Ruyadaki vücud - Sufi Zentrum Rabbaniyya

Transkript

Ruyadaki vücud - Sufi Zentrum Rabbaniyya
Euzubillahiminesseytanirracim
Bismillahirrahmanirrahim
Çünkü Feylesofların düşünerek söylediği
saçma sapandır. Onların mezhebinde kim
daha saçma sapan söylerse
O en kuvvetli Feylesoftur. Büyük Feylesof!
Hangisi ipe sapa gelmez manasız mantıksız bir
şey söylerse, onlardan daha akılsız olanlar
hemen ellerini çırparlar: „ Yaşa“, derler. „ „Sen
çok yaşa ki böyle daha çok komik şeyler
duyalım mutlu olalım“
„Kimse böyle söz söyleyemedi bugüne kadar.
Ne kelam yahu bu, maşallah!“
La havle vela kuvvete illabillahil aliyyülazim
Destur ya Seyyidi. Destur ya Sultan ul Evliya
_“ Anladınmı yahu sen bunun söylediğinden
bir şey?“
Bu bir sohbettir.
Sohbet meclisleri mühimdir. Sohbet insanı
Cenabı Hakkın Huuzuruna hazırlayan manevi
bir kuvvettir. Maneviyat olmayan bir şey
karikatür gibidir.
_ „ Hiç bir şey anlamadım. Amma bunlarda
zaten anlaşılmak için bir şey söylemezler.
Anlaşilmasın. Yükseklik anlaşılmamakta.
Karikatür ne mana ifade eder?
Eşek anırdığı vakitda da bir şey anlamaz kimse.
Eşek anırdığında işiten insanlar;
Bir kıymet taşımaz. Senin yerine senin
karikatürünü alırlarmı?
Karikatürün olmasa heykelin olsun.heykelini
senin yerine kabul ederlermi?
Etmezler!
Ne içün?
Çünkü insanın ünsiyet ettiği istediği canlılıktır
hayattır. Hayat olmayan şeyi insanoğlu ne
yapacak?
Hayat neyde vardır?
Madde de hayat yoktur. Maddeye hayat
sonradan girer. Önceden çıkar.
Hayat neyde vardır?
Hayat Dindedir, İmanda! Din de maneviyat
olmasa feylesof kelamı olur o.
Öyle ya, Feylesoflarda konuşur.
Lakin onlar kendinden ve kendi düşünce
ürününden konuşur. Onun için hic bir hakikatı
ispatı yoktur faraziyeden öte gitmez
söyledikleri.
yahu bu bizim eşek yine bir şeyler söyledi
amma biz anlamıyoruz. Her anırışında sövermi
severmi bize anlamıyoruz.“ derler.
Hasılı bir sohbette sohbet meclisinde
maneviyat olmasa böyle kupkuru anlaşılmaz
şeyler çıkar ortaya kimseye faydası olmaz.
Maneviyat olduğu vakitda, hayattır bu orada
hazır olanlara.
Maneviyatsız söz kupkuru daldır.
Maneviyatlan kuru dal yeşerir ve insanoğlu
daima maneviyatın peşindedir. İnkar ettiğine
bakma sen. İnkar edisi kibrinden dolayıdir
eğilmiyor, kibirleniyor. Evet demeye kibir
ediyor. Kibir ediyor bilmediğini kabul edecek
çünkü o vakit yahut yanlış bildiğini.
Yahu zaten herşeyi bilen adammı var dünyada?
Peygamberler dahi biz Allahin bildirdiğinden
fazlasını bilemeyiz dediler acz ifade ettiler en
yüksek tevazuyla küçüklüklerini bildiler ve
kabul ettiler. Zaten onun için onlar Hak
katında da halk katında da büyüdüler
büyüklerden olup sayıldılar sevildiler.
Çünkü Peygamberlerin ve Evliyaların sözü
okyanusdur. O okyanusların başı sonu yoktur.
Her bir sözleri başlıbaşına bir manalar
okyanusudur, bir bilinmezden bir bilinmeze
kuvvetle akan duran, iyi anla! Yoksa
söyledikleri Feylesof sözü gibi olurdu saçma
sapan ve manasız. Haşa! Tövbe!
Feylesof sözü ici uydurmadan doldurma havuz
suyuna benzer. Akıntısız, hareketsiz. Bir
zaman sonra o su kokacak ve içine balıklama
dalana hastalık yayacaktır. Çünkü akması
yoktur bir yerden bir yere.
Lakin
Peygamberlerin
getirdikleri
ve
söyledikleri bir öyle bir ummandır ki nereden
geldiği nereye gittiği bilinmez ezelde ve ebedde
sahili olmayan bir manalar okyanusudur
onların getirdikleri.
