karanlik yollarin nurlu isigi1 - ASR-I SAADET

Transkript

karanlik yollarin nurlu isigi1 - ASR-I SAADET
ASRI SAADET yazar› A.Metin SARUHAN’›n Seceri
Sultan Alparslan’ın Kars’ı fethinden yaklaşık 38 yıl evvel Anadolu’nun
manevi fütuhatını yapmak üzere Kars’a gelen imamı Cafer-i Sadık
Hz.’lerinin torunu olan ES-Seyyid Alperen Pirimiz EBÜ’L-Hasan
Harakani Efendimizle birlikte ve ondan sonra Anadolu’nun fethi ile
beraber Anadolu’ya gelen Seyyid’ler, Alp-Erenler Meşayihi izam
Hazeratı ve Dervişler, Doğu’dan ve Batı’dan gelerek bu coğrafyada
İslamı neşretmişlerdir.
Kars’a ilk yerleşen aydın olan Vaizzadelerden gelen A.Metin SARUHAN
Kars’ın en eski yerlisi müderris büyük alim ve şair, ulemai benamdan,
mütebali bir alim ES-Seyyid Hamit El-Karsi’nin torunlarındandır. Büyük
dedesi Vaizzadeler Ailesinden H.İbrahim HALİL efendidir. H.İbrahim
HALİL efendi Kars Kalesi (Dış Kale) içinde (Kale İçi Mah.) Vaizzade
ismiyle maruf büyük bir külliyenin mütevellisidir.
Vaizzadeler sülalesi asırlarca insanlığa ve ümmeti merhumeye hizmet
etmiş, ilim yaymıs, güzel ahlak neşretmiş ve Biladi İslamiyenin değişik
ilim merkezlerine alim yetiştirmişlerdir. Bu aile, soyları Hz. Hüseyin’e,
ondan ilmin kapısı olan Hz. Ali efendimize ve oradan alemlerin efendisi
Hz. Resulullah’a (S.A.V) ulaştığı cihetinden halk içinde bu sülale daima
“Halife”mahlasıyla anılmışlardır.
Vaizzadeler ailesinden Hacı Ibrahim HALİL Efendi Kale İçi Mah.
H.1056 yılında kurduğu külliyede hizmet eden A.Metin SARUHAN
(Vaizzade) Efendinin büyük dedeleri şunlardır; Cami Hatibi ES-Seyyid
Hasan HAMİT Halife, Müezzin ES-Seyyid Hüseyin HAMİT mütevellisi
ES-Seyyid Muhammet HAMİT Halife isimli muhteremlerdir.
A.Metin SARUHAN (Vaizzade) efendinin babası ES-Seyyid Yusuf onun
da babası ES-Seyyid Hacı İbrahim HALİL onun da babası ES-Seyyid
Haci Hamit halife onların da büyük dedeleri yukarıda sayılmıştır.
Doksan üç (1877) savaşında çarlık Rusya eline düşme felaketine uğrayan
Kars’dan şehir halkının, yüzde doksanı göçmen olarak Erzurum’a ve
daha içerilere gitmişti. Bu sırada ES-Seyyid Muhammed HAMİT El Arif
bi-Vaizzade El Karsi’nin akrabaları ve sülalesi de bu sıkıntılar karşısında
önce Bayburt’a oradan da, bir kısım akrabaları Samsun ve civarına göç
etmişlerdir.
Samsun’a gelen Halil İbrahim onun oğlu Yusuf Bayburt’ta Saruhan
lakabını yanıisoyadını almışlardır. Halil İbrahim Samsun’un kazası
çarsamba’da vefat etmiştir. İbrahim Halil’in oğlu Yusuf ise Samsun’da
büyümüş, 1948 senesinde vefat etmiştir. Yusuf Saruhan’ın oğlu A.Metin
Saruhan da Samsun’da büyümüş, İstanbul’da ikamet etmektedir.
Halen Kars’da Vaizoğlu Cami hizmette bulunmaktadır. Külliyenin daimi
vakfında bulunan kale arkasındaki taş değirmeni ve tarlalar ve diğer vakıf
meşruhatları 1937’den sonra şahıslara geçmiş, cami etrafındaki
medreseler ve minare Ruslar tarafından yıktırılmıştır.
Seyyid Hacı A.METİN SARUHAN’in anne tarafı da Hz.HASAN
Efendimiz tarafından gelmektedir. Dedeleri eskiden Van’a bağlı olan
şimdi ise, Bitlis’in kazası bulunan Ahlat’a yerleşmişlerdir. Ahlat’a gelen
Seyh HÜSEYİN namıyla anılan zatı muhterem büyük bir alim olup dini
İslama büyük hizmetlerde bulunmuştur. Ahlat'a Seyh Hüseyin Mahallesi
bu zatı muhteremin ismini adfedilerek verilmiştir.
Mezarı Seyh NECMETTİN kümbetinde bulunmaktadır. Seyh
HÜSEYİN’in oğlu SÜLEYMAN ise Ahlat’tan Trabzon’a oradan da
Rize’ye geçmiştir. Alım olduğu için dini Îslama Rize’de hizmet
vermiştir. HACI A.METİN SARUHAN bu zatın torudur.
Asrı Saadet Kur-an’ı Kerim tefsiri Vaizzadelerden ve Halifeoğulları
namıyla anılan A.Metin Saruhan tarafindan yazılmıştır.
‹Ç‹NDEK‹LER
B‹R‹NC‹ BÖLÜM
D‹N NED‹R
Sayfa
5
Sayf
26
Sayfa
56
Sayfa
87
Sayfa
97
Sayfa
105
Sayfa
127
Sayfa
161
Sayfa
175
Sayfa
189
Sayfa
211
Sayfa
221
Sayfa
230
‹K‹NC‹ BÖLÜM
N‹Ç‹N YARATILDIK
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
RUH NED‹R
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
EDEP ÜZER‹NE
BEfi‹NC‹ BÖLÜM
RUHUN KAB‹R YOLCULU⁄U
ALTINCI BÖLÜM
KIYAMET‹N KOPMASI VE MAHKEMEY‹ KÜBRA
YED‹NC‹ BÖLÜM
(‹NSAN) RUH-CAN-NEF‹S -BEDEN VE NEFS‹N HALLER‹
SEK‹Z‹NC‹ BÖLÜM
‹SLAMDA TAR‹KAT NED‹R. TAR‹KATDA fiEYH K‹MD‹R
DOKUZUNCU BÖLÜM
‹SLAMDA TESETTÜR
ONUNCU BÖLÜM
M‹RAÇ
ONB‹R‹NC‹ BÖLÜM
AfiK NED‹R
ON ‹K‹NC‹ BÖLÜM
FALCILAR HAKKINDA
ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
HAD‹SLER VE TASAVVUF‹ AÇIKLAMALAR
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
ÖNSÖZ
Bismillahirrahmanirrahiym
Allah’u Teala’ya hamd Resulüne selat ve selam olsun. Allah’u
Teala’n›n rahmetine, Peygamberimiz iki cihan nuru Hazreti
Muhammed sallallahu aleyhissalatu vesellem efendimizin flefaatine
pirlerimizin himmetine s›¤›narak, onlardan alaca¤›m›z güç ve ilham›n
›fl›¤› altnda bana manen yard›mc› olacaklar›na ve yolumu ayd›nlatarak
›fl›k tutacaklar›na inanarak kitab›m› yazmaya bafllad›m. ‹nflallah bu
eserimle Allah’u Teala’ n›n kullar›na bir nebze olsun yard›mda
bulunur, onlara Allah’u Teala’n›n yollar›n› gösterebilirsem, benim için
bundan daha büyük bahtiyarl›k ve mutluluk tahayyül edilemez.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
5
B‹R‹NC‹ BÖLÜM
D‹N
Din deyince ne anl›yoruz? Ve Din nedir?
Din deyince evvela Allah’u Teala ve Tekaddes Hazretleri
akl›m›za geliyor ve çoklar›m›z orada kal›yoruz. Allah deyip ifli bitiriyoruz. Asl›nda din insana hayat veren, insan› insan yapan, kendi
benli¤ini kazand›ran, Allah’u Teala’ n›n flaflmaz adaleti ve kanunudur.
Allah’u Teala Ali ‹mran suresinin ondokuzuncu ayeti kerimesinde. 3/19
fiüphe yok ki, Allah indinde din islâmdan ibarettir. O kendilerine kitap verilenler, kendilerine ilim geldikten sonra aralar›nda k›skançl›k yüzünden ayr›l›¤a düfltüler. Allah’›n âyetlerini inkâr edenler
bilmelidirler ki Allah’›n hesab› çok çabuktur.
Öyleyse bütün bu kainat›n flaflmaz ve de¤iflmez olan adaleti
islamdininin kanunlar›d›r. Lakin nefsani duygularla, dünyan›n az bir
menfaatine kananlar, fleytan›n bu gibi insanlara verdi¤i i¤valarla
Allah’a ve ahirete arkalar›n› dönenler, dünyadaki menfaatleri yüzünden islam dininin d›fl›nda ayr› ayr› ideolojilere kap›larak islam› kabul
etmezler.
Ayr›ca en son Peygamber olan Peygamberli¤i sona erdiren
hatemen nebi hazreti Muhammed s.a.v. Efendimiz arab kavmi içersinden Kureyfl kabilesinden zuhur etti¤inden aralar›ndaki
k›skançl›klar›ndan dolay› Allah’›n ayetlerini inkar etmektediler.
6
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ayeti kerimesinde Allah’u Teala
2/255
Allah O Allaht›r ki, kendinden baflka hiçbir ‹lah yoktur. O
ezelî ve ebedî bizati’hi diridir. O’nu ne bir dalg›nl›k nede bir uyku
tutmaz. Göklerde ve yerdekilerin hepsi onundur. ‹zni olmadan
O’nun kat›nda kim flefaat edebilir. O kullar›n›n yapt›klar›n› ve yapacaklar›n› bilir. Onlar ise Allah’›n diledi¤i kadar›ndan baflka ‹lahi ilminden hiçbir fley kavrayamazlar. O’nun kürsüsü gökleri ve
yerleri çevrelemifl kaplam›flt›r. Onlar› koruyup gözetmek kendisine
zor gelmez. O yücedir büyüktür.
Öyleyse ilmiyle kainat› kuflatan, tüm varl›klar› yaratan ve
onlar›n hallerini bilen, onlar› belli bir vakte kadar yaflatan, sonra
zat›na döndüren ve her nefis sahibinden hesap soran Rab’bimiz,
bize diniyle Zat’›n› tan›tt›rmaktad›r. Dini içerisinde bize hayat
sa¤lamaktad›r. Bu durumda Allah’u Teala’ya, sonsuz flükranlar›m›z› sunsak, hayat boyu flükretsek, verdi¤i nimetler karfl›s›nda
flükrümüzü eda edemeyiz. Diniyle Allah’u Teala bizlere, tüm
yaflam›m›z boyunca hem ekonomimizi, hem içtima’i hayat›m›z›,
hem de yaflam›m›zdaki kanunlar›m›z› bizlere bildirmektedir. Bizler
Allah’u Teala’ n›n emirlerini yerine getirmekle hayat›m›z› düzenlemifl oluruz. Dinde ekonomi Kur’an-› Kerim’ de Rabbimiz, israf
haramd›r buyurmaktad›r. Bununla bizlere israf› önletmektedir.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
7
Ayeti kerimesinde
7/31
Ey ademo¤ullar› her namazda süslü elbiselerinizi giyin.
Yiyin, için, israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.
Ayeti kerimesiyle, hayat›m›z›n meflakkatle geçen saatlerini, çal›flmakla geçirdi¤imize göre, bizlerin bu meflakkatle geçirmifl
oldu¤umuz zaman›m›z, israf etmememizi, bizlere tutumlu
olmam›z› emretmektedir.
‹sraf; Allah’›n bize vermifl oldu¤u nimetlere karfl› alaka
duymad›¤›m›z›, flükrün edas›n› yapmad›¤›m›z›, o nimetlere karfl›
nankörlük etti¤imizi gösterir. Allah’u Teala’n›n bizlere vermifl
oldu¤u nimetlerini, israf etmeden kullanabilirsrek, onlardan
artt›rd›¤m›z paralar›m›z›, bizlere laz›m oldu¤unda baflka ihtiyaçlar›m›zda kulland›¤›m›zda, kimselere muhtaçl›k arzetmeyiz. Ayr›ca
israf etmedi¤imiz takdirde, Allah’u Teala kazanc›m›za bereketler
ihsan eder ve mal›m›z› ço¤alt›r.
‹çtimai hayat›m›zdan kast›m›z, yine Kur’an-› Kerim’ de
96/1
Rab’b›n›n ad› ile oku ki, o yaratt›.
Bizi bu ayeti kerimesiyle, fenne ve çal›flmaya sevk etmektedir. Allah’u Teala ayeti kerimeleriyle k›yamete kadar gelecek
olan insanlara hayat vermekte, insanlar›n bulduklar› yeni yeni icatlarla insanlar›n hem geçimini sa¤lamakta, hem de teknolojiyle
8
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
devletler bulduklar› icatlarla hem ekonomi hemde askeri durumdan
güçlenmektedirler.
Bu durumda ça¤›na ayak uyduramayan, teknolojiye ve
ilime de¤er vermeyen milletlerin di¤er devletler taraf›ndan küçümsenmeleri, bu devletlere de¤ere vermemeleri durumunda, hakl›
veya haks›z zay›f düflen devletler, di¤er devletlerin zulmüne
u¤rayarak, canlar›ndan ve mallar›ndan olduklar› gören gözlerle
müflahade edilmektedir. Bu durumda da periflanl›k çekmektedirler.
Yine baflka bir ayeti kerimesinde.
8/60
Onlara (düflmanlara) karfl› gücünüz yetti¤i kadar kuvvet
ve cihad için ba¤lan›p beslenen atlar haz›rlay›n, onunla Allah’›n
düflman›n›, sizin düflman›n›z› ve onlardan baflka sizin bilmedi¤iniz,
Allah’›n bildi¤i (düflman) kimseleri korkutursunuz. Allah yolunda
ne harcarsan›z size eksiksiz ödenir, siz asla haks›zl›¤a
u¤rat›lmazs›n›z.
Bu Ayeti kerimeye bir göz atacak olursak; bu gün yer
yüzünde Müslümanlardan baflka milletler çal›flm›fl, fende ve ilimde
ileri giderek islam›n bafl›na musallat olmufllard›r. Allah ve
Resulune düflman olanlar, kin ve intikamlar›n› müslümanlardan
ç›karmak suretiyle, dünyan›n dört buca¤›nda ‹slam kan› ak›tmakta,
hunharca insanlar› katletmekten geri kalmamaktad›rlar. Medeniyetten ve insan haklar›ndan bahsedenler, bu dökülen müslüman
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
9
kanlar›n› büyük bir zevkle seyretmektedirler. Allah’u Teala, bu
ayeti kerimeyi idrak eden kullar›n›n aras›na bizleri de ilhak eylesin.
Adaletinden gayesi; ‹nsanlar aras›nda yeryüzünde fitne
ç›kmas›n, insanlar birbirlerinin hak ve hukuklar›na riayet etsinler,
diye yine Kur’an› Kerimde Rab’bimiz, siz ölçüde haddi aflmay›n
buyurmaktad›r.
17/35
Ölçtü¤ünüz zaman tam ölçün, do¤ru terazi ile tart›n, bu
daha hay›rl›d›r ve netice itibariyle daha güzeldir.
Allah’u Teala bu ayeti kerimesiyle de flu ayeti kerimesini
desteklemektedir. “Siz yeryüzünde hakk› ve adaleti yay›n.” Bu
durumda insanlar birbirlerinin hak ve hukuklar›na riayet ettikleri
takdirde, aralar›nda Allah için bir sevgi ba¤› oluflur. ‹nsanlar
bununla hem huzuru bulurlar, hemde Allh’u Teala siz birlik ve
beraberli¤iniz bozmay›n dedi¤i ayeti kerimesiyle de, müslümanlar
birlik ve beraberliklerini bozmadan bir kuvvet oluflturarak, islam
düflmanlar›na karfl› bir kale gibi karfl›lar›nda dururlar.
Müslümanlar yeryüzünde adaletten ayr›lmad›¤› müddetce
bunlar lisan› hal ve lisan› dil ile di¤er insanlara örnekler teflkil ederler. F›tratlar›nda islam olma karekterleri tafl›yanlar, bunlar›n bu hallerine imrenerek müslüman olurlar. Bu kiflilerde bunlara sebep
olduklar›ndan dolay› Allah indinde büyük mertebelere nail olurlar.
Demek ki, din denildi¤i zaman yaln›zca Allah’u Teala ve
Tekaddes Hazretleri de¤il, onunla beraber kanunlar› ve hayat›m›z
boyunca ihtiyaç duyaca¤›m›z bilgileri içeren bir yaflam flekli
10
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
akl›m›za gelmektedir. Baflka bir deyiflle O’nsuz bir hiç olaca¤›m›z›
bilmemiz gerekmektedir.
Peygamber Efendimiz bir hadisi fleriflerinde flöyle buyurmaktad›r. “E¤er yapm›fl oldu¤unuz ibadetler sizi kötülüklerden
al›koymuyorsa o size bir yüktür” buyurmaktad›r. ‹badet yapm›fl da,
ona lay›k olamam›fl onun fluurunu idrak edememifl bir insana, bunu
söylerse, ya ibadet etmeyen,inançs›z yaflayan her ifli kendi akl›na
vurarak akl›nla kendi varl›¤›n› yaln›z yaflad›¤› müddetçe var gören,
ondan sonras›n› yokluk bilen, ölüm ötesi aleme inanmayan, kendisinin nas›l var oldu¤unu düflünebilir mi?... Bu insan kendi
varl›¤›n›n bafll› bafl›na bir ilimle donand›¤›n›, t›bb›n ve fennin insan
üzerindeki birçok s›rr›na vak›f olamad›¤›n› ve bu ilmin durup
dururken kendi kendine mi var oldu¤unu san›yor. Allah’u
Teala’n›n yaratt›klar› içersinde insanlar taraf›ndan bulunan her
hangi bir ilim, insanlar taraf›ndan bulunmam›flta kendi kendine mi
var olmufltur.
Öyleyse insan hiç düflünmez mi, varl›¤›n›n bir ilimle
donanm›fl olmas›na ra¤men, kendi varl›¤› bir yaratan olmadan m›
meydana gelmifltir. Tesadüf olmayan ve bir varl›k taraf›ndan
yarat›lan bu insanlar, nas›l olur da, o yaratan›, Rab dedi¤imiz
Allah’› inkar ederler. Öyleyse bu akla ak›l denir mi? Burada Yunus
emre hazretlerinin bir beyti akl›ma gelmektedir.
-Nerden gelip gitti¤ini,
-Bilemeyen hayvan imifl.……….
‹nançs›z yaflayan bir kifli, kendini bu de¤ersiz geçici aleme
kapt›rarak, ahiret alemine göre buradaki ömrünün birkaç saatlik
oldu¤unu bir bilebilseydi. ‹nsan bu fani alemin güzelli¤ine aldan›p
kap›lmadan, Allah’u Teala’n›n emri dahilinde kendini hem bu
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
11
alemin varl›¤›nda yaflam›n› imar ederek sürdürse, hem de baki
alemin varl›¤›na kendini haz›rlam›fl olsa, ömrünü hem huzur içinde
hem de bir de¤er olarak geçirmifl olur.
Yukar›da insan›n bu alemdeki ömrünün ahiret alemine
göre birkaç saatlik bir yaflamdan ibaret oldu¤unu söyledik.
Kur’an-› Kerim’ de Rab’b›m›z.
22/47
(Resulüm!) Onlar senden azab›n çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vaadinden asla dönmez. Muhakkak ki, Rab’binin
nezdinde bir gün sizin saymakta olduklar›n›zdan bin y›l gibidir.
Buran›n bin y›l› ahiret aleminin bir günü olursa, bir insan›n
ortalama ömrünü 60 y›l kabul edersek,
Ahiretin 1 günü, dünyan›n 1.000 y›l›na bedeldir.
1.000 dünya y›l, 24 ahiret saati ise;
60 dünya y›l› = 1,44 saat
1,44 saat = 1 saat 26 dakika = 1,26 saat olursa altm›fl sene
ömür bir gün bile de¤il. Öyleyse ey o¤ul!...neye aldand›n, de¤er mi
bu isyana, bu birbuçuk saatlik bir ömre bu hayat. Tin suresinde
95/7
O halde, sonra seni hesap gününü inkara götüren ne?
95/8
12
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah, hakimlerin hakimi de¤il mi ?
Birde inançl› yaflamdan bahsettik. Bu gün yeryüzünde
insanlar birçok dinlere inan›yorlar, halbuki Kur’an-› Kerim de
3/85
Kim islam’dan baflka bir din ararsa, o istedi¤i din asla kendisinden kabul olunmaz ve ahirette de o, ebedi zarar çekenlerdendir buyurmaktad›r.
Bu ayeti kerimenin manas› ise, biz sizin dininizi ikmal
ettik, yani bütün dinleri Kur’an-› Kerim de toplad›k, bu bak›mdan
benim indimde din islamd›r. Buna isyan eden, bu dini tan›mayan,
islam’dan baflka bir din aray›fl› içine girenler, Allah’dan baflka bir
ilah aras›n buyurmaktad›r. Bu ayet-i kerimeye göre Allah’u Teala
yeryüzünde bütün dinlerin hükümlülü¤ünü kald›rm›fl, tek bir dinin
hükümlülü¤ünü bize bildirmektedir. O da islamd›r. Allah’ u Teala,
insanlar›n geliflimine göre onlara peyderpey nebiler ve peygamberler göndermifltir.
‹lk ça¤larda insan akl› geliflmedi¤i için, onlar›n anlayaca¤›
flekilde onlara nebiler göndermifl, o insanlar o nebilere tabi olmakla Allah’ u Teala’ n›n emirlerini yerine getirmifllerdir.
Daha ak›llar ilerleyince, daha baflka nebiler ve
Peygamberler göndermifl, her bir peygamberle di¤er gelecek
Peygamber aras›ndaki hüküm geçerlili¤ini muhafaza etmifl, yeni bir
Peygamber gelince bir sonraki peygamberiyle göndermifl oldu¤u
hükümlerinin geçerlili¤i bafllam›flt›r.
Böylelikle insanl›k alemini, yeni gelen peygamberinin
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
13
emrine tabi tutmufltur. Bu flekilde insan akl› gelifltikçe, Allah’u
Teala da yeni yeni kitaplar ve kanunlar göndermifltir. ‹lk kitap
olarak Allah’u Teala Zeburu, sonra Tevrat›, sonra ‹ncil’i, ve daha
sonra ‹ki cihan serveri Hatemen Nebi Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi vesellemle Kur’an-› Kerimi göndermifltir. Böylelikle
bütün kitaplar› Kur’an’› Kerimde toplam›flt›r. Bu durumda Kur’an› Kerim, insanl›k alemine bir ›fl›k, bir hidayet, bir lider ve delil
olmufltur.
Allah’u Teala ayeti kerimesinde
2/6
Muhakkak ki küfre varanlar›, azap ile korkutsan da korkutmasan da onlar için birdir, onlar iman etmezler.
Yani inatlar› yüzünden iman nurunu flirk karanl›¤›na
bo¤anlar›, hakk› görmelerine ve iflitmelerine ra¤men küfrü tercih
ederek Allah’a s›rtlar›n› dönenleri, korkutsan da korkutmasan da
onlar için birdir iman etmezler.
Öyleyse iman dedi¤imiz zaman; ‹slam›n d›fl›nda ayr› ayr›
ideolojilere inanarak inand›klar›na da din diyenlerin dinlerine ne
din diyebiliriz, ne de inand›klar› ideolojiler içersindeki bat›l
inanaçlara iman diyebilirz.
‹man bizzat Allah’tan baflka bir ‹lah daha olmayan, bu
alemlerin mutlak sahibi ve hakimi olan Allah’a inananlara iman
ehli diyebiliriz. Hakka inanan ve dosdo¤ru yolda giden insanlar›n
inand›klar›na iman diyebiliriz. ‹slam›n d›fl›nda olup da ayr› ayr› ideolojilere inanan insanlara, bu ayeti kerimeye göre inançs›z ve
14
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
imans›z insanlar diyebiliriz.
Bu ayeti kerimeyi biraz daha açacak olursak, inadlar›
yüzünden iman nurunu flirk karanl›¤›na bo¤anlar. Yani Allah’u
Teala’n›n verdi¤i ak›l nimeti ile o kimseler, Allah’u Teala’y› idrak
etmelerine ra¤men, s›rf nefislerinin isyanlar›ndan dolay›, inad
ederek Allah’u Teala’n›n vahdaniyetini inkar edenleri ve tevhit
nurunu, flirk karanl›¤›yla de¤iflenleri, azap ile korkutsanda, korkutmasanda onlar için birdir, çünkü onlar iman etmezler. (Daha
afla¤›da ak›l nimetini Allah’u Teala’y› bilmesini sizlere etrafl›ca
anlataca¤›m) Ancak iman, Allah’u Teala’n›n son gönderdi¤i kitaba
inanmak ve onun resulune inanmakla, Kur’andan tek bir ayeti dahi
kas›tl› olarak inkar etmemekle, insan iman etmifl olabilir. Bunun
d›fl›nda olan insanlar inançs›z ve imans›zd›rlar. Bunlar›n inançlar›
safsata ve asl› olmayan uydurmalard›r. Allah’u Azimuflflan ve
Tekaddes Hazretleri, eksik s›fatlardan münezzehtir. Yemez, içmez,
uyumaz, çoluk ve çocuk edinmez. Bunlar Uzeyri Allah’›n o¤lu der,
melekler k›zlar› derse,
17/40
(Ey müflrikler) Rab’biniz erkek çocuklar› sizin için ay›rd›
da kendisi meleklerden k›z çocuklar m› edindi. Gerçekten siz
(vebali) çok büyük bir söz söylüyorsunuz.
‹slam Allah’u Teala’y›, ‹hlas suresine göre bilir. Allah
birdir. O’nun ne han›m› vard›r, ne de çocuklar› vard›r. O her fleyden
münezzehtir. Buna göre ey insan!.. Biraz olsun düflünsen, hiçbir
fleye ihtiyaç göstermeyen Rab’bine, kininden dolay› iftirada bulun-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
15
masan ve ona haks›z suçlamalar yapmasan da felah bulsan olmaz
m›? O flekilde düflündü¤ün taktirde, senin Allah’›n da yoktur.
Çünkü sen! seni yaratan› s›fatlad›n, sana hayat vereni, seni yokdan
var edeni, mülk aleminde rahmeti herkese olan Allah’› inkar etdin
ve Allah’a ortaklar koflarak flirkde bulundun. Öyleyse Allah’u
Teala her flekilde zat›n› isbat eder de, sende inad›n yüzünden,
isyan›ndan, Allah’› s›fatlar, inkarda ve iftirada bulunursan, ‹slam›n
d›fl›nda bulunan insanlar›n düflündü¤ü gibi bir Allah olmad›¤›ndan
bu gibi insanlar hem Allah’s›z hemde dinsizdirler.
Bunun da ispat›; Alah’u Teala ahiret aleminde bunlardan
rahmetini kald›rd›¤›nda bunlar orda yaln›z ve kimsesiz kalacaklard›r. ‹flte bu durumda bunlar›n sahipleri ç›kmad›¤›ndan, kendi
hayellerindeki ortaklar kofltu¤u rableri de olmad›¤›ndan, bunlar
ebedi cehennem ehli olarak cehennemde kalacaklard›r.
Bir hazineki âman›n önüne koymufllar. Alt›n›ndan, zebercat›ndan, yakutundan tut akl›na gelen her türlü envay› çeflit de¤erli
hazine âman›n önünde durmaktad›r, ama onu ama göremedi¤i müddetçe, onun de¤erini bilemez. O âma, hazine ve servet sahibi de
olsa, ondan mahrum olarak yaflar. ‹flte islam dinini tan›mayan ve
islam›m deyip bir kafire imrenen insan, dininden bihaber, servetten,
hazineden bîhaber olarak yaflar. ‹htiyac› olupda her türlü nimeti
önünde olan, lakin ona s›rt çevirerek, ihtiyac›n› baflka yerlerde
arayan insan, acaba bu hareketiyle, akl›n› kullanarak hakikati görebildi mi? ‹slam’a lay›k olabildi mi? Burada bir hadisi flerifi zikretmekte yarar görüyorum. Peygamber efendimiz.
Mü’min mü’minin aynas›d›r buyurmaktad›r.
Ey benim ‹slam kardeflim! Müslüman›m deyip, ‹slam’›
yaflayan bir kardeflinle karfl›lafl›nca, onu hakir gören, bazanda alay
16
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
eden kardeflim. O, insan› küçümsiyerek, kendini bir varl›k olarak
görüyorsan, asl›nda sen, o müslüman kardefline bakt›¤›nda, hissetmifl oldu¤un duygular, tamamen sendeki duygular›n, f›tratlar›
oldu¤unu unutma. Çünkü bizler birbirinin aynalar›y›z.
Allah’u Teala, insana niçin insan diyor da baflka bir isimle
ça¤›rm›yor. ‹nsan arapçada uns mastar›ndan gelir, yani manas›
yetenekli. ‹nsana Allah’u Teala niçin yetenekli diyor? Yaratm›fl
oldu¤u varl›klar içinde, Allah’u Teala, yaln›z insana ruhundan
verdi¤i için, insana yetenekli diyor. Baflka hiçbir yaratt›¤›
mahlukat›na ruhundan vermemifltir. Onun için cüz-i iradeyi insan›n
eline vermifl. Onun için insan› zat›na muhatap tutmufl ve bu
bak›mdan insana Kur’an-› Kerim'de; Tin suresi
95/4
Biz gerçekten insan› en güzel bir biçimde yaratt›k.
Eflref-il mahluk olarak yarat›lan bu insanlar, bu kadar flerefli yarat›lmalar›na ra¤men, akl›n› kullanmaz, tefekkür etmez, bu
kadar sonsuz nimetler üzerinde toplan›r da, Rab’b›na itaat etmezlerse, insanlar insanl›k s›fat›na lay›k olabilirler mi? Kur’an-›
Kerim'de yine bir ayet-i kerimede.
25/44
Yoksa onlar›n ço¤unu, hakk› iflitiyorlar veya hakk› anl›yorlar m› san›yorsun? Onlar ancak hayvanlar gibidirler, do¤rusu
gidiflçe daha sap›kt›rlar.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
17
Allah’u Teala’n›n biz insanlara verdi¤i de¤ere bir bak ki bir
ayet-i kerimesinde de.
59/24
O, öyle Allah ki Halik’d›r her fieyi yarat›p taktir edendir,
Bari’dir yoktan var edendir., Musavvir’dir bütün varl›klara flekil
verendir. Esma’ül hüsna O’nun … Bütün göklerde ve yerde olanlar, hep O’nu tesbih eder. O, Aziz’dir her fleye galip ve her kemale
sahiptir, Hakim’dir hikmet sahibidir.
Lehül Esmaül Hüsna buyuruyor. Yani en güzel s›fatlar
benimdir diyor. Bir ayet-i kerimesinde Allah’u Teala
95/4
Biz gerçekten insan› en güzel bir biçimde yaratt›k.
Burada iki ayet aras›nda ilk bak›flta, sanki Allah’u Teala bir
dedi¤ini di¤er bir ayette tekzip ediyormufl gibi görünüyor. Hem
“güzel s›fatlar benimdir” diyor hem de “ben insan› en güzel surette
yaratt›m” buyuruyor. Buradan kas›t; Rab’bimiz bize ruhundan
verdi¤inden, onun bir cüz-isi olarak bizi yarat›fl›ndan, bize en güzel
s›fatlardan bir cüz-i sini bahfletdi¤inden, bizi zat›ndan ayr› görmedi¤inden, Zat’›na muhatap tutuflundan böyle söylemektedir.
Ey o¤ul! Böyle bizi seven, bizi koruyan, bize çeflitli
nimetler haz›rlay›p, sonsuz bir ömür bahfleden çeflitli lezzetlerle
18
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bizi bezeyen Rab’bimize, itaats›zl›k yak›fl›r m›? O’na isyan edilir
mi? Kinimizden inad›m›zdan veya ç›kar karfl›l›¤› menfaatimizden
dolay› Rab’bimize eksik s›fat atfedilir mi? Akl› olan ve insaf sahibi
insan böyle yapar m›? Öyleyse biraz olsun düflün ve tefekkür eyle.
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde.
40/58
Kör olanla gören, iman edip Salih ameller iflleyenlerle
kötülük eden bir olmaz siz pek az düflünüyorsunuz.
Biraz düflünecek olursak, bizi yoktan ver eden Rab’bimizin
varl›¤›n›, insan olan her ak›l sahibi tastik eder. Bu durumda
Allah’›n varl›¤› karfl›s›nda her insan, kendi nefsine zulmetmekten
kaçar ve sak›n›rsa, felah bulur.
‹nsanlar›n yaflam dedi¤i nefsine tabi olmalar›, mahrem yerlerini açmalar› asl›nda kendi nefislerine zulümleridir. Eskiden köle
pazarlar›nda köle tacirli¤i yapanlar›n, kad›nlara zorla ve korku
alt›nda yapt›rd›klar› hareketleri, yani mahrem yerlerini açarak,
onlar› esir pazarlar›nda teflhir ederek satmalar›n›, zaman›m›zda
medeniyet dedikleri zihniyet bu kad›n tacirli¤ini b›rakt›rm›fl, yerini
kiflilerin kendi iradelerine b›rakarak, kendi kendilerini teflhir
etmelerine yönlendirmifltir.
Yaflam› can›n›n istedi¤i ile oturup kalkmakta arayan insanlar›n insanl›k s›fatlar›yla bir ilgileri varm›d›r? Bunlar›n yapt›klar›n›
di¤er mahluklarda yap›yorlar. ‹nsanlar›n di¤er yarat›lan mahluklardan tek farklar›, çok flerefli yarat›lmalar›d›r. Allah’u Teala’ n›n
indinde fleref ve haysiyetlerini, onurlar›n› korumalar›, ‹ffetlerine
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
19
sahip ç›kmalar› insanlar› insanl›k s›fat›na büründürür. Allah’u
Teala, insan yaflam› boyunca bir zarara ve bir zulme u¤ramadan,
eziyet çekmeden, yaflam›n› tamamlamas›n› ister. Bu bak›mdan,
bizlere Allah’u Teala baz› kanunlar koymufl ve bizler akl›m›zca bu
kanunlara karfl› ç›kar, be¤enmezsek, tecavüze de u¤rar›z, musibetlerede maruz kal›r›z. Nitekim sonunda, kendimizi hem bu
dünyada, hem ahiret aleminde azaba u¤ratm›fl oluruz ve sonumuz
hüsrana u¤ram›fl oluruz.
Öyleyse ey insan! Din deyince bir düflün. ‹nsana neyi
hat›rlat›yor? Yaln›zca Allah’u Teala’y› m›? Yoksa Allah’u
Teala’ya yapaca¤›m›z ibadeti mi? ve yahut bir ömür boyu bize
laz›m olacak, bize hayat verecek bir kanun içerisinde, yaflam›m›z›
kolaylaflt›racak, bize fleref ve haysiyetimizi sa¤layacak, dünyevi ve
uhrevi kiflili¤imizi kazand›racak bir kanunu mu? Yukar›dan beri
bahsetti¤imiz olaylara bakacak olursak, buna göre din; Yaflam›m›z
boyunca bize laz›m olacak hertürlü kanunlar› hat›rlatmaktad›r.
Dinin kanunlar›n›, bir devletin kanunlar›yla k›yaslayabiliriz. Bir devlet denince, o devletin kendine has kanunlar›, örf ve
adetlerine göre anayasas› vard›r. Bir insan kendi devletinden
kalkar, baflka bir devlete gidecek olursa, kendi akl›na göre kanun
koyar ve kendi kanunlar›n› gitmifl oldu¤u devlette uygulayabilir
mi? Elbette uygulayamaz. Çünkü o devletin de kendine göre kanunlar› var ve o devlete giden her insan, o devletin kanunlar›na uymak
mecburiyetindedir. Aksini yapan cezaland›r›l›r.
Öyleyse ey o¤ul! Biraz olsun sen de düflün. Bu et ve kemikten yarat›lm›fl bu beden devletinde, bafl› bofl ve kanunsuz musunuz?
Bu beden devletine konulan kanunlar› tan›maz, akl›na göre kanun
lar m› uydurursunuz? Öyleyse bu beden devletinin kanununu
20
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
koyan, ve O’ yarat›c› s›fat›yla Rab dedi¤imiz Allah’a efller koflarak
O’na arka dönerek bizi hesaba çekmiyece¤inimi zannedersiniz?
Akl›n›z› kullanarak hiç mi tefekkürde bulumayacaks›n›z?
Biz dinimize sahip ç›kmamakla periflanl›¤a ve huzursuzlu¤a sürüklenmifliz. Bir servet ki; insan o servete sahip ç›kmaz,
ya¤malat›rsa, muhtaç duruma düfler, elindeki servetini da¤›tt›ktan
sonra, onun de¤erini anlar, ama art›k f›rsat gitmifltir. ‹nsan hüsrana
u¤ram›flt›r. Bugün bu olaylar yeryüzünde tahakkuk etmektedir.
Ama bizler bu olaylar› görmemize ra¤men idrak etmekten mahrum
kalm›fl›z. Dinini yaflayamayan ve dininden uzaklaflt›r›lan müslümanlar, hem yoklu¤a hem de zulme u¤rat›lmaktad›rlar.
Din, bizi pekifltiren, birbirimize kaynaflt›ran, bir harc›n
çimentosu gibidir. Bizi dinimizden uzaklaflt›ranlar, asl› astar›
olmayan fleyleri bize iyi göstermektedirler. Bizlerde onlar›n pefllerine tak›l›p gitmekteyiz. Asl›nda bizler bir tuza¤›n kurbanl›¤›na seçilmifl insanlara benzeriz. Bizi bunlar evvela parça parça yapar, sonrada lokma lokma yutarlar. Bu gün müslümanlar ayn›
durumdad›rlar. Evvela dinlerinden uzaklaflt›r›ld›lar, sonra sanki
yeryüzünde islam’dan baflka bir din varm›fl gibi, kendi bat›l olan
dinlerini islam’a karfl› güzel göstermifller, islam olan insanlar› dinlerinden uzaklaflt›rm›fllard›r. Sonra Allah ve Rasulune düflman
olanlar, kand›r›lan bu insanlardan, Allah ve Rasulunden intikam
al›rcas›na bu insanlar›n katline geçmifllerdir. Bu gün yeryüzünde
islam kan›ndan baflka kan akmamaktad›r ve islam katliam›ndan
baflka katliam yap›lmamaktad›r.
45/19
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
21
“Çünkü onlar, Allah’a karfl› sana hiçbir fayda vermezler, muhakkak
ki zalimler birbirlerinin dostlar›d›r. Allah ise, takva sahiplerinin
velisidir.”
Ey o¤ul! Öyleyse kendine gel. ‹fl bu haldeyken, niçin kendini helak etmek için yar›fl›rs›n. Kendini düflünmezsen can›n gibi
sevip korudu¤un evlad›n› da m› düflünmezsin. Kendini ve gelecek
nesillerini karanl›k emellerin eline atarak, helak etmek mi istersin?
O halde, bir zulüm gelip çatmadan, bir felakete u¤ramadan, uyan›k
ol, dinini bil, Kur’an-› oku ve anlamaya çal›fl. Anlamaya bafllad›¤›n
an, o zaman göreceksin ki, hakikaten aldat›lm›fl›m ve din ise hayatm›fl, canm›fl, cananm›fl. Allah’u Teala bizi ‹slam dinini idrak
edip, onunla hükümlenenlerin aras›na ilhak eylesin.
‹slam dini üzerinde de asla tart›fl›lmaz. Çünkü din bir
tebli¤dir. Din tebli¤i edildi¤inde isteyen kifli dini kabul eder,
isteyen etmez. Herkes kendi düflüncesinde serbesttir. E¤er din
üzerinde bir tart›flmaya girilecek olursa, din düflmanlar›, dolay›s›yla
Allah ve Resulünü inkar edenler, bu tür bir konuflma ortam›n›
bulunca, bütün kinlerini kusacak ve insanlarda bu gibi insanlara, bir
ortam haz›rlad›¤›ndan günaha gireceklerdir.
Niçin Allah’u Teala’ n›n dini üzerinde tart›fl›lmaz?...
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
53/4
Kur’an sade bir vahiydir. Ancak vahiy olunur.
Ayet-i kerimesine göre Allah’u Teala’n›n büyüklü¤ü, yoktan var etme yaratma gücü karfl›s›nda, tüm alemler Allah’u Teala’
ya muhtaçd›rlar. Allah’u Teala ise hiçbir fleye muhtaç de¤ildir.
22
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’u Teala murad› nispetinde de varl›klar› yaratm›flt›r.
Yaratt›klar›na zulüm murat etmeden, yarat›lanlar›n hayatlar›
boyunca laz›m olacak olan kanunlar›n› da bildirmifltir. Bu
bak›mdan insan, Allah’u Teala’ n›n, kendi üzerindeki emrini dinlemez, islam kanununa ça¤ d›fl› der, eski kafa der, çöl kanunu derse,
bu insan ak›l itibariyle kendini alemleri yaratan Allah’u Teala’dan
daha bilgili, daha alim ve Allah’u Teala’dan hafla daha ak›ll› görür
ki, bu kendini bilmeyen insanlara Allah ve Resulune olan kinlerini
kusmalar› için konuflma f›rsat› verilmifl olur. Allah’u Teala’ n›n,
bizim üzerimize koydu¤u kanununu, ‹slam dinini, be¤enmeyenlere
elefltirme ve tart›flma f›rsat› verildi¤inden, bu gibi zavall›lara meydan verilmifl olur. Bunun suçuna bilmeden bu gibi ifllerde bulunanlarda ifltirak etmifl olurlar ki, bu insanlar nereye parmak bast›klar›n›
bir bilebilselerdi.
1- Bir ömür boyu kendi bedenine sahip olamayan, çocukluk, gençlik ve ihtiyarl›k gibi devrelere bürünerek, ölümün
pençesinden kurtulamayan insan.
2- Ak›l nimetiyle donat›lm›fl olup, kendi nefsinin esiri
olarak, nefsinden kurtulamayan, akl›n› kullanamayan insan.
3- Yaflad›¤› an› bilip de bir nefes sonras›n›n ne olaca¤›n›
bilemeyen, karanl›klar içerisinde yüzen insan.
4- Varl›¤› her an yemeye, içmeye ve yaflam boyu türlü
eksikliklere ihtiyaç göstermesine ra¤men, ihtiyac› Yaratan’›
taraf›ndan karfl›lanan bu insan.
5- Kendi üzerindeki bu eksiklikleri görmeden, yaratan›n›
inkar ederek, Allah’u Teala’n›n üzerine koymufl oldu¤u kanunu nu
be¤enmeyip, varl›¤›n›, hafla, Allah’u Teala’ dan üstün görerek,
Allah’u Teala’ ya flirk koflan insan.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
23
‹flte böyle insanlar ak›l sahibi insanlar de¤illerdir. Velev ki
dünyan›n ilimlerini de yutmufl olsalar. Ayet kerimede Allah’u
Teala
3/22
“‹flte bunlar o kimselerdir ki, dünya ve ahirette yapt›klar›
ameller bofla ç›km›flt›r. Onlar›n azab›na engel olacak hiçbir
yard›mc›lar› da yoktur.”
Öyleyse buradan flunu anl›yoruz ki, din düflmanlar›, Allah
ve Resulü’ne düflman olanlar, intikamlar›n› almak için bu gibi
ortam haz›rl›yarak, gönlünde bulunan isyan ateflini söndürmek
isteyeceklerdir. Böyle insanlara Allah’u Teala ayet-i kerimesinde
flöyle buyurmaktad›r;
6/68
“Ayetlerimiz hakk›nda alay yollu söz edenleri gördü¤ün
zaman, kendilerinden yüz çevir, yanlar›nda oturma. Taki kur’andan baflka bir söze dalarlar. E¤er onlardan yüz çevirme iflini fleytan
sana unutturursa, hat›rlad›ktan sonra hemen kalk da, o zalimler
kavmi ile beraber olma.”
Burada bir beyit akl›ma gelmektedir;
Kur’an ile hadise inanmazsa bir kifli,
Ona hiç cevap verme, konuflma bitir ifli.
Bugünkü insanlar›n haz›rlam›fl olduklar› bu ortam, bu
24
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
beyte ayk›r› düflmektedir. Televizyonlara ç›karak konuflma
hastal›¤›na yakalananlar, bir benlik ve bafl olma sevdas› olmaktan
kurtulamadan, sonlar›n› düflünmeden ileri geri konuflmaktad›rlar.
Ey Müslüman! Uyan›k ol, dinin bir tart›flma dini de¤il,
Yaratan›n taraf›ndan, sana ve bana bildirilen bir tebli¤dir.
‹slam dini bütün insanlara inmifltir. ‹steyen kabul eder,
isteyen kabul etmez. Dinde cebr yoktur. Yaln›z bir tebli¤ vard›r.
Kiflilerin kiflisel hareketleriyle ‹slam dini de¤erlendirilemez. ‹nsanlar›n ifllemifl oldu¤u hay›r ve flerler ile, iflte islam denilemez. Ancak
bu gibi fiiliyat› iflleyen insanlar, islamiyeti yaflamak veya yaflamamakla de¤erlendirilirler.
Daima hay›r Allah’tan fier ise insandand›r. Niçin hay›r
Allah’tan? Allah’u Teala hay›r ifllememizi emretti¤inden, onun
emrini yerine getirmekle, hay›r Allah’u Teala’ dan olmufl olur. fier
ise kiflinin kendisinden. Niçin kiflinin kendisinden? Çünkü Allah’u
Teala o flerleri iflleyen insana, sen gitde bu flerri veya bu kötülü¤ü
iflle demiyor. Hatta bir kötülük yaparsan seni cezaland›r›r›m diyor.
Bu durumda Allah’ü Teala’ya, biz asi bayra¤›n› çeker de,
Rab’bimizin emirlerinin hilaf›nda ifl ifllersek, elbetteki o da bizden
olacak. Durum böyleyken, Allah’u Teala’n›n murad›ndan dolay›,
insanlar›n aklen eksik yarat›l›fl› dolay›s›yla, yapm›fl olduklar› hatalarla islam dini suçlanamaz. ‹nsanlar›n yapm›fl oldu¤u hareketlerle,
insanlar›n üzerine sevap ve günah olaylar›n› koyan Allah’u Teala
zaten kiflileri yapm›fl oldu¤u, günahlardan dolay›, onlar› hesaba
çekecek.
Hiçbir yarat›lm›fl insan yok ki, eksiksiz ve hatas›z
yarat›lmam›fl olsunlar. Öyleyse her eksik olan insan, hata yapacak
ve bu da onun günah› olacak. Bizler bu hatalar› gördü¤ünde, iflte
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
25
müslüman dersek Allah’u Teala’n›n yerine, kifliyi hesaba çekmifl
oluruz, veya Allah’u Teala, o kiflinin yapt›¤› hatalar› bilmedi¤i için,
mubah görmüfl, sende yaratan›n hatas›n› buldu¤un için, iflte senin
Allah’›n›n dini deyip, islam› hakir görme durumuna düflersin.
Asl›nda din kardeflinin yapm›fl oldu¤u hatayla islama çatan insanlar›n bu gibi halleri, insanlar›n kendi gönüllerindeki Allah’u Teala’
ya isyanlar›d›r. Ey insan! akl›n› kullan, biraz düflün ve tefekkür et.
‹nad›n ve isyan›ndan vazgeç . Nefsini ilahlaflt›rmaktan kurtul ki,
hakk› bulas›n. ‹nflallah Allah’u Teala, bizi islam dinini iyi idrak
eden ve anlayan zümrelerin aras›na ilhak eder.
Uzun y›llar arar idim - aflk›n atefliyle
göz yafllar›m p›nar oldu - bir hayat bulam diye
Ahde vefa da oldu - ne olduysa halime
Afl›k oldum madde de¤il - alemlerin Rab’bine
Gel ey insan gördü¤üne - sak›n ola var deme
E¤er varl›k arar isen - sen de her dem zikreyle
Geç bu fani alemlerden - ebediye göç eyle
‹lmel yak›n Aynel yak›n - Hakkel yak›n ders eyle.
26
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
‹K‹NC‹ BÖLÜM
N‹Ç‹N YARATILDIK
Allah’u Teala Ayeti Kerimesinde.
57/3
O evveldir ve Ahirdir. Zahirdir ve Bat›nd›r. O her fleyi
bilendir.
Bu Ayeti kerimeye bakacak olursak; Ayeti kerimenin
bafl›nda bulunan (Hu) esmas›, zat›n›n zat›yla kaim oldu¤unu, hiçbir
varl›k taraf›ndan yarat›lmad›¤›n›,
Evvel; kelam›yla Rab s›fat›yla kainat› yaratmazdan evvel
zat›n›n var oldu¤unu,
Vel Ah›r; kelam›yla bütün nefisler ölümü tadacak ayeti
kerimesiyle, tüm yaratt›lanlar ölecek ve bu alemlerin düzeni bozularak son bulacak, en son Zat› ilahiyyesi kalacak.
Ve zahir kelam›yla; zahiren mezahir Allah’u Teala
varl›¤›n› zahiren tüm ak›llara idrak etdirerek, görünümünü bizlere
ilmiyle göstermektedir. Akl›n kapasitesi içersinde varl›¤›n› mülk
aleminde, ispat etmektedir. Zat’›ndan baflka bir ‹lah›n daha
olmad›¤›n› bizlere göstermektedir.
Bat›n; Kelam›ylada bizleri lahut alemi olan bir alemde ruhlar›m›z› yaratt›¤›n›, ahiret alemi dedi¤imiz ölüm ötesi olan bu aleminde sahibi oldu¤unu, bunun içindir ki; ve Hüve Ala dedi¤i, Zat›
ile kaim olana herfleyin ayan oldu¤unu Allah’u Azimüflflan vetekaddes hazretleri külli fley’e Kadir oldu¤unu kelam›yla, tüm
yaratt›klar›n› hakk›yla bildi¤ini ve onlara her haliyle vak›f
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
27
oldu¤unu buyurmaktad›r. ‹flte k›saca bu ayeti kerimeyi manen
anlad›ktan sonra, Rab’bimizin ulviyetini biraz olsun tan›y›p, neden
bizi yaratt› sorusuna geçelim.
Yukar›da bahsetti¤imiz gibi Allah’u Teala zat›yla kaim
oldu¤undan, varl›¤›n›n bilinmesini murat eder. Bu bak›mdan evvel
peygamber s.a.v. efendimizin nurunu kendi nurundan yarat›r. Daha
alemler yarat›lmadan evvel, peygamber efendimizin nurunu, on iki
perde aras›nda yetmiflsekizbin y›l ibadete tabi tutar. Bu ibadetten
sonra, daha nur halindeyken, Resuli Ekrem ve Nebiyi Muhterem
s.a.v. Efendimize sorular sorup, Cevaplar al›r. Peygamber
Efendimizin sorulardan ve verilen cevaplardan nuru terlemeye
bafllar. Rab’b›m›z o terden bir gevher yarat›r, onu dörde böler.
Dörtte birinden ak›l ve kalemi yarat›r. Di¤er dörtte birinden suyu
yarat›r. Di¤er dörtte birinden arflullah› yaratarak su üzerinde karar
k›l deyip, di¤er dörtte birinden kainat› yarat›r, sonrada murad› nispetinde varl›klar yarat›r.
Sonra Peygamber Efendimize kendi ruhundan verir.
Peygamber Efendimizin ruhundanda di¤er Peygamber-i izam’›n
ruhlar›n› yarat›r. Onlar›n ruhlar›ndan da kavimlerinin ruhlar›n›
yarat›r. Böylece ne murat ettiyse, Rab’b›m›z murad› nisbetinde de,
insanlar›n ruhlar›n› yaratm›fl olur.
Sonrada onlara zat›n› tan›tt›rmas› için ilk yaratm›fl oldu¤u
akl› Elesti bir Rab’bikum hitab›nda bir delil olarak insana verir.
7/172
28
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
K›yamet gününde, biz bundan habersiziz demeyesiniz diye Rab’bin, ademo¤ullar›ndan zuhur decek zürriyetlerini kendilerine flahit
tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbinizim. (Onlarda) evet (buna) flahit
olduk dediler.
Hem Zat’›n› göstermesi, hemde kelam›na direk muhatap
tutuluflumuz karfl›s›nda, ruhlar›nda Allah’u Teala’ y› bilmesi veya
inkar etmesi var ki, orada bu yarat›lan ruhlar üç bölü¤e ayr›ld›.
El Vak›a suresinde
56/7
Sizde üç s›n›f olmuflsunuz
56/8
Sa¤c›lar, o sa¤c›lar ne mutludurlar
56/9
Solcular ise, o solcular ne ac›kl› durumdalar.
56/10
Birde üçüncü s›n›f hay›r ifllemekte öne geçenler
56/11
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
29
Bunlar dereceleri en yüksek olanlar
56/12
Naim cennetindedirler.
56/13
Evvelki ümmetlerden çok kimseler
56/14
Birazda sonrakilerden.
Bunlar, dereceleri en yüksek olanlar…….
‹flte bizler, Allah’u Teala’ n›n zat›n›n bilinmesi için,
Allah’u Teala’n›n murad›yla yarat›lan varl›klar›z. Rab’b›m›z›n
bizlere ruhundan vererek zat›na yak›n yaratmas›, biz insanlar›
Zat’›na muhatap tutmas›, insanlar için büyük bir flereftir. Bu
bak›mdand›r ki Allah’u Teala, ben insanlar› yeryüzünün halifesi
k›ld›m.
6/165
Sizi yeryüzünün halifeleri yapt›. Size verdi¤i (nimetler) hususunda kiminizin kiminizden derecelerle üstün oluflu ile birbirinizle de-
30
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
nenirsiniz. fiüphesiz Rabbin cezas› çabuk oland›r ve gerçekten o,
ba¤›fllayan merhamet edendir.gerçekten çok ba¤›fllay›c›d›r, çok
merhametlidir.
10/73
Yine de onu yalanlad›lar, biz de hem onu hem de onunla
beraber gemide bulunanlar› kurtard›k ve onlar› (yeryüzünde) halifeler k›ld›k; ayetlerimizi yalanlayanlar› da (denizde) bo¤duk. Bak
ki uyar›lanlar›n (inanmayanlar›n) sonu nas›l oldu?
Allah’u Teala insanl›k alemini zat›na muhatap tutarak,
yaratt›klar› üzerine insanlar› flereflendirmifltir. Velakin insanlar bu
güzide yarat›l›fl›n k›ymetini görmemezlikten gelerek birçok ç›kmazlara girerler. Akl›n Allah’u Teala’ y› bilmesine ra¤men, nefsi
hevalar›ndan ve Rab’b›m›z›n zat›na yak›n yarat›l›fl›ndan dolay›,
daha elesti bi Rab’biküm hitab›nda ak›llar›n› kullanmay›p, karar›
yanl›fl veren insanlar. Dünyada’da ç›karlar› için Allah’› inkar ederler. Nefsine hofl gelenlerin, pefline tak›larak kendilerini helak edecek flekilde olan ifllerin peflinde giderler. Kendi nefislerince hakl›
gördükleri, fakat asl›nda yanl›fl olanlar›n peflinde koflar dururlar.
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
10/100
“Allah’›n izni olmadan hiçkimse inanmaz. O, ak›llar›n›
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
31
kullanmayanlar murdar (inkarc›) d›rlar.”
Burada bu ayeti kerimeyi açmadan sizlere bir nebze elesti
bi Rab’biküm’ den bahsetmek istiyorum. Peygamber Efendimiz
S.A.V. bir hadisi fleriflerinde flöyle buyuruyor.
Allah’u Teala ruhlar› alaca karanl›kta yaratt›, onlara nurundan bir fleyler saçt›, o nurdan alan yolunu buldu, o nurdan alamayan
yolunu flafl›rd› azd›.
Hadisi flerifi bize tastamam elesti bi Rab’biküm’ü hat›rlatmaktad›r. Bu hadisi flerifi açarken, elesti bi Rab’biküm’ü de beraber
açaca¤›z. Allah’u Teala ruhlar› alacakaranl›kta yaratt›, bu alacakaranl›k akflam›n alaca bir karanl›¤›d›r ki, en yak›ndakiler de
görülür, en uzaktakileride görülür fakat seçilemezler. Böyle bir
karanl›kta, ruhlarda üç bölük halinde, ayakta hitab› dinlemektedirler.
Hadisi flerife devamen; Nurundan bir fleyler saçt› demesi;
Rab’b›m›z›n sizi ben yaratt›m kelam›d›r ki, zat›n› tüm ruhlara
göstererek, Rabb›n›z benim demesidir. Peygamber efendimizde
yarat›lan ruhlar›n karfl›s›nda, Allah’u Azimüflflan ve Tekaddes
hazretlerinin yan›nda bütün ruhlara hitaben, evet Rab’b›m›z budur,
o’nu Rab olarak bilin diye bizlere yard›mc› olmaya çal›flmas›d›r.
Fakat bizler orada bir flaflk›nl›k içinde bulunmaktay›z. Kimimiz
acabalar içersinde Rab’bimiz bumudur demekteyiz, kimimiz inkar
içersinde bulunarak hayallerimizdeki Rab’bi beklemekteyiz, kimimiz de yarat›ld›klar›n› bildikleri için Allah’tan baflka bir ilah da
ç›k›p hay›r sizi yaratan benim o de¤ildir diyen ç›kmad›¤›na göre
Allah’u azimüflflan ve tekaddes hazretlerini tasdik etmekteyiz.
Bu durumda akl› kullanman›n önemi ortaya ç›kmaktad›r.
Allah’u Teala ezelde ruhlar› yaratmazdan evvel, akl› yaratt›. Bir
32
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
evvelki bahiste s›ra geldi¤inde, size akl›n Allah’u Teala’y› nas›l
bilici olarak yarat›ld›¤›ndan bahsedece¤imi söylemifltim. fiimdi
s›ras› gelmiflken akl›n yarat›l›fl›ndan bahsedelim.
Allah’u Teala Kainat› yaratmazdan evvel, Peygamber
Efendimizin nurunun terlemesinden bir gevher yaratt› dedik, o
gevheri dörde böldü, dörtte birinden ak›l ve kalemi yaratt› dedik.
‹flte ilk yarat›lan bu ak›l, Allah’u Teala’n›n zat›n› bilici yarat›ld› ve
rabbimizin akla hitab›yla, akl›n Allah’u Teala’y› bilmesi ve teklemesi neticesi, Rab’b›m›z izzetim hakk› için, seni flerefli yarataca¤›m kuluma verece¤im demesi, akl›n bizim üzerimizde Allah’u
Teala’y› bilici bir delil oluflunun ispat›d›r. Bu bak›mdand›r ki
Allah’u Teala bir ayeti kerimesinde.
10/100
Allah’›n izni olmadan hiçkimse inanmaz. O, ak›llar›n› kullanmayanlar murdar (inkarc›) d›rlar.
23/84
De ki; Kimin o arz ve ondaki bütün varl›klar, biliyormusunuz.
23/85
Onlar diyeceklerki Allah’›nd›r. Sen de ki; O halde düflünüp
Allah’›n kudretini anlamazm›s›n›z?
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
33
23/86
Yine de ki; O yedi gö¤ün Rab’bi kim? O çok büyük arfl’›n
Rab’bi kim?
23/87
Allah’›nd›r diyecekler. De ki; O halde Allah’dan korkmazs›n›z?
23/88
De ki her fleyin mülkiyet ve hazineleri elinde olan kimdir ki,
daima o koruyup hükmediyor kendisi asla korunmaya muhtaç
olmuyor? E¤er biliyorsan›z cevap verin.
23/89
Yine Allah’›nd›r diyecekler. Onlara de ki; O halde nereden
aldat›l›yorsunuz.
Bu ayeti kerimelerden anl›yoruz ki, Allah’u Teala bizleri
yaratmadan evvel akl› zat›n› bilici olarak yaratm›flt›r. Daha sonra
yarataca¤› insan›, zat›na muhatap tutaca¤›ndan, insanlar›n Allah’u
Teala’y› bilmelerine yard›mc› olmas› gayesiyle, insana ak›l nimetini vermesidir.
Demek ki Allah’u Teala zat›n› bildirici olarak birde insan-
34
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
lara ak›l delilini vermifldir ki, insanlar Rab’bini bilsinler diye.
‹nsanlar nefsi hevalar›ndan, Allah’u Teala’y› inkar ederlerse, kendi
iki ellerinin kazand›klar› durumuna düflerler.
‹nsanlar›n akl› kendilerinin bir rab taraf›ndan yarat›ld›¤›n›
bilmeleriyle, inat ve isyanlar›ndan Allah’› bile bile inkar etmeleri
karfl›l›¤›nda, bu insanlar ahiret aleminde u¤rayacaklar› elim bir
azap karfl›l›¤›da, Allah’u Teala’ya hiçbir flekilde suç isnad edemeyeceklerdir.
Yukar›daki ayetlerden anlad›¤›m›za göre, bir insan Allah’›
da inkar etse, putlara da tap›nsa yine bir Allah’›n varl›¤›n› kendi
kapasitesi içerisinde idrak etmektedir. Ancak nefsinin isyan›ndan
ve kininden, gururundan, Allah’u Teala’ya flirk koflmakta ve inkar
etmektedir. Ahiret Aleminde Allah’›n vadi hak olarak tecelli
etdi¤inde, dirilmeyi görenler azab› tadacaklar›n› anlad›klar›nda,
Allah’›m bana bir delil verseydin de, ben seni onunlan tan›sayd›m,
inkar etmeseydim dememesi için, zat›n› bilici olan akl› insana
vermifltir. ‹nsanlara elesti bi Rab’biküm hitab›nda, hem zat›n›
göstermifl, hem de sizin Rab’b›n›z benim demifltir. Buna ra¤men,
insanlar akl›n› kullanmay›p gurur ve kibirlerinden dolay› Allah’u
Teala ve tekaddes hazdetlerini inkar etmifllerdir.
2/6
Muhakkakki küfre varanlar›, azap ile korkutsan da, korkutmasan da onlar için birdir. Onlar iman etmezler.
Yani inatlar› yüzünden iman nurunu flirk karanl›¤›na
bo¤anlar ayeti kerimesine göre; Akl›n Allah’› bilici olmas›na
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
35
ra¤men, lakin inadlar› ve isyanlar›ndan iman nurunu “tevhid
nurunu” flirk karanl›¤›na bo¤anlar demesi, bize her fleyi apaç›k
ortaya koymaktad›r.
Demek ki Rab’bimiz, insana sizi ben yaratt›m demesine
ra¤men, insan Kalu bela’da (evet) demesi, akl›n idrakinden, ona
delil olarak verilmesinden, insan›n kendi üstünde flahadetidir.
Allah’u Teala’y› bilmesidir.
Lakin Allah’u Teala’ya yak›n yarat›l›fl›ndan dolay›, akl›n
kendisinin bir Rab taraf›ndan yarat›ld›¤›n› bilmesine ve idrak etmesine ra¤men, nefsinin isyan›ndan ve gururundan, orda Allah’u
Teala’ya karfl› sen de¤ilsin demesi, inadlar› yüzündendir. ‹man
nurunu flirk karanl›¤›na bo¤anlar, ayeti kerimesine göre de, akl›
idrak edip içinden evet ben bir Rab taraf›ndan yarat›ld›m demesi
karfl›l›¤›nda, nefsin isyan›ndan dolay› Allah’u Teala’ya karfl› fiili
inkarda bulunmas›d›r. Allah’u Teala’y› Allah olarak tan›mamas›
ve hayalindeki Rab’bi beklemesidir.
Buna flöyle bir misal verebiliriz. ‹ki kifli aras›nda bir olay
zuhur etmektedir. Bizde birisinin di¤erine karfl› hakl› oldu¤unu
bilmekteyiz. Fakat haks›z olan kifli ya tan›d›¤›m›z veya akrabam›z
olmas› dolay›s›yla, haks›z olan› müdafa etmekteyiz. Bunun gibi
akl›m›zda bize Allah’u Teala’y› tan›tt›rmakta, lakin nefsimizden
dolay› inkar etmekteyiz.
Buras› ince bir mesele oldu¤undan yanl›fl anlafl›lmas›n.
E¤er akl› zat›n› idrak edici bir delil olarak bizlere vermemifl
olsayd›, biz insanlar, ya Rab’bim, sen bizi yaratt›n, zat›n› bildirici
bir delil verseydin, biz seni onunla bilseydik demezler miydi? Bu
bak›mdand›r ki, yeryüzünde gelmifl geçmifl ve k›yamete kadar gelecek olan insanlar aras›nda, ak›l; Allah’u Teala’y› bilici olarak
36
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
insanlara verilmifltir. Bu durumuda gelmifl geçmifl ve gelecek tüm
insanlar kendi bünyelerinde, Allah’u Teala’n›n varl›¤›n› kabul
etmifllerdir. Allah’› ‹nkar eden insanlar›n ise akl› ile nefsi birbirine
z›t düfltü¤ünden, kiflinin kalbinde karamsarl›k ve huzursuzluk
bafllar, bu bak›mdan Allah’u Teala; Kafirlerin kalbleri da¤›n›k ve
huzursuzdur demesi bundand›r.
‹flte Allah’u Teala; Onlar (bela) yani evet dediler demesi;
‹nsanlara verdi¤i akl›n Allah’u Azimuflan ve Tekaddes hazretlerini,
insan kalbindeki tasdikidir. Bu bak›mdan her kim olursa olsun, az›l›
Allah düflman› da olsa. Bu insanlar›n kalbinde, kendisinin bir
yarat›c› taraf›ndan yarat›ld›¤›n›n bilinci bulunmaktad›r. Ancak inat
veya gururlar›ndan veya kibirlerinden Allah’u Teala’y› inkara
geçerler. E¤er bir insan hakikaten Allah’u Teala’n›n olmad›¤›n›
bilmifl olsa, ve kalbinde bunun yeri olmam›fl olsa, Allah diyen
insanlarla niçin u¤rafls›nlar veya, üzerlerine vazife olmayana niye
kin gütsünler.
‹nsanlar hofllar›na giden veya gitmeyen bir olay›n insanlar
üzerindeki etkilerinden, insanlar bir birlerini sever veya kin güderler. Burada birbirlerini tan›may›p da yak›ndan ve uzaktan birbirleri
ile iliflkileri olmayan insanlar›n, Allah’u Teala an›ld›¤› zaman, bir
k›sm›n›n niçin kalpleri karar›yor,? Di¤er bir gurubun ise kalbi niçin
huzur buluyor? Niçin bu insanlar birbirlerine üstünlük kurmaya
çal›fl›yorlar? Demek ki kökende kiflinin kalbinde bilinçli olarak
Allah’›n varl›¤› yer etmifl ki, kimisi inad ve isyan›ndan dolay›
isyanda, kimisi de iman›ndan dolay› itaatine devam etmektedir.
Bize bu olaylar flunu göstermektedir ki, her akl›n Allah’u Teala’y›
kendi üzerinde idrak edifli, var oluflunun isbat›n› yapmakta ve evet
Allah vard›r dedirtmektedir.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
37
Fakat yukar›da da dedi¤imiz gibi inad ve isyan›, kibri,
kifliyi Allah’dan uzaklaflt›rmaktad›r. Nefsi ve fleytan kifliye yapt›¤›
iflleri süslü göstermektedir. Bu durumda fleytan›n pefllerine tak›lanlar, iblisin esiri ve kölesi durumuna düflmüfllerdir. Nefislerinin azametinden dolay› bu insanlar iblise köle olan ba¤lar› k›ramamakta ve
bunlardan kurtulamamaktad›rlar. Akl›n›n insanlara gösterdi¤i hakk›
inkar ederek Allah’tan uzaklaflmaktad›rlar.
‹flte insanlar›n, nefsi isyanlar›ndan dolay› Allah’u Teala’ya
karfl› ç›kmalar› durumunda Rab’bimiz, ahidleflmeye geçiyor ve
Allah’u Teala elesti bi Rab’biküm ayeti ile, biz Adem o¤ullar›n›n
sülpleriye ahitlefltik, bizim bundan haberimiz yoktu demesinler
diye. ‹flte insan ahdini iyi verdiyse felaha erdi, o nurdan alan yolunu
buldu, inad› yüzünden inkar etdiyse, akl›n› kullanamad›ysa, o nurdan alamayan yolunu flafl›rd› azd›. Hay›r diyende, Allah’› inkar
edende orada elesti bi Rab’biküm hitab›nda karar› yanl›fl verdi.
fiimdi burada akl›m›za tak›lan baz› sorular› cevapland›rmak için buray› biraz daha genifl bir biçimde açal›m.
Allah’u Teala Ruhlar› yaratt›¤› zaman, onlara akl› da verdi.
