Su ve Toprak kitabi

Transkript

Su ve Toprak kitabi
Su ve Toprak
Dursun Y›ld›z - Özdemir Özbay
Su ve Toprak
Dursun Y›ld›z - Özdemir Özbay
Yay›n Yönetmeni xxxxxx
Grafik Uygulama xxxxxxxx
Kapak Uygulama Cemile Erdo¤an
Teknik Haz›rl›k ve Bas›m xxxxx Yay›nc›l›k A.fi.
Birinci Bas›m Ekim 2008
‹kinci Bas›m Aral›k 2008
ISBN: xxxxxxxxx
Tüm haklar› sakl›d›r.
Bu kitab›n yay›n haklar› sakl›d›r. Kaynak gösterilerek al›nt› yap›labilir.
‹zinsiz kopyalanamaz, aktar›lamaz, ço¤alt›lamaz.
©xxxxx Yay›nc›l›k A.fi.
xxxxxxxxxx
xxxxxxxxxxxxxxxxxx/‹stanbul
Tel: (0212) xxxxxxxxxx pbx
Fax: (0212) xxxxxxxx
e-posta: xxxxxxx@xxxxxxxx
internet sat›fl adresi: http://www.xxxxxxx.com
Su ve Toprak
Dursun Y›ld›z - Özdemir Özbay
Aral›k 2008
‹çindekiler
BÖLÜM I
SU VE TOPRAK KAYNAKLARIMIZ
1. Türkiye’n‹n Su kaynaklar› ve Su Kullan›m›
1.1 Su Kaynaklar›m›z›n K›sa Künyesi
1.2 Su kaynaklar›m›z
1.3 Su havzalar›m›z
2. Su kaynaklar›m›z›n üzerindeki bask›lar
2.1 Nüfus art›fl› ve göç bask›s›
2.1.1 Kentleflme h›z›
2.1.2 Göçler dogudan bat›ya
2.1.3 De¤erlendirme
2.2 Su kaynaklar› ve göçler
3. Toprak Kaynaklar›m›z
3.1 Tar›msal Arazi Varl›¤›m›z
3.2 Toprak Varl›¤› ve Özellikleri
3.3 Arazi Varl›¤›n›n Kullanma fiekilleri
3.4 ‹flletmelerin Yap›sal Sorunlar› ve Arazi Toplulaflt›rma Çal›flmalar›
BÖLÜM II
SU YASASI ÇALIfiMALARI
1. Sularla ‹lgili Hukuksal ve Tarihsel Durum ve
Düzenlemelerin Kronolojisi
1.1 ‹slam Hukuku
1.2 T.C. Anayasas›’na Göre Sular
5
‹çindekiler
1.3 Medeni Kanun’da Sular
1.4 Umuma Ait Sular
1.5 Kadim Su Hakk› ve Su ‹htilaflar›
1.6 6200 Say›l› DS‹ Umum Müdürlü¤ü Kanunu
1.7 Su Kullan›mlar›nda Entegre Yaklafl›mlar
2. Yabanc› Ülkelerin Su Mevzuatlar› ve Su Yönetim Yap›lar›
2.1 ‹spanya Su Yasas›
2.2 Birleflik Krall›k’ta Su Hizmetleri Yönetimi
2.3 Almanya’da Su Kaynaklar› Yönetimi
2.4 Danimarka Su Yasas›
2.5 Fransa Su Kaynaklar› Yönetimi
2.6 Avrupa Toplulu¤u Su Politikas›
2.6.1 Esaslar
2.6.2 Entegre Su Kaynaklar› Yönetimi
2.6.3 Avrupa Toplulu¤u Yasalar› ve ‹lgili Topluluk Politikas›
2.6.3.1 Avrupa Toplulu¤u Su Mevzuat›
2.6.3.1.1 Yüzey Sular› Talimat›
2.6.3.1.2 Banyo Suyu Talimat›
2.6.3.1.3 Tehlikeli Maddeler Talimat›
2.6.3.1.4 Bilgi Al›flverifli Karar›
2.6.3.1.5 Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat›
2.6.3.1.6 Kabuklu Su Ürünlerinin Yaflad›¤› Sular Talimat›
2.6.3.1.7 Yer Alt› Sular› Talimat›
2.6.3.1.8 ‹çme Suyu Talimat›
2.6.3.1.9 fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m› Talimat›
2.6.3.1.10 Nitrat Talimat›
2.6.3.1.11 Teklif edilen suyun Ekolojik Kalitesi Talimat›
2.6.3.2 Avrupa Toplulu¤u’nun Konuyla ‹lgili Olan Mevzuat›
2.6.3.2.1 Kanalizasyon Çamuru Talimat›
2.6.3.2.2 Rapor Haz›rlama Talimat›
2.6.3.2.3 Teklif Edilen Entegre Kirlilik Önlenmesi ve Kontolü Talimat›
6
‹çindekiler
2.6.3.2.4 Bitki Koruma Mamulleri Talimat› ve Teklif Edilen
Biyositler Talimat›
2.6.3.2.5 Deterjan Talimatlar›
2.6.3.2.6 Büyük Kazalar Talimat›
2.6.3.2.7 Yaflam Ortamlar› ve Kufllar Talimat›
2.6.3.2.8 Çevresel Etki De¤erlendirmesi Talimat›
2.6.3.2.9 Kimyasal Maddelerin S›n›fland›r›lmas›, Etiketlenmesi ve
Risk De¤erlendirmesini Kapsayan Yasa
2.7 Brezilya Su kaynaklar› Politikas›
2.8 ‹srail Su Yasas›
2.9 Güney Afrika Cumhuriyeti Su Politikas›
2.10 Meksika Su Yasas› ve Su Yönetimi
2.11 Belçika Su Yönetimi
3. Yabanc› Su Mevzuatlar›n›n Ortak Yönleri
4. Su Yasas› Çal›flmalar›
4.1 Yedinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan›’ndaki Hukuki ve Kurumsal
Düzenlemeler
BÖLÜM III
DÜNYA BANKASI’NIN TÜRK‹YE ‹Ç‹N SKY MODEL‹ ÖNER‹S‹
1. SKY Kurumsal Yap›s› ‹çin Öneriler
2. Rapordan Çarp›c› Tespit ve Öneriler
3. Raporun De¤erlendirilmesi
BÖLÜM IV
TAfiKIN SULARI HUKUKU
1. Taflk›n Sular› Üzer‹ne B‹r Etüt
2. Örnek Olaylar
2.1 Kocaeli Dil Deresi Taflk›n›
2.2 Seyhan ve Ceyhan Irmaklar› ile Sar›çam Deresi ve Çak›t Suyu
7
‹çindekiler
2.3 DS‹ Elaz›¤ Bölge Müdürlü¤ü S›n›rlar› ‹çinde Durum
2.4 DS‹ Diyarbak›r Bölge Müdürlü¤ü’nün Karfl›laflt›¤› Sorunlar
2.5 DS‹ Edirne Bölge Müdürlü¤ü’nün Taflk›n Sorunlar›
2.6 DS‹ Kayseri Bölge Müdürlü¤ü’nün Taflk›n Sorunlar›
2.7 DS‹ ‹stanbul Bölge Müdürlü¤ü S›n›rlar› ‹çinde Taflk›n Yaratan
Ana Nedenler
2.8 DS‹ Van Bölge Müdürlü¤ü’nde Durum
2.9 DS‹ Sivas Bölge Müdürlü¤ü’nün Karfl›laflt›¤› Sorunlar
2.10 DS‹ Ayd›n Bölge Müdürlü¤ü’nün Sorunlar› ve Çözüm Önerileri
2.11 DS‹ Trabzon Bölge Müdürlü¤ü’nün Çözüm Önerileri
2.12 DS‹ Bal›kesir Bölge Müdürlü¤ü’nde Durum
3. Türkiye’nin Taflk›n Riski ve Nedenleri
3.1 DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün Taflk›n Zararlar›n›n Azalt›lmas›
Çal›flmalar›
3.2 Daha Etkin Bir Taflk›n Yönetimi ‹çin Öneriler
BÖLÜM V
BARAJLARIN TEKN‹K GÜVENL‹⁄‹N‹N SA⁄LANMASI
KONUSUNUN HUKUK‹ BOYUTU
1. Kanuni Düzenlemeler
1.1 ‹l ‹daresi Kanunu
1.2 Nöbetçi Memurlu¤un kurulmas› ve ola¤anüstü hal
tatbikatlar›nda mesainin 24 saat devam›n› sa¤layan kanun
1.3 Umumi hayata müessir afetler dolay›s›yla al›nacak tedbirlere ve
yap›lacak yard›mlara dair kanun.
1.4 Sair mevzuat
2. ‹lgili Yönetmelikler
3. Yarg› Kararlar›
4. Uygulamada Eflgüdüm Gereklili¤i
8
‹çindekiler
BÖLÜM VI
SU VE TOPRAK KAYNAKLARININ K‹RLENMES‹
1. Su Kirlenmesi ve Nedenleri
1.1 Evsel At›klardan Kirlenme
1.2 Endüstriyel Kirlenme
1.3 Tar›msal Kirlenme
2. Kirlilikle Mücadelede Kurumlar
2.1 Tar›m ve Köy ‹flleri Bakanl›¤› Koruma ve Kontrol Genel Müdürlü¤ü
2.2 Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›
2.3 DS‹ Genel Müdürlü¤ü
2.4 ‹ller Bankas› Genel Müdürlü¤ü
2.5 Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›
2.6 Yerel Yönetimler
3. Su Kirlenmesi Tespit Giderme ve Denetim Çal›flmalar›nda
Karfl›lafl›lan Darbo¤azlar
4. Uluabat Gölü Havzas›’nda Su Kalite Gözlem Çal›flmalar› ve
Mevcut Durum
5. Toprak Kirlenmesi
5.1 Topra¤›n Tar›m D›fl› Amaçlarla Kullan›lmas›
5.1.1 Konut Alanlar›
5.1.2 Sanayi Alanlar›
5.1.3 Turistik Tesis Alanlar›
5.1.4 Kamu Yat›r›mlar› ve Di¤er Kullan›m Alanlar›
5.2 Topra¤›n Fiziksel, Kimyasal, Biyolojik Faktörlerden Dolay›
Kirlenmesi
5.2.1 Ülkemizde Toprak Kirlenmesinin Türleri
5.2.1.1 Su Erozyonu
5.2.1.1.1 Türkiye’de H›zland›r›lm›fl Su Erozyonu ve Nedenleri
5.2.1.1.2 Türkiye’de Önemli Su Erozyon Alanlar›
5.2.1.1.3 Türkiye’de Rüzgâr Erozyonu, Nedenleri ve Alanlar›
9
‹çindekiler
5.2.1.1.4 Erozyonun ‹nsan ve Çevre üzerinde Etkileri
5.2.1.1.5 Erozyonun Önlenmesi
5.2.1.2 Gübreler
5.2.1.2.1 Gübre kullan›m›nda Göz önüne Al›nmas› Gereken Konular
5.2.1.2.2 Afl›r› Gübrelemenin Oluflturdu¤u Kirlenme Sorunlar› ve
Önleme Tedbirleri
5.2.1.2.3 Pestisidler
5.3 Toprak Kirlenmesi ile ‹lgili Kurulufl ve Yasalar
5.3.1 Usûl Hükümleri Aç›s›ndan Çevre Sorunu
5.3.1.1 Girifl
5.3.1.2 Dava ve Taraf Ehliyeti ‹le Hukuki Yarara ‹liflkin Sorunlar
5.3.1.3 Görev ve Yetkiye ‹liflkin Sorunlar
5.3.1.4 Dava Nedenine ve Hukuki Nedene ‹liflkin Sorunlar
5.3.1.5 ‹spata ve Delillere ‹liflkin Sorunlar
5.3.1.6 Sonuç ve De¤erlendirme
BÖLÜM VII.
SINIRAfiAN SULAR
1. S›n›raflan Sular Hukuku
1.1 Uluslararas› Sular
1.2 Kullan›m Hakk›na ‹liflkin Nazariyeler ‹le Irak Suriye
Taleplerinin Karfl›laflt›r›lmas›
1.3 Uluslararas› Sular›n Ulafl›m (Navigasyon) D›fl›nda Kullan›m›na
‹liflkin Tedvin (Codification) Çal›flmalar›n›n Ülkemiz Aç›s›ndan
De¤erlendirilmesi
2. S›n›raflan Sular›m›z
2.1 Genel De¤erlendirme
2.2 Dicle ve F›rat Havzas›
2.2.1 Hidrolojik Havza Boyutu
2.2.2 Teknik De¤erlendirme
2.2.3 Sosyo-Ekonomik De¤erlendirme
10
‹çindekiler
2.3 Dicle ve F›rat Sular› Anlaflmalar›
2.3.1 1946 Antlaflmas›
2.3.2 1987 Protokolü
2.3.3 Ortak Teknik Komite Çal›flmalar›
2.4 Dicle ve F›rat Havzas›’nda Su ve Toprak Kaynaklar›n›n
Gelifltirilmesi
2.4.1 Bugünkü Durum
2.4.2 Nihai Geliflme Durumu
2.5 Golan Tepeleri ve Ortado¤u Su Denklemi
2.5.1 Su Denkleminin Çözümünde Dicle ve F›rat Sular›
2.6 Suriye’nin Afl›r› Su Talebinin Olas› Nedeni
2.7 Türkiye - Avrupa Birli¤i ‹liflkilerinde F›rat ve Dicle Nehirleri
2.8 AB Su Yönergesinde Uluslararas› Nehir Havza Yönetim Plan›
BÖLÜM VIII.
GENEL DE⁄ERLEND‹RME
EKLER
11
Önsöz
Su ve Toprak kaynaklar›, insano¤lu için tafl›d›¤› yaflamsal
önemin ötesinde ülkelerin varl›¤›, güvenlik ç›karlar›, ekonomik geliflimleri aç›s›ndan da büyük öneme sahip olan do¤al
kaynaklard›r. Bu iki kaynak h›zl› nüfus art›fl›, kirlenme ve yanl›fl kullan›m bask›s› alt›nda bulunmaktad›r.
Su ve toprak kaynaklar›n›n birlikte uygarl›¤›n geliflmesinde
en önemli rolü oynayan do¤al kaynaklar oldu¤u bilinmektedir. Tarih öncesinde uygarl›¤›n geliflmesinde baflat rol oynayan bu kaynaklar›n önemi yüzy›llar sonra da azalmam›fl tersine artm›flt›r. Bu kaynaklar bugün bir ülkenin ulusal kalk›nma
ve geliflmesinde en etkili rol oynayan temel kaynaklard›r.
‹nsanl›k tarihinde her zaman güç unsurlar›n›n dengesini ve
uygarl›¤›n kalitesini belirleyen su ve toprak kaynaklar› özellikle g›da güvenli¤inin sa¤lanmas› aç›s›ndan günümüzde daha da
hayati ve stratejik bir konuma gelmifltir. Bu nedenle ülkelerin
su ve toprak kaynaklar›n› sürdürülebilir bir flekilde yönetimi
de önem kazanmaktad›r.
Mevcut durum ve artan su ve g›da s›k›nt›s› ülkelerin daha
etkili ve sürdürülebilir su politikalar› ve toprak yönetimi ve ta13
Önsöz
r›m politikalar› uygulanmas› gere¤ini ortaya ç›karm›flt›r... Ancak bu politikalar küresel reçetelerin d›fl›nda ulusal ç›karlar
gözetilerek belirlenen ve ayn› zamanda sosyal taleplere de duyarl› politikalar olmal›d›r.
Dünyada güç paylafl›m›nda geçmifltekinden farkl› yöntemlerin etkili oldu¤u bir küresel süreç yaflanmaktad›r.
Son çeyrek yüzy›lda ülkelerin su baflta olmak üzere do¤al
kaynaklar› ile ilgili olarak küresel anlamda aktörleri, de¤iflenleri ve de¤iflkenleri farkl› olan yeni bir döneme girilmifltir. Bu
dönemde do¤al kaynaklardan oluflan güçlerini stratejik a¤›rl›k
merkezleri olarak koruyarak gelifltirebilen ve kullanabilen ülkeler, baflar› sa¤layabileceklerdir. Bu nedenle günümüzde do¤al kaynaklar›n korunmas› ayn› zamanda, ulusal güvenlik
stratejisinin de ayr›lmaz bir parças› olarak ortaya ç›kmaktad›r.
Ülkemizin do¤al kaynaklar›n› korumay› ve ondan en verimli ve sürdürülebilir flekilde ulusal ç›karlar› do¤rultusunda
yararlanmay› öncelikleri aras›nda bulunduran bir kalk›nmageliflme anlay›fl›na ihtiyaç bulunmaktad›r. Bu çerçevede su ve
toprak kaynaklar›m›z›n en verimli bir flekilde gelifltirilmesi
konusunda ulusal politikalara duyulan ihtiyaç da gün geçtikçe artmaktad›r.
US‹AD Su ve Toprak Araflt›rmas› bu konudaki ulusal politika ve stratejilerin belirlenmesine katk›da bulunmak amac› ile
haz›rlanm›flt›r. US‹AD olarak su konusunda genel bir ulusal
politika ihtiyac›m›z› dikkate alarak 2007 y›l›nda yay›mlad›¤›m›z Su Raporu büyük ilgi görmüfl ve ikinci bask›s› da tamamen tükenmifltir.
14
Önsöz
Su Raporu’nun okunmas›ndan sonra konuyla ilgili uzman
kifli, kurum ve kurulufllar›n yan› s›ra, bas›ndan ve toplumumuzun çok çeflitli kesimlerinden ald›¤›m›z çok olumlu elefltirilerden büyük memnuniyet duyduk.
Raporumuzun toplumumuzda su kaynaklar›m›z ve su hizmetleri yönetimi konusunda yarat›lmas› gerekli olan bilince ve
ulusal bir su politikas›na duydu¤umuz ihtiyaca katk›da bulundu¤unu düflünüyoruz.
Bu nedenle bu konuda bafllatt›¤›m›z çal›flmalar› bu kez daha çok teknik ve hukuki bir içerikle haz›rlan›lan “Su ve Toprak” bafll›kl› araflt›rmam›zla sürdürmek istedik Su ve Toprak
Araflt›rmas›n› haz›rlayan uzmanlar Sn. Dursun Y›ld›z ve Sn.
Özdemir Özbay’a ve yay›mlanmas›nda eme¤i geçen tüm arkadafllar›ma teflekkür ederim.
Sayg›lar›mla
Fevzi DURGUN
US‹AD Genel Baflkan›
Eylül 2008-‹stanbul
15
Sunufl
Ülkemizin su ve toprak kaynaklar›n›n gelifltirilmesi konusunda yasal, yönetmeliksel ve kurumsal baz› düzenlemelere
acil gereksinim bulunmaktad›r. Bu gereksinimden dolay› son
dönemde haz›rlanan “Su Yasas› Tasar›s› Tasla¤›” ilgili kurum
ve kurulufllar›n görüfl ve önerilerine aç›lmak üzeredir.
Yap›lan bu çal›flma öncelikle haz›rlanan su yasas› tasla¤›n›n
de¤erlendirilme çal›flmalar›nda yararl› olabilecek bilgilerle birlikte ülkemizde Selçuklu’dan bu yana suyun statüsünün ne oldu¤u, ilk yerli düzenleme olan Mecelle-i Ahkâm-› Adliye adl›
Osmanl› yasas›nda nas›l yer ald›¤› 1926 Hukuk Devrimi ile
Medeni Kanunlar›m›zda ve Anayasalar›m›zda suya nas›l bak›ld›¤›, bugünkü çok yasal›, çok bafll› ve yetki karmaflas› içerisindeki durumun ne oldu¤u ve gelecekte ç›kart›lacak olan Su
Mevzuat›nda nelerin yer almas› gerekti¤i konular› ele al›nm›flt›r. Bu konular ifllenirken genifl bir perspektif kullan›lm›flt›r.
fiöyle ki; ‹srail, Güney Afrika, ‹spanya, Fransa, Almanya, Danimarka, ‹ngiltere, Brezilya ve Meksika su mevzuat›n›n önemli bölümleri ile Avrupa Toplulu¤u’nun suya ve çevreye iliflkin
bütün direktiflerine kitapta yer verilmifltir.
17
Sunufl
Öte yandan su ve toprak kaynaklar›n›n ülkemizde hangi
etki ile kirlendi¤i ve bu kirlilik ile yasal mücadelenin nas›l yap›laca¤› ele al›nm›flt›r. S›n›raflan ve s›n›r oluflturan sular›m›zla
ilgili geçmifl de¤erlendirmesi, mevcut durum analizi ve gelecek projeksiyonlar› yap›lm›flt›r. Bu araflt›rmam›zda ülkemizin
önemli bir sorunu olan taflk›n sular› konusu da DS‹ Bölge Müdürlükleri s›ras›na göre ele al›narak ifllenmifltir. Öte yandan
bu araflt›rmada Dünya Bankas›’n›n su konusunda Türkiye’de
Su Yönetimi ile ilgili öneriler ele al›narak incelenmifltir.
Yararl› olaca¤› umuduyla sayg›lar sunar›z.
Özdemir ÖZBAY - Dursun YILDIZ
Ankara, Eylül 2008
18
Sunufl
Dursun YILDIZ:
‹nflaat Mühendisi ve Su Politikalar› Uzman›
1958 y›l›nda Samsun’da do¤an Dursun Y›ld›z, ‹stanbul
Teknik Üniversitesi ‹nflaat Fakültesi’nden mezun oldu. Daha
sonra DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nde çal›flmaya bafllad› Bu dönemde Hollanda ve ABD de lisans üstü mesleki teknik e¤itim ve
uygulama programlar›na kat›ld›. ATAUM’da “AB Temel E¤itimi” ve “Uluslararas› ‹liflkiler Uzmanl›k” programlar›n› izledi.
Hacettepe Üniversitesi Hidropolitik ve Stratejik Araflt›rma
Merkezinde Su Politikalar› alan›nda yüksek lisans e¤itimini tamamlad›. DS‹’de Teknik Araflt›rma ve ‹çme Suyu Dairesi Baflkanl›klar›’nda fiube Müdürlü¤ü ve Daire Baflkan Yard›mc›l›¤›
görevlerinde bulundu. Bu dönem içinde Gazi Üniversitesi
Mühendislik Mimarl›k Fakültesi ve Hacettepe Üniversitesi
Hidropolitik ve Stratejik Araflt›rma Merkezinde yar› zamanl›
ö¤retim görevlisi olarak ders verdi. UMAG’da su ve enerji politikalar› konusunda konferanslar verdi. 2007 y›l›nda DS‹’den
emekliye ayr›ld›.
TMMOB ve ‹nflaat Mühendisleri Odas›nda çeflitli dönemlerde Yönetim Kurulu Üyeli¤i ve ‹kinci Baflkanl›k görevlerinde de bulunan Dursun Y›ld›z’›n mesleki, teknik, teknopolitik
ve hidropolitik alanlar›nda yurt içi ve yurt d›fl›nda yay›mlanm›fl çok say›da teknik rapor, bildiri ile makaleleri ve befl adet
raporu ve kitab› vard›r.
Dursun Y›ld›z Türkiye Ziraatç›lar Derne¤i taraf›ndan su politikalar› konusundaki araflt›rmalar› nedeniyle “2008 y›l› Bafla19
Sunufl
r› Ödülü’ne” lay›k görülmüfltür.
US‹AD Genel Baflkan Dan›flman› olan Dursun Y›ld›z halen
kendi Mühendislik ve Müflavirlik firmas›n› yürütmektedir.
Dursun Y›ld›z evli ve iki çocuk babas›d›r.
Özdemir ÖZBAY:
Avukat, DS‹ Eski Bafl Hukuk Müflaviri
1944 y›l›nda Kayseri P›narbafl›’nda do¤an Özdemir Özbay
1971 y›l›nda Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun
oldu. Daha sonra 1972 y›l›nda DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nde göreve bafllad› ve 1979 y›l›na kadar DS‹ 16. Bölge Müdürlü¤ü Keban Baraj›’nda görev yapt›. Bu dönemde Keban Baraj› kamulaflt›rma ve müteahhit ihtilaflar›ndan sorumlu avukat olarak çal›flt›. 1979 ile 1997 y›llar› aras›nda DS‹ Hukuk Müflavirli¤i’nde
Karakaya Baraj›, Atatürk Baraj› ve GAP ile ilgili kamulaflt›rma ve
mukavele ihtilaflar›nda sorumlu avukat olarak görev yapt›.
Daha sonra 1997 ile 2007 aras›nda DS‹ Hukuk Müflaviri ve
Bafl Hukuk Müflaviri olarak çal›flt›. 2007 y›l›nda emekli olan
Özdemir Özbay halen bir Mühendislik ve Müflavirlilik bürosunun Hukuk Müflaviri olarak çal›fl›yor.
DS‹’de çal›flma süresi içinde Devlet Planlama Teflkilat› Alt›nc›, Yedinci ve Sekizinci 5 Y›ll›k Kalk›nma planlar›n›n haz›rlanmas› komisyonlar›nda komisyon üyeli¤i ve baflkanl›¤› yapan Özdemir Özbay, DS‹ mevzuat› ile ilgili TBMM Komisyonlar›’nda komisyon üyelerine bilgi verdi ve çal›flmalara katk›da
bulundu.
20
Sunufl
Evli ve iki çocuk babas› olan Özdemir Özbay’›n çeflitli dergilerde yay›mlanm›fl sempozyum ve konferanslarda sunulmufl
birçok makale, bildiri ve kitab› bulunmaktad›r.
21
BÖLÜM 1
SU VE TOPRAK KAYNAKLARIMIZ
1. Türkiye’nin Su Kaynaklar› ve
Su Kullan›m›
1.1 Su Kaynaklar›m›z›n K›sa Künyesi
Y›ll›k ortalama ya¤›fl: 643 mm.
Ya¤an ya¤murdan akarsularla göllere boflalan miktar: 186
milyar m3/y›l
Çeflitli amaçlar için kullan›labilir yer alt› suyu potansiyeli:
41 milyar m3/y›l(Brüt)
Ekonomik olarak gelifltirilebilir su potansiyelimiz: 112 milyar m3/y›l
2004 y›l› itibariyle su tüketimimiz: 42,2 milyar m3 (6,2 milyar m3 yer alt› suyu + 36 milyar m3 yüzeysel su)
2004 y›l›nda suyun sektörel tüketimi: 31,3 milyar m3 sulama
(%74) 6.2 milyar m3 içme kullanma (%15) 4.5 milyar m3 endüstri (%11)
Yer alt› suyundan kullan›lan sulama suyu: 2,1 milyar m3
23
Su ve Toprak
Yer alt› suyundan kullan›lan içme kullanma suyu: 2,0 milyar m3
Yer alt› suyundan kullan›lan endüstri suyu: 2,1 milyar m3
Y›lda kifli bafl›na düflen yenilenebilir su miktar› (75 milyon
nüfus ile): 1500 m3/kifli/y›l
Kifli bafl›na ortalama günde içme kullanma suyu tüketimi:
250 l/s
Ekonomik olarak gelifltirilebilir su potansiyelimizin kullan›lma oran› (2008): %37
Tar›m arazisi: 28,05 milyon hektar
Sulanabilir arazi: 25,85 milyon hektar
Ekonomik olarak sulanabilir alan: 8,5 milyon hektar
DS‹ taraf›ndan sulamaya aç›lan alan: 2,4 milyon hektar
Toplam sulanan alan: 4 milyon hektar.
1.2 Su Kaynaklar›m›z
Ülkemize y›lda 501 milyar m3 ya¤›fl düflmekte, bunun
%37’sine karfl›l›k gelen 186 milyar m3’ü ak›fla geçerek, 95 milyar m3 ekonomik olarak kullan›labilir forma dönüflmektedir.
Ülke yüzeyine y›lda düflen ortalama 630–643 mm ya¤›fla karfl›l›k ülkemizin yenilenebilir su potansiyeli 234 milyar m3
olup, bunun 41 milyar m3’ü yer alt› sular›, 193 milyar m3’ü ise
akarsulardan meydana gelmektedir. Yer alt› su potansiyelinin
ekonomik ve teknik anlamda kullan›labilir y›ll›k potansiyeli
12 milyar m3’dür. Bunun 8,8 milyar m3’ü DS‹ taraf›ndan tahsis edilmifl olup, fiilen kullan›lan miktar› 6 milyar m3’dür.
24
Su ve Toprak
Ülkemizde çeflitli amaçlara yönelik kullan›mlarda teknik ve
ekonomik anlamda tüketilebilir yüzey ve yer alt› suyu potansiyeli miktar›, yurt içindeki akarsulardan 95 milyar m3, komflu ülkelerden yurdumuza gelen akarsulardan 3 milyar m3 olmak üzere y›lda ortalama toplam 98 milyar m3 yer üstü ve 12
milyar m3 yer alt› suyu olmak üzere toplam 110 milyar m3
olarak belirlenmifltir. Bu miktar›n bölgesel ve mevsimsel da¤›l›m›ndaki dengesizlik önemli bir sorundur.
fiekil 1: Türkiye’de Y›ll›k Ya¤›fl
Y›ll›k ortalama ya¤›fl miktar› ülke genelinde 250 mm’den
2500 mm’ye kadar de¤iflmektedir. Bu suyun %36’s›na karfl›l›k
olan 39,3 milyar m3/y›l miktar› farkl› amaçlara yönelik olarak
kullan›ma sunulmufltur. Geriye kalan 71 milyar m?/y›l su halen kullan›lamamaktad›r.
Türkiye’de 26 su havzas› bulunmaktad›r. Bu havzalardan 6
tanesi; a) Meriç ve kollar›, b) Koca Dere, Mutlu Deresi, Sarp
Deresi, Bal›k Çay› ve Baradost Çay› gibi küçük tekil akarsular,
c) Çoruh Irma¤›, d) Aras Havzas›, Van Havzas›’nda Özalp ya25
Su ve Toprak
Tablo 1: Türkiye’de Sektörlere Göre Su Kullan›m›
k›n›nda Kotur kolu, e) Asi Irma¤› ve Afrin kolu; f) F›rat ve
Dicle’nin do¤rudan s›n›r› aflan kollar›, s›n›raflan ya da s›n›r
oluflturan sular kapsam›nda yer almaktad›r.
Türkiye, Dicle, F›rat, Çoruh, Aras nehirlerinde ve küçük
tekil akarsularda memba (yukar›-k›y›dafl) ülke, Meriç Nehri’nde mansap (afla¤›-k›y›dafl) ülke, Asi Nehri’nde ise memba
ve büyük oranda mansap ülke konumundad›r. Bu havzalar›n
Türkiye’deki ya¤›fl alanlar› toplam 256 bin kmÇ ile ülke yüzölçümünün yaklafl›k 1/3’ünü kaplamaktad›r. Türkiye’deki
ortalama su potansiyelleri ise toplam 70 milyar m3/y›l ile ülke
ortalama su potansiyelinin üçte birinden biraz fazlas›na karfl›
gelmektedir.
Genel olarak bir ülkenin su zengini say›labilmesi için y›lda
ortalama kifli bafl›na 10 bin m3 su potansiyeline sahip olmas›
gerekti¤i kabul edilmekte, su potansiyeli bin m3’ten az olan
ülkeler ise “su fakiri” olarak tan›mlanmaktad›r. Bu çerçevede
su zengini bir ülke olmayan Türkiye’de teknik ve ekonomik
olarak gelifltirilebilir yenilenebilir y›ll›k su potansiyelimiz dik26
Su ve Toprak
kate al›nd›¤›nda kifli bafl›na düflen kullan›labilir su potansiyeli yaklafl›k 1500 m3’dür. Bu de¤er nedeniyle ülkemiz, su fakiri olmamakla birlikte, su k›s›d› bulunan ülkeler aras›nda say›lmaktad›r. Kifli bafl›na düflen y›ll›k teknik ve ekonomik gelifltirilebilir su miktar› olarak ülkemiz su azl›¤› yaflayan ve su k›s›t› bulunan bir ülke konumundad›r. D‹E’nin tahminlerine göre 2030 y›l›na kadar ülkemiz nüfusunun 100 milyona ulaflmas› durumunda, kifli bafl›na düflecek teknik ve ekonomik olarak
kullan›labilir su miktar› bin m3’e düflecektir.
2005 y›l› itibariyle sulama sektöründe 31 milyar m3, içme
suyu sektöründe 7,1 milyar m3, sanayide 4,9 milyar m3 olmak
üzere toplam 43 milyar m3 su tüketildi¤i hesaplanmaktad›r.
Bu durum mevcut su potansiyelimiz olan 112 milyar m3 ün
ancak %38’ini gelifltirebildi¤imizi göstermektedir. 2030 y›l›na
kadar su potansiyelimizin tümünün yukar›daki flekilde verilen
oranlar ölçüsünde gelifltirilmesi planlanmaktad›r.
1.3 Su Havzalar›m›z
Türkiye 26 adet hidrolojik havzaya bölünmüfltür. fiekilde
verilen bu 26 havzan›n, 15 adedi nehir havzas›, 7 adedi irili
ufakl› akarsulardan oluflan müteferrik havza, 4 adedi ise, denize boflal›m› olmayan kapal› havzalardan meydana gelmifltir.
Akarsu havzalar›m›z›n y›ll›k ortalama su potansiyeli, potansiyele ifltirak oranlar› ve ortalama y›ll›k verimleri Tablo
2’de verilmifltir. 2006 y›l› itibariyle bu havzalardaki su kaynaklar› kullan›m› konusunda elde edilen sonuçlar fiekil 2 ve
Tablo 2’de verilmifltir ( W. B. 2006).
27
Su ve Toprak
Havza Ad›
Ortalama
Ortalama Y›ll›k Ak›fl Y›ll›k Verim
Potansiyel (km3)
‹fltirak Oran› (%)
21 F›rat Havzas›
31,61
17,0
8,3
26 Dicle Havzas›
21,33
11,5
13,1
22 Do¤u Karadeniz Havzas›
14,90
8,0
19,5
17 Do¤u Akdeniz Havzas›
11,07
6,0
15,6
9 Antalya Havzas›
11,06
5,9
24,2
13 Bat› Karadeniz Havzas›
9,93
5,3
10,6
8 Bat› Akdeniz Havzas›
8,93
4,8
12,4
2 Marmara Havzas›
8,33
4,5
11,0
18 Seyhan Havzas›
8,01
4,3
12,3
20 Ceyhan Havzas›
7,18
3,9
10,7
15 K›z›l›rmak Havzas›
6,48
3,5
2,6
12 Sakarya Havzas›
6,40
3,4
3,6
23 Çoruh Havzas›
6,30
3,4
10,1
14 Yeflil›rmak Havzas›
5,80
3,1
5,1
3 Susurluk Havzas›
5,43
2,9
7,2
24 Aras Havzas›
4,63
2,5
5,3
16 Konya Kapal› Havzas›
4,52
2,4
2,5
7 Büyük Menderes Havzas›
3,03
1,6
3,9
25 Van Gölü Havzas›
2,39
1,3
5,0
4 Kuzey Ege Havzas›
2,09
1,1
7,4
5 Gediz Havzas›
1,95
1,1
3,6
1 Meriç-Ergene Havzas›
1,33
0,7
2,9
6 Küçük Menderes Havzas›
1,19
0,6
5,3
19 Asi Havzas›
1,17
0,6
3,4
10 Burdur Göller Havzas›
0,50
0,3
1,8
11 Akarçay Havzas›
0,49
0,3
1,9
TOPLAM
186,05
100
Tablo 2: Akarsu Havzalar›na Göre Y›ll›k Ortalama Su Potansiyeli (DS‹)
28
(l/s/km2)
Su ve Toprak
fiekil 2: Türkiye’deki Nehir Havzalar›
Bu flekil incelendi¤inde Meriç, Ergene, Gediz, Büyük Menderes, Burdur Gölü, Akarçay, Konya ve Asi Nehri havzalar›nda
yüzey ve yer alt› suyu kullan›m›n›n bu havzalardaki yenilenebilir su potansiyelini aflt›¤› ortaya ç›kmaktad›r. Sakarya, Ceyhan ve Van havzalar›n›n da bu limite ulaflt›¤› görülmektedir.
Ülkemizdeki su havzalar›nda ekonomik olarak sulanabilir
fiekil 3: 2006 Y›l› için Türkiye’deki Nehir Havzalar›nda Su Kaynaklar› Kullan›m› Tahmini
29
Su ve Toprak
alanlar›n tümünün 2030 y›l›na kadar gelifltirildi¤i kabul edildi¤inde 26 nehir havzas›n›n 15’inde su kullan›m›n›n yenilenebilir su potansiyeli limitini aflt›¤›, üç havzan›n ise bu s›n›ra
yaklaflt›¤› görülmektedir (WB 2006). Bu durum fiekil 4’te
aç›kça görülmektedir.
Su havzalar›m›zda kifli bafl›na düflen toplam y›ll›k ortalama
ak›m de¤erleri fiekil 5’te de verilmifltir. Bu flekil incelendi¤inde Bat› Akdeniz, Antalya, Çoruh ve Dicle Havzalar›’nda kifli
bafl›na düflen toplam y›ll›k ak›m miktarlar›n›n di¤er havzalardan daha yüksek oldu¤u ortaya ç›kmaktad›r. Bu havzalar›n
hiçbirinde 2006 y›l› itibariyle su kullan›m oran› yenilenebilir
fiekil 4: 2030 Y›l› için Türkiye’deki Nehir Havzalar›nda Su Kaynaklar› Kullan›m› Tahmini
su potansiyelini aflmam›flt›r. Türkiye’nin ekonomik yap›s›na,
nüfus art›fl h›z›na ve enerji ihtiyac›na bakt›¤›m›zda, su kaynaklar›n›n enerji ve sulamada kullan›m›n›n yo¤unlaflt›r›lmas›
önemli bir ihtiyaç olarak ön plana ç›kmaktad›r.
30
Su ve Toprak
fiekil 5: Su Havzalar›m›zda Kifli Bafl›na Düflen Toplam Y›ll›k Ortalama Ak›m
2. SU KAYNAKLARIMIZIN ÜZER‹NDEK‹ BASKILAR
Ülkemizin su kaynaklar› çok genel olarak
Ekonomik,
Ekolojik,
Demografik,
Kurumsal,Yasal
Yönetsel,
Su Kullan›m Bilinci gibi sorunlar›n bask›s›n› yaflamakta-
d›r.
Bu bölümde daha önceki Su Raporumuzda sözü edilen di¤er bask› unsurlar› ele al›nmayacakt›r. Burada sadece su sorunu konusunda makro çerçevedeki önlemler için büyük önem
tafl›yan su kaynaklar›m›z üzerinde nüfus art›fl› ve göç bask›s›
konusu üzerinde durulacakt›r.
31
Su ve Toprak
2.1. Nüfus Aart›fl› ve Göç Bask›s›
Devlet Planlama Teflkilat› (DPT) taraf›ndan 1965-2000 y›llar›n› kapsayan dönem için gerçeklefltirilen göç araflt›rmas›nda, ekonomik ve sosyolojik aç›dan ilginç veriler ortaya ç›km›flt›r. Bu çal›flma’da Türkiye’de, 1965-2000 döneminde, befler
y›ll›k dönemler itibar›yla 2,7 ile 4,8 milyon aras›nda olmak
üzere 21,1 milyon insan, do¤du¤u köyünden, çal›flt›¤› kentinden baflka diyarlara gitmek üzere iller aras› göç kervan›na kat›ld›¤› belirlenmifltir.
Rapora göre, 1965-1970 döneminde 3,2, 1970-1975 döneminde 3,4, 1975-1980 döneminde 2,7, 1980-1985 döneminde 2,9, 1985-1990 döneminde 4,1, 1995-2000 döneminde ise 4,8 milyon insan baflka illere göç etmifltir.Yap›lan bu
araflt›rma Türkiye genelinde göç eden nüfusun pay›nda artan
bir e¤ilim gözlendi¤ini ortaya koymufltur.
K›rdan kente göçlerin daha fazla oldu¤u fleklinde bir görüfl
hakim olmas›na ra¤men, bu araflt›rma göçlerin yar›dan fazla-
fiekil 6: 1995-2000 Y›llar› Aras›nda ‹llere Göre Net Göç H›z›
32
Su ve Toprak
s›n›n flehirden flehire, yaklafl›k 6’da birinin de , köyden flehire
göçler fleklinde oldu¤unu ortaya koymufltur.
Araflt›rma’ya göre 81 ilin 23’ü, verdi¤inden daha fazla göç
alm›flt›r. Bu illerin bafl›nda ‹stanbul, ‹zmir, Bursa, Kocaeli, Ankara ve Antalya gelmifl, 81 ilin 58’i ald›¤›ndan daha fazla göç
vermifl ve Samsun, fianl›urfa ve Diyarbak›r bu illerin içinde
yer alm›flt›r (fiekil 6).
‹ller aras›ndaki göçlerin toplam nüfus içindeki pay›n›n de¤iflimi incelendi¤inde, 1965-2000 döneminde befler y›ll›k dönemler itibar›yla 2,7 ile 4,8 milyon aras›nda, toplam 21,1 milyon insan göç kervan›na kat›ld›¤› görülmektedir. 1965-1970
döneminde her yüz kifliden 10,7’si iller aras›nda göç ederken,
zaman içinde göç h›zlar›nda azalmalar gözlenmifl ve 19801985 döneminde yüzde 6,5’e kadar düflmüfltür. Ancak, 19852000 döneminde göç oran›nda 1970’li y›llar seviyesi kadar olmasa da bir yükselme gözlenmifltir. ve 1995-2000 döneminde
her yüz kifliden 7,9’u iller aras›nda ikametgah›n› de¤ifltirmifltir.
fiekil 7: Toplam Nüfus ve Kent Nüfusundaki Art›fllar
33
Su ve Toprak
2.1.1 Kentleflme H›z› Azalarak da Olsa Sürüyor
Türkiye toplam nüfus art›fl h›z›ndaki azal›fla paralel olarak
da kentleflme h›z›n›n zaman içinde azalarak da olsa sürdü¤ü
belirlenmifltir(fiekil 7). 1975-1980 döneminde yüzde 5,22
olan kentleflme h›z› 2000 y›l›nda yüzde 2,89’a gerilemifl ve
toplam nüfusun yüzde 57’sini oluflturan 38,7 milyon kifli
kentlerde yaflamaya bafllam›flt›r. Bu nüfusun 2008 y›l› itibariyle 46 milyon kifli oldu¤u tahmin edilmektedir.
35 y›ll›k sürede iller aras› net göç h›zlar› pozitif olan yani
verdi¤i göçten daha fazla göç alan illerin tamam›na yak›n›
Türkiye’nin bat›s›nda yer alan iller olmufltur. 35 y›ll›k sürede
iller aras› net göç h›zlar› negatif olan illerin büyük ço¤unlu¤u
ise Türkiye’nin orta ile do¤usundaki bölgelerde yer alm›flt›r.
1975-2000 aras›ndaki 25 y›ll›k dönemde ‹stanbul ve ‹zmir
illeri, verdi¤i göçten daha fazla göç alan iller aras›nda ilk s›ralarda yer alm›flt›r. 1995-2000 döneminde ise Samsun, fianl›urfa ve Diyarbak›r illeri ald›¤› göçten daha fazla göç veren illerin bafl›nda gelmifltir.
1975-2000 döneminde, illerin kendi s›n›rlar› içindeki yerleflim yerleri aras›ndaki göçler dahil edilmeden ,ald›¤› göç h›z› en yüksek olan illerin büyük ço¤unlu¤u bat› bölgelerinde
bulunmaktad›r.Bu dönemde oransal olarak en fazla göçü,
Kars, Tunceli ve Artvin vermifl ve verdi¤i göç h›z› en düflük
olan iller genellikle bat› bölgelerindeki iller olmufltur.
2.1.2 Göçler Do¤udan Bat›ya
Yap›lan araflt›rmalar incelendi¤inde göçlerin Türkiye’nin
34
Su ve Toprak
do¤usunda yer alan bölgelerden, sosyo-ekonomik bak›mdan
daha geliflmifl bat› bölgelerine do¤ru yöneldi¤i görülmektedir.
12 bölgeli istatistiki bölge birimlerinden ‹stanbul ve Bat› Marmara bölgeleri net göç h›z› pozitif olan bölgelerin bafl›nda gelirken, Bat› Karadeniz ve Kuzeydo¤u Anadolu bölgeleri de net
göç h›z› negatif olan bölgeleri oluflturmufltur. Ege bölgesinin
ald›¤› göçün yüzde 16,26’s› Güneydo¤u Anadolu bölgesinden
gelmifltir.Ald›¤› ve verdi¤i nüfus büyüklü¤ü bak›m›ndan üst
s›ralarda yer alan Akdeniz Bölgesi, en fazla göçü Güneydo¤u
Anadolu bölgesinden al›rken, en fazla göçü ‹stanbul Bölgesine
vermifltir.
2.1.3 De¤erlendirme
Türkiye genelinde göç eden nüfusun pay›nda artan bir e¤ilim gözlenirken, 5 yafl›n üstündeki nüfusun yüzde 11’ini oluflturan 6,7 milyon kiflinin 1995-2000 döneminde yurt içinde
göç etti¤i belirlenmifltir.
Yap›lan araflt›rmada ‘’Göç edenlerin yaklafl›k yüzde 70’inin
iller aras›nda, yüzde 30’u il içindeki yerleflim yerleri aras›nda
göç etti¤i ortaya ç›km›flt›r. Göç edenlerin yaklafl›k yüzde
58’inin flehirden flehire, yüzde 20’sinin flehirden köye, yüzde
17’sinin köyden flehire ve yüzde 5’inin köyden köye göç etti¤i belirlenmifltir.
Bu çal›flmada, 1995-2000 döneminde nüfusun yüzde
11’nin, ülkenin göreceli olarak sosyal ve ekonomik bak›mdan
yeterince geliflmemifl bölgelerinden ve illerinden, geliflmifl bat› bölgelerine ve metropollerine göç etti¤i ortaya ç›km›flt›r.
35
Su ve Toprak
Göç alan cazibe merkezleri, Antalya-Isparta-Burdur, ‹stanbul,
Tekirda¤-Edirne-K›rklareli, ‹zmir, Bursa-Eskiflehir-Bilecik olarak belirlenmifltir.
Antalya bölgesinin ald›¤› net göç h›z› binde 47’yi bulurken,
‹stanbul’da bu oran binde 46 seviyesinde ölçülmüfltür.
Nüfusuna oranla en fazla göç veren bölge ise ZonguldakKarabük-Bart›n illeri olmufl, bu bölgeyi A¤r›-Kars-I¤d›r-Ardahan, Mardin-Batman-fi›rnak-Siirt, Samsun-Tokat-ÇorumAmasya ve Erzurum-Erzincan-Bayburt bölgeleri takip etmifltir. Kifli say›s› aç›s›ndan en fazla göçü 407 bin kifli ile ‹stanbul
al›rken, ‹zmir 130 bin kifli, Bursa bölgesi de 105 bin kifli net
göç alm›flt›r. Buna karfl›l›k 131 bin kifliye yak›n net göç veren
Samsun bölgesi en fazla nüfus kayb› yaflayan bölge olmufltur.
2.2 Su Kaynaklar› ve Göçler
Devlet Planlama Teflkilat› (DPT) taraf›ndan 1965-2000 y›llar›n› kapsayan dönem için gerçeklefltirilen göç araflt›rmas› ülkemizdeki h›zl› nüfus art›fl› yan›nda göçlerin de özellikle içme
suyu kaynaklar›m›z›n üzerinde büyük bir bask› oluflturdu¤unu ortaya koymufltur.
‹ller baz›nda net göç h›z›n› gösteren Türkiye haritas› ile Ülkemizdeki akarsu havzalar› ve potansiyelini belirten harita bir
araya getirilip birlikte de¤erlendirildi¤inde nüfusun, su kaynaklar›m›z›n daha az oldu¤u ve daha fazla kirlilik tehditi alt›nda bulundu¤u bat› bölgesine do¤ru yo¤unlaflt›¤› görülmektedir. Do¤u’dan bat› ‘ya do¤ru gerçekleflen göçler de bu yo¤unlu¤u artt›ran sonuçlardan birisi olarak ortaya ç›kmaktad›r.
36
Su ve Toprak
Ancak fiekil 8’de de görüldü¤ü gibi bat›da kalan 14 akarsu
havzas›ndaki y›ll›k toplam ak›fl 55,25 milyar m3 iken do¤udaki akarsu havzalar›n›n y›ll›k toplam ak›fl› 130,80 milyar m3 olmaktad›r. Ancak ülkemizin nüfusunun halen yaklafl›k 38 milyon kiflisi bat›da 32 milyon kiflisi de flekilde akarsu havza s›n›rlar›na göre verilen hatt›n do¤usunda yaflamaktad›r. Ancak
yukar›daki bölümde de aç›kland›¤› gibi do¤udaki nüfusun bat›ya göç etme e¤ilimi devam etmektedir. Bu da su kaynaklar›m›z›n daha k›s›tl› oldu¤u bat›daki bu kaynaklar üzerindeki
nüfus bask›s›na artt›rmaktad›r.
Di¤er taraftan bu iki bölgede kifli bafl›na düflen y›ll›k toplam ortalama ak›m ele al›nd›¤›nda da (fiekil 9) bat›da yer alan
nehir havzalar›ndaki de¤erin daha düflük oldu¤u görülmektedir. Yine fiekil 10’ da verilen 2006 y›l›nda Bat›da ve Do¤udaki nehir havzalar›nda su kaynaklar› kullan›m tahmini ele al›nd›¤›nda bat›daki havzalarda kullan›lan su kaynaklar› kapasitesinin di¤er havzalardan çok daha yüksek oldu¤u görülmektedir.
Yukar›da sözü edilen flekillerde de ortaya konuldu¤u gibi
nüfus yo¤unlu¤unun yüksek oldu¤u ve sürekli göç alan baflta
Marmara, Sakarya, Küçük Menderes olmak üzere Meriç, Gediz, Akarçay, Yeflil›rmak ve Konya kapal› havzalar›nda su bask›s›n›n artma olas›l›¤› yüksek görünmektedir.
Bu nedenle ülkemizde suyun ak›lc› ,planl› ve verimli kullan›m›na yönelik makro ölçekli çözümler aras›nda h›zl› nüfus
art›fl› ve bat›ya do¤ru süren kentler aras›nda ve kentsel alana
olan göçün kontrol edilmesi büyük önem tafl›maktad›r.
37
Su ve Toprak
fiekil 8: Göçler ve Bölgelere Göre Y›ll›k Ak›fllar
fiekil 9: Do¤u ve Bat›’da Kifli Bafl›na Düflen Toplam Y›ll›k Ortalama Ak›m
3. TOPRAK KAYNAKLARIMIZ
Toprak kaynaklar›m›z›n sürdürülebilir bir temelde kullan›m›
ve yönetimi için potansiyel tespitinden önce s›n›fland›r›lmalar›
38
Su ve Toprak
fiekil 10: Bat›da ve Do¤udaki Nehir Havzalar›nda Su Kaynaklar› Kullan›m Tahmini
ve karakteristiklerinin ayr›nt›l› belirlenmesi gerekmektedir. Arazi gözlemleri ve laboratuar bulgular› yan›nda bulunduklar› iklim koflullar›, oluflturduklar› ana madde do¤al bitki örtüsü, fiziksel, kimyasal, genetik, jeolojik ve morfolojik özellikleri de s›n›fland›rmada dikkate al›nmaktad›r. S›n›fland›rmada de¤iflik
fazlar›n yay›lma alanlar› ile her faz›n e¤im-erozyon, yafll›l›k ve
toprak yetersizliklerinin varl›¤›na ve fliddet derecesine göre yorumlar yap›larak temsil ettikleri arazilerin kullanma kabiliyet s›n›flar› da tespit edildikten sonra haritalar haz›rlanmakta, bu ölçümlerle ülkenin toprak ve arazi potansiyeli tespit edilmektedir.
Toprak kaynaklar›m›z›n potansiyeline yönelik bilgiler
(Tablo Ek-4’te) verilmifltir.
3.1 Tar›msal Aarazi Varl›¤›m›z
Ülkemizin tar›mda kullan›lan arazi miktar›n›n yaklafl›k
28.054.054 hektar oldu¤u Tablo Ek-3’te görülmektedir. Ancak
39
Su ve Toprak
Tablo-3’e göre, ekilebilir arazi miktar› 26.566.768 hektard›r.
Tablo-3: Ekilebilir Arazinin S›n›fsal Da¤›l›m› (Bin Hektar)
SINIF
I
II
III
IV
Toplam
5.086
6.773
7.283
7.425
26.567
Ayr›ca, Tablo-4’te bu alandan toplam 4.787 bin hektar›n
ekilmedi¤i, çay›r-mera, orman-funda ve tar›m d›fl› arazi gibi
de¤iflik kullanma flekilleri alt›nda bulundu¤u, tar›mda kullan›lan arazinin ise sadece 21.779.864 hektar oldu¤u anlafl›lmaktad›r. Tablo-5’te ise toprak ifllemesi sak›ncal› olan arazilerin
51.333 bin hektar oldu¤u ifade edilmektedir.
Tablo-4: Ekilebilir Arazinin Kullan›m fiekli (Bin Hektar)
Tar›mda
Çay›r-Mera
Orman-Funda
kullan›lan
Kullan›ml›
Kullan›ml›
21.780
2.972
1.458
Tar›m D›fl›
Toplam Arazi
357
26.567
Tablo-5: Toprak ifllemesi sak›ncal› olan arazilerin s›n›fsal da¤›l›m› (Bin Hektar)
S›n›f
V
VI
VII
VIII
Toplam
128
10.826
35.836
4.543
51.333
Ayr›ca Tablo-6’da toprak ifllemesi sak›ncal› oldu¤u halde
tar›mda kullan›lan 6.274 bin hektarl›k bir alan oldu¤u görülmektedir. Bu arazilerin ekolojik flartlar›na göre çay›r-mera veya orman olarak de¤erlendirilmesi gerekmektedir.
Tablo-6: Toprak ‹fllemesi Sak›ncal› Arazilerin Kullan›m fiekilleri (Bin Hektar)
Tar›mda
Çay›r-Mera Orman-Funda Tar›m D›fl› Di¤er Araziler Su Yüzeyi
Kullan›lan Kullan›ml›
Kullan›ml›
Arazi
6.274
21.770
324
40
18.533
3.061
1.158
Su ve Toprak
Arazi varl›¤›m›z üzerinde de¤iflik zamanlarda, farkl› kurulufllar taraf›ndan yap›lan çal›flmalar farkl› sonuçlar› ortaya
koymufltur. Ayr›ca tapu ve kadastro çal›flmalar›n›n bitirilememesi sonucu ülke topraklar›n›n mülkiyet durumu ve arazilerin vas›flar› tam olarak bilinememektedir.
Tablo-7: Çeflitli Kurumlara göre Ülke Arazi Varl›¤› (Milyon ha)
KAYNAK
TARIM ARAZ‹S‹ ÇAYIR-MERA ORMAN-FUNDA
ÜLKE YÜZ.
D‹E (1980)
28.17
19.72
20.17
----
D‹E (1991)
21.10
12.38
19.24
77.94
D‹E (2001)
21.60
14.62
18.48
77.94
DS‹ (1993)
28.06
21.51
23.25
77.95
KHGM (1987)
27.70
21.75
23.47
77.80
KHGM (1998)
28.05
21.50
23.23
77.89
----
----
20.20
----
OB (1994)
Sahip oldu¤umuz en büyük do¤al varl›k olan topraklar›m›z›n korunmas›n›, dengeli kullan›lmas›n› ve gelifltirilmesini
amaçlayan giriflimler; topra¤›n sahip oldu¤u de¤erlerin, geliflen bilim ve teknolojinin imkânlar›n› da kullanarak detayl› bir
flekilde tan›mlanmas›, özelliklerinin çok iyi belirlenmesi, haritalanmas› ve veri taban› oluflturularak buna dayal› planlamalar›n yap›lmas› ile mümkündür. Oysa Türkiye’deki sorunlar
toprak varl›¤›n›n tespiti aflamas›nda bafllamaktad›r. Toprak ve
arazi potansiyeli tespit çal›flmalar›n›n do¤ruluk derecesi, toprak etütlerinin tipi ile yeterlilik ve do¤ruluk derecesine ba¤l›
iken, mevcut envanterler sa¤l›ks›zd›r ve güncelli¤ini yitirmifltir. Baz› yöre ve havzalar›n bir bölümünde yap›lan ve yayg›n
olmayan detayl› toprak haritalar›n›n d›fl›nda, ülke genelinde
41
Su ve Toprak
toplu de¤erlendirme yap›labilmesi için sadece Mülga TOPRAKSU taraf›ndan 1966–71 y›llar›nda yap›lan ve 1982–84 y›llar› aras›nda güncelletiriler yoklama düzeyinde toprak etütleri mevcuttur. TOPRAKSU Genel Müdürlü¤ü ve devam›nda
KHGM taraf›ndan yürütülen bu çal›flmalar, halen ülke topraklar› ve arazilerinin kullan›m› sorunlar› hakk›nda baflvurulacak
yegâne kaynak niteli¤ini tafl›makta olup, bu verilerin dünyada
geçerli olan son sistemlere göre yenilenmesi gerekmektedir.
3.2 Toprak Varl›¤› ve Özellikleri
Türkiye, toprak kaynaklar› aç›s›ndan yeterince zengin de¤ildir. Yap›lan toprak etütlerinin yorumlar›na göre belirlenen
arazi yetenek s›n›flar›n›n özellikleri ve da¤›l›m›n› gösteren veriler incelendi¤inde; korunmas› gereken arazilerin ülkemizin
yaklafl›k dörtte birini oluflturdu¤u, her türlü tar›ma elveriflli
arazilerin ise sadece %6,5 oran›nda kald›¤› görülmektedir
(Tablo-8).
Topraklar›m›z›n %31,5’inde tafll›l›k, %3,6’s›nda drenaj ve
%1,7’sinde çorakl›k sorunu mevcuttur. Ülke topraklar›n›n
%63,2’sinde ileri derecede su erozyonu sorunu mevcut olup,
rüzgâr erozyonundan etkilenen alan %0,65tir (Tablo-9-10).
3.3 Arazi Varl›¤›n›n Kullan›lma fiekilleri
Mülga KHGM 2005 y›l› verilerine göre; Türkiye’de 78 milyon hektar toplam arazinin %27,3’ünde kuru tar›m, %5,6’s›nda sulu tar›m, %3,1’inde ba¤-bahçe ve özel ürün tar›m› yap›lmakta, %27,6’s› çay›r-mera ve %29,8’i orman-funda olarak
42
Su ve Toprak
Tablo-8: Türkiye’de Arazi Yetenek S›n›flar›n›n Özellikleri ve Da¤›l›m›
ARAZ‹ YETENEK
TOPLAM ALAN
GENEL TOPLAMA
SINIFLARI VE ÖZELL‹KLER‹
(HEKTAR)
ORANI (%)
Özellik
Verim Gücü S›n›f 1965–71
1982–84
1965–71 1982–84
Her türlü tar›ma ve
%100
I
5.012.537
5.086.084
6.4
6.5
%83
II
6.758.702
6.712.873
8.7
8.7
%66
III
7.574.330
7.282.763
9.7
9.3
Özel önlemle özel ürün %50
IV
7.201.016
7.425.045
9.3
9.5
ifllemeye elveriflli
‹fllemeli tar›ma orta
elveriflli
‹fllemeli tar›ma s›n›rl›
Top. 26.546.585 26.556.768 34.1
34
%33
V
165.547
0.16
‹yi mera, iyi orman
%20
VI
10.238.533 10.825.762 13.2
13.9
Boruk mera,
%10
VII
36.288.553 35.836.350 46.6
46.0
Top. 46.692.633 46.790.036 60.0
60.0
VIII
5.8
‹fllenmeyen yafl veya
127.934
0.2
kaya ç›k›fll› düz arazi
bozuk orman
Tar›ma elveriflsiz arazi
%0
Toplam (su yüzeyi hariç)
3.455.513
4.542.896
5.9
Top. 76.694731 76.741.591 100.0
100.0
TOPRAKSU, Türkiye Arazi Varl›¤›, Ankara 1978; KGHM, Y›ll›k Envanter, Ankara 1998.
Tablo-9 Türkiye Topraklar›ndaki Sorunlu Alanlar›n Da¤›l›m›
Sorun Türü
Genel Alanda
Tar›m Alan›nda
Alan (ha)
%
Alan (ha)
%
Drenaj
2.775.115
3.1
1.970.538
9.0
Çorakl›k
1.518.722
1.7
837.405
3.8
Taflk›nl›k
28.484.331
31,5
2.989.093
13,6
TOPRAKSU, Türkiye Arazi Varl›¤›, Ankara 1978.
kullan›lmaktad›r. Tablo-7.
Tablolar›n incelenmesinde görülebilece¤i gibi ülkemizde ta43
Su ve Toprak
Tablo-10: Türkiye Topraklar›n›n Erozyon Özellikleri
Erozyon Derecesi
Erozyon fiiddeti
Ha
%
1
Yok
5.166.627
6.64
2
Hafif
5.611.892
7.22
3
Orta
15.592.750
20.04
4
fiiddetli
28.334.933
36.42
5
Çok fiiddetli
17.366.463
22.32
Ç›plak Kayal›k
2.930.933
3.77
506.309
0.65
Su Erozyonu
Rüzgâr Erozyonu
TOPRAKSU, Türkiye Arazi Varl›¤›
r›ma elveriflli I, II, III, IV. s›n›f arazi varl›¤› 26.567 bin hektar;
ifllemeli tar›m yap›lan toplam arazi ise 28.053 bin hektard›r.
6.274 bin hektar arazi V, VI ve VII. s›n›f arazi olup özel ürün
arazisi de¤ilse, orman-funda, çay›r-meraya terk edilmelidir.
Ayn› flekilde halen orman-funda, çay›r-mera örtüsü alt›nda
olan toplam 4.786 bin hektar I, II, III ve IV. s›n›f arazinin ise
tar›ma aç›lmas› uygun olacakt›r.
Tar›m Arazilerinin Önem S›n›flamas›, son dönemde tar›m
arazilerini korumaya yönelik bir s›n›fland›rma sistemi olarak
TKB’ce ülkemizde de uygulamaya konulmufltur. A¤›rl›kl› olarak 1982–84 verilerini yorumlayan bu sisteme göre, her türlü
tar›ma elveriflli olan ve tar›m d›fl›nda kullan›lmamas› gereken
mutlak tar›m arazisi miktar›, toplam tar›m arazisinin %39’unu
oluflturmaktad›r (Tablo-11). 5403 say›l› “Toprak Koruma ve
Arazi Kullan›m› Kanunu” ile bu arazilerin belli istisnalar d›fl›nda amaç d›fl› kullan›lmas›n› önlemeye yönelik yapt›r›mlar ge44
Su ve Toprak
tirilmifltir. Ancak, kanunun geçici 1. maddesi ile 11.10.2004
tarihinden önce gerekli izinler al›nmadan tar›m d›fl› amaçl›
kullan›ma aç›lm›fl arazilerin istenilen amaçla kullan›m›na belirli flartlarla izin verilmesi düzenlemesinin iptali amac›yla
Anayasa Mahkemesi’ne dava aç›lm›flt›r.
Tablo-11 Tar›m Arazilerinin Önem S›n›flamas›
TARIM ARAZ‹LER‹
Alan (Ha)
Oran (%)
Mutlak tar›m arazileri
10 451 984
39.5
Özel ürün arazileri
6 867 374
26.0
Dikili tar›m arazileri
1 860 874
7.0
Marjinal tar›m arazileri
7 261 275
27.5
TOPLAM
26 441 507
100
TKB, 2005.
Her ülkede, toprak kullan›m›ndaki en önemli sektör, tar›msal üretimdir. De¤iflen ve geliflen ekonomik koflullara göre
farkl› amaçlara tahsislerinin, hep tar›m alanlar› aleyhine geliflme gösteriyormufl gibi alg›lanmas› yanl›flt›r. Ülkenin toprak
miktar›n›n sabit olmas› ve her kullan›m›n ülke kalk›nmas›na
katk›da bulunmas›n›n do¤all›¤› nedeniyle, tar›m alanlar›n›n
azalmas› do¤al karfl›lanmal›d›r. As›l sorun, toprak ve arazi
kullan›m›n›n do¤ru ya da yanl›fl olmas› noktas›nda ortaya ç›kmaktad›r.
Ülkemizde konuyu düzenleyen “Tar›m Alanlar›n›n Tar›m
D›fl› Gaye ‹le Kullan›lmas›na Dair Yönetmelik” ve sonraki
ad›yla “Tar›m Arazilerinin Korunmas› ve Kullan›lmas› Hakk›nda Yönetmelik”te birkaç kez yap›lan de¤ifliklikle amaç d›fl›
kullan›ma yönelik getirilen yeni istisnalar ve verilen di¤er izin45
Su ve Toprak
ler yan›nda, kaçak yap›laflmalar›n yo¤unlu¤u, nitelikli tar›m
topraklar›n›n konut ve sanayi amaçl› kullan›mlar için yok
edilmesini h›zland›rmaktad›r. Bu konuda verilen yarg› kararlar›n›n uygulanmamas›, yeni amaç d›fl› kullan›mlar›n da önünü açabilmektedir. Bu tür de¤ifliklikleri önleme aç›s›ndan
önemli olan “Tar›m Arazilerinin Korunmas› ve Amac›na Uygun Kullan›lmas›na ‹liflkin Tüzük” haz›rl›klar› gerçekçi bir görüflle haz›rlanmal› ve mutlak tar›m alanlar› belirlenmelidir.
3.4 ‹flletmelerin Yap›sal Sorunlar› ve Arazi
Toplulaflt›rma Çal›flmalar›
Türkiye’de toprak mülkiyet yap›s›; mülk sahipli¤i, arazi
büyüklü¤ü ve parsel adedi yönünden sorunludur. K›rsal alandaki kadastro çal›flmalar› henüz tamamlanamam›flt›r. Mülkiyet sistemindeki belirsizlikler, sa¤l›kl› bir toprak-insan iliflkisinin kurulmas›n› engellemektedir.
Ülkemizde 2001 y›l› Genel Tar›m Say›s›’na göre 100 dekardan az topra¤a sahip yoksul ve küçük köylülere ait iflletme say›s›, ülkedeki toplam iflletme say›s›n›n %83’ü bunlar›n sahip
oldu¤u arazi ise toplam arazinin %4,4’üdür. 100–500 dekar
aras›nda topra¤a sahip orta ve zengin köylüler toplam iflletme
say›s›n›n %15,9’na, toplam arazinin %46’s›na sahiptir. 500
dekardan büyük iflletmelerin say›sal oran› %1 iken, bu iflletmeler toplam tar›m arazisinin %12’sine sahiptir (Tablo-12).
Sahip olunan araziler çok parçal› ve çok ortakl›d›r (Tablo13). Ülke genelinde tar›msal iflletme say›s› 1991’e göre
%24’lük azalma ile 3.966 binden 3.021 bine düflmüfltür. Ay46
Su ve Toprak
Tablo-12 Tar›msal iflletme büyüklü¤üne göre iflletme say›s› ve iflletmelerin tasarrufunda
bulunan arazi (%)
‹flletme
1991 gts
2001 gts
Büyüklü¤ü (da)
‹flletme say›s›
Arazi (da)
‹flletme say›s›
Türkiye
100,00
100,00
100,00
5’ten az
6,34
0,28
5,88
0,26
5–9
9,61
1,07
9,61
1,06
10–19
18,96
4,28
17,86
4,00
20–49
32,13
16,49
31,46
16,02
50–99
17,98
19,94
18,54
20,68
100–199
9,66
20,99
10,83
23,81
200–499
4,38
19,82
5,09
22,83
500–999
0,61
6,39
0,58
6,09
1.000–2.499
0,26
5,91
0,15
2,97
2.500–4.999
0,05
2,79
0,01
0,38
5.000+
0,01
2,04
0,00
1,91
Arazi (da)
100,00
D‹E,1991–2001 GTS.
n› iflletmelerin kulland›klar› toplam arazi ise %21 azalarak,
23,4 milyon hektardan 18,4 milyon hektara inmifltir. ‹flletme
say›s›nda oransal düflüflün arazi miktar›ndaki oransal düflüflten fazla olmas› ortalama iflletme ölçe¤ini 5,9 hektardan 6,1
hektara ç›karm›flt›r.
Küçük, parçal› ve da¤›n›k tar›msal parsellerden kaynaklanan sorunlar›n giderilmesi ve tar›msal yap›n›n iyilefltirilmesi
konusunda özellikle sulanan alanlarda gündeme gelen arazi
toplulaflt›rmas› ve tarla içi gelifltirme hizmetleri konusunda
yeterli hizmetin verildi¤i söylenemez. Mülga KHGM taraf›ndan, 2005 y›l› bafl›na kadar, toplam 1.037.468 hektardan tarla içi gelifltirme hizmeti, 137.692 çiftçi ailesisin 365807 adet
47
Su ve Toprak
Tablo-13 Arazinin Tasarruf fiekline Göre Da¤›l›m› (Türkiye)
‹flletme
büyüklü¤ü (da)
‹fll. Say.
Kendi Arazisi Olanlar
Oran› Arazi
Kendi Arazisi Olmayanlar
Oran› ‹fll. Say. Oran› Arazi
Oran›
2001
Toplam
2.913.506 96,44 177.633.133 96,37 107.701 3,56 6.696.368
3,63
50’den az 1.887.165 62,46 37.871.564
20,55 71.116
2,35 1.459.574
0,79
50–99
542.785
17,97 36.969.212
20,06 17.211
0,57 1.154.007
0,63
100–499 462.507
15,31 82.604.111
44,81 18.516
0,61 3.353.833
1,82
500–999 16.719
0,55
10.801.090
5,86
711
0,02 417.463
0,23
1.000+
0,14
9.387.156
5,09
147
0,00 311.491
0,17
1,65 2.234.114
0,95
4.330
1991
Toplam
3.901.389 98,35 232.276.879 99,05 65.433
50’den az 2.607.182 65,72 51.156.146
21,81 52.556
1,32 733.466
0,31
50–99
705.971
17,80 46.307.578
19,75 7.178
0,18 443.115
0,19
100–499 551.575
13,90 94.878.004
40,46 5.522
0,14 826.061
0,35
500–999 24.064
0,61
14.900.457
6,35
0,00 82.036
0,03
1.000+
0,32
24.034.694
10,68 40
0,00 149.436
0,06
12.597
137
D‹E, 1991–2001 GTS
parselinde 377.035 hektar arazi toplulaflt›rma çal›flmas› yap›lm›flt›r. Arazi toplulaflt›rmas› uygulamas› sonucunda; oransal
olarak 1/1,9 yüze olarak %48 oran›nda arazi toplulaflt›r›lmas›
yap›lm›fl ve parsel say›s› 191.405’e indirilmifltir.
48
BÖLÜM 2
SU YASASI ÇALIfiMALARI
1. Sularla ‹lgi1i Hukuksal ve Tarihsel
Durum ‹le Düzenlemelerin Kronolojisi
Bu tür bir mevzuat taramas›na geçmeden önce ülkemizde
su kaynaklar›na iliflkin yasal düzenlemelerin tarihsel geliflimi
ve günümüzdeki yasal durumu hakk›nda bilgi vermenin yararl› olaca¤› inanc›nday›z. Bilindi¤i gibi çevreyi oluflturan en
önemli unsurlardan olan su ve toprak ile insano¤lunun hukuk
ve teknoloji anlam›ndaki iliflkileri insanl›k tarihi kadar eskidir.
Bu kaynaklardan ele almay› düflündü¤ümüz su, Roma Hukuku’ndan bu yana insano¤lunun üzerinde egemenlik kuramad›¤›, özel mülkiyete konu edemedi¤i kamuya ait fleylerden say›lm›flt›r. Bu anlay›fl genel hatlar› ile bugünkü hukuk düzenince
de benimsenmifltir. “Ancak h›zl› sanayileflme ve kentleflme ile
kapitalist sistemin kar amac›; ayn› sistemde suyun serbest mal
say›lmas›, suya iliflkin hukuki düzenlemelerin suyun kirlenmesine ve verimli bir biçimde kullan›lmas›na engel olmad›¤›n›,
hiç de¤ilse bu konuda yetersiz kald›¤›n› göstermektedir”.
49
Su ve Toprak
Su kaynaklar› do¤al hidrolojik düzen üzerinde devaml› hareket halindedir. Bu nedenle de öncelikle do¤a kanunlar›na
tabidir. Bu do¤al servetten en uygun flekilde yararlanmak, bu
do¤al serveti ekonomik servet haline getirmek, ça¤›m›z gereksinmeleri nedeniyle zorunlu oldu¤undan, ça¤dafl teknolojiye
uygun hukuksal düzenlemeler getirmesini gerektirmifltir.
1.1 ‹slam Hukuku
‹slam Hukuku’nda topra¤›n devletin mülkiyetinde olmas›
ve kiflilere salt kullanma (intifa) hakk› verilmesi genel ilke oldu¤undan do¤al düzeni içinde bulunan sular üzerinde de özel
mülkiyet söz konusu edilmemifltir. Bu nedenle sular›n kullan›lmas›na iliflkin esaslar devlet taraf›ndan yürütülmüfltür.
Ancak ‹slam Hukuku’nun temelinde teamül büyük önem
tafl›d›¤›ndan, eskiden beri kullan›lagelen flekle ve kullananlara
sayg›l› olunmufltur. Daha baflka bir deyiflle su kullananlar›n
fiili yararlanma durumlar›, mülkiyet hakk› imiflcesine korunmufltur. Ancak bu koruma, kullan›m (intifa) hakk› niteli¤inden öte bir statüye kavuflturulmam›flt›r. Kullan›m hakk› ise,
devletin tasvip ve izni ile (fermanlarla) oluflmufltur. Sularla ilgili anlaflmazl›klar da fetvalarla çözümlenmifltir.
Mecelle (Mecelle-i Ahkâm› Adliyle); 1839 Gülhane Ferman› ile bat› dünyas›na pencere açan Osmanl› ‹mparatorlu¤u
1856 Islahat Ferman› ile de hukuk düzenini en az›ndan flekil
yolu ile Avrupa Hukuku’na yaklaflt›rma, anlay›fl›n› yerlefltirmeye çal›fl›lm›flt›r.
Bu anlamda Osmanl› Yönetimi’nin bat›l› usullerle tedvin
50
Su ve Toprak
(Codifie) etti¤i ilk kanunlardan en önemlisi mecelle olmufltur.
Bu düzenleme yap›l›rken uygulanagelen ‹slam Hukuku kurallar› ile bir ölçüde de örf ve âdete dayanan kurallar toplanarak
maddeler haline getirilmifltir.
1879’dan 1926 tarihine kadar yürürlükte kalan bu yasa,
Özel Hukuk konular›n›n bir bölümünü yar› teokratik bir biçimde düzenlemifl ve sular konusunda Özel Kukuk aç›s›ndan
ilginç maddeler koymufltur. Mecelle do¤al durumdaki bütün
yer alt› ve yer üstü sular›n›n kamu taraf›ndan serbestçe kullan›m›n› kabul etmekle beraber benimsenerek sahiplenerek (ibraz hali) mülkiyet konusu haline getirilen sular›n özel mülkiyete konu olmas› durumunu da kabul etmifltir. Böylece do¤al
imkânlardan ve servetlerden, f›rsat eflitli¤ine göre faydalanmay› ilke saym›fl, do¤al servetten ekonomik flarta geçifl için ibraz
koflulunu koyarak emek ve çal›flma hakk›n› korumufltur.
1.2 T.C. Anayasalar›na Göre Sular
Yirminci yüzy›lda ekonomik ve toplumsal sorunlar, planl›
kalk›nma politikas›, su kaynaklar›n›n tüm potansiyelinin en
ak›lc› biçimde de¤erlendirilmesini gerekli k›lm›fl, ça¤›n teknik
imkânlar› da buna yeterli oldu¤undan su kaynaklar›n›n kullan›m esaslar›n›n Kamu Hukuku aç›s›ndan düzenlenmesini zorunlu hale getirmifltir. Bu nedenle T.C. Anayasalar›, mecellenin sular konusundaki ferdiyetçi ve özel hukukçu tedvin sistemini terk ederek sularla ilgili esaslar› kamu yarar› aç›s›ndan
yeniden ele alm›flt›r.
Nitekim 18.10.1982 tarihinde kabul edilen yeni anayasa51
Su ve Toprak
n›n “Tabii Servetlerin ve Kaynaklar›n Aranmas› ve ‹flletilmesi”
bafll›kl› 168. maddesinde de ayn› prensip kabul edilmifltir.
Madde “Tabii servetler ve kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu alt›ndad›r. Bunlar›n aranmas› ve iflletilmesi hakk› devlete
aittir. Devlet bu hakk›n› belli bir süre için, gerçek ve tüzel kiflilere devredebilir. Hangi servet ve kayna¤›n arama ve iflletmesinin, devletin gerçek ve tüzel kiflilerle ortak olarak veya do¤rudan gerçek ve tüzel kifliler eliyle yap›lmas› kanunun aç›k iznine ba¤l›d›r. 21.11.2001 tarih ve 4721 say›l› yeni Türk Medeni Kanunu 8.12.2001 tarih ve 24607 say›l› Resmi Gazete’de
yay›mlanarak yürürlü¤e girmifltir. Yeni Medeni Kanunumuzda da ayn› ilke yer alm›fl olup 715. maddesinde de aynen “Sahipsiz yerler ile kamuya ait mallar, devletin hüküm ve tasarrufu alt›ndad›r. Aksi ispatlanmad›kça yarar› kamuya ait sular
ile kayalar, tepeler, da¤lar, buzullar, gibi tar›ma elveriflli olmayan yerler ve bunlardan ç›kan kaynaklar kimsenin mülkiyetinde de¤ildir ve hiçbir flekilde özel mülkiyete konu olmaz.
Sahipsiz yerler ile yarar› kamuya ait mallar›n kazan›lmas›, bak›m›, korunmas›, iflletilmesi ve kullan›lmas› özel kanun hükümlerine tabidir” hükümlerini yinelemifltir.
Yeni Medeni Kanunumuzun 756. maddesinde de “Kaynaklar, arazinin bütünleyici parças› olup, bunlar›n mülkiyeti ancak kaynaklar›n arazinin mülkiyeti ile birlikte kazan›labilir.
Yer alt› sular›, kamu yarar›na ait sulardand›r. Arza malik olmak suya malik olmak sonucunu do¤urmaz. Arazi maliklerinin yer alt› sular›ndan yararlanma biçimi ve ölçüsüne iliflkin
özel kanun hükümleri sakl›d›r” hükmü yer alm›flt›r.
52
Su ve Toprak
Özel Hukuk ve özel mülkiyete konu say›lan sular d›fl›ndaki bütün sular umuma ait sulard›r. Bu durumda gerçek ve tüzel kiflilerin uymas› gereken flartlar ve devletçe yap›lacak gözetim, denetim ve esaslar› ve müeyyideler kanununda gösterilir”
hükmü getirilmifltir.
1.3 Medeni Kanunda Sular
1. Türk Medeni Kanunu 1912 tarihli ‹sviçre Federal Medeni Kanunu’ndan iktibas edildi¤i için, mecelleden tamamen
farkl› düzenlemeler getirmifltir, ‹sviçre Medeni Kanunu 22
kantondan oluflan federal devletin kanton Özel Hukuk sistemlerini tedvin ederek Roma Hukuku’nun genel ilkelerini ça¤›m›za tafl›m›fl ve Özel Hukuk alan›n› toplam›flt›r. Kanunun Türk
Medeni Kanunu’na yans›mayan 6. maddesinde “Federal Medeni Kanun’un kantonlar›n kamu hukuku yönünden haiz olduklar› yetkileri tehdit veya takyit etmedi¤i” hükmü yer alm›flt›r.
Bu sebeple medeni hukuk müesseseleri maddelefltirilirken
kamu hukuku alan›na giren hususlar söz konusu oldukça “bu
konuda kanton1arca özel hükümler vazolunur” fleklinde at›flar yap›lm›flt›r. Türkiye’de Medeni Kanun kabul edilirken, Mehaz Kanunu’nun 664. maddesinde düzenlenen umumi sulara
iliflkin hükümler 641. maddede ele al›nm›fl ve ‹sviçre Medeni
Kanunu’nun 664. maddesine paralel bir flekilde” sahipsiz fleyler ile menfaati umuma ait olan mallar, devletin hüküm ve tasarrufu alt›ndad›r, akarsular ile menfaati umuma ait mallar›n
iflletilmesi ve kullan›lmas› hakk›nda ahkâm› mahsusa vazolunur” denilmekle yetinilmifl ve umuma ait sularla ilgili kullan53
Su ve Toprak
ma esaslar›n›n kamu hukuku aç›s›ndan ayr›ca düzenlenece¤i
aç›klanm›flt›r.
Ancak bu husus 82 y›ldan bu yana ele al›narak umuma ait
yer üstü sular› hakk›nda yasal düzenleme yap›lmam›flt›r. ‹sviçre’de kanton hukuklar›n›n tarihi statü içinde teessüs etmifl
mevcut ve kazan›lm›fl durumlar› telif etmek ve Federal Medeni Kanunu’nun tatbikine dair intikal devresi hükümlerini içermek üzere, kanuna bir de “son bab” adl› bir bölüm eklenmifltir. Ayn› geçifl devresi güçlü¤ü Türkiye aç›s›ndan da söz konusu oldu¤u için bu “son bab” bölümü TBMM’ce “Medeni Kanun’un Sureti Meriyeti ve fiekli Tatbiki Hakk›nda Kanun”
(Tatbikat Kanunu) ad› alt›nda bir kanun olarak kabul edilmifltir. 21.11.2001 tarih ve 4721 say›l› ikinci Türk Medeni Kanunu’nda ayn› hükümleri korumufltur.
1.4 Umuma Ait Sular
Üzerinde özel mülkiyet konusu olmayan, devletin hüküm
ve tasarrufu alt›nda olan sulard›r. Kullan›m esaslar› kamu hukuku aç›s›ndan düzenlenecektir. Ancak umuma ait sular›n,
Özel Hukuk konusu tar›m alanlar› ile de do¤al ve zorunlu iliflkisi olaca¤›ndan, tapu siciline paralel bir su sicilinin de olmas› gerekecektir.
Bafllang›çta Medeni Kanun’un “umumi sular” kategorisine
yaln›z, yer üstü sular›n› (akarsular ve göller) ald›¤› halde yer
alt› sular›n› kaynaklar gibi kabul ederek özel mülkiyet ve Özel
Hukuk konusu saym›flt›r. Bu düzenleme hukuki ve ekonomik
sorunlar yaratt›¤› için 138 say›l› yasa ile Medeni Kanun’da de54
Su ve Toprak
¤ifliklik yap›lm›fl, böylece yer alt› sular›, özel mülkiyet ve Özel
Hukuk alan›ndan ç›kar›l›p umumi sulardan say›lm›fl ve devletin hüküm ve tasarrufu alt›na sokulmufltur. Daha sonra 167
say›l› “Yer Alt› Sular› Hakk›nda Kanun” ile de yer alt› sular›n›n
kullan›m flekil ve dereceleri kamu hukuku esaslar›na göre düzenlenmifltir. Ancak daha sonra 3202 say›l› Köy Hizmetleri
Genel Müdürlü¤ü Kanunu ve (daha sonra yürürlükten kald›r›larak bu kanunda bulunan yetkiler ‹stanbul ve ‹zmit büyükflehir belediyeleri ile di¤er illerde il özel idarelerine devredilmifltir). 2560 say›l› ‹SK‹ Kanunu ile 167 say›l› kanunun düzenleme sahas›na girilmifl, yer alt› suyu rezervinin korunmas›
aç›s›ndan tehlikeli düplikasyonlar yarat›lm›flt›r.
Medeni Kanun’un Tatbikat›na ‹liflkin Kanun’un 43. maddesinde; “Mecelle mülgad›r” denildi¤i halde su uyuflmazl›klar›n›n çözümünde yeni bir düzenleme de bulunmad›¤›ndan
Medeni Kanun bafllang›ç hükümleri nedeniyle örf, adet ve teamül kurallar›na baflvurma zorunlulu¤u süregelmifltir, ‹slam
Hukuku’nda önemli bir yeri olan bu husus, maddede “bir fleyin bulundu¤u hal üzere kalmas› as›ld›r (madde 5)” ve “Kadim, k›demi üzere terk olunur” (madde 6) fleklinde yer alm›flt›r. Bu prensiplerden hareketle “Kadim Su Hakk›” kavram› günümüze kadar tart›flmal› da olsa süregelmifltir.
1.5 Kadim Su Hakk› ve ‹htiyaçlar›
Dolay›s› ile su ihtilaflar› adli yarg›da “Kadim Su Hakk›”
kavram› a¤›rl›kl› olarak çözümlenmeye çal›fl›lm›flt›r. Oysa idari yarg›, umuma ait sulara iliflkin ihtilaflarda kamu hukuku
55
Su ve Toprak
kurallar›n›n geçerli olmas› gere¤ine a¤›rl›k vermifl ve içtihatlar› da bu do¤rultuda geliflmifltir.
Türk yarg› sisteminde idari eylemden do¤an zarar›n tazmini
istemi ile aç›lan davalar›n idari yarg› yerinde görülmesi hakk›nda Uyuflmazl›k Mahkemesi’nin kararlar› ile “plan ve projeden
ya da bunlar›n uygulanmas›ndan dolay› gerçekleflen olaydan
meydana gelen zarar ve ziyanlardan dolay› aç›lacak davalara
bakma görevi idari yarg›n›n oldu¤u do¤rultusunda Yarg›tay kararlar› incelendi¤inde (5.7.1989 gün; 1989/17 E, 1989/18 K.
Uyuflmazl›k Mahkemesi Hukuk Bölümü Karar›, Yarg›tay 5. Hukuk Dairesi’nin 24.3.1996 tarihli karar›) umuma ait sularla veya bu sular›n kullan›m› amac›yla ilgili uyuflmazl›klarda uyuflmazl›klar›n çözüm yerinin idari yarg› oldu¤u görülmektedir.
Öte yandan kamu hizmeti amac› ile yap›lan su ile ilgili kamu inflaatlar› nedeni ile umuma ait suyu kullan›rken suyu kesilen de¤irmen sahiplerinin açt›¤› tazminat davas›n›n adli yarg› yerine idari yarg›da görülmesine yönelik Yarg›tay Hukuk
Genel Kurulu’nun 8.6.1988 gün ve 1988/5–204 e. 1988/499
say›l› ilam›nda; “Davan›n konusu idarece Göksün Ovas› Sulama ve Taflk›n Koruma projesi nedeniyle yap›lan inflaat›n do¤urdu¤u zarar›n tazminine iliflkin olmas› itibariyle davaya
bakmakla idari yarg› görevlidir” denilerek benzeri davalara
idari yarg›n›n bakmas› gerekti¤i konusunda uyuflmazl›k mahkemesi görüflü benimsenmifltir.
Bu do¤rultuda idari yarg›ya intikal eden ihtilaflarda idari
yarg›n›n verdi¤i kararlar, Türkiye’de hangi umumi suyun hangi kamu hizmetine tahsis edilmesi gerekece¤i konusunda ka56
Su ve Toprak
rar vermeye, tahsise, tahsisi kald›rmaya DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün yetkili oldu¤u hususunu aç›kça ve kesin bir biçimde
ortaya koymufl ve böylece 6200 say›l› kanunun 1 ve 2. maddelerinin yorumundan ç›kar›lan kamuya ait sular›n planlama
ve tahsis yetkisinin DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne ait oldu¤u hususu yüksek yarg› organlar›nca pekifltirilmifltir.
Örne¤in; Sivas ‹dare Mahkemesi 16.7.1986 tarih ve
1985/266 E. 1936/412 karar say›l› ilam›nda: “6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun’un 2. maddesinde.
Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nün görev ve yetkileri say›lm›fl, (a) f›kras›nda, “Taflk›n sular ve sellere karfl› koruyucu
tesisler meydana getirmek” (b) f›kras›nda, “sulama tesislerini
kurmak, sulama sahalar›nda mevcut parsellerin tamam›n› veya aksam›n› gösterir harita ve planlar› yapmak veya yapt›rmak
ve icab› halinde kadastrosunu yapmak” (c) f›kras›nda “batakl›k kurutmak” (d) f›kras›nda, (a, b, c) f›kralar›nda faaliyetlerle
ilgili olmak flart›yla sudan ve zaruret halinde yard›mc› di¤er
kaynaklardan enerji istihsal etmek” (f) f›kras›nda, “akarsularda ›slahat yapmak ve icap edenleri seyrüsefere elveriflli hale
getirmek” (g) f›kras›nda da, “yukar›daki f›kralarda yaz›l› tesislerin (çal›flt›rma ve bak›m onar›m dâhil) iflletmelerini sa¤lamak” oldu¤u belirtilmifl olup, idare kendisine kanunla verilmifl bulunan bu görevi yerine getirmekle yükümlüdür. Medeni Kanun’un ve mahkeme kararlar›n›n kabul etti¤i di¤er esaslara göre akarsular genel ihtiyac› karfl›layan ve kimsenin mülkü olmayan sular olup ancak, kamu yarar›na kullan›lmas›n›n
57
Su ve Toprak
olanak sa¤lad›¤› oranda bu sulardan özel yarar sa¤lanmas›
mümkün olur. Hal böyle olunca, kamuya ait sular üzerinde
kadim intifa hakk›nda bahisle bu sular› kamu hizmetine tahsis eden idareyi tazminatla yükümlü tutmak hukuken olanaks›zd›r. Bu durumda, kamuya ait sular›n, kamu hizmetine tahsisinin gerekmesi halinde, idarelerden hem gereklilikten, hem
de kanunda do¤an bu görev ve yükümlülüklerini b›rakarak
yerine getirmemelerini beklemek ve istemek, kamu hizmetinin aksamas› sonucunu do¤uraca¤›ndan ve olayda hizmetin
eksik, yetersiz ve kusurlu bir flekilde yerine getirme hali söz
konusu olmad›¤›ndan, ortada tazminat ödemeyi gerektirir nitelikte hizmet kusuru bulunmamaktad›r. Her ne kadar davac›, idarenin istemesi halinde, de¤irmenine su verilebilece¤ini
iddia etmifl ise de, gerçekten böyle bir halin bulunup bulunmad›¤› dolay›s›yla, davac›n›n zarar görmeyecek flekilde bir önlemin al›namayaca¤› durumunun saptanmas› bak›m›ndan kesif ve bilirkifli incelemesi yapt›r›lm›fl, buna göre böyle bir durumun mevcut ve mümkün olmad›¤› anlafl›ld›¤›ndan, bu iddia da yerinde görülmemifltir” denilmektedir.
Dan›fltay l0. Dairesi 1.7.1987 tarih, 1986/‹309 E,
1987/‹460 K. say›l› ilam›nda; daval› idarenin de, 6200 say›l›
yasaya göre sulama tesisleri kurmak, akarsular› ›slah etmek
görevlerini yürütürken kiflilere verdi¤i zararlar›, hizmet kusurunun varl›¤› veya kusursuz sorumluluk ilkesinin uygulanabilece¤i koflullar›n bulunmas› halinde tazminle sorumlu tutulaca¤› aç›kt›r. Ancak özel mülkiyete konu olmay›p, kamu yarar›na kullanman›n olanak sa¤lad›¤› oranda özel yarar sa¤lan58
Su ve Toprak
mas› mümkün olan akarsular› kamu hizmetine tahsis eden
idarenin, kamu hizmetine yapt›¤› tahsis sonucu akarsulardan
yararlananlar›n u¤rad›¤› zarar› ödeme, ya da bu flah›slara su
verme gibi bir zorunlulu¤u bulunmamaktad›r” denilmektedir.
Dan›fltay l0. Dairesi’nin 15.6.1982 gün ve 1982/577 Esas,
‹982/‹665 karar say›l› ilam›nda; “6200 say›l› Devlet Su ‹flleri
Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›ndaki Kanun uyar›nca taflk›n sular
ve sellere karfl› koruyucu tesisler meydana getirmek, sulama
tesisleri kurmak ve akarsulardan ›slahat yapmak idarenin görevidir. Daval› idare kendisine kanunla verilmifl bu görevi yerine getirmekle yükümlüdür. Medeni Kanun’da öngörülen
esaslara göre akarsular genel ihtiyac› karfl›layan sular olup,
kimsenin mülkü de¤ildir. Bu sular›n kamu hizmetlerine tahsisi as›ld›r. Ancak kanun yarar›na kullan›lmas›n›n olanak sa¤lad›¤› oranda sulardan özel yarar sa¤lanmas› mümkün olur. Bunun do¤al sonucu olarak kamuya ait sular üzerinde kadim intifa hakk›ndan bahisle, bu sular› kamu hizmetine tahsis eden
idareleri tazminatla yükümlü tutmak olanaks›zd›r. Kamuya ait
sular›n kamu hizmetine tahsisi halinde idarelerden kamu yarar›n› ve kamu hizmetini b›rakarak kendi menfaatlerine uygun tedbir almalar› ve bu husus sa¤lanamaz ise kamu hizmetini terk etmeleri istenemez. Kamu idarelerinin sorumluluklar› ancak yerine getirmekle yükümlü olduklar› hizmetleri eksik, yetersiz ve kusurlu bir flekilde yürütmeleri halinde söz konusu olabilir. Dava böyle bir kusur iddias›na dayal› olmad›¤›ndan ortada tazminat ödemeyi gerektirecek ve idareye yüklenebilir olan bir hizmet kusuru da bulunmamaktad›r. Dava
59
Su ve Toprak
konusu olayda, Savruk Çay›’ndan gelen suyun ›slah ve sulama
amac›yla kanalize edildi¤i, böylece yap›lan ASO sulama ve kuflaklama kanal›n›n tümüyle kamu yarar›n›n sa¤lanmas› amac›na yönelik bulundu¤u dosyan›n incelenmesinden anlafl›lmaktad›r. Aç›klanan nedenlerle kamu hizmetine tahsis edilen suyun vasf› ve hizmetin niteli¤i yönünden idareyi tazminle sorunlu tutacak bir neden bulunmad›¤›ndan hukuki dayanaktan yoksun tazminat isteminin reddine” denilmifltir.
Dan›fltay 12. Dairesi’nin (fiimdiki 10. Daire)17.10.1978 tarih ve 19 76/236 9 E, 19 78/3707 karar say›l› ilam›nda; “Devlet Su ‹flleri Örgütü, sular› memleket hizmetine yararl› hale getirerek akarsulardan hem tar›mda hem de iflletici güç olarak
sanayide yararlanmay› sa¤lamak için gerekli bütün çal›flmalar› yapmak üzere kurulmufltur. Medeni Kanunumuzda öngörülen ilkelere göre akarsular, genel gereksinimi karfl›layan sular olup, özel mülke konu olamaz. Bu sular›n kamu hizmetine verilmesi esast›r. Ancak kamu yarar›na kullanman›n olanak
sa¤lad›¤› ölçüde bu sulardan özel yarar sa¤lanmas› olanakl›d›r. Bu kural›n do¤al sonucu olarak, kamuya ait sular üzerinde yararlanma hakk›ndan” söz ederek “Bu sular› kamu hizmetine veren idareleri tazminatla yükümlü tutmak olanaks›zd›r.
Bir kamu hizmeti olarak, Düzce Ovas›’n›n sulanmas› için yap›lan tesislerden olan D 9 ve D 10 drenaj kanallar›n›n, davac›n›n de¤irmenine giden su ark›n› kesmesi olay›nda; kamu
hizmetine tahsis edilen suyun ve hizmetin niteli¤i yönünden
idareye tazmin sorumlulu¤u yükleyecek bir neden bulunmamaktad›r” denilmifltir.
60
Su ve Toprak
Nihayet Dan›fltay 10. Dairesi’nin 28.11.1995 tarih ve
1994/3996 esas 1995/6200 karar say›l› ilam›nda, “Kamu idarelerinin; gerçeklefltirmekle yükümlü olduklar› hizmetleri eksik, yetersiz yapmalar› ya da hiç yerine getirmemeleri, di¤er
bir deyiflle hizmet kusuru ifllemeleri halinde veya kamu hizmetinin yürütülmesi s›ras›nda herhangi bir kusuru olmayan
üçüncü kiflilere zarar verilmesi durumunda tazmin sorumluluklar›na gidilebilir. Yer üstü ve yer alt› sular›n›n zararlar›n›
önlemek ve bunlardan çeflitli yönden faydalanmak yetkisi
6200 say›l› yasayla daval› idareye verilmifltir. Daval› Devlet Su
‹flleri taraf›ndan Karakuyu Sulama Baraj› Projesi etütlerine
1966 y›l›nda bafllan›p 1979 y›l›nda tamamlanm›fl ve AfyonDinar Çapl› Gölü civar›ndaki arazilerin bir k›sm›n› sulamak,
ayr›ca 150 metre düflü ile ziyan olan ortalama 22.510 kwh’l›k
enerjiden faydalanmak amac›yla planlama program›na al›nm›fl, projenin gerçeklefltirilmesi sonucu 4424 hektar alan sulanmaya bafllanm›flt›r. Davac› 1981 y›l›nda bal›k yetifltiricili¤i
yapmak için Mülga Su Ürünleri Bölge Müdürlü¤ü’ne baflvuruda bulunmufl, baflvuru üzerine yap›lan incelemede an›lan idarece söz konusu arazi ve su üzerinde bal›k üretimi yap›labilece¤i sonucuna var›lm›flt›r. Suyun tesiste kullan›m›na izin verilmesi için de davac› taraf›ndan Mülga YSE 17. Bölge Müdürlü¤ü’ne baflvurulmufl, bu baflvuruya verilen 19.3.1981 tarihli
cevapta, mevcut su kayna¤›n›n 30 ‹t/sn’lik bölümünün köy içme suyu olarak kullan›laca¤›, geri kalan›n›n serbest b›rak›laca¤›, bu suyun köy muhtarl›¤› tasarrufunda bulundu¤u belirtilmifltir. Davac› da suyu kullanmak üzere köy muhtarl›¤›ndan
61
Su ve Toprak
izin alm›flt›r. Bu haliyle yer alt› ve yer üstü sular›ndan faydalan›lmas› konusunda yetkili k›l›nan daval› idareden herhangi
bir su tahsis talebinde bulunulmad›¤›, daval› idarece bir tahsis
de yap›lmad›¤› anlafl›lm›flt›r. Öte yandan 8.11.1989 tarihinde
tesislere gelen suyun kesilmesinin önlenmesi amac›yla Dinar
Asliye Hukuk Mahkemesi’nde ac›lan dava sonucu ihtiyati tedbir karar› al›nm›fl ve göl havzas›nda suyun birikmesini sa¤layan setler y›kt›r›lm›flt›r.
Ancak bu karara yap›lan itiraz üzerine mahallinde yap›lan
bilirkifli incelemesinde yeterli oranda tesise su verildi¤i sonucuna var›ld›¤›ndan ihtiyati tedbir karar› kald›r›lm›flt›r. Akarsular, genel gereksinimi karfl›layan sulard›r. Özel mülkiyete konu olmayan bu sular›n kamu hizmetine tahsisi esas olup, kamu yarar›na kullan›m›n olanak verdi¤i ölçüde bu sulardan
özel yarar sa¤lanmas› mümkündür. Kamu kurulufllar›n›n, kamu yarar›n› bir kenara b›rakarak kifli yarar›na uygun önlemler
almalar›n›n beklenmesi düflünülemez. 4424 hektar alana sulama olana¤› sa¤layan idarece yürütülen hizmetin eksik ve gere¤i gibi ifllememesi hali söz konusu olmad›¤›ndan olayda idareye yöneltilecek bir kusur bulunmamakta; idarece yürütülen
hizmet ile zarar aras›nda nedensellik ba¤› kurulamamaktad›r.
Kald› ki davac› Karakuyu Sulama Baraj› inflaat›n›n dolgu ve
hafriyat çal›flmalar›ndan dolay› tesisteki bal›klar›n ölümüne
sebebiyet verildi¤ini ileri sürerek daha önce de tazminat davas› açm›fl olmas›na karfl›n, basiretli bir tüccar gibi davranarak
zarar›n› en aza indirmek konusunda herhangi bir giriflimde
bulunmam›fl ve idarenin sahip oldu¤u yetkiye dayanarak su62
Su ve Toprak
yun statüsünü de¤ifltirmesine karfl›n kendi iradesi ile üretime
devam etmifltir. Bu durumda davac› taraf›ndan, tesisin 1/4 at›l
kapasiteyle çal›flmas› nedeniyle bina ve tesislerin ölü yat›r›ma
dönüfltü¤ünden bahisle 1987, 1988, 1989 ve 1990 y›llar› için
adli yarg›da yapt›r›lan tespit sonucu hesaplanan zarar›n tazmini istemiyle ac›lan davan›n; l987, 1988, 15.1.1989 dönemini
kapsayan tazminat istemine iliflkin bölümün süre yönünden
15.1.1989 tarihinden sonras›na iliflkin bölümün ise esastan
reddi gerekirken, dava konusu tazminat isteminin kabulü ve
baflvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolunda verilen kararda hukuki isabet bulunmam›flt›r” denilmifltir. Bütün bu kararlar›n 6200 say›l› kanunun
1 ve 2. maddeleri ile birlikte bir bütünlük arz edecek flekilde
de¤erlendirilmesi ve yorumlanmas› sonucunda;
a. Umuma ait sular›n ›slah edilerek önem ve öncelikler de
dikkate al›narak kamu hizmetine a. tahsisi, tahsis s›ralar›n›n
de¤ifltirilmesi veya kald›r›lmas› konular›nda ülkemizde görevli kurulusun DS‹ Genel Müdürlü¤ü oldu¤u,
b. Sular›n kamu hizmetine tahsisinden dolay› bireysel zarar
taleplerinin ve kadim su hakk› b. iddialar›n›n geçersiz oldu¤u,
c. 6200 say›l› yasan›n DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne verdi¤i görevleri yerine getirirken, planlama c. aflamas›nda yap›lmas› zorunlu olan etüt ve de¤erlendirmelerde, fizibilite çal›flmalar›nda, “Kadim Su Hakk›” faktörünün tespit ve hesaplarda dikkate al›nmamas› gerekti¤i, vakalar› ortaya ç›kmaktad›r.
63
Su ve Toprak
1.6 6200 Ssay›l› Devlet Ssu ‹iflleri
Umum Müdürlü¤ü Kanunu
Yeni Medeni Kanun’un 714. ve 715. maddelerinde öngörülen düzenleme suyun ak›flkanl›k, çok amaçl›l›k, çok sahiplilik
gibi fiziksel, sosyal ve ekonomik karmafl›k vas›flar›, sular konusunda 167 say›l› Yer Alt› Sular› Hakk›nda Kanun d›fl›nda
özel ve kapsaml› bir yasal düzenlemenin yap›lmas›n› zorlaflt›rm›fl olmakla beraber, bu yöndeki gereksinimi karfl›lamak üzere en kapsaml› düzenleme 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Genel
Müdürlü¤ü’nün Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun ile getirilmifl bulunmaktad›r.
Bu kanunun 1. maddesinde “Yer üstü ve yer alt› sular›n›n
zararlar›n› önlemek ve bunlardan çeflitli yönden faydalanmak
maksad›yla Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü kurulmufltur”
denilmekte olup, bu maddeden de aç›kça anlafl›laca¤› gibi ülke genelinde su kaynaklar›n tahsis edildi¤i amaçlar› belirlemek ve bu yönde faydalanmak DS‹’nin kurulufl amac›n› teflkil
etmektedir.
Kanunun, görev ve yetkilerini belirleyen 2. maddenin muhtelif f›kralar›nda da bu amaç hükmü detayland›r›lmak suretiyle tahsis ve istifade flekilleri belirlenmektedir, özellikle (h) f›kras›ndaki “Yukar›da yaz›l› ifllerle ilgili olmak üzere rasat, tecrübe, istatistik, araflt›rma ve her türlü istikflaf ifllerini yapmak ve
ezcümle topra¤›n cins ve karakterini, yetifltirilecek mahsul nevilerini ve elde edilecek zirai, iktisadi faydalar› ve verimlilik
derecelerini tespit etmek ve bu mevzularla ilgili Bakanl›k ve
müesseselerden faydalanmak, amenajman planlar› haz›rlamak
64
Su ve Toprak
ve bunlar› temin edecekleri fayda ve ele al›nmalar›ndaki zaruretlere göre seçmek, s›ralamak ve Bakanl›¤a teklif etmek” fleklindeki hükmü, ülke genelinde su planlamas› yapmak ve bunlar›n ihtiyaca göre tahsis ve önceliklerini belirlemek yetkisinin
DS‹’de oldu¤unu daha aç›k bir flekilde ifade etmektedir.
Daha sonra ç›kar›lan 167 say›l› Yer Alt› Sular› Hakk›nda
Kanun, 1053 say›l› “Ankara, ‹stanbul ve Nüfusu 100 Binden
Yukar› Olan fiehirlerde I eme. Kullanma ve Endüstri suyu Temini Hakk›nda Kanun -ki daha sonra yüz bin kriteri kald›r›lm›flt›r” 4373 say›l› “Taflk›n Sulara ve Su Bask›nlar›na Kars› Korunma Kanunu” gibi kanunlarla 6200 say›l› kanunla güdülen
amaçlar› tamamlay›c› hükümler getirilmifltir.
Su ile ilgili olarak di¤er baz› kurulufllara yetkiler veren baz› kanun hükümleri mevcut ise de bu yetkiler s›n›rl› olup,
6200 say›l› kanunun ana belirleyicilik ve uygulay›c›l›k fonksiyonlar›n› bozucu bir nitelik tafl›mamaktad›r. 5393 say›l› Belediyeler Kanunu, 2560 say›l› ‹SK‹ Kanunu, 831 say›l› Sular
Hakk›nda Kanun, 03.06.2007 tarihli ve 5686 say›l› Jeotermal
Kaynaklar ve Do¤al Mineralli Sular Kanunu, 18.12.1981 tarihli ve 2565 say›l› Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu, 22.04.1925 tarihli ve 657 say›l› Harita Genel Komutanl›¤› Kanunu, 178 say›l› Askeri Garnizonlar›n ‹çme ve
Kullanma Sular›n›n Temini Hakk›nda Kanun, bu nitelikteki
kanunlardan baz›lar›d›r.
1.7 Su Kullan›mlar›nda Entegre Yaklafl›mlar
‹çme - kullanma (köysel ve kentsel) endüstri-tar›m amaçl›
65
Su ve Toprak
su kullan›mlar›nda entegre yaklafl›mlar: 7. BYKP ve bu plâna
dayal› olarak haz›rlanan 1997–1998 y›llar›na ait hükümet
programlar›nda “k›rsal altyap› ve hukuksal düzenlemeler” yer
al›rken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤› (Dolay›s›yla DS‹
Genel Müdürlü¤ü) görevli kurulufl olarak belirlenmifl ve bu
do¤rultuda bir komisyon oluflturularak çal›flma bafllat›lm›flt›r.
1998 program›na göre 1998 y›l› yaln›zca mevzuat taramas›na
ayr›lm›fl olup Su Yasas›’n›n ç›kar›lmas› için tan›nan süre plan
döneminin bitifline kadar geçen süredir. Ancak yasan›n haz›rlanmas› ve TBMM’ye sevki ile ç›kart›lmas› flimdilik uzak bir
ihtimaldir. Bu denli uzun bir süre de DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün sorunlar›n›n Su Yasas›’n›n içinde çözümlenmesini
beklemek, büyük s›k›nt›lar yarataca¤›ndan, ileride ç›kar›lacak
Su Yasas› ile Entegrasyonu da sa¤layacak biçim de 6200 say›l› DS‹ Genel Müdürlü¤ü Yasas›’n›n da revizyon görmesi ayn›
plan ve programlarda yer alm›flt›r. Bu aç›klama do¤rultusunda, içme-kullanma (köysel ve kentsel) endüstri - tar›m amaçl›
su kullan›mlar›nda entegre yaklafl›mlardan bu yaz› içinde söz
etmenin yararl› olaca¤› düflünülmektedir. Bu entegre yaklafl›mlar flöyle s›ralanabilir.
1) Yukar›da 6200 say›l› yasaya iliflkin aç›klamalarda da de¤inildi¤i üzere M.K. 64l. madde ile öngörülen “Ahkâm› Mahsusa” ç›kart›lmas› konusu bu güne kadar gerçeklefltirilememifl
olmakla birlikte 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nün Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun ile bu konuda
kapsaml› düzenleme yap›lm›fl bulunmaktad›r. Su haklar› konusundaki bofllu¤u 6200 say›l› kanunun 2. maddesinde yap›66
Su ve Toprak
lacak bir de¤ifliklikle ve tam anlam› ile doldurma çal›flmalar›
süregelmektedir.
Geçti¤imiz y›llarda haz›rlanan “Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun’un Baz› Maddelerinin De¤ifltirilmesi ve Baz› Maddeler Eklenmesi Hakk›nda Kanun Hükmünde Kararname Tasla¤›” ile an›lan kanunun
2. maddesinin (a),(b),(c),(d), (e) ve (k) f›kralar›nda de¤ifliklik
yap›larak bu bofllu¤un giderilmesine çal›fl›lm›flt›r.
6200 say›l› kanunun 2. maddesinin (a) f›kras›, yukar›da
detayl› bir flekilde yer alan idari ve adli yarg› kararlar› da dikkate al›narak taslakta flöyle de¤ifltirilmeye çal›fl›lm›flt›r;
a) Ülke genelinde su kaynaklar› planlamalar›n› yaparak,
kaynaklar›n çok amaçl› kullan›mlar›nda; ekonomik faydalar
ve sosyal zaruretler de dikkate al›nmak suretiyle, ilgili di¤er
kurulufllar›n görüflleri al›narak öncelikleri tespit etmek ve su
kaynaklar›n› ihtiyaçlar›n önem ve önceliklerine göre içme,
kullanma, sulama ve endüstri suyu temini ile enerji üretimi ve
di¤er amaçlara tahsis etmek ve amaçlar aras›nda tahsisi de¤ifltirmek”.
Ancak haz›rlanan taslak, Bakanlar Kurulu’na Kanun Kuvvetinde Kararname ç›kartma yetkisi veren 3390 say›l› kanunun Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmesi üzerine iade olunmufltur.
2) Su çevrimi do¤ada bir bütündür. Bilimsel olarak su kaynaklar›n›n planlanmas› ile uzun dönemli ihtiyaçlarda dikkate
al›narak, bu k›t kayna¤›n en rasyonel biçimde, farkl› kullan›m
alanlar›na tahsisinin de ayn› bütünlük anlay›fl› içinde ele al›n67
Su ve Toprak
mas› zorunludur. Tüm amaçlar›n tahsise haz›r bir potansiyel
teflkil eden yer alt› ve yer üstü sular›n›n insan ve do¤an›n ihtiyaçlar›na göre kullan›m›n›n önceliklerini belirlemek, genifl
zamanl› periyotlar içerisinde azalma ço¤almalar› gözlemek ve
belirlemek, suyun say›s›z faydalar› yan›nda, insana ve do¤aya
verebilece¤i telafisi imkâns›z zararlar› önlemek ve bütün bunlarla ilgili ana doneleri toplama, istikflaf, master plan, planlama çal›flmalar› yapmak ve önerilen projeleri yaflama geçirerek
tamamen bir ihtisas ifli olup 54 y›ll›k uygulama ile çok zengin
bir bilgi ve deneyime sahip DS‹’de bu görev 6200 say›l› kanun
çerçevesinde yerine getirilmektedir.
Yer üstü ve yer alt› sulama, içme ve kullanma suyu ihtiyaçlar›, hayvanlara lüzumlu su ihtiyaçlar›, tar›msal sulama suyu
ihtiyaçlar›, enerji ve sanayi suyu ihtiyaçlar›, el sanatlar›, ticaret, tafl›ma, ulafl›m, bal›kç›l›k, bilimsel ve teknik araflt›rma e¤itim ihtiyaçlar›, turizm ve mesire yeri su ihtiyaçlar› vb. genifl
yelpazeli bir ihtiyaç tablosuna cevap vermek üzere ülke genelinde planlanmas›n›n ve s›ralanmas›n›n belirli bir otoriter taraf›ndan yap›lmas› yaflamsal bir önem tafl›maktad›r.
2. Yabanc› Ülkelerin Su Mevzuatlar› ve Su Yönetim Yap›lar›
7. ve 8. BYKP’de yer alan “Çerçeve Su Yasas›” ön çal›flmalar› nedeniyle incelenen baz› ülkelerin su mevzuat› ile ilgili olarak, yüzeysel de olsa bilgi aktarman›n yararl› olaca¤›n› düflünmekteyiz. Bu ülkelerin seçiminde baz› kriterler dikkate al›nm›flt›r; Örne¤in suyu çok az olan, ancak bu az suyu ak›ll› bir
biçimde kullanan ülke düflünüldü¤ünde; ‹srail ve Güney Afri68
Su ve Toprak
ka Cumhuriyeti seçilmifltir. Suyu çok olan ülkenin su yönetimi söz konusu oldu¤unda Brezilya seçilmifltir. Türkiye ile ayn› iklim kufla¤›nda olan ve kontinental hukuk aç›s›ndan da
yak›nl›¤› düflünülen ‹spanya seçilmifltir. Yönetim biçimi Türkiye ile örtüflebilen ülke olarak Fransa, su hizmetlerinin özellefltirildi¤i ülke olarak ‹ngiltere, (‹skoçya ve Kuzey ‹rlanda hariç) su sorunlar›n› geçen yüzy›lda çözen Almanya, ›rma¤› olmayan, yaln›z yer alt› suyu kullanan Danimarka, baflka bir k›tadan olup sorunlar› Türkiye’ye benzeyen ancak sulamalar› tamamen çiftçiye devredilmifl ülke olarak Meksika al›nm›flt›r.
Ayr›ca AB’nin su direktifleri incelenmifltir.
2.1 ‹spanya Su Yasas›
1) ‹ncelenen ‹spanya Su Yasas› ‹spanya devlet yap›s›, yani
Katalan, Bask ve benzeri di¤er özerk bölgelerin durumu da
dikkate al›narak haz›rlanm›fl olup, bu anlamda bir üniter devlet yasas› de¤ildir.
2) Yasaya göre yüzey sular› ve yer alt› sular› tek bir kaynak
olarak dikkate al›nmakta ve kamu ya ait bu sular üzerindeki yetki devlet egemenli¤inin bir parças› olarak kabul edilmektedir.
3) Bu sular üzerindeki her türlü aktivitelerle ilgili hidrolojik planlar› merkezi hükümet yapmaktad›r. Maden sular› ve
termal kaynaklar› kendi özel yasalar›na tabi olup iflbu yasa
kapsam›na al›nmam›flt›r.
4) Ar›tmada, su tasarrufunda, yetki da¤›l›m›nda koordinasyonda yönetim ile kullan›c› kat›l› m›n›n birlikteli¤i prensibi
esas al›nm›flt›r.
69
Su ve Toprak
5) Hidrolojik sistemin hidrolojik çeviriminin aktivitelerinin temel birimi olarak “Su Havzas›” al›nm›flt›r.
6) Bölgesel planlar ve geliflme, çevrenin korunmas› ve do¤an›n restorasyonu ile suyun kamu tasarrufunda kontrolü kabul edilmifltir.
7) Yasada en yüksek tavsiye kurulu olarak Ulusal Su Kurulu’na yer verilmifltir.
8) Hidrolojik planlaman›n çevre ve di¤er do¤al kaynaklarla uyumlu olarak, bölgesel ve sektörel geliflmeleri dengeleyecek, kaynaklar›n imkânlar›n› art›racak flekilde, kalitelerini koruyan havza hidrolojik planlar› ve ulusal hidrolojik plan arac›
ile yerine getirilmektedir,
9) Ulusal hidrolojik plan parlamento taraf›ndan onaylanmaktad›r.
10) Yasan›n özellikle 51, 52 ve 53. bölümlerinde suyun
özel kullan›m›n›n nas›l yap›laca¤› hakk›nda hükümler yer almaktad›r. Bu do¤rultuda imtiyazlar verilebilmektedir.
11) Yüzey ve yer alt› sular›n›n, bunlar›n yataklar›n›n do¤al
depolar›n›n kirlili¤i ile ilgili kontrolü hükümet taraf›ndan yap›lmaktad›r.
12) Kamuya ait sular› kirletebilen veya kalitesinde bozulmaya yol açabilen bütün aktiviteler ile sular› kirleten at›k
maddelerin deflarj› için ön yetki belgesi al›nmaktad›r.
13) Suyun yönetimi ve da¤›t›m› d›fl›nda ortaya ç›kan di¤er
borçlar›n yan› s›ra koruma, temizleme ve iyilefltirme harcamalar› için kullan›c› birliklerinin talepleri bu hizmetten faydalanan, sanayi ve gayrimenkullere yüklenmekte, bu birlikler hü70
Su ve Toprak
kümete borçlu olunan miktar›n toplanmas› için birlik yetkisi
dâhilinde ve ceza fleklinde ek para tahsil etmektedir.
14) Hükümet ar›tma ifllemlerini, suyun kalitesini ve suyun
tasarlanan kullan›m›n› esas alarak suyun do¤rudan tekrar kullan›m› için temel flartlar› belirlemektedir.
15) Kamuya ait sular›n tabi oldu¤u tesislerin kullan›lmas›
ve meflgul edilmesi, söz konusu kaynaklar›n korunmas› ve iyilefltirilmesi için tahsis edilen ücretlerin ödenmesine tabidir.Bu
ücretler, devlet ad›na drenaj havzas› yetkili birimleri taraf›ndan toplan›r.
16) Deflarj edilecek at›klar ve bu at›klarla ilgili aktiviteler,
her bir drenaj havzas›ndaki kaynaklar›n korunmas›na ve iyilefltirilmesine tahsis edilen ücretleri ödemeye tabidir. Ücret
miktar› her birine verilen de¤er ile kirlilik birimlerince ifade
edilen at›klar›n kirletici içeri¤i ile çarp›lmas› ile hesaplan›r.
