çocukluk çağında epilepsi - Ege-book
Transkript
çocukluk çağında epilepsi - Ege-book
ÇOCUKLUK ÇAĞINDA EPİLEPSİ Prof. Dr. Sarenur GÖKBEN Prof. Dr. Gül AKTAN SERDAROĞLU Yrd. Doç. Dr. Tuncer TURHAN Bornova - İZMİR EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HALK KİTAPLARI SAĞLIK SERİSİ 37 Çocukluk Çağında Epilepsi Prof. Dr. Sarenur GÖKBEN Prof. Dr. Gül AKTAN SERDAROĞLU Yrd. Doç. Dr. Tuncer TURHAN Eylül 2013, Birinci baskı ISBN: 978-605-338-018-4 © Bu kitabın tüm yayın hakları Ege Üniversitesi’ne aittir. Kitabın tamamı ya da hiçbir bölümü yazarının önceden yazılı izni olmadan elektronik, optik, mekanik ya da diğer yollarla kaydedilemez, basılamaz, çoğaltılamaz. Ancak kaynak olarak gösterilebilir. Proje Üst Yöneticileri Ege Üniversitesi Rektörü: Prof. Dr. Candeğer Yılmaz EÜ Tıp Fakültesi Dekanı: Prof. Dr. Kamil Kumanlıoğlu Yayın Yönetmenleri: Prof. Dr. Ayşenur Oktay, Prof. Dr. Tahir Yağdı Yayın Alt Kurulu Başkanı: Prof. Dr. Ufuk Çağırıcı Sağlık Kitapları Serisi Çalışma Grubu: Prof. Dr. Elvan Erhan, Prof. Dr. Mehtap Çınar, Prof. Dr. Alpaslan Çakan Koordinasyon: EÜ Tıp Fakültesi Yayın Bürosu Kapak İllüstrasyonu: Merve Evren Sayfa Tasarım: Hülya Sezgin Basım Yeri: Ege Üniversitesi Basımevi Bornova, İZMİR Tel : 0 232 388 10 22 e-posta: [email protected] Değerli Okuyucumuz; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi; 2012 yılının sonu itibariyle 500 öğretim üyesi, 600’e yakın araştırma görevlisi, 2000’in üzerinde tıp öğrencisi ile yaklaşık 2000 yataklı hastanede eğitim, öğretim ve araştırma yapmakta ve sağlık hizmeti vermektedir. Bu dönemde yaklaşık 900 bin poliklinik hastasına ve 54 bin yatan hastaya tedavi uygulanmış, 2750 doğum gerçekleştirilmiş, 80 bin acil servis hizmeti verilmiştir. Ülkemizin en büyük sağlık kurumlarından olan fakültemiz hastanesinde 2011 yılında 16 bin olan özellikli ameliyat sayısı 2012 yılında yaklaşık 18 bine çıkmıştır. Verilen sağlık hizmetleri yanında Öğretim Üyelerimizin ulusal ve uluslararası dergilerde 1 yıl içinde yayınlanan bilimsel makale sayısı 800'ün üzerindedir. Bu rakamlar Ege Üniversitesi Tıp Fakültesini ülkemizin en büyük sağlık kurumlarından birisi yapmaktadır. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin en önemli vizyon ve misyonunu toplumsal sorumluluk bilinci oluşturmaktadır. Bu bilinçle çalışan Ege Tıp topluma nitelikli ve kaliteli sağlık hizmeti vermekte; “Toplum Sağlığı Hizmeti”ni diğer tüm görevlerinin üzerinde tutmaktadır. Ege Tıp Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı, Türkiye’de bir ilk olarak ve 11 yıldır “Sağlık Halk Kongresi” düzenleyerek toplum sağlığı için hizmet anlayışını gerçek bir bilgilendirme, uygulama ve deneyim paylaşımı şeklinde sürdürmektedir. Bilimsel araştırmalarla elde edilen bilgilerin kalıcılığı ve yaşama geçirilmesi; bunların başvuru kaynağı belgelere dönüştürülmesi ile sağlanır. “Ege Tıp Halk Kitapları Sağlık Serisi” bu anlayışımızın bir ürünüdür. Bu seride III yayınlanan kitaplarımızın önemi ve farkındalık yaratacak temel özelliği; ülkemizin önceliğinde olan güncel sağlık konuları yanında; güncelliğini yitirmiş olsalar bile, ciddi bir sağlık sorunu olduğunu düşündüğümüz konuları da ele almış olmalarındadır. “Ege Tıp Halk Kitapları Sağlık Serisi” yazarlarının tümü Ege Üniversitesi’nde görev yapan ve konusunda uzman öğretim üyeleridir. Serideki kitapların konu seçimleri ve içeriklerinin hazırlanmasında birden çok bilim insanının görüşlerinin yansıtılması sağlanmıştır. Seride yayınlanan kitaplardaki grafik ve fotoğraflar çoğunlukla