TOPLANTI DOSYA ECZACILIK AKADEMİSİ Türk Eczacıları Birliği

Transkript

TOPLANTI DOSYA ECZACILIK AKADEMİSİ Türk Eczacıları Birliği
H
CI
A TI
T U R KIS
ON
TÜR
K
İĞİ
RL
ZACILARI B
İ
EC
AR
S
O
P
H
MA
C ISTS’
AS
TEBHaberler 06
ISSN 1301-5060
Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı Kasım-Aralık 2012
TOPLANTI
DOSYA
TEB 38. Dönem
2. Bölgelerarası Toplantı
Akılcı İlaç Kullanımının
Ekonomik Etkisi
ECZACILIK AKADEMİSİ
Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan:
Adli Eczacılık
Kimyasal
Itriyat
Kozmetik
Galenik
Medikal
Dermokozmetik
Laboratuvar Malzemeleri
Eczane Tasarımı
Eczane Gereçleri
Dermokozmetik
OTC
Hizmetlerimiz;
Eczane Tasarımlarında Yenilik
Eczane tasarımlarımız, eczacılarımızın önerileri ve ihtiyaçları doğrultusunda profesyonel ekibimiz ve çözüm ortaklarımızla
eczacılarımızın yanındayız.
Dermokozmetik
Laboratuvar ve Kimyasal Maddelerimiz
Eczane Gereçleri
Dermokozmetik
OTC
Çeşitli İtriyat Ürünlerimiz
Huzur Mahallesi 1112 Caddesi Öveçler / Ankara Tel: (0312) 284 04 15 Fax (0312) 286 74 31
www.egas.com.tr
İçindekiler
Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı KASIM-ARALIK 2012 Sayı: 6
Bakış............................................................................................................................. 3
Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan
Diyalog........................................................................................................................ 4
Ecz. Arman ÜNEY / II. Başkan
Toplantı...................................................................................................................... 5
38. Dönem Merkez Heyeti 2. Bölgelerarası Toplantı
Ecz. Esin ÖNGÜN
Dosya....................................................................................................................... 18
Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi
Ecehan BALTA - Düzelti: Remzi ALTUNPOLAT
Bizden Haberler............................................................................................... 38
Ecz. Büşra ÖZTÜRK
Dünyada Ne Var? Ne Yok?....................................................................... 43
Sevim ÖZDEMİR
Atölye Çalışması............................................................................................. 22
Eczacı İşgücü Planlaması Atölye Çalışması Yapıldı
Ecz. Büşra ÖZTÜRK - Ecehan BALTA
Kısa Kısa Sağlık............................................................................................... 44
Gaye SARIKAYA
Bir Gazetecinin Gözünden....................................................................... 25
Sağlıklı Haber
ESRA ÖZ/Gazeteci
Günce....................................................................................................................... 46
Gamze ŞAHİN
FIP 100. Yıl Deklarasyonu...................................................................... 27
Hastamıza Anlatırken................................................................................ 50
Ecz. Nevin TAŞLIÇAY
Araştırma Gezisi............................................................................................. 30
Avrupa Eczacılık Sistemleri ve Sorunlar: Fransa, İtalya ve İsviçre Örnekleri
Ecehan BALTA
Basında TEB........................................................................................................ 51
Ayşen YALMAN
ZACILARI B
İ
EC
ON
H
CI
A TI
T U R KIS
H
AR
MA
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Uzm. Ecz. Harun KIZILAY
Genel Sekreter
YAYIN SEKRETERİ
Ayşen YALMAN
Gaye SARIKAYA
YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Ecz. Arman ÜNEY
II. Başkan
REDAKSİYON
Ayşen YALMAN
Gaye SARIKAYA
MERKEZ HEYETİ
Ecz. Erdoğan ÇOLAK
Ecz. Arman ÜNEY
Uzm. Ecz.Harun KIZILAY
Ecz. İsmail BAŞDİL
Ecz. Sertaç ÖZMEN
Ecz. Ramazan Ziya ÖRMECİ
Ecz. Ahmet ÖZÇAVUŞOĞLU
Ecz. Bülent VAREL
Ecz. Yavuz TATAR
Ecz. Mukaddes HARMANCI
Ecz. Murat Levent KOÇAK
S
O
P
SAHİBİ
Ecz. Erdoğan ÇOLAK
Genel Başkan
Bulmaca................................................................................................................. 64
Ayşe ÜMİT
İĞİ
RL
TÜR
K
Eczacılık Akademisi...................................................................................... 34
Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan: Adli Eczacılık
Prof. Dr. Göknur AKTAY / İnönü Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi / Malatya
C ISTS’
AS
GRAFİK TASARIM
Kadir ARSLANTÜRK
BASKI
Fersa Ofset Baskı Tesisleri
Ostim 36. Sokak No: 5/C-D
Yenimahalle ANKARA
Tel: 0312 386 17 00 (pbx)
www.fersaofset.com
Baskı Tarihi: 4 Mart 2013
YÖNETİM YERİ VE YAZIŞMA
Türk Eczacıları Birliği
Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya / ANKARA
Tel: 0312 409 81 00
Yayın Türü: Süreli Yayın
YAYIN KOŞULLARI
Dergideki yazılar dergi adı gösterilerek yayımlanabilir. Yazılardaki görüşlerden yazarın kendisi
sorumludur. Dergi üyelere ücretsiz gönderilir. Yayımlanması istenilen yazıların, bilgisayarda word
programı ile yazılması ve yazıların orijinal çıktısı
ile birlikte CD olarak veya e-posta ile gönderilmesi teknik açıdan kolaylık sağlayacaktır.
TEB Haberler Dergisi hakkındaki şikayetlerinizi,
memnuniyetinizi ve önerilerinizi iletebilmek için;
Türk Eczacıları Birliği
Willy Brandt Sokak No:9 Çankaya / ANKARA adresine, [email protected] e-posta adresine
yazabilir ya da 0312.409 81 09’a faks çekebilirsiniz.
Bakış
Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan
Twitter: @erdogancolak
Ufuk Turu
Hasta öyküsü alarak hastalığın nedenini bulmak ve ortadan kaldırmak şeklindeki bugün hala kullandığımız tıbbi yaklaşım ise,
M.Ö. 3 üncü yüzyılda yaşamış ve ilk kez bir tıp okulu kurmuş olan, bu yüzden de tıbbın babası olarak bilinen Hipokrates tarafından geliştirildi. Anadolu topraklarında doğup büyüyen, anatomi, fizyoloji, patoloji, farmakoloji gibi çok sayıda alanın gelişmesini
sağlayan Bergamalı Galenos ve Dioscorides ise çok sayıda etken maddeyi sağlığın kullanımına sundular.
Bu ve daha sonraki birikimler üzerine gelişen farmakoloji ve eczacılık, bulabileceği tüm etken maddeleri henüz keşfetmediyse
de, tüm hastalıkların tedavilerini bulamadıysa da, bugün çok majör hastalıklara karşı çok büyük araştırmalar yapan ecza tekelleri, karmaşıklaşmış bilgi ve teknoloji kullanarak ve devasa yatırımlar sonucunda bilgiyi ilaca dönüştürmekteler.
Eczacı da, çok az sayıda kalan majistral ilaç yapımı dışında, ilacı hastaya vermekle, ilaç tarifini yapmakla, etkileşimleri denetlemekle, bazı kronik hastalıklarda takip yapmakla, ilaç kullanım rejimine uyumu sağlamaya yardımcı olmakla, advers etki geri
bildirimi yaparak ilaçların daha güvenli olmasını sağlamakla yükümlü.
Ancak biz daha bu yükümlülüğümüzü tam olarak yerine getirmeye başlamadan, farmakogenomi bilimi, kişiye özgü ilaç
kullanımı sürecinin gittikçe yakınlaşmasını sağladı. Kişilerin ilaçlara verdiği yanıtta genetik varyasyonları inceleyen bu bilim,
hastanın genotipine göre ilaç seçilmesinin, böylece maksimum etki ve minimum yan etki sağlanmasının önünü açtı. Şu anda
kanser, kardiyovasküler hastalıklar, depresyon, HIV, tüberküloz, astım gibi hastalıklarda yapılan gen testleri ile ilaç belirlenmesine başlanmış durumda. Bu ilaçların yaygınlaşması, eczane yapısını da çok büyük oranda değiştirecek. Herşeyden önce farklı genetik alt gruplara yönelik
ilaçlar üretilmeye başlanacak. Eczanede hasta öyküsü almanın önemi artacak. Bu ilaçların önemli bir kısmı IV formunda olacak.
Bunların eczanelerden uygulanması ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılması gerekecek. Eczane, günübirlik ilaç uygulamasından
çok daha ciddi ve yaygın bir biçimde hastanelerle rekabet etmeye başlayacak.
Peki buna hazır mıyız? Hasta odaklı eczacılık hizmeti, bu rekabetten eczanelerimizi korumak için en temel aracımız. Ve bunu
hemen, bugün yapmaya başlamak zorundayız ki, bundan on yıl sonra eczacısının ilaç bilgisine, danışmanlığına güvenen hastalarımızın sayısını koruyabilelim.
Dünya maalesef, herkesin herkesle rekabet ettiği bir dünya haline geldi. Eczacının kendi içinde birlik olup sağlık sisteminde
rekabetçi aktörler olabilmesi için elindeki tek avantajı bilgisi. O zaman bu bilgiyi çoğaltmanın ve kullanmanın yeni yollarını hep
beraber bulmak zorundayız.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Paleofarmakolojik araştırmalar, insanlığın tarih öncesi dönemden beri ilaç kullandığını gösteriyor. Bilinen ilk metin, M.Ö. 6 ıncı
yüzyıla dayanan ameliyat üzerine Sanskritçe kaleme alınmış olan Sushruta Samhita'dır. Arkasından antik Mısır, Çin ve Yunan
kaynaklarında materia medicalara (medikal madde/etken madde tarif eden kitaplara) rastlıyoruz.
5
Diyalog
Ecz. Arman ÜNEY / II.Başkan
TEB Haberler Dergisi Yayın Koordinatörü
Twitter: @armanuney
Değerli meslektaşlarım,
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
2012 yılının son TEB Haberler dergisi ile yine
sizlerle birlikteyiz.
6
Bilindiği üzere 18 Kasım, Avrupa Hastalıkların
Önlenmesi ve Kontrol Merkezi (ECDC) öncülüğünde giderek artan bir seyir gösteren Antibiyotik Direncinin halk sağlığı üzerindeki olumsuz
etkilerini ve akılcı antibiyotik kullanımının yaygınlaştırılmasını kitlelere tanıtmak üzere her
sene “Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü”
olarak çeşitli etkinlikler ile kutlanmaktadır. Ülkemizde şimdi Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’na
devredilmiş bulunan Refik Saydam Hıfzıssıhha
Merkezi Başkanlığı koordinatörlüğünde sürdürülen çalışmalara birçok uzmanlık derneğinin
yanı sıra Türk Eczacıları Birliği olarak biz de
kurumsal desteğimizi sunmaktayız. Kuşkusuz
bu alandaki faaliyetlerimiz sadece antibiyotik kullanımı ile de sınırlı değil. Daha geniş bir
pencereden “Akılcı İlaç Kullanımı” uzun süredir gündemimizin en tepesinde önemli bir
yer işgal ediyor. Geriye dönüp baktığımızda ilk
adım olarak 2005 yılında Van Eczacı Odamızla işbirliği içerisinde Akılcı İlaç ve Eşdeğer İlaç
Kullanımı bilgilendirme afişleri hazırlanarak
eczacılara ulaştırmışız. 2007-2008 yılında ise
“Akılcı Çocuk Akılcı İlaç Kullanır Projesi”ni yaşama geçirmişiz. 2010 yılı 14 Mayıs Eczacılık
Haftası için belirlediğimiz ana tema “Akılcı İlaç
Kullanımı” olmuş, bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz etkinlikler Sağlık Bakanlığı tarafından
desteklenmiş ve oldukça olumlu sonuçlar doğurmuştur. 2011 Eczacılık Haftası’nın ana teması ise, “Akılcı İlaç Kullanımı Perspektifinden
Antibiyotikler” olmuştur. Bunların dışında ayrıntılı bir biçimde akılcı antibiyotik kullanımına
yer verilen Akılcı İlaç Kullanımı Uzaktan Eğitim
Modülü eczacıların erişimine açılmıştır. Türk Eczacıları Birliği olarak hem halk sağlığının korunması hem de sağlıkta tasarruf politikalarının
belirlenmesi hususunda Akılcı İlaç Kullanımını
yegâne bilimsel olarak savunuyor ve politikalarımızın temeline yerleştiriyoruz. Bu bağlamda
başkan danışmanımız Ecehan BALTA tarafından 11. Türkiye Eczacılık Kongresi’nde sunulan
“Akılcı İlaç Kullanımının Ekonomik Etkisi”
başlıklı bildiriye yer veriyoruz sayfalarımızda.
BALTA, çeşitli Dünya’dan ve ülkemizden çeşitli
verilerle Akılcı İlaç Kullanımı’nın salt istatistiksel verilere bakılarak ilaç harcamalarında kısıntı yapacak bir yöntem değil sonuçları itibariyle
tasarruf sağlayacak tek bilimsel, etik ve vicdani
yöntem olarak değerlendirilmesi gerektiğinin
altını çiziyor. Akılcı İlaç Kullanımı’na eczacının
müdahale imkânları üzerinde durarak çarpıcı
bir analiz sunuyor.
Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP)
kuruluşunun 100. yıldönümü, Amsterdam’da
gerçekleşen FIP Kongresi’nde kutlanmış ve
Kongre’ye farklı ülkelerden 5600 eczacı katılım
sağlamıştır. Kongre sonrasında 4 Ekim 2012’de
ilan edilen “Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak Küresel
Sağlığı İleriye Taşımak” başlıklı FIP 100. Yıl
Deklarasyonu da akılcı ilaç kullanımına vurgu
yapmaktadır. Biz de Deklarasyonu’nun tam
metnine dergimizde yer verdik.
38. Dönem II. Bölgelerarası Toplantımızı 2224 Kasım tarihleri arasında Afyonkarahisar’da
gerçekleştirdik. Bölgelerarası Toplantı’da Genel
Sekreterimiz Uzm. Ecz. Harun KIZILAY, 6197
Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun
değişikliklerine paralel olarak değişecek olan
Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik çalışmaları hakkında ayrıntılı bir bilgilendirme yaptı. Ben de 2012 İlaç Alım Protokolü 3.7 maddesi çerçevesinde Sıralı Dağıtım
Reçeteleri hakkında yürüttüğümüz faaliyetlere
dair bir sunum gerçekleştirdim. Moderatörlüğünü Radikal Gazetesi Sağlık Muhabiri Mine
TUDUK’un yaptığı “Tıbbi Bitkiler ve Gıda
Takviyelerinin Suistimali ve Çözüm Önerileri” başlıklı büyük ilgi gören panelimizde ise;
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr.
Saim KERMAN, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda
İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanı Selman
AYAZ, Reklam Kurulu Eski Başkanı Özcan PEKTAŞ, Başkanımız Ecz. Erdoğan ÇOLAK ve TEB
Eczacılık Akademimizin Başkanı Prof. Dr. Ahmet
BAŞARAN birer konuşma yaptılar. Dergimizin
bu sayısında İkinci Bölgelerarası Toplantımızın
detaylarına ulaşabileceksiniz.
Eczacı insangücü arzını ve talebini tespit etmek, gerekirse eczacılara yeni çalışma alanları açmak üzere dönüşümler yaratmak ve bu
dönüşümleri bugünden öngörmek için “Eczacı
İnsangücü Planlaması 2023 Projesi”ni başlatmış bulunuyoruz. Bu Proje kapsamında eczacı
Odalarının temsilcileri ile 11 Aralık 2012 günü
Ankara’da eczacıların varolan çalışma alanları, pasif eczacıların durumları, potansiyel ve
tahmini arzı belirlemek üzere oldukça verimli
geçen bir atölye çalışması gerçekleştirdik. Atölyeye 24 eczacı odasından 25 eczacımız katıldı. Söz konusu atölye çalışmasının ayrıntılarını,
atölye çalışması sonrasında ortaya çıkan raporu ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz.
Eczacılık Akademisi sayfalarında ise İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Göknur AKTAY’ın “Adli Bilimlerde Yeni Bir
Alan: Adli Eczacılık” başlıklı yazısı yer alıyor.
AKTAY, değişen Dünya’da eczacının değişen
mesleki görev ve sorumlukları bağlamında giderek gelişen yeni bir uzmanlık alanı olarak adli
eczacılığı masaya yatırıyor.
6-11 Eylül tarihleri arasında eczacılık mesleğinde Dünya’da yaşanan gelişme ve değişmeleri
yerinde incelemek, yurtdışındaki eczacı meslek örgütleri ve eczacılarla daha yakın ilişkiler
kurmak, fikir alışverişinde bulunarak meslekî
ufkumuzu genişletmek amacıyla 38. Olağan
Büyük Kongremizde alınan karar doğrultunda
Merkez Heyeti, Denetleme Kurulu, Yüksek Haysiyet Divanı üyelerimiz ve 42 Oda Başkanımız
ile birlikte Fransa, İtalya ve İsviçre’yi kapsayan
bir meslekî inceleme ve araştırma gezisi düzenlenmiştik. Bu gezi esnasında eczacı örgütü
temsilcilerinin yaptığı sunumlardan hareketle
hazırladığımız “Avrupa Eczacılık Sistemleri
ve Sorunlar: Fransa, İtalya ve İsviçre Örnekleri” başlıklı raporumuzun ilginizi çekeceği
kanaatindeyim.
TEB Haberler bu sayı ile birlikte yeni bir sayfaya
kavuştu: “Bir Gazetecinin Gözünden”. Her sayıda bu başlık altında sağlık alanında habercilik
yapan ya da sağlık üzerine yazan kalemlere
açacağız sayfalarımızı. Bu sayımızda değerli
sağlık muhabiri Esra ÖZ’ün “Sağlıklı Haber”
başlıklı yazısı yer alıyor. Sonraki sayılarımızda
yeni sayfalarla TEB Haberler’i daha da zenginleştirmeyi planlıyoruz.
Nihayet her sayımızda yer alan “Bizden Haberler”, “Dünyada Ne Var Ne Yok”, “Hastamıza Anlatırken”, “Kısa Kısa Sağlık”, “Günce”, “Basında
TEB” ve “Bulmaca” başlığını taşıyan bölümler
bu sayımızda da sizlerle buluşuyor.
Keyifli okumalar diliyor, sizlere saygı ve selamlarımı sunuyorum.
Bir sonraki sayımızda buluşuncaya kadar, sağlıkla kalın.
Toplantı
Ecz. Esin ÖNGÜN
Türk Eczacıları Birliği
38. Dönem Merkez Heyeti
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
2. Bölgelerarası Toplantı • AFYONKARAHİSAR 22-23-24 KASIM 2012
7
Türk Eczacıları Birliği 38.Dönem Merkez Heyeti 2. Bölgelerarası Toplantısı
22-23-24 Kasım 2012 tarihleri arasında Afyonkarahisar’da gerçekleşti.
Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının manevi hatırasında bir dakikalık saygı duruşu ve okunan İstiklal
Marşı’nın ardından Afyonkarahisar’ın
kısa bir tanıtım filmi gösterildi.
Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı
Ecz. Melih KÖKEN açılış konuşmasında Afyonkarahisar ilinin tarihi hakkında bilgi verdi.
Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, 2. Bölgelerarası toplantısının mesleğimize, meslektaşlarımıza ve eczacılık camiasına yeni
ufuklar açması dileklerini sunarak,
gündemde yer eden güncel konulara
ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Afyonkarahisar Valisi İrfan BALKANLIOĞLU, Afyonkarahisar’ın tarihi ve
kültürel zenginlikleri ile illerinde gerçekleştirmekte oldukları faaliyetlere
ilişkin bilgiler verdi.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
KIZILAY Çalışma Raporu’nu, TEB Saymanı Ecz. İsmail BAŞDİL Mali Raporu,
TEB Denetleme Kurulu Başkanı Ecz.
Murat YÜRÜR ise Denetleme Kurulu
Raporu’nu sundu.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
KIZILAY, Eczane ve Eczane Hizmetleri
Hakkında Yönetmelik çalışmaları hakkında bir sunum gerçekleştirdi.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman ÜNEY,
2012 Yılı SGK Protokolü’nün 3.7 maddesi kapsamında yürütülen çalışmalar
hakkında bir sunum gerçekleştirdi.
Toplantının ikinci günü, “Tıbbi Bitkiler
ve Gıda Takviyelerinin Suistimali ve
Çözüm Önerileri” konulu panel ile başladı.
Moderatörlüğünü Radikal Gazetesi
Sağlık Muhabiri Mine Tuduk’un yaptığı
panele, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye
İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı
Dr. Saim KERMAN, T.C. Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol
Genel Müdürlüğü Gıda İşletmeleri
ve Kodeks Daire Başkanı Selman
AYAZ, Türk Eczacıları Birliği Başkanı
Ecz. Erdoğan ÇOLAK, Reklam Kurulu
Eski Başkanı Özcan PEKTAŞ, TEB
Eczacılık Akademisi Başkanı Prof. Dr.
Ahmet BAŞARAN konuşmacı olarak
katıldı. Konuşmacılar daha sonra tıbbi
bitkiler ve gıda takviyeleri konusunda
salondan kendilerine yöneltilen sorulara yanıt verdiler.
Toplantı
Panelin ardından Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı
Ecz. Abdullah ÖZYİĞİT gündeme ilişkin
konular hakkında bir konuşma yaptı.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
“Eczane Hizmetlerinde Karşılaşılan
Etik Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı atölye çalışmaları iki grup tarafından 22 Kasım 2012 Perşembe ve 23
Kasım 2012 Cuma günlerinde yapılan
toplantılarla, TEB Merkez Heyeti Üyeleri Ecz. Sertaç ÖZMEN, Ecz. Ahmet
ÖZÇAVUŞOĞLU, Ecz. Bülent VAREL ve
Ecz. Murat Levent KOÇAK’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.
8
sonucu olan zekâmızı yanımıza alıp
değişime odaklanmak durumundayız.
Yönünü görmek yetmiyor, ona uyumlu
bir biçimde devinmek gerekiyor.
Değerli
meslektaşlarım,
eczacılık
mesleğinin kalitesiyle ilgili olarak
üzerinde düşünmemiz ve çalışmamız
gereken diğer konu meslek içi eğitimdir. Eczacılık mesleğinin kalitesini artırmak ve meslektaşlarımızı özellikle
eczacılığın yeni disiplinleri üzerinde
bilgilendirmek, yetkinleştirmek, öğrenmenin yaşam boyu devam edeceği,
etmesi gerektiği anlayışı üzerine ku-
Toplantının son günü, atölye çalışmalarının rapor sunumunu TEB Merkez
Heyeti Üyesi Ecz. Sertaç ÖZMEN gerçekleştirdi.
rulu olan mesleki eğitimin ve öğreni-
Toplantı Türk Eczacıları Birliği Başkanı
Ecz. Erdoğan ÇOLAK’ın kapanış konuşması ile son buldu.
mamız gerekir.
Toplantının ikinci ve üçüncü günü Merkez Heyeti çalışmaları hakkında bölge
eczacı odalarının görüşleri alındı.
bahsetmek istiyorum. Denklemin bir
min sürekliliğinin sağlanabilmesi ve
bilginin zinde kalabilmesi için meslek
içi eğitimi bir model olarak yapılandır-
Sevgili meslektaşlarım, eczacının kendisini sektörde konumlandığı yerden
tarafında ilaç üreticileri ve dağıtıcıları
var, diğer tarafında ise hastalar. Eczacılar ticari işleriyle ilgili denklemin
üretici ve dağıtıcı kısmı ile muhataplar, sağlık çalışanları olarak ise hastalar ile.
Bazen öyle durumlar oluyor ki, bizler bu ikisinden birine ağırlık vererek
denklemi bozmak durumunda kalıyoruz. Bu iki kimlik birbiri ile çatışıyor. Bu
noktada bizler bir karar veriyoruz, tüccar mıyız, sağlık çalışanı mı? Biz daha
büyük, daha adil, daha şeffaf bir ilaç
bütçesini niçin istiyoruz? Elbette ec-
Ecz. Erdoğan ÇOLAK
(TEB Merkez Heyeti Başkanı)
Değerli meslektaşlarım, eczacılık
alanı son derece hızlı bir dönüşüme
uğruyor. Bizler bu değişimin yönünü
tartışacak verilere sahibiz, tartışıyoruz
da… Ancak değişim o kadar süratli ki,
değişime uyum sağlamakta yetersiz
kalıyoruz. Oysa bilgi ve kültürün bir
zacılığın içinde bulunduğu ekonomik
durumun biraz daha düzeltilmesi için.
Ama insanlar ilaca da ulaşabilsinler
diye. Oysa ilaç şirketleri ne söylüyor?
İlaç bütçesini artıramıyorsanız cepten
ödemeleri Avrupa seviyesine çıkartın
diyorlar. Bu, eczacıyı ekonomik olarak
rahatlatır belki, ama hasta sağlığına
ne yapar?
Türkiye’nin gidişatı iyi değil. Ekonomik,
siyasal, sosyal ve toplumsal açılardan
doğru bir noktada gitmiyor. Bunu birebir yaşayan insanlar var, çeşitli bedeller ödeyerek yaşayanlar var. Ama
biz de bu ülkenin insanları olarak, bu
coğrafyada yaşayanlar olarak bunu
görüyoruz ve kendi örgütümüzde
bunu tersine çevirebilecek birtakım
olgular hayata geçirebilir miyiz diye
düşünüyoruz.
Bunun için bir seferberlik çağrısı, bir
birlikte olma çağrısı, bir birlikte yol yürüme çağrısı yapıyoruz.
Bu ülkedeki insanların yüzde 30’u makarnayla besleniyorken ilaca para vermeyecek. İşte bu noktada biz bir tercih
yapmak durumundayız ve bizim tercihimiz, hastaların yanı, sağlığın yanı
olmalıdır. İlaç şirketleri ve dağıtıcılar
ticaret yaparlar, sağlık satarlar. Bizlere
ilişkin tavırları da bellidir, kendi cephelerine su taşımamızı beklemektedirler.
Bizim kamu kurum iskontolarımızı, ilaç
fiyat farklarımızı vermeyip emeğimizi
sömürenlere taşıyacak suyumuz yok
bizim.
Bu denklemi kırmak için bizim yeni
bir şey yapmamız lazım. Bir seferberlik çağrısı yapmamız lazım. Bizim ilaç üretmemiz, ithal etmemiz,
dağıtımımızı da kendimizin yapması
gerekiyor. Bunun için ne gerekiyorsa
yapmalıyız. Biz Türk Eczacıları Birliği
olarak, bir yara hep aynı yerden kanıyorsa, yapılması gerekenin pansuman
yapmak değil, o yaraya neşter atmak
olduğunu düşünüyoruz. Bu fikrimizi
paylaşmanızı ve gereğini yapmanızı,
mesleğim için, mesleğimin geleceği
için ve hastaların sağlığı için sizlerden
diliyorum.
Afyon Bölgelerarası Toplantımızın
mesleğimize, meslektaşlarımıza ve
eczacılık camiasına yeni ufuklar açmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Toplantı
Ecz. SABİH TEKİN ÇAĞLAR (Trabzon Eczacı Odası Başkanı)
Değerli meslektaşlarım; bir bölgelerarası toplantısında daha birlikteyiz. Sorunları konuşuyoruz, eleştirilerimiz, özeleştirilerimiz var. Ama sorun dediğimiz zaman, ortaya çıkan
bir tek sorun var. Dünkü konuşmalardan, bugünkü panelden, kongreden anlaşılan o
ki; eczacının şu andaki en büyük sorunu eczane ekonomisi. Bunu tüm toplantılarda,
başkanlar danışmada, kongrelerde söylüyoruz; ama eczane ekonomilerinde biz bir iyileştirme yapamıyoruz.
Ecz. ZEKİ ÖZGEN (Osmaniye Eczacı Odası Başkanı)
Kamu kurum ıskontosu, fiyat düşüşü, stok zararı acilen çözülmeli, daha sonra eczanenin kârlılığı masaya yatırılmalıdır. Bu alanda eczacının kamuya yaptığı kurum ıskontosu
yeniden değerlendirilmelidir.
Eczanelerin ekonomik olarak rahatlamasına öneri olarak; KOSGEB’den çok düşük faizli,
ödeme avantajlı kredi imkânı sağlanmalıdır. Ekonominin ve ülkenin kalkınmasında desteğini esirgemeyen KOSGEB’den eczacılara daha fazla sağlık danışmanlığı yapabilmeleri, kendilerini yetiştirebilmeleri ve eczanelerini yaşatabilmeleri için daha fazla destek
verilmesini istiyoruz.