17) Devletin finansal yard›m› ile tamamen veya k›smen yap›lan yüzey veya yer alt› sular›n› düzenleme tesislerinden fayda sa¤layan kifliler, devletin katk›s›n› telafi etmek ve bu tür tesislerin kullan›m ve bak›m masraflar›n› karfl›lamak için ücret
ödemektedirler.
Tamamen devlet taraf›ndan finanse edilen di¤er hidrolojik
tesislerden, kamuya ait sular›n kalitesinin bozulmas›n› önlemek
için yap›lan çal›flmalar da dâhil olmak üzere fayda sa¤layan kifliler su kullan›m›n›n karfl›l›¤› olarak yat›r›m maliyetlerinin bedelini karfl›lamak ve bu tür tesislerin kullanma ve bak›m masraflar›n› karfl›lamak için tasarlanan ücreti ödemektedirler.
‹spanya Su Yasas›, suyun devletin egemenli¤inde olmas›,
71
Su ve Toprak
kontrolün yine devlette olmas› aç›s›ndan Türkiye için haz›rlanacak su yasas›n›n d›fl çerçevesini oluflturmak anlam›nda örnek
al›nabilir. Ancak ‹spanya’n›n özerk bölgeleri olan bir birleflik
devlet oluflu, öte yandan kamuya ait su kaynaklar› üzerinde imtiyaz tesis edilebilmesi özellikleri aç›s›ndan Türkiye için uygun
bir örnek olamayaca¤› da aç›kt›r.
2.2 Birleflik Krall›k’ta Su Hizmeti Yönetimi
1- Birleflik Krall›k’›n ‹ngiltere ve Galler kesimlerinde su hizmetleri 1989 y›l›nda özellefltirilmifltir. Su hizmetleri ve kanalizasyon hizmetleri kamu limited flirketlerine verilmifltir.
‹skoçya’da ise su hizmetleri kamu sektörü içinde yer almaktad›r ve ‹skoçya bölge konseyleri fleklinde yerel yetkili birimler
taraf›ndan sa¤lanmaktad›r. fiiddetli halk muhalefeti nedeniyle
su hizmetleri ‹skoçya’da özellefltirilememifltir. Kuzey ‹rlanda’da su hizmetleri merkezi hükümetin bir parças›d›r ve Kuzey
‹rlanda Ofisi’nin bir bölümü olana kadar da bir parças› olarak
kalm›flt›r. Özellefltirme amaçlar›ndan biri de Avrupa Toplulu¤u standartlar›na uygun özel rekabetle temin etmektir. Özellefltirilmifl su hizmetleri yat›r›mlar, performans ve müflteri hizmetleri konusunda flirketlerden beklenilen iyilefltirme gerçekleflmektedir. Ancak güven ve kamunun özellefltirmeyi idrak etmesi konusunda daha yerel ve ulusal bazda sorunlar bulunmaktad›r. Gerek devlet yap›s›, ve gerekse yasama sistemi anlam›nda Türkiye ile hiçbir benzerli¤i bulunmayan Birleflik Krall›k’›n su hizmetleri yönteminin düflünülen Türk Su Yasas› için
iyi bir kaynak veya örnek oluflturmayaca¤› aç›kt›r.
72
Su ve Toprak
‹ngiltere’de hukuk sistemi Anglosakson Hukuku’nun en
bariz örne¤i olup örf ve adet hukukuna dayal› olarak geliflmifltir. Oysa Türkiye; kayna¤› Roma Hukuku olan K›ta Avrupas›
(continental) hukuk co¤rafyas›nda yer almakta olup, ‹ngiltere
su yöntemlerinin Türkiye’ye örnek olmas› bu aç›dan da olas›
de¤ildir.
2.3 Almanya’da Su Kaynaklar› Yönetimi
Do¤al dengenin bir unsuru olarak su kaynaklar›n›n yan› s›ra kamusal su temininin garanti edilmesi hususu çevre politikas›n›n merkezinde yer almaktad›r. Almanya’da uygun iklim
flartlar›ndan dolay›, miktar aç›s›ndan artan su temininde bir
sorun yoktur. As›l sorun su kalitesinin iyilefltirilmesidir.
Bu durum nedeniyle su kaynaklar›n›n yönetiminin uzun
dönem amaçlar› flöyle karar1aflt›r›lmaktad›r:
• Sular›n ekolojik dengesini korumak ve restore etmek,
• Nicelik ve nitelik aç›s›ndan içme ve sanayi suyu sa¤lamak,
• Kamu refah›na hizmet eden bütün su kullan›mlar›n› temin etmek,
• Kirletene ödetmek,
• Bütün ilgili kurulufllar› ve sanayi kesimi ile ifl birli¤i yapt›r›larak kirlili¤in kontrolünü sa¤lamak.
Almanya’da federal sistemi yürürlükte oldu¤u için su kaynaklar› yönetimi hususunda Alman yasama ve idari sistemi oldukça karmafl›kt›r.
73
Su ve Toprak
Türkiye için haz›rlanacak bir su yasas›nda Almanya’dan al›nacak en önemli örnekler;
1) Kirletene ödetmek,
2) Bütün ilgili kurulufllar›n, sanayi kesiminin de ifltirakiyle
kirlili¤in kontrolünü sa¤lamakt›r.
Aç›klanan nedenle Almanya’dan su kaynaklar›n›n yönetiminin kurumsal ve örgütsel yap›s› için haz›rlanacak bir su yasas› için örnek al›nma özelli¤i bulunmamaktad›r.
2.4 Danimarka Su Yasas›
(8 Haziran 1978 Tarih ve 299 Say›l›)
Bu yasaya göre Danimarka Su Yönetimi, yerel konseyler,
bölge konseyleri ve bunlar›n ba¤l› oldu¤u Çevre Bakanl›¤›
fleklinde bir hiyerarflik yap›ya sahiptir. Bu hiyerarflik yap›, afla¤›daki hususlar› yerine getirmekle yükümlüdür:
I. Yerel konseylerin yard›m› ile bölge konseyi, bölge s›n›rlar› içindeki su kaynaklar›n›n niteli¤inin, miktar›n›n ve lokasyonunun belirlenmesini etüt eder ve etüdü temel alan bölge
konseyi, çekim için elde edilebilecek su miktar›n›n hesaplanmas›n› ve araflt›rmas›n› yapar,
II. Etüt çal›flmas›n› temel alarak mevcut ve gelecek için
beklenen nüfus ve endüstri geliflmeleri ›fl›¤› alt›nda, bölge
konseyi yerel konseylerle görüflmelerden sonra gelecekteki su
çekimi için çözümler bulur.
Su kaynaklar› planlar›, su temini tesislerinin kurulmas› ve
geniflletilmesi planlar› yan›nda, suyun isale edilmesi ve ar›t›l74
Su ve Toprak
mas›ndaki temel prensipler kadar suyun nereden çekilece¤i ve
bölgelerdeki her bir birime suyun nas›l temin edilece¤i hususunda rehberlik eder.
Su kaynaklar› planlar›, onay için Çevre Bakan›’na sunulur.
Büyük Kopenhag’›n Bölge ve Yerel Konseyleri;
Su kayna¤› plan› onaylan›ncaya kadar, yerel konseylerle
görüflmelerden sonra bölge konseyi, k›s›m planlar›n› haz›rlayabilir. Yerel konseylerle görüflmelerden sonra, yeni su kaynaklar› plan›n›n gerekli oldu¤u düflünülünceye kadar, bölge
konseyi, onaylanm›fl olan su kaynaklar› plan›na yap›lacak ilaveleri ve plandaki de¤ifliklikleri haz›rlayabilir.
K›s›m planlar›, plandaki de¤ifliklikler ve plana yap›lacak
ilaveler onay için Çevre Bakan›’na sunulur.
Bakan, k›s›m planlar›, plana yap›lacak ilaveler ve plandaki
de¤iflikliklerin haz›rlanmas› için bölge konseyine talimat verebilir. Yerel konsey her bir tesisin su temin edece¤i bölgeyi ve
suyu temin edece¤i sahay› içeren planlar› su temin organizasyonlar›na verir. Su temin plan›n›n tamam› veya bir parças› di¤er yerel konseylerle birlikte ortaklafla haz›rlanabilir.
Yerel konsey, plandaki de¤ifliklikler ve ilavelerle birlikte k›s›m planlar›n› haz›rlayabilir. Plana yap›lan ilaveler ve plandaki
de¤iflikliklerle birlikte planlar bölge konseyine onay için sunulur. Bölge konseyi, plandaki ilaveler ve de¤iflikliklerle birlikte
k›s›m planlar›n› haz›rlamak için yerel konseye talimat verebilir.
Çevre Bakan›, bu kanunun esas› ile ilgili olan hususlar› dikkate alarak su çekimi ve su temini için ulusal planlar haz›rla75
Su ve Toprak
yabilir. Bakan, etütlerin ve planlamalar›n iki veya daha fazla
bölge konseyleri taraf›ndan ifl birli¤i çerçevesinde yap›lmas›na
karar verir. Çevre Bakan›, etüt ve planlar›n uygulanmas› ve
bunlar›n yerine getirilmesinde zaman s›n›rlamas›n› içeren kurallar› belirler. Ayr›ca, Bakan, ilgili arazi sahipleri ve yetkililerin, toplant›lar veya di¤er etkinlikler vas›tas› ile plan›n haz›rlanmas› ve yay›mlanmas›ndaki yükümlülüklerini belirler.
Bölgesel ve yerel planlama harcamalar›n›n nas›l paylafl›laca¤› hususunda anlaflma olmad›¤› takdirde, problemin çözümüne Bakan taraf›ndan karar verilir. Bu kanunun bölgesel ve yerel yönetmeli¤i onaylanan planlar ile ihtilafa düflmez.
Danimarka’da iklimi, jeolojik yap›s›, yüzölçümü itibariyle
büyük akarsular ve göllerin oluflmas›na imkan olmad›¤› için
daha çok yer alt› suyu kullan›m›na yönelik bir uygulama vard›r. Bu nedenle de su yönetimi, su çekimi miktar ve flekline
göre oluflmufltur.
Türkiye de uygulanabilen bir örnek de¤ildir.
2.5 Fransa Su Kaynaklar› Yönetimi
‹darî taksimat›ndaki örgütlenmesi ve daha pek çok konuda
iki yüz y›ld›r Türkiye’ye örnek olmufl olan Fransa’n›n bizim
ac›m›zdan Avrupa ülkeleri aras›nda önemli bir yeri vard›r. Bu
nedenle bu bölümde
Fransa Su Yönetimi’ne fazlaca yer verilmesinin yararl› olaca¤› düflünülmüfltür.
3 Ocak 1992 tarihli kanunun en yeni görüflleri aras›nda,
afla¤›da belirtilenlere de¤inmeye gerek vard›r:
76
Su ve Toprak
• Suyu ulusun miras›n›n bir parças› olarak tan›mak,
• Birlefltirilmifl yasal sistemi oluflturmak, planlaman›n orijinal sistemini tan›tmak,
• Özellikle kanalizasyon hizmetleri ile ilgili olan komünlerin yetkisini güncellefltirmek,
• Seçilmifl temsilciler ve su kullan›c›lar› ile yap›lan müzakereleri art›rmak ve halka karfl› daha fazla aç›k olmak.
Bütün bu önlemler hem Avrupa hem de dünya e¤ilimleri
ve geçmiflteki uygulamalar ile ayn› do¤rultudad›r.
Fransa’da modern anlamda su kaynaklar› uygulamalar›
1964 y›l›nda kabul edilen kanun ile bafllam›fl ve uzun y›llar
sonra 1992 y›l›nda kabul edilen kanun ile geliflmifltir. Su, flu
anda ortak miras›n bir parças› olarak kabul edilmektedir. Su
yönetimi, hem kullan›c›lar› memnun etmeyi hem de do¤al
çevreyi korumay› amaç edinen entegre ve dengeli bir yaklafl›m› hedef almaktad›r.
Mevcut Frans›z sistemi idari mekanizman›n her bir seviyesini gerekli k›lmaktad›r. ‹dari mekanizma olarak flunlar say›labilir: Devlet (Bölge-Bölüm-Komün), kullan›c›lar, seçilmifl
temsilciler, havza baz›nda havza komiteleri ve organizasyonun
ana dayana¤› olan su kurullar›d›r.
Bu bölüm Fransa’daki kurumsal yap›y›, son zamanlarda ortaya ç›kan yönetim planlanmas› araçlar›n› ve bunlar›n öneminden dolay› su kurullar›n› tan›mlamaktad›r.
77
Su ve Toprak
SKY Kurumsal Yap›s›
Merkez seviyesi (Devlet)
Son y›llardaki e¤ilim, Çevre Bakanl›¤› veya onun yan kurulufllar› içinde su yönetimi konular›nda sorumlulu¤a sahip olan
kurulufllar› bir araya toplamakt›r. Bu amaçla Çevre Bakanl›¤›
bünyesinde 1992 y›l›nda Su Direktörlü¤ü kurulmufltur. Bu
direktörlü¤ün amaçlar› aras›nda su yönetimi konular›nda devletin rolünü kuvvetlendirmek, su kurullar›n›n daha etkin teftifl ve koordinasyon görevini yapt›rmak, yerinden yönetim
hizmetleri için yeni bir güç sa¤lamak say›labilir. Su yönetimi
politikas›n›n haz›rlanmas›nda, su kullan›m yönetmeliklerinin
faaliyete geçirilmesinde, izlenmesinde ve organizasyonun
planlanmas›nda, Su Direktörlü¤ü afla¤›da belirtilen kurulufllar›n rehberli¤ine ihtiyaç duymaktad›r.
• Bakanl›klar Aras› Su Komisyonu (13 bakanl›¤› temsil
eder)
• Ulusal Su Komitesi (Su kullan›c›lar›n›n, nehir havzas›
yetkililerinin ve hükümetin farkl› kategorilerdeki temsilcilerini içerir ve ulusal su yönetimi politikas› üzerinde görüflleri
aç›klar)
1992 y›l›nda, Çevre Bakanl›¤›, Bölge Çevre Direktörlü¤ü
olarak bilinen yerinden yönetim servislerini kurmufltur, su yönetiminde bu hizmetlerin rolü daha sonra tan›mlanacakt›r. fiu
an için Çevre Bakanl›¤› di¤er bakanl›klar›n merkez d›fl› servislerinin (Tar›m Bakanl›¤›, Bay›nd›rl›k Bakanl›¤›, Sa¤l›k Bakanl›¤› ve Sanayi Bakanl›¤›) kendine yard›mc› olmalar›n› istemektedir.
78
Su ve Toprak
Hidrografik Havza Seviyesi
1964 y›l›nda kabul edilen kanunun temel kavram› ayr›lmayan, birbiri ard›na dizilmifl büyük nehir havzalar›n›n oluflturulmas›yd›: Havzada havzan›n su politikas›n› tan›mlayan Havza Komitesi ve bu komitenin tan›mlad›¤› su politikas›n› uygulayan Havza Bürosu bulunmaktayd›.
1964 y›l›nda kabu1 edilen kanun Fransa’y› alt› hidrografik
havzaya bölmüfltür. Daha do¤rusu havzalar›n grup1anmas›, bölümlemesi Havza Komiteleri ve Su Kurullar› ile ilgili olan hüküm
ile 1966 y›l›nda yap›lm›flt›r. Alt› havza afla¤›da belirtilmifltir:
Ülkenin 4 ana havzas› (Garonne, Loire, Rhone ve Seine)
bunlara ikincil havzalar ilave edilmifltir.
• Ülkenin kuzey ve kuzey do¤usunda yo¤un sanayi aktivitelerinin ve nüfus yo¤unlu¤unun oldu¤u bölgelerde iki s›n›r
havzas›.
Her bir havza, havzan›n su yönetimi politikas›n› tan›mlayan
kendi Havza Komitesi’ne sahiptir. Bu tür komiteler üyeler aras›nda diyalogu ve dayan›flmay› kolaylaflt›r›r. Havza Komitesi yap›s› Bakanl›k emriyle belirlenmifltir ve üç grup içermektedir:
• Kullan›c›lar, yerel kesimlerde ileri gelen devlet temsilcileri, sosyo-profesyonel gruplar›n temsilcileri en büyük gruplar›
olufltururlar (%40–45 oran›nda).
• Farkl› kurulufllar›n temsilcileri, Bölge – Bölüm - Komün
(yaklafl›k %36–38 oran›nda).
• Devletin temsilcileri (%19–23 oran›nda).
Komite üyelerinin toplam say›s› havzaya ba¤l› olarak 61 ila
79
Su ve Toprak
114 aras›nda de¤iflmektedir. Devletin etkisini s›n›rland›ran bu
organizasyon her bir havzadaki kullan›c›lar ve seçilmifl temsilciler gibi farkl› aktörlerin rolünü ve sorumlulu¤unu ilerletme
arzusunu yans›t›r ve bu aktörler aras›nda uzlaflmaya ulafl›lmas›n› teflvik eder. Genellikle y›lda iki kez toplanan havza komitesine sistematik olarak dan›fl›l›r ve komite; ücretler ve ücret
hesaplaman›n yöntemi üzerinde onay vermek zorundad›r.
Bunlar, komitenin çal›flma program› ile birlikte Su Kurulu taraf›ndan sunulur.
Havza Komitelerin icrac› kuruluflu, iki sahada faaliyet gösteren ve devletin sorumlulu¤u alt›nda kamu kuruluflu olan Su
Kurulu’dur. Bu kurulun faaliyet gösterdi¤i sahalar teknik anlamda Çevre Bakanl›¤›’na (Su Direktörlü¤ü) ve mali konularda Maliye Bakanl›¤›’na karfl› sorumludur. Her bir Su Kurulu,
6 y›ll›k dönem için genellikle atanan veya seçilen 26 üye içeren yönetim kuruluna sahiptir. 26 üyenin da¤›l›m› afla¤›da verilmifltir:
• Su problemleri ile ilgili olan her bakanl›k için devletin 8
temsilcisi;
• Havza Komitesi’nde, ayn› kategorinin temsilcileri taraf›ndan seçilen farkl› kullan›c› kategorilerinin 8 temsilcisi,
• Ayn› yolla seçilen bölgesel kurulufllar›n (Komün-BölümBölge) 8 temsilcisi;
Bölgesel Ölçekte SKY
Bölge, bölgesel planlamadan sorumludur. Sonuç olarak,
bölgesel gelifltirme planlar›nda su kaynaklar› gelifliminin en80
Su ve Toprak
tegrasyonu vas›tas› ile su politikas›n›n yerine getirilmesinde
önemli bir rol oynamaktad›r.
Bölgeler, Havza Komitelerinde ve su kurullar›nda temsil
edilirler. Bölgelere su yönetimini ilgilendiren her türlü çal›flma
için mali kaynak tahsis edilebilir, çal›flmalar›n ço¤u devlet ile
yap›lan kontratlar›n içeri¤indeki flekli ile yürütülür.
Bölgesel düzeyde, su ifllerindeki devlet müdahalesi, bölümün s›n›rlar› ötesinde kalan önlemlerin yerine getirilmesinde
devletin yerinde yönetim hizmetlerini koordine eden Bölge
Baflkan› arac›l›¤› ile olmaktad›r.
Bu çal›flmalarda Bölge Baflkan›’na Bölge Çevre Direktörlü¤ü
ve sanayi problemleri söz konusu oldu¤unda Bölgesel Sanayi
Araflt›rma ve Çevre Direktörlü¤ü taraf›ndan yard›m edilir.
Havza Komitesi’nin genel merkezinin bulundu¤u yerlerde
Bölge Baflkan›’n›n, devlet politikas›n›n koordinasyonunda ve
yerine getirilmesinde önemli bir rol oynad›¤› unutulmamal›d›r. Ayr›ca Bölge Reisi bölge ve bölümlerdeki havza ile ilgili
yerinden yönetilen devlet çal›flmalar›n›n birlikteli¤ini ve uyumunu temin etmektedir.
Devlet, 1992 y›l›nda kabul edilen kanun ile yetkileri artt›r›lan Bölüm Baflkan› taraf›ndan temsil edilir. Gerçekten suyun
ülkenin ortak miras› olarak kabul edilmesi ve su kaynaklar›n›n korunmas› gerçe¤i Bölüm Baflkan›’n›n çal›flmalar› ve yetkileri için yasal anlamda artan önemli bir genel fayda olarak
aç›klanm›flt›r. Havzalar›n koordinasyonunu yapan Bölge Baflkan› gibi Bölüm Baflkan›, kazalar, kurakl›k, seller veya k›tl›k
durumu gibi yerel kriz an›nda kullanaca¤› yetkiler ile donat›81
Su ve Toprak
l›r. Bölüm, su kaynaklar› ve akvatik çevrenin korunmas› ve
yönetiminde planlama çal›flmalar›n›n haz›rlanmas›nda ve takip edilmesinde devlet müdahaleleri için temel idari birimdir.
‹lgili bakanl›klar›n (Bay›nd›rl›k Bakanl›¤›, Tar›m Bakanl›¤›, Sanayi Bakanl›¤›, Sa¤l›k Bakanl›¤›) bölüm bürolar› baflkanlar›
yönetimi alt›ndad›r.
fiehir kökenli kirlili¤in artan miktarda olmas›, kanalizasyon
hizmetlerinin iflletilmesine yard›m edilmesi için hemen hemen
her bölümün Teknik Yard›m Servisi kurmas›na yol açm›flt›r.
Bu servislerin finanse edilmesi genelde Bölüm Konseyi ve Su
Kurulu taraf›ndan paylafl›l›r. Teknik Yard›m Servisi üç ana konuda hizmet vermektedir;
• Kanalizasyon ar›tma çal›flmalar›n›n iflletilmesi konusunda raporlar haz›rlanmas› ve ihtiyaç gerekti¤inde yard›m›n
sa¤lanmas›
• Sa¤l›k standartlar›n›n yerine getirilmesini temin etmek
için sistemin izlenmesi
• Ar›tmalar›n mükâfatland›r›lmas› amac› ile veri toplanmas›.
Devlet, su temini ve kanalizasyon hizmetleri ile ilgili olan
çal›flmalar için bölümlere para yard›m› yapar. Bu paralar su temin sisteminin gelifltirilmesi için ulusal fonun mali kaynaklar›ndan karfl›lanmaktad›r.
Bu fon, su tüketimi üzerindeki ek vergilerden sa¤lanan paralarla desteklenir ama asl›nda ulusal bahis sistemi de dâhil
her fleyden al›nan vergilerden destek sa¤lar. 1983 y›l›nda kabul edilen yerinden yönetim yasas›ndan beri bölümler kurulufl ve devletin rolünü üstlenmifltir. fiu anda, komünlerin su ve
82
Su ve Toprak
kanalizasyon yat›r›mlar›na bölümlerin katk›s› komünün büyüklü¤üne ba¤l› olarak toplam yat›r›m›n %15 ila %25 aras›ndad›r. Su ve kanalizasyon hizmetleri yönetiminin görevlendirme olas›l›¤› yüzy›l› aflk›n bir süredir komün yasas›na yaz›lm›flt›r ve yaz›m dili Frans›zca olan orijinal görüfller içermektedir.
Bu sebepten, bu özel bölüm konusudur. Su Yönetimi ve Gelifltirme Planlar›’n›n haz›rlanmas› süresinde yerel kurulufllar
kaynak planlamas› yaparken önemli role sahiptirler. Yerel kurulufllar›n, Havza Komiteleri’nde ve Su Kurulu Yönetim Kurulu’nda temsil edildi¤i unutulmamal›d›r.
Su Ücretleri
Frans›z kanunlar› uyar›nca, havzan›n bir k›sm›nda veya tamam›nda su rejimini de¤ifltiren, su kaynaklar›ndan su çeken
veya su kalitesini kötülefltirecek katk›larda bulunan kamu veya özel kurulufllardan ücret toplamakla Su Kurulu görevlendirilmifltir. Bu durumda bunlar “aktif” veya “sorumluluk” ücretidir. Ücretin di¤er türü ise Su Kurullar›’n›n yard›m› ile tamamlanan ifller veya yap›lardan do¤rudan veya dolayl› flekilde
fayda sa¤layan kamu veya özel kurulufllardan toplanan ücrettir. Bu ücretler “pasif” veya “faydalanma” ücreti olarak bilinir.
Suyu kirleten, çeken veya kullanan herkes ücret ödemektedir.
Bu kesimler flöyle s›ralanabilir:
• Çok fazla miktarda suyu çeken, tüketen ve kirletici üreten kasaba ve flehir merkezleri
• Az miktarda su çekip ancak çok farkl› türde kirlili¤e sebep olan sanayiler
83
Su ve Toprak
• Kurak periyotta afl›r› miktarda su çeken ve nehirler ile yer
alt› suyunda yayg›n kirlili¤e neden olan çiftçiler
• Su kanallar›n› kirletenler
• Sonuncusu olan ama önemsiz olmayan çok miktarda su
çeken ve kullanan Frans›z Elektrik Kurumu Su Kurullar› iki
türlü ücret tan›mlamaktad›r. Birincisi do¤al çevreye yap›lan
deflarjlarla ilgili olan “kirlilik ücreti”, ikincisi ise su çekimi ve
kullan›m› ile ilgili olan “kaynak ücretidir”.
Kirlilik Ücreti ve Ar›tma ödülü
Kirlilik ücreti do¤al çevreye deflarj edilen kirlilik miktar› temel al›narak hesaplanmaktad›r. fiehir kökenli kirlilik için toplam nüfus esas al›nmaktad›r. Her bir ikamet eden kifli su ile ilgili kurulufl taraf›ndan Su Kurulu’na transfer edilen su ücretlerindeki ek vergi yolu ile maliyete katk›da bulunmaktad›r.
Di¤er kirlilik türleri için, ödenecek para miktar› ilgili aktivitelerin yol açt›¤› kirlilik miktar›n›n ya ölçülmesi ya da tahmin edilmesiyle hesaplan›r.
Yukar›da bahsedilen ücretler toplam ücretlerdir ve herhangi ar›tma iflleminden önceki toplam kirlilik miktar›na tekabül
etmektedir. At›k ar›tma tesisleri kuruldu¤u zaman toplam veya sanayi kurulufllar› ar›tma ödülü ile mükâfatland›r›l›r.
Toplam ücretten ç›kar›larak elde edilen net ücret ar›tma ödülüdür. Kirlilik ücretlerinin miktar›, anti-kirlilik programlar›n›
dengelemesi için Su Kurulu taraf›ndan tespit edilir, ücret oranlar›, Havza Komitesi taraf›ndan belirlenen kalite önceliklerine ve
amaçlar›na göre co¤rafik bölgeler göz önüne al›narak ayarlan›r.
84
Su ve Toprak
1987 y›l›nda toplam kirlilik ücretleri yaklafl›k 350 milyon
USD veya kurullar›n toplam gelirlerinin %60’› idi. Ayn› y›l
ar›tma ödülleri 75 milyon USD yani toplam Su Kurulu harcamalar›n›n %15’i idi.
Kaynak Ücretleri
Bu tür ücretler, suyun miktar aç›s›ndan yönetimini ilgilendiren program›n baz› k›s›mlar›n› uygulamak için kullan›l›r.
Yani depolama rezervuarlar›, su da¤›t›m sistemi, sulama yap›lar› vb. faaliyetler için kullan›l›r. Kaynak ücreti asl›nda iki ücretin bilefliminden meydana gelmektedir:
• Su çekimi veya su rejiminin de¤iflikli¤i için ödenen ücret,
ücret miktar› suyun çekilen, ölçülen veya tahmin edilen hacmine göre belirlenir.
• Tüketim ücreti, net tüketime uygulan›r ve su kullan›m›na ba¤l› olarak bir katsay› ile belirlenir. Bu katsay› su da¤›t›m› için 0,2 ve ya¤murlama sulama için 0,7’dir. Kirlilik ücreti
gibi, su temin sistemi için kaynak ücreti, su ile ilgili kurulufl
taraf›ndan Su Kurulu’na transfer edilen su ücreti üzerindeki
ek vergi olarak toplan›r.
Kaynak ücreti oranlar›, yer alt› sular› veya yüzey sular›na
uygulan›p uygulanmamas›na, sahadaki ihtiyaçlar›n az veya
çok olufluna, çekimlerin y›l boyunca düzenli olmas›na ya da
kurak periyotlarda yo¤unlaflmas›na ba¤l› olarak önemli ölçüde de¤ifliklik gösterirler. 1997 y›l›nda, Su Kurullar› taraf›ndan
toplanan kaynak ücreti 85 milyon USD yani kirlilik ücretlerinden toplanan miktar›n 1/4’üdür. Frans›z Su Yönetimi bü85
Su ve Toprak
tün bu özellikleri ile incelenen di¤er ülkeler mevzuat› içerisinde en kat›l›mc›, en demokratik olan›d›r.
Bu özellik, ülke nüfusunun 140 bin kadar Bask kökenli hariç homojen oluflu, kültür düzeyinin yüksek ve vatandafll›k bilincinin yüksek, kamu yarar›n›n her fleyden önce gelmesi gerekti¤i inanc›n›n güçlü oluflu, Frans›z ›rmaklar›n›n tamam›n›n
ulusal s›n›rlar içinde bulunmas›, gibi unsurlar›n bir araya gelmesi ile oluflmufltur. Bu anlamda Fransa çok flansl› bir ülkedir.
Ülkemizde su yönetimi tart›flma ve çal›flmalar›n›n yap›ld›¤›
her platformda son y›llarda hemen herkesin akl›na gelen model Fransa Su Yönetimi olmaktad›r. Ancak böyle bir modelin
Türkiye’de uygulanmas›n›n hiçte kolay olmad›¤› aç›kt›r, ülkemizde; Meriç, Çoruh, Aras, Zap, Dicle, Habur, F›rat ve Asi nehirleri ya s›n›r oluflturan ya da s›n›raflan su niteli¤indedir.
Meriç ve Aras hem s›n›r oluflturmakta hem de Meriç yabanc› ülkelerden do¤up ülkemiz topraklar›na girmektedir. Asi de,
Suriye’den geçip Türkiye’de denize ulaflmaktad›r. Çoruh, Zap,
Dicle, Habur ve F›rat tam anlam› ile s›n›raflan sulard›r. Bu sular›n Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenli¤i ve d›fl politikas› aç›s›ndan önemi herkesçe bilinmekte olup, Ortado¤u gibi uluslararas› politikan›n suya endeksli oldu¤u bir bölgede devletin
sular üzerindeki hükümranl›k haklar›n›n havza yönetimlerine
b›rak›lmas› kabul edilebilir bir durum de¤ildir. Bütün kat›l›mc›l›¤›na, demokratik özelli¤ine ra¤men Fransa Su Yönetimi’nin
Türkiye’ye model olarak seçilemeyece¤i çok aç›kt›r. Ancak, su
ücretlerinin, kirlilik ücretlerinin tarh ve tahakkuk flekilleri al›n›p incelenebilir.
86
Su ve Toprak
2.6 Avrupa Toplulu¤u Su Politikas›
2.6.1 Esaslar;
(Avrupa Toplulu¤u Komisyonu’nun Avrupa Parlamentosu’na ve Konseyi’ne Bildirisi) Avrupa Toplulu¤u’nun Su Politikas›’n›n esaslar› flöyle özetlenebilir.
1- Sürdürülebilir Su Politikas› ile güvenli içme suyu sa¤lamak zorunlulu¤u getirilmektedir. Bu zorunlulu¤un içeri¤i ise
“içme suyu güvenli olmal›d›r ve yeterli miktarda ve yeterli derecede güvenli olarak temin edilmelidir” fleklindedir.
2- Su, içme suyu ihtiyac› d›fl›nda; endüstri, tar›m, bal›kç›l›k, tafl›mac›l›k, hidroelektrik enerji üretimi ve rekreasyon ihtiyaçlar› için de yeterli miktarda ve yeterli kalitede olmal›d›r.
3- Akvatik çevrenin fiziksel yap›s› ile birlikte su kaynaklar›n›n kalitesi ve miktar›, karasal ekosistemin ve do¤al hayat›n
ihtiyac› olan suyun karfl›lanmas› da önemlidir.
4- Su, sellerin olumsuz etkisini azaltmak veya önlemek ve
kurakl›klar›n etkisini en aza indirmek için yönetilmelidir.
5- Su kaynaklar›n›n kirlili¤inde, nokta kaynakl›, yayg›n
kaynakl› kirlilik, kazalar›n neden oldu¤u kirlilik, asit ya¤muru nedeniyle kirlilik, besinlerin neden oldu¤u kirlilik, insan
kaynakl› (antropolojik) kirlilik gibi kirlilik türleri ile mücadele bu politikalar›n›n önemli bir bölümünü oluflturmaktad›r.
Bunun için de flu muhtemel ilkeler tespit edilmifltir:
• Yüksek düzeyli koruma ilkesi
• ‹htiyatl› ilkeler
• Önleyici çal›flmalar
87
Su ve Toprak
• Kaynakta ›slah edilecek hasarlar ilkesi
• Kirleten öder ilkesi
Mevcut bilimsel ve teknik verilerin kullan›m›, gibi ilkeler
topluluk üyesi bütün devletlerce benimsenen ve kendi ulusal
mevzuatlar›nda yer verdikleri ilkelerdir.
Bu ilkeler d›fl›nda henüz tam olarak toplulu¤un sorumlulu¤unda olmayan entegrasyon, ayr›ca topluluk ülkelerinin bulundu¤u bölgede çevresel flartlar›n de¤iflebilirli¤i, maliyet/fayda, toplulu¤un ekonomik ve sosyal geliflimi ve topluluk ülkelerinin bulundu¤u bölgedeki geliflimin dengelenmesi, uluslararas› ifl birli¤i gibi konularda da topluluk üyelerinin mevzuat›n›n birbirine uygun hale getirilmesi çal›flmalar› sürdürülmektedir.
Toplulu¤un, üye ülkelerindeki su yönetim politikas›n›n yasal çat›s›, ulusal önlemler ve topluluk yasalar›ndan türetilen
önlemlerin bileflimini içermektedir. Topluluk önlemleri;
1970’lerin ilk y›llar›ndan beri, orijinal olarak anlaflman›n 100
ve 235 maddeleri ile son zamanlarda genelde anlaflman›n 130.
maddenin uyar›nca, bir zaman sürecinde benimsenmifltir. Bütün mevcut Avrupa Toplulu¤u su yasalar› Avrupa Birli¤i Anlaflmalar›ndan daha önce kabul edilmifltir ve 130’cu maddenin
ilk durumu veya madde 100 ve madde 235 uyar›nca oy birli¤i ile benimsenmifltir.
Avrupa Birli¤i Anlaflmas›’ndan beri, 130. maddenin teklif
edilen çal›flma konular›n›n içeri¤ine ba¤l› olarak üç farkl› yöntem içermektedir. Madde 130 ço¤u su yasas›n› içermekte ve
Parlamento ve Konsey’de nitelikli ço¤unluk ile ifl birli¤i olufl88
Su ve Toprak
turulmas›n› gerektirmektedir. Madde 130 “su kaynaklar›n›n
yönetimini” kapsar ve Parlamento ile müzakere yap›lmas›n› ve
Konsey’de oy birli¤inin sa¤lanmas›n› gerektirmektedir. Madde
130 genel çal›flma programlar›n› içerir ve Parlamento ile müflterek karar verilmesini ve Konsey’de nitelikli ço¤unluk olmas›n› gerektirir. Konsey üyelerinin kullan›lan verileri ö¤renme
hakk› vard›r. Verilere ulafl›mdaki bu hak tüzük (düzenlemeler) ile ilgili sanayi kurulufllar›na ve çevre veya tüketici haklar›n› temsil eden ilgili kurulufllara eflit derecede uygulan›r.
Yasan›n genel ortak çerçevesi içinde, üye ülkelerin makul
ölçüde esnekli¤e sahip olmalar›n› sa¤lamak gerekmektedir.
Halk›n kat›l›m› ve sorumlulu¤u bu esnekli¤in düflük standartlarda olmamas›n› sa¤lamak için yard›mc› olacakt›r.
2.6.2 Entegre Su Kaynaklar› Yönetimi
Suyun Ekolojik Kalite Talimatlar› hakk›nda komisyon önerisi, di¤er Avrupa Toplulu¤u ve ulusal bazdaki su yasalar› uyar›nca gerekli bütün önlemler ile birlikte Talimatlar› uygulamak için gerekli önlemleri içeren entegre programlar›n tanzim
edilmesinde üye ülkeler için kurallar› içermektedir.
Görüfl, belirli su kalitesine iliflkin çeflitli politikalar›n amaçlar›n› baflar› ile sa¤lamak için ihtiyaç olan önlemlerin idrak
edilmesini sa¤lamaktad›r. Bu yaklafl›m ayn› su kütlesini iyilefltirmek için bazen farkl› yetkililer taraf›ndan al›nan farkl› önlemlerin koordinasyonuna ve gerçekleflmesine imkân tan›r.
Çevresel nedenlerden dolay› yüzey sular›n› iyilefltirmek için
al›nacak önlemlerin, göllerin ve nehirlerin kendi mevcut yasa89
Su ve Toprak
lar›n›n analiz sonuçlar›, özellikle çevreyi izleme yükümlülükleri aç›s›ndan su kalitesi “yasalar›n›n çeflitli k›s›mlar› uyar›nca
gerekli önlemlerin baz›lar›n›n birlikte de¤erlendirilmesi için
f›rsat oldu¤unu göstermektedir. Yasa analizi, yasada bulunan
çeflitli tan›mlar› bir araya getirmek için oldukça makuldür. Bu
Çerçeve Talimatlar› ile yap›labilir.
Avrupa Toplulu¤u su politikas›n›n fleffafl›¤a ve kamu sorumlulu¤una ihtiyac› vard›r ve bu Çerçeve Talimat› içinde belirlenmelidir.
Su Kaynaklar› Çerçeve Talimat›’n›n Ana Hatlar›;
Komisyon Su Kaynaklar› Çerçeve Talimat› için yap›lan
önerileri dikkate almaktad›r ve Konsey, Parlernento ve bütün
ilgili kurulufllar›n görüfllerine sayg› duymaktad›r.
Komisyon, tan›mlar›n baz›lar›n›n izleme kurallar›n› ve di¤er ilgili unsurlar›n Çerçeve Talimat›’na ilave edilece¤i f›rsat›n› göz önünde bulundurmas›na ra¤men afla¤›daki talimatlar
genelde bu önerilerden etkilenmeden kalacakt›r:
• Banyo Suyu Talimat›
• Tehlikeli Maddeler Talimat›
• ‹çme Suyu Talimat›
• Bilgi Al›flverifli Karar›
• fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m› Talimat›
• Nitrat Talimat›
• Rapor Haz›rlama Talimat›
• Teklif Edilen Entegre Kirlilik önlenmesi ve Kontrolü Talimat›
90
Su ve Toprak
Afla¤›da s›ralanan talimatlar feshedilebilir ve Çerçeve Talimat› ile de¤ifltirilebilir:
• Yüzey Sular› Talimat›
• Bal›klar›n Yaflad›¤› sular Talimat›
• Kabuklu Su ürünlerinin Yaflad›¤› Sular Talimat›
• Yer Alt› Sular› Talimat›
• Önerilen Suyun Ekolojik Kalitesi Talimat›
Çerçeve Talimat›, bu bildiride belirtilen amaçlar ve ilkeleri
temel olarak alacakt›r ve Topluluk su korumas›nda yüksek
düzey ve masraf - fayda aras›ndaki iliflkiyi de¤erlendirecektir.
Çerçeve Talimat› Avrupa Toplulu¤u su politikas›nda kullan›m
için ortak tan›mlar› belirtmektedir.
Çerçeve Talimat› flunlar› gerektirmektedir:
• Akvatik çevre fonksiyonlar›n›n ve do¤al ekolojik durumun korunmas› ile su kaynaklar› yönetiminin entegrasyonu.
• Su kalitesi ve su miktar› yönetiminin entegrasyonu (gerekli oldu¤u yerlerde su çekim ruhsat›n›n tesis edilmesi hükmünü içerir).
• Yüzey sular› yönetimi ile (sahil sular›n› içerir).
• Yer alt› sular› yönetiminin entegrasyonu
• Emisyon kontrolü gibi önlemler ile çevresel amaçlar›n
entegrasyonu.
Çerçeve Talimat› nehir havzas› baz›nda entegre su yönetimi planlamas›n› gerektirmektedir. Bu afla¤›da s›ralananlar› gerekli k›lmaktad›r:
• Bu miktar› ve kalitesinin gözlenmesi.
91
Su ve Toprak
• Toplumun su ihtiyac›n›n ve insan aktiviteleri ile ilgili su
kütlesi üzerindeki etkilerinin de¤erlendirilmesi.
• Amaçlar›n belirlenmesi (Çerçeve Talimat›’na dahil olmayan Avrupa Toplulu¤u yasalar›n›n di¤er k›s›mlar› d›fl›nda ortaya ç›kan amaçlar› ve ulusal veya yerel politikalar›n d›fl›nda
ortaya ç›kan amaçlar› içerir).
• Amaçlar›n sa¤lanmas› için tasarlanan önlem program›n›n
yap›lmas› ve yerine getirilmesi (Çerçeve Talimata dahil olmayan Avrupa Toplulu¤u yasalar›n›n di¤er k›s›mlar› uyar›nca gerekli önlemleri ile ulusal ve yerel önlemleri içerir).
• Karar verme ifllemlerinde fleffafl›k ve kamuoyu ile müzakere.
• Talimat›n yerine getirilmesinin izleme ve rapor haz›rlama.
Nehir havzas› içinde özellikle daha büyük nehir havzalar›nda
amaçlar›n ve önlemlerin asl› konuma ve duruma ba¤l› olarak de¤iflebilir. Çerçeve Talimat› çabalar›n ve sonuçlar›n karfl›laflt›r›lmas›n› yapmak için yukar›da bahsedilenlere rehberlik eder, ama
uygulamadaki ayr›nt›lar›n ço¤u üye ülkelere b›rak›l›r.
Çerçeve Talimat›, talimat›n yönetimi ve güncellefltirilmesi
için sorumlu bir komite kurulmas›n› ister. Komite, bu talimat›n ve di¤er Avrupa Toplulu¤u su yasalar›n›n uygulanmas›n›n
koordinasyonunu temin etmekle yükümlüdür.
2.6.3 Mevcut Avrupa Toplulu¤u Yasalar› ve
‹lgili Topluluk Politikas›
2.6.3.1 Avrupa Toplulu¤u Su Mevzuat›
Afla¤›da su yönetimi konular›na özgü ve bu konularla do¤92
Su ve Toprak
rudan ilgili Avrupa Toplulu¤u talimatlar›n›n bir listesi verilmifltir. Talimatlar kronolojik düzende s›ralanm›flt›r.
2.6.3.1.1 Yüzey Sular› Talimat› (75/A40/AET)
Amac›: ‹çme suyu kayna¤› olarak kullan›lan ›rmak, göl ve
rezervuarlar›n korunmas› suretiyle temiz içme suyu sa¤lanmas›na yard›mc› olmakt›r.
Belirgin Özellikleri: Talimatta, üye ülkelerden bu su kaynaklar›n› tespit etmeleri, s›n›fland›rmalar› ve izlemeleri ile bir
tak›m su kalite parametrelerine uyumlulu¤u sa¤lamak için çal›flma planlar› haz›rlamalar› istenir. ‹lgili talimat (79/869/AET)
kullan›lacak olan numune alma ve analiz yöntemlerini tayin
eder.
Yorumlar: Bu talimat, ‹çme Suyu Talimat›’ndan önce kabul
edilmifl eski bir talimatt›r. Parametreler ve s›n›fland›rmalar flu
an güncel olmay›p mevcut ‹çme Suyu Talimat›’nda bulunan
içme suyu güvenli¤ine ya çok az katk› sa¤lamakta ya da herhangi bir katk› sa¤lamamaktad›r.
Gelecekteki içme suyu kaynaklar›n›n korunmas›n›n önemi
kan›tlanmam›fl olup, yüzey sular› ve yer alt› sular›n›n kalitesinin korunmas›na iliflkin Çerçeve Talimat›’ndaki genel yükümlülü¤ün yerini almas› daha faydal› olabilecektir.
2.6.3.1.2 Banyo Suyu Talimat› (76/160/AET)
Amac›: Deniz ve tatl› su banyosu alanlar›n sa¤l›¤›n› ve banyo sular›n›n kalitesini korumakt›r.
93
Su ve Toprak
Belirgin Özellikleri - Talimatta Üye Ülkelerden deniz ve tatl› su banyo sular›n› tespit etmeleri, izlemeleri ve bir tak›m su
kalite parametrelerine uyumlulu¤unu sa¤lamak için “uygun
olan bütün önlemleri” almalar› istenir. Komisyon, talimat›n uygulanmas› ve Topluluk banyo sular›n›n kalitesi hakk›nda her
y›l rapor haz›rlar, en yeni rapor 1995 dönemine aittir. Yayg›n
olan yanl›fl anlafl›lmaya ra¤men, talimat istenen parametreleri
sa¤layan plajlara “Mavi Bayrak” ödülü verilmesini içermez, bu
proje Avrupa’daki Çevre E¤itimi Kurumu taraf›ndan organize
edilir. 1994 y›l›nda Komisyon bu talimat›n güncellefltirilmesi
için bir teklif yay›mlam›flt›r. Bu teklif halen Konsey ve Parlamento taraf›ndan de¤erlendirilme aflamas›ndad›r.
Yorumlar: Bu talimat Avrupal› vatandafllar taraf›ndan en
çok bilinen talimatt›r. Hiç kimse bu sularda yüzen ve banyo
alanlar›n sa¤l›¤›n›n korunmas›na yönelik önemini sorgulamamaktad›r. Bu talimat›n kabul edildi¤i s›rada, flehir at›k sular›ndan kaynak sular›n›n korunmas› hakk›nda az say›da yasa bulunmaktayd›, bu nedenle talimat›n ikincil amac› üye ülkelerden, flehir at›k sular›ndan kaynaklanan en kötü kirlilik durumlar›yla ilgilenmek üzere çal›flmalar yapmalar›n› talep etmektir. fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m› Talimat›, at›k sular için
belirli standartlar› düzenler, ancak bu standartlar farkl› çevre
konular›na yönelik olup, Banyo Sular› Talimat›’nda verilen
çevre kalite standartlar›na uymamaktad›r. 1994 y›l›nda teklif
edilen tadilatlarla birlikte Talimat, yasan›n ayr› bir parças› olarak kalacak, ancak banyo sular›n›n iyilefltirilmesi için üye ülkeler taraf›ndan gerçeklefltirilen çal›flmalar, Çerçeve Talimat›
94
Su ve Toprak
uyar›nca entegre önlemler program› ile birlikte koordine edilecektir.
2.6.3.1.3 Tehlikeli Maddeler Talimat› (76/464/AET)
Amac›: Yüzey sular›n›n tehlikeli maddelerle kirlenmesini
kontrol etmektir.
Belirgin Özellikleri: Talimat, bütün yüzey sular›na uygulan›r ve üye ülkelerden bir tak›m maddelerin (talimat›n ekinde
s›ralanan) emisyonunu, büyük ölçüde sanayi kurulufllar›na
verilen flehir at›k sular›n›n iyilefltirilmifl ar›t›m› ile kontrol etmelerini talep eder. Çok tehlikeli maddelerle ilgili izinlere ait
flatlar, bir dizi “Türetilen Talimatlar (daughter Directive)” ile
(82/‹7⁄/AET, 83/5‹3/AET, 84/156/AET, 84/491/AET ve
86/280/AET) Topluluk baz›nda belirlenir. Talimatta bu flartlar›n oluflturulmas› için iki alternatif yöntem mevcuttur; üye ülkeler en iyi mevcut tekniklere dayal› emisyon “s›n›r de¤erlerini” uygulama veya emisyon s›n›r›n› al›c› su ortam›nda belirtilen “kalite hedefleri”ni karfl›lamas› istenen s›n›rlara dayand›rabilme imkân› aras›nda secim hakk›nda sahiptir. Liste II’de yer
alan maddeler azalt›m program› oluflturmas› gereken üye ülkelerle ilgilidir. Komisyon bu talimat›n uygulan›fl› hakk›nda
1993 y›l›nda bir rapor haz›rlam›flt›r.
Yorumlar: Talimat, topluluktaki yüzey sular›n›n kalitesinin
art›r›lmas›na destek olmufltur, ancak bugünkü koflullarda oldukça eskidir, tehlikeli maddeler için azalt›m programlar›
oluflturma hususunda üye ülkelerin birço¤unun performans›
ihmal edilirken, çok tehlikeli maddeler için türetilen talimat95
Su ve Toprak
lar meydana getirilmesi iflleminin külfetli ve yavafl oldu¤u tespit edilmifltir. Talimat ayr›ca, listedeki maddelerin sürekli artmas›n› dikkate almay›fl› ve gittikçe artan toksin etkilere de¤inmeyifli yüzünden elefltirilmifltir. Bu elefltirilerin birço¤u Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü Talimat›’n›n kapsamad›¤› sanayilerde bir tak›m kontrollere gerek duyulmas›na ra¤men teklif
edilen Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü Talimat›’nda cevapland›r›lm›flt›r. Bu talimat kabul edildi¤inde, Entegre Kirlili¤in Önlenmesi ve Kontrolü Talimat›’n›n ›fl›¤›nda ve yeni Çerçeve Talimat›’n›n düzenlenmesi ile ba¤lant›l› olarak tekrar
gözden geçirilecektir.
2.6.3.1.4 Bilgi Al›flverifli Karar› (77/795/AET)
Amac›: Politika haz›rl›¤›na bilgi sa¤lamak amac›yla topluluktaki nehir sular›n›n kalitesi ve miktar› ile ilgili genel bir de¤erlendirme yapmaya yard›mc› olmakt›r.
Belirgin özellikleri: Karar, 12 farkl› parametreden oluflan
izleme sistemiyle 124 izleme noktas›ndan oluflan (AT/2) bir a¤
meydana getirmektedir. Üye ülkelerle, sonuçlar› bir araya getirerek rapor yay›mlayan Komisyon aras›nda bilgi al›flverifli
vard›r.
Yorumlar: Bu karar Topluluktaki akvatik çevrenin durumu
hakk›nda genel bir de¤erlendirme sa¤layan takdir edilen bir
giriflimdir; ancak, bu karar›n rolü günümüzde tart›flmal› bir
biçimde Avrupa Çevre Bürosu ve daha sonraki Talimatlardaki
farkl› izleme kurallar› ile yer de¤ifltirmifltir.
Karar›n yürürlü¤e girmesinden itibaren oluflturulan zama96
Su ve Toprak
na ba¤l› veri dizilerinin devam ettirilmesinin belirli bir önemi
olabilecektir, ancak bu takdirde Komisyon, Çerçeve Talimat›’na çeflitli izleme kurallar›n›n dahil edilmesinin daha uygun
olaca¤›n› düflünmektedir.
2.6.3.1.5 Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat› (76/659/AET)
Amac›: Bal›k yaflam›n›, özellikle ticari olarak veya rekreasyonel amaçlarla yakalanan türlerin yaflam›n› sürdürebilecek
kapasitede olan veya olmas› gereken tatl› su kaynaklar›n› korumakt›r.
Belirgin özellikleri: Kalite standartlar› ile uyumlulu¤u sa¤lamak için Talimatta üye Ülkelerden, bal›klar›n yaflad›¤› sular› tayin etmeleri, bunlarla ilgili su kalitesi standartlar›n› oluflturmalar›, söz konusu sular› izlemeleri ve “kirlilik azalt›m
programlar›” oluflturmalar› istenir. Komisyon bu talimat›n uygulan›fl› hakk›nda 1995 y›l›nda bir rapor haz›rlam›flt›r.
Yorumlar: Talimat üye ülkelere, bal›klar›n yaflad›¤› sular›n
tay›n edilmesinde takdir hakk› verir. Bu nedenle Topluluk genelinde çok farkl› uygulamalar bulunmaktad›r, bu flekliyle
Topluluk baz›nda oluflturulacak herhangi bir kurala gerek olmay›fl› tart›flmal› bir husustur. Bununla birlikte, talimat baz›
üye ülkelerde söz konusu sular›n zorla iyilefltirilmesinde belirli bir öneme sahiptir ve Komisyon bu yararlar›n göz ard› edilmemesini düflünmektedir. Sular›n Ekolojik Kalitesi Talimat›’na Dair Komisyon’un mevcut teklifinde, belirgin bir flekilde
bal›k popülâsyonlar›n› destekleme kapasiteleriyle birlikte, yaflam ortamlar› olan yüzey sular›n›n korunmas› hususunda ge97
Su ve Toprak
nel yükümlülükler tespit edilmesi önerilmifl olup, Bal›klar›n
Yaflad›¤› Sular Talimat›’n›n be¤enilen niteliklerinin bu kurallara dahil edilmesi tasarlanm›flt›r, suyun Ekolojik Kalitesi teklifine iliflkin ana unsurlar çerçeve Talimat›’na dahil edilecek ve
bu nedenle, Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat› çevre standartlar›nda bir tahrifat olmadan feshedilebilecektir.
2.6.3.1.6 Kabuklu Su Ürünlerinin Yaflad›¤›
Sular Talimat› (79/923/AET)
Amac›: Kabuklu su ürünleri popülâsyonlar›n›n süreklili¤ini sa¤lamak ve hasad› yap›lan ürünlerin Kirlenmesini önlemek için k›y› sular› ve ac› sular› korumaktad›r.
Belirgin özellikleri: Talimat, flekil itibariyle Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat›’na benzer, ancak kabuklu su ürünlerinin
yaflad›¤› sulara yap›lan belirli deflarjlara dair baz› özel kontrolleri de içerir. Komisyon, Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat› ile
ayn› zamanda ve ayn› raporda bu talimat›n uygulan›fl› hakk›nda bir rapor haz›rlanm›flt›r.
Yorumlar: Tamam› olmasa da Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat›’na iliflkin düflüncelerin ço¤u Kabuklu Su Ürünlerinin
Yaflad›¤› Sular Talimat› için de geçerlidir. Ayr›ca hâlihaz›rda
canl› bivalvia (iki kabuklu yumuflakçalar) kabuklular›n›n üretimi ve pazar arz›na dair uyulmas› geren sa¤l›k flartlar›n›n belirleyen bir talimat (91/49 2/AET) da bulunmaktad›r. Bu nedenle Kabuklu Su Ürünlerinin Yaflad›¤› Sular Talimat› çevre
standartlar›nda bir tahrifat olmadan feshedilebilir.
98
Su ve Toprak
2.6.3.1.7 Yer Alt› Sular› Talimat› (S0/68/AET)
Amac›: Yer alt› sular›n›n tehlikeli maddelerle kirlenmesini
kontrol etmektir.
Belirgin özellikleri: Talimatta üye ülkelerden, belirli maddelerin yer alt› suyuna (Talimat›n ekinde s›ralanan) do¤rudan
veya dolayl› deflarj›n› kontrolü, yani büyük ölçüde do¤rudan
deflarj›n› ruhsat sistemi arac›l›¤›yla kontrol etmeleri istenir. Bu
ülkeler ruhsat flartlar›na uyumlulu¤u ve yer alt› sular›na olan
etkileri izleyecektir.
Yorumlar: Bu talimat, yer alt› sular›n›n korunmas› için benzer kurallar›n uygulanmas›n›n tasarland›¤› Tehlikeli Maddeler
Talimat› ile Kardefl (sister) Talimat olarak yürürlü¤e girmifltir.
Kabulünden bu yana, yer alt› sular›n›n karfl› karfl›ya kald›¤›
uzun vadeli zorluklar›n, kirlili¤in gittikçe artan bir biçimde
da¤›lmas›yla ve sürdürülebilir olmayan su çekim seviyeleriyle
ilgili oldu¤u ve bu hususlar›n hiç birinin yeterince talimat
kapsam›nda olmad›¤› aç›kça görülmüfltür.
Hâlihaz›rda Komisyon, yer alt› sular› ile ilgili her türlü sorunlar› içeren bir Yer Alt› Sular› Çal›flma Program› üzerinde
çal›flmaktad›r ve yerel, ulusal ve topluluk baz›nda faaliyetlere
bafllam›flt›r. Topluluk baz›nda, Yer Alt› Sular› Talimat›’n›n tamamen revize edildi¤i gere¤i ortaya konulacakt›r. Yer alt› sular› ve yüzey sular›n›n korunmas›n› daha fazla entegre hale getirebilmek için, Yer Alt› Sular› Talimat›’n›n revizyonu bütün
Topluluk sular›n› kapsayan yeni bir Çerçeve Talimat›’nda yer
alaca¤›ndan, as›l talimat›n feshedilmesi gereklidir.
99
Su ve Toprak
2.6.3.1.8 ‹çme Suyu Talimat› (80/778/AET)
Amac›: insan tüketimi için tasarlanan suyun kalitesine dair
kat› standartlar belirleyerek insan sa¤l›¤›n› korumakt›r.
Belirgin Özellikleri: Bu talimatla üye ülkelerden, 60’dan
fazla parametre için kat› kalite standartlar›n› ortaya koymalar›, içme suyu kalitesini izlemeleri ve belirlenen de¤erlerle
uyumlulu¤u sa¤layarak gerekli ad›mlar›n at›lmas› istenmektedir. 1995 y›l›nda Komisyon, talimat›n güncellefltirilmesi için
bir teklif yay›mlam›flt›r.
Yorumlar: Bu talimat önemli bir etkiye sahiptir ve genel olarak geçen on y›l içinde Topluluktaki içme suyu kalitesindeki
tam geliflimin ard›ndaki itici güç durumundad›r. Talimat hükümetlere ve su temin edicilerine yat›r›m programlar› ile ilgili
kararl› ve tahmin edilebilir bir zemin sa¤lam›flt›r ve tüketiciler
kullanacaklar› sular›n tam olarak Topluluk genelindeki kalite
standartlar› ile uyumlu oldu¤u ümit edilebilmektedir. Talimat,
ürün standartlar›n› belirleyen di¤er su kanunlar›na göre oldukça farkl›d›r. Talimat, Çerçeve Talimat›’na dâhil edilmeyip tek
tek bafl›na uygulanmal›, çal›flmalar talimat›n revizyonuna iliflkin Komisyon teklifinin kabulü yönünde sürdürülmelidir.
2.6.3.1.9 fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m› Talimat› (91/271/AET)
Amac›: Besin kirlili¤inin ve böylece besinlerin neden oldu¤u kirlili¤in (Ötrofikasyon) ana kaynaklar›ndan biri olan flehir
at›k sular›ndan gelen besinlerle (özellikle nitratlar ve fosfatlar)
yüzey sular›n›n kirlenmesini azaltmaktad›r.
100
Su ve Toprak
Ayr›ca, içme suyu amaçl› çekilen sudaki nitrat konsantrasyonlar›n›n azalt›lmas› da hedeflenmektedir.
Belirgin özellikleri: Talimatla, flehir at›k sular› ve belirli sanayi sektörlerinden gelen at›k sular›n toplanmas›, art›m› ve
deflarj› hususunda kurallar oluflturulur. Ayr›ca at›k su toplama
sistemleri ve ar›t›m tesisleri haz›rl›¤› ile tesislerde istenilen ar›t›m seviyesini belirlemek için bir zaman tablosu tespit edilir,
zaman tablosu ve kurallar, belirtilen unsurlar›n bir araya, gelmesi büyüklü¤üne ve izleme arac›l›¤›yla tespit edilmesi gereken al›c› sular›n hassasiyetine ba¤l› olarak de¤ifliklik gösterir.
Yorumlar: Bu talimat uygulama sürecinde olup, istenilen
standartlar›n sorunun çözümü için yeterli olup olmad›¤›n›
söylemek için daha çok erkendir. Talimat, çevresel kalite
amaçlar› yaklafl›m› ile emisyon s›n›r de¤erleri yaklafl›m›n›n bir
arada kullan›lmas›na iyi bir örnektir. S›n›rl› mali kaynaklar en
etkin bir biçimde kullan›l›rken, talimat yüksek düzeyde bir
çevre korumas› da sa¤lamaktad›r. Komisyon, izleme ve Çerçeve Talimat› program›n›n kurallar› ile uyumlulu¤u sa¤lamak
için de¤ifliklikler teklif edebilir.
2.6.3.1.10 Nitrat Talimat› (91/676/AET)
Amac›: Nitrat kirlili¤inin di¤er bir ana kayna¤›ndan tar›msal kaynaklardan gelen nitrat kirlili¤i ile ilgilenerek fiehir At›k
Sular›n›n Ar›t›m› Talimat›’n› tamamlamakt›r.
Belirgin özellikler: Talimatta, üye ülkeler hakk›nda yüzey
sular›na ve yer alt› sular›na tar›mdan kaynaklanan nitrat seviyesindeki kayb› azaltmak amac›yla uygun Tar›msal Uygulama
101
Su ve Toprak
Prensipleri’ni oluflturma ve teflvik etme ile ilgili genel bir kural mevcuttur. Talimat izleme kurallar›n› kapsar ve nitrat kirlili¤ine karfl› hassas olarak tan›mlanan alanlarda, organik gübrenin kullanma s›n›rlar› ile birlikte tar›msal faaliyetlere yasal
olarak uygulanabilir olan s›n›rlamalar› içeren Çal›flma Programlar› da bulunur.
Yorumlar: fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m› Talimat› gibi, bu talimat da uygulama aflamas›ndad›r. Ancak, üye ülkelerin genel
olarak yükümlülüklerini zaman›nda yerine getirmedikleri de
dikkate de¤er bir husustur. Yine fiehir At›k Sular›n›n Ar›t›m›
Talimat› gibi, Nitrat Talimat›, gerekli olan yerlerde daha kat›
önlemleri zorunlu k›lan su yönetimi ile ilgili iki yaklafl›m› bir
araya getirmektedir.
Komisyon ‹zleme ve Çerçeve Talimat› Program›’n›n kurallar› ile uyumlulu¤u sa¤lamak için de¤ifliklikler teklif edebilir.
2.6.3.1.11 Teklif Edilen Suyun Ekolojik Kalitesi Talimat›
(COM (93) 680 son flekli)
Amac›: Yüzey sular›n›n yaflam ortam› potansiyellerini muhafaza etmek ve gelifltirmek, bunu gerçeklefltirerek, bu sular›n
genel olarak kalitesini art›rmak, içme ve di¤er amaçlar için su
kayna¤› olarak potansiyel kullan›mlar›n› art›rmak ve yüzey
sular›n›n tatl›l›k de¤erlerini art›rmakt›r.
Belirgin özellikleri: Teklif edilen talimatta üye ülkelerden,
yüzey sular›n›n ekolojik durumunu izlemeleri, kirlilik kaynaklar›n› veya insan kaynakl› olumsuz etkileri belirlemeleri,
“uygun ekolojik kalite”yi elde etmek için “iflletmeyle ilgili he102
Su ve Toprak
defler” oluflturmalar› ve bu hedeflere ulaflmak için “entegre
programlar” uygulamalar› istenmektedir.
Teklif edilen talimatta ayr›ca entegre programlar›n içeri¤i
hakk›nda kamu ile müzakereler hususunda kurallar da vard›r.
Teklif hâlihaz›rda Konsey ve Parlamento taraf›ndan görüflülmektedir.
Yorumlar: Komisyon, suyun ekolojik kalitesi teklifinin genel yap›s›n›n Su Kaynaklar› Çerçeve Talimat› için de uygun oldu¤u düflünmektedir. Yani bu durum, tadilatlar›n içeri¤inin
çok ötesinde teklifte ciddi de¤ifliklikler yap›laca¤› anlam›na
gelmektedir. Bu nedenle Komisyon, Yeni Çerçeve Talimat›
için bir teklif haz›rlamay› tasarlamaktad›r ve ayn› zamanda
mevcut teklifi geri çekecektir. Yeni teklif suyun ekolojik kalitesine dair çerçeve haz›rl›¤›n›, farkl› su kullan›m›n›, yüzey sular› ile birlikte yer alt› sular›n› ve su kalitesinin yan› s›ra miktar› ile ilgili hususlar da dahil olacak flekilde geniflletecektir.
2.6.3.2 Avrupa Toplulu¤u’nun Konuyla Yak›ndan
‹lgili Olan Mevzuat›:
Afla¤›da su yönetimi üzerine daha az do¤rudan etki gösteren veya sadece bu konularla alakal› olan yasalar›n ilgili bölümlerinin listesi verilmifltir.
2.6.3.2.1 Kanalizasyon Çamuru Talimat› (86/278)
Amac›: Tar›mda kanalizasyon çamuru kullan›m›n›; toprak,
bitki örtüsü, hayvanlar ve insan üzerine olan zararl› etkilerini
önlemek amac›yla düzenlemektedir.
103
Su ve Toprak
Belirgin özellikleri: Talimatta, tar›ma uygun arazilerde kullan›lacak olan çamurdaki a¤›r metal konsantrasyonlar› için s›n›r de¤erleri ve topraktaki a¤›r metal konsantrasyonlar› için s›n›r de¤erleri dikkate alarak, bu metallerin y›ll›k olarak topra¤a verilebilecek maksimum miktarlar› belirlenir. Ayr›ca ifllem,
uygulama dönemleri, al›nacak önlemler ve ar›tma gibi çamurun kullan›m›yla ilgili flartlar› da belirler.
Yorumlar: Talimat›n ana gayesi topra¤›n korunmas› ve bununla birlikte dolayl› olarak yer alt› suyu kirlili¤ini de önlemektir. Komisyon tar›mda kanalizasyon çamuru kullan›m›n›n, fiehir At›k Sular› Hakk›ndaki 91/271/AET Talimat›’n›n
uygulanmas› gibi sebeplerle muhtemelen birkaç y›l içerisinde
artaca¤›n›, arazi doldurma (Eylül 1996 için planlanan) ve at›k
stratejisi (arazi doldurmalar› daha az kabul görmekte olup, çamurlar›n enerji elde etmek için yak›lmas› olas› de¤ildir) hakk›ndaki talimat› dikkate al›r. Böylece komisyon, bu talimat›n
revize edilmesini tasarlamaktad›r.
2.6.3.2.2 Rapor Haz›rlama Talimat› (91/692/AET)
Amac›: Komisyon’a uygulama hakk›nda düzenli raporlar
sunmak üzere. Üye ülkeler için çok say›da çevresel talimatlar
uyar›nca yükümlülükleri kolaylaflt›rmak ve koordine etmektir.
Belirgin özellikler: Talimatla; su ile hava ile ve at›klarla ilgili yasalar› içeren birtak›m talimatlar hakk›nda her y›l olmak
üzere, üç y›ll›k bir rapor haz›rlama dönemi tespit edilir. Su
Raporu; Yüzey Sular› Talimat›, Tehlikeli Maddeler Talimat›
(ve bundan Türetilenler), Bal›klar›n Yaflad›¤› Sular Talimat›,
104
Su ve Toprak
Kabuklu Su Ürünlerinin Yaflad›¤› Sular Talimat›, Yer Alt› Sular› Talimat› ve ‹çme Sular› Talimat›’n› kapsamaktad›r.
Yorumlar: Rapor Haz›rlama Talimat›, rapor haz›rlama yükümlülüklerinin birço¤unu tek bir kanun bölümü halinde bir
araya getirerek farkl› çevre kanunlar›n›n bölümlerinde yer alan
önlemlerin baz›lar›n›n koordine edilmesini gerekti¤ini göz
önünde bulundurmaktad›r. Su sektöründe, Rapor Haz›rlama
Talimat› arac›l›¤›yla raporu haz›rlanan birçok talimat fesih edilecek ya da Çerçeve Talimat›’na, dâhil edilecektir. Ancak, Çerçeve Talimat›’ndaki rapor ile ilgili yükümlülükler Rapor Haz›rlama Talimat›’n›n üç y›ll›k dönemine dahil edilecektir. Bu nedenle Komisyon, Rapor Haz›rlama Talimat›’na dair herhangi
bir önemli de¤ifliklik teklifi haz›rlamay› düflünmemektedir.
2.6.3.2.3 Teklif Edilen Entegre Kirlilik Önlenmesi ve
Kontrolü Talimat› (COM (93) 423 son flekli)
Amac›: Büyük ölçekli kirletici sanayiden kaynaklanan su, hava
ve toprak kirlili¤inin önlemek veya en az seviyeye indirmektir.
Belirgin özellikler: Teklif edilen talimatla, üye ülkelerdeki
konuyla ilgili yetkili kurulufllardan, yerel çevre ve teknik de¤erlendirmeleri dikkate alarak, “en iyi mevcut teknikleri” esas
alan kirletici emisyonlar› hususundaki s›n›rland›rmalar› içeren
su, hava veya topra¤a olan emisyonlar› kapsayan sanayi faaliyetlerine dair entegre izinleri vermeleri istenecektir. Mevcut
Topluluk emisyon s›n›rlar› ve kalite amaçlar›n›n tamam› minimum kural olarak yerine getirilmelidir. Teklif halen Konsey ve
Parlamento taraf›ndan görüflülmektedir.
105
Su ve Toprak
Konsey 27 Kas›m 1995 tarihinde metinle ilgili ortak bir görüsü benimsemifltir.
Yorumlar: Teklif edilen bu talimatla, hava, su ve topra¤a
olan emisyonlarla ilgili olan uygun bir yaklafl›m sa¤lamak üzere ço¤u kirletici sanayi dal›nda kirlilik kontrollerini entegre
hale getirme yollar› araflt›r›lmaktad›r. Bu, mant›kl› ve makul
bir tekliftir; ancak, tek bas›na su koruma bölgeleri ister istemez yasan›n d›fl›na ç›kar›lmaktad›r. Bu nedenle, teklifler aras›nda uyumlulu¤u temin etmek ve gerekli veya faydal› oldu¤u
kan›tlanabilen baflka yerlere de¤inmeyi kapsamas› d›fl›nda, bu
teklifin suyla ilgili bir çerçeve haz›rl›¤›na dahil etme girifliminin bir faydas› olmayacakt›r.
2.6.3.2.4 Bitki Koruma Mamulleri Talimat› ve Teklif
Edilen Biyositler (Canl› Öldüren Maddeler) Talimat›
(9‹/4‹4/AET,COM (93) 351 ve COM (95) 387-COD 465)
Amac›: Kullan›mlar›n›n yer alt› sular› ve yüzey sular›nda kirlili¤e yol açmamas›n› sa¤lamak amac›yla, bitki koruma mamullerinin piyasaya arz›n› düzenlemektir. Teklif edilen Biyositler
Talimat›’nda da biyositler için ayn› hususlar tasarlanmaktad›r.
Belirgin Özellikleri: Bitki Koruma Mamulleri Talimat›’nda,
di¤erlerinin yan› s›ra talimatta ve ba¤lant›l› Tek Tip Kurallar
Talimat›’nda yer alan belirli temel kriterlerin sa¤lanmas› için
bütün bitki yetifltiricili¤i mamullerine ruhsat verilmesi istenmektedir. Ayr›ca, bu talimat mamullerinin etiketlenmesi ve
ambalaj› ile ilgili kurallar› da içermektedir. Benzer bir kural
Biyositler Talimat› için de teklif edilmektedir.
106
Su ve Toprak
Yorumlar: Bu talimatta su kalitesi yönetimiyle do¤rudan ilgili olan ve su içinde yer alan önemli maddelere de¤inilmektedir. Ayr›ca di¤er hususlara da de¤inilmektedir, bu nedenle,
herhangi bir su çerçeve yasas›na dahil edilecek adaylar olarak
de¤erlendirilemezler, ancak uyumlu olduklar›ndan emin olmak gerekir. Amac›: Köpüren dayan›kl› deterjanlar›n neden
oldu¤u nehir kirlili¤ini azaltmakt›r.
2.6.3.2.5 Deterjan Talimatlar›
(73/404/AET ve 73/405/AET)
Belirgin Özellikleri: Talimatlar, Toplulukta sat›lmakta olan
deterjanlara ait standartlar› belirler ve deterjanlar›n en az›ndan %90 oran›nda biyolojik özelliklerini yitirebilir olmalar›
istenir. Komisyon halen, de¤erlendirme yöntemlerini güncellefltirmek ve gelifltirmek amac›yla talimatlar› yeniden gözden
geçirmektedir.
Yorumlar: Bu talimatlar, ürün verim standartlar› ile aç›kça
ilgili olan özel bir durumu belirleyen oldukça eski iki kanun
bölümünü içermektedir.
2.6.3.2.6 Büyük Kazalar Talimat› (82/50/AET)
Amac›: ‹nsanlar veya çevreye olan büyük kazalar›n oluflumunu ve etkisini en aza indirmektir.
Belirgin Özellikleri: Talimat, büyük kazalar›n insan veya
çevreye önemli ölçüde zarar verebilece¤i kurum ve kurulufllarla ilgili kurallar koymaktad›r. Kurallarda tehlikelerin tespit
edilmesi, ba¤l› risklerin kontrol edilmesi ve büyük kazalar›n
107
Su ve Toprak
etkilerini hafifletici önlemlerle ilgili haz›rl›klar bulunmaktad›r.
Yorumlar: Bu talimat, genel anlamda insan ve çevre korumas› ile ilgili kontrolleri bir flarta ba¤layan genel bin “Büyük
Kaza Tehlikesi Talimat›”d›r. Önlemler, di¤er büyük kazalara
uyguland›¤› flekliyle, bir “büyük kaza” olan su kirlili¤ine de
uygulan›r. Bu politika alanlar› aras›nda genel bir uyumlulu¤u
sa¤lama zorunlulu¤u d›fl›nda, bu yönüyle suyla ilgili çerçeve
haz›rl›¤›yla birlefltirilmesine gerek yoktur.
2.6.3.2.7 Yaflam Ortamlar› ve Kufllar Talimat›
(92/43/AET ve 73/409/AET)
Amac›: Topluluk içindeki biyolojik çeflitlili¤in muhafazas›n› temin etmektir.
Belirgin özellikleri: Talimatlarda, korumal› alanlar›n seçilmesi ve uygun yönetimi istenir. Buna, kirlilikten kaç›nma ve
ilgili olan yerlerde, su seviye ve su kalitelerinin muhafaza edilmesi de dahildir.
Yorumlar: Çerçeve Talimat› uyar›nca gerekli olan entegre
su yönetimi planlar›n›n, bu talimatlar ve benzer ulusal yasalar
uyar›nca belirlenen alanlar› tan›ma zorunlulu¤u vard›r.
2.6.3.2.8 Çevresel Etki De¤erlendirmesi Talimat›
(85/36/AET)
Amac›: Çevre konusunda yeni gelifltirme projelerinin etkisi, planlama. Muvafakatinin verilmesinden önce de¤erlendirmeyi sa¤lamakt›r.
108
Su ve Toprak
Belirgin özellikleri: Talimatta, çevre üzerine önemli ölçüde
etkisi olabilece¤i düflünülen belirli projelerin çok kapsaml›
çevresel faktörlere (insanlar, flora, fauna ve su) göre etkilerinin de¤erlendirilmesi istenir.
Gelifltirme muvafakati verilmeden önce ilgili birimlerin,
resmi ve ilgili kurulufllar›n görüflleriyle birlikte konu hakk›ndaki bütün bilgileri toplamas› gerekir.
Yorumlar: Komisyon, eklerin kapsam›n› geniflletmek amac›yla tasarlanan talimat›n (GOM (93) 575 son flekli) revize
edilmesini teklif etmifltir. Konsey, bu teklifle ilgili ortak bir
noktaya ulaflm›flt›r. Komisyon ayr›ca, Çevresel Etki De¤erlendirmesi Talimat› ilkelerinin çevre hususunda önemli baz› plan
ve programlar›n etkilerini kapsayacak flekilde geniflletilmesi
üzerine bir teklif haz›rlamay› da düflünmektedir.
2.6.3.2.9 Kimyasal Maddelerin S›n›fland›r›lmas›,
Etiketlenmesi ve Risk De¤erlendirmesini Kapsayan Yasa
Amac›: Kirlili¤e neden olabilecek sanayi maddelerinin risklerini de¤erlendirmek ve piyasaya arz›n› düzenlemektir.
Belirgin Özellikleri: Yasa, tehlikeli maddelerin s›n›fland›r›lmas› ve etiketlenmesi hususunda çerçeve kurallar›n› belirleyen baz› talimat ve tüzükleri içerir (67/548/AET, 793/93/AET,
78/63‹/AET ve 38/739/AET). Ayr›ca, yeni ve mevcut kimyasal
maddelerin riskinin de¤erlendirilmesi hususunda iki önemi
de içermektedir (93/67/AET Talimat› ve 1488/94 Tüzü¤ü). Bu
yasalarla elde edilen de¤erlendirme bilgileri ve deney sonuçlar›, genellikle su kirlili¤i ve akva tik ekosistemler dahil olmak
109
Su ve Toprak
üzere kirlilikle ilgili di¤er bir grup yasadaki faaliyetleri bafllatmaktad›r.
Yorumlar: Yasan›n bu k›sm› bu bildiride tart›fl›lan hususlardan etkilenmemektedir.
Toplulu¤un Su Politikas› konusundaki ilkeleri Türkiye’de
“su”ya iliflkin olarak haz›rlanacak her tür yasal düzenlemeye
yans›t›labilecek özellikte ve esnekliktedir. Ancak; entegre su
yönetimi ve giderek nehir havzas› yönetimi konusunda Fransa
su yönetimi incelemelerinde yer alan kuflkular›n ve sak›ncalar›n aynen Avrupa Toplulu¤u Su Yönetimi’nin t›pa t›p örnek
al›nmas›nda da geçerli olacakt›r, Avrupa ülkelerinin kabul etti¤i ve mevzuat›nda yer alan talimatlar›n ise “Çerçeve Yasa” niteli¤inde olmas› gereken “Su Yasas›’nda” yer almas›n›n, daha
baflka bir deyiflle; Casuistique bir metotla Su Yasas›’n›n düzenlenmesinin “Çerçeve Yasa” niteli¤ini yok edece¤i de bir gerçektir. Avrupa Toplulu¤u mevzuat›nda yer alan bu talimatlar›n ülkemizde Su Kirlili¤i Kontrol Yönetmeli¤i’nde ve 2560 say›l› yasaya istinaden ç›kar›lan Yöresel Su kaynaklar›n› Korunma Yönetmelikleri’nde muhakkak yer almas› gerekmektedir.
2.7 Brezilya Su Kaynaklar› Politikas›
(8 Ocak 1997 Tarih ve 9433 say›l› kanun)
Brezilya Su Yasas›’n›n 1. maddesinde ve ulusal su politikas›n›n esaslar› flöyle tespit edilmifltir:
1) Su, kamu mal›d›r.
2) Su ekonomik de¤er olan s›n›rl› do¤al bir kaynakt›r.
110
Su ve Toprak
3) Herhangi bir yokluk an›nda su kaynaklar› kullan›m›nda
öncelik, insanlar›n kullan›m›na ve hayvanlar›n sulanmas›na
verilmifltir.
4) Su Kaynaklar› Yönetimi suyun çok amaçl› kullan›m›na
müsaade etmelidir.
5) Ulusal Su Kaynaklar› Politikas›’n›n yerine getirilmesinde
ve Ulusal Su Kaynaklar› Yönetim Sistemi’nin uygulanmas›nda
nehir havzalar› esas al›n›r.
6) Su Kaynaklar› Yönetimi merkezilefltirilmeli ve bu kaynaklar›n yönetimine kullan›c›lar›n, ilgili kurulufllar›n ve hükümetin kat›l›m› olmal›d›r.
Bunun d›fl›nda Türkiye’de ç›kart›lacak bir yasaya örnek
olmas› bak›m›ndan kamuya ait sular›n ekonomik bir mal
olarak ele al›nmas› ve kullan›c›ya onun gerçek de¤erini vermesi gerekti¤ini belirtmek aç›s›ndan da ve tasarruflu kullan›m› da getirerek olan ücretli su kullan›m› ilkesinin ele al›nmas› gerekmektedir.
Ancak; Brezilya’n›n federal bir devlet oluflu, ›rmaklar›n›n
Türkiye’ye göre çok büyük havzalar oluflturmas›, nehir baz›nda havza yönetimini gerektirmifltir. Daha önceki bölümlerde;
örne¤in Fransa Su Yönetimi ve Avrupa Toplulu¤u Su Politikas›’n›n de¤erlendirmelerinde belirtilen sak›ncalar Brezilya Su
Yasas›’n›n örnek al›nmas›nda da söz konusu olabilecektir.
2.8 ‹srail Su Yasas›
1) S›n›rl› su kaynaklar›na sahip olan ‹srail’de, su kaynak111
Su ve Toprak
lar› yönetimi ülke kalk›nmas›n›n en önemli unsurlar›ndan
biridir. Su kaynaklar› devletin kontrolü alt›ndad›r, kamu
mal›d›r ve ülkenin geliflimi ve insanlar›n ihtiyaçlar›na göre
tahsis edilmelidir.
2) Su konusundaki ‹srail Parlamentosu (Knesset)’nun sorumlulu¤u Tar›m Bakanl›¤›’na devredilmifltir. Bakanl›k, su kanunlar›ndaki usullere istinaden uygulama yapmakla sorumludur. Tar›m Bakanl›¤›’n›n alt birimi olan Su Müfettiflli¤i vard›r.
Müfettifli hükümet atamaktad›r.
3) Karar verici mekanizma olarak Su Kurulu vard›r. Kurul
üyelerinin 2/3 ü halk›n, 1/3’ü hükümetin temsilcileridir.
Kurula Tar›m Bakan› ve Su Müfettifli baflkanl›k eder. Bunun d›fl›nda; su komisyonu, hidrolojik servis, tahsisler ve lisans bölümü, gelifltirme bölümü, planlama bölümü, su kalitesi ve at›k su bölümü, toprak koruma ve drenaj bölümü,
ekonomik bölüm, yasal büro, idare ve organizasyon birimi,
drenaj havzas›n›n iflletilmesi, kirlili¤in önlenmesi, göl k›y›lar›na dikkat edilmesi, dan›flmanl›k ve kontrol ifllerinden sorumlu olan kinneset yönetimi, dengeleme fonu, su ifllerine
de¤erlendirme komitesi, statü planlama komitesi bölümsel
kurul gibi alt organlarla ‹srail Su Yönetimi çok karmafl›k bir
yap›ya sahiptir.
Haz›rlanacak bir “Su Yasas›” için örnek al›nacak özellikleri
özetle flöyle s›ralanabilir;
1) Su kamunun mal›d›r ve devletin kontrolü alt›ndad›r.
2) Su ekonomik bir de¤erdir ve kullan›c› ücret öder.
112
Su ve Toprak
3) Su tahsisleri; y›ll›k üretim ve kullanma izni her üreticiye
ve su kullanmas›na verilir, ülkede ço¤u bölge, su tüketiminin
belirlenen oranlarda s›n›rl› oldu¤u yerler tahsisli bölge olarak
ilan edilir, su ücretleri, üretici, temin edici ve tüketici aras›nda su kullan›m›ndan dolay› belirlenmifl olan bir fiyatt›r, ücret
tarife ile belirlenir.
4) Su kalitesinin korunmas›, su kalitesi konusunda gözlemler yürütülmesi, çevrenin korunmas›, at›k su metotlar›n›n koordinasyonu ve veri toplanmas›, at›k sular›n ar›t›m› ve tekrar
kullan›m› ile ilgi olarak veri toplamak su kalitesi ve at›k su bölümünün görevidir, bu bölümün Sa¤l›k ve Çevre Bakanl›klar›
ile koordineli olarak su kalitesini gözlemler.
2.9 Güney Aafrika Cumhuriyeti Ssu Politikas›
(yeni ulusal su politikalar› hakk›nda hükümetin resmi görüflü) Güney Afrika Cumhuriyeti’nde su, bölünmez bir ulusal
kaynak olup, “Ulusal su kaynaklar› nicelik, nitelik ve güvenirli¤inin yönetimindeki amaç, toplumun bu kaynaklar›n kullan›m›ndan optimum, uzun vadeli, çevre aç›s›ndan sürdürülebilir sosyal ve ekonomik faydalar sa¤lamakt›r”.
Güney Afrika’da yeni su politikas›n›n bireyler aç›s›ndan
eflitlik getirmesi esast›r. Cumhuriyetin geçirmifl oldu¤u ›rk
ay›r›m› politikas›ndan sonra bu husus önem kazanmaktad›r.
Dolay›s›yla “su hizmetlerine ulafl›mda eflitlik, su kaynaklar›na
ulafl›mda eflitlik, su kayna¤›n›n kullan›m›ndan elde edilen faydalara ulafl›mda eflitlik” optimum kaynak kullan›m› ve muha-
113
Su ve Toprak
fazas› ile birlikte büyük önem kazanmaktad›r.
Politikaya hakim olan önemli kavramlar› “optimum”, “çevresel sürdürülebilirlik” ve “sosyal ve ekonomik fayda”d›r.
Güney Afrika’n›n k›t su kaynaklar›n›n uygun kullan›m›n›n
idaresi, korunmas› ve belirlenmesinde “kamu güveninin” koruyucusu olarak hükümetin rolünün benimsenmesi yeni su
yönetimi yaklafl›m›n›n esas›n› oluflturmaktad›r. Bu flekil yeni
su yasas›n›n temeli olacakt›r.
Kamu güveninin ana fikri; su kaynaklar›n›n halka ait yönünü ve bu kaynaklara adil ulafl›m›n› temin etme zorunlulu¤unu dikkate alarak, Güney Afrikal›lar›n hepsinin yarar›na ulusal hükümetin su kullan›m›n› düzenleme sorumlulu¤u olmas›d›r. Bunun esas›, bu k›t kaynaklar›n kamu yarar›na faydal›
bir flekilde kullan›lmas›n›n temin edilmesidir.
Geleneksel olarak, kamu güveni, örne¤in; kano tafl›mac›l›¤› gibi halk›n nehirleri rekreasyonel kullan›m hakk› dahil olmak üzere halk›n suya ulafl›m›n› korumufltur. Güney Afrika
mahkemeleri tarihi halk›n bu haklar›na çok dar aç›dan bakarken, hükümetin kamu güvenine dair yenilenen taahhüdü;
Güney Afrika Hukuku’nun kayna¤›na dönece¤i ve kamu haklar› konusunda genifl maksatl› bir anlay›fl› benimseyece¤idir.
Ulusal hükümet kamu güveni yükümlülüklerini flu flekilde
gerçeklefltirmeyi taahhüt etmektedir:
• Temel evsel ihtiyaçlar için yeterince suya ulafl›m› garanti
ederek,
• Çevre ihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas›n› temin ederek,
114
Su ve Toprak
Su çevriminin (kayna¤›n sürdürülebilirli¤inin ve yenilebilirlii¤inin ba¤l› oldu¤u süreç) birbiriyle ba¤lant›l› yap›s›n› dikkate alarak,
• Su havzalar› aras›ndaki suyun naklini temin ederek,
• Güney Afrika’n›n komflular›na kars› yükümlülüklerine
sayg› göstererek,
• Halk›n suyunun koruyucusu olma taahhüdünü yerine
getirerek.
• Bu nedenle, kamu güveni, su kaynaklar›n›n yönetimi, korunmas› ve su kullan›m›n›n düzenlenmesinde ulusal hükümetin sorumluluklar›na dikkat çekilmektedir. Bu husus yeni Su
Yasas›’n›n ana kavram› olacakt›r.
Kamu güveni fikri Güney Afrika Hukuku’nda yeni bir kavram de¤ildir. Güney Afrika Mülkiyet Hukuku’nun köklerini
ald›¤› Roma Hukuku’nda bu husus mevcut olup, genellikle
nehirler, denizler ve deniz k›y›s› ile ilgili haklar›n belirlenmesinde kullan›lmaktayd›.
Kamu güveni ayr›ca uluslararas› ac›dan da kabul gören bir
kavramd›r. Örne¤in; Amerika Birleflik Devletleri’nde göller gibi iç su kaynaklar›n› suyun kamu güvenine tabi olmas›n› esas
alarak korumak amac›yla, mahkemeler özel su haklar›n› iptal
etmifltir. Bu durum kamu güvenine dair Roma Hukuku prensibini teyit etmektedir;
Kamu güveni, kamu amaçlar› için kamu mülkiyetini kullanmada yaln›zca devletin gücünü esas almamakta, ayr›ca halk›n ortak zenginli¤i olan nehirler, dereler, göller, batakl›klar,
115
Su ve Toprak
gelgit arazileri ve deniz k›y›lar›n›n korunmas›n› devletin yükümlülü¤ü alt›na almaktad›r.
2.10 Meksika Su Yasas› ve Yönetimi
Ulusal sular hakk›ndaki bu kanun Birleflik Meksika Anayasas›’n›n 27. maddesine uygun olarak kaleme al›nm›flt›r. Kanunun amaçlar›, su kaynaklar›n›n tüketimini, kullan›m›n›, geliflimini, da¤›t›m›n› ve kontrolünü düzenlemenin yan› s›ra, bu
kaynaklar›n kapsaml› ve süregelen geliflim amac› ile miktarlar›n› ve kalitelerinin de korunmas›n› sa¤lamaktad›r.
Bu hükümler, ister yüzey suyu, ister yer alt› suyu olsun bütün ulusal sulara uygulanmaktad›r. Bu amaçlar için kanunda
sözü edilen tan›mlar ise flöyle s›ralanabilir;
I. “Ulusal sular”: Birleflik Meksika Anayasas›’n›n 27 (5)
maddesi uyar›nca millet taraf›ndan sahip olunan sulard›r.
I. “Akif er”: Yer alt› suyunun depolanmas›na veya çevrimine sebebiyet veren jeolojik formasyonlard›r. Bu tür jeolojik
formasyonlardan yer alt› sular› kullan›m için çekilebilir.
I. “Akarsu Yata¤›”: Selleflmeye yol açmaks›z›n maksimum
miktarda sular›n akmas›na müsaade edebilen gerekli kapasiteye sahip do¤al veya suni kanallard›r. Afl›r› ak›m oldu¤u zaman, suyu kontrol edici yap›lar infla edilmedi¤i takdirde do¤al kanal, yatak olarak anlafl›lacakt›r.
I. “Hidrolojik Havza”: Sular›n, bir tek nehir taraf›ndan
oluflturulan nehir yataklar› a¤› arac›l›¤› ile denize boflald›¤›
alan› ifade eder veya sular denize boflalmasa bile sular›n di¤er
116
Su ve Toprak
kesimlerden farkl› kendi bafl›na bir sistem oluflturdu¤u sahalard›r. Akifeleri ile birlikte havza, su yönetimi amaçlar› için temel birimi meydana getirmektedir.
I. “Komisyon”: Ulusal Su Komisyonu, Tar›m ve Su Kaynaklar› Sekreterli¤i alt›nda yerinden yönetim icra eden yetkili bir
birimdir.
II. “Standartlar”: Ulusal sular›n korunmas› ve kalitesine
at›fta bulunan Federal Önlemler ve Standartlar Kanunu ile
Ulusal Mülklere de¤inen 113. maddeyle uyumlu olarak Komisyon taraf›ndan yay›mlanan resmi Meksika Standartlar›n›
ifade etmektedir.
III. “Birey veya Kurum ‹fl Birli¤i”: Bireyler, topluluklar, birlikler, flirketler ve di¤er kurumlar kanun taraf›ndan belirlenen
yasal statüye sahip olarak kanun ile belirtilen s›n›rlar içinde ve
fleklinde ifl birli¤i yapmaktad›rlar.
IV. “Yamaç Bölgesi”: Akarsu yata¤›na bitiflik 10 metre geniflli¤inde flerit halinde uzanan veya maksimum su seviyesinden yatay olarak ölçülen, akarsu depozitlerini içeren k›s›md›r.
Yamaç geniflli¤i 5 metre veya daha az geniflli¤e sahip olan nehir yataklar› için bu bölge 5 metre olabilir.
Maksimum su seviyesi hesaplamas› flimdiye kadar yap›lan
düzenlemelerle uyumlu olarak Komisyon taraf›ndan belirlenen maksimum kret seviyesi temel al›narak belirlenmektedir.
Nehirler için yamaç fleritleri menfan›n 100. metresinden,
sular›n denize boflald›¤› noktaya kadar olan kesim olarak s›n›rland›r›labilir.
117
Su ve Toprak
V. “Su Temini ve Kanalizasyon Sistemi”: Halka su temin
hizmetlerinin yap›lmas›na müsaade eden çal›flmalar›n bütünüdür, bu çal›flmalar halk sa¤l›¤›n› koruma tedbirlerini, suyun
isalesini, at›k sular›n ar›tmas›n›, tanzimini ve deflarj›n› içermektedir.
VI. “Tüketim Kullan›m›”: Aktiviteleri yerine getirmek için
belirli kalitede tüketilen su hacmidir. Belirli kalitede çekilen
su hacminden, deflarj edilen di¤er kalitedeki hacmin ç›kar›lmas› ile hesaplanmaktad›r. Bu miktar ilgili ruhsatta belirtilmektedir.
VII. “Hane Halk› Kullan›m›”: Hane halk›n›n ihtiyaçlar›n›
kendilerini memnun edecek tarzda karfl›lamak için gerekli suyun kullan›m›n› belirtmektedir.
VIII. “Göl, Lagün veya Koy”: Düzenli maksimum kret kotu
yüksekli¤i ile s›n›rland›r›lan ulusal sular›n do¤al rezervuarlar›n› ifade etmektedir.
IX. “Tampon Bölge”: fiimdiye kadar ki düzenlemelerle
uyumlu olacak flekilde belirlenen, su yap›lar›n›n korunmas›,
uygun isletilmesi ve denetlenmesi için Komisyon taraf›ndan
her bir durum için kapsam› belirlenen bu tür su kontrol yap›lar›na, barajlara komflu flerit halindeki araz i parças›d›r.
Su Yönetimi
Su kaynaklar›n›n yönetimindeki ve bu kaynaklar›n kamu
mal› oldu¤u hususundaki yetki Federal icra Bürosunun sorumlulu¤undad›r. Büro bu sorumlulu¤unu ya do¤rudan ya da
118
Su ve Toprak
Komisyon arac›l›¤› ile uygulanmaktad›r.
Bu kanunun uygulanmas› ile uyum arz eden amaçlar için Federal icra Bürosu, federal yetkili hükümetler ve belediye çal›flmalar›n›n koordinasyonunu teflvik edecektir. Büro bunu yaparken
bu kurulufllar›n yetkileri hususunda ön yarg›l› olmayacakt›r.
Ayn› flekilde Federal ‹cra Bürosu, su çal›flmalar› ve hizmetlerinin inflas›nda ve idaresinde su kullan›c›lar›n›n ve özel kurumlar›n gerekli oldu¤u hususunu vurgulayacakt›r,
Federal ‹cra Bürosu:
I. Kullan›c›lar›n kat›l›m› ile uyumlu olacak flekilde ulusal
sular üzerindeki s›n›rlamalar›n belirlenmesi ve kald›r›lmas›
konular›nda hükümler yay›mlar.
II. Kullan›c›lar›n kat›l›m› ile uyumlu olacak flekilde, yüzey
sular› ile birlikte yer alt› sular›n›n serbestçe çekimini de içerecek flekilde kullan›mlar›n› düzenler.
III. Kamu yarar› için kamulaflt›rma yap›ld›¤› zaman, sulama
alanlar›n› tesis eder.
IV. Kamu yarar› söz konusu oldu¤unda, kamulaflt›rma,
menkullerin tamamen veya k›smen geçici al›konulmas› veya
haklar›n sahipli¤i üzerindeki s›n›rlamalarla ilgili olar› hükümleri yay›mlar.
V. Kanunun verdi¤i di¤er yetkileri uygular.
Afla¤›da belirtilen hususlar kamu yarar›na olacak flekilde
duyurulur:
I. Kamu su iflleri ve ilgili hizmetlerin inflas›, iflletilmesi, ko119
Su ve Toprak
runmas›, rehabilitasyonu, iyilefltirilmesi ve gelifltirilmesi için
gerekli olan sabit mallar›n kullan›lmas› veya elde edilmesi ve
di¤er faaliyetlerin, gayrimenkullerin ve gerekli iletiflim kanallar›n›n elde edilmesi ve kullan›m›.
II. Havzalar›n, akiferlerin, nehir yataklar›n›n, su kütlelerinin ve ülkenin sahip oldu¤u di¤er kaynaklar ile su temini için
su içeren yer alt› tabakalar›na suyun süzülmesinin korunmas›,
iyilefltirilmesi ve muhafaza edilmesi, bir havza veya su bölgesinden di¤erine suyun yönlendirilmesi.
III. Kamu hizmetlerinde kullan›lmas› için elektrik enerjisi
üretmede ulusal sular›n kullan›m›.
IV. Ulusal yüzey ve yer alt› sular›n›n hidrolojik dengesinin
halk›n kullan›m› için uygun olsun diye çekim limitlerinin, yasaklamalar›n, rezervlerin ve su kullan›m›ndaki de¤iflimlerin
yeniden belirlenmesi.
V. At›k su ar›tma tesislerinin hizmete aç›lmas› ve bu tür sular›n tekrar kullan›lmas› için al›nan önlemlerin yerine getirilmesi, su kirlili¤inin önlenmesi ve kontrolü için gerekli tesislerin inflas›.
VI. Sulama alanlar› veya drenaj birimleri ile uyumlu olacak
flekilde tesislerin kurulmas› ve sulama veya drenaj alanlar›n›n
belirlenmesi için gerekli di¤er sabit mallar›n ve arazilerin elde
edilmesi.
VII. ‹nsanlara veya tesislere tehlikeli olabilecek afl›r› meteorolojik olaylar›n etkilerinin zararlar›n›n karfl›lanmas› ve önlenmesi.
120
Su ve Toprak
VIII. Ulusal sular›n miktar›n› ve kalitesini ölçmek için gerekli ekipmanlar›n kurulmas›.
Ulusal Su Komisyonu:
Tar›m ve Su Kaynaklar› Sekreteri’ne afla¤›da belirtilen huflular için yetki verilmifltir:
I. Federal ‹cra Bürosu’na ülkenin su politikas›n› önermek.
II. Komisyon’un Teknik Konseyi’nin baflkan› olarak görev
yapmak.
III. Yasal hükümlerle özellikle görevlendirildi¤inde su konular›nda karar verme (yarg›lama) hakk›na sahip olmak.
Komisyon flu hususlarda yetkilendirilmifltir:
I. Su konular›nda bu kanun taraf›ndan verilen yetkileri federal yarg›lama hakk› kapsam› içinde uygulamak. Burada Federal ‹cra Bürosu taraf›ndan do¤rudan uygulanacak olan yetkiler hariç tutulmufltur.
II. Ulusal su program›n›n belirlenmesi, revize edilmesi ve
yerine getirilmesinin gözlenmesi.
III. Ulusal sular› ilgilendiren hususlarda federal hükümetin
çal›flmalar›nda birliktelik ve istikrar› temin eden kriterleri,
prensipleri ve tüzükleri önermek ve her bir program ile bu
program›n yerine getirilmesi için kaynak tahsisi aras›nda istikrar› temin etmek ve gözlemek.
IV. Su temini ve kanalizasyon sistemlerinin, halk sa¤l›¤›n›
koruma tedbirlerinin, su ar›tma tesislerinin ve tekrar kullan›m
sistemlerinin, sulama, drenaj, sel kontrol ve koruma sistemle121
Su ve Toprak
rinin geliflimini teflvik etmek ve desteklemek, uygun oldu¤u
takdirde, Komisyon’un hüküm vermeye yetkili oldu¤u konu
kapsam›na giren hizmetlerin sa¤lanmas› için anlaflmalar yap›lmas› veya imtiyazlar teflvik edilmesi veya üçüncü flah›slar ile
ayn› fikirde olunmas›.
V. 113. maddede bahsedilen ulusal su kaynaklar›n›n ve
gayrimenkullerin yönetimi ve muhafaza edilmesi, havza yönetiminin yan› s›ra ulusal su kaynaklar›n›n ve gayrimenkullerin
kalitelerinin korunmas› ve kontrol edilmesi.
VI. Do¤rudan veya üçüncü flah›slarla yap›lan anlaflmalar
veya onlara verilen imtiyazlar arac›l›¤› ile federal su kontrol
yap›lar›n›n program›n›n, çal›flmas›n›n, inflas›n›n, iflletilmesinin, korunmas›n›n ve bak›m›n›n yap›lmas›, ayr›ca suyun geliflimi ve suyun kalitesinin muhafaza edilmesi için yap›lacak
olan ifllemlerin yerine getirilmesi.
VII. Bu metinde bahsedilen imtiyazlar, teflvikler ve müsaadeler için ruhsatlar vermek, su haklar›n›n kamu tescilini muhafaza etmek ve haklar› tan›mak.
VIII. Burada anlat›lanlarla uyumlu olacak flekilde su ile ilgili konularda ortaya ç›kan anlaflmazl›klar› çözmek için kullan›c›lar›n ricas› üzerine hakem olarak arac›l›k yapmak ve gerekli oldu¤unda hizmet etmek.
IX. Hidrolojik çevriminin bütün safhalar›nda suyun muhafaza edilmesini ve suyun rand›manl› kullan›m›n› teflvik etmek,
suyun hayati derecede önemli ve az bulunur bir kaynak oldu¤unun dikkate al›narak ortaya konulmas›n› sa¤lamak.
122
Su ve Toprak
X. Federal Mali Yasa ile uyumlu olacak flekilde idari yönetim, hüküm verme, gelir belirleme, gelir toplama, vergilendirme ile Komisyon’a tahsisi yap›lan ücretler ile aidatlar›n incelenmesi hususunda verilen mali yetkileri uygulamak,
XI. Su ile ilgili olan bilimsel araflt›rma ve geliflmeleri uygulamak, teflvik etmek ve insan kaynaklar›n›n e¤itimini gerçeklefltirmek.
XII. Federal önlemler ve standartlar kanunu ile uyumlu
olacak flekilde su standartlar›n› yay›mlamak.
XIII. Bu kanunun uygulanmas›n› izlemek, idari ifllemler
için ad› gecen hususlar› yorumlamak, yapt›r›mlar uygulamak,
Federal ‹cra Bürosu’nun görev kapsam›nda olmayan yetkinin
verdi¤i ifllemleri yerine getirmek.
XIV. Komisyon’a tahsis edilen kaynaklar›n ve Komisyon’un
yönetiminde teknik ve idari hususlarda kendi kendine karar
verme hakk›na sahip olarak özerk davranmas›n›n yan› s›ra
Komisyon’un programlar›nda ve bütçesinde belirtilen amaçlar›n, hedeflerin ve görevlerin tam anlam›yla yerine getirilmesi
için yönetimde özerk davranmak.
XV. Her bir durumda, devletin sahip oldu¤u mallar ile ilgili olarak Diario Oficial de la Federacion’da (Resmi Gazete) bas›lmak üzere konuya özgü resmi deklarasyon yay›mlamak.
XVI. Kanun veya tüzükler taraf›ndan belirtilen bütün di¤er
fonksiyonlar› yerine getirmek (Madde 10). Ulusal Su Komisyonu, Federal Müfettifllerden ve Mali ve Kamu Kredi, Sosyal
Geliflim, Enerji - Maden ve ilgili Kamu Sanayi, Tar›m ve Su
123
Su ve Toprak
Kaynaklar›’nda üye olanlar ile Sa¤l›k ve Bal›kç›l›k Sekreterleri’nden oluflan bir Teknik Konsey’e sahiptir. Her bir unvan
temsilcili¤i için gerekli vek›ller atanabilir.
Atama uygun görüldü¤ü zaman, Konsey di¤er federal bölümlerin, bürolar›n baflkanlar›n› ve federal kurumlar›n, belediyelerin ve kullan›c›lar›n temsilcilerini oturuma davet edebilir.
Madde 11. Teknik Konsey afla¤›da belirtilen hususlar ile
yetkilendirilmifltir:
I. Su iflleri ile ilgili olan federal bürolar aras›nda koordine
edilen çal›flmalar ile program›n müsaade etti¤i politika ve önlemleri görüflmek ve onaylamak.
II. Komisyon’un gelirleri, menkulleri kaynaklar› ve suyun
yönetimi ile ilgili olarak kendine sunulan konular› ele almak.
III. Komisyon’un programlar›n› ve bütçesini görüflmek,
bunlar›n yerine getirilmesini izlemek ve Genel Müdür taraf›ndan sunulan raporlar› görüflmek.
IV. Komisyon taraf›ndan borç al›nmas› gerekli görülen yard›m›n flartlar›n›n görüflülmesini ve sonuçland›r›lmas›n› önermek.
V. Havza konseylerinin kurulmas›n› onaylamak.
VI. Bu kanun veya kanunun tüzükleri taraf›ndan belirtilen
di¤er aktiviteleri yerine getirmek ve görevinin yap›lmas› için
gerekenleri uygulamak.
Federal ‹cra Bürosu taraf›ndan atanan Ulusal Su Komisyonu’nun Genel Müdürü, Komisyon’u yönetmektedir ve Komisyon’un ve idari birimlerin personelinin yasal temsilcisi durumundad›r. Genel Müdür ayn› zamanda, Komisyon için el ki124
Su ve Toprak
taplar› yay›mlat›r, Onaylanan bütçenin yürütülmesini idare
eder. Karar verme hakk› olan konularda yetkilerini verebilir
ve kanun ve tüzükler taraf›ndan kendine verilen di¤er yetkilere sahiptir.
Havza Konseyleri Teknik Konsey’in karar›n› takiben havzalardaki çal›flmalar› koordine etmek ve Komisyon, federe bölümler, eyalet, belediye bölümleri ve bürolar› ile birlikte konu
olan hidrolojik havzada su kaynaklar›n› kullananlar›n temsilcileri ile irtibat› sa¤lamak için Komisyon taraf›ndan su yönetimini iyilefltirmek, su altyap›s›n› ve ilgili hizmetleri gelifltirmek,
havza kaynaklar›n› korumak için çal›flmalar›n düzenlenmesi
ve programlar›n yap›lmas› amac› için havza konseyleri kurulmaktad›r,
Havza konseylerinin amaçlar› içinde, Komisyon’un tehlike
an›nda, ender görülen yokluk durumunda, afl›r› çekim veya
koruma alanlar›n›n ilan edilmesi an›nda mevcut haklar için geçici s›n›rlamalar yap›lmas› hususunda kullan›c›lar ile ayn› fikirde olmas› hususu yer almaktad›r. Böyle durumlarda hane halklar›n›n içme -kullanma amaçl› tüketimleri önceli¤e sahiptir.
Kullan›c›lar›n Organizasyonu ve Kat›l›m›;
(Madde 14) Bu kanuna ve tüzüklerine uyumlu olacak flekilde eyalet, bölge veya havza baz›nda kullan›c›lar›n kat›l›ma
olan gereklili¤ini desteklemek, su kaynaklar›n›n kalitesini
kontrol etmek. Korumak ve geliflimini iyilefltirmek için Komisyon kullan›c› organizasyonlar›na s›cak bakmakta, kurul-
125
Su ve Toprak
mas›n› teflvik etmekte ve desteklemektedir.
Yasan›n 48. maddesinden itibaren halk kurulufllar›na ve
sulama birliklerine ayr›lan onuncu bölümün 6. maddeye kadar devam etmekte olup, bu denli detay›n “Su Yasas›” gibi bir
çerçeve yasaya al›nmas› mümkün de¤ildir. Öte yandan Yedinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan›’nda ve hükümet programlar›nda yer
alan “Su Kullan›c› Birlikleri Kanunu” planda su yasas›ndan ayr› olarak yer almas› ve bu konudaki çal›flmalar›n ilerlemesi nedeniyle Meksika Ulusal Su Yasas›’n›n bu bölümünün raporda
yer almas›na bir yarar› da yoktur. Ancak bu kanun tasla¤› bugüne kadar yasalaflmam›flt›r.
Meksika Su Yasas›’n›n di¤er bölümlerinin ç›kart›lacak Su
Yasas›’nda çok genifl bir kaynak görevi yapaca¤› da muhakkakt›r.
2.11 Belçika Su Yönetimi
Hükümet suyu insan hakk› kabul eder.
19 Nisan 2005’de Belçika Hükümeti bir “su önergesi” kabul etti. Bu önergede içme suyuna eriflim, Belçika Anayasas›’nda yer almas› gereken bir insan hakk› olarak tan›nmaktad›r. Önerge ayr›ca içme suyu sa¤lanmas› ve sa¤l›kl› hale getirilmesi konusunda, suya ulafl›m ve da¤›t›m›n›n kamunun yetkisinde olmas› gerekti¤ine ve geliflmekte olan ülkelere uluslararas› finans ve ticaret kurulufllar› taraf›ndan kendi su pazar›n› liberallefltirmeleri ve özellefltirmeleri hususunda bask› yap›lmamas› konusuna dikkat çekerek, kalk›nma yard›mlar›n›n
126
Su ve Toprak
belirgin bir biçimde artmas› gereklili¤ine de¤inir. Önergenin
di¤er unsurlar› kullan›c› kat›l›m› (özellikle kad›nlar›n), bütünleflik su kaynaklar› iflletimi, merkezi ve yerel hükümetlerin
güçlendirilmesi, yoksullar›n yarar›na su tariflerinin gelifltirilmesi ve Birleflmifl Milletler himayesinde uluslararas› bir “Su
Mahkemesi” kurulmas› konular›na a¤›rl›k verir.
Su Önergesi’nin kabulü 465 STK, sendika, dan›flma grubu
ve hareketini temsil eden, 11.11.11, Belçika’daki Flaman Kuzey Güney Hareketi Koalisyonu’nun 2003’de bafllad›klar› baflar›l› kampanyan›n sonucu gerçekleflmifltir. Koalisyon,
2005’deki dünya su gününde, sivil toplum gruplar› birli¤inin
de liderlerinden biriydi ve Avrupa Toplulu¤u’nu geliflmekte
olan ülkelerde özel sektörün büyümesi konusunda taraf olmay› b›rakmas› ve “çal›flabilir kamu su temini seçenekleri” hususunu desteklemesi konusunda ça¤r› yapm›flt›r. Bu anlay›fl ç›kar›lacak Su Yasas›’nda yer almal›d›r.
3. Yabanc› Su Mevzuatlar›n›n Ortak Yönleri
‹ncelenen bütün mevzuat›n ortak faydalar›n› özetlemek ve
s›ralamak gerekirse;
1) Hemen bütün ülkelerde kamuya ait sular›n devletin hüküm ve tasarrufunda oldu¤u görülmektedir.
2) Nehir havzas› baz›nda yönetimi kabul eden baz› ülkeler
d›fl›nda (ki bunlarda da denetim yine devletin yetkisindedir) su
yönetiminin devlet taraf›ndan yürütüldü¤ü anlafl›lmaktad›r.
3) ‹nceleme yabanc› mevzuat›n hemen hepsinde; su kay-
127
Su ve Toprak
naklar›n›n yarar›na en uygun düzeyde en uygun kullan›m› ve
faydalan›lmas›n›n esas oldu¤u, su kalitesini koruma ve sürdürme koflulu ile afla¤›daki önceli¤e göre kullan›lmas› gerekti¤i konusunda yaklafl›m birli¤i oldu¤u müsaade edilmifltir.
Bu öncelik s›ras› flöyle s›ralanmaktad›r:
a. ‹çme ve kullanma ihtiyac›.
b. Hayvanlar için do¤al hayat›n idamesi için gerekli su ihtiyac›.
c. Tar›msal sulama suyu ihtiyaçlar›.
d. Enerji ve sanayi suyu ihtiyaçlar›.
e. Ticaret, turizm, tas›ma, bal›kç›l›k, avc›l›k, el sanatlar› ve
sair su ihtiyaçlar›.
4) Hemen her ülke yasas›na su kaynaklar›n› kullan›m bedelini koymufllard›r.
5) Hemen her ülke su kaynaklar›n›n korumas› için “kirleten öder” ilkesini yasalar›na koymufllard›r.
6) Hemen her ülke su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve kullan›m›nda optimum faydan›n sa¤lan mas› için su kaynaklar› bilgi sisteminin kurulmas›na özen göstermifllerdir. Ekte yer alan
“Su Kanunu Tasar›s› Tasla¤›” bu anlay›fl ve yaklafl›mlara göre
kalem al›nm›flt›r.
4) Türkiye’de Su Yasas› Çal›flmalar›
Bilindi¤i üzere Yedinci Befl Y›ll›k (1996–2000) Kalk›nma
Plan›’n›n onayland›¤›na iliflkin 18.7.1995 tarih ve 374 say›l›
Türkiye Büyük Millet Meclisi Karar› 25 Temmuz 1995 tari128
Su ve Toprak
hinde 22354 (mükerrer) say›l› Resmi Gazete ile yay›mlanarak
yürürlü¤e girmifltir.
1) Kalk›nma Plan›’n›n 131–134. maddelerde yer alan “e.
K›rsal Altyap›” bafll›kl› bölümün “c. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler” alt bafll›kl› k›sm›nda; “Su kaynaklar›n›n s›n›rl›
oluflu ve bu kaynaklar›n yer ve zaman olarak ülke düzeyinde
eflit da¤›lmamas› nedeniyle su kaynaklar› yönetimi oldukça
karmafl›k hale gelmifltir. Özellikle yer üstü su kaynaklar›n›n
tahsis ve kullan›m›na yönelik bir mevzuat›n olmay›fl› do¤al ve
ekonomik kaynaklar›n israf›na yol açmaktad›r. Bu nedenle yer
üstü sular›n›n tahsisi, korunmas›, sektörel ve sektörler aras›
kullan›m›n›n planlanmas› gibi tüm hukuksal boflluklar› dolduracak ve 167 say›l› Yer Alt› Sular› Yasas›’n› güncellefltirerek
kapsayacak çerçeve nitelikte Su Yasas› ç›kar›lacakt›r. Kamu eli
ile iflletilen sulama flebekelerinde, yat›r›mlar ile iflletme ve bak›m - onar›m masraflar›n›n tespit ve tahsilinde ortaya ç›kan
aksakl›klar›n giderilmesi amac›yla DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün
6200 say›l› Teflkilat Kanunu’nda gerekli de¤ifliklikler yap›lacakt›r. ‹çiflleri Bakanl›¤›’nca haz›rlanan Tip Birlik Tüzü¤ü’nün
baz› maddeleri de¤ifltirilerek, özel nitelik tafl›yan sulama hizmetlerinin yap›s›na uygun hale getirilecek ve gerçeklefltirme
sürecinin k›salt›lmas› için Sulama Birlik Tüzü¤ü tasdikinin Bakanlar Kurulu yerine ‹çiflleri Bakanl›¤›’nca yap›lmas› sa¤lanacakt›r. Böylece sulama bedelinin gerçekçi baza oturtulmas›,
geri ödemelerin ve devrin teflvik edilmesini sa¤lanacakt›r.
Tar›msal altyap› hizmetlerinin gerçeklefltirilmesine faydalananlar›n her aflamada kat›l›m› sa¤lanacak ve yat›r›mlar ve kay129
Su ve Toprak
nak yarat›lmas›n› mümkün k›lacak flekilde DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün 6200 say›l› ve K.H. Genel Müdürlü¤ü’nün 3202 Say›l› Teflkilat Kanunlar›’nda düzenleme yap›lacakt›r” aç›klamalar› yer alm›flt›r.
2) Yine ayn› flekilde plan›n 129–131 sayfalar›nda yer alan
“e- Kentsel Altyap›” bafll›kl› bölümün “c- Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler” alt bafll›kl› k›sm›nda; “Günümüzde stratejik
öneme sahip yer alt› ve yer üstü su kaynaklar›n›n farkl› alanlarda rasyonel kullan›m› amac›yla planlanmas›, yönetimi ve
korunmas› için kurumsal reorganizasyonu da içerecek flekilde
ve su konusundaki mevzuat da¤›n›kl›¤›n› giderecek biçimde
bir su yasas› haz›rlanacakt›r. Bu kapsamda Devlet Su ‹flleri taraf›ndan yap›lan içme suyu amaçl› yat›r›mlar›n geri dönüfl sistemi de rasyonel esaslara uygun olarak yeniden düzenlenecek
ve Yap - ‹fllet - Devret Modeline ifllerlik kazand›r›lacakt›r”
aç›klamalar› yer alm›flt›r.
3) Kalk›nma Plan›’n›n 253. maddesinde yer alan (7. Befl
Y›ll›k K›rsal Altyap›) bafll›kl› cetvelde ise yukar›da aç›klanan
hususlar teyit edilmifltir.
Ayn› hususlar hükümet programlar›nda da yer alm›fl olup,
1997 y›l› program›n›n 243. sayfas›nda bulunan “içme suyu
amaçl› baraj yat›r›mlar›n›n geri dönüflümünün sa¤lanmas›”
konusu ile plan kapsam›ndaki projelerden “tar›msal altyap› faaliyetlerine çiftçi kat›l›m›n›n sa¤lanmas›” ve “Su Yasas›’n›n ç›kart›lmas›” hususundaki çal›flmalar›n DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün sorumlulu¤unda yürütülmesi 29 Nisan 1997 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤› APK Baflkanl›¤›’n›n ko130
Su ve Toprak
ordinatörlü¤ünde yap›lan; DPT mensuplar› ile DS‹ yetkililerinin de kat›ld›¤› toplant›da kararlaflt›r›lm›flt›r.
Toplant›da:
• Yer üstü sular›n›n kullan›m›nda, planlanmas›nda ve korunmas›nda hukuksal boflluklar›n giderilmesi,
• Yer alt› sular› ile ilgili mevzuat›n güncellefltirilmesi,
• S›n›raflan sular›n kullan›m haklar› ile ilgili yetkilendirmeyi de kapsayacak flekilde Su Yasas›’n›n haz›rlanmas›” gerekti¤i, bunun için de;
a) Yurtiçi ve Yurtd›fl› ilgili mevzuat›n taranmas›, incelenmesi, aksakl›klar›n tespiti çal›flmalar›n›n yap›lmas› için komisyon
oluflturulmas›,
b) Çerçeve nitelikteki Su Yasas›’n›n haz›rlanmas›na yönelik
(1997–2000) Plan dönemini kapsayan plan›n haz›rlanmas›”
karar1aflt›r›lm›flt›r.