kurumumuzun ürünüdür. Serimizin dil editörü her kitabı sadelik ve anlaşılabilirlik yönünden incelemektedir. Neden böyle bir seriye gereksinim duyulmuştur? Sağlık konularında dolaşımda olan, kolay ulaşılan ve günlük yaşamda kullanılan bilgilerin çoğunun gerçek bilimsel bilgi olup olmadığı kaygısı, bilim insanları olarak bizleri daha da sorumlu davranmaya ve güven sarsılmasına neden olan özensizliklerden uzak durmaya sevk etmektedir. Birçok konuda doğru ve güvenilir bilginin üretimi ve yayılması üniversitelerin öncelikli görevleri arasındadır. 2013 yılı kitaplarımız “Daha İyi Bir Dünya İçin Yeni Yollar, Herkes İçin Sağlık” EXPO 2020 Aday Şehir İzmir’e adanmıştır. Saygılarımızla... Prof. Dr. Kamil Kumanlıoğlu Prof. Dr. Candeğer YILMAZ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı IV Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sarenur GÖKBEN 1957 yılında Manisa'da doğmuştur. 1980 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olmuş ve 1985 yılında aynı Fakülteden Pediatri uzmanlığını almıştır. Çocuk Nörolojisi yan dal uzmanlığını 1990 yılında tamamlamıştır. 1991-1992 yıllarında Belçika’da Leuven Üniversitesi, Çocuk Nörolojisi bölümünde çalışmıştır. 1990 yılında Doçent, 1997 yılında Profesör ünvanı almıştır. Ulusal ve uluslararası dergilerde yayınlanmış 159 adet makalesi bulunmaktadır. Halen EÜTF Pediatri Anabilim Dalı, Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı'nda çalışmaktadır. Prof. Dr. Gül AKTAN SERDAROĞLU 1966 yılında İzmir’de doğmuştur. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1990 yılında mezun olduktan sonra, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ihtisasını İzmir Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Araştırma ve Eğitim Hastanesi’nde (1991-1995), Çocuk Nörolojisi yan dal eğitimini de Ege Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı’nda (2000-2003) tamamlamıştır. 2005 yılında Doçent, 2012 yılında Profesör olmuştur. İlgi alanları arasında çocukluk çağı epilepsileri, çocukluk çağı baş ağrıları ve serebral felç bulunmaktadır. Uluslararası dergilerde yayınlanmış bu konularla ilgili çok sayıda makalesi bulunmaktadır. Halen Ege Üniversitesi Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Dr.Gül Serdaroğlu evli ve iki çocuk annesidir. V Yrd. Doç. Dr. Tuncer TURHAN 1971 yılında Antalya’da doğmuştur. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde Tıp eğitimini almıştır. Ardından Ege Üniversitesi Nöroşirürji ABD'da Beyin Cerrahisi eğitimini 2005 yılında tamamlamıştır. Bu tarihten itibaren Pediatrik Nöroşirürji bilim dalında çalışmaya başlamıştır ve sadece pediatrik beyin cerrahisi ile ilgilenmektedir. İlgi alanları arasında çocuklarda epilepsi cerrahisi ve hidrosefali tedavisi ile birlikte endoskopik cerrahi girişimler bulunmaktadır. Uluslararası dergilerde yayınlanmış bu konularla ilgili çok sayıda yayını ve kitap bölümü bulunmaktadır. Halen Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Pediatrik Nöroşirürji Bilim dalında meslek hayatını sürdürmektedir. Dr. Tuncer Turhan evli ve bir çocuk babasıdır. VI İÇİNDEKİLER Giriş 1 1.Epilepsi Nedir? ...................................................................3 2.Epileptik Nöbetlerin Sınıflaması.........................................4 3.Çocuğum Neden Nöbet Geçiriyor?......................................7 4.Epilepsi Sendromları..........................................................9 5.Özel Nöbetler .................................................................. 