Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?

Transkript

Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Çok iyi biliyorum ki benim yeteneğim özel değil.
Beni fikirlerime götüren, merak, sabit ilgi, inatla tahammül etme ve kişisel sorgulamadır. 1
-Albert Einstein
Sahne (gösteri) sanatlari egitimi veren okullara giriş sınavlarında adayların test soruları
cevaplayarak ya da yazarak değil, bizzat jürinin karşısına çıkarak o kurumdaki eğitim verenlere
bu işe yatkın olup olmadıklarını göstermeleri gerekiyor.Türkiye’de ve dünyada gösteri sanatları
eğitimine ilk adım atılırken uygulanan bu işlem genç adaylar için sahne sanatları ışıklı
dünyasının ardındaki gergin gerçek, bitmez tükenmez bekleyişle belki de ilk karşılaşma.
Özellikle batı dünyasında pek çok adayın meslek yaşamlarının büyük bölümü boyunca iş
bulmak için geçmeleri gereken seçmelerden ilki. Sahne sanatları eğitimine başlamak için önce
görülmek ve dinlenmek gerekiyor.
Yetenek sınavı diye de adlandırılabiliyor bu sınavlar. Adayların yetenekli olup olmadıklarına o
kurumdaki öğretmenler karar veriyor. Kişinin malzemesindeki sınırlar ve olanaklar göz önünde
bulundurularak adayın bu mesleği yapmasının ona ve mesleğe bir yarar sağlayıp
sağlamayacağı konusunda belirtilen öngörü yetenek sınavlarının sonucunu olusturuyor.
1 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Çocuklarda yeteneğin olup olmadığı bazı sanat dalları için daha çabuk anlaşılır
(müzik,dans,tiyatro, resim). Çocuk, doğasıyla ilgili ipuçlarını çok daha çabuk ve net verir. Doğa
onu yollarken içine koyduğu hazinelerin farkedilmesi, geliştirilmesi ve daha sonra başkalarıyla
paylaşılması için aile ve öğretmenlere ihtiyaç duyar.
Yetenek çocuklarda kendini daha çok o eyleme olan ilgiyle veya çocuğun o alanda gösterdiği
normalin üzerinde kavrama ve uygulamadaki kolaylıkla belli eder. Aileye düşen, çocuğu
sıkmadan ona yeteneklerini keşfedeceği alanı sağlamaktır. Bu, hem çocuğun hem de onunla
ilişkide olanların uzun vadede mutluluğu için önemlidir. Aristotales’in dediği gibi: Yeteneğinle,
dünyanın ihtiyaçlarının kesiştiği yerde senin hizmet alanın yatar.
Gençler yeteneklerini ortaya çıkarıp geliştirecekleri aile, usta-çırak veya okul ortamından
gelmemişlerse üzeri örtülmüş, ürkek yetenekleriyle tekrar bağ kurmak için sınava büyük bir
korku ve güvensizlikle giriyor olabilirler.Bu yüzden sağlıksız aile şartları, imkansızlıklar ya da
baskıcı eğitim ortamında büyümüş gençlerin saklanmış yeteneklerini, gerçek potansiyellerini
okumak ve değerlendirmek çok hassas bir iştir. Aşağıdaki yazı yeteneğin ne olduğu üzerinde
düşünmek ve yetenek-sanatçı ilişkisini kavramak üzere kaleme alınmıştır. Son bölümde ise
Oyunculukta Yetenek konusu kısaca incelenecektir.
Yetenek tam olarak nedir ve sanatçı olma yolunda nasıl bir etkendir?
Herkesin bir yeteneği var. Nadir olan, yeteneği , seni götürdüğü o karanlık bilinmeyen
yere kadar izleyecek cesareti bulmak. 2
-Erica Jong
2 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Yetenek: birşeyi yapabilme yatkınlığı, kabiliyet.
Kabil (Ar.) : olabilir, olanaklı.
Yeterlik: bir işi yapma gücünü sağlayan özel bilgi, ehliyet.
