uludag SON 3.3 cık

Transkript

uludag SON 3.3 cık
MERHABA
Üç ayda bir yay›mlan›r.
Y›l:1 Say› 1
Ekim-Kas›m-Aral›k 2006
ISSN:1307-0800
Uluda¤ Kebapç›s› Ad›na
‹mtiyaz Sahibi
Cesim YOLUDO⁄RU
Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü
Burak ULUDA⁄
Yay›na Haz›rlayan ve
Yay›n Koordinatörü
Recep Peker TANITKAN
Editör
Ayflenur ERKMEN
Zeynep TANITKAN
Aysun DO⁄AN
Foto¤raflar
Recep Peker TANITKAN
Adil ÇULHAO⁄LU
Reklam Sorumlusu
Lütfü HAT‹PO⁄LU
Sayfa Tasar›m›
Özlem TÜRKMEN
Renk Ayr›m›
Harun EFE
Kapak Tasar›m›
Berrin NACAR
Adres:
Uluda¤ Kebapç›s›
Denizciler Caddesi No: 54
06240 Ulus - ANKARA
Tel: (0312) 309 04 00 (4 hat)
Fax: (0312) 312 18 19
www.uludagkebap.com.tr
Tasar›m-Bask›
Siz Uludağ dostlarıyla geçen koca 50 yılın ardından, bizleri bu
günlere getiren sizlere ufakta olsa bir teşekkür etmek için
hazırladığımız bu dergimizi okurken keyif almanız en büyük
dileğimiz. Öncelikle yıllardır bütün şubelerimizi eviniz kabul
ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Bizler de bu sevginize hep layık
olmaya çalıştık.
1956 yılında Burhan Uludağ ve Ergün Uludağ kardeşlerin
başlattığı bu lezzet yolculuğunda bayrağı şimdi bizler ikinci kuşak
olarak taşıyoruz. Başarımızdaki en büyük etkenin bizi birbirine
bağlayan bu aile ortamı olduğunu düşünüyoruz. Uludağı bu güne
kadar yalnız bırakmayan siz en eski müşterilerimiz şimdilerde
çocuklarınızla belkide torunlarınızla bizi sık sık ziyaret ediyor ve
onlarıda geçmişten gelen bu birlikteliğimize ortak ediyorsunuz.
Bizimde en büyük hayalimiz bu günün küçüklerininde ileride
sizler gibi çocukları hatta torunları ile yine bizlerle birlikte olması.
Bütün arzumuz ve çabamız bunun için.
50 yıl aynı lezzeti korumak ve kaliteden hiç ödün vermeden bu
günlere gelmek kolay olmadı. Bir marka yaratmak ve yarattığınız
bu markayı hep aynı standartta tutmak özellikle bu sektörde çok
zor. Ama biliyoruzki bu lezzete ve hizmete yeniliklere acık ama
geleneklerine bağlı bir şekilde devam ettiğimiz sürece biz hep
sizlerle beraber olacağız.
Bu ilk sayımızda umarız sizlerin hoşuna giden ve zevkle
okuyacağınız bir dergi yaratmayı başarmışızdır. Her konuda
olduğu gibi bu konuda da sizlerin görüş ve önerileri bizim için çok
önemli. Her ne kadar elimizden gelenin en iyisini yapmaya
çalıştıysakta hatalarımız için şimdiden özür dileriz
50 yıldır bizi yalnız bırakmayan siz Uludağ dostlarına
teşekkürlerimizle...
ULUDAĞ Ailesi
www.rekmay.com.tr
Dergideki reklamlar›n sorumlulu¤u firmalara,
yaz›lar›n sorumlulu¤u yazarlar›na aittir. Bu
yay›n›n bir bölümü ya da tamam› yay›nc›s›n›n
izni olmaks›z›n ço¤alt›lamaz ve yay›nlanamaz.
