çimento fabrikalarının sağlık etkileri

Transkript

çimento fabrikalarının sağlık etkileri
ÇİMENTO FABRİKALARININ
SAĞLIK ETKİLERİ
BURSA TABİP ODASI
Şubat 2015
2
ÇİMENTO FABRİKALARININ
SAĞLIK ETKİLERİ
Doç. Dr. Alpaslan Türkkan
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Bursa Tabip Odası Çevre Komisyonu Üyesi
Şubat 2015, Bursa
ISBN: 978-605-5867-90-4
ÖNSÖZ
Ülkemizde 1970’li yıllardan itibaren başlayan sanayileşmeye paralel olarak, sanayileşmenin çevre ve insan sağlığına olan
olumsuz etkileri önemli boyutlara ulaşmıştır. Ülkemizin tabi ki sanayileşmeye ihtiyacı
vardır, ama işin kolayına kaçarak daha çok
para ve kar hırsıyla bu tesislerin verimli tarım arazilerine, ulaşım yollarına, yerleşim
alanlarına yakın yapılması bu yörelerde
önemli sağlık ve çevre sorunlarına yol açmaktadır.
Ülkemizde sayıları gittikçe artan ve kuruluş
yerleri itibariyle insan ve çevre sağlığını
tehdit eden çimento fabrikalarının zararlarını
görebilmek için kahin olmaya gerek yoktur.
Ulaşım yollarımız üzerinde bulunan örnekleriyle Bursa, Darıca ve Eskişehir çimento
fabrikalarından bildiğimiz kadarıyla, hayalet
bir yapıya benzeyen çimento fabrikaları,
çevre yerleşim yerleri üzerinde bıraktığı
izlerle “burada yaşanmaz” klişesini beynimize kazımaktadır. Fiziksel kirliliğin yanında
çevreye salgıladıkları zehirli baca gazları
ve partiküllerin direk insan sağlığına olan
olumsuz etkileri yanında tarım arazilerine,
yeraltı sularına olan zararlı etkileri göz önüne alındığında geri dönüşü olmayan ciddi
sağlık sorunlarına yol açmaktadır.
1999 Gölcük depremi sonucu binlerce
insanımız yaşamını yitirmesinden sonra
kulaklarımızdan silinmeyin “doğa intika-
mını alıyor” sözlerini hala hatırlarız. İnsan
ve çevre sağlığına olumsuz etkileri olan
çimento endüstrisinde, yer seçiminde çok
özenli davranılmaması nedeniyle eninde
sonunda toplu hastalık ve ölümlerle doğa
yine intikamını alacaktır.
İnsan ve çevre sağlığına olan olumsuz etkileri bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış bu
tür sanayi kuruluşlarının yerleşim alanları
çevresine ve tarım arazileri üzerine kurulmasında üzerine düşen yasal zorunluluğu
yerine getirmeyen, adeta sanayicinin suçtan ve sorumluluktan arınma merkezi haline
gelen, işlevinin ne olduğu anlaşılmayan
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarih önünde
sorumluluktan kaçamayacaklardır.
Bursa Tabip Odası Çevre Komisyonunun
hazırlamış olduğu “ÇİMENTO FABRİKALARININ SAĞLIK ETKİLERİ” kitabı çimento
fabrikalarının çevre ve insan sağlığına olan
olumsuz etkilerini gözler önüne sermektedir. Bu kitabın hazırlanmasında büyük emek
harcayan Çevre Komisyonu üyemiz Doç.Dr.
Alpaslan Türkkan’a teşekkür etmeyi Bursa
Tabip Odası Yönetim Kurulu adına bir borç
biliriz.
Görmeyen gözleri aydınlatması dileğiyle...
Dr.Ertuğrul Aydın
Bursa Tabip Odası Başkanı 3
4
ARKA PLAN
G
ünümüz koşullarının temel yapı malzemesi olan çimento; üretim süreci
ile birlikte çevre ve insan sağlığına
olumsuz etkileri nedeniyle gittikçe daha
fazla dikkat çekmektedir. Ekonomik kalkınma dışında her şeye kör olan, odağında
sadece kar olan politikalar yeni çimento
fabrikaları yapmaya ve kurulu çimento fabrikalarının da yakma kapasitelerini artırmaya
çalışmaktadır. Yakma kapasitesini artırma
uğraşı, çimento üretiminde alternatif enerji
kaynağı olarak atıkları yakmak amacındadır.
Çevre ve insan sağlığına olası etkilerini değerlendirmeden ve halkı bilgilendirmeden
yürütülen çalışmalar toplumda rahatsızlıklara neden olmaktadır.
Endüstriyel üretim ve ekonomik gelişme
için gerekli olan çimento; üretimi sırasında yoğun enerji kullanımı ve başta sülfür
oksitleri, nitrojen oksitleri, partikül madde
ve karbondioksit olmak üzere emisyonu
ile çevre kirliliğine neden olmakta, insan
sağlığını olumsuz etkilemektedir. Çimento
endüstrisi yüksek düzeyde kirletici olup en
önemli çevresel etkisi de hava kirliliğidir
(Kumar ve diğ., 2008). Çimento fabrikalarının bu kirletici özelliği, Çevre ve Orman
Bakanlığı tarafından yayınlanan Sanayi
Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği’nde de yer almaktadır. Yönetmelikte
çimento fabrikaları “kirletici vasfı yüksek
tesisler” kapsamında değerlendirilmiştir
(Çevre ve Orman Bakanlığı, 2009).
Hava kirliliği, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) tarafından 2013 yılında,
kansere neden olan etmenler listesine alınmıştır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) hava
kirliliğinin akciğer kanserine yol açtığını ve
mesane kanseri riskini artırdığını bildirilmektedir ( International Agency for Research on Cancer (IARC), 2013; WHO, 2014b).
Bu yazının amacı; toplumu, çimento fabrikalarının çevre ve insan sağlığına olan
etkileri açısından kanıta dayalı olarak bilgilendirmektir. Gelişen üretim teknolojisinin,
çimento fabrikalarının çevresel etkilerini de
değiştirmesi beklendiğinden, çalışmada
güncel veri kullanmaya özen gösterilmiştir.
Çimentoya ve Çimento Sektörüne
Genel Bakış
Çimento ana bileşeni klinkerdir. Klinker;
başlıca silisyum, kalsiyum, alüminyum ve
demir oksit ile az miktarda başka maddeler
içeren hammadde karışımının pişirilmesiyle
elde edilir. Çimento ise klinkerin bir veya
daha fazla katkı maddesi ile öğütülmesiyle
elde olunur. Çimento, su ile karıştırıldığında
sertleşen hamur oluşturan ve su altında bile
dayanımını ve kararlılığını koruyan, inorganik ve ince öğütülmüş hidrolik bir bağlayıcıdır. Çimento üretiminde hammaddeye
1350-1450 °C arasında ısıl işlem uygulanır
ve enerji yoğun bir biçimde kullanılır. Üretim maliyetinin yaklaşık % 40’ını enerji tüketimi oluşturur. Enerji genellikle fosil ve atık
yakıtlardan sağlanır (European Commission
, 2010). Bu nedenle çimento üretimi, fosil
ve alternatif yakıt olarak sunulan atıkların
yakılmasıyla oluşan tüm olumsuzlukları da
içerir.
Çimento, tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. Dünyada 2012 yılında üretilen
3,6 milyar ton çimentonun yarısından fazlası Çin Halk Cumhuriyeti’nde üretilmiştir.
Türkiye’de 2013 yılında, bir önceki yıla göre
%11,6 artış ile, 71,3 milyon ton çimento
üretilmiştir. Türkiye’deki çimento üretiminin artması ve 2023 yılında 99,8 milyon
tona ulaşması beklenmektedir. Üretiminde
olduğu gibi ihracatında da Çin Halk Cumhuriyeti ilk sırada olup 2012 yılı dünya çimento ihracatının % 7,0’sini gerçekleştirmiştir.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin hemen ardından
%6,7’lik payı ile Türkiye gelmektedir. Bu
pay, Türkiye’yi çimento ihracatında dünya
ikincisi ve Avrupa birincisi yapar. Türkiye
çimento sektörünün ihracattaki payı her geçen gün artmakta ve günümüzde 90 ülkeye
satış yapmaktadır. Çimento satan Dünya
çimento ithalatında ise Türkiye % 0,1’lik
payı ile 129. sıradadır. Türkiye’de çimento
sektöründe kapasite kullanımı 2011 yılında
%63,4, 2012 yılında %62,0 olmuştur. Toplam çimento kapasitesi 2013 yılında 107,4
milyon ton olan Türkiye’de çimento üretiminde kapasite fazlalığı vardır. Türkiye’nin
çimento üreticileri, Marmara, İç Anadolu ve
Ege Bölgesi’nde yoğun olmakla birlikte ülkenin tamamına yayılmış durumdadır (İhracat Genel Müdürlüğü, 2014, Bursa Çimento
Fabrikası, 2015). Türk Çimento sektöründe
48 entegre ve 20 öğütme-paketleme tesisi
olmak üzere toplam 68 çimento fabrikası
bulunmaktadır. Sektörün; 4 milyar ABD
doları cirosu, 15.000 kişilik istihdamı ile
Türkiye ekonomisinde önemli bir yere sahip
olduğu vurgulanmaktadır (T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 2014.).
5
6
Özetle Türkiye; gereksiniminden fazla çimento üreten, kapasite fazlası olan ve buna
karşın daha çok üretmek, ürününü ihraç
edebilmek için yeni fabrikalar kurmaya, atık
yakabilmek için yakma fırınlarının kapasitesini genişletmeye çalışan bir görüntü sergilemektedir.
Türkiye’nin yeni çimento fabrikalarına ya
da fabrikaların yakma ünitelerinde kapasite
artırımına ne kadar gereksinimi olduğu, çimento üretiminin çevre ve insan sağlığını
bozduğu bilinirken ihraç etmek için seçilmesinin uygun olup olmadığı gibi sorular
çalışmanın amacı dışında olduğundan değerlendirilmemiştir.