Biz buna ruhlar alemindeyken , ruhlara verilen akla, akl› maad diyoruz. Allah’u Teala eksik s›fatlardan münezzehtir. O birine bir fley
verdi¤i zaman, birine az birine çok vermez. Akl› herkese ayn›
durumda Rab’bini bilici olarak ayn› kapasite içersinde eflit
vermifltir. Ama biz insanlar kendi ç›karlar›m›z peflinde koflar, yanl›fl
oldu¤unu bile bile ç›kar›m›z için yanl›fl›n pefline tak›l›rsak, elbetde
ki bir gün hüsrana u¤rar›z. Burada da Allah’u Teala , bizleri zat›na
yak›n yaratt›¤› için, insanlar Allah’u Teala’n›n Allah oldu¤unu ve
ak›llar›n›n Allah’›n varl›¤›n› tan›mas›na ra¤men, inadlar› yüzünden
ve kibirlerinden dolay› Allah’u Teala’ya Rab’bimizsin diyemediler.
38
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’u Teala bizlere cüz-i iradeyi verdi ve bizleri iradelerimizle bafl bafla b›rakt›. Rab’bimiz bizlere herhangi bir bask›da
bulunmad›. Bizler kendi kararlar›m›zla Allah’u azimüflflan ve
tekaddes hazretlerine, kendi isteklerimiz do¤rultusunda istekde
bulunduk. Allah’u Teala’da bizleri yaratm›fl oldu¤u di¤er
mahlukat›ndan en flerefli yaratt›¤›ndan, zat›na muhatap
tuttu¤undan, onlara herhangi bir bask› yapmadan, bir tazyikte
bulunmadan, zat›n› tan›tt›r›p onlardan, yani insanlardan kendi
iradeleri içersinde zat›n›n bilinmesini murat etti.
Buray› biraz daha açal›m, niçin bize tazyik yap›pda bize
evet dedirtmedi? Gücümü yetmezdi? Asla ve hafla, O yaratt›klar›n›
gücünün yetmeyece¤i bir biçimde yaratmad›. E¤er öyle olsayd›
Allah’u Teala kainat› idrak etmede aciz olurdu. Öyleyse neden bize
tazyik etmedi? Rab’bimiz öyle varl›klar yaratt› ki, bütün
yaratt›klar› emri ilahiyesi içersinde onun emrine kay›ts›z ve flarts›z
itaat edecek flekilde programlanarak yarat›ld›.
Ama insanlara gelince, insanlar zat›na muhatap
tutuldu¤undan, tüm yarat›lanlar›n d›fl›nda, Rab’binin bir cüz-isi
olarak, Zat’›ndan insana bir ruh vererek insan› en flerefli yaratd›.
Allah’u Teala’n›n yaratma sanat›n› eflsizli¤inden, insanlara ruhundan verip, kainat› insanlar için yarat›p, insanlar› kendi iradesine
b›rak›p, bu irade içinde insana bir bask›da bulunmadan zat›n›n
insanlar taraf›ndan bilinmesini istedi de ondan insanlara bir tazyik
ve bir bask›da bulunmadan insanlar› kendi iradelerine serbest
b›rakt›. Bu bak›mdan insan› bukadar eflrefil mahluk yaratan ve
Zat’›na muhatap tutan Allah’u Teala ayeti kerimesinde flöyle
buyurmaktad›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
39
38/72
Onu tamamlay›p, içine de ruhumdan üfürdü¤üm zaman,
derhal ona secdeye kapan›n.
38/73
Bunun üzerine meleklerin hepsi topdan secde ettiler.
Demek oluyor ki Allah’u Teala irade-i cüz-i yeyi insana
vermekle, kendi karar›n›, kendi verme yetene¤ini, insana veriyor.
‹nsandan baflka hiçbir yaratt›¤›na ruhundan vermemifltir, insan ve
cinden baflka hiçbir yaratt›¤›na irade-i cüz-iyesini eline b›rakmam›flt›r.
Yukar›daki ayeti kerimeye dikkat edilecek olursa! fiayet
Allah’u Teala baflka bir varl›¤a da ruhundan vermifl olsayd›.
Kur’an-› Kerim'de herhangi bir ayetlen falancaya da ruh verdim,
onada secde edin derdi. Böyle bir ayet olmad›¤›na göre
Rab’bimizin bizi yaratarak ona muhatap tutuluflumuz ve eflref-il
mahluk yarat›l›fl›m›z dolay›s›yla, Rab’b›m›z›n bir cüz-isi bizde
bulunmas›ndan dolay›d›r ki, yaln›z insan Allah’u Teala’n›n indinde
eflrefil mahluktur. Yine yaln›z insan ve cinler iradelerinde kendilerini Allah’u Teala’ya ve etrafa flahit tutmaktad›rlar. Allah’u
Teala’ya karfl› da yapt›klar›yla sorumludurlar. Di¤er yarat›lan
mahlukatlar ahiret aleminde birbirlerinden haklar›n› ald›ktan sonra
yok olacaklard›r. ‹nsanlar ve cinler yapt›klar›yla hesaba çekilecek-
40
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
lerdir. Cinlerin de hesaba çekiliflleri onlarda ruhun oluflundan de¤il,
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
51/56
Ben, insanlar› ve cinleri, ancak bana ibadet etsinler diye
yaratt›m.
72/11
Gerçekten biz, kimimiz salih kifliler, kimimiz ise bunlardan
afla¤›da olmak üzere türlü türlü yollar tutmufltuk.
‹flte insanlar ve cinler Allah’a ibadet etmeleri için
yarat›lm›fl olan varl›klar olmalar›na ra¤men, cinlerde ruhun olmamay›fl›yla, insanlar›n eflrefil mahluk oluflu meydana ç›kmaktad›r.
Bu durumda iradeleri ellerinde olan bu insan ve cin
taifelerinden baflka yarat›lan tüm mahluklar yevmi k›yametde birbirlerinden haklar›n› ald›ktan sonra kaybolacaklard›r. ‹nsanlar ve
cinler, yevmi k›yamette yapt›klar›yla hesaba çekilerek lay›k olduklar› yerlere gönderileceklerdir. Demek oluyor ki Allah’u Teala
bafl›bofl bir varl›k yaratmam›flt›r.
‹nsanlar› Zat›na muhatap bir varl›k yaratan, kendi iradeleri
içinde insanlar› ayr›yeten mülk alemine gönderen Allah’u Teala
Allah’›n varl›¤›n› gayb aleminde gaybe inanmalar›n›, murat
etmifltir. Bu durumda her insan elesti bi Rab’biküm hitab›nda
verdi¤i ahdinin ispat› için gayb alemi olan bu mülk aleminde, kendisinin nas›l bir insan oldu¤unu ispatlar.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
41
Öyleyse bizler ahdimizi elesti bi Rab’biküm hitab›nda
verdik, mülk aleminde artist olarak yaz›lan senaryoyu oynamaktay›z. Akl›m›za burada flöyle bir soru gelebilir, gayr› müslimden
Müslüman, müslümandan gayr› Müslim do¤uyor, bu da m› oradaki
ahde dayan›yor. Müslüman, Müslüman sülpünden, di¤erleri de
di¤erlerinin sülpünden gelmiyormu? bunlar›n günahlar› ne?
dedi¤imizde, iflin asl› öyle olmay›p yine ifl ahde geliyor dayan›yor.
Allah’u Teala yine bir ayeti kerimesinde
49/13
Ey insanlar! Do¤rusu biz sizi bir erkek ve bir difli olarak
yaratt›k. Ve birbirinizle tan›flman›z için sizi kavimlere ve kabilelere
ay›rd›k. Muhakkak ki Allah yan›nda en de¤erli olan›n›z, O’ndan en
çok korkan›n›zd›r. fiüphesiz Allah bilendir, herfleyden haberdard›r.
Böyle olmas›na ra¤men; H›ristiyan veya gayri Müslim bir
kavmin içinden ç›kan bir Müslüman! veya bir ‹slam’›n içinden
ç›kan bir inkarc›, bu ayeti kerimeye göre ters düflmüyor mu?
Asl›nda onun sülpü gibi görülen bu ‹slam veya gayri Müslim ruh,
onun sülpünden de¤ildir. Eksik s›fatlardan münezzeh olan
Rab’bimiz,bir gayri Müslim’in sülpüne bir ‹slam ruhu koyuyor ve
o çocuk dünyaya gelince akl› bali¤ oldu¤unda, elesti bi Rab’biküm
hitab›nda verdi¤i ahit nispetinde hakk› buluyor. Birde ‹slam
sülpüne bir inkarc› gayri Müslim ruhu koyuyor, oda akl› bali¤
oldu¤unda, verdi¤i ahit neyse oda ahdine rücu ediyor. Bunun bu
42
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
flekilde oluflunun sebebi, insanlar yevmi k›yamette ahiret aleminde,
azab› görünce, Allah’›m beni bir Müslüman aileden getirseydin de
bende onlar gibi Müslüman olsayd›m diyemeyeceklerdir. Allah’u
Teala yine bir ayeti kerimesinde, biz duyurmad›¤›m›z nesneden
hiçbir kimseyi sorumlu tutmay›z buyuruyor.
9/115
Bir topluluk do¤ru yola geldikten sonra Allah sak›nacaklar› fleyleri kendilerine aç›klay›ncaya kadar onlar› sorumlu tutacak
de¤ildir. Allah her fleyi çok iyi bilendir.
Asl›nda bu gibi olaylar orda verdi¤imiz ahdin kendisinden
baflkas› de¤ildir. Onun için Allah’u Teala bizleri gay›p bir aleme
gönderdi¤inden, bizler sonumuzun ne olaca¤›n›, nas›l bir ahit
verdi¤imizi, bilmedi¤imiz için, bu aleme perdeli olarak ve imtihan
için gönderildik.
Bu durumda Allah’u Teala’ya kulluk vazifesinde eksiklik
yapmamaya dikkat etmeliyiz. Bu olaylar karfl›s›nda hazreti Nuh’u
misal olarak gösterebiliriz. Hazreti Nuh Allah’u Teala’dan emir
ald›¤›nda bir gemi yapar. Tufan bafllad›¤›nda o¤lunu gemiye
ça¤›r›r. O¤lu gemiye binmek istemez. O¤lum bu tufanda bo¤ulursun dedi¤inde. Ç›kar›m bir a¤aca, o¤lum oras› da sular alt›nda kalacak dedi¤inde, o¤lu yine cevaben ç›kar›m bir da¤›n tepesine derken
helak olup gidiyor. Allah’u Teala insanlara örnek için ayeti kerimesinde flöyle buyurur.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
43
11/42
Gemi da¤lar gibi dalgalar aras›nda onlar› götürüyordu.
Nuh gemide uzakta bulunan o¤luna; yavrucu¤um, (sen de) bizimle
beraber bin, kafirlerle beraber olma, diye seslendi.
11/43
O¤lu: Beni sudan koruyacak bir da¤a s›¤›naca¤›m, dedi.
(Nuh): Bugün Allah’›n emrinden (azab›ndan) merhamet sahibi
Allah’tan baflka koruyacak kimse yoktur, dedi. Aralar›na dalga
girdi, böylece o da bo¤ulanlardan oldu.
Hazreti Nuh. Ya Rabbim o¤lumun sonu ne olacak
dedi¤inde
11/45
Nuh Rab’bine dua edip flöyle dedi; ya Rab! elbette o¤lum,
benim ailemdendir. Senin vaadin hakt›r, onu yerine getirirsin, sen
hakimlerin hakimisin.
11/46
44
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah buyur du ki: “Ey Nuh! O asla senin ailenden
de¤ildir. Çünkü onun yapt›¤› kötü bir ifltir. O halde hakk›nda bilgin
olmayan bir fleyi benden isteme. Ben sana cahillerden olmaman›
tavsiye ederim.”
‹flte Allah’u Teala eksik s›fatlardan münezzehtir. Bu
durumda Bir gayri müslümün ruhunu bir müslümana bir müslümanan ruhunu gayri müslüme koymak suretiyle bunlar›n bulunduklar› yerlerde hakk› bulmalar› veya inkarlar›yla Allah’u Tealaya bir
fley söyliyemiyeceklerdir.
Peygamber Efendimiz mescitten ç›k›p evine giderken,
müflrikler biz bu gün bir ebter gördük diyorlar nerde deyince, biraz
evvel buradan geçti deyip Peygamber Efendimize imayla iflittirip,
onunla alay ediyorlar. Eski devirlerde Araplar›n adeti olarak erkek
çocuklar› olmayana ebter derlerdi yani nesilsiz diyip bu gibi insanlar› hakir görürlerdi. Peygamber Efendimizin erkek çocuklar› olup
ahirete intikal ettiklerinden sözde Peygamber Efendimizle alay
eden o, kendini bilmez müflrikler, bu flekilde konuflunca Peygamber
Efendimiz üzülüyor ve eve geldi¤inde, Cibril emin Kevser suresini
getiriyor.
KEVSER SURES‹
1- gerçekten biz sana kevseri = pek çok hay›rlar› verdik.
2- o halde namaz k›l ve kurban kesiver
3- do¤rusu sana dil uzatand›r, hay›rs›z nesli kesiklerdir.
Demek oluyor ki insan, elesti bi Rab’biküm de verdi¤i
ahdin, Allah’u Teala’dan, istedi¤inin d›fl›nda Allah’u Teala,
kendili¤inden o insana bir fley vermiyor. E¤er Allah’u Teala
kendili¤inden insana baz› hasletler koysayd›, o zaman di¤er insan-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
45
lara da o hasletlerden koyard› ki, bizi mülk alemine göndermeye,
bizi kendimize ve etraf›m›za karfl› flahit tutturmaya lüzum
kalmazd›.
Bafl›ndan beri anlatmak istedi¤im nokta, insan›n flerefli
olarak yarat›lmas›yla cüz-i iradesiyle Allah’u Teala’dan tamamen
kendi iste¤i neticesinde, arzuda bulunmas›d›r. Bunun üzerine,
insan›n tüm isteklerini harfien Allah’u Teala’ da ona karakter
olarak iflleyip vermesidir. Hiçbir yaratt›¤› kuluna haks›zl›k yapmadan, tüm yaratt›klar›na eflit muamele ederek, herkesin istedi¤ini
kendisine kader olarak yazm›flt›r. ‹nsanlar›n Allah’u Teala’ ya
verdikleri ahit ne ise, hiçbir insan o ahdi de¤ifltiremez. Hatta
Allah’u Teala bile insanlar›n Allah’dan istedi¤ini, Allah’u Teala’
da kendi do¤rultusunda, onda de¤ifliklik yapmaz. E¤er böyle bir fley
yapm›fl olsayd›, Allah’u Teala s›fatlanmaz m›yd›? Baz›lar›na
zulumda baz›lar›na da rahmet de bulunmufl olmazm›yd›? Bu
durumda Allah’u Teala bir ayeti kerimesinde biz insanlara zulüm
murat etmeyiz, onlar kendi nefislerine zulmederler buyurmaktad›r.
3/117
Onlar›n bu dünya hayat›nda yapmakta olduklar› harcamalar›n durumu, kendilerine zulmetmifl bir kavimin ekinlerini vurupta
mahveden kavurucu bir rüzgâr›n durumu gibidir. Onlara Allah zulmetmedi, fakat onlar kendilerine zulmediyorlar.
Yine Allah’u Teala baflka bir ayeti kerimesinde flöyle
46
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
buyurmaktad›r.
22/10
(‹flte bu önceden yap›p ettiklerin yüzündendir denilir).
Elbette Allah kullar›na haks›zl›k edici de¤ildir.
Öyleyse yukarda anlatmak istedi¤imiz mevzuda Allah’u
Teala’y›, hiçbir flekilde s›fatlayamay›z. Bütün insanlar, elesti bi
Rab’biküm hitab›nda, Allah’u Teala’yla ahitlefltiklerinde, insanlar
Allah’u Teala’dan ne istemifllerse, istekleri onlara kader olarak verilmifltir. Bizleri mülk alemine gönderen Allah’u Teala, bizi hem
kendimize Hemde etraf›m›za karfl› flahit tutturmaktad›r.
Bu bak›mdan Allah’u Teala’ya vermifl oldu¤umuz ahdi, hiç
kimse de¤ifltiremeyece¤inden, ben flöyle yapt›m veya böyle yapt›m,
falancay› do¤ru yola getirdim diyenler, gizli flirklere girmektedirler.
Belki Allah’u Teala senin elinden emri bir maaruf yapt›rarak seni
de onunla flereflendirmifltir. Karfl›ndakine hakk› anlatmakla, onu
ahdine dönderttiren bir vesile oldu¤undan, sen de onunla flerefyab
olmuflsundur, hepsi bu. E¤er bir insan›n ahdini, di¤er bir insan
de¤ifltirebilseydi. Alemlere rahmet olarak gelen Peygamber
Efendimiz. Dünyada bir dinsiz koymaz, hepsini Müslüman ederdi.
Allah’u Teala ve Tekaddes hazretleri bir ayeti kerimesinde.
13/40
“Biz onlara vadetti¤imizin (azab›n) bir k›sm›n› sana
göstersek de veya (ondan önce) seni öldürsek de sana ait olan
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
47
ancak tebli¤dir. Bize ait olan da hesaba çekmektir. Hesaba çekmek
ceza vermekte bize aittir.”
Bu durumda ahitler üzerinde de¤ifliklik yap›lsayd›.
Peygamber Efendimiz, Ebu Cehil’leri, amcas› Ebu Leheb’leri yola
getirir, ahidlerini de¤ifltittirirdi. Allah’u Azimuflflan ve Tekaddes
hazretleri cennet ve cehennemi yaratt›, yani iyilik yapanlara emri
ilahiyesini tutanlara taltif yerleri olan cennetleri kötülük yapanlara
emrini tutmayanlara da ceza yerleri olan, cehennemi yaratt›.
Demek oluyor ki
Eley sallahu biahkemil hakimin hakimi olan Allah’u Teala
herkese yapt›¤›n›n karfl›l›¤›n› soracak, onlara yapt›klar›n›n
karfl›l›¤›nda muamele edecektir. Ayet-i kerimede.
99/7
Kim zerre miktar hay›r yapm›fl ise onu görür.
99/8
Kimde zerre miktar fler ifllemiflse onu görür.
Ayet-i kerimeleriyle hesaba çekileceklerdir.
Öyleyse ey o¤ul! Biraz düflün, kendi nefsinin kötülüklerine
tabi olman, beni böyle yaratt› demenle, fleytan›n a¤›na düflerek
kand›r›lmanla, haks›z yere Allah’› suçlam›fl, O’na iftirada bulunmufl olmazm›s›n? Kendi nefsimizin kötülüklerine tabi olup, nefsimizin bize hep hakl› gösterdi¤i kötülüklerin vebalini, Allah’u
Teala’ya yüklersek bu ona karfl› bir haks›zl›k olmaz m›? Allah’u
48
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Teala bize sen git de bu kötü icraatlar› iflle mi diyor. Bizlere hep
do¤ruyu gösteren, bizlere bir hayat verecek olan olaylar›, akl›m›z
ermedi¤i için bize ac›y›p yol gösteren, Allah’u Teala’ ya yapm›fl
oldu¤umuz kötülüklerden dolay›, ona suç isnat etmemiz, biz insanlara yak›fl›r m›? Onun için Allah’u Teala ayeti kerimesinde onlar
hiç düflünmezlermi? veya bir ayet-i kerimesinde de, onlar hiç ö¤üt
almazlar m› buyurmaktad›r.
14/52
‹flte bu (Kur’an), kendisiyle uyar›ls›nlar, Allah’›n ancak bir
tek ‹lah oldu¤unu bilsinler ve ak›l sahipleri iyice düflünüp ö¤üt
als›nlar diye insanlara (gönderilmifl) bir bildiridir.
4/82
Hala Kur’an üzerinde gere¤i gibi düflünmeyecekler mi?
E¤er o, Allah’tan baflkas› taraf›ndan gelmifl olsa idi onda birbirini
tutmayan birçok tutars›zl›k bulurlard›.
Bir de ayr›ca Allah’u Teala’ n›n bize verdi¤i akl› kullanmad›¤›m›z içinde hesaba çekilece¤iz. Ey insan! hayat›n boyu
yaz›lan bir senaryonun oyuncusu olarak bir video band›n›n
karfl›s›nda artist oldu¤unu unutma. Bu çekilen video band›n›n ahiret
aleminde, karfl›na ç›kar›ld›¤›nda orda yapt›klar›nla bantda kendini
seyretti¤inde bu ben de¤ilim diyemiyeceksin. Böyle bir inkarda
bulundu¤unda Kur’an-› Kerim'de Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
49
36/65
O gün onlar›n a¤›zlar›n› mühürleriz; Yapt›klar›n› bizlere
elleri anlat›r, ayaklar› da flahitlik eder.
Yevmi k›yamette flahitlik yapacak olan bu bedenlerimizin,
bizden davac› olaca¤›n› hiç düflündün mü.
Ey o¤ul! bir arkadafl›ndan ödünç araba alsan, onu hor kullansan, sa¤›n› solunu çarpsan, arkadafl›n veya arabas›n› ödünç veren
insan, senden hesap sormaz m›? Bu bedenler de bizim bineklerimizdir. Bunu bize emanet olarak veren, mülk aleminde cisimle
perdeleyen et ve kemi¤e bürüyen, Allah’u Teala bu emanetlerin
hesab›n› bizden sormayacak m›?
Öyleyse ey o¤ul! bize büyük de¤er veren ve yaratt›klar›
içinde yaln›z insan› zat›na muhatap tutan, say›s›z sonsuz nimetlerini bizler için haz›rlayan ve sunan, bizleri emri ilahiyesi içersinde
zevk ve sefa içersinde görmek isteyen Allah’u Teala’ya ne zaman
dönüfl yapaca¤›z? Ona hamd ve senada bulunaca¤›z, zaman elde,
can da bu bedende iken bir tevbe seni Allah’u Teala’ ya yaklaflt›r›r.
Deme ki ben günahkar›m, benim yerim cehennemdir. Bir
hadisi flerifte Resulü Ekrem ve Nebiyi Muhterem peygamber s.a.v.
efendimiz buyuruyor ki; Kutsi hadistir. Sizin günahlar›n›z gökteki
bulutlara da eriflmifl olsa, s›dd›k› kalp ile bir tevbe etti¤inizde,
günahlar›n›z› haseneye, yani sevaba tebdil edilir buyurmaktad›r.
Bizleri böyle nimetler için yaratan Allah’u Teala’dan flu
fani dünyada, göz aç›p kapay›ncaya kadar olan bir ömür içersinde
ahiret alemine arka dönerek, Allah’u Teala’n›n, dediklerine, kendi
50
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
nefsini tatmini için ça¤ d›fl› demek, Allah’u Teala’ya hakaret olmaz
m›? Rab’bimiz bizi koruyacak kanunlar›n› bizlere bildirsin, bizim
fleref ve haysiyetimize de¤er versin, bizi insan olarak eflrefil mahluk
yaratarak en yüksek seviyeye ç›kars›n, bizde onun bu emirlerine
ça¤d›fl› diyelim. Kendi bedenlerimizi haramda kofltural›m, onun
bunun fleref ve haysiyetini yok edelim. ‹ç güdüseller gibi her
önümüze ç›kanla, her hoflumuza giden kimselerle yat›p kalkal›m,
sonra hevesimiz geçince bir baflkas›na dönelim, ne yapt›¤›n›
bilmeyen, sonunun ne olaca¤›n› düflünmeyen, yaln›z bulundu¤u an›
yaflay›p sonras›n› idrak edemeyen halimize de medeniyet diyelim.
Yok böyle uydurma ve safsafata bir medeniyet olamaz. Bu
olsa olsa kendini bilmeyenin, afla¤›l›k kompleksiyle yapm›fl oldu¤u
kötülü¤ü, bir baflkas›na yald›zl› göstermesidir. Bu da deve kuflu
misali gibidir. Deve kuflu düflman›n› gördü¤ünde bafl›n› kuma
sokar, kendinin görünmedi¤ini zannedermifl.
Zaman›m›z›n insanlar› da yapm›fl olduklar› ahlaks›zl›¤›,
medeniyet zannederek, bir pislik içersinde aldanarak gitmektedirler. Halbuki medeniyet ise fendir, ilimdir. Yani icatlard›r. Her
ilmin neticesinde, Allah’u Teala’ n›n ulviyetini görmektir. Dikkat
edecek olursak, tüm yarat›lan hayvanlar, yapacaklar› vazifeler üzerine programl›d›rlar. ‹ç güdüselleriyle yapacaklar› vazifelerini
bilmektedirler. Bu hayvanlar bu halleriyle kendi toplumlar›nda
yaflar, vazifelerini yerine getirirler. Bunlar›n en flereflisi olarak
yarat›lan insan, bu içgüdüsel halden s›yr›lm›fl ve insana bunun yerine iradeyi cüziye verilmifltir. Yani kendi yolunu belirleme flereflili¤ine nail b›rak›lm›flt›r.
Öyleyse ey o¤ul! ‹nsan olarak di¤er yarat›lan mahlukatlarla, kandi aranda hiç k›yas yapmaz m›s›n? kendi yolunu belirleme
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
51
flereflili¤i karfl›s›nda sen hayvandan da adi ifller yapars›n. Aakl›n›
kullanmazs›n. Kur’an-› Kerim'de Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
8/22
Düflünmeyen sa¤›rlar ve dilsizler flüphesiz Allah kat›nda
hayvanlardan daha kötü durumdad›rlar.
25/44
Yoksa sen, onlar›n›n ço¤unun gerçekten (söz)
dinleyece¤ini yahut düflünece¤ini mi san›yorsun ? Hay›r, onlar hayvanlar gibidir, hatta onlar yolca daha da sap›kt›rlar.
Ey insan! Yerini bil, kendini bil ve tan›. Yolunu iyi seç.
Allah’u Teala ganidir siz isteyin biz sizin kalplerinizin esrar›n› biliriz buyurmaktad›r.
5/7
Allah’›n sizin üzerinizdeki nimetini, hat›rlay›n. Allah’›n
emrini dinleyin ve itaat edin. Allah’tan korkun. fiüphesiz Allah, bütün kalplerin esrar›n› bilmektedir.
Bu durumda insanlar›n devaml› hem tevbe üzerinde
olmalar›, hemde duada bulunmalar› laz›md›r. yine bir ayeti ke-
52
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
rimede Allah’u Teala
11/5
Bilesiniz ki onlar Peygamber’den, (düflmanl›klar›n›) gizlemeleri için gö¤üslerini çevirirler (gönüllerinden geçeni gizlerler).
‹yi bilin ki onlar elbiselerine büründükleri zaman dahi Allah onlar›n gizlediklerini de, a盤a ç›kard›klar›n› da bilir. Çünkü O kalplerin özünü bilendir.
fiimdi ey insan Allah’dan istedikte Allah’u Teala’ da bize
vermedi demeyelim. Bu flekilde Allah’u Teala’y› cimrilikle
suçlam›fl oluruz. Biz Allah’dan ne istedikte Allah’u Teala bize o
iste¤imizi vermedi. Allah’u Teala flöyle buyuruyor. Ben benden
isteyenin istedi¤ini flan›mdan de¤ildir ki geri çevireyim.
2/186
Kullar›m sana, beni sordu¤unda ben onlara çok yak›n›m.
Bana dua etti¤i vakit dua edenin dile¤ine karfl›l›k veririm . O halde
benim davetime uysunlar ve bana inans›nlar ki do¤ru yolu bulsunlar.
Ama onlara bazen vermedi¤im zaman Allah bana vermedi
derler.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
53
89/16
Onu imtihan edip r›zk›n› daraltt›¤›nda ise Rab’bim beni
önemsemedi der.
Halbuki onlar bilmezler? Allah’u Teala bizleri imtihan
için, hem kendimize hemde etraf›m›za karfl› bizleri flahit tutar. Bu
durumda bizlerin nas›l davranaca¤›m›z›, bizlere gösterir.
Birde ayr›ca Allah’u Teala kaderimiz d›fl›nda olanlar›
bizlere vermeyip ahiret aleminde fazla bir sevap almak için,
istedi¤imizi bu alemde vermez. Bizlerde ona sab›r göstermekle
Ahiret aleminde kavuflaca¤›m›z nimetleri bir bilsek.
fiimdi bu ayeti açacak olursak; Neyi bilmeyiz. Biz Allah’u
Teala’n›n indinde akl› ermeyen bir çocu¤a benzeriz. Nas›l ki bir
anne ve baba, çocu¤u için onun üzerine titrer ve her istedi¤ini yerine getirmeye çal›fl›r. Bazen de çocuk kendine zararl› olan bir fleyi
ister, o zaman o anne ve baba çocu¤a istedi¤ini almazlar.
Sevmedi¤inden mi almad›lar? Hay›r; Onu çok sevdi¤inden alacaklar› nesne ona zarar verece¤inden onu korumalar› için almad›lar.
Bizlerde Allah indinde bir çocuk gibi oldu¤umuzdan, bize
neyin zarar verip, vermeyece¤ini bilemeyiz. Bize zarar verecek
kaderimiz d›fl›nda olanlar› da Allah’dan isteriz. Allah’u Teala’da
bizleri çok sevdi¤inden ve korudu¤undan gelece¤imizi bilip, istediklerimiz bize zarar verece¤inden, bize onu vermez ve bizde
akl›m›z ermedi¤inden Allah’u Teala’ya flikayette bulunuruz.
Allah’u Teala’y› s›fatlar›z. ‹stedi¤imizi bize vermemekle suçlar›z.
Ama o insan bir bilse! Allah’u Teala’dan isteyip de Allah’u
54
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Teala’n›n insana vermedi¤ini.
‹nsan ahirete intikal etti¤inde, yevmi k›yamette hesaba çekildi¤inde, bilmedi¤i birçok sevaplar karfl›s›na ç›kacak. Allah’u
Teala’ya; Rab’bim ben bu sevaplar› ifllemedim, bunlar nedir
dedi¤inde, Allah’u Teala ise o kuluna ey benim kulum, sen dünyada falan falan fleyleri benden istedin, onlar›n sana zarar verece¤ini,
biz Azimuflflan bildi¤imiz için sana o isteklerini vermedik. Dünya
hayat›nda vermedi¤im o isteklerine, sab›rda bulundun, bugün bunlar senin dünya hayat›nda isteklerinin karfl›l›¤›d›r buyuracakt›r.
Burada akl›m›za flöyle bir soru gelebilir. Hani Allah’u
Teala hep istediklerimizi verir bize kar›flmazd›, burada bize yaramayanlar› bize zarar verecekleri önlemifl olmuyor mu? Yukar›da
dedik ki, bizler Allah’u Teala’n›n indinde çocuklar gibiyiz, Allah’u
Teala’ya ahdimizi verdi¤imizde, yine ahdimiz nispetinde Allah’u
Teala bizleri korudu¤u gibi, bizi çok seven Rab’bimiz, bize iltifatlarda bulunmak istedi¤indenir. Bu olaylar, Allah’u Teala’ya verilen
ahdin karfl›l›¤› olarak, bizi verdi¤imiz ahde ulaflt›rmak için
fazl›ndan kaderlerimiz d›fl›nda olan isteklerimizi bizlere vermeyip
hem bir imtihan Hemde bir ikramd›r. Müslim ve gayri Müslim
gözetmeksizin, insanlara ayn› hay›r karfl›s›nda ayn› iltifatlarda
bulunan Allah’u Teala insanlar ölüm halinde Allah’u Teala’ya asi
olarak gittiyse, yine bir ayet-i kerimesinde onlar›n yapt›klar› ifller
bofla gitmifltir buyurmaktad›r.
11/16
‹flte onlar, ahirette kendileri için ateflten baflka hiçbir
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
55
fleyleri olmayan kimselerdir. (Dünyada) yapt›klar› da bofla
gitmifltir. Yapmakta olduklar› fleyler (zaten) bat›ld›r.
‹flte Allah’u Teala ayetini böylece insanlra aç›klar. ‹lahi
emrini tutanlara da iltifatlarda, bulunur. Hâlâ m› düflünmeyiz, hâlâ
m› nefsimizle oyalanmakla tefekkür etmeyiz. ‹nsan olarak flereflili¤imizi, haysiyetimizi ve di¤er yarat›lan mahluklara karfl›
ulviyetimizi düflünmeyiz?
‹nsanlar Rab’binle olur Allah’u Teala’n›n dedi¤ini tutarlarsa, Allah’u Teala’n›n rahmetine nail olurlar. Burda bir misal
verecek olursak; ‹nsanlar› bir devlet memuru kabul et, veya bir
iflci. Bunlar iflverenin dedi¤ini yaparlarsa vazifesini baflar›yla
yürütürlerse, böyle insanlar› taltiflendirirler. bizlerde bizi yaratan›
unutmazsak, onunla olur dediklerini yaparsak, biz de hiçbir
haks›zl›¤a maruz b›rak›lmadan. Allah’u Teala zat›nda yüceltir ve
taltiflendirir. Bu taltif insanlar›n mükafatland›rd›klar›na da, hiç
benzemez.
Öyleyse yüce bir varl›k olan inlsanlar, ulviyetlerini koruyarak, nefsin hevas›na, fleytan›n i¤vas›na, mülkün varl›¤›na ve
maddenin sevgisine bakmadan, tüm varl›klar› yaratan Allah’u
Teala’ya dönerlerse, ahiret aleminin sonsuz huzurunu yakalarlar.
Rab’bimizle var olup, O’nunla sonsuz varl›¤›m›z›, huzur içersinde
bizlere vaad edilen cenneti âlâlarda idame ettirirler.
56
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
RUH NED‹R?
Allah’u Teala ayeti kerimesinde
17/85
Sana ruh hakk›nda soru sorarlar. De ki; Ruh Rab’bimin
emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmifltir.
Bu ayeti kerimeye göre, hiçbir kimse Ruh hakk›nda
konuflamaz, yani ruh flöyledir veya böyledir söyleyemez. Bizim
burada ruh hakk›nda konuflmam›z, baz› kimselerin bilinçsiz
söyledikleri sözlere karfl›, bir cevap niteli¤indedir. Ayn› zamanda
ruhumuzun mülk alemine nas›l geliflidir. Yoksa Ruhun oluflumu
hakk›nda de¤ildir.
Öyleyse bir evvelki konuda, Ruhun yaln›z insanda
oldu¤undan bahsettik. Evet Ruh yaln›z insanda vard›r, baflka hiçbir
mahlukta Ruh yoktur. Melaike’yi kiramda bile, neden insandan
baflka hiçbir mahlukta Ruh yoktur sorusuna, yine daha önce söylemifl oldu¤um ve s›k s›k bu ayeti kerimeden sizlere bahsedece¤im
diye söyledi¤im ayeti kerimeye göre.
95/4
Muhakkak ki biz insan› en güzel bir biçimde yaratt›k.
Ben insan› en güzel surette yaratt›m, buyurdu¤u bu ayeti
kerimeye göre, Ruh yaln›z insanda vard›r, külli ruh Allah’u
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
57
Teala’d›r. Zat›na muhatap tuttu¤u insana da, cüzisinden vermek
suretiyle, onu hem zat›na muhatap tutmufl, Hemde çok güzel
yaratm›flt›r. Yine bir evvelki konuda anlatt›¤›m gibi bizleri di¤er
mahlukat›ndan, iç güdüsel duygulardan s›y›rarak, irade-i cüz’iyeyi
vermifl, burada birçok s›rlar var, biz buran›n s›rr›na girmeyece¤iz.
Bize laz›m olan bilgileri size aktarmaya çal›flaca¤›m.
‹flte biz insanlar, böyle yüce bir varl›k olarak
yarat›lmam›z›n tek sebebi de, küllü ruhtan bir cüz-i olarak biz
insanlarda bulunufludur. Allah’u Teala bizleri, mülk alemine göndermezden evvel, lahut aleminde Ruh’lar›m›z› yaratd›. Elesti bi
Rab’biküm hitab›nda bizleri zat›na muhatap tutdu. Bizlerle
ahitlefltikten sonra, biz insanlar›n, hangi zamanda mülk alemine
gelece¤imizi, bizlere kainat› bir maket halinde gösterdi. Allah’u
Teala seçmifl oldu¤umuz zamanlara bizleri programlad› ve bu ahitleflmeden sonra ruhlar›m›z›, Ruhlar›n kabirleri olan berzah alemine
kald›rd›. Seçilmifl olan zaman geldi¤inde bizleri ana rahmine
k›rk›nc› gün yerlefltirerek, mülk alemine gönderen, eksik s›fatlardan
münezzeh olan Allah’u Teala, biz insanlar›n nas›l bir insan
oldu¤umuzu kendimize ve etraf›m›za flahit tuturmak içindir. Onun
içindir ki k›rk›nc› günden sonra bir kad›n çocu¤unu düflüremez.
Zaten k›rk›nc› güne kadar da bir kad›n hamile oldu¤unu kolay
kolay anlayamaz. Bu bak›mda Allah’u Teala yine bir ayeti kerimesinde.
Vaktaki biz onlara emrimizle gir dedik. O bedenle ilgiyi
artt›rd›. Rab’bini unuttu, habibim onlara Rab’binle geçen günleri
hat›rlat.
‹flte bizlere elesti bi Rab’biküm hitab›nda Allah’u Teala’ya
vermifl oldu¤umuz ahdin hat›rlat›lmas›d›r. Ruhlar bu aleme
58
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
gelirken, kisveli olarak gelirler. Yani ahiret aleminden örtülüdürler.
Bu örtü perde örtüsü de¤ildir. Bu örtü bir bilgisayar›n program›na
yüklenen baz› programlar› görmemek için ona flifre kondu¤u
gibidir. Bu flifre girilmezse o bilgi sayar flifreli program› göstermedi¤i gibi bizler de bu bilgisayar gibi kisvelenmifliz. Bu kisveler
alt›nda ahiret alemi unutturularak mülk alemi olan gayp alemine
gelmifliz. Asl›nda ahiret aleminin bütün olaylar› bizlerde mevcuttur.
Rab’bimiz bizleri ana rahmine koymadan evvel, Ruhlar›m›z› lahut
aleminden ceberrüt alemine gönderir. Ceberrüt aleminde bizlere,
ceberrüt nurundan bir kisve giydirir ve bu Ruh’a biz Sultani ruh
deriz. Ceberut aleminden meleküt alemine gönderilince, meleküt
aleminde meleküt nurundan bir kisve giydirilir, buna da ruhani ruh
tabir edilir. Meleküt aleminden de mülk alemine gönderilince, bizi
cisme bürür. Bunada baz› alimler hayvani Ruh diye tabir ediyorlarsa da biz buna cismani ruh diyelim. Her iki flekil de do¤rudur. Bir
ayeti kerimesinde Allah’u Teala onlar yeryüzünde gezen dört
ayakl›lar gibidir buyurmaktad›r.
8/55
Allah kat›nda, yürüyen canl›lar›n en kötüsü kafir olanlard›r. Çünkü onlar iman etmezler.
25/44
Yoksa sen, onlar›n›n ço¤unun gerçekten (söz) dinleyece¤ini
yahut düflünece¤ini mi san›yorsun ? Hay›r, onlar hayvanlar gibidir,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
59
hatta onlar yolca daha da sap›kt›rlar.
Bu gibi insanlar› nazar-› dikkate alarak baz› Alimler hayvani ruh tabir etmifl olabilirler. Tüm yarat›lan varl›klar, mahluk,
yaln›z Allah’u Teala matlup’dur. Yani murad› nisbetinde
yaratand›r. Biz de diyoruz ki,
95/4
Muhakkak ki biz insan› en güzel bir biçimde yaratt›k.
Ayeti kerimesine göre mülk aleminde olan insanlar, mülke
gönderildi¤inde cismani perdeye bürünürler, bu bak›mdan bu
Ruh’a cismani Ruh demek daha uygun düfler.
Bu bak›mdan her insan›n Ruh’u, yeryüzünde et ve kemik
cesedinin, görünümünün ayn›d›r. Nas›l ki bir barda¤a bir su
koyarsan, o bardakdaki su bulundu¤u barda¤›n fleklini ve rengini
al›rsa, vücudunda dörtte üçü su oldu¤undan, bedenimiz Ruh’un
flekline bürünüvermifltir. Allah’u Teala bizleri ruhumuzun ayn›
yaratm›fl ve Ruh’umuzun benzeri olarak mülk alemine gelmiflizdir.
Bir insan aynaya bakar da nas›l ki, t›pa t›p kendisinin
ayn›s›n› görürse, beden de t›pat›p Ruh’un ayn›s›d›r. ‹nsan mülkte
bir halife oldu¤una göre, Allah’u Teala biz sizi yeryüzünün halifeleri k›ld›k buyurdu¤unda!
6/165
60
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Sizi yeryüzünün halifeleri k›lan, size verdi¤i (nimetler) hususunda kiminizin kiminizden derecelerle üstün oluflu ile birbirinizle denenirsiniz. fiüphesiz Rabbin cezas› çabuk oland›r ve gerçekten
o, ba¤›fllayan merhamet edendir.
10/14
Nas›l amel iflledikleriniz görmeniz için. Sonra onlar›n
ard›ndan sizi yeryüzünde halifeler k›ld›k.
‹nsan vefat ederde, ahirete intikal ederse, bir daha onun
geri dönüflü yoktur. Yani baz› dinde bilgisi olmayanlar, lakin
Allah’u Teala Kur’an-› Kerimde onlar›n bilgileri olmad›¤› halde
her inatç› fleytana tabi olurlar buyurdu¤u ayet-i kerimesine göre
hareket edenler.
22/3
‹nsanlarda, bilgisi olmaks›z›n Allah hakk›nda tart›flmaya
giren ve her inatç› fleytana uyan bir tak›m kimseler vard›r.
Bu gibi insanlar›n bilgileri olmad›¤› gibi, bafl olma sevdas›na düflenler, veya dünyevi ç›karlar› peflinde koflanlar, veya
gurur ve kibir alt›nda her inatc› fleytana tabi olanlar, yalan yanl›fl
ruhlar hakk›nda konuflur dururlar. ‹nsanlar›n hangilerinin ruhlar
hakk›nda bilgileri var da, ruhlar hakk›nda konuflup duruyorlar. Ölen
insanlar›n ruhlar›n› geri getiriyorlar, hayvanlara veya canavarlara
sokuyorlar. Her önüne gelenler her gün ruhlar hakk›nda birfleyler
yaz›yor ve söylüyorlar. Ondan sonra da ortaya atd›klar› safsafatalar›n› tart›fl›yorlar. O tart›flmadan kimi dünyevi ç›kar sa¤l›yor, kimi
nefsini tatmin etmeye çal›fl›yor, bir söylev olsun diye söyleflip
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
61
duruyorlar.
Ama flunu unutma ki ey o¤ul! Bu alemi eksiksiz yaratan
Allah’u Teala her devirde bir alim ç›kar›r ve senin söylediklerine
onlar›n eli veya dili yetiflmese de, sana güler dururlar veya cehlinden dolay› çekece¤in azab› düflündükçe, üzülür dururlar.
Peygamber Efendimizin bir hadisi flerifi burada akl›ma geliyor.
Bir mümin eline, beline, diline hakim olmal›d›r.
Buyuruyor.
Bir fley söyledi¤in zaman bilgini membalara dayand›rarak
söyleyebiliyorsan söyle, yoksa diline sahip ol. Demek oluyor ki
insan›n Ruh’u yeryüzüne geldi¤inde kendini ahdi nispetinde
Allah’u Teala’ya flahit tutar. Ahirete intikal ederken, yani ölüm
halindeyken Allah’u Teala flöyle, buyurur. ‹nsan›n can› bo¤az›na
gelip dayand›¤›nda, elinizdeyse o can› geri çevirseniz ya, biz mi
kudretimizle ona yak›n›z, yoksa siz mi.
56/83
Hele can bo¤aza dayand›¤› zaman,
56/84
O vakit siz bakar durursunuz.
56/85
(O anda) biz ona sizden daha yak›n›z, ama göremezsiniz.
62
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
56/86
Madem ki ceza görmeyecekmiflsiniz,
56/87
Onu (can›) geri çevirsenize, flayet iddian›zda do¤ru iseniz.
‹nsan ölüm halindeyken Allah’u Teala insanlara lay›k
olduklar› yerleri gösterir. ‹nsanlar dünya hayatlar›n› yaflarlarken
Allah’u Teala’n›n emrine karfl› ç›kanlar›n yerlerinin bir azap yeri
oldu¤unu gördüklerinde, Rab’bimiz bizi tekrar dünyaya gönder bak
biz sana nas›l ibadet edece¤iz derler. Rab’bimiz ise biz sizi bir kez
de¤il birkaç kez daha dünyaya geri göndersek siz yine ayn› ifli
ifllersiniz buyurur.
23/99
Nihayet onlardan (müflriklerden) birine ölüm gelip
çatt›¤›nda Rab’bim der beni geri gönder.
23/100
Ta ki bofla geçirdi¤im dünyada iyi ifl (ve hareketler)
yapay›m. Hay›r! Onun söyledi¤i bu söz (bofl) laftan ibarettir.
Onlar›n önlerinde ise yeniden dirilecekleri güne kadar (süren) bir
Berzah vard›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
63
Bu son ayeti kerimeyi biraz açaacak olursak. Tevbeleri
çokca kabul eden Allah’u Teala, niçin ölüm halindeyken insanlar›n
tevbelerini kabul etmiyor?
Birincide, insan vefat ederken, can bo¤azla bedenin
birleflti¤i oylum yerine geldi¤inde, Allah’u Teala o kimsenin
tevbesini art›k kabul etmez. Bir rivayete göre de can insanlar›n
bo¤az›nda horoz kemi¤ine geldi¤inde, o kimsenin tevbesini kabul
etmez. Art›k vakit dolmufltur. Ona tan›nan süre tamam olmufltur. O
kimse kesin olarak ölece¤ini anlam›flt›r. Allah’u Teala bu insana
inkar etdi¤i veya flüphede kald›¤› alemlerin hak olduklar›n› gösterir. Allah’u Teala kullar›ndan hiç birine ay›r›m yapmaz. Öleni bir
daha geri döndürmez. E¤er döndürseydi Allah’u Teala bir kimsenin
sonundan nas›l gidece¤inden habersiz olurdu ki, ola ki bu insan
bana döner diye, ona zaman tan›rd›. Halbuki bizler, ahdimizi
verdi¤imizde, bir video band› kabul et, bu video band›na bir olay›n
çekimini yap, hangi televizyonda oynat›rsan oynat, hep o çekimin
ayn›s›n› görür ve o bant bir tekerrürden ibaret olur. Bu bak›mdan
Rab’bimize ahit verdi¤imizde, o bizim ona nas›l ahit verdi¤imizi
bildi¤i için, o, video kaseti gibi bize karakterimizi ifllemifl, bu
bak›mdan biz, bir kez de¤il bir çok kez daha bu aleme geri gelsek,
hep ayn› iflleri tekrar eder dururuz.
Bu bak›mdan Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde, biz sizi
birkaç kez daha mülk alemine göndersek siz yine ayn› iflleri
ifllersiniz buyuruyor. Peygamber Efendimiz bir hadisi flerifinde,
Bir çocuk ana karn›nda iken flaki mi, yoksa muttaki mi bellidir. Buyuruyor.
Buna göre sahabeyi kiram. Resulü Ziflan›m›z’a öyleyse bir
çocuk ana karn›ndayken flaki veya, muttaki ise, biz dünyaya
64
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
geldi¤imizde hiçbir ifl yapmayal›m. fiaki isek flaki, muttaki isek
muttakiyiz deyince, Peygamber Efendimiz cevaben, Allah’u Teala,
flaki’ye flaki yollar›n›, muttaki’ye muttaki yollar›n›, kolaylaflt›r›r.
Buyuruyor.
Ey o¤ul! Bir bak nefsin hangi yolda seni sürüklüyorsa, sen
o yolda güç ve kuvvet sahibi oluyorsun. Onu yapmaya azimli oluyorsun. Buradan da bir nebze insan Allah’u Teala’ya verdi¤i
ahdinin f›trat›n› az çok ç›kar›r. Hal böyle iken, bir insan ölür, onun
Ruh’u kabz olurda, o Ruh dünyaya tekrar nas›l dönerde baflka bir
cesede girer? Bir evvel ki ayeti kerimede de demiyor mu Allah’u
Teala;
(Ta ki bofla geçirdi¤im dünyada iyi ifl (ve hareketler) yapay›m.
Hay›r! Onun söyledi¤i bu söz (bofl) laftan ibarettir. Onlar›n
önlerinde ise yeniden dirilecekleri güne kadar (süren) bir Berzah
vard›r).
Öyle ise bilmedi¤in bir ilmi, hele Allah kelam›n› akl›nla
flumullendirerek, ruhlar› gabz olanlar›, ahirete intikal edenleri, nas›l
dünyaya geri getirip tekrar gönderebiliyorsun. Bunu söylerken bu
insan ihlasl› de¤ildir. Hesaba çekilece¤i mahkemeyi kübra gününden flüpheli oldu¤undan, bir suçlunun suçu iflleyip, bir beldeden
di¤er bir beldeye kaçarak, kaçt›¤› beldede kendisini hür hissetti¤i
gibi, bu insanda kendisini dünya aleminde hür zanneder. Her nefis
sahibi ölümü tadacak ayeti kerimesini bilmesine ra¤men, dünyan›n
iflvesi nefsin hevas› ve fleytan›n i¤vas› bu insana hofl gelir. Bu hal
üzere yaflayan o inkarc› zalim. Nefsinin kibrinden, yandafllar›n›n
kendisini övmesinden hofllanarak, bir anl›k gururuna kap›larak kendisini mahveden insan durumuna düflürür.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
65
Bu insanlar, insan suretlerini temsil ederlerken, bilmedi¤i
bir ilimle ruhlar› dünyaya geri getirip götürenler, insanlar› yan›ltanlar, fleytana müritlik yapanlar, bu insan kisvesi içersinde Allah’u
Teala’n›n ayetlerine arkalar›n› dönerek bile bile ayetleri inkara
kalk›flarak, bir kibir ve gurur içerisindeki yaflamlar›yla, Allah’u
Teala’n›n insan› Zat’›na muhatap tutarak, en güzel bir biçimde
yaratma gayesine uygun düfler mi?
‹nsanlar›n Ruh’lar› t›pat›p bedenlerinin benzeridirler. Bu
duruma göre ve bedeni Ruh’un s›fat›na büründü¤üne göre,
ak›llar›nca tekrar Ruh’lar› dünyaya getirenler, hep ayn› flah›slar›
dünyaya getirmifl olmazlar m›? Dünyadan bir giden bir daha o
flahsa benzeyen gelmedi¤i gibi, hemde bu insanlar dinde ne kadar
ilimsiz olduklar›n› ve bilmedikleri fleylerin peflinde, bir hayal ürünü
ürettiklerini bir bilselerdi.
‹nsan dünya hayat›nda vadesini doldurup ahirete intikal
etti¤inde, o kimsenin, Ruh’u nas›l ki, ilk yarat›ld›¤›nda Allah’u
Azimuflflan ve Tekaddes hazretleri ile ahitleflip, s›ras› gelene kadar
berzah aleminde beklemiflse, yine Berzaha yerine giderek orada
ahiret aleminde bedenlerimizin tekrar diriltilece¤i güne kadar beklerler.
Bu sefer Ruh’lar; K›yametin kopmas›n› ve ahiret aleminde
Mahkeme-i Kübra’n›n kurulmas›n›, her insan›n yapt›¤› ile hesaba
çekilecek olan zaman›n› beklemesi devri bafllar.
Ey O¤ul! Ak›ll› ol, iyi düflün ve tefekkür et. Allah’u
Azimuflflan vetekaddes hazretleri her türlü eksik s›fatlardan
münezzehtir. Allah’u Teala’y› akl›m›za vurup da O’nu akl›m›za
s›¤d›ramay›z. Akl›m›zca nice hakl› gördü¤ümüz olaylarda
haks›zl›¤›m›z› idrak etmiflizdir. Yan›ld›¤›m›z› anlam›fl›zd›r.
66
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Nefsimizde bir kurtulufl yolu arama içersinde Allah’u Teala’y›
akl›m›zca haks›z bulup s›fatlayamay›z. Ç›kmaza girdi¤in olaylarda
aray›fl içinde ol. Allah’u Teala’n›n yeryüzünde alimleri bitmez.
Bilmedi¤in mevzular› bu alimlerden ö¤ren. Birinden tatmin
olmazsan bir baflka alimden soruna muhakkak bir yan›t bulur, tatmin olursun.
Bir cebir hesab› ki, denklemler kurar, o cebri veya hesab›
çözmeye bafllars›n. Lakin bilmedi¤in bir denklemin, cebir hesab›
karfl›na ç›kt›¤›nda bocalars›n, bildi¤in denklemlerle de çözmeye
kalkar, akl›na göre bir yol tutturursan yan›l›rs›n. O zaman o denklemi bilen alimi bulman laz›m ki, denklemi ö¤renesin ve sorunu
çözesin. Bu bak›mdan baz› insanlar›n anlatt›¤›, asl› astar› olmayan
lakin hoflumuza gitti¤i için pefline tak›lan insanlardan olmayal›m.
Birde baz› insanlar, seanslar yaparak Ruh’u ça¤›r›yoruz
diyorlar. Onlar, medyumlar, Ruh’u ça¤›rabilecek kadar bir güce
sahip iseler, kendi Ruh’unu Azrail Aleyhisselam almaya geldi¤inde
kendi Ruh’una sahip olup ölümsüzlü¤ü yakalas›n ya. Bunlar yani o
medyumlar, birer cinliye kap›lm›fl zavall› insanlard›r. Cinlinin
tuza¤›na düflmüfl ve ne yapt›¤›n› bilmeyen acizlerdir. Allah’u Teala
bir ayeti kerimesinde
72/6
fiu da gerçek ki, insanlardan baz› kimseler, cinlerden baz›
kimselere s›¤›n›rlard› da, onlar›n taflk›nl›klar›n› artt›r›rlard›.
Bu ayeti kerimeye göre, Ruh ça¤›r›yorum diyen zavall›
medyumlar, cinlerin tuza¤›na düflmüfl, birer aciz ve günahkardan
baflkalar› de¤illerdir. ‹slam; iradesine sahip oland›r. ‹rade ‹slam’›n
nurundand›r. Öyle ise iyi bilesin ki, bir insan vefat etti ise onun
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
67
Ruh’u bir daha dünyaya ne gelir ne baflka bir cesede girer, nede
seninle konuflmas› olur, rüya alemi müstesna. Ölen insanlar›
rüyalar›m›zda görürüz. Çünkü rüya aleminde bizde cesetle de¤il,
Ruh’umuzla gördü¤ümüz için, Allah’u Teala’n›n müsaade etti¤i
kadar baz› ölen yak›nlar›m›z› veya baflkalar›n› görebiliriz. Bu hal
ruhun dünyaya gelip de medyumun Ruh ça¤›rmas›na benzemez ve
hiçbir biriyle uzaktan yak›ndan benzerlikleri de yoktur. Bir nebze
buray› bu kadar anlatt›ktan sonra Ruh’taki hasletlere geçelim.
Allah’u Teala Ruh’u yaratt›ktan sonra Ruh’a nefsi ve can›
veriyor. Bu bak›mdan Ruh, Nefis,can birdir. Ten ayr›d›r. Burada
yine Yunus emre Hazretlerinin beytinden bir beyit akl›m›za geliyor.
--- Tenler ölesi
--- Canlar ölesi de¤il
Yukar›da söyledi¤imiz gibi, bunun da s›rr›na girecek
de¤ilim. Bize laz›m olan› sizlere aktarmaya çal›flaca¤›m. Hemen
buradan da flunu anl›yoruz ki, canlar ölmedi¤ine göre, can ve nefis,
Ruh’da oldu¤una göre, ölümümüz varl›¤›m›z›n sonu de¤ildir.
Asl›nda ilk bafllang›ç noktas›na geri ad›m at›fl›m›zd›r. Baz› fluursuz
insanlar der ki, öldükten sonra bir daha hayat yoktur. Kur’an-›
Kerimde Allah’u Teala bize flöyle buyuruyor.
36/77
‹nsan görmez mi ki, biz onu meniden yaratt›k. Bir de
bak›yorsun ki, apaç›k düflman kesilmifl.
68
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
36/78
Kendi yarat›l›fl›n› unutarak, bize karfl› misal getirmeye
kalk›fl›yor ve; flu çürümüfl kemikleri kim diriltecek? diyor.
36/79
De ki onlar› ilk defa yaratm›fl olan diriltecek. Çünkü O, her
türlü yaratmay› gayet iyi bilir.
Allah’u Teala Ruh’u yaratt›¤›nda ona; Ben sana öyle bir
nesne verece¤im ki, ona sahip oldu¤un, hükmünü geçirdi¤in müddetçe, seni yüceltirim. Ama ona uyar, onun peflinde gidersen, seni
zelil ederim buyuruyor. Bu vermifl oldu¤u nesne de nefistir. fiimdi
s›ras› gelmiflken bir nebze de nefsin tarifini yapal›m.
Yiyip, içip, cima yap›p üreyen, hareket edip yer de¤ifltirebilen, varl›¤›n› korumak için, bilinçli veya iç güdüsel, kendini koruma hasletine sahip olan, hoflland›¤› nesneye sahip olma arzusu
duyan, nesne nefistir.
Allah’u Teala’n›n nefse koymufl oldu¤u bu hasletlerle bu
nefis sahipleri bu flekilde varl›klar›n› koruyarak idame ettiriyorlar.
Dünyaya ba¤lan›yorlar. ‹flte nefis, yarat›lan varl›klar›n yaflam›n›n
idamesi ve üreyebilmesi içine s›rf bu flekilde yarat›lm›flt›r. Onun
terbiyecisi ise Ruh’dur cüzi olarak da terbiyecisi cand›r. Bu
bak›mdan islam› yaflamayanlara Kur’an-› Kerim’de evlatlar›n›z
‹slam’› yaflam›yorsa ona bir fleyler vaad edin, olmazsa biraz
azarlay›n, o da olmazsa hafiften can› biraz ac›yacak flekilde dövün
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
69
buyuruyor. Hayvanlarda ise onlar› terbiye için, ya hayvan›n
sevdi¤i nesneleri o hayvana vererek onu yapaca¤› ifle a›flt›r›rlar
veya canlar›n› ac›tarak, hayvanlar› korkutarak, o flekilde terbiye
ederler. Ama Eflref-ül Mahluk olan insan, irade-i cüziye ile
varl›¤›n›, yani nefsini terbiye eder. Bir nebzede insan nefsinin hallerinden bahsedelim.
NEFS‹N YED‹ HAL‹ VARDIR
1. Nefsi Emmare,
2. Nefsi Levvame,
3. Nefsi Mülhime,
4. Nefsi Mutmainne,
5. Nefsi Raziye,
6. Nefsi Marziyye,
7. Nefsi Safiye
Bunlar nedir. Bunlar› da k›saca tan›yal›m ve konumuza
devam edelim.
1. Nefsi Emmare’sinde insan, namaz k›lmaz, oruç tutmaz,
hacca gitmez, zekat vermez, yani Müslüman’›m der ‹slam’›n hiçbir
flart›n› yerine getirmedi¤i gibi, bu kimse içki içer, kumar oynar,
zina yapar, haram yer, yalan söyler, lafa geldi mi sen benim
kalbime bak kalbime der, kendi kelam›yla kendisini cennetin
ortas›na gönderir. Bu Nefsi Emmaredir.
2. Nefsi Levvame : Bunun iki yüzü vard›r. Bir yüzü Nefsi
Mülhime’ye dönüktür. Bir yüzü de Nefsi Emmare’ye dönüktür. Bu
makamda insan, namaz k›lar, oruç tutar, hacca gider, zekat verir,
yani ‹slam’›n flart›n› yerine getirmeye çal›fl›r. E¤er bu insan, takvaya yönelirse ki, Kur’an-› Kerimde Allah’u Teala biz size iki
elbise gönderdik, birisi edep yerlerinizi örten elbise, ikincisi ise
70
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
takva elbisesidir, siz takvaya yönelin buyurmaktad›r.
7/26
Ey Ademo¤ullar›! Size ay›p yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise yaratt›k. Takva elbisesi... ‹flte o daha hay›rl›d›r. Bunlar Allah’›n ayetlerindendir. Belki düflünüp ö¤üt al›rlar (diye onlar› indirdi.)
Takva ise flüpheli fleylerden kaç›nmaya denir. Bu taktirde
insan takvaya yönelirse Nefsi Mülhime’ye yükselir.
3. Nefsi Mülhime de ise insan ufak bir velidir. Kerametler
kap›s›d›r. Burada Allah’u Teala bu kuluna baz› hasletler verir.
Onun ibadetlerinin karfl›l›¤› olarak adeta dünyada iken mükafatland›r›r. Bu insan tayyi mekanda olur, keramet de gösterir. Burada
insan nefsine hakim olabilirse, Nefsi Mutmainneye yükselir. Lakin
çok kifli burada bu makamda, nefsi bu gibi hallerden hoflland›¤› için
tak›l›r kal›r. Buradan geri de dönebilir.
4. Nefsi Mutmainne ise insan›n mümin s›fat›d›r. Burada
biraz derinden bahsedece¤iz. Çünkü Allah’u Teala mutmain olan
nefse.
89/27
Ey mutmain olmufl nefis.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
71
89/28
Sen O’ndan hoflnut O’da senden hoflnut olarak Rab’bine
dön.
89/29
(Seçkin) kullar›m›n aras›na kat›l.
89/30
Ve cennetime gir.
Buray› biraz daha açal›m, bu makama ç›kan insanlar
Allah’u Teala’n›n cemaliyle karfl›lafl›rlar.
Bu kullar burada üç zümreye ayr›l›rlar.
1- Rab’b›n›n cemaline vak›f olan bu kul, ak›l, siklet ve terazisi çekmez meczup olur.
2- Rab’b›n›n cemaline vak›f olan bu kul da flaflk›nl›ktan lal
olur (yani konuflamaz hale gelir)
3- Rab’b›n›n cemaline vak›f olan bu kul da, irflatç› olarak
Allah’u Teala’n›n kullar› üzerine, zahiri ve bat›n› vazifeli olarak
dönüfl yapar ki, buna da fleyh denir.
Bunlar Allah’u Teala’n›n kullar›n› nefsi ve ilmi terbiye
ederek, edep üzere hep beraber Allah’u Teala’ya kulluk vazifelerini ifa etmeye çal›fl›rlar. Dünyevi ve uhrevi vazifelerini bilir ve ona
göre hareket ederler. Burada akl›m›za flöyle bir soru gelebilir.
72
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’u Teala görünür mü? Hazreti Musa’ya tur Da¤›nda tecelli etti
de Tur da¤› yerle bir oldu olur mu böyle fley.
Asl›nda Allah’u Teala ben kulumun zann› indindeyim, beni
nas›l zannederse ben oyum buyurur. Hazreti Musa han›m›yla çölde
yolculuk yaparken so¤uk çöl gecelerinde üflürler. Kendilerine
›s›nacak atefl laz›m oldu¤undan ben bir atefl görüyorum oraya
gideyim belki size ordan atefl getiririm der ve atefle do¤ru ilerler.
Allah’u Teala’y› evvel atefl fleklinde görür. Bu durumda Hazreti
Musa dünyadayken Allah’u Teala’y› zann› indinde görürse, Manen
veya rüya alemiyle insan Allah’u Teala’n›n tecelliyat›na vak›f olamaz m›?
Ey benim ‹slam kardeflim; sen uykunda rüya görüyorsun,
bedeninin görmedi¤i ve gezip tozmad›¤› yerlerde gezip tozuyor ve
uyan›nca rüyanda gördüklerine gördüm diyorsun, yalan m› söylüyorsun? Veyahut bafl gözünle görmedi¤in bu yerleri, neylen
gördün? ‹flte kendini yetifltiren, bu makama ç›kan insan, bu
hasletlere sahip olur. Onun Ruh’u güç kazanm›flt›r ve ya¤aza hali
dedi¤imiz hallerde o, oturdu¤u yerde insan›n televizyon ve sinema
seyredifli gibi, ölüm ötesi alemleri seyreder. Bunlardan haberi
olmayan fleyhlik yapamaz. Ancak hocal›k yaparlar. Burada
Peygamber Efendimizin bir Hadisi fierifini de ekleyebiliriz.
Benim ümmetimin velisi beni ‹srail kavmi Peygamberleri
gibidir, dedi¤i insanlard›r.
Yoksa zahiri alimlerin söyledikleri gibi, ben peygamber
varisiyim deyip, kendinden haberi olmayan insan, nefsini ›slah edememifl, al›flkanl›klar›yla kucak kuca¤a yaflayan insan. Ak›l kapasitesi, ölüm ötesi olan alemleri idrak edemedi¤inden, akl›yla
yan›lg›lara düflen insan, ben peygamber varisiyim derse.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
73
Peygamber varisli¤ine sana daha çok var. Allah’u Teala cümlemizi
böyle büyük mertebelere erdirsin.
5- Nefsi Raziye : Bu makamda insan, Allah’u Teala’n›n
ilmine vak›f olur. Allah’u Teala onu bu makamda ilmiyle flereflendirir. ‹flte bat›n› ilim denilen olay , bu makamda bafllarki, buna
ilmel yak›n da denir. Bunun manas› ise Allah’u Teala bu kuluna
zat›n›n yüceli¤ini, kiflinin acziyetini, Rab’b›n›n ilmiyle kainat›
kuflatmas›n›n diledi¤i kadar›n›n hikmetlerini verir ki Er Rahman
suresinde:
55/1
O Rahman!
55/2
Kur’an’› ö¤retti.
55/3
‹nsan› yaratt›.
55/4
Ona aç›klamay› ö¤retti.
‹flte bu iç duygular›n geliflimidir ki, kiflinin idraki artar, ak›l
kapasitesi büyür. Allah’u Teala biz sizin çekemeyece¤iniz yükü
74
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
sizin s›rt›n›za vurmay›z buyuruyor. Onun için Allah’u Teala o kulunun arzusu içersinde idrak›n› artt›r›r. O insan görece¤i alemlerin
sikletine, bu kapasite ile tahammül eder.
6- Nefsi Marziyye: Rab’b›m›z›n yüceli¤i karfl›s›nda, o
insan bu makamda Allah’u Teala ile murakabe halindedir. Bu
makama ç›kt›¤›nda, nereye baksa insan elinden ç›kmam›fl ve bu
tabiat dedi¤imiz olay›n yarat›l›fl›nda, her ne görüyorsa, kurdundan,
kuflundan, nebat›ndan, tüm yarat›lan varl›klarda, Allah’u Teala’n›n
eflsiz yaratma gücünü seyreder. Nas›l ki bir ressam, bir resim yaparda harikalar aras›na girerse, o resimden anlayan insan ona hayran,
hayran bak›p o, resmi yapana bir hayranl›k duyarsa, Allah’u
Teala’n›n yaratt›klar›na da, insanlar böylece hayranl›k duyarak, her
yerde haz›r ve naz›r olan Allah’u Teala’y› zahiren mezahir
hayranl›kla seyrederler.Varl›¤›n› mülk alemine, yaratma sanat›yla
sergilemesini, akl› olan insana varl›¤›n›n ispat›d›r. Burada bu insan.
Allah’u Teala’n›n baz› s›rlar›na da vak›f olur. Yine bu makamda
insan, kutup ve müçtehit olur. Burada söylenecek daha çok kelam
var, bizim flimdilik bu kadarla yetinmemizde yarar var.
7- Nefsi Safiye: Bu makamda insanlar çok az olurlar. Bir
tane veya iki tane. Bazen de bulunmazlar. Bunlar her iki yüz senede
bir zuhur eder. Nefsi Safiye’ye yükselen insan Kutbul Aktab’d›r.
Bütün kutuplar kendisine yard›mc›d›rlar.
Bu zat›n yeryüzündeki vazifeleri çoktur. Bunu k›sa bir
kelamla ba¤lay›p dersimize dönelim. Allah’u Teala yeryüzünde
tasarruf hakk›n› ona vermifltir. Bunun murad› Allah’u Teala’n›n
indinde muteber görür. Bu zat Nefsi Emmare ile Nefsi Safiye
aras›nda her insana Allah’u Teala’n›n yollar›n› gösterir.
Bunu da bu kadar bildikten sonra yine mevzuumuza döne-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
75
lim. Bir Ayet-i Kerimede Allah’u Teala biz sizi iki kez diriltir iki
kez öldürürüz buyurmaktad›r.
40/11
Onlar Rab’bimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin.
Biz de günahlar›m›z› itiraf ettik. Bir daha (bu ateflten) ç›kmaya yol
var m›d›r? Derler.
