Aylik_Bulten_Agustos2012

Transkript

Aylik_Bulten_Agustos2012
AYLIK BÜLTEN TÜRKİYE CUMHURİYETİ
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI
Mustafa Kemal Mahallesi 2082. Cadde No: 4
06800 Bilkent / ANKARA
Tel: 0 (312) 218 1300
Faks: 0 (312) 218 1464
E-posta: [email protected]
www.ab.gov.tr
SAYI 17
AĞUSTOS 2012
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI İÇİNDEKİLER TÜRKİYE’NİN AB GÜNDEMİ ………………………………………...……………………………. 1
AB Yolunda Genç İletişimciler Yarışması Nihai Jüri Değerlendirmeleri Sonuçlandı ………………….…………….1
Egemen Bağış Küresel Sorunlar Platformu Yaz Okulu Öğrencileriyle Sohbet Toplantısına Katıldı …..…………….2
Parlamentolar Arası Değişim ve Diyalog Projesi Uluslararası Yaz Kampı ………………………...………………....2
Egemen Bağış Oyun Teorisi 4. Dünya Kongresine Katıldı …...……………………………….…………………..… 3
11. İç Koordinasyon ve Uyum Komitesi Toplantısı Gerçekleştirildi …………………………….………………….. 3
Egemen Bağış AB Çevre Ödülleri Törenine Katıldı …………………………………………….………………...… 4
Bulgaristan—Türkiye IPA Sınır Ötesi İşbirliği Programı Teknik ve Ortak İzleme Komitesi Toplantıları Yapıldı .... 4
Egemen Bağış’ın Hürriyet Gazetesinde Yayımlanan Makalesi ….……………………………….…………………. 5
Amerikalı Genç Liderlerden Oluşan Bir Heyet AB Bakanlığını Ziyaret Etti ….………………….…………………. 5
Egemen Bağış Amerikan Şirketler Derneği Tarafından Düzenlenen Çalışma Yemeğine Katıldı ...………………… 5
Bakan Bağış’ın “Genişleme Yorgunluk Değil Güçlenmedir” Başlıklı Makalesi Yayımlandı ..….………………….. 6
Egemen Bağış Atlantik Konseyinin Avrasya Merkezi Direktörü Ross Wilson ile Görüştü ……………..………….. 6
“Gönüllü Türkiye Sosyal Katılım ve Değişim Projesi” Kapanış Konferansı Gerçekleştirildi ……...……………….. 6
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Bakan Bağış’ın “Gelin Canlar Bir Olalım!” Başlıklı Makalesi …………. 7
“Muğla Avrupa Birliği Yolunda El Ele” Projesi Tanıtım Toplantısı Yapıldı ……..……………………….………… 7
“İllerde Yürütülen Avrupa Birliği Çalışmaları—2011 Faaliyet Raporu” Yayımlandı ……….…………….……..…. 7
Ankara AB’ye Hazırlanıyor Projesi Kapsamında “Eko-İnovasyon Programı” ve “7. Çerçeve Programı Bilgi Günleri
Düzenlendi” …………………………………………………………………………….………………….………… 8
AB Örgütlü Suçlarla Mücadelede Türkiye’yi Destekliyor ………………………………………………………...… 9
AVRUPA BİRLİĞİNDEN HABERLER …………………………………………………………..… 10
Avrupa Komisyonu Sahtecilikle Mücadele Biriminin 2011 Yılı Raporu Açıklandı ………..……………………….10
Avrupa 2020 Stratejisine Yönelik Kamuoyu Desteği Sürüyor …………………...………………………….……... 10
AB İstikrar Aracı İçin Yoğun Bir Yıl …………………………...…………………………………………………...11
AB’de Organik Logo Zorunluluğu Geliyor ……….…………………………………………………….………….. 11
AB Denetimleri Gıda Güvenliğini Güvence Altına Alıyor ………………………………………………………….12
Komisyon, Japonya ile Serbest Ticaret Müzakerelerini Başlatmak İçin Teklifte Bulundu ………...….…………… 13
AB Lübnan’a Mali Yardımda Bulunuyor ……………………………………………………………………….….. 13
Sınır Ötesi Verasete İlişkin AB Kuralları Yasalaştı ………………………………………………………………… 14
Avrupa Komisyonu Ukrayna ile Vize Kolaylaştırma Anlaşmasını Tadil Etti ……………………………………… 14
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AVRUPA BİRLİĞİ ADALET DİVANI KARARLARI ……………...………………………….... 15
Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), Diğer Üye Devletlerde Faaliyet Gösteren Kumarhanelerin Avusturya’da
Reklamının Yapılmasını Belirli Koşullar Altında Yasaklayan Ulusal Düzenlemenin, Avrupa Birliği Hukukuna Aykırılık Teşkil Etmediğine Karar Verdi …..…………………………………………………………………………..... 15
GÜNCEL YAYIN VE MAKALE ÖZETLERİ …………………………………………………..… 17
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın The Huffington Post’da Yayımlanan “Demokrasi ve
Ekmek: Türkiye’nin AB ile Orta Doğu Arasındaki Bağı” Başlıklı Makalesi ………………………………..……... 17
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın The Guardian Gazetesinde Yayımlanan “Vize Kısıtlamaları Türkiye’yi AB’nin Dışında Bırakıyor” Başlıklı Makalesi ……………………………………………………… 18
Yakın Gelecekte Avrupa’nın Marjinalleşmesi ……………………………………………………………………… 19
Doğu’ya Doğru Yeni Bir AB’mi? ………………………………………………………………….……………..… 19
HİBE DUYURULARI ………………………………………………………………………………… 21
Uluslararası Araştırma Personeli Değişim Programı Çağrısı …………………………………………………........ 21
Araştırma Eğitim Alanları Çağrısı ……………………………………………………………………………….… 21
Araştırma Bursu Veren Kuruluşlara Ek fon Çağrısı ……………………………………………………………….. 21
Fikirler Özel Programı Çağrıları …………………………………………………………………………..…..…… 22
Araştırma Altyapıları Alanı 2013 Yılı Çağrısı ………………………………………………………………....…… 22
“KOBİ’ler Yararına Araştırmalar” 2013 Yılı Çağrıları ………………………………………………………..…… 22
Toplumda Bilim Alanı 2013 Yılı Çağrısı ……………………………………………………………..……………. 23
Uluslararası İşbirliği Alanı 2013 Yılı Çağrıları ………………………………………………………………..…… 23
Sosyo-ekonomik ve Beşeri Bilimler 2013 Yılı Çağrısı ………………………………………..…………………… 23
2013 Yılı ICT Green Cars Çağrısı …………………………………………………………………………….……. 23
Enerji Alanı 10. Çağrısı ………………………………………………………………………………….…………. 24
AB MÜKTESEBATINA UYUMDA SON GELİŞMELER …………………………………....... 25
AYIN KONUSU …………………………………………………………………………….………… 27
Türk—Hollanda İlişkilerinin 400. Yılı …………..…………………………………………………………………. 27
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ağustos 2012
Sayı 17
TÜRKİYE’NİN AB GÜNDEMİ  AB Yolunda Genç İletişimciler
Yarışması Nihai Jüri Değerlendirmeleri Sonuçlandı
 Egemen Bağış Küresel Sorunlar
Platformu Yaz Okulu Öğrencileriyle Sohbet Toplantısına Katıldı
 Parlamentolar Arası Değişim ve
Diyalog Projesi Uluslararası Yaz
Kampı
 Egemen Bağış Oyun Teorisi 4.
Dünya Kongresine Katıldı
 11. İç Koordinasyon ve Uyum
Komitesi Toplantısı Gerçekleştirildi
AB Yolunda Genç İle şimciler Yarışması Nihai Jüri Değerlendirmeleri Sonuçlandı Avrupa Birliği Bakanlığı tarafından,
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın himayelerinde düzenlenen AB Yolunda Genç
İletişimciler Yarışması Nihai Jüri
değerlendirmeleri, 19 Temmuz 2012
Perşembe günü Avrupa Birliği Bakanlığı İstanbul Ofisi'nde yapıldı.
 Egemen Bağış AB Çevre Ödülleri
Törenine Katıldı
 Bulgaristan—Türkiye IPA Sınır
Ötesi İşbirliği Programı Teknik ve
Ortak İzleme Komitesi Toplantıları Yapıldı
 Egemen Bağış’ın Hürriyet Gazetesinde Yayımlanan Makalesi
 Amerikalı Genç Liderlerden
Oluşan Bir Heyet AB Bakanlığı’nı
Ziyaret Etti
 Egemen Bağış Amerikan Şirketler Derneği Tarafından Düzenlenen Çalışma Yemeğine Katıldı
 Bakan Bağış’ın “Genişleme
Yorgunluk Değil Güçlenmedir”
Başlıklı Makalesi Yayımlandı
 Egemen Bağış Atlantik Konseyi’nin Avrasya Merkezi Direktörü
Ross Wilson ile Görüştü
 “Gönüllü Türkiye Sosyal Katılım
ve Değişim Projesi” Kapanış
Konferansı Gerçekeştirildi
 Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Bakan Bağış’ın “Gelin
Canlar Bir Olalım!” Başlıklı
Makalesi
 “Muğla Avrupa Birliği Yolunda El
Ele” Projesi Tanıtım Toplantısı
Yapıldı
 “İllerde Yürütülen Avrupa Birliği
Çalışmaları—2011 Faaliyet
Raporu” Yayımlandı
 Ankara AB’ye Hazırlanıyor Projesi
Kapsamında “Eko-İnovasyon
Programı” ve “7. Çerçeve Programı Bilgi Günleri” Düzenlendi
 AB Örgütlü Suçlarla Mücadelede
Türkiye’yi Destekliyor
Türkiye genelinde 23 ildeki 45 üniversitede yapılan yarışmada öğrenciler eserleriyle bir kez daha
“Türkiyesiz Avrupa Birliği Eksik
Kalır” mesajını verdi.
TV, İnternet ve Sosyal Medya Uygulamaları, Basın ve Açık Hava Reklamı ve Radyo kategorilerinde düzenlenen yarışmada, TV kategorisinde
birinciliği Anadolu Üniversitesi’nden “It Is Time for Turkey” adlı
eserleri ile Fırat İnce, Mustafa Uysal,
Bengücan Aydan Sarıca ve Barışcan
Sayfa 1
Bozoğlan kazandı.
İnternet ve Sosyal Medya kategorisinde ise birincilik ödülünü Kocaeli
Üniversitesi’nden Mustafa Tuncer ve
Yasin Işık “Eureka” adlı eserleri ile
kazanırken, Basın ve Açık Hava
Reklamı kategorisinde birinciliği
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nden
Rabia Beyza Göçer “Color Blindness ”
adlı eseri ile almaya hak
kazandı.
Radyo kategorisinde ise
birincilik ödülünü Kocaeli Üniversitesi’nden
Aygün Kaplan ve Onur
Karakaş, “Avrupa Birliği
Yıldızlar Karması” adlı
eserleri ile elde etti.
Avrupa ülkeleri ile Türkiye arasındaki karşılıklı ön yargıları ve bilgi eksikliğini gidermek için genç iletişimcilerin yaratıcılığından faydalanmayı
amaçlayan yarışma ile Türkiye genelinde binlerce öğrenciye ulaşıldı.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, yarışmayı
kazanan genç iletişimcileri, jüride
yer alan akademisyenler ve profesyonel iletişimciler ile birlikte Avrupa
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Birliği Bakanlığı İstanbul Ofisi’nde düzenlediği bir basın toplantısı ile açıkladı.
geçtiğimiz dönem AB Dönem Başkanlığını
yürüten Danimarka'nın Başkenti Kopenhag’ı
kapsayan bir gezi ile ödüllendirilecek. İkincilik ödülünü kazananları bir Brüksel gezisi,
üçüncülük ödülünü kazananları ise bir dizüstü
bilgisayar bekliyor.
Yarışmada her dört kategoride ödül kazananları birbirinden ilginç ödüller bekliyor. Birincilik ödülünü kazanan eser sahipleri, Brüksel ve
Egemen Bağış Küresel Sorunlar Pla ormu Yaz Okulu Öğrencileriyle Sohbet Toplan sına Ka ldı Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, 7 Temmuz 2012 tarihinde, AB
Bakanlığı İstanbul Ofisi’nde Küresel Sorunlar
Platformu Yaz Okulu öğrencileriyle sohbet
toplantısına katıldı. Toplantıda vize konusuna
değinen Bağış, “Bizim hedefimiz 75 milyon
vatandaşımızın AB üyesi ülkelere vizesiz girmesini sağlamak” şeklinde konuştu.
Parlamentolar Arası Değişim ve Diyalog Projesi Uluslararası Yaz Kampı “Bizim hedefimiz 75 milyon
vatandaşımızın AB üyesi
ülkelere vizesiz girmesini
sağlamak.” - Bağış
ve Politika konusunda gerçekleşen konferansa
Türkiye ve AB’den parlamenterler, STK temsilcileri ve siyasi partilerin gençlik kolları katılım sağladı. Alanında uzman birçok konuşmacıyı bir araya getiren sempozyumda yerel ve
ulusal gençlik politikaları, gençlerin siyasal
yaşama katılımı ve AB üyelik sürecinde
STK’ların gençlik politikalarına ilişkin rolleri
tartışıldı.
Türkiye – AB Mali
İşbirliği kapsamında
desteklenen Parlamentolar Arası Değişim ve
Diyalog Projesi Uluslararası Yaz Kampı 10