Kirletici çimento
Çimento üretiminin her aşamasında farklı
kirleticiler ortaya çıkar. Doğadan hammaddenin çıkarılması, taşınması ve üretim sürecinde gereken enerjinin üretilmesi (büyük
çoğunluğunda geri dönüşü olmayan fosil
yakıt kullanılmaktadır) ve ürün olarak çimentonun elde edilmesi aşamalarında kirletici-
ler önemli sorundur. Tüm bu aşamalardan
sonra elde edilen son ürün olan çimentonun
kendisi de önemli bir kirleticidir. Çimento
tozunda antimon, arsenik, kurşun, kadmiyum, krom, kobalt, bakır, manganez, nikel,
talyum, kalay, vanadyum, çinko, berilyum,
selenyum, tellür ve cıva bulunur (Kumar
ve diğ., 2008; Aydın ve diğ., 2010; El-Abssawy ve diğ., 2011).
Çimento fabrikası emisyonu hem organik
hem de inorganik kimyasalların ve metallerin önemli bir kaynağıdır. Atmosferik
emisyonları diğer yanma süreçlerindekine
benzer biçimde partiküler madde (PM),
nitrojen oksitleri (NOx), karbonmonoksit
(CO), karbondioksit (CO2), hidrojen sülfür
(H2S), uçucu organik bileşikler (VOCs),
sülfür oksitleri (SOx), hidroflorik asit (HF)
ve hidroklorik asit (HCl), civa (Hg), arsenik
(As), kadmiyum (Cd), kurşun (Pb), çinko (Zn), dioksin ve furan içerir (Mishra ve
Siddiqui, 2014; Rovira ve diğ., 2015). İnsan
etkinlikleri ile oluşan en önemli sera gazı
olan karbondioksitin %5-6’sının çimento
üretiminden kaynaklandığı hesaplanmaktadır. Bu oranın, tüm insan etkinlikleri ve CO2
üreten sanayi göz önüne alındığında oldukça yüksek olduğu fark edilecektir.
Çimento pişirme sürecinde alternatif yakıt
olarak, başta sanayi atıkları olmak üzere
atıkların ve arıtma çamurlarının kullanılması yaygınlaşmaktadır. Çimento üretimi için
gereken enerjinin sağlanmaya çalışıldığı
bu atık yakma uygulamasına endüstriyel
atık sorununa çözüm gözüyle bakılmakta,
atık miktarını azaltmanın, tehlikeli atıklardan
kurtulmanın yolu olarak sunulmakla birlikte
toksik metal ve organik bileşiklerin salınmasına da yol açar (Mishra ve Siddiqui, 2014).
Sonuç olarak; hammaddeden son ürününe
ve tüm üretim sürecinde çimento sanayi
kirleticidir.
7
ÇİMENTO FABRİKALARININ
ÇEVRE ETKİLERİ
8
Çimento üretiminin her aşamasında çevresel etki oluşur. Çimento üretimiyle ilişkili çevre sorunlarının temelinde; enerji üretimi ve fabrika emisyonu yatar. Enerjinin yoğun tüketildiği çimento üretiminde enerji kaynağı olarak genellikle kömür
kullanılır. Kullanılan kömür miktarı da azımsanamayacak kadar çoktur. Çimentonun her 900 gramı için 450 gram kömür yakıldığı hesaplanmaktadır (World Coal
Institute, 2005). Bu da her bir torba çimento üretmek için yaklaşık 25 kg kömür
yakıldığı anlamına gelir. Türkiye’de taşkömürü tüketiminin büyük bölümü çimento fabrikalarının da içinde olduğu sanayi sektöründe gerçekleşmektedir. Kömür
yakılarak çimento üretildiğinde, fosil yakıt kullanmanın tüm olumsuzlukları da
yaşanacaktır. Çimento fabrikası emisyonu; sadece hava kirliliğine neden olmakla
kalmayıp küresel ısınma, ozon tabakasının incelmesi, asit yağmurları, biyolojik
çeşitlilik kaybı, azalmış ürün verimliliği ile sonuçlanan yerel ve küresel çevre etkisine sahiptir. Çimento üretimi ile oluşan toz ve gaz emisyon çevre sağlığı için
zararlıdır (Mishra ve Siddiqui, 2014). İlerleyen bölümlerde çimento fabrikalarının
çevresel etkilerinin ayrıntısına girmeden, sağlıkla ilgili boyutu üzerinden değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır.
9
Çimento Fabrikaları ve Hava Kirliliği
DSÖ; en önemli çevresel risk olarak tanımladığı hava kirliliği ile ilişkili olarak 2012
yılında 7 milyon erken ölüm (her sekiz
ölümden biri) olduğunu bildirmiştir (World Health Organization (WHO), 2014a).
Çok sayıda bilimsel çalışma hava kirliliği
ile hastalanma ve ölüm arasındaki ilişkiyi
göstermiştir. Hava kirliliğinden özellikle solunum ve dolaşım sistemi etkilenmektedir.
Hava kirliliği insan sağlığını olumsuz etkilemekle kalmayıp tüm canlıları ve ekosistemi
de olumsuz etkileyerek yaşamı tehdit eder.
Dünya tarihinde kentlerde binlerce kişinin
yaşamını yitirmesine neden olan hava kirliliği deneyimleri hafızalarda halen tazeliğini
korur.
Çimento fabrikalarının hava kirliliğine katkısı
büyüktür (Bertoldi ve diğ., 2012). Çimento fabrikalarından kaynaklanan en önemli
hava kirleticileri; sülfür oksitleri, nitrojen
oksit, karbonmonoksit, karbondioksit, toz
ve partikül maddeler, uçucu organik bileşikler(VOCs), dioksin, furan, methan ve ağır
metallerdir.
Kullanılmış lastikler, atık yağlar, solventler,
boya çamurları, plastik-kağıt karton ve ambalaj atıkları, arıtma çamurları ve ağartma
toprağı gibi kimi atıklar çimento üretimi
sırasında alternatif yakıt olarak kullanılabilmektedir. Bu durumlarda ağır metaller, dioksin ve furan açığa çıkarak tesis çevresinde
yaşayanların sağlığını etkileyebilir, toprak ve
bitki kirliliği yoluyla gıda zincirine katılabilir
(Domingo, 2013).
Çimento fabrika bacalarından salınan ve
havayı kirleten küçük partiküller (PM10 ve
PM 2,5) hastalık ve ölümlere neden olur.
Partikül miktarı artınca hastalık ve ölümlerde
de artış olur. Partiküllerin çapı ile sağlık etkisi ilişkilidir. Bu kirletici partiküller, toksik ve
kanser yapıcı ağır metalleri de taşıdıklarından daha da tehlikeli olabilmektedir. Partikül
çapı 10 mikrometreden küçük olanlar akciğerlere kadar solunabildiğinden daha fazla
sağlık sorununa neden olur. Küçük partiküller çok düşük konsantrasyonlarda bile sağlığı olumsuz etkilediğinden; havadaki küçük
partikül miktarının olabildiğince düşük seviyede tutulması amaçlanır (WHOb, 2014).
10
Büyükçekmece gölü havzasında havada solunabilen partiküllerin krom derişimleri sınır
değerlerin çok üzerinde bulunmuştur. Bu
bölgede yoğunlaşan kromun kaynağı olarak
da çimento fabrikası gösterilmiştir. Çalışma
atmosferik kromun en önemli kaynaklarından olan çimento fabrikasının Büyükçekmece gölü içme suyu havzasını etkilediğini,
havzaya krom taşınmasına neden olduğunu
göstermekte, fabrikanın uzaklara erişen kirletici etkisini göz önüne sermektedir (Karaca
ve diğ., 2006).
Yaşamı tehdit eden iklim değişikliğine yol
açan etmenlerin başında gelen karbondioksit (CO2) çimento üretiminde yoğun olarak
atılır. Yaklaşık her bir ton portland çimento
üretiminde bir ton da CO2 açığa çıktığı hesaplanmaktadır. Alternatif yakıt kullanımının
olumlu yönlerini göstermek için de çoğunlukla CO2 kullanılmakta, emisyondaki azalma vurgulanmaktadır.
Çimento fabrikası emisyonu olan sülfür
oksitleri ve nitrojen oksit, su ve diğer bileşenlerle reaksiyona girerek asidik bileşenler oluştururlar. Bu asidik bileşenler asit
yağmurlarının temel bileşenidir. Kısaca;
çimento fabrikası emisyonu asit yağmurlarına neden olur. Asit yağmurları da tüm doğaya zarar vermekte, ormanların yok olmasına neden olmaktadır (Mishra ve Siddiqui,
2014, WHOb, 2014).
Toz, hava kirliliğinin önemli bileşeni olup,
çok düşük düzeylerinde de sağlık sorunlarına yol açar (Yavuz, Aksu Tanık; 2011). Hem
ara hem de son ürünü tozlu olan çimento
üretim sürecinden kaynaklanan ve çevreye
yayılan en önemli tozlar; hammadde tozu,
farin tozu, kömür tozu, klinker tozu, alçı tozu,
katkı maddesi tozu, çimento tozu, döner fırında veya kurutma işlemlerinde kullanılan
öğütülmüş kömür tozudur (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB), 2006). Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş
Kurulu Başkanlığı tarafından 44 ilde faaliyet
gösteren toplam 55 çimento fabrikasında
2006 yılında yapılan denetleme raporu toz
etkilenimini göstermesi açısından değerlidir. Rapora göre; işyerlerinin %18,1’inde toz
ölçümü yapılmamış, %27.3’ünde ise kişisel
toz maruziyeti ölçülmemiştir. İşyerlerinin
%52.7’sinde çalışma ortamına toz yayma
riski taşıyan, izolasyonu iyi olmayan bölümler bulunmaktadır (ÇSGB, 2006). Bu da çimento fabrikası işçilerinin yarıdan fazlasının
ortamdaki toksik toz nedeniyle risk altında
çalıştığını düşündürmektedir.
Çimento fabrikası emisyonu olarak bacadan
atılan kirleticiler hakim rüzgarların etkisiyle
kilometrelerce uzağa taşınabilmektedir.
Böylece fabrikanın bulunduğu yerden çok
daha uzak yerlerde de kirlilik olabilmektedir.