Bu ayeti kerimeyi biraz açacak olursak; Lahut aleminde
ruhlar halindeki yarat›l›fl›m›zdan sonra, ilk dirilme yeri mülk
alemidir. ‹kinci diriltme yerimiz ise öldükten sonra ahiret aleminde
olacakt›r. Yine birinci ölüflümüz burada dünyada olacak, ikinci
ölüflümüz ise ahiret aleminde, bedenlerimizin tekrar ölüflü
olacakt›r. Buray› biraz etrafl› açal›m. ‹nce bir mesele oldu¤undan
yanl›fl anlafl›lmas›n. Ruh’lar hiç ölmezler. Ruh diridir. Bu
bak›mdan ölüm bedenler üzerinedir. Burada ruh’i olarak ölüm
akl›m›za gelmesin. Daha evvel Yunus Emre hazretlerinin bir beytini söylemifltik, tenler ölesi, canlar ölesi de¤il. Bir mevzuumuzda da,
Ruh, nefis ve can bir, ten ayr›d›r dedik. Yine bir mevzuumuzda da
Allah’u Teala bize cüz-i sinden, yani Ruhundan cüz-i bir Ruh verdi,
külli Ruh Allah’u Teala’d›r dedik. E¤er ruhlar üzerine ölüm olsayd›
ahiret aleminde cennet ve cehennemin bakili¤i ortadan kalkar,
Allah’u Teala’n›n flu Ayeti Kerimesine ters düflerdi. Onlar cehennemde azab› görünce, helak diye ba¤›r›rlar. Yani ölüm nerdesin.
Bir daha ölüm yoktur.
84/11
76
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
“Art›k helak diye ba¤›r›r.”
Yine bir Ayet-i Kerimesinde onlar nice bin y›l yand›ktan
sonra biz onlar›n duyular›n› kald›raca¤›z, tatmaz ve hissetmez olacaklar buyurmaktad›r. Bu durumdan bizleri ve cümle ümmeti
muhammedi Allah korusun
Demek ki Ruh’lar üzerine ölüm yoktur. Hem Ruh’en ölüm
olsayd›, burada bize cüz-i sinden veren Allah’u Teala da, hafla
ölümlü olurdu. O ezel ve Ebed Bakidir. O huvel evvelu vel ahiru
vezzahiru vel bat›nd›r. Yani Allah’u Teala evvel ve ahir, zahir ve
bat›nd›r. Ahiret alemininin de sahibidir. Murad edip bizleri
yaratt›¤›ndan, bizlere de cüz-i sinden bin ruh verdi¤inden dolay›, bu
bak›mdan bizlerde O’nunla ölümsüzüz. Ahiret aleminde bir daha
ölüm yoktur. Ahiret aleminde cennet ve cehennem baki
oldu¤undan bizlerde ahiret aleminde bu durumda ölümsüz ebedi
varl›klar›z. Dirilme ve ölüm olay› do¤rudan do¤ruya cesetler üzerinedir.
Allah’u Teala bizleri yaratma sanat›n›n zirvesinde
yaratm›flt›r. Eksik s›fatlardan münezzeh olan Allah’u Teala , bizleri
elesti bi Rabbüküm hitab›nda zat›na muhatap tutarak, bizlerle ahitleflmifltir. Kendimizi kendimize flahit tutturmas› ve nas›l bir insan
oldu¤umuzun ispat› için bizleri mülk alemine göndermifldir.
Allah’u Teala ayeti kerimesiyle; Biz sizleri iki kez diriltir
iki kez öldürürüz buyurmas›yla, bizlere yukardaki sat›rlarda
anlatm›fl oldu¤um durumlar› hat›rlatmaktad›r. Demek oluyor ki
insanlar öldükten sonra bu insanlar›n Ruhlar›n›n birdaha dünyaya
gelip gitmeleri, ölme veya dirilmeleri yoktur. Allah’u Teala murad
etti Ruhlar›m›z› yaratt›. Bir kez bu aleme, kendimizin ispat› için
geliriz. Ondan sonra yapt›klar›m›zdan hesaba çekiliriz.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
77
Burda yeri gelmiflken bedenlerimizin durumundan da bahsetmede yarar görüyorum.
Bedenlerimiz, ‹slam f›trat› üzerine yarat›lm›flt›r. Allah’u
Teala bedenlerimizi yarat›p, ona, sana öyle bir binici verece¤im ki,
kay›ts›z flarts›z ona itaat edeceksin. Buras›n› biraz daha açal›m.
Yani Allah’u Teala’n›n yaratma gücünün büyüklü¤üdür ki, kifli
Ruh’unu de¤il bedenini görür. Orada kal›r, her fleyi bedeniyle
yapt›¤›n› zanneder ve kendini beden olarak cismani görür. Bu
bak›mdan iflin özünü idrak edemez.
Bir fabrikan›n son model arabalar›n› düflün, hep ayn›
marka, ayn› model, biri birinden daha iyi, öbürü öbüründen daha
kötü diyebilir misin? Bunlar fabrikadan sat›l›r. ‹nsanlar binek
olarak bunlardan altlar›na al›rlar. Kimi gider uçurumdan yuvarlar,
kimi baflkas›yla çarp›fl›r, kimi de kaza yapmadan devam eder. Bu
devrilen arabalar, kaza yapan arabalar, devrildi diye, kaza yapt›
diye arabalar hesaba çekilir mi? Onu kullanan›n hatalar›ndan bu
ifller meydana geldi. Arabay› suçlayabilir misin ?
‹flte bu bedenler de bizlerin binekleridir, bedenlerimizi
suçlayamay›z. Bu bedenleri idare eden o Ruh’lar suçlanacak, ceza
ve taltif göreceklerdir. Bundand›r ki Allah’u Teala Ruhlar›m›z›
muhatap tutarak ayetlerini bize aç›klamaktad›r. Allah’u Teala’n›n
muhatab› bedenler olsayd› , iki kez diriltir, iki kez öldürürüz. Ayeti
Kerimesiyle bedenler yok olunca, Allah’u Teala’ya muhatap
kalmayacak, Allah’u Teala yine ilk yaratma iflinin bafl›na dönmüfl
olacakt›. Cennet ve cehennem son bulacakt›. Halbuki Rab’bimiz
ayetlerinde, cennet ve cehennemin baki oldu¤unu, Ruhlar›n ise
helak neredesin diye feveranlar›ndan bahsetmektedir. Ruhlar helak
olmad›¤›na göre, yani ölmediklerine göre, Allah’u Teala’ya muha-
78
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
tap Ruhlard›r, bir daha ahiret aleminde ölüm yoktur. Onun için
Allah’u Teala ayetlerini ruhlar›m›za beyan etmektedir. Bu
bak›mdan bu konuyu iyice idrak etmek gerekir. Yine bu
bak›mdand›r ki, bizim ruhumuza karfl›, bedenlerimizi bize flahit tutturmaktad›r.
Bedenlerimiz ‹slam f›trat›ndand›r. Mülk alemine gelen tüm
bedenler, ‹slam f›trat› üzerine gelir. Yoksa Ruh’lar›m›z ‹slam f›trat›
olarak gelmezler. Ruh’lar ancak ahitleri nispetinde kendi kaderleriyle bafl bafla kalarak, flaki ise flaki, muttaki ise muttaki olarak
mülk alemine gelirler. Peygamber s.a.v. efendimiz bir çocuk anne
karn›ndayken flaki mi muttaki mi bellidir buyurmaktad›r.
Peygamber s.a.v. efendimiz bu olaya dayanarak bunu söylemektedir.
‹flte islamda kader olay›, kiflinin ahdidir. Kifli Allah’u
Teala’dan ne istedi, ne murat etdi ise, Allah’u Teala kiflinin
istedi¤ini kifliye karekterler olarak ifllmesiyle bu karekterler kifliye
kader olmufltur. Kifli gayb bir aleme geldi¤inde, verdi¤i ahdinin
kendisine perdelenmesi, ahdini bilememesi, onun f›trat›ndaki olaylar›n kapal› oluflu, kiflinin gelece¤inden, yani kaderinden habersiz
olufludur. Ancak Allah’u Teala baz› sevdi¤i veli kullar›na gelecekten bir nebze murad› nispetinde sevdiklerine göstermesi var ki buda
o kiflinin kerameti olmufl olur. Bu durumda burada birçok olaylar
simgelenir.
1- Allah’u Teala’n›n ezelde insanlarla ahitleflirken, insanlar›n mülk alemine hangi zamanlarda geleceklerini kendi
f›tratlar›na göre seçmeleri, insanlara kaderleri içersinde olaylar›
göstermekle, her fleyin, yerde ve gökte hiçbir fleyin gelecekte de
olsa, O’nun ilmi d›fl›nda olmamay›fl›.
2- Gelecekten bir nebze sevdiklerine göstermekle
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
79
varl›¤›n›n ispat›n› yapmas› (peygamberlere mucizeleri gösterdi¤i
gibi). Sevdiklerine de kerametler zuhur ettirir.
3- Allah’u Teala’y› seven insanlar›n bafl›na gelecek musibeti, Rab’b›m›z›n ona bildirmesiyle o kiflinin kaderinden kaçamayaca¤›n› bilip, Allah’u Teala’ya teslimiyetinden ona tahammül
edifli gibi.
Daha bir çok olaylarla, Allah’u Teala’yla sevdi¤i kifliler
aras›ndaki, cilveyi Rabbaniyesi. Böyle insanlar›n kaderi içinde,
Allah’u Teala’n›n kendisine bildirdi¤i kadar›n› bilmesidir.
‹flte bu f›tratlar içinde, ahdinin sahibi, kaderi kendisine
f›trat olarak yaz›lm›fl o ruh, bu hasletlerle ‹slam f›trat›nda olan
bedenine girer. Allah’u Teala ana rahminde kan p›ht›s›n›n ete
dönüflümü ve ona kemik verip etle bürüyüflünü ve sonra ona ruhun
veriliflini beyan etmektedir. Demek ki beden ayr› bir yarat›l›flla
yarat›lm›fl, lakin ruh ise ezeli berzahta verdi¤i ahdin nüvesi, yani
ruhun kendisidir.
Kendimizi beden olarak görüp, muhatap beden olmufl
olsayd›, her birimiz, ‹slam f›trat› üzerine gelen bedenlerimizi,
Allah’u Teala’n›n bize vermifl oldu¤u ‹slam f›trat›n›, mülk aleminde Rab’bimizi tan›mamakla, bedenlerimizi küfre çevirerek
ahdimizi bozmufl olurduk. Allah’u Teala’n›n bize vermifl oldu¤u
‹slam f›trat›n› küfre çevirmekle, Allah’u Teala’n›n gücü üzerine
ç›karak, onun f›trat›n›, verdi¤i ahdin neticesini de¤ifltirmifl olurduk
ki, buras› böyle olmufl olsayd›, birçok ayet birbirine ters düfler,
Allah’u Teala’n›n, k›yamete kadar gelecek varl›klar›n sonundan ve
ne yapaca¤›ndan habersiz oluflu olurdu. Hafla. O, k›yamete kadar
gelecek olan varl›klar›n ne zaman ve ne ifl yapaca¤›n› bilendir. Bir
Ayet-i Kerimesinde;
80
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
27/75
Gökte ve yerde göze görünmeyen hiçbir fley yoktur ki,
apaç›k bir kitapta (Levh-i mahfuz) da bulunmas›n.
Öyleyse burada ‹slam f›trat› üzerine gelen, tüm insanlar›n
bedenleridir. Onu ‹slam veya kafir yapan, f›rkalara bölen , binicileridir. Yani o insan›n muhatap tutuldu¤u ruhudur. Allah’u Teala
insan›n cesedini balç›ktan yaratt›, balç›ktan yaratt›¤› cesede melekleri ve fleytan› secde ettirmedi. Nezaman ki o balç›ktan yaratt›¤›
cesede ruh verince o zaman meleklere ve iblise buna secde edin
dedi. Bu durumda muhatap tutulan beden de¤il Ruhumuzdur. Onun
için mevzular› iyi anlamak gerekir. Ahitler ne ise o ahitler
de¤iflmez. Bu mevzular› yukar›daki konularda iflledi¤imiz için
tekrar etmekte lüzumunu görmüyorum.
Bedenlerimizin de mülk alemine geliflini bir nebze ö¤renelim. Ondan sonra mevzuumuza devam edelim.
‹nsanlar ahiret aleminden mülk alemine;
1- ‹slam gelir, ‹slam yaflar, ‹slam gider,
2- ‹slam gelir, küffar yaflar, ‹slam gider,
3- ‹slam gelir, ‹slam yaflar küffar gider,
4- ‹slam gelir, küffar yaflar, küffar gider.
fiimdi buray› biraz açacak olursak; Ahitler hiçbir zaman
de¤iflmeyece¤inden, insan bedenleri, ‹slam f›trat› üzerine
yarat›ld›¤›ndan, yani üstündeki binicisine kay›ts›z flarts›z
itaatkarl›¤›ndan, ‹slam f›trat›n› tafl›r.
E¤er bedenlerimiz bize itaat etmeseydi, yani binicisi olan o
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
81
ruha itaat etmeseydi, insan Allah’u Teala’ya flöyle söyleyebilirdi.
Bana verdi¤in beden bana itaat etmedi. Ben onu senin yolunda
yürütmeye çal›flt›m. Ama onunla u¤raflmaktan sana ibadet edemedim, onun için beni suçlama derdi.
Ama ey insan! Bir bak, ne yaparsan yap, bu bedenini
istersen intihara, istersen ölüme sürükle, sürükleye bildi¤in her
türlü felakete sürüklesende, bu beden gitmem diyor mu? Sen de
gördü¤ün bu et ve kemi¤i kendin mi zannediyorsun? Bu bedeni
gördü¤ün gibi ruhunu unutur da, bedeninle hayat bulaca¤›n›
zannedersen, Bir çok ç›kmazlara, flüphe ve tereddütlere sürüklenirsin. ‹flte yan›ld›¤›m›z noktalardan bir tanesi de buras›. Bu ‹slam
f›trat› üzerine olan bedenler, asl›nda Ahmet, Mehmet de¤il. Birer
Ahmet’lerin Mehmet’lerin binekleridir. Yaflam ise kiflinin kendi
ahdini bu alemde bu beden üzerinde onu kaderi nispetinde kullanmas›d›r. Kendini, etrafa, Allah’u Teala’ya ve kendi flahs›na flahit
tutmas›d›r. Onun için insanlar bedenle hesaba çekilseydi, Ahmet’in
bedeni itaatkar da Mehmet’in bedeni itaatkars›z m›yd›? Birini
Allah’u Teala itaatkar yapt› da, öbürünü ona asi olacak flekilde mi
verdi?
Ey o¤ul! Yazd›klar›ma iyi kulak ver. Kelimeleri iyi anla.
Çünkü felah›m›z bunlar› iyi anlamaktad›r. ‹nsanlar ak›l bali¤ olana
kadar, Allah’u Teala onlara sevap ve günah yazmaz. Bir fideyi
bahçeye dikersin, o, a¤aç olana kadar ondan meyve beklemezsin.
Bizler de ak›l bali¤ olana kadar bir a¤ac›n fidesine benzeriz.
Akl›m›z, bendenimizin inkiflaf› ile ak›l bali oldu¤unda devreye
girer. O zaman yapt›klar›m›zla sorumluluklar›m›z bafllar. Bu
durumda Ömrümüzü, bu gayb aleminde iyi kullanmam›z laz›m.
Demek ki ‹slam f›trat› üzerine olan bedenlerimiz, tüm yer
82
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
yüzünde, kafirinde, putlusunda putsuzunda, dinlisinde dinsizinde,
hep ayn›. Ama o bedeni kullananlar ayr›d›r. Bu bak›mdan Allah’u
Teala ayeti kerimesinde biz sizi iki kez diriltir, iki kez öldürürüm
dedi¤inde, bedenleri kastedmektedir. Bedenlerimiz topraktan
yarat›lmad›r, tekrar toprak olacakt›r. Bu bak›mdan bizler bedenlerimizle de cennete girmeyece¤iz. Çünkü beden alemi ortadan kalkacak, Ruh, nefis ve can olan bedenlerimizin sürücüsü olan Ruh,
cesetsiz cennet ve cehenneme girecek. Bu bak›mdan dünya da
yevmi k›yamette en güzel esvab›n› giyecek, Allah’›m beni en küçük
bir veline ba¤›flla diyecek, Allah’u Teala’da o küçük dedi¤in velim,
dünyadayken sana bakmad› ki, bugün ben seni ona vereyim diyecek, eski bir paçavra gibi dürüp cehenneme atacakt›r.
Buradan da flunu anl›yoruz ki, bedenlerimiz de topraktan
yarat›ld›¤›na göre, o da ikinci kez ölüp toprak olacak, yevmi
k›yamette bedenlerimiz, bize flahadet ettikten sonra, Allah’u Teala
onu ikinci kez öldürerek topra¤a geri gönderecektir. ‹nsan hakiki
varl›¤›yla kalacakt›r. fiimdi iki kez ölüm ve iki kez dirilmeyi biraz
anlad›ktan sonra, inflallah bu anlatt›klar›m›z›, s›ras› geldikçe,
etrafl›ca anlatarak, daha iyi anlamam›z› sa¤layaca¤›z.
Bu bak›mdand›r ki yine Yunus Emre hazretleri;
ETE VE KEM‹⁄E BÜRÜNDÜM
YUNUS D‹YE GÖRÜNDÜM
Buyurmaktad›r. Demek ki insanlar bu alemde ruhun
kisvesi olan bu bedene büründüklerinden, bir hayat boyu yaflay›p,
sonunda vefat edece¤ini bilirler. Lakin çeliflkiler içersinde olan
insanlar ruhundan habersiz olduklar›ndan, varl›¤›n bir ölüme, yani
yoklu¤a ba¤larlar. Bir daha dirilmeyi hak bilmesine ra¤men, tereddütler içinde bulunurlar. Halbuki yukar›da da söyledi¤imiz gibi
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
83
ruhen de¤il, bedenle oldu¤unu izahta bulunduk. Allah’u Teala bir
ayeti kerimesinde
3/185
Her canl› ölümü tadacakt›r. Ve ancak k›yamet günü yapt›klar›n›z›n karfl›l›¤› size tas tamam verilecektir. Kim cehennemden
uzaklaflt›r›l›p cennete konursa o, gerçekten kurtulufla ermifltir. Bu
dünya hayat› ise aldat›c› menfaatten baflka birfley de¤ildir.
Bu ayeti kerime de Allah’u Teala her yarat›lan canl› bir gün
vadesi doldu¤unda ölümü tadacakt›r denilmektedir. Lakin ruhlar
için ruhlar ölecek dememektedir. Ayeti kerimeye biraz daha dikkat
edecek olursak, nefsin ölümü tadmas› denilmektedir, yani duyulan
ac› ve flevki nefsin hissetmesi ve ölüm olay›n› yaflamas›d›r. Bundan
flunu anl›yoruz ki, canl› olan bir fley bir fleyi hisseder ve tadar. Daha
evvelki dersimizde dedik ki, ruh, nefis ve can bir ten ayr›d›r.
Nefis ruhta oldu¤una göre, ruh da ölmedi¤ine göre,
bedenin ölümünü ruhta bulunan nefsin tadmas›d›r. ‹flte her nefsin
ölümü tadmas› budur. Bundan da Allah’u Teala zat›n›n varl›¤›n›,
ölümden sonra yokluk olmad›¤›n›, insan›n zat›na dönderildi¤ini
ispatlam›fl olmaktad›r. Buray› çok güzel idrak etmemiz ve anlamam›z laz›m gelir.
Öyleyse yukar›da da anlatt›¤›m›z gibi cennete de bedenle
de¤il, ruhla girilecektir. Allah’u Teala yine bir ayeti kerimesinde,
ruhlar›n çiftlefltirildi¤i zamandan bahsedmektedir.
84
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
81/7
Ruhlar (bedenlerle) efllefltirildi¤i zaman.
41/20
Nihayet oraya geldikleri zaman kulaklar›, gözleri ve derileri, iflledikleri fleye karfl› onlar›n aleyhine flahitlik edecektir.
41/21
Derilerine; Niçin aleyhimize flahitlik ettiniz? Derler. Onlar
da; Herfleyi konuflturan Allah, bizi de konuflturdu. ‹lk defa sizi O
yaratm›flt›r. Yine O’na döndürülüyorsunuz derler.
fiimdi bu ayeti kerimelere dikkat edecek olursak, ruhla
bedenlerin bir konuflmas› var. Beden ‹slam f›trat› üzerine
yarat›ld›¤›ndan, yevmi k›yamette bizlerin, yani ruhlar›n karfl›s›nda
bizim yapt›klar›m›z›, Allah’u Teala’ya bir flahit olarak anlatacakt›r.
Yukar›da da bahsetti¤imiz gibi, bedenlerin ‹slam f›trat› üzere
geldi¤ini ve bedenlerimizi hangi yolda kulland›¤›m›zdan dolay›
hesaba çekilece¤imizi anlatm›flt›k.
‹flte bedenlerin ruhumuza karfl› flahadet edifli, verilen bu
emaneti, hangi yolda ve nerede kulland›ksa, Allah’u Teala’ya ruhumuzun yapt›klar›n› haber vermesidir.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
85
Yine ayeti kerimeye dikkat edecek olursak bedenlerimizin ruhumuza, sizi ilk defa o yaratt›, yine ona döndürülüyorsunuz demesi,
bedenlerin ikinci kez ölece¤ini, sizi ilk defa o yaratt› demesiyle,
ruhlar üzerine ölümün olmamay›fl›n›, Ölümün ve dirilmenin,
bedenler üzerine oluflunu, Allah’u Teala bedenlerimizi konuflturmakla bize net bir flekilde aç›klamaktad›r.
Ey o¤ul! Ayetlere dikkat edecek olursak, hiçbir ayetle,
hiçbir ayet ters düflmez. Bu bir insan kelam› olsayd› Allah’u
Teala’n›n ayeti kerimesinde
4/82
Hala Kur’an üzerinde gere¤i gibi düflünmeyecekler mi?
E¤er o, Allah’tan baflkas› taraf›ndan gelmifl olsa idi, onda birbirini tutmayan birçok tutars›zl›k bulurlard›.
‹flte bizler yar›m yamalak ilmimizle, Kur-an’a mana vermeye kalkarsak, yanl›fl açar, akl›m›za göre de¤erlendirirsek, Kuran’›n tefsir etti¤imizde birbirine uymaz manalar veririz. Sonra
kendimizde tereddütlere düfler, iflin içinden ç›kamay›nca iman›m›z›
da zay›flat›r›z ve felaketlere sürükleniriz. Yar›m bir ilmin ve kuru
bir akl›n hevas›, felaket getirir Allah korusun.
Mevzuumuza devam edelim. Niçin ruh bedenle efllefltirildi¤inde yani karfl›l›kl› geldiklerinde, bedene girmiyor da, karfl›l›kl›
konufluyorlar diye akl›m›za bir soru gelebilir. fiayet ruh dünyadaki
gibi bedende olmufl olsayd›, yine bedeni kendi lehine konuflturaca¤›ndan, Allah’u Teala ruhu bedene sokmadan, karfl›s›nda kendi
yapt›¤›na bir flahit olarak konufltutturmaktad›r.
86
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ey o¤ul! Bir bak; Bütün ayetler hep birbirini destekler.
Ayetler aras›nda birbirini tekzip edeni göremezsin. Allah’u Teala
hakikatleri bize Kur’an’› kerimde göstermektedir. Bize hakikatleri
gösteren Allah’u Teala’ya s›rt›m›z› çevirir, Kur-an’dan
uzaklafl›rsak, ç›kmazlar içersinde kal›r›z. Ak›llar›nca bir fleyler
söyleyenlerden medet ummaya kalkar, bir fleyler ö¤renmeye
çal›fl›rsak, asl›nda bir girdab›n etraf›nda döner dururuz. Böyle kimselerden bir fley ö¤renme de¤il, zaman kaybeder durursun. Allah’u
Teala bizleri zat›na kul, habibine ümmet olarak, can›m›z› almay›
nasib ve müyesser eylesin.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
87
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
EDEP ÜZER‹NE
Ey o¤ul! Allah’u Teala kainat› yarat›rken flu üç fley üzerine
yaratt›.
1- Edep ve Adap,
2- Nizam ve ‹ntizam,
3- ‹lmiyle yaratma
Üstteki s›ralamaya dikkat edecek olursak; Üçüncü s›ralamada bulunan Allah’u Teala’n›n ilmiyle bu kainat› yaratmas›
olmasayd›, edep ve adap olur muydu ? Elbette olmazd›. Hal böyleyken niçin ilmiyle yarat›lma sona al›nm›flta, edep ve adab› bafla
koymufluz.
Ey insanlar! Bir düflünün Allah’u Teala bizleri yaratmay›
murad etti¤i zaman, onun yaratma sanat›, yoktan var etme kudreti,
zat› ile zaten mevcutdu. Öyleyse bir bak, Allah’u Teala’n›n
yaratt›klar›nda bir ahlak, nizam ve intizam› olmasayd›, yarat›lanlar
bir ifle yarar m›yd›? Bu yarat›lan kainat üzerindeki varl›klar›n edeb
ve adab› olmasayd›, kainat›n üzerindeki varl›klar bir birine düfler,
fitne ç›kar, yarat›lman›n anlam› kalmazd›.
Bu bak›mdand›r ki Kur’an-› Kerimde, bir çok kavimler
haddi aflt›klar›ndan dolay›, ahlaklar›n› bozdular, Allah’u Teala’n›n
emrini dinlemez hale geldiler. Allah’u Teala’da onlar› helak etti, tafl
üzerinde tafl b›rakmad›, veya suda bo¤arak arkadan getirdi¤i yeni
bir nesille, yeryüzünde hakk› ve adaleti oturttu. Helak olan kavimlerden baz›lar› olan Ad kavmi, Semud Kavmi, Lut Kavmi ve Nuh
Tufan›, firavunun k›ssas› gibi olaylar bizi kendimize getirmek
88
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
içindir. Allah’u Teala’n›n kurdu¤u nizamdan ç›kmadan, edep ve
adab›na ahlak mefhumuna dikkat ederek, Allah’u Teala’n›n
hükümlerine boyun e¤erek, Rabb›m›z›n üzerimizdeki rahmetine
r›za göstermemiz laz›md›r. Bu bak›mdan, Allah’u Teala kainat›
yarat›rken üzerindeki varl›klar›n zat›n› bilici olarak yarat›lmas›yla,
haddini aflmayacak flekilde kanunlar›n› da onlara bildirmifltir.
Allah’u Teala bütün varl›klar zikrini bilmifltir ayeti kerimesine
göre.
24/41
Göklerde ve yerde bulunanlarla dizi dizi kufllar›n Allah’›
tesbih ettiklerini görmez misin? Her biri kendi duas›n› ve tesbihini
bilmifltir. Allah onlar›n yapmakta olduklar›n› hakk›yle bilir.
Tüm yarat›lan canl› ve cans›z, Allah’u Teala’y› zikredici
olarak yarat›lm›flt›r. Bugün yer yüzünde yüzk›r küsür element
bulunmaktad›r. Bu elementlerin bilefliminden, bu görülen say›s›z
alemler meydana gelmifltir. Öyleyse bu elementlerin, veya yarat›lan
bu alemlerin, canl› veya cans›z maddelerinde, yani nüvelerinde,
nötron ve proton elektronlar› vard›r. Bunlar›n say›lar›n›n ve biri birilerinin etraf›nda ahengli dönüfllerinin neticesinde, biz duymasakda, hem bir ses ç›kar›rlar, hemde Allah’u Azimüflflan’› hangi s›fat
ile zikredeceklerse, O isimleriyle zikrederler. Bunun bir misalini,
insanlar üzerinden verecek olursak, motor fabrikas›, motor
imalat›nda kendi flirketinin ismini söylettirecek flekilde, motoru
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
89
imal ederse, bir insan yapt›¤› bir motora ismini veya flirketini
zikrettirirse, yoktan varetme gücüne sahip olan Allah’u Teala’da
yaratt›klar›n›, zat›n› zikrettirici flekilde yaratamaz m›? Bu
bak›mdand›r ki Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
41/11
Sonra duman halinde olan gö¤e yöneldi, ona ve yerküreye;
isteyerek veya istemeyerek, gelin! Dedi. ‹kisi de isteyerek geldik
dediler.
Ey O¤ul! Bir düflün bu cans›z varl›klarda hayat m› varda,
Allah’u Teala’ya biz, emrine itaat ettik, isteyerek geldik diyorlar.
Yukar›da bahsetti¤imiz gibi, Allah’u Teala zat›n› zikrettirecek
flekilde, maddenin içindeki nötron ve proton elektronlar›, birbiri
etraf›nda ahenkli ve düzenli seyrettirerek, zat›n› zikrettirir ve tüm
yarat›lanlar emrine uygun ve hükmi içinde yarat›l›r dururlar. Bu
bak›mdan Allah’u Teala külli fley’in kadir dedi¤i, ayeti kerimesiyle
tüm varl›klara hakim olucu, hükmünü geçirici, hallerini bilici
oldu¤unu bizlere bildirmektedir.
Bunlar› bir nebze böyle ibraz ettikten sonra, dersimizin
mevzuu edebe gelmeden yine bir misal daha verelim. Daha evvelki dersimizde de dedik ki, Allah’u Teala insanlardan baflka di¤er
canl›lar› iç güdüsel yaratm›fl, yani onlara vazifelerini, f›tratlarla
ifllemifl, bu gün bir hayvan hiçbir hayvandan ders almamas›na
ra¤men, kendinden bir evvel gelen cinsinin vazifelerini aynen
uyguluyor ve yap›yor. Buna bunu kim ö¤retiyor? Mesela bir kedi,
kendi bafl›na gayet güzel bir do¤um yap›yor. Bal ar›s› bal›n›,
90
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
kar›nca vazifesini ifa ediyor. Yani tüm yarat›lan yarat›klar, incelenecek olursa, o varl›klar, bofltan yarat›lmay›p, bir vazife üzerinde
olduklar› görülüyor. Yaln›z insan müstesna. Niye insan müstesna?
95/4
Biz insan› en güzel surette yaratt›k
Allah’u Teala ‹nsan›n ‹rade-i cüz-iyesini eline vermifltir.
Bu durumda insanlar Allah’u Teala’n›n zat›na muhatap
tutulmufllard›r. ‹flte biz insanlar insanl›¤›m›z› yitirir, vazifemizi ifa
etmez, edep ve haya damarlar›n› y›rtarsak, hayvanlar›n içgüdüselleriyle hareket etdikleri gibi ayn› duruma gelir ve hatta daha da
afla¤› duruma düfleriz. Allah’u Azimuflflan, bizi o hayvanlar gibi
zat›na itaat edici yaratamaz m›yd›? Çok güzel yarat›rd›. Neylen,
ayeti kerimeyle buna cevap verelim.
67/2
O ki, hanginizin daha güzel davranaca¤›n›z› (kendnize)
›spatlatt›rmas› için) ölümü ve hayat› yaratm›flt›r. O, mutlak galiptir,
çok ba¤›fllay›c›d›r.
Öyleyse ey insanlar! Bunlardan flunu anl›yoruz ki, insan
olarak yarat›l›fl›m›z›n s›rr› edep ve adab›m›z› muhafaza etmek,
namus ve iffetimize sahip ç›kmakt›r. Böyle davrand›¤›m›z takdirde
Allah’u Teala’n›n biz insanlar› yarat›fl gayesine uygun düfleriz.
burada bir hadisi flerif akl›ma geliyor.
fiu üç fley bir araya gelirse o memleket helak olur.
1- Memleketi idare edenler o makam›n ehli de¤illerse.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
91
Yani devlet idaresi ehilsiz insanlar›n elinde kal›rsa.
2- Devlet dairelerine rüflvet girerse.
3- Memlekette ahlaki çöküntü meydana gelirse.
‹flte geçmifl kavimlere bir bakacak olursak, Bizans ‹mparatorlu¤u, ahlaks›zl›¤›n zirvesindeydi. Zevki sefa Bizans’› çökertti.
fiimdi Lut Kavmi, Pompei flehri, daha say›lamayacak kadar çok
beldeler, ahlaklar›n›, edep ve haysiyetlerini kaybettiklerinden,
kendi helaklerini haz›rlad›lar. Bundand›r ki Allah’u Teala varl›klar›
yaratmadan, edep ve adab›n›, nizam ve intizam›n› koyar, bu kanunlar çerçevesinde kainat› yarat›r. Bu durumda yaratt›klar›n› bu
düstür üzerine kainata yerlefltirir. Yarat›lan bu varl›klar, kainatta,
bu düstur ve nizam içersinde, hayatlar›n› idame ettirirler ve Allah’u
Azimuflflan’›n yaratma gayesine uygun düflerler.
fiimdi Ey o¤ul! Allah’u Teala vazifesini eksiksiz ve tam
olarak, kamil bir flekilde, insan hariç düsturunu koymufl, iradeyi
cüz’iyesi elinde olmayanlar, yaratan›n emriyle kainatta vazifelerini
ifa ederlerken, biz insanlar hiç düflünmez miyiz hakir gördü¤ümüz
ve emrimize verilen bu hayvanlar, Allah’u Teala’ya vazifelerini
eksiksiz f›tratlar› do¤rultusunda vazifelerini yaparlarken, bizler,
yani insanlar, Allah’u Teala’n›n indinde bu kadar k›ymetimiz
olmas›na iradelerimiz de bizlere verilmesine ra¤men, sorumsuz bir
flekilde yaflayal›m. Allah’u Teala’dan haya etmeyelim, utanmayal›m, hayvanlardan da afla¤›, fleref ve haysiyetimizi, iffetimizi yok
edelim. Sonra biz insan›z diyelim. ‹nsanl›¤›m›zla ve eflrefül mahluk
olarak varl›¤›m›zla övünelim. Bu hal akla ve mant›¤a uyar m› ? Bu
uysa uysa nefsin Allah’u Teala’ya karfl› isyan›na, fleytan›n i¤vas›yla
böyle insanlar›n fleytanla ortak çal›flmas›na uyar.
Allah’u Teala’y› bilen, varl›¤›ndan haberdar olan,
92
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
yar›n›ndan korkar. Bulundu¤u makam›n fleref ve haysiyetini
muhafaza etmeye çal›fl›r. ‹nsan yarat›lan tüm mahlukat›n en flereflisidir. Ayeti kerimeyi tekrar ediyoruz
Lekad halaknel insane fi ahseni takvim. (Biz insan› en
güzel surette yaratt›k).
Ey insan! Bu ayeti kerimeyi Allah’u Teala’ya kininden
inkar etsen de, bu insan sureti, yarat›lan tüm mahlukat›n en kamil
s›fat› sende bulundukça bu etrafa ve sana hayk›racakt›r.
Lekad halaknel insane fi ahseni takvim, diyecektir.
Çünkü yukar›da da bahsetti¤im gibi, mahlukat›n en flereflisi yarat›lmam›z dolay›s›yla, bizler hiçbir hayvana imrenmez ve
hiçbir hayvan›n k›l›¤›nda olmak istemeyiz.
‹flte biz istesek de, istemesek de, yaflad›¤›m›z müddetçe, bu
ayeti kerime, üstümüzde hükümlülü¤ünü sürdürecektir. Buna lay›k
olamayanlar insanl›¤›n yüz karas› durumuna düflerler. ‹nsanl›¤a
leke sürdürürler. Yerimizi ve flerefli yarat›l›fl›m›z dolay›s›yla
insanl›¤›m›z› koruyal›m. Baflkalar›n›n elinde sabun köpü¤ü gibi
eriyip gitmeyelim ki, insan olal›m. O helak olan kavimler,
hayas›zl›klar›ndan dolay› daha dünyada iken helak olup gitdiler.
Peygamber s.a.v. efendimizin hat›r›na helaklar ortadan kalkt›¤›na
göre, yar›n k›yamet günü, mahkemeyi kübrada, yapt›klar›m›zdan
dolay›, insanl›¤›n hesab›n›, bizi yaratan bize sormaz m›?
Hiçbir kimsenin hiçbir kimseye zarar verme hakk› yoktur.
Bir zümre kabul et, mesela doktorlar, içlerinden birkaç tanesinin
yapaca¤› nahofl hadise, bütün doktorlar› lekeler. Hakimleri, avukatlar›, askerleri kabul et, bunlar›n içlerinden birkaç tanesinin
yapaca¤› hareketler, bir zümreye mal edilerek, onlar› karalarlar.
Öyleyse biz hemcins olmam›z dolay›s›yla, insan olmam›z s›fat›yla,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
93
bizleri de bu flekilde grupland›rm›fl olsalard›, yap›lan bu hayas›zl›k,
tüm insanl›¤a atfedilmez miydi?
Öyleyse benim insanl›k s›fat›ma, senin insanl›k d›fl›
yapaca¤›n hareketlerle damga vurdurma. ‹nsan›n insana karfl›
sayg›l› olmas› laz›m. Hiç olmazsa karfl›s›ndaki insan›n insanl›k
s›fat›na karfl› sayg› duymasan da, insan›n kendi s›fat›na karfl› sayg›
duymas› laz›m gelmez mi. Allah’u Teala bir beldeye kötülerin
yapt›¤› hareketlerden dolay›, bir musibet verdi¤i zaman, bu musibet
umumidir. ‹yilerde kötülerde beraber helak olur. Öyleyse kendini
de düflünmezsen çok sevdi¤in evlad›n› zevkinin u¤runa helak etme.
Kur’an-› Kerimde duymad›n m› beni ‹srail Kavminin k›ssas›n›.
Allah’u Teala beni ‹srail Kavmine, cumartesi günü avlanmay›n, di¤er günler serbest avlan›n diyor. Onlar› imtihan etmek
için, yaln›z cumartesi günleri denizde bal›k kayn›yor, di¤er günler
bal›klar o beldedeki denizden çekiliyor. Bunun üzerine içlerinden
bir tanesi, siz bir dalgak›ran yap›n, cumartesi günü oldu mu dalgak›ran›n kap›s›n› kapay›n, di¤er günler avlan›n diye söylüyor.
Bunlara bu fikir cazip geliyor, dalgak›ran› yapmaya bafll›yorlar
aralar›ndaki alimler, bunun bir hileyi fler oldu¤unu söylüyorlarsa
da, bunlar ald›rm›yorlar. Fakat bir k›s›m alim, ola ki Allah’u Teala
size bir musibet verirse, bu musibete sizlerle beraber u¤ramayal›m
diye, onlarda kendi kavimleriyle, kendilerinin aras›na bir set örüyorlar, fakat her hafta da kavmine nasihate iniyorlar. Derken dalgak›ran tamamlan›yor, bu alimlerde kendi aralar›ndaki seti
tamaml›yorlar. Yine hafta olup bunlara nasihate gittiklerinde,
bak›yorlar ki flehir bombofl, flehirde maymunlar dolafl›yor. Kur’an› Kerimde Allah’u Teala biz onlar›n suretlerini maymuna tebdil
eyledik buyuruyor.
94
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
7/163
Onlara, deniz k›y›s›nda bulunan flehir halk›n›n durumunu
sor. Hani! Onlar cumartesi gününe sayg›s›zl›k gösterip haddi afl›yorlard›. Çünkü cumartesi tatili yapt›klar› gün, bal›klar meydana
ç›karak ak›n ak›n onlara gelirdi. Cumartesi tatili yapmad›klar›
gün de gelmezlerdi. ‹flte böylece biz, yoldan ç›kmalar›ndan dolay›
onlar› imtihan ediyorduk.
7/164
‹çlerinden bir topluluk: Allah’›n helak edece¤i yahut
fliddetli bir flekilde azap edece¤i bir kavme ne diye ö¤üt veriyorsunuz? Dedi. (Ö¤üt verenler) dediler ki: Rab’binize mazeret beyan
edelim diye bir de sak›n›rlar ümidiyle (ö¤üt veriyoruz)
7/165
Onlar kendilerine yap›lan uyar›lar› unutunca, biz de
kötülükten men edenleri kurtard›k. Zulmedenleri de yapmakta
olduklar› kötülüklerden ötürü fliddetli bir azap ile yakalad›k.
7/166
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
95
Kibirlenip de kendilerine yasak edilen fleylerden vaz
geçmeyince onlara; afla¤›l›k maymunlar olun! Dedik.
Bundand›r ki Darvin Kur’an dan habersiz oldu¤u için,
incelemesinde insan maymundan geliyor, maymun iskeleti insan
iskeletinin ayn›d›r diyor. Bilmeden Kur’an-› Kerim’in ayetini tasdik etmifl oluyor. Ne zaman ki Kur’an dan ayet oldu¤u aç›klan›nca
bu olaya set çekilir gibi olduysada; Her inatc› fleytana tabi olanlar,
Allah’u azimuflsan vetekaddes hazretlerine arkalar›n› dönenler,
kibir ve gurur içersinde Allah’u Teala’ya isyan içersinde bulunanlar, Rabbimizin bizlere bildirdi¤i ayeti kerimesine göre onlar
yeryüzünde dört ayakl›lar gibidir dedi¤i ayeti kerimesiyle hükümlenmek istiyenler, dört ayakl›lar s›fat›na nail olabilmeleri için, hala
daha insan maymundan geliyor diye bofl ve mesnetsiz iddialar›n›
sürdürmektedirler.
‹flte ey insan! Tüm olaylar meydanda, akl›nda sende, karar
vermek senin. Çünkü hürsün. Hiçbir kimse düflüncene zincir vuramaz, akl›n› kullan, kendine dön, yerini bil, insanl›¤›na kavufl. fieref
ve haysiyet, edep ve adap Rabibini tan›mandad›r. Bu durumda kendini koru ki hayat bulas›n ve hep beraber hayat bulal›m. Allah’u
Teala’dan rahmet ve ma¤firet diler, dünyada zat›na kul habibine
ummet olmam›z› Allah’u Teala’dan niyaz ederim. Ahirette de lütfüne mazhar olan kullar›n›n aras›na bizleri ilhak eylesin.
Edep nizam›n› görem de gelem
‹lim deryas›na dalamda gelem
Adalet halkas›n› takamda gelem
Hak yolllar›nda cihad eyleyem
96
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ben kendime ben demem
Çünkü ben, ben de¤ilem
Ruhumu Allah’a verdim
Ben kendimin de¤ilem.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
97
BEfi‹NC‹ BÖLÜM
RUH’UN KAB‹R YOLCULU⁄U
‹nsan vefat etti¤inde, insanda bulunan ruh cesetten ç›kar. Art›k
o beden cans›zd›r ve bu kimseye ölü denir. Daha evvelki derslerimizde de dedi¤imiz gibi, ruh, can, nefis bir ten ayr›d›r. Bu
bak›mdan ruh cesetten ç›k›nca, kiflinin ölümü, beden üzerinde
zuhur etmifl olur. T›bbi olarak da kiflinin kalbi durmufltur. Nefes
alma olana¤› kalmam›flt›r. Bundan flunu anl›yoruz ki, can denen bir
nesne, yarat›lan canl› varl›klardan ç›k›nca o nesne ölüyor.
Demek ki can bir enerji ve hayat, bunun gidifli, varl›klar›n
hayatlar›n›n son buluflu oldu¤una göre, Allah’u Teala bize zat›ndan
(ruh’undan) ihsan edip, bizlere vermesinden dolay›, ruhumuzun,
cesedi terk etmesiyle, ruh diri oldu¤undan ve imtihan için bu aleme
gönderildi¤inden, bunun geldi¤i yere Berzah alemine bir dönüflü
olacak ki, iflte biz buna kabir yolculu¤u veya kabir hayat› diyoruz.
Ne zamana kadar sürüyor kabir hayat› ? K›yamet Kopup
Allah’u Teala’n›n tekrar varl›klar› yaratmas›na kadar sürer. Bundan
sonra da mahkemei kubrada bizleri hesaba çekip herkesi lay›k
oldu¤u yere gönderir. Yani bir ayeti kerimesinde daha evvel bahsettik
40/11
Onlar Rab’bimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin.
Biz de günahlar›m›z› itiraf ettik. Bir daha (bu ateflten) ç›kmaya yol
var m›d›r? Derler.
98
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bu ayeti kerimeye göre; Birinci ölüm yeri olan bu dünya
hayat›nda, kiflinin vefat›yla beraber ruhumuz cesetle beraber
mezara kadar hiç ölmemifl gibi gider, orada ceset mezara konulup,
hoca efendi talk›n› getirince, ey falancan›n o¤lu falanca veya ey
falancan›n k›z› falanca dedi¤inde kifli kendinin öldü¤ünü anlar.
Buray› insanlar›m›z yanl›fl anlar. Sözde mezarda insanlar dirilirmifl,
öldü¤ünü anlar ödü kopar, o zaman ölürmüfl, ruh cesedi terk etti¤i
zaman, bir daha ruhun o cesede girmesi yoktur. Ancak ruh cesetten
ayr› cemaatin içinde, hoca efendi talk›n› getirdi¤inde iflin fark›na
var›r.
‹flte o zaman iki melaike-i kiram gelir biri nekir biri
münker, o ölen kiflinin biri bir koluna di¤eri di¤er koluna girer.
Ruhlar›n geldi¤i yere yani Berzah alemine yolculuk bafllar. Bu
arada gelen melaike o insan›n dünyada iken neler iflledi¤ini bilir.
Ona göre onu berzaha yani ruhlar›n kabri olan yerine götürürler.
Kifli hayattayken iki omzunda bulunan hafeze meleklerinin, kiflinin
yapt›¤› sevap ve günahlar›n›n karfl›l›¤› olarak, yapm›fl oldu¤u fiiliyat› karfl›l›¤› nekir ve münker, onu berzah alemindeki kap›dan içeri
sokarken ya sa¤dan veya sol kap›dan içeri sokarlar. Kifli mukarrebun s›n›f›ndan ise orta kap›dan içeri girer. Burda size bir misal
verecek olursak;
Bir insan kabul et, dünyada bir suç iflliyor ve o suçun
karfl›l›¤›nda evinde otururken polisler ve jandarmalar geliyor, o
kifliyi mahkeme yapmak üzere karakola götürüp nezarete al›yorlar.
Bir kifli de kabul et dünyada güzel bir ifl iflliyor. ‹fllemifl
oldu¤u o güzel ifl karfl›l›¤›nda, ona bir ödül vermek istiyorlar. Ona
o ödülü vermek için eve davetçiler geliyor, kendisini ödülü alaca¤›
yerde misafir etmek üzere a¤›rl›yorlar.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
99
‹flte insan dünyadayken, iyi ifller ifllemiflse, kabrinde
böylece rahat eder. fiimdi berzahtan söz aç›lm›flken birazda berzaha de¤inelim.
Berzah alemi dedi¤imiz yer,göz alabildi¤ine bir alan kabul
et. Bu alan›n üç kap›s› var, biri sa¤da, biri solda biri ortada. Ruhlar
bu aleme gelirken, hepsi orta kap›dan ç›kar, yerlerine dönerlerken,
dünyada yapm›fl olduklar› amelleri nispetinde ya sa¤ kap›dan, ya
sol kap›dan veya orta kap›dan yerlerine avdet ederler.
fiimdi burada sa¤ kap›dan girenler
56/8
Ve eshabül meymeneti Ma eshabul meymeneh
Ey sa¤c›lar, size müjdeler olsun dedi¤i insanlar.
Onlar ne mutludurlar. Yerlerini görünce sevinirler. ‹mtihanlar›n›
dünya hayat›nda baflar›l› olarak verenler, sevinç ve huzur
içindedirler.
fiimdi burada sol kap›dan girenler
56/9
Ve eshabül mefl’emeti Ma eshabul mefl’emeh
Ey solcular size yaz›klar olsun. Kitab› sol elinden verilenler. Bunlarda yerlerinin bir azap yeri oldu¤unu gördüklerinde,
feveran edecekler. Allah’›m bizi tekrar geri gönder diye yalvaracaklar. Yine bir ayeti kerimeden bahsetmifltik; Onlar yerlerinin bir
100
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
azap yeri oldu¤unu görünce Allah’›m bizi tekrar geri gönder, bak
biz sana nas›l ibadette bulunaca¤›z derler. Lakin f›rsat gitmifltir.
Allah’u Teala’n›n vadi hakt›r. Geri dönüfl olmad›¤› için onlar›n
art›k geri dönüflleri de yoktur.
Bir de orta kap›dan girenlerden bahsettik, bunlar da
56/10-11-12
Vessabikunes sabukun ülaikel mukarrebun fi cennatin
naim. Bunlar mukarrebun zümresi, yani hay›rda ve iyilikte ileri
geçenler. Peygamberler, veliler zümresi. Bunlara ne bir hüzün nede
bir leke bulafl›r. Bunlar selimdirler.
Burada bir nebze de mezarlardan ve kabirlerden bahsedelim. Mezar nedir? Kabir nedir?
Mezarlar dünyada iken, bizler vefat›m›zda cesetlerimizin
gömüldü¤ü yerdir. Buna mezar denir.
Ruhlar›n bekledi¤i berzah alemindeki yerinede kabir denir.
Bu ikisi aras›nda ne fark vard›r dersen? Biri ceset, topraktan yarat›ld›, art›k o toprak olmufltur. Hayat ve ak›l yoktur . hayat
olay› bitmifltir.
Biri de ruhtur. O ise diridir. Daha evvelki derslerimizde de
ö¤rendi¤imize göre ruhlar ölmeyece¤i için, k›yamete kadar kabirlerinde beklerler. ‹yi amel iflleyen kimse, kendi kabrinde, k›yametin
ne zaman geldi¤ini anlamaz. Kötü amel iflleyen ise, kabir azab›
denen olayla karfl›lafl›r ki, bunu afla¤›da izah edece¤im. ‹flte ruhlar
diri olduklar›ndand›r ki kabirlerinde kendi hücrelerinde raks ederek
flöyle derler.
“Ben Rab’bimi gördüm, Ben Rab’bimi gördüm” der.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
101
Bunun böyle söylenmesi, elesti bi Rab’büküm de, Allah’u
Teala’ya verdi¤i ahdindendir. Demek ki mezar›n ve kabrin ne
oldu¤unu da böylelikle anlam›fl oluyoruz.
Biz insanlar bir çok kelimeleri, ayn› manada kullanmak
suretiyle, baz› ç›kmazlara gireriz. Baz› kelimeler, efl anlaml› gibi
görünüyor ve bizde bunu ayn› gayeyle kullan›yor, biri birine
kar›flt›r›p, ilimde anlamlar› k›s›tl›yor ve birçok olaylar› bu k›s›tlamam›z dolay›s›yla hafife al›p iflin özünden uzaklafl›yoruz.
Kabir denince ruhlar›n bekledi¤i bir alem akl›m›za gelse,
insanlar›n dünyadayken ölüp de, cesetlerin konuldu¤u yerle
kar›flt›r›lmasa ve öyle tan›nsa, mezarlar› kabir diye ö¤renmesek,
insanlar bu olay karfl›s›nda, mezarla iflin bitmeyece¤ini, cesetlerin
mezara konulmas›na bakmadan, iflin daha ötelerini düflünmezler
mi? Lakin cesetlerin gömüldü¤ü yer, mezarlar, kabirlerle
kar›flt›r›l›rsa, mezarda kabir, kabirde mezar olursa, insan öldü bir
daha dirilece¤i ne malum der ve nitekim de insanlar bunu diyorlar,
her geçen gün insanlar›n inançlar› zay›fl›yor ve nitekim insanda
bulunan nefis de insan›n yakas›na sar›l›yor, onu dünyaya ba¤l›yor,
iman›n zay›fl›¤›ndan, fleytan›n verece¤i i¤vaya hemen aldanarak,
veya bir din düflman›n›n söyleyece¤i kelam›, kendi nefsine uygun
geldi¤inden, nefsi de ayn› fleyleri arzulad›¤›dan, insanlar›m›z dininden oluyorlar veya dinden uzaklafl›yorlar. Onun için ayn› anlama
geliyormufl gibi görünen baz› kelimeleri, titizlikle ay›rmam›z laz›m
gelir. fiimdi mezarla berzah› bir nebze bu kadar anlad›ktan sonra,
dersimizin mevzuuna dönelim.
Kabir azab› denen nesne nedir?
Yine insanlar›m›z iflin asl›n› bilmedikleri için, çoklar›m›z
burada olaylar› yanl›fl biliyorlar. ‹nsanlar›n mezarda, yani cesetle
102
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
azap çekti¤ini zannediyorlar. Dinde bilgisi olmay›p, lakin azda olsa
akl› çal›flan insan, bunlara inanm›yor ve bu bak›mdan karfl›s›ndaki
müslüman›, hem hakir hem cahil görüyor. Bu durumda ‹slam dinini küçümsüyor. ‹slamiyet kiflilerin söyledikleriyle hükümlü olsayd›
ve ‹slamiyet kiflilerin kendi ak›llar› gibi olsayd›, milyarlarca insan
var, milyarlarca ‹slam dini ç›kard›.
‹slam dini tektir……
Herkesin ‹slam’a uymas› laz›md›r……..
Öyleyse flunu iyice bilmemiz laz›m ki, bir insan vefat ederse, bir daha mezar›nda onun ne dirilmesi ve ne de azab› vard›r.
Zaten yukar›da mezar ve kabri izah ettim. Ad› üzerinde kabir azab›,
bu ruhlar›n berzah alemi dedi¤imiz yerdeki, bekledi¤i yere kabir
diyoruz. ‹flte yukar›daki mevzularda da geçti¤im gibi, ruhlar diridir,
ölmezler. Kabirlerinde çektikleri azap ruhlar üzerindedir.
Dünya hayat›nda büyük günahlar ifllemifl, Allah’u
Teala’n›n emirlerine karfl› ç›km›fl olan insanlar›n, kabirlerinde
görmüfl olduklar› azaba kabir azab› denir.
Bunu flöyle bir misalle de ayd›nlatabiliriz.
Ayn› yerde yatan iki insan rüya görür. Biri yatt›¤› yerde
çok korkulu rüya, di¤eri çok güzel ve flevkli rüya görür. ‹flte
mezarlar bu iki insan›n ceseden yatt›¤› yerler gibidir. Rüya alemi
ise, berzahtaki yerinin bir timsalidir. Bu bak›mdan bizler kabir
azab›n›, mezarda çekmeyip, ruhlar›m›z›n diri kal›fl›, ölmemeyifli
dolay›s›yla, berzah alemindeki ruhlar›n, aynen rüya alemindeki gibi
kabirlerindeki eziyeti,cefas› ve azab›d›r.
fiimdi ey insan! Akl›nla bir düflünecek olursan, kat’iyetle
Allah’u Teala’y› inkar edemezsin ve yarat›ld›¤›na sende flahitsin.
fiayet bu dedi¤ime karfl› ç›kacak olursan, söyleyece¤im ayete
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
103
dayanmaktad›r, çünkü, Rab’bimiz yine bir ayeti kerimesinde
23/84
(Resulüm) de ki; E¤er biliyorsan›z (söyleyin bakal›m) bu
dünya ve onda bulunanlar kime aittir?
23/85
Allah’a aittir diyecekler. Öyle ise siz hiç düflünüp tafl›nmaz
m›s›n›z de.
23/86
Yedi kat göklerin Rab’bi, azametli Arfl›n Rab’bi kimdir diye
sor.
23/87
(Bunlar da) Allah’›nd›r diyecekler. fiu halde siz Allah’tan
korkmaz m›s›n›z de.
23/88
E¤er biliyorsan›z (söyleyin) her fleyin melekütü (mülkiyet
ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her fleyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir?
Diye sor.
104
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
23/89
(Bunlar›n hepsi) Allah’›nd›r diyecekler. Öyle ise nereden
büyüleniyorsunuz.
Ve her akl›n Allah’u Teala’y› bilici oldu¤unu, evvelki derslerde de ispatlad›k. Buna göre, bu durumda neye kand›r›ld›k, neye
aldand›k ta bizi yaratan› unuttuk.
Birkaç saatlik dünya hayat›na aldand›k ve nihayet sonumuz
hüsranla dolu bir azap oldu. De¤er mi bu dünya hayat› kabirde çekilecek olan bir azaba? Yine de¤er mi bu dünya hayat›, mahkeme i
kübrada Allah’u Teala’n›n karfl›s›nda çekilecek olan bir mahcubiyete? ‹yi olal›m, Allah’u Teala’n›n bize emretti¤i yolda yürüyelim ve Allah’u Teala’n›n rahmetine nail olal›m ki, bizler kabrimizde, zaman›n nas›l geçti¤ini anlamayal›m. Çok güzel bir alem
yaflayarak, kabir hayat›m›z› doldural›m. Kabirlerimize gitti¤imizde
bir daha geri dönüflümüz olmad›¤› için piflmanl›¤›n fayda vermeyece¤i bir zamandan piflman olarak vahlanmayal›m.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
105
ALTINCI BÖLÜM
KIYAMET‹N KOPMASI VE
MAHKEME‹ KÜBRA
Allah’u Teala yaratm›fl oldu¤u tüm ruhlar›, zaman›
geldi¤inde dünyaya gönderir. Ruhlar›m›z kendilerini mülk aleminde Allah’u Teala’ya, vermifl olduklar› ahitleri nispetinde nas›l
bird insan olduklar›n› ›spatlad›ktan sonra, ömürlerini doldurur,
ahirete intikal ederler. Sonra, en son ruhlarda mülk alemine gelip,
Berzah aleminde dünyaya gelecek ruhlar kalmay›nca, mülk aleminde bu ruhlarda Allah’u Teala’ya verdikleri ahitleri nisbetin
kendilerinin nas›l bir insan olduklar›n› ›spatlad›ktan sonra k›yamet
kopacakt›r. K›yametin kopaca¤› zamanda yaflayacak olan insanlar,
ne Allah, ne kitap, ne peygamber tan›yacaklar, içlerinde çok az
insan Allah diyecek fakat onlarda Allah’›n ne oldu¤unu bilmeyecekler.
‹flte Allah’u Teala ve Tekaddes hazretleri, yine merhametten, o içlerindeki Allah diyenleri, bir sam yeli dedi¤imiz ölüm rüzgar› ile onlar› uyutacak, bunlar uykudayken canlar›n› kabz ettirdikten sonra, k›yamet di¤erlerinin üzerine kopacakt›r. Birçok k›yamet
alametleri zuhur etmesine ra¤men, insanlar yine sap›kl›klar›na
devam edeceklerdir. En son k›yamet alameti ise güneflin bat›dan
batarken yine bat›dan do¤mas› olacakt›r. Bunu gören insanlar, bu
günefle ne oluyor deyip, do¤a dedikleri olaya ba¤layacaklar ve bu
bir do¤a olay›d›r diyeceklerdir. ‹flte k›yamet de böyle sap›k olan
insanlar›n bafl›na kopacakt›r. Allah’u Teala, Et Tekvir suresinde
flöyle bahseder.
106
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
81/1
Günefl katlan›p dürüldü¤ünde.
81/2
Y›ld›zlar (karar›p) döküldü¤ünde.
81/3
Da¤lar (sallan›p) yürütüldü¤ünde.
81/4
Gebe develer sal›verildi¤inde.
81/5
Vahfli hayvanlar toplan›p bir araya getirildi¤inde.
81/6
Denizler kaynat›ld›¤›nda.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
81/7
Ruhlar (bedenlerle) efllefltirildi¤i zaman.
81/8
Diri olarak k›z çocu¤unu gömene soruldu¤u zaman.
81/9
Hangi günah›ndan dolay› öldürüldü diye.
81/10
(Amellerin yaz›l› oldu¤u) defterler aç›ld›¤› zaman.
81/11
Gök yüzü s›yr›l›p al›nd›¤›nda.
81/12
107
108
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
cehennem fliddetle tutuflturuldu¤unda,
81/13
Cennet yaklaflt›r›ld›¤›nda,
81/14
Kifli neler getirdi¤ini ö¤renmifl olacakt›r
Bu sure daha böyle devam ediyor. K›yametten Rab’bimiz
bu flekilde bahsediyor. Bir nebze bu ayetleri açarak, dersimizin
mevzuuna dönelim.
1 – Günefl dürüldü¤ü zaman buyuruyor. Bir fleyi dürmek
demek, yok etmek, veya saf d›fl› b›rakmak demek. Burada mana
Güneflin bir uydusu olan Dünya, birbiri etraf›nda dönen ve birbirine
bir nisbet dahilinde yaklafl›p uzaklaflan gezegenlerdir. Bunlar›n birbirlerinden ayr›lmas›, kurulan düzenin bozulmas› olur ki, bir birlerinden ayr›lan bu gezegenler, h›zla ya birbirlerinden uzaklafl›rlar
veya birbirlerine bir yaklaflmalar› olur ki, her iki flekilde de büyük
bir felaket meydana gelir. Bu durumda yarat›lanlar›n sonu olur.
Yaln›z canl› de¤il, cans›z varl›klar› da yaratan, bunlar› birbirlerinin
uydusu yapan Allah’u Teala, bu alemleri birbirlerinden ay›racak
olsa, bütün varl›klar›n sonu olur. ‹flte bir manada Güneflin böyle saf
d›fl› oldu¤u veya uzaklaflt›r›ld›¤›……
Bir ikinci mana Günefl bizim bildi¤imiz bir atefl parças›
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
109
de¤ildir. Bizim bildi¤imiz atefl odundan veya kömürden, hava
gaz›ndan petrolden v.s. bildi¤imiz atefllerdir. Günefl ise bir atom
enerjisidir. Is›tmas› ise bu atom enerjisinin molekülleri ile olur ki,
bir yere vurup patlamas›ndan, orada bir hararet meydana getirir ve
bu flekilde günefl varl›klar› ›s›t›r. Öyleyse bu Günefl ›fl›n› bir atom
enerjisi oldu¤una göre, atomun içindeki nüvelerinden, nötron ve
elektronlardan, birini kald›racak veya ilave edecek olursak, bir
atom enerjisi olan Günefl, atom durumundan ç›kar ve ›s›tma denen
nesne ortadan kalkar. Güneflin hesab› dürülmüfl olur. ‹lmiyle kainat›
yaratan Allah’u Teala, yine ilmiyle bu kainat› yok edecektir. Sonra
yine yok ettiklerinden murat etdiklerini tekrar ilmiyle yaratacakt›r.
O’na yaratmak zor gelmez.
2 – Y›ld›zlar bulan›p düfltü¤ü zaman, yerçekimi olaylar›
ortadan kalkarsa, uydular birbirinden ayr›l›r veya yaklafl›rsa, semavat birbirine girer ve çarp›flan uydular birbirinde kaybolur.
3 – Da¤lar yürütüldü¤ü zaman, da¤lar›n yürümesindeki
mana gezegenler birbirinden ayr›l›r. Kendi ekseni etraf›nda gece ve
gündüzünü 24 saatte tamamlayan dünyam›z, bafl›bofl kal›r ve dönüfl
istikametinin aksine h›zla döner se, merkezkaç kuvvetinden dolay›
dünya patlama noktas›na gelerek, bütün içindekilerini d›flar›ya
f›rlatmas› olur ki, yine bir ayetinde Allah’u Teala.
84/4
‹çindekini at›p boflald›¤›,
Bu durumda dünya, kendi ekseni etraf›nda h›zla dönmesiyle, o da¤lar› da f›rlatmas› olacak ki, iflte da¤lar da yürütülmüfl
durumunda olurlar.
110
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
4 – K›y›lmaz mallar terk edildi¤i zaman, bu düzen içinde
canl›lar›n yaflamalar›n›n mümkün olmayaca¤›n›, elinde olmadan,
ister istemez, bütün varl›klar›n yoklu¤a bürünece¤i bir zaman. Can
kaygusundan mallar›n akla gelmeyece¤i bir zamand›r. Ayn› zamanda da geçti¤imiz ayeti kerimede de (dünyan›n içindekilerin d›flar›
f›rlatmas›) kiflinin ona sahip ç›kamamas› ve kendine malik olamamas› durumu.
5 – Bütün hayvanlar topland›¤› zaman, Allah’u Teala bir
ayeti kerimesinde,
99/7
Kim zerre miktar hay›r yapm›fl ise onu görür.
99/8
Kim zerre miktar hay›r yapm›fl ise onu görür.
Burada Allah’u Teala, adaletinden, hayvanlar›n bir birlerinden haklar›n› alaca¤› bir günden bahsetmektedir.
Hayvanlar›n toplanmas›ndan gaye, bu kadar titizlikle
yaratt›klar›n›n, hiç birini hiç birinden ay›rt etmeden, aralar›nda
Eleysallahü bi ahkemil hakimin olan Allah’u Teala, birbirlerinde
haklar› olan hayvanlardan haklar›n› ald›racak, hepsinin hükmünü
verecek ve k›sas› yapt›racakt›r.
6 – Denizlerin kaynay›p birbirine kar›flt›¤› zaman;
Yukar›da bahsetti¤im mevzuda dünyan›n kendi etraf›nda bafl›bofl
h›zla dönüflü ve merkezkaç kuvvetinden dolay› dünyan›n
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
111
merkezinde bulunan ma¤ma tabakas›n›n, dünyan›n infilak›ndan
mütevellit, yer yüzüne da¤›lmas›, elbette bu sular› kabartacak ve
kaynatacakt›r. Bir yanar da¤›n, lav halinde denizden patlamas›n›
tahayyül et, ve lavlar› dünyan›n merkezinden d›flar› f›rlat. Bütün
denizlerin altlar›ndan d›flar›ya ç›kart. Bu çok büyük bir olay.
Elbetteki bu flekilde denizler kaynar, kabar›r ve birbirine kar›fl›r.
Sularda da bulunan oksijen bir dereceden sonra yanmaya geçer ve
bu flekilde su yanar duruma gelir, evsaf›n› da kaybeder, kabar›r,
kaynar ve buhar da olur.
7 – Ruhlar efllefltirildi¤i zaman; Burada da Allah’u Teala,
yevmi k›yamette bizlere vermifl oldu¤u bu bedenlerimizle,
ruhlar›m›z› karfl›l›kl› bir araya getirdi¤i bir zamandan bahsetmektedir. Rab’b›m›z bize bir ayet-i kerimesinde flöyle buyurmaktad›r;
“size vermifl oldu¤um bu bedenleri hangi yolda kulland›¤›n›zdan
dolay› sizi hesaba çekece¤im.” (Bu dersi bir evvelki mevzularda
anlatt›¤›m için teferruat›na girmeyece¤im.) e¤er ruhlar tekrar
bedende olmufl olsayd›, yine ruhun kendi gücüyle bu bedeni istedi¤i gibi konuflturaca¤›ndan, bedenin flahadet durumu ortadan
kalkm›fl olacakt›.
Yevmi k›yamette art›k ruhlar›n bedene girmesi olana¤›
olmad›¤› için, karfl›l›kl› olufllar›ndan ve beden ruhun ayn›
görünümünde oldu¤undan, ruhlar efllefltirildi¤i diye bahsedilmektedir. Allah’u Teala yevmi k›yamette, bizlerin bedenlerini tekrar
dirilterek, ruhlar›m›zla karfl›l›kl› getirdi¤inde, bizim bedenlerimizi
konuflturacak ve hatta yine Rabbimiz bir ayeti kerimesinde ruhlar
bedenlere, niçin benim aleyhimde konufluyorsun dedi¤i zaman,
beni konuflturan Allah konuflturuyor demektedir.
Demek ki ruhlar›n bedenin karfl›s›nda ve birbirlerinin ayn›
112
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
görünümünde oluflundan bu flekilde Allah u Teala ruhlar›n efllefltirilmesinden bahsedmektedir. Dünya hayat›ndayken, ne yapt›ysak,
onlar› bedenlerimiz, bize haber verecektir. ‹flte ruhlar›n efllefltirilmesi, bir manada da daha evvelki derslerimizde dedik ki, bedenleri-miz ruhlar›m›z›n ayn› fleklini alm›flt›r. Ruhumuz hangi s›fattaysa bedenlerimizde ayn› s›fat›n yans›mas›d›r. Bu bak›mdan da efl
bir durum oldu¤undan çift manas›nada gelir, karfl›l›kl› oluflu da çiftleflme yani eflleflme manas›ndand›r.
8-9- Diri olarak gömülen k›z hangi günahla öldürüldü?
Soruldu¤u zamandan bahsedilmektedir; Araplar aras›nda
‹slamiyetten evvel k›z çocuklar›n› bir zül addederler, kendilerinde
bir eksiklik ve afla¤›l›k görürlerdi. Bu bak›mdan k›z çocuklar›n› diri
diri gömerek, bir erkeklik yapt›klar›n› zanneder ve k›z çocuklar›n›
öldürerek, sözde bir büyüklük taslarlard›.
Erkek çocuklar›yla da iftihar ederlerdi. Halbuki k›z› da
veren, erke¤i de veren Allah u Teala’d›r. Allah ne murad ettiyse
bize onlar› verir. Biz Allah u Teala’n›n bize verdikleri emanetleri
Allah için yetifltirir ve bakar›z. Bu durumda Allah’u Teala’n›n
indinde yükselir ve derece al›r›z. ‹flte kendi kavimlerinin aras›nda
‹slamiyetten önce, cehaletin eseri olarak, bak ben evlad›m da olsa,
böyle çocu¤umu öldürürüm der gibi, kavmine yaltakl›k yapma
pahas›na, çocuklar›n›n günah›na giren bu insanlar, sanki o do¤an
çocuklar›n sahibi yokmufl gibi, kendi kudretinden kendinin eseri
gibi, çocuklar› üzerinde ak›llar›nca, Hükümdarl›k sürdüren insanlar, bu hareketleriyle Allah’u Teala ve Tekaddes Hazretlerini unutmufl ve rabbimizin yerine karar verir duruma gelerek, flirk
batakl›¤›na girmifl olan insanlard›. Elbet ki mahkeme-i kübra da,
hakimlerinin hakimi olan Allah’u Teala’n›n indinde, hep beraber
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
113
hesap verece¤iz.