14 6.Epilepsi Tanısı İçin Yapılan Testler................................. 18 7.Epilepsi Tedavisi............................................................. 23 -Epilepside İlaç Tedavisi.................................................. 24 -Ketojenik Diyet............................................................... 32 -Vagal Sinir Uyarısı......................................................... 33 -Epilepside Cerrahi Tedavi.............................................. 34 8.Nöbeti Tetikleyen Nedenler............................................. 43 9.Nöbet Anında Yapılması Gerekenler................................ 47 10.Nöbet Anında Yapılmaması Gerekenler........................... 52 11.Epilepsi ve Spor............................................................... 54 12.Epilepsi ve Öğrenme/Okul Başarısı................................ 55 Kaynaklar........................................................................ 56 Çocukluk Çağında Epilepsi GİRİŞ Epilepsi (sara) hastalığı toplumda yüz kişiden birinde görülen, cins, ırk ayrımı olmayan bir hastalıktır. Dünya nüfusunun 2012 sonunda 7 milyara yakın olduğu düşünülürse, dünyada, yaklaşık 70 MİLYON KİŞİNİN epileptik olduğu tahmin edilmektedir. Milattan önce 4000-5000 yıllarında bile bu hastalığın bilindiği anlaşılmaktadır. Daha önceleri bir akıl hastalığı olarak tanımlanan epilepsi, ilk kez M.Ö. 5. yüzyılda Hipokrat tarafından bir beyin hastalığı olarak tanımlanmıştır. Ondokuzuncu yüzyıldan itibaren, bilimsel çalışmalar, epilepsinin gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır. Epilepsi sık görülmesine karşın, toplumun hatta hasta yakınlarının bile, bu hastalık ve yönetimi hakkındaki bilgileri oldukça yetersizdir. Ne yazık ki, bilgi eksikliği, hastalıktan ve hastadan çekinmeye hatta korkmaya neden olmaktadır. Bu toplumsal önyargı yüzünden; aileler, çocuklarının, şeker hastası (diyabet), böbrek yetmezliği veya kanser hastası olduğunu çevresine rahatlıkla söylerken, çocuğunun epileptik olduğunu çevresi ile paylaşmaktan kaçınmaktadırlar. Bu önyargı yalnız ülkemizde değil tüm dünyada geçerlidir. Epilepsi ile uğraşan uluslararası derneklerin bir amacı da, epilepsiyi, halka tanıtmak ve önyargıları yıkmaktır. İlk kez Kanada’da, 2008 yılında 26 MART “PURPLE DAY / MOR GÜN” epilepsi günü olarak kabul edilmiş ve giderek yaygınlaşmıştır. Mor renk ve lavanta epilepsi 1 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Serisi ~ 37 ile anılmaktadır. 26 Mart’ta kişilerin mor renkte giysiler giymesi, mor kurdele takması, epilepsi hakkında halkı aydınlatıcı aktivitelerin yapılması, halkın farkındalığını arttırmaktadır. Bu kitapçık, hasta ailelerine bir rehber olarak hazırlanmıştır. Kitabın hazırlanmasında öncülük eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer YILMAZ'a, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığına, kitap içindeki resimleri çizen sınıf arkadaşım Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof . Dr. Barış BAKLAN’a (Resim 8-12;14,15) teşekkür ederim. Prof. Dr. Sarenur GÖKBEN EÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı 1. EPİLEPSİ NEDİR? Epileptik nöbet bir grup beyin hücresinin ani, anormal ve aşırı boşalımına bağlı olarak ortaya çıkan geçici bulgulardır. Nöbetler ataklar halinde gelir ve ataklar arasında hastada belirti görülmez. Epilepsi hastalığı tekrarlayan nöbetlerle giden bir durumdur. Epilepsiden söz edilebilmesi için kişinin en az iki nöbet geçirmesi gerekir. Ek olarak gelecekte nöbet geçirme olasılığını arttıran bir beyin bozukluğu olmalıdır. Yani tek nöbet geçiren her çocukta epilepsiden söz edilemez. Epilepsi nörolojik bir hastalıktır; psikiyatrik bir bozukluk değildir. Toplumda 1000 kişiden 5-8’inde görülebilir. Çocuklarda görülme sıklığı daha fazladır. Her yüz çocukta bir görülür. 