Bu kirlenme, fabrikanın yeri ile meteorolojik
olaylara bağlı olarak, doğal alanlar, tarım
arazileri, yerleşim alanları ya da buraları
besleyen yerüstü içme suyu kaynaklarında
olabilir.
Toprak Kirliliği
Toprağın kimyasal, fiziksel özellikleri ile ağır
metal miktarı ne kadar kirlendiğini gösterir.
Kirletici çimento tozu içeriği ile toprağın fizikokimyasal yapısını bozar, ağır metal miktarını artırır. Çimento fabrikası baca emisyonlarının hakim rüzgar yönünde oluşturduğu
kirlilik çok sayıda araştırmada değerlendirilmiştir. Çimento fabrikası emisyonunun
etkisi altındaki alanlarda ağır metal kirliliği;
demir(Fe), alüminyum (Al), krom (Cr),
kalsiyum (Ca), magnezyum (Mg), sodyum
(Na) ve potasyum (K) kirliliği gösterilmiştir
(Elik ve Akçay, 2000; Uysal ve diğ., 2006;
Gupta ve Sharma, 2013). Türkiye’de benzer
bir kirlilik ve kadmiyum için gösterilmiş, çimento fabrikasına yakın yerlerde toprak ve
bitkilerdeki kadmiyum konsantrasyonunun
daha fazla olduğu, fabrikadan uzaklaştıkça
kadmiyum konsantrasyonunun azaldığı
gösterilmiştir (Işıklı ve diğ., 2006).
11
12
Büyükçekmece Gölü havzasında yürütülen
çalışmada havzada yüksek düzeyde krom
saptanmış ve bu yüksek düzeydeki kromun
kaynağı olarak çimento fabrikası gösterilmiştir (Karaca ve diğ., 2006).
Çimento tozunun toprak kirletici etkisi fabrikadan bir kilometre uzaklığa kadar belirgin
olmakla birlikte ikinci kilometrede de gösterilmiştir (Khamparia ve diğ., 2012). Al-Omran ve arkadaşları (2011) en fazla kirliliğin
çimento fabrikasına yakın iki kilometre içinde olduğunu, en ağır kirliliği kromun oluşturduğunu göstermiştir. Çimento fabrikası
emisyonuna bağlı yoğun kirliliğin fabrikadan bir ya da iki kilometre uzaklıkta olduğunu gösteren bu çalışmaların yanı sıra çok
daha uzaktaki kirliliği gösteren çalışmalar da
vardır. Örneğin Maina ve arkadaşları (2013)
rüzgar yönüne bağlı olarak 5-7 km uzaklıkta
toprakta, kalsiyum oksit, kalsiyum karbonat
ile mangan, bakır, çinko ve kurşunun arttığını göstermiştir. En fazla artışın manganda
olduğu bunu sırasıyla bakır, çinko ve kurşun
izlediği gösterilmiştir (Maina ve diğ., 2013).
Çimento fabrikalarında fırın bacalarından
salınan toz, toprağın yapısını bozmasının
dışında bitkilerin büyümesini de olumsuz
etkiler (Iqbal ve Shafig, 2001; Uysal ve diğ.,
2006). Çimento fabrikası bacalarından çıkan tozun zeytin ağaçlarına olumsuz etkisi
Çanakkale’de yapılan çalışmada gösterilmiştir. Buna göre; toz ile temas eden zeytin
ağacı yapraklarının yapısı değişmiş, sürgün
ve yaprak büyüme-gelişmesi olumsuz etkilenmiş, meyve sayısı ile gelişmesi bozularak önemli verim kaybı olmuştur. Çimento
fabrikası baca tozunun bitkilerdeki bu etkisi;
yapraklar üzerinde biriken tozun fotosentez
için gereken ışık geçirgenliğini engellemesine, yüzeysel pH değişikliği ile klorofil
pigmentlerinin kaybına neden olmasına
bağlanmaktadır. Olumsuz etki fabrikadan
500 metre uzaklıktaki zeytin ağaçlarında da
görülmüştür. Araştırmacılar çalışmalarında
saptadıkları olumsuzluk üzerine; “her ne
kadar bacalarda filtreler olduğu yetkililerce
belirtilmişse de, bunun yeterli olmadığı
görülmektedir” saptamasını yapmaktadır
(Uysal ve diğ., 2003). Çimento endüstrisi
kirliliğinin bitkilerde klorofil ve fotosentez
aktivitesine olumsuz etkisi yakın zamanda ve
başka coğrafyada da gösterilmiştir (Chaurasia ve diğ., 2013). Çimento fabrika bacalarından çıkan tozun toprak ve bitkilere verdiği
zararı gösteren çalışmalar fabrikaların tarım
alanlarından uzakta olması gerektiğini açıkça göstermektedir.
Hava yolu ile yayılabilen metallerin su ortamına taşınması
ve içme suyu havzasını etkilemesine yönelik çalışmalar sınırlıdır (Karaca ve diğ., 2006).
Ancak içme suyu kaynaklarına
hava yolu ile ulaşan partiküller ve ağır metallerin suyun
kirletmesi ve o suyu tüketen
toplumların hastalanması olasıdır. Büyükçekmece gölü havzasında gösterilen krom
kirliliği bu açıdan düşündürücüdür.
Olağan çalışma koşullarında çevre sağlığını
tehdit eden çimento fabrikalarında olağandışı durumlar da yaşanabilmektedir. Çevre ve
insan sağlığı için tehlikeli kimyasalların bulunduğu, kullanıldığı ve üretildiği çimento
fabrikalarında yaşanacak olağandışı durumlar çevrenin ve toplumun sağlığını olumsuz
etkileyebilmektedir.
Bursa’dan örnek: Bir ayda iki olay
Bursa Merkez Yıldırım İlçesi’nde 20 Mart
2014 günü, başlangıçta kaynağı belirlenemeyen ağır koku halkı rahatsız etti. Kokudan
rahatsız olan ilçedeki ilk, orta ve lisede eğitim gören 40 öğrenci Şevket Yılmaz Eğitim
ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Haber
hastane önünde izdihama neden oldu. Has-
13
tane yetkilileri polis aracından anons yaparak aileleri bilgilendirdi ve sakin olmaya
çağırdı. Kısa bir süre sonra kokunun kaynağı
saptandı. Çevreye yayılan kokuya, Kestel
İlçesi’nde bulunan Bursa Çimento Fabrikası’ndaki katı atıkların imhası için kullanılan
kimyasal maddelerin arasına yanlışlıkla, tüp
gazların dolumunda kullanılan metil merkaptan dolu varilin karışmasının yol açtığı
öğrenildi. Bursa Çimento Fabrikası yetkilileri konu hakkında açıklama yaparak; “Hata
katı atıkların temini için malzeme aldığımız
şirketten kaynaklandı. Bizlere yanlış varil
göndermişler. Olay öğrenilince tedbirimizi
aldık. Sorun giderildi” dediler. (Hürriyet,
2014). Konu ile ilgili olarak TMMOB Kimya
Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim
Kurulu; “Kent Güvenliği ve Kentli Sağlığı
İçin Görev Başına!..” başlıklı basın açıklaması yapmış ve fabrikayı yasal mevzuata
uygun şekilde güvenlik önlemlerini almaya
çağırmıştır (TMMOB, 2014a).
SON AĞAÇ KESİLDİĞİNDE,
SON NEHİR KURUDUĞUNDA,
SON BALIK AVLANDIĞINDA,
İŞTE O ZAMAN PARANIN YENMEDİĞİNİ ANLAYACAKSINIZ…
14
Kısa süre önce yaşanan bu olay çimento
fabrikasında alternatif yakıt olarak kullanılan
atıkların kontrolsüz bir şekilde kabul edildiğini ve yakıldığını göstermektedir. Çimento
fabrikasının yakma kapasitesinin artırılması,
yaşanacak sorunların daha büyük alana yayılmasına daha tehlikeli ve riskli olmasına
yol açacaktır. Çimento fabrikasında kapasitesi artırılmış kontrolsüz atık yakımının yöre
halkı ve Bursa için her an bir felakete neden
olabileceği düşüncesi korkutucudur.
Bu olaydan bir ay sonra yine Bursa Çimento Fabrikasında ilkinden çok daha tehlikeli
başka bir olay yaşandı. Fabrikanın katı atık
depolama sahasında 20 Nisan 2014 günü
gaz sıkışması sonucu yangın çıktı ve güçlükle kontrol altına alındı. Yangından yayılan
siyah renkli yoğun duman, korkuya neden
olurken, ilk müdahaleyi fabrika itfaiyesi ve iş
makinaları yaptı. Deponun çevresi toprakla
doldurulurken olan patlamalar korkuya neden oldu. Sanayi atıklarından oluşan atıklara
su ile yapılan müdahale etkili olmayınca
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden gelen
araçlar söndürme çalışmalarına katıldı. İtfaiye ekiplerinin çalışmaları sonucu yangın 2,5
saatte kontrol altına alınabildi (Aktif Haber,
2014; Haberler, 2014; Bursa Hakimiyet,
2014).
Konu ile ilgili olarak Bursa Çimento Fabrikası A.Ş açıklama yaptı. Açıklamada; alternatif
yakıt lisansına vurgu yapılarak yangının malzeme stok sahasında bulunan tekstil, kağıt,
plastik gibi malzemelerin stoklandığı alanda içten yanma sonucu başladığı ve çevre
zararına neden olmadığı belirtildi (Mynet,
2014).
Yangından sonra Bursa TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi; “Tüm Uyarılarımıza ve Önerilerimize Rağmen, Bursa
Çimento Fabrikası, Başta Kestel Olmak
Üzere, Kentimizin Sağlığını Tehdit Etmeyi
Sürdürüyor!” başlıklı basın açıklaması yaptı
( TMMOB, 2014b) . Basın açıklamasında yoğun dumanın, öncelikle Kestel hava
sahasını kapladığı, daha sonra da rüzgarın
etkisiyle kente yayıldığı ve Kestel halkının
korku yaşadığı, tedirgin olduğu belirtildi.
