CPT/Inf (2010) 20 Avrupa İşkence ve İnsanlıkdışı veya Onur Kırıcı
Transkript
CPT/Inf (2010) 20 Avrupa İşkence ve İnsanlıkdışı veya Onur Kırıcı
CPT/Inf (2010) 20 Avrupa İşkence ve İnsanlıkdışı veya Onur Kırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesi Komitesi (CPT) tarafından 26-27 Ocak 2010 tarihinde Türkiye'ye gerçekleştirilen ziyaret ile ilgili Türk Hükümeti'ne sunulan Rapor1 CPT/Inf (2010) 20 Bu raporun ve kendisinin verdiği yanıtın yayınlanmasını Türk Hükümeti talep etmiştir. Hükümetin yanıtı CPT/Inf (2010) 21 belgesinde düzenlenmiştir. Strazburg, 9 Temmuz 2010 1 Gayrıresmî çeviri. Çeviren: Osman Đşçi, Redaksiyon: Volkan Ateş. 1 ĐÇĐNDEKĐLER CPT raporunu gönderirken iletilen mektubun bir kopyası …………………………...3 I. GĐRĐŞ………………………………………………………………………… 4 A. Ziyaretin tarihi ve delegasyonun oluşumu..........................................................4 B. Ziyaretin içeriği ve hedefleri.............................................................................. 5 II. ZĐYARET SIRASINDA ELDE EDĐLEN BULGULAR VE ÖNERĐLEN ÖNLEMLER.. 8 A. Kötü muamele. ……………………………………………………………….5 B. Tutukluluk koşulları. …………………………………………………………5 1. Sağlık koşulları………………………………………………………………... 5 2. Rejim………………………………………………………………………….. 6 C. Dış dünya ile temas…………………………………………………………..9 D. Sağlık meseleleri……………………………………………………………10 E. Son sözler……………………………………………………………………..11 2 CPT raporunu gönderirken iletilen mektubun bir kopyası Sayın Kaan Esener Ortaelçi Dışişleri Bakanlığı Avrupa Konseyi ve Đnsan Hakları Genel Müdür Yardımcısı TR - Ankara Strazburg, 18 Mart 2010 Sayın Yetkili, Avrupa Đşkence ve Đnsanlık dışı veya Onur Kırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesi Komitesi'nin (CPT) tarafından 26-27 Ocak 2010 tarihlerinde Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaretin ardından Türk Hükümeti'ne hazırladığı raporu Đşkencenin ve insanlık dışı ya da onurkırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 10 Maddesi, 1 paragrafı uyarınca ekte sunuyorum. Rapor CPT'nin 1-5 Mart 2010 tarihinde gerçekleştirilen 71. toplantısında kabul edildi. CPT tarafından formüle edilen tavsiyeler ziyaret raporunun 10, 19, 25, 28 ve 35 paragraflarında düzenlenmiştir. CPT Türk yetkililerinden bu tavsiyelerin uygulanması için atılan adımlara ilişkin tam bir raporu üç ay içerisinde sunmasını istemektedir. Komite ayrıca bu sürenin Türk yetkililerinin 19, 21, 22, 27 ve 29'dan 31'e kadar olan paragraflarda düzenlenen yorum ve talepler için bilgi sunmaya da yeterli olacağına güvenmektedir. CPT 19. paragrafla ilgili olarak Đmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ndeki mahkûmlara hücre dışı aktivite olarak teklif edilen tüm aktivitelerin ve gerçekleştirilenlerin detaylı bir kaydını önümüzdeki altı ay süresince aylık olarak edinmek istemektedir. CPT raporu ve sürecin bundan sonraki aşamasıyla ilgili her türlü sorunuz için hizmetinizdeyim. Saygılarımla, Mauro Palma Avrupa Đşkence ve Đnsanlık dışı veya Onur Kırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesi Komitesi Başkanı 3 I. GĐRĐŞ A. Ziyaretin tarihi ve delegasyonun oluşumu 1. CPT delegasyonu 26-27 Ocak 2010 tarihlerinde Türkiye'ye Đşkencenin ve insanlık dıışı ya da onur kırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi'nin (bundan sonra “Sözleşme” olarak anılacaktır) 7. Maddesi uyarınca bir ziyaret gerçekleştirdi. Đmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ne (bundan sonra: Đmralı Cezaevi olarak anılacak) odaklanan ziyaret CPT açısından “bu koşullarda olması gereken bir ziyaret olarak göründü. (bakınız Sözleşme Madde 7, Paragraf 1)[1]. 