Ayn› toplant›da “içme suyu amaçl› baraj yat›r›mlar›n›n geri
dönüflünün sa¤lanmas›” konusu da dâhil, 1053 say›l› yasada
yap›lacak de¤ifliklik çal›flmalar›n›n h›zland›r›lmas›na karar verilmifltir. Bu karar do¤rultusunda DS‹ Genel Müdürlü¤ü bünyesinde kurulan Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler Komisyonu çal›flmalar›n› sürdürmüfltür;
- 6200 say›l› DS‹ Genel Müdürlü¤ü Kurulufl ve Vazifeleri
Hakk›nda Kanun’da yap›lmas› istenilen tadilatla ilgili çal›flmalar tamamlanarak 29.07.1998 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na gönderilmifltir. Bakanl›k bu tasla¤›
18.08.1998 tarihinde bakanl›klara görüflleri toplamak
131
Su ve Toprak
amac›yla göndermifl, bakanl›klardan al›nan görüfller 23 fiubat
1999 tarihinde DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne aktar›lm›fl ve bu görüfller do¤rultusunda komisyonca revizyon çal›flmalar› yap›lm›fl ve tasla¤›n son flekli gerekçe raporu ile birlikte Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na yeniden gönderilmifltir.
- 1053 say›l› Ankara - ‹stanbul ve nüfusu yüz binden yukar› olan flehirlerde içme, kullanma ve Endüstri Suyu Temini
Hakk›nda Kanun tadilat›na iliflkin çal›flmalar sonuçland›r›lm›fl; Yedinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan›’n›n 129–131 sayfalar›nda
yer alan “Devlet Su ‹flleri taraf›ndan yap›lan içme suyu amaçl›
yat›r›mlar›n geri dönüfl sistemini rasyonel esaslara uygun flekilde düzenleyen” ibaresine uyarak haz›rlanan;” Nüfusun 250
bini Asan Kentlere ‹çme Kullanma ve Endüstri Suyu Sa¤lanmas› Hakk›nda Kanun Tasar›s› Tasla¤›” ve gerekçe raporu tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na gönderilmifltir.
- Su Kullan›c› Birlikleri Kanun Tasar›s›; ülkemizde bulunan
bütün sulama birliklerinin temsilcilerinin ve DS‹ Teflkilat›’n›n
iflletme ve bak›m uzmanlar›n›n kat›l›m› ile yap›lan çal›flmalar
sonuncu bitirilerek 13.11.1997 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na intikal ettirilmifltir.
An›lan taslak 02.12.1997 tarihinde ilgili bakanl›klara gönderilmifl, ilgili bakanl›klar›n taslak hakk›ndaki görüflleri toplanarak 23.09.1998 tarihinde DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne iade
edilmifltir. Bütün bu görüfller de¤erlendirilmifl, bu do¤rultuda
revize edilip son fleklini alan yasa tasla¤› tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na gönderilmifltir. Bu taslak Baflbakanl›k Kararlar ve Kanunlar Dairesi biriminde ilgili bakanl›k tem132
Su ve Toprak
silcilerinin kat›l›m› ile TBMM’ne sunulacak hale getirilmifl, ancak Baflbakanl›k Müsteflarl›¤›’n›n nedenini bilemedi¤imiz gerekçeleri ile senelerce bekletilerek 2007 y›l›nda DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne iade edilmifltir. Bütün bu görüfller de¤erlendirilmifl,
bu do¤rultuda revize edilip son fleklini alan yasa tasla¤› tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na gönderilmifltir.
Bilindi¤i gibi 15 Kas›m 1993 tarih ve 23524 (mükerrer)
Resmi Gazete’de yay›mlanan 1999 y›l› program›n›n 200. sayfas›nda bulunan “Altyap› Hizmetlerinde Yap›sal De¤iflim Projesi” bafll›kl› cetvelde; aç›klama sütununda aynen flu ibareler
yer alm›flt›r; “Sulama amaçl› kullan›m baflta olmak üzere özellikle yer üstü sular›n›n tahsisi, korunmas›, kullan›m›n›n planlanmas› konular›ndaki hukuksal boflluklar›n giderilmesi ve
yer alt› sular› ile ilgili mevzuat›n güncellefltirilmesi amac›yla
çerçeve nitelikli yasan›n haz›rlanmas›na yönelik; 1998 y›l›nda
bafllat›lan ilgili di¤er yasalar›n, teflkil edilen komisyonlar arac›l›¤› ile incelenmesi çal›flmalar› sürdürülecektir” ibaresi do¤rultusunda ülkemizde meri olan ve “suyu ilgilendiren tüm
mevzuat taranm›flt›r. Bu çal›flmadan sonra baflta Avrupa Toplulu¤u’nun ilgili komisyonunca haz›rlanan Avrupa Toplulu¤u
Su Politikas› Raporu olmak üzere; Meksika Ulusal Su Yasas›,
Danimarka Su Yasas›, Frans›z Su Yönetimi Mevzuat, Güney
Afrika Cumhuriyeti Yeni Ulusal Su Politikalar› hakk›nda hükümetin resmi görüflü, Brezilya Su Yasas›, ‹srail Su Mevzuat›,
Birleflik Krall›kla Su Hizmetleri Yönetimi, Almanya’da Su Kaynaklar› Yönetimi Mevzuat› ve ‹spanya Su Yasas› Türkçe çevrilerek incelenmifltir:
133
Su ve Toprak
• Yap›lan de¤erlendirmede; tercüme edilen tüm ülke mevzuatlar›n›n kaynak olabilece¤i ancak, ülkemize benzerlikleri
aç›s›ndan ‹spanya, Meksika ve ‹srail’in su ile ilgili mevzuat›n›n, haz›rlanacak olan “Su Yasas›” için öncelikle dikkate al›nmas› gerekece¤i;
• Yap›lacak olan çal›flmada Avrupa Toplulu¤u Su Politikas›’na ait mevzuat›n›n Avrupa Toplulu¤u’na uyum çerçevesinde düflünülerek, dikkate al›nmas› gerekti¤i,
• 1968 y›l›nda yine DS‹ taraf›ndan haz›rlanan “Su Yasas›
Tasar›s›”n›n da incelenmesi ve yeni haz›rlanacak olan metne
al›nabilecek bölüm veya konular›n belirlenmesine gerek duyuldu¤u;
• Tasar› tasla¤› metninin, çerçeve yasa niteli¤inde gelifltirilece¤i öngörülerek bir dispozisyon içinde kaleme al›nmas›n›n
uygun olaca¤›,
• Haz›rlanacak tasla¤›n 6200, 167 ve 1053 say›l› yasalar›n
muhteviyat›n› da kapsayacak flekilde kaleme al›nmas› gerekece¤i kararlaflt›r›lm›flt›r. Bütün bu çal›flmalar›n bitifl süresi 1999
Raporu’nda plan dönemi olarak belirtilen 2000 y›l›n›n sonudur. Bu takvim içerisinde ve yukar›da belirtilen ilkeler do¤rultusunda haz›rlanan çerçeve nitelikteki “Su Kanunu Tasar›s›
Tasla¤›” ve gerekçe raporu ilifliktir (EK–2).
Su Yasas› Tasla¤›’n›n haz›rlanmas›ndan önce yap›lan çal›flmalar sonucu öncelikle ülkemizde sularla ilgili mevzuat taranmas› yap›lm›fl daha sonra seçilen yabanc› ülke mevzuat› Türkçe’ye çevrilmifltir.
134
Su ve Toprak
KAYNAKÇA
1) LEY 29’1985 De Aguas ESPANA The Water Act Of August 2, 1985
2) Water Management In France
3) Communication From The Commission To The Council And The European Parliament (European Community Water Policy)
4) Government Of Brazil Establishes The National Water
Resource Policy (Law No. 9, 433 Of January 8, 1997)
5) The Water Law (lsrael) Ministry Of Agriculture - Water
Commission
6) Water Supply Act (Act. No 299. Of 8th June 1978) The
Ministry Agency Of Environmental,Denmark
7) White Paper On a National Water Policy For South Africa (Department Of Water Affairs And Forestry)
8) National Water Law - December 1997 (Mexico)
9) Euromediterranean Workshop On Institutional, Financial and Economic Aspects in the Menagement of Water
Supply And Sanitation Services:
a. Water Services Management In The Un›ted Kingdom Paper by Andrew Semple)
b. Organizational And Instutational Aspect of Water Resources Management In Gerb.jjlanv - J. Jedlifschka
c. Implementation Of Water Resources Policy In Germany
J. Jedlitschka (Jeoloji Yüksek c. Mühendisi Ahmet Sarg›n ingilizce çevirilerle yard›m etmifltir.)
135
Su ve Toprak
10) Kamuran Gürün: Anlaflmalar ve Su Haklar› (Makale)
11) Özdemir Özbay 1995 y›l› Su Etkinlikleri, Tar›mda Su
Yönetimi ve Çiftçi Kat›l›m› Sempozyumu “Ülkemizde su ve
Toprak Kaynaklar›n›n Kullan›m› ve Korunmas›nda Mevc››t
Yasal Durum” TMMOB - Ziraat Mühendisleri Odas› Yay›n› Haziran 1995 - Ankara
136
Su ve Toprak
BÖLÜM 3
DÜNYA BANKASI’NIN TÜRK‹YE
‹Ç‹N SKY MODEL‹ ÖNER‹S‹
Yaklafl›k bir sene önce Dünya Bankas› uzmanlar› taraf›ndan
DPT ve su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ile ilgili kurum ve kurulufllarla yap›lan kapsaml› görüflmeler ve araflt›rmalar sonras›nda bir rapor haz›rland›. “Irrigation and Water Resource
with a Focus on Irrigation Prioritasition and Managament July 2006”bafll›kl› raporda çok çarp›c› de¤erlendirmeler ve iddialara yer verildi.
Bu raporda, Türkiye’nin su kaynaklar› potansiyeli ve su
kaynaklar›n›n ve sulama sistemlerinin gelifltirilmesinden sorumlu kurum ve kurulufllarla ilgili de¤erlendirmeler ve öneriler yer ald›. Türkiye’nin yer alt› ve yer üstü su kaynaklar›
potansiyeli ve bu potansiyelin kullan›lmas› konusunda detayl› incelemelerin sonuçlar›n›n da yer ald›¤› raporda su yasas› ve kurumsal yap› düzenlemeleri konusunda öneriler de
bulunmaktad›r.
137
Su ve Toprak
Dünya Bankas›’n›n Türkiye’nin Su Yasas› ve su kaynaklar›
kurumsal yap›s›n›n gelifltirilmesi ile ilgili çal›flmalara büyük
katk› koyabilece¤inin ileri sürüldü¤ü raporda bu konuda flöyle bir öneriye de yer verildi:
“Dünya Bankas›, yeni su yasas› ve ilgili kurumlar›n yeniden
oluflturulmas› üzerine bir ulusal konferans düzenlenmesi konusunda hükümete yard›mc› olabilir. Bu konferans su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi konusunda benzer deneyimlere sahip
Fransa, ABD, ‹ngiltere, ‹spanya, Güney Afrika, Avustralya ve
Almanya gibi ülkelerin hükümet ve ilgili kurum temsilcilerinin kat›l›m› ile gerçekleflebilir. Bu çal›flmalar›n sonucu olarak,
Türkiye’nin su kaynaklar› yönetimi konusunda bir görüfl birli¤ine var›labilir ve bu do¤rultuda bir uygulama plan›n›n tespit edilmesi mümkün olabilir”.
Dünya Bankas›’ndan Türkiye için
Su Yönetim Modeli Önerisi
Dünya Bankas› uzmanlar› taraf›ndan haz›rlanan Temmuz
2006 tarihli “Irrigation and Water Resource with a Focus on
Irngation Prioritasition and Managament” bafll›kl› raporda
“Yeni Bir Su Kaynaklar› Yönetimi Kurumu ‹çin Öneriler” bölümü de yer almaktad›r. Bu bölümde, Ulusal Kalk›nma Plan›’ndaki yaklafl›mlardan yola ç›k›larak “Planlanacak su kaynaklar›n›n entegre bir yaklafl›mla ve nehir havzalar›nda de¤iflen tüketim taleplerini karfl›layabilecek esneklikte gelifltirilmesine yönelik ve ilgili kurumlar aras›nda güçlü ve yap›sal ko-
138
Su ve Toprak
ordinasyon sa¤layacak flekilde düzenlenmifl faaliyetlerin gerçeklefltirebilecek bir yap›ya olan ihtiyaçtan söz edilmektedir.
Raporda, “Bu kapsamda su kaynaklar› yönetimini odak noktas› olarak alacak, mevcut ve gelecekteki durumlar› ele almak
için yeterli yetki ve kaynaklara sahip güçlü bir merkezi kurum
gereklidir. Bunun için ilk ad›m Avrupa Su Çerçevesi Direktifi
temelinde yeni bir Su Kanunu’nun haz›rlanmas› ve yürürlü¤e
konulmas›d›r. DS‹ ‘nin kurulufl yasas› olan 6200 say›l› kanun
bu kuruma nehir havzas› su kaynaklar› yönetimi için aç›kça
sorumluluk vermemektedir. DS‹ bu kanunla su kaynaklar›m
gelifltirmek amac›yla kurulmufltur. Bu kanunun kabul edildi¤i ve su kaynaklar›n›n az geliflmifl, nüfus ve su talebine oranla
bol oldu¤u 1954 y›l›nda bir öncelikli. Yar›m yüzy›l sonra yeni bir kanun zaman› gelmifltir. Yeni kanun su kaynaklan yönetimi için yetkiyi merkezilefltirmeli ve yer üstü ve yer alt› su
kaynaklar›n›n kullan›m› ile ilgili ruhsatland›rma, düzenleme
ve kontrol için yasal yetki tan›mal›d›r. Kanun, nehir havzas›
yönetimi kavram›n› da tan›mlamal›d›r. DS‹, bu görevi yürüten
kurum olma potansiyeline sahiptir. Ancak yetki alan›n› su
kaynaklar› kullan›m›ndan su kaynaklar› yönetimi ve düzenlemesine kayd›rmal›d›r. Bu konuda bir alternatif ise, DS‹ ‘nin
baz› bölümlerini ve ifllevlerini ay›rarak su kaynaklar› yönetiminden sorumlu ayr› bir kurum tesis etmek olabilir.
Bu kapsamda:
a. Su Kaynaklar› Yönetimi, (SKY)
b. Planlama, Tasar›m ve Yap›m (PTY)
c. ‹flletim ve Bak›m (‹B)
139
Su ve Toprak
Görevlerinin tümü hem genel müdürlük hem de bölge müdürlükleri düzeylerinde bir Su Kaynaklar› Yönetim Dairesi kurularak DS‹ bünyesinde ele al›nabilir Ancak birçok ülke bunun
yerine ayr›lm›fl bir model uygulamaktad›r. Bu modelde su kaynaklar› yönetimi ifllevleri uygulamaya yönelik olan birimlerden
daha ayr› bir kurulufltad›r. Bunun amac› k›smen su kullan›m›
tahsisinde ve hassas paylafl›m kararlar›nda objektifli¤i korumakt›r. Birçok ülkede bu kurum Çevre Bakanl›¤› bünyesindedir. Ancak bu yönde karar al›n›rsa, su kaynaklar› planlamas›,
yönetimi ve düzenleme sorumluluklar›n› uygulayabilecek yeterli yetkiye sahip olmas› için, ilk y›llarda Su Kaynaklar› Yönetim Dairesi’nin di¤er kurumlar üzerinde yani Baflbakanl›k bünyesinde olmas› önerilir. Ancak hangi karara var›l›rsa var›ls›n
DS‹ kadrolar›n›n yan› s›ra önemli miktarda personelin ifle al›nmas› ve yetifltirilmesi gerekecektir” denmektedir.
Dünya Bankas›’ndan su kaynaklar› gelifltirmesine yönelik
mevcut durum analizi yüksek enflasyon, yat›r›mlara ayr›lan
kayna¤›n s›n›rl› olmas› nedeniyle iflin yavafl. ilerlemesi ve zaman›ndan çok geç bitirilmesi kabul edilir bir hal alm›flt›r. Bu
nedenle:
1. Bütçe disiplini yoktur. Bir proje veya bir bölümü öncelikli fon tahsisi için seçildikten sonra zaman›nda tamamlanmas› için fon tahsisi etme konusunda bir yaklafl›m disiplini
yoktur. Birkaç istisna d›fl›nda projelere h›zl› tamamlanmalar›
için yeterli fon sa¤lanmamaktad›r.
Karar alma süreçlerinde saydaml›k yoktur. Kaynak tahsis
kararlar› sübjektif etkilere aç›k, saydaml›ktan uzak pazarl›k140
Su ve Toprak
larla al›nmaktad›r. Bu durum, geçmiflte yat›r›m programlar›ndaki çok say›da yeni projenin yeterli fon olmadan bafllat›lmas›na olanak tan›m›flt›r.
Yanl›fl önceliklendirme uygulamalar› ve yanl›fl karar alma süreçleri projelerin tamamlanmamas› sonucunu do¤urmufltur.
1. Sky Kurumsal Yap›s› ‹çin Öneriler
Dünya Bankas› Raporunda, Su Kaynaklar›m›z›n gelifltirilmesi ile görevli kurumlar›n Sorumluluklar›n›n yeniden belirlenmesi ile ilgili öneriler de yer almaktad›r. Bu önerilerde yeni oluflturulan daire baflkanl›klar›n›n görev yetki ve sorumluluklar da detayl› bir flekilde ele al›narak belirtilmifltir.
Raporda, DS‹ içinde su kaynaklar› gelifltirilmesi ile su kaynaklar› yönetimi konular›nda bir yetki ve sorumluluk karmaflas› oldu¤u belirtilmifltir. Ayn› raporda halen DS‹’nin hem gelifltirilebilecek su kaynaklar› potansiyelini tespit etmek ve
hem de su kaynaklar›n› gelifltirmek gibi iki sorumlulu¤u oldu¤u belirtilmektedir. Raporda, bu iki anahtar görevin ayr›lmas› gerekti¤i belirtilmekte ve su kaynaklar› gelifltirme bölümünün su kaynaklar› gelifltirme lisanslar›n› düzenleyece¤i
ileri sürülmektedir.
Dünya Bankas› bu raporda, ulusal su yönetim kuruluflu
için fiekil-8 ve fiekil-9’te verilen iki alternatif önermifltir. Bunlardan fiekil-8’te önerilen alternatif, Birleflik -Entegre Model
olarak adland›r›lm›flt›r.
Bu modelde Su Kaynaklar› Yönetimi, ‹flletme ve Bak›m ve
Planlama, Projelendirme ve ‹nflaat Fonksiyonlar› tek bir orga141
Su ve Toprak
nizasyon içinde düflünülmüfltür. Bu önerideki organizasyon
yap›s›n› oluflturmak için DS‹’nin organizasyonel yap›s›n› düzenlemenin kolay olaca¤› belirtilmifltir. Bu kapsamda Hidroloji Bölümü, Gözlem, Su Kuyular› ve Operasyonel Hidroloji bölümleri Mevcut Daire Baflkanl›¤›’ndan Su Kaynaklar› Yönetim
Baflkanl›¤›’na transfer edilecektir. Bu bölüm hizmetlerini Genel
Müdürlük ve Bölge Müdürlü¤ü bünyesinde Su Kaynaklar› Yönetim Baflkanl›¤›’na tahsis edilen ayr› bir binada verilecektir.
fiekil-9’te verilen organizasyon modeli ise, Dünya Bankas›
taraf›ndan tercih edilen ve önerilen model olarak ortaya ç›kmaktad›r. Bu modelde Su Kaynaklar› Yönetim Bölümü, ‹flletme
ve Bak›m Bölümü ile Planlama, Projelendirme ve ‹nflaat bölümlerinden ayr› olarak oluflturulmufltur. Bu modeldeki Su Kaynaklar› Yönetimi Bölümü bafllang›ç y›llar›nda baflbakanl›¤a ba¤l› bir birim olarak hizmet vermesi önerilmektedir. Bu durum bu
bölümün su kaynaklar›n› planlama, yönetim ve düzenleme görev ve sorumluluklar›n› daha yetkili olarak verebilmesi olana¤›n› yarataca¤› ileri sürülmektedir. Bu alternatifte Su Kaynaklar›
Planlama Bölümü yeni bir organizasyon olarak yap›land›r›l›rken ‹flletme ve Bak›m ile Planlama Projelendirme ve ‹nflaat görevleri DS‹ Genel Müdürlü¤ü bünyesinde kalmaktad›r.
2. Rapordan Çarp›c› Tespit Ve Öneriler
“Ekonomik Olarak Sulanabilecek Aalan Tespit Edilenin
Ancak %63’ü Olmal›d›r. Sulanacak Alanlar›n›z› Azalt›n!”
Dünya Bankas› ve uluslararas› sermayenin uygulad›¤› plan
çerçevesinde bugünlerde ülkemizde ele al›nan çok önemli bir
142
Su ve Toprak
konu da “sulama suyu iflletmesinin özellefltirilmesi konusudur”. Esas olarak Dünya Bankas› taraf›ndan Türkiye’de yap›lan uzun bir araflt›rmadan sonra haz›rlanan rapor (World
Bank 2006), Dünya Bankas›’n›n sulama suyu yönetimimiz ile
ilgili görüfl ve önerileri aç›s›ndan çok ö¤retici olmufltur. Ülkemizin su kaynaklar›n›n ve su kaynaklar›n› gelifltirmekle ilgili
kurumlar›n›n da detayl› olarak incelendi¤i raporda Gediz, Büyük Menderes, Burdur gölleri ve Akaçay, Konya ve Meriç Ergene havzalar›nda sürdürülebilir su kullan›m oranlar›n›n afl›ld›¤› ve yer alt› suyunun kirlendi¤i belirtilmektedir. Bu durumun Türkiye’nin kullan›labilir su kaynaklar›n›n azalmas› anlam›na gelece¤i belirtilen raporda bu nedenle baz› tedbirlerin
al›nmas› gere¤inden söz edilmektedir.
Bu kapsamda raporda aynen “DS‹ 21. yüzy›lda su kaynaklar› aç›s›ndan önemini sürdürecekse atmas› gereken ilk ad›m,
yaklaflan su k›tl›¤›n› önlemek için Türk topraklar›n›n ço¤unda yeni sulama alanlar›n› gelifltirme günlerinin sona ermesinin
muhtemel oldu¤unu resmen kabul etmektir” denmektedir.
Ayn› raporda “sulaman›n tüm su tüketiminin %75 - 80’ini
oluflturdu¤u Türkiye’de gelecekte daha yüksek ihtiyaçlar›n
karfl›lanmas› için suyun nereden sa¤lanmas› gerekece¤i aç›kt›r” denmektedir (World Bank 2006).
Dünya Bankas› Raporu’ndaki bu saptamalardan sonra daha
çarp›c› bir flekilde ekonomik olarak sulanabilir alanlar›m›z ile
ilgili tespit ve de¤erlendirmeler de yer almaktad›r. Raporda, fizib›l sulanabilir alan›n ve fizib›l baraj sahalar›n›n ço¤u gelifltirilmifltir. DS‹ Türkiye’de ekonomik olarak sulanabilir alan› s›k s›k
143
Su ve Toprak
8,5 milyon hektar olarak belirtmektedir. Bu de¤er su kullan›mlar›ndan, özellikle evsel ve endüstriyel kullan›mlardan gelen talep art›fl› ›fl›¤›nda dikkatle gözden geçirilmesi gereken eski bir
rakamd›r. Ayr›ca bu rakam belirlendi¤inde muhtemelen bu kadar öne ç›kmam›fl olan çevresel gereksinimlere de dikkat edilmelidir. fiu anda yap›m› süren projeler de dahil toplam sulanan
alan yaklafl›k 5,35 milyon hektar, yani yukar›da belirtilen hedef
rakam›n %63’ü kadar olacakt›r ve bu da sulama için fiz›b›l olarak gelifltirilebilir alan›n üst limitine yak›n olabilir” denmekte
ve sonuç olarak Türkiye’nin gerek sektörel su kullan›m öncelikleri gerekse ekonomik olarak sulanabilir alan›n s›n›r›na gelmifl olmas› nedenleri ile sulama projelerinden uzaklaflmas› gerekti¤i dikkatli bir üslupla tavsiye edilmektedir. Bu kapsamda
raporda afla¤›daki tespitler de yer almaktad›r:
1. E¤er 26 su havzas›ndaki ekonomik olarak sulanabilir
alan 2030 y›l›na kadar gelifltirilirse, 26 havzan›n I5’inde yenilenebilir su potansiyeli limiti afl›lacak, 3 havzada ise bu limite
çok yaklafl›lacakt›r.
2. E¤er öncelik sulama yerine içme ve kullanma suyu ve
endüstri suyu teminine verilirse havzalar aras› su transferi
yapmadan sulanabilecek alan büyüklü¤ü 4,6 milyon hektar
olmaktad›r. Bu da mevcut sulanan ve infla halinde olan sulama alan› büyüklü¤üne karfl›l›k gelmektedir.
DS‹ Sulama Projelerini Sulama
Birliklerine Erken Devretti
Ülkemizde, Dünya Bankas›’ndan sa¤lanan ve toplam 37
144
Su ve Toprak
milyon dolar kaynak ile “Sulama Yönetiminde ve Yat›r›mlar›nda Kat›l›mc› Özellefltirme Projesi” kapsam›nda, kat›l›mc› yönetim modellerinin yayg›nlaflt›r›lmas›na yönelik çal›flmalar yap›lm›flt›r. Bu kapsamda DS‹’nin sulama sistemlerinin çok büyük bir bölümü ise %95’i kullan›c›lara devredilmifltir.
Bu uygulama ilgili birçok platformda, gerek Türkiye gerekse Dünya Bankas› taraf›ndan çok h›zl› ve baflar›l› bir uygulama
örne¤i olarak gösterilmifltir. Ancak Dünya Bankas› uzmanlar›
taraf›ndan haz›rlanan Temmuz 2006 tarihli “Irrigation and
Water Resource with a Focus on Irrigation Prioritasition and
Managament” bafll›kl› raporda “Dünyada çok övülen sulama
projelerinin çitçilere devri belki de çok afl›r› çok erken ve çok
h›zl› olmufltur” denmektedir.
Bu uygulama o dönemde sulama konusuyla ilgili meslek
odalar› ve kooperatifler taraf›ndan özellefltirme amac› nedeniyle ve uygulamadaki baflar›s›z olaca¤› aç›s›ndan elefltirilere
konu olmufltur.
DS‹ 1990’lar›n ortalar›ndan bu yana toplam 2,5 milyon
hektar alan› kapsayan sulama sistemlerinin hemen hemen tümünü kullan›c›lara devretmifltir. Bu konuda yine ayn› raporda “Eksikliklerin ço¤u bilinmekteydi ve birço¤u da hala devam etmektedir. DS‹ büyük yap›lar› ve ana kanallar› da, Su
Kullan›c› Birlikleri’nin mali ve teknik aç›dan alt düzey sulama
sistemlerini yönetebilecek hale gelmesini beklemeden ya da
bunlar› yönetmek ve sürdürmek için yeterli büyüklükte ve deneyime sahip Su Kullan›c› Birlikleri Federasyonlar› oluflturmadan devretmifltir. Bu büyük yap›lar›n ço¤u bugün büyük öl145
Su ve Toprak
çekte yönetimsizdir ve bak›mlar› yap›lmamaktad›r. fiebekenin
üçte biri 40 y›ldan eskidir ve ço¤u ›slah ve modernizasyon gerektirmektedir” denmektedir.
Bu aç›klamalar sulama sistemlerinin kullan›c›lara devri
için finansman sa¤layan Dünya Bankas›’n›n, ülkemiz bu devir konusunda ödül alm›fl ve örnek gösteriliyor olsa da, bu
uygulamadan beklenen sonucun al›namad›¤›n› ve sulamada
verimlili¤in ve sürdürülebilirli¤in sa¤lanamad›¤›n› ortaya
koymaktad›r. Bu sonuç sulama yönetimine halk›n kat›l›m›n›n
önemli olmas›na ra¤men bu kat›l›mc› yönetim uygulamalar›n›n, ülkenin sosyo - ekonomik ve sosyo kültürde özelliklerini, hatta bölgeler aras›nda geliflmifllik farkl›l›klar›n› da dikkate alarak ülkeye özgün politikalarla ve uygun bir döneme yay›larak gerçekleflmesinin gerekli oldu¤unu ortaya koymaktad›r. Di¤er taraftan uygulanmaya çal›fl›lan bu politikalar›n tek
bir alanda uygulanarak baflar›ya ulafl›lmas›n›n olanaks›z oldu¤u bilinmesine ra¤men uygulamalar›n sürdürülmesi
önemli kay›plar yaratmaktad›r.
AB’nin Su Çerçeve Direktifi’ni Uygulama Projesi
Raporda, Türkiye’nin AB Su Çerçeve Direktifi’ne uyma çal›flmalar›ndan da söz edilmekte ve ç›kart›lacak Su Yasas› ve su
yönetimi kurumsal yap›s›n›n direktif ile uyumlu olmas› üzerine aç›klamalar yap›lmaktad›r.
Ayn› raporda, AB destekli Dutch Matra Pre- accession
Programme “‹mplementation of the Water Framework Direc-
146
Su ve Toprak
tive in Turkey” projesinin 2001 Aral›k’ta bafllad›¤› ve 2004 y›l›nda tamamland›¤› belirtilmektedir. Bu projenin genel amac›
konusunda ise;
• AB Su Çerçeve Direktifi’ni bölgesel ve ulusal ölçekte uygulamak olarak belirlenmifltir” denmektedir. Projede bu kapsamdaki öneriler aras›nda;
• AB Su Çerçeve Direktifi’nin önerdi¤i flekilde bir kapsaml› Su Yasas› ç›kart›lmas›,
• Nehir havza yönetim planlar›n›n ç›kart›lmas›,
• Su Kaynaklar› Yönetimi’nde iki ana aktör olan DS‹ ve
Çevre ve Orman Bakanl›¤› aras›nda ki iliflkinin ve birlikteli¤in sürmesi yer almaktad›r. Bu anlamda DS‹ eski Genel Müdürü Sn. Veysel Ero¤lu’nun DS‹’nin ba¤l› oldu¤u Çevre ve
Orman Bakan› olmas› bu iliflkinin güçlenerek sürdü¤ünü ortaya koymaktad›r.
fiekil 11: Mevcut 26 Adet Nehir Havza.
147
Su ve Toprak
fiekil 12: Önerilen Yeni Nehir Havzalar›!
Bu proje kapsam›nda halen 26 adet olarak belirlenen nehir
havzas› say›s›n›n (fiekil 11) 6 adete indirilmesi de önerilmifltir
(fiekil 12).
3. De¤erlendirilmesi
Dünya Bankas› uzmanlar› taraf›ndan haz›rlanan raporun
ana bulgular› aras›nda; Mevcut yasal yap›da hiçbir kuruma su
kaynaklar› yönetimi için bir sorumluluk verilmedi¤i belirtilmektedir.
DS‹ 6200 say›l› kurulufl yasas› ile bu sorumlulu¤un bir bölümünün kendisinde oldu¤unu düflünmektedir. Ancak bu yasa su kaynaklar›n›n yönetiminden daha çok kaynaklar›n gelifltirilmesine ve mevcut hidrolik sistemlerin yönetilmesine
odaklanm›flt›r. Sonuç olarak DS‹ su kaynaklar›n›n yönetimi
için de¤il su kaynaklar›n›n planlanmas› ve gelifltirilmesi için
kurulmufltur denmektedir. Bu nedenle farkl› bir kurumsal yap› önerilmektedir. Raporda ayr›ca; yeni ç›kart›lacak olan Su
148
Su ve Toprak
Kanunu’nun; raporda verilen su kaynaklar› entegre yönetim
flemas›na ve AB Su Çerçeve Direktifi’ndeki prensiplere uygun
olarak haz›rlanmas› gere¤ine vurgu yap›lmaktad›r.
Rapor, genel olarak ülkemizdeki su kaynaklar› potansiyelinden yönetimine kadar detayl› bir incelemeyi kapsayan bir
rapordur. Ancak rapordaki tespit ve de¤erlendirmelerde hakl›l›k pay› olsa da çözüm ve öneriler aç›s›ndan ülkemizin özgün
koflullar›na ve ulusal su stratejimize uygun olmayan reçeteler
içerdi¤i görülmektedir. Rapordaki baz› tespit ve de¤erlendirmelerin bu yay›nda yer almas›, hem bilgilendirmek hem de
uygulanan politikalar aç›s›ndan analiz yap›lmas›na olanak tan›mak amac›n› tafl›maktad›r.
149
Su ve Toprak
fiekil 13
150
Su ve Toprak
BÖLÜM 4
TAfiKIN SULARI HUKUKU
1. Taflk›n Sular Üzerine Bir Etüt
“Su iflleri; ya¤murlar, ormanlar, arazinin jeolojik ve topografya bak›m›ndan karakteri, topra¤›n ziraat bak›m›ndan vas›flar› gibi tabiat mevzular› ile s›k› s›k›ya alakal›d›r ve onlarla devaml› olarak mücadele halindedir. Bu su ifli yaln›z tabiat ile
de¤il cemiyetle de s›k› s›k›ya alakal›d›r.
Akarsular›n zararlar›ndan korunma veya su seviyelerinden
faydalanma konusunda büyük önemi olan faktörlerden birisi
de suyun rejiminin tespiti iflidir”.
Bu cümleler 12.04.1952 tarihinde, Baflbakanl›k Muamelat
Genel Müdürlü¤ü’nün 71–2146, 6/1011 say›l›, dönemin Baflbakan› Adnan Menderes imzas› ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Baflkanl›¤›’na sunulan “Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü
Kurulufl ve Görevleri Hakk›nda Kanun’un Tasar›s›”n›n sunufl
yaz›s›ndan al›nm›flt›r.
151
Su ve Toprak
Daha sonra yasalaflan bu tasar›n›n birinci maddesine bak›ld›¤›nda DS‹’ye verilen en önemli görevin; yer üstü ve yer alt›
sular›n›n zarar›n› önlemek oldu¤u görülecektir. “Bunlardan
çeflitli yönden faydalanmak maksad›yla” ifadesinde ise ayn›
yasan›n 2. maddesinde yer alan (b) f›kras›ndan bafllanan görevlerini ifade etmektedir.
Bu kadar hayati önemi olan taflk›n sular ve su bask›nlar›nda uygulanacak mevzuat›m›z›n burada s›ralanarak aç›klanmas›nda yarar vard›r.
1) Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun: Kanun No: 6200 Kabul Tarihi: 18 Ocak
1953
2) Taflk›n Sulara ve Su Bask›nlar›na Karfl› Korunma Kanunu: Kanun No: 4373 Kabul Tarihi: 18 Aral›k 1953
3) Nöbetçi Memurlu¤u Kurulmas› ve Ola¤anüstü Hal Tatbikatlar›nda Mesainin 24 Saat Devam›n› Sa¤layan Kanun: Kanun No: 711 Kabul Tarihi: 18 Ocak 1966
4) Ola¤anüstü Hal Kanunu: Kanun No: 2935 Kabul Tarihi:
27 Ekim 1983
5) Afetlerle ilgili Acil Yard›m Teflkilat› ve Planlama Esaslar›na Dair Yönetmelik: Ülkemizde son y›llarda yaflanan ve büyük boyutlarda mal kayb›na, zaman zaman da can kayb›na yol
açan önemli taflk›nlar›n; DS‹’nin görüflü al›nmadan akarsu ve
dere yataklar› içerisinde yatak stabilizesini bozacak, k›y› oyulmalar›na sebep olacak flekilde kum, çak›l ve stabilize oca¤›
aç›lmas›n›n, çeflitli kurum ve kiflilerce yatak içerisinde suyun
152
Su ve Toprak
kabarmas›na neden olan ve ak›m rejimini de¤ifltiren tesislerin
inflas› ile 6200 say›l› kanun çerçevesinde DS‹’ce infla edilen k›y› duvar›, sedde, mahmuz gibi mevcut koruma yap›lar›na zarar verici müdahalelerden ve daha önce infla edilmifl taflk›n
koruma tesislerinin üzerlerinin kapat›larak aç›k mecralar›n
kapal› mecraya dönüfltürülmesinin sebep oldu¤u tespit edilmifltir.
Bu konuda 10.06.2003 tarih ve B152. DS‹. 017. 02.00
–564/959 say›l› Genel Müdürlük Genelgesi’ne istinaden yap›lan bir araflt›rma sonucu bölgelerde karfl›lafl›lan sorunlar›n baz›lar› örnek alarak ve özetlenerek bu rapor metnine al›nm›flt›r.
2. Örnek Olaylar
2.1 Kocaeli Dil Deresi Taflk›n›
Axa Oyak Sigorta A.fi. Hukuk Müflavirli¤i’nin DS‹ Genel
Müdürlü¤ü’ne gönderdi¤i 22.07.2002 tarihli yaz›s›nda;
20.08.2001 tarihinde Kocaeli Gebze Dil ‹skelesi’nde, Tavflanl› (Dil) Deresi’nin taflmas› sonucu Polisan Boya San. ve Tic.
A.fi., Poliagro Kimya San. A.fi. Polimak Makina San. A.fi. ile
Polip ort Kimya San. ve Tic. A.fi. tesislerinde meydana gelen
82.544 ABD Dolar› (137.931.024.000 TL / 22.07.2002 tarihli döviz kuru ile) tutar›ndaki zarar›, zarara u¤rayan firmalara
ödeyen sigorta flirketinin bu firmalara halef oldu¤u, 4721 say›l› Türk Medeni Kanunu’nun 715. maddesi uyar›nca “Genel
Su” niteli¤indeki Dil Deresi Taflk›n›’n›n DS‹’nin hizmet kusuru sonucu meydana geldi¤i iddia edilerek, belirtilen mebla¤›n
153
Su ve Toprak
dilekçe sahibi sigorta flirketine ödenmesi istenmifltir.
1. Konu 06.08.2002 tarih ve 5997 say›l› yaz› ile DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’ne intikal ettirilmifl ve Bölge Müdürlü¤ü görüflü istenmifltir. DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’nün 16.08.2002 tarihli ve 381/7389 say›l› cevabi yaz›s›nda;
“Kocaeli - Gebze Dil (Tavflanl›) Deresi hakk›nda istenilen
tüm bilgi ve belgelerin 29.05.2002 tarih ve 4698 say›l› yaz› ile
daha önce Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›’na gönderildi¤i,
• Kocaeli ‹li, Gebze ‹lçesi Dil ‹skelesi Sanayi Bölgesi Tavflanl› Deresi ›slah› etüt çal›flmalar›na 29 - 30.7.1979 tarihindeki taflk›n sonras› sanayi kurulufllar›n›n baflvurular› üzerine
bafllan›ld›¤›,
• Dere Islah Projesi’nin 1982’de tamamland›¤›, inflaat›n
1983 y›l›nda tamamland›¤›,
• Denizden itibaren yaklafl›k 2,5 km’lik k›sm›n toprak kanal ve kar gir kanal olarak ekli projelere göre infla edildi¤i, Islah›n yap›ld›¤› y›llarda Çerkeflli ve Muallim Köyü’nün birlefltirilerek Dilovas› Belediyesi Teflkilat›’na dönüfltürüldü¤ü, belediyenin giriflimleri ile imar plan› çal›flmalar›n›n bafllat›ld›¤›,
idaremizden de görüfl istendi¤i,
• DS‹’ce yap›m› tamamlanan ›slah fleridi geniflli¤inin imar
plan›na iflaretlenerek belediyeye bildirildi¤i; Dilovas› Belediye
Baflkanl›¤› taraf›ndan yap›lan ve yine belediye taraf›ndan
onaylanan imar plan›nda, DS‹ görüflünün dikkate al›nmad›¤›,
bu durumun ise sonraki y›llarda yap›lan uygulamalardan anlafl›ld›¤›,
154
Su ve Toprak
• Belediyece haz›rlanarak yine belediyece onaylanan imar
uygulamas›nda, fluyuland›rma sonucu bugünkü fiziki ve hukuki durumun ortaya ç›kt›¤›, hâlihaz›r durumda dere yata¤›n›n gelebilecek feyezanlar› karfl›lamas›n›n mümkün olmad›¤›,
hatta yata¤›n eski hale getirilmesinin de mümkün olmad›¤›,
• Dil Deresi üzerindeki yap›laflmaya karfl› bölge taraf›ndan
yaz›flmalar yap›larak hassasiyet gösterildi¤i,
• Dil Deresi üzerindeki yap›laflmaya bölge taraf›ndan herhangi bir onay, izin, irtifak hakk› veya ruhsat verilmedi¤i” ifade edilmifltir.
2. Konu ayn› flekilde hukuk müflavirli¤ince Etüt ve Plan
Dairesi ile iflletme ve Bak›m Dairesi baflkanl›klar›na da intikal
ettirilmifltir.
Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› 19.09.2002 tarih ve 4137
say›l› yaz›s›nda Kocaeli ‹li Gebze ‹lçesi Dilovas› Belediyesi’ndeki durumla ilgili olarak DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’nün yukar›da özetlenen yaz›lar›nda belirtilen görüflün uygun oldu¤unu, ayn› görüfle kat›ld›klar›n› belirtmifltir.
3. Hukuk Müflavirli¤ine intikal eden yaz›lar›n ve sair doküman›n incelenmesi sonucu sorunun yerinde incelenmesi, DS‹
1. Bölge Müdürlü¤ü yetkilileri ile sorunun yüz yüze görüflülerek bir çözüm yolunun tespit edilebilece¤i düflüncesi ile Hukuk Müflaviri Özdemir Özbay ile Avukatlar Aysen Caner ve
Mahbube Hasgüler görevlendirilmifl ve Bursa 1. Bölge Müdürlü¤ü’nde 07.10.2002 günü Bölge Müdürü’nün baflkanl›¤›nda
bir toplant› yap›lm›flt›r. Toplant›da Dilovas›’n›n 1979 y›l›nda-
155
Su ve Toprak
ki taflk›ndan bu yana geçirdi¤i aflama incelenmifl, bölge arflivinde bulunan konu ile ilgili evrak örnekleri al›nm›fl, daha
sonra 08.10.2002 tarihinde ‹zmit Valisi Say›n Erdal Ata ziyaret edilerek, Dilovas› Taflk›n Koruma Tesisleri’ne belediye ve
sanayi kurulufllar› taraf›ndan yap›lan tecavüzler ve imar tadilat› yap›l›p yap›lamayaca¤› hususlar› birlikte de¤erlendirilmifltir. Daha sonra taflk›n›n meydana geldi¤i bütün bölge gezilmifl, taflk›n koruma seddeleri afl›larak infla edilen bütün sanayi tesisleri ile taflk›n›n yapt›¤› ve halen izleri görülen tahribat
izlenmifltir. 09.10.2002 günü Bursa’da Bölge Müdürü’nün
baflkanl›¤›nda yeniden de¤erlendirme toplant›s› yap›lm›fl, eksik belge ve bilgilerin tamamlanmas›na çal›fl›lm›flt›r.
Derlenen bilgi ve belgeler kronolojik olarak s›ralan›p, meydana gelen zarar ve ziyan›n hizmet kusurundan kaynaklan›p
kaynaklanmad›¤› hususunun tespitine çal›fl›l›rken, aç›lmas›
muhtemel tazminat davalar›na karfl› yapabilecek savunman›n
ana hatlar›n›n belirlenmesi de mümkün olacakt›r. Öte yandan, Dil Deresi’nde bundan böyle al›nmas› gerekecek tedbirler ve yap›lmas› gerekebilecek idari giriflimlerin tespitine de
çal›fl›lacakt›r.
4-a) Dil Deresi’nin ›slah› ile ilgili ilk yaz›flma Sümerbank
Genel Müdürlü¤ü’nün baflvurusudur. Bu baflvuru ile birlikte
ilk çal›flmalar bafllat›lm›flt›r.
b) Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› 39041 kod numaral› Dil
‹skelesi Sanayi Bölgesi Dil Deresi taflk›nlar›ndan korunmas›
konusunun tüm nakdinin (istimlâk bedeli dahil) yer sahiplerince karfl›lanmas› flart›yla planlama raporunun tasdik edildi156
Su ve Toprak
¤ini 21.08.1980 tarih ve 247 say›l› yaz› ile Proje ve ‹nflaat Dairesi Baflkanl›¤›’na bildirilmifltir.
c) Ova Elektrik A.fi.’nin 14.08.1995 günlü DS‹ ‹zmit 15.
fiube Müdürlü¤ü’ne müracaat yaz›lar›nda; Gebze ‹lçesi Dilovas› Mevkii’nde Yap - ‹fllet - Devret Modeli ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’n›n onay› ile do¤al gaza dayal› kombine
çevirim elektrik enerjisi üretim santrali kurarak ulusal flebekeye enerji vermek istediklerini belirterek; santrale do¤al gaz
sa¤layacak boru hatt›n›n Dil Deresi kenar›ndan geçifli için izin
istemifltir.
DS‹ 15. fiube Müdürlü¤ü taraf›ndan yerinde yap›lan incelemede; an›lan flirketin DS‹’den izin almadan tespit edilen boru hatt›n›n büyük bir bölümünü döfledi¤i görülmüfltür.
DS‹ 15. fiube Müdürlü¤ü, 25.09.1995 tarih ve 560/1590
say›l› yaz› ile durumu DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’ne bildirmifl ve
bir kapasite tahkiminin yap›lmas›, olas› bir taflk›ndan do¤abilecek her türlü zarar ve ziyan sorumlulu¤unun an›lan flirkete
ait olmas› gerekti¤i ve Dil Deresi yata¤›n›n bir proje çerçevesinde Otoyol Köprüsü ile ‹zmit Körfezi aras›nda kalan bölümün an›lan flirketçe DS‹ standartlar›na uygun bir flekilde ›slah
edilmesi gerekti¤ini bildirmifltir.
d) DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü 13.10.1995 tarihinde,
5004/8502 say› ile Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›’na yazd›¤›
yaz›da; Ova Elektrik A.fi.’nin do¤al gaza dayal› kombine çevirim elektrik üretim santralinin buhar türbini so¤utma suyu ihtiyac›n›n Marmara Denizi’nden karfl›lanmas› gerekti¤ini belirterek Dil Deresi kenar›nda 10 metrelik bir bantta geçifl izninin
157
Su ve Toprak
istendi¤ini intikal ettirirken; “Dil Deresi yata¤› içinde, sol sahilde eklerde verilen boyutlarda yaklafl›k 10–12 metre genifllikte platform oluflturularak bu platform üzerinde 2 bin mm
çap›nda iki adet boru ile 2,5 x 2,5 metre ebatlar›nda kutu
menfez yap›m›n›n yaklafl›k %50–60 bölümünün infla edilmifl
oldu¤u; mansapta derenin denize aç›ld›¤› yerde de palplanfl
perde oluflturularak (2,5 x 2,5 m) terfi istasyonu temel kaz›s›n›n yap›ld›¤›, DS‹ Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›’n›n
21.08.1980 gün ve 247 say›l› yaz›s› ile Proje ve ‹nflaat Dairesi
Baflkanl›¤›’na bildirildi¤i üzere; 390401 kot numaral› Dil ‹skelesi Sanayi Bölgesi’nin Dil Deresi taflk›nlar›ndan korunmas›
konusunun tüm nakdinin (istimlâk bedeli dahil) yer sahiplerince karfl›lanmas› flart› ile planlama raporunun tasdik edilmifl
oldu¤u, deniz etkisinin denizden itibaren yaklafl›k 800 metre
içerilere gitti¤i, denizden bir kilometre mesafeye kadar yatak
e¤iminin 0,0005 ile 0,001 aras›nda de¤iflti¤i, sa¤ sahilde Polisan tesislerinin yer ald›¤›, derenin denize mansap oldu¤u yerde aç›kl›¤›n yaklafl›k 60 metre oldu¤u, ancak palplans kaz›klar çak›larak dere aç›kl›¤›n›n yaklafl›k 30 metreye düflürüldü¤ü, temel kaz›s› yap›lmaya devam edildi¤i, dere içinde sol sahilde kaya malzeme ile 10–12 metre geniflli¤inde banket oluflturuldu¤u bu banketin (talvegden yaklafl›k 1.50 metre yukar›da) yaklafl›k 1200 metre mesafedeki çevirim santraline kadar
devam etti¤i bu banket üzerinde 2 adet 2 bin metre, boru döflendi¤i, hemen yan›ndan da 2.50 metre x 2.50 metre ebatlar›nda kutu menfez devam etti¤i, kutu menfezin ve borular›n
demiryolu geçifli sifon olarak geçildi¤i”ni ifade etmifltir.
158
Su ve Toprak
e) Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›, 06.11.1995 tarih ve
4874 say›l› cevabi yaz›s›nda; “Ova Elektrik A.fi. taraf›ndan Kocaeli ‹li Gebze ‹lçesi Dilovas› Mevkii’nde kurulacak olan do¤al
gaz kombine çevirim santralinde ihtiyaç duyulan so¤utma suyunun Marmara Denizi’nden temini için, Dil Deresi’nin denizden 1.200 metre mesafedeki kesiminde, dere yata¤› içerisinde,
talvegden 1.50 metre yükseklikte ve 10–12 metre geniflli¤inde platform oluflturularak üzerinde an›lan flirket taraf›ndan O
2 bin çap›nda 2 adet boru ile 2.50 x 2.50 metre ebatlar›nda
kutu menfez yap›lmas›na izin verilmesini konu alan ilgi yaz›n›z ve ekleri incelenmifl ve konu hakk›nda görüfl oluflturulabilmesi için afla¤›da belirtilen hususlara aç›kl›k getirilmesi gerekli görülmüfltür”.
f) Bölgesince haz›rlanan Dil ‹skelesi Sanayi Bölgesi’nin Tavflanl› Deresi taflk›nlar›ndan korunmas› konusuna ait özel planlama raporu ve ›slah projesi hakk›nda Proje ve ‹nflaat Dairesi
Baflkanl›¤›’ndan görüfl istenmifl ve ad› geçen baflkanl›¤›n
21.08.1980 tarih ve 3247 say›l› yaz›s› ile gerekli finansman ilgililerince karfl›lanmak kayd›yla bir protokol çerçevesinde iflin
gerçeklefltirilmesi uygun görülmüfltür.
Ancak, söz konusu rapor ve ›slah projesi arflivimizde bulunmad›¤› gibi müteakip uygulamalar hakk›nda da herhangi
bir bilgi mevcut de¤ildir.
g) Bu durumda Dil Deresi’nin söz konusu kesiminde daha
önce yap›lm›fl etüt ve uygulamalar hakk›nda gerekli bilgiler
verilmelidir.
h) Dil Deresi yata¤›nda Ova Elektrik A. fi. taraf›ndan yap›159
Su ve Toprak
lan uygulamalar %50–60 oran›nda gerçeklefltirilmifl bulundu¤undan, mevcut fiziki durumda Dil Deresi ak›fl koflullar›nda
meydana gelebilecek olumsuzluklar (kapasite, stabilite ve denize deflarj olma bak›m›ndan) ve çözüm imkânlar› irdelenerek
bu hususta Bölge görüflünüz bildirilmelidir” denmifltir.
1. TEAfi Genel Müdürlü¤ü 20.10.1995 tarih ve 8.15.2. TEAfi.0. 17.00.03/1350 say›l› yaz›s› ile DS‹’ye baflvurarak Kocaeli - Gebze ‹lçesi Tavflanl› Köyü Dilovas› Mevkii’nde kurulaca¤› belirtilen do¤al gaz çevirimli termik santralin ilgi yaz›s› eki
1/12500 ölçekli haritada iflaretlenen Enerji Nakil Hatt› Güzergâh› ile ilgili ÇED çal›flmalar›nda kullan›lmak üzere DS‹’den
bilgi istemifltir.
Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› ç›k›fll› 07.10.1996 tarih ve
4091 say›l› DS‹ cevabi yaz›s›nda, söz konusu enerji nakil hatlar›n›n (Adapazar› ve Ümraniye yönlerine) geçece¤i güzergâhlarda DS‹’ye ait mevcut veya mutasavver bir proje bulunmad›¤›, santral sahas›na en yak›n DS‹ projesinin Dilovas› Taflk›n
Seddeleri oldu¤u ve santralin inflaas› s›ras›nda Dil Deresi yatak kapasitesinin ve uygun ak›fl koflullar›n›n muhafaza edilmesinin gerekli görüldü¤ü bildirilmifltir.
Bu yaz›n›n yaz›ld›¤› tarihte santrale giden boru hatlar›n›n
taflk›n seddesini örtecek, hatta dere yata¤›na taflacak biçimde
ve Ankara - ‹stanbul Otoban›’n›n Dil Deresi üzerindeki menfezlerinden birini kapatacak flekilde infla edilmifl olmas›ndan
Etüt ve Plan Dairesi’nin haberdar olmamas› ve yaz›s›nda bundan bahsetmemesinin nedeni anlafl›lamam›flt›r. Oysa ayn› tarihte enerji nakil hatlar›n›n direklerinin taflk›n seddeleri üze160
Su ve Toprak
rinde kurulmas› talebi ile DS‹’ye baflvuran TE‹Afi Genel Müdürlü¤ü’nün taflk›n koruma tesislerinin iflletme ve bak›m hizmetlerini engeller mahiyette görülen talebi reddedilmifl, bunun üzerine TE‹Afi Genel Müdürlü¤ü 2942 say›l› Kamulaflt›rma Kanunu’nun 30. maddesine istinaden DS‹ aleyhine Dan›fltay 1. Daire Baflkanl›¤›’na baflvurmufl, Dan›fltay; DS‹ savunmas›n› dikkate alarak talebi reddetmifltir. Ortada kazan›lm›fl bir
dava var iken enerji nakil hatlar› direklerinin sökülmemifl ve
halen taflk›n koruma seddesi olmas› gereken, ancak tahrip
olan tesisin üzerinde ifllevini sürdürdü¤ü görülmüfl olup, seddelerin inflaat›ndan sonra ilgili ünitelerce y›llarca kontrol edilmeyip iflgale ve bozulmaya müsait tecavüzlerin sürdürüldü¤ü,
bu olaydan da anlafl›lmaktad›r.
DS‹ Bursa 1. Bölge Müdürlü¤ü, 18.11.1996 tarih ve 10037
say› ile Ova Elektrik A.fi.’ye yazd›¤› yaz›da; Gebze - Dil Deresi idarece geçmifl y›llarda ›slah edilmifl olup, problemi olmayan bir akarsu yata¤›m›zd›r. Böyle bir müdahale için önce
meydana getirilecek hidrolik farkl›l›klar›n problem yaratmayacak flekilde projelendirilmesi gerekir. Bu nedenle; dere yata¤›n›n deniz ile çevirim santrali aras›ndaki bahse konu bölümünün ›slah projesinin taraf›n›zdan haz›rlanmas› ve bu projenin Genel Müdürlü¤ümüzce uygun görülmesi gerekmektedir.
Proje, Genel Müdürlü¤ümüzce uygun görüldükten sonra çevirim santraline so¤utma suyu temin edecek isale hatlar› için
gerekli fleridin kaç y›l süre ile gerekli ise irtifak hakk› tesisi ifllemleri bafllat›labilecektir.
Dil Deresi’nin deniz ile çevirim santrali aras›ndaki 1200
161
Su ve Toprak
m’lik bölümü için;
• Dil Deresi’nin deniz - çevirim santrali aras›ndaki bölümünün ›slah projesinin taraf›n›zdan yap›lmas›,
• Bu projenin DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce uygun görülmesi,
• Proje DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce uygun görüldükten sonra isale hatlar›na irtifak hakk› temini ifllemlerinin tamamlanmas›,
• Uygun görülen projenin uygulanmas›n›n taraf›n›zdan yap›lmas› gerekmektedir” denmifltir.
Bütün bu karfl›l›kl› yaz›flmalar sürerken Ova Elektrik A.fi.
izin almaks›z›n zaten borular› geçirmifltir.
DS‹ Bursa 1. Bölge Müdürlü¤ü 06.12.1995 tarih ve
500.4/10067 say› ile Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›’na yazd›¤› yaz›da;
• Bölge Müdürlü¤ümüzce haz›rlanan Dil ‹skelesi Sanayi
Bölgesi’nin Dil Deresi taflk›nlar›ndan korunmas› konusuna ait
özel planlama raporu ve Islah projesi dosya halinde ekte sunulmufltur. Proje ‹nflaat Dairesi Baflkanl›¤› taraf›ndan tasdik
edilen projenin tamam› infla edilmifltir.
• Mevcut durumda meydana gelebilecek olumsuzluklar
(kapasite, stabilite ve denize deflarj olmas› bak›m›ndan) hakk›nda bölgemiz görüflü istenmektedir.
• ‹lgi (a) yaz›m›zda ayr›nt›lar› verildi¤i üzere yaklafl›k
10–12 metre genifllikte kesit kapat›lm›fl bulunmaktad›r.
• Fiili durum Bölge Müdürlü¤ümüze haber vermeksizin
yarat›lm›flt›r.
162
Su ve Toprak
Islah› yap›l›p problemi olmayan dere yata¤›na böyle bir müdahale ile yarat›lan hidrolik farkl›l›klar›n problem yarataca¤›
aflikârd›r. Sa¤ sahil boyunca devam eden ve sadece çit duvar›
bulunan Polisan tesislerinin zarar görmesi söz konusudur.
Genel Müdürlü¤ümüzün konu ile ilgili alaca¤› yapt›r›m karar›n›n dere kenar›nda bulunan di¤er kurulufllar›n da dere yataklar› ile ilgili düflüncelerini do¤rudan etkileyece¤i dikkate
al›nmal›d›r.
Di¤er taraftan, Ova Elektrik A.fi.’nin 14.08.1995 tarihli dilekçesinde belirttikleri üzere, bu proje çerçevesinde derenin
otoyol köprüsünden Marmara Denizine kadar kendi tesislerinin infla edilece¤i bu bölümünü ›slah edeceklerini belirtmektedir. Genel Müdürlü¤ümüz’ün tasdik edebilece¤i teknik bir
çözüm getirmeleri ve yap›m›n› üstlenmeleri halinde dahi, örne¤in; di¤er sahilde bulunan Polisan firmas›n›n da benzer bir
müracaatla örnekleyebilece¤i düflünülerek önce konuyu disipline edebilecek karar al›nmal›d›r.
Bilahare müracaatç› firman›n üretece¤i çözüm alternatifleri
incelenerek en uygun olan›na karar verilebilecektir.
Sonuç olarak; idaremizce haz›rlanan dere ›slah›na ait özel
planlama raporu ve projeleri ile yap›m› için izin istenen tesislere ait dosyalar ekte sunulmufl olan konuda, Genel Müdürlü¤ümüz karar›na esas olacak dere hidrolik flartlar›n›n yeterlili¤ini belirtir teknik çözümler ilgili firma taraf›ndan üretilerek
DS‹ tasdikine sunulmas› uygun olacakt›r” denilmifltir.
Bu yaz›flmadan sonra sorunun nas›l bir yol izledi¤i, neler
163
Su ve Toprak
yap›ld›¤›, ne kararlar al›nd›¤›na iliflkin 1997 y›l› sonuna kadar
bilgi ve belgeye ulafl›lamam›flt›r.
5. Ova Elektrik A.fi. 17.4.1997 tarihli yaz› ile so¤utma suyu için Dil Deresi’ne döfledi¤i boru hatt›n›n meflrulaflt›r›lmas›
gayreti ile döflenen borulara icazet verme amac›yla Su Yap› firmas›na yapt›rd›¤› projeyi DS‹ 15. fiube Müdürlü¤ü’ne göndererek, projede belirtilen tüm flartlar›n firmalar›nca gerçeklefltirilece¤i belirtilerek 49 y›ll›k irtifak hakk› tesisi talebinde bulunmufltur.
Bu baflvuru üzerine, baflvuruyu DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’ne
ileten DS‹ 1 fiube Müdürlü¤ü yaz›s›nda; 5. “Ova Elektrik A.fi.
Dilovas› Mevkii’nde gerçeklefltirmekte oldu¤u do¤al gaz kombine çevrim santralinin so¤utma suyu için Marmara Denizi’nden faydalanmak amac› ile Dil Deresi’nde, dere yata¤›n›n
içerisinde sol sahilde, kapal› menfez ve cebri borular döflemifllerdir. Bu tür bir çal›flmaya bafllarken DS‹’den herhangi bir
izin talebinde bulunmam›fllard›r. Bu durum karfl›s›nda Bölge
Müdürlü¤ümüz ilgi (a) yaz›lar› ile dere yata¤›nda böyle bir yap›laflmaya ra¤men daralan kesitin (0 500) debisini geçirip geçirmeyece¤ini tahkik için Ova Elektrik A.fi.’den hidrolojik bir
rapor talebinde bulunmufllard›r. Bölge Müdürlü¤ümüzün bu
iste¤i üzerine Su Yap› firmas›na haz›rlat›lan rapor flubemize ilgi (b) yaz›lar› ekinde intikal etmifltir. Haz›rlanan hidrolojik rapor taraf›m›zdan incelenmifl olup, infla edilen yap›ya ra¤men
(0 500) debisini geçirdi¤i görülmüfltür.
Dil Deresi üzerinde yap›lm›fl olan boru hatt› güzergâh› inflaat› ile ilgili Ova Elektrik A.fi.’nin idaremizden beyan etti¤i ir164
Su ve Toprak
tifak hakk›n›n sa¤lanmas› ve gönderilen hidrolik raporun uygunlu¤u bölgemizce incelenip kabul gördü¤ü takdirde, fiube
Müdürlü¤ümüzce de uygun görüldü¤ü görüflünü bilgilerinize
arz ederim” denmifltir.
6. Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› ise 21.10.1997 tarihli yaz›s› ile an›lan flirketin talebinin incelenerek ilgilisine verilecek
cevaba esas olacak bölge görüflünün bildirilmesini istemifltir.
Yine Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› 20.11.1997 tarih ve
5022 say›l› yaz›s› ile Ova Elektrik A.fi. taraf›ndan yapt›r›lan
“J3–1800 metre aras› Dil Deresi Hidrolik Hesaplar› Raporu’nu
inceleyerek uygun buldu¤unu belirtmifl ve an›lan flirkete bu
do¤rultuda cevap verilmesini istemifltir. Bu geliflme üzerine DS‹
1. Bölge Müdürlü¤ü 15.12.1997 tarihinde 11156 say›l› yaz› ile
Ova Elektrik A.fi.’ye; “Haz›rlanan proje kriterlerine kesinlikle
uyulmas› kayd› ile projenin uygun bulundu¤u” bildirilmifltir.
Ancak sözü edilen ›slah projesine rastlanamad›¤› gibi, ›slah
projesi uygulanarak bu projeye göre yap›lacak irtifak hakk› tesisi ifllemi, belediyece yap›lan imar çal›flmas› sonucu DS‹’ye ait
parsellerin suland›r›lmas› nedeniyle yok olmas› üzerine uygulanamad›¤› ve dolay›s› ile Ova Elektrik A.fi.’ce infla edilen santralin müfltemilat› olan borular›n halen idaremize ait taflk›n
koruma seddesinin tamam›n› ve Dil Deresi’nin bir bölümünü
iflgal ederek, suyun do¤al ak›fl›n› engelledi¤i, halen mevcut
taflk›n tahribat izlerinden anlafl›lmaktad›r.
7. Yukar›daki bölümlerde özetlenen; Etüt ve Plan Dairesi
Baflkanl›¤› ve DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü taraf›ndan uygunlu¤u
belirtilen ve yaz› ile Ova Elektrik A.fi.’ye de uygun oldu¤u bil165
Su ve Toprak
dirilen Su Yap› Mühendislik ve Müflavirlik A.fi. taraf›ndan haz›rlanan 0–1.800 metre aras› Dil Deresi Hidrolik Hesaplar›Raporu’nun hemen giriflinde tesise su temin eden boru güzergâh› mevcut sanayi yap›laflmas› nedeniyle Dil Deresi sol sahilinde bir koruma duvar› gibi vazife görmektedir” övgüsü ile rapora girilmektedir.
Raporun 7. sahifesinde a) Kesit daralmas›ndan dolay› TCDD
Yollar› ve Otoyol Köprüsü’nün sebep oldu¤u memba ya do¤ru
su yüzeyinde herhangi bir kabarma olmad›¤› gözlenmifltir.
Yap›lan hesaplarda su yüzü kotu pik debide dahi 4–10 seviyesine ç›kmakta, daralt›lm›fl kesit, ak›m› güvenle geçirmektedir. Daralan kesitler d›fl›nda ise; mevcut yatak ak›m› çevresine zarar vermeden güvenle tafl›maktad›r. Dere kesitinin sol
sahilinde oluflturulan daralman›n akarsu hidrolojisi ve kapasitesi aç›s›ndan bir sak›nca yaratmad›¤› gözlenmifltir denilmektedir. Bu denli övülen; sanki Dil Deresi taflk›n koruma ifllevini düzenlercesine lanse edilen bu rapor üzerine, hiçbir ›slah
ifllemi yap›lmam›flt›r. Büyük ölçüde an›lan taflk›na sebep olan
bu iflgaller; daha sonraki Bölge Müdürlü¤ü - Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› aras›ndaki yaz›flmalarda;
“‹hlaller; Çolako¤lu Metalürji ve Ova Elektrik A.fi. taraf›ndan sol sahilde dere yata¤› içerisinden geçirilen do¤al gaz dönüflüm santrali so¤utma suyu hatlar› ile denizden itibaren
km:1+300’e kadar, Polisan taraf›ndan sa¤ sahil seddesi üzerinde çit çekilmek suretiyle km:0+600’e kadar, Toprakç›o¤lu taraf›ndan yine sa¤ sahil seddesi üzerinde km:O+600YKM:
0+850 aras›nda, Yaz›c›o¤lu taraf›ndan da sa¤ sahil seddesi üze166
Su ve Toprak
rinde km:O+850km: 1+100 aras›nda yap›lm›flt›r. Dilovas› Belediyesi taraf›ndan; Yaz›c›o¤lu’nun sedde üzerinde yapt›¤› ihlaller, fluyuland›rma neticesinde parsel haline dönüfltürülerek
taraf›m›zdan daha önce kamulaflt›r›lmas›na ra¤men yine ad›
geçen firmaya sat›lm›flt›r. Söz konusu bu ihlaller neticesinde
80 metre olan dere yata¤› geniflli¤i 30–40 metreye düflmüfltür.
Otoban Köprüsü’nün yer ald›¤› km: hektardan memba ya
do¤ru sol sahilde yer alan sanayi kurulufllar› taraf›ndan ›slah
kesiti s›n›rlar›na fiziki engeller yap›lmas› suretiyle dere yap›lmas› söz konusu olan temizlik çal›flmalar› zorlaflt›r›lm›flt›r. km:
l+100’de yer alan Otoban Köprüsü mansab›nda dere yata¤›
e¤imi J= 0,001 mertebesine düflmesi dolay›s›yla; Q500 y›ll›k
sarfiyat› 457 m3 olan Dil Deresi’nde ›slah›; taban aç›kl›¤› b=53
metre yüksekli¤i h=3.50 metre olan çift tarafl› duvarl› kanal ile
yap›lmas› gerekmekte olup, dere kenar›nda temizlik için en az
5 m3’lük band›nda terk edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde
temizli¤in yatak içerisinde dahi yap›lmas› zorlanacakt›r”.
“Dil Deresi ›slah› projeleri 1980’Ii y›llar›n bafllar›nda haz›rlanm›fl, 1982 y›l›nda tamamlanm›fl, kamulaflt›rma planlar›
1982 y›l›nda yap›larak, inflaat›na. 1982 y›l›nda bafllanm›fl,
1983 y›l› sonunda inflaat› tamamlanm›flt›r.
Denizden itibaren yaklafl›k 2,5 km’lik k›s›m toprak kanal
ve kâgir kanal olarak projelere göre ›slah edilmifltir.
Islah yap›ld›¤› y›llarda Çerkeflli ve Muallim köyü arazileri
içerisinden geçen ›slah güzergâh› ile ilgili olarak yöre Dilovas›
Belde Belediyesi Teflkilat›’na dönüfltükten sonra belediye giriflimleri ile imar planlar› yap›lmas›na bafllanm›fl, idaremizden
167
Su ve Toprak
de plan görüflü istenmifltir.
‹daremizce yap›m› tamamlanan ›slah flerit geniflli¤i imar
planlar›na aynen iflaretlenerek görüfl bildirilmifltir.
Dilovas› Belediye Baflkanl›¤› taraf›ndan yap›lan ve yine belediye taraf›ndan onaylanan imar planlar›nda idaremiz görüflünün dikkate al›nmad›¤› sonraki y›llarda yap›lan uygulamalar›ndan anlafl›lmaktad›r. Paftada ›slah güzergâh›, imar s›n›r›
iflaretlenmifltir.
Belediyece haz›rlanarak yine belediyece onaylanan imar
plan› uygulamas›na geçilerek 3914 say›l› ‹mar Yasas›’na göre
uygulama yap›lm›fl, fluyuland›rma sonucunda bugünkü fiziki
ve hukuki durum ortaya ç›km›flt›r.
Yukar›dan beri aç›klananlardan anlafl›laca¤›, ilgi (b) yaz›m›z eki paftalardan görülece¤i üzere hâlihaz›r duruma dere
yata¤›n›n gelebilecek feyezanlar› karfl›lamas› mümkün de¤ildir” ifadeleri kullan›lm›fl olup bu ifadeler, hidrolik raporun
içerdi¤i ifadelere ve DS‹ ilgili ünitelerinin olumlu görüfllerine
taban tabana ters düflmüfltür.
DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü’nün ve Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›’n›n Hidrolik Hesaplar Raporu’nun uygunlu¤u do¤rultusundaki yaz›lar›ndan yararlanan Ova Elektrik A.fi. hiçbir ›slah tedbiri almadan gayri kanuni iflgalini sürdürmüfl ve büyük
ölçüde taflk›na sebebiyet vermifltir.
8. DS‹ 1. Bölge Müdürlü¤ü arflivinden temin edilen, hâlihaz›r iflgalleri farkl› renklerle belirleyen krokide;
a. DS‹ mülkiyetinde bulunan, ancak belediyenin imar uy-
168
Su ve Toprak
gulamas› sonucu belediye ad›na tescil edilip Yaz›c›o¤lu A.fi.’ye
sat›lan saha,
b. Ova Elektrik A.fi.’nin iflgalindeki saha,
c. Çolako¤lu Metalürji A.fi.’nin iflgalindeki saha,
d. DS‹ taraf›ndan kamulaflt›rmaya tabi tutulan ancak neden
tescil iflleminin yap›lmad›¤› anlafl›lamayan saha,
e. Polisan A.fi. iflgali alt›ndaki ince flerit saha ve bu iflgallerin daraltt›¤› dere yata¤› aç›kça görülmektedir.
‹ncelenen bütün bu doküman›n de¤erlendirilmesi sonucu;
aa. Dil Deresi taflk›n koruma seddelerinin inflaat›ndan
sonra, idarece bir daha denetlenmedi¤i, bu alanda Dilovas›
Belediyesi’nce yap›lan imar uygulamas› sonucu ask›ya ç›kar›lan ilanlar›n incelenip, taflk›n koruma amaçl› olarak kamulaflt›r›lan tafl›nmazlarla dere yata¤›n›n fluyuland›r›lmaya tabi
tutulmas›na itiraz edilmedi¤i, itiraz için gereken yasal sürenin geçirildi¤i,
bb. fiuyuland›rma sonucu belediyece sanayi kurulufllar›na
yap›lan sat›fllara itiraz edilmedi¤i,
cc. Dere yata¤› ve sedde iflgallerine itiraz edilmedi¤i,
dd. Ova Elektrik A.fi.’nin, yani en büyük iflgalcinin finansman› ile haz›rlanan ve taflk›n olay› ile gerçe¤i yans›tmad›¤› kan›tlanan 0–1800 metre aras› Dil Deresi Hidrolik Hesaplar› Raporu’na güvenilerek Ova Elektrik A.fi.’nin iflgalinin devam›na
göz yumuldu¤u,
ee. Çolako¤lu Metalürji A.fi. fabrikas›ndan at›lan metal cürufunun dere a¤z›nda sedde oluflturacak biçimde birikip Dil
169
Su ve Toprak
Deresi’nin a¤z›n› kapatmas› sonucu ak›fl h›z›n›n azalmas›n›
önleyecek bir giriflimin yap›lmad›¤›, durumun hala ciddiyetini korudu¤u,
f. Derenin kimi kesitlerinde ak›fl› engelleyecek birikimlerin
düzenli olarak temizlenmedi¤i, selden bu yana bir y›l› aflk›n
bir zaman geçmesine karfl›n, hala temizlik faaliyetinin sürdü¤ü tespit edilmifltir.
9. ‹zmit Valisi ile yap›lan görüflmelerde de Say›n Vali; konunun ‹çiflleri Bakanl›¤›’na, kendi valiliklerine ve Dilovas› Belediyesi’ne intikal ettirilerek mümkün oldu¤u ölçüde imar tadilat› talebinde bulunulmas›n› önermifltir.
‹zah edilen nedenlerle:
a. Öncelikle Etüt ve Plan, ‹flletme ve Bak›m, Proje ve ‹nflaat, Emlak ve Kamulaflt›rma Dairesi Baflkanl›klar› uzmanlar›ndan oluflan bir teknik heyet marifeti ile detayl› bir inceleme
yap›lmas› gerekmektedir. Böyle bir heyetin soruna çözüm getirecek teknik önerileri de içeren bir rapor haz›rlamas› halinde sorunun çözümüne katk› olaca¤› gibi rücu davalar›na karfl› savunmalar›m›za esas olabilecek bilgi birikimine ulafl›lacakt›r. Böyle bir rapor, Dil Deresi’nde yap›labilecek bir imar tadilat›na da esas teflkil edebilecektir.
b. Bu çal›flman›n yap›lmas›ndan sonra ‹çiflleri Bakanl›¤›,
Kocaeli Valili¤i ve Dilovas› Belediyesi nezdinde imar tadilat›
talebinde bulunulmas› gerekece¤i kan›s›nday›m denilen rapor
makama sunulmufltur.
10. Yap›lan çal›flmalar sonucu 12.12.2005 tarihinde Genel
170
Su ve Toprak
Müdürlük Makam›ndan al›nan Olur’da: “Dilovas› Taflk›n Tesisleri’nin yap›m amac›, daha sonra Dilovas› Belediyesi’nin uygulad›¤› imar sonucu ulafl›lan son durumun mahkeme karar›
ile tespit ettirilmesi zorunlu hale geldi¤inde gerekli tespitin ilgili Bursa 1.Bölge Müdürlü¤ü’nce yapt›r›lmas›” gerekti¤i belirtilmifl ve Olur Bölge’ye gönderilmifltir.
2.2 Seyhan ve Ceyhan Irmaklar› ile Sar›çam Deresi ve
Çak›t Suyu’na Yap›lan Müdahaleler
1. Seyhan Nehri’ne yap›lan müdahaleler; Adana Merkez
Camii, Galeria, MC Donald’s, Mimar Sinan Kültür Sitesi, de¤iflik noktalarda bahçe ve ev inflaatlar› ile müdahale edilmifltir.
‹lgili valilik, kaymakaml›k ve belediyelere gönderilen uyar› yaz›lar›na ra¤men inflaatlar önlenememifltir. Ayr›ca izinsiz bir biçimde yataktan malzeme al›m› devam etmektedir.
2. Sar›çam Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Telekom ‹flletmesi’ne ait borular,
• Kanal flevine yap›lan müdahaleler,
• A¤aç dikme ve ev yapma fleklindeki müdahaleler devam
etmektedir.
3. Ceyhan Irma¤›’na yap›lan müdahaleler;
• Cevdetiye Belediyesi Elektrik Tesisleri,
• Osmaniye Belediyesi ‹çme Suyu Kuyular›,
• TCK Köprüsü,
• Hamitbey Buca¤› Orman ‹flletme Çaml›¤›,
• TCK D–400 Köprüsü,
171
Su ve Toprak
• Ceyhan Asma Köprüsü,
• T‹GEM Ormanl›¤›,
• Ceyhan Ya¤ Sanayii,
• Organize Sanayi End. Su Pompa ve Biras›,
• Teleferik Demir Aya¤›,
• Eski Deri Fabrikas›,
• Köy Hizmetleri,
• 36 adet eski ve yeni kum oca¤›,
• Çok say›da tesis edilmifl narenciye bahçesi ve okaliptüs
ormanl›¤›,
• De¤iflik noktalardaki ev inflaatlar›,
• Yataktan gelifligüzel al›nan malzemeler,
• Yata¤a at›lan çöp ve di¤er at›k malzemeler.
4. Berdan Irma¤›’na yap›lan müdahaleler;
• DS‹ sa¤ seddesinden yukarda 500 metre boyunda sedde,
• K›rkp›nar Tanzim Ürünleri,
• Cumitafl Fabrikas›,
• ‹lçe Trafik Binas›,· Tekeli Hortum Fabrikas›,
• Bahçe, ev ve ah›rlar.
5. Efrenk Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Mersin Belediyesi yol inflaatlar›,
• Toroslar Belediyesi taraf›ndan yap›lan park ve yol
geniflletme inflaat›,
6. Mezgitli Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Katl› bir apartman,
172
Su ve Toprak
• De¤iflik k›s›mlarda evler,
• Belediye mezbahas›,
• Mermer atölyesi,
• Malzeme al›mlar›.
7. Gilindire Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Dere yata¤›ndan malzeme al›nmas›.
8. Tömük Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Otopark,
• Rekreasyon Tesisi,
• Flamingo Sitesi,
• Aquapark.
9. Arpaflbahflifl ve Alata, derelerine yap›lan müdahaleler;
• Dere yataklar›ndan afl›n malzeme al›nmas›.
10. Avflar Deresi’ne yap›lan müdahaleleri’
• Atakent Belediyesi’nin yapt›¤› köprü, kesiti daraltm›flt›r.
• Belediyeye ait mezbaha, bahçe ve seralar ile yataktan malzeme al›m› taflk›na neden olabilir.
11. Göksu Irma¤›’na yap›lan müdahaleler;
• Silifke Belediyesi’nin su pompas› ve depolar›,
• Belediyeye ait mezbaha ve so¤uk hava depolar›,
• Narenciye bahçeleri ve evler,
• Yataktan afl›r› malzeme al›m› tehlike yaratmaktad›r.
12. Ac›ca Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Silifke Belediyesi taraf›ndan derenin üstü kapat›larak
imara aç›lm›fl, pazar yeri. Sanayi sitesi yap›lm›fl ve kesiti yeter173
Su ve Toprak
siz köprü infla edilmifltir.
13. Taflucu Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Ev ve seralar yap›lm›fl, ö¤renci yurdu ve trafo binas›, Taflucu Belediyesi’ne ait flantiye tesisleri infla edilmifltir. Ayr›ca
dereden afl›r› malzeme al›m› da devam etmektedir.
14. Dragon Çay›’na yap›lan müdahaleler;
• Ev ve sera inflaatlar›,
• Anamur Belediyesi flantiye tesisleri,
• Çar›klar Belediyesi’ne ait kum - çak›l oca¤›.
15. Sultan Çay›’na yap›lan müdahaleler;
• Su pompas›,
• Evler ve narenciye bahçeleri,
• Konkasör tesisi,
16. Büyük Asi Irma¤›’na yap›lan müdahaleler;
• Belediye Ar›tma Tesisi,
• Lojman,
• Yatak daraltan dolgu,
• Mahmuz,
• Belediye taraf›ndan infla edilen Tabakhane Köprüsü,
• Sulama amaçl› bent ve batardo,
• Yataktan malzeme al›m›.
17. Küçük Karaçay Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Evler,
• ‹zinsiz yap›lan beton duvarlar.
18. Hunna Çay›’na yap›lan müdahaleler;
174
Su ve Toprak
• Evler ve okul inflaat›,
• Beton istinat duvarlar›,
19. Hac›kürüfl Deresi’ne yap›lan müdahaleler;
• Tu¤la fabrikas›,
• Atölye,
• Ak›fl› engelleyen borular,
• Ev inflaatlar›.
20. Bedirge Kanal›’na yap›lan müdahaleler;
• Ak›fl› engelleyen borular,
• Dere yata¤›na malzeme at›lmas›.
21. Comba Kanal›’na yap›lan müdahaleler;
• Kanal üstüne ev ve cami yap›lm›flt›r.
22. Tiyek Çay›’na yap›lan müdahaleler;
• Çay üzerine belediye mezbahas› ve ev yap›lm›flt›r.
23. Deli Bekir Çay›’na yap›lan müdahaleler;
• Çay üzerine belediye taraf›ndan fosseptik deposu, çok say›da ev ve apartman yap›lm›flt›r.
24. Carcurun Kanal›’na yap›lan müdahaleler;
• Kanal›n sa¤ seddesi üzerine santrifüj tesisi yap›lm›flt›r.
25. Murat pafla ve Karasu Feyezan kanallar›, Kuru dere,
Karaçay, Aflkar Beyli, fieker, Akçay ve Sanseki dereleri ile
Payas, Özerfi ve Deli çaylar›na yap›lan müdahaleler; Üzerlerinde de¤iflik kesimlerde belediyeler taraf›ndan dolgu su deposu inflaatlar› yan› s›ra birçok ev inflaat› yap›lm›flt›r.
26. Osmaniye Karaçay Kanal›’na yap›lan müdahaleler;
175
Su ve Toprak
• Ç›rakl›k E¤itim Merkezi,
• Sazl›k Köprüsü,
• Maliye Evleri,
• ‹skenderun Otoban Köprüsü,
• Lale Gölü Köprüsü,
• Azizli Köprüsü,
• TCDD Köprüsü,
• Yass›ca Köprüsü,
• TCK D–400 Köprüsü,
• Veysiye Köyü Mera Köprüsü,
• Osimpafl F›st›k Fabrikas›,
• Çukurova Çelik Sanayi,
• Galaksi Mobilya Fabrikas›,
• Seksan Makine Sanayi,
• Ülker Fabrikas›,
• Ekizo¤lu F›st›kç›l›k,
• Y›lmaz Eker ve Nergis F›st›k Fabrikas›,
• Güven san Çelik Kon. Sanayi,
• Bin bo¤a F›st›k Sanayi,
• Köprüslü Köyü Mezarl›¤›,
• Yata¤a çok fazla miktarda a¤aç dikilmesi,
• De¤iflik kesimlerde taflk›n alan›nda ev ah›r vb. inflaatlar.
27. Humuz Çay›’na yap›lan müdahaleler;
• Aslaniye Köyü Köprüsü yap›larak yatak daralt›lm›flt›r.
176
Su ve Toprak
2.3 DS‹ Elaz›¤ Bölge Müdürlü¤ü S›n›rlar› ‹çinde Durum;
DS‹’nin 6200 say›l› yasada belirtilen görevleri aras›nda taflk›n alanlar›n›n ›slah edilmesi, taflk›n koruma tesislerinin yap›lmas›, emniyetinin sa¤lanmas› olmas›na karfl›l›k Bölge Müdürlü¤ü sorumluluk sahas›nda bulunan bu alanlarda zamanla
di¤er kamu kurum ve kurulufllar›, belediyeler ve vatandafllarla 4373 say›l› yasaya uymayan bir tak›m aksakl›klar ve sorunlar yaflanmakta, her ne kadar yaz›flmalar ve ikazlar yap›lsa da
sonuç al›namamakta, dolay›s›yla taflk›n sahalar›ndaki muhtemel tehlikeler güncelli¤ini korumaktad›r.
1. ‹l, ilçe ve beldelerde yerleflim alanlar›n›n içinden geçen
dere yataklar› ›slah edildikten sonra belediyelerce üzerleri kapat›larak imara aç›lmakta ve aç›k mecralar kapal› hale getirilerek, taflk›n koruma tesisi yap›l›fl amac›n›n d›fl›na ç›kmaktad›r.
2. Yerleflim alanlar›nda çevre sakinlerince dere yataklar› içerisinde konut, ah›r veya baraka fleklinde tesisler yap›lmaktad›r.
3. Yerleflim birimlerinden geçen dere yataklar› üzerinde
yap›lan taflk›n koruma tesislerinde yöre halk› taraf›ndan koruma duvarlar›na paralel ve hatta duvar üzerine tesis infla
edilmekte, dolay›s›yla gerek yatak temizli¤i ve gerekse taflk›n
an›nda ifl makineleri dere yata¤›na yanaflamamakta ve müdahale edilememektedir.
4. Özellikle yerleflim birimleri içinde veya yak›n›nda yer
alan dere yataklar› çöp sahas› ve enkaz depo sahas› olarak kullan›lmaktad›r.
5. Akarsu ve dere yataklar›ndan ilgili di¤er kurulufllar ve
177
Su ve Toprak
vatandafllarca izinsiz malzeme al›nmakta, dolay›s›yla yata¤›n
stabilizesi bozulmaktad›r.
6. Ayr›ca di¤er kamu kurumlar›nca ulafl›m amac›yla yap›lan yol üzerindeki dere yataklar› geçifllerinde yap›lan menfez
veya köprülerde taflk›n hesab› dikkate al›nmadan idaremiz
bilgisi d›fl›nda ve yetersiz dar kesitte yap›lmakta dolay›s›yla
taflk›nlara sebebiyet vermektedir.
7. Akarsu ve dere yataklar› içerisinde kurulan, özellikle
ruhsatl› malzeme ocaklar›nda malzeme al›m›ndan sonra yüklenici oca¤› terk ederken y›kama eleme tesisinin mekanik aksam› d›fl›ndaki enkaz› yatak içerisinde b›rakmakta, bu da yata¤› olumsuz yönde etkilemektedir. Dolay›s›yla ruhsat verilme
aflamas›nda sözleflmelerde enkaz›n tamamen kald›r›lmas›na
dair flerhin konulmas› uygun olacakt›r.
2.4 DS‹ Diyarbak›r Bölge Müdürlü¤ü’nün
Karfl›laflt›¤› Sorunlar
1. Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nün görüflü al›nmadan, akarsu ve derelerin yataklar› içinde iskân yap›lmas› ile
daha önce infla edilmifl bulunan taflk›n kontrol tesislerinin
üzerlerinin kapat›larak aç›k mecralar›n kapal› mecraya dönüfltürüldü¤ü görülmektedir.
2. Aç›k mecralar›n kapal› mecra haline dönüfltürülmesi ise,
her y›l periyodik olarak yap›lmas› gereken bak›m - onar›m
hizmetlerinin yap›lmas›n› imkâns›z hale getirmekte, bunun
sonucunda zamanla dolan mecralar fliddetli ya¤›fllarda t›kan›p
178
Su ve Toprak
taflarak daha büyük boyutlarda can ve mal kay›plar›na neden
olmaktad›r.
3. Akarsu ve derelerin yatak yol olarak kullan›lmamas› gerekmektedir.
4. Dere, nehir ve tüm yer üstü sular›n elektro motopompla su tahsis ve kullanma flartlar› belirlenmelidir (Bölgemizde
ana dereler olan Dicle, Batman ve Garzan’da yo¤un bir su kullan›m› vard›r).
5. fiehir içi dereleri veya sulama kanallar› üzerinde yap›lan
üst geçitler kanal kesitlerini daraltmakta ve taflk›nlara sebebiyet vermektedir.
6. Akarsu ve derelerin yataklar› içinde Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nün görüflü al›nmadan iskân yap›lmamas› gerekmektedir.
7. Belde, ilçe ve il gibi planl› yerleflim yerlerinin taflk›n imar
planlar›na uyulmad›¤› görülmektedir.
8. fiehir alan›na düflen yüzeysel ya¤›fl sular›n›n kent içinde
genel hayata zarar vermeden toplan›p tahliyesini sa¤layacak
“fiehir Ya¤mursuyu Projesi” düzenlenmeli, hidrolojik ve hidrolik koflullar itibari ile flehir imar planlar› bu yönde revize
edilmelidir.
DS‹ 10. Bölge, genel bilgileri bu flekilde s›raland›ktan sonra kum - çak›l ocaklar›na iliflkin s›k›nt›lar› da flu flekilde aç›klanm›flt›r:
1. Malzeme oca¤› olarak seçilen alana iliflkin 1/5.000 ya da
1/25.000 ölçekli harita krokileriyle, bunlara iliflkin koordinat
179
Su ve Toprak
de¤erleri gönderilmemektedir. Gönderilen de¤erlerin önemli
bir k›sm› da onays›z gelmektedir.
2. Ocak yeri görülmek istendi¤inde, yeri gösterecek tapu
kadastro eleman› ya da serbest çal›flan harita mühendisi genellikle bulunmamaktad›r. Yer gösterimi daha çok ocak sahipleri taraf›ndan yap›lmaktad›r. Bu durum istenmeyen sonuçlar
do¤urabilmektedir. Baflka bir yerin gösterilmesi gibi.
3. Yer tetkikleri genelde her kurum taraf›ndan ayr› ayr› yap›lmaktad›r. Bu durum hem faaliyet sahibi için zor olmakta,
hem de yer gösterimini sa¤layan kadastro eleman› teminini
güçlefltirmektedir.
Bunun kolaylaflt›r›lmas›, kurum görüflü isteyen ilgili kifli ya
da kurumun, bütün kurumlardan birer eleman sa¤lay›p komisyon halinde bir araçla araziye gidiflinin teminiyle mümkün
görülmektedir.
4. Ocak alan›na iliflkin yer tetkikleri tamamlanmadan oca¤› iflletecek kifliler Ön ÇED Raporu’nu haz›rlatmaktad›rlar. Bu
durum, kurum görüflü bildirecek olan eleman üzerinde büyük
bir bask› oluflumuna neden olmaktad›r.
5. Kuruma yer tetkik yaz›s› ulaflt›ktan sonra kurumu ad›na
bu yaz›ya cevap vermek isteyen eleman, ocak yerini arazide
görmek istedi¤inde, - genellikle de böyle olmaktad›r kendisini o alana götürecek bir muhatap bulmakta zorlanmaktad›r.
Bu yer, merkez d›fl›nda ise daha da güç olmaktad›r.
6. Kum ve çak›lacaklar›n›n çok büyük bir k›sm› Dicle Nehri yata¤›nda bulunmaktad›r. Oysa Dicle Nehri’nde k›y› kenar
180
Su ve Toprak
çizgisi tespit edilmemifltir. Bu sebeple, yer tetkikine giden elemanlar kendi do¤rular›yla hareket etmektedirler. Bu farkl› bak›fl aç›s›, ortak karar noktas›nda s›k›nt› oluflturmaktad›r.
Bunun giderilmesi Dicle Nehri’nde k›y› kenar çizgisinin
tespiti ile mümkündür.
7. Kum ocaklar›n›n rahatl›kla görülmesi ve denetlenmesi
için köfle koordinatlar›n›n arazide çok belirgin olarak iflaretlenmesi zorunlu hale getirilmelidir. Hatta bu ifllem, yer tetkiklerinden önce yap›lmal›d›r.
8. Kum ocaklar› iflletmecileri, gelifli güzel flekilde çal›flma
yürütmektedirler. Bu alan seçilirken öncelikle bir tesviye yap›lmal›, devam›nda bir noktadan itibaren çal›flma bafllat›lmal›
ve büyük çukurlar oluflturmadan gerekliyse bu çukurlar kapat›lmak suretiyle, bir düzen içinde çal›fl›lmal›d›r. ‹zleme ve Denetleme Komisyonu bu durumu sürekli ve rutin bir flekilde takip etmelidir.
9. Ön ÇED Raporu’nda belirtilen hususlar ile bu raporda
yer alan kurum görüflleri, taahhüt alt›na al›nm›fl olmas›na ra¤men bu görüfllerin neredeyse tamam› uygulanmamaktad›r. Bu
eksiklik ‹zleme ve Denetleme Komisyonu’na aittir.
10. Kurumlar, bu iflin de¤iflik aflamalar›nda farkl› eleman
görevlendirmektedirler. Yer tetkikine bir eleman, komisyona
baflka bir eleman görevlendirmek olay›n takibini güçlefltirmektedir.
11. Kum ve çak›l ocaklar› her ne suretle olursa olsun terk
edilirken, DS‹ Bölge Müdürlü¤ü’nün görüflü al›nd›ktan sonra
181
Su ve Toprak
bu alan›n terkine karar verilmelidir. Bu hüküm, Milli Emlak
Müdürlü¤ü ya da ‹l Özel ‹daresi flartnamelerinde ba¤lay›c› bir
karar maddesi olarak yer almal›d›r.
12. Ocak alan› terk edilirken, taflk›na sebep olacak, tar›m
arazilerine zarar verecek bir durum söz konusu ise, bu alan›n
›slah çal›flmas› ocak iflletmecisi taraf›ndan yap›ld›ktan sonra
saha terk edilmelidir. Bu ifllem yap›lmadan terk edilen sahalarda, zaman içerisinde meydana gelebilecek taflk›n koruma,
sorun ve flikâyetlerinin muhatab› oca¤› iflleten flah›s ya da kurum olacakt›r. Ocaktan kaynaklanan taflk›nlardan kurumumuz sorumlu tutulmayacakt›r.
2.5 DS‹ Edirne Bölge Müdürlü¤ü’nün Taflk›n Sorunlar›
“4373 say›l› Taflk›n Sular› ve Su Bask›nlar›na Karfl› Korunma Kanunu’nun 1. maddesine göre; “Yüksek seviye gösteren
umumi ve hususi, kapal› veya akarsular›n taflmas›yla su alt›nda kalan veya su bask›nlar›na u¤rayabilecek olan sahalar›n s›n›rlar› Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakan›’n›n teklifi üzerine
Bakanlar Kurulu karar› ile tespit ve ilan edilir” denilmektedir. Ancak 4373 say›l› Taflk›n Koruma Kanunu’nun 3. maddesinde ise flöyle denilmektedir. “Birinci madde hükümleri dairesinde tespit ve ilan edilmifl olan s›n›rlar içinde tesisat, inflaat veya tadilat yapmak, fidan veya a¤aç dikmek yasakt›r.
Müsaade verilmesi, Su ‹flleri Müdürü’nün bulunmad›¤› yerlerde, bay›nd›rl›k müdürünün fenni mahzur olmad›¤› hakk›nda rapor vermifl olmas›na ba¤l›d›r. Birinci f›kra hükmüne muhalif olarak izin istihsal edilmeden yap›lan ve suyun akmas›na
182
Su ve Toprak
veya su seviyesinin yükselmesine tesiri olan tesisat, inflaat veya tadilat, dikilen fidan veya a¤açlar Mahalli Su ‹flleri Müdürü’nün, yoksa Bay›nd›rl›k Müdürü’nün teklifi üzerine Vali’nin
karar›yla y›kt›r›l›r veya kald›r›l›r. Bu hususta yap›lan masraflar
sahiplerinden al›n›r, fleklinde belirtilmifltir.
Bu bak›mdan daha önceki y›llarda taflk›n alan› olarak ilan
edilmemifl önemli nehirlerin taflk›n alan› olarak ilan edilmesi
gerekmektedir. Bu tesislere yap›lacak müdahale durumlar›nda, müdahale vilayet makam›nca al›nacak idari kararla ortadan kald›r›labilir. Aksi durumda genel hükümlere göre hareket edilecektir”.
2.6 DS‹ Kayseri Bölge Müdürlü¤ü’nün Sorunlar›
1. Nevflehir - Ürgüp - Göreme (Avc›lar) Kasabas› Taflk›n
Koruma Tesisi; kasaban›n taflk›n zararlar›ndan korunmas›
amac›yla infla edilen tesis 1983 y›l›nda iflletmeye aç›lm›flt›r.
Daha sonra kasaban›n yerleflim alan›ndaki geliflmenin ortaya
ç›kard›¤› ihtiyaç do¤rultusunda, 1985 y›l›nda haz›rlanan ek
ön inceleme raporunda öngörülen ifller, 1986 y›l› yat›r›m
program› ve uygulama plan›na al›narak gerçeklefltirilmifltir.
Kodarak Deresi’nin kasaba içerisindeki el sanatlar› çarfl›s›
boyunca 30 m’lik k›sm›nda arsa temin etmek gayesiyle Göreme Belediyesi taraf›ndan, kanal taban geniflli¤i 7,5 m’den 2,4
m’ye düflürülerek, girifli 28 m2, uzunlu¤u 25 metre ve ç›k›fl› 8
m2’den baks yap›larak dik duvarl› kanal›n üstü kapat›larak iflyeri yap›lm›flt›r.
Mevcut baks yap›s›n›n k›r›larak kald›r›lmas› ve kanal›n es183
Su ve Toprak
ki haline getirilmesi gerekti¤i belirtilerek, bu çal›flmalar yap›lmad›¤› takdirde Bölge Müdürlü¤ü taraf›ndan hukuki ifllemin
bafllat›laca¤› bildirilmifltir.
2. Yozgat - Sar›kaya ‹lçe Merkezi Taflk›n Koruma Tesisi; ilçe yerleflim merkezinin Sar›kaya Deresi’nden gelebilecek taflk›nlardan korumak üzere Bölge Müdürlü¤ünce söz konusu tesis 1969 y›l›nda infla edilmifltir. Ayr›ca yan derelerin ›slah› da
gerçeklefltirilmifltir.
Sar›kaya Belediye Baflkanl›¤› 17.02.1987 tarihindeki müracaat›yla, mevcut taflk›n koruma kanallar›ndan birinin üzerine
200 metre tül kapatarak üzerine tek katl› dükkân yapmak ve
di¤erinin üzerini ise 60 metre tül kapatarak yol geçirme talebiyle Bölge Müdürlü¤ü’ne müracaatta bulunmufltur. Birinci
talebi uygun görülmemifl olmakla birlikte, ikinci talebi her
türlü sorumluluk belediyeye ait olmak ve kapat›lacak k›s›m
60 metre tülü geçmemek kofluluyla uygun görülmüfltür. Daha
sonra belediye ayn› talebini 1990 y›l›nda yinelemifl, ancak talebi Bölge Müdürlü¤ü’nce uygun görülmemifltir. Belediye Dairesi’nin müsaadesi olmamas›na ra¤men, Sar›kaya Deresi’nin
üzerini kapatarak dükkân infla etmifltir. Durumun tespit edilmesiyle birlikte, belediyeye uyar› ve ikaz yaz›s› yaz›larak, kanal›n eski konumuna getirilmedi¤i takdirde hukuki ifllemin
bafllat›laca¤› ifade edilmifltir. Yap›lan uyar›lara belediyenin uymamas› sonucunda Bölge Müdürlü¤ü’nce hukuki ifllem bafllat›larak, Sar›kaya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müracaat edilerek, taflk›n koruma kanal› üzerine dükkân yap›lmak suretiyle
yap›lan müdahalenin men’i ve eski hale getirme talebiyle dava
184
Su ve Toprak
aç›lm›flt›r. Mahkeme olumlu sonuçlanmam›flt›r.
‹lçe merkezinde 23.08.1992 tarihinde taflk›n olay› yaflanm›flt›r. Sar›kaya Deresi üzerine belediye taraf›ndan müdahale
neticesinde taflk›n koruma kanal›n›n kesitinin daralmas› bu
olaya neden oldu¤u taflk›n raporunda belirtilmifltir.
3. Yozgat - Akda¤ madeni ilçe Merkezi Taflk›n Koruma Tesisi; ilçe merkezi taflk›n koruma kanal›n›n üzeri belediye baflkanl›¤› taraf›ndan bölge müdürlü¤ünün müsaadesi d›fl›nda
kapat›lm›flt›r.
4. Yozgat - Sorgun - Kayak›flla Köyü, Kuruçöz ve Kayak›flla dereleri Taflk›n Koruma Kanallar›; köy muhtarl›¤›n›n yo¤un
talebi üzerine, muhtarl›kla yap›lan protokolle her türlü sorumluluk köy muhtarl›¤›na ait olmak flart›yla Kuruçöz Deresi’nin 180–300 metreleri aras›, Karak›flla Deresi’nin 125–199
ve 240–285 metreleri aras› baks yap›s› ile kapat›lm›flt›r.
5. Kayseri - Çakmakç›n›n Deresi; Erciyes Üniversitesi bölgeye, Kayseri Valili¤i’ne ve Genel Müdürlü¤ü’ne yapm›fl oldu¤u müracaatlarda söz konusu kanal›n üniversite alan›n› ikiye
böldü¤ü, toprak al›nmas› nedeniyle çöplük halini ald›¤›, fakülteler ve tesisler aras› geçiflin mümkün olmad›¤› ve benzer
nedenlerle kanal›n üzerinin kapat›lmas›n› talep etmifltir.
Bölge Müdürlü¤ü, Genel Müdürlü¤ü’nün talimatlar› ile
Çakmakç›n›n Deresi kanal›n›n Erciyes Üniversitesi içerisinden
geçen k›sm› için istikflaf raporu haz›rlam›fl ve bir bölümü kutu menfezle kapat›lm›flt›r.
6. Kayseri ‹li ve Mücavir Alanlar› Bat› Kuflaklama (Kuruçay)
185
Su ve Toprak
Taflk›n Koruma Kanal›; taflk›n koruma kanal›n›n Yeni Sanayi
içerisinde geçen bölümü sanayi at›klar›n›n yo¤un kirlilik oluflturmas›, iflyerleri aras› geçiflin mümkün olmamas› ve benzeri
nedenlerle. Belediye ile ifl yeri sahiplerinin yo¤un talepleri
üzerine kutu menfezle kapat›lm›flt›r.
2.7 DS‹ ‹stanbul Bölge Müdürlü¤ü ‹çinde
Taflk›n Yaratan Ana Nedenler
1. Dere yataklar›n›n doldurulmas›; arazi kazanmak veya
döküm sahas› olarak kullanmak maksad›yla ‹stanbul’da dere
yataklar› doldurulmaktad›r. Bu durum ise dere yataklar›n›n
k›smen veya tamamen t›kanmas›na neden olmaktad›r. Taflk›nlarda yetersiz kesitlerde su kabarmakta, membada bulunan iskân sahalar›nda ve sanayi bölgelerinde büyük zararlar meydana gelmektedir. Bu flekilde dere yataklar›n›n doldurulmas›na,
derelerin memba›nda bulunan kifli ve kurulufllar›n mani olmas› gerekmektedir. Çünkü bu tür dolgular membada bulunan yap›lar› tehdit etmektedir. Son y›llarda K⤛thane Vadisi’nde bulunan sanayi tesisleri yetkililerinin bu tür giriflimlerde bulunmufl olmalar› ümit vericidir.
Dere yataklar›na dökülen dolgular›n ve çöplerin yatak üzerindeki köprü ve menfezleri t›kamas› tehlikenin boyutlar›n›
büsbütün artt›rmaktad›r. 1 Temmuz 1995 tarihinde yaflanan
Ayamama Deresi taflk›n›n ana nedeni mevcut menfezlerin t›kanm›fl olmas›d›r.
2. Dere yataklar›n›n üstünün kapat›lmas›; DS‹’nin, kurulu-
186
Su ve Toprak
flundan bu yana dere yataklar›n›n üstünün kapat›lmas›n›n yaratt›¤› mahzurlarla ilgili çok say›da deneyimi bulunmaktad›r.
Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›’n›n talebi sonucunda ‹çiflleri
Bakanl›¤› 08.08.1994 tarih ve 5496 say›l›, tamimleri ile dere
yataklar›n›n üstünün kapat›lmamas› gerekti¤ini ilgili kurulufllara bildirmifltir. Buna ra¤men ‹stanbul’da baz› yerel yönetimlerden ve halktan dere yataklar›n›n üstünün kapat›lmas› için
yo¤un talep gelmektedir. Belediyeler taraf›ndan ‹stanbul’da
çok say›da derenin üstü kapat›lm›fl, çevredeki iskân sahalar›n›n at›k sular› bu galerilere ba¤lanm›flt›r. Kapat›lan bu derelerin üzerine yol veya binalar yap›larak problemler çözümsüz
hale getirilmifltir.
10–11 Temmuz 1995 taflk›n›nda kapat›lan Alibeyköy - Küçükköy Deresi’nin t›kanmas› sonucu büyük problemler yaflanm›flt›r. Bu derede çok eskiden beri yaflanan bu tür problemler
zaman zaman bas›n ve televizyon haberi olarak güncelleflmifl,
sorumlular›n hangi teflkilattan oldu¤u araflt›r›lm›flt›r.
3. ‹mar plan› haz›rlan›rken DS‹ görüflünün al›nmas›; imar
planlar› haz›rlan›rken belediyeler, DS‹ ve di¤er yat›r›mc› kurulufllar›n imar plan› ve ilgili görüflünü almaktad›r. Bu gibi
durumlarda teflkilat›m›z imar sahas›ndaki mevcut ve mutasavver projelerimizi, derelerin taflk›n sahalar›n›, dere ›slah flerit
geniflliklerini ve taban suyu yüksek olan bölgeleri haritalara iflleyerek ilgili belediyelere yard›mc› olmaktad›r.
Baz› belediyeler bu flart› yerine getirmedikleri gibi derelerin
üzerine cami, fabrika, okul ve tersane yap›lmas›na göz yummakta, ayr›ca çok belirgin taflk›n alanlar›n› iskâna açmaktad›r.
187
Su ve Toprak
DS‹ görüflü al›nmadan, Tuzla Belediyesi taraf›ndan 1986
y›l›nda haz›rlanan imar planlar› bu durum için çarp›c› bir örnektir. 37 km2 havzas› olan Tuzla Deresi’nin denize ulaflt›¤›
k›s›mda dere yata¤› üzerine tersane binas› infla edilmifl. Bina
alt›nda ise sadece 3.15 m2 alanda trapez kesitini bir galeri b›rak›lm›flt›r. Tuzla Deresi’nin 500 y›ll›k frekans taflk›n piki ise
yaklafl›k 170 m3/s mertebesindedir.
Bu miktardaki bir debinin sadece belirtilen galeriden geçmesi için su h›z›n›n 54 m/s olmas›, kanal memba›ndaki suyun
ise 650 metre kabarm›fl olmas› gerekmektedir. Temmuz 1995
tarihinde Tuzla ‹lçesi’nde yaflanan taflk›n felaketinin ana nedeni bu anlams›z yap›d›r. Tuzla Deresi’nin memba k›sm›nda hemen hemen hiç bir sorun yaflanmamaktad›r.
En büyük zarar›n meydana geldi¤i Ayamama Deresi’nin,
membas› Mahmutbey’e, mansab›n sol sahili Küçükçekmece’ye
sa¤ sahili ise Bahçelievler’e dahildir. ATV Televizyonu ve Sabah Gazetesi’nin bulundu¤u bölgenin imar plan› haz›rlan›rken DS‹ görüflü al›nmam›flt›r.
Ayr›ca, yasal yerleflim bölgeleri d›fl›nda bulunan kaçak yap›laflmalar çok çeflitli ve büyük problemler do¤urmaktad›r.
Ancak, bu problemlerin en büyü¤ünün taflk›n problemi oldu¤u, yaflanan bu son felakette aç›kça anlafl›lm›flt›r.
4. Islah kanal› kenar›na servis ve bak›m yolu yap›lmamas›;
›slah edilmifl olan dere yataklar›n›n kenarlar›na iflletme bak›m
yolu b›rak›lmadan yap›laflmaya izin verilmesi nedeniyle büyük sorunlar yaflanmaktad›r. Bak›m yolu yap›lmadan infla
edilmifl olan ›slah kanallar›n›n çeflitli at›klar (rüsumat, koltuk
188
Su ve Toprak
tak›m›, kamyon flasesi ve her türlü çöp) nedeniyle ak›fl kesitinin kapanmas› durumunda kanallar›n temizlenmesi mümkün
olmamaktad›r. ‹stanbul’da servis ve bak›m yolu olmayan birçok ›slah kanal› mevcuttur. Bu tür kanallar s›k s›k taflarak çevreye zarar vermektedir. Bu tür ›slah kanal› çevresinde ikamet
eden çok say›da vatandafl›m›z, korku ve tedirginliklerini aç›k
bir flekilde belirtmektedirler. De¤iflik bir ifade ile bak›m yolu
olamayan bir ›slah kanal› ›slah kanal› de¤ildir.
Islah kanallar›n›n periyodik temizliklerinin yap›labilmesi
için kepçe bomunun yeterli oldu¤u durumlarda bir sahilde,
bomunun yeterli olmad›¤› durumlarda her iki sahilde servis
ve bak›m yolunun yap›lmas› mutlak bir zarurettir.
2.8 DS‹ Van Bölge Müdürlü¤ü’nde Durum;
1. Van - Karasu Deresi
2. Van - Gürp›nar Engil Çay›
3. Van - Ercifl Zilan Çay›
4. Mufl - Murat Nehri
5. Hakkâri - Yüksekova Büyük Çay
6. Hakkâri - Zap Suyu
Dere üstleri kapat›lan yerler;
1. Hakkâri - Yüksekova Büyük Çay
2. Bitlis - Bitlis Çay›
3. Mufl - Varto ‹lçesi
4. Van - Ercifl ‹lçesi
5. Bitlis - Güroymak ‹lçesi
189
Su ve Toprak
Bütün bu akarsularda do¤al ak›fl engellenmektedir.
2.9 DS‹ Sivas Bölge Müdürlü¤ü’nün Karfl›laflt›¤› Sorunlar
1. Aç›k mecralar›n kapal› mecraya dönüfltürülmesi; her y›l
periyodik olarak yap›lmas› gereken bak›m - onar›m hizmetlerinin yap›lmas›n› imkâns›z hale getirmekte, bunun sonucunda zamanla dolan mecralar, fliddetli ya¤›fllardan t›kan›p
taflarak daha büyük boyutlarda can ve mal kay›plar›na sebep
olmaktad›r.
2. Yerleflim yerlerinin yukar› havzaya giren k›s›mlar›n›n kapat›lmas›; yüzey sular›n›n dere yata¤›na ulaflmas›n› zorlaflt›rmakta, e¤er herhangi bir önlem al›nmad› ise duvarlara zarar
vermektedir.
3. Taflk›n tesislerinin üzerinin kapat›lmas›; kanalizasyon flebekesinin bulunmad›¤› veya kanalizasyon flebekesine ulafl›m›n
zor oldu¤u mahallerde ›slah tesisi duvar› delinerek do¤rudan
dere yata¤›na verilmekte ve ›slah tesisi t›pk› bir kanalizasyon
ana kolektörü gibi çal›flt›r›lmakta, bu duruma üzeri kapal› oldu¤u için zamanda tespit yap›p müdahale edilememektedir”.
2.10 DS‹ Ayd›n Bölge Müdürlü¤ü’nün
Sorunlar› ve Çözüm Önerileri;
Son y›llarda ülkemizde ve bölgede önemli can ve mal kay›plar›na neden olan taflk›nlar yaflanm›flt›r. Yap›lan gözlemlerde DS‹’nin görüflü al›nmadan akarsu ve dere yataklar›na çeflitli müdahalelerde bulunuldu¤u, derelerin üzerinin kapat›ld›¤›,
190
Su ve Toprak
derenin do¤al yata¤›n›n yok farz edilerek bu alanlar›n planl›
yerleflimlere aç›ld›¤› yol, yeflil alanlar›na dahil edildi¤i, arsa niteli¤i kazand›r›ld›¤› müflahede edilmifltir. Di¤er yandan taflk›n
önlemleri al›nan tar›m ve iskân alanlar›n› taflk›nlardan koruyan, taflk›n kontrolüne matuf tesislerimizde bile benzer giriflimlerin bafllat›ld›¤› fonksiyonunun bozularak yetersizlefltirildi¤i, sedde ve tahkimatlar›n›n tahrip edildi¤i, tesislerin elden
ç›kt›¤› gözlemlenmifltir.
Örne¤in; Ayd›n ili merkezinden geçen Tabakhane Deresi
DS‹’ce ›slah edilerek taflk›n kontrol tesisleri yap›lm›flt›r. Ayd›n
Belediyesi’nin 2001 y›l›nda derenin üzerinin kapat›lmas› giriflimlerinde DS‹ Bölge Müdürlü¤ü’nün duyarl›l›¤› sonuç verdi¤inden belediye bu uygulamadan vazgeçmifltir. Buna karfl›l›k
Mu¤la ‹li merkezinden geçen Karamu¤la ve Basmac› derelerinin üzerinin belediyesince kapat›larak yerleflime aç›lmas› sonucu büyük bir taflk›n olay› yaflanm›fl, kapal› dere kesitleri
patlam›fl, taflk›n can kayb› olmadan maddi kay›plarla atlat›lm›flt›r. Benzer flekilde bütün uyar›lara ra¤men Ayd›n ‹li Söke
ve Kufladas› ilçeleri içinden geçen derelerin üzerinin kapat›larak iskân ve baflka maksatlarda kullan›lmas› sonucu bu y›l yaflanan taflk›n, önemli ölçüde maddi zararlara neden olmufltur.
Dereler üzerinde DS‹’nin bilgisi d›fl›nda yol, sokak ve benzeri
maksatl› geçifller için di¤er kurumlarca yap›lan sanat yap›lar›n›n yetersizli¤i ile yarat›lan taflk›nlar da önemli mal ve can kay›plar›na neden olmaktad›r.
Mu¤la - Fethiye – Çobanlar’da 30.12.2002 tarihinde vukuu
bulan taflk›nla ayn› aileden üç kifli hayat›n› kaybetmifl bulun191
Su ve Toprak
maktad›r. Bu taflk›na Fethiye - Kafl - Antalya karayolunun Eskiköy Deresi üzerinden geçiflini sa¤layan sanat yap›lar›n›n yetersizli¤i neden olmufltur.
Bu nedenle aç›k mecralar›n kapal› mecra haline dönüfltürülmemesi, daha önce infla edilmifl bulunan taflk›n kontrol tesislerine müdahale edilmemesi, her ölçekteki planl› yerleflimler için imar planlar›n›n düzenlenmesi aflamas›nda DS‹’nin görüflünün al›nmas›, taflk›n etütlerinde öngörülen ve önerilen
önlemlere titizlikle uyulmas›, dere yataklar›n›n yol alarak kullan›lmamas›, çöp, malaz ve her tür at›¤›n at›lmamas› gerekmektedir.
Son y›llarda genel bütçeden küçük su iflleri, taflk›n koruma
iflleri, makine giderleri ve kamulaflt›rmalar için ayr›lan yetersiz
ödenekler nedeni ile yat›r›m ve uygulama program›nda bulunan pek çok konu ele al›nmamakta ve taflk›n tesisleri yap›lamamaktad›r. Arazi ve meskûn mahal taflk›nlar›n›n önlenmesinde kamulaflt›rma bedelinin sorun olmaktan kurtar›lmas›
gerekmektedir. Bu yönde idari ve hukuki bir tak›m iyilefltirmelerin yap›lmas›, ayr›ca yetersiz ödeneklerin de art›r›lmas›
gerekmektedir.
Meydana gelen taflk›n zararlar›n›n di¤er bir nedeni de nehir, akarsu ve dere yataklar›nda gerek ruhsat›, gerekse kaçak
olarak iflletilmekte olan kum ve çak›l ocaklar›ndan dolay›
akarsu yata¤›na mücavir tar›m arazilerinde ve çevrede meydana getirilen zararlard›r.
DS‹ Bölge Müdürlü¤ü’ne ulaflan kum ve çak›l oca¤› ile ilgili talepler Genel Müdürlü¤ü’nün 04.07.1988 tarih ve 2942 sa192
Su ve Toprak
y›l› tamimleri ekinde al›nan “Kum - Çak›l ve Benzeri Malzeme
Oca¤› Açmaya Yönelik Taleplerin incelenmesi” adl› yaz›l› talimat çerçevesinde de¤erlendirilerek ruhsat› veren ilgili kurumlara gönderilmektedir. Ruhsat verme aflamas›ndan sonra belirtilmifl olan koflullara uyulup uyulmad›¤›n›n kontrol edilmesi
ayr›ca uygulama yetkisi valilik ve kaymakaml›klara ba¤l› özel
idare müdürlüklerine aittir. Ancak buna ra¤men çeflitli yerlerde ruhsatl› veya ruhsats›z olmak üzere resmi ya da özel kiflilerce düzensiz ve önerilen flartlara uyulmadan malzeme al›nd›¤›, fazla derine inilerek dere yata¤›n›n tahrip edildi¤i, bu çal›flma fleklinin akarsu ve dere yata¤›n›n duyarl›l›¤›n›n bozulmas›na ve dolay›s›yla akarsuyun daha s›k yatak de¤ifltirmesine sebebiyet vererek ya¤›fll› mevsimlerde zaman zaman birçok
taflk›n zararlar› ile toprak kay›plar›na neden oldu¤u müflahede edilmektedir. Bu nedenle denetimlerin daha s›k ve etkili
yap›lmas›, kaçak kum - çak›l oca¤› iflletenlere müdahale edilmesi ve ruhsatta belirtilen koflullara göre malzeme al›nmas›n›n
sa¤lanmas› önem arz etmektedir. Ayr›ca çay ve dere yataklar›nda malzeme veriminin giderek azalmas› nedeni ile k›rma
tafl santrallerinin kurularak malzemenin yapay yollardan temin edilmesi yönüne gidilmesi gerekmektedir.
2.11 DS‹ Trabzon Bölge Müdürlü¤ü’nün Çözüm Önerileri
1. Gerek DS‹ prensipleri ve gerekse ‹çiflleri Bakanl›¤›’n›n
03.08.1994 tarih ve 5476 say›l› genelgesi gere¤i derelerin üzerlerinin kapat›lmas› sak›ncal› görülmektedir. Bu konuda yasaklama ve uyulmamas› halinde cezai müeyyide getirilmelidir.
193
Su ve Toprak
2. Do¤u Karadeniz Bölgesi’nde yerleflim ve ticaret merkezleri feyezan tesiri bak›m›ndan emin olmayan dere güzergâhlar› boyunca kurulmaktad›r. Bu alanlar›n korunmas› yap›lsa dahi, derelerin y›k›c› etkisini tamamen ortadan kald›rmak mümkün de¤ildir. Bu nedenle imar planlar›nda seçilen yerleflim
alanlar›, DS‹ taflk›n koruma tesislerinden itibaren hemen bafllanmas› yerine rekreasyon alan› olarak b›rakabilecek emniyet
sahalar›ndan sonra bafllamal›d›r. Bu sebeple akarsular için K›y› Kanunu’nun, gerekirse çevre ve imar mevzuat›n›n yeni bir
boyuta getirilmesi gerekir.