15
Olaydan 2 gün sonra DOĞADER’in yaptığı
basın açıklamasında yangının basında çıktığı şekilde 2,5 saatte değil; 6 saat sonra
söndürülebildiği ve bu sırada Kestel ve Bursa’nın havasının kirlendiği, bu durumun halkın sağlığını etkilediği belirtildi. DOĞADER
bildirisinde, Bursa Çimento Fabrikasının
kısa süre önce 1,5 kat kapasite artırımı için
ÇED süreci başlattığını ve ÇED halkın katılımı toplantısında, Kestel halkının buna karşı
olduğunu hatırlatmaktadır. DOĞADER; kapasite artışını öngören ÇED sürecinin derhal
iptal edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır
(DOĞADER, 2014).
Bir ayda yaşanan bu iki olaydan, alternatif
yakıtın fabrikaya kontrolsüz kabul edildiği ve
yakıldığı, stok sahasında güvenlik önlemle-
rinin alınmamış olduğu, fabrika itfaiyesinin
büyük bir yangın için yetersiz olduğu, kısaca; fabrikadaki güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğu anlaşılmaktadır. Bu koşullarda;
çimento fabrikasında olağan dışı bir durum
yaşandığında başta Kestel halkı olmak üzere
tüm Bursa halkının büyük tehlike yaşayacağı
düşünülebilir.
İncelendiğinde; olağandışı durumların
sadece Bursa Çimento Fabrikasına özgü
olmadığı, her ne kadar Bursa Çimento Fabrikası Yönetimi tarafından aksi söylense de,
çevre ve insan sağlığını belirgin bir şekilde
etkileyen, etkilememesi olası olmayan bu
olayların Türkiye’nin çeşitli çimento fabrikalarında da yaşandığı görülecektir.
ÇİMENTO FABRİKALARININ
SAĞLIK ETKİLERİ
16
Çimento fabrikası emisyonu, sadece çevreyi kirletmekle kalmayıp
alerjiden ölüme kadar uzanan bir yelpazede insan sağlığını da olumsuz
etkiler (Mehraj, ve diğ., 2013; Mishra ve Siddiqui, 2014).
Çimento fabrikalarının insan sağlığına olan etkileri kirleticiye olan uzaklık üzerinden iki başlık
altında değerlendirilebilir. İlki çimento fabrikası kirleticilerine en yakın olan fabrika çalışanlarındaki ikincisi ise fabrika yakınında yaşayanlardaki sağlık etkilenimidir. İkinci başlık altında
toplanabilecek olan çalışmalar, meteorolojik veriyi de göz önüne alarak sağlık sonuçlarının
fabrika emisyonu ile ilişkisini inceler (WHOb, 2014).
17
Çimento üretim sürecinde oluşan emisyon
insanların farklı organ ve sistemlerini etkiler.
Çok sayıda kirleticinin bulunduğu üretim
sürecinde çalışan işçilerde mesleksel kanser de içinde olmak üzere çeşitli hastalıklar
bildirilmiştir. İşçilerdeki sağlık sorunlarını
inceleyen çalışmalar belli başlı hastalık ve
sistemler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Çimento fabrikası emisyonu başlıca solunum
sistemi hastalıkları, kanser, kalp hastalığı,
ağır metal zehirlenmeleri, alerji ve enfeksiyon hastalıklarına neden olabilmektedir
(Bhaskar ve Mahadevappa, 2014). Bu çalışmada çimento fabrikası sağlık etkileri, solunum, dolaşım ve sindirim sistemlerine olan
etkileri üzerine yoğunlaşmış, bunun dışında
kalan etkileri diğer sağlık sorunları başlığı
altında toplanmıştır.
18
SOLUNUM SİSTEMİ
Çimento fabrikası emisyonu hava
kirliliğine, hava kirliliği de başta solunum
sistemi hastalıkları olmak üzere çok
sayıda hastalığa, hastalıklar nedeniyle
hastane başvurularında artışa neden olur.
Hava kirliliği her yaştaki insanı olumsuz
etkilemekle birlikte; çocukları, yetişkinlere
göre çok daha fazla etkiler (Bertoldi ve
diğ., 2012). DSÖ ülkelerin; hava kirliliği
düzeylerini azaltarak, inme, kalp hastalığı,
akciğer kanseri, astım dahil olmak üzere
kronik ve akut solunum ve dolaşım
sistemleri hastalık yükünü azaltabileceğini
bildirmektedir. Daha iyi hava kalitesi kısa ve
uzun vade de kardiyovasküler ve solunum
sistemi hastalıklarını azaltır (WHO, 2014b).
19
Çok sayıda toksik bileşen içeren çimento
tozu vücuda solunum ve sindirim sistemi
yoluyla alınır. Bu toksik toza uzun süreli maruz kalan sanayi çalışanları ya da fabrikaya
yakın yaşayanlarda başta solunum sistemi
hastalıkları olmak üzere çok sayıda hastalık
görülür(Mehraj ve diğ., 2013b). Çimento
tozu etkilenimi dünyada en yaygın mesleki
toz etkilenimlerinden birisidir (Ogunbileje
ve diğ., 2014). Çimento fabrikası çalışanlarında çimento tozu etkilenimi ile artmış
solunum sistemi yakınmaları ve azalmış solunum fonksiyonu gösterilmiştir (Al-Neaimi
ve diğ., 2001; Ahmed ve Abdullah, 2012;
Kakooei ve diğ., 2012; Aminian, 2014). Çimento tozu küçük hava yollarında daralma
ve sekresyonda artışına, mesleksel akciğer
hastalıklarına neden olur (Mehraj ve diğ.,
2013b; Saji, Zubair ve Varghese, 2014).
Türkiye’nin de içinde bulunduğu 8 ülkedeki 24 çimento fabrikasında 4265 işçide
yapılan çalışma çimento tozu maruziyetinin
solunum sistemi yakınmaları ile hava yolunda daralmaya neden olduğu gösterilmiştir
(Nordby ve diğ., 2011). Çimento tozunun
solunması ile öksürük ve balgam, göğüs
sıkışması, akciğer fonksiyonunda bozulma,
hırıltılı solunum, nefes almakta güçlük gibi
solunum sistemi yakınmaları, sinüzit, akciğer hastalıkları, akciğer zarında kalınlaşma,
fibrozis, amfizem, pnömokonyoz ve akciğer kanseri olabilmektedir. Çimento tozu
olumsuz sağlık etkileri toza maruziyet süresi
ile de ilişkilidir (Al-Neaimi ve diğ., 2001;
Mehraj ve diğ., 2013a; Meo ve diğ., 2013;
Bhaskar ve Mahadevappa, 2014). Araştırmacılar fabrika çalışanlarındaki artmış sağlık
sorunlarının, çalışanların doğrudan yüksek
düzeydeki toz etkilenimine bağlanabileceğini bildirmektedir (Yang ve diğ., 1996).
Çimento tozuna etkileniminin fabrika çalışanlarında bu toza maruz kalmayan işçilere
göre sağlık riski çok daha fazladır. Sağlık
risklerinin değerlendirildiği bir çalışmada;
çimento tozu etkileniminin öksürüğü 4,5
kat, kronik balgamı 10,8 kat, nefes darlığını
5,3 kat, kronik bronşiti 5,5 kat artırdığı ve bu
artışın toz miktarı ile değiştiği gösterilmiştir. Çimento tozu maruziyeti kronik tıkayıcı
akciğer hastalığını (KOAH) 11,2 kat artırır
(Mwaiselage ve diğ., 2005).
20
Akciğer yangısı olanlar ve astım hastalarının nefeslerinde yüksek düzeyde nitrik oksit
bulunur. Amerikan Toraks Derneği nefeste
nitrik oksit düzeyinin akciğer yangısı ve astım hastalığının ciddiyetini saptamada basit,
güvenilir ve kolay bir yöntem olduğunu bildirmektedir. (American Thoracic Society,
2011). Çimento tozu etkilenimi, akciğer
yangısı ve astımda olduğu gibi, belirgin şekilde nefesteki nitrik oksit düzeyini artırmaktadır. Bu artış çimento maruziyet süresi ile
de ilişkili bulunmuş, 10 yıldan fazla maruziyette artış belirgin olmuştur (Meo ve diğ.,
2014). Çimento tozu etkilenimi ile nefeste
artan nitrik oksit çimento tozunun olumsuz
sağlık etkisini göstermektedir.
Bursa Çimento Fabrikası A.Ş.’nin (2011)
ürettiği Portland Çimento “Güvenlik Bilgi
Formu”nda (GBF) ürünün sağlık etkileri ayrıntılı şekilde anlatılmıştır. Burada; sağlık et-
kilerinin maruziyet süresi ve düzeyine bağlı
olarak değiştiği vurgulanmaktadır. Bursa
Çimento Fabrikası; çimento tozunun solunmasının; sağlığa zarar verebileceğini, burun
içinde tahriş, mukoza ve üst solunum yolu
rahatsızlığı, öksürme ve nefes darlığı, akciğer hasarı, kronik bronşit ve akciğer hastalıklarına yol açabileceğini bildirmektedir.
Toza bağlı akut hastalık oluşabileceği hastalığın hızla ilerleyerek, ilk maruziyetten sonra
birkaç ay içinde akciğerlere yayılıp 1-2 sene
içinde ölüme neden olabileceği anlatılmıştır. Bursa Çimento Fabrikası; Portland Çimento içindeki silica kristalinin IARC (Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı) tarafından
insan için kanser yapıcı (kanserojen) olarak
listelendiği ve yapılan çalışmalarda akciğer
kanserine neden olduğunun gösterildiğini
bildirmektedir. GBF’de akut etkileri dışında
kronik etkileri hkkında da ayrıntılı bilgi sunulmaktadır. Tekrarlanan maruziyette tozun
Bursa Çimento Fabrikasının önemli uyarılar
içeren bu belgesi, çimento tozunun başta
fabrika çalışanları olmak üzere tüm çimento kullanıcıları için oldukça riskli olduğunu
gözler önüne sermektedir. Bu durum, çimento ve inşaat sektörü çalışanlarına sunulacak işçi sağlığı ve iş güvenliği uygulamalarının ne kadar değerli olduğunu, alınacak
önlemler ile çalışanların sağlıklarının korunabileceğini düşündürmektedir.
akciğerlerde birikerek ilerleyici kuru öksürük, efor sarf edildiğinde nefes darlığı, artan
göğüs genişlemesi, halsizlik ve kilo kaybına
neden olan pnömokonyoz hastalığına neden
olabileceği ve röntgende akciğerde lekeler
görülebileceği anlatılmaktadır. Hastalığın
ilerledikçe şikayetlerin de artacağı, hava
yollarında oluşan bozukluk nedeniyle toza
maruziyet sona erdikten sonra bile aylarca
hatta yıllarca devam edebileceği anlatılmıştır. Akut ve kronik toz etkilenimine ek olarak
tozun solunum hassaslaşmasına neden
olarak alerjik/astım benzeri tepkiler, hırıltılı ve güçlükle solumayla birlikte bronşite
kadar değişen hastalıklar yapabileceği; bu
durumun çok düşük düzeydeki maruziyette
de oluşabileceği bildirilmiştir. Bu durumdaki kişilerin çimento tozu bulunan yerlerde
çalıştırılmaması gerektiği yazılmıştır (Bursa
Çimento A.Ş., 2011).