Actikca sohbette sohbet meclisinde maneviyat
olmasa böyle kupkuru eșek anırması gibi
anlaşılmaz şeyler çıkar ortaya kimseye faydası
olmaz.
Onun için gökyüzüne bağlı meclislerde
maneviyat vardır. Maneviyat sohbetleri hayattır
orada hazır olanlara. Maneviyatsız söz kupkuru
daldır.
Maneviyatlan kuru dal yeşerir ve insanoğlu
daima maneviyatın peşindedir. İnkar ettiğine
bakma sen insanların. Onların inkar edisi
kibrinden dolayıdir eğilmiyor, kibirleniyor.
Evet demeye kibir ediyor. Kibir ediyor
bilmediğini kabul edecek çünkü o vakit yahut
yanlış bildiğini.
Soruyorum: herşeyi bilen adam mı var dünyada
Peygamberler dahi biz Allahin bildirdiğinden
fazlasını bilemeyiz dediler acz ifade ettiler en
yüksek tevazuyla küçüklüklerini bildiler ve
kabul ettiler.
Zaten onun için onlar Hak katında da halk
katında da büyüdüler büyüklerden olup
sayıldılar sevildiler.
Ve insanoğlu șüphesiz maneviyatın peşindedir.
Milyonlar, maneviyata yani perdenin arkasına
geçmeye, onlar için kapalı olanı aralamaya ve
bir anahtar deliğinden olsun bakayım diye
bilinmeyene ve görünmeyene bir nazar etmeye
arzu eder.
Bu her insanın arzusudur. İster kabul etsin ister
etmesin.Her insan manevi alemleri görmek
ister.
Manevi alemlerin ispatı ruyalardır. Ruyalar
manevi alemlere açılan küçük pencereciklerdir.
Bazen güzel rüya görür insan, o rüyanın
tesirinde kalır ve çok zaman temenni eder ki bu
rüyada devam edeyim gideyim. Bu rüya
aleminde kalıvereyim uyanmayayım.
Ruya alemi hiç şüphesiz insanoğluna
görünmeyen alemlerin işaretini vermek içindir.
Gözü kapalıyken insan bir şey görürmü?
Görmez. Karanlıkta insan bir şey görürmü?
Görmez.
Gözleri açık lakin karanlık, bir şey görmez.
Dünya aydınlık gözleri kapalı, gene bir şey
görmez.
Lakin, geceleyin sen gözüm kapalı ortalık
karanlık
başından
aşağı
örtülüyken
seyrediyorsun görüyorsun. Allah Allah!
Soruyorum: Gördüğün nedir ve gördüklerini
neylen görüyorsun? Demek ki insanda başka
bir hüviyet daha var.
Başka kimliği var insanın. Kendi içinde baska
bir varlık var ki bu varlıklan insan bu zahiri
gözlen görmeden görebiliyor.
Gözler kapalı olduğu halde uykuda bir sürü şey
gösteriyor. Uykuda İnsan, ayaklar havada
yatıyor hareketsiz, lakin onlarla yürümeden
dolaşıyor.
Bu ayaklarını kullanmadan dolaşabiliyor, bu
gözlerini
kullanmadan
görebiliyor.Bu
kulaklarını kullanmadan işitebiliyor. Bu ağzını
kullanmadan söyleyebiliyor bir şey tadabiliyor.
Hasıli kelam insanda demek ki başka bir vucud
daha var ve o vucudlan o alemde insan hareket
edebiliyor koşuyor tutuyor söylüyor isitiyor.
O vucud bu vucudun dışındadır veya içindedir.
Ve bu vucudun azalarinin hiç birini
kullanmıyor o ruyadaki vucud.
Bu vucudun gözünü kullanmaz görür, ağzını
kullanmaz konuşur ve yer. Kulağını
kullanmadan işitir, ellerini kullanmadan ellerini
kullanır ayaklarini kullanmadan ayaklarıni
kullanır.
Hassılı bu vucudun hislerini kullanmadan o
ikinci vucudun hisleri ilen hislenir. Bu söze
hayır diyecek adam varmı? Böyle şey olurmu
diyecek adam varmı? Ruya alemi bu!
Ruya alemi nedir?
Tarif yapabilinmi? Nerde tarif yapacaksın.
Ruya alemi bu aleme mensub değilki Bu aleme
dair bir iş değil bu.
Ve ruya aleminde gezdiğin vucudda bu
vucudun değil, hislerin de bu vucudun hisleri
değil
Uyku olmasa ruya olmaz. Ve Cenabı Allah
insanın ruhaniyetine nefes aldırmak icin
uykuyu bize ikram etmiş.
Uyuduğumuz vakit dinleniyoruz diyoruz.
Aslında dinlenme hissi șu sebebten ki,
ruhumuz bu vucudumuzun
hapsinden o
vakitda azat ediliyor.
