Vardiya Güney 24.Sayı okumak için tıklayın

Transkript

Vardiya Güney 24.Sayı okumak için tıklayın
VARDiYAGÜNEY
ÜRETMEK, KAZANMAK, KAZANDIRMAK İSTİYORUZ
Sahte sendika,
seçim oyununda
yeni perdeyi
açtı. Alicengiz
oyunlarına
bir yenisini
ekleyen sahte
sendikacılar,
15 Mart’ta
yapılacak şube
seçiminde oyun
içinde oyun
sergiliyor.
Sahte sendikacılar,
nihayet (!) seçim
yapıyor. Delege
seçimini ilan
ettikten üç ay
sonra şube genel
kurulu yapmaya
karar verdiler.
Verdiler ama
seçim, pek seçime
benzemiyor. Genel
kurulun pek seçime
benzemeyeceği
daha delege
seçiminden belliydi.
OYUN İÇİNDE OYUN
Şube Sekreteri Mali Sekreter
H
ala hafızalardadır, İsdemir işçisine
delege olmaması için yapılan baskılar,
yönlendirmeler, üstü kapalı tehditler,
vaatler… Bunlar yetmezmiş gibi, bir de
her kapının ardına konulan bir sandık, her sandığın
başına dikilen bir yönetici… İşçinin iradesine ipotek
koymak için her yolu deneyen sahte sendikacılar,
şimdi de genel kurulda başka oyunlar sergiliyorlar.
Rezerve Koltuklar
Demokratik seçim nedir? Şartlara uyan
herkesin, istediği yere aday olabilmesi, eşit haklarla
seçilme koşullarına sahip olması ve seçme hakkı
olan herkesin de verdiği oy ile istediğini istediği
göreve getirmesi…
Oysa sahte sendikacılar için farklı… Onlar için
bazı görevler, bazı “ekstra” koşullar, bazı “ekstra”
şartlar gerektiriyor. Mesela bir partiye üye olmak,
bir görüşe yakın olmak, ya da bir siyasi partinin
aday göstermesi gibi…
Çünkü onlar için seçim, işçinin iradesinin
sandığa yansıması değil, koltuk kavgasının
sahnesidir. Sahte sendikacıların yaptığı seçim,
İsdemir işçisine kurulmuş tuzaklarla dolu bir
oyundur.
Lokantalarda, işyeri sahibi bazı masalara
“rezerve” yazısı koyar ve o masaları hatırlı
müşterilerine ayırır. Siz isteseniz de, eğer hatırlı
müşterilerinden biri değilseniz, o masalara
oturamazsınız: “Rezerve efendim” derler…
Tıpkı onun gibi, sahte sendikacılar da bazı
koltuklara “rezerve” yazmışlar. O koltuklara
oturabilmek için mutlaka bazı siyasi partilere
üye olmanız gerekiyor. Başka türlü ağzınızla
Teşkilatlandırma
Sekreteri
kuş tutsanız o koltuğa oturamazsınız. O koltuğu
İsdemir’de en çok hak eden kişi olsanız bile nafile.
Aday olamazsınız. Kim olabilir? Bir siyasi partinin
işaret ettiği kişiler…
Emek mücadelesi mi koltuk kavgası mı?
Bunların hiçbir zaman emek mücadelesi derdi
olmadı… Emekçinin hakkı için kavga vermedi.
Varsa yoksa koltuk, o koltuk sayesinde gelen
nemalar, o nemalarla sürdürülen refah içinde
hayatlar.
Sadece rezervasyon oyunu bile, sahte
sendikacıların seçimi nasıl gördüklerini anlatıyor:
Koltuk kavgası! Sahte sendikacılar, koltuğu
kaybetmemek için yeni oyun peşindeler. Bu kez
oyun içinde oyun var. İsdemir emekçisinin artık bu
oyunlara bir son vermesi gerekiyor.
EY
GÜN
www.turkmetal.org.tr
TÜRK METAL DERGİSİ’NİN EKİDİR | SAYI: 24
FARKLIYIZ EŞiTiZ BiRiZ
Pevrul DEĞİŞİM, UMUT VE MÜCADELE...
KAVLAK
Türk Metal Sendikası
Genel Başkanı
twitter.com/kavlakpevrul
facebook.com/pevrulkavlak
UMUT, ancak bir değişim ihtimali varsa, vardır.
Ama değişim, salt umut etmekle sağlanamaz. Umut
edilen değişim için, aralıksız ve kararlı biçimde