Çimento fabrikası; ürünü olan çimento dışında emisyonu ile de solunum sistemi
hastalıklarına yol açar. Çimento fabrikası
emisyonu sülfür dioksit (SO2), göz ve solunum sistemi için tahriş edici özelliktedir.
Çalışanlar daha çok sülfür dioksiti soludukları için etkilenir. Solunan sülfür dioksit
solunum sistemini etkiler ve akciğer fonksiyonunu bozar. Oluşan solunum sistemi
yangısı; öksürük, balgam artışı, astım ataklarında artış, kronik bronşit ve solunum sistemi enfeksiyonlarına yatkınlığı artırır (WHO,
2014b; Mishra ve Siddiqui, 2014). Sülfür
dioksit akciğerlerden kolayca kan dolaşıma
karışır. Kısa süreli de olsa yüksek düzeydeki sülfür dioksit solunduğunda ölümcül
olabilmektedir. Sağlıklı ve sigara içmeyen
madencilerde yüksek düzeyde etkilenim
olduğunda burun ve göğüste yanma, nefes
almada güçlük, ciddi solunum yolu daralması olmuştur (WHO, 2014b). Astımlılar
çok düşük düzeydeki sülfür dioksitten de
rahatsız olur. Çocukların vücut ağırlıklarına
göre yetişkinlerden daha fazla soluması,
solunum sisteminin ve savunma mekanizmalarının tam gelişmemiş olması ve daha
fazla solumayı gerektirecek şekilde hareketli
olmaları nedeniyle daha fazla etkilendikleri
düşünülmektedir.
21
22
Krom çevre kirliliğine neden olan çok toksik bir elementtir. Ana kaynağı da fosil yakıt
kullanılan santraller ve çimento fabrikalarıdır. Genel olarak halk kroma ağız ve cilt
yoluyla, işçiler ise soluyarak maruz kalır
(ATSDR, 2012). Kromda en çok etkilenim
çimento fabrikası işçilerinde olur (Kacew ve
Lee, 2009). Çimento fabrikaları ile ilgili çalışmalarda; miktar olarak daha fazla olması
nedeniyle “krom III” ve çok toksik olması,
insan sağlığı etkileri nedeniyle de “krom
VI” üzerinde durulmaktadır. Krom VI için
en önemli hedef solunum sistemidir. Uzun
süreli solunması, burunda yara, bronşit,
solunum fonksiyonunda azalma, zatürre, astım yapar(EPA, 2000). Uluslararası Kanser
Araştırma Ajansı (IARC) ve Çevre Koruma
Ajansı (EPA) kromu (VI) insanda kanser yapar olarak tanımlamaktadır. İşçilerde krom
(VI) solunması akciğer kanserine neden
olur (ATSDR, 2008). Kanser yapıcı ekişi
düşük düzeylerde bile vardır. Bu nedenle
çimento fabrikası işçilerinin ortamdaki krom
nedeniyle kanser riski altında olduğu söylenebilir.
Bir diğer emisyon olan azot dioksit; zor nefes almaya, kronik akciğer hastalıkları ile akciğerlerde geri dönüşü olmayan yapısal de-
tanede yatmada artışa, çocukların akciğer
gelişiminde bozulmaya ve akciğer kanserine neden olur. Havada partikül kirliliğinden
toplumun tüm kesimleri etkilenmekle beraber kalp ya da akciğer hastalığı olanlar, çocuklar ve yaşlılar daha fazla etkilenir(CDC,
21 May 2013; EPA, 6 Mayıs 2014).
Partikül ve tozun kendisi sağlık sorununa yol
açtığı gibi kendisine bulaşmış olan kirleticiler/hastalık etkenleri de sağlık sorunlarına
neden olabilir. Şarbon etkeni ile bulaşmış
tozun akciğer şarbonu yaptığı gibi; bakteri,
virüs ve mantar gibi enfeksiyon etkenleri ile
bulaşmış tozun solunması da insanlarda
enfeksiyona yol açabilir(Bhaskar ve Mahadevappa, 2014).
KALP DAMAR HASTALIKLARI:
ğişikliklere neden olur (Mishra ve Siddiqui,
2014). Nitrojen oksit kendisi hastalık nedeni
olmasının yanı sıra hastalığı olan, bronşit ve
astımlı çocukların yakınmalarında da artışa
neden olur (WHO, 2014b).
Yüksek kirlilik dönemlerinde artmış partikül madde ile hastalık ve ölümlerdeki artış
gösterilmiştir (National Research Council,
2000). Havadaki partikül kirliliği kalp ve akciğer hastalıkları nedeniyle erken ölüm, kalp
krizi, düzensiz kalp atımı, astım krizi, akciğer
fonksiyonlarında azalma, öksürük, nefes
güçlüğü gibi solunum sistemi şikayetlerinde artmaya, hastane başvurusu ve has-
Yeni çalışmalar iç ve dış ortam hava kirliliği
ile felç ve iskemik kalp hastalığı gibi kalp
damar hastalıkları arasındaki güçlü ilişkiyi
göstermektedir (WHO, 2014 a). Dünya Sağlık Örgütü’ne göre hava kirliliği nedeniyle
olan ölümlerin % 40’ı kalp hastalığı, %40’ı
da felç nedeniyledir (WHO, 2014a).
Çimento fabrikası emisyonları dolaşım sistemi hastalıklarına neden olmakta, kalp hastalığı sıklığında ve kalp hastalıkları nedeniyle hastane başvurusu ve ölümlerinde artış
görülmektedir. Bu hastalık ve ölümler daha
çok havadaki yüksek sülfür dioksit seviyesi
ile ilişkilendirilmektedir (Bertoldi ve diğ.,
2012; WHO, 2014b; Mishra ve Siddiqui,
2014). Çimento fabrikasının neden olduğu
bu ölümler özellikle dolaşım-solunum sistemi hastalıkları olanlarda ve yaşlılarda daha
sık görülmektedir.
23
24
SİNDİRİM SİSTEMİ
Çimento tozu, başta sektör çalışanları olmak
üzere çimento kullanıcıları tarafından yutulabilmektedir. Böyle bir durumda içeriğindeki
toksik madde ve ağır metallerin çok sayıda
hastalık ve zehirlenmeye neden olmasını
beklemek yanlış olmaz. Yüksek düzeyde ve
kısa sürede krom (VI) yutulması sindirim ve
sinir sistemini etkiler. Yüksek düzeyde yutulan krom VI; anemi, mide ve barsak hasarı,
karın ağrısı, kusma ve kanamaya yol açar.
Uzun süreli etkilenimde karaciğeri olumsuz
etkiler. İnsan ve hayvanlarda su ile alınan
krom VI’nın mide tümörüne neden olduğu
bildirilmiştir (EPA, 2000; ATSDR, 2008).
Ağızdan alınan çimento tozu diş yüzeyindeki
kayıplardan, diş eti hastalıklarına, doku hasarına, ağız boşluğu sorunlarına, karaciğer
ve mide-barsak hastalıklarına kadar sindirim
sisteminde çok sayıda hastalığa neden olabilmektedir (Mehraj ve diğ., 2013; Bhaskar
ve Mahadevappa, 2014).
Çimento sanayi çalışanlarında uzamış çimento tozu maruziyetinin mide, barsak
kanseri gelişimine neden olabileceği ve
rektal kanser için de riskin artmış olduğu bildirilmiştir (KOH ve diğ., 2011; KOH
ve diğ., 2013; Bhaskar ve Mahadevappa,
2014). Bursa Çimento Fabrikası da çimento
tozunun ağız yolu ile alındığında ağız boşluğunda ve gastrointestinal kanalda kimyasal
yanıklara, mide bulantısı, karın ağrısı ve
kusmaya neden olabileceğini bildirmektedir
(Bursa Çimento A.Ş., 2011).
25
DİĞER SAĞLIK ETKİLERİ
Çimento fabrikası emisyonu olan dioxin ve
furanın insan sağlığı için önemli bir tehdit
olduğu konusunda fikir ayrılığı yoktur. Dioksin her tür kansere, bağışıklık sistemi, sinir
sistemi, endokrin sistem ve üreme fonksiyonlarında bozulmaya neden olmaktadır
(WHO, 2014c; Mishra ve Siddiqui, 2014).
Dioksin ve furan aynı zamanda “salgı bozar” olarak bilinmektedir. Salgı bozar; doğurganlık, fetüs gelişimi, vücudun üreme
ve gelişmesinden sorumlu salgıları bozan
etkenlere verilen isimdir. Dioksin ve furanların yanı sıra yine çimento fabrikası emisyonu olan kurşun, civa, kadmiyum gibi ağır
metaller de salgı bozarlar arasındadır. Salgı
bozarların zihinsel işlevleri bozduğu, saldırganlığı artırdığı, hiperaktiviteye, doğumsal
anormalliklere yol açtığı, prostat, meme
kanserine neden olduğu ileri sürülmektedir
(GÜLER, 2012).
Çimento fabrikası kirleticilerinden krom
VI’nın cilt ile teması dermatit, hassasiyet
ve yaralara neden olur, böbrek ve bağışıklık sistemini olumsuz etkiler (EPA, 2000).