‹Ç‹NDEK‹LER
08
50 Y›ll›k Damak Tad›
ULUDA⁄ fiUBELER‹
14
Deneyimli
DEN‹ZC‹LER EK‹B‹
16
1956’dan Beri
ULUDA⁄ KEBAP
18
Kaymakl›
EKMEK KADAYIFI
20
Uluda¤’a Özel Kum Oca¤›nda
TÜRK KAHVES‹
22
Uçan Sessiz Çiçekler
KELEBEKLER
26
Farkl› ‹nançlar›n Tan›klar›
HACI BAYRAM CAM‹‹ ve AGUSTUS
28
Geçmifle Yolculuk
SAMANPAZARI
32
Beypazar›’n›n Yöresel Miras›
B‹NDALLILAR
34
Alt›n Kubbeli fiehir
MOSKOVA
40
Bir Tabiat Harikas›
GÜZELDERE fiELALES‹
42
Sayg›n›n Bulufltu¤u Yer
ANITKAB‹R
44
Tanr›lar›n Adas›
BAL‹
48
Anadolu’nun Alt›n Sar›s› fiehri
SAFRANBOLU
52
Ankara’dan fiarapta Bir Dünya Markas›
KAVAKLIDERE
56
Uzak Bak›fll›
KADINLAR
62
Çocuklar›n
BES‹N GEREKS‹N‹MLER‹ ve ET TÜKET‹M‹
64
Uluda¤ için
GÖRÜfiLER‹N‹ YAZDILAR
18
08
48
56
20
44
16
42
40
28
34
26
50 Y›ll›k Damak Tad›
ULUDA⁄ KEBAP
Armada
A
nkara Denizciler caddesinde dört
masal› küçük bir lokanta olarak
1956 y›l›nda faliyete bafllayan
Uluda¤ Kebapç›s› lezzete ad›n› vererek
müflterilerinin be¤enisi ile geliflimini
sürdürmüfltür. Daha sonra ayn› cadde de
iki katl› 250 kiflilik bir lokantada lezzeti
sunmaya devam etmifltir. Ard›ndan,
yo¤un istek üzerine ‹stanbul Florya'da
Atatürk Köflkü'nün yan›nda deniz ve
orman manzaras›n› bir arada sunan Uluda¤ Kebap, kebab›n yan› s›ra zengin bir mönü ve 2 bin kifli
kapasitesiyle Uluda¤ Et Lokantas› açt›. O güne kadar kebab›yla meflhur olan Uluda¤ Kebapç›s›, daha
genifl bir mönüyle Ankara'daki baflar›s›n› ‹stanbul'a tafl›m›fl oldu. Denizciler Caddesi'ndeki Uluda¤
Kebap, 1995 y›l›nda, ayn› caddede çok daha modern, ileri teknoloji kullan›lan sekiz katl› bir binaya
tafl›narak, konuklar›n› burada a¤›rlamaya devam etti. 2001 y›l›nda Çayyolu'nda aç›lan üçüncü flube
de, et lokantas› olarak zengin mönüsü ile bugünkü Çayyolu'nun oluflmas›na öncülük eden iflletmeler
aras›na girdi. Çayyolu'nda aç›lan flubeden bir y›l sonra, Uluda¤ Kebapç›s›, Armada Al›flverifl
Merkezi'nde 2. katta ba¤›ms›z salonuyla müflterilerini burada da al›flt›klar› lezzetle karfl›lad›.
Al›flverifl merkezinin giriflinden ba¤›ms›z asansörü ve 300 kifli kapasitesiyle Uluda¤ Kebap,
Armada'n›n tek ba¤›ms›z restoran› olma özelli¤ini kazand›. ‹stanbul Anadolu Yakas›'ndan gelen
yo¤un talep, Florya'dan sonra Küçükyal›'da beflinci flubenin aç›lmas›n› sa¤lad›. 2003 y›l›nda konuklar›n› a¤›rlamaya bafllayan Küçükyal› flubesi, et lokantas› konseptiyle a¤›rlad›¤› konuklar›na, zengin
mönüsünün yan› s›ra Adalar manzaras›n›n tad›n› ç›karma olana¤› da sundu.