Ehil ( Ar.): bir işin eri, erbab
Yetkin: gerekli olgunluğa ve bütünlüğe erişmiş kişi (Türk Dil Kurumu, Resimli Türkçe Sözlük)
Talent ( Lat.): Antik Yunan, Roma ve Asurlar’da kullanılan ölçü ve para birimi
(Oxford, Advanced Dictionary of Current English)
Yeteneğin bir tanımı kişinin belli bir eyleme karşı doğasında olan yatkınlık, o eylemi yapmaya
yarayan özelliklerin işlenmeye, gelişmeye uygun olması şeklinde yapılabilir. Ancak sanatsal
yeteneğin tanımı konusunda okullardan okullara fark oldugunu söylemek yanlış olmaz. Bir
okulun yetenek olarak gördüğünü diğer okul sadece kolaylık olarak adlandırabilir. Yeteneğe
daha çok yaratıcılık ve kişilik özelliklerine bakarak “yetenek“ diyen okullarda, bir dansçının
esnek ve orantılı vücudu kolaylık, dans ederek kendini ifade etmek isteyen ruhu, yaratıcılığı,
3 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
kültürü, çalışkanlığı, ruhsal ve zihinsel açıklığı yetenek olarak adlandırılabilir.
O zaman yetenek sahne sanatlarında daha evrensel anlamıyla şu şekilde de tarif edilebilir:
Fiziksel, zihinsel ve ruhsal özelliklerin söz konusu konuyu kavramak ,kendini bu konuda
geliştirmek ve ifade etmek için uygun olması.
Latince kökenli yine yetenek anlamına gelen ‚talent’ kelimesinin bir diğer anlamının Antik
Yunan, Roma ve Asurlar’da kullanılan para birimi olduğunu düşünürsek yeteneğe şöyle bir
yorum da ekleyebiliriz:
‘Bu kişinin bu konuya yatkın özellikleri onun bu işle para kazanma ( karnını doyurabilme )
ihtimalini barındırır.’
Ancak dünyada ve Türkiye’de örneklere bakılacak olursa ‘çok sanatsal yetenek =çok para’ gibi
bir denklemin her daim kurulabileceğini söylemek yanlış olur.
Yeterlik bir işi yapma gücünü sağlayan özel bilgi ( eğitim,tecrübe) anlamına geliyor. Bir sanat
dalında fiziksel kolaylığı olan ya da olmayan kişiler eğitim, bilgi ve çalışmayla gelişir, açıklarını
kapatarak olumsuzluğu menfaate çevirebilirler. Zihinsel, ruhsal ve duyusal diğer yetenekleriyle
fiziksel olarak onlara verileni mümkün olan en işlevsel hale getirebilirler. Sanatçı olmakta, meramını anlatmak isteme dürtüsü saklıdır. Bu yüzden elindeki enstrümanın sınırları ve
olanakları içinde sanatçı bunu anlatmanın eşsiz yolunu zaten keşfeder.
4 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Yetkin ise gerekli olgunluğa ve bütünlüğe erişmiş kişiye verilen sıfat. Bu bütünlükte, geliştirilmiş
fiziksel, zihinsel özelliklerin yanında kişinin karakter ve ruhsal özelliklerinin de bulunduğunu
vurgulamak gerekir. Yetenek bir alanda yüksek derecede olabilirliğin görünen ama henüz
işlenmemiş yanıysa yetkin olmak bu olabilirliğin eğitim, tecrübe ve kişisel özelliklerle
kaynaştıktan sonra hayata geçmiş halidir. Yetenek yeterlikle birleşip yetkin olmaya doğru çiçek
gibi açilan ve büyüyen temel bir olgu olarak karşımıza çıkar. Sonunda yetkin olmakla
yetenek birbirini besler durur.
Bir sanatçının yetenekli adledilmesiyle sanat eğitimine yeni başlayan birinin yeteneğinin
onaylanması arasında fark olacağına inanıyorum. Yetkin kişi, doğuştan gelen yatkınlıklarını
bilgi, tecrübe, yaratıcılık ve kendi kişisel değerleriyle beslemiş ve beslemeye devam etmektedir.
