2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI TEMEL BİLİMLER

Transkript

2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI TEMEL BİLİMLER
ŞUBAT 2015 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 42
TEMEL BİLİMLER TESTİ
ADAYIN
ADI:.....................................................................................................
SOYADI:.....................................................................................................
T.C. KİMLİK NO
:.....................................................................................................
SINAV SALONU
:.....................................................................................................
GENEL AÇIKLAMA
1. Bu kitapçıkta Temel Bilimler Testi bulunmaktadır.
Soru kitapçığınızın kapağındaki ilgili yerlere adınızı,
soyadınızı, T.C. Kimlik numaranızı ve sınav salonunuzu yazmayı unutmayınız.
2. Bu kitapçıktaki test toplam 120 sorudan oluşmaktadır.
3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 150
dakikadır (2,5 saat).
4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece
bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok cevap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış
sayılacaktır.
5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde,
silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unutmayınız.
6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısından yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri düşülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu
nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları
boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden
birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru
cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir.
7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz.
Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru
için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız.
8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik olması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmayacaktır.
Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın
yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya
da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki
külfeti peşinen kabullenmiş sayılır.
Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresinden takip edebilirsiniz.
TEMEL BİLİMLER
01. 14. (14 Soru) :
Anatomi
15. 22. (8 Soru) :
Histoloji, Embriyoloji
23. 32. (10 Soru) :
Fizyoloji
33. 54. (22 Soru) :
Biyokimya
55. 76. (22 Soru)
:
Mikrobiyoloji
77. 98. (22 Soru)
:
Patoloji
99. 120. (22 Soru) :
Farmakoloji
İSTANBUL–MERKEZ
Molla Gürani Mah. Oğuzhan Cad. Akkoyunlu
Sok. Transal İş Merkezi No:1
FINDIKZADE / İSTANBUL
Tel: 0212 521 77 85
Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)
Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9
Pendik–İSTANBUL
TUSTIME–KADIKÖY
İbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız
Bölüm No: 3
Koşuyolu-KADIKÖY / İSTANBUL
Tel: 0216 336 24 29
Faks: 0216 336 24 82
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)
Poyraz Sok.No: 4/A BALÇOVA–İZMİR
ANKARA
Mamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı
Dikimevi-MAMAK/ANKARA
Tel: 0312 417 23 45
Faks: 0312 425 14 09
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)
Yenişehir Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi
No:47/3 KIRIKKALE
Tel: 0318 218 99 00
İZMİR
Cumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2
M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)
Pasaport / İZMİR
Tel: 0232 425 11 55
Faks: 0232 425 11 57
ISPARTA
Gazi Kemal Mah. 1317 Sok.
Henden Ap. No: 11 D: 9/10
Merkez / ISPARTA
Tel: 0246 232 66 00
Faks: 0246 232 77 00
Gsm: 0507 408 01 51
TUSTIME–AYDIN
Hasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34
Merkez–AYDIN
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)
Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)
Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A
BORNOVA–İZMİR
2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI
TEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,
Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
1. Aşağıda verilen “kafa kemiği ve üzerindeki oluşum”
4. M. scalenus anterior ile m. scalenus medius arasından
eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
aşağıda verilen anatomik yapılardan hangisi geçer?
A) Maxilla – Crista lacrimalis anterior
A) N. phrenicus
B) Mandibula – Processus coronoideus
B) N. vagus
C) Os sphenoidale – Fissura orbitalis inferior
C) A. subclavia
D) Os temporale – Fossa mandibularis
D) V. subclavia
E) Os occipitale – Sulcus sinus sagittalis
E) A. carotis interna
2. Aşağıdakilerden hangisi os ethmoidale’de bulunan
5. Plexus brachialis’in truncus superior’undan çıkan n.
yapılardan biri değildir?
suprascapularis’in yaralanmalarında aşağıdaki hareketlerin
A) Processus uncinatus
hangisinin yapılmasında bir kısıtlılık görülür?
B) Crista galli
A) Kolun fleksiyonu
C) Lamina cribrosa
B) Kolun abdüksiyonu
D) Concha nasalis superior
C) Önkolun supinasyonu
E) Spina nasalis posterior
D) Önkolun fleksiyonu
E) Önkolun pronasyonu
3. Aşağıda verilen eklemlerden hangisinin sadece vertikal
6. Aşağıdakilerden hangisinin yapısına m. obliquus externus
ekseni vardır?
abdominus’un aponörozu katılmaz?
A) Art. humeri
A) Lig. inguinale
B) Art. humeroulnaris
B) Falx inguinalis
C) Art. talocruralis
C) Canalis inguinalis
D) Art. genus
D) Lig. pectineum
E) Art. atlantoaxialis mediana
E) Lig. reflexum
DENEME SINAVI – 42
3
7. Ligamentum vocale’ler (ses telleri) arka tarafta aşağıda
11. Aşağıdaki oluklardan hangisi hemispherium cerebri’nin dış
verilen larynx kıkırdaklarından hangisine tutunmuşlardır?
yüzünde bulunmaz?
A) Cartilago corniculata
A) Sulcus frontalis inferior
B) Cartilago cuneiforme
B) Sulcus intraparietalis
C) Cartilago thyroidea
C) Sulcus calcarinus
D) Cartilago arytenoidea
D) Sulcus temporalis inferior
E) Cartilago epiglottica
E) Sulcus postcentralis
8. Aşağıdakilerden hangisi arteria maxillaris’in bir dalı
12. Aşağıdakilerden hangisi thalamus’da bulunan
değildir?
çekirdeklerden biridir?
A) Arteria palatina descendens
A) Nucleus suprachiasmaticus
B) Arteria infraorbitalis
B) Nucleus subthalamicus
C) Arteriae alveolares superiores anteriores
C) Nucleus paraventricularis
D) Arteria alveolaris inferior
D) Nucleus ventralis posteromedialis
E) Arteria sphenopalatina
E) Nucleus ruber
9. Sinus petrosus inferior aşağıdaki venlerden hangisine drene
13. Ventriculus quartus’ta bulunan beyin omurilik sıvısı aşağıda
olur?
verilen yapılardan hangisinden geçerek cisterna magna’ya
A) Sinus petrosus superior
geçer?
B) Sinus transversus
A) Apertura mediana
C) Sinus cavernosus
B) Aquaeductus cerebri
D) Sinus rectus
C) Canalis centralis
E) Sinus sigmoideus
D) Foramen interventriculare
E) Foramen Monro
10. M. genioglossus aşağıdaki sinirlerden hangisi tarafından
A) Ora serrata
A) N. mandibularis
B) Processus ciliaris
B) N. lingualis
C) Stria vascularis
C) N. glossopharyngeus
D) Uvea
D) N. hypoglossus
E) Fovea centralis
E) Plexus pharyngeus
4
14. Aşağıdaki yapılardan hangisi bulbus oculi’de bulunmaz?
inerve edilmektedir?
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
15.Aşağıdaki hormonlardan hangisi hipofizin asidofil hücreleri
tarafından salınır?
A) Büyüme hormonu
19.Karaciğerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hepatositlerde üretilen safra, lobülün merkezindeki safra
kanalına dökülür.
B) ACTH
B) Portal sahaya V. Porta’dan kan gelir.
C) TSH
C) Mall boşluğunda lenf sıvısı yer alır.
D) Oksitosin
D) Hepatositler arasında sıkı bağlantılar izlenir.
E) LH
E) Kupffer hücresi makrofaj olarak görev yapar.
16.Aşağıdaki hücrelerden hangisi hücre döngüsünün G0
20.Aşağıdakilerden hangisi T lenfositlerin yoğun olmasıyla öne
aşamasındadır?
çıkan bir bölge değildir?
A) Kardiyomyosit
A) Tonsilla palatinanın derin korteksi
B) Primer Oosit
B) Timusun medullası
C) Spermatogonyum
C) Lenf düğümünün parakorteksi
D) Enterosit
D) Dalakta periarteriolar lenfatik kılıf
E) Fibroblast
E) Dalakta kırmızı pulpa
17. Aşağıdaki hücrelerden hangisi köken olarak monositle
21. Aşağıdaki solunum yolu yapılarından hangisi sürfaktan
ilişkili bir hücre değildir?
salgılayan hücrelerden zengindir?
A) Langerhans hücresi – deri
A) Trakea
B) Histiyosit – bağ dokusu
B) Primer bronş
C) Osteoklast – kemik
C) Bronşiol
D) Kondroblast – kıkırdak
D) Terminal bronşiol
E) Mikroglia – sinir
E) Respiratuar bronşiol
18.Aşağıdaki organellerden hangisinin fonksiyonu ubiquitin
22.Aşağıdaki yapılardan hangisi mezoderm kökenli kabul
proteinine bağımlı olarak gerçekleşir?
edilir?
A) Golgi
A) Mide
B) Endoplazma retikulumu
B) Dalak
C) Mitokondriyon
C) Karaciğer
D) Ribozom
D) Schwann hücresi
E) Proteazom
E) Frontal beyin korteksi
DENEME SINAVI – 42
5
23.
25. Atriyal natriüretik peptidin artışı aşağıdaki fizyolojik
değişim yanıtlarından hangisinin ortaya çıkmasına neden
olur?
Anjiotensin II Aldosteron
Sodyum atılımı
A) ArtarArtarArtar
B) ArtarAzalırArtar
C) AzalırAzalırAzalır
D) AzalırArtarArtar
E) AzalırAzalırArtar
Bir sarkomer için uzunluk–gerim ilişkisini gösteren
diyagrama göre B ve C noktaları arasında gerimin
maksimum olmasının nedeni hangisi olabilir?
A) İki uçtaki aktin filamentlerinin çakışması
26. Bir kan damarında sürtünme stresi artığında aşağıdaki
değişikliklerden hangisine neden olur?
B) İki uçtaki miyozin filamentlerinin çakışması
A) Endotelin üretimi azalır
C) Miyozin filamentlerinin minimal uzunlukta olması
B) cGMP üretimi azalır
D) Aktin ve miyozin filamentleri arasında optimum
C) Renin üretimi artar
örtüşmenin olması
D) Prostasiklin üretimi azalır.
E) Aktin ve miyozin filamentleri arasında en az örtüşmenin
E) Nitrik oksit serbestleşmesi artar.
olması
27.
24. Hücre membranın kolesterol içeriği aşağıdaki özelliklerden
hangisini en fazla etkiler?
A) Kalınlığını
B) İyon geçirgenliğini
C) Akışkanlığını
D) Glikolizasyonunu
E) Hidrofobik etkisini
Sol ventriküle ait basınç–hacim ilişkisi içinde ikinci kalp sesi
ne zaman meydana gelir?
A) D noktasında
B) A noktasında
C) B noktasında
D) B ve C noktaları arasında
E) C ve D noktaları arasında
6
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
28. Aşağıdaki yapılardan hangisi solunumun frekans ve
32. Korti organı kokleanın hangi bölümünde bulunur?
derinliğinin kontrol edilmesinde en etkin role sahiptir?
A) Ampulla
A) Apnostik merkez
B) Sakkulus
B) Pnömotaksik merkez
C) Skala media
C) Nükleus traktus solitaryus
D) Skala timpani
D) Dorsal solunum grubu nöronları
E) Skala vestibuli
E) Ventral solunum grubu nöronları
29. Afferent arteriol direncinde % 50’lik bir azalmaya neden
olan fakat arteriyel kan basıncında bir değişiklik yapmayan
bir vazodilatatör ilaç uygulanmasından sonra aşağıdaki
durumlardan hangisi beklenir?
Böbrek kan akımı
GFR
Peritübüler kapiller hidrostatik basınç
A) Azalma
AzalmaDüşme
B) Azalma
AzalmaYükselme
C) Artma
ArtmaYükselme
D) Artma
ArtmaDeğişiklik yok
E) Artma
ArtmaDüşme
30. Aşağıdakilerden hangisi acil transfüzyon reaksiyonuna
33. Aşağıdaki membranlardan hangisi kardiyolipin içerir?
A) Hücre membranı
B) Golgi membranı
C) Mitokondri membranı
D) Endoplazmik retikulum membranı
E) Lizozom membranı
34. Aşağıdakilerden GLUT tiplerinden hangisi barsak
neden olur?
lümeninden fruktoz emiliminden sorumludur?
A) O Rh (+) hastaya O Rh (–) tam kan verilmesi
A) GLUT1
B) A Rh (+) hastaya O Rh (+) tam kan verilmesi
B) GLUT2
C) B Rh (–) hastaya A Rh (–) tam kan verilmesi
C) GLUT3
D) AB Rh (+) hastaya AB Rh (–) tam kan verilmesi
D) GLUT4
E) B Rh (–) hastaya B Rh (–) tam kan verilmesi
E) GLUT5
31. Bir nörotransmitterin uyarıcı veya inhibitör etkisini
35. Aşağıdaki glikoliz basamaklarından hangisinde açığa su
aşağıdakilerden hangisi belirler?
çıkar?
A) Moleküler yapısı
A) Glikoliz
B) Postsinaptik reseptörünün fonksiyonu
B) Enolaz
C) Sinaptik aralıkta metabolize edilme şekli
C) Fosfogliserat kinaz
D) İçinde bulunduğu sinaptik vezikülün şekli
D) Piruvat kinaz
E) Presinaptik ve postsinaptik membran arasındaki mesafe
E) Fosfoizomeraz
DENEME SINAVI – 42
7
36. Aşağıdaki basamaklardan hangisi geri dönüşümlüdür?
40. Aşağıdaki lipoproteinlerden hangisi elektroforezde en hızlı
A) Glukokinaz
hareket eder?
B) Fosfofruktokinaz
A) Şilomikron
C) Fosfogliserat kinaz
B) VLDL
D) Piruvat kinaz
C) LDL
E) Piruvat dehidrogenaz
D) IDL
E) HDL
37. Aşağıdaki moleküllerden hangisi pentoz fosfat yolunda
41. Aşağıdaki moleküllerden hangisi hem pürin hem de
görev almaz/oluşmaz?
pirimidin sentezinde kullanılır?
A) Riboz 5 fosfat
A) PRPP
B) Ribüloz 5 fosfat
B) Glisin
C) Fruktoz 6 fosfat
C) Alanin
D) Glukoz 6 fosfat
D) Tirozin
E) Glukuronik asit
E) Orotat
38. Yağ asid sentezi için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Düzenleyici basamak yağ asidi sentaz enzimi tarafından
katalize edilir.
42. UV ışık ile oluşan DNA hasarı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Baz deaminasyonu
B) Timin dimerleri
B) İlk sentezlenen yağ asidi palmitat’tır.
C) Çift zincir kırığı
C) Yağ asidlerinde zincir uzatma işlemi mitokondri ve düz
D) Baz metilasyonu
endoplazmik retikulumda gerçekleşir.
D) Yağ asidi sentaz kompleksi yapısında B5 vitamini içerir.
E) Tek zincir kırığı
E) Yağ asidi sentezi sitoplazmada gerçekleşir.
39. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin hem sentezi hemde
8
43.Pepsinojenin pepsine dönüşümünde yer alan faktör ve
yıkımı mitokondri matriksinde gerçekleşir?
reaksiyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yağ asidi
A) Lipaz/hidroliz
B) Keton cisimleri
B) Gastrin /metilasyon
C) Glukoz
C) HCI /hidroliz
D) Glikojen
D) Tripsin /fosforilasyon
E) DNA
E) Amilaz/hidroliz
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
44. Diürnal değişiklik gösteren üre analizi için çalışılması en
48. Bağ dokusu proteinlerinde bulunan desmozin hangi enzim
uygun olan idrar örneği aşağıdakilerden hangisidir?
etkisi ile oluşur?
A) Sabahın ilk idrarı
A) Prolin hidroksilaz
B) Spot idrar
B) Lizil hidroksilaz
C) Orta idrar
C) Matriks proteaz
D) Saatlik idrar
D) Lizil oksidaz
E) 24 saatlik idrar
E) Transglutaminaz
45. Aşağıdakilerden hangisi antikoagülan mekanizmalar için
yanlış bir ifade olur?
A) Antitripsin, trombini inhibe ederek antikoagulan özellik
gösterir
49. Kan pH’ının 7.4 olarak sürdürülmesinde HCO3 ve H2CO3
oranı ne olmalıdır?
A) 1: 10
B) 15:1
B) Heparin antitrombin III’ü inhibe eder
C) 1: 20
C) EDTA, kalsiyumu bağlayarak antikoagulan etki gösterir
D) 1: 25
D) Sitrat ve oksalatlar FIV u tutan in vitro antikoagülanlardır
E) 20:1
E) Aktif Protein C antikoagülan özellik gösterir,
46.Aşağıdakilerdan hangisi karaciğerdeki alanin ve glutaminin
50. Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin eksikliği kanda piruvat
kaynağıdır?
ve laktat artışına neden olur?
A) Kas ve beyin
A) Vitamin B1
B) Böbrek ve mide
B) Vitamin B6
C) Beyin ve bağırsak
C) Vitamin Biotin
D) Dalak ve pankreas
D) Vitamin B9
E) Böbrek ve yağ
E) Vitamin B12
47. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi melatonin ve niasini
51. Aşağıdaki enzimlerden hangisi liyaz sınıfına aittir?
meydana getirir?
A) Hekzokinaz
A) Serotonin
B) Laktat Dehidrogenaz
B) Arginin
C) Argininosüksinaz
C) Triptofan
D) Katalaz
D) Metiyonin
E) Sitokrom oksidaz
E) Valin
DENEME SINAVI – 42
9
52. Aşağıda hormon/reseptör yerleşimi / etki mekanizması
56. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisinin hedefine bağlanması
bilgilerinden hangisi yanlıştır?
enerji bağımlı bir safha gerektirir?
A) TSH/Membran/cAMP
A) Beta–laktamlar
B) NO/ sitozol/cGMP
B) Kloramfenikol
C) ACTH/membrane/cAMP
C) Gentamisin
D) Tiroksin/nukleus/ gen transkripsiyonu
D) Kinolonlar
E) Östradiol/sitozol/cAMP
E) Linkozamidler
53. Glukagon hormonu, cAMP sentezini uyarmaktadır.
57. Hangisi derinin normal kalıcı florasında bulunmaz?
Aşağıdakilerden hangisinin aktivitesi bu yolla artmaktadır?
A) Staphylococcus epidermidis
A) Glikojen sentaz
B) Proprionobacterium acnes
B) Hormon duyarlı lipaz
C) α–hemolitik streptokoklar
C) HMG KoA reduktaz
D) S.pyogenes
D) Asetil KoA karboksilaz
E) Malesezia furfur
E) Hidroksi metil glutaril KoA redüktaz
54. Bilirubinin ürobilinojene dönüşümünde rol oynayan enzim
58. Aşağıdakilerden hangisinde streptomisin kullanılması
aşağıdakilerden hangisidir?
uygun değildir?
A) ALA sentaz
A) Brusella
B) Ferroşelataz
B) Tüberküloz
C) Betaglukuronidaz
C) Tularemi
D) UDP–Glukuronil transferaz
D) Veba
E) Biliverdin redüktaz
E) Mikoplazma pnömonisi
55. Aşağıdakilerden hangisi sporisidaldir?
59. Aşağıdaki eşleştirilen bakterilerden hangilerinin ayrımında
A) % 60 Metil alkol
%3 H2O2 testi gereklidir?
B) Polyhegzanid
A) Stafilokok–Streptokok
C) Perasetik asid
B) Pseudomonas– Klebsiella
D) % 2 fenol
C) Enterekokok–Pnömokok,
E) % 70 etil alkol
D) Borrelia – Pseudomonas
E) Neisseria–Hemophilus
10
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
60. Pnömokoklarla ilgili ifadelerden hangisi/hangileri doğru
63. Serolojik tanısında kardiyolipine karşı gelişen antikor
değildir?
aranan aşağıdakilerden hangisidir?
I. Optokine dirençlidir
A) Mycobacterium tuberculosis
II. Penisiline dirençli kökenler mevcuttur
B) Trepanoma pallidum
III. inülini hidroliz eder
C) Nocardia asteroides
IV. %6.5 NaCl ortamında ürer
D) Burkholderia cepacia.
A) I ve II
E) Acinetobacter baumannii
B) II ve III
C) I, II ve III
D) Yalnız III
E) I ve IV
61. B grubu beta hemolitik Streptokoklarla ilgili ifadelerden
64. Günlük 60 mg Steroid kullanan 55 yaşındaki erkek hasta,
hangisi/hangileri doğru değildir?
iki haftadır süren ateş, öksürük, kanlı balgam çıkarma, baş
I. Siyalik asit yapısında kapsülü vardır.
ağrısı ve sol kolunda güçsüzlük ile başvuruyor. Çekilen toraks
tomografisinde her iki akciğerde multipl apse ile uyumlu
II. CAMP pozitiftir.
lezyonlar görülüyor. Bronkoalveoler lavaj örneğinde gram
III. Erken başlangıçlı (ilk 7 gün) sepsiste mortalite fazladır.
IV. Grup B Streptokoklarla kolonize annelere doğum öncesi
gentamisin profilaksisi gerekir.
A) I ve II
B) Yalnızca III
C) II ve III
D) Yalnızca IV
E) II ve IV
62. Yoğun bakım ünitesinde 20 gün yatan 68 yaşındaki hastada
pozitif, dallanmış filamantöz yapılar EZN pozitif saptanmıştır.
Yukarıda tanımlanan klinik tabloda düşünülmesi gereken
en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mycobacterium tuberculosis
B) Actinomyces israelii
C) Nocardia asteroides
D) Rhodococcus equi
E) Paracococciodes brasilensis
65. Kemik iliği nakli yapılan 60 yaşındaki kadında,
beyin cerrahi ameliyatından sonra menenjit bulguları
transplantasyondan 65 gün sonra ateş, solunum sıkıntısı,
gelişmiştir. BOS örneğinde bol nötrofil ve Gram (–)
öksürük, konfüzyon, sulu ishal, radyogramda akciğer
kokobasiller görülmüştür. Kültürde oksidaz (–) hareketsiz ve
grafisinde bilateral infiltrasyon saptanıyor. Kanda lökosit
nonfermentatif bakteriler üremiştir.
sayısı 4.000, % 80 nötrofil hâkimiyeti saptanıyor. Serum
Bu klinik tabloya yol açması en olası bakteri
sodyum seviyesi 118 meq/lt ise hangi etken öncelikle
aşağıdakilerden hangisidir?
düşünülmelidir?
A) Pseudomonas aeruginosa
A) Mycoplasma pneumoniae
B) Acinetobacter baumannii
B) Streptococus penumoniae
C) Neisseria meningitidis
C) Pseudomonas aeruginosa
D) Haemophilus influenzae
D) Escherichia coli
E) Alcaligenes faecalis
E) Legionella pneumophila
DENEME SINAVI – 42
11
66. AIDS’li erkek hasta penis ülseri nedeniyle başvurmuştur.
69. Hangisinin işlevi bozulduğunda hiper Immun globulin M
Ülserler basmakla hassastır. Ülserden alınan örnekte balık
sendromu oluşur?
sürüsünü andıran gram negatif basiller görülmüştür.
A) CD 28 ligand bozukluğu
Bu ülserin tedavisinde aşağıdakilerden hangisinin verilmesi
B) CD 40 ligand bozukluğu
en uygundur?
A) Azitromisin
B) Sefazolin
C) CD 56 ligand bozukluğu
D) CD 21 ligand bozukluğu
E) CD 11 ligand bozukluğu
C) Metronidazol
D) Penisilin G
E) Asiklovir
67. Göz çevresinde ödem, bacak kaslarında ağrı ile başvuran
hastanın sıkça domuz eti yediği öğrenilmiştir. Tetkiklerinde
eozinofili ve kas biyopsisinde kist içeren larvalar saptanmıştır.
Bu hastada hangisi öncelikle hangisi düşünülmelidir?
A) Trichinella spiralis
B) Cryptosporidium parvum
C) Enterobius vermicularis
D) Balantidium coli
E) Diphyllobothrium latum
70. Aşağıdaki virüslerden hangilerinin canlı virüs aşısı vardır?
I. Rubella
II. Varicella zoster
III. Hepatit C
IV. Kuduz
A) I ve II
B) I ve III
C) II ve III
D) I ve IV
E) I, II ve IV
68. Plasmodium vivax ile enfekte bir kişiyi sokan sivrisinek,
virus aşağıdakilerden hangisidir?
olur?
A) Adenovirus
A) Sporozoit
B) Rhinovirüsler
B) Hipnozoid
C) Pox virüs
C) Merozoid
D) Reo virüs
D) Gametosid
E) Rhabdo virüs
E) Ookist
12
71. Yüzme havuzu keratokonjoktivitine neden olan etkeni olan
plasmodium’un hangi formunu insandan alarak enfekte
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
72. Parainfluenza virüslerle ilgili bilgilerden hangisi doğru
75. Mağara gezisine katılan ve uzun zamandır yüksek doz steroid
değildir?
kullanan 18 yaşındaki kızda lenfadenopati ve dilde ülseratif
A) Parainfluenza virüs
lezyonlar görülmüştür. Lezyondan alınan materyalin giemsa
B) Damlacık enfeksiyonuyla bulaşır.
C) Zarflı RNA virüsüdür.
D) Tip 1 ve Tip 2 beş yaş altındaki çocuklarda krupun en sık
nedenidir.
E) Hastalıktan iyileşmede Ig G antikorları gereklidir.
ile boyanmasında makrofajlar içinde tomurcuklanan maya
hücreleri görülmüştür.
Aşağıdaki etkenlerden hangisi bu tabloyu oluşturabilir?
A) Coccidioides immitis
B) Histoplasma capsulatum
C) Blastomyces dermatitidis
D) Paracoccidioides brasiliensis
E) Zigomikoz
73. Kızamıkçık aşısından kaç ay sonra hamile kalınabilir?
76. Th2 lenfositlerinden salınan ve immun sistemi baskılayıcı
A) 1 ay
özellikte olan sitokin hangisidir?
B) 2 ay
A) IL–1
C) 3 ay
B) Interferon gamma
D) 6 ay
C) IL–2
E) 12 ay
D) IL–12
E) IL–10
74. Mantarlarla ilgili verilen ifadelerden hangisi (hangileri)
77. Hücrenin yaralanmasında önemli rol oynayan reaktif
doğru değildir?
oksijen ürünlerinin ortamdan uzaklaştırılmasında
I. Mantarlar, prokaryottur.
aşağıdakilerden hangisi görev alır?
II. Hücre duvarında kitin vardır.
A) Katalaz
III. Mantar hücre zarında sterol bulunur.
B) Fosfolipaz A2
IV. Mantarlar absorbsiyonla beslenirler
C) Laktat dehidrogenaz
A) Yalnız I
D) Kaspaz
B) I ve III
E) Telomeraz
C) I ve II
D) I ve IV
E) III ve IV
DENEME SINAVI – 42
13
78.Kurşun ve diğer ağır metallerin etkisi sonucunda gelişen
81. Adenomatöz polipozis coli (APC) proteini, hangi molekülle
nekroz tipi aşağıdakilerden hangisidir?
birleşerek, bu molekülü parçalar ve transkripsiyon
A) Koagulasyon nekrozu
genlerinin aktivasyonunu engeller?
B) Likefaksiyon nekrozu
A) E6 proteini
C) Gangrenöz nekroz
B) Siklin A
D) Kazeifikasyon nekrozu
C) p57 proteini
E) Enzimatik yağ nekrozu
D) β katenin
E) BAX proteini
79. Aşağıdaki inflamatuar mediatörlerden hangisi iltihap
82. Kırk dokuz yaşında kadın hasta memede kitle nedeniyle
alanında üretilir ve kemik iliği üzerinde koloni uyarıcı faktör
doktora başvuruyor. Kitlenin eksizyonu sonrası yapılan
benzeri etkiye sahiptir?
histopatolojik incelemede tabakalar ve adalar oluşturmuş,
A) IL 1
atipik epitelyal hücre grupları izlenmiştir.
B) IL 3
C) IL 4
D) IL 13
E) IL 15
Bu kitlenin malign olduğunu gösteren en önemli kriter
aşağıdakilerden hangisidir
A) Kitlenin çapı
B) Nekroz
C) Belirgin nükleer atipi
D) Yüksek mitoz oranı
E) İnvazyon
80.Akut apandisitte izlenen iltihap türü aşağıdakilerden
14
83. Aşağıdakilerden hangisinin klasik poliarteritis nodosa’da
hangisidir
görülmesi beklenmez?
A) Fibrinöz
A) Gastrointestinal kanama
B) Seröz
B) Damar duvarında fibrinoid nekroz
C) Süpüratif
C) Damarlarda transmural inflamasyon
D) Nekrozlu
D) Akciğerde granulamatöz vaskulit
E) Ülseratif
E) Renal arter dallarında progresif obstruksiyon
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
84. Aortik diseksiyon nedeniyle cerrahi onarım yapılan 30
87. Histopatolojik olarak ferriginöz cisimciklerin izlendiği
yaşındaki bir erkek hastada damar duvarının incelenmesinde
pnömokonyoz aşağıdakilerden hangisidir?
mediada elastik liflerde parçalanma saptanıyor.
A) Antrakozis
Bu patolojiye aşağıdakilerden hangisi eşlik edebilir?
B) Berilyozis
A) Marfan sendromu
C) Silikozis
B) Nörofibromatozis tip II
D) Asbestozis
C) α1–antitripsin eksikliği
E) Bagassozis
D) Lesch–Nyhan sendromu
E) Kawasaki hastalığı
85.Pap smear mikroskobisinde düşük dereceli skuamöz
88. Kolonda paneth hücre metaplazisi aşağıdakilerden
intraepitelyal lezyon ve kondilomda izlenen perinükleer
hangisinde görülür?
vakuolizasyon, aşağıdakilerden hangisinin birikimine bağlı
A) Whipple hastalığı
olarak oluşur?
A) Viral partikül
B) Glikojen
C) Lizozom
B) Abetalipoproteinemi
C) Cheliak hastalığı
D) Crohn hastalığı
E) Ülseratif kolit
D) E4 proteini E) Kaba endoplazmik retikulum
86.Yirmi yedi yaşında bir erkek hastanın kemik iliğinde iğne
89. Aşağıdakilerden hangisi primer bilier siroza en yüksek
benzeri Auer çubukçukları içeren iri neoplastik blastik
oranda eşlik eden otoimmün bir hastalıktır?
hücreler görülüyor.
A) Sistemik lupus eritematozus (SLE)
Bu hastada sitogenetik çalışmada ne tür bir anomali
B) Sjögren sendromu
beklenir?
C) Polimiyozit
A) 17 q delesyonu
D) Dermatomyozit
B) t(8;14)
E) Otoimmün troidit
C) t(15;17)
D) t(9;22)
E) t(14;18)
DENEME SINAVI – 42
15
90. Aşağıdakilerden hangisi Von Hippel–Lindau hastalığına
94. Memenin en sık görülen spesifik malignitesi
daha sık eşlik eder?
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Multipl menenjiom A) İnvaziv lobüler karsinom
B) Medullablastom
B) Duktal karsinoma insitu
C) Hemanjiyoblastom C) Kribriform karsinom
D) Schwannom
D) Duktal invaziv meme karsinomu
E) Ependimom
E) Medüller karsinom
91. Retinal pigment epitelinde hiperplazi aşağıdaki
95. Aşağıdaki tiroid kanserlerinden hangisinde hipertroidi daha
gastrointestinal polip sendromlarından hangisinde görülür?
sık görülür?
A) Familyal polipozis koli
A) Anaplastik karsinom
B) Cowden sendromu
B) Papiller karsinom
C) Peutz Jeghers sendromu
C) Medüller karsinom D) Cronkhite–Canada sendromu
D) Folliküler karsinom
E) Turcot sendromu
E) Metastatik karsinom
92. Minimal değişiklik hastalığında karakteristik ışık
96. Aşağıdaki vulvar lezyonlardan hangisi adenokansere
mikroskobik bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
dönüşüm gösterir?
A) Endotel proliferasyonu
A) Aktinik keratoz B) Mezanjiyal fibrozis
B) Bowen hastalığı
C) Podositlerin ayaksı çıkıntılarında silinme
C) Paget hastalığı D) Bazal membranlarda kalınlaşma
D) Kondiloma acuminata
E) Karakteristik bulgu izlenmez
E) Bovenoid papülozis
93. Aşağıdakilerden hangisinin etyolojisinde HIV en önemli yere
97. Kemik tümörleriyle ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi
sahiptir?
yanlıştır?
A) Posstreptekoksik glomerulonefrit
A) Primer malign kemik tümörleri çocukluk çağında daha
B) Kresentik glomerulonefrit
sıktır
C) Fokal segmenter glomerülonefrit
B) Kondrosarkomlar erişkin çağda daha sık görülür.
D) Membranoproliferatif glomerulonefrit
C) Kemiğin en sık primer benign tümörü osteokondromdur
E) Membranöz glomerulonefrit
D) Kemikte en sık görülen malign tümör metastatik
tümörlerdir.
E) Kondroblastom malign bir kemik tümörüdür.
16
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
98. Aşağıdaki menenjit etkenlerinden hangisinde beyin tabanını
102. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Adenozin A1 reseptörlerini
tutulumu sıklıkla görülür?
bloke ederek diüretik etki gösterir?
A) Streptokok menenjiti
A) Karbamazepin
B) Stafilokok menenjiti
B) Kafein
C) Listeria menenjiti
C) Dipiridamol
D) Tüberküloz menenjiti
D) Rolofilin
E) Viral menenjiti
E) Tikagrelor
99. Aşağıdakilerden hangisi tip 1 ve tip 2 DM tedavisinde
103. Aşağıdaki antiaritmiklerden hangisi benign prostat
subkütan kullanılan insan amilin analoğudur?
hiperplazisi ve dar açılı glokomu olan hastalarda
A) Sitagliptin
kontrendikedir?
B) Pramlintid
A) Prokainamid
C) Liraglutid
B) Lidokain
D) Exenatid
C) Amiodaron
E) Tolrestat
D) Sotalol
E) Disopramid
100. Pioglitazon için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) PPAR–γ‘nın yanısıra PPAR–α‘yıda uyarır
B) Lipid profilini olumlu etkiler
C) Kilo verdirdiği için obez hastalarda iyi tercihtir
D) Ödeme neden olduğu için ileri evre kalp yetmezliğinde
kontrendikedir
E) Osteroporoza bağlı el bileği kırığı yapabilir
101. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi aromataz inhibitörüdür?
A) Anastrazol
B) Tamoksifen
C) Fulvestrant
D) Danazol
E) Klomifen
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisinin elektrokardiyogramda QT
intervalini uzatması beklenmez?
A) Kinidin
B) Eritromisin
C) Metoprolol
D) Sertindol
E) Probukol
105. Aşağıdakilerden hangis anjina pektoris tedavisine
kullanılan sinoatriyal düğümde bulunan If kanal
blokörüdür?
A) Trimetazidin
B) İvabradin
C) Ranolazin
D) Nikorandil
E) Fasudil
DENEME SINAVI – 42
17
106. Aşağıdakilerden hangisi kronik konstipasyon ve irritable
109. Aşağıdaki opiyat parsiyel agonistlerinden hangisi µ
barsak sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip–2
reseptörleri için full agonisttir?
klor kanallarını stimüle edererek etki gösteren prokinetik
A) Buprenorfin
ilaçtır?
A) Prukaloprid
B) Lubiprostan
C) Alvimopan
B) Tramadol
C) Nalorfin
D) Pentazosin
E) Butorfanol
D) Metilnaltrekson
E) Metoklopramid
107. Otuzbeş yaşındaki erkek hasta acil servise 30 dakika
önce başlayan bulantı kusma , flushing, karın ağrısı ve
bir bayan hastada aşağıdaki yan etkilerden hangisinin
hipotansiyon ile başvuruyor. İki saat önce arkadaşıyla
görülmesi beklenmez?
birlikte yoğun alkol kullandığı ve 5 gündür pnömoni
A) Sedasyon
nedeniyle düzenli antibiyotik kullandığı öğreniliyor.
110. Bir yıldır şizofreni nedeniyle klorpromazin kullanan
Yukardaki tabloya aşağıdaki ilaçlardan hangisinin neden
olması beklenir?
A) Doksisiklin
B) Ampisilin
B) Ortostatik Hipotansiyon
C) Konstipasyon
D) Emezis
E) Kilo alımı
C) Klaritromisin
D) Moksifloksasin
E) Sefoperazon
108. Aşağıdakilerden hangisi kemoterapinin indüklediği emezis
en bağımlıdır?
blokörüdür?
A) Doz
A) Palanosetron
B) Biyoyararlanım
B) Dronabinol
C) Plazma ilaç konsantrasyonu
C) Aprepitant
D) Dağılım Hacmi
D) Metoklopramid
E) Klirens
E) Proklorperazin
18
111. Bir ilacın idame dozu aşağıdaki parametrelerden hangisine
tedavisinde kullanılan Nörokinin –1 (NK–1) reseptör
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
112. Bir ilacın reseptör yakınında bir yere bağlanarak
115. Aşağıdakilerden hangisi ALL tedavisinde kullanılan
reseptörün etkisini değiştirmesi aşağıda verilen
dihidrofolat redüktaz inhibitörüdür?
tanımlardan hangisiyle açıklanır?
A) Siklofosfamid
A) Allosterik etki
B) 5–Florourasil
B) Heteroreseptöre bağlanma
C) Metotreksat
C) Otoreseptörü uyarma
D) Pentostatin
D) Parsiyel agonist etki
E) Gemsitabin
E) İnvers agonist etki
113. Daptomisin ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru
116. Aşağıdaki toksinlerden hangisi nöronlarda bulunan voltaj
değildir?
bağımlı Na kanalını güçlü bloke ederek etki gösterir?
A) Bakteri hücresinde depolarizasyona neden olarak
A) Latrotoksin
bakteristi özellik gösterir
B) Batrakotoksin
B) Lipopeptid yapıdadır
C) Bungarotoksin
C) En önemli endikasyonu MRSA’ dır
D) Tetradotoksin
D) Pnömokok Pnömonisi tedavisinde de kullanılır
E) w–Konotoksin
E) Renal eliminasyona uğrar ve günde tek doz intravenöz
kullanılır
114. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Balantidium coli tedavisinde
117. Aşağıdakilerden hangisi ergot alkoloidlerinin klinik
ilk tercihtir?
endikasyonlarından değildir?
A) Tetrasiklin
A) Akut migren krizi
B) Paramomisin
B) Migren profilaksisi
C) Kotrimoksazol
C) Post partum hemoraji
D) Metronidazol
D) Hiperprolaktinemi
E) Albendazol
E) Doğum indüksiyonu
DENEME SINAVI – 42
19
118. Nitrik Oksit Sentetaz (NOS) enzimi ile ilgili aşağıdaki
verilenden hangisi doğru değildir?
A) Nitrik Oksit Sentetaz enziminin 5 alt izoformu vardır..
B) NOS–3, endotel hücrelerinde yoğun olarak bulunur
C) NOS–1’ i kodlayan gen 12. Kromozom üzerindedir
D) NOS–2 ‘ in açığa çıkma şekli indüklenebilir özellik
taşımaktadır
E) NOS–1’ in kalsiyuma bağımlılığı vardır
119. Aşağıdaki antidepresanlardan hangisi Sinaptik aralıktan
serotonin geri alınımı artırarak etki gösterir?
A) Fluoksetin
B) Venlafaksin
C) Bupropion
D) Tianeptin
E) Atomeksetin
120. Bir kutu metoprolol süksinat içerek acil servise başvuran
42 yaşındaki erkek hastaya aşağıdaki antidotlardan
hangisi uygulanmalıdır?
A) N–asetil sistein
B) Glukagon
C) Digibind
D) Hidroksokobalamin
E) Naloksan
20
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI
KLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve
Kadın Hastalıkları ve Doğum soruları bulunmaktadır.
1. Altmış üç yaşında erkek hasta 7 gün önce yapılan koroner
4. Preeklampsi gelişmiş bir gebede aşağıdakilerden hangisi
by–pass operasyonu sonrası yoğun bakımda takip edilirken,
antihipertansif olarak seçilmemelidir?
ani başlayan nefes darlığı nedeni ile değerlendiriliyor.
A) Alfa metil Dopa
Yapılan fizik muayenesinde tansiyon arteryel 80/60 mmHg,
B) Hidralazin
kalp sesleri derinden geliyor ve boyun venöz dolgunluğu
C) Tiazidler
saptanıyor. Çekilen elektrokardiyografisinde voltaj düşüklüğü
görülüyor.
D) Labetolol
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
E) Nifedipin
A) Konstriktif perikardit
B) Akut perikardit
C) Tamponad
D) Akut akciğer ödemi
E) Akut koroner sendrom
2. İnfektif endokardit için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
5. Progresif sistemik skleroz tanısı ile izlenen bir hasta
yüksek ateş ve kötü kokulu pürülan balgam yakınmalarıyla
A) Tanıda transösefageal ekokardiyografi önemli bir yer tutar
başvuruyor. Akciğer grafisinde kavite içeren pnömonik lezyon
B) Tedaviye dirençli olgularda operasyon düşünülebilir.
C) Etken olarak Streptokoklar ve S. Aureus ön planda
mikroorganizmalardır.
D) Nativ kapak endokarditi en sık aort kapağı tutar.
E) İntravenöz ilaç bağımlılarında özellikle sağ kapak tutulumu
tipiktir.
saptanıyor. Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nekrobiyotik nodül
B) Aspirasyon pnömonisi
C) Aspergilloz
D) Nozokomial pnömoni
E) Akciğer tüberkülozu
3. Altmış beş yaşında erkek hasta 2 saatir devam eden göğüs
görülme olasılığı en yüksektir?
tansiyon 145/95 mmHg ve nabız 103 atım /dk saptanıyor.
A) Miyeloradikülonörit
Dinlemede S4 olan hastanın EKG ‘sinde V1– V4 ST
elevasyonları saptanıyor.
6. Bruselloz tanısı alan bir hastada aşağıdakilerden hangisinin
ağrısı nedeni ile acil serviste görülüyor. Fizik muayenesinde
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Tedavide primer koroner girişim ilk tercih olmalıdır.
B) Acil Ekokardiyografi yapılmalıdır.
B) Paravertebral apse
C) Sakroileit
D) Orşit
E) Endokardit
C) Tanı Akut anterior MI’dır.
D) Tedavide aspirin ve klopidogrel verilmelidir.
E) ACE inhibitörleri erken dönemde başlanmalıdır.
DENEME SINAVI – 42
3
7. Aşağıdakilerden hangisi kolşisin tedavisi sırasında
gelişebilen ve dozun azaltılmasıyla giderilebilen bir yan
11. Aşağıdaki Herpes grubu viruslardan hangisi, kök hücre
naklinden 1–4 ay sonra hastalarda gelişen ve mortalitesi
etkidir?
yüksek olan interstisyel pnömoniye en sık neden olur?
A) Özofajit
A) Herpes simpleks tip 1 virusu
B) Diyare
B) Herpes simpleks tip 2 virusu
C) Malabsorpsiyon
C) Varicella–zoster virusu
D) Amiloidoz
D) Sitomegalovirus
E) Hipotansiyon
E) Epstein–Barr virusu
8. Bronkoalveoler lavaj incelemesinde bakılan T4/T8 oranı
12. Aşağıdakilerden hangisinde HBV enfeksiyonunda
yüksekliğinin, klinik ve radyolojik bulgularla uyumlu
viral replikasyonu ve bulaş riskini yansıtan en önemli
olduğunda tanı koydurucu olduğu hastalık aşağıdakilerden
parametreler birlikte verilmiştir?
hangisidir?
A) HBe Ag–HBV DNA
A) Ekstrensek allerjik alveolit
B) HBeAg–Anti HBcIgM
B) Bronşiolitis obliterans organize pnömoni
C) HBV DNA–Anti HBe
C) Silikozis
D) HBsAg–Anti HBcIgG
D) Sarkoidozis
E) AntiHBe–Anti HbcIgG
E) İlaçlar
9. Aşağıdakilerden hangisinde taşma (overflow) proteinürisi
13. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin sentezinde rol
görülür?
alan genlerin homozigot mutasyonunda herediter
A) Glomerülonefrit
hemokromatozis gelişir?
B) Kalp yetmezliği
A) Ferritin
C) Paraproteinemiler
B) Transferrin
D) Ateşli hastalık
C) Hepcidin
E) İnterstisiyel nefrit
D) Defensin
E) Prealbumin
10. Aşağıdakilerden hangisi Renal Akut Böbrek Yetmezliği
nedeni değildir?
A) Glomerülonefritler
B) Akut tubuler nekroz
C) Trombotik trombositopenik purpura
D) İnterstisyel nefrit
E) Retroperitoneal fibrozis
4
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
14. Şikayeti olmayan 61 yaşında erkek hasta kontrol için
polikliniğe başvuruyor. Yapılan tetkiklerde beyaz küresi
uyuşma yakınmaları ile başvuruyor. Astım tanısı konulan
42000/mm3 ve %55’i lenfosit olarak saptanıyor. Fizik
hastanın yapılan tetkiklerinde Akciğer grafisinde bilateral
muayenesinde boyunda sağ üst servikal zincirde 3 adet 3x3
yamasal infiltratlar, serum kreatininde yükseklik ve 2+
cm lik lenfadenopati ve splenomegali saptanıyor. Laboratuvar
hematüri tespit ediliyor.
incelemelerinde hemoglobin düzeyi 10.1 g/dL ve trombosit
sayısı 152 000/mm3 olarak bulunan hastanın kemik iliği ve
periferik yaymasında çok sayıda küçük lenfositler saptanıyor
başkaca bir patoloji görülmüyor.
17. Altmış beş yaşında kadın hasta nefes darlığı ve el–ayaklarda
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
B) Akut myeloblastik lösemi
C) Kronik myeloblastik lösemi
Bu hastada aşağıdakilerden hangisinin görülme olasılığı en
fazladır?
A) pANCA pozitifliği
B) cANCA pozitifliği
C) Kanda hipereozinofili
D) ANA pozitifliği
E) ASCA pozitifliği
D) Kronik Lenfoblastik lösemi
E) Büyük B Hücreli Lenfoma
15.Hodgkin lenfoma tanısı ile kemoterapi ve radyoterapi
18. Kırk altı yaşında erkek hasta dört yıldır olan aralıklı disfaji
alan hastalarda en sık gelişen sekonder malignite
şikayetine, son altı aydır regurjitasyon, halitozis ve kilo
aşağıdakilerden hangisidir?
kaybı şikayetlerininde eklendiğini belirtiyor. Posteroanterior
A) Akciğer kanseri
akciğer grafisinde mediastinal genişleme ve özefagusta gıda
B) Mide kanseri
C) Lösemi
D) Malign melanom
E) Pankreas kanseri
artıklarını düşündüren görünüm, özefagus grafisinde gövdede
dilatasyon ve distalde kuş gagası görünümü saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Özefagus adenokanseri
B) Özefagus yassı hücreli kanseri
C) Skleroderma
D) Diffüz özefageal spasm
E) Akalazya
16.Yirmi beş yaşında erkek hasta bacaklarında şişlik ve ağrı
19.Primer sklerozan kolanjit tedavisinde klinik etkinliği
nedeniyle başvuruyor. Yapılan dopler ultrasonografide
kanıtlanmış ilaç aşağıdakilerden hangisidir?
Femoral ven ve tibial arterde tromboz saptanıyor.
A) Kolşisin
Öyküsünden 1 yıl önce benzer şikayetleri olduğu öğreniliyor
B) D–penisilamin
Yapılan trombofili panelinde anormal bulgu saptanmıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Faktör V Leiden mutasyonu varlığı
B) Antitrombin III eksikliği
C) Siklosporin
D) Ursodezoksikolik asit
E) Azatioprin
C) Marfan Sendromu
D) Behçet hastalığı
E) Hemofili A
DENEME SINAVI – 42
5
20. Aşağıdakilerden hangisi sirozlu bir hastada hepatik
24. Otuz sekiz yaşında bir kadın hasta 20 gündür süren
ensefalopati tablosunu kolaylaştırabilecek faktörlerden biri
halsizlik, çarpıntı, ateş, terleme ve boynun ön bölgesinde
değildir?
kulağa vuran ağrı şikâyetleriyle başvuruyor. Yapılan fizik
A) Gastrointestinal kanama
muayenede kan basıncı 125/65 mmHg, nabız 115/dakika,
cilt sıcak–nemli, tiroid palpasyonda hafif büyümüş, nodüler,
B) Konstipasyon
sert ve ağrılı olarak bulunuyor. Laboratuvar incelemelerinde
C) Hipokalemi
sedimentasyon hızı 110 mm/saat, serbest T4 düzeyi yüksek,
D) Enfeksiyon Varlığı
TSH düzeyi baskılanmış ve radyoaktif iyot uptake’i düşük
E) Düşük protein alımı
olarak saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı ve tedavi yöntemi aşağıdakilerin
hangisinde birlikte verilmiştir?
21. Aşağıdakilerden hangisi kolorektal kanser için risk
A) Toksik diffüz guatr – propiltiourasil ve beta blokör
faktörlerinden biridir?
B) Toksik nodüler guatr – radyoaktif iyot ve beta blokör
A) B vitamini eksikliği
C) Subakut tiroidit – beta blokör ve analjezik
B) APC gen mutasyonu
D) Sessiz tiroidit – beta blokör
C) İrritabl bağırsak hastalığı
E) İyoda bağlı tirotoksikoz – propiltiourasil ve beta blokör
D) Hiperplastik polipler (< 2cm)
E) Divertiküler hastalık
25. Yaşlılarda hipotiroidizmin en sık görülen nedeni
aşağıdakilerden hangisidir?
22. Barrett özofagusunun gelişim süreci aşağıdakilerin
A) Kronik otoimmün tiroidit
hangisinde doğru sırayla verilmiştir?
B) Tiroidektomi
A) İntestinal metaplazi – gastroözofageal reflü – displazi –