2013 yılında global bütçe yapılmayacağı bilgisini alıyoruz. Kamunun bunun dışında
yapacağı olası tasarruf tedbirlerine karşı bizim de Birlik olarak kısa, orta ve uzun vadede planlarımız olmalıdır diye düşünüyorum. Bu toplantıda konuşulan, konuşulacak olan her türlü öneriler, fikirler bizler için çok önemlidir. Her birinin mesleğe ayrı
bir katkısı vardır. Farklı anlayış, farklı fikirlerden çıkan ortak sesle, hep birlikte hareket etmeye Osmaniye Eczacı Odası olarak
her zaman varız.
Ecz. ARZU BEYKOZ (Sakarya Eczacı Odası)
Bugüne kadar üzerinde çok durmadığımız, ancak geçmiş tecrübelerimize baktığımızda
da, hızla organize olmamız gereken bir konudan bahsetmek istiyorum ve içimdeki sıkıntıyı da sizlerle paylaşmak istiyorum. Afet durumlarında eczacının, eczacı odalarının,
Türk Eczacıları Birliği’nin durum ve duruşu ve başımıza gelenler. Türk Eczacıları Birliği ve
eczacı odası yönetimlerinin; Eczacılık Akademisinin, eczacı üyelerine yönelik bir çalışma,
eğitim ve hazırlık programı yapmalarını teklif ediyorum. Sadece eczacı için daha farklı
bir yapılanmaya ihtiyacımız var. Afetin gerçekleştiği bölgedeki eczacıların durumu ve
içine düştüğü şartları çok hızla tespit edecek, gönüllü ekiplerin kurulmasından bahsediyorum. Kapsamlı bir afet yönetiminin tüm evreleriyle, sosyoekonomik boyutlarıyla, eczacımızı yoksunluklardan koruyacağından eminim. Türk Eczacıları Birliğinin bu konuda
çok güzel bir örgütlenme yapabileceğinden hiç kuşkum yok.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Bir önerim var. Gelin bu konuda ezberlerimizi bozalım. 20-30 yıldır geleneksel yöntemlerle yaptığımız şeylerin bir sonuç almadığını gördük, eczaneler her gün biraz daha
kötüye gidiyor. Bir ortak akıl geliştirme yöntemi bulalım. Ama dermokozmetikler, homeopati, ilaç dışı ürünlerin çözüm olmadığını bilelim, bunlar bir palyatif çözümdür. Bunlar
merkezlerdeki eczanelere bir miktar katkı sağlayabilir. Ama taşrada, ilçelerde bunların eczaneye girme şansı dahi yok. Onun
için yol almamız, yeni bir şey yapmamız lazım.
9
Toplantı
Ecz. YÜCEL YENİLMEZ (Eskişehir Eczacı Odası Başkanı)
Hepimiz biliyoruz, eczanelerimiz çok kötü durumda. Her zamankinden daha fazla meslektaşımız depo sıkıntılarıyla ilgili bizlere başvuruyor. Bu konuyla ilgili Türk Eczacıları
Birliği’nden çok şey yapmasını bekliyoruz. Ama dönüp, kendimize de bakmak zorundayız.
Stok zararlarında da aynı şeyi yaşadık. Türk Eczacıları Birliği bir yöntem önerdi, faturalarımızı kestik, depolara gönderdik. Evet biz Eskişehir’de depolara teslim edemedik. Tüm
hukuki yolları denememize rağmen edemedik. Ama bunda Türk Eczacıları Birliği’nin
suçu olduğunu düşünmüyorum. Ekonomik sorunların olduğu tam da bu günlerde aslında kooperatiflere her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız var. Onlara çok daha
fazla sahip çıkmalıyız. Odalar olarak üstümüzdeki bu ölü toprağını atıp, bir an önce bir
araya gelip, ne yapacaksak ondan sonra yola çıkmalıyız.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Ecz. HÜSEYİN ŞİMŞEK (Mersin Eczacı Odası Başkanı)
10
Bizler sağlıkçıyız. Biz eczacılar, sağlıktan sorumluyuz ve en önemli varlık nedenimiz
bence bu. O nedenle yavaş yavaş uzaklaşılan, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesini yeniden inşa etmek zorundayız; yeniden canlandırmak zorundayız. Bunun için çaba göstermek zorundayız. Eczanelerimizde son bir yıla dönüp baktığımızda, eczacılarımızı
ilgilendiren pek çok kayıp yaşadık, pek çok vaka yaşadık. Bu nedenle, bunları gözden
geçirdiğimizde, bu bölgelerarası toplantının belki de en önemli iki gündem maddesi
var; birincisi yasamız ve yönetmeliğimiz, bir diğeri de şu anda eczanelerin yaşamakta
olduğu ekonomik darboğaz. Bu ateş çemberinden çıkıp çıkamayacağımız da hepimizi
son derece yakından ilgilendiriyor.
Bugün arkadaşlarımızın pek çoğu birikim yapmak için yatırdıkları bireysel emekliliklerini
bozdurdular. Borç altındalar, oda başkanları biliyor. Her gün odaya yeni yeni batakta olan arkadaşlarım geliyor. Evet biz oda
yöneticileri, kooperatif yöneticileri, Türk Eczacıları Birliği yöneticileri, biz gerçekten başarılı bir örgüt müyüz? Bunu kendimize
sormak zorundayız. Biz buradan bir çıkış bulmak zorundayız. Yoksa eczanelerimizi kaybedeceğiz.
Ecz. MEHMET İHSAN GÜRSES (Hatay Eczacı Odası Başkanı)
Çok uzun zamandır üzerinde birçok yöneticinin emeği ve hakkı olan Eczacılık Yasası
Meclis’ten geçti. Yansımalarını ileri ki yıllarda göreceğimiz bir yasamız oldu. Eczane sınırlanmasıyla mevcut eczaneler önümüzdeki birkaç yıl sonra daha değerli hale gelecek.
Eczacılık fakültesi öğrencileri artık daha iyi düşünerek, bilerek ne yapmak istediklerini
tercih edecek.
2012 yılı sözleşmesi, geçmiş sözleşmelerle kıyaslandığında, mutlaka daha iyi. Esasında her sözleşme öncesinden iyi olmak durumunda, geçmişte de böyle olmuştur. Sözleşme feshi ve cezai şartlar bölümünde “etik çalışan, işinin başında olan eczacı” açısından
olumlu gelişmeler barındırmaktadır.
Artan kamu kurum ıskonto oranları ve ilaç fiyat düşüşünün etkisiyle ilaç sanayi, geçmişte uğruna eczane kapatmayı bile yaptığımız yüzde 4-7 oranındaki ticari ıskontoları sıfırlamışlardır, işte tam bu andan itibaren eczane ekonomileri hızlı bir şekilde
erimeye başlamıştır. Herkesin malumu, İlaç Fiyat Kararnamesi’ndeki bu kârlılıkla ayakta kalamayız.
Toplantı
Ecz. İRFAN DEMİRCİ (Gaziantep Eczacı Odası Başkanı)
Bölgelerarasında herhalde gündem; stok zararlarımız ve yönetmelik konusu olacaktır.
Geçen sene Genel Kurul’da stok zararları konusunu dillendirdik, ondan sonra Antalya’da
gerçekleşen Bölgelerarası Toplantı’da da gündemdeydi. Yanılmıyorsam üç tane başkanlar danışmanın da gündemi stok zararları üzerineydi. Tam bir yıl geçti. Dün Tuncay
Başkan “Seneye devriyesi” diyordu. Seneye devriyesi oldu, elimizde hiçbir şey yok.
Başkan çok güzel söyledi; “Ortak aklı, ortak hareketi, birlikte davranmayı bu örgüte getirmek lazım.” Hakikaten belki dönüyoruz, dolaşıyoruz aynı noktaya geliyoruz. Eczane
ekonomilerimiz çok kötü, işlerimiz de. Yöneticilik yapıyoruz, başkanlık yapıyoruz. Her
gün birileri bizi arıyor ve “Başkan ne olacak, ne olacağım?” diyor.
İlaç dışı ürünlerle ilgili olarak; TEB Eczacılık Akademisi’yle birlikte hem eczacıyı, hem
halkı bilgilendirecek, bir günlük değil, birkaç gün süren, basın yayın organlarından, belki
billboardlardan devam edecek bir eğitim planlıyoruz. Özellikle eğitimin, Akademi tarafından planlanıp, uzun süreli ve bölgelerle yapılmasının çok önemli olduğunu belirtmek
istiyorum.
İlaç dışı ürünler aslında bizim çok istediğimiz, aradığımız, yapmak istediğimiz ve uğraştığımız bir alan olmasına rağmen, ileride kanayan yaramız olacak. Düşen cirolar,
azalan kârlılıklar bizi bir arayış içerisine itiyor. Yani ilaç dışı ürünler, OTC, kozmetikler,
dermokozmetikler, hepsine sahiplenip satmaya çalışıyoruz. Ama eczanelerimizin yakın
zamanda OTC çöplüğü haline geleceğini tahmin ediyorum. Bu konuda da çok dikkatli
olunması gerektiğini, Türk Eczacıları Birliği’nin bu konuda referans olmasını ve referans ürünleri eczanelere tavsiye etmesi
konusunda çalışma yapmasını istiyorum.
Ecz. HASAN BUMİNHAN YAVUZ (Aksaray Eczacı Odası Başkanı)
Eczaneler yanıyor, yangın yeri. Bir yıldır eczanelerin hepsi şunu yapmaya başlıyor; ilaç
dışı ürün satalım, ciromuzu artıralım vesaire vesaire. Ama biz bu konuda bir standardizasyon getirmezsek, eczaneler yakında ilaç dışı ürün çöplüğü haline gelecek.
Herkes para kazanmak uğruna ne idüğü belirsiz ürünleri raflarına koyuyor. Eczaneler
nereden para kazanacağını şaşırmış durumda. Ekonomik olarak zor durumda oldukları için, bunu bir çıkış yolu olarak yapıyorlar. Şükür ki, bunu yapan arkadaşlar etik dışı
davranışlara giderek, para kazanmaya çalışmıyorlar. Aynı konu medikal için de geçerli.
Medikal eğitimlerle, biz de dahil olmak üzere çeşitli odalarımız, eczacılarımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz; ama bu konuda ortak eğitimler vermeli; ortak düzenlemeler yapmalı ve bir standardizasyon getirmeliyiz.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Ecz. UĞUR AKKUŞ (Sivas Eczacı Odası Başkanı)
11
Toplantı
Ecz. TAHİR ÖZELÇİ (Malatya Eczacı Odası Başkanı)
6197 Sayılı Yasa’mız değişti. Hepimizin malumu değişiklikler oldu, örgütümüzün ve
tüm oda başkanlarımızın ortak kaderi olan değişiklikler gerçekleşti. En önemli değişiklik
olarak da; nüfusa göre eczane sayısına kısıtlama getirildi.
Örgütümüzün 30 yıllık mücadelesi sonuçlandı. Yani yasa Meclis’ten geçti. Ben 21 yıllık
eczacıyım, 15 yılım da bu örgütte ve odalarda yöneticilik yaparak geçti. 21 yıllık meslek
hayatım boyunca hep bu yasanın değişeceğini dinledim, 15 yıllık yöneticilik hayatım
boyunca da hep bu yasanın değişmesi için uğraş verdim.
Diğer bir konu ise stok zararlarımız. Burada bütün başkanlarım değindi. Stok zararlarımız konusunda bütün oda başkanlarımızın ortak çözüm önerisi olan İlaç Fiyat
Kararnamesi’ne eklensin veya tebliğ ile firmaların ödeyeceği kesinleşsin fikri gerçekleşti. İTS’ye yapılan bildirimler üzerine 15
gün içerisinde firmalar tarafından depolara, diğer 15 gün içerisinde de depolar tarafından eczanelere ödenir şeklinde düzenlendi. Fakat ilaç sanayi, hukuk dışı bir şekilde tebliğin gereğini henüz yerine getirmemiştir. Tebliğin cezai müeyyidesi eksiktir.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Ecz. JALE KARAATA (Çanakkale Eczacı Odası Başkanı)
12
Örgütte belirli kademelerde 17-18 senedir aktif görev yapıyorum. Kesinlikle şunu net
bir şekilde ifade etmekten mutluyum; şu an görevde olan Merkez Heyetimizin özverili
çalışmalarına yönelik odalardan aldıkları eleştiriyi çok hak ettiklerini düşünmüyorum.
Tüm oda başkanlarımın ve meslektaşlarımın dile getirdiği gibi artık bu kamu kurum
iskontolarının kökten çözülmesi ve bunun yanı sıra cuma “Fiyat düşüşlerinin fiyat kararnamesindeki değişiklikle mi olacak? yoksa referans ülkelerin fiyatları mı tekrar gözden
geçirilecek?” bu durum için acilen bir düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Yeni yasamızdan tabii ki çok mutluyuz. Ege Eczacı Odaları Toplantısı’nda arkadaşlarımız
endişelerini dile getirdiler. Biz bunu istiyor muyduk, istemiyor muyduk? Yani kendimizle
çelişir bir hale geldik. Bence yasamız gayet güzel. Yönetmeliklerdeki aksaklıklar yaşandıkça düzeltilebilir. Bu yasada, Odamızda en çok gündeme gelen konu; ikinci eczacılık kavramı. O nedenle bu kavramın tarifinin net bir şekilde yapılması gerekiyor.
Ecz. UFUK BEKİR ERSÖZ (Tekirdağ Eczacı Odası Başkanı)
Bölgelerarası toplantıların önemini çok iyi bilen bir Oda Başkanı olduğum için, ben genelde konuşmalarıma hep teşekkürle başlarım, çünkü teşekkürler önemlidir. Merkez
Heyeti’ndeki yöneticilerimize teşekkür etmek istiyorum. Genel Sekreterimizin sunumundan gördüğüm kadarıyla, birkaç tane konu çok önemli. Bitkisel ürünlerle ilgili çalışmalarda Merkez Heyetimizin bu konudaki dik duruşu beni çok umutlandırıyor.
Teknolojiyi kullanma adına gerçekten çok başarılı bir Merkez Heyetimiz var. Yazıların
anında oda yöneticilerine ulaşması çok önemli. Merkezden yönetilen nöbet sistemi
projesini çok önemsiyorum. Çünkü yıllardır biz bunu kendi bölgemizde yapmaya çalışıyoruz. İnşallah bu işi hallederler, biz de bu konuda gerekirse pilot bölge olarak destek
vermeye hazırız.
TEBEON kullanımı konusunda biraz kendime de sitem edeceğim. Çünkü gerçekten TEBEON iyi bir eğitim portalı; fakat bu
konuda biz de meslektaşlarımızı motive edemiyoruz. Tekirdağ’a döndüğümüzde, bununla ilgili muhakkak bir çalışma planı
hazırlayacağız, TEBEON’u aktif olarak kullanmaya çalışacağız.
Toplantı
Ecz. KUBİLAY AYDIN (Bursa Eczacı Odası Başkanı)
Hepimiz çok iyi biliyoruz. Son altı yedi yıldan beri Türkiye’de ilaç fiyatları düşüyordu.
Ama geçen sene 5 ve 10 Kasım’da bizler Büyük Kongre’ye hazırlanırken, peş peşe
yayınlanan İlaç Fiyat Kararnamesi ve Sağlık Uygulama Tebliği’nden sonra, deyim yerindeyse, sektörde bir deprem yaşadık. Bir çökme oldu, ne yazık ki geçen bir yıllık süreye
rağmen, bu depremin yaralarını sarmayı bırakın, enkazını bile kaldırmadık. Ne oldu?
Akşamdan sabaha ilaç fiyatları inanılmaz oranda düştü, cirolarımız eksildi. 130 trilyona
yakın bir stok kaybına uğradık. Hemen sonrasında sanayici pozisyonunu aldı. Kamu
kurum iskontoları’nda, eczane ticari iskontolarında geri çekilmeler oldu.
Bunun üzerine 2012 yılında enflasyon koşulları ilave edildi. Türkiye’deki her eczacı
2011 yılından 2012 yılına girdiğinde, yüzde 30 yoksul başladı. Bu bir gerçek. Şimdi, bir
yığın gerekçe, bahane, sorumlu, suçlu aranır, bulunur. Ancak; bir gerçek var ki, eczaneler zor durumda.
Yılların özlemi olan 6197 Sayılı Yasa’nın çıkması hepimizi çok mutlu etti. Fakat bugün
aynı yasanın taslak yönetmelik metniyle ilgili tedirginlikler yaşıyoruz. Fakülteyi bitiren
eczacının bir yıl yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğunun nasıl düzenleneceği
konusunda netlik yok.
Değerli arkadaşlarım; üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, ilaç fiyat düşüşleri ve kamu
kurum iskontolarından kaynaklı stok zararlarımız hâlâ karşılanmış değil. Bu konudaki
açık tebliğe rağmen, bu zararları karşılamayan firmaların tutumunu anlamak mümkün
değildir.
Bir diğer önemli konu ise, ölümlere sebep olan bitkisel ürünlerin ve gıda takviyelerinin
piyasadan gelişigüzel pazarlanmasıdır. Bu tür ürünlerin mutlaka Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılması ve sadece
eczanelerden satılması sağlanmalıdır.
Ecz. HAKKI SÖNMEZ (Elazığ Eczacı Odası Başkanı)
Yıllardan beri umut ettiğimiz ve iyileşmesi için çaba sarf ettiğimiz nüfusa göre eczane
sınırlaması büyük bir kazanım. Bu durum, mesleğimize tekrardan umutla bakmamızı
sağlamıştır. Doğal olarak bu uygulamalarda bazı aksaklıklar ve noksanlıklar olabilir. Zaman içerisinde, hatta beş yıllık bir süre içerisinde bu sonuçları daha iyi görebileceğimizi
umut ediyoruz.
Bu süre zarfında Merkez Heyetimiz protokolle ilgili çok ciddi çalışmalar yapmıştır. Zor
günler geçiren eczanelerin, ciroları 600 bin TL altında olan eczanelerin kamu iskontolarının sıfıra çekilmiş olması bir nebze olsun bu eczanelere de hayat hakkı tanımıştır.
Eczacıların haksız yere ciddi anlamda kesintileri olduğunda nereye başvuracağı, hakkını
nasıl arayacağı yine bu protokol çerçevesinde itiraz komisyonu oluşturularak, eczacıya büyük bir kolaylık sağlanmıştır. Bunun
sayesinde üst itiraz komisyonları da çalışarak, eczacının hakkını bir şekilde daha doğru bir alanda dile getirmiştir.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Ecz. SALİH KOZALI (Aydın Eczacı Odası Başkanı)
13
Toplantı
Ecz. HARUN LEKESİZ (Yozgat Eczacı Odası Başkanı)
Örgütün yıllar boyunca hayali olan 6197 Sayılı Yasa’da yapılan değişiklik, gerçekten
takdiri hak eden bir çalışma. İçerisinde birçok değişiklik var, bu mesleğin geleceğini
etkileyecek, yarınlarımızı etkileyecek çok önemli gelişmeler var ve ne mutlu ki bu gelişmelerin de hepsi eczacı lehine yaşanabilecek gelişmeler.
Onun öncesinde son dönemlerin en önemli ve eczacı lehine ve yine çok önemli kazanımları içerisinde barındıran bir protokolün imzalanmış olması da gerçekten bu Merkez
Heyeti’nin başarılarından birisi.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Son zamanlarda “tamamlayıcı sağlık sigortaları” diye bir terimi sıklıkla duyar hale geldik. Vatandaş, özel sağlık sigortalarında zorlanır hale geldi. Eczacılar olarak bunun karşısında topyekün durmamız gerekiyor. Çünkü sağlık, anayasal olarak sosyal bir haktır ve bu hakkın kullanılması için vatandaşın herhangi bir ücret ödememesi gerekiyor. Tabii, yine aynı kapsamda ilaç katkı paylarının, reçete katkı paylarının, hastane
katkı paylarının vatandaşa olumsuz yansıyacak şekilde artırılması; hatta bunların varlığı bile bizleri rahatsız etmeli sevgili
meslektaşlarım.
14
Ecz. HALİME ÖZEN (Uşak Eczacı Odası Başkanı)
Değerli Meslektaşlarım, dün bir meslektaşım bahsetmişti, zaman içerisinde mezun olan
arkadaşlarımla ilgili bir yığılma olabilir diye. Evet o biraz düşündürücü, ama biz her
zaman nüfusa göre eczane açılmalı dedik ve hep arkasında durduk. İleriki zamanda,
kamuda ya da herhangi başka bir yerde, mutlaka bunun çalışmasını yapacağız. Odalar
yapar, Türk Eczacıları Birliğimiz yapar.
Bir diğer önemli konu ise, kamu kurum ıskontolarının bir yıla varan bir zaman geçmiş
olmasına rağmen, halihazırda düzelmeyişi, hâlâ üstümüzdeki taşıma zararının devam
etmesi. Arkadaşlar; evet eczaneler yangın yeri. Fiyat düşüşleri, 4-7’lerin elimizden alınışı, stok zararlarımızı alamayışımız, eczanelerdeki kârlılığı azaltmıştır, ama maliyetlerimizi azaltmamıştır. Bundan dolayı eczacılar gerçekten çok sıkıntılı durumdalar. Bununla
ilgili biz odalar olarak da çare arıyoruz ve eczacılarımızın mağduriyetinin önlenmesi için çalışıyoruz. Biz eczacının sıkıntısını
giderme derdindeyiz.
Ecz. SİNAN USTA (Kocaeli Eczacı Odası Başkanı)
Yönetmeliğin her maddesiyle ilgili uzun uzun konuşmak mümkün. Belki burada değil ama daha öncesinde yapılması gereken şey buydu. Birçok konuşmacının üzerinde
durduğu bir konuyla ilgili ben de farklı bir bakış açısı getirmeye çalışacağım. İkinci eczacıyla ilgili çok konuşuldu, ciroya dayalı, reçeteye dayalı vesaire. Ama tartışmalar hep
ciro üzerinden yapıldı. Bizim karşıladığımız reçetede ürettiğimiz eczacılık hizmeti, reçete
muhteviyatıyla mı alakalı arkadaşlar? Yani o reçetenin bedeli mi bizim ona verdiğimiz
eczacılık hizmetini belirleyen? Burada reçete sayısının ve o reçete üzerinde bizim ürettiğimiz eczacılık hizmetinin hiç değeri yok mudur? Kaldı ki biz; bir meslek hakkı, bir reçete
hizmet bedeli gibi bir şeyden bahsediyoruz.
Toplantı
Ecz. AYNUR YILDIZ (Zonguldak Eczacı Odası Başkanı)
Değerli meslektaşlarım; geçtiğimiz Mayıs ayında uzun süredir üzerinde çalıştığımız
6197 Sayılı Kanun’un bazı maddeleri değişti. Yasa değişikliği mesleğimiz için çok
önemli kazanımlar içermekte. Ancak, kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik taslağında bizi tedirgin eden maddeler var. Yönetmeliğin her maddesi, her türlü felaket
senaryosu da göz ardı edilmeden, tek tek değerlendirilmeli. Kanunumuzun değişimini
sağlayarak, gösterdiğimiz başarıyı, yönetmeliğin de istediğimiz gibi çıkmasını sağlayarak, taçlandırmamız gerekiyor.
Eczacılık mesleğinin sıkıntılarından bahsederken, bunu sadece eczane eczacısının maddi sıkıntısıyla çerçevelendirmenin yanlış olduğunu düşünüyorum. Eczacılık mesleğini
icra eden meslektaşlarımızın çoğunluğunun eczane eczacısı olması ve birçoğumuzun
maddi sıkıntı içinde olması bile mesleğimizin sağlık danışmanlığı kimliğinin önüne geçmemelidir.
Ecz. ERSUN ÖZKAN (Adana Eczacı Odası Başkanı)
6197 Sayılı Yasa’da yapılan değişiklikler ve sonrasında yönetmelik çalışmalarıyla ilgili
Merkez Heyetimizin Değerli Başkan ve yöneticilerine yapmış oldukları özverili çalışmalardan, harcamış oldukları emeklerden ötürü teşekkür ediyorum.
Eczane çalışma gün ve saatlerinin belirlenmesi ve nöbet listelerinin hazırlanmasıyla
ilgili olarak sağlık müdürlükleri ile Eczacı Odaları’nın yaşadıkları sorunları sona erdirmesi bakımından, Sayın Genel Sekreterimizin sunumunda yine belirttiği Türk Eczacıları
Birliği’nin görüşü alınarak ve kurumun vereceği kararla yöntemin belirlenmesi istediğimiz ve desteklediğimiz bir yöntemdir.
Öncelikle belirtmek isterim ki; biz Adana Eczacı Odası olarak Türk Eczacıları Birliği tarafından eczane stok zararlarının İlaç Takip Sistemi üzerinden verilerin toparlanarak
karşılanması yöntemini destekleyen bir Eczacı Odasıyız. Bu yöntemle haftalık ilaç fiyat düşüşlerinden kaynaklı eczacı stok
zararlarımızın da telafisi mümkün olacaktır.
Bize göre stok zararlarının karşılanmamasıyla ilgili en büyük eksiklik Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, yaptığı
yasal düzenlemelerin arkasında duramamasıdır. Bugün bizim de içinde bulunduğumuz üç dört Eczacı Odamızın konuyla ilgili
hukuksal süreçleri başlattığını biliyor ve konunun yargı kararıyla önümüzdeki dönemde netleşeceğini düşünüyoruz.
Ecz. TEVFİK GÖÇER (Konya Eczacı Odası Başkanı)
Türk Eczacıları Birliği’ne teşekkür etmek gerekir. Bir sürü yapılan iş var. Tamam, eksiklikleri de vardır; ama bir kanun çıkmış, protokol imzalanmış, gerçekten inanılmaz bir ilaç
izleme portalı, nöbet listeleri, muvazaa ile ilgili kazanımlar sağlanmış bir komisyon,
itiraz komisyonu… Yani bunlar az şeyler midir?
Günümüzün en büyük sıkıntısı bildiğimiz gibi ekonomik sorunlar. Yani, bütün eczaneler
herkesin de söylediği gibi inanılmaz bir sıkıntıda. Bu olmadan hiçbir şey olmuyor. Çünkü
temelimiz bu, ekonomi düzgün olmazsa, her şey bozuk gidiyor maalesef. Ama bu sadece bizim sektöre ait bir şey de değil. Piyasalar daralıyor, perakende sektörü daralıyor,
kârlılıklar düşüyor. Bunlarla beraber tabii ki bizim sektörümüzün de etkilenmesi çok doğal. Biz de bunun içerisindeyiz, biz de aynı gemideyiz, biz de etkileniyoruz. Ama bunları
en aza indirmek, kendimizi korumak için gerçekten mücadele etmeliyiz.
Bu ekonomik sorunların en büyük sebeplerinden ya da sonuçlarından birisi de etik bozulmalar. Maalesef, komisyonda arkadaşlarımız var, görüşmüşler. Yaklaşık 75 tane etik bozulma tespit etmişler. Büyük çoğunluğu ekonomiye bağlı. Bu sorunların
birçoğu ekonominin düzelmesiyle beraber kendiliğinden düzelecek sorunlardır.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Evet, eczacının maddi sıkıntıdan kurtulması gerekmektedir. Fakat konuşulan, reçete başına alınan 25 kuruş değil, reçete
başına alınması başarılmış hizmet bedeli olmalıdır. Eczacı bir an önce tüccar kimliğinden sıyrılarak, hem mesleki saygınlığını
pekiştirmeli hem de uzmanlığından kaynaklı, hastaya verdiği hizmetten dolayı meslek hakkını kazanmalıdır. Bu hem mesleğimizi değerli kılacak hem de maddi sıkıntılarımızın hafiflemesinde faydalı olacaktır.
15
Toplantı
Ecz. ŞEFKAT GÜLER (Çorum Eczacı Odası Başkanı)
Değerli meslektaşlarım; bizim devamlı olarak üstünde durduğumuz bir şey var. Beş yıl
eğitimini aldığınız bir okuldan çıkıyorsunuz, sonuçta geldiğiniz noktada her şeyi satabilecek bir duruma geliyorsunuz ve ilacı arka plana atıyorsunuz, ilacı görünmez yapmak
istiyorsunuz.
Dolayısıyla, buradaki duruşunuzun bir yanlışlığı var. İlaca sahip çıkmamız lazım. İlaç
dışı ürünlerle eczanenin ticaretini yükseltelim, artıralım denilirken, ilacı bırakmamamız
gerekiyor. İlaca sahip çıkmalı, ilacın kârlılığını artırma yöntemlerinin üzerine gitmemiz
lazım ve gerçekten bu ilaç dışı ürünlerin, eczanelerimizde standardizasyonunun getirilmesi lazım.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Serbest eczanelerimizin, bu yüzyılda ve uzun gelecekte yapısal sorunlarına çözüm getirecek olan 6197 Sayılı Yasa’daki değişikliğin eczanelerimiz için kazanılmış bir zafer olduğunu düşünüyor, takdir ediyoruz. Yasa’nın uygulanması için yayınlanan,
yayınlanmasına da birkaç gün kalan yönetmeliğin uygulanabilir ve hatasız olarak hazırlanarak, zaferi sürdürülebilir hale
getirilmesi gerekmektedir. Biz de Çorum Eczacı Odası olarak görüşlerimizi bildirmiştik, Harun Bey’in sunumunda gördüm ki;
bu görüşlerin bir kısmı revize edilmiş. Yine sizlerin dediği gibi yardımcı eczacılık ve Oda Başkanlarının bahsettiği gibi, ikinci
eczacılık uygulamalarında bizim de takıldığımız konular var.
