Ahmet ÖNEY - İde Yönetişim
Transkript
Ahmet ÖNEY - İde Yönetişim
1 İÇİNDEKİLER 2 3 5 8 Yıl : 1 Sayı : 1 Eylül 2009 Ayda bir yayınlanır / Yaygın-süreli-ulusal Mevzuat dergisi İde Yönetişim Yayıncılık Ltd. Şti. adına İmtiyaz Sahibi Gökalp KINIK Danışma Kurulu / Yazarlarımız Editör / Ahmet ÖNEY Ahmet ÖNEY / Beklenen Yönetmelik Çıktı Av. Burcu BİRLİK / Belediyelerin Hizmet Yönetimi ve Sosyal Hukuk Devleti İlkesine Uygunluğu Sorumlu Müdür & Genel Yayın Yönetmeni Ahmet ÖNEY 9 Genel Koordinatör Alper KINIK Av. Esra OKUMUŞ / Üst Ölçekli Planların Mahkemelerce Yürürlüğünün Durdurulması veya İptalinin Alt Ölçekli Planlara Etkisi Bilgi İşlem Müdürü Sertaç AKÇAY 12 Mehmet ÖZBUDAK / Şüpheli Alacaklar 14 Doç. Dr. Meltem CANİKLİOĞLU / Sosyal Devlette Eğitim Üzerine Bir Deneme Haber Müdürü Pınar OKÇU 17 Reklam Müdürü Burcu ŞENGÜL Sedat TURAN / Belediyelerde 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunuyla İlgili İkincil ve Üçüncül Düzey Mevzuat Uygulamaları... Satış Müdürü Neşe TOPER Mali İşler Müdürü Sultan ÖZDEMİR 22 Grafik Uygulama & Dizgi Aslı BAĞRIYANIK e-mail:[email protected] 25 Yönetim Yeri 1145/4 Sk. No:11/114 Katlıotopark İş Merkezi Yenişehir - İZMİR Tel : 0(232) 433 57 44 - 433 58 80 - 43356 29 Faks : 0(232) 433 57 46 www.ideyonetisim.com.tr www.yonetisim.com.tr e-mail : [email protected] 29 S. Selçuk SAVUCU / Kentleşme Sürecinde Altyapı Sorunları ve Çözüm Önerileri Prof. Dr. Yaşar UYSAL / Kriz ve Yatırım Teşviklerinde Yeni Dönem Prof. Dr. Zerrin TOPRAK / Bütünleşik Stratejik Yönetişim ve Müzakereci Demokrasi Pratikleri 31 Resmi Gazetede Geçtiğimiz Ay (Ağustos 2009) 62Pratik Bilgiler 99 Kare Bulmaca Basım Yeri GÜLERMAT Tel : 0(232) 433 61 33 Baskı Tarihi 07 Eylül 2009 DERGİ ABONELİĞİ İÇİN Ziraat Bnk. Efes Şb. Hs. No : 1333-44727050-5002 Vakıfbank Gıda Sitesi Şb. Hs. No: 7285370937 Akbank Konak Şb. Hs. No: 61-127414 Halkbank Toptancılar Şb. Hs. No : 0437-10260169 1 DANIŞMA KURULU Ahmet ÖNEY.................................... E. Çal. ve Sos. Güv. Bak. B.müf. & İde Yön. Baş Danışmanı.. Av. Enis DİNÇEROĞLU..................... Ege Belediyeler Birliği Hukuk Danışmanı.......................... Prof. Dr. Ertuğrul ERDİN................. Dokuz Eylül Üniv. Çevre Müh. Bölümü Öğretim Üyesi....... Av. Fırat ÜNVER............................... E. İzmir Büyükşehir Belediyesi 1. Hukuk Müşaviri............ Gökalp KINIK................................... İde Yönetişim Yayıncılık Genel Müdürü (İktisatçı)............... Doç. Dr. Meltem CANİKLİOĞLU....... D.E.Ü. Hukuk Fak. Anayasa Hukuku Böl. Öğretim Üyesi .. Sedat TURAN................................... Ege Belediyeler Birliği & İde Yönetişim Danışmanı........... Selçuk SAVUCU............................... Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisi................................... Prof. Dr. Yaşar UYSAL...................... D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil Fak. İktisat Böl. Öğretim Üyesi ...... Prof. Dr. Zerrin Toprak KARAMAN... D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil. Fak. Kamu Yön. Böl. Öğretim Üyesi YAZARLARIMIZ Ahmet ALTUNTAŞ............................ İzmir Mahalli İdareler Müdürü........................................... Ahmet ÖNEY.................................... E. Çal. ve Sos. Güv. Bak. Başmüf. & İde Yönetişim Danışmanı... Av. Burcu BİRLİK............................. Avukat................................................................................. Celal KAPAN.................................... Sosyal Güvenlik Kurumu Başmüfettişi............................... Av. Esra OKUMUŞ............................ Dinçeroğlu Hukuk Bürosu.................................................. Halil İbrahim BULDAŞ..................... Mahalli İdareler Gen. Müd. Şb. Müdürü- Yerel Yön. Uzm... İsmet Kayıhan KAZANCIOĞLU......... İde Yönetişim Mali Müşaviri & Muhasebe Müdürü............. Mehmet ÖZBUDAK.......................... Yeminli Mali Müşavir........................................................... Mehtap TUNA.................................. Ege Belediyeler Birliği Genel Sekreteri............................. Doç. Dr. Meltem CANİKLİOĞLU....... D.E.Ü. Hukuk Fak. Anayasa Hukuku Böl. Öğretim Üyesi .. Sedat TURAN................................... Ege Belediyeler Birliği & İde Yönetişim Danışmanı........... S. Selçuk SAVUCU........................... Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisi................................... Prof. Dr. Yaşar UYSAL...................... D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil Fak. İktisat Böl. Öğretim Üyesi ...... Prof. Dr. Zerrin Toprak KARAMAN... D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil. Fak. Kamu Yön. Böl. Öğretim Üyesi * Danışma Kurulu ve Yazarlarımız bölümünde yer alan isimler alfabetik olarak sıralanmıştır. * Dergimizde yer alan makalelerdeki fikirler yazarına aittir. İlanların her türlü sorumluluğu ilan verene aittir. 2 [ Ahmet ÖNEY E D İ T Ö R ] E. Çalışma ve Sos. Güv. Bak. Başmüfettişi & İde Yönetişim Danışmanı Okuyucularımıza, G örsel medyanın geliştiği, insanların gazete okumak için internete yöneldiği bir dönemde mevzuat ağırlıklı bir derginin yayın hayatına başlangıç yapması pek kabul edilebilecek bir olay değildir. Üstelik, ekonomik durgunluğu da aşan bu daralma döneminde tamamen cesaret işi olarak da algılanabilir. sağlamaktır. Yayın hayatının güçlükleri, maddi sorunlar, okuyucuya ulaşma yetersizlikleri sorunların su üzerinde olan, en çok bilinen yönleridir. Ancak, esas sorun bizim için nitelik ve nicelik olarak dolu dolu, seviyeli bir dergi yaratmaktır. Bunun kolay olmadığını biliyoruz. Şunu da biliyoruz ki, amaç ve çaba olmazsa hiçbir şey gerçekleşmez. Okuyucularımızın da eleştiri, soru ve bağımsız makaleleri ile iletişim içinde amacımıza katkıda bulunacaklarına inanıyoruz. Buna karşılık farklı, belirli bir kesimin gereksinimlerini karşılayan ilginç olabilecek bir derginin başarılı olabileceğini düşündüğümüz için yayın hayatına gecikmeli olarak girmekteyiz. Amacımız, yayın kadrosu, okurlarına açıklığı ile hem okurlarının mevzuat takip ihtiyacını düzgün bir şekilde gideren hem de ilginç konu ve konuklarıyla dikkat çekmeyi amaçlayan mütevazi ölçeklerde bir derginin İzmir’de oluşmasını , yaşamasını ve yayın hayatımıza katkıda bulunmasını Saygılarımızla. 3 Ahmet ÖNEY Genel Yayın Yönetmeni Gökalp KINIK İde Yönetişim-Yayıncılık Genel Müdürü (İktisatçı) Değerli Okurlar; Değerli okurlar, İDE-YÖNETİŞİM –YAYINCILIK LTD. Şirketi olarak sizlere web üzerinden mevzuat ve Föyvolan olarak basılı yayın, Ege Belediyeler Birliği yayın organı olan EGELİ dergisi, 8 saat telefon ve 24 saat webten ücretsiz danışmanlık hizmetini ayrıca YERİNDE UYGULAMALI DANIŞMANLIK VE EĞİTİM HİZMETLERİMİZLE Aralık 2005 tarihinden bu yana artan tecrübe, titiz çalışma ve hızlı bilgilendirme ile sürdürmekteyiz. Ekip olarak asla yaptığımız işle yetinmedik, hep daha iyisini üretmeye çalıştık. Aylık Mevzuat dergisinin sizlere ne kadar faydalı olduğunu aldığımız değerli teşekkürlerinizden biliyoruz. Sizlerin bu ilgi ve memnuniyeti bizleri ülkemizin bugünlerde yaşanan ekonomik sıkıntılarına rağmen cesaretlendirmiştir. Ulusal ölçekte yayınlanacak olan YÖNETİŞİM dergimizin hepinize faydalı olması dileğiyle sevgi saygılarımı sunarım. Ülkemizde çok hızlı bir ivme ile değişim ve dönüşüm sürecini birlikte yaşamaktayız. Hükümetimizin ve meclisimizin çıkardığı yasalar bizleri öğrenmeye ve değişimin sürekliliğine ayak uydurmaya mecbur etmektedir.Özetle dinamik bir yaşama ve çalışma şartlarına zorlamaktadır. Bu sürecin istenilen hedeflere ulaştırılmasının başlıca gücü bilgi ve bilginin pratikteki uygulama başarısı olduğunu asla unutmamalıyız. Bildiğimiz gibi 2003 yılında çıkarılan ve 2007 yılına kadar geçiş süreci öngörülerek uygulanır olması düşünülen 5018 sayılı KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROLU KANUNU ile Avrupa birliğine giriş için gereklerden biri olarak planlanan uygulamanın sıkıntılı ve sancılı bir şekilde uygulanmasının yorgunluğunu yaşamaktayız. Kamu yönetiminin bugüne kadar süre gelen SOSYAL FAYDA felsefesi önceliği yerini MALİYET ANALİZİ VE KARLILIK felsefesine terk etmiştir. Şeffaflık,maliyet analizi (analitik bütçe),hizmet verimliliği, sürdürülebilirlik, iç kontrol, makro planlara uygunluk ,vb. uygulamalar münferit yasa ve yönetmeliklerle düzenlenerek, kamu harcamalarının sosyal faydalarını ve maliyetlerini belirleyerek öncelikli olan harcamaları belirlemek ve kamu harcamalarına merkezi yönetim tarafından tam bir kontrol ve denetim sağlayarak ulusal makro planlarla bütünleşik bir yapı ve denge kurmayı hedeflemektedir. Hedef bu olunca bilgi alışverişi ve iletişim ciddi bir önem kazanmıştır. Yönetişimin olduğu her yerde bilgiye ve iletişime şiddetle ihtiyaç vardır. Yönetişimin olduğu her yerde bilgiye ve iletişime şiddetle ihtiyaç vardır. 4 [ M A K A L E ] Ahmet ÖNEY E. Çalışma ve Sos. Güv. Bak. Başmüfettişi & İde Yönetişim Danışmanı Beklenen Yönetmelik Çıktı İş sağlığı ve güvenliği konusunun sosyal yönü kadar hukuki boyutunun da iş hayatının bütün gereklerini karşılayarak hayata geçirilmesi yolunda yeni bir aşamaya daha ulaşıldı. hizat, görevlendirilecek personelin eğitim ve nitelikleri ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alınmasına dair usul ve esaslar açıklığa kavuşturuldu. Ülkemiz uzun yıllardan beri iş sağlığı ve iş güvenliği konularını sağlam yasal zeminlere oturtmaya çalışıyor. Ancak, ekonominin gelişme düzeyi ve istikrar; sosyal, toplumsal anlayış, alışkanlık ve uygulamalar gelişmiş bir iş güvenliği ve iş sağlığı düzeyine ulaşmayı engellemektedir. Zaman zaman meydana gelen ölümlü büyük kazalarla veya bir iki gazete de yer alan iş sağlığı kurallarına uyulmamasından dolayı vuku bulan dramatik genç işçi ölümleri (kot taşlama-slikozis) gibi olaylarla konu bir müddet yüzeysel şekilde gündemde kalmaktadır. Ancak, bunlara yol açan nedenlerin giderilmesi için etkili bir sistemin nasıl oluşturulacağı gibi hususlar doğru, bilimsel verilere dayanılarak irdelemeler yapılmadan mevzuat düzenlemeleri ile çözümlenmeye çalışılmaktadır. Daha önce uygulamada bulunan İş Güvenliği İle Görevli Mühendis Veya Teknik Elemanların Görev, Yetki Ve Sorumlulukları İle Çalışma Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik, İşyeri Sağlık Birimleri Ve İşyeri Hekimlerinin Görevleri İle Çalışma Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik; sertifika eğitim programı ve sınavlarının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi (ÇASGEM) tarafından yürütülmesini esas almaktaydı. Türkiye Tabipler Birliği ve Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliğinin açtığı davalar ile eğitim ve sertifikalandırma işleminin yalnız ÇASGEM tarafından yapılmasının uygun olmadığı, Bakanlığın bu konuda yeterli olamayacağı, üniversitelerin ve meslek kuruluşlarının da eğitim çalışması vermelerinin mümkün olduğu gibi gerekçelerle Yönetmeliğin ilgili maddeleri önce yürütmenin durdurulması kararı verilerek daha sonra da iptal edilmiştir. Bu yoldaki en önemli çabalardan biri de işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı uygulamasıdır. İş yeri hekimliği için 50 ve daha fazla sayıda işçi çalıştıran işyerleri, iş güvenliği içinde aynı sayıda işçi çalıştıran ve sanayiden sayılan işyerleri bu uygulamanın kapsamı içindedir. Uygulama eski olmakla birlikte ayrıntılı bir düzenleme ve yasal zorunluluk daha yakın zamanlarda oluşturulmaya başlanmıştır. Uzun bir zamandan beri ilgili taraflarla yapılan görüşmeler ve değişikliklerle; 15 Ağustos 2009 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan İşyeri Sağlık Ve Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık Ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik, daha önce iki ayrı yönetmelikte bulunan mevzuatı iptal ve tek çatı altında toplayarak yeni bir yapılanma getirmiştir. Esas itibariyle işverenlerin bu konulardaki yükümlülükleri Şüphesiz, iş sağlığı ve iş güvenliği kanunları iş kanun undan ayrı bir kanunla düzenlenmesi yasal alt yapıya daha sağlam bir zemine oturtacaklar ve bu yolda çalışmalar sürmektedir. Ancak, işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığının yönetmelik seviyesinde de olsa hayata geçirilmesi ve uygulanmasının geliştirilmesi iş hayatımız için gerekli ve önemli bir aşama olacaktır. 15 Ağustos 2009 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan İşyeri Sağlık Ve Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık Ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik ile uzun zamandır askıda olan iş güvenliği uzmanlığı ile işyeri hekimliğinin nitelikleri, görev, yetki ve sorumlulukları, çalışma şartları, eğitimleri ve belgelendirilmeleri, görevlerini nasıl yürütecekleri; işyerinde kurulacak işyeri sağlık ve güvenlik birimleri ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin nitelikleri, yetkilendirilmesi, bu birimlerde bulunması gereken personel, araç, gereç ve teç- 5 [ M A K A L E ] yeni Yönetmeliğin 5. maddesinde daha ayrıntılı bir şekilde “işyerlerinde, sağlıklı ve güvenli çalışma ortamını sağlamak amacıyla; iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini belirlemek, almak, uygulanmasını izlemek, denetlemek ve geliştirmek, iş kazası ve meslek hastalıklarını önlemek, işçilere ilkyardım ve acil müdahale ile önleyici ve koruyucu sağlık ve güvenlik hizmetlerini vermek” şeklinde belirlenmiştir. İşverenlerin bu yükümlülüklerini işyeri sağlık ve güvenlik birimi oluşturmakla veya işyeri dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin tamamını veya bir kısmını alarak yerine getirebilecekleri hükme bağlanmıştır. Daha önceki mevzuattan farklı olarak iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili hizmetlerin işyeri dışında kurulu bulunan ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmetin bir kısmını veya tamamını almaları imkanı sağlanmıştır. Ancak, Yönetmeliğin 5. Madde 3. bendine göre: “İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütülmesinden işveren sorumludur. Ortak sağlık ve güvenlik biriminden hizmet alınması işverenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.” belgelerle Bakanlık İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğüne başvurarak 42. maddedeki inceleme sürecinden sonra işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitim kurumu yetki belgesi düzenlenecek ve belge yalnız düzenlenen adres için geçerli olacaktır. Eğitim kurumları, eğitim hizmetlerinin tamamının veya bir kısmının yerine getirilmesini başka bir eğitim kurumuna devredemeyeceklerdir. Yeni uygulamanın bir diğer önemli sonucu da işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarına şirketleşme yolunun açılması ve birden fazla işyerinde şirket aracılığıyla hizmet verebilmeleri sonucunun oluşmasıdır. İşyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitim programları ile bilgi yenileme eğitim programlarının hazırlanması, uygulanması ve iş güvenliği uzmanlığı eğitim programlarının sonunda sınavların yapılması ile ilgili usul ve esaslar Yönetmeliğin 52 ve 55. maddelerinde nasıl oluşturulacağı ve çalışacağı belirlenen işyeri hekimliği eğitim ve sınav komisyonu ile iş güvenliği uzmanlığı eğitim ve sınav komisyonu tarafından belirlenecektir. Eğitimlerin süresi ve nasıl yapılacağı da Yönetmeliğin 51, 54. maddelerinde düzenlenmiştir. Daha önce de belirtildiği üzere İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğünce yaptırılacak sınav sonunda başarılı olmaları halinde de işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı belgeleri Genel Müdürlükçe düzenlenecektir. İşyeri Sağlık Ve Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık Ve Güvenlik Birimlerinin oluşumu, nitelikleri, görevleri, çalışma usul ve esasları ayrı bir yazının konusu olabilecektir. Ancak, öncelikle bu birimlerde görev alacak olan işyeri hekimleri ile iş güvenliği uzmanlarının nitelikleri üzerinde durulması yerinde olacaktır. İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü eğitim kurumlarının eğitim faaliyetlerini izleyip değerlendirecek ve Yönetmeliğe aykırı olması halinde yetkilendirmeyi iptal edebilecektir. Ayrıca Genel Müdürlük; İşyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı sınavlarını, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’ne veya Milli Eğitim Bakanlığı’na yaptırmak, sınavlarda başarılı olanlara işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı belgelerini düzenlemek görevlerini de üstlenmiştir. İşyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitimi verecek eğiticilere de Genel Müdürlük tarafından işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitici belgesi verilecektir. “İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütülmesinden işveren sorumludur. Ortak sağlık ve güvenlik biriminden hizmet alınması işverenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.” Yönetmeliğin Geçici 1. Maddesinde: “Bu Yönetmeliğin yayımı tarihinden önce, Bakanlıkça verilen işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı sertifikaları ile 16/12/2003 tarihinden önce düzenlenen işyeri hekimliği sertifikaları geçerlidir.” denilmek suretiyle daha önce verilen sertifikaların geçerliliği kabul edilmiştir. Yönetmeliğin 30 ve 35. maddelerinde ise yeni sertifika alacak olanların eğitim kurumları tarafından düzenlenen eğitim programlarına katılmaları ve eğitim sonunda İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğünce yaptırılacak sınav sonunda başarılı olmaları koşulu getirilmiştir. İş güvenliği uzmanlığı ile ilgili olarak üç kategori tespit edilmiş olup, 36. maddeye göre; “a) (A) sınıfı belgeye sahip olanlar bütün tehlike sınıflarında yer alan işyerlerinde, b) (B) sınıfı belgeye sahip olanlar tehlikeli ve az tehlikeli sınıflarda yer alan işyerlerinde, Eğitim kurumları kavramı ise önceki yönetmeliklerin iptalini sağlayan meslek kuruluşlarının talebi doğrultusunda ve daha da genişletilerek; kuruluş kanunlarında işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitimlerini verme yetkisi bulunan kurum ve kuruluşlar, üniversiteler ve Genel Müdürlükçe yetkilendirilen kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya özel hukuk tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Eğitim kurumu olmak isteyen kurum, kuruluş, üniversite, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve özel hukuk tüzel kişileri Yönetmeliğin 41. maddesi gereğince düzenleyecekleri c) (C) sınıfı belgeye sahip olanlar az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde,” görev yapabileceklerdir. İşyerlerinin, iş sağlığı ve güvenliği açısından hangi tehlike sınıfına gireceğinin belirlenmesi işi ise İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürünün başkanlığında oluşturulan Tehlike sınıfı belirleme komisyonu tarafından yapılacaktır. 6 [ M A K A L E ] Yeni Yönetmeliğin önceki düzenlemelerden belirgin olarak ayrılan en önemli yönlerden biri işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmasından yükümlü ve sorumlu olduklarının daha net bir şekilde düzenlenmesidir. İşveren, işyeri sağlık ve güvenlik birimi ile ortak sağlık ve güvenlik birimi personelinin işyerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmeti ile ilgili görevlerini etkin bir şekilde yerine getirmesi hususunda gerekli kolaylığı sağlamak, planlama ve düzenleme yapılmasına imkan vermekle yükümlü tutulmaktadır. Ayrıca, işyeri hekimi ile iş güvenliği uzmanının, noter tarafından onaylanmış bir deftere yazdıkları iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin tedbir ve tavsiyelerinin yerine getirilmemesinin sonuçlarından işveren sorumludur ve bu defterin, istenmesi halinde, işyerini teftişe yetkili iş müfettişlerine gösterilmesi zorunludur. madde hükmü şöyledir: “İşyeri sağlık ve güvenlik birimi ile ortak sağlık ve güvenlik birimi personelinin mesleki bağımsızlığı korunur. İşyeri sağlık ve güvenlik birimi ile ortak sağlık ve güvenlik birimi personeli, bağımsız çalışma ilkesi uyarınca bu Yönetmelik hükümlerini yerine getirirken, işveren tarafından görevini yapmaktan alıkonulamaz. İşveren, bu personelin malzemeler, ürünler, maddeler ve işin yapılışı ile ilgili bilgilere ulaşmasını sağlar.” Yukarıda belirtilen sistem için en önemli husus; uygulamanın hayata geçirilmesinin başarılmasıdır. İşverenden, işçilerden, meslek erbabından kaynaklanan nedenlerle uygulamada zorluklar çıkacaktır. Ancak, bütün tarafların alınmayan tedbirlerden dolayı ortaya çıkacak iş kazası ve meslek hastalığı faturasının kendilerine çıkabileceği hususunu göz ardı etmemeleri ve iş sağlığı ile iş güvenliğine gereken önemi vermeleri kendileri için daha yararlı olacaktır. Getirilen uygulamanın iş kazası ve meslek hastalığına yol açan nedenlerin işverenin almadığı tedbirlerden veya hangi nedenlerden kaynaklandığını tespit etme yolunda önemli bir veri sağlayacak olması nedeniyle önemli olduğu açıktır. İşveren, işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanının getirdiği önerilerin yerine getirilmemesinin sonuçlarından sorumlu tutulmaktadır. Buna karşılık adıgeçen meslek erbabı da iş kazası ve meslek hastalığına yol açan nedenleri tespit ve işverenin bilgisine sunmak ve gerekli tedbirleri almakla yükümlü tutulmaktadır. Göremedikleri veya kayda geçirmedikleri nedenlerden dolayı bu meslek grubu rahatlıkla sorumlu tutulabilecektir. Üzerlerine yüklenilen bu sorumluluk nedeniyle de mesleki bağımsızlıklarının korunmasına ilişkin özel bir hükme de Yönetmelikte yer verilmiştir. Konuya ilişkin 27. Yönetmeliğin 12. maddesinde yer alan “Ortak sağlık ve güvenlik birimleri, işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı hizmetlerinin yerine getirilmesini başka bir ortak sağlık ve güvenlik birimine devredemezler” şeklindeki hüküm bu işin ticarete konu edilmesini yasakladığı gibi işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığının görev ve sorumluluğunu pekiştirici bir hüküm olmaktadır. Sonuçların alınması uzun zaman, düzenli çalışmalar ve büyük çabalar gerektirse de bağımsız ve sonuç alabilen işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığının gerçekleşmesi ülkemiz, iş hayatımız için önemli bir aşama olacaktır. 7 [ M A K A L E ] Burcu BİRLİK Avukat Belediyelerin Hizmet Yönetimi ve Sosyal Hukuk Devleti İlkesine Uygunluğu Belediyeler ,2464 sayılı Belediye gelirler yasasına dayanılarak tahakkuk ettirilen “Asfalt ve Yol Çalışmalarına katılma payları” ,belediyelerce ödeme belgesi düzenlenerek ilgili kişilerden talep edilmektedir. Ancak bu hükümler altında, belediyelerin tahakkuk ve hesaplama işlemleri incelendiğinde açık olarak bir yasa ihlali yaşandığı görülmektedir. Harcama Paylarının Belediyelerce talep edilmesi yasal bir zorunluluk mu dur? Belediyelerin sınırları içinde bulunan, gayrimenkul maliklerinden hizmeti kullandıkları varsayılarak bu harcama payları talep edilmektedir.. Ancak bu durumda dahi öncelikle geçerli bir talebin olması için, tahakkuk işleminin hukuken ve usulen geçerli olması gerektiği hususu araştırılmalıdır. Ancak uygulama da belediyeler tarafından gerçekleştirilen tahakkuk ve taksitlendirme işlemlerinde anılan yasa ve yürürlükteki yönetmelik hükümlerine aykırı davranıldığı görülmektedir. Yasanın lafzi ve amaçsal yorumundan bu taleplerin İhtiyari olduğu sonucuna ulaşılabileceği ağırlıktadır. Sosyal hukuk devleti ilkesi ışığında …Kamu idarelerine yüklenen görevler arasında olan ve kamu yararı için gerçekleştirilen çalışmaların; Ticari faaliyet gibi,yüksek ihale bedelleri ile yaptırılması ve ortaya çıkan fahiş birim fiyatla üzerinden harcama ve katılım payları hesaplanması ve bunun kişilerden talep edilmesi hukuk devleti ilkesi ve idare hukuku temel prensipleri ile asla bağdaşmamaktadır. Şöyle ki…2464 sayılı yasanın 90.md sine göre “ katılım paylarının, aynı yasanın 89.md sine göre hesaplanacağı ve ve hesaplanan bu katılma pay toplamlarının ilgili gayrimenkullerin vergi değerleri toplamına oranlanarak dağıtılması suretiyle tahakkuk ettirileceği” açıklanmıştır.Diğer taraftan aynı yasanın 89/a md. de açık ve net bir ifade benimsenmiş, talep edilen bu hizmet bedellerinin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile İller Bankası tarafından tespit edilen ve yayınlanan rayiç ve birim fiyatlara göre hesaplanan tutarları aşamayacağı, açık olarak hüküm altına alınmıştır. Harcama Paylarının Belediyelerce talep edilmesi yasal bir zorunluluk mu dur? Kamu yararına sunulacak, asfalt yapımı, çevre düzenlemesi gibi çalışmalara harcanacak giderlerin bedellerinin, aracı şirket ve kurumlara yaptırılarak bedellerinin bireyden tahsil amacı Kamu idarelerinin Keyfiyetine yol açacaktır. Bu keyfiyet bir takım menfaatlere hizmet etmek amacını taşıyacaktır.Bu sebepledir ki..Kamu idareleri, bu hususları Hizmet yönetimi olarak algılamalı ve siyasi iktidarların kullanım alanına hizmet, kar ve gelir elde etmek amacı gütmekten uzak bir anlayış benimseyerek çalışmalıdır. Aksi uygulamaların, pratik uygulama yöntemi haline gelmesi durumunda ,yasa ile kamu idarelerine yüklenmiş olan görevlerin fahiş bedeller karşılığında bireylerden talep edilmesi “hizmet amacının kamu yararı olmasından çıkacak ve sosyal hukuk devleti prensibi ile bağdaşmayacaktır. Aynı maddenin devamında “Hesaplama yapılırken “özel devlet yardımları, karşılıksız fon tahsisleri, bu işler için yapılacak bağış, yardım ve istimlak bedellerinin giderler tutarından indirileceği” hususuna açıklık getirmekte ;fakat belediyeler tarafından bu durumun göz önüne alınıp alınmadığı hususu açıklık taşımamakta, hatta ve hatta göz ardı edilmektedir. 8 [ M A K A L E ] Av. Esra OKUMUŞ Dinçeroğlu Hukuk Bürosu Avukatı Üst Ölçekli Planların Mahkemelerce Yürürlüğünün Durdurulması veya İptalinin Alt Ölçekli Planlara Etkisi “Bir alanın koruma bölge kurulunca sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki plan uygulamasını durdurur. Sit alanının etkileşim çevresine ilişkin varsa 1/25.000 ölçekli plan kararları ve notları alanının sit statüsü dikkate alınarak yeniden gözden geçirilerek ilgili idarelerce onaylanır” Üst ölçekli planların mahkemelerce yürürlüğünün durdurulması veya iptalinin alt ölçekli planların yürürlüğünü ayrıca bir yargı kararına gerek olmaksızın durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği veya bu alt ölçekli planlarda revizyon yapılıp yapılmayacağı yolunda Danıştay 1. Dairesinin 05.07.2007 gün ve E:2006/765-K:2007/79 sayılı kararı aşağıda sunulmuştur: Bilindiği üzere, İmar Kanunu’nun 8’inci maddesi (b) bendi; “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır” hükmüne amirdir. Üst ölçekli planların mahkemelerce yürürlüğünün durdurulması veya iptalinin, alt ölçekli planların yürürlüğünü ayrıca bir yargı kararına gerek olmaksızın durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği veya bu alt ölçekli planlarda revizyon yapılıp yapılamayacağı; 1/25000 ölçekli planların bulunmadığı veya yargı mercilerince iptal edildiği durumlarda alt ölçekli planların yapılıp yapılamayacağı; mahkemelerce imar planları hakkında parsel bazında verilen yürütmenin durdurulması veya iptal kararlarının tüm imar planının yürürlüğünü durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği, bu mahkeme kararı karşısında idarenin, planının diğer bölümlerinde revizyon yapıp yapamayacağı hususlarında düşülen duraksamanın giderilmesi istemine ilişkin Başbakanlığın 31.7.2006 günlü, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü 3802 sayılı yazısına ekli Kültür ve Turizm Bakanlığının 5.5.2006 günlü, Hukuk Müşavirliği 71305 sayılı yazısında aynen; Ayrıca 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun “sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile koruma amaçlı imar planı” kenar başlığı altında düzenlenen (Değişik madde ve başlığı; 522614.07.2004/m.8) 17’inci maddesinin (a) bendi; “bir alanın koruma bölge kurulunca sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki plan uygulamasını durdurur. Sit alanının etkileşim çevresine ilişkin varsa 1/25.000 ölçekli plan kararları ve notları alanının sit statüsü dikkate alınarak yeniden gözden geçirilerek ilgili idarelerce onaylanır” hükmünü taşımaktadır. Diğer taraftan 08.05.2003 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 4856 sayılı Çevre ve Orman Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 2’nci maddesinin (h) bendi “Dengeli ve sürekli kalkınma amacına uygun olarak ekonomik kararlarla ekolojik kararların bir arada düşünülmesine imkan veren rasyonel doğal kaynak kullanımı sağlamak üzere, kalkınma planları ve bölge planları temel alınarak çevre düzeni planlarını hazırlamak veya hazırlatmak, onaylamak, uygulamasını sağlamak” hükmü ile 10’uncu maddesinin (c) bendi “Dengeli ve sürekli kalkınma amacına uygun olarak ekonomik kararlarla ekolojik kararların bir arada düşünülmesine imkan veren rasyonel doğal kaynak kullanımını sağlamak üzere, kalkınma planları ve bölge planları temel alınarak çevre düzeni planlarını hazırlamak veya hazırlatmak, onaylamak, uygulanmasını sağlamak” hükümlerini taşımaktadır. “Bakanlığımızca sit alanı olarak tescil edilen yerlerde mevcut bulunan 1/25000 ölçekli çevre düzeni revizyonu planları hakkında idare mahkemelerince verilen yürütmenin durdurulması veya iptal kararlarının, haklarında ayrıca dava açılmamış bulunan ve revizyon planına uygun olarak hazırlanan alt ölçekli 1/5000 ve 1/1000’lik koruma amaçlı imar planlarını nasıl etkileyeceği ve ayrıca yerel mahkemelerce parsel bazında yapılan başvurular sonucu verilen iptal veya yürütmenin durdurulması kararlarının uygulanması konusunda Bakanlığımızca tereddüte düşülmüş olup, bu nedenle Bakanlığımız uygulamalarına esas olmak üzere konuya ilişkin Danıştay Başkanlığı’nın istişari görüşünün alınmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bu kapsamda, ülkemiz genelinde 1/25000 ölçekli çevre düzeni planlarının istisnai olarak yapıldığı ve doğrudan 9 [ M A K A L E ] 1/5000 iye 1/1000 ölçekli planlarla uygulama yapıldığı dikkate alındığında, 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı olmayan veya iptal edilen bir bölgede, 1/25000 ölçekli planların hazırlanarak yürürlüğe konmasının oldukça uzun bir süreci gerektirmesi nedeniyle İmar Kanunu’nun 8’inci maddesi, (b) bendi hükmünden hareketle doğrudan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planların yürürlüğe konulabileceği, İstem, üst ölçekli planların mahkemelerce yürürlüğünün durdurulması veya iptalinin, alt ölçekli planların yürürlüğünü ayrıca bir yargı kararına gerek olmaksızın durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği veya bu alt ölçekli planlarda revizyon yapılıp yapılamayacağı; 1/25000 ölçekli planların bulunmadığı veya yargı mercilerince iptal edildiği durumlarda alt ölçekli planların yapılıp yapılamayacağı; mahkemelerce imar planları hakkında parsel bazında verilen yürütmenin durdurulması veya iptal kararlarının tüm imar planının yürürlüğünü durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği, bu mahkeme kararı karşısında idarenin, planının diğer bölümlerinde revizyon yapıp yapamayacağı hususlarında düşülen duraksamanın giderilmesine ilişkindir. Ayrıca prensip olarak üst ölçekli planın yürütülmesinin durdurulmasının veya iptalinin ayrı bir yargı kararı yoksa alt ölçekli planların yürütmesini durdurmayacağı veya iptalini gerektirmeyeceği, ancak üst ölçekli plan hakkında verilen kararın alt ölçekli planlar içinde bağlayıcı olabilmesi için, üst ölçekli plan hakkındaki kararın gerekçesinin, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı imar planlarını da etkileyip etkilemediğinin değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla 1/25000 lik planla ilgili mahkeme kararının alt ölçekli planların da yürürlüklerini durduracak veya iptal edecek nitelikte olduğuna ilişkin bir kanaat yoksa, söz konusu alt ölçekli imar planlarının yargı mercilerince iptal edilmedikleri sürece yürürlükte kabul edilmesi gerekeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28’inci maddesinde yer alan “Danıştay, Bölge İdare, İdare ve Vergi Mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. “ hükmüne göre, idarenin, yürütmenin durdurulması veya iptal kararının gerekçesi doğrultusunda ve kararın icaplarına göre yeni bir işlem tesis etmek zorunluluğu bulunmaktadır. Diğer taraftan planların belirli bir parseline ilişkin olarak açılan davaların planın tamamının iptali sonucunu doğurmayacağı, idarece sadece bu parsele ilişkin plan revizyonu yapılması gerekeceği, düşünülmekle birlikte, konu hakkındaki uygulamanın bütün ülkedeki imar uygulamasına yön vereceği dikkate alınarak Danıştay ilgili Dairesinin istişari görüşünün alınmasının uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Gereği Görüşülüp Düşünüldü : Diğer yandan, 3194 sayılı Kanunun 5’inci maddesinde, Nazım İmar Planı, Uygulama İmar Planı ve Çevre Düzeni Planı kavramları tanımlanmış, Planlama Kademeleri başlıklı 6’ncı maddesinde, planların kapsadıkları alan ve amaçları açısından “Bölge Planları” ve “İmar Planları”, imar planlarının ise “Nazım İmar Planları” ve “Uygulama İmar Planları” olarak hazırlanacağı hükme bağlanmış, 8’inci maddesinde ise, planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında uyulacak esaslar belirlenerek, (b) bendinde, imar planlarının, nazım imar planı ve uygulama imar planından meydana geleceği, mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planlarının ilgili belediyelerce yapılacağı veya yaptırılacağı, belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe gireceği açıklanmıştır. Dolayısıyla, 1) Üst ölçekli planların mahkemelerce yürürlüğünün durdurulması veya iptalinin alt ölçekli planlarının da yürürlüğünü ayrıca bir yargı kararına gerek olmaksızın durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği veya bu alt ölçekli planlarda revizyon yapılıp yapılamayacağı, 2) Ülke genelinde pek çok yerde henüz çevre düzeni planlarının yapılmadığı, çevre düzeni planı yapma yetkisinin Çevre ve Orman Bakanlığına ait olduğu, ancak diğer alt ölçekli planların ilgili idarelerin yetkisinde bulunduğu dikkate alınarak, 1/25000 ölçekli planlarının bulunmadığı veya yargı mercilerince iptal edildiği durumlarda alt ölçekli planların yapılıp yapılamayacağı, 3194 sayılı Yasanın 5’inci maddesinde Nazım İmar Planının varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olduğu, Uygulama İmar Planının, tasdiki halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olduğu, Çevre Düzeni Pla- 3) Öte yandan Mahkemelerce imar planları hakkında parsel bazında verilen yürütmenin durdurulması veya iptal kararlarının, tüm imar planının yürürlüğünü durdurup durdurmayacağı veya iptalini gerektirip gerektirmeyeceği, bu tip bir karar karşısında idarenin planın diğer bölümlerinde revizyon yapıp yapmayacağı konularda Bakanlığımızca tereddüte düşülmüş olup, konu hakkında Danıştay Başkanlığı’nın istişari görüşünün alınması hususunda gereğini arz ederim. “denilmekte olduğundan konu incelenerek, 10 [ M A K A L E ] nının ise, ülke ve bölge plan kararlarına uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi kullanılması kararlarını belirleyen plan olduğu hükümlerine yer verilmiştir. imar planı mevcut ise çevre düzeni planına da uygun olacağı belirtildiğinden, 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planının bulunmadığı durumlarda 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlar yapılabilecektir. 1/25000 ölçekli İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı yapılmış ve onaylanmıştır. Oysa ki plan hiyerarşisi gereği İzmir Nazım İmar Planının da üst ölçekli planlara uygunluğu aranacaktır. Danıştay 6. Dairesi Çevre ve Orman Bakanlığınca onaylanan Manisa-Kütahya-İzmir planlama bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni İmar Planı ve Aydın-MuğlaDenizli planlama bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planının yürürlüğünü durdurmuştur. Çevre Düzeni İmar Planı kesinleştiğinde 1/25000 ölçekli planlar çevre düzeni planına alt ölçekli planlar da bu planlara uygun olmak durumundadır. Çevre düzeni planının mahkemece iptal edilmesi durumunda ise, üst ölçekli imar planı bulunmasa dahi idarelerin nazım imar planı ve uygulama imar planı yapma yetkisi bulunduğundan, iptal gerekçelerini dikkate alarak ve şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun şekilde 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlar yapılabilecektir. Ayrıca, Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 4, 5 ve 6’ncı maddelerinde, çevre düzeni planı sınırlarının belirlenmesine ve yapımına ilişkin esaslara yer verildikten sonra 7’nci maddesinde, çevre düzeni planı ilke, esas ve kararlarına aykırı imar planı yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Yukarıda belirtilen hükümlere göre; 1- 3194 sayılı İmar Kanunu hükümleri uyarınca imar planları arasında hiyeraşik bir ilişki olması nedeniyle alt ölçekli planların üst ölçekli planlara uygun olması gerekmektedir. Bu ilke dikkate alındığında üst ölçekli bir planın mahkemece iptal edilmesi halinde iptal gerekçesinin icaplarına göre alt ölçekli planlarda da bir değişiklik yapılmasının veya tamamiyle yürürlükten kaldırılmasının, plan yapımına ilişkin ilkelere uygun olarak idare tarafından belirlenmesi gereken bir husus olduğu, gerekli görülüyor ise idarenin alt ölçekli planları da iptal ederek bu planlarda yargı kararının gereklerine ve plan yapımı ilkelerine uygun revizyon yapabileceği; 2- 3194 sayılı Kanunun 8’inci maddesinin (b) bendinde, nazım imar planı ve uygulama imar planının mevcut ise çevre düzeni planına uygun olacağı belirtildiğinden, 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planının bulunmadığı durumlarda 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planların yapılabileceği, çevre düzeni planının mahkemece iptal edilmesi durumunda ise, üst ölçekli imar planı bulunmasa dahi idarelerin nazım imar planı ve uygulama imar planı yapma yetkisi bulunduğundan, yukarıda açıklandığı üzere iptal kararındaki gerekçelerin de değerlendirilmesi ve plan yapımına ilişkin ilkelere uyulması suretiyle 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planların yapılabileceği, 3- Mahkemelerin imar planları hakkında parsel bazında verdiği iptal veya yürütmenin durdurulması kararlarının, imar planının tümünün yürürlüğünü durdurmayacağı veya planın tamamının iptali sonucunu doğurmayacağı, yukarıda açıklandığı üzere mahkeme kararının gerekçesi doğrultusunda kamu yararı ve planlama ilkeleri açısından idarece yapılacak değerlendirme sonucunda, planın iptal edilen bölümlerinde revizyon yapılabileceği,sonucuna varılarak, dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 5.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir. Sonuç olarak; 3194 sayılı İmar Kanunu imar planları arasında hiyeraşik bir düzenlemeyi esas almaktadır. Bu nedenle alt ölçekli planların üst ölçekli planlara uygun olması gerekmektedir. Kanun hükümleri nazara alındığında; üst ölçekli bir planın mahkemece iptal edilmesi halinde iptal gerekçesi dikkate alınmalı ve alt ölçekli planlarda da gerekçeye uygun revizyon yapılması veya tamamen yürürlükten kaldırılması planlama ilkelerine uygun bir durum olacaktır. Bilindiği üzere idare yaptığı işlemi aynı şekil esaslarına uygun olarak geri alabilmektedir. 3194 sayılı Kanunun 8’inci maddesinin (b) bendinde, nazım imar planı ve uygulama 11 [ M A K A L E ] Mehmet ÖZBUDAK Yeminli Mali Müşavir Şüpheli Alacaklar Dünya genelinde tüm ülkeler ekonomilerini etkisine alarak yayılan finans sektöründeki daralma ve gelişmiş ülkeler ekonomilerinde bu sürecin gerektirdiği alınan kararlar Türkiye’de de likidite krizine neden oluşturmuştur. Ekonomiyi her yönüyle dalgalandıran anılan krizin yılsonu sürecinde yaşanması, hesap dönemleri takvim yılı olan mükellef kurumların tahakkuk ve dönemsellik esasına göre faaliyetlerini değerleme tarihi olan 31.Aralık.2008 günlü yılsonu işlemleriyle tamamlamaları ve mali tabloların hazırlanmasıyla sonuçlandıracakları bu günlerin önemini artırmaktadır. Envanter ve değerleme işlemlerinin eksiksiz ve hatasız yapılması gerekmektedir. “ Bıçaksırtı ” deyimiyle tanımlanabilecek ateşten günler olan anılan yaşadığımız bu günlerde işletmelerin uygulamalarda hata yapma, karar sahiplerinin ise hatalı karar verme gibi bir lüksleri bulunmamaktadır. Bu yazıda değerleme işlemlerinden şüpheli alacakların değerlemesine ilişkin esas bilgiler sunulacak olup şüpheli alacaklardan karşılık ayrılması uygulamasının hatasız sonuçlandırılması temin edilmeye çalışılacaktır. . dava takibinin ciddi ve inandırıcı olması ve davaya devam edilmesi , - Alacağın şüpheli hale geldiği dönemde karşılık ayrılması mümkün olup izleyen yılda karşılık ayrılması gibi Devlet lehine bile olsa mükellef tercihi Maliye İdaresi’ nce kabul edilmemektedir. - Teminatlı alacaklar ile kamu idare ve müesseselerinden olan alacaklar tahsil edilmeme olasılığı bulunmadığından şüpheli alacak uygulamasına konu olamazlar. - Mali İdare VUK. G.T. 334 ile Katma Değer Vergisi alacakları için de şüpheli alacak karşılığı ayrılabileceğini açıklamış bulunmaktadır. Ancak VUK. 323’ncü maddesine konu bu alacakların ilgili dönem kayıtlarına girmesi ve Katma Değer Vergisi beyannamelerinde beyan edilmiş olması gerekmektedir. Bilançoya diğer alacaklardan ayrı olarak kaydedilmiş olan Vergi Usul Kanunu’ nun 323. Maddesinde düzenlenen şüpheli alacakların karşılık ayrılarak sonuç hesaplarına aktarılarak gider yazılmasında aşağıda belirtilen hususların göz önünde bulundurulması uygun ve gerekli olmaktadır. - Tahmin ve yoruma dayalı olarak cari dönem alacakları üzerinden yasal karşılık ayrılabilmesi mümkün değildir. Bu yöntemle hesaplanıp ayrılacak alacak karşılığı mali karın tespiti sırasında “ Kanunen Kabul Edilmeyen Gider ” olarak dikkate alınmalıdır. - Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmayan alacaklar üzerinden şüpheli alacak karşılığı ayrılamaz. - Şüpheli alacağın kısmen ya da tamamen tahsil edilmesi halinde , karşılık gideri tahsil boyutu dikkate alınarak tahsilatın yapıldığı dönemde iptal edilmelidir. - Şüpheli alacaklar üzerinden karşılık ayrılabilmesi için , satılan mal ve hizmet bedellerinin tahakkuk esasına göre yasal deftere hasılat olarak kaydedilmiş olması - Avans alacaklarına şüpheli alacak karşılığı ayrılması konusuna ; Mali İdare , avansların daha önce hasılat yazılmamış olmasını gerekçe göstererek eleştirel yaklaşımda bulunmaktadır. gerekmektedir. - Şüpheli alacaklar karşılık ayrılmak suretiyle sadece bilanço esasına göre defter tutan mükellefler tarafından gider yazılabilir. İşletme hesabı esasında defter tutan işletmelerde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün değildir. - Karşılık ayrılabilmesi için ; . alacağın dava ve icra safhasında bulunması ya da gerekmektedir. - Kanaat verici vesikanın yasal ve hukuki belirlemesi yapılmış ya da açıklanmış değildir. İflas ve konkordato ve yerine göre sulh anlaşmaları alacağın değersiz hale geldiğini gösteren belgelerdir. Borçlunun iflasının gerçekleşmesi durumunda, iflas etmiş borçludan olan tüm alacaklar için dava açılmamış olsa dahi düşüncemiz şüpheli alacak karşılığı ayrılmasının mümkün olduğu yönündedir. Ancak “ İflasın Ertelenmesi ” ayrı bir müessese olup bu durumdaki düşüncemiz ise aksi yöndedir. . yapılan protesto veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacak olması, - Borçlu tarafından alınmış bulunan aciz vesikaları, alacağın değersiz veya şüpheli hale geldiğini gösterir bir bel- 12 [ M A K A L E ] ge olarak kabul edilmemektedir. Ancak aciz vesikasına bağlanan alacakların olayın gerçek mahiyetini dikkate aldığımızda değersiz alacak niteliği ağır basmaktadır. Aciz vesikasına bağlanan alacakların uygun bir süre ( örneğin izleyen hesap döneminin sonuna kadar ) şüpheli alacak olarak düşünülmemesi , bu alacakların ciddi ve yakından takip edilmesi kanımızca uygun , doğru ve gerekli olacaktır. 129 - Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı - Grupiçi kuruluşlarda kardeş şirketler alacak ilişkilerinde de şüpheli alacak uygulaması yapılabilecek olmakla birlikte bu durum “ muvazaa ” ve “ ilişkili kişi ” büyütecinde her zaman vergisel eleştirilere hedef oluşturabilecek hassasiyet arzetmektedir. 690 - Dönem Kar Zararı - Şüpheli alacak karşılığı ayrılması geçici olarak zarar yazma imkanı sağlar. Değersiz hale gelen bir alacağın zarar yazılabilmesi için daha önce karşılık ayrılmış olması şart değildir. 129 - Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı - Karşılığın , hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilirken açık , anlaşılır ve izlenebilir ayrıntı bilgilerin verilmesine özen gösterilmeli , yasal defter kayıtları ve dayanağı belgeler bu açıklamaları içermelidir. ____________________ .. / . . / .. ____________________ 644 - Konusu Kalmayan Karşılıklar ____________________ .. / .. / .. ____________________ 644 - Konusu Kalmayan Karşılıklar ____________________ .. / .. / .. ____________________ C __________________ .. / .. / .. ____________________ 128 - Şüpheli Ticari Alacaklar Şüpheli alacaklardan karşılık ayrılması ve gider yazılması ( A ) , kısmi tahsilat yapılması ( B ) ya da tahsilat yapılamaması ( C ) hallerinde olması gereken muhasebe kayıtları aşağıda görüldüğü gibi olacaktır. A __________________ .. / .. / .. ____________________ 128 - Şüpheli Ticari Alacaklar 101 - 120 - 121 Alınan Çekler - Müşteriler - Alacak Senetleri ____________________ .. / .. / .. ____________________ 654 - Karşılık Giderleri 129 - Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı ____________________ .. / .. / .. ____________________ 690 - Dönem Kar Zararı 654 - Karşılık Giderleri ____________________ .. / .. / .. ____________________ B __________________ .. / .. / .. ____________________ 100 - 101 - 102 Kasa / Alınan Çekler / Banka 128 - Şüpheli Ticari Alacaklar ____________________ .. / .. / .. ____________________ 13 [ M A K A L E ] Doç. Dr. Meltem CANİKLİOĞLU D.E.Ü. Hukuk Fak. Anayasa HukukuBöl. Öğr. Üy. Sosyal Devlette Eğitim Üzerine Bir Deneme Özgürlüğü nasıl tanımlıyoruz? Özgürlük, birey üzerinde hiçbir baskının olmaması mıdır; yoksa insanın amaçlarını gerçekleştirebilmek için istediğini yapabilmesi midir? Bu tanımlar arasında yapacağımız tercih, özgür bireyi var edebilmek için devletin nerede ve nasıl durması gerektiği konusundaki bakış açımızı da şekillendirecektir. 