0-16 yaş arası Türk çocuklarında yapılan bir çalışmada epilepsi sıklığı %0.8 olarak bulunmuştur. Çocukluk çağında başlayan epilepsiler ileri yaşlarda sona erebilir. Çünkü çocuklarda beyin gelişmekte olup nöbet geçirmeye daha eğilimlidir, yani çocuklarda nöbet eşiği düşüktür. 3 Nöbetler Nasıl Olur? Her yaş grubunda değişik nöbet tipleri görülebilir. Nöbetlerin iyi tanımlanması tedavi seçeneğini, sonuçta da tedavi başarısını etkileyeceğinden video kayıtlarının yapılması çok önemlidir. 2. EPİLEPTİK NÖBETLERİN SINIFLAMASI Nöbetler parsiyel (kısmi) ve jeneralize (yaygın) nöbetler olarak ikiye ayrılır. PARSİYEL NÖBETLER: Basit parsiyel nöbetler: Bilinç açıktır. En sık yüzde, kolda ve bacakta ritmik atımlar olur. Nöbet sadece kolda veya yüzde olabileceği gibi bazen yayılım gösterebilir. Yüzde seğirme şeklinde başlayıp, kola ve ayağa yayılabilir. Baş ve gözlerin dönmesi ile karakterize nöbetler de vardır. Vücudun tek tarafında kasılmalar ve atımlarla giden uzun süren nöbetler sonrası geçici güç kayıpları olabilir. 4 Çocukluk Çağında Epilepsi Nöbetler bazen duysal belirtilerle gidebilir. Beyinde duyu bölgesinden kaynaklanan bu nöbetlerde, vücudun bir bölümünde uyuşma, karıncalanma, yanma gibi duygular olabilir. Beynin bazı bölgelerinden kaynaklanan nöbetlerde terleme, kalbin hızlı veya yavaş atımı, bulantı, kusma, göz bebeklerinde büyüme, tükürük salgısında artış gibi değişiklikler görülebilir. Kompleks parsiyel nöbetler: Bilinç kapalıdır. Bu tip nöbetlerde bilinç başlangıçta açık olup nöbetin ilerlemesi ile kapanabilir. Otomatizm olarak adlandırılan yalanma, yutkunma, ağız şapırdatma, eller ile giysilerin oynanması gibi hareketler görülebilir. Frontal lobdan yani beynin ön bölümlerinden kaynaklanan parsiyel nöbetlerde hızlı ve garip davranışlar olur ve bu nöbetler sıklıkla psikojenik nöbetlerle karıştırılabilir. Oksipital lobdan yani beynin arka bölümlerinden kaynaklanan nöbetlerde ise gözlerin bir tarafa kayması, geçici körlük, değişik cisimler görme, göz kapağı hareketleri olabilir. JENERALİZE NÖBETLER Bu tip nöbetler tüm vücutta olur. Tonik nöbetler: Genelde bir dakikadan kısa süren kollarda ve ayaklarda kasılma görülür. Gözleri yukarı kayar, morarma olabilir. Kollarda, ayaklarda ritmik atımlar olur. Bu tip nöbetler küçük çocuklarda daha sık görülür. 5 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 Tonik-klonik nöbetler: Bu nöbetler en ağır nöbet tipidir. Bazen tüm vücutta başlar, bazen de vücudun bir tarafında başlayıp bir süre sonra vücudun diğer bölümlerine yayılır. Bu tip nöbetlere sekonder (sonradan) jeneralize olan nöbetler denir. Bu nöbetlerde başlangıçta ani bir bağırma, çığlık olabilir; ardından tüm vücutta kasılma ile çocuk yere düşebilir. Çenede kasılma nedeniyle dilini ısırabilir. Solunum yavaşladığı için morarma olabilir. Dişlerde kenetlenme, ağızdan tükürük gelmesi, idrar kaçırma ağır nöbetlerde görülebilir. Kasılma ardından ellerde, ayaklarda atımlar olabilir. Bu tip nöbetler dakikalar, nadiren saatler sürebilir. Bilinç kapalıdır ve nöbet ardından uyuma, bazen de huzursuzluk görülebilir. Atonik nöbetler: Genelde bilinç kaybı olmaksızın aniden yere düşme, başın öne düşmesi şeklinde nöbetlerdir. Bu tip nöbetlerde yaralanmalar olabilir. Miyoklonik nöbetler: Yüzde, gövdede, kol ve ayaklarda görülen