10- Defterler aç›ld›¤› zaman; Ayeti kerimesinde rabbimiz
mahkeme-i kübrada herkesin mülk aleminde.
99/7-8
Kim zerre miktar hay›r yapm›fl ise onu görür. Kim zerre
miktar hay›r yapm›fl ise onu görür.
Ayeti kerimesine göre hakimlerinin hakimi olan Allah’u
Teala bizleri yapt›klar›m›zla hesaba çekecektir. Art›k o günün
fliddet ve dehfletinden, hiçbir kimsenin hiç bir kimseye fayda vermedi¤i ve piflmanl›¤›n hiçbir ifle yaramad›¤› bir günde, herkesin
ifllemifl oldu¤u amel ile bafl bafla kalaca¤› günden bahsetmektedir.
11- Gök yerinden söküldü¤ü zaman; Bu ayeti kerimeden de
rabbimiz bize art›k bir daha geri dönüflün olmad›¤›n›, kurulan
düzenin tamamen bozuldu¤unu, ve art›k zahir alem de¤il bat›n olan
bir aleme rücu edildi¤ini bildirmektedir.
12-13- Cehennem k›z›flt›r›ld›¤› zaman; Bundan bir mana da
flöyle anl›yoruz. Allah u Teala mülk aleminde, bu kainatlar› yarat›p,
bat›n alem olan ahiret aleminde de, cennet ve cehennemi yaratm›fl,
bu cennet ve cehennemi k›yamet kopana kadar ve yevmi k›yamette,
hesaplar soruluncaya kadar, bekletmektedir. Ne zaman ki
hesaplar›m›z görülecek o zaman bizler için yarat›lan cennet ve
cehennem faaliyete geçecek ve cennet yaklaflt›r›ld›¤› zamandan da
bunu anl›yoruz.
Bir bina kabul et, dayal› döfleli, her türlü insan›n ihtiyac›na
cevap verecek flekilde haz›r bir bina, içerisinde insan olmazsa, o
114
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
insana yaklaflt›r›l›r m›? Rabbimiz bize bir manada da flöyle
bildirmektedir; Ölmek ve dirilmek hak. Hesaba çekilmek hak ve
size vaat etti¤im cennet ve cehennem de hak. Bu sizleri bekliyor
buyurmaktad›r.
14 – Herkes ne haz›rlam›flsa bilecektir; Nas›l ki insan
dünyada yapt›klar›n›n iyilik ve kötülü¤ünü biliyorsa, orda da aynen
bilecek, yapt›klar›n› hat›rlayacak, unuttuysak bir video band› gibi
yapt›klar›m›z bize gösterilecek ve bedenlerimiz bize flahadet edecek.
fiimdi ey o¤ul! Böyle alenen hak olan ve akl›n kendisinin
bir yaratan› oldu¤unu idrak eden her insan, nas›l olurda bu kadar
gaflette kal›r, nas›l olur da yaratan›n› unutur ve hangi ak›lla bu
alemi o aleme feda eder. Allah’u Teala ayeti kerimesinde
95/1-2-3
I-Andolsun incire ve zeytine. 2-Ve Sina da¤›na. 3-Ve bu
emin olan beldeye.
Fazla derine dalmadan bu ayeti kerimeleri biraz açal›m; Bu
sureler dersimizle ilgilidir. Allah’u Teala ‹ncire ve zeytine yemin
etmekte, Hz. Musa’n›n Allah’u Teala ile kelamlaflt›¤› da¤ olan Turi
Sina da¤›na, emin olan beldeye (Mekke-i Mükerreme’ye ve bu
beldeye de yemin etmekle dolay›s›yla, yine zat›na yemin etmektedir. Allah’u Teala, ben insan› en güzel surette yaratt›m, sonra biz
bunlar› afla¤›lar›n afla¤›s›na, yani mülk alemine gönderdim buyurmaktad›r. Burada esfeli safilin olan mülk alemidir. Bunun mülk
alemi oldu¤unu arkadan gelen ayeti kerime çok güzel aç›klamak-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
115
tad›r. Bu ayeti kerime ise (‹lla güzel amel iflleyenler müstesna)
buyurmaktad›r. Bu durumda sevap ve günah olaylar› mülk aleminde ifllendi¤ine göre, burda güzel amel iflleyenler müstesna
demekle, esfele safilinden murat mülk alemi oldu¤u ›spatlanmaktad›r. Çünkü dünyam›z, yedi kat semavat›n en alt tabakas› olan birinci kat›n da en alt k›sm›nda bulunmaktad›r. ‹nsanlar semavat›n en
alt kat›nda kendilerinin nas›l bir insan olduklar›n› ›spat etmeleri için
mülk alemine gelmeleri s›fat›yla. Allah’› inkar edenler ve emrini
dinlemeyenlere deriz ki; Ey insanlar! Seni hesap gününü inkara
götüren ne? Ve aram›zda Allah’u Teala hakimlerin hakimi olarak
karar vermeyecek mi? Allah’u Teala hakimlerin hakimi de¤il mi ?
‹flte ey insan bu ahvalleri, inansak ta inanmasak ta, akl›m›z
nas›l ki Allah’u Teala’n›n varl›¤›na inan›yorsa, bu geçirece¤imiz
halleri de mademki inand›¤›m›z O Allah diyorsa, bu olay vukuu
bulacakt›r. O günün fliddet ve dehfletinden, ancak bir flekilde kurtulabiliriz. ‹flte bizler ömrümüz içersinde, bu dünya hayat›nda f›rsat
elde iken, Allah ve Resulüne inanmam›z, Kur’an-› Kerim’i tasdik
etmemiz, Dini ‹slam’a girerek ve dini vecibelerimizi yerine getirerek kurtulabilir, felaha erebiliriz.
Aksi taktirde flu geçici fani bir ömrümüzü, baki olan
hayat›m›za satm›fl veya de¤ifltirmifl oluruz ki, bu ak›ll› ve düflünen
insanlar›n yapaca¤› bir ifl de¤ildir.
Allah’u Teala “EL ‹Nfi‹KAK” suresinde yine k›yameti
bize flöyle anlat›yor.
84/1
Gök yar›ld›¤›,
116
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
84/2
Rab’bine kulak verip boyun e¤ecek hale getirildi¤i zaman.
84/3
Yer uzat›l›p dümdüz edildi¤i.
84/4
‹çinde bulunanlar› at›p boflald›¤›.
84/5
Rab’bini dinleyip O’na hakk›yla itaata mecbur k›l›nd›¤›
vakit (insano¤lu yapt›klar›yla karfl›lafl›r).
84/6
Ey insan! fiüphe yok ki sen Rab’bine karfl› çaba üstüne
çaba göstermektesin. Sonunda O’na varacaks›n.
84/7
Kimin kitab› sa¤›ndan verilirse,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
117
84/8
Kolay bir hesapla hesaba çekilecek.
84/9
Ve sevinçli olarak ailesine dönecektir.
84/10
Kiminde kitab› arkas›ndan verilirse,
84/11
Derhal yok olmay› isteyecek,
84/12
Alevli atefle girecek.
Bu ayetleri açarak gidelim birinci ayeti kerimeyi yukar›da
Et Tekvir suresinde açt›k. Burada da k›sa bir anlatal›m. Kurulan bu
nizam ve intizam bir ilim içinde yarat›lm›flt›r. Allah’u Teala bu
alemleri bir biri etraf›nda, seyrettirmektedir. Bir birlerine yak›nl›k
ve uzakl›klar› aras›ndaki, yer çekimi kuvvetini ortadan kald›racak
olursak, veya elementlerinde bir de¤ifliklik yapacak olursak, bu
118
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
alemler bir birine girer. Yoktan var etme kudretine sahip olan
Allah’u Teala’ya bu alemleri bir birine katarak yok etmek zor
gelmez.
Bir maddenin m›knat›s›yeti nas›l ortadan kalkabilir? Gök
tabakas› olan ve dünyam›z› zararl› flualardan koruyan ozan tabakas›
delindi, buradan s›zan güneflin atomik ›fl›nlar›, kuzey kutbu üzerine
vurmakta ve orada bir k›zar›kl›k meydana getirmektedir. Zamanla
bu atomik günefl ›fl›nlar›, kuzey kutbundaki m›knat›siyeti silerse,
dünyam›z›n pusulas› da ortadan kalkar.Peygamber s.a.v. efendimiz
bir hadisi fleriflerinde; Hazreti Mehdi A.S. silahlar patlamaz zamanda ç›kacak buyurmaktad›r.
‹flte m›knatisiyet ortadan kalkt›¤›nda silahlar patlamaz
zaman› has›l olur ve dünyan›n uydusundan ayr›lma haz›rl›klar›
bafllar. Dünyan›n uydusu olan di¤er gezegenlerde, dünyadaki yer
çekimi denen olay›n, m›knat›s›yetin, ortadan kalkmas›yla, zamanlan etkilenmesinden uydular›n semavatta h›zla ak›fl›ndan bir sürtünme olay› zuhur etti¤inden cisimlerin ›s›nmas› durumu meydana
gelir ki, Allah u Teala gök k›zar›p eriyip maden gibi akt›¤› zaman
buyuruyor. ‹flte bu olay›n zuhurudur.
2. ayeti kerimede varl›klar›n Allah u Teala emrine boyun
e¤ip de gerçeklefltirildi¤i zaman. Neyin gerçekleflmesi? K›yametin
gerçekleflmesi; Varl›klar nas›l boyun e¤iyor? Daha evvelki derslerimizde de bahsettik, dedik ki Allah u Teala insandan gayr›, tüm
varl›klar› zat›n› bilici, hükmünü geçirici, emri ilahiyesinin murad›
nispetinde yaratt›. Yani bunlar› iradesiz, kendi murad› neticesi,
yaratt›. Çok flerefli olarak yarataca¤› insana, varl›¤›n›n ispat› için,
onu mülkün halifesi k›ld›. ‹nsana irade-i cüz-iyeyi vererek insan›n
gelece¤ini insan›n murad›na ba¤lad› ve insan Allah u Teala’dan ne
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
119
murat etdiyse Allah u Teala onu ona verdi. Burada afla¤›daki ayeti
kerimeden de bunu flöyle anl›yoruz.
“Ey insan gerçekten sen Rab’bine do¤ru çabalar da
çabalars›n nihayet ona kavuflursun.”
‹nsandan gayr› yaratm›fl oldu¤u tüm varl›klara böyle hitapta bulunmuyor da, niçin insana böyle hitapta bulunuyor? ‹nsandan
gayri yarat›lan bütüm alemler, Allah’u Teala’n›n zat›n›n ispat› için,
yaratt›klar›n› kendi murad› nispetinde yaratarak proglamas›ndan
dolay›d›r. Bu durumda insandan baflka yaratt›klar› varl›klara (ey
insan gerçekten sen Rab’bine do¤ru çabalar da çabalars›n nihayet
ona kavuflursun) ayeti kerimesiyle hitap etmemektedir. ‹nsan ise
kendi iradesi içerisinde, Allah’u Teala’y› bilmesi veya inad› yüzünden isyan› vard›r. Böyle olmas›na ra¤men, bizler istesek de istemesek de, bu hayat denizi içerisinde yolculu¤umuzu devam ettirirken,
ömür yolunu devaml› her geçen saniye k›salt›r›z. Ayn› zamanda
hayat mücadelesi içerisinde, nefsimizin kininden dolay› Allah ve
Resulünü hat›rlad›¤›m›zda, ya kendi iç buhran›m›z› artt›r›r, yada
bununla mücadele ederiz. Veya Allah’u Teala’ya manen yaklafl›r›z.
Nihayet istesek de, istemesek de, Allah’u Teala vaadinin hak
oldu¤unu bizlere bildirerek, k›yametin kopaca¤›n› ve mahkeme-i
kübrada, Allah’u Teala’ya mülk aleminde yapm›fl oldu¤umuz, her
türlü fiiliyat›m›z›n hesab›n›, verebilece¤imizi, bu ayeti kerimesiyle
bizlere hat›rlat›yor.
Baflka bir manada ise; Önceki dersimizde de geçti¤imiz
gibi, bütün canl› ve cans›z maddelerin nüvelerindeki, nötron ve
proton atom moleküllerini, bir biri etraf›nda seyrettirerek, zat›n›
bilici ve hükmünü geçirici olarak yaratm›flt›r. Yine onlar› ilmiyle
maddelerin moleküllerinde de¤ifliklik yapt›rarak kainat› zat›n›n
120
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
emri do¤rultusunda, boyun e¤dirip, k›yameti gerçeklefltirmesidir.
Ey insanlar! Allah’u Teala bizlere, yani insanlara günün
yirmi dört saati ibadet et demiyor. Onun o flekilde yaratt›¤› birçok
kullar› da var. Mesela melaike-i kiram gibi, nefissiz yarat›lm›fl verilen bir vazifeyi b›kmadan, usanmadan yerine getirirler ve o
do¤rultuda, Allah’u Teala’y› tesbih ederler.
Biz insanlar, çal›flacak, yoruldu¤unda dinlenecek, zaman›
geldi mi ibadet edecek, yine zaman› geldi mi yat›p uyuyacak veya
Allah’u Teala’n›n emri içinde haddi aflmadan e¤lenecektir. Çünkü
nefis bir kararda kalmaktan b›kar, bu bak›mdan Allah’u Teala cenneti bile devaml› flekil de¤ifltirir biçimde yaratm›flt›r.
Bu yaz›lan yaz›lar yanl›fl de¤erlendirilerek, biz hep ibadet
edersek, neyle geçinece¤iz, nas›l yaflayaca¤›z diye sorular gelebilir.
Bu bak›mdan dinden de kopmalar olur ki, bu bizim yanl›fl
de¤erlendirmemizin ve dinimizi bilmeyiflimizin neticesi olarak
meydana gelir. Allah’u Teala Kur’an-› Kerim’de siz dininizi
zorlaflt›rmay›n›z, kolaylaflt›r›n›z buyuruyor. Öyleyse flu dünya ve
semavat alemine bir bakacak olursak, envai çeflit maddeler, madenler, k›ymetli tafllar, sayamayaca¤›m›z ve bilemedi¤imiz maddelerle
bu semavat süslenmifltir. Allah’u Teala, bunlar› kendi ihtiyaçlar›
için bu kainata yerlefltirmedi. Çünkü Allah’u Teala’n›n hiçbir fleye
ihtiyac› yoktur. Bunlar› yaratt›klar› kullar› olan insanlar için, mülke
ve semavattaki gezegenlere yerlefltirdi. Bizim çal›flmam›z› istemeseydi, bunlar› dünyaya yerlefltirmez, Hemde bizi yemekten içmekten ari k›lard›.
Bizi dünyam›z› çal›fl›r ve imar eder flekilde yaratt›. Bu taktirde bizler dünyaya da çal›flaca¤›z ve dünyam›z› da imar edece¤iz.
Bizlerin çal›fl›p da icatlarda bulunuflumuz, dünyay› ve maddeyi
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
121
kendimize hizmet ettiriflimiz, Allah’u Teala’n›n da hofluna gider.
Onun için yine bir ayet-i kerimesinde; “siz dünyay› imar ediniz”
buyurmaktad›r.
Bizim bu dünya hayat›nda yapm›fl oldu¤umuz ve bulmufl
oldu¤umuz ilimlerle, Allah’u Teala di¤er yaratt›¤› varl›klara bizleri
göstererek görüyor musunuz yaratt›¤›m insanlar›, neler yap›yorlar
deyip, bizlerle iftihar eder. Bunu flöyle bir misal ile anlatabiliriz.
Bir insan bir fleyi icat ediyor, oda insanlar›n akl›na
gelmeyen çok mükemmel bir icat ve buluflu ile bu insan ona
komutlarla birçok ifller yapt›r›yor ve ayn› zamanda da buldu¤u bu
icat makine, kendi yetene¤inden karar verebiliyor. Bunu icat eden
insan bu icad›yla övünmez mi ? iflte Allah’u Teala’n›n insan
üzerindeki varl›¤›n›n simgesi, yaratma gücünün ak›l ötesi sanat› ve
s›rr›, ‹rade-i cüz’iye dedi¤imiz, halin kendi yetene¤i ve karar verebilme ve kendini yönlendirebilme olay›. Bu bak›mdand›r ki, bizler
yapm›fl oldu¤umuz hareketlerle hiçbir flekilde, ifllemifl oldu¤umuz
fiiliyat›m›za Allah’u Teala’y› ortak edemeyiz. Yanl›fl yapm›fl
oldu¤umuz hareketlerle suçlayamay›z. E¤er Allah’u Teala’n›n
bizim üzerimizde yönlendirmesi olsayd›;
99/7
Kim zerre miktar hay›r yapm›fl ise onu görür.
99/8
Kimde zerre miktar fler ifllemiflse onu görür.
Ayet-i kerimesi ile benim yapm›fl oldu¤um miskal zerre
122
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
hay›r ve fler yaz›lacaksa, Bunu da bana Allah’u Teala yapt›racak
olmufl olsa, burda benim suçum ne? Üzerimdeki hükümranl›¤›nla
bunu sen yapt›rd›n, bugün beni yapt›rd›¤›n ifllerden dolay› hesaba
m› çekiyorsun? derdim. Yine Allah’u Teala;
40/31
Nuh, Ad ve Semud kavminin ve onlardan sonra gelenlerin
durumu gibi (peygamberleri yalanlayan) topluluklar›n bafllar›na
gelen bir ak›betten korkuyorum. Allah kullar›na bir zulüm dileyecek de¤ildir.
Ayeti kerimesi ve söyledikleri ayetlerde kelamlar› bir birini tekzip edici olurdu.
Hafla dikkat edecek olursak, akl›m›z almad›¤›ndan veya
nefsimiz öyle hoflland›¤›ndan, Allah’u Teala’y› suçlar durumda
konufluruz. Halbuki Allah’u Teala insan› hatadan ari yaratmad›,
insan›n bir tevbe ile rabbine dönmesi, o insan› hem yüceltir Hemde
o insan›n hayat ak›fl› de¤iflir, huzur bulur, do¤ru olur ve kalbi sükun
bulur. ‹nsan›n yaratan›yla olmas› kadar, ona güven veren hiçbir
yarat›lm›fl yoktur. Bu bak›mdan her ne yaparsak, kendi irademiz ve
yetene¤imizle bunu yapt›¤›m›zdan ve bizi devaml› hayat boyu
yaflant›m›z› bir video band› gibi, bize mahkeme-i kübrada gösterecek olan Allah’u Teala’ya suç isnad edemeyiz. Allah’u Teala için
bu dünyan›n veya mülkün de¤eri yoktur. Allah’u Teala’n›n de¤er
verdi¤i nesne, insanlard›r. Peygamber Efendimiz S.A.V. için
Allah’u Teala flöyle buyurmaktad›r. Hadisi kutsidir
“Sen olmasayd›n bu alemleri yaratmazd›m,” buyurmaktad›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
123
Öyleyse burdan flunu anl›yoruz ki, alemler bizler için
yarat›ld›. Çünkü bizler de Peygamber s.a.v. efendimizin
Ruh’undan yarat›ld›k. Ayn› zamanda ondan da bir cüz’iyiz. Buna
göre biz insanlar, yaratan›n de¤er vermedi¤i bu aleme, alemleri
bizim için yaratan ve bize büyük bir de¤er veren Allah’u Teala’y›
nas›l unuturuz. Bizler de¤er verilmeyenin pefllerinde koflar, bizim
için yarat›lan›n esiri olur ve bize çok büyük de¤er veren rabbimize
arkam›z› nas›l döneriz ve hangi ak›lla yok olacak bir nesneye de¤er
vererek ebedi saadet yurdunu bu yoklu¤a tercih ederiz.
Ey insanlar! Bu akla ak›l denir mi, bunun gitmifl oldu¤u
yola girilir mi, çürük tahta üzerinde yürünür mü? ‹flte her fley apaç›k
ortada, Rabbimiz yazm›fl dökmüfl ve bizi gelece¤in azab›ndan korumak için, kitab›yla, peygamberiyle, alimleriyle uyand›rmaya
çal›fl›yor. Her an insanlar›n felaketlerden dönmeleri için Allah’u
Teala alimler yetifltiriyor. Bizleri ikaz ettiriyor. Lakin bizler bir
nebze bu ikazlara kulak verebilsek de, Allah’u Teala’n›n bizlere
verdi¤i nimetlere, s›hhate, hayata kavuflsak, bir tefekkür edip de
flükretsek olmaz m›? Kendi helakimizi kendimiz haz›rl›yoruz.
Sonra bir felaket karfl›s›nda a¤lay›p duruyoruz veya piflmanl›k
duyuyoruz. Piflmanl›k duyal›m, duyal›m ama, bu alemde ölmeden,
f›rsat elde iken piflman olal›m, tevbe edelim, Rab’bimize rücu edelim. Piflmanl›¤›n fayda vermeyece¤i bir günden, art›k bize bir fayda
yoktur. Piflmanl›k da kar etmez.
Sureye devam ediyoruz. (Amel defteri sa¤ elinden verilenler Hemen kolay bir hesap ile hesaplar› görülecek) ayetleri ile
dünya hayat›nda Allah ve Resulüne inanm›fl, Allah’tan korkmufl,
emrini yerine getirmifl, nefsinin hevas›na uymam›fl, Allah için
al›flkanl›klar›n› terk etmifl insan. Elbette ki bu insana Allah’u Teala
124
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
benim için dünya hayat›nda, beni görmeden benden korkmas›,
emrimi yerine getirmesi karfl›l›¤›, bu gün biz Azimuflflan vaadim
hak olarak o kuluma vaad etti¤imi verece¤im der, hesab›n› kolay
görür. O kurtulufla erendir. Hakiki kurtulufl ve zafer de budur.
Çünkü o gayb aleminde, Allah’u Teala’ya olan inanc› vas›tas›yla,
yapm›fl oldu¤u nefsi mücadelesini kazand› ve zafere ulaflt›. Fani bir
hayatta ebedi baki olan yurdunun saadetini kazand›, kurtulufla erdi,
ne mutlu böyle insanlara.
(Ve sevinçli olarak ehline dönecekler). Burada birkaç mana
var. Birinci mana ehlinden gaye cennete kavuflmas›, orada ebedi
kalaca¤›ndan huzuru bulmas›, ikinci mana da, ehline kavuflmas›
Allah’u Teala’n›n indinde, murad› kabul edilece¤inden, o kiflinin
yak›nlar›na flefaat hakk› vermesi suretiyle, o kiflinin yak›nlar›na
flefaat etmesiyle, sevdiklerine kavuflmas›.
Üçüncü manada kiflinin Allah’u Teala’ya dünya hayat›nda
iken, can›ndan da öte afl›k olmas› ve Rab’bimizin de onu sevmesiyle, Rab’bimizin nimetlerinin en büyü¤ü olan Zat’›na
yaklaflt›rmas›yla sevdi¤ine kavuflmas›. fiehitler, flühedalar, afl›klar,
s›dd›klar zümresi. ‹flte bunlar er kifliler, Rab’bimizin yolunda
ilerleyenlerdir. Bunlar hatun kifliler de olsalar Allah yolunda er
kiflilerdir. Nefsiyle mücadele ederek, nefse hofl gelen her fleye s›rt
çeviren, gürefl meydanlar›nda kispet giyerek bafla güreflmekten zordur. Onun için bunlar er kiflidirler. ‹flte bunlar yaflamlar› esnas›nda,
Allah’u Teala’ya karfl› duyduklar› hasretten dolay›, Rab’bimizin
zat›na nail olmalar› ve cüz’i nin külliye vuslat›, zat›ndan bir cüz’i
olarak kavuflman›n sevinci ve unsiyeti içersindedirler. Allah’u
Teala bizleri de böyle er kifliler iradesinde, sebat ederek, hak olan
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
125
vaad günü rahmetine erenlerin zümresine ilhak eylesin.
10. Ayet i Kerime; Kitab› sol elinden verilenler.
11. Ayet i Kerime; Art›k helak diye ba¤›r›rlar,
12. Ayet i Kerime; Ve cehenneme girerler,
13. Ayet i Kerime; Çünkü o evinde keyifli ve sevinçliydi.
fiimdi bunlara da bir göz atacak olursak, kitab› sol elinden
verilenler veya arka taraf›ndan verilenler, dünya hayat›nda bunlar
kendi nefislerinden baflka bir fley düflünmeyenlerdir. Böyle insanlar
hayat›, yiyip içmek, gönüllerince e¤lenmek zannederler. Ölüm
ak›llar›na geldi¤inde, ellerinden geldi¤ince hat›rlamamaya
çal›fl›rlar, ölümü hat›rlatanlara da k›zarlar. Din ve Allah kelam›
konufluldu¤unda flimdi yeri mi derler, veya kinini kusmak için
karfl›s›ndakine hakaretler ya¤d›r›rlar. Kendi yandafllar›n›n
yanlar›nda, birbirlerinden kuvvet alarak, bir Müslüman gördüklerinde, Allah ve Resulüne düflmanl›klar›ndan ötürü, alay eder,
onlar› küçük görürler. ‹flte vay böyle insanlar›n haline.
Daha evvelki derslerimizde dedi¤imiz gibi, birkaç saatlik
flu dünya hayat›n›, ahiret alemi olan, ebedi saadet yurduna
de¤iflenler, iflte bunlar, kükremifl olan cehennemin korkunç sayhalar›ndan, kalplere korku veren cehennemin gürültüsünden, o gün
bu insanlar helak nerdesin diye ba¤r›flacaklard›r. Fakat bir daha ne
dünyaya dönüfl, nede bir kurtulufl var. fiimdi Ey insan! De¤er mi
nefsinin birkaç saatlik e¤lencesine bu azap. Burada bir beytim
akl›ma geliyor.
Bir de¤irmen çark› gibi dönüp durur bu dünya
Nasip arar her yarat›k, çark› de¤irmen burada,
Olaca¤a çare yoktur ak›p geçer bu dünya,
Hayat› ganimet bil, ele geçmez bu dünya,
126
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
fiimdi f›rsat elde, can ise mülk alemindeki beden
devletinde. Bu canlar›m›z cehenneme nazaran cennette. Gönül
ikbalini karartma. Bir gonca gülsün bunu kurutma.
Sen seni arar isen sen seni kendine sor,
Cümle mahlukdan efdal yaratm›flt›r, hele gör.
Sak›n ola ki flaflma, hedefinden sap›tma,
Sendeki benli¤i y›k, sen sende tecelli gör.
*
*
*
Gel ey insan oynama, hayat›nlan aldanma,
Ömür uzundur deyip, nefsinle oyalanma,
Geldi¤imiz yer ayn›, bu faniye kap›lma,
‹mtihan›m›z çetin hak yolundan ayr›lma.
Senda halkaya ba¤lan, gir halkadan içeri,
Parlat iman nurunu, gör sen seyret befleri,
Aç basiret gözünü gör hakikat yerleri,
Derinden derine dal, gör bu hakk›n eseri.
Allah’u Teala kurtulufl ferman›n› eline alan, o günün fliddet
ve azab›ndan emin bulunan, ayeti kerimesinde buyurdu¤u gibi (ve
sevinçli olarak ehline dönecektir.) dedi¤i kimselerle beraber bizleri
haflreylesin.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
127
YED‹NC‹ BÖLÜM
(‹NSAN) Ruh-Can-Nefis-Beden ve Nefsin Halleri
Allah’u Teala, bedenlerimizi yaratmadan evvel ruhlar›m›z›
yaratm›flt›r. Can ve nefis ruha verilmifltir. Bu bak›mdan Ruh, Can
ve Nefis bir, Ten ayr›d›r. Neden tenlerimiz ayr›d›r? Bedenlerimiz
yarat›lmadan evvel, ruhlar›m›z yarat›lm›flt›r. Elesti bi Rab’bikum
hitab›nda Allah’u Teala ile ahitleflti¤imizde, bizlerin nas›l bir insan
oldu¤umuzu bizlere flahit tutturmak için
mülk alemine
göndermifltir. Ayeti kerimede siz nas›l bir insan oldu¤unu ›spatlamadan ölece¤inizi mi zannettiniz buyurmaktad›r. Mülk aleminde
zahiri görünümümüzü sa¤lamak için de bu beden bine¤ini bizlere
vermifltir. Bu bak›mdan bedenler zahiri, ruh, nefis ve can ise
bat›nd›r. Bizler bedenlerimizden baflka, kendimizde bulunan, ne
ruhumuzu, ne nefsimizi nede can›m›z› görebiliriz. Bunlar›n
varl›¤›n› ancak rüyada hissederiz veya nefsini kemale erdiren
insanlar›n, ruhlar› güç kazanarak ya¤aza haliyle, etraf› seyretmeleriyle görülür. fiimdi rüya aleminde rüyalar›m›zla, gidip
gelmemiz, görmemiz, yememiz içmemiz ve zevk almam›z var ki,
beden d›fl› bu hallerin ayn› beden gibi yaflam›ndan dolay›, mülk aleminde, görünmeyen bu varl›klar›n zahiren görünümünü sa¤layan
bedenlerimiz, bunlara bineklik yapar. fiimdi bu ruh, nefis ve can
olan bu k›s›mdan s›rayla bahsedelim.
Ruh nedir? Daha evvelki derslerimizde bunu açt›k. Dedik
ki ruh Allah’u Teala’n›n bir emridir. Hakk›nda konuflulmas› olmaz.
Bir ayet-i kerimede Allah’u Teala flöyle buyurur; Isra suresinin seksen beflinci ayeti kerimesinde.
128
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
17/85
Sana ruh hakk›nda soru sorarlar. De ki; Ruh Rab’bimin
emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmifltir.
Öyleyse Kur’an-› Kerim’de bize bildirilen ilimler içinde,
ruh hakk›nda ne kadar bildirildi ise, o kadar konuflulabilir. O
konuflmam›zda ancak ruhun yaflam› hakk›ndad›r. Kur’an-›
Kerim’de Allah’u Teala devaml› bizlere zat›n›n varl›¤›n›, zat›na
ibadet etmemizi, zat›na teslim olmam›z› ve bize cennetin ve cehennemin hak oldu¤unu, ahiret aleminin varl›¤›n› ve vaadinin yani
bildirdiklerinin, gerçekleflecek oldu¤unu bildirerek, bizlere ak›ll›
olmam›z›, zat›n›n gösterdi¤i yollardan ç›kmamam›z›, hak ve hukuka riayet etmemizi, bizim bir ömür boyunca yaflamam›z halinde,
Allah’u Teala’n›n gösterdi¤i yoldan gidersek rahata erece¤imizi
bildirmektedir. Bu bildiriler bedenimize de¤ildir, ruhumuzun kendisinedir. Allah’u Teala, mülk aleminde bile bizlerin bedenlerini
muhatap olarak görmez. Allah’u Teala’ya muhatap olan bizzat ruhlar›m›zd›r. E¤er flayet bedenlerimizi muhatap olarak görseydi
rabb›m›z; Size verdi¤im bu bedenleri hangi yolda kulland›¤›n›zdan
dolay› sizi hesaba çekece¤im. Demezdi.
41/20
Nihayet oraya geldikleri zaman kulaklar›, gözleri ve derileri, iflledikleri fleye karfl› onlar›n aleyhine flahitlik edecektir.
Allah’› inkar eden insanlar, bedenlerine karfl› flöyle
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
129
söyleyeceklerdir.
41/21
Derilerine; Niçin aleyhimize flahitlik ettiniz? Derler. Onlar
da; Herfleyi konuflturan Allah, bizi de konuflturdu. ‹lk defa sizi O
yaratm›flt›r. Yine O’na döndürülüyorsunuz derler.
Bu ayeti kerimeler bizi az›c›k düflündürecek olursa, hitap
bedene de¤il ruhlarad›r. Öyleyse Ey insan!.. varl›¤›n›n, et ve
kemikten oluflan cisminin, bir varl›¤›n gölgesi oldu¤unu düflündün
mü? Mademki Allah’u Teala bu alem ahiret alemin benzeri ve gölgesidir buyuruyor, bu alemdeki varl›klar›n görünümü bir gölgeden
öteye geçemez. Buna göre bizler hakikati terk eder, gölgeyle vakit
geçirirsek, hüsrana u¤rar›z.
Biz bir insan görsek ki, bir ifl yap›yor, dönüp yapt›¤› ifli
bozuyor, tekrar ayn›s›n› yap›yor. Bu insan bu hareketine hep böyle
devam ediyor. Bunu gören bir insan da bu adam›n yan›na gelerek,
sen ne yap›yorsun böyle, bir taraftan yap›yor bir taraftan y›k›yorsun, sonra tekrar y›kt›¤›n› ayn› flekilde yap›yorsun, senin
yapt›¤›ndan ben bir fley anlamad›m, bana izah eder misin
Dedi¤inde; O bir taraftan yap›p bir taraftan y›kan insan da,
karfl›s›ndakine hiçbir fley, burada kendim u¤rafl›yorum derse,
insan›n bu adam› normal bir ak›l sahibi gibi görmesi mümkün mü ?
‹flte bizler de yok olacak bedenlerimizle u¤rafl›r, onun binicisi olan
ruhumuzu görmez, varl›k olarak gördü¤ümüz bu bedenlerimizle
130
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
vakit geçirir durursak, yaflam›m›z› dünya hayat›yla kaim görür,
ölümü düflünmeden, yaratan›m›z taraf›ndan hesaba çekilece¤imizi
hat›rlamadan, helal haram demeden, dünyay› arzulamam ve nihayet
dünya mal›yla, çoluk çocukla övünür, kendi ruhumuzu, hakiki
varl›¤›m›z› unutur, bunun sahibi olan Allah’u Teala’y› hat›rlamaz,
bir hiç olacak varl›kla vakit geçirirsek, kendimize yaz›k ederiz.
Bu flekildeki yaflant›m›za bir misal verecek olursak; Bir sis
tabakas› kabul et. Bu sisi gözümüzle görürüz. Biraz sonra bir rüzgar veya bir güneflin ç›kmas›, ortal›¤›n biraz ›s›nmas›yla bu sis
tabakas› gözümüzün önünden kaybolur gider. ‹flte insan hayat›
buna benzer. Varl›k olarak gördü¤ün bu bedenler veya bu alemler
ölüm an›nda gözümüzden böyle bir sisin da¤›l›fl› gibi da¤›lacak.
Varl›k olarak hakiki kisvemiz olan ve ebedi ölmeyen, dünya ve
ahirette devaml› Allah’u Teala’n›n hitab›na mazhar kalan, ruhumuzla bafl bafla kalaca¤›z.
fiimdi ey insan! Bir düflün. Bu hakikatler içerisinde sen
neyle u¤rafl›yorsun. Burada bir beyt akl›ma geliyor;
Allah’tan baflkas›na tap›nmak hiçtir,
Hiç ile u¤raflmak ise deliliktir.
Yine bir beyitte flöyle buyuruyor.
Allah’tan baflka her neye tap›nsa hepsi hiçtir
Yaz›klar olsun ol kimseye ki bir hiç iledir.
fiimdi hakikatde, neyi görmemiz laz›m geldi¤ini bir nebze
ö¤rendiysek, bunun bizi tefekküre sürüklemesi laz›m gelmez mi?
Yani, ben kimim, nerden geldim ve nereye gidece¤im. Yunus Emre
Hazretleri bu söyledi¤im kelama bir beyt söylüyor.
Nereden gelip gitti¤ini
Bilmeyen hayvan imifl.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
131
Demek ki tefekkür bizi bedenlerimizle de¤il, ruhumuzla
olmam›z›, onun daha evvelki durumlar›n› ve daha sonra dünya
hayat›ndan ahiret hayat›na geçiflini ve nihayet yaratan› taraf›ndan
hesaba çekilece¤ini düflündürür. ‹flte böyle düflünen insanda, insan
d›r. Art›k onun kalbi Allah korkusuyla doludur. Çünkü o kendisinin
sorumsuz olmad›¤›n› bildi, yaratan›na karfl› vazifelerini idrak etti.
Her nerde olursa olsun, yaln›z olmad›¤›n› anlad›.
‹flte böyle insanlar›n her birinin kalbinde muhaf›zlar,
bekçiler, polisler vard›r. Bunlar, bunlar›n korkusundan kötülük
yapamazlar. Bunun d›fl›ndaki her insan›n da bafl›na bir muhaf›z, bir
bekçi dikemezsin. Allah’dan uzaklaflanlar, bunlar kendilerini yaln›z
hissederler. Bu bak›mdan ak›llar›na gelen, nefsinin her gösterdi¤ini
yapmaya çal›flarak yaln›zl›ktan kurtulmak isterler. ‹flte bu durumda
olan insanlar kendilerini bir hayat boyu, hem iflkenceye tabi tutar,
hem de Allah’›n kat›ndan uzaklaflarak, hayatlar›n› bofla geçirmifl
olurlar.
fiimdi her insan bafll› bafl›na bir varl›kt›r. Yine her bir insan
bir kumandan durumundad›r. Ayn› zamanda yer yüzünün halifesidir. Bu durumda ilk düflünülecek fley bedenlerimizden ziyade
ruhumuzdur. Bedenlerimizin r›zk›na Allah’u Teala kefildir. Ama
ruhumuzun Cennet veya Cehenneme girmesine Allah’u Teala kefil
de¤ildir. O bizim yapm›fl oldu¤umuz fiiliyatlarla “Eleysallahu bi
ahkemil hakimin” olarak karar verecektir.
Öyleyse buna göre, benim dünya hayat›mda Allah’u
Teala’n›n r›zk›ma kefil oluflunu unutur, her fleyi kendimden gibi
bilir öyle düflünerek bir h›rsa kap›l›rsam, bir yerde flirke de girerim.
Çünkü benim r›zk›m hakk›mda, karar› veren Allah’u Teala d›r.
Allah’u Teala’n›n yerine kendimdenmifl gibi karar vermem Beni
132
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
flirke sokmaz m›? Dünyaya meylederek helal haram demeden
dünyay› toplamam baflkalar›n›n haklar›na tecavüz etmem, beni nefsime karfl› zalim bir zorba yapmaz m›? Halbuki benim r›zk›m neyse
benim ona bir ad›m atmam yeterlidir. Muhakkak ki r›zk›m› Allah’u
Teala bana verecektir.
R›z›k nedir? Bir insan›n bir hayat boyu yiyip içmesi, giyip
eskitmesi onun r›zk›d›r. Bunun d›fl›ndakiler ise ahir miras kalacak
olan emanetlerdir. Öyleyse ahir miras kalacak olan emanet ehlime
helal olur da bende helal haram demeden onu almaya çal›fl›rsam,
r›zk›m olmayana haram kar›flt›r›r, kendimi vebale atar, yevmi
k›yamette evlad›n anas›na, baban›n evlad›na hiçbir kimsenin hiçbir
kimseye fayda vermeyece¤i bir günün azab›ndan çekinmeden haklar› gasp edersem, benim r›zk›m de¤il benim günah›md›r. Bunlar
gizli flirklerdir.
Allah’u Teala’n›n hakk›mdaki kararlar›na teslim olursam,
zaten benim r›zk›ma da Allah’u Teala kefil oldu¤una göre, benim o
iflime sebep olarak, bir ad›m atmam yeterli olacakt›r. As›l düflünülecek taraf›m›z, ruhumuzun gelece¤idir. Dünya hayat›nda bedenimin
r›zk›ma kefil olan Allah’u Teala’n›n yerine, kendi rahatl›¤›m için
elimden gelen herfleyi yap›yorum da, ahiret aleminde yok olmayan
bir varl›¤›m›n gelece¤ini düflünmüyorum, ona bir haz›rl›kta bulunmuyorum. fiimdi bu olaylar› bir tefekkür edecek olursak, neyle
u¤rafl›yoruz, ve ne kaybedip ne kazan›yoruz. Yukar›daki mevzuda
da anlatt›¤›m gibi, Allah’u Teala bizlerden yaln›z bana ibadet et
demiyor. Siz dünyan›z› imar ediniz buyuruyor. Bu durumda biz
hem dünyada geçimimiz için çal›flaca¤›z, hemde ahireti
unutm›yaca¤›z. Burada bir beyt akl›ma geliyor. Bu beyti hem
söyliyelim hemde açal›m. Taktiri kendi duygular›m›za b›rakal›m.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
133
El fakri fakri el fakri fakri
Demedim mi ol alemler fahri
Fakrini zikret fakrini zikret
Fakri fenada buldu bu gönlüm
fiimdi burada fakr fakirlik demek de¤ildir. Arapça’dan
Türkçe’ye geçmifl baz› efl anlaml› kelimeler vard›r ve bunlar›n
yanl›fl anlafl›lmas›, bizleri dinimizde hurefalara sürükler. Bunun
nas›l bir yanl›fl anlam olduklar›n› daha evvelki dersimizde kabir ve
mezarlardan bahsederek anlatt›m. Bu da ona çok yak›n olarak,
yanl›fl anlamam›za sebebiyet veren bir kelamd›r. Burada fakr, fakir
demek de¤il, dünyan›n mal› bir insan›nda olsa, e¤er o insan mal›n
sahibini bilir, mal›n› mal›n sahibine gönülden teslim eder de, hiçbir
fleyin sahibi de¤il, yaln›z verilenlerin bekçisi ve emanetçisi olarak
kendini görürse, kalbinden dünya hevas›n› siler, Rabbine teslim
ederse, bu insan Fakr d›r. Yani dünyada mal olarak her fleye sahip
de olsa, gönül aleminde her fleyin sahibine varl›¤›n› teslim edip
hiçbir fleyin sahibi olmad›¤›n› bilmektir. ‹flte yukar›daki beyitten de
bunu anl›yoruz.
21/107
(Resulüm) Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.
Bu ayeti kerimeye göre, alemler hat›r›na yarat›lan ve alemlere rahmet olarak gelen Peygamber Efendimiz hiç fakir olur mu
Hadisi kutside Allah’u Teala; Sen olmasayd›n bu alemleri
yaratmazd›m dedi¤i habibini hiç fakir eder mi?
134
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ey insan! fiimdi bir düflün alemler hat›r›na yarat›lan Resuli
Ekrem ve Nebiyi Muhterem Efendimiz, o kalbindekilerine Allah’u
Teala dan baflka her ne varsa onlara bir La k›l›nc› çekmifl, La dedin
mi bir bak, yok denildi mi yok olan fley var olur mu? Öyleyse
Peygamber Efendimiz de kalben yarat›lan varl›klara La deyip bütün
yarat›lanlara yokluk k›l›c› çekmifl olan illa bir olan Allah’dan baflka
her fleyi yok eden bir kalple Allah’u Teala’ya teslim olmufl bir
Peygamber Fakr durumundad›r. ‹flte böyle bir peygambere el fakri
fakri elfakri fakri demekle fakrin sahibi böyle bir yaflam›n zirvesindeki Peygamber
Demedi mi O alemler fahri, fakrini zikret yani sen de gönlünde benim gibi olmaya çal›fl, çok kazan, fakat mal›n sahibini bil,
mal ve mülke karfl› haris olama. O maddeyle Allah’u Teala’n›n rahmetine ere bilmen için, ihtiyac›n d›fl›nda tedbirini ald›ktan sonra
onu Allah yolunda tasadduk et. ‹flte bir ayeti kerimede Allah’u
Teala canlar› ve mallar›yla Allah yolunda cihat ediniz buyurmaktad›r. Peygamber Efendimizin yapt›¤›n› yapmak sünnet ise, yetmifl
iki f›rkan›n f›rka› naciyesi ehli sünnet vel cemaatsa ve bizde ehli
sünnet vel cemaata dahil isek, elbetde ki Peygamber s.a.v.
Efendimize benziyece¤iz, o da bizi Allah’u Teala’n›n iste¤ine benzetmek için, bizlere Peygamber Efendimiz, kendi yapt›¤› ibadet
fleklinin ve tak›nd›¤› tavr›n›n, gösterdi¤i ahlak› faziletin bizlerde de
görmesini istedi¤i için bunlar›n yap›lmas›n› emretmektedir. Yine
bir hadisi fleriflerinde. Siz Allah’›n ahlak›yla ahlaklan›n buyurmaktad›r.
Bu kelam› duyan mübarek Ebu Bekr S›d›k Efendimiz de,
Ya Resulallah ben de Allah’u Teala’n›n kaç tane ahlak› var deyince, iki cihan serveri Hazreti Muhammed s.a.v. Efendimiz. Ya
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
135
Ebabekr sende ya alt›s› eksik, ya da yedisi, diye cevap verir. Ey
benim Müslüman kardeflim düflünebiliyormusunuz. Allah’u
Teala’n›n üçyüz altm›fl küsür ahlak›ndan ya alt›s› veya yedisi eksik
olan Ebu Bekiri S›dd›k’› Allah’u Teala bizleri onlar›n flefaatlar›na
nail eylesin. Onun içindir ki Peygamber Efendimiz bizleri Allah’u
Teala’n›n ahlak›na benzetmek istemesi, felaha erdirmek, korumak
ve himaye etmek içindir.
Allah’u Teala’n›n zat›na muhatap tutulan ruh’umuz, bu
kadar k›ymetli ve varl›klarda bizler için yarat›l›rsa, yer yüzünde fitnenin ç›kmamas› için Allah’u Teala bizlere kanunlar›n› bildirmifl
kendi rahatl›¤›m›z için bizlere yol göstermifltir. Bizlerin de Allah’u
Teala’n›n bu kanunlar›na uymas› Allah’u Teala’n›n bizlerin
üzerindeki nimetini art›r›r.
Ruh da bulunan cana gelince can diriliktir hareketliliktir
yani yaflamd›r canda hiçbir zaman ölmez. Külli ruh Allah’u Teala
oldu¤u gibi külli can da Allah’u Teala’d›r. Canlar candan bir
zerredir. Yine Yunus Emreden, bir beyt akl›ma geliyor.
Canlar ölesi de¤il Tenler ölesi…
Öyleyse canlar ölmedi¤ine göre, canda diri olup, kendine
verilen nesne de devaml› emanet ise, emanet olarak, vazifesini ifa
eder. Mesela insandan baflka yarat›lan varl›klar, ölüp yevmi
k›yamette, tüm hayvanlar yani canlar, bir birini incitenler,
Eleysallahu bi ahkemil olan Allah’u Teala’n›n huzurunda Allah’u
Teala k›ssas› uygulay›p yok olacaklar. Bunlardaki canlar emanetdir
bir daha dirilme olmad›¤› için canlar küllide toplanacak. Emanet
dedi¤imiz canlar›n bu manada dedi¤imiz bu mahluklar›n üzerindeki canlard›r.
Kendine verilen nesnede devaml› dedi¤imiz ise biz insan-
136
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
lardaki ruhumuzda bulunan canlard›r. Ruhlar ölümsüz oldu¤undan
ruhumuz var oldukça, bizlerlen beraber kalacak olan canlar›m›zd›r.
Ruhda emanet olmayan kendine verilen nesnede devaml› ise
dedi¤imiz de bu manadad›r. Demek ki canlar da ölmez, ölenler,
canlar›n kulland›klar› maddelerdir.
Nefsin hallerine gelince. Nefsi daha evvel tarif ettik burada
da dersin mevzusu oldu¤u için etrafl› anlatma da yarar var. Nefsin
tarifini yapt›¤›m›zda dedik ki; Yiyip, içip, cima yap›p üreyen,
hareket edip yer de¤ifltirebilen, arzu ve istek sahibi olup, bu arzu ve
iste¤ine kavuflmak için helal, haram demeden ona kavuflmak
isteyen, kendi rahatl›¤›ndan baflka hiçbir fley düflünmeyen nesne
nefistir.
Niçin Allah’u Teala nefsi böyle yaratt›. E¤er nefsin bu hali
olmasayd›, yarat›lan nebatat›n d›fl›ndaki canl›lar birer bitkisel
hayat›n durumu gibi olur, hale r›za gösterir, sevap ve günah
olmazd›. Allah’u Teala’n›n yaratma gayesine ters düflerdi. Bu
bak›mdan her nefis sahibi bencillik yapacak, arzu ve istek duyacak,
her türlü zevk ve sefa için u¤raflacak, hayata ba¤lanman›n zevkini
ç›karacak. Bu durumda insan nefsinle mücadele ederek Allah’u
Teala’n›n emir ve nehiylerini yerine getirip getirmemekle sevap ve
günah alacak, kendisinin nas›l bir insan oldu¤unu ›spatl›yacak.
‹rade-i cüziyesi elinde olmayan insan ve cinlerin d›fl›nda
yarat›lan canl›lar, yapacaklar› vazifeler üzere programl›
olduklar›ndan, bunlar›n sevap ve günahlar› yoktur. ‹flte hayvanlarda bu guruptand›r. ‹flte nefis sahibi olup da insanlar›n d›fl›ndaki tüm
hayvanlar böyledir.
Burda akl›m›za flöyle bir soru gelebilir. Öyleyse nefsimi
böyle yaratan Allah’u Teala bana bu nefsi verip de bende bununla
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
137
hükümlendi¤imde, ifllemifl oldu¤um günahlardan beni nas›l sorumlu tutar. ‹flte iflin özü burda yarat›lanlar› üçe ay›r›yoruz.
1 - Allah’u Teala’n›n murad› ve kendi program› içinde
yarat›lanlara ne vazife verildiyse o vazifede sebat eden sevap ve
günah ifllemeyenler. Mesela melaikeyi kiram gibi. Belli bir vazife
üzerine programl› olanlar. Secdedeyse devaml› secdede, Allah’u
Teala’y› tesbih eder, k›yamdaysa k›yamda, tahiyyataysa tahiyyatta,
velhas›l hangi ahval üzerine yarat›lm›flsa, o ahval üzere vazife
yapar. Bunlar›n sorumluluklar› yoktur. ‹flte bu hal üzerine yarat›lanlar.
2 - insanlardan baflka nefis sahibi olarak yarat›lanlar.
Allah’u Teala bunlar› da kendi program› içinde yaratarak bunlara
vazifelerini iç güdüsel (f›trat olarak) hallerini ifllemifl. Bunlar bu
içgüdüsel halleriyle, yani Allah’u Teala’n›n bu mahluklara ifllemifl
oldu¤u f›tratlarla, bunlar vazifelerini ifa ederler. Aralar›nda birbirlerine karfl› biraz haflin davranan mahluklar, bunlar›n f›tratlar›ndaki
bu hasletlerden vazifelerini ifa ederlerken yapt›klar› bu gibi afl›r›
hallerlen Allah’u Teala bunlar› yevmi k›yamette toplayacak.
81/5
Vahfli hayvanlar toplan›p bir araya getirildi¤inde.
Yani Allah’u Teala bunlara k›sas› uygulayacak ve yine rahmetinden bunlar› yok edecek, bunlara da bir azap yoktur.
3 – ‹nsanlara gelince, kainat bunlar için yarat›ld›¤›ndan
irade-i cüziye bunlar›n eline verilmifl, bu bak›mdan insan yarat›lan
hiçbir varl›kla k›yaslanamayacak flekilde yarat›lm›flt›r. Eflrefil
mahluk oluflunun s›rr› da bundand›r. Daha evvelki derslerimizde de
138
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
de¤indi¤imiz gibi, Allah’u Teala’n›n insan akl› ötesi, yaratma
sanat›n›n isbat› için, insan› yaratm›fl, insan› iradesiyle bafl bafla
b›rakarak, insan›n kendi iradesi içersinde zat›n›n bilinmesini murat
etmifltir.
‹flte bu hususiyet, hiçbir yarat›landa olmad›¤›ndan, insan
hem eflrefil bir mahluk olmufl, Hemde Allah’u Teala’n›n zat›na
muhatap tutulmufltur. Bütün yarat›lan mahlukatlar›n d›fl›nda yaln›z
insanlar, Allah’u Teala’dan muratlar› nisbetinde ne istedilerse
Allah’u Teala insanlara istediklerini vermifl ve insanlar›n bu arzu ve
istekleri kendilerine kader olmufltur.
Allah’u Teala insanlara zat s›fatlar›ndan vermifl, zat›na
yak›n yarat›p insan› zat›na muhatap tutmufltur. Bu durumdand›r ki
insana ruhundan bir cüz-i sini vermifltir. ve bu ruh sahibi olan insan
hiçbir mahlukatta bulunmayan bu ruhla, bu nefse galebe çalar.
Ahlak›n› güzellefltirir, hayvansal yaflamdan kurtulur. ‹rade ve
karakter sahibi olarak, nefsini kemale erdirir. Nefsinin fena arzu ve
isteklerini bu ruhla yola getirir ve nefsini hükmü alt›na al›r. ‹flte
insan, iflte varl›k, iflte yarat›lman›n gayesi. ‹flte insan›n eflrefil
mahluk oluflu.
Ey insan! Hala m› nefsimize hakim olamay›p, içgüdüsel
mahluklar›n yaflant›s›na özenerek, onlarla yar›fl›rcas›na müsabakaya girifliriz. Bizi yaratandan, bu durum karfl›s›nda haya etmez
miyiz? ‹flte yerini bilmeyenlere Allah’u Teala Kur’an-› Kerim’de;
25/44
Yoksa sen, onlar›n›n ço¤unun gerçekten (söz) dinleyece¤ini
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
139
yahut düflünece¤ini mi san›yorsun ? Hay›r, onlar hayvanlar gibidir,
hatta onlar yolca daha da sap›kt›rlar.
Allah’tan korkan ve utanan için, bundan daha ac› ve ›zd›rap
verici bir iflkence var m›d›r? Nefsimize uyarak, kendimizi hakl›
görmeyelim. Kötü ifller peflinde koflmayal›m. ‹nsan olarak flerefli
yarat›lmam›z dolay›s›yla yarat›lanlar aras›nda yerimizi bilelim nefsimizi kemale erdirelim.
Evvelki derslerimizde nefsi derecelendirdik. Dedik ki, nefsin yedi hali vard›r.
1- Nefsi Emmare
2- Nefsi Levvame
3- Nefsi Mülhime
4- Nefsi Mutmainne
5- Nefsi Raziye
6- Nefsi Marziyye
7- Nefsi Safiye
Kitab›m›z›n bafl›nda nefsin özüne de¤inerek gittik. Burada
dersimizin mevzuu oldu¤u için biraz daha etrafl› olarak açal›m.
1-Nefsi Emmare nedir? Nefsin bu halindeyken insan, her
türlü yalan› söyler. ‹çki içer, kumar oynar, zina yapar, haram da yer,
h›rs›zl›k da yapar. Yani velhas›l akl›m›za ne kadar kötülük geliyorsa, bu insan bu nefis halindeyken, yapt›¤› kötülükleri ifller. Kifli
kendi nefsinin esiri olur. Nefsi onu her türlü kötülükler peflinde
sürükler. Nefsine karfl› mücadele etme yetene¤ini zay›flatm›flt›r.
Nefsinlen mücadele etmek istese de kötü al›flkanl›klar› dolay›s›yla
kolay kolay bunlar› terk edemez. Ya muhitindeki insanlar›n veya
yak›nlar›n›n teflvikleriyle yine bu halini sürdürür. ‹slamiyetten söz
edildi¤i zaman da, kendi konuflmas›yla ‹slamiyet’i kimseye b›rak-
140
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
maz, sen benim kalbime bak der ve kendi kendisinin kelam›yla kendini cennetin ortas›na gönderir. ‹flte bu nefsi emmaredir.
fiimdi ey o¤ul! ‹slamiyet, kelamla hiçbir ifl yapmadan
yaflanmaz. ‹slamiyetin her türlü kötülü¤ün memba-› olarak reklam›
da olmaz. Kalbime bak kalbime deyip, ‹slamiyet’i kötülüklerin
memba-› olarak kendi yaflant›nla mütenasip gösterip, hiçbir ifl tutmadan, kendi kendine karar verip, dünyada hak hukuk tan›mayan
hallerinlen, ‹slamiyet benim kalbimde deyip, ‹slamiyet’i, etrafa
kötü örnek olup, kötü tan›tamazs›n. Seni görenler senin flerrinden
bizar olsunlar, islamiyet bu ise böyle din olmaz olsun desinler,
insanlar› dinlerinden so¤utarak uzaklaflt›ras›n, milletinde vebalini
yüklenesin, kendi kendinin verdi¤i kararla da cennete giresin. Bunu
akl›n al›yor mu? Bu söyledi¤ine sen de inan›yor musun? Biraz
düflünecek olursan, kendinin de yalan söyledi¤ini görmeyecek
misin? ‹flte bizi düflünmekten men eden, bu nefsimizin hali, hep
yapt›klar›m›z› bize hofl gösterir. Dedik ki, ak›l Allah’› idrak edici
yani, tan›y›c› flekilde yarat›ld›. Bu bak›mdan Allah’u Teala;
10/100
Allah’›n izni olmadan hiçkimse inanmaz. O, ak›llar›n› kullanmayanlar murdar (inkarc›) d›rlar.
‹flte biz yapm›fl oldu¤umuz kötülüklerlen, iç içe
yaflad›¤›m›zdan, yapt›klar›m›z›n kötü oldu¤unu akl›m›z bize
hat›rlatmas›na ra¤men, biz bu yapm›fl oldu¤umuz kötü ifllerin
üzerinde düflünmek istemeyiz. Düflünmedi¤imiz müddetçe de, nefsin i¤vas› olarak bize vermifl oldu¤u karanl›k yollar›n batakl›¤›n›
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
141
hep do¤ru olarak görür, yapt›klar›m›zdan vazgeçemeyiz. Bu durum
karfl›s›nda söyledi¤imiz kelam›n, yani kalbe bak kalbe kelam›n›n,
bir de¤eri var m›d›r? Kalp hayvanlarda da var. Onlarda m› kalpleriylen Allah’u Teala’n›n vaad etti¤i cennetlerine nail olacaklar.
Ey o¤ul! ‹slamiyet iyi ifllerin memba-› d›r. ‹slamiyet’e girdiysen,
‹slam’›m diyorsan, ‹slam’a lay›k olmaya çal›fl. Düflün ve tefekkür
et. fiayet düflünmeye bafllarsan akl›n sana hakk› gösterecek,
ç›kmaza girersen din alimleri sana ›fl›k tutacak, yolunu ayd›nlatacak
ve felah bulacaks›n. Bu düflünce ve tefekkür seni ‹slam mektebinin
talebesi yapacak, flayet bu mektepte kendini yetifltirirsen, yaflam›n
tad›n› al›r, insan olman›n ulviyetine kavuflur, huzuru yakalars›n.
‹slam sana fleref, haysiyet ve onurunu kazand›r›r. Kifliyi
irade sahibi k›lar. ‹slam’›n d›fl›nda olan kimseler için Allah’u Teala
onlar›n kalplerinin da¤›n›k ve huzursuz olduklar›n› bildiriyor.
Evvelki derslere dikkat edecek olursak, ‹slam’›n d›fl›nda onlar›n
kalplerinin nas›l da¤›n›k oldu¤unu izah ettik. ‹nsan›n akl›n›n
Allah’u Teala’y› bilmesi, lakin kalbinden ve isyan›ndan Allah’u
Teala’ya isyan edifli ve ona ram olmamay›fl›, Rab’b›n› Allah olarak
tan›mamay›fl› dolay›s›yla, kiflinin kendisiyle bitmeyen mücadelesi,
onun kalbini yaflam boyu huzursuz eder. Onun için felah ‹slam’dad›r. Bu bak›mdand›r ki, Peygamber Efendimiz bir hadisi
flerifinde;
Onlar bizdeki huzuru bilmifl olsalard›, bizden bu huzuru
almak için harp ederlerdi. buyuruyor.
Öyleyse hep beraber ‹slam’› yaflayal›m. ‹slam’daki huzuru
yakalay›p, flu hayat dedi¤imiz birkaç saatlik dünya hayat›m›z›
huzursuz yaflayarak dünya ve ahiret alemimizdeki hayat›m›z›
karartmayal›m. ‹slam’daki huzurun vermifl oldu¤u flevk, insan›
142
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Yaratan’a karfl› dürüst k›lar. Bu dürüstlü¤ü elde eden insanlar,
karfl›s›ndaki insanlara da dürüst davran›rlar. Bu bak›mdan bu gibi
insanlarla konuflan insanlar bunlar›n do¤ru olufllar›ndan dolay› bunlara bir güven beslerler. Bu bak›mdan bu gibi insanlar emin kifliler
olarak tan›n›r. Onlar› düflmanlar› sevmese de, yine bu gibi insanlara
güvenirler. Misali ise Peygamber s.a.v. Efendimizdir. Kavmi
aras›nda do¤rulu¤undan, onu sevmeyen düflmanlar› bile ona
Muhammed’in Emin demifllerdir. Bundan flunu anl›yoruz ki, nice
varl›kl› insanlara, emin denmiyor da, sözlerine itimat edilmiyor da,
varl›¤› da olmasa bile bu gibi insanlar emin ve güvenilir oluyor.
Demek ki, ‹slam’› yaflayan ve onunla hükümlenen insanlara
islamiyet benli¤ini kazand›r›r. ‹flte insan› eflrefil mahluk yaratan ve
kamil din olarak göndermifl oldu¤u, ‹slam diniyle Allah’u Teala
insanlar› kemale erdirmek ister.
Allah’u Teala insanlar› di¤er yaratt›klar›na karfl› ma¤rur,
haysiyet ve flerefini koruyan, iffet ve namusuna sahip ç›kanlar
olarak görmek ister. Bu gibi duygular›m›z› kaybetti¤imiz an, bizim
di¤er hayvanlardan hiçbir fark›m›z kalmaz. Bu bak›mdand›r ki,
‹slam d›fl›nda olan, ‹slam’› yaflamayan insanlar›n birbirlerinin
yan›nda de¤eri yoktur. Onlar›n birbirlerinin yan›ndaki tek de¤eri ,
elindeki maddesi nispetindedir.
Ey insan! Elinde hiçbir varl›¤›n da olamasa Allah’u Teala
dini ‹slam’da maddeye de¤er vermeden, insanlar›n Allah’u
Teala’n›n indindeki de¤eri çok yüksek oldu¤u için, müslüman›
müslüman›n kardefli ilan etmifltir. Kardefller aras›nda ise madde
gözetilmeksizin hep beraber ayn› inanç ve ayn› düflünce içersinde
Allah indinde birdirler.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
143
Bu durumda elbirlik s›ms›k› Allah’›n dinine sar›lal›m, birbirimizden ayr›l›p da¤›lm›yal›m. Allah’›n üzerimizdeki nimetlerini
düflünelim, Allah’u Teala ayeti kerimesinde;
3/103
Hep birlikte Allah’›n ipine (islâma) s›ms›k› yap›fl›n, parçalanmay›n. Allah’›n size olan nimetini hat›rlay›n. Hani siz birbirinize düflman kiflilerdinizde O gönüllerinizi birlefltirmiflti ve onun nimeti sayesinde kardefl kimseler olmufltunuz. Yine siz bir atefl çukurunun tam kenar›nda iken oradanda sizi o kurtarm›flt›. ‹flte Allah size âyetlerini böyle aç›klar ki do¤ru yolu bulas›n›z.
Allah’u Teala insanl›¤›n lay›k olaca¤› kanunlar›n›
koymufltur. Bu kanunlarla insanlar›n fleref ve haysiyetlerini korumufltur. ‹slam d›fl› yaflayan insanlar ise; fieref, haysiyet, namus ve
iffet tan›mayan, ça¤ d›fl› ve ça¤dafl, ayd›n kelamlar›n› kullanarak,
kendi kendilerine de¤er verdirmek için bu flekilde konuflan insanlar,
nefsinin kötülüklerinden kurtulamam›fl, kendi yaflad›klar›
batakl›klar››n› insanlara hofl göstererek, nefislerin hofluna gidecek
taraflar› bularak, insanlara sinsi bir düflman gibi yaklaflarak, kendi
afla¤›l›k komplekslerini, dini ‹slam’›n vakarl›¤› karfl›s›nda, sükuna
erdirebilmeleri için, ça¤d›fl› laflar› ile, çöl kanunu kelamlar›yla,
ayd›n kelimeleriyle kendilerni avutup, kendilerne ve ‹slam’a tuzak
haz›rlayan insanlar! ‹flte nefsi emmarede her türlü kötülü¤ü yap›p
da, dilinle kendi kelam›yla kendisi hakk›nda karar verip, cennete
144
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
giden insan›n haliyle, bu kafirin bu flekildeki kelimeleri aras›nda ne
fark var.
Ey o¤ul! Uyan›k ol. Tuzaklara düflme, tuzak bir de¤il, iki
de¤il, üç de¤il. Ak›ll› ol, ‹slam’› yafla. Tarih boyunca ‹slam’a
haz›rlanan tuzaklara, atalar›m›z düflmemek için, onlar›n tuzaklar›
karfl›s›nda, onlarla savafld›lar. Bugün sen zannediyor musun kafir
benim yan›mda, benimle beraber? O, tuza¤›na devam etmekte,
bugün kafirle iç içe yaflamam›z varsa, onun bize haz›rlad›¤› tuza¤›
yuttu¤umuzdand›r. Az kald› ki bize bu tuzaklarla istedi¤i oyunu
oynas›n. Hele bir dal›na basmaya gör. Öyleyse o kafir benim
saf›mda de¤il, biz onun saf›na geçtik. Hala m› uyuyaca¤›z?
Ecdad›n›n ayd›nl›k yoluna, onun emanetine, bu vatan için can›n›
vermifl, kan›n› bu topraklarla yo¤urmufl, atan›n miras›na sahip
ç›kmayacakm›s›n? Peygamber Efendimiz bir hadisi fleriflerinde;
Size öyle bir emanet b›rak›yorum ki, ona s›k› s›k›ya
sar›ld›kça felah bulursunuz. Bunun üzerine sahabeyi kiram, ya
Resulallah o nedir deyince, Peygamber Efendimiz, O emanet size,
Kur’an’d›r buyurur.
Allah’u Teala ise bir ayet-i kerimesinde
23/71
E¤er hak, onlar›n kötü arzu ve isteklerine uysayd›, mutlaka
gökler ve yer ile bunlarda bulunanlar bozulur giderdi. Hay›r; Biz
onlara flan ve flereflerini getirdik, fakat onlar kendi flereflerine s›rt
çevirdiler.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
145
‹flte bize unutturduklar› bu hassas konular› kafir bildi¤i
için, hala daha Kur’an-› Kerim’i ortadan kald›rmak için mücadele
ediyorlar. Nas›l ki onlar, atalar›n›n miras› olarak dinsizli¤i nesilden
nesile devrediyorlarsa, bu atalar›n›n miras›n›, dinsizli¤i b›rakmamak için, birbirleriyle adeta müsabaka halinde yar›fl›yorlarsa, ‹slam
da bunun tam z›dd›, uyur gezerli¤i içinde, vurdumduymazl›¤›
içinde, afyon yutmufl, uyuflturulmufl duruma gelmifltir. Bu durumda
kendinden habersiz, kafirin manyetik alan›na kendini kapt›rm›fl
gidiyor. Bunlar ‹slam’›n bu durumundan uyanmamas› için, arada
bir sanki müslümana bir yard›m yap›yormufl gibi görünüp, bir
fayda dokundurur gibi yard›mlarda bulunuyorlarsa da bunlara inanma.
Buna bir misal verelim. Denizde bal›k avlars›n, oltana bir
bal›k tak›l›r, e¤er oltay› devaml› çekersen bal›k misinay› k›ra bilir.
Ya ne yapaca¤›z? Oltaya tak›lan bu bal›¤› elde etmek için onu yormak gerekir. Bu bal›¤› nas›l yoraca¤›z? Bal›¤›n istedi¤i gibi kaçaca¤› ve gidece¤i yere do¤ru oltay› biraz boflaltaca¤›z, sonra oltay›
kendimize do¤ru çekece¤iz ve bu harekete devam ederek bal›¤›
istedi¤imiz flekilde teslim alaca¤›z. ‹flte bu günkü durumda kafir ile
‹slam aras›nda zuhur eden olaylar, bu bal›k olay›ndan ne fark› var?
Ey o¤ul! Dinsizler dinsizlik yar›fl› yap›yorsa, bendemi
onun saf›nda yar›flaca¤›m? Hem ‹slam’›m deyip hem kafirle
olaca¤›m. Bu yalanc›l›k veya riyakarl›k olmaz m›? Biz bir insana
sen yalanc›s›n veya riyakars›n dedi¤imiz zaman bize k›zar,
yalanc›l›¤› veya riyakarl›¤› kabul etmez. Peki bu yapm›fl
oldu¤umuz hareketlerimizi neyle ba¤daflt›raca¤›z. Yahut,
davran›fllar›m›z› nas›l de¤erlendirece¤iz. ‹nsan olan insan,
dosdo¤ru olur. Bu gün hayvanlar› inceleyecek olursak, kendi
146
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
aralar›ndaki yaflamlar›nda, birçoklar›nda toplumsal hayatlar› var ve
bunlar bu toplumlar›nda kendi diflilerini, di¤erlerinden k›skanarak,
onu kendi himayesi alt›na al›r ve diflisine yabanc›y› yaklaflt›rmaz.
Biz insan olarak ne yap›yoruz. Allah’a s›rt›n› dönmüfl flereflerine
s›rt çeviren insanlar›n zihniyetleriyle hükümlenmeye çal›fl›yoruz.