16
Ecz. OĞUZHAN ULUTAŞ (Kayseri Eczacı Odası Başkanı)
Şüphe yok ki; şu an için en sıcak gündem yönetmeliğimiz. Yönetmelikle ilgili değerli
başkanlarım görüşlerini ilettiler. Öncelikle ikinci eczacı konusunu iyi irdelemek lazım.
Ekonomik maliyetini hepimiz biliyoruz; hem de istihdam yönünden iyi değerlendirmek
gerekiyor. Ben yönetmelikle ilgili çalışmalarından dolayı Merkez Heyeti’ne teşekkür ediyorum. Ancak, eczanelerin şu an için içinde bulunduğu ekonomik durum bizim birinci
gündemimiz olmalı. Çünkü eczane kapanmaları artmış durumda. Depolara olan borçlarını ödeyemiyorlar. Bundan sonraki çalışmalarımız kârlılık ve yeni kazanımlar üzerine
olmak zorunda.
Avrupa Birliği standardında ilaç üretilen bir ülkede bitkisel ürün pazarının, bu kadar
başıboş olması maalesef çok üzücü. Bu kadar hassas çalışmaların yapıldığı bir alanda,
bitkisel başı boşluğun zararları tabii ki öncelikle halkımıza, sonra da bizlere dokunmakta.
Ecz. TUNCAY SAYILKAN (İzmir Eczacı Odası Başkanı)
Merkez Heyetimiz, ilaç harcamalarıyla ilgili noktada çok doğru söylüyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, öncesinde doktora çıkma oranının sadece iki olduğunu, sonradan yedi
sekizlere çıktığını söylüyor. Doğrudur; ama başka bir şeyi atlıyoruz. Biz 10 Şubat 2005
öncesinde çok ciddi bir birinci basamak görevi sürdürdük. Yani danışmanlık hizmetinin
verildiği, insanlara elden ilaçların satıldığı, ilk başvuruların yapıldığı ve birçok önemli
soruna çözüm bulunan tam bir sağlık merkeziydi eczaneler.
Şu anda Sosyal Güvenlik Kurumu’nun prosedürlerinden kafayı kaldıramayan, tahsilattan ya da Medula’yla ilgili her gün değişen kuralları takip etmekten yorgun düşmüş,
ekonomik sıkıntıyla mı uğraşsın, gelen vatandaşın işini mi halletsin durumundalar. Bu
arada danışmanlık hizmetini nasıl verecek eczaneler? Birlikte bunu çözmemiz lazım.
Yönetmelikte yer alan ikinci eczacı ile ilgili hep aynı şeyi söylüyoruz. Sadece ciroya veya reçete sayısına bağlı kalmak doğru
bir yöntem değildir. Dermokozmetik eczanenin ciroları yüksektir; ama ilaçla ilgili ikinci bir eczacıya çok da ihtiyaç duyulmamaktadır. İkinci eczacının, reçete sayısı ve cironun beraber kriter alındığı bir yöntemle belirlenmesi lazım.
Toplantı
Ecz. M. EMİN BEYAZ (Batman Eczacı Odası Başkanı)
Bugünün iki önemli ana meselesi var; birincisi yönetmelik, ikincisi ise bitkisel droglar,
bitkisel ilaçlar ve gıda takviyeleri. Yönetmeliklerle ilgili çok büyük çalışmalar yapılıyor.
İtalya’da eczacılar yüzde 80 eczanelerinde laboratuar kurmuşlar. Çok nitelikli laboratuarları var meslektaşlarımın. Burada her türlü test yapılıyor. İdrar testi, tansiyon ölçümü,
şeker ölçümü, her birisi yapılıyor. Eczacı kendini geliştirmiş. Yanında 400’e yakın drogla,
başka bir ortam kurmuş, orada kendi eliyle ampul, merhem, suppozituvar formunda
ilaçlar hazırlıyor, sunuyor. Bir farkındalık yaratıyor.
Biliyorsunuz İsviçre zaten zengin bir ülke. Eczacı orada da raftan al ver mantığıyla kalmamış. Ne yapmış? Eczanede bir video konferans kurmuş. Orada doktora başvurma
son derece güç. Video konferansta formlar hazırlanmış, önce hasta geliyor kendisini
eczacıya anlatıyor, eczacı hastanın hikâyesini değerlendiriyor, komplike gördüğü durumlarda video konferansla tespit edilmiş
doktora bağlanıyor.
Ecz. BURÇİN KURTULUŞ (Manisa Eczacı Odası II. Başkanı)
Sağlıkta dönüşüm bizi neye dönüştürdü, eczacıyı neye dönüştürdü ve eczacıyı ne hale
sokuyor?
Çocukken mahallemizde bir eczane vardı. Dizimiz bile çizilse, koşardık tonton amcaya,
gözlüklerinin üzerinden şöyle bir bakardı, “Gel gel” derdi gülerek, pansuman yapar, sarar,
sarmalar, para mara da almazdı. Tabii o zaman ne muayene ücreti var, ne fiyat farkı
var, ne bir şey var, hiçbir şey yok. “Tehlikeli oyunlar oynamayın, dikkatli olun” derdi gülerek. Kıvırcık saçlarımı okşardı.
Belki de umuttu o adam, benim eczacı olmama sebep olmuştu. Ama ben o adam
olamadım. O mutlu adamdan günler geçtikçe uzaklaştım. Dönüşümün içinde olmak
bile beni dönüştürdü galiba. Ya o adam olamadım, ya mutlu olamadım ya da eczacı
olamadım.
Dönüşüm, mutsuzluğa uzanan dönüşüm. Hele çocukken eczaneye girince o koku var ya, kimisine kötü gelebilir, ama bence
burundan kalbe giren, en direkt kokuydu. Güven kokusuydu o, burun deliklerim genişledikçe, kulaklarım da genişlerdi. Benim
eczanemde bu koku kalmadı değerli meslektaşlarım ya da var ama ben alamıyorum.
Ecz. OĞUZ EKİNCİOĞLU (Ankara Eczacı Odası Başkanı)
Eczane ekonomilerinde kan kaybı hâlâ devam ediyor. Arkadaşlarımızın projeleri ve önerileri var, biz de söylüyoruz.
Birincisi; eğitimlere ciddi şekilde ağırlık vermemiz gerekiyor, bu tempoyu artırmamız gerekiyor. Ankara Eczacı Odası olarak Ürgüp’te iki ay önce bir sempozyum yaptık; “Bitkisel
2012 Sempozyumu.” Bu konuda birçok arkadaşıma teşekkür ediyorum, minnetlerimi
sunuyorum. Sempozyuma toplam 800 kişi katıldı.
Gerçekten eczacının bu konudaki talebi önemli ölçüde artmış durumda. Bizim de bu
talebe örgüt olarak karşılık vermemiz gerekiyor. Dermokozmetikler konusunda, bitkisel
ürünler konusunda eczacıyı eğitmeliyiz ki; birçok Oda Başkanımızın söylediği gibi eczanelerdeki ürünler çöplüğe dönüşmesin. Eczacılar daha bilinçli olarak o ürünleri raflarına
koysunlar.
Sevgili arkadaşlar; evet meslek hakkını herkes söylüyor ama gerçek anlamda meslek hakkı olan bir yapılandırmanın eczacılığa kazandırılmasından yanayız. Elbette 25 kuruşları küçümsemiyoruz, önemli buluyoruz, geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz ama bu meslek hakkı değildir, bunu kabul etmek lazım. Meslek hakkının eczanelere kazandırılması yönünde acil adımlar
atılması gerekiyor.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Başka ne yapmış orada? İlk yardım açısından projeler geliştirmiş. Biri bir yerde bir kriz geçirirse, bir şey olursa, hemen eczacı
müdahale edebiliyor. Bizim başımıza gelmiyor mu? Uçakta ya da yolda kriz geçirene, fenalaşana biz hemen müdahale edebiliyor muyuz? Hayır. Ama bir de yasal dayanağımız yok, onu da biliyoruz.
17
Toplantı
Ecz. CENK KES (Edirne Eczacı Odası Başkanı)
İnsanoğlunun ihtiyaçları ve beklentileri mesleklerin icrasını şekillendiriyor. Mesleki gelişimlerle hep daha iyisini, daha mükemmelini aramaya yönelik olarak bizler de icra
ettiğimiz meslek adına daha mükemmeliyetçi politikalar oluşturmak, çağın gereklerine
göre hareket etmek durumundayız.
Mesleğimizi çağdaş şekilde izah etmenin ana kurallarından birisi de; sürekli mesleki
gelişim. Bizler kendimizi ne kadar güncelleyebilirsek, mesleki yönlerimizi daha derinlere
salabiliriz.
Bu noktada gerçekleştirilen Eczacılık Kongrelerini ve buna benzer Kongreleri kayda
değer bulduğumu ifade etmek istiyorum. Bu tür Kongreler, eczacıda hem farkındalık
yaratmakta, hem de motivasyonunu artırmaktadır. Türkiye’de eczacı, tüm eğitim hayatı boyunca almış olduğu bilgiler, çalışma programı ve kapasitesiyle paralellik göstermeyen, daha doğrusu tüm potansiyelinin verimliliğini ortaya koyamadığı bir
serbest eczacılık modeliyle ilaç hizmeti veriyor.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Meslektaşımız bu durumdan memnun değil. “Ben daha fazlasını yapabilirim ve daha faydalı olabilirim” diye düşünüyor, yani
mesleki bir tatminsizlikle karşılaşıyor. Eczacı, sadece ilacın tedarikçisi ve SGK’nın ön kontrolörü pozisyonundan uzaklaşmak
istiyor. Farklı bir mesleki formatta hem çağdaş, hem de ülke ekonomisine katkı verecek bir pozisyon istiyor.
18
Ecz. SEMİH GÜNGÖR (İstanbul Eczacı Odası Başkanı)
Arkadaşlar; bugün eczacılar ne yaşıyorsa, bu ekonomik sıkıntıların, sağlıktaki tasarruf
tedbirlerinin temel nedeni, ülkenin içinde bulunduğu bu kıskaçtır. Onun için, Türk Eczacıları Birliği’nin yaşananlara karşı söylenecek bir şeyi olmalı. Barışı, en azından kardeşliği
Türkiye’de yerleşik bir demokratik düzeni, sorunların çözüldüğü, sorunlardan arındırılmış
bir Türkiye’yi korkmadan dile getirmelidir. Bu, bir meslek birliğinin sorumluluğudur.
Yönetmelik, bu gündemin en önemli maddesidir. Sayın Genel Sekreterle anlaşamadığım
tek nokta, yönetmeliğin Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından
hazırlanacak, onun sorumluluğunda olan, bizim de görüş bildirmemizle sınırlı bir anlayış
çerçevesinde değerlendirilmesidir.
Meslek hakkı, bizim açımızdan bu dönem eczacıya kazandırılabilecek en önemli kazanım. Bu İstanbul Eczacı Odası’nın, Ankara Eczacı Odası’nın ve İzmir Eczacı Odası’nın sürekli her toplantıda dile getirdiği bir taleptir.
Ecz. KEREM ZABUN (Antalya Eczacı Odası Başkanı)
Ben daha önceki Bölgelerarası Toplantısı’nda toplantıyı yöneten kişi olarak SGK
Protokolü’yle alakalı birtakım şeyleri söyleyememiştim, aktaramamıştım. Bu konuyla
alakalı bir şeyler söylemek istiyorum. Sanki bu protokol göz ardı ediliyor gibi düşünüyorum. Bundan bir sene öncesine gidelim. İki kişiye bir kişi olan bir itiraz komisyonu var.
Şimdi şu an ki protokole bakıyorum. İtiraz İnceleme Üst Komisyonu işliyor. Sunumda
da gördük, 85 tür dosyanın 60’ı Antalya’da. Evet, meslektaşlarımızın hakkını savunmak
üzere gönderiyoruz ve çok büyük bir oranda, yüzde 80’in üzerindeki bir oranda dosyanın
ödendiğini görüyorum.
Gelelim bir de şu 25 kuruşların hikâyesine. Bu alınan, bir meslek hakkı değil ki; bunu
özellikle söylemek istiyorum ve bunun da önemini açıkçası herkesin tüm üyelerine anlatmaları gerektiğini düşünüyorum.
Böyle bir protokole imza attığı için de Türk Eczacıları Birliği’ne çalışmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Çünkü; Merkez
Heyeti’nin orada sadece bir protokol maddesinde 13 saat tartıştıklarını ve mutabakata varamadıklarını, varamadıktan sonra,
mutabakat zaptıyla beraber ayrıldıklarını biliyorum.
Toplantı
Ecz. ERDOĞAN ÇOLAK (TEB Merkez Heyeti Başkanı)
Burada yaklaşık üç gündür bir bölgelerarası toplantıyı birlikte yapmaya çalışıyoruz. Bölgelerarası toplantımızın ana mantalitesi mesleki sorunlarımızı konuşmak, Türk Eczacıları Birliği’nin yaptığı altı aylık çalışmayı paylaşmak, var olan sorunlarla ilgili yeni yol
haritaları ortaya koymak, bunlara çözüm önerileri geliştirmek ve bu toplantıdan yine
mesleğimiz ve meslektaşlarımız adına olumlu ve doğru sonuçlar çıkartmak. O yüzden
toplantıya katılan, katkı veren, eleştiri sunan tüm oda başkanlarıma teşekkür ediyorum.
Tüm eleştiriler, öneriler bizi geliştiren işlerdir ve Türk Eczacıları Birliği olarak başarıyı
camiamızın, başarısızlıkları da kendi hanemize yazıyoruz.
Değerli meslektaşlarım; OTC konusunda bir eğilim var. İlaç sanayicileri yoğun bir çaba harcıyor. “Biz ilaçtan kâr edemiyoruz,
ilacı reçeteli reçetesiz diye ayırın, ayırdığınız bu reçetesiz ürünleri biz reklam verelim. İlaç sanayi burada kendini korumak,
yeni alanlar açmak istiyor. Bizim bu konuda yaklaşımımız şu; baştan beri söylüyoruz, politikamız belli. Biz OTC değil, BTC
kavramına taraftarız. Yani tezgah üstüne karşıyız. Biz tezgahın arkasındaki ilacı danışmanlık noktasında halka hizmet vererek,
vermek noktasındayız. Bu konuda tavrımız net. Onun için sanayicinin bu yeni argümanına karşı, bizim çok daha dirençli, çok
daha dik durmamız gerekiyor.
Demokrasi herkesin eşit olduğu bir sistemdir. Farklılıklarımızla birlikte biz eşitiz. Hepimiz farklıyız, siyasal olarak farklıyız,
düşünsel olarak farklıyız, etnik kökenlerimiz farklı, dinsel kökenlerimiz farklı. Ama ortak bir kavramda buluşuyoruz ve onun da
gereğini yerine getiriyoruz. Aramızda da bir “üst-ast” ilişkisi bugüne kadar olmadı, bugünden sonra da olmayacak.
Değerli meslektaşlarım; kuşkusuz hiçbir yasal düzenleme kusursuz, eksiksiz değil. En mükemmelini düşündüğünüz düzenlemeler bile yıllar içerisinde bize yetmeyebilir. Eksiklikleri, yanlışlıkları ortaya çıkabilir. Doğru çıkması, iyi çıkması manasında her
türlü gayreti göstereceğiz, ama eksik de olursa, önümüzdeki süreçte bunu değiştirmekle ilgili çabaları birlikte göstereceğiz.
Bunu değiştirebilme iradesi, çabası biz de, bunu gerçekleştireceğiz.
Şimdi, bu yönetmeliğin ruhunu ve özünü oluşturan üç husus var değerli meslektaşlarım.
Birincisi; yasa değişikliğiyle amaçladığımız eczane sınırlaması hükmünün somutlaşmasını istiyoruz.
İkincisi; salt eczane odaklı değil, eczacıyı içeren bir düzenleme olsun istiyoruz. Bunu yaparken, aynı zamanda eczanenin net
bir tanımının yapılmasını sağlama çabası içerisindeyiz. Yaşam alanımız olan eczanelerimizi belirli bir standarda kavuşturmak
istiyoruz.
Üçüncüsü de; eczacılığı tanımlarken, eczacının görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyerek, yıllardır dillendirdiğimiz meslek
hakkının altyapısını oluşturma çabası içerisindeyiz. Bu üç tane temel argüman bizim için vazgeçilmez ve yönetmeliğin bu
konuda çıkması çabası içerisindeyiz.
Değerli meslektaşlarım; ikinci eczacılık meselesine gelince, bu parasal boyutu çerçevesinde tartışılacak bir şey değil. Bir farmasotik bakım olması, eczacının burada danışmanlık hizmetini konuşturması noktasından bakıyoruz ama bir de ekonomik
kısmı var elbette. Bunu da bir statüye kavuşmasını ve burada reçeteyle birlikte, parasal hükmün de olmasını istiyoruz. Yani,
tek başına bir olgu olarak önümüzde durmuyor, diğerlerini de dikkate alarak, bunları yapmaya çalışıyoruz.
Değerli meslektaşlarım; işimiz zor, yolumuz dik ama birlikte olmaya ihtiyacımız var. Bu birlikte olmak da, bir araya gelip, her
şeyde ortak olmak değil; iktidar da olmak, muhalefet de olmak ama gereğini yerine getirmek. Bizim kolumuz, kanadımız,
yüreğimiz, kapımız, beynimiz tüm meslektaşlarımıza açıktır. Birlikte üretmek adına, geleceğimiz adına sizleri bundan sonra
bu kapıdan içeriye girmeye davet ediyorum.
Hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Değerli meslektaşlarım; Genel Sağlık Sigortası’yla birlikte, bundan hizmet alan insanların sayısı artıyor; ancak hizmetin kapsamı daraltılıyor ve SGK da bunların ikisi arasındaki
dengeyi kurmaya çalışıyor; asıl sıkıntı da orada zaten. Biz bu dengenin hastalarımız lehine sonuçlanması için çaba gösteriyoruz. Bir sağlık meslek örgütü olarak, evrensel bir meslek örgütü olarak bunun hastalarımız lehine sonuçlanması için çaba
sarf ediyoruz.
19
Dosya
Ecehan BALTA - Düzelti: Remzi ALTUNPOLAT
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Akılcı İlaç Kullanımının
Ekonomik Etkisi
20
Geçtiğimiz yüzyılda, antibiyotiklerin keşfi birçok bulaşıcı
hastalığın kontrolünde ve ölümlerin azalmasında önemli
rol oynamıştır. Ancak bugün akılcı olmayan antibiyotik kullanımı nedeniyle antibiyotiklere karşı gelişen direnç yüzünden, yaygın enfeksiyonlara karşı kullanılabilecek antibiyotik seçenekleri sayıca azalmakta, kimi durumlarda tümüyle
ortadan kalkmakta, ilaçlara bağlı yan etki ve/veya ilaç etkileşimleri riskinde artış yaşanmakta ve tedavi maliyetleri
artmaktadır.
prizmadan değerlendirilmiştir. Bu bağlamda Türk Eczacıları
Birliği, ilaçta tasarrufun biricik yöntemi olarak “Akılcı İlaç
Kullanımı” (AİK) nı görmektedir. Ancak akılcı ilaç kullanımı
çok önemli bir tasarruf aracı olmakla birlikte ekonomik
maliyetinden ziyade, sağlık maliyeti boyutuyla ele alınması gereken bir meseledir.
Akılcı ilaç kullanımı, sadece tasarruf ve geri ödeme politikaları düzleminde ele alınamayacak bir olgudur. Türkiye’de
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ilaçları geri ödeme listesinden çıkarma ölçütleri esas olarak bir ilacın aşırı derecede
ve gereksiz kullanıldığı ve birçok ilacın çöpe gittiğine dair
istatistiksel veriler çerçevesinde şekillenmektedir. Akılcı
ilaç kullanımı, salt istatistiksel verilere bakılarak ilaç harcamalarında kısıntı yapacak bir yöntem değil sonuçları
itibariyle tasarruf sağlayacak tek bilimsel, etik ve vicdani
yöntem olarak değerlendirilmelidir.
Dünya Sağlık Örgütü, antibiyotik direncinin artık küresel
bir tehdit oluşturduğunu ilan etmiş; antibiyotiklerin aşırı
ve/veya yanlış kullanımına bağlı antimikrobiyal ajanlara
karşı gelişen bakteri direncinin enfeksiyon hastalıklarının
tedavisinde güçlükler yarattığını belirtmiştir. Bu çerçevede
antibiyotik direncine karşı, eşgüdüm içerisinde çok disiplinli, küresel bir strateji geliştirilmesini önermiştir. Nitekim
Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan 2011 Yılı Dünya İlaçta Durum Raporu’nda, akılcı ilaç ve özellikle akılcı
Dünya’da Akılcı İlaç Kullanımı…
antibiyotik kullanımına özel bir vurgu yapmaktadır. Söz
konusu Rapor, akılcı olmayan ilaç kullanımının küresel bir
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre 1990’ların başından itibaren özellikle dünya kapitalist sistemi içerisintoplum sağlığı sorunu olduğunu ancak bu soruna yeterince
de çevresel konumlu Asya ve Afrika ülkelerinde akılcı ilaç
önem verilmediği tespitini yapmaktadır. Raporda akılcı ilaç
kullanımı
açısından tanı ve tedavi kılavuzlarına uygun tekullanımı ile ilgili olarak araştırmaya, politikalar geliştirme-" "")" +--*) ! " davi edilme oranları giderek düşmektedir. Söz konusu ülye ve kurumsal bir mücadeleye yatırım yapılmadığının altı"
kelerde %
70’lere
antibiyotiklerin,
varan
oranlarda
"!' gereksiz
" .
çizilerek, ülke yönetimlerine sağlık sektöründeki tüm pay- &
"'
reçetelendiği
görülmektedir.
Bunun
arka planında
ise asıl
daşları/bileşenleri harekete geçirecek biçimde davranma-,*) !(
!'
1
olarak sağlığın piyasalaştırılması-ticarileştirilmesi olgusu
ları yönünde çağrıda bulunulmaktadır.
yatmaktadır.
Giderek artan antibiyotik direnci ve bunun getirdiği ekono-
mik maliyet artışı, çeşitli ülkelerdeki sağlık yönetimlerinin
bu konuda koruyucu önlemler almalarını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda akılcı olmayan antibiyotik kullanımı, daha
geniş anlamda akılcı olmayan ilaç kullanımı Türkiye’de ve
70
60
Dünya’da en önemli halk sağlığı sorunlarından biri haline
50
gelmiştir. Söz konusu durum akılcı ilaç kullanımının ekono40
mik etkisinin ortaya konmasını ve bu başlık altında ecza30
cının rolünün yerli yerine oturtulmasını zorunlu kılmaktadır.
20
Türk Eczacıları Birliği, kuruluşundan itibaren ilacın bulunabilir, alınabilir ve ulaşılabilir olması çerçevesinde bir siyasa
izlemiş, ilaca yönelik her türlü tasarruf tedbirini bu üçlü
1 Dünya İlaçta Durum Raporu 2011, Türk Eczacıları Birliği Yayınları, Ankara, 2011.
10
0
1990/1
1992/3
1994/5
1996/7
Afrika
Asya
1998/9
2000/1
Dosya
++)%++ %#%"-%%#-%-4)&"&&"'"3
' # ")$ " ")$ '+ ( ")$ "-+'
" '(+*+ ")$ #'+#+ -4 #.$#' #."# ) &"' $ ""
"$9;)&"'$#
$
"$@3>=)++-$+"5(
reçetelerinde bile maalesef
ne""
kadar
etkin olabileceğini
$' $ )"+ )" ")$" *"" ," " "$+- %*% ,".$"5 )
göstermektedir. Bu bağlamda reçete eden ve reçete ve&"' $ ""% "B<@3)&" $ ""B=@6"5$,"")$"#)
&"'
$ ""BA3=)&"'
$ ""B:@3<6."5)$#'+#+
renin
ayrılmasının, bir başka ifade
ile ilacı hekimin reçete
# ) &"' $ "" B 93>? % " ) &" $ "" B :3;96 )+$+"5 %
etmesinin ama reçeteyi mutlaka eczacının karşılamasının
"" #+ #" # #*+*++ '+ " ) ")$" ne kadar önemli
bir husus olduğunu ortaya koymaktadır.
#"$
*,#$"$"5%*")$&")$&"
'"+#++3 " - + ")$ $# ")$' %$ (++
"-+#++","%#%# %*%% "$' '$+"5
80
70
60
50
40
30
20
10
0
Yemen
% injections
Nigeria
% drugs
% cost
Konsültasyon süresi (dk)
8,65
13
Tanı sürecinin yeterliliği açısından az gelişmiş ülkeler bağ-
9,5
Enjektör reçetesi %
! $ !! ## $ ! $ ! $$ lamında Dünya Sağlık Örgütü verilerine bakıldığında ise
!! !#!!#"!!)
48
Antibiyotik reçetesi %
28,4
1,67
2,31
Reçetelenen kalem
karşımıza şöyle bir tablo çıkmaktadır:
58
0
10
20
30
İlaç vermeyen doktor
40
50
60
70
İlaç veren doktor
Pakistan
Bangladesh
Burkino Faso
Senegal
Angola
Tanzania
0
10
20
30
40
50
60
Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzıssıhha
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Nepal
% antibiotics
."'7#*++*+'+(+##+"(-+*+$"+:899'++
Merkezi Başkanlığı tarafından 2011 yılında yayınlanan
''+
-+*++$-+'"-$+"=+$+
#.$#'Toplumun
#$"+
"++B<83-9="#+
Akılcı
İlaç Kullanımına Bakışı başlığını #.$#'
taşıyan"+
"++ B;8 &"+ %*% #!$+-$+"5 % %"% ++ ) %++ *+ .("
araştırmada
5 dakikanın
alan hasta,( .-..#
"
" !" altında
"5 konsültasyon
" ++ ) %+++
" #*+
*"%$+)"'$""
#.$#'ile
#."#&"#""5%++
ların oranının % 40, 5 dakika
15 dakika arasında kon) %+++ #++ .(" $ ,".( ++ #*+ )+-"+ ',
sültasyon alanların oranının % 30 civarında olduğu saptan! $'-+"+'"$.-..#("5:
mıştır. Bu durum akılcı ilaç kullanımı bağlamında üzerinde
%% "$ ++ ) %++ '+( ."'63 -$ ." '%$ (
özellikle!" düşünülmesi
gereken
ciddi $&'
bir problemdir.
Zira ")$
-- ."
*"5 "*
#&)"6
%'%% #$"+
akılcı ilaç kullanımının birinci basamağı olan doğru tanı için
:
5*++*+'+(+##+$..".*.
21
hekimlere yeterli bir konsültasyon süresi verilmesi gerekanlamda akılcı ilaç kullanımının sıklıkla üzerinden
belki de görünmez kılınan sağlık çalışanlarına yönelik politika yaklaşımlarıyla birlikte düşünülmesi elzemdir.2
'+"+3"3:8995
#( $ ( ( ! $
Bangladeş, Senegal gibi Asya ülkeleri ile Angola, Burkino
!! / .,+ ! * ! ! $ !lidir. Bu
Faso, Tanzanya
tanı sürecinin
yeterliliği
açısından %
50’nin
+
! $ / .,+
$
!!#(
+ atlanan
!$
altında/-,$#$$*
bir seyir izlemektedirler. Mercek altına alınan ül-
keler arasında bir tek Pakistan’da tanı süreci yeterliliğinde % 50’nin biraz üzerine çıkılabilmiştir, Tanzanya’da ise tanı
süreci yeterliliği % 20 gibi oldukça düşük bir düzeydedir.
Akılcı İlaç Kullanımı konusunda bir başka bulgu ise şu şekildedir; İlaç veren ve vermeyen hekimlerin, yani sadece
reçete eden hekimler ile hem reçete eden hem de aynı
zamanda reçete karşılayan hekimlerin yazdığı reçete sayısı incelenmiş; konsültasyon süresi ilaç vermeyen doktorlarda ortalama 13 dakika iken ilaç verme yetkisi olan
doktorlarda ortalama 8,65 dakika çıkmıştır. Özellikle Antibiyotik ilaçları içeren reçetelerde diğerlerine göre ciddi bir
artış olduğu görülmektedir. İlaç vermeyen doktorlarda bu
oran % 48, ilaç veren doktorlarda % 58’dir. Enjektör reçetelerinde ise ilaç vermeyen doktorlarda % 9,5 iken ilaç
veren doktorlarda % 28,4’dür. Reçetelenen kalem sayısı ise ilaç vermeyen doktorlarda % 1,67 iken bu oran ilaç veren doktorlarda % 2,31’e çıkmaktadır. Bu rakamlar aslında
ekonomik saiklerin insan sağlığını yakından ilgilendiren ilaç
Bununla birlikte Akılcı İlaç Kullanımı yalnızca Türkiye’nin,
gelişmekte olan ülkelerin yahut az gelişmiş ülkelerin problemi değildir. Örneğin İsviçre’de tedaviye uyumlu hastaların
reçete maliyetleri, uyumsuz hastaların reçete maliyetlerine göre daha yüksektir. Tedaviye uyumlu hastalar ortalama 1195 Dolar yıllık reçete maliyetine sahipken uyumsuz
olanlar yaklaşık 1123 Dolar reçete maliyetine sahiptir. Ancak tedaviye uyumlu hastaların toplam tedavi maliyetleri
uyumsuz olanlara göre daha düşüktür. Bu veriler ışığında
Akılcı İlaç Kullanımının ekonomik etkisinden bahsedilecekse tedavi harcamaları içerisinde ilaç harcamalarının yüzdesini azaltarak sağlıkta tasarruf yapmak şeklindeki ön
kabulden uzaklaşmak gerekir. Bilimsel verileri göz önünde
tutmadan, bireyi dışarıda bırakan tasarruf politikaları ile
ilaç harcamaları aşağı çekilebilir, ancak bu şekilde uzun
vadede tedavi masrafları artacaktır.