21. Yüzyılın eşiğinde, bu yüzyılı akıl ve bilimle kavrama çabalarımız, üniversiteyi her yönüyle ve bu arada içinde kök saldığı coğrafyada ve o coğrafyanın siyasal-sosyal düzeni içinde yeniden düşünmeyi ve tartışmayı ister istemez zorunlu kılıyor. Sözün burasında, Bertrand Russell’dan yapacağımız bir alıntıya yer açmalıyız: “Bizi doğa güçlerinin ve yıkıcı tutkuların egemenliğinden kurtaran şey bilgidir. Bilgi olmadan umutlarımızın dünyası kurulamaz. Yeni dünyayı önce umutlarında, sonra gerçeğin tüm görkemi ile görmesi gerekenler bizim yaratacağımız özgür insanlar olmalıdır.” nı ve onurlu insanlardan müteşekkil bir toplumu yaratmak ve yaşatmak için geliştirildiğini söylemeyi de gerektirir. Onun içindir ki, Anayasamız, devletimizin “sosyal bir hukuk devleti” olduğunun, kesin ve vazgeçilemez bir biçimde altını çizmiştir. Dünyanın, özellikle 18. Yüzyıldan itibaren Sanayi Devrimi eşliğinde yaşadığı baş döndürücü gelişme, toplumsal kitlelerin siyasal sistemin neresinde ve ne kadar yer aldığı sorununu ön plana çıkarmış ve bu süreçte demokrasi, yüzyıllardır kendisini biçimleyen klasik içeriğinden boşalarak adil, barışçı ve müreffeh bir toplumsal düzeni yaratma amacıyla yeniden tanımlanmıştır. Geldiğimiz aşamada, artık çağdaş demokrasinin kapsam ve içeriğini değiştirmeden, sosyal devleti siyasal gerçekliğin dışına itmek mümkün değildir. Eğitime bu kadar zor, fakat o ölçüde kutsal bir misyon yüklendiğinde, bu misyonun hangi sosyal iklimde başarılabileceği sorusu karşımıza çıkıyor. 2. Dünya savaşından sonra batı toplumlarında kurumsallık kazanan sosyal devlet anlayışı, güvenlik, barış ve ekonomik istikrarın sağlandığı bir toplumsal ortamda tüm yurttaşların insan onuruna yaraşan bir yaşam standardı yakalaması esasına dayanıyor. Demokrasinin çağdaş anlamı da, “insan onuru” ve “insan onuruna yaraşır bir yaşam düzeyi” vurgusunda belirginleşmektedir. Çağdaş demokrasinin bu içerik vurgusu, sosyal devlet uygulamaları sayesinde gelişmiştir. Daha adil, daha insancıl ve eşitlikçi bir toplum için devletin daha aktif ve daha duyarlı olmasını zorunlu kılan bu düşünce ve uygulama, aynı zamanda toplumsal kitlelerin siyasal sürece katılmalarını, ağırlıklarını artırmalarını da sağlamıştır. Bir bakıma sosyal devlet ülküsünün hareketlendirdiği toplumsal kitleler, siyasetin toplum merkezli ve toplumsal hedeflere yönelik olmasında da etkin rol oynayarak, devlet- toplum ikiliğinin yol açtığı sorunları en aza indirmeyi ve siyaseti toplumsal taleplere duyarlı kılarak bir anlamda ehlileştirmeyi başarmışlardır. Şunu söylemek istiyoruz: 1961 Anayasamızın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel nitelikleri arasına yerleştirip “değiştirilemez”lik yüklediği ve 1982 Anayasamızın aynen benimsediği sosyal devletimiz, çeşitli kaynaklarda pek basitçe tanımlandığı gibi, sadece toplum içindeki güçsüz kesimleri koruyup kollayan ve bu amaçla çeşitli tedbirler alan bir devlet değildir. Bu, belki (ve ancak) sosyal devlet olmanın asgari bir gereğidir. Geniş anlamda sosyal devlet, siyasi iktidarın insan merkezli olarak yeniden yapılanışının simgesel ifadesidir. Böyle bir bakış, demokratik bir toplumda tüm kurumların işleyişine egemen hukukun, onurlu insa- Bu nedenle, son yıllarda ülkemizde de, bilim ve siyaset çevrelerinde başlatılan sosyal devletin teorik zeminini aşındırıcı tartışmalar ve buna eşlik eden “özelleştirme” uygulamalarıyla, sosyal devlet ve bunun da temelindeki “toplumculuk” ülkümüzün aldığı yaralara rağmen, sosyal devlet olmanın, çağdaş demokrasiler için bir var oluş koşulu ve vazgeçilemez bir zorunluluk olduğunun tekrar altını çizerek, sosyal devletin bilinen görevlerini kısaca özetlemek isterim: Sosyal devlet sosyal adalet ve barışı sağlamalıdır. Sosyal adaleti ve sosyal barışı sağlamak için gerektiğinde ekonomik yaşama müdahale etmelidir. Halkın tümünün refahını amaçlamalı ve bireylere asgari bir yaşam düzeyi sağlamalıdır. Bu amaçla gerekli ekonomik ve sosyal önlemleri almalıdır. Ulusal gelirin adil dağılımını sağlamalı, üretimi artıracak ve yaşam düzeyinin yükselmesini sağlayacak önlemleri almalıdır. Toplumun korunmaya muhtaç kesimlerini, yaşlıları, güçsüzleri, yoksulları, özürlüleri, çocukları ve kadınları korumalıdır. 14 [ M A K A L E ] Tüm yurttaşların beden ve ruh sağlığının korunmasına yönelik tedbirleri almalıdır. birinde, modern çağlara yol alışın simgesi, 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Evrensel Bildirgesinde üç temel ilke ortaya attı: Özgürlük, eşitlik ve dayanışma....Ve modern çağın modern demokratik sistemlere hayat veren tüm kurumları bu üç temel ilke ışığında şekillendi. Küreselleşmenin, insanlığın bu temel değerlerini yok etmesinin önündeki en büyük engel nitelikli insan unsurudur. İnsan onuruna yaraşır bir yaşam düzeyi neyi gerektiriyorsa, sosyal devleti daha o kadar ödevle yükümlü kılabiliriz. Bu dahi, sosyal devletin toplumuna hizmet amacıyla örgütlenmiş bir siyasal yapı olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Sosyal devlet, yetiştirdiği nitelikli insanı öncelikle kendi toplumunun hizmetine sunabilmek ve onun emeği, bilgisi ve donanımına kendi ülkesinde istihdam yaratabilmek için zorunludur ve bunu başarabildiği ölçüde vardır. Küreselleşmenin ülke kültürlerinde yarattığı bütünleşme ve yeknesaklık, kendi ülkesinin olanaklarıyla tatmin bulmayan nitelikli insan unsurunun göçünü de teşvik etmektedir. Kendi ülkelerinde yaşam standartları göreceli olarak kötü olan, iyi eğitim almış, iletişim araçlarını kullanma yeteneği olan bir çok yetişmiş beyin kendilerine daha iyi imkanlar verecek ülkelere doğru göç etmektedirler. Toplu göçlere karşı çıkan, hatta göç olgusunu polisiye tedbirlerle önleyemeyen ülkelere ekonomik yaptırımlar uygulama tehdidinde bulunan gelişmiş ülkeler, ülke, ırk, din ve cinsiyet farkı gözetmeksizin beyin göçünü teşvik etmekte, insan gücünün serbest dolaşımına karşı çıkarken, nitelikli beyin göçüne her türlü kolaylığı sağlamaktadırlar. Görülüyor ki, sosyal devlet olabilmek, refah ve istihdam yaratabilmek, nitelikli insanını ülke sınırları içinde tutmak ve ülkenin hizmetinde kılabilmenin de koşuludur. Sosyal devletin, küreselleşme çağında yerini ve önemini ulus devletle birlikte yitirdiği, günümüzde fazlaca dile getirilmektedir. Küreselleşmeyi, içinde yer alıp almayacağımız konusunda bize tercih hakkı tanımayan, yaşadığımız çağa özgü ve kendiliğinden kapsama alanında olduğumuz bir süreç olarak görüp, bu alanda nasıl bir duruş sergileyebileceğimiz üzerinde kafa yorabiliriz. Küreselleşen dünyada bilginin gücü, rekabeti de ancak bilgili insanlar arasında anlamlı kılıyor. Üniversite eğitimimizin ne ölçüde bilgi çağının gereklerine göre donanmış insan yetiştirdiği, dünyayla bütünleşmemizin de ne ölçüde olacağını belirleyecektir. Sosyal devlet ülküsü katılımcı bir yurttaş ve yurttaşına karşı sorumluluk bilinci taşıyan bir siyasetçi tipini ortaya çıkarıyor. Küreselleşen dünya, bilgisini, sermayesini ve teknolojisini ülkesinin çıkarları için en verimli bir biçimde pazara sunan bir dünya insanını gereksiniyor. Bu, aynı zamanda, insanın, yerelden evrensele, ulusaldan küresele, birini diğerine indirgemeden, iki ayrı kimlik içinde erimeden ve kaybolmadan yapacağı bir yolculuk ve ulaşacağı bir sentez gibi görünüyor. Aklın ve bilginin rehberliğine ve erdemin ışığına en fazla bu yolculuk için ihtiyaç var. Üniversiteler genelde iki temel amaç güderler: bireylere mesleki eğitim ve beceri kazandırmak, kısa vadeli yarar gözetmeden bilimsel araştırmaları sürdürmek...Bu nedenle üniversitelerde mesleki eğitim ve bilimsel araştırma alanlarında verimli ve başarılı olabilecek yetenekteki gençleri görmek isteriz. Eğitim ise, özellikle belli alanlarda hem pahalı, hem kısa vadede gelir getirmeyen hem de zor bir süreçtir Bu alanlara en çok ilgi duyan ve en yetenekli gençleri seçme arzusu çoğu kez, gencin parasal olanaklarının yeterliliği engeline takılmaktadır. Üniversite eğitiminden sadece parası olanların değil, öncelikle ve özellikle yetenekli olanların yararlandırılması ve bu amaçla, yeteneği olan ama maddi gücü olmayanların öğrenimleri süresince devletçe masraflarının karşılanması, sosyal devlet anlayışının, nitelikli insan yetiştirmek ve onu bilimin ve insanlığın hizmetine sunmak konusundaki görev çerçevesini de çizmektedir. Girebilmeyi ulusal bir hedef olarak benimsediğimiz Avrupa Birliği’nin, salt iktisadi ve siyasi değil aynı zamanda güçlü bir sosyal entegrasyon projesi olmasını başka türlü açıklayamayız. Avrupa Birliği, bugün dünyada örneği giderek azalan bir sosyal devlet yapısını ayakta tutmaya çalışıyor. Özellikle Avrupa Komisyonu içinde iktisadi liberalizm ilkelerinin tartışmasız üstünlüğüne inanmış güçlerin varlığına rağmen, giderek Avrupa sathında gelişen sosyal refah devleti akımı, Avrupa birliği kurumları içinde yerleşebilmek için güçlü bir mücadele sürdürüyor. Pazar ekonomisinin başıboş hareketliliğini kısıtlayan, güçsüz ve donanımsız konumda olanların ellerindeki sosyal güvenlik olanaklarını güçlendiren önlemler alınmasını, yeni sosyal devlet düzenlemelerinin tesis edilmesini sağlıyorlar. Avrupa Birliği programı içinde kırsal kalkınma programının önemli bir yer işgal ettiği, iş güvencesi mevzuatının İLO yükümlülükleri kapsamında ve fiilen Avrupa müktesebatının bir parçası olduğu hatırlanmalıdır. Nitekim Avrupa birliği Komisyonu, Türkiye için hazırladığı İlerleme Raporlarında işsizliğin temel bir sosyal kaygı olarak sürdüğüne, işsizlikle mücadele konusunda Türkiye’nin Topluluk mevzuatı ile uyumlu bir ulusal istihdam stratejisi oluşturmak için çabalarını hızlandırması gerektiğine, çocuk işçi çalıştırılmasının bu ülke açısından ciddi bir sorun olduğuna ve çalışma yaşamına ilişkin başka bazı konulardaki eleştirilerine sürekli olarak yer verilmektedir. Birliğe üye olabilmenin koşulları arasında “Pazar ekonomisinin kurumsallaşması ve rekabete dayanıklı kılınması” nı da arayan bir yapının, sosyal refah devleti politikalarından vazgeçmemesi ilk bakışta bir çelişki gibi görünse de, topluma rağmen bir toplumsal ve siyasal proje üretilemeyeceğinin, üretilse de bu projenin yaşama geçirilemeyeceğinin Avrupa Birliği çevrelerinde kabul ve onay gördüğünün açık işaretidir. İnsanlığın öncelikli sorunları, insanlık için büyük tehdit potansiyelleri de taşıyor. Dünya gündemini belirleyen enerji krizinin, jeopolitik çıkar kavramı altında dünya ulusları arasında yol açtığı saflaşmalar, insanlığı bekleyen tehlikelerin, yaşadığımız ve yaşamamız muhtemel savaşların da nedenini oluşturuyor. Böyle bir dünyada bilimi insanlık için üretmek ve bilgiyi insanlığın hizmetine sunmak, paylaşım savaşlarının acımasızlığından, adil, barışçıl, hakça paylaşımın onurlu katına yükselmek, yerel sosyal devlet kültürünün ve pratiğinin global eksene taşınmasıdır aynı zamanda. İnsanlık, toplumsal varoluş sürecinin en önemli dönemeçlerinden 15 [ M A K A L E ] Özgürlük tanımında tercihimizi “İnsanın amaçlarını gerçekleştirebilmek için dilediğini yapabilmesi”nden yana kullanmışsak, bu özgür insan tipine özgü eğitim modelinde de tek bir tercih hakkımız var: İnsan için eğitim... Özgürlük tercihimiz nasıl bizi zorunlu olarak sosyal devlete götürüyorsa, özgür insan tanımımız da zorunlu olarak “herkese açık “ ve “sevgiye dayalı” bir eğitim anlayışını benimsememizi gerektiriyor. Sevgiyle işlenmiş bilgi, yerel coğrafyalardan akıl, yetenek ve bilgisini, jeopolitik çıkarlar için yeni silah ve savaş teknolojileri üretmekte ve bunları hiçbir ahlaki endişe duymaksızın masum insanlar üzerinde denemekte kullanan canavarları değil, insanlığın hizmetine adamış erdemli dünya insanları yaratacaktır. Üniversitelerimizin sosyal devlet koruyuculuğunda olmasını istemek, insanlığın sosyal devlet arayışını başlatan koşulların tekrar yaşanmamasını istemek ve umut etmektir aynı zamanda. Yeni Yüzyılda dünyamızı bekleyen en büyük tehlike, bireyi toplumuna ve devletine bağlayan güvenlik halkalarının neredeyse kopmak üzere olmasıdır. Bundan en büyük zararı her toplumun eğitilmiş bireyi ve dolayısıyla toplumun kendisi görecektir. Eğittiği, uluslar arası ölçekte nitelik ve değer kazandırdığı bireylerinin umutlarını gerçeğe dönüştüremeyen bir devlet olmaktan ve o devletin yurttaşı olmaktan daha büyük şanssızlık olabilir mi? 16 [ M A K A L E ] Sedat TURAN Ege Belediyeler Birliği & İde Yönetişim Danışmanı Belediyelerde 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunuyla İlgili İkincil ve Üçüncül Düzey Mevzuat Uygulamaları... 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu 01.01.2006 tarihi itibarıyla belediyeler bünyesinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Kanunun uygulamasına yönelik olarak çok sayıda Yönetmelik, Esas ve Usuller ile Tebliğler yayınlanmıştır. Belediyelerimize de yakından ilgilendiren uygulamaya yönelik ikincil ve üçüncül düzey mevzuat hükümlerinin isimleri, yayınlandığı Resmi Gazetenin tarih ve sayısı ile mevzuatın amaçları, yasal dayanaklarıyla birlikte açıklanması bu yazıda esas alınmıştır. İç denetim ile iç denetçilere ilişkin ikincil ve üçüncül düzey mevzuat hükümleri ise ayrı bir yazıda irdelenecektir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu 24.12.2003 tarih ve 25326 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve belediyeler bünyesinde 01.01.2006 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri Kanunun 3/a maddesinde; “Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri: Uluslararası sınıflandırmalara göre belirlenmiş olan, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idareler,” dir. 5018 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle, 78 yıldan beri yürürlükte olan, 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır. 5018 sayılı Kanunla birlikte, bütçe olarak analitik bütçe sistemine, muhasebe olarak da tahakkuk esaslı muhasebe sistemine geçilmiştir. “Mahalli idare: Yetkileri belirli bir coğrafi alan ve hizmetlerle sınırlı olarak kamusal faaliyet gösteren belediye, il özel idaresi ile bunlara bağlı veya bunların kurdukları veya üye oldukları birlik ve idareler.” şeklinde tanımlanmıştır. Ayrıca, Kamu mali sistemi ile yönetim sistemlerinde önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Kanunun 3/e maddesinde de mahalli idareler; 5018 sayılı Kanunun 3/a ve 3/e fıkralarından anlaşılacağı gibi, tüm belediyeler, belediye bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamında bulunmaktadır. Kanunun 1. maddesinde amaç; “Bu Kanunun amacı, kalkınma planları ve programlarda yer alan politika ve hedefler doğrultusunda kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasını, hesap verebilirliği ve mali saydamlığı sağlamak üzere, kamu mali yönetiminin yapısını ve işleyişini, kamu bütçelerinin hazırlanmasını, uygulanmasını, tüm mali işlemlerin muhasebeleştirilmesini, raporlanmasını ve mali kontrolü düzenlemektir.” şeklinde tanımlanmıştır. Kanunun uygulanmasına yönelik olarak çok sayıda Yönetmelik, Esas ve Usuller, Tebliğ yayınlanmış ve muhtelif tarihlerde yürürlüğe girmiştir. Belediyelerimize de yakından ilgilendiren uygulamaya yönelik ikincil mevzuat hükümlerinin isimleri, yayınlandığı Resmi Gazetenin tarih ve sayısı ile ikincil mevzuatın amaçları, yasal dayanaklarıyla birlikte aşağıya çıkartılmıştır. Kanunun 2. maddesi kapsam başlığını taşımakta olup, maddenin birinci fıkrası aşağıya çıkartılmıştır. 1- 5018 sayılı Kanunun 9. maddesi gereğince, “Kamu İdarelerinde Stratejik Planlamaya İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında yönetmelik” Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından düzenlenmiş olup, 26.05.2006 tarih ve 26179 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. “Bu Kanun, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idarelerden oluşan genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin mali yönetim ve kontrolünü kapsar.” Şeklindedir. 17 [ M A K A L E ] Toplam 20 maddeden oluşan yönetmelik ile; Yönetmeliğin 1/2. maddesinde yapılan değişiklik ile stratejik plan hazırlamakla yükümlü olmayan idarelerin (belediyelerin) performans programı hazırlaması zorunlu değildir, hükmü getirilmiştir. Stratejik plan hazırlamakla yükümlü kamu idarelerinin ve stratejik planlama sürecine ilişkin takvimin tespiti ile stratejik planların kalkınma planı ve programlarla ilişkilendirilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır. 5- Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan 20.07.2009 tarih ve 9278 sayılı genelge ile Kamu İdarelerince Hazırlanacak Performans Programları Hakkında Yönetmelik de yapılan değişiklikler dikkate alınarak yeniden hazırlanan “Performans Programı Hazırlama Rehberi” güncellenerek yayınlanmıştır. Ayrıca, 5393 sayılı Belediye Kanununun 41. maddesi gereğince, Nüfusu 50.000’ in altında olan belediyelerde stratejik plan hazırlanması zorunlu değildir, hükmü doğrultusunda işlem yapılması gerekmektedir. 2- Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından “Kamu İdareleri İçin Stratejik Planlama Kılavuzu” 2. Sürümü 2006 yılı Haziran ayında yayınlanmıştır. Toplam 34 sayfadan meydana gelen bu rehber ile kamu idarelerine (nüfusu 50.000 nin üzerindeki belediyelere) performans programlarının hazırlanması aşamasında yardımcı olunması amaçlanmıştır. Toplam 56 sayfadan meydana gelen kılavuz ile Kamu idarelerine (belediyelere) stratejik planlama sürecinde yol gösterilmesi amaçlanmıştır. Adı geçen rehbere, Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünün www.bumko.gov.tr isimli web sitesinden ulaşmak mümkündür. Adı geçen kılavuz Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının www.dpt.gov.tr ile www.sp.gov.tr web sitelerinde bulunmaktadır. 3- 5018 sayılı Kanunun 60. maddesi gereğince “Strateji Geliştirme Birimlerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” Bakanlar Kurulu Kararıyla 18.02.2006 tarih ve 26084 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Toplam 36 maddeden meydana gelen bu yönetmelik ile Strateji geliştirme birimlerinin çalışma usul ve esaslarının düzenlenmesi amaçlanmıştır. Adı geçen yönetmelik 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Belediye mali hizmetler birimi, yönetmeliğin 5.maddesinde yazılı bulunan görevleri (a, b, c, d, e ve f bentleri hariç) yerine getirmekle mükelleftir. 6- 5018 sayılı Kanunun 49. maddesi ile 5393 Belediye Kanununun 65. Maddesi gereğince, İçişleri Bakanlığı tarafından “Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği” düzenlenmiş ve 10.03.2006 tarih ve 26104 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğin 1/2. maddesinde yapılan değişiklik ile stratejik plan hazırlamakla yükümlü olmayan idarelerin (belediyelerin) performans programı hazırlaması zorunlu değildir, hükmü getirilmiştir. Toplam 468 maddeden meydana gelen bu yönetmelik ile belediyelerin; Gelir ve gider bütçelerinin hazırlanması, kesin hesabın çıkarılması, hesap ve kayıt düzeninde saydamlık, hesap verilebilirlik ve tekdüzenin sağlanması, işlemlerinin kayıt dışında kalmasının önlenmesi, faaliyetlerinin gerçek mahiyetlerine uygun olarak sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi; Mali tabloların zamanında, doğru, muhasebenin temel kavramları ve genel kabul görmüş bütçe ve muhasebe ilkeleri çerçevesinde, uluslar arası standartlara uygun, yönetimin ve ilgili diğer kişilerin bilgi ihtiyaçlarını karşılayacak ve kesin hesabın çıkarılmasına temel olacak; 4- 5018 sayılı Kanununun 9. Maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “Kamu İdarelerince Hazırlanacak Performans Programları Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiş, 05.07.2008 tarih ve 26927 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar, kontrol ve hesap verme süreçlerinin etkili çalışmasını sağlayacak şekilde hazırlanması ve yayımlanmasına ilişkin esas, usul, ilke ve standartların belirlenmesi işlemleri amaçlanmıştır. Toplam 12 maddeden meydana gelen bu yönetmelik ile performans programı hazırlamakla yükümlü belediyelerin; Yönetmelik ekinde 110 adet cetvel bulunmaktadır. Yönetmelik hükümleri, Belediyelerin bütçe ve muhasebe kayıt ve işlemlerini kapsamaktadır. Performans programlarının hazırlanması, ilgili idarelere gönderilmesi, kamuoyuna açıklanması ve bunlara ilişkin süreler ile diğer usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır. 7- 5018 sayılı Kanunun 33. Maddesi gereğince, İçişleri Bakanlığı tarafından “Mahalli İdareler Harcama Belgeleri 18 [ M A K A L E ] Yönetmeliği” düzenlenmiş ve 15.08.2007 tarih ve 26614 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Üst yönetici (belediye Başkanı) Ek–2’de belirtildiği şekilde güvence beyanını düzenleyecek ve imzalayacaktır. Nüfusu 10.000 nin üzerindeki belediyelerde bütçe ile ödenek tahsis edilen her birimin yöneticileri tarafından Ek–3’de belirtildiği şekilde iç kontrol güvence beyanı düzenlenecek ve imzalanacaktır. Toplam 57 maddeden meydana gelen bu yönetmelik ile Belediyelerde; Mali işlemlerin gerçekleştirilmesi ve muhasebeleştirilmesi kapsamında, harcamalarda ödeme belgesine bağlanacak kanıtlayıcı belgeleri ve bunlardan düzenlenmesi gereken belgelerin şekil ve türlerini belirlenmesi amaçlanmıştır. Nüfusu 10.000 nin altında olan belediyelerde harcama yetkilisi belediye başkanı olduğu için, hem üst yönetici olarak güvence beyanı, hem de harcama yetkilisi olarak iç kontrol güvence beyanı düzenlenecek ve imzalanacaktır. Yönetmelik ekinde 50 adet matbu belge mevcuttur. Mali hizmetler birim yöneticileri de Ek–4’de belirtildiği şekilde mali hizmetler birim yöneticisi beyanını düzenleyecek ve imzalayacaklardır. 8- 5018 sayılı Kanunun 35. Maddesi gereğince, Bakanlar Kurulu tarafından “Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiş ve 21.01.2006 tarih ve 26056 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. 5393 Belediye Kanununun 56. maddesi gereğince belediyelerde faaliyet raporu Nisan ayı meclis toplantısında görüşülecek ve raporun bir örneği İçişleri Bakanlığına gönderilecek ve kamuoyuna duyurulacaktır. Toplam 18 maddeden meydana gelen bu yönetmelik ile belediyelerde; 10- 5018 sayılı Kanunun 44. maddesi gereğince, Bakanlar Kurulu tarafından “Taşınır Mal Yönetmeliği” düzenlenmiş ve 18.01.2007 tarih ve 26407 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve genel olarak 01.07.2009 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ön ödeme şekillerini, devir ve mahsup işlemlerini, yapılacak ön ödemelerin idareler ve gider türleri itibarıyla miktar ve oranlarının tespitini, mutemetlerin görevlendirilmesini ve diğer işlemlere ilişkin usul ve esasları düzenlemesi amaçlanmıştır. Toplam 41 maddeden oluşan bu yönetmelik ile Belediyelerde; 9- 5018 sayılı Kanunun 41. Maddesi gereğince, Maliye Bakanlığı tarafından “ Kamu İdarelerince Hazırlanacak Faaliyet Raporları Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiş ve 17.03.2006 tarih ve 26111 sayılı Resmi Gazetede, yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Kaynağına ve edinme yöntemine bakılmaksızın kamu idarelerine (belediyelere) ait taşınır malların kaydı, muhafazası ve kullanımı ile yönetim hesabının verilmesi, merkez ve taşrada taşınır yönetim sorumlularıyla bunlar adına görev yapacak olanların belirlenmesi ve kamu idareleri arasında taşınırların bedelsiz devrine ilişkin esas ve usullerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 24 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerde; Yönetmelik ekinde, tüketim malzemeleri ile dayanıklı taşınırları gösteren taşınır kod listesi ve 18 adet cetvel (matbu form) bulunmaktadır. Mahalli idarelerin (belediyelerin) faaliyet raporlarının hazırlanması, ilgili idarelere verilmesi, kamuoyuna açıklanması ve bu işlemlere ilişkin süreler ile diğer usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır. Yönetmelik ekinde; . Ek–1: Birim ve İdare Faaliyet Raporlarının Şekli . Ek–2: Üst Yöneticinin İç Kontrol Güvence Beyanı . Ek–3: Harcama Yetkilisinin İç Kontrol Güvence Beyanı 11- 5018 sayılı Kanunun 44, 45 ve 60. maddeleri gereğince. Bakanlar Kurulu kararıyla “Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelik” 02.10.2006 tarih ve 26307 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak yürürlüğe girmiştir. Toplam 15 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerin; Mülkiyetinde, yönetiminde ve kullanımında bulunan taşınmazların kaydına ve icmal cetvellerinin düzenlenmesine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi amaçlanmıştır. . Ek–4: Mali Hizmetler Birim Yöneticisinin Beyanı yayınlanmış bulunmaktadır. Birim ve belediye genel faaliyet raporu Ek -1 de belirtildiği şekilde düzenlenecektir. Yönetmelik ekinde tapuda kayıtlı olan taşınmazları, tapuda kayıtlı olmayan taşınmazları, orta malları ve genel hizmet alanlarını gösterir taşınmazlar listesi ile 9 adet matbu form ve cetvel bulunmaktadır. 19 [ M A K A L E ] 12- 5018 sayılı Kanunun 45 ve 47. maddeleri gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis ve Devri Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiş, 10.10.2006 tarih ve 26315 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. yayınlanmış ve 01.01.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Toplam 29 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerin; Muhasebe sistemine dahil edilen duran varlıklardan hangilerinin amortisman ve tükenme payına tabi tutulacağı ve bunlara ilişkin esas ve usuller ile uygulanacak amortisman ve tükenme payının süre, yöntem ve oranları duran varlık çeşitlerine göre belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 11 maddeden meydana gelen bu tebliğ ile belediyelerde; Mülkiyetindeki taşınmazların birbirlerine bedelsiz olarak tahsis ve devri ile; hazineye ait taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin belediyelere tahsis ve devir işlemlerinin usul ve esaslarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Yönetmelik ekinde I sayılı cetvelde Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, II sayılı cetvelde Özel bütçeli idareler, III sayılı cetvelde Düzenleyici ve denetleyici kurumlar, IV sayılı cetvelde Sosyal güvenlik kurumları, V sayılı cetvelde Mahalli idareler liste halinde gösterilmiştir. 13- 5018 sayılı Kanunun 49 ve 50. maddeleri gereğince Bakanlar Kurulu kararıyla “Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği” 08.06.2005 tarih ve 25839 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Toplam 150 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerin; Mülkiyetindeki taşınmazların birbirlerine bedelsiz olarak tahsis ve devri ile; hazineye ait taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin belediyelere tahsis ve devir işlemlerinin usul ve esaslarının belirlenmesi amaçlanmıştır. 15- 5018 sayılı Kanunun 49. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “ 24 sıra nolu Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği) Kamu İdareleri Detaylı Hesap Planları ve Ortak Yardımcı Hesaplar tebliği düzenlenmiş, 17.07.2005 tarih ve 25878 yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Toplam 6 maddeden oluşan bu tebliğ ile belediyelerde: Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinde yer alan muhasebe ve raporlama standartlarına göre çerçeve hesap planında yer alan hesaplara kaydedilip, söz konusu Yönetmelik eki mali rapor ve tabloların düzenlenmesi ve bu rapor ve tablolar esas alınarak ilgili idareler bazında ve konsolide verilerden genel yönetim sektörü düzeyinde mali rapor, tablo ve istatistiklerin üretilip, belirlenen sürelerde yayımlanması gerekmektedir. Bu nedenle, genel yönetim için hesaplar düzeyinde standardın sağlandığı çerçeve hesap planında olduğu gibi, gerekli ve ilgili hesaplarda konsolide mali rapor, tablo ve istatistiklerin üretilmesine imkan verecek detayda Ortak Yardımcı Hesaplar oluşturulması amaçlanmıştır. Hesap ve kayıt düzeninde saydamlık, hesap verilebilirlik ve tekdüzenin sağlanması, işlemlerinin kayıt dışında kalmasının önlenmesi, faaliyetlerinin gerçek mahiyetlerine uygun olarak sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi; Mali tablolarının zamanında, doğru, muhasebenin temel kavramları ve genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri çerçevesinde, uluslararası standartlara uygun, yönetimin ve ilgili diğer kişilerin bilgi ihtiyaçlarını karşılayacak ve kesin hesabın çıkarılmasına temel olacak; Tebliğ ekinde Detaylı Hesap Planı Ortak Yardımcı Hesaplar Tablosu bulunmaktadır. Karar, kontrol ve hesap verme süreçlerinin etkili çalışmasını sağlayacak şekilde hazırlanması ve yayımlanmasına ilişkin esas, usul, ilke ve standartların belirlenmesi amaçlanmıştır. Tebliğ ekinde Amortisman ve tükenme payı süre ve oranları listesi ile Duran varlıklar amortisman ve yeniden değerleme defteri yayınlanmıştır. 16- 5018 sayılı Kanunun 55, 56, 57 ve 58. maddeleri gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “İç Kontrol ve Ön Mali Kontrole İlişkin Usul ve Esaslar” düzenlenmiş ve 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 3. Mükerrer Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Yönetmelik ekinde 21 adet matbu form bulunmaktadır. 14- Genel yönetim muhasebe yönetmeliğinin 27. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “1 sayılı Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği Genel Tebliği” düzenlenmiş ve 10.01.2008 tarih ve 26752 sayılı Resmi Gazetede Toplam 33 maddeden oluşan bu usul ve esaslar ile belediyelerde; 20 [ M A K A L E ] 21- 5018 sayılı Kanunun 71. Maddesi gereğince Bakanlar Kurulu Kararıyla “Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” 19.10.2006 tarih ve 26324 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. İç kontrol ve ön mali kontrol faaliyetlerinin yürütülmesine ilişkin ilke, iş, işlem ve süreçlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. 17- 5018 sayılı Kanunun 55. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “Kamu İç Kontrol Standartları Tebliği” düzenlenmiş ve 26.12.2007 tarih ve 26738 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Toplam 25 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerde; Bu tebliğde 18 ana standart ve altında yer alan 79 adet genel şart ile belediyelerin; Kontrol, denetim, inceleme, kesin hükme bağlama ve yargılama sonucunda tespit edilen kamu zararlarının tahsiline ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır. İç kontrol sistemlerinin oluşturulmasında, izlenmesinde ve değerlendirilmesinde dikkate almaları gereken temel yönetim kurullarını göstermekte ve belediyelerde tutarlı, kapsamlı ve standart bir kontrol sisteminin kurulması ve uygulanması amaçlanmıştır. 22- 5018 sayılı Kanunun 31. Maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “1 seri nolu Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğ” düzenlenmiş, 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 4. Mükerrer Resmi Gazetede yayınlanarak, 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. 18- 5018 sayılı Kanunun 60. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “Mali Hizmetler Uzmanlığı Yönetmeliği” düzenlenmiş ve 25.08.2007 tarih ve 26624 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Toplam 6 maddeden oluşan bu tebliğ ile belediyelerde harcama yetkililerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Tebliğin 2.1.4. maddesi ile 3, 4 ve 5. maddeleri belediyelerimizi yakından ilgilendirmektedir. Toplam 32 maddeden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerin; 23- 5018 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “2 Seri Nolu Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğ” düzenlenmiş, 28.04.2006 tarih ve 26152 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Malî hizmetler birimlerinde çalıştırılacak malî hizmetler uzmanlarının mesleğe giriş ve yeterlik sınavları ile çalışma usul ve esaslarının belirlenmesi amaçlanmıştır. 19- 5018 sayılı Kanunun 62. maddesi gereğince Bakanlar Kurulu Kararıyla “ Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” 21.01.2006 tarih ve 26056 sayılı resmi Gazetede yayınlanmış ve 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Toplam 3 maddeden oluşan bu tebliğ ile belediyelerde; Harcama yetkilileri ve yetki devri uygulamasına ilişkin olarak 3 maddelik açıklamaların yapılması Maliye Bakanlığınca gerekli görülmüştür. 24- İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan 24.02.2006 tarih ve 45181 sayılı Harcama yetkilisi ve ihale yetkilisi konulu genelge ile de, Belediyelerde harcama yetkililerinin belirlenmesi, Harcama yetkisinin birleştirilmesi, İhale yetkilisi ile diğer hususlarda izlenecek yol hakkında uygulamalara yönelik olarak önemli açıklamalarda bulunulmuştur. Toplam 40 madden oluşan bu yönetmelik ile belediyelerde; Muhasebe yetkilisi adaylarının sertifika eğitim programına başvuru şartları, eğitimi, eğitim süresi, sertifika sınavı ve bunlara sertifika verilmesi ile muhasebe yetkililerinin çalışma usul ve esaslarının belirlenmesi amaçlanmıştır. 20- 5018 sayılı Kanunun 61. maddesi gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmesi, Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiş, 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 3. Mükerrer Resmi Gazetede yayınlanmış, 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. 25- 5018 sayılı Kanunun 30 ve 53. Maddeleri gereğince Maliye Bakanlığı tarafından “1 Sıra Nolu Genel Yönetim Mali İstatistikleri Genel Tebliği) Mahalli İdareler Mali Verileri düzenlenmiş, 25.10.2008 tarih ve 27035 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Toplam 22 madden oluşan bu yönetmelik ile Belediyelerde; Mali verilerin derlenmesindeki usul ve istatistiklerin üretilmesine esas teşkil etmek üzere, belediye verilerinin derlenmesindeki usul ve esasları, veri derleme sürecindeki sorumluları ve mali verilerin süresinde gönderilmemesi halinde uygulanacak yaptırımların belirlenmesi amaçlanmıştır. Muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlendirilmeleri, yetkileri, denetimleri ve tutacakları defter ve belgeler ile diğer hususlara ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır. 21 Toplam 14 madden oluşan bu tebliğ ile Belediyelerde; [ M A K A L E ] S. Selçuk SAVUCU Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisi Kentleşme Sürecinde Altyapı Sorunları ve Çözüm Önerileri Kentleri insan vücudu gibi düşünürsek, nasıl damarları iyi çalışmayan insan sağlık problemleriyle karşı karşıya kalırsa, kentin damarları diyebileceğimiz altyapı unsurları sağlıksız yapılandırılırsa, kentler de içinde yaşayanlar için birer işkence mekânına dönüşür. Uygarlık demek, kişi başına daha fazla ısınma, aydınlanma, ulaşım, iletişim, enerji ile su demektir. Üretilmiş olan bu değerler her konuta sağlıklı bir şekilde ulaştırılabiliyorsa çağdaş Kentleşme anlayışına yaklaşılmış olduğu anlaşılır. Çağdaş Kent, insanın gerilimlerden uzak, huzurlu, rahat, mutlu bir yaşam sürmesine olanak sağlayan bir anlayışın ürünüdür. Kentleri insan vücudu gibi düşünürsek, nasıl damarları iyi çalışmayan insan sağlık problemleriyle karşı karşıya kalırsa, kentin damarları diyebileceğimiz altyapı unsurları sağlıksız yapılandırılırsa, kentler de içinde yaşayanlar için birer işkence mekânına dönüşür. Nelerdir, bu altyapı unsurları ? 1- Elektrik hatları, 2- Havagazı ve doğalgaz boruları, Konuyu İzmir özelinde alırsak, öncelikle şu soruları yanıtlamalıyız; 3- İçme ve kullanma su boruları, 4- Kanalizasyon boruları, 2- Eğer sorunun varlığı kabul ediliyorsa, nasıl çözümlenebilir? 5- Telefon ve televizyon, kabloları, 6- Yeraltı ulaşım tesisleri, 7- Petrol boru hatları ve benzeri yapılar, 8- Merkezi ısıtma sistemi kanalları v.b. 1- İzmir’in altyapı sorunu var mı? Evet, İzmir Kenti’nin ciddi bir altyapı sorunu vardır. Bunun en büyük nedeni ise Kent’in yanlış yerleşimi ve yanlış yapılanmasıdır. Bu önemli nedenlerin üzerine bir de yıllardır altyapı konusunda yapılan bilimsel temeli olmayan yarım yamalak çalışmalar da eklenince bu günkü duruma gelinmiştir. Halen altyapı sorunları düşünülmeden yoğun yapılaşmaya izin verilen birçok alanlar, sorunların artarak devam edeceğinin ve geçmişten ders alınmadığının göstergesidir. Bir problemi çözmenin yolu, önce problemin varlığını kabul etmekle başlar. Bu ön kabulle yola çıktıktan sonra öncelikle tüm altyapının durumunun saptanması gerekir. Böylece bugüne kadar yapılanlar ve yapılamayanlar belirlenir. Yapılamayanlar ve yapılması gerekenler saptandıktan sonra çözüme götüren planlamaya geçilir. İzmir Kenti’nin Altyapı sorununu tamamen çözmek yukarıda belirttiğim nedenden dolayı olanaksızdır. Bu olanaksız olduğuna göre sorunu en aza indirecek yöntemler üzerinde kafa yormalıyız. Son yıllarda İZSU tarafından sel baskınlarını 22 [ M A K A L E ] önlemek için yapılan çalışmalar gerçekten de bu konuda ciddi, bilimsel bir bakış açısının yakalandığını göstermektedir. Bu çalışmalar kapsamında halihazır haritalar üzerinde harita mühendisleri tarafından su toplanma havzaları saptanmış, Bu havzalara giden su yolları üzerinde göletler yapılarak yağmur suları denetim altına alınmaya çalışılmıştır. Yine bu kapsamda dereler ıslah edilmeye çalışılmıştır. Ancak; doğru bir düşünceden yola çıkılmasına rağmen ekip çalışması göz ardı edildiğinden birtakım uygulama hataları yapılmıştır. lan kazılar nedeniyle zaman, malzeme, iş gücü harcanmakta, yollar tahrip edilmektedir. Uzmanlara göre yeraltı hatları, bütün yapı maliyetinin yaklaşık % 30–40 ‘ına karşılık gelir. Ayrıca, sınırlı ömürleri nedeniyle sık sık onarım ve pahalı bakım gerektirirler. Ülkemizde yeraltı hatlarının ölçülmesinin gerekliliği ve kişisel bellekten kurumsal belleğe aktarılmasının önemi yeni yeni anlaşılmaya başlanmışken bazı Avrupa ülkelerindeki durum şöyledir. Alt yapı unsurları nasıl olmalıdır? 1- Çağdaş kentçilik anlayışına göre tüm altyapı unsurları yeraltında olmalıdır. Halbuki kentlerimizin hemen hepsinde yer altında olması gereken bir çok altyapı unsuru halen yer üstünde bulunmaktadır. (Elektrik, iletişim hatları gibi) 2- Yer altında yer alanların çoğu ise, plansız, programsız, mühendislik bilgilerinden yoksun olarak yapıldığı için hem arızaların giderilmesi, hem de yenileme çalışmaları sırasında hem kentte yaşayanlar için, hem de çalışanlar için sorunlara yol açmaktadır. 3- Alt yapı unsurlarının aynı mekân (geniş ve insanların içerisine girerek yer üstünden bağımsız olarak içinde çalışabileceği ve arızaları giderebileceği) içinde bulunması sağlanmalıdır. 4-Altyapı unsurlarının konumları ölçülmüş olmalıdır. Sayısal ortamda kayıtlı olmalıdır. Kişisel bellek yerine kurumsal bellek ! İsviçre’de: Basel, Riehen ve Bettingen kentlerinde 1913, Tausanne’da 1908 de hat kadastrosuna başlanmış ve 1950’lerde bitirilmiştir. Bern’de 1954 de başlanmış olup geniş bir örgütle 1974 de bitirilmiştir. Nüfusu 30.000-100.000 arasındaki kentlerde de 1970-1980 tarihleri arasında çalışmalara başlanmış ve bitirilmiştir. Kentlerde denetimden yoksun olarak süregelen nüfus artışı ve çarpık yerleşme altyapı sorunlarının en büyük nedenlerindendir. Almanya’da 11.9.1938 tarihinde Alman Belediyeler Kongresi «Kamu yollarındaki çalışmalara ait esasları saptamış ve ardından Federal Almanya Hükümeti konunun çözümü hakkında 16.12.1960 tarihinde bir kararname çıkarmıştır. Polonya’da Varşova’da ilk hat kadastrosu 1881–1925 de yapılmış, II. Dünya Savaşından sonra da ikinci defa olarak yapılmıştır. Halen sayısal ortamda çalışılmaktadır. Diğer Avrupa Ülkelerinde de durum farklı değildir. Macaristan, Bulgaristan, Yugoslavya, Çekoslovakya, Hollanda, İsveç, İngiltere ve Doğu Almanya’da yeraltı kadastrosu çalışmaları uzun yıllar önce başlamış ve bitirilmiştir.* Bugüne nasıl gelindi? Kentlerde denetimden yoksun olarak süregelen nüfus artışı ve çarpık yerleşme altyapı sorunlarının en büyük nedenlerindendir. Yıllardır tüm idareciler ve hatta birçok bürokrat ülkemizde yaşanan sorunları, olaylara fatura ederek kendilerini temize çıkarmayı siyaset yapmak olarak algılamış, olaylara seyirci kalarak, kalıcı çözümler yerine göze hoş görünen kısa süreli çözümler üreterek hem zamanı boşa harcamış, hem de ülke kaynaklarını savurarak suç işlemişlerdir ve işlemeye de devam etmektedirler. Ana problem budur. İkinci önemli konu birincinin devamı ve bütünleyicisi olarak büyük kentlerimizdeki plansızlık sorunudur. Ne yazık ki Ülkemizde planlama fiili durumun ardından gitmektedir. Eğer bir kentte üstyapı denetimden yoksunsa, yeraltı tesisleri nasıl planlanabilir? Bu arada, belediye hizmetlerinin sürekliliği nedeniyle binlerce kilometrelik altyapı unsuruna yenileri eklenmektedir. Kontrolsüzce ve eşgüdümden yoksun olarak çeşitli kurumlar tarafından yapılan bu yeraltı hatlarının çoğunun plânları ise hatları yapan ustaların belleğindedir. Altyapı unsurlarının yapım ve onarımı nedeniyle çeşitli kurumlar tarafından aynı güzergâhlarda tekrar tekrar yapı- Yer altı kadastrosunun altlıkları şunlar olmalı; 1- Sayısal halihazır harita 2- Sayısal imar planı 3 - Sayısal Kadastro haritaları Bugün elimizde bulunanlar ise şunlardır: 1- Sayısal halihazır harita: İzmir yerleşim alanını kapsayan 1/1000 ölçekli fotogrametrik sayısal haritalar 2001 yılı içinde İzmir Büyükşehir Belediyesince üretilmiş ve kullanıma sunulmuştur. 5216 sayılı Büyükşehir yasasının yürürlüğe girmesiyle 50 km. çapında bir alanda yetkilenen İzmir Büyükşehir Belediyesi şu günlerde 543 bin hektarlık alanda 1/5000 ölçekli renkli ortofoto görüntüler ile 400 bin hektarlık alanda 1/5000 ölçekli sayısal fotogrametrik harita ihalesini sonuç- 23 [ M A K A L E ] landırmıştır. 12/01/2009 tarihinde çalışmalara başlanmıştır. Yaklaşık bir yılda bu çalışmalar sonuçlanacaktır. III- Tüm alt yapı unsurları “Alt yapı unsurları nasıl olmalıdır” başlığı altındaki özelliklere uygun yapılmalıdır. 2- Sayısal imar planı: Büyükşehir Belediyesi Harita Şube Müdürlüğü tarafından büyük ölçüde sayısallaştırılmış olmasına rağmen, yapılan plan değişiklikleri nedeniyle güncelliğini yitirmiş olan imar planları, ihale yoluyla sayısallaştırılmaktadır. IV- Kurumlar arası eşgüdüm ve birlik gerçek anlamda sağlanmalıdır. Yani, Kamu hizmeti yapan çeşitli kurumlara ait yeraltı ve yer üstü yapıları ve hatları; standardizasyona ve eşgüdüme dayalı bir plânlama sistemine kavuşturulmalıdır. Bunun sağlayacağı yararlar ise şu şekilde özetlenebilir. 3- Kadastro haritaları: Yer yer bazı Kadastro Müdürlükleri tarafından sayısallaştırılan bölgeler olmasına rağmen kentin çok küçük bölümünde tamamlanabilmiştir. Sayısallaştırılması biten bölgelerde ise hukuki sorunlar çözülebilmiş değildir. a- İşbirliği ve eşgüdüm halindeki kurumların birbirlerinin tesislerine zarar vermesinin ve kamu hizmetlerinin aksamasının ve çeşitli kazaların en az düzeye indirilmesi. b- İş gücü kazanımı c- parasal kazanım Yapılması gerekenler: I - İvedilikle Tüm var olan yer altı ve yerüstü hatlarının hem yatay, hem de düşey konumları ölçülerek sayısal hale getirilmelidir. Sonuç olarak, çağdaş kentçilik anlayışına uygun olarak yapılacak bu çalışmalar sonucunda hem ülke kalkınmasına katkı sağlanacak, çağdaş kentler yaratılacak, hem de insanları daha mutlu ve huzurlu kentler yaratılacaktır. II- Süregelen tüm başvurular ve değişiklikler düzenli olarak sayısal paftalar üzerine işlenmelidir. *Kaynakça : TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası 24 [ M A K A L E ] Prof. Dr. Yaşar UYSAL D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil. Fak. İktisat Böl. Öğretim Üyesi Kriz ve Yatırım Teşviklerinde Yeni Dönem GİRİŞ İktisadi planlama ve bunun temel unsurlarından biri olan yatırım teşvik politikalarının Türkiye’deki geçmişine bakıldığında önemli hataların yapıldığını söylemek mümkündür. Nitekim yatırım teşviklerinde yeterince stratejik davranılamamış, bazı sektörlerde aşırı kapasite yaratılırken bazı sektörlerde tamamen dışa bağımlı hale gelinmiştir. Kalkınmada öncelikli bölgeler yaklaşımı gibi yatırımların yönlendirilmesinde kullanılan birçok değişik strateji sadece coğrafi boyutu dikkate almış, gelişmesi istenen bölgelerde her türlü yatırım sektör ve proje boyutu dikkate alınmadan teşvik edilmiştir. Bu da beraberinde irrasyonel kaynak dağılımı, suistimaller, yanlış ölçekli yatırımlar, aşırı kapasite yaratılması gibi sorunlar getirmiş, uygulamaların temel amacı olan gölgesel dengesizliklerin azaltılması ise mümkün olamamıştır. 2007 yılı Ağustos ayında ABD’de mortgage krizi olarak başlayan, 2008 yılı Ekim ayında yaşanan yeni gelişmeler sonucunda adeta bir kasırgaya dönüşerek tüm dünyayı etkisi altına finansal kriz küresel boyutta bir resesyona neden olmuştur. Ne yazık ki, bu krizden sadece krizi yaratan gelişmiş ülkeler değil, başta Türkiye olmak üzere gelişmekte olan ülkeler de etkilenmiştir. 1929 yılında yaşanan Büyük Buhrandan sonraki en büyük kriz olarak tarihteki yerini alması beklenen bu süreç önce finansal piyasaları ardından da üretim, istihdam, küresel ticaret hacmi boyutlarıyla reel sektörü etkilemiştir. Bugün; gerileyen üretim, artan işsizlik ve yoksulluk tüm ülkelerin mücadele etmeye, çözüm üretmeye çalıştığı sorunlardır. Nitekim krizin ardından maliye ve para politikaları devreye sokulmuş, miktarı trilyon doları aşan paketler açıklanarak, krizin etkileri azaltılmaya çalışılmıştır. Türkiye gibi çok geniş bir coğrafyaya, çok farklı topografik ve iklim koşullarına sahip, bölgeler itibariyle bireylerinin farklı davranış özellikleri ve dolayısıyla çalışma motifleri taşıyan bir ülkede hangi sorunlarla ilgili olursa olsun “genel” nitelikli yaklaşımlarla çözüm üretmek olası değildir. Yatırım teşvikleri ve bölgesel dengesizlik konusunda gelinen nokta bunu açık olarak ortaya koymaktadır. O halde farklı bir bakış açısı, farklı öncelikler, farklı yöntem ve araçlara ihtiyaç olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Türkiye bu krizden en fazla etkilenen ülkelerin başında gelmektedir. Nitekim 2009 yılı ilk çeyreğinde ekonominin yüzde 13 düzeyinde küçülmesi, işsizliğin rekor düzeye ulaşması, ihracatın gerilemesi krizin Türkiye’yi teğet geçmediğini ortaya koymaktadır. Kanımızca, yetkililerin algılama düzeyindeki eksikliklere ve önlem almadaki gecikmelere bağlı olarak yaşanan sorunlar derinleşmiştir. Ancak, geç de olsa, bazı önlemler alınarak krizin etkileri azaltılmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda Hükümet tarafından 4 Haziran 2009 tarihinde yeni bir yatırım teşvik paketi açıklanmış, bunun gerektirdiği yasal çerçeve ise 14 Temmuz 2009 tarihli ve 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı olarak Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Bu çalışma sözkonusu Kararın değerlendirilmesine yöneliktir. 2. YENİ DÜZENLEME NELER GETİRİYOR? Türkiye’nin gerek ekonomik gelişmesini hızlandırması gerekse bölgesel dengesizlikleri azaltabilmesi açısından ihtiyaç duyduğu yatırım teşvik sisteminin bölge-sektör-proje üçlüsünü eşanlı olarak dikkate alması gerekmektedir. Böylece hem bölgesel/yöresel potansiyellerin kolayca harekete geçirilmesi hem gelişmeyi hızlandıracak ileri ve geri bağlantıları yüksek sektörlere yatırımların artması hem de rekabet gücü sağlayacak ölçekte projelerin hayata geçirilmesi mümkün olabilecektir. Zamanlaması, sektör öncelikleri, yöntemi ve psikolojik iklim açısından bazı handikapları olmakla birlikte yeni teşvik sistemi yukarıda ifade edilen üç boyutu dikkate alan ilk yatırım teşvik sistemidir. Bu nedenle yatırım teşvik sisteminde bir devrim yapıldığı söylenebilir. Ancak bu yeni sistemin sonuçları itibariyle de bir devrimi getirip getirmeyeceği zaman içinde anlaşılabilecektir. Dolayısıyla, şimdilik, niyetin iyi sonucun meçhul olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. 