Seminer Sunumuna Ulaşmak İçin Tıklayınız.

Transkript

Seminer Sunumuna Ulaşmak İçin Tıklayınız.
6331 sayılı İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
KANUNU
İŞVEREN VE İŞVEREN VEKİLLERİNE YÖNELİK
İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ
Mehmet SARIGÖL
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Dr. Emin KURTCEBE
DSMMMO Genel İdare Müdürü
Denizli-04 Mayıs 2016
• Ünite 1
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
• İş Sağlığı ve Güvenliğine Genel Bakış ve
Güvenlik Kültürü
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN AMAÇLARI
İş sağlığı ve güvenliğinin temel amaçlarını üç başlıkta ele almak mümkündür. Bunlar:
• Çalışanları korumak,
• Üretim güvenliğini sağlamak,
• İşyeri güvenliğini sağlamaktır.
Çalışanları Korumak: İş sağlığı ve güvenliğinin en önemli amacı, çalışanların hayatlarının ve
vücut bütünlüklerinin korunmasıdır. İş sağlığı ve güvenliği önlemleri sayesinde çalışma
ortamındaki risklerin tamamen ortadan kaldırılması veya en aza indirilmesi yoluyla çalışanlar
için tehlikelerden uzak ve sağlıkları açısından uygun çalışma ortamı sağlanmaktadır. Bu
şekilde çalışanların, çalışma koşullarının olumsuz etkilerinden ve iş kazaları ile meslek
hastalıklarından korunmaları amaçlanmaktadır.
Üretim Güvenliğini Sağlamak: İş sağlığı ve güvenliğinin önemli bir amacı da üretimin
güvenliğini sağlamaktır. Güvenli üretim verimliliği de etkiler. İşyerlerinde alınacak iş sağlığı ve
güvenliği önlemeleriyle iş kazası ve meslek hastalığı sonucunda ortaya çıkabilecek iş gücü ve
iş günü kayıpları azalacak, çalışanlar daha verimli olacaklardır. Bu verimlilik işyerlerine
ekonomik açıdan katkı sağlayacaktır. İşyerinde üretimin düzenli bir şekilde yapılmasına bağlı
olarak üretim güvenliği gerçekleşecektir.
İşyeri Güvenliği Sağlamak : Güvenli bir işyeri ortamı iş sağlığı ve güvenliğinin en temel
amaçlarındandır. İşyerlerinde alınacak iş sağlığı ve güvenliği önlemleriyle işyerlerinde
kullanılan araç, gereç, makine, donanım ve tesisatta işyerini tehlikeye düşürebilecek riskler
ortadan kalkacaktır. Bu şekilde işyeri güvenliği sağlanmış olacaktır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN TARİHÇESİ
Genel Anlamda Sebepler
Sanayi Devriminin yarattığı:
Yeni çalışma ortamı ve endüstrileşme, bir yandan fabrikalarda çalışanların
sağlıklarının bozulmasına yol açarken diğer yandan çevre sorunlarını da
beraberinde getirmiştir.
Makinaların doğurduğu;
• fiziksel ve kimyasal tehlikeler,
• düşük ücretler,
• uzun çalışma saatleri,
- çalışma koşullarını ciddi biçimde güçleştirmiş ve
- çalışanların yaşadığı kaza ve hastalıklarda önemli artışlar ortaya çıkmıştır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN TARİHÇESİ
Dünyada
• Milattan önce 2000’li yıllarda Babil imparatoru Hammurabi,
oluşturduğu Hammurabi Kanunlarında, inşaatların güvenlik
tedbirlerine uymadan yapılması hâlinde bir takım yaptırımlar
öngörmüştür.
• İş sağlığı ve güvenliğinin tarihçesi eski Mısır’a kadar
gitmektedir. Antik Mısır’da insanların çalıştıkları iş ile
yaşadıkları sağlık problemleri arasındaki ilişkiye ilk kez dönemin
ünlü mimar, mühendis, hekim ve rahibi olan İmhotep
değinmiştir Piramitlerin yapımı sırasında meydana gelen
kazalarda önemli tespitlerde bulunmuş ve çalışanların
kazalarda yaralanmasını ve ölmesini önleyecek öneriler
geliştirmiştir
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN TARİHÇESİ
Türkiye’de
• Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulmasından hemen sonra
1921’de çıkarılan 151 sayılı Maden İşçisinin Hukukuna Dair
Kanun ise madenlerde çalışanların maruz kaldıkları meslek
hastalıklarına karşı korunmalarını öngörmektedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN TARİHÇESİ
Cumhuriyet Dönemi
• 1926’da çıkarılan Borçlar Kanunu ve 1930 tarihli Umumi
Hıfzısıhha Kanunu o dönem için iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili
önemli hükümler getirmiş; çocuk ve kadın işçilerin korunması,
asgari çalışma yaşı, sağlık yardımları ve işyeri hekimleri
konusunda işveren yükümlülüklerini düzenlemiştir.
• 1475 sayılı İş Kanunu (1971) /İşçi sağlığı ve Güvenliği
• 2003 yılına gelindiğinde Avrupa Birliği Normları ve ILO
Sözleşmeleri esas alınarak hazırlanan 4857 sayılı İş Kanunu
yürürlüğe girmiş ./İş sağlığı ve Güvenliği
• 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (İSGK) adıyla,
2012 yılında kabul edilmiştir. Kademeli olarak yürürlüğe
girmiştir. (30.6.2012 Sy.Resmi Gazete)
6331 Sayılı Kanun ile;
•
Yerleşik kuralcı yaklaşım terk edilmekte bunun yerine iyileştirici, önleyici, geliştirici ve
koruyucu bir yaklaşıma dönülmektedir.
• İş sağlığı ve güvenliği işçi ve işverenleri ilgilendiren bir husus olmaktan çıkmış ve tüm
çalışanları kapsar.
• İşyerleri, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin daha etkin sunumu amacıyla tehlike
sınıflarına ayrılmıştır.
- Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde (A) sınıfı,
- Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde en az (B) sınıfı,
- Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde ise en az (C) sınıfı
iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip olanların görev yapması öngörülmüştür.
•
•
Kanunla işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin görev
yapması zorunlu hâle getirilmiştir.
İşveren bunları kendisi istihdam edebileceği gibi hizmet satın alma yoluyla da temin
edebilecektir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNE İLİŞKİN HUKUKİ DÜZENLEMELER
• 1982 Anayasası dışında, 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe
giren Türk Borçlar Kanunu’nun 417. maddesinde işverenin,
işçinin yaşam, sağlık ve bedensel bütünlüğünü korumak için
gerekli önlemleri alma yükümlülüğü düzenlenmiştir.
Genel olarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu;
• Kamu ve Özel sektör ayrımı olmaksızın tüm çalışanları kapsar.
• Çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamak, işverenin temel
yükümlülüğü kabul edilerek kanun işveren yükümlülükleri üzerine
şekillenmiştir.
• Geçmişin kuralcı yaklaşımından uzaklaşarak önleyici, iyileştirici ve
koruyucu önlemleri içeren proaktif yaklaşım esas alınmış ve her
işyeri için risk değerlendirmesinin yapılması öngörülmüştür.
• Tüm işyerlerine işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirme
yükümlülüğü getirilmiş, bu yükümlülüğün hizmet satın alma
yoluyla sağlanmasına da imkân tanınmıştır.
• Çalışanların eğitimine ve bilgilendirilmelerine önem verilerek iş
sağlığı ve güvenliği kültürü oluşturulması amaçlanmış, görüşlerin
alınması ve katılımlarının sağlanması için de çeşitli mekanizmalara
yer verilmiştir.
6331 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNUNUN
İSTİSNA OLDUĞU İŞ VE İŞYERLERİ
a) TSK,Genel Kolluk Kuvvetleri ve MİT faaliyetleri
b) Afet ve acil yardım birimleri
c) Ev hizmetleri
ç)Çalışan istihdam etmeksizin mal ve üretim hizmeti yapanlar.
d) Hükümlü ve tutuklulara yönelik faaliyetlerde
Yukarıda belirtilen faaliyetler hariç tüm işyerlerinde uygulanır.
Genel olarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile;
• Denetim faaliyetinin etkinliğini artıracak düzenlemeler
yapılmıştır.
• İdari para cezalarının caydırıcılığı ve etkinliği artırılmıştır.
• Toplumda güvenlik bilincinin geliştirilmesi amacıyla televizyon
kuruluşları ve radyolara uyarıcı ve eğitici nitelikte yayın yapma
zorunluluğu getirilmiştir.
• İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasını işverenin asli
yükümlülüğü olarak gören bir anlayışı sergilemektedir.
Kanun’un Amaçları ve Kanun’un Kapsamı ve İstisnaları
• 6331 sayılı İSG Kanunu’nun amacı; işyerlerinde iş sağlığı ve
güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik
şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev,
yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir.
• 6331 sayılı Kanun, kamu ve özel sektöre ait tüm işleri ve
işyerlerini, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerini,
çırak ve stajyerlerde dâhil olmak üzere tüm çalışanları faaliyet
konularına bakılmaksızın kapsamına almıştır.
• Böylece, işçi, memur, sözleşmeli personel, çırak, stajyer,
geçici, kısmi, tam zamanlı olmak üzere farklı statülerde olan
kamu veya özel sektörde çalışan tüm çalışanlar Kanun
kapsamına alınmıştır.
Kanun’un Kapsamı ve İstisnaları
•
•
•
•
•
6331 sayılı Kanunda bazı çalışanlar ve faaliyetler kapsam dışı
tutulmuştur. Bunlar:
Türk Silahlı Kuvvetleri, Genel Kolluk Kuvvetleri ve Millî İstihbarat
Teşkilatı Müsteşarlığının eğitim, operasyon, tatbikat gibi kendine
özgü faaliyetleri,
Afet ve acil durum birimlerinin müdahale faaliyetleri,
Hükümlü ve tutuklulara yönelik infaz hizmetleri sırasında,
iyileştirme kapsamında yapılan iş yurdu, eğitim, güvenlik ve meslek
edindirme faaliyetleri,
Ev hizmetleri,
Çalışan istihdam etmeksizin kendi nam ve hesabına mal ve hizmet
üretimi yapanlardır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜ ,
ÖNEMİ ve İŞVERENİN SORUMLULUĞU
İşverenler :
• İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup
uyulmadığını denetlemek,
• İşçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması
gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda
bilgilendirmek ve
• Gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAKIMINDAN
AZ TEHLİKELİ VE ONDAN AZ ÇALIŞANI OLAN İŞYERLERİ
•
•
•
Az tehlikeli ve 10’dan az çalışanı bulunan işyerlerinin iş sağlığı ve güvenliği bakımından
daha düşük risk altında olması sebebiyle buralardaki bir kısım iş sağlığı ve güvenliği
hizmetleri işveren veya işveren vekillerince yürütülebilecektir.
29 Haziran 2015 tarih 29401 sayılı Resmî Gazete’de İşyerlerinde İşveren veya İşveren Vekili
Tarafından Yürütülecek İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerine İlişkin Yönetmelik yayımlanmıştır.
Çalışan sayısının ondan az olup olmadığının tespitinde aşağıdaki hususlar dikkate alınır:
a) Aynı işverenin Türkiye genelinde birden fazla tescilli ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerinin
olması hâlinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri üstlenilebilecek işyerlerinin belirlenmesinde
Sosyal Güvenlik Kurumundaki tescil kayıtları esas alınır.
b) İşverenden iş alan alt işverenlerce çalıştırılan sigortalılar çalışan sayısına dâhil edilmez.
c) Yükseköğretim Kanunu kapsamındaki öğrenci statüsünde olan çırak ve stajyerler, çalışan
sayısının tespitinde dikkate alınmaz
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAKIMINDAN
AZ TEHLİKELİ VE ONDAN AZ ÇALIŞANI OLAN İŞYERLERİ
• İşveren ve işveren vekilleri Yönetmelik’te belirtilen eğitimi
tamamlamak koşuluyla sağlık gözetimi ve çalışma ortamı
gözetimi dışındaki iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini
yürütebileceklerdir.
• iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin üstlenilmesi veya işyeri
dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması
Kanun’da ilgili mevzuatta işverenler için öngörülen
yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.
Ünite 2
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“ULUSAL İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ SİSTEMİ”
Ünite-2
ULUSAL İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ SİSTEMİ
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB)
İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü,
İş Teftiş Kurulu Başkanlığı,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi,
İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Başkanlığı,
Sosyal Güvenlik Kurumu,
Sağlık Bakanlığı, Millî Savunma Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı,
Belediyeler, Verimlilik Genel Müdürlüğü, Türk Standartları Enstitüsü,
Milli Eğitim Bakanlığı, Üniversiteler,
Sendikalar ile Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi
•
•
•
•
İŞ TEFTİŞ KURULU BAŞKANLIĞI
İş Teftiş Kurulu Başkanlığı (İTKB) çalışma hayatını izler, denetler ve
teftiş eder.
İTKB’nin merkezi Ankara’dadır.
Ancak, teftiş hizmetlerinin daha etkili ve verimli yürütülebilmesi
amacıyla 5 ilde (Ankara, Adana, Bursa, İstanbul, İzmir) grup
başkanlıkları oluşturulmuştur.
İşyerine gelen müfettiş, işyeri hangi grup başkanlığının görev alanına
giriyorsa o grup başkanlığından gelmektedir.
İş Teftiş Kurulunun Görevleri
• Çalışma hayatı ile ilgili mevzuat çerçevesinde programlı veya program
dışı teftiş, inceleme ve soruşturma yapmak,
• Kayıt dışı istihdamla mücadele etmek, denetimler yapmak ve öneriler
sunmak,
• Çalışma hayatı ile ilgili mevzuatın uygulanmasını izlemek,
• Çalışma şartları, çalışma ortamı, çalışma ilişkileri, iş kazaları ve meslek
hastalıkları, iş sağlığı ve güvenliğine yönelik ihlaller ve benzeri risk
kriterlerine dayanarak işyerleri ve sektörler düzeyinde analizler
yapmak, riskli sektörlerdeki işyerlerinin denetimine öncelik vermek,
• Çalışma hayatı ile ilgili mevzuat çalışmaları yapmak, mevzuatta
aksayan yönleri belirlemek ve alınması gereken önlemleri belirlemek,
• Denetim sonuçlarına ilişkin istatistikler tutmak, derlemek,
değerlendirmek ve yorumlamak.