–12 Temmuz 2012
tarihleri arasında İstanbul ve Edirne’de
düzenlendi. Gençlik
Sayfa 2
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Egemen Bağış Oyun Teorisi 4. Dünya Kongresine Ka ldı daha iyi bir dünya için birlikte çalışmalılar dedi.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci
Egemen Bağış, İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde
Oyun Teorisi Cemiyeti (Game Theory Society) tarafından düzenlenen Oyun Teorisi 4.
Dünya Kongresi’ne katıldı. Aralarında Nobel
ödüllü Matematikçi John Nash’in de bulunduğu dünyaca ünlü bilim insanlarının katıldığı
toplantıda bir konuşma yapan Bağış, dünyanın
her yerinden gelen bilim insanlarını İstanbul'da ağırlamaktan büyük onur duyduklarını
ifade ederek, güzel akıllar ve güzel kalpler
11. İç Koordinasyon ve Uyum Komitesi Toplan sı Gerçekleş rildi Avrupa Birliği müktesebatına uyum dâhil olmak üzere üyelik müzakerelerine yönelik çalışmaların koordinasyonunu sağlamak üzere
kurulmuş olan İç Koordinasyon ve Uyum Komitesi’nin (İKUK) 11. Toplantısı, Avrupa
formist hükümetin Türkiye Cumhuriyeti Devleti olduğunu belirtti. AB ile Türkiye arasında
başlatılan pozitif gündem sürecine de değinen
Bağış: “Türkiye’nin tanımadığı bir yarım ada
devletinin sözde dönem başkanlığı nedeniyle
ilişkilerin durmaması için hem bizim hem Avrupa Birliği’nin ortaya koyduğu bir iradedir”
dedi. Bu bağlamda Bağış, bloke edilen sekiz
fasılla ilgili olarak çalışma grupları oluşturduklarını, vize konusunda önemli adımlar attıklarını ve AB fonlarından daha fazla yararlanmak için çalışmalar başlattıklarını belirtti.
Toplantıda Pozitif Gündem kapsamında yürütülen çalışmalar ve
bu kapsamda kurulmuş olan çalışma gruplarının
faaliyetleri
ile
Türkiye'nin müktesebat
uyumu
alanında kaydettiği gelişmeler ele
alındı.
Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen
Bağış başkanlığında, kamu kurumlarının AB
Daimi Temas Noktalarının katılımıyla 3 Temmuz 2012 tarihinde gerçekleştirildi.
Bağış, TBMM’nin en son 3. yargı paketinin
kabulü olmak üzere hiç durmadan reform için
çalıştığını, bu bağlamda Avrupa’daki en re-
Sayfa 3
“Pozitif gündem, Türkiye’nin
tanımadığı bir yarım ada devletinin
sözde dönem başkanlığı nedeniyle
ilişkilerin durmaması için hem bizim
hem de AB’nin ortaya koyduğu bir
iradedir..” - Bağış
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Egemen Bağış AB Çevre Ödülleri Törenine Ka ldı Sürdürülebilir şirketlerin başarılarını ödüllendirmek amacıyla Avrupa Komisyonu tarafından iki yılda bir düzenlenen AB Çevre
Ödülleri Türkiye Programı’nda; Yönetim,
Ürün ve Süreç olmak üzere üç kategoride
ödül verildi.
Bölgesel Çevre Merkezi (REC) ve Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından düzenlenen “Sürdürülebilirlik İçin İnovasyon-Avrupa Birliği Çevre Ödülleri”, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen
Bağış’ın da katıldığı törenle sahiplerini buldu.
18 Haziran 2012 tarihinde İstanbul’da düzenlenen törene Bakan Bağış’ın yanı sıra, Avrupa
Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Jean Maurice Ripert, TÜSİAD Yönetim
Kurulu Üyesi ve Şirket İşleri Komisyonu Başkanı Cansen Başaran, REC Türkiye Direktörü
Dr. Sibel Sezer Eralp ve çok sayıda davetli
katıldı.
Yönetim kategorisinde Tofaş Türk Otomobil
Fabrikası A.Ş birincilik ödülüne layık görülürken, ürün kategorisinin birincisi NEUTRALAB cihazı oldu. Süreç kategorisinde ise
TAI-TUSAŞ-Türk Havacılık ve Uzay San.
A.Ş birincilikle ödüllendirildi.
Bulgaristan—Türkiye IPA Sınır Ötesi İşbirliği Programı Teknik ve Ortak İzleme Komitesi Toplan ları Yapıldı Makamı olan Bulgar Bölgesel Kalkınma ve
Bayındırlık Bakanlığı temsilcileri tarafından
İkinci Teklif Verme Çağrısı kapsamında sunulan projelerin idari uygunluk ile teknik ve
kalite değerlendirmesinin sonuçlarına ilişkin
genel bir bilgilendirme yapılarak, Programın
uygulanmasına ilişkin gelinen durum hakkında sunumlar gerçekleştirildi.
Bulgaristan-Türkiye IPA Sınır Ötesi İşbirliği
Programı’na ilişkin teknik konuların görüşüldüğü toplantı, Yönetim Makamı olan
Bulgaristan Bölgesel Kalkınma ve Bayındırlık Bakanlığı, Ulusal Otorite olan Avrupa
Birliği Bakanlığı ve Ortak Teknik Sekretarya
ile Merkezi Finans ve İhale Birimi temsilcilerinin katılımlarıyla 12 Temmuz 2012 tarihinde İğneada/Kırklareli’nde düzenlendi.
Bulgaristan-Türkiye IPA Sınır Ötesi İşbirliği
Programı Ortak İzleme Komitesi Toplantısı
ise 13 Temmuz 2012 tarihinde aynı yerde
gerçekleşti. Toplantıda, Programın Yönetim
Sayfa 4
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Egemen Bağış’ın Hürriyet Gazetesinde Yayımlanan Makalesi Hürriyet gazetesinde 13 Temmuz 2012 tarihinde yayımlanan ve Avrupa Birliği Bakanı
ve Başmüzakereci Egemen Bağış tarafından
kaleme alınan “Sarkozy’ye Atıfla Bir Uyarı”
başlıklı makalede, ortak coğrafyalarının güçlü birer üyesi olarak Türkiye ve Fransa’nın,
hem diplomatik ve askeri, hem de ekonomik,
siyasi ve kültürel düzeyde önemli bir işbirliği
gündemine sahip olduklarına dikkat çekildi.
Makalede ayrıca Fransa’daki Hollande yönetiminin geçmiş yönetimlerin hatalarını tekrarlamayacağının umut edildiği kaydedildi.
Makaleye ulaşmak için lütfen tıklayınız.
Amerikalı Genç Liderlerden Oluşan Bir Heyet AB Bakanlığı İstanbul Ofisini Ziyaret E ABD Alman Marshall Fonu tarafından desteklenen Marshall Memorial Programı kapsamında 13 Temmuz 2012 tarihinde Amerikalı genç
liderlerden oluşan bir heyet AB Bakanlığıİstanbul Ofisi’ni ziyaret etti. Söz konusu ziyarette, Sivil Toplum, İletişim ve Kültür Başkanlığından Koordinatör Zelal Şen tarafından Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım süreci ve
müzakereler konusunda bilgilendirme yapıldı.
Ayrıca genç liderlerin müzakere sürecindeki
son duruma ve gündeme ilişkin soruları cevaplandırıldı.
Egemen Bağış Amerikan Şirketler Derneği Tara ndan Düzenlenen Çalışma Yemeğine Ka ldı Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci
Egemen Bağış, Amerikan Şirketler Derneği’nin 19 Temmuz 2012 tarihinde İstanbul’da
düzenlediği çalışma yemeğine katıldı. Bakan
Bağış yaptığı konuşmada, ABD'nin Türkiye'nin AB üyeliğine her zaman destek verdiğini ifade etti. Türkiye’nin hijyenden çevreye
kadar birçok alanda yüksek standartları yakalamasının AB süreci sayesinde olduğuna işaret eden Bakan Bağış, “AB Türkiye’nin diyetisyenidir” ifadesini kullandı.
Sayfa 5
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Bakan Bağış’ın “Genişleme Yorgunluk Değil Güçlenmedir” Başlıklı Makalesi Yayımlandı ilişkin değerlendirmeler yer aldı.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci
Egemen Bağış’ın kaleme aldığı “Genişleme
Yorgunluk Değil Güçlenmedir” başlıklı makale, Star gazetesinde yayımlandı. 16 Temmuz 2012 tarihinde yayımlanan makalede
Türkiye-AB ilişkilerindeki önemli hususlara
Makaleye ulaşmak için lütfen tıklayınız.
Egemen Bağış Atlan k Konseyi’nin Avrasya Merkezi Direktörü Ross Wilson ile Görüştü Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci
Egemen Bağış, 9 Temmuz 2012 tarihinde At-
lantik Konseyi adlı düşünce kuruluşu bünyesindeki Dinu Patriciu Avrasya Merkezi Direktörü Ross Wilson'u kabul etti. Görüşmede,
Atlantik Konseyi’nin Kasım ayında Türkiye’de gerçekleştireceği toplantıya ilişkin konular ele alındı. Bakan Egemen Bağış, toplantıya enerji başta olmak üzere pek çok alanda,
çok sayıda düşünürün katılacağını ve toplantının siyasetçilerle sektörde çalışanları bir araya
getireceğini ifade etti.
“Gönüllü Türkiye Sosyal Ka lım ve Değişim Projesi” Kapanış Konferansı Gerçekleş rildi Gönüllü Türkiye Sosyal Katılım ve Değişim
Projesi’nin kapanış töreni, 6 Temmuz 2012
tarihinde İstanbul’da Avrupa Birliği Bakanı
ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın himayelerinde gerçekleşti.
Buluşmaları” gerçekleşti. Öte yandan ‘En İyi
Gönüllü Hikâyesi Yarışması ile başarılı ve
ilham veren gönüllülük örneklerinin ödüllendirilerek görünür hale getirilmesi ve gönüllülüğün teşvik edilmesi amaçlandı.
2011 Avrupa Gönüllülük Yılı çerçevesinde
finanse edilen Gönüllü Türkiye Sosyal Katılım ve Değişim Projesi aracılılığıyla, iyi uygulama ve deneyimlerin paylaşılarak gönüllüğün yaygınlaştırılmasına ve gönüllü olmanın
önemi ile ilgili farkındalık yaratılmasına çalışıldı. Proje kapsamında Edirne, Çanakkale,
Kütahya, Afyon, Bilecik, Konya, Adana, Şanlıurfa, Malatya ve Trabzon illerinde “Gönüllü
Projenin kapanış töreninde bir konuşma yapan
Bağış, paylaşmanın ve gönüllüğün Türk kültüründe zaten var olduğunu, bu bilinci daha da
güçlendirmek için çalıştıklarını belirtti. Konuşmadan sonra Bağış, proje kapsamında düzenlenen ‘En İyi Gönüllü Hikâyesi Yarışmasında dereceye girenlere ödüllerini verdi.
Kaynak: Türk Ulusal Ajansı
Sayfa 6
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Bakan Bağış’ın “Gelin Canlar Bir Olalım!” Başlıklı Makalesi Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci
Egemen Bağış tarafından kaleme alınan
“Gelin Canlar Bir Olalım!” başlıklı makale 15
Temmuz 2012 tarihinde Vatan gazetesinde
yayımlandı.
“Devletin görevi toplumun bir parçası olan
farklılıkları tanımlamak değil, bu farklılıkları
tanımak ve anlamaya çalışmaktır.” ifadesiyle
başlayan makalede, AB katılım müzakerelerinin kararlılıkla yürütüldüğüne değiniliyor.
Makalenin tamamını okumak için lütfen tıklayınız.
“Muğla Avrupa Birliği Yolunda El Ele” Projesi Tanı m Toplan sı Yapıldı projesi tanıtıldı. Muğla İl Özel İdaresi Genel
Sekreterliği, Güney Ege Kalkınma Ajansı
ve Muğla Ticaret ve Sanayi Odası ortaklığında
yürütülen proje kapsamında “Hayat Boyu Öğrenme ve Gençlik Projesi Hazırlama” kursunu
tamamlayan 16 kursiyere de sertifikaları verildi.
“İllerimiz AB’ye Hazırlanıyor Programı II-AB
Faaliyetlerine Destek Bileşeni” kapsamında
Muğla Valiliği Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler
Koordinasyon Merkezi tarafından yürütülecek
olan “Muğla Avrupa Birliği Yolunda Elele”
projesinin tanıtım toplantısı 29 Haziran 2012
tarihinde, Konakaltı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Toplantıya Muğla Valisi Fatih Şahin, Avrupa
Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr.