istem dışı ani ve hızlı kasılmalardır. Ani sıçramalar olarak da yorumlanabilir. Bu nöbetler uykuya dalarken veya uyanırken sık olur. Işıkla tetiklenebilir. Bilgisayar, televizyon bu tip nöbetleri arttırabilir. Absans nöbet: Dalma nöbetleri olarak da bilinir. Bu nöbetler yaklaşık 1020 saniye sürer. Gün içerisinde çok sayıda olabilir. Bazen yüze yakın sayıda olur. Çocuk yaptığı işi aniden bırakır 6 Çocukluk Çağında Epilepsi ve boş boş bakar. Nöbetler başladığı gibi aniden sonlanır. Dalma nöbetleri sonlandıktan sonra çocuk yaptığı işe kaldığı yerden devam eder. Absans nöbetler (dalma nöbetleri) genellikle çocuklukta başlayıp ergenlikte sona erer. Atipik absans nöbetleri de vardır, bu nöbetler erken yaşta başlayabilir; daha uzun sürebilir. EEG bulguları tipik nöbetlerden farklıdır. 3. ÇOCUĞUM NEDEN NÖBET GEÇİRİYOR? Epilepsiler nedenine göre idiyopatik (nedeni bilinemeyen) ve semptomatik (belli bir nedeni olan) olarak ikiye ayrılır. İdiyopatik olanlarda genetik nedenler etkili olabilir. Epilepsilerin %60-70’inde ise neden bulunamamaktadır. Semptomatik epilepsiler: Değişik nedenlere bağlı olarak epilepsi gelişebilir. Bazı nedenler aşağıda sıralanmıştır. • Doğum anında olan hipoksi (beyne oksijenin yetersiz gidişi), zor ve erken doğum, doğum sırasında veya sonrasında olan kafa içi kanamalar • Yenidoğan döneminde ortaya çıkan kan şekeri düşüklükleri, sepsis, menenjit gibi olaylar • Beyin travmaları • Santral sinir sistemi gelişim anomalileri (beynin hücre diziliminde doğum öncesi dönemde oluşan bozukluklar-kortikal displaziler) 7 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 • Hidrosefali • İskemik olaylar (beynin bazı alanlarının oksijensiz kalması, dolaşımının bozulması) • Santral sinir sistemi enfeksiyonları (menenjit, ansefalit) • Nörokutanöz sendromlar (tuberoskleroz, nörofibromatozis vb.) • Santral sinir sistemi tümörleri • Metabolik hastalıklar Epilepsi Kalıtsal Olabilir mi? Bazı epilepsi türlerinde genetik temel vardır. Normal toplumda nöbet geçirme %1-2 iken, anne veya babadan birinde epilepsi olan çocuklarda bu oran %6’ya çıkmaktadır. Sonuç olarak epilepsinin genetik özelliği de vardır. Bazı epileptik sendromlarda genetik mutasyonlar belirlenmiştir. 8 Çocukluk Çağında Epilepsi 4. EPİLEPSİ SENDROMLARI Her yaş grubunda değişik epilepsi sendromları vardır. Yaşa bağlı epileptik sendromlar olarak adlandırılırlar. Epileptik sendromlarda nöbetin görülme yaşı, nöbet tipi, EEG bulguları, tedaviye yanıt, hastalığın seyri benzerdir. Aşağıda sık görülen epileptik sendromların bazıları anlatılmıştır. İnfantil spazm (West sendromu): Ufak bebeklerde görülen bir epileptik ensefalopatidir. Ortalama dört aydan sonra başlayan nöbetler görülür. Bu sendromdaki nöbet tipinde bebekte aniden irkilme, kollarını geriye veya öne doğru açma, aniden dizlerini 9 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 karnına çekme tarzında selam verme hareketi denen nöbetler görülür. Nöbetler sırasında bebek çığlık atabilir. Bu irkilme hareketleri ardarda pek çok kez olabilir. Nedeni; idiyopatik veya semptomatik olabilir. İdiyopatik olgularda altta yatan neden bilinemez. Bu bebeklerin gelişimi ve tedaviye yanıtları semptomatik olgulara göre daha iyidir. Semptomatik olgularda infantil spazma neden olan patolojik bir durum veya gösterilebilen hastalık vardır. Semptomatik grupta en sık görülen etiyolojik nedenler hipoksik-iskemik ansefalopati (bebeğin doğum sırasında oksijensiz kalması, zor doğum), yenidoğan döneminde beyin kanaması geçirmesi, doğumsal