TEKNİK İŞ MÜFETTİŞLERİ / SOSYAL İŞ MÜFETTİŞLERİ
• İş teftiş kurulunda;
• Teknik iş müfettişleri ve
• Sosyal iş müfettişleri görev yapar.
• Tıp, mimarlık ve mühendislik eğitimi almış olanlar Teknik İş
Müfettişleridir.
• Sosyal bilimler eğitimi almış olanlar ise Sosyal İş Müfettişleridir.
• İş sağlığı ve güvenliği yönünden, Teknik İş Müfettişleri teftiş yaparlar.
• Çalışma koşulları açısından ise Sosyal İş Müfettişleri teftiş yaparlar.
İş Teftiş Faaliyetleri
•
•
•
•
2 Tür Teftiş yapılmaktadır;
Programlı teftiş ve
Program dışı teftişlerdir.
Programlı teftişler, yıllık olarak planlanan ve İş Teftiş Kurulunun
kendi planları ve öncelikleri çerçevesinde yaptıkları teftişlerdir.
Program dışı teftişler, İş Teftiş Kurulunun ihbarı şikâyet ve talep
gibi nedenlerle yaptıkları teftişlerdir.
• Müfettişler, işyerlerine haftanın herhangi bir gününde gündüz veya
gece çalışılan herhangi bir saatte önceden haber vermeden
gelebilirler.
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
• ÇASGEM, çalışma hayatı ve sosyal güvenlik konularında ulusal ve uluslararası
düzeyde eğitim, araştırma, inceleme, yayın, dokümantasyon ve danışmanlık
faaliyetlerinde bulunmaktadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ BAŞKANLIĞI
• İSGÜM, çalışanların sağlıklarının korunması, çalışma ortamındaki iş kazaları ve
meslek hastalıkları risklerinin en aza indirilmesi amacıyla faaliyette
bulunmaktadır.
• İSGÜM’ün merkezi Ankara’dır. (İstanbul, İzmir, Adana, Kocaeli, Bursa, Kayseri)’de
İSGÜM Bölge laboratuarları bulunmaktadır.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
• SGK, sosyal sigortacılık ilkelerine dayalı, etkin, adil, kolay
erişilebilir ve çağdaş standartlarda sosyal güvenlik sistemini
yürütmek amacıyla faaliyette bulunmaktadır.
• Günümüzde; Ankara, İstanbul ve Zonguldak’ta 3 adet Meslek
Hastalıkları Hastanesi bulunmaktadır.
• 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile
sosyal güvenlik alanındaki farklı kanunlar tek bir kanunda
toplanmıştır.
• Kanunda, kısa vadeli sigorta kolları içinde iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolu
da düzenlenmiştir. İş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolundan sadece parasal
yardımlar yapılmaktadır. Sağlık yardımları, genel sağlık sigortası kapsamında
sağlanmaktadır.
• SGK, iş kazası veya meslek hastalığı sonucunda sigortalıya yaptığı her türlü
gider ve ödemeleri, sigortalının zarara uğramasına neden olanlardan geri
isteme (rücu) hakkına sahiptir.
SAĞLIK BAKANLIĞI
• Sağlık Bakanlığı bünyesinde “Türkiye Halk Sağlığı Kurumu”
kurulmuştur. Kurum bünyesinde “Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Daire
Başkanlığı oluşturulmuştur.
MİLLÎ SAVUNMA BAKANLIĞI
• Askerî işyerleri, ÇSGB iş müfettişleriyle aynı yetki ve
sorumluluklara sahip askerî iş müfettişleri tarafından denetlenir.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI
• Madenlerde, ruhsatların verilmesi, denetimi, projelerin incelenmesi
ile ilgili madencilik faaliyetleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
adına Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
ÇSBG iş müfettişleri tarafından madenlere teftişler yapılmaktadır.
• BELEDİYELER
•
•
•
•
•
•
Gayrisıhhi müesseseler ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin ruhsatlandırmak
ve denetlemek belediyelerin görevleri arasındadır. Belediyelerin işyeri çalışma ve açma
ruhsatı verme yetkileri de vardır.
VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Milli Prodüktivite Merkezi, 2011 yılında mevzuatta yapılan değişiklikle Bilim Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’na devredilmiştir
TÜRK STANDARTLARI ENSTİTÜSÜ
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI
ÜNİVERSİTELER
SENDİKALAR
ULUSAL İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONSEYİ
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda, Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi’nin
kurulması düzenlenmiştir.
Konsey, ülke genelinde iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili politikalar ve stratejiler
belirlemekle görevlidir.
Konsey, iş sağlığı ve güvenliği konusunda ihtiyaç, öncelik, politika ve strateji
belirleyerek tarafların görüş ve düşüncelerini açıklamalarını sağlama amacıyla
faaliyette bulunur.
Ünite 3
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
İş Sağlığı ve Güvenliği Yaklaşımı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE ÖNLEYİCİ YAKLAŞIM
ÇALIŞANLARIN KORUNMASI
• İş Sağlığı ve Güvenliğinde Tehlikelerin Tanımlanması
• Risklerden Korunma İlkeleri
• Sistematik risk değerlendirmesi sonucunda işyerlerinde karşılaşılan risklerden
korunma yöntemleri dört ana başlıkta toplanabilir.
1. Mühendislik Çalışmaları
2. İkna ve Teşvik Çalışmaları
3. Ergonomiden Yararlanma
4. Disiplin Önlemleri (En son başvurulacak yöntemdir.)
• İş kazası ve meslek hastalıklarını önlemede kullanılması gereken son yöntem
disiplin sistemidir. Disiplin cezaları, güvensiz hareketleri yapan çalışanlara çeşitli
cezaların verilmesi olayıdır.
• Öncelikli olarak eğitim ve bilinçlendirme yöntemlerinin uygulanması gerektiği
unutulmamalıdır.
İŞ KAZASI ANALİZLERİ VE RAMAK KALA OLAYLAR
• Kazaların nedenlerini açıklayan iki temel teori;
1. Heinrich Teorisi: İş kazalarını bir zincirin halkaları şeklinde tanımlayarak bu
zincirin en zayıf halkasının çalışanların tehlikeli durum ve davranışlarının olduğunu
kabul eder.
2. Domino Teorisi : İş kazalarının oluşumunu birbirini takip eden beş sebeple
açıklamaktadır. Bu sebeplerin mutlaka birbirini takip ederek gerçekleşmesi
gerekir; bunlardan birisi olmadıkça bir sonraki olay meydana gelmez ve zincir
tamamlanmadıkça da kaza ve yaralanma olmaz.
1. Doğal durum
2. Kişisel hatalar
3. Tehlikeli davranış ve durumlar
4. Kaza olayı
5. Yaralanma, zarar veya hasar
• İşyerlerinde yaşanan ramak kala olaylar olabilecek büyük kazaların habercisi
olmasından dolayı, iş sağlığı ve güvenliği çalışmalarında ramak kala bildirim ve
raporlamaları mutlaka sistematik bir şekilde yapılmalıdır.
Tehlikeli Davranış ve Tehlikeli Durumlar
• Tehlikeli Davranışlar:
Çalışanın mesleki yeterlilik eğitimi almaması, işini bilmemesi ve dikkatsizliği,
ruhi, bedeni ve sosyal durumundan kaynaklanan sebepler; tez canlılık, çabuk
heyecanlanma, sinirlilik, maddi ve ailevi durum; kişisel koruyucu donanımı
kullanmamak, “Tehlikeli Davranışlar”a örnek olarak verilebilir.
• Tehlikeli Durumlar:
“Tehlikeli Durumlar”a, yetersiz organizasyon yapısı, yerleşim bozukluğu veya
düzensizliği; kaygan zemin veya bozuk zeminde çalışma; uygunsuz istifleme;
elektrik tesisatının uygunsuzluğu ve kötü aydınlatma; bina yapısı ile ilgili
bozukluklar; kötü termal şartlar (ısıtma-havalandırma), örnek olarak verilebilir.
• Tehlikeli davranışlar, iş kazalarının en önemli nedenlerindendir.
Ünite 4
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
Mevzuatı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLIĞININ ULUSAL KAYNAKLARI
1- 1982 Anayasası
2- 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
3- 4857 Sayılı İş Kanunu
4- 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu
5 -5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
• 01.07.2012’de yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanunu; işverenin “çalışanı gözetme
borcu” düzenlenmiştir.
Buna göre; işveren işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için;
- Gerekli her türlü önlemi almak,
- Araç ve gereçleri noksansız bulundurmak,
• Çalışanlar da iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla
yükümlüdürler.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
• 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu;
30 Haziran 2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak kademeli olarak yürürlüğe
girmiştir. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, işçi değil “çalışan” kavramını
benimsemiştir. Buna göre bu Kanun;
• kamu ve özel sektöre ait bütün işlere ve işyerlerine,
• bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine,
• çırak ve stajyerler de dahil olmak üzere
• tüm çalışanlarına faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.
Böylece İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kişi itibariyle kapsam açısından;
• İş Kanunu ile birlikte, • Borçlar Kanunu, • Deniz İş Kanunu • Basın İş Kanunu tabi özel
işyerleri ile
• Kamu kurum kuruluşlarında istihdam edilen işçileri • Kamu idarelerinde görevli
memurlar ile,
• 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4. maddesinde tanımlanan 4/B ve 4/C
statüsünde çalışan personeli de kapsama almıştır.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
• 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre, işverenler;
• Mesleki risklerin önlenmesi,
• Çalışanlara eğitim ve bilgi verilmesi,
• İşyerinde her türlü tedbirin alınması,
• İşyeri organizasyonun yapılması,
• Sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hâle getirilmesi,
• Mevcut durumun iyileştirilmesi,
• Tedbirlere uyulup uyulmadığını denetlenmesi,
• Sağlık gözetimi yapılması,
• Çalışanların görüşlerini alma ve katılımlarını sağlama,
• İş sağlığı ve güvenliği kurulu kurmakla yükümlüdür (İSGK md. 22/1). 58
• Ayrıca işverenler, araç ve gereçleri noksansız bulundurmakla ve uygunsuzlukların
giderilmesini sağlamakla yükümlüdürler (md 4).
6331 Sayılı İş sağlığı Güvenliği Kanunu ve Kademeli Geçiş
• İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı; 6331 Sayılı İş sağlığı ve Güvenliği
Kanununun vazgeçilmez aktörleridir.
• 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun getirdiği en önemli yenilik
işletmenin büyüklüğüne bakılmaksızın İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı
çalıştırma yükümlülüğüdür.
• Artık elliden az çalışanı bulunan işyerleri de iş güvenliği uzmanı çalıştırmakla
yükümlü olacaktır. Buna göre;
• Elli ve daha fazla çalışanı olan işyerlerinde 01.01.2013 tarihinden sonra işin
sanayiden olup olmadığına bakılmaksızın uzman çalıştırmak zorunluluğu
başlamıştır.
• Elliden az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için
01.07.2016 tarihinde,
• Elliden az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için
01.01.2014 tarihinde,
• Diğer işyeri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra (01.01.2013)
tehlike sınıfına göre iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurmak
zorunda olacaklardır.
Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri
•
•
•
•
İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin maliyeti çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen
süre çalışma süresinden sayılır.
İşveren,
- çalışan fiilen çalışmaya başlamadan önce,
- çalışma yeri veya iş değişikliği,
- iş ekipmanının değişmesi,
- yeni teknoloji uygulanması gibi durumlar nedeniyle ortaya çıkacak risklerle ilgili
eğitimleri verecektir.
Eğitimler,
*çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az bir defa,
*tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az bir defa,
*az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en az bir defa,
* iş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe dönüşünde çalışmaya
başlamadan önce kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli
çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verecek şekilde tekrarlanacaktır.
Herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe
başlatılmadan önce “bilgi yenileme eğitimi” verilmek zorundadır.
İŞYERİ HEKİMİ - İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI
• İşyeri hekimi: Sağlık gözetimi kapsamında yapılacak işe giriş ve periyodik
muayeneler ve tetkikler ile ilgili olarak çalışanları bilgilendirmek ve onların
rızasını almak, gece postaları da dâhil olmak üzere çalışanların sağlık
gözetimini yapmakla görevlidir.
•
İş güvenliği uzmanı: İş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirleri
işverene yazılı olarak bildirmek, işyerinde meydana gelen iş kazası ve meslek
hastalıklarının nedenlerinin araştırılması ve tekrarlanmaması için alınacak
önlemler konusunda çalışmalar yapmakla görevlidir.
İşveren; işyerinden görevlendirilecek işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer
sağlık personelinin görevlendirilmesi konusunda çalışan temsilcilerinin
önceden görüşlerinin alınmasını sağlar.
• Risk değerlendirmesi: Tüm işyerleri için tasarım veya kuruluş aşamasından
başlamak üzere tehlikeleri tanımlama, riskleri belirleme ve analiz etme, risk
kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması, dokümantasyon, yapılan çalışmaların
güncellenmesi
ve
gerektiğinde
yenileme
aşamaları
izlenerek
gerçekleştirilecektir.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
İlişkisi
•
•
•
•
•
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanunu ile iş sözleşmesi ile çalışanlar ve bağımsız çalışanlar birlikte kısa vadeli sigorta
kolları kapsamında düzenlenmiştir.
İş kazası ve meslek hastalığı sigortası geçici veya sürekli gelir kaybına uğrayan sigortalıya
veya onun yakınlarına parasal yardımlar sağlar.
İş kazası; ani bir olay sonucu,
Meslek hastalığı ise; yavaş yavaş ortaya çıkması bakımından birbirinden ayrılır.