2 Toplumun Akılcı İlaç Kullanımına Bakışı, T.C Sağlık Bakanlığı Refik
Saydam Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü Yayınları, Ankara, 2011.
Dosya
ABD’de gerçekleştirilen Diyabetli Hastaların Tedavi Uyuncunun Ekonomik Sonuçları ile ilgili bir araştırmaya göre;
1990-2005 yılları arasını kapsayan literatür taraması neticesinde diyabet hastalarında % 36-87 arasında tedavi
uyunçsuzluğu saptanmıştır. Söz konusu hastalarda tedaviye uyuncun yaratacağı toplam ekonomik etkiye bakıldığında bu hastalar için gerçekleştirilen sağlık harcamalarının
% 8,6 ile 28,9 arasında, hastaneye yatışların % 4,1 ile 31
arasında azalacağı tespit edilmiştir.
“Bazı Kronik Hastalıkların Ekonomik Sonuçları” açısından
ABD örneğine bakıldığında ise şu sonuçlar ile karşılaşıl-
maktadır:
• Tüm reçetelerin % 12’si satın alınmamaktadır
/2(0
5(4
4(0
% /2(0
3(/
5(4
2(1
4(0
))"##"#,##!
% 3(/
$##-(0.//)1.0/!#
)
2(1
))"##"#,##!
$##-(0.//)1.0/!#
)
• Tüm reçetelerin yarısı ilaç doğru zamanda ya da doğru
şekilde alınmadığı için uygun etkiyi göstermemektedir. TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
• Tedaviye uyunçsuz hastalar hekime diğerlerine kıyasla 3
kez daha fazla gitmektedir.
22
• ABD’li tüketicilerin sadece % 8’i tedaviye uyunçsuz olduğunun bilincindedir.
• Antihipertansif tedavisine uyumun artması yılda 89.000
prematüre ölümünü engelleyebilir.
• Tedaviye uyum gösteren hastaların ilaç ve tedavi masrafları uyum göstermeyenlere göre % 50 daha azdır.
• Diyabet ilaçları için harcanan her 1 Doların tedavi mali-" ++ )$ -++ *+4 $. %"%" ")$" '(+ )"+
%'%
$"!,$ %'%%*% & '$" "$ *""* $+ $"9
yetlerinde 7 Dolarlık tasarruf sağladığı düşünülmektedir.")$
)"+ FAE3DC & $+ $"$ +-+ )"+ F C>3@B "+ ")$ *
Özellikle akut bir hastalıkla karşılaşıldığında reçeteleme
( %$ " #$+ "-+-++*+ ")$ %#% #++$+"
• Diyabet, hiperkolesterol ve hipertansiyon için hastaneye,"..-$."6
konusunda
ciddi sıkıntılar )$+"6
yaşanmakta ve bu durum ciddi
'-$&%%"%'$"'
yatırılma oranları tedaviye uyumlu olanlarda daha dü-
maliyetlere yol açmaktadır.
şüktür.
Diyabet, hipertansiyon ve hiperkolesterolde tedaviye
uyum, tıbbi bakım masraflarını azaltıyor. Her üç hastalıkta
da ilaç bedelleri artsa da toplam maliyet düşmektedir. Türkiye’de Durum…
Türkiye’ye baktığımızda ise yine 2011 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Hekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı başlıklı çalışmada 3021 reçete incelenmiş;
Tonsillofarenjit’in % 14,2 ile en çok tanı konulan hastalık
olduğu saptanmıştır. Yine aynı araştırmada 10 farklı ilde
Akut Sistit Teşhisi reçetelerine bakılmış; Sistit oranlarının % 2,8’den % 13,1’e kadar çıktığı görülmüştür.3
-&!.&
.'!-,
')!+.
#'*!.($
.-!'
..!-.
+%!)+
#&)&!&'$
,'!&'
+-!)'
&'!,'
#&+!&($
" ()!'.
)(!+*
'.!&,
#(-!'-$
"
&,!.-
&+!.+
)*!&+
#+&!%&$
"
&+!-+
.!)%
'+!'-
#'.!&-$
"
*'!.)
*-!(+
)&!(%
#)+!%'$
'
-+!-&
-(!(*
.-!+(
#',%!(-$
+(!,'
,+!'*
()!),
#'%(!)-$
" ''!-+
('!&)
',!()
#(.!,($
Birinci Basamak Hekimlerin Akut Tonsillofarenjit İçin Re
bir
.("
çeteleme
Alışkanlıkları
üzerine
başka çalışmada;
Akut " -
)+-4 %$ # "$ ) $' $ ")$ *" '"-3 ) -"$"
Tonsillofarenjit
için
antibiyotik
reçeteleme
ile
coğrafi
yerleHekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı bağlamında; tüm!" #' '$" & " (%'$ # "#+ *$ "#+ #$$#$ " +
şim, ilaç şirketlerinin
promosyon faaliyetleri
ve hekimlerin+")
# "$$-#$'
$")$")
kurumlarda reçetelere yazılan ilaçların terapötik uygunluğu"-%%%-$%"6%$
mezuniyet sonrası eğitimi
arasında istatistiki'"%$+
olarak an"+'(++*+3%(
ve maliyetleri birlikte değerlendirildiğinde Altın Standard’a-"$"#+('"$$$*#*+
)")&#($'
$")$$$*$#!$-$"6
lamlı
bir
ilişki
bulunmuştur.
Akut
Tonsillofarenjit
teşhisinde
uygun reçetelenen ilaçların % 39,76 ve Altın Standart Dışı
++ ) antibiyotik
%++ )")&#
"
#$"
&"* )ilaç
#3
$&' %'% ) reçetelerinin
daha
çok
kırsalda
şirketlerinin
ilaçların % 60,24 oranında reçete edildiği görülmüştür."$%#%"""#"6*++*+9+ !%%++)%+++-+)+-#+
daha sık ziyaret ettiği sağlık ocaklarında yazıldığı, uzman
,""FAE9%#$'+++#,'$3F@E3@9#+$"$$3F
B
olmayan hekimlerin bu tanı
çerçevesinde daha fazla anti3 Hekimlerin Akılcı Reçeteleme Yaklaşımı, T.C Sağlık Bakanlığı Refik@@9#+'$"#$$"6 biyotik
reçete
ettiği
tespit
edilmiştir.
Saydam Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü Yayınları, Ankara, 2011.
B
6 + &63 : $ $ "#" & %" '## " %$ # !"'$# ""'
Dosya
Akılcı İlaç Kullanımı çerçevesinde hekimlerin hastalara verdiği ilaç bilgisi, tedaviye uyum için en kritik unsurlardan birisidir. Sağlık Bakanlığı’nın Toplumun Akılcı İlaç Kullanımına
Bakışı çalışmasına göre hekimlerin ancak % 39’u hastaya
ilacın adını söylemekte, % 29,2’si ilacın etkilerini anlatmakta, % 22’si ilacın yan etkilerinden bahsetmektedir.4
''"
24,1
'
11,0
!
1.,4
%%
04
/4+/
%!
//+2
!%
/+0
4+3
neden kullanılmadığı hakkında bilgi almış, gerekirse hekime ilaçları değiştirtmiş ve hastaya nasıl kullanılacağını
göstermişlerdir. Müdahaleden önce hastaların ortalama
sağlık maliyeti 2190 Sterlin iken müdahale sonrasında
1883 Sterlin’e düşmüş, hasta başına 307 Sterlin tasarruf sağlanmıştır. Kişilerin tedaviye uyumu ortalama % 22,
15’ten % 23.15’e, uyumlu hasta oranı ise % 19’dan % 29’a
çıkmıştır.
Bu örnek veriyi; eczacıların izlem yapmak, danışmanlık sunmak ve geri bildirimde bulunmak suretiyle aslında
sağlık maliyetlerinin azaltılmasına ne ölçüde katkıda bulunduğunun; söz konusu hizmetlerin sistemli bir biçimde
gerçekleştirildiği takdirde eczacının çok daha ciddi bir rol
oynayabileceğinin göstergesi olarak okumak gerekiyor.
Hastaya ilaç bilgisi verme anlamında eczacılar cephe-
Sonuç…
• Bilimsel araştırmaların ortaya koyduğu gibi sağlıkta tasarruf adı altında ilaca erişimin engellenmesi tedavi maliyetlerini artırmaktadır.
sine #
bakıldığında
durumun
daha
iyi olduğu görülmekte!#'
" dir.
!
/
-,&.(
"
'
Türk Eczacıları Birliği tarafından yapılan Eczacılıkta
!#',
Talep-Hizmet Korelasyonu araştırmasına göre eczacıların
% 85,9’u hastaya ilacın uygulama şekli hakkında bilgi vermektedir. Etkisi ve olası yan etkileri hakkında her iki eczacıdan birisinin hastaya bilgi verdiği görülmektedir. 5
!!
!
• Akılcı ilaç kullanımı her şeyden önce bir sağlık ekibinin
mevcudiyetini zorunlu kılmaktadır. Sağlık ekibinin yeterli
sayıda olması, mesleki tatmin duyması, bilimsel bilgilerini sürekli tazelemesi, biribiriyle etkileşim ve ahenk içinde
çalışması gerekir.
.,)%.
.+%/
-'
*+$*+$(
• Akılcı ilaç kullanımı toplum/halk eğitiminin ve sağlık
okur-yazarlığının geliştirilmesini gerektirir.
,
• Tasarrufun en etkili, bilimsel ve vicdani yöntemi akılcı
ilaç kullanımıdır. Aslında çok önemli bir ekolojik mesele
olan ilaç atıkları akılcı olmayan ilaç kullanımının bir sonucudur, yoksa bu ilaçların “gereksiz” oldukları anlamına
gelmemektedir.
#
&&+))*
&)''(
Eczacı açısından bakıldığında;
Eczacıların sağlık ve ilaç danışmanlığı rolünün akılcı ilaç
kullanımındaki etkisi bilimsel olarak kanıtlanmış bir husus
Akılcı İlaç Kullanımına Eczacının Müdahale İmkânı…
tur. Söz konusu etkinin danışmanlık ve izlem noktasında
1 & # % !% #%'- "%
İngiltere’nin Norfolk bölgesinde İlaç Destek Servisi tarafınsistematik
hale getirilmesi, eczacıların sağlık maliyetleri "! ! %! #% %', #% dan%
yapılan
bir %',
çalışmada;
evlerde
hasta ziya%%$%
eczacılar
#%
$''
! %
nin düşürülmesine verdiği katkının ekonomik değerleriyle
%$%%&'.(&%$%!76<5
retleri yaparak kullanılmayan ilaçları taramış, bu ilaçların
( % 6;;8 1 ('(', '% 85: $%'%.birlikte ortaya konulması onun sağlık sistemi içerisindeki
' ! ! = 77, 691 = 78.691, ! % = 6<1 = 7<1
vazgeçilmez rolünün güçlenmesini sağlayacaktır. Bu doğ#%%'%. 4 H. Canlı vd., “The Antibiotic Prescribing Behaviourof Physicians For Acute Tonsillopharyngitis in Primary Care.” Ethiop Med J. 2006 April 44(2):
rultuda sistemli hasta takibi, kronik hastalıkların taki & !- "%% " !, %'% 139-143.
! % $% ! "%% &#( % $- &" bi ve evde bakım sağlık maliyetleri bağlamında eczacının
5 Eczacılıkta
Korelasyonu,
Türk Eczacıları
"
Talep-Hizmet
# #'$
"%%Birliği
# Yayınları,
Ankara,
2001
konumunu merkeze yerleştirecek başlıklardır.
!!$&!.
•
•
'%% ! !$ $% % % '
!%%.
, !& %% # %%%. % #
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
,,$%%$%%%#%%%&%+/-..
23
Atölye Çalışması
Ecz. Büşra ÖZTÜRK - Ecehan BALTA
Eczacı İşgücü Planlaması
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Atölye Çalışması Yapıldı
24
Bu atölye çalışması, Birliğimiz tarafından yürütülen “Eczacı İnsan Gücü
Planlama 2023 Projesi” kapsamında
Eczacı Odalarının temsilcileri ile 11
Aralık 2012 günü Ankara’da eczacıların var olan çalışma alanları, pasif
eczacıların durumları, potansiyel ve
tahmini arzı belirlemek üzere yapıldı.
24 Eczacı Odası’ndan 25 eczacımızın
katıldığı atölye çalışmasının moderatörlüğünü Genel Sekreterimiz Uzm.
Ecz. Harun Kızılay yaptı. Atölye çalışması, 2023 yılında eczacı insan gücü
arzını ve talebini tespit etmek, gerekirse eczacılara yeni çalışma alanları
açmak üzere dönüşümler yaratmak
ve bu dönüşümleri bugünden öngörmek için bir ilk adım niteliğindeydi.
Sağlık İnsan Gücü
Planlaması Nedir?
Sağlık İnsan Gücü Planlaması, önceden belirlenmiş sağlık hedefleri ve en
nihayetinde sağlık durumuna ilişkin
amaçları gerçekleştirmek için ihtiyaç
duyulan kişi sayısına, bilgi çeşidine,
sahip olunması gereken becerilere ve
yaklaşımlara ilişkin öngörü geliştirme
sürecidir.
Sağlık İnsan Gücü
Planlamasının Aşamaları:
• Aktif arz; halihazırda sağlık sektöründe ekonomik olarak aktif olan
sağlık çalışanlarından oluşur.
• Pasif arz; şu anda sağlık sektöründe aktif olmayan kalifiye çalışan
sayısı demektir.
• Potansiyel arz; pasif arz durumunda bulunan ve sağlık alanında yeniden istihdam edilebilecek personel
oranını ifade eder.
• Söz konusu çalışanlara ne tür meslek içi sürekli eğitim imkanları sunulmalıdır?
• Tahmini arz; gelecek yıllarda olası
aktif sağlık çalışanı arzına ilişkin bir
tahmini ifade eder.
Neden İnsan Gücü Planlamasına
İhtiyaç Duyuyoruz?
İnsan Gücü Planlamasında
Kendimize Sorulacak Sorular
• Nerede çalışmaktadır?
• Çalışmıyorsa neden çalışmamaktadır?
• Nerelerde çalışabilir?
• Buralarda çalışmak için gereken beceriler nelerdir? • Bu çalışanları desteklemek için ne
tür örgütsel yapılar olmalıdır?
• 6308 Sayılı Yasa’ya bağlı Yönetmelik,
• Yeni eczacılık fakültelerinin açılması,
• Sağlık Bakanlığı Sağlık İnsan Gücü
Daire Başkanlığı’nın yapmakta olduğu çalışma.
Atölye çalışmasında ilk aşama; var
olan alanların tanımlanması idi. Bu
aşamada, en efektif biçimde herkesin görüşünü belirtmesini sağlayacak
yöntemler kullanılarak, bugün eczacıların çalıştığı alanlar ve bunların gerektirdiği nitelikler katılımcılar tarafından saptandı.
Atölye Çalışması
İkinci aşamada pasif eczacılar; bir
başka deyişle halihazırda eczacı unvanına sahip olan ancak eczacı olarak
çalışmayan kişilerin başka hangi meslekleri yapmakta olduğu belirlendi. Bu
aşamada, mermer üretimi yapanlardan, çiftçilik, sanatçılık, anaokulu işletmeciliği, basketbol koçluğu, teknoloji
yazarlığı, elektrikçilik, mankenlik, muhasebecilik gibi çok çeşitli alanlarda
meslektaşlarımızın çalışmakta olduğunu tespit etmiş olduk.
Çalışmamızın dördüncü aşaması;
eczacılar için şimdi olmayan ancak
gelecekte olabilecek istihdam alanlarının saptanması idi. Bu noktada, katılımcılardan eczacının olabileceği her
yeri düşünmelerini istedik. Sonuçta
ortaya çıkan tablonun beklentimizin
çok ötesinde olduğunu da not etmemiz gerekir.
Bu noktada olası arz açısından çıkan tablodan bazı örnekler vermek
gerekirse; Hasta Bakım Eczacılığı,
KOBİ Uzmanlığı, TÜİK’te Araştırmacılık, TSE, TBMM, Emniyet Müdürlüğü, Telekomünikasyon İletişim Daire
Başkanlığı, RTÜK gibi kurumlarda Uzmanlık, Geriyatri, Pediyatri, Psikiyatri,
Nanoteknoloji, Farmakoantropoloji,
Farmakogenetik gibi yeni uzmanlaşma alanlarında Eczacılık, Tıbbi Ürün
Yetiştiriciliği, Profesyonel Danışmanlık
ve Farmakope Analistliği gibi alanlar
saptadık. Daha sonra, bu alanlarda çalışmak
için gerekli olan nitelikleri yine grup
çalışmaları ile saptayarak, gelecekte
eczacının profilinin nasıl olması gerektiği hakkında fikir sahibi olduk.
Çalışmanın bir sonraki aşamasında,
eczacılara bu profili kazandırmak ve
bu istihdam alanlarını açabilmek için
nelerin yapılması gerektiği konusuna
yoğunlaştık. Bu bölüm, aynı zamanda
Türk Eczacıları Birliği için önümüzdeki
dönemi içeren bir “iş listesi” görevi de
gördü. Buna göre; alanda yapılması
gereken değişiklikleri şöyle saptadık:
çalıştırılması zorunluluğu getirilmesi,
• Sağlık Bakanlığı Mevzuatı değiştirilerek ASM, TSM, AÇSAP gibi yerlerde
eczacı istihdamı zorunluluğu getirilmesi,
• Kamu Hastane Birlikleri Yönetmeliği’nde değişikliğe giderek psikiyatri kliniği bulunan hastanelerde
branş eczacısı çalıştırma zorunluluğu getirilmesi,
• Kamu Hastane Birlikleri yönetmeliğinde değişikliğe giderek Pediyatri
Kliniği bulunan hastanelerde branş
eczacısı çalıştırma zorunluluğu getirilmesi,
Değiştirilmesi Gereken
Yönetmelik ve Genelgeler:
• Sivil Savunma Mevzuatı içinde ilaç
sevkiyat, depolama ve dağıtımında
kullanılmak üzere Sivil Savunma
Kurumları içinde eczacı istihdamı
zorunluluğu getirilmesi,
• Emniyet Genel Müdürlüğü Yönetmeliği değiştirilerek Narkotik Şube
Müdürlüğü’nde eczacı çalıştırılması
zorunluluğu getirilmesi,
• Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı
Doping Merkezleri’nde eczane açılması ve eczacı çalıştırılması için yönetmelik değişikliği yapılması,
• Milli Eğitim Bakanlığı Mevzuatı değiştirilerek Sağlık Bilgisi öğretmenlerinde aranan şartlardan biri olarak
eczacı olmak koşulunun getirilmesi,
• Geleneksel Bitkisel Droglar Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak drog
analiz ve üretimini yapan tesislerde
eczacı bulundurulması zorunluluğu
getirilmesi,
• İlaç ve Kozmetik Üretim Mevzuatı
değiştirilerek Gıda Destekleri, İlaç,
Kozmetik ve Ar-ge alanlarında üretim kapasitesine bağlı olarak eczacı
• Gıda Yönetmeliği içinde ek eczacı
istihdamı yaratmak için çalışma yapılması,
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Atölye çalışmasının üçüncü aşamasında katılımcılarımıza; “Pasif eczacılardan hangi grupların, bir eczane
sınırlaması ya da istihdam açılması olduğu takdirde eczacılık sektörüne geri
dönebileceğini düşünüyorsunuz? Neden?” diye sorduk. “Kendi işini kurmuş
olanlar işlerin kötü gittiği dönemde
açılan istihdam alanlarına geçiş yapabilirler, diploması olup eczanesi olmayan büyük grup hocalar, sanayi eczacıları, kamu eczacıları serbest eczane
açmayı düşünebilir, çocuğu eczacılık
fakültesinde okuyanlar da dönmek isteyebilir ya da yer tutma ve devirden
hava parası alma umudu olan eczacılar dönebilir” şeklinde tespitler yaptık.
25
Atölye Çalışması
• Medikal malzeme, gıda, kozmetik
gibi ürünlerde kalite belgesi verilen
tüm alanlarda mevzuatların incelenerek eczacı çalıştırılmasının sağlanması,
• Evde Bakım Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak her
evde bakım birimine ya da hasta
popülasyonuna göre eczacı çalıştırılmasını sağlamak,
• Tedavi Hizmetleri Yönetmeliği’nde
değişikliğe giderek hastanelerde klinik eczacı çalıştırılmasını sağlamak,
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
• RTÜK Mevzuatı değiştirilerek eczacı
istihdamının sağlanması,
26
• Özel Sigorta Şirketleri Yönetmeliği
değiştirilerek reçete kontrolünde
eczacı çalıştırılması zorunluluğu getirilmesi,
• İlgili mevzuat değiştirilerek Tarım İl
Müdürlükleri’nde eczacı kadrosunun
açılmasının sağlanması.
Yapılması Gereken Diğer
Faaliyetler:
• Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı
nezdinde gıda takviyeleri, veteriner
ve zirai ilaçların denetiminde eczacı
görevlendirilmesi için çalışma yapılması,
• YÖK ile görüşmeler yaparak;
Yeni Çıkartılması Gereken
Yönetmelik ve Genelgeler:
• Eczacılar ile kamu kurum ve kuruluşları arasında doğan anlaşmazlıkları çözmek üzere bilirkişi uygulamasını içeren yeni bir yönetmelik
çıkartılması,
• İlaç İmha Yönetmeliği’nde İlaç Toplama ve İmha Merkezleri’nde eczacı
çalıştırma zorunluluğu getirilmesi.
Planlanması Gereken Eğitimler:
· İlaç Hukuku Uzmanı yetiştirmek
üzere Anayasa, İdare Hukuku, Türk
Ceza Hukuku konularında üç aylık
eğitimler planlamak,
• Kalite Standardı eğitimleri vermek,
• İlaç Hukuku alanı kurulmasını, buralara eczacıların da alınmasını sağlamak,
• TÜBİTAK ve Tıp Fakülteleri araştırma laboratuarlarında kadro açılmasını sağlamak,
• BÜMKO Genel Müdürlüğü’nde eczacı kadrosu açılması için çalışma
yapılması,
• Emniyet Müdürlüğü nezdinde çalışma yaparak polis kriminal laboratuarları için kadro cetveline eczacı
eklenmesini sağlamak,
• KOSGEB Başkanlığı ile görüşmeler
yaparak Büyükşehirlerden başlayarak eczacı KOBİ uzmanı alınması
için çalışmalar yapmak,
• Psikiyatri Eczacılığı eğitimi planlamak,
• TBMM Başkanlığı ile görüşmeler yaparak Plan Bütçe Komisyonu’nda uzman eczacı çalıştırılmasını sağlamak,
• Olağanüstü Durumlarda Eczacılık
Hizmetleri eğitimi planlamak.
• Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde
50 yatağa bir eczacı uygulamasının
• Geriyatri Eczacılığı eğitimi planlamak,
başlatılması için görüşmeler yapmak,
• TÜİK ile görüşmeler yaparak İlaç
İstatistikleri alanında çalışacak eczacı kadrosu açılmasını sağlamak,
• Müzeler Müdürlüğü nezdinde girişimde bulunarak farmakoantropoliji
alanında uzman eczacı çalıştırılmasını sağlamak,
• Diyanet İşleri Başkanlığı ile görüşme yaparak hac ve umre ziyaretlerinde eczacı bulundurulmasını sağlamak.
İzleyeceğimiz Yöntem:
Eczacı İnsan Gücü Planlaması 2023
projemiz çerçevesinde bundan sonraki dönemde planladığımız basamaklar ise şöyle:
• Baz çalışması,
• Atölye Çalışması (Diğer bileşenler ile),
• Atölye Verilerinin Değerlendirilmesi,
• Sağlık Bakanlığı ile ortak çalışma.
Bizler, bu atölyenin ve bundan sonra
yapılacak atölyelerin gelecek eczacı
vizyonumuzu büyük ölçüde geliştirecek, yararlı ve önemli faaliyetler
olduğunu düşünüyoruz. Bundan sonraki atölyeleri planlamak için iyi bir
neden.
Bir Gazetecinin Gözünden
ESRA ÖZ / Gazeteci
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Sağlıklı Haber
27
Sağlık haberciliğine yıllar önce başladığım ilk günlerde, bir yol bir kural aradım. Her işin bir yolu yordamı vardır.
Alanında uzman isimlerin hazırladığı
rehber niteliği taşıyan yazıları oluyor.
İşte o yazılar, mesleğe yeni başlayanlar için can kurtaran niteliği taşıyor. “Nasıl başlamalı”, ”Neler yapmalı”,
“Kimlerle görüşmeli”, “Gazetecilik için
nasıl haber çalışmalı?” ve “Sağlık haberciliğinde neler yapılmalı?”
Her haber türünün farklı yaklaşımları, farklı kuralları var. İşte yıllar önce
mesleğe ilk başladığım günlerde, sudan çıkmış balık misali, işe neresinden
başlamalıyım diye düşündüm. Sağlık
alanında basılı bir kaynak bulamadım.
Daha önce yazılmış haberleri detaylı
olarak inceledim çünkü; sağlık pro-
fesyonellerinin katkılarıyla da olsa,
sağlık alanında haber yapmak daha
bir hassasiyet gerektiriyor. İnsanların
dikkatini çekmesi için bilinmeyen, yeni
ve farklı konular bulmak ve bunların
da bilimsel bir dayanağının olması
gerekiyor.
“Nasıl haber çalışmalıyım”, “Nelere
dikkat etmeliyim” Sağlık profesyonellerinin ilgisini çekip, “Provakatif olmadan neler yapabilirim” diye araştırdım,
sordum ve deneme yanılma yöntemiyle, yeni çalışmalar başlatmaya
çalıştım. İşte bu süreçte alanında uzman olup güvenilir, etik ve tamamen
bilimsel verilere dayanarak bilgi veren
isimleri seçmeyi tercih ettim. Camianın içine girdikçe de, haber tarzım
daha da belirginleşti.
İmzanızı taşıyan haberler yayınlandığında geri bildirimler olumlu olduğu
gibi olumsuz da olabiliyor. Hatta bazen “Nasıl bu konuyu işlemezsiniz”
diye sert tepkiler de alabiliyorsunuz. Haberler beğenildiğinde ise kutlamalar geliyor, hele bir de haberi ilk yapan
siz olursanız, işte o zaman haberin tadından yenmiyor.
Haber Yaparken Kaynak
Belirtmek
Haber yaparken okuyucuya doğru bilgiyi aktarabilmek çok önemli. Bu nedenle de sağlık gibi önemli, bir o kadar hassas bir konuda haber yaparken
dikkat edilmesi gereken birçok nokta
var. Bunlardan en önemlisi şüphesiz,
Bir Gazetecinin Gözünden
haberin kaynağının güvenilir olduğundan emin olmak ya da haberin içeriğinde mutlaka kaynaktan bahsetmek.
Yaptığım haberlerde dikkat ettiğim en
önemli şey; alanında başarılı bilimsel
çalışmaları olan, sağlık çalışanlarının
sorunlarını doğru aktaran, çalışmalarıyla örnek olan, kitaplarıyla bilgisini
paylaşan, düzenlediği toplantılarla bilimsel çalışmaları destekleyen ve halk
sağlığını ön planda tutan kişilere yer
vermek. Çünkü; insanları doğru, etik ve
kaliteli bilgiden mahrum edemem.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
“Yaptığın Her Haberin
Sorumluluğunu Taşıyabilmek”
28
Haber yapmak bizim işimiz ama bazen, bazı hassasiyetler haberin de
önüne geçebiliyor. Sağlık söz konusu
olduğunda akan sular duruyor. Doğru
ve gerçek bilgiyi halka aktarmak için,
son derece titiz davranmamız gerekiyor. Günü kurtarmak için, milyonlarca
kişinin canına mal olabilecek bir hatayı kimse yapmak istemez. İşte bu nedenle sağlık haberciliği çok daha fazla
önem taşıyor. Kimi zaman tek başına
bir kaynak yeterli olmuyor, birkaç kişiye daha sormak gerekebiliyor ya da
“Herkes kendi söylediğinden mesuldur” deyip verilen demeci tırnak içinde
yazıp kurtulamıyorsunuz da! İşin bir
de vicdani boyutu var. Çünkü insan
sağlığı her şeyden önemlidir! Tıpkı eczacıların yıllardır söyleye geldiği gibi…
Sizlerin de bildiğiniz üzere; bitkisel
ürünlerle tedavi konusu, sağlık haberciliğinde en çok istismar edilen konular arasında yer alıyor. İnsanlar işin
uzmanı olsun ya da olmasın, rahatça sağlık beyanında bulunabiliyorlar.