2. Ziyaret CPT'nin aşağıdaki üyeleri tarafından gerçekleştirildi: -Mauro Palma (CPT Başkanı ve delegasyon Başkanı) -Marc Nève -Jean-Pierre Restellini. Bu kişilere Cenevre'den eski Üniversite Adli Tıp Direktörü psikiyatrist Timothy Harding (uzman) ve CPT Sekretaryasından Bölüm Başkanı Michael Neurauter tarafından yardım edilmiştir. B. Ziyaretin içeriği ve hedefleri 3. CPT 2001 yılından beri Abdullah Öcalan'a yönelik muamele ile ilgili kaygılarını dile getirip ve özellikle mahkûmun Đmralı Cezaevinde tek başına tutulmasının potansiyel olarak olumsuz etkilerine tekrar tekrar vurgu yaptı. CPT ilk fırsatta sürekli olarak bu mahkûmun “diğer mahkûmlarla iletişimin ve faaliyetlerinin, daha geniş aktivitenin mümkün olduğu bir yere ilk fırsatta geçirilmesi”konusundaki önemli tavsiyesini tekrar etti [2]. CPT 2008 yılı Mart ayında gerçekleştirdiği 65. toplantısında Abdullah Öcalan'a yönelik muameleyle özellikle yukarıda bahsedilen önemli husus ile ilgili olarak Komite'nin sunduğu tavsiyelerin uygulanmasıyla ilgili Türk yetkililerin o tarihe kadar yapmış olduğu gelişmeleri inceledi. CPT 2007 yılı Mayıs ayında gerçekleştirdiği ziyaretle ilgili rapora Türk yetkililerin verdiği yanıtın bu tavsiyeyi uygulamayı açıkça reddettiği sonucuna ulaştı. Daha’da önemlisi Komite Abdullah Öcalan'ın aile üyelerinin ve avukatlarının Đmralı adasına ulaşım ile ilgili durumun 2006 yılının son çeyreğinde ve 2007 yılının ilk çeyreğinde ilerleme kat etmesine rağmen durumun bir kez daha gerileme olduğunu dikkate aldı. Komite yukarıdaki durum ışığında Sözleşme'nin 10. Maddesinin 2. Paragrafı kapsamında prosedürü etkin hale getirmeye karar verdi [3]. 4 4. Türk yetkililer 12 Haziran 2008 tarihinde Đmralı Cezaevi alanında yeni bir cezaevi inşa etme ve en kısa sürede belirli sayıda mahkûmu adaya nakil etme niyeti ile ilgili olarak Komite'yi bilgilendirdi. Bu konu CPT temsilcilerinin 2008 yılı Ekim ayında Türk yetkililerle gerçekleştirdiği üst-düzey görüşmelerde o dönemki Adalet Bakanı ile ayrıntılı şekilde görüşüldü. Yeni cezaevi inşası 2009 yazında tamamlandı ve Türkiye'deki diğer iki F-tipi cezaevinde (Bolu ve Kırıkkale) ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası çeken beş mahkûm Đmralı Cezaevine nakledildi. Aynı zamanda Abdullah Öcalan da yeni tutuklu binasına nakledildi. 2010 yılı ziyaretinin temel hedefi yukarıda değinilen önemli tavsiyenin uygulanıp uygulanmadığını ve özellikle (a) Abdullah Öcalan’ın diğer mahkûmlarla aktif bir şekilde görüşüp görüşemediğini ve ne ölçüde görüştüğünü, (b) kendisine daha geniş aktivitenin önerilip önerilmediğini olay yerinde istişare etmekti. CPT delegasyonu bu ziyareti Komitenin yetkisi uyarınca Đmralı Cezaevine yeni nakledilen diğer mahkûmlara yönelik muameleyi inceleme olanağı olarak da değerlendirdi. 5. Delegasyon ziyaret süresince Đmralı Cezaevindeki tüm mahkûmlarla tek tek ve ferdi olarak görüşme yaptı. Delegasyon kurumun yönetim ve personelinden de çeşitli kişilerle fikir alışverişinde bulundu. Delegasyon Bursa’da Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Sait Gürlek, Bursa Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı ve ceza infaz sorumlusu Sadık Dölek ve Đmralı Cezaevi Đnfaz Hakimi Yahya Özkök ile görüşmeler gerçekleştirdi. Delegasyon bunların yanı sıra Abdullah Öcalan’ın istişarede bulunduğu çeşitli uzman doktorlarla bir araya geldi. 6. CPT Türk yetkililerine ve bilhassa ziyaret boyunca helikopterle ulaşım imkanı sunduğu için jandarmaya teşekkürlerini sunar. Komite ayrıca iletişim içerisinde olduğu kişi olarak ziyaret öncesinde ve sırasında gerçekleştirdiği yardımlarından dolayı Dışişleri Bakanlığı Avrupa Konseyi ve Đnsan Hakları Genel Müdür Yardımcısı Kaan Esener’e memnuniyetlerini ifade eder. 7. CPT Başkanı ziyaretin sonunda delegasyonun Başkanı olması sıfatıyla Türk yetkililerle iletişime geçti ve onlara Đmralı Cezaevinde tutulan mahkûmlar için rejimin daha da iyileştirilmesi (örnek. daha fazla iletişim ve daha geniş faaliyet olanakları) gereğini vurguladı. Türk yetkililer 24 Şubat 2010 tarihli mektuplarında CPT Başkanı’nı mahkûm rejimiyle ilgili yapılan düzenlemeler hakkında bilgilendirdi. Sunulan bilgi raporun ilerleyen kısmında değerlendirilecektir (bakınız paragraf 18 ve 19). II. ZĐYARET SIRASINDA ELDE EDĐLEN BULGULAR VE ÖNERĐLEN ÖNLEMLER A. Kötü muamele 8. heyet; mahkûmlardan