1. YATIRIM TEŞVİKLERİNİN DÜNÜ Türkiye’de önce 1930’lu yıllarda daha sonra ise 1961 Anayasası çerçevesinde planlı kalkınma stratejileri uygulanmıştır. 1980 sonrası dönemde Beş Yıllık Kalkınma planları hazırlanmaya devam edilmiş olsa da planlamaya olan inanç zayıflamış, planlara anayasal bir zorunluluğun gereğinin yerine getirilmesinden öte anlam yüklenmemiştir. Ülkenin dış girdi ve kaynak bağımlılığının (dış borçlar, dış ticaret açığı) azalmak yerine artmış olması, yapısal sorunların (bölgesel dengesizlik, teknoloji üretememe) derinliği ve görünen sorunlar (işsizlik, cari açık, dengesiz gelir dağılımı vb.) böylesi bir yoruma haklılık kazandırmaktadır. 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu ile getirilen yeni yatırım teşvik sisteminin anahatlarını şöyle özetlemek mümkündür; 25 [ M A K A L E ] • Bu karar öncekilerden daha geniş ve daha bütünsel bir amaç sistematiğine sahiptir. Nitekim, daha önceki teşviklerde bölgesel dengesizliğin azaltılması ve yatırımların genel olarak artışı hedeflenirken bu Karar’da amaç “Kalkınma Planları ve Yıllık Programlarda öngörülen hedefler ile uluslararası anlaşmalara uygun olarak, tasarrufları katma değeri yüksek yatırımlara yönlendirmek, üretimi ve istihdamı artırmak, yatırım eğiliminin devamlılığını ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak, uluslararası rekabet gücünü artıracak teknoloji ve araştırma-geliştirme içeriği yüksek büyük ölçekli yatırımları özendirmek, doğrudan yabancı yatırımları artırmak, bölgesel gelişmişlik farklılıklarını gidermek, çevre korumaya yönelik yatırımlar ile araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemektir.” şeklinde ifade edilmektedir. Bu bağlamda amacın doğru konulduğunu söylemek mümkündür. rak faiz desteği verilmesi öngörülmektedir. Bunlara ilişkin düzenlemeler özü itibariyle aşağıda değerlendirilmiştir; a) Vergi indirimi uygulaması: Büyük ölçekli yatırımlar ile bölgesel uygulama kapsamında gerçekleştirilen yatırımlarda, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesi çerçevesinde, kurumlar vergisi veya gelir vergisine uygulanacak indirim oranları ile yatırıma katkı oranları aşağıdaki şekilde belirlenmiştir. İndirilen kurumlar vergisi veya gelir vergisi tutarı yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli vergi uygulamasına devam edilmesi öngörülmektedir. Parantez içinde verilen oranlar, teşvik belgesi kapsamında 31/12/2010 tarihine kadar yatırıma başlanması halinde uygulanacak indirim oranlarını göstermektedir. Bu farklılaştırma Karar’da yer alan ve doğrudan krizin etkilerini azaltmaya yönelik sınırlı düzenlemeden biri olarak dikkati çekmektedir. • Yeni sistemde Türkiye, İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması-düzey 2 bölgeleri ve sosyo-ekonomik gelişmişlik seviyeleri dikkate alınarak dört farklı bölgeye ayrılmaktadır. Buna göre; Bölge Kapsadığı iller I.Bölge Ankara, Bilecik, Bolu, Bursa, Düzce, Edirne, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ, Yalova II.Bölge Adana, Antalya, Aydın, Balıkesir, Burdur, Çanakkale, (Bozcaada, Gökçeada hariç), Denizli, Isparta, Mersin, Muğla III.Bölge IV.Bölge Bölgesel Uygulama Kurumlar Yatırıma vergisi veya Bölgeler katkı oranı gelir vergisi (%) indirim oranı (%) I 10 (20) 25 (50) II 15 (30) 40 (60) III 20 (40) 60 (80) IV 25 (60) 80 (90) Büyük Ölçekli Yatırımlar Kurumlar Yatırıma vergisi veya katkı oranı gelir vergisi (%) indirim oranı (%) 25 (30) 25 (50) 30 (40) 40 (60) 40 (50) 60 (80) 45 (70) 80 (90) b) Sigorta primi işveren desteği: Yeni düzenlemede “büyük ölçekli yatırımlar ile bölgesel uygulama kapsamında desteklenen yatırımlardan, teşvik belgesinde kayıtlı istihdam öngörüleri ile tutarlı olmak kaydıyla; Konya, Karaman, Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye, Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir, Manisa, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak, Kayseri, Sivas, Yozgat, Zonguldak, Karabük, Bartın, Samsun, Tokat, Çorum, Amasya, Gaziantep, Adıyaman, Kilis a) Komple yeni yatırımlarda, işletmeye geçiş tarihinden itibaren sağlanan, b) Diğer yatırım cinslerinde, yatırımın tamamlanmasını müteakip, yatırıma başlama tarihinden önceki son altı aylık dönemde (mevsimsel özellik taşıyan yatırımlarda bir önceki yıla ait mevsimsel istihdam ortalamaları dikkate alınır) Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne verilen aylık prim ve hizmet belgesinde bildirilen ortalama işçi sayısına ilave edilen, istihdam için ödenmesi gereken sigorta primi işveren hissesinin asgarî ücrete tekabül eden kısmı aşağıda belirtilen sürelerde Hazinece karşılanır.” denilmektedir. Bu düzenleme, 2009 ve 2010 yıllarında başlanılan yatırımlara avantaj sağlarken sonraki yıllarda da sürdürülmek suretiyle hem krizden çıkış hem de geleceğe yönelik uzun vadeli bir stratejik araç niteliği taşımaktadır. Kastamonu, Çankırı, Sinop, Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Ardahan, Iğdır, Van, Muş, Bitlis, Hakkari, Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak, Siirt, Çanakkale İli Bozcaada, Gökçeada İlçeleri Bu bölge ayrımında dikkati çeken önemli bir nokta; bazı gelişmiş sayılabilecek illerin (örneğin Manisa) nasıl olup da üç veya dördüncü bölgede yer aldığıdır. Ayrıca, birbirine yakın bazı illerin farklı bölgelerde yer alması ve farklı bölgelerin farklı düzeylerde teşvik edilmesi sonucu özellikle eski yatırımlar ile yeni yatırımlar arasında haksız rekabet koşullarının ortaya çıkması üzerinde durulması gereken bir noktadır. Bölgeler I II III IV • Yatırım teşvikleri (destekleri) bölgelere göre farklı araç ve yöntemler içermektedir. Nitekim, Birinci ve İkinci bölgelerde, 1) Vergi indirimi 2) Sigorta primi işveren hissesi desteği 3)Yatırım yeri tahsisi 4) KDV istisnası 5)Gümrük Muafiyeti Üçüncü ve dördüncü bölgelerde ise bunlara ilave ola- 26 31/12/2010 tarihine kadar başlanılan yatırımlar 2 yıl 3 yıl 5 yıl 7 yıl 31/12/2010 tarihinden sonra başlanılan yatırımlar 3 yıl 5 yıl [ M A K A L E ] c) yatırım yeri tahsisi: Bu düzenleme ile ülkemizde yatırımcılar açısından önemli bir sorun olan yatırım yeri konusunda hem yer bulunması hem de bedel ödettirilmemesi boyutuyla önemli bir avantaj sağlanmaktadır. Nitekim, düzenlemenin 11. maddesinde “29/6/2001 tarihli ve 4706 sayılı Kanunun ek 3’üncü maddesi hükmü çerçevesinde Müsteşarlıkça teşvik belgesi düzenlenmiş büyük ölçekli yatırımlar ile bölgesel desteklerden yararlanacak yatırımlar için Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yatırım yeri tahsis edilebilir.” denilmektedir. d) KDV istisnası: Yapılan düzenlemenin önemli araçlarından biri de budur. Nitekim Bakanlar Kurulu Karının 7. maddesinde “3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu gereğince, teşvik belgesi kapsamında uygun görülen makine ve teçhizatın ithali ve yerli teslimleri katma değer vergisinden istisna edilir.” denilerek yatırımcılara önemli bir avantaj sağlanmaktadır. • Karar’da “Yatırımların bu Karar kapsamındaki destek unsurlarından yararlanabilmesi için, makro ekonomik programlar, arz-talep dengesi, sektörel, malî ve teknik değerlendirmeler çerçevesinde projenin uygun görülmesi ve teşvik belgesi düzenlenmesi gerekir. Teşvik belgesi düzenlenmesine yönelik müracaat tarihinden önce gerçekleştirilmiş bulunan yatırım harcamaları teşvik belgesi kapsamına alınmaz.” denilmektedir. Kanımızca bu daha önceden yatırım kararı almış ve yatırımları tamamlamış girişimciler aleyhine haksız rekabet ortamı yaratacaktır. Bununla birlikte düzenlemenin geçici 1. maddesinde; “Bu Kararın yayımı tarihinden önce sonuçlandırılmamış müracaatlar, müracaat tarihinde yürürlükte bulunan Karar hükümleri çerçevesinde sonuçlandırılır. Ancak, yeni teşvik belgesi düzenlenmesine ilişkin müracaatlar, talep edilmesi hâlinde bu Karara istinaden değerlendirilebilir.” Ayrıca, geçici 2. maddede “Bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten önceki kararlara istinaden düzenlenen teşvik belgeleri ile ilgili uygulamalara, teşvik belgesinin dayandığı karar ve ilgili diğer kararlar çerçevesinde devam olunur. Bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten önceki kararlara istinaden düzenlenen teşvik belgeleri kapsamında devam etmekte olan yatırımların, bu Kararda öngörülen ilgili yatırım konusuna ait asgarî kapasiteleri ve bakiye kısımlarının asgarî yatırım tutarını sağlaması hâlinde, yatırımların bakiye kısımlarına bu Kararın lehe gelen hükümleri uygulanmak üzere yeni teşvik belgesi düzenlenebilir.” denilerek müracaat aşamasında olan ve tamamlanmamış olan yatırımlara bazı imkanlar sunulmuştur. Müracaat aşamasında olan ve tamamlanmamış olan yatırımlara bazı imkanlar sunulmuştur. e) Gümrük Muafiyeti: Yeni düzenlemenin 6. maddesinde “Teşvik belgesi kapsamındaki yatırım malları ile otomobil ve hafif ticarî araç yatırımlarında yatırım dönemi içinde kalmak kaydıyla, CKD aksam ve parçalarının ithali, gemi ve elli metrenin üzerindeki yat inşa yatırımları ile ilgili tekne kabuğu ithali, yürürlükteki İthalat Rejimi Kararı gereğince ödenmesi gereken gümrük vergisinden muaftır.” denilmektedir. f) faiz desteği: Sadece Üçüncü ve Dördüncü bölgeler için sağlanan Faiz desteği uygulamasında ise; “talep edilmesi halinde, bölgesel desteklerden yararlanacak yatırımlar için bankalardan kullanılacak en az bir yıl vadeli kredilerin teşvik belgesinde kayıtlı sabit yatırım tutarının yüzde yetmişine kadar olan kısmı için ödenecek faizin veya kar payının Tabloda belirtilen bölümleri, Müsteşarlıkça da uygun görülmesi halinde azami ilk beş yıl için ödenmek kaydıyla bütçe kaynaklarından karşılanabilecektir.” Ayrıca, proje bazında bütçe kaynaklarından karşılanabilecek yatırım kredisi için azami faiz desteği miktarı; araştırma ve geliştirme ve çevre yatırımları için üçyüzbin Türk Lirasını, III’üncü ve IV’üncü bölgelerde yapılacak yatırımlar için beşyüzbin Türk Lirasını geçmeyecektir. Üçüncü Bölgede TL kredisi için 3 puan Döviz kredisi için 1 puan Dördüncü Bölgede TL kredisi için 5 puan Döviz kredisi için 2 puan h) Tekstil, konfeksiyon, hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerine taşınma desteği: Türkiye ekonomisi için mevcut üretim kapasitesi, sağladığı büyük istihdam ve de yaşadığı sorunlar itibariyle son derece kritik bir önemi bulunan tekstil ve konfeksiyon sektörü için yeni yatırım teşvik sisteminde özel bir başlık açılmış ve Birinci ve İkinci bölgede bulunan mevcut yatırımların Dördüncü bölgeye taşınmasına destek verilmesi kararlaştırılmıştır. Nitekim düzenlemenin 12. maddesinde; “Tekstil, konfeksiyon ve hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde I’inci ve II’nci bölgelerdeki illerde faaliyette bulunan işletmelerin IV’üncü bölgedeki illere 31/12/2010 tarihine kadar bütünüyle taşınması ve en az elli kişilik istihdam sağlanması hâlinde bu tesisler için; Ar-Ge ve Çevre Yatırımlarında TL kredisi Döviz için kredisi için 5 puan 2 puan a) 5520 sayılı Kanunun geçici 4’üncü maddesi uyarınca kurumlar vergisi veya gelir vergisi beş yıl süreyle yüzde yetmişbeş oranında indirimli olarak uygulanır, b) Bu Kararda belirtilen esaslar çerçevesinde yatırım yeri tahsis edilebilir, • Bu desteklerden faydalanılabilmesi için asgari yatırım tutarının Birinci ve İkinci bölgelerde yer alan illerde bir milyon TL, İkinci ve Üçüncü bölgelerde ise 500 bin TL olması gerekmektedir. c) Çalışanların asgarî ücrete tekabül eden sigorta primi işveren hissesinin tamamı taşınma tarihinden itibaren beş yıl süre ile bütçeden karşılanır. ” denilmektedir. Kanımızca bu düzenleme gerek iç, gerekse dış talebin daraldığı ve kur- 27 [ M A K A L E ] ların yine ihracatçı sektörler aleyhine geliştiği bir ortamda beklenen etkiyi yaratmayacaktır. Bu nedenle sürenin 2010 yılı sonrasına da uzatılmasında fayda bulunmaktadır. caktır. Dolayısıyla bu işletmelere hiç olmazsa krize karşı dayanıklılığı artıracak bazı imkanlar sunulmalıdır. • Türkiye’nin sanayi envanteri yoktur. Yatırımlar yeterince koordine edilmemektedir. Bu nedenle DPT, Hazine ve ilgili Bakanlıkların yetkililerinin yer alacağı “Ulusal Yatırım Teşvik ve Koordinasyon Birimi” oluşturulmalıdır. Genel bir değerlendirme yapıldığında krizin etkilerini azaltmayı amaçlayan bir önlem olarak açıklanan yeni yatırım teşvik stratejisinin aslında bunun çok daha ötesinde amaçlar taşıdığı söylenebilir. Bir başka deyişle yeni strateji krize karşı bir önlem olmaktan çok ekonomik yapıyı sektörel ve bölgesel bazda yeniden şekillendirmeyi amaçlamaktadır. Dolayısıyla düzenlemeyi bir sadece kriz stratejisi olarak değerlendirmek eksik bir yaklaşım olacaktır. • Ne miktarda ve ne yöntemle destek yapılırsa yapılsın, döviz kurları gerçekçi değerlenmedikçe, bir başka deyişle TL’nin aşırı değerlenmesine neden olacak makro ekonomik politikalara devam edildikçe Türkiye’de yatırım yapmak anlamlı olmayacaktır. Bu nedenle dünya geneline bakıldığında hala ülkemizde çok yüksek düzeyde bulunan faizlerin biraz daha aşağıya çekilmesi, bir anlamda da yüksek faiz düşük kur politikasından vazgeçilmesi gerekmektedir. Girişimcilere verilecek en büyük destek, kanımızca, bu olacaktır. 3. DÜZENLEMENİN EKSİKLİKLERİ NELERDİR? Bugüne kadar mevcut yatırım teşvik sistemlerinin bölge-sektör-proje üçlemesini birlikte yeterince dikkate almadığı dikkate alınırsa yapılan yeni düzenlemenin krizi fırsata çevirme konusunda, az da olsa, bir katkısının olacağını söylemek mümkündür. Kuşkusuz böyle bir düzenleme için bunca yıl ve de küresel krizi beklemek gerekmiyordu. Yeni yatırım teşvik sisteminin eksikliklerini maddeler halinde şöyle sıralamak mümkündür; SONUÇ Krizi fırsata çevirmek kağıt üstünde kolay, uygulamada ise oldukça zor bir iştir. Ancak, Türkiye’nin bunu gerçekleştirmekten başka şansı yoktur. Türkiye yeni bir yatırım teşvik sistemi oluşturmak için yeterli acı tecrübesi ve bir o kadar da nitelikli personeli ve kurumsal birikimi bulunmaktadır. Ancak yeni teşvik sistemine bunların yansıdığını söylemek olası görünmemektedir. Bu düzenlemenin yukarıda ifade edilen önerileri de dikkate alarak bilimsel temelli olarak yenilenmesi gerekmektedir. Bu arada karar vericilerin, uygun makro ekonomik iklim yaratılmadan teşviklerin işe yaramayacağını akılda tutmalarında fayda vardır. • Ekonomik birimler, özellikle de girişimciler daha çok krize odaklanmış bir acil-kısa vadeli önlemler paketi beklemekteydi. Oysa bu düzenleme daha çok orta ve uzun vadeli etkiler yaratabilecektir. • Gerek iç, gerekse dış talepteki yetersizlikler yatırımcıların bu düzenlemeye tepkisini sınırlı tutacaktır. Dış talebi Türkiye’nin kendi başına uyarması olası görünmediğine göre iç talebin artışına imkan sağlayacak yeni düzenlemelerle bu teşvik sisteminin desteklenmesi, ironik bir ifadeyle, yatırım teşvik sisteminin artan iç taleple teşviki ihtiyacı bulunmaktadır. Bu bağlamda yatırım teşviklerinde önplana çıkarılan sektörlerin üreteceği nihai malların KDV ve varsa ÖTV oranlarının azaltılması konusu değerlendirilmelidir. Girişimcilerin ise teşvik verildiği için değil, doğru projeleri hayata geçirmesine imkan sağlayabileceği için teşviklerden yararlanmaya çalışmaları akılcı ve gerçekçi olacaktır. • Mevcut dünya ekonomik konjonktürü ve uluslararası anlaşmalar dikkate alınarak yerli yatırım malı ve girdi kullanımını teşvik edecek düzenlemeler hayata geçirilmelidir. Böylece yatırım ve üretim artışının olası etkileri daha güçlü olabilecektir. • Kanımızca teşvik kapsamına alınan sektörler, niyetin böyle olduğu hissi verse de, geleceğin ekonomik yapısını oluşturmak için yetersizdir. Nitekim, teşvik kapsamına alınan sektörlerin önemli bir kısmı gelir esnekliği düşük geleneksel sektörlerdir. Oysa, Türkiye ekonomisinde gerçekten yapısal değişimi sağlayacak, bilgi toplumu yapılanmasını getirecek yatırımlar ayrı bir gruba alınarak çok farklı yöntem ve dozlarda teşvik edilebilir. • Yaşanan ekonomik krizden mevcut işletmeler etkilenmektedir. Bu işletmeler kriz ile mücadele ederken yeni teşvik sistemi çerçevesinde kısa sürede hayata geçebilecek tesisler mevcut işletmeler için ilave bir sorunlar getirecektir. Bir başka deyişle, eski yatırımlar haksız rekabete uğraya- 28 [ M A K A L E ] Prof. Dr. Zerrin TOPRAK D.E.Ü. İkt. ve İdari Bil. Fak. Kamu Yön. Böl. Öğretim Üyesi Bütünleşik Stratejik Yönetişim ve Müzakereci Demokrasi Pratikleri Yönetişim uygulaması ile hükümet dışı aktörleri de dikkate alan dar ve katı merkeziyetçilikten uzaklaşmış gibi bir görüntü sağlayan yapısal farklılık değil, ayni zamanda demokratiklik, açıklık, çoğulculuk, sorumluluk gibi unsurların gözetilerek kararların yerelde ve halka en yakın birimlerce alınması fikri öne çıkmaktadır. Yönetim; insan odaklı, mekân ve iktidar/güç kavramları ile ilişkilendirilen bir kavramdır. “Yöneten” ve “Yönetilen” keskin ayrımı, devlet yönetiminde giderek artan oranda temsil sorununa yol açtığından bu krizin nasıl aşılacağı konusu demokratik ülkelerde sürekli gündemde tutulmaktadır. İster babadan oğla geçsin ister seçimle oluşsun, yönetim erki ya da iktidarın tek elde toplanmasına odaklı ve halktan/ilgi gruplarından uzakta gelişen kararlarla biçimlendirilen yönetim modelleri giderek kabul görmemektedir. “Yönetişim” paradigmasının, ülkelerin yönetim yapılarına göre herhangi bir seviyede uygulanabilirliği denenerek, kamu yönetimlerinin bıktıran başarısızlığını aşmak kadar sorumluluğu toplumla paylaşmak ve demokrasi krizini aşmak, stratejik bir çözüm olarak geliştirilmektedir. ele alışta çözümleri tek öznenin hâkimiyetinde aramak yerine, yerel, ulusal ve uluslar arası alandaki ortaklıklarda değerlendirmek önem kazanmaktadır. Yönetişim uygulaması ile hükümet dışı aktörleri de dikkate alan dar ve katı merkeziyetçilikten uzaklaşmış gibi bir görüntü sağlayan yapısal farklılık değil, ayni zamanda demokratiklik, açıklık, çoğulculuk, sorumluluk gibi unsurların gözetilerek kararların yerelde ve halka en yakın birimlerce alınması fikri öne çıkmaktadır. Bu şekilde meta-yönetişim olarak değerlendirilen ve kamu yönetiminin somut, uygulanabilir ve katılımcı bir anlayışla karar mekanizmaları biçimlendirmesi önem taşımaktadır. Yönetişim, kamusal kontrolü öne çıkaran ve vatandaşta zaman içinde kötü yönetim nedeniyle oluşan “yoksunluk/ beklentilerin altında kalma” krizinin etkilerini azaltma ve/veya ortadan kaldırmaya yönelik bir eylem planlamasıdır. Yönetimde merkeziyetçiliğin toplumda yarattığı bürokratik toplum ve siyasi-idari yabancılaşma olgusuna karşı geliştirilen yönetişim olarak adlandırabileceğimiz bu tepki modelinin temelinde şüphesiz, yerel yönetimlerin (örgüt) ile çevresi (hemşehri) birlikteliğinde, demokrasinin kaçınılmaz unsuru olduğu fikrinin kabulü yada öne çıkması ön kabulü de yer almaktadır. Katılım ve çok ortaklı katılım anlayışı yeni bir yönetim felsefesidir. Özellikle Rio Zirvesinde (1992) biçimlendirilen, toplum merkezli ve çok aktörlü katılımla gelen sorumluluk temel yaklaşımının, “yönetişim” pratiklerinde güçlendirici etkisi olmuştur. Bağlantılı olarak, sadece “idare merkezli” ve atanmış - seçilmiş yasal karar alıcıların güçlü bir şekilde biçimlendirdiği yönetim modelleri yaklaşımları, toplumun geleceğini ilgilendiren kararların yine toplum tarafından sahiplenilmesi stratejisi adına gözden düşmüştür. Yönetişim tekrar vurgulamak gerekirse, kamusal kontrolü öne çıkaran ve vatandaşta zaman içinde kötü yönetim nedeniyle oluşan “yoksunluk/beklentilerin altında kalma” krizinin etkilerini azaltma ve/veya ortadan kaldırmaya yönelik bir eylem planlamasıdır. Katılım bir taraftan en uygun hizmet verimini sağlayacak alan oluştururken, diğer taraftan katılımcı programlar ile toplumsal sermayenin gelişimi, kişilerin sosyalleşmesi yoluyla karşılıklı ilişkilerde güven algılamasının yükselmesini sağlamaktadır. Katılım ayni zamanda doğru bilgiye hızla erişme ve bu yolla yönetimin karar ve faaliyetlerinin kontrolü anlamına da gelmektedir. Yasal karar alıcılar ve çevresi (toplum) bu gelişmelere ve doğurabileceği sonuçlara ne kadar hazırdır? Yönetişim felsefesi bu anlamda, çok aktörlü bir sistemin birlikte ve diyaloglarla gelişen karşılıklı etkileşimle toplum yararına yönlendirilme sürecini önermektedir. Böyle bir Bu sorunun cevabı yönetişimin gerçekleştirildiğine ilişkin öne çıkan demokratik göstergeler ile de yakından ilişkilidir. Demokratikleşmenin varlığına işaret eden konulara 29 [ M A K A L E ] kadarının sayısal olarak ifade edilebilirliği sürekli/düzenli sağlanmıştır? Bütün bu sorgulamalar, toplumun sürdürülebilirliği ile yakından ilgilidir ve kent hayatının dinamiklerini oluşturmaktadır. Toplumun birlikte karar verme ve iş görme kabiliyetini; belediyelerde kent konseyleri, yerel yönetimlerde ihtisas komisyonları ve il/iller düzeyinde kalkınma ajansları gibi müzakereci demokratik ortamlarda, sürekli öğrenme araçlarının yardımıyla geliştirmek ve sürdürebilmek, demokratik kazanımları geliştirmek ideal toplum biçimlenmesine giden iyi bir strateji olarak “toplumsal uzlaşma birlikteliğinde” önemsenmelidir. Demokrasiyi geliştirmeye giden yapısal değişiklerin, ataktaki beşeri gelişmeye paralel hale getirilmesine yönelik toplum merkezli çalışmalar, “karşı ataklarla yavaşlatılan” yokuş yukarı bir mücadeleye dönüştürülmemelidir. “merkezi ve yerel yönetimler” ne kadar dikkat etmektedir? Toplum her düzeyde bu konulara ne kadar sahip çıkmaktadır? Bağlantılı olarak demokratikleşme göstergelerinin ne 30 RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY (AĞUSTOS 2009) ** Mevzuatlar dergimizin ilgili bölümünde yer almaktadır. KANUNLAR 18 Ağustos 2009 Tarihli ve 27323 Sayılı Resmî Gazete • 5921 İşsizlik Sigortası Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ** İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU İLE SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Kanun No. 5921 Kabul Tarihi: 11/8/2009 18 Ağustos 2009 tarih ve 27323 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. MADDE 1 – 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 50’nci maddesinin mülga beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu tutarları, Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlar öncelikli olmak üzere ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik altyapı yatırımlarında kullanmak üzere ilgili idare bütçelerine ödenek kaydetmeye Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, 2009 yılı yatırım programı ile ilişkilendirilir.” “İşsizlik ödeneği alanların; işe alındığı tarihten önceki aydan başlayarak işe alan işyerine ait son altı aylık dönemde, prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak işe alınması kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinde sayılan ve 82’nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan kısa vadeli sigorta primi tutarının yüzde biri olmak üzere işçi ve işveren payı sigorta primleri ile genel sağlık sigortası primi, kalan işsizlik ödeneği süresince Fondan karşılanır. Bu süre başlangıçta belirlenen toplam hak sahipliği süresinden düşülür. Söz konusu primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermesi, varsa prime esas alt kazanç sınırı ile prime esas kazanç arasındaki fark ve kısa vadeli sigorta kollarına ilişkin prim tutarı farkı ile işsizlik sigortası primlerini Sosyal Güvenlik Kurumuna ödemiş olması şarttır. Bu maddede düzenlenen teşvik, 5510 sayılı Kanun kapsamında bulunanlarla aynı şartlarda olmak üzere 506 sayılı Kanunun geçici 20’nci maddesi kapsamındaki sandıkların statülerine tabi personeli için de uygulanır. Bu maddeyle düzenlenen destek unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca yararlanmakta olan işverenler; aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurundan yararlanamaz. Bu durumda, işverenlerin tercihleri dikkate alınmak suretiyle uygulama, destek unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak yapılır. Ayrıca, işçinin, işten ayrıldığı işyerinde tekrar işe başlaması halinde bu teşvik hükümlerinden yararlanılamaz. Bu fıkrada düzenlenen teşvik, 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerlerinde çalışmaya başlayanlar hakkında uygulanmaz.” “b) Fon tarafından tahsil edilecek nema gelirlerinin 2010 yılında dörtte üçü, 2011-2012 yıllarında dörtte biri ilgili yıl genel bütçelerinin (B) işaretli cetvelinde bütçe gelir tahmini olarak yer alır. İlgili yıl bütçeleri hazırlanırken Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelikli olmak üzere ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik altyapı yatırımlarının finansmanı için ilgili idare bütçelerine bu gelir tahmini karşılığı kadar ödenek öngörülür. Bu gelirler, Fon tarafından tahsil edilen ayı izleyen ayın 15’ine kadar Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve yılı genel bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir.” “GEÇİCİ MADDE 9 – 2009 yılının Nisan ayına ait prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalı sayısına ilave olarak, 31/12/2009 tarihine kadar, işe alınma tarihinden önceki üç aylık dönem içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışındaki kişilerden olmak kaydıyla işe alınan ve fiilen çalıştırılanlar için; 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinde sayılan ve 82’nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, altı ay boyunca İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Bu madde kapsamında işe almaya ilişkin 31/12/2009 tarihini 30/6/2010 tarihine kadar, primlerin Fondan karşılanma süresini ise altı aya kadar daha uzatmaya, Bakanlar Kurulu yetkilidir. İşveren hissesine ait primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu maddeye göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, İşsizlik Sigortası Fonundan Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. Bu maddenin üçüncü fıkrasının (e) MADDE 2 – 4447 sayılı Kanunun geçici 6’ncı maddesinin (a) bendine aşağıdaki cümleler eklenmiş, (b) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “2009 yılına münhasır olmak üzere, Fonun nema gelirlerinden dörtte üçü, Fon tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve genel bütçenin (B) 31 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] bendi hükmü saklı kalmak kaydıyla bu maddede düzenlenen teşvik, 5510 sayılı Kanun kapsamında bulunanlarla aynı şartlarda olmak üzere, 506 sayılı Kanunun geçici 20’nci maddesi kapsamındaki sandıkların statülerine tabi personeli için de uygulanır. gulama süresini, karşılama oranını ve kapsamını; yatırımın sektörü, büyüklüğü ve bulunduğu illere göre farklılaştırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. İşveren hissesine ait primlerin karşılanabilmesi için işverenlerin, çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarın Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarını ödemiş olması şarttır. Bu maddeye göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, Hazineden Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. Bu madde hükümleri; a) 1/10/2003 tarihinden sonra özelleştirme kapsamında devir alınan işyerleri hariç olmak üzere, mevcut ve faaliyette bulunan işyerlerinin devredilmesi, birleşmesi, bölünmesi veya nevi değiştirmesi gibi hallerde yeni işe başlama olarak değerlendirilmez. b) Mevcut bir işyerinin kapatılarak; değişik bir ad veya unvan ya da bir iş birimi olarak aynı faaliyette açılması veya çalışan sigortalıların bütün olarak devredilmesi halinde, bu işyerleri hakkında uygulanmaz. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenir.” c) Yönetim ve kontrolü elinde bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin değiştirilmesi gibi ek bir kapasite ve istihdam artışına neden olmayan, sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemler hakkında uygulanmaz. MADDE 4 – Bu Kanunun 1 inci maddesi 1/10/2009 tarihinde, diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 5 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. Bu Kanunun güncellenmiş halini görmek için veya www.ideyonetisim.com.tr sitemize bakabilirsiniz. ç) 5510 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimler sonucunda çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işyerleri hakkında tespit yapıldığı aydan başlanmak suretiyle uygulanmaz. d) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve bu Kanundan istisna olan alımlar ile uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan hizmet alımları ve yapım işlerini yürüten işyerleri hakkında uygulanmaz. e) 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerlerinde çalışmaya başlayanlar hakkında uygulanmaz. f) 5510 sayılı Kanuna göre sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ile yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz. İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. Bu maddeyle düzenlenen destek unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca yararlanmakta olan işverenler; aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurundan yararlanamaz. Bu durumda, işverenlerin tercihleri dikkate alınmak suretiyle uygulama, destek unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak yapılır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirlenir.” MADDE 3 – 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir. “EK MADDE 2 – Yatırımlarda Devlet yardımları hakkında kararlar çerçevesinde teşvik edilen yatırımlara bağlı olarak gerçekleştirilecek istihdam için, 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinde sayılan ve 82’nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerinin tamamına kadar olan kısmı Hazinece karşılanır. Hazinece karşılanacak tutarın uy- 32 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] MİLLETLERARASI ANDLAŞMALAR 1 Ağustos 2009 Tarihli ve 27306 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15238 Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanlığı ve Arnavutluk Cumhuriyeti Savunma Bakanlığı Arasında İmzalanan “Kuçova Hava Meydanının Modernizasyonu Hakkında Protokol”ün Onaylanması Hakkında Karar • 2009/15258 Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Hindistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İmzalanan “Bilim ve Teknoloji Alanlarında İşbirliği Anlaşması”nın Onaylanması Hakkında Karar 8 Ağustos 2009 Tarihli ve 27313 Sayılı Resmî Gazete • Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası ile İmzalanan, “Özel Sektör Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Projesi” ile İlgili Garanti, Kredi Anlaşmaları ve Ek Mektuplar 21 Ağustos 2009 Tarihli ve 27326 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15294 Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezini Oluşturan Düzeltilmiş Sözleşme’ye Katılmamız Hakkında Karar • 2009/15295 Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezi İmtiyazları ve Dokunulmazlıklarına Dair Düzeltilmiş Protokol’e Katılmamız Hakkında Karar 22 Ağustos 2009 Tarihli ve 27327 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15282 Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Ukrayna Bakanlar Kurulu Arasında İmzalanan “Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması”nın Onaylanması Hakkında Karar 27 Ağustos 2009 Tarihli ve 27332 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15310 Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanlığı ile Kore Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı Arasında İmzalanan “Karşılıklı Lojistik Destek İçin Mutabakat Muhtırası”nın Onaylanması Hakkında Karar BAKANLAR KURULU KARARLARI 4 Ağustos 2009 Tarihli ve 27309 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15277 Fatih Üniversitesi Rektörlüğüne Bağlı Olarak Eğitim Fakültesi Kurulması Hakkında Karar • 2009/15278 İstanbul Bilim Üniversitesi Rektörlüğüne Bağlı Olarak Sosyal Bilimler Enstitüsü Kurulması Hakkında Karar 8 Ağustos 2009 Tarihli ve 27313 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15300 Yağlık Ayçiçeği Tohumu ve Ham Ayçiçeği Tohumu Yağı İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulanması Hakkında Karar 18 Ağustos 2009 Tarihli ve 27323 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15287 Tuz İthalatında Geçici Korunma Önlemi Uygulanmasına İlişkin Karar • 2009/15288 Motosiklet İthalatında Geçici Korunma Önlemi Uygulanmasına İlişkin Karar • 2009/15289 Buharlı Ütüler İthalatında Geçici Korunma Önlemi Uygulanmasına İlişkin Karar • 2009/15290 İthalat Rejimi Kararına Ek Karar • 2009/15291 Okan Üniversitesi Rektörlüğüne Bağlı Olarak Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Kurulması Hakkında Karar • 2009/15299 Kültür ve Turizm Bakanlığından Belgeli Konaklama İşletmelerinin İhracatçı Sayılması İçin Sağlamaları Gereken Döviz Miktarına İlişkin Karar • 2009/15308 2009-2010 Eğitim-Öğretim Yılında Yükseköğretim Kurumlarında Cari Hizmet Maliyetlerine Öğrenci Katkısı Olarak Alınacak Katkı Payları ile İkinci Öğretim Ücretlerinin Tespitine Dair Karar 20 Ağustos 2009 Tarihli ve 27325 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15292 Bazı Anlaşmaların Yürürlüğe Girdiği Tarihlerin Tespit Edilmesi Hakkında Karar • 2009/15298 Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilatını Oluşturan Birimlerin Nitelik, Kurulduğu Şehir ve Ülke, Görev Alanı, Akredite Edildiği Ülkeler ve Bağlı Bulunduğu Misyonlar Hakkındaki 13/4/1999 Tarihli ve 12770 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararında Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar • 2009/15306 Bulgaristan Plakalı Taşıtlara Uygulanacak Standart Depo Muafiyetine İlişkin Esaslar Hakkında Kararın Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Karar 22 Ağustos 2009 Tarihli ve 27327 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15315 Bazı Mallara Uygulanacak Katma Değer Vergisi ve Özel Tüketim Vergisi Oranlarının Belirlenmesine Dair Karar 28 Ağustos 2009 Tarihli ve 27333 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15309 İstanbul Arel Üniversitesi Rektörlüğüne Bağlı Olarak Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Kurulması Hakkında Karar 33 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] KURUL KARARI 4 Ağustos 2009 Tarihli ve 27309 Sayılı Resmî Gazete • Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 30/7/2009 Tarihli ve 3280 Sayılı Kararı 25 Ağustos 2009 Tarihli ve 27330 Sayılı Resmî Gazete • Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 20/8/2009 Tarihli ve 3317 sayılı Kararı • Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 20/8/2009 Tarihli ve 3320 sayılı Kararı • Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 20/8/2009 Tarihli ve 3323 sayılı Kararı TÜZÜKLER 26 Ağustos 2009 Tarihli ve 27331 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15283 Aslında Vakıf Olan Tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin Vakıflar Genel Müdürlüğüne Devrine Dair 7044 Sayılı Kanunun Uygulanma Şeklini Gösteren Tüzüğün Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tüzük ** ASLINDA VAKIF OLAN TARİHİ VE MİMARİ KIYMETİ HAİZ ESKİ ESERLERİN VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE DEVRİNE DAİR 7044 SAYILI KANUNUN UYGULANMA ŞEKLİNİ GÖSTEREN TÜZÜĞÜN YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMASINA DAİR TÜZÜK Karar Sayısı : 2009/15283 26 Ağustos 2009 tarih ve 27331 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Ekli “Aslında Vakıf Olan Tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin Vakıflar Genel Müdürlüğüne Devrine Dair 7044 Sayılı Kanunun Uygulanma Şeklini Gösteren Tüzüğün Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tüzük”ün yürürlüğe konulması; Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığının 26/2/2009 tarihli ve 3260 sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulu’nca 14/7/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır. Tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin Vakıflar Genel Müdürlüğüne Devrine Dair 7044 Sayılı Kanunun Uygulanma Şeklini Gösteren Tüzük yürürlükten kaldırılmıştır. MADDE 2 – Danıştayca incelenmiş olan bu Tüzük yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – Bu Tüzük hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. MADDE 1 – 19/12/1963 tarih ve 6/2517 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Aslında Vakıf Olan 34 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] YÖNETMELİKLER 1 Ağustos 2009 Tarihli ve 27306 Sayılı Resmî Gazete • Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İller Bankası Kanunu Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Banka Kartları ve Kredi Kartları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Borsa Dışı Teşkilatlanmış Menkul Kıymetler Piyasalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Fatih Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Fatih Üniversitesi Lisans Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 2 Ağustos 2009 Tarihli ve 27307 Sayılı Resmî Gazete • İcra Müdür ve Yardımcılarının Sınav, Mülakat, Atama ve Nakil Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Ankara Üniversitesi Kalkınma Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Iğdır Üniversitesi Önlisans, Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Mardin Artuklu Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 3 Ağustos 2009 Tarihli ve 27308 Sayılı Resmî Gazete • Kalkınma Ajansları Denetim Yönetmeliği • Orman Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Ege Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (EGESEM) Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Erciyes Üniversitesi Klinik Mühendisliği Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetmeliği • Haliç Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Siirt Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Gümüşhane Üniversitesi Çift Ana Dal Lisans ve Yan Dal Yönetmeliği 5 Ağustos 2009 Tarihli ve 27310 Sayılı Resmî Gazete • İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İnönü Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 6 Ağustos 2009 Tarihli ve 27311 Sayılı Resmî Gazete • Gülhane Askerî Tıp Akademisi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik • Hayvancılık İşletmelerinin Kuruluş, Çalışma, Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Geçici Danışma Kurulları Yönetmeliği • Tütün Mamullerinin Zararlarından Korumaya Yönelik Üretim Şekline, Etiketlenmesine ve Denetlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Biyolojik Kaynaklar Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 7 Ağustos 2009 Tarihli ve 27312 Sayılı Resmî Gazete • Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi ve Kayda Alınmasına Dair Usul ve Esaslar ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Gelirlerinin Tarh, Tebligat, Tahakkuk, Tahsilât Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik • Kadir Has Üniversitesi Lisans ve Önlisans Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 8 Ağustos 2009 Tarihli ve 27313 Sayılı Resmî Gazete • Anadolu Tapu ve Kadastro Meslek Lisesi Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Ahi Evran Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 9 Ağustos 2009 Tarihli ve 27314 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15188 Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ** 10 Ağustos 2009 Tarihli ve 27315 Sayılı Resmî Gazete • Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kapsamındaki Kültür Varlıklarının Rölöve, Restorasyon, Restitüsyon Projeleri, Sokak Sağlıklaştırma, Çevre Düzenleme Projeleri ve Bunların Uygulamaları ile Değerlendirme, Muhafaza, Nakil İşleri ve Kazı Çalışmalarına İlişkin Mal ve Hizmet Alımlarına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 11 Ağustos 2009 Tarihli ve 27316 Sayılı Resmî Gazete • Özürlü Bireylere Uygulanacak Destek Eğitim Programları ve Eğitim Giderlerinin Karşılanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü Kadrolu Personel Sicil Amirleri Yönetmeliği 35 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] • Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Personel Sicil Amirleri Yönetmeliği • Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü Kadrolu Personel Disiplin Amirleri Yönetmeliği • Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Personel Disiplin Amirleri Yönetmeliği • Denetim Komisyonu Başkan ve Üyelerine İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik • Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Sigorta İşleri Yönetmeliği 12 Ağustos 2009 Tarihli ve 27317 Sayılı Resmî Gazete • Milli Eğitim Bakanlığı Denklik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Taşra Teşkilatı Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik • Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Ege Üniversitesi Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği • Ege Üniversitesi Hiv/Aids Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Ege Üniversitesi Gözlemevi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Hacettepe Üniversitesi Önlisans, Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kırıkkale Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Rize Üniversitesi Öğrenci Yurtları Yönetmeliği Unvan 13 Ağustos 2009 Tarihli ve 27318 Sayılı Resmî Gazete • Millî Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Değişikliği Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelik • Bingöl Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği 14 Ağustos 2009 Tarihli ve 27319 Sayılı Resmî Gazete • Tarım Meslek Liseleri Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Asansör Yönetmeliğinde (95/16/AT) Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türkiye Barolar Birliği Sosyal Yardım ve Dayanışma Fonu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Jeofizik Mühendisleri Odası Serbest Müşavirlik Mühendislik Hizmetleri, Büro Tescil ve Mesleki Denetim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Afyon Kocatepe Üniversitesi Uzaktan Eğitim Meslek Yüksekokulu Ön Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Ankara Üniversitesi Güneydoğu Avrupa Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Dokuz Eylül Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Hazırlık Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Gaziosmanpaşa Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İstanbul Kültür Üniversitesi Satın Alma ve İhale Yönetmeliği • Ordu Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Pamukkale Üniversitesi Önlisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliği • Rize Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Selçuk Üniversitesi Meram ve Selçuklu Tıp Fakülteleri Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Uşak Üniversitesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 15 Ağustos 2009 Tarihli ve 27320 Sayılı Resmî Gazete • Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü Döner Sermaye İşletmesi Yönetmeliği • İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimleri ile Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik • Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Uzman Yardımcılığı Giriş ve Yeterlik Sınavları ile Uzmanlığa Atanma, Yetiştirilme, Görev, Yetki ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kaçak Petrolün Tespit ve Tasfiyesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği 16 Ağustos 2009 Tarihli ve 27321 Sayılı Resmî Gazete • Akdeniz Üniversitesi Tohumculuk ve Tarımsal Biyoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetmeliği • Çukurova Üniversitesi Biyoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetmeliği • Kırıkkale Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 17 Ağustos 2009 Tarihli ve 27322 Sayılı Resmî Gazete • Dokuz Eylül Üniversitesi Elektronik Malzemeler Üretimi ve Uygulama Merkezi Yönetmeliği • Dokuz Eylül Üniversitesi Senfonik Müzik Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Dokuz Eylül Üniversitesi Ses Kayıt Stüdyosu, Akustik ve Bilişsel Müzikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 18 Ağustos 2009 Tarihli ve 27323 Sayılı Resmî Gazete • Kırsal Kalkınma Programı Yönetim Otoritesinin Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik 36 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] • Aydınlatma ve Işıklı Sinyal Cihazlarının Motorlu Araçlara ve Römorklarına Yerleştirilmesi ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliğinde (76/756/AT) Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Elektrik Piyasasında Üretim Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Gelişen İşletmeler Piyasası Yönetmeliği • İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Teşkilat, Görev ve Çalışma Esasları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kapadokya Meslek Yüksekokulu Ana Yönetmeliği • Maltepe Üniversitesi Avrasya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 19 Ağustos 2009 Tarihli ve 27324 Sayılı Resmî Gazete • 2009/15307 Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Acıbadem Üniversitesi Yabancı Diller Hazırlık Okulu Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Çankaya Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Çankaya Üniversitesi Sürekli Eğitim, Danışma, Araştırma ve Uygulama Merkezi (SEDAM) Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Fatih Üniversitesi Meslek Yüksekokulları Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Gaziantep Üniversitesi Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu Önlisans Eğitim-Öğretim ile Sınav ve Değerlendirme Esaslarına İlişkin Yönetmelik • İstanbul Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Karadeniz Teknik Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Özyeğin Üniversitesi İngilizce Dil Hazırlık Programı Eğitim-Öğretim Yönetmeliği • Yaşar Üniversitesi Satın Alma ve İhale Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 20 Ağustos 2009 Tarihli ve 27325 Sayılı Resmî Gazete • Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İstanbul Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Piri Reis Üniversitesi Ana Yönetmeliği • Uşak Üniversitesi Uzaktan Eğitim Meslek Yüksekokulu Önlisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 21 Ağustos 2009 Tarihli ve 27326 Sayılı Resmî Gazete • Hazine Müsteşarlığı Sigorta Denetleme Kurulu Yönetmeliği • Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kıymetli Madenler Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Adalet Bakanlığı Burslu Öğrenci Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Adalet Meslek