Ürettiklerine bunu dürüst, kendine özgü bir estetik bütünlükle yansıttığında ve izleyeni ruhsal
,duyumsal ve zihinsel olarak etkilediğinde bir kez daha yetenekli olarak adledilir. Oysa sanat
eğitimine yeni başlayan kişiye yetenekli dendiğinde henüz gelişmemiş ama geliştirilebilecek
özelliklerin varlığı kastedilmektedir. Yani yeni başlayan kişide sürecin olabilirliği yetenek olarak
değerlendirilir. Yetkin kişide ise süreçten sonra ortaya çıkan.
Sanatta yetenek, bilgi ve tecrübe, yetkinliğe doğru kademe kademe gelişen ve birbirini besleyen
olgulardır. Biri olmadan sanat da sanatçı da eksik kalır. Yani sahne sanatlarinda yetkin olmak
için kişisel özelliklerle birlikte yetenek, bilgi, tecrübe ve yaratıcılık gerekir. (Bilgi ve tecrübeyi
edinme yollarının çeşitliliği başka bir yazı konusu.)
Sesi opera söylemeye yatkın olmayan bir insanın bu konuda sahne üzerinde yetkin olması
mümkün değildir. Aynı şekilde duyduğu sesi tekrar edemeyen, müzik cümlelerini hissetmeyen,
ritim duygusu olmayan bir kişiye o alanda bir yatkınlık, şarkı söylemeye doğru bir olabilirlik
verilmemiştir. Bu o kişinin doğasında yoktur. (Ama bu kişi yine de sevgisi, merakı, isteği
doğrultusunda ses mekanizması konusunda teorik tüm bilgileri edinebilir.)
O halde sahne sanatları sınavında yetenek var ya da yok dendiğinde belirli bir eyleme karşı o
kişinin gösterdiği kavrama / uygulama kolayığı ve fiziksel, ruhsal malzemenin o alanda gelişime
açık olup olmadığı kastedilmektedir.
5 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Adaylar sınava çeşitli nedenlerden başvuruyor olabilir; kimi ünlü olmak için, kimi ailesi istedigi
için, kimi ailesine rağmen kendi istediği için, kimi tesadüfen, kimi diploma alıp iş bulabilmek için,
kimi sevdiği alanda eğitim almak için, kimi görülmek ve sevilmek için…. Adaylar , mesleğin
geleceğini ve adayın bu meslekle uyumunu göz önünde bulunduran jüri tarafından
değerlendirilir. Bu, mesleğe ve adaylara saygı açısından doğru bir aşama. Çünkü red cevabı
bazı kişiler için ( o an öyle hissetmeseler bile) hayatlarıyla ilgili onları daha sağlıklı bir karar
vermeye yönlendirebilir.
Dans sanatının devam etmesi icin dansçilara ve koreograflara ihtiyaç var, tiyatro sanatının
devam etmesi icin oyunculara, oyun yazarlarına, yönetmenlere, aynı şekilde müziğin devam
etmesi için de müzisyenlere . Sanatın bütün dallarında, sanatı besleyecek ve sanatın
besleyeceği insanlara ihtiyaç var. Adayların sanat dalını seçtiği kadar sanat dalı da adayları
seçer.
İnanıyorum ki kişi bir eyleme yetenekli olduğunu aslında önce kendi hisseder. Çünkü yetenek
onun içindedir. Çocukken de kişi, yeteneğinin bir şekilde ona varlığını fısıldadığı anları
deneyimler. Deneyecek, gelişecek alan verildiğinde çocuk kendi kendine keşfettiği yeteneğini
kendi yolu yordamıyla, farkında olmadan çevresine bildirir. Yetenek, çocuk o eylemi ya da o
eyleme benzer eylemleri yaparken çocuğun aldığı haz ve çevreden gelen dürüst tepkinin
birleşmesiyle zaten ortaya çıkar. Yumurtadan çıkan deniz kaplumbağalarının suya koşması gibi,
çocuk , ona imkan verildiği takdirde bazı yeteneklerini hızla keşfeder ve çevresine bildirir. Ama
o yeteneğe ad koyması, ona güvenmeyi öğrenmesi, ve o yetenekle nereye kadar ne
yapabileceğini bulabilmesi için destek, yönlendirme ve zaman gerekir. Yaşla kendini belli eden
yeteneklerin farkedilmesi için de yine deneme-yanılma alanının bulunması önemlidir.