Gayri müslümlerin zihniyeti, Rabbimizin buyurdu¤u gibi (onlar
yeryüzünde gezen dört ayakl›lar gibidir hatta gidiflce daha sap›kt›r)
dedi¤i ayeti kerimesine uygun düflen insanlar›n zihniyetleriyle zihniyetlenmek istiyoruz. Böyle bir zihniyet bir k›z›n bakireli¤i
hakk›nda onu afla¤›layarak, ça¤ d›fl›, eski zamanlar›n adeti der,
örümcek kafal› insanlar›n yaflam›d›r derlerse, flimdi b›rakal›m bu
din mefhumunu diyen, bizi insanl›¤›m›zdan uzaklaflt›ran,
benli¤imizi çökerten, bizi hayvanlardan da afla¤› bir duruma
getirmek isteyen bu yarat›¤›n laf›na, bunu insan yerine koyar, onu
muhatap edinir misin? Böyle yarat›klar›n tek gayesi var, insanlar›
Allah’u Teala’dan uzaklaflt›rmak, sonra onlar› kendi nefsi için istedi¤i flekilde kullanmak.
Ey insanlar! Nefsimize uyup, nefsinizin peflinden koflup
yorulmay›n. Bize hiçbir fayda vermeyecek nefsin arzular›ndan
s›yr›lal›m. Nefsimize hakim duruma gelelim. Nefsi emmareden
kurtulal›m. Allah’u Teala’dan nefsimizin bu durumundan kurtulabilmesi için duada bulunal›m.
Allah’u Teala Bizlere güç ve kuvvet ihsan eylesin.
Nefsimizin bu durumundan kurtulamad›¤›m›z müddetçe, flunu iyice
bilmemiz laz›m ki, bizler baflkalar›n›n elinde oyuncak olmaktan
kurtulamad›¤›m›z gibi, bundan daha kötüsü, Allah’u Teala’n›n
gazab›ndan da kurtulamay›z. Allah’u Teala bizleri nefsine hakim
olan kullar›n›n aras›na ilhak eylesin.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
147
2- Nefsi levvame nedir?
Bu makamda insan, nefsi emmareden kurtulmufltur. Nefsin
ikinci halidir. ‹nsan, kendi irade ve yetene¤ini kullanarak
gösterece¤i gayretle, nefsinin ikinci basama¤›n› yakalar. Bu
haldeyken insan, ‹slamiyet’e dönük olur. Namaz k›lar, oruç tutar,
zekat verir, paras› varsa hacca gider, yani ‹slamiyet’in flartlar›n›
yerine getirmeye çal›fl›r. Bu makam›n iki yüzü vard›r. Bir yüzü
nefsi emareye dönüktür, di¤er yüzü nefsi mülhimeye dönüktür.
Nefsi emaresinden yeni kurtulan insan, devaml› kendi nefsiyle
mücadele halindedir. Çünkü bu halde fleytan onunla u¤rafl›r, onu
yolundan çevirmek ve onu tekrar bat›la sürüklemek için gayret sarf
eder. Allah’u Teala Adem babam›z› yarat›p da, meluna Adem’e
secde et deyince melun büyüklendi de, (‹blis;) Ben kuru bir çamurdan, flekillendirdi¤in kara balç›ktan yaratt›¤›n bir insana secde edecek de¤ilim, dedi.
15/29
Ona flekil verdi¤im ve ona ruhumdan üfledi¤im zaman, siz
hemen onun için secdeye kapan›n.
15/30
Meleklerin hepsi de hemen secde ettiler.
15/31
148
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Fakat ‹blis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan
kaç›nd›.
15/32
(Allah;) Ey ‹blis! Secde edenlerle beraber olmay›fl›n›n
sebebi nedir? Dedi.
15/33
(‹blis;) Ben kuru bir çamurdan, flekillendirdi¤in kara
balç›ktan yaratt›¤›n bir insana secde edecek de¤ilim, dedi.
15/34
Allah flöyle buyurdu; Öyle ise oradan ç›k! Art›k kovuldun.
15/35
Muhakkak ki k›yamet gününe kadar lanet senin üzerine
olacakt›r.
Deyince Allah’u Teala melunun boynuna lanet halkas›n›
takm›flt›r. Allah’u Teala ilk secde emrini verince melaike-i kiram›n
secde edifli var. Melaike-i kiram secdeden do¤ulunca, melunun
boynunda lanet halkas›n› görünce tekrar melaike-i kiram secdeye
varm›flt›r. ‹yi ki bizlerde meluna uyup secde etmemezlik yapmad›k
deyip, flükür secdesi yapm›fllard›r. Bu bak›mdan melun insan›n
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
149
apaç›k bir düflman›d›r.
2/208
Ey iman edenler! Hep birden bar›fla girin. Sak›n fleytan›n
peflinden gitmeyin. Çünkü o apaç›k düflman›n›zd›r.
17/53
Kullar›ma söyle, sözün en güzelini söylesinler. Sonra
fleytan aralar›n› bozar. Çünkü fleytan, insan›n apaç›k düflman›d›r.
Bu durumda fleytan seninle ve benimle u¤raflmayacak da
kiminle u¤raflacak? Zaten nefsi emaresinde olanlar, onun istedi¤i
gibi, belki daha fazlas›n› kötülük olarak yap›yorlar. Melun nefsi
emaresi ile olan›n yan›na gidip de, vaktini onunla harcamaz. Zaten
melun nefsi emaresindekine ne f›s›ld›yorsa, o kimse de rahatl›kla
onu yap›yor. ‹flte nefsi levvamede olanlar, hakikaten bir mücadele
içindedir. Bir taraftan nefsi, bir taraftan dünya, bir taraftan melun
bu makam› s›k›flt›r›r durur. E¤er bu makamdaki insan takvaya
yönelirse, burada melunun, dünyan›n, nefsin hevalar› bu insan›n
üzerinde azal›r ve takva ehli insan Allah’u Teala’ya karfl› bir flevk
duymaya bafllar. Allah’u Teala’y› hem sever, ve hem de O’ndan
korkar. Emirlerine harfiyen uymaya çal›fl›r. Zaten takvadan kas›t,
flüpheli fleylerden kaç›nmak, helal ve harama dikkat etmektir.
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde
150
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
7/26
Ey Ademo¤ullar›! Size ay›p yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise yaratt›k. Takva elbisesi... ‹flte o daha hay›rl›d›r. Bunlar Allah’›n ayetlerindendir. Belki düflünüp ö¤üt al›rlar (diye onlar› indirdi.)
E¤er bu makamdaki insan nefsine ma¤lup olursa, nefsi
emmareye düfler ki, bunu zaman zaman insanlar üzerinde görüyoruz. Bir bak›yoruz ki namaz›nda niyaz›nda olan insanlar, içkiye
ve sefahat alemine yönelmifl, namaz› da terk etmifl niyaz› da. Allah
korusun. fiayet yine bu makamda insan takvaya yönelirse, bunun
bir üst makam› olan nefsi mülhimeye ç›kar.
3- Nefsi mülhime nedir?
Bu makamda insan takva ile süslendi¤inde, helal ve harama dikkat etti¤inde, Allah’u Teala bu insana dünya hayat›nda iken,
zat›na yaklaflt›rmas› için, onu gayrete getirecek, kötü karekterlerini
islah edecek, ahlak›n› düzeltecek olan baz› keramet hallerini
yaflatarak kifliyi flevklendirir. O insan da bu keramet olaylar›yla
Allah’u Teala’ya karfl›, daha çok flevkini artt›r›r. Allah’u Teala’ya
flevki artt›kça, ibadetini artt›r›r, insanlara hizmete bafllar, insanlar›n
hatalar›na karfl› sab›rl› olur. Rab’bini tefekkür eder, üstündeki
nimetlere flükreder, nefse, dünyaya ve fleytana karfl›, daha bir irade
sahibi olur. Bu makam›n da iki yüzü vard›r. E¤er kifli burada ibadetini azalt›r, o makama yak›flmayacak hallerde bulunur ise, oradan
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
151
nefsi levvameye düflebilir. Hatta nefsi emareye düfltü¤ü gibi,
‹slam’dan da ç›karak küfre de varabilir. Allah korusun. E¤er nefsi
mülhime makam›nda insan, daha da takvaya yönelirse, iflte o zaman
o insan nefsi mutmainne ye ç›kar.
4- Nefsi Mutmainne
5- Nefsi Raziye
6- Nefsi marziyye
7- Nefsi Safiye.
Bu makam› konumuz olan ruh nedir bahsinde açt›k? Yine
s›ras› geldi¤inde bunlara de¤inece¤iz. fiimdi konumuz insan olan
ve insandaki ruh, nefis ve can› bu flekilde tamamlay›p, insan deyip
geçti¤imiz bu varl›¤›n, nelere sahip oldu¤unu düflünebiliyor
musunuz? ‹nsan denen varl›¤›n nelerle donat›lm›fl oldu¤unu bir
idrak edebilsek. Bu varl›¤a donat›lan bu ilimlerin bir tesadüf
olmad›¤›n›, Allah denen bir yarat›c›m›z›n bulundu¤unu ve biz bir
gün huzuruna ç›karaca¤›na bir inanabilsek, zaten ifli o zaman
bitirece¤iz. Bu kadar mükemmel yarat›lan insan, eflrefül mahluk
yarat›lan insan, Allah’u Teala’n›n zat›na muhatap tutulur da, alemler insan›n hat›r›na yarat›lan bu insan neyin pefline tak›ld›¤›n›
düflünebiliyor mu? Bu kadar say›s›z nimetleri bize bahfleden
Allah’u Teala’ya, nas›l s›rt çevrilir. O’nun verdi¤i bu hayat ve
madde nimeti karfl›s›nda, O’na nas›l nankörlük yap›l›r? Allah’u
Teala her yaratt›¤›n›n r›zk›na kefil oldu¤u gibi, her yaratt›¤›n›n
r›zk›n› da baz›lar› taraf›ndan baz›lar›na verdirir.
fiimdi ifli geniflletmeden flöyle bir misal verebiliriz. Çal›fl›p
ta büyütmüfl oldu¤umuz çocuklar›m›z›n r›zk›n›, Allah’u Teala
bizim elimizden verdirir. Bizler de o çocuklar›m›z› yetifltirip hayata ba¤lad›ktan sonra, kendi evlatlar›m›z bize s›rt çevirse, bizi
152
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
tan›masa, hatta daha ileri gidip bize hakaret etse, insan olan her
insan›n a¤›r›na gitmez mi? O ki, r›zk›n› da Allah’u Teala’n›n ona
vermesine ra¤men, bizim sadece evlat sevgisiyle evlad›m›za
yaklaflmam›za ra¤men, bu olay bizi etkilerse, yoktan var eden, bize
büyük vaadlerde bulunan Allah’u Teala’ya karfl›, bizler nas›l isyan
eder, nas›l onun söylediklerine lakayt davranabiliriz? Nas›l hiç
ölmeyecek gibi hayatta yer, içer ve güleriz? Biz insan olarak hiç
düflünmez miyiz?
Burada akl›m›z› kullan›r biraz olsun tefekkür edersek, bu
kadar mükemmel yarat›lan bu insan, neyle karfl› karfl›ya oldu¤unu,
hayatta sorumsuz olmad›¤›n› ve Allah’u Teala’ya bir gün
kavuflaca¤›n› idrak eder ve hayattayken yaflant›s›n› ona göre düzenlemeye çal›fl›rsa, Allah’u Teala’n›n hitab› da yukar›daki mevzuda
anlatt›¤›m gibi, bedenlere de¤il ruha olursa ve muhatap tutulan ruh
olursa, bu kadar de¤er verilen ve eflrefül mahluk olan bu insan kendisini bafl›bofl, sorumsuz mu zanneder? Baz› dinde bilgisi olmayan
yukar›daki mevzuda anlatt›¤›m gibi, ortal›¤› kas›tl› olarak
kar›flt›rmak isteyen, Allah’u Teala’n›n emri olan bu ruhu öldürür,
tekrar dünyaya getirir, kedi k›l›¤›na, köpek k›l›¤›na sokar, kötü
ifllerinden dolay› da canavar yaparsa, ölen insanlar› tekrar dünyaya
getirmek suretiyle baz› bedenlere sokarsa, böyle insanlar dinlenir
mi? Ve bu insanlar, nas›l olsa ruh hakk›nda bilgisi olan insanlar›n
kökü kesilmek üzere, sa¤da solda birkaç tane varsa da eliyle veya
diliyle bana ulaflam›yor diye düflüceye kap›larak, meydan› bofl
bulanlar att›klar› kadar palavralar›n› atmaya devam ediyorlar.
Burada bir beytim akl›ma geliyor.
Gün bu gün, dem bu dem, vur bakal›m imana,
Mülkü bafl›bofl mu sand›n, vuruyorsun ‹slam’a
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
153
Kinin senin bana de¤il, senin kinin ‹slam’a
‹slam sana hayat verir, sende düflmans›n ona.
Yafl›n geçmifl, saç a¤arm›fl, görmez misin Hakk’› sen,
fiu fani de¤irmende aç gözünü biraz sen.
‹rkil, silkin, dön kendine, uyan uykuda isen,
A¤la, yalvar, tevbe et, bu can›n sende iken.
Bu durumda bir insan ölür de, onun ruhunun bir daha geri
kesinlikle gelmeyece¤ini Rabbimiz bize bildirirde sen Rabbinin
emrine s›rt çevirirsen, elbetteki o ufac›k ak›l›nla ruhu dünyaya
getirir götürürsün baflka flekillerede sokars›n. Böyle palavralar›nla
at›p tutmanla, nerelere parmak bas›ld›¤›n› biliyor musun? Ve iflte
sana kati olarak ruhun bir daha dünyaya gelmeyece¤ine dair birkaç
tane ayeti kerime. Tabi Allah ve Resulü’ne inan›yor ve Kur’an-›
Kerim’i de hak kitap kabul ediyorsan.
17/85
Sana ruh hakk›nda soru sorarlar. De ki; Ruh Rab’bimin
emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmifltir.
56/83
Hele can bo¤aza dayand›¤› zaman,
56/84
154
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
O vakit siz bakar durursunuz.
56/85
(O anda) biz ona sizden daha yak›n›z, ama göremezsiniz.
56/86
Madem ki ceza görmeyecekmiflsiniz,
56/87
Onu (can›) geri çevirsenize, flayet iddian›zda do¤ru iseniz.
Geçmifl derslerimizde de ruhun tekrar Allah’u Teala’ya
yalvarmas› vard›. Rab’b›m, beni dünyaya geri gönder, ta ki ben terk
etti¤im iman›, yerine getireyim diye. Allah’u Teala da ayeti kerimesinde bu insan›n söylemifl oldu¤u kelam kendisine ait bofl bir
sözdür, önünüzde mezar, dirilece¤iniz güne kadar orada beklersiniz, dedi¤inde ruhun bir daha geri gelmeyece¤ine dair kesin
olarak bildirisidir. Demek ki, ruhlar›n bir daha dünyaya geri gelifli
yoktur. Biz Allah’u Teala’dan elesti bi rabbüküm hitab›nda ne istemiflsek, Allah’u Teala bizlere arzu ve isteklerimizi karakter olarak
ifllemifltir. Bu bak›mdan, daha evvel de söyledik. Bir video band›
kabul et. Bunu hangi televizyonda oynat›rsan oynat. Hep ayn› olaylar› seyredersin. Öyleyse, bizi bizden daha iyi bilen Allah’u Teala
ayet-i kerimesi ile bizlere ruhun birdaha geri gelmiyece¤ini
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
155
hat›rlat›yor. ‹flte bir daha dünyaya gelemeyece¤imize dair bir baflka
ayeti kerime daha. Elesti bi rabbiküm ayeti kerimesi.
7/172
K›yamet gününde, biz bundan habersiziz demeyesiniz diye
Rab’bin, ademo¤ullar›ndan zuhur decek zürriyetlerini kendilerine
flahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbinizim. (Onlarda) evet (buna)
flahit olduk dediler.
96/15
Hay›r hay›r e¤er vaz geçmezse elbetteki biz onun aln›n›
sürükleyece¤iz.
Bu ayeti kerime; Allah ve Resulüne düflmanl›k yaparak
yaflam› esnas›nda, kendilerini sorumsuz zannedenler, Allah’u
Teala’ya isyan eden insanlar, bu ayeti kerimede bunlar için. Çünkü
bu insanlar, vazifelerini yapacaklar ve konuflacaklar. Bu mülk aleminde, k›sa bir ömür içinde ‹slam düflmanl›¤› yaparak, vadelerini
tamamlayacaklar, nas›l bir insan olduklar›n› ›spatlad›ktan sonra
ahirete intikal ettiklerinde yevmi k›yametde hesaplar› dürülerek,
perçemlerinden tutulup, lay›k olduklar› yere at›lacaklard›r.
Bizler ferdi olarak, ahdimizi oynayan artist gibi
oyunumuza devam ederiz. Murat ve dilek Allah’›n bunu unutma.
K›yamete kadar herkes kendini Allah’u Teala’ya flahit tutacak ve
156
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
nihayet, kün fe yekün olup, sonunda Allah’u Teala’ya
döndürülece¤iz.
Daha bunun gibi ayetlerle donanm›fl olan bu Kur’an-›
Kerim’de, ‹nsanlar, Allah’u Teala’n›n Kur’an› kerimine inan›r gibi
görünerek, s›rf din düflmanl›¤› yaparak, ‹slam’a fitne sokarsan
elbette ki lay›k oldu¤un yeri bulur, perçemlerinden tutulur, cehennemin dar bir bo¤az›ndan içeri at›l›rs›n.
Devaml› söylüyoruz, alemler insanlar için yarat›l›r da, bu
insan yaratan› taraf›ndan bafl› bofl mu b›rak›l›r? Evet bir flekilde
insan kendini bafl›bofl b›rak›ld› zanneder. Nefsi hevas›na bürünür,
nefsindeki gurur ve kibrinle, kendindeki benlik ve azametinle,
hayal dünyas›ndaki Rabbi taraf›ndan kendisinin her dedi¤i
yap›laca¤› kanaat›yle, kendini avutan insan müstesna. Halbuki bu
insan, Allah’u Teala’ya verdi¤i ahdin senaryosunu artist olarak,
dünya hayat›nda oynamaya geldi. Kendisinin nas›l bir insan
oldu¤unu ›spatlayacak (kazand›¤›n›z kendi iki ellerinizin
karfl›l›¤›d›r) ayeti kerimesine göre ahiret aleminde hesab› görülecek. ‹flte bu dünya aleminde bunlardan habersiz olan insanlar kendilerini bafl› bofl ve sorumsuz hissederler.
fiimdi ey insan! Ne yapt›¤›n› bilmeden, ne konufltu¤unu
anlamadan, Allah’u Teala’n›n Kur’an-› Kerimindeki ayetlerinden
haberin olmadan, ayetleri kendi nefsinin ve akl›n›n do¤rultusunda
yanl›fllara saparak, ayetleri inkar ederek nas›l de¤erlendirdi¤ini
idrak edebiliyor musun? Allah’u Teala’dan haya etmeden, utanmadan ve korkmadan Allah’›n aleyhinde konuflabiliyorsun.
Allah’›n kullar›na yanl›fl bilgiler aktararak, onlar›n zihinlerini
buland›r›p, kas›tl› olarak çeflitli istikametlere yönlendirmeye
çal›fl›yorsun. Az bir dünya hayat›na karfl›l›k kendini helak ediyor-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
157
sun. Sana yaz›k de¤il mi ?
Ben biliyorum ki, kendinin konufltu¤una kendin de
inanm›yorsun. Ama ne yaz›k ki, akl›n›n do¤rultusu de¤il de, nefsinin do¤rultusunda oldu¤undan, hem seni, hem de zarar verece¤in
insanlar› düflünüyorum da, üzülüyorum. Bir insan bir insana
düflman da olsa, düflman› olan insan çeflitli azaplarla karfl›s›ndaki
düflman›n›n azaba mazhar kald›¤›n› gördü¤ünde bir yerde merhamete gelir ve onun o azaptan kurtulmas›n› ister. Ayetler meydanda. Yaratan yaratm›fl ve olaylar› apaç›k ortaya koymufl. Bizler
Kur’andan bi haber yaflay›p, Kur’an› kapatm›fl›z, tefsirleri aç›p okumam›fl›z, insanlar›m›z Kur’an hakk›nda bilgisiz kalm›fl.
Kalplerinde kalan az bir iman› da kendileri söküp atmak için
u¤rafl›p duruyorlar. Duymad›n m›? (Kur’an, müminin iman›n›,
kafirin küfrünü artt›r›r).
17/82
Biz, Kur’andan öyle bir fley indiriyoruz ki o, müminler için
flifa ve rahmettir. Zalimlerin ise yaln›zca ziyan›n› art›r›r.
Daha çok küfrünü artt›rmak için kur’anla u¤rafl›rsan, duymad›n m› flu hadisi flerifi?
Öyle bir zaman gelecek ki, Allah ve Resulü söylemedi¤i
halde, onlar Allah ve Resulü böyle söyledi diyecekler.
fiimdi tefekküre dalarak, kendinin nas›l bir insan oldu¤unu
anlatt›klar›mla k›yasl›yabiliyormusun? ‹slam s›n›f›na dahil olup
birazc›k iman› olanlar, Allah’› s›fatlamalar›ndan vaz geçer, tevbe
ederler. Kötü niyetli insanlar›n, sinsi bir düflman gibi, ‹slam’a
158
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
yaklaflarak, insanlar›n zihniyetini buland›rarak, kiflileri inançlar›nda
döndürmelerine f›rsat vermezler. Din düflman› olan insanlar, elbette
bunlar nefislerini tatmin etmkek için Allah’›n aleyhinde konuflacak
ve bu u¤urda bat›l itikatlerinin verdi¤i hevayla, din düflmanl›¤›
yapma yolunda u¤raflacaklard›r. Amma flunu bilin ki, k›yamete
kadar ‹slam bayra¤› dalgalanacak ve ‹slam düflmanlar› ise, ‹slam’›n
hat›r›na hayat bulacaklard›r. Lakin ‹slam düflmanlar› Nasrettin
Hoca’n›n f›kras›ndaki gibi, bindikleri dal› kesecek ve helaklerini
kendileri haz›rlayacaklard›r. Öyleyse bu mevzuuyu biraz olsun
anlad›ysak;
Ey insanlar! Ruhlar bafl› bofl de¤il. Bunlar dünyaya ömürlerimiz içersinde, yaflam›m›zdan baflka ne gelir ne de giderler.
Yaln›z güç kazanan ruhlar müstesna. Bunlara da o safsatalar› ve
hurefalar› anlatanlar›n akl› ermez.
Allah’u Teala flehitler için, “Onlara ölü demeyiniz. Onlar
sizin bilmedi¤iniz yönlerden r›z›klan›rlar.” Buyurmaktad›r.
Bir de, daha evvelki derslerimizde nefsin hallerinden
bahsederken, nefsi mutmaine den sonra, nefsi raziye, nefsi marziye
ve nefsi safiyede olan ruhlar›n makam›ndan bahsettik. Bunlar›n
ruhlar› Allah’u Teala’ya duydu¤u aflk ve muhabbet karfl›l›¤›,
Allah’u Teala bunlar› belki flehitler makam›ndan da üstün tutarak,
bunlara mülk alemiyle ahiret alemi aras›nda gidip gelme selahiyetini verir. Yine bu gidip gelmeler de Allah’u Teala’n›n müsaadesi ile
olur.
Bir mecliste bir dini sohbet yap›l›rken, böyle zatlar
an›ld›¤›nda, ruhlar› güç kazanm›fl olanlara Allah’u Teala; “ey
benim falan kulum, bak dünyada b›rakm›fl oldu¤un iyi hasletlerle
kullar›m› bana yaklaflt›rmak için yapm›fl oldu¤un ibadetlerinle,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
159
bugün bu kullar›m da seni an›yorlar. Bende sana izin verdim. Git
meclislerinde haz›r ol ve benim de selam›m› götür. Onlar böyle
devam ettikçe hem selimdirler, hem de rahmetime kavuflurlar”
buyuruyor. Yoksa, safsatac›lar›n anlatt›klar› gibi, ruhlar›n serbest
olmas›, hayvan fleklinde gelmesi, canavar fleklinde gelmesi, nefsini
›slah etmek için, kemale ermek için gelmesi, hep uydurma ve asl›
astar› olmayan, bir mesnede dayanmayan inkarc› zalimin uydurmas›ndan baflka birfley de¤ildir.
Bunlar niçin ruhlar› geri getirip kemale erdirmek isterler?
Nefislerindek azg›nl›klar›n› Allah’›n s›n›rlar›n› zorlayarak aflanlar
yaflam› böyle zannedip bu flekilde dünyan›n zevkini ç›kar›yorum
diye her türlü batakl›k ve karanl›k yollar› kendilerine fliar edinenler,
suçlu olduklar›n› biliyorlar.
Bu durumda nefislerinin taflk›nl›klar›ndan vaz geçemedikleri için, tekrar dünyaya gelecek, tekrar kötülük iflleyipde
öldü¤ünde tekrar bir daha dünyaya gelecek taki nefsi mutmain
olana kadar, o kötülük iflliyecek.
Dünyaya gelip nefsi kemal bulduktan sonrada tekrar
öldü¤ünde akl› s›ra cennetin en yüksek makam›na gidecek. Allah’u
Teala, “biz sizi bir de¤il, birkaç kez daha geri göndersek, siz ayn›
iflleri ifllersiniz buyurmaktad›r. Öyleyse kur’ana inan›r görünenler
veya inanmasa dahi Allah’›n varl›¤›na inanan gayri müslümler,
ruhlar› geri getirir flekilde konuflmas› yan›nda bu ayeti kerimeyi
nereye sakl›yorlar.
Ey insanlar! Ak›ll› olun bilmedi¤iniz mevzularda
konuflmay›n. Allah ve Resulü demedi¤i halde Allah ve Resulü
böyle söyledi deyip, dinde ilmi olmayan her inatç› fleytana tabi
olmay›n. Allah’tan korkun ki felah bulun.
160
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Gönlüm yine aflk›nla doldu, ruhum Zat’›n› arar Ya Rab,
Gönlümü nurunla doldur. Ruhum Zat’›na teslimdir Ya Rab.
‹ster nar›nla yak, ister nurunla parlat, köle misali,
Acizim aczimi anlatamam. Zat’›ndan ay›rma Ya Rab.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
161
SEK‹Z‹NC‹ BÖLÜM
‹SLAM’DA TAR‹KAT NED‹R?
TAR‹KATTA fiEYH K‹MD‹R?
‹slam denince akla Allah ve Resulü, birde Kur’an-› Kerim
gelir. Bu tarikatlar nedir, nereden ç›km›flt›r diye akl›m›za sorular
gelebilir. Kur’an-› Kerimin bir ayetinde;
7/205
Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan
bir sesle sabah akflam Rabbini an, gafillerden olma!
Nas›l ki her mektebin s›n›flar› vard›r, bu s›n›flarda görülen
derslerle bir üst s›n›fa geçilir ve mektebin bitiminde, o mektebin bir
üst mektebine devam edilir. Böylelikle imtihan neticesi, kendi
f›trat›na uygun, baflarabilece¤i bir meslek üzerinde e¤itime bafllar.
O mektebi bitirirse bir sanatkar olur. Mesela üniversiteden mezun
olan doktorlar, eczac›lar, hakimler, kimyagerler gibi. ‹flte ‹slam
içinde tarikatlar da bunun gibi bir mektebin mesleki flubesi
gibidirler. ‹nsanlar kendi f›tratlar›na uygun, bir tarikat yoluna biat
ederek, insan nefsi ile mücadele ederek, Allah’u Teala’n›n zikriyle
meflgul olur. Çal›fl›rken, gezerken, her yapaca¤› fiiliyat› içinde
Rab’b›n›n ismini anarak, nefsinin ona gösterdi¤i kötü yollardan al›
162
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
konmas› ve Allah’›n istedi¤i gibi bir kul olmas›n› sa¤layan ilim
yuvalar›d›r.
‹nsanlara ve devletine ba¤l›, hakk› bilen ve adaletten
ayr›lmayan bir insan olur. ‹flte Allah’u Teala’n›n bizden istedi¤i,
böyle bir insan olmam›zd›r. Akl›m›za flöyle bir soru gelebilir. Bu
tarikatlara girmeyip de ‹slam’› yaflayan insanlar, böyle olmazlar m›
diye düflünebilir.
fiimdi Allah’u Teala insanlar›, yani ruhlar› yarat›p, ona
nefsi veriyor. Nefsi daha evvel tarif ettik. Dedik ki; Yiyecek, içecek
bencillik yapacak, dünyaya ba¤lanacak, arzu duyacak. Böyle
yarat›lan bir nefsin ›slah› için de bunun terbiyecisine ihtiyaç vard›r.
Onun o terbiyecisi tarikat içinde, edep ve hürmetle, bafl›ndaki
hocas›na itaattir. Nefsin bir kimseye ba¤lanmas› veya itaat etmesi
kolay de¤ildir. Menfaat karfl›l›¤› müstesna. As›l yararlan›lacak
olan, Allah’u Teala’n›n varl›¤› olmas›na ra¤men, nefis daima
Allah’tan uzak durur. ‹flte Allah’tan uzak durmaya al›flm›fl olan bu
nefsi, Allah’u Teala’yla ünsiyet kurdurmak ve ona yaklaflt›rmak
için, bu mekteplerin s›n›flar›na ihtiyaç vard›r. Tarikatlar› ‹slam’dan
ay›ramazs›n ve ona kötü gözle bakamazs›n. Tarikat› inkar etmek ve
buda neymifl demekle ayeti kerimeyi inkar etmifl oluruz. Kur’an-›
Kerimin bir ayetinde
48/10
Muhakkak ki sana biat edenler ancak Allah’a biat etmekte-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
163
dirler. Allah’›n eli onlar›n ellerinin üzerindedir. Kim ahdini
bozarsa, ancak kendi aleyhine bozmufl olur. Kim de Allah ile olan
ahdine vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükafat verecektir.
‹flte Peygamber Efendimiz miraca ç›kd›¤›nda bizatihi
Allah’u Teala ile konuflup biat etmesi ve yeryüzünde de peygamberine biat etmesi ve ondan sonra da onun mirasç›lar›na biat etme,
Kur’an-› Kerimin bizden istedi¤idir. Allah’u Teala’n›n emrini bilfiil yaflarken yerine getirmemizdir. ‹flte tarikatlar budur. Zaten
Arapçada tarik yoldur. Tarikat da Allah’a giden yol manas›ndad›r.
‹nsan›n ‹slami olarak yetiflmesi için hakiki medresesi olan, bu
medreseyi ortadan kald›rmakla da ‹slam’›n can al›c› noktas›na
darbe vurulmufl, insanlar›m›za buralar bir yobaz yerleri, ça¤ d›fl›
yaflamlar, insanlar›n s›rt›ndan geçinen parazit yuvalar›, daha da ileri
giderek devlet düflmanlar› olarak gösterilmifltir. Bunun bu flekilde
gösterilmesinin tek gayesi, Dini-i ‹slam üzerinde oyun oynayan
H›ristiyan misyonerleri, Yahudi zihniyetleri, ‹slam’› yaflayan bu
milleti, birbirinden ay›rmak, ‹slam’daki kardefl ba¤lar›n› kopartmak, kendi milletine bizleri uflakl›k yapt›rmak içindir. Baz› din
düflmanlar› ve kendini bilmeyenler taraf›ndan hala daha baz› oyunlar bahane edilerek, ‹slam’› yaflayan, memleketi ve milleti için
can›n› feda etmekten kaç›nmayan bu bir avuç insan› da, ortadan
kald›rmak, sonra istedi¤i gibi karanl›k emellerini, senin ve benim
neslimin üzerinde, onlar› kendi arzu ve istekleri yönünde kullanmakd›r.
Bu kadar çok sevdi¤imiz bu çocuklar›m›z›, bizler
‹slamiyet’te yapm›fl oldu¤umuz bu darbe ile onlar›n geleceklerini
ç›kmaza soktu¤umuzu, karanl›k yar›nlar b›rakaca¤›m›z› bir idrak
edebilsek. Nüfus ka¤›d› ‹slam olan, bugün ‹slam laf›ndan utanan,
164
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
veya ‹slam görünen insanlar, gere¤i veçhile dinini bilmedikleri için
bilmeden sürüklenmifl oldu¤u tuzaklar içinde ç›kmazlara girerler.
Bugün bir bunal›m veya bir aray›fl içinde, akl›na uygun gelenlerin
pefline tak›larak kand›r›lan, veya sonunda bir piflmanl›k duyarak
vaktini bofla harcayan insanlar ve nihayet yar›n›ndan emin olmayan
insanlar toplulu¤u ço¤ald›kça ço¤al›yor.
Yer yüzüne bir bak. ‹slam dininden baflka sözde din
varm›fl gibi, bat›l olan dinlerini yaflamaya kalkan insanlara, sen
dinini yafl›yorsun, dini ayin yap›yorsun diye, onlar› dinlerinde
yapt›¤› ayinlerden men edebiliyor musun? Veya dini hakk›nda
konuflabiliyor musun? Bunun d›fl›nda birde bu bat›l itikatlara
inananlar, kiliselere, havralara gelmeyenlere adam göndererek, hal
hat›r sordurup, gelmemeyifllerinin sebeplerini ö¤renmeye çal›fl›yorlar.
Öyleyse ‹slam dini üzerinde u¤raflarak bu dini ortadan
kald›rmak için bu kadar u¤rafl niye? Bir hristiyan›n veya bir yahudinin dini üzerinde u¤rafl›lm›yor da, yaln›z ve yaln›z ‹slam dini
üzerinde neden u¤rafl›l›yor. Hiç düflündünüz mü?
Bunun iki sebebi var. Birincisi dini olmayan›n dini
üzerinde zaten u¤rafl›lmaz. Ak›llara göre yap›lan ve ad›na din deyip
kendi kendilerini kand›ranlar›n dinleri olmad›¤› için, bunun
üzerinde zaten konuflulmaz.
‹kincisi ise; ‹slam’›n vakarl›l›¤›, ve kiflili¤i karfl›s›nda,
kendilerini hakir ve zay›f görenler, elbetteki rahat durmayacak.
Kendisini bir bafl yapabilmek için, ‹slam’› çökertmeye veya a¤ac›
kesmeye çal›flacakt›r.
Ey o¤ul! Sana da bu a¤aç teslim edildiyse, bende bu a¤ac›
emanet olarak yüklendiysem, elbette ki o a¤aca sahip ç›kacak ve
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
165
ona el uzatanlara karfl› onu koruyaca¤›m.
Türlü bahanelerle ‹slam’a yobaz demek, bölücü demekle,
Allah düflmanlar›n›n kendi f›trat›ndaki hain emellerini saklayarak,
islam› ortadan kald›rmak için meydan bulanlar, f›tratlar›ndaki kötü
arzu ve isteklerini ‹slam’a yükleyerek perde arkas› oyununu
oynayan insanlar. Hangisi ‹slam dinini yaflam›flta vatan hainli¤i
yapmam›fl? Böyle insanlar›n söyledikleri s›fatlar ve davran›fllar,
‹slam’›m diyen insan›n ne f›trat›nda vard›r, nede mensup oldu¤u
dininde. Baz› islam› yafl›yan insanlar›n yapt›¤› ‹slam d›fl› hareketler
‹slam’a mal edilemez. Nas›l ki h›rs›zl›k yapan, yüz k›zart›c› suçlar
iflleyen bu flah›slar›n suçlar› sana ve bana isnat edilemedi¤i gibi,
Din-i ‹slam’da tüm insanlara hitap etti¤inden, ‹slam d›fl› yap›lan
hareketler, Din-i ‹slam’a mal edilemez.
Öyleyse bu gibi hallerde yap›lan baz› kötü icraatlar
nedeniyle ‹slam’a bak, ‹slam’da bu denilemez. ‹slam hakk›nda
kanunlar ç›kart›lamaz.
‹flte tarikatlar insan› insan yapmak, nefsini kötülüklerden
korumak, vatan› ve milletine yararl› bir insan olmak için, ‹slam’›n
bir flubesi ve bir dal›d›r. ‹slam’ konusunda dini bilgimiz olmad›¤›
için, “namaz k›larak, oruç tutarak, dini islam› yaflad›k, iflimiz bitti.
Baflka fleye ihtiyac›m›z yoktur.” dersek, bu dini hiç bilmemeyiflimiz
ortaya ç›kar. Evet, ben kelimeyi flahadet getirip namaz k›ld›m, oruç
tuttum, amma kuru bir a¤aç misali, ve gayesiz bir insan. ‹nsan›n bir
gayesi olacak. Bu gaye, yapt›¤›n› bilen ve yapt›¤›ndan bir fleyler
bekleyen insan, ne yapt›¤›n› bilecek. Bilinçli ifl yapan kimse,
‹slam’d›r.
fiimdi ‹slam dinini di¤er dinlerle k›yaslay›p ta, ‹slam’› bu
dinlere uyduramazs›n. Kitab›m›z›n bafl›nda da dedik ki, ‹slam’dan
166
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
baflka yeryüzünde hiçbir din yoktur. Hal böyleyken, H›ristiyan ve
yahudinin akl›na göre yapm›fl oldu¤u ibadet flekli gibi flekillendirip,
flumullendiremezsin. Mesela Yahudi ibadetini haftada bir havrada
yapar. Hristiyan ise kilisede yapar. Eh Müslüman’da ibadetini befl
vakit camide yapar tamam dersen. Bu, dinde ulafl›lmas› gereken bir
gaye de¤ildir. Zaten böyle k›yaslarla kendimizi dinden
uzaklaflt›rd›k.
Ey o¤ul! Bir bak; Haftada bir defa havraya veya kiliseye
gidenlerin haline. Velhas›l bunlar kendi menfaatleri için dünyada
dönmeyece¤i taraflar yoktur. Yani bu gün, varl›¤›n› maddeye
ba¤lam›fl, her fleyi madde olan bu insan›n, insanl›k s›fat› ile, bende
yaln›zca namazla kifayet edece¤im. Sonuç, bende onun gibi karamsar, menfaatim için hak hukuk tan›mama, güçlünün güçsüzü ezme
ve adalet denen nesneyi ortadan kald›r›p, kendi gücüm içinde kendi
adaletimi sürdürme gibi hasletlerimle o gayri müslümle benim
aramda ne fark olacak.
‹flte müslüman yapt›¤› ibadetini bilinçli ve ondan menfaat
sa¤layacak flekilde ibadetini yaparsa, günde befl vakit namaz›n›
k›l›p da namaz›n›n kendisine fayda vermesi için Allah’›n zikrinden
gafil olmayan, nefsini ›slah etmek için devaml› Allah’u Teala’y›
anan, Allah’u Teala’ya kul olmak için ; Allah’›n yaratt›klar›na karfl›
müflfik ve merhametli olan insanlarla, yukarda anlat›lanlar bir olur
mu? Bu ibadet flekline benim ibadet fleklim uydurulmaya kalk›l›r
m›?
Öyleyse bundan flunu anl›yoruz ki, ‹slamiyet yaln›z namaz
ve oruç de¤ildir. Bu gibi ibadetler bizi gayemize ulaflt›rm›yorsa,
yani nefsimi kemale erdirip nefsi kamil yapm›yorsa bu ibadet
bizlere bir yüktür.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
167
Peygamber Efendimizin bir hadisi flerifi akl›ma geliyor.
Yapm›fl oldu¤unuz ibadetler sizi kötülükten al›koymuyorsa, o size bir yüktür. Buyuruyor.
Demek ki, ‹slam’da ‹slam’› yaflayabilme, onun hazz›n› alabilme ve nefsini kemale erdirerek, Allah’u Teala’n›n istedi¤i gibi
bir kul olabilmemiz için, tarikat dedi¤imiz, asl›nda nefsinin
hocal›¤›n› yapacak olan o yolun erbab›na, o gavvasa (dalg›ca)
kendimizi teslim etmemiz, dünyada dünyam›z› mamur ve imar edecek flekilde Allah’u Teala’n›n zahiri ilmine, ahirette de ahiretimizi
mamur ve imar edecek, nefsimizin mücadelesini ö¤renmemiz bu
yerlere s›k› s›k›ya sar›lmam›z laz›m ki, mükemmel ve kamil insan
olal›m. ‹flte tarikat budur. E¤er bunun d›fl›nda bir tarikat varsa, o
insanlar›n uydurdu¤u safsatad›r veya tarikat düflmanl›¤›d›r.
Tarikat düflmanlar›ndan gaye, ‹slam’da kardeflli¤i, sevgiyi
bölme, ‹slam’›n birbirine olan güvenini sarsma, insanlar› kendi
ak›llar›nca guruplara bölme ve parçalamad›r. ‹slam denildi¤i
zaman, ‹slam olanlar, tek bir yaratana, kelam›na ve peygamberine
ba¤l›, hepsi bu u¤urda elinden geleni yapan, kardefl olarak tek bir
vücut demektir.
‹slam’› atalar›m›z böyle bildiler, böyle yaflad›lar. Böylece
dünyaya seslerini duyurdular. Gayri Müslim, ‹slam’›n tarikatlar
nedeniyle böyle tek bir vücut oldu¤unu bildi¤i için, bizi evvela
tarikatlara düflman yapt›, öcü gösterdi. Çünkü insan nefsine ve
f›trat›na, kötü olarak gösterilecek en uygun yer tarikatt›.
Bir at›flla iki kufl vuracakt›. Birincisi insan nefsinin rahat›n›
Allah’›n emrinin d›fl› yaflam›n› sevdi¤i için, insanlar› tarikatlardan
uzaklaflacak.
‹kincisi ise, tarikatlardan uzaklaflan insanlar›n, Allah’›n
168
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
zikrinden gafil olaca¤› için, istenilen istikamete kolayca çevrilerek,
bunlara yön verilecek. Nefis de bencil oldu¤u için, ‹slam aras›nda
ba¤lar çözülecek ve din düflmanlar› gayeye daha çabuk ve kestirme
ulaflacak. ‹flte bunun içindir ki, bütün güçleriyle tarikatlara yüklendiler, suçsuz ve masum insanlar› s›rf Allah dedikleri için hapsetdiler, yürekleri iman, kardefllik ve sevgi dolu olanlar› y›ld›r›p, kendi
emellerine uygun, kalpleri da¤›n›k ve periflan nesiller yetifltirmek
istediler. Bunun içinde var güçleriyle çal›flmaya bafllad›lar.
Ey o¤ul! Uyan! Hakikaten kand›r›ld›n. ‹flin asl›n› bilmiyorsan araflt›r ve ö¤ren. Ömründe kendi nefsinin tatmini için para harcars›n, sinemaya gidersin, her türlü e¤lence yerinde e¤lenirsin,
ömrünü bu gibi yerlerde sarf eder durursun. Hiç akl›na gelmez mi?
Beni yaratan›n mahkeme-i kübrada hesap soracak olan, Allah’u
Teala’n›n varl›¤›n› veya dinini ö¤renmek için bir nebze de ona
yöneleyim ve bu söylenenlere kulak verip hakikati araflt›ray›m. Sen
ve ben uyumaya devam edersek, daha böyle uyursak, gelecek gün
bir önceki geçmifl günü aratacak ve biz iflin asl›n› anlayamadan,
bafl›m›za musibetler örümcek a¤› gibi örülecek. Bu musibetler
bafl›m›za gelmeden. Dinimizi ö¤renelim. Sana hakiki rehberlik
yapacak olan dininin bu flubesini araflt›r ve kendini tan›. Burada
‹brahim Fakirullah Hazretlerinin bir beyti akl›ma geliyor.
Ben canan› arar idim
O can içinde can imifl.
‹flte hala varl›klar›n› and›¤›m›z Yunus Emre Hazretleri
olsun, Mevlana Hazretleri olsun, Hac› Bayram› Veli Hazretleri
olsun, daha isimlerini sayamayaca¤›m›z zatlar hep bu yolla
yetifltiler. Tarikatlar böyle güzide yerler ve irfan yuvalar›d›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
169
Burada yap›lacak olan baz› ‹slam d›fl› hareketler tarikatlara
mal edilemez. ‹slam dini içinde bulunan bu s›n›f mensuplar›, imanlar›ndan, ihlaslar›ndan ve sadakatlerinden dolay› ibadetin özüne
vak›f olurlar. Bu bak›mdan Allah indinde, nefislerini ›slah ederek
çok çabuk mertebe al›rlar.
Bunu flöyle k›yaslayabiliriz. Askerlik mesle¤inde bir normal subay vard›r. Bir de kurmay subay vard›r. Kurmay subay kurmay imtihan›n› kazan›rsa, normal subaya göre çabuk çabuk terfi
eder.
Tarikatlarda da, insanlar devaml› nefis mücadelesi vererek,
kendilerinle mücadele ederek, kötü yönlerini ›slah ederler. ‹man
yönünden güç kazan›rlar. Buna göre bizler, nefis mücadelesi
yaparak, hakiki ibadetin fluurunu, yani özünü yerine getirmifl oluruz. Bunlar kurmay subaylar gibi, kestirmeden Allah’u Teala’ya bir
ahlaki faziletle yaklaflm›fl olurlar. Rab‘bimiz insan› çok ulvi
yarat›fl›nda dolay› bizleri bir fazilet timsali olarak görmek ister.
Buna göre bu tarikatlarda yetiflen insanlar nefislerini islah etdiklerinden dolay›, insanlara kucak açar, mazlumlar›n yan›nda
bulunur, kimsesizlere ve düflkünlere yard›m eder, yani insan›n
insan› s›rtlamas›yla yeryüzünde bir bayram havas› estitdirir.
Allah’u Teala bize güzel bir anlay›fl verip, bizleri uykudan
uyand›rmay› nasip eylesin.
Tarikatta fleyh kimdir?
‹nsanlar tarikatlara girdiklerinde, yukar›da bahsetti¤im
muvazeneteyn ayeti kerimesine göre, bafl›ndaki fleyhe biat ettiklerinde, bir nefsi mücadele vermeye bafllarlar. Bu nefis mücadelesi,
170
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
kötü ifller ifllememesi, herkesin hakk›na ve hukukuna riayet etmesi,
elinden geldi¤ince insanlara yard›mda bulunmas› ve hacetlerini
gidermesidir.
Bu ifllemleri yaparken, bafl›ndaki fleyhi ona yol gösterir.
Yapt›¤›n yard›mlar› kimseye gösterme, riyakarl›k yapma, gösterifl
için ifl tutma, yapt›¤›n iyilikleri baflkas›na söyleme diye telkinlerde
bulunur. Nefis ve fleytan insan› dürter. ‹lla bu yapt›¤›n iyili¤i birisine söyle der. Seni rahats›z eder. Sebebi, Allah’u Teala gizli
yap›lan yard›mlar› çok sever ve onlara büyük ecirler verir. Yerine
göre bire üç, bire befl, bire yedi hatta bire yüz olarak ona sevapta ve
ihsanda bulunur. Niçin Allah’u Teala bu kadar ihsanda ve lütufta
bulunur?
Bizler hep Allah’›n kullar›y›z. Allah’u Teala yaratt›¤›
insanlar› adaletinden dolay› birbirinden ayr› tutmaz. Kainatda rahmeti herkesedir. Bu bak›mdan yarat›lanlar Allah’u Teala’n›n kullar›
oldu¤undan, yard›m görenin utanmamas› için, yard›mlar gizli
yap›l›r. Tarikattaki hocas› ki biz buna fleyh diyoruz, bu insanlara
hep hakk› göstererek iyiyi ve do¤ruyu ayetlerle anlat›r. Bu suretle
kifliyi nefsine karfl› hakim k›lmaya çal›flt›r›r. Bu flekilde nefis mertebesinde ilerleyen insanlar nefsi emmareden geçer, nefsi levvameden geçer, nefsi mülhimeden de geçip, nefsi mutmainneye ç›k›nca,
burada Allah’u Teala’n›n tecelliyat›na mazhar kal›rlar. Bu makamda kifli mümin s›fat›na nail olur ki, Kur’an-› Kerim’de;
89/27
Ey mutmain olmufl nefis.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
171
89/28
Sen O’ndan hoflnut O’da senden hoflnut olarak Rab’bine
dön.
89/29
(seçkin) kullar›m›n aras›na kat›l.
89/30
Ve cennetime gir.
Bu makamda yani insanlar mümin s›fat›na nail
olduklar›nda üçe ayr›l›r dedik. Bir k›sm› lal olur, yani bir hayret
içinde kal›r. ‹kincisi meczup olur. Üçüncüsü ise irfladc› olur. Biz bu
irfladc› olana fleyh diyoruz. Bundan sonra o insan, bir Allah dostu
ve veli, yani evliyad›r. fiimdi burada bir noktaya de¤inmeyi faydal›
görüyorum.
Ey o¤ul! Nefsinle mücadele yapm›flta, Allah’u Teala’n›n
rahmetine nail olmufl ve bize Allah’u Teala’n›n dinini daha iyi
anlayal›m diye bize yol gösterecek olan bu zatlar›, ayn› zamanda
Rab’bimizin biz kullar›na lütfu ve ihsan› olan bu alimlerini, nas›l
hakir görür, nas›l afla¤›lay›p, onu halk›n nazar›nda nas›l kötü
gösterebiliriz. Bu icraatlar› iflleyenlerin, bu alimleri kötü gösterenlerin, neler yapt›klar›n› flimdi anl›yabiliyormusun? Kur’an-›
Kerim’de Allah’u Teala bizlere bu alimleri flöyle tarif eder.
“Onlar›n ahirete intikal ediflleri güneflin gidip karanl›¤›n
gelifli gibidir” buyurmaktad›r.
172
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Peygamber Efendimiz de hadislerinde;
“Benim ümmetimin velisi beni ‹srail kavminin
Peygamberleri gibidir” buyurmaktad›r.
‹flte bu k›ymetli ve nadir yetiflen fleyhleri, bu zat›
muhteremleri bizler hakir, ve bölücü, cahil ve yobaz olarak nitelersek ve halka böyle gösterirsek, sabah› olmayan gecelerde ›fl›k
arar dururuz. Bu nefsini kemale erdirmifl zatlara biz ayn› zamanda
mürflidi kamil de diyoruz. fiimdi az buçuk tarikatlar›n ve fleyhlerin
ne oldu¤unu ö¤rendiysek, bu insanlar›n tarikatlar ve fleyhler
hakk›nda söyledikleri yalanlar ile, bu anlatt›¤›m›z ba¤dafl›yor mu ?
Öyleyse ey o¤ul! Kendimizi tan›yal›m, neslimizi unuttuk,
atalar›m›z› , ecdad›m›z› anmaktan gafil olduk. Miras›m›za sahip
ç›kamad›k çünkü ortada bir miras göremedik. fiimdi akl›ma burada
flöyle bir misal daha geliyor.
Atalar›m›z bize miras olarak bir fabrika b›rak›yor. Ve biz
bu fabrikadan daima bir gelir al›yoruz. Ama fabrikan›n kim
taraf›ndan iflletildi¤ini bilmiyoruz. Derken bize adet olarak fabrikadan al›nan paralar gösteriliyor. Fabrikan›n bizim miras›m›z
oldu¤u unutturuluyor. Ve nihayet fabrikan›n kökeni senin üstünden
düflünce oran›n geliri de senin üstünden kalkacak.
Ey o¤ul! Mal›na sahip ç›k. Ecdad›n›n b›rakt›¤› mirasa sahip
ç›k ki, benli¤imizi bulal›m. Yalan üzerine köklü bir bina olmaz.
Yalan›n ve haram›n temeli olmaz. Birbirimizi kand›rmayal›m. Kötü
ahlaklar›m›z› b›rakal›m. Bat› ülkeleri dedi¤imiz gayri müslimler
yalanla, dolanla iflin yürümedi¤ini anlad›lar. ‹fllerini sa¤lam yapmak için, kendi menfaatleri u¤runa birbirlerine do¤ru görünür oldular. Allah’u Teala mülk aleminde, yapt›klar› ifllerinin
do¤ruluklar›yla, onlar› taltiflendirmifl, fakat o ilim ve yapt›¤› iyi
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
173
ifllerden, hakk› bulam›yorsa, yine Kur’an-› Kerim’de Allah’u Teala,
onlar›n tüm yapt›¤› hofl ifl bofla gitmifltir buyuruyor.
11/16
‹flte onlar, ahirette kendileri için ateflten baflka hiçbir
fleyleri olmayan kimselerdir. (Dünyada) yapt›klar› da bofla
gitmifltir. Yapmakta olduklar› fleyler (zaten) bofldur.
‹nsanlar gayri müslüm olarak ahirete intikal etdiklerinde,
asi ve bir isyanc› olarak ahirete gitdiklerinde, iflte ahirette rahmetinin, yaln›z mümine oldu¤unu asi ve inkarc›lar›n bütün yapt›klar›
ifllerin bofla gittiklerini Allah’u Teala bizlere bildirmektedir.
Müslümanlar da dinlerinden taviz vermeye bafllad›lar, birbirlerini kand›rmaya, yalan söylemeye ve birbirilerine güvensizli¤e
yöneldiler. Bunlar benli¤imizi kaybetti¤imizden, atalar›m›z›n bize
b›rakt›¤› emanetlere sar›lmamay›fl›m›z yüzünden bafl›m›za gelmektedir. Ve böyle devam edersek, bizler dünyaya diri geldik, ölü
olarak yaflad›k ve ölü olarak gittik demektir. Ölü olarak gitmek ne
demektir.
Dünyaya diri olarak geldik. Allah’u Teala bizlerin ruhlar›n›
berzah aleminden al›p, ana karn›na k›rk›nc› günü yerlefltirdi¤inde
dünya hayat›n›n bafllang›c›n› yaflamaya bafllad›k demektir.
Dünyada suç ifllememifl, suçsuz ve masum bir insan›z. Allah
indinde bizler suçsuz olunca diri olmufl oluyoruz. Ayr›ca biz sizi iki
kez diriltir, iki kez öldürürüz dedi¤i ayeti kerimesinin mealinden
flunu anl›yoruz. ‹lk dünyaya geliflimiz ve diri oluflumuz, ak›l bali¤
olunca f›trat›m›z neyse, f›trat›m›z do¤rultusunda hay›r ve flerler
174
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
ifllemeye bafllar›z. ‹flledi¤imiz flerlerle, kalbimiz Allah’tan uzak,
Resulünden ve kitaplardan bi haber yaflamam›z dolay›s›yla ölüyüz.
Allah’u Teala bir ayet-i kerimesinde “siz ölülerle olmay›n›z”
buyurmaktad›r. Allah’u Teala bu ayeti kerimesiyle; Mezarlardaki
ölüleri kastetmemektedir. Yaflayan insanlardan kalbi neflvi neva
bulmam›fl, bu insanlar›n bir ölüden farks›z olduklar›ndan, böyle
insanlara yaflayan ölüler diye hitap etmektedir. ‹flte böyle insanlar
yaflarlarken bu yaflam halinde, Allah’tan uzak yaflayanlar için,
yaflam de¤il, huzur bulmam›fl kalbi da¤›n›k ve huzursuz insanlar,
hep zanlarla yaflayan, korkular içersinde bulunan insanlar. ‹slam’›n
huzur veren yaflam›n› bulamad›klar› müddetçe, kalbi hayat bulmam›flt›r. ‹flte ölü olarak yaflamdan gaye, bu flekilde hayat›na çeki
düzen vermeden, nefsinin arzular›na tabi olup, o flekilde yaflayan
insan, bu hayatta ölü olarak yaflay›p ölü olarak ahirete intikal
etmifltir.
Bu duruma düflmemek için alimlerimize sahip ç›kal›m.
Dinimize sahip ç›kal›m ki, do¤ruyu ve felah› bulal›m. ‹flte tarikatta
fleyh, böyle irfladc›, böyle alim ve Allah dostu bir evliyad›r. Bunlara
kinlenme, bunlar› tan› ki, dünya ve ahirette hayat›n mamur olsun.
Gelin ey kardefller seyran edelim.
Hakk›n sonsuz rahmetini görelim.
Arfl›n etraf›ndan saf saf dönelim.
Her nefeste Allah, Allah diyelim.
Ne hikmetler verir ol padiflah›m.
Bu fanide cennet eder mekan›m.
Gelip geçer nas›l akar zaman›m,
Her dem flükür etsek azd›r Allah’›m
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
175
DOKUZUNCU BÖLÜM
‹SLAMDA TESETTÜR
Allah’u Teala tesettür hakk›nda Kur’an-› Kerim’de En Nur
suresi
24/31
Mümin kad›nlara da söyle; Gözlerini (harama bakmaktan)
korusunlar. Namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen k›s›mlar›
müstesna olmak üzere, ziynetlerini teflhir etmesinler. Bafl örtülerini
yakalar›n›n üzerine (kadar) örtsünler. Kocalar›, babalar›,
kocalar›n›n babalar›, kendi o¤ullar›, kocalar›n›n o¤ullar›, erkek
kardeflleri, erkek kardefllerinin o¤ullar›, k›z kardefllerinin o¤ullar›,
kendi kad›nlar› (mümin kad›nlar), ellerinin alt›nda bulunanlar
(köleleri), erkeklerden, ailenin kad›n›na flehvet duymayan hizmetçi
vb. uyuntu kimseler, yahut henüz kad›nlar›n gizli kad›nl›k
hususiyetlerinin fark›nda olmayan çocuklardan baflkas›na ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte olduklar› ziynetleri anlafl›ls›n
176
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
diye ayaklar›n› yere vurmas›nlar. (dikkatleri üzerlerine çekecek
tarzda yürümesinler) Ey müminler! Hep birden Allah’a tevbe ediniz ki kurtulufla eresiniz.
Bu ayeti kerimeyle Allah’u Teala, bizlere ne söylemektedir? Mümin kad›nlara da söyle burada mümin daha evvel de
kitab›m›zdan ö¤rendi¤imize göre, insan nefsinin mutmain haline
ç›kmas›na diyorduk. Bu makam›n geri dönüflü de yoktur. Böyle
kad›nlar ise, Allah’u Teala’n›n bize bildirdi¤ine göre, saliha
kad›nlard›r. Mümin kad›nlara söyle, niçin Allah’u Teala mümin
kad›nlara söyle de, iman eden kad›nlara söyle demiyor. fiayet iman
eden kad›nlara da söyle deseydi, bafl› aç›k gezen müslüman
kad›nlar bu ayeti kerimeye göre bafl›n› açt›¤›ndan ayeti kerimeyi
inkara gitti¤inden kafir olurlard›. Allah’u Teala iradei cüziyeyi
elimize verdi. Bizi kendi isteklerimiz ve irademizle bafl bafla
b›rakd›. Herkese istedi¤inin karfl›l›¤›n› kader olarak yazd›. Bu
bak›mdan mutmain nefse ç›kan saliha bir kad›n›n da, geri dönüflü
olmayaca¤›ndan, böyle insanlar›n canlar› pahas›na, bir daha
aç›lmas› olmayaca¤› için , hitap mutmain kad›na olmakla, Allah’u
Teala bofltan konuflmad›¤›n›, emrini böyle kad›nlara hitap ederek,
di¤er kad›nlara da duyurmufl olmas›yla beraber, bafl›n› açan müslüman kad›nlar›n günahkar olacaklar›n› dinden ç›kmad›klar›n›
bildirmektedir. Bir ayeti kerimesinde;
35/45
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
177
E¤er Allah, yapt›klar› yüzünden insanlar› (hemen) cezaland›rsayd›, yeryüzünde hiçbir canl› yarat›k b›rakmazd›. Fakat
Allah, onlar› belirtilmifl bir sureye kadar erteliyor. Vakitleri gelince
(gerekeni yapar). Kuflkusuz Allah, kullar›n› görmektedir.
Herkes kendi f›trat›n› oynayaca¤› için, Allah’u Teala bu
f›trattaki mümin kad›nlara hitap etmekle, bütün kad›nlara da böyle
olmas›n›, dolayl› söylemifl oluyor. Nas›l ki Peygamber Efendimize
hitap etmekle asl›nda biz insanlara hitap etdi¤i gibi.
Bu Allah’u Teala’n›n, eksik s›fattan münezzehli¤iyle,
konuflma sanat›n›n, insanlar üzerindeki mülayimli¤i, evet mümin
kad›nlara söyle gözlerini haramdan sak›ns›nlar, yani bir baflka
erke¤e meyletmesinler. Evli veya bekar olan erkeklere kendilerini
teflhir etmesinler. Mahrem olanlara yaklaflmas›nlar. Onlara bak›p
araya fitne sokmas›nlar. Irzlar›n› korusunlar, sonra iffetlerine sahip
ç›ks›nlar buyuruyor. E¤er hallerini bir baflkas›na, mahrem olan bir
insan›, kendine celbettirecek flekilde bir harekette bulunurlarsa,
ondan istifade etmek isteyenler, böyle kad›nlar›n etraf›nda, kendilerine bir zarar›n dokunaca¤›ndan habersiz olarak, karfl›s›ndaki
insanlara kanarlar ki, hem aile saadetlerini y›karlar, hem insanlar
aras›nda kötü gözle k›nanarak afla¤›lan›rlar, hem insanl›k suçu ifller,
hem de Allah’›n emirlerine karfl› geldikllerinden, kendi nefislerine
zulmetmifl olurlar.
O, flerefli yarat›lm›fl insanlar, kendi iffetlerini bir
baflkas›n›n elinde bir anl›k zevki için periflan eder ve sonra ben
insan›m derse, iç güdüsel mahluklar ile k›yasland›¤›nda, her ikisi
aras›nda bir fark görülür mü? Allah’u Teala yine bir ayeti kerimesinde.
178
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
8/55
Allah kat›nda, yürüyen canl›lar›n en kötüsü kafir olanlard›r. Çünkü onlar iman etmezler.
Dedi¤i ayeti kerimesine uygun düflmez mi. Demek ki
Allah’u tela bizleri, iffetimize de sahip ç›kartmakla, baflkalar›ndan
gelecek olan kötülükleri önletmifl oluyor. Zinetlerini göstermesinler, bundan kas›t, kad›n›n mahrem yerleri, kad›n›n zinetidir. Allah’u
Teala bizlere Kur’an› Kerimde, nas›l giyinece¤imizi bildirmifl,
erkek olsun, kad›n olsun, hatlar›n› belli etmeyecek flekilde giyinmemizi emretmifltir. Kad›nlar›n yüz k›sm› kafllar›yla çenesine kadar
aç›k, kollar› bileklerine kadar kapal›, ayaklar› incik kemi¤i denilen
topuklara kadar örtülü, bunun d›fl›nda olan yerler kad›n›n zinetedir.
Bunlar› aç›p göstermesinler. Kad›nlar›n bu gibi yerleri iffetleri
say›l›r. Kad›nlar›n buralar›n›n aç›kl›l›¤› karfl›s›nda, insanlar›n bunlara duyaca¤› heva, onlara zarar getirir. ‹stenmeyen olaylar zuhur
eder. ‹flte Allah’u Teala bizleri, hep kötülüklerden koruyup, bir
hayat boyu flerefli yaflamam›z, huzurlu yaflamam›z için, ayetlerini
bizlere böylece bildirmektedir. Ancak bunlardan görünmesi zaruri
olanlar müstesna. Neresi bunlar. Yukar›da anlatt›k, yüz k›sm› el
k›sm›, bir de incik kemiklerinden afla¤› taraf› olan ayaklar›d›r.
Bafl örtülerini yakalar›n›n üstüne koysunlar. fiimdi burada
baz› sorular akl›m›za gelebilir. Baz› kendini bilmeyenler, Kur’an-›
Kerim’de bafl›n› ört diye bir ayet yok demektedirler. Bu ayeti kerimeyi nereye sakl›yor? Veya bu ayeti kerimeden ne anl›yor? peki
Allah’u Teala ayeti kerimesinde, bafl örtünü yakan›n üstüne koy
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
179
demekle, neyi kastediyor? Bafl›n› örtme de, bafl örtünü yakana m›
dola diyor? Ad› üstünde, bafl örtünü, yani saçlar›n› örtecek olan
örtünü, zinet yerin olan gerdan k›s›mlar›n›, boyun k›s›mlar›n›,
göstermemek için, Allah’u Teala bafl›n›n nas›l örtülece¤ini tarif
ediyor.
Peki flimdi sen de biliyorsun ki, islamda örtünme var. Ve
yine kendi delilin olan akl›n›n, sana Allah’u Teala’n›n var oldu¤unu
›spatlamas›na ra¤men, böyle ayetleri inkar ederek konuflman, nefsine karfl› zulmunu artt›rmaz m›? Kalbinde bir Allah korkusunun
belirdi¤ini bilmene ra¤men, yine nefsini ilahlaflt›rd›¤›n için,
inkarc›lar sana ayd›n desinler diye, onlardan yana olman bu geçici
alemin birkaç saatlik yaflam› için ebedi bir hayat›n› ahiret alemine
de¤iflmen normal düflünen bir insan›n akl›na s›¤ar m›? Bu durumda
sana bu isyan› yapt›ran nedir? Hiç kendine dönerek, bu soruyu
kendine sordun mu? Akl›nl› kullanarak neler yapt›¤›n› tefekkür
ediyormusun? Akl›n›n gösterdi¤i yolda hareket ediyor musun?
Hesap gününü hat›rl›yor, ak›l delilini kullanm›yor musun? Böyle
akl›n› kullanmazda nefsinin sana gösterdi¤i yolda ilerlersen,
Allah’u Teala’n›n huzuruna nas›l gideceksin? Böyle isyana devam
etti¤imiz müddetce nefsimizden kurtulamay›z. Nefsin bizim üzerimizdeki esaret zincirini k›ramay›z. Kendi benli¤imizi de bulamay›z.
Bizler dinde uyuflturulmufl ve beyni y›kanm›fl bir millet
olarak yetifltiriliyoruz. ‹nflallah Allah’u Tela bizlere bir uyan›kl›k
verir de, hakk› buluruz.
Ayet devam ediyoruz, zinetlerini ancak flu kimselere
göstersinler, yani mahrem olmayan, yak›nlar› olanlara. Allah’u
Teala’n›n bizlere, nikah düflmeyecek olanlar›, bu ayeti kerimesinde
180
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bildiriyor. fiimdi akl›ma flöyle bir fley daha geliyor. Bafl örtüsü
Kur’anda yok deyip, bunu inkar edenler, yar›nda Allah’u Teala’n›n
bizlere mahrem olmay›p, nikah düflmeyen kiflileri bildirmesine
ra¤men, onlar evlatlar›yla, kocalar›n›n babalar›yla, kardeflleriyle de
zina yapacaklar ve bu durumda bu sap›kl›¤› iflleyenler de var. Yar›n
öbür günde bunun tart›flmas› olacak, bu da bir bafl örtüsü gibi hafife
al›narak, ‹slam hatalar üzerine kurulmufl bir din gibi gösterilecek ve
nihayet her yapt›klar› inkarlar›yla, Allah’›n s›n›rlar›n› aflmalar›yla
hem musibetlere mazhar kalacaklar hemde insanlar ç›kmazlara,
bunal›mlara girerek, hayatlar›n› yaflam de¤il, bir ›zd›rap olarak
yafl›yacaklard›r.
Bu durumda kim bu mahrem olmayanlar; Kocalar›,
babalar›, kocalar›n›n babalar›, o¤ullar›, kocas›n›n o¤ullar› , kendi
erkek kardefli, erkek kardefllerinin o¤ullar›, k›z kardefllerinin
o¤ullar›, mümin kad›nlar, çocuklar ve uyuntu kimseler dir. Demek
ki, bunlar dinimizce bize mahrem olmayan ve nikah düflmeyen
insanlar. bunlar›n d›fl›ndaki insanlar›n yan›nda aç›l›p saç›l›namaz,
edep yerleri teflhir edilemez.
Peki teflhir edersek ne olur. Dünyada herkes serbest, hiçbir
kimsenin hiçbir kimseye tazyik etmesi, zorlamas› olamaz. Herkes
kendi iradesinde hürdür dersek. Allah’u Teala’n›n bize bildirdi¤ine
göre derim ki, sahibimiz olan Allah’u tela, Kur’an-› kerim de,
mahkemeyi kübradan bahsetmektedir. Bizde geçti¤imiz sayfalarda
mahkemeyi kübray› izah ettik. Buna göre herkes Allah’u Teala’ya
ve kendi nefsine karfl› sorumludur. Kimse kimseden sorumlu
de¤ildir. Lakin Allah’u Teala siz emri bil maruf yap›n yani hakk›
bir birinize anlat›n, ola ki dönerler. Nas›l dönerler? Ahdi Allah’u
Teala’ya iyidir, iyi bir ahit vermifltir, dünya hayat›nda yaflam
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
181
itibariyle f›trat› d›fl›nda bir hayat sürüyordurdur. Bizler gayb›
bilmedi¤imiz için ola ki bu hakk› duyar, daha çabuk nefsini ›slah
ederek, iyi bir insan olur. Onun hakk› bulmas›yla da, Allah’u Teala
bizede bir mükafatda bulunur. Yine Allah’u Teala Kur’an-› kerimde
25/73
Kendilerine Rab’lerinin ayetleri hat›rlat›ld›¤›nda ise,
onlara karfl› sa¤›r ve kör davranmazlar.