Bu kişinin işin uzmanı olup olmadığı
sorgulanmadan, bilimsel çalışmanın kaynağı araştırılmadan, bu umut
tacirlerine söz hakkı veriliyor. Halk,
gazetelerde yazılanlara inanıyor, televizyonda konuşan “uzman” titrine
güveniyor. O kişilerin beyanlarına göre
belki de hayatlarını tehlikeye atıyor.
Geçtiğimiz günlerde bir hocam, “Yaptığın her haberin sorumluluğunu taşıyabilmek çok önemlidir” dedi. Çok doğru!
Özellikle de sağlık, şakaya gelmez!
“Bitkidir Bir Şey Olmaz”
Diyenlere Bir Olgu Sunumu
Halk sağlığını önceleyen eczacıların,
bitkisel ürünlerin hiçbir zararı yokmuş
ve her bünye için aynı olumlu etkiyi
yaratıyormuş gibi gösterilen reklamlara ve haberlere karşı haklı tepkiler
verdiklerine çok şahit oldum. “Bitkidir
bir şey olmaz” diyenlere bir olgu sunumundan örnek vereceğim:
“Deli Bal Zehirlenmesi” ile ilgili olguda,
kısaca şu bilgiler yer alıyor: “Deli bal
zehirlenmesi, çiçek ve yapraklarında
bulunan rhododendron polen ve nektarlarından üretilen balın tüketilmesi
sonucu görülen bir zehirlenme türüdür. Non-spesifik semptomlar oluşturabileceği gibi hayatı tehdit edebilen
hemodinamik instabiliteye yol açabilir
ve bir çok hastalıkla karışabilir. Bu ça-
lışmada, deli bal yenmesi sonrası acil
servise baş dönmesi, göz kararması
ve ellerde uyuşma ile başvuran ve
muayenesinde hipotansiyon ve bradikardisi tespit edilen bir olgu sunuldu.”
Sonuç olarak her ne kadar bitki de
olsa, doğal olduğu için zararı yokmuş
gibi gözükse de her bünyede aynı etkiyi yaratmayacağı gibi, yanlış kullanıldığında insan hayatını tehlikeye de
sokabilir. Bu anlamda sağlık haberciliği yapan gazetecilere, haber yapacağı kişileri araştırırken daha dikkatli
olmak düşerken, uzmanlara da bilmedikleri konu hakkında konuşmamaları
ve işin uzmanı olmayanlar hakkında
“bilimsel temellere dayanarak” medyayı uyarmaları gerekiyor. Herkes işine
duyduğu saygı kadar karşısındakine
de duyarsa, eminim her şey daha güzel olacak. Böylece daha sağlıklı sağlık haberleri ortaya çıkacak.
Kaynak
http://causapedia.com/manuscript/233/makale/anesteziyoloji-vereanimasyon/olgu-sunumu-deli-balzehirlenmesi.htm
Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) kuruluşunun 100. yıl dönümü, Amsterdam’da gerçekleşen
FIP Kongresi’nde kutlanmış ve Kongre’ye dünya genelinden 5600 kişi katılım sağlamıştır. Daha sonrasında, Uluslararası Eczacılık Federasyonu tarafından yayımlanan
“Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak Küresel Sağlığı İleriye Taşımak”
başlıklı FIP 100. Yıl Deklarasyonu, akılcı ilaç kullanımına vurgu yapmıştır. Deklarasyon metni şöyledir;
Gelişme, Dağıtım ve İlaçların Akılcı Kullanımında Açıkları Kapatarak
Küresel Sağlığı İleriye Taşımak
Eczacılar ve Farmasötik Bilimciler* ilaçların geliştirilmesi,
dağıtımı ve akılcı kullanımında eksikleri gidererek küresel
sağlığın iyileştirilmesinde sorumluluğu ve hesap verebilir
olmayı kabul ediyor. Toplum,
eczacılık uygulamalarının ve
eczacılık bilimlerinin geliştirilmesini destekleyerek bu amaçlara katkıda bulunabilir.
Değişime Öncülük Etmek
Değişimin Zorunlu Olduğu Alanlar
Eczacılar ve farmasötik bilimciler ola-
İlaca Erişim
rak bizler ilaçların geliştirilmesi, dağı-
Dünya nüfusunun en az üçte biri ilaç-
tımı ve akılcı kullanımında uzman kişileriz. Hasta merkezli bakım anlayışıyla
ilaç tedavisinden optimum sonuçların
elde edilmesini sağlamak için çalışıyoruz. Hastaların ve toplumun sağlığının
birbirini tamamlar nitelikte olduğunu
ve ilaçlar erişilebilir olmadıklarında,
düşük kaliteli olduklarında ve doğru
biçimde kullanılmadıklarında ilaçların
değerinin düştüğünü biliyoruz. Bu karmaşık sorunlar tek bir bilimsel alanın
* Dünya çapında 3.000.000 eczacıyı ve
farmasötik bilimciyi temsil eden Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nu (International Pharmaceutical Federation-FIP)
oluşturan 127 üye birlik, güvenli ve etkili
ilaca erişimi temel bir insan hakkı olarak
kabul etmektedir.
ya da mesleğin çözebileceği sorunlar
değildir ancak; topluma duyduğumuz
sorumluluk bu sorunlara çözüm getirmeye çalışmada öncü bir güç olma
yönünde bizi motive etmektedir.
lara düzenli olarak erişememektedir.
Dünya Sağlık Örgütü, temel ilaçlara
erişilmesi durumunda kolaylıkla tedavi edilebilecek hastalıklar nedeniyle her gün yaklaşık 30.000 çocuğun
öldüğünü belirtmiştir.1 Tüberkülozla
ilişkili hastalık ve ölüm oranlarının
ilaçlara erişim ve ilaçların kullanılmasıyla yarı yarıya azaltılabileceği
tahmin edilmektedir. Küçük bir grup
1 World Health Organisation. Continuity and
change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya
Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. http://apps.who.int/medicinedocs/
pdf/s16821e/s16821e_lo.pdf bağlantısından
ulaşılabilir.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
FIP 100. Yıl
Deklarasyonu
29
FIP
insanı ya da düşük gelirli ülkelerdeki
na ilişkin tarafsız bilgilere her zaman
larının iyileştirilmesi amacıyla ortaya
insanları etkileyen hastalıkların teda-
erişememektedir. Eczacıların hastala-
konan daha kapsamlı ve daha etkili
visi için ihtiyaç duyulan ilaçlar kimi
rın ilaçları bilinçli kullanmalarına yar-
işbirliğine dayalı çalışmalara öncülük
zaman geliştirilmemektedir.
dımcı olabildiklerini gösteren oldukça
etmek ya da bu çalışmalara katkıda
geniş bir veri bütünü mevcuttur. Örne-
bulunmak.
İlaçların Kalitesi
Muteber tedarikçilerden alınan ilaçların kalitesi güvenilir olmasına karşın
ne yazık ki düşük kaliteli ya da sahte
ilaçlar da piyasaya girebilmektedir.
Örneğin, Birleşmiş Milletler uluslararası kullanımı olan oral kontrasep-
ğin, 298 araştırma raporunun 2010
yılında yapılan bir analizi eczacıların
doğrudan hasta bakımına katılımının
İlaçlara Erişim
tedavi sonuçlarını, güvenliği, hasta-
Gelişmeyi teşvik etmek ve dünya ça-
nın tedaviye uyumunu, hastaya ilişkin
pında ilaca erişimi arttırmak için tüm
bilginin kapsamını ve yaşam kalitesini
toplum sektörleriyle birlikte çalışmak.
iyileştirdiğini göstermiştir.
5
dağıtımını sağlamak için denetleyici
tiflerin sadece üçte birinden azının
sanayileşmiş ülkelerdeki kalite stan-
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
dartlarına uyduğunu bildirirken2 DSÖ
30
Eczacı Kapasitesi ve İşbirliği
de, altı Afrika ülkesinde teste tabi
Farmasötik bilimcilerin, eczacıların
tutulan antimalaryal ilaçların ulusla-
ve yardımcı personelin gördüğü eği-
rarası standartları karşılamadığını or-
tim ve aldıkları eğitimlerin dünya ça-
taya koymuştur3.
pında farklılık arz etmesi eczacılığın
İlaçların Akılcı Kullanımı
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ilaçlara erişim ve ilaçların kalitesi garanti
edilse bile ilaçlar doğru biçimde kullanılmamaktadır. Birçok ülkede reçetelerin yarısına kadarı ya gereksizdir
ya da yanlıştır ve vakaların yaklaşık
yarısında da hastalar ilaçlarını reçete
hizmeti sunanlar bilinçli ilaç kullanımı2 World Health Organization. Continuity and
change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya
Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır]. http://apps.who.int/medicinedocs/
pdf/s16821e/s16821e_lo.pdf bağlantısından
ulaşılabilir.
3 World Health Organization. Survey of the quality of selected antimalarial medicines circulating in six countires of sub-Saharan Africa,
Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü, 2011 [9 Şubat
2012’de alıntılanmıştır]. http://www.who.int/
medicines/publications/WHO_QAMSA_report.
pdf bağlantısından ulaşılabilir.
4 World Health Organization. Continuity and
change: implementing the third WHO medicine stategy 2008-2013. Cenevre: Dünya
Sağlık Örgütü; 2009 [9 Şubat 2012’de alıntılanmıştır].
kurumlarla birlikte çalışmak.
İlaçların Kalitesi
İlaçların geliştirilmesi, üretimi ve dağıtımı için standartları iyileştirmek ve
toplumun ve hastaların ihtiyaçlarını
bu standartlara uyumu teşvik etmek.
karşılama kapasitesini düşürmektedir.
Standartların altında olan ve sahte
Bazı ülkelerde eczacı, eczacılık eğitmeni ve farmasötik bilimci kıtlığı söz
konusudur. Gelişim, dağıtım ve bilinç-
ilaçların ortadan kaldırılması için mücadele etmek.
li ilaç kullanımına ilişkin birçok sorun
İlaçların Akılcı Kullanımı
yalnızca çok disiplinli işbirliği ve daha
İyi eczacılık uygulamaları standart-
fazlasına gereksinim duyulan pay sa-
larını geliştirmek ve bu standartlara
hiplerinin oluşturduğu ortaklıklar ile
uyumu teşvik etmek.
giderilebilir.
edildiği biçimde almamaktadır.4 Sağlık profesyonelleri, hastalar ve bakım
İlaçların güvenli ve etkili bir şekilde
Eczacıları hasta bakımına aktif katılımla ve hastaları, bakım hizmeti
Dünya Eczacılarının ve Farmasötik Bilimcilerinin Sorumlulukları
Yukarıda belirtilen değişim için gerekli
sunanları ve sağlık profesyonellerini
ilaçların bilinçli kullanımı ve medikal
malzemeler konusunda eğiterek tedavi sonuçlarını iyileştirme yönünde
teşvik etmek.
olan adımları dikkate alarak aşağıdaki
taahhütlerde bulunuyoruz:
Hastaları, bakım hizmeti sunanları ve
sağlık profesyonellerini ilaç kullanı-
Ortaklıklar
mıyla ilişkili faydalar ve riskler konu-
Gelişim, dağıtım ve bilinçli ilaç kullanı-
sunda bilgilendirmeleri için eczacıları
mı alanında açıkları kapatarak küresel
teşvik etmek.
sağlığın ve hastaların sağlık sonuç5 Chisholm-Burns MA, Lee J, Spivey CA vd., US
pharmacists’ effect as team members on
patient care: systematic review and metaanalyses, Med Care, 2010, 48:923-33
Eczacıları, hastaların ilaç tedavisi rejimlerine uymaları konusunda onlara
yardım etmedeki rollerini genişletmeye teşvik etmek.
FIP
İlaçların daha güvenli kullanımı için
Etik
advers etki ve ilaç hataları raporlama
Eczacıları ve farmasötik bilimcileri,
hastanın ve toplumun yararına en iyi
şekilde hizmet etmeye öncelik veren
en yüksek standartlardaki mesleki
etik kurallara uymaya teşvik etmek.
programlarını desteklemek.
Hastalar, doktorlar ve eczacılar ilaç
tedavisini seçme, izleme ve uygulamada işbirliği yaptıklarında daha
olumlu sağlık sonuçları elde edildiği
ve önemli ölçüde tasarruf sağlandığı
Gizlilik standartlarının titizlikle uygulayarak hasta bilgilerinin güvenliğinin
sağlanmasını desteklemek.
1- Farmasötik bilimlerin ve eczacılık
uygulamalarının ilerlemesi,
2- Sağlık bilimleri, farmasötik bilimler ve eczacılık uygulamaları için
eğitim sistemleri,
3- Yenilikçi ilaçların keşfi, geliştirilmesi ve erişilebilirliğini destekleyen kamu politikaları
konusunda toplumun farkındalığını
4- İlaçların dağıtımı, kontrolü ve biYenilikçilik
Bilgi
Eczacıların ve farmasötik bilimcilerin
güncel bilgi, beceri, yaklaşım ve değerleri kariyerleri süresince geliştirmelerine ve bu gelişimi sürdürmelerine
Eczacıların ve farmasötik bilimcilerin
eğitimi, yeni ilaçların keşfi ve geliştirilmesi ve bilinçli ilaç kullanımını destekleyen eczacılık hizmetlerinin sunulması konularında yenilikçiliği teşvik
etmek.
Daha fazla sayıda ihtiyaç duyulan ila-
Toplumsal Destek
cın geliştirilmesine ve sunulan eczacılık
Politikalar ve hükümetlerin, kamu sağlığı kurumlarının, akademik kuruluşların, hayır kurumlarının ve diğer yapıların programları aracılığıyla toplumun,
yükümlülüklerimiz konusunda bizi desteklemesini sağlamaya çalışmak.
imkân vermek adına farmasötik bilimlerinde ve eczacılık uygulamalarında
yapılan araştırmaları desteklemek.
Bilinçli ilaç kullanımına ilişkin tarafsız,
sürdürülebilir sistemlerin sağlanması için kamu politikaları.
İmzaladığımız bu Deklarasyonla yukarıda ifade edilen yeni ilaçlar geliştirerek ve ilaçların dağıtımı ve bilinçli
yardımcı olmak.
hizmetlerinin daha da iyileştirilmesine
linçli ilaç kullanımında güvenli ve
ilaç kullanımını destekleyen hizmetler sunarak küresel sağlığın iyileştirilmesine katkı sağlayacak mesleki
sorumlulukların yerine getirilmesinde birliklerimizin destek sunacağını
ilan ediyoruz.
bulguya dayalı bilginin yaygınlaştırıl-
Toplumsal desteğin hayati önemde
olduğu şu alanlarda toplumun farkın-
4 Ekim 2012’de imzalanmıştır.
masını desteklemek.
dalığını arttırmak:
Uluslararası Eczacılık Federasyonu
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
arttırmak.
31
Araştırma Gezisi
Ecehan BALTA
Avrupa Eczacılık Sistemleri ve Sorunlar:
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Fransa, İtalya ve İsviçre
Örnekleri
32
38. Olağan Büyük Kongre’de alınan
“Eczacılık mesleğinin gelişmelerini
gözlemlemek için gelişmiş ülkelerdeki eczanelerin incelenmesi, yurt
dışındaki meslektaşlarımızla fikir
alışverişinde bulunmak için TEB’in organizasyonu doğrultusunda mesleki
gezilerin düzenlenmesi ile ilgili çalışmalar yapılması” kararına istinaden,
Avrupa ülkelerindeki eczacılık uygulamaları hakkında bilgi edinmek, Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinin, eczacılık
mesleğinin gelişimi üzerindeki etkilerini, bu süreci yaşamış olan ülkelerde
incelemek, Avrupa ülkelerinde eczacılık uygulamaları hakkında gözlemlerde bulunmak amaçları ile 6-11 Eylül
2012 tarihleri arasında TEB Merkez
Heyeti, Denetleme Kurulu ve Yüksek
Haysiyet Divanı üyelerinin yanı sıra 42
eczacı odası başkanının da katıldığı bir
araştırma inceleme gezisi düzenlendi.
Gezi kapsamında;
Fransa’da 6 Eylül tarihinde Güney
Fransa Eczacılar Konseyi Başkanı Ecz.
Stephane Pichon
İtalya’da 7 Eylül tarihinde Federfarma
Milano temsilcisi Dr. Paolo Vintani
İsviçre’de 11 Eylül tarihinde PharmaSuisse Başkanı Ecz. Dominique JORDAN tarafından katılımcılara sunumlar yapılarak, Birliğimiz tarafından
öncesinde Türkiye hakkında gönderilen bilgi notuna paralel bir biçimde
ülkede eczacılığın mevcut durumu,
eczacılık mesleğinin karşısındaki sorunlar, ödeme sistemleri, mesleği
ilerletmek için yürütülmekte olan ça-
lışmalar hakkında aktarımlarda bulunuldu. Her üç toplantı da soru-cevap
bölümleri ile son buldu. Toplantılarda
gerçekleştirilen sunumlar Türkçeye
çevrilerek, katılımcılar ile paylaşıldı.
Bu yazımızda, okuyucuların da bu ülkelerdeki eczacılık sistemi ile ilgili bilgi
sahibi olması için, ülke raporlarından
kısa birer özet bulacaksınız.
Fransa’da Eczacılık
Güney Fransa Eczacılar Konseyi Başkanı Ecz. Stephane Pichon
Eczane Sınırlaması
Fransa’da nüfus ve mesafeye göre
eczane sınırlaması söz konusudur.
Araştırma Gezisi
Büyükşehirlerde yeni eczane açabilmek için korunması gereken mesafe
300-400 metre iken, küçük şehirlerde
birkaç kilometreye kadar çıkmaktadır.
Ancak artan rekabet ve klientalist (kayırmacı) ilişkiler, bu sınırlamanın pratikte gevşetilerek uygulanmasına neden olmaktadır. Örneğin Marsilya’da
1.000.000 ikamet sahibi nüfusa karşılık 270 eczane olması gerekirken,
372 eczane bulunmaktadır.
İlaç fiyatlandırmasında jenerik ilaçların artması ve orijinal ilaçların patent
sürelerinin dolması ile birlikte gelişen
ilaç fiyat düşüşlerine bir de sağlık otoritesinin fiyat düşürüşleri ve eczaneler üzerindeki baskı eşlik etmektedir.
Fransa’da da ilaç, rafta iken fiyat kaybedebilmektedir.
İlaçlar yüzde 85 oranında geri ödeme
kapsamına dahildir. Piyasanın geri kalan yüzde 15’ini ise parafarmasötikler ve OTC’ler oluşturmaktadır. Sosyal
Güvenlik Sistemi’ne bağlı hastalar
ilaçlarını Vitale Kart ile alabilmektedir.
Hekim ve eczacı Vitale Kart üzerinden
her türlü işlemi yapmaktadır. Hastalar katılım payı da dahil olmak üzere
eczanede herhangi bir ücret ödememektedir.
Eczacı ilaç dağıtım kanallarına büyüklüğüne göre peşin ya da 4 ila 30
gün arasında ödeme yapmaktadır. Şu
anda Fransa’da pek çok eczane ilaç
dağıtım kanallarına peşin ödeme yapmakta, sadece en güvenilir olanlar 30
günlük süreyi kullanmaktadır. Diğer
yandan, vergiler, sigorta gibi masraf
kalemlerinin yükselmesi nedeniyle
küçük ve orta ölçekli eczaneler zor durumda kalmaktadır.
Eczacı Karlılığı
Bütün eczaneler tüm zorunlu ve gönüllü hizmet ile masrafları ilaçların
toptan satış fiyatlarına göre finanse
eder. Kâr, regresif sistem aracılığıyla
hesaplanır ve fiyat arttıkça kâr düşer.
Ek olarak, satılan her paket için sabit
bir ücret vardır.
20 yıl önce sistemde tüm karlar yüzde
27-30 arasında iken bugün Fransa’da
kademeli kar marjı uygulanmakta
olup, eczacının bir ilaç kutusu başına
karlılığı yüzde 28, ortalama yıllık cirosu 1.500.000 €’dur.
Kademeli kar marjı şöyledir:
0-5 € % 40
1-15
% 25
150-400 € %3
>400 €
% 0,3
(bu grupta daha çok eritropoetin,
kanser ilaçları gibi ilaçlar bulunmaktadır.)
Ek olarak, satılan her paket için 0.053
Euro sabit ücret uygulanmaktadır.
Mesleki Yükümlülükler
Fransa’da eczacıların eşdeğer ilaç
verme sorumluluğu söz konusudur.
Ancak dünya ortalaması yüzde 80 civarındayken, Fransa’da bu oran yüzde
40’ı geçememiştir. Eşdeğer ilacı kabul
etmeyen hasta, reçetede yazan ilaç
bedelinin tamamını ödemektedir.
Jenerik ilaçla ilgili kullanım oranını
artırmak için Fransa çeşitli önlemler
almış durumdadır. Eczacı Birliği ve
Sosyal Güvenlik Kurumu arasında yapılan protokolde ilaç cirosunun yüzde
85’inin jenerik olması hedefi konmuştur. Jenerik ilaçlar ortalama yüzde
25-30 daha ucuz olmasına karşın
hem kar marjları yüksek hem de ilaç
dağıtım kanallarından yüzde 17 daha
ucuz satın alınabilmektedir.
Antikoagülan tedavisinde doz ayarlamasını eczacı yapmaktadır. Diğer
yandan bazı kronik hastalıklarda eczacı reçeteyi 6 kereye kadar yenileyebilmektedir.
Güncel Sorun: Ekonomik Kriz
Fransa’da yıllık sosyal güvenlik açığı
olan 23 milyar doların ancak yüzde
3,5’u ilaçtan kaynaklı olmasına karşın
eczacılar sistemin tüm yükünü omuzlamak zorunda bırakılmaktadır. Eczacıların bu durumda olmasının nedeni,
yalnız ve üst birliğe sahip çıkmayan
tutumları olarak değerlendirilmiştir.
Yaşlı nüfusun olduğu turistik bölgelerde peşin satımlar da çok olmasına
rağmen hayat genel olarak pahalıyken,
küçük yerlerde de hayat ucuz ama ciro
düşüktür. Her iki durumda da eczacının
bazı dezavantajları bulunmaktadır.
Bu duruma Fransız eczacılar çözüm
olarak farmasötik bakım programları
geliştirmeyi bulmuşlardır. Şu anda te-
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Minimum 2500 nüfusa bir eczane
açılabilmekte, artan her 3500 nüfus
için bir eczane daha açılabilmektedir.
Ancak eczanelerin dağılımı eşit olmasına rağmen hekimlerin ki eşitsiz olduğu için ciddi bir sorun yaşanmaktadır. Muayenehane olmayan yerlerde,
eczacının 2500 nüfusu olduğu halde
hiç reçetesi olmayabilmektedir.
33
Araştırma Gezisi
davi programları ücretsiz yapılmakta
ve bunların sağladığı farmakoekonomik yarar gösterilmeye çalışılmaktadır.
İtalya’da Eczacılık
Federfarma Milano Bölgesi Başkanı
Dr. Ecz. Paolo Giovanni Vintani
Eczane Yapısı
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Eczane sayısı yaklaşık 18.000 olup
bunların yaklaşık 1400’ü belediyelere
ait olan kamu eczanesidir. 200’den
fazlası depolar tarafından yönetilmektir. (Celesio, Phoenix, Alliance/
Unichem)
34
Eczane dağılımında uygulanan kriterler şöyledir:
• Nüfus kriteri: her 3.300 kişiye bir eczane
• Coğrafi kriter: eczaneler arasında
minimum 200 metre mesafe
• Topografik kriter: kırsal alanlarda eğer
en yakın eczane en az 3 km uzaklıktaysa birinci kriter ihlal edilebilir
İlaç Fiyatlandırma Sistemi
İtalya’da Ulusal Sağlık Sistemi (NHS)
tarafından geri ödemeye tabi bir ilacın fiyatı, Üretici ve AIFA (İtalya İlaç
Ajansı) bünyesinde özel bir komisyon
olan Fiyat ve Geri Ödeme Komisyonu (Commissione Prezzi e Rimborso
(CPR)) arasındaki pazarlık/görüşme
sonucunda belirlenir.
Euro bazında ilaç fiyat dağılımı
0 -25,82
İlaç fiyatı belirlendiğinde kar oranı ilacın KDV hariç fiyatı (KDV oranı %10’dur) üzerinden aşağıdaki gibi hesaplanır:
- % 66,65 üretici
- % 3 Depocu karı
- % 30-35 Eczacı karı. (Bu oran jeneriklerde artabilir)
Diğer taraftan, İtalya’da da ülkemizde
olduğu regresif kar marjı söz konusudur:
İlaç Dışı Eczane Hizmetleri
Kan basıncı ölçümü ve kolesterol, glukoz ve diğerlerinin kan analizleri tüm
eczanelerde yapılmaktadır. Bunun
yanı sıra bazı eczanelerde kolorektal
kanser izleme hizmeti de verilmektedir. İtalya’da özel diyet gerektiren
Çölyak gibi bazı hastalıklar için ge-
Sübvanse edilmeyen kent eczaneleri ve kırsaldaki
eczaneler
Ulusal Sağlık Sistemi
satışları (ciro)
258.228,45 €’dan fazla
Ulusal Sağlık Sistemi
satışları (ciro)
258.228,45’dan az
liştirilmiş bir kavram olan ve eğitim
gerektiren “Diyet Eczacılığı” neredeyse
bir branşa dönüşmüş durumdadır.
İsviçre’de Eczacılık
İsviçre Eczacıları Birliği (PharmaSuisse) Başkanı Ecz. Dominique Jordan
Pharmasuisse
İsviçre’deki toplam 1746 eczaneden
1350 serbest eczacı PharmaSuisse
üyesidir. Tüm kategorilerden 5640 eczacı PharmaSuisse üyesidir.
PharmaSuisse’in temel çalışma alanları ise şu şekilde sıralanmıştır:
• Üye hizmetleri
• Mezuniyet öncesi, mezuniyet sonrası eğitim ve sürekli eğitim
• Politika, lobicilik, veri sağlama
Sübvanse edilen kırsaldaki eczaneler
Satışlar (ciro)
387.342,67 €’dan fazla
Satışlar (ciro)
387.342,67 €’dan az
3,75 %
1,5 %
3,75 %
Sabit oran 1,5 %
25,83 - 51,65
6 %
2,4 %
6 %
Sabit oran 1,5 %
51,66- 103,28
9 %
3,6 %
9 %
Sabit Oran 1,5 %
12,5 %
5 %
12,5 %
Sabit Oran 1,5 %
19 %
7,6 %
19 %
Sabit Oran 1,5 %
2,25 %
-
2,25 %
103,29 - 154,94
154,94’nin üzerinde
135/2012 sayılı Kanun nedeniyle
yapılan diğer kesintiler
-
Araştırma Gezisi
• Eczanenin imar planlarına dayanarak verilen bir geçici işletme onayı
alması yaygın bir uygulamadır.
• Küçük alanlar, yerleşim planı (laboratuvar ve satış yerinin ayrı olması), yangın ve iş güvenliği ve küçük
sınıflandırmalara ilişkin kantonlar
arasında farklılıklar vardır.
Eczane Ödemeleri
Tarife Anlaşması ve Federal Sağlık Sigortası Yasası’nın 4(a) maddesi uyarınca ödemesi yapılan hizmetler
• İletişim ve Pazarlama
- Sağlık hizmeti yasaları
• İlaç teslimi kontrolü (1x/gün/hasta/
verilen bakım hizmeti)
• Eczaneler için Kalite Güvencesi /
Kontolü Programı
- Kendisi ilaç verebilen doktorların
durumu
• Acil hizmetler (eczanenin açık olduğu saatler dışında verilen)
- Paralel pazarlar
• İlaç alım kontrolü
• İnternet üzerinden öğrenme
Eczane Yapısı
• Aşılama eğitimleri
İsviçre’de üç farklı tipte eczane bulunmaktadır:
• Ayaktan hastaya ilaç paketi kullanım zamanına göre tasnif edilmiş
ilaç verme • NetCare-NetBakım
Bu hizmetler arasında NetCare programı, tüm katılımcıların ilgisini çeken,
yenilikçi bir yaklaşımdır.
NetCare Programı’nın basamakları
şunlardır:
• Eczacılar ve doktorlar tarafından
ortak hazırlanmış özel bir prosedüre
göre hastanın sınıflandırılması
• Hastanın eczacı tarafından sınıflandırılmasından sonra ve prosedürün
ardından hasta,
- Eczacı tarafından tedavi edilebilir
- Doktora ya da acile gönderilebilir
- Hasta video üzerinden bir Medgate
(İsviçre’nin en büyük teletıp merkezi) doktoru ile görüştürülebilir.