08
Çayyolu
Uluda¤ Kebap’›n ilk yeri olmas› nedeniyle merkezi kabul edilen Denizciler Caddesi'ndeki sekiz katl›
mekan› da dahil olmak üzere tüm flubelerinde toplam 450 personel bulunuyor. Uluda¤ iflletmelerinde
pek çok iflletmenin aksine mutfa¤a ayr›lan alan, müflterilere ayr›lan alana göre daha genifl. Müflteri
say›s›n›n fazlal›¤› nedeniyle so¤uk oda ve dolap say›s›n›n yüksekli¤inin yan› s›ra, hijyenik ve sa¤l›kl›
üretim yapma aç›s›ndan da büyük bir mutfa¤a sahip olmak önem tafl›yor. >>>
Küçükyal›
Çal›flanlara
akademisyenlerden
e¤itim program›
Mutfa¤a ve çal›flma alanlar› konular›nda gösterilen titizlik, çal›flanlar›n e¤itimi konusunda da
gösteriliyor. Her flubede her sabah fleflerin yapt›¤› toplant›lar›n
yan› s›ra, belli aral›klarla hizmet
içi e¤itim programlar›yla, müflterilerin daha iyi hizmet almalar›
için çal›fl›l›yor. Personelin e¤itilmesi için gerçeklefltirilen e¤itim
programlar›ndan biri de Baflkent Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Bölümü hocalar›n›n personele verdi¤i, personel ve müflteri memnuniyetini artt›rmaya yönelik hizmet içi e¤itim program›. Ayr›ca, bilimsel
kaynaklar›n kullan›ld›¤› e¤itim programlar›yla çal›flanlar›n e¤itimine devam ediliyor.
Müflteri memnuniyetine verdi¤i önemi, müflterilerin fikirlerini merak ederek de gösteren Uluda¤ Kebap,
flubelerinde Müflteri Görüfl Defterleri ve anket formlar›yla görüfl ve önerileri al›yor. Müflterilerine web
sayfas›ndan da hizmet veren Uluda¤ Kebap, internet üzerinden de rezervasyon alabiliyor.
10
Florya
Müflterinin ailesini
getirmesi, güvenin
göstergesi
Müflteri profilinin büyük bölümünün ailelerden oluflmas›,
Uluda¤ '›n güvenilirli¤inin en
büyük göstergesi. Uluda¤, müflteri profilinde ailelerin ço¤unlukta olmas›n›, müflterinin ancak güvenilir buldu¤u mekanlara aile ile gidebilmesiyle aç›kl›yor. 1956 y›l›nda dedelerinin
geldi¤i mekana, bugünkü müflteriler çocuklar›n› getiriyor. Bu
nedenle Uluda¤ için çocuk müflterilerin ayr› bir yeri var. Çocuklar›n mutlu olmas›, Uluda¤ için oldukça önemli. Hizmet vermeyi kuflaklar boyu sürdürmeyi hedefleyen Uluda¤ , müflterilerini çocuklu¤undan itibaren kazanmay› hedefliyor. Bu amaçla tüm flubelerinde çocuklar için oyun parklar› kurulan Uluda¤ Kebap'›n oyun parklar›nda çocuklara zarar vermeyecek malzemelerden üretilmifl oyuncaklar kullan›l›yor. >>>
11
MERKEZ fiUBE DEN‹ZC‹LER CADDES‹
Uluda¤ Kebap'›n müflterileriyle tan›flt›¤› Denizciler Caddesi'nde bulunan
merkez flubesi, 60 kiflilik personeli ve 400 kiflilik salon 100 kiflilik teras
kapasitesiyle hizmet veriyor. Bafllad›¤› günden bu güne yaln›zca Uluda¤
Kebab› servisi bulunan mekan, bazen gelen müflterilerin yer bulamayaca¤›
kadar dolu oluyor.
Uluda¤ Kebap'›n kap›s›ndan girer girmez sade dekorasyonu dikkati çekiyor.
‹flletme sahipleri aras›nda akademik kariyeride olan mimar bulundu¤undan,
mekanlar›n tasar›mlar›, Uluda¤ Kebap'›n içinden ç›k›yor. Restoranlar›n dekorasyonunda, müflterilerin rahat edece¤i sade ve fl›k ortamlar yaratmak fikri ön
planda tutuluyor. Ayr›ca, temiz ve sa¤l›kl› bir mekan yaratmak için, kolay
temizlenebilir malzemeler kullan›l›yor. Hem fl›k, hem modern mekanlarda
müflterilerini a¤›rlayan Uluda¤ Kebap, müflterileriyle Türk mutfa¤›n› modern
bir ortamda buluflturuyor. O
Tan›d›k personel, güven tazeler
Müflterinin mekana güvenmesinin bir nedeni de çal›flanlar›n çok s›k de¤ifltirilmemesi. Uluda¤ Kebap'›n
müflterileri, mekana geldiklerinde tan›d›k yüzleri görünce güven duygular› da art›yor. Bu nedenle
Uluda¤ Kebap çal›flanlar›, iflletmede uzun y›llar çal›fl›yor. Öyle ki, baz› çal›flanlar›n emeklili¤inin
üzerinden ikinci kez emekli olacak kadar süre geçmesine ra¤men Uluda¤ Kebap personeli olmaya
devam ediyor. 40 y›ld›r çal›flan personelin bulundu¤u iflletmede, personelin uzun süre çal›flmas›, hizmet
kalitesi aç›s›ndan da önem tafl›yor. ‹flletmenin geleneklerini ve tarz›n› benimseyen personel, çal›flt›¤›
süre boyunca ayn› al›flkanl›kla hizmet vermeye devam ediyor. Böylece, personele iflletmenin
al›flkanl›klar›n› yeniden ö¤retmek gerekmiyor.
