TOPLANTI DOSYA ECZACILIK AKADEMİSİ Türk Eczacıları Birliği
Transkript
TOPLANTI DOSYA ECZACILIK AKADEMİSİ Türk Eczacıları Birliği
H CI A TI T U R KIS ON TÜR K İĞİ RL ZACILARI B İ EC AR S O P H MA C ISTS’ AS TEBHaberler 06 ISSN 1301-5060 Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı Kasım-Aralık 2012 TOPLANTI DOSYA TEB 38. Dönem 2. Bölgelerarası Toplantı Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi ECZACILIK AKADEMİSİ Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan: Adli Eczacılık Kimyasal Itriyat Kozmetik Galenik Medikal Dermokozmetik Laboratuvar Malzemeleri Eczane Tasarımı Eczane Gereçleri Dermokozmetik OTC Hizmetlerimiz; Eczane Tasarımlarında Yenilik Eczane tasarımlarımız, eczacılarımızın önerileri ve ihtiyaçları doğrultusunda profesyonel ekibimiz ve çözüm ortaklarımızla eczacılarımızın yanındayız. Dermokozmetik Laboratuvar ve Kimyasal Maddelerimiz Eczane Gereçleri Dermokozmetik OTC Çeşitli İtriyat Ürünlerimiz Huzur Mahallesi 1112 Caddesi Öveçler / Ankara Tel: (0312) 284 04 15 Fax (0312) 286 74 31 www.egas.com.tr İçindekiler Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı KASIM-ARALIK 2012 Sayı: 6 Bakış............................................................................................................................. 3 Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan Diyalog........................................................................................................................ 4 Ecz. Arman ÜNEY / II. Başkan Toplantı...................................................................................................................... 5 38. Dönem Merkez Heyeti 2. Bölgelerarası Toplantı Ecz. Esin ÖNGÜN Dosya....................................................................................................................... 18 Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi Ecehan BALTA - Düzelti: Remzi ALTUNPOLAT Bizden Haberler............................................................................................... 38 Ecz. Büşra ÖZTÜRK Dünyada Ne Var? Ne Yok?....................................................................... 43 Sevim ÖZDEMİR Atölye Çalışması............................................................................................. 22 Eczacı İşgücü Planlaması Atölye Çalışması Yapıldı Ecz. Büşra ÖZTÜRK - Ecehan BALTA Kısa Kısa Sağlık............................................................................................... 44 Gaye SARIKAYA Bir Gazetecinin Gözünden....................................................................... 25 Sağlıklı Haber ESRA ÖZ/Gazeteci Günce....................................................................................................................... 46 Gamze ŞAHİN FIP 100. Yıl Deklarasyonu...................................................................... 27 Hastamıza Anlatırken................................................................................ 50 Ecz. Nevin TAŞLIÇAY Araştırma Gezisi............................................................................................. 30 Avrupa Eczacılık Sistemleri ve Sorunlar: Fransa, İtalya ve İsviçre Örnekleri Ecehan BALTA Basında TEB........................................................................................................ 51 Ayşen YALMAN ZACILARI B İ EC ON H CI A TI T U R KIS H AR MA SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Uzm. Ecz. Harun KIZILAY Genel Sekreter YAYIN SEKRETERİ Ayşen YALMAN Gaye SARIKAYA YAYIN KOORDİNATÖRÜ Ecz. Arman ÜNEY II. Başkan REDAKSİYON Ayşen YALMAN Gaye SARIKAYA MERKEZ HEYETİ Ecz. Erdoğan ÇOLAK Ecz. Arman ÜNEY Uzm. Ecz.Harun KIZILAY Ecz. İsmail BAŞDİL Ecz. Sertaç ÖZMEN Ecz. Ramazan Ziya ÖRMECİ Ecz. Ahmet ÖZÇAVUŞOĞLU Ecz. Bülent VAREL Ecz. Yavuz TATAR Ecz. Mukaddes HARMANCI Ecz. Murat Levent KOÇAK S O P SAHİBİ Ecz. Erdoğan ÇOLAK Genel Başkan Bulmaca................................................................................................................. 64 Ayşe ÜMİT İĞİ RL TÜR K Eczacılık Akademisi...................................................................................... 34 Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan: Adli Eczacılık Prof. Dr. Göknur AKTAY / İnönü Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi / Malatya C ISTS’ AS GRAFİK TASARIM Kadir ARSLANTÜRK BASKI Fersa Ofset Baskı Tesisleri Ostim 36. Sokak No: 5/C-D Yenimahalle ANKARA Tel: 0312 386 17 00 (pbx) www.fersaofset.com Baskı Tarihi: 4 Mart 2013 YÖNETİM YERİ VE YAZIŞMA Türk Eczacıları Birliği Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya / ANKARA Tel: 0312 409 81 00 Yayın Türü: Süreli Yayın YAYIN KOŞULLARI Dergideki yazılar dergi adı gösterilerek yayımlanabilir. Yazılardaki görüşlerden yazarın kendisi sorumludur. Dergi üyelere ücretsiz gönderilir. Yayımlanması istenilen yazıların, bilgisayarda word programı ile yazılması ve yazıların orijinal çıktısı ile birlikte CD olarak veya e-posta ile gönderilmesi teknik açıdan kolaylık sağlayacaktır. TEB Haberler Dergisi hakkındaki şikayetlerinizi, memnuniyetinizi ve önerilerinizi iletebilmek için; Türk Eczacıları Birliği Willy Brandt Sokak No:9 Çankaya / ANKARA adresine, [email protected] e-posta adresine yazabilir ya da 0312.409 81 09’a faks çekebilirsiniz. Bakış Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan Twitter: @erdogancolak Ufuk Turu Hasta öyküsü alarak hastalığın nedenini bulmak ve ortadan kaldırmak şeklindeki bugün hala kullandığımız tıbbi yaklaşım ise, M.Ö. 3 üncü yüzyılda yaşamış ve ilk kez bir tıp okulu kurmuş olan, bu yüzden de tıbbın babası olarak bilinen Hipokrates tarafından geliştirildi. Anadolu topraklarında doğup büyüyen, anatomi, fizyoloji, patoloji, farmakoloji gibi çok sayıda alanın gelişmesini sağlayan Bergamalı Galenos ve Dioscorides ise çok sayıda etken maddeyi sağlığın kullanımına sundular. Bu ve daha sonraki birikimler üzerine gelişen farmakoloji ve eczacılık, bulabileceği tüm etken maddeleri henüz keşfetmediyse de, tüm hastalıkların tedavilerini bulamadıysa da, bugün çok majör hastalıklara karşı çok büyük araştırmalar yapan ecza tekelleri, karmaşıklaşmış bilgi ve teknoloji kullanarak ve devasa yatırımlar sonucunda bilgiyi ilaca dönüştürmekteler. Eczacı da, çok az sayıda kalan majistral ilaç yapımı dışında, ilacı hastaya vermekle, ilaç tarifini yapmakla, etkileşimleri denetlemekle, bazı kronik hastalıklarda takip yapmakla, ilaç kullanım rejimine uyumu sağlamaya yardımcı olmakla, advers etki geri bildirimi yaparak ilaçların daha güvenli olmasını sağlamakla yükümlü. Ancak biz daha bu yükümlülüğümüzü tam olarak yerine getirmeye başlamadan, farmakogenomi bilimi, kişiye özgü ilaç kullanımı sürecinin gittikçe yakınlaşmasını sağladı. Kişilerin ilaçlara verdiği yanıtta genetik varyasyonları inceleyen bu bilim, hastanın genotipine göre ilaç seçilmesinin, böylece maksimum etki ve minimum yan etki sağlanmasının önünü açtı. Şu anda kanser, kardiyovasküler hastalıklar, depresyon, HIV, tüberküloz, astım gibi hastalıklarda yapılan gen testleri ile ilaç belirlenmesine başlanmış durumda. Bu ilaçların yaygınlaşması, eczane yapısını da çok büyük oranda değiştirecek. Herşeyden önce farklı genetik alt gruplara yönelik ilaçlar üretilmeye başlanacak. Eczanede hasta öyküsü almanın önemi artacak. Bu ilaçların önemli bir kısmı IV formunda olacak. Bunların eczanelerden uygulanması ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılması gerekecek. Eczane, günübirlik ilaç uygulamasından çok daha ciddi ve yaygın bir biçimde hastanelerle rekabet etmeye başlayacak. Peki buna hazır mıyız? Hasta odaklı eczacılık hizmeti, bu rekabetten eczanelerimizi korumak için en temel aracımız. Ve bunu hemen, bugün yapmaya başlamak zorundayız ki, bundan on yıl sonra eczacısının ilaç bilgisine, danışmanlığına güvenen hastalarımızın sayısını koruyabilelim. Dünya maalesef, herkesin herkesle rekabet ettiği bir dünya haline geldi. Eczacının kendi içinde birlik olup sağlık sisteminde rekabetçi aktörler olabilmesi için elindeki tek avantajı bilgisi. O zaman bu bilgiyi çoğaltmanın ve kullanmanın yeni yollarını hep beraber bulmak zorundayız. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Paleofarmakolojik araştırmalar, insanlığın tarih öncesi dönemden beri ilaç kullandığını gösteriyor. Bilinen ilk metin, M.Ö. 6 ıncı yüzyıla dayanan ameliyat üzerine Sanskritçe kaleme alınmış olan Sushruta Samhita'dır. Arkasından antik Mısır, Çin ve Yunan kaynaklarında materia medicalara (medikal madde/etken madde tarif eden kitaplara) rastlıyoruz. 5 Diyalog Ecz. Arman ÜNEY / II.Başkan TEB Haberler Dergisi Yayın Koordinatörü Twitter: @armanuney Değerli meslektaşlarım, TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 2012 yılının son TEB Haberler dergisi ile yine sizlerle birlikteyiz. 6 Bilindiği üzere 18 Kasım, Avrupa Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrol Merkezi (ECDC) öncülüğünde giderek artan bir seyir gösteren Antibiyotik Direncinin halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini ve akılcı antibiyotik kullanımının yaygınlaştırılmasını kitlelere tanıtmak üzere her sene “Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü” olarak çeşitli etkinlikler ile kutlanmaktadır. Ülkemizde şimdi Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’na devredilmiş bulunan Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı koordinatörlüğünde sürdürülen çalışmalara birçok uzmanlık derneğinin yanı sıra Türk Eczacıları Birliği olarak biz de kurumsal desteğimizi sunmaktayız. Kuşkusuz bu alandaki faaliyetlerimiz sadece antibiyotik kullanımı ile de sınırlı değil. Daha geniş bir pencereden “Akılcı İlaç Kullanımı” uzun süredir gündemimizin en tepesinde önemli bir yer işgal ediyor. Geriye dönüp baktığımızda ilk adım olarak 2005 yılında Van Eczacı Odamızla işbirliği içerisinde Akılcı İlaç ve Eşdeğer İlaç Kullanımı bilgilendirme afişleri hazırlanarak eczacılara ulaştırmışız. 2007-2008 yılında ise “Akılcı Çocuk Akılcı İlaç Kullanır Projesi”ni yaşama geçirmişiz. 2010 yılı 14 Mayıs Eczacılık Haftası için belirlediğimiz ana tema “Akılcı İlaç Kullanımı” olmuş, bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz etkinlikler Sağlık Bakanlığı tarafından desteklenmiş ve oldukça olumlu sonuçlar doğurmuştur. 2011 Eczacılık Haftası’nın ana teması ise, “Akılcı İlaç Kullanımı Perspektifinden Antibiyotikler” olmuştur. Bunların dışında ayrıntılı bir biçimde akılcı antibiyotik kullanımına yer verilen Akılcı İlaç Kullanımı Uzaktan Eğitim Modülü eczacıların erişimine açılmıştır. Türk Eczacıları Birliği olarak hem halk sağlığının korunması hem de sağlıkta tasarruf politikalarının belirlenmesi hususunda Akılcı İlaç Kullanımını yegâne bilimsel olarak savunuyor ve politikalarımızın temeline yerleştiriyoruz. Bu bağlamda başkan danışmanımız Ecehan BALTA tarafından 11. Türkiye Eczacılık Kongresi’nde sunulan “Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi” başlıklı bildiriye yer veriyoruz sayfalarımızda. BALTA, çeşitli Dünya’dan ve ülkemizden çeşitli verilerle Akılcı İlaç Kullanımı’nın salt istatistiksel verilere bakılarak ilaç harcamalarında kısıntı yapacak bir yöntem değil sonuçları itibariyle tasarruf sağlayacak tek bilimsel, etik ve vicdani yöntem olarak değerlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Akılcı İlaç Kullanımı’na eczacının müdahale imkânları üzerinde durarak çarpıcı bir analiz sunuyor. Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) kuruluşunun 100. yıldönümü, Amsterdam’da gerçekleşen FIP Kongresi’nde kutlanmış ve Kongre’ye farklı ülkelerden 5600 eczacı katılım sağlamıştır. Kongre sonrasında 4 Ekim 2012’de ilan edilen “Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak Küresel Sağlığı İleriye Taşımak” başlıklı FIP 100. Yıl Deklarasyonu da akılcı ilaç kullanımına vurgu yapmaktadır. Biz de Deklarasyonu’nun tam metnine dergimizde yer verdik. 38. Dönem II. Bölgelerarası Toplantımızı 2224 Kasım tarihleri arasında Afyonkarahisar’da gerçekleştirdik. Bölgelerarası Toplantı’da Genel Sekreterimiz Uzm. Ecz. Harun KIZILAY, 6197 Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun değişikliklerine paralel olarak değişecek olan Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik çalışmaları hakkında ayrıntılı bir bilgilendirme yaptı. Ben de 2012 İlaç Alım Protokolü 3.7 maddesi çerçevesinde Sıralı Dağıtım Reçeteleri hakkında yürüttüğümüz faaliyetlere dair bir sunum gerçekleştirdim. Moderatörlüğünü Radikal Gazetesi Sağlık Muhabiri Mine TUDUK’un yaptığı “Tıbbi Bitkiler ve Gıda Takviyelerinin Suistimali ve Çözüm Önerileri” başlıklı büyük ilgi gören panelimizde ise; Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Saim KERMAN, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanı Selman AYAZ, Reklam Kurulu Eski Başkanı Özcan PEKTAŞ, Başkanımız Ecz. Erdoğan ÇOLAK ve TEB Eczacılık Akademimizin Başkanı Prof. Dr. Ahmet BAŞARAN birer konuşma yaptılar. Dergimizin bu sayısında İkinci Bölgelerarası Toplantımızın detaylarına ulaşabileceksiniz. Eczacı insangücü arzını ve talebini tespit etmek, gerekirse eczacılara yeni çalışma alanları açmak üzere dönüşümler yaratmak ve bu dönüşümleri bugünden öngörmek için “Eczacı İnsangücü Planlaması 2023 Projesi”ni başlatmış bulunuyoruz. Bu Proje kapsamında eczacı Odalarının temsilcileri ile 11 Aralık 2012 günü Ankara’da eczacıların varolan çalışma alanları, pasif eczacıların durumları, potansiyel ve tahmini arzı belirlemek üzere oldukça verimli geçen bir atölye çalışması gerçekleştirdik. Atölyeye 24 eczacı odasından 25 eczacımız katıldı. Söz konusu atölye çalışmasının ayrıntılarını, atölye çalışması sonrasında ortaya çıkan raporu ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz. Eczacılık Akademisi sayfalarında ise İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Göknur AKTAY’ın “Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan: Adli Eczacılık” başlıklı yazısı yer alıyor. AKTAY, değişen Dünya’da eczacının değişen mesleki görev ve sorumlukları bağlamında giderek gelişen yeni bir uzmanlık alanı olarak adli eczacılığı masaya yatırıyor. 6-11 Eylül tarihleri arasında eczacılık mesleğinde Dünya’da yaşanan gelişme ve değişmeleri yerinde incelemek, yurtdışındaki eczacı meslek örgütleri ve eczacılarla daha yakın ilişkiler kurmak, fikir alışverişinde bulunarak meslekî ufkumuzu genişletmek amacıyla 38. Olağan Büyük Kongremizde alınan karar doğrultunda Merkez Heyeti, Denetleme Kurulu, Yüksek Haysiyet Divanı üyelerimiz ve 42 Oda Başkanımız ile birlikte Fransa, İtalya ve İsviçre’yi kapsayan bir meslekî inceleme ve araştırma gezisi düzenlenmiştik. Bu gezi esnasında eczacı örgütü temsilcilerinin yaptığı sunumlardan hareketle hazırladığımız “Avrupa Eczacılık Sistemleri ve Sorunlar: Fransa, İtalya ve İsviçre Örnekleri” başlıklı raporumuzun ilginizi çekeceği kanaatindeyim. TEB Haberler bu sayı ile birlikte yeni bir sayfaya kavuştu: “Bir Gazetecinin Gözünden”. Her sayıda bu başlık altında sağlık alanında habercilik yapan ya da sağlık üzerine yazan kalemlere açacağız sayfalarımızı. Bu sayımızda değerli sağlık muhabiri Esra ÖZ’ün “Sağlıklı Haber” başlıklı yazısı yer alıyor. Sonraki sayılarımızda yeni sayfalarla TEB Haberler’i daha da zenginleştirmeyi planlıyoruz. Nihayet her sayımızda yer alan “Bizden Haberler”, “Dünyada Ne Var Ne Yok”, “Hastamıza Anlatırken”, “Kısa Kısa Sağlık”, “Günce”, “Basında TEB” ve “Bulmaca” başlığını taşıyan bölümler bu sayımızda da sizlerle buluşuyor. Keyifli okumalar diliyor, sizlere saygı ve selamlarımı sunuyorum. Bir sonraki sayımızda buluşuncaya kadar, sağlıkla kalın. Toplantı Ecz. Esin ÖNGÜN Türk Eczacıları Birliği 38. Dönem Merkez Heyeti TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 2. Bölgelerarası Toplantı • AFYONKARAHİSAR 22-23-24 KASIM 2012 7 Türk Eczacıları Birliği 38.Dönem Merkez Heyeti 2. Bölgelerarası Toplantısı 22-23-24 Kasım 2012 tarihleri arasında Afyonkarahisar’da gerçekleşti. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının manevi hatırasında bir dakikalık saygı duruşu ve okunan İstiklal Marşı’nın ardından Afyonkarahisar’ın kısa bir tanıtım filmi gösterildi. Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı Ecz. Melih KÖKEN açılış konuşmasında Afyonkarahisar ilinin tarihi hakkında bilgi verdi. Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, 2. Bölgelerarası toplantısının mesleğimize, meslektaşlarımıza ve eczacılık camiasına yeni ufuklar açması dileklerini sunarak, gündemde yer eden güncel konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Afyonkarahisar Valisi İrfan BALKANLIOĞLU, Afyonkarahisar’ın tarihi ve kültürel zenginlikleri ile illerinde gerçekleştirmekte oldukları faaliyetlere ilişkin bilgiler verdi. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun KIZILAY Çalışma Raporu’nu, TEB Saymanı Ecz. İsmail BAŞDİL Mali Raporu, TEB Denetleme Kurulu Başkanı Ecz. Murat YÜRÜR ise Denetleme Kurulu Raporu’nu sundu. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun KIZILAY, Eczane ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik çalışmaları hakkında bir sunum gerçekleştirdi. TEB II. Başkanı Ecz. Arman ÜNEY, 2012 Yılı SGK Protokolü’nün 3.7 maddesi kapsamında yürütülen çalışmalar hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Toplantının ikinci günü, “Tıbbi Bitkiler ve Gıda Takviyelerinin Suistimali ve Çözüm Önerileri” konulu panel ile başladı. Moderatörlüğünü Radikal Gazetesi Sağlık Muhabiri Mine Tuduk’un yaptığı panele, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Saim KERMAN, T.C. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanı Selman AYAZ, Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, Reklam Kurulu Eski Başkanı Özcan PEKTAŞ, TEB Eczacılık Akademisi Başkanı Prof. Dr. Ahmet BAŞARAN konuşmacı olarak katıldı. Konuşmacılar daha sonra tıbbi bitkiler ve gıda takviyeleri konusunda salondan kendilerine yöneltilen sorulara yanıt verdiler. Toplantı Panelin ardından Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Abdullah ÖZYİĞİT gündeme ilişkin konular hakkında bir konuşma yaptı. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 “Eczane Hizmetlerinde Karşılaşılan Etik Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı atölye çalışmaları iki grup tarafından 22 Kasım 2012 Perşembe ve 23 Kasım 2012 Cuma günlerinde yapılan toplantılarla, TEB Merkez Heyeti Üyeleri Ecz. Sertaç ÖZMEN, Ecz. Ahmet ÖZÇAVUŞOĞLU, Ecz. Bülent VAREL ve Ecz. Murat Levent KOÇAK’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi. 8 sonucu olan zekâmızı yanımıza alıp değişime odaklanmak durumundayız. Yönünü görmek yetmiyor, ona uyumlu bir biçimde devinmek gerekiyor. Değerli meslektaşlarım, eczacılık mesleğinin kalitesiyle ilgili olarak üzerinde düşünmemiz ve çalışmamız gereken diğer konu meslek içi eğitimdir. Eczacılık mesleğinin kalitesini artırmak ve meslektaşlarımızı özellikle eczacılığın yeni disiplinleri üzerinde bilgilendirmek, yetkinleştirmek, öğrenmenin yaşam boyu devam edeceği, etmesi gerektiği anlayışı üzerine ku- Toplantının son günü, atölye çalışmalarının rapor sunumunu TEB Merkez Heyeti Üyesi Ecz. Sertaç ÖZMEN gerçekleştirdi. rulu olan mesleki eğitimin ve öğreni- Toplantı Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK’ın kapanış konuşması ile son buldu. mamız gerekir. Toplantının ikinci ve üçüncü günü Merkez Heyeti çalışmaları hakkında bölge eczacı odalarının görüşleri alındı. bahsetmek istiyorum. Denklemin bir min sürekliliğinin sağlanabilmesi ve bilginin zinde kalabilmesi için meslek içi eğitimi bir model olarak yapılandır- Sevgili meslektaşlarım, eczacının kendisini sektörde konumlandığı yerden tarafında ilaç üreticileri ve dağıtıcıları var, diğer tarafında ise hastalar. Eczacılar ticari işleriyle ilgili denklemin üretici ve dağıtıcı kısmı ile muhataplar, sağlık çalışanları olarak ise hastalar ile. Bazen öyle durumlar oluyor ki, bizler bu ikisinden birine ağırlık vererek denklemi bozmak durumunda kalıyoruz. Bu iki kimlik birbiri ile çatışıyor. Bu noktada bizler bir karar veriyoruz, tüccar mıyız, sağlık çalışanı mı? Biz daha büyük, daha adil, daha şeffaf bir ilaç bütçesini niçin istiyoruz? Elbette ec- Ecz. Erdoğan ÇOLAK (TEB Merkez Heyeti Başkanı) Değerli meslektaşlarım, eczacılık alanı son derece hızlı bir dönüşüme uğruyor. Bizler bu değişimin yönünü tartışacak verilere sahibiz, tartışıyoruz da… Ancak değişim o kadar süratli ki, değişime uyum sağlamakta yetersiz kalıyoruz. Oysa bilgi ve kültürün bir zacılığın içinde bulunduğu ekonomik durumun biraz daha düzeltilmesi için. Ama insanlar ilaca da ulaşabilsinler diye. Oysa ilaç şirketleri ne söylüyor? İlaç bütçesini artıramıyorsanız cepten ödemeleri Avrupa seviyesine çıkartın diyorlar. Bu, eczacıyı ekonomik olarak rahatlatır belki, ama hasta sağlığına ne yapar? Türkiye’nin gidişatı iyi değil. Ekonomik, siyasal, sosyal ve toplumsal açılardan doğru bir noktada gitmiyor. Bunu birebir yaşayan insanlar var, çeşitli bedeller ödeyerek yaşayanlar var. Ama biz de bu ülkenin insanları olarak, bu coğrafyada yaşayanlar olarak bunu görüyoruz ve kendi örgütümüzde bunu tersine çevirebilecek birtakım olgular hayata geçirebilir miyiz diye düşünüyoruz. Bunun için bir seferberlik çağrısı, bir birlikte olma çağrısı, bir birlikte yol yürüme çağrısı yapıyoruz. Bu ülkedeki insanların yüzde 30’u makarnayla besleniyorken ilaca para vermeyecek. İşte bu noktada biz bir tercih yapmak durumundayız ve bizim tercihimiz, hastaların yanı, sağlığın yanı olmalıdır. İlaç şirketleri ve dağıtıcılar ticaret yaparlar, sağlık satarlar. Bizlere ilişkin tavırları da bellidir, kendi cephelerine su taşımamızı beklemektedirler. Bizim kamu kurum iskontolarımızı, ilaç fiyat farklarımızı vermeyip emeğimizi sömürenlere taşıyacak suyumuz yok bizim. Bu denklemi kırmak için bizim yeni bir şey yapmamız lazım. Bir seferberlik çağrısı yapmamız lazım. Bizim ilaç üretmemiz, ithal etmemiz, dağıtımımızı da kendimizin yapması gerekiyor. Bunun için ne gerekiyorsa yapmalıyız. Biz Türk Eczacıları Birliği olarak, bir yara hep aynı yerden kanıyorsa, yapılması gerekenin pansuman yapmak değil, o yaraya neşter atmak olduğunu düşünüyoruz. Bu fikrimizi paylaşmanızı ve gereğini yapmanızı, mesleğim için, mesleğimin geleceği için ve hastaların sağlığı için sizlerden diliyorum. Afyon Bölgelerarası Toplantımızın mesleğimize, meslektaşlarımıza ve eczacılık camiasına yeni ufuklar açmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Toplantı Ecz. SABİH TEKİN ÇAĞLAR (Trabzon Eczacı Odası Başkanı) Değerli meslektaşlarım; bir bölgelerarası toplantısında daha birlikteyiz. Sorunları konuşuyoruz, eleştirilerimiz, özeleştirilerimiz var. Ama sorun dediğimiz zaman, ortaya çıkan bir tek sorun var. Dünkü konuşmalardan, bugünkü panelden, kongreden anlaşılan o ki; eczacının şu andaki en büyük sorunu eczane ekonomisi. Bunu tüm toplantılarda, başkanlar danışmada, kongrelerde söylüyoruz; ama eczane ekonomilerinde biz bir iyileştirme yapamıyoruz. Ecz. ZEKİ ÖZGEN (Osmaniye Eczacı Odası Başkanı) Kamu kurum ıskontosu, fiyat düşüşü, stok zararı acilen çözülmeli, daha sonra eczanenin kârlılığı masaya yatırılmalıdır. Bu alanda eczacının kamuya yaptığı kurum ıskontosu yeniden değerlendirilmelidir. Eczanelerin ekonomik olarak rahatlamasına öneri olarak; KOSGEB’den çok düşük faizli, ödeme avantajlı kredi imkânı sağlanmalıdır. Ekonominin ve ülkenin kalkınmasında desteğini esirgemeyen KOSGEB’den eczacılara daha fazla sağlık danışmanlığı yapabilmeleri, kendilerini yetiştirebilmeleri ve eczanelerini yaşatabilmeleri için daha fazla destek verilmesini istiyoruz. 