Đmralı Cezaevinde çalışan görevlilere yönelik fiziksel kötü muamele yaptıklarına ilişkin bir suçlamaya ilişkin bilgi edinmedi. Yaklaşık bir yıl önce cezaevi personelinin yapısında önemli bir değişikliğin olduğunu dikkate almak gerekli. Abdullah Öcalan’a göre bu durum görevlilerin tutumu üzerinde pozitif bir etki yaptı. B. Tutukluluk koşulları 1. Maddi koşullar 5 9. Tüm mahkûmlar (Abdullah Öcalan da dahil) yeni inşa edilen cezaevinde tek kişilik hücrelerde kalıyor. Toplamda birbirinin aynı olan dokuz hücre bulunuyor, bunların altısının kapısı bireysel bahçelere (yaklaşık 24 m2 geliyor) açılırken diğer üçünün ortak spor/havalandırma alanı bulunuyor yaklaşık 75 m2 geliyor). Tüm hücreler aynı şekilde dizayn edilmiş ve CPT’nin diğer F-tipi cezaevlerinde gördüğü hücrelere oldukça benziyor; hücreler makul bir ölçüye sahip (2 m2 ölçüsündeki bitişik lavabonun dahil olmadığı şekilde 9.8 m2) ve iyi donatılmış (yatak, küçük masa, iki sandalye, metal dolap, lavabosu olan küçük bir mutfak). 10. Yeni cezaevi tesisinin bir tek önemli kusuru var o da tüm hücrelerdeki gün ışığına az erişim imkanın olmasıdır. Tüm hücrelerde yaklaşık 1 m x 0.5 m ölçüsünde pencere olmasına karşın mahkûmların hücrelerinde ışık veren bir araç olmadan okumaları mümkün değil. Abdullah Öcalan’ın hücresinde spor/havalandırma alanına bakan kapısının bazı yerleri yakın zamanda cam boşluklarla değiştirilse bile [4] (mahkûmun talebi üzerine), gün ışığına erişim yetersiz. Yukarıda tanımlanan problem büyük oranda her hücrenin önünde yer alan uzun bir duvarla çevrelenen (yaklaşık 7 m) dış spor/havalandırma alanından kaynaklanıyor. Bu dizaynın bir diğer sonucu da mahkûmların (en azından kış ayları süresince) güneşi göremeyecek ve güneş ışığından yararlanamayacak olmasıdır; bu durum uzun vadede mahkûmların sağlığı üzerinde zarar verici etkilere neden olabilir. CPT Türk yetkililerine yukarıdaki açıklamalar ışığında Đmralı Cezaevindeki tüm hücrelerde gün ışığına erişimin iyileştirilmesi için gerekli adımları atmasını tavsiye eder. Bu adımlar spor/havalandırma alanlarını çeviren duvarlara değişiklik yapmayı gerektirecektir. 11. Yeni tutukluluk tesisinin maddi koşulları diğer tüm hususlarda genel olarak yüksek standartta. Özellikle eski cezaevi alanı ile karşılaştırıldığında yeni tesis neme karşı daha iyi yalıtım sunuyor. Tüm hücrelerde lavaboların tamamen ayrıldığını (ve bir kapı içerdiğini) dikkate almak gerekiyor. 12. Đmralı Cezaevindeki yeni tutukluluk tesisi içerisinde bir masa tenisi masasıyla donatılan “spor odası” olarak dizayn edilen bir odası ve “hobi odaları” olarak dizayn edilen başka iki geniş oda da barındırıyor. Hobi odalarından birisi dört masa ve sekiz sandalye ile donatılırken; diğer oda ise bir sınıf gibi donatılmış (bir katlanabilir mobilya ve duvarda kara tahta ile birlikte dokuz sandalye). Her üç odada da gün ışığına erişim iyi şekildedir 2. Rejim 13. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası çeken mahkûmlara uygulanan rejimin genel kriterleri Ceza Đnfaz Kanununun 25. Maddesinde belirtiliyor [5]. Đmralı Cezaevinde tutulan mahkûmlara bu hüküm esasına göre sunulacak belirli aktiviteler Cezaevi Yönetim ve Gözetim Kurulu tarafından belirlenmiştir. Ziyaretten kısa bir süre önce cezaevi yönetiminin tarafından bir eğitmen ve sosyal hizmet uzmanının istihdam edildiği de dikkate değer. 14. Uygulamada ziyaret gerçekleştirildiği zaman mahkûmlara hücre dışında sunulan aktiviteler aşağıdaki şekildedir: Tüm mahkûmlar her gün dışarıda gerçekleştirilen iki saatlik egzersizden yararlanıyor (haftanı yedi günü; hücrenin yanındaki spor/havalandırma alanına tek çıkarılıyor), her mahkûm yalnız olarak (hiçbir aktivitenin sunulmadığı) “hobi odasında” haftada bir saat [6] ve yine yalnız olarak kurumun kütüphanesinde ayda iki saat geçirebilir. Ortak aktivite açısından, tüm mahkûmlar “bir saatlik görüşme” için açık ziyaret odalarında (birkaç cezaevi görevlisinin refakatinde) haftada bir kez bir araya gelebilir. 