Krom VI erkek laboratuar hayvanlarında
sperm hasarı ve üreme sistemi bozukluklarına neden olmuştur (ATSDR, 2008).
Çimento fabrikasına yakın yaşayanların kanlarındaki kadmiyum seviyesi fabrikaya uzak
yaşayanlardan daha yüksektir (Işıklı ve diğ.,
2006). Kadmiyumun biyolojik yarılanma
ömrü (19-38 yıl) uzun olduğundan yıllarca
vücutta kalır. Kemik erimesi, diş dökülmesi,
böbrek hastalıkları, akciğer ve prostat kanseri, sürekli baş ağrıları, baş dönmesi, mide
bulantısı, kusma, uykusuzluk, astım gibi
hastalıklara yol açmaktadır (CDC, 2013).
26
Uzun yıllar önce de benzer yakınmalar
çimento fabrikası kaynaklı kirleticiler ile
ilişkilendirilmişti. Almanya’da çimento fabrikasına yakın yaşayanların idrarında artmış
talyum seviyesi ile, polinörotik yakınmalar,
uyku bozukluğu, baş ağrısı ve halsizlik gibi
kimi yakınmaların ilişkisi gösterilmişti (Brockhaus ve diğ., 1981). Yakın zamanda da çimento fabrikasına 2 kilometre ve daha yakın
yaşayanlarda erken doğumun sık görüldüğü
(Yang ve diğ., 2003) ve çimento tozunun
sigara, alkol, asbest gibi larinks kanseri için
risk faktörü olduğu gösterildi (Dietz ve diğ.,
2004).
Yahaya ve arkadaşları (2012), çimento tozunun bahçe soğanında kromozom bozukluklarına neden olduğunu göstermiş ve benzer
sorunun tüm organizmalarda ve insanlarda
da olabileceği vurgusunu yapmıştır. Oysa
Yahaya ve arkadaşlarından on yıl önce yapılmış çalışmalar çimento tozuna maruz kalan
işçilerin kan hücrelerinde ve kromozomlarında bozukluklar olduğunu göstermektedir
(Fatima ve diğ., 2001; Jude ve diğ., 2002).
İtalya’da yapılan çalışmada okula devamsızlık ile kent/okul merkezine 1,2 kilometre
uzaklıktaki çimento fabrikası emisyonunun ilişkisi incelenmiştir. Çalışmada okula devamsızlık hastalık göstergesi kabul
edilmiştir. Çalışma 2007-2010 yıllarında
(ortalama 462 çocuk, 541 okul gün) 6-14
yaş grubundaki çocukların devamsızlığını
değerlendirmektedir. Çalışmada havadaki
PM10 konsantrasyonu ile çocukların okula
devamsızlığı ilişkili bulunmuştur. İlgi çekici
olan; çimento fabrikası emisyonunun Avrupa Birliği limitlerinin altında olmasına karşın
böyle bir etkinin olmasıdır. Araştırmacılar
Avrupa Birliği sınır değerlerinin çocukların sağlığını korumadığını ve bu konunun
değerlendirilmesi gerektiğini bildirmiştir
(Marcon ve diğ., 2014).
27
İnsanda hastalık, metabolik bozukluk ve
toksik etkilenimi göstermek için kullanılabilecek en mükemmel gösterge kandır.
Kimi hastalıklarda, daha hastalık belirtileri
başlamadan kan analizleri ile erken tanı konabilmektedir. Mandal ve Suva (2014) çimento tozu etkileniminin kanda hemoglobin
ile birlikte bazı parametrelerde bozukluğa
neden olduğunu ve bu işçilerde daha fazla
kansızlık (anemi) olduğunu göstermiştir.
Uçucu organik bileşikler önemli bir irritan
olarak solunum yolları, göz ve burunda tahriş yapmasının yanı sıra karaciğer, böbrek ve
sinir sistemi hasarı da yapar. Uçucu organik
bileşikler potansiyel kanser yapıcı olarak
da bilinir. Ağır metallerin vücutta birikmesi
zehirlenmelere, beyin ve sinir sistemi hasarına, kan basıncının artmasına, sindirim
sistemi fonksiyon bozukluklarına yol açar
(Mishra ve Siddiqui, 2014).
Uzamış çimento tozu maruziyeti cillte tahriş,
yanma, kaşıntı, dermatit, gözlerde tahriş ve
konjonktivit, kemiklerde lezyon, kemik dokuda değişim, kıkırdakta bozulma, halsizlik
ve baş ağrısı yapabilir. Etkilenim sonrası
oluşan baş ağrısı ve yorgunluğun santral sinir sistemine olan etkisi nedeniyle oluştuğu
bildirilmektedir (Bhaskar ve Mahadevappa,
2014; Mehraj ve diğ., 2013a).
Bursa Çimento Fabrikası Güvenlik Bilgi Formunda; çimento tozunun gözle temasında
kimyasal yanıklar olabileceği, şiddetli göz
hasarına yol açacağı, göz iltihabına neden
olacağı, buhar veya dumanının aşırı derecede tahriş edici olabildiği yazılmıştır. Aynı
belgede çimento tozunun cilt ile temasının tahrişine, kimyasal yanıklara, dermatit,
deride kuruluk, pullanma, kalınlaşma ve
çatlaklara, ıslak çimento ile doğrudan temasın deri yanıklarına neden olabileceği
belirtilmektedir. Belgede tozun ciltte kesik,
aşınma veya lezyon nedeniyle ciltten kan
dolaşımına girerek zararlı sistemik hasara
yol açabileceği de vurgulanmaktadır (Bursa
Çimento A.Ş., 2011).
SONUÇ ve ÖNERİLER
28
Çimento sanayi kirleticidir. Çimento sanayinin olumsuz çevre ve sağlık etkileri hem
yerel hem de küresel boyutta ortaya çıkar.
Çimento üretimi, Türkiye’nin de içinde
bulunduğu, dünyanın belli ülkelerinde yoğunlaşmıştır. Bu nedenle çimento üretimi
ile ilgili çevre ve insan sağlığına yönelik
olumsuzlukların Türkiye’de fazlaca yaşanması beklenir. Günümüzde gereksinimin
üzerinde çimento üretilmesi ve gittikçe
artan miktarda ihracat yapılmasının yanı
sıra yeni çimento fabrikaları kurma ya da
yakma kapasitelerini artırma uğraşı dikkat
çekmektedir. Çevre ve insan sağlığına olan
olumsuz etkileri nedeniyle bu uğraş halkın
tepkisini çekmektedir. Sürecin şeffaf olarak
yürütülmesi ve çimento sanayinin çevre ve
sağlık etkileri konusunda halkın eğitilmesi/
bilgilendirilmesi gereklidir.
Çimento fabrikalarında işçiyi ve çevreyi etkileyen olağan dışı durumlar yaşanabilmektedir. Bu olaylar, işçi sağlığı ve güvenliğine
yeterince önem verilmediğini düşündürmekte, etkileri büyük bir alanı kapsadığından
korkutmaktadır. Çimento fabrikası işçileri en
önemli risk grubudur. Bu nedenle işçi sağlığı ve iş güvenliği uygulamaları ön plana
çıkmaktadır. Fabrika içinde olası tehlikeler
yok edilmeli, risk azaltılmalı ve çalışanların
sağlık gözetimleri düzenli olarak yürütülmeli, tehlikeli emisyona yönelik biyolojik izlem
yapılmalıdır.
Alternatif atıkların kabulü, depolanması ve
kullanımı süreçleri sürekli kontrol altında
tutulmalıdır. Kirleticiler bilimsel açıdan do-
nanımlı kamu kurumları tarafından online
olarak ve fabrikanın tüm emisyonunu kapsayacak şekilde izlenmelidir.
Çimento sanayinin kirletici olmasının temel
nedeni olan enerji üretimi ile emisyonları
kontrol altına alınmalıdır. Kurulu çimento
fabrikalarında enerjinin etkin kullanımı ve
teknolojinin yenilenerek emisyonların azaltılmasının yolları aranmalı, ekosistemin sürdürülebilirliği öncelenmelidir. Çimento fabrikalarının olumsuz sağlık etkilerini en aza
indirmek için; “gerekli görüldüğünde” ya
da “ekonomik koşullara uyduğunda” değil,
her koşulda daha az kirleten, insan sağlığını
daha az etkileyen günün koşullarına göre en
gelişmiş teknolojinin kullanılması zorunlu
hale getirilmelidir. Aslolanın insan ve onun
sağlığı ile refahı olduğu unutulmadan bu
teknolojik düzenlemeler kamu tarafından
izlenmelidir.Emisyonun kontrol altına alınabildiği, sınır değerlerin altında etkilenim
olacağı belirtilmesine karşın yaşanan olaylar baca filtrelerinin yetersiz kalabildiğini,
insan sağlığını etkilemeyeceği kabul edilen
düzeylerin altında da çevre ve insan sağlık
sorunları yaşanabildiğini göstermiştir.
29
Sanayiden kaynaklanan hava kirliliğinin temel nedeni yanlış yer seçimi, gerekli teknik
önlemlerin alınmadan gaz ve tozların havaya
bırakılması ile hatalı teknoloji kullanımından kaynaklanır (Yavuz, Aksu Tanık; 2011).
Sağlıklı kent planlamasının yapılmadığı durumlarda kurulu çimento fabrikaları ile kent
alanı arasındaki mesafe azalmakta çimento
fabrikaları kentin içinde kalmaktadır. Kent
planlanırken fabrikaların yerleri ve hakim
rüzgar gözetilmeli, kenti etkileme olasılığı
olan fabrikalara izin verilmemelidir.
Kurulacak bacalı tesisler için ÇED raporlarının titizlikle hazırlanması ve işletim sistemlerinin kirlenmeye yol açmayacak teknoloji
ile donatılması gerektiği eskiden beri bildirilmektedir. Çimento fabrikaları kurulması,
kapasite artırılması aşamalarında ÇED’e
ek olarak Sağlık Etki Değerlendirilmesinin
(SED) yapılması ve halkı bilgilendirme toplantılarının olmazsa olmaz kabul edilmesi
toplumsal barış için de gerekliliktir.