2013 yılında global bütçe yapılmayacağı bilgisini alıyoruz. Kamunun bunun dışında yapacağı olası tasarruf tedbirlerine karşı bizim de Birlik olarak kısa, orta ve uzun vadede planlarımız olmalıdır diye düşünüyorum. Bu toplantıda konuşulan, konuşulacak olan her türlü öneriler, fikirler bizler için çok önemlidir. Her birinin mesleğe ayrı bir katkısı vardır. Farklı anlayış, farklı fikirlerden çıkan ortak sesle, hep birlikte hareket etmeye Osmaniye Eczacı Odası olarak her zaman varız. Ecz. ARZU BEYKOZ (Sakarya Eczacı Odası) Bugüne kadar üzerinde çok durmadığımız, ancak geçmiş tecrübelerimize baktığımızda da, hızla organize olmamız gereken bir konudan bahsetmek istiyorum ve içimdeki sıkıntıyı da sizlerle paylaşmak istiyorum. Afet durumlarında eczacının, eczacı odalarının, Türk Eczacıları Birliği’nin durum ve duruşu ve başımıza gelenler. Türk Eczacıları Birliği ve eczacı odası yönetimlerinin; Eczacılık Akademisinin, eczacı üyelerine yönelik bir çalışma, eğitim ve hazırlık programı yapmalarını teklif ediyorum. Sadece eczacı için daha farklı bir yapılanmaya ihtiyacımız var. Afetin gerçekleştiği bölgedeki eczacıların durumu ve içine düştüğü şartları çok hızla tespit edecek, gönüllü ekiplerin kurulmasından bahsediyorum. Kapsamlı bir afet yönetiminin tüm evreleriyle, sosyoekonomik boyutlarıyla, eczacımızı yoksunluklardan koruyacağından eminim. Türk Eczacıları Birliğinin bu konuda çok güzel bir örgütlenme yapabileceğinden hiç kuşkum yok. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Bir önerim var. Gelin bu konuda ezberlerimizi bozalım. 20-30 yıldır geleneksel yöntemlerle yaptığımız şeylerin bir sonuç almadığını gördük, eczaneler her gün biraz daha kötüye gidiyor. Bir ortak akıl geliştirme yöntemi bulalım. Ama dermokozmetikler, homeopati, ilaç dışı ürünlerin çözüm olmadığını bilelim, bunlar bir palyatif çözümdür. Bunlar merkezlerdeki eczanelere bir miktar katkı sağlayabilir. Ama taşrada, ilçelerde bunların eczaneye girme şansı dahi yok. Onun için yol almamız, yeni bir şey yapmamız lazım. 9 Toplantı Ecz. YÜCEL YENİLMEZ (Eskişehir Eczacı Odası Başkanı) Hepimiz biliyoruz, eczanelerimiz çok kötü durumda. Her zamankinden daha fazla meslektaşımız depo sıkıntılarıyla ilgili bizlere başvuruyor. Bu konuyla ilgili Türk Eczacıları Birliği’nden çok şey yapmasını bekliyoruz. Ama dönüp, kendimize de bakmak zorundayız. Stok zararlarında da aynı şeyi yaşadık. Türk Eczacıları Birliği bir yöntem önerdi, faturalarımızı kestik, depolara gönderdik. Evet biz Eskişehir’de depolara teslim edemedik. Tüm hukuki yolları denememize rağmen edemedik. Ama bunda Türk Eczacıları Birliği’nin suçu olduğunu düşünmüyorum. Ekonomik sorunların olduğu tam da bu günlerde aslında kooperatiflere her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız var. Onlara çok daha fazla sahip çıkmalıyız. Odalar olarak üstümüzdeki bu ölü toprağını atıp, bir an önce bir araya gelip, ne yapacaksak ondan sonra yola çıkmalıyız. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Ecz. HÜSEYİN ŞİMŞEK (Mersin Eczacı Odası Başkanı) 10 Bizler sağlıkçıyız. Biz eczacılar, sağlıktan sorumluyuz ve en önemli varlık nedenimiz bence bu. O nedenle yavaş yavaş uzaklaşılan, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesini yeniden inşa etmek zorundayız; yeniden canlandırmak zorundayız. Bunun için çaba göstermek zorundayız. Eczanelerimizde son bir yıla dönüp baktığımızda, eczacılarımızı ilgilendiren pek çok kayıp yaşadık, pek çok vaka yaşadık. Bu nedenle, bunları gözden geçirdiğimizde, bu bölgelerarası toplantının belki de en önemli iki gündem maddesi var; birincisi yasamız ve yönetmeliğimiz, bir diğeri de şu anda eczanelerin yaşamakta olduğu ekonomik darboğaz. Bu ateş çemberinden çıkıp çıkamayacağımız da hepimizi son derece yakından ilgilendiriyor. Bugün arkadaşlarımızın pek çoğu birikim yapmak için yatırdıkları bireysel emekliliklerini bozdurdular. Borç altındalar, oda başkanları biliyor. Her gün odaya yeni yeni batakta olan arkadaşlarım geliyor. Evet biz oda yöneticileri, kooperatif yöneticileri, Türk Eczacıları Birliği yöneticileri, biz gerçekten başarılı bir örgüt müyüz? Bunu kendimize sormak zorundayız. Biz buradan bir çıkış bulmak zorundayız. Yoksa eczanelerimizi kaybedeceğiz. Ecz. MEHMET İHSAN GÜRSES (Hatay Eczacı Odası Başkanı) Çok uzun zamandır üzerinde birçok yöneticinin emeği ve hakkı olan Eczacılık Yasası Meclis’ten geçti. Yansımalarını ileri ki yıllarda göreceğimiz bir yasamız oldu. Eczane sınırlanmasıyla mevcut eczaneler önümüzdeki birkaç yıl sonra daha değerli hale gelecek. Eczacılık fakültesi öğrencileri artık daha iyi düşünerek, bilerek ne yapmak istediklerini tercih edecek. 2012 yılı sözleşmesi, geçmiş sözleşmelerle kıyaslandığında, mutlaka daha iyi. Esasında her sözleşme öncesinden iyi olmak durumunda, geçmişte de böyle olmuştur. Sözleşme feshi ve cezai şartlar bölümünde “etik çalışan, işinin başında olan eczacı” açısından olumlu gelişmeler barındırmaktadır. Artan kamu kurum ıskonto oranları ve ilaç fiyat düşüşünün etkisiyle ilaç sanayi, geçmişte uğruna eczane kapatmayı bile yaptığımız yüzde 4-7 oranındaki ticari ıskontoları sıfırlamışlardır, işte tam bu andan itibaren eczane ekonomileri hızlı bir şekilde erimeye başlamıştır. Herkesin malumu, İlaç Fiyat Kararnamesi’ndeki bu kârlılıkla ayakta kalamayız. Toplantı Ecz. İRFAN DEMİRCİ (Gaziantep Eczacı Odası Başkanı) Bölgelerarasında herhalde gündem; stok zararlarımız ve yönetmelik konusu olacaktır. Geçen sene Genel Kurul’da stok zararları konusunu dillendirdik, ondan sonra Antalya’da gerçekleşen Bölgelerarası Toplantı’da da gündemdeydi. Yanılmıyorsam üç tane başkanlar danışmanın da gündemi stok zararları üzerineydi. Tam bir yıl geçti. Dün Tuncay Başkan “Seneye devriyesi” diyordu. Seneye devriyesi oldu, elimizde hiçbir şey yok. Başkan çok güzel söyledi; “Ortak aklı, ortak hareketi, birlikte davranmayı bu örgüte getirmek lazım.” Hakikaten belki dönüyoruz, dolaşıyoruz aynı noktaya geliyoruz. Eczane ekonomilerimiz çok kötü, işlerimiz de. Yöneticilik yapıyoruz, başkanlık yapıyoruz. Her gün birileri bizi arıyor ve “Başkan ne olacak, ne olacağım?” diyor. İlaç dışı ürünlerle ilgili olarak; TEB Eczacılık Akademisi’yle birlikte hem eczacıyı, hem halkı bilgilendirecek, bir günlük değil, birkaç gün süren, basın yayın organlarından, belki billboardlardan devam edecek bir eğitim planlıyoruz. Özellikle eğitimin, Akademi tarafından planlanıp, uzun süreli ve bölgelerle yapılmasının çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum. İlaç dışı ürünler aslında bizim çok istediğimiz, aradığımız, yapmak istediğimiz ve uğraştığımız bir alan olmasına rağmen, ileride kanayan yaramız olacak. Düşen cirolar, azalan kârlılıklar bizi bir arayış içerisine itiyor. Yani ilaç dışı ürünler, OTC, kozmetikler, dermokozmetikler, hepsine sahiplenip satmaya çalışıyoruz. Ama eczanelerimizin yakın zamanda OTC çöplüğü haline geleceğini tahmin ediyorum. Bu konuda da çok dikkatli olunması gerektiğini, Türk Eczacıları Birliği’nin bu konuda referans olmasını ve referans ürünleri eczanelere tavsiye etmesi konusunda çalışma yapmasını istiyorum. Ecz. HASAN BUMİNHAN YAVUZ (Aksaray Eczacı Odası Başkanı) Eczaneler yanıyor, yangın yeri. Bir yıldır eczanelerin hepsi şunu yapmaya başlıyor; ilaç dışı ürün satalım, ciromuzu artıralım vesaire vesaire. Ama biz bu konuda bir standardizasyon getirmezsek, eczaneler yakında ilaç dışı ürün çöplüğü haline gelecek. Herkes para kazanmak uğruna ne idüğü belirsiz ürünleri raflarına koyuyor. Eczaneler nereden para kazanacağını şaşırmış durumda. Ekonomik olarak zor durumda oldukları için, bunu bir çıkış yolu olarak yapıyorlar. Şükür ki, bunu yapan arkadaşlar etik dışı davranışlara giderek, para kazanmaya çalışmıyorlar. Aynı konu medikal için de geçerli. Medikal eğitimlerle, biz de dahil olmak üzere çeşitli odalarımız, eczacılarımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz; ama bu konuda ortak eğitimler vermeli; ortak düzenlemeler yapmalı ve bir standardizasyon getirmeliyiz. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Ecz. UĞUR AKKUŞ (Sivas Eczacı Odası Başkanı) 11 Toplantı Ecz. TAHİR ÖZELÇİ (Malatya Eczacı Odası Başkanı) 6197 Sayılı Yasa’mız değişti. Hepimizin malumu değişiklikler oldu, örgütümüzün ve tüm oda başkanlarımızın ortak kaderi olan değişiklikler gerçekleşti. En önemli değişiklik olarak da; nüfusa göre eczane sayısına kısıtlama getirildi. Örgütümüzün 30 yıllık mücadelesi sonuçlandı. Yani yasa Meclis’ten geçti. Ben 21 yıllık eczacıyım, 15 yılım da bu örgütte ve odalarda yöneticilik yaparak geçti. 21 yıllık meslek hayatım boyunca hep bu yasanın değişeceğini dinledim, 15 yıllık yöneticilik hayatım boyunca da hep bu yasanın değişmesi için uğraş verdim. Diğer bir konu ise stok zararlarımız. Burada bütün başkanlarım değindi. Stok zararlarımız konusunda bütün oda başkanlarımızın ortak çözüm önerisi olan İlaç Fiyat Kararnamesi’ne eklensin veya tebliğ ile firmaların ödeyeceği kesinleşsin fikri gerçekleşti. İTS’ye yapılan bildirimler üzerine 15 gün içerisinde firmalar tarafından depolara, diğer 15 gün içerisinde de depolar tarafından eczanelere ödenir şeklinde düzenlendi. Fakat ilaç sanayi, hukuk dışı bir şekilde tebliğin gereğini henüz yerine getirmemiştir. Tebliğin cezai müeyyidesi eksiktir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Ecz. JALE KARAATA (Çanakkale Eczacı Odası Başkanı) 12 Örgütte belirli kademelerde 17-18 senedir aktif görev yapıyorum. Kesinlikle şunu net bir şekilde ifade etmekten mutluyum; şu an görevde olan Merkez Heyetimizin özverili çalışmalarına yönelik odalardan aldıkları eleştiriyi çok hak ettiklerini düşünmüyorum. Tüm oda başkanlarımın ve meslektaşlarımın dile getirdiği gibi artık bu kamu kurum iskontolarının kökten çözülmesi ve bunun yanı sıra cuma “Fiyat düşüşlerinin fiyat kararnamesindeki değişiklikle mi olacak? yoksa referans ülkelerin fiyatları mı tekrar gözden geçirilecek?” bu durum için acilen bir düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Yeni yasamızdan tabii ki çok mutluyuz. Ege Eczacı Odaları Toplantısı’nda arkadaşlarımız endişelerini dile getirdiler. Biz bunu istiyor muyduk, istemiyor muyduk? Yani kendimizle çelişir bir hale geldik. Bence yasamız gayet güzel. Yönetmeliklerdeki aksaklıklar yaşandıkça düzeltilebilir. Bu yasada, Odamızda en çok gündeme gelen konu; ikinci eczacılık kavramı. O nedenle bu kavramın tarifinin net bir şekilde yapılması gerekiyor. Ecz. UFUK BEKİR ERSÖZ (Tekirdağ Eczacı Odası Başkanı) Bölgelerarası toplantıların önemini çok iyi bilen bir Oda Başkanı olduğum için, ben genelde konuşmalarıma hep teşekkürle başlarım, çünkü teşekkürler önemlidir. Merkez Heyeti’ndeki yöneticilerimize teşekkür etmek istiyorum. Genel Sekreterimizin sunumundan gördüğüm kadarıyla, birkaç tane konu çok önemli. Bitkisel ürünlerle ilgili çalışmalarda Merkez Heyetimizin bu konudaki dik duruşu beni çok umutlandırıyor. Teknolojiyi kullanma adına gerçekten çok başarılı bir Merkez Heyetimiz var. Yazıların anında oda yöneticilerine ulaşması çok önemli. Merkezden yönetilen nöbet sistemi projesini çok önemsiyorum. Çünkü yıllardır biz bunu kendi bölgemizde yapmaya çalışıyoruz. İnşallah bu işi hallederler, biz de bu konuda gerekirse pilot bölge olarak destek vermeye hazırız. TEBEON kullanımı konusunda biraz kendime de sitem edeceğim. Çünkü gerçekten TEBEON iyi bir eğitim portalı; fakat bu konuda biz de meslektaşlarımızı motive edemiyoruz. Tekirdağ’a döndüğümüzde, bununla ilgili muhakkak bir çalışma planı hazırlayacağız, TEBEON’u aktif olarak kullanmaya çalışacağız. Toplantı Ecz. KUBİLAY AYDIN (Bursa Eczacı Odası Başkanı) Hepimiz çok iyi biliyoruz. Son altı yedi yıldan beri Türkiye’de ilaç fiyatları düşüyordu. Ama geçen sene 5 ve 10 Kasım’da bizler Büyük Kongre’ye hazırlanırken, peş peşe yayınlanan İlaç Fiyat Kararnamesi ve Sağlık Uygulama Tebliği’nden sonra, deyim yerindeyse, sektörde bir deprem yaşadık. Bir çökme oldu, ne yazık ki geçen bir yıllık süreye rağmen, bu depremin yaralarını sarmayı bırakın, enkazını bile kaldırmadık. Ne oldu? Akşamdan sabaha ilaç fiyatları inanılmaz oranda düştü, cirolarımız eksildi. 130 trilyona yakın bir stok kaybına uğradık. Hemen sonrasında sanayici pozisyonunu aldı. Kamu kurum iskontoları’nda, eczane ticari iskontolarında geri çekilmeler oldu. Bunun üzerine 2012 yılında enflasyon koşulları ilave edildi. Türkiye’deki her eczacı 2011 yılından 2012 yılına girdiğinde, yüzde 30 yoksul başladı. Bu bir gerçek. Şimdi, bir yığın gerekçe, bahane, sorumlu, suçlu aranır, bulunur. Ancak; bir gerçek var ki, eczaneler zor durumda. Yılların özlemi olan 6197 Sayılı Yasa’nın çıkması hepimizi çok mutlu etti. Fakat bugün aynı yasanın taslak yönetmelik metniyle ilgili tedirginlikler yaşıyoruz. Fakülteyi bitiren eczacının bir yıl yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğunun nasıl düzenleneceği konusunda netlik yok. Değerli arkadaşlarım; üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, ilaç fiyat düşüşleri ve kamu kurum iskontolarından kaynaklı stok zararlarımız hâlâ karşılanmış değil. Bu konudaki açık tebliğe rağmen, bu zararları karşılamayan firmaların tutumunu anlamak mümkün değildir. Bir diğer önemli konu ise, ölümlere sebep olan bitkisel ürünlerin ve gıda takviyelerinin piyasadan gelişigüzel pazarlanmasıdır. Bu tür ürünlerin mutlaka Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılması ve sadece eczanelerden satılması sağlanmalıdır. Ecz. HAKKI SÖNMEZ (Elazığ Eczacı Odası Başkanı) Yıllardan beri umut ettiğimiz ve iyileşmesi için çaba sarf ettiğimiz nüfusa göre eczane sınırlaması büyük bir kazanım. Bu durum, mesleğimize tekrardan umutla bakmamızı sağlamıştır. Doğal olarak bu uygulamalarda bazı aksaklıklar ve noksanlıklar olabilir. Zaman içerisinde, hatta beş yıllık bir süre içerisinde bu sonuçları daha iyi görebileceğimizi umut ediyoruz. Bu süre zarfında Merkez Heyetimiz protokolle ilgili çok ciddi çalışmalar yapmıştır. Zor günler geçiren eczanelerin, ciroları 600 bin TL altında olan eczanelerin kamu iskontolarının sıfıra çekilmiş olması bir nebze olsun bu eczanelere de hayat hakkı tanımıştır. Eczacıların haksız yere ciddi anlamda kesintileri olduğunda nereye başvuracağı, hakkını nasıl arayacağı yine bu protokol çerçevesinde itiraz komisyonu oluşturularak, eczacıya büyük bir kolaylık sağlanmıştır. Bunun sayesinde üst itiraz komisyonları da çalışarak, eczacının hakkını bir şekilde daha doğru bir alanda dile getirmiştir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Ecz. SALİH KOZALI (Aydın Eczacı Odası Başkanı) 13 Toplantı Ecz. HARUN LEKESİZ (Yozgat Eczacı Odası Başkanı) Örgütün yıllar boyunca hayali olan 6197 Sayılı Yasa’da yapılan değişiklik, gerçekten takdiri hak eden bir çalışma. İçerisinde birçok değişiklik var, bu mesleğin geleceğini etkileyecek, yarınlarımızı etkileyecek çok önemli gelişmeler var ve ne mutlu ki bu gelişmelerin de hepsi eczacı lehine yaşanabilecek gelişmeler. Onun öncesinde son dönemlerin en önemli ve eczacı lehine ve yine çok önemli kazanımları içerisinde barındıran bir protokolün imzalanmış olması da gerçekten bu Merkez Heyeti’nin başarılarından birisi. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Son zamanlarda “tamamlayıcı sağlık sigortaları” diye bir terimi sıklıkla duyar hale geldik. Vatandaş, özel sağlık sigortalarında zorlanır hale geldi. Eczacılar olarak bunun karşısında topyekün durmamız gerekiyor. Çünkü sağlık, anayasal olarak sosyal bir haktır ve bu hakkın kullanılması için vatandaşın herhangi bir ücret ödememesi gerekiyor. Tabii, yine aynı kapsamda ilaç katkı paylarının, reçete katkı paylarının, hastane katkı paylarının vatandaşa olumsuz yansıyacak şekilde artırılması; hatta bunların varlığı bile bizleri rahatsız etmeli sevgili meslektaşlarım. 14 Ecz. HALİME ÖZEN (Uşak Eczacı Odası Başkanı) Değerli Meslektaşlarım, dün bir meslektaşım bahsetmişti, zaman içerisinde mezun olan arkadaşlarımla ilgili bir yığılma olabilir diye. Evet o biraz düşündürücü, ama biz her zaman nüfusa göre eczane açılmalı dedik ve hep arkasında durduk. İleriki zamanda, kamuda ya da herhangi başka bir yerde, mutlaka bunun çalışmasını yapacağız. Odalar yapar, Türk Eczacıları Birliğimiz yapar. Bir diğer önemli konu ise, kamu kurum ıskontolarının bir yıla varan bir zaman geçmiş olmasına rağmen, halihazırda düzelmeyişi, hâlâ üstümüzdeki taşıma zararının devam etmesi. Arkadaşlar; evet eczaneler yangın yeri. Fiyat düşüşleri, 4-7’lerin elimizden alınışı, stok zararlarımızı alamayışımız, eczanelerdeki kârlılığı azaltmıştır, ama maliyetlerimizi azaltmamıştır. Bundan dolayı eczacılar gerçekten çok sıkıntılı durumdalar. Bununla ilgili biz odalar olarak da çare arıyoruz ve eczacılarımızın mağduriyetinin önlenmesi için çalışıyoruz. Biz eczacının sıkıntısını giderme derdindeyiz. Ecz. SİNAN USTA (Kocaeli Eczacı Odası Başkanı) Yönetmeliğin her maddesiyle ilgili uzun uzun konuşmak mümkün. Belki burada değil ama daha öncesinde yapılması gereken şey buydu. Birçok konuşmacının üzerinde durduğu bir konuyla ilgili ben de farklı bir bakış açısı getirmeye çalışacağım. İkinci eczacıyla ilgili çok konuşuldu, ciroya dayalı, reçeteye dayalı vesaire. Ama tartışmalar hep ciro üzerinden yapıldı. Bizim karşıladığımız reçetede ürettiğimiz eczacılık hizmeti, reçete muhteviyatıyla mı alakalı arkadaşlar? Yani o reçetenin bedeli mi bizim ona verdiğimiz eczacılık hizmetini belirleyen? Burada reçete sayısının ve o reçete üzerinde bizim ürettiğimiz eczacılık hizmetinin hiç değeri yok mudur? Kaldı ki biz; bir meslek hakkı, bir reçete hizmet bedeli gibi bir şeyden bahsediyoruz. Toplantı Ecz. AYNUR YILDIZ (Zonguldak Eczacı Odası Başkanı) Değerli meslektaşlarım; geçtiğimiz Mayıs ayında uzun süredir üzerinde çalıştığımız 6197 Sayılı Kanun’un bazı maddeleri değişti. Yasa değişikliği mesleğimiz için çok önemli kazanımlar içermekte. Ancak, kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik taslağında bizi tedirgin eden maddeler var. Yönetmeliğin her maddesi, her türlü felaket senaryosu da göz ardı edilmeden, tek tek değerlendirilmeli. Kanunumuzun değişimini sağlayarak, gösterdiğimiz başarıyı, yönetmeliğin de istediğimiz gibi çıkmasını sağlayarak, taçlandırmamız gerekiyor. Eczacılık mesleğinin sıkıntılarından bahsederken, bunu sadece eczane eczacısının maddi sıkıntısıyla çerçevelendirmenin yanlış olduğunu düşünüyorum. Eczacılık mesleğini icra eden meslektaşlarımızın çoğunluğunun eczane eczacısı olması ve birçoğumuzun maddi sıkıntı içinde olması bile mesleğimizin sağlık danışmanlığı kimliğinin önüne geçmemelidir. Ecz. ERSUN ÖZKAN (Adana Eczacı Odası Başkanı) 6197 Sayılı Yasa’da yapılan değişiklikler ve sonrasında yönetmelik çalışmalarıyla ilgili Merkez Heyetimizin Değerli Başkan ve yöneticilerine yapmış oldukları özverili çalışmalardan, harcamış oldukları emeklerden ötürü teşekkür ediyorum. Eczane çalışma gün ve saatlerinin belirlenmesi ve nöbet listelerinin hazırlanmasıyla ilgili olarak sağlık müdürlükleri ile Eczacı Odaları’nın yaşadıkları sorunları sona erdirmesi bakımından, Sayın Genel Sekreterimizin sunumunda yine belirttiği Türk Eczacıları Birliği’nin görüşü alınarak ve kurumun vereceği kararla yöntemin belirlenmesi istediğimiz ve desteklediğimiz bir yöntemdir. Öncelikle belirtmek isterim ki; biz Adana Eczacı Odası olarak Türk Eczacıları Birliği tarafından eczane stok zararlarının İlaç Takip Sistemi üzerinden verilerin toparlanarak karşılanması yöntemini destekleyen bir Eczacı Odasıyız. Bu yöntemle haftalık ilaç fiyat düşüşlerinden kaynaklı eczacı stok zararlarımızın da telafisi mümkün olacaktır. Bize göre stok zararlarının karşılanmamasıyla ilgili en büyük eksiklik Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, yaptığı yasal düzenlemelerin arkasında duramamasıdır. Bugün bizim de içinde bulunduğumuz üç dört Eczacı Odamızın konuyla ilgili hukuksal süreçleri başlattığını biliyor ve konunun yargı kararıyla önümüzdeki dönemde netleşeceğini düşünüyoruz. Ecz. TEVFİK GÖÇER (Konya Eczacı Odası Başkanı) Türk Eczacıları Birliği’ne teşekkür etmek gerekir. Bir sürü yapılan iş var. Tamam, eksiklikleri de vardır; ama bir kanun çıkmış, protokol imzalanmış, gerçekten inanılmaz bir ilaç izleme portalı, nöbet listeleri, muvazaa ile ilgili kazanımlar sağlanmış bir komisyon, itiraz komisyonu… Yani bunlar az şeyler midir? Günümüzün en büyük sıkıntısı bildiğimiz gibi ekonomik sorunlar. Yani, bütün eczaneler herkesin de söylediği gibi inanılmaz bir sıkıntıda. Bu olmadan hiçbir şey olmuyor. Çünkü temelimiz bu, ekonomi düzgün olmazsa, her şey bozuk gidiyor maalesef. Ama bu sadece bizim sektöre ait bir şey de değil. Piyasalar daralıyor, perakende sektörü daralıyor, kârlılıklar düşüyor. Bunlarla beraber tabii ki bizim sektörümüzün de etkilenmesi çok doğal. Biz de bunun içerisindeyiz, biz de aynı gemideyiz, biz de etkileniyoruz. Ama bunları en aza indirmek, kendimizi korumak için gerçekten mücadele etmeliyiz. Bu ekonomik sorunların en büyük sebeplerinden ya da sonuçlarından birisi de etik bozulmalar. Maalesef, komisyonda arkadaşlarımız var, görüşmüşler. Yaklaşık 75 tane etik bozulma tespit etmişler. Büyük çoğunluğu ekonomiye bağlı. Bu sorunların birçoğu ekonominin düzelmesiyle beraber kendiliğinden düzelecek sorunlardır. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Evet, eczacının maddi sıkıntıdan kurtulması gerekmektedir. Fakat konuşulan, reçete başına alınan 25 kuruş değil, reçete başına alınması başarılmış hizmet bedeli olmalıdır. Eczacı bir an önce tüccar kimliğinden sıyrılarak, hem mesleki saygınlığını pekiştirmeli hem de uzmanlığından kaynaklı, hastaya verdiği hizmetten dolayı meslek hakkını kazanmalıdır. Bu hem mesleğimizi değerli kılacak hem de maddi sıkıntılarımızın hafiflemesinde faydalı olacaktır. 15 Toplantı Ecz. ŞEFKAT GÜLER (Çorum Eczacı Odası Başkanı) Değerli meslektaşlarım; bizim devamlı olarak üstünde durduğumuz bir şey var. Beş yıl eğitimini aldığınız bir okuldan çıkıyorsunuz, sonuçta geldiğiniz noktada her şeyi satabilecek bir duruma geliyorsunuz ve ilacı arka plana atıyorsunuz, ilacı görünmez yapmak istiyorsunuz. Dolayısıyla, buradaki duruşunuzun bir yanlışlığı var. İlaca sahip çıkmamız lazım. İlaç dışı ürünlerle eczanenin ticaretini yükseltelim, artıralım denilirken, ilacı bırakmamamız gerekiyor. İlaca sahip çıkmalı, ilacın kârlılığını artırma yöntemlerinin üzerine gitmemiz lazım ve gerçekten bu ilaç dışı ürünlerin, eczanelerimizde standardizasyonunun getirilmesi lazım. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Serbest eczanelerimizin, bu yüzyılda ve uzun gelecekte yapısal sorunlarına çözüm getirecek olan 6197 Sayılı Yasa’daki değişikliğin eczanelerimiz için kazanılmış bir zafer olduğunu düşünüyor, takdir ediyoruz. Yasa’nın uygulanması için yayınlanan, yayınlanmasına da birkaç gün kalan yönetmeliğin uygulanabilir ve hatasız olarak hazırlanarak, zaferi sürdürülebilir hale getirilmesi gerekmektedir. Biz de Çorum Eczacı Odası olarak görüşlerimizi bildirmiştik, Harun Bey’in sunumunda gördüm ki; bu görüşlerin bir kısmı revize edilmiş. Yine sizlerin dediği gibi yardımcı eczacılık ve Oda Başkanlarının bahsettiği gibi, ikinci eczacılık uygulamalarında bizim de takıldığımız konular var. 16 Ecz. OĞUZHAN ULUTAŞ (Kayseri Eczacı Odası Başkanı) Şüphe yok ki; şu an için en sıcak gündem yönetmeliğimiz. Yönetmelikle ilgili değerli başkanlarım görüşlerini ilettiler. Öncelikle ikinci eczacı konusunu iyi irdelemek lazım. Ekonomik maliyetini hepimiz biliyoruz; hem de istihdam yönünden iyi değerlendirmek gerekiyor. Ben yönetmelikle ilgili çalışmalarından dolayı Merkez Heyeti’ne teşekkür ediyorum. Ancak, eczanelerin şu an için içinde bulunduğu ekonomik durum bizim birinci gündemimiz olmalı. Çünkü eczane kapanmaları artmış durumda. Depolara olan borçlarını ödeyemiyorlar. Bundan sonraki çalışmalarımız kârlılık ve yeni kazanımlar üzerine olmak zorunda. Avrupa Birliği standardında ilaç üretilen bir ülkede bitkisel ürün pazarının, bu kadar başıboş olması maalesef çok üzücü. Bu kadar hassas çalışmaların yapıldığı bir alanda, bitkisel başı boşluğun zararları tabii ki öncelikle halkımıza, sonra da bizlere dokunmakta. Ecz. TUNCAY SAYILKAN (İzmir Eczacı Odası Başkanı) Merkez Heyetimiz, ilaç harcamalarıyla ilgili noktada çok doğru söylüyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, öncesinde doktora çıkma oranının sadece iki olduğunu, sonradan yedi sekizlere çıktığını söylüyor. Doğrudur; ama başka bir şeyi atlıyoruz. Biz 10 Şubat 2005 öncesinde çok ciddi bir birinci basamak görevi sürdürdük. Yani danışmanlık hizmetinin verildiği, insanlara elden ilaçların satıldığı, ilk başvuruların yapıldığı ve birçok önemli soruna çözüm bulunan tam bir sağlık merkeziydi eczaneler. Şu anda Sosyal Güvenlik Kurumu’nun prosedürlerinden kafayı kaldıramayan, tahsilattan ya da Medula’yla ilgili her gün değişen kuralları takip etmekten yorgun düşmüş, ekonomik sıkıntıyla mı uğraşsın, gelen vatandaşın işini mi halletsin durumundalar. Bu arada danışmanlık hizmetini nasıl verecek eczaneler? Birlikte bunu çözmemiz lazım. Yönetmelikte yer alan ikinci eczacı ile ilgili hep aynı şeyi söylüyoruz. Sadece ciroya veya reçete sayısına bağlı kalmak doğru bir yöntem değildir. Dermokozmetik eczanenin ciroları yüksektir; ama ilaçla ilgili ikinci bir eczacıya çok da ihtiyaç duyulmamaktadır. İkinci eczacının, reçete sayısı ve cironun beraber kriter alındığı bir yöntemle belirlenmesi lazım. Toplantı Ecz. M. EMİN BEYAZ (Batman Eczacı Odası Başkanı) Bugünün iki önemli ana meselesi var; birincisi yönetmelik, ikincisi ise bitkisel droglar, bitkisel ilaçlar ve gıda takviyeleri. Yönetmeliklerle ilgili çok büyük çalışmalar yapılıyor. İtalya’da eczacılar yüzde 80 eczanelerinde laboratuar kurmuşlar. Çok nitelikli laboratuarları var meslektaşlarımın. Burada her türlü test yapılıyor. İdrar testi, tansiyon ölçümü, şeker ölçümü, her birisi yapılıyor. Eczacı kendini geliştirmiş. Yanında 400’e yakın drogla, başka bir ortam kurmuş, orada kendi eliyle ampul, merhem, suppozituvar formunda ilaçlar hazırlıyor, sunuyor. Bir farkındalık yaratıyor. Biliyorsunuz İsviçre zaten zengin bir ülke. Eczacı orada da raftan al ver mantığıyla kalmamış. Ne yapmış? Eczanede bir video konferans kurmuş. Orada doktora başvurma son derece güç. Video konferansta formlar hazırlanmış, önce hasta geliyor kendisini eczacıya anlatıyor, eczacı hastanın hikâyesini değerlendiriyor, komplike gördüğü durumlarda video konferansla tespit edilmiş doktora bağlanıyor. Ecz. BURÇİN KURTULUŞ (Manisa Eczacı Odası II. Başkanı) Sağlıkta dönüşüm bizi neye dönüştürdü, eczacıyı neye dönüştürdü ve eczacıyı ne hale sokuyor? Çocukken mahallemizde bir eczane vardı. Dizimiz bile çizilse, koşardık tonton amcaya, gözlüklerinin üzerinden şöyle bir bakardı, “Gel gel” derdi gülerek, pansuman yapar, sarar, sarmalar, para mara da almazdı. Tabii o zaman ne muayene ücreti var, ne fiyat farkı var, ne bir şey var, hiçbir şey yok. “Tehlikeli oyunlar oynamayın, dikkatli olun” derdi gülerek. Kıvırcık saçlarımı okşardı. Belki de umuttu o adam, benim eczacı olmama sebep olmuştu. Ama ben o adam olamadım. O mutlu adamdan günler geçtikçe uzaklaştım. Dönüşümün içinde olmak bile beni dönüştürdü galiba. Ya o adam olamadım, ya mutlu olamadım ya da eczacı olamadım. Dönüşüm, mutsuzluğa uzanan dönüşüm. Hele çocukken eczaneye girince o koku var ya, kimisine kötü gelebilir, ama bence burundan kalbe giren, en direkt kokuydu. Güven kokusuydu o, burun deliklerim genişledikçe, kulaklarım da genişlerdi. Benim eczanemde bu koku kalmadı değerli meslektaşlarım ya da var ama ben alamıyorum. Ecz. OĞUZ EKİNCİOĞLU (Ankara Eczacı Odası Başkanı) Eczane ekonomilerinde kan kaybı hâlâ devam ediyor. Arkadaşlarımızın projeleri ve önerileri var, biz de söylüyoruz. Birincisi; eğitimlere ciddi şekilde ağırlık vermemiz gerekiyor, bu tempoyu artırmamız gerekiyor. Ankara Eczacı Odası olarak Ürgüp’te iki ay önce bir sempozyum yaptık; “Bitkisel 2012 Sempozyumu.” Bu konuda birçok arkadaşıma teşekkür ediyorum, minnetlerimi sunuyorum. Sempozyuma toplam 800 kişi katıldı. Gerçekten eczacının bu konudaki talebi önemli ölçüde artmış durumda. Bizim de bu talebe örgüt olarak karşılık vermemiz gerekiyor. Dermokozmetikler konusunda, bitkisel ürünler konusunda eczacıyı eğitmeliyiz ki; birçok Oda Başkanımızın söylediği gibi eczanelerdeki ürünler çöplüğe dönüşmesin. Eczacılar daha bilinçli olarak o ürünleri raflarına koysunlar. Sevgili arkadaşlar; evet meslek hakkını herkes söylüyor ama gerçek anlamda meslek hakkı olan bir yapılandırmanın eczacılığa kazandırılmasından yanayız. Elbette 25 kuruşları küçümsemiyoruz, önemli buluyoruz, geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz ama bu meslek hakkı değildir, bunu kabul etmek lazım. Meslek hakkının eczanelere kazandırılması yönünde acil adımlar atılması gerekiyor. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Başka ne yapmış orada? İlk yardım açısından projeler geliştirmiş. Biri bir yerde bir kriz geçirirse, bir şey olursa, hemen eczacı müdahale edebiliyor. Bizim başımıza gelmiyor mu? Uçakta ya da yolda kriz geçirene, fenalaşana biz hemen müdahale edebiliyor muyuz? Hayır. Ama bir de yasal dayanağımız yok, onu da biliyoruz. 17 Toplantı Ecz. CENK KES (Edirne Eczacı Odası Başkanı) İnsanoğlunun ihtiyaçları ve beklentileri mesleklerin icrasını şekillendiriyor. Mesleki gelişimlerle hep daha iyisini, daha mükemmelini aramaya yönelik olarak bizler de icra ettiğimiz meslek adına daha mükemmeliyetçi politikalar oluşturmak, çağın gereklerine göre hareket etmek durumundayız. Mesleğimizi çağdaş şekilde izah etmenin ana kurallarından birisi de; sürekli mesleki gelişim. Bizler kendimizi ne kadar güncelleyebilirsek, mesleki yönlerimizi daha derinlere salabiliriz. Bu noktada gerçekleştirilen Eczacılık Kongrelerini ve buna benzer Kongreleri kayda değer bulduğumu ifade etmek istiyorum. Bu tür Kongreler, eczacıda hem farkındalık yaratmakta, hem de motivasyonunu artırmaktadır. Türkiye’de eczacı, tüm eğitim hayatı boyunca almış olduğu bilgiler, çalışma programı ve kapasitesiyle paralellik göstermeyen, daha doğrusu tüm potansiyelinin verimliliğini ortaya koyamadığı bir serbest eczacılık modeliyle ilaç hizmeti veriyor. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Meslektaşımız bu durumdan memnun değil. “Ben daha fazlasını yapabilirim ve daha faydalı olabilirim” diye düşünüyor, yani mesleki bir tatminsizlikle karşılaşıyor. Eczacı, sadece ilacın tedarikçisi ve SGK’nın ön kontrolörü pozisyonundan uzaklaşmak istiyor. Farklı bir mesleki formatta hem çağdaş, hem de ülke ekonomisine katkı verecek bir pozisyon istiyor. 18 Ecz. SEMİH GÜNGÖR (İstanbul Eczacı Odası Başkanı) Arkadaşlar; bugün eczacılar ne yaşıyorsa, bu ekonomik sıkıntıların, sağlıktaki tasarruf tedbirlerinin temel nedeni, ülkenin içinde bulunduğu bu kıskaçtır. Onun için, Türk Eczacıları Birliği’nin yaşananlara karşı söylenecek bir şeyi olmalı. Barışı, en azından kardeşliği Türkiye’de yerleşik bir demokratik düzeni, sorunların çözüldüğü, sorunlardan arındırılmış bir Türkiye’yi korkmadan dile getirmelidir. Bu, bir meslek birliğinin sorumluluğudur. Yönetmelik, bu gündemin en önemli maddesidir. Sayın Genel Sekreterle anlaşamadığım tek nokta, yönetmeliğin Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından hazırlanacak, onun sorumluluğunda olan, bizim de görüş bildirmemizle sınırlı bir anlayış çerçevesinde değerlendirilmesidir. Meslek hakkı, bizim açımızdan bu dönem eczacıya kazandırılabilecek en önemli kazanım. Bu İstanbul Eczacı Odası’nın, Ankara Eczacı Odası’nın ve İzmir Eczacı Odası’nın sürekli her toplantıda dile getirdiği bir taleptir. Ecz. KEREM ZABUN (Antalya Eczacı Odası Başkanı) Ben daha önceki Bölgelerarası Toplantısı’nda toplantıyı yöneten kişi olarak SGK Protokolü’yle alakalı birtakım şeyleri söyleyememiştim, aktaramamıştım. Bu konuyla alakalı bir şeyler söylemek istiyorum. Sanki bu protokol göz ardı ediliyor gibi düşünüyorum. Bundan bir sene öncesine gidelim. İki kişiye bir kişi olan bir itiraz komisyonu var. Şimdi şu an ki protokole bakıyorum. İtiraz İnceleme Üst Komisyonu işliyor. Sunumda da gördük, 85 tür dosyanın 60’ı Antalya’da. Evet, meslektaşlarımızın hakkını savunmak üzere gönderiyoruz ve çok büyük bir oranda, yüzde 80’in üzerindeki bir oranda dosyanın ödendiğini görüyorum. Gelelim bir de şu 25 kuruşların hikâyesine. Bu alınan, bir meslek hakkı değil ki; bunu özellikle söylemek istiyorum ve bunun da önemini açıkçası herkesin tüm üyelerine anlatmaları gerektiğini düşünüyorum. Böyle bir protokole imza attığı için de Türk Eczacıları Birliği’ne çalışmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Çünkü; Merkez Heyeti’nin orada sadece bir protokol maddesinde 13 saat tartıştıklarını ve mutabakata varamadıklarını, varamadıktan sonra, mutabakat zaptıyla beraber ayrıldıklarını biliyorum. Toplantı Ecz. ERDOĞAN ÇOLAK (TEB Merkez Heyeti Başkanı) Burada yaklaşık üç gündür bir bölgelerarası toplantıyı birlikte yapmaya çalışıyoruz. Bölgelerarası toplantımızın ana mantalitesi mesleki sorunlarımızı konuşmak, Türk Eczacıları Birliği’nin yaptığı altı aylık çalışmayı paylaşmak, var olan sorunlarla ilgili yeni yol haritaları ortaya koymak, bunlara çözüm önerileri geliştirmek ve bu toplantıdan yine mesleğimiz ve meslektaşlarımız adına olumlu ve doğru sonuçlar çıkartmak. O yüzden toplantıya katılan, katkı veren, eleştiri sunan tüm oda başkanlarıma teşekkür ediyorum. Tüm eleştiriler, öneriler bizi geliştiren işlerdir ve Türk Eczacıları Birliği olarak başarıyı camiamızın, başarısızlıkları da kendi hanemize yazıyoruz. Değerli meslektaşlarım; OTC konusunda bir eğilim var. İlaç sanayicileri yoğun bir çaba harcıyor. “Biz ilaçtan kâr edemiyoruz, ilacı reçeteli reçetesiz diye ayırın, ayırdığınız bu reçetesiz ürünleri biz reklam verelim. İlaç sanayi burada kendini korumak, yeni alanlar açmak istiyor. Bizim bu konuda yaklaşımımız şu; baştan beri söylüyoruz, politikamız belli. Biz OTC değil, BTC kavramına taraftarız. Yani tezgah üstüne karşıyız. Biz tezgahın arkasındaki ilacı danışmanlık noktasında halka hizmet vererek, vermek noktasındayız. Bu konuda tavrımız net. Onun için sanayicinin bu yeni argümanına karşı, bizim çok daha dirençli, çok daha dik durmamız gerekiyor. Demokrasi herkesin eşit olduğu bir sistemdir. Farklılıklarımızla birlikte biz eşitiz. Hepimiz farklıyız, siyasal olarak farklıyız, düşünsel olarak farklıyız, etnik kökenlerimiz farklı, dinsel kökenlerimiz farklı. Ama ortak bir kavramda buluşuyoruz ve onun da gereğini yerine getiriyoruz. Aramızda da bir “üst-ast” ilişkisi bugüne kadar olmadı, bugünden sonra da olmayacak. Değerli meslektaşlarım; kuşkusuz hiçbir yasal düzenleme kusursuz, eksiksiz değil. En mükemmelini düşündüğünüz düzenlemeler bile yıllar içerisinde bize yetmeyebilir. Eksiklikleri, yanlışlıkları ortaya çıkabilir. Doğru çıkması, iyi çıkması manasında her türlü gayreti göstereceğiz, ama eksik de olursa, önümüzdeki süreçte bunu değiştirmekle ilgili çabaları birlikte göstereceğiz. Bunu değiştirebilme iradesi, çabası biz de, bunu gerçekleştireceğiz. Şimdi, bu yönetmeliğin ruhunu ve özünü oluşturan üç husus var değerli meslektaşlarım. Birincisi; yasa değişikliğiyle amaçladığımız eczane sınırlaması hükmünün somutlaşmasını istiyoruz. İkincisi; salt eczane odaklı değil, eczacıyı içeren bir düzenleme olsun istiyoruz. Bunu yaparken, aynı zamanda eczanenin net bir tanımının yapılmasını sağlama çabası içerisindeyiz. Yaşam alanımız olan eczanelerimizi belirli bir standarda kavuşturmak istiyoruz. Üçüncüsü de; eczacılığı tanımlarken, eczacının görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyerek, yıllardır dillendirdiğimiz meslek hakkının altyapısını oluşturma çabası içerisindeyiz. Bu üç tane temel argüman bizim için vazgeçilmez ve yönetmeliğin bu konuda çıkması çabası içerisindeyiz. Değerli meslektaşlarım; ikinci eczacılık meselesine gelince, bu parasal boyutu çerçevesinde tartışılacak bir şey değil. Bir farmasotik bakım olması, eczacının burada danışmanlık hizmetini konuşturması noktasından bakıyoruz ama bir de ekonomik kısmı var elbette. Bunu da bir statüye kavuşmasını ve burada reçeteyle birlikte, parasal hükmün de olmasını istiyoruz. Yani, tek başına bir olgu olarak önümüzde durmuyor, diğerlerini de dikkate alarak, bunları yapmaya çalışıyoruz. Değerli meslektaşlarım; işimiz zor, yolumuz dik ama birlikte olmaya ihtiyacımız var. Bu birlikte olmak da, bir araya gelip, her şeyde ortak olmak değil; iktidar da olmak, muhalefet de olmak ama gereğini yerine getirmek. Bizim kolumuz, kanadımız, yüreğimiz, kapımız, beynimiz tüm meslektaşlarımıza açıktır. Birlikte üretmek adına, geleceğimiz adına sizleri bundan sonra bu kapıdan içeriye girmeye davet ediyorum. Hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Değerli meslektaşlarım; Genel Sağlık Sigortası’yla birlikte, bundan hizmet alan insanların sayısı artıyor; ancak hizmetin kapsamı daraltılıyor ve SGK da bunların ikisi arasındaki dengeyi kurmaya çalışıyor; asıl sıkıntı da orada zaten. Biz bu dengenin hastalarımız lehine sonuçlanması için çaba gösteriyoruz. Bir sağlık meslek örgütü olarak, evrensel bir meslek örgütü olarak bunun hastalarımız lehine sonuçlanması için çaba sarf ediyoruz. 19 Dosya Ecehan BALTA - Düzelti: Remzi ALTUNPOLAT TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi 20 Geçtiğimiz yüzyılda, antibiyotiklerin keşfi birçok bulaşıcı hastalığın kontrolünde ve ölümlerin azalmasında önemli rol oynamıştır. Ancak bugün akılcı olmayan antibiyotik kullanımı nedeniyle antibiyotiklere karşı gelişen direnç yüzünden, yaygın enfeksiyonlara karşı kullanılabilecek antibiyotik seçenekleri sayıca azalmakta, kimi durumlarda tümüyle ortadan kalkmakta, ilaçlara bağlı yan etki ve/veya ilaç etkileşimleri riskinde artış yaşanmakta ve tedavi maliyetleri artmaktadır. prizmadan değerlendirilmiştir. Bu bağlamda Türk Eczacıları Birliği, ilaçta tasarrufun biricik yöntemi olarak “Akılcı İlaç Kullanımı” (AİK) nı görmektedir. Ancak akılcı ilaç kullanımı çok önemli bir tasarruf aracı olmakla birlikte ekonomik maliyetinden ziyade, sağlık maliyeti boyutuyla ele alınması gereken bir meseledir. Akılcı ilaç kullanımı, sadece tasarruf ve geri ödeme politikaları düzleminde ele alınamayacak bir olgudur. Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ilaçları geri ödeme listesinden çıkarma ölçütleri esas olarak bir ilacın aşırı derecede ve gereksiz kullanıldığı ve birçok ilacın çöpe gittiğine dair istatistiksel veriler çerçevesinde şekillenmektedir. Akılcı ilaç kullanımı, salt istatistiksel verilere bakılarak ilaç harcamalarında kısıntı yapacak bir yöntem değil sonuçları itibariyle tasarruf sağlayacak tek bilimsel, etik ve vicdani yöntem olarak değerlendirilmelidir. Dünya Sağlık Örgütü, antibiyotik direncinin artık küresel bir tehdit oluşturduğunu ilan etmiş; antibiyotiklerin aşırı ve/veya yanlış kullanımına bağlı antimikrobiyal ajanlara karşı gelişen bakteri direncinin enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde güçlükler yarattığını belirtmiştir. Bu çerçevede antibiyotik direncine karşı, eşgüdüm içerisinde çok disiplinli, küresel bir strateji geliştirilmesini önermiştir. Nitekim Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan 2011 Yılı Dünya İlaçta Durum Raporu’nda, akılcı ilaç ve özellikle akılcı Dünya’da Akılcı İlaç Kullanımı… antibiyotik kullanımına özel bir vurgu yapmaktadır. Söz konusu Rapor, akılcı olmayan ilaç kullanımının küresel bir Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre 1990’ların başından itibaren özellikle dünya kapitalist sistemi içerisintoplum sağlığı sorunu olduğunu ancak bu soruna yeterince de çevresel konumlu Asya ve Afrika ülkelerinde akılcı ilaç önem verilmediği tespitini yapmaktadır. Raporda akılcı ilaç kullanımı açısından tanı ve tedavi kılavuzlarına uygun tekullanımı ile ilgili olarak araştırmaya, politikalar geliştirme-" "")" +--*) ! " davi edilme oranları giderek düşmektedir. Söz konusu ülye ve kurumsal bir mücadeleye yatırım yapılmadığının altı" kelerde % 70’lere antibiyotiklerin, varan oranlarda "!' gereksiz " . çizilerek, ülke yönetimlerine sağlık sektöründeki tüm pay- & "' reçetelendiği görülmektedir. Bunun arka planında ise asıl daşları/bileşenleri harekete geçirecek biçimde davranma-,*) !( !' 1 olarak sağlığın piyasalaştırılması-ticarileştirilmesi olgusu ları yönünde çağrıda bulunulmaktadır. yatmaktadır. Giderek artan antibiyotik direnci ve bunun getirdiği ekono- mik maliyet artışı, çeşitli ülkelerdeki sağlık yönetimlerinin bu konuda koruyucu önlemler almalarını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda akılcı olmayan antibiyotik kullanımı, daha geniş anlamda akılcı olmayan ilaç kullanımı Türkiye’de ve 70 60 Dünya’da en önemli halk sağlığı sorunlarından biri haline 50 gelmiştir. Söz konusu durum akılcı ilaç kullanımının ekono40 mik etkisinin ortaya konmasını ve bu başlık altında ecza30 cının rolünün yerli yerine oturtulmasını zorunlu kılmaktadır. 20 Türk Eczacıları Birliği, kuruluşundan itibaren ilacın bulunabilir, alınabilir ve ulaşılabilir olması çerçevesinde bir siyasa izlemiş, ilaca yönelik her türlü tasarruf tedbirini bu üçlü 1 Dünya İlaçta Durum Raporu 2011, Türk Eczacıları Birliği Yayınları, Ankara, 2011. 10 0 1990/1 1992/3 1994/5 1996/7 Afrika Asya 1998/9 2000/1 Dosya ++)%++ %#%"-%%#-%-4)&"&&"'"3 ' # ")$ " ")$ '+ ( ")$ "-+' " '(+*+ ")$ #'+#+ -4 #.$#' #."# ) &"' $ "" "$9;)&"'$# $ "$@3>=)++-$+"5( reçetelerinde bile maalesef ne"" kadar etkin olabileceğini $' $ )"+ )" ")$" *"" ," " "$+- %*% ,".$"5 ) göstermektedir. Bu bağlamda reçete eden ve reçete ve&"' $ ""% "B<@3)&" $ ""B=@6"5$,"")$"#) &"' $ ""BA3=)&"' $ ""B:@3<6."5)$#'+#+ renin ayrılmasının, bir başka ifade ile ilacı hekimin reçete # ) &"' $ "" B 93>? % " ) &" $ "" B :3;96 )+$+"5 % etmesinin ama reçeteyi mutlaka eczacının karşılamasının "" #+ #" # #*+*++ '+ " ) ")$" ne kadar önemli bir husus olduğunu ortaya koymaktadır. #"$ *,#$"$"5%*")$&")$&" '"+#++3 " - + ")$ $# ")$' %$ (++ "-+#++","%#%# %*%% "$' '$+"5 80 70 60 50 40 30 20 10 0 Yemen % injections Nigeria % drugs % cost Konsültasyon süresi (dk) 8,65 13 Tanı sürecinin yeterliliği açısından az gelişmiş ülkeler bağ- 9,5 Enjektör reçetesi % ! $ !! ## $ ! $ ! $$ lamında Dünya Sağlık Örgütü verilerine bakıldığında ise !! !#!!#"!!) 48 Antibiyotik reçetesi % 28,4 1,67 2,31 Reçetelenen kalem karşımıza şöyle bir tablo çıkmaktadır: 58 0 10 20 30 İlaç vermeyen doktor 40 50 60 70 İlaç veren doktor Pakistan Bangladesh Burkino Faso Senegal Angola Tanzania 0 10 20 30 40 50 60 Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzıssıhha TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Nepal % antibiotics ."'7#*++*+'+(+##+"(-+*+$"+:899'++ Merkezi Başkanlığı tarafından 2011 yılında yayınlanan ''+ -+*++$-+'"-$+"=+$+ #.$#'Toplumun #$"+ "++B<83-9="#+ Akılcı İlaç Kullanımına Bakışı başlığını #.$#' taşıyan"+ "++ B;8 &"+ %*% #!$+-$+"5 % %"% ++ ) %++ *+ .(" araştırmada 5 dakikanın alan hasta,( .-..# " " !" altında "5 konsültasyon " ++ ) %+++ " #*+ *"%$+)"'$"" #.$#'ile #."#&"#""5%++ ların oranının % 40, 5 dakika 15 dakika arasında kon) %+++ #++ .(" $ ,".( ++ #*+ )+-"+ ', sültasyon alanların oranının % 30 civarında olduğu saptan! $'-+"+'"$.-..#("5: mıştır. Bu durum akılcı ilaç kullanımı bağlamında üzerinde %% "$ ++ ) %++ '+( ."'63 -$ ." '%$ ( özellikle!" düşünülmesi gereken ciddi $&' bir problemdir. Zira ")$ -- ." *"5 "* #&)"6 %'%% #$"+ akılcı ilaç kullanımının birinci basamağı olan doğru tanı için : 5*++*+'+(+##+$..".*. 21 hekimlere yeterli bir konsültasyon süresi verilmesi gerekanlamda akılcı ilaç kullanımının sıklıkla üzerinden belki de görünmez kılınan sağlık çalışanlarına yönelik politika yaklaşımlarıyla birlikte düşünülmesi elzemdir.2 '+"+3"3:8995 #( $ ( ( ! $ Bangladeş, Senegal gibi Asya ülkeleri ile Angola, Burkino !! / .,+ ! * ! ! $ !lidir. Bu Faso, Tanzanya tanı sürecinin yeterliliği açısından % 50’nin + ! $ / .,+ $ !!#( + atlanan !$ altında/-,$#$$* bir seyir izlemektedirler. Mercek altına alınan ül- keler arasında bir tek Pakistan’da tanı süreci yeterliliğinde % 50’nin biraz üzerine çıkılabilmiştir, Tanzanya’da ise tanı süreci yeterliliği % 20 gibi oldukça düşük bir düzeydedir. Akılcı İlaç Kullanımı konusunda bir başka bulgu ise şu şekildedir; İlaç veren ve vermeyen hekimlerin, yani sadece reçete eden hekimler ile hem reçete eden hem de aynı zamanda reçete karşılayan hekimlerin yazdığı reçete sayısı incelenmiş; konsültasyon süresi ilaç vermeyen doktorlarda ortalama 13 dakika iken ilaç verme yetkisi olan doktorlarda ortalama 8,65 dakika çıkmıştır. Özellikle Antibiyotik ilaçları içeren reçetelerde diğerlerine göre ciddi bir artış olduğu görülmektedir. İlaç vermeyen doktorlarda bu oran % 48, ilaç veren doktorlarda % 58’dir. Enjektör reçetelerinde ise ilaç vermeyen doktorlarda % 9,5 iken ilaç veren doktorlarda % 28,4’dür. Reçetelenen kalem sayısı ise ilaç vermeyen doktorlarda % 1,67 iken bu oran ilaç veren doktorlarda % 2,31’e çıkmaktadır. Bu rakamlar aslında ekonomik saiklerin insan sağlığını yakından ilgilendiren ilaç Bununla birlikte Akılcı İlaç Kullanımı yalnızca Türkiye’nin, gelişmekte olan ülkelerin yahut az gelişmiş ülkelerin problemi değildir. Örneğin İsviçre’de tedaviye uyumlu hastaların reçete maliyetleri, uyumsuz hastaların reçete maliyetlerine göre daha yüksektir. Tedaviye uyumlu hastalar ortalama 1195 Dolar yıllık reçete maliyetine sahipken uyumsuz olanlar yaklaşık 1123 Dolar reçete maliyetine sahiptir. Ancak tedaviye uyumlu hastaların toplam tedavi maliyetleri uyumsuz olanlara göre daha düşüktür. Bu veriler ışığında Akılcı İlaç Kullanımının ekonomik etkisinden bahsedilecekse tedavi harcamaları içerisinde ilaç harcamalarının yüzdesini azaltarak sağlıkta tasarruf yapmak şeklindeki ön kabulden uzaklaşmak gerekir. Bilimsel verileri göz önünde tutmadan, bireyi dışarıda bırakan tasarruf politikaları ile ilaç harcamaları aşağı çekilebilir, ancak bu şekilde uzun vadede tedavi masrafları artacaktır. 