Lisesi Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Taşınmaz Malların Sınırlandırma, Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kadastro Bilirkişileri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türk Standartları Enstitüsü Personel Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Acıbadem Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim, Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Acıbadem Üniversitesi Lisansüstü Eğitim, Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Beykent Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği • İzmir Ekonomi Üniversitesi Afrika Stratejik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (EKOAF) Yönetmeliği • İzmir Ekonomi Üniversitesi Liderlik ve Yönetişim Uygulama ve Araştırma Merkezi (EKOLİDER) Yönetmeliği 22 Ağustos 2009 Tarihli ve 27327 Sayılı Resmî Gazete • Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği • İzmir Ekonomi Üniversitesi Ana Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • İzmir Ekonomi Üniversitesi Alım-Satım Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 23 Ağustos 2009 Tarihli ve 27328 Sayılı Resmî Gazete • Gazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi (SANTUM) Yönetmeliği • Marmara Üniversitesi İmmün Yetmezlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Ondokuz Mayıs Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Ondokuz Mayıs Üniversitesi Samsun Sağlık Yüksekokulu Uzaktan Ebelik Lisans Tamamlama Programı Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Yalova Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi Yönetmeliği • İstanbul Kavram Meslek Yüksekokulu Önlisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 37 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] 24 Ağustos 2009 Tarihli ve 27329 Sayılı Resmî Gazete • Doğuş Üniversitesi İngilizce Hazırlık Sınıfı Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Yabancı Diller Bölümü Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Kırklareli Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi Yönetmeliği • Uşak Üniversitesi Halı Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 25 Ağustos 2009 Tarihli ve 27330 Sayılı Resmî Gazete • Avrupa Birliği ve Uluslararası Kuruluşların Kaynaklarından Kamu İdarelerine Proje Karşılığı Aktarılan Hibe Tutarlarının Harcanması ve Muhasebeleştirilmesine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Ondokuz Mayıs Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliği 26 Ağustos 2009 Tarihli ve 27331 Sayılı Resmî Gazete • Kıymetli Madenler Borsası Aracı Kuruluşlarının Faaliyet Esasları ile Kıymetli Madenler Aracı Kurumlarının Kuruluşu Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Reklâm Yönetmeliği • Gaziantep Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği 27 Ağustos 2009 Tarihli ve 27332 Sayılı Resmî Gazete • Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kimya Mühendisleri Odası Bilirkişilik Yönetmeliği • Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İnşaat Mühendisleri Odası Serbest İnşaat Mühendisliği Hizmetleri Uygulama, Tescil, Denetim ve Belgelendirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Sakarya Üniversitesi Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği 28 Ağustos 2009 Tarihli ve 27333 Sayılı Resmî Gazete • Acıbadem Üniversitesi Satın Alma ve İhale Yönetmeliği • Gazi Üniversitesi Engelli Bireyler İçin Görsel Sanatlar Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • İstanbul Üniversitesi Kimsesiz Çocuklar Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Marmara Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Muğla Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Uludağ Üniversitesi Üniversite-Sanayi İşbirliği Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Meslek Yüksekokulları Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Önlisans Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Yaz Okulu Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 29 Ağustos 2009 Tarihli ve 27334 Sayılı Resmî Gazete • Bireysel Emeklilik Aracıları Hakkında Yönetmelik • Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Enstitüsü Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Milli Eğitim Bakanlığı Kurumlarında Sözleşmeli veya Ek Ders Görevi ile Görevlendirilecek Uzman ve Usta Öğreticiler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Disiplin Amirleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Sanayi ve Ticaret Uzmanı ve Uzman Yardımcılarının Sınav, Atama, Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Türk Süsleme Sanatları ve Geleneksel El Sanatları Kursları Yönetmeliği • Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Denetim Yönetmeliği 38 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] 31 Ağustos 2009 Tarihli ve 27335 Sayılı Resmî Gazete • Artvin Çoruh Üniversitesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği • Balıkesir Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği • Bilecik Üniversitesi Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Bilecik Üniversitesi Yaz Okulu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Cumhuriyet Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik • Fatih Üniversitesi Satın Alma Yönetmeliği • Fatih Üniversitesi Endüstriyel Otomasyon Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği KAMU GÖREVLERİNE İLK DEFA ATANACAKLAR İÇİN YAPILACAK SINAVLAR HAKKINDA GENEL YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK Karar Sayısı : 2009/15245 30 Temmuz 2009 tarih ve 27304 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Ekli “Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”in yürürlüğe konulması; Devlet Bakanlığının 25/6/2009 tarihli ve 4918 sayılı yazısı üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 217 sayılı Devlet Personel Başkanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre, Bakanlar Kurulu’nca 8/7/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır. lır. Bu şekilde istihdam edilecek personelden (A) grubu kadro niteliği taşıyanlar bu Yönetmelikte (A) grubu kadrolara atanacakların seçimine ilişkin hükümlere göre belirlenen adaylar arasından, (B) grubu kadro niteliği taşıyanlar ise merkezi yerleştirme işlemlerinde kullanılan KPSS sonuçları ve puanları esas alınarak belirlenen adaylar arasından bu kurumların tabi olduğu mevzuat hükümleri çerçevesinde atanır.” MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin ek 1’inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “DPB’ce, ÖSYM’nin de görüşü alınmak suretiyle her yılın Ocak ayında bir yerleştirme takvimi belirlenir ve ilan edilir.” MADDE 1 – 18/3/2002 tarihli ve 2002/3975 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmeliğin 16’ncı maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. “Kamu kurum ve kuruluşları, kendilerine başvuran adayların T.C. kimlik numaralarını, ad ve soyadlarını ve KPSS puanlarının doğruluğunu ÖSYM’ye ait internet sitesinden kontrol eder. Yapılan kontrol sonucunda sınav sonuç belgesinde tahrifat yaptığı belirlenen adaylar ilgili kurumlarca ÖSYM’ye bildirilir. Bu adayların KPSS sonuçları iptal edilir.” MADDE 4 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 5 – Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 28’inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kamu kurum ve kuruluşlarının personel istihdamında geçerliliği devam eden KPSS sonuçları kullanı- Bu Yönetmeliğin güncellenmiş halini görmek için veya www.ideyonetisim.com.tr sitemize bakabilirsiniz. 39 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] KAMU HİZMETLERİNİN SUNUMUNDA UYULACAK USUL VE ESASLARA İLİŞKİN YÖNETMELİK Karar Sayısı : 2009/15169 31 Temmuz 2009 tarih ve 27305 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Ekli “Kamu Hizmetlerinin Sunumunda Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik”in yürürlüğe konulması; 10/10/1984 tarihli ve 3056 sayılı Kanunun 2’nci ve 33’üncü maddelerine göre, Bakanlar Kurulu’nca 29/6/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır. de tamamlanacağı ve şikâyet mercilerine ilişkin bilgiler yer alır. Bu tablo, hizmeti doğrudan sunan birimlerce vatandaşların kolayca görebileceği panolarda, kurumsal internet sayfalarında ve e-Devlet Kapısında duyurulur. Ayrıca, idarenin danışma masalarında da istenilen belgeleri gösteren dokümanlar bulundurulabilir ve talep edenlere ücretsiz olarak verilir. Amaç MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; etkin, verimli, hesap verebilir, vatandaş beyanına güvenen ve şeffaf bir kamu yönetimi oluşturmak; kamu hizmetlerinin hızlı, kaliteli, basitleştirilmiş ve düşük maliyetli bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak üzere, idarelerin uyması gereken usul ve esasları düzenlemektir. Özürlülerle ilgili tedbirler MADDE 7 – (1) İdare, sunduğu kamu hizmetlerinin özürlüler tarafından kolayca erişilebilir olması için gerekli tedbirleri alır. Başvuru sahibinden bilgi ve belge istenmesine ilişkin esaslar MADDE 8 – (1) İdare, hizmetleri yerine getirirken başvuru sahibinden istediği bilgi ve belgelerle ilgili düzenlemelerinde aşağıdaki ölçütleri esas alır: a) Düzenlemeler beyan esas alınacak şekilde hazırlanır. b) Zorunlu olmadıkça, işlemin tekemmülü aşamasına kadar belge talep edilmez. c) İş sınavlarına müracaat safhasında sadece sınav için gerekli belgeler istenir; göreve başlamak için gereken belgeler ise sınavı kazananlardan istenir. ç) İdarenin görevi gereği kendisinde bulunan bilgi ve belgeler ile daha önce başvuru sahibinden alınarak kurum kayıtlarına aktarılan ve değişmediği başvuru sahibi tarafından beyan edilen belgeler yeniden istenmez. d) İstenen belgenin aslının getirilmesi hâlinde, belgenin fotokopisi, aslına uygunluğu kontrol edildikten sonra ilgili görevli tarafından isim ve unvan yazılarak tasdik edilir. e) Diğer idarelerin elektronik ortamda paylaşıma açtığı bilgi ve belgeler, başvuru sahibinden istenmez. Ancak, bu bilgi ve belgelere kolayca erişim için gerekli bilgiler istenebilir. f) Başvuru sahibinden adlî sicil kaydı istenmez, bunun yerine yazılı olarak beyan istenir. Başvurunun form kullanılarak yapıldığı hâllerde, formda adlî sicil beyanı bölümü ayrılır. İdare, beyanın doğruluğunu adlî sicil bilgilerini verebilecek mercilerden teyit eder. İlgili merciler, gerekli bilgileri, teknik altyapısı hazır olan kurumlara elektronik ortamda derhal, diğer hâllerde en geç üç işgünü içinde verir. g) Başvuruda istenen belgeler, idarece sayma suretiyle belirtilir. İstenen belgeler arasında, idare tarafından istenecek diğer belgeler veya benzeri belgeler gibi muğlâk ibarelere yer verilmez. ğ) Başvuru sırasında istenen formlar idarenin internet sayfasında da yayımlanır. Dayanak MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 10/10/1984 tarihli ve 3056 sayılı Başbakanlık Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 2’nci ve 33’üncü maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Kamu hizmetlerinin ilk kademede ve vatandaşa en yakın yerde sunulması MADDE 3 – (1) Kamu hizmetlerinin, başvuru yapılan ilk kademeden sunulması ve sonuçlandırılması, başvuru mercii ile karar/onay mercii arasında birden fazla kademe oluşturulmaması esastır. İdare, başvuruların, doğrudan kamu hizmetini sunan birime yapılmasını ve ilk kademede sonuçlandırılmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır. (2) İdare, hizmetlerin vatandaşa en yakın yerden sunulabilmesi amacıyla gerekli görülen mahallerde geçici veya sürekli bürolar açabilir. (3) İdare, sunduğu hizmetlerin her birini yerine getirecek birim ve görevlileri tespit eder. Taşra teşkilatı, tespit edilen birim ve görevlileri bulundukları yerin en büyük mülkî idare amirine bildirir. Kamu hizmetlerinin elektronik ortamda sunulması MADDE 4 – (1) Basılı ortamdaki bilgi ve belgelerin elektronik ortama taşınması ve veritabanlarının diğer idarelerle paylaşılması esastır. (2) İdare, başvuruların elektronik ortamda da yapılmasına, sürecin başvuru sahibince izlenebilmesine ve sonucun ilgilisine elektronik ortamda iletilmesine yönelik tedbirleri alır ve hizmetin e-Devlet Kapısına entegrasyonunu sağlar. Vatandaşın bilgilendirilmesi MADDE 5 – (1) Kanunî sınırlamalar saklı kalmak kaydıyla idare, sunduğu hizmetlere ilişkin bilgileri ve mevzuatı, basılı ya da elektronik ortamda duyurur. (2) İdare, sunduğu kamu hizmetlerinin envanterini ek-1’e göre oluşturarak kurumsal internet sayfasında ve e-Devlet Kapısında en güncel şekli ile yayınlar. Gerçeğe aykırı belge verilmesi veya beyanda bulunulması MADDE 9 – (1) İdare, gerçeğe aykırı belge verenler ya da beyanda bulunanlar hakkında yasal işlem yapılacağı hususunda başvuru sahiplerinin bilgilendirilmesi için gerekli tedbirleri alır. Hizmet standartları oluşturma MADDE 6 – (1) İdareler, ek-2’de yer alan örneğe göre hizmet standartlarını oluşturur. Ek-3’te belirtilen açıklamalara göre oluşturulan hizmet standartları tablosunda; hizmetin adı, başvuruda istenen belgeler, hizmetin ne kadar süre- 40 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Başvuru sahiplerine malî yükümlülüklerinin bildirilmesi MADDE 10 – (1) Başvuruları esnasında, ödemek zorunda oldukları malî yükümlülükler, mevzuat dayanakları ile birlikte başvuru sahiplerine açıkça belirtilir. (3) Başvuru sonucunun olumsuz olması durumunda ilgiliye gerekçesi bildirilir, varsa itiraz mercii ve süresi gösterilir. Yönetmeliğe uyum GEÇİCİ MADDE 1 – (1) İdareler, bu Yönetmelikte öngörülen hususlara ilişkin gerekli her türlü idarî, teknik ve hukukî düzenlemeleri bu Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde gerçekleştirir. Kurum içi ve kurum dışı yazışma MADDE 11 – (1) Kurum içi ve kurum dışı görüş, bilgi ve belge talep yazıları günlü yazılır. İlgili mevzuatındaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, idareler belge taleplerini en geç beş gün, bilgi ve görüş taleplerini ise en geç onbeş gün içinde yerine getirir. İdare, bilgi ve görüş yazıları için onbeş günü geçmemek üzere ek süre kullanabilir. Bu yazışmalar elektronik ortamda da yapılabilir. Yürürlük MADDE 13 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 14 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. Başvurunun kabulü ve sonuçlandırılması MADDE 12 – (1) Bizzat yapılan başvurular sırasında başvuru incelenir, anında giderilebilecek eksiklikler yazışmaya gerek kalmadan tamamlatılır. Talebi hâlinde başvuru sahibine alındı belgesi verilir. Sonradan tespit edilen eksiklikler başvuru sahibine bildirilir. (2) Başvurular hizmet standartlarında belirtilen süre içinde sonuçlandırılır. Bu Yönetmeliğin eklerini görmek için ilgili Resmi Gazete’ye veya www.ideyonetisim.com.tr sitemize bakabilirsiniz. KAMU KURUM VE KURULUŞLARINA İŞÇİ ALINMASINDA UYGULANACAK USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK Karar Sayısı : 2009/15188 9 Ağustos 2009 tarih ve 27314 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Ekli “Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”in yürürlüğe konulması; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 26/6/2009 tarihli ve 32379 sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulu’nca 29/6/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır. olanlar ile 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunuyla kurulmuş ve sermayesinin tamamı Hazineye ait kuruluşlara, c) İl özel idareleri, belediyeler, bunların kurdukları veya üye oldukları mahallî idare birlikleri ile bağlı kuruluşları, müessese ve işletmelerine, ç) Diğer kamu kurum ve kuruluşlarına, sürekli veya geçici işçi alımını kapsar. (2) Bu Yönetmelik hükümleri; a) Birinci fıkranın (b) bendi hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının, il özel idarelerinin, belediyelerin ve bunların kurdukları veya üye oldukları mahallî idare birlikleri ile bağlı kuruluşlarının Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurdukları şirketler ile kooperatifler, b) Bankalar, borsalar ve bunların müessese, teşebbüs, işletme ve iştirakleri, c) 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa göre kurulan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları, ç) Bu Yönetmelik kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarında iş kanunları hükümlerine göre istihdam edilecek daire başkanı, daire başkanı muadili veya daha üst düzey yönetici, tabip, uzman tabip, diş tabibi ve eczacı kadroları, d) Kamu kurum ve kuruluşlarında, hukuk müşaviri, müfettiş, kontrolör, denetmen, denetçi, uzman ve aktüer gibi mesleklerde çalışanlar arasından yapılacak işçi alımları, e) Kamu kurum ve kuruluşlarının proje bazındaki faaliyetlerinde belirli süreli iş sözleşmesine tabi olarak, özel nitelik ve uzmanlık gerektiren işler, f) Üniversite veya bilimsel araştırma kurumu niteliğindeki kuruluşlar ve uydu haberleşme alanında faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşlarının araştırma geliştirme faaliyetlerinde, bu faaliyetlerin devamı süresi ile sınırlı ola- BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, kamu kurum ve kuruluşlarına, iş kanunları hükümlerine göre çalıştırılmak üzere, sürekli veya geçici işçi alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik; a) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) sayılı cetvelde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, (II) sayılı cetvelde yer alan özel bütçeli idareler, (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlar ve (IV) sayılı cetvelde yer alan sosyal güvenlik kurumları ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunlarla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları, özel kanunlarla kurulan kuruluş ve teşekküller ile hizmetlerini genel bütçenin transfer tertiplerinden yardım alarak yürüten kamu kurum ve kuruluşlarına, b) İştirakler hariç olmak üzere, kamu iktisadî teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile müesseseleri, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun çerçevesinde özelleştirme kapsamında veya programında bulunan kuruluşlardan sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait 41 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] rak görev alacak teknik ve uzman personel ile bu kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen ve/veya yürütülen proje bazındaki faaliyetlerde bu faaliyetlerin devamı süresi ile sınırlı olarak çalıştırılacaklar, için uygulanmaz. Ancak, bu kapsamdaki işçi alım ilanlarının Kuruma bildirilmesi zorunludur. Bu ilanlar Kurum internet sitesinde ve ilgili kamu kurum ve kuruluşunca uygun görülen iletişim araçları ile kamuoyuna duyurulur. Kamu kurum ve kuruluşları işçi alımının adil ve şeffaf bir şekilde yapılmasını sağlayacak diğer tedbirleri de alır. karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak, ç) Kamu kurum ve kuruluşlarının özel kanunlarında yer alan özel şartları taşımak, şartları aranır. (2) Özürlülerin, özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik hükümleri gereğince yetkili sağlık kuruluşlarından alınan sağlık kurulu raporuyla durumlarını belgelendirmeleri gerekir. Tanımlar MADDE 3 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında; a) Belirli süreli iş sözleşmesi: Kamu kurum ve kuruluşu ile işçi arasında 4857 sayılı İş Kanununun 11’inci maddesi çerçevesinde belirli bir süreye bağlı olarak yapılan iş sözleşmesini, b) Belirsiz süreli iş sözleşmesi: Kamu kurum ve kuruluşu ile işçi arasında 4857 sayılı İş Kanununun 11’inci maddesi çerçevesinde belirli bir süreye bağlı olarak yapılmayan iş sözleşmesini, c) Geçici işçi: Kamu kurum ve kuruluşlarının mevsimlik ve kampanya işleri ile orman yangınıyla mücadele hizmetlerinde bir malî yılda altı aydan az olmak üzere vize edilecek geçici iş pozisyonlarında çalıştırılacak işçiyi, ç) İşçi: Kamu kurum ve kuruluşlarında bir iş sözleşmesine dayanarak, sürekli ya da geçici çalışan kişiyi, d) Kamu kurum ve kuruluşu: 2’nci maddenin birinci fıkrasında belirtilen kurum ve kuruluşları, e) KPSS: Kamu Personel Seçme Sınavını, f) Kurum: Türkiye İş Kurumunun merkez ve taşra teşkilatını, g) Öncelik hakkına sahip olanlar: 5’inci maddenin birinci fıkrasında belirtilenleri, ğ) Özürlü: Doğuştan ya da sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişilerden tüm vücut fonksiyon kaybının en az yüzde kırk olduğu sağlık kurulu raporu ile belgelenenleri, h) Proje: Önceden plan ve programa alınmış, maliyeti hesaplanmış, kamu kurum ve kuruluşlarının yönetim organları tarafından onaylanmış, kısa veya uzun vadeye bağlanarak gerçekleştirilmesi kabul edilmiş bilimsel çalışmayı, ı) Sürekli işçi: Kamu kurum ve kuruluşlarında belirsiz süreli iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiyi, ifade eder. İşe göndermede öncelikli olanlar MADDE 5 – (1) Kamu kurum ve kuruluşlarının açık iş taleplerinin karşılanması için gönderilecek listelerde Kurum tarafından aşağıda sayılanlara öncelik hakkı tanınır: a) Terörle mücadele sırasında malul sayılmayacak şekilde yaralananlar ile terörle mücadelede üstün başarılarından dolayı komutanlarınca takdire layık görülen yedek subay, erbaş ve erler. b) Tabii afetlerden zarar gören afetzedeler. c) 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamına giren madenlerin çıkartılması veya bunun için gerekli olan işletme ve arama faaliyetleri sebebiyle taşınmaz malları tamamen kamulaştırılanlar. ç) Kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli işçi kadrolarında çalışırken, disiplin soruşturması veya 4857 sayılı İş Kanununun 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendi gereğince hizmet akdinin feshi dışında bir neden ile iş akdi feshedilenler. (2) Terörle mücadele sırasında malul sayılmayacak şekilde yaralananlar, askerî hastanelerce kendilerine verilen sağlık kurulu raporu ve terörle mücadelede yaralandığını belgeleyen komutanlık yazısıyla; terörle mücadelede göstermiş oldukları üstün başarı nedeniyle takdire layık görülenler ise asgarî tugay komutanlıklarınca, Jandarma Genel Komutanlığı için asgarî alay komutanlıklarınca kendilerine verilen takdir belgeleriyle durumlarını belgelendirir. (3) Gerek ikamet için kullanılan binalar ile diğer binalardaki hasar, gerekse istihsal araç ve kaynaklarının kaybı nedeniyle geçim imkanını kaybeden afetzedeler, valiliklerce tespit edilir. Tabii afetler nedeniyle işe göndermede öncelik hakkı tanınması uygulamasının başlatılması ve anılan haktan yararlanma süresi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca tespit edilir. (4) 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamına giren madenlerin çıkartılması veya bunun için gerekli olan işletme ve arama faaliyetleri sebebiyle taşınmaz malları tamamen kamulaştırılanlara tanınan öncelik hakkı, sadece kamulaştırmayı yapan kamu kurum ve kuruluşlarının kamulaştırmanın yapıldığı yerdeki işçi taleplerinde geçerlidir. Bu kişilerin, durumlarını kamulaştırmayı yapan kamu kurum ve kuruluşundan alacakları ve kamulaştırma tarihi ile tapuda kayıtlı taşınmazlarının tamamen kamulaştırıldığını gösteren bir belge ile ispatlaması gerekir. Hak sahibinin, öncelik hakkından yararlanmak istememesi hâlinde, hak sahibi yerine eşi veya çocuklarından biri de hak sahibinin muvafakatiyle bu haktan yararlanabilir. (5) Birinci fıkranın (ç) bendinde belirtilen öncelik hakkından yararlanacaklar, durumlarını daha önce çalıştıkları kamu kurum ve kuruluşlarından alacakları belgeyle ispatlamak zorundadır. (6) Öncelik hakkına sahip olanlardan, davet edildikleri hâlde mücbir sebepler dışında başvuruda bulunmayan, başvuruda bulunduğu hâlde sınava katılmayan, işi reddeden veya kamuda sürekli işçi statüsünde işe yerleşenlerin öncelik hakkı ortadan kalkar. Öncelik hakkından ikinci kez yararlanılamaz. İKİNCİ BÖLÜM Kurumdan İşçi Talebi İşçi olarak alınacaklarda aranacak şartlar MADDE 4 – (1) İşçi olarak alınacaklarda; a) 2527 sayılı Türk Soylu Yabancıların Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanun hükümleri saklı kalmak kaydıyla Türk vatandaşı olmak, b) 18 yaşını tamamlamış olmak, c) Affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, millî savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat 42 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] (7) Öncelik hakkına sahip olanlarda KPSS’ye girme zorunluluğu aranmaz. e) 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 29’uncu maddesine göre sendikaların yönetim kademesinde görev alıp, bu görevi sona erenlerden tekrar işe başlayanlar. f) Kurum kanalıyla işe alınmış olmaları kaydıyla, hizmet akitleri askıya alınmış olan ve aynı kapsam ve statüde işe başlatılacak geçici işlerde çalışanlar. (2) Birinci fıkranın (ç) ve (d) bentleri dışındaki işçi alımlarının aynı kamu kurum ve kuruluşuna yapılması zorunludur. Kurumdan işçi talebinde bulunma MADDE 6 – (1) Kamu kurum ve kuruluşları işçi ihtiyaçlarını, iş kolu, meslek pozisyonu, öğrenim, iş tecrübesi, ücret, sosyal yardımlar gibi ayrıntılarla yazılı veya elektronik ortamda işçinin çalıştırılacağı işyerinin bulunduğu yerdeki Kurum il veya şube müdürlüğünden talep etmek ve 8’inci madde hükümleri saklı kalmak üzere Kurum il veya şube müdürlüğü tarafından gönderilenler arasından karşılamak zorundadır. (2) Kurum il veya şube müdürlüğü tarafından yapılan inceleme sonucunda uygun olmadığına karar verilen talepler, noksanlıkları giderilmek veya düzeltilmek üzere iade edilir. (3) Kamu kurum ve kuruluşları sürekli işçi taleplerini il düzeyinde, geçici işçi taleplerini ise il veya ilçe düzeyinde verirler. (4) Ancak, 2’nci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendi saklı kalmak kaydıyla, sürekli işçi olarak istihdam edilecek müfettiş, kontrolör, denetmen, denetçi ve uzmanların yardımcı ve stajyerleri ile mühendis, aktüer ve hukuk müşaviri talepleri, işçinin istihdam edileceği ilin potansiyeli göz önünde bulundurularak, ulusal düzeyde de verilebilir. (5) Kamu kurum ve kuruluşlarının il düzeyinde verilen sürekli veya geçici işçi taleplerinin karşılanamaması hâlinde ulusal düzeyde; ilçe düzeyinde verilen geçici işçi taleplerinin karşılanamaması hâlinde, önce il düzeyinde sonra ulusal düzeyde karşılanması yoluna gidilir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM İşçi Taleplerinin Kurum Tarafından Karşılanması İşçi talebinin ilanı ve iş başvurusu MADDE 9 – (1) Kamu kurum ve kuruluşlarının işçi talepleri Kurum internet sayfasında ilan edilir. Söz konusu talepler Kurum tarafından uygun görülen diğer iletişim araçları ile de kamuoyuna duyurulabilir. (2) Talebin ilanından itibaren, adaylara en az on günlük başvuru süresi tanınır. Kamu kurum ve kuruluşlarının işgücü taleplerine yapılan başvurularda kişilerin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminde kayıtlı olan adresleri dikkate alınır. (3) Kamu kurum ve kuruluşlarının talebi hâlinde, kuraya tabi işgücü taleplerine, eğitim düzeyi kısıtlaması yapılmaksızın talep koşullarını taşıyanların tamamı başvurabilir. (4) Kamu kurum ve kuruluşları tarafından, başvuru esnasında özürlülerin sınavda refakatçiye ihtiyaç duyup duymadıkları sorularak, sınav kuruluna bildirilmek üzere kayda alınır. İşçi talebinde dikkat edilecek hususlar MADDE 7 – (1) İşçi talep eden kamu kurum ve kuruluşu tarafından, işçinin alınacağı mesleğin niteliğine göre özel şartlar belirlenebilir. Bu şartlar belirlenirken; a) Sınava tabi taleplerin; ortaöğretim, önlisans ve lisans düzeylerinden yalnızca birinden yapılması, b) Eğitim durumlarının, belirli bir eğitim kurumu ismi ifade edilmeksizin, sadece mesleğe uygun bölümlerin belirtilmesi, c) Müfettiş, kontrolör, denetmen, denetçi, uzman gibi kariyer mesleklerin yardımcıları ve stajyerleri hariç, başvurularda yaş sınırı getirilmemesi, ç) Cinsiyet ayrımına yer verilmemesi, d) İşçinin istihdam edileceği meslek ile işçide aranan şartlar ve istenen belgeler arasında tutarlılık bulunması, e) Kamu kurum ve kuruluşlarının her türlü işçi taleplerinde, işin niteliği gerektirmediği sürece, özürlü olmama şartının aranmaması, özürlülük oranına üst sınır getirilmemesi ve özür grupları arasında ayrım yapılmaması, hususlarına dikkat edilir. Taleplerin Kurum tarafından karşılanma esasları MADDE 10 – (1) Kamu kurum ve kuruluşlarının ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki işçi talepleri KPSS puanıyla; ilköğretim ve daha alt eğitim düzeyindeki işçi talepleri ile eğitim şartı aranmaksızın kömür ve maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalıştırılacaklara ilişkin taleplere gönderilecek adaylar ise noter huzurunda çekilecek kura ile belirlenir. (2) KPSS’de başarılı olmak veya öncelikli gönderme hakkına sahip olmak, işe yerleştirmede tek başına bir hak teşkil etmez. (3) İşçi taleplerine yapılan başvuruda; müfettiş, kontrolör, denetmen, denetçi ve uzman gibi kariyer mesleklerin yardımcıları ve stajyerleri hariç, Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelik hükümlerine göre (B) grubu kadrolar için yapılan sınav sonuçları kullanılır. (4) Ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki işçi taleplerine, ilgili KPSS puan türünden altmış ve üzeri puan almış olanlar başvurabilir. Bu kapsamdaki özürlülerin başvurabilmesi için KPSS’ye girmiş olmaları yeterlidir; bunlar için herhangi bir puan barajı aranmaz. (5) Kamu kurum ve kuruluşlarına sürekli işçi olarak girmiş olanların, deneme süresi sonunda da çalışmaya devam etmeleri hâlinde, aynı tarihli KPSS puanları ile bir başka kamu kurum ve kuruluşunun sürekli işçi talebine başvuruları kabul edilmez. (6) Kamu kurum ve kuruluşlarının talep ettiği açık iş sayısı kadar ya da açık iş sayısından daha az aday gönderilmesi hâlinde, açık işlerin gönderilen adaylar arasından karşılanamayan kısmı, 6’ncı maddenin beşinci fıkrasındaki esaslar doğrultusunda karşılanır. Bu şekilde de açık işin karşılanamaması hâlinde, KPSS şartı aranmaksızın Kuruma kayıt tarihi esas alınarak açık iş sayısının üç katına kadar aday kamu kurum ve kuruluşuna gönderilir. Buna rağmen karşılanamayan talepler için, talep sahibi Kurumdan işçi talebinde bulunulmayacak hâller MADDE 8 – (1) Aşağıda belirtilenlerin istihdamı için Kurumdan talepte bulunulmaz: a) Askerlik veya kanunî bir görev nedeniyle işten ayrılan işçilerden bu durumlarının sona ermesinden itibaren iki ay içinde işe girmek için başvuranlar. b) Kamu kurum ve kuruluşları adına mecburî hizmetle yükümlü olanlar. c) 4857 sayılı İş Kanununun 29’uncu maddesine göre, toplu işçi çıkarmanın kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde aynı nitelikteki iş için yeniden işe alınacaklar. ç) 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ek 1’inci maddesinde sayılanlar. d) 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun ek 1’inci maddesinde sayılanlar. 43 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] kamu kurum ve kuruluşu ile görüşülerek, talep şartları değiştirilmek suretiyle yeniden talepte bulunulması sağlanır. Kamu kurum ve kuruluşları, durumu talep şartlarına uymayan adayları, isimleri ve belgeleriyle birlikte Kuruma ileterek, aynı sayıda ve aynı listeden, sıra gözetilerek bir defaya mahsus olmak üzere ek liste gönderilmesi talebinde bulunabilir. (2) Kamu kurum veya kuruluşlarının yapacağı sınava, Kurum tarafından gönderilenlerden, açık iş sayısının altında katılım olması hâlinde, sınav yapılmadan önce kamu kurum ve kuruluşlarının talebi üzerine, başvuru yaptığı hâlde gönderilen listelere giremeyen en yüksek puanlı kişiden başlanmak suretiyle, Kurum tarafından açık iş sayısının üç katını tamamlayacak şekilde yeni bir liste gönderilir. KPSS kapsamındaki taleplerle ilgili aday listelerinin belirlenmesi MADDE 11 – (1) KPSS kapsamındaki taleplerle ilgili aday listeleri belirlenirken; a) Ortaöğretim ve daha yüksek eğitim düzeyindeki taleplere, KPSS puanıyla başvuran talep şartlarına uygun adaylar arasından, en yüksek KPSS puanından başlanmak üzere açık iş sayısının üç katı, b) Öncelik hakkına sahip olarak başvuran adaylardan talep şartlarına uygun olanlar arasından, öncelik hakkı sahipliğine ilişkin belgenin tarihi esas alınarak ve eski tarihli belgelerden başlanmak suretiyle, açık iş sayısının üç katı, c) 2’nci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendi saklı kalmak kaydıyla, sürekli işçi statüsünde istihdam edilecek, müfettiş, kontrolör, denetmen, denetçi ve uzmanların yardımcı ve stajyerlerine yönelik talepler için, en yüksek KPSS puanından başlanmak üzere açık iş sayısının beş katı, ayrı listeler hâlinde kamu kurum ve kuruluşuna gönderilir. 5’inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilenlerden talep şartlarına uygun adaylardan başvuranların tamamı öncelik hakkı sahiplerine ilişkin listelere dahil edilir. (2) Birinci fıkraya göre oluşturulan listelere, açık iş sayısı oranlarına bakılmaksızın en son adayın KPSS’de almış olduğu puanla aynı puana sahip olan adaylar ile öncelik hakkı sahipliğine ilişkin belge tarihi ile aynı tarihli belgeye sahip olan başvuru sahipleri de eklenir. İkinci liste gönderme yasağı MADDE 15 – (1) Durumu talepte belirtilen şartlara uygun olanlar arasından, Kurum tarafından en az açık iş sayısı kadar aday bildirilmesine rağmen, kamu kurum ve kuruluşlarınca yerleştirme yapılmayarak iptal edilen talepler için, aynı şartlarda ve aynı yıl içinde Kurumdan yeniden işçi talebinde bulunulamaz. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Yapılacak İşlemler Tebligat MADDE 16 – (1) Sınav gün, saat ve yeri, kamu kurum ve kuruluşlarınca, Kurum tarafından gönderilen listelerde yer alan başvuru sahiplerine, sınav gününden en az beş gün önce ulaşacak şekilde iadeli taahhütlü posta ile tebliğ edilir. Kura usulüne tabi taleplerle ilgili aday listelerinin belirlenmesi MADDE 12 – (1) Kamu kurum ve kuruluşlarınca, ilköğretim ve daha alt eğitim düzeyinde istihdam edilecek işçilerle ilgili listeler, başvuranlar arasından çekilecek kura ile belirlenir. Kura çekimi iş ilanında belirtilen gün, saat ve adreste noter huzurunda yapılır. Adaylar, istemeleri hâlinde kura çekimini izleyebilir. (2) Kamu kurum ve kuruluşlarınca, sınava alınacak asıl adayların listesi; a) Kurumun gönderdiği ve talep şartlarına uyan başvuru sahiplerinin tamamının yer aldığı listeler esas alınmak suretiyle, açık iş sayısının üç katı, b) Kurumun gönderdiği ve talep şartlarına uyan öncelik hakkına sahip olarak başvuranların tamamının yer aldığı listeler esas alınmak suretiyle, açık iş sayısının üç katı, olarak kura çekimi sonucu belirlenir. Kura ile ayrıca, aynı sayıda yedek adayın isimlerini kapsayan bir liste oluşturulur. 5’inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilenlerden talep şartlarına uygun adaylardan başvuranların tamamı öncelik hakkı sahiplerine ilişkin listelere dahil edilir. (3) Kuraya tabi özürlü taleplerine eğitim durumlarına bakılmaksızın zihinsel özürlüler de istemeleri hâlinde başvurabilir. Sınav MADDE 17 – (1) Kamu kurum ve kuruluşları işe yerleştirilecek kişileri, Kurum tarafından gönderilen listelerdeki adaylar arasında yapacağı sınav ile belirler. Sınav; yazılı veya sözlü yöntemlerinden biri veya ikisi kullanılarak, meslekî bilgi ve becerilere ilişkin konulardan yapılır. (2) Sınav, kamu kurum ve kuruluşlarınca, Kurum tarafından gönderilen listelerin ulaşmasını müteakip otuz gün içinde yapılır. (3) Özürlülere yönelik sınavlar, özür grupları ve ulaşılabilirlikleri göz önüne alınarak uygun ortamlarda yapılır. Sınavın şekli ve soruları, meslekî bilgi ve görevle ilgili bilgi ve becerilerine ilişkin konularda işitme ve/veya dil ve konuşma, zihinsel özürlüler için öğrenme ve algılama düzeyleri ile dil gelişimleri ve sözel iletişim güçlükleri esas alınmak suretiyle belirlenir. Sınav kurulu ve görevleri MADDE 18 – (1) Sınav kurulu kamu kurum veya kuruluşlarının atamaya yetkili amirinin görevlendireceği bir başkan ve dört üyeden oluşur. Özürlüler için oluşturulacak sınav kurulunda, üyelerden biri Türkiye Sakatlar Konfederasyonunca belirlenir. Özürlüler için oluşturulacak sınav kurulu üyelerine toplantı gün, saat ve yeri, toplantı gününden en az beş gün önce yazılı olarak bildirilir. (2) Sınav kurulu; sınavın yapılacağı yerleri önceden belirler, sözlü sınavlar hariç olmak üzere sınav sorularını ve cevap anahtarlarını hazırlar ve mühürlü bir zarfta saklar, sınav sonuçlarını değerlendirir. (3) Adayın başarı puanı; hem yazılı hem de sözlü sınav yapılması hâlinde, adayın KPSS puanının yüzde ellisi, yazılı sınav puanının yüzde otuzu, sözlü sınav puanının yüzde yirmisi; sadece yazılı ya da sadece sözlü sınav yapılması hâlinde adayın KPSS puanının yüzde yetmişi, yazılı veya sözlü sınav puanının yüzde otuzudur. Başarı puanı en yüksek olan adaydan başlanmak suretiyle açık iş sayısı kadar asıl ve Listelerin kamu kurum ve kuruluşuna gönderilmesi MADDE 13 – (1) Kurum tarafından 11’inci ve 12’nci maddelerdeki esaslar doğrultusunda oluşturulan listeler, son başvuru tarihini izleyen günden itibaren beş iş günü içinde, sınav yapılmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşuna gönderilir. Ek liste gönderme MADDE 14 – (1) Talepte bulunan kamu kurum ve kuruluşları, Kurum tarafından gönderilen listelerdeki adayların genel ve özel şartları taşıyıp taşımadığını, sınavdan önce inceler; başvuru sahiplerine ilişkin ispatlayıcı belgeleri saklar. 44 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] c) 28/2/1985 tarihli ve 85/9422 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Tabii Afetlerden Zarar Gören Afetzedelerin İşe Gönderilmelerinde ve İşe Alınmalarında Öncelik Tanınması Hakkında Karar. ç) 29/1/1999 tarihli ve 99/12354 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Terörle Mücadele Sırasında Malul Sayılmayacak Şekilde Yaralananlar ile Üstün Başarılı Olanların ve Bakanlar Kurulu Kararı ile Yükümlülük Süresi Uzatılan Yedek Subay, Erbaş ve Erlerin İşe Alınmalarında Öncelik Tanınması Hakkında Karar. d) 7/6/2002 tarihli ve 2002/4671 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamına giren madenlerin çıkartılması veya bunun için gerekli olan işletme ve arama faaliyetleri sebebiyle taşınmaz malları tamamen kamulaştırılanlara, kamu kurum ve kuruluşlarının daimi işçi taleplerine göndermede öncelik tanınmasına ilişkin Karar. aynı sayıda yedek adayın isimlerini kapsayan bir liste belirlenerek ilan edilir. Sınav sonuçlarına ilişkin itirazlar sınav kurulunca incelenir. (4) Sınav kurulu tarafından, başvuruda refakatçi talebinde bulunan özürlüler için, özür gruplarının özellikleri dikkate alınarak refakatçi görevlendirilir. Sınav sonuçlarının açıklanması MADDE 19 – (1) Yapılan sınav sonucunda, asıl ve yedek liste belirlenir. Sınav sonuçları, sınavın bitiminden itibaren yedi gün içinde talepte bulunan kamu kurum ve kuruluşları tarafından herkesin görebileceği bir yere asılmak, varsa internet sitesinde ilan edilmek suretiyle açıklanır. Sonuçlar sınava giren adaylara ayrıca yazılı olarak bildirilir. Sınavda başarılı olan adayların sınav sonuçları iadeli taahhütlü posta ile gönderilir. Sınav sonuçlarına itiraz MADDE 20 – (1) Adaylar, sonuçların tebliğinden itibaren yedi iş günü içinde sınav kuruluna itiraz edebilir. Yapılan itirazlar, sınav kuruluna ulaştığı tarihten itibaren on gün içinde sonuçlandırılarak, nihaî karar itiraz sahibine iadeli taahhütlü posta ile bildirilir. Yönetmelik hükümlerine uyum GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Kamu kurum ve kuruluşlarınca, bu Yönetmelik kapsamına giren işçi alımlarına ilişkin olarak yürürlüğe konulan düzenlemeler, bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde bu Yönetmeliğe uygun hâle getirilir. Anılan düzenlemeler yürürlüğe girinceye kadar mevcut düzenlemelerin bu Yönetmeliğe aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Yedek listeden işçi alımı MADDE 21 – (1) Sınavda başarılı olup da işe başlamayanlar ile deneme süresi içinde işten ayrılanların yerine, yedek listenin ilk sırasındaki kişiden başlanmak suretiyle yerleştirme yapılır. İşlemleri devam eden işçi alımları GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce kamu kurum ve kuruluşları tarafından başlatılan işçi alımlarında, Kurum tarafından aday listeleri gönderilmiş olanların işlemleri hakkında işlemlerin başlatıldığı tarihte yürürlükte bulunan hükümler, liste gönderilmemiş olan işçi alımları hakkında ise bu Yönetmelik hükümleri uygulanır. Sınav sonuçlarının ve yerleştirmelerin Kuruma bildirilmesi MADDE 22 – (1) Kamu kurum ve kuruluşları, sınavı asıl ve yedek olarak kazananlar ile başarısız olanları ve varsa sınava katılmayanları, sınav sonucunun açıklanmasını izleyen onbeş gün içinde liste hâlinde Kuruma bildirir. (2) Asıl ve yedek listeden işe yerleştirilenler, yerleştirmeyi takip eden onbeş gün içinde Kuruma yazılı olarak bildirilir. Yürürlük MADDE 25 – (1) Bu Yönetmelik 1/9/2009 tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 26 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Diğer hususlar MADDE 23 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanması sırasında ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Kurum yetkilidir. (2) Mevzuatta 18/5/1983 tarihli ve 83/6750 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Daimi Kadrolarına İlk Defa İşçi Olarak Alınacaklar Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliğine yapılan atıflar bu Yönetmeliğe yapılmış sayılır. (3) Kamu kurum ve kuruluşlarının yönetmelik ve diğer düzenlemelerinde yer alan bu Yönetmeliğe aykırı hükümler uygulanmaz. Yürürlükten kaldırılan mevzuat MADDE 24 – (1) Aşağıda belirtilen Yönetmelik ve Bakanlar Kurulu kararları yürürlükten kaldırılmıştır: a) 18/5/1983 tarihli ve 83/6750 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Daimi Kadrolarına İlk Defa İşçi Olarak Alınacaklar Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliği. b) Türk vatandaşlığına kabul edilen Afgan göçmenlerin işyerlerinde öncelikle işe alınmalarına ilişkin 31/3/1983 tarihli ve 83/6291 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı. 45 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] TEBLİĞLER 1 Ağustos 2009 Tarihli ve 27306 Sayılı Resmî Gazete • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/38) • İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/27) • İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/28) • İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin 2006/10 Sayılı Tebliğ’de Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ 5 Ağustos 2009 Tarihli ve 27310 Sayılı Resmî Gazete • İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/29) • İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/30) 6 Ağustos 2009 Tarihli ve 27311 Sayılı Resmî Gazete • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/39) • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/40) • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/41) • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/42) • Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ • Dahilde İşleme Rejimi Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (İhracat: 2009/9) • İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin 2009/8 Sayılı Tebliğ’de Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ 7 Ağustos 2009 Tarihli ve 27312 Sayılı Resmî Gazete • Sınıflandırma Çalışmalarına İlişkin Değerlendirme Formlarının Hazırlanmasına ve Uygulanmasına İlişkin Tebliğ • Denizcilik Yakıtlarına İlişkin Teknik Düzenleme Tebliği (İhrakiye Seri No: 2) • Benzin Türlerine İlişkin Teknik Düzenleme Tebliği (Akaryakıt Seri No: 14) • Motorin Türlerine İlişkin Teknik Düzenleme Tebliği (Akaryakıt Seri No: 15) • Gazyağına İlişkin Teknik Düzenleme Tebliği (Akaryakıt Seri No: 16) • Fuel Oil Türlerine İlişkin Teknik Düzenleme Tebliği (Akaryakıt Seri No: 17) 9 Ağustos 2009 Tarihli ve 27314 Sayılı Resmî Gazete • İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ (No: 2009/9) 11 Ağustos 2009 Tarihli ve 27316 Sayılı Resmî Gazete • Dış Ticaret Sermaye Şirketlerine İlişkin Karar • İhraççıların Muafiyet Şartlarına ve Kurul Kaydından Çıkarılmalarına İlişkin Esaslar Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri: IV, No: 45) cuları 12 Ağustos 2009 Tarihli ve 27317 Sayılı Resmî Gazete • 5811 Sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin Genel Tebliğ (Seri No: 3) ** • Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 37) ** • Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 272) ** • Türk Standartları Enstitüsünün Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği Kapsamında Bulunan Ayak ve Bacak KoruyuKonusunda Onaylanmış Kuruluş Olarak Görevlendirilmesine Dair Tebliğ 13 Ağustos 2009 Tarihli ve 27318 Sayılı Resmî Gazete • Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 4) ** 14 Ağustos 2009 Tarihli ve 27319 Sayılı Resmî Gazete • 2009 Yılı Temmuz Ayına Ait Dahilde İşleme İzin Belgelerinin (D1) Listesi • 2009 Yılı Temmuz Ayına Ait Yurt İçi Satış ve Teslim Belgelerinin (D3) Listesi • 2009 Yılı Temmuz Ayına Ait Hariçte İşleme İzin Belgelerinin (H) Listesi • 2009 Yılı Temmuz Ayına Ait Vergi, Resim ve Harç İstisnası Belgelerinin (Y) Listesi • Firma Talebine İstinaden İptal Edilen Dahilde İşleme İzin Belgeleri Listesi • Re’sen Kapatılan Dahilde İşleme İzin Belgeleri Listesi 15 Ağustos 2009 Tarihli ve 27320 Sayılı Resmî Gazete • Karayolu Yolcu Taşımacılığında Kullanılan Terminallere İlişkin Tavan Ücret Tarifeleri Hakkında Tebliğ (No: 58) • Yağlık Ayçiçeği Tohumu ve Ham Ayçiçeği Tohumu Yağı İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulanmasına İlişkin Tebliğ 19 Ağustos 2009 Tarihli ve 27324 Sayılı Resmî Gazete • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/43) 46 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] 20 Ağustos 2009 Tarihli ve 27325 Sayılı Resmî Gazete • Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (89/106/EEC) Kapsamında Alberk QA Uluslararası Teknik Kontrol ve Belgelendirme Ltd. Şti.’nin Onaylanmış Kuruluş Olarak Görevlendirilmesine Dair Tebliğ (No: YİG/2009-07) • Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (89/106/EEC) Kapsamında Kalitest Belgelendirme ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti.’nin Onaylanmış Kuruluş Olarak Görevlendirilmesine Dair Tebliğ (No: YİG/2009-08) • Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına İlişkin 2009/1 Sayılı Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tebliğ (No: 2009/2) 21 Ağustos 2009 Tarihli ve 27326 Sayılı Resmî Gazete • Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (89/106/EEC) Kapsamında Uygulanacak Teknik Şartnamelerin Yayımlanması Hakkında Tebliğin Değiştirilmesine Dair Tebliğ (No: YİG/2009-06) • Preselenmiş Pamukların Tek Balya Standardizasyonuna ve Kontrolüne İlişkin Tebliğ (No: 2009/37) • Preselenmiş Pamukların Standardizasyonuna İlişkin Tebliğ’in Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/38) 22 Ağustos 2009 Tarihli ve 27327 Sayılı Resmî Gazete • Türk Sahipli Olup, Yabancı Bayrakta Bulunan ve Özel Kullanıma Mahsus Gemi Deniz ve İç Su Araçlarının İthal Edilmesine İlişkin Tebliğ (No: 2009/3) • Kamu İhale Genel Tebliği • Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair 195 Sayılı Kanun’un 49 uncu Maddesinde Yer Alan Basın Ahlak Esasları Hakkında 129 Sayılı Genel Kurul Kararı’nın 1’inci Maddesi (g) Bendinde Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Kurul Kararı (No: 183) 25 Ağustos 2009 Tarihli ve 27330 Sayılı Resmî Gazete - (Mükerrer) • Ulusal Meslek Standartlarına Dair Tebliğ 26 Ağustos 2009 Tarihli ve 27331 Sayılı Resmî Gazete • Fındık Üreticilerine Alan Bazlı Gelir Desteği ve Alternatif Ürüne Geçen Üreticilere Telafi Edici Ödeme Yapılmasına Dair Kararın Uygulanmasına İlişkin Tebliğ (No: 2009/50) • İşkolu Tespit Kararı (No: 2009/44) • Mecburi Standard Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (No: ÖSG-2009/23) • Mecburi Standard Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (No: ÖSG-2009/24) • İthalatta Kota ve Tarife Kontenjanı İdaresine İlişkin Tebliğ (No: 2009/3) • İthalatta Kota ve Tarife Kontenjanı İdaresine İlişkin Tebliğ (No: 2009/4) 28 Ağustos 2009 Tarihli ve 27333 Sayılı Resmî Gazete • Mecburi Standardın Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tebliğ (No:ÖSG-2009/21) • Mecburi Standardın Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tebliğ (No:ÖSG-2009/22) • 2009 Yılı Temmuz Ayına Ait Yatırım Teşvik Belgeleri Listesi • 2009 Yılı Temmuz Ayında Yabancı Sermayeli Firmalara Verilen Belgeler ve Yararlandırılan Teşvik Unsurları Listesi 29 Ağustos 2009 Tarihli ve 27334 Sayılı Resmî Gazete • Uzak Mesafe Telefon Hizmetinin Sunulmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tebliğ • DÜZELTME (Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile ilgili) 47 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] KAMU PERSONELİ GENEL TEBLİĞİ (DEVLET MEMURLUĞUNA ALINMA) (SERİ NO: 1) Devlet Personel Başkanlığından: 28 Temmuz 2009 tarih ve 27302 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. göre çalıştırdıkları personele ait kadrolarda % 3 oranında özürlü çalıştırmak zorundadır.” hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, 16/09/2004 tarihli ve 25585 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları ile Yapılacak Yarışma Sınavları Hakkında Yönetmeliğin 7’nci maddesinde; “Kamu kurum ve kuruluşlarınca, özürlü açığı bulunduğu sürece, her yılın NisanMayıs, Temmuz-Ağustos, Ekim-Kasım dönemlerinden bir veya birkaçında sınav yapılmak suretiyle, özürlülere tahsis edilen boş kadroların ilgili mevzuatına göre doldurulması zorunludur.” hükmü, 8’inci maddesinin birinci fıkrasında ise; “Özürlüler için dönemler itibarıyla yapılacak sınavlar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 46 ve 47’nci maddeleri gereğince Devlet Personel Başkanlığınca duyurulur.” hükmü yer almaktadır. Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, özürlü vatandaşlarımızdan kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak istihdam edilmek isteyenlerin, özürlü kontenjanı kapsamındaki kadrolar için ilan edilecek sınavlara başvurmaları ve ilgili kurum veya kuruluşça yapılacak sınavda başarılı olmaları gerekmektedir. Kamu kurum ve kuruluşlarında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur statüsünde çalışmak isteyen vatandaşlarımızın aşağıdaki açıklamalar çerçevesinde hareket etmeleri gerekmektedir. 1. İlk Defa Devlet Memurluğuna Alınma 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 50’nci maddesinin birinci fıkrasında; “Devlet kamu hizmet ve görevlerine Devlet memuru olarak atanacakların açılacak Devlet memurluğu sınavlarına girmeleri ve sınavı kazanmaları şarttır.” hükmüne, ikinci fıkrasında ise; “Sınavların yapılmasına dair usul ve esaslar ile sınava tabi tutulmadan girilebilecek hizmet ve görevler ve bunların tabi olacağı esaslar Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak bir genel yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, 03/05/2002 tarihli ve 24744 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmeliğin 7’nci maddesinde; “Kamu kurum ve kuruluşlarının personel ihtiyacı göz önünde bulundurularak KPSS’nin yapılacağı tarihler, DPB ve ÖSYM tarafından birlikte belirlenir. ÖSYM, KPSS tarihi, başvuru tarihi ve başvurunun ne şekilde ve nereye yapılacağını Resmî Gazete’de ve Türkiye genelinde yayınlanan en yüksek tirajlı ilk üç gazetede farklı tarihlerde ilan vermek suretiyle duyurur.” hükmü, 13’üncü maddesinde; “(A) grubu kadrolarına atama için seçme yapacak kamu kurum ve kuruluşları, yürürlükteki mevzuata uygun olarak açıktan atama izni alınmış kadro ve pozisyonların sayı, sınıf, unvan ve dereceleri ile genel ve kendi mevzuatındaki koşulları ve belirlenen KPSS taban puanını, Resmî Gazete’de ve Türkiye genelinde yayınlanan tirajı en yüksek ilk beş gazetenin en az birinde ilan vermek suretiyle adaylara duyurur.” hükmü, 14’üncü maddesinde ise; “Adayların öncelikle bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde yapılacak KPSS’ye girmeleri ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının belirleyeceği bir taban puanın üzerinde KPSS puanı almış olmaları şarttır.” hükmü yer almaktadır. Ayrıca, aynı Yönetmeliğin 22’nci maddesinde; “Kamu kurum ve kuruluşlarının usulüne uygun olarak açıktan atama izni alınmış ve koşulları belirlenmiş (B) grubu boş kadrolarının sınıf, unvan, derece ve sayısı ile bu kadrolar için aranacak nitelikleri kapsayan bilgiler, DPB adına ÖSYM tarafından ilan edilir...” hükmü, 23’üncü maddesinde ise; “Adaylar, ÖSYM tarafından (B) grubu kadrolara; KPSS puanları, tercihleri, kadro sayıları ve koşulları göz önünde tutulmak suretiyle yerleştirilir.” hükmü bulunmaktadır. Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak istihdam edilmek isteyenlerin, öncelikle Kamu Personel Seçme Sınavına (KPSS) katılmaları ve sınav sonucuna göre aldıkları puan doğrultusunda (A) grubu kadrolar için kamu kurum ve kuruluşlarının; (B) grubu kadrolar için ise ÖSYM Başkanlığının ilanlarını takip ederek, bu kamu kurum ve kuruluşlarına veya ÖSYM Başkanlığına başvuruda bulunmaları gerekmektedir. 3. Korunmaya Muhtaç Çocukların Devlet Memurluğuna Alınmaları 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun Ek 1’inci maddesinde; “Kamu Kurum ve Kuruluşları, reşit olana kadar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocuklar için, her yılbaşındaki, hangi statüde olursa olsun, serbest kadro mevcutlarının binde biri nispetindeki kısmını ayırarak bu çocuklar arasında yapılacak giriş sınavlarında başarılı olanlar arasından atama yaparlar. Bu maddeden yararlanmak isteyenler, 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren, Kamu Kurum ve Kuruluşlarına; Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü vasıtasıyla başvurmak zorundadırlar.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, 02/03/1995 tarihli ve 22218 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzüğün 4‘üncü maddesinde; “Kamu kurum ve kuruluşları her yıl, hangi statüde olursa olsun serbest kadro sayılarıyla bunun binde biri oranında alacakları korunmaya muhtaç çocuk sayısını, adaylarda aranan nitelikleri, sınav tarihini ve yerini Kuruma bildirmek ve bu kadrolara Kurumca bildirilen korunmaya muhtaç çocuklar arasında yapılacak giriş sınavlarında başarılı olanlar arasından atama yapmak zorundadır.” hükmü bulunmaktadır. Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, reşit olana kadar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından bakılan ve korunanlardan, kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmek isteyenlerin, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna başvurmaları ve söz konusu Kurum tarafından bildirildikleri kamu kurum ve kuruluşlarınca bu kontenjan kapsamındaki kadrolar için yapılacak sınavlarda başarılı olmaları gerekmektedir. 2. Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınmaları 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Kurum ve kuruluşlar bu Kanuna 48 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] 4. Terör Eylemleri Nedeniyle Şehit ve Malûl Olanların Yakınlarının ve Çalışabilecek Durumdaki Malûllerin Devlet Memurluğuna Alınmaları 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun Ek 1’inci maddesinde; “A) Genel, katma ve özel bütçeli kurum ve kuruluşlarla mahalli idareler ve sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan her nevi teşebbüs veya bağlı ortaklıklar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadroları ile sözleşmeli personel ve sürekli işçi kadrolarının % 1’ini, bu Kanunun 1’inci maddesinde yazılı terör eylemleri nedeni ve etkisiyle; a) Şehit olan veya çalışamayacak derecede malûl olan kamu görevlileri, er-erbaş, geçici köy korucuları ve gönüllü köy korucularının varsa eşlerinin, yoksa çocuklarından birisinin, çocukları da yoksa kardeşlerinden birisinin veya, b) Malûl olup da çalışabilir durumda olanların, İstihdamı için ayırmak ve bu fıkra hükümleri çerçevesinde belirlenecek kişileri işe almak veya atamak zorundadırlar. İçişleri Bakanlığı, yukarıdaki fıkra kapsamına giren kişileri tespit etmek, bunlardan bir işe girmek için istekli olanların nitelikleri ile iş gereklerini gözönüne almak suretiyle, işe alınmaları veya atamalarının yapılması için, durumlarına uygun kadrosu mevcut olan kamu kurum ve kuruluşlarına bildirmekle görevlidir. Bu kişilerin işe alınmaları veya atanmaları sırasında açıktan atama izni alınması gerekmez. Ancak, ilgililerin sınav hariç olmak üzere, kadro veya işin gerektirdiği nitelik, özellik ve şartları taşımaları zorunludur. Şehit yakınları ile çalışabilir durumda olan Malûllerin istihdamında takip edilecek usul ve esaslar; Maliye, Milli Savunma, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları ile Devlet Personel Başkanlığı ve Türkiye İş Kurumunun görüşleri alınmak suretiyle, İçişleri Bakanlığınca üç ay içerisinde çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, bu hükme dayanılarak hazırlanan ve 29/03/1996 tarihli ve 22595 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Terör Eylemleri Nedeniyle Şehit ve Malûl Olanların Yakınlarının ve Çalışabilecek Durumdaki Malûllerin Kamu Kurum ve Kuruluşlarında İstihdamı Hakkında Yönetmeliğin 6’ncı maddesinin birinci fıkrasında; “Başvurularda, şehidin eşi, eşinin olmaması veya talepte bulunmaması halinde, çocuklarından biri; çocukları da yoksa veya yaşları itibariyle çalışamayacak durumda iseler kanuni vasilerinin onlar adına iş hakkından feragat etmesi üzerine şehit kardeşlerinden biri, çalışabilir durumdaki Malûlün kendisi; çalışamayacak durumdaki Malûlün eş, çocuk veya kardeşlerinden birinin talebi esas alınır. Herhangi bir kamu kurum veya kuruluşunda memur, sözleşmeli personel veya sürekli işçi kadrolarında çalışan hak sahiplerinin iş talepleri kabul edilmez.” hükmü, 7’nci maddesinde ise; “Bu Yönetmelik hükümlerinden yararlanmak isteyen hak sahipleri, EK: 2’ deki Başvuru formu ile ikamet ettikleri veya şehitlik ya da Malûllük olayının meydana geldiği yerin Valilik veya Kaymakamlığına başvururlar. İkamet edilen yerin Valilik veya Kaymakamlığına yapılan başvurular, ilgili Valilik veya Kaymakamlıklarca şehitlik ya da malullük olayının meydana geldiği yerin Valilik veya Kaymakamlığına gönderilir. Bu gibi hallerde, olayın meydana geldiği İl veya İlçede oluşturulan Hak Sahibi Tespit Komisyonu tarafından Durum Belgesi düzenlenir ve Bakanlığa gönderilir.” hükmü yer almaktadır. Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, belirtilen şartları taşıyanlardan, kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak istihdam edilmek isteyenlerin, ikamet ettikleri veya şehitlik ya da Malûllük olayının meydana geldiği yerin Valilik veya Kaymakamlığına başvurmaları gerekmektedir. 5. Memurluktan Çekilenlerin Yeniden Devlet Memurluğuna Alınmaları 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92’nci maddesinin birinci fıkrasında; “İki defadan fazla olmamak üzere memurluktan kendi istekleriyle çekilenlerden veya bu Kanun hükümlerine göre çekilmiş sayılanlardan tekrar memurluğa dönmek isteyenler, ayrıldıkları sınıfta boş kadro bulunmak ve bu sınıfın niteliklerini taşımak şartıyla ayrıldıkları tarihte almakta oldukları aylık derecesine eşit bir derecenin aynı kademesine veya 71’inci madde hükümlerine uyulmak suretiyle diğer bir sınıfta eşit derecedeki kadrolara atanabilirler.” hükmü yer almaktadır. Yukarıdaki hüküm çerçevesinde, daha önce 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak çalışmış olup da iki defadan fazla olmamak üzere kendi istekleriyle memuriyetten çekilen veya bu Kanun hükümlerine göre çekilmiş sayılanlardan, yeniden memurluğa dönmek isteyenlerin, 657 sayılı Kanunun 97’nci maddesinde belirtilen bekleme sürelerini doldurmuş olmaları halinde, atanmak istedikleri kamu kurum ve kuruluşlarına başvurmaları gerekmektedir. Bu durumda olanların, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak istihdamları, durumlarına uygun boş kadro bulunması ve hizmetlerine ihtiyaç duyulması halinde, başvuracakları kamu kurum ve kuruluşlarının takdirinde bulunmaktadır. 6. Diğer Personel Kanunlarına Tabi Olanların Devlet Memurluğuna Alınmaları 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92’nci maddesinde; “657 sayılı Kanuna tabi olmayan personelden kendi istekleri ile görevinden çekilmiş olanlar, boş kadro bulunmak ve gireceği sınıfın niteliklerini taşımak kaydı ile bu Kanuna tabi kurumlardaki memuriyetlere atanabilirler.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm çerçevesinde, en az iki yıl çalışmış olup da görevlerinden kendi istekleriyle çekilmiş bulunan veya görev süreleri sona eren; - 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa tabi subay ve astsubayların, - 4678 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerinde İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkında Kanuna tabi sözleşmeli subay ve sözleşmeli astsubayların, - 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanununa tabi uzman jandarmaların, - 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununa tabi hakim ve savcıların, - 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi profesör, doçent ve yardımcı doçentlerin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur olarak istihdamları; durumlarına uygun boş kadro bulunması ve hizmetlerine ihtiyaç duyulması halinde, başvuracakları kamu kurum ve kuruluşlarının takdirinde bulunmaktadır. Ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92’nci maddesinde yer alan aynı hüküm gereğince aşağıda sayılanların da Devlet memurluğuna alınmaları mümkündür: A) Uzman Erbaşların Devlet Memurluğuna Alınmaları 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununun 5’inci maddesinde; “Uzman erbaşlar; iki yıldan az, beş yıldan fazla olmamak şartıyla sözleşme yaparak göreve başlar ve Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile ilgilendirilirler. Bunlardan; istihdam edildikleri kadronun görev özelliklerine göre sınıf ve branşları ile ilgili sağlık nitelikleri uygun olanların müteakip sözleşmeleri, bir yıldan az, beş yıldan fazla olmamak şartıyla azamî kırkbeş yaşına girdikleri yıla kadar uzatılabilir. 49 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Bu yaş sınırının beş yıl fazlası uzman erbaşların askerlik çağı sonudur. Barışta ve seferde bu süreye kadar yedeğe ayrılmış uzman erbaşlar yaşı en genç olanlardan başlamak üzere hizmete çağrılabilirler.” hükmü yer almaktadır. Bu itibarla, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununa tabi uzman erbaş olarak en az iki yıl süreyle çalışmış olmak şartıyla, sağlık niteliklerini kaybetmeleri veya 45 yaşına girmiş olmaları sebebiyle görev süreleri sona erenler ile kendi istekleriyle sözleşmelerini feshetmiş olanlardan, kamu kurum ve kuruluşlarında Devlet memuru olarak istihdam edilmek isteyenlerin, atanmak istedikleri kamu kurum ve kuruluşlarına başvurmaları gerekmektedir. Yukarıdaki hüküm çerçevesinde ve 5335 sayılı Kanunun 30’uncu maddesindeki şartlara uygun olarak yeniden memurluğa dönmek isteyen emeklilerin, atanmak istedikleri kamu kurum ve kuruluşlarına başvurmaları gerekmektedir. 8. Ortak Açıklamalar Bu Tebliğde belirtilen şekillerde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadrolarına ataması yapılacak olanlar, 657 sayılı Kanunun 48’inci maddesinde hüküm altına alınan ve memur olmak için gerekli olan genel ve özel şartları taşımak zorundadır. (A) ve (B) alt başlıklarında sayılanlar da dahil olmak üzere, bu Tebliğin 6 numaralı başlığı altında sayılanların Devlet memurluğuna alınmalarında, 657 sayılı Kanunun 97’nci maddesinde belirtilen bekleme sürelerini tamamlama şartı aranmaz. Devlet memurluğuna alımla ilgili olarak yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, Devlet Personel Başkanlığının, kişilerin kamu kurum ve kuruluşlarına doğrudan atanmalarını sağlama şeklinde bir görevinin bulunmaması ve ayrıca açıktan atanılacak boş kadro için gerekli olan izin, onay gibi atama prosedürlerinin ilgili kurum veya kuruluşlarca yerine getirilecek olması sebebiyle bu Tebliğde belirtilen hallerde Devlet memurluğuna atanmak isteyen kişilerin, herhangi bir kamu kurum veya kuruluşuna ait memur kadrolarına açıktan atama izni alınmasını veya atanmalarını talep etmek amacıyla doğrudan Devlet Personel Başkanlığına yazılı veya sözlü başvuruda bulunmaları hiçbir hak ve sonuç doğurmayacağından, bu yöndeki başvurular dikkate alınmayacaktır. B) Öğretim Görevlileri, Okutmanlar ve Öğretim Yardımcılarının Devlet Memurluğuna Alınmaları 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 31’inci maddesine göre istihdam edilen öğretim görevlileri, 32’nci maddesine göre istihdam edilen okutmanlar ve 33 ile 50’nci maddelerine göre istihdam edilen araştırma görevlileri, uzmanlar, çeviriciler ile eğitim-öğretim planlamacılarından, kendi istekleri ile görevlerinden çekilmiş olanlar ile görev süreleri sona erenlerin, en az iki yıl süreyle görev yapmış olmaları şartıyla, kamu kurum ve kuruluşlarında boş bulunan durumlarına uygun memur kadrolarına açıktan atanmaları, başvuracakları kamu kurum ve kuruluşlarının takdirinde bulunmaktadır. 7. Emeklilerin Yeniden Devlet Memurluğuna Alınmaları 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 93’üncü maddesinde; “T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacaklar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanlar Kanunun 92’nci maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla yeniden memurluğa alınabilirler.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, 5335 sayılı Kanunun 30’uncu maddesi ile de herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamlarına ilişkin düzenlemeler getirilmiştir. 9. Yürürlükten Kaldırılan Tebliğler 6/6/2000 tarihli ve 24071 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununa Tabi Olarak İstihdam Edilen Uzman Erbaşların Diğer Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Atanmalarına İlişkin Tebliğ” ile 5/6/2004 tarihli ve 25483 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Devlet Memurluğuna Alınma Hakkında Tebliğ” yürürlükten kaldırılmıştır. Tebliğ olunur. 50 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 37) Maliye Bakanlığından: 12 Ağustos 2009 tarih ve 27317 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 1. Kapsam Bilindiği üzere, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun(1) 34 ila 39’uncu maddelerinde düzenlenen elektrik ve havagazı tüketim vergisinin tarh, tahakkuk ve tahsili ilgili belediyelerce yapılmakta iken, 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununun(2) 29’uncu maddesinin (9) numaralı fıkrasıyla yapılan değişiklikle; 1/1/2009 tarihinden sonra verilmesi gereken elektrik ve havagazı tüketim vergisi beyannamelerine uygulanmak üzere bu verginin tarh, tahakkuk ve tahsiline Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerinin yetkili olduğu, söz konusu verginin sorumlularınca kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre bir beyannameyle bildirilmesi ve verginin de aynı sürede, Genel Bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere, ödenmesi esası getirilmiş ve konuya ilişkin olarak 36 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği(3) yayımlanmıştır. 5917 sayılı Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun(4) 18’inci maddesiyle, bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla yürürlüğe girmek üzere 5828 sayılı Kanunda yer alan düzenlemeye benzer bir hüküm 2464 sayılı Kanuna geçici 6’ncı madde olarak eklenmiştir. 2464 sayılı Kanuna eklenen geçici 6’ncı maddeyle, “31/12/2009 tarihine kadar tahakkuk eden elektrik ve havagazı tüketim vergileri için; bu Kanunun 35’inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili belediyeye” ibaresi “kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine” şeklinde, 39’uncu maddesinde yer alan “belediyeye bir beyanname ile bildirmeye ve vergiyi aynı sürede ödemeye mecburdurlar.” ibaresi “kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslara göre bir beyannameyle bildirmeye ve vergiyi aynı sürede, genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere ödemeye mecburdurlar; verginin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilgili vergi daireleri yetkilidir.” şeklinde uygulanır.” hükmü getirilmiş bulunmaktadır. Söz konusu düzenleme, elektrik ve havagazı tüketim vergisine ilişkin 2464 sayılı Kanunun 35 ve 39’uncu maddelerinin uygulanmasına yönelik olup bu Tebliğin konusunu, 31/12/2009 tarihine kadar verilecek beyannameler üzerine tahakkuk edecek olan elektrik ve havagazı tüketim vergisinin tarh, tahakkuk ve tahsili hususlarındaki açıklamalar oluşturmaktadır. Bu kapsamda mahalline götürülmesi gereken belediye hizmetleri; taşıtların mahallin özelliğine göre gidebileceği yolun yapılması veya bakıma alınması ile temiz ve sağlığa uygun içme ve kullanma suyu temin edilmesidir. İlgili belediyeler veya valilikler kendi mülki veya mücavir alan sınırlarındaki değişiklikleri, değişikliğin vuku bulduğu tarihi izleyen 15 gün içinde elektriği tedarik eden veya havagazı dağıtımı yapan kuruluşlara bildirirler. 3. Mükellef ve Sorumlu Elektrik ve havagazı tüketim vergisinin mükellefi elektrik ve havagazını tüketenlerdir. 20/2/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa(5) göre elektrik enerjisini tedarik eden ve havagazını dağıtan kuruluşlar, satış bedeli ile birlikte bu verginin de tahsilinden ve kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine yatırılmasından sorumludurlar. Organize sanayi bölgelerinde tüketilen elektrik enerjisinin vergisini organize sanayi bölgeleri tüzel kişiliklerine elektriği temin eden kuruluşlar öder. Buna göre, organize sanayi bölgelerinde tüketilen elektriğin, elektrik ve havagazı tüketim vergisinin sorumlusu, organize sanayi bölgesi tüzel kişiliğine elektriği temin eden kuruluştur. 4. İstisnalar Kazanç amacı gütmemek şartıyla işletilen; hastane, dispanser, klinik, sağlık ocağı ve merkezleri, rehabilitasyon, teşhis ve tedavi merkez ve kurumları, doğum ve çocuk bakımevleri, kreşler, sanatoryum, prevantoryum gibi sağlık kuruluşları ile düşkünler evi, yetimhaneler, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve korunmaya muhtaç çocukları koruma birliklerine ait çocuk yurtları ve bunlara bağlı işyerleri gibi sosyal yardım kuruluşlarında tüketilen elektrik vergiden istisnadır. Dini hizmetlerin ifasına mahsus ve umuma açık bulunan cami, mescit, kilise ve havra gibi ibadethanelerde; milletlerarası panayır, sergi ve fuarlarda, bunların giriş yerlerinde, mal teşhir edilen ve satılan pavyonlarda ve doğrudan doğruya elektrik ve havagazı üreten dağıtım ve istihsal müesseselerinde tüketilen elektrik, elektrik ve havagazı tüketim vergisinden müstesnadır. Elektrik üretimi yapan bir işletmenin sadece elektrik üretim tesisinde tükettiği elektrik bu vergiden istisna olup, bu işletme tarafından üretilen elektriğin, elektrik üretim tesisi dışında kullanılması veya diğer işletmelere satılması halinde istisna uygulanmayacaktır. Ayrıca, doğrudan doğruya elektrik ve havagazı üretmeyen yalnızca iletim ve dağıtım yapan işletmelerce tüketilen elektrik istisna kapsamında değerlendirilemeyeceğinden vergiye tabidir. Yukarıda sayılan kurum ve kuruluşların kamu kurum veya kuruluşu olup olmaması istisna uygulamasına engel değildir. 2. Verginin Konusu Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde elektrik ve havagazı tüketimi, elektrik ve havagazı tüketim vergisine tabi bulunmaktadır. Belediye sınırları ve mücavir alanlar dışında tüketilen elektrik ve havagazı ile belediye hizmetlerinin götürülmediği mücavir alanlarda tüketilen elektrik ve havagazı, vergiye tabi değildir. 2464 sayılı Kanunun 104’üncü maddesine göre, elektrik ve havagazı tüketim vergisinin mücavir alanlarda uygulanabilmesi için belediye hizmetlerinin bu mahallere götürülmüş olması şarttır. 5. Matrah Verginin matrahı, elektriğin iletimi, dağıtımı ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedelleri hariç olmak üzere elektrik enerjisi satış bedeli ile havagazının satış bedelidir. Matraha vergi, fon ve paylar dâhil edilmez. 51 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Buna göre, elektrik satış bedelinden elektriğin iletimi, dağıtımı ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller düşüldükten sonra kalan tutar elektriğe ilişkin matrahı oluşturacaktır. Havagazına ilişkin matrah ise doğrudan havagazının satış bedelidir. Elektrik ve havagazı tüketim vergisinin matrahına her ne ad altında olursa olsun herhangi bir vergi, fon veya pay dâhil edilmeyecektir. nünden bağlı bulundukları vergi dairesine beyan etmek ve aynı süre içinde ödemekle yükümlüdürler. Elektrik ve havagazı tüketim vergisi beyannamelerinin, 340 ve 346 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda elektronik ortamda verilmesi zorunludur. Bu zorunluluğa uymayanlara, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun(6) mükerrer 355’inci maddesi uyarınca durumlarına uygun özel usulsüzlük cezası kesilir. 6. Oran Elektrik ve havagazı tüketim vergisinin oranı, vergiye tabi tüketilen elektrik ve havagazının satış bedeli üzerinden % 5’tir. Bu oran, imal ve istihsal, taşıma, yükleme, boşaltma, soğutma, telli ve telsiz telgraf ve telefon müraselesi (haberleşmesi) işlerinde tüketilen elektriğin satış bedeli üzerinden yüzde 1 olarak uygulanır. 8. Usul Hükümleri Elektrik ve havagazı tüketim vergisinin tarh, tahakkuk ve tahsili, sorumluların kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesi tarafından, 213 sayılı Kanun ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun(7) hükümleri çerçevesinde, gerçekleştirilir. 9. Yürürlükten Kaldırılan Düzenlemeler 36 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği bu Tebliğin yayımı tarihi itibarıyla yürürlükten kaldırılmıştır. Tebliğ olunur. 7. Tarh, Tahakkuk ve Ödeme Elektrik ve havagazı tüketim vergisi, sorumluların kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesince tarh olunur. Elektrik enerjisini tedarik eden veya havagazını dağıtan kuruluşlar tahsil ettikleri vergiyi, bu Tebliğin ekinde yer alan beyanname örneğine uygun olarak tahsil tarihini takip eden ayın 20’nci günü akşamına kadar kurumlar vergisi yö- Bu Tebliğin ekini görmek için ilgili Resmi Gazete’ye veya www.ideyonetisim.com.tr sitemize bakabilirsiniz. GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 272) Maliye Bakanlığından: 12 Ağustos 2009 tarih ve 27317 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 1. Giriş 16/6/2009 tarihli ve 5904 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla1 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun2 25’inci ve 32’nci maddelerinde yapılan değişikliklere ilişkin açıklamalar bu Tebliğin konusunu oluşturmaktadır. Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esası belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.” Bu hükümler, Kanunun yayımı tarihi olan 3/7/2009’da yürürlüğe girmiştir. 2.2. İstisnanın kapsamı Gelir Vergisi Kanununun 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yapılan ibare değişikliği ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 21’inci maddesi uyarınca işverenlerce işçilere ödenen işe başlatmama tazminatları, yapılan düzenlemenin yürürlüğe girdiği (3/7/2009) tarihten itibaren damga vergisi hariç gelir vergisinden istisna edilmiştir. İstisna kapsamındaki tutar, iş sözleşmesi feshinin geçersizliğine karar veren mahkeme veya özel hakemin kararında belirlediği işçinin işe başlatılmaması nedeniyle ödenecek tazminat miktarı ile sınırlıdır. 2. İşe Başlatmama Tazminatlarının Vergilendirilmesinde İstisna Uygulaması 2.1. Yasal düzenleme 16/06/2009 tarihli ve 5904 sayılı Kanunun 1’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan ‘ve işsizlik sebepleriyle verilen tazminat’ ibaresi ‘ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat’ şeklinde değiştirilmiş ve Kanunun 4’üncü maddesi ile de Gelir Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici 77’nci madde eklenmiştir. 2.3. Yasa değişikliği öncesi uygulama ve yapılacak işlemler 5904 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 77’nci madde hükmüyle, 3/7/2009 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak işverenlerce işçilere ödenen işe başlatmama tazminatlarının, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaması; anılan dönemlere ilişkin söz konusu tazminatı gelir vergisi tevkifatına tabi tutulan mükelleflerin ise tarha yetkili vergi dairelerine başvurmaları, dava açmamaları veya açılmış davalardan vazgeçmeleri şartıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca tahsil edilen gelir vergisinin red ve iade işlemlerinin yapılması gerekmektedir. “GEÇİCİ MADDE 77- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlerle ilgili olarak 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun3 21’inci maddesi uyarınca işverenlerce işçiye ödenen işe başlatmama tazminatları, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz. Anılan dönemlere ilişkin işe başlatmama tazminatı gelir vergisi tevkifatına tabi tutulan mükelleflerin; tarha yetkili vergi dairelerine başvurmaları ve dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri şartıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun4 düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca tahsil edilen gelir vergisinin red ve iade işlemleri yapılır. 52 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Buna göre, yasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlerle ilgili olarak; a) Kesilen gelir vergisini dava konusu yapmayan mükelleflerin, b) Kesilen gelir vergisiyle ilgili 5904 sayılı Kanunun yayım tarihi itibarıyla mahkemelerde ihtilafı devam eden mükelleflerin, davalarından feragat etmeleri ve buna ilişkin ilgili mahkemeden feragat ettiklerini gösterir şerhli dilekçe örneğini veya bu belge temin edilemediği takdirde mahkemenin feragat nedeniyle davanın reddine dair vereceği karar örneğini tarha yetkili vergi dairesine ibraz etmeleri kaydıyla, c) Kesilen gelir vergisi nedeniyle dava açan ve aleyhine kesinleşmiş yargı kararı bulunan mükelleflerin, tarha yetkili vergi dairesine dilekçeyle başvurmaları halinde, tahsil edilen gelir vergisinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri de dikkate alınarak red ve iade işlemlerinin yapılması uygun görülmüştür. Yapılacak iade işlemi sırasında, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121’inci maddesine göre işe başlatmama tazminatı tutarlarıyla ilgili vergi indirimi uygulamasından faydalananların indirim tutarlarının mahsup edilmesi ve mükelleflerin dilekçe ile birlikte çalıştıkları işverenlerinden alacakları söz konusu dönemlere ait vergi tevkifatı tutarlarına ilişkin bilgileri içeren bir belgeyi de vermeleri zorunludur. 3. Asgari Geçim İndirimi ile Teşvik Amaçlı Diğer İndirim ve İstisnaların Birlikte Uygulanması 3. 1. Yasal düzenleme ve uygulama 16/6/2009 tarihli ve 5904 sayılı Kanunun 2’nci maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 32’nci maddesine dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere; “Ücretlerin vergilendirilmesinde asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra, varsa teşvik amaçlı diğer indirim ve istisnalar dikkate alınır.” fıkrası eklenmiş olup bu hüküm 1/1/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yapılan düzenleme uyarınca, gelir vergisi stopajı teşviki öngörülen yerlerde ücretli olarak çalışan işçilerin ücret gelirleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinden, öncelikle 265 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde5 belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde hesaplanan asgari geçim indirimi mahsubu yapılacak olup bu mahsup uygulandıktan sonraki tutar, ilgili kanunlarda yer alan teşvik amaçlı indirim ve istisna uygulamasında dikkate alınacaktır. Tebliğ olunur. 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUNA İLİŞKİN GENEL TEBLİĞ (SERİ NO: 3) Maliye Bakanlığından: 12 Ağustos 2009 tarih ve 27317 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 3. “3.2. Türkiye’de sahip olunan varlıklara ilişkin beyan ve verginin ödenmesi” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki paragraf eklenmiştir. “Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak 5917 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler sonrasında 1/6/2009 tarihi itibarıyla yasal defter kayıtlarında işletmelerin özkaynakları arasında yer almayan ve kapsama giren varlıklar, 10/7/2009 tarihinden 30/9/2009 tarihi akşamına kadar, yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan edilebilecektir.” 4. “5.2. Kapsama girmeyen inceleme ve tarhiyatlar” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki paragraflar eklenmiştir. “5917 sayılı Kanunla 5811 sayılı Kanuna eklenen geçici 4’üncü maddenin birinci fıkrasında, 5917 sayılı Kanunla 5811 sayılı Kanunda yapılan değişiklik ve süre uzatımı sonucu bildirim veya beyanda bulunanların 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin 19/6/2009 tarihinden önce başlayan vergi incelemeleri ile ilgili olarak Kanunun matrah farkına ilişkin mahsup hükümlerinden yararlanamayacakları hükme bağlanmış; ikinci fıkrasında ise Kanunda yer alan değişikliklerden önce yapılan bildirim veya beyanlar ile tarhiyat ve mahsuba ilişkin olarak, Kanunun değişiklik yapılmadan önceki hükümlerinin uygulanacağı; 22/11/2008 ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30/9/2009 tarihine kadar gecikme zammıyla birlikte ödenmemesi halinde Kanunun matrah farkı mahsubuna ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir. 13/11/2008 tarihli ve 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanunun1 uygulamasına ilişkin olarak 1 ve 2 seri no.lu 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin Genel Tebliğlerde2 gerekli açıklamalar yapılmış olup anılan Kanunda, 25/6/2009 tarihli ve 5917 sayılı Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunla3 yapılan değişikliklere ilişkin açıklamalar bu Tebliğin konusunu oluşturmaktadır. 5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler çerçevesinde, 1 seri no.lu 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin Genel Tebliğin ilgili bölümleri itibarıyla aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır. 1. “1”, “2.2”, “2.2.1”, “2.2.2”, “3.1.1”, “3.1.3”, “3.2”, “3.3”, “3.5”, “3.5.2.1”, “4”, “5.1” ve “5.6.1” bölümlerinde yer alan “1/10/2008” ibaresinden sonra gelmek üzere “(5917 sayılı Kanunun yürürlüğünden sonra beyanda bulunan mükellefler için 1/6/2009)” ibareleri eklenmiştir. 2. “3.1.1. Yurt dışında sahip olunan varlıklara ilişkin bildirim ve beyan” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki paragraf eklenmiştir. “5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler sonrasında ise gerçek veya tüzel kişiler tarafından 1/6/2009 tarihi itibarıyla yurt dışında sahip olunan ve kapsama giren varlıklar, 10/7/2009 tarihinden 30/9/2009 tarihi akşamına kadar, yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde bildirim veya beyan konusu yapılabilecektir.” 53 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Bu düzenlemelere göre, 1/1/2008 tarihi öncesi dönemlere ilişkin bildirim veya beyan dışındaki başka nedenlerden dolayı yapılacak vergi incelemeleriyle ilgili olarak; - 22/11/2008 tarihinden önce başlanan vergi incelemeleriyle ilgili olarak bulunan matrah farklarından bildirime veya beyana konu edilen tutarların mahsubu mümkün değildir. - 22/11/2008 tarihinden sonra 19/6/2009 tarihinden önce başlanan incelemelerle ilgili olarak, sadece değişiklik yapılmadan önceki düzenleme kapsamında bildirim veya beyana konu edilmiş tutarların bulunan matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir. - 19/6/2009 tarihinden sonra başlanan incelemelerde, Kanunun değişiklik yapılmadan önceki veya değişiklik sonrası hükümleri çerçevesinde bildirim veya beyanda bulunulması halinde, söz konusu tutarların matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir. Öte yandan, mahsup uygulamasında Tebliğin (5.6.3) bölümünde yapılan açıklamalar çerçevesinde verginin ödenme şartı dikkate alınacaktır.” 5. “5.3. Bildirim veya beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelere ilişkin tarhiyatlar ve mahsup” başlıklı bölümün birinci paragrafının ilk cümlesine “Kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarların” ibarelerinden sonra gelmek üzere “bu tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi koşuluyla,” ibareleri eklenmiştir. 6. “5.5. Vergi farkları ve diğer vergiler” başlıklı bölüm, başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. esas teşkil eden bedel olarak dikkate alınarak mahsup uygulaması yapılacaktır. Örneğin, bir faturadaki 10.000 TL’lik bir bedel üzerinden % 8 oranında hesaplanan 800 TL katma değer vergisi indiriminin reddedilmesi durumunda, katma değer vergisi indirimi reddinden dolayı mahsuba konu olacak katma değer vergisi matrahı 10.000 TL olacaktır. İndirimi reddedilen katma değer vergisinin hangi orana karşılık geldiğinin bilinememesi ya da bedelin tespit edilememesi halinde ise mahsup uygulamasında dikkate alınacak matrah tutarı %18 KDV oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanacaktır. Örnekte, indirimi reddedilen 800 TL katma değer vergisinin hangi orandan kaynaklandığının belirlenememesi durumunda, mahsup imkanından yararlanabilecek matrah farkı (800/0,18=) 4.444,44 TL olarak hesaplanacaktır. Diğer nedenlerle yapılan vergi incelemelerinde katma değer vergisi indirim reddiyatının olması halinde, 5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler öncesinde yapılmış olan bildirim veya beyanlar nedeniyle bir mahsup uygulaması söz konusu olmayacaktır. Ancak, 22/11/2008-2/3/2009 tarihleri arasında beyanda bulunan mükelleflerin süre uzatımı çerçevesinde yeni bir bildirim veya beyanda bulunmaları halinde, yeni beyan edilen tutarların indirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin matrahtan mahsubu mümkündür. 5.5.3. Diğer vergi ve cezalar ile haksız iadeden kaynaklanan tarhiyatların durumu Haksız iadeden kaynaklanan tarhiyatlar ile gelir, kurumlar ve katma değer vergisi dışındaki diğer vergilere yönelik yapılacak inceleme ve tarhiyatlar, matrah farkına ilişkin mahsup uygulaması kapsamında değerlendirilmeyecektir. Usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezaları da mahsup uygulaması kapsamında değerlendirilmeyecektir.” “5.5. Vergi farkları ve diğer vergiler 5.5.1. 22/11/2008-2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlarda vergi farklarının durumu 5917 sayılı Kanunla 5811 sayılı Kanuna eklenen geçici 4’üncü maddenin ikinci fıkrasında, Kanunun 3’üncü maddesinde yapılan değişikliklerden önce Kanun hükümlerine göre yapılan bildirim veya beyanlar ile tarhiyat ve mahsuba ilişkin olarak Kanunun değişiklik yapılmadan önceki hükümlerinin uygulanacağı hükmü yer almaktadır. Bu hüküm uyarınca, Kanun kapsamında bildirim veya beyan dışındaki herhangi bir nedenle, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde, 22/11/2008 ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar hakkında mahsup uygulaması gelir, kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farklarıyla sınırlıdır. Dolayısıyla, mükelleflerin söz konusu dönemdeki gelir, kurumlar ve katma değer vergisine ilişkin vergi farkları matrah farkına ilişkin mahsup kapsamında değerlendirilmeyecektir. 7. “5.6. Kanunun 3’üncü maddesinin beşinci fıkra hükmünden yararlanılabilmesi için öngörülen şartlar” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki alt bölüm eklenmiştir. “5.6.3. Bildirim veya beyandan kaynaklanan vergilerin vadesinde ödenmesi şartı 5917 sayılı Kanunla 5811 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle, Kanun kapsamında beyan edilen tutarların mahsup imkanından yararlanabilmesi için bu tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi şartı getirilmiştir. Dolayısıyla, matrah farkına ilişkin mahsup imkanından yararlanılabilmesi için 10/7/2009 tarihinden sonra yapılan beyanlara ilişkin olarak tahakkuk eden vergilerin vadesinde ödenmesi şarttır. Tahakkuk eden vergilerin vadesinde ödenmemesi nedeniyle mahsup imkanından yararlanılmaması durumu, vergi aslının gecikme zammı ile birlikte 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsiline engel teşkil etmemektedir. Öte yandan, 5811 sayılı Kanuna eklenen geçici 4 üncü maddenin ikinci fıkrasına göre, 22/11/2008 ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30/9/2009 tarihine kadar gecikme zammıyla birlikte ödenmemesi halinde, Kanunun 3’üncü maddesinin beşinci fıkrasına göre mahsup imkanından yararlanılamayacaktır. Bu hüküm uyarınca, mahsup imkanından yararlanılabilmesi için 22/11/2008 ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30/9/2009 tarihine kadar gecikme zammıyla birlikte ödenmesi gerekmektedir.” 5.5.2. 10/7/2009-30/9/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlarda indirimi reddedilen katma değer vergisinin durumu 5917 sayılı Kanunla 5811 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle, Kanun kapsamında bildirim veya beyan dışındaki herhangi bir nedenle, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde, gelir, kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farklarının yanı sıra indirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin matrahtan, 10/7/2009 tarihinden sonra bildirilen veya beyan edilen tutarlar mahsup edilebilecektir. İndirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin mahsup edilecek matrah tutarı, indirimi reddedilen vergiye 54 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] 8. “7.4. İstisna uygulamasına konu yurt dışı kazançların beyanı” başlıklı bölümden sonra gelmek üzere aşağıdaki bölüm eklenmiştir. Geçici 3’üncü maddeyle yapılan düzenleme çerçevesinde söz konusu istisna kazançların beyanı aşağıdaki gibi olacaktır: - 1/1/2009 ile 30/4/2009 tarihleri arasında elde edilen ve 30/5/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen yurt dışı iştirak kazançları ile yurt dışı iştirak hisseleri satış kazançları, 2009 yılına ait yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinin ilgili satırında gösterilmek suretiyle vergiden istisna edilebilecektir. - 1/5/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında elde edilen ve 28/2/2010 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen yurt dışı iştirak kazançları ile yurt dışı iştirak hisseleri satış kazançları, yine 2009 yılına ait yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinin ilgili satırında gösterilmek suretiyle vergiden istisna edilebilecektir. - Yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla 2009 yılına ilişkin olarak elde edilen yurt dışı şube kazançları, 28/2/2010 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmek şartıyla, 2009 yılına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnaya konu edilecektir. - Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların tasfiyelerinden doğan; 1/1/2009 ile 31/10/2009 (bu tarih dahil) tarihleri arasında elde edilen ve 31/10/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen kazançlar ile 1/11/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında elde edilen ve 31/12/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen kazançlar, 2009 yılına ait yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnaya konu edilecektir.” “7.5. Kanunun geçici 3’üncü maddesine göre yurt dışından elde edilen kazançlara ilişkin istisna uygulaması 5917 sayılı Kanunun 46’ncı maddesiyle 5811 sayılı Kanuna geçici 3’üncü madde eklenmiş olup söz konusu madde aşağıdaki gibidir: “GEÇİCİ MADDE 3- (1) Tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler ile kurumların 1/5/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında; a) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlara ilişkin iştirak hisselerinin satışından doğan kazançları, b) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlardan elde ettikleri iştirak kazançları, c) Yurt dışında bulunan işyeri ve daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri ticari kazançları, 28/2/2010 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmesi kaydıyla gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. (2) Tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler ile kurumların, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların 1/11/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında tasfiyesinden doğan kazançları, 31/12/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması kaydıyla gelir ve kurumlar vergisinden müstesnadır.” Bu düzenlemeyle, - 1/5/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında elde edilen yurt dışı iştirak kazançları, yurt dışı şube kazançları ile yurt dışı iştirak hissesi satış kazançları 28/2/2010 tarihine kadar, - Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların 1/11/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasındaki tasfiyelerinden elde edilen kazançlar ise 31/12/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmeleri şartıyla gelir veya kurumlar vergisinden müstesna olacaktır. Yapılan bu düzenleme ile Kanunun geçici 1’inci maddesinde yer alan istisnanın bitiş tarihi dikkate alınarak istisna süreleri uzatılmış bulunmaktadır. 