mücadele etmek şarttır. Ancak, o mücadele ile umut,
boş hayaller olmaktan çıkar; gerçeğe dönüşür.
Ankara’da umudumuz tazelendi.
Ankara’da iki büyük toplantı vardı: Türk Metal’in
19. Kadın İşçiler Büyük Kurultayı ile Uluslararası
Avrasya Metal İşçileri Federasyonu’nun (UAMİF) 7.
Olağan Genel Kurul toplantısı.
“İşçiyiz, Kadınız, Haklıyız, Kazanacağız!” diyen
Türk Metalli kadın işçiler, sendikasız işyerlerinde,
sahte sendikaların hüküm sürdüğü fabrikalarda
devam eden kadın erkek ayrımcılığına son
verme umudumuzu yükseltti. Kararlılıkları, bu
umudumuzun gerçeğe dönüşeceğini müjdeledi.
UAMİF Genel Kurulu’nda ise, Avrasya
coğrafyasında 20 milyon metal işçisini temsil
eden sendikalar, emeğin ve alınterinin düşmanı
küreselleşmeye karşı mücadele bayrağı yükselttiler.
Birlik ve beraberliğimizi, ilkelerimizi ve mücadele
kararlığımızı, dünyanın en geniş coğrafyasına
yayma kararı verdiler.
Ankara’da umut tazelendi.
Biri Türkiye’nin diğeri dünyanın en büyük iki
örgütlü gücü, daha eşit, daha adil ve daha güzel
bir dünyanın mümkün olduğunu bir kez daha bize
gösterdi. Umudumuzu tazeledi. Kararlılığımızı
artırdı. Mücadele azmimizi biledi. Bize güç verdi.
Bu iki buluşma, her şeye rağmen kazanacağımızı
gösterdi. Koltuk derdinde olanlara… İşçinin
parasına göz koyanlara… Koltuk için her türlü
oyunu oynayanlara… Seçimi bile kirli oyunlarına
alet edenlere inat, kazanacağız. Çünkü; işçiyiz,
haklıyız, Türk Metalliyiz ve güçlüyüz.
Farklıyız, Eşitiz, Biriz...
2
VARDiYAGÜNEY
ÜRETMEK, KAZANMAK, KAZANDIRMAK İSTİYORUZ
8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ
PEVRUL KAVLAK
Farklıyız, Eşitiz, Biriz
Türk Metalli kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar
Günü’nü 19. Kadın İşçiler Büyük Kurultayı’nda görkemli
biçimde kutladı. Kadın işçiler, kadın erkek eşitliğinin bir
cinsiyet mücadelesi değil, emek ve adalet mücadelesi
olduğunu vurguladı. Mücadele kararlılığını da dile getiren
kadınlar, bu mücadelede sonuna kadar Türk Metal’in
yanında olduklarını ilan ettiler. Aralarında Türk İş Genel
Başkanı Ergün Atalay, TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik,
20 ülkeden sendika başkan ve temsilcilerinin de olduğu
kalabalık davetli grubunun izlediği Kurultaya, Türk Metal
Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın konuşması damgasını
vurdu. İşte Kavlak’ın, ağırlıklı olarak kadın erkek eşitliği
konusuna değindiği konuşmasından satırbaşları…
SAYIN katılımcılar,
Kadın erkek eşit midir, değil midir?
Madem hala bu soruyu soranlar var,
bu çağda hala aksini savunanlar var,
o zaman biz de bıkmadan usanmadan
tartışmak, cevap vermek, bu zihniyetle
mücadele etmek zorundayız.
Bizim Türk Metal olarak bakışımız
net: Kadın ile erkek biyolojik bakımdan
farklı ama toplumsal açıdan mutlak
olarak eşittir. Toplumsal olarak eşit
olduğu için de, kadın erkek eşitliği
meselesi cinsiyetler üzerinden değil,
insan hakları temelinde ele alınmalıdır.
Kadın da erkek de, önce insandır.
Sonra birer kadın ve erkek olarak
toplumun özgür ve eşit bireyleridir.
Yanlış temel üzerinde doğru bina olmaz.
Toplumun temeli sayılan aile, iki özgür
bireyin oluşturduğu bir kurum olmalıdır.
