Oku - Bilim Koleji
Transkript
Oku - Bilim Koleji
3 Doğruluk Anket Sonuçları The results of the righteousness questionnaire. 4 Okuyorum 5 I Am Reading Velilerimize Sorduk 7 Ödüllü Bulmaca Prize Puzzle Testimonies From Our Families 2014 Yıl: 1 Sayı: 5 DOĞRULUK DOĞRU DAVRANIŞ Okulumuz olarak öğrencilerimize yardımlaşmanın en doğru şeklini yaşatmak amacı ile geleneksel sosyal sorumluluk projemiz olan “EN SEVDİĞİM KERMES” etkinliğini düzenledik. Her davranışın doğru bir şekli olduğu gibi yardım etmenin de paylaşmanın da doğru bir şekli vardır. Paylaşmanın doğru şekli en güzel ve kullanışlı olanı verebilmektedir. En mükemmeli ise, en sevilen eşyanın insanların yararına sunulmasıdır. Bu aynı zamanda kendimizden önce başkalarını düşündüğümüzün de bir ispatıdır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de “Ey iman edenler! Size verilse, gözünüzü yummadan alamayacağınız kötü malı, hayır diye vermeye kalkışmayın.” (Bakara, 267) derken, başka bir ayette “Siz sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe hakiki mü’min olamazsınız” (Alî İmran 93) buyurmuştur. Bilim Koleji olarak öğrencilerimize yardımlaşmanın en doğru şeklini yaşatmak amacı ile geleneksel sosyal sorumluluk projemiz olan “EN SEVDİĞİM KERMES” etkinliğini düzenledik. Bu kermese en sevdikleri eşya, oyuncak ve yiyecekleri getiren ve bunlara ihtiyacı olan ailelerin yararına satan öğrencilerimiz hem okulumuza hareketlilik kazandırdılar hem de doğru bir iş yapmanın huzurunu yaşadılar. DÜRÜST DÜNYAM Doğruluk ve dürüstlük, insanın söz ve davranışlarıyla, niyet ve inancında iyilikten yana olmasıdır. Bu erdem, ahlaki vasıfların tümünü kendinde toplar. Dürüst olmak uzun vadede biz insanlara çok şey kazandırır. İnsan onurunun ve sağlıklı toplum yapısının vazgeçilmez unsurlarından birisidir. Dünyada doğruluklar kadar kötülüklerde vardır şüphesiz. Bilim Kolejinin kocaman yürekli, iyilik timsali öğrencileri dünyadaki tüm kötülükleri yok ederek, doğruluk ve güzelliklerle dolu bir dünyayı hayal ettiler. Çocuklarımızın hayal ettikleri dünyada yaşamak ne kadar güzel olurdu diye düşünmek yüzümüzde tatlı bir tebessüm bıraktı. MY HONEST WORLD An honest person is the one who bears good intentions and who reflects them both in his words and behviour. This virtue includes all other moral values in itself. Being honest makes us gain a lot in the long run. It is one of the indispensable and essential components of human dignity and healthy society. It is beyond any doubt that there exists evil in life as righteous and goodness exist too. Bilim’s kind hearted goody students dreamt of a world full of integrity and goodness by eliminating all the evil away. Even imagining how nice it would be to live in that world, left a pretty smile on our faces. THE RIGHT BEHAVIOUR As a school, we organised our traditional social responsibility project ‘’MY FAVOURITE FAIR’’ in order to keep the spirit of cooperation alive amongst the students. As every behaviour has an appropriate way, cooperating and sharing have appropriate ways too. The right way of sharing is to be able to give the finest and the most useful thing. The best way is to offer the favourites for the benefits of people. It is also a proof of primarily caring for others . In Quran, the Supreme Lord orders: ‘’O ye who believe! Give of the good things which ye have (honorably) earned, and of the fruits of the earth which We have produced for you, and do not even aim at getting anything which is bad, in order that out of it ye may give away something, when ye yourselves would not receive it except with closed eyes. And know that Allah is free of all wants, and Worthy of all praise.’’ (Al-Baqarah 267) In another verse of the Quran, it is ordered "Bring ye the Torah and study it, if ye be men of truth." (Al-Ìmrán93) K U D As Bilim College we organised our traditional social responsibility project ‘’MY FAVOURITE FAIR’’ in order to Öğrenrevive the notion of cooperation amongst the students. cilerimiz Those students who brought and sold their yurttan ve dünfavourite objects, toys and foods for the yadan araştırarak benefits of poor families not only buldukları ve derledikmade a difference in our leri DOĞRULUK HABERLERİNİ haber spikeri olarak arkaschool but also found daşlarına sundular. peace in doing the right thing. İstanbul Bilim Ortaokulu 6. Sınıf öğrenci- L O İ R E K R E B İ P S lerimiz için düzenlediğimiz “Haber