41/33
(‹nsanlar›) Allah’a ça¤›ran iyi ifl yapan ve ben
Müslümanlardan›m diyenden daha güzel sözlü kim vard›r.
Rabbimiz bu ayeti kerimesinde bizlere, zat›n›n alimler
taraf›ndan tan›t›lmas›n› buyurmaktad›r. Bu bak›mdand›r ki, Allah’u
Teala, nebiler ve Peygamberler gönderir. Ard›ndan bunlar›n varisleri olan alimleri gönderir ki, insanlar hakk› bulsunlar, yer yüzünde
kötü ifller ifllemesinler diye.
‹nsanlar gayp bir alem olan dünya alemine gelmifltir.
Allah’u Teala, bizleri bu dünya aleminde birbirimizle hem imtihan
eder, hem sebeplendirir, hem de mükafatland›r›r.
Yine ayeti kerimeye devam ediyoruz, gizledikleri zinetler
bilinsin diye, ayaklar›n› da vurmas›nlar. Kad›nlar kendi varl›klar›n›
belli etmeleri için, ayaklar›n› yere vurarak, nazarlar› üzerlerinde
toplamas›nlar. Kendilerini aflikare göstermesinler. Böyle
182
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
davran›lmamas›n› da ayetleriyle bizlere bildiriyor. Baz› kimseler,
Araplar›n aya¤›na tak›lan bir halhaldan bahsederler. Kur’an tüm
insanlara hidayet için geldi¤inden, bölüm bölüm flumullendirilemez. Yaln›z bir kavme hitap edilir de di¤er kavimler bunlardan arî
tutulamaz.
Aya¤›na halhal takmayan bir insan ise bana ne ben halhal
takm›yorum aya¤›na halhal takana söyle der ve rabbimiz bofldan
fazla bir kelam yapm›fl duruma gelir ki, hafla bilmedi¤imiz kelamlarlan, akl›m›za göre Allah’u Teala’y› suçlam›fl oluruz. Bu
bak›mdan kad›n›n aya¤›n› yere vurmamas›, dikkatleri üzerine çektirmemesi ve erkekleri kendilerine arzu duyurmamalar› için
yaratt›klar›n› merhametinden dolay› korumas› için, Rabbimizin
bütün kad›nlara ikaz›d›r.
Ey müminler hepiniz Allah’a tevbe edin ki, dünya ve ahiret
saadetine kavuflas›n›z. Allah’u Teala bizlerin iffet, flerefe ve
haysiyetini korumakla, bizi yarat›lan mahluklar›n en flereflisi durumuna getirmifltir. ‹radeyi cüz-iyemizle, eflrefil mahluk olarak,
yaratt›klar› aras›nda, bizleri kelam›na muhatap tutmufltur.
Rabbimizin emirlerini yerine getirenler flerefli bir varl›k durumuna
gelirler. Bizleri en güzel bir biçimde yaratan, zat›na muhatap tutan
Allah’u teala’y› bilmemiz ve emrini yerine getirmemizle Allah’u
Tealae’n›n yaratma gayesine uygun düfleriz. Aksi takdirde Kur’an› kerimde
8/22
Düflünmeyen sa¤›rlar ve dilsizler flüphesiz Allah kat›nda
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
183
hayvanlardan daha kötü durumdad›rlar.
Bu durumda Allah korusun, hayvanlardan da afla¤› durumuna düflmüfl oluruz.
Öyleyse ey insanlar! Bu tesettür ayeti kerimesi, Kur’an›
Kerimde aç›k ve net olarak , bizlere bildirilmesine ra¤men, bizleri
bundan uzaklaflt›rmak için ellerinden gelen gayreti sarf etmelerinin
sebebi nedir? Niçin birkaç ayet üzerinde ›srarla kanunlar
ç›kart›lmaya, veya bu birkaç ayet üzerinde ‹slam dini insanlara kötü
gösterilmeye çal›fl›l›yor. Müslüman olarak bunu hiç düflündük mü?
ve bu birkaç ayet hangisi;
1- Sure 24/31 tesettür ayeti kerimesine
2- Sure 7/205 sesli ve sessiz zikirden ve Sure 48/10 biat
ayeti kerimesiyle ‹slam’›n can damar› olan tarikatlara ve bunlar›n
bafl›nda bulunana evliya ve alim kullar›na
3- Ruhlar hakk›nda konuflmaya
4- Bir de islamda hurafe varm›fl gibi uydurduklar› masallara.
fiimdilik hedef bunlar. Daha evvel nefsi tarif etmifltik.
Dedik ki, nefis bencillik yapacak, dünyaya heva duyacak, kendi
varl›¤› için her fleyi yapacak, onu idare ve sevk eden ruhu, ona yön
verecek. Haddi aflt›rmayacak. ‹flte insan nefsi böyle yarat›ld›¤›ndan
bu nefsi isyana getirecek, veya ona bunlar› kötü gösterecek ayetleri
bulup, ç›karm›fllar. Bu ayetlerden ‹slam dinine tamamen hücuma
geçmifller. Asl›nda insan nefsini bir ›slah edebilse, hayat›n ve
yaflam›n, zevkini bir tada bilse, huzurun ve insanl›¤›n gayesini bir
anlayabilse! Peygambeber s.a.v. Efendimiz “onlar bizdeki huzuru
bilseydi bizden bu huzuru almak için harbederlerdi” buyurmaktad›r
Kur’an-› kerim de Allah’u Teala
184
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
45/23
Heva ve hevesini tanr› edinen, Allah’tan sap›t›p da
kula¤›n› ve kalbini mühürlettirdi¤i, gözünün üstüne de perde çektirdi¤i kimseyi gördün mü? fiimdi onu Allah’tan baflka kim do¤ru yola
erifltirebilir? Hala ibret almayacak m›s›n›z.
‹flte kendi nefsini ve zevkini ilah edinenler, Allah’a ve
resulüne asi olanlar, birbirlerinin yanlar›nda kuvvet bulanlar, bu
durumda Allah’›n azab›n›n korkusunu, kalplerinde sindirmeye
çal›fl›rlar. ‹flte bu insanlar yukar›daki ayeti kerimedeki gibi hakk›
duymaz ve görmezler. Çünkü kalpler mühürlüdür. ‹flte kendimize
hayat verecek olan, huzur bulaca¤›m›z dallar›m›z› kesersek,
kendimizi yaflarken ölüme terk edersek, yaflarken yaflayan bir ölü
oldu¤umuzu, bir bilebilsek! ‹nsanlar kendi menfaatleri için, bizlere
de¤er veriyormufl gibi görünürler. ‹flleri bitince veya sendeki varl›k
elden gidince, seni bir tarafa iter yaln›zl›¤a mahkum ederler.
Gençli¤inden ve güzelli¤inden istifade edilmesi için, sana
çekilen iltifatlara aldanarak, s›rf birkaç saatlik dünya zevkini,
ömrün olupda gençli¤in elinden gitti¤inde, seni yaln›zl›¤a iteceklerini, bir kürek mahkumu gibi yaln›zl›¤a mahkum olaca¤›n› bir
idrak edebilsen. Allah’u Teala;
51/20
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
185
Kesin olarak insanlar için yeryüzünde ayetler vard›r.
51/21
Kendi nefislerinizde de öyle. Görmüyor musunuz?
Dedi¤i gibi insanlar›n, ölü olan kalplerinden ne görülür.
Bak annelerimize, bak babalar›m›za, dedelerimize, belki onlar
gençken bizden daha da güzel ve yak›fl›kl›yd›lar. Ama o güzelliklerden eser kald› m›, yüzler burufltu. Beller büküldü, kulaklar sesleri iflitmez oldu, gözlerin feri çekildi. Böyle bir hayatta yaln›z
kalmamak için kalplere huzur ve sürur veren Allah olursa,
hayat›nda alamad›¤›n zevki, Rab’b›nda bulursun. Yarat›lm›fllardan
hiçbir kimse Allah’u Teala’n›n insana verdi¤i huzuru ve sevgiyi,
güveni veremez. Ama e¤er bu hayat› bulamad›ysa, zevkini ilah
edinip de ömrünün bu bölümlerine ulaflt›¤›nda, bunal›m ve her türlü
isyan›n içinde kendini bulursun. Bize kötü ifller afl›lamak isteyenlerin gayri müslümlerin hallerini görmez misin? Gayri müslümlerin
adetleri olan senede bir defa anneler günü, veya babalar günüyle,
onlar› anmakla, onlar› yaln›zl›¤a ittiklerinin fark›na varmayan
insanlar, akl›lar›nca anne ve babalar›n› hat›rlamakla, bir fleyler
yapt›klar›n› sananlar asl›nda nefislerinin esiri olmufl insanlard›r.
‹nsan birkaç gün yak›n›n› görmedi mi özlüyor, sende senede bir
defa anne veya babana hediye al›p onu hat›rlamakla seni her türlü
felaketten koruyup senin üzerine kanat gerip, hakk›n› bir ömür
boyu ödeyemeyece¤in, annene ve babana, senede bir defa anmakla
akl›na göre bir ifl yapm›fl olacaks›n. Yar›n sende ayn› duruma
düflece¤inden bir kürek mahkumu gibi yaln›z kalaca¤›ndan haberin
186
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
var m›? Kur’an’› Kerimde Allah’u Teala Lokman suresinde
31/14
Biz insana, ana, babas›na iyi davranmas›n› tavsiye
etmiflizdir. Çünkü anas› onu nice s›k›nt›lara katlanarak tafl›m›flt›r.
Sütten ayr›lmas› da iki y›l içersinde olur. (‹flte bunun için) önce
bana, sonra da ana, babana flükret diye tavsiyede bulunmufluzdur.
Dönüfl ancak banad›r.
Ayeti kerimesini bir tarafa b›rakacaks›n ve akl›na göre
senede birdefa anne ve baban› anmakla bir fleyler yapm›fl olacaks›n.
Senin yar›n›n onunkinden farks›z m› olacak? Öyle bir yaflam ister
misin? Bizi aldatanlar›n aldatmalar›n›n alt›nda, yine iki oyun yatmaktad›r.
1- Ak›llara göre yap›lm›fl, ve nefislerine hofl gelecek
flekilde uydurulmufl ve bunada din denilmifl olan bat›l itikatlar›n›
sana hakl› göstererek seni bat›l itikatlarenin pefline takmak.
2- ‹nsanlar› inanc›ndan sapt›rarak, bunlar› belli kesimlere
ve belli noktalar bölmek, bir kitleyi parçalay›p, lokma lokma yap›p,
sonra yutmak. As›rlard›r ‹slam’›n üzerinde oynayan oyun bu,
Allah’u Teala ayeti kerimesinde
45/19
Çünkü onlar, Allah’a karfl› sana hiçbir fayda vermezler.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
187
Do¤rusu zalimler birbirlerinin dostlar›d›r; Allah da takva sahiplerinin dostudur.
Ey benim Müslüman kardeflim. Bak Allah’u Teala bir ayeti
kerimesinde de ne söylüyor;
45/20
Bu (Kur’an), insanlar için basiret nurlar›, kesin olarak
inanan bir toplum için hidayet ve rahmettir.
fiimdi anlayabiliyor musun? Bat› bat› deyip bat›ya
hayranl›k duyup, onun ‹slam’a verece¤i zarar›. Zaman›nda onlar
bizim dedelerimize hayranl›k duymufllar, onlar›n ellerinde fenni ve
ilmi alm›fllar. Bize hayranl›k olarak bat›l› ve periflanl›¤› afl›lam›fllar,
dedelerimizden alamad›klar› intikam›, bizim neslimiz üzerinden
almaya çal›fl›yorlar. Çünkü bizler uyur gezer olduk. Dinimizden
bihaber gayesiz ve uydum ak›ll› olduk. Kur’an-› unuttuk. Çünkü
Kur’an kafirin hilesini, dinsizin dinsizli¤ini, tamamen ortaya koyar.
‹nsan› bir ayna gibi gösteriyor. Bu bak›mdan Kur’ana düflman olanlar, bizi de Kur’ana düflman ettiler. Ve Kur’an› ortadan kald›rmak
için ça¤d›fl› kelamlar›yla, ayd›n kelimeleriyle, bizi kelimelere
imrendirerek dinimizi bize bir irtica ve eski ça¤lar›n inanc› olarak
gösterdiler. Müslüman›m diyen insanlar› yanlar›na çekmeye
çal›fl›yorlar. Rüyas›nda kendini milyarder gören, uyan›nca bir rüya
oldu¤un anlay›nca sukutu hayale u¤rayan insanlar. Gayri müslümlerin bat›l itikatleriyle, islam›n üzerinde oynad›¤› ça¤dafl ve ayd›n
kelimelerine, duymufl oldu¤umuz hayranl›k aras›nda ne fark var.
Ayd›n insan etraf›n› ilmen ve hakikatlerle ayd›nlatan insanlard›r.
188
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ahlak d›fl› faziletten bihaber ve yoksun yaflamak ayd›nl›k
olursa, kendimizi sonunda bir batakl›¤›n içine yuvarlanm›fl
görmemek mümkün de¤ildir. fiimdi k›zlar›m›z› bac›lar›m›z›, fleref
ve namusumuzu, nas›l ayaklar alt›na alarak, her fleyi madde
karfl›l›¤›nda ölçer olduk.
Allah’u Teala’n›n kitab›na, iki cihan serveri Hazreti
Muhammed s.a.v. efendimizin sünnetine, s›k› s›k›ya sar›lman›n
zaman› geçiyor. Birlik ve beraberli¤imizi , vatan›m›z›n ve milletimizin selametini, ancak tek bir vücut olursak koruyabiliriz.
Bununda tek bir yolu, Allah’u Teala’ya karfl› iman›m›z› art›rmak ve
Allah’u Teala’ya karfl› ahdimizi yerine getirmek için, dünyada fiili
olarak ‹slam’› yaflamakt›r. Allah’u Teala bizlere iyi bir anlay›fl
verip, bizi rahmetine nail elesin.
A¤la gülüm a¤la gözden gelen yafl de¤il
Yand›kça yand› gönül bu yanan beden de¤il
Sinem yine tutufltu parlayan alev de¤il
Kalbimdeki ziyalar günefl ›fl›n› de¤il
Hakk›n yolu uzundur cefalarla doludur
Hakk›n sevdi¤i insan s›k›nt›yla doludur
Öyle ilahi bir aflk kalbler, aflkla doludur
Kenetlendim ba¤land›m hakikat yolu budur
Menziller yaklaflt›kça manialar kalk›yor
Gölgeler yaklaflt›kça hakikat görülüyor
Karanl›k olan yolla bir bir ayd›nlan›yor
Bu ne ilahi bir s›r kalbler hayat buluyor.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
189
ONUNCU BÖLÜM
M‹RAÇ
Allah-u Teala Kur’an-› Keriminde
17/1
Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir k›sm›n› gösterelim
diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek
k›ld›¤›m›z Mescid-i Aksa’ya götüren Allah noksan s›fatlardan
münezzehtir. O, gerçekten iflitendir, görendir.
53/1
Batt›¤› zamana y›ld›za andolsun ki
Allah’u Teala bu ayeti kerimeleriyle Miraç olay›n› bizlere
bildirmektedir. Biz bu ayetleri sizlere açarak, Mirac’›n nas›l meydana geldi¤i daha s›hhatli bir flekilde anlataca¤›z.
53/2
Arkadafl›n›z (Muhammed) sapmad› ve bat›la inanmad›.
190
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
53/3
O arzusuna göre de konuflmaz.
53/4
O (bildirdikleri) vahyedilenden baflkas› de¤ildir.
53/5
Onu kuvvetleri pek fliddetli olan ö¤retmifltir.
Allah’u Teala burada y›ld›za kasem olsun ki demektedir.
Batt›¤› zamana yemin etmektedir. Ay’› Günefl’i ve Y›ld›zlar› Arz›
ve Semay›, yedi kat gökleri ilmiyle yaratan Allah’u Teala, onlar›n
bat›fl›n› ve do¤uflunu menziller dahilinde, burçlarla yaratm›flt›r. Bir
ilim dahilinde, varl›¤›n› ak›l sahiplerine göstermektedir. Her akl›n
Allah’u Teala’y› idrak edifliyle, Allah’u Teala varl›¤›n› yani
Rab’bimiz insan üzerindeki zat›n›n tan›m›n› yapmaktad›r. Y›ld›za
yemin etmekle, ak›l sahiplerine tefekkürle, varl›¤›n›n ispat›n›
yapt›rmaktad›r. ‹lmi ile kainat› ve varl›klar› kuflatan Allah’u Teala,
y›ld›za yemin etmekle, ilmine yemin. ‹lmine yemini ise, zat›n›n
zat›na yemin edifli demektir. Varl›¤›n› bize bu flekilde akl› olan ak›l
sahiplerine, ispat etmektedir. Sonraki ayeti kerimede ise
Sapmad› do¤ru yoldan arkadafl›n›z az›tmad› da,
peygamber s.a.v. efendimizi, vema ersenlake illa rahmeten
lil alemindir. Bu durumda Resulü ziflan›m›z, Allah’u Teala’n›n
zat›na itaatden ayr›lmad›¤›ndan, Rabbimmizinn emirlerini bizlere
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
191
bildirme de, kendi nefsine ve baflkalar›n›n hevas›na uymadan ve o
benden nazil olan hakikatleri sizlere aktarmaktad›r. O’nun
aktard›klar›nda veya gördüklerinde sizin akl›n›z almasa da, o
do¤ruyu söyledi¤ine emin olun. Sak›n akl›n›z›n almad›¤› bu olay›,
insan üstü olan bu mucizeyi, yalanlamay›n ve Peygamberiniz için
O az›tt› veya sap›tt› demeyin. Çünkü O bofldan konuflmaz buyurmaktad›r. Öyleyse bir evvel ki ayette, ilmi ile zat›n›n ispat›n› yapan
Allah’u Teala, Peygamberinin söylediklerine bize karfl› flahidlik
yaparak, o sap›tmad› ve az›tmad› diye Resulünü tasdik etmektedir.
O hevadan söylemiyor, yani kendisi uydurmuyor. Nefsi
hevas›na tabi olmuyor.
Rab’b›m›z Kur’an-› Kerimin vahiy oldu¤unu, yani bizatihi
kalbe Allah’u Teala’n›n bildirmesi ile, oldu¤unu bildirdi¤i Kur’an› Kerimin do¤rulu¤una ben kefilim, inanan için benim varl›¤›m
kullar›ma bir isbatt›r. Kelam›m ise flahittir. Bu bak›mdand›r ki
Kur’an müminin iman›n›, kafirin küfrünü artt›r›r buyurmaktad›r.
5/64
Yahudiler Allah’›n eli ba¤l›d›r (s›k›d›r) dediler. Hay dedikleri yüzünden elleri ba¤lanas› ve lanet olas›lar! Bilakis, Allah’›n elleri aç›kt›r. Dileyene verir. Andolsun ki sana Rabbinden indirilen,
onlardan bir ço¤unun azg›nl›¤›n› ve küfrünü artt›racakt›r. Aralar›nda k›yamete kadar (sürecek) düflmanl›k ve kin vard›r. Ne zaman
192
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
savafl için bir atefl yakm›fllarsa (fitneyi uyand›rm›fllarsa) Allah onu
söndürmüfltür. Onlar yeryüzünde bozgunculu¤a koflarlar; Allah ise
bozguncular› sevmez. onlar her ne zaman harb için bir yang›n
tutuflturdularsa, Allah onu söndürdü. Daima yeryüzünde fesat için
koflarlar. Allah ise fesat ç›karanlar› sevmez.
Allah’u Telala yine kulu ile Peygamberi aras›nda olan
kelam›n›n künhüne, Allah’u Telala kefil oldu¤unu, ayetlerin do¤ru
olup harfinin dahi de¤iflemeyece¤ini, bize bir ayeti kerimesinde
flöyle bildiriyor.
15/9
Kur’an’› kesinlikle biz indirdik, elbette onu yine biz koruyaca¤›z.
Bu bak›mdan Allah’u Telala, Kur’an›n vahiy yoluyla nazil
oldu¤unu, biz insanlarla yer yüzünde konuflmas› olmad›¤›n›, bu
bak›mdan vahiy ile gönderdi¤ini de bizlere aç›klam›fl oluyor.
Allah’u Telala bize Kuran-› Kerimi vahiy yoluyla indirdi¤ini yine
bir ayeti kerimesiyle desteklemektedir. Bununlan zamandan ve
zeminden münezzeh olan Allah’u Telala varl›¤›n›n yüceli¤ini bize
her ayetiyle isbat etmektedir.
42/51
Allah bir insanla ancak vahiy yoluyla veya perde
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
193
arkas›ndan konuflur. Yahut bir elçi gönderip izniyle ona diledi¤ini
vahyeder. O yücedir, hakimdir.
Demek ki bizleri gayb alemine gönderen Allah’u Teala, bu
flekilde de bizlere, vahiy ile gönderdi¤i kelam›na inanmam›z› istemekte, zat›n› da kefil tutmaktad›r.
53/5
Ona kuvvetleri pek çok olan ö¤retti.
Bu ayeti kerimeyi biraz etrafl› ve derinden açaca¤›z ki, tam
anlafl›ls›n. Baz› mutasavv›flar, Peygamber s.a.v. efendimize
Kur’an-› Kerimi Cebrail Aleyhisselam›n ö¤retti¤ini ve bu surede,
baz› olaylar› yine Cebrail Aleyhisselam’a ba¤lad›klar›n› görüyoruz.
Bunun böyle olmad›¤›n›, deliller ve ayetlerle ispatlayaca¤›z ki,
mevzu hem daha iyi anlafl›ls›n. Hem de Allah ve Resulüne bir
eksiklik atfedilmesin. Peygamber Efendimiz ümmidir. Manas›
hiçbir kimse taraf›ndan yetifltirilmemifl, yaln›zca Allah’u Teala
taraf›ndan yetifltirilip, ö¤retilmifltir. Bizatihi hocas› Allah’u
Telala’d›r. Böyle olanlar, ümmîdirler. Bu bak›mdan Peygamber
Efendimiz, Allah’u Teala’n›n ö¤retti¤i bir Resuldür, Allah’u Teala
bir ayeti kerimesinde.
4/113
194
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’›n sana lütfu ve esirgemesi olmasayd› onlardan bir
grup seni sapt›rmaya yeltenmiflti. Onlar yaln›zca kendilerini sapt›r›rlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah sana kitab› ve hikmeti
indirmifl ve sana bilmedi¤ini ö¤retmifltir. Allah’›n lütfu sana gerçekten büyük olmufltur.
Bu ayeti kerimede Allah’u Teala evvelce bilmediklerini
sana ö¤retti, yani bizatihi Allah’u Teala’n›n Peygamberiyle,
vas›tas›z konufltu¤unu onu ö¤retti¤ini bizlere bildirmektedir.
Burada peygamber s.a.v. efendimizi Cebrail Aleyhisselam ö¤retmifl
olsayd›, Allah’u Teala habibine, seni Cebrail vas›tas›yla ö¤rettim
derdi. Bu bak›mdan Rab’b›m›z, ö¤rettim diyorsa ö¤retti ve her
Müslüman’›n da bunu böylece bilmesi laz›md›r.
Hazreti Musa’ya Tur’da, on emir gelince, arada hiçbir
vas›ta olmamaks›z›n konuflmufl bunu da aynen Peygamber s.a.v.
efendimize ayetlerle bildirmifltir. Allah’u Teala, Peygamber
Efendimizle de, arada hiçbir vas›ta olmamaks›z›n onunla konuflmufl
ve ö¤retmifltir. Bunu flu ayeti kerimesiyle de bizlere bildirerek
ayetlirini birbirleriyle teyit ettirmektedir.
33/7
“Hani biz peygamberlerden söz alm›flt›k; Nuh’tan,
‹brahim’den, Musa’dan ve Meryem o¤lu ‹sa’dan da. (Evet) biz
onlardan pek sa¤lam bir söz ald›k”
fiimdi bu ayeti kerimeye, göre Allah’u Teala hat›rla ki,
kelam›yla neyi kastedmektedir? Daha Peygamber s.a.v. efendimiz,
mülk alemine teflrif etmeden, Allah’u Teala Peygamber Efendimizi
ö¤retmifl ve mülk aleminde herhangi bir fitneye maraz kalmas›n
diye, Cibril Eminle Kur’an sahifelerinin surelerini göndermesidir.
Yine bu söyledi¤ime de temas edece¤iz. Cibril Emin’in de
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
195
Peygamber Efendimizi ö¤retmesi demek de¤ildir.
Peygamber Efendimiz Miraca ç›karken Cibril Eminin
s›dreyi münteha’ya kadar gidip, bir kar›nca boyu daha gitseydim
yanard›m demesiyle, burda Cibril Emin, yarat›lm›fllar›n eftali olan,
Allah’u Teala’n›n sen olmasayd›n alemleri yaratmazd›m de¤di¤i
Habibi kibriya hatemen nebi hazreti Muhammed s.a.v. efendimize
Kur’an-› nas›l ö¤retsin ki?
Mademki Kur’an bir vahiydir, vahiy zaman ve mekan
d›fl›nda olan Allah’u Teala’n›n, mekan ve zaman içersinde olan
peygamber kullar›n›n kalplerine verdi¤i iletiflim yoluyla
konuflmas›d›r. Bu durumda Peygamber s.a.v. efendimiz bizatihi
Allah’u Teala’dan, Kur’an’› kerimin ayetlerini vahi yoluyla
almas›d›r. Yukarda da dedik ki, Cibril emin arada bir vas›ta olarak
Kur’an sahifelerini Peygamber Efendimize getirendir.
Bir gün Peygamber Efendimiz Cibril Emine sorar. Kur’an› bana getirirken kimden al›yorsun: Der, Cibril Emin flu cevab›
verir. Ya Resulallah bir perde arkas›ndan al›yorum, kimin verdi¤ini
bilmiyorum, bunun üzerine Peygamber Efendimiz, Cibril Emine
flöyle söyler. Bir daha perde arkas›ndan Kur’an-› al›nca, perdeyi
arala bak bakal›m sana Kur’an-› Kerimi kim veriyor. Bunun üzerine Cibril Emin Peygamber Efendimizin emrine tabi olarak perdeyi
aralar ve getirece¤i sureyi, karfl›s›ndakinden al›r, ve Peygamber
Efendimize getirir. Peygamber efendimiz Cibril Emine sorar, ya
Cibril kardeflim sureyi kimden ald›n, Cebrail cevap verir. Ya
Resulallah veren de sensin alanda sen der.
fiimdi anl›yoruz ki kuvvetleri pek çok olan ö¤retti, ayeti
kerimesinde bizatihi Allah’u Teala’n›n gücü ve kudretidir. Allah’
Teala “lekad haleknel insane fi ahsani takvim,” Ben insan› en güzel
196
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
suretti yaratt›m dedi¤i insan›, zat›na muhatap tutan, Rabbimiz,
insandan daha güçlü bir çok yönlü kuvvete sahip olan bir varl›kta
yaratmam›flt›r. Bu bak›mdan ayr› ayr› ibadeti olan Melaikeyi
Kiram›n, tüm ibadet flekli de insanda namaz vas›tas›yla
toplanm›flt›r. ‹nsanda ki ruh vas›tas›yla, yeteneklilik mahareti de,
yine insanda toplanm›flt›r. ‹nsan üstü kuvveti, pek çok olan da
ancak Allah’u Azimüflsan ve Tekaddes Hazretleridir.
53/6
Bir kuvvet sahibi ki hemen dosdo¤ru do¤ruldu.
Yukarda dedik ki; Mutasavv›flar bu ayetlerde, Cibril
Emin’den bahsederek, bu olaylar› Cibril Emine ba¤larlar. Halbuki
Cibril Emin peygamber Efendimizin yan›na devaml› gelip gidiyordu, Miraca ç›karken mi hakiki flekline büründü. Allah’u Teala
demiyor mu bir ayeti kerimesinde, Lehül esma ul hüsna. En güzel
s›fatlar benimdir. Bir ayeti kerimesinde de, ben kulumun zann›
indindeyim. Yani insan Allah’u Teala’y› nas›l zannederse Allah’u
Teala kuluna zann› indinde tecelli eder. Öyleyse hakiki fleklinden
gaye, Kemal s›fat›yla muttali olan Allah’u Teala, davet etti¤i
Resulünün ona sevgisinden, en güzel surete tecelli etmesidir.
Hakiki mana ise; Elestibi Rabbikum hitab›nda ruhlar›m›za
göründü¤ü hakiki suretiyle tecelli etmesi yani görünmesidir. Bizler
nas›l ki bir davete giderken en güzel elbiselerimizi giyer, süslenir,
o davete gidersek, Allah’u Teala’n›n bizim gibi süslenmeye ihtiyac› yok, onun süsü, ilmi ve zat›n›n devaml› flekil de¤ifltirmesi, en
güzel flekle bürünmesidir.
Allah’u Teala ayeti kerimesine devam ederek, hakiki flekli
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
197
üzerine do¤rulan›n Zat’›ndan baflkas› olmad›¤›n› bunun Cebrail
aleyhisselam olmad›¤›n› ne güzel tarif ediyor.
53/7
Ve o, en yüksek bir ufuk yan›nda idi.
Yine bu ayeti kerimeyi açarlarken Cebrail Aleyhisselam
dan bahsetmektedirler. Yüksek ufu¤un yan›nda olan›n Cebrail aleyhisselam›n oldu¤u zannedilerek yanl›fllara saplanmaktad›rlar.
Cebrail Peygamber Efendimize dünya hayat›ndayken, zaten yan›na
gelip gidiyordu. Yüksek ufuk dedi¤i; Sidreyi muntehan›n da üstü
yedi kat semavat› kuflatan Arflullah ve Arflullah›n bitti¤i zaman ve
mekan›n kalmad›¤› bir yerin zaman ve mekanla bitifli¤i yer, yüksek
ufuktur. O yüksek ufu¤un yan›nda, yani zaman ve mekan›n
olmad›¤› lakin zaman ve mekana yak›n olan bir yerde idi. Ufuktan
mana, bak›nca maddenin bofllukla birleflmifl gibi görülen yeri ufuktur. Yüksek ufuk olunca, gök bofllu¤undan mekan d›fl› olan bir
yerin birleflim gibi göründü¤ü yerdir. Allah’ Telala’n›n orda habibine görünmesidir. Yine ayeti kerimesine devamla Bu görülenin
Zat›ndan baflkas› olmad›¤›n› ›spatlamaktad›r.
53/8
Sonra (Muhammed’e) yaklaflt›, derken daha da yaklaflt›.
Demek ki o yüksek ufukta mekan d›fl› olan yerde yaklaflt›.
‹ki yay aral›¤› kadar yahut daha az bir flekilde Habibine
yaklaflt›. Nerde yaklafl›yor? Zaman ve mekan d›fl›nda olan Allah’u
Teala zaman ve mekan içersinde olan habibine yaklafl›yor.
198
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
53/9
O kadar ki iki yay aras› kadar, hatta daha yak›n oldu.
Bu yak›nl›k karfl›l›kl› iki kiflinin karfl› karfl›ya gelerek
konuflmas› gibi bir yak›nl›k mesafesi meydana geldi.
53/10
Hemen Allah’u Teala kuluna vahyetti¤ini vahyetti.
‹flte Allah’u Teala bu ayeti kerimesiyle peygamber s.a.v
efendimize bizzat hakiki flekli üzere göründü¤ünü, bu görülenin
Cebrail aleyhisselam olmad›¤›n› noktal›yor. Bu noktalaman›n ›spat›
ise kulu Hazreti Muhammed s.a.v. Efendimize vahyetmesidir.
Vahiyi anlatt›k zaman ve mekan d›fl›nda olan Allah’u Teala’n›n
zaman ve mekan içersinde olan Peygamberleriyle iletiflim yoluyla
konuflmas›d›r. ‹flte Peygamber s.a.v. efendimize vahyetmesi bunun
bizzat Allah’u Teala oldu¤unu su götürmez bir flekilde ihtilafa
mahal b›rakmadan Cebrail aleyhisselam olmad›¤›n›, bütün
aç›kl›¤›yla Rabbimiz bizlere bildirmektedir. Burada Allah’u Teala
zat›yla Peygamber s.a.v. efendimiz aras›ndan bütün hicaplar›n›
kald›rd›¤›n› ve kuluna vahiy etti¤ini, Peygamber Efendimizin bizatihi Miraca bedenen de gitti¤ini, bize bu ayeti kerime ispat etmifl
oluyor.
Madem ki mülk aleminde Allah’u Telala’n›n hiçbir kuluyla konuflmas› yoksa, ancak vahiy yoluyla oldu¤una göre, yüksek
ufukta sark›p iki yay›n aras› kadar ve daha da az bir yaklafl›mla,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
199
Allah kuluna vahiyettiyse, Peygamber Efendimizin mekan içinde
bulunmas›, Allah’u Teala’n›n ise yüksek ufuk denen mekan
d›fl›ndan sark›p (yani yaklafl›p) mekan içinde bulunan Peygamber
Efendimize yaklaflmas› ve ona vahiy etmesi Miraca bedenen de
ç›k›fl›n›n ispat›d›r.
53/11
Gördü¤ünü kalbi yalanlamad›.
Demek ki daha evvel Peygamber efendimize, kalp aleminde hakiki flekli üzere tecellisi oldu¤undan, Efendimiz, hakiki
flekli üzere Allah’u Teala’y› beden devletinde de zahirden görünce,
kalben tasdik üstüne tasdik etmifl olmaktad›r. Bu durumda da
Peygamber s.a.v. efendimizin miraca bedenle ç›kt›¤›n›n tasdikidir.
Bu bak›mdan kalbi tekzip etmedi, gönülden tasdik etti buyurmaktad›r.
53/12
Onun gördükleri hakk›nda flimdi kendisiyle tart›flacak
m›s›n›z.
fiimdi siz Peygamberin o görüflüne karfl› onunla mücadele
mi edeceksiniz.
Peygamber s.a.v. efendimiz bu miraç olay›yla, Allah’u
Teala’y› bizatihi görmesi ve Allah’u Teala’n›n murad› olan, en
bafltaki ayeti kerimesine göre, her türlü noksan s›fatlardan
münezzeh olan Allah’u Teala, gece Mescidi Haramdan, o etraf›n›
200
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
mübarek k›ld›¤›m›z, Mescidi Aksaya kadar götürdü, ona ayetlerimizden gösterelim diye yapt›k, hakikat bu diyen Allah’ Teala,
mucizelerini habibine göstermesi, kullar›na zat›n›n ulviyetini anlatmas›n› dileyen rab’b›m›z, ayetlerinden göstermifl oldu¤u ahiret
aleminin varl›¤›n›, biz ümmetine anlatarak, Rab’b›m›z›n
Peygamber s.a.v. efendimizin üzerindeki nimetini tamamlamas›na,
flimdi siz karfl› m› ç›kacaks›n›z? Ona bir Mecnun veya yoldan ç›kt›
diye, karfl› m› geleceksiniz?
53/13
Andolsun ki onu bir defa daha gördü.
fiimdi bu ayeti kerime bize bafltan beri anlatm›fl
oldu¤umuz, Peygamber efendimizin, Allah’› Teala’yla
görüfltü¤ünü, Cibril Emin olmad›¤›n›, Allah’u Teala zat›na yemin
ederek söylemektedir. Yemin olsun ki o bir daha da inerken gördü.
Halbuki Cibril Emin Miraç olay›ndan sonra birçok kez daha
Peygamber Efendimize gelmifltir. Bu bak›mdan bizzat Rabbimiz
taraf›ndan gerçeklefltirilmifl olan bu ayetlere yanl›fl mana verilerek
ayetler hedefinden sapt›r›lm›flt›r. Bu durumda bu görüntülerle
Cibril Eminin bir alakas› olmad›¤› vurgulanmaktad›r. Ayr›ca burada ince duygular ve s›rlar var. Onu bu ayetin s›rr›na vak›f olanlar
anlar.
53/14
Sidret-ül Müntehan›n yan›nda.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
201
Yani Peygamber Efendimiz, sidretil müntehan›n yan›nda Allah’u
Teala’y› tekrar görmüfltür.
53/15
Cennetül Me’va’da onun yan›ndad›r.
Demek ki Allah’u Teala cennetül me’va’y› tarif etmekle,
Allah’u Teala’n›n yarat›lan mekanlar›n d›fl›nda oldu¤unu bize her
ayeti kerimesiyle ›spatlamaktad›r.
Yüksek ufuktan gaye; Arflullah ile çevrilen mekan ve
zaman›n bitti¤i yerin, zaman ve mekan olmayan bir yerin birleflti¤i
yer yüksek ufuktur. Sidreyi müntehan›n yan›nda bir daha görmesi
me’va cenneti onun yan›nda demesi Rab’bimizin zaman ve mekandan münezzeh oluflu ve bizzat Peygamber s.a.v. efendimizle
görüflmesini bizlere bütün ayetlerin aç›kl›¤›yla bildirmektedir.
53/16
Sidre’yi kaplayan kaplam›flt›.
Yani Sidreyi çevreleyen
Yaratt›klar›n› çepeçevre kapl›yordu.
53/17
kuflatan
kuflat›yordu.
Gözü kaymad› ve s›n›r› aflmad›.
Peygamber s.a.v. Efendimiz miraca ç›karken, Arflullahdan
yani Allah’›n Arfl›ndan geçerken, ayakkab›lar›n› ç›kartmak istiyor.
202
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bu arada Allah’u Teala, Habibim ayakkab›n› ç›kartma, Arfl›ma
ayakkab›nla bas buyuruyor. Bunun üzerine peygamber efendimiz,
Ya Rabbel Alemin, Hazreti Musa Tuva’ya vard›¤›nda ayakkab›s›n›
ç›kard›. Ben de onun için Arfl›na hürmeten ayakkab›m› ç›kartmak
istedim deyince; O benim Kelimullah›m sen ise Habibibimsin.
Onun için ayakkab›nla arfl›ma bas ki, arfl›m ayakkab›n›n tozunla
flerefyab olsun buyurur.
Bu s›rada Arflullah üzerinden geçerken, Allah’›n arfl› dile
gelir. Ya Resulallah, bir dile¤im vard›r, sana arz edeyim der. Bunun
üzerine gayben de Arflullah›n üzerine, lailaeillallah muhammeden
resulullah yaz›l›r. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz bu yaz›lana
bakmay›nca, onun gözü kaymad› ne de aflt›, yani onunla gururlanmad› ayeti kerimesini Rab’b›m›z bize bildirmifl oluyor.
Arflullah’›n konuflmas›na gelince Ya Resulallah korkum
odur ki, insanlar Allah’u Telala’n›n kürsüsü, Arflullah’da olup,
Allah’u Teala’y› Arflullah tafl›yor demeleridir ve bundan dolay› zulmüne u¤ramam korkusu beni kaplam›flt›r. Ben de bir tafl›nan›m hiç
tafl›nan tafl›yan olur mu Ya Resulullah? deyince, Peygamber
efendimiz Arflullah’a Ya Arfl, seninle olacak zaman›m yok deyip
yoluna devam etmifltir.
53/18
Andolsun o Rab’binin en büyük ayetlerinden bir k›sm›n›
gördü.
Allah’u
Teala
Kur’an›-›
Keriminde,
Peygamber
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
203
Efendimizin Miraca beden ile gitti¤ini, zat›nla görüfltü¤ünü bize
iffla etmektedir. Vakta ki Allah’u Teala Peygamber Efendimizi
Murad edip, zat›nla görüfltürmek isteyince, Cibril Emini gönderip,
Peygamber Efendimizi gece yata¤›ndan kald›rtt›r›r. Cebrail aleyhisselam Peygamber s.a.v. Efendimize hitaben; Yarat›lm›fllar›n en
hay›rl›s› olan Ya Resulallah kalk, Allah’u Teala’n›n Murad›ndand›r
ki seni görmek ister, deyince Peygamber efendimiz do¤rulur,
karfl›s›nda Cibril Emin ve yan›nda bir Burak görür. Ya Cebrail
kardeflim bu nedir deyince, Cebrail Peygamber Efendimize ya
Resulallah bu yan›mda duran Burak’t›r, Allah’u Teala’n›n sana
hediyesidir, Allah’u Teala’n›n yan›na gitmende sana bineklik
yapacak deyince, Peygamber Efendimiz benim Bura¤’a ihtiyac›m
yoktur deyince Cibril, Ya Resulallah, Burak bunca zamand›r senin
üzerine binece¤in zaman› hasretle gözetleyip durur, Allah’ Teala
bunu senin zat›n için bine¤in olarak yaratt›, bunu bu zevkinden
mahrum etme deyip, arkas›ndan ilave eder. Ya Resulallah, bir
padiflah bir padiflah› davet ettimi, ona hürmeten en koflulu hayvanlar›ndan, alt›na binek olarak verir. Allah’u Teala da sana iltifaten
Bura¤› gönderdi deyince, iki Cihan Serveri Hazreti Muhammed
Sallallahu Aleyhi ve sellem Bura¤a biner ve Cibril Eminle yola
ç›kar.
‹lk duraklar› Mescidi Haram’dan Mescidi Aksa olur. Orada
Peygamber Efendimiz iki rekat namaz k›lar, tekrar yola koyulurlar.
Sidreyi Münteha’ya kadar Cibril Emin Peygamber Efendimize
efllik yapar ve nihayet Cibril Emin sidreden yukar› ç›kamaz hale
gelince, Peygamber Efendimizi bofllu¤a do¤ru f›rlat›r. O s›rada
Peygamber Efendimize bir araz hal zuhur eder ve o anda refref
yan›nda belirir. Refrefin s›rt›na binen Peygamber Efendimiz, Ebu
204
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bekir flivesinde bir nida duyar ve Peygamber Efendimizin üstünde
bulunan o araz hal kalkar, Rab’bimizin huzuruna var›nca, Allah’u
Teala yaklafl habibim dedi¤inde, Peygamber Efendimizde Yarabbel
Alemin mekan yok ki, aya¤›m› nereye bas›m dedi¤inde, Ya
Habibim bir aya¤›n› di¤er aya¤›n›n üstüne koy ki, ümmetin beni
zamandan ve mekandan münezzeh oldu¤umu bilsinler buyurur.
Ondan sonra Allah’u Tela’n›n huzurunda Peygamber s.a.v.
Efendimizin, dudaklar›ndan flöyle kelimeler dökülür. Ettehiyatu lillahi, veselavatu, vettayibatü, (dil ile övülme hamd ve flükür beden
ile ibadet, mal ile ibadet, Allah’u Azimüflflan’a mahsustur. Hak olan
bir Allah ancak odur).
Bunun arkas›ndan Allah’u Teala ise Esselamu aleyke
eyyühennebiyyü ve rahmetullahi veberekatühü, (sana selam olsun
ey Peygamber, Allah’u Teala burada selam sana demekle, selim ol
rahmetim, seninle dünya ve ahirette her türlü kötülükten, azaptan
ve fliddetten, sen selimsin, yani selamettesin) der.
Allah’u Teala, bana has bu flekilde bir selam verince, ben
de esselamu aleyna ve ala ibadillahissalihin, (Peygamber
Efendimiz selam› al›p ona karfl›l›k selam benim ve Peygamberlerin
üzerine olsun, Salih kullar› üzerine olsun, Salih kullar Muhammed
ümmetinin ismi oldu¤undan bu manada ümmetimin üzerine de
olsun), diye Peygamber Efendimiz cevap verir.
Sidrede bulunan Cebrail Aleyhisselam bu konuflmalardan
haberdar olup, iflitince, Cibril eminde bulundu¤u yerden flöyle
flahadette bulunur. Eflhedu enlailahe illallah ve eflhedüenne
muhammeden abduhu ve resuluhu. (fiahadet ederim ki Allan’dan
baflka ilah yoktur. Hazreti Muhammed Allah’›n kulu ve
resulüdür) der.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
205
Bundan sonra Peygamber efendimiz ile aralar›nda birçok
konuflmalar geçmifltir.
Bunlardan baz›lar›n› aktaraca¤›m, Allah’u Teala
Peygamber Efendimize, benden ne murad›n varsa söyle, sana
verece¤im der. Peygamber efendimiz ise rabbimiz aff›n› isterim,
beni, mümin ve müminat› ma¤firet eyle. Sonunda döndürülüp senin
huzuruna varaca¤›z, der.
2/285
Peygamber, Rabbi taraf›ndan kendisine indirilene iman etti, mü’minlerde (iman ettiler). Her biri Allah’a, meleklerine, kitaplar›na, Peygamberlerine iman ettiler. Allah’›n Peygamberlerinden
hiçbiri aras›nda ay›r›m yapmay›z. ‹flittik, itaat ettik. Ey Rabbimiz!
aff›na s›¤›nd›k, dönüfl sanad›r derler.
Bunun üzerine Allah’u Teala, seni ve ümmetini ba¤›fllad›m
der. Rabbimiz geçmifl ümmetlere yükledi¤in a¤›r yüklerden bize de
yükleme. Rabbimiz bilmeyerek bizden has›l olacak hata ve isyandan bizi hesaba çekme, deyince Allah’u Tela.
2/286
206
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah her flahs›, ancak gücünün yetti¤i ölçüde mükellef k›lar. Herkesin kazand›¤› (hay›r) kendine, yapaca¤› (fler) de kendinedir. Rabbimiz unutursak veya hataya düflersek bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yükledi¤in gibi bize de a¤›r
yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmedi¤i ifllerde yükleme, bizi affet, bizi ba¤›flla, bize ac›, sen bizim Mevlâm›zs›n. Kâfirler toplulu¤una karfl› bize yard›m et.
Allah’u tela’da, habibim senden mümin ve müminatdan
olan günahlar›, ba¤›fllad›¤›m gibi, ümmetine zorla yapt›r›lan
günahlar› da ba¤›fllad›m. Ya Muhammed, bu gece öyle bir gecedir
ki ihsan ve ba¤›fl gecesidir. ‹ste ne istesen sana verilecektir buyurur.
Bunun üzerine Peygamber efendimiz ya Rab’bim ‹brahim
Peygamberi kendine Halil eyledin, Davut Peygambere büyük bir
mülk verdin, demiri ellerinle döverdi ve demir elinde mum gibi
erirdi, da¤lar› tafllar› emrine musahhar eyledin. Kurtlar ve kufllar,
da¤lar ve tafllar Davut Peygamberle zat›n› tespih ederlerdi, Musa
Peygamber ile vas›tas›z konufltun, Süleyman peygambere öyle bir
mülk verdin ki, kendisinden sonra hiçbir kimseye lay›k olmaz, kurtlar›, kufllar›, cinniyi ve fleytanlar›, emrine musahhar eyledin.
Kurtlar›n ve kufllar›n, dillerini bildirdin. ‹dris Peygamberi cennette
yüce makama yükselttin, ‹sa Peygambere Tevrat’› ve ‹ncil’i ö¤rettin. Onun duas› ile âmalar gözlerine, kavufltu, hastalar flifa buldu ve
ölüleri diriltti. Hem kendisini ve annesini fleytan›n mekrinden
korudun.
Bunlara mukabil bana da ne vereceksin Allah’›m deyince
Allah’u Teala ya Muhammed, ben seni kendime habib eyledim.
Allah’›n Habibi, Halil’inden daha faziletlidir. Seni hem Cemalimle
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
207
müflerref ettim. Hem de vas›tas›z söylefltim. Sana Fatihai fierifi ve
Bakara suresinin sonunu verdim. Bu ikisi Arfl›m›n hazinelerindendi. Bunu yaln›z sana ve senin ümmetine verdim. Senden evvel
gelen Peygamberlere vermedim. Seni her ehlinin cümlesine, insine,
cinine, beyaz›na, siyah›na, bütün hepsine Resul olarak gönderdim.
Senden evvel hiçbir Peygamberi, hepsine Resul göndermedim.
Bütün yerleri senin ümmetin için temiz k›ld›m. Her nerde bulunursan›z orda namaz›n›z› k›l›n, ibadetinizi yap›n diye. Düflmandan
al›nan ganimetleri sana ve ümmetine helal k›ld›m ki, senden evvel
gelen Peygamberlere bunu helal k›lmad›m. Sana flefaat iznini
verdim ve cümle kitaplar›n üstünü ve halisi olan Kuran’› da sana
verdim. Senin ismini yükselttim. Ben nerde an›l›rsam sende orada
an›l›rs›n, ümmetin aras›nda öyle bir cemaat eyledim ki, onlar›n
kalpleri Kur’an-›n mahalli ve karargah›d›r. Senin ümmetini cümle
ümmetlerden hay›rl› k›ld›m. Senin ümmetini adil ümmet eyledim.
Seni cümleden evvel yaratt›m ve Peygamber olarak gönderilirken,
Peygamberlerin ahiri hatemen nebi olarak gönderdim. Cümle
mahluka Fatih onlara hükmedici emredici ve cümle embiyaya
hatim k›ld›m. Sana Kevseri verdim ve sana Sehimleri verdim.
Allah’u Teala’n›n peygamber s.a.v. efendimize verdikleri
‹slam, hicret, cihad, namaz k›lmak, zekat vermek, ramazan orucunu
tutmak, emri bir maruf, nehyi münkerdir. Daha bir çok konuflmalar
yap›p ümmetine bir çok ba¤›fllarda bulunur.
Miraç Kandilinin, bu ba¤›fl gecesinin hürmetine, Allah’u
Teala Peygamber s.a.v. Efendimizin ümmeti üzerine, Rab’bimiz
rahmetini esirgememifl, Allah’u Teala habibinin hürmetine bizlere
birçok ba¤›fllarda bulunmufl ve Peygamber Efendimiz, geri
geldi¤inde bize namaz›, yani Mirac› hediye getirmifltir. Bu
208
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bak›mdan Allah’u Teala’da Kuran’› Kerimde siz orta namaz›na
dikkat edin buyurmaktad›r. Orta namaz› vakitlerden olan bir namaz
de¤ildir. Yine baz› mutasavv›flar orta namaz›n›, baz› vakit namazlar› üzerinde de¤erlendirmeler yaparlar. Allah’u Teala’n›n tüm
vakitleri de¤erlidir. Bir vaktinin namaz›n› di¤er vakit
namazlar›ndan daha de¤erli tutmazs›n. E¤er öyle olsayd› herkes
akl›na göre bir vakti de¤erlendirir, o zaman›n vaktini orta namaz›
kabul eder, o namazdan baflka namaz k›lmazlard›.
Öyleyse bu orta namaz› nedir? Orta namaz› kifli abdest al›r,
bedenen namaza durur. Tekbir getirdi¤i an, ruhende Rab’bimizin
karfl›s›nda k›ld›¤› namazd›r. Zahiren bedenlen k›l›nan, ruhen de
kalpte Rab’bimizin huzurunda k›l›nan namazd›r. Bu ikisi orta
namaz›nda birbirinden ayr›lamaz. ‹flte orta namaz› budur. fiayet kifli
bedenen namaz k›lar da ruhen bu duruma eriflemezse, orta namaz›
k›ld› say›lmaz. K›ld›¤› namaz namazd›r. Lakin orta namaz›na
dikkat edin ayeti kerimesine göre orta namaz›n› k›lm›fl de¤ildir.
Namazlar›n›n da kabulü için, namaz› k›larken, namaz›n yar›s›ndan
ço¤unu Allah’u Teala’y› tefekkür ederek k›larsan, bu da namaz›n›n
kabulüdür.
Baz› insanlarda vard›r ki, ben orta namaz›n› k›ld›m der birdaha namaz k›lmazlar. Bedenle de¤il, kalplen k›l›yorum der, ve
namaz› terk eder. Bunlar fleytan›n tuzaklar›d›r. Böyle bir fley olamaz. fieriat hükmünün olmad›¤› her fley Bat›ld›r. Ve fleytan›n tuzaklar›d›r. Namaz K›larken Fatihay› fierifin içinde bulunan Allah’u
Teala’y› medhu sena eden mehdiye makam›n› da unutma.
Ey O¤ul. Namaz deyip de kulak arkas› atma. Benim borcumdur deyip bugünü yar›na b›rakma. Dinin dire¤i namazd›r. ‹ki
gözün nuru namazd›r. Kalbin hayat› huzuru namazd›r. Yaflam›n
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
209
zevki namazd›r. Yaln›zlar yaln›zl›¤›n› namazla giderirler. Afl›klar
hasretli¤ini, yoksullar yoksullu¤unu, namazla giderirler. Kainat›n
sahibinin karfl›s›na Mirac›n olan namazla ç›k ki, kemale eresin.
Namaz›n zevkini tadas›n. Namaz› sana bir yük olmaktan ç›kar.
Namaz seni tafl›yan, tüm varl›¤›n› kapsayan ihtiyac›n› onunla
gideren bir yoldafl›n olsun.
Allah’u Teala bizleri zat›na kul habibine ümmet eylesin.
Namaz› gere¤i üzere k›lan, adaletten ayr›lmayan, hakk› hak bilip
hakk›n yan›nda olan, bat›l› bat›l bilip ondan uzaklaflan, varl›¤›n›
Rabbine teslim edip, ondan gelen her fleye r›za gösteren, flükreden,
afl›klar, s›dd›klar, zümresine, ilhak eylesin. Ya Rab. Habibinin,
zat›nla bulufltu¤u Mirac›n hürmetine, Miraç akflam›n› atâ, ihsan ve
ba¤›fl gecesi kabul etti¤in bu gecenin hat›r›na, günahlar› Settar
s›fat›yla kapatan, Gaffar s›fat›yla affeden, Rab’bimiz, bizimde
günahlar›m›z ba¤›flla, bize merhametle muamele eyle. Bilmeden
yapm›fl oldu¤umuz günahlardan bizleri hesaba çekme.
Cehaletle, nefsi hevayla ifllemifl oldu¤umuz günahlardan
Mirac Kandili hürmetine, bu ba¤›fl gecesi hürmetine,
yapt›klar›m›zdan piflman›z. Zat›ndan af diliyor ve ba¤›fllanmam›z›
Murat ediyoruz. Sen tevvabs›n, tevbeleri kabul edensin. Bizlerin de
tevbelerini kabul buyur. Allah’›m, bizleri huzuru ilahine ç›kar›rken,
hesap defterimizi temiz ve ak olarak ç›kar. Bizler senden raz›y›z
Allah’›m. Sende bizden raz› ol ve bizim dualar›m›z› kabul buyur.
Mümin ve müminata da rahmet eyle, Günahlar›n› ba¤›flla r›zklar›n›
kendilerine genifl tut Allah’›m. Hastalar›m›za flifa ver,
borçlar›m›z›n ödenmesinde bize kolayl›klar ihsan eyle Allah’›m.
Amin.
210
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bu dünyay› bana versen
‹stemem Allah’›m istemem
Zat›ndan gayri hiçbir fleyi
‹stemem Allah’›m istemem.
* * * * * * * *
Ehli Dünya Dünya ile
Ehli Cennet Cennet ile
Dolar gözüm yafllar ile
Bana seni gerek seni
Ellerim bofl, yüzüm kara
Hasretinden yand›m nara
Yalvar›r›m ben Mevla’ma
Bana seni gerek seni
Sensiz hayat ölüm bana
Her gün bin kez zulüm bana
Bu acize k›l bir deva
Bana seni gerek seni
* * * * * * * *
Fahri Alem bu alemden göç etti
Cümle ‹slam arkas›ndan ah etti
Ahde vefa üzerine sabretti
‹ki cihan serverini yad etti.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
211
ONB‹R‹NC‹ BÖLÜM
AfiK NED‹R
‹nsanlar sevgiyle aflk› birbirine kar›flt›r›rlar. Asl›nda sevgi
ayr›d›r aflk ayr›d›r. Her ikisi de birbirine yak›n gibi görülüyorsa da,
asl›nda ikisi aras›nda büyük ayr›cal›klar vard›r. Mesela bir konumuzda, kabirlerden bahsettik. Kabirle mezarlar bir tutulam›yaca¤›
gibi, aflk ile sevgi de bir tutulamaz. Baz› insanlar bir bulufl yaparlar
bu bulduklar› icadlar›na icad de¤il de yaratt› derler. Halbuki yaratmak Allah’a mahsustur. Yaratmak demek, yoktan var etmek
demektir. Allah’u Teala ayeti kerimesinde
4/53
Yoksa onlar›n mülkten, bir nasipleri mi var (yani bir zerre
mi yaratmaya muktedirler)? Öyle olsayd› insanlara çekirdek filizi
(kadar bile birfley) verilmezdi.
Bunun manas›, yoksa siz dünyada, bir zerre yaratmaya m›
muktedirsiniz. E¤er o zerreyi yaratabilseydiniz, di¤er ihtiyac›n›z
olan nesneleri de, yoktan var etmeye muktedir olurdunuz ki, o
zaman benim yaratm›fl olup da, sizlerin ihtiyac›n›za arz etti¤im
varl›klardan, zerre bile size vermezdim buyurmaktad›r.
Öyleyse bizler yaratt› demekle, Allah’u Teala’ya flirk
koflmufl oluruz. Burada da aflkla sevgiyi, birbirine kar›flt›r›rsak, yine
Allah’u Teala’ya flirk koflmufl oluruz. Aflk insan f›trat›ndaki,
Allah’u Teala’ya karfl› sevginin kükremifl halidir.
Aflk yaln›zca insanlar taraf›ndan, Allah’u Teala’ya besle-
212
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
nen duygular›n, yaratan›na s›¤›nman›n temiz ve safiyane duygusudur. Aflk insan›n sevgisinden dolay›, kiflinin Rab’bine
s›¤›nmas›n›, arz etmesidir. Aflk insan›n, tüm gönlü ile, Allah’u
Teala’ya duydu¤u hasretin, bedeninde duygulara dönüflüp, vücut
devletinde bulunan, günah yükünü, bir ateflin bir nesneyi yak›p kül
etti¤i gibi günah›n› temizleyip, Allah’u Teala’ya, varl›¤›n› arz
etmesidir. Aflk insan›n, Allah kelam›n› duydu¤u vakit, kalbinin bir
heyezan geçirip, burnunun kemi¤ini s›zlatan, gözünden yafllar
ak›tan duygular›n›n galeyan›d›r. Aflk yarat›lan›n, yaratan›na, bir
m›knat›s›n, demir tozlar›n› çekip, kendi gücü içersinde hareket
ettirip, hükmü alt›na ald›¤› gibi, Allah’u Teala’n›n hükmü alt›na
giriflidir. Aflk insan›n Allah’u Teala’dan baflkas›na, bir k›l›c› çekip,
kendi varl›¤›nda, manen kendi bedenini yok edip, ruhunu da,
Allah’u Teala’ya teslim etmesidir. Aflk insan›n, yaflam
halindeyken, Allah’u Tela’n›n esiri olan, onun emirlerine kay›ts›z
flarts›z teslim olan, onun her dedi¤ini, hayat› pahas›na yerine
getirmeye çal›flan insand›r. Aflk Allah’u Teala’n›n Rab s›fat›yla,
kiflinin ona dönece¤i günü bekleyip, bu aflk›n atefliyle yanan
insand›r ve bu aflkd›r. Bir insan afl›k oldu denilirse, bu Allah’a
duyulan bir sevginin kükremesinden dolay› rabbinin sevgisi alt›nda
yanan kiflinin aflk›d›r.
Sevgiyle aflk bir birleriyle kar›flt›r›lamaz. Bir kiflinin, bir
kifliye, duymufl oldu¤u sevgiyle, birbirlerini arzulamalar›na benzemez. O duygular sevgidir. Sevginin zirvesi ise Allah’u Teala’ya
duyulan, yaratan›na teslim olma sevgisi ise aflkd›r. Burada Leyla ile
Mecnunu misal verebiliriz. Hepimizin bildi¤i bir olayd›r. Dersimiz
için anlatmakta yarar vard›r.
Mecnun Leyla’ya afl›k olur, fakat Leyla Mecnun’u istemez.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
213
Bu durumda Mecnun da¤lara düfler ve devaml› Leyla, Leyla der
durur. Bunun bu halini gören insanlar, Mecnun’a ac›rlar ve
Leyla’ya gelip Mecnun’un halini bildirirler. Leyla’dan rica edip
mecnunu teselli etmesini arzu ederler. Leyla da gelen heyeti
k›ramaz ve Mecnunun yan›na vard›¤›nda, hakikaten Leyla bakar ki
kendi ismini ça¤›r›p duruyor. Bunun üzerine Leyla Mecnun’a,
Mecnun ben geldim der ve Mecnun dönüp sen kimsin der, Leyla ise
tan›mad›n m› ben Leyla’y›m der. O zaman Mecnun, ben Leyla’m›
buldum, bana Leyla gerekmez der. Burada iflte Mecnunun
sevgisinin zirvesinde, sevginin kükremesi aflka dönüflmüfl ve
Allah’u Teala’n›n varl›¤›nda ünsiyet kurup, Allah’u Teala’n›n
afl›klar› aras›na girmifltir. Bu bak›mdan sevgiyle aflk› kar›flt›r›rsak,
flirke gireriz.
Daha aç›k manada aflk, Allah’a kulluk vazifesini ifa
ederken, insan›n Allah’u Teala’ya karfl›, takva ile yaratan›n› Rabbi
olarak bilmesinin teslimiyetidir. Ve Rab’b›na ibadetidir. Ayn›
kelam› insanlar hakk›nda kullanacak olursak, ayn› manalarda bizde
Allah’u Teala’y› unutmufl duruma gelir, Allah’a flirk koflmufl oluruz
ki, Allah korusun burda flirke girmifl oluruz. Zaman›m›z›n insanlar›
dinden ve dinin vecibelerinden bir haber yaflmaktad›rlar. Allah’u
Teala bir ayeti kerimesinde, biz insanlar›n ameline de¤il niyetine
bakar›z ayeti kerimesi olmasa, ço¤u flirk karanl›¤›nda bo¤ulup
gidecektir. Bu durumda insanlar›m›z biz Müslüman’›z elhamdülillah demekle kurtulacaklar›n› m› san›rlar? Bunun için mi genifl
davran›rlar. Bak bunlar için Allah’u Teala ne buyuruyor.
29/2
214
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
‹nsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece iman ettik
demeleriyle b›rak›l›vereceklerini mi sand›lar?
29/3
“Andolsun ki, biz onlardan öncekilerini de imtihandan
geçirmiflizdir. Elbette Allah do¤rular› ortaya ç›karacak.
Yalanc›lar› da mutlaka ortaya koyacakt›r.”
Dinimizi iyi ö¤renelim, Allah’u Teala’ya flirk koflmayal›m,
flehvet duygular›yla beslenen sevgi ba¤›n›, saf ve temiz olarak
varl›¤›n› Allah’u Teala’ya teslim eden, üzerindeki kulluk vazifesini ifaya çal›flanlarla kar›flt›rmayal›m. Bir afl›¤›n Rab’b›na duydu¤u
duygular›, bu zat› muhterem bak nas›l dile getiriyor. Bu insana
duyulan sevgiyle k›yaslan›r m›?
Doldu bu gönlüm doldu bu gönlüm
Yine aflk›nla yand› bu gönlüm
Pervane oldum seyrana geldim
Aflk›nla doldum yanmaya geldim
Yan ey gönlüm yan yan ey gönlüm yan
Yanmada flifa buldu bu gönlüm
Sanma ki afl›k çabuk kaybeder
Öyle ba¤ var ki onu zapteder
Nar›nla yanar gönül ferahlar
Aç›l›r sine ›fl›klar yanar
Karanl›k gönlüm nurunla parlar
Yan ey gönlüm yan sinede kor var
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
215
Bir kez yand›rd›n söndürme Ya Rab
Kalpde tecelli eyledin Ya Rab
Bayram eyledi gönlüm fleref yab
Mahrum eyleme didardan Ya Rab
Tasavvufda aflk ise; ‹nsan nefsini kemale erdirdikten sonra,
Allah’u Teala’n›n insan kalbine verdi¤i ilhamdan, kiflinin Allah’u
Teala’ya karfl› duydu¤u flevkin teslimiyetidir.
12/68
Babalar›n›n kendilerine emretti¤i yerden (çeflitli kap›lardan) girdiklerinde (onun emrini yerine getirdiler fakat bu tedbir)
Allah’tan gelecek hiçbir fleyi onlardan savamazd›; Ancak Yakub
içindeki bir dile¤i a盤a vurmufl oldu. fiüphesiz o ilim sahibiydi,
çünkü ona biz ö¤retmifltik. Fakat insanlar›n ço¤u bilmezler.
42/51
Allah bir insanla ancak vahiy yoluyla veya perde
arkas›ndan konuflur. Yahut bir elçi gönderip izniyle ona diledi¤ini
vahyeder. O yücedir, hakimdir.
Demek ki Allah’u Teala’n›n ilham›na mahzar kalan
216
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
kalpler, Allah’u Teala’n›n Kur’an-› Kerimde
24/35
Allah göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili,
içinde lamba bulunan bir kandillik gibidir. O lamba kristal bir
fanus içindedir. O fanusta sanki inciye benzer bir y›ld›z gibidir ki,
ona do¤unun ve bat›n›n gölgesi düflmez. Sanki, zeytinden (ç›kan
ya¤dan) tutuflturulur. Onun ya¤›, neredeyse, kendisine atefl
de¤mese dahi ›fl›k verir. (Bu) nur üstüne nurdur. Allah dileyeni
nuruna erifltirir. Allah insanlara (iflte böyle) temsiller getirir. Allah
her fleyi bilir.
Bu ayeti kerimenin s›rr›na mahzar kalan afl›klar›n kalblerine flark›n ve garb›n gölgesi düflmeden, o kalblere hiçbir bat›l
girmeden, manevi keflfin aç›kl›¤›yla insanlar›n sezemedi¤i ince
duygular vas›tas›yla, hakikat alemleri bir biri ard›nca aç›l›r. Bu
insan etraf›n› bir radar gibi daha iyi görür. Yaflam denilen dünya
hayat›n›n, bir oyun ve e¤lenceden baflka bir fley olmad›¤›n› anlar,
Kur’an-› Kerimde Allah’u Teala;
47/36
Do¤rusu dünya hayat› ancak bir oyun ve e¤lencedir. E¤er
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
217
iman eder ve sak›n›rsan›z Allah size mükafat›n›z› verir. Ve sizden
mallar›n›z› (tamamen sarfetmenizi) istemez.
Bu ayeti kerimeyi iyi idrak eden kifli, bu haliyle tüm
benli¤i ve varl›¤›yla Allah’u Teala’y› anmakta, akl› Rab’b›n›
tefekkür etmekte, bir et ve kemikten ibaret olan cesedi ise, insanlar
aras›nda, kendisinin nas›l bir insan oldu¤unu ›spatlamaktad›r.
‹flte aflk atefli öyle bir atefltir ki, e¤er insan bununla bir
yanacak olursa, güneflin atomik enerjileri bu aflk ateflinin yan›nda
tesirsiz kal›r. ‹nsan bir kere Allah’u Teala’n›n nuruna kavufltu mu,
Allah’u Teala’n›n nuru, o kiflinin yolunu ayd›nlat›r. Kalbini
parlat›r. Kiflinin ak›l kapasitesi geliflir, iradesi kuvvetlenir ve kifli
güç kazan›r.
Allah’u Teala’da kainat› nurundan yaratm›flt›r. Rahmeti
gazab›n› aflt›¤›ndan, nar› nurunu yakamayaca¤›ndan, yarat›lan tüm
atefller aflk atefli yan›nda tesirsiz kal›r. Bu bak›mdand›r ki afl›k bir
beytinde,
Gönlüm yine aflk›nla doldu ruhum zat›n› arar yarab
Gönlümü nurunla doldur ruhum zat›na teslimdir yarab
‹ster nar›nda yak ister nurunla parlat köle misali
Acizim aczimi anlatamamam zat›ndan ay›rma yarab
Allah’u Teala’ya afl›k olan insanlar, Allah’u Teala’n›n rahmet nuruna nail olanlara, Allah’u Teala’n›n yaratt›klar› tesir edemez. Rahmeti gazab›n› aflt›¤›na, nar› nuruna tesir edemedi¤ine göre
böyle nur sahipleri kükremifl nar› cehennemin üstüne de gitse
cehennem atefli bunun nurundan söner. Bundand›r ki cehennem,
yevmi k›yamette Allah’u Teala’ya Ya Rab bu nur sahibini buradan
218
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
uzaklaflt›r, onun nurundan ateflim sönmektedir diyecektir.
‹flte Allah’u Teala’ya afl›k olanlar›n Allah’u Teala’n›n
indindeki yerleri ve makamlar› böyle yücedir. Ayr›ca afl›klar›n,
Allah’u Teala’n›n indinde bir çok nazlar› ve makamlar› da vard›r.
Bu bak›mdand›r ki afl›klar, devaml› hal de¤ifltirirler. Bazen de bir
çocu¤a benzerler, bir misal verecek olursak, üç befl yafl›ndaki anne
çocu¤u, nas›l gönülden annesine ba¤l› ise, onsuz durmaz a¤lar ise,
afl›k olan insan›n da durumu bunun gibidir. Devaml› o insan›n kalbi
flevk içinde hasretini çekti¤i Rab’binin atefliyle tutuflur. Bazen de
ayr›l›k hasretinin verece¤i korkusu içersinde Rab’bine rücu eder.
Yine baz› zaman bu aflk atefli kiflide parlarsa velinin bir tanesinin
yazd›¤› bir beyitde.