Ancak o zaman çağdaş, uygar ve sağlıklı
aileler kurabiliriz. Aksi halde kuracağımız
aileler, önyargılara, köhnemiş zihniyete,
hatta aile içi şiddete mahkum olur.
Bakınız, kırsal alanda kadınların
yüzde 75’i, kentlerde ise yüzde 50’si,
evliliklerinin daha ilk gününden itibaren
şiddete maruz kalıyor. Kimin şiddetine?
En yakınlarının, en çok sevdiklerinin, en
çok güvendiklerinin…
Dahası var, son beş yılda 800’den
fazla kadın, aile için şiddet sonucu
hayatını kaybetti. Hepimizin gözü
önünde bu cinayetler işlendi. Canlarına
kıyıldı. En temel insan hakkı olan
yaşama hakkı, onların elinden alındı.
Onların da kaderi bu değildi. Bu
kader olamaz, kaderse, biz bu kaderi
değiştiririz. Değiştireceğiz.
İşte bu yüzden, cennet annelerin
ayağının altındadır söylemi ile
yetinemeyiz. Bu sözün arkasına
sığınamayız. Bunu söyleyip, sonra bu
dünyayı onlara cehennem edemeyiz.
Annelik, kadınlık eğer bu kadar yüce
bir durum ise, o zaman biz de bu sözün
gereğini yerine getirmeli, kadın ile erkek
eşitliğini sağlamalı, bunun için mücadele
etmeliyiz.
Yıllar içinde kadınlara birçok hak
verildi, yasa çıkarıldı. Ama yasalar kadar,
yasaların yaşatılması da önemlidir.
Örneğin iyi niyetle bir yasa çıktı. Doğum
izni süreleri uzatıldı. Ne oldu biliyor
musunuz? Kadın istihdamı düştü.
İşveren, daha çok izin alacak endişesi ile
kadın istihdam etmez oldu.
Evet, yasalar önemlidir, Ama
yasaların yaşatılması daha da önemlidir.
Bakın, Türkiye olarak Uluslararası
İstanbul Sözleşmesi’ne çekincesiz imza
koyduk. Bu sözleşme, aile içi şiddeti
önlemede çok etkin olacaktı. İki yıl önce
imzalandı ama hala hayata geçirilemedi.
Hayata geçirecek mekanizmaları bir
türlü kuramadık.
İşte biz buna itiraz ediyoruz. Bu
sayılara isyan ediyoruz. Bu gerçeklere
karşı, herkesi mücadele etmeye
çağırıyoruz. Bu gerçekler hepimizin
gerçeğidir. Bu mücadele sadece Türk
Metal’in omuzlarında olmamalıdır.
Herkes omuz vermelidir.
İşte bizim itiraz ettiğimiz bu! Son
verilmesini istediğimiz haksız düzen bu!
Kadın işçinin, aynı işi yaptığı erkekten
daha az ücret almasına itiraz ediyoruz. İş
beklerken kadını erkekle eşit sayacaksın
Ama sıra ücret vermeye geldiğinde eşit
olmayacak... Alınteri dökerken erkekle
eşitsin diyeceksin ama sıra sosyal
haklara gelince farklı olacak.
Tezgah başında, çalışma saatlerinde,
performans ölçümlerinde aynısınız
diyeceksin ama sıra yükselmeye, daha
üst görevlere atamaya gelince dur
diyeceksin.
“Düzen bu, böyle gelmiş böyle gider”
diyecekler çıkabilir. Ama biz onlardan
değiliz. Biz, “emek en yüce değerdir”
sözünü bir süs eşyası gibi duvara
asanlardan değiliz. Biz, bu sözü hayata
geçirmek için azme, bilince ve iradeye
sahip, Türkiye’nin en büyük örgütlü
gücüyüz.
Biz Türk Metaliz.
ÜRETMEK, KAZANMAK, KAZANDIRMAK İSTİYORUZ
VARDiYAGÜNEY
3
19 ÜLKE 20 MİLYON İŞÇİ, DÜNYA DEVİ FEDERAS YONDA
Kuruluşunun 20. yılına
giren, 19 ülkeden 20
milyondan fazla metal
işçisini temsil eden
ve dünyanın en büyük
işçi kuruluşlarından
biri olan Uluslararası
Avrasya Metal İşçileri
Federasyonu’nun
(UAMİF) 7. Olağan
Genel Kurulu
Ankara’da Büyük
Anadolu Hotel’de
yapıldı. 73 sendikayı
çatısı altında toplayan
UAMİF’in genel