C) Radyoaktif iyot tedavisi
adenokanser
B) Gastroözofageal reflü – displazi – intestinal metaplazi –
D) İlaçlar
E) Hipofizer yetmezlik
adenokanser
C) Gastroözofageal reflü – gastrik metaplazi – displazi –
adenokanser
D) Gastrik metaplazi – displazi – gastroözofageal reflü –
adenokanser
E) Gastroözofageal reflü – intestinal metaplazi – displazi –
adenokanser
26. Aşağıdaki kemoteropatik ilaçlardan hangisinin anafilaksi
yapma yan etki riski vardır?
A) Bleomisin
B) Busulfan
C) 5–Florourasil
23. İki yıldır tip 2 diyabet tanısıyla 2x1 g/gün metformin
kullanmakta olan 40 yaşındaki obez kadın hastanın HbA1C
D) Sisplatin
E) L–asparajinaz
değeri % 7,8 olarak ölçülüyor.
Tedaviden dolayı kilo almaktan endişe eden bu hasta için en
uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Günde tek doz insülin glargin
27. Akut böbrek yetersizliğinin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
B) Günde 2 doz NPH insülin
A) Prerenal
C) Gliklazid
B) Renal
D) Eksenatid
C) Postrenal
E) Glimepirid
D) Otoimmün
E) Enfeksiyonlar
6
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
28.Diyabet tedavisinde hangisi insülin direncine yönelik bir
31. Aşağıdakilerden hangisi deri eklerinin hastalıklarından
tedavidir?
değildir?
A) Pioglitazon
A) Akne vulgaris
B) Repaglinid
B) Seboreik dermatit
C) Glipizid
C) Akne Rosea
D) Exenatide
D) Pitriazis Rosea
E) Sitagliptin
E) Hidroadenitis süpürativa
29. Altmış dokuz yaşında şuur bulanıklığı ile müracaat eden
32.“Munro mikroabseleri” hangi hastalıkta gözlenen bir
erkek hastanın fizik muayenesinde splenomegali ve
bulgudur?
lenfadenopati dikkati çekmektedir. Serum kalsiyumu normal
A) Liken Planus
olan hastanın kemik iliğinde küçük plazmasitoid lenfositler
B) Psöriazis
dikkati çekmektedir.
C) Mukozis Fungoides
Hastanın tanısında ilk olarak aşağıdakilerden hangisi
D) Pitriazis rosea
düşünülmelidir?
E) Parapsöriazis
A) Hairy cell lösemi
B) Multipl miyelom
C) Prolenfositik lösemi
D) Kronik lenfositer lösemi
E) Waldenström makroglubinemisi
30. Sağ dizinde 3 gün önce kızarıklık ve ağrı şikayeti başlayan
33.Yetmiş yaşında bayan hasta, 10 gündür günde 2–3 kez ortaya
hastada, fizik muayenede eklem üzerinde ısı artışı tespit
çıkan, yaklaşık 5 dakika süren konuşamama atağı ile sol
ediliyor. Hastanın yapılan eklem sıvısı aspirasyonunda
gözünde geçici görme kaybı şikayetleri olduğunu söylüyor.
mm3’de 120.000 lökosit saptanıyor ve alınan aerob kültürde
Anamnezinde 20 yıldır Diabet ve Hipertansiyon hikayesi olan
katalaz pozitif, Gram yöntemiyle pozitif boyanan bakteriler
hastanın nörolojik muayenesi ve kranial BT si normal olarak
ürüyor.
bulunuyor.
Bu hastaya aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi tedavi
Bu hastada etiyolojiye yönelik olarak ilk istenmesi gereken
amacıyla verilmez?
görüntüleme yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Klindamisin
A) Kranial MR
B) Sefazolin
B) Direkt kafa grafisi
C) Penisilin G
C) Vertebrobaziller doppler USG
D) Ampisilin sulbaktam
D) Karotis sistem doppler USG
E) Vankomisin
E) Kranial Sintigrafi
DENEME SINAVI – 42
7
34. Serebellar sendromda aşağıdaki klinik bulgulardan hangisi
38. Aşağıdaki araştırma yöntemlerinden hangisinde prevalans
görülmez?
saptanır?
A) Disdiadokokinezi
A) Olgu–kontrol
B) Dismetri
B) Kohort
C) Ataksi
C) Olgu–kohort
D) Disartri
D) Deneysel
E) Spastisite
E) Kesitsel
35. Manyetik Rezonans Görüntüleme aşağıdaki durumların
39. 1000 kişilik bir grupta yapılan diabetes mellitus taraması
hangisinde kontraendikedir?
sonucunda test, 120 kişiyi diyabetik olarak değerlendirmiştir.
A) Gebelik
Gerçekleme testi sonuçlarına göre ise 1000 kişiden 100 üne
diyabet tanısı konmuştur. Tarama testinin diyabetik bulduğu
B) Yetmiş yaş üstü
120 kişinin 80’i gerçekleme muayenesinde diyabetik olarak
C) Psödotümör serebri
D) Migren
E) Kardiak pacemaker varlığı
saptanmıştır.
Bu bilgilere göre, tarama testinin duyarlılığı aşağıdakilerin
hangisine eşittir?
A) 80/100
B) 80/120
C) 80/1000
36. Bir ay öncesi GIS enfeksiyonu geçiren elli yaşında erkek
hasta, 4 gün içinde yavaşça ilerleyerek yerleşen distalden
proksimale ilerleyen simetrik kuadriparezi nedeniyle
D) 100/900
E) 100/1000
getiriliyor. Hastanın derin tendon refleksleri alınamıyor ve iki
yanlı fasiyal parezisi olduğu saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Gullian–barre sendromu
B) Servikal medulla basısı
C) Pons hematomu
D) Atlanto axial subluksasyon
E) Baziller arter trombozu
40. Lomber 5 (L5) sinir kökü basısında aşağıdaki nörolojik
bulgulardan hangisi görülür?
A) Patella refleksinde kayıp
B) Ayak dorsifleksiyonunda zayıflama
C) Baldır arka yüzünde ağrı ve uyuşma
D) Aşil refleksinde kayıp
E) Kuadriseps kasında atrofi
37. Bir araştırmacı basketbol oynamanın boyu uzatıp uzatmadığını
incelemek için, basketbol oynayan 50 ortaokul öğrencisi ile
basketbol oynamayan 50 ortaokul öğrencisinin boylarını
ölçerek karşılaştırıyor.
Bu araştırmada verilerin karşılaştırılmasında hangi
önemlilik testine başvurulmalıdır?
A) Mann–Whitney U testi
B) Wilcoxon testi
C) İki bağımsız ortalama arasındaki farkın önemlilik testi
D) İki eş arasındaki farkın önemlilik testi
E) Ki–kare testi
8
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
41. Aşağıdakilerden hangisi Major Depresyon tanı
kriterlerinden biri değildir?
A) Kilo artışı
B) İştah azalması
C) Anhedoni
D) Ekolalı
E) İntihar düşünceleri
42. Mutizm, negativizm, stupor ve balmumu katılığının tabloya
46. 21–OH enzim eksikliği için verilen bilgilerden hangisi
hakim olduğu şizofreni tipi aşağıdakilerden hangisidir?
doğrudur?
A) Rezidüel
A) Otozomal resesif bir hastalıktır
B) Katatonik
B) Erkeklerde yaygın hiperpigmentasyon görülür
C) Paranoid
C) Hipernatremi ve hiperkalemi görülür
D) Hebefrenik
D) Erkek çocuklarında ambigus genitalya görülür
E) Ayrışmamış
E) Kız çocuklarında 1 aylıktan sonra adrenal kriz gelişir
43. Arı soktuktan 10 dakika sonra tüm vucudunda yaygın
47. Aşağıdakilerden hangisi hiperkortizolimde görülen
kızarıklık, kaşıntı olan hasta acil servise getirildiğinde;
bulgulardan biri değildir?
solunum arresti ve kardiyojenik şok tablosunda olduğu tespit
A) Obezite
edilmiştir.
B) Hiperglisemi
Bu hastanın en uygun ilk tedavisi aşağıdakilerden hangisi
C) Eozinopeni
olmalıdır?
D) Nötrofili
A) Kalp dekompresyonu
E) Lenfositoz
B) İV damar yolu açılması
C) İM Adrenalin
D) Endoktrakeal entübasyon
E) İnterosseöz damar yolu açılarak sıvı + metil predinolozon
ve antihistaminik verilmesi
48.Aşağıdakilerden hangisi kronik böbrek yetmezliği olan
çocuklarda görülmez?
A) Hiperkalemi
B) Metabolik alkaloz
C) Anemi
44. Herediter anjioödem düşünülen bir hastada ilk basamakta
yapılması gereken tetkik hangisidir?
D) PTH artışı
A) C3 düzeyi
E) Büyüme hormonu rezistansı
B) C1 düzeyi
C) C1q esteraz inhibitör düzeyi
D) C1q esteraz inhibitör fonksiyonu
E) C4 düzeyi
49. On iki yaşında erkek hasta hematüri nedeniyle başvuruyor.
Öyküsünden yılda 6–8 defa birkaç gün devam eden hematüri
ataklarının olduğu öğreniliyor. Fizik muayenesi normal olan
hastanın; tam idrar dansitesi:1010, idrarda protein (+), serum
kreatinin:0,6 mg/dL, üre: 42 mg/dL, idrar mikroskopisinde
20–25 adet eritrosit saptanıyor. Soy geçmişinde ağabeyinin
45. Aşağıdaki immün yetmezlik–bulgu eşleşmelerinden hangisi
son dönem yetmezliği nedeniyle diyalize girdiği öğreniliyor.
doğru değildir?
A) DiGeorge’s sendrom – Hipoparatiroidizm
Bu hastada olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
B) Mukokutanöz kandidiazis – Hipoparatiroidizm
A) IgA nefropati
C) X–linked agammaglobulinemi – Growth hormon eksikliği
B) Alport sendromu
D) Chediak–Higashi sendromu – Okülokutanöz albinizm
C) Akut poststreptokokakl nefrit
E) Ataksi Telenjiektazi – Egzema
D) Fokal segmental glomerülonefrit
E) Membranoproliferatif glomerülonefrit
DENEME SINAVI – 42
9
50. Bir önceki soruda tanımlanan hastanın tanısı koymak için
54. Aşağıdakilerden hangisi yenidoğanda hiperbilirübinemi
en uygun test aşağıdakilerden hangisidir?
tedavisinde kullanılmaz?
A) Serum C3 düzeyi
A) Fenobarbital
B) Serum IgA düzeyi
B) İntravenöz immünoglobulin
C) Böbrek biyopsisi
C) Mezoporfirin
D) CH50 düzeyi
D) Fototerapi
E) ASO yüksekliği
E) İV hidrasyon
51. Çocuklarda psöriatik artrit ile ilgili olarak aşağıda verilen
55. Aşağıdakilerden hangisi, yenidoğan sarılığı için majör risk
bilgilerden hangisi doğru değildir?
faktörlerinden biridir?
A) Juvenil idiopatik artrit tiplerinden biridir
A) 2.günde başlayan sarılık
B) %50 oranında psöriasiz ile birlikte görülür
B) Önceki kardeşte fototerapi alma öyküsü olması
C) Pitting görülür
C) Erkek cinsiyet
D) Genellikle büyük eklem tutulumu görülür
D) Diyabetik anne bebeği olmak
E) ANA pozitifliği olabilir
E) Gebelik haftasının 37 – 38 olması
52. Vital kapasite aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak
56. Aşağıdakilerden hangisi ikiz gebeliklerde ikizden ikize
tanımlanmıştır?
transfüzyonu sendorumda bebeklerde görülmez?
A) Maksimum inspirasyondan sonra zorlu ekspirasyonla
A) İkiz eşlerinin doğum ağırlıkları arasında % 20’den fazla
çıkabilen gaz hacmi
fark olması
B) Normal soluk almada akciğere giren veya çıkan gaz miktarı
B) Prematüre olması
C) Normal inspirasyondan sonra inspire edilebilen maksimum
C) Maternal polihidramnioz
gaz hacmi
D) Maksimum inspirasyon sonrası akciğerlerin içerdiği gaz
miktarı
D) Haftasına göre ağırlığın fazla olması (LGA)
E) Geçici takipne
E) İstirahatte ekspiryum sonrası akciğerde kalan hava.
53. Aşağıdakilerden hangisi rekürren sinüzit nedenlerinden biri
57. Prematüre bebeklerde intrakraniyal kanamalar ile ilgili
değildir?
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Gastroözofageal reflü
A) Preterm bebeklerde genellikle subaraknoid bölgede
B) Alerjik rinit
kanama olur
C) Kistik fibozis
B) Prematüre bebeklerden en sık 2–3 günde olur
D) Nazal polip
C) Transfontanel USG ile saptanabilir
E) Marfan sendromu
D) Asemptomatik olabilirler
E) Subepandimal germinal matriksten kaynaklanır
10
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
58. Ventriküler septal defekti olan bir çocuğun semptomları
61. Kırk beş günlük erkek bebek kusma, sarılık ve gelişme
neden doğumdan sonraki ilk günlerde hemen başlamaz?
geriliği ile hastaneye getiriliyor. Fizik muayenede kilo
A) Ventriküler septal defekt zamanla oluştuğundan
düşüklüğü ve hepatomegali saptanıyor. Tetkiklerinde
hipoglisemi, hiperbilirübinemi, hipofosfatemi, metabolik
B) Siyanotik bir hastalık olmadığından
asidoz, hipoproteinemi, transaminazlarda artma ve idrarda
C) Hayatın ilk günlerinde sistemik kan basıncı ile pulmoner
basınç eşit olabileceğinden
D) Yenidoğanların kalp atım hızları düşük olduğundan
E) Sistemik kan basıncı zaman içerisinde düştüğünden
süksinilaseton atılımı saptanıyor.
Bu hasta için en uygun tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tirozinemi tip 1
B) Dev hücreli Hepatit
C) Hemokromatozis
D) Klasik galaktozemi
E) Herediter fruktoz intoleransı
59. Belirgin yakınması olmayan 3 yaşındaki erkek çocuğun
muayenesinde sternumun sol üst kenarında 2°/6° şiddetinde
fontanel nedenlerinden biri değildir?
sistolik üfürüm, 2. kalp sesinde sabit ikilenme duyuluyor.
A) Hidrosefali
EKG’de frontal düzlemde QRS aksının (–) 60° olduğu
görülüyor.
62. Çocuklarda aşağıdaki durumlardan hangisi, geniş ön
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sinüs venosus tipte atrial septal defekt
B) Perimembranöz ventriküler septal defekt
B) Hipertiroidi
C) Osteogenezis imperfekta
D) D vitamini eksikliğine bağlı raşitizm
E) Akondroplazi
C) Pulmoner kapak darlığı
D) Ostiyum sekundum tipte atrial septal defekt
E) Ostiyum primum tipte atrial septal defekt
60. Aşağıdakilerden hangisi ilk 6 ayda akut karaciğer
63.Çocuklarda süt gelişimi ile ilgili aşağıdaki ifadelerden
yetmezliği klinik tablosuna yol açmaz?
hangisi yanlıştır?
A) Biliyer atrezi
A) Süt dişlerinin ilk çıkma zamanı 5–7 ay, en geç çıkma
B) Tirozinemi tip 1
C) Neonatal hemokromatozis
D) Klasik galaktozemi
E) Tirozinemi tip 2
zamanı 13–15 aydır.
B) Süt dişlerinin çıkma sırası santral kesiciler – lateral
kesiciler –1. premolar – köpek dişleri – 2. premolar
dişlerdir
C) İlk düşen süt dişleri santral kesicilerdir.
D) Kalıcı dişlerinin çıkma sırası santral kesiciler–1. molar –
lateral kesiciler – 1. premolar – 2. premolar – köpek dişler
– 2. molar – 3. molar dişlerdir
E) Toplam süt dişlerinin sayısı 20, kalıcı dişlerinin sayısı 32’dir.
DENEME SINAVI – 42
11
64.Çocuklarda nöromotor gelişim basamakları için verilen
67.Üç yaşında erkek hasta tüm vücutta yaygın makulopapüler
ifadelerden hangisi yanlıştır?
döküntü ile başvuruyor. Öyküsünde iki gün önce yüksek
A) 2 haftalık bebek başını bir taraftan diğer tarafa çevirebilir.
ateş ve boğaz ağrısı şikayeti ile başvurduğu ve o dönemki
fizik muayenesinde tonsillerin hiperemik ve yaygın kritik ve
B) 2 aylık bebek yüz üstü pozisyonda iken omuzlarını
servikal bölgede lenfadenopatilerinin olduğu saptanıyor.
kaldırabilir.
Tedavi olarak ampisilin reçete edilen hastanın, antibiyoterapi
C) 4 aylık bebekte sırtüstü durumdan oturma pozisyonuna
tedavisinden sonra tüm vücutta başlayan makülopapüler
çekildiğinde başında düşme olmaz.
D) 12 aylık bir bebek yürüyebilir.
E) Bebekler “mama”, “dada” gibi kelimeleri en erken 15
aylıkken söylerler.
döküntüleri olduğu ifade ediliyor.
Bu olguda en olası tanı ve etiyolojik neden aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Streptokoksik tonsillofarenjit – S. Pyogenes
B) Streptokoksik tonsillofarenjit – Grup B streptokok
C) Viral tansillofarenjit – Adenovirus
D) Viral tansillofarenjit – Epstein–Barr virus
E) Difteri tonsillofarenjiti – Corynebacterium diphtheriae
65.Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin toksisitesinde özellikle
68.Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda görülen akut bakteriyel
tibia ve femur gibi kemiklerde hiperostozis görülür?
menenjitte kötü prognositik kriterleriden birisi değildir?
A) A vitamini
A) Küçük yaşta görülmesi (özellikle < 6 ay)
B) B1 vitamini
B) Etkin antibiyotik tedavisi öncesindeki hastalık sürecinin
C) B2 vitamini
D) C vitamini
E) D vitamini
uzun olması
C) BOS’un gram boyamasında bakteri görülmesiyle birlikte
lökosit olmaması veya azlığı
D) Erken dönemde başlayan nöbetlerin görülmesi
E) Pnömokoksik veya gram negatiflere bağlı menenjit olması
69. Konjenital pilor stenozunda aşağıdaki laboratuar
bulgularında hangisi görülür?
66. Emziren bir anne için aşağıdaki ilaçlardan hangisinin
A) Metabolik asidoz
verilmesi kesin kontrendikedir?
B) Paradoksik asidüri
A) Metimazol
C) Hiperkalemi
B) Amiadaron
D) Hiperkloremi
C) Propranolol
E) Hipokalsemi
D) Haloperidol
E) Furpsemid
70. Aşağıdaki makrositer anemilerden hangisinde retikülosit
sayısında artış görülür?
A) Orotik asidüri
B) Folik asit eksikliği
C) B12 vitamin eksikliği
D) Hipotiroidi
E) Diseritropoetik anemi
12
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
71. Alfa fetoprotein (AFP) yüksekliği nedeniyle tetkik edilen iki
75. Aşağıdakilerden hangisi abdominal aort anevrizması için
rüptür riskini artıran faktörlerden değildir?
yaşındaki bir erkek çocukta karaciğer sağ lobunda 2x3 cm
çapında tek soliter bir kitle saptanıyor.
A) Anevrizmanın çapı
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
B) Anevrizmanın tipi
A) Hepatoselüler karsinom
C) Hastanın cinsiyeti
B) Hemanjiom
D) Hastada KOAH varlığı
C) Hepatoblastom
E) Hastada DM varlığı
D) Nörobalstom
E) Anjiosarkom
72. Aşağıdakilerden hangisi üçlü tekrar artışı ile giden
76. Splenik arter anevrizması ile ilgili olarak aşağıdakilerden
sendromlardan birisi değildir?
hangisi yanlıştır?
A) Prader–Willi sendromu
A) En sık görülen visseral anevrizmadır
B) Frajil X sendromu
B) 2 cm’den büyük olduğunda asemptomatik olsa bile tedavi
edilmelidir
C) Fredrich ataksisi
D) Huntington köresi
C) Multipar kadınlarda görülme olasılığı en yüksektir.
E) Myotonik distrofisi
D) Rüptür olasılığı çok düşüktür
E) Tedavisi splenektomidir
73. Aşağıdakilerden hangisi adrenal bezdeki kistlerin cerrahi ile
77. Malign nöroendokrin tümörlerin metaztazlarında en sık
çıkarılması için bir endikasyon değildir?
izole edilen genetik mutasyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kistin hormonal olarak aktif olması
A) STK–11 mutasyonu
B) Feokromasitoma şüphesi
B) P53 mutasyonu
C) Aspirasyondan sonra kistin yinelemesi
C) P16 mutasyonu
D) Tomografi eşliğinde yapılan aspirasyonda kist içeriğinin
D) PTCH gen mutasyonu
kanlı olması
E) N–CAMs adezyon kaybı
E) Aspirasyon sonrası kist duvarının düzensiz olması
74. Aşağıdakilerden hangisi sekonder hiperparatiroidizmde
78.Elli yasında bayan hasta şiddetli kusma sonucunda
cerrahi endikasyonu değildir?
retrosternal ağrı ve solunum sıkıntısı nedeniyle acil servise
A) Kemik ağrısı, kaşıntı sikayeti olan hastalarda kalsiyum–
başvuruyor. Fizik muayenede taşikardi ve sol akciğerde
havalanma azlığı tesbit ediliyor.
fosfat çarpımının ≥ 70 olması
B) Belirgin ölçüde yüksek PTH ile birlikte kalsiyum düzeyinin
>11mg/dl olması
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mallory weis yırtığı
C) Kalsifilaksi varlığı
B) Zenker divertikül perforasyonu
D) 24 saatlik idrarda kasiyumun atılımında belirgin artış
C) Epifrenik divertikül perforasyonu
(>400mg/dl)
E) İlerleyici böbrek osteodistrofisi, yumuşak doku
kalsifikasyonu ve tümöral kalsinozis bulunan hastalar.
D) Parabronşial divertikül perforasyonu
E) Boerhave sendromu
DENEME SINAVI – 42
13
79.Akalazya tanısını doğrulayıcı en iyi yöntem aşağıdakilerden
82. Laparotomi sonrasında gastrointestinal motilitenin
hangisidir?
normale dönme sırası aşağıdakilerden hangisinde doğru
A) Baryumlu özefagus grafisinde kuş gagası görünümü
olarak verilmiştir?
B) Servikal özefagusta aperistaltizm
A) İnce bağırsak, mide, kalın bağırsak
C) Alt özefagus sfinkterinin yutma esnasında tam olarak
B) Mide, ince bağırsak, kalın bağırsak
gevşeyememesi
C) Kalın bağırsak, ince bağırsak, mide
D) Alt özefagus sfinkter basıncının 5mmhg’ den düşük olması
D) Kalın bağırsak, mide, ince bağırsak
E) Endoskopik biyopside özefajit saptanması
E) Mide, kalın bağırsak, ince bağırsak
80. Gastrointestinal sistemde hamartomatöz polipler,
mukokutanöz lezyonlar, tiroid patolojisi ve meme kanseri
nedeniyle takip edilen bir hastada aşağıdaki genetik
mutasyonlardan hangisinin olması en muhtemeldir?
83. Karsinoid tümörleri lokalizasyonuna göre metastaz
oranlarını sıraladığımızda en yüksekten en düşüğe doğru
A) RET
sıralama aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak
B) STK–11–LKB–1
verilmiştir?
C) p16
A) Kolon, İleum, Apendiks, Duodenum, Rektum, Mide
D) p53
B) Kolon, Duodenum, Mide, İleum, Rektum, Apendiks
E) PTEN
C) Kolon, İleum, Mide, Duodenum, Rektum, Apendiks
D) Apendiks, Rektum, Dudodenum, Mide, Kolon, İleum
81. En iyi prognozlu meme kanseri, en kötü prognozlu meme
kanseri, en az aksiller metastaz yapan meme kanseri,
BRCA–1 pozitifliğinin en çok eşlik ettiği meme kanseri, serözal
yüzeylere ve peritona en çok metastaz yapan meme kanseri,
DCIS zemininden en çok gelişen meme kanseri, E–kaderin gen
mutasyonu ile ilişkili olan meme kanseri;
84. Sigmoid divertikülü olan hastada pelvik veya
Yukarıda bilgileri verilen meme kanserleri aşağıdakilerden
hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
retroperitoneal apse tespit ediliyor. Bu hasta Hinchey
A)Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
kanseri, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsinom
A) Evre 1
B) Tübüler invaziv duktal karsinom, Müsinöz invaziv duktal
karsinom, Papiller invaziv duktal karsinom, Papiller
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsinom
D) Evre 4
C) Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
kanseri, Pleomorfik meme karsinomu, Meduller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
D) Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
kanseri, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Papiller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
E) Papiller invaziv duktal karsinom, İnfiltratif invaziv duktal
karsinom, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
14
E) İleum, Kolon, Mide, Apendiks, Rektum, Duodenum
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
sınıflamasına göre evre kaç olarak değerlendirilmelidir?
B) Evre 2
C) Evre 3
E) Evre 5
85. Ailesel adenamatöz polipoziste proflaktik kolektominin ne
zaman ve hangi işlemin yapılacağını belirleyen en önemli
değişken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hastanın yaşı
B) Diğer aile üyelerinin kolektomi oldukları yaş
C) Genotip
D) Sülindak tedavisine yanıt
E) Polip yükü
86. Aşağıdakilerden hangisi gastorintestinal sistemde yer alan
89. Portal hipertansiyonda görülen vasküler
fistüllerin spontan kapanmasını kötü etkileyen anatomik
değişikliklerden hangisi karaciğerden perifere doğru olan
değişkenlerden değildir?
değişikliklerdendir?
A) Distalde obstrüksiyon varlığı
A) Derin sistik ven
B) Fistül traktının 2 cm’den kısa olması
B) Hepatokolik ven
C) Fistül defekt alanının 1 cm’den büyük olması
C) Hepatorenal ven
D) Fistüle komşu bağırsak hastalığının varlığı
D) Diafragmatik ven
E) Fistülün duodenal güdükten kaynaklanması
E) Kısa gastrik venler
87. Aşağıdakilerden hangisi Crohn için yanlıştır?
A) Mikroskobide lenfoid kümelenmeler görülü
B) Tedavisi total proktokolektomidir
C) Granülomların görülme olasılığı artmıştır
D) Kolonoskopide kaldırım taşı manzarası görülür
E) Post op. rekürrensi sıktır
90. Hepatoselüler karsinom prognozunun belirlenmesinde
kullanılan skorlama sisteminde (clip) aşağıdaki
kriterlerden hangisi yoktur?
A) Child–Pugh evresi
B) Tümör morfolojisi
C) AFP düzeyi
D) Meld skoru
E) Portal ven trombozu
88. Kolon divertikülitleri ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
91. Koledok kist tiplerinden hangisinin ya da hangilerinin
hangisi doğrudur?
tedavisinde KC transplantasyonu endikasyonu vardır?
A) Hastalıklı kolon kısmının düzeyine ve divertiküllerin
A) Tip 1 – Tip 2
sayısına bakılmaksızın, rezeksiyonun distal sınırı rektumda
B) Tip 2 – Tip 3
olmalıdır.
C) Tip 3 – Tip 4a
B) Görünen bütün divertiküller rezeksiyon sınırı içinde
olmalıdır.
C) Çekirdekli besinlerden uzak durulması akut divertikülit
D) Tip 4a – Tip 4b
E) Tip 4a – Tip5
riskini azaltır.
D) 50 yaşından genç bir hastada divertikülit oluşursa bu
hastaya sonrası için elektif sigmoidektomi önerilmelidir.
E) Divertikülitlere bağlı büyük apseler laparotomi ile drene
edilmelidir.
DENEME SINAVI – 42
15
92. Akut kolesistit tanısında en güvenilir yöntem
96. En sık görülen pankreas endokrin tümörü, en nadir görülen
aşağıdakilerden hangisidir?
pankreas endokrin tümörü, kolelitiazis ile en sık birliktelik
A) Direkt karın grafisi
gösteren pankreas endokrin tümörü, ekstrapankreatik
B) Üç boyutlu USG
C) Oral kolesistografi
olma olasılığı en yüksek olan pankreas endokrin tümörü,
birden çok olma olasılığı en yüksek olan pankreas endokrin
tümörü, MEN–1’de en sık görülen nöroendokrin tümör
D) BT
aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
E) Teknestum Tc 99m perteknetat iminiodiasetik asit
A) İnsülinoma, Somatostatinoma, Somatostatinoma,
sintigrafisi
Glukagonoma, Gastrinoma, Vipoma
B) İnsülinoma, Glukagonoma, Somatostatinoma, Gastrinoma,
PPoma, Gastrinoma
93. Her iki intrahepatik kanala uzanan bifurkasyon tümörü tip
kaç kolanjiokarsinomdur?
A) Tip1
B) Tip2
C) Tip3a
D) Tip3b
C) İnsülinoma, Somatostatinoma, Somatostatinoma,
Gastrinoma, Gastrinoma, Gastrinoma
D) İnsülinoma, Somatostatinoma, İnsülinoma, Gastrinoma,
Glukagonoma, Gastrinoma
E) İnsülinoma, PPoma, Somatostatinoma, Gastrinoma,
Gastrinoma, Glukagonoma
E) Tip4
94. Primer sklerozan kolanjit ile ilgili aşağıdaki ifadelerden
97. Strangüle olabilen ama obstrükte olmayan fıtık tipi
hangisi yanlıştır?
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kolanjiokarsinom için risk faktörüdür.
A) Pantolon herni
B) Beraberinde Crohn hastalığı Ülseratif kolitten daha sık
B) Richter hernisi
görülür.
C) Littre hernisi
C) Erkeklerde daha sık görülür.
D) Spigel hernisi
D) Vakaların çoğunda intrahepatik ve ekstrahepatik tutulum
E) Lumbar herni
birliktedir
E) Bazı vakalar tamamen asemptomatik olabilir.
95. 38 yaşındaki bir bayan hastada kolelitiazis ön tanısıyla USG
yapılıyor. USG raporunda safra kesesi duvarında hareket
muayene bulgusu aşağıdakilerden hangidir?
etmeyen ya da gölge vermeyen 5mm’lik hiperekoik bir odak
A) Ortolani bulgusu
saptanıyor. Saptanan odağın arkasında kuyruklu yıldız eko
paterni olduğu bildiriliyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adenamatöz polip
B) Kolesterol polipi
C) Safra taşı
D) Adenomiyomatozis
E) Fİbroksantogranülamatöz inflamasyon
16
98. Edinsel kalça çıkığının en uzun süreli tespit edilebilen
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
B) Cetvel belirtisi
C) Trandelenburg bulgusu
D) Abduksiyon kısıtlılığı
E) Piston belirtisi
99. Frontal baş ağrısından yakınan hastanın çekilen paranasal
102. Aralıklı kolik tarzı karın ağrısı, kusma ve rektal kanama
sinus BT sinde sağ frontal sinüs içinde kemik dansitesinde
şikâyeti olan 10 aylık bir bebekte akla ilk gelmesi gereken
düzgün sınırlı, etraf kemiklerde itilmeye yol açan lezyon tespit
tanı aşağıdakilerden hangisidir?
edilmiştir.
A) İnvajinasyon
Bu hasta için ön tanı aşağıdakilerden hangisi olabilir?
B) Sigmoid volvulus
A) Osteoblastom
C) Ülseratif kolit
B) Kondroblastom
D) İntestinal duplikasyon
C) Osteom
E) Meckel divertikülü
D) Hemanjiom
E) Osteosarkom
100. İnkontinanslar ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
103. LP (Lomber Ponksiyon)’nin en sık görülen komplikasyonu
yanlıştır?
hangisidir?
A) Üreterovajinal fistülde devamlı inkontinans görülür.
A) Medulla spinalis yaralanması
B) Pelvik relaksasyonda stress inkontinansı görülür.
B) Baş ağrısı
C) Urge inkontinans tedavisinde antikolinerjikler kullanılır.
C) Transtentorial herniasyon
D) Overflow (taşma) inkontinansına paradoksik
D) Epidural hematom
inkontinansda denir.
E) Anestezi maddesine reaksiyon
E) Detrusor instabilitesinde devamlı inkontinans görülür.
101. Inguinal herni tanısı konulan 3 aylık bir bebek ne zaman
104. Aşağıdakilerden hangisi Bronşiektazi’de gözlenen
ameliyat edilmelidir?
radyolojik bulgulardan değildir?
A) Tanı konulur konulmaz
A) Kerley Çizgileri
B) Uygun ameliyat koşulları sağlamak şartıyla en kısa
B) Perihiler lineer dansite artışı
zamanda
C) Prosesus vaginalis spontan olarak kapanabileceğinden
2–3 yıl bekledikten sonra
D) Ilkokula başlamadan önce
C) Bronş duvarında yüzük tarzı gölgelenme
D) Bal peteği görünümü
E) Tren rayı paralel görünümü
E) Fıtık bağı tatbiki ile sonuç alınamazsa
DENEME SINAVI – 42
17
105. Trahomda aşağıdaki bulgulardan hangisinin görülmesi
108. Elli yaşında bir erkek hasta, giderek artan işitme kaybı
beklenmez?
ve yürürken sağa doğru düşme eğilimi şikayetleriyle
A) Herbert çukurları
başvuruyor. Hastanın öyküsünden yıllardır zaman zaman
ortaya çıkan baş dönmesi olduğu öğreniliyor. Fizik
B) Arilt çizgisi
muayenede hafif sağ santral fasiyal parezi, yüzde duyu
C) Pannus
kaybı, sağda serebellar testlerde orta derecede bozukluk ve
D) Korneal lökom
E) Retinit
sağ tarafta sensörinöral işitme kaybı saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serebellar kanama
B) Serebellar infarkt
C) Pontin enfarkt
D) Serebellopontin açı tümörü
E) Olivopontoserebellar atrofi
106. Bir hafta önce akut sinüzit atağı geçiren 20 yaşında erkek
hastada tek taraflı üst göz kapağında şişlik ve kızarıklık
aşağıdakilerden hangisidir?
gelişmiştir. Muayenesinde görme keskinliği ve göz
A) Ligamentum suspensorium ovarii
hareketleri normal saptanmıştır.
109. Overi ve tubayı pelvis yan duvarına asan ligaman
Bu hastada en olası tanı aşağıdakikerden hangisidir?
A) Orbital abse
B) Orbital selülit
B) Ligamentum ovarii proprium
C) Ligamentum rotundum
D) Ligamentum cardinale
E) Ligamentım latum
C) Preseptal selülit
D) Subperiosteal abse
E) Kavernöz sinüs trombozu
107. Temporal kemik kırıkları hakkında aşağıdakilerden hangisi
yanlıştır?
kanama bozukluğuna dahil edilebilir?
A) Temporal kemik kırıklarının %80 i longitidunal kırıklardır.
A) Progesteron çekilme kanaması
B) Transverse kırıklarda sensörinöral işitme kaybı görülür.
B) Progesteron kırılma kanaması
C) Longitidunal kırıklarda, kırık hattı en sık orta kulaktan
C) Atrofi kanaması
geçer.
D) Longitidunal kırıklarda, transverse kırıklara göre fasiyal
sinir hasarı riski daha fazladır.
E) Ransverse kırıklar oksipital veya frontal bölgeye gelen
darbelerle oluşur.
18
110. Anovulatuar tipteki kanamalar hangi disfonfksiyonel
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
D) Östrojen çekilme kanaması
E) Östrojen kırılma kanaması
111. Tekrarlayan gebelik kayıpları olan bir hastada aşağıdaki
114. Aşağıdakilerden hangisi kombine oral kontraseptiflerin
myomlardan hangisinin görülme olasılığı daha fazladır?
kesin kontendikasyonlarından biri değildir?
A) Pedünküle
A) Vasküler hastalıklı diabetes mellitus
B) Subseröz
B) Nedeni belirlenemeyen vajinal kanama
C) Submüköz
C) Auralı migren
D) Intramural
D) Epilepsi
E) Parazitik
E) Ciddi hiperkolesterolemi
112. Aşağıdakilerden hangisi follikül uyarıcı hormonun (FSH)
115. Yirmi beş yaşında epilepsi rahatsızlığı nedeniyle valproik asit
fonksiyonları arasında yer almaz?
kullanan 17 haftalık gebeliği bulunan hastada 4’lü testte
A) Teka internanın uyarılması
AFP değeri yüksek olarak saptanıyor.
B) Follikül hücrelerinin uyarılması
C) Androjenlerin östrojenlere dönüştürülmesinin artırılması
D) Aromataz enzim aktivasyonu
E) LH reseptörlerinin artırılması
Bu hastada AFP yüksekliğine sebep olabilecek durum
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Trizomi 21
B) Tek umblical arter
C) Sindaktili
D) Potter sendromu
E) Spina bifida
113. Alev hanım 4 yaşındaki kızını aksiller, pubik kıllanma ve
meme gelişimi şikayeti ile hastaneye getiriyor. Yapılan
muayenesinde küçük kızın Tanner evre 4 meme, evre 3 pubik
kıllanması var ve henüz mensturasyon olmadığı öğreniliyor.
yapılan MRI’da 3. ventrikülde yer kaplayan lezyon tespit
ediliyor.
116. Kırk hafta 3 günlük gebe sancı ve suyunun gelmesi
Bu hastada aşağıdaki laboratuvar bulgularından
şikayeti ile hastaneye başvurmuş ve doğum için yatışı
hangisinin tespit edilmesi en olasıdır?
yapılmıştır. Takiplerinde fetal taşikardi saptanan hastada
A) Artmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
B) Artmış bazal FSH/LH, azalmış östradiol seviyesi, artmış
gonad büyüklüğü
C) Azalmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
D) Artmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi, tek
bu duruma sebep olabilecek en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Fetal uyku hali
B) Baş basısı
C) Oligohidroamnios
D) Koryoamnionit
E) Surmaturasyon
taraflı gonadal atrofi
E) Azalmış bazal FSH/LH, Azalmış östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
DENEME SINAVI – 42
19
117. Son adetine göre 38 haftalık gebeliği olan hastanın yapılan
yapar?
amnion sıvısının normalin altında olduğu saptanıyor.
A) Akciğer
Bu durumda en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
B) Vajina
hangisidir?
A) Doğum için oksitosin indüksiyonu
B) Sezaryan ile doğum
C) Biyofizik profil ile takip
D) Servikal prostoglandin F2α uygulaması
E) Akciğer maturasyonu için steroid enjeksiyonu
118. Uterin homolog sarkom tiplerinden en sık görülen
hangisidir?
A) Leimyosarkom
B) Liposarkom
C) Anjiosarkom
D) Kondrosarkom
E) Rabdomyosarkom
119. Aşağıdaki over kanserleri tiplerinden hangisi
karşılanmamış östrojen tedavisi ile birlikte daha sık
görülür?
A) Granüloza hücreli over tümörü
B) Endometrioid tipte over tümörü
C) Berrak hücreli over tümörü
D) Seröz kistadenokarsinom
E) Müsinöz kistadenokarsinom
20
120. Koryokarsinom en sık intrapelvik metastazını nereye
sonografisinde fetusun 34 haftalık gelişimde olduğu ve
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
C) Serviks
D) Rektum mukozası
E) Mesane mukozası
TEMEL BİLİMLER
01. 14. (14 Soru) 15. 22. (8 Soru) 23. 32. (10 Soru) 33. 54. (22 Soru) 55. 76. (22 Soru) 77. 98. (22 Soru) 99. 120. (22 Soru) : Anatomi
: Histoloji, Embriyoloji
: Fizyoloji
: Biyokimya
: Mikrobiyoloji
: Patoloji
: Farmakoloji
KLİNİK BİLİMLER
01. 42. (42 Soru) 43. 72. (30 Soru)
73. 108. (36 Soru) 109. 120. (12 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)
: Pediatri
: Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)
: Kadın Hastalıkları ve Doğum
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– C
31– B
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
61– D
91– A
1– C
31– D
61– A
91– E
2– E
32– C
62– B
92– C
2– D
32– B
62– B
92– E
3– E
33– C
63– B
93– C
3– B
33– D
63– D
93– E
4– C
34– E
64– C
94– A
4– C
34– E
64– E
94– B
5– B
35– B
65– E
95– D
5– B
35– E
65– A
95– B
6– B
36– C
66– A
96– C
6– C
36– A
66– A
96– C
7– D
37– E
67– A
97– E
7– B
37– C
67– D
97– B
8– C
38– A
68– D
98– D
8– D
38– E
68– D
98– D
9– E
39– B
69– B
99– B
9– C
39– A
69– B
99– C
10– D
40– E
70– A
100– C
10– E
40– B
70– E
100– E
11– C
41– A
71– A
101– A
11– D
41– D
71– C
101– B
12– D
42– B
72– E
102– D
12– A
42– B
72– A
102– A
13– A
43– C
73– A
103– E
13– C
43– C
73– C
103– B
14– C
44– E
74– A
104– C
14– D
44– E
74– D
104– E
15– A
45– B
75– B
105– B
15– C
45– E
75– E
105– E
16– A
46– A
76– E
106– A
16– D
46– A
76– E
106– C
17– D
47– C
77– A
107– E
17– C
47– E
77– E
107– D
18– E
48– D
78– A
108– C
18– E
48– B
78– E
108– D
19– A
49– E
79– B
109– A
19– D
49– B
79– C
109– A
20– E
50– A
80– C
110– D
20– E
50– C
80– E
110– E
21– D
51– C
81– D
111– E
21– B
51– D
81– A
111– C
22– B
52– E
82– E
112– A
22– E
52– A
82– A
112– A
23– D
53– B
83– D
113– D
23– D
53– E
83– C
113– A
24– C
54– C
84– A
114– A
24– C
54– E
84– B
114– D
25– E
55– C
85– D
115– B
25– A
55– B
85– E
115– E
26– E
56– C
86– C
116– D
26– E
56– E
86– E
116– D
27– A
57– D
87– D
117– E
27– A
57– A
87– B
117– B
28– B
58– E
88– D
118– A
28– A
58– C
88– A
118– A
29– C
59– A
89– B
119– D
29– E
59– E
89– E
119– B
30– C
60– E
90– C
120– B
30– C
60– E
90– D
120– B
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.
www.tustime.com
İSTANBUL–MERKEZ
Molla Gürani Mah. Oğuzhan Cad. Akkoyunlu
Sok. Transal İş Merkezi No:1
FINDIKZADE / İSTANBUL
Tel: 0212 521 77 85
Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)
Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9
Pendik–İSTANBUL
TUSTIME–KADIKÖY
İbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız
Bölüm No: 3
Koşuyolu-KADIKÖY / İSTANBUL
Tel: 0216 336 24 29
Faks: 0216 336 24 82
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)
Poyraz Sok.No: 4/A BALÇOVA–İZMİR
ANKARA
Mamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı
Dikimevi-MAMAK/ANKARA
Tel: 0312 417 23 45
Faks: 0312 425 14 09
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)
Yenişehir Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi
No:47/3 KIRIKKALE
Tel: 0318 218 99 00
İZMİR
Cumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2
M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)
Pasaport / İZMİR
Tel: 0232 425 11 55
Faks: 0232 425 11 57
ISPARTA
Gazi Kemal Mah. 1317 Sok.
Henden Ap. No: 11 D: 9/10
Merkez / ISPARTA
Tel: 0246 232 66 00
Faks: 0246 232 77 00
Gsm: 0507 408 01 51
TUSTIME–AYDIN
Hasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34
Merkez–AYDIN
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)
Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)
Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A
BORNOVA–İZMİR
2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI
TEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,
Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
1. Aşağıda verilen “kafa kemiği ve üzerindeki oluşum”
2. Aşağıdakilerden hangisi os ethmoidale’de bulunan
eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
yapılardan biri değildir?
A) Maxilla – Crista lacrimalis anterior
A) Processus uncinatus
B) Mandibula – Processus coronoideus
B) Crista galli
C) Os sphenoidale – Fissura orbitalis inferior
C) Lamina cribrosa
D) Os temporale – Fossa mandibularis
D) Concha nasalis superior
E) Os occipitale – Sulcus sinus sagittalis
E) Spina nasalis posterior
Cevap C
Cevap E
Fissura orbitalis inferior, orbita çukurunun arka-alt tarafında
Spina nasalis posterior sert damağın arka tarafında uvula’nın
bulunan yarıklıktır. Bu yarık orbita’nın tabanını yapan maxilla
tutunduğu yerdeki sivri çıkıntıdır. Bu çıkıntı palatin kemikte yer
ve biraz da zigomatik kemik ile arkada sfenoid kemik tarafından
alır.
oluşturulur. Fissura orbitalis superior ise sfenoid kemiğin ala
minor ile ala major’u arasında kalan yarıklıktır.
DENEME SINAVI – 42
3
Art. atlantoaxialis mediana atlas’ın arcus anterior’unun
arka yüzündeki fovea dentis ile axis’in dens axis’inin ön yüzündeki
facies articularis anterior arasındaki trokoid tip bir eklemdir. Bu
eklemin sadece vertikal ekseni vardır ve bu eksen etrafında baş
rotasyon yapabilir.
Art. humeri sferoiddir, transvers, sagittal ve vertikal olmak
üzere 3 ekseni vardır.
Art. humeroulnaris ile art. talocruralis trochleardır ve sadece
transvers eksene sahiptir.
Art. genus bikondilar bir eklemdir, sadece transvers eksene
sahiptir ancak bu eklemde 30 derecelik bir fleksiyondan sonra iç
ve dış rotasyon da yapılabilir.
3. Aşağıda verilen eklemlerden hangisinin sadece vertikal
ekseni vardır?
A) Art. humeri
B) Art. humeroulnaris
C) Art. talocruralis
D) Art. genus
E) Art. atlantoaxialis mediana
Cevap E
4
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
scalenus anterior’un önünden geçer.
4. M. scalenus anterior ile m. scalenus medius arasından
aşağıda verilen anatomik yapılardan hangisi geçer?
A) N. phrenicus
B) N. vagus
C) A. subclavia
D) V. subclavia
E) A. carotis interna
Cevap C
Servikal vertebralardan başlayan ve 1. costa’da sonlanan
bu iki kasın arasından plexus brachialis’in truncusları ile a.
subclavia geçer. Bu yapıların burada sıkışması torasik autlet
sendromu (TOS) denilen bir hastalığa neden olabilir.
N. phrenicus ve v. subclavia m. scalenus anterior’un önünden,
n. vagus da vagina carotica’nın içerisinde olacak şekilde m.
DENEME SINAVI – 42
5
6. Aşağıdakilerden hangisinin yapısına m. obliquus externus
abdominus’un aponörozu katılmaz?
A) Lig. inguinale
B) Falx inguinalis
5. Plexus brachialis’in truncus superior’undan çıkan n.
suprascapularis’in yaralanmalarında aşağıdaki hareketlerin
C) Canalis inguinalis
hangisinin yapılmasında bir kısıtlılık görülür?
D) Lig. pectineum
A) Kolun fleksiyonu
E) Lig. reflexum
Cevap B
B) Kolun abdüksiyonu
C) Önkolun supinasyonu
Falx inguinalis (Tendo conjunctivus) m. obliquus internus
D) Önkolun fleksiyonu
abdominus aponörozunun bir kısmı ile esas olarak m. transversus
E) Önkolun pronasyonu
Cevap B
abdominus’un aponörozlarının m. rectus abdominus’un dış
kenarına yakın birleşmesi sonucu oluşan bir yapıdır. Bu yapı
canalis inguinalis’in dışa bakan ağzı olan anulus inguinalis
N. suprascapularis m. supraspinatus ile m. infraspinatus’un
siniridir. Bu sinirin yaralanmasında kolun abdüksiyonu
başlatılamaz. Çünkü kolun ilk 15 derecelik abdüksiyonu bu kas
sayesinde olur.
6
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
superficialis’i arka taraftan destekleyerek direk inguinal
hernilerin oluşumunu engeller.
Seçeneklerde verilen diğer yapılar m. obliquus externus
abdominus’un aponörozu tarafından oluşturulan yapılardır.
Larynx’te bulunan membrana fibroelasticus laryngis’in
alt parçasına conus elasticus, üst parçasına ise membrana
quadrangularis denir. Membrana quadrangularis’in serbest
alt kenarına lig. vestibulare’ler (yalancı ses telleri), conus
elasticus’un serbest üst kenarına ise lig. vocale’ler (ses telleri)
denir. Bu yapıların her ikisi de önde cartilago thyroidea’ya arkada
da cartilago arytenoidea’ya tutunur.
8. Aşağıdakilerden hangisi arteria maxillaris’in bir dalı
değildir?
A) Arteria palatina descendens
B) Arteria infraorbitalis
C) Arteriae alveolares superiores anteriores
D) Arteria alveolaris inferior
E) Arteria sphenopalatina
Cevap C
Arteriae alveolares superiores anteriores’ler a. maxillaris’in
değil, onun bir dalı olan a. infraorbitalis’ten ayrılırlar.
7. Ligamentum vocale’ler (ses telleri) arka tarafta aşağıda
Seçeneklerde verilen diğer arterler a. maxillaris’in dallarıdırlar.
verilen larynx kıkırdaklarından hangisine tutunmuşlardır?
A) Cartilago corniculata
B) Cartilago cuneiforme
C) Cartilago thyroidea
D) Cartilago arytenoidea
E) Cartilago epiglottica
Cevap D
DENEME SINAVI – 42
7
10. M. genioglossus aşağıdaki sinirlerden hangisi tarafından
9. Sinus petrosus inferior aşağıdaki venlerden hangisine drene
olur?
inerve edilmektedir?
A) N. mandibularis
A) Sinus petrosus superior
B) N. lingualis
B) Sinus transversus
C) N. glossopharyngeus