Güncel engeller
İsviçre’de sunum yapanlar tarafından
ifade edilen en temel zorluk, ülkenin
26 farklı eyaletten oluşması olarak
gösterilmiştir. Sayın Jordan’a göre bu;
Aşağıdakilere ilişkin olarak 26 farklı
durumun olması demektir:
• Sahibi bağımsız olan eczaneler
• Zincir eczaneler
- Bir sahipli, birçok satış noktası bulunan eczaneler
• Grup eczaneleri
- Çoğunlukla pazarlama, alım ve
eğitim gibi nedenlerle birlikte çalışan birkaç sahipli eczaneler
Eczane Açma Koşulları
• Kanton düzeyinde yetkili kurumların
eczanenin koşullara uygun olup olmadığına ilişkin yaptığı kontrolden
sonra eczaneye kanton düzeyinde
onay verilir.
• Her eczanede eczanenin sorumlusu
olabileceği yasayla belirlenmiş, bir
eczanede 2 yıl tam zamanlı çalıştığını kanıtlayan, sağlık sigortası ile
hesabı dengeleyebileceği ZSR numarası almış bir eczacı olmalıdır.
• Eczanenin sahibi eczaneyi idare etmesine yasayla yetki verilmiş biri
olmak zorunda değildir. Dolayısıyla
bir eczane sahibi birçok eczaneye
sahip olabilir. (Zincirler)
• Haftalık ilaç verme sistemi
• Metadon Kullanımı
• Çoklu ilaç kullanımı-Kontrolü 2x/yıl,
>4 ilaç Bunların dışında İsviçre’de de fiyat
arttıkça azalan regresif kar marjı sistemi uygulanmaktadır.
Değerlendirme
Her üç ülkede de eczacılık sistemi karşılaştırılabilir olmaktan uzak ölçüde
farklı olsa da, ortak olan nokta hükümetlerin ilaç fiyatları üzerinde baskı
uygulaması, buna karşılık eczacıların
ve eczacı meslek örgütlerinin buna
hizmetleri ve fiyat politikalarını çeşitlendirerek karşılık vermesidir.
Her üç ülkede de görülmüştür ki; eczacı sağlık çalışanı olmaktan kaynaklı
rolünü ne kadar ön plana çıkartırsa,
mesleki sürekli gelişim yaklaşımı çerçevesinde meslek içi sürekli eğitimini
ne kadar düzenli hale getirirse ve hastaların modern hastalıklar ve gelişen
tedavi yaklaşımları nedeniyle karmaşıklaşan problemlerine ne kadar doyurucu bir yanıt verebilirse, mesleğini de
o kadar yukarılara taşıyabilmektedir.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
• İlaç tedavisi kontrolü (reçete üzerinde
ilaç kullanım düzeninin izlenmesi) 35
Eczacılık Akademisi
Prof. Dr. Göknur AKTAY / İnönü Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi / Malatya
Adli Bilimlerde Yeni Bir Alan:
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Adli Eczacılık
36
Bilim uzmanlarının mahkemelerde
özel tanıklar olarak görülmeye başlaması 19. yüzyılda olmuştur. Bu
uzmanlar suç ile ilgili alanda uzman
kişilerdi ve uzmanlık alanlarıyla ilgili
gözlem, deneyim ve bilgilerine dayanarak adli olayların açıklığa kavuşturulmasına yardımcı olurlardı. 20.
yüzyılın başları ise, kuramsal ve uygulamalı olarak birçok adli bilim alanında gelişmelere sahne olmuştur. Bu
dönemde ilk adli bilim laboratuvarları
da kurulmuştur.
Adli bilimlerdeki en önemli gelişmeler II. Dünya Savaşı’ndan sonra aletli
analiz tekniklerindeki büyük gelişmelerden dolayı olmuştur. 1990’lı yıllardan itibaren genetik DNA parmak izi
analizlerindeki gelişmelerin adli bilimler alanında kullanılmaya başlanması,
biyolojik sıvıların (kan, tükürük, meni,
kıl, kemik, vb.) şüpheye yer bırakmayacak kesinlikte kişilerle ilişkilendirilmesi yoluyla suç olaylarının çözümlenmesinde adeta bir çığır açmıştır.
Diğer taraftan, bilgisayar kullanımının
giderek yaygınlaşması ve günümüzde
birçok işlemde yaşantımızın bir parçası haline gelmesi, suçların çözümüne
dönük bilimsel ve teknik incelemelerin
yanında bilgisayar analizleri de adli
bilim alanları arasında yer almaya
başlamıştır.
Adli Bilimler, diğer bilimler tarafından
geliştirilen teknoloji ve bilginin, suçlunun bulunması ve adaletin sağlanması amacıyla kullanıldığı bir alandır.
Uğraş alanlarına göre; Adli Tıp, Adli
Kimya, Adli Fizik, Adli Biyoloji, Adli Psikiyatri, Adli Entomoloji, Adli Palinoloji,
Adli Otomotiv, Adli Diş Hekimliği, Adli
Veterinerlik, Adli Hemşirelik, Adli Eczacılık gibi bilim dallarından yararlanır.
“Adli Eczacılık”, ülkemizde pek fazla bilinmemekle birlikte yurt dışında
“Adli Eczacılık” alanında sertifikalı ve
diplomalı eğitim programları bulunmaktadır. Hindistan’da eczacılık fakültelerinde “Adli Eczacılık” dersi eğitim
müfredatı kapsamında yer almaktadır.
Amerika Birleşik Devletleri’nde “Adli
Eczacılık” yüksek lisans programları da
bulunmaktadır. Adli eczacılar, ulusal
istihbarat teşkilatları dahil tüm adli
kurumlarda, doping analiz merkezlerinde, toksikolojik analiz laboratuvarlarında, Adli Bilimler Enstitüleri’nde,
kriminal (suçla ilgili) araştırma grupları içinde yer almaktadırlar. Adli eczacı
diploması veya sertifikası olmayanlar
bu tip kurumlarda çalışamıyorlar veya
adli bilirkişilik yapamıyorlar. “Adli Eczacılık”, Türk Dil Kurumu sözlüğünde şu şekilde tanımlanmaktadır:
“Eczacılık mesleği ve ilaçla tedavide
karşılaşılan adli sorunlarla ilgilenen
bir eczacılık alanıdır.”
Adli eczacılar, hekim ve hukukçulara
ilaç ve eczacılıkla ilgili adli sorunlarda danışmanlık yaparlar. Adli eczacılar, ölüm öncesi veya ölüm sonrası
biyolojik doku ve sıvılarda ilaç analizlerini yaparak, sonucun ölüm veya
hastalıklarla ilişkisi olup olmadığını
yorumlayabilen adli bilirkişilerdir. Ayrıca, doping analizlerinde teknik ve
idari görev alabilirler. Eczacılık mesleği ile ilgili hatalar, mesleki yasal düzenlemeler, sahte ilaç ve reçete, ilaç
ve reçeteleme hataları da dahil tüm
zehirlenmeler, şüpheli ölümler ve benzeri adli sorunlarda analiz yapabilen,
danışman ve bilirkişidir adli eczacı.
Bir eczacının adli tıp alanında bilirkişi
olarak rapor yazması ilk kez, 1 Mayıs
1982’de Adli Tıp Kanunu’nun yürürlüğe girmesi sonucu oluşturulan ihtisas
kurullarında eczacıya yer verilmesiyle
olmuştur.
Eczacılık Akademisi
• Kan ilaç düzeylerinin izlenmesi,
• Gıda zehirlenmeleri,
• Sahte ilaç üretimi gibi olaylarda sıklıkla görüşleri alınmaktadır.
• Şüpheli ölümler veya zehirlenmelerin aydınlatılmasında,
• Madde bağımlılığı konusunda gençlerin eğitiminde,
• İlaçla tedavi sırasında çıkabilecek
sorunların önlenmesinde,
• İlaç yan etkilerinin azaltılması veya
tedavisinde,
• Kaza sırasında veya kasıtlı öldürmelerde kişinin bir maddenin etkisinde olunup olunmadığının belirlenmesinde,
• Eczacılık mesleğinin standartlarının oluşturulmasında vb. konularda
eczacıların mesleki bilgi ve deneyimlerinden yararlanılabileceği göz
önünde bulundurulmalıdır.
O halde kimdir “Adli Eczacı?”
• Adli Eczacılar; meslekle ilgili davalar, yasal düzenlemeler veya kriminal yargı sistemi ile ilgilidirler.
• Adli Eczacılar; adli konularda bilirkişi olabilirler, yasal düzenleme
çalışmalarına katılabilirler veya kriminal çalışmalara danışman olarak
katılabilirler.
ADLİ ECZACILIĞIN İLGİ ALANI,
FARMASÖTİK BİLİMLER İLE
ECZACILIĞIN KLİNİK VE İDARİ
YÖNÜNÜ KAPSAR
Birçok kişi tarafından “Adli Eczacılık”
konusunun yeni ve yabancı bir konu
olduğu düşünülse de, gerçekte “Adli
Eczacılık”, yeni bir konu değil, yeni bir
kavramdır. Eczacılara, zaten yıllardır,
adli olaylarda ilaçla ilgili konularda
danışılmaktadır. Ayrıca;
• Hıfzısıhha Zehir Araştırma Müdürlüğü,
• Emniyet ve Jandarma Laboratuvarları,
• Adli Tıp Kurumu, Adli Tıp
Enstitüleri’nde görev almakta ve
• Adli olayların çözümlenmesinde,
• Doping analizleri,
Adli eczacılığı “adli farmakoloji”, “adli
toksikoloji” veya “adli kimya” gibi adli
bilim alanları ile karıştırmamak gerekir. “Adli Eczacılık”, tüm bu uzmanlık
bilgilerini de kapsayan daha geniş bir
bilgi birikimi gerektiren alandır. “Adli
Eczacılık”; adli tıp, adli psikoloji, adli
kimya, adli toksikoloji, adli farmakoloji gibi birçok adli bilim alanlarından
yararlanır. Adli eczacıların ilgi alanlarına bakıldığında, suç ve kasıtla ilişkili
olayların aydınlığa kavuşturulmasında
önemli görevleri olduğu görülmektedir. İlaç, öldürmek amacıyla kullanılan
bir silahsa adli eczacının görüşlerine
gereksinim duyulur.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Diğer taraftan, spor karşılaşmalarında doping kontrolü amacıyla, Bağımsız Doping Numunesi Alım Görevlisi
(BADNAG) olarak da görev alabilmektedirler.
37
ADLİ ECZACILIK EĞİTİMİ
Her geçen gün, yeni ilaçlar ve alternatif tedavi yöntemlerine bağlı olarak
mesleki görev ve sorumluluklarımız
da değişmekte, teknoloji ve bilimdeki
gelişmelere paralel olarak Eczacılık
Bilimleri de hızla ilerlemektedir. Meslekteki bilimsel ilerlemeler; diğer bilim
dallarıyla iletişim zorunluluğunu getirmekte ve meslekle ilgili yeni uzmanlık
alanlarına gereksinim duyulmaktadır.
Eczacılık Akademisi
• Farmakokinetik-Toksikokinetik,
• Kalite Kontrol gibi konularda ileri
düzeyde özel eğitim almayı gerektirir.
Adli Eczacılık, doğru farmasötik
bakımın sağlanması açısından da
önemlidir.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Bu ilgi artışına paralel olarak birçok
üniversite ve birimde önlisans, lisans
ve yüksek lisans düzeyinde adli bilimler alanında programlar açılmaya,
sertifikalı eğitim programları düzenlenmeye başlamıştır.
38
Kriminal Adalet Sistemi içinde adli
eczacılar, deliller hakkında can alıcı
bilginin sağlanmasında köşe taşlarından birini oluştururlar. Çünkü; suç ve
suçluyu araştırma sürecinde elde edilen laboratuvar sonuçları ve mesleki
bilgiler mahkemede adaleti sağlamak
amacıyla kullanılacaktır. Bu nedenle,
bilirkişilik hizmeti veren meslek grupları içinde yer alan eczacıların Adli
Eczacılık konusunda eğitim alması,
uzmanlaşması ve staj yapması çok
önemlidir. Adli Eczacılık Eğitimi, toksikolojiyle
ilişkili olan “istenmeyen ilaç etkileri” ve “psikofarmakoloji” gibi derslerin yanı sıra eczacılık eğitiminde yer
alan meslek dersleri ve temel eczacılık derslerinin adli suçlarla ilgili olan
alanlarında, örneğin;
• İlaç Yan Etkileri,
• İlaç ve Madde Bağımlılığı
• Bitkisel Zehirler,
• Risk Yönetimi,
• Etik,
• Adli Toksikoloji,
• Doping,
• Kimyasal Maddelerle İlgili Yasal Düzenlemeler,
• Analitik Kimya ve Analitik Toksikoloji,
• Adli eczacılar; spor okullarında,
olimpiyatlarda, spor karşılaşmalarında ilaç analiz ekiplerinin içinde
analiz yapan ve analizi yorumlayan
uzman olarak yer almalıdır.
• Doping analizlerinde hekim ve hukukçulara ilaç danışmanı olarak hizmet verebilir. • Kan alkol ve ilaç düzeylerinin analizini yapmak ve insan fizyolojisi ve
psikolojisi üzerinde hangi düzeylerde
hangi etkilere neden olabileceğini
yorumlamak adli eczacının görevidir.
Bir Adli Eczacı hangi
niteliklere sahip olmalı?
• İlaç Farmakokinetiği hakkında ileri
düzeyde bilgiye sahip olmalı, Farmakokinetik (Toksikokinetik) hesaplarını yapabilmeli,
• Olası ilaç etkileşmelerini ve bir ilacın diğer bir ilacın Farmakokinetiğini
nasıl değiştirebileceğini yorumlayabilmeli,
• Hangi ilaçların alkolün etkisini artırabileceği veya tersi durumlar konusunda bilgi sahibi olmalı,
• Hangi hastalıkların veya özel durumların kişiyi alkolün etkisine karşı
daha duyarlı duruma getirdiğini bilmeli,
• Postmortem Toksikolojik Analiz
Yöntemlerini bilmeli ve analiz yorumlarını yapabilmeli,
• Toksikolojik Analiz için biyolojik materyal alım ve saklama koşullarını
bilmeli,
• Gıda zehirlenmeleri, bitkisel zehirler, zehirli bitkiler, ilaç etkileşmeleri
hakkında ileri düzeyde bilgiye sahip
olmalı.
Eczacılık ve ilaçla ilgili özel konularda
derin bilgiye sahip olan eczacının, bu
konulardaki bilgi birikimini adli olayların, şüpheli ölümlerin, zehirlenmelerin
çözümlenmesinde kullanabilecek deneyime sahip olabilmesi için, “Adli
Eczacılık” alanında eğitim alması
gerekir.
Eczacının adli konulardaki bu yardımları diğer bir deyişle Adli Eczacılık Hizmetleri, diğer adli bilimlerden (Adli Tıp,
Adli Hemşirelik, Adli Diş Hekimliği, Adli
Veterinerlik, Adli Toksikoloji, Adli Kimya, Adli Farmakoloji, Adli Biyoloji vb)
ayrılamaz ve dışında tutulamaz.
Adli Eczacının İlgi Alanları
1- Reçete sahtekarlıkları (reçetede
tahrifat, sahte reçeteler),
2- Farmakolojik ötenazi,
3- İlaç bağımlılığı ve suistimali ile
ilgili analizler,
4- Yanlış tedavi,
5- İlaç etkileşmeleri ve ilaçların istenmeyen yan etkileri (ilaç-ilaç ve
ilaç-besin etkileşmeleri),
6- İlaca bağlı şiddet (olay anında bir
ilacın etkisinde olup olmadığı),
7- İlaç etkisindeyken araç kullanmak,
8- Analiz sonuçlarında tahrifat,
9- Hasta sırlarının açığa vurulması,
10-Hastanın ilaç kullanımıyla ilgili
onayı,
11- Zehirlenmeler,
12- Psikoaktif tedavinin denge üzerine etkileri,
13-Bireysel ağrı eşiğinin değerlendirilmesi,
14- Risk yönetimi ve değerlendirmeleri,
15-Eczacılık mesleğiyle ilgili mevzuat ve yasal düzenlemeler,
16-Mesleki etik.
Eczacılık Akademisi
Adli Eczacının
Etkinliklerinden Örnekler:
1- İlaçların istenmeyen reaksiyonlarında etkenin belirlenmesi,
2- Polis memurlarına ilaçlar hakkında bilgi vermek,
4- Sanığın cinayet anında ilaç etkisiyle şiddete başvurup vurmadığına tanıklık etmek,
5- Besin ve ilaç kullanımında tüketici güvenliğini sağlamak (ambalaj
tahrifatı, son kullanma tarihinin
kontrolü, bozuk-kırık farmasötik
kullanımını önlemek),
6- Ulusal narkotik büroları, sağlık
departmanları veya eczanelerde
temsilci, araştırıcı veya müfettiş
olarak çalışmak,
• Psikofarmakoloji
• Araştırma ve Farmasötik Bakım Etiği
• Farmakoterapi
• Doğal Ürünlerde Yan Etki ve Toksisite Değerlendirmeleri
• Eczane ve Eczacılarla İlgili Yasa ve
Yönetmelikler
• Farmakoepidemiyoloji
• Kontrole Tabi Maddeler
7- Emniyet ve Jandarma laboratuvarlarında kriminalist olarak çalışmak,
• Doping Kontrolünde Temel Kavram
ve Uygulamalar
8- İlaçların saklanma, depolanma ve
taşınması sırasında güvenliğini
sağlamak,
• Hasta ve Hekim Sorumlulukları
9- Cezaevlerinde farmasötik servisin sağlanmasında görev almak,
10- Hastane ve laboratuvarlarda toksikolog olarak çalışmak,
11-MİT laboratuvar ve birimlerinde
özel uzman olarak görev almak,
12-Farmakoterapiyle ilgili tazminat
davalarında danışman olarak görev almak,
• Hasta Güvenliği ve Yasalar
• Bitkisel Zehirler
• Farmakokinetik-Toksikokinetik
• Toksikolojik Analiz Yöntemleri
• İlaç-İlaç, İlaç-Besin Etkileşmeleri
• Narkotik ve Psikotrop İlaçlar
• Gıda zehirlenmeleri - Gıda Katkı
Maddeleri
• Adli Toksikoloji
• Adli Kimya
• Temel Botanik Bilgileri ve Uygulamaları
13-Yasa dışı ilaç kullanımı ve satışı
ile ilgili durumlarda bilirkişi olarak
görev almak.
• Doğru Bilgiye Ulaşma ve Değerlendirme Yöntemleri.
Adli Eczacılık Lisansüstü
Programı
Adli Eczacılık Meslek içi
Eğitim Programları;
Yurt dışında açılmış olan sertifikalı
Adli Eczacılık eğitimlerinin yanı sıra
yüksek lisans programları kapsamında verilmekte olan dersler aşağıda
örnek olarak verilmiştir:
Adli Eczacılık konusu, Türk Eczacıları
Birliği Eczacılık Akademisi tarafından
düzenlenen meslek içi eğitim programlarının yanı sıra, kongrelerde de
tanıtılmıştır. 2010 yılında Ankara’da
düzenlenen 10. TEB Eczacılık
Kongresi’nde ve 6-9 Aralık 2012 tarihinde Antalya’da düzenlenen I. Ulusal
Kamu Eczacıları Kongresi’nde “Adli Eczacılık” paneli ile çok sayıda meslektaşımıza bu yeni alanımızı tanıtmayı
başardık.
Adli Eczacılık eğitim programına katılan meslektaşlarımızın, çalıştıkları
kurumlarda veya eczanelerinde verdikleri eczacılık hizmetinin niteliğinin
artmasına katkı sağlayacaktır. “Adli
Eczacılık” eğitiminin, lisans ve lisansüstü eczacılık eğitiminde yaygınlaşarak bir uzmanlık alanı olmasını
umuyoruz. Halen, İnönü Üniversitesi
Eczacılık Fakültesi’nin müfredatı kapsamında öğrencilerimize “Adli Eczacılık” eğitimi verilmektedir. Meslektaşlarımızın bu alana sahip çıkmasını,
eczacılık fakültelerinin müfredatında
yer almasını ve gelecekte, “Klinik Eczacı” kadroları gibi “Adli Eczacı” kadroları açılarak meslektaşlarımıza yeni
bir istihdam alanı açılmasını ve kurumsallaşmasını temenni ediyoruz. Kaynaklar:
1-Aktay, G.: Adli Eczacılık, Adli Tıp ve
Adli Bilimler, Ed: Hancı, İH, Seçkin Yayıncılık, 2002.
2-www.atsdr.cdc.gov/tfacts49.html 30k - (Erişim: 15 Nisan 2005).
3-http://en.wikipedia.org/wiki/Forensic_science (Erişim: Ocak 2013).
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
3- Olimpiyatlarda ilaç analizlerinde
teknik danışman olarak bulunmak (doping analizleri),
39
Ecz. Büşra ÖZTÜRK
Bizden Haberler
Bizden
Haberler
Bizden
Haberler
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
FIP 100.YIL DEKLARASYONU YAYIMLANDI
40
Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP)
kuruluşunun 100.yıl dönümü, 3-8 Ekim 2012
tarihleri arasında Amsterdam’da gerçekleşen
FIP Kongresi’nde kutlandı ve Kongre’ye toplam
5600 kişi katılım sağladı.
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN STABLON 12.5 MG. KAPLI
TABLET ADLI İLACIN YEŞİL REÇETE
İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA
ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından 23.10.2012 tarih ve 2012/9 sayılı Genelge ile Tianeptine Sodyum
etkin maddesini ihtiva eden “Stablon 12.5
mg. Kaplı Tablet” adlı ilacın “Yeşil Reçete İle
Verilecek İlaçlar” kapsamına alındığı, söz konusu ilacın “Yeşil Reçete” ile verilmesi, stok ve
tüketimlerinin psikotrop defterine işlenmesi
gerektiği bildirildi.
ECZANELERİN GIDA İŞLETMELERİNİN KAYIT VE ONAY İŞLEMLERİNE
DAİR YÖNETMELİK GEREĞİNCE “KAYIT VE ONAY BELGESİ” ALMALARINA
GEREK OLMADIĞI BİLDİRİLDİ
Eczacı Odaları tarafından Birliğimize ulaşan
bilgilerden, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Müdürlükleri’nin
eczanelere
“13.12.2010
tarihinde yürürlüğe giren 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı Gıda ve Yem
Kanunu ve bu kanun kapsamında yürürlüğe
giren 17.12.2011 tarih ve 28145 sayılı Gıda
İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair
Yönetmelik gereğince eczanelerin “Kayıt ve
Onay Belgesi” almak zorunda oldukları” na
ilişkin tebligatlar yaptığı anlaşılmakta idi.
Konuya açıklık getirilmesi amacıyla T.C. Sağlık
Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu
Başkanlığı’ndan; serbest eczacıların, “Gıda
İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair
Yönetmelik” çerçevesinde “Kayıt ve Onay Belgesi” almalarının zorunlu olmadığı hususunun Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na
bildirilmesi talep edildi.
Kurumdan başvurumuza cevaben gelen
19.10.2012 tarihli yazıda serbest eczacıların,
“Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair
Yönetmelik” çerçevesinde “Kayıt ve Onay Belgesi”
almalarına gerek olmadığının 04.10.2012 tarih
ve 93892 sayılı yazı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı’na bildirildiği belirtildi.
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN GÖNDERİLEN ONDANSETRON İÇEREN ÜRÜNLERİN DOZA
BAĞLI OLARAK QT UZAMASINA YOL
AÇMASI İLE İLGİLİ SAĞLIK MESLEĞİ
MEKTUBU DUYURULDU
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu’ndan gelen 18.10.2012 tarih ve 98950
numaralı yazı ile iletilen Ondansetron içeren
ürünlerin doza bağlı olarak QT uzamasına yol
açması hakkındaki sağlık mesleği mektubu
eczacılarımıza ulaştırıldı.
Bizden Haberler
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN STABİNA 0.5 MG TABLET VE
STABİNA 1 MG TABLET ADLI İLAÇLARIN YEŞİL REÇETE İLE VERİLECEK
İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE
İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI.
-Fenilefrin etkin maddesini ihtiva eden, Fenilefrin %10 Steril Göz Damlası Mydfrin %2.5 Steril
Göz Damlası adlı ilaçların “Normal Reçete ile
Verilecek İzlemeye Tabi İlaçlar” kapsamına
alındığı bildirildi.
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN ENDİKASYON DIŞI İLAÇ
KULLANIM KILAVUZU YAYIMLANDI
“TAKVİYE EDİCİ GIDA” OLARAK NİTELENDİRİLEN ÜRÜNLERİN TİTCK’YA
BİLDİRİLMESİ GEREKTİĞİ DUYURULDU
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından 07.11.2012 tarihinde http://
www.iegm.gov.tr adresinde yayımlanan “Endikasyon Dışı İlaç Kullanım Kılavuzu Hakkında”
başlıklı bir duyuru ile; “Sağlık Bakanlığı Ek Onayı
Alınmadan Kullanılabilecek Endikasyon Dışı
İlaç Listeleri” ve ”Endikasyon Dışı İlaç Kullanım
Kılavuzu Ekleri” nin 07.11.2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere güncellendiği bildirildi.
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu’ndan gelen 12.11.2012 tarihli yazı
ile “Takviye Edici Gıda” olarak nitelendirilen
ürünlerin endikasyon belirterek satışı, ilaç etken madde içermesi gibi hususlara ve tüketici
sağlığını tehdit edebilecek her ürüne karşı gelecek bildirimlerin Kurum tarafından hassasiyetle değerlendirileceği bildirildi.
-Tropikamid etkin maddesini içeren, Mydriacyl
Steril Oftalmik Solüsyon %0.5, Tropamid Fort
Steril Göz Damlası %1, Tropamid Steril Göz
Damlası %0.5, Tropicamide Göz Damlası %1
isimli ilaçlar,
ON
A TI
CI
H
AR
S
O
P
-Siklopenat Hidroklorür etkin maddesini içeren,
Sikloplejin Göz Damlası %1, Siklomid Steril Göz
Damlası %1 isimli ilaçlar,
H
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu’ndan gelen 2012/11 sayılı Genelge ile;
T U R KIS
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN SİKLOPENAT HİDROKLORÜR,
TROPİKAMİD VE FENİLEFRİN İÇEREN
GÖZ DAMLALARININ NORMAL REÇETE İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU
YAYIMLANDI
ZACILARI B
İ
EC
İĞİ
RL
TÜR
K
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu’ndan gelen 07.11.2012 tarihli yazı ile
Domperidon içeren ürünlerin ciddi ventriküler
aritmi ve ani kardiyak ölüm riskinde artışa
neden olabileceği hakkında oluşturulan sağlık
mesleği mektubu eczacılarımıza ulaştırıldı.
MA
C ISTS’
AS
TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU TAŞRA TEŞKİLATI ÇALIŞMA
USUL VE ESASLARI HAKKINDAKİ
YÖNERGE İLE İLGİLİ TKHK’YA YAPILAN BAŞVURU İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME YAPILDI
Eczacı odaları ve meslektaşlarımız tarafından
Birliğimize ulaşan bilgilerden, 31.10.2012 tarihli ve 3131 sayılı Makam Onayı ile; yürürlüğe
giren “Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Taşra Teşkilatı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında
Yönerge” ile kamu sağlık tesislerinde “İlaç ve
malzemelerin güvenli şekilde kullanımını, takibini, saklanmasını, korunmasını ve kayıtlarının
düzenli bir şekilde tutulmasını sağlamak” görevinin Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü’ne verildiği, bu görevin ise uygulamada başhemşireler
tarafından yürütüldüğü anlaşılmakta idi.
Birliğimiz tarafından Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı’na yapılan başvuru ile;
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN GÖNDERİLEN DOMPERİDON
İÇEREN ÜRÜNLERLE İLGİLİ SAĞLIK
MESLEĞİ MEKTUBU DUYURULDU
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından yayınlanan 02.11.2012
tarih ve 2012/10 sayılı Genelge ile; Egis
İlaçları Ltd. Şti. adına ruhsatlı olan “Stabina
0.5 mg. Tablet” ve “Stabina 1 mg Tablet” adlı
müstahzarların “Alprazolam” adlı kontrole tabi
maddeyi içermeleri nedeniyle “Yeşil Reçete İle
Verilecek İlaçlar” kapsamına alındığı, söz konusu ilacın “Yeşil Reçete” ile verilmesi, stok ve
tüketimlerinin psikotrop defterine işlenmesi
gerektiği bildirildi.