3. fiehir içi akarsular› üzerinde infla edilen köprüler infla
edilmeden önce DS‹ görüflü al›nmal› ve bu konuda DS‹’nin etkin rolü olmal›d›r.
4. Akarsu üzerinde ve vadisi boyunca di¤er yat›r›mc› kurulufllarca gelifltirilecek köprü ve yol projelerinin haz›rlama ve
uygulamas› aflamas›nda DS‹ görüflü al›nmal› ve denetim yapma imkân› verilmelidir.
5. Yürürlükteki Tafl Ocaklar› Nizamnamesi; ruhsat, iflletme, denetim ve yapt›r›m flartlan DS‹’ye verilecek flekilde de¤ifltirilmelidir. Kum - çak›l oca¤›n›n iflletilmesi ve ç›kan malzemenin bir bedel karfl›l›¤› piyasaya sat›lmas› DS‹ taraf›ndan
yap›labilmelidir.
6. Do¤al yatak s›n›rlar› dâhilinde yer alan alanlar özel mülkiyete konu olmamal›d›r.
Ayr›ca do¤al yatak s›n›rlar› d›fl›ndaki taflk›n sahalar›ndaki
parsellere özel statü verilmelidir (ziraat alan› olarak kullan›l-
194
Su ve Toprak
mal›d›r). Bu sebeplerden ötürü dere yataklar›nda revize kadastro çal›flmas› yap›lmal›d›r”.
2.12 DS‹ Bal›kesir Bölge Müdürlü¤ü’nün Sorunlar›
1. Çay yata¤›ndaki yap›laflmalar; Bölge Müdürlü¤ümüzün
hudutlar› dâhilinde Çanakkale ili merkezinde bulunan Sar›çay, DS‹ taraf›ndan 25.01.1S93 tarihinde yap›lan resmi protokolle Çanakkale Belediyesi’ne devredilmifltir. Çay yata¤› menfas›nda flehre 20 km uzakl›kta Atikhisar Baraj› mevcuttur. Çay
yata¤› geçmifl y›llarda DS‹ taraf›ndan 550 m3/sn. debiyi geçirecek flekilde ›slah edilmiflti, ancak Çanakkale Belediyesi Sar›çam’›n iflletmesini devir ald›ktan sonra DS‹’nin yaz›l› ikazlar›na ra¤men yatak içinde (pazaryerinin geniflletilmesi Amfi tiyatro, kamyon garaj›, sandal çekçek yeri vs.) gibi tesisler yaparak çay yata¤›n› daraltm›flt›r. Bu konuda 15.08.2002 tarihinde haz›rlanarak tasdik edilmifltir. “Sar›çay Yatak Revizyonu
‹nceleme Raporu” mevcuttur.
2. Kum ve çak›l ocaklar›ndaki olumsuzluklar;
a. 06.06.2002 y›l›nda ç›kar›lan yeni ÇED Yönetmeli¤i’nde
DS‹ kurum görüflü sorulmadan, Çevre ve Orman Müdürlükleri taraf›ndan kum ve çak›l ocaklar› müracaatlar› için ÇED raporu haz›rlat›larak, DS‹’nin bilgisi haricinde “Çevresel Etkileri Önemsizdir” karar› verilmektedir. ÇED raporunda kurum
görüflümüz ve iflletme protokolü bulunmad›¤›ndan, kum ve
çak›l ocaklar›n›n iflletilmesi esaslar› DS‹’nin kontrolü d›fl›nda
kalmaktad›r.
195
Su ve Toprak
b. 4373 say›l› kanunun 1. maddesi akarsular›n taflmas›yla
su alt›nda kalan ve su bask›nlar›na u¤rayabilecek olan sahalar›n s›n›rlar›n›n tespiti ve Bakanlar Kurulu’nca ilan edilmesiyle
ilgilidir. 2. ve 3. maddeleri ise ilan edilen bu taflk›n sahalar›n›n içinde, sular›n akmas›na engel olan bina, fidan, a¤aç, set
ve savak gibi mânialarla ilgili olup bu tesislerin kamulaflt›r›lmas›n› ve y›k›lmas›n› ifade etmektedir. Söz konusu yasa tüm
dereleri kapsamad›¤›ndan, ilgili, ilgisiz kiflilerce dere yataklar›na yap›lan tesislere, dere yataklar›n›n kapat›lmas› ve at›lan
kat› at›klarla sular›n akmas›na ve kabarmas›na neden olunmaktad›r. Örnek; Bal›kesir -Bursa Devlet Yolu inflaat› s›ras›nda DS‹’den görüfl al›nmadan, TCK taraf›ndan dere yataklar›na
yap›lan yol geçifllerinin yetersiz kapasitede infla edilmesi nedeniyle taflk›nlara neden olmakta, yap›lan yolun da bir set gibi
çal›flmas› nedeniyle taflk›nlar›n etkisi daha da artmaktad›r.
c. Dere yataklar›nda yol ba¤lant›lar›n› sa¤lamak amac›yla çeflitli kurulufllar ve kiflilerce infla edilen ya da edilecek olan de¤iflik amaçl› yap›lar›n (köprü, menfez, kasis vb.) infla edilmeden
kurumumuzdan görüfl ve izin al›nmas› zorunlu k›l›nmal›d›r.
Dere yataklar›n›n üzerinden veya s›n›r›ndan geçirilecek enerji
nakil hatt›, telefon hatt›, petrol boru hatt›, do¤al gaz boru hatt›,
içme suyu ve kanalizasyon hatlar›n›n dere yata¤› flev üzerinden
itibaren en az 25 metre mesafe b›rak›ld›ktan sonra tesis edilmelidir. Enerji nakil hatt› ve telefon hatlar›n›n yüksekli¤inin en alt
seviyesinin, dere yata¤› flev üzerinden itibaren en az 15 metre
olmas› temin edilmelidir. Dere yataklar› içinden geçirilecek tesisler için DS‹’nin görüfl ve izninin al›nmas› sa¤lanmal›d›r.
196
Su ve Toprak
3. Türkiye’nin Taflk›n Riski ve Nedenleri
Do¤al afet olarak taflk›n; bir akarsuyun muhtelif nedenlerle yata¤›ndan taflarak, çevresindeki arazilere, yerleflim yerlerine, altyap› tesislerine ve canl›lara zarar vermek suretiyle, etki
bölgesinde normal sosyo - ekonomik faaliyeti kesintiye u¤ratacak ölçüde bir ak›fl büyüklü¤ü oluflturmas› olay› fleklinde
ifade edilmektedir. Ülkemizde, taflk›n afetleri s›k yaflanmas›
nedeniyle ekonomik yönden depremlerden sonra en çok zarar
oluflturan do¤al afet durumundad›r. Yurdumuzda özellikle
son y›llarda daha s›k tekrar eden ve can kay›plar›n›n yan› s›ra
önemli ekonomik kay›plar oluflturan taflk›nlar yaflanmaktad›r.
Taflk›nlar›n yol açt›¤› ekonomik kay›plar›n giderek önemli büyüklükler oluflturmas›, taflk›n yönetimi çerçevesinde her süreçte yap›lmas› gereken çal›flmalar›n; daha genifl bir perspektif içinde, koordinatif ve entegre bir program yaklafl›m› ile ele
al›nmas›n› gerektirmektedir.
Ülkemizde taflk›nlar› meydana getiren ya¤›fllar›n sin optik
durumlar› ile geçmifl taflk›nlara iliflkin envanter verilerinin birlikte de¤erlendirilmeleri sonucunda, taflk›nlar›n en çok mart,
nisan, may›s, haziran ve temmuz aylar›nda olufltu¤u, Karadeniz, Akdeniz ve Bat› Anadolu co¤rafi bölgelerinin taflk›na en
hassas bölgeler oldu¤u ortaya ç›kmaktad›r. Taflk›n olaylar›n›n
yaln›zca do¤a flartlar›na ba¤l› olarak ifade edilmesi mümkün
de¤ildir.
Özellikle ülkemiz gibi ekonomik geliflme faaliyetinin yo¤un bir biçimde devam etti¤i flartlarda, sanayileflme ve sektör
çeflitlili¤inin beraberinde getirdi¤i kentleflme aktivitesi, akar197
Su ve Toprak
su havzalar›n›n muhtelif kesimlerindeki insan faaliyetinin çeflitlili¤ini ve yo¤unlu¤unu da büyük ölçüde artt›rmaktad›r.
Bu durum ise, yaflanan ço¤u örnekte görüldü¤ü üzere, havza
bütünündeki do¤al hidrolojik dengeyi bozmakta ve sonuçta
büyük miktarda can ve mal kayb›na yol açan taflk›n olaylar›
yaflanmaktad›r.
Akarsu havzalar› içinde büyüyen yerleflimler, aç›lan yeni
yollar ve kurulan yeni tesisler ile arazi yap›s› de¤iflmekte, ço¤u kez elveriflsiz tar›m yöntemleri ile topraklar daha yo¤un bir
flekilde kullan›lmakta, ormanlar ve meralar tahrip edilmekte
ve bütün bu uygulamalardan sonra sular›n normal ak›fl› etkilenmekte ve de¤iflmektedir. Bu durum taflk›nlar›n giderek daha büyük ve s›k görülmesine, can ve mal kay›plar›n›n zamanla daha da a¤›rlaflmas›na, hatta daha önceden taflk›n koruma
önlemi gerekli olmayan alanlarda bile önlem al›nmas› zorunlu hale gelmektedir.
Ülkemizde son y›llarda yaflanan taflk›nlardan edinilen müflahedeler, büyük boyutlarda can ve mal kay›plar› ile sonuçlanan önemli taflk›nlar›n akarsu ve derelerin yataklar› içinde veya mücavirindeki taflk›n riski tafl›yan alanlarda iskân yap›lmas› ile daha önce infla edilmifl taflk›n tesislerinin üzerlerinin kapat›larak aç›k mecralar›n kapal› mecralara dönüfltürüldü¤ü
durumlarda olufltu¤unu göstermektedir. Dere yataklar› içindeki her türlü yap›, muhtemel bir taflk›nda do¤rudan zarar görecek olmas›n›n yan› s›ra taflk›n yata¤›n›n di¤er kesimlerinde
de ak›fl flartlar›n› bozarak normal koflullarda beklenmeyen zararlara neden olmaktad›r.
198
Su ve Toprak
Aç›k mecralar›n kapal› mecralar haline dönüfltürülmesi ise
her y›l periyodik olarak yap›lmas› gereken bak›m - onar›m
hizmetlerinin yap›lmas›n› imkâns›z hale getirmekte, bunun
sonucunda zamanla dolan mecralar fliddetli ya¤›fllarda t›kan›p
taflarak daha büyük boyutlarda zararlara neden olmaktad›r.
Derelerin üzerlerinin yerel yönetimler taraf›ndan kapat›lmas›
sonucu meydana gelen taflk›nlar›n say›s› oldukça çoktur. DS‹
Genel Müdürlü¤ü’nün giriflimleri sonucunda, dere üstlerinin
kapat›lmamas› hususunda ‹çiflleri Bakanl›¤›’n›n 22.09.1988
tarih ve 24467 say›l› ve 3.8.1994 tarih ve 5496 say›l› yaz›lar›
ile tüm valiliklere gerekli talimat verilmifltir.
Benzer flekilde de¤iflik kamu kurulufllar›, köprü, menfez,
box ve benzeri sanat yap›lar›n› Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü görüflü al›nmaks›z›n infla etmekte ve hidrolik bak›mdan
yetersiz projelendirilen bu tesisler taflk›n an›nda ifllevselli¤ini
yitirmelerinin yan› s›ra tahmin edilenden daha fazla zayiat›n
oluflmas›na sebep olarak genel hayat› etkilemektedirler. Bu tip
yap›lar› son y›llarda oluflan taflk›nlar›n en önemli sebeplerinden biri olarak göstermek mümkündür.
3.1 DS‹ Genel Müdürlügü’nün taflk›n
zararlar›n›n azalt›lmas› çal›flmalar›
DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün taflk›nlar›n önlenmesi ve zararlar›n›n azalt›lmas›na matuf çal›flmalar›, 6200 say›l› kurulufl yasas›nda tan›mlanan görev ve sorumluluklar çerçevesinde genelde
yap›sal önlemler içeren projeli faaliyetler fleklinde sürdürülmekte, ayr›ca 4373 ve 7269 say›l› yasalarda ifade edilen hü199
Su ve Toprak
kümler do¤rultusunda taflk›n afetinin her sürecinde yap› gerektirmeyen düzenleme ve denetleme faaliyetlerini içermektedir.
1. Yap›sal önlemler içeren projeli faaliyetler; yap›sal projeleri; taflk›n an›nda sular› taflk›n riski tafl›yan alandan uzakta
tutmaya yönelik akarsu yata¤› düzeltme ve düzenlemeleri,
tensip bendi, ›slah sekisi, taflk›n duvar›, sedde, derivasyon kanal› gibi koruma amaçl› tesisleri içerenler ve sel kapanlar› ile
barajlar gibi suyun ak›fl rejimini düzenleyen tesisleri içeren
kontrol yap›lar›n› kapsayan iki gurup içinde de¤erlendirmek
gerekmektedir.
DS‹ Genel Müdürlü¤ü yukar›da genel çerçevede belirtilen
projeli faaliyetlerini; tan›ma ve saptama, sorunlara yap›labilir,
kal›c› ve ekonomik çözüm getirme (Etüt ve Plan); çözümü gerçeklefltirme (proje ve inflaat) ve sürekli ifl görürlü¤ünü sa¤lamak
(iflletme ve bak›m) ana hizmet birimleri ile sürdürmektedir.
2. Yap›sal önlem içermeyen faaliyetler; DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün taflk›n zararlar›n›n azalt›lmas›na yönelik yap›sal önlem içermeyen faaliyetlerine afla¤›da ana hatlar› ile de¤inilmifltir. Bölge taflk›n planlar›; DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün ülke genelinde 26 adet olan Bölge Müdürlüklerince akarsu havzalar›
esas al›narak ve havzadaki su developman›na yönelik çal›flmalar›n sonuçland›r›lma durumuna göre sürekli olarak güncellefltirilerek haz›rlanan Bölge Taflk›n Planlar›, ‹l Afet Planlar›’na
entegre edilmek üzere ilgili valiliklere gönderilmektedir
Higrometrik ve meteorolojik gözlem çal›flmalar›; taflk›n envanteri (taflk›n y›ll›klar›). ‹mar planlar› ile ilgili taflk›n etütleri;
DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce; yerleflme ve yap›laflman›n mevzii
200
Su ve Toprak
ya da üst ölçek bir imar plan› veya daha genifl kapsaml›
1/25.000 ve 1/100.000 ölçekli bölgesel planlara tabi oldu¤u
koflullar için, belediyelerden veya di¤er ilgili kamu kurum ve
kurulufllar›ndan iletilen talepler üzerine, plan haz›rl›¤› aflamas›nda veri olarak kullan›lmak üzere, planlama sahalar›n›n taflk›n riski yönünden etütleri yap›larak sonuçlar ilgili talep sahibi kurum ve kurulufla iletilmektedir. Söz konusu çal›flmalar s›ras›nda, planlama sahas›nda yer alan dereler ve akarsular, taflk›n sahalar› ilgili kurulufllarca yap›lmas› gereken taflk›n kontrol tesislerine iliflkin detaylar ve iskâna aç›lmas› uygun görülmeyen sahalar ayr›nt›l› olarak gösterilmektedir.
4373 say›l› Taflk›n Sulara ve Su Bask›nlar›na Karfl› Korunma Kanunu çerçevesinde yap›lan çal›flmalar; an›lan kanunun
ilgili hükümleri çerçevesinde, ülkemizin de¤iflik yörelerinde
yer alan birçok sahada taflk›na u¤rayabilir sahalar Bakanlar
Kurulu Karar› al›narak her türlü yap›laflmaya yasak alan olarak ilan edilmifltir. 1943–1980 döneminde belirtilen anlamda
ç›kart›larak ilan edilen tüm Bakanlar Kurulu Kararlar› DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce derlenerek “Taflk›ndan Korunma, Kurutma ve Tabii Afetler ‹le ‹lgili Kararnameler” ad› alt›nda kitap
halinde yay›mlanm›flt›r.
7269 say›l› Umumi Hayata Müessir Afetler Dolay›s›yla
Al›nacak Tedbirlerle Yap›lacak Yard›mlara Dair Kanun; an›lan kanunun ilgili hükümleri do¤rultusunda, DS‹ Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan etüt edilerek, etüt sonucunda taflk›ndan
korunmas›n›n teknik ve ekonomik nedenlerle mühendislik
tedbirleri ile sa¤lanmas›n›n mümkün olamad›¤› anlafl›lan
201
Su ve Toprak
yerleflim sahalar›, afet bölgesi olarak ilan edilmek ve bilahare emniyetli bir yerde yeniden iskân edilmek üzere Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›’na ba¤l› Afet ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’ne aktar›lmaktad›r.
Bu ba¤lamda ç›kar›lan 1943–1980 dönemine ait tüm Bakanlar Kurulu Kararnameleri de yukar›da zikredilen DS‹ yay›m›nda yer alm›flt›r. Ayr›ca bu kanunun ilgili hükümlerince,
taflk›n an›nda taflk›n bölgesinde bulunan DS‹ taflra birimine ait
tüm makine ve personel ekipman, ilçe veya il merkezlerinde
kurulan kriz merkezlerinin emrine verilmektedir.
Bugüne kadar edinilen tecrübeler, Türkiye akarsu havzalar›nda yayg›n olarak yaflanan ve önemli ölçüde can ve mal kay›plar›na neden olan taflk›nlar›n, olay›n su hareketi yönünden
büyüklü¤ünü tayin eden hidro meteorolojik oluflumlar›n büyüklü¤ünden ziyade, akarsu yataklar› içinde veya taflk›n riski
tafl›yan mücavir sahalarda ço¤u kez herhangi bir önlem al›nmaks›z›n sürdürülen düzensiz ve kontrolsüz kentleflme faaliyetleri sonucu olufltu¤unu göstermektedir.
Akarsu havzalar›nda; taflk›n koruma ve kontrol amac›n› da
içeren, su kaynaklar›n›n havza bütününde developman›n› öngören kapsaml› projelerin hizmete girmesi ile taflk›nlar›n s›kl›klar› ve yapt›klar› zararlarda önemli azalmalar olmaktad›r.
Ancak taflk›n zararlar›n›n azalt›lmas› çal›flmalar›nda en etkin
ve ekonomik çözüm; taflk›n yaflanmadan önce havza genelindeki insan faaliyetlerini düzenleyen ve ço¤unlukla yap›fl›k nitelikteki, halk›n e¤itiminden a¤açland›rma faaliyetlerine kadar
birbirini tamamlar özellikli çoklu tedbirlerin, bir plan dahilin202
Su ve Toprak
de, projeden yararlananlar da dahil olmak üzere tüm ilgili kurum ve kurulufllarca koordinatif bir program çerçevesinde,
birlikte al›nmas›n›n sa¤lanmas›d›r. Bu yaklafl›m, konu ile ilgili çal›flmalarda özellikle yerel yönetimlere önemli görevler
yüklemektedir.
3.2 Daha etkin bir taflk›n yönetimi için öneriler
Akarsu havzalar›n›n belirli bölümlerinde yer alan taflk›n
riski yüksek alanlarda yaflayan topluluklarda; baraj, sedde, sel
kapan› ve benzeri taflk›n koruma ve kontrol tesislerinin yap›m›ndan sonra bir daha taflk›n olmayacakm›fl gibi bir kan›
oluflmakta ve buna ba¤l› olarak riskli alanlarda yap›laflma faaliyeti yo¤unlaflmaktad›r.
Söz konusu tesislerin projelendirilmesinde ekonomi unsurunun da dikkate al›nm›fl olmas› nedeniyle, tesislerle sa¤lanan
koruma ve kontrolün belirli bir mertebesi bulunmakta, bunun
aksine taflk›n riskini tamam›yla ortadan kald›ran bir durum
söz konusu olmamaktad›r. Bu nedenle benzer tip sahalarda
yap›lacak faaliyetlerde bu husus mutlaka dikkate al›nmal›d›r.
Fiziki alan kullan›m›n›n bir imar plan›na göre yap›lmas›n› gerektiren her ölçekteki yerleflim yeri için, imar plan› haz›rlanmas›ndan önce DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nden mutlaka
görüfl al›nmal› ve plan kararlar› bu görüfller do¤rultusunda
oluflturulmal›d›r. Yerleflim alanlar› içinden geçen ve daha önce DS‹ Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan taflk›n tesisleri infla edilen
yerlerde, çeflitli kullan›m alanlar› oluflturmak maksad›yla tesislerin üzerleri kapat›lmamal›d›r.
203
Su ve Toprak
‹mar plan› kararlar› do¤rultusunda oluflan yerleflim alanlar› kent formunda kabul edilmekte olup, bu tür belde, ilçe ve
il ölçe¤indeki yerleflim sahalar›nda, pis su sistemlerinin d›fl›nda, yerleflim alan› içindeki ya¤›fl sular›n› toplayarak drene edecek ya¤mur suyu boflalt›m projeleri önemli bir yerel altyap›
sistemi olarak gerçeklefltirilmelidir.
Akarsu havzalar›n›n yaln›zca s›n›rl› bir bölümünde taflk›n
koruma ve kontrol fonksiyonu gören küçük ölçekli yap›sal
projeler inflaatlar› sonuçland›ktan sonra yerel yönetimler taraf›ndan devral›nmal› ve iflletme sürecindeki hizmetler yerel yönetim eliyle sürdürülerek, bir ölçüde projeden faydalananlar›n faaliyetlere kat›l›m› sa¤lanmal›d›r.
Akarsu havzas› baz›nda, bir plan dahilinde projeden yararlananlar ve yerel yönetimler ile birlikte birçok kamu kuruluflunun koordinatif bir program çerçevesinde efl zamanl› olarak
faaliyet göstermelerini gerektiren durumlarda, de¤iflik kamu
kurumlar› taraf›ndan gerçeklefltirilecek olan uygulamalar için
her kurumun bütçesinde gerekli imkân sa¤lanabilmelidir.
4373 say›l› kanun çerçevesinde, Bakanlar Kurulu Kararlar›
ile taflk›n sahas› olarak ilan edilerek yap›laflma yasa¤› getirilen
alanlardaki yap›laflma faaliyetlerinin önlenmesi hususunda,
valilikler yürütmeyi sa¤lama ba¤lam›nda duyarl› olmal›d›r.
7269 say›l› yasa hükümlerine göre, taflk›na maruz olmalar›
nedeniyle “Afet Bölgesi” ilan edilen yerleflim alanlar›n›n yeniden iskân edilmesi yönündeki çal›flmalar›n verimli olarak sürdürülebilmesi için Afet ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’ne gerekli finansman imkânlar› sa¤lanmal›d›r.
204
Su ve Toprak
Do¤al afetlerin zararlar›n›n azalt›lmas› çal›flmalar›n›n tüm
süreçlerindeki en önemli faaliyetlerden biri, afet yönetimi
içinde yer alan her aflamadaki yerel ve merkezi yönetim görevlilerinin e¤itimi ile halk›n bu yönde bilinçlendirilmesini amaçlayan e¤itim ve bilgilendirme çal›flmalar›d›r.
Bu ba¤lamda, konuya kamuoyu nezdinde güncellik kazand›racak olan her türlü görsel ve yaz›l› medya araçlar› kullan›lmaya çal›fl›lmal›d›r. Akarsu yataklar› üzerinde de¤iflik kamu
kurulufllar taraf›ndan yap›lm›fl olan köprü, menfez veya benzeri yap›lar›n hidrolik aç›dan yeterli kapasitede infla edilmemeleri halinde, taflk›n an›nda sürüklenerek gelen nebat ve çeflitli malzeme ile t›kanarak taflk›n sular›n›n çekme ve kabarmas›na neden olmaktad›r. Bu nedenle emniyetli ak›fl koflullar›
aç›s›ndan köprülerin boyutland›r›lmas›nda esas al›nacak proje debisinin DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nden temin edilmesinde
yarar vard›r.
Taflk›n olay›n›n ekolojik dengenin bozulmas› ve insan aktivitelerinin co¤rafi çevreye yapt›¤› olumsuz müdahaleler ile
zarar boyutunu art›ran bir do¤al afet türü oldu¤u bilincinden
hareketle, akarsu havzalar›nda a¤açland›rma faaliyetleri ile
akarsu yata¤› içindeki yap›sal eylemleri koordinatif bir program mant›¤› do¤rultusunda uygulanmak üzere ilgili kamu kurulufllar› (Orman ve Çevre Bakanl›¤› A¤açland›rma ve Erozyon
Kontrolü Genel Müdürlü¤ü), sivil toplum örgütleri ve yerel
yönetimlerle ifl birli¤i yap›lmal›d›r.
Do¤al yap› gereçlerinden, özellikle kum - çak›l niteli¤indeki malzeme tabii olarak nehir ve dere yataklar› içerisinde veya
205
Su ve Toprak
mücavir alanlardaki alüviyal oluflumlu tar›m alanlar›nda bulunmaktad›r. Yatak içinde veya yata¤a bitiflik alanlarda yap›lan
ocak iflletme faaliyeti, sürekli de¤iflen bir yatak topografyas› ve
hidrolik koflul oluflturmakta, de¤iflkenli¤in boyutu mecralardaki ak›fl koflullar› bozularak yata¤a bitiflik muhtelif sektörlere ait alanlarda çok yönlü zararlara yol açan taflk›n olaylar› yaflanabilmektedir. Bu kapsamda söz konusu faaliyetlerin koruma ve kullanma dengesini içerisinde sürdürülebilmesi için,
ocak faaliyetlerinin kuruluflumuzca verilen mütalaalara uygun
olarak sürdürülmesi ve ayr›ca ak›fl koflullar›n› ve yatak hidroli¤ini bozarak çevreye zarar verenlerin faaliyetlerinin ise ilgili
valilikçe durdurulmas› gerekmektedir.
Buraya kadar yap›lan aç›klamalar özetlendi¤inde;
1. Akarsu ve dere yata¤› stabilitesini ve ak›m›n üniformlu¤unu bozacak flekilde kum, çak›l ve stabilize ocaklar› aç›lmamal›d›r.
2. Yerleflim yerlerinde ve yak›nlar›nda, kentsel fonksiyonlara açmak amac›yla, nehir yataklar› ve taflk›n bölgeleri daralt›lmamal›, ak›m rejimini bozan tesisler infla edilmemelidir.
3. Akarsu ve dere yataklar› üzerine, yeterli hidrolik kesite
sahip olmayan, dolay›s›yla ak›m›n üniformlu¤unu bozabilecek, köprü, menfez, büzlü geçifl vs. gibi yap›lar›n, DS‹’nin
bünyesinde yürütülen taflk›n koruma projeleri kriterlerine
(hidrolik ve di¤er teknik flartlar) uygunlu¤u aç›s›ndan,
DS‹’nin görüflü al›nmadan infla edilmemelidir.
4. DS‹’ce infla edilen taflk›n koruma tesislerine (k›y› duvar›,
sedde, mahmuz gibi) bilinçsiz müdahaleler yap›lmamal›d›r.
206
Su ve Toprak
5. Mevcut taflk›n koruma tesislerinin üzeri kapat›larak aç›k
mecralar kapal› mecralara dönüfltürülmemelidir.
Yukar›da aç›klanan hususlar› da kapsayan yeni bir genelgenin haz›rlanmas›, bu belgeye yukar›da tespit edilen hususlara
uymayan kurum, kurulufl ve kifliler hakk›nda; 6200,4373 ve
7269 say›l› kanunlar›n verdi¤i yetkiye istinaden kanuni yollara baflvurulaca¤› hususu da belirtilerek genelgenin ‹çiflleri Bakanl›¤› kanal›yla bütün kurum ve kurulufllara duyurulmas›
gerekece¤i düflünülmektedir.
207
Su ve Toprak
208
Su ve Toprak
BÖLÜM 5
BARAJLARIN TEKN‹K
GÜVENL‹⁄‹N‹N SA⁄LANMASI
KONUSUNUN HUKUK‹ BOYUTU
1. Kanuni düzenlemeler
18.12.1953 tarih ve 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum
Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanunu’nun “Vazife ve Salahiyetler” bafll›kl› 2. maddesinde Devlet Su ‹flleri
Umum Müdürlü¤ü’nün Vazife ve Salahiyetleri:
a. Taflk›n sular ve sellere karfl› koruyucu tesisler meydana
getirmek;
b. Sulama tesisleri kurmak,
c. Batakl›klar› kurutmak,
a, b, c f›kralar›ndaki faaliyetlerle ilgili olmak flart›yla sudan
ve zaruret halinde yard›mc› d. di¤er kaynaklardan enerji istihsal etmek gibi görevler s›ralan›rken bu görevlerin yerine getirilmesi için ana su kayna¤›, su depolama ünitesi olarak hemen
barajlar, regülâtörler ve di¤er su yap›lar› akla gelmektedir.
209
Su ve Toprak
Bu yap›lara ayr›ca 1053 say›l› kanuna istinaden yap›lan baraj ve di¤er yap›lar da ilave edilmesi gerekmektedir. Türkiye’de bugüne kadar infla edilen baraj ve hidroelektrik santrallerin (HES) say›s› 200’e yaklaflmakta olup, birçok baraj ve
HES de hali haz›rda infla halinde bulunmaktad›r.
DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce yap›l›p Türkiye Elektrik Üretim
Anonim fiirketi’nin (TEAfi) iflletmesine devredilen barajlarla
Y‹D modeli ile yap›lan barajlar›n teknik güvenli¤inin sa¤lanmas› ile ilgili olarak ele al›nan iflbu projenin hukuki boyutu ile
ilgili olarak yapt›¤›m›z taramada afla¤›da amaç ve kapsamlar›
aç›klanan yasal düzenlemeler mevcudiyeti tarih s›ras›na göre
saptanm›flt›r.
1.1 ‹l ‹daresi Kanunu
a. 10/6/1949 tarihinde kabul edilip I8.6.1949 tarih ve
7236 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e sokulan
5442 say›l› ‹l ‹daresi Kanunu’nun 5. maddesinde, ‘Mülki ‹dare Bölümlerinin Kurulufllar›’ hükme ba¤lanmaktad›r.
b. Bu kanununun 4. maddesine göre “‹l ‹daresi’nin bafl› ve
mercii Vali”dir.
c. Ayn› kanunun 9. maddesine göre; vali, ilde devletin ve
hükümetin temsilcisi ve ayr› ayr› her bakan›n mümessili ve
bunlar›n idari ve siyasi yürütme vas›tas›d›r. Vali, kanun, tüzük, yönetmelik ve hükümet kararlar›n›n neflir ve ilan›n› ve
uygulanmas›n› sa¤lamak ve bakanl›klar›n talimat ve emirlerini yürütmekle görevlidir. Bu ifllerin gerçeklefltirilmesi için gereken bütün tedbirleri almaya yetkilidir” (Madde 9/A, 9/C).
210
Su ve Toprak
d. Ayn› maddede “Valinin devlet, il belediye, köy ve di¤er
kamu tüzel kiflilere ait genel ve özel mülklerin yang›n ve benzeri tehlikelere karfl› korunmas›n›, iyi halde tutulmas›n›, de¤erlenmesini ve iyi halde idaresini sa¤layacak tedbirlerin uygulanmas›n› ilgililerden isteme ve denetleme” yetkisinin bulundu¤u vazolunmufltur.
e. Kanunun 12. maddesinde ise valinin “‹l s›n›rlar› içinde
bulunan genel ve özel bütün kolluk kuvvet ve teflkilat›n›n
amiri oldu¤u, kamu düzen ve görevini korumak için gereken
tedbirleri almaya yetkili oldu¤u, bu maksatla devletin genel ve
özel kolluk kuvvetlerini istihdam etme yetkisinin bulundu¤u
bu teflkilatlar›n amir ve memurlar›n›n Vali taraf›ndan verilen
emirleri derhal yerine getirmekle yükümlü bulunduklar›” hususlar› hükme ba¤lanm›flt›r.
f. Kanunun 27. maddesinde ilçe idare teflkilat› ele al›nmakta ve 31. madde de kaymakam›n görev ve yetkileri say›lmaktad›r. Bu görev ve yetkiler, ilçe s›n›rlar› içinde, aynen yukar›da s›n›rlanarak aç›klanan valinin görev ve yetkilerine benzemektedir. Bütün bu maddelerin birlikte de¤erlendirilmesinden; baraj güvenli¤i aç›s›ndan bir tehlikenin bafl göstermesi
halinde hemen ve ilk haberdar edilecek merci o anda tehlikeye maruz baraj›n bulundu¤u ilin valili¤i veya kaymakaml›¤›
olmaktad›r.
1.2 Nöbetçi Memurlu¤un kurulmas› ve ola¤anüstü hal
tatbikatlar›nda mesainin 24 saat de vam›n› sa¤layan kanun
a. 18.11.1966 tarihinde kabul edilerek 29.1.1966 tarih ve
211
Su ve Toprak
12213 say›l› Resmi Gazete’de yay›malanarak yürürlü¤e giren
“711 say›l› Nöbetçi Memurlu¤un Kurulmas› ve Ola¤anüstü
Hal Teflkilat›nda Mesainin 24 saat Devam›n› Sa¤layan Kanunu”nun 1. maddesinde flu hüküm yer alm›flt›r. “Yetkili merciler taraf›ndan bildirilecek alarm haberlerinin surat ve emniyetle ilgililere ulaflt›r›lmas›n› sa¤lamak amac›yla ve bakanl›klarda
ve bakanl›klarca uygun görülecek teflkilat ve kurumlar›nda bir
nöbetçi memurlu¤u kurulur”.
b. Ayn› kanunun 4. maddesinde ise; nöbet tutacaklar›n nitelikleri, görevleri ve nöbetle ilgili b. di¤er hususlar bir yönetmelikle düzenlenir. Ayr›ca bakanl›klar, kendi özelliklerine uygun olarak bu yönetmeli¤in uygulanmas›n› sa¤layacak tedbirler ve nöbet tutacaklara verilecek ek sorumluluklar› ve nöbetçi memurunu tespit edecek ve onu denetleyecek sorumlu makam ve görevliyi özel bir talimatla tespit eder” hükmü yer alm›flt›r. Bu kanunla kurulan nöbetçi memurlu¤un barajlar›n
güvenli¤i aç›s›ndan ifllevi çok önemlidir.
1.3 Umumi hayata müessir afetler dolay›s› ile
al›nacak tedbirlere yap›lacak yard›mlara dair kanun
a. 15.5.1959 tarihinde kabul edilip 25.5.1959 tarih ve
10213 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e giren
“Umumi Hayata Müessir Afetler Dolay›s›yla Al›nacak Tedbirlerle Yap›lacak Yard›mlara Dair Kanun” un 1. maddesinin birinci bendinde; deprem, (Yer Sars›nt›s›), yang›n, su bask›n›,
yer kaymas›, kaya düflmesi, 盤, taflman ve benzeri afetlerde;
212
Su ve Toprak
yap›lar› ve kamu tesisleri genel hayata etkili olacak derecede
zarar gören veya görmesi muhtemel olan yerlerde al›nacak
tedbirlerle yap›lacak yard›mlar hakk›nda bu kanun hükümleri uygulan›r” hükmü yer alm›flt›r. Yine ayn› maddenin 3. ve 4.
bentleri ise; “Yukar›da yaz›l› afetlerin meydana gelmesinde veya muhtemel olmas› halinde zarar›n o yerin genel hayat›na etkili olup olmad›¤›na yönetmelik esaslar› gere¤ince, ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤› taraf›ndan karar verilir. fiu kadar ki, afetin meydana gelmesi halinde, bu kanun gere¤ince al›nmas› laz›m gelen acil tedbirlerin ittihaz›na afetin meydana geldi¤i bölgenin
valisi yetkilidir” denilmek sureti ile yukarda aç›klanan hususlara tamamlay›c› hüküm getirilmektedir.
b. Yine ayn› kanunun 2/7/I968 tarih ve I05I say›l› kanunun
1. maddesi ile de¤ifltirilen 2. maddesinde; “Su bask›n›na u¤ram›fl veya u¤rayabilir bölgeler, ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤›’n›n teklifi üzerine Devlet Su ‹flleri’nin ba¤l› bulundu¤u bakanl›kça
yer sars›nt›s›, yer kaymas›, kaya düflmesi ve 盤 gibi afetlere
u¤ram›fl veya u¤rayabilir bölgeler ise ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤›’nca tespit ve bunlardan flehir ve kasabalarda meydana gelen
ve gelebileceklerin s›n›rlar› imar plan›na, imar plan› bulunmayan kasaba ve köylerde de belli edildikçe harita veya krokilere ifllenmek suretiyle, afete maruz bölge olarak ‹mar ve iskân
Bakanl›¤›’n›n teklifi üzerine Bakanlar Kurulu’nca kararlaflt›r›l›r
ve bu suretle tespit olunan s›n›rlar, ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤›’n›n iste¤i üzerine ilgili valiliklerce mahallinde ilan olunur”
hükmü yer alm›flt›r. Maddenin bafl›nda, yer alan “Su bask›n›na u¤ram›fl veya u¤rayabilir bölgeler” cümlesindeki “Su Bask›213
Su ve Toprak
n›” do¤al bask›n olabilece¤i gibi, bir baraj›n y›k›lmas› sonucu
olabilecek bir su bask›n› da olabilir. Kanunun maddeye iliflkin
gerekçesinde böyle bir ay›r›m yer almamaktad›r.
c. Ayn› kanunun 3. maddesinin son bendinde ise; “Yer kaymas›, kaya düflmesi, 盤 gibi afetlere u¤rayabilecek meskûn
yerlerde al›nacak önleyici tedbirler ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤›’nca, su bask›n›na u¤rayabilecek yerlerde ise, Devlet Su ‹flleri’nin ba¤l› bulundu¤u bakanl›kça al›n›r. Bu ifllere iliflkin ödenek, tedbirleri almakla görevli bakanl›kça karfl›lan›r” hükmü
vazolunarak, herhangi bir su bask›n›, ya da baraj y›k›lmas›ndan dolay› meydana gelen veya gelmesi muhtemel olan su
bask›nlar›nda, önleyici tedbirlerin al›nmas›nda görevli ve sorumlu olan merciler belirlenmifltir. Bahis konusu kanunun,
2.7.1968 tarih ve 1051 say›l› kanunun 1. maddesi ile de¤ifltirilen 6. maddesi ise Afetlerin meydana gelmesinden sonra vali ve kaymakamlar›n (Askerler ve hâkim s›n›f›ndan bulunanlar
hariç olmak üzere) 18–65 yafl aras›ndaki bütün erkeklere görev vermeyi, bedeli, ücreti veya biraz› sonradan ödenmek üzere canl›, cans›z, resmi veya özel her türlü tafl›t araçlar›na ve gerekli makine, alet ve edevat›na el koymaya ve hiçbir kayda ve
merasime tabi olmaks›z›n tedavi, kurtarma, yedirme, giydirme
ve bar›nd›rma gibi ifllerle ilgili her türlü acil sat›n alma ve kiralamay› yapmaya yetkili olduklar›n› düzenlemektedir.
d. Kanunun “Mükellefiyetler” bafll›kl› 7. maddesinde ise;
afet bölgelerinde veya civar›nda bulunan ordu, jandarma, k›ta, birlik ve müessese kumandanlar›n›n, hazarda kendilerinden vali ve kaymakamlarca istenilecek yard›mlar› üstlerin214
Su ve Toprak
den emir beklemeksizin yapmaya mecbur olduklar› hususu
hükme ba¤lanmakta olup, yukar›da 1. bölümde aç›klanan ‹l
‹daresi Kanunu ile vali ve kaymakamlara tan›nan yetkiyi teyit eden ve bu yetki paralelinde bir düzenleme söz konusu
olmaktad›r.
e. Kanunun 8.9.10 ve 2. madde “kanunda yaz›l› atiflerin
vukuunda veya muhtemel afetlerde, haberleflme rasat istasyonlar›, radyo ve televizyonlar›n her türlü özel kifliye ait araç
ve gereçlerin nas›l kullan›laca¤›, resmi hastane ve tedavi evlerinin nas›l tedavi yapaca¤› hususlar› düzenlenmektedir.
f. Kanunun 16. maddesi, “Genel hayat› etkileyen afetlerden
önce veya sonra kesin lüzum üzerine meskûn bir toplulu¤un
bir k›sm›n›n veya tamam›n›n kald›r›larak mahallere toplu olarak veya da¤›t›larak yerlefltirilmesi ‹çiflleri, Maliye, Bay›nd›rl›k
ve ‹skân, Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m, Tar›m, Milli E¤itim, Sanayi
ve köylerde köy ifllerine bakan bakanl›k uzman temsilcilerinden kurulacak bir komitece incelendikten sonra Bakanlar Kurulu karar› ile Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›’nca yapt›r›laca¤›”
hususlar›n› içermektedir.
1.4 Sair mevzuat
a. 25.10.1983 tarihinde kabul edilen, 27.10.1983 tarih ve
18204 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e giren
“Ola¤anüstü Hal Kanunu”nun 1. maddesinin (a) f›kras›nda,
“tabii afet, tehlikeli salg›n hastal›klar› veya a¤›r ekonomik bunal›m” ifadesi yer almaktad›r. E¤er, deprem, feyezan, toprak
kaymas› olaylar› ile illiyet rab›tas› içinde baraj y›k›lmas› söz
215
Su ve Toprak
konusu ise, bu y›k›lmadan mütevellit sel bask›nlar› da elbette
tabi afet say›lacakt›r. Bu durumda bir baraj›n y›k›lmas›ndan
dolay› meydana gelen felaketin Ola¤anüstü Hal Kanunu kapsam›na al›narak, bölgede ola¤anüstü hal ilan edilirse söz konusu kanunun sair hükümleri de uygulanacakt›r.
Ancak Ola¤anüstü Hal Kanunu’nun, Umumi Hayata Müessir Afetler Dolay›s›yla Al›nacak Tedbirleri Düzenleyen 7269
say›l› kanundan bariz bir fark› vard›r. Fark 7269 say›l› kanunda afet öncesi tedbirler afet sonras› yap›lacak ifllerle birlikte
tedvin edilmifl iken Ola¤anüstü Hal Kanunu’nda afet meydana geldikten sonraki durum hakk›nda hükümler tedvin edilmifl bulunmaktad›r.
b. 16.7.1965 tarihinde kabul edilen ve 26.7.1965 tarih ve
12058 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan 697 say›l› “Ulaflt›rma ve Haberleflme Hizmetlerinin Ola¤anüstü Hallerde ve Savaflta Ne Suretle Yürütülece¤ine Dair Kanun” yukar›da sözü
edilen Ola¤anüstü Hal Kanunu’nun tamamlay›c›s› olarak düzenlenmifl, ola¤anüstü hal ilan› ve savafl hallerinde uygulanmak üzere yürürlü¤e konulmufltur.
c. 14.1.1943 tarihinde kabul edilen 21.1.1943 tarih ve
5310 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e giren
4377 say›l› “Taflk›n Sulara ve Su Bask›nlar›na Karfl› Korunma
Kanunu” yüksek seviye gösteren umumi ve hususi kapal› veya akarsular›n taflmas›yla su alt›nda kalan veya su bask›nlar›na u¤rayabilecek olan sahalar›n s›n›rlar›n›n tespiti sular›n do¤al ak›fl›n› engelleyecek manilerin kald›r›l›fl› ve bununla ilgili
sair hükümler düzenlenmektedir.
216
Su ve Toprak
Ancak, bu kanunun 15.5.1959 tarih ve 7269 say›l› Umumi
Hayata Müessir Afetler Dolay›s›yla Al›nacak Tedbirlerle Yap›lacak Yard›mlara Dair Kanun’a ayk›r› hükümleri, 51. maddesinin (a) bendi ile yürürlükten kald›r›lm›flt›r.
2. ‹lgili Yönetmelikler
Bu bölümde, baraj, regülâtör ve benzeri su yap›lar›n›n y›k›lmas› sonucu meydana gelebilecek zarar ve ziyanlar›n telafisi konusunda da yasal düzenlemeler yer almaktad›r. Bu bölümde ayr›ca, bu konuya iliflkin yarg› kararlar›na da yer verilmifltir.
Umumi hayata müessir afetler dolay›s›yla al›nacak tedbirlerle yap›lacak yard›mlara dair I. kanunun 1. maddesinin 2.
bendinde; “Afete u¤rayan meskûn yerlerin büyüklü¤ü, o yerin
tamam›nda veya bir kesiminde y›k›lan, oturulamaz hale gelen
bina say›s›, zarar gören yap› ve tesislerin genel hayata etki derecesi, mahallin sosyal ve ekonomik özellikleri, zarar›n kamuoyundaki tepkisi, normal hayat düzenindeki aksamalar ve
benzeri hususlar göz önünde tutulmak suretiyle afetlerin genel hayata etkinli¤ine iliflkin temel kurallar ‹çiflleri ve Maliye
bakanl›klar›n›n mütalaalar› da al›narak ‹mar ve ‹skân Bakanl›¤›’nca haz›rlanacak bir yönetmelikle belirlenir” denilmifltir.
a. An›lan yönetmelik, “Afetlere ‹liflkin Acil Yard›m Teflkilat› ve Planlama Esaslar›na Dair Yönetmelik” ad› ile 1.4.1988 ve
88/12777 say›l› kararname ekinde ç›kart›lm›fl ve 8.5.1988 tarih ve 19808 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e
girmifltir.
217
Su ve Toprak
aa. Yönetmeli¤in 1. maddesinde “Bu yönetmeli¤in amac›,
devletin tüm güç ve kaynaklar›n› afetten önce planlayarak,
afetin meydana gelmesi halinde devlet güçlerinin afet bölgesine en h›zl› bir flekilde ulaflmas› ile afetzede vatandafllara en etkin ilk ve acil yard›m yap›lmas›n› sa¤lamak için acil yard›m
teflkilatlar›n›n kurulufl ve görevlerini düzenlemektedir” hükmü yer almaktad›r.
d. Ayn› yönetmeli¤in “kapsam” bafll›kl› 2. maddesinde ise
“Bu yönetmelik, acil yard›m hizmetlerini yürütmekle görevli,
vali ve kaymakamlar, bakanl›k, ba¤l› ve ilgili kurulufllar, di¤er
kamu kurum ve kurulufllar› ile askeri birlikler ve K›z›lay’›n
afetten önce yapmalar› gerekli acil yard›m planlar›n›n ve afet
s›ras›nda yapacaklar› acil yard›m hizmet ve faaliyetlerinin gerektirdi¤i görevleri, ifl birli¤i koordinasyonu ve karfl›l›kl› yard›mlaflma esaslar›n› kapsar” hükmü vazolunmufltur.
e. 76 maddeden oluflan di¤er maddelerde ise afet meydana
gelmesi halinde baflta Baflbakanl›k ve Genel Kurmay Baflkanl›¤› olmak üzere di¤er bakanl›klar›n, kamu kurulufllar›n›n ve
K›z›lay’›n görevleri belirlenmekte ve sair detay konular saptanmaktad›r.
f. Yönetmelik ekinde ise;
Ek–1) ‹l Afetler Acil Yard›m Plan› örne¤i,
Ek–2) Müdürlü¤ü’ne ait mevcut ve acil yard›m hizmet
gruplar›na görevlendirilebilecek personel icmal cetveli.
Ek–3) Acil Yard›m Hizmet Gruplar›nda görevlendirilecek
personele ait cetvel,
Ek–4) Müdürlü¤ü’ne ait mevcut ve acil yard›m hizmeti
218
Su ve Toprak
gruplar›nda görevlendirilecek araç ve gereç cetveli
Ek–5) Hizmet grubuna tahsisli personel isim ve nitelik cetveli
Ek–6) Hizmet grubuna tahsisli araç ve gereç cetveli,
Ek–7) Hizmet grubu servisine tahsisli personel isim ve nitelik cetveli,
Ek–8) Hizmet grubunda görevli araç ve gereç cetveli,
Ek–9) Yerleflim yerleri genel bilgi formu,
Ek–10) ‹l ve ilçe imar planlar›na ifllenerek belirtilecek resmi bina ve tesisler bilgi formu
Ek–11) Kamu ve özel sektördeki haberleflme teçhizat› durum cetveli,
Ek–12) Hastane, poliklinik laboratuar ve benzeri tesislere
ait cetvel, (Kamu ve özel sektöre ait)
Ek–13) Gerekti¤inde hastane olarak kullan›labilecek bina
ve tesislerin listesi (Kamu ve özel sektöre ait)
Ek–14) ‹l kurtarma ve yard›m komitesi kurulufllar temsilcileri listesi
Ek–15) Grubunda görev alan kurulufl ve temsilcilerine ait
liste,
Ek–16) Ön tespit formu,
Ek–17) Ön hasar tespit icmal formu
Ek–18) Arazi arsa bina ve tesis teslim alma belgesi
Ek–19) Araç teslim alma belgesi
Ek–20) Kiralanan, El konulan mala ait iade belgesi
Ek–21) Zaruri ihtiyaç maddeleri ile ilgili ticarethane, kurum ye iflletmelerin listesi
219
Su ve Toprak
Ek–22) ‹li sat›n alma kiralama ve el koyma personeli görev
ve yetki belgesi,
Ek–23) Malzeme teslim ve tesellüm belgeleri köyü / mahallesi
Ek–24) Askeri birliklerden yard›m isteme formu
7269 say›l› kanuna 1051 say›l› kanunla eklenen 4. maddesi gere¤ince haz›rlanan 25.3.1972 II. tarih ve 7/4123 say›l› Bakanlar Kurulu karar› ile ç›kar›lan, 8.4.1972 tarih ve 14153 say›l› Resmi Gazete ile yay›mlan›p yürürlü¤e giren “Afet Sebebi
ile Yap›lan ve Yap›lacak Olan Binalar›n Borçland›r›lma Bedellerinden Yap›lacak ‹ndirimler Hakk›nda Yönetmelik”, bu konuda ç›kar›lan ikinci yönetmelik olup, konumuzu birinci derecede ilgilendirmedi¤inden detay›na girilmemifltir.
3. Yarg› kararlar›
Baraj, düzenleyici ve benzeri su yap›lar›n›n y›k›lmas› sonucu meydana gelecek zarar ve ziyanlar›n konusunda yarg› kararlar›na ülkemizde çok az say›da rastlanmaktad›r.
Bu konuda elimizde bulunan bariz örnek; 29 May›s 1984
tarihinde Arslantafl Baraj›’n›n dolu savak radyan kapaklar›ndan birinin kopmas› nedeniyle baraj›n bulundu¤u yerden
Ceyhan Nehri’nin denize ulaflt›¤› noktaya kadar sa¤l› ve sollu
nehir k›y›s›nda ekili olan ve yerleflim yerlerinin su alt›nda kalmas› dolay›s›yla DS‹ aleyhine aç›lan zarar ve ziyan davalar›d›r.
Bu konuda DS‹ aleyhine Adana ‹dare Mahkemesi’nde 28
adet zarar ve ziyan duvar› aç›lm›flt›r.
‹daremizce yap›lan savunmalarda, Arslantafl Baraj› Hidro220
Su ve Toprak
elektrik Santrali inflaat› iflinin yap›m›n› sözleflme ile müteahhit
firman›n yüklendi¤i, iflin halen devam etti¤i, geçici kabulün
dahi yap›lmad›¤› sözleflme, sözleflme eki genel flartname hükümleri ile Borçlar Kanunu’nun 365 ve devam› maddeleri
uyar›nca, müteahhit sorumlulu¤unun boyutlar›n›n hükme
ba¤land›¤›, olay nedeni ile müteahhit firman›n do¤rudan do¤ruya sorumlu oldu¤u, firman›n daval› olarak davaya dâhil edilerek, husumetin müteahhit firmaya yöneltilmesi gerekti¤i hususlar› savunulmufltur.
Adana ‹dare Mahkemesi verdi¤i kararlarda;
“Dava dosyas›n›n bir bütün halinde incelenmesinden baraj
kapa¤›n›n kopmas› olay›n›n tamamen imalat aflamas›nda kaynak hatas›ndan dolay› olufltu¤u di¤er bir ifade ile olay›n hizmet kusurundan kaynakland›¤›, ayr›ca daval› idarece yap›lmas› zorunlu olan kaynak testlerinin yap›lmad›¤›, böylece
idarenin yüklenici arac›l›¤›yla yürüttü¤ü kamu hizmeti nedeniyle kontrol yükümlülü¤ünü de yerine getirmedi¤i anlafl›ld›¤›ndan davac›n›n u¤rad›¤› zarar›n daval› idarece tazmini zorunlu bulunmaktad›r.
Her ne kadar baraj yap›t›n›n Borçlar Kanunu’nun istisna akdi ile ilgili 355 ve izleyen maddelerine göre imzalanan akitle
Do¤ufl ‹nflaat ve Ticaret Anonim fiirketi’ne yapt›r›ld›¤›, gerek
sözleflmede ve gerekse flartnamenin müteahhit firman›n sorumlulu¤unun hükme ba¤land›¤› daval› idarece ileri sürülmekte ise de, iflin meydana getirilmesi s›ras›nda sözleflme ve
flartnamede belirlenen koflullara ayk›r› davran›ld›¤›n›n ifl sahibi taraf›ndan tahmin edilmesi, gözlenmesi yahut da saptanma221
Su ve Toprak
s› üzerine ifl sahibinin izleyece¤i yol ile sözleflme koflullar›na
ayk›r› davran›lmas› sonucu üçüncü kiflilere zarar verilmesi ve
zarardan dolay› müteahhit firman›n kusurlu görülmesi durumunda izlenecek yollar an›lan yasa maddelerinde kurala ba¤lanm›flt›r. ‹flin geçici veya kesin kabulünün yap›lmam›fl olmas›
ifl sahibinin iflin koflullara uygun olarak yap›l›p yap›lmad›¤›n›n
kontrolü sorumlulu¤unu ortadan kald›rmayaca¤› gibi müteahhit firman›n kusurundan kaynaklanan zararlardan dolay› rücu
hakk› sakl› kalmak flart›yla ifl sahibi sorumlu bulunmaktad›r.
Öte yandan baraj yap›t›n›n, taflk›nlar›n önlenmesi, genifl
çapl› sulama, günlük kullan›m suyunun sa¤lanmas› ve elektrik enerjisi üretmek gibi amaçlarla yap›ld›¤› göz önünde bulunduruldu¤unda baraj›n bir yönüyle çiftçilere güvence sa¤lad›¤›nda kuflku bulunmamaktad›r. Aslantafl Baraj› güvencesiyle ürün ekimini kayg›s›z bir biçimde sürdüren davac›n›n baraj
kapa¤›n›n kopmas› olay›ndan dolay› nehrin taflmas›yla ekili
ürününde meydana gelen zarar›n daval› idarece davac›ya ait
tafl›nmazlar›n taflk›n alanda kald›¤› ve bu hususu davac›n›n
davac›lar›n bildi¤i ve sonucuna katlanarak ekim yapt›¤›ndan
bahisle kabul edilemeyece¤i iddias› da yerinde görülmemifltir.
Adana idare mahkemesi 1985/292 1988/1237 K say›l› örnek
ilam denilerek idare aleyhine karar verilmifl, kararlarda Dan›fltay’ca onanm›flt›r.
Hükmedilen tazminat miktarlar› çiftçilere ödenmifl, ancak
baraj›n henüz kabulü yap›lmad›¤› için müteahhit firmaya rücu edilerek tahsil edilmifltir. Kararda ilginç olan husus “Baraj›n güvence sa¤lamas›, ekimin kayg›s›z bir flekilde sürdürül222
Su ve Toprak
müfl olmas›” fikridir. Barajlar, içme, kullanma, enerji üretimi,
ya da sulama amaçl› olabilir. Ancak her baraj›n su bask›n› aç›s›ndan mansaptaki yurttafllara güvence sa¤lad›¤› gerçe¤i de
yads›namaz. Dolay›s› ile böyle bir afet istenmemekle birlikte
vukuu halinde meydana gelecek her türlü zarardan idaremizin sorumlu tutulaca¤› da bir gerçektir.
4. Uygulamada eflgüdüm gereklili¤i
DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce gerçeklefltirilen veya bunlar›n
d›fl›nda, baflkalar› taraf›ndan infla edilen barajlar›n planlama
ve inflaat safhas›ndan bafllayarak inflaat öncesi ve inflaat sonras›nda temin edilen rapor ve bilgileri derleyerek her baraja ait
kütük tutmak, su tutma ve iflletme aflamalar›nda ölçüm aletlerinden elde edilen bilgilere göre barajlar›n ve göletlerin emniyetini de¤erlendirmek, de¤iflen hidrolojik flartlara göre, barajlar›n ve ilgili yap›lar›n emniyetini periyodik olarak araflt›rmak,
iflletmede olan barajlar›n hidromekanik aksam›n›n y›ll›k kontrollerini yaparak raporlar›n› tanzim etmek ve al›nacak tedbirleri ilgili daire ve belgeler ile koordine etmek; barajlara yerlefltirilen ölçüm aletlerinin planlama ve yerlefltirilmesinde ilgili
ünitelere yard›mc› olmak ve bunlar›n y›ll›k bak›m ve onar›m›n› yapmak veya yapt›rmak, görevlerinin DS‹’nin hangi daire
baflkanl›¤›nca yap›laca¤› veya bu konuda yeniden bir daire
baflkanl›¤› kurulup kurulmayaca¤›, gibi hususlar›n incelenerek DS‹ Genel Müdürlü¤ü bünyesinde yeniden bir yap›lanmaya gereksinim duyuldu¤u hususuna iflbu raporda yer verilmesine zorunluluk duyulmufltur.
223
Su ve Toprak
Bilindi¤i üzere 4628 say›l› yasada istinaden DS‹ d›fl›nda da
barajlar infla edilmekte olup, bu barajlar›n do¤al olarak 6200
say›l› yasa ile DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne verilen umuma ait sularla ilgili görevler ile de örtüflmektedir.
Böyle bir yeninden yap›lanma Y‹D modeli ile yap›lan barajlarda DS‹’nin konumu görevi, haklar› ve sorumluluklar›na da
aç›kl›k getirecektir. Gerçektende DS‹ Genel Müdürlü¤ü afla¤›da s›ralanarak aç›klanan sorunlarla karfl› karfl›yad›r;
1) Türkiye Elektrik Kurumu D›fl›ndaki Kurulufllara Elektrik üretimi, ‹letimi, Da¤›t›m› ve Ticareti ile Görevlendirilmesi Hakk›nda 4628 say›l› kanun hükümleri uyar›nca uygulanan
Yap - ‹fllet - Devret modeli ile ilgili olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Baranl›¤› ile DS‹ Genel Müdürlü¤ü aras›nda koordinasyonu DS‹ Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤› sa¤lamaktad›r. Bu
anlamda ad› geçen birim Yap - ‹fllet - Devret modeli için gerekli proje listesini haz›rlamakta, Bakanl›ktan gönderilen fizibilite raporlar›n› incelemekte, çok maksatl› hidroelektrik santral projelerinde maksat taksimi ve yap›lm›fl yat›r›mlar›n geri
ödenmesi esaslar›n› tespit etmekte ve nihayet bu tesislerde su
kullan›m sözleflmelerini haz›rlamakta ve yürürlü¤e sokma ifllemlerini yapmaktad›r.
2) DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün Barajlar ve HES Dairesi Baflkanl›¤› ise bakanl›k taraf›ndan gönderilen teklifleri ve görevli
flirket taraf›ndan haz›rlanan teknik flartname ve uygulama projelerini inceleyerek görüfl bildirmekte, talep edilen gerekli teknik toplant›lara kat›lmakta tesislerin kabulüne DS‹ ad›na eleman göndermektedir.
224
Su ve Toprak
3) DS‹ Genel Müdürü, ayn› proje için birden fazla fizibilite
raporunun al›nd›¤› durumlarda bakanl›k ve ilgili kurulufl temsilciliklerince yap›lacak ön de¤erlendirme sonucu en uygun
teklifin seçilmesi amac›yla bakanl›k müsteflar›n›n baflkanl›¤›nda oluflturulan teklif de¤erlendirme üst kurulunda ilgili kurulufl genel müdürü olarak yer almaktad›r. Ancak yukar›da aç›klanan mühendislik ve müflavirlik hizmetlerinin verilmesinde
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤› ile yap›lm›fl bir protokol
ya da anlaflmada bulunmamaktad›r. Konu yasal dayanak aç›s›ndan ele al›nd›¤›nda ise; 16.8.1985 tarih ve 85/9799 say›l›
Bakanlar Kurulu Karar› ile yürürlü¤e konulan “Türkiye Elektrik Kurumu D›fl›ndaki Kurulufllara Elektrik Enerjisi Üretimi
Tesisi Kurma ve ‹flletme ‹zni Verilmesi Esaslar›n› Belirleyen
Yönetmelik’te” kamu kurulufllar› yat›r›m programlar›nda sözü
edilen tesislerle ilgili olarak al›nacak teklifler için ilgili kamu
kurulufllar› yat›r›m programlar›nda sözü edilen tesislerle ilgili
olarak al›nacak teklifler için ilgili kamu kuruluflu ve DPT’nin
görüflü al›narak bakanl›k görüflünün belirlenece¤i, teklif de¤erlendirme üst kurulunda da ilgili kamu kuruluflu genel müdürünün yer alaca¤›, Yönetmelik Ek–2’de ise, çok maksatl›
hidroelektrik santral projelerinde maksat taksimi ve yap›lm›fl
yat›r›mlar›n geri ödenmesi esaslar›n›n DS‹ taraf›ndan tespit
edilece¤i, hususlar› d›fl›nda bir hüküm bulunmamaktad›r.
Özetle; DS‹’nin fizibilite çal›flmalar› aflamas›nda ve ayn› proje
için birden fazla fizibilite raporunun al›nd›¤› durumlarda de¤erlendirme yaparak görüflünü bildirmesi gibi bir görevi ve
sorumlulu¤u do¤mufl bulunmaktad›r. Öte yandan görevli flir225
Su ve Toprak
ket taraf›ndan haz›rlanan teknik flartname ve uygulama projeleri için DS‹’nin görüfl bildirmesine dair bir hüküm bulunmamaktad›r. Bugüne kadar kamu görevi anlay›fl› içerisinde yürütülen bu ifller, DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün Etüt ve Plan, Barajlar ve HES Dairesi Baflkanl›klar›n› kendi asli görevini aksatabilecek durumda iflgal etmeye bafllam›flt›r. Öte yandan 6200 say›l› yasan›n 1 ve 2. maddelerinin DS‹ Genel Müdürlü¤ü’ne
vermifl oldu¤u umuma ait sular›n ›slah edilerek kamu yarar›na sunulmas› görevinin getirdi¤i sorumluluklar mevcut olup,
DS‹ d›fl›nda yap›lan barajlar›n istenmeyen muhtemel zararlar›n›n do¤mas› halinde DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün sorumluluk
s›n›rlar›n›n belirtilmesi gere¤i de izahtan varestedir.
Sonuç olarak; ülkemizde su iflleriyle ilgili faaliyetlerden birinci derecede sorumlu olan DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün:
a) Yap - ‹fllet - Devret çerçevesinde gerçeklefltirilecek hidroelektrik santraller için al›nacak kararlarda etkin görev almas›,
b) DS‹ Genel Müdürlü¤ü d›fl›nda tesis edilecek su yap›lar›n›n
memba ve mansap flartlar›, hidroelektrik potansiyelin ekonomik
olarak de¤erlendirilmesi, yap›lar›n teknik ve emniyet yönünden
incelenmesinde DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün yetkili k›l›nmas›,
c) DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›’na bu hizmetleri verilebilmesinin hukuki bir temele
oturtulmas› gerekmekte olup özellikle DS‹ d›fl›nda kalan kurulufllarca yap›lan barajlar›n teknik güvenli¤inin sa¤lanmas›n›n ne denli önemli bir konu oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda yukar›da sözü edilen yeniden yap›lanman›n ne denli önemli ve
acil oldu¤u hususu aç›kça ortaya ç›kmaktad›r.
226
Su ve Toprak
BÖLÜM 6
SU VE TOPRAK
KAYNAKLARININ K‹RLENMES‹
Ülkemizde su ve toprak kaynaklar›n›n kirlenmesi sorunu
genelde çevre kirlili¤inden ayr› olarak de¤erlendirilmesi zor
olan bir konudur. Ayr›ca toprak kirlili¤i ile su kirlili¤inin nedenleri ve kirlenme flekilleri aç›s›ndan birbirleri ile s›k› iliflkileri vard›r. Ancak konuyu daha ayr›nt›l› inceleyebilmek için
su ve toprak kaynaklar›na göre ayr› ayr› ele al›nmas›nda yarar
bulundu¤u kan›s›nday›z.
1. Su Kirlenmesi ve Nedenleri
Çevre; insan›n sosyal, fiziksel, kimyasal ve biyolojik ifllevlerini sundu¤u ortamd›r. Bu aç›dan çevre kirlenmesi ele al›nd›¤›nda kirlilik; fiziksel, kimyasal ve biyolojik etkenlerle ekolojik dengenin bozulmas›d›r.
Birbirlerini etkileyen su, toprak, hava ve canl›lar gibi unsurlar›n birinde oluflan bir de¤iflim di¤er kaynaklara da yans›227
Su ve Toprak
maktad›r. Dolay›s› ile çevre kirlenmesinin önlenmesi çal›flmalar›nda bu kaynaklar›n hepsinin birden ele al›narak de¤erlendirilmesi gerekmektedir. Nüfus art›fl›na paralel bir biçimde içme, kullanma ve endüstri suyu gereksiniminin giderek tüm
dünyada ar›tmas› kirlili¤e bu aç›dan da daha çok önem kazand›rmaktad›r. Bütün bu nedenlerle temiz su kaynaklar›n›n korunmas›, kullan›l›r olmayan su kaynaklar›n›n temizlenerek
kullan›l›r hale getirilmesi sorunlar› insanl›¤›n en hayati sorunlar›n›n bafl›nda gelmektedir.
Ülkemizde yer alt› sular›n›n daha temiz olmas› onlar› büyük ölçüde kullan›l›r duruma getirmifltir, Yer alt› suyu potansiyelinin gereksinimi karfl›lamamas› yer üstü sular›n›n daha iyi
korunmas› zorunlulu¤unu ortaya koymaktad›r. Gerek yer alt›
ve gerekse yer üstü sular›n›n, evsel, tar›msal ve sanayi at›klar›
ile giderek artan bir oranda kirlenmesi ciddi boyutlara ulaflm›flt›r. Öte yandan özellikle denize yak›n bölgelerde yer alt›
sular›n›n kontrolsüz bir flekilde kullan›lmas›, yer alt› sular›n›n
tuzlanarak kirlenmesine neden olmaktad›r. Kentleflmenin endüstrileflmenin artt›¤› yerlerde, örne¤in ‹stanbul, ‹zmir, ‹zmit,
Gemlik, Adana, ‹skenderun, Ankara yöreleri ile Porsuk suyu,
Nilüfer, Simana ve Nil çaylar›nda bu kirlenme aç›kça görünür
hale gelmifltir.
Su kirlenmesi çeflitli flekillerde ortaya ç›kmaktad›r. En
önemlilerini k›saca aç›klamakta yarar vard›r.
1.1 Evsel At›klardan Kirlenme
Su kaynaklar›n›n evsel at›klardan dolay› kirlenmesi, su kir228
Su ve Toprak
lenmesi sorunu içinde önemli bir a¤›rl›k tafl›maktad›r. K›rsal
alandaki yerleflmelerin evsel at›klar›n›n su kaynaklar›na ulaflmas›, kentlerin evsel at›klar›n›n su kaynaklar›na ulaflmas› yan›nda
önemsiz kalmaktad›r. K›rsal kesimde yap›lan konutlar evsel at›k
izolesi bak›m›ndan çok yetersiz durumda kalmaktad›r.
Geçen plan döneminde k›rsal yerleflim birimlerine kanalizasyon hizmetlerini götürecek resmi bir kurulufl bulunmamaktad›r. 1985 y›l›nda Köy Hizmetleri Genel Müdürlü¤ü’nün
3202 say›l› Kurulufl Kanunu ile bu görev ad› geçen kurulufla
verilmifltir. Ancak, bu kurulufl bugün la¤vedilmifltir. Öte yandan Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤› toplum sa¤l›¤› aç›s›ndan çevre sa¤l›¤› koflullar›n›n iyilefltirilmesi, çal›flmalar›n› yürütmekte ise de, mevcut mali ve teknik imkânlar›n yetersizli¤i nedeniyle istenilen düzeye ulafl›lamam›flt›r.
K›rsal kesimin bir bölümünde kanalizasyon sistemlerinin
yap›lmas› ekonomik bak›mdan uygun olmamakta, ayr›ca k›rsal kesim konut yap›s› ve yerleflim düzeni de kanalizasyon sistemi yapmaya elveriflli bulunmamaktad›r. Kentsel kesimde ise,
teknik koflullara uygun, ar›tma tesisi de içeren fenni kanalizasyon sistemine sahip çok az say›da yerleflim bulunmaktad›r.
Geçmiflte kentlerde; dolay›s›yla konutlarda bol su bulunmamas›, ayr›ca konutlardaki helâ durumlar›n›n genellikle la¤›m suyunun oluflmas›na uygun olmamas› kanalizasyon tesislerinin fenni olarak yap›m›n› ve iflletilmesini ertelemifltir.
Uzun süre küçük flehir ve kasabalarda konu, daha çok “d›flk›n›n susuz olarak zarars›z duruma getirilmesi” biçiminde ele
al›nm›flt›r.
229
Su ve Toprak
Konutlarda ve iflyerlerinde kullan›lan deterjanlar›n sulara
ulaflmas› da sular›n kalitesinin bozulmas›nda önemli yer tutmaktad›r. Türkiye’de üretilen ve kullan›lan deterjanlar›n do¤ada kolay parçalanmayan aktif maddelerden oluflmas›, kal›c›
bir kirlili¤e neden olmaktad›r. Ancak, geçti¤imiz plan dönemi
sonlar›nda ülkemizde üretilen deterjanlar›n hammaddelerinde de¤iflikli¤e gidilmifl, DDB yerine LAB kullan›lmas›na bafllanm›flt›r. Ayr›ca, deterjanlar›n içinde bulunan çeflitli minerallerden oluflan katk› maddeleri de sularda de¤iflik kirlilik oluflturmaktad›r.
1.2 Endüstriyel Kirlenme
Endüstriyel at›klar ülkemizde su kirlenmesine neden olan
en önemli etkenlerden biridir. Çeflitli kolayl›klar sa¤lanmas›
nedeniyle endüstri tesislerinin su kaynaklar› kenar›nda kurulmas› ve hammadde, pazar gibi nedenlerle belli bölgelerde yo¤unlaflmas› önlenmesi ve giderilmesi zor kirlilik problemleri
do¤urmaktad›r. Bunun yan› s›ra, maden yataklar›n›n yer ald›¤› yörelerde maden ç›kar›lmas› ve cevher zenginlefltirme ifllemleri s›ras›nda su ve toprak kaynaklar› kirlenme tehdidi ile
karfl› karfl›ya kalmaktad›r.
Endüstri tesislerimizin büyük bir k›sm›nda at›k giderme tesisleri yoktur. Mevcutlar ise ya yetersiz ya da verimli çal›flmamaktad›r. Ar›t›m tesislerini ve çeflitli önlemleri kurulufl aflamas›nda gerçeklefltirmeyen endüstri tesislerinin bunlar› sonradan
kurmalar› hem kendilerine hem de ülke ekonomisine gere¤inden fazla yük getirmektedir.
230
Su ve Toprak
Endüstri tesislerinin kirletme aç›s›ndan durumlar›n› inceleyen genel bir envanter yoktur. Ancak baz› su kaynaklar›n›n
kirlenme durumlar› incelenirken at›klar›n› bu sulara veren endüstri tesisleri incelenmifltir. Su kirlenmesi aç›s›ndan havza
baz›nda endüstri kurulufllar›n›n envanter çal›flmas›na yeni
bafllanm›fl bulunmaktad›r.
1.3 Tar›msal Kirlenme
Ülkemizde s›tma ve salg›n hastal›klarla mücadelede tar›mda, evlerde ve endüstride tar›msal ilaçlar kullan›lmaktad›r.
Topra¤a veya suya do¤rudan tatbik edilenlerin d›fl›nda tar›m
ilaçlar› rüzgârl› havada püskürtüldü¤ünde havadaki tozlara
yap›flarak veya do¤rudan do¤ruya su ve toprak kaynaklar›na
ulafl›rlar. Yüzeysel ilaçlamalar sonucu bitki ve toprakta kalan
k›sm›n ya¤mur ve sulama suyuyla y›kanmas›ndan da kirlenmeler olmaktad›r. Topra¤›n verimini art›rmak üzere kullan›lan gübreler de dolayl› ya da dolays›z olarak su kaynaklar›na
ulaflmakta ve kalitesini bozmaktad›r. Gübrelemenin, ya¤›fl rejimi, bitki örtüsü, sulama, toprak yap›s› ve benzeri kriterlere
göre yap›lmas› halinde su ve toprak kaynaklar›na geçerek kirlenmeye neden olacak k›sm› azaltabilirse de de¤iflik tar›msal
alanlarda yüzey sular› ile devaml› y›kanarak kaynaklara engellenememektedir.
Resmi Gazete’de yay›mlanan 2872 say›l› Çevre Kanunu, ülkemizde çevrenin korunmas› ve her geçen gün büyük boyutlara ulaflan çevre sorunlar›n›n çözümlenmesi konusunda yeni
ve önemli düzenlemeler getirmifltir. Anayasa’n›n 56. madde231
Su ve Toprak
sinde yer alan “Herkes, sa¤l›kl› ve dengeli bir çevrede yaflama
hakk›na sahiptir. Çevreyi gelifltirmek, çevre sa¤l›¤›n› ‘korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve yurttafllar›n
ödevidir” ilkesi, bu kanunla tamamlanmakta ve ülkemizde ilk
defa, çevre kirlili¤i kavram› bir kanun konusu olmaktad›r.
2. Kirlilikle Mücadelede Kurumlar
2.1 Tar›m ve Köy ‹iflleri Bakanl›¤› Koruma ve
Kontrol Genel Müdürlü¤ü:
Tar›m ve Köy ‹flleri Bakanl›¤›’nca, su ürünleri kaynaklar›n›n kirlilikten korunmas› amac›yla, 1380 say›l› Su Ürünleri
Kanunu, bunun baz› maddelerinde de¤ifliklik yapan 28,5.
1986 tarihli ve 3288 say›l› kanuna göre; Su Ürünleri Tüzü¤ü
ve her y›l yay›mlanmakta olan Su Ürünleri Sirküleri’ndeki ilgili maddeler uyar›nca çal›flmalar yap›lmaktad›r.
1380 say›l› Su Ürünleri Kanunu’nun 20. maddesi ile iç sulara ve denizlerdeki istihsal sahalar›na veya civar›na zararl›
maddelerin dökülmesi yasaklanm›fl olup, hangi maddelerin
dökülemeyece¤i ve tolere de¤erleri, Su Ürünleri Tüzü¤ü’nün
11. maddesi ve Ek-5 say›l› listede gösterilmifltir.
1380 say›l› yasan›n 5. ve 6. maddeleri uyar›nca istihsal sahalar› belirlenmifl ve Resmi Gazetede ilan edilmifltir. An›lan
kanunun 32. maddesi muhakeme usulüne ait olup, 20. maddeye ait suçlar›n Asliye Ceza Mahkemeleri’nde görülece¤i belirtilmifltir. Ayn› kanunun 33. maddesi suça ait zab›t varakas›
tutmak ve bunu mercilere intikal ettirmekle ilgilidir. 1380
232
Su ve Toprak
say›l› Su Ürünleri Kanunu’nun baz› maddelerini de¤ifltiren
3288 say›l› kanunun 7. maddesi istihsal yerlerindeki de¤iflikliklere ait olup, bu madde ile genel katma ve özel bütçeli idareler ile devletin ve kamu iktisadi teflebbüslerinin hüküm ve
tasarrufi an›nda bulunan su ürünleri üreme ve istihsal yerlerinin doldurulmas›, kurutulmas›, k›smen veya tamamen fleklinin de¤ifltirilmesi veya buralardan kum, çak›l, tafl ç›kar›lmas›,
tafl, toprak, moloz ve benzeri maddelerin dökülmesi gibi üreme ve istihsale olumsuz tesir edebilecek teflebbüslerde bulunulmadan önce, Orman ve Çevre Bakanl›¤›’n›n mütalaas›na
dayal› olarak ilgili mercilerden izin al›nmas› zorunlulu¤u hükmü getirilmifltir. 3288 say›l› kanunun 36. maddesinin (d)
bendi cezalara ait olup, bu madde ile 20. maddeye göre ç›kar›lacak yönetmelikteki yasak ve tehditlerle mükellefiyetine riayet etmeyenlere çeflitli a¤›r para cezalar›n›n verilece¤i, bu gibilerin faaliyetlerinin durdurulup, masraflar› kendilerine ait olmak üzere tesislerinin zarar vermeyecek hale getirilmesine karar verilece¤i, 20. maddeye ayk›r› durumun kalkt›¤›n›n bakanl›kça tespit edilip, mahkemeye bildirildi¤i takdirde ayn›
mahkemece bu tesislerin faaliyetlerine izin verilece¤i hükme
ba¤lanm›flt›r.
3288 say›l› kanunun geçici 1. maddesi ile sanayi kurulufllar› ve iflyerlerine at›k su ar›t›m tesislerini kurmalar› için, bu
kanunun yürürlü¤e girmesinden itibaren bir y›l süre tan›nm›flt›r. Bir y›ll›k sürenin zaruri hallerde Bakanlar Kurulu Karar›yla 6 ay uzat›labilece¤i belirtilmifltir. Ama bu kural ülke
genelinde uygulanamam›flt›r. 1380 say›l› Su Ürünleri Kanu233
Su ve Toprak
nu’na iliflkin olarak ç›kar›lan Su Ürünleri Tüzü¤ü’nün 12.
maddesi zarars›z hale getirilen at›klar›n, iç sulara ve denizlerdeki istihsal yerlerine ve civarlar›na dökülebilece¤i hükmünü
getirmifltir. Her y›l yay›mlanan ve su ürünleri avc›l›¤›n› düzenleyen sirkülerde, su kirlenmesiyle ilgili hükümler bulunmaktad›r. Bunlar kontrollerde kirletici kaynaklar›n birbirinden
ay›rt edilmesini sa¤lamak ve deflarj ifllemini bir esasa ba¤lamak üzere getirilen at›k su deflarj kriterleridir.
Su kirlili¤i ve kalite kontrolü, bakanl›¤a ba¤l›, il teflkilatlar›nda kurulu bulunan 35 il kontrol laboratuvarlar›na imkânlar dâhilinde yapmaktad›r. Ayr›ca, üç adet Su Ürün Araflt›rma
Enstitüsü’nde (Trabzon, Bodrum, E¤irdir) bu çal›flmalar sürdürülmektedir.
2.2 Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›
6785 say›l› ‹mar Kanunu’nun 51. maddesi kentsel kanalizasyon, 52. maddesi ise halk sa¤l›¤›n› etkileyen flehirsellik ve
di¤er konularla ilgilidir. Ayn› kanunun Ek–7. ve 8. maddeleri
k›saca deniz, göl ve flehir kenarlar›nda infla edilecek binalarla,
belediye hudutlar› ve mücavir sahalar d›fl›nda bulunan ancak
bölge planlamas› veya s›naî ve turistik önemi olan araziler
hakk›nda hükümler içermektedir.
2.3 Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü
6200 say›l› DS‹ Genel Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanunu’nun 1. maddesi DS‹’nin görevinin yer üstü ve
234
Su ve Toprak
yer alt› sular›n›n zararlar›n› önlemek ve bunlardan çeflitli yönden faydalanmay› sa¤lamak oldu¤unu ifade etmektedir. “Yer
üstü ve yer alt› sular›n›n zarar›n› önlemek” deyimi taflk›ndan
koruma konusundan su kirlenmesini önleme konusuna kadar
genifl yoruma olanak vermektedir. Ancak bu yasan›n ç›kt›¤› dönemlerde (1953 y›l›) su kirlenmesi konusunun ülkemizde bir
sorun olarak ortaya ç›kmam›fl olmas› nedeniyle yasan›n 2. maddesinde bu konuda aç›k bir hüküm getirilmemifltir.
167 say›l› Yer Alt› Sular› Hakk›ndaki Kanun’da yer alt› suyu teknik esaslara uygun olarak tan›mlanm›fl, yer alt› suyu
alanlar›n›n s›n›r ve karakteristiklerinin Bakanlar Kurulu’nca
kabul ve ilan edilmesi esas› getirilmifltir. Yer alt› sular›n›n, inceleme, tahsis, iflletme, koruma ve belge verme ifllemleri DS‹
Genel Müdürlü¤ü’ne verilmifltir.
DS‹’ce yap›m› gerçeklefltirilen tesisleri her türlü zarara karfl› korumak üzere 1981 y›l›nda DS‹ tesislerinde görülen müdahale ve kirlenmeler ile bunlar›n önlenmesine dair rehber yay›mlanm›fl bulunmaktad›r. Bu rehberde kirlenmeyi önleme
konusunda Medeni Kanun ve Umumi H›fz›s›hha Kanunu’na
baflvurulmaktad›r.
Son y›llarda ülkemizin baz› yörelerinde su kaynaklar›nda
görülen kirlenmeler nedeniyle su ile ilgili tüm projelerde yaln›zca suyun sa¤lanmas› yeterli olmam›fl, suyun belirli bir kalitede olmas› ve bu kalitenin sürekli izlenmesi gerekmifltir. 25
Bölge Müdürlü¤ü ve bunlara ba¤l› Teknik fiube Müdürlükleri
ile su kaynaklar›m›z› gelifltirmekle görevli, ülke düzeyine yay›lm›fl en büyük kamu kurulufllar›ndan biri olan Genel Mü235
Su ve Toprak
dürlük ülke düzeyinde su kalitesi ile ilgili çal›flmalar› yürütmek amac›yla örgütlenmesini bu yönde gelifltirmifltir. Proje
amac›na yönelik olarak toplanan veriler de¤erlendirilerek, su
kayna¤›n›n mevcut kirlilik düzeyinin saptand›¤› ve kirlenmenin önlenmesine yönelik önerilerin yer ald›¤› proje raporlar›
haz›rlamakta ve ilgili kurulufllara sunmaktad›r. Porsuk Çay›,
Çubuk Çay›, K›rka yöresi su kaynaklar›, Kurtbo¤az› Baraj Gölü, Sapanca Gölü, Bursa bölgesi su kaynaklar› ve ‹stanbul Büyükçekmece Baraj Gölü kirlilik araflt›rma raporlar› bugüne kadar yay›mlanm›fl olanlard›r. DS‹ Genel Müdürlü¤ü ülkemiz
ad›na Dünya Çevresel ‹zleme Sistemi (GEMS) bafll›kl› projenin Su Ortam›nda Dünya Çevresi ‹zleme Sistemi (GEMSATER) alt projesinin yürütülmesinde ulusal merkez olarak yer
almaktad›r. 1979 y›l›nda alt› bölge müdürlü¤ünde ve 65 örnekleme noktas›nda bafllayan su kalitesi izleme çal›flmalar›,
1982 y›l›nda on dört bölge müdürlü¤ü ve 187 örnekleme
noktas›n› kapsayacak flekilde geniflletilmifltir. Su kalitesi izleme çal›flmalar› gerek örnekleme say›s›, gerekse analizi yap›lan
parametre say›s› aç›s›ndan gelifltirilerek sürdürülmektedir.
1987 y›l› su gözlem çal›flmalar› yirmi bölge müdürlü¤ü ve 566
örnekleme noktas›n› kapsam›fl, su kalitesi gözlem çal›flmalar›
program› ise yine yirmi bölge müdürlü¤ü ve 638 örnekleme
noktas›n› kapsayacak flekilde planlanm›flt›r. DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce bu geliflme sürdürerek ülke düzeyinde su kaynaklar›n›n kalitesini izlemeye yönelik bir kalite a¤›n›n kurulmas› hedeflenmifl bulunmaktad›r. Ülkemizde son birkaç y›la
kadar su kaynaklar›m›z›n kalitesi ile ilgili verileri içeren, genifl
236
Su ve Toprak
çapl› bir yay›n›n bulunmamas› ve bu tür verilere birçok kifli ve
kurumca gereksinim duyulmas› DS‹’yi herkesin yararlanabilece¤i bir kalite gözlem y›ll›¤› haz›rlamaya yöneltmifltir. Sürekli
olarak yay›mlanmas› planlanan su kalite y›ll›klar›n›n ilki 1979
– 1982 y›llar› aras›n› akta olup, 1985 y›l›nda, 1983 – 1984
dönemine ait olan ikincisi ise 1987 y›l›nda yay›mlan›r. Üçüncüsünün haz›rlama çal›flmalar› ise devam etmektedir.
Yasalaflm›fl olmamakla birlikte 15.12.1976 tarihinde, ‹mar
ve ‹skân Bakanl›¤›, Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤› ve DS‹
Genel Müdürlü¤ü aras›nda imzalanan “‹çme ve Kullanma Temin Edilen Yüzeysel Su Kaynaklar›n›n Kirlenmeye Karfl› Korunmas›na iliflkin Protokol” suyu kaynaklar›n› korumada
önemli rol oynam›flt›r. Bu protokolün revizyonu ve kararname
haline getirilmesi için Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤› efl güdümünde yap›lan çal›flmalar sonuçsuz kalm›flt›r. Ancak
16.3.1983 tarih ve 2805 say›l› yasada ve bunu yürürlükten
24.2.1984 tarih ve 2981 say›l› “‹mar ve Gecekondu Mevzuat›na ayk›r› olarak yap›lara uygulanacak ifllemler ve 6785 say›l›
‹mar Kanunu’nun Bir Maddesinin De¤ifli Hakk›nda Kanun’un
14’ncü maddesinde içme ve kullanma suyu temin edilen ve
edilecek olan baraj, göl, gölet gibi sat›hta bulunan su kaynaklar›n›n mutlak ve k›sa mesafeli alan› içerisindeki yap›lar bu kanun hükümlerinden yararlanmaz” denilmektedir. Bir deyiflle
bu alanlardaki yap›lar af kapsam›na girmemekte ve y›k›lmalar› öngörülmektedir. DS‹ Genel Müdürlü¤ü ayr›ca kendi iç çal›flmalar›nda, haz›rlad›¤› “K›ta ‹çi Su Kaynaklar›n›n Kirlenmesinin Kontrolü Hakk›nda Teknik fiartname” ve buna ba¤l›
237
Su ve Toprak
“Al›c› Ortam Stand›n›” kullanmaktad›r. Bu flartname ayn› zamanda daha önce de¤inilen protokolün ekini oluflturmaktad›r.
2.4 ‹ller Bankas› Genel Müdürlü¤ü
‹ller Bankas› Genel Müdürlü¤ü, belediyelerin kanalizasyon
konusunu 1949 y›l›ndan sonra ele almaya bafllam›fl ve içme
suyu tesislerinin projelendirme kriterlerinde yap›lan de¤iflikliklerle paralel olmak kanalizasyon projelerini haz›rlama kurallar›n› belirleyerek 1957 y›l›nda yeni bir kanalizasyon yönetmeli¤i düzenlenmifltir. Kentlerde kanalizasyon flebekesi için
gerekli olan yeterli miktarda pis suyun oluflmamas› ve su kullanma al›flkanl›¤›n›n yayg›nlaflamamas› nedeniyle 1968 y›l›na
kadar bankaca kanalizasyon konusunda yeni çal›flmalarda bulunmam›flt›r.
Birinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› döneminde aç›klanan nedenlerle kanalizasyon yat›r›mlar›na gidilmesi düflünülmemifl
ancak, bu iflleri yürütecek teknik kadrolar›n oluflturulmas› yönünde çal›flmalar yap›lm›flt›r. Kanalizasyon konusundaki as›l
uygulamalara ‹kinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› döneminde bafllan›lm›flt›r. ‹ller Bankas›’nca 1968 y›l›ndan sonra kanalizasyon
konusunda çal›flmalar yeniden bafllam›fl, yenileme çal›flmalar›n›n yan› s›ra, yeni uygulamalar›n belirli düzeye getirilmesi hedeflenmifltir. 1969 y›l›nda üç ayr› kanalizasyon flebekesinin
inflaat› programa al›nm›flt›r.
‹kinci 5 Y›ll›k Plan Dönemleri içinde kanalizasyon çal›flmalar› bankaca sürdürülmüfl, proje düzenleme esaslar›nda ve
238
Su ve Toprak
teknik flartnamelerde gerekli baz› temel de¤ifliklikler gerçeklefltirilmifltir. Bu arada, kanalizasyon inflaat›nda kullan›lan
malzemelerle ilgili belirli standartlarla haz›rlanm›fl ve uygulama bunlara göre yürütülmeye bafllanm›flt›r.
Üçüncü Plan Dönemi sonunda kentlere yeterli miktarda içme ve kullanma suyunun sa¤lan›fl olmas›, buna karfl›l›k kentlerin büyük ço¤unlu¤unda fenni kanalizasyon tesislerinin bulunmamas›, öte yandan kentleflmenin büyük bir h›zla sürmesi Dördüncü 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan›’nda kanalizasyon sektörüne a¤›rl›k verilmesini zorunlu k›lm›flt›r. Örne¤in, 1981 y›l›nda ‹ller Bankas›’n›n program›nda kanalizasyon sektörüne
iliflkin ifl say›s› 105’e yükselmifltir.
Dördüncü 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› sonunda inflaat› tamamlanan ve hizmete aç›lan kanalizasyon tesisleri 21’i bulmufltur.
Ancak, bu tesislerin hiçbirinde pis su ar›tma üniteleri bulunmamaktad›r. Pis su ar›tma tesisleri ile deniz deflarjlar› konusundaki proje ve uygulamalara Beflinci 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› döneminde bafllanm›flt›r. Özellikle, Uluslararas› ‹çme Suyu
ve H›fz›s›hha on y›l› kapsam›nda haz›rlanan Ana plan çerçevesinde bu dönemde kanalizasyon yat›r›mlar›na h›z verilmifltir.
‹lk kez 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› döneminde ele al›nan at›k
su ar›tma tesislerinin inflaatlar› aflama aflama tamamlanm›flt›r.
Daha Sonraki plan dönemlerinde ‹ller Bankas›'n›n bu alandaki çal›flmalar› sürmüfltür. 2004 y›l› itibariyle ülkemizde 129
adet çal›fl›r durumda at›ksu ar›tma tesisi bulundu¤u ve bu tesislerin yaklafl›k 30 milyon kifliye hizmet verdi¤i aç›klanm›flt›r. Ancak, belediyelerin tümünün at›k sular›n› ar›tabilecek
239
Su ve Toprak
kapasitedeki ar›tma tesislerinin inflaas› için 23 milyar $ yat›r›ma ihtiyaç bulunmaktad›r. Ancak, son dönemde ‹ller Bankas›'n› geçmiflteki ifllevlerinden uzaklaflt›racak bir yasa tasar›s›n›n TBMM'nde bulundu¤u bilinmektedir.
2.5 Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›
1930 y›l›nda ç›kar›lan 1593 say›l› Umumi H›fz›s›hha Kanunu ile genel sa¤l›k hizmetlerine ait görevleri yerine getirmek,
özel idarelerle belediyelere ve di¤er yerel yönetimlere b›rak›lan hizmetleri denetleme görevi Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›’na verilmifltir. Ayr›ca, 1936 tarih ve 3017 say›l› S›hhat
ve ‹çtimai Muavenet Teflkilat› ve Memurin Kanunu’nun ilgili
maddeleri ile 14.12.1983 gün ve 18251 say›l› Resmi Gazete’de
yay›mlanan 181 say›l› Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›’n›n
Teflkilat ve Görevleri Hakk›nda Kanun Hükmünde Kararname
ve 18.6.1984 gün ve 18435 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan
Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›’n›n Teflkilat ve Görevleri
Hakk›nda 181 say›l› Kanun Hükmünde Kararname’nin Baz›
Hükümlerinin De¤ifltirilmesine Dair 210 say›l› kanun hükmünde kararname hükümleri çerçevesinde de içilecek ve kullan›lacak sular›n sa¤l›k koflullar›na uygunlu¤unu denetleme
görevi Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›’na verilmifltir.
2.6 Yerel Yönetimler
1926 tarih ve 831 say›l› Sular Hakk›ndaki Kanun; flehir ve
kasaba ile köylerde halk›n ihtiyac› olan suyun temini ve idare-
240
Su ve Toprak
sini belediye olan yerlerde belediyelere, köylerde ise Köy Kanunu gere¤ince ihtiyar meclisine vermektedir.
Ayn› kanuna eklenen 2659 say›l› kanun uyar›nca içme sular› kaynak ve yollar›na zarar verecek ve sa¤l›k flartlar›n› bozacak
flekilde tarla açmak, hayvan b›rakmak ve sulamak belediye veya ihtiyar meclisleri taraf›ndan yasaklanabilir (Madde; 7 – 8).
442 say›l› Köy Kanunu’nun 13. maddesi ile sular›n temiz
tutulmas› köylünün mecburi iflleri aras›nda say›lm›flt›r.
Ayr›ca 5393 say›l› Belediyeler Kanunu ile belediyelere,
5216 say›l› Büyükflehir Belediyelerinin Yönetimi Hakk›ndaki
Kanun’a göre ise büyükflehir belediyelerine çevre sorunlar› ve
bunun bir parças› olan su kirlenmesi ile mücadele konusunda
görevler yüklenmifltir.
Yukar›da özetlenmeye çal›fl›lan yasal ve örgütsel yap›ya
1980 y›l›ndan sonra iki önemli ekleme olmufltur. Bunlardan
ilki 1981 y›l›nda ‹stanbul Su ve Kanalizasyon ‹daresi (‹SK‹)
Genel Müdürlü¤ü’nün kurulmas›, ikincisi ise 1983 y›l›nda
Çevre Kanunu’nun yay›mlanmas›d›r.
20.11.1981 tarih ve 2560 say›l› yasa ile kurulan ‹SK‹ Genel
Müdürlü¤ü’nün görev ve yetkisi A¤ustos 1983 tarih ve 56
No’lu Kanun Hükmünde Kararname ile tan›mlanm›flt›r. Bu
yasalar gere¤i flimdiye kadar At›k Sular›n Kanalizasyon fiebekesine Deflarj Yönetmeli¤i ile ‹çme ve Kullanma Suyu Temin
Edilen ve Edilecek Olan Yüzeysel Su Kaynaklar›n›n Kirlenmeye Karfl› Korunmas› Hakk›nda Yönetmelik yay›mlanm›fl bulunmaktad›r. Halen ‹SK‹’ye benzer flekilde Ankara’da ASK‹,
241
Su ve Toprak
‹zmir’de ‹ZSU, Adana’da ADSK‹ ve Bursa’da BUSK‹ ve di¤er
büyük flehirlerde Genel Müdürlükler kurulmufltur.
3. Su Kirlenmesi Tespit, Giderme ve
Denetim Çal›flmalar›nda Karfl›lafl›lan Darbo¤azlar:
Ülkemizde su kaynaklar›n›n h›zla kirlenmesinin nedenleri,
kirlenmenin tespiti, giderilmesi ve denetimi yönünde yap›lan
çal›flmalarda karfl›lafl›lan darbo¤azlar flunlard›r.
• Ülke ölçe¤inde fiziki planlaman›n olmay›fl›, su kaynaklar›n›n da eflit kullan›m amaçlar›na göre da¤›l›m›n›n planlanmas›n›n gerçeklefltirilememesi,
• Yer üstü su kaynaklar› konusunda yasal ve yönetsel boflluklar›n bulunmas›,
• Su kirlenmesi ve denetimi konular›nda ülke ölçe¤inde
araflt›rma ve birlefltirme politikas›n›n olmay›fl› ve mevcut çal›flmalar›n yetersizli¤i, var olanlar›n›n da birbirlerinin tekrar› niteli¤inde olmas›,
Su kirlenmesi ve denetimi konular›nda gerek araflt›rma ve
gelifltirme, gerekse yat›r›mlar için yeterli finansman›n sa¤lanamamas› ve parasal kaynaklar›n yetersizli¤i,
• Kalk›nma planlar›n›n haz›rlanmas›nda çevre boyutunun
yeterli ve kapsaml› bir biçimde ele al›nmamas›,
• Konu ile ilgili kurulufllar›n görev, yetki ve sorumluluklar› bak›m›ndan boflluklar›n ve çak›flmalar›n bulunmas›,
• Su kaynaklar›n›n de¤iflik kullan›m amaçlar› için standartlar ile at›k standartlar›n›n olmamas›,
242
Su ve Toprak
• Arazi kullan›m planlar›nda çevre boyutunun ele al›nmamas›, sanayi kurulufllar›n›n denetiminin yeterli olmamas›,
• Sanayi kurulufllar›na izin verme sisteminin karmafl›k olmas›,
• Çeflitli kurulufllarca yürütülen laboratuar hizmetlerinde
numune alma ve analiz yöntemlerin de standardizasyon olmay›fl› ve farkl› uygulamalar›n bulunmas›,
• Su kirlenmesi teknisyeni gibi ara eleman eksikli¤i, mühendis, planlamas› vb. elemanlar›n istihdam sorunlar› ile iflin
niteli¤ine uygun teknik elemanlardan yeterince yararlan›lamamas›,
• Araç, gereç ve malzeme eksikli¤i var olanlar›n verimli
kullan›lmamas›,
• Ülke koflullar›na uygun teknolojinin (üretim, at›k giderme vb.) gelifltirilmesi yönündeki çal›flmalar›n eksikli¤i,
Su Kirlenmesi Tespit, Giderme ve Denetim Çal›flmalar›n›n
Gelifltirilmesi Yönünde Öneriler:
• Kalk›nma planlar›n›n bir parças› olarak su ve toprak kaynaklar›n›n planlanmas› gerçeklefltirilmelidir.
• Yerleflim, tar›m, sanayi gibi arazi kullan›mlar›yla ilgili kararlara ›fl›k tutacak planlamalar yap›l›rken çevre boyutu da ele
al›nmal›d›r.
• Planlamalar için gerekli çeflitli araçlar için kullan›lan su
miktarlar›, bu kullan›mlar sonucu oluflan at›k su miktarlar› ile
bu sular›n kalitesi hakk›nda istatistiksel de¤erlendirmeye uygun veri toplanmas›na bafllanmal›d›r.
243
Su ve Toprak
• Ülke koflullar›na uygun su kayna¤›n›n kullan›m alan›na
ba¤l› al›c› ortam ve at›k standartlar› oluflturulmal›d›r. Saptanacak standartlar hiçbir zaman kesin ve de¤iflmez olarak kabul edilmemelidir. Belirli zaman aral›klar›nda havzan›n ekolojik, ekonomik vs. bak›m›ndan u¤rad›¤› de¤iflmeye ba¤l›
olarak, saptanan standartlar gözden geçirilmeli ve gerekiyorsa yenilenmelidir.
• Standartlar saptan›rken ilk aflamada mevcut kirlenmeyi
kontrol alt›na almak ve artmas›n› önlemek hedef al›nmal›d›r.
• Örnek alma, saklama ve analiz yöntemlerinde ülke çap›nda standartlaflma sa¤lanmal›d›r.
• Mevcut laboratuarlar verimli kullan›labilecek flekilde
planlanmal›d›r.
• Konu ile ilgili kurulufllar etkinlefltirilmeli ve yap›lan çal›flmalara yeterli finansman sa¤lanmal›d›r.
• Su kirlenmesi ve denetimi konusunda yasal ve örgütsel
yap› aç›kl›¤a kavuflturulmal›d›r.
• Su kirlenmesi ve denetimi ile ilgili çal›flmalar› yürütecek
teknik personel darbo¤az› giderilmelidir.
• Sanayi kurulufllar›na izin sistemi de¤ifltirilmelidir. Bu de¤iflikli¤e gidilirken, sistemi birlefltirici fakat ilgili kurulufllar›n
eflgüdümünü ve denetimini art›r›c› yollar aranmal›d›r.
• Sanayide kullan›lan üretim süreçleri ile ilgili olarak ülke
koflullar›na uygun ve çevre kirlenmesi yaratmayacak teknolojiler seçilmelidir.
• Ülke koflullar›na uygun ar›tma teknolojilerinin gelifltiril244
Su ve Toprak
mesi konusundaki araflt›rmalara öncelik verilmelidir.
• Sanayi kurulufllar›n›n sürekli ve etkin denetim için örgütsel düzenleme gerçeklefltirilmelidir.
• Uygun teknoloji (gerek üretim süreçleri ile ve gerekse
at›k ar›t›m› ile ilgili) ülke koflullar›na uygun olarak seçilmeli,
uygulamada karfl›lafl›lan sorunlar çözülmelidir.
• Ülke koflullar›na uygun standartlar›n gelifltirilmesinde uzun
dönemde ulafl›lmas› ön görülen kalite hedefi belirlenmelidir.
• Uzun dönemde hem su kaynaklar›n›n kullanma durumunu ortaya koyan hem de kaybolabilecek kirlenme etkilerinin kontrolünü sa¤layan kalite s›n›flar› ve bunlara dastandartlar sistemi oluflturulmal›d›r.
• Kapsaml› ve çevreyi etkileyici büyük projeler için planlama aflamas›nda çevresel de¤erlendirmesi yap›lmal›d›r.
Yukar›da aç›klanan çal›flmalara bir örnek olmak üzere DS‹
Bölge Müdürlü¤ü’nce At Gölü Havzas›’nda yap›lan su kalite
gözlem çal›flmalar› ve mevcut durum raporu ifl bulunmaktad›r.
4. Uluabat Gölü Havzas›’nda Su Kalite
Gözlem Çal›flmalar› ve Mevcut Durum
DS‹ Genel Müdürlü¤ü, çevre konular›nda çal›flmalar yapmakta, özellikle su ve tar›m topraklar› kirlenmelerine karfl›
yurt genelinde çaba harcamaktad›r. Herhangi bir yasa ile görevlendirilmedi¤i halde DS‹’yi bu konuda çal›flmaya zorlayan
nedenler iki bafll›k alt›nda toplanabilmektedir.
1) Yap›m› tamamlanm›fl ve iflletilmekte olan DS‹ projelerin245
Su ve Toprak
de tesislerin üzerinde su kayna¤›n›n kirlenmesiyle meydana
gelen verim kayb› ya da tesisin bütünüyle devre d›fl› kalmas›,
2) Tasarlanm›fl projelerin, üzerine kurulacaklar› su kaynaklar›n›n kirlenerek elden ç›kmalar› sonucu uygulanabilirliklerini yitirmeleri. Bölge Müdürlü¤ü sorumluluk s›n›rlar› içerisinde su kalite gözlemleri yapmakta, Uluabat Gölü ve Havzas› da
bu çal›flmalar kapsam›nda yer almaktad›r.
Bölgenin en önemli ve yüksek verimli su kayna¤› olan
Mustafakemalpafla Çay› ve kollar› ile Uluabat Gölü’nde 20 tanesi akarsu üzerinde, 10 tanesi de gölde olmak üzere 30 noktada su kalite gözlemleri yap›lmaktad›r. Tamam› 10555 km.
olan havza membadan mansaba do¤ru biri Gediz’in kuzey do¤usundan, di¤eri bat›s›ndan do¤an Orhaneli ve Emet çaylar›
ile drene olup Mustafakemalpafla’dan itibaren Mustafakemalpafla Çay› ad› ile Uluabat Gölü’ne boflalmaktad›r.
Havzan›n Sular›ndan Faydalanma
Mustafakemalpafla ‹lçesi içinde regülâtörden ve Uluabat
Gölü’nden al›nan sularla Mustafakemalpafla Ovas›’nda 20 bin
hektar arazinin sulanmas› fleklindedir. Haz›rlanm›fl fakat infla
edilmemifl olan Emet Çay› Deveci Kona¤› Baraj›’ndan beslenecek Döllük - Güllüce Projesi ile de 10 bin hektar arazi sulanacakt›r. Böylelikle toplam 30 bin hektar araziyi sulayacak olan
bu havzada Emet Çay› üzerinde membadan mansaba do¤ru s›ralanm›fl ve planlama çal›flmalar› bitmifl Kar ya¤maz, K›zkayas› Deveci Kona¤› barajlar› ile Orhaneli Çay› membas›na do¤ru
Ç›narc›k Köyü Mevkii’nde planlanm›fl olan Ç›narc›k Bara246
Su ve Toprak
j›’ndan 1.146x 109 KWh elektrik enerjisi üretilecektir. Ayr›ca
Ç›narc›k Baraj›’nda tutulacak suyu Unçukuru yöresine kurulacak hidroelektrik santralde de¤erlenmekle hem elektrik üretimi için yüksek düflü elde edilecek, hem de Uluabat Gölü, Aneli Çay› ile Güneydo¤u’dan da beslenerek gölde su de¤iflimi teflvik olacak, su ürünleri flartlar biraz daha iyileflmifl olacakt›r.
Havzada Mevcut Durum
Havzay› drene eden Orhaneli ve Emet çaylar›; genelde yerleflim birimlerinin kanalizasyon at›klar›, bor, arsenik, krom ve
ask›da kat› madde (AKM) kirleticilerinin etkisinde bulunmaktad›r. Emet Çay›’nda flartlar tetkik edildi¤inde, memba tarafta
Etibank Hisarc›k Kolemanit ‹flletmeleri’nin 18’25’e kadar olan
kötü etkisi, Etibank - DS‹ ifl birli¤i ile kurulmufl olan tesisle
konsantratörün kapal› devre çal›flmaya girmesiyle kesilmifl,
önceki at›k y›¤›nlar›ndan s›zan borlu sular›n etkisi de zaman
içinde azalm›flt›r. Buna karfl›l›k yine Emet’te Espey Köyü civar›ndaki özel bor madeni iflleticilerinin bor y›kama su ve çamur
at›klar› yan dereler vas›tas›yla Emet Çay›’na ulaflmakta, zararlar›n› yok edici veya azalt›c› nitelikte bir tesis yapmalar› için
DS‹’ce yap›lan giriflimler sonuçsuz kalmaktad›r.
Emet Çay›’ndan afla¤› inildi¤inde, Gökçeda¤ Tren ‹stasyonu Mevkii’nde sa¤dan kat›lan K›n›kdere ile Harmanc›k’ta faaliyetini sürdüren Hayri Ogelman Krom ‹flletmeleri at›klar›ndan krom gelmektedir. ‹flletme son derece ilkel, yetersiz kapasiteli bir çökeltim havuzuna sahiptir, konsantratörden ç›kan
su an›lan ilkel havuzu hiçbir temizlenme olmadan geçip do247
Su ve Toprak
layl› olarak Emet Çay›’na ulaflmaktad›r.
Emet Çay›’n› soldan kat›larak bor suyu ile besleyen Dursunbey Çay› da geçti¤i borlu topraklar dolay›s›yla 0.370 mg/I
kadarl›k bir bor ve 0.008 mg/lik arsenik konsantrasyonu ile
gelmektedir.
Emet Çay›’n›n en mansaptaki gözlem noktas› olan ve bahis
olunan müstakbel proje ile 10 bin hektar büyüklükte Döllük
- Güllüce Ovas›’n›n sulanacak oldu¤u Deveci Kona¤›’nda su
kalite tespit leri 0.851 mg/I bor, 2.06 mg/I BOD5 ve 86 mg/I
A.K.M’yi göstermektedir. B005 de¤eri itibariyle su temizdir.
Ancak ortalama Ask›da Kat› Madde miktar› ve bor yüksektir.
Tar›msal amaçl› kullan›lan suda bor konstrasyonunun 0.350
mg/I’den yüksek olmas› istenmemektedir. Bu olumsuzluk büyük ölçüde Emet yöresinden kaynaklanmaktad›r. A.K.M’nin
yüksek oluflu, mansap oldu¤u Uluabat Gölü’ne malzeme tafl›nmas› aç›s›ndan olumsuzdur. Y›ll›k malzeme ak›fl› 56 bin
ton olmaktad›r. Bu malzeme de çaya Gökçeda¤ ve daha afla¤›
havzadaki erozyon ile gelmektedir. Orhaneli Çay›’nda ise kirletici kaynaklar Tavflanl›, Tunç bilek, Orhaneli ve Kestelek’te
bulunmaktad›r.
Do¤ufltan itibaren 103 km küçük yerleflim yerlerinin kanalizasyonlar› d›fl›nda bir etkinin olmad›¤› Orhaneli Çay›, ilk büyük deflarj› Tavflanl› kanalizasyonundan almakta, BOD5 de¤erini 3.12 mg/I ortalama de¤ere yükseltmektedir. Tunç bilek’ten ald›¤› yine kanalizasyon, GLI ve termik santral at›klar›ndan sonra Muhacirköy civar›nda su 3.28 mg/I BOD5 163
mg/I A.K.M. konsantrasyonlar›na ulaflmaktad›r. Bu de¤erler
248
Su ve Toprak
kirlenmifl ·su tan›m› vermektedir. Buradaki AKM’nin kayna¤›
termik santralini kül ve zaman zaman cüruf ihtiva eden at›k
sular› (300 L/S) ile GLI’nin saha temizli¤i, sosyal tesisler, iflçi
mahallerinden kaynaklanan at›k sulard›r.
DS‹ her iki kurumla da diyalog kurmufl, GL‹’nin esas kirletici
olan kömür y›kama sular› için ar›tma, kömür tozunu geri kazanma tesisi yapt›r›l›p 1985’te devreye sokulmufltur. TEK, projesi
yeri temin edilip ihale dosyas› 1987’de haz›rlanm›fl oldu¤u halde
imalata geçmemifltir. Tahsisat yetersizli¤i ileri sürülmektedir.
Daha afla¤› inildi¤inde Orhaneli civar›nda etkileyici iki kurum Ege Metal ve Toros Madencilik flirketlerine ait iki krom
yo¤unlaflt›r›lm›fl tesisi mevcuttur. Bunlardan Ege Metal Krom
‹flletmesi’nin DS‹ zorlamas›yla edindi¤i ancak iflletme yönünden yetersiz olan bir çökelti havuzu mevcuttur, Ancak, söz
konusu yetersizlik dolay›s›yla at›k sular yine ço¤u ar›tmas›z
olarak çaya verilmektedir. Toros Madencilik fiirketi ile diyalog
kurmak mümkün olmam›fl, müteaddit defalar yap›lan görüflmelerde zararl› etkilerini reddetmifl, ar›tma tesisi kurmaya
yaklaflmam›fllard›r.
Bu iki tesisin at›klar›ndan sonra Orhaneli Çay›’nda durum,
111 mg/I A.K.M. 0.025 mg/I krom ve 2.29 mg/I BOD5’i göstermektedir. Tunçbilek’te edinilen A.K.M. yükü büyük ölçüde
terkedilmifl, bunun yerine erozyondan gelen katk› ile ‘tekrar
111 mg/I’ye ulafl›lm›flt›r. 25 mikron krom, iki krom konsantratörünün deflarjlar›ndan ileri gelmektedir. Esasen suda çözülmeyen verdi¤i 25 mikronluk yo¤unlaflma akarsu yata¤›ndaki krom birikintisinin ne kadar oldu¤una iflaret olmaktad›r.
249
Su ve Toprak
BOD yine yöre kanalizasyonlar›n›n etkisindedir.
Orhaneli Çay›’ndan en mansaptaki kirletici, yine Etibank’›n
Testelek Bor ‹flletmesi’dir. Buradaki katk›dan sonra konsantrasyonu ortalamas› 1,0 mg/I’ye ulaflmaktad›r. Burada da ar›tma veya çökeltim yoktur. Ancak DS‹ ile var›lan mutabakat sonunda Emet’tekinin benzeri bir tesisin yap›l›p iflletmeye aç›lmas› çal›flmalar›na bafllan›lm›flt›r.
Camandar Mevkii’nde birleflerek Mustafakemalpafla Çay›
ad›yla Uluabat Gölü’ne kadar 40 km kadar daha ak›fla devam
eden akarsu ad›n› ald›¤› ilçe merkezi yerlefliminin de kanalizasyonunu al›r. Göle girmeden önceki son gözlem yeri olan
Ayazköy’de su kalitesi 0.590, 0.021 mg/I arsenik, 2.185 mg/I
BOD5, 0.270 mg/I amonyak, 86 mg/I A.K.M. 0.023 mg/L
krom konsantrasyonlar› ile tan›mlanmaktad›r. Kemalpafla yerleflim birimine ar›tma tesisi planlanm›fl oldu¤u ancak ‹ller
Bankas›’n›n bu projeyi ne zaman finanse edece¤inin bilindi¤i
yap›lan temaslardan ö¤renilmifltir.
Önceki paragrafta tan›mlanan su ile beslenip ayr›ca kendi
çevresinden de deflarjlar alan Uluabat Gölü’nde durum flöyledir: Göl do¤u - bat› do¤rultusunda 25 km. kuzey güney do¤rultusunda 1’0.5 km. yaklafl›k boyutlarda oldukça s›¤ bir göldür. Literatürde 7.50 metre olan maksimum göl derinli¤i halen 3,5 metre civar›ndad›r. Yaz aylar›nda ortalama derinlik 1,0
metreye düflmektedir. Bu boyutsal niteliklerin ard›ndan su kalitesi tan›m›na geçti¤imizde göller için en önemli tamamlay›c›
pararn›etrekklorofil - a (31,82 mg/I) de¤eri ölçü al›narak yap›lan de¤erlendirmede,
250
Su ve Toprak
Uluabat Gölü %64 ihtimalle hipertrafik, %35 ihtimalle otrofik, %1 ihtimalle de mesotrofik s›n›fa girmektedir. Gölümüz
afl›r› besili bitkisel yaflam için çok uygun, hayvansal yaflam için
s›n›rl› imkânl› durumdad›r. Di¤er parametreler aç›s›ndan bak›ld›¤›nda, ortalama bor konsantrasyonu 0.59 ile 0.92 mg/I
aras›nda, arsenik konsantrasyonu da 0.012 ile 0.015 mg/I aras›nda de¤iflim göstermektedir. Ask›da Kat› Madde 48 mg/I,
amonyak 0.295 mg/I, silis 4.14 mg/L krom 0.017 mg/I ortalama de¤erleri mevcuttur,
Sonuç ve Öneriler
Uluabat Havzas›’nda su kalitesinde söz edilen olumsuz de¤iflimleri yaratan birkaç büyük kuruluflun ar›tma tesisi yapt›rmas› meseleyi önemli ölçüde çözecektir. Bunun beraberinde
yüzey ve k›y› erozyonu ile akarsuya ulaflan malzeme de al›nacak erozyon önleme tedbirleri ile önlenmelidir. Küçük yerleflim yerlerinin kanalizasyonlar› yüksek debili olmas› dolay›s›yla çay› etkilememekte, Mustafakemalpafla, Tavflanl›, Tunçbilek,
Orhaneli gibi büyük yerleflim yerlerinin kanalizasyonlar› için
basit de olsa birer ar›tma tesisi yapt›r›lmal›d›r. Bu tedbirlerin
al›nmas› DS‹’nin sulama suyu ve altyap› temin edecek oldu¤u
30 bin hektar arazide tar›m yaparak yaflam sürdüren insan kitlesinin yaflam›n› do¤rudan etkileyecektir. Ayr›ca Uluabat Gölü’ndeki su ürünlerine dayal› yaflam kurmufl halk›n da yaflam
flartlar› iyileflecektir. Göl için yap›labilecek bir iyilefltirme önlemi de gölde büyüyen yüksek bitkilerin mümkün oldu¤u ölçüde hasat edilerek d›flar› al›nmas›d›r. Bu uygulama göl suyunda251
Su ve Toprak
ki azot ve fosfor bileflikler stokunun azalmas›na yard›mc› olacakt›r. Burada say›lan tedbirlerin al›nmas› herhangi bir kuruluflun tek bafl›na üstesinden gelemeyece¤i, dolay›s›yla valili¤in
organizasyonu ve muavenetini gerektirmektedir.
5. Toprak Kirlenmesi
Toprak kirlenmesi;
1) Tar›m topraklar›n›n tar›m d›fl› amaçlarla kullan›lmas›ndan
2) Topra¤›n fiziksel, kimyasal ve biyolojik faktörlerle kirlenmesi fleklinde ikiye ay›r›p incelemek mümkündür.
5.1 Topraklar›n Tar›m D›fl› Aamaçlarla Kullan›m›
Alt›nc› 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› Toprak ve Su Kaynaklar›
Özel ihtisas Komisyonu Tar›m Arazilerinin Tar›m D›fl› Amaçlarla Kullan›lmas› Alt Komisyon (18 - GRUB) 22.7.1988. Bilindi¤i gibi, ülke yüzeyinin kat› k›s›mlar›na arazi ve üzerinde do¤al olarak bitki yetifltirilebilen araziye de “tar›m arazisi” denilmektedir.
1617 say›l› Kanunda tar›m arazisi “üzerinde ekim, dikim,
bak›m, yetifltirme yap›labilen veya orman hariç do¤rudan
do¤ruya ta, biattan yararlanmak suretiyle bitki veya - hayvan
üretimine elveriflli olan veya ›slah suretiyle üretime elveriflli
hale getirilen arazi” olarak tan›mlanmaktad›r. Bu tan›mlar genel mahiyette olup ormanl›k sahalarla, ç›plak kayal›klar, ›rmak yataklar› ve sahil kumullar› gibi toprak varl›¤› bak›m›ndan çok yetersiz olan alanlarda ›slah› olanaks›z alanlar d›fl›n252
Su ve Toprak
da kal›p da, kültüvasyona elveriflli I - IV. s›n›f araziler vas›fl›
veya vas›fs›z tüm çay›r ve mera arazileri “tar›m arazisi” olarak
nitelendirilmektedir.