2 Toplumun Akılcı İlaç Kullanımına Bakışı, T.C Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü Yayınları, Ankara, 2011. Dosya ABD’de gerçekleştirilen Diyabetli Hastaların Tedavi Uyuncunun Ekonomik Sonuçları ile ilgili bir araştırmaya göre; 1990-2005 yılları arasını kapsayan literatür taraması neticesinde diyabet hastalarında % 36-87 arasında tedavi uyunçsuzluğu saptanmıştır. Söz konusu hastalarda tedaviye uyuncun yaratacağı toplam ekonomik etkiye bakıldığında bu hastalar için gerçekleştirilen sağlık harcamalarının % 8,6 ile 28,9 arasında, hastaneye yatışların % 4,1 ile 31 arasında azalacağı tespit edilmiştir. “Bazı Kronik Hastalıkların Ekonomik Sonuçları” açısından ABD örneğine bakıldığında ise şu sonuçlar ile karşılaşıl- maktadır: • Tüm reçetelerin % 12’si satın alınmamaktadır /2(0 5(4 4(0 % /2(0 3(/ 5(4 2(1 4(0 ))"##"#,##! % 3(/ $##-(0.//)1.0/!# ) 2(1 ))"##"#,##! $##-(0.//)1.0/!# ) • Tüm reçetelerin yarısı ilaç doğru zamanda ya da doğru şekilde alınmadığı için uygun etkiyi göstermemektedir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 • Tedaviye uyunçsuz hastalar hekime diğerlerine kıyasla 3 kez daha fazla gitmektedir. 22 • ABD’li tüketicilerin sadece % 8’i tedaviye uyunçsuz olduğunun bilincindedir. • Antihipertansif tedavisine uyumun artması yılda 89.000 prematüre ölümünü engelleyebilir. • Tedaviye uyum gösteren hastaların ilaç ve tedavi masrafları uyum göstermeyenlere göre % 50 daha azdır. • Diyabet ilaçları için harcanan her 1 Doların tedavi mali-" ++ )$ -++ *+4 $. %"%" ")$" '(+ )"+ %'% $"!,$ %'%%*% & '$" "$ *""* $+ $"9 yetlerinde 7 Dolarlık tasarruf sağladığı düşünülmektedir.")$ )"+ FAE3DC & $+ $"$ +-+ )"+ F C>3@B "+ ")$ * Özellikle akut bir hastalıkla karşılaşıldığında reçeteleme ( %$ " #$+ "-+-++*+ ")$ %#% #++$+" • Diyabet, hiperkolesterol ve hipertansiyon için hastaneye,"..-$."6 konusunda ciddi sıkıntılar )$+"6 yaşanmakta ve bu durum ciddi '-$&%%"%'$"' yatırılma oranları tedaviye uyumlu olanlarda daha dü- maliyetlere yol açmaktadır. şüktür. Diyabet, hipertansiyon ve hiperkolesterolde tedaviye uyum, tıbbi bakım masraflarını azaltıyor. Her üç hastalıkta da ilaç bedelleri artsa da toplam maliyet düşmektedir. Türkiye’de Durum… Türkiye’ye baktığımızda ise yine 2011 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Hekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı başlıklı çalışmada 3021 reçete incelenmiş; Tonsillofarenjit’in % 14,2 ile en çok tanı konulan hastalık olduğu saptanmıştır. Yine aynı araştırmada 10 farklı ilde Akut Sistit Teşhisi reçetelerine bakılmış; Sistit oranlarının % 2,8’den % 13,1’e kadar çıktığı görülmüştür.3 -&!.& .'!-, ')!+. #'*!.($ .-!' ..!-. +%!)+ #&)&!&'$ ,'!&' +-!)' &'!,' #&+!&($ " ()!'. )(!+* '.!&, #(-!'-$ " &,!.- &+!.+ )*!&+ #+&!%&$ " &+!-+ .!)% '+!'- #'.!&-$ " *'!.) *-!(+ )&!(% #)+!%'$ ' -+!-& -(!(* .-!+( #',%!(-$ +(!,' ,+!'* ()!), #'%(!)-$ " ''!-+ ('!&) ',!() #(.!,($ Birinci Basamak Hekimlerin Akut Tonsillofarenjit İçin Re bir .(" çeteleme Alışkanlıkları üzerine başka çalışmada; Akut " - )+-4 %$ # "$ ) $' $ ")$ *" '"-3 ) -"$" Tonsillofarenjit için antibiyotik reçeteleme ile coğrafi yerleHekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı bağlamında; tüm!" #' '$" & " (%'$ # "#+ *$ "#+ #$$#$ " + şim, ilaç şirketlerinin promosyon faaliyetleri ve hekimlerin+") # "$$-#$' $")$") kurumlarda reçetelere yazılan ilaçların terapötik uygunluğu"-%%%-$%"6%$ mezuniyet sonrası eğitimi arasında istatistiki'"%$+ olarak an"+'(++*+3%( ve maliyetleri birlikte değerlendirildiğinde Altın Standard’a-"$"#+('"$$$*#*+ )")&#($' $")$$$*$#!$-$"6 lamlı bir ilişki bulunmuştur. Akut Tonsillofarenjit teşhisinde uygun reçetelenen ilaçların % 39,76 ve Altın Standart Dışı ++ ) antibiyotik %++ )")&# " #$" &"* )ilaç #3 $&' %'% ) reçetelerinin daha çok kırsalda şirketlerinin ilaçların % 60,24 oranında reçete edildiği görülmüştür."$%#%"""#"6*++*+9+ !%%++)%+++-+)+-#+ daha sık ziyaret ettiği sağlık ocaklarında yazıldığı, uzman ,""FAE9%#$'+++#,'$3F@E3@9#+$"$$3F B olmayan hekimlerin bu tanı çerçevesinde daha fazla anti3 Hekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı, T.C Sağlık Bakanlığı Refik@@9#+'$"#$$"6 biyotik reçete ettiği tespit edilmiştir. Saydam Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü Yayınları, Ankara, 2011. B 6 + &63 : $ $ "#" & %" '## " %$ # !"'$# ""' Dosya Akılcı İlaç Kullanımı çerçevesinde hekimlerin hastalara verdiği ilaç bilgisi, tedaviye uyum için en kritik unsurlardan birisidir. Sağlık Bakanlığı’nın Toplumun Akılcı İlaç Kullanımına Bakışı çalışmasına göre hekimlerin ancak % 39’u hastaya ilacın adını söylemekte, % 29,2’si ilacın etkilerini anlatmakta, % 22’si ilacın yan etkilerinden bahsetmektedir.4 ''" 24,1 ' 11,0 ! 1.,4 %% 04 /4+/ %! //+2 !% /+0 4+3 neden kullanılmadığı hakkında bilgi almış, gerekirse hekime ilaçları değiştirtmiş ve hastaya nasıl kullanılacağını göstermişlerdir. Müdahaleden önce hastaların ortalama sağlık maliyeti 2190 Sterlin iken müdahale sonrasında 1883 Sterlin’e düşmüş, hasta başına 307 Sterlin tasarruf sağlanmıştır. Kişilerin tedaviye uyumu ortalama % 22, 15’ten % 23.15’e, uyumlu hasta oranı ise % 19’dan % 29’a çıkmıştır. Bu örnek veriyi; eczacıların izlem yapmak, danışmanlık sunmak ve geri bildirimde bulunmak suretiyle aslında sağlık maliyetlerinin azaltılmasına ne ölçüde katkıda bulunduğunun; söz konusu hizmetlerin sistemli bir biçimde gerçekleştirildiği takdirde eczacının çok daha ciddi bir rol oynayabileceğinin göstergesi olarak okumak gerekiyor. Hastaya ilaç bilgisi verme anlamında eczacılar cephe- Sonuç… • Bilimsel araştırmaların ortaya koyduğu gibi sağlıkta tasarruf adı altında ilaca erişimin engellenmesi tedavi maliyetlerini artırmaktadır. sine # bakıldığında durumun daha iyi olduğu görülmekte!#' " dir. ! / -,&.( " ' Türk Eczacıları Birliği tarafından yapılan Eczacılıkta !#', Talep-Hizmet Korelasyonu araştırmasına göre eczacıların % 85,9’u hastaya ilacın uygulama şekli hakkında bilgi vermektedir. Etkisi ve olası yan etkileri hakkında her iki eczacıdan birisinin hastaya bilgi verdiği görülmektedir. 5 !! ! • Akılcı ilaç kullanımı her şeyden önce bir sağlık ekibinin mevcudiyetini zorunlu kılmaktadır. Sağlık ekibinin yeterli sayıda olması, mesleki tatmin duyması, bilimsel bilgilerini sürekli tazelemesi, biribiriyle etkileşim ve ahenk içinde çalışması gerekir. .,)%. .+%/ -' *+$*+$( • Akılcı ilaç kullanımı toplum/halk eğitiminin ve sağlık okur-yazarlığının geliştirilmesini gerektirir. , • Tasarrufun en etkili, bilimsel ve vicdani yöntemi akılcı ilaç kullanımıdır. Aslında çok önemli bir ekolojik mesele olan ilaç atıkları akılcı olmayan ilaç kullanımının bir sonucudur, yoksa bu ilaçların “gereksiz” oldukları anlamına gelmemektedir. # &&+))* &)''( Eczacı açısından bakıldığında; Eczacıların sağlık ve ilaç danışmanlığı rolünün akılcı ilaç kullanımındaki etkisi bilimsel olarak kanıtlanmış bir husus Akılcı İlaç Kullanımına Eczacının Müdahale İmkânı… tur. Söz konusu etkinin danışmanlık ve izlem noktasında 1 & # % !% #%'- "% İngiltere’nin Norfolk bölgesinde İlaç Destek Servisi tarafınsistematik hale getirilmesi, eczacıların sağlık maliyetleri "! ! %! #% %', #% dan% yapılan bir %', çalışmada; evlerde hasta ziya%%$% eczacılar #% $'' ! % nin düşürülmesine verdiği katkının ekonomik değerleriyle %$%%&'.(&%$%!76<5 retleri yaparak kullanılmayan ilaçları taramış, bu ilaçların ( % 6;;8 1 ('(', '% 85: $%'%.birlikte ortaya konulması onun sağlık sistemi içerisindeki ' ! ! = 77, 691 = 78.691, ! % = 6<1 = 7<1 vazgeçilmez rolünün güçlenmesini sağlayacaktır. Bu doğ#%%'%. 4 H. Canlı vd., “The Antibiotic Prescribing Behaviourof Physicians For Acute Tonsillopharyngitis in Primary Care.” Ethiop Med J. 2006 April 44(2): rultuda sistemli hasta takibi, kronik hastalıkların taki & !- "%% " !, %'% 139-143. ! % $% ! "%% &#( % $- &" bi ve evde bakım sağlık maliyetleri bağlamında eczacının 5 Eczacılıkta Korelasyonu, Türk Eczacıları " Talep-Hizmet # #'$ "%%Birliği # Yayınları, Ankara, 2001 konumunu merkeze yerleştirecek başlıklardır. !!$&!. • • '%% ! !$ $% % % ' !%%. , !& %% # %%%. % # TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 ,,$%%$%%%#%%%&%+/-.. 23 Atölye Çalışması Ecz. Büşra ÖZTÜRK - Ecehan BALTA Eczacı İşgücü Planlaması TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Atölye Çalışması Yapıldı 24 Bu atölye çalışması, Birliğimiz tarafından yürütülen “Eczacı İnsan Gücü Planlama 2023 Projesi” kapsamında Eczacı Odalarının temsilcileri ile 11 Aralık 2012 günü Ankara’da eczacıların var olan çalışma alanları, pasif eczacıların durumları, potansiyel ve tahmini arzı belirlemek üzere yapıldı. 24 Eczacı Odası’ndan 25 eczacımızın katıldığı atölye çalışmasının moderatörlüğünü Genel Sekreterimiz Uzm. Ecz. Harun Kızılay yaptı. Atölye çalışması, 2023 yılında eczacı insan gücü arzını ve talebini tespit etmek, gerekirse eczacılara yeni çalışma alanları açmak üzere dönüşümler yaratmak ve bu dönüşümleri bugünden öngörmek için bir ilk adım niteliğindeydi. Sağlık İnsan Gücü Planlaması Nedir? Sağlık İnsan Gücü Planlaması, önceden belirlenmiş sağlık hedefleri ve en nihayetinde sağlık durumuna ilişkin amaçları gerçekleştirmek için ihtiyaç duyulan kişi sayısına, bilgi çeşidine, sahip olunması gereken becerilere ve yaklaşımlara ilişkin öngörü geliştirme sürecidir. Sağlık İnsan Gücü Planlamasının Aşamaları: • Aktif arz; halihazırda sağlık sektöründe ekonomik olarak aktif olan sağlık çalışanlarından oluşur. • Pasif arz; şu anda sağlık sektöründe aktif olmayan kalifiye çalışan sayısı demektir. • Potansiyel arz; pasif arz durumunda bulunan ve sağlık alanında yeniden istihdam edilebilecek personel oranını ifade eder. • Söz konusu çalışanlara ne tür meslek içi sürekli eğitim imkanları sunulmalıdır? • Tahmini arz; gelecek yıllarda olası aktif sağlık çalışanı arzına ilişkin bir tahmini ifade eder. Neden İnsan Gücü Planlamasına İhtiyaç Duyuyoruz? İnsan Gücü Planlamasında Kendimize Sorulacak Sorular • Nerede çalışmaktadır? • Çalışmıyorsa neden çalışmamaktadır? • Nerelerde çalışabilir? • Buralarda çalışmak için gereken beceriler nelerdir? • Bu çalışanları desteklemek için ne tür örgütsel yapılar olmalıdır? • 6308 Sayılı Yasa’ya bağlı Yönetmelik, • Yeni eczacılık fakültelerinin açılması, • Sağlık Bakanlığı Sağlık İnsan Gücü Daire Başkanlığı’nın yapmakta olduğu çalışma. Atölye çalışmasında ilk aşama; var olan alanların tanımlanması idi. Bu aşamada, en efektif biçimde herkesin görüşünü belirtmesini sağlayacak yöntemler kullanılarak, bugün eczacıların çalıştığı alanlar ve bunların gerektirdiği nitelikler katılımcılar tarafından saptandı. Atölye Çalışması İkinci aşamada pasif eczacılar; bir başka deyişle halihazırda eczacı unvanına sahip olan ancak eczacı olarak çalışmayan kişilerin başka hangi meslekleri yapmakta olduğu belirlendi. Bu aşamada, mermer üretimi yapanlardan, çiftçilik, sanatçılık, anaokulu işletmeciliği, basketbol koçluğu, teknoloji yazarlığı, elektrikçilik, mankenlik, muhasebecilik gibi çok çeşitli alanlarda meslektaşlarımızın çalışmakta olduğunu tespit etmiş olduk. Çalışmamızın dördüncü aşaması; eczacılar için şimdi olmayan ancak gelecekte olabilecek istihdam alanlarının saptanması idi. Bu noktada, katılımcılardan eczacının olabileceği her yeri düşünmelerini istedik. Sonuçta ortaya çıkan tablonun beklentimizin çok ötesinde olduğunu da not etmemiz gerekir. Bu noktada olası arz açısından çıkan tablodan bazı örnekler vermek gerekirse; Hasta Bakım Eczacılığı, KOBİ Uzmanlığı, TÜİK’te Araştırmacılık, TSE, TBMM, Emniyet Müdürlüğü, Telekomünikasyon İletişim Daire Başkanlığı, RTÜK gibi kurumlarda Uzmanlık, Geriyatri, Pediyatri, Psikiyatri, Nanoteknoloji, Farmakoantropoloji, Farmakogenetik gibi yeni uzmanlaşma alanlarında Eczacılık, Tıbbi Ürün Yetiştiriciliği, Profesyonel Danışmanlık ve Farmakope Analistliği gibi alanlar saptadık. Daha sonra, bu alanlarda çalışmak için gerekli olan nitelikleri yine grup çalışmaları ile saptayarak, gelecekte eczacının profilinin nasıl olması gerektiği hakkında fikir sahibi olduk. Çalışmanın bir sonraki aşamasında, eczacılara bu profili kazandırmak ve bu istihdam alanlarını açabilmek için nelerin yapılması gerektiği konusuna yoğunlaştık. Bu bölüm, aynı zamanda Türk Eczacıları Birliği için önümüzdeki dönemi içeren bir “iş listesi” görevi de gördü. Buna göre; alanda yapılması gereken değişiklikleri şöyle saptadık: çalıştırılması zorunluluğu getirilmesi, • Sağlık Bakanlığı Mevzuatı değiştirilerek ASM, TSM, AÇSAP gibi yerlerde eczacı istihdamı zorunluluğu getirilmesi, • Kamu Hastane Birlikleri Yönetmeliği’nde değişikliğe giderek psikiyatri kliniği bulunan hastanelerde branş eczacısı çalıştırma zorunluluğu getirilmesi, • Kamu Hastane Birlikleri yönetmeliğinde değişikliğe giderek Pediyatri Kliniği bulunan hastanelerde branş eczacısı çalıştırma zorunluluğu getirilmesi, Değiştirilmesi Gereken Yönetmelik ve Genelgeler: • Sivil Savunma Mevzuatı içinde ilaç sevkiyat, depolama ve dağıtımında kullanılmak üzere Sivil Savunma Kurumları içinde eczacı istihdamı zorunluluğu getirilmesi, • Emniyet Genel Müdürlüğü Yönetmeliği değiştirilerek Narkotik Şube Müdürlüğü’nde eczacı çalıştırılması zorunluluğu getirilmesi, • Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Doping Merkezleri’nde eczane açılması ve eczacı çalıştırılması için yönetmelik değişikliği yapılması, • Milli Eğitim Bakanlığı Mevzuatı değiştirilerek Sağlık Bilgisi öğretmenlerinde aranan şartlardan biri olarak eczacı olmak koşulunun getirilmesi, • Geleneksel Bitkisel Droglar Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak drog analiz ve üretimini yapan tesislerde eczacı bulundurulması zorunluluğu getirilmesi, • İlaç ve Kozmetik Üretim Mevzuatı değiştirilerek Gıda Destekleri, İlaç, Kozmetik ve Ar-ge alanlarında üretim kapasitesine bağlı olarak eczacı • Gıda Yönetmeliği içinde ek eczacı istihdamı yaratmak için çalışma yapılması, TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Atölye çalışmasının üçüncü aşamasında katılımcılarımıza; “Pasif eczacılardan hangi grupların, bir eczane sınırlaması ya da istihdam açılması olduğu takdirde eczacılık sektörüne geri dönebileceğini düşünüyorsunuz? Neden?” diye sorduk. “Kendi işini kurmuş olanlar işlerin kötü gittiği dönemde açılan istihdam alanlarına geçiş yapabilirler, diploması olup eczanesi olmayan büyük grup hocalar, sanayi eczacıları, kamu eczacıları serbest eczane açmayı düşünebilir, çocuğu eczacılık fakültesinde okuyanlar da dönmek isteyebilir ya da yer tutma ve devirden hava parası alma umudu olan eczacılar dönebilir” şeklinde tespitler yaptık. 25 Atölye Çalışması • Medikal malzeme, gıda, kozmetik gibi ürünlerde kalite belgesi verilen tüm alanlarda mevzuatların incelenerek eczacı çalıştırılmasının sağlanması, • Evde Bakım Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak her evde bakım birimine ya da hasta popülasyonuna göre eczacı çalıştırılmasını sağlamak, • Tedavi Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişikliğe giderek hastanelerde klinik eczacı çalıştırılmasını sağlamak, TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 • RTÜK Mevzuatı değiştirilerek eczacı istihdamının sağlanması, 26 • Özel Sigorta Şirketleri Yönetmeliği değiştirilerek reçete kontrolünde eczacı çalıştırılması zorunluluğu getirilmesi, • İlgili mevzuat değiştirilerek Tarım İl Müdürlükleri’nde eczacı kadrosunun açılmasının sağlanması. Yapılması Gereken Diğer Faaliyetler: • Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nezdinde gıda takviyeleri, veteriner ve zirai ilaçların denetiminde eczacı görevlendirilmesi için çalışma yapılması, • YÖK ile görüşmeler yaparak; Yeni Çıkartılması Gereken Yönetmelik ve Genelgeler: • Eczacılar ile kamu kurum ve kuruluşları arasında doğan anlaşmazlıkları çözmek üzere bilirkişi uygulamasını içeren yeni bir yönetmelik çıkartılması, • İlaç İmha Yönetmeliği’nde İlaç Toplama ve İmha Merkezleri’nde eczacı çalıştırma zorunluluğu getirilmesi. Planlanması Gereken Eğitimler: · İlaç Hukuku Uzmanı yetiştirmek üzere Anayasa, İdare Hukuku, Türk Ceza Hukuku konularında üç aylık eğitimler planlamak, • Kalite Standardı eğitimleri vermek, • İlaç Hukuku alanı kurulmasını, buralara eczacıların da alınmasını sağlamak, • TÜBİTAK ve Tıp Fakülteleri araştırma laboratuarlarında kadro açılmasını sağlamak, • BÜMKO Genel Müdürlüğü’nde eczacı kadrosu açılması için çalışma yapılması, • Emniyet Müdürlüğü nezdinde çalışma yaparak polis kriminal laboratuarları için kadro cetveline eczacı eklenmesini sağlamak, • KOSGEB Başkanlığı ile görüşmeler yaparak Büyükşehirlerden başlayarak eczacı KOBİ uzmanı alınması için çalışmalar yapmak, • Psikiyatri Eczacılığı eğitimi planlamak, • TBMM Başkanlığı ile görüşmeler yaparak Plan Bütçe Komisyonu’nda uzman eczacı çalıştırılmasını sağlamak, • Olağanüstü Durumlarda Eczacılık Hizmetleri eğitimi planlamak. • Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde 50 yatağa bir eczacı uygulamasının • Geriyatri Eczacılığı eğitimi planlamak, başlatılması için görüşmeler yapmak, • TÜİK ile görüşmeler yaparak İlaç İstatistikleri alanında çalışacak eczacı kadrosu açılmasını sağlamak, • Müzeler Müdürlüğü nezdinde girişimde bulunarak farmakoantropoliji alanında uzman eczacı çalıştırılmasını sağlamak, • Diyanet İşleri Başkanlığı ile görüşme yaparak hac ve umre ziyaretlerinde eczacı bulundurulmasını sağlamak. İzleyeceğimiz Yöntem: Eczacı İnsan Gücü Planlaması 2023 projemiz çerçevesinde bundan sonraki dönemde planladığımız basamaklar ise şöyle: • Baz çalışması, • Atölye Çalışması (Diğer bileşenler ile), • Atölye Verilerinin Değerlendirilmesi, • Sağlık Bakanlığı ile ortak çalışma. Bizler, bu atölyenin ve bundan sonra yapılacak atölyelerin gelecek eczacı vizyonumuzu büyük ölçüde geliştirecek, yararlı ve önemli faaliyetler olduğunu düşünüyoruz. Bundan sonraki atölyeleri planlamak için iyi bir neden. Bir Gazetecinin Gözünden ESRA ÖZ / Gazeteci TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Sağlıklı Haber 27 Sağlık haberciliğine yıllar önce başladığım ilk günlerde, bir yol bir kural aradım. Her işin bir yolu yordamı vardır. Alanında uzman isimlerin hazırladığı rehber niteliği taşıyan yazıları oluyor. İşte o yazılar, mesleğe yeni başlayanlar için can kurtaran niteliği taşıyor. “Nasıl başlamalı”, ”Neler yapmalı”, “Kimlerle görüşmeli”, “Gazetecilik için nasıl haber çalışmalı?” ve “Sağlık haberciliğinde neler yapılmalı?” Her haber türünün farklı yaklaşımları, farklı kuralları var. İşte yıllar önce mesleğe ilk başladığım günlerde, sudan çıkmış balık misali, işe neresinden başlamalıyım diye düşündüm. Sağlık alanında basılı bir kaynak bulamadım. Daha önce yazılmış haberleri detaylı olarak inceledim çünkü; sağlık pro- fesyonellerinin katkılarıyla da olsa, sağlık alanında haber yapmak daha bir hassasiyet gerektiriyor. İnsanların dikkatini çekmesi için bilinmeyen, yeni ve farklı konular bulmak ve bunların da bilimsel bir dayanağının olması gerekiyor. “Nasıl haber çalışmalıyım”, “Nelere dikkat etmeliyim” Sağlık profesyonellerinin ilgisini çekip, “Provakatif olmadan neler yapabilirim” diye araştırdım, sordum ve deneme yanılma yöntemiyle, yeni çalışmalar başlatmaya çalıştım. İşte bu süreçte alanında uzman olup güvenilir, etik ve tamamen bilimsel verilere dayanarak bilgi veren isimleri seçmeyi tercih ettim. Camianın içine girdikçe de, haber tarzım daha da belirginleşti. İmzanızı taşıyan haberler yayınlandığında geri bildirimler olumlu olduğu gibi olumsuz da olabiliyor. Hatta bazen “Nasıl bu konuyu işlemezsiniz” diye sert tepkiler de alabiliyorsunuz. Haberler beğenildiğinde ise kutlamalar geliyor, hele bir de haberi ilk yapan siz olursanız, işte o zaman haberin tadından yenmiyor. Haber Yaparken Kaynak Belirtmek Haber yaparken okuyucuya doğru bilgiyi aktarabilmek çok önemli. Bu nedenle de sağlık gibi önemli, bir o kadar hassas bir konuda haber yaparken dikkat edilmesi gereken birçok nokta var. Bunlardan en önemlisi şüphesiz, Bir Gazetecinin Gözünden haberin kaynağının güvenilir olduğundan emin olmak ya da haberin içeriğinde mutlaka kaynaktan bahsetmek. Yaptığım haberlerde dikkat ettiğim en önemli şey; alanında başarılı bilimsel çalışmaları olan, sağlık çalışanlarının sorunlarını doğru aktaran, çalışmalarıyla örnek olan, kitaplarıyla bilgisini paylaşan, düzenlediği toplantılarla bilimsel çalışmaları destekleyen ve halk sağlığını ön planda tutan kişilere yer vermek. Çünkü; insanları doğru, etik ve kaliteli bilgiden mahrum edemem. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 “Yaptığın Her Haberin Sorumluluğunu Taşıyabilmek” 28 Haber yapmak bizim işimiz ama bazen, bazı hassasiyetler haberin de önüne geçebiliyor. Sağlık söz konusu olduğunda akan sular duruyor. Doğru ve gerçek bilgiyi halka aktarmak için, son derece titiz davranmamız gerekiyor. Günü kurtarmak için, milyonlarca kişinin canına mal olabilecek bir hatayı kimse yapmak istemez. İşte bu nedenle sağlık haberciliği çok daha fazla önem taşıyor. Kimi zaman tek başına bir kaynak yeterli olmuyor, birkaç kişiye daha sormak gerekebiliyor ya da “Herkes kendi söylediğinden mesuldur” deyip verilen demeci tırnak içinde yazıp kurtulamıyorsunuz da! İşin bir de vicdani boyutu var. Çünkü insan sağlığı her şeyden önemlidir! Tıpkı eczacıların yıllardır söyleye geldiği gibi… Sizlerin de bildiğiniz üzere; bitkisel ürünlerle tedavi konusu, sağlık haberciliğinde en çok istismar edilen konular arasında yer alıyor. İnsanlar işin uzmanı olsun ya da olmasın, rahatça sağlık beyanında bulunabiliyorlar. Bu kişinin işin uzmanı olup olmadığı sorgulanmadan, bilimsel çalışmanın kaynağı araştırılmadan, bu umut tacirlerine söz hakkı veriliyor. Halk, gazetelerde yazılanlara inanıyor, televizyonda konuşan “uzman” titrine güveniyor. O kişilerin beyanlarına göre belki de hayatlarını tehlikeye atıyor. Geçtiğimiz günlerde bir hocam, “Yaptığın her haberin sorumluluğunu taşıyabilmek çok önemlidir” dedi. Çok doğru! Özellikle de sağlık, şakaya gelmez! “Bitkidir Bir Şey Olmaz” Diyenlere Bir Olgu Sunumu Halk sağlığını önceleyen eczacıların, bitkisel ürünlerin hiçbir zararı yokmuş ve her bünye için aynı olumlu etkiyi yaratıyormuş gibi gösterilen reklamlara ve haberlere karşı haklı tepkiler verdiklerine çok şahit oldum. “Bitkidir bir şey olmaz” diyenlere bir olgu sunumundan örnek vereceğim: “Deli Bal Zehirlenmesi” ile ilgili olguda, kısaca şu bilgiler yer alıyor: “Deli bal zehirlenmesi, çiçek ve yapraklarında bulunan rhododendron polen ve nektarlarından üretilen balın tüketilmesi sonucu görülen bir zehirlenme türüdür. Non-spesifik semptomlar oluşturabileceği gibi hayatı tehdit edebilen hemodinamik instabiliteye yol açabilir ve bir çok hastalıkla karışabilir. Bu ça- lışmada, deli bal yenmesi sonrası acil servise baş dönmesi, göz kararması ve ellerde uyuşma ile başvuran ve muayenesinde hipotansiyon ve bradikardisi tespit edilen bir olgu sunuldu.” Sonuç olarak her ne kadar bitki de olsa, doğal olduğu için zararı yokmuş gibi gözükse de her bünyede aynı etkiyi yaratmayacağı gibi, yanlış kullanıldığında insan hayatını tehlikeye de sokabilir. Bu anlamda sağlık haberciliği yapan gazetecilere, haber yapacağı kişileri araştırırken daha dikkatli olmak düşerken, uzmanlara da bilmedikleri konu hakkında konuşmamaları ve işin uzmanı olmayanlar hakkında “bilimsel temellere dayanarak” medyayı uyarmaları gerekiyor. Herkes işine duyduğu saygı kadar karşısındakine de duyarsa, eminim her şey daha güzel olacak. Böylece daha sağlıklı sağlık haberleri ortaya çıkacak. Kaynak http://causapedia.com/manuscript/233/makale/anesteziyoloji-vereanimasyon/olgu-sunumu-deli-balzehirlenmesi.htm Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) kuruluşunun 100. yıl dönümü, Amsterdam’da gerçekleşen FIP Kongresi’nde kutlanmış ve Kongre’ye dünya genelinden 5600 kişi katılım sağlamıştır. Daha sonrasında, Uluslararası Eczacılık Federasyonu tarafından yayımlanan “Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak Küresel Sağlığı İleriye Taşımak” başlıklı FIP 100. Yıl Deklarasyonu, akılcı ilaç kullanımına vurgu yapmıştır. Deklarasyon metni şöyledir; Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak Küresel Sağlığı İleriye Taşımak Eczacılar ve Farmasötik Bilimciler* ilaçların geliştirilmesi, dağıtımı ve akılcı kullanımında eksikleri gidererek küresel sağlığın iyileştirilmesinde sorumluluğu ve hesap verebilir olmayı kabul ediyor. Toplum, eczacılık uygulamalarının ve eczacılık bilimlerinin geliştirilmesini destekleyerek bu amaçlara katkıda bulunabilir. Değişime Öncülük Etmek Değişimin Zorunlu Olduğu Alanlar Eczacılar ve farmasötik bilimciler ola- İlaca Erişim rak bizler ilaçların geliştirilmesi, dağı- Dünya nüfusunun en az üçte biri ilaç- tımı ve akılcı kullanımında uzman kişileriz. Hasta merkezli bakım anlayışıyla ilaç tedavisinden optimum sonuçların elde edilmesini sağlamak için çalışıyoruz. Hastaların ve toplumun sağlığının birbirini tamamlar nitelikte olduğunu ve ilaçlar erişilebilir olmadıklarında, düşük kaliteli olduklarında ve doğru biçimde kullanılmadıklarında ilaçların değerinin düştüğünü biliyoruz. Bu karmaşık sorunlar tek bir bilimsel alanın * Dünya çapında 3.000.000 eczacıyı ve farmasötik bilimciyi temsil eden Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nu (International Pharmaceutical Federation-FIP) oluşturan 127 üye birlik, güvenli ve etkili ilaca erişimi temel bir insan hakkı olarak kabul etmektedir. ya da mesleğin çözebileceği sorunlar değildir ancak; topluma duyduğumuz sorumluluk bu sorunlara çözüm getirmeye çalışmada öncü bir güç olma yönünde bizi motive etmektedir. lara düzenli olarak erişememektedir. Dünya Sağlık Örgütü, temel ilaçlara erişilmesi durumunda kolaylıkla tedavi edilebilecek hastalıklar nedeniyle her gün yaklaşık 30.000 çocuğun öldüğünü belirtmiştir.1 Tüberkülozla ilişkili hastalık ve ölüm oranlarının ilaçlara erişim ve ilaçların kullanılmasıyla yarı yarıya azaltılabileceği tahmin edilmektedir. Küçük bir grup 1 World Health Organisation. Continuity and change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. http://apps.who.int/medicinedocs/ pdf/s16821e/s16821e_lo.pdf bağlantısından ulaşılabilir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 FIP 100. Yıl Deklarasyonu 29 FIP insanı ya da düşük gelirli ülkelerdeki na ilişkin tarafsız bilgilere her zaman larının iyileştirilmesi amacıyla ortaya insanları etkileyen hastalıkların teda- erişememektedir. Eczacıların hastala- konan daha kapsamlı ve daha etkili visi için ihtiyaç duyulan ilaçlar kimi rın ilaçları bilinçli kullanmalarına yar- işbirliğine dayalı çalışmalara öncülük zaman geliştirilmemektedir. dımcı olabildiklerini gösteren oldukça etmek ya da bu çalışmalara katkıda geniş bir veri bütünü mevcuttur. Örne- bulunmak. İlaçların Kalitesi Muteber tedarikçilerden alınan ilaçların kalitesi güvenilir olmasına karşın ne yazık ki düşük kaliteli ya da sahte ilaçlar da piyasaya girebilmektedir. Örneğin, Birleşmiş Milletler uluslararası kullanımı olan oral kontrasep- ğin, 298 araştırma raporunun 2010 yılında yapılan bir analizi eczacıların doğrudan hasta bakımına katılımının İlaçlara Erişim tedavi sonuçlarını, güvenliği, hasta- Gelişmeyi teşvik etmek ve dünya ça- nın tedaviye uyumunu, hastaya ilişkin pında ilaca erişimi arttırmak için tüm bilginin kapsamını ve yaşam kalitesini toplum sektörleriyle birlikte çalışmak. iyileştirdiğini göstermiştir. 5 dağıtımını sağlamak için denetleyici tiflerin sadece üçte birinden azının sanayileşmiş ülkelerdeki kalite stan- TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 dartlarına uyduğunu bildirirken2 DSÖ 30 Eczacı Kapasitesi ve İşbirliği de, altı Afrika ülkesinde teste tabi Farmasötik bilimcilerin, eczacıların tutulan antimalaryal ilaçların ulusla- ve yardımcı personelin gördüğü eği- rarası standartları karşılamadığını or- tim ve aldıkları eğitimlerin dünya ça- taya koymuştur3. pında farklılık arz etmesi eczacılığın İlaçların Akılcı Kullanımı Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ilaçlara erişim ve ilaçların kalitesi garanti edilse bile ilaçlar doğru biçimde kullanılmamaktadır. Birçok ülkede reçetelerin yarısına kadarı ya gereksizdir ya da yanlıştır ve vakaların yaklaşık yarısında da hastalar ilaçlarını reçete hizmeti sunanlar bilinçli ilaç kullanımı2 World Health Organization. Continuity and change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. http://apps.who.int/medicinedocs/ pdf/s16821e/s16821e_lo.pdf bağlantısından ulaşılabilir. 3 World Health Organization. Survey of the quality of selected antimalarial medicines circulating in six countires of sub-Saharan Africa, Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü, 2011 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. http://www.who.int/ medicines/publications/WHO_QAMSA_report. pdf bağlantısından ulaşılabilir. 4 World Health Organization. Continuity and change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. kurumlarla birlikte çalışmak. İlaçların Kalitesi İlaçların geliştirilmesi, üretimi ve dağıtımı için standartları iyileştirmek ve toplumun ve hastaların ihtiyaçlarını bu standartlara uyumu teşvik etmek. karşılama kapasitesini düşürmektedir. Standartların altında olan ve sahte Bazı ülkelerde eczacı, eczacılık eğitmeni ve farmasötik bilimci kıtlığı söz konusudur. Gelişim, dağıtım ve bilinç- ilaçların ortadan kaldırılması için mücadele etmek. li ilaç kullanımına ilişkin birçok sorun İlaçların Akılcı Kullanımı yalnızca çok disiplinli işbirliği ve daha İyi eczacılık uygulamaları standart- fazlasına gereksinim duyulan pay sa- larını geliştirmek ve bu standartlara hiplerinin oluşturduğu ortaklıklar ile uyumu teşvik etmek. giderilebilir. edildiği biçimde almamaktadır.4 Sağlık profesyonelleri, hastalar ve bakım İlaçların güvenli ve etkili bir şekilde Eczacıları hasta bakımına aktif katılımla ve hastaları, bakım hizmeti Dünya Eczacılarının ve Farmasötik Bilimcilerinin Sorumlulukları Yukarıda belirtilen değişim için gerekli sunanları ve sağlık profesyonellerini ilaçların bilinçli kullanımı ve medikal malzemeler konusunda eğiterek tedavi sonuçlarını iyileştirme yönünde teşvik etmek. olan adımları dikkate alarak aşağıdaki taahhütlerde bulunuyoruz: Hastaları, bakım hizmeti sunanları ve sağlık profesyonellerini ilaç kullanı- Ortaklıklar mıyla ilişkili faydalar ve riskler konu- Gelişim, dağıtım ve bilinçli ilaç kullanı- sunda bilgilendirmeleri için eczacıları mı alanında açıkları kapatarak küresel teşvik etmek. sağlığın ve hastaların sağlık sonuç5 Chisholm-Burns MA, Lee J, Spivey CA vd., US pharmacists’ effect as team members on patient care: systematic review and metaanalyses, Med Care, 2010, 48:923-33 Eczacıları, hastaların ilaç tedavisi rejimlerine uymaları konusunda onlara yardım etmedeki rollerini genişletmeye teşvik etmek. FIP İlaçların daha güvenli kullanımı için Etik advers etki ve ilaç hataları raporlama Eczacıları ve farmasötik bilimcileri, hastanın ve toplumun yararına en iyi şekilde hizmet etmeye öncelik veren en yüksek standartlardaki mesleki etik kurallara uymaya teşvik etmek. programlarını desteklemek. Hastalar, doktorlar ve eczacılar ilaç tedavisini seçme, izleme ve uygulamada işbirliği yaptıklarında daha olumlu sağlık sonuçları elde edildiği ve önemli ölçüde tasarruf sağlandığı Gizlilik standartlarının titizlikle uygulayarak hasta bilgilerinin güvenliğinin sağlanmasını desteklemek. 1- Farmasötik bilimlerin ve eczacılık uygulamalarının ilerlemesi, 2- Sağlık bilimleri, farmasötik bilimler ve eczacılık uygulamaları için eğitim sistemleri, 3- Yenilikçi ilaçların keşfi, geliştirilmesi ve erişilebilirliğini destekleyen kamu politikaları konusunda toplumun farkındalığını 4- İlaçların dağıtımı, kontrolü ve biYenilikçilik Bilgi Eczacıların ve farmasötik bilimcilerin güncel bilgi, beceri, yaklaşım ve değerleri kariyerleri süresince geliştirmelerine ve bu gelişimi sürdürmelerine Eczacıların ve farmasötik bilimcilerin eğitimi, yeni ilaçların keşfi ve geliştirilmesi ve bilinçli ilaç kullanımını destekleyen eczacılık hizmetlerinin sunulması konularında yenilikçiliği teşvik etmek. Daha fazla sayıda ihtiyaç duyulan ila- Toplumsal Destek cın geliştirilmesine ve sunulan eczacılık Politikalar ve hükümetlerin, kamu sağlığı kurumlarının, akademik kuruluşların, hayır kurumlarının ve diğer yapıların programları aracılığıyla toplumun, yükümlülüklerimiz konusunda bizi desteklemesini sağlamaya çalışmak. imkân vermek adına farmasötik bilimlerinde ve eczacılık uygulamalarında yapılan araştırmaları desteklemek. Bilinçli ilaç kullanımına ilişkin tarafsız, sürdürülebilir sistemlerin sağlanması için kamu politikaları. İmzaladığımız bu Deklarasyonla yukarıda ifade edilen yeni ilaçlar geliştirerek ve ilaçların dağıtımı ve bilinçli yardımcı olmak. hizmetlerinin daha da iyileştirilmesine linçli ilaç kullanımında güvenli ve ilaç kullanımını destekleyen hizmetler sunarak küresel sağlığın iyileştirilmesine katkı sağlayacak mesleki sorumlulukların yerine getirilmesinde birliklerimizin destek sunacağını ilan ediyoruz. bulguya dayalı bilginin yaygınlaştırıl- Toplumsal desteğin hayati önemde olduğu şu alanlarda toplumun farkın- 4 Ekim 2012’de imzalanmıştır. masını desteklemek. dalığını arttırmak: Uluslararası Eczacılık Federasyonu TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 arttırmak. 31 Araştırma Gezisi Ecehan BALTA Avrupa Eczacılık Sistemleri ve Sorunlar: TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Fransa, İtalya ve İsviçre Örnekleri 32 38. Olağan Büyük Kongre’de alınan “Eczacılık mesleğinin gelişmelerini gözlemlemek için gelişmiş ülkelerdeki eczanelerin incelenmesi, yurt dışındaki meslektaşlarımızla fikir alışverişinde bulunmak için TEB’in organizasyonu doğrultusunda mesleki gezilerin düzenlenmesi ile ilgili çalışmalar yapılması” kararına istinaden, Avrupa ülkelerindeki eczacılık uygulamaları hakkında bilgi edinmek, Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinin, eczacılık mesleğinin gelişimi üzerindeki etkilerini, bu süreci yaşamış olan ülkelerde incelemek, Avrupa ülkelerinde eczacılık uygulamaları hakkında gözlemlerde bulunmak amaçları ile 6-11 Eylül 2012 tarihleri arasında TEB Merkez Heyeti, Denetleme Kurulu ve Yüksek Haysiyet Divanı üyelerinin yanı sıra 42 eczacı odası başkanının da katıldığı bir araştırma inceleme gezisi düzenlendi. Gezi kapsamında; Fransa’da 6 Eylül tarihinde Güney Fransa Eczacılar Konseyi Başkanı Ecz. Stephane Pichon İtalya’da 7 Eylül tarihinde Federfarma Milano temsilcisi Dr. Paolo Vintani İsviçre’de 11 Eylül tarihinde PharmaSuisse Başkanı Ecz. Dominique JORDAN tarafından katılımcılara sunumlar yapılarak, Birliğimiz tarafından öncesinde Türkiye hakkında gönderilen bilgi notuna paralel bir biçimde ülkede eczacılığın mevcut durumu, eczacılık mesleğinin karşısındaki sorunlar, ödeme sistemleri, mesleği ilerletmek için yürütülmekte olan ça- lışmalar hakkında aktarımlarda bulunuldu. Her üç toplantı da soru-cevap bölümleri ile son buldu. Toplantılarda gerçekleştirilen sunumlar Türkçeye çevrilerek, katılımcılar ile paylaşıldı. Bu yazımızda, okuyucuların da bu ülkelerdeki eczacılık sistemi ile ilgili bilgi sahibi olması için, ülke raporlarından kısa birer özet bulacaksınız. Fransa’da Eczacılık Güney Fransa Eczacılar Konseyi Başkanı Ecz. Stephane Pichon Eczane Sınırlaması Fransa’da nüfus ve mesafeye göre eczane sınırlaması söz konusudur. Araştırma Gezisi Büyükşehirlerde yeni eczane açabilmek için korunması gereken mesafe 300-400 metre iken, küçük şehirlerde birkaç kilometreye kadar çıkmaktadır. Ancak artan rekabet ve klientalist (kayırmacı) ilişkiler, bu sınırlamanın pratikte gevşetilerek uygulanmasına neden olmaktadır. Örneğin Marsilya’da 1.000.000 ikamet sahibi nüfusa karşılık 270 eczane olması gerekirken, 372 eczane bulunmaktadır. İlaç fiyatlandırmasında jenerik ilaçların artması ve orijinal ilaçların patent sürelerinin dolması ile birlikte gelişen ilaç fiyat düşüşlerine bir de sağlık otoritesinin fiyat düşürüşleri ve eczaneler üzerindeki baskı eşlik etmektedir. Fransa’da da ilaç, rafta iken fiyat kaybedebilmektedir. İlaçlar yüzde 85 oranında geri ödeme kapsamına dahildir. Piyasanın geri kalan yüzde 15’ini ise parafarmasötikler ve OTC’ler oluşturmaktadır. Sosyal Güvenlik Sistemi’ne bağlı hastalar ilaçlarını Vitale Kart ile alabilmektedir. Hekim ve eczacı Vitale Kart üzerinden her türlü işlemi yapmaktadır. Hastalar katılım payı da dahil olmak üzere eczanede herhangi bir ücret ödememektedir. Eczacı ilaç dağıtım kanallarına büyüklüğüne göre peşin ya da 4 ila 30 gün arasında ödeme yapmaktadır. Şu anda Fransa’da pek çok eczane ilaç dağıtım kanallarına peşin ödeme yapmakta, sadece en güvenilir olanlar 30 günlük süreyi kullanmaktadır. Diğer yandan, vergiler, sigorta gibi masraf kalemlerinin yükselmesi nedeniyle küçük ve orta ölçekli eczaneler zor durumda kalmaktadır. Eczacı Karlılığı Bütün eczaneler tüm zorunlu ve gönüllü hizmet ile masrafları ilaçların toptan satış fiyatlarına göre finanse eder. Kâr, regresif sistem aracılığıyla hesaplanır ve fiyat arttıkça kâr düşer. Ek olarak, satılan her paket için sabit bir ücret vardır. 20 yıl önce sistemde tüm karlar yüzde 27-30 arasında iken bugün Fransa’da kademeli kar marjı uygulanmakta olup, eczacının bir ilaç kutusu başına karlılığı yüzde 28, ortalama yıllık cirosu 1.500.000 €’dur. Kademeli kar marjı şöyledir: 0-5 € % 40 1-15 % 25 150-400 € %3 >400 € % 0,3 (bu grupta daha çok eritropoetin, kanser ilaçları gibi ilaçlar bulunmaktadır.) Ek olarak, satılan her paket için 0.053 Euro sabit ücret uygulanmaktadır. Mesleki Yükümlülükler Fransa’da eczacıların eşdeğer ilaç verme sorumluluğu söz konusudur. Ancak dünya ortalaması yüzde 80 civarındayken, Fransa’da bu oran yüzde 40’ı geçememiştir. Eşdeğer ilacı kabul etmeyen hasta, reçetede yazan ilaç bedelinin tamamını ödemektedir. Jenerik ilaçla ilgili kullanım oranını artırmak için Fransa çeşitli önlemler almış durumdadır. Eczacı Birliği ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında yapılan protokolde ilaç cirosunun yüzde 85’inin jenerik olması hedefi konmuştur. Jenerik ilaçlar ortalama yüzde 25-30 daha ucuz olmasına karşın hem kar marjları yüksek hem de ilaç dağıtım kanallarından yüzde 17 daha ucuz satın alınabilmektedir. Antikoagülan tedavisinde doz ayarlamasını eczacı yapmaktadır. Diğer yandan bazı kronik hastalıklarda eczacı reçeteyi 6 kereye kadar yenileyebilmektedir. Güncel Sorun: Ekonomik Kriz Fransa’da yıllık sosyal güvenlik açığı olan 23 milyar doların ancak yüzde 3,5’u ilaçtan kaynaklı olmasına karşın eczacılar sistemin tüm yükünü omuzlamak zorunda bırakılmaktadır. Eczacıların bu durumda olmasının nedeni, yalnız ve üst birliğe sahip çıkmayan tutumları olarak değerlendirilmiştir. Yaşlı nüfusun olduğu turistik bölgelerde peşin satımlar da çok olmasına rağmen hayat genel olarak pahalıyken, küçük yerlerde de hayat ucuz ama ciro düşüktür. Her iki durumda da eczacının bazı dezavantajları bulunmaktadır. Bu duruma Fransız eczacılar çözüm olarak farmasötik bakım programları geliştirmeyi bulmuşlardır. Şu anda te- TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Minimum 2500 nüfusa bir eczane açılabilmekte, artan her 3500 nüfus için bir eczane daha açılabilmektedir. Ancak eczanelerin dağılımı eşit olmasına rağmen hekimlerin ki eşitsiz olduğu için ciddi bir sorun yaşanmaktadır. Muayenehane olmayan yerlerde, eczacının 2500 nüfusu olduğu halde hiç reçetesi olmayabilmektedir. 33 Araştırma Gezisi davi programları ücretsiz yapılmakta ve bunların sağladığı farmakoekonomik yarar gösterilmeye çalışılmaktadır. İtalya’da Eczacılık Federfarma Milano Bölgesi Başkanı Dr. Ecz. Paolo Giovanni Vintani Eczane Yapısı TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Eczane sayısı yaklaşık 18.000 olup bunların yaklaşık 1400’ü belediyelere ait olan kamu eczanesidir. 200’den fazlası depolar tarafından yönetilmektir. (Celesio, Phoenix, Alliance/ Unichem) 34 Eczane dağılımında uygulanan kriterler şöyledir: • Nüfus kriteri: her 3.300 kişiye bir eczane • Coğrafi kriter: eczaneler arasında minimum 200 metre mesafe • Topografik kriter: kırsal alanlarda eğer en yakın eczane en az 3 km uzaklıktaysa birinci kriter ihlal edilebilir İlaç Fiyatlandırma Sistemi İtalya’da Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) tarafından geri ödemeye tabi bir ilacın fiyatı, Üretici ve AIFA (İtalya İlaç Ajansı) bünyesinde özel bir komisyon olan Fiyat ve Geri Ödeme Komisyonu (Commissione Prezzi e Rimborso (CPR)) arasındaki pazarlık/görüşme sonucunda belirlenir. Euro bazında ilaç fiyat dağılımı 0 -25,82 İlaç fiyatı belirlendiğinde kar oranı ilacın KDV hariç fiyatı (KDV oranı %10’dur) üzerinden aşağıdaki gibi hesaplanır: - % 66,65 üretici - % 3 Depocu karı - % 30-35 Eczacı karı. (Bu oran jeneriklerde artabilir) Diğer taraftan, İtalya’da da ülkemizde olduğu regresif kar marjı söz konusudur: İlaç Dışı Eczane Hizmetleri Kan basıncı ölçümü ve kolesterol, glukoz ve diğerlerinin kan analizleri tüm eczanelerde yapılmaktadır. Bunun yanı sıra bazı eczanelerde kolorektal kanser izleme hizmeti de verilmektedir. İtalya’da özel diyet gerektiren Çölyak gibi bazı hastalıklar için ge- Sübvanse edilmeyen kent eczaneleri ve kırsaldaki eczaneler Ulusal Sağlık Sistemi satışları (ciro) 258.228,45 €’dan fazla Ulusal Sağlık Sistemi satışları (ciro) 258.228,45’dan az liştirilmiş bir kavram olan ve eğitim gerektiren “Diyet Eczacılığı” neredeyse bir branşa dönüşmüş durumdadır. İsviçre’de Eczacılık İsviçre Eczacıları Birliği (PharmaSuisse) Başkanı Ecz. Dominique Jordan Pharmasuisse İsviçre’deki toplam 1746 eczaneden 1350 serbest eczacı PharmaSuisse üyesidir. Tüm kategorilerden 5640 eczacı PharmaSuisse üyesidir. PharmaSuisse’in temel çalışma alanları ise şu şekilde sıralanmıştır: • Üye hizmetleri • Mezuniyet öncesi, mezuniyet sonrası eğitim ve sürekli eğitim • Politika, lobicilik, veri sağlama Sübvanse edilen kırsaldaki eczaneler Satışlar (ciro) 387.342,67 €’dan fazla Satışlar (ciro) 387.342,67 €’dan az 3,75 % 1,5 % 3,75 % Sabit oran 1,5 % 25,83 - 51,65 6 % 2,4 % 6 % Sabit oran 1,5 % 51,66- 103,28 9 % 3,6 % 9 % Sabit Oran 1,5 % 12,5 % 5 % 12,5 % Sabit Oran 1,5 % 19 % 7,6 % 19 % Sabit Oran 1,5 % 2,25 % - 2,25 % 103,29 - 154,94 154,94’nin üzerinde 135/2012 sayılı Kanun nedeniyle yapılan diğer kesintiler - Araştırma Gezisi • Eczanenin imar planlarına dayanarak verilen bir geçici işletme onayı alması yaygın bir uygulamadır. • Küçük alanlar, yerleşim planı (laboratuvar ve satış yerinin ayrı olması), yangın ve iş güvenliği ve küçük sınıflandırmalara ilişkin kantonlar arasında farklılıklar vardır. Eczane Ödemeleri Tarife Anlaşması ve Federal Sağlık Sigortası Yasası’nın 4(a) maddesi uyarınca ödemesi yapılan hizmetler • İletişim ve Pazarlama - Sağlık hizmeti yasaları • İlaç teslimi kontrolü (1x/gün/hasta/ verilen bakım hizmeti) • Eczaneler için Kalite Güvencesi / Kontolü Programı - Kendisi ilaç verebilen doktorların durumu • Acil hizmetler (eczanenin açık olduğu saatler dışında verilen) - Paralel pazarlar • İlaç alım kontrolü • İnternet üzerinden öğrenme Eczane Yapısı • Aşılama eğitimleri İsviçre’de üç farklı tipte eczane bulunmaktadır: • Ayaktan hastaya ilaç paketi kullanım zamanına göre tasnif edilmiş ilaç verme • NetCare-NetBakım Bu hizmetler arasında NetCare programı, tüm katılımcıların ilgisini çeken, yenilikçi bir yaklaşımdır. NetCare Programı’nın basamakları şunlardır: • Eczacılar ve doktorlar tarafından ortak hazırlanmış özel bir prosedüre göre hastanın sınıflandırılması • Hastanın eczacı tarafından sınıflandırılmasından sonra ve prosedürün ardından hasta, - Eczacı tarafından tedavi edilebilir - Doktora ya da acile gönderilebilir - Hasta video üzerinden bir Medgate (İsviçre’nin en büyük teletıp merkezi) doktoru ile görüştürülebilir. Güncel engeller İsviçre’de sunum yapanlar tarafından ifade edilen en temel zorluk, ülkenin 26 farklı eyaletten oluşması olarak gösterilmiştir. Sayın Jordan’a göre bu; Aşağıdakilere ilişkin olarak 26 farklı durumun olması demektir: • Sahibi bağımsız olan eczaneler • Zincir eczaneler - Bir sahipli, birçok satış noktası bulunan eczaneler • Grup eczaneleri - Çoğunlukla pazarlama, alım ve eğitim gibi nedenlerle birlikte çalışan birkaç sahipli eczaneler Eczane Açma Koşulları • Kanton düzeyinde yetkili kurumların eczanenin koşullara uygun olup olmadığına ilişkin yaptığı kontrolden sonra eczaneye kanton düzeyinde onay verilir. • Her eczanede eczanenin sorumlusu olabileceği yasayla belirlenmiş, bir eczanede 2 yıl tam zamanlı çalıştığını kanıtlayan, sağlık sigortası ile hesabı dengeleyebileceği ZSR numarası almış bir eczacı olmalıdır. • Eczanenin sahibi eczaneyi idare etmesine yasayla yetki verilmiş biri olmak zorunda değildir. Dolayısıyla bir eczane sahibi birçok eczaneye sahip olabilir. (Zincirler) • Haftalık ilaç verme sistemi • Metadon Kullanımı • Çoklu ilaç kullanımı-Kontrolü 2x/yıl, >4 ilaç Bunların dışında İsviçre’de de fiyat arttıkça azalan regresif kar marjı sistemi uygulanmaktadır. Değerlendirme Her üç ülkede de eczacılık sistemi karşılaştırılabilir olmaktan uzak ölçüde farklı olsa da, ortak olan nokta hükümetlerin ilaç fiyatları üzerinde baskı uygulaması, buna karşılık eczacıların ve eczacı meslek örgütlerinin buna hizmetleri ve fiyat politikalarını çeşitlendirerek karşılık vermesidir. Her üç ülkede de görülmüştür ki; eczacı sağlık çalışanı olmaktan kaynaklı rolünü ne kadar ön plana çıkartırsa, mesleki sürekli gelişim yaklaşımı çerçevesinde meslek içi sürekli eğitimini ne kadar düzenli hale getirirse ve hastaların modern hastalıklar ve gelişen tedavi yaklaşımları nedeniyle karmaşıklaşan problemlerine ne kadar doyurucu bir yanıt verebilirse, mesleğini de o kadar yukarılara taşıyabilmektedir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 • İlaç tedavisi kontrolü (reçete üzerinde ilaç kullanım düzeninin izlenmesi) 35 Eczacılık Akademisi Prof. Dr. Göknur AKTAY / İnönü Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi / Malatya Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan: TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Adli Eczacılık 36 Bilim uzmanlarının mahkemelerde özel tanıklar olarak görülmeye başlaması 19. yüzyılda olmuştur. Bu uzmanlar suç ile ilgili alanda uzman kişilerdi ve uzmanlık alanlarıyla ilgili gözlem, deneyim ve bilgilerine dayanarak adli olayların açıklığa kavuşturulmasına yardımcı olurlardı. 