Mehmet Cangir, yerel yöneticiler ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Muğla Valiliği Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi tarafından gerçekleştirilen sunumda “Muğla Avrupa Birliği Yolunda Elele”
“İllerde Yürütülen Avrupa Birliği Çalışmaları—2011 Faaliyet Raporu” Yayımlandı “Devletin görevi toplumun bir
parçası olan farklılıkları
tanımlamak değil, bu farklılıkları
tanımak ve anlamaya
yerel düzeyde daha iyi anlaşılması ve kamuoyunun AB ile ilgili konularda doğru bilgiye
sahip olabilmesi, AB'ye katılım sürecinde
gerçekleştirilen projelerin tam olarak hayata
geçirilmesi, takibinin sağlanması ve halk
nezdinde AB'ye üyelik sürecinin daha sağlık
Avrupa Birliği
Bakanlığı tarafından İçişleri
Bakanlığı
ile
işbirliği içerisinde AB sürecinin
çalışmaktır.” - Bağış
Sayfa 7
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI lı anlaşılabilmesi amacıyla 2010 yılı Ocak
ayında başlatılan “Valiliklerin AB Sürecinde
Etkinliğinin Artırılması Projesi” kapsamında
gerçekleştirilen faaliyetleri içeren ve illerden
sağlanan verilerle hazırlanan “İllerde Yürütülen Avrupa Birliği Çalışmaları - 2011 Faaliyet Raporu”, yayımlandı. Avrupa Birliği Bakanlığı internet sitesi (www ab.gov.tr) üze-
rinden de erişime açılmış olan rapor, 81 il
valiliğine, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonuna ve ilgili diğer tüm
kurum ve kuruluşlara
Temmuz ayı içerisinde
dağıtıldı.
Ankara AB’ye Hazırlanıyor Projesi Kapsamında “Eko‐İnovasyon Programı” ve “7. Çerçeve Programı Bilgi Günleri” Düzenlendi Ankara’nın yerel yönetimlerinin AB ile ilgili
konularda teknik kapasitesinin artırılması hedefiyle Avrupa Birliği Bakanlığı, Ankara Valiliği ve Ankara Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde 27 Mart 2012 tarihinde imzalanan protokol ile hayata geçirilen “Ankara Avrupa Birliği’ne Hazırlanıyor Projesi” kapsamında “CIPEko-İnovasyon Programı Bilgi Günü” 29 Haziran 2012 tarihinde Ankara Sanayi Odası’nın
(ASO) ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Etkinlik, ASO Genel Sekreteri Doç. Dr. Yavuz
Cabbar, Avrupa Birliği Bakanlığı Proje Uygulama Başkanlığı Koordinatörü Dr. İlksen Hilal
Yıldır ve Ankara İl AB Daimi Temas Noktası
Vali Yardımcısı Dr. Şentürk Uzun’un açılış
konuşmalarıyla başladı. Daha sonra Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uzmanları tarafından 2012 Yılı CIP Eko-İnovasyon Çağrısı
ve daha önceki yıllarda kabul alan proje örnekleri ile ilgili katılımcılara detaylı bilgi verildi.
Proje kapsamında 3 Temmuz 2012 tarihinde
ise yine ASO ev sahipliğinde Türkiye Bilimsel
ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun
(TÜBİTAK) destekleriyle “7. Çerçeve Programı Bilgi Günü” gerçekleştirildi.
ASO Genel Sekreteri Doç. Dr. Yavuz Cabbar
ve Avrupa Birliği Bakanlığı Proje Uygulama
Başkanlığı Koordinatörü Dr. İlksen Hilal Yıldır’ın konuşmalarıyla başlayan bilgi gününün
açılışında Ankara İl AB Daimi Temas Noktası
Vali Yardımcısı Dr. Şentürk Uzun da yer aldı.
Avrupa Birliği Bakanlığı Sosyal, Bölgesel ve
Yenilikçi Politikalar Başkanlığı AB İşleri Uzman Yardımcısı Yusuf Ziya Ayrım’ın Birlik
Programları tanıtımı ve TÜBİTAK uzmanlarınca gerçekleştirilen “7. Çerçeve Programı ve
Başarılı Projeler” sunumları ile devam eden
eğitimde 100’ü aşkın katılımcı 7. Çerçeve
Programını yakından tanıma fırsatı buldu.
“Ankara Avrupa Birliği’ne Hazırlanıyor Projesi” kapsamında Haziran ayında düzenlenen
bilgi günlerinde “Kültür Programı” tanıtılmıştı.12 ay sürecek projenin önümüzdeki aylarında ise “Hayatboyu Öğrenme ve Gençlik Programları” ve “Bilgi Toplumu Teknolojileri Politikası Destek Programı” eğitimleri gerçekleştirilecek.
Sayfa 8
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AB Örgütlü Suçlarla Mücadelede Türkiye’yi Destekliyor Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma’nın
örgütlü suçlarla mücadelede teknik soruşturma kapasitesini güçlendirmeyi amaçlayan AB
finansmanlı proje sona eriyor. Proje ile, Türk
vatandaşlarının güvenliğini artırmak amacıyla, suçların daha kolay önlenmesi ve tespiti
sağlanacak.
Müsteşar Erwan Marteil katıldı.
20 ay süren 1.5 milyon Avroluk eşleştirme
projesi ile, özel yöntemler ve teknik ekipman
kullanılarak, Türkiye’nin örgütlü suç eylemlerini önleme, tespit etme ve soruşturma kapasitesinin güçlendirilmesine katkı sağlandığı belirtildi.
Proje çıktılarının, Temmuz 2010 tarihinde benimsenen ve uygulaması devam eden Türkiye’nin Örgütlü Suçlara Karşı Ulusal Stratejisi
(2010-2015) ve Eylem Planı’nı (2010-2012)
destekleyeceği vurgulandı. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde, siber suçlar, tanık koruma
ve suç analizi gibi alanlarda yeni AB finansmanlı projelerin uygulamaya girmesi ve bu
sayede örgütlü suçlarla mücadelede temel zorlukların aşılması bekleniyor.
4 Temmuz 2012 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen proje kapanış törenine İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Almanya Eyalet Kriminal Polis Müdürü Dieter Schürmann ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’ndan Birinci
Kaynak: Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu
Sayfa 9
AVRUPA BİRLİĞİNDEN HABERLER Avrupa Komisyonu Sahtecilikle Mücadele Biriminin 2011 Yılı Raporu Açıklandı  Avrupa Komisyonu Sahtecilikle
Mücadele Biriminin 2011 Yılı
Raporu Açıklandı
 Eurobarometre Anketi: Avrupa
2020 Stratejisine Yönelik
Kamuoyu Desteği Sürüyor
 AB İstikrar Aracı İçin Yoğun Bir
Yıl
 AB’de Organik Logo Zorunluluğu Geliyor
 AB Denetimleri Gıda Güvenliğini Güvence Altına Alıyor
 Komisyon, Japonya ile Serbest
Ticaret Müzakerelerini Başlatmak İçin Teklifte Bulundu
 AB Lübnan’a Mali Yardımda
Bulunuyor
 Sınır Ötesi Verasete İlişkin AB
Kuralları Yasalaştı
 Avrupa Komisyonu Ukrayna ile
Vize Kolaylaştırma Anlaşmasını
Tadil Etti
Avrupa Komisyonu Sahtecilikle Mücadele Birimi (OLAF) tarafından
2011 yılında çözülen 463 vakanın
özetini içeren yıllık rapor 3 Temmuz
2012 tarihinde yayımlandı. Rapora
göre, OLAF’ın 2011 yılında gerçekleştirdiği soruşturmalar
neticesinde 691 milyon
Avro değerinde bir geri
kazanım sağlandı ve
üye ülkelerin mahkemelerinde toplam 511
yıllık hapis cezası isteminde
bulunuldu.
OLAF’ın geri kazanımlarından en çok yararlanan Avrupa sektörlerinin başında
524,7 milyon Avro ile yapısal fon
sektörü gelirken, bunu 113,7 milyon
Avro ile gümrük ve 34 milyon Avro
ile tarım sektörü takip etti.
OLAF Genel Direktörü Giovanni
Kessler konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Soruşturmalarımız neticesinde hatırı sayılır ölçüde bir geri kaza-
nım, Avrupa Birliği vatandaşlarımıza
yansırken, çok sayıda suçlu da adalete teslim edildi. Bu finansal ortam
içerisinde, sahtecilik ve yozlaşmayla
mücadele büyük önem taşımakta
olup, tüm üye ülkeler için öncelikli
bir görev olmalıdır. OLAF gelecek
yıllarda bu mücadeleye, çalışmalarını hızlandırarak devam edecektir”
dedi. Raporun tamamına, OLAF’ın
resmi internet sitesinden ulaşmak
mümkün.
Kaynak: Avrupa Komisyonu Sahtecilikle Mücadele Birimi
Avrupa 2020 Stratejisine Yönelik Kamuoyu Desteği Sürüyor Avrupa Komisyonu öncülüğünde
yılda iki defa gerçekleştirilen Eurobarometre anketine göre, Avrupalılar, AB’nin büyüme, istikrar ve
istihdama yönelik girişimlerini
Sayfa 10
geniş ölçüde destekliyor.
Vatandaşların mevcut ekonomik duruma ilişkin algılarının, geleceğe
yönelik endişelerinin ve ekonomik
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI kriz ve Avrupa 2020 stratejisine yönelik görüşlerinin masaya yatırıldığı ankette, 27 üye
devletten 32.728 kişi ile yüz yüze görüşme
gerçekleştirildi. Ankete göre, üye devletlerin
eyleme geçmesi, yeni işler yaratabilmek için
işgücü piyasasının modernize edilmesi ve yoksullara ve toplumdan dışlanmışlara yardım
edilmesi konularına AB vatandaşları tarafından öncelik verildiği anlaşılıyor.
Bu çerçevede AB kamuoyunun, Avrupa’nın
büyüme stratejisi olan Avrupa 2020’ye güven
duyduğu ve ülkeler arasında önemli farklılıklar olsa da kamuoyunun genel olarak Avrupa’nın geleceğine yönelik daha az karamsar
olduğu görülüyor. Ankete göre, her 10 AB
vatandaşından 8’i kriz nedeniyle üye ülkelerin
daha sıkı işbirliği yapması gerektiğini düşünürken, yarısından fazlası
AB’nin
krizden daha
Eurobarometre anketine göre, her 10
güçlü çıkaAB vatandaşından 8’i kriz nedeniyle
cağına inanıüye ülkelerin daha sıkı işbirliği
yor.
Kaynak: AB
Basın Odası
yapmasını düşünürken, yarısından
fazlası AB’nin krizden daha güçlü
çıkacağına inanıyor.
AB İs krar Aracı İçin Yoğun Bir Yıl Avrupa Komisyonu, AB dış yardımı için anahtar konumdaki İstikrar Aracı’na ilişkin 2011
yılı raporunu açıkladı. Avrupa Birliği Dışişleri
ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve
Komisyon Başkan Yardımcısı Catherine
Ashton, “İstikrar Aracı 2011 yılında, AB’nin
krizlere ve küresel tehditlere tepki verme ya da
bunları önleme aracı olarak geçmiş yıllara
oranla daha etkili bir işlev üstlendi” açıklamasında bulundu.
AB, 2011 yılında krizlere tepki verme ve bunları önleme amaçlı adımlar atmak amacıyla,
İstikrar Aracı’nı kullanarak toplamda 282 mil-
yon Avro harcadı. İstikrar aracı sayesinde
AB, sürmekte olan Arap Baharından Afrika
boynuzundaki korsan faaliyetleri önlemeye,
Birleşmiş Milletler organlarıyla işbirliğinden
kimyasal, biyolojik,
radyolojik ve nükleer riskleri önlemeye yönelik programlara kadar birçok
alanda etkin bir rol
oynadı.
Kaynak: AB Basın
Odası
AB’de Organik Logo Zorunluluğu Geliyor AB’de organik gıda sektörünün iki yıllık geçiş dönemi, AB etiketleme kurallarının yürürlüğe girmesi ile sona eriyor. 1 Temmuz 2012
tarihinden itibaren, AB ülkelerinde üretilen tüm
ambalajlı organik ürünlerin AB’nin organik
logosunu taşıması zorunlu hale geldi.
Sayfa 11
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AB’nin 2007 yılına dayanan
organik logo fikri, Komisyon’un 2009 yılında düzenlediği tasarım yarışması ile biçim kazandı. Yaprak şeklindeki AB organik logosu, 1
Temmuz 2010 tarihinde tanıtıldı ancak operatörleri yeni
kurallara adapte edebilmek
ve mevcut ambalaj atıklarını önlemek için iki
yıllık bir geçiş dönemine izin verildi.
Tarım ürünlerinin % 5’i ve tarım alanlarının %
2’sinden fazlası organik sertifikaya sahip olan
Avrupa Birliği’nde, organik
ürün üretimi ve tüketimi her