Stüdyosu Etkinliği” ile öğrencilerimiz doğru davranış modellerini öğrenme imkânı buldular. Doğruluğun hala yaşanabildiğini ispat etmek ve arkadaşlarına model sunarak, onları doğruluğa yönlendirmek amacıyla, yurttan ve dünyadan araştırarak buldukları doğruluk haberlerini, arkadaşlarına sundular. Haber spikeri olan öğrencilerimiz, güzel bir performans sergilediler. Dünyada olan iyilik hareketlerini ilgiyle dinleyen öğrencilerimiz keyifli dakikalar yaşadılar. HA WE WERE NEWSCASTERS Our students presented their ‘Righteousness News’ to their friends as newsreaders. They prepared the news by searching, editing and compiling national and international agenda. We prepared ‘News Studio Activity’ for grade 6 students of İstanbul Bilim Secondary School and through this activity they had the opportunity to learn proper behavior models. To prove that righteousness still existed, by presenting it as a model, they searched for national and international righteousness news and presented them to their friends as newsreaders. Our students displayed really good performances. While listening to the international righteousness news, our students had a really enjoyable time. 2 ECEM’İN BAŞINA GELENLER 4. Sınıf öğrencileri, “Doğruluk” ayı çerçevesinde, eleştirel düşünmelerini ve empati kurmalarını geliştirmek amacıyla “Ecem’in Başına Gelenler” adlı dramayı hem canlandırıp hem de yorumladılar. Menfaatler için dürüstlükten vazgeçmenin bizi yalana sürükleyip, başkalarına zarar verdiğini bu kez de dramayla gören öğrencilerimiz dürüst olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha fark ettiler. Dürüstlüğün her zaman doğru davranışlar kazandırdığını, yalanın ise bizleri kötü alışkanlıklara sürüklediği sonucuna varan öğrencilerimiz, bu etkinlikle birlikte dürüstlük kavramının önemini benimseyerek bu ayı tamamlamış oldular. WHAT’S HAPPENED TO ECEM? In the frame of "Rightness" month, grade 4 students performed a play ,named "What’s happened to Ecem?", to develop our students’ critical thinking and build up their empathy. Through this play, our students could appreciate the importance of rightness as well as the fact that being away from honesty THE PROPER USE OF THE INTERNET ARTIK İNTERNETİ DOĞRU KULLANIYORUZ “DOĞRU İNTERNET KULLANIMI” semineri için polisleri okulumuza davet ettik. Bu seminerde sosyal paylaşım sitelerinde bizi bekleyen tehlikeleri öğrenen öğrencilerimiz, bu tehlikelerden korunmak için ne yapmaları gerektiği konusunda bilgi sahibi oldular. Peygamberimiz ‘’Müslüman elinden dilinden güvenilir olandır.’’ diyerek söz ve davranışlarımızda doğru olmayı tavsiye etmiş, “Bizi aldatan bizden değildir” diyerek dinimizin bu konuda ne kadar hassas olduğunu belirtmiştir. Doğru olmayan davranışlar, yalnız yapanı değil, yapılanı da zor durumda bırakmakta, maddi ve manevi birtakım kayıplara neden olabilmektedir. Nitekim doğru olmayan davranışlardan yalnız gerçek alemde değil sanal alemde de insanlar olumsuz olarak etkilenmektedir. Özellikle Sosyal paylaşım sitelerinde, bu hassasiyete dikkat etmeyen insanlar çocuklarımız için büyük tehlike oluşturmaktadır. Yetişkin bireyler kadar doğru ile yanlışı birbirinden ayıracak kadar yetkin olmayan küçük yaştaki çocuklar bu tehlikeden fazlasıyla etkilenebilmektedir. Okulumuz olarak bu tehlikeden öğrencilerimizi olabildiğince korumak amacı ile “DOĞRU İNTERNET KULLANIMI” semineri için polisleri okulumuza davet ettik. Bu seminerde sosyal paylaşım sitelerinde bizi bekleyen tehlikeleri öğrenen öğrencilerimiz, bu tehlikelerden korunmak için ne yapmaları gerektiği konusunda bilgi sahibi oldular. Özünde, Sözünde Davranışlarında Doğru “Bilim Ailesi” 2013-2014 eğitim öğretim yılında uygulamaya başladığımız "Değerler Eğitimi"çalışmalarımızın 2. dönemine "Doğruluk" değerimizle merhaba dedik. Özünde, sözünde ve davranışlarında doğru insanlar yetiştirmek, Bilim Koleji olarak hedeflediğimiz “İyi İnsan” yetiştirmenin temelini oluşturmaktadır. Doğruluk değerini işlerken öğrencilerimizin bütün değerlerimizi sağlamlaştıran tek şeyin “Doğruluk” olduğunu fark etmeleri bizleri bu anlamda çok mutlu etti. Öğrencilere kazandırmak istediğimiz değerlerimizin noktasında velilerimizin de ne kadar hassas olduklarını “İyi Gazete”de yer alan “Velilerimize Sorduk” bölümündeki yazıları okurken hissediyoruz. Velilerimizin bu konuda duyarlı olması, doğru insan yetiştirmede doğru işler yaptığımız ve doğru yolda olduğumuzu bilmek