Türkiye’nin yaklafl›k 76,7 milyon hektar arazi varl›¤› içinde, yukar›daki tan›mlara uyan arazi miktar› 57 milyon hektar
kadard›r. Oysa bu miktar›n tamam› tar›mda kullan›lmamaktad›r. Günümüzde, Konut, e¤itim – ö¤retim, askerlik, sanayi,
turizm, ulafl›m ve benzeri sektörlerinde tesis yapma ve dolayl› kullan›mlar› için gerekli olan arazilerde bu nitelikteki arazi
içinde yer alabilmektedir ve bu durum bir ölçüde kaç›n›lmazd›r. Ancak gerek dengeli arazi kullan›m› gerek tar›m›n kollanmas› bak›m›ndan “toprak ifllemesine elveriflli” ve “üretim, potansiyeli yüksek” olan arazilerle, sulu tar›m ve ba¤ - bahçe olarak kullan›lan arazilerin veya s›n›f› ne olursa olsun “iklim
özelliklerinden” yararlan›larak zeytinlik, f›nd›kl›k. F›st›kl›k,
çay ve muz bahçeleri gibi plantasyona ayr›lan arazilerin boyutlar› belirlenerek baflka amaçlarla kullan›lmalar›n›n kesinlikle
önlenmesi gerekir.
1960’l› y›llarda yap›lan etüdlere göre 26.547.000 hektar tar›ma elveriflli arazi varl›¤›n›n 2007 y›l›na gelindi¤inde yayg›n
halde iki amaç d›fl› kullan›mlar› daha da azald›¤› bilinmektedir.
Türkiye tar›msal üretimde kendi kendine yeterli bir ülke
durumunda idi fakat bugün bunu söylemek olas› de¤il. Fakat
27,7 milyon hektar arazi üzerinde tar›m yap›ld›¤›, asl›nda bunun 6,1 milyon hektar›n›n toprak ifllemesine elveriflli olmayan
ve bir süre sonra ekilemez duruma gelecek olan arazilerden
olufltu¤u; di¤er taraftan % 2,4 oran›nda artan nüfusun beslen253
Su ve Toprak
me ihtiyac›n›n da giderek artaca¤›; buna karfl›n topra¤›n s›n›rl› ve üretilemez bir kaynak Oldu¤u, üstelik tar›m d›fl› kullan›mlarla da sürekli olarak azald›¤› düflünülürse, Türkiye’nin
tar›msal üretimde kendine yeterli olmas› halinin uzun süre
devam. Edemeyece¤i, yak›n gelecekte üretim a盤› do¤aca¤›
kaç›n›lmazd›r.
Kald› ki, tar›m; yaln›z beslenme ihtiyac›m›z›n karfl›lanmas›
bak›m›ndan de¤il, çok büyük ifl ve istihdam sahas› olmas› yan›nda bir k›s›m sanayi hammaddesine ve d›fl sat›ma katk›s› %
50’yi aflan tar›m ürünlerine kaynak teflkil etmesi bak›m›ndan
da büyük önem tafl›maktad›r.
Konu bu boyutlar içinde incelendi¤inde, tar›m arazisinden
kopar›lan bir küçük parçan›n bile, Milli Ekonomiyi olumsuz
yönde etkileyece¤i aç›kt›r.
Ülkemizde Cumhuriyet’in ilk y›llar›ndan beri sürdürülen
kalk›nma çabalar›na paralel olarak, özellikle 1950’lerden itibaren sanayileflme, nüfus art›fl› ve h›zl› bir flehirleflme görülmektedir. Belirtilen bu h›zl› geliflmelere kâr etme amac› da kat›ld›¤›nda sanayi bölgeleri, yerleflim alanlar›, yollar ve turistik
bölgeler için gerekli görülen tar›m arazileri kaybolmaktad›r.
Verimli tar›m arazilerinin amaç d›fl› kullan›lmas›n› etkileyen
en önemli faktörlerden biri de izlenen politikalar ve kanunî
boflluklard›r. Bir sektördeki vergi, fiyat ve benzeri teflvik unsurlar› di¤er sektörlerle âhenkli olarak düzenlenmezse geliflmeler di¤er sektörlerin aleyhine olabilmektedir.
Günümüzde çevre ve tar›m alanlar›n›n korunmas›na yönelik çok say›da hukukî düzenleme bulunmaktad›r. Bu düzenle254
Su ve Toprak
meler farkl› kurulufllar›n yetki alanlar›na girmekte. 1982 Anayasas›’nda, 2872 say›l› Çevre Kanunu’nda, 3202 say›l› Köy
Hizmetleri Genel Müdürlü¤ü’nün Teflkilât ve Görevleri Hakk›ndaki Kanun’da, 3083 say›l› Sulama Alanlar›nda Arazi Düzenlemesine Dair Tar›m Reformu Kanunu’nda, 3194 say›l›
‹mar Kanunu’nda, 1580 say›l› Belediyeler Kanunu’nda, 2965
say›l› Toplu Konut Kanunu’nda yer almaktad›r. Bunca hükmün bir arada uygulanamamas›, uygulay›c› kurulufllar›n koordinasyon içinde çal›flmamalar› sonucu tar›m topraklar›n›n, tar›m d›fl› amaçlarla kullan›lmas›na f›rsat verilmifl olmaktad›r.
Tar›m arazisi günümüzde çok çeflitli amaçlarla kullan›l›r hale
gelmifl olup, bunlar› içeriklerine göre flu dört bölüm halinde
incelemek mümkündür:
5.1.1 Konut Alanlar›
Sanayileflme, nüfusun h›zla artmas› ve köyden flehre göçün
bafllamas›, yeni yerleflim alanlar›na olan ihtiyac› artt›rm›flt›r.
Bunun sonucu olarak flehirlerde plans›z ve kontrolsüz yap›laflmalar olmufl ve flehir çevrelerindeki tar›m arazilerine do¤ru
yay›lmalar bafllam›flt›r. fiehirlerin etraf›ndaki ba¤, bahçe ve
tarla arazileri büyük bir h›zla yeni yerleflim bölgelerine dönüflmüfltür. Arazi kullan›m amaçlar›na göre uzun dönemli bir
planlama yap›lmadan yerlefltirilmesi, yap›lan planlar›n uygulamadaki geçersizli¤i son de¤iflikliklerle flehir imar planlar›n›n
yap›m›nda yetkili mercilerin de¤iflmesi ve kontrol yetersizli¤i,
tar›m arazilerinin kayb›n› h›zland›rmaktad›r. Yerleflim alanlar› civar›ndaki tar›m arazilerinin arsaya dönüflmesi ile de¤erin255
Su ve Toprak
de meydana gelen âni art›fl karfl›s›nda, bu arazilerin tar›msal
amaçl› kullan›m›n›n devam›n› sa¤lamak güçleflmektedir. fiehirlerin geliflme yönleri, arsa taleplerinden önce belirlenerek
gerekli planlamalar yap›lmad›¤› için tar›m arazileri, emlâk komisyoncular›n›n istekleri yönünde ve bu de¤er art›fl›na ba¤l›
olarak kolayl›kla tar›m d›fl› kullan›ma kaymaktad›r.
Tar›m topraklar› üzerinde geliflen baz› il merkezlerinin tar›m d›fl› b›rakt›¤› alanlar konusunda elde edilebilen baz› istatistikî veriler Çizelge 1 de gösterilmifltir. 1985 y›l› nüfus say›m›na göre il ve ilçe merkezleri nüfusu 26.8 milyon olup nüfusun % 53’ünü teflkil etmekteydi. Bu rakam›n 1990 y›l›nda 32
milyonu bulaca¤› tahmin edilmekteydi. Son nüfus say›m verilerine göre k›rsal alanda yaflayan nüfusun % 41.5 düzeylerine
geriledi¤i anlafl›lmaktad›r. Buna göre flehir nüfusundaki art›fl,
1965-1969 y›llar›nda o zamanki Toprak-Su Genel Müdürlü¤ü’nce hesaplanan 569 bin hektarl›k yerleflim alan›n›n, 1990’l›
y›llarda 1 milyon hektar› aflmas›na sebep olaca¤› düflünülmekteydi. Bu konudaki ölçümler çok güncel olmamakla birlikte
yerleflim alanlar›n›n bütün arazi s›n›flar› içindeki toplam de¤eri 726441 ha. olarak hesaplanmaktad›r. Bu de¤erin içine turistik alan, sanayii, askeri ve hava alanlar› dahil de¤ildir. Gerekli önlemler al›namad›¤› için tar›m arazilerinin tar›m d›fl›
kontrolsüz kullan›m› geçmiflte oldu¤u gibi sürmektedir.
5.1.2 Sanayi Alanlar›
Yerleflim ve çevre kirlenmesi konular›nda disiplin getirilmesi, afl›r› flehirleflme ve nüfus problemlerinin çözümlenmesi
256
Su ve Toprak
ve di¤er baz› amaçlarla, organize sanayi bölgeleri kurulmas›
yoluna gidilmifltir. Türkiye’de ilk olarak Bursa Organize Sanayi Bölgesi 1966 y›l›nda tamamlanarak sanayicilerin hizmetine
aç›lm›fl, 1967 y›l›ndan itibaren de 63 ilde organize sanayi bölgesi kurulmas› için Bakanlar Kurulu Kararnamesi ç›kart›lm›flt›r. Her il ve ilçede bir küçük sanayi sitesinin kurulmas› zorunlulu¤u aç›kt›r. Ancak her ilde bir organize sanayi bölgesinin kurulmas› yönündeki karar›n yanl›fll›¤› ise geçti¤imiz y›llardaki uygulamalarla görülmüfltür. Nitekim baz› organize sanayi bölgelerine sanayicilerin çekilmesi mümkün olmam›flt›r.
Çünkü kurulan sanayi bölgelerine yap›lan yat›r›m masraflar›n›n sanayiciye yans›mas›, sanayiciyi daha kolay ve ucuz bir
flekilde elde etti¤i tar›m arazilerine yönlendirmektedir. Ulafl›m, enerji v.b alt yap› tesislerine olan yak›nl›k ve hafriyat kolayl›klar› gibi nedenlerle sanayi’nin tercihi tar›m arazileri üzerinde yo¤unlaflmaktad›r. Böylece sanayici, kendisinin özel
mülkiyetindeki veya sat›n ald›¤› tar›m arazisini tahrip etmektedir. Öte yandan organize sanayi bölgelerinin yerleflim alanlar›n› da çevresine toplad›¤› bir gerçektir. Organize sanayi
bölgelerinin oluflturulmas›ndan vazgeçilemeyece¤ine göre bu
bölgelerin çok gerekli ve en uygun yörelerde toplanmas› ve
buralar›n çevresinde gecekondu önleme bölgelerinin de kurulmas› gerekmektedir.
Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›’n›n 1987 y›l› sonu kay›tlar›na göre organize ve küçük sanayi siteleri için tahsis edilen toplam
17.999 hektar arazinin yaklafl›k % 62’sine tekabül eden 11.196
hektar arazi, I-IV. s›n›f tar›ma elveriflli topraklar üzerindedir.
257
Su ve Toprak
KHGM’nün son verilerine göre sanayi alanlar›n›n toplam
miktar› 27.168 ha.olup bunun 20.191 ha’› yani % 74.3’ü
I,II,III ve IV. s›n›f araziler üzerinde kurulu bulunmaktad›r.
Mutlak korunmas› gereken I ve II. s›n›f topraklar›n kapsad›¤›
miktar ise 13.219 ha’d›r. Bu rakamlara, 3194 say›l› ‹mar Kanunu gere¤i imar plan› içinde olan yerlerde belediyelerce,
imar planlar› d›fl›ndaki yerlerde valiliklerce sanayiye tahsis
edilen tar›m arazileri dahil de¤ildir. Bu alanlar›n Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤› denetimi alt›nda olan yerlerden çok daha fazla
bir yekûn tuttu¤u bilinmektedir. Bu gibi yap›laflmalar›n ön
izinsiz tesis edilip daha sonra baz› flartlarla ve millî servetin
heba olmamas› gibi gerekçelerle, y›k›lmas› gerekirken ruhsat
verilip enerji ba¤lanarak iflletmeye aç›lmalar› halen devam etmektedir. Bu yanl›fl tutumun sürüp gitmesi ve af niteli¤indeki
zaman zaman sa¤lanan kolayl›klar›n kaçak sanayi tesislerinin
kurulmas›n› teflvik edece¤i aç›kt›r. Ön izinsiz yap›laflan sanayi tesislerine örnek olarak, Amasya Süt Fabrikas›, Bal›kesir
Yem Fabrikas›, Erzurum Il›ca Et Mamûlleri Tesisleri ve Pasinler Sigara Fabrikas› ile ‹zmir-Selçuk Yem Fabrikas› gösterilebilir. Bu birkaç tesis dahi, 1.100 dekar tar›ma elveriflli araziyi tar›m d›fl› b›rakm›flt›r.
5.1.3 Turistik Tesis Alanlar›
Verimli tar›m arazilerinin tar›m d›fl› amaçlara kaymas›na
sebep olan üçüncü ve önemli bir etken de turizm ve özellikle
2.konut alanlar›na yönelik yat›r›mlard›r. Türkiye’de bütün
bölgelerin imar plan› ve fiziksel plan› haz›rlanmam›flt›r. Ülke258
Su ve Toprak
de tapulama çal›flmalar›n›n bile bitirilememesi, plan yap›lmas› fikrini ve ifllemini zorlaflt›rmaktad›r. Bu aksakl›¤›n giderilmesi için turizm belgesi ve kredisi almak isteyenlere, varsa
imar plan›na uygun, yoksa mevziî plan yap›larak gerekli kolayl›klar sa¤lanmaktad›r. D›fl turizmin gelifltirilmesi, kiflilerin
hafta sonu ve y›ll›k dinlenme ihtiyaçlar›n› karfl›lamak için yazl›k konut taleplerinin karfl›lanmas› ve tarla sahiplerinin k›sa
sürede yüksek gelir elde etmek için arazilerini bu yolla satmak
istemeleri, zaten mevcut olmayan veya mevziî durumdaki çevre düzeni planlar›n› kolayca de¤ifltirme durumuna getirmektedir. Türkiye genelinde turistik alan kullan›m› eski verilere
göre 7.705 hektar olup bunun 4.593 hektar› (% 69.5’i) tar›ma
elveriflli alanlara aittir ve en büyük I. ve II. S›n›f dikili alanlarda (örn. zeytin,narenciye) görülmektedir.Ancak son on y›ldan
beri büyük geliflme gösteren turistik tesis alanlar› ile II.konut
alanlar›n›n kaplad›¤› tar›m alanlar› konusunda güncel bir veri
bulunmamaktad›r. Turizmin teflviki için bir miktar tar›m alan› elbette gözden ç›kar›lacakt›r, ancak bu gibi alanlarda çevre
düzeni plan kararlar›na tâviz verilmeden uyulmas› gereklidir.
Aksi halde çevrede tar›ma elveriflli arazi kalmamaktad›r. Birkaç örnek vermek gerekirse; DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün Alanya sulamas› içinde yer alan Mahmutlar Kasabas› imar plan›n›n
de¤ifltirilmesi sonucu bafllang›çta % 15 oran›ndaki tar›m arazisi elden ç›kmakta iken bu gün bu oran % 40’lara ulaflm›fl ve
DS‹ yat›r›mlar› kullan›lmaz bir hale gelmifltir. Ayr›ca, Trakya’da Enez-Silivri aras›ndaki sahil kufla¤›nda 8.500 hektar tar›ma elveriflli arazi turizm yat›r›mlar› ile % 50 azalabilecek du259
Su ve Toprak
rumda idi. Bunun d›fl›nda Antalya-Kufladas›-Silifke-Erdemli
sahil kuflaklar›nda da tar›m alanlar›n›n ruhsatl› veya ruhsats›z
bir flekilde tar›m d›fl› b›rak›ld›¤› bilinen bir gerçektir. Örne¤in
Kufladas›-Davutlar’da 24 hektar arazi ruhsatl› olarak turizme
aç›lm›flken, ruhsats›z olarak aç›lan alan 35 hektard›r.
5.1.4 Kamu Yat›r›mlar› ve Di¤er Kullan›m Alanlar›
Tar›m arazilerinin kayb›n› h›zland›ran di¤er etkenler de, flehirsel alt yap›, karayollar›, demiryollar›, havaalanlar› ve benzeri kamu yat›r›mlar› ile tu¤la-kiremit ocak ve fabrikalar›, aç›k
maden ocaklar›, enerji ve boru hatlar›n›n yap›m›d›r. Özellikle
büyük kamu yat›r›mlar› sadece kulland›klar› alanlar›n de¤il,
çevrelerine çektikleri di¤er yap›laflmalar yolu ile yeni tar›m
topraklar›n›n da kayb›na sebep olmaktad›r. Yukar›da belirtilen
bu yat›r›mlar›n getirdi¤i sorunlar› baz› örneklerle aç›klamakta
yarar vard›r. Karayolu güzergâhlar› özellikle ulafl›m kolayl›¤›
sa¤lamas› sebebiyle sanayi ve yerleflim yap›laflmas›n› kendine
çekmekte ve böylece yolun kapatt›¤› tar›m alan› bir yana, karayolu güzergâhlar›nda da büyük boyutlarda toprak kayb›na
sebep olmaktad›r. Örne¤in ‹zmir-Ayd›n, Mersin-Adana, Adana-‹skenderun, Ankara-Eskiflehir, Amasya-Erbaa-Suflehri karayollar› güzergâhlar› büyük ölçüde topra¤›, tar›m alan› d›fl›na
ç›karm›flt›r. Bu yollar ülke için elbette gereklidir ve karayolu
yap›m› sürecektir, ancak yollar›n daha düflük vas›fl› arazilerden geçirilmesinin verimli tar›m topra¤›n›n kayb›n› önleme gibi inkâr edilemeyecek ölçüde büyük bir yarar› oldu¤u da gerçektir. Örne¤in Trakya’da 25.608 hektar verimli tar›m arazisi
260
Su ve Toprak
bu tip yat›r›mlarla tar›m d›fl›na ç›kar›lm›fl ve bu miktar her geçen gün artarken bu yolun 8-10 km. kadar yak›nlar›nda
130.000 hektar› bulan tar›m d›fl› arazi bofl durmaktad›r. Trakya’da 1.400 dekar I.s›n›f, Erbaa’da 2.000 dekar, Gediz Ovas›’nda 4.400 dekar, Çorum’da 2.000 dekar tar›m arazisi 1985
y›l›na gelindi¤inde tu¤la kiremit yap›m› sebebiyle tar›m arazisi
olmaktan ç›km›fl ve kullan›lmayan çukurluklar ve batakl›klar
haline gelmifltir. Burdur ilinde Burdur gölünün Ramsar Alan›
s›n›rlar› içinde zaten s›n›rl› olan tar›m alanlar›nda tu¤la-kiremit sanayinin ham madde temini için yüksek kaliteli arazide
yapm›fl oldu¤u tahribat halen aç›kça gözlenebilmektedir. Etüdü yap›lmayan daha pek çok arazi ayn› durumdad›r.
5.2 Topra¤›n Fiziksel - Kimyasal Biyolojik Faktörlerden Dolay› Kirlenmesi
Toprak kirlenmesi; insan›n sürdürdü¤ü çeflitli iliflkiler sonucunda topra¤›n fiziksel, kimyasal ve jeolojik yap›s›ndaki,
do¤al kullan›lma amaçlar›na ayk›r› düflen de¤iflme, y›pranma,
tükenmelerin oluflmas› olarak tan›mlanabilir,
• Toprak kirlenmesi, daha genel anlamda toprak sorunlar›
içinde incelenir. Toprak su ve rüzgâr erozyonu,
• Tafll›k, çorakl›k ve yafll›k,
• Tar›m ilaçlar› kullan›m›,
• Gübreleme, maden iflletmecili¤i,
• Tar›m alanlar›n›n kirlenmesi,
Evsel ve endüstriyel kat› at›klar, •
261
Su ve Toprak
• Tar›m alanlar›n›n tar›m d›fl› kullan›mlar› olarak grupland›r›labilir.
Toprak kirlenmesi, di¤er çevre sorunlar›n›n büyük bir bölümünde görüldü¤ü gibi do¤an›n yanl›fl ve kötü kullan›lmas›
sonucu ortaya ç›kmakta, do¤al dengenin bozulmas› ile birlikte giderek h›z kazanmaktad›r.
Kentleflme ve sanayileflme sonucu ortaya ç›kan kat›, s›v› ve
gaz at›klar›n›n topraklara kar›flmas›, toprak kirlili¤i oluflturmakta, ayr›ca tar›m alanlar›n›n kentsel ve sanayi kullan›mlar›na
aç›lmas› verimli topraklar›n kayb›na sebep olmaktad›r. Ayn› zamanda verimli tar›m topraklar›ndan tu¤la - kiremit gibi yap›
malzemelerinin üretimi söz konusu kay›plar› ço¤altmaktad›r.
Ayr›ca, daha çok ürün almak için gelifltirilen yeni tar›m
teknikleri baz› hallerde h›zland›r›lm›fl erozyon, tuzluluk ve
yafll›k gibi toprak kirlenmelerine yol açabilmektedir.
5.2.1 Ülkemizde Toprak Kirlenmesinin Türleri
Afla¤›da toprak kirlenmesinin türleri ayr› bafll›klar alt›nda
ele al›narak aç›klanm›flt›r.
5.2.1.1 Su Erozyonu
Topraklar›n su ve rüzgâr etkisiyle yerlerinden afl›nd›r›larak
baflka yerlere tafl›nmas› olay›na erozyon ad› verilmektedir. Su
erozyonu; do¤al erozyon ve h›zland›r›lm›fl erozyon olmak
üzere iki k›s›mda incelenebilir.
Do¤al erozyon y›kanmalar, yüzeysel tafl›nmalar ve arazi
262
Su ve Toprak
kaymas›ndan oluflur. Do¤al erozyonla tafl›nan materyal yeni
toprak oluflmas›n› da sa¤lamakta, böylece yafllanm›fl topraklar›n gençleflmesine ve verimliliklerinin yeniden yükselmesi sonucunu da do¤urabilmektedir.
H›zland›r›lm›fl erozyon ise; e¤imli arazilerdeki orman ve
meralar›n tar›m alan› haline getirilmesiyle buralarda su tutma
kapasitesinin azalmas› sonucunda oluflan yüzey ak›nt›lar›n›n
topraklar› afl›nd›rmas› ve sürükleyerek tafl›mas›yla oluflur.
5.2.1.1.1 Türkiye’de H›zland›r›lm›fl
Su Erozyonu ve Nedenleri
Türkiye topraklar›n›n yaklafl›k %74’ü su erozyonunun etki
alan› içindedir ifllenebilir tar›m alanlar›nda karfl›lafl›lan su
erozyonu toplam topraklar›n %20’sini aflmaktad›r.
Türkiye’de h›zland›r›lm›fl su erozyonunun nedenleri aras›nda orman tahribat›, mera tahribat›, yanl›fl arazi kullan›m›,
nadas yöntemi, iflletme büyüklükleri, kirac›l›k ve yar›c›l›k, bilgisizlik, ekim nöbeti ve ah›r gübresinin kullan›lmamas› say›labilir. Kontrolsüz otlatmalar›n usulsüz kesimlerinin yan› s›ra,
her y›l ortalama yaklafl›k 6.300 hektar orman›n tarla açmak
amac›yla, 22 bin hektar orman›n yang›nlarla tahrip edildi¤i
hesaplanmaktad›r. Bunlar›n sonucunda yaklafl›k 11 milyon
hektarl›k orman alanlar, bir baflka deyiflle toplam orman alanlar›n›n %60’› aflk›n bir bölümü bozuk hale dönüflmüfl, do¤al
denge bozulmufl veya yok olmufl, su erozyonu da büyük toprak kay›plar›na ve su taflk›nlar›na neden olmufl ve olmaktad›r.
263
Su ve Toprak
Meralar, gerek alan ve gerekse nitelik bak›m›ndan gün geçtikçe kay›plara u¤ramakta, kontrolsüz ve afl›r› otlat›lma bitki örtüsünün yok olmas›na bu da erozyonun h›zlanmas› sonucunu
do¤urmaktad›r. Birim alandan al›nan ürünün art›r›lmas› yerine, orman ve meralar›n tar›m alanlar›na dönüfltürülmesi,
1935’de 44 milyon hektar olan çay›r ve meralar›n 1955’te 31,
1980’de 21 milyon hektara düflmesine neden olmufltur. Yanl›fl arazi kullan›m›, sürülmeye bafllanan ve üzerinde erozyonla
ilgili hiçbir önlem al›nmayan yeni aç›lan tar›m alan›nda ve
özellikle e¤imli arazilerde erozyon giderek etkisini art›rm›flt›r.
Genellikle toprak koruma önlemlerinin birlikte ve beraber
al›nmas› gerekirken küçük iflletmelerde uygulanamamas›, nadas dönemlerinde korunmadan tümüyle yoksun e¤imli arazilerin bulunmas›, kirac›l›k ve yar›c›l›k biçiminde tar›m alanlar›n›n büyük bir bölümünün iflletilmesi, toprak koruman›n temel önlemlerinden olan ekim nöbetinin ve topra¤› erozyona
karfl› dayan›kl› k›lan ah›r, gübresinin yayg›n olarak kullan›lamamas› ve bu konulardaki bilgisizlik erozyonu art›r›c› önemli nedenler aras›nda s›ralanabilir.
5.2.1.1.2 Türkiye’de Önemli Su Erozyon Alanlar›
Ülkemiz, topografik yap›n›n, do¤al bitki örtüsü ve fiziksel
toprak özelliklerinin erozyona uygun bulunmas› ve topraklarda gerekli önlemlerin al›nmadan ifllenmesi sonucu, su erozyonuna aç›k bulunmaktad›r.
Trakya’da hafif ve orta derecede fliddetli su erozyonu daha
264
Su ve Toprak
çok yüksek da¤ yamaçlar›nda ifllenen topraklarda meydana
gelmektedir. Ege Bölgesi’nde ormanlar›n yang›nlarla tahrip olmas› sonucunda Ayd›n ve Söke ovalar›nda büyük kay›plara
yol açan taflk›nlar oluflmufltur. Orta Anadolu’da e¤imli arazilerde nadasl› bu¤day tar›m›n›n sürdürüldü¤ü alanlarda su
erozyonu oldukça fliddetli biçimde görülebilmektedir. Ayr›ca
Güneydo¤u Anadolu Bölgesi’nde tarla aç›lm›fl bulunan e¤imli
arazilerde ve afl›r› otlat›lan meralarda fliddetli su erozyonu vard›r. Karadeniz Bölgesi’nde m›s›r ve tütün tar›m› yap›lan arazilerde, iç bölgelerdeki e¤imli arazilerde ve Çoruh Irma¤› Vadisi’nde orta ve çok fliddetli erozyon görülmektedir.
5.2.1.1.3 Türkiye’de Rüzgâr Erozyonu,
Nedenleri ve Alanlar›
Rüzgâr, erkin bir erozyon yap›c› olarak ilk ça¤lardan bafllayarak günümüzde de etkisini sürdürmektedir. Rüzgâr erozyonu, insanlar›n do¤al dengeye olumsuz kar›flmalar, afl›r› otlatma,
uygun olmayan ekim sonucunda art›r›lm›fl bulunmaktad›r.
Topraklar›n rüzgârlarla tafl›nmas› olay› karmafl›k olup, bunu toprak yüzeyinin özelli¤i, topra¤›n su kapsam› ve rüzgâr
koflullar› etkilememedir. Rüzgâr erozyonu, arazi yüzeyinin genellikle kuru ve bitki örtüsünden yoksun bulundu¤u kurak ve
yar› kurak yörelerde çok etkilidir. Rüzgâr›n afl›nd›rma ve tafl›ma gücü birçok etkene ba¤l›d›r. Bu etkenlerin birleflmesi tafl›nan topra¤›n oran›n› belirlemektedir.
Rüzgâr erozyonu ülkemizin genellikle kurak ve yar› kurak
265
Su ve Toprak
iklim koflullar› alt›ndaki yörelerde sorun olmaktad›r. Topraklar›n organik maddelerce çok fakir bulunmalar›, strüktürlerinin bozuk ve tektürlerinin rüzgârla tafl›nmaya uygun büyüklükte olmalar› rüzgâr erozyonunu art›r›c› nedenlerin bafl›nda
gelmektedir. Özellikle Orta Anadolu’da ilkbaharda güneyden
esen kuru ve kavurucu s›cak rüzgârlar, bitki örtüsünden yoksun arazilerde büyük toprak kütlelerini bir yerden kald›r›p
baflka yerlere y›¤maktad›r.
Rüzgâr erozyonunun en fazla ekili oldu¤u yöre Konya ve
Karaman illeri s›n›rlar› içine düflmektedir. Bu yörede, rüzgâr
erozyonunda zarar, gören toplam arazi 150 bin hektar› bulmakta, bunun da 100 bin hektar› aflan bölümü Karap›nar ‹lçesi’nde yer almaktad›r.
Ni¤de ‹li s›n›rlar› içinde yaklafl›k 28 bin hektar, Sakarya
ilinde 2400, Kars ‹li’nin Aral›k ‹lçesi’nde 1 600 hektarl›k alanlarda etkili rüzgâr erozyonu görülmektedir. Bunlar›n d›fl›nda,
Terkos Gölü, Fethiye, Fenike, Adana, Mersin, Silifke k›y› fleritleri gibi ül1kemiziin baz› k›y› kesimlerinde, kumlu alanlar
rüzgâr erozyonu etkisinde kalmaktad›r.
Meralar, gerek alan ve gerekse nitelik bak›m›ndan gün geçtikçe kay›plara u¤ramakta, kontrolsüz ve afl›r› otlat›lma, bitki
örtüsünün yok olmas›na bu da erozyonun h›zlanmas› sonucu
do¤urmaktad›r. Birim alandan al›nan ürünün art›r›lmas› yerine, orman ve meralar›n tar›m alanlar›na dönüfltürülmesi,
1935’de 44 milyon hektar olan çay›r ve meralar alanlar›n›n
1955’te 31 ve 80’de 21 milyon hektara düflmesine neden olmufltur. Yanl›fl arazi kullan›m›, sürülmeye bafllanan ve üzerin266
Su ve Toprak
de erozyonla ilgili hiçbir önlem al›nmayan yeni aç›lan tar›m
alanlar›nda ve özellikle e¤imli arazilerde erozyon giderek etkisini art›rm›flt›r.
Genellikle toprak koruma önlemlerinin birlikte ve beraber
al›nmas› gerekirken küçük iflletmelerde uygulanamamas›, nadas dönemlerinde korunmadan tümüyle yoksun e¤imli arazilerin bulunmas›, kirac›l›k ve yar›c›l›k biçiminde tar›m alanlar›n›n büyük bir bölümünün iflletilmesi, toprak koruman›n temel önlemlerinden olan ekim nöbetinin ve topra¤› erozyona
karfl› dayan›kl› k›lan ah›r gübresinin yayg›n olarak kullan›lamamas› ve bu konulardaki bilgisizlik erozyonu art›r›c› önemli nedenler aras›nda s›ralanabilir.
5.2.1.1.4 Erozyonun ‹nsan ve Çevresi Üzerinde Etkileri
Erozyonla tafl›nan materyalin ayn› zamanda bir kirlenme
kayna¤›n›n oluflturdu¤u da bir gerçektir. Üretimi art›rmak
amac›yla günümüzde büyük miktarda gübre ve pesti sit kullan›lmaktad›r. Bunlar›n ayr› ayr› ve birlikte yüzey sular› veya
sedimentlerle araziden tafl›nmalar›, akarsular›n kirlenmelerine
neden olmaktad›r. Akarsular ve göllerde bal›k ölümlerinin artmas›n›n tafl›nan insektisitlerden kaynaklanabilece¤i, kullan›lan azotlu ve fosfatl› gübrelerin ise afl›r› beslenmeden dolay›
bataklaflmaya (ötrafikasyon) yol açabilece¤i dikkate al›nmal›d›r. Bunlar›n d›fl›nda, su kayb›n›n artmas›, su ürünlerindeki
verimlili¤in azalmas›, bitki besin maddelerinin kayb›, üretilen
ürünlerde niteli¤in olumsuz yönde de¤iflmesi, sel oyuntular›
ile arazi kayb›, toprak strüktürünün bozulmas›, sedimantas267
Su ve Toprak
yon, uygun su temini yönündeki harcamalar›n artmas›, iflletme ve bak›m giderlerinin yükselmesi, verimli topraklar›n sedimentlerle örtülmesi, topraklardaki su tutma kapasitesinin ve
inriltrasyon kapasitesinin azalmas›, sel bask›nlar› nedeniyle
can ve mal kay›plar›na yol açmas›, artan su taflk›nlar› sonucu
ak›nt› yataklar›nda ve rezervuarlarda kapasitenin düflmesi ve
depolanan su miktar›n›n azalmas›, ulafl›m yap›lan suyollar›nda ve limanlardaki temizleme tarama, giderlerinin artmas›, su
kuvvetli potansiyelinin azalmas›, arazi ve akarsular›n yaban
hayat› ve dinlenme yeri olarak kullan›m de¤erlerinin düflmesi, su yap›lar›n›n ekonomik ömürlerinin azalmas›, sular1a ve
drenaj sistemlerinin tafl›ma kapasitelerinin düflmesi ile iflletme
giderlerinin artmas›, çökelen sedimentler nedeniyle drenaj sorunlar›n›n ortaya ç›kmas› ve üretkenli¤inin azalmas›, karayollar›n›n bak›m giderlerinin artmas› gibi çok ve çeflitli tür ve boyuttaki sorunlara neden olmaktad›r
5.2.1.1.5 Erozyonun önlenmesi
Erozyona karfl› al›nacak önlemler genel olarak dört esasa
dayanmaktad›r. Bunlar:
a. Araziyi kabiliyetine göre kullanmak,
b. Araziyi ölü ya da canl› bitkilerle olabildi¤ince örtülü bulundurmak,
c. Efl yükselti e¤rilerine paralel olarak tar›m yapmak,
Toprak koruma önlemleri ise iki yöntemle sa¤lanabilir.
Bunlar bitki1sel nöbetini uygulayarak bir tarlada her y›l ayn›
268
Su ve Toprak
bitkiyi yetifltirmek yerine çeflitli bitkileri düzenli bir s›ra çerçevesinde yetifltirmek, topra¤› oluflturan ve topra¤› koruyan bitkilere öncelik vermek, bitki art›klar›n›, gerekli ölçüde yerinde
b›rakmak, ölü bitki örtüsü ad› verilen hasattan sonraki art›klar› toprakta b›rakmak, rüzgâr etkisinden korumak için hâkim
rüzgâr yönüne dik olarak birkaç a¤aç türünden oluflan rüzgâr
k›r›c› fleritler oluflturmak yer almaktad›r.
Mekanik yöntemler aras›nda tasarlanan, flerit üzerine ekim,
efl yükselti e¤rilerine paralel tar›m yapmak gibi önlemler s›ralanabilir. Uygulanan tar›m tekniklerindeki yanl›fll›klar›n düzeltilmesiyle orta derecede fliddetli su erozyonu büyük ölçüde
önlenebilmektedir.
5.2.1.2 Gübreler
Bitki besin maddelerinden, planlanan ürün düzeyine eriflmede noksanl›k gösterenlerin d›flar›dan
çeflitli bileflikler halinde eklenmesine gübreleme ve gübreleme amac› ile eklenen bilefliklere gübre ad› verilmektedir. Bitkilerin geliflmeleri ve organik madde yap›m› için kullan›lan
maddelere, genel anlamda bitki besin maddesi denilmektedir.
5.2.1.2.1 Gübre kullan›m›nda Göz önüne
Al›nmas› Gereken Konular
Tar›msal üretim alanlar›nda topra¤›n besin a盤›n› kapatarak, istenilen en uygun ürünü elde edebilmek için topra¤›n bitkisel besin maddesel kapsam›n› planlanan ürünü sa¤layacak
269
Su ve Toprak
düzeye ç›karmak gerekmektedir. Bu miktar›n alt›nda verilen
besin maddeleri beklenen ürün art›fl›n› sa¤layamamakta, üstünde verilenler ise, sa¤lad›¤› etkiye paralel olarak artmay›p tersine
azalmas›na neden olarak ekonomik olmamakta, ayr›ca ürün kalitesini bozmakta ve çevre kirlenmesine yol açmaktad›r.
Gübre kullan›m›nda en uygun miktar›n belirlenmesi su ve
toprak kaynaklar›n›n kirlenmelerinin en az düzeyde tutulabilmesi için üzerinde önemle durulmas› gereken bir konudur.
5.2.1.2.2 Afl›r› Gübrelemenin Oluflturdu¤u
Kirlenme Sorunlar› ve Önleme Tedbirleri
Ülkemizde azotlu, fosforlu, potasyumlu ve kompoze olmak
üzere farkl› gübre çeflitleri kullan›lmaktad›r. Gere¤inden fazla
kullan›lan gübrelerin neden oldu¤u olumsuz etkiler, çevre
sa¤l›¤› ve kirlenme yönünden afla¤›da belirtilen sonuçlar› yaratmaktad›r.
• Yüksek düzeyde azotlu gübre kullan›lmas› sonucu topra¤›n y›kanmas›, akarsu ve yer alt› sular›nda nitrik miktar› artmakta, içme sular›n› olumsuz yönde etkilememelidir.
• Fosforlu gübrelenin düzey ak›fllar›yla tafl›nmas› sonucu
içme sular›nda ve akarsularda fosfor miktar› yükselmektedir.
• Özellikle göllerde azot ve fosfor miktar›n›n yükselmesi
ötrofikasyona neden olup, göllerdeki canl› yaflam› olumsuz
yönde etkileyerek canl› türlerinin azalmas›na ve bataklaflmaya
yol açmakta, istenmeyen afl›r› bitki üremesine neden olmaktad›r.
270
Su ve Toprak
• Yüksek düzeyde nitrojenli gübre verilen topraklardaki
bitkilerde nitrozemin gibi kansorejen maddeler oluflurken
özellikle yapraklar› yenen sebzelerde zararl› nitrat ve nitrik birikmelerine yol açmaktad›r.
5.2.1.3 Pestisidler
Genel anlam›yla pestisidler, tar›m ürünlerine zarar veren
her türlü organizmalar› yok etmekte kullan›lan kimyasal maddelerdir. Ve tar›m ilaçlar› olarak tan›n›rlar.
Pestisidlerin çevreye bulaflmalar› ya bir amaca yönelik yap›lan ilaçlamadan kaynaklanan dolayl› buluflmalar ya da do¤rudan olmaktad›r. Pestisidler çevreye uyguland›klar›nda buharlaflma, toprak kolloidleri taraf›ndan absorbasyon, y›kanma,
kimyasal reaksiyonlar ve mikrobi¤e metabolizmaya etkileri biçiminde olaylar do¤ururlar.
Pestisidler su ekosisteminde su içinde veya kenar›nda meydana gelen akuatik bitkilerin ya da böceklerin mücadelesi için
ilaçlar›n suya do¤rudan uygulanmas›, ilaçlanm›fl bitki veya
toprak yüzeylerinden toprak üstü veya toprak alt› drenaj suyunun hareketi ya da ya¤mur sular› ile y›kanmas›, ilaç art›¤›
içeren bitki, böcek veya topra¤›n çeflitli yollardan su ekosistemine tafl›nmas›, ilaç endüstrisi at›klar›n›n suya veya topra¤a
dökülmesi biçiminde ulafl›rlar. Baz› pestisidlerin su ortam›nda
bulunmalar› su ürünlerine zarar verebilece¤i gibi bu su ürünlerini tüketenler içinde büyük bir tehlike kayna¤› oluflturur.
Uzun dönemde pestisidlerin kal›c› özelliklerinden dolay› su
271
Su ve Toprak
ekosistemini geri dönülemeyecek ölçüde bozabilir.
Ülkemizde ekili araziye oranla pestisid kullan›m›n›n birçok geliflmifl ülkeye göre, az olu¤u, ancak baz› yörelerde bilinçsiz uygulamalar sonucu çeflitli zararlar›n›n ortaya ç›kt›¤›
bilinmektedir.
Pestisidlerin en çok kullan›ld›¤› Akdeniz Bölgesi ve Çukurova’da çeflitli yer alt› ve yer üstü su örneklerinde önemli ölçüde pestisid kal›nt›s› bulunmufltur. Ayr›ca Antalya ve ‹skenderun körfezleri aras›nda kalan sahada avlanan çeflitli bal›k
türlerinde pestisid kal›nt›lar› saptanm›fl. Ayn› durum Karadeniz k›y›lar›nda avlanan bal›k türlerinde de gözlenmifltir. Orta
Anadolu’da, ilaçl› tohumlar›n kufl türlerine, Güneydo¤u Anadolu’da farelere karfl› kullan›lan pestisidlerin canl›lara zararl›
olaca¤› tespit edilmifltir.
5.3 Toprak Kirlenmesi ‹le ‹lgili Kurulufl ve Yasalar
Ülkemizde toprak ve arazi konular›yla ilgili çok say›da yasa ve yönetmeli¤in varl›¤›na ra¤men, toprak kirlenmesi ile
topra¤›n kötü kullan›lmas› ve bununla i1gili çevre sorunlar›n›
düzenleyen hükümler çok azd›r. Tar›msal üretimi gelifltirecek,
toprak kirlenmesini önleyecek ve dengeleyecek ve bunlara
ba¤l› olarak topra¤› en iyi biçimde koruyacak yasa ve yönetmeliklerin bir çevre koruma anlay›fl› içinde yürürlü¤e sokulmas› gerekmektedir.
Toprak ve arazi kullan›m›yla birinci derecede ilgili kanun
olan 1757 say›l› Toprak ve Tar›m Reformu Kanunu’nu 1978
272
Su ve Toprak
y›l›nda flekil yönünden Anayasa Mahkemesince iptal edildi¤inden, 3083 say›l› kanun onun yerini dolduramam›flt›r. Bu
konuda önemli bir boflluk ortaya ç›km›flt›r. Yap›lacak yeni düzenlemeler sanayi geliflmesinden dolay› çevreye en az zarar verebilecek ve tar›m topraklar›n› koruyacak, kentsel geliflmelerin tar›m, topraklar›n›n en az kayba u¤ratacak, verimli tar›m
alanlar›n›n sorunsuzca tahrip eden tu¤la, seramik ve benzeri
toprak sanayi ile aç›k maden iflletmecili¤ine denetim ve önlemler getirecek biçimde olmal›d›r.
6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü Kurulufl ve
Görevleri Hakk›ndaki Kanun’da yer almaktad›r. Toprak Koruma ile ilgili baz› hükümler de Gübre Araflt›rma Enstitüsü ile
Bay›nd›rl›k ve ‹skân Bakanl›¤›’n›n görev ve yetki alan›na girmektedir.
485 say›l› Orman Bakanl›¤› Kurulufl ve Görevleri Hakk›ndaki Kanunu, orman topraklar›n›n kay›p olmas›n›n önlenmesi ve su toplama havzalar›nda do¤al dengenin sa¤lanmas› görevini Tar›m, Orman ve Köy ‹flleri Bakanl›¤›’na vermifltir.
Üniversitelerin Ziraat Fakülteleri de toprak sorunlar› ve
toprak kirlenmesinin çeflitli boyutlar› ile ilgili araflt›rmalar
yapmaktad›r. Çeflitli sanayi kurulufllar›n›n çevreye yapabilecekleri etkileri denetlemek amac›yla Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m
Bakanl›¤›’nca raporlar verilmektedir.
Pestisidler, konusu ile ilgili Sa¤l›k ve Sosyal Yard›m Bakanl›¤›, H›fz›s›hha Enstitüsü ve buna ba¤l› Zehir Araflt›rmalar›
Enstitüsü, Orman ve Köy ‹flleri Bakanl›¤›, Koruma Kontrol
Genel Müdürlü¤ü, Zirai Mücadele ‹laç ve Aletleri Enstitüsü,
273
Su ve Toprak
Zirai Mücadele Araflt›rma Enstitüleri, Biyolojik Mücadele
Araflt›rma istasyonlar›, Üniversitelerin ziraat Fakülteleri bulunmaktad›r.
Bitkilerdeki hastal›k ve zararl›lara karfl› kullan›lan ilaçlar›n,
ithal, ihraç, imal, sat›fl ve kullan›lmalar› 6968 say›l› Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Kanunu’nda yer alan hükümleri ve
bu kanuna ba¤l› olarak haz›rlanan Zirai Mücadele ‹laç ve Aletleri Hakk›nda Nizamname hükümlerine göre yürütülmektedir. Çeflitli böcek ve zararl›lara karfl› kullan›lan ilaçlar›n imal,
ithal, ruhsat ve sat›fl› ile ilgili ifllemler ve hayvanlardaki d›fl parazitlere karfl› kullan›lan ilaçlar›n ruhsat ifllemleri S.S.Y.B’ce
yürütülmektedir. G›da Maddelerinin Umumi Sa¤l›¤› ilgilendiren Eflya ve Levaz›m›n Hususi Vas›flar›n› Gösteren Tüzük uyar›nca, perakende sat›fl için valiliklerden izin alacaklar›n haiz
olmalar› gereken konularla ilgili olarak S.S.Y.B’ce ç›kar›lan bir
talimat da mevcuttur.
5.3.1 Usul Hükümleri Aç›s›ndan Çevre Sorunu
5.3.1.1 Girifl
‹nsanl›¤›n çevreye müdahalesi toplay›c›l›ktan tar›ma, tar›mdan da sanayi ve kentleflmeye uzanan bir süreç sonunda
belirginleflmifltir. Ancak, bu müdahalenin çevreyi tahrip boyutuna ulaflmas› ve insanl›¤›n gelece¤i bak›m›ndan endifle duyulmas› çok yak›n zamanlarda söz konusu olmufltur.
Gerçekten, çevreyi oluflturan en önemli unsurlardan hava
ve su, Roma Hukuku’ndan beri üzerinde egemenlik kurutulamayan ve özel mülkiyete konu olmayan fleylerden say›lm›flt›r.
274
Su ve Toprak
Bu düzenleme ise, ana hatlar›yla günümüz hukuk düzenlerince de benimsenmifltir. Buna karfl›l›k, h›zl› sanayileflme ve
kentleflme ile kapitalist sistemin “kâr amac›”; ayn› sistemde suyun ve havan›n “serbest mal” say›lmas›na iliflkin hukuki düzenlemelerin çevre kirlenmesive çevrenin tahrip edilmesine
engel olamad›¤›n›, hiç de¤ilse bu konuda yetersiz kald›¤›n›
göstermifltir.
‹nsanlar›n çevreye müdahalesi sonucu, önce baflka insanlar
bak›m›ndan mameleki zararlar ortaya ç›km›fl daha sonra da bu
zararlar›n tazmini ve zarar verici faaliyetlerin durdurulmas› istemleri söz konusu olmufltur. Böylece, temelde çevreye müdahale ve çevre kirlenmesi konular›n› tafl›yan Özel Hukuk uyuflmazl›klar› yarg› organ› önüne gelmeye bafllam›flt›r. Ayn› flekilde, çevre kirlenmesi, kirlenmenin önlenmesi, kirlenmeden
do¤an sorumluluk konular›na iliflkin adli yarg› uyuflmazl›klar›, madeni usul hukuku bak›m›ndan da önem kazanm›flt›r.
‹flte, bu incelemede de Türkiye’de çevre sorunlar›na iliflkin
yarg› kararlar› usul hukuku bak›m›ndan de¤erlendirilmeye
çal›fl›lacakt›r. Hemen belirtelim, inceleme konusu adl› yarg›
önüne gelen Özel Hukuk uyuflmazl›klar› ile s›n›rl› tutulacak,
Ceza Hukuku’na ve idare hukukuna iliflkin konulara de¤inilmeyecektir. ‹ncelenen sorunlar konu ile ilgili Yarg›tay kararlar›na göre belirlenmifltir. Yani çevre, hukuka iliflkin Yarg›tay
kararlar› usul hukuku iliflkileri bak›m›ndan incelenecek ve de¤erlendirilecektir.
fiunu da belirtelim incelenen Yarg›tay kararlar›n›n bir bölümü 2872 say›l› Çevre Kanunu’nun yürürlü¤e girmesinden
275
Su ve Toprak
sonraki döneme aittir. Ancak kararlar›n hiçbirisinde Çevre
Kanunu’nun uygulanmas›na rastlanmam›flt›r. Fakat bu durum
usul hukuku sorunlar›n›n de¤erlendirilmesi bak›m›ndan bir
engel oluflturmamaktad›r.
5.3.1.2 Dava ve Taraf Ehliyeti ‹le
Hukuki Yarara ‹liflkin Sorunlar
Çevre kirlenmesinden ya da daha kapsaml› olarak, çevreye
müdahaleden do¤an veya do¤abilecek zararlar bak›m›ndan
kimlerin, kimlere karfl› dava açabilece¤i sorunu, bu alanda ki
dava hakk›yla iliflkili olarak, çevre hukukunun önemli konular›ndan birisi biçiminde gözükmektedir.
Taraf ehliyeti kavram›, bir davada davac› veya daval› olabilme yetene¤i, medeni hukuktaki hak ehliyetinin medeni usul
hukukunda büründü¤ü flekil olarak tan›mlanmaktad›r. Buna
göre, medeni hukuk bak›m›ndan hak ehliyeti bulunan gerçek
ve tüzel kifliler (MK m. 8 ve m. 47,48) medeni usul hukukunda taraf ehliyetine sahiptirler (HU’MK m. 38) Dava ehliyetini
dava açabilme ve usul ifllemleri yapabilme yetene¤i ise medeni hukuk ehliyetine göre belirlenmektedir (HUMK m. 38).
Dava hakk› konusuna gelince; Bu konuda ana hatlar›yla,
korunmaya de¤er hukuk yollar› olan, gerçek ve tüzel kiflilerin
Ceza Hukuku anlam›nda dava hakk› vard›r denilebilir. Yani
dava hakk› hukuki yollarla ile s›n›rl›d›r.
Çevre Kanunu’nun “Kirletenin Sorumlulu¤u” bafll›¤›n› tafl›yan 28. maddesinin ikinci f›kras›na, göre; “Kirletenin, meyda-
276
Su ve Toprak
na gelen zarardan ötürü genel hükümlere göre tazminat sorumlulu¤u sakl›d›r”. O halde, çevreye müdahaleden do¤an
Özel Hukuk uyuflmazl›klar›na da, kimin kime karfl› dava açabilece¤i ve dava hakk›, konular›, usulün yukar›da ana hatlar›
belirtilen bu alandaki genel hükümlerine göre belirlenmelidir.
Acaba, çevreye müdahale eden do¤an uyuflmazl›klardaki
yarar ve dava hakk› konular›, uygulamada nas›l de¤erlendiri1mektedir?
(*) Bu bölüm Haluk Konuralp’in (A.Ü.H.F. Araflt›rma Görevlisi) bir incelemesinden al›nm›flt›r. “Mahkeme Kararlar›nda
Çevre Sorunlar›”, Türkiye Çevre Sorunlar› Vakf› Yay›n›, 1986,
Ankara”.
Afla¤›da bu konudaki baz› Yarg›tay kararlar›na de¤inilecektir.
Baz› Örnekler:
a. ‹flas ‹daresi’nin Çevre Kirlenmesinden Do¤an›n Zarar›n
Tazmini ‹çin Dava Açmas›: 25.12.1985, günlü 1. HD karar›na
konu olan bir olayda, iflas etmifl bir dokuma flirketinin iflas
idaresi, çevreyi kirletmek suretiyle tesislere zarar veren, bir çimento flirketini dava etmifltir. Daval› çimento flirketi savunmas›nda “flirketin tüzel kiflili¤inin kalmad›¤›n›, iflas masas›n›n
hukuken mevcut olmayan bir haktan bahisle böyle bir dava
açamayaca¤›n›” i1eri sürmüfltür. Yani daval›, davac› iflas idaresinin hem ehliyetinin, hem de hukuki yarar›n›n olmad›¤›n›
iddia edilmifltir. Yarg›tay II. Hukuk Dairesi, ise davay› esastan
reddeden yerel mahkeme karar›n› onamakla birlikte, ehliyet
ve hukuki yarar konular›na de¤inilmekte, böyle bir davada if-
277
Su ve Toprak
las, idaresinin hem ehliyetinin bulundu¤unu, hem de hukuki
yarar›n›n oldu¤unu kabul etmifltir. fiayet, gerçekten bu olayda
davac›n›n taraf ve dava ehliyeti bulunmasayd› ve dava açmakta hukuki yarar› olmasayd›, bu takdirde esasa girilmeden, davan›n dava flart› yoklu¤undan reddedilmesi gerekecekti.
Asl›nda, iflas masas›n›n dava ve taraf ehliyeti vard›r. Bu bak›mdan, yukar›daki kararda, karara konu olan olayda önemli
olan hukuki yarar kavram›d›r. Yukar›da k›saca de¤inildi¤i gibi, korunmaya de¤er hukuki bir yarar varsa, dava hakk› da
bulunmaktad›r. O halde, inceleme konusu olayda iflas idaresine dava hakk›, tan›nm›fl olmakla, hukuki yarar›n›n varl›¤›n›n kabul edilmifl oldu¤u söylenebilir. Çevre kirlenmesinden
zarar gören tüzel kiflinin iflas etmifl olmas› kirletenin savunmas› aksine dava açmaktaki hukuki yarar› ortadan kald›ran
bir durum olarak görülmemifltir.
b. Belediyenin Çevre Kirlenmesinden Do¤an Zarar›n Tazmini ‹çin Dava Açmas›: 25.12.1982 günlü I. HD karar›na konu olan bir baflka olayda ise, bir belediye bir çimento fabrikas›n›n baca ve çeflitli bölümlerinden ç›kan gaz, toz ve çimento
art›klar›n›n kent üzerine da¤›l›p yay›lmak suretiyle insan, hayvan ve bitkilere zarar verdi¤ini ileri sürerek, tespit olunacak
zarar›n giderilmesini istemifltir. Hukuk Dairesi, bu olay› da
belediyenin dava ve taraf ehliyeti ile hukuki yarar›n ve ona
ba¤l› olarak dava hakk›n› tart›flm›flt›r.
Bir kamu tüzel kifli olarak belediyenin dava ve taraf ehliyeti
vard›r. Öyle ki, Yarg›tay’a göre davac› belediye daval› fabrikan›n eyleminden zarar gören herhangi bir kifliden farkl› de¤ildir.
278
Su ve Toprak
Bu kararda ve karara konu olan olayda as›l önemli olan
belediyenin dava açmaktaki hukuki yarar› ve dava hakk›d›r.
Davac› belediye oldukça ilginç bir gerekçe ile hukuki himaye istemifltir. Daval› fabrika insan, hayvan ve bitkilere zarar
vermektedir. Ancak, bu zarardan özellikle insanlar üzerinde
meydana gelenin, belediye aç›s›ndan mameleki bir sonuç do¤urmad›¤› aç›kt›r. Bununla birlikte, Yarg›tay 1. Hukuk Dairesi’nin, belediyenin istemini bir bütün olarak de¤erlendirdi¤i, hukuki yarar›n belirlenmesinde, çevre sorunlar›nda
toplum yarar›n› ön planda tutan esnek bir anlay›flla hareket
etti¤i görülmektedir.
Yüksek mahkemeye göre belediye genifl anlamda beldenin
düzenini, halk›n sa¤l›k ve esenli¤ini korumak1a görevli ve yükümlüdür. Belediye genel yarg›ya baflvurmak suretiyle güvenli bir yola girmifl hakimin ve seçilecek uzman bilirkiflilerin tarafs›zl›¤›na s›¤›narak ayniyetini göstermifl soruna kal›c› bir çözüm bulunmas›n› istemifl, infaz› her zaman mümkün olabilecek bir kesim hüküm elde etmeyi amaçlam›flt›r.
Genel olarak bir kimsenin dava (eda davas›) açmakta hukuki yarar›ndan söz edilebilmesi için flu koflullar›n bulunmas› zorunludur. Bir kere davac›n›n mahkemeden hukuki himaye isteyenin korunmaya de¤er bir hukuki yarar bulunmas› gereklidir. Bundan baflka davac›n›n mahkemeye baflvurup ilam
almaktan baflka bir hukuki yolu da olmamal›d›r. fiayet baflka
bir yol ile elde etmek istedi¤i sonuca kavuflabilmekte ise, dava açmakta hukuki yarar› yok demektir.
‹nceleme konusu olayda ise, belediyenin kirlenmenin ön279
Su ve Toprak
lenmesi için baflvurabilece¤i idari yollar›n güvenceli olmamas› (ve herhalde kesin hüküm etkisi tafl›mamas›) hukuki yarar
bak›m›ndan yeterli say›lm›flt›r. Demek ki çevre kirlenmesinin
önlenmesi bak›m›ndan idari yollara baflvurma olana¤›n› bulunmas›, dava açma konusundaki hukuki yarar› ortadan kald›rabilecek bir unsur say›lmamaktad›r.
Görüldü¤ü gibi, davac› belediyenin zarar›n önlenmesi ve
giderilmesi bak›m›ndan baflvurmak istedi¤i “hukuki çare” ya
da “hukuki himaye” Yarg›tay’ca meflru ve aktüel bir istek olarak de¤erlendirmifltir. Zarar›n önlenmesi yarar sa¤layan bir istek niteli¤i tafl›d›¤›na göre kiflinin dava açma yetkisi vard›r.
Grup Davas› (Class Action) Olana¤› Tan›nabilir mi?
Çevreye müdahalenin ve çevre kirlenmesinin çok say›daki
kifliyi birden etkilemesi, bu konuda grup davas› açma olana¤›
tart›flmas›n› gündeme getirmifltir. Amerikan Hukuku’ndaki
grup davas› olana¤› Türk Hukuku’na yabanc›d›r. Çünkü usul
hukukumuzda dava ehliyeti ancak gerçek ve tüzel kiflilere tan›nm›flt›r. Bu nedenle tüzel kiflili¤i olmayan topluluklar›n dava ehliyeti yoktur. Ancak, böyle bir dava olana¤› tan›nmas›n›n
çevre kirlenmesinden sorumluluk aç›s›ndan yararl› olaca¤› belirtilmektedir.
Grup davas› açabilme olana¤› her fleyden önce, kirleten
üzerinde psikolojik bir etki yaratabilir. Toplumun belirli bir
kesimini oluflturan kimselerin yarg› organ›na topluca baflvurabilmeleri ihtimali, çevreye müdahalede bulunanlar› bu konu-
280
Su ve Toprak
da özenli davranamaya zorlayabilir. Öte yandan bu tehlike
karfl›s›nda tek bafllar›na çekingen davranabilen bireylerin bir
araya gelmek suretiyle bu çekingenlikten kurtulup, daha etkili bir biçimde halklar›n› almayabilecekleri de düflünülebilir.
Bunlardan baflka grup davas›n›n usul ekonomisi bak›m›ndan da yararl› olabilece¤i ileri sürülebilir. Ancak, gerek psikolojik etki, gerek usul ekonomisi düflünceleri bir tak›m sorunlar› da beraberinde getirmektedir. Bir kere özellikle tazminat
davalar› aç›s›ndan grup davas›n›n sak›ncalar› söz konusu olabilir. Grup savlas› tek dava kastediliyorsa çevre kirlenmesinden zarar gören kiflilerin zararlar›n›n ayr› ayr› hesaplanmas›
gere¤i, ayr› ayr› aç›lm›fl davalar gibi mahkemeleri meflgul edecektir. Bundan baflka çevre kirlenmesinden zarar gördü¤ünü
iddia ederek dava açan kiflilerin bir k›sm›n›n halks›z ç›kmas›
da mümkündür, Bu takdirde; aç›lm›fl olan tek davan›n bir k›s›m davac›lar bak›m›ndan reddedilmesi durumu ortaya ç›kmaktad›r. Ayn› nedenle, kanun yollar›na baflvurmak bak›m›ndan da baz›, sorunlar söz konusu olabilecektir.
Bundan baflka özellikle kalabal›k grup davalar›nda feragat
sulh vb. taraf usul ifllemlerinin de, usul ekonomisine ters düflen ve çözülmesi güç sorunlar oluflturmas›nda mümkündür.
Ayr›ca, psikolojik etkinin ters yönde oluflmas› da olabilir ihtimaldir. Tek bafl›na daha düflünceli davranabilen bireylerin, bir
araya gelince, özellikle k›flk›rtmalar sonucu temelde haks›z
olan davalar› açabilecekleri düflünülebilinir.
Bu gibi sak›ncalar bak›m›ndan grup davas› kavram›na ihtiyatla yaklaflmak, usulün genel ilkelerine istisnalar tan›man›n muh281
Su ve Toprak
temel sonuçlar› ayr›nt›l› bir biçimde de¤erlendirmek gerekir.
Öte yandan grup davas› ile sa¤lanabilecek kolayl›klar›n hukukumuz aç›s›ndan mümkün olan sübjektif dava birleflmesi
yani, dava arkadafll›¤› yolu ile de sa¤lanabilece¤ini belirtmek
gerekir.
Gerçekten, HUMK m. 4312’ye göre dava birden çok kifli
hakk›nda ayn› nedenden ya da benzer nedenlerden (vakalardan) do¤muflsa, bu kimselerin birlikte dava açmalar› (veya onlara karfl›, birlikte dava aç›lmas›) mümkündür. Buna göre,
çevre kirlenmesinden zarar gören kiflilerinde, çevreyi kirleten
ve bu flekilde zarar veren kimseye karfl›, HUMK m. 43/2 hükmü çerçevesinde, birlikte dava açmalar› mümkündür.
Ancak, bu takdirde aç›lan dava bir tek dava de¤ildir. Tesise, birden çok davan›n bir dava dilekçesi ile aç›lmas› söz konusudur, bu davalar ayr› davalar olmas›na ra¤men birlikte görülürler. Ancak, mahkeme dava arkadafll›klar›ndan her biri
hakk›nda ayr› kara verir. Örne¤in, davac›lardan bir k›sm›n›n
çevre kirlenmesinden zarar görmedikleri için davlar›n›n reddedilmesi mümkündür. Böylece, tahkikat›n ayr› ayr› yap›lmas›ndan do¤an gereksiz giderler önlendi¤i gibi, benzer konularda fakl› kararlar ç›kmas› da önlenmifl olur.
Çevreye müdahaleye ve çevre kirlenmesine iliflkin, Yarg›tay
4. Hukuk Dairesi’nin 11.3.1982 ve 24.6.1985 günlü kararlar›na konu olan olaylar davac› tarafta dava arkadafll›¤› örnek olmak gösterilebilir.
‹lk olayda, tarlalar›n›n sulanmas›nda kulland›klar› memba
sular› idarece kamulaflt›r›lan çeltik ekicileri, idareciye karfl›
282
Su ve Toprak
birlikte dava açm›fllard›r. ‹kinci olayda da tarla sahipleri, akan
suya kar›flan petrol art›klar› yüzünden u¤rad›¤› zararlar›n tazmini, iflin petrol flirketine karfl› birlikte dava açm›fllard›r.
Söz konusu kararlar›n yaz›l›fl biçimlerinden, davac› tarafta,
ihtiyari dava arkadafll›¤› (sübjektif dava birleflmesi) oldu¤u anlafl›lmaktad›r. Belirtelim ki, çevre kirlenmesinden do¤an uyuflmazl›klarda dava arkadafll›¤› sadece davac› (zarar gören) için
söz konusu de¤ildir. Birden çok kirletene karfl›, benzer nedenlerden (vak›alardan) dolay› sübjektif dava birleflmesi yoluyla yani daval› tarafta dava arkadafll›¤› dava aç›lmas› da mümkündür.
Yarg›tay 4. Hukuk Dairesi’nin 23.2.1981 ve 29.3.1982
günlü karar›na konu olan olayda, çevre kirlenmesinden zarar
gören davac›, çevreyi kirleten Karadeniz Balk›r ‹flletmeleri A.fi.
ve Azot Sanayi TAfi. aleyhine subjektif dava birleflmesi yoluyla dava açm›fl ve davalar birlikte görülüp karara ba¤lanm›flt›r.
Çevre Hukukundan Do¤an Uyuflmazl›klarda Hukuki Yarar
Koflulunun S›n›r›: Çevre kirlenmesinden do¤an uyuflmazl›klarla, özellikle tazminat davalar›yla ilgili olarak Çevre Kanunu’nun dava ve taraf ehliyeti ile hukuki yarara iliflkin yeni ve
aç›k bir düzenleme getirmedi¤inden yukar›da söz edildi. Gerçekten 2872 say›l› Çevre Kanunu incelendi¤i zaman, bu konularda hüküm bulunmad›¤› görülmektedir. Bu nedenle, çevreye müdahalesinden do¤an Özel Hukuk uyuflmazl›klar›nda,
ehliyet ve hukuki yarar konular›nda, bundan sonrada (yani
Çevre Kanunu uygulamas›nda) genel hükümlere göre hareket
edilmesi gerekecektir.
Ancak, çevre kirlenmesinden do¤an zarar›n önlenmesi ve283
Su ve Toprak
ya tazmini davalar›ndaki hukuki yarar kavram›, Çevre Kanunu ile biraz daha belirginleflmifl gibi gözükmektedir.
Gerçekten, Çevre Kanunu’ndan önceki dönemde, tafl›nmaz
malikinin sorumlulu¤u hakk›nda Medeni Kanun hükümleri
geniflletici bir yorumla çevre kirlili¤ini çözmek için uygulanm›flt›r. Oysa Çevre Kanunu’nun yürürlü¤e girmesiyle baflka
kriterlere gerek ka1maks›z›n “kirleten ödemelidir” ilkesi girmifltir. Böylece hiç de¤ilse çevre kirlenmesinden do¤an davalarda hukuki yarar, kirlenmeden etkilenen herkes için söz konusu olmufltur. Çünkü Çevre Kanunu’nun amac› “bütün vatandafllar›n ortak varl›¤› olan çevrenin korunmas›, iyilefltirilmesidir”. (Çev. K. m. 1)
Acaba bu ilkeden hareketle çevreyi kirleten ya da bozan bir
faaliyetten zarar görenler yan›nda haberdar olan kimselerin de
bu faaliyetin durdurulmas›n› istemek konusunda bir dava
hakk› oldu¤undan söz edilebilir mi?
Yürürlükteki düzenleme karfl›s›nda, kirlenmeden zarar
görmeyen kimselerin kirletici faaliyetin durdurulmas› için dava hakk›n›n oldu¤u söylenemez. Çünkü çevre kirlenmesinden
zarar görmeyen, etkilenmeyen bir kiflinin, genel hükümlere
göre, aktüel ve kiflisel bir hukuki yarar› yoktur. Çevre Kanunu’nun getirdi¤i düzenleme ile böyle kiflisel bir yarar›n varl›¤›n› dava açmak bak›m›ndan öngörmemifltir.
Ancak, Çevre Kanunu’nun 30. maddesi ile çevreyi kirleten
ya da bozan bir faaliyetin zarar gören veya haberdar olan kiflilere, bu faaliyetin durdurulmas› için idari makamlara baflvurma olana¤› tan›m›flt›r.
284
Su ve Toprak
O halde, Çevre Kanunu ile getirilen düzenlemeye göre, hukuki yarar kavram›ndaki belirginleflme kimin için söz konusudur?
San›yorum ki, çevreye müdahale nedeniyle adli yarg›ya
baflvurma konusunda hukuki yarar› belirginleflen devlet ve
yerine göre il, belediye ve köy tüzel kiflilikleridir. Devlete çevreyi kuruma konusunda bir ödev yükleyen Anayasa’n›n 56.
maddesi ve Çevre Kanunu’nun 1. maddesi karfl›s›nda çevreye
müdahale konusunda aç›lacak davalar bak›m›ndan devletin
hukuki yarar› var say›lmal› bu konuda her zaman aktüel bir
yarar›n bulundu¤u kabul edilmelidir. Özellikle, idari yolla önlem al›nabilmesi olana¤› hukuki yarar› ortadan kald›r›c› nitelikte görülmelidir. Bu konuda yukarda incelenen 25.12.1982
günlü 1. Hukuk Dairesi karar›ndaki de¤erlendirmeler hareket
noktas› oluflturmal›d›r.
5.3.1.3 Görev ve Yetkiye ‹liflkin Sorunlar
Çevre kirlenmesinden do¤an davalar bak›m›ndan görev ve
yetki konusunda genel hükümler uygulanmaktad›r. Çevre Kanunu’ndan önceki bir k›s›m Yarg›tay karar›nda özellikle göreve iliflkin konular›n irdelendi¤i görülmektedir:
Çevre Kirlenmesinden Do¤an Davalarda Göreve ‹liflkin Sorunlar:
Yarg›tay’a göre, MK m. 661’e dayan›larak aç›lan davalar›n
münhas›ran asliye hukuk mahkemesinde görülebilece¤ine
iliflkin bir görev kural› yoktur. Çünkü “bu kabil davalarda de-
285
Su ve Toprak
¤er tayini mümkündür”. De¤er tayinin mümkün oldu¤u hallerde dava dilekçelerinde de¤er gösterilmesi mecburidir, flayet
davac› bir fleyin yap›lmas› suretiyle zarar›n›n giderilmesini istemiflse “bunun dava gününde ne miktar yap›labilece¤i bilirkifli marifetiyle tespit edilerek görev yönünün ona göre tayini”
gerekir. Dava, daval›lara ait apartmandaki kalorifer bacas›n›n
nizam›na uygun olarak yapmam›fl olmas›ndan dolay› dumanlardan rahats›z oldu¤u cihetle bacan›n 3,5 metre daha yükseltilmesi suretiyle zarar›n izalesine karar vermesi talebinden ibarettir. Mahkemenin görevi, yap›lmas› istenilen tesisat›n de¤erine göre tayin edilir. Dava dilekçesinde bu de¤er gösterilmemifltir. Bilirkiflilere bu de¤erin takdir ettirilmesi icap eder.
Görüldü¤ü gibi, mülkiyet hakk›n›n taflk›n kullan›lmas›ndan do¤an tazminat davalar›nda, görev konusunda genel hükümler (HUMK m. 1–8) uygulanmaktad›r. Çevre Kanunu ile
göreve iliflkin özel bir düzenleme öngörülmedi¤inden, çevre
kirlenmesinden do¤an davalarda, bundan sonra genel hükümler uygulanacakt›r. Buna göre: Çevre kirlenmesinden do¤an hukuk davalar›ndan konusu iki milyon liray› geçmeyenler Sulh Hukuk Mahkemesi’nde, iki milyon liray› geçenlerse
asliye hukuk mahkemelerinde görülecektir (HUM‹K m 8/1).
Yukar›da incelenen yarg› karalar›nda da görüldü¤ü gibi aç›lan dava kirlenmenin önlenmesi için bir fleyin yap›lmas›na yapt›r›lmas›na iliflkinse, bu takdirde dava konusu (müddeabih)
yapt›r›lmas› istenen fleyin (örne¤in, bir filtrenin ya da bir bacan›n) davan›n aç›ld›¤› tarihteki de¤erine göre belirlenecektir.
Çevre Kirlenmesinden Do¤an Davalarda Yetkiye ‹liflkin Sorunlar:
286
Su ve Toprak
Çevre kirlenmesinden do¤an tazminat ve önleme davalar›nda da genel kural uygulanmal›d›r. Çünkü Çevre Kanunu
görev konusunda oldu¤u gibi yetki konusunda da özel bir düzenleme getirmemifltir. Buna göre: Çevre kirlenmesinden zarar gören kifli HUMK m. 9’a göre davan›n aç›ld›¤› tarihte daval›n›n (kirletenin) ikametgâh› mahkemesinde veya HUMK
21. maddeye göre haks›z fiilin “vuku buldu¤u mahal” mahkemesinde tazminat davas› açabilir.
Çevre Hukuku bak›m›ndan burada önemli olan haks›z fiilin “vuku buldu¤u mahal” sözlerinden ne anlafl›lmas› gerekti¤idir. Çünkü özellikle havaya kar›flan zararl› maddelerin rüzgâr, ya¤mur gibi atmosfer olaylar› sonucu uzaktaki bir yerde
zarara yol açt›¤› durumlarda, birden çok mahkemenin yarg›
çevresinin söz konusu olmas› mümkündür. Ayn› flekilde,
akarsulara kar›flan kimyasal at›klar›n akarsu yata¤›n›n afla¤›
kesimlerinde zarara yol açmas› da söz konusu olabilir.
Acaba, bu gibi durumlarda haks›z fiilin vuku buldu¤u yer
neresi say›lmal›d›r? Yarg›tay kararlar›na göre, haks›z fiilin yap›ld›¤› veya sonucunun meydana geldi¤i yer olarak kabul
edilmektedir.
Bu duruma göre, çevre kirlenmesinden zarar gören kiflinin:
1) Kirletenin ikametgâh›nda,
2) Kirletici faaliyetin yap›ld›¤› yerde,
3) Zararl› sonucun do¤du¤u yerde dava açmas› mümkündür.
5.3.1.4 Dava Nedenine ve Hukuki Nedene ‹liflkin Sorunlar
Çevre kirlenmesinden do¤an davalarda, dava nedenle ve
287
Su ve Toprak
davac›n›n hukuki nedenine iliflkin konular›nda k›saca incelenmesi gereklidir.
Dava nedeni kavram›, ça¤dafl usul hukuku kurallar›n›n çok
tart›fl›lan konular›ndand›r. Ö¤retide ve uygulamada ço¤unlukla kabul edildi¤i gibi, davac›n›n mahkemeden istedi¤i hukuki himayenin dayana¤›n› oluflturan ve istemini do¤rulayan
(talep sonucunun dayana¤› olan) vak›alard›r. Usul Hukukumuzun sistemine göre davac›n›n dava dilekçesinde dava nedenini oluflturan vak›alar› göstermesi zorunludur. Hâkim davac›n›n dava dilekçesinde göstermedi¤i vak›alar› kendili¤inden
inceleyemez (HUMK m. 75, 1).
Buna karfl›l›k, davan›n hukuki nedeni davac›n›n isteminin
dayana¤› olan vak›alar›n (yani, dava nedeninin) hukuki niteli¤i olup, davac›n›n hukuki nedenleri (yani, kanun maddelerini) dava dilekçesinde belir1emesi zorunlu de¤ildir. Çünkü hâkim Türk kanunlar›n› kendili¤inden uygulamakla yükümlüdür (HUMK m. 76).
28712 say›l› Çevre Kanunu’nun yürürlü¤e girilmesiyle,
mahkemelere çevre kirlenmesiyle mücadele konusunda yeni
imkânlar getirilmifltir. Öte yandan bu güne kadar çevre sorunlar›n›n çözümünde önemli bir hukuki dayanak oluflturan Medeni Kanun hükümleri (m. 656, 661) ile çevreye müdahale ve
bu konudaki sorumlulu¤a iliflkin çeflitli hükümler söz konusudur. Acaba, çevreye müdahale nedeniyle tedbir al›nmas›n›,
ya da u¤rad›¤› zarar›n tazminini isteyen kimse, kirletene karfl›
dava açarken hukuki nedenler bak›m›ndan bir niteleme yapmak zorunda kalacak m›d›r? Baflka bir deyiflle, kirlenmeden
288
Su ve Toprak
zarar gören kimse hangi kanun hükmüne dayand›¤› madde
olarak göstermek zorunda m›d›r? Çevre Kanunu’nun kirlenmeden do¤an sorumlulu¤un niteli¤i (Çev. K. m. 3/f ) konusunda getirdi¤i yeni düzenleme karfl›s›nda bu konu önem kazanmaktad›r.
Yukar›da genel olarak belirtildi¤i gibi, çevre kirlenmesi konusundaki davalarda da, davac›n›n dava dilekçesinde hukuki
nedenleri göstermesi zorunlu de¤ildir. Çevre kirlenmesi konusunda farkl› sorumluluk nedenlerinin ve türlerinin bulunmas› hâkimin Türk Kanunlar›’n› kendili¤inden uygulamak görevini (HUMK m, 76) ortadan kald›rmaz. Yani, davac›n›n dava dilekçesinde Çevre Kanunu’na m›, yoksa Medeni Kanuna
ya da Ticaret Kanunu’na m› dayand›¤›n› madde olarak göstermesi gerekli ve zorunlu de¤ildir. Önemli olan, uyuflmazl›¤›n
temelini oluflturan vak›alar›n eksiksiz bir biçimde dava dilekçesinde belirtilmesidir: Kirletici faaliyet nedir? Ne zaman ve
nerede meydana gelmifltir? Bir zarar var m›d›r; varsa kapsam›
nedir? Sorumlu kimdir? vb.
‹flte, bu gibi sorular›n cevab› eksiksiz olarak verilmiflse hâkim hukuki nitelemeyi yapacak ve Türk Kanunlar›’n› kendili¤inden (görevinden ötürü) uygu1ayacakt›r.
5.3.1.5 ‹spata ve Delillere ‹liflkin Sorunlar
Çevre kirlenmesinin önlenmesi ve kirlenmeden do¤an zarar›n tazmini amac›yla aç›lan davalarda ispat ve delil konusu
di¤er hukuki konular›n›n yan›nda özel bir önem tafl›maktad›r.
Gerçekten konuya iliflkin yarg› kararlar›n›n önemli bir
289
Su ve Toprak
bölümünde, sorunun kirlenmenin ya da kirlenme etkisinin
ispatlanmas›, noktas›nda topland›¤› görülmektedir. Hemen
belirtelim, Çevre Kanunu kirlenmenin veya etkisinin ispat›na iliflkin özel bir düzenleme getirmifl de¤ildir. O halde bu
konuda usulün genel hüküm lerine göre hareket edilmesi
gerekecektir.
Usul Kanunumuzun sistemine göre, hukuki olaylar (maddi vak›alar) her türlü delille ispatlanabilir. HUMK m. 287’nin
aksi anlam›, m, 293/2. Çevre kirlenmesi ve kirlenmeden do¤an zarar da, HUMK anlam›nda “maddi vak›a” oldu¤undan
bu konuda her türlü delilin ileri sürülebilmesi ve mahkemece
incelenmesi (HUMK m. 218) mümkündür. Yani tan›k beyan›
ve bilirkifli raporu gibi delillerin yan›nda, dava aç›lmadan önce oluflturulmufl delilerden de yararlan›labilir.
Gerçekten, uygulamada çevre kirlenmesinin ve bundan do¤an zararlar›n ispat›nda ço¤unlukla bilirkifliye baflvuruldu¤u,
bazen de tan›klar›n dinlendi¤i görülmektedir. Bu alandaki sorunlar› saptayabilmek için konuya iliflkin yarg› kararlar›ndan
örnekler vermek yerinde olacakt›r.
Çevre Kirlenmesi Konusunda Bilirkifliye Baflvurulmas›
Yarg›tay karar›na göre kirletici faaliyetin ve sonuçlar›n›n
saptanmas› aç›s›ndan genellikle bilirkifli incelemesi yap›lmas›
gerekmektedir.
‹flkembeci dükkân›n›n koku ve gürültülerinin önlenmesi
için aç›lan davada “davaya konu olan hususlar›n bu ifllerde ye-
290
Su ve Toprak
tene¤i olan kimselere” incelettirilmesi gerekir. Daval›n›n fabrikas›n›n bacas›ndan ç›kan S02 gaz›n›n davac›n›n bahçesine zarar verip vermeyece¤i kesin biçimde bilirkifliye tespit ettirilmeden verilen karar bozulmal›d›r.
Komfluluk hakk›ndan do¤an zararl› durumun tespit edilmesi ve al›nacak tedbirlerin belirtilmesi ifli ihtisas konusudur.
‹ncelemenin bir mühendise yapt›r›lmas› gereklidir.
Bilirkifliler raporlar›nda rahats›zl›¤› azaltacak ve giderecek
tedbirlerinin neler oldu¤unu aç›kça önermifl ve belirtmifllerdir. Bilirkiflilerin, ilam›n infaz›na esas olarak öngördü¤ü hususlar›n hüküm f›kras›nda aç›kça yer almas› gereklidir.
Uyuflmazl›¤›n niteli¤ine göre, mahkemece izlenmesi gereken yol, öncelikle uzman bilirkifliler kurulunca yerine getirilmesi önerilen önlemlerin al›nmas›n›n parasal yönünün neden
ibaret bulundu¤unun kesin alarak saptanmas› gereklidir.
Görüldü¤ü gibi, Yarg›tay uygulamas›na göre hem çevreye
müdahalenin varl›¤›n›n ve meydana gelen zarar›n saptanmas›,
hem de çevreyi kirletmenin önlenmesi için al›nacak tedbirlerin belirlenmesi bak›m›ndan bilirkifliye baflvurulmas› zorunlu
görülmektedir. Gerçekten, çevreye müdahalenin varl›¤›n›n bir
zarar meydana getirip getirmedi¤i, meydana gelen zarar›n ne
ölçüde oldu¤u ve önleyici tedbirlerin neler olabilece¤i uzmanl›k gerektiren konulardand›r.
HUMK m. 275, 1’e göre ise mahkeme çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkiflinin oy ve görüflünün
al›nmas›na karar verir. O halde çevre kirlenmesi konusunda
291
Su ve Toprak
bilirkifliye baflvurulmas›n›n özel bir önemi oldu¤u söylenebilir.
Ancak, çevre kirlenmesinin veya zarar›n tespiti konusunda
bilirkifliye baflvurulmas› olana¤› uyuflmazl›klar› çözmekte yeterli olamamaktad›r. Hatta baz› durumlarda davan›n uzamas›nada neden olmaktad›r. Örnek:
Davac› taraf, nohut ekti¤i tarlas›n›n yak›n›nda daval› fi’nin
tah›l tarlas› bulundu¤unu, öteki daval›ya uçakla ilaçlama sonucu ürününün zarar gördü¤ünü bildirerek, her iki davadan
belirtti¤i zarar›n›n giderilmesini istemifltir. Daval›lar, davac›n›n zarar›n›n ilaçlamadan de¤il, antraknos hastal›¤›ndan kaynaklanaca¤›n› savunmufllard›r. Davac› taraf›n, daval›lar›n g›yaplar›nda yapt›rd›klar› delil tespitinde, bilirkifli zaman zarar›
ilaçlamaya; daval›lar›nda ayn› biçimde yapt›rd›¤› delil tespitinde bir baflka bilirkifli zarar› an›lan hastal›¤a ba¤lam›fl; mahkemece keflifte dinlenen bilirkifli ise önceki raporlara de¤inmeksizin ilaçlama yap›lm›flsa zarar›n ondan do¤mufl olabilece¤ini
bildirmifl ve iddia tutar›n› do¤rulam›flt›r. Yerel mahkemece,
bu delilerle dava kabul edilmifltir. Zarar›n ilaçlanmadan m›,
yoksa antraknos hastal›¤›ndan m› kaynakland›¤› kesinlikle
saptanm›fl de¤ildir. Öncelikle bu konunun a盤a kavuflturulmas› gerekir. Birbiriyle çeliflkili bilirkifli raporlar› bulundu¤una göre, yetenekli kiflilerden oluflan bir kurula durum incelettirilmeli, kuflkular› giderecek biçimde önceki raporlar›n elefltirileri sa¤lanmal›d›r.
Yukar›daki olayda da görüldü¤ü gibi, bazen bilirkifli raporlar›n› mahkemeye yeterli kanaat verecek nitelikte olmamas›
mümkündür. Özellikle, yeterli bilgisi ve uzmanl›¤› olmayan
292
Su ve Toprak
kimselerin verecekleri raporlar uyuflmazl›¤›n çözülmesine katk›da bulunmayacaklar› gibi yeni bilirkiflilere baflvurulmas› suretiyle davalar›n uzamas›nda neden olabilirler. Bu durumun
önlenmesi için bilirkifli seçiminde özen gösterilmesi zorunludur. Mümkün olan durumlarda Baflbakanl›k Çevre Genel Müdürlü¤ü’nden bilirkifli seçilmesi çevre kirlenmesine iliflkin teknik konular›n kolayl›kla çözümlenmesine yard›mc› olabilir.
Uygulamada bu yönde örnek1erde görülmektedir.
Elaz›¤ 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce Baflbakanl›k Çevre
Genel Müdürlü¤ü’nden seçilen üç kiflilik bilirkifli raporuna
dayan›larak, çimento tozlar›n›n çevredeki bitkilerin geliflmesini önlemedi¤i, çimento tozlar›n›n (davac›) iplik fabrikas› bina
ve bahçelerine afl›r› bir düzeyde veya taflk›nl›k derecesinde bir
kirlilik yapmad›¤› görüflüne var›ld›¤›ndan davan›n reddine
karar vermifltir. Ancak hemen belirtelim ki, bilirkiflilerin Çevre Genel Müdürlü¤ü’nden seçilmesi zorunlu de¤ildir. Bu nedenle, yap›lacak kanun bak›m›ndan (de lege feranda) baflka
konularda oldu¤u gibi resmi bir bilirkiflilik müessesesi oluflturulmas› da düflünülebilir.
Davadan Önce Oluflturulan
Deliller ve Özellikle Delil Tespiti
Çevre kirlenmesinin ve etkilerinin ispat› konusunda tek sorun bilirkiflilik de¤ildir. Bazen, belli bir zaman kesitinde meydana gelen çevre kirlili¤inin (Çev. K. m, 2/c) belli bir zarar›
oluflturdu¤unun tespiti sorun ç›karabilir. Örnek:
293
Su ve Toprak
Davac›lara ait tespit raporunda belirtilen olgular›n davac›
flirkete ait tesislerden kaynakland›¤› ve arazideki petrol hatt›nda zaman zaman patlamalar oldu¤u tan›k M. T. ile bunlar› k›smen tamamlayan N’nin beyanlar› ile sabittir. Mahkeme red
karar›na 16 A¤ustos 1982 günü bilirkifli raporunu esas alm›flt›r. Oysa bu bilirkifli raporu, olaydan 16 ay gibi uzun bir süre
geçtikten sonra düzenlenmifltir, hakl› olarak kesin bir sonucu
da içermemektedir.
Burada davadan önce (kirlenmeden hemen sonra) oluflturulan delillerle, davadan sonra baflvurulan deliller aras›ndaki
inand›r›c›l›k konusu gündeme gelmektedir. Uyuflmazl›k öncesi deliller (veya dava önce oluflturulmufl deliller, prouve preconstitue) taraflarca önceden, ilerdeki ispat güçlükleri nedeniyle haz›rlanan ispat araçlard›r. Belirtmek gerekir ki, uyuflmazl›k önceki delilerin as›l uygulama alan› hukuki ifllemlerdir. Ancak, maddi vak›alar›n ispat için de uyuflmazl›k öncesi
deliller oluflturabilmektedir. Bu duruma örnek vermek gerekirse, bir trafik kazas›nda çarp›flan iki arac›n olaydan hemen
sonra foto¤raf›n› çektirmek uyuflmazl›k öncesi delil oluflturmakt›r. Böylece, ileride aç›lacak bir davada, araçlara ve çevrenin kaza s›ras›n daki durumu, tan›k beyanlar›ndan daha kuvvetli bir delille ispatlanabilir. Ayn› flekilde, çevreyi kirleten bir
faaliyetten hemen sonra kirlenme ve zarar konusunda mahkeme arac›l›¤› ile delil tespiti yapt›rmak da davadan önce delil
oluflturmakt›r. Görüldü¤ü gibi uyuflmazl›k önce deliller yaz›l›
delillerden ibaret de¤ildir.
Buna karfl›l›k, uyuflmazl›k sonras› delil diyebilece¤imiz «a
294
Su ve Toprak
posteriori» deliller, önceden haz›rlanm›fl olmayan ve dava ile
ayn› anda (dava s›ras›nda) ortaya koyulan delillerdir. Di¤er bir
deyiflle dava iliflkisinden (dava aç›ld›ktan) sonra ortaya koyulan (la preuve apres coup) delillerdir.
Uyuflmazl›k öncesi delillerin üstünlü¤ü, bunlar›n tan›k ifadelerini, emareleri, çevreye müdahalenin etkilerini ayr›nt›lar›yla birlikte belge olarak maddelefltirmeleri ve bu flekilde
uyuflmazl›k konusu maddi vak›ay› bütünü ile karakterize edebilmeleridir. Yani, uyuflmazl›k öncesi deliller bir garanti fonksiyonunu yerine getirirler. Böylece, hukuki güvenli¤in ve ayn›
zamanda davalar›n (süre bak›m›ndan) s›n›rlanmas›n›n da
önemli bir faktörü olurlar.
Uyuflmazl›k sonras› delillerde ise bu garanti yoktur. Özellikle dava s›ras›nda baflvurulan tan›k beyan› bilinçli ya da bilinçsiz yanl›fl veya eksik bilgi tehlikesini beraberinde getirmektedir. Yukar›da aç›klanan nedenlerle çevre kirlenmesinden (ya da çevreyi müdahaleden) do¤an uyuflmazl›klardan dava açmay› beklemeden, fiilin meydana gelmesinden hemen
sonra delil tespiti yapt›rmak yararl› olacakt›r. Belirtelim ki, bu
konuda HUMK hükümlerine (m. 368–374) göre delil tespiti
yapt›r›labilece¤i gibi, idari makamlara yapt›r›lacak tespitlerde
yerine göre takdiri delil say›labilir.
Delil Takdirine ‹liflkin Baz› Sorunlar:
Çevre kirlenmesinden do¤an ispat ve delil konular›na iliflkin aç›klamalara son vermeden önce bu husustaki delil takdiri sorunlar›na da k›saca de¤inmek gerekir.
295
Su ve Toprak
Yukar›da çeflitli örnekler üzerinde incelenen uyuflmazl›k
türlerinde as›l sorunun, çevre kirlenmesinden do¤an zarar›n,
sorumlunun ve sorumlulu¤a iliflkin di¤er baz› unsurlar›n ispat›ndaki delil takdiri konusunda ortaya ç›kt›¤› görülmektedir.
Gerçekten bu konularda hâkimin delilleri de¤erlendirmesine
iliflkin önemli sorunlar vard›r, Prof. Tando¤an bu konuda flöyle demektedir:
Çevre kirlenmesinde, özelikle dava ve su kirlenmesinde zarar›n tutar›n› belirlemek, kirlenmeden etkilenen çeflitli canl›lar›n (insan, hayvan ve bitkilerin) ve di¤er do¤al kaynaklar›n
bulunmas› yüzünden bunlar›n say›s›n›, de¤erlerini ve etkilenme derecesini, ekolojik dengedeki bozukluklar›n sonuçlar›n›
tespit etmek gibi yönlerden güçlükler tafl›r. Bundan baflka, gürültü ve koku devaml› olmad›¤› takdirde, bundan do¤an zarar› da kan›tlamak kolay olmaz.
Acaba, çevre kirlenmesinden do¤an delil takdirine iliflkin
bu sorunlara nas›l yaklafl›lmal›d›r?
Kuflkusuz, hâkim bu konudaki bütün delilleri HUMK m,
240 hükmüne göre serbestçe de¤erlendirecektir. Fakat tam
biri ispat söz konusu olmasa bile, ispat konusunda yeterli
olacak ölçüde delileri de¤erlendirecektir. Gerekti¤inde (yani,
tam bir ispat›n söz konusu olmad›¤› durumlarda) as›l uyuflmazl›k, konusu olaya komflu olan olaylar›n (fait voisin) ispat›yla yetinilebilmelidir. Yeter ki, delillerin tamam› karar için
önemli olaylar›n tamam›n› aç›klayabilsin. Yani, deliller ikna
edici olmal›d›r.
Son olarak flunu belirtelim: Delil ve ispat konusundaki
296
Su ve Toprak
güçlükler çevre kirlenmesinden do¤an davalar›n adalete ve
sa¤l›kl› bir çevreye iliflkin toplumsal ç›karlara uygun kararlar
verilmesine engel olmamal›d›r.
Çevre kirlenmesinden do¤an “zarar miktar›n›n tayinindeki
güçlükten ve bu ifllemin zaman alaca¤›ndan bahisle tazminat
talebinin reddedilmesi” kanuna ayk›r›d›r.
5.3.1.6 Sonuç ve De¤erlendirme
Bu incelemede, çevre sorunlar›na iliflkin Yarg›tay kararlar›n›n medeni usul hukuku aç›s›ndan de¤erlendirilmesine çal›fl›lm›flt›r. Böylece, yarg›lanmaya iliflkin hükümlerin çevre sorunlar›ndan kaynaklanan uyuflmazl›klarda ne gibi özellikler
gösterebilece¤i belirlenmifltir.
‹ncelenen çeflitli kararlar Çevre Hukuku ile Medeni Usul
Hukuku aras›nda küçümsenemeyecek bir iliflki oldu¤una ortaya koymaktad›r. Gerçekten, çevreye müdahaleden kaynaklanan taleplerin mahkemede ile sürülebilmesi her fleyden önce Usul Hukuku kurallar›n›n buna olanak tan›mas›na ba¤l›d›r.
Bir davan›n esastan incelenip karara ba¤lanabilmesi için varl›¤› gerekli olan dava flartlar›ndan ehliyet ve hukuki yarar yoksa dava dinlenemeyecektir. Ancak Yarg›tay’›n son y›llardaki
uygulamas›yla, özellikle hukuki yarar konusunda, çevre sorunlar›na özel bir önem vererek esnek bir tutum izledi¤i gözlenmektedir. Örne¤in, çevre kirlenmesinin önlenmesi bak›m›ndan idari yollara baflvurma olana¤›n›n bulunmas› dava açmaya engel alarak görülmemifltir. Uygulamada, mahkemelerin
görevine iliflkin sorunlar›n da ortaya ç›kt›¤› görülmektedir.
297
Su ve Toprak
Özelikle çevre kirlenmesinin önlenmesi amac›yla, bir fleyin
yapt›r›lmas› için aç›lan davalarda dava konusunun para olarak
belirlenmemesi görevli mahkemenin saptanmas› bak›m›ndan
sorunlar ç›karm›flt›r. Do¤al olarak görev yönünden hatal› kararlar Yarg›tay’ca bozulmaktad›r. Bu bak›mdan çevre hukukundan kaynaklanan davalar›n uzamamas› için, dava konusunun tutar olarak belirlenmesinde bafltan özen gösterilmesi yararl› olabilir.
‹spat ve delile iliflkin konulara gelince: Öncelikle, bilirkiflilik konusu önemli bir sorun olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r.
Çevre kirlenmesinin tamam›yla teknik nitelikle bir konu olmas›, uygulamada s›k s›k bilirkiflilere baflvurulmas›n› zorunlu
k›lmaktad›r. Yarg›tay da çevre konusunda titiz davranmakta,
çevreye müdahalenin ve (varsa) zarar›n saptanmas› aç›s›ndan
uzman bilirkiflilerden nitelikli görüfller al›nmas›n› öngörmektedir. Bu konuda, yap›lacak kanuni bir düzenleme ile resmi
bilirkiflilik müessesesinin oluflturulmas›, çevre sorunlar›n›n
daha kolay çözülebilmesi bak›m›ndan yararl› olabilir.
fiunu belirtelim ki, Çevre Hukuku konular›na iliflkin usul
hukuku sorunlar› bu incelemede de¤inilenlerden ibaret de¤dir. Çevre kirlenmesinden kaynaklanan uyuflmazl›klarda
mahkeme önüne gelmekle, dava aç›lmas› ile bafllay›p kesin
hükme uzanan bir yola girmifl olur. Yani, çevre kirlenmesinden ya da çevreye müdahaleden kaynaklanan davalar›n ç›karlar dengesine uygun ve adaletli bir biçimde karara ba¤lanmas›nda Usul Hukuku kurallar›n›n da fonksiyonu
vard›r. Önemli olan, bu usul hükümlerinin Çevre Huku298
Su ve Toprak
ku’nun amaçlar›na ve toplumsal ç›karlar›na uygun bir biçimde yorumlanmas› ve uygulanmas›d›r.
KAYNAKÇA
1) Mahkeme kararlar›nda çevre sorunlar› – Ankara–1986
Türkiye Çevre Sorunlar› Vakf› Yay›n›.
2) Türkiye’nin Çevre Politikas› nedir? Ne olmal›d›r. T.C.S.
Vakf› Yay›n›–1987 – Ankara.
3) ÇED. Uygulamas›ndan örnekler. T.C.S. Vakf› Yay›n›
1987 - Ankara
4) Çevresel Etki De¤erlendirmesi - Orhan Uslu. T.C.S.
Vakf› Yay›nlar› – 1986 - Ankara
5) Türk Çevre Mevzuat› T.C.S. Vakf› Yay›n› -1988 - Ankara
6) Alt›nc› 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› Su ve Toprak Kaynaklar›
Özel ‹htisas Komisyonu Raporu – 1988 - Ankara
7) Alt›nc› 5 Y›ll›k Kalk›nma Plan› Toprak ve Su Kaynaklar›
Özel ‹htisas Komisyonu Tar›m Arazilerinin Tar›m D›fl› Amaçlarla Kullan›lmas› Alt Komisyonu Raporu -1988 – Ankara
299
Su ve Toprak
300
Su ve Toprak
BÖLÜM 7
SINIRAfiAN SULAR
1. S›n›raflan Sular Hukuku
Bilindi¤i gibi çevreyi oluflturan en önemli unsurlardan olan
su ile insano¤lunun hukuksal ve teknolojik anlamda iliflkisi
insanl›k tarihi kadar eskidir. Su, Roma Hukuku’nun do¤up
tedvin edildi¤i ça¤lardan bu yana insano¤lunun-mülkiyet konusu etme anlam›nda-üzerinde egemenlik kuramad›¤›, özel
mülkiyete konu edemedi¤i kamuya ait fleylerden say›lm›flt›r.
Bu anlay›fl genel hatlar› ile bugünkü ulusal hukuk düzenlerince benimsenmifltir (1).
Su kaynaklar› do¤al hidrolik düzen (Cycle Hydrologic)
üzere devaml› hareket halindedir. Bu nedenle de öncelikle do¤a kanunlar›na tabidir. Bu do¤al servetten en uygun flekilde
yararlanmak, bu do¤al serveti ekonomik hale getirmek, ça¤›m›z›n gösterdi¤i ihtiyaçlar nedeni ile zorunlu oldu¤undan
ça¤dafl teknolojiye uygun hukuksal düzenlemeler getirtmesini
301
Su ve Toprak
gerektirmifltir. Ülke s›n›rlan içerisinde bulunan su kesimi için
Roma’dan bafllayarak ‹slam Hukuku’nda, anayasalarda ve di¤er iç hukuk düzenlemelerinde su kullan›m›na iliflkin esaslar
her zaman devletler taraf›ndan yürütülmüfltür. Bu aç›dan sulara iliflkin ulusal hukuk sistemlerinin günümüze ulaflana dek
geçirdi¤i zengin bir tarihi vard›r. Ancak uluslararas› nitelikteki sular›n devletler aras› paylafl›m›n› ya da tahsisini düzenleyen uluslararas› kurallar için ayn› fleyi söylemek mümkün de¤ildir.
Bu noktada uluslararas› su paylafl›m› veya tahsisi kurallar›na geçmeden önce uluslararas› hukuk literatüründe su kavram›n›n ne oldu¤una bakmak gerekmektedir. Bugüne dek uluslararas› hukukta tam anlam› ile yap›lm›fl bir tan›m bulunmamaktad›r. Uluslararas› Hukuk Komisyonu’nun son çal›flmalar›nda ortaya koydu¤u taslak metinlerde; “Fiziki bak›mdan bir
tek bütünü oluflturan ve ortak bir noktaya varan yer üstü ve
yer alt› sular› sistemi” biçimindeki tan›mlama üzerine ç›kan
tart›flmalar halen sürmektedir. Bu tan›mlamada yer üstü sular›n›n yan› s›ra yer alt› sular›n›n da tan›ma dâhil edilmesi tart›flmalar›n ana nedeni olmaktad›r (2).
‹çinde bulundu¤umuz yüzy›l içerisinde devletlerin egemenli¤i ilkesi s›k› s›k›ya korunurken do¤an›n müfltereken
kullan›m› anlam›nda devletlerin kendilerini ba¤layan kurallar› koymalar› da zorunludur.
Anlaflmalar yaparak uluslararas› teamüller yarat›p gelifltirerek, uluslararas› kurulufllar kurarak ba¤lay›c› kurallar oluflturmaktad›rlar. Ancak bütün bu çal›flmalara ra¤men halen “ulus302
Su ve Toprak
lararas› hukuk çerçevesinde anlaflma düzeyine ulaflm›fl” yapt›r›m kurallar›n› da içeren, bütün devletleri ba¤layan, sular›n
endüstri, tar›m, içme ve kullanma amaçlar›na yönelik kullan›m›n› düzenleyen evrensel boyutlarda bir metin yoktur (3). Kimi devletlerin ikili ya da bölgesel olarak yapm›fl olduklar› anlaflmalar ise yaln›zca taraf olan devletleri ba¤lamaktad›r.
1.1 Uluslararas› Sular
Birleflmifl Milletler Uluslararas› Hukuk Komisyonu, uluslararas› sular› flöyle tan›mlamaktad›r: “Çeflitli devletlerde bölümleri bulunan su” Bu tan›mdan hareket edildi¤inde, bir suyun birden çok devlet topraklar›ndan geçmesi, ya da birden
çok ülke s›n›r›n› oluflturmas›, bu suya “uluslararas› su” niteli¤i kazand›rmaktad›r. O halde uluslararas› sular›;
a. S›n›r oluflturan sular,
b. S›n›raflan sular fleklinde s›n›fland›rabiliriz. Bu s›n›fland›rmaya göre sular›m›z› ele ald›¤›m›zda; Meriç, k›smen Arpaçay, k›smen Aras s›n›r oluflturan su s›n›f›na girmektedir.
F›rat, Dicle, Asi, Çoruh, Aras, Kura s›n›raflan sular özelli¤i
göstermektedirler.
Yukar›da daha önce de aç›kland›¤› üzere uluslararas› hukuk aç›s›ndan uluslararas› sularla ilgili olarak, oluflmufl, aç›kl›k kazanm›fl hukuk kurallar› bulunmamaktad›r. Hal böyle
olunca da sulara iliflkin anlaflmazl›klar, devletlerin diplomatik
yaklafl›mlar›, görüflmeler ve pazarl›klar ile çözümlenmektedir.
Uluslararas› sulardan s›n›r oluflturan sularda s›n›rdafl dev303
Su ve Toprak
letlerin, bu sulardan yararlanmas›, bu sular› kullanma hakk›
teemmül halinde henüz oluflma aflamas›ndad›r diyebiliriz. Bu
konuda Türkiye’nin iki tarafl› ya da bölgesel anlaflmalara imza att›¤› görülmektedir. Örne¤in; Yunanistan’la 1934’te ve
1960’da imzalanm›fl anlaflmalar vard›r. Bu anlaflmalar›n içeri¤inde s›n›r oluflturan sularla ilgili kimi düzenlemeler ile birbirlerine zarar vermeme ilkesi bulunmaktad›r. Bu anlaflmalarda sular›n paylafl›m› ile ilgili düzenlemeler bulunmamaktad›r.
Sovyetler Birli¤i da¤›lmadan önce, 1927’den bu yana Arpaçay
ile ilgili bu tür anlaflmalar yap›lm›flt›r. S›n›raflan sular›m›za gelince; bugün Türkiye ile kimi komflular› aras›nda rahats›zl›klara neden olan talep ve tart›flmalara sa¤l›kl› bir aç›klama getirmek aç›s›ndan, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu konuda taraf
oldu¤u bölgesel ve ikili antlaflmalar› k›sa k›sa aç›klamakta yarar vard›r.
1- 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Sulh Muahedenamesi’nin IV. k›sm›nda yer alan 109. madde ile getirilen düzenleme s›n›raflan sulara iliflkin ilk düzenleme olarak
diplomatik tarihimizde yer alm›flt›r. I. Dünya Savafl›’n›n bafllamas›nda önce o zamanki Osmanl› eyaletleri olan Suriye ve
Irak’la, Türkiye aras›nda mevcut bulunan su rejimlerinin devam›n› temin için, bu üç devlet aras›nda anlaflmalar yap›lmas›n› öngörmüfltür. Yap›lacak anlaflmalarla, ilgili devletlerden
birindeki su rejiminin, di¤er bir devletteki tesislere ba¤l› olmas› halinde, bunlar›n de¤ifltirilmemesi, Birinci Dünya Savafl›’n›n bafllamas›ndan önce ilgili devletlerin kulland›klar› su
miktar›n›n kazan›lm›fl hak fleklinde sakl› tutulmas› sa¤lanacak
304
Su ve Toprak
ve ayr›ca ilgili devletler, birbirlerinin menfaatlerini de gözetleyeceklerdir.
2- Türkiye’nin kendi ülkesinden ç›k›p Suriye’ye geçen sularla ilgili olarak imzalad›¤› di¤er anlaflmalar 1921 Türk-Frans›z Anlaflmas›, 1926 Türk-Frans›z Anlaflmas› ve 1930 s›n›r
protokolüdür. Ancak Suriye, Mandater Fransa’n›n Suriye ad›na yapm›fl oldu¤u bu anlaflmalar› tan›mad›¤› için bunlar›n detaylar›na inmenin bir yarar› bulunmamaktad›r.
3– 1946 y›l›nda Irak ile imzalanan Dostluk ve ‹yi Komfluluk Anlaflmas› ile Türkiye, Dicle, F›rat ve bunlar›n kollan üzerinde yap›lacak korunma araçlar›na iliflkin tasar›lar›n›, bu yap›lar›n imkân ölçüsünde hem Türkiye hem Irak yarar›na uygun olmas› maksad›yla, Irak’a haber vermeyi kabul etmifltir.
Bu hükmün öngördü¤ü koruma araçlar›, taflk›ndan korunmaya yönelik olup, su paylafl›m› ile ilgili herhangi bir yükümlülük getirmemektedir.
Görüldü¤ü üzere Türkiye’nin 1987’ye kadar imzalad›¤› anlaflmalarla üstlendi¤i tek yükümlülük Lozan Anlaflmas›’n›n
109. maddesidir. Bu maddeyi daha detayl› bir biçimde yorumlayarak ileride ne gibi yap›lanmalara ya da ne gibi anlaflmalara dayanak olabilece¤ini düflündü¤ümüzde vard›¤›m›z
sonuç fludur: Bu maddenin getirdi¤i yükümlülü¤ün ulaflabilece¤i s›n›rlar anlaflmalarla saptanacak, bu saptanacak s›n›r, kazan›lm›fl haklar›n alt›na düflmeyecektir.
Türkiye, Suriye ve Irak’›n birbirlerinin ç›karlar›n› dikkate
alacaklar›na iliflkin taahhüt, kazan›lm›fl haklar›n alt›na düflmeyecek, ancak bu haklar›n üstüne ç›kabilecektir. Ancak, hiçbir
305
Su ve Toprak
egemen devletin kendi ç›karlar› aleyhine olan talepleri kabule
zorlanamayaca¤› düflünüldü¤ünde, su pazarl›¤›nda Türkiye
kendi ç›karlar›n› gözard› edecek ölçüde su vermeyi kabul etmeyecektir.
Öte yandan devletler hukukunda kazan›lm›fl haklar›n tespit edildi¤i tarihten öteye uzat›labilece¤ine iliflkin hükümler
bulunmad›¤›ndan Lozan Anlaflmas›’ndan sonra Suriye ve Irak
su kullan›m›n› art›rm›fllarsa, bu artan miktar kazan›lm›fl hak
say›lmayacakt›r (4). Ayr›ca e¤er bir su taksimi yap›lacaksa kazan›lm›fl hakk›n düflmesinden sonra geri kalan sular de¤il,
haklar düflmeden önce var olan sular›n taksime esas al›nmas›
gerekecektir. Bu husus dahi bir devletler hukuku kural›d›r.
1987 y›l›nda Suriye ve Türkiye Baflbakanlar›n›n imzalad›¤›
(KEK) protokolde; Türkiye Atatürk Baraj›’n›n doldurulmas› s›ras›nda ve kesin bir su tahsisi yap›lana dek, Suriye s›n›r›ndan
ortalama 500 m?/sn su b›rakmay› taahhüt etmifl ve bu güne kadar da bu taahhüdü uygulam›flt›r. Böylece mansap ülkeler Suriye ve Irak, yaz aylar›nda su s›k›nt›s› çekmedi¤i gibi, taflk›n
mevsimlerde de bu tehlikeden korunmufllard›r. Yani Türkiye’nin infla etti¤i barajlara bu ülkenin hiçbir mali katk›lar› bulunmazken, bu barajlardan y›llard›r yararlanmaktad›rlar.
Yukar›da sözü edilen 500 m3/sn su, tek tarafl› olarak Türkiye’nin tahsis etti¤i bir su miktar› olup, Türkiye’nin kullan›m› artt›kça elbette azalacakt›r (5). Suriye ve Irak flu anda geçici olarak verilen 500 m3/sn’nin çok üstünde bir talepte bulunmaktad›r. Oysa tüzü¤ün tamamlanmas›ndan sonra toplam kapasitesi 84,2 milyar metreküp olan F›rat ve Dicle Nehir Hav306
Su ve Toprak
zalar›’nda bulunan (6) Irak ve Suriye’nin su talepleri, nehirlerin toplam su miktar›n› aflan düzeydedir. Lübnan ve Suriye’yi
kat ederek Türkiye’den denize dökülen Asi Irma¤›’nda ise sular›n %95 ini Suriye ve Lübnan %2’sini Türkiye kulland›¤›
halde Suriye bu kullan›m› pazarl›k konusu dahi yapmak istememektedir. Suriye’nin bu haks›z uygulamas› Hatay’a bak›fl
aç›s›ndan kaynaklanmaktad›r. Zira Suriye halen Hatay’› Suriye topra¤› sayd›¤› için “Asi Irma¤› Türkiye’yi ilgilendirmez,
çünkü Ürdün’den do¤up, Suriye topraklar›ndan denize dökülüyor” diyebilmektedir. (7)
Türkiye’nin geçici olarak F›rat yata¤›na b›rakt›¤› 500 m?/sn
su flimdilik çok büyük ikramd›r. Ancak Suriye, Arap ülkelerinin önemli bir bölümünü örgütleyerek Türkiye aleyhine bir
lobi oluflturma gayretine girmifltir.
Arap ülkelerinin Suriye’nin yan›nda yer almas›n›n sebebi,
pek ço¤unun mansap ülkesi olmas›d›r. Suriye, Irak, M›s›r hep
mansap ülkesidir. Arap ülkelerinin bu tutumu, Türkiye’den
talepleri, hakça ve ak›lc› biçimde yap›lan tespitlere ve su kullan›m›na iliflkin nazariyelere uymamaktad›r.
1.2 Kullan›m Hakk›na ‹liflkin Nazariyeler ‹le
Irak-Suriye Taleplerinin Karfl›laflt›r›lmas›
Uluslararas› bir suyun (özellikle s›n›raflan bir suyun) sular›n›n kullan›m› ele al›nd›¤›nda, sular›n paylafl›lmas› sorunu
fleklinde bir de¤erlendirmenin mansap ülkeler d›fl›nda pek taraftar bulmad›¤› görülmektedir. S›n›raflan sular veya su sistemlerinin kullan›lmas›n› düzenleyen ba¤lay›c› ve yapt›r›m
307
Su ve Toprak
hükümlerini de tafl›yan uluslararas› kurallar henüz tam anlam› ile oluflmam›fl ise de günümüze dek tart›fl›la gelen görüflleri aç›klayarak s›ralamada yarar bulunmaktad›r;
a. Mutlak Hükümranl›k Görüflü:
Di¤er k›y›dafl ülkelere verece¤i zarara bak›lmaks›z›n su kullanma özgürlü¤üne sahip olmak. Bu görüfl uluslararas› düzeyde bir kabul görmemifl ve tart›flmas› dahi yap›lmayan bir ilke
olarak kalm›flt›r.
b. Mutlak Bütünlük Görüflü:
Yukar›da aç›klanan görüflün tam tersi bir görüfl olup, s›n›raflan nehirlerin tafl›d›¤› do¤al su miktar› ve kalitesini de¤ifltirecek her türlü faaliyeti yasaklamay› savunmaktad›r. Suriye,
Irak, M›s›r, Bangladefl gibi mansap ülkelerinden yandafl bulabilmektedir. Bu görüfle göre Türkiye’nin Keban, Karakaya,
Atatürk, Kralk›z›, Dicle, Birecik, Kargam›fl barajlar› ile GAP
sulama sistemlerini yapmaya ve Dicle ile F›rat’›n sular›n› bu
projelerde tasarruf etmeye hakk› yoktur. Bu görüfl bu kat› haliyle uygulanabilirlikten uzakt›r.
c. S›n›rl› Bölgesel Hükümranl›k Görüflü:
Bu görüfle göre s›n›raflan sular› kullanan ülkeler di¤er ülkelere zarar vermemelidir. Orta bir yolda anlaflmay› öneren bir
görüfl olmas›na karfl›n henüz oturmufl bir ilke haline gelmemifltir. Mansap ülkesi olan komflu Arap ülkelerinin yaklaflma308
Su ve Toprak
d›¤› bu görüfl sorunlar›n diyalogla çözümlenmesini ilke edinen Türkiye taraf›ndan detayland›r›larak, ifllenerek gelifltirilebilir ve güçlü bir görüfle dönüfltürülebilir.
d. Karfl›l›kl› Haklar Görüflü:
Bu görüfle göre su kayna¤›ndan yararlanabilecek miktar,
kayna¤›n verimli bir biçimde kullan›lmas›, di¤er ihtiyaç sahiplerinin yararlanmalar› ile s›n›rl›d›r. Bu görüfle göre kazan›lm›fl
haklar, bir hüküm ifade etmemekte, sular›n verimli ortak kullan›m yolu amaçlanmaktad›r.
Uluslararas› su ihtilaflar›n›n çözümünden ziyade iç hukukta, iç sularda yap›lacak düzenlemelerde ve özellikle de yer alt› suyu kaynaklar›n›n kullan›m›nda dikkate al›nabilecek bir
görüfltür. Üniter devletlerden ziyade federasyonlarda federe
devletler aras›nda uygulanabilir bir ilkedir.
e. Uluslararas› Sular›n Ortak Yönetilmesi Görüflü:
Bu görüfl su kaynaklar›n›n hakças›na bir yöntemle ortak
kullan›lmas› düflüncesinden do¤mufltur. S›n›raflan nehri kollar›yla birlikte bir bütün olarak ele al›p, nehrin ve kollar›n›n
havzalar› içinde bulunan ülkelerin, ortak projeler üretmek,
bunlar› ortak finanse etmek, tesisleri ortak kullanmak, suyu
ortak kullanmak ve nihayet kurulan su sistemi tesislerini ortak yönetmek, bu görüflün amac›d›r.
Türkiye -bir anlamda bu görüfle tam uymasa bile- 1990 haziran›nda ilgili devletlerin kat›l›m› ile Ankara’da yap›lan top309
Su ve Toprak
lant›da F›rat ve Dicle havza sular›n›n hakkaniyet kurallar›na
uygun ve rasyonel bir biçimde kullan›lmas›n› sa¤lamak ve
kaynaklardan optimum bir flekilde yararlanma koflullar›n› ve
gereklerini yerine getirmek üzere üç aflamal› bir plan önermifltir.
1) ‹lk aflamada, su kaynaklar›n›n bilimsel çal›flmalarla saptanmas›,
‹kinci aflamada, ilgili ülkelerin toprak envanterinin ç›kart›lmas›; toprak s›n›flamalar›na göre su ihtiyac›n›n saptanmas›,
2) Üçüncü aflamada, elde edilen bilgilerin yard›m›yla ve sonuçlar› de¤erlendirerek her ülkenin gerçek su ihtiyac›n›n ne
oldu¤unun saptanmas›.
3) Ancak mansap ülkeler bütün bu önerileri inceleme zahmetine dahi katlanmaks›z›n, halen 500 m3/sn’den fazla su taleplerini sürdürmektedirler. Türkiye’nin bu dostça ve ak›lc›
yaklafl›m› ilk kez bu görüflmelerde ele al›nmam›flt›r. Daha
GAP’a bafllan›lmadan önce, 1961 de, Irak ve Suriye’ye sular›n
kullan›m› konusunda bir anlaflmaya var›lmadan önce, yeni
projeler ortaya ç›karman›n savurganl›k olaca¤›, zararla sonuçlanaca¤› hat›rlat›lm›flt›r. Bütün bu iyi niyetli giriflimlere, çözümsüzlükten baflka bir hakl› içeri¤i olmayan taleplerle cevap
verilmesi karfl›s›nda, flu aflamada Türkiye’nin ›srarl› olmas›na,
konunun takipçisi olmas›na gerek kalmam›flt›r. Çünkü kendi
ç›kar›n› korumamakta direnen bu devletleri, gerçek ç›karlar›n› korumaya zorlaman›n bir anlam› yoktur. Bu devletlerden
özellikle Suriye’nin ›srar›n›n gerekçeleri dahi halen aç›klanamam›flt›r. Suriye bu konuda pefl pefle taleplerini yenileyerek
310
Su ve Toprak
Arap dünyas›n› Türkiye karfl›s›nda örgütlemeye çal›fl›rken, gerekçelerini halen dünya kamuoyunun dikkatinden kaç›rmaya
çal›flmaktad›r.
1.3 Uluslararas› Ssular›n Ulafl›m (Navigation) D›fl›nda
Kullan›m›na ‹iliflkin Tedvin (Codification) Çal›flmalar› ve
Bu Çal›flmalar›n Ülkemiz Aaç›s›ndan De¤erlendirilmesi
11 Nisan 1814’te Fontainbleau Anlaflmas› ile kay›ts›z ve
flarts›z olarak taht›ndan vazgeçen ve Elbe Adas›’na gönderilen
I. Napolyon’un arkas›ndan Avrupa’n›n yeniden düzenlenmesi amac›yla toplanan Viyana Kongresi’nde al›nan kararlar aras›nda ilk kez uluslararas› ›rmaklarla ilgili olarak uluslararas›
kurallar›n konuldu¤unu görmekteyiz (Haziran 1815). ‹ngiltere, Fransa, Prusya, Avusturya ve Rusya’dan yani befl büyük
devletten oluflan yeni Avrupa dengesi sisteminin esaslar› bu
kongrede ortaya ç›karken, uluslararas› gidifl gelifli tanzim
eden kurallar ve protokol kurallar› da kabul edilmifltir (Navigation kurallar›).