İş kazası;
a. Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b. İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına
bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle,
c. Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere
gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d. 4/a’lı çalışan emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için
ayrılan zamanlarda,
e. Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında
meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özre uğratan
olaydır.
İŞ KAZASI ve NEDENLERİ
• 5510 sayılı Kanun’da,
“Olayın iş kazası sayılması için” sadece işyeri koşulları veya işverenin iş güvenliği
önlemlerini almaması nedeniyle meydana gelmesi gerekmediği gibi, kazanın
işverenin otoritesi altında meydana gelmesi yeterlidir.
İşyeri ile doğrudan ya da dolaylı olarak bile ilgisi olmayan 3. kişilerin eylemleri ya
da doğal afetler gibi; yıldırım düşmesi, deprem, sel gibi doğal olayların neden
olduğu bazı kazalar da iş kazası sayılabilmektedir.
İş Kazasının nedenleri;
•
•
•
•
•
•
•
kullanılan teknolojinin geriliği,
güvenlik önlemlerinin yetersizliği,
mevzuatın çalışanların tamamını kapsamaması,
kayıt dışı ekonominin yaygınlığı,
çalışanların eğitim düzeyinin yetersizliği,
işverenlerin ve çalışanların umursamazlığı,
sosyal güvenlik sistemlerinin yetersizliği gibi konu ile ilgili bileşenler sayılabilir.
Ünite 5
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İşveren Tarafından Yürütülecek
İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri”
İŞVERENLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ
•
•
•
•
•
•
•
•
•
İşverenlerin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre;
gerekli her türlü önlemi alma, (“objektif özen yükümlülüğünden )
denetleme,
çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini verme,
bilgilendirme,
işyerinde risk değerlendirmesi yapma,
işyerinde gerekli araç ve gereç temin etme,
Mevcut durumun iyileştirilmesi,
çalışanların sağlık gözetimini yerine getirme ve
iş kazasını ve meslek hastalığını bildirerek kayıtlarını tutma yükümlülükleri
bulunmaktadır.
• İşverenlerin işyerinde iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak için kanun ve
yönetmelik hükümlerine öncelikli biçimde başvurması ancak bunlarla
yetinmeyerek “gerekli olanı yapması,” bu husustaki şartları sağlaması, araç
ve gereçleri noksansız bulundurması gerekmektedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İÇİN
GEREKLİ HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALMAK
•
İşveren, işyeri dışındaki uzman kişilerden iş sağlığı ve güvenliği konusunda hizmet alabilir.
Bu hizmeti işyeri dışından alması, işverenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
•
Çalışanların, iş sağlığı ve güvenliği anlamındaki yükümlülükleri, işverenlerin
sorumluluğunu etkilemez. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre, işverenlerin,
iş sağlığı ve güvenliği anlamında yapacağı maliyetleri, işçilerine yansıtamayacağı hükme
bağlanmıştır.
•
Denetleme; İşveren gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması ile yetinmemeli,
bu önlemlerin uygulanmasını izlemeli ve denetlemelidir.
Eğitim Verme;
• İşe başlamadan önce,
• Çalışma yeri ve iş değişikliğinde,
• İş ekipmanlarının değişmesi hâlinde,
• Yeni teknoloji uygulanması hâlinde, yapılır.
Risk Değerlendirmesi Yapma
• 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre,
• Risk değerlendirmesi; işyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin
belirlenmesi, bu tehlikelerin riske dönüşmesine yol açan faktörler ile
tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek derecelendirilmesi ve
kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması amacıyla yapılması gerekli çalışmalardır.
• Risk değerlendirme Ekibinde;
- işveren veya işveren vekili,
- iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimleri,
- çalışan temsilcileri,
- destek elemanları,
- çalışan temsilcisi (işyerindeki bütün birimleri temsil edecek şekilde belirlenen
ve tehlike kaynakları ile riskler konusunda bilgi sahibi çalışanlar )yer alır.
Risk Değerlendirmesini Yenilemek
•
•
•
•
Yapılmış olan risk değerlendirmesi, tehlike sınıfına göre;
çok tehlikeli,işyerlerinde 2 yılda bir,
tehlikeli işyerlerinde 4 yılda bir,
az tehlikeli işyerlerinde 6 yılda bir yenilenir.
ayrıca işyerinde belirtilen yeni risklerin ve değişikliklerin ortaya çıkması
hâlinde risk değerlendirmesinin tamamen veya kısmen yenilenmesi gerekir.
SAĞLIK GÖZETİMİ:
• Sağlık gözetiminden doğan maliyet ve bu gözetimden kaynaklı her türlü ek
maliyet işverence karşılanır, çalışana yansıtılmaz. Sağlık muayenesi yaptırılan
çalışanın özel yaşamı ve itibarının korunması açısından sağlık bilgileri gizli
tutulur.
• Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde çalışacaklar, “mesleki eğitim
almadan” çalıştırılamayacakları gibi “yapacakları işe uygun olduklarını belirten
sağlık raporu” olmadan işe başlatılamazlar.
İş Kazasını ve Meslek Hastalığını Bildirme ve Kayıtları Tutma
• İşveren; iş kazalarını, kazadan sonraki 3 işgünü içinde SGK bildiri.
• Sağlık hizmet sunucuları ile işyeri hekimi; kendisine bildirilen meslek
hastalıklarını da üç işgünü içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirir.
• İş kazasının meydana geldiği gün, üç iş günlük süreye dâhil değildir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu
• İşverenin; çalışanı koruma borcu ve gözetme borcu
• Çalışanın ise; işverene sadakat borcu
• Çalışanı gözetme borcu kapsamında, altı aydan fazla sürekli işlerin yapıldığı ve
en az elli çalışanın çalıştığı işyerlerinde; İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu kurulması
öngörülmüştür.
• İş Sağlığı Ve Güvenliği Kurulu,
- işveren veya işveren vekili,
- iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi,
- insan kaynakları, personel, sosyal işler veya idari ve mali işleri yürütmekle
görevli bir kişi,
- bulunması hâlinde sivil savunma uzmanı, bulunması hâlinde formen, ustabaşı
veya usta,
- çalışan temsilcisi, birden çok çalışan temsilcisi olması hâlinde baş temsilciden
oluşur.
İş Güvenliği Uzmanı Çalıştırmak
• İş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğunun tek kişilik
işyerleri için bile mecburidir.
• İşveren, çalışanları arasından “iş güvenliği uzmanı”, “işyeri hekimi”, on ve daha
fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde;
“diğer sağlık personeli” görevlendirir.
(A), (B) ve (C) sınıfı iş sağlığı ve güvenliği uzmanlık belgesi İş Sağlığı ve Güvenliği
Genel Müdürlüğü tarafından verilir.
İş güvenliği uzmanlarının görev alabilmeleri için;
-çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde (A) sınıfı,
-tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde en az (B) sınıfı,
-az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde ise en az (C) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı
belgesine sahip olmaları gerekir.
İşyeri Hekimi Çalıştırmak
İşveren tarafından;
• “işyeri hekimi” olarak görevlendirilecekler işyeri hekimliği belgesine sahip
olmak zorundadır.
• “diğer sağlık personeli” nin de geçerli belgeye sahip olması gerekir.
• İşyeri hekimlerinin görevleri:
• iş sağlığı ve güvenliği konusunda rehberlik ve danışmanlık,
• risk değerlendirilmesine katılma,
• sağlık gözetimi,
• çalışanlara eğitim verilmesi,
• bilgilendirme ve kayıt, ilgili birimlerle iş birliği yapmak.
Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi
Ortak sağlık ve güvenlik birimi kurulabilmesi ve hizmet sunabilmesi için;
• tam süreli iş akdiyle en az bir işyeri hekimi,
• bir iş güvenliği uzmanı ve
• diğer sağlık personeli istihdamı zorunludur .
• Tam süreli görevlendirilenler, başka ortak sağlık ve güvenlik biriminde veya
işyerinde aynı unvanla ya da Bakanlıkça yetkilendirilen eğitim kurumlarında
eğitici unvanıyla görev alamazlar.
• İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 38. maddesi uyarınca; kamu kurumları ile
50 kişiden az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde;
-İşyeri Hekimi ve
-İş Güvenliği Uzmanı çalıştırma
-veya Ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alınması,
Zorunluluğu; 1.7.2016 tarihinde yürürlüğe girecektir.
Ünite 6
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Kazası ve Meslek Hastalığı Kavramı ve
Getirdiği Maliyetler”
•
•
•
İŞ KAZASI KAVRAMI
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) iş kazasını ; “Önceden planlanmamış, bilinmeyen ve
kontrol altına alınamamış olan etrafa zarar verebilecek nitelikteki olay” olarak
tanımlamıştır.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO); “Önceden planlanmamış kişisel yaralanmalara, maddi
zarara ve üretimin durmasına sebep olan olaydır.”
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. maddesinde de;
“Sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özre uğratan olaydır.”
Bir Olay’ ın İş Kazası olabilmesi için;
a. Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b. İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle sigortalı
kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu
nedeniyle işyeri dışında,
c. Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl
işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d. Emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e. Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp
getirilmeleri sırasında meydana gelen ve çalışanı olay anında ya da daha sonrasında
bedenen veya ruhen olumsuz yönde etkileyen olaylardır.
İŞ KAZASI KAVRAMI VE NEDENLERİ
• 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 3. maddesinde iş kazası; “İşyerinde
veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya
vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğratan olaydır.”
• İş Kazalarının Nedenleri
İş kazalarının nedenlerine bakıldığı zaman dört temel faktör; Bunlar:
• İnsan,
• Makine,
• Ortam ve
• Yönetim faktörleridir.
İŞ KAZASI NEDENLERİNDEN “Yönetsel Faktörler”
İş Kazalarında Yönetsel Faktörlerin Etkisi ;
İş kazalarında uygun olmayan personel istihdamı, yönetme, izleme, iletişim
kurma, makine seçimi, kullanımı, bakımı, ilk yardım ve kurtarma, yetersiz
yönetim organizasyonu, yetersiz güvenlik yönetim planı, eğitim ve öğretim
yetersizliği ve yetersiz sağlık kontrolleri gibi yönetsel faktörlerin etkileri sayılabilir.
Ayrıca, Güvensiz davranışlar ve/veya Güvensiz durumlar kazaları ortaya
çıkarmaktadır
Güvensiz davranışlar;
Kabul edilebilir ve yasal güvenlik kurallarına uymayan, kişinin kendisine, başkalarına
ya da alet ve ekipmanlarına zarar veren davranışlar gibi…
İşi bilinçsiz yapmak, dalgınlık, dikkatsizlik, makine koruyucularını çıkarmak, tehlikeli
hızla çalışmak, görevi dışında iş yapmak, iş disiplinine uymamak, işe uygun
makine kullanmamak, kişisel koruyucu donanımları kullanmamak, ekipmanların
ehil kişilerce kullanılmaması, arızalı ekipman kullanımı, ikazlara ve işaretlere
uyulmaması, hatalı çalışma pozisyonları gibi örnekler verebiliriz.
İŞ KAZASI NEDENLERİ devamı
• Güvensiz durumlar;
Normal ve güvenli kabul edilmeyen, düzeltilmezse yaralanmaya, ölüme ve/veya
maddi hasara neden olabilecek durumlar ise güvensiz durumlar olarak
tanımlanmaktadır.
Güvensiz durumlara başka örnekler vermek gerekirse;
- güvensiz ve sağlıksız çevre koşulları,
- topraklanmamış elektrik makineleri,
- işe uygun olmayan el aletleri,
- tehlikeli yükseklikte istifleme,
- kapatılmamış boşluklar,
- işyeri düzensizliği,
- koruyucusuz makine ve tezgâhlar,
- arızalı ekipmanlar,
- çalışma yerinin dağınıklığı, düzensizliği,
- yetersiz denetim sayılabilir.
MESLEK HASTALIKLARI KAVRAMI
• Meslek hastalıkları; işyeri ortamında bulunan faktörlerin etkisiyle meydana
gelen hastalıklardır.
Yapılan İş ile Meslek hastalığının çıkışı/Neden-Sonuç ilişkisi olmalı.
*5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 14.
maddesinde; “Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin
niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden
uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük hâlleridir.”
şeklinde tanımlanmaktadır. Meslek hastalıkları etkenle çalışanın ilk temasından
1 hafta ile 30 yıl sonra ortaya çıkabilmektedir.
Çalışanlar arasında meslek hastalıklarından daha sık görülen işle ilgili hastalıklar;
kalp hastalıkları, kronik akciğer hastalıkları, kas iskelet sistemi hastalıkları gibi
kronik ve dejeneratif hastalıklardır.
Meslek Hastalıklarının Tarihçesi ve Sınıflandırılması
• Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kurulduğu yıl olan 1919 yılında ilk meslek
hastalığı olarak “antraks” hastalığını tanımlamıştır.
• İş ve hastalık ilişkisi üç kategoride tanımlanmaktadır:
1. Meslek Hastalıkları:
2. İşle İlgili Hastalıklar:.
3. Çalışanları Etkileyen Hastalıklar:
• Meslek hastalıkları tümüyle önlenebilir hastalıklardır.
İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirimi ve Sonuçları
•
•
•
•
İşverenin, çalıştırdığı bir sigortalının meslek hastalığına tutulduğunu öğrenmesi veya
durumun kendisine bildirilmesi hâlinde , en kısa zamanda tedavi altına alınabilmesini
sağlamak amacıyla bunu, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile kâğıt ortamında ya da
elektronik ortamda ve öğrendiği günden başlayarak üç iş günü içinde Sosyal Güvenlik
Kurumuna bildirmekle yükümlüdür.
İşverenin bildirim yükümlülüğü, hâlen çalıştırdığı çalışanlarla sınırlıdır. İşten ayrılanlardan
sorumlu değildir.
Bildirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen veya haber verme kâğıdında belirtilen bilgiyi
“kasten eksik” veya “kasten yanlış” bildiren işverenler, haber verme kâğıdında yazılı
bilginin eksik veya yanlış olmasından doğan ve ileride doğacak SGK’nın zararlarından
sorumlu tutulur.