geçen gün artıyor. Tarım ve
Kırsal Kalkınmadan Sorumlu
Avrupa Komisyonu Üyesi
Dacian Cioloş, bu yeni uygulama sayesinde organik logonun da AB sembolleri arasında yer almasını ve organik
tarım standartlarına göre üretilen malların güvenle tüketicilere sunulmasını temenni ettiklerini ifade etti.
Kaynak: AB Basın Odası
AB Dene mleri Gıda Güvenliğini Güvence Al na Alıyor Avrupa Komisyonu tarafından açıklanan yeni
bir raporda, AB’de kullanılan “Gıda ve Yem
İçin Hızlı Alarm Sistemi” (RASFF) sayesinde gıda güvenliği konusunda birçok riskin
önüne geçildiği veya bunların son derece
azaltıldığı, dolayısıyla güvenlik denetimlerinin gıda güvenliğini güvence altına alma konusunda başarılı olduğu
belirtiy or.
2011 yılında kendisine
“Tarladan çatala”
ulaşan toplam 9157
anlayışıyla ve gıda
bildirimi değerlendiren
güvenliğini tehdit
eden
risklere karşı
RASFF, bunların 617’sinde
anında önlem alma
ciddi risk unsuru tespit
hedefiyle faaliyet
etti.
gösteren RASFF, bu
alanda anahtar bir
öneme sahip. Konuyla ilgili risk arz eden bir
durum ortaya çıktığında RASFF sisteminin
tüm üyeleri hızlı bir biçimde haberdar ediliyor ve bu sayede AB vatandaşlarının sağlıklarını korumaya yönelik ortak adımlar atılabiliyor.
617’sinde ciddi risk unsuru tespit etti. En
fazla bildirim yapılan konular arasında,
yemlerde bulunan aflatoksin, kurutulmuş
meyveler ve kuruyemişler ve Çin kaynaklı
mutfak malzemelerinden bulaşan kimyasal
maddeler ön plana çıkıyor.
Komisyon, üye ülkeler ile işbirliği içerisinde, RASFF sisteminin daha da güçlendirilmesi için düğmeye basmış durumda. Bu sayede ulusal otoritelerin numune alma ve denetleme faaliyetlerini daha etkin bir biçimde
yürütebilmesi amaçlanıyor.
Kaynak: AB Basın Odası
2011 yılında, bünyesine ulaşan toplam 9157
bildirimi değerlendiren RASFF, bunların
Sayfa 12
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Komisyon, Japonya ile Serbest Ticaret Müzakerelerini Başlatmak İçin Tekli e Bulundu Avrupa Komisyonu, Japonya ile bir
Serbest Ticaret Anlaşması
yapılması
amacıyla müzakerelere
başlanması
konusunda
üye ülkelere teklifte bulundu. Müzakere direktiflerinin öncelikle AB Konseyine sunulacağı,
ardından Konseyin Komisyonu müzakereleri
başlatmakla görevlendireceği belirtildi.
ikinci büyük ticaret ortağı konumunda bulunuyor. Ayrıca AB ve Japonya, birlikte dünya
GSYİH'sinin üçte birinden fazlasını oluşturuyor. Japonya ile ticaret anlaşması yapılması
durumunda ise, AB’nin GSYİH’sini % 1 arttıracağı ve AB’nin Japonya’ya ihracat miktarını
% 33 arttıracağı belirtiliyor.
Japonya, Çin’den sonra, AB'nin Asya’daki
Kaynak: AB Basın Odası
Ticaretten Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi
Karel De Gucht, konuyla ilgili yaptığı konuşmada, önümüzdeki yirmi yıl içinde ekonomik
büyümenin Asya’dan geleceği düşünüldüğünde, Japonya’nın göz ardı edilmesinin stratejik
olarak büyük bir hata olacağını ifade etti.
AB Lübnan’a Mali Yardımda Bulunuyor Avrupa Komisyonu, Lübnan Hükümetine,
yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve sosyal
eşitsizliklerin giderilmesi amacıyla yeni bir
mali yardım yapılacağını açıkladı. Konu ile
ilgili yapılan açıklamada, Lübnan’da yürütülen mayın temizleme çalışmalarının AB için
büyük önem taşıdığı ve bu yardımlar sayesinde bu çalışmalarda önemli bir yol alınmasının amaçlandığı belirtildi.
Açıklamada ayrıca, bu yardımların sürdürülebilir kalkınmanın arttırılmasına ve sosyoekonomik koşulların iyileştirilmesine de katkıda bulunacağı vurgulandı.
Komisyon, Lübnan’da bulunan ve ülkedeki
en savunmasız topluluk olarak belirtilen Filistinli mültecilere de önümüzdeki dönemlerde mali yardım yapılacağını belirtti. Söz konusu yardım programının, bölgede bulunan
gençler için istihdam ve eğitim konularında
yeni fırsatlar yaratacağı ifade edildi.
Genişleme ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Stefan Füle,
konuyla ilgili olarak, Lübnan’ın AB için çok
önemli
bir
ortak olduğunu ve AB’nin
yapacağı yardımlar aracılığıyla
Lübnan’da yaşayan insanların
yaşam şartlarının iyileşmesi
ve gerekli reformların yapılması için her zaman destek olacağını belirtti.
Kaynak: AB Basın Odası
Sayfa 13
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Sınır Ötesi Verasete İlişkin AB Kuralları Yasalaş AB üyesi bir ülke vatandaşının başka bir AB
ülkesinde ölmesi sonrasında yaşanan yasal
sıkıntıları azaltmak amacıyla yapılan düzenlemeler, AB resmi gazetesinde yayımlanarak
yasalaştı. Yasa ile her sene uluslararası verasetle yüzleşmek zorunda kalan yaklaşık
450.000 AB vatandaşının hukuki durumu
açıklığa kavuşmuş oluyor. 12.3 milyondan
fazla AB vatandaşının başka bir AB ülkesinde
yaşadığı göz önünde bulundurulduğunda yasanın önemi daha iyi anlaşılıyor.
Avrupa Komisyonu’nun Adalet, Temel Haklar
ve Vatandaşlıktan Sorumlu Başkan Yardımcısı
Viviane Reding mevcut düzenleme ile birlikte
verasete ilişkin hukuki karmaşanın son bulacağını, resmi işlemlerin kolaylaşacağını ve yasal
güvencenin sağlanacağını belirtti. Üye ülkelerin yasayı iç mevzuatlarına aktarmaları için üç
yıl süreleri bulunuyor.
Kaynak: AB Basın Odası
Avrupa Komisyonu Ukrayna ile Vize Kolaylığı Anlaşmasını Tadil E Avrupa Komisyonu ile Ukrayna arasındaki
vize kolaylığı anlaşması tadil edilerek yeniden
imzalandı. Anlaşmanın amacının Ukrayna ve
AB vatandaşları arasındaki ilişkileri daha da
güçlendirmek olduğu belirtildi.
anlaşmanın, AB ve Ukrayna ilişkilerindeki
mevcut bütün zorluklara rağmen AB’nin Ukrayna ve AB vatandaşları arasındaki diyaloğu
güçlendirme konusundaki kararlılığının bir
göstergesi olduğunu belirtti.
İçişlerinden Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Cecilia Malmström, tadil edilen anlaşma ile
toplumlar arası iletişimin gelişeceğini ve Avrupa’ya seyahat etmek isteyen sıradan Ukrayna vatandaşlarının işinin kolaylaşacağını ifade
etti. Malmström ayrıca, anlaşmada yapılan
değişiklikler sayesinde sivil toplum görevlilerinin ve gazetecilerin de daha rahat seyahat
etme imkânı bulacaklarını belirtti. Genişlemeden ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Štefan Füle ise, bu
Kaynak: AB Basın Odası
Sayfa 14
AVRUPA BİRLİĞİ ADALET DİVANI KARARLARI Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), Diğer Üye Devletlerde Faaliyet Gösteren Kumarhanelerin Avusturya’da Reklamının Yapılmasını Belirli Koşullar Al nda Yasaklayan Ulusal Düzenlemelerin, Avrupa Birliği Hukukuna Aykırılık Teşkil Etmediğine Karar Verdi Avusturya Danıştayı’nın
(Verwaltungsgerichtshof) yaptığı ön
karar başvurusu üzerine, Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), 12 Temmuz 2012 tarih ve 176/11 sayılı kararında, Avrupa Birliği’nin İşleyişi
Hakkında Antlaşma’nın (ABİHA)
hizmet sunma serbestisini düzenleyen 56. maddesinin kapsamını yorumlamıştır.
 Avrupa Birliği Adalet Divanı
(ABAD), Diğer Üye Devletlerde
Faaliyet Gösteren Kumarhanelerin Avusturya’da Reklamının
Yapılmasını Belirli Koşullar
Altında Yasaklayan Ulusal
Düzenlemelerin, Avrupa Birliği
Hukukuna Aykırılık Teşkil Etmediğine Karar Verdi
ABİHA madde 56 uyarınca, “Üye
devletler, hizmetin sunulacağı kişinin
bulunduğu üye devletten başka bir
üye devlette yerleşik üye devlet uyruklarına Birlik içinde hizmet sunma
serbestisine ilişkin kısıtlamalar getirmekten kaçınmak zorundadır”. Öte
yandan 28 Kasım 1989 tarihli Avusturya Şans Oyunları Kanunu’nun
(Glücksspielgesetz-GSpG) 21. maddesinde Avusturya’da kumarhane
işletmek için ruhsat alınma zorunluluğu getirilmiştir. Aynı hükümde
ayrıca, kumarhane işletmecilerinin
bu faaliyetlerini yerine getirirken,
özellikle bu kanunda kumar oynamak isteyen vatandaşların haklarını
güvence altına alan hükümlere azami
dikkati göstermek zorunda oldukları
vurgulanmıştır.
Sayfa 15
Yine aynı Kanunun 25. maddesi uyarınca, 18. yaşını doldurmamış kişilerin kumarhanelere girişleri yasaklanmış ve kumarhane işletmecilerine,
kumar bağımlılığı olan ve asgari yaşam koşulları için gerekli gelirlerini
tehlikeye düşürecek biçimde kumar
oynayan kişilerin tespiti halinde, bu
kişilerin geçici veya sürekli biçimde
kumarhanelere girişini yasaklama
yükümlülüğü getirmiştir. Bu yükümlülüğün ihlali halinde, kumar oynayan kişilerin, üç yıl içinde kumarhane sahipleri aleyhine hukuk mahkemelerinde dava açarak, kaybettikleri
paralarını geri talep etme hakları bulunmaktadır. Öte yandan, söz konusu
Kanun’un 56. maddesi uyarınca, diğer üye devletlerde yerleşik kumarhanelerin Avusturya’da reklam yapmaları izne tabi tutulmuş ve bu iznin
verilmesi, faaliyet gösterilen üye
devlette de, benzer biçimde vatandaşları kumar oynamanın zararlarına
karşı yeteri düzeyde koruyan düzenlemelerin bulunma şartına bağlanmıştır.
Söz konusu davaya esas teşkil eden
uyuşmazlık, Slovakya’da yerleşik
HIT ve HIT LARIX isimli iki anonim şirketin, Slovakya’da işlettikleri
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI uygunluğunu değerlendirmek için, yetkili
ulusal makamların bu düzenlemelerle elde
etmek istedikleri amacın ve bu düzenlemelerle getirilen koruma düzeyinin esas alınması gerektiğini ifade etmiştir.
kumarhanelerin Avusturya’da reklamını yapmak için, Avusturya Şans Oyunları Kanunu’nun 56. maddesi uyarınca, Avusturya Federal Maliye Bakanlığına ruhsat başvurusu
yapmaları üzerine başlamıştır. Bakanlık tarafından bu başvurular, Slovakya ulusal düzenlemelerinde, vatandaşların kumar alışkanlığının zararlarına karşı, Avusturya tarafından
sağlanan hukuki güvenceler düzeyinde bir koruma sağlanıp sağlamadığını gösteren herhangi bir belge sunulmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
Bu açıklamalar ışığında ABAD, kumarhane
reklamlarına gerekli iznin verilmesi için, kumarhanenin yerleşik olduğu üye devlette de,
büyük ölçüde vatandaşları kumar alışkanlığının zararlarından koruma amacıyla gerekli
hukuki güvencelerin verildiği düzenlemelerin olduğunun belgelenmesi şartını getiren
Avusturya Şans Oyunları Kanunu hükümlerinin, Avrupa Birliği’nin hizmetlerin serbest
dolaşımını güvence altına alan düzenlemelerine aykırılık teşkil etmediğini belirtmiştir.
Başvuruları reddedilen iki şirket, ret kararı
aleyhine Avusturya Danıştay’ında, Avrupa
Birliği hukukunun hizmetlerin serbest dolaşımını düzenleyen hükümlerinin ihlal edildiği