başkanlığına Türk
Metal lideri Pevrul
Kavlak, yeniden seçildi.
TÜRK METAL DERGİSİ’NİN EKİDİR / SAYI: 24
YAYIN SAHİBİ
Türk Metal Sendikası Adına: Pevrul KAVLAK
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: Mustafa Kemal ŞEN
YÖNETİM MERKEZİ
Türk Metal Sendikası Genel Merkezi Basın
Müşavirliği / Beştepe Mahallesi
Yaşam Caddesi 1. Sokak No:7/A 06520
Söğütözü/ANKARA
Telefon: 0312 292 64 00 / Faks: 0312 284 40 18
[email protected]
www.turkmetal.org.tr
PRODÜKSİYON: KARATAHTA
CTCP REPROTEK
BASKI: Ziraat Gurup Matbaacılık A.Ş.
Tel: 0 (312) 384 73 44 - 45
YAYIN ARALIĞI: HAFTALIK
YAYIN DİLİ: TÜRKÇE
Gazetemiz basın ahlak yasasına uyar. Haftada bir
yayımlanır ve üyelerimize ücretsiz dağıtılır.
BU GAZETE SENDİKALI İŞÇİLER
TARAFINDAN BASILMIŞTIR.
Pevrul Kavlak
yeniden başkan
T
ürk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, UAMİF’e üye 73
sendikanın genel başkanı ve çok sayıda davetlinin
izlediği Genel Kurul’da, emekçinin haklarını yok
eden küreselleşmeye karşı mücadele kararlılığı
vurgulandı.
UAMİF ve Türk Metal Genel başkanı Pevrul Kavlak,
Genel Kurul’daki konuşmasında, küreselleşmeye karşı
emekçinin hak ve çıkarlarını korumak için sendikal
mücadeleyi yükseltmenin gerekliliğini vurguladı. Kavlak
şöyle dedi:
“Öncelikle, elimizdekine sahip çıkacağız. Sendikamızı,
işyerlerimizi, örgütlülüğümüzü koruyacak, yükselteceğiz.
Ama bu, kendi kendine olmaz. Çalışmalı, çok çalışmalıyız.
Sürekli eğitim almalı, üyelerimize eğitim vermeliyiz. Her an
mücadele etmeli, tehlikelere karşı sürekli uyanık olmalıyız.
Eğer küreselleşme hastalığının tek ilacı sendikalaşmak
diyorsak, o zaman önce sendikamızı korumalı, bunun için
de sendikal bilinci geliştirmeliyiz.”
UAMİF’in dünya emekçileri için önemli bir çekim merkezi
olduğunu ve muazzam bir gücü temsil ettiğini söyleyen
Kavlak, şöyle devam etti: “Ancak büyüklük her zaman
güç demek değildir. Büyüklüğü güce dönüştüren, bilinçtir,
birliktir, beraberliktir. Birlik ve beraberlik olmadığı sürece,
hiçbir büyüklük güce dönüşmez. Onun için, önce birliğimizi
ve beraberliğimizi korumalı, sonra da güçlendirmeliyiz.
Bunun için, öncelikli olarak, merkezi yapılanmaya önem
vermeliyiz. Kafa ve kasa birliğini oluşturmalıyız. Uluslararası
Avrasya Metal İşçileri Federasyonu’na güç kazandırmalıyız.
Çünkü dağınık örgütlenme yapısı, bizi zayıflatır, güçsüz
bırakır. Aramızda, hiçbir kuvvetin parçalayamayacağı
çelikten bir bağ örmeliyiz.”
Daha sonra yapılan seçimde, Pevrul Kavlak Genel
Başkanlığa seçilirken, yardımcılıklarına Rusya’dan Andrey
Fefelov, Kazakistan’dan Asilbek Nuralin, Bulgaristan’dan
Assen Asenov ve Azerbaycan’dan Ali Gumbatov getirildi.

Benzer belgeler

Hodri Meydan ve Sonrası

Hodri Meydan ve Sonrası donatılmıştı. Sahte sendikacılar, Türk Metal’e Hodri Meydan çekmişlerdi. Bölgedeki bütün işyerlerinde referanduma gidelim diyorlardı. Ve sizlere şu mesajı geçtiler:

Detaylı

İLK YIL - Kara Tahta

İLK YIL - Kara Tahta Türk Metal Sendikası Adına: Pevrul KAVLAK SORUMLU YAZI ISLERI MÜDÜRÜ: Mustafa Kemal SEN YÖNETIM MERKEZI Türk Metal Sendikası Genel Merkezi Basın Müsavirligi / Bestepe Mahallesi Yasam Caddesi 1. Sok...

Detaylı