bizleri daha da motive ediyor. Peki, bu ay neler yaptık? Öğrencilerimizle “doğru söz söyleme yani doğru olma, doğru davranış sergileme ve doğru işler yapmak” üzere birçok etkinlikler, söyleşiler, dramalar planladık ve uyguladık. Anasınıflarımız ve 1. Sınıflarımız “Beş Duyunun Doğruları” etkinliğini yaparken hem duyu organlarımızı tanıdılar, hem de duyu organlarımızı doğru işlerde kullanmaya dikkat etmemizi (doğru konuşma, güzel will drag them into lie. Add to this, our students realized that honesty gains you right behaviour but lying drags you into bad habits. Notably, throughout this activity our students completed this month by embracing the concept of honesty. sözleri duyma…vb.) öğrendiler. Öğrencilerimiz müzik dersinde doğruluk üzerine şarkılar söyleyip, sözler yazdılar. 2. sınıflarımız dürüst bir dünya için neler yapmamız gerektiği konusunda uzun uzun konuştular. “İnterneti kullanmak ama DOĞRU kullanmak” konusunda polisler bizleri bilgilendirdi. “Dürüstlük” konulu drama oyunumuz büyük alkış aldı. Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (sav) hayatını doğruluk açısından inceledik. 7 ve 8. sınıflarımızda doğruluk üzerine okuduğumuz makaleler üzerinde beyin fırtınası yaptık. Meslek sahibi olmak kadar meslekte doğru olmanın önemi üzerine etkinlikler düzenledik. Okul genelinde “Doğru İşler” yapmak adına ihtiyaç sahipleri için kermes düzenledik. Bu ay diğer aylardan farklı olarak öğrencilerimize “Doğruluk Anketi” uyguladık. Yaşayarak işledik “Doğruluk” değerimizi ve sizlere keyifle okuyacağınız bir sayı hazırladık. Emeği geçen tüm öğrencilerimize, öğretmenlerimize ve siz değerli velilerimize çok teşekkür ederiz. Her şeyden önce özünde, sözünde ve davranışlarında doğru, dürüst insanlar yetiştirmek dileğiyle… Sevgi ve saygılarımla, Sevgi KİRİŞÇİOĞLU / Editör Bilim College invited some police officers to our school and they gave a speech on “The Correct Use of The Internet”.During the conference, we not only learnt about the dangers we might come across when using social networking websites but also how to protect ourselves against them. When our Prophet PBUH claimed “Muslim’s words and actions are reliable.”, he was recommending us to be trustworthy and behave in a proper way. The saying “He who deceives us is not one of us.”, stated the sensitivity of our religion towards this matter. People who behave incorrectly to themselves and to others can suffer material and spiritual loss. In fact, incorrect behaviour can affect people negatively not only in the virtual but also in the real world. On social networking websites, people who don’t pay attention to this sensibility can expose our children to a great danger while adults can differenciate good from evil , children can’t and this constitutes a big danger to them. Righteous at Heart, in Word and Deed “Bilim We started the second term of our “Values Education” project -which was set off in the 2013-2014 school yearwith the value “Righteousness”. Raising people righteous in word and deed makes up the foundation of Bilim College’s objective of raising “good people”. As we were working on this value, we were very happy to see our students realizing that “Righteousness” is the only thing that strenghtens all of our values. We also feel our parents’ sensitivity on the subject of values to be taught when we read the “Parent’s Opinions” section in “İyi Gazete”. Our parents’ sensitivity on the subject, knowing that we are doing the right things and that we are on the right path in bringing up righteous people motivates us even more. So, what did we do this month? We planned and realized with our students many activities, interviews and dramas on “speaking the truth, meaning being truthful and righteous, behaving in the right way and doing the right things”. Our kindergarteners and first graders learned about our five sense organs as well as the fact that we should use them in righteous ways (speaking the truth, hearing nice words etc.) in our “The Rights of the Five Senses” activity. Our students sang songs Family” and wrote lyrics on righteousness in music class. Our second graders had long talks on what we should be doing for a truthful world. We had policemen inform us on “Using the internet but using it RIGHT”. Our play on “Truthfulness” received much applause. We studied the life of our beloved prophet Muhammed, (pbuh) in terms of truthfulness. Seventh