Dolayısıyla yetenek sınavlarında sağlıklı şartlarda yetişmiş bir genç yeteneğini, sevgisini ve
öğrenme isteğini seçtiği bir rolü oynayarak,doğaçlamayla, şarkı söyleyerek, dans ederek ya da
seçtiği müzik aletini çalarak anlatır. Adayın tüm heyecan ve şüphesine rağmen sınavda verdiği
mesaj aslında şudur:“Ben bu eyleme karşı içimde ilgi,sevgi ve yatkınlık keşfettim. Bu yatkınlık
bu mesleği icra etmem ve bu kurumda verilecekleri almam için yeterli mi?„ ve “ Siz bana
istediklerimi verebilir misiniz? „
Jürinin yaptığı ise (yine sağlıklı şartlarda) daha tecrübeli bir göz olarak kişinin kendinde
keşfettiği ilgi,sevgi ve ( bazen geliştirmiş olduğu ) yeteneğin işlenebilirliği, varsa yanlış
6 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
alışkanlıkların düzeltilebilirliği ve adayın erişebileceği yetkinlik konusunda öngörü bildirmektir. O
kurumun bu kişinin gelişimi için yeterli olup olmayacağı da göz önünde bulundurulur. Jüri kişinin
kendinde keşfettiğini ya onaylar ya da onaylamaz. Bu durumda adayın yapacağı iki şey vardır:
1) Neden kabul edilmediğini öğrenmek
2) Harekete geçmek : mücadele etmek ya da yön değiştirmek
a) Hala o kurumda okumak istiyorsa eksiklerini gidermek ve yeniden denemek
b) Başka kurumlara başvurmak ya da bilgiye,tecrübeye ulaşacağı başka yolları aramak
c) Sanat dalını, geliştireceği ve sevdiği bir uğraş olarak kabul edip , başka bir alanda
eğitimi seçmek.
Ancak ünlü olmanın neredeyse bir meslek gibi görüldüğü ülkemizde, sanatçı kavramının sadece
güzel görünmek, şöhret, para kazanmak üzerinden tarif edilmesiyle yeteneğin tanımının en
azından günlük hayatta değiştiğinin de gözden kaçmaması gerekiyor. Yazının başında
bahsettiğim iki farklı yetenek tanımlaması ve başka tanımlamalar birbirine karışabiliyor :
1) Yetenek = her sanata yeteneği olan kişi zaten sanatçıdır
7 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Doğuştan sanatçı olmak; doğuştan gelen yatkınlığın mükemmel olduğu ve geliştirilmeye ihtiyacı
olmadığı kanısı ( Süreci ve bilgiyle gelen gelişme imkanını göz ardı eden görüş)
2) Yetenek = Allah vergisi özellikler, eğitim, tecrübe, çevre, kişisel gelişim ve yaratıcılıkla
beslendikçe yeniden ve her daim tarif bulan kavram. ( Sürece, her daim olgunlaşma imkanına
açık)
3) Yetenek = Yetenek sahnede güzel görünmektir. (Güncel standartlara uyan güzelliğe sahip
herkes sahneye çıkabilir diyen görüş)
3) Yetenek = Sahneye çıkan herkeste yetenek vardır. Sahneye çıkan herkes sanatçıdır. ( Sanat
nedir ve kimlere sanatçı denir sorularıyla bu ayrı bir yazı konusudur)
“Fiziksel güzellik oyuncu olmak için şart değildir. En iyi oyuncular,erkek ya da kadın,
güzelliği seyirci için yaratabilenlerdir. „ 3
-Uta Hagen
Sanata her yeteneği olan kişi sanatçı olacak diye bir kural yoktur. Bazen bu konuda çok
yetenekli kişiler sanatçı olmayı seçmeyebilirler. Ya da sanatçı olurlar ama tanınmazlar ya da
yaptıklarından para kazanmazlar. Gösteri sanatlarından para kazanan ya da ünlü olan her kişi
de sanatçı değildir. Sanatsal yetenek, ün ve paranın birbirleriyle doğrudan doğruya ilgisi
olmadığını düşünüyorum. Ama aynı zamanda bu demek değildir ki çok yetenekli biri zengin ve
8 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
ünlü olamaz.