C) Sinus cavernosus
D) N. hypoglossus
D) Sinus rectus
E) Plexus pharyngeus
E) Sinus sigmoideus
Cevap D
Cevap E
M. genioglossus dili ağızdan dışarı çıkaran, uyurken dilin
Sinus petrosus inferior sinus cavernosus’u sinus sigmoideus’a
(ya da v. jugularis interna’nın başlangıç kısmına) bağlayan dural
sinüstür.
8
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
geriye kaçmasını engelleyen ve n. hypoglossus’tan inerve olan
ekstrensek bir kasıdır.
11. Aşağıdaki oluklardan hangisi hemispherium cerebri’nin dış
yüzünde bulunmaz?
A) Sulcus frontalis inferior
B) Sulcus intraparietalis
C) Sulcus calcarinus
D) Sulcus temporalis inferior
E) Sulcus postcentralis
Cevap C
Sulcus calcarinus, oksipital lobun iç yüzünde bulunan
ve primer vizüel corteks denilen 17 nolu brodman alanının
bulunduğu yerdedir.
DENEME SINAVI – 42
9
12. Aşağıdakilerden hangisi thalamus’da bulunan
Ventriculus quartus pons, bulbus ve cerebellum arasında yer
çekirdeklerden biridir?
alan ventriküldür. Burada bulunan BOS arka taraftaki cisterna
A) Nucleus suprachiasmaticus
cerebellomedullaris (cisterna magna)’e apertura mediana (for.
magendi) vasıtasıyla geçer.
B) Nucleus subthalamicus
C) Nucleus paraventricularis
D) Nucleus ventralis posteromedialis
E) Nucleus ruber
Cevap D
Nuc. ventralis posteromedialis, baş-boyundan gelen
duyuların thalamus’taki 3. nöronun adıdır.
Nuc. suprachiasmaticus sirkadiyen ritim ile ilgili hipotalamus
çekirdeğidir.
Nuc. subthalamus’da bulunan bir bazal çekirdektir.
Nuc. paraventricularis hipotalamus’ta bulunan ve oksitosin
salgılayan bir çekirdektir.
Nuc. ruber de fleksor kas tonusu ile ilgili bir mesencephalon
çekirdeğidir.
14. Aşağıdaki yapılardan hangisi bulbus oculi’de bulunmaz?
A) Ora serrata
B) Processus ciliaris
C) Stria vascularis
D) Uvea
E) Fovea centralis
Cevap C
Stria vascularis iç kulakta ductus cochlearis (scala media)’in dış
duvarında yer alan ve endolenfayı salgılayan yapıdır.
13. Ventriculus quartus’ta bulunan beyin omurilik sıvısı aşağıda
verilen yapılardan hangisinden geçerek cisterna magna’ya
geçer?
A) Apertura mediana
B) Aquaeductus cerebri
C) Canalis centralis
D) Foramen interventriculare
E) Foramen Monro
Cevap A
10
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
16.Aşağıdaki hücrelerden hangisi hücre döngüsünün G0
aşamasındadır?
A) Kardiyomyosit
B) Primer Oosit
C) Spermatogonyum
15.Aşağıdaki hormonlardan hangisi hipofizin asidofil hücreleri
tarafından salınır?
D) Enterosit
E) Fibroblast
A) Büyüme hormonu
Cevap A
B) ACTH
C) TSH
Hücre döngüsü interfaz ve mitozdan oluşur.
D) Oksitosin
İnterfaz
E) LH
Mitozdan çıkan hücre interfaz aşamasına girer. İnterfaz
Cevap A
sırasıyla G1, S ve G2 aşamalarından oluşmaktadır.
G0 aşaması ise G1 aşamasındaki bir hücrenin S aşamasına
Ön hipofiz (adenohipofiz) pars distalis, pars intermedia ve
pars tuberalis bölümlerinden oluşmaktadır.
İntermedia bölümünde foliküller ve bunları çevreleyen
hücreler izlenmekle birlikte, insanda bir fonksiyonunun olmadığı
düşünülmektedir.
Pars distaliste bulunan hücreler, boyanma özelliğine göre
kromofob (boyanmayan) ve kromofil (boyanan) olmak üzere
ikiye ayrılır. Kromofiller de bazofil ve asidofil olmak üzere
sınıflandırılır. Asidofil hücreler somatotrop (büyüme hormonu
salgılar) ve mammotrop (prolaktin salgılar) hücreleriyken;
gonadotrop, tirotirop ve kortikotrop hücreler bazofil hücreleri
meydana getirir. İçlerinde en çok bulunan somatotroplar olup
büyüme hormonu salgılar.
ilerlememesini yani artık mitoz göstermemesini ifade eder. Hücre
yaşlanması olarak da adlandırılır. Ayrıca nöronlar, iskelet ve
çizgili kaslar da yine G0 aşamasında bulunur. Dolayısıyla sorunun
seçeneklerinden kardiyomyosit G0 aşamasındadır.
Çeldirici olabilecek primer oosit ise mayozda olan bir
hücredir.
Diğer hücreler hücre döngüsünün her hangi bir basamağında
olabilir.
Diğer interfaz aşamaları şöyledir:
G1: Mitozdan çıkan hücre bu aşamadaki kontrol noktalarıyla
mitoz sonrası bir bozukluk olup olmadığını anlar. En uzun
aşamadır. p53 kontrol noktası G1 fazında yer alır.
S (sentez): Bu aşamada DNA kendilerini eşler. Tüm
kromozomlar kendini eşler ve kardeş kromatidler oluşur. Bu
aşamanın sonunda DNA miktarı iki katına çıkar, ama ploidi (2n)
değişmez.
G2: Mikrotübülüs sentezinin arttığı, mitoz için enerjinin
depolandığı aşamadır.
DENEME SINAVI – 42
11
18.Aşağıdaki organellerden hangisinin fonksiyonu ubiquitin
proteinine bağımlı olarak gerçekleşir?
A) Golgi
B) Endoplazma retikulumu
C) Mitokondriyon
D) Ribozom
E) Proteazom
Cevap E
Proteazomlar hücrede görevi sona ermiş ve yıkılması gereken
proteinleri yıkan organellerdir.
Proteazomun bir proteini yıkabilmesi için o proteine ubiquitin
bağlanması gereklidir. Aşağıdaki şekilde bu ilişki güzel olarak
sunulmuştur.
17. Aşağıdaki hücrelerden hangisi köken olarak monositle
ilişkili bir hücre değildir?
A) Langerhans hücresi – deri
19.Karaciğerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
B) Histiyosit – bağ dokusu
A) Hepatositlerde üretilen safra, lobülün merkezindeki safra
C) Osteoklast – kemik
kanalına dökülür.
D) Kondroblast – kıkırdak
B) Portal sahaya V. Porta’dan kan gelir.
E) Mikroglia – sinir
C) Mall boşluğunda lenf sıvısı yer alır.
Cevap D
D) Hepatositler arasında sıkı bağlantılar izlenir.
E) Kupffer hücresi makrofaj olarak görev yapar.
Soruda monositin dokuya çıkarak makrofaja dönüştüğü ve
dokuya özgü makrofajların neler olduğu bilgisi sınanmaktadır.
Cevap A
Karaciğer lobülünde kan akışı lobülün merkezindeki V.
Özel makrofaj adlandırması şöyledir:
Centralis’e doğruyken; safranın akışı perifere yani portal sahaya
Histiyosit (bağ dokusu),
doğrudur. Safra burada safra kanalına dökülür.
Kupffer (karaciğer),
Osteoklast (kemik),
Mikroglia (SSS),
Langerhans hücresi (deri),
Dentritik hücre (lenf D),
Toz (dust) hücresi (Akciğer)
Kondroblastlarsa mezoderm hücrelerinin farklanmasıyla
ortaya çıkan hücrelerdir.
Seçeneklerdeki diğer önermeler doğrudur.
12
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
20.Aşağıdakilerden hangisi T lenfositlerin yoğun olmasıyla öne
22.Aşağıdaki yapılardan hangisi mezoderm kökenli kabul
çıkan bir bölge değildir?
edilir?
A) Tonsilla palatinanın derin korteksi
A) Mide
B) Timusun medullası
B) Dalak
C) Lenf düğümünün parakorteksi
C) Karaciğer
D) Dalakta periarteriolar lenfatik kılıf
D) Schwann hücresi
E) Dalakta kırmızı pulpa
E) Frontal beyin korteksi
Cevap E
Cevap B
İmmün sistem organlarında T lenfositlerin yoğun olarak
bulunduğu bölgelere timüs bağımlı alanlar denir. Bu alanlar:
•
Lenf düğümünün parakorteks (derin korteks) bölgeleri
•
Tonsillaların parakorteks (derin korteks) bölgeleri ile
•
Dalakta periarteriolar lenfatik kılıf
Bir organın temel fonksiyonunu yapan bölüme parankima,
destek bölümüne stroma adı verilir. Embriyonik köken
adlandırmalarında parankimanın kökeni temel alınır.
Seçeneklerde verilen yapılar göz önüne alındığında
embriyonik kökenler şu şekilde sıralanabilir;
Mide: Endoderm (ön barsaktan gelişir ve epitelinden dolayı
Yine timüs lenfositlerin T lenfosit haline dönüştükleri
bölgedir. Öte yandan dalağın kırmızı pulpasında T lenfositleri pek
endoderm kabul edilir)
Dalak: Mezoderm
izlenmez.
Karaciğer: Endoderm (ön barsaktan tomurcuklanarak geliştiği için)
Schwann hücresi: Nöral krista
21. Aşağıdaki solunum yolu yapılarından hangisi sürfaktan
salgılayan hücrelerden zengindir?
Beyin korteksi: Nöral ektoderm
A) Trakea
B) Primer bronş
23.
C) Bronşiol
D) Terminal bronşiol
E) Respiratuar bronşiol
Cevap D
Solunum sisteminin sürfaktan sentezleyen hücreleri Tip II
pnömosit ve Clara hücrelerdir. Tip II pnömositler alveol epitelini
döşeyen hücrelerdendir ama soruda alveol seçeneklerde
verilmemiştir.
Clara hücreleriyse terminal bronşiolde yoğun olarak izlenir
bu nedenle sorunun yanıtı terminal bronşioldür.
Solunum yollarıyla ilgili yine önemli bir bilgi bronşiolden
sonra kıkırdakların ve bez yapılarının kaybolmasıdır.
Bir sarkomer için uzunluk–gerim ilişkisini gösteren
diyagrama göre B ve C noktaları arasında gerimin
maksimum olmasının nedeni hangisi olabilir?
A) İki uçtaki aktin filamentlerinin çakışması
B) İki uçtaki miyozin filamentlerinin çakışması
C) Miyozin filamentlerinin minimal uzunlukta olması
D) Aktin ve miyozin filamentleri arasında optimum
örtüşmenin olması
E) Aktin ve miyozin filamentleri arasında en az örtüşmenin
olması
Cevap D
DENEME SINAVI – 42
13
Diyagrama göre B ve C noktaları arasında gerimin maksimum
25. Atriyal natriüretik peptidin artışı aşağıdaki fizyolojik
olmasının nedeni Aktin ve miyozin filamentleri arasında optimum
değişim yanıtlarından hangisinin ortaya çıkmasına neden
örtüşmenin olmasıdır. Sarkomer boyunun çok fazla uzaması veya
olur?
çok aşırı kısalması durumunda bu örtüşme olamayacağından
Anjiotensin II dolayı maksimum gerim elde edilemez. ÖZET: Optimum boy,
maksimum gerim.
Aldosteron
Sodyum atılımı
A) ArtarArtarArtar
B) ArtarAzalırArtar
C) AzalırAzalırAzalır
D) AzalırArtarArtar
E) AzalırAzalırArtar
Cevap E
Atrial natriuretic peptide (ANP):
Hipervolemi  Atrium endokardının gerilmesi  ANP
seviyesinde artışa neden olur.
ANP; renin salınımını (ve anjiotensin II oluşumunu) inhibe
eder.
Aldosteron üretimini inhibe eder.
Sodyum atılımında artışa yol açar (Natriürez). Bu etkisini
24. Hücre membranın kolesterol içeriği aşağıdaki özelliklerden
hangisini en fazla etkiler?
toplayıcı tübüllerde Na–K ATP–az pompasını inh. ederek yapar.
Ayrıca, damar düz kaslarında cGMP’yi artırarak
vazodilatasyona ve TPR’de düşmeye neden olur. Bütün bu
A) Kalınlığını
etkilerin sonucunda ve kan basıncını düşürür.
B) İyon geçirgenliğini
C) Akışkanlığını
26. Bir kan damarında sürtünme stresi artığında aşağıdaki
D) Glikolizasyonunu
değişikliklerden hangisine neden olur?
E) Hidrofobik etkisini
A) Endotelin üretimi azalır
Cevap C
B) cGMP üretimi azalır
C) Renin üretimi artar
Membranın akışkanlığını etkileyen faktörler:
D) Prostasiklin üretimi azalır.
•
Yağ asidi zincir uzunluğu ile ters orantılıdır.
E) Nitrik oksit serbestleşmesi artar.
•
Kolesterol miktarı ile ters orantılıdır.
•
Yağ asidi doymamışlık derecesi ile doğru orantılıdır.
•
Sıcaklık ile doğru orantılıdır.
Cevap E
Kan damarlarında sürtünme stresinin (shear stress) artışı
endotel hücreleri tarafından nitrik oksitin serbest bırakılması için
önemli bir uyarıdır. Nitrik oksit, cGMP seviyesini artırarak kan
akışını arttırır.
14
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
27.
Pnömotaksik Merkez: Pons’un üst–arka bölgesine
yerleşmiştir. Solunumun frekansının ve derinliğinin
belirlenmesinde rol oynar. Pnömotaksik merkez inspirasyonun
süresini kısaltarak solunumun frekansını artırır. Güçlü bir
pnömotaksik sinyal, solunum frekansını dakikada 30–40’a
yükseltebilirken, zayıf bir sinyal solunum sayısını oldukça fazla
düşürebilir. Bu alan hasarlandığında solunum yavaşlar ve soluk
hacmi artar.
Sol ventriküle ait basınç–hacim ilişkisi içinde ikinci kalp sesi
ne zaman meydana gelir?
A) D noktasında
B) A noktasında
C) B noktasında
D) B ve C noktaları arasında
E) C ve D noktaları arasında
Cevap A
29. Afferent arteriol direncinde % 50’lik bir azalmaya neden
A noktası: Ventriküllün dolmaya başladığı dönemdir ve bu
noktada kanın ventriküle hızlı akışı vardır.
B noktası: İzovolumetrik kasılma dönemine başlangıç, bu
dönemde mitral ve triküspit kapak kanır yani SI sesi oluşur.
C noktası: Ejeksiyon döneminin başlangıcıdır. Aortik ve
olan fakat arteriyel kan basıncında bir değişiklik yapmayan
bir vazodilatatör ilaç uygulanmasından sonra aşağıdaki
durumlardan hangisi beklenir?
Böbrek kan akımı
GFR
Peritübüler kapiller hidrostatik basınç
A) Azalma
AzalmaDüşme
B) Azalma
AzalmaYükselme
sesi oluşur. D ve A noktalarının arası İzovolumetrik gevşeme
C) Artma
ArtmaYükselme
dönemidir. Ventrikül içi basınçlar düşer. AV kapaklar açılmamış,
D) Artma
ArtmaDeğişiklik yok
Juguler vende “v” dalgası oluşur.
E) Artma
ArtmaDüşme
pulmoner kapaklar açılır kan aortaya ve pulmoner artere akar.
D noktası: Aortik ve pulmoner kapaklar kapanır ve S–2
28. Aşağıdaki yapılardan hangisi solunumun frekans ve
Cevap C
derinliğinin kontrol edilmesinde en etkin role sahiptir?
A) Apnostik merkez
Afferent arteriol direncinde% 50 azalma olmasına rağmen
B) Pnömotaksik merkez
arteriyel kan basıncında hiçbir değişikliğin olmaması Böbrek kan
C) Nükleus traktus solitaryus
akımında ve glomerüler hidrostatik basınçta artışa neden olur.
D) Dorsal solunum grubu nöronları
Bunun sonucunda GFR artar. Aynı zamanda, (buraya dikkat)
afferent arteriol direncinin azalması peritübüler alana geçen kan
E) Ventral solunum grubu nöronları
Cevap B
akımını da artıracağından dolayı peritübüler kılcal hidrostatik
basınç da yükselir.
DENEME SINAVI – 42
15
32. Korti organı kokleanın hangi bölümünde bulunur?
A) Ampulla
B) Sakkulus
C) Skala media
D) Skala timpani
E) Skala vestibuli
Cevap C
Ampulla ve sakkulus kokleaya değil vestibüler aparata ait
yapılardır. Koklea ses titreşimlerine cevap olarak sıvı hareketini
sağlayan skala vestibuli ve scala media ile skala timpani olmak
üzere üç ana bölmeye sahiptir. Korti organı da skala media içinde
yer almaktadır.
30. Aşağıdakilerden hangisi acil transfüzyon reaksiyonuna
neden olur?
A) O Rh (+) hastaya O Rh (–) tam kan verilmesi
B) A Rh (+) hastaya O Rh (+) tam kan verilmesi
C) B Rh (–) hastaya A Rh (–) tam kan verilmesi
D) AB Rh (+) hastaya AB Rh (–) tam kan verilmesi
E) B Rh (–) hastaya B Rh (–) tam kan verilmesi
Cevap C
Aynı ABO tip birisine Rh (+) bir kişiye Rh(–) kan transfüzyonu
herhangi bir reaksiyona neden olmaz. A grubu bir kan, A
33. Aşağıdaki membranlardan hangisi kardiyolipin içerir?
A) Hücre membranı
antijenine ve B antikoruna sahiptir. B grubu bir kan da, B
antijenine ve A antikoruna sahiptir. Bu nedenle, B grubu bir
B) Golgi membranı
kişiye A grubu bir kan verilirse kanı alan kişideki A antikorları
C) Mitokondri membranı
transfüzyon reaksiyonuna neden olur.
D) Endoplazmik retikulum membranı
E) Lizozom membranı
31. Bir nörotransmitterin uyarıcı veya inhibitör etkisini
Cevap C
aşağıdakilerden hangisi belirler?
A) Moleküler yapısı
Membranda en fazla lipidler bulunmaktadır. Pek çok farklı
B) Postsinaptik reseptörünün fonksiyonu
lipid sınıfı membranda bulunabilir. Bunlardan fosfolipidler,
C) Sinaptik aralıkta metabolize edilme şekli
glikosfingolipidler ve kolesterol özellikle önemlidir. Fakat,
ester kolesterol (kolesterol depo şekli) ve triaçilgliserol
D) İçinde bulunduğu sinaptik vezikülün şekli
E) Presinaptik ve postsinaptik membran arasındaki mesafe
(enerjinin depo formu) saf hidrofobik oldukları için membranda
bulunamaz. Membranda en çok lipitler, lipitlerden fosfolipitler,
fosfolipitlerden ise en çok fosfotidilkolin bulunur. Çeşitli
Cevap B
membranlar ihtiyaçları olan lipidleri içerebilir. Bunun en önemli
örneklerinden birisi kardiyolipin’den zengin olan mitokondri iç
Bir nörotransmitterin uyarıcı veya inhibitör etkisini belirleyen
tek şey bağlandığı postsinaptik reseptörün özelliğidir.
16
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
membranıdır.
34. Aşağıdakilerden GLUT tiplerinden hangisi barsak
37. Aşağıdaki moleküllerden hangisi pentoz fosfat yolunda
lümeninden fruktoz emiliminden sorumludur?
görev almaz/oluşmaz?
A) GLUT1
A) Riboz 5 fosfat
B) GLUT2
B) Ribüloz 5 fosfat
C) GLUT3
C) Fruktoz 6 fosfat
D) GLUT4
D) Glukoz 6 fosfat
E) GLUT5
E) Glukuronik asit
Cevap E
GLUT5, barsak lümeninden fruktoz emiliminden sorumludur.
Cevap E
Heksoz monofosfat yolunun (HMY) iki amacı vardır; 1–
Hücreye alınan fruktoz ise kapiller yüzeye GLU2 ile alınır.
NADPH sentezi (özellikle biyosentez reaksiyonlarında kullanılmak
Sitokalazin B, GLUT5 inhibitörüdür.
üzere) 2– DNA ve RNA nükleotidleri sentezinde kullanılacak
öncülleri (riboz 5 fosfatları) sentezlemek. Heksoz monofosfat
35. Aşağıdaki glikoliz basamaklarından hangisinde açığa su
çıkar?
yolu, oksidatif ve nonoksidatif iki evreden oluşmuştur.
Reaksiyonlar sitoplazmada geçekleşir ve ATP üretimi veya
tüketimi yoktur. Ayrıca 5–7 karbonlu şekerlerin birbirine
A) Glikoliz
dönüşümünü heksoz monofosfat yolunda gerçekleşir.
B) Enolaz
Dikkat HMY’de asit yapıda şeker üretilmez.
C) Fosfogliserat kinaz
D) Piruvat kinaz
38. Yağ asid sentezi için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
E) Fosfoizomeraz
A) Düzenleyici basamak yağ asidi sentaz enzimi tarafından
Cevap B
katalize edilir.
B) İlk sentezlenen yağ asidi palmitat’tır.
2–fosfogliserat, enolaz enzimiyle fosfoenol piruvat’a
C) Yağ asidlerinde zincir uzatma işlemi mitokondri ve düz
dönüştürülür. Glikolizin su oluşturan tek reaksiyonudur.
endoplazmik retikulumda gerçekleşir.
Reaksiyon geri dönüşümlüdür ve florid ile inhibe edilir. Kan
glukozu ölçümünde, glikolizi inhibe eden florid kullanılabilir.
D) Yağ asidi sentaz kompleksi yapısında B5 vitamini içerir.
E) Yağ asidi sentezi sitoplazmada gerçekleşir.
Cevap A
36. Aşağıdaki basamaklardan hangisi geri dönüşümlüdür?
A) Glukokinaz
Yağ asidi sentezi bütün canlılarda benzer şekilde gerçekleşen
B) Fosfofruktokinaz
sitoplazmik bir metabolik yoldur. Yağ asit sentezi başlıca
C) Fosfogliserat kinaz
karaciğer, yağ dokusu, böbrek, akciğer ve süt veren meme bezinde
D) Piruvat kinaz
aktiftir. Dietle aşırı miktarda alınan karbonhidratlar yağ asidi
E) Piruvat dehidrogenaz
sentezi için prekürsor sağlarlar. Yağ asidi sentezinin son ürünü
Cevap C
Glikolizin düzenleyici enzimleri olan glukokinaz/hekzokinaz,
fosfofruktokinaz ve piruvat kinaz geri dönüşümsüzdür. Glikoliz
reaksiyonları sonrasında oluşan piruvat mitokondride asetil
coA’ya dönüşür. Bu basamak piruvat dehidrogenaz enzimi
tarafından katalize edilir ve geri dönüşümsüzdür. Fakat,
fosfogliserat kinaz geri dönüşümlüdür.
16 karbonlu palmitattır. Sentez reaksiyonları esnasında NADPH,
ATP, Mn, biotin ve HC03 (C02 kaynağı olarak) kullanılır.
Yağ asidi sentezinde öncül bileşik asetil coA’dır. Sentezde
kullanılacak Asetil coA’lar sitoplazmaya taşındıktan sonra,
yağ asidi sentezinin hız kısıtlayıcı basamağı olan asetil coA
karboksilaz ile malonil coA’ya çevrilir. Reaksiyonda kofaktör
olarak biotin, ATP ve bikarbonattan gelen CO2 kullanılır.
Malonil coA sentezlendikten sonra, yağ asidi sentezi yağ asidi
sentaz kompleksi ile devam eder. Son ürün olan 16 karbonlu
palmitat 7 basamakta yağ asidi sentaz kompleksi tarafından
sentezlenir. Bu komplekste 7 farklı aktif bölge vardır. Bu bölgeler
DENEME SINAVI – 42
17
6 enzim ve açil taşıyıcı protein (acly carrier protein; ACP) içerir.
41. Aşağıdaki moleküllerden hangisi hem pürin hem de
ACP yapısında pantoteik asit (B5) bulunan ve prostetik grup
pirimidin sentezinde kullanılır?
olarak 4’–fosfopantotein içeren küçük bir proteindir.
A) PRPP
Sitoplazmada sentezlenen palmitat daha sonar düz
B) Glisin
endoplazmik retikulum ve mitokondride uzatılır. Doymamış yağ
asidi sentezi ise sadece düz endoplazmik retikulumda bulunan
sitokrom b5 redüktaz (mikrozomal enzim) enzimleri, O2 ve
C) Alanin
D) Tirozin
E) Orotat
NAPDH kullanılarak yapılır.
Cevap A
39. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin hem sentezi hemde
yıkımı mitokondri matriksinde gerçekleşir?
Pürin halkasının atom kaynakları; Aspartat, Glutamin, CO2,
Glisin, Tetrahidrofolat. Pirimidin halkasının atom kaynakları ise,
A) Yağ asidi
Aspartat, Glutamin, CO2. Hem pürin hem de pirimidin sentezinde
B) Keton cisimleri
kullanılan aktif şeker ise PRPP’dir.
C) Glukoz
D) Glikojen
42. UV ışık ile oluşan DNA hasarı aşağıdakilerden hangisidir?
E) DNA
Cevap B
Yağ asitlerinin sentezi sitoplazmik, yıkımı ise mitokodri
matriksinde olur. Keton cisimlerinin yapımı yıkımı mitokodri
matriksinde olur. Glukoz sentezi (glukoneogenez) mitokondride
A) Baz deaminasyonu
B) Timin dimerleri
C) Çift zincir kırığı
D) Baz metilasyonu
E) Tek zincir kırığı
başlayan, sitoplazmada devam eden, düz endoplazmik
Cevap B
retikulumda sonlanırken, glukoz yıkımı (glikoliz) sitoplazmiktir.
Glikojen yapımı ve yıkımı sitoplazmiktir.
– Nitratlı gıdalar ile DNA üzerinde, baz deaminasyonu
(adenine, sitozin),
40. Aşağıdaki lipoproteinlerden hangisi elektroforezde en hızlı
hareket eder?
– UV ışık ile DNA üzerinde, pirimidin (timin) dimeri,
– İyonize radyasyon, oksidatif serbest radikal hasarı,
A) Şilomikron
kemoterapotik ajanlar (doksorubisin) veya doğal
B) VLDL
yollardan, DNA üzerinde çift zincir kırığı meydana
C) LDL
gelebilir.
D) IDL
43.Pepsinojenin pepsine dönüşümünde yer alan faktör ve
E) HDL
Cevap E
reaksiyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lipaz/hidroliz
Lipoproteinler elektriksel yüklerine göre (protein içerikleri)
B) Gastrin /metilasyon
elektroforez yöntemi ile birbirinden ayrılırlar. Lipoprotein
C) HCI /hidroliz
elektroforezinde, şilomikron uygulama yerinde hareketsiz kalır.
D) Tripsin /fosforilasyon
Daha sonra sırası ile LDL (β lipoprotein), VLDL (pre β lipoprotein),
E) Amilaz/hidroliz
HDL (α lipoprotein) şeklinde ayrılırlar. Dolayısıyla HDL en
hareketli lipoproteindir.
Cevap C
Pepsinojenin pepsine dönüşümü midede HCL ve pepsinin
otokatalitik etkisi sonucunda gerçekleşir. Pepsin aktif enzimdir.
Aktivasyon modeline zimojen aktivasyon denir ve burada yer alan
reaksiyon kısmi proteoliz/hidroliz dir. Peptit bağları su girişi ile
yıkılır.
18
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
44. Diürnal değişiklik gösteren üre analizi için çalışılması en
uygun olan idrar örneği aşağıdakilerden hangisidir?
pıhtılaşmasını önler.
Sodyum sitrat : Kalsiyumu bağlayarak kanın pıhtılaşmasını
A) Sabahın ilk idrarı
önler. %3,8’lik çözeltisi kullanılır.
Sodyum flüorür: Kalsiyumu bağlayarak kanın pıhtılaşmasını
B) Spot idrar
önler .
C) Orta idrar
İyodoasetat: Daha çok koruyucu olarak kullanılır.
D) Saatlik idrar
Antiglikolitik ajandır ve Na–fluorür yerine kullanılabilir.
E) 24 saatlik idrar
Cevap E
EDTA (Etilendiamintetraasetikasit): Kalsiyum ile kompleks
yaparak kanın pıhtılaşmasını önler.
Heparin: Spesifik olarak pıhtılaşma faktörleri IX ve XI’i
Diurnal değişiklikler vücut sıvılarındaki maddelerin
bağlayarak ve antitrombin III ile etkileşip bunun trombini inaktive
konsantrasyonlarında bir gün içerisinde meydana gelen
değişmelerdir. Vücut sıvılarındaki maddelerin çoğu gün boyunca
etme yeteneğini artırarak kanın pıhtılaşmasını önler.
döngüsel/sirkadiyen değişiklikler gösterir. Bu değişikliklere
katkıda bulunan etkenler duruş, aktivite, besin alınımı, stres, gün
46.Aşağıdakilerdan hangisi karaciğerdeki alanin ve glutaminin
ışığı/karanlık, uyku/uyanıklıktır. Bu durumda hangi analit olursa
kaynağıdır?
olsun atılımı hakkında bilgi sahibi olmak üzere 24 saatlik idrar
A) Kas ve beyin
düzeyleri tespit edilir.
B) Böbrek ve mide
C) Beyin ve bağırsak
45. Aşağıdakilerden hangisi antikoagülan mekanizmalar için
yanlış bir ifade olur?
D) Dalak ve pankreas
E) Böbrek ve yağ
A) Antitripsin, trombini inhibe ederek antikoagulan özellik
Cevap A
gösterir
B) Heparin antitrombin III’ü inhibe eder
C) EDTA, kalsiyumu bağlayarak antikoagulan etki gösterir
Amino asitlerin plazmada taşınması: Beyin ve böbrekten
glutamin, kasta kas proteinlerinin yıkılımından kaynaklanan
D) Sitrat ve oksalatlar FIV u tutan in vitro antikoagülanlardır
amino grupları alanin ve glutamin şeklinde taşınır. Karaciğerdeki
E) Aktif Protein C antikoagülan özellik gösterir,
alanine ve glutaminin başlıca kaynağı beyin ve kas dokusu
Cevap B
Koagülasyon inhibitörleri : Bu grupta yer alan inhibitörler,
proteinleridir.
47. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi melatonin ve niasini
antitrombin III, Protein Z, Protein C ve protein S ve doku faktör
meydana getirir?
yolu inhibitörü (TFPI) olup endotel ve karaciğerde sentezlenirler.
A) Serotonin
Antitrombin III: En güçlü trombin inhibitörü olup başlıca
serpindir. Trombin ile birlikte Faktörler IXa, Xa, XIa ve XIIa ve
Faktör VIIa–doku faktör kompleksini de inhibe eder. Trombin
ve faktör Xa’yı farklı mekanizmalar la inhibe eder. Ancak her
iki inhibisyonda da antitrombin III aktivitesi heparin varlığında
B) Arginin
C) Triptofan
D) Metiyonin
E) Valin
Cevap C
artar. Antitrombin aktivitenin geri kalanı büyük oranda
Alfa–2–makroglobülin ve az oranda heparin kofaktör II ve alfa1–
antitripsin ile sağlanır.
Oral antikoagülanlar, Faktör II, VII, IX, X ve protein S ,
TRİPTOFAN: Esansiyel ve hem glukojenik ve hem ketojenik
amino asittir. Piruvat ve asetil KoA üzerinden yıkılır. Yapısında
protein C ve protein Z’nin sentezleri K vitaminine bağımlıdır.
bulunan indol halkası çeşitli bileşiklerin yapısına katılır; Bunlar
Kumarin grubu (warfarin ve kumarin) antikoagülanlar glutamat
serotonin, melatonin’dir. Karaciğerde triptofan yıkılımı ile
kalıntılarının K vitaminine bağımlı gama– karboksilasyonunu
nikotinik asit sentezlenir. Triptofan ‘dan transaminasyon ile
inhibe eder.
indol piruvik asit oluşur. İndol asetik asit , skatol ve indol son
Oksalat: Kalsiyumu (Faktör IV) bağlayarak kanın
ürünlerdir. İndoksil sülfatın potasyum tuzuna indikan denir.
DENEME SINAVI – 42
19
Triptofan dekarboksilasyon ile triptamin (hipertansif etkili)
üzerinden de metabolize olabilir.Triptofandan kuinilat, kinürenin
gibi nörotransmitterler sentezlenir. 5–metoksi indol asetat
serotonin metaboliti olup idrarla atılan formudur
Asit – baz dengesinin korunmasında, tampon sistemler
kullanılır.
1– Plazma tampon sistemleri
Bikarbonat tampon sistemi; [HCO3–] / [ H2CO3] ¸ tampon
çiftini oluşturur.PH’ın 7.4’de sabit tutulabilmesi için oran 20 :1
48. Bağ dokusu proteinlerinde bulunan desmozin hangi enzim
etkisi ile oluşur?
olmalıdır.
Fosfat tampon sistemi; H2PO4– ve HPO4–2 tampon çiftinden
meydana gelir. Plazmada etkinliği azdır.
A) Prolin hidroksilaz
Protein tampon sistemleri; Aminoasitlerin tamponlama
B) Lizil hidroksilaz
güçleri, onların amfoterik özelliklerini oluşturur
C) Matriks proteaz
D) Lizil oksidaz
2-
Eritrosit tampon sistemler
E) Transglutaminaz
a)
Bikarbonat tampon sistemi
b)
Hemoglobin tampon sistemi
Cevap D
Bağ dokusu proteinleri sentezlenirken çok sayıda düzenleme
50. Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin eksikliği kanda piruvat
gerçekleşir. Sekresyondan sonra çapraz bağ oluşumu meydana
ve laktat artışına neden olur?
gelir. Desmozin, izodezmosin ve lizinilnörlösin yapıları oluşur.
A) Vitamin B1
Ekstrasellüler ortamda lizil oksidaz (Cu+2) ile önce allizin yapıları
B) Vitamin B6
meydana gelir. Allizinin reaktif aldehit formu diğer allizinler ile
kondanse olur ve lizinil nörlösin yapıları meydana gelir. 4 ayrı
elastin zincirindeki 4 lizin kalıntısının kovalent olarak bağlanması
desmozin yapısını oluşturur (aldol kondansasyonu). Bu suretle
C) Vitamin Biotin
D) Vitamin B9
E) Vitamin B12
zincirler arası çapraz bağlanmalar meydana gelir.
Cevap A
49. Kan pH’ının 7.4 olarak sürdürülmesinde HCO3 ve H2CO3
oranı ne olmalıdır?
TİAMİN (B1 VİTAMİNİ)
Pirimidin ve tiazol halkalarının birleşmesinden oluşmuştur.
A) 1: 10
Organizmada başlıca fosfat esterleri şeklinde bulunur. Besinlerle
B) 15:1
alınmasının yanı sıra barsakta bakteriler tarafından da
sentezlenir. Günlük gereksinim karbonhidrat alınımına bağlıdır.
C) 1: 20
Gereksinim gebelik, laktasyon, ve musküler aktivitenin artışına
D) 1: 25
bağlıdır. 2 genel reaksiyon katalizler.
E) 20:1
1.
Cevap E
Oksidatif dekarboksilasyon: alfa– ketoglutarat
dehidrogenaz, piruvat dehidrogenaz ve dallı zincirli
α–ketoasit dehidrogenaz reaksiyonlarının kofaktördür.
Karbonion iyonunu aktarır.
Tamponlar, asit veya baz ilavesi ile ortamın pH’ını
değiştirmeyen veya çok az değişikliğe neden olan moleküllerdir.
2.
Transketolaz reaksiyonları: Transketolaz reaksiyonu
Tampon sisteminde, zayıf bir asit veya baz ve bunların tuzları yer
karaciğer ve kan hücrelerinde pentoz fosfat yolunda
alır. Arter kanı pH’ı 7.4, ven kanı pH’ı 7.35 ve hücre içi pH’ı 4.75–7.4
kullanılan bir enzim reaksiyonudur. Tiamin pirofosfat bu
‘de tutulur. Zayıf asitlerin pH’ı Hendersen Hasselbach eşitliği ile
enzimin kofaktörüdür. Aldehit grubu transferi yapar.
belirlenir. Zayıf bir asit sulu ortamda şu şekilde dissosiye olur;
A–; tuz veya konjige baz = Zayıf asidin iyonize formudur.
Vitamin eksikliği tanısı:
•
düzeyi artar, Transketolaz aktivitesindeki bozukluğa
Negatif logaritmaları alındığında ;
bağlı olarak kanda pentoz miktarı artar, NADPH yeterli
miktarda oluşamaz ve yağ asidi sentezi bozulur.
pH = pKa – log [HA]/ [A–] olur.
Eğer [A–] = [HA] ise pH= pK olur.
20
Kanda piruvik asit, laktik asit ve α–ketoglutarik asit
Ka = [H+] [A–] / [ HA]
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
•
Eksikliğini ölçmek için en iyi yöntem ERİTROSİT
2– TRANSFERAZLAR: Hidrojenden başka bir grubu bir
TRANSKETOLAZ AKTİVİTESİ’ nin ölçülmesidir.
•
Diğer bir yöntem: Glukoz verilmesinden sonra laktik
substrattan diğerine aktaran enzimlerdir. C, N, veya Fosfat
asit: piruvik asit oranının ölçülmesidir. Kan ve idrarda iki
taşıyan gruplar transfer edilir.
metabolit te artar. Artış Tiamin Pirofosfat bağımlı Piruvat
dehidrogenaz aktivitesindeki azalmaya bağlıdır.
3– HİDROLAZLAR: Ester, eter, peptid, glikozit, asit anhidrit,
C–C bağları ve C–N bağlarının yıkılışlarını moleküle su
katılması ile katalizler.
4– LİYAZLAR: Substrattan grupları ayıran /ancak hidroliz
51. Aşağıdaki enzimlerden hangisi liyaz sınıfına aittir?
etmeyen) ve ayrılan grubu başka bir substrata aktaran
A) Hekzokinaz
enzimlerdir. Genellikle çift bağ oluştururlar. C–C,C–O,C–
B) Laktat Dehidrogenaz
N,C–S bağlarına etkilidir.
C) Argininosüksinaz
5– İZOMERAZLAR: Optik, geometrik veya yapı izomerlerinin
D) Katalaz
birbirine dönüşümünü katalizleyen enzimlerdir.
E) Sitokrom oksidaz
6– LİGAZLAR: İki farklı bileşiğin birbirlerine bağlanmasını
Cevap C
katalizler. C–C, C–O, C–N, C–S bağları oluşur. ATP
kullanırlar.
1–OKSİDOREDÜKTAZLAR: Oksido–redüksiyon olaylarını
katalizler. Elektronları ve hidrojeni (protonları) bir substrattan
diğerine aktarırlar. Bu sınıfta 4 enzim grubu bulunmaktadır:
a) Oksidazlar; Hidrojen alıcısı olarak oksijen kullanarak bir
52. Aşağıda hormon/reseptör yerleşimi / etki mekanizması
bilgilerinden hangisi yanlıştır?
A) TSH/Membran/cAMP
substrattan hidrojenin çıkarılmasını katalizler. Reaksiyon
B) NO/ sitozol/cGMP
sonucunda substrat okside olur ve H2O veya H2O2
C) ACTH/membrane/cAMP
meydana gelir. Örnek: Sitokrom oksidaz
b)Dehidrogenazlar; Hidrojen alıcısı olarak NAD, NADP,
FAD ve FMN ‘i kullanan enzimlerdir. Örnekler; Laktat
D) Tiroksin/nukleus/ gen transkripsiyonu
E) Östradiol/sitozol/cAMP
Cevap E
dehidragenaz, malat dehidrogenaz vb.
c)Hidroperoksidazlar; Substrat olarak organik peroksit
veya hidrojen peroksit kullanırlar.
HORMONLARIN SINIFLANDIRILMASI
H2O2 + AH2 ® 2H2O + H Örnek: GSH–peroksidaz
Grup I hormonlar
2 H2O2 ® 2 H2O + O2 Örnek: Katalaz
- Bu grup hormonlar içinde steroid hormonlar (cinsiyet
hormonları, kortikosteroidler, aldosterone), tiroid
a) Oksijenazlar: Bu grup enzimler molekül içine oksijen sokarlar.
İki basamakta meydana gelir:
Birinci basamakta oksijen enzimin aktif bölgesine bağlanır.
Bunu bağlı oksijenin indirgenmesi veya bir substrata transfer
edilmesi izler. İki tiptir;
1.
hormonları ve kalsitrol yer alır. Bu grup hormonlar
lipofilik karekterde olduklarından plazmada bir taşıyıcı
proteine bağlanarak taşınırlar ve plazma yarı ömürleri
uzundur. Lipofilik karekterlerinden dolayı membranı
kolaylıkla geçerler, bu nedenle reseptörleri sitozolde
(steroid hormonları ve kalsitriol) veya nükleustadır
Dioksijenazlar: Her iki oksijen atomunu transfer ederler
(tiroid hormonları ve retinoik asit). Etkilerini gen
A + O2 ⇒ AO2
transkripsiyonları aracılı gösterirler.
Örnekler: Triptofan pirrolaz, Homogentisik asit oksidaz, 3–
hidroksiantralinat oksidaz
2.Monooksijenazlar (miks fonksiyonlu oksidazlar;
Grup II hormonlar
- Bu grup hormonlar içinde polipeptid, protein ve
glikoprotein yapılı hormonlar ile katekolaminler yer alır.
hidroksilazlar): Oksijenin sadece bir atomunu transfer
Plazmada taşıyıcı proteinleri yoktur ve bu nedenle plazma
ederler. Karaciğer mikrozomlarında sitokrom P–450,
yarı ömürleri kısadır. Reseptörleri membranda lokalize
sitokrom b5 ve sitokrom b5 redüktaz ile birliktedir. Hem
olup sinyalin hücre içine iletiminde intrasellüler ikinci
NADPH hemde NADH sitokromların indirgenmesinde rol
haberci sistemlerini kullanırlar. Buna gore;
oynar.
a- İkinci habercisi cAMP olan hormonlar (FSH;LH;ACTH;TSH
gibi)
DENEME SINAVI – 42
21
b- İkinci habercisi cGMP olan hormonlar (NO, ANP)
55. Aşağıdakilerden hangisi sporisidaldir?
c- İkinci habercisi kalsiyum ve /veya fosfatidilinozidler
olan hormonlar
A) % 60 Metil alkol
B) Polyhegzanid
d- İkinci habercisi kinaz veya fosfataz olan hormonlar
(Prolaktin, Büyüme hormone gibi)
C) Perasetik asid
D) % 2 fenol
Östradiol steroid yapılı bir hormone olup, reseptörü
E) % 70 etil alkol
sitozoldedir. Gen transkripsiyonları ile etki gösterir.
Cevap C
53. Glukagon hormonu, cAMP sentezini uyarmaktadır.
Aşağıdakilerden hangisinin aktivitesi bu yolla artmaktadır?
A) Glikojen sentaz
Asetik asit, hidrojen peroksit ve suyun karışımından oluşur.
Perasetik asit, keskin kokuludur. Su gibi ürünlere parçalanır
ve çevreye zararlı metabolitlere parçalanmaz. Aluminyum
B) Hormon duyarlı lipaz
gibi metallere karşı korozivtir. Uzun süre temasa bağlı olarak
C) HMG KoA reduktaz
solunum yolu problemlerine, ciltte irritasyon ve kabarıklığa
D) Asetil KoA karboksilaz
neden olur. Perasetik asitle sterilizasyon süresi 50–56° C de
yarım saattir. Oksijenle hidrojen peroksit ve suya parçalanır. PAA,
E) Hidroksi metil glutaril KoA redüktaz
Cevap B
organik materyal varlığında bile aktivitesini korur.
56. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisinin hedefine bağlanması
Glukagon cAMP sentezini uyarır ve proteinlerin
fosforilasyonuna yol açar. Glukagon yağ yıkılımını, yağ yıkılımının
hız kısıtlayıcı enzimi olan hormon duyarlı lipazın fosforilasyonu
enerji bağımlı bir safha gerektirir?
A) Beta–laktamlar
yolu ile gerçekleştirir. Kolesterol sentezini ve yağ asidi sentezini
B) Kloramfenikol
inhibe eder. Karaciğerde glikojen fosforilazı aktifleyerek glikojen
C) Gentamisin
yıkılımını arttırır, sentezini inhibe eder.
D) Kinolonlar
E) Linkozamidler
54. Bilirubinin ürobilinojene dönüşümünde rol oynayan enzim
Cevap C
aşağıdakilerden hangisidir?
A) ALA sentaz
Aminoglikozitler streptomisin hariç ribozomun 30 S ve 50 S
B) Ferroşelataz
alt ünitesine bağlanarak RNA okunmasını önler. Aminoglikozitler
C) Betaglukuronidaz
gram negatif bakterilere karşı sidaldir. Gram pozitif bakterilere
D) UDP–Glukuronil transferaz
etkileri yoktur. Aminoglikozitlerin başlıca kullanım alanları
tularemi, veba ve brusellozdur. En önemli yan etkileri ototoksisite
E) Biliverdin redüktaz
Cevap C
(denge) ve nefrotoksisitedir. Aminoglikozitlerin bakteri sitoplazma
zarından geçmeleri oksijene ve enerjiye bağımlıdır. Apsede
kullanılamazlar.
ALA sentaz; Porfirin sentezinin hız kısıtlayıcı enzimidir
Ferroşelataz; Porfirin halkasına demiri katan enzimdir.
UDP–Glukuronil transferaz; Konjige bilirubin sentezinde yer
alır.
A) Staphylococcus epidermidis
B) Proprionobacterium acnes
Betaglukuronidaz; Konjige bilirubinden ürobilinojen
sentezinde yer alır.
Biliverdin redüktaz; Biliverdinin bilirubine dönüşümünde
yer alan enzimdir. NADPH bağımlı bir enzim olup reaksiyon
mikrozomal sistemde gerçekleşir.
22
57. Hangisi derinin normal kalıcı florasında bulunmaz?
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
C) α–hemolitik streptokoklar
D) S.pyogenes
E) Malesezia furfur
Cevap D
60. Pnömokoklarla ilgili ifadelerden hangisi/hangileri doğru
S.pyogenes insanların normal florasında bulunmaz.
Oysa Malasezia insanların deri flora elemanıdır. α–hemolitik
değildir?
streptokoklar boğazda flora elemanıdır. Proprionobacterium
I. Optokine dirençlidir
acnes deride flora elemanıdır.
II. Penisiline dirençli kökenler mevcuttur
III. inülini hidroliz eder
58. Aşağıdakilerden hangisinde streptomisin kullanılması
uygun değildir?
IV. %6.5 NaCl ortamında ürer
A) I ve II
A) Brusella
B) II ve III
B) Tüberküloz
C) I, II ve III
C) Tularemi
D) Yalnız III
D) Veba
E) I ve IV
E) Mikoplazma pnömonisi
Cevap E
Cevap E
Mikoplazmaların neden olduğu pnömonide makrolitler
ve kinolonların kullanılması uygundur. Aminoglikozitlerin
kullanılması uygun değildir. Aminoglikozitlerin ilk tercih olarak
Pnömokoklar gram pozitif koktur, optokine duyarlıdır
ve inülini hidroliz eder Ancak Streptokoklar içinde
enterokoklar, %6.5 NaCl ortamında ürer.
kullanılabileceği başlıca hastalıklar Brusella, Tüberküloz,
Tularemi, Veba’dır.
61. B grubu beta hemolitik Streptokoklarla ilgili ifadelerden
hangisi/hangileri doğru değildir?
59. Aşağıdaki eşleştirilen bakterilerden hangilerinin ayrımında
I. Siyalik asit yapısında kapsülü vardır.
%3 H2O2 testi gereklidir?
II. CAMP pozitiftir.
A) Stafilokok–Streptokok
III. Erken başlangıçlı (ilk 7 gün) sepsiste mortalite fazladır.
B) Pseudomonas– Klebsiella
IV. Grup B Streptokoklarla kolonize annelere doğum öncesi
gentamisin profilaksisi gerekir.
C) Enterekokok–Pnömokok,
D) Borrelia – Pseudomonas
A) I ve II
E) Neisseria–Hemophilus
B) Yalnızca III
Cevap A
C) II ve III
D) Yalnızca IV
Stafilokoklarla Streptokokların ayrımında en önemli test
E) II ve IV
katalaz testidir. Katalaz testi (%3 hidrojen peroksitli ortamda
Cevap D
bakterinin reaksiyon girmesi ve köpük oluşmasına dayanır
stafilokoklarda pozitif, Streptokoklarda negatiftir.
B grubu Streptokokların siyalik asit yapısında kapsülü
vardır. B grubu Streptokokların CAMP deneyi pozitiftir.B grubu
Streptokokların neden olduğu erken başlangıçlı sepsisin
mortalitesi (ilk 7 gün) daha fazladır. Vajeninde Grup B Streptokok
kolonizasyonu olan annelere ampisilin profilaksisi önerilmektedir.
DENEME SINAVI – 42
23
62. Yoğun bakım ünitesinde 20 gün yatan 68 yaşındaki hastada
64. Günlük 60 mg Steroid kullanan 55 yaşındaki erkek hasta,
beyin cerrahi ameliyatından sonra menenjit bulguları
iki haftadır süren ateş, öksürük, kanlı balgam çıkarma, baş
gelişmiştir. BOS örneğinde bol nötrofil ve Gram (–)
ağrısı ve sol kolunda güçsüzlük ile başvuruyor. Çekilen toraks
kokobasiller görülmüştür. Kültürde oksidaz (–) hareketsiz ve
tomografisinde her iki akciğerde multipl apse ile uyumlu
nonfermentatif bakteriler üremiştir.
lezyonlar görülüyor. Bronkoalveoler lavaj örneğinde gram
Bu klinik tabloya yol açması en olası bakteri
pozitif, dallanmış filamantöz yapılar EZN pozitif saptanmıştır.
aşağıdakilerden hangisidir?
Yukarıda tanımlanan klinik tabloda düşünülmesi gereken
A) Pseudomonas aeruginosa
en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
B) Acinetobacter baumannii
A) Mycobacterium tuberculosis
C) Neisseria meningitidis
B) Actinomyces israelii
D) Haemophilus influenzae
C) Nocardia asteroides
E) Alcaligenes faecalis
D) Rhodococcus equi
Cevap B
E) Paracococciodes brasilensis
Cevap C
Hastada postop. menenjit gelişmiştir. Böyle bir menenjitte
öncelikle Pseudomonas, Acinetobacter gibi gram negatifler ve
Nocardia cinsi bakteriler, gram pozitif olmalarına rağmen,
stafilokoklar ön planda düşünülür. Gram negatif kokobasil olması
aside rezistan boyanırlar. Nocardia’lar normal konakta travmatik
nedeniyle stafilokok olamaz. Oksidaz negatif ve hareketsizliği
inokülasyona ikincil kutanöz enfeksiyonlara yol açarken,
nedeniyle de pseudomonas olamaz. Doğru cevap Acinetobacter
bağışıklığı bozuk bireylerde inhalasyon yoluyla alınarak pnömoni
spp. dir.
ve merkezi sinir sistemi enfeksiyonuna neden olurlar. Kültürde ve
dokuda hif formunda görülürler.
63. Serolojik tanısında kardiyolipine karşı gelişen antikor
65. Kemik iliği nakli yapılan 60 yaşındaki kadında,
aranan aşağıdakilerden hangisidir?
transplantasyondan 65 gün sonra ateş, solunum sıkıntısı,
A) Mycobacterium tuberculosis
öksürük, konfüzyon, sulu ishal, radyogramda akciğer
B) Trepanoma pallidum
grafisinde bilateral infiltrasyon saptanıyor. Kanda lökosit
C) Nocardia asteroides
sayısı 4.000, % 80 nötrofil hâkimiyeti saptanıyor. Serum
D) Burkholderia cepacia.
sodyum seviyesi 118 meq/lt ise hangi etken öncelikle
E) Acinetobacter baumannii
düşünülmelidir?
Cevap B
A) Mycoplasma pneumoniae
B) Streptococus penumoniae
Sifilisin serolojik tanısında treponomal ve non treponomal
testler kullanılır. Non– Treponomal testler de (VDRL–RPR)
kardiyolipine karşı gelişen antikorlar aranmaktadır.
C) Pseudomonas aeruginosa
D) Escherichia coli
E) Legionella pneumophila
Cevap E
Legionella pneumophila atipik pnömoni yapar. Genellikle
su kaynaklarından, klimalardan, soğutma kulelerinden bulaşır.
Yaşlılarda sıktır. Sigara, organ nakli ve diğer sebeplerle immün
süpresif tedavi almak risk faktörleridir. Eğer atipik pnömoni tarif
edilen bir hastada hiponatremi, hipopotasemi, akciğer grafisinde
iki taraflı diffüz infiltrasyon varsa, betalaktam tedaviye cevap
vermiyor ve ishal de var ise ön planda legionella düşünülmelidir.
Tedavide makrolidler veya kinolonlar kullanılır.
24