and eighth graders did brainstorming on the articles we read on righteousness. We organized activities doting on the fact that doing one’s job in a righteous way is as important as having a job. We held a kermis at our school for people in need in the name of doing “right deeds”. Unlike other months, this month we conduncted a “Righteousness Survey” with our students. We studied the value of righteousness through experience and prepared this volume for you to enjoy reading. We would like to thank all our students, teachers and you esteemed parents who have contributed. With the hope of bringing up people who are honest and righteous at heart, in word and deed before all… With love and respect, Sevgi Kirişçioğlu / Editor 3 Doğruluk Anket Sonuçları Bilim Koleji 2, 3, 4 ve 5. sınıf öğrencilerine bu ay değerler eğitimi uygulamaları kapsamında “Doğruluk” değerimizle ilgili anket uygulaması yapıldı. İlginç soruların olduğu ankete öğrencilerimiz dürüst bir şekilde verdikleri cevapları hep birlikte inceleyelim. Anketimize katılan 243 öğrencimize ve emeği geçen öğretmenlerimize teşekkür ederiz. AN KET 1. Doğruluk deyince aklınıza gelen ilk olumlu kavram hangisidir? 2. Doğruluk deyince aklınıza gelen ilk olumsuz kavram hangisidir? 5. Ödevini yapmak istemediğin bir günün sonunda okula ödev yapmadan geldin. Ödev yapmama nedenini öğretmenin sorduğunda doğruyu söyler misin? 3. Arkadaşın saçını kestirdi ve sana kendisine yakışıp yakışmadığını sordu. Yakışmadığını düşünüyorsun. Gerçek fikrini söyler misin? 6.Duru'nun resim dersi için boya kalemlerine ihtiyacı oldu. Ayşe'den ödünç olarak boya kalemi istedi. Ayşe boya kalemi olduğu halde Duru'ya “ Kalemim yok. “ diye yanıt verdi. Siz Ayşe'nin yerinde olsaydınız ne yapardınız? 9. Efe bisikleti ile gezintiye çıktı ve bisikletini hızlı 8. Markette reyonları gezerken bisküvi paketini yere düşürdün ve paketin açılmasına sebep oldun. Bu durumda ne yapardın? 4. Hatalı bir davranış sergilediğinde bunu ailenle paylaşır mısın? bir şekilde sürüyordu. Kaldırımın kenarındaki hayvanların su içme kabını görmeden hızlıca çarptı ve kaptaki su yere döküldü. Efe bu duruma aldırış etmedi ve yoluna devam etti. Efe’nin bu tutumu sana göre doğru bir davranış mıdır? 7. Kardeşinin en sevdiği oyuncağını yanlışlıkla kırdın. Bu durumda ne yapardın? 10. Bir arkadaşın tatile giderken kuşunu sana emanet etti. Kuşu severken camın açık olduğunu fark etmedin ve kuş pencereden kaçtı. Bu durumu arkadaşına nasıl izah ederdin? 4 m u r o y Oku A NKA KUŞU ve ODUNCU İnsanlar anne, baba, kardeş ve arkadaşlarına yalan söylemez ve doğru olurlarsa her zaman kazanırlar. Allah doğru söyleyeni sever. (2. Sınıf öğrencisi Hacı AKTAŞ) Açgözlü olmamalıyız ve bize ait olmayan eşyaları istememeliyiz. Bize ait olmayan eşyaları alırız yalan söylemiş oluruz ve elimizdekini de kaybederiz. (2. Sınıf öğrencisi Yasemin TOPAL) Bu hikayede beni en çok oduncunun doğru ve dürüst davranışı etkiledi. Herkesin oduncu gibi davranmasını isterim. Ben de büyüyünce oduncu gibi olmak isterim. Öteki oduncular gibi olmamak için uğraşırım. (2. Sınıf öğrencisi Mehmet Efe CANKARDEŞ) Aç gözlü olma. Sen sen ol başkaları gibi olma. (2. Sınıf öğrencisi M. Tuna ÇELİK) Kendimize ait olmayan eşyayı almamalıyız. Yalan söylememeliyiz. Dürüst olmalıyız. Böylece Allah’ın sevgisini kazanmış oluruz. (2. Sınıf öğrencisi Ayşe Nur ALPARSLAN) M ERYEM (Doğruluktan Vazgeçmiyor) Bu hikayeyi çok sevdim. Bu hikaye bana doğru yoldan vazgeçmemeyi öğretti. (3. Sınıf öğrencisi Sena ÇELİK) Ben Meryem kitabını çok beğendim çünkü doğrulukla ilgili. Ben doğruluğu çok seviyorum. Ben Meryem kitabından en çok şu sahneyi beğendim. Meryem öğretmeninden gizlice aldığı kağıttan sınav sorularının cevaplarını ezberledi. Sınav sonuçları açıklandığında beş aldığına dayanamayıp öğretmenine yaptıklarını anlattı. Ben bu bölümü çok beğendim. Kitabı okumanızı tavsiye ediyorum. (3. Sınıf öğrencisi İdil ÖZTÜRK) Bu seriden en çok beğendiğim kitap bu. Çünkü: Meryem hiçbir zaman yalan söylemiyor. Bir kere söylese de öğretmenine sonra doğruyu anlattı. Bence arkadaşlar siz de Meryem gibi her zaman doğruyu söyleyin. Çünkü yalanınız eninde sonunda açığa çıkacaktır ve biri yalan söylediğinizi öğrenirse size güvenmeyebilir. (3. Sınıf öğrencisi Fatma Berra EŞKAR) Ben bu kitabı çok sevdim. Çünkü yapmış olduğu davranışından dolayı pişman olup suçunu itiraf etti. Meryem’in yaptığı dürüstlük adına doğru bir