Uluda¤ Kebap 50. y›l›n› kutluyor
Bu y›l 50. y›l›n› kutlayan Uluda¤ Kebap, bu kadar uzun süre sektörde kalmay› baflarm›fl say›l› restorandan biri. Di¤er sektörlere göre kurumsallaflman›n daha zor oldu¤u bu alanda uzun süre ayakta kalman›n
formülünü Uluda¤ Kebap'›n sahipleri “müflteri memnuniyeti ve güven” olarak aç›kl›yorlar. Müflteri
memnuniyetinin ve güvenin oluflturulmas› için, bir iflletme sahibinin tamamen bu ifle odaklanmas›
gerekti¤ini dile getiren Uluda¤ Kebap'›n iflletmecileri, sektörde baflka ifllerin yan›nda restoran iflletenlerin baflar›l› olamad›klar›n› belirtiyorlar. 50 yafl›ndaki Uluda¤ Kebap, ticari kayg›lardan çok müflterinin
güvenini koruma ve müflteriyi daha memnun etme konular›nda çal›flmaya devam ediyor. Marka de¤erini
sürekli k›lman›n h›zla büyümekten daha önemli oldu¤u düflüncesiyle hareket eden Uluda¤ Kebap
yöneticileri, h›zl› ve kontrolsüz büyümemek için s›k aral›klarla flube açm›yor.
12
Denizciler Caddesi
Denizciler fiubesinin Deneyimli
ULUDA⁄ EK‹B‹
1956 'dan Beri..
ULUDA⁄ KEBAP
1956 y›l›ndan beri Uluda¤ Kebab›'n›n eflsiz lezzeti ve di¤erlerinden ay›ran
özelliklerinin bafl›nda yap›m›nda kullan›lan malzemeler gelir. Bütün malzemeler büyük bir özenle seçilmekte ve haz›rlanmaktad›r. Uluda¤ Kebapta
kullan›lan döner, pide, tereya¤ ve domates sosu Uluda¤ kendi özel olarak
üretmektedir.
KAYMAKLI
EKMEK KADAYIFI
Uluda¤'›n y›llard›r en çok tercih edilen
tatl›lar›ndan biri. Nefis ekmek kaday›f›
üzerinde Afyon süt kayma¤› ile servis ediliyor.
Malzemeler: ( 10 kiflilik)
1 adet ekmek kaday›f›
5 su barda¤› tozfleker
8 su barda¤› su
2 tatl› kafl›¤› limon suyu
Haz›rlan›fl›: Ekmek kaday›f›n› büyük bir tepsiye koyun. 4 bardak ›l›k suyla ›slat›n. 3
saat kadar bekletin. Üzerine ka¤›t havluyla bast›rarak suyunu al›n. 1 su barda¤› toz
flekeri, 2 yemek kafl›¤› suyla bir tavaya alarak,orta ateflte tahta bir kafl›kla kar›flt›rarak
karamelize edin. Daha sonra 1 su barda¤› su ekleyip, kaynat›n. Ekmek kaday›f›n›n
üzerine dökün. 4 su barda¤› tozflekerle, 2 tatl› kafl›¤› limon suyu, 8 su barda¤› suyu
kaynatarak, flerbeti haz›rlay›n. Ekmek kaday›f›n›n üzerine, her taraf›na eflit gelecek
biçimde flerbeti dökün. Oca¤›n üstünde çok k›s›k ateflte, üstü kapal› olarak 60 dakika
piflirin. Arada bir, yan taraf›ndaki flerbeti kafl›kla alarak üzerine gezdirin. Kapa¤›n› aç›p,
20 dakika daha piflirin. So¤uduktan sonra, kaymakla servis yap›n.