Ancak uluslararas› sular›n ulafl›m d›fl›ndaki amaçlarla kullan›lmas›na iliflkin hukuk kurallar›n› gelifltirme çal›flmalar›,
içinde bulundu¤umuz yüzy›l›n bafllar›ndan itibaren bafllam›fl,
çeflitli kurum ve kurulufllarda yürütülen çal›flmalar, konunun
1972’de “Birleflmifl Milletler Uluslararas› Hukuk Komisyonu’na” havale edilmesinden sonra daha sistematik bir hale
gelmifltir. Komisyon bu tarihten itibaren her sene çal›flmalar›n› sürdürerek bu konuda ileride bir konvansiyona temel teflkil edebilecek bir “maddeler tasar›s›” oluflturma gayreti içeri311
Su ve Toprak
sinde olmufltur. Haz›rlanan maddeler tasar›s›n›n ilk okunuflu
1991 tarihinde yap›lm›fl, ikinci okunuflu ise, Temmuz 1994
tarihinde gerçeklefltirilerek, sorun BM Genel Kurulu’na havale edilmifltir.
BM Genel Kurulu konuyu 6. Komisyon’a havale etmifl
olup, 25–29 Kas›m 1994 tarihleri aras›nda 6. Komisyon’da yap›lan toplant›lar sonucunda daha detayl› bir biçimde ele al›nmas›n› sa¤lamak amac›yla, üye devletlerin 1 Temmuz 1996 tarihine kadar “maddeler tasar›s›” hakk›nda görüfllerini bildirmeleri öngörülmüfl bulunmaktad›r. Bunun ard›ndan komisyonun 7–25 Ekim 1996 tarihleri aras›nda gerçeklefltirdi¤i 51.
dönem toplant›s›nda bir “çal›flma grubu” oluflturulmas› ve
“maddeler tasar›s›” temel al›narak bu konuda bir konvansiyon
haz›rlanmas› hedeflenmifltir.
An›lan “maddeler tasar›s›” 6. bölüm ve 33. maddesinde
oluflmaktad›r.
Tasla¤a genel olarak bak›ld›¤›nda; genel bir konu olan küreselleflme çabalar›n›n etkisi alt›nda, ülkeleri memba ve mansap ülke olarak tan›mlamadan, dünyadaki suyollar›n› ve suyolu ülkelerinin koflullar›n› eflitmifl gibi kabul ederek haz›rland›¤› ve memba ülkelerine büyük yükümlülükler getirdi¤i
anlafl›lmaktad›r. Suyun do¤al olarak membadan mansaba
do¤ru akt›¤› dikkate al›nd›¤›nda, eflitlik ad› alt›nda genelde
memba ülkelerine yükümlülük getiren bir taslakt›r. Memba
ülkelerinin uluslararas› suyollar›na iliflkin her türlü faaliyetlerinin mansap ülkelerini herhangi bir biçimde etkileyece¤i,
ancak, mansap ülkelerinin her türlü faaliyetlerinin memba
312
Su ve Toprak
ülkelerini ayn› oranda etkilemeyece¤i ve sonuçta memba ülkelerine daha fazla k›s›tlamalar ve sorumluluklar yükleyece¤i
anlafl›lmaktad›r.
Tasla¤›n maddeleri ile ilgili aç›klamalar (11):
1) “Mevcut maddeler, uluslararas› sular›n kullan›m›na iliflkin koruyucu ve idari tedbirler, ya da suyolu ulafl›m› ile (navigation) de¤il de, daha çok bu sular›n belli amaçlar için kullan›m›n› düzenlemektedir.
2) Uluslararas› sular›n ulafl›m amaçl› (navigation) kullan›m›, bu maddelerin kapsam› d›fl›ndad›r; ancak bu sular›n di¤er
amaçlarla kullan›m›n›n suyolu ulafl›m›n› da etkilemesi halinde
kanun kapsam›nda de¤erlendirilir”.
Tasla¤›n bafllang›c›nda, uluslararas› su yollar›n›n ulafl›m
d›fl› amaçl› kullan›mlar› düzenlemekle s›n›rl› oldu¤u izlenimini vermekte ise de, kapsama iliflkin bu maddede ulafl›m
amaçl› kullan›m›n ve di¤er kullan›mlar›n ulafl›m amaçl› kullan›m› etkilemesi halinde bu amac›n da metin kapsam›nda
oldu¤u ifade edilmektedir. Genelde tüm kullan›mlar›n birbirini etkileyece¤i aç›k oldu¤una göre ulafl›m amaçl› kullan›m
da metin kapsam›na al›nm›fl olmaktad›r. Bu husus özellikle,
fiattul Arap”ta ki ulafl›m amaçl› kullan›m nedeniyle ülkemizi
olumsuz flekilde etkileyecektir. Ulafl›m amaçl› su tahsisinin
de gündeme getirilmesine yol açabilecek ek bir unsur olarak
de¤erlendirilmektedir.
Madde 2, 3,4. de “Uluslararas› su”, “yer üstü su sistemi”,
“üniter bir yap› ile olan fiziksel ba¤ sonucunda oluflan ve ortak bir noktaya do¤ru akan yer alt› sular›”, “k›y›dafl devletler”
313
Su ve Toprak
kavramlar› ile akarsulara iliflkin anlaflmalar›n taraflar› gibi konulara tan›mlamalar getirmektedirler.
Madde 5. Adil, rasyonel ve optimum kullan›m› ve bu kullan›ma k›y›dafl devletlerin kat›l›m› ve sorumluluklar›n› düzenlemektedir.
Madde 6. Adil, ak›lc› kullan›mla ilgili faktörler
1. 5. madde de vurgulanan anlamda bir uluslararas› akarsuyun adil, ak›lc› olarak kullan›m›, afla¤›da belirtilen konuyla ilgili tüm faktörlerin ve flartlar›n dikkate al›nmas›n› gerektiriyor:
a. Co¤rafik, hidrografik, hidrolojik, iklimsel, ekolojik ve
do¤al yap›ya iliflkin di¤er faktörler;
b. ‹lgili akarsu devletlerinin sosyo-ekonomik gereksinimleri;
c. Her akarsu devletinin akarsuya ba¤›ml› olan nüfusu;
d. Bir akarsu devletindeki akarsuyun kullan›m (lar) ›n›n di¤er akarsu devletleri üzerindeki etkileri;
e. Akarsuyun mevcut ve potansiyel kullan›mlar›;
f. Akarsuyun “su kaynaklar›n›n” ekonomisi, geliflimi ve korunmas›; al›nan önlemlerin maliyeti;
g. Mevcut (ya da planlanan) kullan›m flekli ile ayn› de¤erde alternatiflere ulaflma flans›;
2. 5. maddeye ya da 6. maddede, 1. paragrafa göre; ihtiyaç
duyuldu¤unda ilgili k›y›dafl devletler bir ifl birli¤i mant›¤› içinde müzekkerelere kat›l›r.
6. Bu maddenin c f›kras›nda, her ne kadar, uluslararas› suya ba¤›ml› nüfus havza ile s›n›rland›r›lmam›fl ise de, memba
ülkesi konumundaki ülkemizin su potansiyelinin yaklafl›k
314
Su ve Toprak
%36’s›n›n s›n›raflan sular olmas›na karfl›n, mansap ülkelerinin
s›n›raflan sulara ba¤l› nüfusunun daha fazla olmas› nedeniyle
ülkemizin bundan olumsuz yönde etkilenece¤i düflünülmektedir. Havzalar aras› su transferi göz önünde bulundurularak,
s›n›raflan sulardan yararlanan tüm nüfusun dikkate al›nmas›
önem arz etmektedir.
Madde 7. “Zarara neden olmamak için uyulmas› zorunlu
kurallar;
1. AD (Akarsu devletleri yerine kullanaca¤›z), di¤er AD’ye
zarar vermeyecek flekilde bir UA’y› (uluslararas› akarsu) olabildi¤ince özenli kullanmaya çal›flacakt›r.
2. Buna ra¤men bir zarar görme durumu oluflursa, zarar
veren devlet, zarara u¤rayan tarafla afla¤›daki çerçevede müzakerelerde bulunacakt›r;
a. 6. maddede s›ralanan faktörler dikkate al›narak, suyun
bu tür kullan›m›n›n ne derecede adil ve ak›lc› oldu¤u,
b. Kullan›mla ilgili yap›lan düzenlemeler, verilen zarar›n
hafifletilmesi ya da elimine edilmesi için ayarlamalar, uygunsa
telafi edilmesi gibi sorunlar”.
‹kinci okumada ilave edilen bu maddenin daha önce haz›rlanm›fl olan ve ülkelerin genel olarak hükümranl›k haklar›n›
ve karfl›l›kl› menfaatlerini korumaya yönelik olmas› bak›m›ndan önem arz eden 8. madde ile çeliflkili oldu¤u düflünülmektedir. Devletler aras›nda bu konuda bir anlaflma olmasa dahi,
ülkeleri yükümlülük alt›na sokan bir madde olarak ta de¤erlendirilmelidir.
315
Su ve Toprak
Madde 8: Birlikte çal›flmak için uyulmas› gereken genel yükümlülükleri düzenlemektedir.
Madde 9: “Düzenli olarak veri ve bilgi al›flverifli.
1. Madde 8’e uygun olarak akarsu devletleri, akarsuyun
özellikle hidrolojik, meteorolojik, hidrojeolojik ve ekolojik
yap›s› ve de bu konularda gelece¤e yönelik varsay›mlar hakk›nda mevcut veri ve bilgiler düzenli olarak birbirlerine ileteceklerdir.
2. E¤er bir akarsu devleti di¤erinden, mevcut olmayan bir
veri ve bilgiyi temin etmesini isterse,
kendisinden bilgi istenen devlet bu iste¤i karfl›lamak için
elinden gelen çabay› sarf eder, fakat bu çaban›n karfl›l›¤›nda,
gerekli bilginin toplanmas› ve uygunsa kullan›ma haz›r hale
getirilmesi için, talepte bulunan devletten masraflar› karfl›lamas›n› isteyebilir.
3. Akarsu devletleri, bilgi, verinin toplanmas› ve kullan›ma
haz›r hale getirilmesi konusunda ihtiyac› olan di¤er devletlerin kullanmas›n› kolaylaflt›r›c› bir tav›r içinde ellerinden geleni yapacaklard›r”.
Bu maddede, karfl›l›kl› al›flverifl sadece veri ile s›n›rl› kalmay›p bilgileri de kapsamaktad›r. ‹fl birli¤i konular›na belirli
bir çerçevede s›n›r ve k›s›tlama getirmemesi uzlaflmay› zorlaflt›r›c› bir unsur olarak de¤erlendirilmektedir. Özellikle “ecological nature” ifadesi ile su d›fl›ndaki di¤er veriler de kapsama
al›nm›flt›r. Ayr›ca, karfl›l›kl› olarak al›flveriflte bulunulacak veri ve bilgilerden, memba ülkesine ait olanlar›n mansap ülkele-
316
Su ve Toprak
ri için oluflturdu¤u de¤er ve önemin, mansap ülkesine ait
olanlar›n memba ülkeleri için oluflturdu¤u de¤er ve önemle
ayn› olmad›¤›, birincisinin çok daha de¤erli ve önemli oldu¤u
aç›kt›r. Bu maddede karfl›l›kl› al›flverifl eflit flartlarda gibi gösterilmektedir.
Bölüm III: Bu bölüm tümüyle, planlanan tesislerin yap›m›na, konan k›s›tlamalarla büyük güçlükler getirmektedir. Planlanan tesislerle ilgili olarak getirilen k›s›tlamalar tüm ülkeler
için eflitmifl gibi görünmekle birlikte, k›s›tlamalardan memba
ülkelerinin mansap ülkelerinden çok daha fazla etkilenece¤i
aç›kt›r. Bu taslak genel olarak, mansap ülkelerini koruyan ve
memba ülkelerine k›s›tlamalar ve yükümlülükler getiren bir
taslakt›r.
Madde 16: Uyar›ya yan›t verilmesi durumu.
1. E¤er uyar›c› devlet 13. maddede kabul edilen süre içinde, 15. maddenin 2. paragraf› çerçevesinde bir yan›t almazsa,
5. ve 7. maddelerdeki yükümlülüklere uygun olarak, yapt›¤›
uyar› ile ve uyard›¤› devlete sa¤lad›¤› veri ve bilgilerle uyumlu olarak, tasarlad›¤› eylemleri uygulamaya koyabilir.
2. Uyar›ya yan›t vermemifl bir devletin herhangi bir tazminat talebi, yan›t süresinin sona ermesinden sonra sorumlulu¤unu ald›¤› eylem yüzünden uyar›c› devletin neden oldu¤u
maliyetle karfl›lanabilir. E¤er uyar›lan devlet 13. maddede belirtilen süre içinde karfl› ç›karsa bu taahhüt geçersiz olacakt›r”
Bu maddenin ikinci okumada ilave edilen ikinci paragraf› aç›k
bulunmam›flt›r.
317
Su ve Toprak
Bu paragrafta, bildirimde bulunan ülkenin cevab›n› geciktirmesi ve daha sonra tazminat (compensation) talebinde bulunmas› halinde, bildirimde bulunan ülkenin bu tazminat talebini, gecikme süreci içerisinde yapm›fl oldu¤u harcamalara
karfl›l›k say›labilece¤i ifade edilmekle birlikte bu ifade “may”
kullan›larak (Aç›klamalarda “may” yerine “can” kullanm›flt›r)
yumuflat›lm›fl oldu¤u düflünülmektedir.
Madde 17: Tasarlanm›fl eylemlere iliflkin müzekkereler.
1. E¤er 15. maddenin 2. paragraf›na göre bir iletiflimde bulunulursa uyar›c› devlet ve muhatab› müzakerelerde bulunacak ve gerekirse sorunun adil biçimde çözüme ulaflmas› için
görüfl al›flveriflinde bulunacaklard›r.
2. Görüflmeler/ müzakereler, her devletin birbirlerinin haklar›na ve yasal ç›karlar›na iyi niyet ve sayg› gösterme temelinde gerçekleflecektir.
3. E¤er iletiflim sürecinde uyar›lan devletten talep gelirse,
uyar›c› devlet tasarlanan eylemlerin uygulanmas›n› 6 aydan
fazla olmayan bir süre boyunca erteleyecektir”
Birinci paragraf›n sonunda, tasla¤›n 6. ve 7. maddelerinde
de oldu¤u gibi “equitable” ifadesinden sonra “and reasonable”
ifadesinin ilave edilmesi uygun görülmektedir.
Madde 18: Uyar› yap›lmas› durumunda izlenecek prosedür.
1. E¤er bir AD’nin bir baflka AD’nin kendisini ciddi biçimde olumsuz etkileyecek eylemler planlad›¤›na iliflkin geçerli
nedenleri varsa, bu devletten 12. maddenin flartlar›na uymas›n› isteyebilir.
318
Su ve Toprak
‹liflikte nedenlerini izah etti¤i bir aç›klama belgesi de göndermelidir.
2. Ancak muhatap devlet ayn› kan›da olmayabilir. Bu durumda o da ayn› flekilde nedenlerini bildirmelidir. E¤er ikna
edici olmazsa iki devlet 17. maddenin 1. ve 2. paragraflar›nda
belirlendi¤i biçimde derhal görüflmelere bafllamal›d›r.
3. Görüflmeler sürecinde e¤er muhatab› isterse, eylemleri
planlayan devlet uygulamaya geçmeden 6 ayl›k bir süre tan›r”
‹kinci paragraf›n ikinci cümlesinde, karfl›l›kl› dan›flmalardan sonra e¤er gerekli görülürse müzakerelere giriflilebilece¤i
konusuna aç›kl›k getirmek üzere “…consultation and” ifadesinden sonra “..if necessary” ‹fadesinin ilave edilmesi uygun
olacakt›r.
Madde 21: Kirlili¤in kontrolü, azalt›lmas› ve önlenmesi.
1. Bu madde kapsam›na göre, bir UA suyun “kirlili¤i” nden
anlafl›lmas› gereken, bu UA suyun sular›n›n birleflimi ya da
kalitesinde, do¤rudan ya da dolayl› olarak insan ö¤esinin
(yanl›fl) uygulamalar›ndan kaynaklanan zarar verici de¤iflikliklerdir.
2. AD tek tek ya da birlikte bir UA suyun, di¤er AD’ye, çevrelerine, insan sa¤l›¤› ve güvenli¤ine, sular›n yararl› amaçlarla
kullan›m›na, suda yaflayan canl›lara önemli ölçüde zarar verebilecek kirlili¤ini önleyecek, azaltacak ve kontrol edecektir. Bu
ba¤lamda politikalar›nda uyum sa¤layacak ad›mlar atacaklard›r.
3. Herhangi birinin iste¤i ile AD, bir UA suyun sular› ile ilgili k›s›tlama, yasaklama, araflt›rma ya da denetleme uygula-
319
Su ve Toprak
malar› bafllatabilecek maddeleri oluflturmak üzere bir araya
geleceklerdir”
Birinci paragrafta yer alan kirlenmenin tan›m›nda, her ne
kadar zararl› “detrimental” ön eki kullan›larak kirlenme ifadesi yumuflat›lmaya çal›fl›lm›fl ise de, mevcut kirlilik seviyelerinin
korunmas› amaçlanm›fl ve böylece uluslararas› suyollar›ndaki
sular›n› daha önce kirletmifl olanlara avantaj sa¤lanm›flt›r.
Ayr›ca uluslararas› suyolundaki de¤ifliklik sadece su kalitesi ile s›n›rl› b›rak›lmay›p “composition” ifadesi ile konsantrasyon ve dolay›s› ile miktar›n da tan›ma dâhil edildi¤i düflünülmektedir. Aç›klamalarda “composition” ifadesi, suyun içerisindeki tüm maddeler olarak aç›klanmakla birlikte, bunun suyun miktar› ile çok yak›ndan iliflkisi oldu¤u bilinmektedir.
1. Madde 24: Yönetim Liglerinde herhangi birinin iste¤i
üzerine AD, bir UA suyun, birleflik yönetim mekanizmas› da
dâhil, yönetim flekilleri ile ilgili görüflmelerde bulunur.
2. Bu maddede kullan›ld›¤› biçimiyle “yönetim” sözcü¤ünden özellikle anlafl›lmas› gereken:
a. Bir UA suyun gerçeklefltirilebilir geliflimini planlamak ve
benimsenen planlar› prati¤e geçirmek,
b. Bunun d›fl›nda akarsuyun korunmas›, kontrolü, gerçekçi ve azami yarar sa¤lanmas›n›n desteklenmesi”
Madde 25: 1. UA suyun ak›fl›n›n düzenlenmesi için ihtiyaçlar›na yan›t vermek üzere AD ifl birli¤i yapacakt›r.
2. Tersi bir anlaflma olmad›kça AD (Adil bir temelde) sorumlulu¤unu üstlenecekleri regülâsyon çal›flmalar›n›n maliye320
Su ve Toprak
tini karfl›lama ya da yap›m› ve bak›m› konusunda ifl birli¤i yapacaklard›r.
3. “Regülâsyon” bu maddede, bir UA suyun su ak›fl›n› de¤ifltirmek, kontrol etmek için hidrolik çal›flmalar›n›n ya da
baflka çal›flmalar›n uygulamaya konulmas› anlam›nda kullan›lmaktad›r”.
Madde 26: 1. AD kendi topraklar› üzerinde bir UA ile ilgili tesisleri ve di¤er aktiviteleri korumak için elinden gelen çabay› sarf eder.
2. Büyük ölçüde olumsuz yönde etkilenece¤ine dair ciddi
nedenleri olan devletlerden birinin iste¤i üzerine AD:
a. Bu tesislerin bak›m› ve güvenli çal›flt›r›lmas› için ya da
b. Tesislerin/aktivitelerin kas›tl› ya da dikkatsiz davran›fllardan veya do¤al afetlerden korunmas› için görüflmelere bafllarlar”.
‹kinci okumada yeri de¤ifltirilerek 3. bölüme al›nan bu
maddeler bu haliyle ülkelerin hükümranl›k haklar›n› k›s›tlay›c› mahiyette görülmektedir. Di¤er maddelerde genel olarak
bahsedilen, uluslararas› suyollar›n›n yönetimi ile ilgili hususlar, bu maddelerde detayland›r›lm›flt›r. Özelliklede 26. maddenin 2. paragraf›n›n (a) bendi, memba ülkelerinin hükümranl›k haklar›n› ortadan kald›rarak, bir karfl›l›k talep etmeksizin, kurakl›k ve taflk›n gibi do¤al olaylar karfl›s›nda mansap
ülkeleri lehine tedbirler almaya zorlamaktad›r. Bu üç madde
ile mevcut ve mutasavver tüm tesislerin ele al›nmas›, iflletilmesi ve bak›m›, s›k› bir flekilde kontrol alt›na al›narak hareket
321
Su ve Toprak
serbestîsi engellenmifltir.
Madde 27: Zarar›n aza indirilmesi ve önlenmesi.
Adi’leri tek tek ya da birlikte ister do¤al nedenlerden isterse insan-yönetiminden kaynaklans›n, sel, buzlanma, suda oluflan hastal›klar, balç›k/kum vs. y›¤›lmas›, erozyon, tuzlu su kar›flmas›, kurakl›k gibi di¤er AD’lerini olumsuz etkileyecek durumlarda oluflan zarar› önlemek ya da azaltmak için tüm uygun önlemleri alacaklard›r”.
Madde 27: Bu maddede öngörülen tedbirlerin al›nmas› için
gerekli harcamalar›n ne flekilde karfl›lanaca¤› belirtilmemifltir,
“mitigate conditon” ifadesinden sonra “…in an international
vvatercourse” ifadesinin eklenmesinde yarar görülmektedir.
Madde 28: Acil.
1. Bu maddede “acil”in anlam›; AD’ye ciddi tehdit oluflturan ve ans›z›n sel, 盤, toprak kaymas› deprem gibi do¤al nedenlerle ya da endüstriyel kazalar gibi insandan kaynaklanan
nedenlerle hasar yaratan durumlar.
2. Bir AD, kendi topraklar› üzerinde ortaya ç›kan herhangi
bir acil durumla ilgili olarak gecikmeden ve mümkün olan en
süratli iletiflim arac› yard›m› ile potansiyel olarak etkilenmesi
mümkün di¤er devletleri ve yetkin uluslararas› organizasyonlar› uyar›r.
3. Derhal onlarla ifl birli¤i içinde, bu acil durumun neden
olabilece¤i, zararl› etkileri önlemek, azaltmak ve elimine etmek üzere, gereken tüm pratik tedbirleri al›r.
4. Gerekirse bu tür acil durumlarla bafla ç›kmak üzere birlikte, projeler gelifltirilir”.
322
Su ve Toprak
Birinci paragrafta, tan›mlarda verilen “watercourse state”
kapsam› d›fl›nda kalan ülkelerin de taraf olmas›n› önlemek
üzere, “…means a situation” ifadesinden sonra “in an international watercourse” ifadesinin eklenmesi uygun görülmektedir. Ayr›ca “other states” ifadesinin ç›kar›lmas›, ihtilaf halinde
taraf olan ülke say›s›n› azaltmak ve ülkemiz aç›s›ndan özellikle Dicle ve F›rat nehirleri dikkate al›nd›¤›nda acil durumlarda
da olsa körfez ülkelerini de soruna taraf yapmamak aç›s›ndan
uygun görülmektedir. Ayn› paragraf›n sonunda “landslides or
earthquakes” ifadesinden sonra gelen “…or from industrial
accidents” ifadesinin ç›kar›lmas›, söz konusu hususlar›n çevre
ile ilgili birçok anlaflmada yer almas› ve acil durumlar›n, taflk›n, buz parçalanmas›, heyelan veya depremle s›n›rl› tutulmas› bak›m›ndan uygun görülmektedir.
Madde 33: AD’leri aras›nda uygulanabilir bir anlaflma olmamas› halinde; mevcut maddelerin uygulanmas›, yorumlanmas› ya da neyin do¤ru oldu¤una dair bir akarsu anlaflmazl›¤›, afla¤›daki koflullara göre çözümlenir:
a. E¤er böyle bir anlaflmazl›k ortaya ç›karsa ilgili devletler
kendi kurduklar› uygun herhangi bir müflterek akarsu kurumunu devreye sokarak adil bir çözüm bulmak üzere derhal
görüflme ve müzakerelere bafllarlar.
b. E¤er görüflme talebinin üzerinden alt› ay geçti¤i halde ilgili devletler müzakereler yoluyla anlaflmazl›¤› çözemezlerse
içlerinden birinin iste¤i üzerine tarafs›z soruflturma ya da e¤er
ilgili devletler anlafl›rsa ara buluculuk ya da uzlaflt›r›c›l›k formülleri devreye sokulur.
323
Su ve Toprak
i. Tersi bir karar al›nmad›¤› sürece; ilgili devletlerin atad›¤›
bir üye ve ayr›ca ilgili devletlerden herhangi birinin milliyetinden olmayan ve atanm›fl üyelerce seçilen bir baflkandan oluflan bir soruflturma komisyonu kurulur.
ii. E¤er komisyonun oluflturmas› talebinden sonraki dört
ay içinde devletlerin görevlendirdi¤i üyeler bir baflkan üzerinde anlaflamazlar ise, ilgili devletlerinden herhangi biri, Birleflmifl Milletler Genel Sekreteri’nden baflkan› atamas›n› isteyebilir. E¤er devletlerden biri (b) paragraf› uyar›nca istek tarihinden itibaren 4 ay içinde üye atamazsa, ilgili devletlerden herhangi biri Birleflmifl Milletler Genel Sekreteri’nden, ilgili devletlerden biri ile ayn› milliyetten olmamak koflulu ile tek üyeden oluflan bir komisyon oluflturmas›n› isteyebilir.
iii. Komisyon uygulayaca¤› prosedüre kendisi karar verir.
iv. ‹lgili devletler, komisyonun isteyebilece¤i bilgiyi sa¤lamakla ve talep etmesi halinde komisyona, araflt›rmas› ile ilgili
olarak herhangi bir yap›, mekanizma, teçhizat ya da do¤al
özelli¤i incelemek üzere kendi topraklar›na girme izni vermekle yükümlüdürler.
v. Komisyon bir üyeden oluflmad›¤› sürece, raporunu ço¤unlu¤un oyuna sunar; bulgular›n› nedenleriyle birlikte ve
uygun gördü¤ü önerilerle birlikte ilgili devletlere sunar.
vi. Komisyon’un harcamalar› ilgili devletler taraf›ndan eflit
olarak paylafl›l›r.
c. E¤er soruflturma ‘ara buluculuk’ uzlaflt›rmam›n ilk talep
edildi¤i tarihten sonra 12 ay içinde ya da komisyon kurulduk-
324
Su ve Toprak
tan sonra komisyondan bir rapor geldikten sonra 6 ay içinde
ilgili devletler anlaflmazl›klar›n› gideremezlerse, soruna uzlaflma ya da hukuk yolu ile çözüm arayabilirler”.
Bu maddeye kadar, uluslararas› bir suyolunda yer alan ülkeler “watercourse state” olarak tan›mlanm›fl iken, bu maddede, Madde 28’e dayanarak, anlaflmazl›klar›n çözümünde ilgili
ülke “states concerned” ifadesi kullan›lm›flt›r.
Bu husus anlaflmazl›klarda taraf olan ülke say›s›n› art›rmaktad›r. Sadece acil durumla ilgili Madde 28’de belirtilen
“other states” ifadesinin kald›r›lmas› ile bu maddedeki sak›ncalar da ortadan kald›r›lm›fl olacakt›r.
Haz›rlanan convantion tasla¤› konuyu “çerçeve düzenleme” olarak ele almaktan uzak bir özellik göstermektedir. Mansap ülkelerinin menfaatlerini korumaya yönelik oldu¤u ve dolay›s›yla da Türkiye’nin yarar›na bir düzenleme olmad›¤› aç›kt›r. Öte yandan bu konvansiyonun Birleflmifl Milletler’ce kabulünden ve uygulamaya geçilmesinden önce Dicle ve F›rat üzerinde yer alan projelerin bir an önce gerçeklefltirilmesinde büyük yarar oldu¤u inanc›nday›z,
D‹PNOTLAR
(l) Özdemir ÖZBAY 1995 y›l› Sulama Etkinlikleri, Tar›mda
Su Yönetimi ve Çiftçi Kat›l›m› Sempozyumu “Ülkemizde Su ve
Toprak Kaynaklar›n›n Kullan›m› ve Korunmas›nda Mevcut
Yasal Durum” TMMOB-Ziraat Mühendisleri Odas› Yay›n› Haziran, 1995, Ankara.
325
Su ve Toprak
(2) Prof. Dr. Hüseyin Pazarc› Ortado¤u Ülkelerinde Su Sorunu Sempozyumu TESAV Toplumsal Ekonomik Siyasal
Araflt›rmalar Vakf›, 1994, Ankara.
(3) Prof. Dr. Hüseyin Pazarc› a.g.e.
(4) Kamuran Günün Anlaflmalar ve Su Haklar› (Makale)
(5) Özden Bilen Ortado¤u Ülkelerinde Su Sorunu Sempozyumu TESAV Toplumsal, Ekonomik Siyasal Araflt›rmalar Vakf› 1994 Ankara.
(6) Dr. Neflet Akmandor Kuzey - Güney Anadolu Su Kaynaklar›, ‹lgili Projeler- Sorunlar› ve Bölge Ekonomisine Etkileri ‹ntes-‹flveren Dergisi Ocak - fiubat–1996, say› 34, Ankara.
(7) M. Recai Kutan 10.4.1996 günü, Gensoru Görüflmelerinde yapt›¤› konuflma, TBMM Tutanak Dergisi, 35. Birleflim
(8) FOREIGN SCOUTING SERVICE/NEAR EST- Syria
–April 1996 Petroconsultant s.s.a (international Energy Services Geneva - SWITZERLAND 1
(9) Prof. Dr. Coflkun Üçok Siyasi Tarih Dersleri, 1951,
Ankara.
(10) Maddeler tasar›s›na iliflkin olarak D›fliflleri Bakanl›¤›’na
gönderilen 5 Ocak 1996 tarihli DS‹ Genel Müdürlü¤ü Görüflü.
(11) UNITED NATIONS; (Draft Articles on The Law of the
Non - Navigational Uses of International Watercourses Adopted on Second Reading By (The International Law Commiss›on at its Forty Sixth Session) 2 May – 22 July 1994.
326
Su ve Toprak
2. S›n›raflan Sular›m›z
2.1 Genel De¤erlendirme
Türkiye hidrolojik olarak 26 havzaya ayr›lm›fl olup, bu havzalardan befl tanesi s›n›raflan sular kapsam›nda yer almaktad›r.
• Meriç-Ergene Havzas›
• Asi Havzas›
• Çoruh Havzas›
• Aras Havzas›
• Dicle F›rat Havzas›
Bu havzalar›n Türkiye topraklar›ndan kaynaklanan y›ll›k
ortalama su potansiyelleri; Meriç-Ergene Havzas› 1, 33 milyar/m3, Asi Havzas› 1,17 milyar m3, Çoruh Havzas› 6,30 milyar m, Aras Havzas› 4,63 milyar m3, Dicle Havzas› 21,33 milyar/m3, F›rat Havzas› 31,61 milyar m3 olmak üzere toplam
66,37 miyar/m3 olmaktad›r. Bu miktar Türkiye’nin toplam
brüt su potansiyeli olan 186 milyar m3’ün yaklafl›k %36’s›na
tekabül etmektedir. Dicle ve F›rat nehirlerinin ülkemizden
kaynaklanan su potansiyeli 52,940 milyar m3 olup, ülkemiz
ak›fl potansiyelinin %28,5’ine; fiattül Arap’taki toplam ak›fl potansiyeli olan 85,610 milyar m3’ün de %62’sine karfl›l›k gelmektedir.
Buradan da görüldü¤ü gibi s›n›raflan sular ülkemizin yer ald›¤› co¤rafi bölgenin jeo-politik durumu da göz önünde bulunduruldu¤unda çok büyük bir önem arz etmektedir.
Türkiye, Dicle ve F›rat nehirleri ile Çoruh ve Aras nehirlerinde memba ülke, Meriç Nehri’nde mansap ülke konumun327
Su ve Toprak
da, Asi Nehri’nde ise memba ve büyük oranda da mansap ülke konumundad›r.
Memba-mansap iliflkileri ve su potansiyeli dikkate al›nd›¤›nda Türkiye’nin genelde bir memba ülke oldu¤u görülmektedir.
2.2 Dicle ve F›rat Havzas›
Dicle ve F›rat nehirleri su potansiyelinden yararlanma imkânlar› ve ilgili ülkelerle bu ba¤lamdaki iliflkilerin gözden geçirilmesi ve ülkemizin an›lan akarsular üzerinde hak ve menfaatlerinin korunmas› hususundaki temel yaklafl›mlar›, prensipleri ve uygulama esaslar›n› içerecek ulusal politikan›n kaydedilen geliflmeler ›fl›¤›nda güncellefltirilmesi gerekmektedir.
Akarsular üzerinde yap›lan depolama tesislerinde rezervuar hacimleri, genel kriter olarak tesisin yap›ld›¤› kesitteki
akarsu uzun y›llar ak›mlar›n›n ortalamas›n›n 1,5 ila 2,5 kat›
aras›nda olmas› gerekirken (topografik ve teknik zorunluluk
nedeniyle, GAP kapsam›nda F›rat Nehri üzerinde infla edilen
Karakaya, Atatürk, Birecik ve Karkam›fl barajlar› ile ana tesis
durumundaki Keban Baraj› rezervuarlar› aktif hacimlerinin
toplam› 31,69 milyar m3 olarak projelendirilmifltir. Bu miktar›n içinde Birecik ile Karkam›fl barajlar› rezervuar hacimlerinin toplam› %1 oran›na karfl›l›k gelen 0,75 milyon m?’dür.
Buna ra¤men, söz konusu tesislerin y›llar afl›r› düzenleme yapmas› öngörülen ana amaçlar›na paralel olarak, projelendirme
kriterleri çerçevesinde belirlenen iflletme politikalar›na göre
iflletilmeleri halinde, karfl›lafl›lacak kurak periyotlarda öngörülen ihtiyaçlar› karfl›lamalar› mümkün görülmektedir. Ancak
328
Su ve Toprak
ülkemizin ihtiyaçlar› ve mansaba b›rak›lmas› gereken ak›mlara ba¤l› olarak söz konusu tesislerin iflletilmeleri nedeniyle,
çok kritik periyotlarda yetersizliklerin gözlenmesinin do¤al
bir sonuç oldu¤u hususu gözden uzak tutulmamal›d›r.
Dicle ve F›rat nehirleri hidrolojik olarak, ayn› havzada yer
alan iki önemli s›n›raflan akarsudur. Dicle ve F›rat nehirleri,
Türkiye topraklar›nda do¤up ülkemizin Do¤u Anadolu ve
Güneydo¤u Anadolu bölgelerine ilaveten Suriye, Irak ve bir
k›s›m ‹ran arazisini drene ederek Irak topraklar›nda birlefltikten sonra fiat-tül Arap adl› nehri oluflturarak 180 km. kat ettikten sonra Basra Körfezi’ne dökülen bölgesel ölçekte iki
önemli akarsudur. Hidrolojik olarak tek bir nehir havzas›n›n
iki önemli akarsuyu olan bu nehirlerin kendi alt havzalar› içerisinde, Türkiye’yi terk eden ana kollar› yan›nda müstakilen
s›n›rlar›m›z› afl›p Irak ve Suriye’ye giren yan kol hüviyetindeki baflka akarsular da bulunmaktad›r.
Irak taraf›ndan taflk›n önlemek amac› ile Dicle sular›n›, iki
akarsu aras›nda yer alan tartar çöküntü çukuruna ve buradan
da F›rat Nehri’ne derive eden bir kanal sistemi oluflturulmufltur. Di¤er bir deyiflle yapay olarak bu iki akarsu halen iflletmede olan bir kanal sistemi ile birlefltirilmifltir.
2.2.1 Hidrolojik Havza Boyutu
Dicle Nehri, Elaz›¤ yak›nlar›ndan do¤ar, Irak’ta F›rat Nehri ile birleflinceye kadar yaklafl›k 1 660 km yol al›r. Dicle Nehri Irak’a girmeden önce 35 km Türkiye-Suriye s›n›r›n› oluflturur. Türkiye’den do¤an Büyük Zap Suyu, Irak’ta Zagros Da¤329
Su ve Toprak
lar›’ndan do¤an Küçük Zap, Adheim ve Diyala gibi önemli
kollar› ald›ktan sonra F›rat Nehri ile birleflir. Dicle Nehri
ak›mlar›na Suriye’nin hiçbir katk›s› yoktur. Ayr›ca Irak’taki
sular›n bir k›sm› Zagros Da¤lar›’n›n ‹ran topraklar›nda kalan
kesiminden gelmektedir.
Türkiye’nin, Dicle Nehri üzerinde halen iflletmede olan Devegeçidi Baraj› ile inflaatlar› tamamlanan Batman, Kralk›z› ve
Dicle barajlar› yer almaktad›r. Irak’ta ise ana kol üzerinde iflletmede olan Saddam (Musul) Baraj› ile yan kollar üzerinde
infla halinde Bekme Baraj› (Körfez Savafl› sonras› inflaat› durmufltur) ile iflletmede olan Dokan, Derbendikan ve Hamrin
barajlar› bulunmaktad›r.
F›rat Nehri, Erzurum yak›nlar›ndan do¤ar ve Irak’ta Dicle
ile birleflinceye kadar yaklafl›k 3 bin km yol al›r. F›rat Nehri
Türkiye’yi terk ettikten sonra Suriye ve Irak’› kat ederek
Irak’ta Dicle Nehri ile birleflir. F›rat Nehri ak›mlar›na Irak’›n
hiç bir katk›s› yoktur. F›rat Nehri ana kolu üzerinde Türkiye’de iflletmede olan Keban, Karakaya, Atatürk, Birecik ve
Karkam›fl barajlar› bulunmaktad›r. Suriye’nin F›rat Nehri üzerinde iflletmede olan Tabka, Al Baas barajlar› ile Teflrin Baraj›
bulunmaktad›r. Irak’ta ise halen iflletmede olan Kadisiye Baraj› ile Habbaniye rezervuar› yer almaktad›r.
• Dicle-F›rat Havzas›’n›n fiatt-tül Arap kesiminde ‹ran topraklar›ndan gelen katk› ihmal edil mek suretiyle, tüm hidrolojik havzan›n su potansiyeline üç ülkenin topraklar›ndan gelen
katk›lar›n da¤›l›m› afla¤›daki flekilde olmaktad›r.
94
62
• Her iki nehrin fiatt-tül Arap’a irtibatland›klar› noktadaki
330
Su ve Toprak
85,61 milyar m?’lük potansiyel için deki paylar› (Dicle:
50,00/85,61 = %58; F›rat: 35,61/85,61 = %42) dikkate al›nd›¤›nda, Dicle’nin daha büyük su potansiyeline sahip bir nehir oldu¤u ortaya ç›kmaktad›r.
2.2.2 Teknik de¤erlendirme
• Dicle-F›rat Havzas›’n›n yukar› havzas›n› teflkil eden ve
genellikle da¤l›k arazilerden oluflan havzan›n Türkiye bölümü, alan olarak ülkemiz topraklar›n›n yaklafl›k beflte birini
teflkil eder. Bu alana düflen ya¤mur ve kar fleklindeki ya¤›fllardan oluflan ak›fllar ise, tüm ülkenin y›ll›k ak›fl potansiyelinin
%28,5’ini temsil eder. Ortalama ak›fl baz al›nd›¤›nda, do¤al
koflullarda y›l içinde ortalaman›n onda biri ile on kat› olabilen
ekstrem ak›fllar, y›llar aras›nda da ortalaman›n yar›s› ile iki kat› aras›nda de¤iflim gösterebilmektedir. Y›l içinde ve y›llar aras›nda zamansal olarak düzensizlik arz eden ak›fllar, do¤al koflullarda önemli taflk›n zararlar›na yol açt›klar› gibi, bu ak›fllardan çeflitli amaçlar do¤rultusunda yararlan›lmas› son derecede k›s›tl› olabilmektedir.
• Dicle ve F›rat nehirleri ak›mlar› çok düzensizdir ve y›llar
aras›nda oldu¤u gibi y›l› içerisin de aylar aras›nda da büyük
farkl›l›klar gösterir. Türkiye s›n›r›ndaki ak›m gözlem istasyonunda y›ll›k ortalama ak›m 1961 y›l›nda 14,9 milyar m3’e ölçü1müfl iken, 1988 y›l›nda 58 milyar m3’e ç›km›flt›r. Ölçülen
ak›mlar aras›nda 150 m3 /s ile 7 156 m3 /s gibi büyük farkl›l›klar vard›r. Ayn› düzensizlik Dicle Nehri için de geçerlidir.
Keban Baraj›’n›n yap›m›ndan önce Suriye ve Irak’ta 1959,
331
Su ve Toprak
1961 ve 1973 y›llar›nda kurakl›k, 1969 ve 1988 y›llar›nda ise
taflk›n yaflanm›flt›r. Keban Baraj›’n›n yap›m›ndan sonra 1988
y›l›nda meydana gelen taflk›n mansapta hissedilmemifltir.
Akarsular›n rejimlerindeki düzensizlik, kurak dönemlerdeki su eksikli¤i, ›slak dönemlerdeki taflk›nlar ve bu olumsuzluklar›n önlenmesi için al›nan tedbirlerin maliyeti havzada yer
alan ve bunlardan yararlanan ülkelerce paylafl›lmas› hakça ve
makul bir çözüm olarak görülmelidir. Halihaz›rda, Türkiye taraf›ndan inflaat› tamamlanan barajlar vas›tas› ile sa¤lanan regülasyon sayesinde, mansapta yer alan v ülkelere düzenli su
b›rak›lmaktad›r. Dicle Nehri ak›mlar› da, F›rat Nehri’ne benzer “V” flekilde, ana kolda 1973 y›l›nda 8,8 milyar m3’e düflmüfl iken, 1969 y›l›nda 34,0 milyar m3’e ç›karak ortalama ak›m›n ar›s› ile iki kat› aras›nda de¤iflmifltir. Bu nehirde minimum debi 75 m3/s olarak gözlenmifltir.
Özet olarak, y›ll›k ortalama ak›m potansiyelleri itibariyle,
Dicle Nehri; 21,33 milyar m3’ü Türkiye’den ve 28,67 milyar
m3’ü Irak’tan olmak üzere toplam 50 milyar m3, F›rat Nehri
31,61 milyar m?’ü Türkiye’den ve 4 milyar m3’ü Suriye’den olmak üzere toplam 35,61 milyar m3’tür. Bu durumda, Dicle-F›rat Havzas› toplam ak›m potansiyeli 85,610 milyar m3 olmaktad›r. Bu miktar›n %62’si Türkiye’de, %5’i Suriye’de ve %33’ü
Irak’ta meydana gelen ak›mlardan oluflmaktad›r.
Su potansiyelini oluflturan ak›fllardan kaynaklanabilecek
zararlar›n önlenmesi ve bu potansiyelin çeflitli sosyo-ekonomik ihtiyaçlar›n güvenli bir flekilde karfl›lanmas› için ekonomik limitler dâhilinde belli ölçülerde tahsisi, ak›fl rejimini dü332
Su ve Toprak
zenleyici fonksiyonlar› olan depolama tesislerinin yap›m›n›
teknik olarak zorunlu k›lmaktad›r.
Dicle-F›rat Havzas›’na bölgesel ölçekte bak›ld›¤›nda, baraj
olarak tan›mlanan depolama tesislerinin yap›m›n› mümkün
k›lacak en uygun topografik imkânlar Türkiye topraklar›nda
yer almaktad›r. Baraj gölleri yüzeylerinde buharlaflmalardan
kaynaklanan su kay›plar›, di¤er havza ülkelerine k›yasla iklim
koflullar› itibariyle Türkiye co¤rafyas›nda en alt düzeyde oluflmaktad›r.
Türkiye’deki barajlar›n mevcut olmamas› halinde, di¤er
havza ülkelerinin, akarsular›n zararlar›n› önleme ve su potansiyelinden yararlanma imkân›, bu ülkelere yap›labilecek tesislerin fiziki limitleri nedeniyle, özellikle F›rat Nehri için çok
düflük düzeyde kalmak durumundad›r.
2.2.3 Sosyo - Ekonomik De¤erlendirme
• Do¤al su kayna¤› potansiyelinin mevcudiyeti ve bu kayna¤›n teknik çözümler sa¤lanarak belli amaçlara yönelik olarak de¤erlendirme imkânlar›n›n yarat›lmas›, stratejik amaçlar›n gözetilmedi¤i durumlarda, ancak ekonomik kriterlere uygun yat›r›mlar yap›ld›¤› takdirde toplumsal menfaatlere hizmet edebilmektedir. Bu ba¤lamda, Dicle-F›rat Havzas› su potansiyelinin Türkiye tasarrufunda olan bölümü, taflk›n koruma, sulama, hidroelektrik enerji üretimi, içme-kullanma, sanayi suyu temini ve rekreasyon gibi ülke ölçe¤inde önemi olan
sosyo-ekonomik faydalar yaratma imkan› sunmaktad›r.
Ancak, Suriye ve Irak’ta özellikle sulama amaçl› su kullan›333
Su ve Toprak
m›n›n genellikle düflük toprak kaliteli ve ›slaha muhtaç arazilere yönelece¤i ve iklimsel koflullar nedeniyle yüksek su ihtiyaçlar› gerektirece¤i göz önüne al›nd›¤›nda, ekonomik anlamca savunulabilir olmad›¤› de¤erlendirilmektedir.
• S›n›rl› su kayna¤›n›n de¤iflik amaçl› kullan›mlara en uygun flekilde tahsis edilmesini sa¤layan proje optimizasyonu
yaklafl›m›na yer verilmesi, havza genelinde su kullan›m› dengelerinin kurulabilmesi için gerekli görülmektedir. Bu yöntem
uygulan›rken ilgili yat›r›mlar›n gelir ve giderlerinin parasal
boyutlar› k›yaslamal› olarak göz önünde tutulmaktad›r. Ancak, su kullan›mlar› içinde su tüketimlerinin %90’›n› oluflturan sulama amac›n›n, g›da temininde güvenirlik yaratan stratejik boyutu yan›nda, parasal olarak ölçülemeyen istihdam
faydas› yaratmas›, yaln›zca teknik ve ekonomik boyutlu optimizasyonun tart›flmas›z kabul gören objektif sonuçlar üretebilmesini mümkün k›lmamaktad›r.
• Ülke elektrik enerjisi ihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas›nda di¤er
kaynaklar aras›ndaki arz pay›, ulusal kaynak olma özelli¤i çevresel yönden göreceli üstünlü¤ü ve pik güç teminindeki avantajlar› itibariyle hidroelektrik enerji üretimi önemli bir yere sahip bulunmaktad›r. Hidroelektrik enerji potansiyelimiz içinde
%28,5 paya sahip Dicle-F›rat Havzas› hidroelektrik enerji üretiminin gerçeklefltirilmesini sa¤layacak depolama tesisleri vas›tas›yla, havza akarsular› rejimlerinin büyük ölçüde düzenlenmesi de sa¤lanm›fl olacakt›r.
• Su kullan›mlar› içinde tüketim yönünden düflük mertebede bir yer iflgal etmesine ra¤men, içme suyu amac› su kali334
Su ve Toprak
tesi yönünden önem tafl›maktad›r. Dicle ve F›rat nehirleri ana
kollar› ve önemli yan kollar›ndaki su kalitesi hâlihaz›rda düflük bir ar›tma maliyetiyle içme suyu temini için kullan›labilecek bir durum arz etmektedir. Ancak, havzadaki de¤iflik ölçekli yerleflimlerin nüfus art›fllar›na, sulamalar›n ve sanayileflmenin geliflmesine paralel olarak, at›k su deflarjlar›n›n ana tahliye hüviyetindeki akarsular›n su kalitelerinde tedrici bozulmalar olabilecektir. Çeflitli mülahazalarla ileride de su kalitelerinin belli bir düzeyde tutulmas› arzu edildi¤i takdirde, at›k
su deflarj standartlar›n›n iyilefltirilmesini sa¤layacak ar›tma ifllemlerinin mali külfetinin üstlenilmesi gerekli olacak ve bu
husus giderek önemini artt›ran bir ekonomik boyut haline gelebilecektir.
Dicle alt havzas›nda 6’s› tamamen, 1’i k›smen olmak üzere
7 il; F›rat alt havzas›nda 10’u tamamen, 4’ü k›smen olmak
üzere 14 il ve havza genelinde 16’s› tamamen 5’i k›smen olmak üzere 21 il yer almaktad›r. Bu illere ait yerleflimlerin nüfusu, Dicle alt havzas›nda 2,9 milyon; F›rat alt havzas›nda 7,6
milyon olmak üzere, toplam olarak 10,5 milyonu bulmakta ve
Türkiye nüfusunun %17’sine karfl›l›k gelmektedir. Bu nüfusun yaklafl›k 4 milyonu Diyarbak›r, fianl›urfa ve Gaziantep flehirlerinde yerleflik bulunmaktad›r. Havza nüfusunun geçim
kayna¤›, k›rsal bölgede yaflayan kesim için genellikle hayvanc›l›k olmak üzere tar›msal faaliyetler olmaktad›r.
Havzan›n ekonomik faaliyet biçiminin sosyal olarak bir ileri sosyal aflamay› teflkil eden modern sulu tar›ma, bilahare tar›ma dayal› sanayiye yönlendirilmesi için sulama yat›r›mlar›
335
Su ve Toprak
büyük önem arz etmektedir. Bu yat›r›mlar›n gerçeklefltirilmesi ile havzadaki sosyo-ekonomik yap› üzerinde önemli katk›lar sa¤lanmas› beklenmektedir.
2.3 Dicle ve F›rat Ssular› Aantlaflmalar›
2.3.1 1946 Antlaflmas›
Ankara’da 29 Mart 1946 tarihinde, Türkiye ve Irak hükümetlerinin yetkili temsilcileri aras›nda imzalanarak 5 Eylül
1947 tarihinde 5130 say›l› kanun ile TBMM taraf›ndan kabul
edilen “Türkiye ile Irak aras›nda Dostluk ve ‹yi Komfluluk
Antlaflmas›” ve DS‹ faaliyetlerini ilgilendiren 1 No’lu Ek Protokolu, Antlaflma’n›n 7. maddesi uyar›nca onama belgelerinin
10 May›s 1948 tarihinde Ba¤dat’ta teati edilmesinden sonra
yürürlü¤e girmifltir.
15 Eylü1 1949 tarihi itibariyle yürürlü¤e giren ve BM arflivinde kayda al›nan antlaflma, ‹ngilizce metninden yap›lan tercümesine dayan›larak de¤erlendirilmifltir:
• Protokolün en önemli yönü, Türkiye taraf›ndan s›n›raflan
sularla ilgili olarak bugüne kadar kullan›lan argümanlar içerisinde yer verilen “Dicle-F›rat Havzas›’nda su kaynaklar›ndan
istifade edilebilmesi için barajlar›n yap›lmas›n›n zorunlu oldu¤u ve baraj yap›m› için havzadaki en uygun fiziki koflullar›n
Türkiye topraklar› içerisinde bulundu¤u” gerçe¤ini teyit etmesidir. Bu husus, protokol ile tan›mlanan ikili ifl birli¤inin ana
temas›n› oluflturmaktad›r.
• Kendi içinde tutarl› bir mant›¤› ve terminolojisi olan Protokol, Dicle ve F›rat nehirleri ile ilgili Irak menfaatlerini göze336
Su ve Toprak
terek Irak taraf›ndan finanse edilmek kayd›yla Türkiye’de infla edilecek tesisleri esas almakla birlikte, söz konusu tesislerden Türkiye’nin de faydalanmas›n› sa¤layacak flekilde (Madde
4) düzenlenmifltir. Bu nedenle, iyi niyet ve ifl birli¤i anlay›fl›yla hayata geçirildi¤i takdirde, bölgesel ifl birli¤i ba¤lam›nda örnek belge olabilecek bir nitelik tafl›maktad›r.
• Hâlihaz›r flartlarda F›rat Nehri developman› sonucu oluflan ve özellikle mutasavver Dicle Nehri developman› (Il›su
Baraj› ve di¤erleri) sonucunda ileride oluflacak olan düzenli
ak›m rejimi göz önüne al›nd›¤›nda, söz konusu protokoldeki
anlay›fla göre Irak’›n Türkiye topraklar›ndaki ilgili tesislerin
yat›r›mlar›na en az›ndan k›smen ifltirak etmesi gerekli olmaktad›r. An›lan ülke taraf›ndan böyle bir yaklafl›m›n siyasi bir
antlaflma baz›nda teyit edilmifl olmas›n›n ise, kendi yarar›na
olan bir icraat›n antlaflmayla öngörülmüfl maddi külfetinden
kurtulmak amac›yla, Irak’›n konuyla ilgili olarak yak›n geçmiflte tamamen karfl›t bir tutum izlemesinin temel nedenlerinden birini oluflturmufl olabilir.
Türkiye’nin Dicle ve F›rat üzerinde kendi ihtiyaçlar› do¤rultusunda yapaca¤› benzer amaçl› faaliyetlere iliflkin planlar›
konusunda Irak’› bilgilendirmesi Madde 5’te öngörülmektedir. Ancak, bu bilgilendirme mükellefiyeti, iyi komfluluk iliflkileri çerçevesinde söz konusu tesislerden Irak’›n da yararlanabilmesini teminen öngörülmekte, ilgili tesislerden kaynaklanabilecek zararl› etkiler hususunda önceden uyar› yap›lmas›
ve/veya an›lan ülkeden bu tesislerin gerçeklefltirilmesi için
olumlu görüfl al›nmas› gibi bir amaca yönelik de¤ildir.
337
Su ve Toprak
2.3.2 1987 Protokolü
17 Temmuz 1987 tarihinde imzalanan “Türkiye-Suriye
Ekonomik ‹fl Birli¤i Protokolü” kapsam›nda “su” bafll›¤› alt›nda yer alan 6. maddede “Atatürk Baraj› rezervuar›n›n doldurulmas› s›ras›nda ve F›rat sular›n›n üç k›y›dafl ülke aras›nda
nihai tahsisine kadar, Türk taraf›, Türkiye-Suriye s›n›r›ndan
y›ll›k ortalama olarak 500 m3/s’den fazla su b›rakmay› kabul
eder ve ayl›k ak›fl›n 500 m3/s’lik düzeyin alt›na düfltü¤ü durumlarda fark›n müteakip ayda kapat›lmas›n› kabul eder” fleklinde bir hüküm yer alm›flt›r. Bu hüküm de¤erlendirildi¤inde
afla¤›daki sonuçlar elde edilmektedir:
• 500 m3/s’lik debi, sadece asgari koflul olarak de¤il, y›ll›k
ortalama debinin bu miktardan büyük olmas› gerekti¤i vurgulanarak kaydedilmifltir. Bu koflul, ayl›k ortalaman›n müteakip
ay telafisi taahhüdü ile kuvvetlendirilmifl ve F›rat Nehri ana
kolu do¤al potansiyelinin yaklafl›k yar›s› “matematiksel bölüflüm” ilkesine uygun kabul edilebilecek bir anlay›flla mansap
ülkelerine z›mnen tahsis edilmifltir. Bu tahsis, y›ll›k toplam su
hacmi olarak do¤al hidrolojik koflullar ve Türkiye’deki barajlar›n tüzük kabiliyetleri ba¤lam›nda F›rat Nehri do¤al su potansiyelinin %60’›ndan fazlas›na tekabül etmektedir, Türkiye’deki barajlar›n mevcut olmad›¤› do¤al rejim koflullar›nda
debisi 150 m Is’ye kadar inen bir akarsuya 500 m/s’den fazla
bir ortalama debinin düzenli bir flekilde intikal ettirilmesi suretiyle, Suriye’deki hidroelektrik santrallerde ekonomik boyutu itibariyle de¤erli olan güvenilir enerji üretimi yan›nda, Suriye ve/veya Irak topraklar›nda sulama ve di¤er amaçlara yö338
Su ve Toprak
nelik güvenli tahsisler yapabilme imkân› yarat›lm›flt›r. Yarat›lan bu imkânlar, an›lan ülkelerin Türkiye’deki barajlara herhangi bir maddi· katk›lar› söz konusu olmad›¤›ndan karfl›l›ks›z olarak sa¤lanm›fl ola¤anüstü bir ekonomik avantaj anlam›na gelmektedir.
500 m3/s koflulu 1987 y›l›ndan itibaren Türkiye taraf›ndan
kesintisiz yerine getirilerek, bir anlamda asgari debinin bir
müktesep hak olarak oluflmas› sa¤lanm›flt›r.
Ancak, baz› teknik çözümler yarat›lamad›¤› takdirde, F›rat
Havzas›’ndaki su kullan›mlar›n›n art›fl›na paralel olarak
2020’li y›llarda bu taahhüdün yerine getirilme imkân› tedricen zorlaflacak ve 2020’li y›llar›n sonunda ulafl›labilecek nihai
geliflme durumunda mümkün olamayacakt›r.
Türkiye bu konuda çok önemli bir ad›m atarak kendi üzerine düfleni yapm›flt›r. Suyun daha verimli kullan›labilmesi
için GAP kapsam›nda gelifltirilen tüm aç›k kanall› sulama projelerini bas›nçl› ileri sulama teknikleri kullanan projelere dönüfltürmüfltür. Protokolün “Su” bafll›¤› alt›ndaki 9. maddesinde “Taraflar, iki ülke uzmanlar›n›n ifl birli¤i ile projelerin teknik ve ekonomik fizibilite çal›flmalar›n›n yürütülmesi sa¤lanarak, her iki ülkenin topraklar›nda
F›rat ve Dicle nehirleri üzerinde sulama ve enerji üretimi
için ortak projeler infla etmeyi ve iflletmeyi prensip olarak kabul etmifllerdir” fleklinde ifade edilen di¤er bir hüküm yer almakla birlikte, bugüne kadar Türkiye ve Suriye aras›nda bu
do¤rultuda bir ifl birli¤i gerçeklefltirmenin koflullar› oluflturulamam›flt›r.
339
Su ve Toprak
• Bölgede karfl›l›kl› iyi niyet ve somut projelerle ilerleme
ortam›n›n yarat›labilmesi durumunda, bundan sonra yap›lacak görüflmelerde üç aflamal› plan›n gelifltirilecek yeni yöntemlerle ikamesi söz konusu edilebilir. Ancak bu sürecin bafllamas› bu konudaki güven artt›r›c› ad›mlar›n somut olarak at›labilmesine ve ilerlemenin bafllamas›na ba¤l› olacakt›r.
• Su kaynaklar› projelerinde Türkiye ve Suriye ile Irak’ta
yeni teknolojilerin uygulanmas› ile tasarruflu kullan›m sonucunda elde edilecek su miktar›n›n ülkemiz ve Suriye ile Irak’›n
olabilecek yeni ihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas›nda kullan›lmas›
mümkün olabilecektir.
• F›rat Nehri’nden Türkiye s›n›r›nda en kurak periyotla dahi 500 m3/s su verilmesi durumu için F›rat Nehri ak›mlar›
tüm havza developman› için yeterli olmayabilecektir. F›rat
Nehri do¤al ak›m flartlar›nda ve havza developman› gerçekleflmeden s›n›rdan geçen ak›m›n 156 m3/s olarak gerçekleflti¤i
göz önünde bulunduruldu¤unda ülkemizdeki depolama tesislerinin mansaba ne denli yarar sa¤lad›¤› ortaya ç›kmaktad›r.
• Havzadaki su kalitesi ile ilgili çeflitli çal›flmalarda bugünkü flartlarda fiat-tül Arap’ta su kalitesi ve tuzluluk oran›n›n oldukça yüksek oldu¤u belirtilmektedir. Havzada depolama tesislerinin olmamas› durumunda ak›mlar›n minimum oldu¤u
periyotlarda bu oran oldukça yüksek miktarlarda meydana
gelmektedir.
• Dicle-F›rat Havzas›’nda gelifltirmekte oldu¤umuz projelerde, su tasarrufu sa¤lanmas› ve sulamalardan dönen sular›n
asgari düzeye indirilmesi amac›yla, bas›nçl› sistemler tercih
340
Su ve Toprak
edilmektedir. Havzadaki yerleflimlerden meydana gelen at›k
sular›n yörenin sosyo-ekonomik yap›s›na ba¤l› olarak ar›t›lmas› sonucunda, su kalitesinin en az seviyede de¤iflmesi sa¤lanabilecektir.
Di¤er taraftan, havzadaki baraj rezervuar hacimlerinin büyüklü¤ü, at›k maddelerin çökelmesini ve konsantrasyonun
düflmesini sa¤lamaktad›r. Bu rezervuarlarda suyun düzenlenerek b›rak›lmas›, nehir yataklar›nda düzenli ve sürekli su bulunmas›na ve dolay›s›yla da kirlili¤e ba¤l› konsantrasyonun
azalmas›na neden olmaktad›r.
• Su kaynaklar› ve projeleri gelifltirilirken hidroelektrik ve
tar›msal üretimler yönünden alternatifler, yörenin sosyo-ekonomik yap›s› ve mevcut üretimler ile çiftçilerin e¤ilimi etüt
edilerek elde edilen sonuçlar de¤erlendirilmekte ve pazar imkânlar› da araflt›r›larak proje ekonomisi belirlenmektedir. Bu
çal›flmalar sonucunda ekonomik bulunan seçeneklerin gerçeklefltirilmesi öngörülmektedir.
2.3.3 Ortak Teknik Komite Çal›flmalar›
Ortak Teknik Komite’nin Kuruluflu
Türkiye-Irak Ekonomik ve Teknik ‹fl Birli¤i Karma Komisyonu’nun 1980 y›l›nda Ankara’da yapt›¤› toplant›da, özellikle
Dicle ve F›rat nehirlerini kapsayan bölgesel sular konusunda
en geç üç y›l içinde görevini tamamlayarak bulgular›n› Bakanlar düzeyindeki siyasi platforma aktarmak üzere, bir Ortak
Teknik. Komite (OTK) kurulmas› hususunda mutabakat sa¤lanm›flt›r. ‹lk toplant›s›n› 1982 y›l›nda yapan OTK’nin 1983
341
Su ve Toprak
y›l›ndaki üçüncü toplant›s›ndan itibaren Suriye de toplant›lara kat›lmaya bafllam›flt›r.
1992 y›l›na kadar 16 toplant› gerçeklefltiren OTK bu y›ldan
itibaren toplant›lar›na ara vermifl bulunmaktad›r. Toplant› sürecinin devam etti¤i 1982–1992 y›llar› aras›ndaki on y›ll›k dönemde, 1988 ve 1990 y›llar›nda konuyla ba¤lant›l› olarak iki
kez Üçlü Bakanlar Toplant›s› gerçekleflmifltir. Bu süreçteki
toplant›lar›n yer ve zamanlar› ekli tabloda verilmifltir.
• OTK süreci boyunca görüflmelerde Türk taraf› olumlu ve
ifl birli¤ine yönelik bir politika takip etmifltir.
Bu politikan›n ana hatlar› flunlard›r:
• ‹htiyaçlar karfl›lan›rken su kayna¤› olarak Dicle ve F›rat
nehirleri birlikte de¤erlendirilmelidir.
• Dicle-F›rat Havzas› bütününde su kayna¤› potansiyeli
mutabakat sa¤lanarak belirlenmelidir.
• Su ihtiyaçlar›, özellikle sulama için ortak esaslar ve kriterlere göre tan›mlanmal›d›r.
• Kaynak-ihtiyaç dengesi, israf veya gereksiz tahsise yol açmayacak flekilde, “optimum kullan›m” ilkesine göre kurulmal›d›r.
• Türkiye’nin politikalar› uluslararas› platformda, havza ülkeleri aras›nda bölgesel ifl birli¤ine Türkiye’nin olumlu bakt›¤› izleniminin yarat›lmas›na yönelik dikkatli politikalar olmas›na ra¤men yine de Ortado¤u’daki su vanalar›n› kontrol etmek isteyen güçler taraf›ndan yeterince desteklenmemifltir.
342
Su ve Toprak
Suriye ve Irak’›n OTK sürecindeki politikalar›n›n ana hatlar›
• Bu süreçte, Suriye ile Irak aras›nda yap›lan bir protokol
çerçevesinde F›rat ak›mlar›n›n º%42’sinin Suriye ve %58’inin
ise Irak taraf›ndan kullan›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r.
• Dicle ve F›rat ayr› ayr› ele al›nmal›d›r. Özellikle Irak taraf›ndan ileri sürüldü¤ü üzere kadim sulamalar ve iflletmedeki
sulama projelerinin su haklar› müktesep hak olarak görülmelidir.
• Nehirlerin toplam su potansiyeli, müktesep haklar hariç
tutularak, her bir ülkenin mutasavver projeleri için ayr› ayr›
beyan edece¤i ihtiyaçlar oran›nda “matematiksel bölüflüm” ilkesine göre paylafl›lmal›d›r.
• Türkiye’nin Dicle-F›rat Havzas›’nda yürütmekte oldu¤u
faaliyetlerin nihai geliflme durumuna ulaflmas›ndan mümkün
mertebede daha önce sular›n paylafl›m› hususunda bir anlaflma yap›lmas› sa¤lanmal›d›r.
• Suriye ve Irak’›n soruna bak›fl tarzlar›, yaklafl›mlar› ve talepleri, kendi aralar›nda memba ülkesi-mansap ülkesi çeliflkisi olsa dahi, ortak menfaatler ön planda tutularak Türkiye
nezdinde farkl› bir görüntü vermemeye çal›fl›lmal›d›r.
• Türkiye’nin Dicle-F›rat Havzas›’n›n memba ülkesi konumunda olmas›ndan kaynaklanan fiziksel avantaj›n›n dengelenebilmesi için, bir taraftan OTK sürecini devam ettirmeye çal›fl›rken di¤er taraftan sorunu uluslararas› platforma tafl›yarak
Türkiye üzerinde dolayl› bask› kurulmas›na gayret edilmelidir.
OTK süreci, gerek Türkiye’nin amaçlar› itibariyle gerek
343
Su ve Toprak
Irak ve Suriye ile olan temaslarda, gerekse uluslararas› platformda belli ölçüde fonksiyonel olmufltur. Bu süreç bu dönemdeki yat›r›m faaliyetlerinin geliflmelere ve günün koflullar›na daha uygun düflebilecek yaklafl›mlar benimsenerek sürdürülmesi olana¤›n› yaratm›flt›r. Çünkü Suriye, 12 Haziran
2005’te 1993 y›l›nda ask›ya al›nan üçlü görüflmelerin yeniden
bafllamas› için ça¤r›da bulunmufltur. Türkiye ise 2008 y›l›n›n
bafl›nda bu görüflmelerin tekrar bafllayaca¤›na dair resmi aç›klamalar yap›lm›flt›r. Bu konuda gelinen son aflama ise üç devletin uzmanlar›n›n Atatürk Baraj› tesislerinde kurulacak bir Su
Enstitüsü’nde bir araya gelmelerine karar verilmesidir.
Üç Aflamal› Plan ve Di¤er Teknik Çözüm Seçenekleri
Genel De¤erlendirme
Türkiye’nin OTK süreci esnas›nda takip etti¤i politikalar
do¤rultusunda Irak ve Suriye’ye teklif etti¤i ortak çal›flmay›
temsil eden Üç Aflamal› Plan, tüm havzadaki su ve toprak kaynaklar›n›n tespitini, hâlihaz›rdaki ve gelecekteki su ihtiyaçlar›n›n belirlenmesini ve kaynak potansiyelinin sunabildi¤i imkânlar çerçevesinde her üç ülkenin ihtiyaçlar›n›n en uygun flekilde karfl›lanmas› için gerekli çözümlerin ortak bir anlay›flla
ortaya konmas›n› öngören bir pland›r. Bu plan:
(i) hakça: her üç ülkenin kaynaklar› ve ihtiyaçlar›n› objektif olarak dikkate almas›,
(ii) makul: gerekti¤inde havza akarsular› aras›nda transferler yaparak, her üç ülkenin ihtiyaçlar›n› imkânlar›n elverdi¤i
ölçüde karfl›lamas› ve
344
Su ve Toprak
(iii) uygun de¤er: uluslararas› mühendislik esaslar›na dayal› teknik ve ekonomik yap›labilirli¤i olan ortak çözümler üretmeyi öngörmesi nedenleriyle, Uluslararas› Su Hukuku ba¤lam›nda ilgili kriterlere yer vermeye çal›flan bir yaklafl›m içerisinde oluflturulmufltur.
Üç Aflamal› Plan, OTK sürecinde Türkiye taraf›ndan ilgili
ulusal politikam›z do¤rultusunda yararl› olmufl, ancak muhatap ülkelerin bu plan› kendi aç›lar›ndan tasvip etmeyen pozisyonlar›n› de¤ifltirme ihtimali bugün itibariyle büyük ölçüde
azalm›flt›r. Di¤er taraftan, plan›n Türkiye taraf›ndan vaz edilmifl flekliyle tamamen objektif esaslara göre uygulanmas› halinde, Türkiye’nin kendi topraklar›nda öngörmüfl oldu¤u havza
developman›na ayk›r› düflmeyecek bir sonuca ulafl›laca¤› hususunun önceden kesin olarak varsay›lmas› mümkün de¤ildir.
Ortak Teknik Çal›flma Seçenekleri
Türkiye’nin Dicle ve F›rat Havzas›’n›n geliflimine yönelik
beklenti ve hedefleri ayr› tutularak, komflu
ülkelerle iyi komfluluk iliflkilerinin gelifltirilmesi do¤rultusunda esas itibariyle 1987 Protokolü’nün 9. maddesi temel
al›narak taraflar aras›nda yeni bir yaklafl›mla afla¤›daki teknik
içerikli ortak çal›flmalar yap›labilir.
(i) Dicle-F›rat Havzas› Su Kaynaklar›n›n (Rasyonel) Kullan›m› ‹çin Bölgesel ‹fl Birli¤i,
(ii) S›n›ra flan (Bölgesel) Akarsular›n (Rasyonel) Kullan›m›
‹çin Teknik ‹fl Birli¤i veya
345
Su ve Toprak
(iii) Bölgesel Sular›n (Rasyonel) Kullan›m› Konusunda Ortak Teknik De¤erlendirme Çal›flmas›
Ortak teknik çal›flmalar, hidrolojik gerçekleri esas alan somut bir projeye veya projelere yönlendirilebilir. Nihai geliflme
durumunda Türkiye s›n›r›ndaki ana kol potansiyelinin yaln›zca üçte biri tüketilerek üçte ikisi Türkiye ve Suriye taraf›ndan
kullan›lmadan Irak topraklar›na geçen Dicle Nehri su kayna¤›n›n de¤erlendirilmesi Dicle ve F›rat’›n birlikte ele al›nmas›
ve mansap ülkelerinin iyi niyetlerinin tespiti aç›s›ndan önemli bir gösterge olacakt›r. Bu durum ayn› zamanda ilerlemenin
de gerçekleflebilmesi aç›s›ndan önemli bir ad›m teflkil edebilir.
Sonuç ve Öneriler
• Kesintiye u¤ram›fl bulunan OTK sürecinin yeniden bafllat›lmas› halinde s›n›raflan sular konusunda Türkiye’nin geçmiflte baflar›l› bir flekilde korunmufl olan temel menfaatlerinin gelece¤e tafl›nmas›n› sa¤layacak yeni yaklafl›mlar ba¤lam›nda,
daha önce Üç Aflamal› Plan olarak isimlendirilen teknik kan›tla ulafl›lmak istenen hedefleri, muhatap ülkelerin talepleri ile
mümkün mertebe ba¤daflt›ran “somut projelere yönelik ortak
teknik çal›flmalar” ad› alt›nda teknik düzeyde temaslar yap›labilir. F›rat Nehri’nde matematiksel bölüflüm ilkesine dolayl›
olarak uygun düflecek flekilde girilmifl olan asgari ak›m taahhüdü, an›lan nehir üzerinde planlanan sulama geliflimine esas
itibariyle ayk›r› düflmektedir.
• Kendi içinde ekonomisi kabul edilebilir limitler dâhilin-
346
Su ve Toprak
de olan gelifltirilmesi mümkün ortak ve/veya tek tarafl› teknik
çözümler, tekil olarak veya baz› kombinasyonlar yapmak suretiyle gelifltirilerek Dicle Nehri su kayna¤›ndan daha fazla istifade imkân› yarat›labildi¤i takdirde, Türkiye aç›s›ndan havza
projelerinin stratejik planlama kavram›na daha uygun hale getirilmesi sa¤lanabilir.
• OTK toplant›lar›n›n tekrar bafllamas› halinde taraflar aras›nda somut projelere yönelik ortak teknik çal›flmalar›n iyi niyet ortam›nda yürütülmesi 1987 Protokolü’nün 9. maddesine
dayand›r›larak ön plana ç›kar›lmal›d›r. Bu çerçevede do¤al
hidrolojik koflullar›n de¤iflkenli¤i ve Dicle-F›rat Havzas›’n›n
bütünlü¤ünü ve temel gerçeklerini dikkate alan bir sürece
yaklafl›labilir.
• Teknik uygulamalar havza geliflimine paralel bir zamanlamayla gerçeklefltirilmelidir. Bu do¤rultudaki kararlar ve uygulamalara istinaden, mansaba b›rak›labilecek sular konusunda Türkiye’nin hak ve menfaatlerine ayk›r› düflmeyecek bir
denge kurulabilece¤i kanaati olufltu¤u takdirde, bir nihai anlaflma için siyasi düzeyde gerekli temaslar daha kolayca bafllat›labilecektir.
• Bir taraftan Suriye’ye F›rat Nehri’nde b›rak›lacak sularda
1987 Protokolü’nün öngördü¤ü debi kofluluna uyulmas› di¤er
taraftan ise an›lan nehir havzas›ndaki sulama projelerinin hâlihaz›rda planland›¤› flekilde gerçeklefltirilmesi halinde, bu iki
unsuru kompanse edecek önlemler al›nmad›¤› takdirde, havzada gelecekte ciddi iflletme darbo¤azlar› ve sosyal sorunlar›n
yaflanabilece¤i dikkate al›nmal›d›r. Bu durum makro ölçekli
347
Su ve Toprak
baz› yat›r›mlar›n k›smen at›l hale gelmesi sonucunda ulusal
ekonomiyi çok olumsuz etkileyecek kay›plar do¤urabilir.
Yukar›da belirtilen hususlar çerçevesinde Dicle ve F›rat
Havzas› sular›nda temel yaklafl›mdan uzaklaflmadan yeni paylafl›m seçenekleri oluflturulabilir. Bu kapsamda do¤al hidrolojik flartlar› göz önünde bulunduran matematiksel bölüflüm ilkesi, do¤al hidrolojik koflullar›n de¤iflkenli¤i ve Dicle-F›rat
Havzas›’n›n bütünlü¤ünü dikkate alan ve ortak projelerle desteklenen paylafl›m ilkesi ile F›rat Havzas›’n›n bütünlü¤ünü ve
do¤al hidrolojik koflullar›n de¤iflkenli¤ini göz önünde tutan
y›ll›k toplam su miktar› üzerinden paylafl›m yöntemi ayr› ayr›
ele al›narak incelenebilir.
Bu yaklafl›mlarda esas olarak havzada y›llara göre önemli
sapmalar gösteren do¤al meteorolojik koflullara tabi hidrolojik de¤iflkenli¤in seyrine ba¤l› olarak ak›mlar›n azalma veya
artma gösterdi¤i y›llardaki su miktarlar› konusu öne ç›kmaktad›r. Bu konuda komflu ülkeler aras›nda objektif kriterlere
göre anlafl›labilmesi önem tafl›yacakt›r. Bu yöntemin uygulanabilmesi için Dicle-F›rat Havzas› ana ve önemli yan kollar›n›n do¤al su potansiyelinin ve her üç ülkedeki depolama tesislerinin iflletme prensiplerinin taraflarca ortaklafla belirlenmesi önem tafl›yacakt›r.
2.4 Dicle ve F›rat Havzas›’nda Su ve Toprak
Kaynaklar›n›n Gelifltirilmesi
Dicle-F›rat Havzas› Dicle ve F›rat alt havzalar›ndaki su ve
toprak kaynaklar› potansiyelinin • de¤erlendirilmesi amac›yla
348
Su ve Toprak
bugüne kadar yap›lan çal›flmalar kapsam›nda sulama, taflk›n
kontrolü, hidroelektrik enerji üretimi, içme-kullanma ve sanayi suyu temini amaçl› büyük ölçekli projeler gelifltirilmifltir.
Güneydo¤u Anadolu Projesi (GAP), Dicle Nehri ana kolunun tamam› ile F›rat Nehri’nin Keban Baraj› mansab›na içine
alan co¤rafi bölgede yer alan bir projeler demetidir. Çok yönlü entegre bir proje olan GAP kapsam›nda; bölgede yap›m›
planlanan tar›m, enerji ve hizmet sektörlerindeki barajlar,
hidroelektrik santraller ve sulama tesislerinin yan› s›ra kentsel
ve k›rsal altyap›, ulaflt›rma, sanayi, e¤itim, sa¤l›k ve konut gibi di¤er sektörlerde yap›m› öngörülen alt projelerin gerçeklefltirilmesi amaçlanm›fl bulunmaktad›r.
• Dicle-F›rat Havzas›’n›n Türkiye bölümündeki sosyal ve
ekonomik faaliyetler nedeniyle zaman içerisinde oluflmufl bulunan hâlihaz›rdaki su tüketimleri yan›nda özellikle sulama
amac›yla gelifltirilen projelerin de¤iflik amaçl› su kullan›mlar›
nedeniyle oluflan büyük ölçekli su tüketimlerinin, Türkiye s›n›r›ndan mansap ülkelerine intikal eden akarsular›n potansiyeli, rejimi, kalitesi ve akuatik ekosistemi üzerinde etkiler
yapmas› kaç›n›lmaz olmaktad›r.
2.4.1 Bugünkü durum
• DS‹ Genel Müdürlü¤ü, Köy Hizmetleri Genel Müdürlü¤ü
ve halk›n kendi imkânlar›yla gelifltirdi¤i sulamalar ve DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nce F›rat alt havzas›nda gelifltirilen hidroelektrik enerji projelerinin bugünkü durum itibariyle, Dicle Havzas›’nda 48.410 hektar› GAP’ta olmak üzere 64.683 hektar ve
349
Su ve Toprak
F›rat Havzas›’nda 232.996 hektar› GAP’ta olmak üzere
866.691 hektar alanda sulama yap›lmakta olup, toplam sulanan alan 931.374 hektard›r. Hidroelektrik potansiyel olarak
F›rat Havzas›’nda iflletmeye aç›lm›fl olan 6.391 MW kurulu
gücündeki hidroelektrik santrallerde y›lda ortalama 25.422
GWh enerji üretilmektedir. Dicle alt havzas›nda hâlihaz›rda
iflletmeye aç›lm›fl hidroelektrik santral bulunmamaktad›r.
• Dicle-F›rat Havzas›’n›n bugünkü geliflme durumunda
a¤›rl›kl› olarak sulama, içme kullanma suyu, sanayi suyu ve
rezervuar buharlaflmalar› nedeniyle oluflan net su tüketimini
havza potansiyeli ile k›yaslamal› olarak belirleyen tablo afla¤›da verilmifltir.
• Dicle alt havzas›ndaki sulama ve di¤er amaçl› su tüketimlerinin potansiyele oran› düflük seviyede oldu¤undan, s›n›rdaki ak›fl potansiyeli ve rejimine önemli bir etki söz konusu de¤ildir. F›rat alt havzas›nda ise, özellikle hidroelektrik enerji
amaçl› baraj iflletmeleri nedeniyle mansap ülkelerine çok
önemli sosyal ve ekonomik katk›lar sa¤layan düzenli bir ak›fl
rejimi oluflmufl bulunmaktad›r. Bu alt havzada, en son olarak
1992 y›l›nda iflletmeye aç›lan ve 1994 y›l›nda dolum ifllemi tamamlanan Atatürk Baraj› devreye girdikten sonra, 1994–2001
periyodu boyunca ayl›k ak›mlar›n›n ortalamas› olan 809
m3/s’ye karfl›l›k gelen y›ll›k ortalama 25,5 milyar m3 su kesintisiz olarak Suriye’ye intikal etmifl bulunmaktad›r.
2.4.2 Nihai Geliflme Durumu
• Dicle-F›rat Havzas›’nda bugünkü flartlar itibariyle geliflti350
Su ve Toprak
rilmesi öngörülen projelerin tamamlanarak iflletmeye aç›laca¤›
nihai geliflme durumundaki sulama alanlar› ve enerji üretimleri ekteki tabloda verilmifltir. Su tüketimi tablosunda enerji üretimi için verilen de¤erler sulaman›n nihai geliflme durumundaki su temini de¤erlerine göre hesaplanm›flt›r. Nihai geliflme durumunda, münferit projeler baz›nda hesaplanm›fl olan enerji
üretim de¤erlerinin Dicle-F›rat Havzas›’ndaki kümülatif toplam› olan 49 973 GWh/y›l’›n özellikle sulama amaçl› su tüketimleri nedeniyle %25 mertebesinde azalarak 37.478 GWh/y›l’a
düflmesi söz konusu olacakt›r. F›rat alt havzas›nda daha önemli miktarda oluflacak olan bu düflüfl (38.004 GWh/y›l’dan
26.309 GWh/y›l’a) %29 oran›n› bulacakt›r.
• Haziran 2008 de aç›klanan GAP Eylem Plan›’ndaki 2012
hedefine ra¤men proje kapsam›ndaki yat›r›mlar›n tamamlan›p
GAP’tan planlanan geri dönüfllerin 2023 y›l›ndan önce al›nabilmesi çok zor görünmektedir. Bu zorluk finansman süreklili¤i sa¤lansa bile, projenin entegre bir proje olmas›, proje kapsam›nda 40 kamu kurumu ve 270 adet projenin yer almas› ve
sulama yat›r›mlar›n›n beklenen sosyal ve ekonomik etkilerin
mühendislik yap›lar›n›n d›fl›nda topra¤›n ve çiftçinin tar›ma
haz›rlanmas› gibi uzun erimli çal›flmalara ba¤l› olmas› gibi sebeplerden kaynaklanacakt›r.
• Yukar› havza projelerinin de kamu finansman›ndaki darbo¤azlar nedeniyle ancak 2023 y› l›ndan sonra nihai developmana ulaflarak iflletmeye aç›l›r hale gelebilece¤i tahmin edilmektedir. Bu nedenle, tüm havza baz›nda nihai geliflme durumu için 2040 y›l›n›n kabul edilmesi daha uygun olacakt›r.
351
Su ve Toprak
TÜRK‹YE SINIRLARI ‹Ç‹NDE D‹CLE-FIRAT HAVZASI N‹HA‹ GEL‹fiME DURUMU
Sulama Alan› (ha)
Hidroelektirik enerji üretimi
Yukar›
Enerji
GAP
Havza
Toplam
Güç (MW)
Dicle Ve Kollar›
650.000
40.000
690.000
3.600
(GWh/y›l)
10.699
F›rat Ve Kollar›
1.050.000
1.000.000 2.050.000
9.562
26.809
TOPLAM
1.700.000
1.040.000 2.740.000
13.162
37.478
• Türkiye’de bugün itibariyle Dicle-F›rat Havzas› do¤al potansiyelinin ancak %9’u mertebesinde bir su tüketimi söz konusu iken, bu oran nihai developman durumunda yaklafl›k
%25 mertebesine ç›kabilecektir. Tüm havza potansiyelinin
%62’sinin Türkiye’deki ya¤›fllardan olufltu¤u göz önüne al›nd›¤›nda, fiat-tül Arap’taki do¤al su potansiyelinin dörtte birinden biraz fazla bir su miktar›na karfl›l›k gelen bu oran›n üç
havza ülkesinin su kullan›mlar› içinde makul bir tüketimi
temsil etti¤i görülmektedir.
• Nihai developmanda Türkiye’nin Dicle-F›rat Havzas›’ndaki su tüketiminin yaklafl›k dörtte üçünün F›rat alt havzas›nda gerçekleflmesine karfl›l›k, Dicle alt havzas› tüketimi
yaln›zca dörtte bir mertebesinde olacakt›r. Bunun sonucunda,
Türkiye’deki do¤al potansiyelleri itibariyle, 2020’li y›llardan
sonra F›rat alt havzas› sular›n›n daha büyük bir bölümü ülkemizde tüketilip di¤er bölümü Suriye’ye intikal edecek; Dicle
alt havzas› sular›n›n ise dörtte üçü mansap ülkelerine geçmifl
olacakt›r.
Bu durum ise, Dicle ve F›rat nehirleri su potansiyellerinden
yararlanmada F›rat Nehri’nin önemli bir yer tuttu¤unu göster352
Su ve Toprak
mektedir. 2020’lerden
itibaren mansap ülkelerine intikal edecek
toplam su miktar›n›n
makul kabul edilebilecek limitler dâhilinde
Golan ve Hermon Da¤›
olmas›na karfl›l›k, özellikle F›rat ana kolunda y›ll›k ortalama olarak hâlihaz›rda Suriye’ye intikal eden sular biraz daha azalacakt›r.
Bu sular afl›r› bir kurak y›lda ise büyük oranda düflebilecektir.
2.5 Golan Tepeleri ve Ortado¤u
Su Denklemi ‹srail’in S›n›rlar›
1960 y›l›nda dönemin Baflbakan› Golda Meir, ‹srail’in s›n›rlar›n›; “‹srail’in s›n›rlar›, Yahudilerin yaflad›¤› yerlerdir”
sözleriyle tan›mlam›flt›. Bu kapsamda bölgedeki Arap ülkelerine yönelik çeflitli askeri harekâtlar bafllatan ve iflgal eden ‹srail’in hedeflerinden biri de Suriye topra¤›ndaki Golan Tepeleri
olmufltur. 1.862 km2’lik bir alana yay›lan Golan’›n üçte ikisi
1967 y›l›ndaki Arap-‹srail Savafllar›’nda ‹srail taraf›ndan iflgal
edilmifltir.
Golan Tepeleri
353
Su ve Toprak
Golan’›n ‹flgal Plan› Eski
‹srail’in Golan’a yönelik iflgalci planlar› oldukça eskidir. ‹ngiltere’nin Filistin üzerindeki denetiminin bafllad›¤› 1918 senesinde ‹srail Devleti’nin kurucusu ve ilk baflbakan› David
Ben Gorion, ‹ngiliz ‹flçi Partisi’ne gönderdi¤i bir mektupta
Yermuk Nehri suyunun tafl›d›¤› önemden dolay›, Golan’›n
kendilerine verilmesini talep etmiflti. Bununla birlikte Suriye’nin o dönemde Fransa’n›n sömürgesi olmas›ndan dolay›
Uluslararas› Yahudi Ajans›, ‹ngiltere Hükümeti’nden Fransa
Hükümeti’yle görüflerek, Golan Tepeleri ve da¤l›k Cebel’il
fieyh bölgesinin, gelecekte kurulmas› planlanan, ‹srail’in s›n›rlar›na dâhil edilmesini içeren bir anlaflmay› gerçeklefltirmesini
de talep etmiflti. Bu dilek XX. yüzy›l›n ilk yar›s›nda gerçekleflmediyse de, Golan’›n iflgal edilmesi hedefi gerçekleflti. ‹srail
ordusu 6 Temmuz 1967 tarihinde Golan bölgesinin 1200
km2’lik k›sm›n› iflgal etti.
Golan’›n Jeostratejik Önemi ve Stratejik Derinli¤i
Golan Tepeleri bölgesi Suriye’nin güneyinde Gonaytareh
ilinin bir bölümünü oluflturmakta ve iflgal alt›ndaki Filistin’le
yüz kilometrelik bir ortak s›n›ra sahip bulunmaktad›r. Bölgenin
en verimli topraklar›n›n yer ald›¤› Golan ve Golan Tepeleri etraf›ndaki düzlük alanlar›n ortas›nda oldukça yüksek bir tepe
olmas› nedeni ile jeo-stratejik bir konuma sahiptir. Bu tepelere
sahip olmak baflta hemen yan› bafl›ndaki fiam olmak üzere Beyrut, Amman ve Filistin üzerinde do¤al bir stratejik hâkimiyet
üstünlü¤üne de sahip olmak anlam›na da gelmektedir.
354
Su ve Toprak
120–520 m. kotlar› aras›nda bir plato olan Golan’›n en
yüksek tepesi Hermon Da¤›’nda 2.814 metre yüksekli¤indeki
fieyh Tepesi’dir. Bölge co¤rafyas›nda özgün bir yer tutan bu
yükseklik Galile Gölü’nde eksi 210’a kadar düflmektedir.
Tafl›d›¤› stratejik ve jeopolitik önemden dolay› ‹srail
1981’de parlamentodan Golan ve Golan Tepeleri’nin iflgali alt›ndaki Filistin’e ilhak›n› öngören tasar›y› geçirmifltir. Yine ‹srail’in o dönemdeki Baflbakan› olan Menahim Begin, Golan’›n
ilhak›yla ilgili olarak “Ben parlamentonun ço¤unlu¤unu temsilen, Golan Tepeleri’nin tarihi aç›dan ‹srail topraklar›n›n bir
parças› oldu¤unu ve de öyle kalmaya devam edece¤ini ilan
ediyorum” demiflti.
‹srail, 1981’de Knesset’in iflgali onaylamas›yla kendi yasalar›n›n bölgede uygulamaya bafllam›flt›r. Daha sonra ‹srail Golan’da 39 adet yerleflke kurarak bölgede yaklafl›k 20 bin Yahudi’yi iskân ettirmifltir.
‹srail iflgali sonras›nda bölgede yaflayan ve ço¤unlu¤u Çerkez, Dürzî ve Nusayrilerden oluflan 140 bin kifli zorla göç ettirilmifltir. Bölgede kalan ve Golan’daki befl Dürzî Köyü’nde
yaflayan yaklafl›k 18 bin Suriyeli ise bugüne de¤in ne Suriye ile
ne de ‹srail ile herhangi bir vatandafll›k ba¤lar› olmadan yaflam›flt›r.
Bu yerleflimin yan› s›ra her ne kadar resmi anlamda deklare edilmifl olmasa da ‹srail’in Golan’› gizli bir askeri üs olarak
donatt›¤›, hatta varl›¤›n› ne kabul ne de reddetti¤i nükleer üslerinden bir k›sm›n›n da yine Golan’da bulundu¤u ileri sürülmüfltü.
355
Su ve Toprak
Golan’daki Mavi Alt›n
Golan’›n en önemli özelli¤i bölgenin Suriye, Lübnan ve Ürdün’ün yüksekliklerinden kaynaklanan büyük akarsu kaynaklar›n› içinde bar›nd›r›yor olmas›d›r. ‹srail’in iflgal etti¤i Golan Tepeleri, ‹srail’in su ihtiyac›n› karfl›lad›¤› Galile Gölü’ne
kadar uzanmaktad›r. ‹srail tüm su tüketiminin %12’sini bu
bölgeden karfl›lamaktad›r. Bölgedeki genel su s›k›nt›s› nedeniyle Golan’daki su kaynaklar›, bu tepelerinin askeri öneminin de önüne geçmifltir.
Golan’›n iflgali bu bölgenin jeostratejik konumu ve su kaynaklar›n›n etkisiyle, ‹srail’in yay›lmac› politikalar›n›n bir parças› olmufltur. Golan bölgesi ‹srail’in parlamento binas›n›n giriflinde yaz›l› bulunan, ‘Büyük ‹srail’ s›n›rlar›n›n içinde tan›mlanmas›na ra¤men Golan’dan kay›ts›z flarts›z çekilmesinin
beklenmesi çok gerçekçi olmaz.
1967 Savafl› sonras›nda Golan Tepeleri’ni ve Yukar› Ürdün
Nehri ile Banyas kolunu
kontrolüne alan ‹srail
önemli bir su kayna¤›na da
sahip olmufltur. ‹srail bu
arada, 1978 y›l›ndan 2000
senesine kadar Lübnan’›n
güney bölgesini iflgal etmifl
ve 22 y›l boyunca bu ülkeye ait Litani Nehri’nden illegal olarak su çekmifltir.
Golan sayesinde Yar356
Su ve Toprak
muk ve Banyas nehirleri ile Galile Gölü’nü kontrol alt›nda
bulunduran ‹srail yaln›z askeri aç›dan de¤il, su güvenli¤i
aç›s›ndan da oldukça önemli bulunan Golan Tepeleri’nden
belli güvenceler elde etmeden çekilmeyecektir.
‹srail Golan ‘dan Çekiliyor Mu?
‹srail’in, 1967 y›l›nda savafl tarihinde en k›sa sürede en fazla toprak iflgal etme rekorunu k›rd›¤› Alt› Gün Savafl› s›ras›nda iflgal etti¤i Golan Tepeleri, ‹srail ve Suriye aras›ndaki ezeli
düflmanl›¤›n temelini oluflturmufltur.
357
Su ve Toprak
‹ki ülke aras›nda bugüne de¤in yap›lan tüm bar›fl görüflmelerinin bir yerlerde t›kan›p, sonuçsuz kalmas›n›n en önemli
nedeni de yine Golan Tepeleri olmufltur. 25 Nisan 2008’de ‹srail, Suriye ile aras›nda anlaflmazl›k konusu olan Golan Tepeleri’nden vazgeçebilece¤ini bildirmifltir.
‹srail Genelkurmay Baflkan› Mofle Yaalon, Yediot Ahronot
Gazetesi’ne verdi¤i demeçte, “Suriye ile var›lacak anlaflmaya
karfl›l›k, Golan’›n askeri gereklili¤inden vazgeçebiliriz” dedi.
General Yaalon, “Ordumuz, ‹srail’deki siyasi otoritenin Golan’dan çekilme karar› vermesi halinde, s›n›rlar›m›z› nerede
olsa korur” diye konuflmufltur.
‹srail ‹çin Golan
‹srail Golan Tepeleri’ndeki iflgalin nedenini meflru müdafaa ve kendi güvenli¤ini sa¤lama olarak göstermek istemektedir.
Ancak Golan’daki ‹srail iflgali sadece güvenlik kayg›lar›yla
aç›klanamaz. Bölgenin su kaynaklar› aç›s›ndan stratejik önemi
ve dinsel nedenleri de dikkate alma gerekir. Özellikle Golan’›n
‹srail’in su ihtiyac›n› karfl›lama yönünden stratejik önemi bilinmektedir. Dinsel olarak da Yahudi kutsal kitab›nda Golan’a
yap›lan at›flar pek çok dinci Yahudi’nin gözünde Golan’› kutsallaflt›rmakta ve Büyük ‹srail’in vazgeçilmez bir parças› olarak
görmelerine neden olmaktad›r. Ancak ço¤u zaman ‹srail iç
politikas›nda uzlafl›lmaz tart›flmalara da neden olan bu konuda son dönemde daha ›l›ml› bir hava olufltu¤u görülmektedir.
‹srail kamuoyunun geçmifle nazaran daha büyük bir bölümü
hatta yar›s›, kapsaml› bir bar›fl anlaflmas› karfl›l›¤›nda, Go358
Su ve Toprak
lan’dan çekilmeyi destekler duruma gelmifltir. Golan’dan çekilme ‹sraillileri Bat› fieria ve Gazze’den çekilme kadar endiflelendirmemektedir.
Suriye ‹çin Golan
Suriye’de bir nesil “Golan’› geri almak ya da al(a)mamak iflte bütün mesele bu!” parolas› ile büyümüfltür.
Golan Tepeleri’nin kaybedildi¤i 1967 y›l›ndaki Alt› Gün
Savafl› s›ras›nda Suriye’nin Savunma Bakan› olan Haf›z Esad,
1971 y›l›nda yönetimi ele geçirdi¤i günden ölümüne kadar
Golan’›n mutlaka geri al›naca¤›n› yinelemifltir. Haf›z Esad ile
birlikte Golan meselesi Suriye için bir var olufl mücadelesine
dönüflmüfltür.
Suriye ve ‹srail, 1992’de Madrid’te bafllayan Ortado¤u Bar›fl Süreci çerçevesinde Golan Sorunu’nu ele almak için bar›fl
masas›na oturmufltur. Ancak bu iki ülke 2000 y›l›nda görüflmelerin kesilmesinden sonra tekrar bar›fl masas›na oturmay›
baflaramam›flt›r. Gayri resmi yollardan Türkiye ve baz› Avrupa ülkelerinin ara buluculuk giriflimlerinden de somut sonuçlar elde edilememifltir.
Ancak 2007 Ocak ay›nda Haaretz Gazetesi’nde Suriye ile
‹srail aras›nda Eylül 2004’ten Temmuz 2006’ya kadar süren
gizli bar›fl görüflmeleri oldu¤unu haberi ç›km›flt›r. Ayn› haberde ‹srail ve Suriye temsilcilerince müzakere edilmifl bir bar›fl
anlaflmas› tasla¤›ndan da söz edilmifltir. Haaretz Gazetesi’ndeki bu habere göre bu taslak öncelikle ‹srail’in Golan’dan 4 Haziran 1967 s›n›rlar›na çekilmesini öngörüyordu. Bununla bir359
Su ve Toprak
likte Suriye tamamen çekilmenin befl y›lda ‹srail ise 15 y›lda
olmas›n› öngördü¤ü için anlaflmazl›k ç›k›yordu. Tampon bölgedeki Galile Gölü’nün ortak kullan›ma aç›k park yap›lmas›
ve park›n Golan’›n büyük k›sm›n› içine almas› planlan›yordu.
‹srailliler parka serbestçe girebilecekti. Ürdün Irma¤› ve Galile Gölü’nün sular›n›n kontrolü ‹srail’e kal›yordu. S›n›r›n askerden ar›nd›r›lmas› da dörtte bir oran›nda ‹srail’in lehine yap›lacakt›. Ancak bu haber Suriye ve ‹srail yönetimince hemen
yalanlanm›flt›r.
Ancak son günlerde gündemde yer alan Suriye ‹srail bar›fl›
daha önce haz›rlanan altyap›n›n gerçek oldu¤unu ortaya ç›kartm›flt›r. Yap›lan yorumlarda ‹srail’in Golan’dan çekilmesi
için bir dizi güvenlik düzenlemelerine ihtiyaç duyaca¤› da belirtilmektedir. Bunlar›n aras›nda taraflar›n Golan Tepeleri’ne
erken uyar› istasyonlar› kurmalar› bulunmaktad›r. Bunun yan› s›ra ‹srail Suriye’nin Golan’daki Yahudi yerleflimlerinin bulundu¤u topraklar› kiralamas›n› isteyece¤i de belirtilmektedir.
Ancak bunlar›n aras›nda su kaynaklar›n›n kullan›m› ile ilgili
herhangi bir aç›klaman›n bulunmamas› dikkat çekicidir.
‹srail’in Su Bütçesi ve Golan
‹srail’in Ulusal Altyap› Bakanl›¤› Su Komisyonu Planlama
Bölümü taraf›ndan Temmuz 2002 tarihinde haz›rlanan
2002–2010 Su Kaynaklar›n›n Gelifltirilmesi Master Plan›’nda
‹srail’in Su Bütçesi çal›flmas› da yer almaktad›r. Bu bütçede
2010 y›l›nda ‹srail’in toplam su kullan›m›n›n 2,5 milyar m3/y›l
olaca¤› ve bunun 500 milyon m3’ünün ilave su kayna¤› olarak
360
Su ve Toprak
deniz suyu ar›t›m›ndan karfl›lanaca¤› belirtilmifltir. Master Plan›’n›n yönetici özetinde 20 Mart 2002’de ‹srail Hükümeti’nin
deniz suyu ar›tma tesisi kurmay› kabul etti¤i ve kapasiteyi
2010 y›l›nda 540 milyon m3/y›l’a ç›kartmay› planland›¤› yer
almaktad›r.
‹srail’in bu Su Master Plan›’nda Golan’dan her y›l çekilen
yaklafl›k 300 milyon m3’lük suyun bütçeden ç›kmas› ihtimali
do¤al olarak yer almam›flt›r. Ancak ‹srail h›zl› bir deniz suyu
ar›tma ata¤› bafllatm›flt›r. Y›lda yaklafl›k 120 milyon m3 kapasiteli Aflkelon Tesisi 2005 y›l›nda iflletmeye girmifltir. ‹srail’de
2007 y›l›n›n eylül ay›nda iflletmeye giren ikinci tesis ise y›lda
30 milyon m3 su ar›tma kapasitesi olan Palmachim Tesisi’dir.
Hadera yak›nlar›nda bulunan ve infla halinde olan üçüncü tesisin y›lda 100 milyon m3 kapasiteli olaca¤› ve 2010 y›l›nda
tamamlanaca¤› aç›klanm›flt›r. Dördüncü tesis için ise henüz
ihaleye ç›k›lm›fl olup bunun da 2011 y›l›nda tamamlanaca¤›
ifade edilmektedir. ‹srail’in Ulusal Altyap› Bakan› Benjamin
Ben –Eliezer 2013 y›l›na kadar evsel su tüketiminin %70’ini
ar›t›lm›fl deniz suyu ile karfl›lamay› planlad›klar›n› belirtmifltir. Su Temini Genel Müdürü Hezi Kugler 2013’e kadar ‹srail’in deniz suyu ar›tma tesisi kapasitesinin y›lda 505 milyon
m3’e ç›kart›laca¤›n› ifade etmifltir.
Bu da 2002 y›l›nda yap›lan Master Plan›’n›n hedefine sadece üç y›ll›k bir gecikme ile ulafl›labilece¤ini ortaya koymaktad›r. ‹srail’in bu su temin ata¤› ilave su kayna¤› temini için deniz suyu ar›t›m›n› tercih etti¤ini ve bu karar›n› uygulamaya
geçirdi¤ini göstermektedir.
361
Su ve Toprak
Türkiye’den Ara Buluculuk ‹stendi
Baflbakan Erdo¤an’›n 26 Nisan 2008 tarihinde Suriye’ye yapt›¤› resmi ziyaretin amaçlar›ndan biri ‹srail ve Suriye aras›nda
ara buluculuk olarak aç›klanm›flt›r. Bölgede Türkiye’nin ara buluculu¤unda bir anlaflma zemini bulunmaya çal›fl›lmaktad›r.
Ancak Türkiye’den bölge istikrar› için bu ara buluculuktan daha fazla bir katk› istenebilir. ‹srail, Türkiye’den ara buluculuk
isterken Türkiye’nin su denklemini çözecek etkili bir aktör oldu¤unu da dikkate alm›fl olmas› kuvvetle muhtemeldir.
fiam’da yap›lan bu görüflmelerde ‹srail’in Golan’dan çekilmesi sonras›nda F›rat Nehri’nden Suriye’ye daha fazla su b›rak›lmas› konusunun da gündeme gelmifl olmas› mümkündür.
Bas›nda ç›kan haberlere göre Baflbakan Erdo¤an ve Suriye
Devlet Baflkan› Beflar Esad aras›ndaki görüflmede Suriye’nin
Asi Nehri üzerindeki baraj kapaklar›n›n bir ay önce kapat›larak su tutulmas› sonucu ortaya ç›kan su sorunu da masaya yat›r›lm›flt›r. Yap›lan görüflmede Suriye’nin baraj kapaklar›n›
açarak Türkiye’ye su b›rakmas› kararlaflt›r›lm›flt›r. Bu durum
görüflmede Suriye’nin F›rat suyu ile ilgili baz› taleplerinin de
gündeme gelmifl olma ihtimalini güçlendirmektedir.
2.5.1 Su Denklemi’nin Çözümünde Dicle ve F›rat Sular›
‹srail’in su tüketiminin % 15’ini karfl›lad›¤› Golan’dan kay›ts›z flarts›z çekilmesinin beklenmesi çok gerçekçi olmayacakt›r.
‹srail Golan’dan çekildi¤inde stratejik bir co¤rafya bölgesinin yan› s›ra bölgedeki stratejik do¤al kaynak olan suyu da b›362
Su ve Toprak
rakmak durumunda kalacakt›r. ‹srail halen do¤al su kaynaklar›n›n tümünü çekip kulland›¤› için bundan sonraki ilave su
ihtiyac›n› deniz suyu ve at›k su ar›t›m› gibi do¤al olmayan alternatif su kaynaklar›ndan karfl›lamak zorundad›r. Bu nedenle ‹srail’in Golan ve tepelerinden çekilmesi sonras›nda su bütçesinde ortaya ç›kacak a盤› kapatmak için ilave su kayna¤›
gelifltirmesi gerekecektir.
‹srail Hükümeti 2002 y›l›nda, gelecekte su bütçesindeki
a盤› deniz suyu ar›tma tesisleri kurarak karfl›lama karar› alm›flt›r. Bu kapsamda h›zla gerçeklefltirdi¤i yat›r›mlarla 2013
y›l›ndaki su tüketiminin yaklafl›k beflte birini ar›t›lm›fl deniz
suyundan karfl›lamay› planlam›flt›r. Deniz suyu ar›tma teknolojisine oldukça yak›n olan ‹srail’de bu uygulanman›n tedrici
bir flekilde artt›r›larak Golan’dan çekilen suyun yerine ar›t›lm›fl deniz suyunun ikame edilebilmesi mümkün görünmektedir. Ancak deniz suyu ar›tma maliyeti dikkate al›nd›¤›nda ‹srail’in Golan’dan çekilmesi ülkenin su temini maliyetini artt›racakt›r.
‹srail ve Suriye aras›ndaki bar›fl görüflmelerinin 2004’ten
bu yana gizli bir flekilde sürdü¤ü iddialar› bulunmaktad›r. Bu
nedenle daha önceden ‹srail’in Golan’dan çekilmesiyle oluflacak su a盤› konusunda al›nacak baz› iç ve d›fl tedbirlerin düflünüldü¤ü söylenebilir. Bunlardan birincisi bu a盤›n ‹srail’deki deniz suyu ar›tma kapasitesini artt›rarak karfl›lanmas›d›r. Bu konuda altyap›sal bir geliflme sa¤lanm›flt›r.
Ancak bu çözümün pahal› oldu¤unu düflünen ‹srail Golan
Tepeleri’nden çekilse bile kendisi için son derece önem tafl›363
Su ve Toprak
yan do¤al su kaynaklar›n› elden ç›karmak istemeyebilir. ‹srail’in Golan’daki topraklardan taviz verebilece¤i, ancak bu bölgedeki su kaynaklar›ndan kolay kolay vazgeçmeyece¤i aç›kt›r.
‹srail’in geçmiflten beri Suriye’nin Golan’daki kayb›n›n F›rat’tan verilecek fazla suyla kapat›lmas›n› istemekte oldu¤u bilinmektedir. Bu nedenle ‹srail-Suriye bar›fl görüflmelerinde F›rat’›n sular› da bir kart olarak masaya gelebilecektir.
Baflka bir deyiflle, Golan’daki su kaynaklar› ‹srail’de kal›rsa,
Türkiye’den F›rat üzerinden Suriye’ye daha fazla su b›rakmas› istenebilir. Baz› uzmanlar bu tezin yaln›zca ‹srail-Suriye bar›fl› için geçerli olmay›p Ortado¤u su denkleminin baflka bilinmeyenlerini de çözebilece¤ini ileri sürmektedir. Türkiye’nin
F›rat’tan daha fazla su b›rakmas›, ‹srail’i baflka aç›lardan da rahatlataca¤› ileri sürülmektedir.
Kudüs’teki ‹brani Üniversitesi profesörlerinden Hillel
Shouval ‘a göre; “Türkiye Suriye’ye daha fazla su verirse, Suriye de Ürdün’e Yarmuk Irma¤›’ndan daha fazla su ak›tabilecek.
Ürdün’ün sulama imkânlar› art›nca da Ghor Kanal›’ndan Filistinlilere y›lda yüz milyon metreküp su sevk etmesi mümkün
olacakt›” ‹srail’in Golan’dan çekilmesi Ortado¤u su denkleminin yeni yöntemlerle çözümünü tekrar masaya tafl›yacakt›r.
Bölgedeki h›zl› siyasi geliflmeler de ele al›nd›¤›nda, ‹srail’in
Golan’dan çekilmesi sürecinde Türkiye’nin de Ortado¤u su
denkleminin içine çekilip daha fazla bir rol üstlenmesinin istenebilece¤i görülmektedir. Asl›nda Türkiye bu sürece flimdiden ara bulucu olarak da olsa müdahil olmaya bafllam›flt›r bile. Ancak Golan süreci Türkiye taraf›ndan çok dikkatli ve ön364
Su ve Toprak
görülü olarak takip edilmelidir. Çünkü Dicle ve F›rat nehirleri iyi bir planlama ile Türkiye, Suriye Irak’›n su taleplerini karfl›layabilir. Ancak bu suyun bölgedeki di¤er ülkeler aras›ndaki hidropolitik sorunlar›n çözümünde kullan›lmas› havzan›n
su dengesi aç›s›ndan mümkün de¤ildir. Bu çabalar›n bu dengenin bozulmas›na ve Ortado¤u su denkleminin uzun bir süre çözümsüz kalmas›na neden olabilece¤i gözden ›rak tutulmamal›d›r.
2.6 Suriye’nin Afl›r› Su Taleplerinin
Aç›klanmayan Nedenleri;
1) Daha öncede de¤indi¤imiz gibi, sulardan yararlanma
konusunda, dünya co¤rafyas›n›n belli bir kesiminde bulunan
ya da bölge devletleri diyebilece¤imiz bir grup devletin genelde su sorunlar› varsa, bu bölge devletlerinden o sulara k›y›dafl
olanlar›n kullan›m haklar›ndan söz edilebilecektir. K›y›dafl de¤ilse, yani o sularla do¤rudan iliflkisi yoksa bu sular üzerinde
paylaflma amac›yla hukuki aç›dan herhangi bir hak iddias›nda
bulunmas› söz konusu olmayacakt›r. Örne¤in Suudi Arabistan, M›s›r, Ürdün ya da Yemenin F›rat ve Dicle ile ilgili bir hak
talebi söz konusu de¤ildir. K›y›dafl olan Suriye ile Irak ise bugüne dek sulayacaklar› topraklar›n›n envanterini, ürün patentini, sulama suyu gereksinimini, içme-kullanma suyu gereksinimini saptay›p aç›klayamam›fllard›r.
Bu tür bir envanter çal›flmas› için ne yeterli kadrolar›, ne de
teknolojik birikimleri vard›r. Yak›n bir zaman içinde de bu
imkânlar› sa¤lamalar› söz konusu olmad›¤›ndan Türkiye’nin
365
Su ve Toprak
önerilerine aç›k ve net bir biçimde, bilimsel gerekçelere dayal› olarak karfl› ç›kamamaktad›rlar. Oysa Türkiye çal›flmalar›n›
sürdürmekte ve pefl pefle GAP’›n ünitelerini devreye sokmaktad›r. GAP nedeniyle Türkiye’nin gereksinim duydu¤u su
miktar› da belirginleflmektedir. ‹flte bu nedenle huzursuz olan
bu iki mansap ülkesi mevcut su potansiyelinin yar›s›n›n bile
üstüne ç›karak taleplerde bulunmakta, terör dâhil her kozu
kullanarak, ayn› sorunlar› olan ve mansap ülkesi durumunda
bulunan ülkelerden Türkiye karfl›s›nda bir blok yaratmaya çal›flmaktad›rlar.
2) Suriye’nin Ürdün, ‹srail ve Lübnan ile su sorunlar› halen
çözümlenmemifltir. Yarmuk Irma¤› ve özellikle Golan su kaynaklar›n›n Suriye aç›s›ndan gelece¤i flimdilik tahmin edilememektedir. Önemli ölçüdeki su kaynaklar›n› ‹srail’e kapt›ran
Suriye’nin makul olmayacak ölçülerde taleplerde bulunarak
su a盤›n› kapatmaya çal›fl›rken di¤er bölge devletleri ile birlikte Türkiye’yi de Ortado¤u su sorunlar› potas›n›n içine çekmek istemektedirler. Dolay›s› ile de ‹srail’in, Ürdün’ün su sorunlar›n› daha kolay bir biçimde çözme olana¤› yaratmak için;
“Suriye’nin Türkiye’den daha fazla su almas›, bu ölçüde de güneyine daha fazla su b›rakmas›” düflüncesini gerçeklefltirmeye
çal›flmaktad›r.
3) Suriye öteden beri Arap ülkeleri aras›nda en az petrol
üreten, petrol fakiri bir ülke olarak tan›n›rd›. Irak’tan ç›k›p
Suriye üzerinden Akdeniz’e ulaflan Kerkük-Banyas PP Hatt›’ndan y›llarca yararlanarak petrol a盤›n› bu yoldan gidermifltir. Ancak, son y›llarda büyük bir at›l›m yaparak kendisine ye366
Su ve Toprak
tecek petrolü üretmeye bafllam›flt›r. Özellikle Deir Ez Zor bölgesinde az›msanmayacak petrol üretimine bafllam›flt›r. Nisan
1996 itibar› ile Suriye’nin petrol üretiminin günde yaklafl›k
580 bin varile ulaflt›¤›n›, ayn› tarihte Türkiye’nin günlük petrol üretiminin 50 bin varil oldu¤unu belirtecek olursak bu art›fl›n ne kadar büyük oldu¤u anlafl›l›r.
Bu boyutlarda üretilen petrolün nerelerden ç›kar›ld›¤›n› inceledi¤imiz zaman çok ilginç bir tablo ile karfl›lafl›r›z; Biraz
önce de belirtildi¤i üzere en büyük petrol üretim bölgesi, F›rat k›y›s›nda bulunan Deir Ez Zor kenti, Suriye’nin petrol
merkezi haline gelmifltir. Bu kente yak›n bir bölgede birleflen
F›rat ve Habur ›rmaklar›n›n Türkiye topraklar›ndan ç›karak
birleflme noktas›na ulafl›rken geçtikleri güzergâhlar aras›nda
kalan bölge Suriye’nin petrol kuyular›n›n %80’inin bulundu¤u bölgedir. ‹ncelenecek petrol haritalar›nda görüldü¤ü üzere
bu iki ›rmak ço¤u zaman petrol yataklar›n›n üzerinden akarak
birleflmektedirler. Petrol yataklar› ile ›rmak yataklar›n›n çak›flmas› veya çok yak›n olmas›, petrol arama ve üretme çal›flmalar›nda Suriye’ye eflsiz bir olanak tan›maktad›r. Haritalardan
da görülece¤i üzere bu sahada yo¤un bir çal›flma vard›r. Türkiye’de Atatürk Baraj› inflaat› s›ras›nda flantiye nüfusunun zaman zaman 15 bin rakam›na ulaflt›¤› düflünülürse söz konusu
petrol sahas›ndaki yüzlerce flantiyede çal›flanlar›n ihtiyaç duydu¤u içme-kullanma suyu ile bu tesislerde ihtiyaç duyulan suyun ulaflaca¤› miktar tahmin edilebilecektir. Öte yandan Suriye’nin bu bölgede yapt›¤› ve giderek say›s› artan petrol arama
ve ç›kartma sahalar›nda, afl›r› su kullan›m› gerektiren “su son367
Su ve Toprak
dajlar›” yöntemini uygulad›¤› duyulmaktad›r. Bu husus bugüne kadar Suriye taraf›ndan deklare edilmemiflse de ekteki haritalara bak›ld›¤›nda, su ile petrol yata¤›n›n bu denli yak›n
hatta çak›flt›¤› bir durumda bu metodun denenmedi¤ini söyleyebilmek mümkün de¤ildir. Suyun bu kadar az ve önemli
oldu¤u ve ihtilaf yarat›r hale geldi¤i bir co¤rafyada, bu tür savurgan bir kullan›m›n uluslararas› kamuoyunca hiçte olumlu
karfl›lanmayaca¤›n› Suriye elbette bilmektedir. Ülkemizde ilgili kurulufllar›n bu gizli kalan konuyu araflt›rmas›, Türkiye aç›s›ndan önemli bir çal›flma olacakt›r.
Suriye’nin Türkiye’ye mant›kl› ve bilimsel gerekçe göstermemesinin, makul olmayan ölçüde su taleplerinin sürdürülmesinin nedenlerinden birisisinin de aç›klanan “su enjeksiyonlar›” oldu¤u kan›s›nday›m.
4) Suriye öteden beri Hatay ilinin haks›z bir biçimde Frans›z Manda Yönetimi taraf›ndan Türkiye’ye b›rak›ld›¤›n›, Frans›z yönetiminin Suriye ad›na yapm›fl oldu¤u anlaflmalar› tan›mad›¤›n› belirterek, suni bir biçimde “Hatay sorunu” yaratmaya çal›flmaktad›r. Bu iddias›n›n gündemde kalabilmesi, giderek kendi lehine çözüme kavuflturmas› için de daha güçsüz,
daha çok sorunlara bulanm›fl bir Türkiye istemektedir. Y›llard›r iktidarda olan Suriye Bas Partisi’nin iç ve d›fl politikas› bu
nedenle Türkiye ve ‹srail ile devaml› sorunlar› t›rmand›rma ilkesi üzerine kurulmufltur. Türkiye’den su potansiyelinin
%50’sinin üzerinde talepte bulunmas›n›n, oluflmakta olan
uluslararas› normlarla ilgili görüfllere uymayan fahifl taleplerinin alt›nda bu gerekçeler yatmaktad›r.
368
Su ve Toprak
fiekil 14: Türkiye’nin Y›llara Göre Petrol Üretimi
Kaynak: CIA
factbook and
SPC (Syrian
Petroleum
Company)
1980‘li y›llar›n bafl›nda günde yaklafl›k 180 bin varil olan
Suriye’nin petrol üretimi 1990’l› y›llardan itibaren yaklafl›k
500 bin varile ç›km›flt›r (fiekil 14). Literatürde bir varil petrolün ç›kart›lmas› için iki ila on varil aras›nda su kullan›ld›¤› belirtilmektedir. bir standart petrol varili 159 litredir. Suriye’nin
günlük petrol üretimi 500 bin varil ve bir varil petrol üretimi
için befl varil su kullan›ld›¤› kabul edildi¤inde günlük su ihtiyac› 2,5 milyon varil olmaktad›r. Bu da günde yaklafl›k 400
bin m3 su demektir. Bu miktar Ankara’n›n günlük su ihtiyac›n›n yaklafl›k yar›s›d›r.