enfeksiyonlar, menenjit, ensefalit, santral sinir sisteminin anomalileri ve metabolik hastalıklardır. Tuberoskleroz hastalığında da bebek yaşlarda infantil spazm tarzı nöbetler görülebilir. Bu hastalık vücutta çok sayıda yaprak şeklinde beyaz lekelerle karakterizedir. Tanı klinik olarak tipik nöbetlerin görülmesi ve karakteristik EEG bulguları ile konur. EEG’de zemin ritminin bozulduğu hipsaritmi görülür. Benign Rolandik Epilepsi: Çocukluk çağının iyi gidişli parsiyel epilepsisidir. Nedeni tam bilinmez. İdiyopatik epilepsiler içinde çocukluk çağında en sık görülenidir. Nöbetler genellikle 2-12 yaşta başlar ve 5-10 yaşta pik yapar. On altı yaş öncesi görülen epilepsilerin %8-23’ünden sorumludur. Ailesel özellik çok iyi tanımlanmıştır. Yakın akrabaların (kardeşler, çocuklar, ebeveynler) %50’sinde 5-15 yaşlarında EEG anormalliği gözlenmiştir. 10 Çocukluk Çağında Epilepsi Nöbet özelliği: En sık gece olan tonik klonik nöbetler, bazen de bilincin açık olduğu vücudun bir yarısında olan nöbetler görülür. Nöbetlerin %65-70’i gece uykuda veya uyanma aşamasında olur. Kalan olgularda uyanıklıkta veya hem uykuda, hem de uyanıklıkta olur. Genellikle nöbetler kısadır. Tipik nöbet yüzün yarısını içerir. Nöbetler 1-2 dakika sürer. Aynı taraf kol ve nadiren de bacağa yayılabilir. Uyanıklıktaki nöbetler nadiren jeneralize olur. Atak sırasında çocuk ile ilişki kurulabilir, ancak konuşması anlaşılmazdır. Konuşma güçlüğü atağın başlangıcında veya atak sırasında olur. Nöbet sonrasında hasta dilinde, yüzünde tek taraflı uyuşukluk, iğnelenme, karıncalanma hissedebilir. Gece olan nöbetlerde nöbet başlangıcında tükürük artışı olur ve boğazdan hırıltılı sesler gelir. Gece nöbetlerinde nöbet vücudun bir tarafından başlayıp tüm vücuda yayılabilir. Olguların yaklaşık %10-13’ünde sadece bir nöbet görülür. %65-70 olguda nöbetler sık değildir. Sadece %20 olgu değişik gidiş gösterir. Bu olgularda nöbetler sıktır ve günde birkaç kez nöbet görülen olgular da vardır. Erişkin yaştan önce nöbetler geçer. Genelde iyi gidişli bir epilepsidir. Dikkat eksikliği, sözel öğrenme güçlüğü, motor ve görsel-motor yetersizlik bu problemler arasında sayılabilir. Fakat bu sorunlar genellikle hastalığın aktif fazında görülmekte ve uzun dönem izlemde normale dönmektedir. Çocukluk Çağı Absans Epilepsisi Dalma nöbetleri olarak da bilinen nöbetlerdir. Sıklıkla yüz ifadesinin değişmesi, hareketsiz boş bakışla karakterize 11 nöbetlerdir. Gün içinde çok sayıda absans nöbet görülür. Başlangıç yaşı 4 ile 10 yaş arasındadır. Olguların yaklaşık %70’i kızdır. Genetik geçişi vardır. Ailede epilepsi öyküsü %15-44 olarak bildirilmektedir. Nöbet Özelliği: Tipik absans nöbetleri kısa sürelidir, ani başlar, ani sonlanır. Nöbet süresi 4-20 saniye, ortalama 10 saniyedir. Bilinç kaybı, çocukluk çağı absans epilepsisindeki nöbetler için esastır. Hasta yapmakta olduğu aktiviteyi durdurur. Nöbetler kendiliğinden meydana gelebilir veya özellikle hiperventilasyon (aşırı soluma) gibi faktörler nöbetleri etkiler. Eğer hiperventilasyon nöbet için tetikleyen bir faktör değilse tanı sorgulanmalıdır. Bunun dışında kızgınlık, korku, üzüntü, şaşkınlık, dikkatin verilmediği durumlar, yemek zamanı, okul zamanı, akşam veya uyanma zamanları, kan şekeri düşüklüğü gibi nedenler de kolaylaştırıcıdır. Genelde 10-200 arasında değişen sayıda nöbet olabilir. Eğer dalma atakları her gün olmuyorsa tanı sorgulanmalıdır. Gerçek nöbet sıklığı video EEG monitorizasyon ile anlaşılır. Nöbetlerin %90’ı yaş ilerleyince ortadan kaybolmaktadır. Tipik absans