iddiasıyla iptal davası açmışlardır. Davaya
bakan Danıştay, açılan davayı bekletici sorun
yaparak ABAD ’a ön karar yoluyla, bir üye
devlet tarafından, diğer üye devletlerde yerleşik kumarhanelerin, kendi ülkesinde reklamının yapılmasına izni verilmesini, kendi ülkesinde kumar oynayanlara sağladığı hukuki
korumanın benzer şekilde o ülkede de sağlanmış olması koşuluna bağlayan ulusal düzenlemelerin, ABİHA’nın 56. maddesi uyarınca,
üye devletlere hizmetlerin serbest dolaşımını
kısıtlama yasağı kapsamında değerlendirilip
değerlendirilmeyeceği sorusunu yöneltmiştir.
Divan, vatandaşları kumar alışkanlığının zararlarına karşı korumayı amaçlayan söz konusu ulusal düzenlemenin, her ne kadar hizmetlerin serbest dolaşımına kısıtlamalar getirse de, kamu yararının emredici gerekliliği
çerçevesinde Avrupa Birliği hukuku tarafından tanınan meşru bir menfaat olması sebebiyle mazur görülebileceğini belirtmiş, ancak, bu düzenlemenin, orantılılık ilkesine
uygun biçimde, diğer üye devletlerde faaliyet
gösteren yabancı kumarhane işletmelerine
aşırı yük getirmemesi gerektiğini de eklemiştir. Divan, ayrıca, diğer üye devletlerde faaliyet gösteren kumarhanelerin Avusturya’da
reklam yapabilmeleri için gerekli iznin alınması konusunda, o kumarhanelerin faaliyet
gösterdiği diğer üye devletlerde de, vatandaşları kumar alışkanlığının zararlarına karşı
benzer düzeyde koruyan ulusal düzenlemelerin olup olmadığına karar verme yetkisinin,
ulusal mahkemelerde bulunduğunu belirlemiştir.
ABAD, 12 Temmuz 2012 tarihli kararında,
öncelikle üye devletlerin şans oyunlarına ilişkin düzenlemeleri arasında ahlaki, dinsel ve
kültürel nedenlerden dolayı önemli farklılıklar
bulunduğunu belirterek, bu alanda Avrupa
Birliği düzeyinde herhangi bir uyumlaştırma
yapılmadığından dolayı, üye devletlerin şans
oyunları alanında kendi politik tercihlerini
gerçekleştirmek amacıyla, gerekli düzenlemeleri yapmak konusunda yetkileri bulunduğu
belirtmiştir. Divan, ayrıca bu alanda farklı koruma sistemleri tercih eden üye devletlerin,
ulusal düzenlemelerinin orantılılık ilkesine
Sayfa 16
GÜNCEL YAYIN VE MAKALE ÖZETLERİ Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın The Huffington Post’da Yayımlanan “Demokrasi ve Ekmek: Türkiye’nin AB ile Orta Doğu Arasındaki Bağı” Başlıklı Makalesi  Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın
The Huffington Post’da Yayımlanan “Demokrasi ve Ekmek:
Türkiye’nin AB ile Orta Doğu
Arasındaki Bağı” Başlıklı Makalesi
 Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın
The Guardian Gazetesinde
Yayımlanan “Vize Kısıtlamaları
Türkiye’yi AB’nin Dışında Bırakıyor” Başlıklı Makalesi
 Yakın Gelecekte Avrupa’nın
Marjinalleşmesi  Doğu’ya Doğru Yeni Bir AB’mi?
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış tarafından kaleme alınan “Demokrasi ve Ekmek:
Türkiye’nin AB ile Orta Doğu Arasındaki Bağı” (Democracy and
Bread: Turkey’s Link Between the
EU and the Middle East) başlıklı
makale, 3
Temmuz
2012 tarihinde The
Huffington Post
gazetesinde yayımlandı. Makalede, Türkiye’nin AB ve Orta Doğu ile bağları ve Orta Doğu’daki demokratikleşme hareketleri hakkında
görüşler yer alıyor.
Bağış makalesinde, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile bütünleşme hedefine
olan sıkı bağlılığının yanı sıra, doğu
ve güneydeki komşularıyla da eşit
derecede yakın ilişki içinde olduğunu ve Batıya bağlılığını, Doğu ile
kurmuş olduğu tarihi ve kültürel
bağlarla tamamladığını belirtiyor. Bu
çerçevede, Türkiye’nin doğunun en
batılı, batının da en doğulu ülkesi
iken, İstanbul’un Asya’nın en Avrupalı, Avrupa’nın da en Asyalı şehri
Sayfa 17
olduğu vurgulanıyor.
Bakan Bağış makalesinde, Orta Doğu’daki demokratikleşme hareketlerine de değiniyor ve bu konuda Türkiye’nin Orta Doğu’daki demokratikleşmeyi desteklemek ve bu büyük
dönüşümü
kolaylaştırmak
için üzerine düşeni
yapmaya
hazır olduğunu;
ayrıca
Mısır’ın ve bölgedeki diğer kardeş
ülkelerin, geçmiş deneyimlerinin
ışığında ve halklarının sağduyusuyla
kendi kaderlerini belirleyeceğinden
emin olduğunu ifade ediyor.
Bağış, Müslüman toplumların Türkiye’yi; demokrasi, ekonomik reformlar, toplumsal dinamizm ve istikrarlı
demokratik yönetim konularında bir
ilham kaynağı olarak gördüğünün
ancak bu noktada doğru Türk Modelinin referans alınması gerektiğinin
altını çiziyor. Bağış, bu değerlendirmesinin devamında ise bazı düşünürlerin aksine Türk Modelinin, ordunun vesayeti altındaki kukla bir sivil
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI hükümet olmadığını, bu tür bir modelin ancak
Baas modeli olabileceğini okuyucu ile paylaşıyor.
Makale, Bakan Bağış’ın, halkının demokratik beklentilerini tam olarak karşılayamayan
herhangi bir siyasi sisteme göz yumulmayacağını ve bu tutumun, kardeş Mısır halkı
için de, mazlum ve mağrur Suriye halkı için
de geçerli olduğunu belirten sözleriyle son
buluyor.
Makalede Bağış, Türkiye’nin son 10 yıldır AK
Partiye verilmiş olan demokratik yetki ile büyük bir gelişme gösterdiğini ve ulaşılmak istenen hedefin ülkemizi geliştirerek, siyasi, ekonomik ve demokratik standartlarımızı AB
standartlarına çıkarmak olduğunu belirtiyor.
Kaynak: The Huffington Post
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın The Guardian Gazetesinde Yayımlanan “Vize Kısıtlamaları Türkiye’yi AB’nin Dışında Bırakıyor” Başlıklı Makalesi Gazetenin 14 Temmuz 2012 tarihli nüshasında
yayımlanan makalesine Bağış, İstanbul’un
2010 yılında Avrupa Kültür başkenti, bu yıl da
Avrupa Spor Başkenti olduğunu hatırlatarak
başlıyor. Bakan Bağış bu tür organizasyonların Türkiye’nin güçlü ulusal kimliği ve sahip
olduğu temel Avrupa değerlerini yansıtmasının yanı sıra, İstanbul’un kültürel çeşitliliği ve
eşsiz coğrafyasıyla Doğu ile Batı arasında,
geleneksellik ile modernlik arasında bir köprü
oluşturduğunu ifade ediyor.
İstanbul’u her şeyiyle bir Avrupa şehri olarak
tamamlayan Bağış, şehrin AB siyasetçilerine,
Türkiye’nin yer almadığı bir Avrupa’nın eksik
kalacağını hatırlattığının altını çiziyor.
Son iki yıldır dünyada yaşanan gelişmelerin,
Türkiye-AB ilişkilerinin başarılı bir biçimde
ilerlemesi ve kültürel, ekonomik, siyasi alanlarda daha güçlü işbirliği yapılması potansiyelini gösterdiğini vurgulayan Bağış, Ankara’da
düzenlenen Avrupa günü kutlamalarının da
Türkiye’nin bu hedefe yönelik kararlılığın bir
göstergesi olarak değerlendirilmesi gerektiğine
işaret ediyor. Bağış bu süreçte ayrıca Avrupa’da Türkiye’nin AB üyeliği konusunda heves kırıcı bir söylem olan “çok büyük, çok
fakir ve Müslüman” tabirinin artık geçmişte
kaldığını ifade ediyor.
Makalesinde, Schengen vizesine de değinen
Bağış, bu vizenin Türkiye için önemli bir engel olduğunu ve vizenin kaldırılması halinde
Türk vatandaşlarının Avrupa’ya kitleler halinde göç edeceği yargısının temelsiz olduğunu
belirtiyor. Son dönemde Avrupa Birliği Adalet
Divan’ı ve bazı üye devletlerin ulusal mahkemelerinin, Türk vatandaşlarının vizesiz seyahat etme hakkına sahip oldukları yönünde karar verdiklerini hatırlatan Bağış, buna rağmen
Türkiye’nin Schengen bölgesi dışında bırakılan tek aday ülke olmasını eleştiriyor.
Vize muafiyeti ile komşularla karşılıklı dolaşım özgürlüğü elde edileceğini vurgulayan
Bağış, Avrupa’daki ekonomik kriz hesaba katıldığında bu durumun, komşumuz Yunanistan
gibi krizden fazlaca etkilenmiş ekonomilere de
yarar sağlayacağını vurguluyor. Bağış, vize
muafiyeti konusunda umutlu olduğunu ifade
ederek makalesini bitiriyor.
Kaynak: The Guardian
Sayfa 18
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Yakın Gelecekte Avrupa’nın Marjinalleşmesi Brüksel Çağdaş Çin Çalışmaları Enstitüsü
(BICCS) araştırmacılarından Jonathan Holslag
tarafından kaleme alınan “Yakın Gelecekte
Avrupa’nın Marjinalleşmesi” (Europe's Convenient Marginalisation) başlıklı makale 5
Temmuz 2012 tarihinde European Voice gazetesinin internet sitesinde yayımlandı. Makalede, AB’nin Asya politikası eleştirel bir üslupla
ele alınıyor. Holslag, AB’nin son dönemde,
ABD ile birlikte Asya’da sıkça boy gösterdiğini, bölgede sözde bir güç olmak için çaba sarf
ettiğini, ne var ki, bunun yerine sınırlarının ve
menfaatlerinin bilincinde olarak ölçülü hareket
etmesinin çok daha yerinde olacağını savunuyor.
Yazar, AB’nin Asya-Pasifik’in taze ve sıkıntılı
meselelerine bulaşmaması için üç temel neden
ileri sürüyor. İlk olarak, bölgenin jeopolitik
açıdan AB’nin ilgi alanı dışında olduğunu ifade eden Holslag, Çin’in Avrupa’yı kendi deniz
sahasından mahrum bırakması gibi bir endişeyi yersiz bulduğunu belirtiyor. Asıl korkulması gerekenin, Çin dolaylarında başlayacak bir
çalkantının Avrupa’nın arka bahçesinde – Beyaz Rusya’dan Ortadoğu ve Afrika’ya kadar bırakacağı etki olduğunu ileri süren Holslag,
Asyalılar nezdinde ağırlık kazanmak isteyen
bir Avrupa’nın öncelikle kendi komşuları ile
sıkı ilişkiler geliştirmesi gerektiğini ifade ediyor.
Yazar ikinci olarak, güvenlik konusunda kendi
bölgesinde istikrarlı bir yol tutturamamış bir
Avrupa’nın Asya’nın güvenlik meseleleri ile
ilgilenmesini yanlış bulduğunu, böylesi bir
girişimin AB’nin kapasitesini aşacağını belirtiyor. Son olarak Holslag, AB üye devletleri ile
gerekli uzlaşmayı sağlamadan atılan söz konusu adımları maceraperestlik olarak nitelendiriyor ve dışarıda eyleme geçemden önce iç istişarenin hakkıyla yapılması gerektiğini savunuyor.
Makalede, Avrupa’nın önümüzdeki yıllarda
stratejik bir marjinalleşme ile yüzleşeceği belirtiliyor ve izole olmanın marjinalleşmeden
tamamen farklı olduğunun altı çiziliyor. Yazar, Avrupa’nın söz konusu marjinalleşme
yerine daha güçlü bir komşuluk politikası yürütmesi gerektiğini öne sürerek, Asya ile ekonomik ilişkileri sürdürmekle Asya’da gövde
gösterisi yapmanın aynı şey olmadığına vurgu
yapıyor.
Kaynak: EuropeanVoice
Doğu’ya Doğru Yeni Bir AB’mi? Laurence Norman tarafından kaleme alınan
ve “Doğu’ya Doğru Yeni Bir AB
mi?” (Another EU to the East?) başlığını taşıyan makale 13 Temmuz 2012 tarihinde Wall
Street Journal’da yayımlandı. Makalede,
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in en
çok önem verdiği dış politika girişimlerinden