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
66. AIDS’li erkek hasta penis ülseri nedeniyle başvurmuştur.
68. Plasmodium vivax ile enfekte bir kişiyi sokan sivrisinek,
Ülserler basmakla hassastır. Ülserden alınan örnekte balık
plasmodium’un hangi formunu insandan alarak enfekte
sürüsünü andıran gram negatif basiller görülmüştür.
olur?
Bu ülserin tedavisinde aşağıdakilerden hangisinin verilmesi
A) Sporozoit
en uygundur?
B) Hipnozoid
A) Azitromisin
C) Merozoid
B) Sefazolin
D) Gametosid
C) Metronidazol
E) Ookist
D) Penisilin G
Cevap D
E) Asiklovir
Cevap A
Sıtma insana sivrisineklerin sokmasıyla sporozoid formunu
bulaştırır. İnsanı sokan sivrisinek ise gametositleri alır.
Hemophilus ducreyi, cinsel yolla bulaşır ve genital bölgede
ağrılı ülsere neden olur. Yaptığı hastalığa yumuşak şankr,
69. Hangisinin işlevi bozulduğunda hiper Immun globulin M
şankroid, ulcus molle denir. HIV’le birlikteliği sıktır. Etkenin
girmesinden 7–10 gün içinde ağrılı ülserasyon, LAP ve öpüşen
lezyonlar görülür. Gram boyamada balık sürüsü gibi görünür.
Tedavide yedi gün süreyle eritromisin, azitromisin verilir.
sendromu oluşur?
A) CD 28 ligand bozukluğu
B) CD 40 ligand bozukluğu
C) CD 56 ligand bozukluğu
67. Göz çevresinde ödem, bacak kaslarında ağrı ile başvuran
hastanın sıkça domuz eti yediği öğrenilmiştir. Tetkiklerinde
D) CD 21 ligand bozukluğu
E) CD 11 ligand bozukluğu
eozinofili ve kas biyopsisinde kist içeren larvalar saptanmıştır.
Cevap B
Bu hastada hangisi öncelikle hangisi düşünülmelidir?
A) Trichinella spiralis
T lenfositinin CD 40 ligandıyla CD 40 birleşmesinin sonucu
B) Cryptosporidium parvum
izotip anahtar çevrimi oluşur ve bu birleşmeden sonra immün
C) Enterobius vermicularis
globülin M den başka immün globülin G,E,A salınımı başlar
D) Balantidium coli
(Anahtar çevrimi). Eğer CD 40 ile 40 ligand birleşmesinde
bir problem varsa izotip anahtar çevirme gerçekleşemez ve
E) Diphyllobothrium latum
Cevap A
Trichinella spiralis larva içeren domuz etinin yenmesiyle
bulaşır. En sık tutulan kaslar ekstra oküler kaslar, dil, deltoid,
pektoral ve diafragma kaslarıdır. Kist kaslarda birkaç ay yaşar ve
ancak immün globülin M salgılanabilir ki bu hastalığa hiper
immunglobülin M sendromu denir.
70. Aşağıdaki virüslerden hangilerinin canlı virüs aşısı vardır?
I. Rubella
daha sonra ölüp kalsifiye olur. Göz çevresinde ödem, göğüs ağrısı
II. Varicella zoster
ve yaygın miyalji şikayeti ile başvuran kas biyopsisinde kist içeren
III. Hepatit C
larvalar varsa T.spiralis enfeksiyonu düşünülmelidir.
IV. Kuduz
A) I ve II
B) I ve III
C) II ve III
D) I ve IV
E) I, II ve IV
Cevap A
DENEME SINAVI – 42
25
Rubella ve Varicella zoster’in canlı aşıları vardır.Rubella:
Hastalık ömür boyu bağışıklık bırakır. Kızamıkçıktan korunmada
canlı virüs aşısı kullanılır. Plasentayı geçerek malformasyon
yapabilme ihtimali nedeniyle gebelerde kullanılmaz. Aşı
73. Kızamıkçık aşısından kaç ay sonra hamile kalınabilir?
A) 1 ay
B) 2 ay
C) 3 ay
yapılanların bir ay süreyle hamile kalmaması gerekir.
Suçiçeğinden korunma için canlı atenue aşısı (oka suşu) vardır.
D) 6 ay
Aşılananlar suçiçeğini hafif semptomlarla geçirebilir. Aşıya
E) 12 ay
rağmen döküntü olabilir.
Cevap A
71. Yüzme havuzu keratokonjoktivitine neden olan etkeni olan
Kızamıkçık aşısı canlı aşıdır. Hamilelere ve immun supresif
virus aşağıdakilerden hangisidir?
hastaya kullanılamaz. Kızamıkçık aşısından sonra bir ay süreyle
A) Adenovirus
hamile kalmamak gerekir.
B) Rhinovirüsler
C) Pox virüs
74. Mantarlarla ilgili verilen ifadelerden hangisi (hangileri)
D) Reo virüs
doğru değildir?
E) Rhabdo virüs
I. Mantarlar, prokaryottur.
Cevap A
II. Hücre duvarında kitin vardır.
III. Mantar hücre zarında sterol bulunur.
Epidemik keratokonjiktiviteve yüzme havuzu konj.’ne en sık
IV. Mantarlar absorbsiyonla beslenirler
neden olan virüsler Adenovirüslerdir. Adenovirusler zarfsız DNA
A) Yalnız I
virüsüdür. Kapsidden dışarıya fiber çıkarırlar. Penton fiberleri tip
B) I ve III
özgü antijendir.
C) I ve II
72. Parainfluenza virüslerle ilgili bilgilerden hangisi doğru
değildir?
D) I ve IV
E) III ve IV
Cevap A
A) Parainfluenza virüs
B) Damlacık enfeksiyonuyla bulaşır.
Mantarlar eukaryot canlılardır. Yani gerçek bir çekirdekleri,
C) Zarflı RNA virüsüdür.
çekirdek zarları, golgi aygıtı, endoplazmik retikulumları ve
D) Tip 1 ve Tip 2 beş yaş altındaki çocuklarda krupun en sık
nedenidir.
ribozomları bulunmaktadır. Bunun dışındaki tüm seçenekler
doğrudur.
E) Hastalıktan iyileşmede Ig G antikorları gereklidir.
Cevap E
75. Mağara gezisine katılan ve uzun zamandır yüksek doz steroid
kullanan 18 yaşındaki kızda lenfadenopati ve dilde ülseratif
Parainfluenzavirüs Orta şiddette soğuk algınlığı benzeri
lezyonlar görülmüştür. Lezyondan alınan materyalin giemsa
hastalığa neden olurlar. Damlacık enfeksiyonuyla bulaşır. Zarflı
ile boyanmasında makrofajlar içinde tomurcuklanan maya
RNA virüsüdür. Parainfluenza virüsün dört serotipi vardır. Tip 1 ve
hücreleri görülmüştür.
Tip 2 beş yaş altındaki çocuklarda krupun en sık nedenidir. Tip 3
Aşağıdaki etkenlerden hangisi bu tabloyu oluşturabilir?
pnömoni yapar. Tip 4 ise soğuk algınlığı etkenidir. Viremi yapmaz.
A) Coccidioides immitis
Hastalıktan iyileşmede salgısal Ig A’nın önemi vardır. Tedavisi
semptomatiktir. En sık komplikasyon otitis media’dır.
B) Histoplasma capsulatum
C) Blastomyces dermatitidis
D) Paracoccidioides brasiliensis
E) Zigomikoz
Cevap B
26
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Histoplasma capsulatum, kuş ve tavuk gübresi ile kirlenmiş
Nekroz, yaşayan dokudaki hücrelerin, ölümlerinden sonra
toprakta ve yarasaların yaşadığı mağaralarda bol miktarda
izlenen morfolojik değişiklikleri tanımlar. En sık görülen nekroz
bulunur. Histoplazmoz konidi ve hiflerin solunması ile bulaşır.
formu koagulasyon nekrozudur. Beyin hariç tüm vücutta
Vakaların % 95’i asemptomatiktir. Yaklaşık % 4 vakada grip
damar tıkanması sonrası (ateroskleroz gibi nedenlerle) ya da
benzeri tablo gelişir. Yoğun konidi solunumu olursa pnömoni
kanlanmanın bozulmasını takiben gelişen nekroz koagülasyon
oluşur. Histoplasmalar kapsülsüzdür ama makrofajların içinde
nekrozudur.
tomurcuklanarak ürer.
Kurşun başta olmak üzere ağır metal zehirlenmeleri
ve radyasyon sonrasında da hücre ölümü koagülasyon
76. Th2 lenfositlerinden salınan ve immun sistemi baskılayıcı
nekrozu formundadır. Hücre şişmesi, sitoplazmik proteinlerin
denatürasyonu ve hücre organellerinin yıkımı ile karakterizedir.
özellikte olan sitokin hangisidir?
Hücrenin lizozomal enzimleri de denatüre olduğundan etkilenen
A) IL–1
dokuda erime izlenmez. Dokunun çatısı korunur, hücre hayalleri
B) Interferon gamma
seçilebilir ama ayrıntıları gözlenemez.
C) IL–2
D) IL–12
79. Aşağıdaki inflamatuar mediatörlerden hangisi iltihap
E) IL–10
alanında üretilir ve kemik iliği üzerinde koloni uyarıcı faktör
Cevap E
benzeri etkiye sahiptir?
A) IL 1
IL4,5, IL10,IL13 Th–2 lenfositler tarafından salınır. IL10 MHC
yapımını azaltır, sitokin yapımını baskılar ve antisitokin özelliği
vardır.
B) IL 3
C) IL 4
D) IL 13
E) IL 15
77. Hücrenin yaralanmasında önemli rol oynayan reaktif
oksijen ürünlerinin ortamdan uzaklaştırılmasında
Cevap B
aşağıdakilerden hangisi görev alır?
A) Katalaz
Tabloyu inceleyiniz.
B) Fosfolipaz A2
SİTOKİNLER ve ETKİLERİ
C) Laktat dehidrogenaz
D) Kaspaz
E) Telomeraz
Sitokin
Kaynak hücre
Major etki
IFN–a ve b
• Virüsler ile enfekte
hücreler tarafından
üretilirler.
• Üretildiği hücre üzerinde
etkisi yoktur; çevredeki
hücreleri virüse karşı
korumayı amaçlar, uyarır
Cevap A
• Bütün hücreler
üzerinde etkilidirler.
Antioksidan Maddeler serbest radikal oluşumunu baskılayan,
oluşan serbest radikalleri inaktive ve hücresel hasarlarını
• Aniviral etki, fagositik
aktivasyonu artırır.
nötralize eden moleküllerdir. Katalaz yüksek konsantrasyonda
oluşan hidrojen peroksidin detoksifi kasyonunu sağlayan bir
antioksidan enzimdir.
78.Kurşun ve diğer ağır metallerin etkisi sonucunda gelişen
nekroz tipi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Koagulasyon nekrozu
B) Likefaksiyon nekrozu
• NK Hücrelerini aktive eder.
IFNg
• CD4 (+) T
lenfositlerce (TH1
hücreleri) ve NK
hücrelerince üretilir.
• Makrofajları uyarır,
fagosit aktivasonu, Class
I ve II MHC antijenlerinin
ekspresyonunu artırır.
• Makrofaj, B ve T
lenfositler üzerinde
etkilidir.
• TH2 hücrelerini bloke eder.
NK hücrelerini aktive eder.
• Makrofajların damar
dışına çıkışı ve granülom
oluşumunu uyarır.
• Histiyositik dev hücre
formasyonunu uyarır
C) Gangrenöz nekroz
D) Kazeifikasyon nekrozu
E) Enzimatik yağ nekrozu
Cevap A
DENEME SINAVI – 42
27
lL–1
Monosit
makrofaj sistemi
hücrelerince
üretilir.
• Endotel ve
T hücreleri
üzerinde
etkilidir.
• Akut iltihabın her aşamasını uyarır
(TNF ile birlikte)
• CD4 (+)
T lenfosit
kaynaklıdır (TH1
hücrelerince
üretilir)
T lenfosit
kaynaklıdır.
• Th1 hücreleri ve NK hücrelerince
INF–g üretimini uyarır.
• NK hücrelerinin en güçlü
uyaranlarındandır.
• TNF–a ve lL–6 ile birlikte iltihabın
sistemik etkisinden sorumludur (ateş,
akut faz protein sentezi).
• Granülomlarda makrofajların
kemotaksisini uyarır.
• T hücre büyüme faktörüdür (otokrin
etkisi vardır).
lL–13
• Kemik iliğinde myeloid ve eritroid
farklılaşma ve üremeyi uyarır (mast
hücre ve nötrofil polimorf üretimini
artırır).
Lenfositler
• Lenfositlerin büyümesi ve lgE
sentezini uyarır.
• Epitel hücrelerinden mukus üretimini
arttırır.
TNF–a
• B hücre proliferasyonunu uyarır.
• NK hücrelerinin major uyaranıdır.
• T ve B lenfositler
üzerine etkilidir. • Temel etkisi hücresel immünitenin
uyarılmasıdır.
• Otokrin etki
göstermesi bu
medyatörün
karakteristiğidir.
lL–3
Makrofajlar ve B
hücreleri
• Endotelde prokoagülandır, adezyon
moleküllerini artırır.
• TNF–a ile birlikte kronik iltihapta
fibroblastları uyararak, kollajen
sentezini artırır. Osteoklastik kemik
yıkımını uyarır.
lL–2
lL–12
Makrofajlar, mast
hücreleri ve T–B
lenfositler
• IL–1 ile birlikte akut ve kronik
iltihabın her basamağını uyarır,
fibroblastlardan kollajen üretimini
uyarır.
• IL–1ve IL–6 ile iltihabın sistematik
etkisinden sorumludur.
TGF–b
T hücreleri,
makrofajlar, B
hücreleri, mast
hücreleri
• İmmünsüpressif etkilidir (antisitokin).
• Kronik iltihapta fibroblastları aktive
ederek fibrozisi uyarır.
• Rejenerasyonu durdurur.
• Koloni uyarıcı faktor olarak çalışır.
lL–4
lL–5
lL–6
CD4 (+) T lenfosit
kaynaklıdır (TH2
hücrelerince
üretilir)
• TH2’leri uyarır; TH1’leri inhibe eder.
Bu etki temelde hümöral immüniteyi
uyarır.
CD4 (+) T lenfosit
kaynaklı (TH2
hücrelerince
üretilir)
• B hücre farklılaşmasını ve hümoral
immüniteyi uyarır.
T lenfosit kaynaklı
(TH2 hücrelerince
üretilir)
• B lenfositleri uyararak lg üretimini
artırır.
• Eozinofil kemotaksisi, eozinofillere
diferansiasyonunu ve lgE sentezini
uyarır; alerjik tablolarda özellikle
astımda önemli rol alır.
80.Akut apandisitte izlenen iltihap türü aşağıdakilerden
hangisidir
A) Fibrinöz
B) Seröz
C) Süpüratif
D) Nekrozlu
E) Ülseratif
Cevap C
• TNF–a ve lL–1 ile birlikte iltihabın
sistemik etkisinden sorumludur (ateş,
akut faz protein sentezi).
• B Lenfositleri, lg sentezini, akut faz
protein sentezini uyarır, osteoklastları
uyararak kemik yıkımını arttırır.
Süpüratif veya pürülan iltihap, iltihabın bakterinin zaferi ile
sonuçlandığı, püy oluşumu ile giden tabloyu tanımlar. Nötrofiller
(bu tip inflamasyonlarda nötrofiller baskın hücre tipidir), nekrotik
hücreler ve sıvıdan oluşur. Süpüratif iltihabın, apse ve flegmonöz
lL–7
Stromal ve
epitelyal hücreler
Kemik iliğinde lenfositlerin (hem T hem
B) üretimini uyarır.
lL–8
T hücreleri ve
makrofajlar
Nötrofil, bazofil ve T hücre kemotaksisi
lL–9
Lenfositler
Kemik iliğinde T hücre büyümesini
uyarır.
oluşmasına denir. Apse odağının ortası nekrotik, çevresi
lL–10
T lenfosit kaynaklı
(TH2)
Temelde immünsüpresif etkilidir
(özellikle T lenfositler üzerinde
immünsüpresandır.
proliferasyondan oluşan (granülasyon dokusu yapısı) bir
Kemik iliğindeki
stromal hücreler
• Kemik iliğinde trombosit üretimini
uyarır.
lL–11
• Akut faz proteinlerinin yapımını
uyarır.
28
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
iltihap olmak üzere iki tipi vardır.
Apse; likefaksiyon nekrozu ve eşlik eden kaviter boşluk
nötrofillerden yoğundur. En dışta dilate damarlar ve fibroblastik
demarkasyon zonu vardır.
Flegmonöz iltihap; kaviter boşluk oluşturmadan dokuyu
yıkarak ilerleyen süpüratif iltihaptır. Dokuyu yıkan nötrofil ve
bakterilere rağmen apse oluşumu izlenmeyen bir iltihaptır. Doku
yıkımı ile gittiği için perforasyonlara zemin hazırlar.
81. Adenomatöz polipozis coli (APC) proteini, hangi molekülle
83. Aşağıdakilerden hangisinin klasik poliarteritis nodosa’da
birleşerek, bu molekülü parçalar ve transkripsiyon
görülmesi beklenmez?
genlerinin aktivasyonunu engeller?
A) Gastrointestinal kanama
A) E6 proteini
B) Damar duvarında fibrinoid nekroz
B) Siklin A
C) Damarlarda transmural inflamasyon
C) p57 proteini
D) Akciğerde granulamatöz vaskulit
D) β katenin
E) Renal arter dallarında progresif obstruksiyon
E) BAX proteini
Cevap D
Cevap D
Poliarteritis Nodosa (PAN) orta boy ve küçük arterlerin,
APC proteini hücre içerisinde β katenin molekülü ile
atlamalı, transmural tutulumu ve akut nekrotizan inflamasyonu
birleşerek bu molekülü parçalar ve transkripsiyon genlerinin
ile karakterize sistemik kronik bir vaskülittir. Sıklıkla orta yaşlı
aktivasyonunu engelleyerek mitozu durdurur.
erişkinlerin hastalığıdır.
Familyal polipozis coli hastalığında konjenital APC protein
Herhangi bir organ ya da dokuyu tutabilir, fakat akciğeri ve
yokluğu ya da mutasyonu vardır. Hücre içerisinde β katenin
aortadan çıkan damarları özellikle tutmaz. PAN en sık böbreği
parçalanamadığı için hücrede sürekli mitoz gerçekleşir.
(renal arter dallarını) tutar, sonrasında kalp, karaciğer, sindirim
Durdurulamayan mitoz çok sayıda adenomatöz polip gelişiminin
sistemi, pankreas, testis, iskelet kası, sinir sistemi ve deriyi
temel nedenidir.
tutabilir.
82. Kırk dokuz yaşında kadın hasta memede kitle nedeniyle
bifurkasyon bölgelerinde izlenir. Etkilenen damarda fibrinoid
Tutulum, rastgele dağılımlı ve atlamalıdır; hasar öncelikle
doktora başvuruyor. Kitlenin eksizyonu sonrası yapılan
nekroz gelişimi ardından gelişen onarım sürecinde lümendeki
histopatolojik incelemede tabakalar ve adalar oluşturmuş,
kanın basıncı ile anevrizmal dilatasyonlar; onarım dokusunun
atipik epitelyal hücre grupları izlenmiştir.
yoğun fibrozise dönmesi ile damarda nodülarite ve obstrüksiyon
Bu kitlenin malign olduğunu gösteren en önemli kriter
aşağıdakilerden hangisidir
PAN’ın karakteristik görünümü, aynı ya da farklı damarlar
B) Nekroz
üzerinde lezyonların farklı dönemlerinin bir arada
C) Belirgin nükleer atipi
bulunuşudur. PAN granülomatöz bir vaskülit değildir.
D) Yüksek mitoz oranı
Özellikle renal tutulum önemlidir; çünkü PAN olgularında
majör ölüm nedeni böbrek tutulumudur. PAN renal arter
E) İnvazyon
Cevap E
Soruda tarif edilen kitle eğer malign ise bir karsinomdur.
Tüm neoplazilerde malignite kararı verilirken en güvenilir
bulgu metastazdır. Metastaz yoksa karsinomlarda maligniteyi
sarkomlarda ise mitoz sayısıdır.
içinde sürekli tekrarlayan ataklar sonrası lümenin daralması
dokularda infarktüs gelişimi ile sonuçlanır.
A) Kitlenin çapı
gösteren en önemli bulgu bazal membranın invazyonu,
gelişir. Aynı noktada ya da damarın farklı seviyelerinde yıllar
dallarını tuttuğunda tekrarlayan fibrinoid nekroz atakları ve
bunların iyileşmesi ile fibrozis gelişimi ve lümende daralmaya
neden olur. Zaman içinde renal arter dallarında yaygın daralma
sonucu renal iskemi ve renin– anjiotensin sisteminin devreye
girmesi ile hipertansiyon gelişimi izlenir. PAN olgusunda
hipertansiyonun varlığı hastalığın böbreği tuttuğu ve kötü
prognozlu olacağı anlamına gelir.
PAN olgularının yaklaşık %30’unda serumda HBV antijeni
bulunur.
DENEME SINAVI – 42
29
84. Aortik diseksiyon nedeniyle cerrahi onarım yapılan 30
HPV etkisiyle servikal skuamöz epitel hücrelerinde HPV E4
yaşındaki bir erkek hastada damar duvarının incelenmesinde
proteini birikimi sonucu perinükleer vakuolizasyon . Perinükleer
mediada elastik liflerde parçalanma saptanıyor.
vakuolizasyon içeren bu hücreler koilosit olarak adlandırılır.
Bu patolojiye aşağıdakilerden hangisi eşlik edebilir?
A) Marfan sendromu
86.Yirmi yedi yaşında bir erkek hastanın kemik iliğinde iğne
benzeri Auer çubukçukları içeren iri neoplastik blastik
B) Nörofibromatozis tip II
hücreler görülüyor.
C) α1–antitripsin eksikliği
D) Lesch–Nyhan sendromu
Bu hastada sitogenetik çalışmada ne tür bir anomali
beklenir?
E) Kawasaki hastalığı
Cevap A
Aort Disseksiyonu (Dissekan aort anevrizması) kanın; aort
duvarında, muskuler tabakayı basınçla yırtarak açtığı kanallar
içinden ilerlemesiyle karakterize, kötü prognozlu bir hastalıktır.
A) 17 q delesyonu
B) t(8;14)
C) t(15;17)
D) t(9;22)
E) t(14;18)
Aort disseksiyonu, aort lümeninde belirgin dilatasyon gelişimi ile
Cevap C
beraber değildir.
İki ayrı yaş grubunda ve ayrı klinik tablolarda karşımıza çıkar:
a– 40–60 yaşlar arasında erkeklerde (bu olguların hemen
hepsi hipertansiyon hastasıdır)
Soruda tarif edilen myeloperoksidaz granüllerinden oluşan
Auer çubukçuklarının en sık olarak görüldüğü AML alt tipi AML
M3’dür. AML M3’de saptanması beklenen sitogenetik anomali
b– Anormal konnektif doku hastalığı bulunanlarda (Marfan
sendromu ve Ehler Danlos sendromu tip IV) genç yaşlarda.
Disseksiyon hemen daima aort duvarında endotelde ve
t(15;17)’dir.
AML Alt Tipleri
Sınıf
%
2–3
Sitolojik ve sitokimyasal
(myeloperoksidaz negatif)
myeloblastlar tanımlanamaz,
myeloid köken antijen ekspresyonu
vardır, EM’de myeloblastlara
benzerler, Kötü prognozludur.
20
Çok immatürdürler, ancak >%3
myeloperoksidaz (+); az sayıda
granül ve Auer rod izlenebilir;
myeloblastdan ileri matürasyon
minimaldir.
intimada yırtık nedeniyledir. Bu intimal yırtık, aortada herhangi
bir yerde olabilirse de, olguların %90’ında aort valvülünden
sonraki ilk 10 cm içindedir. Kan intimal yırtıktan girer, mediaya
AML M0; minimal
differansiasyonlu
AML
kadar ilerler ve sonra aort yapraklarını ayırarak aort duvarı içinde
ilerler. Abdominal aortadaki bir aterom plağından kan tekrar
lümene geri döner.
Dissekan aort anevrizmasında rüptür sıklıkla ani ölümlere yol
açar. Hastada izlenebilen bulgular kişide lezyonun ne zamandır
bulunduğu ile ilişkilidir. %20 olguda aort duvarında mediada,
fokal alanlarda dejenerasyon izlenir. Bu tablo “kistik medial
nekroz” olarak adlandırılır.
AML M1;
differansiyasyonsuz
AML
AML M2;
matürasyonlu
(diferansiasyonlu)
AML
30–40
(En sık)
Auer rodlar sıklıkla (+), t(8;21)
bulunanlarda prognoz iyi.
Her hücrede Auer rod (+)
intraepitelyal lezyon ve kondilomda izlenen perinükleer
AML M3;
vakuolizasyon, aşağıdakilerden hangisinin birikimine bağlı
Akut promyelositik
lösemi
olarak oluşur?
5–10
35–40 yaş arası gençlerde sık
DİK gelişim riski çok yüksek
t(15;17) varlığında retinoik asit
tedavisine cevap +
A) Viral partikül
Çok iyi prognozludur [ t (15:17) varsa]
B) Glikojen
C) Lizozom
AML M4;
D) E4 proteini Akut
myelomonositik
lösemi
E) Kaba endoplazmik retikulum
Cevap D
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Myeloblastlar granulosit yönünde
diferansiye
Hücrelerin çoğu hipergranüler
promyelosittir.
85.Pap smear mikroskobisinde düşük dereceli skuamöz
30
Morfoloji ve yorum
15–20
Myelositik ve monositik
diferansiasyon var
Monoblastlarda nonspesifik esteraz +
M5a alt grubu: Monoblastlar
(peroksidaz –, nonspesifik esteraz +)
ve promonositler baskındır.
AML M5;
Akut monositik
lösemi
AML M6;
Akut eritrolösemi
AML M7;
Akut
megakaryositik
lösemi
10
M5b alt grubu: Matür monositler
baskındır.
M5 yaşlı hastalarda sık görülür.
Organomegali, lenfadenomegali ve
doku infiltrasyonları yüksek oranda
saptanır
5
(En
nadir)
oranda eşlik eden otoimmün bir hastalıktır?
A) Sistemik lupus eritematozus (SLE)
B) Sjögren sendromu
C) Polimiyozit
D) Dermatomyozit
E) Otoimmün troidit
Displastik eritroid prekürsörler
Blastlar megakaryositik
diferansiasyon gösterir.
1
89. Aşağıdakilerden hangisi primer bilier siroza en yüksek
Cevap B
Primer bilier siroza %70 sjögren,%20 otoimmün troidit eşlik
Myelofibrozis ve artmış ilik retikülini.
Down sendromu olgularında görülme
sıklığı artmıştır.
Kötü prognozludur.
eder.
Sjögren sendromunda tükrük ve gözyaşı bezlerinin
immünolojik yıkımı söz konusudur. Kadınlarda sık görülür.
Konnektif doku hastalığı olmaksızın lakrimal gland ve tükrük
bezleri izole olarak tutulum olursa, buna Sicca Sendromu adı
87. Histopatolojik olarak ferriginöz cisimciklerin izlendiği
verilir.
pnömokonyoz aşağıdakilerden hangisidir?
A) Antrakozis
90. Aşağıdakilerden hangisi Von Hippel–Lindau hastalığına
B) Berilyozis
daha sık eşlik eder?
C) Silikozis
A) Multipl menenjiom D) Asbestozis
B) Medullablastom
E) Bagassozis
C) Hemanjiyoblastom Cevap D
D) Schwannom
E) Ependimom
Asbestozisde asbest cisimciklerinin etrafında Fe birikmesi
Cevap C
sonucu ferriginöz isimcikler oluşur.
Von Hippel–Lindau hastalığı, başlıca serebellum ve retinada
88. Kolonda paneth hücre metaplazisi aşağıdakilerden
tümöral (kapiller hemanjiyoblastom) gelişimlerin izlendiği,
hangisinde görülür?
otozomal dominant bir hastalıktır. Multipl menenjiomlar,
A) Whipple hastalığı
schwannom (akustik ve periferik sinirlerde), ve nörofibromlar,
spinal kord ependimomları ise yine aynı gruptan (familyal tümör
B) Abetalipoproteinemi
sendromları) bir hastalık olan nörofibromatoziste görülür.
C) Cheliak hastalığı
D) Crohn hastalığı
91. Retinal pigment epitelinde hiperplazi aşağıdaki
E) Ülseratif kolit
gastrointestinal polip sendromlarından hangisinde görülür?
Cevap D
A) Familyal polipozis koli
B) Cowden sendromu
Kolonda normalde paneth hücresi bulunmaz.Ancak Crohn
hastalığında görülebilir.
C) Peutz Jeghers sendromu
D) Cronkhite–Canada sendromu
E) Turcot sendromu
Cevap A
FAP ta ekstraintestinal bulgu olarak retina pigment epitelinde
hiperplazi görülür.
DENEME SINAVI – 42
31
92. Minimal değişiklik hastalığında karakteristik ışık
95. Aşağıdaki tiroid kanserlerinden hangisinde hipertroidi daha
mikroskobik bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
sık görülür?
A) Endotel proliferasyonu
A) Anaplastik karsinom
B) Mezanjiyal fibrozis
B) Papiller karsinom
C) Podositlerin ayaksı çıkıntılarında silinme
C) Medüller karsinom D) Bazal membranlarda kalınlaşma
D) Folliküler karsinom
E) Karakteristik bulgu izlenmez
E) Metastatik karsinom
Cevap C
SORUYA DİKKAT!! !IŞIK MİKROSKOPİ SORULUYOR!!!!
Cevap D
Troidde foliküler kanser diğer tümörlerden farklı olarak
Lipoid nefroz (Minimal değişiklik hastalığı), çocuklarda
görülen nefrotik sendromun en sık nedenidir. Işık mikroskopisinde
nadiren hiperkalsemi yapabilir.Diğerlerinde hipotroidi veya ötroidi
saptanır.
glomerüller normal görünür. Elektron mikroskobik olarak
epitelyal hücrelerin (podositler) ayaksı çıkıntılarında (foot
96. Aşağıdaki vulvar lezyonlardan hangisi adenokansere
process) diffüz silinme izlenir. Bu hastalığın en karakteristik
özelliği kortikosteroid tedavisine dramatik bir şekilde yanıt
vermesidir.
dönüşüm gösterir?
A) Aktinik keratoz B) Bowen hastalığı
93. Aşağıdakilerden hangisinin etyolojisinde HIV en önemli yere
sahiptir?
C) Paget hastalığı D) Kondiloma acuminata
E) Bovenoid papülozis
A) Posstreptekoksik glomerulonefrit
Cevap C
B) Kresentik glomerulonefrit
C) Fokal segmenter glomerülonefrit
Paget hastalığı bir adenokarsinoma insitu iken diğerleri
D) Membranoproliferatif glomerulonefrit
skuamöz hücreli karsinoma dönüşür.
E) Membranöz glomerulonefrit
Cevap C
HIV’ e sekonder gelişen nefrotik sendrom FSGS’dir. HIV’de
görülen FSGS’nin prognozu çok kötüdür.
97. Kemik tümörleriyle ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi
yanlıştır?
A) Primer malign kemik tümörleri çocukluk çağında daha
sıktır
94. Memenin en sık görülen spesifik malignitesi
B) Kondrosarkomlar erişkin çağda daha sık görülür.
aşağıdakilerden hangisidir?
C) Kemiğin en sık primer benign tümörü osteokondromdur
A) İnvaziv lobüler karsinom
D) Kemikte en sık görülen malign tümör metastatik
B) Duktal karsinoma insitu
tümörlerdir.
C) Kribriform karsinom
E) Kondroblastom malign bir kemik tümörüdür.
D) Duktal invaziv meme karsinomu
Cevap E
E) Medüller karsinom
Kemiğin en sık tümörleri metastatik olanlardır.
Cevap A
Erişkinlerde benign kemik tümörleri daha sık olarak
izlenirken, çocuklarda malign olanlar daha sıkdır.
Meme kanserlerinin sınıflandırmasında eğer spesifik bir
tipe (lobüler, tübüler/kribriform, müsinöz (kolloidal), medüller,
papiller, metaplastik karsinom) benzetilebiliyorsa o tipin ismi
verilir. Eğer benzetilemiyorsa rutinde kullanıldığı şekliyle invaziv
duktal karsinom ya da (sınavda sorulabilecek haliyle) spesifik
olmayan tip meme karsinomu denir.
32
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Osteosarkom ve Ewing sarkomu çocuklarda, kondrosarkom
ise erişkinlerde sıkdır.
İskelet sisteminde en sık görülen tümörler metastatik
olanlardır.
Osteokondrom, kemikte en sık olarak izlenen benign
100. Pioglitazon için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
tümördür.
Kemik tümörlerinin lokalizasyonu önemli. Bunuda özetlersek
A) PPAR–γ‘nın yanısıra PPAR–α‘yıda uyarır
*** Epifize yerleşen kemik tümörleri → Dev hücreli kemik
B) Lipid profilini olumlu etkiler
tümörü, kondroblastom
C) Kilo verdirdiği için obez hastalarda iyi tercihtir
*** Diafize yerleşen kemik tümörleri → Ewing sarkom
D) Ödeme neden olduğu için ileri evre kalp yetmezliğinde
*** Metafize yerleşen kemik tümörleri → Diğerleri
kontrendikedir
E) Osteroporoza bağlı el bileği kırığı yapabilir
98. Aşağıdaki menenjit etkenlerinden hangisinde beyin tabanını
tutulumu sıklıkla görülür?
Cevap C
Soru önemli bir oral antidiyabetik ilaç grubu olan
A) Streptokok menenjiti
Tiazolidindionların temel özelliklerinin bilinmesi gerektiğini
B) Stafilokok menenjiti
vurgulamaktadır.
C) Listeria menenjiti
TROGLİTAZON, PİOGLİTAZON, ROSİGLİTAZON
D) Tüberküloz menenjiti
•• Nükleer bir reseptör olan; peroksizom prolifatörle
aktive olan reseptör gama’nın (PPAR–γ) agonisti olarak
E) Viral menenjiti
Cevap D
etki gösterirler.
•• Böylece insüline cevap veren genlerin transkripsiyonu
yoluyla periferik insülin direnci azalır. Nükleer
Lenfohematojen yayılım sonucu tüberküloz menenjit ve
reseptör üzerinden gen transkripsiyonu yoluyla etki
miliyer tüberküloz gelişebilir. En sık beyin tabanını tutar.
gösterdikleri için etkileri en geç ortaya çıkan oral
Subaraknoid bölgede jelatinöz ya da fibrinöz eksuda ve
antidiyabetik ilaç grubudur.
leptomeninksler üzerinde beyaz granüller mevcuttur. Tüberküloz
meninjitin en sık tutulum paterni diffüz meningoensefalittir.
•• Metformin gibi periferik insülin duyarlılığını artıran
ilaçlardır.Sekretekog değillerdir.
•• Önemli bir yan etki olarak hastalarda nedeni bilinmeyen
99. Aşağıdakilerden hangisi tip 1 ve tip 2 DM tedavisinde
subkütan kullanılan insan amilin analoğudur?
ödeme neden olurlar. Bu yüzden ileri evre kalp
yetmezliğinde kontrendikedirler.
A) Sitagliptin
•• Ekstremitelerde subkütan dokuda yağ birikimine yol
B) Pramlintid
açarak bir miktar kilo aldırabilirler. Fakat abdominal
C) Liraglutid
obeziteye yol açmazlar.
D) Exenatid
•• Hepatoksisite gösterebilirler.
E) Tolrestat
•• Ayrıca bu ilaçların postmenopozal kadınlarda ve ileri
Cevap B
Diyabetes Mellitus tedavisi TUS sınavının en önemli
konularından biridir!...
Pramlintid
•• Pankreasın beta hücrelerinden insülin ile birlikte salınan
küçük bir peptid olan ‘’amilin ,,analoğudur.
•• Diyabetik hastalarda insülin eksikliği gibi amilin
eksikliğide mevcuttur.
•• Tip 1 ve Tip 2 DM tedavisinde subkütan kullanılır.
Preprandiyal kullanılır ve özellikle postprandiyal
hiperglisemiyi engeller.
•• Pramlintid; Mide boşalmasını geciktirerek glukoz emilim
hızını yavaşlatır. Hipotalamus üzerinden tokluk hissini
artırır ve uygunsuz glukagon sekresyonunu baskılar.
yaştaki erkeklerde osteoporozu artırarak özellikle el
bileği ve ayakta kırık riskini arttırdığı gösterilmiştir.
•• Troglitazon; hepatotoksisite nedeniyle artık
kullanılmamaktadır.
•• Rosiglitazon; Miyokard infaktüsü ve kardiyovasküler
ölüm riskini artırdığı için; yani olumsuz kardiyak yan
etkileri nedeniyle artık kullanılmamaktadır.
•• Pioglitazon; PPAR– Gamma agonisti olmasının yanısıra
PPAR–Alfa agonisti özelliği de vardır.LDL düzeyini
artıran Rosiglitazonun aksine; lipid profilini olumlu
etkiler.
PPAR üzerinden etki gösteren önemli ilaçlar
PPAR– alfa agonisti: Fibratlar
PPAR– gamma agonisti. Glitazonlar (Pioglitazon,
Rosiglitazon)
DENEME SINAVI – 42
33
101. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi aromataz inhibitörüdür?
A) Anastrazol
olan meme kanseri tedavisinde kullanılırlar.
•• Medikal adranelektomi yapan aminoglutetimid de
aromataz inhibisyonu yapar.
B) Tamoksifen
C) Fulvestrant
102. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Adenozin A1 reseptörlerini
D) Danazol
bloke ederek diüretik etki gösterir?
E) Klomifen
A) Karbamazepin
Cevap A
B) Kafein
C) Dipiridamol
Etki mekanizmaları sorusu son TUS farmakoloji
D) Rolofilin
sınavlarında oldukça sık sorulmaktadır...
E) Tikagrelor
Soru değeri taşıyan gonadlar üzerinden etki gösteren
önemli ilaçlar..
Tamoksifen;
Selektif Östrojen Reseptör Modülatörleri (SERM)’nin
prototipidir.
Memede antiöstrojenik, uterus, kemik ve beyinde östrojenik
aktivitesi vardır. Östrojen reseptörü pozitif olan meme kanserinde
kullanılır.
Uzun süreli kullanımında endometriyal hiperplaziye ve
endometrium kanserine yol aabilir.
Klomifen ; Parsiyel agonisttir. Periferde zayıf östrojenik
aktiviteye sahiptir. Fakat hipotalamusta yer alan östrojen
reseptörlerine antagonsistik etki gösterir, böylece östrojenin
buradaki negatif feed back etkisi ortadan kalkacağı için hipofizden
Cevap D
Adenozin üzerinden etki gösteren ve soru değeri taşıyan
ilaçları güzel bir tablo haline getirelim dedik!...
Adenozin Üzerinden Etki Gösteren Önemli İlaçlar
İlaç
Adenozin ile İlişkisi
Endikasyon
Adenozin
Molekülün Kendisi
Supraventriküler
taşikardi
Karbamazepin
Adenozin Agonisti
Antiepileptik
Metil Ksantinler
(Kafein, Teofilin,
Aminofilin)
Adenozin Reseptör
Blokajı
Analeptik (Konvülzan)
Dipiridamol
Trombositlere adenozin
geri alınımının blokajı
Antiagregan ( İskemik
inme)
Rolofilin
Proksimal tübül
hücrelerinde ve
toplayıcı kanallarda
bulunan Adenozin A–1
reseptörünün blokajı
Diüretik
Tikagrelor
Eritrositlere Adenozin re–
uptake’ ni bloke eder
P2Y12 blokajına bağlı
Antiagregan (ADP
reseptör blokörü )
fazla miktarada FSH ve LH salınımı olur.
Dolayısıyla klomifenin primer etki gösterdiği yer
hipotalamustur. Gonodatropinlerin miktarını artırır.
En önemli kullanım endikasyonu; PCOS hastalarında olduğu
Astım ve KOAH
(Bronkodilatasyon)
gibi ovulasyon indüksiyonudur.
Fulvestrant :Östrojen reseptör antagonistidir. Tamoksifenin
103. Aşağıdaki antiaritmiklerden hangisi benign prostat
başarısız olduğu östrojen reseptörü pozitif meme kanseri
hiperplazisi ve dar açılı glokomu olan hastalarda
tedavisinde kullanılır.
kontrendikedir?
Danazol: Zayıf androjenik güçlü antigonadotropik özelliği
vardır. Danazol ayrıca zayıf progesteron ve zayıf glukokortioid
etkiye sahiptir. İdiopatik trombositopenik purpura (İTP) ve
anjionörotik ödem tedavisinde kullanılır. Ayrıca antigonadotropik
A) Prokainamid
B) Lidokain
C) Amiodaron
özelliği olduğu için memenin fibrokistik hastalığı, endometriozis
D) Sotalol
ve over hiperfonksiyonu tedavisinde kullanılır.
E) Disopramid
Cevap E
Aromataz inhibitörleri
Anastrazol /Letrozol/ Vorozol/Formestan/Eksemestan/
Testolakton
•• Adipöz dokuda androjenleri östrojene çeviren aromataz
enzimini inhibe ederler.Dolayısıyla yağ dokusunda
östrojen sentezini bir miktar inhibe ederler.
•• Tamoksifenin başarısız olduğu östrojen resepötörü pozitif
34
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Soru antikolinerjik yan etkisi en belirgin olan antiaritmik
ilacı sormaktadır..
Disopramid; Grup 1A antiaritmiklerin üyesi olan Disopramidin
Antikolinerjik özelliği belirgindir. Bu yüzden idrar retansiyonu
yaptığı için benign prostat hiperplazisi olan hastalardan ve
göz içi basıncı artırdığı için dar açılı glokomu olan hastalarda
yani hiperpolarizasyonla aktive olan Na kanallarının spesifik
kontrendikedir
inhibitörüdür. Böylece Sinoatrial düğüm hücrelerinin eşik
Ayrıca belirgin negatif inotrop özelliği vardır. Bu yüzden
potansiyele ulaşması ve depolarize olması zorlaşır. Böylece sino
atriyal düğüm hücrelerinin pacemaker özelliği baskılanarak kalp
konjestik kalp yetersizliğinde kontrendikedir
hızı düşer.
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisinin elektrokardiyogramda QT
intervalini uzatması beklenmez?
Verapamil ve beta blokörlerden farklı olarak miyokardı
gevşetmez ve A–V düğüm ileti hızını azaltmaz yani negatif inotrop
ve negait dromotrop özelliği yoktur.
A) Kinidin
İvabradin sadece kalp hızını düşüren negatif kronotrop özelliği
B) Eritromisin
bulunan yani izole kalp hızını düşüren ilaçtır.
C) Metoprolol
Primer endikasyonu anjina pektoris tedavisidir. Konjestif kalp
D) Sertindol
yetmezliği tedavisinde de kullanılmaktadır.
E) Probukol
Cevap C
106. Aşağıdakilerden hangisi kronik konstipasyon ve irritable
barsak sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip–2
QT intervalini uzatan ilaçlar bir polimorfik ventriküler
klor kanallarını stimüle edererek etki gösteren prokinetik
taşikardi çeşidi olan Torsades des pointes tipi aritmiye yol
ilaçtır?
açarlar. Bu yüzden kardiyak toksisite gösterirler!...
A) Prukaloprid
QT intervalini uzatan soru değeri taşıyan önemli ilaçlar
B) Lubiprostan
Antiaritmikler ; Kinidin,Amiodaron, Sotalol, İbutilid, Dofetilid,
C) Alvimopan
Prokainamid,Flekainid
D) Metilnaltrekson
Antibiyotikler; Eritromisin, Moksifloksasin,, Pentamidin
E) Metoklopramid
Antipsikotikler; Sertindol, Tioridazin, , Haloperidol
Cevap A
Antimalaryal; Klorokin
Antihistaminikler; Astemizol, Terfenadin
Yeni prokinetik ilaçlara dikkat edilmelidir!...
Opiyatlar; Levometadil
Prukaloprid: Kabızlık tedavisinde kullanılan serotonin 5
HT4 reseptörlerinin potent agonisti olan prokinetik ilaçtır.
Prokinetikler; Sisaprid, Tegaserod
Lubiprostan: Kronik konstipasyon ve irritable barsak sendrom
Antineoplastikler; Vandetanib, Arsenik trioksid
hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip–2 klor kanallarını stimüle
Antihiperlipidemik; Probukol
ederek etki gösteren prostanoik asit türevi yeni bir ilaçtır
Kalsiyum kanal blokörleri; Bepridil
Alvimopan: Barsak cerrahisi sonrası gelişebilecek ilues riskini
azaltabilmek için kullanılan yeni opiyat reseptör antagonistidir.
105. Aşağıdakilerden hangis anjina pektoris tedavisine
Metilnaltrekson : Palyatif tedavi olarak narkotik analjezik
kullanılan sinoatriyal düğümde bulunan If kanal
kullanılan terminal dönem hastalarında gelişen konstipasyonun
blokörüdür?
tedavisi için geliştirilmiştir.
A) Trimetazidin
Metoklopramid: D2, 5HT3 reseptör blokörüdür. Bu yüzden
B) İvabradin
anti emetik ilaçtır. 5HT4 reseptör agonistidir. Bu yüzden
C) Ranolazin
prokinetik ilaçtır. Dopamin blokajına bağlı hiperprolaktinemi,
D) Nikorandil
parkinsonizm, akatizi gibi ekstrapiramidla yan etkilere yol
E) Fasudil
açar. Bu yüzden hiperprolaktinemi istenmeyeceği için meme
Cevap B
kanseri tedavisinde kullanılmaz. Özellikle diyabetik gastroparazi
tedavisinde kullanılır.
İvabradin beklenen farmakoloji TUS sorusudur...
iVABRADİN
Kalpte sadece Sinoatrial düğümde bulunan If akımının
DENEME SINAVI – 42
35
107. Otuzbeş yaşındaki erkek hasta acil servise 30 dakika
108. Aşağıdakilerden hangisi kemoterapinin indüklediği emezis
önce başlayan bulantı kusma , flushing, karın ağrısı ve
tedavisinde kullanılan Nörokinin –1 (NK–1) reseptör
hipotansiyon ile başvuruyor. İki saat önce arkadaşıyla
blokörüdür?
birlikte yoğun alkol kullandığı ve 5 gündür pnömoni
A) Palanosetron
nedeniyle düzenli antibiyotik kullandığı öğreniliyor.
B) Dronabinol
Yukardaki tabloya aşağıdaki ilaçlardan hangisinin neden
C) Aprepitant
olması beklenir?
D) Metoklopramid
A) Doksisiklin
E) Proklorperazin
B) Ampisilin
Cevap C
C) Klaritromisin
Soru etki mekanizmalarından yola çıkarak, bir tus klasiği
D) Moksifloksasin
olan kemoterapinin indüklediği emezis tedavisinde kullanılan
E) Sefoperazon
ilaçların mekanizmaları ile birlikte bilinmesi gerektiğini
Cevap E
vurgulamaktadır!..
Aprepitant; kemoterapinin indüklediği emezis tedavisinde
Vaka soruları farmakoloji sorularının içersinde de artık
sorulmaktadır.!..
Soru aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi disülfiram benzeri
reaksiyona neden olmaktadır? Bu yüzden alkol ile birlikte
alınmamalıdır,bilgisini test etmektedir…
Disülfiram ( Antabus); Alkol bağımlılığı tedavisinde
kullanılır. Asetaldehit yıkımını aldehit dehidrogenaz enzimi inhibe
ederek etki gösterir. Bu yüzden alkol alan bir kişiye disülfiram
verildiğinde ; Asetaldehit birikimine bağlı bulantı, kusma,
flushing ve baş ağrısı gibi bulgular oluşur. Bu tabloya asetaldehit
sendromu da denilir. Bu yüzden bağımlı kişi Alkol almaktan uzak
kullanılan Nörokinin –1 (NK–1) reseptör blokörüdür..
Kemoterapinin indüklediği emezis tedavisinde kullanılan
ilaçlar;
5–HT3 Blokörleri (Ondansetron, Granisetron, Tropisetron,
palanosetron...)
Deksametazon
Proklorperazin
Aprepitant
Dronabinol
OTAKOİDLERLE İLGİLİ SORU DEĞERİ TAŞIYAN ÖNEMLİ
İLAÇLAR
durur.
İlaç
Etki Mekanizması
etki ortaya çıkartan bazı ilaçlar vardır.Bunlar alkolle birlikte
Aliskiren
Renin İnhibisyonu
alınmamalıdır.
Fosforamidon
Endotelin Converting Enzim (ECE)
İnhibitörü
Kaptopril
Anjiotensin Convertin Enzim (ACE)
inhibitörü
Losartan
Anjiotensin 2’ nin AT1 Reseptör
Blokörü
Bosentan
Endotelin Reseptör Blokörü (ET–A
ve ET–B )
Sitaksentan
Endotelin Reseptör Blokörü (ET–A)
Ambrisentan
Endotelin Reseptör Blokörü (ET–A)
İkatibant/ Deltibant
Bradikinin B2 Reseptör Blokörü
Aprotinin
Kallikrein İnhibitörü
Ekallantid
Kallikrein İnhibitörü
Ginko Biloba / Lexiphant
Platelet Aktive Edici Faktör (PAF)
Blokörü
Kapsazepin
Substans P Blokörü
Aprepitant
Nörokinin 1 (NK–1) Reseptör
Blokörü
Palosuran
Ürotensin 2 Reseptör Blokörü
Nesiritid
Brain Natriüretik Peptid (BNP)
Analoğu
Farmakolojide Alkolle birlikte alındığında disülfiram benzeri
Disülfiram benzeri reaksiyona yol açan ve soru değerli
taşıyan önemli ilaçlar;
36
•
Klorpropamid, Tolbutamid (1. jenerasyon sülfonilüre)
•
Sefoperazon, Moksolaktam (3. jenerasyon sefalosporinler)
•
Metronidazol (Anaerob bakterilere etkili antibiyotik)
•
Griseofulvin (Antifungal)
•
Prokarbazin (Antineoplastik)
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
109. Aşağıdaki opiyat parsiyel agonistlerinden hangisi µ
Klasik antipsikotiklerin ekstrapiramidal yan etkileri kadar
genel yan etkileri de son derece önemlidir ve iyi bilinmelidir..
reseptörleri için full agonisttir?
Opiyat reseptörlerini uyarırlar diğer reseptörlerin hepsini
A) Buprenorfin
bloke ederler.
B) Tramadol
Dolayısıyla dopamin blokajına bağlı antiemetik etki
C) Nalorfin
bekleriz, emezis değil..
D) Pentazosin
Antipsikotiklerin Genel Yan Etkileri
E) Butorfanol
Cevap A
Reseptör Üzerine Etki
Ortaya Çıkan Yan Etki
Dopamin D–2
Reseptörünün Blokajı
Antiemetik Etki
Hiperprolaktinemi (Endokrin yan
etkiler )
Alfa – 1, Adrenerjik
Blokaj
Ortostatik Hipotansiyon (Prazosin
benzeri )
Ejekülasyon İnhibisyonu
Asetilkolin,
Muskarinik Blokaj
Antikolinerjik Etkiler ( Midriyazis, Ağız
kuruluğu, Taşikardi, Konstipasyon,
İdrar Retansiyonu )
Histamin H–1 Blokaj
Sedasyon
Kilo Alımı
Antiemetik Etki
Farmakolojide farkı anlamak fark yaratır!.. Buprenorfin
sıradan değil soru değeri taşıyan, özellikli bir parsiyel
agonisttir..
Buprenorfin; µ reseptörleri için full agonisttir. Morfin
bağımlılarında bu yüzden abstinense yol açmaz ve morfin
bağımlılığının tedavisinde kullanılır
Opiyat Parsiyel Agonistleri
•
Tramadol
•
Nalbufin
Seratonerjik Blokaj
Kilo Alımı
•
Buprenorfin
•
Nalorfin
Opiyat
Reseptörlerinin
Uyarılması
Sedasyon
Konstipasyon
Hipotermi
•
Butorfanol
•
Pentazosin
111. Bir ilacın idame dozu aşağıdaki parametrelerden hangisine
en bağımlıdır?
Analjezi amacıyla kullanılırlar. Morfinle birlikte
A) Doz
verildiklerinde antagonist etki yaparlar
•
Sedasyon, Solunum depresyonu ve bağımlılık yapıcı
B) Biyoyararlanım
etkileri daha azdır. Tüm opiyatlar içerisinde en az
C) Plazma ilaç konsantrasyonu
sedasyon en az bağımlılığa yol açan grup parsiyel
D) Dağılım Hacmi
agonistlerdir.
•
Tramadol; Analjezik etkisinde serotonin ve noradrenalin
E) Klirens
Cevap E
re–uptake inhibisyonunun daha önemli olduğu
düşünülmektedir.
Farmakokinetikte bazı özel TUS sınavında akılda kalması
gereken formüller vardır!...
110. Bir yıldır şizofreni nedeniyle klorpromazin kullanan
bir bayan hastada aşağıdaki yan etkilerden hangisinin