9. Tebliğde ve Tebliğ eki form ve beyannamelerde yer alan “Yeni Türk Lirası” ve “YTL” ibareleri sırasıyla “Türk Lirası” ve “TL” olarak değiştirilmiştir. Tebliğ olunur. KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 4) Maliye Bakanlığından: 13 Ağustos 2009 tarih ve 27318 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Bu Tebliğde, 16/6/2009 tarihli ve 5904 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla1 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda yapılan düzenlemelerin uygulanmasına ilişkin açıklamalara yer verilmiş olup 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde2 ilgili bölümler itibarıyla aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır. makbuz karşılığı yapılan nakdî bağış veya yardımların tamamı, Kanunun yürürlük tarihinden itibaren kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde gösterilmek şartıyla kurum kazancından indirilebilecektir. Anılan Derneğe yapılacak aynî bağış ve yardımlar ise Tebliğin “10.3.2.1. Kurum kazancının %5’i ile sınırlı bağış ve yardımlar” bölümünde yapılan açıklamalar çerçevesinde değerlendirilecektir. Diğer taraftan, anılan Derneğin iktisadi işletmelerine yapılan bağış veya yardımların kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilmesi mümkün değildir. 1. “10. Diğer İndirimler” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki alt bölümler eklenmiştir. “10.3.2.5. Türkiye Kızılay Derneğine yapılan bağış veya yardımlar 5904 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 10’uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen ve 3/7/2009 tarihinden itibaren yürürlüğe giren (f) bendi ile kurumlar vergisi mükellefleri tarafından Türkiye Kızılay Derneğine 10.3.2.6. Yükseköğretim kurumlarına yapılacak bağış ve yardımlar 5904 sayılı Kanunla 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun3 56’ncı maddesinin birinci fıkra- 55 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] sının (b) bendinin ikinci cümlesinde yer alan “nakdî” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır. 5904 sayılı Kanunla yapılan bu değişiklikle birlikte, Kanunun yayım tarihinden (3/7/2009) itibaren üniversiteler ve yüksek teknoloji enstitülerine yapılan aynî veya nakdî bağış ve yardımların tamamı, beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir.” 5904 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununa eklenen ve 3/7/2009 tarihinde yürürlüğe giren geçici 76’ncı maddeyle, tarım ürünleri ticaretini kolaylaştırmak ve geliştirmek üzere oluşturulan tarım ürünleri lisanslı depoculuk sisteminin teşvik edilmesi amacıyla, ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar 31/12/2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. 38.2. Vergi kesintisi uygulaması Ürün senetleri esas itibarıyla, standardı, nitelik ve özellikleri belirli bir tarım ürününün mülkiyetini ifade ettiğinden, ürün senedinin el değiştirmesine paralel olarak senette tanımlanan ürünün mülkiyeti de el değiştirmektedir. Gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilen bu kazançlar üzerinden, Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin (11) numaralı bendi ve 164 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği çerçevesinde vergi kesintisi yapılması da söz konusu olmayacaktır. 2. “17. Tasfiye” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki alt bölüm eklenmiştir. “17.8. Tasfiye edilerek ticaret sicilinde tüzel kişiliği sona eren kurumlar vergisi mükellefleri hakkında yapılacak tarhiyatlar 5904 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 17’nci maddesine eklenen dokuzuncu fıkra uyarınca, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacaktır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacaklardır. Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacaktır. Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3/7/2009 tarihinden itibaren konu ile ilgili olarak yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacaktır.” 39. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerde (KOBİ) Birleşme İşlemleri 5904 sayılı Kanunla 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen geçici 5’inci maddede, Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) 31/12/2009 tarihine kadar yapacakları birleşme işlemlerine ilişkin hükümlere yer verilmiştir. 39.1.1. KOBİ tanımı Kanuna eklenen geçici 5’inci maddenin üçüncü fıkrasında, bu madde uygulamasına göre Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ) tanımına yer verilmiştir. Buna göre, Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ); - 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde kurulan, - 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10 ilâ 250 işçi çalıştıran, - 2008 hesap döneminin sonu itibarıyla yıllık net satışlar toplamı 25 milyon TL’yi geçmeyen veya aktif toplamı 25 milyon TL’den az olan ticari işletmeleri ifade etmektedir. Bu tanım çerçevesinde, 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10’dan az veya 250’den fazla işçi çalıştıran işletmeler anılan madde çerçevesinde KOBİ olarak değerlendirilmeyecektir. Bir işletme, 250’den az işçi çalıştırmakla birlikte, 2008 hesap döneminin sonu itibarıyla yıllık net satışlar veya net aktif toplamı 25 milyon TL’den fazla ise yine KOBİ kapsamında değerlendirilmeyecektir. Aynı şekilde, 1/1/2009 tarihinden sonra kurulan işletmeler de geçici 5 inci madde kapsamında KOBİ olarak değerlendirilmeyecektir. 3. “19.2. Bölünme” başlıklı bölüme aşağıdaki alt bölüm eklenmiştir. “19.2.3. Bölünme işlemlerinde hisse devri 5904 sayılı Kanunla 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 404’üncü maddesine eklenen fıkra ile Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde anılan 404’üncü madde hükmünün uygulanmayacağı belirtilmiştir. Bu düzenleme ile birlikte, 6762 sayılı Kanunun 404’üncü maddesinde yer alan ayın karşılığı olan hisse senetlerinin şirketin tescilinden itibaren iki yıl geçmeden başkalarına devrine izin vermeyen sınırlama, 5904 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 3/7/2009 tarihinden itibaren Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde uygulanmayacaktır.” 4. Tebliğin sonuna aşağıdaki bölümler eklenmiştir. “38. 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu Kapsamında Düzenlenen Ürün Senetlerinde Kazanç İstisnası 39.1. Tanımlar 38.1. Kurumlar vergisi istisnası 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu4 17/2/2005 tarihinde yürürlüğe girmiş olup Kanunla, depolanmaya uygun nitelikteki hububat, bakliyat, pamuk, tütün, fındık, yağlı tohumlar, bitkisel yağlar, şeker gibi standardize edilebilen temel ve işlenmiş tarım ürünlerinin standartları belirlenerek emniyetli ve sağlıklı koşullarda depolanması ile ürün senetleri vasıtasıyla ticaretinin kolaylaştırılması amaçlarıyla, lisanslı depo işletmelerinin ve yetkili sınıflandırıcıların kuruluş, işleyiş ve denetimine ilişkin usul ve esaslar ile lisanslı depoculuk sistemine ilişkin diğer hususlar düzenlenmiştir. 39.1.2. KOBİ’lerde birleşme tanımı Kanuna eklenen geçici 5’inci maddenin üçüncü fıkrasında, bu madde uygulamasına göre “Birleşme” tanımına yer verilmiştir. Birleşme: Tam mükellef iki veya daha fazla KOBİ’nin Kurumlar Vergisi Kanununun 18’inci maddesi uyarınca birleşerek yeni bir sermaye şirketi* oluşturmalarını ya da tam mükellef bir veya birkaç KOBİ’nin tam mükellef olan ve sermaye şirketi* statüsündeki diğer bir KOBİ’ye devrolunmasını ifade etmektedir. 56 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Dolayısıyla, - Birleşen (devralınan ve devralanlar dahil) şirketlerin KOBİ niteliğinde olması, - Birleşme neticesinde bir sermaye şirketinin kurulmuş olması veya devralan şirketin bir sermaye şirketi olması gerekmektedir. Ancak, birleşme işlemi sonucunda kurulacak yeni sermaye şirketi ile devralan şirketin birleşme işleminden sonra KOBİ şartlarını taşıyıp taşımadığının bir önemi bulunmamaktadır. Bu kapsamda yapılan birleşmelerin Kanunun 19’uncu maddesi çerçevesinde yapılan vergisiz birleşmelerle ilgisi bulunmamaktadır. Buna göre, - Birleşme nedeniyle infisah eden kurumun, birleşme tarihinde sona eren hesap döneminde elde ettiği kazançlar, - Birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere üç hesap döneminde elde ettiği kazançlar anılan geçici maddenin onbirinci fıkrasına göre belirlenen indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanmak suretiyle vergilendirilecektir. Maddenin onbirinci fıkrasında Bakanlar Kuruluna, KOBİ birleşmelerinden yararlanan işletmeler için kurumlar vergisi oranını % 75’ine kadar indirimli uygulatma hususunda yetki verilmiştir. 39.2. Geçici 5’inci maddede düzenlenen teşvikler Örnek 1: 1/8/2009 tarihinde KOBİ niteliğindeki (A) Ltd. Şti., KOBİ niteliğindeki mevcut (B) A.Ş.’ye geçici 5’inci madde uyarınca devrolunmuştur. - (A) Ltd. Şti.’nin birleşme işleminden doğan kazançları kurumlar vergisi istisnasından, - (A) Ltd. Şti.’nin 1/1/2009-1/8/2009 kıst döneminde elde ettiği faaliyetlerinden doğan kazançları indirimli kurumlar vergisinden, - (B) A.Ş.’nin 1/1/2009-31/12/2009 dönemi kurum kazançları indirimli kurumlar vergisinden, - (B) A.Ş.’nin 1/1/2010-31/12/2010 dönemi kurum kazançları indirimli kurumlar vergisinden, - (B) A.Ş.’nin 1/1/2011-31/12/2011 dönemi kurum kazançları indirimli kurumlar vergisinden yararlanabilecektir. 39.2.1. KOBİ birleşmelerinde kurumlar vergisi istisnası uygulaması Kanuna eklenen geçici 5’inci madde ile KOBİ’lerin 31/12/2009 tarihine kadar birleşmeleri halinde bu birleşmeden doğan kazançların kurumlar vergisinden istisna edileceği hükme bağlanmış, birleşme nedeniyle infisah eden kurumun birleşme tarihinin içinde bulunduğu son hesap döneminde elde ettiği kazançları ile birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere üç hesap döneminde elde edilen kazançları üzerinden alınacak kurumlar vergisine ilişkin oranı %75’ine kadar indirme hususunda Bakanlar Kuruluna, maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasları belirleme hususunda da Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir. KOBİ tanımı kapsamındaki işletmelerin geçici 5’inci maddeye göre 31/12/2009 tarihine kadar yaptıkları birleşmelerde; - Birleşilen kurum tarafından münfesih kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerinin ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle bir bütün halinde devralınması ve bilançosuna kaydedilmesi, - Birleşmeden doğan kazançların tamamının birleşme tarihi itibarıyla birleşilen şirketin sermayesine eklenmesi, - Birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini; münfesih kurumun, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi, - Birleşme sonrasında üç yıl süreyle aylık ortalama bazda birleşilen kurum ile münfesih kurum tarafından 1/4/2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere aylık istihdam sağlanması şartlarıyla birleşme işlemlerinden doğan kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilecektir. Söz konusu istisna kazançlar, kurum kazancına dahil edildikten sonra yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin “Zarar Olsa Dahi İndirilecek İstisna ve İndirimler” bölümünde ilgili satıra yazılmak suretiyle beyan edilecektir. Münfesih kurumun birleşme tarihine kadar olan faaliyet kazançları ise bu istisna kapsamında bulunmamaktadır. 39.3. Teşviklerden yararlanılabilmesine ilişkin şartlar 39.3.1. Birleşme kapsamında kıymetlerin devri Kanunun geçici 5’inci maddesi uyarınca yapılacak KOBİ birleşmelerinde, münfesih kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerinin ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle bir bütün halinde birleşilen kurum tarafından devralınması ve bilançosuna kaydedilmesi gerekmektedir. Sabit kıymet ifadesinden, Vergi Usul Kanununun 313‘üncü maddesi uyarınca amortisman mevzuunu oluşturan iktisadi kıymetlerin anlaşılması gerekmektedir. Dolayısıyla, gayrimenkullerle anılan Kanunun 269 uncu maddesi gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetler ile alet, edavat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmleri sabit kıymet olarak dikkate alınacaktır. Buna göre, birleşen münfesih kurumun aktifinde görünen birleşme tarihindeki sabit kıymetler, rayiç bedelle birleşilen kuruma devredilecektir. Münfesih kurumun sabit kıymetler dışındaki diğer kıymetleri ise Vergi Usul Kanununun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle birleşilen kuruma devredilecektir. 39.3.2. Birleşme işleminden doğan kazançların sermayeye eklenmesi KOBİ birleşmelerinde münfesih kurumda doğan birleşme kazançlarının birleşme tarihi itibarıyla birleşilen kurumun sermayesine eklenmesi gerekmekte olup sermayeye eklenecek kazanç tutarı, birleşme nedeniyle kurumlar vergisinden istisna edilen kazanç tutarı ile aynı olacaktır. 39.2.2. KOBİ birleşmelerinde indirimli kurumlar vergisi uygulaması Kanunun geçici 5’inci maddesinin ikinci fıkrasında, KOBİ birleşmelerinde indirimli kurumlar vergisi uygulamasına yer verilmiştir. 39.3.3. Birleşen ve birleşilen kurumlar arasındaki külli halefiyet KOBİ birleşmelerinde, birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini, münfesih ku- 57 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] rumun birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi gerekmektedir. Buna göre, birleşilen kurum birleşen kurumun külli halefi haline gelmektedir. İster tahakkuk etmiş olsun isterse daha sonraki tarihlerde doğacak olsun birleşen kurumun bütün vergi borçlarından birleşilen kurum sorumlu olacaktır. etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini, münfesih kurumun, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi gerektiği belirtilmektedir. Türk Ticaret Kanununa göre aksine bir belirleme olmadıkça hukuki durum tescille birlikte hüküm ifade etmektedir. Kurumlar Vergisi Kanununun 20’nci maddesinde ise şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarih, devir tarihi olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla, KOBİ birleşmesinin ticaret sicilinde tescil edildiği tarih, birleşme tarihi olarak kabul edilecek ve KOBİ birleşmelerine yönelik olarak 31/12/2009 tarihine kadar yapılan tesciller geçici 5’inci madde kapsamında değerlendirilecektir. 39.3.4. İstihdam şartı KOBİ birleşmelerinde, birleşme işlemi sonrasında birleşilen kurumda, üç yıl süreyle aylık ortalama bazda, birleşilen kurum ile münfesih kurum tarafından 1/4/2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere aylık istihdam sağlanması gerekmektedir. Örnek 2: (A) Ltd. Şti. 2008 Aralık ayında vermiş olduğu sigorta bildirgesine göre 15 işçi çalıştırmaktadır. Söz konusu şirket 1/4/2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgesinde ise 8 işçi çalıştırmaktadır. Şirketin KOBİ tanımına ilişkin diğer koşulları sağladığı varsayılmıştır. Şirket, KOBİ niteliğindeki, 1/4/2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgesine göre 30 işçi çalıştıran (B) A.Ş.’ye 1/8/2009 tarihinde geçici 5’inci madde çerçevesinde devrolunmuştur. Buna göre, birleşilen kurumun, bu tarihten itibaren üç hesap dönemi boyunca (31/12/2011 tarihine kadar) her ay itibarıyla 38 işçi istihdam şartını yerine getirmesi gerekecektir. Bu süre zarfında herhangi bir ayda bahse konu istihdam şartının sağlanamaması halinde, birleşmeden dolayı istisna ve indirimli oran uygulamasından yararlanılabilmesi mümkün olmayacaktır. İzleyen aylarda istihdam şartı yeniden sağlansa dahi geçici 5’inci maddede yer alan teşviklerden yararlanılamayacaktır. Dolayısıyla, istihdam şartı ile birlikte geçici 5’inci maddenin birinci fıkrasında yer alan diğer şartların da yerine getirilmesi halinde istisna ve indirimli oran uygulamasından yararlanılabilmesi mümkün olup şartların ihlali halinde, zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, genel hükümlere göre birleşilen kurumdan tahsil edilecektir. 39.5. Birleşme beyannamesinin verilme süresi Münfesih kurumun birleşme tarihine kadar olan faaliyet kazançları ile birleşme kazançlarının yer aldığı beyannamenin, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde münfesih kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir. Birleşme nedeniyle verilecek bu beyanname, münfesih kurum adına birleşilen kurum tarafından verilecektir. Bu beyannamenin ekinde ayrıca, birleşilen kurumun münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini belirten taahhütnamenin yer alması gerekmektedir. 39.6. Diğer hususlar 39.6.1. KOBİ birleşmelerinde zarar mahsubu Geçici 5’inci madde uyarınca gerçekleştirilecek KOBİ birleşmelerinde, birleşen kurumların birleşme tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları, Kanunun 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen şartlarla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. Kanunun 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendiyle sadece faaliyetten doğan zararların mahsubuna izin verilmektedir. Dolayısıyla, KOBİ birleşmelerinde münfesih kurumda, birleşme işlemi nedeniyle zarar ortaya çıkması halinde, bu zararların birleşilen kurum tarafından mahsup edilmesine imkan bulunmamaktadır. Buna göre, KOBİ birleşmelerinde, - Birleşen ve birleşilen kurumların son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerini kanunî süresinde vermiş olmaları, - Birleşen kurumun faaliyetine birleşmenin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devam edilmesi şartlarıyla, birleşme nedeniyle infisah eden kurumların birleşme tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen faaliyet zararları, birleşilen kurum tarafından kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. 39.3.5. Birleşilen kurumun daha sonraki tarihlerde birleşme, devir, bölünme ve hisse değişimi işlemlerine tabi tutulmaması Geçici 5’inci maddenin dördüncü fıkrasına göre, birleşilen kurumun; birleşme tarihinden itibaren indirimli kurumlar vergisi uygulamasının sona erdiği yılı izleyen üçüncü yılın sonuna kadar; - Kanunun 18’inci ve 19’uncu maddelerine göre birleşme, devir, bölünme ve hisse değişimi işlemlerine tabi tutulmaması, - Tasfiye edilmemesi, - Sermaye azaltımında bulunmaması gerekmektedir. 31/12/2009 tarihine kadar KOBİ’lerin kendi aralarında yapacakları birleşme, devir, bölünme ve hisse değişimi işlemleri bu şartların ihlali anlamına gelmemektedir. Bu şartlara uyulmaması durumunda, birleşmeden dolayı istisna uygulaması nedeniyle veya indirimli kurumlar vergisi uygulaması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, ceza uygulanmaksızın gecikme faizi ile birlikte birleşilen kurumdan tahsil edilecektir. Örnek 3: KOBİ niteliğindeki (K) Ltd. Şti.’nin, KOBİ niteliğindeki mevcut (L) A.Ş.’ye Kanunun geçici 5’inci maddesi çerçevesinde devrolunması halinde, münfesih limited şirketin devreden faaliyet zararları, bu şirketin birleşme tarihi itibarıyla tespit edilmiş öz sermayesini geçmemek şartıyla (L) A.Ş. tarafından Kanunun 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen şartlarla mahsup edilebilecektir. 39.4. Birleşme tarihi Kanunun geçici 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk 58 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] Örnek 4: (A) Ltd. Şti. ve (B) Ltd. Şti. unvanlı KOBİ niteliğindeki iki kurum, yeni kurulacak (C) A.Ş. bünyesinde geçici 5 inci madde çerçevesinde birleşeceklerdir. (A) Ltd. Şti. ve (B) Ltd. Şti.’nin birleşme tarihindeki öz sermaye tutarları ile faaliyet kâr/zarar durumları aşağıdaki gibidir: leşme işlemi nedeniyle devralınan varlıkların, devir bedelinden düşük bir bedelle satılması durumunda oluşan zararlar, bu kurumun kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılmayacaktır. 39.6.4. Taşınmaz ve iştirak hissesi satış kazancı istisnası karşısındaki durumu Kanunun geçici 5’inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre, KOBİ birleşmelerinde, birleşme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının indirimli kurumlar vergisi uygulanan hesap dönemleri içinde satışı halinde, ayrıca Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükmünün uygulanması mümkün değildir. (A) Ltd. Şti. (B) Ltd. Şti. Öz sermaye: 10.000.- TL Öz sermaye: 50.000.- TL Faaliyet zararı: 15.000.- TL Faaliyet zararı: 30.000.- TL Birleşme zararı: 10.000.- TL Birleşme kârı: 20.000.- TL - (A) Ltd. Şti.’nin faaliyet sonuçlarının konsolide edilmesi sonucu birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesi aşağıdaki şekildedir: Ticari Bilanço Zararı Birleşme Kazancı İstisnası Cari Dönem Zararı 39.6.5. Sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin durumu 5904 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi hükmünde, 31/12/2009 tarihine kadar uygulanacak KOBİ birleşmelerinde, birleşen veya birleşilen şirketlere anılan Kanunun 13’üncü maddesine göre ilişkili kişi sayılanlar tarafından istihdamın veya faaliyetin kaydırılması gibi sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin bulunması halinde, geçici 5’inci maddedeki teşviklerden yararlanılamayacağı belirtilmiştir. KOBİ birleşmelerine tanınan teşvikin amacı, KOBİ’lerin mali yapılarının güçlendirilmesi, ölçek verimliliğinin sağlanması, rekabet ortamına uyum kapasitelerinin geliştirilmesi, istihdam düzeylerinin artırılmasıdır. Bu amaçlar dışında, kurumlarda Kurumlar Vergisi Kanununun 13’üncü maddesine göre; gelir vergisi mükelleflerinde Gelir Vergisi Kanununun 41’inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendine göre ilişkili kişi kabul edilenler tarafından birleşen ve birleşilen şirketlere, yüksek katma değeri ve kârlılığı bulunan faaliyetlerin ya da istihdamın kaydırılarak sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan benzeri işlemlerin bulunması halinde, anılan madde kapsamındaki teşviklerden yararlanılamayacaktır. Sayılan işlemler veya benzerleri gibi sadece teşvikten yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin, birleşen kurumlarda birleşme tarihinden önce veya sonra yapılması arasında fark bulunmamaktadır. Ayrıca, bu tür kötüye kullanım hallerinde, hem birleşen hem de birleşilen kurumların Kanunun geçici 5’inci maddesinde yer alan teşviklerden yararlanmaları mümkün değildir.” Tebliğ olunur. (25.000) (0) (25.000) Söz konusu şirketin 25.000.- TL’lik bu zararının 10.000.- TL’si birleşme nedeniyle ortaya çıktığından, bu tutarın (C) A.Ş. tarafından mahsup edilebilmesi mümkün olmayacaktır. Ayrıca, 15.000.- TL’lik faaliyet zararının ise sadece öz sermaye tutarını aşmayan 10.000.- TL’si (C) A.Ş. tarafından mahsup edilebilecektir. - (B) Ltd. Şti.’nin faaliyet sonuçlarının konsolide edilmesi sonucu birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesi aşağıdaki şekildedir: Ticari Bilanço Zararı Birleşme Kazancı İstisnası Cari Dönem Zararı (10.000) (20.000) (30.000) Bu durumda, 30.000.- TL’lik zararın tamamı söz konusu şirketin öz sermaye tutarını aşmadığından (C) A.Ş. tarafından mahsup edilebilecektir. 39.6.2. Amortisman uygulamaları KOBİ birleşmelerinde, birleşme nedeniyle infisah eden kurumdan devralınan amortismana tabi iktisadi kıymetler için faydalı ömürleri dikkate alınmak suretiyle münfesih kurumdaki kayıtlı değerleri üzerinden kalan süre için amortisman ayrılabilecektir. Dolayısıyla, amortismana tabi iktisadi kıymetler için birleşilen kurumda yapılacak amortisman uygulamalarında, bu kıymetlerin devir değerleri değil, münfesih kurumdaki birikmiş amortismanlar dahil kayıtlı değerleri esas alınacaktır. Aynı şekilde bu kıymetlerin faydalı ömürlerinden, infisah eden kurumda amortismana tabi tutulan süreler düşülecek ve birleşilen kurumda kalan süre itibarıyla amortisman uygulaması yapılabilecektir. * 5904 sayılı Kanunla, Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen geçici 7’nci madde hükmü gereği, “anonim şirket” ifadeleri, “sermaye şirketi” olarak dikkate alınacaktır. Örnek 5: Amortismana tabi bir iktisadi kıymetin birleşen kurumdaki kayıtlı değerinin 10.000.- TL, faydalı ömrünün 5 yıl, birikmiş amortisman tutarının 4.000.- TL (Normal amortisman usulüne göre) ve birleşme işlemindeki rayiç bedelinin 12.000.- TL olduğunun varsayılması halinde, bu kıymet birleşilen şirkete 12.000.- TL üzerinden bir değerle devredilmiş olsa dahi birleşilen kurumda kalan 3 yıllık faydalı ömrü dikkate alınmak suretiyle toplam 6.000.- TL üzerinden amortisman uygulamasına konu olabilecektir. göre, 39.6.3. Birleşilen kurumda devralınan varlıkların satışı nedeniyle doğan zararlar Kanunun geçici 5’inci maddesinin yedinci fıkrasına KOBİ birleşmelerinde birleşilen kurum tarafından bir- 59 [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] GENELGE 2009/16 Başbakanlıktan: Konu : Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun Onsekizinci ve Ondokuzuncu Toplantısı. 5 Ağustos 2009 tarih ve 27310 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Bilim ve teknoloji alanındaki araştırma ve geliştirme politikalarının ekonomik kalkınma, sosyal gelişme ve milli güvenlik hedefleri doğrultusunda tespit edilmesi, yönlendirilmesi ve koordinasyonunun sağlanması amacıyla, 4 Ekim 1983 tarihli ve 18181 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 77 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulmuş olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunca (BTYK), 24 Aralık 2008 tarihinde yapılan 18. toplantısında iki ek karar ve bir yeni karar, 17 Haziran 2009 tarihinde yapılan 19. toplantısında ise üç ek karar ile iki yeni karar alınmıştır. Her iki toplantıda alınan kararlar aşağıda özetlenmiştir. 1) Mayıs 2008 – Aralık 2008 dönemindeki gelişmelerin gözden geçirildiği BTYK 18. toplantısında alınan kararlar: a) BTYK’nın 11. toplantısında alınan 2005/3 numaralı Ulusal Bilim ve Teknoloji Sistemi Performans Göstergeleri adlı karara ilişkin gelişmeler gözden geçirilerek, alınan ek karar ile; – Ar-Ge personeli sayısı 2013 yılı hedefi göz önüne alınarak, bin çalışan başına düşen araştırmacı sayısına ilişkin hedef revize edilmiş, 2013 yılı hedefinin 5 olmasına karar verilmiştir. b) BTYK’nın 11. toplantısında alınan 2005/9 numaralı Ulusal Uzay Araştırmaları Programı adlı karara ilişkin gelişmeler de gözden geçirilmiş ve alınan ek karar ile; – BTYK’nın 2005/9 ve 2006/31 sayılı kararlar çerçevesinde sorumlu kuruluş olma sıfatıyla TÜBİTAK’ın koordinasyonunda “Ulusal Uzay Teknolojileri Platformu” kurulmasına karar verilmiştir. c) Ayrıca alınan yeni karar ile Uluslararası Araştırmacılar Koordinasyon Komitesi’nin kurulmasına karar verilmiştir. 2) Ocak 2009 – Haziran 2009 dönemindeki gelişmelerin gözden geçirildiği BTYK 19. toplantısında alınan kararlar: a) BTYK’nın 16. toplantısında alınan 2007/201 numaralı Bilim ve Teknoloji İnsan Kaynağı adlı karar kapsamındaki gelişmeler gözden geçirilerek alınan ek karar ile; – Ülkemizin araştırmacılar için daha cazip hale gelmesini sağlamak üzere, ilgili kurum/kuruluşların katılımı ile Bilim ve Teknoloji İnsan Kaynakları Koordinasyon Komitesi’nin kurulmasına karar verilmiştir. b) BTYK’nın 17. toplantısında alınan 2008/102 numaralı 2009-2011 Türkiye Ar-Ge Harcamaları kararına ilişkin Türkiye Araştırma Alanı (TARAL) bütçesi ve gerçekleşmeleri gözden geçirilmiş ve alınan ek karar ile; – Ar-Ge harcamalarının GSYİH içindeki payının 2013 yılı itibarıyla %2’ye çıkartılması hedefine ulaşabilmek amacıyla, 2009 yılında ihtiyaç duyulan ek Ar-Ge ödeneğinin ilgili kurum bütçelerine eklenmesine karar verilmiştir. c) BTYK’nın 18. toplantısında alınan 2008/201 numaralı Uluslararası Araştırmacılar Koordinasyon Komitesi’nin (UAKK) Kurulması kararı kapsamındaki çalışmalar ve kurulan alt çalışma gruplarının yabancı araştırmacılar ile ilgili tespit ettiği sorunlar ve çözüm önerileri gözden geçirilmiş ve alınan ek karar ile; – Ek kararda listelenmiş olan çözüm önerilerine ilişkin gerekli düzenlemelerin yapılmasına ve UAKK’nın görev süresinin BTYK 20. toplantısına kadar uzatılmasına karar verilmiştir. d) Ayrıca, alınan iki yeni karar ile; – Küresel mali krize karşı alınan tedbirler arasında ArGe ve yenilik alanında uygulamaya alınabilecek ilave eylemlere ayrı bir başlık olarak yer verilmesine, – Ülkemizde üstün yetenekli bireylerin eğitimini iyileştirmek üzere Milli Eğitim Bakanlığı koordinasyonunda “Üstün Yetenekli Bireyler Strateji ve Uygulama Planı 2009-2013” hazırlanması için çalışmaların başlatılmasına, karar verilmiştir. Kararların tam metinlerine www.tubitak.gov.tr/politikalar adresinden erişilebilir. Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu kurulmasına ilişkin 77 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, Kurulca alınan kararların uygulanmasında görevlidir. Bu doğrultuda, ekteki kararlarda belirtilmiş olan sorumlu ya da ilgili bütün kuruluşlar, BTYK kararlarını gerçekleştirmek üzere en üst düzeyde çaba göstereceklerdir. Türkiye’nin bilim ve teknoloji yeteneğini yükselterek, insanımızın refahını, üretim ve rekabet gücümüzü artırma yolunda alınan bu kararların uygulanması hususunda gereğinin yerine getirilmesini önemle rica ederim. 60 Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan [ RESMİ GAZETEDE GEÇTİĞİMİZ AY ] YARGI BÖLÜMÜ YARGITAY KARARI 1 Ağustos 2009 Tarihli ve 27306 Sayılı Resmî Gazete • Yargıtay 2. Hukuk Dairesine Ait Karar 5 Ağustos 2009 Tarihli ve 27310 Sayılı Resmî Gazete • Yargıtay 13. Hukuk Dairesine Ait Kararlar 18 Ağustos 2009 Tarihli ve 27323 Sayılı Resmî Gazete • Yargıtay 13. Hukuk Dairesine Ait Karar DANIŞTAY KARARI 5 Ağustos 2009 Tarihli ve 27310 Sayılı Resmî Gazete • Danıştay Yedinci Dairesine Ait Karar 9 Ağustos 2009 Tarihli ve 27314 Sayılı Resmî Gazete • Danıştay Dördüncü ve Onuncu Dairelerine Ait Kararlar 61 [PRATİK BİLGİLER] PRATİK BİLGİLER 2009 •Kamu alacakları için uygulanan en yüksek faiz oranları (2009) • Kamu alacakları için uygulanan gecikme zammı oranları (2009) • Kamu personelinin maaşlarının hesabına esas tutulan katsayılar (2009) • Kamu İktisadi Teşebbüslerinde 2009 Yılında Uygulanacak Ücretlerin Tespiti (2009) • Yurtiçi harcırah miktarları (2009) • Belediye encümen üyeleri huzur hakları (2009) • Belediye başkan ödenekleri (2009) • Belediye meclis üyeleri huzur hakları (2009) • Asgari ücretler (2009) • Çıraklar ve öğrenciler için asgari ücret (2009) • Arızı kazançlara ilişkin istisna (GVK md. 82) (2009) • Ssk yemek muafiyeti (2009) • Ssk prime tabi olan-olmayan kazançlar (2009) • Kamu lojman kiraları (2009) • Kanuni faiz ve temerrüt faizi oranları (-) • İş kanunu idari para cezaları (-) • Ücretlerde damga vergisi oranı (2009) • Demirbaş ve amortisman sınırı (VUK 388) (2009) • Ssk taban ve tavan matrahları (2009) • Yemek yardımı muafiyeti (GV) (2009) • Aile ve çocuk yardımları (2009) • Kıdem tazminatı tavanı (2009) • Kapıcı özet maaş hesabı (-) • Gelir vergisi tarifesi (2009) • Gelir vergisi tarifesi (ücretliler) (2009) • Yıllık ücretli izin (2009) • İhbar bildirim süreleri (2009) • Sakatlık İndirim Oranları (2009) • 50 ve daha fazla işçi çalıştırılan işyerlerinde çalıştırılması zorunlu olan (Sakat, Özürlü, Terör) (2009) •İşsizlik sigortası oranları (2009) • Yazar kasa fişi kesme sınırı (2009) • Kira stopajı oranı (2009) •Geçici vergi oranları (2009) • Usulsüzlük cezaları (VUK. Madde 388) (2009) • Yeniden değerleme oranları (2009) • Fatura kullanma mecburiyeti (vuk md. 232) (2009) • Bilanço hesabı esasına göre defter tutma hadleri (VUK md. 177) (2009) • En az ceza haddi (VUK md. 343) (2009) • Tahakkuktan vazgeçme (VUK mükerrer md. 115) (2009) • Yürürlük tarihlerine göre gecikme zammı (2009) • Yürürlük tarihlerine göre tecil faizi (2009) • Mesken kira gelirlerinde istisna (2009) • Büyükşehir belediyesi olan iller listesi (2009) • Emlak vergisi oranları (2009) • Fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmaması ile diğer şekil usullerine uyulmaması (2009) • İdari para cezaları (SSK) (-) • Tevkifat oranları (2009) • Değerli kağıt bedelleri (2009) • Damga vergisine tabi kağıtlar (2009) • Reeskont ve avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları (2009) • Vuk’da kanuni ve idari süreler (2009) • Motorlu taşıtlar vergisi tarifeleri (2009) • Veraset ve intikal vergisi istisna miktarları (V.İ.V.K. Mad:4-b,d,e) (2009) • Basit usule tabi olmanın genel şartlarından olan işyeri kira bedeli (GVK 47/2) (2009) • Basit usule tabi olmanın özel şartlarını belirleyen hadler (GVK 48) (2009) • Değer artışı kazançlarına ilişkin istisna tutarı (mükerrer 80) (2009) • Bankaların karşılıksız çeklerde ödeme yükümlülüğü tutarı (2009) • Çevre temizlik vergisi (2009) • Bildirim ve süreler (2009) • Beyanname verme ve ödeme süreleri (2009) • Parasal sınırlar, faiz oranları, alındı birim fiyatları (2009) • Yapı, Tesis ve Onarım İşleri İhalelerinde Kullanılan Müteahhitlik Karneleri ve İş Bitirme Belgelerinin 2009 Yılına ait Değerlendirme Katsayıları Hakkında Tebliğ • 2009 Yılı Vergi Takvimi (2009) 62 [PRATİK BİLGİLER] KAMU ALACAKLARI İÇİN UYGULANAN EN YÜKSEK FAİZ ORANLARI (6183 S. K. m. 51) UYGULAMA TARİHLERİ FAİZ DEVRESİ FAİZ ORANI 21.04.2006 Tarihinden itibaren AYLIK %2,5 02.01.2004 – 02.03.2005 AYLIK %3 12.11.2003 - 01.01.2004 AYLIK %4 31.01.2002 - 11.11.2003 AYLIK %7 29.03.2001 - 30.01.2002 AYLIK %10 02.12.2000 - 28.03.2001 AYLIK %5 20.01.2000 - 01.12.2000 AYLIK %6 09.07.1998 - 19.01.2000 AYLIK %12 01.02.1996 - 08.07.1998 AYLIK %15 31.08.1995 - 31.01.1996 AYLIK %10 08.03.1994 - 30.08.1995 AYLIK %12 30.12.1993 - 07.03.1994 AYLIK %9 01.01.1990 - 29.12.1993 AYLIK %7 DİĞER AYLAR İÇİN AYLIK %7 İLK DÖRT AY İÇİN AYLIK %10 DİĞER AYLAR İÇİN AYLIK %6 TAKİP EDEN 3 AY İÇİN AYLIK %8 İLK 3 AY %10 01.06.1988 - 31.12.1988 DİĞER AYLAR İÇİN AYLIK %5 TAKİP EDEN 5 AY İÇİN AYLIK %7 1. AY %10 01.09.1985 - 31.05.1988 DİĞER AYLAR İÇİN AYLIK %4 1. AY %10 DİĞER AYLAR İÇİN AYLIK %3 1. AY %10 01.03.1984 - 31.08.1985 01.01.1981 - 29.02.1984 KAMU ALACAKLARI İÇİN UYGULANAN GECİKME ZAMMI ORANLARI (6183 S. K. m. 51) GEÇERLİLİK DÖNEMİ GECİKME ZAMMI ORANI UYGULANAN GÜN SAYISI 21.04.2006 - … % 2,5 02.03.2005 – 20.04.2006 %3 414 12.11.2003 – 01.03.2005 %4 475 31.01.2002 - 11.11.2003 %7 649 29.03.2001 – 30.01.2002 % 10 307 02.12.2000 – 28.03.2001 %5 116 21.01.2000 – 01.12.2000 %6 315 09.07.1998 – 20.01.2000 % 12 560 01.02.1996 – 08.07.1998 % 15 888 KAMU PERSONELİNİN MAAŞLARININ HESABINA ESAS TUTULAN KATSAYILAR DÖNEMLER AYLIK KATSAYI TABAN AYLIĞI KATSAYISI YAN ÖDEME KATSAYISI 1/7/2009-31/12/2009 (0,05592) (0,74348) (0,01773) 1/1/2009-30/6/2009 (0,053505) (0,7084) (0,016965) 63 [PRATİK BİLGİLER] KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİNDE 2009 YILINDA UYGULANACAK ÜCRETLERİN TESPİTİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2009/1) (27/6/2009 tarih ve 27271 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamı dışında kalan ve 15/11/2000 tarihli ve 4603 sayılı Kanuna tabi olmayan kamu bankalarında çalışan kapsam dışı ve sözleşmeli personel ile bu kuruluşlar ve iştiraklerinin yönetim kurulu başkan ve üyeleri, denetim ve tasfiye kurulu üyeleri ile denetçilerine 2009 yılında uygulanacak ücretlerin tespitine ilişkin 5/6/2009 tarihli ve 2009/T-12 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı ilişiktedir. Tebliğ olunur. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Sözleşmeli personel temel ücretleri MADDE 1 – (1) 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele dahil pozisyonların, temel ücret grupları itibariyle en düşük ve en yüksek temel ücretleri (EK-I)’de gösterildiği şekilde tespit edilmiştir. (2) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele dahil pozisyonlarda çalışan sözleşmeli personelin temel ücretleri % 4 oranında artırılmıştır. (3) Sözleşmeli personelin temel ücretleri (EK-I)’deki en yüksek temel ücretleri aşamaz ve sözleşme ücret tavanı ilk yarı yıl için 2.809- TL’yi, ikinci yarı yıl için 2.935- TL’yi geçemez. Sözleşmeli ve kapsam dışı personel ücretleri MADDE 2 – (1) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 9 ve ek 1’inci maddelerine tabi kuruluşlarla, bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamı dışında kalan kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları (haklarında özelleştirme kararı alınanlar dahil) ile 15/11/2000 tarihli ve 4603 sayılı Kanun kapsamında olmayan kamu bankalarında çalışan sözleşmeli ve kapsam dışı personelin ücretleri % 4 oranında (2) Sözleşmeli ve kapsam dışı personele; aylık ücret, her türlü sosyal yardımlar, zam, tazminat, ödenek veya diğer adlar altında yapılan ödemelerin (ikramiyelerden bir aya isabet eden miktar dahil ve yönetim kurulu üyeliği ücreti ve ek ödemesi hariç) aylık ortalaması, a) Hiç bir şekilde 1.104- TL’den düşük, b) Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. ve Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. Genel Müdürlüklerinde, genel müdürler için 6.565- TL’den, genel müdür yardımcıları için 6.051- TL’den, diğer personel için 5.026-TL’den yüksek, c) TPAO ve BOTAŞ Genel Müdürlüklerinde, genel müdürler için 6.565- TL’den, diğer personel için 5.482- TL’den yüksek, ç) TEMSAN ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüklerinde, genel müdürler için 5.710- TL’den, diğer personel için 4.285- TL’den yüksek, d) Diğer kuruluşlarda, genel müdürler için 5.139- TL’den, diğer personel için 3.769- TL’den yüksek olamaz. (3) Kuruluşlarda 854 sayılı Deniz İş Kanununa tabi çalışan personelden kaptan/başmühendis ile uzakyol kaptan/ başmühendis ehliyetli bakım, onarım, donatım enspektörler grubunun ücret ve diğer haklarında gerekli düzenlemeleri yapmaya, ilgili kuruluş veya bakanlığın teklifi üzerine Devlet Personel Başkanlığı yetkilidir. 64 Yönetim ve denetim kurulu ücretleri MADDE 3 – (1) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 34’üncü maddesine tabi yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile denetçi ve tasfiye kurulu üyelerinin aylık ücretleri (EK-II)’de gösterildiği şekilde tespit edilmiştir. (2) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarının (özelleştirme kapsam ve programında olanlar dahil) yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile denetçilerine, 15 Ocak ve 15 Temmuz tarihlerinde birer aylık ücret tutarında ek ödeme yapılır. İkramiye ve diğer ücretler MADDE 4 – (1) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında (özelleştirme kapsam ve programında olanlar dahil) çalışan memurlara 15 Ocak ve 15 Temmuz tarihlerinde birer maaş tutarında ikramiye ödenir. (2) Bu Karar kapsamında bulunan kurum ve kuruluşlarda çalışan personelden, birden fazla kuruluşta görev alanlara bir görev için ücret ödenir. (3) Özelleştirme kapsam ve programında bulunan kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarından olup özelleştirme işlemleri tamamlanan kuruluşların sözleşmeli ve kapsam dışı kamu personelinin ücretlerine, bu personelin sözleşmeli ve kapsam dışı statülerde bulunduğu sürelere ait bu Karardaki ücret artışları hiçbir işlem yapılmaksızın aynen uygulanır. Ek ödeme MADDE 5 – (1) 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin değişik ek 3’üncü maddesi çerçevesinde, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele dahil pozisyonlarda çalışan sözleşmeli personel (Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü personeli hariç) ile 18/5/1994 tarihli ve 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 31’inci maddesine göre ücretleri belirlenen sözleşmeli personele, aşağıda pozisyon unvanları için belirlenen oranların en yüksek Devlet memuru aylığına (ek gösterge dâhil) uygulanması sonucu bulunacak tutarda her ay ek ödeme verilir. a) Grup başmühendisi, başmühendis, başmimar, mühendis, mimar, veteriner, şehir plancısı ve bunlardan müdür yardımcısı, teknik şef, atölye şefi olanlar, başeksper, eksper, teknik amir, teknik uzman % 68, b) Sağlık teknisyen yardımcısı % 39, c) Diyetisyen, tekniker % 34, ç) Teknik ressam, teknisyen, laborant, makinist (TCDD), makinist % 33, d) Halı eksperi ve diğer unvanlar % 28. (2) Bu ek ödeme damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaz, ücret ve her ne ad altında olursa olsun yapılan diğer ödemelerin hesabında dikkate alınmaz. Ücret düzenlemeleri MADDE 6 – (1) Bu Karar kapsamındaki kuruluşlarda açıktan atanan, görev yeri veya unvanı değişen sözleşmeli ve kapsam dışı personelin ücretlerini, personelin unvanı, eğitim düzeyi, iş gerekleri, işyeri ve çalışma şartları dikkate alınarak en düşük ve en yüksek ücretler dahilinde belirlemeye ilgili kuruluş yönetim kurulu yetkilidir. [PRATİK BİLGİLER] Yılın ikinci yarısı ücret artışları MADDE 7 – (1) Bu Karar kapsamında bulunan sözleşmeli ve kapsam dışı personel ile yönetim kurulu başkan ve üyeleri, denetim ve tasfiye kurulu üyeleri ile denetçilerin ücretlerinde, 1/7/2009 tarihinden geçerli olmak üzere % 4,5 oranında artış yapılır. Yürürlükten kaldırma MADDE 8 – (1) 26/9/2008 tarihli ve 2008/T-16 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı yürürlükten kaldırılmıştır. Yürürlük MADDE 9 – (1) Bu Karar 1/1/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girer. (EK-I) SÖZLEŞMELİ PERSONEL POZİSYONLARINA AİT TEMEL ÜCRETLER En Düşük Temel Ücret: 1.459-TL / En Yüksek Temel Ücret: 2.309-TL GRUP-1 Asistan Hava Trafik Kontrolörü, Atölye Şefi, Avukat, Başeksper, Başkontrolör, Başmühendis, Başmimar, Baştabip, Baştabip Yardımcısı, Diş Tabibi, Eczacı, Eksper, Grup Başmühendisi, Hava Trafik Başkontrolörü, Hava Trafik Kontrolörü, Kaptan, Kılavuz Kaptan, Klinik Şefi, Kontrolör, Merkezi Satınalma Uzmanı, Mimar, Müdür Yardımcısı, Mühendis, Pilot, Stajyer Hava Trafik Kontrolörü, Şehir Plancısı, Tabip, Teknik Amir, Teknik Şef, Teknik Uzman, Tekniker, Uzman (Tebabet Uz.Tüz.’ne Göre), Uzman Tabip, Veteriner. En Düşük Temel Ücret: 1.288-TL / En Yüksek Temel Ücret: 2.007-TL GRUP-2 Ajans Amiri, Amir, Başdispeyçer, Başhemşire, Başrepartitör, Biyolog, Çocuk Eğitimcisi, Çözümleyici, Dekoratör, Desinatör, Çocuk Gelişimcisi, Diyetisyen, Eğitim Uzmanı, Ekonomist, Fizikçi, Fizikoterapist, Gar Şefi, İstasyon Şefi, İstatistikçi, İtfaiye Şefi, Jeofizikçi, Jeolog, Jeomorfolog, Kimyager, Kontrolör Yardımcısı, Koruma ve Güvenlik Amiri, Koruma ve Güvenlik Amir Yardımcısı, Koruma ve Güvenlik Grup Şefi, Laboratuar Şefi, Makinist (TCDD), Matematikçi, Merkezi Satınalma Uzman Yrd., Muhasebeci, Mütercim, Öğretmen, Pedagog, Programcı, Psikolog, Sağlık Eğitimcisi, Sistem Programcısı, Sivil Savunma Amiri, Şef, Şeftren, Şube Şef Yardımcısı (TCDD), Teknik Ressam, Teknisyen (Uçak Helikopter Teknisyeni-Uçucu), Tercüman, Uzman. En Düşük Temel Ücret: 1.201-TL / En Yüksek Temel Ücret: 1.762-TL GRUP-3 AFTN Memuru, AIM Memuru, AIS Memuru, Amir Yardımcısı, Antrenör, Başteknisyen, Başveznedar, Bilgisayar İşletmeni, Dispeyçer, FIC Memuru, Grafiker, Haberleşme Teknisyeni, Hemşire, Konstrüktör, Laborant, Makinist, Makinist Yardımcısı (TCDD), Muhasebeci Yardımcısı, Programcı Yardımcısı, Repartitör, Ressam, Revizör, Sağlık Memuru, Sağlık Teknisyeni, Sayman, Stajyer AIM Memuru, Sürveyan, Şef Yardımcısı, Teknisyen, Topograf, Uzman Yardımcısı, Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni, Veteriner Sağlık Teknisyeni, Veznedar, Unvanları 4 üncü Grupta Sayılanların Yükseköğrenimlileri. En Düşük Temel Ücret: 1.122-TL / En Yüksek Temel Ücret: 1.551-TL GRUP-4 GRUP-5 Anbar Memuru, Apron Memuru, ARFF Memuru, Aşçı, Ateşçi, Başdağıtıcı, Başpuantör, Daktilograf, Cer Muayene Memuru, Dağıtıcı (PTT), Endeks ve Faturalama Memuru, Dava Takip Memuru, Enformasyon Memuru, Geçit Bekçisi (TCDD), Gişe Memuru, Hostes, Hareket Memuru, İş Makinası Sürücüsü, İtfaiyeci, Katip (T. Şeker Fabrikaları), Kondoktör, Koruma ve Güvenlik Görevlisi, Köprü Operatörü, Makascı, Makinist Yardımcısı, Manevracı, Memur, Mutemet, Pazarlama ve Dağıtım Memuru, Pazarlamacı, Puantör, Raportör, Sağlık Teknisyen Yardımcısı, Santral Memuru, Satınalma Memuru, Satış Memuru, Sekreter, Şoför, Tahsildar, Teknisyen Yardımcısı, Tren Teşkil Memuru, Unvanları 5 inci Grupta Sayılanların Yükseköğrenimlileri. En Düşük Temel Ücret: 1.077-TL / En Yüksek Temel Ücret: 1.385-TL Bahçıvan, Bekçi, Çocuk Bakıcısı, Dağıtıcı, Hastabakıcı, Hayvan Bakıcısı, Hizmetli, Kaloriferci, Postacı. (EK-II) 399 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMENİN 34’ÜNCÜ MADDESİNE TABİ YÖNETİM KURULU BAŞKAN VE ÜYELERİ İLE DENETÇİ VE TASFİYE KURULU ÜYELERİNİN ÜCRETLERİ Yönetim kurulu ücreti MADDE 1 – (1) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarının yönetim kurulu başkan ve üyelerine, 1.542- TL net aylık ücret verilir. Bu aylık ücretin her türlü vergi ve kesintileri ilgili kuruluş tarafından ödenir. Tasfiye kurulu ve denetçi ücreti MADDE 2 – (1) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında görevli tasfiye kurulu üyeleri ile bağlı ortaklık denetçilerine, 1’inci maddede belirlenen aylık ücretin 3/4’ü oranında net aylık ücret ödenir. İştirak yönetim ve denetim kurulu ücreti MADDE 3 – (1) Devletin, kanunla kurulmuş kamu kuruluşlarının, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve bağlı ortaklıklarının iştiraklerinde, bunları temsilen yönetim, denetim ve tasfiye kurullarında görev alanlara ücret, prim, ikramiye, temettü ve sair adlar altında yapılacak ödemelerin yıllık net tutarı; 1’inci maddede belirlenen miktarın yönetim kurulunda görev alanlar için 14 katını, denetim ve tasfiye kurullarında görev alanlar için 14 katının 3/4’ünü aşamaz. Temsil edilen kuruluşa ödeme MADDE 4 – (1) İştirak genel kurullarınca, ücret, prim, ikramiye, temettü ve sair adlarla 3’üncü maddenin 1’inci fıkrasında belirtilen miktarlardan daha yüksek ödeme yapılması kararlaştırıldığı takdirde, aşan kısım iştirakler tarafından ilgililere ödenmeyerek temsil ettikleri kuruluşa yatırılmak suretiyle irat kaydettirilir. 