6 Buna ek olarak, ziyaret gerçekleştirildiği zaman üç mahkûma iki defa (her defasında Abdullah Öcalan da olmak üzere) bir saat boyunca masa tenisi oynama izni de verilmiş. 15. Abdullah Öcalan’a daha önce uygulanan sistemle karşılaştırıldığında yukarıdaki düzenlemeler kesin bir ilerleme içeriyor. Hücre dışı egzersiz süresi günde bir saatten iki saate çıkarılmış. Daha’da önemlisi, mahkûm hücrenin dışarısında gerçekleştirilen egzersizin dışında hücre dışı aktivitelerde yer almasına izin verilmiş ve diğer mahkûmlarla haftada bir saat iki defa da ek birer saat şeklinde görüşmesine izin verilmiştir. Ancak bu düzenlemeler doğru yönde atılan yalnızca makul bir adım olarak tanımlanabilir. 16. Đmralı Cezaevindeki diğer mahkûmlar açısından kendilerine daha önce Bolu ve Kırıkkale F-tipi Cezaevlerinde uygulanan sistemle karşılaştırıldığında yukarıda değinilen düzenlemeler daha sıkı bir rejim oluşturmaktadır. Daha önce Bolu F-tipi Cezaevinde tutulan mahkûmlar Đmralı Cezaevine nakledilmeden önce her gün doğrudan bir gözetim olmaksızın diğer iki mahkûmla birlikte ortak egzersiz alanında dört saat hücre egzersizi yaptıklarını belirtti. Buna ek olarak, haftada üç saat on mahkûma kadar olan grupla hücre dışı aktivite (konuşma, spor ve kütüphane) yapmalarına izin verildiğini de belirttiler. CPT tarafından 2009 yılında Türkiye’ye gerçekleştirilen son periyodik ziyarette [7] gezilen Kırıkkale’deki F-tipi Cezaevindeki durumda daha da iyiydi. Bundan dolayı Komite kendisi de bu cezaevinde aynı statüde (örnek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası çekenler) tutulan mahkûmların genellikle hücre dışında gerçekleştirilen egzersiz süresince diğer mahkûmlarla serbestçe ve doğrudan gözetim olmaksızın yaz döneminde günde on iki ve kış döneminde günde dokuz saat görüşmelerine izin verildiğini teyit edebilir. Buna ek olarak, ilgili mahkûmların diğer mahkûmlarla (spor ve konuşma dahil) haftada üç ile yedi saat arasında genellikle on kişilik mahkûm grupları şeklinde görüşmelerine izin veriliyordu. Özetle, mahkûmlar diğer mahkûmlarla hücreleri dışında haftada doksan saate kadar vakit geçirebiliyordu. 17. Paragraf 7’de daha önce belirtildiği gibi CPT Başkanı ziyaret sonrasında delegasyon adına Türk yetkililerle iletişime geçip onlara Đmralı Cezaevinde tutulan tüm mahkûmlar için sistemin daha da iyileştirilmesi (örnek. daha fazla iletişim ve daha geniş faaliyet olanakları) gereğini vurguladı. 18. Türk yetkililer 24 Şubat 2010 tarihli mektupta Đmralı Cezaevinde tutulan mahkûmlara uygulanan sistemle ilgili 4 Şubat 2010 tarihinde itibaren başlayan değişikliklerle ilgili aşağıdaki bilgileri sundu: “[…] belirtilen ziyaret süresince ve sonrasında gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından ilgili Türk yetkililer bu yerdeki mevcut infaz rejiminde daha fazla düzenleme yapmaya karar verdi. Bu bağlamda, Đmralı Cezaevinde aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır: a. Daha önceleri mahkûmların her gün iki saat açık havaya çıkmalarına izin veriliyordu. Cezaevi Yönetim ve Gözetim Kurulu’nun 4 Şubat 2010 tarihli kararıyla bu süre artık günde dört saate çıkarılmıştır. Hükümlü Öcalan’ın kaldığı ve henüz infaz edilmemiş olan iki hücre cezası nedeniyle şu anda bu uygulamaya dahil olmadığını lütfen bilmelisiniz. Ancak Cezaevi Yönetim ve Gözetim Kurulu gelecekte kendisinin iyi halinden ikna olduğunda hükümlü Öcalan’da bu uzatılmış açık hava uygulamasından yararlanabilecektir. b. Mahkûmlar tüm hafta boyunca biriktirilen günlük gazeteleri haftada bir defada alıyordu. 4 Şubat 2010 tarihi itibariyle gazeteler her Salı ve Cuma günü olmak üzere haftada iki defa verilmektedir. c. Mahkûmların birbiriyle konuşma süresi Cezaevi Yönetim ve Gözetim Kurulu kararı uyarınca haftada bir saatten üç saate çıkarıldı. Hükümlüler 4 Şubat 2010 tarihinden itibaren artık her Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günü saat 08.00 ile 09.00’a arasında konuşma etkinliğine katılabiliyor. 