görülmesi beklenmez?
İlaçların yükleme dozu dağılım hacmine, idame dozları ise
klirense göre hesaplanır..
FARMAKOKİNETİKTE ÖNEMLİ OLAN BAZI MATEMATİKSEL
FORMÜLLER
A) Sedasyon
B) Ortostatik Hipotansiyon
Parametre
Formül
Parametreyi
Etkileyen Önemli
Durumlar
Eliminasyon yarı
ömrü ( t1/2)
( t1/2) =0.693 X
Dağılım Hacmi (Vd)
/ Klirens
Dağılım Hacmi
Klirens
Eliminasyon Hız
Sabiti
Eliminasyon Hız
Sabiti (Ke)
Ke= Klirens /
Dağılım Hacmi
(Vd )
Dağılım Hacmi
Klirens
C) Konstipasyon
D) Emezis
E) Kilo alımı
Cevap D
DENEME SINAVI – 42
37
Kararlı Durum
Konsantrasyonu
(Css)
Doz X
Biyoyararlanım (F)
/ Doz intervali X
Klirens
Doz
Biyoyararlanım
Doz İntervali
Klirens
Kararlı Durum
Konsantrasyonuna
Ulaşma Süresi
4 X Eliminasyon
yarı ömrü( t1/2)
Eliminasyon Yarı
Ömrü
Sanal Dağılım
Hacmi (Vd)
Vd= Vücuttaki
ilaç miktarı / İlaç
Konsantrasyonu (C)
İlaç Miktarı (Doz)
Konsantrasyon
Yükleme Dozu
Dağılım
Hacmi (Vd) X
Hedef Plazma
Konsantrasyonu /
Biyoyararlanım
Dağılım Hacmi
Hedef Plazma
Konsantrasyonu
Biyoyararlanım
Klirens X
Hedef Plazma
Konsantrasyonu /
Biyoyararlanım
Klirens
Hedef Plazma
Konsantrasyonu
Biyoyararlanım
İnfüzyon Hızı /
Kararlı Durum
Konsantrasyonu
İnfüzyon Hızı
Kararlı Durum
Konsantrasyonu
İdame Dozu
Klirens
gösterilmiştir. İşte agonist tarafından uyarılmayan geriye kalan
bu fazla reseptörlere yedek reseptörler denir.
•
Yedek reseptörlerde agonist tarafından uyarıldıklarında
normal reseptörler gibi etki oluştururlar.
•
Ancak dokuda yedek reseptörün varlığı agonist
tarafından oluşturulan maksimum etkiyi değiştirmez.
•
Non kompetetif antagonist uygulandıktan sonra agonist
uygulanmaya başlanırsa ancak yeterli miktarda yedek
reseptörün varlığında maksimum etki elde edilebilir.
•
Yedek reseptörler agonistin reseptöre olan duyarlılığını
değiştirirler.
Metabotropik Reseptör: G proteini kenetli reseptörlere
verilen genel isimdir.
İyonotropik Reseptör: İyon kanalı kenetli reseptörlere verilen
genel isimdir.
Allosterik Etki: Reseptör yakınında bir yere bağlanarak
reseptörün etkisinin değiştirilmesine allosterik etki, bu
şekilde etki gösteren ilaçlarada allosterik modülatör denir.
Farmakolojideki en güzel örneği GABA–A reseptörlerini allosterik
112. Bir ilacın reseptör yakınında bir yere bağlanarak
etki ile uyaran benzodiazepinlerdir.
reseptörün etkisini değiştirmesi aşağıda verilen
tanımlardan hangisiyle açıklanır?
113. Daptomisin ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru
A) Allosterik etki
değildir?
B) Heteroreseptöre bağlanma
A) Bakteri hücresinde depolarizasyona neden olarak
C) Otoreseptörü uyarma
bakteristi özellik gösterir
D) Parsiyel agonist etki
B) Lipopeptid yapıdadır
E) İnvers agonist etki
C) En önemli endikasyonu MRSA’ dır
Cevap A
D) Pnömokok Pnömonisi tedavisinde de kullanılır
E) Renal eliminasyona uğrar ve günde tek doz intravenöz
Genel farmakolojinin en önemli konusu temel kavramlar
kullanılır
ve terminolojidir!..
Heteroreseptör: Presinaptik lokalizasyonu olan
heteroreseptörler; komşu nöron ve diğer hücrelerden salınan
nörotransmitterler, nöromodülatör veya nörohormonlara yanıt
veren reseptörlerdir. Örneğin presinaptik adrenerjik reseptörler
Cevap D
Soru değeri taşıyan özel bir antibiyotik..
DAPTOMİSİN
•
Lipopeptid yapılı bir antibiyotiktir. İntravenöz ve günde
tek doz kullanılır.
üzerinde bulunan asetilkolin M2 ve M4 reseptörlerinin asetilkolin
tarafından uyarılması sempatik sinirlerden noradrenalin
•
Etki mekanizması çok farklıdır.
salınmasını etkileyebilir.
•
Bakteri hücre membranında delikler oluşturarak
Otoreseptör: Presinaptik yerleşimli olan bu reseptörler
hücreden potasyum çıkışını hızlandırır ve membran
nörotrasmitteri veya ligandı tarafından uyarılınca sinaptik aralığa
depolarizasyonuna neden olarak bakterisit özellik
nörotransmitter salınımının azalmasına yol açarlar. Adrenerjik
gösterir.
reseptörlerden alfa–2, Muskarinik reseptörlerden M2, Gaba
reseptörlerinde GABA – B, Serotonin reseptörlerinden 5 – HT 1b
ve Dopamin reseptörlerinden D2 otoreseptör örnekleridir.
Yedek Reseptör: Reseptörlerin tamamını uyarmaya gerek
kalmadan çeşitli dokularda maksimum yanıtın elde edilebildiği
38
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
•
Etki spektrumu vankomisine benzer. En önemli
endikasyonu; MRSA ve VRE tedavisidir..
•
Akciğerde sürfaktan etkisini engellediği için pnömoni
tedavisinde kullanılmaz.
•
Daptomisin böbrekten atılır
114. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Balantidium coli tedavisinde
•
En geniş spektrumlu antineoplastik ilaçlardan biridir.
ilk tercihtir?
•
Özellikle ALL ve Koriokarsinoma tedavisinde kullanılır
A) Tetrasiklin
•
Ayrıca SLE, RA ve Psöriyazis gibi otoimmün hastalıkların
B) Paramomisin
tedavisinde de immünsupresif amaçla kullanılır.
C) Kotrimoksazol
•
Oral biyoyararlanımı iyidir.
D) Metronidazol
•
Santral sinir sistemine geçmez. Bu yüzden örneğin ALL
tedavisinde intratekal kullanılır.
E) Albendazol
Cevap A
Protozoal enfeksiyonların tedavisinde ilk seçenek olarak
kullanılan ilaçlar
Balantidium coli: T etrasiklin
•
Böbreklerden itrah edilir ve nefrotoksik bir ilaçtır.
•
Mukozit ve stomatit yapar.
•
Karaciğerde fibrozise bağlı hepatotoksik etki gösterir.
•
Pulmoner fibrozis yapar.stomatit,akciğerde fibrozis
Toksik etkileri önlemek için folinik asit(lökoverin) kullanılır.
Bu tedaviye lökovörin rescue (kurtarma) tedavisi denir
Cryptosporidium : Paromomisin
Cyclospora: Kotrimoksazol
116. Aşağıdaki toksinlerden hangisi nöronlarda bulunan voltaj
Pneumocystis
bağımlı Na kanalını güçlü bloke ederek etki gösterir?
jiroveci/carinii: Kotrimoksazol
A) Latrotoksin
Babesia: Klindamisin +Kinin
B) Batrakotoksin
İsospora belli: Kotrimoksazol
C) Bungarotoksin
Giardia lamblia: Metronidazol,
D) Tetradotoksin
Trichomonas vaginalis: Metronidazol
E) w–Konotoksin
Dientamoeba fragilis: İyodokinol
Cevap D
Microsporidia: Albendazol
Trypanosoma cruzi: Nifurtimoks,
Ne çektik be !...Bu toksin muhabbetinden..
Trypanosoma brusei: Suramin
Toxoplasma gondii: Primetamin+Klindamisin+Folinik asit,
gebelerde ise spiramisin.
Leishmaniasis Sodyum stiboglukonat
115. Aşağıdakilerden hangisi ALL tedavisinde kullanılan
Farmakolojide soru değeri taşıyan bazı toksinler ve etki
mekanizmaları güzel bir tablo halinde aşağıda verilmiştir.
Botulinum Toksini
Presinaptik nöronlardan Asetilkolin
salınımını bloke eden clostiridyum
botilinum bakterisinin toksinidir..
Latrotoksin
Nöreksine bağlaranarak sempatik ve
parasempatik sinir uçlarından masif
nörotrasmitter salınmasına neden
olan karadul örümceği toksinidir
Bungarotoksin
Hem Çizgili kas sinir kavşağındaki
NM (alfa) hem gangliyonlardaki NN
(kappa) tip nikotinik reseptörleri bloke
eden kobra toksinidir.
Tetradotoksin /
Saksitoksin
Nöronlarda bulunan voltaj bağımlı Na
kanalını güçlü bloke eden balon balığı
toksinidir.
Batrakotoksin
Voltaj bağımlı Na kanallarını açan
kurbağa toksinidir.
w–Konotoksin
Presinaptik N tip kalsiyum kanallarının
blokajına bağlı analjezik özelliği
bulunan deniz koni salyangozu
toksinidir.
dihidrofolat redüktaz inhibitörüdür?
A) Siklofosfamid
B) 5–Florourasil
C) Metotreksat
D) Pentostatin
E) Gemsitabin
Cevap B
Metotreksat bir TUS sorusu klasiğidir!.. iyi bilinmelidir
METOTREKSAT
•
Dihidrofolat redüktaz inhibitörü antineoplastik ve
immünsupresif ilaçtır.
•
Folik asit antimetabolitidir.
DENEME SINAVI – 42
39
117. Aşağıdakilerden hangisi ergot alkoloidlerinin klinik
endikasyonlarından değildir?
Özellik
NOS–1
NOS–2
NOS–3
Diğer İsimleri
nNOS
(nöronal)
iNOS
(indüklenebilir)
eNOS
(endotelyal)
Bulunduğu
Doku
Nöronlar,
Makrofajlar, Düz
İskelet Kasları Kas Hücreleri
Endotel
Hücreleri,
Nöronlar
Kodlayan
Kromozom
12. Kromozom
17. Kromozom
7.
Kromozom
Açığa Çıkma
Şekli
Yapısal
İndüklenebilir
Yapısal
(Transkripsiyonel
İndüksiyon)
A) Akut migren krizi
B) Migren profilaksisi
C) Post partum hemoraji
D) Hiperprolaktinemi
E) Doğum indüksiyonu
Cevap E
Dört tanesi endikasyon doğum indüksiyonu ise Ergonovin
Kalsiyuma
Var
Bağımlı Olması
Yok
Var
için kontrendikasyondur..
ERGOT ALKOLOİDLERİNİN KLİNİK ENDİKASYONLARI
119. Aşağıdaki antidepresanlardan hangisi Sinaptik aralıktan
Klinik Endikasyon
Kullanılan Ergot Türevi
serotonin geri alınımı artırarak etki gösterir?
Migren
Ergotamin (Akut Migren)
A) Fluoksetin
Metiserjid (Migren Profilaksisi)
B) Venlafaksin
Hiperprolaktinemi
Bromokriptin, Kabergolin, Pergolid
C) Bupropion
Postpartum
Ergonovin
D) Tianeptin
Hemoraji
E) Atomeksetin
Vazospastik Anjina
Tanısı
Ergonovin
Senil Serebral
Yetmezlik
Dihidroergotoksin (Yararı net değildir)
Cevap D
Dikkat serotonin geri alınımını inhibe ederek değil artırarak
etki göstereni soruyor!..
118. Nitrik Oksit Sentetaz (NOS) enzimi ile ilgili aşağıdaki
verilenden hangisi doğru değildir?
Tianeptin; Etki mekanizması açısından ilginç bir ilaçtır.
A) Nitrik Oksit Sentetaz enziminin 5 alt izoformu vardır..
Sinaptik aralıktan serotonin geri alınımı artırarak antidepresan
B) NOS–3, endotel hücrelerinde yoğun olarak bulunur
etki gösterir.
C) NOS–1’ i kodlayan gen 12. Kromozom üzerindedir
D) NOS–2 ‘ in açığa çıkma şekli indüklenebilir özellik
taşımaktadır
E) NOS–1’ in kalsiyuma bağımlılığı vardır
Cevap A
Seçenekler soruyu zora da kalibre edebilir… kolaya da
kalibre edebilir.
NO; TUS farmakolojisinin gediklilerindendir. iyi
bilinmelidir…
Diğer seçenekler bizi zorlasada , halbuki NOS 3 çeşittir.
Nitrik Oksit Sentetaz (NOS) Enziminin Alt İzoformlarının
Önemli Özellikleri
40
Tianeptin bu özeliği ile beklenen TUS sorusudur!..
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
120. Bir kutu metoprolol süksinat içerek acil servise başvuran
42 yaşındaki erkek hastaya aşağıdaki antidotlardan
hangisi uygulanmalıdır?
A) N–asetil sistein
B) Glukagon
C) Digibind
D) Hidroksokobalamin
E) Naloksan
Cevap B
Bir TUS klasiği beta blokör zehirlenmesinde glukagon
kullanılır!..
BAZI ÖNEMLİ İLAÇ ZEHİRLENMESİNDE KULLANILAN
SPESİFİK ANTİDOTLAR
İNTOKSİKASYONA YOL
AÇAN İLAÇ
KULLANILAN ANTİDOT
Asetaminofen
N–asetil sistein
Beta blokör
Glukagon
Kalsiyum kanal blokörleri
%10’luk kalsiyum glukonat
Teofilin
Esmolol
Digoksin
Digibind
Metanol
Etanol
Banzodiazepin
Flumazenil
Siyanür
Hidroksokobalamin
Narkotik türevleri
Naloksan
Organofosfat
Atropin + Pralidoksim /
Obidoksim
ZEHİRLENMEYE YOL
AÇAN ELEMENT
KULLANILAN ANTİDOT
Demir
Deferoksamin
Bakır
D–penisilamin/ Trientin
Kurşun
Kalsiyum disodyum – EDTA
Civa
Dimerkaprol/Succimer
Arsenik
Dimerkaprol/Succimer
Talyum/Nikel
Ditizon
Kadmiyum
Kalsiyum disodyum – EDTA
LOKAL ANTİDOTLAR
TOKSİK MADDE
Baryum klorür
KULLANILAN LOKAL
ANTİDOT
Mg sülfat
Na hipoklorit
Na tiyosülfat
Gümüş nitrat
Yemek tuzu
İyot
Nişasta
Fenol
Zeytinyağı
Striknin, fizostigmin ve
morfin gibi alkaloidler
Potasyum permanganat
solüsyonu
Formaldehit
Amonyaklı su
DENEME SINAVI – 42
41
42
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
2015 ŞUBAT TUS 42. DENEME SINAVI
KLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum
soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
1. Altmış üç yaşında erkek hasta 7 gün önce yapılan koroner
2. İnfektif endokardit için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
by–pass operasyonu sonrası yoğun bakımda takip edilirken,
A) Tanıda transösefageal ekokardiyografi önemli bir yer tutar
ani başlayan nefes darlığı nedeni ile değerlendiriliyor.
B) Tedaviye dirençli olgularda operasyon düşünülebilir.
Yapılan fizik muayenesinde tansiyon arteryel 80/60 mmHg,
C) Etken olarak Streptokoklar ve S. Aureus ön planda
kalp sesleri derinden geliyor ve boyun venöz dolgunluğu
mikroorganizmalardır.
saptanıyor. Çekilen elektrokardiyografisinde voltaj düşüklüğü
görülüyor.
D) Nativ kapak endokarditi en sık aort kapağı tutar.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
E) İntravenöz ilaç bağımlılarında özellikle sağ kapak tutulumu
tipiktir.
A) Konstriktif perikardit
Cevap D
B) Akut perikardit
C) Tamponad
Nativ kapak endokarditi en sık mitral kapağı tutar. İV
D) Akut akciğer ödemi
ilaç bağımlısında en sık trikuspit kapak tutulur, protez kapak
E) Akut koroner sendrom
endokarditinde en sık aort kapağı tutulur.
Cevap C
3. Altmış beş yaşında erkek hasta 2 saatir devam eden göğüs
Akut gelişen, operasyondan sonra olan, nabız basıncını
ağrısı nedeni ile acil serviste görülüyor. Fizik muayenesinde
düşüren basşka ne olabilir ki? Voltaj düşüklüğü ve kalp seslerinin
tansiyon 145/95 mmHg ve nabız 103 atım /dk saptanıyor.
derinden gelmesi de tanıya ek fizik muayene bulguları.
Dinlemede S4 olan hastanın EKG ‘sinde V1– V4 ST
•
elevasyonları saptanıyor.
Göğüs radyografisinde görülebilmesi için gereken
perikardiyal efüzyon miktarı 250 mL’dir.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
•
Tamponad küçük miktarlarda sıvı ile oluşabilir.
A) Tedavide primer koroner girişim ilk tercih olmalıdır.
•
Tamponad oluşumu için önemli olan şey ne kadar
B) Acil Ekokardiyografi yapılmalıdır.
sıvının biriktiği değil ne kadar sıvının ne kadar sürede
biriktiğidir.
•
Tamponad ventriküllere giren kanı sınırlar ve ventriküler
hacmi azaltır.
C) Tanı Akut anterior MI’dır.
D) Tedavide aspirin ve klopidogrel verilmelidir.
E) ACE inhibitörleri erken dönemde başlanmalıdır.
Klinik Özellikler
Cevap B
Tamponad ciddiyetine bağlı olarak klinik özellikler gösterir.
Kan basıncı düşüktür, kalp küçük ve sessizdir, taşikardi
bulunabilir, juguler venöz basınç artmıştır ve pulsus paradoksus
gelişir (inspirasyon sırasında sağ kalbe artmış kan akımı, sol
kalbe azalmış akım) yoksa nadirdir.
Myokard İnfarktüsü
Klinik: Asemptomatik formdan, ciddi göğüs ağrısı ve ölüm
korkusu ile seyreden bir klinik tabloya kadar farklı seyirlerde
En önemli özellikleri,
olabilir. Tipik bir vakada genellikle prodromal semptomlar vardır
•
Genelde malignite ile beraber olması
(yorgunluk, göğüste rahatsızlık). Genellikle sabah erken saatlerde
•
Kalp seslerinin derinden gelmesi
•
Pulsus paradoksus
•
EKG’de düşük voltaj
•
Tele’de çadır kalp
olur (katekolamin artışı nedeniyle). 30 dk’dan uzun süren, ciddi,
sol kola ve ulnar bölgeye yayılan, boyuna, diş ve çeneye vurabilen
bir ağrı vardır. Ağrı nitratlara cevap vermeyebilir. Birlikte terleme,
solukluk, ajitasyon, hıçkırık, bulantı, kusma, çarpıntı olabilir.
Muayenede; taşikardi veya bradikardi, S3 galo, yumuşaması,
Tedavi
S2 paradoks çiftlenmesi, papiller adale iskemisine bağlı sistolik
Direkt ekokardiyografinin yol göstericiliğinde acil
üfürüm ve gelişilebilen komplikasyonlara ait bulgular vardır.
perikardiyosentez yapılır.
Anterior MI’da genellikle sempatik aktivasyonla taşikardi,
inferiyor MI’da vagal uyarı ile bradikardi olur. Ayrıca anterior
DENEME SINAVI – 42
43
MI’da infarktın yaygınlığı ile orantılı olarak kalp yetmezliği
semptomları, inferior MI’da ise ileti sisteminin tutulmasına bağlı
ritm problemleri daha ön planda görülür.
Derivasyonlar: Çeşitli EKG derivasyonları kalbin en iyi
gördükleri bölgelerinde meydana gelen iskemik değişiklikleri
yansıtırlar. Böylece kalbin tutulan bölgeleri, iskeminin yaygınlığı
ve tıkanan damarlar yaklaşık olarak saptanabilir.
V1 – 2: septum
V3 – 4: ön duvar
V5 – 6: lateral duvar
V1 – 6: yaygın ön duvar
D2 – 3 ve aVF: inferior duvar D1 – aVL – V6: yüksek lateral
V1, V2 – 4R: sağ ventrikül
Standart derivasyonlar kalbin arka bölgesini görmez. Bu
Primer PTCA: Acil PTCA hastalarda şu durumlarda
kullanılabilir;
1.
İntravenöz tromboliz için kontrendikasyon
2.
Kardiyojenik şok
3.
Trombolitik tedavi sonrası iskeminin (ağrının) devam
etmesi veya
4. Yüksek dereceli bir kateterizasyon laboratuarına acil
ulaşabilenler.
4. Antiagregan ve antikoagulan tedavi. Her hastaya 1 tablet
aspirin hemen verilmelidir.
Trombolitik tedavinin verilemediği durumlarda koraner
nedenle kalbin arka duvarında meydana gelen değişiklikler bu
trombusün ilerlemesini azaltmak, ventrikül içinde diskineziye
bulguların resiprok olarak yansıdığı karşı derivasyonlardan yani
bağlı trombüs gelişimini engellemek ve derin venlerde
V1 ve V2’den farkedilebilir.
hareketsizliğe bağlı trombüs gelişimini engellemek için heparin
Tedavi:
verilebilir. Trombolitik tedavi sonrası verilmesi reoklüzyon
İLK VERİLECEK FARMAKOLOJİK AJAN ASETİL SALİSİLİK
ihtimalini azaltır.
ASİT UNUTMA
Günümüzde AMI tedavisinde erken dönemde tıkanmayı
Bu tedavi yaklaşımlarından trombolitik tedavinin, b
– blokerlerin, ACE inhibitörlerinin ve aspirinin MI sonrası
açmaya yönelik coroner PTCA/stent esas tedavidir. AMI sonrası
mortaliteyi azalttığı gösterilmiştir. Klasiyum antagonistleri ve
ilk 4 – 6 saat içerisinde veya ağrısı devam eden hastalarda 24
nitratlar semptomları düzeltmede etkilidir ancak uzun dönem
saate kadar yapılabilir. Ancak bu işlem katater laboratuvarlarının
mortalite üzerindeki olumlu etkileri net değildir.
bulunduğu belli merkezlerde uygulanabilir. Bunun dışında
yapılması gereken tedavi basamakları şu şekilde özetlenebilir:
1.
5. Komplikasyonların tedavisi: BÜTÜN MEKANİK
Kalbin işinin azaltılması ve diğer önlemler: Oksijen,
KOMPLİKASYONLARDA KESİN TANI EKOKARDİYOGRAFİ
devamlı monitorizasyon, istirahat, sıvı diyet, kabızlığın
ve TEDAVİ CERRAHİDİ
önlenmesi, sedasyon [Morfin (anterior MI) veya
Hastada şu aşamada mekanik komplikasyonu düşündürecek
meperidin (inferior MI) ], ACE inhibitörleri, beta blokerler
bir bulgu ve semptom yok. O açıdan hastaya acil ekokardiyografi
(kalbin işini azaltır ve iskemiyi azaltırlar, antiaritmik ve
yapılmasını gerektirecek bir durum mevcut değildir.
antitaşikardik etki gösterirler).
2.
Koroner kan akımının artırılması: Nitratlar ve kalsiyum
kanal blokerleri kullanılır (kalsiyum kanal blokerleri
özellikle non – Q MI’da tercih edilir, nifedipin refleks
taşikardi nedeniyle verilmez).
3.
Trombolitik tedavi ST segment yükselmesi olan ve
4. Preeklampsi gelişmiş bir gebede aşağıdakilerden hangisi
antihipertansif olarak seçilmemelidir?
A) Alfa metil Dopa
B) Hidralazin
komplikasyonu olmayan hastalarda bu durum ağrının
C) Tiazidler
başlamasından sonra 12 saat içinde kesinlikle endikedir.
D) Labetolol
Eğer hasta 90 dakika içinde primer PTCA yapılan bir
E) Nifedipin
merkeze sevk edilemiyorsa kontrendike değilse hemen
Cevap C
başlanmalıdır
Kullanılan Ajanlar;
44
•
Streptokinaz (IV infüzyon)
•
Doku plazminojen aktivatörü (tPA) (IV infüzyon)
•
Anistreplaz (APSAC) (IV bolus olarak verilebilir)
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Gebelerde diüretikler (volüm kısıtlanması derinleşir) ve
ACEI (fetal hipokalvariya, renal yetmezlik, oligohidramnios,
fetal–neonatal ölüm) kullanılmaz.
5. Progresif sistemik skleroz tanısı ile izlenen bir hasta
Kolşisin FMF in ana ilacı, en sık görülen yan etkisi ise ishaldir.
yüksek ateş ve kötü kokulu pürülan balgam yakınmalarıyla
İshali engellemenin yolu ise yavaş doz artırılması ile başlanması
başvuruyor. Akciğer grafisinde kavite içeren pnömonik lezyon
ya da ishal olunca hafif doz azaltılmasıdır.
saptanıyor. Diğer yan etkileri:
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
Karın ağrısı, bulantı–kusma.
A) Nekrobiyotik nodül
Kemik iliği baskılanması
B) Aspirasyon pnömonisi
kas güçsüzlüğü ve CK’da yükselmeye. C) Aspergilloz
Sperm motilitesinin bozulması
D) Nozokomial pnömoni
E) Akciğer tüberkülozu
8. Bronkoalveoler lavaj incelemesinde bakılan T4/T8 oranı
Cevap B
yüksekliğinin, klinik ve radyolojik bulgularla uyumlu
olduğunda tanı koydurucu olduğu hastalık aşağıdakilerden
Kliniğin içine gizlenmiş güzel bir soru oldu. Hastanın
hangisidir?
A) Ekstrensek allerjik alveolit
pnömoni ile başvurduğu görülüyor.
Sistemik skleroz sıklıkla özafagus tutulumu ile giden bir
B) Bronşiolitis obliterans organize pnömoni
hastalıktır, Reflü ise bu tutulum sonrasında görülür. Aspirasyon
C) Silikozis
pnömonisi bu kliniği en güzel açıklar
D) Sarkoidozis
E) İlaçlar
6. Bruselloz tanısı alan bir hastada aşağıdakilerden hangisinin
Cevap D
görülme olasılığı en yüksektir?
A) Miyeloradikülonörit
Bilinmeyen bir antijenik uyarıya karşı T – lenfositlerin
B) Paravertebral apse
fonksiyon bozukluğu [CD4/CD8 (T – helper/T – süpresor)
C) Sakroileit
oranında artma] ile giden bir immün bozukluk patogenezde en
çok suçlanmaktadır. Tutulan dokularda T – helper birikmesi
D) Orşit
saptanırken diğer dokularda ve kanda T – helper düzeyi normal
E) Endokardit
Cevap C
veya azalmıştır.
SARKOİDOZ’da diğer lab bulguları:
Sedimantasyon artışı, hiperglobulinemi,
Brusellozun en sık komplikasyonu osteartikuler
komplikasyonlardır. (Spondilodiskit sıktır) Bu nedenle sinoviyal
bronkoalveolar lavajda T – lenfosit artışı (CD4),
sıvıda bakteri izole edilebilir. Böbrek tutulumuyla seyreden
ACE aktivitesinde artış (granulomatöz dokudan kaynaklanır),
hastalarda özellikle de 2. Haftadan sonra idrardan izole edilebilir.
hiperkalsemi ve hiperkalsiüri görülebilir.
Bruselloz Tanısında: Kan ya da kemik iliği kültürü “altın
Kveim – Siltzbach deri testi (sarkoidli – dalak ekstresinin
standarttır.” Kültürler, bakterinin yavaş üreyebilme yeteneği
intradermal injeksiyonu sonrası deri lezyonu) tanıda yardımcıdır.
nedeniyle, (30 gün) gibi uzun süre izlenmelidir.
Bu bulgular aynı zamanda hastalığın aktivite kriterleri olarak
kabul edilir.
Sarkoidozusun akut klinikle seyreden iki formu vardır, bunlar:
7. Aşağıdakilerden hangisi kolşisin tedavisi sırasında
gelişebilen ve dozun azaltılmasıyla giderilebilen bir yan
Löfgren sendromu:
etkidir?
– Artralji
A) Özofajit
– Eritema nodozum
B) Diyare
– Bilateral hiler LAP
C) Malabsorpsiyon
Heertfordt sendromu:
D) Amiloidoz
– Anteriyor uveit
E) Hipotansiyon
– Parotis tutulumu
Cevap B
DENEME SINAVI – 42
45
10. Aşağıdakilerden hangisi Renal Akut Böbrek Yetmezliği
– Fasiyal paralizi
– Ateş
nedeni değildir?
Tanı: Kesin tanı transbronşial biyopside non – kazafiye
A) Glomerülonefritler
granulomların gösterilmesiyle konulur.
B) Akut tubuler nekroz
Tedavi: Progresif veya semptomatik tip 2 ve 3 hastalık, oküler
sarkoidoz, persistent hiperkalsemi veya hiperkalsiüri, progresif
deri lezyonu, nörosarkoidoz ve myokardial sarkoidoz tedavi
endikasyonudur. Tedavide steroidler kullanılır.
C) Trombotik trombositopenik purpura
D) İnterstisyel nefrit
E) Retroperitoneal fibrozis
Cevap E
9. Aşağıdakilerden hangisinde taşma (overflow) proteinürisi
görülür?
Retroperitoneal fibrozis etyolojisinde çoğunlukla geçirilmiş
granülomatöz bir hastalık, lenfoprolifaratif hastalıklar ya da
A) Glomerülonefrit
radyoterapi rol alır. Üreter geçiş trasesi etkilendiğinden tablo
B) Kalp yetmezliği
genellikle hidroüreteronefroz ile prezente olur, yani postrenal bir
C) Paraproteinemiler
ABy söz konusudur.
D) Ateşli hastalık
11. Aşağıdaki Herpes grubu viruslardan hangisi, kök hücre
E) İnterstisiyel nefrit
Cevap C
naklinden 1–4 ay sonra hastalarda gelişen ve mortalitesi
yüksek olan interstisyel pnömoniye en sık neden olur?
A) Herpes simpleks tip 1 virusu
Proteinüri Mekanizmaları ve Nedenleri
Over–flow
(taşma)
Glomerüler
Tübüler
Hemodinemik
(Fonksiyonel)
Mekanizma
Miktar
Neden
Normal
glomerülden
düşük molekül
ağırlıklı
proteinlerin aşırı
filtraysyonu
Değişken
Bence–
jones (MM)
Miyoglobinüri
Normal plazma
proteinlerinin
defektif
glomerülden
filtrasyonu
>2gr
Normal filtre
edilen plazma
proteinlerinin
reabsorbe
edilememesi
<2gr
Filtrasyonun
artıp,
reabsorbsiyonun
göreceli olarak
azalması
B) Herpes simpleks tip 2 virusu
C) Varicella–zoster virusu
D) Sitomegalovirus
E) Epstein–Barr virusu
Cevap D
<2gr
Nefritik
sendrom
Nefrotik
sendrom
İnterstisiyel
nefritler
Antibiyotik
hasan
Ortostatik
proteinüri
ateş, egzersiz,
epilepsi, KKY
Kemik iliği transplantasyonu ve kök hücre, renal
transplantasyon, kalp transplantasyonu ve karaciğer
transplantasyonlarından sonra infeksiyonlar sık görülür.
İnfeksiyon nedeni hastanın aldığı kemoterapi, radyoterapi ve
immünsüpresif tedavilere bağlıdır. İlk 100 günde: Enfeksiyon
(bakteriyel enfeksiyonlardan gram pozitifler daha sık,
mantarlardan kandida ve aspergillus sık, virüslerden özellikle
sitomegalovirüs sık infeksiyon yapmaktadır.
Özellikle CMV pozitif donörlerden transplantasyon
yapılanlarda bu oran daha sıktır. CMV infeksiyonuna bağlı
hastalarda ateş, kemik iliği süpresyonu, hepatit, gastroenterit
ve pnömoni gelişebilir. Pnömoni yaygın viral intertisiyel
pnömonidir. CMV mortalitesi yüksektir Bu yüzden bir çok
merkez transplantasyon yapılan hastalara profilaktik olarak
gansiklovir başlamaktadır.
CMV infeksiyonu gelişen hastaların da tedavisinde de
gansiklovir kullanılmaktadır.
46
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
12. Aşağıdakilerden hangisinde HBV enfeksiyonunda
14. Şikayeti olmayan 61 yaşında erkek hasta kontrol için
viral replikasyonu ve bulaş riskini yansıtan en önemli
polikliniğe başvuruyor. Yapılan tetkiklerde beyaz küresi
parametreler birlikte verilmiştir?
42000/mm3 ve %55’i lenfosit olarak saptanıyor. Fizik
A) HBe Ag–HBV DNA
muayenesinde boyunda sağ üst servikal zincirde 3 adet 3x3
cm lik lenfadenopati ve splenomegali saptanıyor. Laboratuvar
B) HBeAg–Anti HBcIgM
incelemelerinde hemoglobin düzeyi 10.1 g/dL ve trombosit
C) HBV DNA–Anti HBe
sayısı 152 000/mm3 olarak bulunan hastanın kemik iliği ve
D) HBsAg–Anti HBcIgG
periferik yaymasında çok sayıda küçük lenfositler saptanıyor
E) AntiHBe–Anti HbcIgG
başkaca bir patoloji görülmüyor.
Cevap A
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
Yazılı sınav olursa aşağıdaki gibi tek kelime açıklamaları
isterler.
B) Akut myeloblastik lösemi
C) Kronik myeloblastik lösemi
Viral replikasyonu ve bulaştırıcılığı gösteren markırlar, HbeAg
ve HBV DNA dır. En erken tanı markırı HBV DNA’dır.
D) Kronik Lenfoblastik lösemi
E) Büyük B Hücreli Lenfoma
Cevap D
13. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin sentezinde rol
alan genlerin homozigot mutasyonunda herediter
Kronik Lenfoblastik lösemi sinsi bir hastalıktır, genellikle B
hemokromatozis gelişir?
kökenli lenfositlerin (%95) aşırı çoğalması ve lenfadenopati ile
A) Ferritin
karakterizedir. Çoğalan lenfositler olgun lenfositlerden ayırd
B) Transferrin
edilemez. Periferde (>5.000) ve Kİ’de (> %40) lenfositoz, anemi
C) Hepcidin
ve trombositopeni hastalığın karakteristik özelliğidir. Otoimmun
D) Defensin
hemolitik anemi sıktır. Hastaların yarısında yaygın lenfadenopati
ve splenomegali görülür.
E) Prealbumin
Cevap C
Yine spot bilgi sorusu herediter hemokromatozis= hepsidin
mutasyonu.
HH’de aşırı demir yüklenmesine rağmen hepsidin eksikliği ile
karakterizedir ve HFE, TfR2 ve HJV’nin homozigot bozukluğuna
15.Hodgkin lenfoma tanısı ile kemoterapi ve radyoterapi
alan hastalarda en sık gelişen sekonder malignite
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akciğer kanseri
B) Mide kanseri
bağlı olarak oluşur. Bu da bu moleküllerin direkt veya indirekt
C) Lösemi
olarak hepsidin regülasyonunda etkili olduğunu göstermektedir.
D) Malign melanom
Bunlardan hepsidin regülasyonun da en etkilisi HJV’dir. HH’
E) Pankreas kanseri
de aşırı demir yüklenmesine rağmen hepsidin eksikliği ile
Cevap C
karakterizedir ve HFE, TfR2 ve HJV’nin homozigot bozukluğuna
bağlı olarak oluşur. Bu da bu moleküllerin direkt veya indirekt
olarak hepsidin regülasyonunda etkili olduğunu göstermektedir.
Bunlardan hepsidin regülasyonun da en etkilisi HJV’dir.
Bu soruda onkolojinin basit sorularından aslında hodgkin
yine hikaye, hasta KT ve /veya RT alıyorsa sekonder malignite
gelişirse lösemi düşünülmelidir. Özellikle alkilleyiciler bu ilaç
grubunda ilk sıraya yerleşir.
DENEME SINAVI – 42
47
16.Yirmi beş yaşında erkek hasta bacaklarında şişlik ve ağrı
vaskülittir). Pulmoner vaskülit ve buna bağlı hemoptizi olabilir.
nedeniyle başvuruyor. Yapılan dopler ultrasonografide
SSS: Tutulum en sık aseptik menenjit olarak kendini gösterir.
Femoral ven ve tibial arterde tromboz saptanıyor.
Ensefalit, konvülziyonlar, transvers myelit, ataksi, psödotümör
Öyküsünden 1 yıl önce benzer şikayetleri olduğu öğreniliyor
serebri olabilir.
Yapılan trombofili panelinde anormal bulgu saptanmıyor.
Tedavi: Etkin bir tedavisi yoktur. Çeşitli ilaçlar
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
kullanılmaktadır (steroid, colchicine, siklosporin, azotioprin,
A) Faktör V Leiden mutasyonu varlığı
interferon alfa gibi).
B) Antitrombin III eksikliği
17. Altmış beş yaşında kadın hasta nefes darlığı ve el–ayaklarda
C) Marfan Sendromu
uyuşma yakınmaları ile başvuruyor. Astım tanısı konulan
D) Behçet hastalığı
hastanın yapılan tetkiklerinde Akciğer grafisinde bilateral
E) Hemofili A
yamasal infiltratlar, serum kreatininde yükseklik ve 2+
Cevap D
hematüri tespit ediliyor.
Gerçek hayatta karşılaştığımız zor kliniklerden birisi. Genç,
erkek hasta DVT ile başvuruyor. Tekrarlaması ve trombofili
panelinin negatif olması kritik. Behçet’in hem arter hem venöz
tromboz yapabildiğini hatırlatmak istedim. Diğer şıkları eleyerek
de soruyu yapabilirdiniz.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisinin görülme olasılığı en
fazladır?
A) pANCA pozitifliği
B) cANCA pozitifliği
C) Kanda hipereozinofili
BEHÇET HASTALIĞI
D) ANA pozitifliği
Oral ve genital ülserler, üveit, sinovit, kutanöz vaskülit,
E) ASCA pozitifliği
Cevap C
meningoensefalitle hastalar başvurabilirler. Paterji testi (derinin
hiperreaktivitesi) pozitifliği görülür. Migratuar süperfisyel
tromboflebit ve eritema nodozumda görülebilir. Rekürren
aftöz dermatit (genital bölgedeki ülserasyonlara benzer
şekilde) ve üveit görülebilir. Tedavide kortikosteroidler ve diğer
immünsuprese ajanlar kullanılır.
•
Rekküren genital ve oral ülserler deride hiperreaktivite,
eklem ve göz bulguları vardır.
•
Derinin hiperreaktivitesi iğne batması yada bir tahrişle
deride oluşan aseptik papüllerdir.
Majör bulgu: Tekrarlayan oral ülserler (en sık görülen
bulgudur), genital ülser, göz tutulumu (üveit, vb), cilt tutulumu
(eritema nodosum, akne, vb), tromboflebit.
Minör bulgular: Büyük damar vasküliti, artrit, flebit,
meningoensefalit, GİS tutulumu.
Ayrıca paterji pozitifliği de patognomoniktir.
Klinik:
Mukoza: Oral ülserler ağrılı, yuvarlak, oval ve birden çoktur.
Genital ülserler olabilir ancak şart değildir.
Deri: Eritema nodozum, travmaya püstüler reaksiyon (paterji),
fotosensitivite olabilir.
Göz: Üveite ek olarak, sekonder glokom, katarakt, vitreus
kanaması, retinal ven trombozu olabilir.
Vasküler: Hastaların % 25’inde flebit ve arterit olur.
Anevrizmalar olabilir (pulmoner arter anevrizmasına yol açan tk
48
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Churg Strauss Sendromu; İlk evrede alerjik rinit, nazal polip
ve astım kliniği görülürken ikinci, evrede ise periferik damar ve
dokuda eozinofili görülür. IgE yüksek saptanabilir.
6tanı kriterinden en az 4’ü aynı anda bulunması tanı
koydurucudur.
1.
Astım
2. Periferal eozinofili >%10
3. Mononöropati, mononöritis multipleks ya da
polinöropati
4. Pulmoner infiltrasyon
5. Paranasal sinüs anormalliği
6. Ekstravasküler eozinofil içeren kan damarı biyopsi
örneği
18. Kırk altı yaşında erkek hasta dört yıldır olan aralıklı disfaji
şikayetine, son altı aydır regurjitasyon, halitozis ve kilo
kaybı şikayetlerininde eklendiğini belirtiyor. Posteroanterior
akciğer grafisinde mediastinal genişleme ve özefagusta gıda
artıklarını düşündüren görünüm, özefagus grafisinde gövdede
dilatasyon ve distalde kuş gagası görünümü saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
kas kontraksiyonlarının amplitudunde azalma izlenir. Bazal AÖS
basıncı normal veya art mış olabilir.
Tedavi:
Myenterik pleksustaki patolojiyi düzelten bir tedavi olmadığı
için, amaç AÖS basıncını azaltmaktır.
Medikal tedavi: Kalsiyum kanal blokeri veya nitrat (isordil)
kullanılır. Etkinliği düşüktür, yaşlı, endoskopiyi tolere edemeyen
A) Özefagus adenokanseri
hastalarda seçilebilir.
B) Özefagus yassı hücreli kanseri
Endoskopik tedavi: Endoskopi aracılığıyla “AÖS’ün balonla
C) Skleroderma
dilatasyonu” akalazya tedavisinde ilk seçilecek yöntemdir.
D) Diffüz özefageal spasm
Endoskopik olarak botulismus toksini enjeksiyonuda yapılabilir,
sfinkterdeki kolinerjik uyarımı inhibe eder. Etki süresi kısa olup,
E) Akalazya
Cevap E
fibrozise neden olabilir.
Cerrahi tedavi: Diğer yöntemlere Cevap vermeyen hastalarda
miyotomiler (Heller myotomisi+Nissen fundoplikasyonu) yapılır.
Akalazya gastroenterolojinin önemli konularından birisidir!!!
En sık görülen primer motilite bozukluklarından biri olup,
özefagusun gövdesinde kontraksiyonların amplitudunun azalması
(hipo veya aperistalsis) ve alt özefagus sfinkterinin yetersiz
19.Primer sklerozan kolanjit tedavisinde klinik etkinliği
kanıtlanmış ilaç aşağıdakilerden hangisidir?
gevşemesi ile karekterizedir. Auerbach (myenterik) pleksusta
A) Kolşisin
nöron kaybına bağlıdır. VİP ve NO içeren inhibitör nöronlar azalır,
B) D–penisilamin
ilerlemiş vaka–
C) Siklosporin
larda kolinerjik nöronlarda etkilenir.
D) Ursodezoksikolik asit
•
E) Azatioprin
Primer (idiyopatik) akalazya en sık görülür, otoimmün
olduğu düşünülmektedir,
•
Cevap D
Sekonder akalazya ise karsinoma (mide...), lenfoma,
Chagas hastalığı gibi nedenlere bağlıdır.
Klinik:
Ursodeoksikolik asit hastalığın ilerlemesini yavaşlattığı için
yaygın olarak kullanılmaktadır.
Genç–orta yaşlı (20–45 yaş) erişkinlerde daha sıktır. En sık
semptom disfajidir ve hem katı hem sıvı gıdalara karşı oluşur
(paradoksik disfaji). Disfaji zamanla progresyon gösterebilir
(progresif disfaji). Substernal ağrı, rejurjitasyon, kusma,
rejurjitasyona bağlı öksürük ve aspirasyon görülebilir. Akalazyada
özefagusta skuamöz kanser riski artmıştır.
20. Aşağıdakilerden hangisi sirozlu bir hastada hepatik
ensefalopati tablosunu kolaylaştırabilecek faktörlerden biri
değildir?
A) Gastrointestinal kanama
Tanı:
B) Konstipasyon
İlk seçilecek test baryumlu özefagus grafisi’dir. Özefagus
C) Hipokalemi
alt ucunda düzgün sınırlı daralma (kuş gagası veya kalem ucu
D) Enfeksiyon Varlığı
görünümü), darlığın proksimalinde genişleme (megaözefagus
E) Düşük protein alımı
veya sigmoid özefagus), hava–sıvı seviyesi saptanabilir. Akciğer
grafisinde çift kontur ve ve gastrik hava odacığının kaybı görülür.
Endoskopide özefagus lümeninde genişleme, ağır olgularda
gıda artıkları, erozyonlar, kandida plakları görülebilir; AÖS’te
herhangi bir organik lezyon yoktur. Akalazyada endoskopi,
malign bir hastalığı ekarte etmek (sekonder veya psödoakalazya
nedenlerini) veya tedavi için yapılır (dilatasyon, injeksiyon gibi).
Cevap E
Heptaik Ensefalopatiyi Presipite Eden Durumlar
Azot yükünde artma
Gastrointestinal kanama
Aşırı diyet proteini
Azotemi
Konstipasyon
İlaçlar
Narkotikler, trankilizanlar,
sedatifler,
aşırı diüretik kullanımı
Şüpheli vakalarda kesin tanı özefageal manometri ile
konulur. AÖS’inde gevşeyememe; özefagus distal 2/3’ünde düz
DENEME SINAVI – 42
49
Elektrolit ve Metabolik
Imbalansı
Hipokalemi
Alkaloz
Hipoksi
Hiponatremi
Diğer
İnfeksiyon (İYE, SBP, Pnömoni)
Cerrahi
Akut karaciğer hastalığı
süperpozisyonu
İlerleyici karaciğer hastalığı
Kolay soru..
Reflü metaplaziye, o da displaziye döner. Sonraki adım
adenokanserdir.
23. İki yıldır tip 2 diyabet tanısıyla 2x1 g/gün metformin
kullanmakta olan 40 yaşındaki obez kadın hastanın HbA1C
değeri % 7,8 olarak ölçülüyor.
21. Aşağıdakilerden hangisi kolorektal kanser için risk
faktörlerinden biridir?
uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) B vitamini eksikliği
A) Günde tek doz insülin glargin
B) APC gen mutasyonu
B) Günde 2 doz NPH insülin
C) İrritabl bağırsak hastalığı
C) Gliklazid
D) Hiperplastik polipler (< 2cm)
D) Eksenatid
E) Divertiküler hastalık
E) Glimepirid
Cevap B
Cevap D
kolorektal kanser için risk faktörleri
1.
Tedaviden dolayı kilo almaktan endişe eden bu hasta için en
Yaş: Yaşla görülme sıklıkları artar, 60–70 yaş döneminde
en yüksek düzeye ulaşır.
Klasik yeni jenerasyon sorulardan birisi GLP agonistleri Tip 2
DM de özellikle kilo vermek isteyen hastalara önerilmelidir.2009
ADA tedavi algoritmasında metformin ve yaşam tarzı değişikliği
2.
Besinlerin kalori içeriğinin yüksek olması riski arttırır
ile regüle olmayan Tip 2 DM hastalarına GLP –1 agonistleri
3.
Sebzeden fakir diyet risk artışı yapar.
önerilir.
4. Yüksek oranda karbonhidrat alımı kanser riskini arttırır.
5.
24. Otuz sekiz yaşında bir kadın hasta 20 gündür süren
Koruyucu besin maddelerinin az alınması (A,E,C
halsizlik, çarpıntı, ateş, terleme ve boynun ön bölgesinde
vitaminleri) risk artışı yapar.
kulağa vuran ağrı şikâyetleriyle başvuruyor. Yapılan fizik
6. Kalıtım: (özellikle APC gen mutasyonu) Familyal
muayenede kan basıncı 125/65 mmHg, nabız 115/dakika,
polipozis koli sendromu (FPK)
cilt sıcak–nemli, tiroid palpasyonda hafif büyümüş, nodüler,
Kolorektal Kanserlerin çoğu daha önceden bulunan
sert ve ağrılı olarak bulunuyor. Laboratuvar incelemelerinde
adenomatöz polip zemininde gelişmiştir.
sedimentasyon hızı 110 mm/saat, serbest T4 düzeyi yüksek,
TSH düzeyi baskılanmış ve radyoaktif iyot uptake’i düşük
22. Barrett özofagusunun gelişim süreci aşağıdakilerin
olarak saptanıyor.
hangisinde doğru sırayla verilmiştir?
A) İntestinal metaplazi – gastroözofageal reflü – displazi –
adenokanser
Bu hastada en olası tanı ve tedavi yöntemi aşağıdakilerin
hangisinde birlikte verilmiştir?
A) Toksik diffüz guatr – propiltiourasil ve beta blokör
B) Gastroözofageal reflü – displazi – intestinal metaplazi –
adenokanser
C) Gastroözofageal reflü – gastrik metaplazi – displazi –
adenokanser
D) Gastrik metaplazi – displazi – gastroözofageal reflü –
B) Toksik nodüler guatr – radyoaktif iyot ve beta blokör
C) Subakut tiroidit – beta blokör ve analjezik
D) Sessiz tiroidit – beta blokör
E) İyoda bağlı tirotoksikoz – propiltiourasil ve beta blokör
adenokanser
E) Gastroözofageal reflü – intestinal metaplazi – displazi –
Cevap C
adenokanser
Cevap E
Subakut granülomatöz tiroidit: (De–Quervain Tiroiditi)
En kolay atlanan hastalıklardandır. Genelde bir üst solunum
yolu infeksiyonunu takiben gelişir. Boğaz veya yaygın boyun
50
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
ağrısı beklenir. Bazen yalnız yutkunma zorluğu da olabilir. Tanısı
Akciğerlerde, torasik kafesde, solunum
kolaydır. Anamnez öncelikle tanıyı akla getirir. Beraberinde
kaslarında ve solunum merkezinde değişiklikler ve
tirotoksikozun tüm klinik bulguları mevcuttur. Hastalık kendi
fonksiyonlarında gerileme Asit–baz regülasyonu bozulabilir,
kendisini sınırlar ve genelde söner. Zira dekstrüktif tiroiditlerden
gögüs kafesi esnekliği azalır, postür değişikliği (skolyoz),
olup tirositlerin parçalanması ve depodaki tiroid hormonlarının
perifere salınmasıyla gelişen bir durumdur. Yeni hormon sentezi
yoktur. Aktif dönemde serbest tiroid hormonları artar, TSH düşer.
Dekstrüksiyon sona erince kısa süreli ötiroidizm ve bunu takiben
hipotiroidi safhaları görülür. Bez tekrar yenilenince hastalık
kürle sonuçlanır ve hasta tekrar ötiroid kalır. Vakaların %10’unda
kalıcı hipotiroidi gelişebilir. Bu nedenle hastalar izlenmelidir.
Tipik laboratuar bulgularından biri de yüksek sedimentasyon
hızıdır. Tiroid sintigrafisinde tiroid kelebeğinin gözlenmemesi ve
düşük uptake dikkat çekicidir. Tedavisinde tirotoksikoz safhasında
semptomatik tedavi amacıyla beta blokerler kullanılabilir.
Antitiroid tedavi endikasyonu yoktur. Ağrıyı gidermek için ve
inflamasyonu azaltmak için hastaya antiinflamatuar ilaçlar
(asetil salisilik asid 4–6 gr/gün) verilebilir. Ciddi vakalarda
glukokortikoidler de kullanılabilir (60 mg/gün). Hipotiroid
safhada geçici olarak hastaya L–T4 verilebilir.
Alveolar membranda kalınlaşma
Endokrin Sistem:
Yaşlanmayla birlikte tiroid bezinde bir miktar atrofi ve iyot
düzeyinde azalma
Yaşla birlikte pancreas hormonları etkilenmemekle birlikte
insülin direnci gelişebilmektedir, (Tip 2 Diyabet!)
Sindirim Sistemi:
Ağızda kuruluk, tükrük salgısında azalma,
Tat değişiklikleri, tat ve koku reseptör duyarlılığında azalma
gibi değişimler yaşlılarda iştahsızlığa ve yetersiz beslenme
sorunlarına yol açmaktadır.
Özefagus ve mide yapısındaki değişimler reflü ve mide
sorunlarının gelişmesine yol açmaktadır.
Yaşlılarda mide motilitesi, volümü bikarbonat ve mukus
sekresyonları azalmaktadır İntrensek faktör salınım sorunu ile
birlikte B12 vit. eksikliği yaşanabilmektedir.
25. Yaşlılarda hipotiroidizmin en sık görülen nedeni
Sinir Sistemi:
aşağıdakilerden hangisidir?
Yaşa paralel olarak entelletüel kapasitede azalma, bellek
A) Kronik otoimmün tiroidit
zayıflığı,
B) Tiroidektomi
Sempatik ve parasempatik fonksiyonlarda azalma
C) Radyoaktif iyot tedavisi
Hematopoetik ve Bağışıklık Sistemi:
D) İlaçlar
Yaşlanmayla birlikte kemik iliği ve lenfoid doku fonksiyonu
E) Hipofizer yetmezlik
Cevap A
Bu aralar geriatrik soruları populer, hipotiroidizm yaşlılarda
kronik otoimmün tiroidit sonrası en sık görülür.
Yaşlılık ve üriner bulgular
Yaşlanmayla birlikte nefron kaybı, böbrek kitlesinde ve
böbreğin idrarı konsantre etme yetisinde azalma görülür.
80’li yaşların sonunda böbrekler %20–30 oranında