Bildirimin zamanında yapılmaması nedeniyle, sigortalının tedavi süresinin uzaması veya
malül kalması yüzünden doğan SGK’nın zararlarından işveren sorumlu tutulmakta ve bu
sebeple yapılan harcamalar işverenden tahsil edilir.
İş Kazalarının Raporlanması:
• İşveren işyerinde meydana gelen ancak yaralanma veya ölüme neden olmadığı halde
işyeri ya da iş ekipmanının zarara uğramasına yol açan veya çalışan, işyeri ya da iş
ekipmanını zarara uğratma potansiyeli olan olayları inceleyerek bunlar ile ilgili raporları
düzenler.”
İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARINDAN DOĞAN MALIYETLER
İş kazaları ve meslek hastalıklarının maliyeti;
- çalışanlar açısından,
- işverenler açısından ve
- ülke ekonomisi açısından olmaktadır.
Maddi ve manevi olarak kayıplar, gelir kayıpları vb.
• Doğrudan Maliyetler
İşverenlerin karşılaşabilecekleri ve parasal olarak ölçülebilen doğrudan
maliyetler şunlar olabilir:
• İşverenlerin SGK’ ye ödedikleri iş kazaları ve meslek hastalıkları primi ile
karşılanan tıbbi müdahale ve hastane masrafları, ilaç bedelleri ile çalışana
ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ve sürekli iş göremezlik gelirleri ile ailesine
ödenen ölüm giderleri,
• Mahkeme masrafları,
• Çalışana, ailesine veya yakınlarına ödenen tazminatlardır.
Ünite 7
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Kazası ve Meslek Hastalıklarının Bildirimi
ve Hukuki Sonuçları”
İş Kazasını Ve Meslek Hastalığını Bildirim Yükümlülüğü Ve
Hukuki Sorumluluğu
•
•
•
İşverenin, işyerinde meydana gelen iş kazasını ve meslek hastalığını bildirim
yükümlülüğü ve meydana gelen zarar nedeniyle hukuki sorumluluğu; gerek 5510 sayılı
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gerekse de 6331 sayılı İş Sağlığı ve
Güvenliği Kanunu’yla düzenleme altına alınmıştır.
İşverenin bu sorumluluk hâli, ilke olarak iş sözleşmesinden doğan, işçiyi gözetme ve
koruma borcundan kaynaklanmaktadır.
İşçinin borcu ise; sadakat borcudur.
•
•
İş Kazasını Bildirim Yükümlülüğü
İş kazası hâlinde, kazaya uğrayan sigortalının ve onun ölmesi durumunda hak
sahiplerinin;
- Sosyal sigorta yardımlarından yararlanabilmesi için kazanın SGK’ya bildirilmiş olması
ve Kurumun da olayı iş kazası olarak kabul etmesi gereklidir.
•
Bu bağlamda, 2006 yılında kabul edilen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanunu ile 2010 yılında kabul edilen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ve 2012 yılında kabul
edilen 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu işvereni, sigortalıyı (veya hak sahiplerini) ve
Kurumu bazı işlemleri yapmakla yükümlü kılmıştır.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na Göre
İş Kazasını Bildirim Yükümlülüğü
•
•
•
•
•
5510 sayılı Kanun’un 13. maddesine göre,
“İş kazasının, 4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi ile 5. maddenin (a) ve (c) bendi
kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından,
- o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve
- SGK’ya da en geç kazadan sonraki 3 iş günü içinde;
(4/b li sigortalı) (b) bendi kapsamında bulunan sigortalı açısından kendisi
tarafından, bir ayı geçmemek şartıyla rahatsızlığının bildirim yapmaya engel
olmadığı günden sonraki 3iş günü içinde SGK’ya bildirilmesi zorunludur” (5510
sayılı SSGSSK m.13/2-a,b).
“Yetkili kolluk kuvvetleri”, iş kazasının olduğu yerde görevli jandarma veya polistir.
İş kazası kolluk kuvvetlerinden herhangi birine değil, kazanın olduğu yere göre,
bunlardan hangisi görevliyse onun yetkili karakoluna bildirilir.
Not: 4/b’liler için kolluk kuvvetlerine bildirim zorunluluğu yoktur.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na Göre
İş Kazasını Bildirim Yükümlülüğü
•
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu md.14 “iş kazalarının kayıt ve bildirimi” şöyle;
“İşveren, bütün iş kazalarının ve meslek hastalıklarının kaydını tutar, gerekli incelemeleri
yaparak bunlar ile ilgili raporları düzenler”
•
Aynı maddenin (b) bendinde, “İşveren, işyerinde meydana gelen ancak yaralanma veya
ölüme neden olmadığı hâlde işyeri ya da ekipmanının zarara uğramasına yol açan veya
çalışan ya da iş ekipmanını zarara uğratma potansiyeli olan olayları inceleyerek bunlar ile
ilgili raporları düzenler” hükmü yer.
•
Risk değerlendirmelerine esas alınan raporlar düzenlenir.
İŞVERENLER VE SAĞLIK KURULUŞLARININ İŞ KAZASI VE
MESLEK HASTALIĞINI BİLDİRİMİ
•
•
•
•
6331 sayılı Kanun’un 14. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinde ise bildirim yükümlülüğü düzenleme
altına alınmıştır. Söz konusu hükme göre,
“İşveren iş kazalarını kazadan sonraki 3 iş günü içinde, SGK’ya bildirmekle yükümlüdür” (6331 sy.
İSGK m.14/2-a). İşverene bildirim yükümlülüğü getirilmesindeki amaç, kazaya uğrayanın veya
sigortalının ölmesi hâlinde hak sahiplerinin sosyal sigorta yardımlarından yararlanabilmesi için
Kurumun bu durumdan haberdar edilmesi gerekliliğidir.
Sağlık hizmeti sunucuları; kendilerine intikal eden iş kazalarını,
Yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucuları ise; meslek hastalığı tanısı koydukları vakaları en geç 10 gün
içinde SGK’ya bildireceklerdir (6331 sayılı İSGK m.14/4).
Meslek Hastalığını Bildirim Yükümlülüğü
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na Göre Meslek Hastalığını
Bildirim Yükümlülüğü;
•
•
•
•
•
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 14/4’ e göre, “Meslek
hastalığının, 4/a’lı ve 5. madde kapsamında bulunan sigortalılar açısından, sigortalının
meslek hastalığına tutulduğunu öğrenen veya bu durum kendisine bildirilen işveren
tarafından;
4/b’li sigortalı açısından ise kendisi tarafından,
bu durumun öğrenildiği günden başlayarak üç iş günü içinde;
iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile Kuruma bildirilmesi zorunludur” (5510 sayılı
SSGSSK m.14/4-a, SSİY m.36/4-a,b).
5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin (a) bendi kapsamında tarım ve orman işlerinde hizmet
akdiyle süreksiz olarak çalışan ve meslek hastalığına tutulduğunu öğrenen sigortalıların
kendileri veya bu durum kendisine bildirilen işveren tarafından durumun öğrenildiği
günden başlayarak 3 iş günü içerisinde Kuruma bildirilmesi gerekir (SSSİY m.36/4c).
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na Göre
Meslek Hastalığını Bildirim Yükümlülüğü
•
•
İşverenin, meslek hastalığını bildirim yükümlülüğü ise yine aynı Kanun’un 14.
maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinde düzenleme altına alınmıştır.
“İşveren, sağlık hizmeti sunucuları veya işyeri hekimi tarafından kendisine bildirilen
meslek hastalıklarını;
-öğrendiği tarihten itibaren,
- 3 iş günü içinde SGK’ya bildirmekle yükümlüdür”
İŞVERENİN BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜNE AYKIRI DAVRANIŞININ
YAPTIRIMI
•
•
•
•
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na Göre İş Kazasını Bildirim
Yükümlülüğüne Aykırılığın Yaptırımı:
4/a’lı Sigortalı açısından; 5510 syK./ 21. maddesine göre,
“İş kazasının 13. maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde belirtilen sürede işveren tarafından Kuruma
bildirilmemesi hâlinde bildirim tarihine kadar geçen süre için sigortalıya ödenecek geçici iş
göremezlik ödeneği, Kurumca işverenden tahsil edilir” hükmü yer almaktadır (5510 m.21/2).
4/b’li Sigortalı açısından;
Kanun’da, bağımsız çalışan sigortalıların iş kazasını geç bildirmeleri de bir yaptırıma bağlanmıştır.
Gerçekten, 5510 sayılı Kanun’un 22. maddesindeki hükme göre, “13. maddenin 2. fıkrasının (b)
bendinde belirtilen (bağımsız çalışan sigortalılar tarafından); iş kazasının anılan bentte belirtilen
süre içinde Kuruma bildirilmemesi durumunda, sigortalıya yapılacak iş göremezlik ödenekleri
bildirim tarihinden itibaren ödeneceği düzenleme altına alınmıştır.” (5510 sayılı SSGSSK m.22/2).
Böylece, sigortalı iş kazasını Kuruma bildirmekte geciktiği her gün için geçici iş göremezlik
ödeneğinden yoksun kalacaktır.
İŞ KAZASININ “İŞ KAZASI SAYILMASI” İÇİN;
•
İşverenin; Kurumca hazırlanan iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesini usulüne uygun şekilde
doldurarak Kuruma vermesi, olayın iş kazası sayılması için yeterli değildir.
•
Kurum ünitesince bildirilen kazanın iş kazası sayılıp sayılmayacağı, bildirge ve ekli belgeler esas
alınarak denetim ve kontrolle görevli memurları ve Bakanlık iş müfettişleri tarafından
incelenir/soruşturulabilinir.
•
Yaptırılabilecek inceleme veya soruşturma sonunda yazılı olarak bildirilen hususların gerçeğe
uymadığı ve olayın iş kazası olmadığı anlaşılırsa; Kurumca bu olay için yersiz olarak yapılmış
bulunan ödemeler, ödemenin yapıldığı tarihten itibaren gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlardan,
96. madde hükmüne göre tahsil edilir” (5510 sayılı SSGSSK m.13/4).
•
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na Göre İş Kazasını Bildirim Yükümlülüğüne Aykırılığın
Yaptırımı :
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 26. maddesinin (e) bendinde, “14. maddesinin 2.
fıkrasında belirtilen yükümlülüklere aykırı davranan işveren hakkında, idari para cezası
öngörmektedir” hükmü yer almaktadır (6331 sayılı İSGK m.26/1-e).
•
Meslek Hastalığını Bildirim Yükümlülüğüne Aykırılığın Yaptırımı
•
•
•
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na Göre Meslek Hastalığını Bildirim
Yükümlülüğüne Aykırılığın Yaptırımı:
Meslek hastalığının süresinde Kuruma bildirilmemesi veya kasten eksik yahut yanlış bildirim
yapılması hâlinde, buna neden olan İşverenden yahut (kendi bildirimini yapmayan 4/b’li
sigortalıdan), Kurumca bu durum için yapılmış bulunan masraflar ile ödenmişse geçici iş göremezlik
ödeneği tahsil edilir. (5510syk.14/4).
Meslek hastalığı ile ilgili bildirimler üzerine gerekli soruşturmalar, Kurumun denetim ve kontrol ile
yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri aracılığıyla yaptırılabilir (5510
sayılı SSGSSK m.14/5; SSİY m.36/4).
•
İş kazasında olduğu gibi meslek hastalığında da yardımlar bakımından öncelikle Kurumun
sorumluluğu söz konusudur. Ancak bu yardımların Kurum tarafından yapılabilmesi için iş
kazasında olduğu gibi meslek hastalığının da süresinde veya gecikmiş olarak da olsa Kuruma
bildirilmesi gerekmektedir.
•
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na Göre Meslek Hastalığını Bildirim Yükümlülüğüne
Aykırılığın Yaptırımı :
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu da iş kazası açısından düzenlediği esaslara paralel olarak
meslek hastalığının da bildirilmesi yükümlülüğüne aykırılık hâlinde işveren hakkında idari para
cezası öngörmektedir (6331 sayılı İSGK m.26/1-e). Bu cezanın uygulanması halinde 5510 sy.
Kanundaki idari para cezası uygulanmaz.
•
İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI NEDENİYLE İŞVERENİN
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU KARŞISINDAKİ SORUMLULUĞU
•
•
•
•
•
•
Sigortalı, işverenin eylemi dolayısıyla ya da kendi eylemi dolayısıyla iş kazasına ya da meslek
hastalığına uğrayabilir.
Sigortalı kendi eyleminden dolayı bir iş kazasına ya da meslek hastalığına yakalanmışsa Kurumun ona
rücu hakkı söz konusu değildir. Bu durumda parasal yardımlarda belirli oranlarda indirim söz konusu
olmaktadır.
Kurum bunun dışında kaza veya hastalığın oluşumunda işverenin sorumluluğu söz konusu ise yaptığı
harcamaları geri isteme hakkına sahiptir.
İş kazası ve meslek hastalığı hâlinde işverene açılacak olan rücu davasında önce 5510 sayılı Kanun’un
21. maddesi, daha sonra da 23. maddesi kapsamında işverenin sorumluluğu üzerinde durulacaktır.
İşverene karşı açılacak rücu davasının ilki, “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya
sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana
gelmişse Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması
gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı
veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene
ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır.” (5510 syk.m.21/1).
İş kazasının belirlenen sürede işveren tarafından Kuruma bildirilmemesi hâlinde, bildirim tarihine
kadar geçen süre için sigortalıya ödenecek geçici iş görmezlik ödeneği, Kurumca işverenden tahsil
edilir. (5510 syk.m.21/2).
İş Kazası ve Sonuçları
•
İşverene karşı açılacak rücu davasının ikinci durumunda, işveren işçilerinin Kanun’a uygun olarak
Kuruma sigorta bildirimini yapmamış ise işçilerin iş kazası ya da meslek hastalığına maruz kalmaları
hâlinde, söz konusu maruziyet nedeniyle Kurum, işçiye ya da ölmüşse geride kalan hak sahiplerine
yaptığı tüm masrafları işverenden isteyebilir (5510 syk.m.23/1, 2).