nöbetlerin ortadan kaybolma ortalama yaşı 10.5-14 yaştır. Nöbetler ortalama 6.6 yıl sürer. Tipik absans nöbetlerin sona ermesi tam remisyon (iyileşme) anlamına gelmez. Jeneralize tonik klonik nöbetler (JTK) daha sonra ortaya çıkabilir. Bu hastalarda 12 Çocukluk Çağında Epilepsi absans nöbetler ısrar eder veya ortadan kalkabilir. Yapılan çalışmalarda çocuklukta tipik absans nöbetleri başlayan olguların %35-60’ında jeneralize tonik klonik nöbetlerin geliştiği görülmüştür. Hastaların uzun dönem izlemlerinde okul başarısında düşüklük, dikkat eksikliği gibi sorunlarla karşılaşılabilir. Benign Oksipital Epilepsi Çocukluk çağının iyi huylu, yaşla ilişkili epilepsilerindendir. Benign rolandik epilepsiden sonra en sık görülen iyi gidişli çocukluk çağı parsiyel epilepsisidir. Nöbetlerin görülme yaşı 1 ile 13 arasında değişmektedir. Nöbetler sık değildir. Kusma, ardından kasılmaların olduğu, gözlerin kaydığı, bilincin kapandığı nöbetler görülür. Kusma bulantı hissinin ardından bir ile beş dakika sonra başlar ve bu dönemde çocuğun bilinci yerindedir. Genellikle kusma üç- beş kez tekrarlar. Bazı çocuklarda ise nöbet belirtileri değişiktir. Gözler, kayma olmadan genişçe açılır. Çocuk kendini hasta hisseder, kusacak gibi olur, öksürür, sessizleşir. Solukluk sık karşılaşılan bulgulardan birisidir. Nadiren morarma izlenebilir. Baş ağrısı da olabilir. İlerleyen zamanda bilinç bozulur. Nöbet süresi genelde uzundur. Sıklıkla beş-on dakikadan uzundur. Bazı çocuklarda saatlerce sürebilir. Olguların yaklaşık üçte biri tek nöbet geçirir. Yaklaşık yarısında iki ile beş nöbet görülür. Olguların çoğunda bir, iki yılda nöbetlerin iyileşmesi görülür. Juvenil Miyoklonik Epilepsi Bu epilepsi tipinde genetik geçiş vardır. Ailede epilepsi öyküsü, olguların yarısında mevcuttur. 13 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 Nöbet özelliği: Nöbetlerin başlama yaşı 12-18 yaştır. Tüm vücutta aniden olan sıçramalar görülür. Tipik olarak sabah uykudan uyanınca ilk yarım saatte ortaya çıkar. Özellikle uykusuzluk, alkol alımı uyarıcıdır. Öğleden sonra uykularından ani uyanma sonrası da görülebilir. Daha az sıklıkla gün içerisinde de görülür. Miyoklonik jerk denen bu sıçramalar, kollarda daha fazladır. Jerkler ani, travmatik düşmelere de neden olabilir. Hastaların %80-95’inde tüm vücutta olan kasılmalarla giden nöbetler de görülür. Tanı: EEG’de tipik bulgular vardır. Hastalarda yaşam tarzı düzenlenmelidir. Hastaların uykuları yeterli ve düzenli olmalı, alkol, çay, kahve gibi içecekleri tüketmemelidir. Yaşam boyu antiepileptik tedavinin gerekli olduğu bir epileptik sendromdur. Ancak tedavi aldığı sürece hastalığın gidişi iyidir. 5. ÖZEL NÖBETLER: Febril Konvülziyon (Ateşli nöbet) Çocukluk çağında ateşli nöbetler sık görülür. Ancak ateşli nöbetleri epilepsiden ayrı değerlendirmek gerekir. Çünkü burada nöbete neden olan etken ateştir. Ø Ateşli nöbetler 6 ay-6 yaş arası çocuklarda görülür. Çocukluk çağında en sık görülen nöbetlerdir. Beş yaşından küçük çocukların %4-5’inde görülür. Ø Ateşli nöbetlerin %90’ı 6 ay-3 yaş arasındadır. Ø En sık 18-24 ay arası çocuklarda görülür. 