından sunulan “Ağaçlı (İstanbul) açık maden ocağı artıklarının ağaçlandırılması çalışmalarında elde edilen sonuçlar” başlıklı bildiride yazar 1988’de başladığı açık kömür ocağı ağaçlandırması çalışmalarının 2004 yılındaki sonuçlarını bu çalışması ile sunmuştur. Elde edilen sonuçlar ve öneriler aşağıda sıralanmıştır. 1. Açık maden işletmesi ve sonuçlar Ağaçlı-Yeniköy yöresinde pliosen I (kireçsiz) materyallerinin altında miosen yaşında linyit kömürü yatakları bulunmaktadır. Linyit kömürü yatakları miosen göllerinin genişliğine ve derinliğine bağlı olarak ince veya kalın mercekler halindedir. Bu sebeple kömür yataklarına ulaşabilmek için yerine göre 100-120 m’ye kadar kazı yapılmaktadır. Çıkan materyaller ise arazinin çıkan yerlerine (bir önceki maden ocağı çukuruna) veya dere vadilerine yığılmaktadır. Ancak bu materyaller kazı sürecindeki çıkış sırasına göre yığıldıkları için ağaçlandırmaya uygunlukları araştırılmalı ve irdelenmelidir (Kantarcı, M.D. 1988 ‘de bu konuda ayrıntılı çalışmalar ve planlamalar verilmiştir). 2. Ağaçlandırmada büyümeyi etkileyen ortam faktörleri Ağaçlandırma alanındaki artık materyallerde kalsiyum ve magnezyumun eksikliği, buna karşılık hidrojen sülfür (H2S) varlığı ve bunun sülfürik aside oksitlenmesi (H2SO4) asit materyal oluşumunu sağlamıştır. Ayrıca yer yer tuzlu materyaller de vardır (küçük alanlarda). Tuzsuz kumlu balçık materyallerinde sahil çamlarının boyları 9-10 m ‘ye, Fıstık Çamlarının boyları 8,5-9,5 m’ye ulaşmıştır (2002 yılındaki ölçme). Küçük bir alanda da olsa tuzlu materyallerde sahil çamları ile Fıstık Çamları 3,0-3,5 m boya ulaşabilmişlerdir. salkım ağaçları ise 10-14 m boya ulaşmışlardır. Ölü örtü birikimi; sahil çamı meşcerelerinin altındaki 1.395-2.823 kg ha-1 (tuzlu materyallerde 1.395 kg ha-1), fıstık çamı meşcerelerinin altında 2.743 kg ha-1 (tuzlu materyallerde 1.740 kg ha-1), yalancı akasya meşcerelerinin altında 11.963 kg ha-1 olarak ölçülmüştür. Ağaçlandırma alanı arasında kalmış olan doğal toprakta baltalık sürgününden gelişmiş Sapsız Meşe meşceresinin altındaki ölü örtü miktarı ise 12.503 kg ha-1’dır. Ölü örtünün ayrışması ile toprağa karışan kolloid organik maddeler ve bunlara bağlı olarak azot bileşikleri de ham materyalin topraklaşması yönünde gelişmelerdir. Ham materyaldeki organik karbon miktarı 0-1,16,6-10 cm derinlik kademelerinde olmak üzere sahil çamı meşcereleri altında %0,767-2,110, %0,303-0,670, %0,093-0,223 arasında, fıstık çamı meşcereleri altında%0,930-3,990, %0,240-1,140, %0,100-0,330, yalancı 7 akasya meşcereleri altında %1,772, %0,457, %0,128 oranlarında ölçülmüştür. Toplam azot miktarı ise aynı derinlikler için sahil çamı altında %0,037-0,104, %0,023-0,048, %0,005-0,016 arasında, fıstık çamı altında %0,070-0,278, %0,018-0,151, %0,008-0,063 arasında, yalancı akasya altında %0,179, %0,074, %0,023 oranlarında ölçülmüştür. Salkım ağacı meşcereleri altındaki organik karbonun (%0,010) ve toplam azotun (%0,012) oranlarında 10-20 cm derinliğe kadar ulaşabileceği belirlenmiştir. Ağaçlandırılmış alana meşe kargası çevredeki baltalık ormanlardan meşe palamudu getirip ekmeğe başlamıştır. Böylece 100 m2’lik örnekleme alanlarındaki (12 örnek alan) meşe gençliğinin (yaşı 1-4) sayısı 2-14 arasında sayılmıştır. Aynı alanlarda çimlenen ve yaşı 1-4 arasında olan sahil çamı fidelerinin sayısı 16-68 arasındadır. Suya gelen hayvanların dışkıları ile gelen tohumlardan (100 m²’lik alanlarda) 1-3 Kocayemiş fidesi bulunmaktadır. Sonuç olarak; Ağaçlı’daki açık kömür ocağı işletmesinin artığı hem materyallerde yapılan ağaçlandırma başarıya ulaşmış ve bir orman ekosistemine dönüşmeye başlamıştır. Tecimen (2001) tarafından sunulan bir sempozyum bildirisinde, Ağaçlı’da açık maden ocağı artık materyallerinde 1988-89’da yapılan ağaçlandırmada Karadeniz üzerinden gelen hava kirliliğinin sahil çamı ibrelerinde sebep olduğu kükürt birikimi incelenmek istenmiştir. • İbrelerdeki kükürt miktarları 1, 2, 3ve 4 yaşındaki ibrelerde sırası ile; • Yıkanmamış ibrelerde 2.226-6.398 ppm, 4.972-10.595 ppm, 5.069-10.514 ppm, 4.869-10.435 ppm arasında, • Yıkanmış ibrelerde 1.258-3.218 ppm, 2.640-5.860 ppm, 2.6016.083 ppm, 2.446-6.025 ppm arasında bulunmuştur. Bu miktarlar çok yüksek olduğu için materyaldeki kükürt miktarları da incelenmiştir. Materyalin 0-5, 5-20, 20-40, 40-60, 60-80, 80-100 cm derinliklerindeki kükürt miktarları ise sırası ile; • Kumlu balçık materyallerinde 15.206, 14.294, 14.361, 13.284, 15.197, 12.339 ppm, • Killi balçık materyallerinde 16.323, 16.419, 14.825, 15.208, 18.284, 11.933 ppm olarak bulunmuştur. İbrelerdeki kükürt miktarlarının fazlalığının materyallerdeki kükürtten kaynaklandığı anlaşılmıştır. Karadeniz üzerinden gelen SO2’nin ibrelerde küçük sarı asit yanıklarına sebep olduğu gözlenmekle beraber, asıl 8 kükürt birikimi materyaldeki kükürde bağlıdır. İlginç olan; materyaldeki kükürdün ibreleri öldürmemesidir. Buna karşılık kireçsiz olan materyalin reaksiyonu 3,3-4,5 pH arasında olup, şiddetli asittir. İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği programında tamamlanmış doktora tezinde Tokgöz (2003 ve 2004) bu araştırma ile Ağaçlı’ da M.D. Kantarcı tarafından 1988-89’ da planlanıp gerçekleştirilen ağaçlandırma alanında sahil çamı ve yalancı akasya köklerinin ham materyali kavramasını ve materyalin hareketlenme/göçme olaylarına karşı stabilizasyonunu incelemiştir. N. Tokgöz araştırmasında materyalin kuru ve nemli olduğu dönemlerde köksüz ve köklü durumlarda çekmeye karşı direncini ölçmüştür. Bu ölçmelerin arazide yapılabilmesi için M.D. Kantarcı tarafından özel bir düzenek geliştirilmiştir. Ölçme yapılan materyallerin hacim ağırlıkları, tane çapları, türleri ve su tutma kapasiteleri de belirlenmiştir. Böylece farklı türdeki materyallerin (kumlu balçık, balçıklı kil, kil gibi), farklı derinlikteki yoğunlukları ve çekmeye karşı dirençleri belirlenmiş, köklerin bu dirence olan katkıları ortaya konulmuştur. Sahil çamı köklerinin daha gevrek olmaları yüzünden daha erken kopmalarına karşılık, yalancı akasya kökleri çok daha esnek ve çekmeye karşı çok daha dirençlidirler. Bu sebeple ham materyallerin stabilizasyonu konusunda yalancı akasyanın çok daha uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Tecimen (2005) Ağaçlı’da M. Doğan Kantarcı’nın 1988-89 da planlayıp ağaçlandırdığı alanda, Aşağı Ağaçlı Köyünün yakınındaki yamaçtaki sahil çamı bölmesinde çalışmıştır. Bu bölmede İzmit Hızlı Gelişen Orman Ağacı Türleri ve Kavakçılık Enstitüsünden Dr.Taneri Zoralioğlu tarafından yapılan ayıklama kesimlerinin meşceredeki karbon ve azot dolaşımına etkileri, ağaçların tepe çaplarının gelişimi ve kesimle açılan alanı kapatmaları, ölü örtü kaybı ve ölü örtünün yeniden oluşumu olayları izlenmiştir. Ayıklama kesimlerinde Dr.Taneri Zoralioğlu’nun deneme düzeni üst yamaç, orta yamaç ve alt yamaçta olmak üzere; 3 kontrol, 3 %20 ayıklama, 3 %25 ayıklama, 3 % 33 ayıklama, 3 % 20+20 ayıklama, 3 % 40 ayıklama ve 3 %50 ayıklama olmak üzere toplam 21 parselden oluşmaktadır. Bu parsellerin hepsinde sahil çamlarının alt dalları budanmıştır. Kesilen dalların ve ağaç gövdelerinin bölmeden çıkarma işlemi sırasında ölü örtüyü ve toprağa karışmış ince humusu sıyırıp, taşıdığı için M.D. Kantarcı tarafından ek olarak 7 örnek alan daha eklenmiştir. Bu 7 örnek alanda ağaçların dalları budanmamış olup, 1 kontrol parseli ile %10 9 ve %20 ayıklama yapılmış 6 parsel (3 tekrarlı) bulunmaktadır. Bu 6 parselde kesilen ağaçların gövdeleri ile dalları yerde sürtülmeden bölmeden çıkarılmıştır. Dr. Taneri Zoralioğlu’nun parsellerindeki ağaçların boy ve çap gelişmeleri İzmit ekibi tarafından ölçülmüş ve değerlendirilmiştir. 1. Ayıklama kesiminin % sistematik seçme olarak yapıldığı parsellerde tam kapalılık oluşmamış ve alanın ancak %59,8’ i ağaçların tepeleri ile kapatılabilmiştir. Buna karşılık kontrol parsellerinde kapalılık % 75,3’tür (Budanmış parsellerde). 2. Boylanma en çok sırtta M.D. Kantarcı’nın sonradan eklettiği parsellerden % 20 ayıklama yapılanlarda ölçülmüştür (%42,73 ile 2,01m). Buna karşılık en düşük boylama gelişimi % 33 oranında ayıklama yapılan parsellerde bulunmuştur (%29,56 ile 1,69 m). 3. Çap gelişimi de M.D. Kantarcı’nın sonradan eklettiği parsellerden %10 ayıklama yapılanlarda ölçülmüştür (%32,69 ile 3,01cm). En düşük çap gelişimi ise % 40 ayıklama yapılmış parsellerde ölçülmüştür (%18,46 ile 2,4 cm). 4. Ölü örtü miktarı en az % 50 ayıklama yapılmış parsellerde (6,42 ton ha-1), en çok budanmamış kontrol parselinde (14,32 ton ha-1) bulunmuştur. Budanmamış %10 ayıklama parselinde de ölü örtü miktarı yüksek bulunmuştur (12,15 ton ha-1). 5. Materyalin 0,4 m derinliğe kadar olan üst kesiminde organik karbon miktarı en fazla kontrol parsellerinde bulunmuştur (14,68 ton ha-1 × 0,4 m). En az organik karbon miktarı ise % 50 ayıklama yapılmış olan parsellerde bulunmuştur (2,63 ton ha-1 × 0,4m). 6. Materyalin 0,4m derinliğe kadar olan üst kesiminde toplam azot en fazla kontrol parsellerinde bulunmuştur (1,16 ton ha-1 × 0,4m). En fazla azot miktarı ise % 50 ayıklama yapılmış parsellerde bulunmuştur (0,17 ton ha-1 × 0,4m). 7. Sahil çamı hızlı gelişen bir tür olduğu için ışık ihtiyacı yüksektir. Ancak fazla ışık vermek amacı ile yapılan ayıklamaların aşırıya kaçmaması gerektiği ortaya çıkmıştır. “Güneybatı Virjinya’da Açık Maden Sahalarının Islahı için Rehber” adlı yayının Daniels and Zipper (1997) tarafından hazırlanan “Verimli Maden Topraklarının Oluşturulması ve Yönetimi” adlı bölümünde özetle şunlar açıklanmıştır: “Mevcut açık maden ocağı ham (topraklaşmamış) materyalleri sahada çok değişik olabilmektedir, ancak başta fiziksel ve kimyasal özellikleri doğru bir şekilde belirlenirse etkili bir şekilde yönetilebilirler. 10 Bu materyallerin sıkışması, su tutma kapasitesinin düşüklüğü ve bunlarla bağlantılı köklerin gelişmesindeki kısıtlamalar bu bölgedeki maden topraklarının verimliliğini sınırlayan önemli faktörlerdir. Yüksek seviyelerdeki potansiyel asitlik bazı maden ocağı artık materyallerini ciddi şekilde sınırlamaktadır, ancak bu sorun maden materyalin sıkışmasından çok daha sınırlı kapsamdadır. Toprak analiz yöntemleri bir açık maden ocağı artığı olan ve henüz topraklaşmamış ham materyalleri karşılaştırırken fayda sağlar, ancak bunlar doğal topraklarda olduğu gibi aynı hassasiyette yorumlanamazlar. Üst tabakalardaki toprağın yerine kullanılan verimli materyal Güneybatı Virjinya’daki sert kayalardan elde edilen örtü materyalinden üretilebilir, ancak örtü materyalini seçerken ve sahaya dağıtırken dikkatli olunmalıdır. En üstteki tohum ekimi için hazırlanan nihai yüzeyde en az 120 cm gevşek materyal oluşturacak şekilde kontrollü örtü materyali yerleştirme tekniklerinin kullanılması arazi ıslahının başarısı için özel bir önem taşımaktadır. Organik madde ve karmaşık organik maddenin içine karışmış azotun ve fosforun zamanla birikmesi, vejetasyon içinde bulunan azot bağlayan türlerin bakımı ve demir oksitleri tarafından fosforun bağlanmasının asgari hale gelmesi maden topraklarının uzun vadeli verimliliğini denetleyen önemli faktörlerdir. Üst tabakadaki toprak yerine kullanılacak örtü materyallerinden dikkatli bir şekilde oluşturulmuş maden ocağı materyalleri Appalachian bölgesinin doğal topraklarının birçoğundan daha verimli olabilir.” “Güneybatı Virjinya’da Açık Maden Alanlarının Islahı için Rehber” adlı yayının Burger and Zipper (2002) tarafından hazırlanan “Açık Ocak Yöntemiyle İşletilen Sahaların Orman Haline Nasıl Getirileceği” adlı bölümünde özetle aşağıdaki bilgiler verilmiştir: “Bu yayının amacı gençleştirme silvikültürünün ilkelerinden faydalanarak açık ocak yöntemiyle işletilen maden sahalarının orman tesis etmek için nasıl ıslah edileceğine dair pratik ve pahalı olmayan kılavuz bilgiler sağlamaktır. Bu pratik bilgiler arazi ıslahıyla ilgili yükümlülüklerini zamanında yerine getirmek isteyen