Bazen az yeteneği olan kişiler azimleri, çalışkanlıkları sayesinde sanatsal değeri yüksek işlere
imza atabilirler, üstün yetenekli kişilerden beklenen ama onların yapmadığı şekilde kaliteli
çalışmalar yapabilirler. Yeteneğin nereye evrileceği kişinin kendiyle ve yaşadığı çevreyle
bağlantılı. Aynı zamanda kişi için sanat, başarı ve mutluluğun ne anlama geldiği sorularının
cevabıyla yakından ilgili . Bazısı için başarı çok para kazanmak ve ünlü olmak olabilir. O zaman
sevgi ve enerjisini o doğrultuda harcayacak yeteneğini buna hizmet etmek için kullanacaktır.
Kimisi için başarı başka ölçülerdir. Kimisi sanatı kişisel gelişim yolunda bir yoldaş olarak görür.
Kimi doğru eğitim ve bilgiyi arar. Kimi saklanan duygu, düşünceleri gerçeğe ihanet etmeden
yaratıcılığıyla ortaya döker, sanatsal estetiğin ne olduğunu bulmaya çalışır. Bunu yaptığında da
kendini başarılı hisseder. Kimi için bunu yaptıktan sonra alkışlanmak çok önemlidir, kimi için
tanınmak, bazısı için sadece bilgiyi paylaşma başarıdır, kimi için bunların karışımı. Kimi çeşitli
nedenlerle sanatla ilgisi olmayan bambaşka bir iş yapar. Sanatsal yeteneğini bambaşka bir
alanda farklı bir şekle dönüştürür. Böyle kişiler çalıştıkları / bulundukları ortamlara sanatı
getirerek ya da sanatı ve sanatsal aktiviteleri çeşitli şekillerde destekleyerek sanatsal
yeteneklerini hizmete dönüştürürler. Belki de önemli olan yeteneğin kişinin dünya görüşüne,
kişiliğine ve isteklerine uygun olarak gelişebilmesi ve sonunda hizmete dönüşmesidir. Sanatta
nasıl hizmet edilmiş olduğuna karar verecek olan zaman, üretilen eserler ve bilinçli izleyicilerdir.
Yine de yeteneğin ve sanatın ne olduğu , eğlence yanı ağarlıklı işlerle, kişiyi birtakım gerçeklerle
yüzleştirenlerinin ayırdedilmesinin sanatsal kültürü oluşturacak bilinç açısından önemli olduğunu
yeniden vurgulamak boş olmaz.
OYUNCULUKTA YETENEK
Oyuncu olacak kişi için yetenek gereklidir. Yeteneği Tanrı verir. Ama yalnız yetenek
yetmez. Karakter, ahlak, dünya hakkında görüş, alınan eğitim ve tüm bunların
geliştirilmeye devam edilmesi oyuncu olmak için şarttır.
9 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
-Uta Hagen
“Oyunculukta yeteneğin ne olduğu belki de en esnek tanımlamaların yapıldığı konulardan
biri ; tanımlar sıralandığında adım adım çıkılacak bir başarı merdiveni oluşturmayan; bir
tabelası olmayan, uyanı uymayanı işaretleyebileceğimiz. „4
- O.Gaillard
Oyunculukta yeteneğin bir dolu özelliğin birbirini tamamlamasıyla , birbirleriyle kesişmesiyle ya
da birbirinin üzerine binmesiyle tanımlanabilen bir kavram olduğunu okuduğumda yetenek
konusuna neden ilgi duyduğumu anladım .Çünkü yeteneği oluşturan özellikler ve tanımlar
madde madde liste halinde dile dökülmesi zor, oyuncunun hayatı boyunca üzerinde çalışacağı
ve geliştireceği geniş kavramlar. Oyunculuk günlük hayat tarzındaki davranışa en yakın sanat
dalı gibi gözüktüğü için çoğu kişi oyunculuğun en kolay sanat dalı olduğunu düşünür.“Herkesin
oyunculuğa yeteneği vardır, nasılsa günlük hayatta nasıl davranıyorsak sahnede de öyle
davranacağız „ şeklindeki düşünce tarzı oyunculuk sanatıyla ilgili şanssız önyargılarından biri.