Suriye’nin mevcut ve gelifltirilen petrol yataklar› Habur ve
F›rat nehirlerinin alt›ndaki zonlarda ve bu iki nehrin birleflti¤i Dayr Az Zawr Bölgesi civar›ndad›r. Bu da petrol üretimi için
gerekli olan suyun F›rat Nehri ve kollar›ndan sa¤lan›yor olma
olas›l›¤›n› güçlendirmektedir.
2.7 Türkiye Avrupa Birli¤i ‹liflkilerinde
F›rat ve Dicle Nehirleri
Avrupa Birli¤i Komisyonu’nun 06.10.2004 tarihinde Brük369
Su ve Toprak
sel’de aç›klad›¤›, Türkiye’nin AB’ye Girifli 2004 Düzenli ‹lerleme Raporu’nun çal›flma belgelerinden birisi olan, “Türkiye’nin
Muhtemel Üyeli¤inin Avrupa Birli¤i’ne Etkileri” bafll›kl› komisyon birimleri çal›flma belgesinde; ‘Ulus Afl›r› Konular’ bafll›¤› alt›nda “Bölgede önemi bulunan konulardan biri kalk›nma
ve sulama için gerekli suya eriflimdir. Ortado¤u’da su konusunun stratejik önemi önümüzdeki y›llarda artacakt›r. Türkiye’nin kat›l›m›yla birlikte su kaynaklar›n›n ve altyap› projelerinin uluslararas› yönetimi (F›rat ve Dicle havzalar› üzerindeki barajlar ve sulama projeleri, ‹srail ve komflular› aras›nda su
alan›nda s›n›r ötesi iflbirli¤i) AB aç›s›ndan önemi bir konu haline gelebilecektir” ifadesi yer almaktad›r (http://www.belgenet.com/arsiv/ab/etki_2004.html). Dolay›s›yla AB F›rat ve
Dicle nehirlerine uluslararas› bir kaynak ve sorun olarak bakma e¤ilimindedir. Bu yaklafl›m Türkiye’nin kendi do¤al kaynaklar›n›n kontrolü hususunda hassasiyetini korumak zorunda oldu¤unu göstermektedir.
2.8 AB Su Yönergesinde Uluslararas›
Nehir Havza Yönetim Plan›
AB’nin su politikas› alan›ndaki davran›fl›n› belirlemek için
ç›kart›lan 23 Ekim 2000 tarihli 2000/60 EC Çerçeve Yönergesi’nde nehir havza plan› haz›rlanmas› ile ilgili aç›klamalar da
yer almaktad›r. Bu yönergenin Nehir Havzas› Yönetim Plan›
ile ilgili 13. maddesinde aynen “AB üyesi ülkelerinin s›n›rlar›
d›fl›na uzanan uluslararas› nehir havzalar› için tek bir nehir
havzas› yönetim plan› oluflturulmaya çal›fl›lmal›d›r” ifadesi yer
370
Su ve Toprak
almaktad›r. Ancak daha sonra ise baz› bölgelerde uluslararas›
nehir havzalar›nda tek bir yönetimin uygulanabilme zorlu¤u
görülmüfl ve “Bunun mümkün olmad›¤› yerlerde bu havza
plan› en az›ndan ilgili AB üyesi ülkenin s›n›rlar› içinde yer
alan nehir havzas› bölümünü kapsamal›d›r” denmifltir. Bu da
Dicle ve F›rat Havzas›’nda komflu ülkelerle birlikte tek bir
Havza Yönetim Plan›’n›n oluflturulmas› konusunda AB Yönergesi’nin bile belirli esneklik tafl›d›¤›n› ortaya koymaktad›r.
Ancak Su Politikas› Çerçeve Yönergesi’nde bu esneklik tan›n›rken çal›flma belgesi ve ilerleme raporlar›nda ‹srail de konuya dâhil edilerek Ortado¤u gibi sürekli çat›flma alt›nda olan
ve s›n›rlar›n›n de¤iflebilece¤inden söz edilen bir bölge için bu
talep daha kat› bir flekilde ifade edilmektedir.
371
Su ve Toprak
372
Su ve Toprak
BÖLÜM 8
GENEL DE⁄ERLEND‹RME
‹nsano¤lu uygarl›¤› yarat›rken önce suyu, sonra topra¤›,
sonra da atefli kullanm›flt›r. Su ve toprak as›rlar önce Mezopotamya ‘ da bir araya geldi¤inde ortaya ç›kan ortam›n nelerin
bafllang›c› oldu¤u kimse taraf›ndan bilinmiyordu. Çünkü su
ve toprak sadece hayat›n devam› için vazgeçilmez özelli¤e sahip de¤il ayn› zamanda geliflmenin de en önemli unsurlar›yd›
Ça¤lar boyunca üzerinde farkl› kültürleri konuk eden Mezopotamya’n›n bereketli topraklar› su ve topra¤›n birlikteli¤i
ile uygarl›k tarihinin bafllamas›na ve insanl›k tarihinin en
önemli dönüflümlerine tan›kl›k etmifltir.
‹flte ça¤lar boyu insanl›¤›n birbirine miras olarak b›rakt›¤›
bu do¤al kaynaklar›n bizden sonraki nesillere ayn› do¤all›kta
kal›p kalmayaca¤› flüphelidir. Bu nedenle su ve topra¤›n insanl›k için ne denli önemli oldu¤u her olanak kullan›larak
vurgulanmal›d›r.
373
Su ve Toprak
Son dönemde dünyan›n çeflitli bölgelerinde artarak yaflanan su s›k›nt›s› ve art›k daha s›k sözü edilen g›da s›k›nt›s› bu
iki kayna¤›n ak›lc› verimli ve sürdürülebilir olarak kullan›m›n›n ne denli önemli oldu¤unu ortaya koymaktad›r.
Su ve toprak tarihin her döneminin flekillenmesinde çok
etkili olmufltur. Ancak bundan sonraki dönemde bu etki daha
da artacak ve belirleyici konuma yükselebilecektir. Bu kapsamda gelece¤in dünyas›n› su ve toprak flekillendirecektir.
Hem ekolojik dengenin korunmas›, hem de insan topluluklar›n›n sürdürülebilir gelifliminin sa¤lanmas› için, su ve
toprak kaynaklar›n›n bugünkü ve gelecekteki ihtiyaçlar› karfl›layabilecek en ak›lc› bir flekilde kullan›lmas› gerekmektedir.
Ülkelerin ekonomik geliflmesi, di¤er etkenlerin yan›nda,
do¤al kaynaklar›n›n zenginli¤ine ve bu kaynaklar›n etkin biçimde kullan›lmas›na da ba¤l›d›r. Su ve toprak sorunu dünyan›n yak›n gelecekte en çok tart›flaca¤› konular›n bafl›nda gelecektir. Bu nedenle ülkemizin su ve toprak kaynaklar›na yönelik ilgisinin artmas› gereklidir.
Bu kapsamda ülkemizde su ve toprak kaynaklar›m›z›n kurumsal yasal ve yönetsel baz› düzenlemelere acil olarak ihtiyac› vard›r. Ülkemizde su yönetiminde çok bafll› çok parçal› ve
yetki karmaflas› içindeki yap›n›n yeniden h›zla tesisi ve tar›m
topraklar›n›n her türlü kirlilik ve iflgallerden korunmas› art›k
stratejik öneme sahip duruma gelmifltir.
Araflt›rmalar ülkemizin do¤al yaflam alanlar›n›n, su ve toprak kaynaklar›n›n h›zl› nüfus art›fl›ndan kirlili¤e, ulus ötesi
sermayenin yapt›¤› planlardan küresel ölçekli politikalara ka374
Su ve Toprak
dar birçok tehdit ve tehlikenin bask›s› alt›nda oldu¤unu ortaya koymufltur.
Kaybedilen verimli topra¤›n geri kazan›m› neredeyse olanaks›zd›r. Tar›m yap›labilmesi için gereken minimum 40 santimetrelik topra¤›n oluflmas› ortalama 20 bin y›lda gerçekleflmektedir.
Son dönemde suyun ve topra¤›n hoyratça, bilinçsizce kullan›lmas›n›n faturas› toplumun her kesimi taraf›ndan ödenmeye
bafllam›flt›r. Bu nedenle gelecekte daha büyük faturalar ödememek, gelecek kuflaklara iyi bir miras b›rakmak için bugünden
bafllayarak herkes üzerine düflen görevi samimiyetle yapmak
zorundad›r. Çünkü musluklardan su akm›yorsa, su toprakla
buluflam›yorsa, ülke topraklar› ülke insan›n› beslemeye yetmiyorsa bunda herkesin sorumlulu¤u bulunmaktad›r.
Toprak ve su, ekolojik sistem bütününün ayr›lmaz parçalar›d›r. Suyun ve topra¤›n korunmas›, verimli kullan›lmas› için
öncelikle suyun en çok kullan›ld›¤› tar›mda, salma sulamadan
vazgeçilerek bas›nçl› modern sulama sisteme geçilmelidir. Asl›nda ülkemizde 2 y›l öncesinde radikal bir karar al›nm›fl ve
DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün bundan sonraki yapt›raca¤› sulama
sistemlerinin tümü borulu sistemlere çevrilmifltir. Bu at›lan
önemli bir ad›m olmufltur. Halen di¤er bakanl›klar›n görüflüne sunulan Su Yasas› Tasla¤›’n›n ilgili tüm kurulufllar›n görüflleri dikkate al›narak bir an önce ç›kart›lmas› da büyük önem
tafl›maktad›r.
1962 y›l›nda kurulan Toprak ve Su Kaynaklar› Ankara Araflt›rma Enstitüsü kapsam›nda, toprak-bitki-su-gübre iliflkileri,
375
Su ve Toprak
tar›msal ekonomi (üretim girdi maliyetleri optimum iflletme
büyüklü¤ü) tar›msalmekanizasyon (en uygun toprak iflleme ve
ekim makinelerinin birim zamanda yapabildikleri ifl miktar› ve
yak›t tüketimleri) ve tar›msal havza hidrolojisi (ya¤›fllar›n erozif nitelikleri ve ya¤›fllar›n ak›fla geçerek göletlere gelen miktarlar› ve ak›fllarla oluflan ve göletleri dolduran toprak kay›plar›)
konular›nda araflt›rma çal›flmalar› yürütülmekteydi.
Ülkemiz topraklar›n›n 25,8 milyon hektarl›k k›sm› sulanabilir arazilerden oluflmaktad›r. Ekonomik olarak sulanabilir
arazi miktar› ise 8,5 milyon hektard›r. DS‹, Mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlü¤ü ve halk sulamalar›yla bu alan›n ancak 4,9 milyon hektarl›k k›sm› sulamaya aç›labilmifltir.
Türkiye’nin su ve toprak kaynaklar›n› gelifltirme konusunda yapmas› gereken birçok ifl varken tar›msal havza hidrolojisi, kurak koflullarda toprak ve su kaynaklar› yönetimi alan›nda uzman kurulufl olan “Toprak ve Su Kaynaklar› Ankara
Araflt›rma Enstitüsü” kapat›lm›flt›r.
Toprak ve su konusunda belirlenen ulusal stratejiler do¤rultusunda yeni gerçekçi ve uygulanabilir çözümleri h›zla hayata geçirebilecek kurumsal bir yap› revizyonu da at›lmas› gereken di¤er önemli ad›mlardan birisi olacakt›r. Toprak ve su
kaynaklar›n›n korunmas›n›n tüm ilgili kifli kurum ve kurulufllar›n gündemlerinin en önemli ve öncelikli konusu durumuna getirilmesi sa¤lanmal›d›r.
Zengin olmayan topra¤› erozyonla tükenen, amaç d›fl› kullan›mla h›zla yok olan, kirlenen ve bozulan, ormanlar› ve meralar› azalan ve/veya niteli¤i bozulan, yetersiz yeralt› ve yer üs376
Su ve Toprak
tü su kaynaklar› tükenen ve savurganca kötü kullan›lan Ülkemizde de; do¤al kayna¤› korumay› öncelik saymayan bir kalk›nma-geliflme anlay›fl› baflar›l› olamayacakt›r.
Bu nedenlerle, do¤al kaynaklara iliflkin tüm politikalar›n ve
uygulamalar›n belirlenmesinde, ekonomik, sosyal, kültürel ve
siyasal boyutlar ile kentsel ve k›rsal kalk›nma ve geliflme programlar› birlikte göz önüne al›nmal›d›r.
Ortaya ç›kan koflullar su ve toprak kaynaklar›m›z›n planlanmas›ndan korunmas›na kadar geçmiflten ders ç›kararak gelece¤e bakman›n zaman› gelip geçmekte oldu¤unu göstermektedir. Özetle, suya ve topra¤a olan ihtiyac›m›z artmaktad›r. Bunun için yap›lacak çok ifl, al›nacak çok yolumuz bulunmaktad›r.
Üretilemeyen ve ço¤alt›lamayan, s›n›rl› do¤al kaynaklar
olan “toprak kaynaklar›” ve “su kaynaklar›”, evrensel boyutu
d›fl›nda, birer ulusal kaynak olup, Devlet egemenli¤inin temelidir ve kamu mallar›d›r. Toprak ve su, ayn› zamanda, bir ulusal servettir ve bu servet içerisinde çok önemli olan baflka servetleri de tafl›maktad›r.
Ulusal servet olarak bilinen bu iki stratejik do¤al kayna¤›n› koruyamayan, planl› bir flekilde gelifltirip ak›lc› ve verimli
bir flekilde iflletemeyen ülkelerin 21. yüzy›l›n ortalar›na kadar
ayakta kalabilmeleri bile güç görünmektedir. Çünkü do¤al
varl›k ve kaynaklardan oluflan güçlerini stratejik a¤›rl›k merkezleri olarak koruyabilen, gelifltirebilen ve kullanabilen ülkeler, uzun vadede kal›c› baflar› sa¤layabileceklerdir.
Ülkemizin geliflme ekseninde toprak ve su kaynaklar›n›n
377
Su ve Toprak
korunmas› ve gelifltirilmesine yeterli önemin verildi¤ini söylemek oldukça güçtür.
Türkiye’nin su ve toprak kaynaklar›n› öncelikle korumay›
sonra planl› olarak gelifltirmeyi, ve verimli, ak›lc› olarak iflletmeyi öngören bir “Ulusal Su ve Toprak Kaynaklar› Stratejisi
Politikas›”na gereksinimi bulunmaktad›r.
Bu nedenle toprak ve su kaynaklar› konusunda k›s›t› olan
ülkeler aras›nda yer alan Türkiye’de, mevcut durum analizi
yap›lmas›, gelecek öngörüsü olan somut strateji ve politikalar›n belirlenmesi, her kesimin kat›l›m›na aç›k flekilde kamu taraf›ndan ciddi önlemlerin al›nmas›, yetersiz ve karmafl›k hukuksal ve kurumsal yap›lar›n düzeltilmesi, uygulama araçlar›n›n ortaya konulmas› gerekmektedir.
378
Su ve Toprak
EKLER:
EK 1
D‹CLE-FIRAT HAVZASI SU POTANS‹YEL‹N‹N ÜLKELERE DA⁄ILIMI
Y›ll›k Ortalama Ak›fl
Dicle ve Kollar›
3
*km /y›l %
F›rat ve Kollar›
3
Dicle-F›rat Havzas›
*km /y›l
%
*km3/y›l
%
TÜRK‹YE 21,33
43
31,61
89
52,94
62
SUR‹YE
0,00
0
4,00
11
4,00
5
IRAK
28,67
57
0,00
28,67
33
TOPLAM
50,00
100
35,61
85,61
100
100
* km3 = milyar m3
379
Su ve Toprak
EK 2
SU KANUNU TASARISI TASLA⁄I
Birinci K›s›m
Genel Hükümler
B‹R‹NC‹ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tan›mlar
Amaç
MADDE 1- (1) Bu Kanunun amac›; yerüstü ve yeralt› su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve çok amaçl› kullan›lmas›nda ulusal güvenlik, ekonomik, sosyal zaruretler
de gözetilerek, her bireyin yeterli miktar ve uygun
kalitede su ihtiyac›n› karfl›lamas› dikkate al›narak,
su kaynaklar›n›n ihtiyaçlar›n önem ve özelliklerine göre s›ras›yla içme, kullanma, do¤al yaflam›
sürdürme, sulama, endüstri suyu temini, hidroelektrik enerji üretme amaçlar›na uygun flekilde
kullan›lmas›, tahsisi, korunmas›, gözetimi, denetimi ve yapt›r›m› ile yerüstü ve yeralt› sular›n›n zararlar›n›n önlenmesi, at›k sular›n toplanmas›, ar›t›lmas› ve uzaklaflt›r›lmas› ve/veya yeniden kullan›lmas›na iliflkin esas ve usuller ile havza ba¤lam›nda suyun yönetim politikas›n› belirlemektir.
Kapsam
MADDE 2 (1) Bu kanun 03/06/2007 tarihli ve 5686 say›l› Jeotermal Kaynaklar ve Do¤al Mineralli Sular Kanu380
Su ve Toprak
nuna konu olan sular ve denizler hariç su kaynaklar›n› kapsar.
(2) S›n›r oluflturan ve s›n›r aflan sulara bu kanun
hükümleri uygulan›r. Bu sular ile ilgili diplomatik
ifllemler D›fliflleri Bakanl›¤›nca yürütülür.
(3) 18/12/1981 tarihli ve 2565 say›l› Askeri Yasak
Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu ile
22/04/1925 tarihli ve 657 say›l› Harita Genel Komutanl›¤› Kanunu hükümleri sakl›d›r.
Tan›mlar
MADDE 3 (1) Bu kanunun uygulanmas›nda;
a) Arazi Toplulaflt›rmas›: Topraklar›n üretim tekni¤inin
ekonomik olarak uygulanmas›n›, toprak koruma ve tar›msal sulama önlemlerinin al›nmas›n› güçlefltirecek flekilde
parçalanm›fl, da¤›lm›fl, flekilleri bozulmufl kadastral parselleri bir araya getirmek, birlefltirmek, tarla içi hizmetlerinin
yap›lmas› çevre ve do¤a varl›klar›n›n korunmas›, gelifltirilmesi ve uygun kullan›m›n› kapsayan hizmetleri yaparak,
çiftçi ailesinin yaflam düzeyini yükseltmek için teknik,
ekonomik ve sosyal yönden gerekli tedbirlerin al›nmas›n›,
b) Bakanl›k: Çevre ve Orman Bakanl›¤›n›,
c) Belge: Arama, kullanma veya ›slah ve tadil belgesini,
ç) Do¤al göl: Kendili¤inden oluflan ve süreklili¤i olan su kütlesini,
d) DS‹: Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nü,
e) Emniyetli iflletme rezervi: Yeralt› suyu deposu rezervine
381
Su ve Toprak
zarar vermeden al›nabilecek su miktar›m,
f) Faydal› ihtiyaç miktar›: Bu kanunda belirtilen öncelik s›ras›na göre su kayna¤›ndan al›nmas›na ihtiyaç duyulan su
miktar›n›,
g) Kaynak suyu: Yeralt› suyunun tabii flartlarda yer yüzeyine
ç›kt›¤› sular›,
¤) Komflu: Bitiflik arazi sahibi veya ayn› bölgede bulunan ve
duruma göre bitiflik arazi sahibi gibi ayn› yeralt› suyu deposu imkanlar›ndan faydalanmas› laz›m gelen kifliyi,
h) Koruma alan›: Mutlak koruma alan› d›fl›nda kalan sular›n
korunmas› amac› ile s›n›rlan ve yap›lacak faaliyetlerin DSÎ
taraf›ndan belirlendi¤i alan›,
›) Mutlak koruma alan›: ‹çme suyu temin edilen su kayna¤›n›n bozulmas›na, kirlenmesine ve sürdürülebilir. Özelli¤inin yitirilmesine sebep olacak her türlü harici faaliyetin
yasakland›¤› alan›,
i) S›n›r aflan sular: Birden fazla ülke topra¤›ndan geçen suyu,
j) S›n›r oluflturan sular: ‹ki veya daha çok ülkeyi birbirinden ay›ran ›slak s›n›r›,
k) Havza: Bir su kayna¤›m besleyen yüzey üzerine düflen ya¤›fllar›n oluflturdu¤u alan›,
I) Su kayna¤›: Yerüstü ve yeralt› su potansiyelini,
m) Su tahsis sicili: Herhangi bir su kayna¤›ndan belirli kurum, kurulufl veya flah›slara kullan›m için verilen iznin
kayd›n›n tutulmas›n›,
n) Tarla ‹çi Gelifltirme Hizmetleri: Arazinin sulamaya ha382
Su ve Toprak
z›rlanmas› için yap›lmas› gerekli olan arazi tesviyesi, tarla
içi ulafl›m yollan, tarla içi sanat yap›lar›, tarla anlar›n›n kald›r›lmas›, kapal› drenaj, tafll› arazi temizli¤i, tarla içi yüzey
drenaj› gibi tar›msal alt yap› çal›flmalar›n›,
o) Yapay göl: Baraj, gölet, sel kapan›, tersip bendi, regülatör
gibi su depolama yap›lan ile meydana gelen su kütlesini,
ö) Yeralt› suyu deposu: Bünyesinde yeralt› suyu bulunduran ve depolayan formasyonlard›r ki, bu formasyonlar›n
herhangi bir noktas›ndan su çekilmesi durumunda bütün
su kütlesine tesir etti¤i formasyonlar›,
p) Yeralt› suyu: Yeralt›ndaki durgun veya hareket halinde
olan bütün sulan,
r) Yeralt› suyu yap›s›: Yeralt› suyu temini amac›yla aç›lan
kuyu, dren, galeri, tünel, sondaj kuyusu, keson kuyu, kaptaj ve benzeri her türlü su yap›s›n›,
s) Yeralt› suyu iflletme sahas›: Yeralt› sular›ndan faydalanmak amac› ile iflletme yap›lan sahay›,
fl) Yerüstü Suyu: Yeralt› suyu hariç kaynak suyu, nehir, ›rmak, dere, çay, tabii ve yapay gölleri, ifade eder.
383
Su ve Toprak
‹K‹NC‹ BÖLÜM
Su Kaynaklar›n›n Tahsisi ve Kullan›m Esaslar›
Faydalanma ve kullan›m esaslar›
MADDE 4 (1) Su kaynaklan, tabii servetlerden olup ilgili bulundu¤u arz’m malik ve zilyedinden ba¤›ms›z olarak Devlet’in hüküm ve tasarrufu alt›ndad›r.
(2) Su kaynaklar› arazinin bütünleyici parças› de¤ildir. Bir tafl›nmaza malik ve/veya zilyet olmak,
tafl›nmaz›n alt›nda, üstünde veya civar›ndaki su
kaynaklan üzerinde ayni bir hak tesis etmez. Ancak, kaynad›¤› arazinin sahibi veya zilyedinin, bu
tafl›nmaz için ihtiyaç duydu¤u ölçüde kaynak üzerinde öncelikle yararlanma hakk› esast›r.
(3) Su kaynaklar›ndan, toplum yarar›na en uygun
düflecek flekilde faydalanma esas olup; suyun miktar›, kalitesi, mahallinin özelli¤i, zorunlu ihtiyaçlar› ve flartlan baflka türlü bir çözüm yolu gerektirmedikçe kullanma hakk›n›n tesisinde afla¤›daki
öncelik s›ras› uygulan›r;
a) ‹çme ve kullanma suyu ihtiyaçlar›,
b) Do¤al hayat için gerekli su ihtiyaçlar›,
c) Tar›msal sulama suyu ihtiyaçlar›,
ç) Enerji ve endüstri suyu ihtiyaçlar›,
d) Ticaret, turizm, tafl›ma, ulafl›m, projeye dayal› su ürünleri
yetifltiricili¤i ve avc›l›¤› ile sair su ihtiyaçlar›. Ancak, öncelik
384
Su ve Toprak
s›ras›na göre birden fazla maksad›n gerçekleflece¤inin mümkün görülmesi halinde, kayna¤›n verimli kullan›lmas› için birden fazla maksatla kullan›lmas›na izin verilebilir.
(4) Bir havzan›n su potansiyelinin öncelikle havzas› içinde de¤erlendirilmesi esas olup, ihtiyaç
fazlas› su olmas› halinde gerekti¤inde havzalar
aras› su transferi yap›labilir. Tahsis yetkisi ve su
tahsis sicili
MADDE 5 (1) Su kaynaklar›n›n tahsisine münhas›ran DS‹ yetkilidir.
(2) Ülke genelinde su kaynaklan›l›n potansiyeli ve
ihtiyaçlar belirlenerek su kaynaklan yönetim planlan DS‹ taraf›ndan haz›rlan›r ve buna göre su tahsisleri yap›l›r. Tahsis ifllemlerindenihai planlar haz›rlan›ncaya kadar mevcut olan bilgiler esas al›n›r.
(3) Su kayna¤› en fazla 20 y›ll›¤›na tahsis edilebilir. Sürenin bitimine kadar talep olmas› ve bu talebin DS‹ taraf›ndan uygun bulunmas› durumunda kullan›m amac›, süresi ve tahsis miktar› yeniden de¤erlendirilerek tahsis süresi uzat›labilir.
(4) Bu Kanunun yürürlü¤e girmesinden önce yap›lm›fl olan tahsislere bu Kanun hükümleri uygulan›r. Ancak tahsis süresinin hesab›nda Kanunun
yürürlü¤e girmesinden önce geçen süreler dikkate
al›nmaz.
(5) 4 üncü maddede belirtilen tahsis ve kullan›m-
385
Su ve Toprak
lar ile önem ve öncelik s›ralan ve bu s›ralardaki
de¤ifliklikler DS‹ taraf›ndan tutulan bir sicile ifllenir. DS‹ taraf›ndan sicile kay›t edilen su tahsisleri,
tahsis yap›lanlar için müktesep hak teflkil etmez.
Tahsis fleklini ve miktar›n› de¤ifltirmeye ve iptale
DS‹ yetkilidir.
(6) Su tahsis sicilinin tutulmas›na iliflkin usul ve
esaslar bu kanunun yürürlü¤e girmesinden itibaren alt› ay içerisinde yay›mlanacak yönetmelik ile
düzenlenir.
Su bilgi sistemi
MADDE 6 (1) Su kaynaklan ile ilgili potansiyel, tahsis, kullan›m, kalite, kirlilik tespiti, hidroelektrik veri vb.
her türlü bilginin elektronik ortamda toplanmas›
ve izlenmesine yönelik olarak su bilgi sistemi DS‹
taraf›ndan oluflturulur.
(2) Görev alanlar› ile ilgili olarak hidrolojik, meteorolojik ve su kalitesi ile ilgili verileri toplayan di¤er kurum ve kurulufllar bu verileri talep üzerine
ücretsiz olarak DS‹’ye verir.
(3) Su bilgi sistemine iliflkin usul ve esaslar ç›kar›lacak yönetmelik ile düzenlenir.
Su kayna¤› yönetimi
MADDE 7 (1) Su kayna¤› yönetimi çerçevesinde yap›lacak de¤erlendirmede dördüncü maddede belirtilen ihtiyaçlar, öncelikler esas al›nmak üzere en yüksek
386
Su ve Toprak
fayday› sa¤layacak flekilde memba ve mansap projeleri için DS‹ taraf›ndan bir iflletme program› düzenlenir. Yap›lan bu iflletme program›na su kayna¤›n› kullananlar uymak zorundad›r.
Su kaynaklar›n›n korunmas›
MADDE 8 (1) Bu kanun hükümlerine tabi olarak yap›lan faaliyetlerde su kaynaklar›n›n kalite ve miktar aç›s›ndan korunmas›, kirletilmemesi ve israf edilmemesi esast›r.
(2) Su kaynaklar›n›n kalite aç›s›ndan korunmas›
ve kirletilmemesi, 09/08/1983 tarihli ve 2872 Say›l› Çevre Kanunu hükümleri uyar›nca sa¤lan›r.
(3) Su kaynaklar›n›n kirlenmeye karfl› korunmas›na iliflkin mevzuatta öngörülen koflullan yerine
getirmeyen su kullan›c›s›n›n su tahsisi, Bakanl›¤›n
yaz›l› talebi üzerine DS‹ taraf›ndan iptal edilir.
(4) 20/11/1981 tarihli ve 2560 say›l› ‹stanbul Su
ve Kanalizasyon ‹daresi Genel Müdürlü¤ü Kurulufl ve Görevleri Hakk›nda Kanun,
10/07/2004 tarihli ve 5216 say›l› Büyükflehir
Belediyesi Kanunu, 03/07/2005 tarihli ve 5393
say›l› Belediye Kanunu ve 24/04/1930 tarihli ve
1593 say›l› Umumi H›fz›ss›hha Kanunu’nun
mutlak koruma alan›n›n kamulaflt›r›lmas› ve su
kayna¤›n›n kirlili¤e karfl› korunmas› ile ilgili
hükümleri sakl›d›r.
387
Su ve Toprak
Su kaynaklar›n› etkileyen faaliyetler
MADDE 9 (1) Arkeoloji, madencilik, galeri veya tünel inflaat›,
petrol araflt›r›lmas› ve üretimi, su ürünleri yetifltiricili¤i, su sporlan gibi nedenlerle yeralt› ve yer üstünde sürdürülen inflaat, tesisat ve iflletme ifllerinde çal›flmalar›n su kaynaklan üzerinde olumsuz
etki yapt›¤› veya yapaca¤›n›n anlafl›lmas› halinde,
ifli yapt›ran idare veya yapan taraf›ndan Bakanl›k
ile DS‹’ye haber verilmesi ve Bakanl›k ile DS‹ taraf›ndan belirlenen önlemlerin ifli yapan ve yapt›ran
taraf›ndan al›nmas› zorunludur.
388
Su ve Toprak
‹kinci K›s›m
Su Temini
B‹R‹NC‹ BÖLÜM
‹çme, Kullanma ve Endüstri Suyu
Su talebi ve de¤erlendirilmesi
MADDE 10 (1) Belediye teflkilat› olan yerleflim birimlerinin
belediye meclisi karan al›narak içme, kullanma ve
endüstri suyu taleplerinin, de¤erlendirilerek uygun görülmesi halinde, ihtiyac›n karfl›lanmas›na
yönelik mevcut veriler kullan›larak, yerleflim biriminin çevresi ile birlikte çok yönlü gözlem, izleme, deney, araflt›rma, istatistik ve her türlü ön çal›flma ve teknik incelemeler ile master plan, planlama ve projeleri haz›rlan›r. ‹çmesuyu temin faaliyetinin Kamu Yat›r›m Program›nda yer almas› kofluluyla içme, kullanma ve endüs¬tri suyu temini
hizmetleri için kullan›lan yeralt› ve yerüstü su
kaynaklar›n›n korunmas› için gerekli görülen evsel at›ksu ar›tma ve ilgili yat›r›m hizmetleri için,
tesislerin yap›m›na yönelik gelecek y›llara yayg›n
yüklenimlere girmeye DS‹ yetkilidir.
(2) Birinci f›krada belirtilen projelerin yap›m› s›ras›nda belediye teflkilat› olmayan yerlerin de talebi
olmas› ve su potansiyeli de göz önünde bulundurularak talebin DS‹ taraf›ndan uygun bulunmas› halinde içmesuyu temin sisteminin uygun bir yerinden
389
Su ve Toprak
su verilebilecek flekilde bir yap› teflkil edilir.
(3) DS‹ taraf›ndan yap›lan evsel at›ksu ar›tma projeleri civar›nda bulunan belediye teflkilat› olmayan
yerler, talebi halinde civardaki at›ksulann uzaklaflt›r›lmas› için toplama yap›s› fleklinde bir yap› teflkil edilerek DS‹.tesislerinden yararland›r›labilir.
(4) Büyükflehir belediyeleri ile belediyeler, kullan›lacak su kayna¤› tahsisinin DS‹ taraf›ndan yap›lmas›ndan sonra tahsisle ilgili olarak yap›lacak her
türlü etüt, planlama ve proje ifllerinin DS‹ taraf›ndan uygun görülmesi halinde Büyükflehir Belediyesi Kanunu ve Belediye Kanunu, ‹stanbul Su ve
Kanalizasyon ‹daresi Genel Müdürlü¤ü Kurulufl
ve Görevleri Hakk›nda Kanunda verilen yetkileri
kullanabilirler.
(5) Belediye teflkilat› olmayan yerlerin ba¤l› bulunduklar› ‹l Özel ‹dareleri kanal› ile su tahsis talebinde bulunmas› ve bu tahsis taleplerinin de¤erlendirilerek uygun görülmesi halinde, DS‹ taraf›ndan tahsis ifllemi yap›ld›ktan sonra gerekli tesisler
‹l Özel ‹dareleri taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r.
Yap›lacak ‹fller
MADDE 11 (1) ‹çme, kullanma ve endüstri suyu temini maksad›yla su kaynaklan üzerinde infla edilecek olan
baraj, gölet ve benzeri depolama tesisleri, yeralt›suyu kuyular›n›n aç›lmas›, elektrifikasyonu, motopomp ve aksam› temini ve montaj›, ana iletim
390
Su ve Toprak
hatlar›, iletim tünelleri, ara depolama yap›lan, ar›tma tesisleri, ana depolar, ar›tma tesisi ile ana depolar aras›ndaki ana besleme hatlar›, kapsam içindeki terfi merkezleri ve hatlar› ile at›ksu ile ilgili
deflarj hatt›, ar›tma tesisleri vb. tesisler DS‹ taraf›ndan; tali depolar, da¤›t›m depolar›, da¤›t›m flebekesi ile tali ve da¤›t›m depolar›yla da¤›t›m flebekesi içinde yer alan terfi merkezleri ve at›ksu flebekeleri ilgili belediyesince veya ilgili il özel idaresince
yap›l›r veya yapt›r›l›r. Baraj ve gölet gibi depolama
tesislerinin kamulaflt›rmalar› DS‹, mutlak koruma
alan› ve di¤er kamulaflt›rmalar› ilgili belediyesi/belediyeleri veya il özel idaresi taraf›ndan yap›l›r.
(2) DS‹ taraf›ndan projelendirilen yukar›da an›lan
tesislerin yap›m›n› ve iflletilmesini engelleyecek
imar plan› de¤ifliklikleri yap›lamaz. Ancak, zorunlu hallerde DS‹’nin uygun görüflü al›nd›ktan sonra gerekli düzenleme ve de¤ifliklik yap›labilir.
(3) Baraj, gölet, regülatör ve kaptaj gibi su alma
yap›lar›n›n mutlak koruma alan› içerisinde kalan
yerleri, belediye s›n›rlan içerisinde olup olmamas›na bak›lmaks›z›n, suyu kullanacak olan belediyesince kamulaflt›r›l›r.
(4) ‹çmesuyu projelerinin, kaçak kullan›mlar dahil olmak üzere flebeke kay›plar›n› asgari düzeyde
tutacak flekilde gelifltirilmesi ve iflletilmesi esast›r.
Bu esasa uyulmadan yeni proje yap›lmaz.
391
Su ve Toprak
Protokol düzenlenmesi
MADDE 12 (1) 10 ve 11 inci maddelerde DS‹ taraf›ndan yürütülece¤i belirtilen ifllerin kapsam› ve bu ifllere
iliflkin esaslar ile 33 üncü maddede yer alan geri
ödeme ile ilgili hususlar, DS‹ ile ilgili belediye aras›nda yap›lacak protokollerde belirlenir. Söz konusu belediyelerden büyükflehir belediyesi niteli¤inde olanlar›n su ve kanalizasyon idareleri genel
müdürlükleri de büyükflehir belediye baflkanl›klar› ile birlikte ad› geçen protokollere taraf olurlar.
Protokol imzalanmadan önce; 33 üncü maddedeki geri ödeme koflullar›n›n kabul edildi¤ine dair
Belediye Meclis Karan al›nmas› flartt›r.
(2) Birinci f›krada belirtilen protokoller, ‹çiflleri Bakanl›¤› ve Maliye Bakanl›¤›’n›n uygun görüflleri
al›nd›ktan sonra yürürlü¤e girer.
Finansman
MADDE 13 (1) 12 nci maddede belirtilen protokol kapsam›ndaki ifllerin finansman› DS‹ bütçesinden ayr›lan
ödeneklerden, ilgili belediyelerin katk›lar›ndan,
d›fl kredilerden ve di¤er finansman kaynaklar›ndan karfl›lan›r.
(2) ‹lgili belediyeler, DS‹ taraf›ndan birinci f›krada
belirtilen kaynaklardan yap›lan harcamalar› 33 üncü maddede belirtilen esaslar çerçevesinde borçlan›rlar. Bunlardan büyükflehir belediyesi olanlar›n
su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlükleri de
392
Su ve Toprak
büyükflehir belediye baflkanl›klar› ile birlikte müfltereken ve müteselsilen borçland›r›l›rlar.
‹K‹NC‹ BÖLÜM
Yeralt›sular›
Yeralt›suyu iflletme sahalar›
MADDE 14 (1) Hidrojeolojik özellikleri belirlenen yeralt›suyu
iflletme sahalar›, DS‹’nin teklifi ve Bakanl›k onay›ndan sonra DS‹ taraf›ndan Resmi Gazete’de ilan
edilir.
(2) Yap›lan yeralt›suyu tahsislerinin, ilan edilmifl
iflletme sahalar›nda DS‹ taraf›ndan belirlenmifl
olan emniyetli iflletme rezervi seviyesine eriflmesi
halinde, yeni yeralt›suyu tahsisi yap›lmas› durdurulur. Tahsis fleklini, miktar›n› de¤ifltirmeye ve/veya iptale DS‹ yetkilidir.
(3) Yeralt›suyunun tahsis amac› d›fl›nda kullan›lmas› halinde verilmifl olan belge DS‹ taraf›ndan
iptal edilir.
(4) ‹lan edilen yeralt›suyu iflletme sahalar› d›fl›nda
da DS‹ taraf›ndan gerekli görüldü¤ü takdirde tahsis ifllemi durdurulabilir.
DS‹ taraf›ndan kuyu aç›lmas›
MADDE 15 (1) DS‹, yeralt›suyu etüt ve araflt›rmalar› için gerekli gördü¤ü her yerde yeralt›suyu yap›s› açabilir
393
Su ve Toprak
veya açt›rabilir. Bu yap›lar›n aç›lmas› için kamulaflt›rma yap›lmaz.
(2) Araflt›rma kuyular›ndan iflletme kuyusuna dönüfltürülen veya do¤rudan do¤ruya iflletme kuyusu olarak aç›lan kuyular için, kuyu yeri ile gelifl gidifle lüzumlu arazi DS‹ taraf›ndan kamulaflt›r›l›r.
Kamulaflt›rma bedeli, kuyunun maliyet hesab›na
dahil edilir. ‹flletme kuyular›n›n intifa hakk› DS‹
taraf›ndan gerçek ve tüzel kiflilere kiralanabilir veya devredilebilir. Kira veya devir bedeli DS‹ taraf›ndan belirlenir.
(3) Yeralt›suyu temini amac›yla kuyunun intifa
hakk›n›n devrinde arazi sahibine öncelik tan›n›r.
Komflu hakk›
MADDE 16 (1) Arazisinde faydal› ihtiyaçlar› için yeterli miktarda su bulunmayan veya bu suyu afl›r› zahmet ve
gidere katlanmaks›z›n baflka yoldan sa¤layamayan
kifli, komflu arazideki faydal› ihtiyaçtan fazla olan
yeralt›suyundan istifade eder. Komflu arazideki
yeralt›suyundan istifade flartlan yönetmelikte düzenlenir.
Yeralt›suyu tahsisi
MADDE 17 (1) Faydal› ihtiyaç miktanr›DS‹ taraf›ndan tespit
edilir.
(2) Faydal› ihtiyaç miktan esas al›narak tahsis edilecek yeralt›suyu miktar›, maksada göre DS‹ tara-
394
Su ve Toprak
f›ndan tayin ve tespit edilir.
(3) Yeralt›suyu tahsis edilen gerçek veya tüzel kifli, suyun ancak kendi faydal› ihtiyac›na yetecek
miktar›n› kullanma hakk›na sahiptir.
Belgeler
MADDE 18 (1) Yeralt›suyu aranmas›, kullan›lmas› ve ›slah› ve
tadili için DS‹’den bu maddede belirtilen belgelerin al›nmas› zorunludur.
(2) Kuyular›n yerleri, say›s›, derinlikleri ve di¤er
özellikleri DS‹ taraf›ndan tayin ve tespit edilir.
(3) Yeralt›suyu aranmas› için arama belgesi al›n›r.
Arama belgesinin süresi bir y›ld›r. Bu süre içinde
arama bitirilemezse; belge sahibinin, sürenin son
ay› içinde süre uzat›lmas› için baflvurmas› flart›yla,
belge süresi bir y›l için uzat›l›r. Bu süre zarf›nda
da arama bitirilemezse arama belgesi hükmünü
kaybeder. Talep halinde yeniden arama belgesi
verilebilir.
(4) Arama belgesine dayanarak arazisinde yeralt›suyu bulunan kifli, faydal› ihtiyac› kadar suyu ancak, suyu buldu¤u tarihten itibaren bir ay içerisinde DS‹’ye baflvurarak kullanma belgesi ald›¤› takdirde kullanabilir. Kullanma belgesi on y›l süre
için geçerlidir. Bu sürenin uzat›labilmesi için, sürenin tamamlanmas›ndan alt› ay öncesine kadar
DS‹”ye baflvuru yap›lmas› halinde, ayn› mahiyette
395
Su ve Toprak
olmak üzere, süre DS‹ taraf›ndan uzat›labilir. Belge süresi biten ve belge süresi uzat›lmayan kuyular, uygun görüldü¤ü takdirde DS‹ taraf›ndan de¤erlendirilebilir. Kullanma belgesi hiçbir flekilde
devredilemez. Ancak, kuyunun bulundu¤u arazinin herhangi bir flekilde el de¤ifltirmesi halinde
DS‹’ye baflvurularak belge yenilenebilir.
(5) Kullanma belgesine sahip kifli, yeralt›suyu yap›s›n›n verimini art›rmak veya baflka bir maksad›
sa¤lamak gibi nedenlerden dolay›, yeralt›suyu yap›lan üzerinde kendili¤inden herhangi bir müdahalede bulunamaz veya yeralt›suyu yap›s›n›n kullanma belgesinde belirtilen fleklini de¤ifltiremez.
Ancak, DS‹’den ›slah ve tadil belgesi almak suretiyle, böyle bir ifle giriflebilir.
(6) Arama, kullanma veya ›slah ve tadil belgesi almak isteyen kifli, bulundu¤u mahallin ba¤l› oldu¤u DS‹ teflkilat›na baflvurarak belge talebinde bulunur. Baflvuru sahibine, bir ay zarf›nda belge verilmek veya reddedilmek suretiyle cevap verilir.
(7) DS‹ taraf›ndan infla edilerek iflletmeye aç›lan
ve 36 inci maddenin birinci f›kras›nda say›lan kurum veya örgütlere devredilen sulama alanlar›ndaki yeralt›suyu talepleri, ancak kurum/örgütler taraf›ndan yap›l›r.
(8) Bu madde kapsam›nda verilen belgeler DS‹ taraf›ndan su bilgi sistemine kaydedilir.
396
Su ve Toprak
(9) Baflvuru esaslan, belge al›nmas› ve belge ücretlerine iliflkin usul ve esaslar yönetmelikte düzenlenir.
Yeralt›suyu yap›s›na sayaç tak›lmas›
MADDE 19 (1) Yap›lan yeralt›suyu tahsislerinin, kullanma
belgesindeki yaz›l› amac›n ve çekilen yeralt›suyu
miktar›n›n kontrolü için yeralt›suyu tahsis edilen
kiflilerce yeralt›suyu yap›flma, özellikleri DS‹ taraf›ndan belirlenen, su sayac› tak›lmas› zorunludur.
Kullanma belgesinde yaz›l› amaç ve tahsis miktar›n›n kontrolüne iliflkin hususlar ile su sayac›n›n
özellikleri yönetmelikte düzenlenir.
Yeralt›suyunun kiralanmas›
MADDE 20 (1) Kuyu açan kifli, bulunan suyun ancak faydal›
ihtiyaçlanna yetecek miktar›n› kullanmaya yetkilidir. Bu miktar› aflan sular ile sulama, kullanma ve
ifllenerek veya do¤al haliyle içmesuyu olarak sat›lmak üzere ç›kar›lan yeralt›sulan 2886 say›l› Kanun hükümlerine uyularak DS‹ taraf›ndan kiraya
verilir. Tahsil edilen kira gelirinden; ‹l Özel ‹darelerine % 25, aynca yeralt›suyunun ç›kt›¤› yer, köy
s›n›rlan içinde ise o yerdeki koy tüzel kiflili¤ine
%15, belediye s›n›rlan içinde ise ilgili belediyeye
%25 oran›nda pay verilir.
(2) Tahsis miktar›ndan daha fazla su kullananlara,
bu kanunun 24. maddesinin (d) bendinde öngörülen ceza uygulan›r.
397
Su ve Toprak
Faaliyetlerin denetlenmesi
MADDE 21 (1) DS‹ taraf›ndan belirlenmifl veya belirlenecek
yeralt›sulann›n kullan›lmas›, tahsisi, yönetimi,
miktar bak›m›ndan korunmas› ile arama, kullanma, ›slah ve tadil belgelerinde yer alan bilgilerin
do¤rulu¤u, ifllemlerin uygunlu¤u, yeralt›suyu yap›lar›n›n inflas› ve iflletilmesi, yap›lan tahsis miktar›ndan fazla su kullan›lmas›n›n önlenmesi ve yeralt›suyunun kullan›m amac›na uygunlu¤u DS‹ taraf›ndan denetlenir ve/veya denetlettirilir. Denetime iliflkin usul ve esaslar yönetmelikte düzenlenir.
Yeralt›suyunun suni beslemesi
MADDE 22 (1) Yeralt›suyu baraj› ve yeralt›suyu miktar›n› artt›rmaya yönelik suni besleme ile ilgili tesislere ait proje ve inflaat DS‹ taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r.
Yeralt›sular›na ait proje ve teknik sorumluluk
MADDE 23 (1) Yeralt›suyu ile ilgili her türlü etüt, proje ve inflaat, teknik sorumlular›n yetki ve denetiminde yap›l›r.
(2) Yeralt›suyu yap›lan, iflin niteli¤ine göre sondör, galerici ve tünelci gibi ehliyetli kifliler eliyle
teknik sorumlu nezaretinde yap›l›r. Bu kiflilerin
yeralt›suyu yap›lar›nda çal›flabilmeleri için DS‹
teflkilat›na müracaatla s›nava girip baflar›l› olmalar› ve yeterlik belgesi almalar› zorunludur.
(3) Teknik sorumlular›n ve nezaretinde çal›flabileceklerin nitelikleri yönetmelikte düzenlenir.
398
Su ve Toprak
Ceza hükümleri
MADDE 24 (1) Bu bölümdeki yükümlülüklerini yerine getirmeyenler bu hareketlerinden dolay›, di¤er kanunlara göre daha a¤›r bir ceza ile cezaland›r›lmad›klar› takdirde, bu madde hükmüne göre cezaland›r›l›rlar.
a) Belge almadan; yeralt› suyu temini için yeralt›suyu yap›s›
infla ettirenler ile yeralt›suyu yap›s›nda çal›flan makine sahip
ve kullan›c›lar› bir y›ldan iki y›la kadar hapis cezas› ile cezaland›nlir. Bu suçlar›n soruflturulmas› ve kovuflturulmas› flikâyete ba¤l›d›r.
b) Belge almadan yeralt› suyu temini için yeralt› suyu yap›s›
infla ettiren, infla eden veya belge alma aflamas›nda kasten yanl›fl bilgi verenler 4 000 YTL idari para cezas› ile cezaland›r›l›rlar. Ayr›ca ceza verilmekle beraber, kuyunun aç›l›p iflletilmesinde DS‹ taraf›ndan bir sak›nca görülmezse, sahibine gerekli
kullanma belgesi verilebilir. Aksi halde, kolluk kuvvetleri nezaretinde kuyu kapat›l›r. Kapatma masraf› kuyuyu açt›randan
al›n›r.
c) Belge almadan yeralt› suyu temini için yeralt› suyu yap›s›
inflas›nda kullan›lan her türlü makine için, makine sahip ve
kullan›c›lar›na, ayr› ayr› olmak üzere makine say›s› basma 15
000 YTL idari para cezas› verilir. Tekerrürü halinde ceza iki
kat› olur.
ç) Yeralt› suyu ifllemleri ile ilgili her türlü etüt, proje ve inflaata iliflkin çal›flmalar›, bu kan›m hükümlerine göre yapmayan
teknik sorumlular hakk›nda gerekli ifllem yap›lmak üzere ba¤399
Su ve Toprak
l› oldu¤u meslek kurulufluna bildirilir. Bildirim tarihinden itibaren bu kifliler 1 y›l Süresince bu bölümde belirtilen faaliyetlerde bulunamaz. Tekerrürü halinde ceza iki kat› olur.
d) Bu kanunun 17 nci maddesine göre belirlenen miktardan
fazla su kullananlara 2 000 YTL idari para cezas› verilir. Tekerrürü halinde ceza iki kat› olur.
e) Bu kanunun 20 nci maddesine göre belirlenen miktardan
fazla su kullananlara 5 000 YTL idari para cezas› verilir. Tekerrürü halinde ceza iki kat› olur. Fazla kullan›m›n devam etmesi halinde iki kat ceza al›narak kullanma belgesi iptal edilir, kolluk kuvvetleri nezaretinde kuyu kapat›l›r. Kapatma
masraflar› belge sahibinden al›n›r.
(2) Bu kanunda yaz›l› olan idari para cezalar› o yerin en büyük mülki amiri taraf›ndan verilir. Verilen idari para cezalar›na iliflkin kararlar 11/02/1959 tarihli ve 7201 say›l› Tebligat
Kanunu hükümlerine göre tebli¤ edilir. Bu cezalara karfl› tebli¤den itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. ‹tiraz, idarece verilen cezan›n yerine getirilmesini durdurmaz. ‹tiraz üzerine verilen karar kesindir. ‹tiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yap›larak en k›sa sürede sonuçland›r›l›r. Bu kanuna göre verilen
idari para cezalar› 21/07/1953 tarihli ve 6183 say›l› Amme
Alacaklarm›n Tahsil Usulü Hakk›nda Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.
400
Su ve Toprak
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Sulama Suyu
Talep ve de¤erlendirilmesi
MADDE 25 (1) DS‹ taraf›ndan tar›m ürünlerinin verimini ve
kalitesini artt›rmak için bitkinin ihtiyac› olan suyu
temin etmek, kontrollü flekilde bitkiye vermek ve
bu konu ile ilgili her türlü faaliyet için etüt, proje,
inflaat ve iflletmesi yap›l›r veya yapt›r›l›r.
(2) DS‹ taraf›ndan bu hizmetin yerine getirilmesi
08/06/1994 tarihli ve 3996 say›l› Baz› Yat›r›m ve
Hizmetlerin Yap-‹fllet-Devret Modeli Çerçevesinde
Yapt›r›lmas› Hakk›nda Kanun hükümleri uyar›nca
görevli flirketlere yapt›r›labilir. 3996 say›l› kanun
kapsam›nda yap›lacak sulama projelerinde görevli flirketin sulama hizmeti karfl›l›¤› olarak hizmetten yararlananlardan alaca¤› ücretin uygulama
sözleflmesinde yer alan belli miktardaki k›sm›
DS‹’nin y›ll›k bütçesine ödenek olarak konulur ve
söz konusu ücretin belirlenen miktar› bu ödenekten, geriye kalan k›sm› ise yararlananlardan tahsil
edece¤i ücretten karfl›lan›r.
(3) DS‹ ve görevli flirketler d›fl›nda kalan kifliler taraf›ndan da sulama projesi gelifltirilebilir. Ancak
sulama projesinin DS‹ taraf›ndan onaylanmas› ve
gerekli su tahsisinin yap›lmas› flartt›r.
401
Su ve Toprak
(4) Görevli flirketler veya kifliler taraf›ndan gelifltirilen sulama projeleri üzerinde DS‹’nin kontrol ve
denetim yetkisi vard›r. 3996 say›l› Kanun hükümlerine göre gerçeklefltirilecek sulama projelerinde
görevli flirket taraf›ndan infla edilecek sulama tesislerine isabet eden Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu alt›nda olup. Genel
Müdürlü¤e tahsisli veya bu amaçla tahsis edilecek
tafl›nmazlar, kullan›m esaslar› sözleflmede belirtilmek suretiyle, sözleflme süresi boyunca bedelsiz
olarak görevli flirketin kullan›m›na b›rak›l›r.
(5) Gelifltirilecek her türlü sulama projesinde öncelikle su tasarrufu sa¤layan modern sulama sistemlerinin seçilmesi esast›r.
(6) DS‹ taraf›ndan infla edilecek sulama projelerinde, faydalanabileceklerin kat›l›m› halinde projeye
öncelik tan›n›r, proje bedeline kat›l›m pay› oran›
Bakanlar Kurulu Karar› ile belirlenir. Bu hususlarla ilgili esaslar haz›rlanacak bir yönetmelikle tespit
edilir.
Yap›lacak ifller
MADDE 26 (1) Su kaynaklan üzerinde sulama suyu temini
maksad›yla infla edilecek olan baraj, gölet ve benzeri depolama tesisleri, sulama kanallar›, drenaj
kanallar›, sulama flebekesi, yeralt› suyu kuyular›n›n aç›lmas›, kuyu elektrifikasyonu, kuyu motopomp ve aksam› temini ve montaj›, kapsam için402
Su ve Toprak
deki pompa istasyonlar› ve terfi hatlar› ile vb. tesisler DS‹ taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r.
(2) Sulama hizmeti götürülmesi düflünülen arazinin toprak etüdü, tar›msal ekonomisi, kamulaflt›rma, toplulaflt›rma ve tarla içi gelifltirme hizmetleri
DS‹ taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Hidroelektrik Enerji Suyu, Kaynak Suyu ve Taflk›n Sular
Hidroelektrik enerji suyu
MADDE 27 (1) Mevcut olan su potansiyelinden yararlanarak
hidroelektrik enerji üretmek maksad›yla her türlü
su yap›s›n›n etüdü, planlamas›, projesi ve inflaat›
lisans almaks›z›n DS‹ taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r.
(2) Birinci f›krada belirtilen ifller 4628 say›l› Elektrik Piyasas› Kanununda belirtilen tüzel kifliler taraf›ndan da lisans al›nmak suretiyle yap›l›r.
(3) Su kaynaklar›ndan 20/02/2001 tarihli ve 4628
say›l› Elektrik Piyasas› Kanunu kapsam›nda elektrik enerjisi üretmek amac› ile yap›lacak her türlü
su yap›s› için gerekli olan hidrolojik ve meteorolojik ölçümler DS‹ taraf›ndan yap›l›r. Enerji projelerinin gelifltirilmesi için haz›rlanan her türlü rapor ve proje DS‹ taraf›ndan kontrol edilir. Kontrol
403
Su ve Toprak
edilen ve üretim lisans› alarak inflaat›na bafllanan
projelerin inflaat aflamas›ndaki her türlü faaliyeti
DS‹ taraf›ndan denetlenir veya denetlettirilir. Tesisin iflletilmesinde DS‹’nin haz›rlayaca¤› iflletme
programlar›na uyulur.
(4) Elektrik üretimi, iletimi, da¤›t›m›, sat›fl›, ithalat ve ihracat› ile bu faaliyetlerle iliflkili tüm gerçek
ve tüzel kiflilerin hak ve yükümlülüklerini düzenleyen Elektrik Piyasas› Kanunu hükümleri ile
3096 say›l› Türkiye Elektrik Kurumu D›fl›ndaki
Kurulufllar›n Elektrik Üretimi, ‹letimi, Da¤›t›m› ve
Ticareti ile Görevlendirilmesi Hakk›nda Kanun
hükümleri sakl›d›r.
(5) Elektrik Piyasas› Kanunu kapsam›nda hidroelektrik enerji üretim amac› ile 26/06/2003 tarihli
ve 25150 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan Elektrik Piyasas›nda Üretim Faaliyetinde Bulunmak
Üzere Su Kullan›m Hakk› Anlaflmas› ‹mzalanmas›na ‹liflkin Usul ve Esaslar Hakk›nda Yönetmelik
kapsam›nda yap›lan baflvurular›, su kayna¤›n›n
kullan›m› için yap›lan di¤er baflvurular ile birlikte
kaynak optimizasyonuna göre de¤erlendirmek,
baflvurulan projeyi uygun görmek veya reddetmek yetkisi DS‹’ye aittir.
(6) Enerji üretim amac› bulunan barajlar›n hidrolojik iflletme programlan. Elektrik Üretim Anonim
fiirketi ve Türkiye Elektrik ‹letim Anonim fiirketi404
Su ve Toprak
nin ülkenin enerji ihtiyac› hususundaki görüflü
dikkate al›narak ve koordinasyon sa¤lanarak hidrolojik, meteorolojik flartlar çerçevesinde DS‹ taraf›ndan haz›rlan›r.
(7) DS‹ taraf›ndan tesis edilip Elektrik Üretim
Anonim fiirketine devredilen veya 04/12/1984 tarihli ve 3096 say›l› kanun kapsam›nda Yap-‹flletDevret modeli ve otoprodüktör statüsü ile yap›lan
tesislere ait su de¤erlerinin izlenmesi çal›flmalar›
DS‹ taraf›ndan yap›l›r.
Kaynak suyu
MADDE 28 (1) Kaynak suyu. tabii servetlerden olup ilgili bulundu¤u arz’›n malik ve zilyedinden ba¤›ms›z olarak Devlet’in hüküm ve tasarrufu alt›ndad›r.
(2) Kaynak suyu, kaynad›¤› arazinin bütünleyici
parças› de¤ildir. Bir tafl›nmaza malik olmak veya
zilyet bulunmak, kaynak suyu üzerinde ayni bir
hak tesis etmez. Ancak, kaynad›¤› arazinin sahibi
veya zilyedinin, bu tafl›nmaz için ihtiyaç duydu¤u
ölçüde kaynak üzerinde öncelikle yararlanma
hakk› esast›r.
(3) Kaynad›¤› arazinin ihtiyaç duydu¤u miktar
karfl›land›ktan sonra talep halinde kaynak suyunun de¤iflik amaçlara göre tahsisi DS‹ taraf›ndan
yap›labilir.
(4) Kaynad›klar› arazinin ihtiyac›ndan fazla kay-
405
Su ve Toprak
nak sulan ile hazinenin özel mülkiyetinde veya
Devletin hüküm ve tasarrufu alt›ndaki yerlerdeki
kaynak sulan, talep halinde ticari amaçla 2886 say›l› Kanun hükümlerine uyularak DS‹ taraf›ndan
kiraya verilir.
Taflk›n sular
MADDE 29 (1) Taflk›n sular, seller, erozyon ve rüsubata karfl›
koruyucu tesislerin ülke genelinde etüt, proje, inflaat, iflletme, bak›m ve onar›mlar›n› yapmak, yapt›rmak; gerçek ya da özel veya kamu hukuku tüzel kiflilerine bu tesisleri yapma izni vermek ve ilgililer aras›nda koordinasyonu sa¤lamak DS‹’nin
yetkisindedir. Büyükflehir belediyelerince yap›lacak dere ›slahlar›n›n etüt aflamas›nda DS‹’nin uygun görüflü al›n›r.
(2) Taflk›n›n meydana gelme ihtimali ve buna ba¤l› acil müdahaleyi gerektiren hallerin görülmesi
halinde bunu görenler derhal o mahalde bulunan
DS‹ birimine veya en yak›n muhtara, kolluk kuvvetlerine veyahut mülki amirine haber vermeye
mecburdurlar. Mülki amirlikçe taflk›n an›ndan
önce haz›rlanm›fl olan acil eylem plan› do¤rultusunda hareket edilir.
(3) Taflk›n meydana gelme ihtimalinin kuvvetle
muhtemel olmas› durumunda veya taflk›n an›nda
su yap›s›n› iflletenler DS‹’nin talimatlar›na uymak
zorundad›r. Bu yükümlülü¤e uyulmamas› halinde
406
Su ve Toprak
DS‹ taraf›ndan mahallin en büyük mülki amirine yaz›l› veya sözlü bilgi verilerek o mahalle en yak›n kolluk kuvvetleri nezaretinde gerekli önlemler al›n›r.
(4) ‹l, ilçe ve belde gibi büyük ve orta ölçekteki
planl› yerleflim yerleri ile mevzi planlara göre yap›lan küçük ölçekteki her türlü yerleflim birimlerine ait imar planlar›n›n yap›lmas› esnas›nda
DS‹’nin görüflü al›narak bu görüflte yer alan tedbir
ve tavsiyelere uyulmas› zorunludur.
(5) Kadastro çal›flmalar› s›ras›nda, dere yataklar›nda tabii ak›fla imkan verecek ve kendili¤inden
oluflmufl dere yata¤› kesiti tescil d›fl› b›rak›larak
derenin tabii ak›fl›na tahsis edilecektir. Dere yatak
geniflli¤inin tespitinde DS‹’nin bilgisi ve görüflü
do¤rultusunda uygulama gerçeklefltirilecektir.
(6) Dere yataklar› üzerine her ne sebeple olursa
olsun yap›lacak köprü ve menfez gibi sanat yap›lan ile dere yataklar› üzerinde veya s›n›r›ndan geçirilecek enerji nakil hatt›, yol, petrol ve do¤al gaz
boru hatt›, telefon hatt›, içmesuyu ve kanalizasyon
hatlar› vb. gibi çeflitli kurulufllarca de¤iflik maksatl› yap›lar için proje aflamas›nda DS‹’den uygun görüfl al›narak inflas› sa¤lanacakt›r. Bu f›kraya ayk›r›
olarak infla edilen her türlü yap› o yerin mülki
amiri taraf›ndan y›kt›r›l›r veya kald›r›l›r.
(7) Akarsu yata¤› içinde veya bitiflik alanlarda yap›lan her türlü madencilik, kum, çak›l ve stabilize
407
Su ve Toprak
malzeme oca¤› iflletme faaliyetleri DS‹’nin görüflüne uygun olarak yap›lacakt›r. Bu f›kraya ayk›r› uygulamalarda ocaklar›n izinleri ruhsat veren idarelerce iptal edilecektir.
(8) Taflk›n sular hususunda 14/01/1943 tarihli ve
4373 say›l› Taflk›n Sulan ve Su Bask›nlar›na Karfl›
Korunma Kanunu ile 15/05/1959 tarihli ve 7269
say›l› Umumi Hayata Müessir Afetler Dolay›s›yla
Al›nacak Tedbirlerle Yap›lacak Yard›mlara Dair
Kanun hükümleri sakl›d›r.
BEfi‹NC‹ BÖLÜM
Yat›r›m Bedelleri ve ‹flletme Bak›m
Giderlerinin Geri Ödenmesi
Esaslar
MADDE 30 (1) Akarsular›n ›slah› ve ulafl›ma elveriflli hale
getirilmesi için yap›lan tesisler ile taflk›n koruma
ve batakl›k ›slah› tesisleri hariç, su kaynaklar›n›n
gelifltirilmesi ile ilgili her türlü tesisin meydana
getirilmesi için yap›lan harcamalar ile bu tesislerin
iflletme, bak›m ve onar›m›n›n DSÎ taraf›ndan
yap›lmas› halinde yap›lan harcamalar›n, bu
tesislerden faydalanacaklar taraf›ndan geri ödenmesi esast›r.
(2) Akarsular ve DS‹ taraf›ndan infla edilen baraj
408
Su ve Toprak
gölleri üzerinde ulafl›m DS‹’nin izni ve DS‹’nin
belirleyece¤i tavan ücreti aflmamak kayd› ile
yap›l›r. Bu hususlar bir yönetmelikle düzenlenir.
(3) DS‹ taraf›ndan infla edilen tesisin birden fazla
amaca hizmet etmesi halinde tesis bedelinin her
amaca isabet eden k›sm› Bakanl›¤›n teklifi ve
Baflbakanl›¤›n onay› ile belirlenir. ‹çme, kullanma
ve endüstri suyu temini ile evsel at›ksu tesislerine
iliflkin geri ödeme
MADDE 31 (1) Sadece içme, kullanma ve endüstri suyu teminine yönelik her türlü tesis ile evsel at›ksu tesislerinin meydana getirilmesi için DS‹ taraf›ndan
yap›lan tüm harcamalar ilgili belediyesine borç
kaydedilir.
(2) ‹çme, kullanma ve endüstri suyu temin edilen
su kayna¤› çok amaçl› ise, bu tesislerin meydana
getirilmesi için DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar›n içme, kullanma ve endüstri suyu hissesine
düflen miktan ilgili belediyesine borç kaydedilir.
(3) Birinci ve ikinci f›kralarda belirtilen belediyelerden, büyükflehir belediyesi olanlar›n su ve
kanalizasyon idaresi genel müdürlükleri de
büyükflehir belediye baflkanlar›yla birlikte
müfltereken ve müteselsilen borçland›r›l›rlar.
(4) Tesisin gerçeklefltirilmesinde, d›fl kredilerden
sa¤lanan finansman ve/veya belediyenin finans-
409
Su ve Toprak
man katk›lar› hariç DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm
harcamalar, tesis devrinin yap›ld›¤› y›ldaki
28/03/1981 tarih ve 17293 say›l› Resmi Gazetede
yay›mlanan Yap›, Tesis ve Onar›m ‹flleri ‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤i uyar›nca Bay›nd›rl›k ve
‹skan Bakanl›¤› taraf›ndan her y›l yay›mlanan
karne katsay›s› ile güncellenir. Yap›, Tesis ve
Onar›m ‹flleri ‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤inin
de¤iflmesi veya yürürlükten kald›r›lmas› halinde
Türkiye ‹statistik Kurumunca yay›mlanan ÜFE’ye
göre güncellenir. Geri ödemeye esas olan ve güncellenmifl olan bu miktar, y›ll›k taksitler biçiminde belediye, büyükflehir belediyesi olanlar›n
büyükflehir belediyesi ile birlikte su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlükleri taraf›ndan geri
ödenir. Geri ödeme süresi, yap›m› tamamlanan
tesislerden suyun verildi¤i y›ldan bafllamak üzere
yirmi y›ld›r. D›fl kredilerden sa¤lanan finansman›n
anapara ve faizi geri ödemeleri ile tüm masraflar
kredi anlaflmas› koflullar›na göre belediyeden.
Hazine Müsteflarl›¤›’nca tahsil edilir.
(5) Geri ödemeler, iflletmeye al›nd›¤› tarihten itibaren yirmi y›l içinde gerçeklefltirilecektir. Toplam maliyet 20’ye bölündü¤ünde ilk y›l için 1/20
karfl›l›¤› tutar tahsil edilecek, müteakip y›llarda ise
maliyetin 1/20 karfl›l›¤›ndaki tutar›n; geri ödemenin yap›laca¤› y›l›n on ikinci ay›ndaki son su sat›fl
410
Su ve Toprak
tarifelerindeki konutlara uygulanan en düflük de¤erin, kente su verildi¤i tarihte geçerli olan su sat›fl tarifesindeki konutlara uygulanan en düflük de¤ere bölünmesi sonucunda elde edilen kat say› ile
çarpma neticesinde bulunacak de¤er tahsil edilecektir. Her bir y›la ait taksit tutan izleyen y›l›n Nisan ay›nda ödenir.
(6) DS‹ taraf›ndan yap›lan iflletme, bak›m ve onar›m masraflar› faydalananlardan aynca tahsil edilir.
(7) Belediye, büyükflehir belediyesi olanlar›n büyükflehir belediyesi ile birlikte su ve kanalizasyon
idaresi genel müdürlükleri, bu maddeye göre tahakkuk ettirilen borçlar›n› vadelerinde ödemedikleri takdirde. Hazine Müsteflarl›¤›nca belediye veya büyükflehir belediyesine yap›lacak yard›mlardan ya da 02/02/1981 tarihli ve 2380 say›l› kanun
uyar›nca belediyelere ayr›lan paylardan ‹ller Bankas›’nca kesilerek kanuni faizi ile birlikte tahsil
edilir. Bu flekilde tahsil edilemeyen alacaklar, Amme Alacaklar›n›n Tahsili Usulü Hakk›nda Kanun
hükümlerine göre tahsil edilir.
(8) DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar›n faydalananlardan geri al›nm›fl olmas›, depolama tesisi
üzerinde faydalananlara herhangi bir hak vermez.
Sulama suyu teminine iliflkin geri ödeme
MADDE 32 (1) Sadece sulama suyu teminine yönelik her tür-
411
Su ve Toprak
lü tesisin meydana getirilmesi için DS‹ taraf›ndan
yap›lan tüm harcamalar faydalananlardan al›n›r.
(2) Sulama suyu temin edilen su kayna¤› çok
amaçl› ise, bu tesislerin meydana getirilmesi için
DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar›n sulama
suyu hissesine düflen miktar› ile DS‹ taraf›ndan
yap›lan ana kanal, yedek kanal, drenaj kanallar›,
pompa istasyonu gibi sadece sulama suyu teminine yönelik harcamalar›n tamam› faydalananlardan
al›n›r.
(3) Tesislerin meydana getirilmesi için DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar›n geri ödeme süresi,
yap›m› tamamlanan sulama flebekesinin geliflme
ve adaptasyon süresi sonundan itibaren azami
otuz y›ld›r. Tesislerin özelliklerine ve mahalli flartlara göre geri ödeme süresi ve taksit miktarlar› DS‹
taraf›ndan tespit edilir.
(4) Sulanan arazi alanlar› ile sulamadan istifade
edebilecek ve edemeyecek arazi hudutlar› DS‹ taraf›ndan tespit ve Bakanl›¤›n teklifi üzerine Baflbakanl›kça tasdik edilir ve DS‹ taraf›ndan usulü dairesinde mahallinde ilan edilir.
(5) Tesisin gerçeklefltirilmesinde, DS‹ taraf›ndan
yap›lan tüm harcamalar, sulama flebekesinin iflletmeye al›nd›¤› y›ldaki Yap›, Tesis ve Onar›m ‹flleri
‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤i uyar›nca Bay›nd›rl›k ve ‹skan Bakanl›¤› taraf›ndan her y›l yay›m412
Su ve Toprak
lanan karne katsay›s› ile güncellenir. Yap›, Tesis ve
Onar›m ‹flleri ‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤inin
de¤iflmesi veya yürürlükten kald›r›lmas› halinde
Türkiye ‹statistik Kurumunca yay›mlanan ÜFE’ye
göre güncellenir. Geri ödemeye esas olan ve güncellenmifl olan bu miktar, y›ll›k taksitler biçiminde faydalananlar taraf›ndan geri ödenir.
(6) Yat›r›m ücreti, sulama tesislerinde dekar bafl›na, bu tesisler için yap›lan yat›r›m masraflar›n›n,
sulamadan istifade edebilecek alan ile geri ödeme
süresi olan y›l adedine bölünmesi ile elde olunur.
Her arazi sahibi dördüncü f›kra esaslar› dahilinde
tespit edilen hudut içerisindeki arazisinin yüzölçümünün bu ücretle çarp›m›yla bulunacak bedeli
her y›l ödemekle yükümlüdür.
(7) DS‹ taraf›ndan yap›lan iflletme ve bak›m masraflar› faydalananlardan afla¤›daki esaslar dahilinde ayr›ca tahsil edilir;
a) Sulama iflletmelerinde dekar basma ortalama iflletme ve bak›m ücreti; bir y›l önce yap›lan toplam iflletme ve bak›m masraflar›n›n sulanmas› öngörülen alana bölünmesi ile elde olunur.
Bu ücret bitki çeflitlerine göre ve toplam sabit kalacak flekilde
ayarlan›r. Her arazi sahibi, kirac›s› ve ortakç›s› olan gerçek ve
her türlü tüzel kifli, arazisinin yüzölçümünün bu ücretle çarp›m› sonucu bulunan bedeli ödemekle yükümlüdür. Tahsil edilecek sulama ücreti, y›l› içerisinde yap›lan iflletme, bak›m› ve
onar›m masraflar›n› karfl›lamaz ise aradaki fark tahsil edilir.
413
Su ve Toprak
b) Sulamada kullan›lan su miktar›n›n ölçülmesinin mümkün
oldu¤u ve DS‹ taraf›ndan uygun görülen sulama flebekelerinde iflletme ve bak›m ücreti kullan›lan suyun miktar›na göre
ücret tarifesi ile tespit edilebilir.
c) Hesaplanacak ücret tarifeleri, Maliye Bakanl›¤› ile Tar›m ve
Köyiflleri Bakanl›¤›’n›n görüflleri al›narak Bakanl›¤›n teklifi
üzerine Bakanlar Kurulu’nca tasdik edilerek, en geç o y›l›n Nisan ay› içinde Resmi Gazete’de yay›mlan›r. Bakanlar Kurulu
teklif edilen tarifelerde bir indirim yapabilir.
ç) Sulama ücretleri kadastro plânlar›ndan al›nacak veya DS‹
taraf›ndan ölçülerek tespit edilecek yüzölçümlerine göre düzenlenecek olan ölçüm cetvellerine ve ücret tarifeleri esaslar›na dayan›larak tahakkuk ettirilir. Tahakkuka iliflkin usul ve
esaslar yönetmelikle düzenlenir.
d) ‹flletme, bak›m ve yönetim sorumlulu¤u devredilen tesislere
hizmet eden ve DS‹ taraf›ndan iflletme ve bak›m hizmetlerinin
yerine getirilmesine devam olunan ve bir ya da birden fazla kurum/örgüt taraf›ndan kullan›lan tesislere ait masraflar, her bir
kurum/örgüte faydaland›¤› alan oran›nda tahakkuk ettirilir.
e) DS‹ taraf›ndan yap›lan veya yapt›r›lan sulama flebekesi s›n›rlar› içindeki arazilerini tesislerden sulama imkan› bulundu¤u halde, kendi temin ettikleri su ile sulayan çiftçilere, DS‹ iflletme ve bak›m ücret tarifesindeki esaslar uyar›nca veya sulama tesisinin iflletme ve bak›m hizmetlerini yerine getiren kurum veya kurulufllar ile tüzel kifliliklerin yetkili organlar›nda
ald›klar› ve DS‹’nin onaylad›¤› karar do¤rultusunda iflletme ve
bak›m ücreti tahakkuk ettirilir.
414
Su ve Toprak
(8) Faydalananlar bu maddeye göre tahakkuk ettirilen borçlar›n› vadelerinde ödemedikleri takdirde, Amme Alacaklar›n›n Tahsili Usulü Hakk›nda
Kanun hükümlerine göre tahsil edilir.
(9) DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar›n faydalananlardan geri al›nm›fl olmas›, tesis üzerinde
faydalananlara herhangi bir hak vermez. Ancak
yeralt›suyundan sulama suyu temini amac›yla DS‹
taraf›ndan yap›lm›fl olan ve yeralt›suyu sulama kooperatifleri taraf›ndan iflletilen kuyu. motopomp
ve aksam›n›n mülkiyeti faydalananlar taraf›ndan
iktisap edilir.
(10) 3996 say›l› Kanun kapsam›nda yap›lan sulama flebekelerinde, bu flebekenin faydaland›¤› ortak tesis iflletme ve bak›m giderlerinden sulama
hissesine düflen miktar faydalananlardan yukar›da
belirtilen esaslar do¤rultusunda DS‹ taraf›ndan tahakkuku yap›larak tahsil edilir.
(11) 3996 say›l› Kanun hükümlerine göre meydana getirilen tesislerden katk› pay› ödemesi yap›lm›fl olanlar›n; katk› pay› ve ortak tesis yat›r›m harcamalanna tekabül eden k›sm› görevli flirketin iflletme süresi sona erdikten sonra bu maddede yaz›l› esaslar dâhilinde tesislerden istifade edebilecekler taraf›ndan ödenir. 3996 say›l› Kanun hükümlerine göre meydana getirilen tesislerden istifade edebilecekler taraf›ndan ödenecek yat›r›m
415
Su ve Toprak
harcamalar›n›n tespitinde, idarece yap›lan kamulaflt›rma, arazi toplulaflt›rmas› ve tarla içi gelifltirme hizmet giderleri dikkate al›nmaz. 3996 say›l›
Kanun hükümlerine göre meydana getirilen tesislerde görevli flirket ile sulamadan istifade edenler
aras›nda sözleflme imzalanmamas› halinde; idare
ile görevli flirket aras›nda belirlenen ve sulamadan
istifade edenler taraf›ndan ödenecek ücretin miktar› ve ödeme zaman› sulama birli¤inin bulunmad›¤› yerlerde muhtarl›klarda ilan edilir. ‹lan edilen
ücretin ödenmemesi halinde baflka bir ihtara lüzum olmaks›z›n görevli flirket taraf›ndan sulamadan istifade edenlerden genel hükümlere göre tahsil edilir.
(12) Yeralt›suyundan sulama suyu temini amac›yla yeralt› suyu kuyular›n›n aç›lmas›, kuyu elektrifikasyonu, kuyu motopomp ve aksam› temini ve
montaj›na iliflkin olarak DS‹ taraf›ndan yap›lan
tüm harcamalar devir sözleflmesinin imzaland›¤›
tarih itibar› ile Bay›nd›rl›k ve ‹skan Bakanl›¤›nca
yay›mlanan karne katsay›s› ile güncellenir. Yap›.
Tesis ve Onar›m ‹flleri ‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤inin de¤iflmesi veya yürürlükten kald›r›lmas› halinde Türkiye ‹statistik Kurumunca yay›mlanan ÜFE’ye göre güncellenir. Geri ödemeye esas
olan ve güncellenmifl olan bu miktar, y›ll›k taksitler halinde faydalananlar taraf›ndan devir sözlefl416
Su ve Toprak
mesinin imzaland›¤› tarihten itibaren ilk üç y›l›
ödemesiz olmak üzere onbefl y›lda geri ödenir.
(13) Onikinci f›krada belirtilen tesislere ait sulama
flebekelerinin de DS‹ taraf›ndan infla edilmesi halinde bu sulamalar için yürütülecek devir, geri
ödeme, iflletme ve bak›m hizmetleri DS‹ taraf›ndan gelifltirilen flebekeli sulama tesisleri kapsam›nda de¤erlendirilir.
Hidroelektrik enerji tesislerine iliflkin geri ödeme
MADDE 33 (1) DS‹ taraf›ndan infla edilmifl, iflletmeye al›nm›fl
ve iflletmeye al›nacak hidroelektrik santrallerinin
ve bunlar›n tamamlay›c› parças› olan tafl›nmazlar;
yat›r›m bedeli, iflletmede bulunduklar› süre, bu tesisler tamamland›ktan sonra Kamu Ortakl›¤› Fonuna aktar›lan geri ödemeler ile bu tesisler için
Hazine Müsteflarl›¤› taraf›ndan temin edilerek
DS‹’ye tahsis edilen d›fl kaynakl› proje kredilerinden do¤an mali yükümlülükler dikkate al›narak
tespit edilecek bedeller üzerinden, herhangi bir
ödeme yap›lmaks›z›n Elektrik Üretim Anonim fiirketi Genel Müdürlü¤üne devredilir. Bu tesisler
için sa¤lanm›fl olan d›fl kredilerin enerji maksad›na tekabül eden k›sm›na iliflkin olarak devir tarihini izleyen y›llarda Hazine Müsteflarl›¤› taraf›ndan yap›lacak ödemelerin Elektrik Üretim Anonim fiirketi Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan üstlenilmesini teminen Hazine Müsteflarl›¤› ile Elektrik
417
Su ve Toprak
Üretim Anonim fiirketi Genel Müdürlü¤ü aras›nda
ikraz anlaflmas› yap›l›r.
(2) Devir ifllemleri her türlü vergi, resim ve harçtan muaft›r.
Hidroelektrik enerji üretiminde ortak tesisler için geri ödeme
MADDE 34 (1) DS‹ taraf›ndan infla edilen veya edilmekte olan
proje kapsam›nda Elektrik Piyasas› Kanunu hükümleri uyar›nca elektrik üretim tesisi kurmak isteyen tüzel kifliler, kuracaklar› elektrik üretim tesisinin faydalanaca¤› ortak tesise iliflkin enerji hissesine tekabül eden yat›r›m bedeli ile iflletme ve
bak›m masraflann› Elektrik Piyasas›nda Üretim
Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullan›m Hakk›
Anlaflmas› ‹mzalanmas›na ‹liflkin Usul ve Esaslar
Hakk›nda Yönetmelik hükümleri ve Hidroelektrik
Enerji Üretim Tesisinin Su Kullan›m› Hakk› ve ‹flletme Esaslar›na ‹liflkin Anlaflma uyar›nca öderler.
(2) Türkiye Elektrik Kurumu D›fl›ndaki Kurulufllar›n Elektrik Üretimi, ‹letimi, Da¤›t›m› ve Ticareti ile Görevlendirilmesi Hakk›nda Kanun uyar›nca
kurulmufl olan elektrik üretim tesisinin faydalanaca¤› ortak tesise iliflkin enerji hissesine tekabül
eden yat›r›m bedeli ile iflletme ve bak›m masraflar› 04/09/1985 tarihli ve 18858 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan Türkiye Elektrik Üretim ‹letim
Anonim fiirketi ve Türkiye Elektrik Da¤›t›m Anonim fiirketi D›fl›ndaki Kurulufllara Elektrik Enerji418
Su ve Toprak
si Üretim Tesisi Kurma ve ‹flletme ‹zni Verilmesi
Esaslar›n› Belirleyen Yönetmelik hükümleri ile bu
tesis için imzalanm›fl olan su kullan›m anlaflmas›
hükümleri uyar›nca ödenir.
ALTINCI BÖLÜM
Tesislerin Devri ve ‹flletilmesi
‹çmesuyu ve evsel at›ksu tesislerinin devri ve iflletilmesi
MADDE 35 (1) DS‹ taraf›ndan inflaat› gerçeklefltirilen baraj,
gölet ve benzeri depolama tesisleri ile regülatörler
hariç, di¤er tesisler geçici kabul tarihinden itibaren
bir y›l içinde devir protokolü ile ilgili belediyesine
veya su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlüklerine mülkiyeti ile beraber devredilir ve belediye veya su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlükleri
taraf›ndan iflletilir. Ancak sadece içmesuyu maksatl› barajlar, talepleri halinde iflletilmek ve bak›m› yap›lmak üzere buna ait sorumluluklar› ile birlikte ilgili belediyelere veya su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlüklerine bu kanunun 5 inci maddesi
hükmü sakl› kalmak üzere devredilir.
(2) Baraj, gölet ve benzeri depolama tesislerinin
DS‹ taraf›ndan yap›lan iflletme ve bak›m masraflar›, bir önceki y›l›n en geç Eylül ay› sonuna kadar
ilgili belediyelere veya su ve kanalizasyon idaresi
419
Su ve Toprak
genel müdürlüklerine bildirilir. Belediyeler veya
su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlükleri hisseleri oran›ndaki iflletme giderlerini her y›l bütçelerine koyarlar. ‹flletme giderleri y›l›n 1 inci ve 6
nc› aylan içinde eflit taksitler halinde ödenir. Bu
hususlar›n detaylan imzalanacak bir iflletme protokolü ile belirlenir.
(3) Devredilen tesislerin ilgili belediyelerine devir
tarihinden itibaren üç y›l içinde tahsis edilen suyun hiç kullan›lmamas› ya da amac› d›fl›nda kullan›lmas› durumunda DS‹ bu kayna¤› ayn› amaçla
farkl› bir kullan›c›ya ya da baflka bir kullan›m
amac›na tahsis edebilir.
(4) Baraj, yeralt›suyu, regülatör, gölet gibi içmesuyu kaynaklan kirlenmeye karfl› kullan›c› kurulufl
taraf›ndan Su Kirlili¤i Kontrolü Yönetmeli¤i hükümleri uyar›nca korunur. Bu hususla ilgili her
türlü hukuki ve mali sorumluluk kullan›c› kurulufla aittir.
Sulama tesislerinin devri ve iflletilmesi
MADDE 36 (1) DS‹ taraf›ndan infla edilmifl, edilmekte veya
edilecek olan sulama tesislerinin iflletme, bak›m ve
yönetim sorumlulu¤u, karfl›l›kl› olarak imzalanan
devir sözleflmesi hükümleri uyar›nca ve Bakanl›k
onay›yla köy tüzel kiflili¤i, belediye, sulama birli¤i, köylere hizmet götürme birli¤i, sulama kooperatifi ve üniversite ve araflt›rma enstitüleri gibi di420
Su ve Toprak
¤er kurumlara devredilebilir.
(2) Devir ifllemi, devralacak kurum ya da örgütün
yetkili organlar›n›n kararlar›na dayal› taleplerinin
DS‹ taraf›ndan uygun görülmesi halinde gerçeklefltirilir. Hizmetlerin devredilece¤i kurum ya da
örgütün tipi; her yörede, o yörenin koflullar›na
uygun olarak, çiftçiler taraf›ndan belirlenir.
(3) Bir sulama tesisinin, tek bir yerleflim birimine
hizmet etmesi durumunda tesisin iflletme, bak›m
ve yönetim sorumlulu¤u o yerleflim birimine veya
sulama kooperatifine devredilebilir.
(4) Bir sulama tesisinin, birden fazla yerleflim birimine hizmet etmesi durumunda tesisin iflletme,
bak›m ve yönetim sorumlulu¤u sulama birli¤i,
köylere hizmet götürme birli¤i, veya sulama kooperatifine devredilebilir.
(5) 24/04/1969 tarihli ve 1163 say›l› Kooperatifler
Kanunu’na göre kurulan ve amaçlan aras›nda bir
sulama tesisinin iflletme ve bak›m hizmetlerinin
yürütülmesi de bulunan bir kooperatife devir yap›labilir. Sulama flebekesi ‹l Özel ‹darelerince yap›lan ve yeralt›suyu sulama kooperatiflerince iflletilenler bu madde kapsam› d›fl›ndad›r.
(6) Üniversite ve araflt›rma enstitüleri gibi kurumlara talepleri halinde, sadece kendi kullan›mlar›na
tahsis edilmifl olan sulama tesislerinin devri yap›labilir.
421
Su ve Toprak
(7) Sulama tesisleri bölünmeden, bütün olarak
devredilebildikleri gibi, tesisin fizikî özellikleri,
devralmak isteyen kurum/örgütün yap›s› ve sorumluluk alanlar› ile yörenin sosyal yap›s› göz
önüne al›n›p birden fazla üniteye bölünerek farkl›
kuruma/örgütlere de devredilebilir. Ünitelere bölme ifllemi s›ras›nda yedek ve tersiyer sulama ve
drenaj kanallar›n›n tamam›n›n ayn› kurum/örgüt
sorumlulu¤unda kalmas›.ve üniteler oluflturulurken mümkün oldu¤unca ana tahliye veya nehir,
dere yata¤› gibi do¤al s›n›rlar›n dikkate al›nmas›
esast›r.
(8) DS‹ taraf›ndan infla edilmifl olan batakl›k ›slah›, taflk›ndan koruma ve park-rekreasyon tesislerinin iflletme, bak›m ve yönetim sorumlulu¤unun
devri de bu madde hükümleri kapsam›nda yerine
getirilir.
(9) Batakl›k ›slah› ve taflk›ndan koruma tesisleri
hariç devredilen tesislere ait iflletme ve bak›m ücretleri DS‹ taraf›ndan onayland›ktan sonra bu tesisleri devralanlar taraf›ndan tahakkuk ve tahsil
olunur.
(10) Devredilen tesislerle ilgili iflletme ve bak›m
hizmetleri devralan kurulufllarca yerine getirilir.
DS‹, bu hizmetlerin yap›lmas›n› denetlemeye yetkili olup, y›ll›k muayene ve kontrollerde DS‹’nin
direktif ve önerileri dikkate al›n›r. Tesislerin ifllet422
Su ve Toprak
me ve bak›m hizmetlerinin hiç yap›lmamas› veya
devir sözleflmesi hükümleri ve talimatlara uygun
olarak yap›lmamas› halinde meydana gelecek zarar ziyandan devralan kurulufllar sorumludur. Yap›lmayan iflletme ve bak›m hizmetleri DS‹ taraf›ndan yap›l›r veya yapt›r›l›r ve bedeli ilgililerden
tahsil edilir.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Teflkilat Yap›s›
B‹R‹NC‹ BÖLÜM
Görev ve Yetkiler
Devlet su iflleri genel müdürlü¤ü
MADDE 37 (1) 18/12/1953 tarih ve 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun ile kurulmufl olan Devlet Su ‹flleri
Genel Müdürlü¤ü, Çevre ve Orman Bakanl›¤›na
ba¤l› özel bütçeli ve ayn bir tüzel kiflili¤e sahip
idare olarak afla¤›daki teflkilat yap›s› ile bu kanunun uygulanmas›n› sa¤lar ve kanunla kendisine
verilen görevleri yerine getirir.
DS‹’nin görev ve yetkileri
MADDE 38 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü’nün görev
ve yetkileri flunlard›r;
423
Su ve Toprak
a) Su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve çok amaçl› kullan›lmas›nda ulusal güvenlik, ekonomik, sosyal zaruretler de gözetilerek, her bireyin yeterli miktar ve uygun kalitede su ihtiyac›n›n
karfl›lanmas› dikkate al›narak, su kaynaklar›n›n ihtiyaçlar›n
önem ve özeliklerine göre s›ras›yla içme, kullanma, do¤al yaflam› sürdürme, sulama, endüstri suyu temini, hidroelektrik
enerji üretme amaçlar›na uygun flekilde kullan›lmas›, tahsisi,
amaçlar aras›nda tahsisi de¤ifltirmek, tahsisi iptal etmek,
b) Taflk›n sular ve sellere karfl› koruyucu tesislerin ülke genelinde etüt, proje ve inflaatlar›n› yapmak veya yapt›rmak,
c) Belediye teflkilat› olan yerleflim yerlerinin veya belediyelerin
ifltirakleri ile kurulmufl su birliklerinin içme, kullanma ve endüstri suyu ihtiyac›n›n temini maksad›yla infla edilecek her türlü yap›n›n etüt, proje ve inflaatlar›n› yapmak veya yapt›rmak,
ç) Belediye teflkilat› olan yerleflim yerlerinin ‹çme, kullanma ve
endüstri suyu temini hizmetleri için kullan›lan yeralt› ve yerüstü su kaynaklar›n›n korunmas› için gerekli görülen evsel at›ksu
ar›tma veya deflarj tesisleri maksad›yla infla edilecek her türlü
yap›n›n etüt, proje ve inflaatlar›n› yapmak veya yapt›rmak,
d) Sulak alanlardaki do¤al yaflam için gerekli olan suyu, DS‹
projeleri kapsam›nda imkanlar ölçüsünde temin etmek,
e) Sulama suyu temini maksad›yla infla edilecek her türlü yap›n›n etüt, proje ve inflaatlar›n› yapmak veya yapt›rmak,
f) Mevcut olan su potansiyelinden yararlanarak hidroelektrik
enerji üretmek maksad›yla her türlü su yap›s›n›n etüt, planlama, proje ve inflaat ifllerini yapmak ve yapt›rmak,
424
Su ve Toprak
g) ‹flletmelerini devretmedi¤i; taflk›n, sulama, ›slah, içmesuyu
ve enerji maksatl› tesislerin iflletme ve bak›m hizmetlerini yapmak veya yapt›rmak,
¤) Akarsu ve baraj gölleri ve do¤al göllerde düzenleme yapmak ve icap edenleri seyrüsefere elveriflli hale getirmek,
h) Baraj, gölet ve düzenlenmifl do¤al göllerin bal›kland›r›lmas› amac›yla yavru bal›k üretimine iliflkin çal›flmalar yapmak ve
tesis kurmak, üretilen yavru bal›klan talepleri halinde kamu
kurum ve kurulufllar› ile üniversitelere bedeli mukabilinde
vermek,
›) Bu kanunda yaz›l› ifllerle ilgili olmak üzere rasat, deney, istatistik, araflt›rma ve her türlü istikflaf ifllerini yapmak ve bir
bütün olarak topra¤›n cins ve karakterini, yetifltirilecek ürün
çeflitleri ve elde edilecek zirai, iktisadi faydalan ve verimlilik
derecelerini tespit etmek ve bu konularda gerekti¤inde ilgili
bakanl›k ve kurumlardan faydalanmak, yönetim planlan haz›rlamak ve bunlar› temin edecekleri fayda ve ele al›nmalar›ndaki mecburiyete göre seçmek, s›ralamak,
i) Devlet tüzel kiflili¤i içinde yer alan kurum ve kurulufllarla
ba¤l› iflletmeler ve di¤er gerçek ve tüzel kifliler taraf›ndan yap›lm›fl olan, kamu yaran bulunan ve Genel Müdürlü¤ün görevi ile
ilgili ifllere ait proje ve keflif evraklar›n› tetkik ve tasdik etmek,
inflaat›n yap›lmas›n›, proje ve teknik yeterliliklerine uygunlu¤unu kontrol etmek ve bu ifllerin etüt ve projelerini uygun gördü¤ü bir ücret mukabilinde yapmak veya yapt›rmak,
j) DS‹’ye kanunlarla verilen görevlerin yerine getirilmesinde
425
Su ve Toprak
ihtiyaç duyulan tafl›nmaz mallar›n geçici ve daimi suretle elde
edilmesi, ihtiyaç duyulmayanlar›n elden ç›kar›lmas›, kay›t ve
envanterinin tutulmas›n› sa¤lamak,
k) Sulama projelerinde arazi toplulaflt›rmas› ve tarla içi gelifltirme hizmetlerini yapmak veya yapt›rmak,
I) Yönlendirme faaliyeti kapsam›nda politika, standart ve prosedürlerin gelifltirilmesi de dahil olmak üzere yönetsel araflt›rmalar ve organizasyon çahflmalar› yapmak veya yapt›rmak,
m) Genel Müdürlü¤ün yukar›daki f›kralarda yaz›l› çal›flmalar›n›n yürütülmesine ve gelifltirilmesine muhtevi garaj ve atölyelerin makine ve malzeme ambar ve depolar›n›, idare binalar›n›, lojmanlar›, servis ve akaryak›t tesislerini, laboratuvarlar›,
deneme istasyonlar›m iflletme ve kurumun emniyetini sa¤layacak bina ve lojmanlarla telefon flebekelerini, radyo ve verici
istasyonlar›n›, Genel Müdürlü¤ün görevlerinin verimli yönetimine yarayacak di¤er tesisleri yapmak veya yapt›rmak, teçhiz
etmek, kiralamak ve bak›mlar›n› temin etmek,
n) Genel Müdürlü¤ün çal›flma konusuna giren iflleri yapmaya
lüzumlu malzeme, makine, teçhizat ve tafl›t vb. tafl›n›r mallan
seçmek, mal al›m› ve/veya hizmet al›m› suretiyle sa¤lamak,
bunlar› yönetmek, çal›flt›rmak, icab›nda kira karfl›l›¤› vermek,
ba¤l› oldu¤u mevzuata uygun olarak kayd›n› tutmak, ifllemlerini yapmak ve mal yönetim hesab›m vermek, bunlar için gerekli tamir atölyeleri ile tesisleri kurmak ve iflletmek,
o) DS‹ taraf›ndan iflletmeye aç›lan baraj, gölet vb. depolama
tesislerinden çok amaçl› olanlar ile sulama, taflk›ndan koruma
426
Su ve Toprak
ve enerji fleklinde tek amac› bulunanlardan devir edilenler hariç tesislerin iflletme, bak›m ve yönetim sorumlulu¤u DS‹ taraf›ndan yerine getirilir. Ancak bu tesislere iliflkin koruma ve
güvenlik hizmetlerinin DS‹’nin imkanlar› ile sa¤lanamamas›
halinde bu hizmetleri; 10/06/2004 tarihli ve 5188 say›l› Özel
Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun gere¤i özel güvenlik birimi kurulmas› veya 04/01/2002 tarihli ve 4734 say›l› Kamu
‹hale Kanunu gere¤i hizmet al›m› yap›lmas› suretiyle yerine
getirmek,
ö) Su kaynaklan ile ilgili su sicilini tutmak, su bilgi sistemini
oluflturmak ve bununla ilgili ifllemleri yapmak,
p) Su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi amac›yla gerekli araflt›rma
ve gelifltirme çal›flmalar› yapmak,
r) Kurak dönemlerde iflletmedeki tesislerin etkin kullan›m›n›
sa¤lamak üzere eylem planlar›n› haz›rlamak ve bu maksatla ilgili kurum ve kurulufllarla iflbirli¤i yapmak,
s) Zaman içerisinde iflletilmesi teknik ve ekonomik aç›dan uygun olmayan veya mücavir alan içerisinde kalan tesislerin envanterden ç›kar›lmas› için gerekli çal›flmalar› yapmak
fl) Su kaynaklar›n›n kalite ve kirlili¤ini izlemek, analizlerini
yapmak ve de¤erlendirmek,
t) Bu kanunda ve di¤er kanunlarda belirtilen görevleri yapmak.
427
Su ve Toprak
‹K‹NC‹ BÖLÜM
Teflkilat
MADDE 39 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü, Merkez ve
Taflra Teflkilat›ndan meydana gelir.
(2) Merkez teflkilat› ana hizmet, dan›flma ve denetim ile yard›mc› birimlerden meydana gelir. Merkez teflkilat› Ek-1 say›l› cetvelde gösterilmifltir.
(3) Taflra teflkilat›, hizmetin özelli¤inin gere¤i olarak bölge müdürlükleri ve bunlara ba¤l› olan flube
müdürlükleri ve/veya baflmühendislikler ile hizmetin özelli¤ine göre mühendislik veya fleflik kademelerinden teflekkül eder. Taflra teflkilat› Ek-2
sayd› cetvelde gösterilmifltir.
Genel müdür
MADDE 40 (1) Genel Müdür, teflkilat›n en üst amiridir. Genel
Müdürlük hizmetlerini mevzuata, stratejik planlara ve y›ll›k programlara uygun olarak yürütmekle
sorumludur. Genel Müdür bu hizmetlerin yürütülmesini, yetki ve sorumluluklar› ile k›smen veya
tamamen genel müdür yard›mc›lar›na, daire baflkanlar›na ve bölge müdürlerine devredebilir. Ancak bu husus genel müdürün sorumlulu¤unu ortadan kald›rmaz.
(2) Genel Müdür emri alt›ndakilerin faaliyet ve ifllemlerinden sorumlu olup, merkez ve taflra teflki428
Su ve Toprak
lat›n›n faaliyetlerini, ifllemlerini ve hesaplar›n› denetlemekle görevli ve yetkilidir.
Genel müdür yard›mc›lar›
MADDE 41 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ünde Genel
Müdür’e yard›mc› olmak üzere dört Genel Müdür
Yard›mc›s› görevlendirilebilir.
Ana hizmet birimleri
MADDE 42 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ünün ana hizmet birimleri flunlard›r:
a) Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›
b) Sulama, Islah ve Göletler Dairesi Baflkanl›¤›
c) Barajlar ve Hidroelektrik Santraller Dairesi Baflkanl›¤›
ç) ‹çmesular› ve Kanalizasyon Dairesi Baflkanl›¤›
d) Jeoteknik Hizmetler ve Yeralt›sulan Dairesi Baflkanl›¤›
e) Araflt›rma ve Gelifltirme Dairesi Baflkanl›¤›
f) ‹flletme ve Bak›m Dairesi Baflkanl›¤›
g) Emlak, Kamulaflt›rma ve Toplulaflt›rma Dairesi Baflkanl›¤›
h) Makina, ‹malat ve Donat›m Dairesi Baflkanl›¤›
i) D›fl ‹liflkiler ve Avrupa Birli¤i Dairesi Baflkanl›¤›
Etüt ve plan dairesi baflkanl›¤›
MADDE 43 (1) Etüt ve Plan Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri
flunlard›r;
a) Ülkenin su ve toprak kaynaklar›ndan yararlanmak üzere
etüt, proje ve iflletme aflamalar›nda veri toplamak ve bu verileri de¤erlendirmek, ön inceleme, master plan ve planlama çal›flmalar› yapmak veya yapt›rmak,
429
Su ve Toprak
b) Yerüstü su kaynaklar›n›n gelifltirilmesinde haz›rlanan projelerin ön inceleme, master plan ve planlama seviyelerinde yap›lacak çal›flmalarda proje alternatiflerini fayda ve maliyetleri
ile çevresel faktörleri birlikte de¤erlendirmek, olas› çevresel
etkileri belirlemek gibi unsurlar› kapsayan çevresel etki de¤erlendirilmesi (ÇED) raporlar›n› ve proje tan›t›m dosyalar›n› haz›rlamak veya haz›rlatmak,
c) Bu kanunda yer alan yerüstü suyu tahsisini yapmak, su sicilini tutmak, su bilgi sistemini oluflturmak ve bununla ilgili
ifllemleri yapmak,
ç) DS‹ çal›flmalar›nda kullan›lan; harita, harita bilgisi ve co¤rafi bilgilerin temin edilmesi, üretilmesi veya ürettirilmesi, iflletmeye aç›lan baraj ve göletlerde veya etüt maksad›yla ihtiyaç
duyulan körfez, koy, göl ve akarsular›n hidrografik haritalar›n›n yap›lmas› veya yapt›r›lmas›,
d) Taflk›nlar› önceden tahmin etmek amac› ile her türlü hidrolojik ve meteorolojik verinin temin edilmesi ve de¤erlendirilmesi,
e) Su ve toprak kaynaklan ile ilgili analizleri yapmak,
f) Taflk›n sular, seller, erozyon ve rüsubat ile ilgili etüt ve planlamalar› yapmak, kendi tesislerini korumaya yönelik erozyon
kontrolü amaçl› a¤açland›rma çal›flmalar› yapmak,
g) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
gibi ifllemlerini yapmak ve Genel Müdür ad›na onaylamak,
¤) Sulak alanlar›n olas› müdahalelere karfl› korunmas›, geliflti-
430
Su ve Toprak
rilmesi ve rehabilitasyonu konusunda ilgili kurum ve kurulufllarla koordineli çal›flmalar yapmak,
h) Uluslararas› hidrolojik faaliyetlerin yürütülmesi ve koordinasyonu,
›) Genel Müdürlü¤ün co¤rafi bilgi sistemleri ile ilgili faaliyetlerini yürütmek,
i) 4628 say›l› kanun kapsam›nda yap›lan baflvurularla ilgili ifl
ve ifllemleri yapmak,
j) S›n›r aflan sular ve bununla ilgili politikalar›n yürütülmesi,
k) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
gibi ifllemlerini yapmak ve Genel Müdür ad›na onaylamak,
l) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
m) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Sulama, ›slah ve göletler dairesi baflkanl›¤›
MADDE 44- (1) Sulama, Islah ve Göletler Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Su ve toprak kaynaklardan azami fayday› sa¤lamak ve taflk›nlardan korunmak üzere haz›rlanm›fl bulunan raporlara göre gölet, sulama-drenaj, ›slah ve taflk›n koruma tesislerine ait
her türlü proje ve inflaatlar› yapmak veya yapt›rmak.
b) Bu ifllere ait metraj, genel ve özel teknik flartnameler, fiyat
analizi, birim fiyat ve keflifleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
c) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
431
Su ve Toprak
gibi ifllemlerini yapmak veya yapt›rmak,
ç) DS‹’ye ait idari bina ve benzeri tesislerin her türlü proje ve
inflaat ifllerini yapmak veya yapt›rtmak,
d) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Barajlar ve hidroelektrik santraller dairesi baflkanl›¤›
MADDE 45 (1) Barajlar ve Hidroelektrik Santraller Dairesi
Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Su ve toprak kaynaklar›ndan azami fayday› sa¤lamak üzere
haz›rlanm›fl bulunan planlama raporlar›na göre baraj, hidroelektrik santral ve teçhizat›n proje ve inflaatlar›n› yapmak veya yapt›rmak,
b) Bu ifllere ait metraj, teknik ve Özel flartnameler, fiyat analizi, birim fiyat ve keflifleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
c) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
gibi ifllemlerini yapmak, ç) Baraj emniyeti ile ilgili faaliyetlerde bulunmak,
d) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
e) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
‹çmesulan ve kanalizasyon dairesi baflkanl›¤›
MADDE 46 (1) ‹çmesulan ve Kanalizasyon Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Belediye teflkilat› olan yerleflim birimlerinin içme, kullanma
ve endüstri suyu ihtiyac›n›n sa¤lanmas› ile sa¤l›k ve çevre aç›s›ndan acil tedbirler al›nmas›n›n gerekli görüldü¤ü öncelikli
432
Su ve Toprak
evsel at›ksu, kollektör, ar›tma tesisleri ve deflarj yap›lar›n›n haz›rlanan planlama raporlar›na göre proje ve inflaat çal›flmalar›n› yapmak veya yapt›rmak,
b) Bu ifllere ait metraj, teknik ve özel flartnameler, fiyat analizi, birim fiyat ve keflifleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
c) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
gibi ifllemlerini yapmak,
ç) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
d) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Jeoteknik hizmetler ve yeralt›sular› dairesi baflkanl›¤›
MADDE 47 (1) Jeoteknik Hizmetler ve Yeralt›sulan Dairesi
Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Ülkenin yeralt›suyu potansiyelini nitelik ve nicelik olarak
tespit etmek amac›yla tüm ova ve havzalarda her türlü etüt
yapmak veya yapt›rmak, bu etütlere dayal› olarak yeralt›suyu
planlama raporlar› haz›rlamak veya haz›rlatmak,
b) Hidrojeolojik etüdü tamamlanan ovalar›n yeralt›suyu iflletme sahalar›n› tespit ve ilan etmek, mutlak koruma ve koruma
alanlar›n› belirleyerek ilgili kurumlara bildirmek,
c) Yeralt›sulann›n tahsisini yapmak,
ç) Kullanma ve sulama suyu amac›yla haz›rlanan planlama raporlan ve projelere uygun olarak kuyular açmak veya açt›rmak, elektrifikasyonu yapmak veya yapt›rmak, motopomp ve
aksam› temini ve montaj›,
433
Su ve Toprak
d) Yeralt›suyu sulama tesislerinin devrini yapmak,
e) Enerji, sulama, taflk›n koruma, içme ve kullanma suyu vb.
amaçlarla yap›lacak; baraj, gölet, regülatör,
hidroelektrik santral›, isale hatt›, sulama kanal›, iletim tüneli
ve benzeri tüm su yap›lar›n›n projelerinin haz›rlanmas›nda ve
uygulanmas›nda gerekli olan hidrojeolojik, jeolojik ve jeoteknik verileri toplamak, mühendislik jeolojisi ve do¤al yap› gereçleri çal›flmalar›n› yapmak veya yapt›rmak,
f) 4628 say›l› kanun kapsam›nda haz›rlanan fizibilite raporlar›n›n mühendislik jeolojisi ile ilgili bölümlerini incelemek,
g) Bu ifllere ait metraj, teknik ve Özel flartnameler, fiyat analizi, birim fiyat ve keflifleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
¤) Bu ifllere ait, ihale edilmifl iflleri izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul gibi ifllemlerini yapmak,
h) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
›) Genel Müdürlükçe verilen di¤er görevleri yapmak,
Araflt›rma ve gelifltirme (AR-GE) dairesi baflkanl›¤›
MADDE 48 (1) Araflt›rma ve Gelifltirme Dairesi Baflkanl›¤›n›n
görevleri flunlard›r;
a) DS‹ çal›flmalar›n›n teknik, bilim ve ekonomi kurallar›na uygun olarak yürütülebilmesini temin için her türlü teknik araflt›rma, kalite kontrol ve laboratuvar hizmetlerini yürütmek,
b) DS‹’nin görev alan› içine giren konularda yap› malzemesi,
yap› performans› ve kalitesi ile ilgili ölçütler gelifltirmek,
c) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
434
Su ve Toprak
veya haz›rlatmak,
ç) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak,
‹flletme ve bak›m dairesi baflkanl›¤›
MADDE 49 (1) ‹flletme ve Bak›m Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Su ve toprak kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve taflk›n zararlar›n›n önlenmesi için infla edilen tesislerin amaçlar›na en uygun
biçimde iflletilmelerini sa¤lamak, bu amaçla gerekli politikay›
tespit etmek ve sonuçlar›n› izlemek, bununla ilgili olarak tesislerden faydalananlar ve di¤er ilgili kurulufllarla iflbirli¤i yapmak, sulay›c› gruplar, sulama birlikleri ve kooperatiflerin kurulmalar›n› teflvik ve iflletme hizmetlerinin bu kurulufllara
devrini sa¤lamak,
b) ‹flletmeye aç›lan baraj, sulama, ›slah, taflk›ndan koruma vb.
tesislerin daima çal›fl›r durumda ve hizmeti en iyi düzeyde tutmak için gerekli bak›m-onar›m›n› yapmak, yapt›rmak, buna
iliflkin yöntemleri tespit etmek ve uygulamalar› izlemek,
c) ‹flletmeye aç›lm›fl olan tesislerin, envanterini tutmak, tesisler ile ilgili tüm istatistiki bilgileri toplamak, muhafaza etmek
ve de¤erlendirmek,
ç) Tesislere yap›lan harcamalar›n faydalananlardan geri al›nmas› için iflletme ve bak›m ücret tarifeleri ile y›ll›k yat›r›m ücret tarifelerinin tespiti ve tahakkuk ifllemleri için gerekli çal›flmalar› yapmak,
d) ‹flletmeye aç›lm›fl tesislerin; havza baz›nda ve gerekti¤inde
havzalar aras› iflletme politikalar›n› belirlemek, hidrolojik ifl435
Su ve Toprak
letme programlar›n› yapmak, uygulamay› izlemek, de¤erlendirmek ve bu görevi yerine getirebilmek için gerekti¤inde su
yap›lar›nda ölçüm aletleri kurarak veri toplamak
e) DS‹’ye tahsis edilmifl bulunan tesisler ile idari ve sosyal yap›lar›n çevrelerindeki alanlarda park ve rekreasyon tesislerini
planlamak, yapmak ve iflletmelerini sa¤lamak,
f) Baraj gölü, gölet ve düzenlenmifl do¤al göllerde su ürünleri
temel etüt ve bal›kland›rma çal›flmalar›n› yapmak, avlanabilir
su ürünleri stoklar›n› tespit etmek,
g) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
h) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Emlak, kamulaflt›rma ve toplulaflt›rma dairesi baflkanl›¤›
MADDE 50 (1) Emlak, Kamulaflt›rma ve Toplulaflt›rma Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) DS‹ hizmetlerinin yürütülebilmesi için gerekli olan tafl›nmaz mallan temin etmek ve bunlar›n kay›tlar›n› tutmak,
b) Her türlü emlak ve kamulaflt›rma ifllemlerini yürütmek, kamulaflt›r›lan tafl›nmazlar›n DS‹ ad›na tescilini sa¤lamak, kullan›m›na ihtiyaç kalmayan tafl›nmaz mallar›n tespitini yaparak
sat›fl›n› gerçeklefltirmek,
c) DS‹’nin ihtiyac› olan kamulaflt›rma ve toplulaflt›rma haritalan ile DS‹ sulama projelerinde arazi toplulaflt›rmas› ve tarla
içi gelifltirme hizmetlerinin uygulamas›n› yapmak veya yapt›rmak, bu ifllerle ilgili flartnameler, fiyat analizleri, birim fiyatlar,
keflifler haz›rlamak veya haz›rlatmak,
436
Su ve Toprak
ç) Bu ifllere ait ihale ifllemlerini yürütmek, ihale edilmifl iflleri
izlemek, denetlemek, tamamlanan ifllerin kesin hesap, kabul
gibi ifllemlerini yapmak veya yapt›rmak,
d) DS‹ taraf›ndan gelifltirilecek tesisler için yap›lacak kamulaflt›rmalar sonucu etkilenecek ailelerden isteyenlerin iskan kanunu hükümlerine göre devlet taraf›ndan veya devletçe gösterilecek yerlere iskan edilmeleri hususunda DS‹’ye tevdi edilen
görevleri yapmak,
e) DS‹ projeleri için ihtiyaç duyulan do¤al yap› gereçleri üretim sahalar›na iliflkin ifllemleri yapmak,
f) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak veya haz›rlatmak.
g) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Makina, imalat ve donat›m dairesi baflkanl›¤›
MADDE 51 (1) Makina, ‹malat ve Donat›m Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) DS‹’nin çal›flma konusuna giren iflleri yapmak için gerekli
makina, tafl›t, tezgah, teçhizat ve malzemeleri cins, evsaf ve
miktar yönünden tespit ve temin etmek, da¤›t›m›n› yapmak,
b) Gerekti¤inde bunlar›n projelerini yaparak veya yapt›rarak
imal etmek ya da ettirmek ve rand›manl› bir flekilde çal›flt›rmak için gerekli tedbirleri almak,
c) Makina, tafl›t, tezgah, teçhizat ve malzemelerin kay›tlar›n›
tutmak ve iflletme masraflar›n› tespit ve takip etmek, icab›nda
kira mukabili vermek ve bunlar için gerekli bak›m, onar›m,
revizyon ve malzeme ambar ve depolar›n› ve gerekli di¤er te437
Su ve Toprak
sisleri kurmak ve iflletme kay›tlar›m tutmak ve iflletme masraflar›n› tespit etmek, makinalar›n çal›flmalar›n› ifl yerlerinde
kontrol etmek,
ç) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
d) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak,
D›fl iliflkiler ve Avrupa Birli¤i dairesi baflkanl›¤›
MADDE 52 (1) D›fl ‹liflkiler ve Avrupa Birli¤i Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Avrupa Birli¤ine adayl›k, müzakere ve üyelik sürecinde,
Avrupa Birli¤i ile iliflkiler kapsam›nda Genel Müdürlük görev
ve yetkileri çerçevesinde çal›flmalar› yürütmek ve gerekti¤i durumlarda ilgili birimlerle koordinasyonu sa¤lamak,
b) Yabanc› ülkelerle yap›lan çeflitli toplant›lar ile uluslararas›
etkinlikler için Genel Müdürlü¤ün ilgili birimleri ile di¤er kamu kurulufllar› aras›nda koordinasyonu sa¤layarak gerekli ifllemleri yürütmek,
c) Yabanc› ülkelerden ve uluslararas› kurulufllardan e¤itim, inceleme gezileri ve dan›flmanl›k hizmetleri için DS‹’ye gelen kifli ve heyetler için programlar haz›rlayarak ilgili birim ve kamu
kurulufllar› ile koordineli olarak bu programlar›n yürütülmesini sa¤lamak
ç) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak
Dan›flma ve denetim birimleri
MADDE 53 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ünün merkez kuruluflundaki dan›flma ve denetim birimleri flunlard›r;
438
Su ve Toprak
a) Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›
b) Hukuk Müflavirli¤i
c) Strateji Gelifltirme Daire Baflkanl›¤›
ç) ‹ç Denetim Birimi Baflkanl›¤›
d) Bas›n ve Halkla ‹liflkiler Müflavirli¤i
Teftifl kurulu baflkanl›¤›
MADDE 54- (1) Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r;
a) Genel Müdürün emri veya onay› üzerine Genel Müdür ad›na. Genel Müdürlük merkez ve taflra teflkilat›n›n her türlü ifl
ve ifllemleriyle ilgili olarak teftifl, araflt›rma, inceleme ve soruflturma ifllerini yürütmek,
b) Genel Müdürlü¤ün mevzuata, plan ve programa uygun çal›flmas›n› sa¤lamak için gerekli önerileri üretmek ve bunlar›
Genel Müdür’e sunmak,
c) 02/12/1999 tarihli ve 4483 say›l› Memurlar ve Di¤er Kamu
Görevlilerinin Yarg›lanmas› Hakk›nda Kanun kapsam›nda olmak üzere müfettifller vas›tas› ile ön inceleme yapmak,
ç) 03/10/1993 tarihli ve 21717 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü Teftifl Kurulu Yönetmeli¤i’nde belirtilen görevleri yapmak,
d) Genel Müdür taraf›ndan verilen benzeri görevleri yapmak.