olan Avrasya Ekonomik Birliği’ne dair değerlendirmeler ele alınıyor.
Yazar makalesinde söz konusu Birliğin, Kafkaslarda AB benzeri ulus üstü bir örgütlenme
oluşturmayı planladığını belirtiyor. Yazar,
ayrıca şu anda etkin bir gümrük birliği olarak
faaliyet gösteren bu Birliğin amacının, 2015
yılına gelindiğinde, bölgesel bir serbest ticaret
alanı yaratarak Avrasya Ekonomik Komisyonu tarafından belirlenecek ortak politikalar
gütmek ve bağımsız bir yargı organı kurmak
Sayfa 19
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI olduğunu belirtiyor. Makaleye göre, bu gelişmelerin devamında ise ortak para, vergi ve
ortak makroekonomik politikalar bekleniyor.
Norman, Şubat ayında Birliğin mevcut üyeleri
olan Rusya, Kazakistan ve Belarus arasında
Avrupa Komisyonu benzeri bir komisyon kurulması hususunda anlaşma sağlandığını ifade
ediyor. Komisyon görevlilerinden edindiği
bilgiler ışığında Birliğin potansiyeli hakkında
da bilgi veren yazar, dünya doğalgaz ihracatının 1/3’ü ile petrol ve mineral ihracatının %
19’unun bu bölgeden sağlandığını ve bloğun
2009-2011 yılları arasında %13 ekonomik büyüme sağladığını hatırlatıyor.
Sayfa 20
Üst düzey AB yetkililerinin, henüz bir proje
olarak değerlendirilen bu oluşum hakkındaki görüşlerinin de kısaca aktarıldığı makaleden çıkan sonuç, bu oluşumunun başarılı
olup olamayacağının Ukrayna’nın Birliğe
dâhil olup olmayacağı ile yakından ilintili
olduğu yönünde. AB’li yetkililer ise, projenin başarıya ulaşması durumunda AB ile
Doğu komşuları arasındaki farkın açılmamasını ve ekonomik ilişkilerin eski haline
dönmemesini arzu ediyorlar.
Kaynak: The Wall Street Journal
HİBE DUYURULARI Uluslararası Araş rma Personeli Değişim Programı Çağrısı  Uluslararası Araştırma Personeli Değişim Programı Çağrısı  Araştırma Eğitim Ağları Çağrısı
Programın Hedefi: Uluslararası
Araştırma Personeli Değişim Programı (International Research Staff
Exchange Scheme - IRSES), araştırmacıların uluslararası dolaşımını
desteklemektedir. Amacı araştırma
gruplarının kısa süreli değişimi aracılığıyla Avrupa’daki araştırma kuruluşlarının Avrupa dışındaki araştırma kuruluşları ile uzun süreli işbirlikleri oluşturmalarını sağlamaktır.
Sunulacak proje önerileri her araştırma alanından olabilmektedir.
Programın Bütçesi: 30 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 17 Ocak 2013
Başvurular hakkında detaylı bilgiye
TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
 Araştırma Bursu Veren Kuruluşlara Ek Fon Çağrısı
 Fikirler Özel Programı Çağrıları
 Araştırma Altyapıları Alanı
2013 Yılı Çağrısı
 “KOBİ’ler Yararına Araştırmalar” 2013 Yılı Çağrıları
 Toplumda Bilim Alanı 2013 Yılı
Çağrısı
 Uluslararası İşbirliği Alanı
2013 Yılı Çağrıları
 Sosyo-ekonomik ve Beşeri
Bilimler 2013 Yılı Çağrısı
 2013 Yılı ICT Green Cars Çağrısı
 Enerji Alanı 10. Çağrısı
Araş rma Eği m Ağları Çağrısı Programın Hedefi: Araştırma Eğitim Ağları (Initial Training
Networks—ITN) yeni ve gelişmekte
olan teknolojilerde sanayinin ihtiyaç
duyduğu nitelikte araştırmacı yetiştirmeyi, bu vesileyle gençler için
araştırmacılık kariyerini daha cazip
hale getirmeyi hedeflemektedir. Sunulacak proje önerileri her araştırma
alanından olabilmektedir.
Programın Bütçesi:
Avro
470 Milyon
Son Başvuru Tarihi: 22 Kasım
2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye
TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Araş rma Bursu Veren Kuruluşlara Ek Fon Çağrısı Programın Hedefi: Araştırma Eğitim Ağları (Initial Training
Networks—ITN) yeni ve gelişmekte
olan teknolojilerde sanayinin ihtiyaç
duyduğu nitelikte araştırmacı yetiştirmeyi, bu vesileyle gençler için
araştırmacılık kariyerini daha cazip
hale getirmeyi hedeflemektedir. Sunulacak proje önerileri her araştırma
alanından olabilmektedir.
Sayfa 21
Programın Bütçesi:
Avro
470 Milyon
Son Başvuru Tarihi: 22 Kasım
2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye
TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Fikirler Özel Programı Çağrıları Programın Hedefi: Avrupa Araştırma Konseyi tarafından yürütülen Fikirler Özel Programı
Başlangıç Düzeyi Bağımsız Araştırmacı Desteği (Starting Independence Researchers
Grant) çağrısının altıncısı 10 Temmuz 2012
tarihinde açılmıştır. Geçen senelerde doktorasını 2-12 yıl önce almış araştırmacılara açık
olan çağrı bu sene operasyonel nedenlerden
dolayı “Starting Grant” ve “Consolidator
Grant” ismiyle iki ayrı çağrı şekilde yayınlanacaktır.
Yeni kurallara göre Temmuz ayında yayınlanan Starting Grant çağrısına doktorasını 2-7
yıl önce almış araştırmacılar, Kasım ayında
yayınlanacak Consolidator Grant çağrısına ise
doktorasını 7-12 yıl önce almış araştırmacılar
başvurabilecektir. Ayrıca bu sene her çağrı
için tek açılış ve kapanış tarihi uygulaması
getirilmiştir. Yeni Starting Grant ve Consolidator Grant çağrısı kapsamında araştırma projesi ve başvuru yapan araştırmacının kariyeri
bilimsel mükemmeliyete göre değerlendirile-
cektir ve 5 yıl süreyle 1,5-2,75 milyon Avro’luk destek alınabilecektir. Amerika, Kanada
ve Japonya gibi AB üye ülkeleri dışından Türkiye’ye veya diğer AB üye ve Asosiye ülkelerine dönmeyi planlayan ve ev sahibi kurum ile
irtibatta olan araştırmacılar da söz konusu destekten yararlanabilecektir.
Programın Bütçesi: 398 Milyon
(2013 Starting Grant Çağrısı)
Avro
523 Milyon Avro (2013 Consolidator Grant
Çağrısı)
Son Başvuru Tarihi: 17 Ekim 2012 (2013
Starting Grant Çağrısı)
21 Şubat 2013 (2013 Consolidator Grant Çağrısı)
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Araş rma Altyapıları Alanı 2013 Yılı Çağrısı Programın Hedefi: Araştırma Altyapıları
2013 Yılı çağrısı 10 Temmuz 2012 tarihinde
açılmıştır. Çağrıda AB çapında Ulusal Akademik Ağ Altyapısını yöneten kuruluşların bir
araya getirileceği, ICT tabanlı e-altyapılar
projesi desteklenecektir.
Programın Bütçesi: 39 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 5 Aralık 2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
"KOBİ'ler Yararına Araş rmalar" 2013 Yılı Çağrıları Programın Hedefi: KOBİ’ler Yararına Araştırma Alanı 2012 yılı çağrıları açılmıştır. Herhangi bir teknoloji alanı sınırlaması olmayan
projelerde, Ar-Ge yeteneği düşük olan KOBİ’lerin teknoloji tabanlı ürün ve süreç ihtiyaçlarını, Ar-Ge yeteneği yüksek olan sanayi
kuruluşları, KOBİ’ler, araştırma merkezleri ve
üniversitelerden tedarik etmeleri sağlanmakta-
dır.
Programın Bütçesi: 251,56 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 15 Kasım 2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Sayfa 22
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Toplumda Bilim Alanı 2013 Yılı Çağrısı Programın Hedefi: SSH Alanı 2013 Yılı
çağrıları 10 Temmuz 2012 tarihinde açılmıştır.
Çağrıda özellikle; Avrupa Bilim Sisteminin
güçlendirilmesi, bilim ve toplum arasındaki
dinamik ilişkiler ve toplumsal cinsiyet ve bilim gibi çeşitli konular desteklenecektir.
Programın Bütçesi: 51,7 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 16 Ocak 2013
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Uluslararası İşbirliği Alanı 2013 Yılı Çağrısı Programın Hedefi: Uluslararası İşbirliği Alanı 2013 Yılı çağrıları 10 Temmuz 2012 tarihinde açılmıştır. 2013 yılı Uluslararası İşbirliği Alanı aktiviteleri; kilit ülkelerle işbirliği ile
Avrupa’da rekabetçiliği tetiklemeyi, Avrupa
dışı ülkelerde 7. ÇP ile ilgili farkındalığı arttırmayı ve iletişimi güçlendirmeyi ve toplumsal
sorunlara ortak yanıt aramayı hedeflemektedir.
Programın Bütçesi: 40,8 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 18 Aralık 2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Sosyo‐ekonomik ve Beşeri Bilimler 2013 Yılı Çağrısı Programın Hedefi: Sosyo-ekonomik ve Beşeri Bilimler Alanı 2013 Yılı Çağrıları 10
Temmuz 2012 tarihinde açılmıştır. Çağrıda
özellikle; Avrupa’da işsizlikle mücadele,
yenilikçi toplumlar ve sosyal girişimcilik,
finansal piyasaların entegrasyonu, Küresel sorunların çözümünde çok uluslu şirketlerin rolü, Avrupa-Kafkasya ilişkilerinde güvenlik ve demokrasi, Akdeniz bölgesindeki
ekonomik ve sosyo-kültürel değişimler, uluslararası uyuşmazlıklarda ve çatışmalarda
medyanın rolü ve Avrupa vatandaşlığında çok
dillilik sorunu gibi çeşitli konu başlıkları ön
plana çıkmaktadır.
Programın Bütçesi: 30 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 31 Ocak 2013
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
2013 Yılı ICT—Green Cars Çağrısı Programın Hedefi: Ulaştırma; Nanobilimler, Nanoteknolojiler, Malzemeler ve Yeni
Üretim Teknolojileri (NMP); Enerji ve Bilgi
ve İletişim Teknolojileri tematik alanlarında
kamu-özel ortaklığını hedef alan “Green
Cars” ortak çağrısı 10 Temmuz
2012 tarihinde açılmıştır. Bilgi ve İletişim
Teknolojileri Alanı'ndaki çağrı kapsamında
tam elektrikli araçlarda gelişmiş sistem mimarisi ve kapsamlı enerji yönetimi sistemleri
konularında ortaklı Ar-Ge, Koordinasyon ve
Destek Eylemleri bileşimi (CP-CSA) projeleri
ile koordinasyon ve destek eylemi projeleri
desteklenecektir.
Sayfa 23
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Programın Bütçesi: 40 Milyon Avro
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Son Başvuru Tarihi: 4 Aralık 2012
Enerji Alanı 10. Çağrısı Programın Hedefi: Enerji Alanı 2013 Yılı
çağrıları 10 Temmuz 2012 tarihinde açılmıştır.
Çağrıda özellikle; yenilenebilir elektrik üretimi (fotovoltaik, rüzgar, yoğunlaştırılmış güneş
enerjisi, jeotermal enerji, okyanus enerjisi,
hidro enerji), yenilenebilir yakıt üretimi
(havacılık için parafin biyoyakıtı), yenilenebilir ısıtma ve soğutma (solar termal enerji), karbondioksit yakalama, depolama ve temiz kömür teknolojileri, akıllı elektrik ağları
ve enerji politikaları alanlarında Ar-Ge ve demonstrasyon projeleri desteklenecektir.
Programın Bütçesi: 40 Milyon Avro
Son Başvuru Tarihi: 4 Aralık 2012
Başvurular hakkında detaylı bilgiye TÜBİTAK’ın ilgili internet sayfasından ulaşılabilir.
Sayfa 24
AB MÜKTESEBATINA UYUMDA SON GELİŞMELER AB Uyumu Kapsamında Yayımlanan Mevzuat Listesi (Temmuz 2012) 
Telsiz ve Telekomünikasyon Terminal Ekipmanları Yönetmeliğinin Atıfta Bulunduğu Standartlara Dair Tebliğ (2012/1) (RG Tarih ve No: 03.07.2012, 28342)