Uluda¤’a Özel Kum Oca¤›nda
TÜRK KAHVES‹
Her bir kahve için bir fincan so¤uk su bak›r cezvelere konur. Cezveye bir
kafl›k özel çekilmifl ve kavrulmufl kahve konur. Cezveler içi ince kum dolu
ocakta a¤›r a¤›r kumun s›ca¤›yla piflirilir. Cezve s›k s›k kumun içine sokularak
geri çekilir. Bir süre sonra kabaran köpük fincanlara pay edilir. Kalan kahve
bir tafl›m daha piflirilir ve fincanlara boflalt›l›r.
Uçan Sessiz Çiçekler
KELEBEKLER
Hava hala s›cakt› ve günefl parl›yordu. Tanr›
bir süre yerdeki ›fl›k ve gölge oyunlar›n› izledi. Rüzgar sararm›fl yapraklar› oradan oraya
savuruyordu. Gökyüzünün mavili¤ini ve
kad›nlar›n yere serdi¤i ö¤ütülmüfl m›s›r
tozlar›n›n beyazl›¤›n› görür görmez tanr›n›n
yüzünde aniden bir gülümseme belirdi.
"Bütün bu renkleri korumal›y›m. Yüre¤imi
mutlu edecek bir fleyler yapaca¤›m, çocuklar›n bak›p e¤lenecekleri bir fleyler."
Tanr› heybesini ald› ve içine bir tutam günefl
›fl›¤›, gökyüzünden bir avuç dolusu mavilik,
m›s›r tozunun beyaz›, oynayan çocuklar›n
gölgesi, güzel bir k›z›n saç›n›n siyahl›¤›,
düflen yapraklar›n sar›s›, çam a¤açlar›n›n
yeflili ile etraf›ndaki çiçeklerin k›rm›z›, mor,
ve turuncusunu toplay›p hepsini doldurmaya
bafllad›. Sonradan heybenin içine kufllar›n
ezgilerini de koydu.
Ard›ndan çocuklar›n oynamakta oldu¤u
çimenlerin üzerinde yürüdü. "Çocuklar,
minik çocuklar, bu sizin için," diyerek heybeyi çocuklara uzatt›. "Heybeyi aç›n, içinde
çok güzel fleyler var." dedi.
Birgünde Solan Güzellik
Kelebekler
YAZI: Zeynep TANITKAN
K
endi k›sa yaflam›na inat uzun yaflam›n
ve ölümsüzlü¤ün simgesi olan kelebeklerin neden sessiz oldu¤unu hiç
düflündünüz mü?
Bir K›z›lderili efsanesine göre tanr› kelebekleri
çocuklar› mutlu etmek için yarat›r.
Efsaneye göre bir gün tanr› köyün birinde oturup dinlenirken bir yandan oynayan çocuklar›
izliyordu. Çocuklar gülüflüp flark› söylüyorlard›. Onlar› izlerken bir anda yüre¤ini bir
hüzün kaplad›. Kendi kendine, "Bu çocuklar
24
yafllanacaklar; derileri k›r›flacak; saçlar› beyazlay›p diflleri dökülecek; genç avc›lar›n kollar› güçsüz kalacak. Bu genç ve güzel k›zlar çirkinleflip fliflmanlayacaklar. Nefleli çocukca¤›zlar
kör, uyuz köpeklere dönecekler; bu güzelik rengarenk sar›, mavi, k›rm›z› ve mor renkli çiçekler solacak; a¤açlar›n yapraklar› kuruyup
dökülecekler. fiimdiden sararmaya bafllad›lar
bile," diye düflündü ve giderek daha çok üzüldü.
Mevsim sonbahard›. So¤u¤u getirecek ve
yeflillikleri kurutacak k›fl yaklaflmaktayd›.
Tanr›'n›n yüre¤ini iyiden iyiye burkuldu.
Çocuklar heybenin a¤z›n› açar açmaz rengarenk onlarca, yüzlerce kelebek ç›kt› içinden
ve çocuklar›n bafllar›n›n etraf›nda dans edip
saçlar›na kondular. bir çiçekten di¤erine konmak için tekrar uçmaya bafllad›lar. bundan
büyülenmifl olan çocuklar daha önce hiç bu
kadar güzel bir fley görmediklerini söylediler.
Kelebekler flark› söylemeye bafllad›klar›nda
çocuklar nefle içinde dinlediler.