Hukuk müflavirli¤i
MADDE 55 (1) Hukuk Müflavirli¤inin görevleri flunlard›r;
a) Genel Müdürlü¤ün merkez teflkilat›na dahil birimlerle bölge
müdürlüklerince sorulan hukuki konular ile hukuki, mali, cezai sonuçlar do¤urabilecek ifllemler hakk›nda görüfl bildirmek,
439
Su ve Toprak
b) Genel Müdürlü¤ün menfaatlerini koruyucu, anlaflmazl›klar› Önleyici hukuki tedbirleri zaman›nda almak, anlaflma ve
sözleflmelerin bu esaslara uygun yap›lmas›na yard›mc› olmak,
c) Adli ve idari davalar ile her türlü icra takibinde gerekli bilgileri haz›rlamak, mahkemeler, hakemler, icra daireleri ile dava ve icra iflleri ile ilgili di¤er merciler nezdinde DS‹’yi temsil
etmek,
ç) DS‹’nin taraf oldu¤u her türlü dava ve icra ifllerini her derecede yürütmek, takip edip sonuçland›rmak, bu faaliyetlerin
taflra teflkilat›nda yürütülmesini denetlemek,
d) Avukat kadrosu veya yeterli avukat› bulunmayan yerlerde
hizmet al›m› suretiyle sözleflmeli avukat çal›flt›rmak,
e) Genel Müdürlük hizmetleri ile ilgili olmak üzere, teflkilat
taraf›ndan haz›rlanan veya di¤er kamu kurum ve kurulufllar›ndan gönderilen kanun, tüzük, yönetmelik taslaklar› hakk›nda hukuki yönden görüfl bildirmek,
f) Genel Müdürlük Hukuk Müflavirleri ve avukatlar› mahkemelerle icra dairelerince takdir edilecek vekalet ücreti ile keflif ücretinden Hazine Hukuk Müflavirli¤i teflkilat› gibi faydalanmak,
g) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Strateji gelifltirme daire baflkanl›¤›
MADDE 56 (1) Strateji Gelifltirme Daire Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r:
a) Ulusal kalk›nma strateji ve politikalar›, y›ll›k program ve
hükümet program› çerçevesinde idarenin orta ve uzun vadeli
strateji ve politikalar›m belirlemek, amaçlar›n› oluflturmak
440
Su ve Toprak
üzere gerekli çal›flmalar› yapmak,
b) DS‹’nin görev alan›na giren konularda performans ve kalite ölçütleri gelifltirmek, hizmetlerin gelifltirilmesi ve performansla ilgili bilgi ve verileri toplamak, analiz etmek, yorumlamak; teflkilat›n kalite yönetim süreçleriyle ilgili faaliyetlerini
yürütmek,
c) Yönetim bilgi sistemlerine iliflkin gerekli koordinasyon çal›flmalar›n› sa¤lamak,
ç) DS‹’nin stratejik plan ve performans program›n›n haz›rlanmas›n› koordine etmek ve sonuçlar›n›n konsolide edilmesi çal›flmalar›n› yürütmek,
d) ‹zleyen iki y›l›n bütçe tahminlerini de içeren DS‹ bütçesini,
stratejik plan ve y›ll›k performans program›na uygun olarak
haz›rlamak ve DS‹ faaliyetlerinin bunlara uygunlu¤unu izlemek ve de¤erlendirmek,
e) Mevzuat› uyar›nca belirlenecek bütçe ilke ve esaslar› çerçevesinde, ayr›nt›l› harcama program› haz›rlamak ve hizmet gereksinimlerini dikkate alarak ödene¤in ilgili birimlere gönderilmesini sa¤lamak,
f) Bütçe kay›tlar›m tutmak, bütçe uygulama sonuçlar›na iliflkin verileri toplamak, de¤erlendirmek ve bütçe kesin hesab›
ile malî istatistikleri haz›rlamak,
g) ‹lgili mevzuat› çerçevesinde idare gelirlerini tahakkuk ettirmek, gelir ve alacaklar›n›n takip ve tahsil ifllemlerini yürütmek,
¤) Harcama birimleri taraf›ndan haz›rlanan birim faaliyet raporlar›n› da esas alarak DS‹’nin faaliyet raporunu haz›rlamak,
441
Su ve Toprak
h) DS‹’nin yat›r›m program›n›n haz›rlanmas›n› koordine etmek, uygulama sonuçlar›n› izlemek ve y›ll›k yat›r›m de¤erlendirme raporunu haz›rlamak,
›) DS‹’nin amaçlar›na belirlenmifl politikalara ve mevzuata uygun olarak faaliyetlerinin etkili ekonomik ve verimli bir flekilde yürütülmesini, varl›k ve kaynaklar›n korunmas›n›, muhasebe kay›tlar›n›n do¤ru ve tam olarak tutulmas›n›, mali bilgi
ve yönetim bilgisini zaman›nda ve güvenilir olarak üretilmesini sa¤lamak üzere iç kontrol sistemini kurmak, standartlar›n
uygulanmas›n› sa¤lamak ve ön mali kontrol faaliyetlerini yönetmek,
j) Genel Müdürlü¤ün organizasyon yap›s›n›, bütün çal›flma
konular›nda uygulanan yöntemlerin organizasyon, metot
prensipleri yönünden günün ve tekni¤in gereklerine göre gelifltirilmesi çarelerini araflt›rmak, yaz›flma, kay›t, dosyalama ve
evrak arflivleme ifllerinde uygulanan sistemleri gelifltirmek ve
bu konularda Genel Müdürlü¤e tekliflerde bulunmak,
‹ç denetim birimi baflkanl›¤›
MADDE 57 (1) ‹ç Denetim Biriminin görevleri flunlard›r;
a) DS‹’nin y›ll›k iç denetim program›n› Genel Müdürün önerilerini de dikkate alarak haz›rlamak ve Genel Müdürün onay›na sunmak,
b) ‹ç Denetim Yönergesini ilgili yönetmeli¤e göre haz›rlamak.
Genel Müdürün onay›na sunmak, planlama, programlama ve
yürütme bak›m›ndan y›lda en az bir kez gözden geçirmek,
c) Objektif risk analizlerine dayanarak DS‹’nin yönetim ve
442
Su ve Toprak
kontrol yap›s›n› de¤erlendirmek,
ç) Kaynaklar›n etkili, ekonomik ve verimli kullan›lmas› bak›m›ndan incelemeleri gerçeklefltirmek ve Makama önerilerde
bulunmak,
d) DS‹ birimlerince yap›lan harcama sonras›nda yasal uygunluk denetimi yapmak,
e) DS‹ harcamalar›n›, mali ifllemlere yönelik karar ve tasarruflar›, kurumsal amaç ve idari politikalara, kalk›nma plan›na,
y›ll›k programlara, stratejik planlara ve performans programlar›na uygunluk bak›m›ndan denetlemek ve de¤erlendirmek,
f) Mali yönetim ve iç kontrol süreçlerinin sistem denetimini
yapmak, yeterli¤ini ve etkinli¤ini inceleyip de¤erlendirmek ve
bu konularda Makama önerilerde bulunmak,
g) Denetim sonuçlan kapsam›nda hizmet arz›nda iyilefltirmelere yönelik önerilerde bulunmak,
¤) Denetim s›ras›nda veya denetim sonuçlar›na göre soruflturma aç›lmas›n› gerektirecek bir duruma rastland›¤›nda Genel
Müdürlük Makam›na bildirmek,
h) Muhasebe kay›tlan ile mali tablolar›n do¤rulu¤u ve güvenirli¤ini incelemek,
i) DS‹ hizmet üretim sürecine ait bilgiler ve faaliyet raporlan
gibi kamuoyuna aç›klanan her türlü rapor, istatistik ve mali
tablolar›n do¤rulu¤u, güvenirli¤i ve zaman›nda haz›rlanmas›
ve sunumunu incelemek,
i) ‹ç Denetim Koordinasyon Kurulu ile denetim sürecine iliflkin her türlü teknik, istiflare ve raporlamaya dair iliflkileri yü443
Su ve Toprak
rütmek, Kurulca organize edilen e¤itsel, mesleki vb. faaliyetlere ifltirak etmek: geliflmeleri DS‹ iç denetim programlar›nda
zaman›nda gerçeklefltirmek.
Bas›n ve halkla iliflkiler müflavirli¤i
MADDE 58 (1) Bas›n ve Halkla ‹liflkiler Müflavirli¤inin görevleri flunlard›r;
a) Bas›n ve halkla iliflkilerle ilgili faaliyetleri plânlamak ve bu
faaliyetlerin belirlenecek usul ve ilkelere göre yürütülmesini
sa¤lamak
b) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Yard›mc› Birimler
MADDE 59 (1) Devlet Su ‹flleri Genel Müdürlü¤ü merkez teflkilat›ndaki yard›mc› birimler flunlard›r:
a) ‹nsan Kaynaklan Dairesi Baflkanl›¤›
b) Destek Hizmetleri Dairesi Baflkanl›¤›
c) Bilgi ‹fllem Dairesi Baflkanl›¤› ç) Özel Kalem Müdürlü¤ü
‹nsan kaynaklar› dairesi baflkanl›¤›
MADDE 60 (1) ‹nsan Kaynaklan Dairesi Baflkanl›¤›’n›n görevleri flunlard›r;
a) Genel Müdürlü¤ün bütün ünitelerinin personel ihtiyac›n›,
kalk›nma planlan ve y›ll›k programlan dikkate alarak tespit etmek ve bunun gerçeklefltirilmesi ile ilgili önerilerde bulunmak,
b) Genel Müdürlük personelinin atama, özlük, emeklilik ve
benzeri ifllemlerini yürürlükteki mevzuata göre düzenlemek
ve yürütmek,
c) Daire Baflkanl›klar› ve Bölge Müdürlüklerinin personel ko444
Su ve Toprak
nusundaki önerilerini incelemek ve de¤erlendirmek,
ç) ‹flçi-iflveren iliflkilerinin düzenlenmesini, toplu sözleflmelerin ba¤›tlanmas›n› sa¤lamak,
d) Genel Müdürlük personelinin e¤itim ve hizmet içi e¤itim
yönetmelikleri çerçevesinde yetifltirilmesini sa¤lamak, verimlerini art›rmak ve daha ileriki görevlere haz›rlanmalar›n› sa¤lamak amac›yla Genel Müdürlü¤ün e¤itim ve ö¤retim faaliyetlerini saptanan politika ve program esaslan do¤rultusunda yürütmek,
e) Genel Müdürlü¤ün görev alan›na giren konularda kurum
d›fl›ndan gelecek talepler do¤rultusunda bedeli mukabilinde
e¤itim programlan haz›rlamak ve uygulamak,
f) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Destek hizmetleri dairesi baflkanl›¤›
MADDE 61 (1) Destek Hizmetleri Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r:
a) DS‹’nin ihtiyac› olan her türlü yap›m, sat›n alma, kiralama,
bak›m ve onar›m, sa¤l›k ve benzeri her türlü idarî ve malî hizmetleri yürütmek,
b) Tafl›n›r mal kay›tlar›n› tutmak,
c) DS‹ sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini plânlamak ve
yürütmek,
ç) E¤itim ve sosyal tesislerin kurulmas› ve yönetimi ile ilgili
hizmetleri düzenlemek ve yürütmek,
d) 09/10/2003 tarihli ve 4982 say›l› Bilgi Edinme Hakk› Kanunu kapsam›nda yap›lan baflvurular›n takibi ve sonuçland›445
Su ve Toprak
r›lmas›n› Genel Müdürlük ad›na sa¤lamak,
e) Genel evrak, arfliv ve kütüphane hizmet ve faaliyetlerini düzenlemek,
f) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak veya haz›rlatmak,
g) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Bilgi ifllem dairesi baflkanl›¤›
MADDE 62 (1) Bilgi ‹fllem Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri flunlard›r:
a) Genel Müdürlü¤ün bilimsel, teknik ve yönetim konular›ndaki bilgi ifllemle ilgili araflt›rma ve uygulamalar›n› gerçeklefltirmek, e-Devlet dönüflümünü sa¤lamak,
b) Genel Müdürlü¤ün elektronik donan›m ve alt yap› ihtiyac›n› tespit ederek temini ve bak›m onar›m deste¤ini sa¤lamak,
c) Bilgi sistemlerine iliflkin hizmetleri yerine getirmek,
ç) Her türlü elektronik iletiflim ve haberleflme hizmetlerini
sa¤lamak,
d) Genel Müdürlü¤ün yaz›l›m ihtiyaçlar›m karfl›lamak,
e) Bu ifllere ait genel ve özel teknik flartnameleri haz›rlamak
veya haz›rlatmak,
f) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak,
Özel kalem müdürlü¤ü
MADDE 63- (1) Özel Kalem Müdürlü¤ünün görevleri flunlard›r:
a) Genel Müdürün emir ve talimatlar›n› ilgililere duyurmak,
yaz›flma ifllemlerini yürütmek, gerekenleri sonuçland›r›l›ncaya
kadar izlemek,
446
Su ve Toprak
b) Genel Müdüre, yurt içi ve yurt d›fl›ndan gelen her türlü bilgi, not, rapor, mektup ve mesaj› izlemek, cevapland›rmak,
c) Genel Müdürün temsil ve protokole iliflkin faaliyetlerini düzenlemek, yurtiçi ve yurtd›fl› seyahatlerini organize etmek,
ç) Genel Müdürlükçe verilecek di¤er görevleri yapmak.
Taflra teflkilat›
MADDE 64 (1) Genel Müdürlük taflra teflkilat›, hizmetin özelli¤inin gere¤i olarak havza baz›nda on dört adet
bölge müdürlükleri ve bunlara ba¤l› olan flube
müdürlükleri ve baflmühendisliklerden teflekkül
eder. Bu kanun ile kurulan bölge müdürlüklerinin
merkezleri ve kapsad›¤› iller Ek-2 say›l› cetvelde
gösterilmifltir.
(2) Taflra teflkilat›n›n hiyerarflik kademeleri hizmetin özelliklerine göre afla¤›daki flekildedir,
a) Bölge Müdürlü¤ü
b) fiube Müdürlü¤ü ve/veya Baflmühendislik
c) Mühendislik veya fieflik
Taflra teflkilat› kuruluflu
MADDE 65 (1) Genel Müdürlük taflra teflkilat› kurulufllar›ndan;
a) Bölge müdürlükleri. Bakanl›¤›n teklifi üzerine Devlet Planlama Teflkilat›’n›n ve Devlet Personel Baflkanh¤›’n›n görüflleri
al›narak Bakanlar Kurulu Karan ile geçici bölge müdürlükleri
Bakanl›¤›n teklifi üzerine ortak kararname ile kurulur ve kald›r›l›r.
b) fiube müdürlükleri ve/veya müstakil baflmühendisliklerin
447
Su ve Toprak
kurulmas›na ve kald›r›lmas›na Genel Müdürlü¤ün teklifi üzerine Bakanlar Kurulu yetkilidir. Geçici statüdeki flube müdürlükleri ve/veya müstakil baflmühendislikler Genel Müdürlü¤ün teklifi ile ortak kararname ile kurulur ve kald›r›l›r.
Bölge müdürünün görevleri
MADDE 66 (1) Bölge müdürü, bölgesi dahilinde Genel Müdürlü¤ü temsil eder ve kendisine verilen yetkiler
dahilinde Genel Müdürlük ad›na Genel Müdürlü¤ün faaliyetlerini yürütür. Bölge müdürü yapm›fl
oldu¤u ifl ve ifllemlerden dolay› Genel Müdürlü¤e
karfl› sorumludur.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
DS‹’nin Gelirleri ve Mali Hükümler
DS‹’nin gelirleri
MADDE 67 (1) DS‹’nin gelirleri flunlard›r;
a) Merkez yönetim bütçesinden aktar›lacak mebla¤,
b) Görev alan›na giren konularda elde edilecek her türlü hizmet, kira ve iflletme gelirleri,
c) Görev alan›na giren konularda verilen her türlü belge, tahsis vb. karfl›l›¤› al›nan gelirler,
ç) Görev alan›na giren konularda verilen her türlü denetim,
dan›flmanl›k, analiz, deney, etüt, inceleme, kuyu aç›lmas›, izleme vb. hizmetler karfl›l›¤› alman gelirler,
d) Görev alan›na giren konularda haz›rlanan her türlü veri, ra448
Su ve Toprak
por, ihale dosyas›, doküman ve yay›n karfl›l›¤› alman gelirler,
e) DS‹ taraf›ndan verilen ve tahsil edilen para cezalan ile gelir
kaydedilen teminat mektuplar›,
f) Özel sektör taraf›ndan gerçeklefltirilecek enerji projelerinden sa¤lanan; hidroelektrik kaynak katk› pay›, hidrolojik veri, rapor inceleme, DS‹ taraf›ndan haz›rlanan projeler için al›nan hizmet bedeli karfl›l›¤› gelirler,
g) ‹htiyaç fazlas› tafl›n›r ve tafl›nmaz mallar›n sat›fl›ndan elde
edilen gelirler,
¤) DS‹ üretim tesislerinde üretilen su ürünleri sat›fl›ndan elde
edilen gelirler, h) Di¤er gelirler.
Vergi, resim ve harç muafiyeti
MADDE 68 (1) DS‹, bütün ifllemleri ile ithalat ifllemlerinden
alman her türlü fon, vergi, resim ve idari harç ile
yarg› harc›ndan muaft›r. Ancak, 25/10/1984 tarih
ve 3065 say›l› Katma De¤er Vergisi Kanunu ile getirilen hükümler sakl›d›r.
(2) Tafl›nmazlar›n DS‹ ad›na yap›lacak tescilinde
herhangi bir harç ve bedel ödenmez.
Gelecek y›llara yayg›n yüklenimler
MADDE 69 (1) DS‹ bu kanunda kendisine verilen görev ve
hizmetlerle ilgili olarak bir mali y›l içinde tamamlanmas› mümkün olmayan yat›r›m projeleri için
gelecek y›llara yayg›n yüklenimlere giriflebilir.
DS‹ taraf›ndan yap›lacak projelerde çeflitli muafiyetler
MADDE 70 (1) DS‹ taraf›ndan yürütülen projelerde kamu ya449
Su ve Toprak
ran gere¤i ihtiyaç duyulan meralar ve kurum taraf›ndan düzenlenen ve niteli¤ini kaybeden eski dere yataklar› için vas›f de¤iflikli¤i yap›larak Hazine
ad›na tescil ile DS‹’ye tahsis edilir. Vas›f de¤iflikli¤inde DS‹ taraf›ndan herhangi bir bedel ve teminat ödenmez.
(2) DS‹ taraf›ndan kamu yaran karan al›narak gerçeklefltirilecek tüm projeler, bu kanunda öngörülen usul ve esaslara tabi olup, faaliyetlerin yürütülmesi s›ras›nda gerekli toprak koruma projelerinin
haz›rlanmas›nda ve bu projelerin gerçeklefltirilmesi s›ras›nda tar›m arazilerinin amaç d›fl› kullan›lmas›nda herhangi bir kurum ya da kurulufltan
izin al›nmaz.
(3) DS‹, gerçeklefltirece¤i projelerle ilgili olarak
yapaca¤› kamulaflt›rma ifllemlerinde di¤er kamu
kurum ve kurulufllar›ndan alaca¤› hizmet, bilgi ve
belge karfl›l›¤›nda herhangi bir ad alt›nda bedel
ödemez.
‹mar planlar›
MADDE 71 (1) Yap›lacak her türlü imar plan› DS‹’nin görüflü
al›narak haz›rlan›r.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Çeflitli Hükümler
Harc›rah
450
Su ve Toprak
MADDE 72 (1) Memuriyet mahalli d›fl›nda DS‹’ce görevlendirilen konu ile ilgili ve yard›mc› personele,
10/02/1954 tarihli ve 6245 say›l› Harc›rah Kanunu’nun 50 nci maddesi ile iliflkilendirilmeksizin,
her y›l Bütçe Kanunu ile belirlenen gündelik harc›rah miktann›n iki kat› tutar›nda Harc›rah Kanunu genel hükümlerine göre harc›rah ödenir. Bu
madde kapsam›nda ödenen gündelik tutar›ndan
herhangi bir ad alt›nda kesinti yap›lmaz.
Ek ödeme ve ikramiye verilmesi
MADDE 73 (1) DS‹’de 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanununa
tabi olarak istihdam edilmekte olanlara; en yüksek
Devlet memuru ayl›¤›n›n (ek gösterge dahil) brüt
tutar›n›n % 200’ünü geçmemek üzere ek ödeme
yap›l›r. Ek ödemenin miktar› ile ödeme esas ve
usulleri, personelin görev yapt›¤› birim, unvan› ve
ifl hacmi, personelin çal›flma süresi ve ayl›k derecesi gibi kriterler dikkate al›narak Genel Müdürün
teklifi üzerine Bakan Onay› ile belirlenir. Ek ödemelerde 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanununun
ayl›klara iliflkin hükümleri uygulan›r ve damga
vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi
tutulmaz. DS‹’de 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanununa tabi olarak istihdam edilen personele ek
göstergeleri dahil ayl›klar› tutar›nda her y›l dört
ikramiye verilir.
451
Su ve Toprak
Fazla mesai
MADDE 74 (1) DS‹’nin Merkez ve taflra teflkilat›nda 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanununa tabi olarak çal›flan
personele (sözleflmeli personel hariç), ayda 100
saati aflmayacak flekilde yapt›r›lacak fazla mesai
karfl›l›¤›nda; fazla mesainin yapt›r›ld›¤› saatler, çal›flma mahalleri, çal›flmalar›n resmi tatil ve bayram
günlerinde yapt›r›lmas› gibi hususlar dikkate al›nmak suretiyle genel bütçeden ödenen fazla mesai
ücreti esas al›nmak suretiyle, bu ücretin üç kat›m
aflmayacak flekilde ödeme yapt›rmaya Genel Müdür yetkilidir.
Anlaflmazl›klar›n sulh yoluyla çözümü
MADDE 75 (1) Bir sözleflme olsun veya olmas›n, DS‹ ile di¤er
devlet daireleri, kamu kurulufllar› veya gerçek ve
tüzelkifliler aras›nda ç›kan ve henüz yarg› organlar›na, hakeme ve icraya intikal etmemifl bulunan
uyuflmazl›klar›n sulh yoluyla çözümünde, anlaflma veya sözleflmelerin de¤ifltirilmesinde veya bozulmas›nda, maddi veya hukuki sebeplerle takibinde veya yüksek dereceli merci ve mahkemelerce incelenmesini istemekte fayda umulmayan ve
icra takiplerinden vazgeçilmesinde veya bunlar›n
sulh yoluyla çözümlenmesinde menfaat görüldü¤ü takdirde, bir hakk›n tan›nmas›n› veya menfaatin terkinini tazammun eden anlaflmalar veya sözleflme tadilleri yapmaya y›l› Bütçe Kanunu ile ilgi452
Su ve Toprak
li cetvelinde belirlenen miktara ba¤l› olarak karfl›lar›nda gösterilen karar organlar› yetkilidir. Karar
düzeltme veya yarg›laman›n yenilenmesi veya
3533 say›l› kanuna göre hakemlerce verilmifl olan
kararlara karfl› itiraz yoluna gidilip gidilmemesinin takdiri, Hukuk Müflavirine veya davay› takip
eden avukata aittir.
Uzman ve uzman yard›mc›l›¤›
MADDE 76 (1) Genel Müdürlük Uzman ve Uzman Yard›mc›s› istihdam eder.
(2) Uzman Yard›mc›l›¤›na atanabilmek için 657
say›l› Devlet Memurlar› Kanununun 48 inci maddesinde say›lan flartlara ek olarak;
a) En az dört y›ll›k e¤itim veren fakülte/yüksekokullardan veya bunlara denkli¤i Yüksekö¤retim Kurulu taraf›ndan kabul
edilen yurt içindeki ve yurt d›fl›ndaki yüksek ö¤retim kurumlar›ndan mezun olmak,
b) Yabanc› dil ve mesleki bilgiyi içeren yar›flma s›nav›nda baflar›l› olmak,
c) S›nav›n yap›ld›¤› gün itibari ile otuz befl yafl›n› doldurmam›fl olmak flartlan aran›r.
(3) Uzman Yard›mc›l›¤›na atananlar, en az üç y›l
çal›flmak ve olumlu sicil almak kayd›yla, aç›lacak
yeterlik s›nav›na girme hakk›n› kazan›rlar. S›navda baflar›l› olanlar Uzman kadrosuna atan›rlar. Üst
üste iki defa yeterlik s›nav›nda baflar› gösterme-
453
Su ve Toprak
yenler durumlar›na uygun baflka kadrolara nakledilirler.
(4) DS‹’de, Uzman ile Uzman Yard›mc›s› kadrolar›nda fiilen çal›flan personele ayr›ca, en yüksek
Devlet memuru ayl›¤›n›n (ek gösterge dahil), afla¤›da belirtilen oranlar›n› geçmemek kofluluyla,
DS‹ Genel Müdürü’nün belirleyece¤i usul, esas ve
miktarlar üzerinden her ay ek ödemede bulunulur. Bu ödemeden damga vergisi d›fl›nda herhangi
bir vergi ve kesinti yap›lamaz.
Unvan›
Derecesi Ek
Ödeme Oran›
DS‹ Uzman›
1
%90
DS‹ Uzman›
2
%85
DS‹ Uzman›
3
%80
DS‹ Uzman›
4
%75
DS‹ Uzman›
5
%70
DS‹ Uzman›
6
%60
DS‹ Uzman›
7
%50
DS‹ Uzman›
8
%30
DS‹ Uzman Yrd.
9-8
%25
Ek ödemelerde 657 say›l› Devlet Memurlar›
Kanununun ayl›klara iliflkin hükümleri uygulan›r.
(5) Uzman ve uzman yard›mc›lar›n›n mesle¤e
al›nmalar›, yetifltirilmeleri, yar›flma ve yeterlik
454
Su ve Toprak
s›nav› ile e¤itimleri yönetmelikle düzenlenir.
Atama
MADDE 77 (1) 23/04/1981 tarihli ve 2451 Say›l› Bakanl›klar
ve Ba¤l› Kurulufllarda Atama Usulüne ‹liflkin
Kanun hükümleri d›fl›nda kalan memurlardan
Teftifl Kurulu Baflkam, Hukuk Müflavirleri ve
Daire Baflkanlar› Genel Müdürün teklifi
Bakanl›¤›n onay› ile bunun d›fl›nda kalan di¤er
memur ve hizmetliler re’sen veya taflrada ilgili
Bölge Müdürü’nün, merkezde ilgili Daire
Baflkan›’n›n talebi, ‹nsan Kaynaklan Dairesi
Baflkan›n›n teklifi ve Genel Müdürün onay› ile
atan›r ve nakledilirler.
(2) Genel Müdür, bölgelerde uygun gördü¤ü 1-4
dereceli unvanl› kadrolar d›fl›ndaki memurlar›n
bölge içi nakilleri hususunda Bölge Müdürlerini
yetkili k›labilir.
Kadrolar
MADDE 78 (1) Kadrolar›n tespiti, ihdas›, kullan›m› ve iptali
ile kadrolara iliflkin di¤er hususlar Genel Kadro ve
Usulü Hakk›ndaki Mevzuat Hükümlerine göre
düzenlenir.
(2) Devlet Su ‹flleri Genel Mudürlü¤ü’ne ait kadrolar iptal edilerek, 190 say›l› Genel Kadro ve Usulü
Hakk›nda Kanun Hükmünde Kararnamenin eki
cetvellerden ç›kar›lm›fl ve ekli (I) say›l› listede
455
Su ve Toprak
belirtilen kadrolar ihdas edilerek, 190 say›l› Kanun
Hükmünde Kararnamenin eki (I) say›l› cetvele
Devlet Su ‹flleri Genel Mudürlü¤ü’ne bölümü olarak eklenmifltir. Sözleflmeli personel çal›flt›r›lmas›
(say›s›, çal›flma süresi ve ücret tavan›) MADDE 79(1) Baraj, içmesuyu, sulama amaçl› Bölgesel nitelikli projelerde müflterek kararname ile sözleflmeli
personel istihdam edilir. Ancak, bu flekilde çal›flt›r›labilecek sözleflmeli personel toplam› 300 kifliyi
aflamaz. Sözleflmeli personelin çal›flt›r›lmas›na iliflkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.
(3) Bu Kanuna göre çal›flt›r›lacak sözleflmeli personel, sözleflmelerinde belirtilmesi flart› ile ifle bafllad›klar› tarihi takip eden aybafl›ndan itibaren T.C.
Emekli Sand›¤› ile ilgilendirilir ve bunlar hakk›nda 08/06/1949 tarihli ve 5434 say›l› Kanun ile ek
ve de¤iflikliklerinde yer alan hükümler uygulan›r.
Bunlar›n keseneklerinin karfl›l›klar› kurumlar›nca
ödenir.
(4) DS‹ Genel Müdürü, Do¤u Karadeniz ve Çoruh
Havzalar› Bölge Müdürlü¤ü, Yukar› F›rat ve Arafl
Havzalar› Bölge Müdürlü¤ü, Orta F›rat Havzas›
Bölge Müdürlü¤ü, Afla¤› F›rat Havzas› Bölge Müdürlü¤ü, Dicle Havzas› Bölge Müdürlü¤ü’ne tahsis
edilmifl olan kadrolarda çal›flan ve ayl›klar›n› 657
say›l› Devlet Memurlar› Kanunu hükümlerine göre
almakta olan personele (sözleflmeli personel hariç)
456
Su ve Toprak
net maafllar›n›n %50’si oran›nda “DS‹ Öncelikli
Yöre Tazminat›” ödemesi yapt›rmaya yetkilidir.
Yürürlükten kald›r›lan ve uygulanmayacak hükümler
MADDE 80 (1) 18/12/1953 tarihli ve 6200 Say›l› Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun, 16/12/1960 tarihli ve 167 say›l› Yeralt›sular› Hakk›nda Kanun, 03/07/1968 tarihli ve
1053 Say›l› Belediye Teflkilat› Olan Yerleflim Yerlerine ‹çme Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakk›nda Kanun, 28/04/1926 tarihli ve 831 Say›l› Sular Hakk›nda Kanun yürürlükten kald›r›lm›flt›r.
(2) 22/11/2001 tarihli ve 4721 say›l› Türk Medeni Kanununun 718 inci maddesinin ikinci f›kras›ndaki “kaynaklar” ibaresi madde metninden ç›kar›lm›fl; ayn› kanunun 756 nc› maddesinin bafll›¤› “Yeralt›sular›” olarak de¤ifltirilerek birinci ve
ikinci f›kralar› yürürlükten kald›r›lm›flt›r.
(3) Di¤er kanunlarda, birinci f›krada belirtilen kanunlara yap›lan at›flar bu kanuna yap›lm›fl say›l›r.
(4) 09/05/1985 tarih ve 3202 say›l› Köye Yönelik
Hizmetler Hakk›nda Kanunun 40. maddesi afla¤›daki flekilde de¤ifltirilmifltir:
MADDE 40 “Köy ve ba¤l› yerleflme birimleri ile askeri garnizonlara içme ve kullanma suyu temini amac›yla
aç›lacak sondajlar için DS‹’den belge al›nmas› zorunludur.”
457
Su ve Toprak
(5) Bu kanunda DS‹’ye verilmifl olan su kaynaklan
üzerindeki tahsis yetkisini ortadan kald›racak veya k›s›tlayacak flekilde di¤er kanunlarda yer alan
hükümler kanunun yay›m› tarihinde yürürlükten
kald›r›lm›flt›r.
(6) 01/05/2003 tarih ve 4856 say›l› Çevre ve Orman Bakanl›¤› Teflkilat ve Görevleri Hakk›nda Kanunun 9’uncu maddesinin (k) bendi afla¤›daki flekilde de¤ifltirilmifltir:
“k) Su kaynaklar›n›n kirlili¤e karfl› korunmas› planlan yapmak”
Yönetmelikler
MADDE 81 (1) Bu kanunda belirtilen yönetmelikler DS‹’nin
ba¤l› bulundu¤u Bakanl›k taraf›ndan haz›rlanarak
yürürlü¤e konulur.
Geçici Madde 1 (1) Bu kanunun yürürlü¤e girdi¤i
tarihten önce 16.12.1960 tarih ve 167 say›l› Yeralt›sular› Hakk›nda Kanunun 4 üncü maddesi uyar›nca kiraya verilen yeralt›sular› veya kaynak sular›na iliflkin bedellerin tahsiline kira süresi bitimine kadar ‹l Özel ‹dareleri veya belediyeler taraf›ndan devam olunur.
Geçici Madde 2 (1)Bu Kanun ile de¤ifltirilen, kald›r›lan veya yeni kurulan birimlere verilen görevler Genel Müdürlükçe tespit edilecek birimler veya personel taraf›ndan yerine getirilir.
(2) Genel Müdürlük, teflkilât›n› ve kadrolar›n› bu
458
Su ve Toprak
Kanunun yürürlü¤e girdi¤i tarihten itibaren 6 ay
içinde Kanuna uygun hale getirir. Bu Kanun ile
yap›lan yeni düzenleme sebebiyle kadro ve görev
unvanlar› de¤iflenler veya kald›r›lanlar Kurumun
merkez veya taflra teflkilat›nda, bu Kanunun yürürlü¤e girdi¤i tarihten itibaren alt› ay içinde yeni
bir kadroya atan›rlar. Atama ifllemi yap›l›ncaya kadar Kurumca ihtiyaç duyulan ifllerde görevlendirilebilirler. Bunlar yeni bir kadroya atan›ncaya kadar eski kadrolar›na ait ayl›k, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatlar› ile di¤er mali haklar›n› almaya devam ederler. Söz konusu personel yeni
kadrolar›n ayl›k, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatlar› ile di¤er mali haklan toplam›n›n net tutan, eski kadrolar›na ba¤l› olarak en son ayda almakta olduklar› ayl›k, ek gösterge, her türlü zam
ve tazminatlar› ile di¤er mali haklan toplam› net
tutar›ndan az olmas› halinde aradaki fark, giderilinceye kadar atand›klar› kadroda kald›klar› sürece herhangi bir kesintiye tabi tutulmaks›z›n tazminat olarak ödenir.
(3) Bu süre içinde Genel Müdürlük kadrolar›n› bu
Kanun ile öngörülen teflkilât yap›flma uygun hale
getirmek üzere. Bakanl›¤›n teklifi ve Devlet Personel Baflkanl›¤› ile Maliye Bakanl›¤›’n›n görüfllerine
dayan›larak kadro ihdas ve iptal etmeye, mevcut
kadrolarda s›n›f, unvan ve derece de¤iflikli¤i yap459
Su ve Toprak
maya Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Geçici Madde 3- (1) 5018 say›l› kanun ile hazine ad›na resen
tescil edilen kurum tafl›nmazlar› bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içerisinde tekrar
DS‹ ad›na resen tescil edilir. Resen tescil ifllemi s›ras›nda DS‹ taraf›ndan hiçbir bedel ve teminat
ödenmez.
Yürürlük
MADDE 82 (1) Bu Kanun yay›m› tarihinde yürürlü¤e girer.
Yürütme
MADDE 83 (1) Bu kanun Hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
460
Su ve Toprak
461
Su ve Toprak
462
Su ve Toprak
GENEL GEREKÇE
6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve
Vazifeleri Hakk›nda Kanun, 167 say›l› Yeralt› Sulan Hakk›nda
Kanun, 1053 say›l› Belediye Teflkilat› Olan Yerleflim Yerlerine
‹çme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakk›nda Kanun’da suyun yönetimi DS‹ Genel Müdürlü¤üne verilmifltir.
Yedinci Befl Y›ll›k Kalk›nma (1996-2000) Plan›n›n onayland›¤›na iliflkin 18.07.1995 tarihli ve 374 say›l› Türkiye Büyük
Millet Meclisi karan 25.07.1995 tarihli ve 22354 (mükerrer)
say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e girmifltir.
Söz konusu kalk›nma plan›n›n 131 ve 134 üncü maddelerinde yer alan “E. K›rsal Alt Yap›” bafll›kl› bölümünün “c. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler” alt bafll›kl› k›sm›nda; “ Su
kaynaklann›n s›n›rl› oluflu ve bu kaynaklann yer ve zaman
olarak ülke düzeyinde eflit da¤›lmamas› nedeniyle su kaynaklan yönetimi oldukça karmafl›k bir hale gelmifltir. Özelikle yer
üstü su kaynaklann›n tahsis ve yönetimine yönelik bir mevzuat›n olmay›fl› do¤al ve ekonomik kaynaklann israf›na yol açmaktad›r. Bu nedenle yerüstü sular›n›n tahsisi, korunmas›
sektörel ve sektörler aras› kullan›m›n›n planlanmas› gibi tüm
hukuksal boflluklan dolduracak ve 167 say›l› Yeralt› Sulan Kanununu güncellefltirerek kapsayacak çerçeve nitelikte su yasas› ç›kanlacakt›r.” aç›klamalanna yer verilmifltir. 01.07.2006
tarihli ve 26215 (mükerrer) say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan
Dokuzuncu Kalk›nma Plam’nda da ülkemizde su kaynaklann›n tahsisi, kullan›lmas›, gelifltirilmesi ile ilgili hukuki düzenleme ve idari yap› oluflturulmas›na yönelik olarak bafllat›lm›fl
463
Su ve Toprak
olan çal›flmalann tamamlanaca¤› belirtilmektedir.
Bu tasla¤›n haz›rl›k çal›flmalannda Avrupa Birli¤i’nin ilgili
komisyonunca haz›rlanan “Avrupa Birli¤i Su Politikas› Raporu”, Su Çerçeve Direktifi, Meksika Ulusal Su Kanunu, Danimarka Su Kanunu, Fransa Su Yönetimi Mevzuat›, Güney Afrika Cumhuriyeti Yeni Ulusal Su Politikalan Hakk›nda Hükümetin Resmi Görüflü, Brezilya Su Kanunu, ‹srail Su Mevzuat›,
Birleflik Krall›kta Su Hizmetleri Yönetimi, Almanya’da Su Kaynaklan Yönetimi Mevzuat› ve ‹spanya Su Kanunu Türkçeye
çevrilerek incelenmifltir.
‹ncelenen mevzuat›n de¤erlendirilmesi sonucunda; pek
çok ülkede kamuya ait sulann Devletin hüküm ve tasarrufunda oldu¤u, nehir havzas› baz›nda yönetimi kabul eden baz› ülkeler d›fl›nda (ki bunlarda da denetim yine devletin yetkisindedir) su yönetiminin Devlet taraf›ndan yürütüldü¤ü, su kaynaklann›n kamu yaranna en uygun düzeyde optimal kullan›m› ve faydalamlmas›mn esas oldu¤u belirlenmifltir.
5018 say›l› Kamu Mali Yönetimi ve Kontrolü Kanunu ile
tüzel kiflili¤i kald›nlarak I Say›l› Cetvel (Genel Bütçe Kapsam›ndaki Kamu ‹dareleri) kapsam›na alman DS‹ Genel Müdürlü¤ü, bu kanundaki yeni görev ve yetkilerine istinaden, II Say›l› Cetvele (Özel Bütçeli ‹dareler) al›n›p tüzel kiflilik kazand›r›lm›flt›r.
12.06.2007 tarihli ve 26559 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan 2007/12300 say›l› Bakanlar Kurulu Karann›n “Orta Vadeli Program (2008-2010)” III, Program Dönemi Geliflme Eksenleri bafll›kl› bölümünün A bendinin 5. Çevrenin Korunma464
Su ve Toprak
s› ve Kentsel Altyap›n›n Gelifltirilmesi k›sm›nda, “‹nsan sa¤l›¤›n›, do¤al kaynaklan ve estetik de¤erleri korumak suretiyle
sürdürülebilir kalk›nma ilkeleri do¤rultusunda çevrenin korunmas› ve kentsel altyap› ihtiyaçlanmn giderilmesi temel
amaçt›r. Bu çerçevede;...IV) Ülkemizde su yönetiminden sorumlu bir idari yap› oluflturulacakt›r” denilmektedir.
Orta Vadeli Programda yer alan Ülkemizin su yönetiminde
sorumlu yeni bir idari yap›n›n oluflturulmas› yerine; bu konuda mevcut kurumsal yap›ya sahip olan DS‹’nin faaliyetlerinin
daha etkin ve verimli bir flekilde sürdürülebilmesi ve günümüzde s›n›rl› miktarda olan su kaynaklann›n gelifltirilmesi ve
Ülkemizin hizmetine sunulmas› konusunda merkez teflkilat›
ve yurt sath›nda bölge müdürlükleri düzeyinde teflkilat› bulunan DS‹ Genel Müdürlü¤ü, merkez teflkilat› ve havza baz›nda
oluflturulan bölge müdürlükleri ile Çevre ve Orman Bakanl›¤›na ba¤l› ayr› tüzel kiflili¤i bulunan bir kurulufl olarak yeniden yap›land›r›lm›flt›r.
Öte yandan DS‹’nin taflra teflkilat›n›n havza baz›nda yap›land›r›lmas› ile Avrupa Komisyonu’nun Türkiye 2007 ‹lerleme Raporundaki “su yönetimine iliflkin kurumsal çerçeve
akarsu havzas› yönetimi temelinde düzenlenmemifltir” fleklindeki elefltirileri de bertaraf edilmifl olacakt›r.
Bu kanun tasar›s› ile 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum
Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun, 167 say›l›
Yeralt› Sulan Hakk›nda Kanun, 1053 say›l› Belediye Teflkilat›
Olan Yerleflim Yerlerine ‹çme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakk›nda Kanun, 831 say›l› Sular Hakk›nda Kanun yü465
Su ve Toprak
rürlükten kald›r›larak bu alanda temel bir su kanunu oluflturulmufl ve DS‹ Genel Müdürlü¤ü’nün teflkilat yap›s› yeniden
düzenlemifltir.
MADDE GEREKÇELER‹
Madde 1- 1982 Anayasas›’n›n 168 inci maddesine göre, tabii servetler ve kaynaklar Devletin hüküm ve tasarrufu alt›nda
olup, bunlar›n aranmas› ve iflletilmesi hakk› Devlete aittir.
Devlet bu hakk›n› belli bir süre için, gerçek ve tüzelkiflilere
devredebilir. Hangi tabii servet ve kayna¤m arama ve iflletmesinin, Devletin gerçek ve tüzelkiflilerle ortak olarak veya do¤rudan gerçek ve tüzelkifliler eliyle yap›lmas›, kanunun aç›k iznine ba¤l›d›r. Bu durumda gerçek ve tüzelkiflilerin uymas› gereken flartlar ve Devletçe yap›lacak gözetim, denetim usul ve
esaslar› ve müeyyideler kanunda gösterilir.
Türk Medeni Kanunu’nun 715 inci maddesinde kamu yarar›na ait sular›n Devletin hüküm ve tasarrufu alt›nda oldu¤u,
tar›ma elveriflli olmayan yerlerden ç›kan kaynaklar›n kimsenin mülkiyetinde olmad›¤› ve yaran kamuya ait mallar›n, iflletilmesi ve kullan›lmas› hakk›nda özel kanun hükümlerine tabi oldu¤u öngörülmüfltür.
Mülga Medeni Kanun’un 641 inci maddesinde de benzer
düzenleme yer almas›na ra¤men, bu güne kadar umuma ait
yerüstü sulan hakk›nda özel bir yasal düzenleme yap›lmam›fl
ve yerüstü sulan 6200 say›l› Devlet Su ‹flleri Umum Müdürlü¤ü Teflkilat ve Vazifeleri Hakk›nda Kanun çerçevesinde kamunun faydalanmas›na sunulmufl, ayr›ca genel sular›n kullan›l466
Su ve Toprak
mas› ve korunmas› ile ilgili farkl› kurumlara ayn kanunlar ile
çeflitli görevler verilmifltir.
Küresel ›s›nma ve artan nüfus itibariyle giderek s›n›rl› olma
özelli¤i daha çok hissedilen su kaynaklar›n›n, Ülkemizin en
önemli do¤al servetlerinden oldu¤u herkes taraf›ndan bilinen
bir husustur.
Kamuya ait yer alt› ve yerüstü sular›n›n etüt ve planlamalar›n› yaparak, her bireyin yeterli ve uygun kalitede su gereksinmesinin karfl›lanmas› konusunda yetkili makam›n tespiti, görev ve sorumluluklar›n›n belirlenmesi, suyun yönetiminin tek
elden ve bütünlük içerisinde yürütülmesi, su sicili oluflturularak su kullan›mlar›n›n belli esaslar çerçevesinde gerçeklefltirilmesi amaçlanm›flt›r.
Madde 2- Bu maddede kanunun uygulama alan› belirlenmekte olup, ayn bir yasal düzenlemeye tabi olan Jeotermal
Kaynaklar ve Do¤al Mineralli Sular ile denizler haricindeki su
kaynaklanna uygulanaca¤› belirlenmektedir.
Madde 3- Kanunda yer alan kavramlar tan›mlanm›flt›r.
Madde 4- Bu Madde Anayasa’n›n 168*inci maddesi ile
Türk Medeni Kanunu’nun 756 nc› maddesinin 3 ve 4 üncü
f›kralanna paralel bir flekilde düzenlenmifl olup bu kanunun
konusu olan su kaynaklar›n›n kamu mülkiyetinde oldu¤u hususuna aç›kl›k getirmektedir.
Su kaynaklar›n›n toplum yarar›na en uygun düflecek flekilde kullan›lmas› esas al›narak yap›lan çal›flmalar ve evrensel ilkeler dikkate al›nd›¤›nda; suyun kalitesi, mahallinin özelli¤i,
467
Su ve Toprak
zorunlu ihtiyaçlar ve flartlan baflka türlü bir çözüm yolu gerektirmedikçe kullanma hakk›n›n tesisinde; içme kullanma ihtiyaçlan, do¤al hayat için gerekli su ihtiyaçlar›, tar›msal sulama
suyu ihtiyaçlan, enerji üretimi ve sanayi suyu ihtiyaçlan, ticaret, turizm, tafl›ma, ulafl›m, projeye dayal› su ürünleri yetifltiricili¤i ve avc›l›¤› ile sair su ihtiyaçlar› s›ralamas› bu madde ile
düzenlenmifl olup, bu tahsislerde öncelik s›ras›nda, daha önce gelen ekonomik amaçl› bir ihtiyaca ayr›lacak miktardan k›s›lmak suretiyle, birden fazla amac›n gerçekleflebilece¤i mümkün görülüp, su kaynaklannm daha verimli olarak de¤erlendirilebilece¤i anlafl›ld›¤› takdirde, yap›lacak olan ifllem düzenlenmifltir.
Kamuya ait Yeralt› ve Yerüstü sular›n›n etüt ve planlamalar›n›n yap›lmas›, çok amaçl› kullan›lmas›nda ekonomik ve sosyal zaruretler de dikkate al›narak her bireyin yeterli ve uygun
kalitede su ihtiyac›n›n karfl›lanmas›, kullan›m hakk›nm tesisinde öncelik s›rasmm belirlenmesi, gerekti¤inde su kayna¤›n›n birden fazla maksatla kullan›lmas›na izin verilmesi, su potansiyelinin de¤erlendirilmesinde havza esas›n›n baz al›nmas›
ve gerekti¤inde havzalar arasmda su transferi yap›labilmesi
amaçlanm›flt›r.
Madde 5- Su kaynaklannm s›n›rl› oluflu ve bu kaynaklar›n
yer ve zaman olarak ülke düzeyinde eflit da¤›lmamas› sebebiyle su kaynaklan yönetiminin karmafl›k bir hal ald›¤› su kaynaklannm en iyi flekilde yönetiminin sa¤lanmas›, vatandafllanm›z›n ve suyu kullanan farkl› sektörlerin su ihtiyac›n›n karfl›lanarak suyun yönetiminin tek elden DS‹ taraf›ndan gerçek468
Su ve Toprak
lefltirilmesi amaçlanm›fl, suyun tahsisinin münhas›ran DS‹ taraf›ndan yap›labilece¤i, tahsis süresinin üst sm›n ve süre uzat›mmm flartlar›, yasa yürürlü¤e girmeden önce yap›lm›fl olan
tahsislerin durumu ile su tahsis sicilinin DS‹ taraf›ndan tutulaca¤› hususlar› düzenlenmifltir.
Madde 6- Su kaynaklannm planlanmas›nda ve bu planlara
uygun olarak yönetim politikas›n›n belirlenmesinde, ana girdi
olarak bu tür faaliyetlerin önceden bilinmesine ihtiyaç vard›r.
Yukar›daki maddeler gere¤ince suyun tahsisinin ve yönetiminin tek elden yap›laca¤› esas› uyar›nca, DS‹ nin su kaynaklan
ile ilgili potansiyel, tahsis, kullan›m ve benzeri bilgileri elektronik ortamda toplamas› ve izlemesi amac›yla, su bilgi sistemim kurmas› öngörülmüfltür.
Madde 7- Su kayna¤›n› kullanacak olanlann, menba ve
mansap projeleri için DS‹ taraf›ndan düzenlenecek iflletme
program›na, 4 üncü maddede belirtilen öncelik s›ras› esas
al›nmak üzere en yüksek fayday› sa¤layacak flekilde uymalar›n›n zorunlu oldu¤u, hususu düzenlenmifltir.
Su kayna¤m› kullanacak olanlann, projenin menba›nda ve
mansab›ndaki de¤iflik maksatlarla gelifltirilmifl projelerinin,
kar maksimizasyonu yerine havzan›n optimizasyonu dikkate
al›narak iflletmesi esas olup, buna iliflkin iflletme programlar›n›n DS‹ taraf›ndan haz›rlanmas› ve buna ba¤l› kal›nmas› öngörülmektedir.
Madde 8- Bu maddede öncelikle su kaynaklar›n›n kalite, miktar ve her türlü kirletici unsura karfl› korunmas›na iliflkin ana esas
belirtilmifl, devammda su kaynaklar›n›n kalite aç›s›ndan korun469
Su ve Toprak
mas› ve kirletilmemesinin 2872 say›l› Kanun ile sa¤lanaca¤›, su
kaynaklar›n› kirletenlerin su tahsislerinin iptal edilece¤i hususu
ile istisna edilen kanun hükümleri düzenlenmifltir.
Madde 9- Maddede arkeoloji, madencilik, galeri veya tünel
inflaat›, petrol araflt›nlmas› veya üretimi, su ürünleri, su sporlar› gibi nedenlerle yer alt› ve yerüstünde sürdürülecek her
türlü inflaat, tesisat ve iflletme çal›flmalar›n›n su kaynaklar›
üzerinde olumsuz etki yapt›¤› veya yapaca¤›n›n anlafl›lmas›
halinde, ifli yapan veya yapt›ran idare taraf›ndan Çevre ve
Orman Bakanl›¤› ile Devlet Su ifllerine haber verilmesi zorunlulu¤unu, do¤mufl veya do¤acak sak›ncalar yüzünden Bakanl›k ve DS‹ taraf›ndan belirlenen önlemlerin uygulanmas› ve
çal›flmalar›n bu do¤rultuda yürütülmesi hususlar› düzenlemektedir.
Madde 10- Belediyelerin su ihtiyac›n›n karfl›lanmas›; belediye meclis karan ile yap›lacak müracaat üzerine de¤erlendirme ve uygun görülme flart›na ba¤lanm›flt›r. 3250 adet belediyenin taleplerinin ayn› zamanda karfl›lanmas› bütçe imkanlar›
ve personel bak›m›ndan mümkün olamayaca¤›ndan, taleplerin öncelik s›ras›na göre karfl›lanmas› bak›m›ndan bu düzenleme yap›lm›flt›r. Ayr›ca, at›ksu tesislerinin yap›m›nda sadece
içmesuyu kayna¤›n› kirleten evsel at›ksular için gerekli tesislerin yap›laca¤› konusunda aç›kl›k getirilmifltir. ‹çmesuyu
kayna¤›n› kirletmeyen evsel at›ksular ve di¤er at›ksular için
gereken tesisler önceden oldu¤u gibi ilgili özel ve kamu kurulufllar›nca yap›lmal›d›r. Maddenin ikinci ve üçüncü f›kralannda belediye teflkilat› olmayan yerleflim yerlerinin de içmesuyu
470
Su ve Toprak
ve at›ksu tesisleri ihtiyac›n›n karfl›lanmas› amaçlanm›flt›r.
Belediyelerin kendi kanunlar›ndan (Büyükflehir Belediyesi
Kanunu, Belediyeler Kanunu ve 2560 say›l› kanun) gelen yetkileri korunmufl ancak, belediyeler taraf›ndan yap›lacak tesisler, yap›lmadan önce bu tesisler için yap›lacak olan planlama
ve projeler için DS‹’nin uygun görüflünün al›nmas› flart› getirilmifltir. Baz› Büyükflehir Belediyeleri hariç olmak üzere di¤er
tüm belediyeler yeterli teknik alt yap›ya sahip de¤illerdir. Bu
madde ile belediyelerin teknik gücünün art›r›lmas› ve denetim
aç›s›ndan konusunda uzman kurulufl olan DS‹’nin deste¤i
sa¤lanm›fl olacakt›r. Son f›krada belediye teflkilat› olmayan
köylerin su ihtiyaçlar›n›n baz› durumlarda karfl›lanabilece¤i
düzenlenmifltir.
Madde 11- ‹çmesuyu ve at›ksu tesislerinin hangi kurulufl
taraf›ndan yap›labilece¤i düzenlenmifltir.
Depolama tesisleri belediyeye devredilmedi¤inden, bu tesislerin kamulaflt›rmalan DS‹’ce yap›lacakt›r.
Di¤er tesisler belediyelere devredildi¤inden, bu tesislere ait
kamulaflt›rmalar ile mutlak koruma alanlar›n›n kamulaflt›r›lmalar›n›n belediyeler taraf›ndan yap›laca¤› düzenlenmifltir.
Projelendirilen tesislerin k›sa bir süre sonra yap›m›nda dahi imar problemleri yaflanmaktad›r. Maddenin ikinci f›kras›;
‹flletme aflamasmda imar de¤ifliklikleri sebebiyle çeflitli problemlerin yaflanmamas› bak›m›ndan düzenlenmifltir. Özellikle
son y›llarda yaflanan su s›kmt›lan sebebiyle belediye s›n›rlar›n› aflan uzak mesafelerden su temini projeleri gelifltirilmekte-
471
Su ve Toprak
dir. Üçüncü f›kra ile böyle projelerdeki kamulaflt›rmalara düzenleme getirilmesi hedeflenmifltir.
fiehir flebekelerindeki kay›plar ciddi miktarlara ulaflmaktad›r. K›t kaynaklann israf›n›n önlenmesi bak›m›ndan kay›plann asgari seviyeye indirilmesi dördüncü f›kra ile benimsenmifltir. Bu f›kra ile belediyelerin yeni proje talebi yapmadan
önce flebeke kay›plar›n› azalt›c› tedbirleri almas› sa¤lanm›fl
olacakt›r.
Madde 12- Geri ödeme flartlann› düzenleyen protokolün;
Belediye Meclis Karar› al›nmak suretiyle imzalanabilece¤i öngörülerek. Belediye Meclis Karar› olmadan talepte bulunulamamas› ve protokol imzalanmamas› amaçlanm›flt›r.
Maddenin ikinci f›kras›nda, birinci f›kra gere¤ince düzenlenen protokolün; mahalli idare olarak belediyelerin vesayet
denetimine tabi olduklar› ‹çiflleri Bakanl›¤› ve yat›r›m bütçesindeki harcamalar bak›m›ndan da Maliye Bakanl›¤›’nca uygun bulunmas› gerekti¤i öngörülmüfltür.
Madde 13- Yap›lacak tesislerin finansman›n›n sadece milli
bütçe kaynaklar›ndan karfl›lanmas›n›n her zaman mümkün
olamamas› nedeniyle, di¤er finans kaynaklar›n›n da bu tesislerin yap›m›nda kullan›labilece¤i düzenlenmifltir.
Büyiikflehir belediyeleri, protokolleri sadece ilgili genel
müdürlüklerin (ASK‹, ‹SK‹ vs) imzalamas›n›n yeterli olaca¤›
gerekçesiyle, imzadan imtina etmekte ve sorumlulu¤u ilgili
genel müdürlü¤e b›rakmak istemektedirler. Söz konusu kurulufllar büyükflehir belediyelerine ba¤l› tüzel kiflilikler oldu¤un-
472
Su ve Toprak
dan protokolün taraf›n›n ilgili büyükflehir belediyesi ile ona
ba¤l› tüzel kiflili¤in olmas› öngörülmüfltür.
Madde 14- Yeralt›suyu potansiyelinin etkin kullan›m› ve
yönetimi için; yeralt›suyu iflletme sahalar›n›n ne flekilde ilan
edilece¤i, hangi koflullarda yeni yeralt›suyu tahsisi yap›lmas›n›n durdurulaca¤›; tahsis fleklinin, miktar›n›n de¤ifltirilmesi ve
iptali hususunda DS‹ nin yetkisi belirlenmifl, tahsis edilen yeralt›suyunun amac› d›fl›nda kullan›lmas› halinde DS‹ taraf›ndan kullanma belgesinin iptal edilece¤i, bu alanlar d›fl›nda da
DS‹ taraf›ndan gerekli görüldü¤ü takdirde tahsis iflleminin
durdurulabilece¤i düzenlenmifltir.
Madde 15- Bu maddede yeralt›suyu yap›lar›n›n aç›lmas› ve
devri düzenlenmifltir. DS‹’ye bu kanunla verilen yeralt›sularmm korunmas›, de¤erlendirilmesi, gelifltirilmesi için ihtiyaç
duyulan alanlarda, yeralt›suyu yap›s› açma veya açt›rma yetkisi tan›nm›fl ve bu alanlarda kamulaflt›rma yap›lmamas› esas›
benimsenmifltir.
Aç›lacak kuyular›n›n, araflt›rma ya da iflletme kuyusu olabilece¤i, gerek görüldü¤ünde araflt›rma kuyular›n›n iflletme
kuyular›na dönüfltürülebilece¤i, bu kuyular için gerekti¤inde
ulafl›ma elveriflli alan›n kamulaflt›nlaca¤›, iflletme kuyular›n›n
intifa hakk›n›n bedeli karfl›l›¤›nda gerçek ve tüzel kiflilere kiralanabilece¤i ya da devredilebilece¤i, ayr›ca intifa hakk›n›n
devrinde, intifa hakk› sahibine öncelik tanmaca¤› öngörülmüfltür.
Madde 16- Arazisinden yeralt›suyu ç›kan kiflinin bunun
faydal› ihtiyac› kadar›n› öncelikle kullanma hakk›na sahip ol473
Su ve Toprak
du¤u, arazisinde faydal› ihtiyaçlar› için yeterli miktarda su bulunmayan veya bu suyu afl›n zahmet ve gidere katlanmaks›z›n
baflka yoldan sa¤layamayan kiflinin komflu arazideki faydal›
ihtiyaçtan fazla olan yeralt›suyundan istifade edebilece¤i hususu düzenlenmifltir.
Madde 17- Faydal› ihtiyaç miktar›n›n DS‹ taraf›ndan tespit
edilece¤i, yeralt›suyu tahsis edilen gerçek veya tüzel kiflinin
ancak suyun kendi faydal› ihtiyac›na yetecek miktar›n› kullanma hakk›na sahip oldu¤u hususu düzenlenmifltir.
Madde 18- Bu maddede yeralt›suyu aranmas›, kullan›lmas› ve ›slah› ve tadili için olmak üzere üç ayr› belge öngörülmüfl, bu belgelerin DS‹ taraf›ndan verilece¤i ve aç›lacak kuyular›n özelliklerinin yine DS‹ taraf›ndan tayin ve tespit edilece¤i belirtilmifltir.
Arama belgesinin süresi, belgenin verildi¤i tarihten itibaren
bir y›l olarak öngörülmüfl ve bu süre içinde yeralt›suyunun
bulunmas› amaçlanm›fl, bu süre içerisinde suyun bulunamamas› durumunda süre uzat›m ve iptal flartlar› düzenlenmifltir.
Kullanma belgesi ile; arama belgesine dayanarak arazisinde
yeralt›suyu bulunan kiflinin, suyu buldu¤u tarihten itibaren
bir ay içerisinde DS‹’ye baflvurarak kullanma belgesi ald›¤›
takdirde suyu kullanabilece¤i ve kullanma belgesinin süresinin, ekonomik ve teknik koflullar dikkate al›narak on y›l ile s›n›rland›r›ld›¤› hususu yer alm›fl, ayr›ca bu sürenin uzat›labilmesi flartlan belirtilerek, bu flartlara uymayanlara ait kuyular›n
DS‹ tarafmdan de¤erlendirilebilece¤i, kullanma belgesinin
hiçbir flekilde devredilemeyece¤i ve kaçak kuyu aç›lmas›n› ön474
Su ve Toprak
lemek amac›yla düzenleme yap›lm›flt›r.
Yeralt›suyu yap›s›n›n verimini art›rmak veya baflka bir
maksad› sa¤lamak gibi nedenlerden dolay›, yeralt›suyu yap›lan üzerinde de¤ifliklik yap›lmas›n›n ve kullanma belgesinde
belirtilen hususlar›n de¤ifltirilmesinin ancak ›slah ve tadil belgesi almak suretiyle mümkün olabilece¤i, bu belge al›nmadan
söz konusu de¤iflikliklerin yap›lamayaca¤› vurgulanm›flt›r.
Bu maddede öngörülen belgelerin, yeralt›suyu potansiyelinin tahsisini ve kullan›m›n› izlemek üzere DS‹ taraf›ndan su
bilgi sistemine gereksinme oldu¤u hususu ile baflvuru esaslan,
belge al›nmas› ve belge ücretlerine iliflkin usul ve esaslar›n da
yönetmelikte düzenlenece¤i öngörülmüfltür.
Madde 19- Yap›lan yeralt›suyu tahsislerinin kontrol edilerek tahsisten fazla su çekiminin önlenmesi amaçlanm›flt›r.
Madde 20- Faydal› ihtiyaç miktar›n› aflan sular ile sulama,
kullanma ve ifllenerek veya do¤al haliyle içmesuyu olarak sat›lmak üzere ç›kanlan yeralt›sulannm 2886 say›l› Kanun hükümlerine uyularak DS‹ taraf›ndan kiraya verilece¤i ve tahsil
edilen kira gelirinin ne oranda ve hangi tüzel kiflilere da¤›t›laca¤›, tahsis miktar›ndan daha fazla su kullananlara ceza uygulanaca¤› düzenlenmifltir.
Madde 21- Bu bölümde belirtilen faaliyetlerin DS‹ taraf›ndan denetlenmesi veya denetlettirilmesi öngörülmüfltür.
Madde 22 Yeralt›suyu baraj› ve yeralt›suyu miktann› artt›rmaya yönelik do¤al beslemenin yeterli olmamas› durumunda,
do¤al besleme ile birlikte suni besleme ile ilgili tesislere ait
475
Su ve Toprak
proje ve inflaatlar›n DS‹ taraf›ndan yap›laca¤› veya yapt›nlaca¤› düzenlenmifltir.
Madde 23-Kanunun bu bölümünde yer alan faaliyetlerin
uzman kifliler eliyle ve tekni¤ine uygun olarak yap›lmas›, bu
faaliyetleri yapacak kiflilerin de DS‹’den yeterlik belgesi almalar›n›n zorunlu oldu¤u hususu düzenlenmifltir.
Madde24- Bu bölümdeki yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere uygulanacak yapt›nmlar ile bu yapt›nmlan uygulayacak merciiler düzenlenmifltir.
Madde 25- Sosyal amaçl› olan sulama projelerinin devlet
eliyle yap›m›n› sa¤layarak tanm ürünlerinin verimini ve kalitesini artt›rarak ülke ekonomisine bir an önce kazand›rmak ve
kullan›c›lara (çiftçilere) istihdam sa¤layarak göçü önlemek öngörülmüfltür.
Bilindi¤i üzere, günümüzde kamu-özel sektör iflbirli¤i kavram› kapsam›nda, yat›nmlara iliflkin inflaat ve talep riski gibi
risklerin kamu ve özel sektör aras›nda paylafl›lmas› yoluna gidilmektedir. Bu suretle, yat›r›m› gerçeklefltiren flirketlerin yat›nm› zaman›nda ve kaliteli bir biçimde bitirmesi sa¤lanmaktad›r.
Bu maksatla sulama projeleri 3996 say›l› Baz› Yat›r›m ve
Hizmetlerin Yap-‹fllet-Devret Modeli Çerçevesinde Yapt›r›lmas› Hakk›nda Kanuna göre yapt›nlabilecektir.
Riskler, yap-ifllet-devret yönteminde genellikle görevlendirilen flirketin yat›r›m sonucu ortaya ç›kan mal ve hizmetleri
kullan›c›lar›na do¤rudan satmalar›, böylece talebin az olmas›n›n sonuçlann›n flirkete yans›t›lmas› yoluyla paylafl›lm›fl ol-
476
Su ve Toprak
maktad›r. Bu flekilde, flirket yat›r›m› bir an Önce tamamlayarak ve kaliteyi de sa¤layarak kullan›m›, dolay›s›yla gelirlerini
yükseltmeyi hedeflemektedir. Ancak, sulama yat›r›mlan sonucu üretilen hizmetler için kullan›c›lann ücretlendirilmesi zor
olabilmektedir. Bu durumlarda, riskin paylafl›m› için yayg›n
olarak kullan›lan yöntemlerden birisi, kullan›c›lann gücü nispetinde ücretlendirilmesi ve geri kalan k›sm›n Devlet taraf›ndan sat›n al›nmas›, görevlendirilen flirkete belirli dilimler için
ve ortaya ç›kan talep ve kullan›m miktarlar›na göre ödeme
yapmas›d›r.
Bu yöntemin en önemli avantaj›, fiili kullan›c›lann sulama
yat›n›m ile ilgili olarak iflletme süresince güçleri oran›nda sulama yat›nm›na katk›lann› sa¤lamak, Devlet katk›s› ile de kullan›c›lann tamamen ücretlendirilememesine ra¤men, görevlendirilen flirketin yat›r›m› en k›sa zamanda ve en yüksek kaliteyle tamamlamas›n› sa¤lamakt›r.
Devletin sulama yat›r›mlar›ndaki yükü dikkate al›narak
DS‹’nin onay›yla sulama yat›nmlann›n DS‹ ve görevli flirket d›fl›ndaki kiflilere yapt›r›lmas›n›n sa¤lanmas›d›r.
Bilindi¤i üzere 3996 say›l› Baz› Yat›nm ve Hizmetlerin Yap‹fllet-Devret Modeli Çerçevesinde Yapt›r›lmas› Hakk›nda Kanuna göre yapt›r›lacak sulama projelerinde görevli flirket taraf›ndan gerçeklefltirilen yat›nmlara karfl›l›k gelen masraflar tesislerden istifade edeceklerden ve devlet taraf›ndan tahsil edilecektir. Ancak devlet taraf›ndan “Katk› pay›” olarak görevli
flirkete ödenen tutar, iflletme süresinin sonunda istifade edeceklerden geri al›nacak olmas› nedeniyle Görevli fiirketin irti477
Su ve Toprak
fak hakk›ndan ve kullan›m bedelinden kaynaklanan tutan
teklifine yans›tmas› durumunda katk› pay›m ödeyecek çiftçilerin güç durumda kalmalar›na sebebiyet verecektir. Bu sebeple söz konusu de¤ifliklikle, Y‹D modeliyle yapt›nlacak sulama projelerinde tesisleri gerçeklefltirecek görevli flirketten,
Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm tasarrufu
alt›nda bulunan yerlerden al›nmas› gereken irtifak hakk› veya
kullan›m bedeli al›nmamas› yönünde düzenleme yap›lm›flt›r.
Sulama projelerinin teknolojik geliflmeler takip edilerek
öncelikle su tasarrufu sa¤layan modern sistemlere göre infla
edilmesi sa¤lanacakt›r.
Sulama projelerinde Devletin yükünü azaltmak amac›yla
yat›nma katk› koyan kullan›c›lann projelerine öncelik verilmesi sa¤lanacak ve projeler daha k›sa sürede ülke ekonomisine kazandmlmas› amaçlanm›flt›r.
Madde 26- Su kaynaklar› üzerinde sulama suyu temini
maksad›yla DS‹ taraf›ndan infla edilecek olan tesislerin yine
DS‹ taraf›ndan yap›lmas› veya yapt›r›lmas› ile sulama hizmeti
götürülmesi düflünülen arazide DS‹ taraf›ndan yap›lacak hizmetler sayma suretiyle düzenlenmifltir.
Madde 27- Su kaynaklar›ndan elektrik enerjisi üretiminin
di¤er kaynaklara göre daha ucuz, yenilenebilir ve çevreyle
uyumlu olmas› nedeniyle su kayna¤›ndan yararlan›lmas› gerekti¤i ve su kayna¤›ndan elektrik enerjisi üretimi için yap›lacak tüm su yap›lar›na iliflkin etüt, planlama, proje ve inflaat›n›n kimler taraf›ndan yap›laca¤› veya yapt›r›laca¤› hususlan ile
su kayna¤›nm hidroelektrik enerji üretiminde kullan›lmas›na
478
Su ve Toprak
iliflkin usul ve esaslar bu maddede düzenlenmifltir.
Di¤er taraftan, su kaynaklar›n›n hidroelektrik enerji üretiminde kullan›lmas› için özel hukuk tüzel kiflileri taraf›ndan yap›lacak su yap›lar›n›n inflas› ve iflletilmesi s›ras›nda uyulmas›
gereken hususlar›n; bu konuda bilgi, deneyim ve donan›ma sahip olan DS‹ taraf›ndan denetlenmesi veya denetlettirilmesi öngörülmüfltür. Ayn› flekilde 3096 say›l› kanun kapsam›nda tesis
edilen veya DS‹ taraf›ndan tesis edilip EÜAfi’a devredilmifl olan
tesislerle ilgili olarak, iflletme programlar›n›n haz›rlanmas›, taflk›n ve havzada mevcut di¤er tesislerin su yönetiminin do¤ru
olarak sa¤lanmas›n›n teminine ve iflletme programlar›na uyumun izlenmesine iliflkin DS‹’ye yetki verilmektedir.
Madde 28- Hidrolojik çevrimin ayr›lmaz bir parças› olan
kaynak sular›n›n, su kaynaklan yönetiminde yüzey sulan ve
yeralt›sulan ile birlikte de¤erlendirilmesi amaçlanm›flt›r.
1982 Anayasas›’n›n 168 inci maddesine göre, tabii servetler ve kaynaklar Devletin hüküm ve tasarrufu altmdad›r. Aynca Türk Medeni Kanunu’nun 715 inci maddesinde de kamu
yarar›na ait sular›n Devletin hüküm ve tasarrufu alt›nda oldu¤u hükme ba¤lanm›flt›r.
Küresel ›s›nma ve artan nüfus itibariyle giderek s›n›rl› olma
özelli¤i daha çok hissedilen su kaynaklar›n›n, ülkemizin en
önemli do¤al servetlerinden oldu¤u herkes taraf›ndan bilinen
bir husustur. Bu nedenle su kaynaklan içerisinde yer alan kaynak sulan da kamuya ait sular içinde düzenlenmifltir.
Türk Medeni Kanunu’nun 756 nc› maddesinin, bu kanun
479
Su ve Toprak
ile yürürlükten kald›nlan 1 inci f›kras›nda, kaynaklann arazinin bütünleyici parças› oldu¤u hükme ba¤lanm›flt›. Ancak,
mülga Türk Medeni Kanunu ve 4721 say›l› Türk Medeni Kanunu’nun yürürlük dönemlerinde Yarg›tay taraf›ndan verilen
kararlarda aynen “Daval›ya ait tapulu yerden ç›kan dava konusu suyun genel su say›labilmesi için, o tafl›nmaz›n fluurlar›n› aflacak veya ç›kar ç›kmaz dere halini alacak flekilde çok olmas› veya az olmakla birlikte özel mülkiyete tabi tutulmas› kamusal yarar aç›s›ndan sak›ncal› olmamas› gerekir. ...” fleklinde
hüküm kurulmufltur. Ayn› meyanda Yarg›tay’m birçok karan
bulunmaktad›r. Söz konusu Yarg›tay karar›nda kaynak suyunun az olmakla birlikte özel mülkiyete tabi tutulmas›n›n kamusal yarar aç›s›ndan sak›ncal› olmas› durumunda genel su
niteli¤inde say›larak özel mülkiyete tabi olamayaca¤› belirtilmektedir.
Bu kanun ile getirilen düzenlemede, kaynak suyu yeterli
olmasa dahi, arazinin sahibi ve zilyedinin tafl›nmaz› için ihtiyaç duydu¤u ölçüde kaynak üzerinde öncelikle yararlanma
hakk› getirilerek tafl›nmaz maliki veya zilyedinin yaran ile kamu yaran aras›nda adü bir denge sa¤lanm›fl olmaktad›r. Yarg›tay kararlan da göz önünde bulunduruldu¤unda kanun ile getirilen düzenlemenin Medeni Kanun hükümleri itibariyle tafl›nmaz malik ve zilyedleri aleyhine bir hüküm getirmedi¤i görülmektedir.
Madde 29- Bu madde ile taflk›n sular›n zararlar›n›n önlenmesi için infla edilecek olan yap›lara iliflkin usul ve esaslar ile
mahalli idarelerin bu kapsamdaki görev ve yetkilerinin belir480
Su ve Toprak
lenmesi, taflk›ndan koruma yap›lar›n›n iflletilme esaslar› ile
korunmalar›na iliflkin hususlar›n tespiti yap›larak vatandafllar›n mal ve can güvenliklerinin sa¤lanmas› amaçlanm›flt›r. Yine
bu amaca yönelik olarak akarsu yata¤› üzerinde veya bitiflik
alanlarda yap›lan her türlü kum, çak›l ve stabilize malzeme
oca¤› iflletme faaliyetlerinin DS‹’nin görüflleri do¤rultusunda
yap›lmas› düzenlenmifltir.
Madde 30- Akarsular›n ›slah› ve ulafl›ma elveriflli hale getirilmesi için yap›lan tesisler ile taflk›n koruma ve batakl›k ›slah› tesisleri hariç, su kaynaklannm gelifltirilmesi ile ilgili her
türlü tesisin meydana getirilmesi için yap›lan harcamalar ile
bu tesislerin iflletme, bak›m ve onar›m ifllerinin DS‹ taraf›ndan
yap›lmas› halinde, yap›lan harcamalar bu tesislerden faydalanacaklar taraf›ndan geri ödenmelidir.
Yap›lan sulama, içmesuyu ve enerji tesisleriyle çeflitli sektörlerde faaliyette bulunulmakta ve faydalananlar kendilerine
ekonomik yönden bir katma de¤er sa¤lamaktad›r.
Ulusal kaynaklar›m›z›n yat›r›mlar için yetersiz oldu¤u ülkemizde, bu tesislere yap›lan harcamalar›n geri al›nmamas›
yat›r›m aç›s›ndan yetersiz kayna¤a yol açaca¤› gibi, bunun sonucunda dengesizlik de oluflturacakt›r. Tesisler iflletmeye aç›ld›ktan sonra, suyun depolanmas›ndan kullan›c›ya ulaflt›r›lmas›na kadar yap›lmas› zorunlu olan iflletme ve bak›m giderleri
yo¤un emek ve mali kaynak gerektirmekte olup, verimli bir iflletmecilik için iflletme ve bak›m hizmetlerinin yerine getirilmesi zorunludur. Bu nedenle, karfl›l›ks›z faydalanman›n söz
konusu olmamas› gerekmektedir.
481
Su ve Toprak
Tesislerin yap›m› ile iflletme ve bak›m›n›n yerine getirilmesi için Devletçe sarf edilen giderlerin geri al›nmas› esas olup,
maddenin 1 inci f›kras›nda bu husus belirtilmifltir. Böylece bir
yandan da, faydalananlardan geri alman ücretlerle oluflturulacak bütçe imkanlar› ve ödenekler sayesinde henüz yat›r›mlar›n hiç bafllat›lamad›¤› veya tamamlanamad›¤› yerlerde de tesislerin gerçeklefltirilmesi sa¤lanarak kalk›nma ve sosyo-ekonomik dengenin oluflturulmas› hedeflenmifltir.
Ayn› f›kra kapsam›nda; akarsular›n ›slah›, taflk›n koruma
ve batakl›k ›slah› gibi tesislere iliflkin hizmetlerin Devletin asli görevleri aras›nda oldu¤undan hareketle, bu tesislerden faydalananlar geri ödeme kapsam› d›fl›nda tutulmufl ve bu tür yat›r›mlarda söz konusu harcamalar›n geri al›nmamas› öngörülmüfltür.
Akarsularda ve baraj göllerinde su seviyesi y›l içerisinde
kullan›lan su, ya¤›fllar, buharlaflma gibi faktörlere ba¤l› olarak
de¤iflim göstermektedir. Aynca, baraj gölleri ve akarsular›n
baz› k›s›mlar›nda bulunan tesisler, tafl›tlar, taflman mal ve canl›lar aç›s›ndan tehlike söz konusu olabilmekte, akarsu ve baraj
göllerinde ulafl›m ifliyle u¤raflanlar›n güvenlik aç›s›ndan da denetim alt›nda bulunmas› önem tafl›maktad›r. Bu konu 2 nci
f›kra ile düzenlenerek, DS‹’nin iznine tabi olmas› hükmü getirilmifl ve ücret yönünden de DS‹’nin belirleyece¤i tavan ücreti aflmamas› ile bu hususlar›n bir yönetmelikle düzenlenece¤i
kabul edilmifltir.
DS‹ taraf›ndan infla edilen tesisin birden fazla amaca hizmet etmesi halinde tesis bedelinin her amac›n faydas›na karfl›482
Su ve Toprak
l›k gelen oranda Bakanl›¤›n teklifi ve Baflbakanl›¤›n onay› ile
belirlenmesi konusu 3 üncü f›krada belirtilmifl olup, bu durumdaki tesislerin hizmet hisselerinin belirlenmesi ve buna
göre gerçeklefltirilecek geri ödeme çal›flmalar›nda, yap›lan
masraflar›n faydalananlarca geri ödenmesinde tutarl› bir yöntem ve sa¤l›kl› bir dengenin oluflturulmas› öngörülmüfltür.
Madde 31- Bu madde ile içme, kullanma ve endüstri suyu
ile evsel at›k su tesislerine ait yat›r›m bedellerinin geri ödenmesine iliflkin usul ve esaslar belirlenmifl, Büyükflehir belediyeleri, ASK‹, ‹SK‹ vs. gibi kurulufllar, büyükflehir belediyelerine ba¤l› tüzel kiflilikler oldu¤undan müflterek ve müteselsil
olarak borçland›r›lmalar› öngörülmüfltür. Aynca yat›r›m bedellerinin zaman içinde de¤er kay›planmn önlenmesi bak›m›ndan bu de¤erlerin güncellenmesi amaçlanm›fl ve bu nedenle DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalann, tesis devrinin
yap›ld›¤› y›ldaki 28/03/1981 tarih ve 17293 say›l› Resmi Gazetede yay›mlanan Yap›, Tesis ve Onanm ‹flleri ‹halelerine Kat›lma Yönetmeli¤i uyar›nca Bay›nd›rl›k ve ‹skan Bakanl›¤› taraf›ndan her y›l yay›mlanan karne katsay›s› ile güncellenece¤i
kabul edilmifl, Yap›, Tesis ve Onanm ‹flleri ‹halelerine Kat›lma
Yönetmeli¤inin de¤iflmesi veya yürürlükten kald›r›lmas› halinde Türkiye ‹statistik Kurumunca yay›mlanan ÜFE’ye göre
güncellenece¤i. su tarifelerinin kontrol alt›nda tutulmas› ve
kullan›c›lar›n korunmas› amac›yla y›l› taksitlerine su tarifesine
yap›lan art›fl oran›n›n yans›t›laca¤› öngörülmüfltür.
Madde 32- Yap›lacak sulama tesisleriyle tar›m sektöründe
bir katma de¤er sa¤lanarak, kuru tar›ma göre befl kat›na varan
483
Su ve Toprak
oranlarda üretim de¤eri art›fl› elde edilebilmekte olup, maddenin 1 inci f›kras› ile bu tesislere yap›lan yat›r›m bedellerinin
geri al›nmas› hükme ba¤lanmaktad›r. Burada sadece sulama
suyu teminine iliflkin tesislere iliflkin düzenleme yap›lm›fl
olup, sadece sulama suyu temin amac› olan su kayna¤› ile DS‹
taraf›ndan yap›lan ana kanal, yedek kanal, drenaj kanallar›,
pompa istasyonu gibi sulama suyu teminine yönelik tesislere
yap›lan harcamalar›n tamam›n›n faydalananlardan al›nmas›
düzenlenmifltir.
Sulama suyu temin edilen su kayna¤›; taflk›n koruma, enerji, içme ve endüstri suyu ile sulama gibi birden çok amaca hizmet edebilmekte olup, bu durumda, tesise su sa¤layan çok
maksatl› su kayna¤› için DS‹ taraf›ndan yap›lan yat›r›m harcamalar›n›n sadece sulama suyuna düflen hissesi ile ana kanal,
yedek kanal, drenaj kanallar›, pompa istasyonu gibi sadece sulamaya hizmet eden tesislere yönelik harcamalar›n tamam›n›n
faydalananlardan al›nmas› 2 nci f›krada düzenlenmifltir. Bu
flekilde, bu türlü tesislerde, çok maksatl› tesislerin 30 uncu
maddenin 3 üncü f›kras›nda hükme ba¤land›¤› flekilde belirlenen hizmet hisselerinden olan sulama suyu hissesine düflen
k›sm› ile sadece sulamaya hizmet eden di¤er unsurlara ait harcamalar›n geri almmas› sa¤lanm›flt›r.
Tesislere yap›lan yatu›m masraflar›n›n geri al›nmas›na, tesisin geliflme ve adaptasyon süresinin tamamlanmas›ndan
sonra bafllanmas› teknik ve ekonomik sebepler ile çiftçinin
ödeme gücü bak›m›ndan zorunludur. ‹nflaat› tamamlanan sulama tesisleri ancak geliflme ve adaptasyon süresinin sonunda
484
Su ve Toprak
öngörülen fayday› sa¤lamaya bafllamakta, çiftçilerin sulu tar›ma al›flmas› gibi faktörler önem tafl›maktadu. Di¤er taraftan,
yat›r›m harcamalar›n›n geri ödeme süresinin belirli bir standarda oturtulmas› da gerekli görüldü¤ünden, yap›m› tamamlanan sulama flebekesinin geliflme ve adaptasyon süresini tamamlad›ktan sonra ve azami otuz y›l içinde geri ödemeye tabi olmas› gere¤i 3 üncü f›krada düzenlenmifltir. ‹lgili ve sorumlu kurulufl olmas› sebebiyle de, tesislerin özelliklerine ve
mahalli flartlara göre geri ödeme süresi ve taksit miktarlar›n›n
DS‹ taraf›ndan tespit edilmesi öngörülmüfltür.
Bu madde ile tesislere yap›lan yat›r›m masraflar›n›n faydalananlardan geri al›nmas›na esas olacak arazi s›n›rlan belirlenmektedir. Böylece çiftçiler kendi arazilerinin durumunu söz
konusu haritalardan ö¤renebileceklerdir. DS‹ taraf›ndan yap›lacak bir çal›flmayla sulamadan istifade edebilecek ve edemeyecek arazi hudutlar› tespit edilerek Bakanl›¤›n teklifi üzerine
Baflbakanl›kça tasdik edilecektir.
Bunlar›n yan› s›ra geri ödeme haritalar›n DS‹ taraf›ndan
usulü dairesinde mahallinde ilan edilmesi de 4 üncü f›kra ile
düzenlenmifltir.
Tesisin gerçeklefltirilmesi için DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm
harcamalar›n geri al›nmas›nda yap›lacak hesaplamalarda harcama de¤erlerinin güncellenmesi ve geri ödemeye esas olan
güncellenmifl miktarlar›n y›ll›k taksitler biçiminde faydalananlar taraf›ndan geri ödenmesi 5 inci f›krada düzenlenmifltir.
Maddenin 6 nc› f›kras›nda sulama tesislerinin y›ll›k yat›r›m
ücretlerinin nas›l hesaplanaca¤› ve arazi sahiplerinin her y›l
485
Su ve Toprak
ödeyece¤i bedelin tespitine iliflkin hususlar öngörülmüfltür.
Sulama tesisleri iflletmeye aç›ld›ktan sonra, suyun depolanmas›ndan tarlaya ulaflt›r›lmas›na kadar gerekli olan personel,
vas›ta, enerji-akaryak›t. bina kiras›, ›s›tma, telefon, elektrik,
k›rtasiye gibi giderler ile tesislerin devaml› olarak hizmete haz›r halde tutulmas›n› sa¤lamak amac›yla yap›lan bak›m-onar›m giderlerini kapsayan iflletme ve bak›m giderlerinin faydalananlardan geri al›nmas› 7 nci f›krada düzenlenmifltir.
Sulama iflletmelerinde dekar bafl›na ortalama iflletme ve bak›m ücretinin bir y›l önce yap›lan toplam iflletme ve bak›m
masraflar›n›n sulanmas› öngörülen alana bölünmesi ile elde
edilece¤i, ödemenin kimler taraf›ndan yap›laca¤› ve tahsil edilecek sulama ücretinin, y›l› içerisinde yap›lan iflletme, bak›m
ve onar›m masraflar›n› karfl›lamamas› durumunda yap›lacak
uygulama düzenlenmifltir.
Su kaynaklan potansiyelinin giderek azalmas› ve özellikle
son dönemde yaflanan kurakl›k nedeniyle önemi oldukça artm›fl olan su tasarrufuna katk› sa¤lanmas› amac›yla ve ihtiyaçtan fazla su kullan›m›n›n önlenerek sulama giderlerinin azalmas› ile topraklar›n erozyona u¤ramas›, drenaj ve tuzluluk gibi problemlerin azalt›lmas› bak›m›ndan flartlan uygun olan sulama flebekelerinde iflletme ve bak›m ücretlerinin kullan›lan
suyun miktar›na göre belirlenmesi düzenlenmifltir.
Sulama tesislerinin iflletme ve bak›m maliyetine esas teflkil
edecek olan giderlerin tamam›n›n al›naca¤› bir tarifenin ç›kar›lmas›nda ilgili bakanl›klar olarak Maliye Bakanl›¤› ile Tar›m
ve Köyiflleri Bakanl›¤›’n›n görüfllerinin al›nmas› ve Bakanlar
486
Su ve Toprak
Kurulu’nun teklif edilen tarifelerde indirim yapabilmesi hükme ba¤lanm›flt›r.
Sulama ücretlerine esas teflkil edecek olan sulanan arazi ölçüm cetvellerinin kadastro plânlar›ndan faydalan›larak haz›rlanaca¤› veya DS‹ taraf›ndan ölçülerek tespit edilece¤i ve tahakkuka iliflkin usul ve esaslar›n ayr›ca bir yönetmelikle düzenlenece¤i belirtilmifltir.
Su Kanunu’nun ilgili maddeleri uyar›nca, DS‹’ce infla edilerek iflletmeye aç›lan ve DS‹’ ce iflletilen tesislerin iflletilmeleri
için yap›lan tüm masraflar›n yine kanunda belirtilen hükümler do¤rultusunda faydalananlar taraf›ndan geri Ödenmesi gerekmektedir. Di¤er yandan, iflletme, bak›m ve yönetim sorumlulu¤u devredilen tesisler içinde, devredilmeyerek
DS‹’nin sorumlulu¤u alt›nda kalan (bir ya da birden fazla kurulufl taraf›ndan kullan›lan) ortak tesislere de DS‹’ce masraf
yap›lmas› sözkonusu olup, bu masraflar›n da faydalananlar tarafmdan geri ödenmesi ve tesisleri devralan birden fazla kurulufl olmas› durumunda, bunlara faydaland›¤› alan oran›nda tahakkuk ettirilmesi hükme ba¤lanm›flt›r.
DS‹’ce infla edilerek iflletmeye aç›lan sulama tesislerinin etkin, verimli ve düzenli kullan›m›n› sa¤layarak, sulu tar›m›n
geliflmesini ve üretimin art›r›lmas›n› temin maksad›yla, sulama flebekesi s›n›rlar› içindeki arazilerini tesislerden sulama
imkan›n›n bulunmad›¤› haller d›fl›nda, sulama alan› içinde
kuyu aç›lmas›na izin verilmemesi önem tafl›makta olup, sulama flebekesi s›n›rlar› içindeki arazilerini tesislerden sulama
imkan› bulundu¤u halde, kendi temin ettikleri su ile sulayan
487
Su ve Toprak
çiftçilere, DS‹ iflletme ve bak›m ücret tarifesindeki esaslar uyar›nca veya sulama tesisinin iflletme ve bak›m hizmetlerini yerine getiren kurum veya kurulufllar ile tüzel kifliliklerin yetkili organlar›nda ald›klar› ve DS‹’nin onaylad›¤› karar do¤rultusunda iflletme ve bak›m ücreti tahakkuk ettirilmesi hususu kabul edilmifltir. Böylece, hem sulama flekekelerinin bir süre
sonra ifllevini kaybetmelerinin önüne geçilmesi hem de bütün
sular›n devletin hüküm ve tasarrufu alt›nda bulundu¤unun
vurgulanmas› ve yeralt› sular›n›n afl›n kullan›m›n›n getirece¤i
olumsuzluklar›n giderilmesi hedeflenmifltir.
Tesislere yap›lan yat›r›m ile iflletme ve bak›m giderlerinin
faydalananlardan geri al›nmas›nda, tahakkuk ettirilen borçlar›n› vadelerinde ödemeyen kullan›c›lara uygulanacak ifllemlere at›fta bulunulmufl, tesislere DS‹ tarafmdan yap›lan tüm yat›r›m harcamalar›n›n faydalananlar tarafmdan geri ödenmifl
olmas›n›n tesisler üzerinde faydalananlara herhangi bir hak
vermedi¤i belirtilmifltir. Bu konuda yer alt› suyundan sulama
suyu temini amac›yla DS‹ taraf›ndan yap›lm›fl olan ve yeralt›suyu sulama kooperatifleri taraf›ndan iflletilen kuyu, motopomp ve aksam›n›n mülkiyeti istisna olarak tutulmufl ve bu
tesislerin faydalananlar tarafmdan sürenin ve borcun bitiminde iktisap edilebilmesi hükmü getirilmifltir.
Daha önceki maddelerde DS‹’ce infla edilerek iflletmeye aç›lan ve DS‹’ ce iflletilen tesislerin iflletilmeleri için yap›lan tüm
masraflar›n faydalananlar taraf›ndan geri ödenmesi düzenlenmifl olup, yap›m› ve iflletilmesi konusunda farkl›l›k arz eden,
3996 say›l› kanun kapsam›nda yap›lan sulama flebekelerinde,
488
Su ve Toprak
bu flebekenin faydaland›¤› ortak tesisin iflletme ve bak›m giderlerinden sulama hissesine düflen miktar›n faydalananlardan yukar›da belirtilen esaslar do¤rultusunda DS‹ taraf›ndan
tahakkukunun yap›larak tahsil edilmesi belirtilmifltir.
10 uncu f›kra ile 3996 say›l› Kanun hükümlerine göre yap›lacak tesislerden faydalanacaklar›n daha önce meydana getirilmifl ortak tesislerin iflletme ve bak›m giderlerine kat›l›m›
sa¤lanarak 3996 say›l› Kanun kapsam› d›fl›nda yap›lan sulama
yat›r›mlar› ile ilgili uygulamalara paralellik sa¤lanm›flt›r.
11 inci f›kra ile bu Kanun’un 32 inci maddesinde yaz›l›
esaslar dairesinde sulama suyu teminine yönelik her türlü tesisin gelifltirilmesi için DS‹ taraf›ndan yap›lan tüm harcamalar
faydalananlardan al›nacakt›r. Bu hükme paralel olarak, 3996
say›l› Kanun kapsam›nda meydana getirilecek tesislerden faydalanacaklardan, iflletme süresi sonunda, masraflar›n tahsiline
imkân tan›nmaktad›r. Ayr›ca, 3996 say›l› Kanun kapsam› d›fl›nda tesis edilen sulama projelerinden farkl› olarak, 3996 say›l› Kanun kapsam›nda meydana getirilecek tesislerden faydalananlar bu yat›r›mlar›n iflletmeye al›nmas› ile birlikte yat›r›ma
k›smen katk›da bulunacak olmalar› sebebiyle, istifade edenlere ilave yük getirmemesi için kamulaflt›rmadan ve arazi toplulaflt›rmas› ve tarla içi gelifltirme hizmet giderlerinden muafiyet
imkân› tan›nmaktad›r. 3996 say›l› Kanun hükümlerine göre
yap›lacak tesislerde sulamadan istifade edebilecek her bir çiftçi ile sözleflme imzalanmas› birtak›m güçlüklere sebebiyet verece¤inden idare ile imzalanacak olan sözleflmede bitki desenine göre belirlenen ücretin görevli flirket taraf›ndan genel hü489
Su ve Toprak
kümlere göre tahsil edilece¤ine dair düzenleme yap›lmaktad›r.
Madde 33- DS‹ tarafmdan infla edilmifl, iflletmeye al›nm›fl
ve iflletmeye al›nacak hidroelektrik santrallerinin ve bunlar›n
tamamlay›c› parças› olan tafl›nmazlar›n EÜAfi’a devrine ve geri ödenmesine iliflkin usul ve esaslar düzenlenmifltir.
Madde 34- DS‹ tarafmdan infla edilen veya edilmekte olan
proje kapsam›nda Elektrik Piyasas› Kanunu ile 3096 say›l› kanun hükümleri uyar›nca elektrik üretim tesisi kurmak isteyen
tüzel kiflilerin kuracaklar› elektrik üretim tesisinin faydalanaca¤› ortak tesise iliflkin enerji hissesine tekabül eden yat›r›m
bedeli ile iflletme ve bak›m masraflar›n›n al›nmas›na iliflkin
düzenleme yap›lm›flt›r.
Madde 35- içmesuyu amaçl› infla edilen tesislerin hangilerinin ilgili belediye veya su kanalizasyon idaresi genel müdürlüklerine devredilmesi ve iflletilmesi hususu düzenlenmifltir.
Madde 36- DS‹’ce infla edilecek, edilmekte olan ve infla edilen tesislerin iflletme bak›m ve yönetim sorumlulu¤unun, bu
tesislerden faydalanan çiftçiler taraf›ndan kurulan kurum/örgütlere veya mahalli idarelere (Belediye veya köy tüzel kiflili¤i) devredilmesi ile; faydalananlar›n kendi örgütlenmeleri ile
hizmetleri daha düzenli, süratli ve ekonomik olarak yapabilece¤i hedeflenmifl ve bu yolla kat›l›mc›¤m sa¤lanmas›n›n yan›
s›ra Devletin iflletme ve bak›m giderlerinin azalt›lmas› maddenin 1 inci f›kras›nda öngörülmüfltür.
‹flletme bak›m ve yönetim sorumlulu¤unu devralacak kurum/örgütün yetkili organlar›nca devre dair karar almas› ve bu
490
Su ve Toprak
karar üzerine DS‹’ ye müracaat etmesi halinde, bu kurum/örgütlerde; DS‹’ nin belirleyece¤i standartlara uygun bir iflletme
ve bak›m düzeni kuracak nitelik ve imkânlara sahip olmas›,
hukukî esaslar çerçevesinde geri ödeme güvencesi verebilmesi, tesisten faydalananlar›n ço¤unlu¤unu temsil edebilmesi,
faydalananlara yürütülecek hizmetler için güven vermesi gibi
nitelikler göz önünde bulundurularak devir yap›labilece¤i 2
nci f›krada hükme ba¤lanm›flt›r.
Sulama tesisinin hizmet etti¤i yerleflim birimlerinin durumuna göre hangi kurum/örgütlere devir yap›labilece¤i maddenin 3-6 nc› f›kralar›nda belirtilmifltir.
Sulama tesislerinin devredilmesinde mümkün oldu¤unca
bütünlü¤ün korunmas›na özen gösterilmektedir.
Sulama tesisinin tüm üniteleri ile bir bütün olarak iflletilmesi, tesisin iflletme ve bak›m faaliyetlerinin aksamadan ve zaman›nda yap›lmas›n›, bir tesisin birden fazla kuruma devredilmesinde yaflanabilecek sosyal ve ekonomik sorunlar›n bertaraf edilmesini sa¤layaca¤›ndan tercih edilmektedir.
Ancak, tesisin fizikî özellikleri, devralmak isteyen kurum/Örgütün yap›s› ve sorumluluk alanlar› ile yörenin sosyal
yap›s› göz önüne al›n›p birden fazla üniteye bölünerek farkl›
kuruma/örgütlere devretmek söz konusu oldu¤u zaman, ünitelere bölme ifllemi s›ras›nda yedek ve tersiyer sulama ve drenaj kanallar›n›n tamam›n›n ayn› kurum/Örgüt sorumlulu¤unda kalmas› ve üniteler oluflturulurken mümkün oldu¤unca
ana tahliye veya nehir, dere yata¤› gibi do¤al s›n›rlar›n dikkate al›nmas› gibi hususlar dikkate al›narak bu flekilde bölüne491
Su ve Toprak
rek devrin yap›labilece¤i 7 nci f›krada düzenlenmifltir.
DS‹ taraf›ndan infla edilmifl olan tesisler kapsam›nda yer
alan batakl›k ›slah›, taflk›ndan koruma ve park-rekreasyon tesislerinin iflletme, bak›m ve yönetim sorumlulu¤unun devrinin de 1 inci f›krada belirtilen gerekçelerle, yine ayn› usul ve
esaslar dahilinde yap›lmas› 8 inci f›krada belirtilmifltir.
Batakl›k ›slah› ve taflk›ndan koruma tesislerine iliflkin hizmetler 30 uncu madde gerekçesinde de belirtildi¤i gibi, Devletin asli görevleri aras›nda oldu¤undan, bu tesislerden faydalananlar geri ödeme kapsam› d›fl›nda tutulmufl, bunun d›fl›ndaki tesislerin iflletme bak›m ve yönetim sorumlulu¤unun
devri halinde, bu tesislere ait iflletme ve bak›m ücretlerinin tesisleri devralanlar taraf›ndan tahakkuk ve tahsil olunaca¤› 9
uncu f›krada hükme ba¤lanm›flt›r.
Sulama tesislerinin faydalananlara devri konusunda ana
prensip, sulama tesislerinin mülkiyetinin de¤il, iflletme bak›m
ve yönetim sorumlulu¤unun devri oldu¤undan, DS‹’nin tesisin amac›na uygun olarak iflletilmesi için gerekli ifllemleri yürütmesi ve önlemleri almas› 10 uncu f›krada düzenlenmifltir.
Bu kapsamda, tesislere iliflkin iflletme ve bak›m hizmetlerinin yerine getirilip getirilmedi¤inin sürekli olarak denetlenmesi ile denetim sonucunda belirlenen hususlar›n yerine getirilmesi ve hizmetlerin hiç yap›lmamas› veya devir sözleflmesi
hükümleri ve talimatlara uygun olarak yap›lmamas› halinde
meydana gelecek zarar ziyandan devralan kurulufllar›n sorumlu olaca¤›, yap›lmayan iflletme ve bak›m hizmetlerinin DS‹
taraf›ndan yerine getirilerek, bedelinin ilgililerden tahsil edile492
Su ve Toprak
ce¤ide hükme ba¤lanm›flt›r.
Madde 37- Bilindi¤i üzere ülkemizin yeralt› ve yerüstü su
kaynaklar›n›n her türlü gözlem, etüt, proje, inflaat ve iflletme
ile ilgili faaliyetleri DS‹ Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan yürütülmektedir.
Ülkemizde var olan su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ile ilgili
bugüne kadar yap›lan çal›flmalar bu potansiyelin sadece
1/3’lük bölümünü teflkil etmektedir. Geriye kalan 2/3 lük bölümü için benzer faaliyetlerin yap›lmas› gerekmektedir.
AB üyeli¤ine adayl›k sürecinde, su kaynaklan yönetiminin
tek elden yürütülmesini sa¤lamak aç›s›ndan ülkemizde kapsaml› bir Su Kanunu haz›rlanmas› gerekli görülmüfltür. Bu Kanun kapsam›nda belirlenen görevlerin, bilgi birikimi, yetiflmifl
insan gücü ve son elli y›ld›r bu iflleri yapan bir kurulufl olmas› ve mevcut kurumsal alt yap›s› nedeniyle DS‹ taraf›ndan yerine getirilmesi uygun olacakt›r.
Su kaynaklar›n›n zararlar›n› önlemek maksad›yla her türlü
proje, yap›m ve iflletme hizmetlerini yerine getiren DS‹, ayn›
zamanda su kaynaklar›ndan faydalanarak sulama, içme kullanma ve endüstri suyu temini, hidroelektrik enerji üretimi ile
ilgili projelerin gelifltirilmesi ve inflas› ile ilgili faaliyetleri de
yürütmektedir. DS‹ Genel Müdürlü¤ünün Merkezi Yönetim
Bütçesine dahil edilmesi ile sürdürülebilir kalk›nma ilkesi
do¤rultusunda, su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve gerekli yat›r›mlar›n zaman›nda yap›lmas› zorlaflm›flt›r.
5018 say›l› Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun
493
Su ve Toprak
ötelenen maddeleri yürürlü¤e girmeden önce mahkemeye intikal eden kamulaflt›rma dosyalar›n›n mahkeme süreci kurum
eleman› olan avukatlar taraf›ndan takip edilmekte iken mezkur yasan›n Ötelenen maddelerinin 2006 y›l›nda yürürlü¤e
girmesi ile birlikte davalar›n takibi illerde bulunan Muhakemat Müdürlükleri bünyesindeki hazine avukatlar› taraf›ndan
takip edilir olmufltur.
5018 say›l› kanunun ötelenen maddelerinin yürürlü¤e girmesinden sonra mahkemelerce tespit edilen kamulaflt›rma bedellerinde ‹dare aleyhine baz› olumsuz geliflmeler yaflanmaya
bafllam›flt›r. Örne¤in ayn› proje kapsam›nda yap›lan kamulaflt›rma davalar›n›n farkl› yarg› çevrelerindeki avukatlar taraf›ndan takip edilmesi nedeniyle farkl› içerikte kararlar ç›kmaktad›r. Di¤er yandan baz› büyük projeler (Örne¤in Deriner Baraj› ve HES ‹nflaat›) nedeniyle yap›lan kamulaflt›rmalarda k›ymet
takdir komisyonu de¤erleri ile Mahkemece tespit edilen kamulaflt›rma bedeli aras›ndaki fark›n büyüdü¤ü görülmektedir.
K›ymet takdir komisyonu taraf›ndan tespit edilen bedel ile
mahkeme taraf›ndan belirlenen de¤erler aras›ndaki fark 2005
y›l›nda ortalama % 43 iken bu oran 2007 y›l›nda % 119 mertebesine yükselmifltir. Bu durumun nedeni, ayn› kurumda çal›flan avukat ile teknik elemanlar aras›nda koordinasyonun ve
teknik deste¤in daha rahat sa¤lanmas›, baflka bir ifade ile çal›flmalar›n birlikte ve bir tak›m ruhu içinde yap›lmas›d›r.
Yukar›da belirtilen durum, kamulaflt›rma maliyetlerini art›rd›¤› gibi idare taraf›ndan yap›lan uzlaflma görüflmelerinde
anlaflma zeminini tamamen ortadan kald›rmak suretiyle yürü494
Su ve Toprak
tülmekte olan iflleri durma noktas›na getirmektedir.
S›n›rl› miktarda olan su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve Ülkemizin hizmetine sunulmas› konusunda merkez teflkilat› ve
yurt sath›nda bölge müdürlükleri düzeyinde teflkilatlar› bulunan DS‹ Genel Müdürlü¤ünün mevcut teflkilat yap›s› revize
edilerek Çevre ve Orman Bakanl›¤›na ba¤l› ve ayr› bir tüzel kiflili¤e haiz olmas› öngörülmüfltür. Di¤er bir ifade ile yukar›da
k›saca belirtilen faaliyetlerin geçmiflte oldu¤u gibi bu gün de
baflar›l› bir flekilde yerine getirilmesi için. DS‹ Genel Müdürlü¤ü revize edilmifl teflkilat yap›s› ile 5018 say›l› Kanunun I say›l› Genel Bütçe Kapsam›ndaki Kamu ‹dareleri cetvelinden ç›kanlarak, II say›l› Özel Bütçeli ‹dareler Cetveline dahil edilmifltir.
Madde 38- Bu maddede, haz›rlanan kanunun etkin ve verimli bir flekilde uygulanabilmesi için yeniden yap›land›r›lan
DS‹ Genel Müdürlü¤ünün görev ve yetkileri düzenlenmifltir.
Madde 39- Bu kanunda öngörülen görevleri yerine getirmek üzere DS‹ Genel Müdürlü¤ünün merkez ve taflra teflkilat› olarak örgütlenmesi düzenlenmifltir.
Madde 40- Bu maddede genel müdürün yetki ve sorumluluklar› düzenlenmifltir.
Madde 41- Merkez teflkilat›nda genel müdüre do¤rudan
yard›mc› olmak üzere dört genel müdür yard›mc›s›n›n görevlendirilebilece¤i düzenlenmifltir.
Madde 42- Bu maddede ana hizmet birimleri say›lm›flt›r.
Madde 43- Ana hizmet birimlerinden. Etüt ve Plan Dairesi
Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
495
Su ve Toprak
Madde 44- Ana hizmet birimlerinden, Sulama, Islah ve Göletler Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 45- Ana hizmet birimlerinden. Barajlar ve Hidroelektrik Santralar Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 46- Ana hizmet birimlerinden, ‹çmesulan ve Kanalizasyon Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 47- Ana hizmet birimlerinden, Jeoteknik Hizmetler
ve Yeralt›sulan Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 48- Ana hizmet birimlerinden. Araflt›rma ve Gelifltirme (AR-GE) Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 49- Ana hizmet birimlerinden, ‹flletme ve Bak›m
Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 50- Ana hizmet birimlerinden. Emlak, Kamulaflt›rma ve Toplulaflt›rma Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 51- Ana hizmet birimlerinden, Makina, ‹malat ve
Donat›m Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 52- Ana hizmet birimlerinden, D›fl ‹liflkiler ve Avrupa Birli¤i Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 53- Bu maddede dan›flma ve denetim birimleri say›lm›flt›r.
Madde 54- Dan›flma ve denetim birimlerinden Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 55- Dan›flma ve denetim birimlerinden Hukuk Müflavirli¤inin görevleri belirlenmifltir.
Madde 56- Dan›flma ve denetim birimlerinden Strateji Ge496
Su ve Toprak
lifltirme Daire Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 57- Dan›flma ve denetim birimlerinden ‹ç Denetim
Birimi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 58- Dan›flma ve denetim birimlerinden Bas›n ve
Halkla ‹liflkiler Müflavirli¤inin görevleri belirlenmifltir.
Madde 59- Bu maddede yard›mc› birimler say›lm›flt›r.
Madde 60- Yard›mc› birimlerden ‹nsan Kaynaklan Dairesi
Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 61- Yard›mc› birimlerden Destek Hizmetleri Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 62- Yard›mc› birimlerden Bilgi ‹fllem Dairesi Baflkanl›¤›n›n görevleri belirlenmifltir.
Madde 63- Yard›mc› birimlerden Özel Kalem Müdürlü¤ünün görevleri belirlenmifltir,
Madde 64- DS‹’nin su yönetimi konusundaki faaliyetlerinin daha etkin ve verimli bir flekilde sürdürülebilmesi ve günümüzde sm›rl› miktarda olan su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi
ve Ülkemizin hizmetine sunulmas› konusunda yurt sam›nda
bölge müdürlükleri düzeyinde taflra teflkilat› bulunan
DS‹ Genel Müdürlü¤ü bu kanunda havza baz›nda yeniden
teflkilatland›r›lm›flt›r. DS‹’nin taflra teflkilatm›n havza baz›nda
yap›land›nlmas› ile Avrupa Komisyonu’nun Türkiye 2007
‹lerleme Raporundaki ‘”su yönetimine iliflkin kurumsal çerçeve akarsu havzas› yönetimi temelinde düzenlenmemifltir” fleklindeki elefltirileri de bertaraf edilmifl olacakt›r.
Madde 65- Bu maddede DS‹’nin taflra teflkilat›n›n kurulufl
497
Su ve Toprak
usul ve esaslan belirtilmifltir.
Madde 66- DS‹ bölge müdürlerinin yetki ve sorumluluklar› belirtilmifltir.
Madde 67- DS‹ bu kanun ile 5018 say›l› Kanunun I say›l›
Genel Bütçe Kapsam›ndaki Kamu ‹dareleri cetvelinden ç›kanlarak, II say›l› Özel Bütçeli ‹dareler Cetveline dahil edilmifl olmas› nedeniyle, DS‹ ‘nin gelirleri ayr›nt›l› olarak belirtilmifltir.
Madde 68- DS‹’nin ifllemleri ile ithalat ifllemlerinden al›nan
her türlü fon, vergi, resim ve idari harç ile yarg› harc›ndan
muaf olaca¤› ancak Katma De¤er Vergisi Kanunu ile getirilen
hükümlerin sakl› oldu¤u belirtilmifltir.
Madde 69- DS‹’nin bu kanunda kendisine verilen görev ve
hizmetlerle ilgili olarak bir mali y›l içinde tamamlanmas›
mümkün olmayan yat›r›m projeleri için gelecek y›llara yaygm
yüklenimlere giriflebilece¤i öngörülmüfltür.
Madde 70- DS‹ projelerinin yürütülmesi s›ras›nda iflin gere¤i baraj rezervuan, kanal güzergâhlar› ve di¤er ihtiyaçlardan
dolay› mera niteli¤indeki yerlerin tahsis amac› de¤iflikli¤i
4342 say›l› Mera Kanunun 14. maddesinin ( c) fdcras›na ve
Yönetmeli¤in 8. maddesine göre yap›lmaktad›r. ‹nflaat faaliyetlerimizde ihtiyaç duyulan kum. çak›l, tafl ve kil malzeme
sahalar› için ve di¤er ihtiyaçlar›m›zdan dolay› zorunlu olarak
mera alanlar›ndan yararlan›lmaktad›r.
Özellikle d›fl kredili projelerde kamulaflt›rma çal›flmalar›n›n kredi- nakit ak›fl›na paralel olarak götürülmesi zorunluluk
arz etmektedir. Proje ödenek ve nakdinin yeterli düzeyde ve
istenilen zamanda sa¤lanamamas› durumunda kredinin temi498
Su ve Toprak
ninde, ak›fl›nda ve inflaat uygulamalar›nda aksamalar do¤maktad›r. Bilindi¤i gibi ülkemizin yat›r›mlar›n›n 1/3’ ünü yapan
kuruluflumuz s›n›rl› ödeneklerle gerçeklefltirdi¤i yat›r›mlar›
ülke ekonomisine dönüflünün azami düzeyde sa¤lanmas› için
gerekli çal›flmalar› süratle yapmaktad›r. Ancak mera vas›f de¤iflikli¤i esnasmda istenilen ot bedeli ve geçici teminat bedeli
y›ll›k bazda topland›¤›nda ‹daremize tahsis edilen bütçe içerisinde yüklü bir mebla¤ tutmaktad›r. Söz konusu bedeller yat›r›ld›¤› takdirde geriye kalan ödeneklerimizle ‹daremiz projelerinin zaman›nda bitirilmesi mümkün görülmemektedir.
Ayr›ca kuruluflumuzun yat›r›mc› bir kurum olmas› ve yeterli ifl makinesine sahip olmas›, geri dönüflüm ifllemini kendi
ifl makine ve teknik ekipleriyle istenilen nitelikte ve en ekonomik flekilde yapabilecek olmas›, yat›r›mlar›n 10-15 y›l gibi
uzun sürelerde tamamlanabilmesi, dolay›s›yla da ‹daremize
tahsisli mera vas›fl› bir yerin geri dönüflüm teminat› için yat›r›lan önemli bir nakdin bu süre içerisinde beklemesi ekonomik bir kay›p olacakt›r.
‹daremiz taraf›ndan yap›lan projelerde kurum yada kurulufllardan izin al›nmas› uzun bir zaman almas› nedeniyle bilhassa d›fl kredili projelerimizin zaman›nda bitirilmemesine
neden olacakt›r.
‹daremiz yürüttü¤ü projelerle (baraj, gölet, sulama, içme
suyu ar›tma tesisi ve isale hatt›, tafllan koruma v.s) ilgili olarak
ihtiyaç duydu¤u özel mülkiyete ait tafl›nmaz mallan elde ederken ihtiyaç duydu¤u ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlü¤ünden temin etmek zorunda kald›¤› bilgi, belge, kontrollük üc499
Su ve Toprak
retleri ile Tapu Sicil Müdürlüklerinde yapt›rmak zorunda kald›¤› tescil, ifraz, tevhidi gibi ifllemlerden döner sermaye ücreti ile ifllem föyü bedeli talep edilmektedir.
Bu ve buna benzer bedellerin tamam›nm ‹daremiz taraf›ndan karfl›lanmas› durumunda çok k›s›tl› kamulaflt›rma ödenekleri ile projelerin önünü açmaya çal›flan idaremiz zor durumda kalacak, zaten k›s›tl› olan kamulaflt›rma ödenekleri daha da azalaca¤›ndan kamulaflt›rma ifllemleri dolay›s›yla yat›r›mlar›n gecikmesine ve buna ba¤l› olarak projelerden beklenen faydanm zaman›nda al›namamas›na neden olmaktad›r.
Madde 71- ‹flletmede, infla halinde ve infla edilecek olan
DS‹ projelerinin bütünlü¤ünün asl›na uygunlu¤unun korunmas› amac›yla, yap›lacak her türlü imar plan› için DS‹’den görüfl al›nmas› öngörülmüfltür.
Madde 72- Bu maddede DS‹ çal›flanlar›n›n ba¤l› bulunduklar› yerden baflka bir yerde geçici olarak görevlendirilmeleri
dun›munda onlara ödenecek harc›rahlara iliflkin usul ve esaslar belirtilmifltir.
Madde 73- DS‹’de 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanununa
tabi olarak istihdam edilen personele ek ödeme yap›lmas› ve
baz› özlük haklar›n›n iyilefltirilmesine iliflkin düzenleme yap›lm›flt›r.
Madde 74- DS‹’nin Merkez ve taflra teflkilat›nda 657 say›l›
Devlet Memurlar› Kanununa tabi olarak çal›flan personele
(sözleflmeli personel hariç), ayda 100 saati aflmayacak flekilde
fazla mesai yapt›r›lmas› Öngörülerek, fazla mesai ücreti ödenmesine iliflkin usul ve esaslar belirlenmifltir.
500
Su ve Toprak
Madde 75- Bu maddede anlaflmazl›klar›n k›sa sürede sonuçland›r›labilmesi için yarg› organlar›na hakeme ve icraya intikal
etmemifl uyuflmazl›klar›n sulh yoluyla çözümlenmesi ile yarg›
organlar›na intikal etmifl olan uyuflmazl›klar›n takibinden veya
yüksek yarg› organlar›na baflvunumas›ndan vazgeçilmesi hususu düzenlenerek, karar düzeltme ve yarg›laman›n yenilenmesi
yoluna baflvurulmas›nda takdir yetkisi tan›nm›flt›r.
Madde 76- Ülkemizde ve dünyada su kaynaklar›n›n gelifltirilmesi ve yönetimi konusu giderek önem kazanmaktad›r.
Bu ba¤lamda, ülkemizin yat›r›m bütçesinin yaklafl›k 1/3’ünü
kullanan DS‹’nin gelifltirdi¤i çok yönlü projelerde istihdam
edilmek üzere uzmanlara gereksinme vard›r.
Madde 77- Bu maddede 657 say›l› kanuna tabi personelin
atanmas›na iliflkin usul ve esaslar belirtilmifltir.
Madde 78- Bu kanunla yeniden düzenlenen DS‹ teflkilat
yap›flma uygun olarak, kadrolar›n ihdas-iptal cetvellerine iliflkin düzenleme yap›lm›flt›r.
Madde 79- DS‹ taraf›ndan ülkemizin farkl› havzalar›nda
yürütülen içmesuyu, sulama, enerji maksatl› ve di¤er projelerde, projelerin ve yörenin çal›flma koflullar›ndaki güçlükler nedeniyle kalifiye personel ihtiyac›n›n s›n›rl› miktarda da olsa
müflterek kararname ile sözleflmeli personel çal›flt›r›larak giderilmesi amaçlanm›fl ve sözleflmeli personelin tabi olaca¤› mevzuat belirlenmifltir.
Üçüncü f›krada say›lan havzalardaki çal›flma koflullan dikkate al›narak buralarda görev yapan personele “DS‹ öncelikli
yöre tazminat›” ödenmesi öngörülmüfltür.
501
Su ve Toprak
Madde 80- Yürürlükten kald›r›lan kanunlar ve madde hükümleri belirlenmifltir.
Madde 81- Bu kanunda Öngörülen yönetmeliklerin
DS‹’nin ba¤l› bulundu¤u bakanl›k taraf›ndan ç›kanlaca¤› belirtilmifltir.
Geçici Madde 1- Bu kanunun yürürlü¤e girmesinden Önce
il özel idareleri ve belediyeler taraf›ndan kiralanan kaynak suyu ve yeralt›sular›n›n kira bedellerinin an›lan idarelerce kira
süresi bitene kadar tahsiline devam olunaca¤›na iliflkin düzenleme yap›lm›flt›r.
Geçici Madde 2- Bu kanun ile yap›lan yeni düzenleme nedeniyle kadro ve unvanlar› de¤iflen ya da kald›nlan personelin
yeni kadrolar›na atanmas›, özlük haklan ile kadrolar›n ihdas
ve iptaline ve mevcut kadrolarda yap›lacak de¤iflikli¤e iliflkin
düzenleme yap›lm›flt›r.
Geçici Madde 3- 5018 say›l› Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol
Kanunu ile Hazine ad›na resen tescil edilen DS‹’ye ait tafl›nmazlar›n bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içerisinde
DS‹ ad›na tekrar resen tescil edilmesi öngörülmüfltür.
Madde 82- Yürürlük maddesidir.
Madde 83’ Yürütme maddesidir.
502
Su ve Toprak
EK 3
DIRECTIVE 2000/60/EC OF THE EUROPEAN
PARLIAMENT AND OF THE COUNCIL
of 23 October 2000
Establishing a framework for Community action
in the field of water policy
(35) Within a river basin where use of water may have transboundary effects the requirements fort he achievement of
the environmental objectives established under this Directive,and in particular all programmes of measures should be coordinated for the whole of the river basin district. For river basin extending beyond the boundaries of
the Community Member States should endover to ensure
the appropriate coordination with the relevant non-member States. This Directive is to contribute to implementation of Community obligations under internationmal conventions on water protection and managament notably
the United Nations Convention on the protection and use
of transboundary water courses and international lakes
approved by Council Decision 95/308/EC and any succeeding agreements on its application
Article 13
River Basin Managament Plans
3. In the case of an international river basin district exten503
Su ve Toprak
ding beyond the boundaries of the Comunity Member State
shall endeavour to produce a single river basin managament
plan, and where this is not possible, the plan shall at least cover the portion of the international river basin district lying
within the territory of the Member State concerned
AB üyesi ülkelerinin s›n›rlar› d›fl›na uzanan uluslararas› nehir havzalar› için tek bir nehir havzas› yönetim plan› oluflturulmaya çal›fl›lmal›d›r. Bunun mümkün olmad›¤› yerlerde bu
plan en az›ndan ilgili AB üyesi ülkenin s›n›rlar› içinde yer alan
nehir havzas› bölümünü kapsamal›d›r.
Article 15
Reporting
1 Member States shall send copies of the river basin managament plans and all subsequent updates to the commission
and to any other Member state concerned within three
months of their publication ; for international river basin districts, at least the part of the river basin managament plans covering the territory of the Member State
504
Su ve Toprak
505
Su ve Toprak
506
Su ve Toprak
507

Benzer belgeler