7 d. Mahkûmlara “Genç ve Yetişkin Hükümlü ve Tutukluların Eğitim ve Rehabilitasyonu” Genelgesi uyarınca ve “boş vakit, spor ve rehabilitasyon aktiviteleri” bağlamında aşağıda belirtilen aktivitelerden ortak bir şekilde öneriliyor: i. haftada bir saat resim ve el sanatları aktiviteleri, ii. haftada bir saat masa tenisi, iii. haftada bir saat satranç ve dama oyunu, iv. haftada bir saat voleybol, v. haftada bir saat basketbol. e. Cezaevi Yönetim ve Gözetim Kurulu Psiko-sosyal Destek Servisinin 5 Şubat 2010 tarihli yeni hükümlülerin Đmralı Cezaevine uyum ve adapte olma sürecini hızlandırmak için aldıkları disiplin cezalarının ertelenmesini tavsiye eden raporu doğrultusunda yeni hükümlülerin geçmişte aldıkları disiplin cezalarının infazını geçici süreyle erteleme kararı verdi. f. Aşağıda belirtilen aktivitelerin yakın gelecekte Đmralı Cezaevindeki tüm mahkûmlara ortak bir şekilde önerilmesi planlanıyor. Bu aktiviteler Psiko-sosyal Destek Servisinin raporu doğrultusunda hazırlandı ve cezaevi koşulları, düzenlemeleri izin vermesi koşulluyla risk ve güvenlik gereksinimleri ayrıca hükümlülerin rehabilitasyon ve eğitim aktiviteleri süresince gösterdiği çaba ve iyi halleri göz önünde bulundurularak gerçekleştirilecektir: i. "Haftada bir saat boncuk işi, bakır oymacılığı, tahta oymacılığı, bağlama çalma (bir tür Türk müzik aleti), bilardo ve tavla; ii. Haftada bir saat mini futbol ve badminton.” Ayrıca Türk yetkililer, yukarıda belirtilen mektubun ekinde, 4 Şubat 2010 tarihinden beri tüm mahkûmlara “her ayın ikinci ve üçüncü haftası bir saat olmak üzere cezaevi kütüphanesine ortak bir şekilde erişim” hakkı verildiğini belirtti. 19. CPT yukarıda belirtilen ve ortak aktivite olanakları önemli ölçüde arttıran ve aktivite çeşitliliğini düzenleyen gelişmeleri dikkate alıyor. Mahkûmlar artık hücrelerinin dışında toplam haftada (ortalama) 36 ½ saat geçirebiliyor bunun 8 ½ saati birbirleriyle görüşme süresi ve yakın gelecekte tüm mahkûmlar için planlanan haftada iki ek saatlik ortak aktiviteden oluşuyor. Bunların ışığında, CPT son dönemde nakledilen tüm mahkûmların daha önce kaldıkları diğer Ftipi cezaevlerinde hücre dışındaki temrinde birbiriyle görüşmesine izin verildiğinden bu kişilere burada da izin verilmesini önermektedir. Bu amaçla, var olan daha geniş havalandırma bahçesi kullanılmalı ve üç adet küçük bireysel bahçeden ek olarak daha geniş bir bahçe yapılmalıdır. Ayrıca, Komite Abdullah Öcalan’ın hücre dışında gerçekleştirilen temrin süresince diğer tüm mahkûmlarla her türlü temasına/görüşmesine neden izin verilmediğini anlamamaktadır. CPT Đmralı Cezaevi'ndeki mahkûmlara hücre dışı aktivite olarak teklif edilen tüm aktivitelerin ve gerçekleştirilenlerin detaylı bir kaydını önümüzdeki altı ay süresince aylık olarak ayrıntılı şekilde bir rapor istemektedir. 8 20. Orta vade’de hedef Đmralı Cezaevindeki tüm mahkûmların günün makul bir süresini, günde sekiz saat veya daha fazlası, hücrelerinin dışında çeşitlilik temelinde amaçları olan aktivitelerle meşgul olarak geçirmesini sağlamak olmalıdır. 21. CPT bir kez daha Abdullah Öcalan’ın televizyon erişim konusunu dile getirmek istemektedir. Đmralı Cezaevindeki diğer tüm mahkûmların hücresinde bir televizyon bulunmasına rağmen, Komite tarafından geçmişte özel olarak bu teklif ısrarla yapılmasına rağmen Abdullah Öcalan’ın televizyon kiralamasına veya satın almasına hala izin verilmemektedir[8]. Komite Türk yetkililerin bu konudaki görüşü ile ilgili olarak bilgi almak istemektedir C. Dış dünya ile temas 22. CPT 2008 yılı Mart ayından beri Abdullah Öcalan’ın avukatlarının ve aile üyelerinin Đmralı adasına erişiminin önemli ölçüde iyileştiğini memnuniyetle dikkate almaktadır. Daha belirgin olarak 2009 yılı ile ilgili, 52 adet haftalık ziyaretin 42’si planlanan gün’de ve 7’si (kötü hava koşulları nedeniyle) takip eden gün’de gerçekleşti[9]. Bu pozitif eğilimin gelecekte de sürdürülmesi gerekli. Komite Türk yetkililerden Abdullah Öcalan’ın avukatları ve aile üyeleriyle gerçekleştirdiği ziyaretlerle ilgili aylık rapor sunmayı sürdürmelerini talep etmektedir. Komite buna ek olarak, diğer mahkûmlar açısından, 2010 yılı Ocak-Mayıs ayları dönemindeki ziyaret taleplerini ve gerçekleştirilen ziyaretlerin kaydını da edinmek istemektedir. 