kömür madeni işletmecilerine fayda sağlamalıdır. Bu bilgiler ayrıca tomruk ve diğer orman değerleri üretmek için maden ocağı materyallerinin ve sahaların kalitesini iyileştirmeye yardımcı olacak prosedürler içermelidir. Orman alanları için arazi ıslahı prosedürleri otlak/mera ve diğer arazi kullanma biçimlerinden bazı önemli noktalarda farklılıklar içermektedir. Maden sahalarının zamanında ve başarılı bir şekilde ağaçlandırılarak orman haline getirilmesi için önemli ilkeler aşağıda özetlenmiştir: 11 Derine kök salan ağaçların ihtiyaçlarını karşılamak için; mevcut üst tabakadan alınmış doğal toprağa ilave olarak, yüzeye 120 cm iyi özellikte maden sahası örtü materyali serilmelidir. Çözünebilir tuz seviyeleri düşük veya orta, pH değerleri 4,5 ila 6,5 ve kumlu balçık tekstüründe olan maden örtü tabakaları tercih edilmelidir. Virjinya’daki kömür sahalarında bulunan bir parça okside olmuş kahverengi kum taşı ve bir parça okside olmuş kahverengi şist materyalinden oluşan bir karışım ağaçlar için iyi bir büyüme ortamı olan toprağa çabucak ayrışır. Eğer yerli üst toprak tabakası mevcutsa, küçük miktarlarda bile olsa taze toprağın yüzeye karıştırılarak serilmesi kendiliğinden gelen bitkilerin ve fidanların hayatlarını sürdürmelerine yardımcı olacaktır. Toprağın sıkışmasını asgari seviyeye düşürmek çok büyük önem taşımaktadır. Düz sahalardaki sıkışma örtü tabakasından oluşan materyalin nihai olarak boşaltılması azaltılarak ve sahayı hafifçe düzeltmeden mümkünse küçük dozerler kullanılarak bütün yığınların yerleştirilmesinin beklenmesiyle asgari seviyede tutulabilir. Tesviye edilmiş sahalarda yollar ve park alanları belirlenerek trafiğin sınırlandırılması gereklidir. Tesviye edilmiş sahalardan eğim oranı yüzde 20’den az olanlarda ve 300 metreden kısa yamaçlarda kamyonlar ve iş makineleri dolaşmamalıdır. Ormanla kaplı sahaların yüzeyleri genellikle doğal olarak çok düz değildir, bu yüzden kaba bir tesviye ve yamaçları tespit edecek şekilde tesviye genellikle yeterlidir. Ağaçlandırma tesisleri erozyonu önleyecek şekilde yer örtücü bitkilerle ağaçların ışık, su ve mekân ihtiyaçları arasındaki denge dikkatli bir şekilde planlanmalıdır. Yer örtücü bitkiler yavaş büyüyen, yayılıcı olarak büyüyen ayrıca asitli şartlara ve verimsiz topraklara dayanıklı çayırlar ve baklagilleri içermelidir. Maden işletilen bir saha bu kılavuz bilgiler dikkate alınarak ıslah edildikten sonra, çeşitli geniş yapraklı ve iğne yapraklı türler dikilip başarılı bir şekilde tesis edilebilir. Azot bağlayan ağaçlar ve çalılar gibi öncü türler fidan dikimi yoluyla kolayca sahaya tesis edilebilir. Eğer uygun yer örtücü türler ve odunlu türler, arazi ıslahı esnasında sahaya dikilmişlerse doğal ormanlarda bulunan geniş yapraklı ağaç türlerinin tohumları sonunda buralara saçılacak ve çimlenecektir. İyi bir orman meşceresinin gelişmesi için bir hektarda 1.500 ila 1.750 ağaç olacak şekilde dikim, ekim ve doğal istila yoluyla ağaçlandırma tesis edilmelidir. Ağaçların hayatta kalma oranlarının düşük olması ve ilk yıllardaki büyümelerinin zayıf olması, fidanların uygun olmayan şekilde taşınması veya dikilmesiyle ilgilidir. Ağaç fidanlarının tomurcukları sahaya 12 dikilinceye kadar uyanmamış, sürgünleri uzamaya başlamamış olmalıdır, bu fidanların kurumasına izin verilmemeli, sonbahar sonlarından ilkbahar başlangıcına kadarki zaman dilimi içinde dikilmelidir. Dikimler fidanların hayatta kalmasını sağlayacak şekilde derin ve sıkı olmalıdır. Dikimlerde resmi kurumlardaki teknik elemanlara danışılmalı ve dikim işçileri tecrübeli olmalıdır. Elle dikim masraflarını azaltmak amacıyla, bazı yardımcı ağaç türleri (Robinia hispida, Alnus glutinosa, Cercis canadenis vs.) bazı şartlarda uyumlu toprak örtücü alt tabaka olarak uygun ağaç türü kullanılacaksa doğrudan tohum ekimi yoluyla tesis edilebilirler. Bununla birlikte, fidan dikimi yoluyla bitki örtüsü tesis edilmesi hayatta kalma oranının yüksekliğini ve ağaçlar arasındaki uygun aralık ve mesafeyi, ayrıca uygun meşcere tür bileşimini sağlamak için tavsiye edilir. Sahada sık bir meşcerenin oluşturulması amacıyla, fidanların hayatlarını sürdürebilmelerini ve tesis edilen fidanların tepe sürgünlerinin çıkışını sağlamak için herbisidler ocaklar veya (teraslar üzerindeki) şeritler halinde püskürtülebilir. Başlangıçta büyümeyi hızlandırmak için gübre topakları dikim çukuruna yakın çukurlara yerleştirilmelidir (asla dikim çukuruna gübre topakları yerleştirilmemelidir). Pinus taeda ve Pinus virginiana türleri çok hızlı büyürler ve gübrelemeye iyi tepki verirler. Herbisid teknolojisi çok hızlı değiştiğinden gerektiğinde herbisid konusunda bilgili uzmanlara danışılmalıdır. Maden işletmeciliği yapılan bir sahayı ağaçlandırarak ıslah etmek otlak veya mera olarak kullanımdan daha az masraflı olabilir. Yüksek kalitede geniş yapraklı ağaç türü ve yaban hayatı/ yardımcı bitki türü ile 1.500 ağaç ha-1 şeklindeki dikim (2002 tahminlerine göre) hektar başına yaklaşık 500 ABD $ maliyet getirecektir. Maden sahalarında orman tesis etmek için daha az arazi tesviyesi, daha az tamir işlemi ve toprağı örtmek için daha az tohum ve gübre gerektiği için otlak veya mera tesis etmekten daha ucuzdur (tasarruf miktarı hektar başına yaklaşık 750 ABD $’dir). Otlak veya mera tesis etmek için sahanın tesviye edilmesi ağaçların hayatta kalmalarını ve gelişmelerini azaltacak şekilde toprağı sıkıştırır. Daha kaba toprak yüzeyi ve daha az saldırgan toprak örtücü bitki böyle sahalardan orman olarak faydalanmak için daha uygundur. Tarım ürünü veya yem bitkisi üretmenin yanında orman ürünlerini üretmek için de yüksek kalitede, verimli maden toprakları önem taşımaktadır. İyi fiziksel ve kimyasal özelliklere sahip derin ve sıkışmamış maden toprağı ticari tomruk üretimi için mutlak olarak gereklidir. Eğer maden toprağı yüksek miktarda odun üretme kapasitesine sahipse, yaban 13 hayatı, su kalitesi ve rekreasyonel fırsatlar gibi diğer orman değerleri de azami seviyeye çıkarılabilir.” Restorasyonun temel ilkeleri konusunda Bradshaw (1996) tarafından yazılan bir dergi makalesinde, restorasyon teriminin çok çeşitli amaçlar için kullanılabileceğini ancak normal olarak orijinal duruma dönüşü ima ettiğini bildirmektedir. Bradshaw’a (1996) göre, ekolojik restorasyonun bütün ekosistemlere uygulanması düşünülmelidir. Rehabilitasyon veya başka bir kullanma şekline dönüştürme gibi seçeneklerin restorasyondan daha uygulanabilir oldukları akıldan çıkarılmamalıdır. Restorasyonun bileşenleri habitatın kimyasal ve fiziksel özellikleri ve türlerin bizzat kendileridir. Bunların her biri özel işlemleri gerektirir, ancak restorasyona götüren doğal prosesler mümkün olan yerlerde uygulanmalıdır; gerçekte tahrip edici etkiler kaldırıldıktan sonra doğal prosesler yeterli olabilir. Restorasyon prosesinin ilerlemeye yönelik olması sebebiyle, başarı kıstaslarını tanımlamak kolay değildir. Burada en önemli nokta, ekosistem gelişmesinin sınırlandırılmayan yukarı doğru giden bir güzergâhta olması gerektiğidir. Bunu ekolojik anlayışımızın ciddi bir sınavı olan başarılı bir restorasyon izlemelidir. Wales Üniversitesinden Good (2002) tarafından hazırlanan bir literatür derlemesinde maden ve taş ocağı artıklarını da içeren vasfını kaybetmiş sahaların restorasyonu ve yeniden bitki örtüsü tesisi ile ilgili olan özellikle İngiliz literatürü incelenmiş bu konudaki bilgi birikimi özetlenmiştir. Good (2002) bu yayınında varsa üst tabakadaki toprak materyalinin değerlendirilmesinin, değilse uygun restorasyon teknikleriyle ikame toprağı oluşturmak için uygun yöntemlerden bahsetmiştir. Good (2002) sadece sahaya şekil vermenin, drenajı düzenlemenin, doğal toprak materyalini temin etmenin yeterli olmadığını; toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin de ıslah edilmesinin gerekli olduğunu, bu amaçla çayır türlerinden veya azot bağlayan baklagil öncü türlerin tesisinin faydalarını örneklerle açıklamıştır. Vejetasyon tesis ederken orman vejetasyonunun yanında ot bakımından zengin çayırlıkların, sulak alanların ve fundalıkların restorasyon tekniklerinin genel esasları bu yayında özetlenmiştir (Good, 2002). Bu derlemede ayrıca, tesis sonrasındaki bakım ve koruma işlemleri de açıklanmış ve son olarak ise ekolojik restorasyon çalışmalarında maliyet ve verim konularından söz edilmiştir (Good, 2002). Ekolojik Restorasyon Derneğinin “Ekolojik Restorasyona Giriş” adlı yayınında ekolojik restorasyon şöyle tanımlanmıştır: “Ekolojik restorasyon; özelliğini kaybeden, zarar gören veya tahrip olan bir ekosistemin iyileşmesine yardımcı olma prosesidir” (Anon, 2004). 14 3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. Materyal Aydın İli sınırları içinde bulunan ve Aydın şehrine yaklaşık 14 km uzaklıkta olan Şahnalı Köyü yakınlarındaki kömür işletmesinin yükseltisi ortalama 300 metredir (Şekil 1). Maden işletmesinde 1999 yılındaki toplam üretim yaklaşık 350 bin ton olup, hafriyat miktarı 4 milyon m3 kadardır. Aydın-Muğla yolundan güneydoğu istikametinden ulaşmak mümkündür. Çevredeki vejetasyon kızılçam ormanlardan, makilerden, zeytinliklerden ve tarım alanlarından oluşmaktadır. Şekil 1. Deneme Alanı Çevresinin Genel Haritası (Microsoft, 1998) Figure 1. General map of experiment site (Microsoft, 1998) 3.1.1. İklim Aydın Meteoroloji istasyonunun gözlem değerleri Çizelge 1’de sunulmuştur. Çizelge 1’e göre yıllık ortalama sıcaklık 17,5°C; yıllık ortalama yağış ise 656 mm’dir. Deneme alanının bulunduğu yerin iklimi “yarı-kurak Akdeniz iklimi” olarak adlandırılabilir. 15 Çizelge 1. Aydın Meteoroloji İstasyonunun Gözlem Değerleri Table 1. Observation data of Aydın Meteorological Station İSTASYON ADI : AYDIN Enlem Derecesi : 37° 51΄ Boylam Derecesi : 27° 51΄ AYLAR I Ortalama Sıcaklık (°C) 7,8 En Yüksek Sıcaklık (°C) II III IV V VI VII 9,2 11,2 15,7 20,7 25,4 28,1 VIII IX X XI XII Yıllık 17,5 41 23,2 25,2 31,0 33,8 40,2 41,7 43,6 43,0 40,2 38,0 30,5 25,9 43,6 41 En Düşük Sıcaklık (°C) -11,0 -5,4 -4,0 0,0 4,9 10,2 13,4 11,8 7,6 -4,7 -5,3 -11,0 41 Ortalama En Düşük Sıcaklık (°C) -5,0 8,8 13,1 15,8 15,3 11,2 5,5 0,7 -2,8 41 -3,0 -1,0 2,9 27,3 23,3 17,8 13,6 9,5 Rasat Süresi 1,6 5,1 Ortalama Yağış 121,2 94,1 69,6 46,8 30,7 14,0 4,2 (mm) 2,0 15,7 48,4 74,4 135,0 656,0 49 Nispi Nem (%) 77 49 En Hızlı Rüzgâr Yönü E Rüzgâr Hızı (m/s) 2,3 73 67 WSW E 2,5 65 70 70 62 1 W WSW W WSW WSW W WSW W E E 1 1,8 2,3 1 2,9 2,2 55 2,6 46 2,7 53 2,6 2,2 54 2,4 59 1,8 2,0 Aydın Meteoroloji istasyonunun Çepel (1988) tarafından yöntemi açıklanan Thornthwaite sistemine göre su bilânçosu aşağıya çıkarılmıştır (Çizelge 2 ve Şekil 2). 