Aflk öyle bir atefldir ki, yanarsa e¤er
Maflukdan baflka her fleyi yakar kül eder
Hakdan gayr›y› katl için (La) k›l›nc› çek
La dedikden sonra bir fley kald› m› bir bak
(‹llallah)dan baflka ne varsa hepsi gitti
Sevin ey afl›k hakka ortak kalmad› bitti.
‹flte Rab’b›na afl›k olan insan, kalbinde Allah’u Teala’n›n
aflk›n›n atefli bir parlarsa, Allah’u Teala o kimsenin kalbine nurunu
koyar da, kalbler hayata kavuflursa, insan hakk› bir anlarsa, art›k
onun için Allah’u Teala ve Tekkeddes hazretlerinden baflka zerreden kürreye her ne varsa, afl›k kendi varl›¤›nda bunlar› yok eder.
Hatta kendi bedenini yaratan Allah’u Teala’ya karfl›, bedeninin
kendisinin olmad›¤›n›, Allah’u Teala’n›n bir emaneti olarak yaflam
müddetince kendisine verdi¤ini, bu bak›mdan beden aleminden
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
219
geçip, öz olan ruhunu, sahibine Allah’u Teala’ya arz edip, Allah’u
Teala’dan hiçbir varl›¤›n ayr› kalamayaca¤›n›, onsuz bir yaflam
olmayaca¤›n›, baki olan bu ruhlar›nda Allah’u Teala’yla hayat
bulaca¤›n› idrak etdi¤inde, ruhunu da mülk aleminde yaflam
halindeyken, Allah’u Teala’ya arz eder. Bu insan, birde bakar ki
tüm kainat, yarat›lan tüm varl›klar, onlar› yaratan Allah’u Teala’yla
var olmufl, ünsiyet kurmufl ve her fley Allah’da birleflmifl. Kainat
yok Allah var. Bunun neticesi, yarat›lan tüm varl›klar insanda silinmifl. Bir tek yaratan matlup olan Allah kalm›fl. Ondan baflka her fley
yok olmufl. ‹flte Allah’dan gayri ne varsa la k›l›c›yla, hepsi gitti. Bir
tek Allah kald›, sevin ey afl›k, hakka ortak kalmad› bitti.
Bu durumda illallahdan baflka hiçbir fley kalmad›. Elbet ki
o kifli varl›¤›nda kainat› böyle yok ederse, yok olan bu kainatta illallahdan baflka bir fley kalmayaca¤›na göre, Allah’u Teala’ya da ortak
kalmayacak. ‹flte aflk budur. Aflk› iyi bilmek laz›m, ve insan›n
insana sevgisine aflk deyip, flirke girmeyelim. Yine velinin bir
tanesinin yazd›¤› bir beyitte.
fiaha bu benli¤i pazar› aflk ta senden ald›m ben
Onun için bu derununda arad›m seni buldum ben
Ne sen bensiz bilinirsin ne ben sensiz bilinirim
Seni bende beni sende bulup seninle doldum ben
Ne hikmettir bu alemde kimi mecnun kimi Leyla
Hemen bu cümlesi sensin görüp hayrette kald›m ben
Ki sensin Afluku mafluk dahi fiirin ile Ferhat
Niçin Ferhat olup varl›¤›n da¤›n› deldim ben
220
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ne sen bensin ne ben senim ki sen ben flirk olur zira
Bu sen ben defterini ol sebepdendir ki sildim ben
Vücut iklimini bir bir teferrüç eyleyip ahir
Çu sensin zat› ye maksut onun için sana geldim ben.
Allah’u Teala bizleri zat›na kul habibine ümmet eyleyenlerin aras›na ilhak eylesin.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
221
FALCILAR
HAKKINDA
Göklerin ve yerin gizliliklerini ancak Allah bilir. Gayb›n
anahtarlar› Allah’›n elindedir. Kim gayba dair haber verirse bunlar
fleytan›n uydurduklar› ve fleytan›n uydurduklar›na tabi olan insanlar›n pislikleridir. Fala inanan, fala bakan ve bakt›ran da küfürdedir.
Bunlar›n yeri nar› cehennemdir.
Allah’u Teala ayeti kerimesinde
5/3
Lefl, kan, domuz eti Allah’tan baflkas› ad›na bo¤azlanan,
bo¤ulmufl, (tafl a¤aç vb. ile) vurulup öldürülmüfl, boynuzlan›p ölmüfl (hayvanlar ile) canavar›n yedi¤i hayvanlar, ölmeden yetiflip
kestikleriniz müstesna, dikili tafllar (putlar) üzerine bo¤azlanm›fl
hayvanlar ve fal oklar› ile k›smet araman›z size haram k›l›nd›. Bunlar yoldan ç›kmakt›r. Bugün kafirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümit kesmifllerdir. Art›k onlardan korkmay›n, benden korkun. Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamlad›m ve ‹slam ismini ben size verdim. Kim gönülden günaha yönelmifl olmamak üzere açl›k halinde dara düflerse, (haram olanlardan
yiyebilir) çünkü Allah çok ba¤›fllay›c› ve esirgeyicidir.
222
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bir baflka ayeti kerimesinde
5/90
Ey iman edenler! fiarap, kumar, dikili tafllar (putlar) fal ve
flans oklar› birer fleytan ifli pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtulufla eresiniz.
‹flte bu ayeti kerimeye göre insanlar küfre girmifllerdir.
Allah’u Tealan›n yerine gaypten haber verenler durumuna
gelmifllerdir ki, bunlar bu durumlar›yla Allah’a flirk koflmufl durumundad›rlar. ‹flte bunlar yoldan ç›km›fl kafirlerdir.
Ey insanlar böyle fal oklar› ka¤›tlarla fala bakmak kahve
içerek sap›klar›n uydurduklar›na bakarak bunlar› dinlemek, dinden
ç›kmak demektir. Nefse hofl gelen her yalanc›n›n pefline tak›lan, iki
ayakl› insan ta¤utunu bafl›na mürflit edinenler, Allah’u Teala’n›n
insanlar üzerindeki r›zk›n› ve takdirini unutarak bu gibi düzenbazlardan medet umanlar, Allah’a ba¤lanmak yerine böyle düzenbazlara ba¤lanmalar›yla, insanlar flirke girmifl olurlar ki, bu durumdada dinden ç›km›fl olurlar.
7/172
K›yamet gününde, biz bundan habersiziz demeyesiniz diye
Rab’bin, ademo¤ullar›ndan zuhur decek zürriyetlerini kendilerine
flahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbinizim. (Onlarda) evet (buna)
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
223
flahit olduk dediler.
‹flte bu ayeti kerimeye göre insanlar daha dünya hayat›na
gelmeden, elestibi rabbikum hitab›nda Allah’u Teala ile ahitlefltiler.
Bunlar›n arzu ve istekleri kendilerine kader olarak verildi. Hangi
insan bu kaderi de¤ifltirebilecek? Hangi insan kendi kaderini bilecek
ve hangi insan Allah’u Teala’n›n gayb olarak kapatt›¤› ve yaln›zca
Zat’›n›n bildi¤i bu kader hakk›nda konuflacak. ‹flte Allah’u
Teala’n›n emrine ve ayetlere ayk›r› düflürek haddi aflanlara, Allah’u
Teala musibetler veriyor. Lakin o zavall› insanlar bu musibetlerin
nerden geldi¤ini bilmelerine ra¤men, nefsinin azametinden ve
fleytan›n pefline tak›lmaktan asla vaz geçmeyip, ebedi saadet yurdunu, ebedi azap yurduna çevirerek, nar› cehennemi o ne kötü bir
dönüfl yeridir dedi¤i azap yurdunu sat›n al›yorlar.
Gayb›n anahtarlar› Allah’u Teala’n›n elindedir dedik. Gayb›
yaln›zca Allah bilir. Bu durumda
49/18
fiüphesiz Allah, göklerin ve yerin gizliliklerini bilir. Allah
yapt›klar›n›z› görendir.
Gaipten haber vermek bu ayeti kerimeye göre ayk›r›
düflmezmi? Böyle safsatalar›n, kendini bilmeyen baya¤› insanlar›n
pefline tak›larak, insan kendi nefsine zulmeder mi? Dinden ç›karak
ebedi azap yerini sat›n al›r m›? Bu düzenbazlar, gayb› bilmifl
olsalard›, Allah’›n yeryüzündeki hazinelerinden de haberdar
olurlard›. Bu durumda saf ve temiz olan insanlar›n vicdanlar›n›
sömürerek, üç beflkurufl dünyal›k için kendilerini azaba mazhar
224
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
b›rakmazlard›? Kendi geleceklerinden bir saniye sonras›ndan
habersiz olan bu düzenbazlar, gayb› bilmifl olsalard› bafllar›na gelecek felaketlerden sak›n›r, yer yüzünde emin bir flekilde hayatlar›n›
sürdürürlerdi. Bugün dünyal›k üçbefl kurufl menfaat için baz› televizyon kanallar›, insan vicdanlar›n›n sömürücülü¤ü yolunu tutmufl
saf ve temiz insanlar› kand›rarak, bunlar› hem dinlerinden yapmakta hemde fal bakarak gaypden haber veriyorum diye, bu insanlar›
Allahtan uzaklaflt›rarak kendi ideolojilerinin pefline takmaktad›rlar.
Ayn› zamanda kendilerine yandafllar toplay›p, fleytana uflakl›k yapmaktad›rlar.
Yine Allah’u Teala ayeti kerimesinde
9/105
De ki: (Yapaca¤›n›z›) yap›n! Amelinizi Allah’da Resul’ü de
müminler de görecektir. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilen
Allah’a döndürüleceksiniz de; O size yapmakta olduklar›n›z› haber
verecektir.
‹flte bütün olaylar› apaç›k ortaya koyan Allah’u Teala
insanlar› kötülüklerden sak›nd›rarak, onlara ebedi saadet yurdunu
sunmaktad›r. Allah’u Teala affedicidir. Yeter ki insan yapt›¤›n›n
kötü oldu¤unu görüp tevbe isti¤farla Rabbine dönsün. fiayet nefsini ilahlaflt›r›r, fleytan› bafl›na mürflit edinir de, Allah’u Teala’n›n
ayetlerine ayk›r› düflerlerse, iflte o zaman yap›n yapaca¤›n›z›. Sizin
yapt›klar›n›z› Allah ve resulu müminlerde göreceklerdir. Sizlerin
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
225
yanl›fl bir yolda oldu¤unu, yevmi k›yametde Allah’›n azab›na
mazhar kalaca¤›n›z›, Allah ve resulu müminler de göreceklerdir.
Allah’›n ayetlerine ayk›r› düflmenin ne demek oldu¤unu, yine Allah
ve resulu müminler de göreceklerdir. Allah’›n yerine karar vermenin ne demek oldu¤unu, insanlar› kand›rarak onlar› dinden
al›koyman›n ne demek oldu¤unu, fleytana tabi olup da Allah’a
s›rtlar›n› dönmenin ne demek oldu¤unu, Allah ve resulu müminler
de göreceklerdir. Yine Allah’u Teala ayeti kerimesinde bu sefer
sihir yapanlar hakk›nda
2/102
Süleyman’›n saltanat› aleyhine fleytanlar›n okuduklar›
fleye tabi oldular. Hazreti süleyman sihir edip kafir olmad›. Lakin
fleytanlar kafir oldular. Babil’deki Harut ile Marut adl› iki mele¤e
indirilen fleye (sihirlere) sak›n sihir yapmay› caiz görüp kafir
olmay›n biz ancak bir imtihanday›z demedikce hiçbir kimseye o iki
melek sihir ö¤retmiyorlard›. Onlar ise hiçbir fayda vermiyecek
kendilerini zarara sokacak kar› ile koca aras›n› açacak fleyleri
226
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
ö¤reniyorlard›. Ancak Allah’›n izni olmad›kca sihirbazlar›n
büyüsü zarar verici de¤ildir. And olsun onlar biliyorlar ki, sihiri
sat›n alan kimse onun için ahiret de bir nasibi yoktur. Onlar kendilerine sihir yapmay› benimsemekle Karfl›l›¤›nda kendilerini satt›¤›
fley ne kötüdür. Keflke bunu anlasalard›.
Süleyman’›n saltanat›n› y›kmak için fleytanlar›n ö¤retti¤i sihre tabi oldular. Hazreti Süleyman sihir yap›p kafir olmad›. Lakin
fleytanlar ve bunlarla u¤raflanlar kafir oldular. Babil’deki Harut ile
Marut adl› iki melaikeyi kiram, Allah’u Tealâ taraf›ndan insanlar›
imtihan için yer yüzüne gönderilen iki mele¤e indirilen sihre tabi
oldular. Bu iki melek vas›tas›yle insanlara sihir ö¤retiliyordu. Bu
iki melaikeyi kiram da, siz yanl›fl inan›p kafir olmazsan›z size sihri ö¤retiriz diyorlard›. ‹flte insanlar kar› koca aras›n› açacak sihirleri, bu meleklerden ö¤reniyorlard›. Bunlar hayr› b›rak›p flerlerle u¤raflmaya yöneldiler. ‹nsanlar› felaketlere sürükleyecek ve kendilerini kafir yapacak ifllerle u¤raflmaya bafllad›lar. Bunlar kendi nefislerini, o yapt›klar› kötü fleyler için, ne kötü fleye satt›klar›n› bir bilselerdi. Fakat Allah’›n izni olmad›kça hiçbir kimsenin sihri insanlara
dokunmaz.
Bu sihirlerle u¤raflanlar, sihir yapt›r›p parayla sat›n alanlar,
Allah’u Tealâ zat›na yeminle; And olsunki bunlar›n ahirette nasibleri yoktur. Bunlar nefislerini ne kötü fleye satt›klar›n› ahiret aleminde cehennemi ve o cehennem azab›n› sat›n ald›klar›n› bir bilselerdi.
‹flte sihirlerle u¤raflanlar, fallara bakanlar, fal oklar›yla ve
fal ka¤›tlar›yla türlü düzenbaz malzemeleriyle falc›l›k yapanlar,
gaipten haber verenler, Allah’›n ayetlerini ayak altlar›na alarak,
pisliklere bulaflt›ranlar, böylece sihir yapanlar›n ahiret aleminde
yerleri cehennemdir. O ne kötü bir dönüfl yeridir. Böyle zavall›
insanlar, dünya hayat›n›n bir kaçkurufluna meylederek, ahiret
aleminin ebedi ve sonsuz ›zd›rab›n› sat›n alanlar ahmaklar›n ta
kendileridir. Bunlar insan suretine bürünmüfl sürette insan,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
227
sirette hayvanlar›n ta kendileridir. Çünkü Allah’u Teala ayeti
kerimesinde
8/55
Allah kat›nda, yürüyen canl›lar›n en kötüsü kafir olanlard›r.
Çünkü onlar iman etmezler.
8/22
Düflünmeyen sa¤›rlar ve dilsizler flüphesiz Allah kat›nda
hayvanlardan daha kötü durumdad›rlar.
‹flte bu insanlar geçici az bir dünya nimetleri karfl›s›nda ebedi
saadet yurdu yerine, ebedi azap yurdunu sat›n al›rlar. Öyleyse bu
durumda bu insanlara kap›l›r, bunlar›n yolunda gidilir mi? Böyle
insanlar, kendilerinden bî haber olarak, bütün ahlak mefhumunu ve
insanl›k kurallar›n› hiçe sayarak, en flerefli yarat›lan insanlar kalkar
hayvanlardan da adi ifllerde bulunurlarsa, böyle insanlara insan
gözüyle bak›l›r ve bu insanlar›n laflar› dinlenilir mi?
‹flte bu insanlar dinde ayr›l›¤a düfltüler. Allah’›n ayetlerini
hiçe sayarak Allah’a s›rtlar›n› dönerek gaybden haber veriyorlarm›fl
gibi fallara bakarak insanlar› yollar›ndan al›koyarak fleytanlara tabi
oluyorlar. Allah’u Teala bölyle insanlara ayeti kerimesinde bak ne
buyuruyor.
39/46
228
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
De ki; Ey gökleri ve yeri yaratan, gizliyi de aflikar› da bilen
Allah! Kullar›n›n aras›nda, ayr›l›¤a düfltükleri fleyin hükmünü
ancak sen vereceksin.
Bunlar Allah’› b›rak›p flans oklar› fallarla, böyle safsatalar›n kendini bilmiyenlerin pefllerine tak›larak onlara tabi olduklar›nda, yevmi k›yametde o mahkemeyi kübrada, hükmün yaln›zca
Allah’u Teala’ya ait oldu¤u o günde, ayetlere s›rt çevirmenin,
gaypten haber veriyorum diye fallarla insanlar› kand›ranlar›n ve bu
fallara inanarak Allah’a s›rt çevirenlerin, falc›lar›n dediklerine
kananlar›n hükmünü Allah verecektir. ‹flte bunlar ebedi cehennemliklerdir.
Ey insanlar; Bu geçici dünya aleminde bir imtihanda
oldu¤unuzu unutmay›n. Hakiki ve baki yurdumuzun ahiret alemi
oldu¤una flüphe etmeyin. Herbirimiz et ve kemik kisvesine
bürünerek, kendimizin nas›l bir insan oldu¤unun ›spat› için bu
aleme gönderildik. Dünya aleminin bin y›l›, ahiret aleminin bir
günü gibidir. Bu durumda bir ömür içersinde, dünyada bir iki saat
gibi bir hayat yaflay›fl›m›z içersinde, bu dünya aleminin bir iki saatlik zevki sefas› için, ahiret aleminin ebedi azab›n› sat›n almay›n.
Nas›l var oluflunuzu bir ilimle donanm›fl oldu¤unuzu, bunun bir
tesadüf eseri bir araya gelerek böyle bir varl›¤›n yarat›lam›yaca¤›n›,
bu alemlerin nas›l bir ahenkle yarat›ld›¤›n› tefekkür edecek olursan›z, bu alemlerin bir yarat›c›s› oldu¤unu bilir ve idrak edersiniz.
Allah’a karfl› inad›n›z ve kininizin yüzünden nefsinizin ve fleytan›n
pefline tak›larak kendinizi helaka sürüklemeyin. F›rsat elinizde can
bo¤aza dayanmad› tevbe kap›lar› da kapanmad›. Nezaman emri hak
vaki olacak belli de¤il. Bu durumda dön Rabbine. Muhakkak ki
alemleri yaratan ve bu alemlerin mutlak sahibi ve mutlak gücü olan
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
229
Allah’› çok ba¤›fllay›c› olarak bulacaks›n. Peygamber s.a.v.
Efendimiz hadisi fleriflerinde sizin günahlar›n›z gökteki bulutlara
da yükselmifl olsa s›dd›k› kalp ile tevbe etti¤inizde, Allah’u Teala
günahlar›n›z› da haseneye tebdil eder buyurmaktad›r.
Öyleyse inad›n› k›r. Allah’tan baflka bir ilah daha yok ki
sana yard›mda bulunsun. Dünya hayat›nda en ufak bir ›zd›raba
mazhar kald›¤›nda, ondan kurtulmak için çareler ararken, ahiret
alemine küffar olarak gitti¤inde, orda bu ›zd›rab›na çare bulacak
kimseyi bulamazs›n. Çünkü Allah ahiret aleminde rahmetini böyle
inkarc› kafirlerin üzerinden kald›racak, bunlar orda yaln›z ve kimsesiz kalacaklard›r. Akl›n› kullan, dön Rabbine ki hayat bulas›n.
230
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
HAD‹SLER ve TASAVVUF‹ AÇIKLAMALAR
B‹R HAD‹S-‹ fiER‹F
Allah’› yarat›c› bilen, Muhammed’i Peygamber olarak
kabul eden, din olarak ‹slam’› seçen kimse iman›n tad›n› ald›.
Bu hadisi flerifte belirtilen olay ahde vefad›r, Allah’›
bilmektir. Allah’u Teala hazreti Davut Aleyhisselam’a, ya Davut
beni nas›l bilirsin dedi¤inde, Hazreti Davut, ya Rab, Zat›n› yarat›c›,
nefsimi aciz olarak bilirim diye cevap verdi¤inde, Allah’u Teala,
hazreti Davut Aleyhisselam’a, ya Davut flimdi beni bildin buyurur.
‹nsan nefisin aczini bilir, Rabbini da yarat›c› bilirse, kifli marifet
nuruna erer. Bu hal insan›n kalbinde huzurla bafllar ve Allah’u
Teala’n›n Nur ayeti kerimesinde bize bildirdi¤i flekilde, o kimsenin
kalbine nurunu koyar ve o ‹slam’›n zevkini yaflayarak, iman›n
tad›n› al›r. Bunu flu ayeti kerimeyle izah edebiliriz.
6/122
Ölü iken dirilen ve kendisine insanlar aras›nda yürüyebilece¤i bir ›fl›ktan alan kimse, karanl›klar içinde kal›p ondan hiç ç›kamayacak durumdaki kimse gibi olur mu? ‹flte kafirler yapt›klar›n›
böyle süslü görürler.
8/24
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
231
Ey iman edenler! Hayat verecek fleylere sizi ça¤›rd›¤› zaman, Allah ve Resul’üne uyun. Ve bilin ki, Allah kifli ile onun kalbi
aras›na girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaks›n›z.
Bu durumda insan hayata kavuflmufltur, hayat bulan bir
insan›n nefsi ise ›slah olmufltur, kalbi neflvi neva yani dirilmifltir,
nefsini ›slah edemeyen insan ise karanl›klar içinde, hem huzursuzdur, hem de kalbi ölüdür. Kalbi ölü olan bir insandan da Mevla’s›
uzak durur.
Kulun marifet ermesi, kalbinden masivay› ç›karmak
Allah’tan baflka, yarat›lanlara yok olarak bakmakla, kifli marifet
nuruna kavuflur ve kendisi de buna kavufltu¤unu hisseder ve bilir.
Bir ayeti kerimede;
6/91
(Yahudiler) Allah’› gere¤i gibi tan›mad›lar. Çünkü Allah
hiçbir beflere birfley indirmedi dediler. De ki; öyle ise Musa’n›n insanlara bir nur ve hidayet olarak getirdi¤i kitab› kim indirdi? Siz
onu ka¤›tlara yaz›p (istedi¤inizi) aç›kl›yor, ço¤unu da gizliyorsunuz.
Sizin de atalar›n›z›n da bilmedi¤i fleyler (Kur’an’da) size ö¤retilmifltir. (Resulüm) sen Allah de, sonra onlar› b›rak, dald›klar› batakl›klarda oynaya dursunlar!
‹flte bu manada kifli, Allah’a bu flekilde teslim olursa, o
marifet nuruna ermifl, kalbi hayat bulmufl, Allah’u Teala’n›n veli
kullar› aras›na girmifltir. Onlar›n kalpleri Allah’u Teala’n›n tecel-
232
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
lisinin karargah›d›r. Bizlere düflen vazife bu s›rlara fazla dalmadan,
kalplerimizi kötülüklerden temizlememizdir.
Kitab›m›z›n bafl›nda elesti bi rabbiküm den bahsederken bir
hadisi fleriften bahsettik.
Allah ruhlar› alaca karanl›kta yaratt›, onlara nurunda
bir fleyler saçt›. O nurdan alan yolunu buldu, o nurdan alamayan yolunu flafl›rd› azd›.
Hadisi flerifini k›smen açt›k. Bu nur sahipleri elesti bi rabbikum hitab›nda, Allah’u Teala ben sizin Rabbinizim dedi¤inde,
Allah’u Teala’ya güzel bir ahit verenlerin kalblerine Allah’u Teala
bu nuru yerleflir ve kifli bu alemleri kalbindeki nuruyla görür ve
hayata bak›fl aç›s› de¤iflir. Bu durumda di¤er insanlarla hayata bak›fl
aç›s› farkl›d›r. Çünkü bu nur sahibi insan kötülüklerden uzak, hep
hakk›n varl›¤›n›, do¤ruyu, iyiyi ve güzeli görür. Kalbine bat›l
ifllemez ve o kimsede bat›l yerleflemez. Çünkü ondaki bu nur, bir
›fl›¤›n gecenin karanl›¤›n› delip, etraf›n› ayd›nlatt›¤› gibi, bu nur da
bu insan›n kalbini öylece ayd›nlat›r. Hakk› bat›ldan ay›r›r ve yok
eder.
24/35
Allah göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili,
içinde lamba bulunan bir kandillik gibidir. O lamba kristal bir
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
233
fanus içindedir. O fanusta sanki inciye benzer bir y›ld›z gibidir ki,
ona do¤unun ve bat›n›n gölgesi düflmez. Sanki, zeytinden (ç›kan
ya¤dan) tutuflturulur. Onun ya¤›, neredeyse, kendisine atefl
de¤mese dahi ›fl›k verir. (Bu) nur üstüne nurdur. Allah dileyeni
nuruna erifltirir. Allah insanlara (iflte böyle) temsiller getirir. Allah
her fleyi bilir.
‹flte bu ayeti kerime anlatt›klar›m›z›n delili ve ›spat›d›r.
Kalbi diri olanlar ve hak hayranl›¤›na dalanlar Allah’u
Teala’dan baflka bir fley düflünmez olurlar. Ruhun Allah’u Teala’y›
tefekkür etmesiyle kifli, Rabbine yönelir. Her yönden kesilir. Bilen,
ifliten ve gören Allah’la beraber olur. Arif olanlar yaln›zca, Allah’u
Teala’n›n ilmiyle u¤rafl›r. Bu ilim Bat›ni ilim dedi¤imiz ilimdir.
Hocas› bizatihi Allah’u Teala’d›r. Burada Kuddisi Baban›n bir
beyti akl›ma geliyor.
Sülük ahvalini salik yola gidip gelenden sor
E¤er gavvas olam dersen bu deryaya dalandan sor
Tarikat s›rr›n› sorma muhaddisten müderristen
Hakikat ilmini ders hüdas›ndan alandan sor
Bilmez ehli zahir ehli bat›n bildi¤in zinhar
Sorar isen an› aynel yakîn hakk› bilenden sor
Bu bir ilmi ledünnü kimi bilen demez diyen bilmez
Bilir arif bu ilmi kim yürü an› menenden sor
‹flte bu insanlar da Kur’an-› Kerim’in ayetlerini, Allah’u
Teala’n›n bildirdi¤i kadar› ile, mana mana yaflarlar ve onunla
hükümlenirler. ‹nsanlar bu gibi kiflilere bakt›¤›nda, bunlar cahildir
234
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
der, fakat bu insanlar onlara ald›rmazlar, devaml› Allah’u Teala’ya
karfl› bir hayranl›k duyarlar. Yine insanlar bunlara deli derler, fakat
arif olanlar Allah sevgisini bildi¤inden, bunlar›n laflar›n› kale
almazlar. O insan bilir ki Allah’u Teala bütün haline vak›ft›r. Bir
ayeti kerimesinde Allah’u Teala (Biz sizin kalplerinizin esrar›n› biliriz) Yine bir ayeti kerimesinde de Allah’u Teala (biz size flah
damar›n›zdan da yak›n›z) buyurmaktad›r. Bu ayeti kerimeleri
evvelki derslerimizde açt›¤›m›z için buraya koymuyoruz.
Bu bak›mdan arif insanlar nefsini hakk›n varl›¤›n›n
karfl›s›nda yok etmifltir. O bazen çok büyük görünür, kelamlar›ndan
insanlar istifade eder, bazen de onu küçük görürler, çünkü arif insan
varl›¤›n sahibi Allah oldu¤unu bilir. Övünmek ve gurur nefsin ve
fleytan›n tuzaklar›ndan oldu¤undan, arif olan bu hasletlerden uzak
durur. Bu bak›mdan bu insanlar bu gibi hasletlerden uzak olduklar›ndan böyle insanlar› küçük görürler. E¤er insan Allah’u
Teala’ya karfl› tam irfan, sahibi olabilse, kifli bu halden sonra bilgisizli¤e ve cehalete bir daha dönmez ve bu kiflinin ça¤r›s›ndan
da¤lar yerinden oynar.
Allah’u Teala’n›n varl›¤› sonsuzdur.
57/3
O ilktir, sondur, zahirdir, bat›nd›r. O, herfleyi bilendir.
Marifete eren bir insana, marifetin sonuna ulaflt› denemez
ve Allah’u Teala’n›n marifetine eren bir insan da hep ayn› yoldan
giderek, Allah’u Teala’ya vuslat olur denemez. Çünkü yukar›daki
ayeti kerimeye göre, Allah’u Teala sonsuz olup, ona vas›l olacak
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
235
olan yollar da çeflitli çeflitlidir.
Marifet Allah’u Teala’yla ünsiyet içinde, kalbin uçufludur.
Marifet kalpden tüm kötülükleri ç›kar›p, kötü sözlere karfl›
olanlar içindir.
Marifet hakdan gayriyi kalbinden ç›kar›p, hakk›
yerlefltirenler içindir.
Ve marifete bofl laflar› b›rak›p, hakk›n zikriyle meflgul
olanlar erebilir.
Marifetin ikinci k›sm› ise büyük veliler zümresidir.
Allah’u Teala’ya vuslat iki yoldand›r.
1. ‹steyen
2. ‹stenen
‹steyen ahdi nispetinde Allah’u Teala’y› mülk aleminde
çal›flarak arayan, ona yönelen ve bir emek karfl›l›¤› vas›l olan.
‹stenen yine ahdi nispetinde, ahiret aleminde Allah’u
Teala’ya verdi¤i ahdin büyüklü¤ünden, Allah’u Teala’y› teklemesinden ve Rabbimize ifltiyak›ndan dolay›, Allah’u Teala ona
mülk aleminde ahdinin tamamlanmas› için olaylar yarat›r ve bu
insanlar, verdi¤i ahde ulaflabilmesi için, her yönden kesilir. Yaln›z
Allah’u Teala’y› bilirler. Bunlar her halükârda, verilene de¤il, as›l
onu vereni görür, ona yönelirler. Bu büyük bir makamd›r, Kur’an-›
Kerim’de
9/129
(Ey Muhammed!) Yüz çevirirlerse de ki: Allah bana yeter.
O’ndan baflka ilah yoktur. Ben sadece O’na güvenip dayan›r›m. O
236
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
yüce arfl›n sahibidir.
‹flte bu gibi büyük zatlar, her türlü yönden kesilerek
Allah’u Teala’ya rücu ederler. Allah’tan baflkas›n› görmez, tüm
olaylar› Allah’u Teala’n›n murad›na ba¤larlar. Kendi kaderi içinde
Allah’u Teala’dan gelene boyun e¤er ve flükreder. Böyle insanlar›
ne varl›k sevindirir, ne yokluk erindirir, ne de Allah’tan
uzaklaflt›r›r. Her iki halde de flükreder, Allah’u Teala’n›n kendisinden hoflnut olmas›n› arzular. fiu geçici dünya hayat›n›n bir rüyadan
uyan›r gibi kaybolaca¤› zaman› çok iyi bilir ve iflini ahiret alemine
göre ayarlar. ‹flte Allah’u Teala bu gibi insanlar› zat›n›n tecellisi
için seçmifl ve onlara vermifl oldu¤u nimetleri yarat›lm›fllar›n hiç
birine vermemifltir. Bunlar›n hallerine di¤er insanlar muttali olamaz.
‹nsanlar marifeti kendi f›tratlar›na göre anlarlar.
1. Gaffar olan Allah’›n birli¤ini bilmek
2. Kur’an-› kerim’deki manaya göre mezid (yani ayetlerin
s›rr›na vak›f olma) haliyle bilmekdir.
‹flte marifet budur. Buna kolay kolay kimse vak›f olamaz.
fiayet Allah’u Teala’ da nasip ederse kimse de bir fley diyemez. ‹flte
hakiki marifet budur. Böyle insanlar çok azd›r, bu da marifet içinde
hakikat ve hakikat içinde s›rd›r.
ALLAHIM
Sen bakar isen yüzüme
Alem yüzünü döndürse ne gam Allah’›m
Gönlümde muhabbet gülün aç›nca
Alemin gülü solsa ne gam Allah’›m
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
237
‹stenmesem de kovsalar beni
Yitirsem akl›m› olsam da deli
Bir kez kulum diye ça¤›rsan beni
Baflka ses duymasam da ne gam Allah’›m
Verebilsem yolunda bu can›
Mezar bulunmasa gömmeye teni
‹stersen nar›nda yaksan beni
Gül bahçesi olur ateflin, ne gam Allah’›m
Allah’u Teala; bizleri mümin ve müminat›, iki cihan
serveri hazreti Muhammed s.a.v. Efendimizin flefaatlerine nail
eylesin.
238
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
B‹R HAD‹S‹ fiER‹F
ÖLMEDEN EVVEL ÖLMEK
Kitab›m›zdan ö¤rendi¤imiz bilgilere göre, insanlar bu
mülk alemine, kendilerini Allah’u Teala’ya karfl› verdi¤i ahdin
senaryosunu oynamaya geldiler. Ahdimizi de, nas›l verdi¤imizi
bilmedi¤imiz için, bizler Allah’u Teala’n›n, bize gösterdi¤i yolda
gider, O’nun emirlerini yerine getirmeye bafllar, Allah’u Teala’n›n
bu dünya hayat›nda varl›¤›n› hisseder, zat›n› görmedi¤imiz
Rabb›m›za g›yaben inan›r ve onu bilir, dediklerini yaparsak,
Allah’u Teala’da bizleri her iki cihanda da mükafatland›r›r. Mülk
alemindeki mükafatlar› say›lamad›¤› gibi, ahiret aleminde verecek
olan nimetleri de dünya alemindeki nimetlerine benzemez. Allah’u
Teala (kalperinizin en ücra köflesinde olan arzu ve iste¤inizi, biz
biliriz, onun için isteyin, biz azimüflan size icabet edeyim), buyurmaktad›r.
Akl›m›za flöyle bir soru gelebilir, peki Allah’u Teala benim
iste¤imi, bilmesine ra¤men, benim iste¤imi bana niçin vermiyor?
Allah’u Teala cimri de¤ildir ki, bizim istedi¤imizi bize vermesin.
Bizim düflündü¤ümüz gibi olmufl olsayd› Allah’u Teala s›fatlan›rd›.
Bizi Allah’u Teala zat›n›n bilinmesi için yaratd›. Bu bak›mdan
insan aczini bilerek, Allah’u Teala’dan istedi¤inde, Allah’u Teala
insan›n Allah’u Teala’ya el aç›p, zat›ndan istedi¤inde ona ayr›ca bir
de sevap verir. Allah’u Teala’n›n üzerimizdeki nimetlerini anlatmakla ne kitaplara s›¤d›rabiliriz, ne de tahayyül edebiliriz. Çünkü
Rabbimiz dünyaya merhametinin yüzde birini indirdi. Yüzde doksan dokuzunu zat›na ay›rd› ve yevmi k›yamette kullar›n› o
rahmtiyle yarg›l›yacakt›r. fiimdi böyle merhametli, af edici, bizi
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
239
seven Allah’u Teala’n›n huzuruna kendi nefsi ve arzular›m›zla,
yani Allah’u Teala’ya isyan›m›zla gitmemiz, biz insanlara yak›fl›r
m›? ‹flte bundan haya eden ve utanan insan, Allah’u Teala’n›n
bunca nimetlerine karfl› flükrünü eda edip, Allah’u Teala’ya yöneldi¤inde, Allah’u Teala da dünyadayken onu zat›na yönlendirir. O
insan›n kalbine evvela nurunu koyar ve hakk› gösterir, do¤ruyu ve
bat›l› ay›rt edecek bir ilim bahfleder. 24/354
Allah, göklerin ve yerin ayd›nlat›c›s›d›r. Müminin kalbinde
nurunun s›fat›, sanki bir hücre ki, içinde bir lamba var, lamda cam
bir muhafaza içinde. O cam muhafaza sanki incimsi bir y›ld›z. Bu
lamba Güneflin do¤uflunda ve bat›fl›nda gölge düflmeyen mübarek
bir zeytin a¤ac›n›n ya¤›ndan tutuflturulur. Bu öyle bir ya¤d›r ki
nerdeyse atefl dokunmasa da ayd›nl›k verecek. Bu ayd›nl›k nur
üstüne nurdur. Allah diledi¤i kimseyi nuruna kavuflturur. Allah
insanlara böyle misaller verir, Allah her fleyi bilir.
Allah’u Teala bu ayeti kerimesiyle, bunlar› mükafatland›r›r. fiimdi bu ayeti kerimenin manas›n› biraz açal›m.
Dersimizle ilgilidir. Bu ayeti kerimeyi biraz açt›kdan sonra yine
dersimize dönelim. Allah, göklerin ve yerin ayd›nlat›c›s›d›r. Bu
ayetin manas›; Allah’u Teala ilmiyle kainat› yaratmas›, varl›klar›
ilmiyle takdir etti¤i güne kadar, mukadderat›n› vuku buldurmas›d›r.
240
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
E¤er Allah’u Teala’n›n yaratt›klar›nda, bir eksiklik olsayd›, bütün
kainat alt üstü olur, hayat denen nesne olmad›¤› gibi, bütün bu
alemlerin düzenleri de bozulur, bu yarat›lm›fllar yerlerinde bulunmazlard›. Allah’u Teala bizlere; Yerlere ve göklere nazar etmemizi,
(bakmam›z›) tefekkür etmemizi buyurmaktad›r. Bu alemleri bir biri
etraf›nda, bir nizam ve intizam içinde yaratd›¤›n›, Allah’u
Teala’n›n, kudretinin varl›¤›n› ve bize yerlerde ve göklerde, ilmiyle
›fl›k tuttu¤unu, kastedmektedir. ‹flte bu tefekkürle, Allah’u
Teala’n›n varl›¤›n›, kendi kalbinde yaflatan insana, Allah’u Teala
nurunu ihsan eder. Zaten di¤er derslerimizde de dedik ki, mümin
nefsi mutmainneye ç›km›fl, Rabimizin cemaliyle müflerref olmufl
olan kimsedir. Burada da zaten Allah’u Teala, müminin s›fat›n›
anlatmaktad›r. Yine El Fecr suresinin 27-28-29-30 uncu ayeti kerimesinde de mümine hitap ediyor. Ey mutmain olmufl nefis Rabbin
senden sen de Rabbinden raz› olarak gir kullar›m›n aras›na, gir cennetime buyurmaktad›r.
89/27
89/28
Ey mutmain olmufl nefis
89/29
Sen Ondan hoflnut O’da senden
hoflnut olarak Rab’bine dön
89/30
(Seçkin) kullar›m›n aras›na kat›l
Ve cennetime gir.
Demek ki yaflam›m›z halinde, insan› kamil olabilmemiz
için mutmain nefse ç›kmam›z flartd›r. ‹flte böyle Rabbine yönelmifl
insanlar, beden alemiyle insanlar aras›nda yaflar, lakin kalben
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
241
Allah’u Teala’yla olur. ‹flte, böyle insanlar›n kalbine Allah’u Teala
nurunu koyar. Bu nur sanki bir hücre ki, içinde lamba var ve zeytin
ya¤›ndan tutuflturulmufl, incimsi bir lamba gibidir. Bu lambay›
flöyle de gösterebiliriz. Çocuklar›n oynad›¤› bir cam bilye vard›r ve
bu cam bilyenin içinde rengarenk y›ld›z fleklinde çizgiler vard›r, bu
çizgiler, zeytin ya¤› yand›¤›nda verdi¤i yeflilimsi parlakl›kla c›v›l
c›v›l ›fl›ldar. ‹flte insan gözünü yumdu¤unda, Allah’u Teala’n›n
nuru bu flekilde kalb aleminde karfl›s›na ç›kar. O kiflinin gözü
aç›kken gördü¤ü gibi, gözünü kapatt›¤›nda, o nur kiflinin karfl›s›na
c›v›l c›v›l ›fl›ldar. ‹flte çocuklar›n oynad›¤› cam bilye gibi, yeflilimsi
tatl› bir nur huzmesi insan kalbinde oldu¤u müddetce güneflin
do¤uflunda ve bat›fl›nda, burda güneflin do¤uflu ve bat›fl›nda dedi¤i
o insan kalbine ne zahiri ilmin gölgesi ne de bat›l›n kendisi düfler.
Güneflin do¤uflunu ve bat›fl›n› biraz daha açmak gerekirse;
fiark Güneflin do¤ufl yeridir. Garb da Güneflin batt›¤› yerdir.
Güneflin do¤uflunu, umuma flamil, zahiren mezahir, bütün varl›klar›
ayd›nlatacak, zahir ilmi, Güneflin bat›fl› ise, insanlara asl› astar›
olmayanlar›n, ilim diye verilmesiyle, bât›l› insanlara ilim diye vermeleridir. Günefl bir cisme vurdu¤unda, bir gölge meydana getirir.
Günefli temsilen hakikat ilmine benzetecek olursak, zahir ilim,
güneflin vurdu¤u cismin gölgesidir. Allah’u Teala’n›n yetifltirdikleri ümmî olan kimseler ise bat›n ilmi alanlard›r. Bunlar maneviyatta gördükleri, Kur’an-› Kerim’deki ayetlerin direk olarak manalar›d›r. ‹flte bunlar Kur’an dili olan insanlard›r. Hayatlar›n›
Kur’an-a göre tanzim ederler. Allah’u Teala’dan baflka hiçbir
varl›¤a bakmaz ve hiçbir yarat›lm›flda bunlar› etkilemez. ‹flte kalplerinde nur bulunan böyle insanlara yani o nura, hiçbir gölge
düflmez. ‹flte Rabbimiz, bu gibi zatlar› bize haber vermektedir.
‹flte bu ayd›nl›k, nur üstüne nurdur. Yani Güneflin ›fl›nlar›n›
242
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
zahir ilme benzetti¤imizde bunun bir nur oldu¤unu, lakin zat›na
yaklaflmak için nefsini kemale erdirmifl ve nefs mücadelesi yaparak
nefsine hakimiyet kuran insana da, Allah’u Teala, baflar›s›ndan
ötürü, kalbine ayr›ca koydu¤u bu nura, nur üstüne nur diye
bildirmektedir. Allah’u Teala zat›na yaklaflmak isteyenlere bu
nurunu verir ve onlar›n ilimlerine ne zahirin gölgesi nede bat›l›n
gölgesi düfler. Allah’u Teala, yaratt›klar›n› hakk›yla bilen, ilmiyle
yaratan, tüm varl›klar›n mutlak sahibi ve hakimidir. Bu ayeti kerimeden anlad›¤›m›z gibi, buna lay›k olmaya çal›flan insan, art›k
kendi nefsinden geçmifl, s›rf Allah’u Teala’n›n r›zas›n› kazanmak
için u¤rafl›rken, Allah’u Teala da buna baz› kolayl›klar ihsan eder.
Ne gibi? Beden alemiyle insanlar as›nda yaflarken,
çal›flmas›nda, veya meflguliyetinden ötürü, sorumlu olduklar›
insanlara karfl›, sanki, aralar›nda bir perde varm›fl gibi, görüntüler
has›l olur. ‹nsanlar onu görür konuflurlar lakin, sanki tüm varl›klar
ona karfl› hissiz ve duyars›zd›rlar. Alacakl›s› görse sanki
alaca¤›ndan bihaber, ona karfl› lakaytt›r. Dünyan›n hiçbir elem ve
kederi, ona dokunamaz, bütün iflleri bir nizam içinde devam eder,
hiçbir kimse onu rahats›z edemez. Bu durumda insan kendinden
flüphelenir. Ben ölümüyüm diri miyim der. ‹flte Allah’u Teala
zat›na yaklaflmak isteyene, bu hasletleri vererek, onu hiçbir kimseye rahats›z ettirmeden, ulaflaca¤› makama ç›kabilmesi için f›rsatlar verir.
Bu insan bu durumda, yani yaflam durumunda, ölümü ve
ölüm ötesi alemi tatm›flt›r. ‹nsan öldükten sonra mümkün olsa da,
ölen kifliye mülk alemini gösterseler, dünyada yap›lan ifllere müdahale etmek istese de, ona ne eli ne de gücü yeter. Dünyada yaflananlara bir seyirci kald›¤› gibi, bunun da aksi, Allah’u Teala’ya
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
243
yaklaflacak ve o yolda ilerleyecek insana da, hiçbir insan müdahalede bulunamaz. Allah’u Teala onu her yönden kuflatm›flt›r.
Yorgun bir insan›n uykuda olup dinlenmesi için yatt›¤›nda, bir
ziyaretçisi gelip onunla konuflmak istedi¤inde, evindeki yak›nlar› o
çok yorgun, yat›p istirahat etti, mümkünse uyand›ktan sonra buyurun der. Allah’u Teala da o uykudaki insan gibi, nefsin seyrini
tamamlayan o insan›, bulundu¤u ahvalden uyand›racak veya uzaklaflt›racak, huzursuzluk verecek ve kalbine bunal›m verecek, olaylardan onu uzak tutar. Bu kimse bu durumdayken, kendine
geldi¤ine, aylar geçmifl ve o da varaca¤› yere varm›fl ve olan
olmufltur. ‹flte Peygamber efendimizin hadisi flerifi, bize bu makam›
yaflamam›z için bu haz ve lezzetlere eriflmemiz için, ölmeden evvel
ölümün nas›l oldu¤unu bizlere hadisleriyle anlatmaya çal›flmaktad›r.
‹slam bafll› bafl›na bir alem, bir dünya, bir hayat, ve bir
varl›kt›r. ‹slam’›n hasletini saymakla bitiremeyiz, ama
Müslümanl›¤a düflman olanlar, ona cephe alanlar ve Müslüman’›m
deyip de, ‹slam’›n hiçbir flart›n› yerin getirmeyenler, elbetteki
‹slam’›n bu huzur veren alemini tatmam›fl, varl›¤›na eriflememifl
olanlard›r. ‹slam’›n, baz› hasletleri içinde kalarak, dar bir çerçeve
görüflüyle, ‹slam› akl›na s›¤d›rarak flumullendirmeye çal›flanlar ve
buna da ben ‹slam’›m diyenler, sonra kendi kafas›na göre flumullendirdi¤i olaylarda, eksiklik görüp ‹slam’› hakir görenler islam›n
tad›n› almam›flt›r.
‹flte ey insan! ‹slam’dan ç›kanlar hep böyle ç›k›yorlar,
‹slamiyeti iyi ö¤ren, hayat›n›n ve neslinin gelece¤i buna ba¤l›. Sana
iki cihanda da ›fl›k tutacak olan bu varl›¤›na sahip ç›k ki, ‹slam’›n
huzuruna kavuflas›n. Peygamber efendimiz bir hadisi fleriflerinde,
244
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
onlar bizdeki huzuru bilmifl olsalard›, bizlerden bu huzuru almak
için harp ederlerdi buyurmaktad›r.
Bu hadisi flerifi biraz açacak olursak; Peygamber s.a.v.
efendimiz kalbdeki huzurdan bahsetmektedir. Resulü ekrem ve
nebiyyi muhterem Peygamber s.a.v. Efendimiz bize, her fleyin
sahibi olan Allah’u Teala’ya teslim olmam›z›, Allah’u Teala’dan
gelen bütün olaylar›n, Allah’u Teala’n›n bir murad›, olaca¤›n önüne
geçemeyece¤imizi, bize bir imtihan için bu musibetlerin veya sururun verildi¤ini, hayr›n ve flerrin, Allah’u Teala’dan geldi¤ini bilip,
ona göre ona teslim olup, Ya Rab! benim yarat›c›m oldu¤un gibi,
alemlerin de yarat›c›s›s›n, Sen bizlere zulüm murat etmezsin,
muhakkak hakk›mda bir hay›r var ki bunu bana verdin. Ben senden
gelen her fley raz›y›m. Allah’›m yeter ki sen de benden raz› ol
deyip, kendi varl›¤›n› alemlerin yarat›c›s›na teslim eden insan›n, bu
dünyan›n gam ve kasaveti art›k o kimseyi etkilemez. O Allah’u
Teala’n›n buyurdu¤u gibi, dünyevi ve uhrevi vazifelerini yerine
getirirken, Allah’u Teala taraf›ndan dokunan, hay›r ve fler’den,
katiyen etkilenmez. O flah›s hep Rabbinin kendisinden raz› olmas›
için, Allah’u Teala’ya niyazda bulunur.
‹flte bun insan insan› kamil, iflte bu insan huzur doludur ve
hayat doludur. Bu insan Mevlana hazretlerinin buyurdu¤u gibi
Günefl gibi ol, sular gibi ol, toprak gibi ol, dedi¤i insand›r. Her
gitti¤i yere hayat götürür. ‹flte ey o¤ul! ‹slam budur, böyle olamazsak da olmaya çal›flmam›z, bize Allah indinde büyük mükafatlara ve ecirlere sebep olur. Bir darb› meseldir. Kar›ncay› yolculuk
yaparken görüyorlar ve soruyorlar, yolculu¤un ne tarafa, kar›nca da
cevap veriyor, Hicaz’a, Mekke’ye gidiyorum diyor. Kar›ncaya
soranlar, sen delirdin mi, o yollar› nas›l aflacaks›n. O yollarda çöller
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
245
var, da¤lar ve kayalar var, bu halinle bunu nas›l baflaracaks›n dediklerinde, kar›ncan›n cevab› net ve kesin olur. Oraya ulaflamazsam da,
o yolda da ölemez miyim, der. ‹flte ‹slam’›n huzurunu alan, ölmeden evvel ölüm ötelerini seyreden, varl›¤›n› Allah’a, alemlerin
sahibine teslim eden insan, bunun gibidir. Allah’u Teala cümlemize güzel bir idrak ve hakk› anlamay› nasip eylesin.
B‹R HAD‹S‹ fiER‹F
Kardefline yard›m et, o ister zalim, isterse mazlum olsun.
Peygamber efendimiz bir mescitte otururken bu hadisi
flerifi söyleyince sahabeden biri ya Resulallah mazluma yard›m
edelim de, zalime nas›l yard›m edelim deyince, Peygamber
efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) zalimin kötülü¤ünü önlemek, ona yard›md›r buyurmufltur.
Bu hadisi flerife bir bakacak olursak, bize zalimin
kötülü¤ünü önlettiren Peygamber s.a.v. efendimiz, kardeflin
kardefle yard›m›n›n önemini nas›lda dile getiriyor. Kur’an-› kerim’de Allah’u Teala, Müslüman insanlar birbirlerinin kardeflidirler
buyurmaktad›r. Müslüman’›n Müslüman’a yard›m›n› önerdi¤i gibi,
as›l yard›m yap›lacak insan›n kendi nefsinin oldu¤una da iflaret
edilmektedir. Çünkü insan kendi nefsini islah edemezse kardefline
olan sevgisi ve ba¤› azal›r, bencil bir insan durumuna düfler.
fiimdi insan kendi nefsine nas›l yard›m etmelidir. Allah
yolunda ilerlemek isteyen insan, nefsinle mücadele etmesini bilecek. fieri hükümler içersinde, nefsinin kötü taraflar›n› islah ederek
yükselmeye bafll›yacak. ‹nsan nefsi halini daha evvel yazm›flt›k
burda da k›saca geçmekte yarar var. ‹nsan nefsinin yedi hali vard›r.
246
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
1- Nefsi emmare. 2- Nefsi levvame 3- Nefsi mülhime. 4- Nefsi
mutmainne. 5- Nefsi raziye. 6- Nefsi marziyye. 7- Nefsi safiye
‹flte insan nefsindeki kötülükleri temizledi¤i an derece
derece yükselir. ve bu hadisi flerifteki manan›n s›rr›na vak›f olur.
Kemale ermifl olan bir nefis, flu dört nesne aras›nda kendisini
dolafl›r olarak bulur.
1.fievk
2.Muhabbet
3.Korku
4.Rucu
1. Allah’u Teala’n›n yolunda ilerlerken evvela insan bir
flevke kap›l›r ve bu flevkin neticesi insan Allah’u Teala’ya afl›k olur.
Kendini bu afl›r› sevgiden kurtaramaz.
2. Muhabbet ahvalinde insan Allah’u Teala’ya devaml›
ihtiyac›n› arz ederek, bir acziyet içersinde Allah’u Teala’dan
Allah’u Tealan›n Zat›n›n yak›nl›¤›n› isteme içersindedir.
3. Korku ahvali geldi¤inde insan bir heyecan içine girer.
Allah’u Teala’n›n azameti karfl›s›nda, ölümü ve ölüm ötesi alemi
düflünerek, mahkemeyi kübrada Allah’u Teala’n›n karfl›s›nda, kendini hissederek, Allah’u Teala’ya verece¤i hesab› düflündü¤ünde,
ak›l uçuran bir korkuya kap›larak, Allah’u Teala’n›n emir ve yasaklar›na s›k› s›k›ya sar›l›r.
3. Rucu halinde ise insan, devaml› Allah’u Teala’ya yalvarma halindedir. Bu makama yükselen insanlara, Allah’u Teala bir
ayetikerimesinde,
5/83
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
247
Peygambere indirileni dinledikleri zaman hakk›
anlad›klar›ndan ötürü gözlerinin yaflla dolup bofland›¤›n›
görürsün, onlar flöyle derler ey Rabbimiz iman ettik, flimdi bizi
flahadet getirenlerle beraber yaz.
24/37
Nice erkekler ve er kifliler vard›k ki ne bir ticaret ne de bir
al›fl verifl Allah’› anmaktan, namaz› gere¤i üzere k›lmaktan ve zekat
vermekten kendilerini al› koymaz. Onlar bir günden korkarlar ki, o
günde kalple ve gözler korkudan halden hale döner k›vran›r.
‹flte irfan sahibi insanlar, ifllerini Allah için tutup iflin
hakikatine göre hareket ederler. Bu gibi insanlar konufltu¤unda,
Rabb›n›n ayetlerinden bahseder ve dili Rabb›n› zikreder. Allah’u
Teala bir ayeti kerimesinde, kifli bildi¤iyle amel ederse, bilmedi¤ini
de ben ö¤retirim, buyurdu¤unda, böyle insanlar›n hal ve ahvali
Rabb›n› anmak olur, bildi¤inle amel eder, bilmediklerini de Allahu
teala ö¤retir. Bu durumda Allah’u Teala bunlar›n kalblerine ilmini
yerlefltirir. Bunlar iç alemleri Allah’›n ilmiyle dolup taflar. Bu
bak›mdan onlara gelecek olan bela ve musibetlere bunlar›n sineleri
aç›k olur, bu ilim ve flevkle kaynayan kalp, p›narlar›n ça¤lay›fl› gibi
coflar, o musibet ve belalar ise, böyle zatlar›n sinelerinde Allah
aflk›ndan kaybolur gider.
Kalbin ilim ve Allah flevkiyle coflmas›, bu insanlar› Allah’u
Teala’n›n tefekkürüne yönelterek, ulvi düflüncelere dald›r›r. Mülk
aleminde varl›¤a de¤il, mülkteki varl›k, onu yoktan var edenin o
248
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
yaratan›n kudretini görmeye vesile k›lar. Bu durumda Allah’u
Teala’n›n, kainattan ari olmay›p, her an bir kölenin efendisinin
nefesini boynunda hissetti¤i gibi, kendini bir köle, varl›¤›n›n
acziyeti içinde, Allah’u Teala’ya teslim etmesiyle, ebedi olan
Allah’u Teala’yla ünsiyet kurar. O’nunla baki kalaca¤›ndan, kendilerini her halükarda hür hissederler. Bunlar varl›¤a bakmad›klar›
için, dünya kendilerin zengin, dünyadan kalben tecrit olduklar›ndan
da, kendilerini yoksun görürler. Fakr durumuna gelirler. Fakr›n
manas› (Dünyan›n mal› kendilerinde olsa da onlar o mal›n sahibini
bilir ve mal› sahibine teslim etmekle fakr durumuna gelirlerki bu
mertebe büyük bir mertebedir). Art›k o insan hakk›nda ne düflürsen
düflün o insan› etkilemez.
Mesela o insan aziz, maruf, karip, makbul, haz›r, a¤layan
ve gülendir.
Bunlar d›fl görünümleriyle halk ile beraber, iç alemleriyle
de Allah’u Teala’yla beraberdirler.
Allah’u Teala, kullar›ndan birinin iç alemine tecelli
etti¤inde, ondan gaflet perdesi kalkar ve bu insan flu üç halden
birine vak›f olur.
1. Alim olur, manevi ilmi alarak Allah’u Teala’n›n
kullar›n› irflada memur olur, bu en büyük makamd›r.
2. Lal olur, hiçbir fley diyemez ve konuflmaz, bir hayret ve
dehflet içindedir.
3. ‹nsanlar aras›ndan çekilerek sakl› durur. Allah’u
Teala’n›n perdesi onu halktan saklar. Ona verdi¤i hasletlerden kifli
örtülü kal›r ve Allah’u Teala sevdi¤ini halktan bu flekilde sakl›
tutar.
Marifet ehlinin dünya halk›ndan gizlenmesi, ahiret örtüsü
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
249
ile olur. Onlar ahiret ehlinden de dünya perdesi ile gizlidir. Böylece
bu zatlar› ne dünya ehli tan›r, ne de ahiret ehli. Onlar yeryüzünde
Allah’u Teala’n›n süsleridir ve yeryüzünde Allah’u Teala’n›n
ziynetleridir. Bu gibi insanlar› yaln›zca Allah’u Teala bilir ve bunlar Allah kat›nda k›ymetli ve de¤erlidirler.
Rivayete göre Allah’u Teala, Hazreti Davut’a vahyi
esnas›nda Ya Davut sevgililerim kubbelerim alt›ndad›rlar. Onlar›
ancak sevdiklerim bilirler. Sevgililerime saadetler olsun, dostlar›ma
mübarek olsun.
Bu bak›mdan Peygamber Efendimizin de nurundan bir
zerre görünseydi, halk›n bafllang›c› olan ser’adan halk›n bitimi olan
arfla kadar her fley yanard›.
Bir arifin arif olabilmesi için, bir çok flartlara ihtiyaç vard›r,
bunlardan baz›lar›:
1. ‹rfan sahibi olan, veya olmak isteyen ruhani duyguyla
nefsani duygu aras›ndaki fark› hissetmelidir.
2. Dünyaya olan arzu ile, ahirete olan arzu aç›kça
seçilebilmelidir.
3.Yap›lan herhangi bir ifl, yüce ve süfli duygulardan hangisine ba¤l› oldu¤u anlafl›lm›fl olmal›d›r.
Bu yollar›n s›rr›na ermek, hakk› zikir, sonra hakk›n zikriyle
zikir, sonra flükür, sonra hakk›n flükrüyle flükürdür.
Zikir ve zikrin zikrinden gaye insan üç basamakla Allah’u
Teala’ya vas›l olur;
1. Ak›l bine¤i
2. ‹man bine¤i
3. Ruhun bine¤i
Ak›l bine¤iyle insan Rabb›n› zikreder, sonra zikir kalbe
250
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
inerse, iman kuvvetleflir, zikrin hakikatine geçer ve bu iman
bine¤iyle zikre devam ederse, takva ile süslenirse zikrin zikrine
geçer. Yani bizatihi Allah’u Teala’n›n kalbde tecellisi ile bu kifli
Rabb›n› kalben görerek zikreder ki, bu zikrin zikridir.
fiükür yine ak›l ile, Allah’u Teala’dan gelene hamd etmektir. Yukar›daki manada kalbde zikre geçildi¤inde, yine ak›l ötesi
ruhani varl›¤›yla, Rabb›n› bilinçli olarak, varl›¤› karfl›s›na ondan
gelene r›za göstererek flükretmek, bu da flükrün flükrüdür.
‹mam Abdullah bin Abbas flöyle anlat›yor:
Bize gelen bir habere göre ‹sa (a.s) ve Yahya (a.s) yolda
yürüyorlard›. Yahya (a.s) önüne aniden bir kad›n ç›kt› ve bu kad›na
omuzu dokundu bunu gören ‹sa (a.s) ona bakt› ve flöyle dedi.
Teyze o¤lu, bugün bir günah iflledin, hem de çok büyük bir
günah.
Bunun üzerine Yahya aleyhisselam dedi ki:
Nedir o günah, Diye sordu, ‹sa(a.s) da flöyle dedi:
fiimdi bir kad›na omuzun dokundu ya.
Bunu duyunca hayretle Yahya (a.s) flöyle dedi:
Allah ad›na and içerim ki bunun fark›nda de¤ilim.
‹sa (a.s) hayretle flöyle dedi:
Sübhanallah, sen benimlesin, kalbin ruhun nerede,
Allah kat›nda ya ‹sa, dedi ve devam etti;
E¤er kalbim Allah’tan baflka Cibril de dahil olmak üzere,
befler olarak dalg›nl›k ve eksiklik s›fat› hariç, bilinçli olarak herhangi bir fleyle meflgul olursa, isterse bir an için olsun katiyen irfan
sahibi de¤ilim.
Kifli, irfan sahibi olabilmesi için, nefsine hakim olup, onu
emri alt›na almas›d›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
251
‹nsan dosdo¤ru olmal› ve Allah’u Teala’ya yapt›¤› ibadeti
Allah için yaparak, riya ve gösteriflten uzak durmal›d›r.
Tüm varl›¤›yla Rabbinin haline vak›f oldu¤unu bilip,
ilerisini Allah’u Teala’ya havale etmektir.
Allah’tan baflka ne varsa kalbinden ç›kar›p, Rabbinin
zikriyle meflgul olmakt›r.
Allah’u Teala cümlemizi arif kullar› aras›na ilhak eylesin.
B‹R HAD‹S-‹ fiER‹F
Peygamber efendimiz flöyle buyurdular:
Yap›lan iyi ifller insan› kötülükten korur, verilen gizli sadaka yaratan›n öfkesini geçirir, akraba ziyareti, ömre bereket verir,
fakirlikten kurtar›r.
Bu hadisi flerif biz insanlar›n iyi ahlakla bezenmesini bize
beyan ediyor.
‹nsanlar iyi huylu olup, onunla hükümlendi¤i müddetçe,
Allah’u Teala’ya yükselirler. Arif kullar huylar›n› düzelterek,
karakterlerini kuvvetlendirerek, kötülükten s›yr›larak, Allah’u
Teala’ya vuslat olmufllard›r. Kötü huylar ise, insan›n iç alemini
huzursuzlu¤a ve karars›zl›¤a bo¤arak, kifliyi bunal›ma sürükler. Bu
bak›mdan Peygamber efendimiz bize, huzurun dini islamda yani
dini islam› yafl›yan insanlar›n kalbinde oldu¤unu bildirmektedir.
Bu durumda bizler Allah’u Teala’n›n gerekti¤i kadar›yla ahlak›yla
ahlaklanm›fl oluruz ki, huzuru yakalam›fl oluruz.
‹nsan kendini yani iç alemini karanl›¤a bo¤an ve ona
252
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
huzursuzluk veren sebepleri bilmesi laz›md›r. Bunu bilip onunla
Allah için mücadele etmezse, kalbini köreltir. Böyle insanlar kalblerini köreltti¤inde, bu kifliler Allah’u Teala’dan uzaklaflm›fl olurlar
ve böyle olan insanlar da musibet ve belalardan kurtulamazlar.
En büyük musibet ise insan›n iç aleminin kararmas›d›r.
Öyle ya bu alemin geçici zevki için, insan hayat›n› karart›r ve ahiret
alemini y›kar, Allah’u Teala’dan uzak kal›rsa, bundan daha büyük
bir musibet tahayyül edile bilinir mi?
Bir insan kabul et ki Allah sevgisinden, Allah’u Teala onu
rahmeti alt›na alm›fl ve etraf›n› kuflatm›fl. Bir z›rh içine alm›fl, bu
z›rha d›flardan çarpan nesneler o insana zarar verir mi? Allah
sevgisiyle dolu insanlar her ne kadar musibete u¤rasalar da, onlar
Allah’u Teala’n›n rahmeti ve korumas› alt›nda olduklar›ndan, gelen
musibeti hissetmezler. Çütnkü böyle insanlar›n kalpleri Allah
savgisiyle ça¤layan bir p›nard›r. Kendilerine gelip ay›ld›klar›nda,o
zama o musibette üzerlerinden kalkm›fl olur. ‹flte arif olan kiflinin o
musibet üzerinde kalkt›¤›nda onu anl›yabildi¤i kadar anlar. ‹flte arif
olan›n hali budur.
Allah’u Teala’dan uzak kalm›fl ve onun nuruna
kavuflamam›fl insan ise, belalardan eksik kalmaz. Bunlar nefsinin
kötü hallerini gönülden terk edip de, Allah’u Teala’n›n yoluna candan girdi¤i an, kurtulmufl say›l›rlar. Allah’u Teala’n›n emirlerini
dinlemeyip, onu terk edenler için Allah’ Teala bir ayeti kerimsinde;
83/14
Hay›r do¤rusu onlar›n kazand›klar› günahlar kalplerini
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
253
kaplam›flt›r.
Allah’tan uzaklaflan bir insan için, bundan daha ac› verecek
ve kendini bilen insana, bundan daha büyük bir ›zd›rap verecek bir
kelam olur mu?
Birçok insan yapt›¤› ibadetten gafil olarak ibadetini yapar.
Birçok r›z›klar ve servet içersinde olmas›na ra¤men, mal›n sahibini
göremez ve onu anlayamazlar.
‹nsanlar yapt›klar›ndan gafil olduklar› müddetçe, uyur
gezer haldedirler. Bu halden uyan›nca hakk› bulurlar.
Birçok insan vard›r ki; kötülük içindedir, ama asl›nda onun
tabiat›nda veya f›trat›nda kötülük yoktur. Daha evvelki dersimizde,
insanlar›n dünyaya gelifl fleklinden bahsetmifltik. Bunlar dünyaya
‹slam gelir, küffar yaflar, ‹slam gider, demifltik. ‹flte o böyle bir
ortam›n yani küfür ortam›n›n içinde bulundu¤undan o ortam›n fiili
icraatlar›n› ifllerler. Sonra f›tratlar›na dönerek hakk› bulurlar. Hatta
bunlar velayet derecesine kadar da ç›karlar. Bunun da tersi olarak
ömrünü ibadetle geçiren nice insanlar da kötülerin yoluna saparak
haktan uzaklafl›rlar. Yine yukar›daki dersimizde, ‹slam gelir, ‹slam
yaflar, küffar gider, demifltik. Onlar da bu gibi haslete sahip olan
insanlard›r. Allah’u Teala cümlemizi böyle bir sondan korsun.
Öyle insanlar davard›r ki; yapt›klar› ibadetler kifliye
Allah’la kendi ars›nda perde olmufltur. Bunun sebebi flu. ‹badet
eden flah›s Allah’u Teala’n›n varl›¤›ndan habersiz olarak, Allah’u
Teala’n›n verdi¤inden bi haber olarak, yaflamas›d›r. Ayn› zamanda
Allah’u Teala’n›n üzerindeki iyili¤ini göremez olmufltur.
‹rfan sahibi olan bir insan için Allah’u Teala’dan perdeli
olmak kadar, insana eza verecek bir ›zd›rap da tahayyül edilemez.
Beyaz›d› Bestami Hazretlerinin hizmetçisi, Ebu Musa
254
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
flöyle bir k›ssa anlat›r.
Bir gün Beyaz›d› Bestami Hazretleri çarfl›ya ç›kar, halk
onu görebilmek için hücum eder, Beyaz›d› Bestami Hazretlerini
görebilmek için halk neredeyse bir birini ezecekti, bu arada
Beyaz›d› Bestami Hazretleri, halka bakarak flöyle duada bulunur:
Ya Rabbi bu halden sana s›¤›n›r›m. Bu halka ac›, beni
görünce seni unutmas›nlar. Bana ac›, onlar› görmekle varl›¤›n› bana
unutturma. Bir irfan sahibi için bundan daha güzel bir söz olur mu:
Hem halka dua eder, hem kendine dua eder. Kendine istemedi¤ini
halka da istemez. ‹flte iman›n kemal noktas›, yine Peygamber
Efendimiz bir hadisi fleriflerinde;
Bir müminin haliyle di¤er mümin halleflemiyorsa, onun
iman› kemal bulmad›.
‹flte bu hadisi flerife göre insan bu hadisi flerifi, yaflayarak,
duygular›n› dile getirerek ve Allah’u Teala’dan rahmetini niyaz
ederek, yalvarmas›.
Ey o¤ul,Arifler aras›na kat›lmak istiyorsan, do¤ruluktan
ayr›lma, insanlar›n hakk›na ve hukukuna riayet et, kendi dünyevi
ç›karlar›n için baflkas›na zulüm etme, riyakar olma, Allah için
insanlar›n hizmetinde ol ki, hakk› bulas›n. Rahmete eresin, Dünya
ve ahiretini mamur edesin.
‹nsanlar k›s›m k›s›md›r:
1. Allah’u Teala’n›n verdi¤i kalp gözüyle, rabbimizin derin
ve ince ifllerini onunla görüp anlayan insan.
2. Akl› ile iyi ve kötüyü ay›rt edebilen insan, Allah’u
Teala’n›n emir ve yasaklar›n›, akl›nla ç›karan insan.
3. S›r sahibi insan, tüm olan olaylar›, Allah’u Teala’n›n
kudretine ba¤layan ve O’nu gören insan.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
255
4. Kalbi körleflmifl, Hak’dan uzak yaflay›p, Hakk›
görmeyen insan. Bu insana Allah’u Teala flu ayeti kerimesiyle hitap
etmekte.