14 Çocukluk Çağında Epilepsi Ateşli nöbetlerde, ateşin en sık nedeni viral üst solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Ancak ateşli nöbetin nedeni halen çok açık değildir. Ateş yükseldiğinde bazı çocuklar nöbet geçirmekte, bazı çocuklar ise çok yüksek ateşte bile nöbet geçirmemektedir. Son yıllarda yapılan çalışmalarda genetik nedenler üzerinde durulmaktadır. Anne veya babadan birinde çocukluğunda ateşli nöbet öyküsü varsa bu çocuk için risk oluşturmaktadır. Ailesinde ateşli nöbet öyküsü olan çocuklarda ateşli nöbet olabilir, ayrıca bu nöbetin tekrarlaması için risk de oluşturabilir. Klinik: Nöbetler basit ve komplike olarak ikiye ayrılır. Basit nöbetler: Ø Jeneralize, Ø 15 dakikadan kısa, Ø 24 saat içinde veya aynı ateşli hastalıkta tekrarlamayan nöbetlerdir. Komplike nöbetler: Ø Vücudun bir tarafında olur. Ø 15 dakikadan uzun sürer. Ø 24 saat içinde veya aynı ateşli hastalıkta tekrarlar. Bu özelliklerden birini taşıyorsa o nöbet komplikedir. Ateşli nöbetler tekrarlar mı? Evet tekrarlar. %30 oranında tekrarlar. Ateşli nöbet geçiren yüz çocuktan 10’unda üç veya daha fazla nöbet görülür. Eğer nöbet 1 yaş altında olmuşsa tekrarlama 15 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 riski daha yüksektir. %50 oranında tekrarlar. Nöbetin tekrarı hastaların %75’inde ilk yıl içinde olur. Ateşli nöbetler epilepsiye dönüşür mü? Hayır. Ateşli nöbetlerin sadece %1-2’sinde ileride epilepsi görülebilir. Ateşli nöbetlerde tanı koymak için EEG çekimi gerekmez. EEG tedavi kararını etkilemez. Ateşli nöbetler zekayı etkiler mi? Ø Hayır. Ateşli nöbetler sonrası zekada etkilenme bildirilmemektedir. Ø Ateşli nöbet geçiren çocukların okul başarıları, ateşli nöbet geçirmeyen çocuklardan farklı değildir. Aile olarak ne yapmalıyız? Ø Aileler vücut ısısını ölçmeyi Ø Ateşi düşürmeyi Ø Nöbet sırasında yapacaklarını bilmelidir. Çocuğum ateşli ise ne yapmalıyım? Ø Çocuk ateşli ise giysilerini çıkaralım. Alın, koltuk altı gibi bölgelere ıslak uygulama yapabiliriz. Daha etkili olan ılık suyla duş aldırmaktır. Suyun ısısı soğuk olmamalı, yıkandığı su ısısında ılık su olmalıdır. Ø Doktorunuzun önerdiği miktarda ateş düşürücü şurup verilmelidir (Resim-1). 16 Resim-1. Alın, koltuk altı ve kasık bölgelerine ıslak uygulama, gerekirse ılık duş yaptırıp ateş düşürücü şurup verilmelidir. 17 EÜ Tıp Fakültesi Halk Kitapları Sağlık Serisi ~ 37 Not: 64 Yayımlanmış Kitaplarımız Hipertansiyon Osteoporoz (Kemik Erimesi) Düşmeler ve Önlenmesi Obezite Meme Kanseri Cerrahisine Bağlı Lenfödem Yayımlanmış Kitaplarımız Kan Yağları ve Kalbimiz Her Yaş İçin Spor ve Sağlık Diyabetik Ayak Sağlıklı Beslenme Varis Yayımlanmış Kitaplarımız Göğüs Ağrısı, Kalp Krizi, Aspirin Kullanımı Herediter Anjioödem Kanın Pıhtılaşmasını Önleyen İlaçlar ve Kalbiniz, Atriyal Fibrilasyonlu Yaşam Kalp Yetersizliği ile Yaşamak, Kalp Pili İle Yaşamak, Kalp İlaçlarını Nasıl Kullanalım Kalp Hastalığında Cinsel Yaşam/Şeker Hastalığı/ İnme Teşhis ve Ameliyatsız Tedavi Yayımlanmış Kitaplarımız Mitral Kapak Sarkması Nedir? Koroner Arter Baypas Ameliyatınız, Kalp Kapağı Ameliyatınız Damar Sertliği ve Risk Faktörleri Guatr ve Tiroid Hastalıkları Diyabetim ve Ben Çocuklarda Yanık ve Korunma Yolları Yayımlanmış Kitaplarımız Sünnet Çocuklarda Fıtık ve İnmemiş Testis Sağlığımız ve Genetik Uyku Bozuklukları ve Tedavi Yaklaşımları Şaşılık ve Tedavisi Yayımlanmış Kitaplarımız Kadınlarda İdrar Kaçırma Şikayeti ve Tedavi Yöntemleri Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar Sağlıklı Beslenme ve Zeytinyağı Sjögren Sendromu Nedir? (Kuru Göz-Kuru Ağız) İşitme Kayıpları Yayımlanmış Kitaplarımız Sağlık İçin Vazgeçilmez Kaynak: SU Sağlık İçin Süt İçin İnsanoğlunun Evrimsel Sağlık Sorunu Çölyak Hastalığı Kefir Sağlığıma Kefil Çocukluk Çağında Epilepsi Yayıma Hazırlanan Kitaplarımız Glutensiz Yaşam Biçimi Ses Kısıklığı ve Nedenleri Vertigo (Baş Dönmesi) Akciğer Kanseri Doğum Sonrasında Anne ve Bebek Sağlığı