41
Bizden Haberler
anılan Yönerge’nin 18 inci maddesinin 2 inci
fıkrasının 5 inci bendinde yer alan ilaca ilişkin
düzenlemenin ancak 1 eczacı tarafından yerine getirilebileceği hatırlatılarak, Yönerge’de
eczacıların çalışan hakları ve güvenliğinin daha
açık şekilde belirlenmesi, görev, yetki ve sorumluluklarının 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler
Hakkında Kanun ile bu konudaki özel mevzuata paralel olarak düzenlenmesi ve eczacıların,
Yönerge’nin 17 inci maddesine uygun olarak
başhekimliğe bağlı şekilde görevlerini ifa edecekleri hususunun belirtilerek, bu konularda yapılacak işlemler hakkında Birliğimize bilgi verilmesi talep edildi.
uru ile Sağlık Bakanlığı tarafından C1 esteraz
inhibitörünün “Larenks ödemi ile başvuran herediter anjiyoödem tanılı hastaların acil (akut)
tedavisinde C1 esteraz inhibitörü sağlık kurulu
ve mor reçete şartı aranmaksızın müdahale
eden hekimin reçetesi ile kullanılması” nın,
bu kapsamda Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Faktör ve Diğer Kan Ürünlerinin Reçete Edilmesi
ve Hemofili Hastalarının Bildirim Zorunluluğu”
başlıklı 6.7. numaralı maddesinin (6) ıncı
fıkrasının, söz konusu ürün grubunun da dahil
edilerek uygulanması gerektiği bildirildi.
SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ VE
TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN
ENDİKASYON BELİRTEREK SATIŞ VE
TANITIM YAPILMASI HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
BÜYÜME HORMONU İLAÇLARININ
REÇETESİZ SATIŞI İLE İLGİLİ DUYURU YAPILDI
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 20.11.2012 tarihli
yazı ile; büyüme hormonu içeren preparatların
eczanelerden reçetesiz olarak satılmaması,
aksi halde İl Sağlık Müdürlükleri’nce yapılan
denetimler ve tespitlerde aksi hareket eden
eczaneler hakkında 6197 Sayılı Kanun Madde
24 ve Madde 44’e aykırılıktan cezai işlem
uygulanması durumunun söz konusu olacağı
bildirildi.
Birliğimize T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve
Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 21.11.2012
tarih ve 109787 numaralı yazı ile; Sağlık
Bakanlığı’nın görev ve yetkilerinin belirlenmiş
olduğu 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı
Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname’nin 27 inci maddesinin 2 inci fıkrasının (b) bendinin “Sağlık
Beyanı ile satışa sunulacak ürünlerin sağlık
beyanlarını inceleyerek bu beyanlara izin vermek, izinsiz veya gerçeğe aykırı sağlık beyanı
ile yapılan satışları denetlemek, gerektiğinde
durdurma, toplama, toplatma ve imha iş ve
işlemlerini yapmak veya yaptırmak, izin ve sağlık
beyanları yönünden bunların her türlü reklam
ve tanıtımlarını denetlemek ve aykırı olanları
durdurmak, piyasaya arz edilen ilaç, tıbbi cihaz ve ürünlerin reklam ve tanıtımının usul ve
esaslarını belirlemek ve uygulamasını denetlemek” hükmünde olduğu, bu hüküm kapsamında
ilgili Kurum tarafından ilgililer hakkında gerekli
işlemlerin başlatıldığı, eczacılara yönelik olarak
dergi vb. yayın organlarında da bu hususlara
dikkat edilmekte olduğu belirtildi.
42
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ
VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN BENZİDAMİN HİDROKLORÜR
İÇEREN İLAÇLARIN NORMAL REÇETE
İLE VERİLECEK İLAÇLAR KAPSAMINA
ALINMASI İLE İLGİLİ DUYURU YAPILDI
ON
A TI
CI
H
H
AR
S
O
P
T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel
Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü tarafından
29.11.2012 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde yayınlanan 22.11.2012 tarihli duy-
T U R KIS
T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
BAŞKANLIĞI GENEL SAĞLIK SİGORTASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN C1 ESTERAZ İNHİBİTÖRÜ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI
ZACILARI B
İ
EC
İĞİ
RL
TÜR
K
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından 22.11.2012 tarihinde www.
iegm.gov.tr adresinde yayınlanan 2012/13 sayılı Genelge ile; Tantum 50mg 20 Draje, Tanflex
50 mg 20 Draje,Benzidan 50 mg 20 Film Tablet adlı ilaçların “Normal Reçete ile Verilecek İzlemeye Tabi İlaçlar” kapsamına alındığı bildirildi.
MA
C ISTS’
AS
05 ARALIK 2012 TARİH VE 28488
SAYILI RESMİ GAZETE’DE TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ YÖNETMELİĞİ’NDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI
05 Aralık 2012 tarih ve 28488 Sayılı Resmi
Gazete’de Türk Eczacıları Birliği Yönetmeliği’nde
Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlanmış olup, Yönetmelik hükümleri 05 Aralık
2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bizden Haberler
Birliğimize T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve
Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 28.11.2012
tarih ve 112208 sayılı yazı ile “Kuruma ulaşan şikayetler ve yerinde yapılan denetimlerde saptandığı üzere, eczane vitrinlerinde ilaçla
ilgili promosyon ve reklama dayalı ifadelerin
yer aldığı, eczacıların, eczacılık hizmetlerini yürütürken mesleki etik ilkelere uygun davranması
gerektiğinden diğer eczaneler aleyhine rekabeti
bozucu yöndeki ilaçta promosyon ve reklama
dayalı uygulamaların, mevzuata uygunsuzlukla
birlikte, mesleki açıdan da etik olmayan yönüyle
titizlikle dikkat edilmesi gereken bir konu olduğu,
bu tür uygulamaların 1262 sayılı İspençiyari ve
Tıbbi Müstahzarlar Kanunu’nun 13 üncü maddesinde düzenlenen, ilaçları övme, reklamını
yapma ve bunlara sahip olmadıkları özellikler
atfetme yasağına aykırılık teşkil ettiği” belirtilmekte olup; Eczane vitrinlerinde ilaçla ilgili promosyon ve reklama dayalı ifadelere yer veren
eczacıların uygulamalarını derhal sonlandırmaları gerektiği, bu şekilde faaliyet gösteren eczacılar hakkında 6197 ve 1262 sayılı Kanunlar
kapsamında yer alan ve deontoloji kurallarına
aykırı olan fiilleri için bağlı bulundukları İl Sağlık
Müdürlükleri’nce işlem yapılacağı bildirildi.
A.Ü. ECZACILIK FAKÜLTESİ TARAFINDAN DÜZENLENECEK OLAN EUROPEAN ASSOCIATION OF FACULTIES
OF PHARMACY, EAFP ANNUAL CONFERENCE 2013 KONGRESİ İLE İLGİLİ
DUYURU YAYIMLANDI
Birliğimize, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanlığı’ndan gelen 30.11.2012 tarihli
yazı ile Avrupa Eczacılık Fakülteleri Birliği (European Association of Faculties of Pharmacy,
EAFP) tarafından her yıl düzenlenmekte olan
Yıllık Olağan Kongresi’nin, Türkiye’de ilk kez bu
yıl, fakültelerinde gerçekleştirileceği bildirildi.
I. BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİ VE MAKİNELERİ KONGRESİ İLE İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI
Birliğimize T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nden
gelen 06.12.2012 tarih ve 39786 sayılı yazı ile;.
2-5 Nisan 2013 tarihleri arasında Antalya’da
gerçekleştirilecek olan ”I. Bitki Koruma Ürünleri
ve Makineleri Kongresi” ne ilişkin detaylı bilginin, www.zmk.tarim.gov.tr adresinde yer almakta olduğu; gerekli hazırlıkların ve başvuruların
adı geçen web sayfasında bildirilen takvime uygun olarak yapılması gerektiği hususu bildirildi.
ALCAINE STERIL OFTALMİK SOLÜSYON % 0.5 İSİMLİ İLACIN SATIŞININ
DURDURULMASI İLE İLGİLİ DUYURU
YAYIMLANDI
Birliğimize, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve
Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan gelen 06.12.2012
tarihli ve 115300 sayılı yazı ile 29.03.2012
tarihli yazıları doğrultusunda “Alcaine Steril
Oftalmik Solüsyon % 0.5” isimli ilacın doktor
kontrolü dışında kullanımının, korneada kalıcı
bozukluk, görmenin azalması ve keratoplastiyi
gerektiren operasyonlara sebep olduğu, söz konusu ilacın kontrolsüz ve amaç dışı kullanımının
olduğuna dair ilgili Kuruma çeşitli bildirimlerin
yapılması üzerine halk sağlığının korunması
maksadıyla; “Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon % 0.5” isimli ilacın tüm partilerine, dağıtımı
yapılan tüm serbest eczanelere (hastane eczaneleri hariç) geri çekme işlemi uygulandığı ve
bu karara uymayan ecza depoları ve eczaneler
hakkında cezai işlem yapılacağının bildirildiği
belirtilerek, buna rağmen “Alcaine Steril Oftalmik
Solüsyon % 0.5” isimli ilacın bazı ecza depoları
tarafından serbest eczanelere verildiği ve eczanelerin de hastalara satış yaptığının tespit
edildiği, bundan böyle satış yapmaya devam
eden eczane ve ecza depoları hakkında ilgili Kanun ve Türk Ceza Kanunu’na göre işlem
yapılacağı bildirildi.
TİCARET SİCİL TASDİKNAMESİ İLE
İLGİLİ DUYURU YAYIMLANDI
Eczacılarımızın, noterlerin ticari defterlerinin
açılış tasdiki esnasında kendilerinden ticaret sicil
tasdiknamesi istemekte olduğuna dair iletmiş
oldukları bildirimler doğrultusunda; konu ile ilgili
T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan “Ticaret
Sicili Tasdiknamesi” konulu yazı ile; sadece bu
yıla (2012 yılı) özgü olmak üzere tacirlerin ticari
defterlerinin 2013 yılına ait açılış onaylarında
sicil tasdiknamesinin aranmamasının söz konusu olumsuzlukların yaşanmasının önlemesi
bakımından uygun olacağının değerlendirildiği
ve noterlere bu doğrultuda gerekli bildirimin
yapılması hususu duyuruldu.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
ECZANE VİTRİNLERİNDE “İLAÇLA İLGİLİ PROMOSYON VE REKLAMA DAYALI İFADELERİN” YER ALMAMASI
GEREKTİĞİ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI
43
ZACILARI B
İ
EC
H
CI
A TI
T U R KIS
ON
İĞİ
RL
TÜR
K
Bizden Haberler
AR
S
O
P
H
SAĞLIK MESLEKLERİ KURULU
YÖNETMELİĞİ YAYIMLANDI
MA
C ISTS’
AS
14 Aralık 2012 tarih ve 28497 sayılı Resmi
Gazete’de “Sağlık Meslekleri Kurulu Yönetmeliği” yayımlandı.
ZACILARI B
İ
EC
ON
İĞİ
RL
TÜR
K
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından www.iegm.gov.tr adresinde
24.12.2012 tarihinde yayınlanan “İlaç Yan Etkisi
Bildirimi Hakkında” başlıklı duyuru ile; hastaların
TÜFAM’a yan etki bildirebilmeleri için Dünya Sağlık Örgütü tarafından hazırlanan elektronik programın Kurum’un ana sayfasında hizmete girdiği;
TÜFAM’ın bugüne kadar sağlık mesleği mensuplarının göndermiş olduğu yan etki (diğer bir deyişle advers ilaç reaksiyonu) bildirimlerini kabul
etmekteyken bu sistem ile birlikte tüketicilerin,
hasta ve hasta yakınlarının doğrudan yan etki
bildirimi yapmalarına olanak sağlandığı bildirildi.
H
CI
A TI
T U R KIS
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE
İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN İLAÇ YAN ETKİSİ BİLDİRİMİ
HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI.
AR
44
S
O
P
H
ECZANE VİTRİNLERİ HAKKINDA DUYURU YAYIMLANDI
MA
C ISTS’
AS
Bilindiği gibi 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi
Müstahzarlar Kanunu başta olmak üzere 6197
sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun,
Türk Eczacıları Deontoloji Tüzüğü ve Beşerî Tıbbi Ürünlerin Tanıtım Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik hükümleri ilaçta promosyon verilmesini, sahip oldukları niteliklerin övülmesini, sahip
olmadıkları özelliklerin ise atfedilmesini ve bunların reklamının yapılmasını yasaklamaktadır.
Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 17 nci maddesinde, eczanenin vitrin camına eczanenin sahip ve mesul müdürünün adı
ve soyadının yazılacağı hüküm altına alınmış,
bu alanların farklı amaçlarla kullanılmasını sağlayacak bir düzenlemeye de yer verilmemiştir..
Eczane vitrinlerinde promosyon ve reklama dayalı ifadeler yukarıda bahsi geçen yasal düzenlemelere aykırılık teşkil ettiğinden, vitrinlerden
“Grip aşısı gelmiştir”, “1 alana 1 bedava”, “Taze
naftalin gelmiştir”, “65 yaş üzerine ücretsiz grip
aşısı”, “Ücretsiz cilt analizi”, “Emekli sandığı, SSK,
Bağ-Kur, Yeşil Kart ile anlaşmalıdır” vb. görsellerin eczane hizmet standartları kapsamında
kaldırılması, vitrinlerde sadece sözleşmesi olan
eczanelerin, “SGK Sözleşmeli Eczane” ibaresine
yer vermesi gerektiği şeklinde duyuru yapıldı T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE İLAÇ
VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN ENDİKASYON DIŞI HEMATOLOJİONKOLOJİ İLAÇ LİSTESİ YAYIMLANDI
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından 26.12.2012 tarihinde http://
www.iegm.gov.tr adresinde yayınlanan “Endikasyon Dışı İlaç Kullanım Kılavuzu Hakkında”
başlıklı duyuruda, 26.12.2012 tarihinden itibaren geçerli olan Endikasyon Dışı İlaç Listesi;
Bölüm I Sağlık Bakanlığı Ek Onayı Alınmadan
Kullanılabilecek Endikasyon Dışı HematolojiOnkoloji İlaç Listesi hükümlerine uygunluğunun
kontrol edilmesi gerekmekte olduğu bildirildi.
TÜRKİYE
KAMU
HASTANELERİ
KURUMU’NA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ
BAŞVURUYA İSTİNADEN GELEN YAZI
HAKKINDA DUYURU YAPILDI
Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı’na
yazmış olduğumuz yazıya cevaben; Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanlığı tarafından gelen 12.12.2012 tarihli yazı
ile; 23.11.2012 tarih ve 28476 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlülüğe giren Türkiye
Kamu Hastaneleri Kurumu Disiplin Yönetmeliği’nin
Ek III sayılı cetvelinde eczacının disiplin amirinin
başhekim yardımcısı, üst disiplin amirinin de başhekim olarak belirlendiği ve yapılacak mevzuat
çalışmalarında, önerilerimizin değerlendirilmek
üzere kayıt altına alındığı belirtilmiştir.
6331 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU HAKKINDA DUYURU
YAPILDI
İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının
iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev,
yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerinin
düzenlendiği 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 30 Haziran 2012 tarihli ve 28339
sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmış olup, söz
konusu kanunun 38 inci maddesinin (a) bendinin 1.fıkrasında “Kamu kurumları ile 50’den az
çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra
yürürlüğe gireceği” belirtilmektedir.
Eczaneler, 26 Aralık 2012 tarihli ve 28509 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği’ne
göre “Az Tehlikeli” sınıfına girmekte olduğundan, ilgili Kanun’un, bu süreçte herhangi bir
mevzuat değişikliği olmadığı takdirde eczaneler
için 30 Haziran 2014 tarihinden itibaren geçerli
olacağı duyuruldu.
Sevim ÖZDEMİR
Dünyada Ne Var? Ne Yok?
Dünyada
Ne Var? Ne Yok?
Ne Var? Ne Yok?
Uluslararası Eczacılık Federasyonu’nun (FIP) 100. Yıl Kongresi kapsamında yapılan Sağlık Bakanları zirvesinde sunulan IMS Institute Raporu, sağlık sistemi paydaşlarının
ilaçları daha akılcı bir şekilde kullanmaları ve güçlerini,
kaynaklarını ve etkinliklerini daha kararlı bir şekilde birleştirmeye çalışmaları halinde küresel sağlık harcamalarının
yarım trilyon dolar (500 milyar dolar) azaltılabileceğini ortaya koydu.
Portekiz’de “Eczaneler Yasta” Kampanyası
Portekizli eczacılar, eczacıların ekonomik durumuna ilişkin
kamuoyunda farkındalık yaratmak amacıyla “Eczaneler
Yasta” inisiyatifini oluşturdular. Halihazırda eczaneler ilaç
alımlarını askıya almış durumda; 457 eczane davalık ve
2013’te 600 eczanenin kapanma riski söz konusu. İnisiyatif ANF de dahil eczacıları temsil eden kuruluşlardan
oluşuyor.
Massachusetts Eyaletinde Majistral İlaç Hazırlayan Eczanelerin Denetimine İlişkin Kurallar Sıkılaştırıldı
Massachusetts’te, ABD’de (Ekim ayında) 29 kişinin ölmesine neden olan menenjit salgınıyla ilişkilendirilen majistral ilaç hazırlayan eczanelerin daha sıkı denetlenmesini
sağlayacak yeni düzenlemeler kabul edildi. Söz konusu
mantar kaynaklı menenjit salgınını sırt ağrısı tedavisi için
kullanılan steroitlerin tetiklediği tespit edilmişti. Yetkili
sağlık kurumları, bu steroitlerin hazırlandığı New England
Compounding Center’ın Framingham, Massachusette ve
Boston’daki tesislerinde ilaçların steril koşullarda hazırlanmadığını bildirdi.
E-Reçete Hatalarının Maliyeti Eczanelerin
Üzerine Kalabilir
Sosyal ve İdari Eczacılık Araştırmaları (Research in Social
and Administrative Pharmacy) Dergisi’nde yayınlanan bir
çalışma, eczacının reçeteye müdahale etmesi ve sonrasında reçete edilen ilacı vermemesi durumunda elektronik
reçetelerin eczacıların para kaybetmesine yol açabileceğini ortaya koydu. Araştırmada, eczacıların hatalı olması
nedeniyle kendilerine gelen reçetelerin yaklaşık % 15’ini
karşılamadıkları ve hizmet karşılığında ücret almadan gerçekleştirdikleri müdahalelerin maliyetini eczacıların kendilerinin karşılamak zorunda kaldıkları belirtildi.
Birleşik Krallık’ta Stokta Bulunmayan İlaçları Finanse Etmek İçin Eczacılara Geçim Ücretinin Altında Ödeme Yapılıyor
Eczacılara stokları tükenmiş ilaçlar için verilen saat başına 6,85 Sterlinlik ek yük ücreti, geçim ücretinin altında
kalıyor. İngiltere’deki eczaneler 2011-12 döneminde stokta bulunmayan ürünleri bulmak için harcanan zaman ve
para karşılığında saat başına ortalama 1,068 £ alıyordu.
Eczacıların stokta bulunmayan bir ilacı temin etmek için
harcadığı zamanın yıllık 156 saat olduğu tespitinden hareketle bu ücretin Londra’nın üst düzey idari kurumu Greater
London Authority’nin 8,55 £ olarak hesapladığı ücretten
1,70 £ daha az olduğu belirtildi.
İtalya’da Eczacılar Artık 68 Yaşında Emekli
Olacak
1 Ocak 2013’ten başlayarak İtalya eczacılarına 68 yaşında emekli olma zorunluluğu getirildi. İş ve Ekonomi
Bakanlığı’nın bu şartı emeklilik yaşını emeklilik sigortası
şartlarında yapılan yeni düzenlemeye uygun hale getirmek
için koyduğu belirtildi.
Haberlerin devamı ve detaylar için:
http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/QOY20130204094954EKIMBULTEN2012.pdf
http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/IZx20130204095312KASIMBULTEN2012.pdf
http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/B3O20130204095557ARALIKBULTEN2012.pdf
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
IMS Raporu: “Akılcı” İlaç Kullanımı Küresel
Düzeyde Yılda 500 Milyar Dolar Tasarruf
Sağlayabilir
45
Gaye SARIKAYA
Sağlık
Kısa Kısa
SağlıkSağlık
Kısa Kısa
Kısa Kısa
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Tümörü “Uyutup” Kanserin Yayılmasını
Engellediler
46
İngiltere’de, Mount Vernon Hastanesi’nde yapılan testlerde,
yeni bir ilaç sayesinde kanserin yayılmasının engellenebileceği,
başka deyişle tümörlerin uyutulabileceği saptandı. “Aflibercept”
adlı füzyon proteini, bazıları ileri safhada ve kemoterapi görmüş
olan bağırsak kanserli 1400 hastada denendi. Bu hastaların yaşam sürelerinin ortalama 2 yıl uzadığı belirlendi. (HABERTÜRK) Kısırlığa Neden Olan Gen Bulundu
Kolda Burun Geliştiriyorlar
Kısırlığın giderilmesine yardımcı olabilecek bir gen bulunduğu bildirildi. İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nden
bilim insanlarının meyve sinekleri üzerinde yaptığı araştırma, SRPK geninin olmamasının, yumurtanın sağlıklı gelişimi ve doğurganlık için gerekli olan kromozomların birbirine
sarılmasını engellediğini gösterdi. Journal of Cell Science
Dergisi’nde yayımlanan araştırmada bilim insanları, kromozomların DNA’ya sahip olduğunu ve bölündüğünde kısırlığın meydana gelebileceğini belirtti. (VATAN)
İngiltere’nin başkenti Londra’daki University College
London’da, cilt kanseri nedeniyle burnunu kaybeden, adının
açıklanmasını istemeyen bir iş adamının kolunda yeni bir
burun geliştiriliyor. Dünyada bir ilke imza attıklarını söyleyen Prof. Alex Seifalian, “Her şey yolunda giderse burun, 56
yaşındaki hastanın yüzüne dikilecek. Yeni burnu da eskisine
benzeyecek, eskisi gibi burun kemiği sola doğru eğri olacak” dedi. Seifalian, üç aylık süre tamamlanınca burnu kol
derisinin altından alıp yerine nakledeceklerini, kol derisinin
kısa sürede normale döneceğini söyledi. (HABERTÜRK)
Kuş Gribi Virüsü Güçlenerek Döndü
Domuz Gribi Can Alıyor
Son 1 aydır 300 binden fazla ördeğin telef olduğu
Endonezya’da kuş gribi virüsünden daha etkili bir virüs bulundu. Veteriner Syukur İvantoro, buldukları H5N1 kuş gribi
virüsünün alt türünün, bilinen virüse göre daha etkili olduğunu ve ülkede son haftalarda yüz binlerce ördeğin ölümüne sebebiyet verdiğini belirtti. (CUMHURİYET ANKARA)
Soğuk havayla boğuşan dünya, bir taraftan da domuz gribi korkusuna kapıldı. Kötü haber Ürdün’den geldi. Ürdün
Sağlık Bakanlığı sözcüsü Evdah El-Ezrei’nin açıklamalarına
göre; bu yıl 50 kişi domuz gribi olarak bilinen H1N1 virüsüne yakalandı. 26 yaşındaki bir genç ise domuz gribi sonucu
hayatını kaybetti. (TAKVİM) Kök Hücreden Böbrek Geliyor
Japonya’daki Kyoto Üniversitesi’nden bir ekibin kök hücrelerden böbrek dokusu geliştirmesi milyonlarca böbrek
hastasına büyük umut oldu. Dokunun, diyalize bağlı yaşamak zorunda kalan hastaların tedavisinde kullanılabileceği belirtiliyor. (HÜRRİYET)
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Kısa Kısa Sağlık
47
Japonya’dan Gribe Çözüm
Sağır Fareler Artık Duyuyor
Japon bilim insanları, havadaki H5 virüsünü yüzde 99 etkisiz hale getirebilen teknoloji üretti. Tottori Üniversitesi uzmanları, musluk suyundan elektrik geçirerek (elektroliz yoluyla) geliştirdikleri özel teknolojinin, havada asılı bulunan
kuş gribi virüsü H5’i etkisiz kıldığını açıkladı. Araştırmacılar,
elektroliz suyunun buharının da virüs karşısında işe yaradığını kaydetti. (GÜNLÜK EVRENSEL) Sağır farelere enjekte edilen bir ilaçla, iç kulakta bulunan
Corti organında yeni ince kıllar oluşması sağlandı. İç kulakta sesleri algılayan kıl şeklindeki reseptörleri yeniden üreten Amerikalı bilim insanları, böylece sağırlık tedavisinde
büyük bir keşfe imza attılar. Tedavi sonucu iç kulaklarında sağlıklı reseptör bulunmayan ve hiçbir şey duymayan
fareler, trafik gürültüsü ya da kapı çarpması gibi sesleri
duymaya başladı. (HABERTÜRK) günce
Günce
günce Günce
Gamze ŞAHİN
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
2 Kasım 2012 Cuma
48
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme
Kurulu, Giresun’da düzenlenen Giresun ve Ordu Eczacı Odaları’na üye
eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge
Toplantısı’na katıldılar.
3-4 Kasım 2012
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Samsun’da düzenlenen
“Orta Karadeniz Sektörel Buluşmalar
Toplantısı”nda Samsun, Ordu, Çorum,
Tokat ve Amasya Eczacı Odaları’na
üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge
Toplantısı’na katıldılar.
2 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Giresun’da düzenlenen
Bölge Toplantısı'na katıldı.
5 Kasım 2012 Pazartesi
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar
Yardımcısı Ekrem Atbakan ile görüşme
gerçekleştirdiler.
Lucane Pharma Genel Müdürü Mr.
Pierre Mambrini, TEB Genel Sekreteri
Uzm. Ecz. Harun Kızılay’ı ziyaret etti.
6 Kasım 2012 Salı
IMS Genel Müdürü Ali Akyıldız, TEB
Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay’ı ziyaret etti.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay’ın ve TEB Akademi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Başaran’ın
katılımlarıyla “Geleneksel Bitkisel Tıbbi
Ürünler Toplantısı” gerçekleştirildi.
3-4 Kasım 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Samsun’da düzenlenen
“Orta Karadeniz Sektörel Buluşmalar Toplantısı'na katıldı.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay ve TEB Saymanı Ecz. İsmail
Başdil, Anadolu Ecza Depocuları Derneği Yönetim Kurulu ile görüştüler.
7 Kasım 2012 Çarşamba
31.05.2012 Tarih ve 28309 Sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan 6308
Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin
Pharma Export Genel Müdürü Mr. Pete
Bigley, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Murakabesi Hakkında Kanu’nda Deği-
Harun Kızılay’ı ziyaret etti.
şiklik Yapılmasını İçeren Kanun’a İsti-
Günce
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Harun Kızılay, Maliye Bakanı Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur ile bir
görüşme gerçekleştirdiler. Görüşmede
eczanelerin son durumu hakkında sunum yapıldı.
8 Kasım 2012 Perşembe
Hitit Vergi Dairesi’nden Rıza Büyükkuzukıran TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a bir ziyaret gerçekleştirdi.
Ziyarette TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a, TEB İktisadi İşletmesi
Vergi Rekortmenliği Sertifikası takdim
edildi.
9 Kasım 2012 Cuma
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Türk Diş Hekimleri Birliği Genel
Kurul Toplantısı’na katıldı.
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, aynı gün Kalkınma Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan ile görüştü.
Görüşmede eczanelerin son durumu
hakkında sunum yaptı.
13 Kasım 2012 Salı
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketici ve Rekabetin Korunması Genel
Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam
Kurulu Toplantısı’na katıldı.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Pfizer İlaç Aşı Fabrikası açılışına katılım sağladı.
14 Kasım 2012 Çarşamba
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TBMM’de Türkiye Diyabet Vakfı
Diyabet Parlementosu’na katıldı.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney , Türk
Dil Kurumu Başkanı Mustafa Kaçalin
ile Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan İlaç ve Eczacılık Terimleri Sözlüğü
konusunu görüştü.
14-15 Kasım 2012
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, TEB Merkez Heyeti Üyesi Ecz.
Bülent Varel, Türk Eczacıları Birliği’ni
temsilen Avrupa Birliği Eczacılık Grubu (PGEU)’nun Brüksel’de düzenlenen
Genel Kurul Toplantısı’na katıldılar.
15 Kasım 2012 Perşembe
Pharmetic Derneği Başkanı Neylan
Zırhlıoğlu ve Yönetim Kurulu, TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a bir
ziyaret gerçekleştirdi.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney ,İşitme Engelliler Federasyonu Ankara
Temsilcisi Pelin Aslan ile İşitme Engelliler İşaret Dili Eğitimi ders notlarının
hazırlanması konusunda bir görüşme
yaptı.
16 Kasım 2012 Cuma
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan
Çolak, I. Uluslararası Sağlık ve Güzellikte Kullanılan Doğal Ürünler
Sempozyumu’na katıldı. Sempozyumda açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
zaneler Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında
Kanunda değişiklik yapılmasını içeren
kanuna istinaden Eczaneler ve Eczane
Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili toplantıya
katıldı.
20 Kasım 2012 Salı
Türk Kızılay’ı Yönetim Kurulu Üyesi Hayati Çetin, TEB Genel Sekreteri
Uzm. Ecz. Harun Kızılay’a bir ziyaret
gerçekleştirdi.
21 Kasım 2012 Çarşamba
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Harun Kızılay, T.C. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile görüştüler. Görüşmede eczane ekonomileri
hakkında sunum yapıldı.
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak
ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile görüştüler. Görüşmede
eczane ekonomileri hakkında sunum
yapıldı.