65 [PRATİK BİLGİLER] (2) Teşebbüs ve bağlı ortaklıklarının yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile denetçilerinin, teşebbüs yönetim kurulunun muvafakatı ile teşebbüs veya bağlı ortaklığın iştiraklerinde yönetim, denetim veya tasfiye kurullarında görev almaları halinde tahakkuk edecek ücret, temettü, prim ve sair hakları temsil olunan kuruluşa ödenir. Diğer yönetim ve denetim kurulu ücretleri MADDE 5 – (1) Özelleştirme kapsam ve programında bulunan kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarının yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile denetçilerine, bu kuruluşların sermayesindeki kamu payı % 50’nin altına düşünceye kadar 1 ve 2’nci maddelerdeki hükümler, bunların iştirakleri hakkında da 3 ve 4’üncü maddelerde yer alan hükümler uygulanır. (2) Özelleştirme kapsam ve programında olup hisseleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören kuruluşların kamu personeli olmayan yönetim kurulu başkanlarına, 1’inci maddede belirlenen aylık ücretin 3 katı net aylık ücret ödenir. Ücretlerin ödenmesi MADDE 6 – (1) Yönetim, denetim ve tasfiye kurulu başkan ve üyeleri ile denetçilerin ücretleri her ayın onbeşinde peşin ödenir. Ay ve dönem içinde göreve başlayanlara ücret ve ek ödemenin çalışma günlerine tekabül eden tutarı ödenir. Emeklilik ve ölüm hali hariç olmak üzere görevden ayrılma halinde ücret ve ek ödemenin çalışılmayan günlere tekabül eden tutarı geri alınır. (2) Yönetim kurulu başkan ve üyeleri, denetim ve tasfiye kurulu üyeleri ile denetçilerden, başka bir iş veya yerde geçici görevlendirilmeleri sebebiyle bu görevlerini fiilen yürütmeleri mümkün olmayanlar ile burada belirtilen görevlerinden uzaklaştırılanlara ücret ve ek ödeme ödenmez. Yönetim kurulu başkanlığı ve üyelikleri, denetim ve tasfiye kurulu üyelikleri ile denetçiliğe vekaleten atanan veya görevlendirme yapılanlara herhangi bir ödeme yapılmaz. YURTİÇİ HARCIRAH MİKTARLARI Ek göstergesi 8000 ve daha yüksek olan kadrolarda bulunanlar 31,50 TL. Ek göstergesi 5800 (dâhil) – 8000 (Hariç) olan kadrolarda bulunanlar 28,50 TL. Ek göstergesi 3000 (dâhil) – 5800 (hariç) olan kadrolarda bulunanlar 26,00 TL. Aylık/kadro derecesi 1–4 olanlar 23,50 TL. Aylık/kadro derecesi 5–15 olanlar 22,50 TL. BELEDİYE ENCÜMEN ÜYELERİ HUZUR HAKLARI (01.07.2009 - 31.12.2009 Dönemi) Nüfusu 10.000’e kadar olan belediyelerde 3.500X0,05592 = 195,72 TL. Nüfusu 10.001–50.000 arasında olanlar 4.500X0,05592 = 251,64 TL. Nüfusu 50.001–200.000 arasında olanlar 6.000X0,05592 = 335,52 TL. Nüfusu 200.001 den fazla olanlar 7.500X0,05592 = 419,40 TL. Büyükşehir belediyeleri 12.000X0,05592 = 671,04 TL. Memur olan encümen üyelerine yukarıda yazılı bulunan tutarların ½’si ödenir. BELEDİYE BAŞKAN ÖDENEKLERİ (01.07.2009 - 31.12.2009 Dönemi) Nüfusu 10.000’ e kadar olan belediyelerde 70.000X0,05592 = 3.914,40 TL. Nüfusu 10.001–50.000 arasında olanlar 80.000X0,05592 = 4.473,60 TL. Nüfusu 50.001–100.000 arasında olanlar 100.000X0,05592 = 5.592,00 TL. Nüfusu 100.001–250.000 arasında olanlar 115.000X0,05592 = 6.430,80 TL. Nüfusu 250.001–500.000 arasında olanlar 135.000X0,05592 = 7.549,20 TL. Nüfusu 500.001–1.000.000 arasında olanlar 155.000X0,05592 = 8.667,60 TL. Nüfusu 1.000.001–2.000.000 arasında olanlar 190.000X0,05592 = 10.624,80 TL. Nüfusu 2.000.001 den fazla olanlar 230.000X0,05592 = 12.861,60 TL. BELEDİYE MECLİS ÜYELERİ HUZUR HAKLARI (01.07.2009 - 31.12.2009 Dönemi) Nüfusu 10.000’e kadar olan belediyelerde 43,49 TL. Nüfusu 10.001–50.000 arasında olanlar 49,70 TL. Nüfusu 50.001–100.000 arasında olanlar 62,13 TL. Nüfusu 100.001–250.000 arasında olanlar 71,45 TL. Nüfusu 250.001–500.000 arasında olanlar 83,88 TL. 66 [PRATİK BİLGİLER] Nüfusu 500.001–1.000.000 arasında olanlar 96,30 TL. Nüfusu 1.000.001–2.000.000 arasında olanlar 118,05 TL. Nüfusu 2.000.001 den fazla olanlar 142,90 TL. ASGARİ ÜCRETLER 16 Yaşından Büyükler için (01.01.2009 - 30.06.2009) 666,00 16 Yaşından Büyükler için (01.07.2009 - 31.12.2009) 693,00 16 Yaşından Küçükler için (01.01.2009 - 30.06.2009) 567,00 16 Yaşından Küçükler için (01.07.2009 - 31.12.2009) 589,50 ÇIRAKLAR VE ÖĞRENCİLER İÇİN DÖNEMLER İTİBARİYLE ASGARİ ÜCRET TUTARLARI 16 Yaşından Büyükler-Küçükler İçin Aday Çırak, Çırak Ve İşletmelerde Beceri Eğitimi Gören Öğrencilerin Prime Esas Kazançları 16 Yaşından Büyükler İçin DÖNEMLER 16 Yaşından Küçükler İçin Günlük Aylık Günlük Aylık 01.07.2009-31.12.2009 Dönemi 11,55 TL 346,50 TL 9,83 TL 294,90 TL 01.01.2009-30.06.2009 Dönemi 11,10 TL 333.00 TL 9,45 TL 283,50 TL 01.07.2008-31.12.2008 Dönemi 10,65 YTL 319,50 YTL 9,01 YTL 270,30 YTL 01.01.2008-31.12.2008 Dönemi 10,14 YTL 304,20 YTL 8,59 YTL 257,70 YTL 01.07.2007-31.12.2007 Dönemi 9,75 YTL 292,50 YTL 8,19 YTL 245,70 YTL 01.01.2007-30.06.2007 Dönemi 9,38 YTL 281,40 YTL 7,95 YTL 238,50 YTL ÜCRETLİLERDE VERGİ İNDİRİMİ UYGULANMASINDA ESAS ALINAN TARİFE 3600 Yeni Türk Lirasına Kadar %8 7200 Yeni Türk Lirasının 3.600 Yeni Türk Lirası İçin % 8 Aşan kısmı için %6 7200 Yeni Türk Lirasından fazlasının 7200 YTL’si İçin % 7 Aşan kısmı için % 4’ü ARIZI KAZANÇLARA İLİŞKİN İSTİSNA (GVK md. 82) 2009 Takvim Yılı gelirlerine uygulanmak üzere 17.900 SSK YEMEK MUAFİYETİ SİGORTA PRİMLERİNİN HESABINA ESAS TUTULACAK KAZANÇLARIN AYLIK TUTARININ TESPİTİNDE NAZARA ALINMAYACAK OLAN YEMEK PARASI İLE ÇOCUK VE AİLE ZAMLARININ GÜNLÜK VE AYLIK TUTARLARININ TESPİTİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (29/01/2004 Tarih ve 25361 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanmıştır.) Amaç: Madde l- Bu tebliğin amacı, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 06.08.2003 tarihli, 25191 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4958 sayılı Kanunla değişik 77’nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince sigorta primi kesilmeyecek ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek olan yemek paraları ile çocuk ve aile zamlarının ne şekilde hesaplanacağına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam Madde 2- Bu tebliğ, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun prime esas kazançlar başlığı altında yer alan 77’nci maddesi gereğince sigorta primi kesilmeyecek olan yemek parası ile çocuk ve aile zamlarının günlük ve aylık miktarlarının işverenlerce ne şekilde hesaplanacağına ilişkin kuralları kapsar. Dayanak Madde 3- Bu tebliğin dayanağı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 29.07.2003 tarihli, 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile değişik 77’nci maddesidir. 67 [PRATİK BİLGİLER] Uygulama Madde 4- 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 77’nci maddesinin ikinci fıkrasında, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, yolluklar, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, ayni yardımlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamlarının sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançların aylık tutarının tespitinde nazara alınmayacağı, bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemelerin prime tabi tutulacağı öngörülmüştür. Kanunda yapılan bu düzenleme karşısında; a- Yemek Paralan, 506 sayılı Kanunun yukarıda açıklanan madde hükmünün uygulanmasında, sigortalılara yemek parası adı altında yapılan ödemelerin işyerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla fiilen çalışılan gün sayısı dikkate alınarak 16 yaşından büyükler için her yıl belirlenen günlük asgari ücretin %6’sının yemek verilecek olan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak miktarının aylık sigorta primine esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaması, dolayısıyla bu tutardan sigorta primi kesilmemesi, b- Çocuk Zammı, Sigortalıya çocuk zammı adı altında yapılan ödemelerden iki çocuğa kadar (iki çocuk dahil) çocukların 18 yaşını, orta öğretim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğretim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olmaları şartıyla veya çalışamayacak durumda malul bulunan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan erkek çocukları ile yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocukları için, sigortalının hizmet akdinin devam etmesi şartıyla fiilen çalışmasının olup olmadığı üzerinde durulmaksızın iki çocuğu geçmemek kaydıyla çocuk başına her yıl 16 yaşından büyükler için belirlenen aylık asgari ücretin %2’si oranındaki tutarının aylık sigorta primine esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaması, yani bu miktarlardan sigorta primi kesilmemesi, c- Aile Zammı, Sigortalılara aile zammı adı altında yapılacak ödemelerin, sigortalının hizmet akdinin devam etmesi şartıyla fiilen çalışmasının olup olmadığı üzerinde durulmaksızın, sigortalının eşinin herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmaması ve buralardan gelir veya aylık almaması durumunda, her yıl 16 yaşından büyükler için belirlenen aylık asgari ücretin %10’u oranındaki tutarının aylık sigorta primine esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaması, dolayısıyla söz konusu miktardan sigorta primi kesilmemesi, Uygun görülmüştür. Yemek Paralan, Çocuk ve Aile Zamlarının Yıllık Ödenmesi Madde 5- Sigortalılara yemek parası ile çocuk ve aile zamlarının yıllık olarak bir defada ödenmesi halinde bunların 4’üncü maddeye göre bulunacak aylık tutarının 12 katını geçmemesi şartıyla defaten yapılan bu ad altındaki yıllık ödemeler de sigorta priminden muaf tutularak, sigorta primi kesilmeyecektir. Kazançların Sigorta Primine Esas Kazanç Alt Sınırının Altında Kalması Madde 6- Uygulama başlığı altında 4’üncü maddede ne şekilde hesaplanacağı belirtilen yemek parası ile çocuk ve aile zamlarının, sigorta primine esas kazanç toplamından indirilmesinden sonra geriye kalan sigorta primi kesilecek kazançlar toplamının, prime esas kazanç alt sınırının altında kalması halinde, 506 sayılı Kanunun 78’inci maddesi gereğince sigorta primine esas kazanç alt sınırının altında sigorta primi ödenemeyecek olması nedeniyle sigorta primine esas kazanç altı sınırı ile sigortalının kazancı arasındaki fark tutara ilişkin sigorta primlerinin tümünün işverence karşılanması gerekmektedir. Yürürlük Madde 7- Bu tebliğ 01.01.2004 tarihi itibariyle yürürlüğe girer. Yürütme Madde 8- Bu tebliğ hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür. 68 [PRATİK BİLGİLER] SSK PRİMİNE TABİ OLAN-OLMAYAN KAZANÇLAR SIRA NO PRİME TABİ -DEĞİL (+ / -) HANGİ AYDA PRİME TABİ TUTULDUĞU + Hak Edilen Ay a) Zaman birimine göre ücret + Hak Edilen Ay aa) Hafta tatili ücreti + Hak Edilen Ay ab) Ulusal Bayram-Genel tatil ücreti + Hak Edilen Ay ac) Fazla çalışma- Fazla Mesai ücreti + Hak Edilen Ay ad) Yıllık ücretli izin ücreti + Hak Edilen Ay ae) Cumartesi günü ücreti + Hak Edilen Ay b) İşbirimi esasına göre ücret + Hak Edilen Ay ba) Yüzde usulüyle alınan ücret + Hak Edilen Ay bb) Profesyonel futbolcuya ödenen ücret + Hak Edilen Ay bc) Transfer ücreti + Hak Edilen Ay bd) Transfer verimi ücreti + Hak Edilen Ay c) Götürü ücret + Hak Edilen Ay d) Belirsiz zaman ve miktar üzerinden ödenen ücret + Hak Edilen Ay da) Hazırlama ücreti + Hak Edilen Ay db) Tamamlama ücreti + Hak Edilen Ay dc) Temizleme ücreti + Hak Edilen Ay - Kardan hisse şeklinde ödenen ücret + Hak Edilen Ay - Komisyon ücreti + Hak Edilen Ay a) Primler + Ödendiği Ay aa) Yıpranma tazminatı, + Ödendiği Ay ab) Özel hizmet tazminatı, + Ödendiği Ay ac) Yabancı dil tazminatı + Ödendiği Ay ad) Vardiya ve ağır vasıta tazminatı, + Ödendiği Ay ae) İmza zorunluluğu tazminatı + Ödendiği Ay af) Seyyar görev tazminatı, + Ödendiği Ay ag) Tabii afet yardımı + Ödendiği Ay ah) Nakit ödenen kira yardımı, + Ödendiği Ay aı) Nakit ödenen giyecek yardımı + Ödendiği Ay ai) Nakit ödenen yakacak yardımı, + Ödendiği Ay aj) Askerlik yardımı + Ödendiği Ay ak) Sünnet yardımı, + Ödendiği Ay al) Nakit ödenen taşıt yardımı + Ödendiği Ay am) Nakit ödenen ısıtma yardımı, + Ödendiği Ay an) Nakit ödenen elbise dikiş bedeli, + Ödendiği Ay ao) Nakit ödenen ayakkabı bedeli + Ödendiği Ay aö) Ek tazminat, + Ödendiği Ay ap) Yılbaşı parası, + Ödendiği Ay ar) Kreş ücreti + Ödendiği Ay as) Makam tazminatı, + Ödendiği Ay aş) İş riski zammı + Ödendiği Ay at) Bayram harçlığı + Ödendiği Ay b) İkramiye + Ödendiği Ay PRİME TABİ OLAN VE OLMAYAN KAZANÇLAR 1 Asıl Ücret 2 Ödeme şekil ve zamanına göre ücret çeşitleri 3 Ücretin eklentileri 69 [PRATİK BİLGİLER] 4 ba) Bayram ikramiyesi + Ödendiği Ay bb) Yılbaşı ikramiyesi + Ödendiği Ay bc) 6772 Sayılı Kanun gereğince ödenen ikramiye (2.ikramiye hariç) - bd) 6772 sayılı Kanun gereğince Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak ödenen ikramiye - be) 2448 sayılı Kanun gereğince ödenen ikramiye + - Jübile ikramiyesi - - Mesleki eğitim gören öğrencilere ödenen ikramiye - Ödendiği Ay c) Hakkı huzurlar (toplantı parası) - d) Eleman teminindeki güçlük zammı, kıdem zammı + Ödendiği Ay İdare veya kaza mercilerince verilen karar gereğince yapılan ödemeler + Ödendiği Ay a) Ücret niteliğinde olanlar + Hak Edilen Ay b) Ücretin eklentileri niteliğinde olanlar + Ödendiği Ay 5 Diğer ödemeler (20.7.1994 tarihli Resmi Gazete (7) Nolu tebliğ + Ödendiği Ay 6 Sigortalılara istirahatli iken ödenen ücretler + Hak Edilen Ay 7 Yıllık izin ücretleri (işkazaları ve meslek hast. hariç) + Ödendiği Ay 8 İzin harçlığı + Ödendiği Ay 9 Yolluklar - a) Personelin toplu halde işe gidip gelmesinde servis sağlanması - b) Personelin evinden işe gelip gitmesi için abonman bileti verilmesi (belgelenmesi koşulu ile) - c) Harcırahlar - 10 Çocuk zammı (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere) 11 Aile zammı (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere) - 12 Yemek Parası (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek miktarı aşmamak üzere) - a) İşyerinde personele yedirilen yemek, yoğurt v.b. - 13 Ölüm yardımı - 14 Doğum yardımı - 15 Evlenme yardımı - 16 Ayni yardımlar - a) Ayni konut tahsisi b) İşyerinde kullanılmak üzere havlu, sabun v.b. - 17 Geri ödemeli ücret avansları - 18 Kıdem tazminatı - 19 İhbar tazminatı - 20 Kasa/Mali sorumluluk tazminatı - SSK - Sigorta Primleri Daire Başkanlığı 70 [PRATİK BİLGİLER] KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZİ ORANLARI 01.01.2008 Tarihinden İtibaren…………………………………………… İŞ KANUNU İDARİ PARA CEZALARI 10 HAZİRAN 2003 TARİHİNDE YÜRÜRLÜĞE GİREN 4857 SAYILI İŞ KANUNUNDA YER ALAN İDARİ PARA CEZALARI (TL) SIRA KANUN CEZA NO. MADDESİ MADDESİ FİİL 2009 YILI CEZA MİKTARI (TL) (%12 YENİDEN DEĞERLEME ORANI KADAR ARTIRILMIŞTIR) AÇIKLAMA 98 Çalıştırılan her işçi için para cezasının kesinleşmesinden sonra bildirim yükümlülüğüne aykırılığın sürmesi halinde takip eden her ay için aynı miktar ceza 1 3 98 İşyerinin açılışını ve kapanışını bildirmemek, işyerini bildirme yükümlülüğüne aykırı davranmak. 2 5 99/a İşçilere eşit davranma ilkesine aykırı davranmak 98 Bu durumdaki her İşçi İçin 3 7 99/a Geçici İş İlişkisine ilişkin yükümlülüklere uymamak 98 Bu durumdaki her İşçi İçin 4 8 99/b Çalışma koşullarına ilişkin belgeyi vermemek 98 Bu durumdaki her İşçi İçin 5 14 99/b Çağrı üzerine çalışma hükümlerine aykırı davranmak 98 Bu durumdaki her İşçi İçin 6 28 99/c İşten ayrılan işçiye Çalışma Belgesi vermemek, belgeye gerçeğe aykırı bilgi yazmak 403 Bu durumdaki her İşçi İçin 7 29 100 Madde hükmüne aykırı olarak işçi çıkartmak (toplu işçi çıkarma) 1.519 İşten çıkarılan her İşçi İçin 8 30 101 Özürlü ve Eski Hükümlü Çalıştırmamak 112 Çalıştırılmayan her özürlü ve eski hükümlü ve çalıştırılmayan her ay için 112 Bu durumdaki her İşçi ve her ay için 9 32 102/a Ücret ile bu kanundan doğan veya TİS’den yada iş sözleşmesinden doğan ücreti kasten ödememek veya eksik ödemek 11 37 102/b Ücret hesap pusulası düzenlememek 403 12 38 102/b Yasaya aykırı ücret kesme cezası vermek veya kesintinin sebep ve hesabını bildirmemek 403 10 39 102/a Asgari ücreti ödememek veya eksik ödemek 112 Bu durumdaki her İşçi ve her ay için 200 Bu durumdaki her İşçi İçin 14 41 102/c Fazla çalışma ücretini ödememek veya işçiye hak ettiği serbest zamanı altı ay içinde vermemek veya işçinin onayını almadan fazla çalışma yaptırmak 13 52 102/b Yüzde ile ilgili belgeyi temsilciye vermemek 403 15 56 103 Yıllık ücrelli izni yasaya aykırı şekilde bölmek, 200 Bu durumdaki her İşçi İçin 16 57 103 İzin ücretini yasaya aykırı şekilde ödemek veya eksik ödemek 200 Bu durumdaki her İşçi İçin 17 59 103 Sözleşmesi fesh edilen işçiye yıllık izin ücreti ödememek 200 Bu durumdaki her İşçi İçin 71 [PRATİK BİLGİLER] 18 60 103 Yıllık izin yönetmeliğinin esas usullerine aykırı olarak izni kullandırmamak veya eksik kullandırmak 19 63 104 Çalışma sürelerine ve buna dair yönetmelik hükümlerine uymamak 200 20 64 104 Telafi çalışması usullerine uymamak 1.012 Bu durumdaki her İşçi İçin 21 65 104 Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği düzenlemelerine uymamak 200 Bu durumdaki her İşçi İçin 22 68 104 Ara dinlenmesini uygulamamak 1.012 200 200 23 69 104 İşçileri geceleri 7.5 saatten fazla çalıştırmak, gece ve gündüz postalarını değiştirmemek 24 71 104 Çocukları çalıştırma yaşına ve çalıştırma yasağına aykırı davranmak 1.012 25 72 104 Yer ve sualtında çalıştırma yasağına uymamak 1.012 26 73 104 Çocuk ve genç işleri gece çalıştırmak veya ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmek 1.012 27 74 104 Doğum öncesi - sonrası sürelerde kadın işçiyi çalıştırmak veya ücretsiz izin vermemek 1.012 28 75 104 İşçi Özlük dosyasını düzenlememek 1.012 29 76 104 Çalışma sürelerine ilişkin yönetmeliklere muhalefet etmek 1.012 30 77 105/2 İş sağlığı ve güvenliği hükümlerine aykırı davranmak 1.120 224 31 78/1 105/1 İş sağlığı ve güvenliği tüzük ve yönetmeliklerine aykırı davranmak 32 78/2 105/2 Kurma izni ve işletme belgesi almadan işyeri açmak 1.120 33 79 105/2 Faaliyeti durdurulan işi izin almadan devam ettirmek, kapatılan işyerini izinsiz açmak 1.120 1.120 34 80 105/2 İş sağlığı ve güvenliği kurullarının kurulması ve çalıştırılması ile ilgili hükümlere aykırı davranmak 35 81 105/2 İşyeri hekimi çalıştırma ve işyeri sağlık birimi oluşturma yükümlülüklerine uymamak 1.120 105/2 İş güvenliği ile ilgili görevli mühendis veya teknik eleman görevlendirme yükümlülüğünü yerine getirmemek 500 105/3 Ağır ve tehlikeli işlerde 16 yaşından küçükleri çalıştırmak veya yönetmelikte gösterilen yaş kayıtlarına aykırı işçi çalıştırmak. 1.120 36 37 82 85 72 Bu durumdaki her İşçi İçin Alınmayan her iş sağlığı ve güvenligi önlemi için ve alınmayan önlemler oranında izleyen her ay için aynı miktar [PRATİK BİLGİLER] 38 86 105/4 Ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlar için sağlık raporu almamak 224 Bu durumdaki her işçi için 39 87 105/4 18 yaşından küçük işçiler için sağlık raporu almamak 224 Bu durumdaki her çocuk işçi için 40 88 105/5 Gebe ve emzikli kadınlar hakkındaki yönetmelik hükümlerine uymamak 1.120 41 89 105/5 İş sağlığı ve güvenliği yönetmeliklerine aykırı davranmak 1.120 42 90 106 İş ve işçi bulmaya aracılık faaliyetini İş-Kur’dan izin almadan yürütmek 8.960 107/1-a Teftiş sırasında davete gelmemek, ifade ve bilgi vermemek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermemek, İş Müfettişlerinin 92/1.fıkrada yazılı görevlerini yapmak için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermemek ve bu yoldaki emir ve isteklerini geciktirmek, yerine getirmemek. 8.960 107/1-b İfade ve bilgilerine başvurulan işçilere işverenlerce telkinlerde veya kötü davranışlarda bulunmak 8.960 İş Müfettişlerinin teftiş ve denetim görevlerinin yapılmasını ve sonuçlandırılmasını engellemek. 8.960 43 44 45 92/2 96/1 107/2 2-5088 Sayılı Kanuna göre; Yeni Türk Lirası cinsinden yapılan işlemlerde yarım Yeni Kuruşun üzerindeki değerler bir Yeni Kuruşa tamamlanır; yarım Yeni Kuruş ve altındaki değerler dikkate alınmaz. ÜCRETLERDE DAMGA VERGİSİ ORANI 16.08.1999 Tarihinden İtibaren %06 DEMİRBAŞ VE AMORTİSMAN SINIRI (VUK 388) Doğrudan Gider Yazılacak Demirbaş ve Peştemallıklar (01.01.2009 Tarihinden itibaren) 670,00 SSK TABAN VE TAVAN MATRAHLARI Taban (01.01.2009-30.06.2009 Tarihleri arası) 666,00 Tavan (01.01.2009-30.06.2009 Tarihleri arası) 4.329,00 Taban (01.07.2009-31.12.2009 Tarihleri arası) 693,00 Tavan (01.07.2098-31.12.2009 Tarihleri arası) 4.504,50 YEMEK YARDIMI MUAFİYETİ (GV) Hizmet Erbabına işverenlerce yapılan yemek yardımları istisna tutarı (2009) 73 10,00 [PRATİK BİLGİLER] AİLE VE ÇOCUK YARDIMLARI 01.01.2009 - 30.06.2009 (666,00) 26,64 YTL (SSK Açısından) 2 çocuk için yardım Aile yardımı 66,60 YTL olarak uygulanacak. (16 Yaşından Büyükler İçin Asgari Ücret x % 10) 13,38 YTL (Vergi Açısından) 1 çocuk için yardım Yemek Muafiyeti = Fiili Çalışılan Gün Sayısı x 1,33 (666,00/30=22,20x%6=1,33) 01.07.2009 - 31.12.2009 (693,00) 27,72 YTL (SSK Açısından) 2 çocuk için yardım Aile yardımı 66,60 YTL olarak uygulanacak. (16 Yaşından Büyükler İçin Asgari Ücret x % 10) 00,00 YTL (Vergi Açısından) 1 çocuk için yardım Yemek Muafiyeti = Fiili Çalışılan Gün Sayısı x 1,39 (693,00/30=22,20x%6=1,39) SGK Genelgesi,2009/2 KIDEM TAZMİNATI TAVANI Kıdem tazminatı tavanı için 01.01.2009 - 30.06.2009 2.260,05 01.07.2008 - 31.12.2008 2.173,18 01.01.2008 – 30.06.2008 2.087,92 01.01.2007 – 30.06.2007 1.960,69 01.07.2007 – 31.12.2007 2.030,19 01.07.2006 – 31.12.2006 (2006/10971 Sy. BKK) 1.857,44 01.01.2006 – 30.06.2006 1.770,63 01.07.2005 – 31.12.2005 1.727.15 01.01.2005 – 30.06.2005 1.648,90 01.07.2004 tarihinden 1.574.740.000.-TL 01.01.2004 tarihinden itibaren 1.485.430.000.-TL 01.07.2003 tarihinden itibaren 1.389.950.000.-TL 01.01.2003 tarihinden 1 KAPICI ÖZET MAAŞ HESABI 01.01 - 30.06.2008 01.07 - 31.12.2008 6 08,40 638,70 İşçi SSK Primi (%14) 85,18 89,42 İşsizlik Sigortası Primi ( %1) 6,08 6,39 Damga Vergisi ( %0.6) 0,00 0,00 517,14 542,89 Brüt ücreti Net Ücret GELİR VERGİSİ TARİFESİ (2009) 8.700 Türk Lirasına kadar %15 22.000 Türk Lirasının 8.700 TL.si için 1.305 TL, fazlası %20 50.000 Türk Lirasının 22.000 TL.si için 3.965 TL, fazlası %27 50.000 Türk Lirasından fazlasının 50.000 TL.si için 11.525 TL, fazlası %35 74 [PRATİK BİLGİLER] GELİR VERGİSİ TARİFESİ (2009) (ÜCRETLİLER) 8.700 Türk Lirasına kadar %15 22.000 Türk Lirasının 8.700 TL.si için 1.305 TL, fazlası %20 50.000 Türk Lirasının 22.000 TL.si için 3.965 TL, fazlası %27 50.000 Türk Lirasından fazlasının 50.000 TL.si için 11.525 TL, fazlası %35 YILLIK ÜCRETLİ İZİN Hizmet süresi Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) 14 Gün Hizmet Süresi Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara 20 Gün Hizmet süresi Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara 15 yıl ve daha fazla olanlar 26 Gün Onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi En az 20 Gün İHBAR BİLDİRİM SÜRELERİ Hizmet Süresi 6 aydan az sürmüş işçi için 2 hafta Hizmet Süresi 6 aydan 1.5 yılı kadar sürmüş işçi için 4 hafta Hizmet süresi 1.5 yıldan 3 yıla kadar sürmüş işçi için 6 hafta Hizmet süresi 3 yıldan fazla sürmüş işçi için 8 hafta SAKATLIK İNDİRİM ORANLARI I. Derece Sakatlar (Çalışma Gücünün Asgari %80’ini Kaybedenler) (2009) 670 II. Derece Sakatlar (Çalışma Gücünün Asgari %60’ini Kaybedenler) (2009) 330 III. Derece Sakatlar (Çalışma Gücünün Asgari %40’ini Kaybedenler) (2009) 160 50 VE DAHA FAZLA İŞÇİ ÇALIŞTIRILAN İŞYERLERİ İÇİN ÖZÜRLÜ, ESKİ HÜKÜMLÜ VE TERÖR MAĞDURU ÇALIŞTIRMA ORANLARI Özel Sektör Kamu Özürlü 3 4 Eski Hükümlü 2 2 Tercihe Bağlı Özürlü/Eski Hükümlü Oranı 0 --- Terör Mağduru 0 --- İŞSİZLİK SİGORTASI ORANLARI İşçi Payı 1 İşveren Payı 2 Devlet Payı 1 75 [PRATİK BİLGİLER] KAMU LOJMAN KİRALARI MİLLİ EMLAK GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 321) Maliye Bakanlığından: (07.01.2009 tarih ve 27103 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.) 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu kapsamındaki konutların aylık kira bedellerinin aşağıdaki şekilde belirlenmesi uygun görülmüştür. 1) Yurt içinde bulunan kamu konutlarından aylık her bir metrekare için; 15/01/2009’dan itibaren a) Kerpiç, ahşap, bağdadi ve benzeri konutlarda, 0,85 TL/m2 b) Kalorifersiz konutlarda, 1,32 TL/m2 c) Kaloriferli konutlarda, 1,74 TL/m2 Kira bedeli alınır. 2) Kira bedeline yapılacak ilaveler; Belirlenen kira bedellerine ek olarak aylık her bir metrekare için aşağıda belirtilen tutarlarda ilave kira bedeli alınır. A) Kaloriferci, kapıcı ya da her ikisinin de kamu kurum ve kuruluşlarınca karşılandığı konutlardan, 0,17 TL/m2 B) Elektrik ve su bedellerinin tespitinde kurumlarca yapılan gerçek giderlerin dikkate alınarak, kullanıcılarından tahsil edilmesi esas olup; sayaçların ayrılmasının mümkün olmaması nedeniyle elektrik, su ya da her ikisinin de hizmet binası veya fabrika tesislerinden karşılandığı konutlardan; a) Elektrik sayacının ayrılmasının mümkün olmaması halinde, 0,38 TL/m2 b) Su sayacının ayrılmasının mümkün olmaması halinde, 0,38 TL/m2 c) Elektrik ve su sayacının her ikisinin de ayrılmasının mümkün olmaması halinde, 0,77 TL/m2 d) Konutlarda kullanılan suyun, şehir şebekesi dışında su kaynaklarından (kuyu, artezyen, kaynak suyu vb.) karşılanıyor olması halinde, 0,19 TL/m2 İlave kira bedeli tahsil edilir. 3) Yakıtı kurum tarafından tedarik edilen konutlarda; Yakıt maliyetlerindeki artışlar dikkate alınarak, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu kapsamındaki kurum ve kuruluşların yurt içindeki kaloriferli konutlarından, yakıtı kurum tarafından tedarik edilenlerde oturanlardan, her bir metrekare için 15.01.2009 tarihinden itibaren 0,77 TL/m2 yakıt bedeli tahsil edilir. Ancak, kurum ve kuruluşlar, yakıt maliyetlerini dikkate alarak gerekli gördükleri takdirde, bu bedelin üzerinde yakıt bedeli tahsil edebilirler. Ayrıca, yakıtı kurumlarca tedarik edilen kamu konutlarında, ortak kullanım alanlarındaki aydınlatma, elektrik, su, gaz, otomat ve benzeri giderlerin zorunlu nedenlerle kurumlarca karşılanıyor olması halinde, bu giderler karşılığında kira ve yakıt bedellerine ek olarak her bir metrekare başına 15.01.2009 tarihinden itibaren 0,07 TL/m2 tahsil edilir. 4) Kira bedellerinin hesaplanması; Bu Genel Tebliğin l’inci maddesinde belirtilen kira birim bedellerine 294 sıra no.lu Milli Emlak Genel Tebliğinde belirtilen esaslar uygulanmak suretiyle aylık kira bedelleri hesaplanır. 5) Kaldırılan Hükümler; 31.12.2007 tarih ve 26743 (3.mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 317 sıra no.lu Milli Emlak Genel Tebliği yürürlükten kaldırılmıştır. Tebliğ olunur. MESKEN KİRA GELİRLERİNDE İSTİSNA 2009 Yılı İstisna Tutarı 2.600,00 2008 Yılı İstisna Tutarı 2.400,00 2007 Yılı İstisna Tutarı 2.300,00 76 [PRATİK BİLGİLER] YAZAR KASA FİŞİ KESME SINIRI Perakende Satış Fişi ve Yazar Kasa Fişi Düzenleme Sınırı ( 01.01.2009) 670,00 KİRA STOPAJI ORANI Kiralarda stopaj (01.01.2007 den itibaren) % 20 GEÇİCİ VERGİ ORANLARI Gelir Vergisi Mükelleflerinde (2006 I. Dönemden itibaren) 15 Kurumlar Vergisi Mükelleflerinde (2006 II. Dönemden itibaren) 20 USULSÜZLÜK CEZALARI (VUK. Madde 388) MADDE 352- Usulsüzlük Dereceleri Ve Cezaları (Kanun Bağlı Cetvel) Birince Derece Usulsüzlükler 1- Sermaye şirketleri 89 2- Sermaye şirketi dışında kalan birinci sınıf tüccarlar ve serbest meslek erbabı 56 3- İkinci sınıf tüccarlar 28 4- Yukarıdakiler dışında kalıp beyanname usulüyle gelir vergisine tabi olanlar 14 5- Kazancı basit usulde tespit edilenler 7,60 6- Gelir vergisinden muaf esnaf 3,50 İkinci Derece Usulsüzlükler 1-Sermaye şirketleri 50 2-Sermaye şirketi dışında kalan birinci sınıf tüccarlar ve serbest meslek erbabı 28 3-İkinci sınıf tüccarlar 14 4-Yukarıdakiler dışında kalıp beyanname usulüyle gelir vergisine tabi olanlar 7,60 5-Kazancı basit usulde tespit edilenler 3,50 6-Gelir vergisinden muaf esnaf 2 YENİDEN DEĞERLEME ORANLARI 2008 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:387) % 12 2007 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:377) % 7.2 2006 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:363) % 7.8 2005 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:353) % 9.8 2004 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:341) % 11.2 2003 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:325) % 28.5 2002 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:310 % 59.0 2001 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:301) % 53.2 2000 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:288) % 56.0 1999 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:279) % 52.1 1998 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:267) % 77.8 1997 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:259) % 80.4 1996 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:252) % 72.8 1995 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:245) % 99.5 1994 yılı yeniden değerleme oranı (VUK genel tebliği No:233) % 107.6 77 [PRATİK BİLGİLER] FATURA KULLANMA MECBURİYETİ (VUK Md. 232) Fatura Kullanma Mecburiyeti 670,00 BİLANÇO HESABI ESASINA GÖRE DEFTER TUTMA HADLERİ (VUK Md. 177) Yıllık Alış Tutarı 119.000 Yıllık Satış Tutarı 168.000 Gayrisafi İş Hasılatı ile Yıllık Satış Tutarı Toplamı 67.000 İş Hasılatının Beş Katı ile Yıllık Satış Tutarının Toplamı 119.000 EN AZ CEZA HADDİ (VUK Md.343) Damga Vergisinde 7,60 Diğer Vergilerde 16,00 TAHAKKUKTAN VAZGEÇME (VUK Mükerrer Md. 115) Tahakkuktan Vazgeçme 17,90 YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE GECİKME ZAMMI 21.04.2006 Tarihinden itibaren 2006/10302 Sayılı BKK Uyarınca % 2,5 02.03.2005 Tarihinden itibaren 2005/8551 Sayılı BKK Uyarınca %3 12.11.2003 Tarihinden itibaren 2003/6345 Sayılı BKK Uyarınca %4 31.01.2002 Tarihinden itibaren 2001/3550 Sayılı BKK Uyarınca %7 29.03.2001 Tarihinden itibaren 2001/21785 Sayılı BKK Uyarınca % 10 02.12.2000 Tarihinden itibaren 2000/1555 Sayılı BKK Uyarınca %5 21.01.2000 Tarihinden itibaren 2000/7 Sayılı BKK Uyarınca %6 09.07.1998-20.01.2000 Tarihleri arasında 98/11331 Sayılı BKK Uyarınca % 12 01.02.1996-08.07.1998 Tarihleri arasında 96/7798 Sayılı BKK uyarınca % 15 31.08.1995-31.01.1996 Tarihleri arasında 95/7138 Sayılı BKK Uyarınca % 10 08.03.1994 - 30.08.1995 Tarihleri arasında 94/5335 Sayılı BKK. Uyarınca % 12 YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE TECİL FAİZİ 28.04.2006 Tarihinden itibaren (438 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %2 04.03.2005 Tarihinden itibaren (434 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %2,5 22.11.2003 Tarihinden itibaren (429 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %3 02.02.2002 Tarihinden itibaren (421 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %5 29.03.2001 Tarihinden itibaren (416 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %6 21.12.2000 Tarihinden itibaren (412 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %3 25.01.2000 Tarihinden itibaren (409 Seri No.lu Tahsilat Genel Tebliği) %4 10.07.1998-24.01.2000 Tarihleri arası (402 Seri No.lu Tahsilat G.Tebliği) %8 22.10.1996-09.07.1998 Tarihleri arası (397 Seri Nolu Tahsilat G.Tebliği) %10 BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OLAN İLLER LİSTESİ Adana Bursa Eskişehir Adapazarı (Sakarya) Diyarbakır G.Antep Kayseri Mersin Ankara Erzurum İstanbul Kocaeli (İzmit) Samsun Antalya 78 İzmir Konya [PRATİK BİLGİLER] FATURA VE BENZERİ EVRAK VERİLMEMESİ VE ALINMAMASI İLE DİĞER ŞEKİL USUL HÜKÜMLERİNE UYULMAMASI SONUCU KESİLECEK CEZA MİKTARLARI VUK Madde - 353 01.01.2009 Tarihi İtibariyle KONUSU CEZA MİKTARI 1 - Fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu verilmemesi, alınmaması 160.-TL - Bir Takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin olarak kesilecek toplam ceza 76.000.-TL 2 - Perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihaz fişi, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığı’nca düzenleme zorunluluğu getirilen belgelerin düzenlenmemesi, kullanılmaması veya bulundurulmaması 160.-TL - Her bir belge nev’ine ilişkin bir takvim yılı içinde kesilecek toplam ceza 7.600.-TL - Her bir belge nev’ine ilişkin bir takvim yılı içinde kesilecek toplam ceza 76.000.-TL 4 - Maliye Bakanlığı’nca tutulma ve günü gününe kayıt edilme mecburiyeti getirilen defterlerin; bulundurulmaması, günü gününe kayıt yapılmaması, yetkililere ibraz edilmemesi ile levha bulundurma ve asma mecburiyetine uyulmaması 160.-TL 5 - İşyeri kapatma cezası uygulanmak üzere kapatma kararı verilen mükelleflere (5228 sayılı Kanunun 60/1-c maddesiyle 31/07/2004 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır.) 6 - Belirlenen muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolara ilişkin usul ve esaslar ile muhasebeye yönelik bilgisayar programlarının üretilmesine ilişkin kural ve standartlara uyulmaması 3.500.-TL 7 - Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerce yapılacak işlemlerde kullanılma zorunluluğu getirilen vergi numarasını kullanmaksızın işlem yapanlara 190.-TL 8 - Belge basımı ile ilgili bildirim görevini tamamen veya kısmen yerine getirmeyen matbaa işletmecilerine 560.-TL 9 - 4358 sayılı Kanun uyarınca vergi kimlik numarası kullanma zorunluluğu getirilen kuruluşlardan yaptıkları işlemlere ilişkin bildirimleri, belirlenen standartlarda ve zamanda yerine getirmeyenlere 760.-TL 10 - 127’nci maddenin (d) bendi uyarınca Maliye Bakanlığı’nın özel işaretli görevlisinin ikazına rağmen durmayan aracın sahibi adına 560.-TL SSK İDARİ PARA CEZALAR İDARİ PARA CEZASI UYGULANACAK FİİLLER UYGULANACAK CEZA CEZA TUTARI (YTL.) 1.1.200830.6.2008 CEZA TUTARI (YTL.) 1.7.200831.12.2008 İşyeri bildirgesinin yasal süresi içinde verilmemesi 1 a) Bilanço esasına göre defter tutanlara Üç aylık asgari ücret 1.825 1.916 b) Bilanço esası dışında defter tutanlara İki aylık asgari ücret 1.216 1.277 c) Defter tutmakla yükümlü olmayanlara Bir aylık asgari ücret 608 638 608 638 1.216 1.277 2 Sigortalı işe giriş bildirgesinin yasal süresi içinde kuruma Aylık asgari ücret verilmemesi (her bir sigortalı için) 3 Çalışma izni olmayan sigortalının işe giriş bildirgesinin yaAylık asgari ücretin iki katı sal süresi içinde kuruma verilmemesi, her bir sigortalı için, Aylık prim ve hizmet belgesinin takip eden ayın sonuna kadar verilmemesi halinde her bir fiil için 4 a) Belgenin asıl nitelikte olması halinde, Belgede kayıtlı siAylık asgari ücretin 1/5 ‘i gortalı sayısı başına, (aylık asgari ücreti geçmemek üzere) b) Belgenin ek nitelikte olması halinde: - Kuruma verilmiş Aylık asgari ücretin 1/8 ‘i olan her bir ek belge için - Ek belge Kurumca re’sen düzenlenmişse Aylık asgari ücretin üç katı 79 121 127 76 1.825 79 1.916 [PRATİK BİLGİLER] c) - Mahkeme kararı ile veya denetim elemanlarınca yapılan tespitler sonucunda ya da kamu kurum ve kuruluşları tarafından düzenlenen belgelerden hizmetleri veya kazançları Kuruma bildirilmediği veya eksik bildirildiği saptanan sigor- Aylık asgari ücretin üç katı talılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, şverence düzenlenip düzenlenmediği üzerinde durulmaksızın, - Sigorta müfettişi tarafından veya serbest muhasebeci mali Aylık asgari ücretin üç katı müşavir ve yeminli mali müşavirlerce düzenlenen raporlara istinaden Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik şçilik tutarının maledildiği aylardan dolayı, 1.825 1.916 1.825 1.916 Yazılı ihtara rağmen işyeri kayıtlarının 15 gün içinde mücbir sebep olmaksızın ibraz edilmemesi fiil tarihindeki aylık asgari ücretin 12 katı 7.300 7.664 5 b) Bilanço esası dışında, bir kanun hükmü gereğince defter fiil tarihindeki aylık asgari tutanlara ücretin 6 katı 3.650 3.832 c) Herhangi bir kanun hükmü gereğince defter tutmakla yü- fiil tarihindeki aylık asgari kümlü olmayanlara ücretin 3 katı 1.825 1.916 a) Bilanço esasına göre defter tutanlara İbraz edilen kayıtların yönetmelikle belirlenen usul ve esaslara uygun olmaması halinde, her bir geçersizlik hali için Kayıtların ibraz edilmemesi a) Bilanço esasına göre defter tutanlar (aylık asgari ücretin üzerine uygulanan miktar12 katını aşmamak üzere) ları aşmamak kaydıyla aylık asgari ücretin yarısı 304 319 Kayıtların ibraz edilmemesi 6 b) Bilanço esası dışında defter tutanlar (aylık asgari ücretin üzerine uygulanan miktar6 katını aşmamak üzere) ları aşmamak kaydıyla aylık asgari ücretin yarısı 304 319 Kayıtların ibraz edilmemesi c) Defter tutmakla yükümlü olmayanlar (aylık asgari ücre- üzerine uygulanan miktartin 3 katını aşmamak üzere) ları aşmamak kaydıyla aylık asgari ücretin yarısı 304 319 Kanun 79’uncu maddesinin 4’üncü fıkrası uyarınca, sigortalıların adını, soyadını, sigorta sicil numarasını ve çalıştığı süreyi gösteren Kurumca onaylı belgenin yönetmelikte beFiil tarihindeki aylık asgari 7 lirlenen sürede işyerine asılmaması (Aylık prim ve hizmet ücretin 2 katı belgesini internet ortamında gönderen işverenler bilgisayardan aldıkları çıktıyı asmak suretiyle bu yükümlülüğü yerine getirirler.) 1.216 1.277 İşçi veya geçindirmekle yükümlü olduklarına muayene için (vizite kağıdı, altı aylık sağlık belgesi gibi) gerekli belge- Fiil tarihindeki aylık asgari 8 lerin Kurumca yapılacak ihtara rağmen 3 gün içinde veril- ücret kadar memesi 608 80 [PRATİK BİLGİLER] TEVKİFAT ORANLARI GELİR VERGİSİ KANUNU MADDE 94 (29/12/2006 Tarih Ve 26391 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanmıştır.) Karar Sayısı : 2006/11449 20/12/2006 TARİHLİ VE 2006/11449 SAYILI KARARNAMENİN EKİ KARAR MADDE 1 – 10/12/2003 tarihli ve 2003/6577 sayılı Kararnamenin eki Kararın 1’inci maddesinin 2/b, 3, 4, 5 ve 13/b numaralı bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “2. Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (Noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç); b) Diğerlerinden % 20, 3. 42’nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara ödenen istihkak bedellerinden % 3, 4. Dar mükellefiyete tabi olanlara, telif ve patent haklarının satışı dolayısıyla yapılan ödemelerden % 20, 5. a) 70’inci maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden % 20, b) Vakıflar ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden % 20, c) Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden % 20, 13. Esnaf muaflığından yararlananlara mal ve hizmet alımları karşılığında yapılan ödemelerden, b) Hurda mal alımları için % 2” MADDE 2 – Bu Karar 1/1/2007 tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – Bu Karar hükümlerini Maliye Bakanı yürütür. DEĞERLİ KAĞIT BEDELLERİ Değerli Kağıdın Cinsi 1 - Noter kağıtları: a) Noter kağıdı b) Beyanname c) Protesto, vekaletname, re’sen senet 2 - (Mülga:30/12/2004-5281/14.md) 3 - Pasaportlar 4 - Yabancılar için ikamet tezkereleri 5 - (Mülga:30/12/2004-5281/14.md) 6 - Nüfus cüzdanları 7 - Aile cüzdanları 8 - (Mülga:30/12/2004-5281/14.md) 9 - Sürücü belgeleri 10 - Sürücü çalışma belgeleri (karneleri) 11 - Motorlu araç trafik belgesi 12 - Motorlu araç tescil belgesi 13 - İş makinesi tescil belgesi 14 - Banka çekleri (Her bir çek yaprağı) Bedel (TL) 4.90 4.90 9.80 135,00 135,00 4.50 45,00 60,00 60,00 60,00 45,00 45,00 3,00 81 [PRATİK BİLGİLER] DAMGA VERGİSİNE TABİ KAĞITLAR DAMGA VERGİSİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 51) Maliye Bakanlığından: (23.12.2008 tarih ve 27089 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.) 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun(1) mükerrer 30’uncu maddesinin 5281 sayılı Kanunun(2) 6’ncı maddesiyle değişik birinci fıkrasında, “...Her takvim yılı başından geçerli olmak üzere önceki yılda uygulanan maktu vergiler (Maktu ve nispi vergilerin asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dahil) o yıl için tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılır. Bu suretle hesaplanan vergi tutarlarının 10 Yeni Kuruşa kadarki kesirleri dikkate alınmaz.” denilmiş, 14’üncü maddesinin 5281 sayılı Kanunun 43/2’nci maddesiyle değişik birinci fıkrasında ise, “Kağıtların Damga Vergisi bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı nispet veya miktarlarda alınır. Şu kadar ki her bir kağıt için hesaplanacak vergi tutarı (1) sayılı tabloda yer alan sınırlamalar saklı kalmak üzere 800 bin Yeni Türk Lirasını aşamaz. Bir önceki yılda uygulanan bu azami tutar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, o yıl için tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılır.” hükmü yer almıştır. 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanunun(3) 1’inci maddesiyle Bakanlar Kurulu’na verilen yetkiye istinaden, 4/4/2007 tarihli ve 2007/11963 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1/1/2009 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin para birimi olan Yeni Türk Lirası ve Yeni Kuruşta yer alan “Yeni” ibareleri kaldırılmıştır. Bakanlığımızca 2008 yılı için yeniden değerleme oranı % 12 (oniki) olarak tespit edilmiş ve 387 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği(4) ile ilan edilmiş bulunmaktadır. Buna göre, 488 sayılı Kanunun mükerrer 30’uncu maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alan ve 50 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği(5) ile tespit edilen maktu vergiler (maktu ve nispi vergilerin asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dahil), yeniden değerleme oranında artırılmış ve 1/1/2009 tarihinden itibaren uygulanacak miktarları Tebliğ ekindeki (1) sayılı tabloda gösterilmiştir. Diğer taraftan, anılan Kanunun 14’üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan her bir kağıttan alınacak damga vergisine ilişkin üst sınır yeniden değerleme oranında artırılmış ve 1/1/2009 tarihinden itibaren 1.136.904,10 Türk Lirası olmuştur. Tebliğ olunur. (1) SAYILI TABLO Damga Vergisine Tabi Kağıtlar I. Akitlerle ilgili kağıtlar A. Belli parayı ihtiva eden kağıtlar: 1. Mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknameler (Binde 7,5) 2. Kira mukavelenameleri (Mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden) (Binde 1,5) 3. Kefalet, teminat ve rehin senetleri (Binde 7,5) 4. Tahkimnameler ve sulhnameler (Binde 7,5) 5. Fesihnameler (Belli parayı ihtiva eden bir kağıda taalluk edenler dahil) (Binde 1,5) 6. (Değişik: 5766/10-b md.) (Yürürlük: 6.6.2008) Karayolları Trafik Kanunu uyarınca kayıt ve tescil edilmiş ikinci el araçların satış ve devrine ilişkin sözleşmeler (Binde 1,5) B. Belli parayı ihtiva etmeyen kağıtlar: 1. Tahkimnameler 2. Sulhnameler 3.Turizm işletmeleri ile seyahat acentelerinin aralarında düzenledikleri kontenjan sözleşmeleri (Belli parayı ihtiva edenler dahil) II. Kararlar ve mazbatalar 1. Meclislerden, resmi heyetlerden ve idari davalarla ilgili olmayarak Danıştaydan verilen mazbata, ilam ve kararlarla hakem kararları: a) Belli parayı ihtiva edenler b) Belli parayı ihtiva etmeyenler 2. (Değişik: 5766/10-c md.) (Yürürlük: 6.6.2008) İhale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararları 1. Ticari ve mütedavil senetler: a) Emtia senetleri: aa) Makbuz senedi (Resepise) ab) Rehin senedi (Varant) (25,40 TL) (25,40 TL) (142,00 TL) (Binde 7,5) (25,40 TL) (Binde 4,5) III. Ticari işlemlerde kullanılan kağıtlar 82 (9,00 TL) (5,40 TL) [PRATİK BİLGİLER] ac) İyda senedi ad) Taşıma senedi b) Konşimentolar c) Deniz ödüncü senedi d) İpotekli borç senedi, irat senedi 2. Ticari belgeler: a) Menşe ve Mahreç şahadetnameleri b) Resmi dairelere ve bankalara ibraz edilen bilançolar ve işletme hesabı özetleri: ba) Bilançolar bb) Gelir tabloları bc) İşletme hesabı özetleri c) Barnameler d) Tasdikli manifesto nüshaları e) Ordinolar f) Gümrük idarelerine verilen özet beyan formları IV. Makbuzlar ve diğer kağıtlar 1. Makbuzlar: a) Resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtlar b) Maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (Ek: 5766/10-ç md.) (Yürürlük: 6.6.2008) (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtlar c) Ödünç alınan paralar için verilen makbuzlar veya bu mahiyetteki senetler d) İcra dairelerince resmi daireler namına şahıslara ödenen paralar için düzenlenen makbuzlar 2. Beyannameler (Bu beyannamelerin sadece bir nüshası vergiye tabidir): a) Yabancı memleketlerden gelen posta gönderilerinin gümrüklenmesi için postanelerce gümrüklere verilen liste beyannamelerde yazılı her gönderi maddesi için b) Vergi beyannameleri: ba) Yıllık gelir vergisi beyannameleri bb) Kurumlar vergisi beyannameleri bc) Katma değer vergisi beyannameleri bd) Muhtasar beyannameler be) Diğer vergi beyannameleri (damga vergisi beyannameleri hariç) c) Gümrük idarelerine verilen beyannameler d) Belediye ve il özel idarelerine verilen beyannameler e) Sosyal güvenlik kurumlarına verilen sigorta prim bildirgeleri 3. Tabloda yazılı kağıtlardan aslı 1,00 Türk Lirasından fazla maktu ve nispi vergiye tabi olanların resmi dairelere ibraz edilecek özet, suret ve tercümeleri 1 2 3 4 5 (1,10 TL) (0,50 TL) (5,40 TL) (Binde 7,5) (Binde 7,5) (9,00 TL) (19,60 TL) (9,60 TL) (9,60 TL) (1,10 TL) (4,00 TL) (0,50 TL) (4,00 TL) (Binde 7,5) (Binde 6) (Binde 6) (Binde 6) (0,50 TL) (25,40 TL) (33,90 TL) (16,90 TL) (16,90 TL) (16,90 TL) (33,90 TL) (12,50 TL) (12,50 TL) (0,50 TL) 11/7/1964 tarihli ve 11751 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 31/12/2004 tarihli ve 25687 (3. Mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 31/1/2004 tarihli ve 25363 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 20/11/2008 tarihli ve 27060 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 26/12/2007 tarihli ve 26783 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 83 [PRATİK BİLGİLER] REESKONT VE AVANS İŞLEMLERİNDE UYGULANAN FAİZ ORANLARI TCMB Reeskont ve avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları YÜRÜRLÜK TARİHİ İSKONTO ORANI (%) 01.01.1990 40 45 20.09.1990 43 48,25 23.11.1990 45 50,75 15.02.1991 48 54,50 27.01.1994 56 65 21.04.1994 79 98 12.07.1994 70 85 27.07.1994 63 75 01.10.1994 55 64 10.06.1995 52 60 01.08.1995 50 57 02.08.1997 67 80 30.12.1999 60 70 17.05.2002 55 64 14.06.2003 50 57 08.10.2003 43 48 15.06.2004 38 42 13.01.2005 32 35 25.05.2005 28 30 20.12.2005 23 25 20.12.2006 27 29 28.12.2007 25 27 84 AVANS FAİZ ORANI (%) [PRATİK BİLGİLER] VUK’DA KANUNİ VE İDARİ SÜRELER Vergi Usul Kanununda Kanuni ve İdari Süreler Kanuni ve İdari süreler: Madde 14- (Değişik: 23/06/1982-2686/3 md.) Vergi muamelelerinde süreler vergi kanunları ile belli edilir. Kanunda açıkça yazılı olmayan hallerde 15 günden aşağı olmamak şartıyla bu süreyi, tebliği yapacak olan idare belirler ve ilgiliye tebliğ eder. Mücbir (zorlayan) Sebeplerle gecikme: Madde 15- 13’üncü maddede yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin bulunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar süreler işlemez. Bu takdirde tarh zamanaşımı işlemeyen süreler kadar uzar. Bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat veya tevsik edilmesi lazımdır. Ölüm halinde sürenin uzaması: Madde 16- (Değişik: 23/06/1982 - 2686/4 md.) Vergi kanunlarında hüküm bulunmayan hallerde ölüm dolayısıyla mirasçılara geçen ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme sürelerine üç ay eklenir. Mühlet verme: Madde 17- Zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine müteallik (ilgili) ödevleri süresi içinde yerine getiremiyecek olanlar, kanuni sürenin bir katını geçmemek üzere, Maliye Bakanlığınca münasip (uygun) bir mühlet (süre) verilebilir. Bu mühletin verilebilmesi için: 1- Mühlet isteyen, sürenin bitmesinden evvel yazı ile istemde bulunmalıdır. 2- İstemde gösterilen mazeret, mühlet verecek makam tarafından kabule layık görülmelidir. 3- Mühletin verilmesi halinde verginin alınması tehlikeye girmemelidir. Maliye Bakanlığı mühlet verme yetkisini tamamen veya kısmen mahalli maliye teşkilatına devredebilir. Sürelerin Hesaplanması: Madde 18- Vergi kanunlarında yazılı süreler aşağıdaki şekilde hesaplanır. 1- Süre gün olarak belli edilmişse başladığı gün hesaba katılmaz ve son günün tatil saatinde biter. 2- Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse başladığı güne son hafta veya ayda tekabül (karşılık) eden günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda, başladığı güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde biter. 3- Sonu belli bir gün ile tayin edilen sürelerde süre o günün tatil saatinde biter. 4- Resmi tatil günleri süreye dahildir. Şu kadar ki, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili takibeden ilk iş gün tatil saatinde biter. MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ TARİFELERİ MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ SERİ NO: 31 (26/12/2008 tarih ve 27092 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.) I - VERGİLEME ÖLÇÜ VE HADLERİ 2008 yılı için yeniden değerleme oranı % 12 (on iki) olarak tespit edilmiş ve 387 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile ilan edilmiştir. Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifeleri A. (I) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri ile motosikletler aşağıdaki (I) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir. (I) SAYILI TARİFE Motor Silindir Hacmi (cm3) Taşıtların Yaşları İle Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL) 1 - 3 yaş 4 - 6 yaş 7 - 11 yaş 12 - 15 yaş 16 ve yukarı yaş 44,00 1-Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri 1300 cm ve aşağısı 393,00 274,00 155,00 117,00 1301 - 1600 cm ’e kadar 628,00 471,00 274,00 194,00 76,00 1601 - 1800 cm3’e kadar 1.104,00 865,00 510,00 312,00 123,00 1801 - 2000 cm3’e kadar 1.736,00 1.340,00 788,00 471,00 188,00 2001 - 2500 cm ’e kadar 2.605,00 1.893,00 1.182,00 708,00 282,00 3 3 3 85 [PRATİK BİLGİLER] 2501 - 3000 cm3’e kadar 3.631,00 3.158,00 1.974,00 1.064,00 393,00 3001 - 3500 cm ’e kadar 5.529,00 4.975,00 2.998,00 1.498,00 552,00 3501 - 4000 cm3’e kadar 8.690,00 7.505,00 4.422,00 1.974,00 788,00 4001 cm ve yukarısı 14.220,00 10.664,00 6.317,00 2.842,00 1.104,00 3 3 2-Motosikletler 100 - 250 cm ’e kadar 76,00 60,00 44,00 29,00 13,00 251 - 650 cm3’e kadar 155,00 117,00 76,00 44,00 29,00 651 - 1200 cm ’e kadar 393,00 235,00 117,00 76,00 44,00 1201 cm ve yukarısı 946,00 628,00 393,00 312,00 155,00 3 3 3 B. (II) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi (I) sayılı tarifede yazılı taşıtlar dışında kalan motorlu kara taşıtları, aşağıdaki (II) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir. (II) SAYILI TARİFE Taşıtların Yaşları ile Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL) Taşıt Cinsi ve Oturma Yeri /Azami Toplam Ağırlık 1) Minibüs 1 - 6 yaş 7 - 15 yaş 16 ve yukarı yaş 471,00 312,00 155,00 2) Panel van ve motorlu karavanlar (Motor Silindir Hacmi) 1900 cm ve aşağısı 628,00 393,00 235,00 1901 cm3 ve yukarısı 946,00 628,00 393,00 3 3) Otobüs ve benzerleri (Oturma Yeri) 25 kişiye kadar 1.182,00 708,00 312,00 26 - 35 kişiye kadar 1.420,00 1.182,00 471,00 36 - 45 kişiye kadar 1.578,00 1.340,00 628,00 46 kişi ve yukarısı 1.893,00 1.578,00 946,00 4) Kamyonet, kamyon, çekici ve benzerleri (Azami Toplam Ağırlık) 1.500 kg.’a kadar 424,00 282,00 140,00 1.501 - 3.500 kg’a kadar 851,00 495,00 282,00 3.501 - 5.000 kg’a kadar 1.277,00 1.064,00 424,00 5.001 - 10.000 kg’a kadar 1.420,00 1.206,00 567,00 10.001 - 20.000 kg’a kadar 1.703,00 1.420,00 851,00 20.001 kg ve yukarısı 2.130,00 1.703,00 992,00 C. (III) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi Özel amaçla kullanılan yat, kotra ve her türlü motorlu tekneler aşağıdaki (III) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir. (III) SAYILI TARİFE Taşıt Cinsi ve Motor Gücü (BG) Taşıtların Yaşları İle Her Motor Gücü Birimi (BG) İçin Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL) 1 - 3 yaş 4 - 5 yaş 6 - 15 yaş 16 ve yukarı yaş Yat, kotra ve her türlü motorlu özel tekneler 10 - 20 BG’ne kadar 23,68 15,78 7,88 3,12 21 - 50 BG’ne kadar 31,58 23,68 14,20 6,28 51 - 100 BG’ne kadar 39,49 31,58 18,93 7,88 101 - 150 BG’ne kadar 47,38 39,49 23,68 11,04 151 BG ve yukarısı 71,09 55,29 31,58 15,78 III) sayılı tarifede yer alan motorlu taşıtlara (yat, kotra ve her türlü tekneler) ilişkin vergi tutarları, bu motorlu taşıtların motor gücü (BG) ile söz konusu tarifede belirtilen tutarların çarpılması suretiyle hesaplanacaktır. 86 [PRATİK BİLGİLER] D. (IV) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi Uçak ve helikopterler (Türk kuşu, Türk Hava Kurumuna ait olanlar hariç) aşağıdaki (IV) sayılı tarifeye göre ergilendirilecektir. (IV) SAYILI TARİFE Taşıt Cinsi ve Azami Kalkış Ağırlığı Taşıtların Yaşları İle Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL) 1 - 3 yaş 4 - 5 yaş 6 - 10 yaş 11 ve yukarı yaş Uçak ve helikopterler 1.150 kg’a kadar 7.899,00 6.317,00 4.738,00 3.790,00 1.151 - 1.800 kg.’a kadar 11.850,00 9.479,00 7.109,00 5.687,00 1.801 - 3.000 kg.’a kadar 15.800,00 12.640,00 9.479,00 7.583,00 3.001 - 5.000 kg.’a kadar 19.752,00 15.800,00 11.850,00 9.479,00 5.001 - 10.000 kg.’a kadar 23.702,00 18.961,00 14.220,00 11.375,00 10.001 - 20.000 kg.’a kadar 27.653,00 22.122,00 16.590,00 13.270,00 20.001 kg. ve yukarısı 31.604,00 25.282,00 18.961,00 15.169,00 5766 sayılı Kanunun 9’uncu maddesinin (c) bendiyle 197 sayılı Kanunun 6’ncı maddesine eklenen fıkra uyarınca; Ulaştırma Bakanlığı tarafından tutulan sivil hava vasıtaları siciline zirai ilaçlama amacıyla kullanılmak üzere kayıt ve tescil edilmiş olan uçaklar için, bu tarifede belirtilen motorlu taşıtlar vergisi tutarları yüzde 25 oranında uygulanır. II – MOTORLU KARA TAŞITLARI MÜKELLEFİYET KAYDI 5766 sayılı Kanunun 18’inci maddesinin (a) bendiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20’nci maddesinin (d) bendinde yapılan değişiklikle, tescil edilmiş motorlu kara taşıtlarının her türlü satış ve devirlerinin trafik tescil şube veya büroları tarafından yerine getirileceği hüküm altına alınmış, anılan maddenin yürürlük tarihi, 5795 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1’inci madde hükmüyle, 1/8/2008 tarihinden 1/1/2009 tarihine ertelenmiştir. Buna göre, 1/1/2009 tarihinden itibaren trafik tescil şube veya büroları tarafından satış ve devri yapılan motorlu kara taşıtlarına ilişkin motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyet kaydı, satış ve devri yapılan taşıtın tescil plaka numarasının ait olduğu yer vergi dairesi tarafından yerine getirilecektir. Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, 1/1/2009 tarihinden itibaren trafik tescil şube veya bürolarında gerçekleştirileceğinden bu tarihten sonra düzenlenmiş olan noter satış senetlerine istinaden mükellefiyet tesisi veya son verme işlemi yapılmayacaktır. Tebliğ olunur. VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ İSTİSNA MİKTARLARI (V.İ.V.K. MAD:4-B,D,E) Evlatlıklar dahil, füruğ ve eşten her birine isabet eden miras hisselerinde 107.604,00 Füruğ bulunmaması halinde eşe isabet eden miras hissesinde 215.336,00 İvazsız suretle meydana gelen intikallerde 2.481,00 TARİFE Matrah Veraset yoluyla intikallerde vergi oranı (yüzde) İvazsız intikallerde vergi oranı (yüzde) İlk 160.000 YTL için 1 10 Sonra gelen 350.000 YTL için 3 15 Sonra gelen 760.000 YTL için 5 20 Sonra gelen 1.500.000 YTL için 7 25 2.770.000 YTL’yi aşan bölümü için 10 30 Matrahın BASİT USULE TABİ OLMANIN GENEL ŞARTLARINDAN OLAN İŞYERİ KİRA BEDELİ (GVK 47/2) Büyükşehir Belediye Sınırları İçerisinde 4.300,00 Diğer Yerlerde 3.000,00 87 [PRATİK BİLGİLER] BASİT USULE TABİ OLMANIN ÖZEL ŞARTLARINI BELİRLEYEN HADLER (GVK 48) 1 Numaralı Bent İçin YTL 60.000 ve 89.000 2 Numaralı Bent İçin YTL 30.000 3 Numaralı Bent İçin YTL 60.000 DEĞER ARTIŞI KAZANÇLARINA İLİŞKİN İSTİSNA TUTARI (Mükerrer 80) 2009 Takvim Yılı İçin 7.600 BANKALARIN KARŞILIKSIZ ÇEKLERDE ÖDEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ TUTARI 26.01.2009 Tarihinden İtibaren 470 TL ÇEVRE TEMİZLİK VERGİSİ (2009 Vergileri) 1. Konutlara Ait Çevre Temizlik Vergisi Konutlara ait çevre temizlik vergisi; su tüketim miktarı esas alınmak suretiyle metreküp başına büyükşehir belediyelerinde 20 Kuruş, diğer belediyelerde 16 Kuruş olarak hesaplanacaktır. Diğer taraftan, belediyenin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanan ancak, su ihtiyacını belediyece veya büyükşehir belediyelerine bağlı su ve kanalizasyon idarelerince tesis edilmiş su şebekesi haricinden karşılayan konutlara ilişkin çevre temizlik vergisi, aşağıda yer alan ilgili tarifelerin yedinci grubunun belediye meclislerince en son intibak ettirilen derecelere ait tutarlar üzerinden tahakkuk ettirilecektir. 2. İşyerleri ve Diğer Şekilde Kullanılan Binalara Ait Çevre Temizlik Vergisi İşyerleri ve diğer şekilde kullanılan binalara ait çevre temizlik vergisi, büyükşehir belediyeleri ve büyükşehir belediyeleri dışındaki belediyelerde aşağıdaki tarifelere göre uygulanacaktır. 2.1. Büyükşehir Belediyeleri Dışındaki Belediyelerde Uygulanacak Çevre Temizlik Vergisi Büyükşehir belediyeleri dışındaki belediyelerde uygulanacak olan çevre temizlik vergisi tarifesi aşağıda yer almaktadır. Bina Dereceleri ve Yıllık Vergi Tutarları (TL) Bina Grupları 1. Derece 2. Derece 3. Derece 4. Derece 5. Derece 1. Grup 1.900 1.500 1.180 950 780 2. Grup 1.190 900 700 560 470 3. Grup 780 600 470 390 300 4. Grup 390 300 230 190 150 5. Grup 230 190 130 119 95 6. Grup 119 95 67 54 40 7. Grup 40 33 23 20 16 2.2. Büyükşehir Belediyelerinde Uygulanacak Çevre Temizlik Vergisi 2464 sayılı Kanunun mükerrer 44’üncü maddesinin beşinci fıkrasına göre, büyükşehir belediyelerinde çevre temizlik vergisi, diğer belediyelerde uygulanan çevre temizlik vergisi tutarları % 25 artırılarak hesaplanacaktır. Buna göre büyükşehir belediyelerinde uygulanacak olan çevre temizlik vergisi tarifesi aşağıda yer almaktadır. Bina Grupları Bina Dereceleri ve Yıllık Vergi Tutarları (TL) 1. Derece 2. Derece 3. Derece 4. Derece 5. Derece 1. Grup 2.375 1.875 1.475 1.187 975 2. Grup 1.487 1.125 875 700 587 3. Grup 975 750 587 487 375 4. Grup 487 375 287 237 187 5. Grup 287 237 162 148 118 6. Grup 148 118 83 67 50 7. Grup 50 41 28 25 20 88 [PRATİK BİLGİLER] 3. İndirimli Çevre Temizlik Vergisi Uygulaması 2464 sayılı Kanunun mükerrer 44’üncü maddesinin onikinci fıkrasında, “Bakanlar Kurulu; beşinci fıkradaki tarifede yer alan bina gruplarını belirlemeye ve bu maddenin dördüncü ve beşinci fıkralarında yer alan tutarları yöreler, belediyelerin nüfusları ve bina grupları itibarıyla ayrı ayrı dörtte birine kadar indirmeye veya yarısına kadar artırmaya yetkilidir.” hükmü yer almaktadır. Bu hükmün verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 2005/9817 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının(4) 7’nci maddesine göre; konut, işyeri ve diğer şekilde kullanılan binalar için belirtilen tutarlar, büyükşehir belediye sınırları içinde bulunanlar hariç olmak üzere kalkınmada öncelikli yörelerdeki belediyeler ile nüfusu 5000’den az olan belediyelerde % 50 indirimli olarak uygulanacaktır. EMLAK VERGİSİ ORANLARI 3030 Sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediyesi sınırları ve mücavir alanlar için Adapazarı İli’nde 2005 Yılları arası normal oranlar uygulanacak. 2002- Normal Oranlar Binalarda (meskenlerde) Binde 2 Binde 1 Binalarda (diğerlerinde) Binde 4 Binde 2 Arsalarda Binde 6 Binde 3 Arazilerde Binde 2 Binde 1 BİLDİRİM VE SÜRELER Ankara Defterdarlığından İktibas Edilmiştir. BİLDİRİLMESİ GEREKEN OLAY BİLDİRİM SÜRESİ DAYANAĞI İŞE BAŞLAMA GERÇEK KİŞİLERDE İŞE BAŞLAMA TARİHİNDEN İTİBAREN ON GÜN İÇİNDE KENDİLERİNCE VEYA 1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNUNA GÖRE RUHSAT ALMIŞ AVUKATLAR VEYA 3568 SAYILI KANUNA GÖRE YETKİ VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM ALMIŞ MESLEK MENSUPLARINCA , ŞİRKETLERİN YÖNERGESİ İŞE BAŞLAMA BİLDİRGELERİ İSE BAŞLAMA TARİHİNDEN İTİBAREN ON GÜN İÇİNDE TİCARET SİCİL MEMURLUĞUNCA İLGİLİ VERGİ DAİRESİNE YAPILIR. ADRES DEĞİŞİKLİĞİ OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ İŞ DEĞİŞİKLİĞİ OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ İŞLETME DEĞİŞİKLİĞİ OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ İŞİ BIRAKMA OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ NAKİL OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ ÖLÜM OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ TASFİYE VE İFLAS OLAYIN VUKUUNDAN İTİBAREN BİR AY İÇERİSİNDE VERGİ USUL KANUNU VE İŞLEM YÖNERGESİ ÖDEME KAYDEDİCİ CİHAZ SATIN ALMA Ö.K.C. KULLANDIRMAYI GEREKTİREN BİR İŞLE UĞRAŞMAYA BAŞLANILAN TARİHTEN İTİBAREN 30 GÜN 3100 S.K. 36 VE 51 NOLU TEBLİĞİ, İŞLEM YÖNERGESİ ÖDEME KAYDEDİCİ CİHAZI BİLDİRME SATIN ALINDIĞI TARİHTEN İTİBAREN 15 GÜN 3100 S.K. 36 VE 51 NOLU TEBLİĞİ, İŞLEM YÖNERGESİ KENDİ İSTEĞİ İLE Ö.K.C. ALIMINDA KULLANMAYA BAŞLAMA SÜRESİ 30 GÜN 3100 S.K. 36 VE 51 NOLU TEBLİĞİ, İŞLEM YÖNERGESİ İŞİ BIRAKMADA Ö.K.C. MÜHÜRLETME SÜRESİ İŞİ BIRAKMA TARİHİNDEN İTİBAREN BİR AY 3100 S.K. 50 NOLU TEBLİĞ İŞLEM YÖNERGESİ TEKRAR Ö.K.C..KULLANMA DA İŞE BAŞLAMA TARİHİNDEN İTİBAREN 30 GÜN MÜHRÜ AÇTIRMA SÜRESİ 89 3100 S.K. 50 NOLU TEBLİĞ İŞLEM YÖNERGESİ [PRATİK BİLGİLER] BEYANNAME VERME VE ÖDEME SÜRELERİ 04 NİSAN 2007 TARİHİNDEN İTİBAREN BEYANNAME VERME VE ÖDEME SÜRELERİ BEYAN VERME SÜRESİ 1. TAKSİT ÖDEME SÜRESİ 2. TAKSİT ÖDEME SÜRESİ AÇIKLAMA GELİR VERGİSİ BEYANNAMESİ (Basit Usul Beyanı İçin) Şubat Ayının Başından 25. Günü Akşamına Kadar Şubat Ayı Sonuna Kadar Haziran Ayı Sonuna Kadar 5615 S.K. 10.Madde GELİR VERGİSİ BEYANNAMESİ (Gerçek Usul Beyanı İçin) Mart Ayının Başından 25. Günü Akşamına Kadar Mart Ayı Sonuna Kadar Temmuz Ayı Sonuna Kadar 5615 S.K. 10. Madde KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ Nisan Ayının Başından 25. Günü Akşamına Kadar Nisan Ayı Sonuna Kadar (Tamamı) 4842 Sayılı Kanunla 01/01/2004’den itibaren. 5520 S.K. 14.Madde GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ (01-03 Dönemi) 14 Mayıs Akşamına Kadar 17 Mayıs Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ (04-06 Dönemi) 14 Ağustosa Kadar 17 Ağustos Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ (07-09 Dönemi) 14 Kasıma Kadar 17 Kasım Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ (10-12 Dönemi) 14 Şubata Kadar 17 Şubat Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde MUHTASAR BEYANNAME (Aylık Olanlar) Ertesi Ayın 23. Günü Akşamına Kadar Beyanname Verecekleri Ayın 26’sı Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde MUHTASAR BEYANNAME (3 Aylık Olanlar, 01-03 Dönemi) 23 Nisan Akşamına Kadar 26 Nisan Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde MUHTASAR BEYANNAME (3 Aylık Olanlar, 04-06 Dönemi) 23 Temmuz Akşamına Kadar 26 Temmuz Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde MUHTASAR BEYANNAME (3 Aylık Olanlar,07-09 Dönemi) 23 Ekim Akşamına Kadar 26 Ekim Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde MUHTASAR BEYANNAME (3 Aylık Olanlar, 10-12 Dönemi) 23 Ocak Akşamına Kadar 26 Ocak Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde K.D.V. BEYANNAMESİ (Aylık Olanlar) Takip Eden Ayın 24.Günü Akşamına Kadar Beyanname Verecekleri Ayın 26’sı Akşamına Kadar 5615 S.K. 10.Madde Ertesi Ayın 15. Günü Akşamına Kadar Ertesi Ayın 15. Günü Akşamına Kadar BEYANNAMENİN ADI BANKA VE SİGORTA MUAMELE VERGİSİ BEYANNAMESİ DAMGA VERGİSİ BEYANNAMESİ VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ BEYANNAMESİ Ertesi Ayın 23’üncü Günü Akşamına Kadar Ertesi Ayın 26’ıncı Günü Akşamına Kadar Ölüm Türkiye’de, mükellefleri de Türkiye’de ise, 4 ay; Ölüm Türkiye’de mükellefleri yurtdışında ise, 6 ay; Ölüm yurt dışında mükellefleri Türkiye’de ise, 6 ay; Ölüm yabancı bir ülkede mükellefleri ölümün olduğu ülkede ise, 4 ay, Başka bir yabancı ülkede ise 8 ay içinde verilir. Diğer intikallerde bir ay içinde verilir. Çekiliş ve yarışmalarda ve futbol müsabakalarına ait müşterek bahislerde takip eden ayın 20’inci günü akşamına kadar verilir. 90 5615 S.K. 10.Madde (Vuk 371 Genel Tebliği) MAYIS VE KASIM AYLARINDA HER YIL İKİ TAKSİT DE OLMAK ÜZERE ÜÇ YIL DA ÖDENİR. [PRATİK BİLGİLER] PARASAL SINIRLAR VE ORANLAR HAKKINDA GENEL TEBLİĞ (SAYI: 2009/1) Maliye Bakanlığından: 14 Şubat 2009 tarih ve 27141 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Başta 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu olmak üzere çeşitli mevzuat ve düzenlemeler gereğince, uygulanacak parasal sınırlar, faiz oranları, alındı birim fiyatları bu Tebliğ eki tablolarda gösterildiği şekilde tespit edilmiştir. 14/3/2008 tarihli ve 26816 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 2008/1 sıra no.lu Parasal Sınırlar ve Oranlar Hakkında Genel Tebliğ yürürlükten kaldırılmıştır. TABLO I- PARASAL SINIRLAR A- MERKEZİ YÖNETİM MUHASEBE YÖNETMELİĞİ TL 1. Kasa işlemleri: 1.1. Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 12’nci maddesi ile Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri, Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 9’uncu maddesi gereğince, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerine hizmet veren muhasebe birimlerince kasadan yapılacak ödeme tutarı. 1.1.1. Merkez muhasebe birimleri, büyükşehir belediyesi kurulu bulunan illerdeki defterdarlık muhasebe birimleri ile T.C. Ziraat Bankası şubesi bulunmayan ilçe malmüdürlükleri bünyesindeki muhasebe birimlerinde, 750 1.1.2. Diğer muhasebe birimlerinde, 470 1.1.3. Yabancı ülke vatandaşlarına yapılacak teminat iadeleri ile mahkeme harç ve giderlerinin ödenmesinde yukarıda belirtilen limitler 10 kat, firari erlerin sevklerinde ise 5 kat olarak uygulanır. 1.2. Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 12 ve 27’nci maddeleri gereğince ertesi gün yapılacak ödemeleri karşılamak üzere ve kişi malı emanet dövizlerden kasada bulundurulacak miktarlar ile T.C. Ziraat Bankası şubesi bulunmayan ilçelerde gerekli güvenlik önlemleri alınmak şartıyla veznede bulundurulacak azami YTL tutarı; 1.2.1. T.C. Ziraat Bankası şubesi bulunmayan ilçe malmüdürlükleri bünyesindeki muhasebe birimlerinde 7.500 1.2.2. Diğer muhasebe birimlerinde 4.700 2. Banka işlemleri: Ödemelerde muhasebe birimlerince Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 524’üncü maddesinin (c) fıkrasına göre bankaya önceden haber verilmesi gereken tutar, 40.000 3. Kaybedilen alındılar için ilân: İlgilileri tarafından kaybedilen alındılarda Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 528’inci maddesine göre ilân gerektirmeyen parasal sınır, 470 B- MUHASEBE YETKİLİSİ MUTEMETLERİNİN GÖREVLENDİRİLMELERİ, YETKİLERİ, DENETİMİ VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK 1. Muhasebe yetkilisi mutemedi işlemleri: 1.1. Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri,Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 7’nci maddesi uyarınca, muhasebe birimleri dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri tarafından yedi günlük süre beklenilmeksizin muhasebe birimi veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, 1.600 1.2. Mahkeme başkanlıkları, icra ve iflas daireleri ve izalei şüyu memurluklarındaki muhasebe yetkilisi mutemetlerince, 492 sayılı Harçlar Kanununun eki (1) ve (3) sayılı tarifelere göre makbuz mukabili tahsil edilip, yedi günlük süre beklenilmeksizin muhasebe birimi veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı 5.000 2. Trafik para cezasını tahsil eden muhasebe yetkilisi mutemetleri işlemleri: 2.1. Muhasebe yetkilisi mutemedine bağlı olarak çalışan görevlilerce yedi günlük süre beklenmeksizin muhasebe yetkilisi mutemedine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, 1.570 2.2. Kendine bağlı tahsilat görevlisi bulunan muhasebe yetkilisi mutemetlerince üç günlük süre beklenmeksizin muhasebe biriminin veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, 4.500 2.3. Trafik para cezasını doğrudan muhasebe yetkilisi mutemedi sıfatıyla tahsil edenlerce yedi günlük süre beklenmeksizin muhasebe biriminin veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, 1.570 3. Yetkili memurlarla ilgili işlemler: Pul ve Değerli Kağıtların Bayiler ve Yetkili Memurlar Vasıtası ile Sattırılmasına ve Bayilere Satış Aidatı Verilmesine Dair Yönetmelik hükümlerine göre yetkili memurlarca 15 günlük süre beklenmeden muhasebe biriminin veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, 91 1.600 [PRATİK BİLGİLER] C- MUHASEBE YETKİLİSİ ADAYLARININ EĞİTİMİ, SERTİFİKA VERİLMESİ İLE MUHASEBE YETKİLİLERİNİN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK Muhasebe yetkililerinin, kendilerine 5018 sayılı Kanun ve diğer mevzuatla verilen görev ve yetkilerinden, yardımcılarına devredebilecekleri görev ve yetkilere ilişkin limitler 1. Geçici veya kesin ödeme, iade, mahsup ve bunların muhasebeleştirilmesi işlemlerinde (her bir belge için) 1.600 2. Banka teminat mektubu veya menkul değerlerin, kısmen veya tamamen ilgilisine iadesine ilişkin işlemlerde 8.000 3. Yukarıdaki (1) ve (2) numaralı maddelerde belirtilen tutarlar merkez muhasebe birimlerinde 3 katı olarak uygulanır. 4. Merkezi yönetim kapsamı dışındaki idareler kendi limitlerini ayrıca belirleyebilirler. D- MERKEZÎ YÖNETİM HARCAMA BELGELERİ YÖNETMELİĞİ Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 5’inci maddesi ve konuya ilişkin Tebliğde yapılan açıklamalara göre, özel kişiler tarafından düzenlenen faturaların kaybedilmesi halinde, noter onaylı fatura örneklerinin kabul edileceği parasal alt sınır. 32.500 E-TAŞINIR MALLARIN KAYITLARDAN ÇIKARILMASI Taşınır Mal Yönetmeliği hükümlerine göre harcama yetkilisinin onayı ile kayıtlardan çıkarılacak taşınırlar için limitler, 1. Taşınırların kamu idareleri arasında devri, imha, hurdaya ayırma, satış ve terkini için 2.500 2. Taşınırların aynı kamu idaresine bağlı harcama birimleri arasında devri için 12.500 TABLO II- ÖN ÖDEME İŞLEMLERİ A- GENEL BÜTÇELİ İDARELERCE AÇILACAK KREDİLER TL 1. İzin alınmaksızın açılacak kredilerde parasal sınır, 70.000 2. İzin alınmaksızın elektronik sayaçlara yükletilecek doğalgaz ve su bedelleri için açılacak kredi sınırı, 130.000 3. Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesi gereğince Bakanlığımız adına Defterdarlıklarca verilecek kredi izinleri sınırı, 70.00120.000 B- HARCAMA YETKİLİSİ MUTEMEDİ AVANS SINIRLARI 1. Yapım işleri ile mal ve hizmet alımları için: 1.1. İllerde, kuruluş merkezlerinde, büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçeler ve nüfusu 50.000’i geçen ilçelerde 800 1.2. Diğer ilçelerde 400 2. Şehit cenazelerinin nakli amacıyla 8.000 3. Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilen mihmandarlara 5.000 4. Mahkeme harç ve giderleri 4.1. Ankara, İstanbul ve İzmir il merkezleri için 30.000 4.2. Diğer il ve ilçeler için 8.500 5. Doğal afetler nedeniyle oluşacak ihtiyaçlar için 40.000 6. İl dışına yapılacak seyahatte kullanılacak akaryakıt giderleri için 4.000 7. Yakalanan yasadışı göçmenler ile sınırdışı edilecek şahıslar için 17.000 8. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği 300.000 C- ÖZEL BÜTÇELİ İDARELER AVANS SINIRLARI 1. Yükseköğrenim Kurumları için: 1. 1. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlıkları için 4.000 1.2. Diğer birimleri için 800 2. Kredi ve Yurtlar Kurumu ile Milli Prodüktivite Merkezi mutemetlerine 8.000 3. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü 22.000 4. Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı mutemetlerine 4.1. Kuruluş merkezinde 65.000 4.2. Merkez dışındaki birimlerde 112.000 5. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ile Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü mutemetlerine 5.1. Kuruluş merkezlerinde 585.000 92 [PRATİK BİLGİLER] 5.2. Merkez dışındaki birimlerde 235.000 6. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü ile Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı mutemetlerine 235.000 7. Diğer Özel Bütçeli İdarelerin mutemetleri için 800 D- MİLLİ İSTİHBARAT TEŞKİLATI AVANS SINIRLARI 1. Merkezde 29.000 2. İstanbul, İzmir, Adana ve Diyarbakır illerinde 19.000 3. Diğer illerde 13.000 E- DIŞ TEMSİLCİLİKLER EMRİNE VERİLECEK AVANS SINIRLARI 1. Büyükelçilikler, Başkonsolosluklar ve Bakanlıklar ile bağlı ilgili ve ilişkili kuruluşların elçilikler ve konsolosluklar nezdinde bulunan müşavirlik ve ateşelikleri için 220.000 2. Yabancı ülkelerde NATO emrine verilen ve diğer ülkelere görevlendirilen Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı birliklerin ihtiyacı için bütçe imkanları ile mahallinden temini gereken alımlarda kullanılmak üzere, birliğin konuşlandığı yabancı ülkede bulunması halinde askeri ateşelik emrine, askeri ateşelik bulunmadığı takdirde olağanüstü durum nedeniyle birlik komutanlık karargahının dış temsilcilik olarak kabul edilerek bu maksatla görevlendirilecek mutemetlere 220.000 F-ASKERİ DAİRE MUTEMET AVANSLARI 1.Milli Savunma Bakanlığı: 1.1.Tugay ve eşitine kadar olan askeri kurum ve kuruluşları için; (Büyükşehir belediyesi bulunan il merkezlerindeki askerlik dairesi başkanlığı ve askerlik şubelerinde sadece firari erlerin sevkinde kullanılmak üzere ve Kuzey Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığına bağlı birlikler için 2 katı uygulanır.) 2.100 1.2.Tümen ve daha üst birlikler ile eşiti kurum ve kuruluşlar için (Kuzey Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığına bağlı birlikler için 2 katı uygulanır.) 2.500 1.3. Askerlik dairesi ve askerlik şubeleri için yalnızca celp ve sevk dönemlerinde kullanılmak üzere 18.000 1.4. Askeri Hastane Baştabiplikleri 1.4.1. Bir mutemet görevlendirilmesi durumunda 11.000 1.4.2. Bakanlıkça izin verilen durumlarda birden fazla mutemet görevlendirilmesi durumunda (her bir mutemet için) 4.300 1.5. Güvenlik nedeniyle yapılacak toplu nakiller için askeri daire mutemetlerine 18.500 1.6. Gümrükten malzeme çekecek askeri birlik, kurum ve kuruluş mutemetlerine 11.500 2. Jandarma Genel Komutanlığı: 2.1. Bütçe uygulaması yapmayan ve başka bir birlik tarafından desteklenen tümen, alay, tabur ve eşiti birlikler 2.500 2.2. Bütçe uygulaması yapan tüm birlikler (il jandarmalar hariç) 2.200 2.3. İl jandarma komutanlıkları; 2.3.1. 10’dan az ilçesi olan illerde 1.900 2.3.2. 10 ve daha fazla ilçesi olan illerde 2.400 3. Sahil Güvenlik Komutanlığı 3.1. Sahil Güvenlik Komutanlığı Karargahı, SG Bölge K.lıkları, SG İkmal Merkezi K.lığı 2.150 3.2. SG Onarım Destek K.lıkları, SG İkmal Destek K.lığı, SG Hava K.lığı, SG Egitim Merkezi K.lığı, SG Grup K.lıkları 1.750 TABLO III- TÜMEN VE DAHA ÜST BİRLİKLER İLE EŞİTİ KURUM VE KURULUŞLAR 1. Merkezde: Genel Kurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Kuvvet Komutanlıkları Karargahlarında Merkez Harcama Yetkisi Verilen Makamlar 2. Kara Kuvvetlerinde: 2.1. Ordu Komutanlıkları 2.2. Kolordu Komutanlıkları 2.3. Kadrolarında Rütbeleri Korgeneral ve Tümgeneral olan diğer Komutanlıklar ve Kurum Harcama Yetkilileri 2.4. KKK. Depolar, Fabrika ve Dikimevleri Komutanlığı 2.5. KKK. Depolar ve Fabrika Komutanlığı 2.6. Kara Harp Okulu Komutanlığı 93 [PRATİK BİLGİLER] 2.7. Sınıf Okulları (Astsubay Sınıf Hazırlama Okul K.lıkları dahil) ve Eğitim Merkez Komutanlıkları 2.8. Ana Depo ve Ana Tamir Fabrika Müdürlükleri 3. Deniz Kuvvetlerinde: 3.1. Donanma, Kuzey Saha, Güney Saha ve Deniz Eğitim Komutanlıkları. 3.2. Deniz Ana Üs, Filo ve Tersane Komutanlıkları 3.3. Kadrolarında Rütbeleri Koramiral ve Tümamiral Olan Diğer Komutanlık ve Kurum Amirlikleri 3.4. Deniz Harp Okulu, Deniz Lisesi ve Deniz Astsubay Okulu Komutanlıkları 3.5. Deniz Bakım Onarım ve İstihdam Komutanlıkları, Deniz İkmal Merkezi, İkmal Grubu ve İkmal Destek Komutanlıkları ve Rıhtım İskele Onarım İstihkam Tabur Komutanlığı 3.6. Onarım Destek Komutanlıkları, Deniz Kara Araçları ve İş Makinaları Fabrika Müdürlükleri 3.7. Deniz Sınıf Okulları Komutanlıkları ve Deniz Ordu Donatım Merkez Komutanlığı 4. Hava Kuvvetlerinde: 4.1. 1 ve 2’nci Taktik Hava K.Komutanlıkları 4.2. Kadrolarında Rütbeleri Korgeneral ve Tümgeneral olan Kom.lık ve Kurum Amirlikleri 4.3. Hava Harp Okulu Komutanlığı 4.4. Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlıkları 4.5. Üs Komutanlıkları 4.6. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Karargah Destek Kıtalar Grup Komutanlığı 5. Diğerlerinde: İç Tedarik Bölge Başkanlıkları, Askeri Hastane Baştabiplikleri TABLO IV- MUHASEBE KAYITLARINDAN ÇIKARILACAK ALACAKLAR 1. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106’ncı maddesi gereğince tahsil imkansızlığı nedeniyle muhasebe kayıtlarından çıkarılacak tutar 8 2. 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanununun 27’nci maddesi hükmünün Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak; muhasebe kayıtlarında olup 6183 sayılı Kanun kapsamında izlenen alacakların dışında kalan Devlet alacaklarından muhasebe kayıtlarından çıkarılacak tutar 15 3. 5018 sayılı Kanunun 79’uncu maddesi hükmünün Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak; muhasebe kayıtlarında olup 6183 sayılı Kanun kapsamında izlenen alacakların dışında kalan kamu alacaklarından muhasebe kayıtlarından çıkarılacak tutar 15.000 TABLO V- KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZ ORANLARI 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanuna göre yıllar itibarıyla uygulanması gereken kanuni faiz ve temerrüt faizi oranları: (Temerrüt faizi miktarının sözleşme ile kararlaştırılmamış olduğu hallerde, akdi faiz miktarı aşağıda belirtilen oranların üstünde ise temerrüt faizi, akdi faiz miktarından az olamaz.) Yıllık% 1. 1/1/2008 tarihinden itibaren : 1.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse, 9 1.2. Temerrüt faiz oranı 1.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse 9 1.2.2. Ticari işlerde (28/12/2007 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 27 2. 1/1/2007-31/12/2007dönemi çin : 2.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse, 9 2.2. Temerrüt faiz oranı 2.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse 9 2.2.2. Ticari işlerde (20/12/2006 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 29 3. 1/1/2006-31/12/2006 dönemi için : 3.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse, (19/12/2005 tarihli ve 2005/9831 sayılı BKK ile) 9 3.2. Temerrüt faiz oranı 3.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (19/12/2005 tarihli ve 2005/9831 sayılı BKK ile) 9 3.2.2. Ticari işlerde (20/12/2005 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 25 4. 1/7/2005-31/12/2005 dönemi için: 94 [PRATİK BİLGİLER] 4.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse, (3095 sayılı Kanunun 5335 sayılı Kanun ile değişik 1’inci maddesine göre) 12 4.2. Temerrüt faiz oranı, 4.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (3095 sayılı Kanunun 5335 sayılı Kanun ile değişik 1’inci maddesine göre) 12 4.2.2. Ticari işlerde (25/5/2005 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 30 5. 1/5/2005-30/6/2005 dönemi için: 5.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse (3095 sayılı Kanunun 5335 sayılı Kanun ile değişik 1’inci maddesine göre) 12 5.2. Temerrüt faiz oranı 5.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (3095 sayılı Kanunun 5335 sayılı Kanun ile değişik 1’inci maddesine göre) 12 5.2.2. Ticari işlerde (15/6/2004 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 42 6. 1/7/2004-30/4/2005 dönemi için: 6.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse (15/6/2004 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 38* 6.2. Temerrüt faiz oranı 6.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (15/6/2004 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 38* 6.2.2. Ticari işlerde (15/6/2004 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 42 7. 1/1/2004-30/6/2004 dönemi için: 7.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse (8/10/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 43* 7.2. Temerrüt faiz oranı 7.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (8/10/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 43* 7.2.2. Ticari işlerde (8/10/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 48 8. 1/7/2003-31/12/2003 dönemi için: 8.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse (14/6/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 50* 8.2. Temerrüt faiz oranı 8.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (14/6/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 50* 8.2.2. Ticari işlerde (14/6/2003 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 57 9. 1/7/2002-30/6/2003 dönemi için: 9.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse (17/5/2002 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 55* 9.2. Temerrüt faiz oranı; 9.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse (17/5/2002 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 55* 9.2.2. Ticari işlerde (17/5/2002 tarihli Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği ile) 64 10. 1/1/2000-30/6/2002 dönemi için: (3095 sayılı Kanunun 4489 sayılı Kanun ile değişik 1’inci maddesine göre) 10.1. Kanuni faiz oranı sözleşme ile tespit edilmemişse 60 10.2. Temerrüt faiz oranı 10.2.1. Sözleşme ile tespit edilmemişse 60 10.2.2. Ticari işlerde 70 11. 1/1/1998-31/12/1999 dönemi için: (20/8/1997 tarihli ve 97-9807 sayılı BKK ile) Kanuni faiz ve temerrüt faizi oranı 50 * Bakanlığımız Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü’nün 6/9/2005 tarihli ve B.07.0.BHM.04198/21277/31113 sayılı yazısı gereğince. 95 [PRATİK BİLGİLER] TABLO VI- ALINDI BİRİM FİYATLARI Örnek No 6 Belgenin adı Alındı Belgesi (Manuel) Alındı Belgesi (Otokopili) Ölçü Birimi Birim Fiyatı (KDV dahil) TL Cilt 8 Takım 0,20 8 Mahsup Alındısı Cilt 10 13 Teslimat Müzekkeresi Cilt 13 11 Tahsildar Alındısı Cilt 10 12 Muhasebe Yetkilisi Mutemedi Alındısı Cilt 10 15 Gönderme Emri Cilt 10 16 Döviz Gönderme Emri Cilt 10 Vezne Alındısı Cilt 8 Menkul Kıymetler Alındısı Cilt 8 Bilgisayarlı Vezne Alındısı Takım 0,20 Bilgisayarlı Muhasebe Yetkilisi Mutemedi Alındısı Takım 0,20 Yukarıda tablo halinde birim fiyatı belirlenen alındılar ve diğer belgeler, talepte bulunan döner sermaye saymanlıkları ile genel bütçe dışındaki diğer kamu idarelerine hizmet veren muhasebe birimlerine satılabilir. Takım kelimesi 2 veya 3 nüsha halindeki tek bir alındıyı ifade etmektedir. YAPI, TESİS VE ONARIM İŞLERİ İHALELERİNDE KULLANILAN MÜTEAHHİTLİK KARNELERİ VE İŞ BİTİRME BELGELERİNİN 2009 YILINA AİT DEĞERLENDİRME KATSAYILARI HAKKINDA TEBLİĞ Bayındırlık ve İskan Bakanlığından: 27 Şubat 2009 tarih ve 27154 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. B) 1/3/1981-28/2/1982 arasındaki tarihleri taşıyan (bu tarihler dahil) ve geçerliliğini muhafaza eden müteahhitlik karneleri miktarı, grubu aynı kalmak şartıyla; 21.327,8980 ile çarpılacaktır. C) 1/3/1982-31/12/1982 arasındaki tarihleri taşıyan (bu tarihler dahil) müteahhitlik karneleri miktarı, grubu aynı kalmak şartıyla; 17.733,7519 ile çarpılacaktır. D) Kuruluşlarca iş bitirme belgelerinin ve müteahhitlik karnelerinin değerlendirilebilmesi için 1/1/2009 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aşağıda tespit olunan katsayılar uygulanacaktır. 28/3/1981 tarih ve 17293 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Yapı, Tesis ve Onarım İşleri İhalelerine Katılma Yönetmeliği” uyarınca, ihalelere iştirak edecek olan müteahhitlerin, ellerinde bulunan ve geçerliliği sona ermemiş müteahhitlik karneleri, ilgili kuruluşlarca, aşağıda belirtildiği şekilde ve grubu aynı kalmak şartıyla aktarılarak kabul edilecektir. 1/1/2009 tarihinden itibaren, Müteahhitlik Karneleri ve İş bitirme Belgeleri için geçerli katsayılar aşağıda belirtilmiştir. A) Tespit olunan bu katsayılar 1/1/2010 tarihine kadar uygulanacaktır. Yıllar 2009 yılında uygulanacak katsayılar 53’den 1.514.451,1174 önceki yıllar 1973 336.459,0890 1990 1.161,0928 2007 1,1653 1974 249.721,5366 1991 745,0441 2008 1,0942 1975 199.138,8666 1992 447,4031 2009 1,0000 1976 169.854,1661 1993 269,8888 Tebliğ olunur. 1954 1.366.043,5842 1977 124.589,8433 1994 161,6976 1955 1.209.811,8973 1978 89.092,8693 1995 73,4985 1956 991.156,9910 1979 65.964,7990 1996 40,7217 1957 867.079,2695 1980 30.813,4226 1997 20,9167 1958 793.136,8421 1981 21.327,8980 1998 12,1205 1959-1966 673.745,4369 1982 17.733,7519 1999 7,8235 1967 611.247,0494 1983 15.415,5404 2000 4,7313 1968 561.089,6610 1984 12.332,9252 2001 3,8647 1969 534.490,3539 1985 8.501,8060 2002 2,3339 1970 498.825,7146 1986 6.157,6674 2003 1,7945 1971 448.788,7758 1987 4.746,1647 2004 1,5461 1972 380.349,5059 1988 3.155,3227 2005 1,3853 1989 1.914,2230 2006 1,3065 96 [PRATİK BİLGİLER] 2009 YILI VERGİ TAKVİMİ Ay İlk Tarih Son Tarih Ağustos 05/07/2009 05/08/2009 Haziran 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) Konu 05/07/2009 05/08/2009 Haziran 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 01/08/2009 07/08/2009 Temmuz 2009 Dönemi Çeklere Ait Değerli Kağıtlar Vergisi Bildirimi ve Ödemesi 01/08/2009 10/08/2009 16-31 Temmuz Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 11/08/2009 16-31 Temmuz Dönemine Ait Noterlerce Yap. Makbuz Karşılığı Öde. Ait Bildirimlerin Verilmesi ve Ödemesi 01/08/2009 14/08/2009 2009 II.Geçici Vergi Dönemine (Nisan-Mayıs-Haziran ) Ait Gelir Vergisinin Beyanı 01/08/2009 14/08/2009 2009 II.Geçici Vergi Dönemine (Nisan-Mayıs-Haziran ) Ait Kurum Vergisinin Beyanı 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Kolalı Gazoz, Alkollü İçecekler ve Tütün Mamullerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallara İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Motorlu Taşıt Araçlarına İlişkin Özel Tüketim Vergisinin (Tescile Tabi Olmayanlar) Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Özel İletişim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu Kesintisi Bildirimi ve Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 2009 II.Geçici Vergi Dönemine (Nisan-Mayıs-Haziran ) Ait Gelir Vergisinin Ödemesi 01/08/2009 17/08/2009 2009 II.Geçici Vergi Dönemine (Nisan-Mayıs-Haziran ) Ait Kurum Vergisinin Ödemesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin EK:4 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Kolalı Gazozlara İlişkin EK:7 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Alkollü İçeceklere İlişkin EK:8 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Tütün Mamullerine İlişkin EK:9 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallarına İlişkin EK:10 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Yarışma ve Çekilişlerle Futbol Müsabakalarına ve At Yarışlarına Ait Müşterek Bahislerle İlgili İntikal Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Şans Oyunları Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait İlan ve Reklam Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Müşterek Bahislere İlişkin Eğlence Vergisinin Beyanı ve Ödemesi ile Diğer Eğlence Vergilerine İlişkin Eğlence Vergisinin Ödenmesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 20/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Yangın Sigortası Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/08/2009 24/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Gelir Vergisi Stopajının Muhtasar Beyanname ile Beyanı 01/08/2009 24/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopajının Muhtasar Beyanname ile Beyanı 01/08/2009 24/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait İstihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar İçin Makbuz Karşılığı Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Beyanı 01/08/2009 24/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Katma Değer Vergisinin Beyanı 16/08/2009 25/08/2009 1-15 Ağustos Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisi Beyanı ve Ödemesi 16/08/2009 25/08/2009 1-15 Ağustos Dönemine Ait Noterlerce Yap. Makbuz Karşılığı Öde. Ait Bildirimlerin Verilmesi ve Ödemesi 01/08/2009 26/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Gelir Vergisi Stopajının Ödemesi 01/08/2009 26/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopajının Ödemesi 01/08/2009 26/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait İstihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar İçin Makbuz Karşılığı Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Ödemesi 01/08/2009 26/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Katma Değer Vergisinin Ödemesi 01/08/2009 31/08/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Haberleşme Vergisinin Beyanı ve Ödenmesi 01/08/2009 31/08/2009 Diğer Ücretlerin Gelir Vergisi 2. taksidi 01/08/2009 31/08/2009 SSK (Temmuz 2009) Sigorta Primi Ödenmesi 97 [PRATİK BİLGİLER] Eylül 01/08/2009 31/08/2009 Bağ-Kur Sigortalılarının Ağustos 2008 Sigorta Primi ve Sağlık Sigorta Priminin Ödenmesi 05/08/2009 07/09/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) 05/08/2009 07/09/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 01/09/2009 07/09/2009 Ağustos 2009 Dönemi Çeklere Ait Değerli Kağıtlar Vergisi Bildirimi ve Ödemesi 05/08/2009 07/09/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) 05/08/2009 07/09/2009 Temmuz 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 01/09/2009 09/09/2009 16-31 Ağustos Dönemine Ait Noterlerce Yap. Makbuz Karşılığı Öde. Ait Bildirimlerin Verilmesi ve Ödemesi 01/09/2009 10/09/2009 16-31 Ağustos Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Kolalı Gazoz, Alkollü İçecekler ve Tütün Mamullerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallara İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Motorlu Taşıt Araçlarına İlişkin Özel Tüketim Vergisinin (Tescile Tabi Olmayanlar) Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Özel İletişim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 15/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu Kesintisi Bildirimi ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin EK:4 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Kolalı Gazozlara İlişkin EK:7 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Alkollü İçeceklere İlişkin EK:8 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Tütün Mamullerine İlişkin EK:9 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Dayanıklı Tüketim ve Diğer Mallarına İlişkin EK:10 No.lu ÖTV Bildirim Formu 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Yarışma ve Çekilişlerle Futbol Müsabakalarına ve At Yarışlarına Ait Müşterek Bahislerle İlgili İntikal Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Şans Oyunları Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait İlan ve Reklam Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Müşterek Bahislere İlişkin Eğlence Vergisinin Beyanı ve Ödemesi ile Diğer Eğlence Vergilerine İlişkin Eğlence Vergisinin Ödenmesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Yangın Sigortası Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Gelir Vergisi Stopajının Muhtasar Beyanname ile Beyanı 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopajının Muhtasar Beyanname ile Beyanı 01/09/2009 23/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait İstihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar İçin Makbuz Karşılığı Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Beyanı 01/09/2009 24/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Katma Değer Vergisinin Beyanı 16/09/2009 25/09/2009 1-15 Eylül Dönemine Ait Petrol ve Doğalgaz Ürünlerine İlişkin Özel Tüketim Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 16/09/2009 28/09/2009 1-15 Eylül Dönemine Ait Noterlerce Yap. Makbuz Karşılığı Öde. Ait Bildirimlerin Verilmesi ve Ödemesi 01/09/2009 28/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Gelir Vergisi Stopajının Ödemesi 01/09/2009 28/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopajının Ödemesi 01/09/2009 28/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait İstihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar İçin Makbuz Karşılığı Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Ödemesi 01/09/2009 28/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Katma Değer Vergisinin Ödemesi 01/09/2009 30/09/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Haberleşme Vergisinin Beyanı ve Ödemesi 01/09/2009 30/09/2009 SSK (Ağustos 2009) Sigorta Primlerinin Ödemesi 01/09/2009 30/09/2009 Bağ-Kur Sigortalılarının Eylül 2009 Sigorta Primi ve Sağlık Sigorta Primlerinin Ödemesi 05/09/2009 05/10/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu(Form Ba) 05/09/2009 05/10/2009 Ağustos 2009 Dönemine Ait Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) 98 [ A K T Ü E L ] KARE BULMACA 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 Soldan - Sağa 1- Kamu görevlilerinin uyması gereken saydamlık, tarafsızlık, dürüstlük, hesap verilebilirlik ve kamu yararını gözetme amacıyla hazırlanmış kanun. - Akarsu yatağı, mecra. 2- Çocuk bakıcısı – Eksik - Erdemleri bakımından çok büyük, yüce. 3- Sonsuz, ölüm – Takma ad, lakab. 4- Bizmut’un simgesi – Yabancı – Adalete uygun olan. 5- Cennet bahçesi – Erkek keçi – Çıplak insan resmi. 6- Duman lekesi – Ekmek, nimet – Bir nota. 7- Altmış beş santimetre boyunda bir uzunluk ölçüsü – Mağara – Soluk. 8- Sevkeden, götüren - Nerede, ne oldu, nerede kaldı - Yaşatmak ve geliştirmek için gereken besinleri yedirip içirme işi. 9- Cami, mescit gibi yerlerde yapılan dinsel konuşma - Düşünce, mülahaza, mütalaa. 10- Editör, düzenleyici, biçimlendirici - Aksamak işi – Fakat, lakin. 11- Herhangi bir sayıda olan (şey), adet - Bir hedefe yönelik bilinçli ve yoğun algı - Ölü gömülen yer, gömüt, mezar. 12- Duman lekesi – Ekokardiyografi - Astarlama usulüyle yapılan her nevii rengin kullanılabildiği bir cila biçimi. 13- Ad - Genellikle heykel ya da çeşitli biçimlerdeki yapı. 14- Tanrı tanımaz - Hidrokarbonların parafin dizisinin ikinci bileşiği olan gaz – Kuzu sesi. 15- Toplumsal-politik sistemde ilgili bütün aktörlerin yönetimdeki ortak çabasıyla elde edilen sonuç, oluşturulan yapı - Pirinç ve şeker kamışından elde edilen bir tür rakı Yukarıdan – Aşağıya 1- Edebiyatla ilgili - İnsanı ferahlatan rüzgar - Kendisine söz söylenilen kimse veya kimselerin dikkati çekilmek istendiğinde adın başına getirilen ve uzatılabilen bir seslenme sözü. 2- Rüya yorma, yorumlama - Sodyum’un simgesi - Baş kaldıran, isyan eden 3- Düşünce, fikir - Dış etkilerden korumak için ele giyilen kumaş, deri veya kauçuktan yapılan el giysisi – İkinci tekil kişi 4- Bir görevde rütbece eskilik - Bilim ve sanati yasatmak, arastirmak ve gelistirmek uzere kurulmus olan 5- Vilayet – İşaret - Parlak olmayan, donuk. 6- Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri - Padişahların ve oğullarının erkek çocuklarına verilen san – Boru sesi 7- Gözlem – Kamu İhale Kurumu kısaca – Sevgili, yar. 8- United kingdom kısaca - Yüzeyden içeri inen - Karşılaşmanın sayı olarak sonucu. 9- içten gelen heyecanları coşkulu bir dille anlatan duygusal şiir türü - Geçimsizlik, anlaşmazlık, ara bozuculuk – İlaç, çare. 10- Yöntemine uygun olarak - Ham madde işlenerek yapılan her türlü mal. 11- Eski dilde su – Tarla sınırı - Geleneksel tek-yönlü, kıvrık kılıç çeşidi. 12- Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri – Peygamber, resul, mürsel – Bitkisel kökenli ve genellikler özel törenlerde kullanılan boya maddesi, 13- Teyze, dayı, hala veya amcanın çocuğu - anlayış, seziş, sezgi, zekâ. 14- Kırmızı – Pay – Bir nota – Eski dilde su. 15- Koyun yavrusu - Kuş yuvası - İçine su ya da başka bir içki karıştırılmamış içecek. 99 100