20. yüzyılın başları ise, kuramsal ve uygulamalı olarak birçok adli bilim alanında gelişmelere sahne olmuştur. Bu dönemde ilk adli bilim laboratuvarları da kurulmuştur. Adli bilimlerdeki en önemli gelişmeler II. Dünya Savaşı’ndan sonra aletli analiz tekniklerindeki büyük gelişmelerden dolayı olmuştur. 1990’lı yıllardan itibaren genetik DNA parmak izi analizlerindeki gelişmelerin adli bilimler alanında kullanılmaya başlanması, biyolojik sıvıların (kan, tükürük, meni, kıl, kemik, vb.) şüpheye yer bırakmayacak kesinlikte kişilerle ilişkilendirilmesi yoluyla suç olaylarının çözümlenmesinde adeta bir çığır açmıştır. Diğer taraftan, bilgisayar kullanımının giderek yaygınlaşması ve günümüzde birçok işlemde yaşantımızın bir parçası haline gelmesi, suçların çözümüne dönük bilimsel ve teknik incelemelerin yanında bilgisayar analizleri de adli bilim alanları arasında yer almaya başlamıştır. Adli Bilimler, diğer bilimler tarafından geliştirilen teknoloji ve bilginin, suçlunun bulunması ve adaletin sağlanması amacıyla kullanıldığı bir alandır. Uğraş alanlarına göre; Adli Tıp, Adli Kimya, Adli Fizik, Adli Biyoloji, Adli Psikiyatri, Adli Entomoloji, Adli Palinoloji, Adli Otomotiv, Adli Diş Hekimliği, Adli Veterinerlik, Adli Hemşirelik, Adli Eczacılık gibi bilim dallarından yararlanır. “Adli Eczacılık”, ülkemizde pek fazla bilinmemekle birlikte yurt dışında “Adli Eczacılık” alanında sertifikalı ve diplomalı eğitim programları bulunmaktadır. Hindistan’da eczacılık fakültelerinde “Adli Eczacılık” dersi eğitim müfredatı kapsamında yer almaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nde “Adli Eczacılık” yüksek lisans programları da bulunmaktadır. Adli eczacılar, ulusal istihbarat teşkilatları dahil tüm adli kurumlarda, doping analiz merkezlerinde, toksikolojik analiz laboratuvarlarında, Adli Bilimler Enstitüleri’nde, kriminal (suçla ilgili) araştırma grupları içinde yer almaktadırlar. Adli eczacı diploması veya sertifikası olmayanlar bu tip kurumlarda çalışamıyorlar veya adli bilirkişilik yapamıyorlar. “Adli Eczacılık”, Türk Dil Kurumu sözlüğünde şu şekilde tanımlanmaktadır: “Eczacılık mesleği ve ilaçla tedavide karşılaşılan adli sorunlarla ilgilenen bir eczacılık alanıdır.” Adli eczacılar, hekim ve hukukçulara ilaç ve eczacılıkla ilgili adli sorunlarda danışmanlık yaparlar. Adli eczacılar, ölüm öncesi veya ölüm sonrası biyolojik doku ve sıvılarda ilaç analizlerini yaparak, sonucun ölüm veya hastalıklarla ilişkisi olup olmadığını yorumlayabilen adli bilirkişilerdir. Ayrıca, doping analizlerinde teknik ve idari görev alabilirler. Eczacılık mesleği ile ilgili hatalar, mesleki yasal düzenlemeler, sahte ilaç ve reçete, ilaç ve reçeteleme hataları da dahil tüm zehirlenmeler, şüpheli ölümler ve benzeri adli sorunlarda analiz yapabilen, danışman ve bilirkişidir adli eczacı. Bir eczacının adli tıp alanında bilirkişi olarak rapor yazması ilk kez, 1 Mayıs 1982’de Adli Tıp Kanunu’nun yürürlüğe girmesi sonucu oluşturulan ihtisas kurullarında eczacıya yer verilmesiyle olmuştur. Eczacılık Akademisi • Kan ilaç düzeylerinin izlenmesi, • Gıda zehirlenmeleri, • Sahte ilaç üretimi gibi olaylarda sıklıkla görüşleri alınmaktadır. • Şüpheli ölümler veya zehirlenmelerin aydınlatılmasında, • Madde bağımlılığı konusunda gençlerin eğitiminde, • İlaçla tedavi sırasında çıkabilecek sorunların önlenmesinde, • İlaç yan etkilerinin azaltılması veya tedavisinde, • Kaza sırasında veya kasıtlı öldürmelerde kişinin bir maddenin etkisinde olunup olunmadığının belirlenmesinde, • Eczacılık mesleğinin standartlarının oluşturulmasında vb. konularda eczacıların mesleki bilgi ve deneyimlerinden yararlanılabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. O halde kimdir “Adli Eczacı?” • Adli Eczacılar; meslekle ilgili davalar, yasal düzenlemeler veya kriminal yargı sistemi ile ilgilidirler. • Adli Eczacılar; adli konularda bilirkişi olabilirler, yasal düzenleme çalışmalarına katılabilirler veya kriminal çalışmalara danışman olarak katılabilirler. ADLİ ECZACILIĞIN İLGİ ALANI, FARMASÖTİK BİLİMLER İLE ECZACILIĞIN KLİNİK VE İDARİ YÖNÜNÜ KAPSAR Birçok kişi tarafından “Adli Eczacılık” konusunun yeni ve yabancı bir konu olduğu düşünülse de, gerçekte “Adli Eczacılık”, yeni bir konu değil, yeni bir kavramdır. Eczacılara, zaten yıllardır, adli olaylarda ilaçla ilgili konularda danışılmaktadır. Ayrıca; • Hıfzısıhha Zehir Araştırma Müdürlüğü, • Emniyet ve Jandarma Laboratuvarları, • Adli Tıp Kurumu, Adli Tıp Enstitüleri’nde görev almakta ve • Adli olayların çözümlenmesinde, • Doping analizleri, Adli eczacılığı “adli farmakoloji”, “adli toksikoloji” veya “adli kimya” gibi adli bilim alanları ile karıştırmamak gerekir. “Adli Eczacılık”, tüm bu uzmanlık bilgilerini de kapsayan daha geniş bir bilgi birikimi gerektiren alandır. “Adli Eczacılık”; adli tıp, adli psikoloji, adli kimya, adli toksikoloji, adli farmakoloji gibi birçok adli bilim alanlarından yararlanır. Adli eczacıların ilgi alanlarına bakıldığında, suç ve kasıtla ilişkili olayların aydınlığa kavuşturulmasında önemli görevleri olduğu görülmektedir. İlaç, öldürmek amacıyla kullanılan bir silahsa adli eczacının görüşlerine gereksinim duyulur. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Diğer taraftan, spor karşılaşmalarında doping kontrolü amacıyla, Bağımsız Doping Numunesi Alım Görevlisi (BADNAG) olarak da görev alabilmektedirler. 37 ADLİ ECZACILIK EĞİTİMİ Her geçen gün, yeni ilaçlar ve alternatif tedavi yöntemlerine bağlı olarak mesleki görev ve sorumluluklarımız da değişmekte, teknoloji ve bilimdeki gelişmelere paralel olarak Eczacılık Bilimleri de hızla ilerlemektedir. Meslekteki bilimsel ilerlemeler; diğer bilim dallarıyla iletişim zorunluluğunu getirmekte ve meslekle ilgili yeni uzmanlık alanlarına gereksinim duyulmaktadır. Eczacılık Akademisi • Farmakokinetik-Toksikokinetik, • Kalite Kontrol gibi konularda ileri düzeyde özel eğitim almayı gerektirir. Adli Eczacılık, doğru farmasötik bakımın sağlanması açısından da önemlidir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Bu ilgi artışına paralel olarak birçok üniversite ve birimde önlisans, lisans ve yüksek lisans düzeyinde adli bilimler alanında programlar açılmaya, sertifikalı eğitim programları düzenlenmeye başlamıştır. 38 Kriminal Adalet Sistemi içinde adli eczacılar, deliller hakkında can alıcı bilginin sağlanmasında köşe taşlarından birini oluştururlar. Çünkü; suç ve suçluyu araştırma sürecinde elde edilen laboratuvar sonuçları ve mesleki bilgiler mahkemede adaleti sağlamak amacıyla kullanılacaktır. Bu nedenle, bilirkişilik hizmeti veren meslek grupları içinde yer alan eczacıların Adli Eczacılık konusunda eğitim alması, uzmanlaşması ve staj yapması çok önemlidir. Adli Eczacılık Eğitimi, toksikolojiyle ilişkili olan “istenmeyen ilaç etkileri” ve “psikofarmakoloji” gibi derslerin yanı sıra eczacılık eğitiminde yer alan meslek dersleri ve temel eczacılık derslerinin adli suçlarla ilgili olan alanlarında, örneğin; • İlaç Yan Etkileri, • İlaç ve Madde Bağımlılığı • Bitkisel Zehirler, • Risk Yönetimi, • Etik, • Adli Toksikoloji, • Doping, • Kimyasal Maddelerle İlgili Yasal Düzenlemeler, • Analitik Kimya ve Analitik Toksikoloji, • Adli eczacılar; spor okullarında, olimpiyatlarda, spor karşılaşmalarında ilaç analiz ekiplerinin içinde analiz yapan ve analizi yorumlayan uzman olarak yer almalıdır. • Doping analizlerinde hekim ve hukukçulara ilaç danışmanı olarak hizmet verebilir. • Kan alkol ve ilaç düzeylerinin analizini yapmak ve insan fizyolojisi ve psikolojisi üzerinde hangi düzeylerde hangi etkilere neden olabileceğini yorumlamak adli eczacının görevidir. Bir Adli Eczacı hangi niteliklere sahip olmalı? • İlaç Farmakokinetiği hakkında ileri düzeyde bilgiye sahip olmalı, Farmakokinetik (Toksikokinetik) hesaplarını yapabilmeli, • Olası ilaç etkileşmelerini ve bir ilacın diğer bir ilacın Farmakokinetiğini nasıl değiştirebileceğini yorumlayabilmeli, • Hangi ilaçların alkolün etkisini artırabileceği veya tersi durumlar konusunda bilgi sahibi olmalı, • Hangi hastalıkların veya özel durumların kişiyi alkolün etkisine karşı daha duyarlı duruma getirdiğini bilmeli, • Postmortem Toksikolojik Analiz Yöntemlerini bilmeli ve analiz yorumlarını yapabilmeli, • Toksikolojik Analiz için biyolojik materyal alım ve saklama koşullarını bilmeli, • Gıda zehirlenmeleri, bitkisel zehirler, zehirli bitkiler, ilaç etkileşmeleri hakkında ileri düzeyde bilgiye sahip olmalı. Eczacılık ve ilaçla ilgili özel konularda derin bilgiye sahip olan eczacının, bu konulardaki bilgi birikimini adli olayların, şüpheli ölümlerin, zehirlenmelerin çözümlenmesinde kullanabilecek deneyime sahip olabilmesi için, “Adli Eczacılık” alanında eğitim alması gerekir. Eczacının adli konulardaki bu yardımları diğer bir deyişle Adli Eczacılık Hizmetleri, diğer adli bilimlerden (Adli Tıp, Adli Hemşirelik, Adli Diş Hekimliği, Adli Veterinerlik, Adli Toksikoloji, Adli Kimya, Adli Farmakoloji, Adli Biyoloji vb) ayrılamaz ve dışında tutulamaz. Adli Eczacının İlgi Alanları 1- Reçete sahtekarlıkları (reçetede tahrifat, sahte reçeteler), 2- Farmakolojik ötenazi, 3- İlaç bağımlılığı ve suistimali ile ilgili analizler, 4- Yanlış tedavi, 5- İlaç etkileşmeleri ve ilaçların istenmeyen yan etkileri (ilaç-ilaç ve ilaç-besin etkileşmeleri), 6- İlaca bağlı şiddet (olay anında bir ilacın etkisinde olup olmadığı), 7- İlaç etkisindeyken araç kullanmak, 8- Analiz sonuçlarında tahrifat, 9- Hasta sırlarının açığa vurulması, 10-Hastanın ilaç kullanımıyla ilgili onayı, 11- Zehirlenmeler, 12- Psikoaktif tedavinin denge üzerine etkileri, 13-Bireysel ağrı eşiğinin değerlendirilmesi, 14- Risk yönetimi ve değerlendirmeleri, 15-Eczacılık mesleğiyle ilgili mevzuat ve yasal düzenlemeler, 16-Mesleki etik. Eczacılık Akademisi Adli Eczacının Etkinliklerinden Örnekler: 1- İlaçların istenmeyen reaksiyonlarında etkenin belirlenmesi, 2- Polis memurlarına ilaçlar hakkında bilgi vermek, 4- Sanığın cinayet anında ilaç etkisiyle şiddete başvurup vurmadığına tanıklık etmek, 5- Besin ve ilaç kullanımında tüketici güvenliğini sağlamak (ambalaj tahrifatı, son kullanma tarihinin kontrolü, bozuk-kırık farmasötik kullanımını önlemek), 6- Ulusal narkotik büroları, sağlık departmanları veya eczanelerde temsilci, araştırıcı veya müfettiş olarak çalışmak, • Psikofarmakoloji • Araştırma ve Farmasötik Bakım Etiği • Farmakoterapi • Doğal Ürünlerde Yan Etki ve Toksisite Değerlendirmeleri • Eczane ve Eczacılarla İlgili Yasa ve Yönetmelikler • Farmakoepidemiyoloji • Kontrole Tabi Maddeler 7- Emniyet ve Jandarma laboratuvarlarında kriminalist olarak çalışmak, • Doping Kontrolünde Temel Kavram ve Uygulamalar 8- İlaçların saklanma, depolanma ve taşınması sırasında güvenliğini sağlamak, • Hasta ve Hekim Sorumlulukları 9- Cezaevlerinde farmasötik servisin sağlanmasında görev almak, 10- Hastane ve laboratuvarlarda toksikolog olarak çalışmak, 11-MİT laboratuvar ve birimlerinde özel uzman olarak görev almak, 12-Farmakoterapiyle ilgili tazminat davalarında danışman olarak görev almak, • Hasta Güvenliği ve Yasalar • Bitkisel Zehirler • Farmakokinetik-Toksikokinetik • Toksikolojik Analiz Yöntemleri • İlaç-İlaç, İlaç-Besin Etkileşmeleri • Narkotik ve Psikotrop İlaçlar • Gıda zehirlenmeleri - Gıda Katkı Maddeleri • Adli Toksikoloji • Adli Kimya • Temel Botanik Bilgileri ve Uygulamaları 13-Yasa dışı ilaç kullanımı ve satışı ile ilgili durumlarda bilirkişi olarak görev almak. • Doğru Bilgiye Ulaşma ve Değerlendirme Yöntemleri. Adli Eczacılık Lisansüstü Programı Adli Eczacılık Meslek içi Eğitim Programları; Yurt dışında açılmış olan sertifikalı Adli Eczacılık eğitimlerinin yanı sıra yüksek lisans programları kapsamında verilmekte olan dersler aşağıda örnek olarak verilmiştir: Adli Eczacılık konusu, Türk Eczacıları Birliği Eczacılık Akademisi tarafından düzenlenen meslek içi eğitim programlarının yanı sıra, kongrelerde de tanıtılmıştır. 2010 yılında Ankara’da düzenlenen 10. TEB Eczacılık Kongresi’nde ve 6-9 Aralık 2012 tarihinde Antalya’da düzenlenen I. Ulusal Kamu Eczacıları Kongresi’nde “Adli Eczacılık” paneli ile çok sayıda meslektaşımıza bu yeni alanımızı tanıtmayı başardık. Adli Eczacılık eğitim programına katılan meslektaşlarımızın, çalıştıkları kurumlarda veya eczanelerinde verdikleri eczacılık hizmetinin niteliğinin artmasına katkı sağlayacaktır. “Adli Eczacılık” eğitiminin, lisans ve lisansüstü eczacılık eğitiminde yaygınlaşarak bir uzmanlık alanı olmasını umuyoruz. Halen, İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nin müfredatı kapsamında öğrencilerimize “Adli Eczacılık” eğitimi verilmektedir. Meslektaşlarımızın bu alana sahip çıkmasını, eczacılık fakültelerinin müfredatında yer almasını ve gelecekte, “Klinik Eczacı” kadroları gibi “Adli Eczacı” kadroları açılarak meslektaşlarımıza yeni bir istihdam alanı açılmasını ve kurumsallaşmasını temenni ediyoruz. Kaynaklar: 1-Aktay, G.: Adli Eczacılık, Adli Tıp ve Adli Bilimler, Ed: Hancı, İH, Seçkin Yayıncılık, 2002. 2-www.atsdr.cdc.gov/tfacts49.html 30k - (Erişim: 15 Nisan 2005). 3-http://en.wikipedia.org/wiki/Forensic_science (Erişim: Ocak 2013). TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 3- Olimpiyatlarda ilaç analizlerinde teknik danışman olarak bulunmak (doping analizleri), 39 Ecz. Büşra ÖZTÜRK Bizden Haberler Bizden Haberler Bizden Haberler TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 FIP 100.YIL DEKLARASYONU YAYIMLANDI 40 Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) kuruluşunun 100.yıl dönümü, 3-8 Ekim 2012 tarihleri arasında Amsterdam’da gerçekleşen FIP Kongresi’nde kutlandı ve Kongre’ye toplam 5600 kişi katılım sağladı. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN STABLON 12.5 MG. KAPLI TABLET ADLI İLACIN YEŞİL REÇETE İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından 23.10.2012 tarih ve 2012/9 sayılı Genelge ile Tianeptine Sodyum etkin maddesini ihtiva eden “Stablon 12.5 mg. Kaplı Tablet” adlı ilacın “Yeşil Reçete İle Verilecek İlaçlar” kapsamına alındığı, söz konusu ilacın “Yeşil Reçete” ile verilmesi, stok ve tüketimlerinin psikotrop defterine işlenmesi gerektiği bildirildi. ECZANELERİN GIDA İŞLETMELERİNİN KAYIT VE ONAY İŞLEMLERİNE DAİR YÖNETMELİK GEREĞİNCE “KAYIT VE ONAY BELGESİ” ALMALARINA GEREK OLMADIĞI BİLDİRİLDİ Eczacı Odaları tarafından Birliğimize ulaşan bilgilerden, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleri’nin eczanelere “13.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı Gıda ve Yem Kanunu ve bu kanun kapsamında yürürlüğe giren 17.12.2011 tarih ve 28145 sayılı Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik gereğince eczanelerin “Kayıt ve Onay Belgesi” almak zorunda oldukları” na ilişkin tebligatlar yaptığı anlaşılmakta idi. Konuya açıklık getirilmesi amacıyla T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanlığı’ndan; serbest eczacıların, “Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik” çerçevesinde “Kayıt ve Onay Belgesi” almalarının zorunlu olmadığı hususunun Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bildirilmesi talep edildi. Kurumdan başvurumuza cevaben gelen 19.10.2012 tarihli yazıda serbest eczacıların, “Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik” çerçevesinde “Kayıt ve Onay Belgesi” almalarına gerek olmadığının 04.10.2012 tarih ve 93892 sayılı yazı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bildirildiği belirtildi. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN GÖNDERİLEN ONDANSETRON İÇEREN ÜRÜNLERİN DOZA BAĞLI OLARAK QT UZAMASINA YOL AÇMASI İLE İLGİLİ SAĞLIK MESLEĞİ MEKTUBU DUYURULDU T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 18.10.2012 tarih ve 98950 numaralı yazı ile iletilen Ondansetron içeren ürünlerin doza bağlı olarak QT uzamasına yol açması hakkındaki sağlık mesleği mektubu eczacılarımıza ulaştırıldı. Bizden Haberler T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN STABİNA 0.5 MG TABLET VE STABİNA 1 MG TABLET ADLI İLAÇLARIN YEŞİL REÇETE İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI. -Fenilefrin etkin maddesini ihtiva eden, Fenilefrin %10 Steril Göz Damlası Mydfrin %2.5 Steril Göz Damlası adlı ilaçların “Normal Reçete ile Verilecek İzlemeye Tabi İlaçlar” kapsamına alındığı bildirildi. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN ENDİKASYON DIŞI İLAÇ KULLANIM KILAVUZU YAYIMLANDI “TAKVİYE EDİCİ GIDA” OLARAK NİTELENDİRİLEN ÜRÜNLERİN TİTCK’YA BİLDİRİLMESİ GEREKTİĞİ DUYURULDU T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından 07.11.2012 tarihinde http:// www.iegm.gov.tr adresinde yayımlanan “Endikasyon Dışı İlaç Kullanım Kılavuzu Hakkında” başlıklı bir duyuru ile; “Sağlık Bakanlığı Ek Onayı Alınmadan Kullanılabilecek Endikasyon Dışı İlaç Listeleri” ve ”Endikasyon Dışı İlaç Kullanım Kılavuzu Ekleri” nin 07.11.2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere güncellendiği bildirildi. T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 12.11.2012 tarihli yazı ile “Takviye Edici Gıda” olarak nitelendirilen ürünlerin endikasyon belirterek satışı, ilaç etken madde içermesi gibi hususlara ve tüketici sağlığını tehdit edebilecek her ürüne karşı gelecek bildirimlerin Kurum tarafından hassasiyetle değerlendirileceği bildirildi. -Tropikamid etkin maddesini içeren, Mydriacyl Steril Oftalmik Solüsyon %0.5, Tropamid Fort Steril Göz Damlası %1, Tropamid Steril Göz Damlası %0.5, Tropicamide Göz Damlası %1 isimli ilaçlar, ON A TI CI H AR S O P -Siklopenat Hidroklorür etkin maddesini içeren, Sikloplejin Göz Damlası %1, Siklomid Steril Göz Damlası %1 isimli ilaçlar, H T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 2012/11 sayılı Genelge ile; T U R KIS T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN SİKLOPENAT HİDROKLORÜR, TROPİKAMİD VE FENİLEFRİN İÇEREN GÖZ DAMLALARININ NORMAL REÇETE İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI ZACILARI B İ EC İĞİ RL TÜR K T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 07.11.2012 tarihli yazı ile Domperidon içeren ürünlerin ciddi ventriküler aritmi ve ani kardiyak ölüm riskinde artışa neden olabileceği hakkında oluşturulan sağlık mesleği mektubu eczacılarımıza ulaştırıldı. MA C ISTS’ AS TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU TAŞRA TEŞKİLATI ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDAKİ YÖNERGE İLE İLGİLİ TKHK’YA YAPILAN BAŞVURU İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME YAPILDI Eczacı odaları ve meslektaşlarımız tarafından Birliğimize ulaşan bilgilerden, 31.10.2012 tarihli ve 3131 sayılı Makam Onayı ile; yürürlüğe giren “Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Taşra Teşkilatı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönerge” ile kamu sağlık tesislerinde “İlaç ve malzemelerin güvenli şekilde kullanımını, takibini, saklanmasını, korunmasını ve kayıtlarının düzenli bir şekilde tutulmasını sağlamak” görevinin Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü’ne verildiği, bu görevin ise uygulamada başhemşireler tarafından yürütüldüğü anlaşılmakta idi. Birliğimiz tarafından Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı’na yapılan başvuru ile; TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN GÖNDERİLEN DOMPERİDON İÇEREN ÜRÜNLERLE İLGİLİ SAĞLIK MESLEĞİ MEKTUBU DUYURULDU T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından yayınlanan 02.11.2012 tarih ve 2012/10 sayılı Genelge ile; Egis İlaçları Ltd. Şti. adına ruhsatlı olan “Stabina 0.5 mg. Tablet” ve “Stabina 1 mg Tablet” adlı müstahzarların “Alprazolam” adlı kontrole tabi maddeyi içermeleri nedeniyle “Yeşil Reçete İle Verilecek İlaçlar” kapsamına alındığı, söz konusu ilacın “Yeşil Reçete” ile verilmesi, stok ve tüketimlerinin psikotrop defterine işlenmesi gerektiği bildirildi. 41 Bizden Haberler anılan Yönerge’nin 18 inci maddesinin 2 inci fıkrasının 5 inci bendinde yer alan ilaca ilişkin düzenlemenin ancak 1 eczacı tarafından yerine getirilebileceği hatırlatılarak, Yönerge’de eczacıların çalışan hakları ve güvenliğinin daha açık şekilde belirlenmesi, görev, yetki ve sorumluluklarının 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile bu konudaki özel mevzuata paralel olarak düzenlenmesi ve eczacıların, Yönerge’nin 17 inci maddesine uygun olarak başhekimliğe bağlı şekilde görevlerini ifa edecekleri hususunun belirtilerek, bu konularda yapılacak işlemler hakkında Birliğimize bilgi verilmesi talep edildi. uru ile Sağlık Bakanlığı tarafından C1 esteraz inhibitörünün “Larenks ödemi ile başvuran herediter anjiyoödem tanılı hastaların acil (akut) tedavisinde C1 esteraz inhibitörü sağlık kurulu ve mor reçete şartı aranmaksızın müdahale eden hekimin reçetesi ile kullanılması” nın, bu kapsamda Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Faktör ve Diğer Kan Ürünlerinin Reçete Edilmesi ve Hemofili Hastalarının Bildirim Zorunluluğu” başlıklı 6.7. numaralı maddesinin (6) ıncı fıkrasının, söz konusu ürün grubunun da dahil edilerek uygulanması gerektiği bildirildi. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN ENDİKASYON BELİRTEREK SATIŞ VE TANITIM YAPILMASI HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 BÜYÜME HORMONU İLAÇLARININ REÇETESİZ SATIŞI İLE İLGİLİ DUYURU YAPILDI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 20.11.2012 tarihli yazı ile; büyüme hormonu içeren preparatların eczanelerden reçetesiz olarak satılmaması, aksi halde İl Sağlık Müdürlükleri’nce yapılan denetimler ve tespitlerde aksi hareket eden eczaneler hakkında 6197 Sayılı Kanun Madde 24 ve Madde 44’e aykırılıktan cezai işlem uygulanması durumunun söz konusu olacağı bildirildi. Birliğimize T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 21.11.2012 tarih ve 109787 numaralı yazı ile; Sağlık Bakanlığı’nın görev ve yetkilerinin belirlenmiş olduğu 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 27 inci maddesinin 2 inci fıkrasının (b) bendinin “Sağlık Beyanı ile satışa sunulacak ürünlerin sağlık beyanlarını inceleyerek bu beyanlara izin vermek, izinsiz veya gerçeğe aykırı sağlık beyanı ile yapılan satışları denetlemek, gerektiğinde durdurma, toplama, toplatma ve imha iş ve işlemlerini yapmak veya yaptırmak, izin ve sağlık beyanları yönünden bunların her türlü reklam ve tanıtımlarını denetlemek ve aykırı olanları durdurmak, piyasaya arz edilen ilaç, tıbbi cihaz ve ürünlerin reklam ve tanıtımının usul ve esaslarını belirlemek ve uygulamasını denetlemek” hükmünde olduğu, bu hüküm kapsamında ilgili Kurum tarafından ilgililer hakkında gerekli işlemlerin başlatıldığı, eczacılara yönelik olarak dergi vb. yayın organlarında da bu hususlara dikkat edilmekte olduğu belirtildi. 