17/72
Kimde bu dünyada kör olursa art›k o ahirette de kördür ve
yol bak›m›ndan da daha sap›kt›r.
‹flte ey insan, Allah’u Teala’n›n yolundan ayr›l›r, Hakk›
görmez, emir ve yasaklar› dinlemezsen, körden ne fark›n kal›r. Kör
görmez, okumaz ve bilmez, sen görmüflsün, okumay›p dinlemedikten sonra, aran›zda bir fark var m›d›r: Allah’u Teala bizleri böyle
bir ak›betten korusun.
fiunu iyice kavramak laz›md›r ki, küfre devam edenler
karanl›klar içindedirler. Kalpleri da¤›n›k ve huzursuzdur. Hidayet
yolunu göremezler. Onlar›n bu halleri; Nefsi hevalar›, kendilerine
yald›zl› göründü¤ünden, bir gaflet içinde küfre ve dalalete devam
eder dururlar.
Baz› insanlar da vard›r, yapt›klar› ibadetle de karanl›klar
içerisindedirler. Bunun da sebebi; Yapt›¤› ibadeti görüp onunla
heva duyarak gurur duymas›ndand›r. Allah’u Teala’n›n ona bir
ihsan› oldu¤unu unutmas›d›r. Velinin bir tanesi flöyle buyurur,
ömrümü ibadetle geçirmeme ra¤men, arkama dönüp bakt›¤›mda,
bir hardal tanesi kadar da yol alamam›fl›m buyurmufltur. ‹badet edip
yapt›¤› ibadeti gören insan, bu hasletinden vazgeçer, Allah’u
Teala’n›n rahmetine nail olursa, Allah’u Teala ondan zulmet
perdesini kald›r›r. Nurla nuru görmeye bafllar ve kalbi hayat bulur.
256
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
‹nsanlar yapt›klar› ibadeti görür de, Allah’u Teala’dan gafil
olurlarsa, o ibadetin tad›n› alamazlar.
Yap›lan ibadetler görülsün diye yap›l›rsa, o insan
riyakard›r, ibadetten nasibini alamaz.
Bu flekilde devam eden insanlar›n zamanla kalpleri karar›r,
iyilikten de mahrum kal›rlar. Maddeyi görür, maddenin sahibini
unuturlar.
Arif insan, yap›lan ibadete de¤il, Allah’u Teala’n›n
varl›¤›n› görür, O’na rücu ederse, Allah’u Teala’n›n do¤ru yolu
üzerinde olup dostlar› aras›na girer.
Her ne flekilde olursa olsun, gaye Allah’tan baflkas› için
olursa, o Allah’tan perdeli olur.
Baz› insanlar, baz› ifller yapar, sonra yapt›¤› bu iflle böbürlenerek övünür. Bu haslet sahibi insan, gizli flirktedir. Yapt›¤› ifl ona
zarar getirmifltir. Velev ki faydal› da olsa. Çünkü o insan, akl›n ve
kudretin Allah’u Teala’dan verildi¤ini unuttu, kendinden bildi,
yap›lan ifl aleyhine dönüfltü, ona zarar oldu, ve flirke girdi.
Nice insanlar vard›r ki; kötü bir ifl ifllemifltir. Sonra onun
kendisine zarar verece¤ini anlayarak, Allah’tan korkarak, a¤lamaya
ve s›zlanmaya bafllam›flt›r. Allah’u Teala’dan aff›n› dileyip, tevbe
etmifltir. Bu da o insan›n lehine dönmüfltür.
Ey o¤ul! Her ne halde olursak olal›m, her iflimizi her
yapt›¤›m›z›, Allah’u Teala’n›n bize verdi¤i ak›l nimetiyle, ibadetimiz içinde, bize bahfletti¤i güç ve kuvvete ba¤l›yarak flükretmeliyiz ki, felah bulal›m. Allah’›n nuruna erelim.
Allah’u Teala insanlar› o kadar çok sever ki, bir insan
Allah’u Teala’y› anmak isterse, daha o kifli Allah’u Teala’y›
anmadan, Allah’u Teala o kifliyi anar ve rahmetine al›r. Bunu sezen
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
257
bir insana bu zikir yeter.
Allah’u Teala’n›n azamet ve heybeti, kalbe dolarsa, insan
flehevi duygulardan kesilir, kalp masivadan, kötülüklerden temizlenmifl olur. Çünkü Allah’u Teala’n›n korkusu, insan›n gücünü
zay›flat›r, boynunu büker, kalbi heyezana getirir. Bu gibi insanlar
iman sahibidirler. Bunlar›n marifete ermeleri, kifliyi gafletten kurtar›r. Bu duruma gelen insanlara verilen ihsanlar, bir daha geri
al›nmaz. Daha evvelki dersimizde dedi¤imiz gibi, mutmain olmufl
bir insan›n bir daha geri dönüflü olmayaca¤›ndan, bunlar mutmain
nefse yükselip, bulaca¤›n› bulmufllard›r.
Allah’u Teala cümlemizi böylece yüce mertebelere
erdirsin.
B‹R HAD‹S-‹ fiER‹F
Hay›rl›n›z Kur’an ö¤renen ve ö¤retendir.
Peygamber Efendimiz bu hadisi flerifiyle bizlere hay›r yollar›n› göstererek, kurtulufla eriflimizi ifade etmek istemektedir.
Kur’an-› Kerim’i ö¤renmek ve onun manalar›n› idrak etmek, bir
milletin kendisini irflat emektir.
Kur’an-› Kerim, Allah’u Teala’n›n insanl›k alemin gönderdi¤i bir delil ve hidayet kitab›d›r. Bunanla amel edenler, Allah dostlar› olup, hakka vas›l olurlar.
Peygamber (s.a.v.) Kur’an’›n ahlak›yla ahlaklanm›flt›r.
Peygamber Efendimiz bir hadisi fleriflerinde, siz Allah’›n ahlak›yla
ahlaklan›n buyurmaktad›r.
258
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Bu hadisi fleriften de flunu anl›yoruz ki, Allah’u Teala
ahlak›n›, Kur’an-› Kerim’de bize bildirmifl, Peygamber Efendimiz
de Kur’an ahlak›yla ahlaklan›nca, Allah’u Teala’n›n ahlak›yla
ahlaklanm›flt›r. Bu bak›mdan Allah’u Teala: Peygamber s.a.v.
Efendimiz için (Vema ersalnake illa rahmten lil alemin) Habibim
ben seni alemlere rahmet olarak gönderdim buyurmufltur.
Allah’u Teala Peygamber s.a.v. Efendimizi hatemen nebi
olarak, göndermifltir. Ondan sonra bir daha peygamber
gelmeyece¤ine göre, Rabbimiz Kur’an-› Kerim’in tahrif ile tebdilini üstlenmifl, hiçbir kimse onun tek noktas›n› bile de¤ifltiremeyecek
flekilde, Allah’u Teala Kur’an-› kendi iradesi alt›na alm›fl, k›yamete
kadar gelecek olan insanlara onu bir delil ve ›fl›k olarak tutacak ve
alimleriyle de Kur’an-›n manalar›n› anlatt›racakt›r.
Erenler Kur’an-›n nuruyla ererler, Kur’an-a uymayan bir
yol, yol de¤ildir. Kur’an-›n d›fl›nda ayetlere ters düflen haller,
istidraçt›r, sahtedir.
Allah’u Teala bir ayeti kerimesinde, insan bildi¤iyle amel
ederse, bilmedi¤ini de ben ö¤retirim buyurmaktad›r.
Buna göre insan, Kur’an-› Kerim’e s›k› s›k›ya sar›l›rsa,
Allah’u Teala kiflinin duygular›n› ve ak›l kapasitesini geniflleterek,
Kur’an-› kerim’i iyi idrak edebilecek bir duruma getirir. Kifli
Kur’an ›n ahlak›yla ahlaklan›rsa bunlar alimlerdir. Allah’u Teala
kullar›n› bu gibi alimleriyle irflad ettirir. Bu alimler, Peygamber
Efendimizin, “benim ümmetimin velisi, beni ‹srail kavmi
Peygamberi gibidir” dedi¤i alimlerdir.
‹rfan ve ilim sahibi olmak için, gayret ve Allah’u Teala’dan
istekte bulunmakt›r. Bu gayret ve istek geçici de¤il, iradeyi cüz’iyesi elinde olan insan, bu iradesiyle sa¤lam bir karakter ve sebatla, bu
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
259
yolda Rabbinin ilmine ve zat›na talip olup, O’nun ilmini ve s›rr›n›
istemesidir. Allah’u Teala yine bir ayeti kerimesinde, siz isteyin biz
sizin iste¤inize icabed ederiz buyurmaktad›r. Daha evvelki konular›m›zda bu ayetlerin manalar›n› açt›k. Bu bak›mdan Allah’u
Teala’dan kim ne isterse, Allah’u Teala cimri ve ihtiyaç sahibi de¤il
ki, onu ona vermesin. Hele bir de Allah’u Teala’n›n ilmi olurda,
çok sevdi¤i kullar›n› irflad ettirmek için istenen bir ilim olursa.
‹nsanlar›n Allah’u Teala’dan çekinip, yeryüzünü bir dostluk ve
kardefllik haline getirecek olan ilme talip olmas›, büyük insanlar
içindir. Bu gibi ilimlerle yüklü olan insana ise, hakk›n vekili denir.
Biraz yukar›da zikretti¤imiz hadisi flerifin kendisidir.
“Benim ümmetimin velisi, beni ‹srail kavmi peygamberi
gibidir” Alimler benim varislerimdir dedi¤i hadisi flerifleridir.
Yine daha evvelki dersimizde bu gibi alimlerin, nas›l
oldu¤unu izah ettik. Burada tekrar açmaya lüzum görmüyorum. Bu
gibi alimler Kur’an-›n derin manalar›n› anlar, anlad›klar›n› da halka
anlatmakla da, inand›klar›n› beyan ederler. Bu bak›mdan bunlar
ölüm ötesi dedi¤imiz alemleri Rabbimizin müsade etti¤i kadar›yla
seyrederler. ‹flte bu seyrettikleri hakikat alemlerini ayetlerin
karfl›l›¤› olan bu yerleri Allah’›n kullar›na anlat›rlar. Bu insanlar
kendilerini yetifltirerek ruhlar›na güç kazand›r›rlar. Allah’u
Teala’n›n s›rlar›na vak›f olurlar. Bunlar Melekut ve Ceberut aleminden öteye geçerek, Ulvileflir ve her biri yeryüzünün süsleri
olurlar. Yukar›daki hadisi flerifte anlatt›¤›m›z gibi, Allah’u Teala
bunlar benim yeryüzündeki süslerimdir buyurmaktad›r. Bunlar çok
azd›rlar ve bunlar›n olduklar› yerlerdeki insanlarda selim ve
emindirler. Bir ayeti kerimede Allah’u Teala;
260
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
“Habibim sen aralar›nda oldu¤u müddetçe bir oraya azap edecek
de¤iliz” buyurmaktad›r.
Allah’u Teala bir ayeti kermesinde de Peygamber
Efendimiz için “o bofltan konuflmaz” buyurmaktad›r.
Buna göre yukar›da zikretti¤imiz hadisi flerifte de, benim
ümmetimin velisi, beni ‹srail Kavmi peygamberleri gibidir dedi¤i.
Alimlerinin, Peygamber Efendimizin mirasç›s› oldu¤unu, beyan
etdik. Peygamber s.a.v. Efendimizin bu hadisleriyle de, bu gibi
insanlar›n aram›zda bulunmalar›yla, Allah’u Teala’da onlar›n
bulunduklar› yere azap edici de de¤ildir.
‹nsan›n her iflini, Kur’an-› Kerim’e göre yapmas› flartt›r.
Kur’an-›n d›fl›nda tüm yap›lan ifller, Allah’u Teala’n›n istemedi¤i
hasletlerdir ki, bunlar›n yapt›klar› tüm ifller bofla ç›kar, bu
bak›mdand›r ki baz› insanlar vard›r, Allah’u Teala’n›n ayetlerinden
bi haber olarak yaflar. Lakin kendisini ermifl zanneder, fleytan›n
kendisine yald›zl› gösterdi¤i kelam› hak kelam› zanneder. Onunla
amel ederek, insanlara da o flekilde anlatmaya bafllarlar. Bazen bu
gibi insanlar›n laflar›, baz› insanlar›n da hofluna gider ve insanlar
aras›nda bir de¤er kazan›r. Bu o insan›n kibrini, art›rarak ben
Allah’›n veli kuluyum, tabi ki insanlar bana de¤er verecek der, ve
bu zavall› insan her yapt›¤› iflle, ad›m ad›m küfre var›r.
Gelen ilham›n Allah’tan geldi¤ini zannedip, Kur’andan bir
haber olan bu istidraç sahibi insan, fleytan›n ona verdi¤i i¤vay›
yald›zl› görür. Nefisleri de bu gibi olaylardan hoflland›¤›ndan
küfrün kuca¤›na at›l›rlar. Bu gibi insanlar Kur’an ve sünnet yoluna
girmedi¤i müddetçe, felaketten kurtulamazlar. Allah’u Teala bu
gibi insanlara Kur’an-› Kerim’de;
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
261
7/182
Biz ayetlerimizi yalanlayanlar› bilemeyecekleri yönden
azar azar helake yaklaflt›r›r›z.
‹flte bu gibi insanlar, yukarda da anlatt›¤›m gibi, ayetlerden
bir haber olarak yaflay›p, yine Kur’an-› Kerim’de Allah’u Teala.
Onlar›n ilmi olmad›¤› halde, her inatç› fleytana tabi olurlar
dedi¤i ayeti kerimesindeki insanlard›r.
Hakk› anlat›yorum zannederek Kur’an-› kerim’in ayetlerini inkar edenler, küfrün yolunu tutarlar. Böyle insanlar bu hallerine
devam etti¤i müddetçe, küfürden ve kendilerini helakten kurtarmazlar.
Allah’u Teala’y› arzulayan yolcular, bunlar›n d›fl›ndad›r.
Allah’u Teala ayeti kerimesinde onlar simalar›ndan tan›n›rlar
buyurmaktad›r. ‹flte böyle insanlar›n, gece ibadetleri ve Allah
sevgisi, kiflinin rengini sarartm›fl ve bunlar simalar›ndan bile tan›n›r
hale gelmifllerdir. Yine bu insanlar daha evvelki derslerimizde de
anlatt›¤›m›z gibi, devaml› Allah’u Teala’yla murakabe
halindedirler. Kalpleri bir heyecan içinde ve içten bir p›nar›n
cofltu¤u gibi flevk ve huzur içindedirler. Allah’u Teala’n›n ilmiyle
dolup taflan bu insanlar, bir ›rma¤›n geçti¤i yerlere hayat verifli gibi
bu insanlar her gitti¤i yerde Allah’u Teala’y› anlatmakla insanlar›n
önlerine ›fl›k tutarlar.
Her insan akl›n› iyi kullanmal› ve hakem durumunda olan
akl›na sahip ç›karak, onunla olmal›d›r. Yukar›daki derslerimizde
anlatt›¤›m›z gibi.
262
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
(Size verdi¤im akl› kullanmad›¤›n›zdan dolay› size hesaba
çekece¤im) dedi¤i ayeti kerimesine göre, Allah’u Teala bize
akl›m›za sahip ç›kmam›z›, adaletten ayr›lmamam›z›, iyi ve kötüyü
bununla ay›rmam›z›, emretmektedir. Nas›l ki bizler, bedenimizi d›fl
etkenlerden koruyorsak, akl›m›z› da fleytan›n verece¤i i¤vaya karfl›,
veya nefsimize hofl gelen kötü duygulara karfl› korumam›z
laz›md›r. fiayet biz Kur’an-›n d›fl›nda hareket eder, Allah’u
Teala’n›n yolundan ayr›l›rsak, akl›m›z› kullanmad›¤›m›zdan dolay›
onu zayi etmifl oluruz. Bir insan›n nas›l ki bir çal›flmas› sonucu,
alm›fl oldu¤u ücretini kendisine fayda vermeyen, fuzuli
harcay›fl›yla bofl ifllerde kullan›rsa, biz de akl›m›z› böyle bofl ifllerde
harcad›¤›m¤zdan dolay› hesaba çekilece¤iz.
Allah’u Teala bir ayeti kerimesinde. (Aduvvalhu ve
aduvvekum) buyurmaktad›r. Sizin düflmanlar›n›z ve Allah düflmanlar› dedi¤i ayetindeki mana; Hem zahir hem de bat›nd›r. Zahir mana
aç›k olup, kafirin Allah ve Resulüne düflmanl›¤›ndan, Allah’u
Teala’n›n kendilerine de göndermifl oldu¤u ‹slam dinine
düflmanl›klar› ve dolay›s›yla ‹slam’› yaflayana düflman olufllar›.
Bat›n› mana ise, insan da üç düflman üç de dost vard›r. Dost
olanlar;
1. Ak›l
2. ‹man
3. ‹lham mele¤i.
Düflman olanlar ise;
1. fieytan
2. Dünya
3. Nefistir.
fiimdi bunlar› s›ras›yla açal›m. ‹nsanda bulunan ak›l nimeti,
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
263
daha evvelki dersimizde anlatt›k. Hakk› bilici yarat›lm›flt›r. Bu
bak›mdan ak›l insana Allah’u Teala’n›n varl›¤›n›n bir delili olarak
verilmifltir. ‹flte bu babdan ak›l, Allah’u Teala’y› tasdik eder. fieytan
ise inkar›na ve flüphelere yöneltir.
Mesela bir insan bir hay›r yapacak, ak›l nimeti olan akl›m›z
bize bu yard›m›n yap›lmas›n› emreder. Fakat nefsimiz bize dünyay›
süslü gösterdi¤inden, yapaca¤›n yard›ma cimrilik yapt›rarak
alaca¤›m›z sevab› önlemeye çal›fl›r. Buna karfl› devreye ilham
mele¤i girer, o da akl› destekler, yard›m›n Allah için yap›lmas›n›,
ilham ederse de, bu sefer devreye fleytan girer, o da sana türlü
i¤valar verir. Seni cimrilikle korkutarak, alaca¤›n sevab› önlemeye
çal›fl›r.
Ey o¤ul, Bu durumda hangi taraf› seçer onunla olursan, o
taraf›n dostu olursun, buna göre hakiki dost, Allah yolunu gösteren,
ak›l iman ve ilham mele¤inin gösterece¤i yoldur. ‹flte insan dostlardan yana olursa, hem akl›n› korur, hem de hayra yönelmekle,
Allah’u Teala’n›n r›zas›na nail olur. Bir ayeti kerime de Allah’u
Teala
3/28
Müminler müminlerden ayr›l›p kafileri dost edinmesin.
Bunu her kim yaparsa, art›k Allah’tan ilifli¤i kesilmifl olur. Me¤er
ki onlardan gelebilecek bir tehlikeden dolay› sak›nm›fl bulunas›n›z.
Allah, size kendinden korkman›z› emrediyor. Nihayet dönüfl
264
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’ad›r.
Bu ayeti kerime bize dostumuzu ve düflman›m›z› ne güzel
tarif etmektedir.
Bu ayeti kerimeyi idrak edemeyen, kendini tehlikelerden
koruyamaz, bunun için yaflam boyu insan kendi varl›¤›n› ve öz
duygular›n› yani ruhunun Allah’u Teala’ya karfl› olan ahdini, bilemeyenler iç alemine sahip olamayanlar, nefsinle ve fleytan›n
i¤vas›yla hareket ederler ki, Allah’u Teala ayeti Kerimesinde;
Allah gö¤üslerin esrar›n› bilir. Buyurmaktad›r. Peygamber
Efendimiz bir hadisi fleriflerinde flöyle buyuruyor.
‹man sahibinin ›zd›rab› dinmez. Korkusu emniyete
çevrilmez. Ta ki cehennemden emin oluncaya kadar. Ay›k olunuz.
Allah’›n mekri ilminde sakl›d›r. ‹mtihan› lütfunda gizlidir, adaleti
keremi ile gelir.
Allah’u Teala insana her türlü nimetini bahfleder. fiayet
insan bu verilen nimete karfl› nankör olursa, Allah’u Teala bunu
arkas›ndan felaketini ya¤d›r›r.
Allah’u Teala insanlar›n hemen hemen her günah›n› örter,
kiflinin bir tevbesiyle Allah’a rücu edifliyle, insan günah›ndan
s›yr›l›r, iki namaz aras›nda da yapm›fl oldu¤u günahlar›, di¤er bir
vakit namaz› k›ld›¤›nda af olur. Bunlar› kendine bir nimet bilmeyen
insan, bunlardan istifade etmezse, bu gibi insanlara ani olarak,
Allah’u Teala’dan birçok musibetler gelir. Allah’u Teala essab›r
s›fat›yla kuluna bir müddet tan›m›flt›r. Bu müddet içinde, o insan bu
müddete aldan›rsa, bütün olaylar aniden kesilir ve her fley onun için
biter, Peygamber efendimiz bir hadisi fleriflerinde.
Uzun emel flirktir buyuruyor.
Bu hadisi flerife göre, bizlerin devaml› uyan›k olup, elim-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
265
izdeki zaman f›rsat›n› iyi kullanarak, de¤erlendirmek laz›m.
Ölümün ne zaman ve nerde gelece¤i bilinmez. Hiç ölmeyecekmifl
gibi hayata ba¤lan›r, ölümü akl›m›za getirmez, Allah’u Teala’ya
kulluk vazifesini ifa etmede gaflete düflersek, bir gün aniden gelen
ölümlerle hüsrana düfleriz. Kaybedenlerden oluruz.
Allah’u Teala rahmetini ve ihsan›n›, do¤ruluk üzere olan
ve onlardan ayr›lmayana verir. Ancak insan burada çok dikkatli
olmas› laz›md›r. Kendine verilen bu ihsan› kendinden bilirse helak
olur. fieytan›n kap›ld›¤› hevese kap›l›r. Küfre var›r. fieytanda kendisine verilen ilimle böbürlendi. Allah’u Teala’n›n kat›ndan kovuldu. Asl›nda iflin oluflu ahdin neticesi oldu¤undan, her fley ahde
vefada son buldu. Onun için bize düflen vazife, bu gayp aleminde
nas›l bir ahdin verildi¤ini bilmedi¤imiz için, Allah’u Teala’n›n
emir ve nehilerine dikkat ediflimizdir.
‹nsanlar flu dört fley üzerine aldan›rlar.
1. ‹nsan›n istemeden, Allah’u Teala’n›n vermifl oldu¤u
nimetler
2. kiflinin yapt›¤› günahlar›n›n örtülü kalmas›.
3. fiükretmedi¤i müddetçe insan›n eline geçen bolca
nimetin gelifli,
4. Bilmedi¤i hallerden insanda olacak olan bir çok zuhurat›n meydana gelmesi.
Bu olaylar bir kul için bir istidraçt›r. Helake götürür.
Allah’u Teala adalet sahibi oldu¤undan.
95/8
Eleysallahu bi ahkemil hakimin
266
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Allah’u Tela hakimlerin hakimi oldu¤undan çal›flmadan bir
insana, bu gibi hasletleri vermeyece¤inden, insan›n çok dikkatli ve
uyan›k olmas› laz›md›r.
Yusuf Bin Hüseyin flunlar› anlat›yor: Bir kimse Allah’a
dua etti¤i zaman hikmetli fleyler görürse, nefsini bir yana atmal› ve
Allah’a s›¤›nmal›, bütün ifllerini ona ›smarlamal›, bunlar yap›ld›¤›
müddetçe istidraç felaketinden kurtulmak mümkün olur.
Bir gün Yahya Bin Muaz arkadafllar›na flöyle hitap eder;
Ey Allah’›n nimeti ve yard›m› ile günahlar› örtülü olanlar,
bu halinize aldanmay›n çünkü onun içinde felaketler gizlidir.
Halisane kulluk ederek O’ndan duydu¤unuz gönül hofllu¤u
da sizi doyurmas›n, zira bunun derinli¤inde Rab’b› unutmak ve
onun emirlerini hiçe saymak sakl›d›r.
Daha sonra flöyle devam ediyor.
Ey hakk›n iyili¤i ile ömür geçirenler, ey pöhpöhlenme ile
ömür sürenler, ey zahiri nimetlere düflkün olanlar sizin haliniz ne
olacak.
Ey bu alemde günahlar› saklanm›fl olan, iç alemin hak yolunda olmad›ktan sonra neye yarar. Senin gibilerin flüphesi, halinden daha fazlad›r. isterse d›fl halleriniz, tam inanm›fl olanlara benzesin.
Bir insan yapt›klar›yla övünür ve kendisi yapt›¤› ifli ile
kendinde bir varl›k hissederse, bu istidraç yolunu seçmifltir. Fakat
bu insan bu yola girdi¤inin fark›na da varamaz. Bu böyle devam
etti¤i müddetçe, yapt›klar› ifllerlen kendini hak yolda zanneder ve
iftihar ederse kullu¤un zevkini alamaz.
Allah’›n veli kullar› yapt›klar› ifle bakmaz. Yeter ki Allah’u
Teala’n›n r›zas› üstünden kakmas›n. Bunun için ona kulluk va-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
267
zifesini ifa ederken, kendisinden hoflnut olmas› için devaml› aff›n›
diler ve yapt›¤› ibadeti içersinde de acaba hata yapt›m da Rabb›m
beni bu hatamdan dolay› hesaba çeker mi deyip, yapt›¤› ibadeti
içinde kabulü için Allah’u Teala’ya niyazda bulunur.
Günahkarlarda acaba yapt›¤›m günahlar yüzünden Allah
beni af eder mi deyip, ümidini Rabbisinden kesemez. Çünkü
Allah’tan baflka bir ilah yok ki, ona s›¤›ns›n, Allah kullar›na karfl›
müflfik ve ba¤›fllay›c›d›r. Yeter ki biz Allah diyelim ve Rabbimize
yönelelim.
Marifete eren bir baflka zümre daha vard›r, bunlar
yapt›klar› baz› hay›r ve hasanelerden bu mevkiyi bulur. ‹flin asl›n›
bilmedi¤inden, nefsi ›slah edemedi¤inden, marifet bunlar›n kalplerinde geçici olarak kal›r. Bu gibi insanlar Allah’u Teala’n›n tam
sevdi¤i kullar de¤ildir. Bu bak›mdan Allah’u Teala’n›n yolunda bir
insan baflar› kazand› m›, kendini bu baflar›s› neticesinde emniyette
görmemeli. Günah iflleyenlerde, Allah’u Teala’dan ümidini
kesmemeli.
Bir insan Marifet Nuruyla donan›rda, bundan sonra kendi
ibadet ve taat›yla gurura kap›l›rsa, helak olur. fieytanda meleklerin
hocal›¤›n› yap›yordu, Allah’u Teala Ademe secde et deyince,
yapt›¤› taat ve ibadet melunu büyüklendirdi. Kendi akl›na göre
mant›k oyunu oynad›. Ateflle, çamurun incelenmesini istedi¤inden,
melun nefsini görüp hevaya kap›ld›. Bu durumdan dolay› boynuna
lanet halkas› geçirildi.
Ey O¤ul, Bu yaz›daki manaya çok dikkat etmek laz›m. Bir
bilgisayara bir program yüklersen, bu programa çal›flmas›nda ne
kadar müsaade ediyorsan o kadar karakter serbest b›rak›r, di¤erini
k›s›tlars›n. Kifli bu karakterleri doldurdu¤unda, bilgisayar kilitlenir.
268
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Daha birçok karakterler bilgisayarda olmas›na ra¤men, sana onlar›
vermiyor senden flifre istiyor. fiifreyi verirsen sana o karakterleri
veriyor. ‹flte insan da bunun gibi, Ahdimiz neticesi, Allah’u Teala
bize karakterlerimizi ifllemifl, biz o karakterlerin ne d›fl›na ç›kabiliriz, ne de ondan kurtulabiliriz. Akl›m›z olmas›na ra¤men, bugünkü
ilmin akl›n tam kullan›lamad›¤›n›, ancak akl›m›z›n 8 ile 12 sini kulland›¤›m›z›, baz›s› da yüzde 18’e kadar kullanabildi¤imizi san›yorlar, akl›n tümü olmas›na ra¤men, bizim akl›m›z›n bu kadar›n› kullanabilmemiz karfl›s›nda, demek oluyor ki, yaratan yaratt›¤›n›
yarat›lan›n murad› nispetinde, arzu ve iste¤ini ona karakter iflliyerek programl›yor ve bu iste¤i neticesi ak›l kapasitesi de, istedi¤i
murad› nispetinde aç›k kal›p, di¤eri ise kilitleniyor, bunun d›fl›na
ç›kam›yor.
‹flte yaratan Allah’u Teala, kainat› böyle yarat›p programlam›fl. Onun yaratt›¤›nda bir eksiklik arayan, bir hata arayan veya
ona soru sormak isteyen insan ise, ahmakt›r. Nefsini ilahlaflt›rm›fl,
kendi akl›nca melunun büyüklendi¤i gibi kendini büyük görüp,
ilmini de kendine bir yald›z yap›p, onunla gurura kap›lan kifli,
cahildir. ‹nsan gören gözüyle, akl›n› kullan›p, etraf›na bir bakarsa,
milyarlarca yarat›lan varl›klar, hepsi bir vazife bafl›nda ve hepsi
kendisinden isteneni yerine getirirken, bunlar tesadüfen mi bu iflleri
yap›yorlar. Hay›r! her akl› olan insan buna tesadüf diyemez.
Tesadüf diyen insan, ya ahmak ya delidir. Bunlar›n hiç biri de
de¤ilse;
2/7
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
269
Allah onlar›n kalplerine kulaklar›na mühür vurmufltur.
Gözlerinin üzerinde de bir perde vard›r onlar hakk› görmezler iflte
bunlara büyük bir azap vard›r.
E¤ o¤ul, iyi düflün, bu zümrelerden olma, uyan›k ol marifeti yakala, gönül alemini ayd›nlat. Karanl›kta kalma, Kur’an-›
ö¤ren. Onunlan amel et ki, o senin gören gözün, yürüyen aya¤›n,
ifliten kula¤›n ve tutan elin olsun. Nas›l ki bir insan da bu say›lan
uzuvlar eksik olursa, insan yar›m veya sakatt›r, Kur’an’dan da
ayr›lan insan, böyle yar›m ve sakatt›r. O karanl›kta ve ›zd›raptad›r.
Para ve madde insana geçici bir huzur veriyormufl gibi görünürse
de yine sonu hüsrand›r. Bu yolda arif olanlarla kalmak ve onlardan
istifade etmek istiyorsan, onlara tam teslimiyet ve sayg› flartt›r. O
yolda azim ve sebatta flartt›r. Yok bu say›lanlara kulak asmaz ben
Allah dostuyla beraberim, emniyetteyim dersen, onlarla mücerret
kalmay› kendine yeterli görürsen, Bu sana yeterli olsayd› Hazreti
Nuh’un o¤luna yeterdi.
Arif olanlar dünyevi ve uhrevi vazifelerine devam ederler,
Allah’u Teala bir ayetinde dünyaya gerekti¤i flekilde yaklafl buyurmaktad›r. Yani bundan kas›t her ne kadar dünya mal›n da olsa,
hazineler dolusu alt›n ve gümüflünde olsa, Allah sevgisini hiçbir
sevgi geçmesin. Dünya hevas›n› kalbine yerlefltirmeyesin.
Rab’bimiz yine flu ayetleriyle bizi dünya sevgisine karfl› uyarmaktad›r.
31/33
270
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Ey insanlar, Rabbinizden sak›n›n ve bir günün azab›ndan
korkun ki, baba çocu¤undan bir fley ödeyemez, çocuk da
babas›ndan bir fley ödeyecek de¤ildir. Muhakkak ki Allah’›n vadi
hakt›r. Olacakt›r. O halde sak›n dünya hayat› sizi aldatmas›n ve
sak›n fleytan sizi Allah’a güvendirmesin. Yani (Allah herkesi
ba¤›fllar diye fleytan›n aldat›fl›na uymayas›n)
‹flte insan, maddi ve manevi çal›flacak, fakat mal›n hakiki
sahibini bilip, varl›¤› sahibine teslim edecek. ‹flte o zaman kifli
varl›ktan mücerret olup, Rabb›n› tan›yacak.
Melun, zahit kiflilere bir çok i¤valarda bulunur, bu zahit
kifliye sen Allah’›n sevdi¤i bir insans›n, Allah’u Teala sana bunca
nimetler bahfletmifl, çok güzel kelam ediyor, s›rl› sözler söylüyorsun. Sen bir ifl yapmak için bireye yönelsen veya bir ifl yapmak için
yemin etsen, Allah’u Teala seni mahcup etmiyor, dedi¤ini yerine
getiriyor. Gökte melaikeyi kiramda seni gözlüyor ve onlarda
senden örnek al›p ifl yap›yorlar. Bu bulundu¤un zaman›n içinde
senden daha üstünü de bulunmaz, ama bu durum karfl›s›nda insanlar senden gafil olarak yafl›yorlar der ve bu flekilde i¤vas›na devam
eder. Bunlardan kurtulman›n tek çaresi, yukardan beri anlatt›¤›m
gibi Allah’u Teala’n›n ayetlerine s›k› s›k›ya sar›larak, varl›¤›n›
Allah’u Teala’ya teslim ederek Allah’a güvenmektir. Allah’u Teala
bir ayeti kerimesinde beni bilen kuluma fleytan›n i¤vas› cahilanedir
buyurmaktad›r. ‹flte insan, Allah’u Teala’ya s›¤›n›rsa fleytan›n
i¤vas› o inana tesir etmez.
Burda yazd›¤›m bir beyit akl›ma geliyor.
‹ster flarka git istersen garba
Ömrün beyhude gitmesin bofla
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
271
Ald›¤›n nefes zannetme heba
Er geç dönecek ruhumuz ona
Geldi terazi kuruldu mizan
Hesab verecek ol dem her insan
Ruzicezada geçmez bofl zaman
Zaman eldeyken hayr›n› kazan
Sald›rd› nefis gizli bir düflman
Uydun hevaya yapt›n bir isyan
Karard› gönlün oldu bir zindan
Öylemi emretti bizi yaratan
Allah’u Teala cümlemizi Allah’a s›¤›nan ona güvenen öyle bir
günün dehflet ve fliddetinden emin olan insanlar›n aras›na ilhak
eylesin.
B‹R HAD‹S-‹ fiER‹F
Farz namazlar› d›fl›nda, bir kimse her gün on iki rekat
namaz k›larsa Allah’u Teala cennette onun için bir köflk yapar.
Peygamber efendimiz bize bu hadisi flerifiyle nafile
namaz›n› k›lmam›z›, Allah’u Teala’ya farz olan kulluk vazifesini
ifa etti¤imiz namaz›n d›fl›nda, k›laca¤›m›z bu nafile namazla bizatihi kiflinin kendi içinden gelerek, Rab’biyle olmas›n› buyurarak
bizleri Allah’›n rahmetine nail etmek istemesidir. Bu nafile namazlar Allah’u Teala’n›n kullar›n›n az›¤›d›r. Bu yolda bu veli insanlar,
272
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bununlan g›da al›r, Allah’u Teala’ya bu yolda böylece devam
ederek vuslata ererler.
Bu yolda insanlar, kalben maddeden s›yr›l›r, varl›¤›
yaratana gönülden teslim ederlerse, o kimselerden perdeler kalkar,
gönlünde Allah’u Teala’n›n nuru parlar ve bu kimseler bu nurla
mana aleminde uçmaya bafllarlar. Birçok burhan ve deliller bunlara
görünmeye bafllar.
Kifli bu hale erince Allah’u Teala’n›n sevgisini kalbine
yudum yudum sindirir ve o insan Allah sevgisinden dolay› kimseyi
görmez ve iflitmez olur. ‹nsan›n hayattayken çekti¤i s›k›nt›lar, bu
hale vuslat olduktan sonra kaybolur. Teslimiyeti Allah olursa
yorgunluklar› zail olur. Pirimiz Ahmeden Rufai Hazretleri böyle
insanlar için bu hale erenlere flöyle buyuruyor.
Onun susmas› zikir.
Sözleri tesbihtir.
Konuflmas› tatl›d›r.
Uykusu ise namazd›r buyurmaktad›r.
Bu kelam› açacak olursak bu makamdaki insan her yönden
kesilir, Allah’u Teala’y› bilir ve O’nu tefekkür ederse, tefekkür
edenin akl› ve kalbi, Rabbini anarak, Allah’u Teala ile iç aleminde,
manen al›fl verifli bafllar. Yaln›z gibi gördü¤ümüz bu insanlar,
asl›nda yaln›z de¤illerdir. Yarenlik için yanlar›na gitti¤imizde,
onlar› yaln›zl›¤a itmifl oluruz. Çünkü onlar, Allah’tan baflkas›yla
geçen zamanlar›n› hibe etmifl sayarlar. Bu bak›mdan befler s›fat›
hariç, bir an bile Allah’tan arî kalmak istemezler. ‹ç aleminde
Allah’u Teala’y› zikrederek, onun azametini, sevgisini,
yaratt›klar›n› ve ulviyetini düflünerek Allah’u Teala’n›n rahmetini
umarak, devaml› zikirde bulunurlar. Bu flah›s bilir ki dünyada
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
273
nekadar dünya kelam› etsem bofltur. Ama bir kez Allah dersem bu
kelam zaman›m› doldurur.
‹flte zaman içinde onun az›¤› yani sevab› iyice birikmifl
olur. ‹flte bunu idrak etmifl olan›n susmas› bir zikirdir.
Sözleri tesbihtir çünkü hep manen gördüklerini anlat›r,
onlar› tekerrür eder, akl›ndan, bir fley kat›p söylemez, hep sübhan
olan Allah’u Teala y› gördükleriyle tesbih eder. Bunlar konufltuklar›nda; Kur’an’› kerim bir zikirse! Allah’u Teala böyle kiflilere
manevi Kur’an’› kerimin ayetlerinin karfl›l›¤›n› gösterdi¤inde böyle
zatlar bu gördü¤ü ayeti kerimelerin manalar›n› anlatt›klar›nda.
Zikri anlatt›klar›ndan, konuflmalar› hem zikir hemde Allah’u Teala
vetekaddes hazretlerini tesbihtir.
Konuflmas› tatl›d›r, çünkü insan›n akl›na de¤il gönlüne
hitap ederler. Böyle insanlar›n k›ymetli sözleri insanlar›n gönlündeki huzursuzlu¤u giderir, kifliye flevk verdirir. Bu bak›mdan böyle
kullar konufltu¤u zaman, Allah’u Teala insanlar›n gönüllerine bir
huzur vererek, o insan› dinlemelerinden dolay› orada bulunanlar› da
af eder.
Uykusu namazd›r bu gibi insanlar Allah’u Teala n›n tecelliyat›na mahzar kald›klar›ndan, haremi ismette girip ruhla de¤il
cesedlen uyurlar. Namazdan gaye Allah’u Teala n›n huzurunda
bulunmak, burada zaten ruhen uyumayan insan ise Allah’u Teala
n›n huzurundad›r. Bu bak›mdan bunlar›n uykuda alm›fl olduklar›
nefes dahi sadaka yerine geçer. (Bu mevzuyu daha afla¤›ya tasavvufi kelamlarda bahsedece¤im.)
Yine Ahmeden Rufai Hazretlerinin kelam›yla bu hadisi
flerife son verece¤im.
Kalb vücud içinde bir köflke benzer.
274
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
Marifet oran›n sultan›d›r.
Ak›l ise oraya validir.
Bütün vücut akla uyar, ayr›ca ona yard›mc› olur.
Dil o alemin tercüman›d›r.
‹nsandaki s›r ise rahman›n hazinesidir.
Bütün bu anlat›lan haller, insanda mevcuttur. Kul bunlar›n
hepsini yerinde kullanmas›n› bilmelidir. fiunu iyi anlamak gerek ki
hepsinin do¤ru yola girebilmesi s›rra ba¤l›d›r. S›r do¤ru olursa marifet iyi olur. Ak›l da istikametini bulur. Ak›l iyi olunca kalp iyi
fleylere yönelir. Kalp iyilere dönünce nefiste ona uyar kötülü¤e
yanaflmaz. Nefis ›slah olup do¤ru yola girince bütün haller düzenini bulur.
Goncas›z bülbülsüz bahçeyi neyleyim gönül neyleyim
Seherde ötmeyen bülbülü neyleyim gönül neyleyim
Goncas›z bülbülsüz olur mu bahçeler ba¤lar
Goncay› görmeyen bülbül her dem kan a¤lar
Goncas› açmayan yoktur gül fidan›
Bilmezse bülbül etmez bu figan!
Elbette açar bundan ümit kesilmez
Goncas› aç›k fidan da ötmeyen bülbüle bülbül denilmez
Çünkü dal› yapra¤› dikeni goncas› ile gül oldu
Hepsinde buldu goncay›, bülbül mest oldu
Öt bülbülüm öt, dal› yapra¤› dikeni goncas› birdir
Dal› dikeni yapra¤› goncas› ile gördü¤ün sevgilim birdir.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
275
TASAVVUF
Allah alemlere nazar etti ihsan›ndan lütfünden (ve huzurunu ve zuhurunu ve nurunu)
Murad›ndan fazl›ndan insan› halk etti.
Zat› bizzat bilinsin tan›ns›n diye.
Bilinmeyen bir hazine idi, bilinsin diye halk etti alemleri.
O kadar ki, rahmetiyle alemler duçar olmas›n diye habibini murat etti.
Mirat etti zat›na, flefaatlerini.
Vacip k›ld› ihsan›ndan, istisnas›z aleme.
Var oluflu böyle idi Ademin
Ve külliyesiyle, alemin o alemde insana
Ak›l tak›ld› kald›, dipsiz kuyu dünyaya
fiekil flekil her fleyi, insan bir bir yaflad›
Umudu Rab’be de¤il, bu çöplük dünyadayd›
Oysa kand›r›lm›flt›, a¤›ndayken fleytan›n
Her türlü desisenin oyununa gelmiflti
Geriye dönüfl için, çabas› olmay›nca
K›m›ldad›kça batt›, batt›kça k›m›ldad›
Bu batakl›k Hülya da, birkaç saatlik dünyada
Vesvese verenleri, mürflit sand› kendine
Ahdini oynuyorken, bir oyuncu misali
Geç olmadan kapand›, erken say›lmaz ise
Bu dünyan›n perdesi, maskesi düfltü bir bir
Ac› gerçek ortada,
Yürüyüp kofluyorken, yerinde say›yordu
Hiç yol almam›fl gibi, tüm ömür ahvalinde
Dere tepe uz gitti, umutsuz bir yol bitti
276
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
At›lan bir çukurda, hala vakit var sand›
Tüm ahvali boyunca, mecviyle oyaland›
Çukurlar› yol sand›, nefsiyle oyaland›
Ahdi böyle idiyse, gerçekten yaz›k oldu
O ihsan kayboldu, acabayla silindi
Sadece ve sadece, insan diye bilindi
Oysa o insan, flekil ile olmaz ki
Kendini bilmez ise, Rab’bini bulamaz ki
Yolun sonu ve yolun bafl› derken, bitirdi icmali
O ihsan eyledi insana, s›fat› cemalini
O lütfu anlamadan, s›rca köflkler hayal etti
Koca bir hengameyle, bu hayat› bitirdi
Geri dönmek istese de bofl, istemese de
Hofl geri dönse de, tekerrüründen ibaret yaflar
O hayat›n› ahireti boflar, dünyay› yaflar
Anlafl›ld› flimdi, neden demifller befler
Sel üstünden çöp toplanmaz, azg›n sudan atlanmaz
Arl› olan edepli, edepsizler arlanmaz
*******
Dünyan›n iflvesini alma sak›n götürü
Yarat›lan› hofl gör, yaratandan ötürü
Sevdal› gönül eri, olabilirsen e¤er
Sürçü lisan ahvalin, gönlünde taht kurmas›n
F›rsat verme fleytana, o tahta oturmas›n
Bu dünyan›n ahvali, insan olmak çok zor ifl
Arab’›n kelam›yla, vallahi fayda mafifl (yok)
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
277
Yokluk varl›¤›n içinde var olan ise yokluk aleminin
d›fl›ndad›r, tüm bu yokluk alemi, var olanla ispatlan›r. Bu yoklukta
var olan›n asl› mevcuttur.
Bu varl›ktaki mevcut olan insan›n, ikinci manas› da nisat
(Arapça kökünden) gelir, anlam› unutuculard›r. Unuttuklar› ise
Allah c.c. hu’dur. ‹nsana gem vurmak, durdurmak, insan›n bu
alemde yaflama sebebi ve bu mevcudat›n var oluflunun ahvali, hep
bu s›rda mevcuttur. Varl›kta hep insana hizmet ve o hizmette zimmet vard›r. O hizmeti ettireni anlamaz, bulmaz ise o zaman ortaya
zulmet ç›kar, o insan unutucu s›fat›yla vard›r. Unutuculardan
olmufltur. Bunun içinden ak›l yoluyla s›yr›lamaz. Ancak ruh ve
ruhun ahvali ile bunu kavrar, o ihsan›n asl›n›n Rab oldu¤unu, onu
yaratan›n ihsan›ndan dolay›, insan s›fat›nda bulundu¤unu bilir.
Küllü mevcudat›n var oluflu, bir s›rla sakl›d›r. O s›r s›rr›n s›rr›na aittir. Çünkü s›rr›n s›rr› bizatihi zatt›r. Allah (c.c.)’d›r. ‹nsan Allah”›n
s›rr›d›r. Allah (c.c) insan›n s›rr›d›r. Kainatta en büyük fleyden, en
küçük fleye bak, o gördü¤ün halinden baflka düflünebilece¤in her
flekil onun yarat›l›fl›ndan güzel olamaz. En güzel flekilde intizamla
yarat›lan her fley, yaratan› tarife memur, yaratan› zikre mecburdur.
O zikir küllü fleyde mevcuttur. Bir ayette
“Bütün varl›klar zikrini bilmifltir.”
Bak bu uçsuz bucaks›z aleme, mevcut olan alemlere, her
fleyin bir s›n›r› ve sonu vard›r. Bu son ve s›n›rda s›rd›r. Öyle ki her
halükarda var olufla mecbur tutulmufltur ve o tutulufla mahkumdur.
Bu mahkumiyete insan da dahildir. Fakat insan›n mahkumiyetinde
tüm mevcudat› nimet olarak kulland›¤›ndan mahrumiyet çekmez.
‹nsan›n sadece hayat›n› yaflamas› mecburiyettir. Mecburiyete istinaden her ruhun ceset giymesi bu yüzdendir. Yaflayaca¤› güne
278
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
kadar ayn› hüküm giymifl mahkum gibi, dünya alemine gelir.
Beden do¤ar yaflar ve ölür.
Bu hale göre insan, bu dünyadaki tüm ahvalini, ruhu ile ezeli ve
ebedi olan o alemde yaflam›fl. O seyrine göre istedi¤i alemi seçerek,
yaflamaya mecbur oldu¤u dünyaya ahdini oynamaya gelmifltir. Sen
kendinde bu hali bul mevcudu gör. O mevcudu gönlünün sultan›
eyle ki onunla var olas›n.
Uyku ölümün taklidi, cesedin ruh ile yaflarken hakk›d›r.
Uykuyu haremi ismete gir de uyu dedik. Yukar›daki bahiste buraya
de¤inece¤imizi söylemifltik. Evet uykuyu haremi ismetde uyu
orada sahibini bul. Sucud eyle. Kalp ile uyuma, yaln›zca cesetle
uyu ruh haremi ismete nail olsun. Kana kana seyri lillah eylesin.
Harem s›rd›r, ismet ise mekand›r.
S›rr›n s›rr›n›n mekan› kalptir. S›r kalpteki letafettir.
Öyleyse o kalbini sucud eyle, uykuyu kalple uyuma, uyursan rabbinden gafil olursun. O uyku ise gaflet olur.
Peygamber Efendimiz bir hadisi fleriflerinde flöyle buyuruyor. Alimin uykusu cahilin ibadetinden eftaldir.
Sözünün manas› budur. Cahil ibadetinde de gafildir. Oysa
alim uykusunu haremi ismette uyur ve Rab’b›n›n huzurunda sucutta bulunur. Kalpde haremi ismeti bulmak, s›rra ulaflmakla olur.
S›rdaki hüner kalpde, kalpteki hüner ise idrakledir.
Uyku cesedin ald›¤› bir lezzettir ve tad›r. Ruh haremi
ismete girdi¤inde tad al›r. Bu ölümdür, uykunun ölüm taklididir,
ölüm ruhun Rab’b›na dönüflüdür, cesedi terk ediflidir.
Ölüm ruhun beden mahkumiyetinden kurtulmas›n›n hür-
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
279
riyetidir. Maflukun maflukuna kavuflmas›d›r ve bu ölüm nimettir.
Ruhun dünyay› yaflamas› sonucu ald›¤› mükafat›d›r.
Ölüm ruhun zimmeti, cesedin son hizmeti, nefsin ise zulmeti durumundad›r. Ölüm adildir, en adil olan hakimlerin hakimi
(Haluku Külli fieyin) karar›d›r. Öylesine adildir ki, yafla ve bafla
bakmamaks›z›n, her kap›y› çalar. Do¤rusu ölümün varl›¤›, hakimlerin hakiminin adaletinin kusursuz ve en güzel örne¤idir.
Sende bir et parças› var. O et parças›n›n ad› kalpdir. O
kalpte s›r vard›r, o s›rdan içeri gir, ruhu bul ki, o ruhta bir s›r vard›r.
O s›r ise nurdur. O nur Allah’u Teala’n›n zat› ilahiyesidir. Allah’u
Teala mekandan münezzehtir. Lakin insan kalpleri nazargahlar› ve
mekan›d›r. O nur geriye do¤ru ruha, ruhtan s›rra, s›rdan kalbe kalbden insana döner ki, o insan bunu bilmez buna vak›f olamaz.
Ölüm hali de aynen bu flekildedir. Bu s›ra ile zuhur eder.
‹nsanda kalb s›rra; s›r, ruha; ruhda, nura vas›l olur geri dönüflü
olmad›¤› için bedenen ölüm vuku bulur. Ruh ise rabbine dönüfl
yapar. Bir ayeti kerimede Allah’u Teala
96/8
Muhakkak ki ey insan nihayet Rab’binedir dönüfl.
Marifet odur ki, insan onun ihsan›ndan dolay› bulundu¤u
s›fat› tafl›r. O insan bir kufl uçmak istedi¤inde, nas›l ki kanatlar› ile
vücudunun a¤›rl›¤› kadar havay› kanatlar› alt›na al›r, a¤›rl›¤›n›
havadan hafifletir uçarsa, kufl olma özelli¤ini ortaya ç›kar›r. Oysa
insan, insan olmas›ndaki hususiyetleri anlarsa insand›r, yoksa o
hayvan› aflamam›flt›r. Çünkü hayvan› aflamayan, insan› arzulamas›,
280
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
kanats›z bir kuflun uçmay› arzulamas› gibidir. Yani suret olarak
insan görüntüsündedir siret olarak hayvand›r. Alemi nasuttan
olmak o kalpdeki s›rra, s›r ruha, ruhta nura ulaflmakla insan s›fat›
giyer.
‹nsan›n Allah’u Teala’y› görmesi de yine o kalpteki
nurlad›r. O nur kalp gözü dedi¤imiz Allah’u Teala’n›n biz sevdikle-rimizin kalbine nurumuzu koruz dedi¤i ruhtaki hasletin marifetidir.
Allah’u Teala’n›n kalbe koydu¤u nur ise, güneflin aynaya
s›¤may›p, lakin aynan›n içinde rufleni (par›lt›s›) aksederse, Allah’›n
celle celalehu’nun nuru da insanda ayn› flekilde ruflenleflir. Nur ruh
halinde iken bir suyun konuldu¤u kab›n fleklini almas› gibi, insan›n
fleklini al›r ve cemal görüntüsündedir. Kiflideki tecelliyat›, cemal
suretinde, diledi¤i s›fatta flekillenip, insana tecelliyat›d›r. Allah c.c.
hu ruhunu tafl›yan insanlar›n say›s› kadar ve fazlas› cemali
olmas›n›n s›rr› budur.
Dünya kendi ekseni etraf›nda sa¤dan sola do¤ru döner,
di¤er gezegenler dünyan›n etraf›nda ayn› yönde dönerler ki, bu
dönüflteki s›r dünyadaki Beytullah’› tavaf manas›ndad›r. Hiçbir
gezegen kendi yön ve yörüngesinden sapmaz, Kabe’yi tavafa
devam ederler. ‹fltirak ve ifltiyak halindedirler. Allah’›n nuru tüm
mevcudat› kapsad›¤›ndan tüm varl›klar onun nurunun s›rr› ile
s›rlanm›fl, adeta bofllukta yüzen gemiler gibidirler. Büyük bir
görünüm arzeden bu dünyan›n yörüngesi d›fl›nda, bofllukta
dünyadan çok daha misli büyüklüklerinde uçsuz bucaks›z alemler
mevcuttur. Tüm bunlar kendi yörüngelerindeki çekim ve
m›knatisiyetleri ile dünya ve ahvaline hizmet durumundad›r.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
281
Dünya bofllukta yüzen bir seyyare gibidir. Etraf›ndaki
gezegenlerin m›knat›s›yetleri ünsiyetiyle gaz kütleleri içersinde
yüzer.
Dünyan›n trilyonlarca ton a¤›rl›¤› oldu¤unu tahayyül edersen, bu a¤›rl›ktaki dünyam›z nas›l hareket edip kendi ekseni
etraf›nda etkilenmeden, hep ayn› flekilde dönüyor. Her sene ayn›
gün ve saat ve dakikada etkilenmeden vazifesini yerine getiriyor.
Dünyaya yerlefltirilen m›knatisiyetlerle bunlar›n bir birlerini itmeleriyle dünya kendi ekseni etraf›nda dönüyor.
Düflün dünya içindekileri ve d›fl›ndakileri ve kütlelerinin o
muhteflem büyüklü¤ündeki a¤›rl›klar›n›. Bu durumda Kuzey Kutbu
buz denizi adeta dünya sular›na bir t›pa vazifesi görür. Sanki o
suyun taflmas›n› önleyen baraj gibidir. Güney Kutbu tutucu, Kuzey
kutbu iticidir. Güney Kutbu adeta emercesine tutar, Kuzey Kutbu
ise bir t›pa gibi suyun önüne adeta engeldir.
Dünya gemidir derken o içinde yüzdü¤ü m›knat›siyet ve
gaz kütleleri ile bir muhafaza alt›nda olmakla beraber, insanlar›n
türlü ihtiyaçlar›n› karfl›layacak flekilde nimetler ile donanm›flt›r.
Her köflesinde eflrefil mahlukat›n yaflamas›na uygun bir teçhizat ile
nimetlendirilmifltir. Öyle ki insan üzerinde yaflad›¤› dünya, kendini
yaratan›n› bulmak amac›yla bulundu¤undan, o gemi içersinde bir
tayfa misali hayat›n› sürüdür. Cesedini dünya, ruhunu ise tüm
mevcudat› yoktan var eden ilmiyle var eden ilmiyle yaratan ve kapsayan s›rr›n s›rr› olana teslim eder.
Dünyan›n dönüflü oldukça h›zl›d›r dedik, hissedebilsen
bafl›n döner. Bu dönüflünde Küre-i Arz›n dengesini içindeki o
muhteflem da¤ kitleleri birer terazi a¤›rl›¤› gibi dengeleyici
unsurlard›r. O da¤lar ki dünyan›n dönüflünde Arz›n dengesinde
282
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
mizan›n kaymamas› için a¤›rl›k kütleleri durumundad›r. Bundand›r
ki Allah’u Teala ayeti kerimesinde.
Da¤lar dünyan›n kaz›klar›d›r buyuruyor.
Dünyay› bir tepsi gibi dümdüz yaratmaya kadir olan›n
da¤lar› böyle yaratmas›ndaki s›rr› budur. Ve hatta bu da¤lar›n
alt›nda dünyan›n dengesini sa¤layan sular vard›r. Da¤lar adeta bir
gemi gibi bu sular›n üstündedir.
Ayn› birleflik kaplardaki sular gibi dünyan›n dönüfl
fleklinde o sular yer de¤ifltirmek suretiyle dengeyi sa¤larlar.
E¤er insan Arz›n yedi kat alt›na, semavat›n yedi kat üstüne
emredileni bilse idi, anlay›p idrak etseydi, o zaman insan olman›n
lezzetini kullukta oldu¤unu anlar, kulluk makam›na eriflirdi.
* * *
Sen bir kimyagersin bilgisayarlar›nla test yapabilirsin, ama
her maden için ayr› bir frekans ve lamba kullanmak zorundas›n,
dilin en büyük bilgisayardan da ustad›r ve maharetlidir. A¤z›na
ald›¤›n nesneyi, an›nda ac›y› da, tatl›y› da, tuzluyu da, kat›y› da
s›v›y› da bir tek dilinle yoklar (tadar) bilirsin. Göz üstünde bulunan
kirpiklerin, gözleri koruyan askerler gibi s›ral› bekler. Havadan
gelip göze zarar verebilecek olan nesneyi, ya itmesi ve kendine
çekmesiyle, gözü haberimiz olmadan devaml› korur.
Göz p›nar›nda bulunan p›narc›klar, göze yap›flacak olan
zararl› maddeleri sulayarak, göz kapaklar› vas›tas›yla, araban›n
silece¤i gibi temizleyip, göze zarar verilmesini önler. Bu gözlerle
tüm mevcudat, renkli görünür. Bu insana has bir nimettir. Ve
perdedir. Hayvanat›n hemen hepsi, yaklafl›k renksiz görür.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
283
Keza burnumuz, iyi ve kötü kokuyu al›r, teneffüsümüzü
sa¤lar. Burun içindeki k›llar ise, ci¤erlere gidecek olan yabanc›
maddeleri tutar. Velhas›l insan vücudundaki mekanizmalar› burada
saymayla bitiremeyiz. Buna göre insans›n, seni yaratan öyle bir
yaratm›fl ki, sen kendinde belirli fleylerde doktorsun, müflahedesini
bilirsin. Oysa vücudun hayat› devam ettirebilmesi bak›m›ndan,
daha bilmedi¤imiz binlerce hal içersinde kendi kendini yenileme,
tamir etme kabiliyetine sahip oldu¤unu görmezsin.
Gerçekten insan vücudu kendi kendini yenileme ve tamir
etme maharetleri bak›m›ndan çok zengin donat›lm›fl, a¤z›ndaki
dilinle sadece tatma de¤il, konuflursun da. Konuflmay› yaparken, o
beyin vurgusu kalbe, kalbin halini lisana döktü¤ünde, konuflmufl
olursun.
Kulakla duyulan nesne sestir. Ses kulak içinde çekiç ve
örse, ard›ndan da zara, sinyaller halinde beyne, beyinden a¤z›ndaki
dilin hareketleri ile konuflur cevap verirsin.
Kalp içinde, beyin gönderdi¤i sinyaller süzülmez ise, o
konuflma rahmani olmaz. Dünyevi ve fleytani olur.
Dilsizler konuflmalar›n› hareketle anlat›rken, gördüklerini
düflünür, kalpte süzdürürler. Sinyal lisana dönmedi¤inden, kalbi
beyne, beyinde el hareketlerine dönüfltürerek konuflurlar.
Bir kör ise, görüntü olmadan, sinyali beyne ve direk kalbe
ba¤lar. Kalbin edeb durumuna göre konuflurlar. Maaz Allah insan
hem görüp, hem de duyarken konuflmas›n› kalbe süzdürmeden
yaparsa, beyinden gelen sinyallere direk cevap verirse, iflte o zaman
o hem kör hem de sa¤›r ve dilsizdir.
‹lham›n gelifl flekli, evvela kalbe, kalpten beyne, beyinden
lisanad›r. Buna ilmi ledünni denir. Bu Rahmanidir. O kalp edebini
284
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bulanlardan ol ki, bu halin lezzetini bulas›n. Sessizli¤e kulak ver, o
sessizlikte içten içe zikir vard›r. Sessizli¤in sesi hep kalbe hitap
eder. O kalbin sanat› ve iste¤idir. O sessizlik içinde verileni al›rken,
sessizlik içindeki bofllukta bulunan Rahmand›r. O hem konuflan,
hem konuflturand›r. Allah c.c. hu kulununun kalbine ilham eder, bu
yüzden akl›n lisan›n›ndan, kalbin lisan hali eftaldir.
Elektrik üreten bir jeneratör düflün. Jeneratörün elektri¤i ile
s›cak, so¤uk ve türlü türlü enerjiler elde edip kullanma imkan›
bulursun.
Ak›l, beynin üretti¤i bir enerjidir. Akl›n üretti¤i düflünce,
düflüncenin hali fikiri meydana getirir. Fikrin icmali, yani ortaya
konuluflu, kalbe iner. Süzdürülürse ortaya zikir ç›kar. Eftali zikir
budur. S›ra ile meydana gelir. Kalp ahkam›n›n lezzeti ve nefaseti
zikrin asl›d›r.
*******
DÜfiÜNDÜN MÜ H‹Ç GÖNÜL NED‹R
Gönlün yeri neresidir, gönül oyunu nas›l oynan›r. Cilveyi
Rahmaniye nas›l olur. Atiyeyi sübhaniye (Halukun verdi¤i nas›ld›r)
Tasavvufta, tasarruf mutasarrufla olanlad›r. Tasadduk etme hüneri,
marifete ulaflandad›r.
Tasarruf, mutasarrufun emri ile olur. O istedi¤inde tasarrufu sarf etirir. Tasadduk ettirir. Çünkü o ezeli ve ebedi olan, zerreyi
bilen, o zerreleri ayr›nt›n›n en küçü¤ü misalen, nötron ve protonlar
gibi var oluflunda, f›trat›na göre sahibini yani yaratan› bulma
yeten¤ine sahi olmas›nan dolay›, insan eflrefil mahluktur. Allah’›n
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
285
c.c. hu cüzisi, o insanda var oldu¤undan, Allah cc. Hu insana
vermifl oldu¤u ak›l nimeti ile, eline verdi¤i iradeyi cüziyesiyle,
insan yolunu bulabilir. O yol onu Rabbine götürür.
Uçsuz bucaks›z gibi görülen bu alemde, insan mülk
içersinde o mülkün çoban› gibidir. Oysa o mülkün içinde kendisi de
dahildir. Küllü mülk sahibullaht›r. Bu mülk insana sübhan›n
emaneti, insanda bu emanetin içersinde nebzedir. ‹nsan burada var
ile yok aras›ndaki farka kavuflmas›ndaki bafllang›c›n içine girer.
‹flte burada kendini bilir
Kendini bilende Rab’bini bilir.
Kendindeki cüz-iyi külliye teslim ederse, o bu alemde (Turceun)
etmifl, geri dönüfl emaresini tamamlam›fl say›l›r.
‹nsan o kendindeki cüzinin varl›¤›n›, ancak kendini bilince
fark eder. Kendini bilince o cüz-iyle Rabbini bulur. ‹nsan tarifi ile
tahrifata u¤ram›flt›r. O tahrifatta cüz-isini külli zannetmesi ile
fleytanlafl›r. O de¤il Rab’bini bilmek, yaklaflmas› bile mümkün
de¤ildir. Uzakl›k merhalesi ile gönül, cüz-inin z›tl›¤› vesvesenin ve
fleytan›n mekan› olur. Maazallah.
E¤er insan bu halinde o cüz-iyi kendini yaratana teslim
ederse, o zaman insan olman›n, sultan olman›n lezzeti ile, ruhun
elbiselerini perdelerini aralar, alemi melekute gelir. Mülkü terk
eder, orada Küllü fiey’in Kadir in hakikat›n› görüp, orada gönül
ikinci kez seyr eyler, alemi ceberruta ve oradan da ruhun kisvesi
olan perdeyi aralarsa, Ruha dönüfl yapar. Bu dönüflü Rab’binedir. O
kendine emenet edilenin, kabz yani ölümden evvel, o emaneti merhale merhale aflarak, o cüz-iyi küllide yok edip ezeli ve ebedi olanda kaybolarak, ebediyete istilam eyler.
Bir dersimizde ölmeden evvel ölünüz hadisi flerifinden
286
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
bahsettik, ölmeden evvel ölünüz hadisi flerifin bir baflka manas› da
budur.
‹flte o insandaki gönül, gaybe tutkun, gayb ise s›rra
vuslatt›r. O gönül iç aleminin asl› astar› olmakla beraber, tefekkür
havas› durumundad›r. E¤er tefekkür mevzuu, Rab’bani ise, o
zaman ortaya atiyeyi subhaniye, Rahman›n s›n›rs›z rahmeti, vergisi, marifet nuru ortaya ç›kar. Bu seyir tamam de¤ilse, gönül
oyunu bozuk ve istidraçt›r.
O gönül yare sevdal›, o yar ise Rahman olmal›, gönül
sad›r’d›r. O sad›rda kalp, o kalpte 7 k›s›m her birinde on bin hüner
mevcut olup, o hünerin her biridir ki binlerce yolla s›ral› olarak
Rahmana (Ahfa ve Hafan›n yani kalbin tefekkürünün gönlü, iç
alemini düzenlemesi sonucu) gider.
Nas›l ki bir tacir iflinde dürüst olmazsa facir olur, o kalbi
tefekkürü Sad›r’da yo¤urarak Rahmana varmazsa gönül
bofllu¤unda korkunç bir acabaya girer. Bu da zelleyi (ayak kaymas›) getirir. Maazallah. Bu yüzden kendinde o tefekkürün s›n›r›n›
bul. Gönülde yar’inden baflkas›na yer verme ki sukutta fluur olas›n.
Ehli fluuru bulas›n. O gönül kalbin aynas›, tefekkür o gönülün
meyvesidir. O aynadaki görüntü tefekküre göre olur. ‹lmi ledün
sat›r ilmi de¤il, sad›r ilmi ard›n ilmidir.
Gönlünde bir ölçüye var. Kendini var olanlarla k›yasla ve
yerini tespit et. Sana emanet edilenin kabz (ölüm) zaman›na kadar
tayin edildi¤in görevini, ifa etmenin edebini bul.
Marifet odur ki, o gönül havzas›n›, yar’i tefekkür ile
meflgul edip, sevdan›n zirvesinde aflka ulaflas›n. Sen nas›l bir
afl›ks›n ki uyursun. Uyan, o üzerindeki rahmetin fark›na var, o aflk›n
atefline düfl ki, o atefl ile yari sad›rda bulas›n. Haremi ismette olas›n.
Karanl›k Yollar›n Nurlu Ifl›¤›
287
Madem gönül kalbin aynas› görüntüsü ise, iç alemine
göredir. O gönül tefekkürü ile yari zikreylerse, o görüntü seyri lillah olur. Bu iflte iç alemine göre görmek, o görüfle göre yaflamaktaki hünerdir.
Düflün bir kere, bu tefekkür ayn› tiyatro sanatç›s›, ezberledi¤ini nas›l oynar, hep meflguliyeti ile elindeki senaryoyu düflünür
ve oynarsa ehlide gönül oyunu içinde devaml› ortaya ç›kan
Rahman›n atiyesidir. Yok oraya parazitler girerse ayn› bir et
parças›na üflüflmüfl kar›ncalar›n, ganimet götürmesi gibi, ne yaz›k ki
o hal kaybolur. Acaba o ihsan neticesinde, maazallah zelleyi (ayak
kaymas›n›) getirir. Zelleye u¤ramak, rahman›n kat›ndan at›lmakt›r.
‹ç alemi bozulur, tpk› tozlu toprakl› yoldaki f›rt›nan›n, ortal›¤› toza
dumana katt›¤›na, onda nas›l bir görüntü olmazsa, aksine nefes
almak dahi zorlafl›rsa, bu kiflinin hali buna döner.
‹ç alemini yerinde tut, Rab’b›ndan gayr›n› unut, gaybe var
ve o gayb› tut. Bundan gayrisi sadr› ilahiye de¤ildir. O sadr›ndan
verilene kulak ver ve onunla amel eyle bak bu sonsuz gibi görünen
aleme, kendin bu alemde bunun içinde mikroskop alt›nda görünmeyen bir varl›k gibisin.
Bu arz› ve bizleri de, bu arz üzerinde yaratan Rab’bizimiz bu arz
üzerinde bizler bir ka¤›t üstünde çizilen bir nokta gibiyiz. Sendeki
ahdin f›trat›na göre, seni yaratm›fl ve o ka¤›ttan silmeye kudreti
olan› unutma. Gönlün onunlan, sadr›n onunla, (Rahmanla) olsun.
Sorular›n›z ve yan›tlar› için her
Sal› - Perflembe ve Cumartesi
akflam› canl› yay›n sohbetleri
saat 20:00’den sonra
www.asr-isaadet.net
Bu eserin tüm yay›n haklar›
A. Metin SARUHAN’a aittir.
Di¤er Eserleri
Kur’an-› Kerim Türkçe Meal ve Tefsiri
Asr-› Saadet 8 Cilt

Benzer belgeler