küçülmekte ve renal kan akımı %50 azalmaktadır. Ancak daha
çok su atılımına neden olarak dehidratasyona da neden olurlar.
Glomerüler filtrasyon hızı azalır ve protein atımı olur.
azaldığı için anemi ya da pıhtılaşma sorunları yaşanabilmektedir.
Antikor cevabı azalır iken otoantikor cevabı arttığından dolayı
otoimmün hastalıklar bu grupta daha sık görülmektedir.
26. Aşağıdaki kemoteropatik ilaçlardan hangisinin anafilaksi
yapma yan etki riski vardır?
A) Bleomisin
B) Busulfan
C) 5–Florourasil
D) Sisplatin
E) L–asparajinaz
Cevap E
Yaşlılıkta görülen diğer bulgular
Kardiyovasküler Sistem:
Myokard ve kan damarlarında sertleşmesi,
betaadrenoreseptör tepkide azalma ve kalp hızında otonomik
Kemoteropatik ilaçlar ve yan etkileri her zaman onkoloji
sorularının içine yarleştirilebilir.
refleks kontrolünde bozulma Kalbin pompalama gücünde,
kardiyak out–put ve ejeksiyon fraksiyonunda azalma
Solunum Sistemi:
DENEME SINAVI – 42
51
Deri yoluyla kayıplar (ateş, yanıklar)
Kemoterapi İlaçlarının Yan Etkileri
Kemik iliği supresyonu
Üçüncü boşluğa olan kayıplar (barsak tıkanıklığı, peritonit,
Hepsi yapar ama en ciddi
pankreatit).
alkilleyici ajanlar yapar
2. Kardiovasküler bozukluklar:
[lökopeni, trombositopeni) (L-asparaginaz, sisplatin,
vinkristin, bleomisinln
Konjestif kalp yetmezliği,
myelosüpresif etkisi zayıftır)
Bulantı ve kusma
Sisplatin en sık olmak üzere
birçoğu, en az vinkristin
Nefrotoksisite
Sisplatin, metotreksat, mitomisin
Kardiyotoksisite
Antrasiklinler (adriamisin..)
Alopesi
Perikardiyal hastalıklar,
Pulmoner emboli,
Pulmoner hipertansiyon.
3. Sistemik vazodilatasyon ve/veya renal vazokonstrüksiyona
Antrasiklinler (adriamisin..),
sebep olan hastalıklar:
sikbfosfamid (genelde çoğu ilaç
Sepsis,
yapar)
Karaciğer yetmezliği,
Vezikan (flebit)
Antrasiklinler (adriamisin..)
Hepatotoksisite
Metotreksat, 6-merkaptopurin
Mukozit
Antimetabolitier (Metotreksat,
5-FU..)
Anafilaksi,
Hiperkalsemi,
İlaçlar (ACE inhibitörleri, NSAİİ, siklosporin A).
Renal sebepler: Tüm ABY vakalarının %30–35’ini oluşturur.
Pulmoner fibrozis
Bleomisin, busulfan
Nörotoksisite
Vinka alkabidleri, taksanlar,
1. Akut tübüler nekroz (ATN): Renal ABY vakalarının % 90’ı
ATN’a bağlıdır.
platinum bileşikleri
Anaflaksi
L-asparajinaz, taksanlar
Pankreatit
L-asparajinaz
amfoterisin B, sisplatin, NSAİİ, siklosporin, radyokontrast
Kısırlık (sterilite)
Alkilleyici ajanlar
maddeler) veya endojen toksinler (miyoglobinüri, hemoglobinüri,
Sekonder malignite
Alkilleyici ajanlar (AML en sık),
hiperürisemi, hiperkalsemi, hafif zincirler, kristalüri)
Nefrotoksik: Ekzojen toksik maddeler (asiklovir, aminoglikozid,
etoposid (ALL)
Hipoksik: Prerenal azotemi yapan faktörlerin tümü
2. Böbreğin arter veya venlerini tutan hastalıklar
27. Akut böbrek yetersizliğinin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
Tromboembolik hastalıklar, diseksiyon
3. Glomerüler yumağı ve mikrovasküler sistemi tutan
A) Prerenal
hastalıklar:
B) Renal
Glomerülonefritler,
C) Postrenal
Vaskülitler, kollajen doku hastalıkları,
D) Otoimmün
Malign hipertansiyon, eklampsi,
E) Enfeksiyonlar
Hemolitik üremik sendrom, trombotik trombositopenik
Cevap A
purpura.
Her sınavda biri soru bizden:)
4. Tübülointerstisyel hastalıklar:
Prerenal ABY: Prerenal nedenler ABY’nin genel olarak en
İnterstisyel nefrit, piyelonefrit, infiltratif hastalıklar.
sık nedenleridir (%60–70). Böbrekte yapısal hasar yoktur, renal
Postrenal sebepler: Tüm ABY vakalarının % 5–10’unu
perfüzyon bozulmuştur. Ancak prerenal nedenler devam ederse
oluşturur. Tüm toplayıcı sistem boyunca obstrüksiyona neden
gelişen iskemi sonucu renal yetmezlik tablosu ortaya çıkar.
olan her türlü;
Prerenal nedenler:
1. Hipovolemi:
Kanamalar (travma, cerrahi, gastrointestinal),
Gastrointestinal kayıplar (kusma, ishal),
Renal kayıplar (diüretikler, adrenal yetmezlik, tuz kaybettiren
nefropatiler),
52
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ekstrinsik (dışarıdan tümör veya hematoma bağlı bası,
retroperitoneal fibrozis, prostat hipertrofisi, cerrahi ligasyon) bası,
İntrinsik (taş, pıhtı, kristal, fungal top) patoloji ABY’ne neden
olabilir.
28.Diyabet tedavisinde hangisi insülin direncine yönelik bir
29. Altmış dokuz yaşında şuur bulanıklığı ile müracaat eden
tedavidir?
erkek hastanın fizik muayenesinde splenomegali ve
A) Pioglitazon
lenfadenopati dikkati çekmektedir. Serum kalsiyumu normal
olan hastanın kemik iliğinde küçük plazmasitoid lenfositler
B) Repaglinid
dikkati çekmektedir.
C) Glipizid
D) Exenatide
Hastanın tanısında ilk olarak aşağıdakilerden hangisi
düşünülmelidir?
E) Sitagliptin
A) Hairy cell lösemi
Cevap A
B) Multipl miyelom
C) Prolenfositik lösemi
Etki mekanizmalarına göre 3 grup ilaç vardır.
1. İnsülin sekresyonunu uyaranlar (Oral hipoglisemik ilaçlar)
D) Kronik lenfositer lösemi
E) Waldenström makroglubinemisi
a. Sulfonilüreler
Cevap E
b. Meglitinid analogları (repaglinid, nateglinid)
c. İnkretinler
3. GLP–1 analoğu (exenatide, liraglutid):
Waldenström Makroglobunemisi
Tanım ve klinik: Lenfosit ve plazma hücrelerinin anormal
4. DPP–4 inhibitörü (sitagliptin, vildagliptin, saxagliptin)
artışı ve IgM tipi monoklonal M proteini (çoğunlukla kappa)
2. İnsülin duyarlılığını arttıranlar
ile karekterize, yaşlı ve erkeklerde sık olan bir hastalıktır.
a. Biguanidler (metformin)
b. Tiazolidinedionlar (pioglitazon)
3. Glukoz absorbsiyonunu azaltanlar
a. Alfa glukozidaz inhibitörleri (acarbose, miglitol)
Tiazolidinedionlar (pioglitazon, siglitazon, englitazon,
troglitazon)
Bu grup ilaçlar insülin etkisini artırarak ve periferal
dokularda glukoz kullanılımını sağlayarak (kasta nonoksidatif
Lenfoplazmositik hücrelerin kemik iliği, kan ve lenfoid dokuda
artışı yanısıra anemi, lenfadenopati, hepatosplenomegali,
makroglobulinemi, nöropati ve hipervizkozite bulguları ile kliniğe
gelir.
Burundan ve dişetinden sızıntı şeklinde kanama tipiktir.
Halsizlik, yorgunluk sıktır. Görme bozukluğu, diplopi gibi
hiperviskozite semptomları sıktır. Kemik lezyonları ve amiloid
gelişimi nadirdir.
Fizik muayenede; solukluk, HSM, LAP, sosis benzeri retinal
glukoz metabolizmasını uyararak, karaciğerde ise
damarlar, periferik nöropati saptanabilir. NN bir anemi vardır.
glukoneogenezisi inhibe ederek) etkili olurlar. İnsülin sekresyonu
Kİ aspirasyonu başarısız olabilir (dry tap). Biyopside lenfo–
üzerinde etkileri yoktur.
plazmositer proliferasyon izlenir. Sedimantasyon artar ve PY da
Bu grupta iyi bilinen ajanlar pioglitazon, siglitazon,
englitazon, troglitazon ve BRL 49653’dür
Peroksisom proliferatör aktivatör reseptörleri (PPARgama)
eritrositlerde rulo formasyonu izlenir. Rulo formasyonu multipl
myelomada nadirdir.
Tedavi: Asemptomatik olanlar tedavisiz izlenebilir.
aktive ettikleri düşünülmektedir. (lipid homeostazının, adiposit
Klorambusil tercih edilen tedavidir. Fludarabin ve 2–
diferansiyasyonunun ve insülin etkisinin düzenlenmesi)
deoksiadenozin alternatif ilaçlardır. Hipervizkosite için
Tiazolidinedionların etkili olabilmesi için ortamda insülin
plazmaferez kullanılabilir.
varlığı gereklidir.
Tiazolidinedionlar trigliserid ve nonesterifiye yağ asitlerinin
plazma seviyelerini azaltırlar. Kolesterol seviyesini düşürebilirler.
Troglitazon ile ilgili ciddi hepatotoksisiteye, anemiye, kardiyak
hipertrofiye neden olabilirler.
DENEME SINAVI – 42
53
30. Sağ dizinde 3 gün önce kızarıklık ve ağrı şikayeti başlayan
32.“Munro mikroabseleri” hangi hastalıkta gözlenen bir
hastada, fizik muayenede eklem üzerinde ısı artışı tespit
bulgudur?
ediliyor. Hastanın yapılan eklem sıvısı aspirasyonunda
A) Liken Planus
mm3’de 120.000 lökosit saptanıyor ve alınan aerob kültürde
B) Psöriazis
katalaz pozitif, Gram yöntemiyle pozitif boyanan bakteriler
C) Mukozis Fungoides
ürüyor.
D) Pitriazis rosea
Bu hastaya aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi tedavi
E) Parapsöriazis
amacıyla verilmez?
Cevap B
A) Klindamisin
B) Sefazolin
Munro mikroabseleri: Psöriaziste görülen Stratum
C) Penisilin G
korneumda ya da hemen altında yerleşen nötrofil küçük
D) Ampisilin sulbaktam
agregatların oluşturduğu epidermal mikroabselerdir.
E) Vankomisin
Cevap C
Dikkat! Pautrier mikroabseleri ise Mukozis Fungoides’de
gözlenir (TUS).
Hasta septik artirit ve dört dörtlük S. aureus anlatılmış.
(katalaz pozitif ve gram (+),septik artiritin en sık nedeni)Soru
sadeleşirse S. aureus’a hangisi verilmez.
33.Yetmiş yaşında bayan hasta, 10 gündür günde 2–3 kez ortaya
çıkan, yaklaşık 5 dakika süren konuşamama atağı ile sol
S. aureus; Penisilin G ‘ ye karşı %95 civarında dirençlidir.
gözünde geçici görme kaybı şikayetleri olduğunu söylüyor.
Anamnezinde 20 yıldır Diabet ve Hipertansiyon hikayesi olan
31. Aşağıdakilerden hangisi deri eklerinin hastalıklarından
hastanın nörolojik muayenesi ve kranial BT si normal olarak
değildir?
bulunuyor.
A) Akne vulgaris
Bu hastada etiyolojiye yönelik olarak ilk istenmesi gereken
B) Seboreik dermatit
görüntüleme yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
C) Akne Rosea
A) Kranial MR
D) Pitriazis Rosea
B) Direkt kafa grafisi
E) Hidroadenitis süpürativa
C) Vertebrobaziller doppler USG
Cevap D
D) Karotis sistem doppler USG
E) Kranial Sintigrafi
Cevap D
Pitriazis Rosea papüllü skuamlı hastalıklar grubundandır.
Deri eklerinin hastalıkları;
Akne vulgaris: Pilosabese biriminin inflamasyonudur.
Seboreik dermatit: Saclı, kıllı bolgeleri eritem ve
squamasyonla giden hastalıklarıdır.
Akne Rosea: Yuzde eritem ve telenjiektaziler ustunde papul ve
pustul gelişimi ile karakterize bir hastalıktır.
Hidroadenitis süpürativa: Aksilla ve anogenital bolgedeki
apokrin glandlarm enfeksiyonunu tanımlar; en sık etken
stafilokoklardır.
54
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Yukarıdaki vakada beyin embolileri sonrası gelişen
transient (geçici) iskemik atak tablosu sorgulanmış..
Beyne atılan embollerin 1/3’ü (en sık) karotis sistemindeki
aterom plaklarından kaynaklanır. Dolayısıyla etiyolojiye yönelik
olarak ilk istenmesi gereken görüntüleme yöntemi karotis
sistem doppler USG dir.
En sık MCA(orta cerebral arter) embolilere maruz kalır.
34. Serebellar sendromda aşağıdaki klinik bulgulardan hangisi
görülmez?
Nörolojide MR:
•
Demyelinizan hastalıklarda ilk tanı yöntemidir.
(Örneğin; multipl skleroz)
A) Disdiadokokinezi
B) Dismetri
•
Akustik nörinom tanısı MR ile konur .
C) Ataksi
•
Erken safhadaki enfarktlarda tercih edilir. BT enfarktı ilk
24 saatte göstermeyebilir
D) Disartri
E) Spastisite
Cevap E
Serebellar Sistem:
Serebellar lezyonların klinik belirtileri:
Dissinerji veya asinerji: Parmak burun deneyinde ön kola
fleksiyon yaptırılırken zamanında gevşemezse, önkol hedef
•
İntraspinal lezyonlarda ve siringomyelide kullanılır
•
Gelişimsel merkezi sinir sistemi anomalilerinde önemli
bir tanı yöntemidir.
•
Non invazif anjiografi yapma imkanı verir.
•
MR kardiak pacemaker veya intrakranial metal
kliplerin varlığında mutlak kontrendikedir.
(buruna) yaklaşırken duraklar, kişi kendini zorlayıp tekrar
36. Bir ay öncesi GIS enfeksiyonu geçiren elli yaşında erkek
harekete başlar, böylece ön kol hedefe düzenli bir şekilde
varacağına kesik kesik yaklaşmaya başlar. Bu senkronizasyon
hasta, 4 gün içinde yavaşça ilerleyerek yerleşen distalden
bozukluğuna “dissinerji” denir.
proksimale ilerleyen simetrik kuadriparezi nedeniyle
getiriliyor. Hastanın derin tendon refleksleri alınamıyor ve iki
Dismetri: Mesafenin, hızın veya hareketin gücünün
yanlı fasiyal parezisi olduğu saptanıyor.
saptanması yeteneğinin yitirilmesidir.
Disdiyadokokinezi veya adiyadokokinezi: Birbiri ardınca
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
gelen birbirine zıt hareketleri yapmakta güçlük çekmeğe veya
A) Gullian–barre sendromu
yapamama durumuna denir.
B) Servikal medulla basısı
Tremor: Serebellar lezyonlarda görülen tremor daha çok
kinetik özelliktedir (intensiyonel tremor). İstirahat sırasında
görülmez, istemli hareket sırasında ortaya çıkar ve hareket hedefe
yaklaştıkça bu aktif tremorun amplitüdü de artar.
C) Pons hematomu
D) Atlanto axial subluksasyon
E) Baziller arter trombozu
Cevap A
Disartri: Konuşma yavaş, ataksik, patlayıcı tiptedir. Sesde
zaman zaman gereksiz yükselmeler, alçalmalar, titremeler ve
Gullain barre (inflamatuar demiyelinizan polinöropati):
arada duraklamalar olur.
Yürüme ve postür bozuklukları (Ataksi): Hasta bacaklarını
Hastaların çoğunda semptomlardan 1 ay önce üst solunum
açarak geniş yüzeye dayanarak, düzensiz adımlarla ve iki yana
yolu veya gastrointestinal sistem enfeksiyonu (C. jejuni) yada
sendeliyerek yürür. Serebellar lezyonu olan hasta düz çizgi
cerrahi girişim veya aşılanma öyküsü mevcuttur. Başta duyusal
üzerinde parmak–topuk şeklinde yürüyemez.
semptomlar hakimdir. İlerleyen dönemlerde distalde başlayıp
Tonus bozukluğu: Çoğunlukla hipotoni görülür. Eklem
etrafında aşırı fleksiyon veya ekstansiyon yaptırılabilir.
Spastisite üst motor nöron lezyonunun bulgusudur…
assendan ilerleyen paraliziler olur. Şiddetli vakalarda solunum
kasları tutulur, 1/3 vakada mekanik vertilasyon gerekebilir.
Otonomik disfonksiyon olursa taşikardi, idrar retansiyonu ve
kan basıncı dalgalanmaları olur.. Tanıda çoğu vakada BOS da
protein artmıştır. BOS gammaglobulin fraksiyonu artar. BOS‘da
35. Manyetik Rezonans Görüntüleme aşağıdaki durumların
protein artışına rağmen hücre görülmez (Albuminositolojik
hangisinde kontraendikedir?
dissosiyasyon) Plazmaferez ilk tercihtir. İntravenöz insan Ig G (IV
A) Gebelik
IG) iyileşmeyi hızlandırır Kranial sinir tutulumu görülebilir. En sık
B) Yetmiş yaş üstü
kranial çift tutulumu bilateral olabilen fasyal paralizidir. Derin
tendon refleksleri tipik olarak yoktur.
C) Psödotümör serebri
D) Migren
E) Kardiak pacemaker varlığı
Cevap E
DENEME SINAVI – 42
55
37. Bir araştırmacı basketbol oynamanın boyu uzatıp uzatmadığını
Avantajları:
incelemek için, basketbol oynayan 50 ortaokul öğrencisi ile
•
basketbol oynamayan 50 ortaokul öğrencisinin boylarını
hizmetlerini planlamak için uygundur
ölçerek karşılaştırıyor.
Toplumun sağlık sorunlarını belirlemek, sağlık
•
Bu araştırmada verilerin karşılaştırılmasında hangi
Sonuçlar topluma genellenebilir, çünkü toplumun tümü
yada toplumu temsil eden bir örnekte çalışılmıştır.
önemlilik testine başvurulmalıdır?
•
A) Mann–Whitney U testi
Birden fazla sorun saptanabilir, çok amaçlı bir çalışma
daha az masrafla yapılabilir.
B) Wilcoxon testi
Dezavantajları:
C) İki bağımsız ortalama arasındaki farkın önemlilik testi
•
İnsidans, risk (rölatif, atfedilen) hesapları yapılamaz
D) İki eş arasındaki farkın önemlilik testi
E) Ki–kare testi
39. 1000 kişilik bir grupta yapılan diabetes mellitus taraması
sonucunda test, 120 kişiyi diyabetik olarak değerlendirmiştir.
Cevap C
Gerçekleme testi sonuçlarına göre ise 1000 kişiden 100 üne
diyabet tanısı konmuştur. Tarama testinin diyabetik bulduğu
ORTALAMA KARŞILAŞTIRMALARINDA ÖNEMLİLİK
120 kişinin 80’i gerçekleme muayenesinde diyabetik olarak
TESTLERİ
İki ortalama arasındaki farkın önemlilik testi = independent
samples (bağımsız örneklem) t testi/ eşlenmemiş student t test
Bağımsız iki grup parametrik ortalamalarının arasındaki farka
bakılır.
saptanmıştır.
Bu bilgilere göre, tarama testinin duyarlılığı aşağıdakilerin
hangisine eşittir?
A) 80/100
B) 80/120
Non parametrik karşılığı Mann–Whitney U’ dur.
İki eş ortalama arasındaki farkın önemlilik testi =’bağımlı
örneklem t testi’/ student t testi/ paired t testi
Aynı bireylerin (bağımlı=eş) değişik zaman ve durumdaki
C) 80/1000
D) 100/900
E) 100/1000
Cevap A
parametrik ortalamalarının arasındaki farkına bakılır.
Non parametrik karşılığı ‘Wilcoxon testi’ dir
Bağımsız iki grup oran/yüzde karşılaştırılmasında ‘z– testi’
Referans test ile hasta tanısı alanlara, yeni yöntem ile
hasta tanısı koyma oranı SENSİTİVİTE–duyarlılıkdir. Yani testin
veya ‘ki–kare testi(X2)’ kullanılır.
duyarlılığı toplumdaki gerçek hastaları ortaya çıkarma özelliğidir.
38. Aşağıdaki araştırma yöntemlerinden hangisinde prevalans
Yeni testin saptadığı hastalar
saptanır?
Gerçek hastalar (referans teste göre)
A) Olgu–kontrol
Referans test de sağlam çıkanlara, yeni yöntem ile sağlam
tanısı koyma oranı SPESİTİVİTE–seçicilik (özgüllük) dir. Yani
B) Kohort
testin seçiciliği ise toplumdaki gerçek sağlamları ortaya çıkarma
C) Olgu–kohort
özelliğidir.
D) Deneysel
Yeni testin saptadığı sağlamlar Gerçek sağlamlar(referans
E) Kesitsel
teste göre)
Cevap E
False (+) lik: Testin hasta dediği tüm kişilerin gerçekten hasta
olan kişilerden farkıdır.
Kesitsel: belli bir zaman diliminde ( sonuç <=> neden)
Prevalans Çalışmaları
Belirli bir zaman kesitinde yapılan bir toplumun taramasıdır.
hastalık sıklığı (prevalans) araştırılır. Herhangi bir zamanda
hem hastalık hem de neden olduğu düşünülen bir yada birden
fazla faktör birlikte değerlendirilir.
56
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
False (–) lik: Testin sağlam dediği tüm kişilerin gerçekten
sağlam olan kişilerden farkıdır.
Pozitif prediktif değer: Yeni tanı testinde pozitif (hasta) çıkan
tüm kişilerin, hangi oranda gerçekten hasta olduğunu gösterir.
: Tanı testinin gerçek yakaladığı pozitifler / tanı testine göre
tüm pozitifler x 100
Negatif prediktif değer: Yeni tanı testinde negatif (sağlam)
çıkan tüm kişilerin, hangi oranda gerçekten sağlam olduğunu
gösterir.
2. Anhedoni (Zevk alamama)
3. İştah kaybı+Kilo kaybı (veya tersi)
4. İnsomnia veya hipersomnia
: Tanı testinin gerçek yakaladığı negatifler / tanı testine
göre tüm negatifler x 100
5. Psikomotor ajitasyon veya retardasyon
6. Anerji (Enerji azlığı)
40. Lomber 5 (L5) sinir kökü basısında aşağıdaki nörolojik
bulgulardan hangisi görülür?
7. Suçluluk–değersizlik düşünceleri
8. Dikkat ve konsantrasyonda bozulma
9. İntihar düşünceleri
A) Patella refleksinde kayıp
Major depresif epizod demek için yukarıda sayılan 9
B) Ayak dorsifleksiyonunda zayıflama
semptomdan en az 5’i olmalıdır. Bu 5 semptomdan da en az biri
C) Baldır arka yüzünde ağrı ve uyuşma
depresif duygudurum (mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık)
D) Aşil refleksinde kayıp
ve/veya anhedoni (hiçbirşeyden tat almama hali) olmalıdır.
E) Kuadriseps kasında atrofi
Bu semptomlar en az iki hafta hemen hergün ve gün boyu
Cevap B
sürmelidir. Ayrıca bu hastanın sosyal ve mesleki işlevlerinde
bozulmaya yol açmalıdır.
Ekolali, şizofrenide görülür..
LOMBER DİSK HERNİLERİ
Seviye
42. Mutizm, negativizm, stupor ve balmumu katılığının tabloya
Özellik
L3–L4
L4–L5
L5–S1
Sıklığı (%)
%5
%40–45
%40–45
hakim olduğu şizofreni tipi aşağıdakilerden hangisidir?
Bası
L4
L5
S1
A) Rezidüel
Refleks kaybı
Patella
Medial
hamstring
Aşil
B) Katatonik
Etkilenen kas
Quadriceps
femoris
Tibialis
anterior
Gastrokinemius
Motor güç
azlığı
Diz
ekstansiyonunda
Düşük ayak
Plantarfleksiyonda
Ağrı yayılımı
Uyluk ön yüzü
Bacak önü
Bacak arkası
Medial malleus
1.–2. parmak
arası
Ayak dış kenarı
Duyu
değişikliği
C) Paranoid
D) Hebefrenik
E) Ayrışmamış
Cevap B
Şizofreninin klinik alt tipleri:
1– Paranoid: Daha geç yaşta başlar. En sık görülen tiptir.
41. Aşağıdakilerden hangisi Major Depresyon tanı
kriterlerinden biri değildir?
•
Düşünce içeriği bozukluğu hakimdir.
A) Kilo artışı
•
Sanrılar ve işitsel halüsinasyonlar tabloya hakimdir.
B) İştah azalması
•
Persekütif, büyüklük, kıskançlık, kuşkuculuk–alınganlık
sanrıları vardır.
C) Anhedoni
2– Heberfrenik (dezorganize) : Daha erken yaşta başlar.
D) Ekolalı
E) İntihar düşünceleri
Cevap D
•
Kişilik dağılması ve yıkım hızlıdır.
•
Tabloya “dağınıklık” hakimdir. Düşünce ve duygulanma
bozuklukları, Dezorganize konuşma ve davranış, Künt–
donuk yada uygunsuz affekt temel özelliğidir.
DEPRESSİF BOZUKLUK
•
Çocuksu davranışlar, ekolali, ekopraksi, görülür.
Yaşam boyu görülme sıklığı yaklaşık olarak %10–15
•
Prognozu en kötü, tedaviye en az yanıt veren tiptir.
civarındadır. En sık 20–45 yaşları arasında görülür. Kadınlarda,
erkeklere oranla iki kat daha sıktır.
Depresyonda, norepinefrin, seratonin azaldığı gözlenmiştir.
Tanı kriterleri (DSM IV)
3– Katatonik: Şu belirtilerinin biri veya birkaçının tabloya
hakim olduğu tiptir
•
Motor hareketsizlik (katatonik postür–rijidite (katılık),
stupor, balmumu katılığı – hastanın bedeni istenilen
1. Depresif duygudurum
DENEME SINAVI – 42
57
postüre getirilebilir, bırakıldığında da bir süre bu duruş
•
çapraz reaksiyonu olan gıdalar: Muz, avakado, kestane,
Negativizm (hareket ettirmeye yönelik tüm çabalara
kivi.
direnç gösterir, yemez, içmez, uyumaz, uyarılara
Sıklık sırasına göre anafilaksi nedenleri
tepkisizdir veya konuşmaz (mutizm)
•
Gıdalar: Fıstık– fındık, süt, yumurta, balık, kabuklu deniz ürünleri,
tohumlar, meyveler (elma, muz, kivi, kavun), tahıllar (buğday)
•
İlaçlar: penisilin, sefalosporin, sulfonamidler, nonsteroid
antiinflamatuar ilaçlar, opiatlar, kas gevşeticiler, vankomisin,
dekstran, tiamin, vitamin B12, insülin, tiopental ve lokal anestezik
maddeler.
•
Arı venomları
•
Lateks: Özellikle meningomyelosel gibi nörolojik sorun nedeni ile
temiz aralıklı kataterizasyon yapmak zorunda kalan çocuklarda
ciddi risktir.
•
Allerjen immünoterapisi
•
Egzersiz: Gıda spesifik ve post prandial
•
Aşılar: Tetanoz, kızamık, kabakulak ve influenza aşıları.
•
Diğer nedenler: radyokontrast maddeler, gamaglobulinler, soğuk,
kemotörapötikler ( özellikle L– asparajinaz, siklosporin, vinkristin,
metotreksat), kan ürünleri, inhalen allerjenler ( polen, ev tozu)
•
İdyopatik
Tek EKT endikasyonu olan ve EKT’ye en iyi yanıt veren tiptir.
4– Ayrışmamış (undiferantieted): Birden fazla tipin özelliğini
taşır, ancak hiçbir belirti baskın değildir. (paranoid, dezorganize
ya da katotonik tipe uymaz.) 2. En sık görülen tiptir.
5– Rezidüel: Bir yada birkaç atak sonrası, (+) belirtilerin
kaybolduğu remisyon dönemi ve (–) bulguların (künt
duygulanım, sosyalekilme gibi) tabloya hakim olduğu tiptir.
43. Arı soktuktan 10 dakika sonra tüm vucudunda yaygın
kızarıklık, kaşıntı olan hasta acil servise getirildiğinde;
solunum arresti ve kardiyojenik şok tablosunda olduğu tespit
edilmiştir.
Lateks alerjisi spina bifidalı çocuklarda sıktır, lateks ile
•
korunur.
Bu hastanın en uygun ilk tedavisi aşağıdakilerden hangisi
En sık semptom: Deri bulguları (ürtiker, anjioödem)
olmalıdır?
onu solunum semptomları (bronkospazm, hışıltı) izler. Deri
A) Kalp dekompresyonu
semptomları olmadan da anafilaksi görülebilir.
B) İV damar yolu açılması
En sık ölüm nedeni: Üst solunum yolu tıkanıklığıdır.
C) İM Adrenalin
En yararlı laboratuvar testi: Plazma beta triptaz ölçümüdür.
D) Endoktrakeal entübasyon
E) İnterosseöz damar yolu açılarak sıvı + metil predinolozon
ve antihistaminik verilmesi
Cevap C
Tedavide ilk seçenek 1/1000’lik adrenalinden 0.01 ml/kg İM, max.
0.3 ml. yapılması önerilen yer uyluk dış yan yüzüdür.
Geç faz reaksiyonu görülür ise bifazik anafilaksi denir. Geç faz
4 saat içinde görüleceğinden en az 4 saat acilde gözlem altında
tutulmalılar.
Arı sokması sonrası anafilaksi ile getirilen bir hastanın
tedavisinde; yapılacak işlemler Adrenalin yapılmasını
engellememelidir. İlk basamak tedavi İM Adrenalin olmalıdır.
Ancak hazırda İV yol varsa, bu hasta için İV (1/100 000) Adrenalin
de yapılabilir.
Ağır olan ve tedavide gecikilenlerde sıktır.
Adrenalin otoenjektörü önerilmelidir.
Anafilaksi tedavisi
Anafilaksi
Adrenalin 1/1000 0.01 ml/kg IM. Temel tedavidir.
Hayatı tehdit eden sistemik aşırı duyarlılıktır. Patogenez çoğu
H1 ve H2 blokerler (setirizin,difenhidramin/ranitidin, simetidin)
IgE aracılığı ile olur. Daha önceden duyarlaştıkları alerjen ile
Steroid
temas edilince mast hücre ve bazofil degranülasyonu meydana
gelir. Besin, penisilin, lateks vb.
IgE aracılı olmayan (anaflaktoid): Aspirin, radyokontrast, IVIG,
opioid
kullananlarda glukagon da tedavide kullanılabilir.
Anafilaksi nedenleri:
•
Hastanede en sık neden: İlaçlar ve lateks. Hastane
dışında gıdalardır.
•
Sık görülen gıda alerjileri fındık/fıstık süt, yumurta,
balıktır.
•
58
Oksijen, IV kristalloidler– kolloid, inhale salbutamol,
dopamin – dobutamin diğer kullanılabilen ilaçlardır. Betabloker
Ölüme yol açan en besin fıstıktır.
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
44. Herediter anjioödem düşünülen bir hastada ilk basamakta
yapılması gereken tetkik hangisidir?
Okular telanjiektazi; Ataxia–telangiectasi
Okulokutanöz albinizm; Chediak–Higashi syndrome
A) C3 düzeyi
Ağır dermatit; SCID –Akut GVHD, Omenn sendromu
B) C1 düzeyi
Tekrarlayan apseler; Hiper–IgE sendromu ve KGH
C) C1q esteraz inhibitör düzeyi
Peridontit, jinjivit stomatit; Nötrofil defekti, hiper–IgM
D) C1q esteraz inhibitör fonksiyonu
Oral – tırnak kandidiazı: T–cell defekti, kombine defektler,
mukokutanöz kandidiasis, hiper–IgE sendromu
E) C4 düzeyi
Vitiligo ve alopesi; B–cell defekti, mukokutanöz kandidiasis
Cevap E
Endokrin bozukluklar:
Hipoparatiroidizm
DiGeorge’s sendrom, mukokutanöz
candidiasis
Endokrinopati (otoimmün)
Mucocutaneous candidiasis
veya fonksiyon bozukluğu (tip II) vardır. Ürtiker olmadan sadece
Growth hormon eksikliği
X–linked agammaglobulinemi
anjioödem görülür. Barsak ödemi sonucu akut apandisiti taklit
Gonadal disgenezi
Mukokutanöz candidiasis
Herediter Anjiyoödem
Otozomal dominant geçer. C1 esteraz inhibitör eksikliği (tip I)
eden karın ağrısı görülür.
İskelet anomalisi
C1 esteraz inhibitör eksikliği (tip I) en sık görülen tiptir.
•
Tip II daha az görülü (%15–20)
•
C1 inh. ↔, ↑
•
Mutant protein
•
Disfonksiyonel
Kısa ekstremiteli cücelik
Short–limb dwarfizm ve T–/ B– hücre
defekt
Kemik displazisi
ADA eksikliği, SCID
46. 21–OH enzim eksikliği için verilen bilgilerden hangisi
En sık laringeal ödeme bağlı solunum yetersizliğinden
ölürler.
doğrudur?
A) Otozomal resesif bir hastalıktır
Tarama testi C4 ile yapılır. Ataklar arasında da düşüktür.
B) Erkeklerde yaygın hiperpigmentasyon görülür
Akut atak tedavisi: C1 esteraz inhibitör konsantresi veya taze
C) Hipernatremi ve hiperkalemi görülür
donmuş plazma.
D) Erkek çocuklarında ambigus genitalya görülür
Adrenalin, antihistaminikler ve steroidlere yanıt kötüdür.
E) Kız çocuklarında 1 aylıktan sonra adrenal kriz gelişir
Profilaksi: (cerrahi müdahaleler öncesi) C1 inhibitör sentezini
artıran androjenler (stanazolol, danazol) ya da epsilon–
Cevap A
aminokaproik asit ve traneksamik asit ile yapılabilir.
45. Aşağıdaki immün yetmezlik–bulgu eşleşmelerinden hangisi
Konjenital Adrenal Hiperplazi (KAH)
•
doğru değildir?
En sık görülen tipi 21 hidroksilaz eksikliğidir (%90).
A) DiGeorge’s sendrom – Hipoparatiroidizm
• kalsik tuz kaybı ile giden tip ( en sık olur)
B) Mukokutanöz kandidiazis – Hipoparatiroidizm
• Basit virilizan
C) X–linked agammaglobulinemi – Growth hormon eksikliği
• Geç ortaya çıkan tip (erken koltuk altı kıllanması,
adölesanda; hirsutizm, amenore, adet düzensizliği)
D) Chediak–Higashi sendromu – Okülokutanöz albinizm
•
E) Ataksi Telenjiektazi – Egzema
Cevap E
İmmun Yetmezliklerde Görülen Spesifik Muayene Bulguları
Deri bulguları
Ekzema: Wiskott–Aldrich sendromu, IPEX,
Seyrek ve hipopigmente saçlar; Cartilage hair hipoplazi, Chediak–
Higashi send, Griscelli’s sendromu
İkinci en sık tip 11 betahidroksilaz eksikliğidir.
21 OH eksikliği: Klasik olarak ikinici haftada başlar.
• Kusma, ishal, dehidratasyon, hiperkloremik metabolik
asidoz, hipotansiyon, şok tablosuyla kendini gösterir.
• Hastalarda hipoglisemi, hiponatremi, hiperkalemi ve BUN
yüksekliği saptanır.
• Tedavisiz bırakılırlarsa ölürler.
• Kızlarda dış genitalyada anomali olduğu için daha
kolay tanınır. Erkeklerde skrotum– meme başı
DENEME SINAVI – 42
59
hiperpigmentasyonu ve penis büyüklüğü olur. Tanınması
48.Aşağıdakilerden hangisi kronik böbrek yetmezliği olan
çocuklarda görülmez?
daha zordur.
21 OH Eksikliğinde Tarama: İkinci haftada gelişecek
A) Hiperkalemi
adrenal krizden önce bebekleri yakalamak için önemlidir.
B) Metabolik alkaloz
Gelişmiş ülkelerde rutin tarama programındadır. Bizim gibi
C) Anemi
ülkelerde ise en azından meme başı hiperpigmentasyonu ve
D) PTH artışı
skrotal hiperpigmentasyon görülmesi anlamlıdır ve bakılması
E) Büyüme hormonu rezistansı
gerekir. Yalancı pozitifliği yüksektir. Etkilenmiş olanlar tekrar
çağırılmalıdır.
Cevap B
• Aldosteron yetersizliği nedeni ile şiddetli kusmalar,
ishal, kas yorgunluğu, hiponatremi, hiperpotasemi ve
Kronik Böbrek Hastalığının Patofizyolojisi
metabolik asidoz gelişir (aldosteron sodyumu tutar,
Asidoz
potasyum ve hidrojeni atar).
bikarbonat emiliminin ↓
Kortizol yetersizliği hipoglisemiye neden olur.
•
Asit atılımı, amonyum sentezi,
KAH kız bebekler: Dişi dış genital yapılarda (labialar, klitoris,
vajinanın 2/3 alt kısmı) virilizasyona neden olur. Bazen tamamen
Na retansiyonu
Renin üretiminin↑, oligüri
Na kaybı ve
Tubuler hasar, solüt diürezi
konsantrasyon defekti
erkek görünümünde olacak kadar ağır olabilir. kromozom analizi
ile erkeklerden ayrılabilirler.
İç genitaller (over, uterus, vajinanın 1/3 üst kısmı) steroid
Hiperkalemi
GFH↓, alım↑, met. Asidoz
Renal osteodistrofi
Dvit yapımında↓, hiperfosfatemi,
hipokalsemi, hiperparatoidi
hormon yapımındaki bozukluktan etkilenmeyip normal olarak
Büyüme geriliği
gelişir.
↓ kalori alımı, BH rezistansı, anemi,
renal osteodistrofi,
Bazı durumlarda dişi de (17 hidroksilaz eksikliği) infantil
Metabolik asidoz
görünüm olur.
Anemi
Eritropoetin, demir, folik asit, vit.
B12 ↓, eritrosit ömründe kısalma
47. Aşağıdakilerden hangisi hiperkortizolimde görülen
Perikardit /
bulgulardan biri değildir?
Sıvı yükü, üremi, hipertansiyon
kardiyomyopati
A) Obezite
Nörolojik bulgular
B) Hiperglisemi
C) Eozinopeni
Üremi, Al toks., HT
49. On iki yaşında erkek hasta hematüri nedeniyle başvuruyor.
D) Nötrofili
Öyküsünden yılda 6–8 defa birkaç gün devam eden hematüri
E) Lenfositoz
ataklarının olduğu öğreniliyor. Fizik muayenesi normal olan
hastanın; tam idrar dansitesi:1010, idrarda protein (+), serum
Cevap E
kreatinin:0,6 mg/dL, üre: 42 mg/dL, idrar mikroskopisinde
20–25 adet eritrosit saptanıyor. Soy geçmişinde ağabeyinin
Hiperkortizolemi Laboratuar Bulguları
• Kortizolün kan seviyesi artar
• Normal diürnal salgılanım ritmi bozulmuştur
• İdrarda 17–hidroksikortikosteroid ve serbest kortizol
atılımı ( kortizol atılımı için en iyi yol 24 saatlik idrada
kortizol– kreatinin oranıdır)
• Kan sayımunda eosinopeni, lenfopeni, eritrositoz, nötrofili
ve trombositoz olur.
• Hiperglisemi, bozuk OGTT
60
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
son dönem yetmezliği nedeniyle diyalize girdiği öğreniliyor.
Bu hastada olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
A) IgA nefropati
B) Alport sendromu
C) Akut poststreptokokakl nefrit
D) Fokal segmental glomerülonefrit
E) Membranoproliferatif glomerülonefrit
Cevap B
50. Bir önceki soruda tanımlanan hastanın tanısı koymak için
51. Çocuklarda psöriatik artrit ile ilgili olarak aşağıda verilen
en uygun test aşağıdakilerden hangisidir?
bilgilerden hangisi doğru değildir?
A) Serum C3 düzeyi
A) Juvenil idiopatik artrit tiplerinden biridir
B) Serum IgA düzeyi
B) %50 oranında psöriasiz ile birlikte görülür
C) Böbrek biyopsisi
C) Pitting görülür
D) CH50 düzeyi
D) Genellikle büyük eklem tutulumu görülür
E) ASO yüksekliği
E) ANA pozitifliği olabilir
Cevap C
Cevap D
Psöriatik Artrit
Alport Sendromu (AS)
XD kalıtım gösterir. OR veya OD geçiş de görülebilir.
Çocuklarda psöriasiz ilişkili olarak görülen artrittir. Bazen
psöriazis olmadan görülebilir. Küçük–orta eklem tutulumu
Erkeklerde daha ağır seyreder. Bazal mebranın ana komponenti
görülür. El ve ayak bileği sıktır. % 50 hasta psöriazis görülür. %
olan tip IV kollajende defekti vardır.
%50 ANA (+). Az bir kısmında üveit görülür.
Hastalık ilerleyicidir. Erkek hastalarda 20–30 yaşlarında son
dönem böbrek yetmezliği görülür.
En önemli klinik bulgusu; daktilit ve tırnak yenikleridir
(pitting).
ÜSYE’den 1–2 gün sonra görülen asemptomatik mikroskopik
hematüri en sık bulgudur.
52. Vital kapasite aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak
Alport sendromunda görülen ekstrarenal bulgular:
tanımlanmıştır?
•• Bilateral nörosensoryal işitme kaybı, asla konjenital
A) Maksimum inspirasyondan sonra zorlu ekspirasyonla
başlamaz, ilerleyicidir.
•• Göz bulguları; lentikonus (lensin ön kısmının ön
kamaraya bombeleşmesi) patognomonik bulgudur,
makuler çillenme ve korneal erozyon da görülebilir.
•• Diğer ekstrarenal bulgular leiomyomatozis ve trombosit
anomalileridir.
Tanısal yaklaşım:
çıkabilen gaz hacmi
B) Normal soluk almada akciğere giren veya çıkan gaz miktarı
C) Normal inspirasyondan sonra inspire edilebilen maksimum
gaz hacmi
D) Maksimum inspirasyon sonrası akciğerlerin içerdiği gaz
miktarı
E) İstirahatte ekspiryum sonrası akciğerde kalan hava
 Ailesel hematüri (en sık herediter nefrittir)
Cevap A
 Sensorinöral işitme kaybı (İndeks olgu ya da etkilenen akrabalardan birinde)
Solunum süreci; ventilasyon, perfüzyon, difüzyondan oluşur.
 Etkilenen akrabalardan en az birinde KBY gidiş
Akciğer volümleri ve kapasiteleri: Spirometre ile ölçülür.
 Göz bulguları ya da GBM değişikliklerinin gösterilmesi
Başlıca AC volümleri ve kapasiteleri:
ile konur.
Böbrek biyopsisi bulguları: İlk dekadda ışk miroskobu
bulguları minimaldir. Elektron mikroskopide bazal membranda
kalınlaşma, ayrışma ve laminasyon saptanır. Mesengiyal
prolifeasyon ve kapiller kalınlaşma, progresif glomerülosklerozis
görülebilir. Tübüler atrofi, interstisyel inflamasyon ve fibrozis
hastalık ilerledikçe meydana gelir. İmmunopatolojik tetkikler
negatiftir. Hastalığın prenatal tanısı konulabilir.
Prognoz: Tüm erkek hastalarda son dönem böbrek yetersizliği
gelişir. Kadın hastalarda yavaş ilerleme olur, bazılarında son
dönem böbrek yetersizliği gelişebilir.
İşitme kaybı sıklıkla ilerleyicidir. Aynı zamanda, göz bulguları
ilerleyicidir (özellikle erkek hastalarda)
•• Tidal volüm: Normal soluk almada AC’e giren veya çıkan
hava miktarıdır.
•• İnspiratuar Rezerve Volüm: Normal inspirasyondan sonra
inspire edilebilen maksimum hacimdir.
•• Ekspiratuar Reserve Volüm: Normal ekspirasyondan
sonra ekspire edilebilen maksimum hacimdir.
•• Rezidüel kapasite: Maksimum ekspirasyon sonrası
AC’lerde kalan hacimdir.
•• Total AC kapasitesi: Maksimum inspirasyon sonrası
AC’lerin içerdiği gaz miktarıdır.
•• Vital kapasite: Maksimum inspirasyondan sonra
zorlu eksp. ’la çıkabilen gaz hacmidir.
•• İnspiratuar kapasite: istirahat halindeki ekspiratuar
DENEME SINAVI – 42
61
seviyeden sonra inspire edilebilen maksimum
hacimdir.
İmmun supresyon, lenfopeni ve nötropeni fungal sinüzite
(mukor ve aspergillus) zemin hazırlar.
•• Fonksiyonel rezidüel kapasite: İstirahattaki
Klinik Bulgular:
ekspiryum sonrası AC’de kalan havadır.
•• Pürülan burun akıntısı ve tıkanıklık
•• Residüel hacimler pletismografla ölçülebilir.
•• Ateş ve öksürük
•• Ağız kokusu, koku almada bozulma periorbital ödem
daha az görülür.
•• Baş ve yüz ağrısı çocuklarda nadirdir
Tanısı klinik olarak konulur.
•• 10– 14 öksürük, burun akıntısı veya
•• 39 0C ateş, 3–4 gün süren pürülan burun akıntısı
varlığında konulur.
Sinüs aspirat kültürü etkeni belirlemede tek uygun yöntem
olmasına rağmen rutin kullanılmaz.
BT, düz grafide mukozada kalınlaşma, opasite ve hava sıvı
53. Aşağıdakilerden hangisi rekürren sinüzit nedenlerinden biri
değildir?
seviyesi saptanır.
Tedavi:
•• İlk seçenek amoksisilindir
A) Gastroözofageal reflü
•• Yüksek doz amoksisilin+klavulanik asit kullanılması
B) Alerjik rinit
gerekenler:
C) Kistik fibozis
•• Son 3 ay içinde antibiyotik kullanan
D) Nazal polip
•• < 2 yaş
E) Marfan sendromu
Cevap E
Sinüzit
Doğumda etmoid ve maksiler sinüsler vardır. Ancak tek
havalanan etmoid sinüstür.
Maksiller 4 yaşta havalanmaya başlar. Sfenoid sinüs 5 yaşta,
frontal sinüs 7–8 yaşta havalanmaya başlar.
•• kreşe gidenler
•• 3 günlük amoksisiline Cevap vermeyenlerde
•• Tedaviye semptomlar düzeldikten sonra 7 gün daha
devam edilmelidir
•• Frontal sinüzit hızla ilerlemesi ve intrakraniyal
komplikasyonları nedeni ile başlangıç tedavisi klinik
düzelme olana kadar seftriakson ile yapılmalıdır
Etyoloji: Akut sinüzitte en sık bakteriyel etken S.
pneumonia’dır. %25 penislin dirençlidir. Bunu tiplendirilemeyen
H. influenza ve M. catarrhalis ( tamamı β laktamaz yapar) izler.
Kronik sinüzit semptomlar > 90 gün devam etmesidir.
Sinüzite eğilimi arttıran durumlar:
 Viral enfeksiyon (yuvada kalma, okula giden kardeş)
 Allerjik rinit
 Sigara maruziyeti
 İmmun yetersizlik
 Kistik fibroz
 Silyer disfonksiyon
 Yabancı cisim, nazal polip
 Gastroözofageal reflü
62
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Komplikasyonları:
•• Orbital selülit (proptozis, göz hareketlerinde bozuma,
kemozis, görmede bozulma ve ağrı)
•• Periorbital selülit etmoid sinüzitine bağlı gelişirler.
•• İntrakraniyal komplikasyonlar; epidural– subdural apse,
menejit, beyin apsesi, kavernöz sinüs trombozu
•• Frontal kemiğin osteomyeliti (Pott puffy tümör, alında
ödem ve şilik) ve mukosel diğer komplikasyonlardır.
54. Aşağıdakilerden hangisi yenidoğanda hiperbilirübinemi
tedavisinde kullanılmaz?
İHB Risk Faktörleri
Majör
Minör
B) İntravenöz immünoglobulin
•Taburculuk öncesi TB yüksek zonda
olması (en önemlisi)
•Taburculuk öncesi TB yüksek–
orta zonda olması
C) Mezoporfirin
•İlk 24 saatte sarılık gözlenmesi
•GH 37–38 olması
D) Fototerapi
•Kan grubu uyuşmazlığı (D.
Coombs pozitif) ve diğer hemolitik
hastalıklar G6PD eksikliği
•Taburculuk sırasında sarılık
gözlenmesi
•GH 35–36 olması
•Makrozomik bebek, DAÇ
•Kardeşte FT alma öyküsü
•Anne yaşı > 25
İndirek Hiperbilirunemi Tedavisi
•Sefal hematom ve aşırı ekimoz
•Erkek cinsiyet
Tedavi fototerapi, farmakolojik tedavi ve kan değişimini içerir.
•Anne sütü ile beslenme ve tartı
kaybı
A) Fenobarbital
E) İV hidrasyon
Cevap E
Bilirubin düzeyleri saat olarak bakılan bilirubin nomogramlarına
göre yorumlanmalıdır. Yüksek risk > 95 persantil, düşük risk < 40
•Kardeşte sarılık öyküsü
•Asya ırkı
persantil. 40– 75 p arası orta düşük riktir.
Fototerapi (FT): En etkili olan mavi (420– 470 nm) ışıktır.
Sarılık görülmesinde koruyucu faktörler
FT ile indirekt bilirubin 4Z, 15Z formunda konjuge edilmeden
•
Taburculuk öncesi TB düşük risk zonunda olması
safra ile atılan 4 Z, 15E izomerine (reversbl) ve böbrekten atılan
•
İlk 72 saatten sonra taburculuk
•
GH > 41 olması
(bebek giyinik ise etkisiz.), hemoliz ve bilirubinin atılma hızıdır.
•
Biberonla beslenmek
Cilt rengi etkisizdir. FT sınırı gestasyon haftasına, gününe, altta
•
Siyah ırkı
lumirubine döner (irreversbl). Fototerapi etkinliğini belirleyen
faktörler; dalga boyu, bebeğe uzaklığı, uygulandığı yüzey alanı
yatan hastalık veya uyuşmazlık olup olmamasına göre değişir.
FT porfiride kontrendikedir. Direkt hiperbilirubinemide bronz
bebek sendromu görülse de kontrendike değildir.
56. Aşağıdakilerden hangisi ikiz gebeliklerde ikizden ikize
transfüzyonu sendorumda bebeklerde görülmez?
Intravenöz immun globulin izoimmün hemolitik hastalıkta
A) İkiz eşlerinin doğum ağırlıkları arasında % 20’den fazla
(ABO, Rh) kullanılır.
fark olması
Fenobarbital enzim indüksiyonu ile bilirubin atılımını arttırır.
Crigler Najjar tip 2’de ve Gilbert’te kullanılır.
B) Prematüre olması
C) Maternal polihidramnioz
Metalloporfirinler hem biliverdine dönüştüren hemoksijenazı
(hız kısıtlayıcı basamak ve tek CO oluşan basamak) inhibe ederler.
Sn mezoporfirin kullanılır. Hemoliz olduğu G6PDH eksikliği ve
D) Haftasına göre ağırlığın fazla olması (LGA)
E) Geçici takipne
Cevap E
ABO uyuşmazlığında kullanılırlar.
Kan değişimi FT ile güvenli sınıra düşmemesi veya
ÇOĞUL GEBELİKLER
kernikterus klinik bulguları varlığında yapılır.
Birleşik ikizler (siyam ikizleri): Bağlantı yerine göre en sık
55. Aşağıdakilerden hangisi, yenidoğan sarılığı için majör risk
faktörlerinden biridir?
torakoomfalofagus şeklindedir. En az kraniyofagus şeklinde
olurlar.
İkiz gebelikte görülen problemler: Polihidroamnios,
A) 2.günde başlayan sarılık
erken membran rüptürü, prematürite, hipremezis gravidarum,
B) Önceki kardeşte fototerapi alma öyküsü olması
preeklampsi, anormal gelişler (makat), vasa previa, intrauterin
C) Erkek cinsiyet
gelişme geriliği, ikizden–ikize transfüzyon, konjenital anomali.
D) Diyabetik anne bebeği olmak
İkinci doğanda asfiksi ve RDS riski artmıştır. Konjenital
E) Gebelik haftasının 37 – 38 olması
anomaliler (DKÇ, ileal atrezi, porensefali, cutis aplasia, akardiak
Cevap B
ikiz, anensefali, meningomyelosel, birleşik ikiz)
Plesental vasküler anastomozlar monokorionik ikizlerde daha
sık görülür. Arteriovenöz anastomoz sonucu fetal transfüzyonu
DENEME SINAVI – 42
63
sendromu gelişir. Hemoglobinde 5 gr/dl, vücut ağırlığında %20
intrakranyal basınç artışına neden olabilir. Baş çevresi artışı,
farklılık olur. Anastomoz ablasyonu yapılır.
fontanelde bombeleşme ve nadiren nöbet görülür. Doğum
Arter tarafı–Verici–
Ven tarafı–Alıcı–