23. Đmralı Cezaevindeki yeni cezaevi tesisinde kapalı ziyaretler için altı kabin (her birinde tam cam bölme ve telefon bulunuyor) ve bir “masa ziyareti” için oda bulunuyor. Buna ek olarak, avukat ziyaretleri için bir geniş (esas olarak Abdullah Öcalan’ın avukatları tarafından kullanılıyor) ve bir de küçük olmak üzere özel odalar bulunuyor. 24. Ziyaretlerle ilgili yasal hükümler 2007 yılında gerçekleştirilen ziyaretten beri değişmedi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası çeken tüm mahkûmlara, kural olarak, bir saat olmak üzere ayda iki defa-bir kapalı ve diğer açık koşullar altında (“periyodik ziyareti”)-akraba ziyareti izni verilmektedir. [10]. Buna ek olarak, mahkûmların haftada bir saat avukat(lar)ı tarafından ziyaret edilme hakkı bulunmaktadır. 25. Abdullah Öcalan aile üyeleriyle “periyodik ziyareti” gerçekleştirmekten hala etkin bir şekilde mahkûm bırakılıyor [11] ve Komite tarafından önceki ziyaretlerin ardından tekrar tekrar yapılan özel tavsiyeye rağmen kendisinin kullanmadığı ziyaret sürelerini biriktirmesine izin verilmiyor [12]. CPT Türk yetkilileri tüm mahkûmların ayda bir yaşayan en yakın akrabasıyla (Abdullah Öcalan’ın durumunda ise kendisinin erkek veya kız kardeşi) “masa ziyareti” gerçekleştirmesi için (gerekiyorsa mevzuat düzeyinde) gerekli adımları atmaya çağırmaktadır. Komite ayrıca (Đmralı Adasının izole edilmiş coğrafi koşullarını göz önünde bulundurarak) Đmralı Cezaevinde tutulan tüm mahkûmların kullanamadıkları ziyaret süresinin biriktirilmesine izin verilmesini tavsiye etmektedir. 26. CPT 2007 yılı ziyaret raporunda Abdullah Öcalan ve avukatları arasındaki mahrem/gizli görüşmelerle ilgili (Ceza Đnfaz Kanunun 59 Maddesinin 4 Paragrafındaki) nizami yasaklamaya ilişkin kaygılarını açıkladı. Bu konuda şu anda Avrupa Đnsan Hakları Mahkemesi önünde bekleyen bir şikayet konusu olduğundan, Komite avukat görüşmeleri (tüm konuşmaların düzenli olarak kaydedilmesi 9 dahil) [13]) hakkında kesin bir usul belirtmeye ve avukatların anlattıklarına göre ( her ziyaret öncesinde bir aramaya maruz kaldıkları tutuma ilişkin daha fazla görüş açıklamaktan uzak duracaktır. 27. Yeni cezaevi tesisinde görevlilere göre “teknik problemlerden” dolayı henüz çalışmayan bir telefon bulunmaktadır. Delegasyon bu problemlerin kısa süre içerisinde çözüleceği konusunda bilgilendirildi. CPT yeni nakledilen tüm mahkûmların artık ayda iki defa on dakikalık telefon görüşmesi yapabildiğinin teyidini almak istemektedir. 28. Daha açık bir şekilde, Abdullah Öcalan’ın bir mahkûm olarak akrabalarıyla telefon görüşmesi yapmasına izin verilmemesine ilişkin Türk yetkililer tarafından öne sürülen iddialar CPT açısından net değil çünkü böylesi bir görüşme daima gözlemlenebilir [14]. Bundan dolayı, CPT Abdullah Öcalan’ın aile üyeleriyle telefon görüşmesi yapmasına izin verilmesi (görüşmelerin gözlemlenmesi ve gerekli durumlarda kesilmesi) konusundaki tavsiyesini bir kez daha tekrarlamalıdır. 29. Tüm mahkûmların giden ve gelen mektupları kurumun mektup inceleme komisyonu tarafından düzenli olarak kontrol edilip sansürlenmektedir. Bu bağlamda, CPT Türk yetkililerden Đmralı Cezaevindeki tüm mahkûmların mahremiyet temelinde mektup göndermelerine izin verildiğinin teyidini Komiteye bildirmesini istemektedir. D. Sağlık meseleleri 30. delegasyon, Đmralı Cezaevinde mevcut olan sağlık hizmetleriyle ilgili olarak adada her zaman pratisyen bir doktorun bulunduğu konusunda bilgilendirildi. Buna rağmen genellikle adaya kısa süreliğine atanan doktorlar (bakınız paragraf 33) anlaşıldığı kadarıyla her zaman acil bakım konusunda eğitimli olmuyor. Bu bağlamda, Komite tıbben acil olarak tanımlanan durumlara müdahale edebilecek durumda olan tıbbi olanakları (doktor ve diğer olanaklar) adada daima bulunması gerektiği talebini hatırlatır. Bundan başka, olası bir durumda mahkûmların mümkün olan en kısa sürede en yakın hastaneye götürülebilmesini sağlayacak adımlar atılmalıdır. 