Pişman Çocuk Dergisi

Transkript

Pişman Çocuk Dergisi
Pişman ve Pişmaniye renkli ve sıcacık yeni dergisiyle sizlere
merhaba diyor.
Pişman Dergisi ile hem boş zamanlarınızı değerlendirecek
hem de farklı bilgileri öğreneceksiniz. Pişman ve
Pişmaniye’nin sizler için hazırladıkları oyunlar, bulmacalar ve
birbirinden farklı uygulamalar sizleri farklı dünyalara
sürükleyecek.
Her zaman çocuk dostu bir belediye olarak sizin için çok
güzel çalışmalar yaptık ve bunlara devam ediyoruz.
Mahallelerinize, birbirinden güzel parklar yaparak en güzel
ortamlarda eğlenin istedik. Aynı zamanda sizin için
kurduğumuz Çocuk Hakları Okulumuzda da sizin için
eğitimlerimiz devam ediyor.
Tüm bunların yanı sıra sizler için dünya çapında büyük ilgi
gören, 3 D Yazıcı ve Tasarım Merkezimizi de hayata
geçirdik. Sizlerin 3 boyutlu modelleme becerilerinizin
Ka rnım aç.
Peki, siz
bilgisayar virüsleri
neyle beslenirsiniz?
a
Ba n ’u mu ! !
e
s
k!
u
Mo e r ça b u
v
i
ge r
© Strip Art Features, 2014, www.safcomics.com
geliştirilmesi ve teknik eğitimlerinizin verilmesi amacıyla
hayata geçen projemiz Türkiye’de bir ilk.
Burada 3 D Yazıcıların tüm fonksiyonları sizlere öğretilecek.
Tasarım kabiliyetinizi geliştirecek yazıcılarla, birçok model
çıktısını almanız mümkün.
3 boyutlu yazıcılar sayesinde görsel hafıza kabiliyetlerinizi
geliştirerek kendi oyuncağınızı kendiniz yapabilirsiniz. Eğitim
salonumuzda hem çizim yapacak hem de 3 boyutlu
yazıcılardan çizdiğiniz nesnelerin çıktısını alabileceksiniz.
Okullarımızda da 3 D Yazıcı ve Tasarım Sistemleri sınıfları da
oluşturmak istediğimiz bu projemiz sizin gibi başarılı
çocuklarımızın yeteneklerini gün yüzüne çıkaracak.
Sizi eğlendirecek ve renkli dünyalara götürecek olan Pişman
Dergisini beğeniyle okumanızı temenni ediyor,
sizleri sevgiyle kucaklıyorum..
4
5
10
13
KURBAĞA İLE ÖKÜZ
Bir varmış, bir yokmuş… Kendini beğenmiş bir kurbağa varmış... Bu kurbağa, arkadaşlarına sürekli onlardan ne kadar iyi olduğunu göstermeye çalışırmış. Bir gün büyük bir öküz, bataklık kenarına gelmiş. Sakin sakin su içmeye başlamış. Onu gören kurbağalar, büyüklüğüne
hayran olmuş.
“Vraak, vraak!..” diye vraklamışlar: “Ne kadar büyük bu öküz... Vraak, vraak!.. Tam yüz... Yok yok... Tam bin kurbağa kadar büyük!”
O sırada kendini beğenmiş kurbağa zıplayarak yanlarına gelmiş.
“Büyük mü? O mu büyük? Hımm, bana pek büyük gibi gelmedi,” diye küçümseyerek mırıldanmış. Bu sözlere, öteki kurbağalar çok gülmüş.
Kendini beğenmiş kurbağa çok alınmış: “Size söylüyorum, o kadar da büyük değil! Eğer istersem ben de onun kadar büyük olabilirim,” demiş.
Sonra da söylediklerinin gerçek olduğunu kanıtlamak için ağzını havayla doldurarak göğsünü şişirmeye başlamış.
“Şimdi nasılım? Ben ondan daha büyük değil miyim?”
Kurbağalar gülerek, “Değilsin. Yine küçüksün, sen ondan daha küçüksün!” diye hep bir ağızdan bağırmış. Kurbağa, göğsünü biraz daha şişirmiş: “Peki ya şimdi?”
“Hâlâ küçüksün!”
Kurbağa kendini şişirmeye devam etmiş.
Şişirmiş, şişirmiş ve sonunda... “BOMMMM!”
diye tıpkı küçük bir balon gibi patlayıvermiş...
Kurbağalar öylece kalakalmış. O ânın şaşkınlığı
geçtikten sonra da koro halinde vraklamaya devam
etmişler:
“Vraak, vraak!.. Kendini beğenmişlerin sonu,
işte böyle olacak...”
14
© 2013 Giunti Editore S.p.A., Milano-Firenze DAMI INTERNATIONAL, a brand of Giunti Publishing Group
15
Avustralya
Deve Kuşu
Baykuş
Baykuşların başları büyük ve tüylü olur. Gözleri
kocamandır. Gözler hareket etmez; ama boyunlarını
270 derece çevirerek çevreyi rahatlıkla görebilirler.
Kıvrık bir gagaları, keskin pençeleri ve kanca gibi
tırnakları vardır. Baykuşların kulakları çok hassastır.