16 Çizelge 2. Thornthwaite Sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun Su Bilânçosu Table 2. Water Balance of Aydın Meteorological Station after Thornthwaite Bilânço Elemanları Sıcaklık Sıcaklık İndisi Düzeltilmemiş PE Düzeltilmiş PE Yağış Depo Değişikliği Depolama Gerçek evapotranspirasyon Su noksanı Su fazlası Yüzeysel akış Nemlilik oranı 1 2 7,8 1,96 12,6 10,7 121,2 0,0 100,0 9,2 2,52 17,2 14,5 94,1 0,0 100,0 AYLAR 4 5 6 7 11,2 15,7 20,7 25,4 28,1 3,4 5,65 8,59 11,71 13,65 25,1 47,9 81,3 120,2 148,0 25,8 52,8 99,7 148,5 185,4 69,6 46,8 30,7 14,0 4,2 0,0 6,0 69,0 25,0 0,0 100,0 94,0 25,0 0,0 0,0 3 8 27,3 13,07 141,5 166,0 2,0 0,0 0,0 9 10 11 23,3 17,8 13,6 10,28 6,84 4,55 101,9 60,9 36,4 105,5 58,7 30,7 15,7 48,4 74,4 0,0 0,0 43,7 0,0 0,0 43,7 10,7 14,5 25,8 52,8 99,7 39,0 4,2 2,0 15,7 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 109,5 181,2 164,0 89,8 110,5 79,6 43,8 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 87,1 95,1 61,7 21,9 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 10,3 5,5 1,7 -0,1 -0,7 -0,9 -1,0 -1,0 -0,9 48,4 10,3 0,0 0,0 -0,2 12 TOPLAM 9,5 2,64 18,3 15,1 135,0 56,3 100,0 17,47 84,85 30,7 15,1 0,0 0,0 0,0 63,6 0,0 31,8 1,4 7,9 358,6 554,8 297,5 297,5 913,3 656,1 Şekil 2. Thornthwaite sistemine göre Aydın Meteoroloji İstasyonunun su bilânçosu grafiği Figure 2. Thornthwaite water balance graphic of Aydın Meteorological Station 17 3.1.2. Jeolojik Yapı ve Madencilik Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (2002) tarafından yayınlanan “Türkiye Jeoloji Haritası’nın Denizli paftasına göre deneme alanı ve çevresinin jeolojik durumu harita olarak Şekil 3’de verilmiştir. Aydın Şahnalı kömür sahasında kömür damarının altında şist ve gnayslardan oluşan temel formasyon ve bunların çakıllarından meydana gelen konglomera yer almaktadır. Kömür yatağının örtü materyali alttan yukarı doğru önce kil, sonra marn (kireçli kil) daha üstte ise kumtaşı, kum, ince bantlar halinde kireç taşı görülür. Yüzeydeki birim ise gevşek yapılı kum ve çakıllardan oluşmaktadır. Bunlar şist ve gnays çakılları olup bol mikalı ince kumlardan ibarettir. Şekil 3. Deneme Alanı ve Çevresinin Jeoloji Haritası (Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, 2002) Figure 3. Geological map of study site and environs Bu sahadaki jeolojik birimler, kömür varlığına göre temel birimler, kömürlü birimler ve örtü birimleri olarak sınıflandırılabilir: • Temel birimler: çalışma alanını doğu, batı ve kuzeyden çevreleyen temel birimleri Paleozoik yaşlı gnays, migmatit, mikaşişt ve granat 18 fillitler oluşturur. Gri renkli gnayslar en altta kalın foliyasyon gösteren sarımsı ayrışma renkli ve gözlü ganyslardır. Mikaşiştler beyaz renkli, kahve renkli ayrışmalıdır. Granat fillit ise koyu mavi renkli ve bol granat içeriklidirler. • Kömürlü birimler: Temel üzerine uyumsuz olarak gelirler. Tabanda çakıltaşı ile başlar, üste doğru kömür damarı, toz taşı ve killi kireçtaşı ile devam eder. Kömürlü birimlerin tabanını oluşturan çakıltaşı, gri renkli, açık kahverengi ayrışma rengindedir. Metamorfik kökenli kuvars ve kaya kırıntılarından ibarettir. Üste doğru ince taneli kumtaşına geçer. Çakıltaşının yaşı bu birimi uyumlu olarak üstleyen kömür damarına göre Orta Miosen’dir. Kömür damarı, KG uzun eksenli bir çöküntü havzasında oluşmuştur. Kömür seviyesi kalınlığı batıya doğru artan tek damar halindedir. Alta doğru killi linyit ve mikalı kumtaşına üstte ise kesin sınırla toztaşlarına geçer. Kömürün yaşı Orta Miosen’dir. Kömür damarını uyumlu olarak örten tozlu kiltaşı ve killi kireçtaşlı düzeyler geniş yayılım gösterir. Toz taşı içerisinde kumtaşı çakıltaşı ve çamurtaşı düzeyleri gözlenir. Kiltaşları beyaz renkli, ayrışma rengi kahverengidir ve yer yer yaprağımsı yapı gösterir. Killi kireçtaşları, krem renkte ve dirençleri düşüktür. • Örtü birimleri: Sahanın güney kesimini tamamen kaplayan bu tortullar çakıltaşı ile temsil edilir. Sarımsı renkli, kırmızımsı ayrışma rengindedir. Metamorfik bileşenlerden oluşmuş birim, az pekişmiş kum ve çakıltaşından ibarettir. Alttan üste doğru iri bloklardan kuma doğru derecelenme gösterir. Pliosen yaşındadırlar (Kalfa, 1985). Aydın ilinin güneyinde ve 17 km mesafede bulunan Şahnalı kömür sahası 1910 yılından beri bilinmekte ve son 50 yıldır aralıksız üretim yapılmaktadır. Kuzeyden güneye doğru yaklaşık 10 derece eğimle dalan kömür damarı ortalama kalınlığı 10 m, 1982 yılı MTA rezervi 14.200.000 tondur. Sahada özellikle örtü kalınlığının daha az olduğu kuzey kesimde açık ocak, güneyde ise yaklaşık 160 m derinlikte kapalı işletme yöntemi ile üretim yapılmaktadır (Kostak, 2005). 3.1.3. Toprak Yapısı: Deneme alanı çevresindeki önemli vejetasyon tipleri kızılçamın hâkim olduğu ormanlar, makilikler gibi doğal alanlar ve tarla ve zeytinlik gibi kültür sahalarından oluşmaktadır. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü (2001) tarafından yayınlanan toprak “Aydın İli Arazi Varlığı Raporu”na göre deneme alanının çevresindeki doğal toprakları harita olarak Şekil 4’de verilmiştir. 19 Şekil 4. Deneme Alanı ve Çevresinin Doğal Toprak Haritası (Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 2001) Figure 4. Soil map of study site and environs Gerek arazi gözlemleri gerekse ilgili envanterlerin ve haritaların incelenmesiyle deneme alanı çevresindeki doğal toprakların genellikle kireçsiz esmer orman topraklarından ve rendzinalardan oluştukları tespit edilmiştir (KHGM, 2001). Kireçsiz esmer orman topraklarında asit reaksiyonlu A horizonu iyi teşekkül etmesine rağmen, B horizonu oluşumu zayıf olup esmer veya kahverengindedir. Rendzina toprakları yüksek oranda kireç içerirler. Etraflarındaki topraklara göre zayıf olup sadece A ve C horizonlarını içerirler. A horizonu ince yapıda ve alkali veya nötr reaksiyonludur. Toprak profillerinin tamamı boyunca CaCO3 dağılmış durumdadır. Her iki büyük toprak grubuna ait toprakların derinlikleri genellikle 20-50 cm’dir. Açık linyit işletme alanlarında madencilik faaliyetleri yürütülürken doğal toprak tabakaları ayrı bir yere depolanıp yeniden bitki örtüsü tesis edilecek sahaların üstüne serilmemektedir. Kömürün üstündeki örtü tabakaları olan hafriyat malzemesinin yeniden bitki örtüsü tesisi kaygısı güdülmeden gelişigüzel serilmesi sonucunda böyle sahalardaki topraklar kaybolmaktadır. 20 Aydın Linyit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin madencilik faaliyetlerini tamamladığı iki ayrı yaştaki malzeme döküm alanında 2000 yılında iki deneme alanı tesis edilmiştir. Deneme alanlarında yetişme ortamına ait veriler toplanmış ve toprak analizleri yapılmıştır. Çizelge 3’de denemeler tesis edilmeden önce 2000 yılında alınan malzeme örneklerinin fiziksel ve kimyasal analizleri verilmiştir. Çizelge 4’de ise deneme alanından 2004 vejetasyon dönemi sonunda alınan malzeme örneklerinin fiziksel ve kimyasal analizleri verilmiştir. Malzeme örneklerinin bozulmamış hacim ağırlığı, maksimum su tutma kapasiteleri ve diğer özelliklerini belirlemek için 2005 yılında tekrar analizler laboratuarda tamamlanmış ve tespit edilen parametreler Çizelge 5’de verilmiştir. Bozulmamış malzeme örneklerinde hacim ağırlığı analizleri yeni malzeme döküm alanı ile eski malzeme döküm alanı arasında malzeme (toprak) özellikleri bakımından farklılığı tespit amacıyla yürütülmüştür. Eski döküm alanındaki malzeme ile yeni döküm alanındaki malzemenin tane çapları dağılımı ve toprak türü farklıdır. Yeni malzeme döküm alanında toz+kil oranları daha yüksektir. Bu alandaki malzemeler killi balçık türündedir. Eski malzeme döküm alanında ise kum oranları daha yüksektir. Eski malzeme döküm alanındaki malzemelerin tamamı kumlu balçık türündedir. Bozulmamış toprak örneklerinde fiziksel özellikleri belirlemeye yönelik olarak yapılan analizler sonucunda eski malzeme döküm alanındaki hacim ağırlığı değerleri daha düşük bulunmuştur. Eski malzeme döküm alanının toprak türünün uygunluğu ve organik madde içeriklerinin daha yüksek oluşu da dikkate alındığında gözeneklerin daha iri ve geçirgenliğin de daha uygun olduğu söylenebilir. Eski malzeme alanı ile yeni malzeme alanı pH değerleri, organik madde, kireç ve elektriki iletkenlik (EC), azot ve fosfor oranları bakımından karşılaştırıldığında (Tablo 3; 4 ve 5) • Eski malzeme alanında toprak reaksiyonu değerleri daha düşüktür, • Eski malzeme alanında elektriki iletkenlik (EC) değerleri daha yüksektir, • Eski malzeme alanında organik madde içerikleri daha yüksektir, • Eski malzeme alanında azot ve fosfor içerikleri daha yüksektir. 21 Eski malzeme alanındaki organik madde, azot ve fosfor değerlerinin yeni malzeme alanına göre daha yüksek oluşları bu değerlerin toprak verimliliği açısından yeterli olduğu anlamına gelmemektedir. Ancak, derinlemesine gelişen kök sistemi ve bu hacimdeki su/hava dengesi hayatta kalma oranlarını ve büyümeyi arttırmıştır. Ölçülen değerler bakımından farklılık her iki deneme alanındaki ağaçların gelişmesi üzerinde de belirgin bir şekilde etkili olmuştur. Eski malzeme alanındaki boy artımı ve hayatta kalma oranları yeni alana göre genel olarak daha iyidir. Çizelge 3. Deneme Alanındaki Malzemenin Dikim Öncesindeki Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Table 3. Physical and chemical characteristics of materials in experiment site before planting Sıra No 1 2 3 4 5 6 Not Yeni malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Kum Toz Kil Tekstür Kireç % % % 54,56 38,56 6,88 Kumlu balçık 51,56 25,56 22,88 Balçık 65,56 25,56 8,88 Kumlu balçık 80,56 14,56 4,88 Balçıklı kum 75,20 18,28 6,52 Kumlu balçık 81,56 13,56 4,88 Balçıklı kum Elk. pH Org. Geç. Madde % EC×103 % 9,98 1,956 6,92 2,594 6,52 0,789 7,82 0,721 0,31 0,963 8,38 0,454 0,31 0,103 7,19 0,418 3,82 3,112 6,04 2,537 0,31 0,438 6,73 0,058 Çizelge 3’ün devamı Sıra No 1 2 3 4 5 6 Not Yeni malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı (marnlı malzeme) Eski döküm alanı (alüviyal malzeme) Azot Fosfor Potasyum Kalsiyum Sodyum Bor (N) (P) (K) (Ca) (Na) (B) % mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1 mg kg-1 0,077 3,0 156 2.700 75 3,22 0,017 2,1 238 2.800 201 0,84 0,004 28,0 81 440 1.250 1,89 0,001 1,6 35 360 95 0,84 0,085 17,54 163 6.400 75 3,43 0,006 1,28 22 35 310 125 1,68 Çizelge 4. Deneme Alanlarındaki Malzemenin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Table 4. Physical and chemical characteristics of materials in experiment site Sıra Derinlik No cm Kum Toz Kil Özellik % % Toprak Kireç Türü % % Elk. Geç. pH EC×103 Org. Madde Azot (N) % % 1 0-40 Eski malzeme 49,84 34,00 16,26 balçık döküm alanı 7,87 0,277 8,02 3,78 0,139 2 0-20 Eski malzeme 59,84 29,00 11,16 kumlu döküm alanı balçık 1,60 0,264 7,72 2,79 0,136 20-50 Eski malzeme döküm alanı 57,8 32,00 10,16 kumlu balçık 1,44 1,593 7,49 1,80 0,08 50-90 Eski malzeme döküm alanı 63,8 34,00 2,16 kumlu balçık 2,81 1,784 7,65 1,45 0,03 3 0-40 Eski malzeme 75,84 22,00 2,16 balçıklı döküm alanı kum 0,96 0,210 7,81 1,32 0,05 4 0-40 Eski malzeme 69,84 25,00 5,16 kumlu döküm alanı balçık 2,00 0,171 8,10 1,15 0,04 5 0-40 Eski malzeme 61,84 32,00 6,16 kumlu döküm alanı balçık 1,20 0,169 8,08 1,50 0,04 6 0-40 Yeni malzeme 59,84 30,00 10,16 kumlu döküm alanı balçık 4,34 0,294 8,55 1,64 0,02 7 0-40 Yeni malzeme 69,84 28,00 2,16 kumlu döküm alanı balçık 1,20 0,117 8,70 1,60 0,01 8 0-40 Yeni malzeme 43,84 34,00 22,16 balçık döküm alanı 0,80 0,207 8,24 1,60 0,04 9 0-20 Yeni malzeme 71,84 22,00 6,16 kumlu döküm alanı balçık 0,80 0,149 8,56 1,31 0,01 20-50 Yeni malzeme 77,84 20,00 2,16 balçıklı döküm alanı kum 0,72 0,077 8,31 1,09 0,01 50-90 Yeni malzeme 73,84 21,00 5,16 kumlu döküm alanı balçık 1,20 0,153 8,76 1,31 0,01 0-40 Yeni malzeme 49,84 28,00 22,16 balçık döküm alanı 1,28 0,208 8,39 1,15 0,62 10 23 Çizelge 4’ün devamı Sıra Derinlik No Özellik Fosfor Potasyum Kalsiyum Magnezyum Demir Bakır Çinko Mangan (P) (P) (Ca) (Mg) (Fe) (Cu) (Zn) (Mn) mg kg-1 cm 1 0-40 Eski malzeme döküm alanı 11,05 412 3.400 120 50,7 1,0 1,7 67 2 0-20 Eski malzeme döküm alanı 15,62 300 2.400 909 17,9 3,5 9,6 224 20-50 Eski malzeme döküm alanı 5,15 173 4.700 106 43,8 3,7 10,0 231 50-90 Eski malzeme döküm alanı 3,53 105 4.300 112 68,9 3,2 7,0 159 3 0-40 Eski malzeme döküm alanı 6,19 112 580 68 3,7 0,4 2,8 37 4 0-40 Eski malzeme döküm alanı 7,37 124 2.000 104 21,6 1,9 4,4 123 5 0-40 Eski malzeme döküm alanı 5,01 151 2.000 93 23,8 1,7 5,1 113 6 0-40 Yeni malzeme döküm alanı iz 137 2.800 282 117,1 5,6 6,3 105 7 0-40 Yeni malzeme döküm alanı iz 47 1.300 134 25,9 2,0 3,0 62 8 0-40 Yeni malzeme döküm alanı 1,32 228 2.100 665 57,3 8,0 4,2 139 9 0-20 Yeni malzeme döküm alanı 1,91 61 710 180 64,9 3,2 4,1 88 20-50 Yeni malzeme döküm alanı iz 38 380 130 6,0 0,7 2,1 39 50-90 Yeni malzeme döküm alanı iz 52 1.400 194 33,15 1,8 2,5 65 0-40 Yeni malzeme döküm alanı iz 188 2.300 485 10,9 7,1 138 10 24 75,8 Çizelge 5. Deneme Alanlarındaki Bozulmamış Malzemenin Hacim Ağırlıkları ile Diğer Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Table 5. Bulk density and other physical and chemical characteristics of undisturbed materials in experiment site. Sıra No 