davranıştır. Bizler de nerde olursak olalım hangi şartlarla karşılaşırsak karşılaşalım ve bedeli ne olursa olsun mutlaka doğru sözlü olalım. (3. Sınıf öğrencisi Zeynep CEYLAN) Doğruluk her zaman vicdana dayanır. Doğru insan ne olursa olsun her zaman her olayın en sonunda mutlaka doğruyu bulur, doğruya ulaşır. Ne olursa olsun her zaman doğruyu söylemeliyiz. Doğruluktan hiçbir zaman vazgeçmemeliyiz. Hakketmediğimiz bir şeyi kopya çekerek kazanmak bize artı kazandırmaz. Kendimizi kandırırız. Bu kitabı tüm çocuklar okumalı. (3. Sınıf öğrencisi Buğrahan ODABAŞI) Bu kitap bana doğruluğun önemini anlatıyordu. O an güzel bir şey yaptığımızı ve kimsenin bunu bilmeyecek olsak da sonradan yaptığımızın kötü bir şey olduğunu anlarız. O yaptığımızı kimse bilemese de kimse fark etmese de biz hak etmediğimiz değeri görürüz. Kötü bir şey yapığımızı sonradan itiraf edebiliriz. Hiçbir zaman doğruluktan vazgeçmeyin. Eğer sıkıştığınızda yalan söylemek yerine doğru söylerseniz size kızabilirler. Ama doğruyu söylediğinize pişman olmazsınız. Çünkü dürüst olan kazanır. (4. Sınıf öğrencisi Sena DİNÇEL) Benim bu kitaptan çıkardığım şey doğruluk. Doğruluk dünyadaki en güzel şeylerden biri. Yalan çok ama çok kötü. Bir düşünün kendinizi, yalan söyleyen birinin karşısındasınız. Artık ona hiç güveniniz kalmaz değil mi? Çünkü dünyadaki en önemli şeyi, güveninizi kaybetti. Bundan daha kötü bir şey olabilir mi sizce? Gerçekten yalan söylemek çok kötü bir şey. Bunu size yaparlarsa, yani size yalan söylerlerse dediğimi çok iyi anlayacağınıza eminim. Peygamberimiz gibi hep doğru söylemeli ve hep doğruya inanmalıyız. Eğer bir kere bile yalan söylediyseniz gidin e itiraf edin. İnanın bana yalanın büyüğü küçüğü yoktur. Doğruyu söyleyin ki Allah da sizi affetsin. Her şey size bağlı. (4. Sınıf öğrencisi Rabia ZENGİN) Doğruluk beni sorumluluk sahibi ve dürüst bir insan yaptı. Arkadaşlarımla ve ailemle daha iyi geçinmemi sağladı. Artık yalan söylemiyorum, zaten eskiden de çok az söylüyordum. Artık daha çok dostum var. Artık daha dürüst bir insanım. (4. Sınıf öğrencisi Arif Emre ERKAN) VE SEYYİD ONBAŞI BATUTA Doğruyu bilmek ve doğruyu yapmak.Bu iki kavram bana ilk olarak şu ikiliyi anımsattı: bakmak ve görmek.Söz konusu olan bu ikili her ne kadar birbirini çağrıştırsa da farklı şeylerdir. Her insan bakabilir fakat birkaçı görür.Kastedilen şu ki her insan doğruyu bilebilir ona kanaat edebilir fakat yüreği,gönlü el vermeyebilir.İşte tam bu noktada ayrım başlar. Çoğu insan çoğu zaman ne yapılması gerektiğini anlar bilir fakat suskun kalır. Bazısı ise bu yürek işini tüm benliğini ortaya koyarak yapar. Okumuş olduğum Batuta ve Seyyid Onbaşı kitabı bu ayrımı en iyi şekilde anlatmış.Hiç de kolay geçmeyen muharebe esnasında canını feda etmeye hazır olan yüzlerce asker ve içlerinden biri olan Seyyid Onbaşı vatanı uğruna çok ağır ve büyük olan mermiyi tek başına üstlenmişti.İşte bu doğruyu yapmaktı. Bilerek uğruna yapmaktı.Bu işi yapabilmek için sapasağlam bir yürek gerekirdi. Belki,Batuta’da farkındaydı fakat yapamamıştı.Bu ise sadece doğruyu bilmekti. Cesaret işidir doğruluk bir bakıma.Herkesi tüm insanları kapsayamaz.Sonucunda her zaman iyiyi getirmeyebilir.Fakat ne olursa olsun vazgeçmemeli.(7/D sınıfı öğrencisi Leyla Nur KARAOĞULLARI) ncelikle şunu belirtmek isterim ki Bilim Koleji’ni bir aile olarak görüyorum. Evet “AİLE” diyorum çünkü sıcak buluyorum. Öncelikle bize bu sıcaklığı hissettirdiğiniz için teşekkür ediyorum. Bir başka teşekkürü borç bildiğim bir hususda ‘’Değerler Eğitimi’’ çalışmalarınız içinde namaza vermiş olduğunuz önem ve hassasiyettir. Bu bizim teşekkür edip geçebileceğimiz bir konu asla değildir. ‘NAMAZ’’ bir hadisi şerifte buyurulduğu üzere ‘’Namaz dinin direğidir’’. ‘’Her kim namaz kılarsa dinini korumuş olur’’. ‘’Her kim namazı kılmazsa dinini yıkmış olur’’. Biz ve bize emanet edilmiş yavrularımızın günün büyük bir bölümünü geçirmiş oldukları okulda namaz kılma imkanlarının olması ve buna teşvik edilmesi ne büyük bir şehadettir biz ebeveynler için. Konumuz olan ‘’DOĞRULUK ve DÜRÜSTLÜK’’ derken aklıma ilk gelen kainatın serveri iki cihan güneşi anıldığı yerde bile kalpleri titreten bir anda toparlanmamıza ve belki de iki damla gözyaşı akıtmamıza vesile olan Resulullah (s.av)’ dır. Doğruluk ve dürüstlük hakkıyla anlamak ve yaşamak Efendimiz (s.a.v)’i tanımak ve onun gibi yaşamakla mümkün olur. Neden? Bu şart mı? Diye bir soru takılırsa aklımıza cevaben kesinlikle şart geliyor. Çünkü maalesef günümüzde bu özelliğin neredeyse mumla arandığı bir zamandayız ve bunun yegane sebebi Resulullah’ı hakkıyla bilmemek ve onun gibi yaşamamaktır. O ki Yaradanımız Cenabı Allah’ın şu övgüsüne mazhar olmuş:’‘Ey habibim biz seni güzel ahlakı tamamlayıcı olarak gönderdik.’’ Yine bir hadisi şerifet Resulullah (s.a.v) buyuruyor ki ‘’Mümin elinden ve dilinden emin olunandır.’’ Şimdi burada bir durup düşünelim. Çok öncelerden evlerin kapıları açık gecelerlermiş büyüklerimiz. Peki günümüzde kaç komşumuza anahtarımızı teslim edebiliriz? Doğru olmasını istediğimiz evladımıza yeri gelip sıkıştığımızda arkasına saklandığımız beyaz, pembe ve masum yalanlar söylüyor muyuz? Eğer bu haslet bizde varsa yalan söylemek ne kadar yanlış ve çirkinse evladımızdan doğruluk ve dürüstlük beklemekte bir o kadar yanlıştır. Yalanın misafir olduğu evde veya herhangi bir yerde doğruluk ve dürüstlük asla aranmaz. Bir hadisi şerifte ashabı kiram Efendimiz Resulullah (s.a.v) ‘a sordular. ‘‘Ya Resulullah mümin içki içer mi?’’ Efendimiz ‘’Şeytan ve nefse uyarsa içer, tövbe ederse affedilir’’. buyurdular. Ashabı kiram ‘Mümin zina eder mi?’ diye sordular. Efendimiz ‘Nefse ve şeytana uyarsa eder.’ buyurdular. Ashabı kiram ‘Ya Resulullah mümin yalan söyler mi?’ diye sorunca Efendimiz ‘ASLA mümin yalan söylemez’ buyurdu. Çünkü yalan söyleyen bir mümin yalancılar listesine yazılır ve bir daha asla silinmez, mahşer gününde yalancılar zümresiyle çağırılır. Bu yalanın içinde pembesi, beyazı, küçüğü, masumu dahildir. Son olarak diyorum ki biz öyle doğru ve dürüst olalım ki mahşerde Efendimiz layık onun yüzünü güldürecek şekilde çıkalım. O ki onu inkar eden Kureyşliler, Taifliler mübarek başına işkembe dökenler, yürüyeceği yollara deve dikeni serpip ayaklarını kanatanlar onu inkar etmelerine rağmen şehirden ayrılacakları zaman bütün değerli eşyala- rını sadece ve sadece Resulullah’a emanet ederlerdi. Çünkü en emniyetli ev onun evi en emniyetli insan ondan başkası değildi. Herkesin kendine göre bir doğrusu var ama ‘’DOĞRULUK ve DÜRÜSTLÜK’’ bir tanedir ve o da insanı yaratan Rabbimizin bize Efendimiz vesilesiyle gönderdiği kılavuzumuz Kuran-ı Kerim yaşantısıdır ve Resulullah’ın asrı saadetidir yani sünnetidir. (4. sınıf velisi Zübeyde ÖZTÜRK) D oğruluk evrensel bir kavramdır. “Doğru” zamana ve kişilere göre değişkenlik gösterse de “Doğruluk” her insan için önemli ve sahip olunması gereken bir erdemdir. Yalana dayalı, düşünce ve yanlışa dayalı davranış biçimine sahip bir insanın sağlıklı bir ruh haline sahip olması düşünülemez. Yalanlar ve yanlışlar üzerine kurulu bir hayat süren bireyin toplumda kabul gören ve kendisine değer verilen bir davranış biçimiyle karşılaşması beklenemez. Doğruluk her dinde elzem olan, inançlı bir bireyin sergilemesi gereken bir davranıştır. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) risaletinden önce de sahip olduğu ‘emin’ ve ‘sadık’ sıfatları ile öne çıkmaktaydı. Mekke halkı O’nun için ’‘O ne söylerse hep doğru söylemiştir’ ’demişti. Peygamberimiz bir hadisinde Müslümanın vasıflarını sıralarken ‘’Müslüman günah işleyebilir ama asla yalan söylemez’’.buyurmuştur. Doğruluğun sadece sözde değil davranışta da olması gerektiğini söyleyip en güzel şekilde yaşantısında sergilemiştir. Bize düşen dünya ve ahiret saadetimiz için her zaman doğrudan ve doğruluktan yana olmak ve hayatımızı ona göre şekillendirmektir. Çocuklarımıza bu konuda örnek olmak ve onların da ne pahasına olursa olsun doğruluktan ayrılmayan bireyler olması için gayret göstermektir. (3. Sınıf ve 6. Sınıf velisi AYŞE ODA ÖZBEKLİ) D ürüstlük manevi bir yükümlütür. Yaradanımıza karşı sözümüzdür. Bu yüzden dürüstlüğün seçiminden herkes kendisi sorumludur. Yani insan dürüst olabilir, olmayabilir. Yetişme tarzımız elbet etkilidir; ama kişi kendine çeki düzen vermek, dürüstlüğü hedeflemek zorundadır. Her kişi azami gayret göstermelidir. İnsan olmanın gereği budur. Bu konuda değerler eğitimin etken olacağına inanıyorum. (Anasınıfı ve 3. Sınıf velisi Funda ŞAHİN) l ü k- Sorduk Ö Velilerimize 5 6 BENİM HİKAYEM "Emrolunduğun Gibi Dosdoğru Ol!" (Hud Suresi: 112) Değerler eğitimi çalışmaları kapsamında öğrencilerimize okuttuğumuz okuma kitapları büyük ilgi görüyor. Öğrencilerimiz kitap okumayı çok seviyor. Kitap okuma sevgisi öğrencilerimizi kitap yazmaya yönlendirdi. Okulumuzda düzenlediğimiz öğrenci-yazar buluşmasından