Çünkü ruhumuz bu vucudda hapistir.azat
oluyor. Bütün günün bunalımından kurtuluyor.
Uyuduğu anında ruha ait olduğu alemin
kapiları açılır çıkar. Nitekim işte bu şart ilen
girdi ruhumuz vucudumuza.
Şimdi mobil telefonlar yahut cihazlar vardır
bunların
bataryaları
boșalır
boșaldımı
doldurmak icap eder.
Lüzumundan fazla takılı bıraktınmı sen o aleti
orda o batarya vaktinden evvel bozulur dengesi
bozulur ve dolmadan doldum demeye başlar
sana. Ta ki tamamiylen işe yaramaz olsun.
Bunun gibi haddinden ve saatinden fazla uyku
fayda değil zarar verir vucuda. Dikkat et!
Ne çok lüzumsuz hareket et ne lüzumsuz çok
uyu. Onun için hap yutmaya muhtac oluncaya
kadar vucudunu hırpalama.
Ey insanlar!
İnsan bu madde aleminde maneviyatı temsil
eden tek varlıktır.
Bu teknolojiye tapan kim varsa onlar insanı
maddi bir yapıdan bir suretten ibaret zanneder.
Materyalist görüstür bu!
Halbuki insan madde aleminde maneviyatı
temsil eden bir varlıktır ve tek varliktır. Hal
böyleyken
insanlara
maneviyatı
inkar
ettirmekten daha büyük cinayet yoktur.
Biliniz ki, en büyük cinayet insanları
maneviyatsız
yetiştirmek,
insanlarin
maneviyatına musallat olmaktır.
Maneviyatında membaı dindir. Maneviyat
dinden insanlara naklonur. Dinsiz bir esas
üzerinde maneviyat olamaz.
Onun için dedik. Feylesoflarin mezhebinde
maneviyat yoktur amma dinlerde maneviyat
vardır. Dinler maneviyatın membaıdir.
açilir.
“Gir de belli vakitlarda seni azat edeceğim”
diyerekten hitab olundu öyle girdi vucuda o.
Ruhların vucudlara girmesi bu suretlen oldu.
Eğer öyle olmasa insanoğlu bu kadar zaman
ömür yasayamaz. Ya cinnet geçirir ya
vaktinden evvel ölür ya ezilip biter.
Her günkü uyku sana yeni baştan enerji
doldurur. Tabii olan uykudan söz ediyoruz..
Tabii uyku enerji doldururda yani saatinde
uyku enerji doldurur, gece gündüz uyumakta
hayır yoktur.
Evet bugün materyalizm çoğu inanç
Değirmenlerinin suyunu akmaz etti. onun icin
maneviyat buğdayları insanların elinde kalıyor
un olamıyor. Ve insanların karnı tok ruhu ac
geziyorlar dünyada çaresiz.
Șimdi bütün inançlar, İslam dahil Sufizmle
ayakta duruyor. İlahi așk ilen. Sufizme bu İlahi
Așka yönelmeyen her inanç kuruyacaktır buna
mahkumdur bu zamanda.
Ey insanlar!
Macera yașyacak vakitda değliz. Macerapestlin
arkasına düșen hayatından endișe edecektir bu
muhakkaktır.
Sen akıllı ol ve yalnız yola çıkma. Kendine
rehber bir Güneș bul karanlıkta yolunu
aydınlatsın.
Insan o manevi mertebelere kendisini
hazırlayabildiği derecede kesafetli alemin yani
maddi alemin ötesine atar, manevi alemlere
yükselir girer içeriye.
Maddenin sıkıcılığından ve hapsından azade
olur kurtulur. O aleme girerken o kendisni
anlayacaktır ve tanıyacaktır ancak o zaman.
Ey insanlar!
Olgun yani baliğ olmak iki çesittir:
Birisi insanın ergenlik çağına ermesidir.
Malum nișanları vardır balig olmanın ki bu
fiziki yapımıza ait olan durumdur.
Bunu çalıșsan veya çalıșmasan bir gün kız olsun
oğlan olsun o yere ayak basacak ve o erginliğe
erecektir. Bu umuma ait olan erginliktir,
olgunluktur.
Bir de insanlara manevi sırların çözüldüğü ve
keșfolunduğu yerdeir onunda hududu yoktur. 7
yașında da açılır o,
17 yașta da açılır 30 da 40 ta da açılır. Bazısı 70
yașına gelir yine de baliğ olamaz. Koruk gelir
koruk gider. 70 yașına gelmiș maneviyattan
zevk alamamıștır. Bir șey tadamamiștır
o.
Allah muhafaza!
Allah dön! Allaha dön ve Allah de! İnsan
manevi ciheti Allah dedikçe olgunlașır ve
kemal bulur. Allah de!
Zikir: Allah Hu Allah Hu Allah Hu Hak!...
Selamaleykum ….