•
İşveren, işçilerini Kuruma uygun olarak bildirdiği takdirde ise ancak Kanun’un 21. maddesi gereği ortaya
çıkan iş kazası işverenin kastı, iş sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almaması yüzünden meydana
gelmişse bu hâlde Kurum işçiye ve Kanun gereği ilgililere yaptığı tüm masrafları sermaye değeri
oranında işverenden rücu sistemine göre talep edebilir. Bunun yanında bu yükümlülüğü yerine
getirmeyen işverenin ayrıca 5510 sayılı Kanunun 102. maddesinde düzenlenen idari para cezaları ile
cezalandırılması Bakanlığın 2015/22 sayılı Genelgesi gereği mümkün olmayacaktır.
•
5510 sayılı Kanun’un 76. maddesindeki hükme göre, “İşveren iş kazasına uğrayan veya meslek
hastalığına tutulan genel sağlık sigortalısına sağlık durumunun gerektirdiği sağlık hizmetlerini derhal
sağlamakla yükümlüdür. Bu amaçla işveren tarafından yapılan ve belgelere dayanan sağlık hizmeti
giderleri ve 65. madde hükümlerine göre yapılacak tüm masraflar Kurum tarafından karşılanır” (5510
sayılı SSGSSK m.76/1).
İşveren, 76. maddenin 1. fıkrasında belirtilen bu yükümlülüklerin yerine getirilmesindeki ihmalinden
veya gecikmesinden dolayı, genel sağlık sigortalısının tedavi süresinin uzamasına veya malul kalmasına
veya malullük derecesinin artmasına neden olursa Kurumun bu yüzden yaptığı her türlü sağlık hizmeti
giderini ödemekle yükümlüdür.
•
•
•
•
•
•
Sağlık raporu alınması gerektiği hâlde sağlık raporuna dayanmaksızın veya alınan raporlarda söz
konusu işte çalışması tıbbi yönden elverişli olmadığı belirtildiği hâlde genel sağlık sigortalısını
çalıştıran işverenlere, bu nedenle Kurumca yapılan sağlık hizmeti giderleri tazmin ettirilir.
Sağlık kurulu raporu ile belli bir işte çalışamayacağı belgelenen 4/a lı sigortalılar bu işte
çalıştırılmaz.
Aksi halde, çalıştıran işverenler, genel sağlık sigortalısının aynı hastalık sebebiyle Kurumca yapılan
masraflarını ödemekle yükümlüdür.
Tedavinin sona erdiğine ve çalışabilir durumda olduğuna dair Kurumca yetkilendirilen hekim veya
sağlık kurullarından belge almaksızın başka işte çalışan genel sağlık sigortalısının aynı hastalığı
sebebiyle yapılan tedavi masrafları ise kendisinden alınır (5510 syk.m.76/3).
Ayrıca “İş kazası ile meslek hastalığı, işverenin kastı veya genel sağlık sigortalısının iş sağlığını
koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca
yapılan sağlık hizmeti giderleri işverene tazmin ettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde
kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır.” (5510 syk.m.76/4).
İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI NEDENİYLE İŞVERENİN
SİGORTALI VE HAK SAHİPLERİ KARŞISINDAKİ SORUMLULUĞU
•
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu; İşçi veya Hak sahiplerinin 3 türlü Dava Açma Hakkı vardır.
1- Maddi Tazminat Davası
2-Manevi Tazminat davası
3-Destekten Yoksun Kalma Davası
•
Birincisi, , bu olaylara maruz kalan ancak hayatta olan işçinin; (Kurumun karşılamadığı zararlar için)
İşverene karşı açacağı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
•
İkincisi, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu işçi ölürse; destekten yoksun kalanların işverene
karşı açacakları destekten yoksun kalma tazminatı davasıdır.
•
SGK’NIN İŞVERENE VEYA 3.KİŞİYE AÇACAĞI RÜCU DAVASI: Üçüncüsü de, Kurumun işçiye ve hak sahiplerine
ödediği ya da ileride ödeyeceği aylık ve masrafların karşılanması için işverene ya da iş kazası veya meslek
hastalığına sebebiyet veren üçüncü kişiye karşı açacağı rücu davasıdır.
MADDİ ve MANEVİ TAZMİNAT DAVALARI
•
İşçiler, bu davalarla iş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle uğradıkları zararların Kurum tarafından
karşılanmayan kısmının işveren tarafından karşılanmasını talep edebilirler.
•
Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesine göre bedensel zarar kalemleri şunlardır;
• Tedavi giderleri,
• Kazanç kaybı,
• Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar,
• Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.
•
Maddi Tazminat; Maddi tazminatın amacı, iş kazası veya meslek hastalığı meydana gelmeden
önce işçi hangi durumdaysa o durumun sağlanmasıdır.
•
Manevi Tazminat: Manevi tazminatın amacı, iş kazasına uğrayan veya meslek hastalığına
yakalanan işçinin ya da yakınlarının çekmiş oldukları bedensel veya ruhsal acı, elem ve ıstırabın
kısmen olsun giderilmesidir.
Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
•
Destekten yoksun kalma tazminatı davasının amacı; Destek yaşamış olsaydı yardım ettiği
kimseye yapabileceği yardım tutarını sağlamaktır.
•
Destekten yoksun kalma tazminatı davası açacak olanlar; sadece mirasçılar veya kurum
tarafından kendisine gelir bağlananlar değil, işçi hayatta iken kendisine sürekli destek verdiği
veya vereceği kuvvetle muhtemel olan kişilerdir.
İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SİGORTASINDAN
SAĞLANAN HAKLAR
•
•
5510 sayılı Kanun kapsamında iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sigortalıya yapılacak
yardımlar;
1- Sağlık yardımları ve
2- Parasal yardımlardır.
Bu risklerle karşılaşan sigortalılara yapılacak sağlık yardımları ise aynı Kanun içinde yer alan
“Genel Sağlık Sigortası” içinde düzenleme altına alınmıştır.
Parasal Yardımlar;
•
•
•
•
•
Geçici İş Göremezlik Ödeneği;
Geçirdiği iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle sigortalının geçici olarak çalışamama hâlidir.
İş kazası veya meslek hastalığı dolayısıyla işinde geçici bir süre çalışamayacağı doktor raporu ile
saptanan sigortalıya,
Çalışmadığı her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir (5510 syk.16/1-a).
Geçici iş göremezlik ödeneği, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu çalışamadığı için
ücret gelirinden yoksun kalan sigortalının bu gelir kaybını telafi etme amacına yöneliktir.
GEÇİCİ İŞGÖREMEZLİK ÖDENEĞİ
•
Bu ödeneğe hak kazanmak için; sigortalının belirli bir süre çalışmış olma ve Kuruma belirli bir
miktar prim ödemiş olması koşulu aranmaz. Bu ödeneğe hak kazanmak için aranan tek şart
sigortalı olmaktır.
•
Geçici iş göremezlik ödeneği, iş kazası ve meslek hastalığı hâlinde göremezliğin devam ettiği
müddetçe, iş göremez duruma düştüğü her gün için verilir (5510 SYK.m.18/1-a).
•
Meslek hastalığı, sigortalının sigortalı olarak çalıştığı son işinden ayrıldığı tarihten bir yıl geçtikten sonra meydana
çıkmış ise günlük kazancı, bu son işinden ayrıldığı tarih esas alınarak Kanunun 17. maddesindeki hükümlere göre
hesaplanır (5510 sayılı SSGSSK m.17/4).
•
Geçici iş göremezlik ödeneği, sigortalıya belirli bir süreyle sınırlı olmaksızın sağlık durumuna göre,
tedavi ve istirahatinin devam ettiği sürece verilir.
ÖDENECEK GEÇİCİ İŞGÖREMEZLİK ÖDENEĞİ TUTARI:
• İş kazası ve meslek hastalığı hâlinde verilecek geçici iş göremezlik ödeneği,
- Sigortalının yatarak tedavisinde 17. maddeye göre hesaplanacak günlük kazancının yarısı,
- Ayakta tedavilerde ise üçte ikisidir.
Sürekli İş Göremezlik Geliri
•
İki tür Sürekli İşgöremezlik Hali sözkonusu:
1-Sürekli Tam İşgöremezlik (Sigortalının meslekte kazanma gücünü %100 kaybetmesi hali)
2-Sürekli Kısmi İşgöremezlik (Sigortalının meslekte kazanma gücünü %10’dan %100’e kadar
nispette kaybetmesi hali))
•
Sürekli tam iş göremezlikte; sigortalıya 17. maddeye göre hesaplanacak aylık kazancının %70’i
oranında bir gelir bağlanır.
•
Sürekli kısmi iş göremezlik hâlinde ise %70 oranının iş göremezlik derecesi oranına tekabül eden
miktar kadar ödeme yapılır.
•
Sigortalı başka birinin sürekli bakımına muhtaç ise gelir bağlama oranı %100 olarak uygulanır.
•
Sigortalı iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %10’dan daha az
kaybetmişse sürekli iş göremezlik geliri bağlanmaz.
Ölen Sigortalının Hak Sahiplerine Yapılan Parasal Yardımlar
•
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının gelir bağlanmasına hak kazanan eş, çocuk,
ana ve babasına yapılacak parasal yardımlar;
- Gelir bağlanması (Ölüm aylığı)
- Kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi ve
- Ölüm hâlinde cenaze ödeneği ödenmesi .
•
Sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı
almakta olanların ölümü hâlinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme
yapılmasına hak kazanan eş, çocuk, ana ve babası hak sahibi sayılacaktır.
•
İş kazası ve meslek hastalığı sonucunda ölen sigortalının hak sahiplerine iş kazası ve meslek
hastalığı sigorta kolundan gelir bağlanabilmesi için, sigortalının belirli bir süre sigortalı olması
ve belirli süre prim ödemiş olması şartı aranmamaktadır.
•
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine, 17. madde gereğince
hesaplanacak aylık kazancının %70’i gelir bağlanır.
Dul ve Yetim Aylığı
•
•
İş kazası veya meslek hastalığı sonucunda ölen sigortalının; Dul eşine hesaplanacak gelirin %50’si
gelir olarak bağlanır.
Ancak, aylık bağlanmış çocuğu olmayan dul eşine ise çalışmıyor ve kendi sigortalılığı nedeniyle gelir
veya aylık almıyorsa aylık bağlama oranı %75 olacaktır.
•
İş kazası veya meslek hastalığı sonucunda ölen sigortalının; Yetim Çocuklarına, çalışmıyor veya
kendi çalışmaları nedeniyle gelir veya aylık almıyorlar ise 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi
hâlinde 20 yaşını, yükseköğrenim yapması hâlinde 25 yaşını doldurmayan erkek çocuklarına veya
Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az %60 oranında yitirip malul olduğu anlaşılanların
veya yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla birlikte sonradan boşanan veya dul kalan
kızlarının her birine %25 oranında gelir bağlanır.
•
Bu çocuklardan, sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle ana ve babaları arasında evlilik
bağı bulunmayan veya bulunmakla beraber ana veya babaları sonradan evlenenler ile kendisinden başka aylık alan hak sahibi
bulunmayanların her birine %50 oranında gelir bağlanır.
Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması hâlinde, her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net
tutarından az olması ve diğer çocuklardan hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış
•
•
olması şartıyla ana ve babaya hesaplanacak gelirin toplam %25’i oranında gelir bağlanır. Ana ve babanın her
birinin hissesi %25’i geçemez. Ana ve babanın 65 yaşın üzerinde olması hâlinde ise artan hisseye bakılmaksızın
yukarıda ifade ettiğimiz şartlarla toplam %25 oranında gelir bağlanır.
Hak sahiplerine bağlanacak gelirlerin toplamı sigortalıya ait gelirlerin tutarını geçemez)
Evlenme ve Cenaze Ödeneği Verilmesi
•
Sigortalının ölümü nedeniyle kendisine gelir bağlanmış olan, ancak evlenmeleri
nedeniyle gelirin kesilmesi gereken kız çocuklarına, evlenmeleri ve talepte
bulunmaları hâlinde bir defaya mahsus olmak üzere evlenme ödeneği verilir.
• Cenaze Ödeneği Verilmesi;
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu veya sürekli iş göremezlik geliri, malullük, vazife
malullüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya kendisi için en az 360 gün malullük,
yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş olup da ölen sigortalının; Hak sahiplerine,
Kurum Yönetim Kurulunca belirlenip Bakan tarafından onaylanan tarife üzerinden
cenaze ödeneği ödenir.
Cenaze ödeneği sırasıyla sigortalının eşine, yoksa çocuklarına, o da yoksa ana babasına, o
da yoksa kardeşlerine ödenir.
Ünite 8
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Sağlığı ve Güvenliğinde Risk Faktörleri-I”
İş Sağlığı ve Güvenliğinde Risk Faktörleri
İş sağlığını ve güvenliğini tehlikeye sokan etmenler dört ana başlık altında sınıflandırılabilir:
1. Fiziksel faktörler: Ortam aydınlatması, çalışma ortamındaki Radyasyon(kızılötesi, görünür ve morötesi
radyasyon), Titreşim, Gürültü, Isıl Konfor (Çalışanların zihinsel ve bedensel faaliyetlerini sürdürdükleri
çalışma ortamındaki sıcaklık, nem ve hava dolaşımının çalışanlara rahatlık vermesi)
2. Kimyasal faktörler: Patlayıcı, aşındırıcı, yanıcı veya zehirli maddeler, karışımlar veya bileşimler,
tehlikeli kimyasal maddeler içerisinde yer alır.
3. Biyolojik faktörler: Biyolojik faktörler, hastalığa, aşırı rahatsızlığa ve hatta ölüme neden olan bakteri,
mantar, parazit ve mikro organizmalar olarak sıralanabilir
4. Psikososyal faktörler: İşin tasarımı, organizasyonu ve yönetimiyle olduğu kadar, işin ekonomik ve
sosyal içeriğiyle de bağlantılı olan ve sonucunda gerilim seviyesinin artmasına ve zihinsel ve bedensel
sağlığın bozulmasına neden olan etmenlere psikososyal faktörler denir. İşyerindeki psikososyal faktörler:
• İşin kapsamı, işyerindeki insanlarla olan ilişkiler, süreçlerdeki değişimler, yeniden yapılanma ve
yeteneklerin kullanımı.