Bunun üzerine ötücü bir kufl uçarak geldi ve
tanr›n›n omzuna dokundu. "Bu yeni, flirin
canl›lara bizim ezgilerimizi vermen hiç de
do¤ru de¤il. Oysa sen bizi yarat›rken her
kuflun kendi flark›s›n›n olaca¤›n› söylemifltin.
fiimdi ise verdi¤in bütün sözleri bozuyorsun.
Yeni yaratt›klar›na verdi¤in gökkufla¤› renkleri
yetmiyor mu?" diyerek tanr›ya sitem etti.
"Hakl›s›n," dedi tanr›, "Her kufla bir flark›
arma¤an ettim. Size ait olan bir fleyi baflkas›na
vermemeliyim."
Bunun üzerine tanr›, kelebeklere bahfletti¤i
flark›lar› geri ald›. Kelebeklerin sessiz olmalar›
iflte bu yüzdendir. O
Farkl› ‹nançlar›n Tan›klar›…
HACI BAYRAM
CAM‹‹ VE
AUGUSTUS
TAPINA⁄I
B
aflkent Ankara'n›n Ulus
semtinde yüzy›lar önce
atalar›m›z›n kendilerinden önce tap›nak daha
sonra kilise olarak kullanm›fl
olan Augustus Tap›na¤› duvar›na bir duvar› ile birlefltirerek
Hac› Bayram Camisini infla etmifller ve her iki yap› da bugün
hofl görünün simgesi olmaya
aday›z dercesine ziyaretçilere
sesleniyor.
Bugün Ulus semtinde kaleye
do¤ru gitti¤inizde sol tarafta
Ankara tafl›nda yap›lm›fl Hac›
Bayram Camii, Augustus Tap›na¤› ve genifl bir alan› kaplayan bir meydan ve çarfl› görürsünüz. Meydana girdi¤inizde
her iki yap›n›n ihtiflam› sizi çeker. Caminin yan›nda Hac› Bayram-› Veli'nin türbesi önünde
dua eden dilek tutanlar› meydana getirdi¤i sessizli¤i fark edersiniz. ‹nsanlar›n kendi aralar›nda f›s›ldaflarak konufltuklar› hemen dikkat çeker.
Türbenin hemen yan›ndan girilen, Augustus Tap›na¤›, ‹.Ö 2520 y›llar›nda Roma ‹mparatorlar›ndan Augustus ad›na ba¤l›l›k niflanesi olarak Kybele ve
Men kutsal alan›na 36x54 metre ebad›nda mermerden yapt›r›lm›fl ve 2 metre yüksekli¤inde
bir podyum üzerinde durmaktaym›fl. Bat›ya yönelik olan yap›n›n k›sa kenar›nda 8, uzun
kenar›nda 15 iyon stili sütunu
mevcuttu. Augustus'un yapt›¤›
iflleri anlatan, ölmeden önce
Vesta Rahibeleri'ne teslim etti¤i dört metin tap›na¤›n duvarlar›na Latince ve Grekçe ifllenmifl, Bizansl›lar döneminde
5.yüz y›lda ilaveler yap›larak
kiliseye dönüfltürülmüfl. Bugün
Vilayet Kona¤› meydan›nda havuzun önünde yükselen Julianus Sütunu da bir zamanlar
Augustus tap›na¤›n›n önünde
yükseliyordu. Ankara'dan geçen
imparator Julianus'un flerefine 4.
yüzy›lda dikildi¤i tahmin edilen
sütuna halk aras›nda “Belk›s Minaresi” de denilmekteydi.
Ankara'y› Selçuklular ald›ktan
sonra, ayn› alana Hac› Bayram-›
Veli ad›na 1427 y›l›nda Mehmet
Bin Ebubekir Hamdani'nin mimarl›¤›nda Hac› Bayram Camii
yap›lm›fl, caminin sol taraftaki
duvar›n› da Augustus Tap›na¤›na daha sonraki Bizans kilisesi-
nin duvar›yla birlefltirmifller.
16. yüzy›lda camii Mimar Sinan
taraf›ndan ilk tamirat›n› görmüfl, daha sonra 1714'de Hac›
Bayram-› Veli'nin torunlar›ndan Mehmet Baha Efendi taraf›ndan ikinci tamirat› yap›lm›flsa da, 1940 y›l›nda Mimar
Aladdin Bey taraf›ndan haz›rlanan kapsaml› bir tadilat projesi
haz›rlanm›fl ve uygulanm›flt›r.