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Özellik Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Eski materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Yeni materyal döküm alanı Alındığı Derinlik Hacim Ağırlığı 0-30 1,241 Maksimum Kum Kil Su Tutma Kapasitesi % % % 47,1 74,25 10,81 cm g cm-3 30-60 1,262 45,2 78,17 7,63 14,20 43,25 0-30 1,242 51,2 75,76 8,42 15,82 45,14 30-60 1,193 49,8 75,76 8,42 15,82 45,14 0-30 1,350 48,4 74,85 8,74 16,41 43,50 30-60 1,280 47,6 74,95 7,56 17,49 43,67 0-30 1,528 46,9 75,92 8,00 16,08 47,51 30-60 1,654 43,1 81,44 7,26 11,30 45,47 0-30 1,661 38,9 57,19 20,48 22,33 45,41 30-60 1,480 43,0 61,72 15,83 22,45 42,95 0-30 1,758 33,8 74,45 9,20 16,35 46,74 30-60 2,011 30,8 57,75 21,82 20,43 44,73 0-30 1,799 35,9 58,45 22,55 19,00 45,49 30-60 1,846 38,8 43,74 19,79 36,47 44,26 0-30 2,047 35,6 57,78 20,10 22,12 43,58 30-60 1,833 32,8 60,96 19,11 19,93 45,85 0-30 1,789 37,7 56,08 22,10 21,82 44,17 30-60 1,707 45,9 81,03 5,53 13,44 46,91 0-30 1,495 50,1 55,22 27,40 17,38 41,09 30-60 1,367 40,0 46,02 27,75 26,23 40,57 25 Toz Kuru Ağırlık % 14,94 g 44,42 Çizelge 5’in devamı Sıra No Özellik cm % EC×103 1 Eski materyal döküm alanı 0-30 1,43 2,305 6,86 Eski materyal döküm alanı 30-60 0,95 1,870 Eski materyal döküm alanı 0-30 1,43 Eski materyal döküm alanı 30-60 Eski materyal döküm alanı 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Alındığı Derinlik Kireç Elk. Geç. Organik Madde Azot Fosfor % % ppm 1,723 0,104 8,92 7,18 1,011 0,060 5,77 1,800 7,12 2,037 0,123 3,32 1,27 2,780 7,15 2,551 0,111 2,97 0-30 1,35 0,706 7,58 1,155 0,089 3,24 Eski materyal döküm alanı 30-60 1,51 0,307 7,80 1,497 0,093 3,24 Eski materyal döküm alanı 0-30 1,03 0,622 7,68 1,069 0,075 1,08 Eski materyal döküm alanı 30-60 0,48 1,440 7,55 0,761 0,052 2,16 Yeni materyal döküm alanı 0-30 1,82 0,346 8,32 0,877 0,063 eseri Yeni materyal döküm alanı 30-60 2,00 0,313 8,47 1,019 0,074 0,67 Yeni materyal döküm alanı 0-30 1,10 0,854 8,21 0,744 0,048 eseri Yeni materyal döküm alanı 30-60 1,02 0,557 8,43 0,479 0,052 eseri Yeni materyal döküm alanı 0-30 1,96 0,299 8,27 0,714 0,034 0,27 Yeni materyal döküm alanı 30-60 1,88 0,707 8,22 0,473 0,044 eseri Yeni materyal döküm alanı 0-30 0,94 0,254 8,50 0,106 0,020 1,48 Yeni materyal döküm alanı 30-60 1,02 0,305 8,55 0,368 0,037 eseri Yeni materyal döküm alanı 0-30 5,81 0,258 8,37 0,497 0,048 1,75 Yeni materyal döküm alanı 30-60 1,34 0,191 8,46 0,358 0,053 0,94 Yeni materyal döküm alanı 0-30 30,08 0,885 7,84 1,723 0,074 1,08 Yeni materyal döküm alanı 30-60 22,70 1,440 7,87 1,015 0,083 1,62 26 pH Deneme Deseni: Deneme dört faktörlü üç tekerrürlü tesadüf blokları deneme desenine uygun olarak tesis edilmiştir. Denemedeki işlemlerin çizelge halindeki özeti Çizelge 6’de sunulmuştur. Çizelge 6. Denemedeki İşlemlerin Özeti Table 6. Summary of the treatments in the experiment İşlemin Adı Malzeme Döküm Alanı Yaşı Ağaç Türü Sulama Gübreleme Tekerrür Parseldeki Fidan Sayısı Toplam Fidan Sayısı İşlem Sayısı 2 5 2 2 3 10 1.200 Malzeme Döküm Alanı Yaşı: Malzeme döküm alanı yaşı olarak, biri 8–10 yıllık diğeri ise 1–2 yıllık olan iki farklı yaştaki döküm alanı üzerinde deneme alanı tesis edilmiştir. Ağaç Türleri: Deneme alanının tesisinde kullanılan ağaç türleri Çizelge 7’de gösterilmiştir. Çizelge 7. Deneme Alanının Tesisinde Kullanılan Ağaç Türleri Table 7. Tree species to establish experiment site Türkçe Adı Latincesi Tüplü veya çıplak köklü Kızılçam Pinus brutia Ten. Tüplü Badem Amygdalus communis L. Çıplak köklü (tamamlamalar tüplü) İğde Eleagnus angustifolia Çıplak köklü Zeytin Olea europea sativa L. Tüplü Yalancı Akasya Robinia pseudoacacia L. Çıplak köklü (Salkım Ağacı) Üreten Fidanlık Muğla Orman Fidanlığı Muradiye ve Muğla Orman Fidanlıkları Muradiye Orman Fidanlığı Zeytincilik Araştırma Ens. Muradiye Orman Fidanlığı Tekerrür: Deneme üç tekerrürlü tesis edilmiştir. Parsellerde fidanlar 2,0 m. × 2,0 m. aralık ve mesafeli olarak dikilmiştir. Böylece bir fidana 4,0 m2 yaşama alanı verilmiştir. 27 Dikim Metodu: Deneme alanındaki parsellerde 40 cm × 40 cm × 40 cm ebadında çukurlar açılmış ve “adî çukur dikimi metodu” kullanılarak fidanlar dikilmiştir. Sulama: Sulama işlemi dikimden sonra başlayıp, sürekli yağışların başladığı ekim ayına kadar iki haftalık aralıklarla, beş yıl boyunca her defasında fidan başına 5 litre su verilecek şekilde uygulanmıştır. Bu işlem Aydın Linyit Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin temin ettiği bir tankerle sahaya su getirilerek ölçekli bir kap yardımıyla yapılmıştır. Organik Gübreleme: Ahır Gübresi: Fidan çukurlarında hacim olarak 6,4 dm3 toprağa 1,50 dm3 ahır gübresi karıştırılmıştır. Böylece her çukura eşit miktarda (1,5 dm3 × 1,05 kg.) ahır gübresi tatbik edilmiştir. Ahır gübresi seçilirken yanmış olmasına ve fiziksel ve kimyasal olarak olumsuz özellikler içermemesine dikkat edilmiştir. Toprak Analizleri: Toprak analizlerinin tamamı 2004 yılına kadar eski İzmir Orman Toprak Laboratuar Müdürlüğünün laboratuarlarında, daha sonrakiler ise Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğünün laboratuarlarında yapılmıştır. Laboratuarda Toprak örneklerinin analizinde tekstür tayini Bouyucous hidrometresi kullanılarak, pH aktüel asitliği belirleyecek şekilde saf suyla hazırlanmış doygunluk çamurunda pH–metre ile (Jackson, 1967), organik madde yaş yakma yöntemiyle (Rauterberg und Kremkus, 1951), azot değiştirilmiş makro Kjehldahl yöntemiyle (Bremner, 1965), kireç (toplam karbonat) tayini Scheibler kalsimetresi ile (Schlichting und Blume, 1966), fosfor kolorimetre ile (Bingham, 1949) mikro elementler zayıf asitle muamele edilerek ekstraksiyonla Pratt, 1965 ve Lindsay and Norvell, 1978) Flame–photometre veya Atomic Absorption Spectro–photometre ile tayin edilmiştir. Su tutma kapasitesi ve hacim ağırlığı silindir metoduna göre yapılmıştır (Gülçur, 1974). Yapılan toprak analizlerinde deneme alanlarındaki malzeme döküm alanlarında organik madde ve azot oranlarının düşüklüğü, taşlılık ve toprak sıkışması özelliklerinin dışında bitki yetişmesini engelleyebilecek aşırı değerlere rastlanmamıştır (Bölüm 3.1.3). 28 4. BULGULAR 2000 yılının ilkbaharında tesis edilen bu deneme alanında 5 yılı (vejetasyon süresini) dolduran fidanlarda her yıl vejetasyon dönemi sonunda ölçmeler tamamlanmış olup bulgular yaşama yüzdeleri ve ortalama boy artımı değerleri aşağıda verilmiştir. 4.1 Yaşama Yüzdeleri Deneme alanındaki fidanlar 5. yılın sonundaki yaşama yüzdeleri bakımından varyans analizine tabi tutulmuş olup varyans analiz sonuçları Çizelge 8’de verilmiştir. Bu analiz sonuçlarına göre; malzeme döküm alanı × gübre etkileşimi ve malzeme döküm alanı × sulama etkileşimi işlemleri % 0,1 seviyesinde, tür, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı × gübre × sulama etkileşimi ise % 5 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 8). 29 Çizelge 8. Yaşama Yüzdeleri için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 8. Variance analysis results for survival rates Varyasyon Kaynağı Serbestlik Derecesi Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F Tekerrür 2 1520,000 760,000 2,693ns Tür 4 2830,000 707,500 2,507* Malzeme 1 1140,833 1140,833 4,042* döküm alanı Tür × Malzeme 4 1646,667 411,667 1,459ns döküm alanı Gübre 1 907,500 907,500 3,216ns Tür × Gübre 4 896,667 224,167 0,794ns Malzeme 1 4200,833 4200,833 14,885*** döküm alanı × Gübre Tür × Malzeme 4 1686,667 421,667 1,494ns döküm alanı × Gübre Sulama 1 907,500 907,500 3,216ns Tür × Sulama 4 213,333 53,333 0,189ns Malzeme 1 3740,833 3740,833 13,255*** döküm alanı × Sulama Tür × Malzeme 4 1363,333 340,833 1,208ns döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama 1 2900,833 2900,833 10,279** Tür × Gübre × 4 986,667 246,667 0,874ns Sulama Malzeme 1 1400,833 1400,833 4,964* döküm alanı × Gübre × Sulama Tür × Malzeme 4 336,667 84,167 0,298ns döküm alanı × Gübre × Sulama Hata 78 22013,333 282,222 Genel 119 48692,500 409,181 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) 30 Alfa Tipi Hata İhtimali 0,0722 0,0480 0,0451 0,2219 0,0732 0,5345 0,0005 0,2111 0,0732 0,9414 0,0008 0,3139 0,0023 0,4854 0,0271 0,8782 Denemede kullanılan türler yaşama yüzdeleri bakımından oldukça yüksek sonuçlar vermişler ancak varyans analizi (Çizelge 8) ve Duncan çoklu testi (Çizelge 9) sonuçlarına göre zeytin % 97,50 ve yalancı akasya % 93,33 ile diğerlerinden farklı bulunmuşlardır. Bu türlerin ardından badem % 87,08; kızılçam % 85,83 ve iğde ise % 85,00 değerini almışlardır. Çizelge 9.Türler Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 9. Duncan multiple comparison test results for survival percent in view of tree species Tür Adı Yaşama Yüzdesi 97,50 Zeytin 93,33 Yalancı akasya 87,08 Badem 85,83 Kızılçam 85,00 İğde Hata Kareler Ortalaması=282,22 Sıralama a ab b b b Yaşama Yüzdesi 100 90 80 70 60 Zeytin Yalancı Akasya Badem Türler Şekil 5. Türlere Göre Yaşama Yüzdeleri Figure 5. Survival percentages for tree species 31 Kızılçam İğde Malzeme döküm alanı yaşının diğer işlemler üzerindeki etkisini araştırmak amacıyla yürütülen Duncan çoklu testleri Çizelge 10, Çizelge 11, Çizelge 12 ve Çizelge 13’de verilmiştir. Bunların arasında, yalnızca gübrelenmiş ve sulanmış parsellerde malzeme döküm alanı açısından yaşama yüzdeleri için yürütülen test sonucunda malzeme döküm alanı yaşının etkili olduğu görülmüştür (Çizelge 11). Çizelge 10. Gübrelenmemiş ve Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 10. Duncan multiple comparison results for survival percentage in view of not fertilesed and not watered plots Malzeme Döküm Alanı Yeni malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Yaşama Yüzdesi 94.667 94.667 Sıralama a a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 11. Gübrelenmemiş Ancak Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 11. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of not fertilized and watered plots Malzeme Döküm Alanı Eski malzeme döküm alanı Yeni malzeme döküm alanı Yaşama Yüzdesi 97.33· 61.33· Sıralama a b Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 12. Gübrelenmiş Ancak Sulanmamış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 12. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of fertilized and not watered plots Malzeme Döküm Alanı Yeni malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Yaşama Yüzdesi 95.33 85,33 Hata Kareleri Ortalaması=282,22 32 Sıralama a a Çizelge 13. Gübrelenmiş ve Sulanmış Parsellerde Malzeme Döküm Alanı Açısından Yaşama Yüzdeleri için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 13. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of fertilized and watered plots Malzeme Döküm Alanı Yaşama Yüzdesi Sıralama Yeni malzeme döküm alanı 95.33 a Eski malzeme döküm alanı 94,00 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Yeni ve eski malzeme döküm alanlarında tesis edilen deneme alanlarındaki çeşitli işlemlerin etkisini incelemek için aşağıda sonuçları çizelge halinde sunulan Duncan çoklu testleri yürütülmüştür (Çizelge 14, Çizelge 15, Çizelge 16, Çizelge 17, Çizelge 18, Çizelge 19, Çizelge 20 ve Çizelge 21). Yeni malzeme döküm alanına dikilen ve sulanan parsellerde gübreleme açısından yaşama yüzdesi için yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre gübrelenen parsellerdeki fidanlarla gübrelenmeyen parsellerdeki fidanların yaşama yüzdeleri daha yüksek bulunarak farklı gruba girmişlerdir (Çizelge 15). Çizelge 14. Yeni Malzeme döküm alanına Dikilen Ancak Sulanmayan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 14. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of not fertilized and watered plots in newly established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Gübreleme Gübrelenen 95,33 a Gübrelenmeyen 94,67 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 33 Çizelge 15. Yeni Malzeme Döküm Alanına Dikilen Ve Sulanan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 15. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of fertilized and watered plots in newly established material Gübreleme Yaşama Yüzdesi Sıralama Gübrelenen 95,33 a Gübrelenmeyen 61,33 b Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 16. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanmayan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 16. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of not watered plots in previously established material Gübreleme Yaşama Yüzdesi Sıralama Gübrelenmeyen 94,67 a Gübrelenen 85,33 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 17. Eski Malzeme döküm alanına Dikilen ve Sulanan Parsellerde Gübreleme Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 17. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of watered plots in previously established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Gübreleme Gübrelenmeyen 97,33 a Gübrelenen 94,00 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Yeni malzeme döküm alanına dikilen ancak gübrelenmeyen parsellerde sulama açısından yaşama yüzdesi için yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre sulanan parsellerdeki fidanların yaşama yüzdeleri daha yüksek bulunarak farklı gruba girmişlerdir (Çizelge 18). 34 Çizelge 18. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 18. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of not fertilized and watered plots in newly established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Sulama Sulanmayan 97,33 a Sulanan 61,33 b Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 19. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 19. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of fertilized and watered plots in previously established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Sulama Sulanmayan 95,33 a Sulanan 95,33 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 20. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Ancak Gübrelenmeyen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 20. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of watered and not fertilized plots in previously established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Sulama Sulanan 97,33 a Sulanmayan 94,67 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 35 Çizelge 21. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen ve Gübrelenen Parsellerde Sulama Açısından Yaşama Yüzdesi için Duncan Çoklu Testi Sonuçları Table 21. Duncan multiple comparison test results for survival percentage in view of watered plots in previously established material Yaşama Yüzdesi Sıralama Sulama Sulanan 95,33 a Sulanmayan 95,33 a Hata Kareleri Ortalaması=282,22 Çizelge 22. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm alanı Durumlarına göre Yaşama Yüzdeleri Table 22. Survival percent of tree species in view of naterial age Ağaç Türü Yalancı Akasya Zeytin İğde Kızılçam Badem Genel Yeni Malzeme Döküm alanı 94,17 Eski Malzeme Döküm alanı 92,50 98,33 82,50 77,50 80,83 86,67 96,67 87,50 94,17 93,33 92,83 Ortalama 93,33 97,50 85,00 85,83 87,08 89,75 100 Yeni Malzeme Döküm Alanı Eski Malzeme Döküm Alanı Ortalama 80 60 40 20 0 Yalancı Akasya Zeytin İğde Kızılçam Badem Genel Şekil 6. Ağaç Türlerinin Malzeme Döküm Alanı Durumlarına Göre Yaşama Yüzdeleri Figure 6. Survival percent of tree species in view of material age 36 Çizelge 23. Ağaç Türlerinin Malzeme Yaşı ve Gübreleme Durumlarına Göre Yaşama Yüzdeleri Table 23. Survival percent of tree species in view of material age and fertilization Ağaç Türü Yalancı Akasya Zeytin İğde Kızılçam Badem Genel Yeni Malzeme Döküm alanı Gübrelenmeyen Gübrelenen 88,33 100,00 96,67 70,00 58,33 76,67 78,00 100,00 95,00 96,67 85,00 95,33 Eski Malzeme Döküm alanı Gübrelenmeyen Gübrelenen 96,67 88,33 96,67 91,67 98,33 96,67 96,00 96,67 83,33 90,00 90,00 89,67 100 80 60 40 20 0 Yalancı Zeytin Akasya İğde Kızılçam Badem Genel Yeni Malzeme Döküm Alanı Gübrelenmeyen Yeni Malzeme Döküm Alanı Gübrelenen Eski Malzeme Döküm Alanı Gübrelenmeyen Eski Malzeme Döküm Alanı Gübrelenen Şekil 7. Ağaç Türlerinin Malzemenin Özelliklerine ve Gübreleme Durumlarına göre Yaşama Yüzdeleri Figure 7. Survival percent of tree species in view of material age irrigation 4.2. Ortalama Boy Artımları Deneme alanındaki fidanlar her yıl gerçekleştirilen periyodik ölçmelerle elde edilen fidan boylarından beş yıllık toplam boy artımları bakımından her tür için ayrı varyans analizine tabi tutulmuş olup bu analiz sonuçları ve diğer bilgiler aşağıda bölümler halinde sunulmuştur. 37 4.2.1. Yalancı akasya Yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) türüne ait fidanların sahada uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur. Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu işlemleri % 0,1 alfa seviyesinde, sulama işlemi % 1 alfa seviyesinde, gübreleme ise % 5 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 24). Çizelge 24. Yalancı akasya Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 24. Variance analysis results of height increment for black locust Varyasyon Kaynağı Tekerrür Malzeme döküm alanı Gübre Malzeme döküm alanı × Gübre Sulama Malzeme döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama Malzeme döküm alanı × Gübre × Sulama Hata Genel Serbestlik Derecesi Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F 2 1 9.693,483 208.316,940 4.846,741 208.316,940 1,535ns 65,979*** Alfa Tipi Hata İhtimali 0,2490 0,0000 1 1 24.344,866 10.486,784 24.344,866 10.486,784 7,711* 3,321ns 0,0143 0,0869 1 1 35.865,655 67.955,555 35.865,655 67.955,555 11,359** 21,523*** 0,0047 0,0006 1 1.038,587 1.038,587 0,329ns 0,5812 1 4.487,588 4.487,588 1,421ns 0,2520 14 23 44.202,691 406.392,150 3157,335 17669,224 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) 38 Sulanmayan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının malzeme döküm alanı durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve eski malzeme döküm alanı daha farklı bulunmuştur (Çizelge 25). Çizelge 25. Sulanmayan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi Table 25. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the not irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 446.24 Yeni malzeme döküm alanı 366.33 Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir Sıralama a b Sulanan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının malzeme döküm alanı durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve eski malzeme döküm alanı daha farklı bulunmuştur (Çizelge 26). Çizelge 26. Sulanan Yalancı akasya Türü Fidanlarının Malzeme Döküm alanı İşlemi için Çoklu Duncan Testi Table 26. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Eski malzeme döküm alanı Yeni malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı 475,35 182,60 Sıralama a b Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir Yeni malzeme döküm alanında bulunan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının sulama durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve sulanmayan parsellerdeki fidanların ortalama boy artımları daha fazla bulunmuştur (Çizelge 27). 39 Çizelge 27. Yeni Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi Table 27. Multiple Duncan Test for black locust seedlings in the newly established material plots in view of irrigation Sulama Sulanmayan Sulanan Ortalama Boy Artışı Sıralama 366,33 a 182,60 b Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir Eski malzeme döküm alanında bulunan parsellerdeki yalancı akasya fidanlarının sulama durumuna göre beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve sulanan parsellerdeki fidanların ortalama boy artımları daha fazla bulunmuştur (Çizelge 28). Çizelge 28. Eski Malzeme Döküm alanına Dikilen Yalancı akasya Parsellerinde Sulama İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi Table 28. Multiple Duncan Test for height increments of black locust seedlings in the previously established material plots in view of irrigation Sulama Sulanan Sulanmayan Ortalama Boy Artışı 475.350 446.242 Sıralama a b Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir Deneme alanındaki yalancı akasya fidanlarının bulunduğu parsellerde gübreleme işlemi bakımından beş yıllık ortalama boy artımlarıyla ilgili Duncan çoklu testine tabi tutulmuş ve gübrelemenin etkisinin olumlu olduğu bulunmuştur (Çizelge 29). 40 Çizelge 29. Yalancı akasya Fidanlarının Gübreleme İşlemi için Ortalama Boy Artımlarının Çoklu Duncan Testi Table 29. Multiple Duncan Test for height increments of black locust seedlings in the previously established material plots in view of irrigation Sulama Gübrelenen Gübrelenmeyen Ortalama Boy Artışı Sıralama 399.479 a 335.781 b Hata Kareleri Ortalaması= 3.157,335 dir 4.2.2. Zeytin Zeytin (Olea europea sativa) türüne ait fidanların sahada uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 30’de sunulmuştur. Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı ve malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu işlemleri % 0,1 alfa seviyesinde, gübreleme ise % 1 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 30). Çizelge 30. Zeytin Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 30. Variance analysis results of height increment for olive species Varyasyon Kaynağı Tekerrür Malzeme döküm alanı Gübre Malzeme döküm alanı × Gübre Sulama Malzeme döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama Malzeme döküm alanı × Gübre × Sulama Hata Genel Serbestlik Derecesi Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F 2 1 2260,026 27088,320 1130,013 27088,320 3,509ns 84,105*** Alfa Tipi Hata İhtimali 0,0572 0,0000 1 1 1796,086 88,627 1796,086 88,627 5,577* 0,275ns 0,0316 0,6132 1 1 513,005 6520,147 513,005 6520,147 1,593ns 20,244*** 0,2259 0,0007 1 108,630 108,630 0,337ns 0,5765 1 14,789 14,789 0,046ns 0,8153 14 23 4509,062 42898,693 322,076 1865,161 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) 41 Zeytin türü için sulanmayan parsellerde malzeme döküm alanı işlemi bakımından ortalama boy artımlarıyla ilgili yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre eski malzeme döküm alanı farklı bulunmuştur (Çizelge 31). Çizelge 31. Sulanmayan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna Göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi Table 31. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive seedlings in the not irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 97,94 Yeni malzeme döküm alanı 63,71 Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 dir Sıralama a b Zeytin türü için sulanan parsellerde malzeme döküm alanı işlemi bakımından ortalama boy artımlarıyla ilgili yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre eski malzeme döküm alanı farklı bulunmuştur (Çizelge 32). Çizelge 32. Sulanan Zeytin Parsellerindeki Malzeme Döküm alanı Durumuna göre Ortalama Boy Artımları için Duncan Çoklu Testi Table 32. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive seedlings in the irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 140,15 Yeni malzeme döküm alanı 40,00 Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 Sıralama a b Yeni malzeme döküm alanındaki zeytin fidanlarının ortalama boy artımlarıyla ilgili olarak sulama işlemi bakımından yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre iki toplum birbirinden farklı bulunmuştur (Çizelge 33). 42 Çizelge 33. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen Duncan Çoklu Testi Table 33. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive seedlings in newly established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanmayan 63.71 Sulanan 40,00 Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 Sıralama a b Eski malzeme döküm alanındaki zeytin fidanlarının ortalama boy artımlarıyla ilgili olarak sulama işlemi bakımından yürütülen Duncan çoklu testi sonuçlarına göre iki toplum birbirinden farklı bulunmuştur (Çizelge 33). Çizelge 34. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Zeytin Fidanlarının Sulama İşlemi Bakımından Ortalama Boy Artımlarıyla İlgili Olarak Yürütülen Duncan Çoklu Testi Table 34. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive seedlings in previously established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanan 140,15 Sulanmayan 97,94 Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 Sıralama a b Zeytin fidanlarında gübreleme işleminin etkisi yürütülen Duncan çoklu testi ile ortaya konmuştur (Çizelge 35). Çizelge 35. Zeytin Fidanlarında Gübreleme İşlemi için Yürütülen Duncan Çoklu Testi Table 35. Multiple Duncan Test for mean height increment of olive seedlings in view of fertilization Gübreleme Ortalama Boy Artışı Gübrelenen 94,10 Gübrelenmeyen 76,80 Hata Kareleri Ortalaması= 322,076 43 Sıralama a b 4.2.3. İğde İğde (Eleagnus angustifolia) türüne ait fidanların sahada uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur. Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa seviyesinde, malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu ise % 1 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46 36). Çizelge 36. İğde Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 36. Variance analysis results of height increment for russian olive species Varyasyon Kaynağı Serbestlik Derecesi Tekerrür Malzeme döküm alanı Gübre Malzeme döküm alanı × Gübre Sulama Malzeme döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama Malzeme döküm alanı × Gübre × Sulama Hata Genel 2 1 Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F 427,089 29125,080 213,545 29125,080 0,246ns 33,536*** Alfa Tipi Hata İhtimali 0,7868 0,0002 1 1 1051,493 655,839 1051,493 655,839 1,211ns 0,755ns 0,2914 0,4048 1 1 3046,729 10089,786 3046,729 10089,786 3,508ns 11,618** 0,0809 0,0048 1 473,789 473,789 0,546ns 0,4793 1 3026,735 3026,735 3,485ns 0,0818 13 22 11290,189 59186,731 868,476 2690,306 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) Sulanmayan iğde parsellerinde malzeme döküm alanının etkisinin iğde fidanlarını iki farklı gruba ayırıp ayırmadığı yürütülen Duncan çoklu testi ile araştırılmış, ancak bir fark bulunamamıştır (Çizelge 37). 44 Çizelge 37. Sulanmayan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 37. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive seedlings in the not irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 248,38 Yeni malzeme döküm alanı 214,09 Hata Kareleri Ortalaması= 868,476 Sıralama a a Sulanan iğde parsellerinde malzeme döküm alanının etkisinin zeytin fidanlarının ortalama boy artımları yönünden iki farklı gruba ayırıp ayırmadığı yürütülen Duncan çoklu testi ile araştırılmış, eski malzeme döküm alanındaki fidanların daha fazla boy artımı yaptıkları görülmüştür (Çizelge 38). Çizelge 38. Sulanan İğde Parsellerinde Malzeme Döküm Alanının Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 38. Multiple Duncan Test for russian olive seedlings in the irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 260,19 Yeni malzeme döküm alanı 145,80 Hata Kareleri Ortalaması= 868,476 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucuna göre; yeni malzeme döküm alanındaki parsellerde sulama dikilen iğde fidanlarının ortalama boy artımlarını olumsuz yönde etkilemiştir (Çizelge 39). Çizelge 39. Yeni Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 39. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive seedlings in newly established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanmayan 214,09 Sulanan 145,80 Hata Kareleri Ortalaması= 868,476 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucuna göre; eski malzeme döküm alanındaki parsellerde sulama dikilen iğde fidanlarının ortalama boy artımlarını olumlu yönde etkilemiştir (Çizelge 40). 45 Çizelge 40. Eski Malzeme Döküm Alanında Sulamanın İğde Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 40. Multiple Duncan Test for mean height increment of russian olive seedlings in previously established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanan 260,19 Sulanmayan 248,38 Hata Kareler Ortalaması= 868,476 Sıralama a b 4.2.4. Kızılçam Kızılçam (Pinus brutia) türüne ait fidanların sahada uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 41’de sunulmuştur. Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa seviyesinde, malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu ise % 1 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46). Çizelge 41. Kızılçam Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 41. Variance analysis results of height increment for calabrian pine species Varyasyon Kaynağı Tekerrür Malzeme döküm alanı Gübre Malzeme döküm alanı × Gübre Sulama Malzeme döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama Malzeme döküm alanı × Gübre × Sulama Hata Genel Serbestlik Derecesi Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F 2 1 5544,834 57797,935 2772,417 57797,935 2,358ns 49,166*** Alfa Tipi Hata İhtimali 0,1326 0,0001 1 1 2550,772 2486,519 2550,772 2486,519 2,170ns 2,115ns 0,1619 0,1670 1 1 31,462 18735,630 31,462 18735,630 0,027ns 15,938** 0,8465 0,0018 1 107,926 107,926 0,092ns 0,7593 1 4377,511 4377,511 3,724ns 0,0731 13 22 15282,305 106914,894 1175,562 4859,768 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) 46 Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanmayan parsellerdeki kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 42). Çizelge 42. Sulanmayan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 42. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian pine seedlings in the not irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 181,03 Yeni malzeme döküm alanı 135,12 Hata Kareler Ortalaması= 1175.562 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanan parsellerdeki kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 43). Çizelge 43. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 43. Multiple Duncan Test for calabrian pine seedlings in the irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 233,35 Yeni malzeme döküm alanı 72,90 Hata Kareler Ortalaması= 1175.562 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, yeni malzeme döküm alanında kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerinde sulama işleminin etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 44). 47 Çizelge 44. Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 44. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian pine seedlings in newly established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanmayan 135,12 Sulanan 72,90 Hata Kareler Ortalaması= 1175.562 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, eski malzeme döküm alanında kızılçam fidanlarının ortalama boy artımları üzerinde sulama işleminin etkili olduğu bulunmuştur Çizelge 45. Eski Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Sulama İşleminin Kızılçam Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 45. Multiple Duncan Test for mean height increment of calabrian pine seedlings in previously established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sıralama Sulanan 233.347 a Sulanmayan 181.033 b Hata Kareler Ortalaması= 1175.562 dir 4.2.5. Badem Badem (Amygdalus communis) türüne ait fidanların sahada uygulanan işlemler sonucunda beş yılda elde ettikleri boy artımlarıyla ilgili olarak gerçekleştirilen varyans analiz tablosu Çizelge 24’de sunulmuştur. Bu analiz sonuçlarına göre, malzeme döküm alanı işlemi % 0,1 alfa seviyesinde, sulama ve malzeme döküm alanı × sulama interaksiyonu % 5 alfa seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 46). 48 Çizelge 46. Badem Türü için Gerçekleştirilen Varyans Analizi Sonuçları Table 46. Variance analysis results of height increment for almond species Varyasyon Kaynağı Tekerrür Malzeme döküm alanı Gübre Malzeme döküm alanı × Gübre Sulama Malzeme döküm alanı × Sulama Gübre × Sulama Malzeme döküm alanı × Gübre × Sulama Hata Genel Serbestlik Derecesi Kareler Toplamı Kareler Ortalaması Hesaplanan F 2 1 3589,213 53747,003 1794,607 53747,003 1,621ns 48,542*** Alfa Tipi Hata İhtimali 0,2320 0,0000 1 1 848,352 320,105 848,352 320,105 0,766ns 0,289ns 0,4002 0,6046 1 1 6283,341 8678,066 6283,341 8678,066 5,675* 7,838* 0,0304 0,0137 1 14,091 14,091 0,013ns 0,8768 1 523,507 523,507 0,473ns 0,5091 14 23 15501,152 89504,830 1107,225 3891,514 ns = Önemsiz (not significant) * = Önemli % 5 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 5) ** = Önemli % 1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 1) *** = Önemli % 0,1 alfa seviyesinde (significant at alfa level % 0.1) Uygulanan Duncan çoklu testi sonucunda, sulanmayan parsellerdeki badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 47). Çizelge 47. Sulanmayan Parsellerde Malzeme döküm alanı İşleminin Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 47. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond seedlings in the not irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 146,782 Yeni malzeme döküm alanı 90,167 Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 dir 49 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, sulanan parsellerdeki badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine malzeme döküm alanı yaşının etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 48). Çizelge 48. Sulanan Parsellerde Malzeme Döküm alanı İşleminin Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 49. Multiple Duncan Test for almond seedlings in the irrigated plots in view of material age Malzeme döküm alanı Ortalama Boy Artışı Eski malzeme döküm alanı 217,17 Yeni malzeme döküm alanı 84,50 Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 Sıralama a b Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, yeni malzeme döküm alanındaki parsellerde bulunan badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine sulamanın etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge ). Çizelge 49. Sulamanın Yeni Malzeme Döküm Alanındaki Parsellerde Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 49. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond seedlings in newly established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sulanmayan 90,17 Sulanan 84,50 Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 Sıralama a a Yürütülen Duncan çoklu testi sonucunda, eski malzeme döküm alanındaki parsellerde bulunan badem fidanlarının ortalama boy artımları üzerine sulamanın etkili olduğu bulunmuştur (Çizelge 50). 50 Çizelge 50. Sulamanın Eski Malzeme döküm alanındaki Parsellerde Bulunan Badem Fidanlarının Ortalama Boy Artımı Üzerindeki Etkisi için Duncan Çoklu Testi Table 50. Multiple Duncan Test for mean height increment of almond seedlings in previously established plots in view of irrigation Sulama Ortalama Boy Artışı Sıralama Sulanan 217,17 a Sulanmayan 146,78 b Hata Kareler Ortalaması= 1.107,225 dir 51 5. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER 5.1. Tartışma Ağaçlandırma alanlarında, sulama ve gübreleme işlemlerinin genel olarak bitkiler üzerinde hem yaşama yüzdesi hem de boy artımı üzerinde olumlu etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Ancak bu çalışmada yeni malzeme döküm alanında bu etki görülmemiş hatta olumsuz bir sonuç ortaya çıkmıştır. Arazi gözlemlerimiz sonucunda, bu olumsuzluğun kaynağının bu sahadaki toprak sıkışması ve durgun suyun ağaçların gelişmesini etkilemesi olduğu tespit edilmiştir. Bu olumsuzluğun söz konusu olmadığı eski malzeme döküm alanı gübreleme ve sulama işlemlerine olumlu tepki vermiştir. Yaşama yüzdeleri türler açısından değerlendirildiğinde (Çizelge 8 ve Çizelge 9) türler arasında farklılık bulunmuştur. Zeytin ve yalancı akasya diğer üç türe göre daha başarılı bulunmuştur. Zeytin fidanları tüplü olarak dikildiklerinden başlangıçta avantaja sahiptiler. Yalancı akasya ise dünyanın çoğu yerinde maden artığı alanlarının veya diğer bozuk sahaların ıslahında gayet başarılı sonuçlar alınmış olan bir ağaç türüdür. Badem, kızılçam ve iğde ise ikinci gruba giren türlerdir. Malzeme döküm alanının yaşı bütün türlerde yaşama yüzdeleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Organik madde bakımından zengin olmayan hafriyat atığı malzemeden oluşan örtü malzemesinin istiflenme şekli, bu sahanın ağır iş makinelerinin etkisiyle çok sıkışmış olması ve ayrıca sahanın drenajının kötü olması yaşama yüzdesini etkileyen olumsuz özelliklerdir. Ancak bu tortul malzeme zaman geçtikçe atmosferik etkilerle hızlı bir şekilde parçalanmakta ve ayrışmaktadır. Bu yüzden malzeme parçalanmasının ve ayrışmasının daha fazla olduğu eski malzeme döküm alanındaki fidanların yaşama yüzdeleri yeni serilen örtü tabakaları olan yeni malzeme döküm alanından daha yüksek bulunmuştur. Eski malzeme döküm alanındaki malzeme kumlu balçık türünde olduğu için gevşek ve geçirgendir. Yeni dikim alanındaki malzeme ise killi balçık olup daha sıkıdır. Bu malzemenin alana döküldükten sonra paletli makine ile serilmesi sıkışmasına sebep olmuştur. Bu sebeple yeni döküm alanındaki killi balçık malzeme kendi özelliğine ek olarak sıkıştırıldığı için geçirimsizliği arttırılmıştır. Bu malzemeden suyun sızmaması, kuruduğunda iyice sert/sıkı bir yapı kazanması köklerin gelişmesini ve gelişen köklerin de havalanmasını engellemiştir. Daha yüzeysel (sığ) kök sistemi kuraklıktan daha fazla etkilenmiştir. Ayrıca daha yüzeysel (sığ) kök 52 sisteminin faydalanabileceği toprak hacmi de daha küçük olmuştur. Sonuçta yeni malzeme döküm alanındaki fidanların gelişmeleri eski malzeme döküm alanındaki fidanlardan geri kalmıştır (Toprak özellikleri ile ilgili 3.1.3 bölümüne bakınız). Laboratuarda analiz edilen yeni ve eski malzeme harmanlarının fiziki ve kimyasal özellikleri karşılaştırıldığında (8,08 ila 8,76 arasında olan) pH değerlerinin yüksek oluşu, organik madde oranının ve birçok besin elementi oranının eski malzeme döküm alanına göre daha düşük olması yaşama yüzdeleri ve boy artımları üzerinde ters ve aldatıcı yönde etkide bulunmuştur ( Çizelge 4). Ağaç türlerinin büyüme dönemi içindeki kurak dönemde sulanmaları hem kuraklıktan dolayı zarar görmelerini engellemekte hem de artım ve gelişmeleri üzerinde faydalar sağladığı bilinmektedir. Yeni malzeme döküm alanında bulunan ve sulanan fidanların yaşama yüzdelerinin eski malzeme döküm alanında bulunanlardan daha düşük olması kötü drenaj şartları dâhil olumsuz malzeme özelliklerinde kaynaklanmıştır. Dikim esnasında işlem olarak fidan çukurlarına yanmış ahır gübresi verilmesi malzeme döküm alanının özelliklerine bağlı olarak sulama ile birlikte önemli etkide bulunmuştur. Yaşama yüzdelerinde olduğu gibi, beş yıllık boy artımlarının bütün türlerde gübreleme ve sulama işleminde beklenen etkiyi göstermemeleri yeni malzeme döküm alanının olumsuz malzeme özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, gübreleme ve sulama işlemlerinin olumlu etkileri yeni malzeme döküm alanındaki olumsuz malzeme özellikleri sebebiyle yeterli olmamıştır ( Çizelge 4). Yaşama yüzdeleri için yapılan değerlendirmede olduğu gibi döküm malzemesinin yaşı ortalama boy artımları üzerinde etkili bir faktördür. Genellikle eski malzeme döküm alanında sulama ve gübreleme olumlu yönde etkili olmuştur (Çizelge 24, Çizelge 30, Çizelge 36, Çizelge 41 ve Çizelge 46). Bu araştırmanın deneme alanlarında kullanılan türler proje oluşturulurken mevcut tecrübeler ve literatür ışığında seçilmiştir. Bu türlerin beş yıl sahada kaldıktan sonraki başarıları bu yüzden şaşırtıcı olmamıştır. Karakurt (2002 ve 2004) tarafından Ege Bölgesindeki Soma’da linyit madeni sahalarında yürütülen bir başka araştırmada beş yılın sonunda 53 iğde (Eleagnus angustifolia) % 52,78; kızılçam (Pinus brutia) % 59,26 ve 98,61; kokar ağaç (Ailanthus glandulosa) % 69,44; Azarbeycan çamı (Pinus elderica) % 76,47; sedir (Cedrus libani) % 90,74 ve 96,30; fıstık çamı (Pinus pinea) % 100 ve yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) ise % 100 oranında hayatta kalabilmişlerdir. Aynı araştırma projesinin Milas deneme alanında dört yılın sonunda ise servi (Cupressus sempervirens) % 95,37; kokar ağaç (Ailanthus glandulosa) % 94,34; kızılçam (Pinus brutia) % 84,27; iğde (Eleagnus angustifolia) % 71,30; yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) % 54,63 ve badem (Amygdalus communis) ise % 17,59 oranında hayatta kalabilmiştir. Karakurt (2002 ve 2004) tarafından yürütülmüş olan bu araştırma sonuçlarını elde ederken ağaç türü ve tüplü fidan kullanımı dışında başka işlem bulunmamaktaydı. Şimşek ve ark. (1996) ve Avcıoğlu ve ark. (1994) tarafından değişik ağaç türleri ile yapraklı tür adaptasyon denemeleri maden işletmeciliği yapılan değil, ancak ağaçlandırılması gerekli bozuk orman alanlarında yürütülmüştür. Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar Şimşek ve ark.’nın (1996) ve Avcıoğlu ve ark.’nın (1994) elde ettiklerine ve orman idaresinin ağaçlandırmalar için kabul ettiği değerlere yakındır. Hatta Şimşek ve ark. (1996) tarafından yayınlanan teknik bültende çok fazla kuruma sebebiyle Ege Bölgesindeki deneme alanlarının değerlendirme dışında bırakıldığı ifade edilmiştir. Kantarcı ve ark. (1998a ve 1998b) tarafından yürütülen bir araştırmada, İstanbul çevresindeki açık linyit işletmesindeki malzeme döküm alanında yürütülen bir başka araştırmada sahil çamı, fıstık çamı ve yalancı akasya türlerinin gelişmeleri incelenmiştir. Kantarcı ve ark. (1998a ve 1998b) yalancı akasya türünün ilk yıllarda hızlı gelişerek, sahil çamlarını ve fıstık çamlarını gölgelediğini ve engellediğini ifade ederek, meşcere tesislerinde münferit karışım yerine her türün ayrı bölmeler halinde dikilmesini tavsiye etmektedir. 5.2. Sonuç ve Öneriler • Tür seçimi, enlem, yükselti, denize uzaklık, iklim, toprak yapısı ve bölgenin doğal vejetasyon yapısı gibi yetişme ortamı (saha) özelliklerinin yanında ekonomik kıstasların da dikkate alınmasını gerektiren zor ve karmaşık bir karardır. Bununla birlikte; bitki örtüsü tesisinde ağaç ve çalı türleri seçilirken yerli türlere ağırlık verilmesinin başarı şansını arttıracağı göz önüne alınmalıdır. • Ancak yeni malzeme döküm alanında tesis edilen deneme alanındaki türlerin başarıları eski malzeme döküm alanında tesis edilmiş olanlarla 54 karşılaştırıldığında daha düşük bulunmuştur. Bunun sebebi malzemenin fiziksel ve kimyasal özellikleridir. Aydın’da açık kömür işletmeciliği faaliyetlerinin tamamlandığı devlet ormanı sahalarında kızılçamın özel mülkiyete konu sahalarda zeytinin yanında bu araştırmada denenen diğer türlerin saf veya karışık olarak tesisinde bir sakınca yoktur. Hatta iğde ve yalancı akasya köklerindeki azot bağlayan bakteriler yoluyla toprağı besin maddesi bakımından zenginleştirdiği için faydalı görülmektedir. Ancak karışımlarda münferit karışım yerine gruplar halinde dikim tercih edilmelidir. • Madencilik işlemlerinin tamamlandığı yeni toprak (hafriyat malzemesi) döküm harmanlarında doğrudan hedeflenen nihai türleri tesis etmek yerine organik madde bakımından zengin toprak gelişimini hızlandırmak ve erozyonu önlemek amacıyla, yörede doğal olarak bulunan veya tarım alanlarında yaygın kullanılan tek yıllık ot türleriyle bir ön bitkilendirme (yeşil gübreleme) yapılabilir. Böyle bir işlem sahada birkaç yıl üretim kaybı gibi gözükebilir. Ancak bu işlemle toprak ıslah edileceğinden gerek orman gerekse tarım bitkileriyle bir kültür bahçesi (zeytin, bağ, incir vs.) tesis edildiğinde üründeki artışla bu kayıp telafi edilebilir. • Malzemedeki sıkışıklığın, durgun su oluşumunun veya havalanma zorluklarının giderilmesi için malzemenin riperlenmesi ve gevşetilmesi gerekir. Tek yönlü sürmek yeterli olmadığı durumlarda, birbirine dik (çift yönlü) riperlemek malzemeyi daha iyi kabartır. Bu tür killi ve sıkışmış malzemenin bulunduğu sahalarda yetişebilen ağaç türleri dikilebilir. Ancak açık maden ocağı artık malzemelerinin ağaçlandırılmasında sahada erozyonu önlemek amacıyla hızla kapatmak için hızlı gelişen ağaç türlerini kullanmak faydalı olacaktır. • Açık kömür işletmeciliği faaliyetlerinin tamamlandığı sahalarda sahaya şekil verirken dik şevlerin oluşmasına mümkün olduğunca izin verilmemelidir. Ancak dik şevlerin düzeltilmesi veya tesviyesi her yerde mümkün olmayabilir. Böyle dik yamaçların teraslanması gerekir. • Hafriyat yığınlarını oluşturulurken en üste maden işletme faaliyetlerine yeni başlanan sahalardan getirilebilecek humus ve organik madde bakımından zengin üst toprak serilmelidir. • Üst toprağın az (yetersiz) olduğu veya temin edilemediği durumlarda en üste serilecek malzemenin bitki (ağaç) yetişmesi için olumsuz özellikler içermemesine dikkat edilmelidir. 55 • Bu projede sulama işlemi beş yıl boyunca yaz kuraklığının olduğu aylarda uygulanmıştır. Ancak özellikle orman ağaçlarının tesisten iki yıl sonra sulanması tavsiye edilmemektedir. Ayrıca sulama suyunun kalitesinin ağaçların büyümelerini ve gelişmelerini etkileyebileceği unutulmamalıdır. • Büyük alanlarda ağaçlandırma yoluyla orman tesis ederken her çukura yanmış ahır gübresi verilmesi faydalı, ancak zor ve pahalı bir işlem olacaktır. Bunun mümkün olmadığı hallerde sahaya (veya sadece dikim çukurlarına) kompostlaştırılmış otlardan veya diğer bitki artıklarından oluşan organik madde takviyesi yapılmasında fayda vardır. Bunun da mümkün olmaması halinde daha önce söylendiği gibi baklagil ve buğdaygil ot türleriyle ön bitkilendirmeyle sahadaki organik madde miktarı arttırılabilir. • Tesis edilen ağaçlandırma alanları sık kontrol edilmeli, gerektiğinde böcek ve mantar zararlılarına karşı mücadele teknikleri uygun metotlarla ve geciktirilmeden uygulanmalıdır. • Beş yıl boyunca türlerin bu tür sahalara adaptasyonunun denendiği bu deneme alanlarında gözlemlerin ileriki yıllarda da devam ettirilmesinde fayda bulunmaktadır. Ancak türlerin büyüme hızları vs. gibi biyolojik özellikleri farklı olduğu için türler arasında rekabet başlamıştır. Bu yüzden proje ekibinin sahada bir değerlendirme yaptıktan sonra bazı ağaçların çıkarılması anlamına gelen ayıklama işleminin yapılması gereklidir. • Bu araştırma bir devlet araştırma kurumu ile özel sektörden bir maden şirketinin birlikte çalışabileceğinin iyi bir örneğini oluşturmuştur. Bu rapor tamamlanmadan önce, maden işletmesinde ilgili kişilerle sahada yüz yüze görüşmelerle gerek mevcut bilgi ve tecrübelerin gerekse bu araştırma sonuçlarının uygulayıcıya aktarılması sağlanmıştır. • Bu araştırmada elde edilen bulgular beş yıllık arazi denemesinin sonucudur. Deneme alanlarında ve bunlara yakın maden sahalarında ileride meydana gelebilecek değişmeleri tahmin etmek çok zor olduğundan genel ve kesin bir sonuç olarak değerlendirilmemelidir. 