31. Ayrıca, delegasyon yeni gelen mahkûmlardan bir kaçının adada gerçekleştirilemeyecek özel tıbbi müdahalelere (diş bakımı dahil) ihtiyaç duyduğunu dikkate aldı. CPT Türk yetkililerin ilgili mahkûmların sağlık durumlarıyla ilgili gerekli tedaviyi alması için gereken düzenlemeleri yapacağına inanmaktadır. 32. Delegasyon ziyaret sırasında Abdullah Öcalan’ın sağlık durumunu gözden geçirdi. Genel olarak mahkûmun sağlık durumu 2007 yılındaki ziyaretten beri ilerlemiş. Hala nükseden geniz ve diğer alerjik semptomlar var fakat bunlar belli aralıklarla meydana gelebilecek durumda önemli sağlık problemlerine neden olacak gibi gözükmüyor. Daha’da önemlisi, delegasyonun 2007 yılındaki ziyaretinin bulgularıyla gösterildiği gibi temel hastalığa karşı yaralanma olasılığını sürdürmesine rağmen kendisinin akıl sağlığı durumu da 2007 yılından beri ilerledi ve şu anda hiçbir psikiyatrik bozukluk olmadan tatmin edici düzeyde olarak tanımlanabilir. 33. Abdullah Öcalan’ın sağlık durumuyla ilgili yukarıda değinilen gelişmelere karşın CPT sağlık bakım hükmüyle ilgili tekrar tekrar yaptığı çeşitli özel tavsiyelerin uygulanmamış olmasıyla ilgili kaygılanmaktadır. Birincisi, Abdullah Öcalan her gün yüzeysel tıbbi kontrole (nabız, kan basıncı ve kilosu ölçülüyor) maruz kalmaya devam ediyor ki bu sadece gereksiz değil aynı zamanda ters etki yapıyor. Đkincisi, ziyaretçi doktorların devamlı olarak değişmesi nedeniyle anlamlı bir doktor/hasta ilişkisinin kurulması imkânsızlığını sürdürüyor. Uygulamada, genel pratisyen her hafta değişiyor ve aynı kişi bir daha asla gelmiyor. Dahası, ziyaretten dokuz ay önceki süre boyunca beş farklı psikiyatrist tarafından 10 gerçekleştirilen 12 psikiyatrik konsültasyon [15] iç hastalıkları konusunda farklı on bir uzman tarafından gerçekleştirilen on bir ayrı ziyaretin yanı sıra çeşitli diğer uzmanlar tarafından gerçekleştirilen ek ziyaretler yapılmıştır. Üçüncüsü, ziyaretçi doktorların birbiriyle iletişim halinde olmaması bilhassa endişe verici ve bir şekilde tıbbi konsültasyon koordinasyonu bulunmamaktadır. Genellikle doktorlar ziyaretin ardından bir rapor yazıyor ve bu da daha sonra cezaevi yöneticisine yönlendiriliyor. Bu durum ayrıca tıbbi mahremiyeti ihlal etmektedir. 34. CPT’nin görüşü Abdullah Öcalan’ın konumundaki birinin (ayrıca adada tutulan diğer tüm mahkûmlar için) tıbbi durumunu takip etmek için en uygun biçim aynı genel pratisyenle yapılan düzenli konsültasyonlardır. Bu pratisyen temel iç hastalıkları ve psikiyatri konusunda deneyimli bir doktor olmalıdır. Aylık konsültasyonlar yeterli olacaktır. Pratisyen ihtiyaç halinde uzman doktor ziyareti (iç hastalıkları, psikiyatri, ENT yani KBB) isteyebilmelidir. Đlgili mahkûmlara bu konsültasyonların gizli kalacağı konusunda güvence verilmeli ve cezaevi yönetimine yazılı rapor hazırlanmamalıdır. Herhangi bir nedenden ötürü aynı pratisyen tarafından ziyaretler ayarlanamazsa, bir doktorun yetkin sağlık otoriteleri tarafından tıbbi koordinatör olarak atanması çok büyük önem teşkil etmektedir. Bu doktor düzenli olarak mahkûmları görmese bile, ziyaretçi doktorlar tarafından hazırlanan tıbbi raporları toplama ve analiz etme ve diğer doktorlara öneri sunup, kılavuzluk etmekten sorumlu olmalıdır. 