Bir kişi oyunculuğa yeteneği olup olmadığına kendisi karar veremiyorsa yapması gereken o
konuda fikir danışacağı ya da yardım alacağı birini bulmaktır. Bu konuda çekinme göstermeye
gerek yoktur. Çünkü eğitmenlerin görevi yön göstermektir. Sanatta kendinden sonra gelene
destek çok önemli bir husustur.Bu destek bazen hemen bulunamayabilir.Ama aramaya devam
etmek önemlidir. Bazen yetenek deneyerek ve çalışarak orataya çıkar. Bir atölye çalışması ya
da buna benzer “çok iyi olma „ zorunluluğu olmayan bir çalışmaya katılmak kişinin kendini
denemesi için güzel bir başlangıç olur. Daha sonra yine çeşitli görüşler alınarak, kişi ne yapması
gerektiğine karar verebilir.
10 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
“Oyunculukta yetenek, yüksek duyarlılığın,kırılganlığın, hassas duyu mekanizmasının
(görme,duyma,dokunma, koku ve tad alma ), capcanlı bir hayal gücünün; gerçekle olan
sağlam bağlantının; duyum ve yaşananları iletme isteğinin; oyuncunun görülme ve
duyulma arzusunun karışımıdır. „
-Uta Hagen
Yeteneğin olduğunun göstergesi olan bazı özellikler: ( bu özelliklerin tamamen olmasını
beklemek yerine, zaman zaman belirdiklerini görmek yeterlidir, yukarıda da yazıldığı gibi
oyuncu, bu özellikleri geliştirmek için ömür boyu uğraşır)
- kendini fiziksel,duygusal,düşünsel olarak bir başkasının yerine koyma isteği,
- inandırıcılık ( Yapmacık olmayan oyunculuk tavrı)
- Yönlendirme alabilecek beden ( şişman ya da zayıf olmaktan farklı)
- beden zihin bütünlüğü ( dürtülerin fiziksel ve vokal eyleme geçebilmesi)
- hayal gücü
- dikkatini o ana yoğunlaştırabilme ve iletişime geçebilme
- ritim duygusu
11 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
- genel olarak yönlendirme alabilme ve uygulama becerisi
- kişilik/ yorum
- şevk,ataklık,çeviklik
- çokyönlü duygusal, fiziksel, vokal anlatım olanağı
Yetenek sınavı sonunda verilen kabul ya da red cevabı adayın tüm yetenekleriyle, insanlığıyla,
ya da kişiliğinin bütün özellikleriyle ilgili yapılan bir değerlendirmenin sonucu değildir. Kabul
cevabı adayı sanatçı yapmaz, sadece o kurumda eğitim alırsa ilerleyebileceğine işaret eder.
Red cevabı adayın yapmak istediklerini gözden geçirmesi için bir şans olarak görülmelidir.
Tiyatro eğitimi icin adayları izlerken yapılan bazı değerlendirmeler:
Bu kişi görünüşü ve sunduğu çeşitli tavırlar dikkate alındığında hangi tür rolleri oynayabilir?
Bedensel avantajlari, kolayliklari, zorluklari neler?
Zorlukları aşması için ne kadar zaman gerekir?
Burada verilen eğitimle bu zorlukları aşabilecek mi?
12 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
Tiyatro alanında potansiyeli nedir ?( Oyuncu, yönetmen, yazar, öğretmen)
Bu işi meslek olarak seçerse bu sanat dalini besleyebilir mi?
Bu sanat dalından para kazanma olasılığı olabilir mi?