etkilenen, gelecekte yazar olmayı düşünen öğrencilerimiz hikaye yazmak için kolları sıvadılar. Öğrencilerimizin kitap yazma isteğini ve yazarlığa ilk adımı atmalarına rehberlik edebilmek adına ayın değeriyle ilgili yazdıkları hikayeleri “İyi Gazete”de yayınlamaya karar verdik. Bu ayın ilk hikayesi “Doğruluk” üzerine. İyi okumalar… B izlere ne mutlu ki: lakabı “Emin” olan peygambere tabi olan insanlarız. Üstelik Peygamber Efendimiz bu sıfatı henüz kendisine peygamberlik görevi verilmeden almıştı. O’na inanmayanlar bile hiçbir zaman O’nu yalancılıkla suçlayamamıştır. Çünkü O, hayatının her döneminde doğruluk sembolü olmuştur. Kimsenin dilinden düşürmediği doğruluk; belki de kendimizden bahsederken en fazla anlattığımız özelliğimizdir. Herkes bu üstün özelliğe sahip olmak ister. Güven vermek ve güvende olmak için olmazsa olmazlarımızdandır “doğruluk”. Peki, nedir doğru olmanın ölçüsü? Farklı görüş ve düşünceye, bakış açısına göre değişir mi? Peygamberimiz şöyle buyurmuştur.” Münafığın belirtisi üçtür. Konuştuğu zaman yalan söyler, verdiği sözde durmaz, kendisine bir şey emanet edildiğinde ona ihanet eder”. Bu özellikleri taşıyan toplumlar mutlu ve huzurlu olamaz. O toplumlarda sevgi, saygı ve kardeşlikten söz edilemez. Çünkü yalan, sözünde durmamak ve emanete ihanet etmek toplumları kemiren bir virüstür. İnsanın ahlakını bozan bu üç özellikten uzak durmalıyız. Doğru insan ilk olarak “özünde doğru” dur. Yani düşüncelerinde doğrudur. Kalbinden başta kendisi için, daha sonra da başkaları için kötü şeyler geçirmez. Başkalarının kötülüğünü istemez. Menfaati için hakka, adalete ve inancına uymayan planlar kurmaz. Hakkına razı olur. Doğru insan devamlı kendini hesaba çeker. Başkalarının hatalarını, kusurlarını araştırmaz. Peygamber efendimiz şöyle buyuruyor: Prenses Açelya Doğruluğu Öğreniyor O gün prenses Açelya evine gidiyordu. Çok yorulmuştu. Su gibi akan iki dakikalık güne ne işler sığdırmıştı. Bu yüzden sarayına giden dar sokaklarda ölü gibi dolaşıyordu. Sonunda saraya varmış ve pijamalarını giyip kendini yatağa zor atmış. Uyandığında sabah olmuştu. İçinden bugün evde değil lokantada kahvaltı edeceğim, dedi ve giyinmeye karar verdi. Tam giyinecekken kraliçe İpek, Açelya’ya seslendi. -Açelya sen aç değil misin? -Şey, hayır. Aç değilim anneciğim. Ben bir şeyler yedim. Oysa Açelya bir şey yememişti ve karnı da çok açtı. Açelya hiç rahat değildi. En sonunda annesine yalan söylediğini itiraf etti. Annesi: -Kızım ne olursa olsun doğruluktan vazgeçmemelisin. -Tamam anneciğim özür dilerim. Ama lokantaya gitmeyi çok istiyordum. -Kızım keşke söyleseydin. Ben de çok açtım. Seve seve götürürdüm seni. -Gerçekten mi? -Gerçekten! -Oleeeey… Açelya’dan önemli not: Arkadaşlar, sakın yalan söylemeyin. Doğruluk dünyanın en güzel şeyidir. (3. sınıf öğrencisi İclal ARSLAN) “Kişinin kalbi doğru olmadıkça imanı doğru olmaz. Kişinin dili doğru olmadıkça kalbi doğru olmaz. Yine komşusu kötülüğünden emin olmadıkça kişi cennete giremez” Doğru insan ikinci olarak “sözünde doğru” dur. Yalan söylemez. Söz verdiğinde mutlaka yerine getirir. Kesin bilgi sahibi olmadığı konularda konuşmaz. Az ve öz konuşur. Kötü söz kullanmaz. Başkalarına hakaret etmez. Doğru insan üçüncü olarak “davranışlarında doğru” dur. Güzel düşünür, doğruyu söyler, güzel söyler ve söylediklerini davranışlarına yansıtır. Doğru insanın davranışlarının yönünü, hak ve adalet belirler. Makam –mevki, büyük- küçük, zenginlik fakirlik gibi unsurlar belirlemez. İşinde doğrudur. Alışveriş yaparken doğruluktan ayrılmaz. i r e l r e b a H r o p S Ahlaklı insan aynı zamanda çevresine karşı da sorumludur. Müslümanın malını ve kazancını ihtiyaç sahibi insanlarla zekat ve sadaka yoluyla paylaşması dini bir gerekliliktir. Bilgisini, tecrübesini ve sahip olduğu ahlaki erdemleri paylaşması da aynı şekildedir. Çevresindeki insanları iyiliğe yönlendirir, kötülüklerden uzaklaştırmaya çalışır. Peygamberimiz bu durumu şöyle ifade etmiştir.” Bir kötülük gördüğünüzde, onu elinizle düzeltin; eğer buna gücünüz yetmezse, dilinizle düzeltin; eğer buna da gücünüz yetmezse kalbinizden buğzedin; buğzetmek imanın en zayıf fiilidir.” Küçük Erkek Hentbol Takımına Sorduk; Her anne-baba çocuğunun ahlaklı yetişmesini ister. Her birey ahlaklı olmak ister. Adı anıldığında, kendisinden ahlaklı insan, doğruluktan ayrılmaz bir insan diye bahsedilmesini ister. Güvenilmek ve güvenmek ister. Kendisinin bulunmadığı ortamlarda