• İş yükü, işin temposu ve kontrolünü de içeren işin yoğunluğu ve iş özerkliği.
• Çalışma süresi düzenlemeleri ve iş-yaşam dengesi.
• İşyerindeki kişiler arası ilişkilerin yer aldığı sosyal çevre ve sosyal destek
• İş garantisi ve kariyer gelişimi.
ATIK YÖNETİMİ
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 2 Nisan 2015
tarihinde
Resmî
Gazete’de
yayımlanarak
yürürlüğe
giren
Atık Yönetmelik ile; atıkların oluşumundan bertarafına kadar
çevre ve insan sağlığına zarar vermeden yönetiminin
sağlanmasına, atık oluşumunun azaltılması, atıkların yeniden
kullanımı, geri dönüşümü, geri kazanımı gibi yollar ile doğal
kaynak kullanımının azaltılması ve atık yönetiminin
sağlanmasına, çevre ve insan sağlığı açısından belirli
ölçütlere, temel şart ve özelliklere sahip, bu Yönetmelik’in
kapsamındaki ürünlerin üretimi ile piyasa gözetimi ve
denetimine ilişkin genel usul ve esaslar belirlenmiştir.
Ünite 9
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Sağlığı ve Güvenliğinde Risk Faktörleri-II”
TEHLİKE ve RİSKLER
•
•
•
•
İş kazası ve meslek hastalığı konusunda Tehlike kaynakları:
-elektrik,
-elle kaldırma,
-taşıma,
-yükleme,
-boşaltma,
-istifleme,
-depolama,
-ekranlı araçlar ve el aletleriyle çalışmalar.
Elle yük taşıma ve kaldırma işlemlerinden kaynaklı kas ve iskelet sistemi hastalıklarına
maruz kalan çalışanların iyileştirilmesi ve yeniden işe adapte olması işyeri iş sağlığı ve
güvenliği politikasının önemli bir unsuru olmalıdır.
Amerika Ulusal Mesleki Güvenlik ve Sağlık Enstitüsü (NIOSH) tarafından yayınlanan
yük kaldırma ile ilgili rehberde, tavsiye edilen standart değerler ortalama erkek ve
kadınlar için 23 kg’dır .
Eğer yük ağırsa: 25 kg’den fazla yük taşıyan kişilerin mesleki eğitim alma zorunluluğu
bulunmaktadır.
ELLE TAŞIMADA ÖNLEYİCE KONTROL TEDBİRLERİ
•
•
•
•
•
•
•
Elle taşımadan kaynaklanan risklerin ortadan tamamen kaldırılması ya da kabul
edilebilir risk seviyesine indirilmesi için önleyici tedbirler planlanmalı ve uygulanmalıdır.
Bunun için;
Kaynağından çözme (ortadan kaldırma): Taşıyıcı ya da forklift gibi elektrikli ya da
mekanik bir taşıma aracı kullanarak elle taşıma işlemi ortadan kaldırılmalıdır.
Mühendislik çözümleri (teknik tedbirler): Eğer elle taşıma işlemi mutlaka yapılacaksa
ve kaçınmak mümkün değilse taşıma ve elle kaldırmayı kolaylaştıracak vinç, el arabası
ve vakumlu kaldırma araçları gibi destekleyici araçlarla mühendislik tasarımları
kullanılmalıdır.
Organizasyon ve yönetim planlamaları: Görev değişimi ve yeterli uzunluktaki
dinlenmeler ile maruziyetin azaltılması sağlanmalıdır.
Çalışanlara eğitim verilmesi: Elle taşıma işleminin riskleri ve sağlık üzerindeki olumsuz
etkileriyle ilgili bilgi ve ekipmanların kullanımı ve doğru taşıma teknikleri konusunda
eğitim verilmesi gibi önleyici kontrol tedbirleri .
Ağır bir yükü kaldırmak zorundaysanız çok iyi konsantre olunuz.
Kaldırırken yavaş ve dikkatli hareket ediniz, ani hareketlerden kaçınınız.
Sırtı, omurgayı desteklemek için bütün kaslarınızı kasınız.
DOĞRU TAŞIMA TEKNİKLERİ
1. Bir yükü kaldırmadan önce yükün ağırlığı kontrol edilmeli.
2. Hareket alanı engellerden arındırılmalı, temizlenmeli.
3. Güvenli bir şekilde kaldırılmalı.
4. Ayaklar “ikiye on var” saat pozisyonu şekline getirilmeli.
5. Dizler bükülmeli.
6. Arka düzgün ve dimdik tutulmalı.
7. Boyun, kafa, çene yukarıda tutulmalı.
8. Taşınacak yük sıkıca kavranmalı.
9. Eller ve tutulacak nesnelerin kaygan olmamasına dikkat edilmeli.
10. Taşınacak yük yerden kaldırılırken nesneyi ayak ve vücuda mümkün olduğu kadar yaklaştırmalı.
11. Kaldırırken yükün bacak kaslarına bindiğine emin olunmalı.
12. Eğik, açılı durmamalı, dik bir konumda olunmalı.
13. Eğer ayaklar emniyette ve vücut uygun bir durumda değilse zorlanmamalı.
14. Yük mümkün olduğunca vücuda temas ettirilmeli.
15. Yükün kaldırılmasında ve taşınmasında kollar düz ve aşağı doğru dönmüş bir vaziyette tutulmalı.
İstifleme
İstifleme; malzemelerin düzenli bir şekilde yerleştirilmesine denir. Kademeli istiflemelerin olmadığı durumlarda;
istifleme yüksekliği genel olarak 3 metreyi geçmemelidir. Devrilme ihtimalinin olmadığı malzemelerde,
makineyle istifleniyorsa azami yükseklik makinenin bom yüksekliği kadar olmalıdır.
EL ALETLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ;
-El aletlerinin güvenliği doğru alet seçimiyle başlar. Güvenli olmayan el aletleri ile yapılan çalışmaların risk dereceleri
çok yüksek olabilir. El aletleri ergonomik olmalıdır.
-Kıvılcımın tehlikeli olacağı yerlerde kullanılacak el aletleri, kıvılcım çıkartmayacak malzemeden yapılacak ve bu
nitelikte olmayan aletler, bu yerlerde kullanılmayacaktır.
Elektrikle Çarpma Olayında Yapılması Gerekenler
Elektrikle çalışmalarda meydana gelebilecek çarpılmalarda telaşa kapılmadan yapılması gerekenler aşağıda verilmiştir:
1. Hatalı akım devresi hemen kesilmelidir.
2. Akım kesilmemişse yalıtkan bir cisim kullanarak çarpılan kişinin elektrikle teması kesilmelidir.
3. Akım kesilmemişse çarpılan kişi, elbisesinin kuru olan kısmından tutularak gerilim altındaki bölgeden
uzaklaştırılmalıdır.
4. Çarpılan kişinin çıplak vücuduna dokunulmamalıdır.
5. Kalp durmuş ise kalp masajına başlanmalıdır.
6. Kalp masajı ile birlikte suni solunum uygulanmalıdır.
7. Sıhhi yardım istenmeli ve ambulans çağrılmalıdır.
8. Nakil sırasında, suni teneffüse devam edilmelidir.
9. Kazalı bir örtü ile örtülerek sıcak tutulmalıdır.
EKRANLI ARAÇLARDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
Ekranlı Araçlarda İş Sağlığı ve Güvenliği Tedbirleri
1. Göz muayeneleri yapılmalıdır.
2. Ekipmanların ergonomik olmasına dikkat edilmelidir.
3. Uygun çalışma planı yapılarak, çalışanların periyodik olarak işe ara vermeleri veya
dönüşümlü olarak başka işlerde çalışmaları sağlanmalıdır.
Çalışanların Bilgilendirilmesi
Çalışanlara verilecek eğitim, özellikle aşağıdaki konuları içermelidir:
1. Ekranlı araçlarla çalışmalarda riskler ve korunma yolları,
2. Doğru oturuş,
3. Gözlerin korunması,
4. Gözleri en az yoran yazı karakterleri ve renklerin kullanımı,
5. Çalışma sırasında gözleri kısa sürelerle dinlendirme alışkanlığı,
6. Gözlerin, kas ve iskelet sisteminin dinlendirilmesi,
7. Ara dinlenmeler ve egzersizler.
Gözlerin Korunması
Ekranlı araçlarla çalışmalarda çalışanların gözlerinin korunması için;
1. Ekranlı araçlarla çalışmaya başlamadan önce,
2. Yapılan risk değerlendirmesi sonuçlarına göre işyeri hekimince belirlenecek düzenli aralıklarla,
3. Ekranlı araçlarla çalışmadan kaynaklanabilecek görme zorlukları yaşandığında göz muayeneleri yapılmalıdır.
Ünite 10
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Sağlığı ve Güvenliğinde Risk Faktörleri-III”
İŞYERİ BİNA ve EKLENTİLERİ
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 6331 sayılı İş Sağlığı ve
Güvenliği Kanunu’nun 30. maddesine dayanılarak 17 Temmuz 2013 tarih ve
28710 sayılı Resmî Gazete’de “İşyeri Bina ve Eklentilerde Alınacak Sağlık ve
Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik” yayımlamıştır. Yönetmelik’in amacı,
işyeri bina ve eklentilerinde bulunması gereken asgari sağlık ve güvenlik
şartlarını belirlemektir.
Bu yönetmelik sadece aşağıda belirtilen iş ve yerleri kapsamamaktadır:
a) İşyeri dışında kullanılan taşıma araçlarında veya taşıma araçlarının içindeki
işyerleri,
b) Yapı ve benzeri geçici veya hareketli iş alanları,
c) Maden, petrol ve gaz çıkarma işleri,
d) Balıkçı tekneleri,
e) Tarım veya orman işyerlerine ait işyeri bina ve eklentileri hariç, işyerinin
sınırları içerisinde olmakla beraber işyeri bina ve eklentilerinde çalışanları iş
sağlığı ve güvenliği açısından etkilemeyecek uzaklıkta olan veya işyeri bina ve
eklentileri ile iş sağlığı ve güvenliği açısından etkileşim içerisinde olamayacak
kadar uzak tarım ve orman alanları.
İşyeri Bina ve Eklentilerde Alınacak Sağlık ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin
Yönetmelik”te açıklanan Hususlar:
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Binaların Yapısı ve Dayanıklılığı
Elektrik Tesisatı
Acil Çıkış Yolları ve Kapıları
Yangınla Mücadele
Kapalı İşyerlerinin Havalandırılması
Ortam Sıcaklığı
Aydınlatma
İşyeri Tabanı, Duvarları, Tavanı ve Çatısı
Pencereler
Kapılar ve Girişler
Ulaşım Yolları - Tehlikeli Alanlar
Merdivenler
Yürüyen Merdivenler ve Bantlar
Yükleme Yerleri ve Rampalar
Çalışma Yeri Boyutları ve Hava Hacmi-Çalışma Yerinde Hareket Serbestliği
Dinlenme Yerleri
Yemek Yeme Yeri
Soyunma Yeri ve Elbise Dolabı
Duşlar, Tuvalet ve Lavabolar
Atık Sulara Drenaj Kanalı
İlk Yardım Odaları
Engelli Çalışanlar
İŞYERİ BİNA VE EKLENTİLERİ
Acil Çıkış Yolları ve Kapıları
Acil çıkış kapılarının, acil durumlarda çalışanların hemen ve kolayca açabilecekleri şekilde ve dışarıya
doğru açılır (panik çıkış sistemi) olması gerekir. Raylı veya döner kapılar acil çıkış kapısı olarak
kullanılamaz.
Acil çıkış yolları ve kapıları ile buralara açılan yol ve kapılarda çıkışı zorlaştıracak hiçbir engel
bulunmaması, acil çıkış kapılarının kilitli veya bağlı olmaması gerekmektedir.
Aydınlatılması gereken acil çıkış yolları ve kapılarında, elektrik kesilmesi hâlinde yeterli aydınlatmayı
sağlayacak ayrı bir enerji kaynağına bağlı acil aydınlatma sistemi bulundurulmalıdır.
Tüm çalışanların görebileceği bir yerde iş yerine ait Tahliye planı da bulunması gerekmektedir.
Yangınla Mücadele: 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri, yangınla
mücadele konularında, işyeri dışındaki kuruluşlarla irtibatın sağlanması ve yetkilinin haberdar
edilmesi gibi gerekli düzenlemelerin yapılması için en az bir çalışanını görevlendirmelidir.
TEMİZLİK ve DÜZEN
İşyeri temizliği ve düzeni konusunda günümüzde uygulanan en etkili yöntem 5S kuralıdır.
Kısaca “S” harfi ile başlayan 5 Japonca sözcükten oluşan bir kavramdır. Bu kavramlar;
1. Seiri (Sınıfla); gerekli olmayanı kaldır, gerekli olanı sakla.
2. Seiton (Düzenle); her şeye bir yer ve her şey yerli yerinde.
3. Seiso (Süpür); her şeyin ve her yerin temizlenmesi ve sürekli olarak temiz tutulması.
4. Seiketsu (Standartlaştır); araç, gereç, donanım, alan ve koridorların sürekli ve güvenli
biçimde tertipli, düzenli ve temiz tutulması.
5. Shitsuke (Sürdür); kurallara ve prosedüre uymak ve uygun biçimde sürdürerek takip
etmek.
* İşyerinde temizlik ve düzene dikkat edildiğinde kaza ve yaralanmalar ortadan kalkar,
temiz ve düzenli bir işyerinde daha keyifli çalışılır, zaman kayıpları ortadan kalkar,
sorunlar daha erken teşhis edilir, hata oranı azalır, makine arızaları azalır ve
performansları artar, bütün alanların verimli kullanımı sağlanır, olağan dışı durumlar
bir bakışla fark edilir, çalışan için işyerini benimseme ve iftihar etme nedeni olur,
beraber çalışanlar arasında birlik duygusu gelişir, herkesin birlikte uygulayabileceği bir
sistem oluşur, toplam üretkenlik artar, iş güvenliği sağlanır ve verimlilikle birlikte kalite
artar.