Oligohidroamnios

Polihidroamnioz

SGA prematüre

LGA, prematüre

Malnütrisyon

Hidrops
travmasına bağlı olanlar dışında her yaşta çocuk istismarı
düşünülmelidir. Tanıda BT/ MR (posterior fossa için en iyi)
kullanılır. USG göstermez.
Subaraknoid kanama (SAK): Araknoid ve pia arasında kan

Solukluk, anemi

Pletore, polisitemi
toplanır. Yetişkinlerin tersine venöz kaynaklıdır. Köprü venlerinin

Hipovolemi

Hipervolemi
yırtılmasından kaynaklanır. Çoğu asemptomatiktir. İkinci gün

Mikrokardia

Kardiak hipertrofi, Miyokard
nöbet şeklinde bulgu verebilir. Ciddi nörolojik bulgu varlığında

Hipoglisemi
disfonksiyonu, sağ ventrikül çıkış yolu
arteriyovenöz malformasyon düşünülmelidir. Tanıda BT veya

İnce duvarlı arterioller
obstriksiyonu, Triküspit yetmezliği,
MR yapılır. USG göstermez. Ponksiyonda BOS’ta artmış eritrosit

Küçük veya normal
glomerüller

Kalın duvarlı arteriol
kanama bulgusu olabilir. Bebekler uygunsuz ADH ve hidrosefali