Dört köfleli ve kiremit daml›,
duvarlar› tu¤layla yap›lm›fl olan
2 flerefeli camiye 1970 y›llarda
3 katl› yeni bölüm ilave edilmifl
ve pencere altlar›na kadar mavi-beyaz Kütahya çinileriyle
kapl›d›r. Kuzey afla¤› giriflinde
zaman›nda Hac› Bayram-› Veli,
Eflref o¤lu Rumi ve Akflemsettin'e ait çilehane denilen 3 küçük oda mevcuttur.
Meydanda ana yana yükselen bu
iki kutsal yap›n›n önünde a¤açlar aras›nda yüzlerce, belki binlerce güvercinin uçufltu¤una
tan›k olursunuz. Ayr› bir alana
güvercin adas› demifller, güvercinleri besliyor ziyaretçiler, onlara yem atarken belki de dilek
tutuyorlar ayaklar›n›n aras›ndan
kanat ç›rpan güvercinler yemlere uçuflurken. O
Geçmifle Yolculuk
SAMANPAZARI
‹htiflamlar›ndan hiçbir fley kaybetmeden bu semtteki her ziyaretçiyi kendine
çeken 13 yüzy›l Selçuklular'dan kalma Aslanhane Camii, 14. yüzy›ldan kalma
Ahi Elvan Camii ve 16.yüzy›l Kurflunlu Camii ile hanlar›, eski ama bak›ml›
yap›lar›, içlerindeki küçük restoranlar›, kafeleri, sanat galerileri günümüze
tarihi atmosferi verirken tarihten gelen geleneksel el sanat› ürünlerimizi
günümüze aktar›rken de¤erlerinden bir fleyler kaybetmemesiyle Samanpazar›
ayn› zamanda yerli ve yabanc› ziyaretçiler için farkl› bir dünya sunuyor.
YAZI ve FOTO⁄RAFLAR: Adil ÇULHAO⁄LU
S
amanpazar› ile tan›flmam
üniversiteye kay›t yapt›rd›¤›m günlere gider.
Üniversiteyi kazanm›fl heyecanla
otobüse binip Anakara'ya gelmifltim. Hacettepe üniversitesinin
kay›t bürosunda kuyrukta s›ran›n gelmesini bekliyordum. Birden bir ses “posta çekini yat›rmadan kimse burada beklemesin”
dedi. Kuyrukta bir dalgalanma
olmufltu. Ben de önümdekilere
“Nereye yatacakm›fl bu çek” diye
sordum. Baflka bir ses “Yandaki
bankodan posta çekini al›n Samanpazar› PTT çek merkezine
yat›r›n gelin” dedi.Yaln›z ben
beklememiflim me¤erse boflu bofluna m›r›ldan›p, elde posta çekiyle kay›t bürosundan d›flar›
ç›km›fl, “Neresi bu Samanpazar›”
diye soran ifadeyle birisine yaklafl›nca, “Biz de gidiyoruz oraya..
bizi takip et” demiflti gruptan biri. Gruba ben de kat›lm›fl Hacettepe hastanesinin önünden bafllam›flt›k yokuflu t›rmanmaya Samanpazar›'na do¤ru, PTT'de çeki
yat›r›p yeniden kay›t bürosunda
üniversiteli olmufltuk.
Daha sonralar› Ankara'da bekara
ve ö¤renciye ev verilmedi¤i günlerde küçük bir ev kiralam›flt›m.Bofl eve; masa, sandalye, perde, bardak, çatal, kafl›k, tabak laz›md›. Dersten sonra üst s›n›ftan
bir arkadafla, “Nereden alabilirim
30
bunlar›” diye sorunca “Samanpazar›'na git. Hem ‹kinci el mobilaya hem mutfak eflyas› bulursun
ucuza” deyince yine o yokuflu t›rmanmak görünmüfltü bana. Cumartesi günü hemen Samanpazar›'na gidip kendimce küçük evimin mutfa¤›n› dizmifl, kendime
bir çal›flma masas›, birkaç sandalye, hatta 2 de koltuk alm›fl, bunlar› tafl›mak için cebimde kalan
son parayla güç bela bir kamyonet kiralayabilmifl, evde demledi¤im çay› yudumlarken cebimde
hiç param›n kalmad›¤›n› unutup,
mutlu olmufltum. Yabanc›l›k çekmeden al›flveriflimi yapt›¤›m› düflünmüfltüm, zira bizim kasaban›n
dükkanlar›n› aratmam›flt› bana
Samanpazar›'ndaki perdeci, zücaciyeci, hatta laz›m olur diye bir
çekiç, bir küçük testere ald›¤›m
nalburcu dükkanlar›. Eve bir de
nazar boncu¤u bile alm›flt›m..