56 ÖZET Bu araştırmanın asıl amacı Aydın’daki bir linyit madenindeki hafriyat malzemesinin depolandığı bir sahada maden işletmeciliği faaliyetleri tamamlandıktan sonra yeniden bitki örtüsü tesis etmek için ağaçlandırmada kullanılacak türleri belirlemeye yardımcı olmaktır. Ağaç türü seçiminin yanında dökülen hafriyat malzemesinin yaşı, ahır gübresi ile gübrelemenin ve sulamanın tesis edilen deneme alanlarındaki fidanlar üzerindeki etkisinin belirlenmesi de amaçlar arasındadır. Araştırma deneme alanları 2000 yılının Şubat ayında fidanlıklardan temin edilen fidanların dikilmesiyle tesis edilmiştir. Kızılçam, zeytin, iğde, yalancı akasya ve badem olmak üzere beş değişik ağaç türü farklı yaşta hafriyat malzemesinin bulunduğu deneme alanlarında denenmiştir. Her bir tür için ahır gübresi başlangıçta dikim esnasında bir defa uygulanmış, sulama işlemi ise araştırma projesinin süresi boyunca yaz başlangıcından sonbaharın başlangıcına kadar sürdürülmüştür. Her yıl düzenli bakım ve gözlem çalışmaları yürütülmüş, ayrıca vejetasyon dönemi sonlarında ağaçlarda boy değerleri ölçülerek kaydedilmiştir. Elde edilen verilerin istatistik açısından değerlendirilmesi sonucunda türler arasında yaşama yüzdeleri bakımından anlamlı farklılık görülmüştür. % 97,50 değerine sahip zeytin ve % 93,33 değerine sahip yalancı akasya diğerlerinden daha üstün bulunmuşlardır. İkinci grupta bulunan diğer türlerin yaşama yüzdeleri bademde % 87,08; kızılçamda % 85,83 iğdede ise % 85,00 bulunmuştur. Yapılan değerlendirme sonucunda, hafriyat malzemesinin yaşı yaşama yüzdeleri ve boy artımları üzerinde etkili bulunmuştur. Ayrıca sulama ve gübreleme işlemi de olumlu sonuç vermiştir. Ancak yeni hafriyat malzemesinin killi oluşu ve sıkıştırılması deneme alanlarında elde edilen sonuçlar büyümelerin daha az/yavaş olmasına sebep olmuştur. Sonuç olarak; ağaçlandırmalarda başarının temel unsuru fidanların dikilecekleri toprağın (veya burada ham malzemenin) özelliklerinin hızlı bir kök gelişimine uygunluğudur. Toprak özellikleri tür seçimini de önemli derecede etkiler. Bu durum araştırmamızda aldığımız sonuçlarda açıkça görülmüştür. Burada denenen türlerin tamamı beklenen yönde olumlu sonuç verdiğinden başka bir kısıtlama olmadığında bu gibi sahaların ağaçlandırılmasında tür seçiminde değerlendirilebilir. Ancak karışık meşcere tesis ederken türlerin biyolojilerinin farklı oldukları (hızlı gelişen ağaç türlerinin ışık ağaçları oldukları) dikkate alınarak gruplar halinde dikim tercih edilmelidir. Ayrıca mümkün olduğu yerlerde organik gübreler ile gübreleme ve özellikle ilk iki yıl sulama da tavsiye edilebilir. 57 SUMMARY The main objective of this study is to help to select tree species to be used in reforestation activities on overburden material in open cast mined lignite sites in Aydın (Turkey) after the mining activities. In addition to this, this study also aims to determine the possible effects of the age of overburden, sheep manure as a fertilizer and irrigation on the tree seedlings in the experimental plots. Experimental plots were established in February 2000 by planting seedlings obtained from various nurseries. Five different tree species, namely Calabrian pine (Pinus brutia), olive (Olea europea sativa), Russian olive (Eleagnus angustifolia), black locust (Robinia pseudoacacia) and almond (Amygdalus communis) were tested in experimental plots which include different overburden material. Sheep manure was applied once in the beginning of the project, but irrigation was continued in the summer seasons during the whole project period. Regular maintenance and observation activities were conducted every year. In addition, tree height values were measured and recorded at the end of every growing season. Statistical evaluation of the collected data revealed that there was a significant survival percentage difference between tree species. The olive (% 97.50) and black locust (% 93.33) were superior to the other species. Almond (% 87.08), Calabrian pine (% 85.83) and Russian olive (% 85.00) were in the second group. Not only the age of overburden material but also irrigation and fertilization with sheep manure were positively effective on the survival percentages and the total height increments of tree seedlings. On the other hand, the results in the area with newly filled overburden material showed that because newly filled overburden material included clay and compacted by heavy machines it even had reverse effects on the survival percentages and the total height increments of tree seedlings. As a conclusion, the main factor of plantation success is suitability of soil (here growth medium) for fast root growth. Soil feature also affects selection of the species significantly. This situation was clearly seen in the results we received from our research. If there is not any other limiting factor, all of the tested tree species can be used as alternative tree species for reforestation activities because their performances were positive as expected. But if the aim is a mixed forest stand, since biological properties of tree species are different, group or patch mixture should be preferred in reforestation activities. Also if they are available, organic fertilization and irrigation (especially for the first two years) are advised for a successful reforestation. 58 KAYNAKLAR Anon. 2004. Society for Ecological Restoration Science & Policy Working Group, The SER Primer on Ecological Restoration. (www.ser.org). Avcıoğlu, E., Gülbaba, A.G., Özkurt, A. 1994. Doğu Akdeniz Bölgesi Yapraklı Türler Adaptasyon Denemeleri. Kavak ve Hızlı Gelişen Tür Orman Ağaçları Araştırma Enstitüsü. Teknik Bülten No: 169. İzmit. Bingham, F.T. 1949. Soil Test for Phosphate. California Agriculture 3 (7): 11-14. Bradshaw, A.D. 1996. Underlying principles of restoration. Can. J. Fish. Aquat. Sci. 53 (Suppl. 1): 3–9 (1996). Bremner, J.M. 1965. Total Nitrogen Edit. C. Black. Methods of Soil Analysis. Part 2. Amer. Soc. Of Agro. Inc., Publisher, Madison, Wisconsin, USA. p: 1149-1178. Burger, J.A. and Zipper, C. E. 2002. How to Restore Forests on SurfaceMined Land. Publication 460–127. “Reclamation Guidelines for Surface Mined Land in Southwest Virginia,” Virginia Cooperative Extension Publication 460–120. Çepel, N. 1988. Orman Ekolojisi (Üçüncü Baskı). İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Yayını. No: 3518/399. İstanbul. 536 s. Daniels, W. L. and Zipper, C. E. 1997. Creation and Management of Productive Mine Soils. Publication 460–121. “Reclamation Guidelines for Surface Mined Land in Southwest Virginia” Virginia Cooperative Extension Publication 460–120. Good , J. E. G. 2002. The Restoration and Revegetation of Degraded Land including Quarry Waste: A Review. University of Wales. Bangor. (http://www.bangor.ac.uk/ies/life/web2002/litrev.doc) Gülçur, F. 1974. Toprağın Fiziksel ve Kimyasal Analiz Metodları. Kutulmuş Matbaası; İstanbul. Jackson, M.L. 1967. Soil Chemical Analysis. p. 1-498. Prentice-Hall of India Private Limited, New Delhi. Kalfa, A. 1985. Aydın Şahinali Kömür Havzasının Jeolojisi. D.E. Üniversitesi Mühendislik Fakültesi. Bitirme Tezi (yayınlanmamış). Kantarcı, M.D. (1987). Toprak İlmi (Ders Kitabı), İ.Ü. Yayın No: 3444, Orman Fakültesi Yayın No: 387, (XII+370), Matbaa Teknisyenleri Basımevi, İstanbul. 59 Kantarcı, M.D. 1988. Çatalca yarımadası kuzey kesiminde (Ağaçlı Yöresi) linyit kömürü açık işletme alanlarında arazi kullanımı ve ağaçlandırma için temel ekolojik incelemeler ve değerlendirmeler. İst. Üni. Orman Fakültesi Dergisi Seri A, Cilt 38, Sayı 1 (60-90) – İstanbul (Ökologische studien für die Aufforstungszweeke zuf der Materizlien des Braunkohletagebaus im Wuchsbezirk Ağaçlı bei İstanbul) Kantarcı, M.D. 2005. Ağaçlı (İstanbul) Açık maden ocağı artıklarının ağaçlandırılması çalışmalarında elde edilen sonuçlar. Madencilik ve Çevre Sempozyumu 5-6 Mayıs 2005 Bildiri Kitabı (173-182). TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yayını ISBN 975-695-860-9. Ankara. Kantarcı, M.D. 2005. Ağaçlı yöresinde (İstanbul) açık kömür ocağı artık materyallerinde dikilen fidanların büyümeleri, materyalin korunması, topraklaşması ve yeni bitki türlerinin yerleşmesi üzerine ekolojik bir değerlendirme modeli. Türkiye Ulusal Orman Envanteri Uluslararası Sempozyumu. İst. Üni. Orman Fakültesi 2428 Eylül 2002-İstanbul Bildiri Özetleri Kitabı (S. 61). Teknik Gezi Bildirisi. (Eine Ökologische Auswertungs modelle über die Wachstum der jungen Waldbäumen, Materialenschutz, Bodenbildung und Pflanzerartenanreicherung auf die Rohmaterialen von Braunkohletagebau im Wuchsbezirk Ağaçlı bei İstanbul). Kantarcı, M.D. ve Öztürk, M. 2003. Yeniden düzenlenmiş bir açık kömür ocağı sahasında (Ağaçlı-İstanbul) yağışın sebep olduğu yüzey erozyonu ve ağaçlandırmanın önleyici etkisi. III. Atmosfer Bilimleri Sempozyumu 19-21 mart 2003 Bildiri Kitabı (107-130) Editörler: O. Şen, L. Şaylan, K.Koçak, H. Toros. İ.T.Ü Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Yayını – Maslak-İstanbul. Karakurt, H. 2002. Ege Bölgesinde Açık Kömür İsletmeciliği Yapılan Orman Sahalarının Yeniden Ağaçlandırılması için Toprak Verimliliği Yönünden Alınacak Önlemler Üzerinde bir Araştırma. E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. Yayınlanmamış Doktora Tezi. 66 s. Karakurt, H. 2004. Ege Bölgesinde Açık Kömür İşletmesi ve Toprak Döküm Alanlarındaki Ekolojik Şartlar ile Bu Alanlara Uygun Ağaçlandırma Tekniklerinin ve Ağaç Türlerinin Belirlenmesi. Ege Ormancılık Araştırma Müdürlüğü. Teknik Bülten. İzmir. 72 s. 60 Kostak, S. 2005. Aydın Linyit A.Ş. Arazilerinde Yeniden Bitkilendirme ve Tarımsal Çalışmalar. Madencilik ve Çevre Sempozyumu. 5-6 Mayıs 2005. TMMOB Maden Mühendisleri Odası. Ankara. KHGM. 2001. Aydın İli Arazi Varlığı. TC Başbakanlık Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Yayınları İl Rapor No: 09. Ankara. 116 s. Lindsay, W.L. and Norvell, W.A. 1978. Development of a DTPA soil test for Zinc, İron, Manganese and Copper. Soil Sci. Soc. Of Amer. Journal, 42:421-428. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü. 2002. Türkiye Jeoloji Haritası (Denizli). Ankara. Microsoft. 1998. Encarta World Atlas (CD ROM Edition). 1998. Pratt, P.F. 1965. Potassium. Edit. Black, C.A. Methods of Soil Analysis. Part 2. American Society of Agronomy Inc. Pub. Madison, Wisconsin, USA. s: 1022 Rauterberg, E. und Kremkus, F. 1951. Bestimmung von Gesamthumus und alkalilöslichen Humusstoffen im Boden. Zeitschrift für Pflanzenernaehrung. Düngung und Bodenkunde. Verlag Chemie GmbH. Weinheim. Schlichting, E. und Blume, H.P. 1966. Bodenkundliches Praktikum. Verlag Paul Parey. Hamburg und Berlin. s: 121-125. Şimşek, Y., Tosun, S., Atasoy, H., Usta, H.Z. ve Uğurlu, S. 1996. Türkiye’de Çoğul Amaçlı Ağaçlandırmalarda Kullanılabilecek yapraklı Türlerin Tespiti Üzerine Araştırmalar. Ormancılık Araştırma Enstitüsü Yayınları. Teknik Bülten No: 260. Ankara. Tecimen, H.B. 2001. Investigation of Effect pollution (SO2) on plantations in İstanbul Ağaçlı Coalmine Residuals. Proceedins of second International Symposium on Air Quality Management at Urban, Regional and Global Scales. 25-28 September 2001. Editors: Topçu, S., Yardım, M.F., İncecik, S. ISBN 975-561-193-2 (86-91). İstanbul. Tecimen, H.B. 2005, Dikimle yetiştirilmiş sahil çamı (Pinus pinaster Aiton) ormanında ayıklama işlemlerinin, meşceredeki azot dolaşımına ve ağaçların gelişmesine etkileri. İst. Üni. Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji programında yapılmış doktora tezi (XIII+271) (Danışman: Prof. Dr. M. Doğan Kantarcı). 61 Tokgöz, N. 2003. Ağaçlandırılmış açık kömür ocağı artık materyallerinde arazinin ıslâhı ve materyalin stabilizasyonunda ağaç köklerinin etkisi üzerine araştırmalar. İst. Üni. Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği programında yapılmış olan doktora tezi (XIX+243) (Danışman: Prof. Dr. M. Doğan Kantarcı). İst. Üni. Araştırma Fonu Proje M.T. 1003/19 02 2001 – İstanbul. Tokgöz, N. 2004.Research on the Effect of the Tree Roots on the Forested Land over the Open Coal Mine Residual Materials. Rehabilitation and stabilitation of the Land SWEP 2004. 8th International Symposium on Environmental Issues and Waste Management in Energy and Mineral Production (17-20. May.2004)-Antalya. Editors: Paşamehmetoğlu-Özgen, ISBN 975-6707-11-19 (s. 305311). 62 EKLER Resim 1. Eski malzeme döküm alanında bir zeytin (Olea europa sativa) parseli Resim 2. Eski malzeme döküm alanında bir iğde (Eleagnus angustifolia) parseli 63 Resim 3. Yeni malzeme döküm alanında bir kızılçam (Pinus brutia) parseli Resim 4. Yeni malzeme döküm alanında bir yalancı akasya (Robinia pseudoacacia) parseli 64