Kullanılacak İşaret Levhaları
1- Yasaklayıcı işaretler: Daire biçiminde, beyaz zemin üzerine siyah piktogram, kırmızı çerçeve
ve diyagonal çizgiden oluşan işaretlerdir.
2- Uyarıcı işaretler: Üçgen şeklinde, sarı zemin üzerine siyah piktogram, siyah çerçeveden
oluşan işaretlerdir.
3- Emredici işaretler: Daire biçiminde, mavi zemin üzerine beyaz piktogramdan oluşan
işaretlerdir.
4- Acil çıkış ve ilk yardım işaretleri: Dikdörtgen veya kare biçiminde, yeşil zemin üzerine beyaz
piktogramdan oluşan işaretlerdir.
5- Yangınla mücadele işaretleri: Dikdörtgen veya kare biçiminde, kırmızı zemin üzerine beyaz
piktogramdan oluşan işaretlerdir.
SAĞLIK ve GÜVENLİK İŞARETLERİ
Yasaklayıcı işaretler; daire biçiminde, beyaz zemin üzerine siyah
piktogram, kırmızı çerçeve ve diyagonal çizgiden oluşan işaretlerdir.
Uyarı işaretleri; üçgen şeklinde, sarı zemin üzerine siyah piktogram,
siyah çerçeveden oluşan işaretlerdir.
Ünite 11
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Sağlığı ve Güvenliğinde Bireysel ve
Organizasyonel Faktörler”
•
•
İŞ KAZALARI ve MESLEK HASTALIKLARI KORUNMA İLKELERİ
Meslek hastalıkları; nedeni belli, önlenebilir, ilerleyici, tekrarlanabilir, maluliyet
bırakan, tazminat gerektiren (bazı durumlarda maluliyet bırakmadan da meslek
hastalığı oluşabilir) bildirimi zorunlu hastalık grubuna girer.
İşyerinde bulunan farklı etkenlere bağlı olarak meslek hastalıkları da farklı türlerde
olabilir. Örneğin fiziksel etkenler ile (gürültü, aşırı sıcaklık, yüksek basınç, radyasyon
vb.) veya kimyasal etkenler (karbon monoksit, çözücüler, arsenik vb.), biyolojik
etkenler, ergonomik etkenler (tekrarlayan hareketler, vücut anotomik yapısına
uygun olmayan çalışmalar), psikososyal etkenler (iş stresi, mobing vb.) ve tozlar
değişik meslek hastalıklarına neden olabilir. Organ ve sistemlere göre yapılan
incelemede en sık görülen meslek hastalığı, deri hastalıklarıdır.
Bu Yönetmelikte meslek hastalıkları 5 grup hâlinde listelenmiştir.
• A Grubu: Kimyasal nedenli meslek hastalıkları
• B Grubu: Mesleki deri hastalıkları
• C Grubu: Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları
• D Grubu: Mesleki bulaşıcı hastalıklar
• E Grubu: Fiziksel nedenli meslek hastalıkları
Meslek Hastalığı Çeşitleri
İşyerinde bulunan farklı etkenlere bağlı olarak meslek hastalıkları da farklı türlerde olabilir.
- Fiziksel etkenler ile (gürültü, aşırı sıcaklık, yüksek basınç, radyasyon vb.) veya
- Kimyasal etkenler (karbon monoksit, çözücüler, arsenik vb.),
- Biyolojik etkenler, ergonomik etkenler (tekrarlayan hareketler, vucut anotomik yapısına uygun
olmayan çalışmalar),
- Psikososyal etkenler (iş stresi, mobing vb.) ve tozlar değişik meslek hastalıklarına neden olabilir.
Kimyasal etkenler sonucu ortaya çıkan; en sık görülen meslek hastalığı, deri hastalıklarıdır.
Toz ekilenimi sonucu ortaya çıkan mesleksel solunum sistemi hastalıkları, en fazla görülen meslek
hastalığı türüdür.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre en sık görülen meslek Hastalıkları:
1. Mesleki solunum sistemi hastalıkları,
2. Kas-İskelet yaralanmalarına bağlı hastalıklar,
3. Mesleki kanser hastalıkları,
4. Ampütasyonlar (uzuv kaybı), kırıklar, göz kaybı vb.
5. Kalp-Damar sistemi hastalıkları,
6. Üreme bozuklukları,
7. Nörotoksik bozukluklar,
8. Gürültüye bağlı işitme kayıpları,
9. Cilt hastalıkları,
10. Psikolojik bozukluklar,
Meslek Hastalıklarında Korunma
Meslek hastalığının nedeni işyerindeki etkenlerdir.
KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR :
1) Toplu korunma uygulamaları
- tehlikesiz olanla değiştirme,
- yalıtım, koruyucu / koruma işine alma, yerel/ genel havalandırma,
- yerel/ genel aydınlatma,
- makine koruyucuları,
- iklimlendirme,
- işaretleme/ sınırlama, uyarı levhaları.
2) Kişiye yönelik tıbbi korunma uygulamaları;
- işe uygun personel seçimi,
- eğitim ve denetim, işe giriş sağlık muayenesi,
- periyodik sağlık muayenesi, geri dönüş sağlık muayenesi, rehabilitasyon çalışmaları, kişisel
koruyucu donanım kullanılması.
Kişisel koruyucu donanımları kullanacak kişiler mutlaka bu donanımların kullanımı ile ilgili eğitim
almalıdırlar.
İLK YARDIM
•
İlk Yardım: Herhangi bir kaza ya da yaşamı tehlikeye düşüren durumda, sağlık görevlilerinin yardımı
sağlanıncaya kadar hayatın kurtarılması ya da durumun daha kötüye gitmesini önleyebilmek amacıyla
olay yerinde, tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamalara ilk
yardım diyoruz.
•
•
•
İlkyardımda ,
• Tıbbi, araç ve gereç kullanılmaz.
• İlaçlı tedavi yapılmaz.
•
•
•
•
İlk Yardımda Temel Uygulamalar(KBK kuralı):
-Koruma
-Bildirme
-Kurtarma’dır.
•
Türkiye’de ilk yardım gerektiren her durumda 112 acil telefon numarası aranmalıdır.
•
İlk yardım bilinmiyorsa asla yaralıya dokunulmamalı ve yaralı kımıldatılmamalıdır.
İlk Yardımda İlk Değerlendirme
Birden fazla yaralı varsa yaralıların durumu değerlendirilmeli ve öncelikli müdahale edilecekler
belirlenmelidir.
İlk yardımda ABC kuralı :
A. (Airway; Hava yolu) Hava yolu açıklığının değerlendirilmesi (Ağız, burun açık mı?)
B. (Breathing; Solunum) Solunumun değerlendirilmesi (Nefes alıyor mu?)
C. (Circulation; Dolaşım) Dolaşımın değerlendirilmesi (Kalp atışı, nabız var mı?)
A. Hava yolu açıklığının kontrolü: Bilinci kapalı olan yaralılarda dil geri kaçarak kusmukla, kanla veya yabancı
maddelerle (toprak vs.) solunum yolu tıkanabilir.
B. Solunumun kontrolü: Ilk yardımcı başını yaralının göğsüne bakacak şekilde yan çevirerek yüzünü yaralının
ağzına yaklaştırıp “Bak-Dinle-Hisset” yöntemi ile solunum yapıp yapmadığını 10 saniye süre ile kontrol eder.
“Bak-Dinle-Hisset” yöntemi ile solunum olmadığına karar verildiğinde derhal yapay solunuma başlanır.
C. Dolaşımın kontrolü: Bilinci kapalı kişide büyük atardamarlardan nabız alınamıyorsa bu kalbin durduğunu
gösterir. Yaralının kalbi durmuş ise kan dolaşımı sağlanamaz ve 5-6 dakika içinde beynin oksijenlenmesi
bozularak beyin hasarı oluşur.
Nabız kontrolü yapılabilecek yerler:
Şah Damarı: Adem elmasının her iki yanındadır.
Kol Damarı: Kolun iç yüzü, dirseğin üstündedir.
Ön-Kol Damarı: Bileğin iç yüzü, başparmağın üst hizasındadır
Bilinç Bozukluklarında İlk Yardım
Bilinç Bozukluğu halleri:
1-Bayılma (Senkop)
2-Şok
3-Koma
- Dış Kanamalarda İlk Yardım: Turnike uygulaması, yaralanmalarda son çaredir
- Organ Kopmalarında İlk Yardım
- İç Kanamalarda İlk Yardım
- Burun Kanamasında İlk Yardım: Yaralı sakinleştirilir, oturtulur, burun kanatları 5 dk. süre ile sıkılır.
Baş öne eğik olmalıdır. Baş arkaya eğilmez çünkü kanama burun arkasından solunum yoluna kaçabilir.
- Kulak Kanamasında İlk Yardım
- Kafatası ve Omurga Yaralanmalarında İlk Yardım
- Kırıklarda İlk Yardım
- Çıkık ve Burkulmalarda İlk Yardım
- Yanıklarda İlk Yardım
Ünite 12
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU
“İş Sağlığı ve Güvenliğinde Tutulması
Gereken Kayıtlar”
KAYITLARA İLİŞKİN KAVRAMLAR
•
•
•
İşyerlerinde yürütülen iş sağlığı ve güvenliğine yönelik çalışmalar yürütülürken belge
sisteminin de kurulması gerekmektedir.
Bazı çalışmalar yasal zorunluluk gereği belgelendirilmek zorundadır.. Belgelendirme;
çalışmaların etkili, sürekli ve sistematik olarak yürütülmesi için gerekli olduğu gibi yasal
zorunluluktur.
Kayıt, belge ve raporların aynı zamanda o işyerini teftişe yetkili iş müfettişine, işyerinin
mevzuata ne ölçüde uyduğunun saptanmasında kolaylık sağlar.
KAYITLARA İLİŞKİN KAVRAMLAR;
•
•
•
•
•
•
Kabul Edilebilir Risk Seviyesi; Yasal yükümlülüklere ve işyerinin önleme politikasına uygun kayıp ve yaralanma
oluşturmayacak risk seviyesini ifade eder.
Önleme: İşyerinde yürütülen işlerin bütün safhalarında iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili riskleri ortadan kaldırmak
veya azaltmak için planlanan ve alınan tedbirlerin tümünü ifade eder.
Ramak Kala Olay Kayıtları;
İşyerinde meydana gelen; çalışan, işyeri ya da iş ekipmanının zarara uğratma potansiyeli olduğu hâlde zarara
uğratmayan olayı ifade eder.
İşyerinde ramak kala olayı meydana geldiğinde, ramak kala olay kayıtları tutulmalıdır.
İşyerinde ramak kala olayı meydana gelmesi hâlinde ortaya çıkabilecek yeni risklerin işyerinin tamamını veya bir
bölümünü etkiliyor olması göz önünde bulundurularak risk değerlendirmesi tamamen veya kısmen yenilenmelidir.
Ramak kala olay kayıtları sadece işyerinde kullanılmak üzere kayıt altına alınır.
TEHLİKE ve RİSK
•
•
Tehlike: İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek çalışanın ve işyerini etkileyebilecek zarar verme,
hasar verme potansiyelini ifade etmektedir.
Risk: Tehlikeden kaynaklanacak kayıp, yaralanma ya da başka zararlı sonuç meydana gelme ihtimalini
ifade etmektedir.
Tehlike ve Risk Ayrımına Örnekler;
Tehlike
• Kaçak akım rölesinin bulunmaması,
• Kabloların dağınık olması.
Risk
• Çalışanların elektrik akımına kapılması sonucu yaralanması, ölmesi.
Tehlike
• Yüksek malzeme istifi.
Risk
• Düşen malzemenin altında kalma, yaralanma, sakat kalma, ölme riski
Tehlike
• Merdivenin korkuluksuz olması.
Risk
• Çalışanların merdivenden
RİSK DEĞERLENDİRMESİ
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 10. maddesi ile 01.01.2013 tarihinde geçerli olmak üzere
bütün işyerlerinde, risk değerlendirme yapma zorunluluğu getirmiştir.
Risk değerlendirmesi ile İşyerinde var olan veya dışarıdan gelebilecek ;
- tehlikelerin belirlenmesi;
- bu tehlikelerin riske dönüşmesine yol açan faktörler ile
- tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek neticelendirilmesi ve
- kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması amacıyla yapılması gerekli çalışmalar risk değerlendirmesi
olarak ifade edilir.
Risk Değerlendirmesinin Yararları:
İşletmeye Sağlayacağı Yararlar
• Sağlık giderleri azalacak,
• Tazminat giderleri azalacak,
• Güvenli çalışma ortamında verimlilik artacak,
• Üretimde kalite yükselecek,
• İşletmenin ekonomik gücü artacak,
• Pazar payı yükselecektir.
RİSK DEĞERLENDİRME EKİBİ
Risk Değerlendirmesi Ekibi
Risk değerlendirmesi işverenin oluşturduğu bir ekip tarafından yapılır.
Risk değerlendirmesi ekibi;:
• İşveren veya işveren vekili,
• İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetini yürüten iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimleri,
• İşyerindeki çalışan temsilcisi,
• İşyerindeki destek elemanı,
• İşyerindeki bütün birimleri temsil edecek şekilde belirlenen ve işyerinde yürütülen çalışmalar
mevcut veya muhtemel tehlike kaynakları ile riskler konusunda bilgi sahibi çalışan.
Belirtelim ki, 10’dan az çalışanı olan ve az tehlikeli işyerlerinde kural olarak hekim ve uzman
bulunmayacağından, ekipte bu konuda eğitim almış işveren vekili bulunmalıdır.