Hafta sonlar› sadece gezmek için
gitmeye bafllam›flt›m Samanpazar›'na bazen arkadafllar›m› da götürmeye bafllam›flt›m. Ama memuriyete bafllay›p, cumartesileri
de çal›flmaya bafllay›nca Samanpazar›'na gidemez olmufltum.
Okul bitmifl ben de Ankara d›fl›na tayin olunca unutmufltum Samanpazar›'n› ister istemez.
Y›llar sonra Ankara'ya yeniden
tayin olmufl, 2 Alman gazeteciye
mihmandarl›k yapma görevi veri-
lince Samanpazar› yokuflunu t›rmanmak görünmüfltü yine bana.
Ama bu kez araba ile t›rmanm›flt›k Samanpazar› yokuflunu. Kaleyi gezmifl, Ankara manzaras›na
büyülenmifltik hep beraber. Arabay› b›rak›p, kaleden yürüyerek
dar sokaklar›na dalm›fl, küçük bir
kebapç›ya girmifltik. Küçücük bir
dükkand› kebapç›.. Siparifl vermek istedi¤imizde, “Sadece 2 porsiyon kuflbafl› kebap kald›, salata
yapabilirim” dedi, temiz önlüklü
orta yafll› lokantac›. Lokantan›n
sevimli¤i hoflumuza gitmifl, “Az
yemifl oluruz” diyerek Alman arkadafllar›m›n kabul etmesiyle, sipariflimizi vermifltik. Yeme¤imizin gelmesini beklerken, küçük
dükkan›n duvarlar›n› küçük tablolar›n süsledi¤ini fark etmifl, yemekten sonra çay›m›z› içerken
lokantac›n›n 12 yafl›ndaki o¤lunun tablolar› yapt›¤›n›, lokantac›n›n o¤lunu ünlü bir ressam›n
yan›na kursa gönderdi¤ini söyleyiflindeki mutlulu¤unu, o¤luyla
ilgili hayallerini anlatmas›n› Alman dostlar›ma tercüme ederken
paylaflmaktan sevinç duymufltum.
Dar sokaklara yeniden dalm›fl, antikac›lar›, has›rc›lar›, dericileri,
Ankara tifti¤ini de satan yüncüleri, el dokuma satan dükkanlar›,
bak›rc›lar›, eski mobilyalar›n sat›ld›¤› dükkanlar› dolaflm›fl, kalayc›lar›n bak›r tencereleri kalaylay›fllar›n› izlemifl, s›ra s›ra dizili kuru
yemiflçilerden f›nd›k ve badem
tatm›flt›k. Hele Pirinç Han'da gramafonlar›, pikaplar› ve tafl plaklar
ile siyah plaklar› görüp, süzülen
na¤meleri duyan Alman arkadafllar›m›n flaflk›nl›¤›n› ve geziden
memnuniyetlerini dönüfllerinde
yazd›klar› makalede dile getirmeleri beni memnun etmiflti.
O gündür bu gündür daha s›k
gelmeye bafllad›m Samanpazar›'na. Yeniden Ankaral› olmufltum çünkü. Ankara'ya gelen
dostlar›ma Ankara'y› gezdirirken,
Samanpazar›'na mutlaka u¤ramak zorunlu olmufltu. Art›k bugün Ulus'tan yürüyerek Ç›kr›kç›lar Yokuflu'nda dü¤ün al›flverifline ç›kan yeni çiftlere ev kurmak
için keselerine perde, yatak yorgan, gelinlik damatl›k almak için
k›l› k›rk yaran al›flverifllerinin
yaratt›¤› havay› soluyarak sepetinden has›r›na, hama¤›na, çoban
kaval›ndan gramafonuna tafl
plaklar›na rengarenk bocuklara,
tahta kafl›klardan güveç kazan›na yünden nadide hal› ve kilimlere kadar her fleyin bulunabildi¤i Samanpazar›'n›n darac›k
sokaklar›na u¤ramak al›flkanl›k
oldu. O
31

Benzer belgeler