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik (RG
Tarih ve No: 04.07.2012, 28343)

6337 Sayılı Türk Akreditasyon Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun (RG Tarih ve No: 05.07.2012, 28344)

6352 Sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun (RG Tarih ve No: 05.07.2012, 28344)

Kırsal Kalkınma Programı İzleme Komitesinin Teşekkülü ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik (RG Tarih ve No: 05.07.2012, 28344)

2012/3152 Sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat
ve Görevleri Hakkında Yönetmelik (RG Tarih ve No: 08.07.2012, 28347)

6343 Sayılı Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezinin Çalışmalarına Türkiye Cumhuriyetinin Katılımı ile İlgili Olarak Avrupa Topluluğu ve Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yapılan Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (RG
Tarih ve No: 12.07.2012, 28351)

6347 Sayılı Uluslararası Yolsuzlukla Mücadele Akademisi Kurucu Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (RG Tarih ve No: 12.07.2012, 28351)

6353 Sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun (RG Tarih ve No: 12.07.2012, 28351)

Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması
Hakkında Yönetmelik (RG Tarih ve No: 24.07.2012, 28363)

Motorlu Araçların Elektromanyetik Uyumluluk (Radyo Paraziti) ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliği (72/245/AT)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (RG Tarih ve No:
27.07.2012, 28366)

Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliği (No: 2012/58) (RG Tarih ve No: 27.07.2012, 28366)

Lastiklerin Yakıt Verimliliği ve Diğer Esas Parametreler Gözetilerek Etiketlenmesi Hakkında
Yönetmelik (1222/2009/AT) (RG Tarih ve No: 31.07.2012, 28370)
Sayfa 25
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI 
Motorlu Araçların Çekme Tertibatları ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliği (AB/1005/2010) (RG
Tarih ve No: 31.07.2012, 28370)

Belirli Motorlu Araçların Çamurlukları ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliği (AB/1009/2010) (RG
Tarih ve No: 31.07.2012, 28370)