Büyük glomerüller
açısından izlenmelidir.
İNTRAVENTRİKÜLER KANAMA (İVK)
Her iki bebekte preterm olur. Polihidramniyoz, polisitemi ve
kalp yetersizliği sonrası hidrops fetalis alıcı taraftaki bebekte olur.
Prematürelerde İVK jelatinöz subepandimal germinal
matrixte oluşur. Bu alan kortekse göç eden embriyonal nöron ve
fetal glial hücrelerin kaynağıdır. Terme doğru involusyona uğrar
57. Prematüre bebeklerde intrakraniyal kanamalar ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Preterm bebeklerde genellikle subaraknoid bölgede
kanama olur
ve damar olgunlaşması artar.
İVK için predispozan faktörler: Prematürite (en önemlisi),
RDS, hipoksi–iskemik ve hipotansif hasar, reperfüzyon, artmış
veya azalmış serebral kan akımı, azalmış vasküler bütünlük,
artmış venöz basınç, pnömotoraks, hipervolemi, hipertansiyon.
B) Prematüre bebeklerden en sık 2–3 günde olur
En sık 2– 3 günde olur. İki– dördüncü haftalarda geç
C) Transfontanel USG ile saptanabilir
kanama olabilir. Birinci aydan sonra nadirdir. Otuz dört haftanın
D) Asemptomatik olabilirler
altında tarama amaçlı 3–5 gün USG önerilir. Klinik bulgular
E) Subepandimal germinal matriksten kaynaklanır
değişkendir. Asemptomatik veya veya hemotokritte ani düşme,
apne, bradikardi, asidoz, nöbet görülebilir. Yaşamın 2–3.günü
Cevap A
genel durumu bozulan bir prematürede hematokritte ani düşme
veya transfüzyona rağmen yükselmeme, sarılık durumunda İVK
düşündürmelidir.
İNTRAKRANİAL KANAMALAR (İKK)
Term ve preterm bebeklerde olabilir. Term bebekte doğum
travması, asfiksi ve koagülasyon bozukluğuna bağlıdır.
Subaraknoid, subdural ve subtentoryal olur. Pretermdeki IKK ise
periventriküler– intraventriküler olur ve subepandimal germinal
matriksten kaynaklanır.
Travmatik epidural, subdural ve subaraknoid kanamalar
kafanın anne pelvisine göre büyük olduğu durumlarda, uzamış
İVK tanısında subdural ve subaraknoid kanamalardan farklı
olarak USG kullanılabilir.
İKK–Evrelemesi
Evre I: Subependimal kanama veya ventriküle %10’dan az kanama
Evre II: İntraventriküler kanama, ventrikülün %10–50’si dolu, dilatasyon
yok
Evre III: Ventrikül dilatasyonla birlikte %50’den fazla kanama
Evre IV: İntraparenkimal kanama
doğumlarda, makat gelişlerinde ve alet kullanımlarında ortaya
çıkabilir.
İntrauterin kanamalar daha çok alloimmun trombositopeniye
bağlıdır. Porensefalik kist oluşumuna neden olabilir.
Kanama diyatezleri ve vasküler anomaliler daha çok
intarserebral ve subaraknoid kanamaya neden olur.
Subdural kanamalar: Term veya terme yakın bebeklerde olur.
Masif olanlar tentoryum serebelli daha az falks serebri yırtığına
bağlı oluşur. Geç dönemde (subdural efüzyon ve hematoma)
64
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Kanamaların önlenmesi için; preterm doğumlar, travmatik
doğumlar önlenmeli, antikonvülzan alan annelere K vit
verilmelidir. 24– 34 GH doğacak bebeklere tek kür steroid
yapılması ölümü ve ağır kanamaları önler, PVL’yi sadece
betametazon önlediği için betametazon kullanılır.
58. Ventriküler septal defekti olan bir çocuğun semptomları
Röntgen: Budanmış ağaç manzarası; Pulmoner hipertansiyon
neden doğumdan sonraki ilk günlerde hemen başlamaz?
gelişenlerde hiler pulmoner arter dalları genişler, periferik
A) Ventriküler septal defekt zamanla oluştuğundan
akciğer alanlarında vaskülarite azalır .
EKG’de biventriküler hipertrofi, p dalgalarında çentikli veya
B) Siyanotik bir hastalık olmadığından
C) Hayatın ilk günlerinde sistemik kan basıncı ile pulmoner
sivridir.
Prognoz: Bir VSD’nin doğal seyri büyük ölçüde defektin
basınç eşit olabileceğinden
D) Yenidoğanların kalp atım hızları düşük olduğundan
E) Sistemik kan basıncı zaman içerisinde düştüğünden
Cevap C
büyüklüğüne bağlıdır.
- Küçük defektlerin %30–50’si sıklıkla yaşamın ilk 2 yılında
kapanır. Defeklerin çoğunluğu ilk 4 yaşında gerçekleşir.
Müsküler VSD’ler membranöz VSD’lere göre kapanma
şansı daha yüksektir.
Zor bir soru olduğunu düşünmüş olabilirsiniz! Dikkat
gerektiren bir soru…
Pulmoner kan basıncı düştükçe solda–sağa şant artışı ile
semptomlar genellikler >1 aydan sonra başlar.
- Orta ve büyük VSD’lerin kendiliğinden kapanma şansı
nadirdir. Fakat kalp yetersizliği yapabilecek kadar
büyüklükteki bir geniş VSD de spontan kapanabilir (şansı
%8’dir.)
VSD
Komplikasyonlar:
En sık görülen KKH‘dır. Ventriküler septum mebranöz ve
- Konjestif kalp yetersizliği (en sık görülen komplikasyon,
müsküler olmak üzere iki kısımdan oluşur. VSD’lerin çoğunluğu
membranöz kısımda görülür. Bir miktar muskuler dokuda
etkilendiği için perimebranöz olarak adlandırlırlar. VSD şantın
büyüklüğü ve yönü deliğin büyüklüğüne ve pulmoner direncin
derecesine bağlıdır.
Küçük defektlerde (<0.5 cm2) sol ventrikül basıncı yüksektir,
şantın yönü soldan sağadır ve sağ ventrikül basıncı normaldır.
Büyük defektlerde (>1 cm2) sağ ve sol ventriküllerin
basınçları birbirine eşitlenir. Şantın yönünü pulmoner damar
direnci belirler.
Klinik:
büyük delikte daha fazladır)
- Pulmoner vasküler hastalık (en önemli komplikasyon,
geri dönüşümsüzdür, deliğin çapı arttıkça riski artar).
- İnfektif endokardit (deliğin çapı küçüldükçe riski artan
komplikasyon)
Tedavi:
- Büyük VSD’lerde amaç kalp yetersizliğini kontrol etmek ve
pulmoner damar hastalığı gelişimini önlemektir. Medikal
tedavi ilk yıl içinde denenebilir fayda görülmezse erken
cerrahi yapılmalıdır. Pulmoner hipertansiyon ve gelişme
geriliğini önlemek için erken cerrahi yapılmalıdır.
Küçük VSD’lerde:
- Hemodinami çok etkilenmez.
VSD’lerde cerrahi endikasyonları:
- Üfürüm şiddetlidir, enfektif endokardit riski yüksektir. P2
- Herhangi bir yaşta olup klinik semptomları ve büyüme
set değildir.
- Çoğunlukla asemptomatiktirler ve rutin fizik muayenede
saptanırlar.
Büyük VSD:
Artmış pulmoner kan akımı ve pulmoner hipertansiyonun
gelişmiştir. Dispne, beslenme güçlüğü, yetersiz büyüme, aşırı
terleme, tekrarlayan akciğer enfeksiyonları ve kalp yetersizliği
geriliğin tıbbı olarak kontrol edilemediği büyük defektler
- Semptomlar medikal tedavi ile kontrol altına alınmış olsa
bile, pulmoner hipertansiyon gelişen 6–12 ay bebekler ve
Qp/Qs>2:1 olan 2 yaşından büyük çocuklar
- Tüm suprakristal VSD’ler
- Ciddi pulmoner vasküler hastalık VSD kapatılması için bir
kontrendikasyondur.
erken süt çocukluğu döneminde görülür.
Üfürümün şiddeti küçük VSD‘ ye göre daha hafiftir. S2’nin
pulmoner komponenti pulmoner hipertansiyon sonucu artmıştır.
Mitral kapaktan geçen aşırı kan akımına bağlı middiyastolik
rulman duyulur.
- Büyük VSD’lerde röntgende her iki ventrikülde, sol
atriyumda ve pulmoner arterde belirginleşme sonucu
büyük bir kardiyomegali görülür.
DENEME SINAVI – 42
65
59. Belirgin yakınması olmayan 3 yaşındaki erkek çocuğun
muayenesinde sternumun sol üst kenarında 2°/6° şiddetinde
sistolik üfürüm, 2. kalp sesinde sabit ikilenme duyuluyor.
EKG’de frontal düzlemde QRS aksının (–) 60° olduğu
olduğunu gösterir.
Tanı:
• Göğüs röntgeninde şantın büyüklüğüne göre sağ atriyum
görülüyor.
duyulur. Middiyastolik rulmanın duyulması Qp/Qs=2:1
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sinüs venosus tipte atrial septal defekt
ve ventrikülde genişlemeye bağlı kardiyomegali görülür.
• Pulmoner arterde genişleme vardır ve pulmoner
kanlanma artmıştır.
B) Perimembranöz ventriküler septal defekt
• Kardiyak büyüme lateral grafide daha iyi değerlendirilir.
C) Pulmoner kapak darlığı
• EKG’de sağ ventrikül volum yüklenmesi görülür. QRS aksı
D) Ostiyum sekundum tipte atrial septal defekt
normal veya sağ aks sapması gösterir.
• Hafif derecede sağ ventrikül ileti gecikmesi görülebilir
E) Ostiyum primum tipte atrial septal defekt
Cevap E
(V1‘de rsR‘ paterni).
• EKO ile tanı konulur.
Atriyal Septal Defekt (ASD)
ASD tipleri:
Primum ASD:
• Septumun ventiküle yakın kısmında yerleşir ve AV kanal
defekti( endokardiyal yastık defekti) ile birlikte olabilir.
• Çoğunlukla mitral kapağın anterior yaprakcığında yarık
görülür.
• Erken dönende pulmoner vasküler hastalık gelişebileceği
için kapatılmalıdır.
• Pulmoner damar hasarından şüpheleniliyorsa
kateterizasyon yapılarak tanı kesinleştirilir.
Prognoz ve komplikasyon:
Semptomlar sıklıkla 3. dekattan sonra ortaya çıkar.
Pulmoner hipertansiyon, atriyal disritmiler, triküspit veya
mitral yetersizlik ve kalp yetersizliği geç belirtileridir.
İzole sekundum ASD için İnfektif endokardit profilaksisi
önerilmez.
• Down sendromu ile beraberdir.
Solunum yolu enfeksiyonu sıklığı artmıştır.
• EKG ‘de sol aks görülür
Paradoksal embolizasyon nadirdir.
Ostium sekundum tipi ASD
• ASD‘nin en sık görülen tipi olup, fossa ovalis
bölgesindedir.
• Atrioventriküler kapaklar yapısal olarak normaldir.
• Kızlarda 3 kat daha sık görülür.
• Enfektif endokardit profilaksisi gerekmez.
Tedavi;
• İlk 4 yaşında %40 hastada ASD spontan kapanır.
• Defekt çapı 3 mm‘den küçükse genellikle kapanırken, 8
mm‘den büyük olanlar nadiren kendiliğinden kapanır.
• Bu çocuklarda egzersiz kısıtlaması gereksizdir.
• Cerrahi kapatma işlemi semptomatik ve Qp/Qs >2
Sinus venozus tipi;en az görülen tiptir. Genellikle VCS açıldığı
yerde olur ve parsiyel pulmoner dönüş anomalisine eşlik eder.
Klinik bulgular:
• Çocukluk çağında çoğunlukla asemptomatiktirler. İleri
derece büyük ASD‘lerde bile kalp yetersizliği nadir
görülür.
• S1‘de şiddetlenme, S2‘de geniş ve sabit çiftleşme olması
tipiktir.
• Pulmoner kapaktan geçen artmış kan akımına bağlı
pulmoner sistolik ejeksiyon kliği en iyi sol üst sternal
kenarda duyulur.
• Triküspit kapaktan geçen artmış kan akımına bağlı
middiyastolik rulman en iyi alt sol sternal kenarda
66
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
olanlarda yapılmalıdır.
• Elektif kapatma zamanı 1 yaşından sonra ve okul öncesi
dönemdedir (3–4 yaş).
• Geç cerrahi girişm yapıldığında komplikasyonlar sık
görülür (Atfial fibrilasyon, KKY).
60. Aşağıdakilerden hangisi ilk 6 ayda akut karaciğer
Hastalık akut, subakut ve kronik formda olabilir.
yetmezliği klinik tablosuna yol açmaz?
Bulgulardan sorumlu olan tirozin metaboliti süksinil
A) Biliyer atrezi
asetondur.
B) Tirozinemi tip 1
İlk 2– 6ayda asemptomatik olur. 2 haftadan önce ve 1 yaştan
sonra nadirdir. Erken başlayanda mortalite daha yüksek olur.
C) Neonatal hemokromatozis
D) Klasik galaktozemi
Karaciğer tutulumu;
E) Tirozinemi tip 2
• Çoğunlukla araya giren enfeksiyonlarla akut hepatik
Cevap E
Tip 2 TİROZİNEMİ (RİCHNER–HANHART SENDROMU–
OKULOKÜTANÖZ TİROZİNEMİ:
Tirozin aminotransferaz (TAT) eksikliği sonucudur. Gözde
bilateral herpetik ülserler, palmoplantar hiperkeratoz ve mental
retardasyon ile karakterizedir.
İlk bulgu: Gözlerde aşırı sulanma, kızarıklık, ağrı ve fotofobi,
krizle gelirler.
• Kusma, ateş, karaciğer enzimlerinde artma, sarılık
hipoglisemi, kanama bozukluğu sıktır.
• Metionin artışına bağlı çürük lahana kokusu olur.
• Çoğu hepatik kriz kendiliğinden çözünür.
• Aralarda büyüme geriliği, kanama bozukluğu,
hepatomegali devam eder.
• Karsinom riski artmıştır.
bilateral herpes benzeri korneal ülserasyonlardır. Deri bulguları
• Hepatoselüler karsinom 2 yaştan önce nadiren gelişir.
daha sonra çıkar.
Böbrek tutulumu:
Tirozinemi tip 1’den farklı olarak karaciğer, böbrek
Renal tubüler fonksiyon bozukluğu (Fankoni sendromu),
fonksiyonları ve diğer aminoasitlerin serum konsantrasyonları
normaldir.
nefromegali, nefrokalsinoz ve vitamin D dirençli raşitizm görülür.
Normal anyon açıklı metabolik asidoz, hipofosfatemi ve
Tedavi: Tirozin ve fenilalaninden kısıtlı diyet (bir haftada göz;
birkaç ayda deri bulguları; uzun vadede MR geriler)
hiperfosfatüri olur.
Periferik nöropati: Porfiri benzeri krizlere neden olur. ALA
dehidratazın süksinil aseton tarafından inhibisyonu nedeni ile
olur. Ataklar 1– 7 günde geçer.
61. Kırk beş günlük erkek bebek kusma, sarılık ve gelişme
geriliği ile hastaneye getiriliyor. Fizik muayenede kilo
• Bacak ağrıları, paralitik ileus, kusma, karın ağrısı
düşüklüğü ve hepatomegali saptanıyor. Tetkiklerinde
hipoglisemi, hiperbilirübinemi, hipofosfatemi, metabolik
asidoz, hipoproteinemi, transaminazlarda artma ve idrarda
• Baş ve gövdede hipertonik postür
• Nadiren self mutilasyon görülür.
süksinilaseton atılımı saptanıyor.
Laboratuvar bulguları:
Bu hasta için en uygun tanı aşağıdakilerden hangisidir?
• Serum bilirubininde (direkt + indirekt) artış
A) Tirozinemi tip 1
• Karaciğer enzimlerinde yükselme, koagülasyon
fakörlerinde azalma
B) Dev hücreli Hepatit
• Alfa–fetoprotein düzeyinde artış. Kord kanında bile yüksek
C) Hemokromatozis
(intrauterin hasar göstergesi). malignite gelişiminde daha
D) Klasik galaktozemi
da artar.
E) Herediter fruktoz intoleransı
• ALA düzeyinde artış
Cevap A
Tirozinemi– tip 1
• Plazma tirozin, metionin ve p–hidroksifenil pirüvikasit
artışı
Otozomal resesif geçer.
• Generalize aminoasidüri, glukozüri, fosfatüri
Tirozinoz, fumaril asetoasetat hidrolaz eksikliği,
• Serumve idrarda süksinil aseton artışı tanısaldır.
hepatorenal tirozinemi de denir.
Karaciğer, böbrek periferik sinir sistemi en sık tutulan
yerlerdir.
Nadir bulgusu hipertrofik kardiyomyopatidir.
Kan tirozini orta derecede yüksektir.
• Süksinilaseton yüksek olmayan ogularda karaciğer
biyopsisi ile enzim tayini
Tedavi:
Nitisinon (NTBC, 2–(nitro–4–trifluoromethylbenzoyl)–1,3–
cyclohexanedione) kullanılır.
DENEME SINAVI – 42
67
Tirozinemi tip 1 taklit eden hastalıklar:
Galaktozemi,
Herediter fruktoz intoleransı
Sitrülinemi tip–2
Hemokromatoz
Bilier atrezi
Dev hücreli hepatit.
62. Çocuklarda aşağıdaki durumlardan hangisi, geniş ön fontanel nedenlerinden biri değildir?
A) Hidrosefali
B) Hipertiroidi
C) Osteogenezis imperfekta
D) D vitamini eksikliğine bağlı raşitizm
E) Akondroplazi
Cevap B
Başla İlgili Anomaliler
Geniş ön fontanel
•
Akondroplazi
•
Ailevi (OR, OD)
•
Osteogenezis imperfecta
•
Down send.
•
Cleidocanial dizostoz
•
Edward send.
•
Piknodizostoz
•
Cri–du–chat send.
•
Russel–Silver sendromu
•
Cornelli de Lange send.
•
13–18–21 trizomiler
•
Rubistein–Taybi send.
•
Apert sendromu
•
Smith–Lemli–Opitz send.
•
Hallermann–Streiff send.
•
Prematürite
•
Radyasyon
•
İntrauterin gelişme gerliği
•
TORCH enfeksiyonu
•
Hiptoridi
•
Fetal alkol/ hidantoin
•
Hidrosefali
•
Menenjit/Ensefalit
•
Konjenital rubella sendromu
•
Malnutrisyon
•
D vit eksikliğine bağlı raşitizm
•
Metabolik(Hiperfenilalaninemi)
•
Hipofosfatazya
•
Hipertermi
•
Hipoksik iskemik ensefalopati
Küçük ön fontanel görülen durumlar:
•
Kraniosinostoz,
•
Mikrosefali
•
Konjenital hipertiroidizm
•
Wormian kemik anomalisi
Kraniyotabes: İlk 3 ayda fizyolojiktir.
68
Primer mikrosefali
•
Osteogenesis imperfekta
•
Raşitizm
•
Kretenizm
•
Kleidokraniyal disostoz
•
Lakuner kafatası
•
Down sendromu
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Sekonder mikrosefali
63.Çocuklarda süt gelişimi ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Süt dişlerinin ilk çıkma zamanı 5–7 ay, en geç çıkma zamanı 13–15 aydır.
B) Süt dişlerinin çıkma sırası santral kesiciler – lateral kesiciler –1. premolar – köpek dişleri – 2. premolar dişlerdir
C) İlk düşen süt dişleri santral kesicilerdir.
D) Kalıcı dişlerinin çıkma sırası santral kesiciler–1. molar –lateral kesiciler – 1. premolar – 2. premolar – köpek dişler – 2. molar – 3.
molar dişlerdir
E) Toplam süt dişlerinin sayısı 20, kalıcı dişlerinin sayısı 32’dir.
Cevap D
Süt dişleri;
•• ilk çıkan dişler alt santral kesicilerdir, 5–7 ayda çıkar, Bazen 13–15 aya kadar geçikebilir.
•• SIRA: Santral kesiciler – Lateral kesici –1. premolar – Köpek – 2. premolar
•• ilk düşen süt dişleri de bunlardır, 6–7 yaşlarında düşerler.
•• Süt dişleri 20 tanedir.
•• 2,5 yaşında 20 süt dişi tamamlanır .
•• Kabaca bebekte diş sayısı= Ay yaşı – 6
•• Dişlerin çıkmasında GenetikveTiroid hormonu etkilidir.
Kalıcı dişler:
— İlk birinci molarlar, 6–7 yaşlarında çıkar,
— SIRA :1. molar – santral kesiciler –lateral kesiciler – 1. premolar – 2. premolar – köpek – 2. molar – 3. molar
— En son çıkan kalıcı dişler üçüncü molarlardır (akıl dişi) ve 17– 22 yaşlarında çıkarlar.
— Kalıcı dişler 32 tanedir
64.Çocuklarda nöromotor gelişim basamakları için verilen ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) 2 haftalık bebek başını bir taraftan diğer tarafa çevirebilir.
B) 2 aylık bebek yüz üstü pozisyonda iken omuzlarını kaldırabilir.
C) 4 aylık bebekte sırtüstü durumdan oturma pozisyonuna çekildiğinde başında düşme olmaz.
D) 12 aylık bir bebek yürüyebilir.
E) Bebekler “mama”, “dada” gibi kelimeleri en erken 15 aylıkken söylerler.
Cevap E
DENEME SINAVI – 42
69
Yaş
KABA MOTOR
2 hafta
Başını bir yandan diğer yana
çevirir
2 ay
Yüz üstüyken omuzlarını
kaldırır
4 ay
İNCE MOTOR
KİŞİSEL SOSYAL
DİL
Yüze bakar
Çan sesine allet olur
Rayları orta hattı
geçer
Tepkiye gülümser
Mırıldanır
Gözleriyle sesi arar
Ellerinin üzerinde kalkar,
Önden arkaya yuvarlanır,
Sırtüstü durumdan oturma
pozisyonuna çekildiğinde
başında düşme olmaz
Objeye uzanır
Tarağı yakalar
Ellerine bakar
Oyuncaklarla oynamaya başlar
Güler ve bağırır
6 ay
Yardımsız oturur
Bir objeyi bir elinden
diğerine transfer eder
Kendi beslenir
Biberonu tutar
Anlaşılmaz sesler çıkarır
9 ay
Çekince ayakta durma
pozisyona gelir,
Oturma pozisyonu gelir
Cımbız gibi iki parmak
ile tutmaya başlar,
İki küpü birbirine
vurur
Bay bay yapar,
Pat–a–cake oynar
Dada, mama söyler,
fakat spesifik iki heceli
söyleyemez
12 ay
Yürür,
Durur ve bekler
Fincana blokları
koyar
Fincandan içer,
Tatklit yapar
Dada, mama söyler
ve spesifik bir veya iki
kelime söyler.
65.Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin toksisitesinde özellikle tibia ve femur gibi kemiklerde hiperostozis görülür?
A) A vitamini
B) B1 vitamini
C) B2 vitamini
D) C vitamini
E) D vitamini
Cevap A
HİPERVİTAMİNOZİS A
***Günde 50 000 IU den fazla uzun süre kullanımı toksisiteye neden olur.
• İntrakranial basınç artışı olur. (hem EKSİKLİKhem TOKSİSİTE)
• Bulantı, kusma, baş ağrısı, diplopi, ön fontanelde kabarıklık, papil ödem, kraniyal sinir felçleri
• Subakut veya kronik toksisitede kemikte HİPEROSTOZ görülür. En belirgin uzun kemiklerin gövdesindedir.
• Kemik ağrıları
• Seboreik dermatit, el ve ayak derisinde soyulma, ağız etrafında çatlaklar.
• Mukozalarda kuruluk
• Alopesi, saçta kabalık
• Hepatosplenomegali, karaciğer fonksiyon testlerinde bozulma, siroz.
• Hiperkalsemi
• Fetal anomaliler
70
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
66. Emziren bir anne için aşağıdaki ilaçlardan hangisinin verilmesi kesin kontrendikedir?
A) Metimazol
B) Amiadaron
C) Propranolol
D) Haloperidol
E) Furosemid
Cevap A
Emziren annelerin kullanması ve kullanmaması gereken ilaçlar mutlaka bilinmelidir. Özellikle kontrendike olan ilaçlar mutlaka
bilinmelidir.
Anne Sütüne Geçen ve KONTRENDİKE OLAN İLAÇLAR
Amfetamin
Kokain
Altın tuzları
Metimazol
Antineoplastikler
Siklofosfamid
Eroin
Metilamfetamin
Bromokriptin
Dietilstilbestrol (DES)
İmmunsupresifler
Fensiklidin (PCP)
Kloramfenikol
Doksorubisin
İyot
Radyonukleitler
Klozapin
Ergotlar
Lityum
Tiourasil
KAÇINILMASI GEREKEN veya VERİLİRKEN DİKKATLİ OLUNMASI GEREKEN İLAÇLAR
Alkol
b–blokerler
Siprofloksasin
Metoklopromid
Psikotroplar
Amiadaron
OKS
Dantron
Metronidazol
Reserpin
Antrakinonlar (Laksatif)
Bromid
Dihidrotakiestrol
Meperidine
Sülfosalazin
Aspirin (salisilat)
Kalsiferol
Domperidon
Fenobarbital
Atropin
Cascara
Östrojenler
Pirimidon
MUHTEMELEN GÜVENLİ OLAN İLAÇLAR
Asetoaminofen
Klorpromazin
Haloperidol
Paroksetin
Asiklovir
Kodein
Hidralazin
Prednizon
Aldomet
Siklosporin
İndometazin ve NSAİ
Propranolol
Anestezikler
Depo–Provera
Haloperidol
Propiltiourasil
Antibiyotikler
Digoksin
Düşük moleküllü heparin
Sedatifler
(Kloramfenikol hariç)
Antiepileptikler
Fenitoin
Metformin
Sertralin
Antihistaminikler
Antitiroidler
Diüretikler
Fluoksetin
Methadon
Morfin
Teofilin
Vitaminler
Furosemid
Kas gevşeticiler
Varfarin
(Metimazol hariç))
Bishidroksikumarin
DENEME SINAVI – 42
71
67.Üç yaşında erkek hasta tüm vücutta yaygın makulopapüler
4. BOS’da çok miktarda organizma ve/veya bakteri
döküntü ile başvuruyor. Öyküsünde iki gün önce yüksek
ateş ve boğaz ağrısı şikayeti ile başvurduğu ve o dönemki
fizik muayenesinde tonsillerin hiperemik ve yaygın kritik ve
servikal bölgede lenfadenopatilerinin olduğu saptanıyor.
Tedavi olarak ampisilin reçete edilen hastanın, antibiyoterapi
tedavisinden sonra tüm vücutta başlayan makülopapüler
5.
Geç–başlayan nöbetlere
6. Koma varlığına
7.
Şok
8. BOS’un gram boyamasında bakteri görülmesiyle birlikte
lökosit olmaması veya azlığına
döküntüleri olduğu ifade ediliyor.
antijeninin bulunmasına
Bu olguda en olası tanı ve etiyolojik neden aşağıdakilerden
**** BOS ne kadar bulanıksa prognoz o kadar iyidir. Çünkü
immunite iyi olduğunu gösterir.****
hangisidir?
9. İmmünitenin baskılanması
A) Streptokoksik tonsillofarenjit – S. Pyogenes
B) Streptokoksik tonsillofarenjit – Grup B streptokok
69. Konjenital pilor stenozunda aşağıdaki laboratuar
C) Viral tansillofarenjit – Adenovirus
bulgularında hangisi görülür?
D) Viral tansillofarenjit – Epstein–Barr virus
E) Difteri tonsillofarenjiti – Corynebacterium diphtheriae
Cevap D
A) Metabolik asidoz
B) Paradoksik asidüri
C) Hiperkalemi
D) Hiperkloremi
E) Hipokalsemi
Kriptik tonsillofarenjitte bakteriyel ajanlardan Grup A
Cevap B
streptokok (S. pyogenes), Difteri. Viral nedenlerden özellikle
EBV ve Adenovirus önde gelir. Küçük çocuklarda kriptik
tonsillofarenjitte önde gelen nedenler virüslerdir. Viruslerden
EBV ye bağlı tonsillofarenjitte antibiyoterapiden sonra özellikle
antibiyotik olarak ampisilin verildikten sonra tüm vücutta yaygın
döküntünün görülmesi önemli bir klinik özelliktir.
HİPERTROFİK PİLOR STENOZU
• Midenin yenidoğanda en sık rastlanan hastalığıdır.
Etiyoloji: multifaktöriyel
• İlk Erkek çocuklarda daha sık görülür ve pozitif aile
68.Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda görülen akut bakteriyel
menenjitte kötü prognositik kriterleriden birisi değildir?
öyküsü
• O ve B kan grubu
• Bazı sendromlar İle birliktedir (Apert, trizomi 18, zelweger,
A) Küçük yaşta görülmesi (özellikle < 6 ay)
B) Etkin antibiyotik tedavisi öncesindeki hastalık sürecinin
uzun olması
C) BOS’un gram boyamasında bakteri görülmesiyle birlikte
lökosit olmaması veya azlığı
Smith–Lemli opitz sendromu)
• Neonatal eritromisin kullanımı, prostoglandin yüksekliği,
NO düşüklüğü
Klinik :****Doğumumdan sonra 2–4. hafta içinde başlayan
safrasızprojektil kusma, (Doğumda normadır)
D) Erken dönemde başlayan nöbetlerin görülmesi
E) Pnömokoksik veya gram negatiflere bağlı menenjit olması
• Kabızlık, dehidratasyon, tartı kaybı diğer klinik
bulgulardır.
• Bazen uzamışsarılık (İB) görülebilir.
Cevap D
• Fizik muayenede;
– Midenin soldan sağa hareket eden peristaltik
Çocukluk çağında akut bakteriyel menejitte kötü prognositik
kriterler;
1.
Küçük yaş < 6 ay
2.
Etkin antibiyotik tedavisi öncesindeki hastalık sürecinin
uzun olmasına***
3.
72
Pnömokok ya da gram negatif enterik bakteri varlığına
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
dalgalarının görülmesi tipiktir
– Hipertrofik pilor, zeytin çekirdeği büyüklüğünde
hissedilir.
– Karın çöküktür.
Tanı:
• Hipopotasemi, hipokloremik metabolik alkaloz gözlenir
• Paradoksal asidüri (Distal tübülde H, K değişimi) ve dehidratasyon vardır.
– Ancak normal serum elektrolitleri pilor stenozunu ekarte ettirmez.
•
Kesin tanı USG ile konulur
– Pilor kas kalınlığı (>4 mm) veya pilor bölge uzunluğunun (>16 mm) artması.
Tedavi:
•
Ramsted ameliyatı (piloromiyotomi)
70. Aşağıdaki makrositer anemilerden hangisinde retikülosit sayısında artış görülür?
A) Orotik asidüri
B) Folik asit eksikliği
C) B12 vitamin eksikliği
D) Hipotiroidi
E) Diseritropoetik anemi
Cevap E
Retikülosit sayısın artışı hemolitik anemilerde artar, oysaki kemik iliğinin baskılanması veya yetersizliği durumlarında ise
retikülosit sayısında düşme görülür.
Retikülosit sayısına göre anemiler morfolojik olarak sınıflandığında;
71. Alfa fetoprotein (AFP) yüksekliği nedeniyle tetkik edilen iki yaşındaki bir erkek çocukta karaciğer sağ lobunda 2x3 cm çapında tek
soliter bir kitle saptanıyor.
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatoselüler karsinom
B) Hemanjiom
C) Hepatoblastom
D) Nörobalstom
E) Anjiosarkom
Cevap C
DENEME SINAVI – 42
73
73. Aşağıdakilerden hangisi adrenal bezdeki kistlerin cerrahi ile
Çocukluk çağı karaciğer maligniteleri çoğunlukla
çıkarılması için bir endikasyon değildir?
maligndirler.
HEPATOBLASTOMA
HEPATOSELÜLER
KARSİNOMA (HCC)
Başlangıç yaşı
1 yaş (0–3 yaş)
12 yaş (5–18 yaş)
Eşlik edenler
Hemihipertrofi,
Beckwith–
Wiedemann
sendromu, FAP, SGA
doğum
Hepatit B
enfeksiyonu,
herediter
tirozinemi,Von–
Gierke,
hemokromatozis,
biliyer siroz, alfa–1
antitripsin eksikliği
Soliter lezyon
%80 (özellikle sağ
lobda)
A) Kistin hormonal olarak aktif olması
B) Feokromasitoma şüphesi
C) Aspirasyondan sonra kistin yinelemesi
D) Tomografi eşliğinde yapılan aspirasyonda kist içeriğinin
kanlı olması
E) Aspirasyon sonrası kist duvarının düzensiz olması
Cevap C
%20–50
Adrenal kistler nadir olarak görülen ve daha çok insidental
Laboratuvar özellikleri
saptanan lezyonlardır. Tanı USG, BT ve MR ile konulur. Bu
AFP artışı
%60–70
%50
KCFT boz.
%15–30
%30–50
görüntüleme yöntemleriyle düşük dansiteli, ince ve düzgün
kenarlı kistler olarak tanımlanırlar. Sürrenalde kist varsa
bu kistin fonksiyonel olup olmadığı araştırılmalıdır. Bunun
için 24 saatlik idrarda Metanefrin düzeyi testi ve düşük doz
Paraneoplastik
İzoseksüel puberte
prekoks
Dexamethazon baskılama testi uygulanabilir. Eğer kist
Polistemia
fonksiyonel ise cerrahi tedavi uygulanır. Fonksiyonel olmayan ve
6 cm.den küçük kist İİAB ile benign tanısı konuluyorsa hastanın
takibi önerilir. Ancak kist 6 cm.den büyükse cerrahi rezeksiyon
72. Aşağıdakilerden hangisi üçlü tekrar artışı ile giden
önerilir. BT eşliğinde yapılan aspirasyonda kanlı sıvı gelmesi ve
sendromlardan birisi değildir?
aspirasyon sonrası kistogramda kist duvarının düzensiz olması
A) Prader–Willi sendromu
cerrahi endikasyonudur.
B) Frajil X sendromu
C) Fredrich ataksisi
74. Aşağıdakilerden hangisi sekonder hiperparatiroidizmde
D) Huntington köresi
cerrahi endikasyonu değildir?
E) Myotonik distrofisi
A) Kemik ağrısı, kaşıntı sikayeti olan hastalarda kalsiyum–
Cevap A
fosfat çarpımının ≥ 70 olması
B) Belirgin ölçüde yüksek PTH ile birlikte kalsiyum düzeyinin
Üçlü tekrar artışı (=Allelik ekspansiyon) sendromları
•
Bu hastalıklarda;
— Premutasyon (hastalığın görülmesi için gerekli tekrar
sayısından daha az sayıda üçlü tekrar taşınması)
— Genetik antisipasyon (hastalığın aktarıldığı kuşaklar
boyunca şiddetinin artması ve hastalığın daha erken yaşta
>11mg/dl olması
C) Kalsifilaksi varlığı
D) 24 saatlik idrarda kasiyumun atılımında belirgin artış
(>400mg/dl)
E) İlerleyici böbrek osteodistrofisi, yumuşak doku
kalsifikasyonu ve tümöral kalsinozis bulunan hastalar.
görülmesi) gözlenir
ÖRNEK
Cevap D
•• Frajil X sendromuà CGG
•• Huntington koresià CAG
Sekonder Hiperparatiroidizmde Cerrahi Endikasyonları
•• Myotonik distrofià CTG ve CCTG
1. Kemik ağrısı, kaşıntı sikayeti olanlarda kalsiyum–fosfat
•• Friedrich ataksisià GAA
•• Spinoserebellar ataksi 1,2,3à CAG (kennedy hastalığı)
•• Spinal–bulber muskuler atrofi (SBMA)
74
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
çarpımının ≥ 70 olması
2. Belirgin nölçüde yüksek PTH ile birlikte kalsiyum
düzeyinin >11mg/dl olması
3. Kalsifilaksi varlığı
4. İlerleyici böbrek osteodistrofisi, yumuşak doku
poliarteritis nodoza diğer sebepleri olarak gösterilebilir.
kalsifikasyonu ve tümöral kalsinozis bulunan hastalar.
••
Sekonder HPT’de cerrahiden sonra yaklaşık %75
Vakaların çoğunluğu 6 veya daha fazla doğum yapmış
kadınlardır.
hastada kemik ve eklem ağrıları, kaşıntı ve halsizlik
sikayetleri düzelir.
Ortotropik KC transplantasyonu ve splenomegalisi olan
hastalarda da sık görülür.
Hamile hastalar en yüksek rüptür riskine sahip gruptur.
75. Aşağıdakilerden hangisi abdominal aort anevrizması için
rüptür riskini artıran faktörlerden değildir?
Hamilelikte rüptür %75 maternal ve %95 fetal mortaliteye
neden olur.
A) Anevrizmanın çapı
Transplantasyon hastalarında mortalite %50’dir.
B) Anevrizmanın tipi
Tüm hastalar göz önüne alındığında rüptürde mortalite %20’dir.
C) Hastanın cinsiyeti
Perkütan embolizasyon en sık yapılan tedavi yöntemidir.
D) Hastada KOAH varlığı
Semptomatik anevrizmalar, 2cm’den büyük anevrizmalar veya
reprodüktif çağda herhangi bir çapta tüm splenik anevrizmalara
E) Hastada DM varlığı
Cevap E
tedavi edici işlem yapılmalıdır.
Abdominal aort anevrizmaları için rüptür riskleri
77. Malign nöroendokrin tümörlerin metaztazlarında en sık
Risk faktörü
Düşük risk
Orta risk
Yüksek risk
Çap
<5 cm
5–6 cm
>6 cm
izole edilen genetik mutasyon aşağıdakilerden hangisidir?
Genişleme
<0,3 cm / yıl
0,3–0,6 cm / yıl
>0,6 cm yıl
A) STK–11 mutasyonu
Sigara, KOAH
Yok veya hafif
Orta
Ciddi / Steroid
kullanımı
B) P53 mutasyonu
Aile öyküsü
Yok
Bir yakını
Birden çok yakını
HT
Normal KB
Kontrollü
Kontrolsüz
Şekil
FUziform
Sakküler
Dış merkezli
Erkek
Kadın
Cinsiyet
C) P16 mutasyonu
D) PTCH gen mutasyonu
E) N–CAMs adezyon kaybı
Cevap E
N–CAMs adezyon kaybı nöroendokrin tümörlerin
76. Splenik arter anevrizması ile ilgili olarak aşağıdakilerden
metaztazlarında en sık izole edilen genetik mutasyondur.
hangisi yanlıştır?
78.Elli yasında bayan hasta şiddetli kusma sonucunda
A) En sık görülen visseral anevrizmadır
retrosternal ağrı ve solunum sıkıntısı nedeniyle acil servise
B) 2 cm’den büyük olduğunda asemptomatik olsa bile tedavi
başvuruyor. Fizik muayenede taşikardi ve sol akciğerde
edilmelidir
havalanma azlığı tesbit ediliyor.
C) Multipar kadınlarda görülme olasılığı en yüksektir.
D) Rüptür olasılığı çok düşüktür
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mallory weis yırtığı
E) Tedavisi splenektomidir
Cevap E
Splenik arter anevrizmaları visseral anevrizmalar içerisinde
%71 oranında en sık görülendir.
B) Zenker divertikül perforasyonu
C) Epifrenik divertikül perforasyonu
D) Parabronşial divertikül perforasyonu
E) Boerhave sendromu
Cevap E
Splenik arter anevrizmalarının en az üçte biri multipldır.
Kadınlarda 4 kat daha fazla splenik arter anevrizması görülür.
En sık sakküler formda ve dejeneratif ateroskleroz zemininde
gelişir.
Yüksek splenik arter akımı önemli bir etiyolojik nedendir.
Portal hipertansiyonun sık bir sonucu olarak karşımıza çıkar.
Boerhave sendromunda perforasyon genellikle özefagogastrik
bileşkenin hemen proksimalınde torakal özefagusta,distal
özefagusun sol posterolateral duvarda olup perforasyon
longitudinaldir. Eger yırtık sadece mukoza ve supmukozada ise
buna mallory weis sendromu denir.
Renovasküler hipertansiyonla birikte medial fibroplazi ve
DENEME SINAVI – 42
75
79.Akalazya tanısını doğrulayıcı en iyi yöntem aşağıdakilerden
80. Gastrointestinal sistemde hamartomatöz polipler,
hangisidir?
mukokutanöz lezyonlar, tiroid patolojisi ve meme kanseri
A) Baryumlu özefagus grafisinde kuş gagası görünümü
nedeniyle takip edilen bir hastada aşağıdaki genetik
mutasyonlardan hangisinin olması en muhtemeldir?
B) Servikal özefagusta aperistaltizm
A) RET
C) Alt özefagus sfinkterinin yutma esnasında tam olarak
B) STK–11–LKB–1
gevşeyememesi
D) Alt özefagus sfinkter basıncının 5mmhg’ den düşük olması
C) p16
E) Endoskopik biyopside özefajit saptanması
D) p53
E) PTEN
Cevap C
Cevap E
Yukarıda tarif edilen özellikler Cowden sendromuna aittir.
Primer AÖS bozukluğudur . Sıklıkla özefagusun tümünde,
nadiren düz kas ihtiva eden 2/3 distal kısımda aperistaltizm
Cowden sendromu O.D. kalıtılır, PTEN mutasyonu mevcuttur.
ve peristaltizm ile senkron çalışan AÖS (alt özefageal sfinkter)
Bağırsak polipleri dışında meme, tiroid kanseri, fasiyal
relaksasyon bozukluğu sonucu ortaya çıkan klinik bir durumdur.
trişilemmomalar, akral keratozis, oral mukozal papillomlar görülür.
Cowden sendromunda polipler hamartomatöz olup malignite
Erkeklerde ve kadınlarda eşit sıklıkla görülür. Her yaşta
görülebilir ancak en sık 30–50 yaş arasında görülür.
gelişme riski düşüktür.
Disfaji başlangıcında intermittan olabileceği gibi zamanla
sürekli bir hal alır. Kural olarak başlangıçta özellikle soğuk ve
81. En iyi prognozlu meme kanseri, en kötü prognozlu meme
sulu gıdalar ile disfaji daha fazladır, paradoksik disfaji de denir.
kanseri, en az aksiller metastaz yapan meme kanseri,
BRCA–1 pozitifliğinin en çok eşlik ettiği meme kanseri, serözal
Göğüs ağrısı sık görülür. Ağrı hastalığın başlangıcında daha
yüzeylere ve peritona en çok metastaz yapan meme kanseri,
fazladır, dilatasyon arttıkça azalır. Hasta pnömoni ile gelebilir.
DCIS zemininden en çok gelişen meme kanseri, E–kaderin gen
AC grafisi (dilate olmuş özefagus ile mediastende genişleme),
mutasyonu ile ilişkili olan meme kanseri;
özefagus sineradyografisi (aperistaltizm, AÖS’de relaksasyon
eksikliği), özefagus manometrik çalışmaları (özefagus gövdesinde
Yukarıda bilgileri verilen meme kanserleri aşağıdakilerden
ve AÖS’de basıncın normale göre artması, ortalama basınç
hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
genelde 26 mmHg’nin üzerine çıkmaz) ve endoksopi (özellikle
A)Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
dar segmentteki mukozanın normal olması) tanıda yardımcı
kanseri, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller invaziv
yöntemlerdir. Baryumlu grafide kuş gagası görünümü veya kolon
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
halini almış tortüöz görünüm tipiktir. Kronik belirgin bir hastalık
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsinom
olmasına rağmen, akalazya gastroözefageal bileşkeyi tutan bir
malignitenin belirtisi de olabilir.
Komplikasyonları aspirasyon pnömonisi, kandida özefajiti
ve özefagus karsinomudur. Kanser gelişme riski, normal kişilere
göre 7 kat fazladır.
Tedavide yöntemlerinin hepsi, özefagus motilitesini ve AÖS
relaksasyonunu geri getiremediği için palyatiftir.
Tedavinin amaçları, AÖS basıncını azaltarak özefagusun
boşalmasını kolaylaştırmak, semptomları azaltmak ve staza bağlı
komplikasyonları azaltmaktır.
Tedavide en sık kullanılan iki yöntem dilatasyon ve
özefagomyotomidir.
Distasyon, mekanik, pnömatik ve hidrostatik olarak yapılabilir.
Özefagomyotomi, Heller’in tarif ettiği yöntem ile yapılır.
Özefagusun dar distal segmentinin ön yüzünden 7–8 cm’lik
tek bir myotomi yapılır.
76
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
B) Tübüler invaziv duktal karsinom, Müsinöz invaziv duktal
karsinom, Papiller invaziv duktal karsinom, Papiller
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsinom
C) Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
kanseri, Pleomorfik meme karsinomu, Meduller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
D) Tübüler invaziv duktal karsinom, İnflamatuar meme
kanseri, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Papiller invaziv
duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
E) Papiller invaziv duktal karsinom, İnfiltratif invaziv duktal
karsinom, Papiller invaziv duktal karsinom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv lobüler karsiom, Meduller
invaziv duktal karsinom, İnvaziv duktal karsinom
Cevap A
En iyi prognozlu meme kanseri, en kötü prognozlu meme
kanseri....Tübüler invaziv duktal karsinom,
Karsinoid tümörlerde lokalizasyona göre metastaz oranları
Kolon %60
En az aksiller metastaz yapan meme kanseri.... İnflamatuar
meme kanseri,
İleum %35
Mide %23
BRCA–1 pozitifli°inin en çok eÎlik etti°i meme kanseri....
Papiller invaziv duktal karsinom,
Serözal yüzeylere ve peritona en çok metastaz yapan meme
kanseri.... Meduller invaziv duktal karsinom,
Duodenum %20
Rektum %18
Apendiks %3
DCIS zemininden en çok geliÎen meme kanseri.... İnvaziv
84. Sigmoid divertikülü olan hastada pelvik veya
lobüler karsiom,
E–kaderin gen mutasyonu ile iliÎkili olan meme kanseri....
Meduller invaziv duktal karsinom, Ðnvaziv lobüler karsinom
retroperitoneal apse tespit ediliyor. Bu hasta Hinchey
sınıflamasına göre evre kaç olarak değerlendirilmelidir?
A) Evre 1
B) Evre 2
82. Laparotomi sonrasında gastrointestinal motilitenin
normale dönme sırası aşağıdakilerden hangisinde doğru
C) Evre 3
olarak verilmiştir?
D) Evre 4
A) İnce bağırsak, mide, kalın bağırsak
E) Evre 5
B) Mide, ince bağırsak, kalın bağırsak
Cevap B
C) Kalın bağırsak, ince bağırsak, mide
Evre 1: Perikolik veya mezenterik apse
D) Kalın bağırsak, mide, ince bağırsak
Evre2: Uzak apseler; pelvik veya retroperitoneal apseler
E) Mide, kalın bağırsak, ince bağırsak
Evre3: Yaygın pürülan peritonit (Barsak lümeni ile ilişkisi
Cevap A
olmayan peritonit)
Evre4: Yaygın fekal peritonit (Bağırsak lümeni ile ilişkili
1. İnce bağırsak
peritonit)
2. Mide
3. Kalın bağırsak
Çünkü ince bağırsak operasyon sırasında ve sonrasında
fonksiyonlarına devam etmektedir.
85. Ailesel adenamatöz polipoziste proflaktik kolektominin ne
zaman ve hangi işlemin yapılacağını belirleyen en önemli
değişken aşağıdakilerden hangisidir?
Kolon ileusu 3–5 gün kadar sürebilir.
A) Hastanın yaşı
Gastrik ileus ise 24–48 saat kadar sürebilir.
B) Diğer aile üyelerinin kolektomi oldukları yaş
C) Genotip
83. Karsinoid tümörleri lokalizasyonuna göre metastaz
oranlarını sıraladığımızda en yüksekten en düşüğe doğru
D) Sülindak tedavisine yanıt
E) Polip yükü
sıralama aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
Cevap E
A) Kolon, İleum, Apendiks, Duodenum, Rektum, Mide
FAP O.D. olarak kalıtılır.
B) Kolon, Duodenum, Mide, İleum, Rektum, Apendiks
Kolorektal adenokarsinomların %1’ini oluşturur.
C) Kolon, İleum, Mide, Duodenum, Rektum, Apendiks
FAP’lı hastalardaki genetik mutasyon 5. Kromozomun q21
lokusunda yer alan APC genindeki mutasyondur.
D) Apendiks, Rektum, Dudodenum, Mide, Kolon, İleum
Olguların %75’inde APC mutasyon testi pozitiftir.
E) İleum, Kolon, Mide, Apendiks, Rektum, Duodenum
FAP’ın teşhis edildiği ortalama yaş 29, kolorektal karsinomun
Cevap C
teşhis edildiği ortalama yaş 39’dur.
FAP’lı hastaların çoğunda (%75) bilinen aile öyküsü
mevcuttur.
FAP’lı hastalarda yaşam boyu kolorektal kanser riski 50
DENEME SINAVI – 42
77
87. Aşağıdakilerden hangisi Crohn için yanlıştır?
yaşında %100’e ulaşır.
APC’li ailelerde tarama yöntemi olarak DNA analizi
A) Mikroskobide lenfoid kümelenmeler görülü
yapılmaktadır.
B) Tedavisi total proktokolektomidir
İndirekt oftalmoskopide FAP hastalarının %70–80’inde retinal
pigment epitelinde konjenital hipertrofi (retinal freckle) saptanır.
FAP’lı hastalar özellikle duodenumda olmak üzere GİS’te
herhangi bir yerde adenom gelişimi açısından yüksek risk altındadır.
C) Granülomların görülme olasılığı artmıştır
D) Kolonoskopide kaldırım taşı manzarası görülür
E) Post op. rekürrensi sıktır.
Cevap B
Periampuller kanser gelişim riski artmıştır.
Ülseratif kolit ve Crohn hastalığının komplikasyonlarının
karşılaştırılması
Cerrahi seçimini etkileyen faktörler arasında hastanın yaşı,
semptomların varlığı ve ciddiyeti, rektal polipozis yaygınlığı,
Ülseratif kolit
kanser veya dezmoid tümörün varlığı ve lokalizasyonu.
Crohn
Makroskopik görünüm
Antienflamatuar bir ilaç olan Sülindak düzgün kullanıldığında
poliplerde spontan regresyona neden olabilir.
86. Aşağıdakilerden hangisi gastorintestinal sistemde yer alan
fistüllerin spontan kapanmasını kötü etkileyen anatomik
değişkenlerden değildir?
A) Distalde obstrüksiyon varlığı
B) Fistül traktının 2 cm’den kısa olması
Duvar kalınlaşması
0
4+
Mezenter kalınlaşması
0
3+
Serozal yağ yürümesi
0
4+
Segmenter hastalık
0
4+
Mikroskopik görünüm
Transmural
0
4+
Lenfoid kümelenmeler
0
4+
Granülomlar
0
3+
Klinik özellikler
C) Fistül defekt alanının 1 cm’den büyük olması
Kanama
3+
1+
D) Fistüle komşu bağırsak hastalığının varlığı
Diare
3+
3+
Obstruktif semptomlar
1+
3+
Anal/perianal hastalık
Nadir
4+
Karsinom riski
2+
3+
0
4+
E) Fistülün duodenal güdükten kaynaklanması
Cevap E
İnce bağırsak hastalığı
Kolonoskopik özellikler
Fistülün spontan kapanma oranlarını etkileyen anatomik özellikler
Kötü prognoz
Yayılım
Devamlı
Aralıklı
Bağırsak devamlılığının
Bağırsak devamlılığının bozulmuş
Rektal hastalık
4+
1+
sağlanmış olması
olması
Mukozal kolay dağılma
4+
1+
Uç fistül
Lateral fistüller
Aftöz ülserler
0
4+
Apse varlığı
Apsenin olmaması
Derin doğrusal ülserler
0
4+
Tek traktus
Multiple traktus
Kaldırım taşı görünümü
0
4+
Başka fistülün olmaması
Başka internal fistüllerin varlığı
2+
2+
Komşu bağırsak ansının
Fistüle komşu bağırsak segmentinin
sağlam olması
hastalıklı olmas
Fistül traktının epitelize
İyi prognoz
Psödopolipler
Ameliyat ile tedavi
Total proktolektomi
Küratif
Kolon ve rektumun
beraber tutulumu
Fistül traktının epitelize olması
Segmental rezeksiyon
Nadir
Anorektal hastalık
varlığında
Distalde akımın serbest olması
Distalde obstrüksiyonun varlığı
İleal poş
Kontraendike
Özefagial, jejunum, kolon,
Gastrik, lateral duodenum ve ileum
duodenal güdük ve
fistülleri
Birçok hasta
tarafından tercih
ediliyor
olmaması
pankreatikobilier fistüller
Duodenal güdükten
Lateral duodenal güdükten
kaynaklanan fistüller
kaynaklanan fistüller
Jejunal fistüller
İleal fistüller
Traktın 2 cm’den büyük olması
Traktın 2cm’den küçük olması
Defektin 1cm’den küçük olması
Defektin 1cm’den büyük olması
78
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Komplikasyonlar
Post operatif rekürrens
0
4+
Fistüller
Nadir
4+
Sklerozan kolanjit
1+
Nadir
Kolelitiazis
0
2+
Nefrolitiazis
0
2+
88. Kolon divertikülitleri ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
hangisi doğrudur?
edilebilir.
Büyük apseler en iyi BT eşliğinde peruktan drenaj ile tedavi
A) Hastalıklı kolon kısmının düzeyine ve divertiküllerin
sayısına bakılmaksızın, rezeksiyonun distal sınırı rektumda
olmalıdır.
edilir.
Acil laparatomi perkütan drenaj için uygun olmayan büyük
apseler için endikedir.
B) Görünen bütün divertiküller rezeksiyon sınırı içinde
olmalıdır.
Hinchey 1 ve 2’de sigmoid kolektomi ve primer anastomoz
yapılabilir.
C) Çekirdekli besinlerden uzak durulması akut divertikülit
riskini azaltır.
Daha ilerlemiş vakalarda sigmoid kolektomi sonrasında
Hartman poşu prosedürü ve uç kolestomi en sık uygulanan
D) 50 yaşından genç bir hastada divertikülit oluşursa bu
yöntemdir.
hastaya sonrası için elektif sigmoidektomi önerilmelidir.
E) Divertikülitlere bağlı büyük apseler laparotomi ile drene
edilmelidir.
89. Portal hipertansiyonda görülen vasküler değişikliklerden
hangisi karaciğerden perifere doğru olan
Cevap A
değişikliklerdendir?
A) Derin sistik ven
Kolonik divertiküllerin çoğu yalancı divertiküllerdir.
B) Hepatokolik ven
Bu durumda kolon duvarından mukoza ve submukozanın
C) Hepatorenal ven
herniasyonu söz konusudur.
Bu divertiküller tenia kolide ana kan darmarlının kolonik
D) Diafragmatik ven
E) Kısa gastrik venler
duvara penetre olduğu noktada görülür.
Cevap E
Bu pulsiyon divertikülleri intraluminal basıncın arttığı
durumlarda görülür.
Gerçek divertiküller kolon duvarının tüm katmanlarını içerir
ve nadirdir, konjenital orijinlidir.
Divertiküller 50 yaşından büyük popülasyonun yaklaşık
yarısında görülür.
Hepatopedal akımlar (Periferden karaciğere):
Derin sistik ven
Hepatokolik ven
Hepatorenal ven
Sigmoid kolon, divertikülozisin en sık görüldüğü yerdir.
Diafragmatik ven
Divertikülozis akkizdir.
Sappey’in aksesuar venleri
Divertikülozis etiyolojisinde en çok suçlanan mekanizma
Süspansuar ligaman venleri
diyetsel liflerin az olması sonucunda oluşan az miktarda gaitanın
Hepatofugal akımlar (Karaciğerden perifere) :
atılabilmesi için yüksek kolonik basınç gerektirmesidir. Bu sayede
Koroner ven (Sol gastrik ven)
oluşan yüksek basınç duvara doğru itici bir kuvvet oluşturur ve bu
kuvvet pulsiyon divertiküllerinin oluşmasına neden olur.
Divertikülozis olan hastaların %25’inde divertiküllerin
inflamasyonu görülür ve buna divertikülit denir.
BT perikolik inflamasyon, flegmon ve apsenin tanısında
Kısa gastrik venler (Vaza brevia)
Süperior hemoroidal venler
Umblikal ve paraumblikal venler
Retzius venleri
kullanılır.
Elektif divertikülektomilerde sigmoid kolektomi ve primer
anastomoz önerilen bir tedavi yöntemidir. Rezeksiyon her
zaman rektuma kadar uzatılmalıdır çünkü kalabilecek sigmoid
parçasından rekürrens oranı çok fazladır.
Proksimal uzanım tüm kalınlaşmış veya inflame kalın
bağırsak segmentlerini içermelidir.
Tüm divertiküllerin alınması gerekli değildir.
2 cm’den küçük apseler parenteral antibiyotiklerle tedavi
DENEME SINAVI – 42
79
90. Hepatoselüler karsinom prognozunun belirlenmesinde
kullanılan skorlama sisteminde (clip) aşağıdaki
(Koledokosel)
Tip4a intrahepatik ve ekstrahepatik safra yollarının
kriterlerden hangisi yoktur?
dilatasyonu
A) Child–Pugh evresi
Tip4b ekstrahepatik safra yollarının multiple kısmında
B) Tümör morfolojisi
dilatasyon
C) AFP düzeyi
Tip5 intrahepatik safra yollarında dilatasyon (Caroli hastalığı)
D) Meld skoru
92. Akut kolesistit tanısında en güvenilir yöntem
E) Portal ven trombozu
Cevap D
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Direkt karın grafisi
B) Üç boyutlu USG
HCC Prognoz Skorlama Sistemi
Klinik parametreler
Child–Pugh evresi
Değer
Puan
C) Oral kolesistografi
A
0
B
1
D) BT
C
2
Tek nodül, yayılım <%50
0
Multinodüler, yayılım <%50
1
Masif veya yayılım >%50
2
<400
0
>400
1
Hayır
0
Evet
1
Tümör morfolojisi
AFP (ng/ml)
Portal ven trombozu
E) Teknestum Tc 99m perteknetat iminiodiasetik asit
sintigrafisi
Cevap E
Akut kolesistit tanısında en kullanışlı ve en erken yapılan
tetkik USG’dir.
Skor 0–6 arasında değişir. Skor 4–6 ileri hastalık, 0–3 ise uzun
dönem sağkalımı gösterir.
%80–90 sensitivite ve spesifitesi vardır.
Sintigrafide radyoaktif madde verildikten 4 saat sonra safra
kesesinin dolmaması, sistik kanal obstrüksiyonunu düşündürür
ve bu durum akut kolesistit için en duyarlı ve en özgül yöntemdir.
93. Her iki intrahepatik kanala uzanan bifurkasyon tümörü tip
kaç kolanjiokarsinomdur?
91. Koledok kist tiplerinden hangisinin ya da hangilerinin
tedavisinde KC transplantasyonu endikasyonu vardır?
A) Tip 1 – Tip 2
A) Tip1
B) Tip2
C) Tip3a
D) Tip3b
B) Tip 2 – Tip 3
E) Tip4
C) Tip 3 – Tip 4a
Cevap E
D) Tip 4a – Tip 4b
E) Tip 4a – Tip5
Cevap E
En sık görülen koledok kisti Tip1, en az görülen koledok kisti
Tip5’dir.
Sfinkterotomi ile tedavi edilen koledok kist tipi Tip3.
KC transplantasyonu ile tedavi edilen koledok kistleri Tip4a ve
Tip5’tir.
Tip1 ekstrahepatik safra yollarının kistik, segmental, fuziform
dilatasyonu.
Tip2 ekstrahepatik safra yollarının divertiküler dilatasyonu
Tip3 koledok’un intraduodenal kısmının kistik dilatasyonu
80
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Morfolojik olarak nodüler kolanjiokarsinom en sık görülendir.
En iyi prognozlu olan kolanjiokarsniom, papiller karsinomdur.
Primer sklerozan kolanjit varlığında gelişen kolanjiokarsinom
sıklıkla multisentriktir ve sıklıkla altta yatan KC hastalığı vardır.
Benign darlıklarının büyük bir kısmı distal, malign darlıkların
büyük bir kısmı ise proksimal yerleşimlidir.
Tip1: Duktus hepatikus komminusa sınırlı tümörler
Tip2: Sekonder intrahepatik kanallara uzanmayan bifurkasyon
tümörü (En sık)
Tip3a: Sağ intrahepatik kanala uzanım gösteren bifurkasyon
tümörü
Tip3b: Sol intrahepatik kanala uzanım gösteren bifurkasyon
tümörü
USG’de kuyruklu yıldız şeklinde uzanım gösteren ekojenite
gösterir ve genellikle 10mm’den küçüktür.
Tip4: Her iki intrahepatik kanala uzanan bifurkasyon tümörü
Adenomiyamatozis sesil polip olarak görülür, 10mm’den
genellikle büyüktür.
94. Primer sklerozan kolanjit ile ilgili aşağıdaki ifadelerden
hangisi yanlıştır?
96. En sık görülen pankreas endokrin tümörü, en nadir görülen
pankreas endokrin tümörü, kolelitiazis ile en sık birliktelik
A) Kolanjiokarsinom için risk faktörüdür.
B) Beraberinde Crohn hastalığı Ülseratif kolitten daha sık
görülür.
gösteren pankreas endokrin tümörü, ekstrapankreatik
olma olasılığı en yüksek olan pankreas endokrin tümörü,
birden çok olma olasılığı en yüksek olan pankreas endokrin
C) Erkeklerde daha sık görülür.
tümörü, MEN–1’de en sık görülen nöroendokrin tümör
D) Vakaların çoğunda intrahepatik ve ekstrahepatik tutulum
birliktedir
aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
A) İnsülinoma, Somatostatinoma, Somatostatinoma,
E) Bazı vakalar tamamen asemptomatik olabilir.
Glukagonoma, Gastrinoma, Vipoma
Cevap B
B) İnsülinoma, Glukagonoma, Somatostatinoma, Gastrinoma,
PPoma, Gastrinoma
Ülseratif kolitin en korkulan bağırsak dışı bulgusu Sklerozan
C) İnsülinoma, Somatostatinoma, Somatostatinoma,
Gastrinoma, Gastrinoma, Gastrinoma
kolanjit olup, bu bulgu kolektomiden sonra da düzelmez.
D) İnsülinoma, Somatostatinoma, İnsülinoma, Gastrinoma,
Sklerozan kolanjit intrahepatik ve ekstrahepatik safra
yollarının tamamını veya bir kısmını tutan fibotik striktürlerle
karakterize kolestatik bir hastalıktır.
Glukagonoma, Gastrinoma
E) İnsülinoma, PPoma, Somatostatinoma, Gastrinoma,
Gastrinoma, Glukagonoma
Siroza kadar ilerleyebilir.
Cevap C
Primer sklerozan kolanjit en sık görülen tipidir ve idiopatiktir.
2/3 oranında ülseratif kolit ile birlikteliği mevcuttur.
En sık görülen pankreas endokrin tümörü.... İnsülinoma,
Patogenezinde genetik ve immünolojik faktörler rol
oynamaktadır.
En nadir görülen pankreas endokrin tümörü...
Somatostatinoma,
Erkeklerde daha sık görülür.
Kolelitiazis ile en sık birliktelik gösteren pankreas endokrin
95. 38 yaşındaki bir bayan hastada kolelitiazis ön tanısıyla USG
yapılıyor. USG raporunda safra kesesi duvarında hareket
etmeyen ya da gölge vermeyen 5mm’lik hiperekoik bir odak
saptanıyor. Saptanan odağın arkasında kuyruklu yıldız eko
paterni olduğu bildiriliyor.
tümörü.... Somatostatinoma,
Ekstrapankreatik olma olasılı°ı en yüksek olan pankreas
endokrin tümörü .... Gastrinoma,
Birden çok olma olasılı°ı en yüksek olan pankreas endokrin
tümörü .... Gastrinoma,
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
MEN–1’de en sık görülen nöroendokrin tümör.....
Gastrinoma,
A) Adenamatöz polip
B) Kolesterol polipi
97. Strangüle olabilen ama obstrükte olmayan fıtık tipi
C) Safra taşı
D) Adenomiyomatozis
aşağıdakilerden hangisidir?
E) Fİbroksantogranülamatöz inflamasyon
A) Pantolon herni
Cevap B
Safra kesesindeki benign polipoid lezyonlar; benign
B) Richter hernisi
C) Littre hernisi
psödotümörler, kolesterol polipleri, adenomiyamatozis ve
D) Spigel hernisi
adenomlardır.
E) Lumbar herni
Kolesterol polipleri safra kesesinin en sık görülen benign
Cevap B
kitleleridir.
DENEME SINAVI – 42
81
Bağırsak lümeninin tam çevresinden daha az bir bölümünün
herni defektinden çıkması sonucu oluşur. Bağırsağın sadece
Detrusor instabilitesinde urge inkontinans görülür. Diğer
şıklarda yazılanlar doğrudur.
antimezenterik tarafı kese içerisindedir. Bundan dolayı strongüle
olur ama obstrükte olmaz.
İnkontinans
Richter hernisi en sık femoral hernilerde görülür.
1– Devamlı–total inkontinans
Sfinkter tamamen devre dışıdır.
98. Edinsel kalça çıkığının en uzun süreli tespit edilebilen
muayene bulgusu aşağıdakilerden hangidir?
Sfinkterik enfeksionlar en sık nedendir.
Diğerleri; uretrovaginal veya vezikovaginal fistuller, ektopik
A) Ortolani bulgusu
uretra ve ureterdir.
B) Cetvel belirtisi
2– Urge inkontinans
C) Trandelenburg bulgusu
Mesanenin dolum fazında uygunsuz detrisor kasılımı vardır,
D) Abduksiyon kısıtlılığı
tuvalete giderken kacırır.
E) Piston belirtisi
En sık neden sistitdir.
Cevap D
Edinsel kalça çıkığında en erken ortaya çıkan ve tüm
Hiperrefleks tip norojenik mesane de gorulur ve
antikolinerjikler verilir.
dönemlerde gözlenerek giderek artan bulgu abduksiyon kısıtılığı
olup bu duruma “Hert belirtisi’ denir.
3– Stres inkontinans
Abdominal basınc arttığında kacırır.
Kadında pelvik relaksasyon, erkekte prostat cerrahisi en sık
99. Frontal baş ağrısından yakınan hastanın çekilen paranasal
sinus BT sinde sağ frontal sinüs içinde kemik dansitesinde
düzgün sınırlı, etraf kemiklerde itilmeye yol açan lezyon tespit
edilmiştir.
Bu hasta için ön tanı aşağıdakilerden hangisi olabilir?
nedendir.
4– Taşma (paradoks–overflow) inkontinansı
En sık infravezikal obstruksiona (BPH–Prostat CA) bağlıdır
DM’a bağlı otonom noropatide
S2–4 spinal kord lezyonunda (arefleksik mesane) olabilir.
A) Osteoblastom
Tanıda; Video urodinami, dolma sistometrisi gibi urodinamik
B) Kondroblastom
calışmalar yapılır.
C) Osteom
D) Hemanjiom
101. Inguinal herni tanısı konulan 3 aylık bir bebek ne zaman
E) Osteosarkom
Cevap C
Osteoma: 3., 4. dekadlarda kafa kemiklerinde, ozellikle
paranazal sinuslerde, iyi sınırlı ve yuvarlak yoğun kemik
kitlesidir. Gartner sendromunda iskelette yaygın osteomlar
görülür.
ameliyat edilmelidir?
A) Tanı konulur konulmaz
B) Uygun ameliyat koşulları sağlamak şartıyla en kısa
zamanda
C) Prosesus vaginalis spontan olarak kapanabileceğinden
2–3 yıl bekledikten sonra
100. İnkontinanslar ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
yanlıştır?
D) Ilkokula başlamadan önce
E) Fıtık bağı tatbiki ile sonuç alınamazsa
Cevap B
A) Üreterovajinal fistülde devamlı inkontinans görülür.
B) Pelvik relaksasyonda stress inkontinansı görülür.
C) Urge inkontinans tedavisinde antikolinerjikler kullanılır.
Inguinal Herni: Uzun sureli erteleme yapılmadan elektif
D) Overflow (taşma) inkontinansına paradoksik
şartlarda cerrahi yapılmalıdır.
inkontinansda denir.
E) Detrusor instabilitesinde devamlı inkontinans görülür.
Cevap E
82
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Cerrahi zamanlama TUS adına çocuk cerrahisinde önemlidir.
102. Aralıklı kolik tarzı karın ağrısı, kusma ve rektal kanama
104. Aşağıdakilerden hangisi Bronşiektazi’de gözlenen
şikâyeti olan 10 aylık bir bebekte akla ilk gelmesi gereken
radyolojik bulgulardan değildir?
tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kerley Çizgileri
A) İnvajinasyon
B) Perihiler lineer dansite artışı
B) Sigmoid volvulus
C) Bronş duvarında yüzük tarzı gölgelenme
C) Ülseratif kolit
D) Bal peteği görünümü
D) İntestinal duplikasyon
E) Tren rayı paralel görünümü
E) Meckel divertikülü
Cevap E
Cevap A
Bronşektazi kıkırdak içeren havayollarının veya bronşların,
Yakın tarihte sorulmuş bir Yandal Uzmanlık sınavı sorusu.
lokalize, geri dönüşümsüz genişlemesidir.
Invajinasyonda periyodik ve kolik tarzda ağlamalar tipiktir.
Bronşiektazide gözlenen sık radyolojik bulgular;
Ayrıca çilek jölesi tarzı rektumdan kanamalar gözlenir.
••
••
••
••
İnvaginasyon (İntusepsiyon):
5–9 aylık bebeklerde sıktır. 2 yaş altında en sık akut karın
nedenidir.
Sıklıkla terminal ileumdan başlayarak (TUS) kolona ilerler.
Mukuslu açık pembe renkli (çilek jölesi) kanama
semptomuna çığlıklar ve periyodik olarak ağlama belirtileri
Kerley Çizgileri
Perihiler lineer dansite artışı
Bronş duvarında yüzük tarzı gölgelenme
Tren rayı paralel görünümü
Bal peteği görünümü ise Son donem intertisyel fibrozis
bulgusudur.
eklenir (TUS).
Sağ alt kadranda sucuk şeklinde Kitlenin palpe edilmesi
(TUS) ve radyolojik incelemeler yapılması sonucunda tanı
konulabilir.
Erken donemde uygulanan hidrostatik basınclı lavmanla
reduksiyon olmazsa cerrahi girişim yapılır.
103. LP (Lomber Ponksiyon)’nin en sık görülen komplikasyonu
hangisidir?
A) Medulla spinalis yaralanması
B) Baş ağrısı
C) Transtentorial herniasyon
105. Trahomda aşağıdaki bulgulardan hangisinin görülmesi
D) Epidural hematom
beklenmez?
E) Anestezi maddesine reaksiyon
A) Herbert çukurları
Cevap B
B) Arilt çizgisi
C) Pannus
Hepsi LP’nin komplikasyonu olmasına rağmen en sık
rastlanan komplikasyon baş ve sırt ağrısıdır. Baş ağrısı
D) Korneal lökom
E) Retinit
hastaların % 25’inde görülür, 2–7 gün sürer. Dural delikten BOS
Cevap E
sızıntısına bağlı BOS basıncının düşüklüğünden kaynaklanır.
Ayaktayken ve öksürmekle artar. Basit analjezikler verilebilir.
Hastaya yatması ve bol sıvı alması söylenir.
Trahom
Clamidia trachomatis A–C etkendir.
Üst kapak konjonktivasında; folliküller saptanır.
Daha sonra hastalığın özelliği olan konjuktival follüküllerin
DENEME SINAVI – 42
83
nekrozu ve skarlarının sıralanmış görüntüleri olan (subepitelial
tipi işitme kaybı üç önemli bulgudur. % 30’unda fasiyal sinir
beyaz skatrizan çizgiler) Arilt çizgileri saptanır, limbusta keskin
yaralanması olur.
sınırlı çöküntüler Herbert çukurlarını oluşturur.
Transvers Kırıklar: Kırık genelde juguler foramenden başlar.
Fibrovasküler dokunun (pannusun) ilerleyerek korneal
İç kulak yaralanabilir.
lökom oluşturması körlük nedenidir.
Bu nedenle bu kırıklarda sen soryal işitme kaybı ve vestibuler
fonksiyon bozuklukları görülebilir. Baş dönmesi eşlik edebilir. %
Trahomun komplikasyonları: trikiazis (kipriklerin içe
dönmesi), entropion, xserozis (kuruma), semblefarondur. (kapak
50 sinde fasiyal paralizi gelişir. Hemotimpanium ve BOS otoresi
ve bulber ülserlerin birbirine yapışarak göz kapağının göze
longitudinal kırıklardan daha fazladır.
yapışmasıdır)
108. Elli yaşında bir erkek hasta, giderek artan işitme kaybı
106. Bir hafta önce akut sinüzit atağı geçiren 20 yaşında erkek
ve yürürken sağa doğru düşme eğilimi şikayetleriyle
hastada tek taraflı üst göz kapağında şişlik ve kızarıklık
başvuruyor. Hastanın öyküsünden yıllardır zaman zaman
gelişmiştir. Muayenesinde görme keskinliği ve göz
ortaya çıkan baş dönmesi olduğu öğreniliyor. Fizik
hareketleri normal saptanmıştır.
muayenede hafif sağ santral fasiyal parezi, yüzde duyu
Bu hastada en olası tanı aşağıdakikerden hangisidir?
kaybı, sağda serebellar testlerde orta derecede bozukluk ve
sağ tarafta sensörinöral işitme kaybı saptanıyor.
A) Orbital abse
B) Orbital selülit
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serebellar kanama
C) Preseptal selülit
B) Serebellar infarkt
D) Subperiosteal abse
C) Pontin enfarkt
E) Kavernöz sinüs trombozu
Cevap C
D) Serebellopontin açı tümörü
E) Olivopontoserebellar atrofi
Cevap D
Soruda sinüzitin en sık görülen komplikasyonu olan
preseptal selülit sorgulanmıştır.
SEREBELLOPONTİN KÖŞE TÜMÖRLERİ
Sinüzit komplikasyonları: Orbital komplikasyonlar
(Periorbital selülit (en sık), abse) (etmoid sinüzitte sık) Kavernöz
Köşe tümörlerinin % 90’ın akustik nörinom ve meningiomdur.
sinüs trombozu (etmoid sinüzitte sık). Menenjit,⇐ epidural,
Semptomlar köşede yer alan nörovaskuler yapılardaki (CN 5–6–
subdural, intraserebral abse, Osteomyelit. (frontal sinüzitte sık)
7–8–9–10–11) basıya bağlıdır.
Semptomlar (Serebellopontin köşe sendromu)
107. Temporal kemik kırıkları hakkında aşağıdakilerden hangisi
Tek taraflı sensörinoral işitme kaybı
yanlıştır?
Tinnitus
A) Temporal kemik kırıklarının %80 i longitidunal kırıklardır.
Vertigo dengesizlik
B) Transverse kırıklarda sensörinöral işitme kaybı görülür.
Fasiyal ağrı, fasyal paralizisi
C) Longitidunal kırıklarda, kırık hattı en sık orta kulaktan
Disfaji
geçer.
Diplopi
D) Longitidunal kırıklarda, transverse kırıklara göre fasiyal
sinir hasarı riski daha fazladır.
E) Ransverse kırıklar oksipital veya frontal bölgeye gelen
darbelerle oluşur.
Cevap D
VESTİBULER SCHWANNOMA (AKUSTİK NORİNOM)
En sık görülen köşe tümörüdür. % 95 vaka sporadik, % 5’i
nörofibramatozis tip 2 ile birliktedir. Vestibuler sinir schwann
hücrelerinden kaynaklanır. Histolojisinde Antoni A ve Antoni
B alanları vardır. İyi kapsüllüdür. Yavaş büyüdüklerinden geç
Temporal Kemik Kırıkları:
semptom verirler. Ölüm solunum yetmezliğine bağlı gelişir.
Longitudinal Kırıklar:Tüm temporak kemik kırıklarının % 80
Teşhisde altın standart godolinyumlu MRI’dır. Tedavi cerrahi
ini oluştururlar. Bilinç kaybı, dış kulak yolunda kanama ve iletim
84
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
eksizyondur.
109. Overi ve tubayı pelvis yan duvarına asan ligaman
endometrial doku artışı karşısında rölatif olarak düşük
aşağıdakilerden hangisidir?
kalması sonucu oluşan kanamalardır. Anovulatuar
A) Ligamentum suspensorium ovarii
disfonksiyonel kanamalar bu gruba girer.
3. Progesteron çekilme kanaması: Progesteronun
B) Ligamentum ovarii proprium
ortamdan aniden çekilmesi sonucu progesteron etkisi
C) Ligamentum rotundum
altındaki endometrium dokusunun dökülmesidir.
D) Ligamentum cardinale
Ortamda östrojen etkisi yoktur. Normal menstruel
E) Ligamentım latum
kanama ve eksojen alınan projestinlerin kesilmesiyle
Cevap A
oluşan kanamalar bu gruba girer.
4. Progesteron kırılma kanaması: Artmış progesteron
etkisi altında kitlesi artan endometrium karşısında
Overin bağları:
progesteronun göreceli olarak düşük kalması
 Mezovaryum:
sonucu oluşan kanamalardır.Halban Sendromu
 Broad ligament arka yaprağının uzantısıdır.
ve kontrasepsiyon amacıyla kullanılan uzun etkili
 İçinde ovaryan ve uterin artere ait dallar, sinir
progestinlerin (norplant ve depoprovera) kullanımı
pleksusları ve pampiniform ven pleksusu bulunur.
sonucu oluşan kanamalardır.
 Overe tutunduğu bölge Farre–Waldeyer hattı adını alır.
5. Atrofi kanaması: Östrojen ve progesteronun ortamda
 Lig. suspansoryum ovarii (infindibulopelvik ligament):
yeterli düzeyde olmaması sonucu oluşan kanamalardır.
 Overleri ve tubayı pelvis yan duvarına asar.
Postmenopozal kanamaların bir kısmı bu gruba girer.
 İçinden ovaryan arter, ven ve sinirler geçer.
111. Tekrarlayan gebelik kayıpları olan bir hastada aşağıdaki
 Ligamentum Ovari Proprium:
 Overin uterin kenarını uterus yan duvarına bağlar.
 Bu bağ da round gibi embriyonel hayattaki
myomlardan hangisinin görülme olasılığı daha fazladır?
A) Pedünküle
B) Subseröz
gubernakulumun artığıdır.
C) Submüköz
110. Anovulatuar tipteki kanamalar hangi disfonfksiyonel
D) Intramural
E) Parazitik
kanama bozukluğuna dahil edilebilir?
Cevap C
A) Progesteron çekilme kanaması
B) Progesteron kırılma kanaması
C) Atrofi kanaması
Myomlar uterus içinde yerleşimlerine göre sınıflandırılırlar:
D) Östrojen çekilme kanaması
•• İntramural (en sık): Myometriumun derinliklerine
yerleşmiş myomdur. Uterusu simetrik olarak büyüten tek
E) Östrojen kırılma kanaması
Cevap E
DUK 5 grupta incelenir:
1.
Östrojen çekilme kanaması: Östrojenle uyarılmş
endometriumda östrojen seviyesinin aniden düşmesi
sonucu endometriumun dökülmesiyle oluşan
kanamalardır. fiu durumlarda görülür:
•
Folliküler dönemde matür folliküllerin radyasyona
maruz kalması
bir myom varsa buna Kugel myomu denir.
•• Submuköz: Endometriumun hemen altında yerleşir.
Anormal uterin kanama ve gebelik problemleri
submukozal myomlarda sıktır.
•• Subseröz: Myom uterus serozasının hemen altına
yerleşmiştir.
•• İntraligamanter: Subseröz myom broad ligaman içine
büyürse bu adı alır.
•• Servikal
•Eksojen östrojen tedavisinin aniden kesilmesi
•
Mensturasyon ortasında görülen ovulasyon kanaması
2. Östrojen kırılma kanaması: Ortamda progesteron
yokluğu ile beraber artmış östrojen düzeyinin prolifere
DENEME SINAVI – 42
85
112. Aşağıdakilerden hangisi follikül uyarıcı hormonun (FSH)
113. Alev hanım 4 yaşındaki kızını aksiller, pubik kıllanma ve
fonksiyonları arasında yer almaz?
meme gelişimi şikayeti ile hastaneye getiriyor. Yapılan
A) Teka internanın uyarılması
muayenesinde küçük kızın Tanner evre 4 meme, evre 3 pubik
kıllanması var ve henüz mensturasyon olmadığı öğreniliyor.
B) Follikül hücrelerinin uyarılması
yapılan MRI’da 3. ventrikülde yer kaplayan lezyon tespit
C) Androjenlerin östrojenlere dönüştürülmesinin artırılması
D) Aromataz enzim aktivasyonu
ediliyor.
E) LH reseptörlerinin artırılması
Bu hastada aşağıdaki laboratuvar bulgularından
hangisinin tespit edilmesi en olasıdır?
Cevap A
A) Artmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
Gonadotropinler (FSH, LH)
B) Artmış bazal FSH/LH, azalmış östradiol seviyesi, artmış
gonad büyüklüğü
Glikoprotein yapısındadırlar. Ovaryan folliküler
•
stimulasyon yaparlar. FSH, LH, TSH ve hCG’nin a alt–
C) Azalmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
üniteleri ortaktır. Farkı yaratan ß alt–ünittir.
D) Artmış bazal FSH/LH, yükselmiş östradiol seviyesi, tek
FSH
taraflı gonadal atrofi
Granüloza hücrelerinde proliferasyona ve östrojen
•
üretimine neden olur.
E) Azalmış bazal FSH/LH, Azalmış östradiol seviyesi,
artmış gonad büyüklüğü
Granüloza hücrelerinde FSH ve LH reseptör sayısını
•
Cevap A
arttırır.
Aromataz ve 3ß hidroksisteroid dehidrogenaz
•
enzimlerini aktive eder.
Gerçek Puberte Prekoks
LH
•
•
Teka hücrelerinde androjen sentezini arttırır.
•
Granüloza hücrelerinde yeterli LH reseptörü oluflunca
aktivasyonuna bağlıdır.
•
•
Ovulasyonu tetikler, oosit maturasyonunu sağlayan
•
Artmış büyüme, IGF1 düzeyleri ile ilişkilidir.
mekanizmaları aktive eder.
•
GnRH sekresyonunun inhibisyonu ile pubertal
gelişim durdurulabilir.
IGF–1 (insülin Benzeri Büyüme Faktörü–1) granüloza
hücre proliferasyonunu, aromataz aktivitesini ve
progesteron, oksitosin, inhibin ve proteoglikan sentezini
stimüle eder. Gonadotropinler IGF yapımını stimüle eder.
•
a.
İdiopatik gerçek puberte prekoks
•• İdiopatik prekoksiste ailesel geçiş göstermez ve
FSH, IGF–BP (IGF–Bağlayıcı Protein) sentezini inhibe
daha çok erken çoçukluk döneminde bulgu verir.
ederek serbest IGF’in maksimal etki yapmalarına olanak
•• Puberte evrelerinin gelişim sırası genellikle
sağlar.
•
4 formu tanımlanmıştır:
•• En sık gerçek puberte prekoks sebebidir.
İnsan follikülünde en yoğun bulunan IGF–2’dir.
•
İleri evrede reprodüktif fonksiyonları etkilemez,
prematür menopoza neden olmaz.
lüteinizasyona ve progesteron üretimine yol açar.
•
Hipotalamus–hipofiz–over aksının erken
değişmiştir.
EGF (Epidermal Büyüme Faktörü), FSH’yı inhibe edici en
•• Seksüel prekoksisite olgularında normal reprodüktif
önemli intraovaryan büyüme faktördür.
yaşam izlenir ve erken menopozla ilişkili değildir.
b.
Ailevi konstitusyonel gerçek puberte prekoks
•• Nadir gelişir.
•• Seks kromozomuna bağlı dominant geçişlidir ve
sekiz yaş civarında görülür. Konstitusyonel seksüel
prekoks bulguları hipotalamo–hipofiz–over aksının
erken matürasyonu sonucu artan gonadotropin
ve seks steroidleri ile ortaya çıkar. Bu olgularda
büyüme hızlanır ve IGF–1 pubertal seviyelerdedir.
86
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
c. Travma, infeksiyon veya tümör nedenli gerçek puberte
KOK göreceli kontrendikasyonları:
prekoks
•• Emzirenler (süt miktarını azaltabilir, kalitesini
•• Kafa travması, ensefalit, menejit, hidrosefali, tümörler
etkileyebilir)
(hamartoma, glioma, von Recklinghausen hastalığı,
•• Aurasız migren başağrısı
epandimoma, kraniofaringioma), septooptik displazi,
•• Kontrollü hipertansiyon (35 yaş altında düşük doz KOK
beyin cerrahisi puberte prekoks nedeni olabilir.
kullanılabilir)
•• Ektopik hCG üretimi: Koryoepiteliyoma,
•• Uterin leimyomlar
disgerminoma, karaciğerde hepatoblastoma
•• DM ve gestasyonel DM (vasküler tutulum varsa kesin
kontrendikasyondur)
d. Sistemik hastalığa bağlı gerçek puberte prekoks:
•• Elektif cerrahi (postoperatif tromboemboli riski nedeniyle
••Tubero–sklerosis ve von Recklinghausen hastalığı:
operasyondan 4 hafta önce kesilmeli)
Her iki patoloji de otozomal dominant geçişlidir.
•• Epilepsi
••Silver sendromu: Karakteristik yüz görünümü,
•• Gebelikte tıkanma sarılığı öyküsü
klinodaktili ve hemihipertrofi vardır.
•• Safra kesesi hastalıkları
••Hipotiroidi: Nadiren sebeptir. Meme gelişimi vardır
•• Orak hücre anemisi ve ya sickle C hastalığı
ancak pubik ve aksiller kıllanma zayıftır. Menstruasyon
olur, galaktore gelişebilir. Sella tursika genişlemesi
•• Mitral kapak prolapsusu
sık izlenir. Lineer gelişme yavaşlamıştır (kemik yaşı
•• SLE
kronolojik yaşın gerisindedir).
•• Konjenital hiperlipidemi
•• Karaciğer hastalıkları
114. Aşağıdakilerden hangisi kombine oral kontraseptiflerin
•• <35 yaş sigara kullananlar
kesin kontendikasyonlarından biri değildir?
A) Vasküler hastalıklı diabetes mellitus
115. Yirmi beş yaşında epilepsi rahatsızlığı nedeniyle valproik asit
B) Nedeni belirlenemeyen vajinal kanama
kullanan 17 haftalık gebeliği bulunan hastada 4’lü testte
C) Auralı migren
AFP değeri yüksek olarak saptanıyor.
D) Epilepsi
Bu hastada AFP yüksekliğine sebep olabilecek durum
aşağıdakilerden hangisidir?
E) Ciddi hiperkolesterolemi
A) Trizomi 21
Cevap D
KOK kesin kontrendikasyonları
B) Tek umblical arter
•• Tromboflebit, tromboembolik hastalıklar (yakın aile
C) Sindaktili
öyküsü dahil), serebrovasküler hastalıklar, koroner
D) Potter sendromu
hastalıklar ya da bunlara ait anamnez
E) Spina bifida
•• Ciddi karaciğer fonksiyon bozuklukları (hepatit geçiren
Cevap E
olgular karaciğer fonksiyon testleri normale dönene
kadar steroid hormonları kullanmamalıdır) ve karaciğerin
akut ve kronik kolestatik hastalıkları
•• Auralı migren
Epilepsi:
•
karşılaştırıldığında yaklaşık 2–3 kat daha fazla yapısal
•• Vasküler hastalıklı diabetes mellitus
•• Meme kanseri veya şüphesi
•• Nedeni bilinmeyen vajinal kanama
•• Gebelik veya gebelik şüphesi
anomaliye sahiptir.
•
•• >35 yaş olup sigara kullananlar
Gebelik öncesi danışmanlık, genellikle ilaç seçiminde tek
ve en az teratojenik olan ilacı önerir.
•
•• Ciddi hiperkolesterolemi ya da hipertrigliseridemi
•• Kontrol edilemeyen hipertansiyon
Epilepsili kadınların bebekleri hasta olmayan kadınlar ile
Lamotrigin monoterapisi ile alınan major komplikasyon
riski genel populasyonun sahip olduğu risk ile benzerdir.
•
Gebelik öncesi dönemde folik asit başlanması ve daha
az teratojenik olan (lamotrigin) antikonvülzan seçimi
DENEME SINAVI – 42
87
düşünülebilir. Ancak konvülzyon atakları ile oluşan
IUGR YÖNETİMİ
hipoksi ve hipotansiyon geçici fetal hipoksi ve fetusta
•
konvülzyonların gelişimine neden olabilir.
Olgular haftalık olarak takip edilmeli, fizik muayeneye
NST eklenmelidir. Fetal akciğer maturitesi, fetal hayatı
•
Gebelikte olguların 1/3’de konvülzyonlarda artış izlenir.
tehdit eden bir durum veya ≥34 haftalık gebelik +
•
Valproik asit kullanımı spina bifida gelişimi riskini
oligohidramnios söz konusu ise doğum gerekir.
arttırır.
Tedavi Seçeneği
•
pulmoner matürite gösterilememişse NST+Biofizik
Majör Konjenital
profil+Doppler ile takip edilir ve koşullar uygunlaşınca
Malformasyon Oranı (%)
Herhangi bir antiepileptik
Prematür (<34 hafta) + oligohidramnios yok ve/veya
doğum gerçekleştirilir.
7.9
•
IUGR’de sezaryan sıklıkla uygulanmaktadır ancak
Lomotrijin monoterapisi
2.1–2.9
Karbamazepin monoterapisi
2.0–5.2
Fenobarbital monoterapisi
4.7–6.5
Fenitoin monoterapisi
3.4–10.5
Valproik asit monoterapisi
8.6–16.7
Tedavisiz
0.8–5.0
hangisidir?
Genel popülasyon
1.6–2.2
A) Leimyosarkom
koşullar uygun ise vajinal doğum denenebilir. Anestezi
için epidural anestezi uygun bir alternatiftir.
118. Uterin homolog sarkom tiplerinden en sık görülen
B) Liposarkom
116. Kırk hafta 3 günlük gebe sancı ve suyunun gelmesi
C) Anjiosarkom
şikayeti ile hastaneye başvurmuş ve doğum için yatışı
D) Kondrosarkom
yapılmıştır. Takiplerinde fetal taşikardi saptanan hastada
E) Rabdomyosarkom
bu duruma sebep olabilecek en olası tanı aşağıdakilerden
Cevap A
hangisidir?
A) Fetal uyku hali
B) Baş basısı
UTERUS SARKOMLARI
C) Oligohidroamnios
•
Nadir görülen tümörlerdir.
D) Koryoamnionit
•
Biyolojik davranış olarak agresiftirler.
E) Surmaturasyon
•
Prognozları genellikle kötüdür.
•
En önemli predispozan faktör pelvik radyasyon
Cevap D
Fetal taşikardinin en sık sebebi maternal ateş ve annenin ilaç
öyküsüdür.
•
mezodermal ve epitelyal kaynaklıdırlar.
kullanımıdır. Bu olguda seçenekler arasında fetal taşikardinin en
•
sık sebebi korioamnioittir.
sonografisinde fetusun 34 haftalık gelişimde olduğu ve
amnion sıvısının normalin altında olduğu saptanıyor.
kıkırdak, yağ gibi uterus dışı dokulardan kaynaklanır.
•
40–60 yaş arasında görülürler.
•
En sık görülen uterin sarkom mikst mezodermal
sarkomdur (MMS).
Bu durumda en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
•
hangisidir?
•
B) Sezaryan ile doğum
Uzak organ metastazları genellikle hematojen yol ile
olur ve en sık akciğere metastaz yaparlar.
C) Biyofizik profil ile takip
D) Servikal prostoglandin F2α uygulaması
E) Akciğer maturasyonu için steroid enjeksiyonu
•
MMT ve ESS’da lenfatik metastaz daha belirgindir.
•
LMS varyantı olan intravenöz leiomyomatozis vena cava
inferior ve kalbe metastaz yapabilir.
Cevap B
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
En sık görülen homolog uterin sarkom
leimyosarkomdur.
A) Doğum için oksitosin indüksiyonu
88
Homolog sarkomlar sadece uterusa ait dokulardan
kaynaklanırken, heterolog sarkomlar çizgili kas, kemik,
117. Son adetine göre 38 haftalık gebeliği olan hastanın yapılan
Saf sarkomlar mesoderm kaynaklı; mikst sarkomlar
UTERUS SARKOMLARININ HİSTOPATOLOJİK SINIFLAMASI
TÜMÖR TİPİ
HOMOLOG
HETEROLOG
SAF
LEOİMYOSARKOM (LMS) ve
varyantları
RABDOMYOSARKOM
ENDOMETRİAL STROMAL
TÜMÖRLER (EST)
OSTEOSARKOM
KONDROSARKOM
LİPOSARKOM
ANJİOSARKOM
FİBROSARKOM
MİKST
KARSİNOSARKOM
MİKST MEZODERMAL
SARKOM (MMS)
119. Aşağıdaki over kanserleri tiplerinden hangisi
karşılanmamış östrojen tedavisi ile birlikte daha sık
görülür?
A) Granüloza hücreli over tümörü
B) Endometrioid tipte over tümörü
C) Berrak hücreli over tümörü
D) Seröz kistadenokarsinom
E) Müsinöz kistadenokarsinom
Cevap B
ENDOMETRİOİD TÜMÖR
Histolojik olarak uterus endometrium kanseri ile aynı
•
özelliktedir.
%5–10 ipsilateral overde endometriozis veya %30
•
endometrium kanseri ile birliktedir.
Fibromatöz komponent içeren borderline endometrioid
•
tümörler adenofibroma olarak adlandırılır.
120. Koryokarsinom en sık intrapelvik metastazını nereye
yapar?
A) Akciğer
B) Vajina
C) Serviks
D) Rektum mukozası
E) Mesane mukozası
Cevap B
•
Koryokarsinom en sık metastazını Akciğer yapar.
•
En sık intrapelvik metastaz Vajinayadır.
•
Karaciğer ve Beyin metazları kötü prognoz göstergesidir.
DENEME SINAVI – 42
89
90
TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES

Benzer belgeler