bile kendisinden övgüyle bahsedilmesini ister. Bu durum insana hem mutluluk verir, hem de özgüven. Ama gerçek böyle değildir. Artık günümüzde bu özellikleri taşıyan insan bulmak her geçen gün zorlaşmaktadır. Kaliteli insan yetiştirmenin birçok yolu vardır. Kanaatimizce “örnek olmak” olmazsa olmaz bir şarttır. İkinci unsur ise nitelikli çevredir. Okulumuzdaki tüm eğitimciler bunun bilinciyle her şeyden önce çocuklarımıza birer “rol model”dir. Engin Bağcı Anadolu-Fen Lisesi Müdür Yardımcısı Hile dolu bir zaferdense, doğruluk dolu bir yenilgiyi kabul ederim. Çünkü; • Hile olursa oyunun hiçbir eğlencesi kalmaz; çünkü hile çok kötü bir şeydir ve maçın hiçbir anlamı kalmaz. • Zafer dediğin bileğinin gücü ile kazanılan bir şeydir. • Yenilgiyi kabul etmek bile yetenektir. Hile yaparak yenmektense yenilelim daha iyi. • Evet, her şeyi hakkımızla yapmalıyız. • Öbür türlü belki de rakip takım bizden daha iyi olabilir ama adil olmaz. • Hile ile yendiğimiz maçtan sonra vicdanımız rahat etmez. • Kendi hakkıyla kazanmış olur. • Bir sporcunun hakkıyla kazanmadığı zafer, zafer değildir. • Hile ile zafer elde edilmez, çaba ile elde edilir. • Doğrulukla dürüstlük kazanırken yalanla dürüstlük kazanılmaz. • Doğruluk benim için hileden önemlidir. • Hile olmaktansa; doğruluk, dürüstlük Allah katında bizi yükseltir. • Doğruluk çok önemlidir. Doğruluk dolu yenilgi, hileli bir zaferden çok kazandırır. 7 Yemek Neşesi Malzemeler: • Patates (büyük boy) • Kaşar Peyniri • Tereyağ • Garnitür • Turşu • Ketçap • Mayonez Haydi KUMPİR Yapalım! Okul Öncesi bölümümüzün sevimli minikleri bu ay mutfak katılımı etkinliğinde kumpir hazırladılar. Hem eğlendiler, hem öğrendiler. Kumpirin tadına doyamadılar ve tarifini de sizinle paylaşmak istediler. Yapılışı: • Patatesler haşlanır ya da fırında pişirilir. • Çatal yardımı ile ezilir. • Ezilirken, tereyağ ve rendelenmiş kaşar peyniri ilave edilir. • Daha sonra üzerine önce garnitür, turşu ve daha sonra mayonez ile ketçap ilave edilerek servis yapılır. Afiyet olsun… Bulmacalar ÖDÜLLÜ BULMACA KARALAMACA SOLDAN SAĞA YUKARIDAN AŞAĞIYA 3. Hatalı, bozuk 6. Ülkemizde Peygamberimiz'in doğum günü olduğu için kutlanan kandil; Hicrî Rabiulevvel Ayı'nın on ikisi. 7. İntizam, tertip 9. Peygamberimiz'in yakın arkadaşlarından Hz. Ebubekir'in lakabı 12. Dinimizde doğru yoldan şaşmayanlara verilen ad 1. Doğru olmayan yanıltıcı söz 2. Hüzünün zıddı 4. Peygamberimizin yapanlar için "bizden değildir!" dediği davranış; yanıltmak 5. Kibar davranışlar 8. Peygamberimiz'in lakabı. 10. Yalan söylemeyen, güvenilir kişi. 11. Okulumuzun değerler eğitimi konusunda işbirliği yaptığı eğitim kuruluşu 1 3 4 5 2 Tablodaki sayıları ve büyük harfleri karalayın. Kalan harfleri soldan sağa sırasıyla okuyunca Hz. Muhammed’in güzel bir sözü ortaya çıkacaktır y A a D N l R T a K L n M 4 s 7 9 3 ö B z T L d 3 4 e 2 0 n T R v Z e W y 1 a F Ğ 7 l H 9 a M n 9 L y N e D r 2 H e T B 7 y 4 H e 8 H M R 4 m H Ğ i 3 D n M 0 F e M L t L m F B e F k B B t H 6 e 7 n F 3 s Z a D 5 k L ı 6 T n L D ı A n D T Kalan harfleri yan yana aşağıya yazalım 6 7 8 9 10 11 12 Ödüllü bulmacayı çöz. Adını, soyadını ve sınıfını bir kağıda yaz. 21 Mart 2014 Cuma gününe kadar ilkokul müdür yardımcısı odasında bulunan bulmaca kutusuna at. Ödül çekilişine hak kazan! 8 Tapduk Emre, Yunus’u dergahın odunculuğuna tayin eder. Yunus kırk yıl boyunca bu hizmette bulunduğu halde, bir kez olsun dergaha eğri ve yaş odun getirmez. Bunu farkeden Taptuk Emre bir gün Yunus’a: “Dağda hiç eğri odun kalmadı mı?” diye sorar. Yunus: “Dağda eğri odun çok, ancak senin kapına odunun bile eğrisi yakışmaz.” diye cevap verir. YAYIN SAHİBİ: İstanbul Bilim Özel Eğitim Kurumları Tic. A. Ş. Adına Kurucu Vedat TOY www.bilimkoleji.k12.tr e-mail: [email protected] Tel: 0212 698 24 24 GENEL YAYIN YÖNETMENİ: Sevgi Kirişçioğlu EDİTÖR: Sevgi Kirişçioğlu KOORDİNATÖR: Başak Çalışkan YAYIN KURULU: Sevgi Kirişçioğlu, Elif Pehlevan, Şehriban Eser, Nuray Baştan Aydın, Halide Kazan, İlknur Arslan, Vildan Çetiner, Samet Ayaz, Sibel Gökçe Özdemir, Havva Ceylan, Ebru Cesur BULMACA: İlknur Arslan, Havva Ceylan FOTOĞRAF: Kadir Ergüneş İNGİLİZCE ÇEVİRİ: Sibel İpekyüz Yılmaz, Nil Saatçiu, Nurhak Nergis, Suzan Khadem, Chrıstına Sanchez, Çiğdem Hoşgör, Ayşe Çavuş Baskın, Hind Bayazeed TÜRKÇE METİNLER: Leyla Güneş, Betül Kabak, Sadrettin Battal, Kenan Özdemir İYİ GAZETE: DEĞERLER EĞİTİMİ İLKELERİNE UYMAYA SÖZ VERMİŞTİR. YAPIM