35. CPT 33. ve 34. Paragraflarda belirtilen görüşler ışığında Đmralı Cezaevindeki sağlık hükümlerinin yeniden değerlendirilmesini önermektedir. Sadece tıbbi görevlilerin erişimine izin verilecek şekilde her mahkûm için ayrı ayrı kapsayıcı tıbbi dosyanın hazırlanması için hızlı adımlar atılmalıdır. E. Son sözler 36. CPT delegasyonun bulguları ve Türk yetkilileri tarafından yazılan 24 Şubat 2010 tarihli mektupta belirtilen ek bilgiler temelinde Abdullah Öcalan’ın tutukluluk koşullarının 2007 yılı ziyaretiyle karşılaştırıldığında ilerlemiş olduğu kararına vardı. Mahkûmun “diğer mahpuslarla iletişimin ve daha geniş aktivitenin olanaklı olduğu bir yere geçirilmesi” artık uygulama altında (cf. paragraf 3). Buna ek olarak, Komite Abdullah Öcalan’ın avukatlarının ve aile üyelerinin Đmralı adasına erişimiyle ilgili olarak durumunda belirgin ilerleme olduğunu dikkate aldı. Bundan dolayı, CPT Sözleşme’nin 10. Maddesinin 2. Paragrafı kapsamında 2008 yılı Mart ayında başlattığı prosedürü kapatmaya karar verdi. Ancak CPT Abdullah Öcalan’ın (ayrıca Đmralı Cezaevinde bulunan diğer mahkûmların da) durumunu yakından izlemeye devam edecek ve yukarıda belirtilen ilerlemelerin devam etmediği görüldüğü takdirde ilgili prosedürü yeniden açmakta tereddüt etmeyecektir. [1] CPT Đmralı Cezaevi'ne daha önce Mart 1999, Eylül 2001, Şubat 2003 ve Mayıs 2007 tarihlerinde dört ziyaret gerçekleştirmişti. Tüm ziyaret raporları ve bunlara ilişkin Hükümet yanıtları kamuoyuna duyuruldu ve CPT'nin web sitesinden erişilebilir: www.cpt.coe.int [2] Bakınız, diğeriyle birlikte, 2001 yılı ziyaret raporunun 86. paragrafı (CPT/Inf (2002) 8) ve 2007 yılı ziyaret raporunun 33. paragrafı (CPT/Inf (2008) 13). 11 [3] 10. Madde, 2. Paragraf şu şekildedir: “Đlgili Taraf işbirliği yapmadığı, ya da Komite’nin tavsiyeleri ışığında durumun iyileştirilmesini reddettiği takdir de, Komite, ilgili Tarafa görüşlerini bildirme imkanının verilmesini müteakip, üyelerinin üçte-iki çoğunluğu ile, konu hakkında kamuya bir açıklama yapılmasına karar verebilir.” [4] Bu önlem sıhhi nedenlerle alındı (bakınız paragraf 32). [5] 25. Madde şu şekildedir: “(a) Hükümlü, tek kişilik odada barındırılır. (b) Hükümlüye, günde bir saat açık havaya çıkma ve spor yapma hakkı tanınır. (c) Risk ve güvenlik gerekleri ile iyileştirme ve eğitim çalışmalarında gösterdiği gayret ve iyi hâle göre; hükümlünün, açık havaya çıkma ve spor yapma süresi uzatılabileceği gibi kendisi ile aynı ünitede kalan hükümlülerle temasta bulunmasına sınırlı olarak izin verilebilir. (d) Hükümlü, yaşadığı yerin olanak verdiği ve idare kurulunun uygun göreceği bir sanat veya meslek etkinliğini yürütebilir. (…)” [6] Ziyaret gerçekleştirildiğinde iki “hobi odası” da mahkûmlar tarafından gerçekte kullanılmıyordu. [7] 2009 ziyaretiyle ilgili hazırlanan CPT raporunun 112. paragrafına bakınız. [8] Bakınız, en son yapılan 2007 yılı ziyaretiyle ilgili hazırlanan raporun, 33. Paragrafı CPT/Inf (2008) 13). [9] Đmralı Cezaevindeki diğer mahkûmlarla ilgili olarak, bu kişilerden sadece ikisi şu ana kadar ziyaretçi görüşü gerçekleştirdi; her iki ziyarette 28 Aralık 2009 tarihinde gerçekleşti. Başka ziyaret talebi olmadı. Buna ek olarak, bir mahkûm avukatlarıyla 16 ve 30 Aralık 2009 ile 20 Ocak 2010 tarihinde görüştü ve bir diğer mahkûm avukatıyla sadece 30 Aralık 2009 tarihinde görüştü. [10] Đmralı Cezaevi iç kurallarına göre kapalı ziyaretler her ayın ikinci Pazartesi günü ve “periyodik ziyaretleri” her ayın dördüncü Pazartesi günü şeklinde belirlenmiştir. [11] Kendisinin “periyodik ziyaretleri” hakkına sahip olacak yaşayan anne veya babası, eşi, çocukları veya torunları bulunmamaktadır. [12] Bakınız, en son yapılan 2007 yılı ziyaretiyle ilgili hazırlanan raporun, 33. Paragrafı CPT/Inf (2008) 13). [13] Abdullah Öcalan ve avukatları odanın iki zıt yönündeki (belirli bir uzaklıkta duran) masanın arkasında oturuyor ve bir cezaevi görevlisi genellikle aralarında bir başka masada oturup mikrofon ve kayıt cihazını yönlendiriyor. [14] Bakınız, en son yapılan 2007 yılı ziyaretiyle ilgili hazırlanan raporun, 21. Paragrafı CPT/Inf (2008) 13) ve Türk yetkililerin bu rapora verdiği yanıtın 7. Sayfası (CPT/Inf (2008) 14). [15] Bu bağlamda, durum 2007 yılı ziyaretine göre çok daha olumlu. 1999’dan 2007’ye kadar kendisi aynı psikolog tarafından iki defa görülmüştür. 2007 yılında düzenli olarak aynı psikiyatrist tarafından da görülüyordu. 12