42 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN BENZİDAMİN HİDROKLORÜR İÇEREN İLAÇLARIN NORMAL REÇETE İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAPILDI ON A TI CI H H AR S O P T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü tarafından 29.11.2012 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde yayınlanan 22.11.2012 tarihli duy- T U R KIS T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI GENEL SAĞLIK SİGORTASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN C1 ESTERAZ İNHİBİTÖRÜ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI ZACILARI B İ EC İĞİ RL TÜR K T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından 22.11.2012 tarihinde www. iegm.gov.tr adresinde yayınlanan 2012/13 sayılı Genelge ile; Tantum 50mg 20 Draje, Tanflex 50 mg 20 Draje,Benzidan 50 mg 20 Film Tablet adlı ilaçların “Normal Reçete ile Verilecek İzlemeye Tabi İlaçlar” kapsamına alındığı bildirildi. MA C ISTS’ AS 05 ARALIK 2012 TARİH VE 28488 SAYILI RESMİ GAZETE’DE TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ YÖNETMELİĞİ’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI 05 Aralık 2012 tarih ve 28488 Sayılı Resmi Gazete’de Türk Eczacıları Birliği Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlanmış olup, Yönetmelik hükümleri 05 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bizden Haberler Birliğimize T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 28.11.2012 tarih ve 112208 sayılı yazı ile “Kuruma ulaşan şikayetler ve yerinde yapılan denetimlerde saptandığı üzere, eczane vitrinlerinde ilaçla ilgili promosyon ve reklama dayalı ifadelerin yer aldığı, eczacıların, eczacılık hizmetlerini yürütürken mesleki etik ilkelere uygun davranması gerektiğinden diğer eczaneler aleyhine rekabeti bozucu yöndeki ilaçta promosyon ve reklama dayalı uygulamaların, mevzuata uygunsuzlukla birlikte, mesleki açıdan da etik olmayan yönüyle titizlikle dikkat edilmesi gereken bir konu olduğu, bu tür uygulamaların 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu’nun 13 üncü maddesinde düzenlenen, ilaçları övme, reklamını yapma ve bunlara sahip olmadıkları özellikler atfetme yasağına aykırılık teşkil ettiği” belirtilmekte olup; Eczane vitrinlerinde ilaçla ilgili promosyon ve reklama dayalı ifadelere yer veren eczacıların uygulamalarını derhal sonlandırmaları gerektiği, bu şekilde faaliyet gösteren eczacılar hakkında 6197 ve 1262 sayılı Kanunlar kapsamında yer alan ve deontoloji kurallarına aykırı olan fiilleri için bağlı bulundukları İl Sağlık Müdürlükleri’nce işlem yapılacağı bildirildi. A.Ü. ECZACILIK FAKÜLTESİ TARAFINDAN DÜZENLENECEK OLAN EUROPEAN ASSOCIATION OF FACULTIES OF PHARMACY, EAFP ANNUAL CONFERENCE 2013 KONGRESİ İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI Birliğimize, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanlığı’ndan gelen 30.11.2012 tarihli yazı ile Avrupa Eczacılık Fakülteleri Birliği (European Association of Faculties of Pharmacy, EAFP) tarafından her yıl düzenlenmekte olan Yıllık Olağan Kongresi’nin, Türkiye’de ilk kez bu yıl, fakültelerinde gerçekleştirileceği bildirildi. I. BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİ VE MAKİNELERİ KONGRESİ İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI Birliğimize T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nden gelen 06.12.2012 tarih ve 39786 sayılı yazı ile;. 2-5 Nisan 2013 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilecek olan ”I. Bitki Koruma Ürünleri ve Makineleri Kongresi” ne ilişkin detaylı bilginin, www.zmk.tarim.gov.tr adresinde yer almakta olduğu; gerekli hazırlıkların ve başvuruların adı geçen web sayfasında bildirilen takvime uygun olarak yapılması gerektiği hususu bildirildi. ALCAINE STERIL OFTALMİK SOLÜSYON % 0.5 İSİMLİ İLACIN SATIŞININ DURDURULMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI Birliğimize, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 06.12.2012 tarihli ve 115300 sayılı yazı ile 29.03.2012 tarihli yazıları doğrultusunda “Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon % 0.5” isimli ilacın doktor kontrolü dışında kullanımının, korneada kalıcı bozukluk, görmenin azalması ve keratoplastiyi gerektiren operasyonlara sebep olduğu, söz konusu ilacın kontrolsüz ve amaç dışı kullanımının olduğuna dair ilgili Kuruma çeşitli bildirimlerin yapılması üzerine halk sağlığının korunması maksadıyla; “Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon % 0.5” isimli ilacın tüm partilerine, dağıtımı yapılan tüm serbest eczanelere (hastane eczaneleri hariç) geri çekme işlemi uygulandığı ve bu karara uymayan ecza depoları ve eczaneler hakkında cezai işlem yapılacağının bildirildiği belirtilerek, buna rağmen “Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon % 0.5” isimli ilacın bazı ecza depoları tarafından serbest eczanelere verildiği ve eczanelerin de hastalara satış yaptığının tespit edildiği, bundan böyle satış yapmaya devam eden eczane ve ecza depoları hakkında ilgili Kanun ve Türk Ceza Kanunu’na göre işlem yapılacağı bildirildi. TİCARET SİCİL TASDİKNAMESİ İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI Eczacılarımızın, noterlerin ticari defterlerinin açılış tasdiki esnasında kendilerinden ticaret sicil tasdiknamesi istemekte olduğuna dair iletmiş oldukları bildirimler doğrultusunda; konu ile ilgili T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan “Ticaret Sicili Tasdiknamesi” konulu yazı ile; sadece bu yıla (2012 yılı) özgü olmak üzere tacirlerin ticari defterlerinin 2013 yılına ait açılış onaylarında sicil tasdiknamesinin aranmamasının söz konusu olumsuzlukların yaşanmasının önlemesi bakımından uygun olacağının değerlendirildiği ve noterlere bu doğrultuda gerekli bildirimin yapılması hususu duyuruldu. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 ECZANE VİTRİNLERİNDE “İLAÇLA İLGİLİ PROMOSYON VE REKLAMA DAYALI İFADELERİN” YER ALMAMASI GEREKTİĞİ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI 43 ZACILARI B İ EC H CI A TI T U R KIS ON İĞİ RL TÜR K Bizden Haberler AR S O P H SAĞLIK MESLEKLERİ KURULU YÖNETMELİĞİ YAYIMLANDI MA C ISTS’ AS 14 Aralık 2012 tarih ve 28497 sayılı Resmi Gazete’de “Sağlık Meslekleri Kurulu Yönetmeliği” yayımlandı. ZACILARI B İ EC ON İĞİ RL TÜR K T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından www.iegm.gov.tr adresinde 24.12.2012 tarihinde yayınlanan “İlaç Yan Etkisi Bildirimi Hakkında” başlıklı duyuru ile; hastaların TÜFAM’a yan etki bildirebilmeleri için Dünya Sağlık Örgütü tarafından hazırlanan elektronik programın Kurum’un ana sayfasında hizmete girdiği; TÜFAM’ın bugüne kadar sağlık mesleği mensuplarının göndermiş olduğu yan etki (diğer bir deyişle advers ilaç reaksiyonu) bildirimlerini kabul etmekteyken bu sistem ile birlikte tüketicilerin, hasta ve hasta yakınlarının doğrudan yan etki bildirimi yapmalarına olanak sağlandığı bildirildi. H CI A TI T U R KIS TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN İLAÇ YAN ETKİSİ BİLDİRİMİ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI. AR 44 S O P H ECZANE VİTRİNLERİ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI MA C ISTS’ AS Bilindiği gibi 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu başta olmak üzere 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun, Türk Eczacıları Deontoloji Tüzüğü ve Beşerî Tıbbi Ürünlerin Tanıtım Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik hükümleri ilaçta promosyon verilmesini, sahip oldukları niteliklerin övülmesini, sahip olmadıkları özelliklerin ise atfedilmesini ve bunların reklamının yapılmasını yasaklamaktadır. Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 17 nci maddesinde, eczanenin vitrin camına eczanenin sahip ve mesul müdürünün adı ve soyadının yazılacağı hüküm altına alınmış, bu alanların farklı amaçlarla kullanılmasını sağlayacak bir düzenlemeye de yer verilmemiştir.. Eczane vitrinlerinde promosyon ve reklama dayalı ifadeler yukarıda bahsi geçen yasal düzenlemelere aykırılık teşkil ettiğinden, vitrinlerden “Grip aşısı gelmiştir”, “1 alana 1 bedava”, “Taze naftalin gelmiştir”, “65 yaş üzerine ücretsiz grip aşısı”, “Ücretsiz cilt analizi”, “Emekli sandığı, SSK, Bağ-Kur, Yeşil Kart ile anlaşmalıdır” vb. görsellerin eczane hizmet standartları kapsamında kaldırılması, vitrinlerde sadece sözleşmesi olan eczanelerin, “SGK Sözleşmeli Eczane” ibaresine yer vermesi gerektiği şeklinde duyuru yapıldı T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN ENDİKASYON DIŞI HEMATOLOJİONKOLOJİ İLAÇ LİSTESİ YAYIMLANDI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından 26.12.2012 tarihinde http:// www.iegm.gov.tr adresinde yayınlanan “Endikasyon Dışı İlaç Kullanım Kılavuzu Hakkında” başlıklı duyuruda, 26.12.2012 tarihinden itibaren geçerli olan Endikasyon Dışı İlaç Listesi; Bölüm I Sağlık Bakanlığı Ek Onayı Alınmadan Kullanılabilecek Endikasyon Dışı HematolojiOnkoloji İlaç Listesi hükümlerine uygunluğunun kontrol edilmesi gerekmekte olduğu bildirildi. TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU’NA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ BAŞVURUYA İSTİNADEN GELEN YAZI HAKKINDA DUYURU YAPILDI Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı’na yazmış olduğumuz yazıya cevaben; Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı tarafından gelen 12.12.2012 tarihli yazı ile; 23.11.2012 tarih ve 28476 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlülüğe giren Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Disiplin Yönetmeliği’nin Ek III sayılı cetvelinde eczacının disiplin amirinin başhekim yardımcısı, üst disiplin amirinin de başhekim olarak belirlendiği ve yapılacak mevzuat çalışmalarında, önerilerimizin değerlendirilmek üzere kayıt altına alındığı belirtilmiştir. 6331 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU HAKKINDA DUYURU YAPILDI İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiği 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 30 Haziran 2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmış olup, söz konusu kanunun 38 inci maddesinin (a) bendinin 1.fıkrasında “Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra yürürlüğe gireceği” belirtilmektedir. Eczaneler, 26 Aralık 2012 tarihli ve 28509 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği’ne göre “Az Tehlikeli” sınıfına girmekte olduğundan, ilgili Kanun’un, bu süreçte herhangi bir mevzuat değişikliği olmadığı takdirde eczaneler için 30 Haziran 2014 tarihinden itibaren geçerli olacağı duyuruldu. Sevim ÖZDEMİR Dünyada Ne Var? Ne Yok? Dünyada Ne Var? Ne Yok? Ne Var? Ne Yok? Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) 100. Yıl Kongresi kapsamında yapılan Sağlık Bakanları zirvesinde sunulan IMS Institute Raporu, sağlık sistemi paydaşlarının ilaçları daha akılcı bir şekilde kullanmaları ve güçlerini, kaynaklarını ve etkinliklerini daha kararlı bir şekilde birleştirmeye çalışmaları halinde küresel sağlık harcamalarının yarım trilyon dolar (500 milyar dolar) azaltılabileceğini ortaya koydu. Portekiz’de “Eczaneler Yasta” Kampanyası Portekizli eczacılar, eczacıların ekonomik durumuna ilişkin kamuoyunda farkındalık yaratmak amacıyla “Eczaneler Yasta” inisiyatifini oluşturdular. Halihazırda eczaneler ilaç alımlarını askıya almış durumda; 457 eczane davalık ve 2013’te 600 eczanenin kapanma riski söz konusu. İnisiyatif ANF de dahil eczacıları temsil eden kuruluşlardan oluşuyor. Massachusetts Eyaletinde Majistral İlaç Hazırlayan Eczanelerin Denetimine İlişkin Kurallar Sıkılaştırıldı Massachusetts’te, ABD’de (Ekim ayında) 29 kişinin ölmesine neden olan menenjit salgınıyla ilişkilendirilen majistral ilaç hazırlayan eczanelerin daha sıkı denetlenmesini sağlayacak yeni düzenlemeler kabul edildi. Söz konusu mantar kaynaklı menenjit salgınını sırt ağrısı tedavisi için kullanılan steroitlerin tetiklediği tespit edilmişti. Yetkili sağlık kurumları, bu steroitlerin hazırlandığı New England Compounding Center’ın Framingham, Massachusette ve Boston’daki tesislerinde ilaçların steril koşullarda hazırlanmadığını bildirdi. E-Reçete Hatalarının Maliyeti Eczanelerin Üzerine Kalabilir Sosyal ve İdari Eczacılık Araştırmaları (Research in Social and Administrative Pharmacy) Dergisi’nde yayınlanan bir çalışma, eczacının reçeteye müdahale etmesi ve sonrasında reçete edilen ilacı vermemesi durumunda elektronik reçetelerin eczacıların para kaybetmesine yol açabileceğini ortaya koydu. Araştırmada, eczacıların hatalı olması nedeniyle kendilerine gelen reçetelerin yaklaşık % 15’ini karşılamadıkları ve hizmet karşılığında ücret almadan gerçekleştirdikleri müdahalelerin maliyetini eczacıların kendilerinin karşılamak zorunda kaldıkları belirtildi. Birleşik Krallık’ta Stokta Bulunmayan İlaçları Finanse Etmek İçin Eczacılara Geçim Ücretinin Altında Ödeme Yapılıyor Eczacılara stokları tükenmiş ilaçlar için verilen saat başına 6,85 Sterlinlik ek yük ücreti, geçim ücretinin altında kalıyor. İngiltere’deki eczaneler 2011-12 döneminde stokta bulunmayan ürünleri bulmak için harcanan zaman ve para karşılığında saat başına ortalama 1,068 £ alıyordu. Eczacıların stokta bulunmayan bir ilacı temin etmek için harcadığı zamanın yıllık 156 saat olduğu tespitinden hareketle bu ücretin Londra’nın üst düzey idari kurumu Greater London Authority’nin 8,55 £ olarak hesapladığı ücretten 1,70 £ daha az olduğu belirtildi. İtalya’da Eczacılar Artık 68 Yaşında Emekli Olacak 1 Ocak 2013’ten başlayarak İtalya eczacılarına 68 yaşında emekli olma zorunluluğu getirildi. İş ve Ekonomi Bakanlığı’nın bu şartı emeklilik yaşını emeklilik sigortası şartlarında yapılan yeni düzenlemeye uygun hale getirmek için koyduğu belirtildi. Haberlerin devamı ve detaylar için: http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/QOY20130204094954EKIMBULTEN2012.pdf http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/IZx20130204095312KASIMBULTEN2012.pdf http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/B3O20130204095557ARALIKBULTEN2012.pdf TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 IMS Raporu: “Akılcı” İlaç Kullanımı Küresel Düzeyde Yılda 500 Milyar Dolar Tasarruf Sağlayabilir 45 Gaye SARIKAYA Sağlık Kısa Kısa SağlıkSağlık Kısa Kısa Kısa Kısa TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Tümörü “Uyutup” Kanserin Yayılmasını Engellediler 46 İngiltere’de, Mount Vernon Hastanesi’nde yapılan testlerde, yeni bir ilaç sayesinde kanserin yayılmasının engellenebileceği, başka deyişle tümörlerin uyutulabileceği saptandı. “Aflibercept” adlı füzyon proteini, bazıları ileri safhada ve kemoterapi görmüş olan bağırsak kanserli 1400 hastada denendi. Bu hastaların yaşam sürelerinin ortalama 2 yıl uzadığı belirlendi. (HABERTÜRK) Kısırlığa Neden Olan Gen Bulundu Kolda Burun Geliştiriyorlar Kısırlığın giderilmesine yardımcı olabilecek bir gen bulunduğu bildirildi. İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nden bilim insanlarının meyve sinekleri üzerinde yaptığı araştırma, SRPK geninin olmamasının, yumurtanın sağlıklı gelişimi ve doğurganlık için gerekli olan kromozomların birbirine sarılmasını engellediğini gösterdi. Journal of Cell Science Dergisi’nde yayımlanan araştırmada bilim insanları, kromozomların DNA’ya sahip olduğunu ve bölündüğünde kısırlığın meydana gelebileceğini belirtti. (VATAN) İngiltere’nin başkenti Londra’daki University College London’da, cilt kanseri nedeniyle burnunu kaybeden, adının açıklanmasını istemeyen bir iş adamının kolunda yeni bir burun geliştiriliyor. Dünyada bir ilke imza attıklarını söyleyen Prof. Alex Seifalian, “Her şey yolunda giderse burun, 56 yaşındaki hastanın yüzüne dikilecek. Yeni burnu da eskisine benzeyecek, eskisi gibi burun kemiği sola doğru eğri olacak” dedi. Seifalian, üç aylık süre tamamlanınca burnu kol derisinin altından alıp yerine nakledeceklerini, kol derisinin kısa sürede normale döneceğini söyledi. (HABERTÜRK) Kuş Gribi Virüsü Güçlenerek Döndü Domuz Gribi Can Alıyor Son 1 aydır 300 binden fazla ördeğin telef olduğu Endonezya’da kuş gribi virüsünden daha etkili bir virüs bulundu. Veteriner Syukur İvantoro, buldukları H5N1 kuş gribi virüsünün alt türünün, bilinen virüse göre daha etkili olduğunu ve ülkede son haftalarda yüz binlerce ördeğin ölümüne sebebiyet verdiğini belirtti. (CUMHURİYET ANKARA) Soğuk havayla boğuşan dünya, bir taraftan da domuz gribi korkusuna kapıldı. Kötü haber Ürdün’den geldi. Ürdün Sağlık Bakanlığı sözcüsü Evdah El-Ezrei’nin açıklamalarına göre; bu yıl 50 kişi domuz gribi olarak bilinen H1N1 virüsüne yakalandı. 26 yaşındaki bir genç ise domuz gribi sonucu hayatını kaybetti. (TAKVİM) Kök Hücreden Böbrek Geliyor Japonya’daki Kyoto Üniversitesi’nden bir ekibin kök hücrelerden böbrek dokusu geliştirmesi milyonlarca böbrek hastasına büyük umut oldu. Dokunun, diyalize bağlı yaşamak zorunda kalan hastaların tedavisinde kullanılabileceği belirtiliyor. (HÜRRİYET) TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Kısa Kısa Sağlık 47 Japonya’dan Gribe Çözüm Sağır Fareler Artık Duyuyor Japon bilim insanları, havadaki H5 virüsünü yüzde 99 etkisiz hale getirebilen teknoloji üretti. Tottori Üniversitesi uzmanları, musluk suyundan elektrik geçirerek (elektroliz yoluyla) geliştirdikleri özel teknolojinin, havada asılı bulunan kuş gribi virüsü H5’i etkisiz kıldığını açıkladı. Araştırmacılar, elektroliz suyunun buharının da virüs karşısında işe yaradığını kaydetti. (GÜNLÜK EVRENSEL) Sağır farelere enjekte edilen bir ilaçla, iç kulakta bulunan Corti organında yeni ince kıllar oluşması sağlandı. İç kulakta sesleri algılayan kıl şeklindeki reseptörleri yeniden üreten Amerikalı bilim insanları, böylece sağırlık tedavisinde büyük bir keşfe imza attılar. Tedavi sonucu iç kulaklarında sağlıklı reseptör bulunmayan ve hiçbir şey duymayan fareler, trafik gürültüsü ya da kapı çarpması gibi sesleri duymaya başladı. (HABERTÜRK) günce Günce günce Günce Gamze ŞAHİN TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 2 Kasım 2012 Cuma 48 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Giresun’da düzenlenen Giresun ve Ordu Eczacı Odaları’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar. 3-4 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Samsun’da düzenlenen “Orta Karadeniz Sektörel Buluşmalar Toplantısı”nda Samsun, Ordu, Çorum, Tokat ve Amasya Eczacı Odaları’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar. 2 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Giresun’da düzenlenen Bölge Toplantısı'na katıldı. 5 Kasım 2012 Pazartesi TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Ekrem Atbakan ile görüşme gerçekleştirdiler. Lucane Pharma Genel Müdürü Mr. Pierre Mambrini, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay’ı ziyaret etti. 6 Kasım 2012 Salı IMS Genel Müdürü Ali Akyıldız, TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay’ı ziyaret etti. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay’ın ve TEB Akademi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Başaran’ın katılımlarıyla “Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Toplantısı” gerçekleştirildi. 3-4 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Samsun’da düzenlenen “Orta Karadeniz Sektörel Buluşmalar Toplantısı'na katıldı. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay ve TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil, Anadolu Ecza Depocuları Derneği Yönetim Kurulu ile görüştüler. 7 Kasım 2012 Çarşamba 31.05.2012 Tarih ve 28309 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6308 Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Pharma Export Genel Müdürü Mr. Pete Bigley, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Murakabesi Hakkında Kanu’nda Deği- Harun Kızılay’ı ziyaret etti. şiklik Yapılmasını İçeren Kanun’a İsti- Günce TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Maliye Bakanı Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur ile bir görüşme gerçekleştirdiler. Görüşmede eczanelerin son durumu hakkında sunum yapıldı. 8 Kasım 2012 Perşembe Hitit Vergi Dairesi’nden Rıza Büyükkuzukıran TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarette TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a, TEB İktisadi İşletmesi Vergi Rekortmenliği Sertifikası takdim edildi. 9 Kasım 2012 Cuma TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, aynı gün Kalkınma Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan ile görüştü. Görüşmede eczanelerin son durumu hakkında sunum yaptı. 13 Kasım 2012 Salı TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketici ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam Kurulu Toplantısı’na katıldı. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Pfizer İlaç Aşı Fabrikası açılışına katılım sağladı. 14 Kasım 2012 Çarşamba TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TBMM’de Türkiye Diyabet Vakfı Diyabet Parlementosu’na katıldı. TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney , Türk Dil Kurumu Başkanı Mustafa Kaçalin ile Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan İlaç ve Eczacılık Terimleri Sözlüğü konusunu görüştü. 14-15 Kasım 2012 TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, TEB Merkez Heyeti Üyesi Ecz. Bülent Varel, Türk Eczacıları Birliği’ni temsilen Avrupa Birliği Eczacılık Grubu (PGEU)’nun Brüksel’de düzenlenen Genel Kurul Toplantısı’na katıldılar. 15 Kasım 2012 Perşembe Pharmetic Derneği Başkanı Neylan Zırhlıoğlu ve Yönetim Kurulu, TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a bir ziyaret gerçekleştirdi. TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney ,İşitme Engelliler Federasyonu Ankara Temsilcisi Pelin Aslan ile İşitme Engelliler İşaret Dili Eğitimi ders notlarının hazırlanması konusunda bir görüşme yaptı. 16 Kasım 2012 Cuma TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, I. Uluslararası Sağlık ve Güzellikte Kullanılan Doğal Ürünler Sempozyumu’na katıldı. Sempozyumda açılış konuşmasını gerçekleştirdi. zaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda değişiklik yapılmasını içeren kanuna istinaden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili toplantıya katıldı. 20 Kasım 2012 Salı Türk Kızılay’ı Yönetim Kurulu Üyesi Hayati Çetin, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay’a bir ziyaret gerçekleştirdi. 21 Kasım 2012 Çarşamba TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile görüştüler. Görüşmede eczane ekonomileri hakkında sunum yapıldı. TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile görüştüler. Görüşmede eczane ekonomileri hakkında sunum yapıldı. 22-25 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Afyon Eczacı Odası’nın ev sahipliğini yaptığı 38. Dönem II. Bölgelerarası Toplantısı’na katıldılar. 27 Kasım 2012 Salı TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, İzmir Çeşme’de düzenlenen “Tütün Kontrolü Sempozyumu”na konuşmacı olarak katıldı. TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Ankara Hilton Otel’de düzenlenen TÜSAD 2050’ye Doğru Nüfus Bilim ve Yönetimi Rapor Kapsamında ‘İşgücü, Sağlık ve Sosyal Güvenlik Sistemlerine Bakış’ konulu tanıtım toplantısına katıldı. 19 Kasım 2012 Pazartesi 28 Kasım 2012 Çarşamba TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Saim Kerman ile yapılan 6308 sayılı Eczacılar ve Ec- TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı ile ‘İlaç İndirim Oranları’ hakkında görüştü. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 naden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yapılması çalışmaları ile ilgili olarak düzenlenen Çalıştay’a, TEB Merkez Heyeti Üyeleri ile Samsun Eczacı Odası Başkanı Ecz. Onur Ferhat Karacan, Antalya Eczacı Odası Başkanı Ecz. Kerem Zabun, Edirne Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenk Kes, Batman Eczacı Odası Başkanı Ecz. M. Emin Beyaz ve Yozgat Eczacı Odası Başkanı Ecz. Harun Lekesiz katıldılar. 49 Günce 29 Kasım 2012 Perşembe TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney, Sağlık Yatırımları Genel Müdürü Kadir Serdar Taflan ile “Kampüs Hastaneleri” konusu hakkında görüştü. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda düzenlenen toplantıya katıldı. Toplantıda İthal İlaç Birimi ile ilgili bir sunum yaptı. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 30 Kasım 2012 Cuma 50 TEB II.Başkanı Ecz.Arman Üney İşitme Engelliler Federasyonu’nca düzenlenen ”Türkiye’nin İlkleri” adlı Ödül Töreni’ne katıldı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’ in verdiği ödülü TEB adına aldı. 3 Aralık 2012 Pazartesi Mevzuat Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Fazlı Yıldırım ile Türk Eczacıları Birliği Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayımlanması hakkında toplantı yapıldı. Hakkında Kanu’nda Değişiklik Yapılmasını İçeren Kanun’a istinaden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yapılması çalışmaları ile ilgili olarak düzenlenen Çalıştay’a, TEB Merkez Heyeti Üyeleri ile Samsun Eczacı Odası Başkanı Ecz. Onur Ferhat Karacan, Antalya Eczacı Odası Başkanı Ecz. Kerem Zabun, Edirne Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenk Kes, Batman Eczacı Odası Başkanı Ecz. M. Emin Beyaz ve Yozgat Eczacı Odası Başkanı Ecz. Harun Lekesiz katıldılar. 4 Aralık 2012 Salı TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sosyal Güvenlik Kurumu 3. Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Yakındoğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde düzenlenen “Türkiye’de Eczane ve Eczacılığın Yapısı” konulu seminere konuşmacı olarak katıldı. 6 Aralık 2012 Perşembe TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanlığı Teşkilat ve Görevlerine İlişkin 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 23 üncü Maddesi gereğince kurulan Sağlık Meslekleri Kurulu IV. Toplantısı’na katıldı. TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Karaman’da düzenlenen Karaman Eczacı Odası’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar. 7 Aralık 2012 Cuma TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Konya’da düzenlenen Konya Eczacı Odası’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar. TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney Türkiye Patent Enstitüsü‘nün düzenlediği 18. Danışma Kurulu Toplantısı’na katıldı. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nda yapılan muvazaa değerlendirme komisyonu toplantısına, TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil, Ecz. Çiğdem Okman Kılcı ve hukuk danışmanları katıldılar. 31.05.2012 Tarih ve 28309 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6308 Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi 7 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Konya’da düzenlenen Konya Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı. 6 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Karaman’da düzenlenen Karaman Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı. Günce 10 Aralık 2012 Pazartesi 15 Aralık 2012 Cumartesi Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Ka- TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Ekrem Atbakan ile 6308 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasını İçeren Kanun’a İstinaden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili görüşme gerçekleştirdi. TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney “3. Ulusal Sağlık Çalışanlarının Sağlığı” adlı kongreye hazırlık çalışmaları için Türk Tabipleri Birliği’nde düzenlenen toplantıya katıldı. nun ile Uyuşturucu Maddelerin Mura- 11 Aralık 2012 Salı TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketici ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam Kurulu Toplantısı’na katıldı. İstanbul Ecza Kooperatifi Başkanı Ecz. Sait Yücel ve Yönetim Kurulu TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a ve TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil’e ziyaret gerçekleştirdiler. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, TEB Dora Otel’de yapılan Eczacı Odaları’ndan gelen eczacıların katılımlarıyla gerçekleştirilen “Sağlıkta İnsan Gücü Çalıştayı”na katılım sağladı. TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Eğitim Hizmetleri Şubesi’nden Psikolog Çetin Bozkaya ile Eczane Destek Personelleri Eğitimleri ile ilgili görüştü. İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü Risk Yönetimi Daire Başkanlığı’nda yapılan “Kontrole Tabi İlaçlar” ile ilgili toplantıya TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay katılım sağladı. 21 Aralık 2012 Cuma Yapılmasını İçeren Kanun’a İstinaden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili görüşme gerçekleştirdi. 25 Aralık 2012 Salı IMS Genel Müdürü Ali Akyıldız, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay’a bir ziyaret gerçekleştirdi. TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil başkanlığında “Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşletmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmelik” hakkında bir toplantı yapıldı. 27 Aralık 2012 Perşembe TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, TEKB’nin düzenlemiş olduğu TEKB’ye bağlı eczacı kooperatiflerinin çalışmaları ile sektörel değerlendirmelerin paylaşıldığı ve karşılıklı görüş alışverişinde bulunulduğu toplantıya katıldılar. Abdi İbrahim İlaç Genel Müdürü Cü- 24 Aralık 2012 Pazartesi medikal malzemelerin eczanede sa- TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Ekrem Atbakan ile 6308 sayılı fından eczanelerden temini konusunu neyt Gedikli, TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a ziyaret gerçekleştirdi. TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney, Sosyal Güvenlik Kurumu Tıbbi Malzeme Daire Başkanlığı Şube Müdürü Dr. Sebahattin Yılmaz ile geri ödemeye tabi tılmasına uygun olanlarının SGK taragörüştü. 12 Aralık 2012 Çarşamba Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tuncer Değim, TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a ziyaret gerçekleştirdi. 13-15 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Kars’ta düzenlenen ve Erzurum Eczacı Odası’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar. 13-15 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Kars’ta düzenlenen Erzurum Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile görüştüler. Görüşmede eczane-reçete-ciro analizi ile ilgili sunum yaptılar. 17 Aralık 2012 Pazartesi kabesi Hakkında Kanunda Değişiklik 51 Ecz. Nevin TAŞLIÇAY Hastamız Hastamıza Anlatırken; Yağlar Anlatırken Hasta mız Anlatırken ÇÖREKOTU TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 Hafif baharlı tohumlar, özellikle Güneydoğu Asya ve Akdeniz mutfaklarında yaygın bir şekilde kullanılır. Karminatif etkisi bilinmektedir. Bağırsak hareketlerini ve boşaltımı kolaylaştırır. Tohum yağı antimikrobiyaldir ve bağırsak parazitlerine karşı etkilidir. Otoimmün bozukluklarda, tedavide kullanılan diğer bitkilerden çok daha etkili olduğu bulunmuştur. Ayrıca geleneksel tedavilerde, diüretik, stomaşik, karaciğer toniği, sindirim kolaylaştırıcı, süt artırıcı ve spazm çözücü olarak tercih edilir. Ezilip su ile karıştırıldığında el ve ayak şişmelerine iyi gelmektedir. Vitiligo, saç dökülmesi, egzama, cilt lekeleri ve sivilcelerde haricen kullanıldığına dair kayıtlar da mevcuttur. 52 KEKİK Terletici, idrar attırıcı, gaz söktürücü ve yatıştırıcı olarak, %2’lik infüzyonları halinde kullanıldığı gibi, baharat olarak da kullanılmaktadır. Ayrıca yaraların tedavisinde ve bağırsak ağrılarına karşı kullanıldığı da kayıtlıdır. Origanum majorana yatıştırıcı, idrar artırıcı, gaz söktürücü ve terletici özelliklere sahip olup nefes darlığına karşı da kullanılmaktadır. Orta Avrupa’da baharat olarak kullanımı yaygındır. Orıganum vulgare’nin antibakteriyal, antifungal, antiparaziter, antikanserojen ve antioksidan etkileri bulunmaktadır. Tedavide, kozmetikte ve aromaterapide dahilen ve haricen kullanılmak üzere sunulmuş birçok kekik uçucu yağı taşıyan preparat bulunmaktadır. O. vulgare, öksürük, bronşial mukus tabakasının enflamasyonunda ve ekspekteron olarak; gastrointestinal rahatsızlıklarda, bağırsak gazlarına bağlı şişkinliklerde, safra kesesi salgısını ve sindirimi uyarmak için, iştah artırıcı, antispazmodik ajan olarak; idrar yolları rahatsızlıklarında, diüretik ve sedatif olarak kullanılmaktadır. Ayşen YALMAN Basında Basında TEB Basında TEBBasındaTEB TEB Basında HABERTÜRK “HABER MASASI” 7 KASIM 2012 12 Kasım 2012 TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Mayıs ayından bu yana temininde sıkıntı olan Purinethol adlı ilacın bundan böyle TEB tarafından karşılanacağını belirtti. Kızılay, “Hastalarımız mağdur olmasın diye biz bir biçimde ilacı temin ediyoruz. Aslında taşıma suyla değirmen döndürmeye çalışıyoruz. Biz hastalara ulaşmaya çalışıyoruz. Hastaların karaborsacıların eline düşmesine engel olmaya çalışıyoruz” dedi. lirtildiği açıklamada ayrıca, vatandaşlar, bitkisel ürünlerin dikkatli kullanılması konusunda uyarıldı. 12 Kasım 2012 NTV “HABER MERKEZİ” TRT HABER “HABERLER” NTV “GÜNÜN İÇİNDEN” HABERTÜRK “AKŞAM RAPORU” rafından ruhsatlandırılması gerektiğinin de be- ULUSAL KANAL “ANA HABER” Türk Eczacıları Birliği, piyasada bulunamayan lösemi ilacı Purinethol için çalışma başlattı. Buna göre, oluşturulan bir ekip, Türkiye’deki tüm hastane ve kliniklerle iletişime geçerek lösemi hastalarını tespit edecek ve ilaçlarının temini konusunda hastalara yardım edecek. Böylece hastaların karaborsacıların eline düşmesi engellenecek. CNN TÜRK “GÜNDEM” 15 KASIM 2012 TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, B1 vitamininin sinir sistemi üzerinde etkili olduğunu ve Bazal Metabolizmasını güçlendirdiğini belirtti. Eksikliği durumunda Beriberi hastalığının ortaya çıkabildiğine dikkat çeken Çolak, ölüm oruçlarında HABERTÜRK “DÜNDEN SONRA” 9 KASIM 2012 hayati öneme sahip bir ilaç olduğunu belirtti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bulunamayan lösemi ilacı Purinethol’ün bundan böyle Türk Eczacıları Birliği tarafından temin edileceği ve SGK tarafından karşılanacağı belirtildi. ancak TEB İthal İlaç Birimi tarafından getirtildi- KON TV “ANADOLUDA SABAH” TEB, zayıflama ilaçlarının tehlike saçtığını belirtti. Yapılan açıklamada, adeta zehir saçan ve içeriğinde ne olduğu bilinmeyen bu tür ilaçların internetten alındığı ve kaçak yollarla ülkeye sokularak eczane dışındaki yerlerde satıldığı Çolak ayrıca, ilacın Türkiye’de üretimi olmadığını ğini iletti. CNN TÜRK “GÜNE MERHABA” 7 ARALIK 2012 Türk Eczacıları Birliği’nden yapılan açıklamada, vatandaşlar internetten ilaç almamaları konusunda uyarıldı. Nerede üretildiği ve içerisinde ne olduğu belli olmayan ve değerinden çok daha ucuza satılan bu tür ürünlerin çoğunun sahte olduğu belirtildi. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 8 Kasım 2012 Purinethol adlı lösemi ilacının bulunamamasından dolayı eylem yapan lösemili çocukların babaları, ilaçların bir an önce temin edilmesi gerektiğini belirterek: “Şu anda Türk Eczacıları Birliği bir şekilde bize temin ediyor ama yarın ne olacağı belli değil, yetkililerden ricamız bu ilacın bulunması” dediler. söylendi. Bu tür ürünlerin, Sağlık Bakanlığı ta- 53 Basında TEB CNN TÜRK “HABERLER” TV NET “HABERLER” SKYTÜRK 360 “ANALİZ 360” KANAL 24 “MODERATÖR” SHOW TV “ANA HABER” TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, 300 bin kutu sahte ilacın ele geçirildiği operasyondan sonra katıldığı yayında, sahteciliğin son yıllarda giderek arttığını; ancak İlaç Takip Sistemi sayesinde eczanelerde sahte ilacın olmasının mümkün olmadığını söyledi. Çolak, eczane dışındaki çeşitli yerlerde satılan ilaçların sahte olma ihtimalinin ise çok yüksek olduğunu vurguladı. ULUSAL KANAL “ANA HABER” 15 ARALIK 2012 TEB’den yapılan açıklamada, sürekli artan katılım payları eleştirildi. Hastalardan pek çok kalemde ciddi miktarlarda ek ödeme talep edildiğine dikkat çeken Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti, “hastalar müşteri, eczacılar veznedar oldu” dedi. 54 KANAL B “GÜNDEMİN İÇİNDEN” 21 ARALIK 2012 TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay katıldığı canlı yayında, eczacıların yaşadığı sorunlara değindi. Kızılay sahte ilaç, elektronik reçete, akılcı ilaç kullanımı, sağlıkta dönüşüm ve global bütçeye kadar pek çok konuda bilgi verdi. 24 ARALIK 2012 BLOOMBERG TV “DEVRE ARASI” TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak katıldığı canlı yayında, elektronik reçetenin eczacıların ve vatandaşların hayatını kolaylaştıracağını belirtti. 1 Ocak tarihinden itibaren tamamen geçilebilmesinin şu an için pek mümkün görünmediğine dikkat çeken Çolak, “Hala hekimlerin tamamı e-reçete şifresi almadı. Hekimlerin bir an önce sisteme entegre olması gerekir” dedi. Erdoğan Çolak ayrıca, Medula Provizyon Sistemi’nin alt yapısının da düzeltilmesi gerektiğini vurguladı. TRT ANADOLU “HAYATIN RENKLERİ” HABERTÜRK “HABERLER” CNN TÜRK “ANA HABER” ATV “ANA HABER” HABERTÜRK “GÜNE BAKIŞ” 24 ARALIK 2012 Sahte ilaç üreten kişilerin ürettiği pek çok cinsel içerikli ilaç, yapılan operasyonla ele geçirildi. TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ise “Bu ilaçların içerisinde ne olduğu belli değil. Türkiye’nin önemli bir yarasıdır bu. Buna yönelik önlemlerin alınması ve operasyonların yapılması son derece önemlidir, biz de destekliyoruz” dedi. Çolak ayrıca, ilaç almak için doğru adresin eczaneler olduğunu belirtti. 25 ARALIK 2012 11 ARALIK 2012 HABERTÜRK “HABER MASASI” TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, e-reçete konusuna değindi. Kızılay, e-reçete uygulamasını desteklediklerini; ancak sistemde bazı sorunlar yaşandığına dikkat çekerek, “Medula Provizyon Sistemi yamalı bohçaya benziyor. Hala sisteme yeni yeni modüller ekleniyor. Önce sistemin düzeltilmesi ve yedeklenmesi gerekirken, bugün e-reçete uygulamasına geçiliyor. Bu alt yapı sorunu giderilmedikçe, e-reçetenin tam anlamıyla çalışmasından bahsedemeyiz. Çünkü, hasta saatlerce eczanelerde beklemek zorunda kalıyor” dedi. CNN TÜRK “GECE HABERLERİ” ATV “KAHVALTI HABERLERİ” BUGÜN TV “HABERLER” TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Medula Provizyon Sistemi’nin haftada en az 2 gün çalışmadığını belirterek, “Medula düzgün çalışmadığı sürece e-reçeteden bahsetmemiz mümkün değil. Hastalarımız, sistemin çalışmadığı saatlerde ilaç alamıyorlar. Hastalar ilaca ulaşamıyorlar” dedi. Kızılay, öncelikle yedekli bir Medula Sistemi’ne ihtiyaç olduğunu vurguladı. SKY TÜRK 360 “ANA HABER” 26 ARALIK 2012 TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, SGK’nın 1 Ocak tarihinden itibaren e-reçeteye geçileceğini açıkladığını söyledi. Çolak, hekimlerin büyük bir kısmının henüz e-reçete şifrelerini almadığını, sistemin sağlıklı işleyebilmesi için bir an önce almaları gerektiğini söyledi. Çolak, “E-reçete, Medula Provizyon Sistemi üzerinden çalışıyor. Ancak haftada en az 2 gün Medula Sistemi çalışmıyor. Böylesi bir ortamda e-reçete sistemine geçilmesi mümkün değildir. Bu acelenin sebebini anlamadık. Öncelikli olarak alt yapı sorununun çözülmesi gerekiyor” dedi. Basında TEB EKONOMİ BUGÜN 7 Kasım 2012 TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 13 Kasım 2012 55 Basında TEB BAŞKENT TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 17 Kasım 2012 56 ÖNCE VATAN 24 Kasım 2012 Basında TEB BİZİM ANADOLU 24 Kasım 2012 MEDİMAGAZİN TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 26 Kasım 2012 57 RADİKAL 30 Kasım 2012 Basında TEB BUGÜN 30 Kasım 2012 SABAH 30 Kasım 2012 CUMHURİYET TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 1 Aralık 2012 58 Basında TEB SOL 3 Aralık 2012 HABERTÜRK BAŞKENT 3 Aralık 2012 TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 11 Kasım 2012 59 Basında TEB SABAH TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 3 Aralık 2012 60 HÜRSES 10 Aralık 2012 Basında TEB HÜRRİYET 3 Aralık 2012 SABAH TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 9 Aralık 2012 61 CUMHURİYET 11 Aralık 2012 Basında TEB BAŞKENT 22 Aralık 2012 24 SAAT TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 12 Aralık 2012 62 Basında TEB BİZİM GAZETE TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 23 Aralık 2012 63 BAŞKENT 11 Aralık 2012 Basında TEB HABERTÜRK TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 25 Aralık 2012 64 24 SAAT 25 Aralık 2012 Basında TEB MİLLİYET BİZİM GAZETESİ 27 Aralık 2012 TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 26 Aralık 2012 65 Bulmaca Ayşe ÜMİT 1 2 3 4 5 1 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 1 2 9 3 13 4 4 7 5 6 12 3 7 8 8 9 10 14 TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012 11 66 11 2 5 12 13 14 10 15 6 YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Tıraş edilmeyerek yuvarlak ve cilalı bırakılmış, değerli ya da yarı değerli taş... Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire...Köpek. 2. Ekonomi...Sözünü geçiren, üstünlük kazanan. 3. Yanardağ ağzı…Bezginlik, usanma bildirir. 4. Limon renginin ilk hecesi...Çekicilik. 5. Oluşan, meydana gelen...Bir işi sağlamak veya bozmak için girişilen gizli çalışma, oyun, dolap, düzen, dalavere, dek, desise, hile. 6. Gece denizde balıkların veya küreklerin kımıldanışıyla oluşan parıltı… Tantal elementinin simgesi…Biçim, şekil. 7. Satrançta, her yönde L biçiminde hareket eden taş…Dalsı kısım, dal; çıkıntı anlamında da gelen bir erkek ismi...Gönülden sevilen, gönül verilmiş olan kadın. 8. Tiroid bezinin içinde normal tiroid dokusundan farkli bir yapidaki anormal doku büyümeleri…Bir nota...Köpek, kedi, tilki vb. ısırma, tırmalama veya salya yolu ile insana geçen hastalık. 9. Malların teker teker ya da birkaç parça durumunda azar azar satılmasına dayanan toptan karşıtı satış biçimi. 10. Noksan, eksik. kötü, fena…Fransa'da ve Avrupa'da yayılmış olan yapı anlamındaki kelimenin tersten yazılışı...Dört telli, çenenin altına dayayarak çalınan yaylı çalgının sessiz harfleri. 11. Un, yumurta, yağ ve tuz karışımı olan hamurun, kibrik çöpü ebatlarında kesilmesi sonucu elde edilen bir tür makarna…Yarılmış, yırtık, yarık anlamındaki kelimenin sessiz harfleri... İlgilendiren, ilişkin, ilişik, ilgili. 12. Usa dayanan, ölçülü, ussal, hesaplı…Bağlantı, münasebet. 13. Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma…İlave. 14. Büyük felaket, bela, musibet… Üzerinde otların büyüdüğü ve ziraat amaçlı kullanılmayan alanın ilk hecesi… Üzerinde düzlüklerin belirgin olarak bulunduğu, yeryüzü parçası, plato. 15. Çok sık hastalanan, sağlıksız…Etle beslenen. SOLDAN SAĞA 1. Sözcüklerin seçilip kullanılması, anlatım tarzı…Uzak yerlere yolcu ya da eşya taşıyan hayvan katarı. 2. Hısım…Orkestra eşliğindeki şarkılar, düolar, triyolar,korolarla yürütülen müzikli sahne oyunu… Bir nota. 3. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün kısaltması… Öğretim görevlisi. 4. Herhangi bir konuda bir dönemde yazılmış yapıtların tümü… Duyulmuş, yayılmış herkesçe bilinen anlamıdaki kelimenin sessiz harfleri... Tellür elementinin simgesi. 5. Sirke ya da benzerleriyle ilgisi olan anlamındaki kelimenin ilk iki hecesi… İlaç, çare, derman…Sütşekeri nin eşanlamkısı. 6. Ceviz içi, sarımsak, tuz, ekmek içi, sirke ve tahinin limon suyu ile çırpılmasından sonra kıyılmış maydanozla hazırlanan salça veya sos…Genişlik… İnsan yavrusunun ilk hecesi. 7. Asil bir hayvan…Amaca ulaşma, başarı…Organik bileşiklerin bileşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu. 8. Kabile'nin eşaanlamlısı…Telgraf imlerini göndermek için, bir devredeki akımı kesmekte ya da yeniden vermekte kullanılan aygıt. 9. Un, tahıl gibi şeylerin elekten ya da kalburdan alta geçen kısmı… Devlet Planlama Teşkilatı'nın kısaltması… Şifalı sular ile yapılan bakım. 10. Yısa veya laçka edilmekte olan bir halatın ve zincirin kısa bir süre elde tutulup bırakılmaması için verilen emir…Kötülük. 11. Simgesi "Fe" olan metalik element…Bakır elementinin simgesi… Ruh hastalıkları. 12. Fakat anlamına da gelen bir başka bağlaç…Deyiş, söyleyiş…Direnme, bildiğinden şaşmama. 13. Adamakıllı, iyice…İnsan ve hayvanlarda, kalbi, atardamar ve toplardamarları dolaşan kırmızı renkli sıvı…Büyük, yüksek, ulu anlamındaki kelimenin sessiz harfleri. 14. Yaban hayvanlarının sığındıkları, barındıkları kovuk… Belirtiler, işaretler…Elektriği, ısıyı geçirme durumunun tersten yazılışı. 15. Türkü…Mangan elementinin simgesi…Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş. ANAHTAR KELİME 1 2 3 4 5 6 7 6 8 5 9 8 10 11 9 12 4 13 14 10 8 10 *Ödüllü Bulmacayı çözdükten sonra, bulduğunuz anahtar kelimeyi TEB Basın Bürosu adresine (Cinnah Cad. Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya/Ankara) gönderiniz. Doğru yanıtı ilk gönderen 2 eczacımıza, TEB Eczacılık Akademisi tarafından düzenlenen meslek içi eğitim programlarından birine ücretsiz katılım ya da akademi yayın seti hediye olarak verilecektir. Geçen Sayının Çözümü Soldan Sağa: 1) Ltd… Ada… Deklare. 2) Ebleh… Ayak… Af. 3) Ela… Matrah… Afe. 4) Bitki… La… Halı… 5) Al… Ni… Fersude. 6) Re… Ani… Ait… Akın. 7) Kruvazör… Ap. 8) Ulamak... Lr… Ayşe. 9) Ahu… Emevi… Ana. 10) Sa… Esat… Po. 11) Ka… Yasa… Ala. 12) Aciz… Emanet… Yan. 13) Deniz… Bi… Rüt… Na… 14) Ameliyat… Ar… Maç. 15) Şike… Er… Atkı. Yukarıdan Aşağıya: 1) Li… Berk… Arkadaş. 2) Ei… Eruh… Acemi. 3) Delta… Ulus… İnek. 4) Baklava… Zile. 5) Al… Name… Zi. 6) Dem…Nizamiye… Ye. 7) Ahali… Öke… Ambar. 8) Ta… Ar… Vesait. 9) Dar… Fi… Lisan. 10) Eyalet… Erat. 11) Kahır… Atatürk. 12) Lk… Sapan. 13) Abuk… Yapay. 14) Raf… Dı… Olanak. 15) Efelenmek… Anaç. Anahtar Kelime 1 2 3 4 5 6 7 8 6 9 10 8 8 11 12 N İ C E M U T L U Y I L L A R Novagenix Biyoanalitik İlaç Ar-Ge A.Ş., ülkemizde ilacın etkinliğini, dolayısıyla kalitesini belirleyen ve belgeleyen uluslararası düzeyde akredite olmuş kuruluşlara duyulan gereksinim sonucu kurulmuş ilk Biyoyararlanım/Biyoeşdeğerlik merkezidir. Novagenix Biyoanalitik İlaç Ar-Ge A.Ş.; • Türk Eczacıları Vakfı • Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) • S.S. Tüm Eczacılar Üretim Temin Dağıtım Kooperatifleri Birliği (TEKB) • EGAŞ Eczane Gereçleri A.Ş. ortaklığıyla Esenboğa Yolunda, 9280 m2 arsa üzerinde, 3200 m2 kapalı alana sahip, özel olarak kurulmuş bir laboratuvardır. 2000 yılından bu yana Ulusal ve Uluslararası ilaç şirketlerine hizmet vermektedir. Faaliyet Alanlarımız: • Biyoyararlanım / Biyoeşdeğerlik Çalışmaları • Analitik Yöntem Geliştirme ve Validasyonu • İn-Vitro Dissolüsyon Çalışmaları • Faz II, III, IV Klinik Çalışmalar • CTD Formatında Ruhsat Dosyası Hazırlama • Farmasötik Ar-Ge Danışmanlığı • Kimyasal ve Kozmetik Ürün Bölümleme/ Paketleme • Bitmiş İlaç Ürünü / Bitkisel Ürün Kozmetik Ürün Analizleri • Biyoanaliz