RİSK KONTROL ADIMLARI
Risk Kontrol Adımları
Risklerin kontrolünde aşağıdaki adımlar uygulanır:
a. Planlama:
b. Risk kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması: Riskin tamamen bertaraf edilmesi, bu mümkün değil ise
riskin kabul edilebilir seviyeye indirilebilmesi için aşağıdaki adımlar uygulanır:
1. Tehlike ve tehlike kaynaklarının ortadan kaldırılması,
2. Tehlikelinin, tehlikeli olmayanla veya daha az tehlikeli olanla değiştirilmesi,
3. Risklerle kaynağında mücadele edilmesi.
c. Risk kontrol tedbirlerinin uygulanması.
d. Uygulamaları izlenmesi
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında tüm işyerlerinde risk
değerlendirmesi raporu hazırlanması yükümlülüğü getirilmiştir.
Risk Değerlendirme Raporunun Yenilenmesi
•
•
•
•
•
•
•
•
Belirtilen durumlarda ortaya çıkabilecek yeni risklerin işyerin tamamını veya bir bölümünü
etkiliyor olması göz önünde bulundurularak risk değerlendirmesi tamamen veya kısmen
yenilenir.
a. İşyerinin taşınması veya binalarda değişiklik yapılması,
b. İşyerinde uygulanan teknoloji, kullanılan madde ve ekipmanlarda değişiklikler meydana
gelmesi,
c. Üretim yönteminde değişiklik olması,
ç. İş kazası, meslek hastalığı veya ramak kala olayı meydana gelmesi,
d. Çalışma ortamına sınır değerine ilişkin bir mevzuat değişikliği olması,
e. Çalışma ortamı ölçümü ve sağlık gözetim sonuçlarına göre gerekli görülmesi.
f. İşyeri dışında kaynaklanan ve işyerini etkileyebilecek yeni bir tehlikenin ortaya çıkması.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KAYITLARI
•
•
•
•
•
•
•
•
İş Kazası Kayıtları
İşveren, işyerinde meydana gelen iş kazası ile ilgili;
- işyeri kaza tespit tutanağı düzenler.
-Şahitlerin ifadesi alınır.
-Kaza jandarma veya polise bildirilir.
-İş kazası kâğıt ortamında ya da elektronik ortamda en geç kazadan sonraki 3 iş günü içinde -Sosyal
Güvenlik Kurumuna bildirilir.
-Kazayla ilgili bir dosya hazırlanır, evraklar burada muhafaza edilir.
-Dosyada ayrıca çalışanın sigortalı işe giriş bildirgesi, işe giriş sağlık raporu, kaza tarihinden önceki dört
aya ait ücret hesap pusulalarının sureti, çalışan çizelgesi, eğitim belgesi ile diğer sertifikalar ve kişisel
koruyucu donanım teslim belgeleri yer alır.
•
•
Meslek Hastalığı Kayıtları
İşverenin, çalıştırdığı bir sigortalının meslek hastalığına tutulduğunu öğrenmesi veya durumun kendisine
bildirilmesi hâlinde, bunu meslek hastalığı bildirgesi ile kâğıt ortamında ya da elektronik ortamda ve
öğrendiği günden başlayarak 3 iş günü içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmesi gerekmektedir.
İşveren meslek hastalığı kayıtlarını dosya hâline getirmeli ve işyerinde saklamalıdır.
•
İşyerinde iş hijyeni ölçüm, test ve analiz kayıtlarının saklanmasında mevzuatla belirlenen
süreler esastır. Ancak mevzuatta belirlenmeyenler için saklama süresi 10 yıldır
KAYIT BELGE VE DEFTER
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Sağlık Gözetimi ve Çalışanların Sağlık Muayenesi Kayıtları
İşverenin iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yükümlülüklerinden biri de çalışanların sağlık muayenesini
yaptırmaktır. İşveren aşağıdaki hâllerde çalışanlara sağlık muayenelerini yaptırmak zorundadır:
• İşe girişlerde,
• İş değişikliklerinde,
• İş kazası, meslek hastalığı veya sağlık nedeniyle tekrarlanan işten uzaklaşmalarından sonra işe
dönüşlerinde, çalışanın talep etmesi hâlinde.
İşten ayrılma tarihinden itibaren en az 15 yıl süreyle çalışanların, kişisel sağlık dosyalarını işveren
işyerinde saklar.
Ortam Ölçümü Kayıtları
Kişisel Koruyucu Donanım Kayıtları
MALZEME GÜVENLİK BİLGİ FORM (GBF) KAYITLARI
YILLIK ÇALIŞMA PLANI
YILLIK DEĞERLENDİRME RAPORU
ONAYLI DEFTER :İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı tarafından yapılan tespit ve tavsiyeler ile gerekli
görülen diğer hususların yazıldığı, seri numaralı ve sayfaları bir asıl iki kopyalı şekilde düzenlenmiş, her
işyeri için tek olan defteri ifade eder
İŞ GÖREMEZLİK BELGESİ
İş göremezlik belgesi (2 güne kadar istirahat) formunu, iş yeri hekimleri iki güne kadar hastalık veya iş
kazası nedeniyle istirahat raporu düzenleyebilmektedir. Bu belgeyi işveren işyerinde saklamalıdır
BELGELER VE SAKLAMA
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
İŞVEREN/İŞVEREN VEKİLİ EĞİTİM BELGESİ KAYDI: İşveren/işveren vekili eğitim belgesini almaya hak
kazanmış işveren/işveren vekilleri İSG-KATİP sisteminden tanımladıkları sözleşmenin örneğini işyerinde iş
sağlığı güvenliği dosyasında saklamalıdır.
ÇALIŞMA BELGESİ
İşten ayrılan çalışan, işveren tarafından işinin çeşidinin ne olduğunu ve süresini gösteren bir belge verir
(4857 İş Kanunu m. 28).
FAZLA ÇALIŞMANIN BELGELENDİRİLMESİ
Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırmak için çalışanın yazılı onayının alınması gerekir.
Zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bir
onay aranmaz.
Fazla çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay her yılbaşında çalışanlardan yazılı olarak alınır ve çalışanın
özlük dosyasında saklanır.
İşveren fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırdığı çalışanların bu çalışma saatlerini gösteren bir
belge düzenleyerek imzalı bir nüshasını çalışanın özlük dosyasında saklamalıdır
HİJYEN EĞİTİM KAYITLARI
Gıda, üretim ve perakende işyerlerinde insani tüketim amaçlı sular ile doğal minarelli suları üreten
işyerlerinde bedenine temasın söz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği işyerlerinde çalışanlara
yönelik hijyen eğitimi verilmesi zorunludur.
Hijyen eğitimi alan kişilere Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı öğretim
kurumlarınca kurs bitirme belgesi düzenlenir.
İşveren hijyen eğitimi belgesine sahip personelin hijyen eğitim belgelerinin bir nüshasını iş yerlerinde
bulundurulur
ACİL DURUM PLANI
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Acil durum planı ise işyerinde meydana gelebilecek acil durumlarda yapılacak iş ve işlemler
dâhil bilgilerin ve uygulamaya yönelik eylemlerin yer aldığı planı ifade etmektedir.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 11. maddesi ile işyerlerinde acil duru planları,
yangınla mücadele ve ilk yardım zorunluluğu getirilmiştir.
Acil durumlarla ilgili özel görevlendirilen çalışanların sorumlulukları işverenlerin konuya
ilişkin yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
İşveren işyerlerinde, arama kurtarma, tahliye ve yangınla mücadele konularının
tamamında işverenin bir kişiyi görevlendirmesi yeterlidir.
İşyerinde meydana gelebilecek acil durumlar aşağıdaki hususlar dikkate alınarak belirlenir.
• Risk değerlendirmesi sonuçları,
• Yangın, tehlikeli kimyasal maddelerden yayılım ve patlama ihtimali,
• İlk yardım ve tahliye gerektirecek olaylar,
• Doğal afetlerin meydana gelebilme ihtimali,
• Sabotaj ihtimali,
DESTEK ELEMANI
Destek Elemanının Görevlendirilmesi
Destek elemanı; asli görevinin yanında iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili;
-önleme,
- koruma,
- tahliye,
- yangınla mücadele,
- ilk yardım vb. konularda özel olarak görevlendirilmiş uygun donanım ve yeterli eğitime sahip kişi
olarak tanımlanır. Bu kişi işverence belirlenir.
Tüm işyerlerinde destek elemanının görevlendirilmesi zorunludur. İşveren risk değerlendirmesi iş sağlığı
ve güvenliği ile ilgili koruyucu ve önleyici tedbirler, ölçüm, analiz, teknik kontrol, kayıtlar, raporlar
ve teftişten elde edilen bilgilere, destek elemanı ile çalışan temsilcisinin ulaşmasını sağlamalıdır.
Tahliye
6331 sayılı Kanun’un 12. maddesine göre ciddi, yakın ve önlenemeyen tehlikelerin meydana
gelebilmesi durumunda işveren;
a) Çalışanların işi bırakarak derhal çalışma yerlerinden ayrılıp güvenli bir yere gidebilmeleri için
önceden gerekli düzenlemeleri yapar ve çalışanlara gerekli talimatları verir.
b) Durumun devam etmesi hâlinde, zorunluluk olmadıkça gerekli donanıma sahip ve özel olarak
görevlendirilenler dışındaki çalışanlardan işlerine devam etmesini isteyemez .
DÖKÜMANTASYON
Tatbikat
Hazırlanan acil durum planının uygulama adımlarının düzenli olarak takip edilebilmesi ve
uygulanabilirliğinden emin olabilmek için işyerlerinde yılda en az bir defa olmak üzere
tatbikat yapılır, denetlenir ve gözden geçirilerek gerekli düzeltici, önleyici faaliyetler
yapılır. Sonuçları raporlanır.
Dokümantasyon
Acil durum planı asgari aşağıdaki hususları kapsayacak şekilde dokümante edilmelidir:
• İşyerinin unvanı, adresi ve işverenin adı,
• Hazırlayanların adı, soyadı ve unvanı,
• Hazırlandığı tarih ve geçerlilik tarihi,
• Belirlenen acil durumlar,
• Alınan önleyici ve sınırlayıcı tedbirler,
• Acil durum müdahale ve tahliye yöntemleri,
• Kaçış yolları, toplanma yerleri ve bulunması halinde uyarı sistemlerinin de yer aldığı tahliye planı.
Tahliye planı bina içinde kolayca görülebilecek yerlerde asılı olarak bulundurulur.
- Görevlendirilen çalışanların ve varsa yedeklerinin adı, soyadı, unvanı, sorumluluk alanı ve iletişim
bilgileri,
- İlk yardım acil tıbbi müdahale, kurtarma ve yangınla mücadele konularında işyeri dışındaki kuruluşların
dışında irtibat numaraları yer alır.
İSG EĞİTİMİ VE BELGELENDİRME
•
•
•
•
Acil Durum Planının Yenilenmesi
İşyerinde, belirlenmiş olan acil durumları etkileyebilecek veya yeni acil durumların ortaya çıkmasına
neden olacak değişikliklerin meydana gelmesi hâlinde etkinin büyüklüğüne göre acil durum planı
tamamen veya kısmen yenilenir.
İşyerinde, belirlenmiş olan acil durumları etkileyebilecek veya yeni acil durumların ortaya çıkmasına
neden olacak herhangi bir değişiklik meydana gelmemiş ise acil durum planı 6 yılda bir yapılır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ EĞİTİMLERİNİN BELGELENDİRİLMESİ;
Çalışanlara yönelik yapılan en önemli düzenlemelerden biri de çalışanlara iş sağlığı ve
güvenliği eğitimlerinin verilmesi ve belgelendirilmesidir.
6331 sayılı Kanun’un 17. maddesine göre; işveren çalışanların iş sağlığı ve güvenliği
eğitimlerini almasını sağlar. Bu eğitim;
-işe başlamadan önce,
-çalışma yeri veya
-İş değişikliğinde,
-iş ekipmanın değişmesi halinde veya
-yeni teknoloji uygulanması hâlinde verilir.
Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere uygun olarak yenilenir gerektiğinde ve düzenli
aralıklarla tekrarlanır
İSG EĞİTİMİ
•
•
•
•
İş sağlığı ve güvenliği eğitim konuları üç başlıkta olmalıdır.
1. Genel Konular
2. Sağlık Konuları
3. Teknik Konular
•
•
•
•
İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri en az 8 saat düzenlenmelidir.
Eğitimler değişen ve ortaya çıkan riskler de dikkate alınarak işyerlerinde
3 yılda en az bir defa hazırlanmalıdır.
Eğitim çalışanların kolayca anlayabileceği teorik ve uygulamalı olarak düzenlenecektir.
Eğitimler çalışanlara bireysel ya da gruplar hâlinde uygulanabilir.
Verilen eğitimin sonunda işveren/işveren vekilinin kendi belirleyeceği bir yöntem ile ölçme ve
değerlendirme yapar,
İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin maliyeti çalışana yansıtılamaz. Eğitimde geçen süre
çalışma süresinden sayılır.
İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışanın işe dönüşünde çalışmaya
başlamadan önce kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli
çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir.
Herhangi bir sebeple 6 ay süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi
yenileme eğitimi verilir.
•
•
•
•
İSG EĞİTİMİ TAMAMLAMA BELGESİ
•
•
İş sağlığı ve güvenliği eğitimi sonunda başarılı olanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitim
belgeleri düzenlenir.
Bu belgede, eğitime katılan kişinin adı, soyadı, görev unvanı, eğitim konusu, süresi,
eğitimi verenin adı soyadı, görev unvanı imzası ve eğitim tarihi yer alır.
SORU? & CEVAP
TEŞEKKÜRLER

İLETİŞİM İÇİN;
•
•
•
[email protected]
http://www.facebook.com/smmm.msarigol
Gsm: 532. 514 88 25

•
•
•
•
İSG İLE İLGİLİ YARARLI SİTELER:
http://www.csgb.gov.tr
http://www.casgem.gov.tr
http://www.sgk.gov.tr
http://www3.csgb.gov.tr
•
•
•
•
www.denizlismmmo.org
www.turmob.org.tr.
http://www.tesmer.org.tr
http://rega.basbakanlik.gov.tr

Benzer belgeler