Sorun bilimsel olarak netleşmiş ve kabullenilmiştir. Artık politik olarak da kabul
edilmesi ve politika üretici-uygulayıcıların
bilimsel veriden yararlanarak toplumların
etkilenimini engellemek için zaman yitirmeden çaba tüketmesi gerekmektedir.
DSÖ; hava kirliliğinin ölümcül hastalıkların nedeni olduğuna dikkat çekerek büyük
ölçüde bireylerin kontrolünden çıktığını ve
ulusal, bölgesel ve uluslararası eylemin
gerektiğini bildirmektedir (WHO, 2015).
Hava kirliliğinin önemli nedenlerinden olan
çimento fabrikaları için bölgesel, küresel
eylem planları belirlemek için çaba tüketilmelidir.
30
Çevre ve sağlık riskinin olmadığı bir çimento üretimi söz konusu değildir. Çimento
üretiminin çevre ve sağlığa olumsuz etkilerinin önlemlerle yok edilmesi de günümüz
koşullarında olası değildir. Bu koşullarda
sadece olumsuz etki sınırlandırılabilmektedir. Kirleticilerin; sağlığı etkilemediği kabul
edilen sınır değerlerinin gelişen bilim ve
teknoloji ile birlikte daha alt düzeylere indirildiği bilinmektedir. Bu nedenle “sağlığı
olumsuz etkilemeyeceği düşünülmektedir”,
“emisyonu kabul edilebilir sınır değerlerin
altında olduğundan zararsızdır” gibi tanımlamalara şüphe ile yaklaşmak gerekir. Bu
yaklaşım özellikle bilim insanlarından beklenmelidir. Her ne kadar çimento fabrikası
ve emisyonlarının bilimsel açıdan yeterince
veri ile çevre ve sağlık etkileri ortaya konmuşsa da bu kimileri tarafından görmezden
gelinerek “bilimsel belirsizlik” olduğu iddia
edilebilir. Bu durumda da, çevre hukukunun
önemli ilkelerinden “ihtiyat ilkesi” çerçevesinde olası zararlar yaşanmadan korunma
zorunluluğu ortaya çıkar.
Doğru olmayan yere çimento fabrikası yapılması, kötü teknolojinin yenilenmemesi,
kent içinde kalan çimento fabrikalarının işletilmeye devam edilmesi, SED ve ÇED’de
halkı bilgilendirme toplantısı yapılmadan,
halka rağmen yeni çimento fabrikası yapması en temel insan haklarından olan sağlıklı yaşama hakkının gasp edilmesi olarak
kabul edilmelidir.
31
KAYNAKÇA
* Ahmed, H.O. ve Abdullah, A.A. (2012). Dust exposure and respiratory symptoms among cement factory
workers in the United Arab Emirates. Ind Health., 50, 214-22.
* Aktif Haber. (2014, Nisan) Bursa Çimento Fabrikasında Yangın. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015,
http://www.aktifhaber.com/bursa-cimento-fabrikasinda-yangin-969309h.htm
32
* Al-Neaimi, Y. I., Gomes, J. ve Lloyd, O.L. (2001). Respiratory illnesses and ventilatory function among workers
at a cement factory in a rapidly developing country. Occupational Medicine, 51(6),367-373.
* Al-Omran, A. M., El-Maghraby, S. E. , Nadeem, M. E. A., El-Eter, A. M. ve Al-Qahtani, S. M. I. (2011). Impact
of Cement Dust on Some Soil Properties Around the Cement Factory in Al-Hasa Oasis, Saudi Arabia. AmericanEurasian J. Agric. & Environ. Sci., 11(6), 840-46.
* American Thoracic Society. (2011). An Official ATS Clinical Practice Guideline:Interpretation of Exhaled Nitric
Oxide Levels (FENO) for Clinical Applications. Am J Respir Crit Care Med,184, 602-15.
* Aminian, O., Aslani, M. ve Haghighi, K. S. (2014). Cross-Shift Study of Acute Respiratory Effects in Cement
Production Workers.» Acta Medica Iranica, 52(2), 146-52.
* ATSDR. (2008) Chromium. Erişim tarihi:30 Ocak 2015, http://www.atsdr.cdc.gov/tfacts7.pdf
* ATSDR. (2014, October). ToxGuide for Chromium. Erişim tarihi:02 Şubat 2015,
http://www.atsdr.cdc.gov/toxguides/toxguide-7.pdf
* Aydin, S., Aydin, S., Croteau, G., Sahin,İ. ve Citil, C. (2010). Ghrelin, Nitrite and Paraoxonsae/Arylesterase
Concentrations in Cement Plant Worker. Journal of Medical Biochemistry, 29(2), 78-83.
* Bertoldi, M., Borgini, A., Tittarelli, A., Fattore, E., Cau, A., Fanelli, R. ve Crosignani, P. (2012). Health effects for
the population living near a cement plant: An epidemiological assessment. Environment International, 41: 1-7.
* Bhaskar, K. S. ve Mahadevappa, S. (2014). Impacts of cement dust on environment and human health: A
sociolological inquirys. Golden Research Thoughts, 4(3), 1-5.
* Brockhaus, A., Dolgner, R., Ewers, U., Kramer, U., Soddemann, H. ve Wiegand, H. (1981). Intake and health
effects of thallium among a population living in the vicinity of a cement plant emitting thallium containing dust. Int
Arch Occup Environ Health. 48,375–89.
* Bursa Çimento Fabrikası A.Ş. (2011, 29 Mayıs) Güvenlik Bilgi Formu. Erişim tarihi:17 Ocak 2015,
http://www.bursacimento.com.tr/belgeler/CEM_I_42_5_R_PORTLAND_CEMENT_BURSA_CIMENTO_173002_
MSDS_02_TR.pdf
* Bursa Çimento Fabrikası A.Ş. (2015). Çimento Fabrikası Kapasite Artışı ve atık Isıdan Enerji Üretim Tesisi
Projesi ÇED Raporu. Erişim tarihi:7 Şubat 2015, http://eced.csb.gov.tr/ced/jsp/ek1/1646#
* Bursa Hakimiyet. (2014, Nisan) Bursa’da yürekleri ağıza getiren fabrika yangını. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015,
http://www.bursahakimiyet.com.tr/haber/bursa/bursada-yurekli-agizlara-getiren-fabrika-yangini-50440.html
* CDC. (2013, 13 February) Cadmium. Erişim tarihi:7 Şubat 2015, http://www.cdc.gov/niosh/topics/Cadmium/
* CDC. (2014, 21 May) Air and Health. Erişim tarihi: 3 Şubat 2015,
http://ephtracking.cdc.gov/showAirHealth.action#ParticulateMatter
* Chaurasia, S., Karwariya, A. ve Gupta, A. D. (2013). Effect of cement industry pollution on chlorophyll content
of some crops at Kodinar, Gujarat, India. Proceedings of the International Academy of Ecology and Environmental
Sciences, 3(4), 288-95.
* Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı. ( 2006). Çimento Fabrikalarında İş Sağlığı ve
Güvenliği Denetim Projesi Genel Değerlendirme Raporu. Ankara, İş Teftiş Kurulu.
* Çevre ve Orman Bakanlığı. (2009). Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği.
* Erişim tarihi: 17 Ocak 2015, http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2009/07/20090703-20
* Dietz, A., Ramroth, H., Urban, T., Ahrens, W. ve Becher, H. (2004). Exposure to cement dust, related
occupational groups and laryngeal cancer risk: results of a population based case-control study. Int J
Cancer.,108(6),907-11
* DOĞADER. (2014, 22 Nisan) Bursa Çimento’da Yanan Tehlikeli Atıklar Gaz Haline Havaya Yayıldı. Erişim tarihi:
29 Ocak 2015, http://dogader.org/index.php/aciklama/954-bursa-cimento-da-yanan-tehlikeli-atiklar-gaz-halinehavaya-yayildi-20140422
* Domingo, J. L. (2013). Climate Change and Cement Plants: Health Risks of Partial Replacement of Fossil Fuel.
Human and Ecological Risk Assessment, 19(4), 837-839.
* El-Abssawy, A. A., Hassanien, M. A., Ibrahim, Y. H. ve Abdel Latif, N. M. (2011). Health risk assessment of
workers exposed to heavy metals in cement kiln dust (CKD). Journal of American Science, 7(3),308-16.
* Elik, A. ve Akçay, M. (2000). Sivas Kenti’nde Ağır Metal Kirliliğinin Yerel ve Zamansal Değişimi. Tr J Engin
Environ Sci, 24, 15-24.
* EPA (2014, 06 May) Health. Erişim tarihi:03 Mart 2015,
http://www.epa.gov/airquality/particlepollution/health.html
* EPA. (2000) Chromium Compounds Hazard Summary. Erişim tarihi:30 Ocak 2015,
http://www.epa.gov/airtoxics/hlthef/chromium.html#ref7
* European Commission. (2010). Integrated Pollution Prevention and Control Reference Document on Best
Available Techniques in the Cement, Lime and Magnesium Oxide Manufacturing Industries. Sevilla – Spain:
European IPPC Bureau.
* Fatima, S. K., Prabhavathi, P. A., Padmavathi, P. ve Reddy, P. (2001). Analysis of chromosomal aberrations in
men occupationally exposed to cement dust. Mutation Research, 490 (2), 179–86.
* Gupta, S. ve Sharma, S. (2013). Effect of Heavy Metal Present in Cement Dust on Soil and Plants of Nokha
(Bikaner). Current World Environment, 8(2), 299-303.
* Güler, Ç. (Ed.) (2012). Çevre Sağlığı (1). Ankara: Yazıt Yayıncılık.
* Haberler. (2014, Nisan) Bursa’da korkutan fabrika yangını. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015,
http://www.haberler.com/bursa-da-korkutan-fabrika-yangini-5931090-haberi/
* Hürriyet. (2014, 20 Mart) Bursa’da koku bombası. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015,
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/26047329.asp
* IARC. (2013, 17 October) Outdoor air pollution a leading environmental cause of cancer deaths.