Motorlu Araçların ve Römorklarının Araç Tanıtım Numarası ve İmalatçının Zorunlu Levhaları ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliği (AB/19/2011) (RG Tarih ve No: 31.07.2012, 28370)
Bunları Biliyor Musunuz? Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu ile Ülkemizde İnsan Haklarının Korunmasına Yönelik Önemli Bir Adım Atıldı
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun 20 Aralık 1993 tarihli kararıyla kabul edilen ve “Paris
İlkeleri” olarak da bilinen “İnsan Haklarının Geliştirilmesi ve Korunması İçin Kurulan Ulusal Kuruluşların Statüsüne İlişkin İlkeler” uyarınca, 30 Haziran 2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6332 sayılı Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu ile ülkemizde insan haklarının korunmasına yönelik önemli bir adım atıldı. Kanun çerçevesinde kurulacak olan İnsan Hakları
Kurumu, Türkiye’de insan hakları konusunda yaşanan sıkıntıların daha güçlü bir kurumsal yapı aracılığıyla giderilmesi açısından önem taşımakta.
Tarafsız, bağımsız, ulaşılabilir ve şeffaf olma özelliklerini haiz olan kurumsal bir yapılanmanın
amaçlandığı Kanunla, insan hakları standartlarının iç hukukta uygulanması ile temel hak ve özgürlüklerin daha ileri bir düzeyde korunması hedefleniyor
Bu çerçevede, İnsan Hakları Kurumu’nun görevleri arasında insan haklarının korunmasına, geliştirilmesine ve ihlallerin önlenmesine yönelik çalışmalar yapmak, işkence ve kötü muamele ile mücadele etmek, bireysel şikâyet ve başvuruları incelemek ve bunların sonuçlarını takip etmek, sorunların çözüme kavuşturulması doğrultusunda girişimlerde bulunmak, bu amaçla eğitim faaliyetleri yürütmek, insan hakları alanındaki uluslararası gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek amacıyla araştırma ve incelemeler yapmak yer alıyor.
İnsan Hakları Kurumu’nun en üst düzey karar organı, Bakanlar Kurulu tarafından 7, Cumhurbaşkanı
tarafından 2, Yükseköğretim Kurulu ve Barolar Birliği tarafından birer üye seçilerek oluşturulacak
olan İnsan Hakları Kurulu. Kanuna göre, Kurul’un bağımsız ve etkin bir şekilde görev yapabilmesi
için üyelerine hakimlik ve savcılık teminatı da getiriliyor.
Sayfa 26
AYIN KONUSU Türk—Hollanda İlişkilerinin 400. Yılı Türk-Hollanda ilişkilerinin tarihi, Avrupa’daki
kuvvet dengesinin yeniden şekillendiği 16.
Yüzyıla kadar uzanmaktadır. Ulus devletlerin
ortaya çıkmaya başladığı bu çağda, Osmanlı
İmparatorluğu’nun Avrupa üzerindeki etkisi
son derece fazlaydı. 1516-1550 yılları arasında
yapılan fetihler, Hint Okyanusu ile Akdeniz
arasındaki ticaret yolunun Osmanlıların eline
geçmesine ve böylece Osmanlının dünya ticaretinin kalbi konumuna gelmesine neden oldu.1 Doğuda bu gelişmeler yaşanırken, Hollanda ise bu dönemde, Habsburg İspanyasına
bağlı bir bölgeyken önemli bir iktisadi dönüşümden geçmekteydi. Yine bu dönemde Avrupa’da, Katolik kilisesine karşı giderek büyüyen hoşnutsuzluk, Erasmus ve daha sonra Luther ve Kalvin gibi teologların fikri öğretileriyle de desteklenerek bir isyan hareketine dönüştü ve bu isyan Hollanda’ya da sıçradı.2 Osmanlılar ise Avrupa’daki bu gelişmelere kayıtsız kalmayarak Almanya’daki Protestanlar ile
Avrupa’daki en büyük rakibi olan Habsburglara karşı mücadele eden Hollandalılara destek
sundu.
Hollanda’da, 1560 yılında, Protestanlar isyan
başlatarak Katolik kiliselerindeki ikonları ve
heykelleri yıkmaya (Beeldenstorm) ve kiliseyi
ikonlardan arındırmaya başladılar. Bu isyanlar
daha sonra güneye sıçrayarak bugünkü Belçi-
ka’nın ortalarına kadar ilerledi. İspanyol Krallığına ait bu topraklarda, babası V. Charles’ın
yerine geçen II. Philip, isyanları çok sert bir
şekilde bastırma yoluna gittiyse de 1580 yılına
gelindiğinde Hollanda’da isyanlar halen devam ediyordu.3 Bu isyanlara ek olarak, sürekli
belirli bir otonomi içerisinde faaliyet gösteren
yerel yönetimlerin memnuniyetsizlikleri, Hollanda’daki Habsburg hâkimiyetini zora soktu.
Bununla beraber Hollanda, İspanya ile 80 yıl
sürecek olan ve 1648’deki Modern Devlet Sisteminin anayasası sayılan Westfalya Anlaşması ile nihayete erecek olan bir savaşın içine
girdi.4
Osmanlı İmparatorluğu’nun, Avrupa’nın bugünkü siyasi coğrafyasının ortaya çıkmasında
oynadığı rol tarihçilerce genel kabul gören bir
olgudur. Osmanlı’nın oynadığı bu rol çeşitli
vasıtalar aracılığı ile olmuştur. Maddi destek
ise bu vasıtalardan sadece bir tanesidir. Osmanlı bu dönemde, aynen Fransa’ya olduğu
gibi, Habsburglara karşı savaşan Hollandalılara da yüklü miktarda kredi sağlamıştır. Bu
destek Portekiz’deyken zorla Hristiyanlığa
geçirilmeleri üzerine Osmanlı İmparatorluğu’na göç etmek zorunda kalan Mendes ailesi
vasıtasıyla olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’ndaki nüfuzunu iyice artıran ailenin bir
mensubu olan Yusuf Nasi, Anvers Protestan
Meclisine bir mektup göndererek, eğer Protes-
1
3
Halil İnalcık, “Modern Avrupa’nın Gelişmesinde Türk
Etkisi”, 85-86.
2
T., Goddard Bergin and Jennifer Speake, Encyclopedia
of the Renaissance and the Reformation (New York:
2004) 407.
T., Byfield, A century of giants, A.D. 1500 to 1600: in
an age of spiritual genius, western Christendom shatters
(Edmonton: 2010) 295.
4
C., Ramirez-Faria, Concise Encyclopeida Of World
History (New Delhi: 2007) 678.
Sayfa 27
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Hollanda ile Osmanlılar arasındaki resmi
ilişkilerin başlangıcı ise 1612 yılına denk
gelir. O dönem yeni yükselen bir ulus devlet
olarak Hollanda, ekonomik kalkınma adına
halen en önemli bölge sayılabilecek olan Doğu Akdeniz’de ticaret yapmak istiyordu.
1612 yılından önce de Hollandalılar bu bölgede ticaret yapıyorlardı fakat herhangi bir
ticari imtiyaza sahip olmadıkları gibi bir takım zorluklara da maruz kalıyorlardı. 1604
yılında Staten-Generaal (Hollanda Eyaletler
Meclisi), Osmanlı tarafına bu sıkıntılarını bir
mektupla iletti. Bu mektuba istinaden ve Halil Paşa’nın çabaları sayesinde OsmanlıHollanda ilişkileri yeni bir döneme girdi ve
Eyaletler Meclisi’nin 1612’de Cornelis Haga’yı çok özel Hollanda elçisi olarak İstanbul’a göndermesiyle resmi ilişkiler başlamış
oldu.9 Görüldüğü üzere Hollanda, Westfalya
Antlaşması’nda diğer Avrupa devletlerince
bağımsız bir devlet olarak tanınmasından
önce, Osmanlılar tarafından bağımsız bir
devlet olarak tanınmıştı.
tanlar İspanya Krallığına karşı isyana kalkışırlarsa, Osmanlı İmparatorluğunun onları destekleyeceği şeklinde bir vaatte bulunmuştu.
Hollanda soylularının önde gelenlerinden olan
Oranje Prensi ise Osmanlı İmparatorluğu’nun
savaş ilan etmesini ve bununla beraber askerlerinin Hollanda üzerinden İspanya’ya saldırmasını istemişti.5 Bu perspektiften bakıldığında, Hollandalılar ile Türklerin ilişkilerinin 450
yıldan daha uzun bir maziye sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Hollanda’nın İspanya’ya karşı isyana geçip
savaş ilan etmesiyle Türk imajı da bu savaşın
bir parçası haline geldi. Nitekim Türklerin,
İspanya ile Akdeniz’de her zaman rekabet
içinde olmaları, Hollandalı isyancıların da doğal olarak Türk imajını savaşın bir parçası olarak kullanmasına yol açtı. Liever Turks dan
Paps (Papa’ya tabi olacağıma Türk olurum
daha iyi) söylemi, bu dönemde, isyandaki Geuzen adı verilen bağımsız gemicilerin en çok
kullandığı sloganlardan birisi olmuştu.6 Bu
gelişmelerden de anlaşıldığı üzere 16. yüzyılda Hollandalılar, Katolikliğin hamisi durumundaki İspanya Krallığı’na karşı Türkleri,
kendilerine destek çıkacak önemli bir güç olarak görüyorlardı.7 Nitekim yine Osmanlı Devletine bağlı Türk ve Kuzey Afrikalı korsanlar
Nieuwepoort Savaşında (1607), İspanya Krallığı’na karşı Hollandalılara yardım etmişlerdir.
Hollanda Prensi Maurits van Oranje ise Türklere yardımlarından dolayı teşekkürlerini göstermek adına Zeeland bölgesindeki bir köye
Turkeye adını vermiştir.8
1612 yılında Hollandalıların, İngiliz ve Fransızların ardından Osmanlı topraklarında ticari
imtiyaz edinmeleriyle beraber ikili ilişkiler
daha da gelişti. Hollandalılar İstanbul dışında
Tunus, Cezayir, İzmir, Larnaka, Halep, Sakız
Adası ve Girit’te konsolosluklar veya ticari
temsilcilikler açtılar. Bu temsilciliklerin görevi ticareti artırmak ve ticaret anlaşmalarına
uyulup uyulmadığını denetlemekti. Konsoloslukların dağılımından da anlaşılabileceği
üzere, Osmanlı-Hollanda ilişkileri, temelde
ticariydi.10
5
Josef Nasi, Duke of Naxos,
http://
www.jewishencyclopedia.com/articles/11333-nasijoseph-duke-of-naxos (10 Haziran 2012).
6
Willem van Oranje bewonderde sultans om tolerantie
(Oranjelı Willem sultanları hoşgörülü olduklarından
takdir ediyordu),
http://www.lokum.nl/
turkije/2012/04/21/willem-van-oranje-bewonderdesultans-om-tolerantie/ (10 Haziran 2012).
7
Ibid.
8
400 jaar samenwerking tussen de Turken en Hollanders,
(sürüm 6 mayıs 2012) http://www.sunitus.nl/archief/445400-jaar-samenwerking-tussen-de-turken-en-hollanders.html (10 haziran 2012).
Türk imajının Hollanda’da kazandığı pozitif
değer, Hollanda’nın altın çağını yaşadığı 17.
9
M. Bulut, Ottoman-Dutch economic relations: in the
early modern period 1571-1699 (Hilversum: 2001) 114116.
10
J. Vermeulen, Sultans, slaven an renegaten: de verborgen geschiedenis van het Ottomanse rijk (Leuven 2001)
256.
Sayfa 28
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI yüzyılda en üst düzeye ulaşmıştı. Bu olumlu
imajın yansımaları birçok alanda görülmekteydi.11 Al-Islaam dergisinin Haziran-Eylül 2007
sayısında, Türklerin Hollanda’daki imajına da
değinilmiş ve Osmanlıların, dönemin diğer
devletlerine nazaran, farklı din ve ırktan olan
insanlara karşı hoşgörülü olmalarıyla tanındıkları belirtilmiştir. Yine, Osmanlı kültürünün
Hollanda’daki tesirinin kıyafette, sanatta ve
dilde görülebildiği ifade edilmiştir.12
Türk imajının Hollanda’da
kazandığı pozitif değer, 17.
yüzyılda hat safhaya
ulaşmıştı.
(Tulpomanie) olarak geçmiştir.14
1612 yılında başlayan resmi ilişkiler Cumhuriyet dönemine kadar önemli bir değişime
uğramadan devam etmiştir. Cumhuriyet döneminde ise Mustafa Kemal Atatürk, Hollanda ile ilişkilerin geliştirilmesine özel bir ihtimam göstermiştir. Türkiye’de çok bilinmese
de, Hollanda’da bir belgesele konu olan S. S.
Karadeniz gemisi bu ilişkilerin geliştirilmesi
hususunda önemli bir rol oynanmıştır. 1926
yılında, Türkiye’yi Avrupa’da tanıtmak üzere, Atatürk tarafından görevlendirilen geminin rotasında Hollanda da yer almıştır. Gemi
ile gelen Türk Orkestrası Amsterdam’daki
Vondelpark’ta bir konser vermiş ve böylece
Türkiye hakkında olumlu bir imaj yaratılmaya çalışılmıştır. Kaptan Gürsu’ya göre S.S.
Karadeniz gemisinin seyahati Türkiye aleyhindeki pek çok önyargıyı yok etmiştir.15
Bugüne değin, Türkiye-Hollanda ilişkileri
konu olunca, akla ilk
gelen hususlardan
birisi de lale olmuştur. Henüz resmi ilişkilerin başlamadığı
1594 yılında, Holanda’ya ilk lale soğanı
dönemin önde gelen
botanikçilerinden Carolus Clusius tarafından,
Osmanlı topraklarından getirilmişti.13 17.
Yüzyıl boyunca Hollandalı tüccarca Osmanlı’dan getirilen laleler, Amsterdam Borsasında fahiş fiyatlardan alıcı buldu. Lale’nin yarattığı bu ilgi tarihe Lale Çılgınlığı
Suat DEDE
AB İşleri Uzman Yardımcısı
Araştırma ve Dokümantasyon Başkanlığı
14
Koninklijke Bibliotheek Nederland, Tulpomanie,
http://www.kb.nl/galerie/100hoogtepunten/097.html (10
Haziran 2012); M., C., Roodenburg, De Delftse pottenbakkersnering in de Gouden Eeuw (1575-1675): De
produktie van rood pottengoed (Hilversum 1993) 112.
15 Türkiye ve Avrupa, (sürüm 14 Aralık 2004), http://
www.geschiedenis24.nl/andere-tijden/afleveringen/2004
-2005/Turkije-en-Europa.html (10 Haziran 2012). 11
M. el-Fers, Sinds Stella Braam ben ik een Grijze Wolf
(Amsterdam 2010) 40.
12
A., Compier, Gouden Eeuw, Al-islaam Kwartaalblad
(september-oktober 2007) http://www.ahmadiyyaislam.org/uploads/media/Gouden_Eeuw.pdf.
13
Zeki Çelikkol, Alexander De Groot, Ben J. Slot, …lale
ile Başladı, (Ankara: TTK Basımevi, 2000), s. VIII.
Sayfa 29
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI
Mustafa Kemal Mahallesi 2082. Cadde No: 4
06800 Bilkent / ANKARA
Tel: 0 (312) 218 1300
Faks: 0 (312) 218 1464
E-posta: [email protected]

Benzer belgeler