22-25 Kasım 2012
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Afyon Eczacı Odası’nın ev sahipliğini yaptığı 38. Dönem II. Bölgelerarası Toplantısı’na katıldılar.
27 Kasım 2012 Salı
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, İzmir Çeşme’de düzenlenen
“Tütün Kontrolü Sempozyumu”na konuşmacı olarak katıldı.
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Ankara Hilton Otel’de düzenlenen
TÜSAD 2050’ye Doğru Nüfus Bilim ve
Yönetimi Rapor Kapsamında ‘İşgücü,
Sağlık ve Sosyal Güvenlik Sistemlerine Bakış’ konulu tanıtım toplantısına
katıldı.
19 Kasım 2012 Pazartesi
28 Kasım 2012 Çarşamba
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Saim Kerman ile
yapılan 6308 sayılı Eczacılar ve Ec-
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı ile ‘İlaç İndirim Oranları’
hakkında görüştü.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
naden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te değişiklik
yapılması çalışmaları ile ilgili olarak
düzenlenen Çalıştay’a, TEB Merkez
Heyeti Üyeleri ile Samsun Eczacı Odası Başkanı Ecz. Onur Ferhat Karacan,
Antalya Eczacı Odası Başkanı Ecz.
Kerem Zabun, Edirne Eczacı Odası
Başkanı Ecz. Cenk Kes, Batman Eczacı
Odası Başkanı Ecz. M. Emin Beyaz ve
Yozgat Eczacı Odası Başkanı Ecz. Harun Lekesiz katıldılar.
49
Günce
29 Kasım 2012 Perşembe
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney, Sağlık Yatırımları Genel Müdürü Kadir Serdar Taflan ile “Kampüs Hastaneleri”
konusu hakkında görüştü.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda düzenlenen toplantıya katıldı. Toplantıda
İthal İlaç Birimi ile ilgili bir sunum yaptı.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
30 Kasım 2012 Cuma
50
TEB II.Başkanı Ecz.Arman Üney İşitme Engelliler Federasyonu’nca düzenlenen ”Türkiye’nin İlkleri” adlı Ödül
Töreni’ne katıldı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’ in verdiği
ödülü TEB adına aldı.
3 Aralık 2012 Pazartesi
Mevzuat Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Fazlı Yıldırım ile
Türk Eczacıları Birliği Yönetmeliği’nde
Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayımlanması hakkında toplantı yapıldı.
Hakkında Kanu’nda Değişiklik Yapılmasını İçeren Kanun’a istinaden Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yapılması
çalışmaları ile ilgili olarak düzenlenen
Çalıştay’a, TEB Merkez Heyeti Üyeleri
ile Samsun Eczacı Odası Başkanı Ecz.
Onur Ferhat Karacan, Antalya Eczacı
Odası Başkanı Ecz. Kerem Zabun, Edirne Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenk Kes,
Batman Eczacı Odası Başkanı Ecz. M.
Emin Beyaz ve Yozgat Eczacı Odası
Başkanı Ecz. Harun Lekesiz katıldılar.
4 Aralık 2012 Salı
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sosyal Güvenlik Kurumu 3. Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katıldı.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Yakındoğu Üniversitesi
Eczacılık Fakültesi’nde düzenlenen
“Türkiye’de Eczane ve Eczacılığın Yapısı” konulu seminere konuşmacı olarak katıldı.
6 Aralık 2012 Perşembe
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Sağlık Bakanlığı Teşkilat ve
Görevlerine İlişkin 663 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname’nin 23 üncü
Maddesi gereğince kurulan Sağlık Meslekleri Kurulu IV. Toplantısı’na katıldı.
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme
Kurulu, Karaman’da düzenlenen Karaman Eczacı Odası’na üye eczacılar
ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na
katıldılar.
7 Aralık 2012 Cuma
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme
Kurulu, Konya’da düzenlenen Konya Eczacı Odası’na üye eczacılar ile
gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na
katıldılar.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney Türkiye Patent Enstitüsü‘nün düzenlediği 18.
Danışma Kurulu Toplantısı’na katıldı.
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi
Cihaz Kurumu’nda yapılan muvazaa
değerlendirme komisyonu toplantısına, TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil,
Ecz. Çiğdem Okman Kılcı ve hukuk danışmanları katıldılar.
31.05.2012 Tarih ve 28309 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6308 Sayılı
Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun
ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi
7 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu,
Konya’da düzenlenen Konya Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı.
6 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Karaman’da düzenlenen Karaman Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı.
Günce
10 Aralık 2012 Pazartesi
15 Aralık 2012 Cumartesi
Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Ka-
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar
Yardımcısı Ekrem Atbakan ile 6308
sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında
Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’da Değişiklik
Yapılmasını İçeren Kanun’a İstinaden
Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili görüşme gerçekleştirdi.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney “3.
Ulusal Sağlık Çalışanlarının Sağlığı”
adlı kongreye hazırlık çalışmaları için
Türk Tabipleri Birliği’nde düzenlenen
toplantıya katıldı.
nun ile Uyuşturucu Maddelerin Mura-
11 Aralık 2012 Salı
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketici ve Rekabetin Korunması Genel
Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam
Kurulu Toplantısı’na katıldı.
İstanbul Ecza Kooperatifi Başkanı
Ecz. Sait Yücel ve Yönetim Kurulu TEB
Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a ve TEB
Saymanı Ecz. İsmail Başdil’e ziyaret
gerçekleştirdiler.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, TEB Dora Otel’de yapılan Eczacı Odaları’ndan gelen eczacıların
katılımlarıyla gerçekleştirilen “Sağlıkta İnsan Gücü Çalıştayı”na katılım
sağladı.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Eğitim Hizmetleri Şubesi’nden Psikolog Çetin
Bozkaya ile Eczane Destek Personelleri Eğitimleri ile ilgili görüştü.
İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü Risk
Yönetimi Daire Başkanlığı’nda yapılan
“Kontrole Tabi İlaçlar” ile ilgili toplantıya TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay katılım sağladı.
21 Aralık 2012 Cuma
Yapılmasını İçeren Kanun’a İstinaden
Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik’te yapılacak değişiklikler ile ilgili görüşme gerçekleştirdi.
25 Aralık 2012 Salı
IMS Genel Müdürü Ali Akyıldız, TEB
Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay’a bir ziyaret gerçekleştirdi.
TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil başkanlığında “Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşletmesi ve Piyasaya
Arzına İlişkin Yönetmelik” hakkında bir
toplantı yapıldı.
27 Aralık 2012 Perşembe
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme
Kurulu, TEKB’nin düzenlemiş olduğu
TEKB’ye bağlı eczacı kooperatiflerinin
çalışmaları ile sektörel değerlendirmelerin paylaşıldığı ve karşılıklı görüş
alışverişinde bulunulduğu toplantıya
katıldılar.
Abdi İbrahim İlaç Genel Müdürü Cü-
24 Aralık 2012 Pazartesi
medikal malzemelerin eczanede sa-
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Ekrem Atbakan ile 6308 sayılı
fından eczanelerden temini konusunu
neyt Gedikli, TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a ziyaret gerçekleştirdi.
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney, Sosyal Güvenlik Kurumu Tıbbi Malzeme
Daire Başkanlığı Şube Müdürü Dr. Sebahattin Yılmaz ile geri ödemeye tabi
tılmasına uygun olanlarının SGK taragörüştü.
12 Aralık 2012 Çarşamba
Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Tuncer Değim, TEB
Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’a
ziyaret gerçekleştirdi.
13-15 Aralık 2012
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu, Kars’ta düzenlenen ve Erzurum Eczacı Odası’na üye eczacılar ile gerçekleştirilen Bölge Toplantısı’na katıldılar.
13-15 Aralık 2012 TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu,
Kars’ta düzenlenen Erzurum Eczacı Odası Bölge Toplantısı'na katıldı.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz.
Harun Kızılay, Sağlık Bakanı Prof. Dr.
Recep Akdağ ile görüştüler. Görüşmede eczane-reçete-ciro analizi ile ilgili
sunum yaptılar.
17 Aralık 2012 Pazartesi
kabesi Hakkında Kanunda Değişiklik
51
Ecz. Nevin TAŞLIÇAY
Hastamız
Hastamıza
Anlatırken;
Yağlar
Anlatırken
Hasta mız Anlatırken
ÇÖREKOTU
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
Hafif baharlı tohumlar, özellikle Güneydoğu Asya ve
Akdeniz mutfaklarında yaygın bir şekilde kullanılır.
Karminatif etkisi bilinmektedir. Bağırsak hareketlerini
ve boşaltımı kolaylaştırır. Tohum yağı antimikrobiyaldir ve bağırsak parazitlerine karşı etkilidir. Otoimmün
bozukluklarda, tedavide kullanılan diğer bitkilerden
çok daha etkili olduğu bulunmuştur. Ayrıca geleneksel
tedavilerde, diüretik, stomaşik, karaciğer toniği, sindirim kolaylaştırıcı, süt artırıcı ve spazm çözücü olarak
tercih edilir. Ezilip su ile karıştırıldığında el ve ayak
şişmelerine iyi gelmektedir. Vitiligo, saç dökülmesi,
egzama, cilt lekeleri ve sivilcelerde haricen kullanıldığına dair kayıtlar da mevcuttur.
52
KEKİK
Terletici, idrar attırıcı, gaz söktürücü ve yatıştırıcı
olarak, %2’lik infüzyonları halinde kullanıldığı gibi,
baharat olarak da kullanılmaktadır. Ayrıca yaraların
tedavisinde ve bağırsak ağrılarına karşı kullanıldığı da kayıtlıdır. Origanum majorana yatıştırıcı, idrar
artırıcı, gaz söktürücü ve terletici özelliklere sahip
olup nefes darlığına karşı da kullanılmaktadır. Orta
Avrupa’da baharat olarak kullanımı yaygındır.
Orıganum vulgare’nin antibakteriyal, antifungal,
antiparaziter, antikanserojen ve antioksidan etkileri bulunmaktadır. Tedavide, kozmetikte ve aromaterapide dahilen ve haricen kullanılmak üzere
sunulmuş birçok kekik uçucu yağı taşıyan preparat
bulunmaktadır.
O. vulgare, öksürük, bronşial mukus tabakasının enflamasyonunda ve ekspekteron olarak; gastrointestinal rahatsızlıklarda,
bağırsak gazlarına bağlı şişkinliklerde, safra kesesi salgısını ve sindirimi uyarmak için, iştah artırıcı, antispazmodik ajan olarak;
idrar yolları rahatsızlıklarında, diüretik ve sedatif olarak kullanılmaktadır.
Ayşen YALMAN
Basında
Basında
TEB Basında
TEBBasındaTEB
TEB
Basında
HABERTÜRK “HABER MASASI”
7 KASIM 2012
12 Kasım 2012
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay,
Mayıs ayından bu yana temininde sıkıntı olan
Purinethol adlı ilacın bundan böyle TEB tarafından karşılanacağını belirtti. Kızılay, “Hastalarımız mağdur olmasın diye biz bir biçimde ilacı
temin ediyoruz. Aslında taşıma suyla değirmen
döndürmeye çalışıyoruz. Biz hastalara ulaşmaya çalışıyoruz. Hastaların karaborsacıların eline
düşmesine engel olmaya çalışıyoruz” dedi.
lirtildiği açıklamada ayrıca, vatandaşlar, bitkisel
ürünlerin dikkatli kullanılması konusunda uyarıldı.
12 Kasım 2012
NTV “HABER MERKEZİ”
TRT HABER “HABERLER”
NTV “GÜNÜN İÇİNDEN”
HABERTÜRK “AKŞAM RAPORU”
rafından ruhsatlandırılması gerektiğinin de be-
ULUSAL KANAL “ANA HABER”
Türk Eczacıları Birliği, piyasada bulunamayan
lösemi ilacı Purinethol için çalışma başlattı.
Buna göre, oluşturulan bir ekip, Türkiye’deki tüm
hastane ve kliniklerle iletişime geçerek lösemi
hastalarını tespit edecek ve ilaçlarının temini
konusunda hastalara yardım edecek. Böylece
hastaların karaborsacıların eline düşmesi engellenecek.
CNN TÜRK “GÜNDEM” 15 KASIM 2012
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, B1 vitamininin
sinir sistemi üzerinde etkili olduğunu ve Bazal
Metabolizmasını güçlendirdiğini belirtti. Eksikliği durumunda Beriberi hastalığının ortaya çıkabildiğine dikkat çeken Çolak, ölüm oruçlarında
HABERTÜRK “DÜNDEN SONRA”
9 KASIM 2012
hayati öneme sahip bir ilaç olduğunu belirtti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bulunamayan lösemi
ilacı Purinethol’ün bundan böyle Türk Eczacıları
Birliği tarafından temin edileceği ve SGK tarafından karşılanacağı belirtildi.
ancak TEB İthal İlaç Birimi tarafından getirtildi-
KON TV “ANADOLUDA SABAH”
TEB, zayıflama ilaçlarının tehlike saçtığını belirtti. Yapılan açıklamada, adeta zehir saçan ve
içeriğinde ne olduğu bilinmeyen bu tür ilaçların internetten alındığı ve kaçak yollarla ülkeye
sokularak eczane dışındaki yerlerde satıldığı
Çolak ayrıca, ilacın Türkiye’de üretimi olmadığını
ğini iletti.
CNN TÜRK “GÜNE MERHABA”
7 ARALIK 2012
Türk Eczacıları Birliği’nden yapılan açıklamada,
vatandaşlar internetten ilaç almamaları konusunda uyarıldı. Nerede üretildiği ve içerisinde ne
olduğu belli olmayan ve değerinden çok daha
ucuza satılan bu tür ürünlerin çoğunun sahte
olduğu belirtildi.
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
8 Kasım 2012
Purinethol adlı lösemi ilacının bulunamamasından dolayı eylem yapan lösemili çocukların
babaları, ilaçların bir an önce temin edilmesi
gerektiğini belirterek: “Şu anda Türk Eczacıları
Birliği bir şekilde bize temin ediyor ama yarın ne
olacağı belli değil, yetkililerden ricamız bu ilacın
bulunması” dediler.
söylendi. Bu tür ürünlerin, Sağlık Bakanlığı ta-
53
Basında TEB
CNN TÜRK “HABERLER”
TV NET “HABERLER”
SKYTÜRK 360 “ANALİZ 360”
KANAL 24 “MODERATÖR”
SHOW TV “ANA HABER”
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, 300 bin kutu
sahte ilacın ele geçirildiği operasyondan sonra
katıldığı yayında, sahteciliğin son yıllarda giderek arttığını; ancak İlaç Takip Sistemi sayesinde
eczanelerde sahte ilacın olmasının mümkün olmadığını söyledi. Çolak, eczane dışındaki çeşitli
yerlerde satılan ilaçların sahte olma ihtimalinin
ise çok yüksek olduğunu vurguladı.
ULUSAL KANAL “ANA HABER”
15 ARALIK 2012
TEB’den yapılan açıklamada, sürekli artan katılım payları eleştirildi. Hastalardan pek çok kalemde ciddi miktarlarda ek ödeme talep edildiğine dikkat çeken Türk Eczacıları Birliği Merkez
Heyeti, “hastalar müşteri, eczacılar veznedar
oldu” dedi.
54
KANAL B “GÜNDEMİN İÇİNDEN”
21 ARALIK 2012
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay katıldığı canlı yayında, eczacıların yaşadığı sorunlara değindi. Kızılay sahte ilaç, elektronik reçete,
akılcı ilaç kullanımı, sağlıkta dönüşüm ve global
bütçeye kadar pek çok konuda bilgi verdi.
24 ARALIK 2012
BLOOMBERG TV “DEVRE ARASI”
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak katıldığı canlı
yayında, elektronik reçetenin eczacıların ve vatandaşların hayatını kolaylaştıracağını belirtti.
1 Ocak tarihinden itibaren tamamen geçilebilmesinin şu an için pek mümkün görünmediğine
dikkat çeken Çolak, “Hala hekimlerin tamamı
e-reçete şifresi almadı. Hekimlerin bir an önce
sisteme entegre olması gerekir” dedi. Erdoğan
Çolak ayrıca, Medula Provizyon Sistemi’nin alt
yapısının da düzeltilmesi gerektiğini vurguladı.
TRT ANADOLU “HAYATIN RENKLERİ”
HABERTÜRK “HABERLER”
CNN TÜRK “ANA HABER”
ATV “ANA HABER”
HABERTÜRK “GÜNE BAKIŞ”
24 ARALIK 2012
Sahte ilaç üreten kişilerin ürettiği pek çok cinsel içerikli ilaç, yapılan operasyonla ele geçirildi.
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ise “Bu ilaçların içerisinde ne olduğu belli değil. Türkiye’nin
önemli bir yarasıdır bu. Buna yönelik önlemlerin
alınması ve operasyonların yapılması son derece önemlidir, biz de destekliyoruz” dedi. Çolak
ayrıca, ilaç almak için doğru adresin eczaneler
olduğunu belirtti.
25 ARALIK 2012
11 ARALIK 2012
HABERTÜRK “HABER MASASI”
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay,
e-reçete konusuna değindi. Kızılay, e-reçete
uygulamasını desteklediklerini; ancak sistemde bazı sorunlar yaşandığına dikkat çekerek,
“Medula Provizyon Sistemi yamalı bohçaya
benziyor. Hala sisteme yeni yeni modüller ekleniyor. Önce sistemin düzeltilmesi ve yedeklenmesi gerekirken, bugün e-reçete uygulamasına
geçiliyor. Bu alt yapı sorunu giderilmedikçe,
e-reçetenin tam anlamıyla çalışmasından bahsedemeyiz. Çünkü, hasta saatlerce eczanelerde
beklemek zorunda kalıyor” dedi.
CNN TÜRK “GECE HABERLERİ”
ATV “KAHVALTI HABERLERİ”
BUGÜN TV “HABERLER”
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay,
Medula Provizyon Sistemi’nin haftada en az 2
gün çalışmadığını belirterek, “Medula düzgün
çalışmadığı sürece e-reçeteden bahsetmemiz
mümkün değil. Hastalarımız, sistemin çalışmadığı saatlerde ilaç alamıyorlar. Hastalar ilaca
ulaşamıyorlar” dedi. Kızılay, öncelikle yedekli bir
Medula Sistemi’ne ihtiyaç olduğunu vurguladı.
SKY TÜRK 360 “ANA HABER”
26 ARALIK 2012
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, SGK’nın 1 Ocak tarihinden itibaren e-reçeteye geçileceğini açıkladığını söyledi. Çolak, hekimlerin
büyük bir kısmının henüz e-reçete şifrelerini
almadığını, sistemin sağlıklı işleyebilmesi için
bir an önce almaları gerektiğini söyledi. Çolak,
“E-reçete, Medula Provizyon Sistemi üzerinden
çalışıyor. Ancak haftada en az 2 gün Medula
Sistemi çalışmıyor. Böylesi bir ortamda e-reçete
sistemine geçilmesi mümkün değildir. Bu acelenin sebebini anlamadık. Öncelikli olarak alt yapı
sorununun çözülmesi gerekiyor” dedi.
Basında TEB
EKONOMİ
BUGÜN
7 Kasım 2012
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
13 Kasım 2012
55
Basında TEB
BAŞKENT
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
17 Kasım 2012
56
ÖNCE VATAN
24 Kasım 2012
Basında TEB
BİZİM ANADOLU
24 Kasım 2012
MEDİMAGAZİN
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
26 Kasım 2012
57
RADİKAL
30 Kasım 2012
Basında TEB
BUGÜN
30 Kasım 2012
SABAH
30 Kasım 2012
CUMHURİYET
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
1 Aralık 2012
58
Basında TEB
SOL
3 Aralık 2012
HABERTÜRK
BAŞKENT
3 Aralık 2012
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
11 Kasım 2012
59
Basında TEB
SABAH
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
3 Aralık 2012
60
HÜRSES
10 Aralık 2012
Basında TEB
HÜRRİYET
3 Aralık 2012
SABAH
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
9 Aralık 2012
61
CUMHURİYET
11 Aralık 2012
Basında TEB
BAŞKENT
22 Aralık 2012
24 SAAT
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
12 Aralık 2012
62
Basında TEB
BİZİM GAZETE
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
23 Aralık 2012
63
BAŞKENT
11 Aralık 2012
Basında TEB
HABERTÜRK
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
25 Aralık 2012
64
24 SAAT
25 Aralık 2012
Basında TEB
MİLLİYET
BİZİM GAZETESİ
27 Aralık 2012
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
26 Aralık 2012
65
Bulmaca
Ayşe ÜMİT
1
2
3
4
5
1
6
7
8
9
10 11 12 13 14 15
1
2
9
3
13
4
4
7
5
6
12
3
7
8
8
9
10
14
TEBHABERLER KASIM-ARALIK 2012
11
66
11
2
5
12
13
14
10
15
6
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1. Tıraş edilmeyerek yuvarlak ve cilalı bırakılmış, değerli ya da yarı değerli taş...
Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire...Köpek. 2. Ekonomi...Sözünü geçiren, üstünlük kazanan. 3. Yanardağ ağzı…Bezginlik,
usanma bildirir. 4. Limon renginin ilk hecesi...Çekicilik. 5. Oluşan, meydana
gelen...Bir işi sağlamak veya bozmak için girişilen gizli çalışma, oyun, dolap,
düzen, dalavere, dek, desise, hile. 6. Gece denizde balıkların veya küreklerin kımıldanışıyla oluşan parıltı… Tantal elementinin simgesi…Biçim,
şekil. 7. Satrançta, her yönde L biçiminde hareket eden taş…Dalsı kısım, dal;
çıkıntı anlamında da gelen bir erkek ismi...Gönülden sevilen, gönül verilmiş olan
kadın. 8. Tiroid bezinin içinde normal tiroid dokusundan farkli bir yapidaki anormal doku büyümeleri…Bir nota...Köpek, kedi, tilki vb. ısırma,
tırmalama veya salya yolu ile insana geçen hastalık. 9. Malların teker
teker ya da birkaç parça durumunda azar azar satılmasına dayanan toptan
karşıtı satış biçimi. 10. Noksan, eksik. kötü, fena…Fransa'da ve Avrupa'da
yayılmış olan yapı anlamındaki kelimenin tersten yazılışı...Dört telli,
çenenin altına dayayarak çalınan yaylı çalgının sessiz harfleri. 11. Un,
yumurta, yağ ve tuz karışımı olan hamurun, kibrik çöpü ebatlarında kesilmesi
sonucu elde edilen bir tür makarna…Yarılmış, yırtık, yarık anlamındaki kelimenin
sessiz harfleri... İlgilendiren, ilişkin, ilişik, ilgili. 12. Usa dayanan, ölçülü, ussal,
hesaplı…Bağlantı, münasebet. 13. Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma…İlave. 14. Büyük felaket, bela, musibet… Üzerinde otların büyüdüğü ve ziraat amaçlı kullanılmayan alanın ilk hecesi…
Üzerinde düzlüklerin belirgin olarak bulunduğu, yeryüzü parçası, plato.
15. Çok sık hastalanan, sağlıksız…Etle beslenen.
SOLDAN SAĞA
1. Sözcüklerin seçilip kullanılması, anlatım tarzı…Uzak yerlere yolcu ya da eşya
taşıyan hayvan katarı. 2. Hısım…Orkestra eşliğindeki şarkılar, düolar,
triyolar,korolarla yürütülen müzikli sahne oyunu… Bir nota. 3. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün kısaltması… Öğretim görevlisi. 4. Herhangi
bir konuda bir dönemde yazılmış yapıtların tümü… Duyulmuş, yayılmış
herkesçe bilinen anlamıdaki kelimenin sessiz harfleri... Tellür elementinin
simgesi. 5. Sirke ya da benzerleriyle ilgisi olan anlamındaki kelimenin ilk iki hecesi… İlaç, çare, derman…Sütşekeri nin eşanlamkısı. 6. Ceviz içi, sarımsak, tuz,
ekmek içi, sirke ve tahinin limon suyu ile çırpılmasından sonra kıyılmış
maydanozla hazırlanan salça veya sos…Genişlik… İnsan yavrusunun ilk
hecesi. 7. Asil bir hayvan…Amaca ulaşma, başarı…Organik bileşiklerin bileşimine
giren karbon ve hidrojen atomları grubu. 8. Kabile'nin eşaanlamlısı…Telgraf
imlerini göndermek için, bir devredeki akımı kesmekte ya da yeniden vermekte kullanılan aygıt. 9. Un, tahıl gibi şeylerin elekten ya da kalburdan alta
geçen kısmı… Devlet Planlama Teşkilatı'nın kısaltması… Şifalı sular ile yapılan bakım. 10. Yısa veya laçka edilmekte olan bir halatın ve zincirin kısa bir süre
elde tutulup bırakılmaması için verilen emir…Kötülük. 11. Simgesi "Fe" olan
metalik element…Bakır elementinin simgesi… Ruh hastalıkları. 12. Fakat anlamına da gelen bir başka bağlaç…Deyiş, söyleyiş…Direnme, bildiğinden
şaşmama. 13. Adamakıllı, iyice…İnsan ve hayvanlarda, kalbi, atardamar ve toplardamarları dolaşan kırmızı renkli sıvı…Büyük, yüksek, ulu anlamındaki kelimenin
sessiz harfleri. 14. Yaban hayvanlarının sığındıkları, barındıkları kovuk…
Belirtiler, işaretler…Elektriği, ısıyı geçirme durumunun tersten yazılışı.
15. Türkü…Mangan elementinin simgesi…Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş.
ANAHTAR KELİME
1
2
3
4
5
6
7
6
8
5
9
8
10
11
9
12
4
13
14
10
8
10
*Ödüllü Bulmacayı çözdükten sonra, bulduğunuz anahtar kelimeyi TEB Basın Bürosu adresine (Cinnah Cad. Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya/Ankara) gönderiniz. Doğru yanıtı ilk gönderen 2 eczacımıza, TEB Eczacılık Akademisi tarafından düzenlenen meslek içi eğitim programlarından birine ücretsiz katılım ya da akademi yayın seti hediye olarak verilecektir.
Geçen Sayının Çözümü
Soldan Sağa: 1) Ltd… Ada… Deklare. 2) Ebleh… Ayak… Af. 3) Ela… Matrah… Afe. 4) Bitki… La… Halı… 5) Al… Ni… Fersude. 6) Re… Ani… Ait… Akın. 7) Kruvazör… Ap. 8) Ulamak...
Lr… Ayşe. 9) Ahu… Emevi… Ana. 10) Sa… Esat… Po. 11) Ka… Yasa… Ala. 12) Aciz… Emanet… Yan. 13) Deniz… Bi… Rüt… Na… 14) Ameliyat… Ar… Maç. 15) Şike… Er… Atkı.
Yukarıdan Aşağıya: 1) Li… Berk… Arkadaş. 2) Ei… Eruh… Acemi. 3) Delta… Ulus… İnek. 4) Baklava… Zile. 5) Al… Name… Zi. 6) Dem…Nizamiye… Ye. 7) Ahali… Öke… Ambar.
8) Ta… Ar… Vesait. 9) Dar… Fi… Lisan. 10) Eyalet… Erat. 11) Kahır… Atatürk. 12) Lk… Sapan. 13) Abuk… Yapay. 14) Raf… Dı… Olanak. 15) Efelenmek… Anaç.
Anahtar Kelime
1
2
3
4
5
6
7
8
6
9
10
8
8
11 12
N
İ
C
E
M
U
T
L
U
Y
I
L
L
A
R
Novagenix Biyoanalitik İlaç Ar-Ge A.Ş., ülkemizde ilacın etkinliğini, dolayısıyla
kalitesini belirleyen ve belgeleyen uluslararası düzeyde akredite olmuş kuruluşlara
duyulan gereksinim sonucu kurulmuş ilk Biyoyararlanım/Biyoeşdeğerlik merkezidir.
Novagenix Biyoanalitik İlaç Ar-Ge A.Ş.;
•
Türk Eczacıları Vakfı
•
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV)
•
S.S. Tüm Eczacılar Üretim Temin Dağıtım Kooperatifleri Birliği (TEKB)
•
EGAŞ Eczane Gereçleri A.Ş.
ortaklığıyla Esenboğa Yolunda, 9280 m2 arsa üzerinde, 3200 m2 kapalı alana sahip, özel
olarak kurulmuş bir laboratuvardır. 2000 yılından bu yana Ulusal ve Uluslararası ilaç
şirketlerine hizmet vermektedir.
Faaliyet Alanlarımız:
•
Biyoyararlanım / Biyoeşdeğerlik Çalışmaları
•
Analitik Yöntem Geliştirme ve Validasyonu
•
İn-Vitro Dissolüsyon Çalışmaları
•
Faz II, III, IV Klinik Çalışmalar
•
CTD Formatında Ruhsat Dosyası Hazırlama
•
Farmasötik Ar-Ge Danışmanlığı
•
Kimyasal ve Kozmetik Ürün Bölümleme/ Paketleme
•
Bitmiş İlaç Ürünü / Bitkisel Ürün
Kozmetik Ürün Analizleri
•
Biyoanaliz

Benzer belgeler