Erişim tarihi: 17 Ocak 2015, http://www.iarc.fr/en/media-centre/iarcnews/pdf/pr221_E.pdf
* Iqbal, M. Z. ve Shafig, M. (2001). Periodical Effect of Cement Dust Pollution on the Growth of Some Plant
Species. Turk J Bot, 25, 19-24.
* Işıklı, B., Demir, T. A., Akar, T., Berber, A., Urer, S. M., Kalyoncu, C. ve Canbek, M. (2006). Cadmium exposure
from the cement dust emissions: A field study in a rural residence. Chemosphere, 63 (9),1546–52.
* İhracat Genel Müdürlüğü. (2014). Çimento Sektörü Sektör Raporları. Ankara, T.C. Ekonomi Bakanlığı.
33
* Jude, C., Sasikala, A. L., Kumar, A.K., Sudha,R. ve Raichel, J. (2002). Haematological and Cytogenetic Studies
in Workers Occupationally Exposed to Cement Dust. Int J Hum Genet, 2 (2), 95-99.
* Kacew, S. ve Lee, B.M. (2009). Lu’s Basic Toxicology Fundamentals, Target Organs, and Risk Assessment,
New York, Informa Healthcare USA.
* Kakooei, H., Gholami, A., Ghasemkhani, M., Hosseini, M., Panahi, D ve Pouryaghoub, G. (2012). Dust Exposure
and Respiratory Health Effects in Cement Production. Acta Medica Iranica,50(2), 122-126.
34
* Karaca, F., Alagha, O., Elçi, E., Ertürk, F., Yılmaz, Y.Z. ve Özkara, T. (2006). Büyükçekmece Gölü Havzasında
Havanın PM2,5 ve PM2,5-10 Gruplarında Krom Derişimleri. Ekoloji,15(61)16-21.
* Khamparia, A., Chattergee, S.K. ve Sharma G. D. (2012). Assessment on effect cement dust pollution on soil
health. Journal of Environmental Research And Development, 7(1),368-374.
* Koh, D. H., Kim, T. W., Jang, S. H. ve Ryu, H. W. (2011). Cancer Mortality and Incidence in Cement Industry
Workers in Korea. Saf Health Work, 2(3),243-9.
* Koh, D. H., Kim, T. W., Jang, S. H. ve Ryu, H. W. (2013). Dust Exposure and the Risk of Cancer in Cement
Industry Workers in Korea. American Journal of Industrial Medicine, 56(3)276–81.
* Kumar, S. S., Singh, N. A., Kumar, V., Sunisha, B., Preeti, S., Deepali S. ve Nath S. R. (2008). Impact of
dust emission on plant vegetation in the vicinity of cement plant. Environmental Engineering and Management
Journal, 7(1),31-5.
* Maina, H. M., Egila, J. N., Nkafamiya, I. I. ve Shagal, M. H. (2013). Impact of cement dust deposition on the
elemental composition of soils in the vicinity of Ashaka cement factory, Nigeria. International Research Journal of
Agricultural science and Soil Science 3(2), 66-74.
* Mandal, A. ve Suva, P. (2014). Haematological changes among construction workers exposed to cement dust
in West Bengal, India. Prog Health Sci, 4(1),88-94.
* Marcon, A., Pesce, G., Girardi, P., Marchetti, P., Blengio, G., Sappadina, S. Z., Falcone, S., Frapporti, G.,
Predicatori, F. ve Marco, R. (2014). Association between PM10concentrations and school absences inproximity
of a cement plant in northern Italy. International Journal of Hygiene and Environmental Health 217, 386– 391.
* Mehraj, S. S. , Bhat, G. A., Balkhi, H. M. ve Gul, T. (2013b). Health risks for population living in the
neighborhood of a cement factory. African Journal of Environmental Science and Technology, 7(12), 1044-52.
* Mehraj, S. S., Bhat, G.A. ve Balkhi, H. M. (2013a). Cement factories and human health. Int J Cur Res Rev,
5(18) 47-53.
* Meo, S. A., Al-Drees, A. M., Al Masri,A. A., Al Rouq, F. ve Azeem, M. A. (2013). Effect of Duration of Exposure
to Cement Dust on Respiratory Function of Non-Smoking Cement Mill Workers. Int. J. Environ. Res. Public
Health, 10(1), 390-8.
* Meo, S.A., Alsaaran, S. F., ve Alshehri, M.K. (2014). Effect of exposure to cement dust on Fractional Exhaled
Nitric Oxide (FeNO) in non-smoking cement mill workers. European Review for Medical and Pharmacological
Sciences, 18(10),1458-1464.
* Mishra, S. ve Siddiqui, N.A. (2014). Review On Environmental and Health Impacts Of Cement Manufacturing
Emissions. International Journal of Geology, Agriculture and Environmental Sciences, 2, 26-31.
* Mwaiselage J, Bråtveit M, Moen BE, Mashalla Y. (2005). Respiratory symptoms and chronic obstructive
pulmonary disease among cement factory workers.» Scand J Work Environ Health, 31(4), 316-23 .
* Mynet. (2014, 20 Nisan) Bursa’da çimento fabrikasındaki yangın. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015
http://www.mynet.com/haber/yasam/share-1189650-1?utm_medium=copy
* National Research Council. (2000). Waste incineration and public health. Washington: National Academy Press.
* Nordby, K. C., Fell, A.K.M., Notø, H., Eduard, W., Skogstad, M., Thomassen, Y., Bergamaschi, A., Kongerud,
J. ve Kjuus, H. (2011). Exposure to thoracic dust, airway symptoms and lung function in cement production
workers.» European Respiratory Journal, 38(6), 1278–86.
* Ogunbileje, J.O., Nawgiri, R.S., Anetor, J.I., Akinosun, O.M., Farombi, E.O. ve Okorodudu, A.O. (2014). Particles
internalization, oxidative stress, apoptosis and pro-inflammatory cytokines in alveolar macrophages exposed to
cement dust. Environ Toxicol Pharmacol. 37(3),1060-70.
* Rovira, J., Flores, J., Schuhmacher, M., Nadal, M. ve Domingo, J. L. (2015). Long-Term Environmental
Surveillance and Health Risks of Metals and PCDD/Fs Around a Cement Plant in Catalonia, Spain. Human and
Ecological Risk Assessment, 21, 514-532. doi:10.1080/10807039.2014.930620
* Saji, K.G., Zubair, M. ve Varghese, P.R. (2014). Health risk in workers exposed to wet cement. International
Journal of Research In Medical and Health Sciences, 4(5), 34-37.
* T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. (2014). Çimento Sektörü Raporu (2013/1). Sektörel Raporlar ve
Analizler Serisi, Ankara, Sanayi Genel Müdürlüğü
* TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi. (2014b, 22 Nisan) Tüm Uyarılarımıza ve Önerilerimize
Rağmen, Bursa Çimento Fabrikası, Başta Kestel Olmak Üzere, Kentimizin Sağlığını Tehdit Etmeyi Sürdürüyor!.
Erişim tarihi: 29 Ocak 2015, http://www.kmo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=1570.
* TMMOB. Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi. (2014a, 21 Mart) Kent Güvenliği ve Kentli Sağlığı İçin Görev
Başına!.. Erişim tarihi: 29 Ocak 2015,
http://www.kmo.org.tr/resimler/ekler/af712964f7ac936_ek.pdf?tipi=3&turu=D&sube=2
* Uysal, İ., Karabacak, E. ve Tütenocaklı, T. (2003). Çanakkale Çimento Fabrikası Bacalarından Çokan Tozların
Zeytin Ağaçlarının Gelişimi ve Verimi Üzerine Etkileri. Ekoloji Çevre Dergisi, 13(49), 17-24.
* Uysal, İ., Müftüoğlu, N. M., Demirer, T., Karabacak, E. ve Tütenocaklı, T. (2006). Çanakkale’de Çimento
Tozlarının Bazı Bitkilere ve Topraklara Etkileri. Ege Üniv. Ziraat Fak. Derg, 43(2), 133-144.
* WHO. (2014a, 25 March) 7 million premature deaths annually linked to air pollution. Erişim tarihi: 17 Ocak 2015,
http://www.who.int/mediacentre/news/releases/2014/air-pollution/en/
* WHO. (2014b, March) Ambient (outdoor) air quality and health. Erişim tarihi: 17 Ocak 2015,
http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs313/en/
* WHO. (2014c, June) Dioxins and their effects on human health. Erişim tarihi: 06 Şubat 2015,
http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs225/en/
* WHO. (2015). Air pollution. Erişim tarihi:08 Şubat 2015, http://www.who.int/topics/air_pollution/en/)
* World Coal Institute. (2005). The Coal Resource: A Comprehensive Overview of Coal. Erişim tarihi: 17 Ocak 2015,
www.worldcoal.org
* Yahaya, T., Okpuzor, j. ve Esther, O. O. (2012). Investigation of Cytotoxicity and Mutagenicity of Cement Dust
Using Allium cepa Test. Research Journal ofMutagenesis, 2(1), 10-18.
Yang, C. Y., Huang, C. C., Chiu, H. F., Chiu, J. F., Lan, S. J. ve Ko, Y. C. (1996) Effects of occupational dust
exposure on the respiratory health of portland cement workers. Journal of Toxicology and Environmental Health,
49(6), 581-588.
Yang, C.Y., Chang, C.C., Tsai, S.S., Chuang, H.Y., Ho, C. K., Wu, T.N. ve Sung, F.C. (2003). Preterm delivery
among people living around Portland cement plants. Environmental Research, 92(1),64-8.
Yavuz, C., Aksu Tanık, F. ( Ed.). (2011). Dilovası Raporu. Ankara, Türk Tabipleri Birliği
35
Ölümcül BİRÇOK HastalıĞın Nedeni
Hava KirliliğiDİR

Benzer belgeler

Çimento Sanayii, Çevre ve İnsan Sağlığı

Çimento Sanayii, Çevre ve İnsan Sağlığı Çimento üretiminin her aşamasında çevresel etki oluşur. Çimento üretimiyle ilişkili çevre sorunlarının temelinde; enerji üretimi ve fabrika emisyonu yatar. Enerjinin yoğun tüketildiği çimento üreti...

Detaylı