SONUÇ
Köln Yüksek okulunda bir şan hocası bana „bir konuya duyulan büyük sevginin altında genelde
büyük yetenekler yatar“ demişti. Bir konuya olan yoğun sevginin yetenekten kaynaklanıp
kaynaklanmadığı tartışılır bir konu. Ama o konuya olan sevginin zorluklara tahammül etme ve
yeteneğin evrilmesindeki rolü çok büyük.
Kendisiyle barışık kişilerin arkasında onların yeteneklerini desteklemiş, onlara büyüme, gelişme,
sevdikleri konuyu araştırma alanı sağlamış bir çevre olduğu kesin. Sanatçı için bu çevre aile,
okul, ülkenin sağladığı imkanlar ya da bir usta olabilir.Yeteneğin gelişmesi, doğuştan gelen
Tanrı vergisi hediyelerin, doğru bilgi,destek ,tecrübe ve inançla evrilebilmesine bağlıdır. Yetkin
bir sanatçının yeteneği o sanatçının çalışkanlığı,kişisel özelliklerinin yanında Tanrı’nın
soluğuyla birlikte pekçok eğitmenin ve ona destek verenlerin de soluğunu taşır. Aynı şekilde o
yeteneğin gelişememesinin sebeplerinden bazıları kişinin kendinden olduğu kadar çevresinin de
ondan esirgediği bilgi, doğru yönlendirme ve destekte yatar. Eğer sorun çevredeyse kişi bu
çevreden ayrılarak kendine destek verecek başka bir çevreyi aramaya doğru yola çıkabilir.
Yetenek sanatçı olmak için gereken malzemedir. Değişik sanat dalları için değişik kriterler bu
malzemeyi oluşturur. Ancak bu malzeme bazen listeye net olarak dökülebilecek kavramlardan
oluşmayabilir. Sanatı bilimden ayıran özelliklerden biri siyahla beyazın arasındaki renkleri ve
henüz açıklanmamış olanı soyut olarak anlatma özgürlüğüdür. Yetenekten ve onun ne
olduğundan bahsederken daha döngüsel, birbirinin içinden geçen , birbirini besleyen özellikler bütününden bahsetmenin gerçeği daha iyi ifade edeceğini düşünüyorum. Yeteneği sabit,
değişmez, katı şekilde tanımlamak yeteneğin sırlarına haksızlık olur. Çünkü yetenek içinde
bulunduğu çevrenin etkisiyle sinmiş ya da saklanmış olabilir. Yeteneği hareketsiz değil,
devingen ve yaşayan bir olgu olarak algılıyorum.Kapanan, açılan, büyüyen,daralan.Yeteneğin
13 / 14
Hazal Selçuk - Yetenek Nedir?
büyük ya da küçük olması kişinin ilerde nasıl bir sanatçı olacağına ve ne kadar “başarılı„
olacağına doğrudan doğruya işaret eden bir gösterge değil. Yine de üstün yetenekli ya da
normalin üzerinde yeteneği olan kişilerin doğru eğitim ve çalışmayla seçtikleri dalda yetkin birer
sanatçı olma ihtimalleri çok yüksektir. Yetenek ,çevreyle, imkanlarla,imkansızlıklarla,doğru
eğitimle,yanlış eğitimle, bilgiyle, tecrübeyle, emekle, ahlakla, kültürle, cesaret, korku, kendine
güven, güvensizlik ve diğer karakter özellikleriyle şekil alır. Konuya olan sevgi ve yeteneğini
farkeden kişinin yapacağı ilk şey (her ne yaşta olursa olsun) bu yeteneği geliştirecek doğru
bilgiye ulaşmanın yollarını aramaktır. Çünkü yetenekler, evrenin kişinin içinde sakladığı
hazineleridir.
KAYNAKLAR:
www.painterskeys.com/auth_search.asp?name=Albert%20Einstein – (Çev. H.Selçuk)
Craft of Poetry/Interviews from the New York Quarterly Packard, William (editor) 1974
3 Respect for Acting s.14 , Uta Hagen w.Haskel Frankel, McMillan Publishing Co., Inc, NY
4 Schauspielen,Handbuch der Schauspieler s.53, Henschel Verlag, Berlin 1991
1
2 The
14 / 14

Benzer belgeler