En küçük bir hışırtıyı bile rahatlıkla duyabilirler. Ayrıca
bu hassas kulakların bir başka özelliği de perdeli
oluşlarıdır. Bu perdeyi istedikleri zaman açar, istedikleri
zaman da kaparlar. Böylece dinlendikleri zaman rahat
ederler.
Baykuş, avcılık konusunda usta bir hayvandır. Avını
yakalar ve onu pençesindeki tırnaklarıyla tutar.
Güvercin
Ortaçağ’da haber iletmek için kullanılan
güvercinlerin yön duygusu çok gelişmiştir.
Hiç durmadan 20 saat boyunca uçabilirler.
Güvercinleri her yerde görebiliriz: Kentlerde,
kırlarda, tarlalarda.
Ağaçların dallarına yuva yaparlar. Dişiler
genelde bir çift yumurta yumurtlayıp kuluçkaya
yatar. Ilk çıkan yumurtaların ağırlığı 15 gramdır.
Ama yavrular yumurtadan çıktıktan 14 gün
sonra ağırlıkları 170 grama ulaşır. Yavrular
24-25 günlükken tek başlarına yem yemeye
başlarlar. Bir güvercinin ömrü 10 yıldır.
Avustralya’da yaşayan Emu adlı bir cins deve
kuşu vardır.
Boyları 2 m’yi bulan bu kuşlar kahverengi ve
yumuşak tüylüdür. Emular uçamaz ama bunun
aksine saatte 50 km’ye kadar hızla koşabilirler.
Onların bu kadar hızlı koşmaları sağlayan uzun
bacakları ve üç parmaklı ayaklarıdır.
Dişi Emular erkeklerden daha da büyük olurlar.
Dişiler yumurtlama sırasında 8 ila 15 arasında
büyük koyu yeşil yumurta bırakırlar. Yavrular için
en büyük tehlike kartallardır. Avustralya deve
kuşları kalabalıktan hoşlanmazlar. Acıktıklarında
çim, yaprak ve küçük besinlerle beslenirler. Sesleri bir çığlık gibidir.
Kartal
Kartal, uçan bir yırtıcıdır. Eğri bir
gagası, kaslı bacakları ve güçlü
pençeleri vardır. En yüksekte uçan
kuş odur. Görme yeteneği çok
gelişmiştir. Yükseklerde süzülürken
yeri tarayarak avını hissettirmeden
tespit edebilir. Gözbebeklerinin
kafatasına oranla çok büyük
oluşu, gelişmiş görme yeteneğinin
anahtarıdır. Kartal, ormanlarda ve
dağlarda yaşar. Su yüzeyindeki
balıklar başlıca besinidir.
Bateri
1885
Elektro gitar
1931
Rickenbacker
Bilgisayarda bir oyun değildir
SAVAŞ!
Yalvaç Ural Bizlerle
İki çocuk televizyonda çizgi film izliyor, ben de
onları… Nelere gülüp neleri taklit ettiklerine,
birbirlerine nasıl ateş edip sürekli tekrarlanan
replikleri birbirlerine nasıl ve hangi hareketlerle
söylediklerine bakıyorum. Biri bir ara yerinden
fırlıyor ve babasının göbeğine ateş ediyor.
Sonra yerine oturup arkadaşına, “Beynini nasıl
patlattım, değil mi?” diyor. Öteki çocuk, ellerini
iki yana açarak, “Booom! Pöööört!” diye
bağırıyor.
Ağabey arka odada. Konukların yanında
oturmaktan hoşlanmıyor. Odasının kapısını
kapatmış, her zamanki gibi en kanlı bilgisayar
oyunlarından birini oynuyor. Ya “Empire III”
oyunuyla Batılıların Dragut dediği, Malta
kuşatmasında seksen üç yaşında ölen ünlü
denizcimiz Turgut Reis’i öldürüyor ya da
“Assassin’s Creed Revelations”da yeniçeri
katliamı gerçekleştiriyor. Belki de eski oyunlardan
sıkıldı, “Black Flag”de Piri Reis’i öldürmenin
yollarını arıyor, dünyadan ve yaşananlardan
habersiz. Baba, haberler devam ederken
oğlunu zorla salona getiriyor. “Yaşam bilgisayar
oyunu değil!” diyor, “Bak, dünyada neler
oluyor? Biraz ayakların yere bassın. Kocaman
adam oldun!” Çocuk, konukların yanında
azarlandığı için öfkeli, somurtkan bir suratla
koltuklardan birine oturuyor.
Mr. Black Turgut Reis’e karşı
Geçtiğimiz yıllarda, bilgisayar oyunlarıyla ilgili
olarak “Mr. Black Turgut Reis’e Karşı” başlığıyla
bir yazı yayımlamıştım. Cep telefonu versiyonu
“Age of Empires III” olan bir bilgisayar oyununa
dairdi. Bu oyunda çocuklar St. John şövalyesi
oluyorlar. Oyunun gizli sloganı, “Düşmanlarına
erken saldır, kendi durumunu sağlamlaştır!”
Burada çocukların karşısında bir düşman var.
Kısaca, bu düşmanı öldürdüğünüz zaman
oyunu kazanmış oluyorsunuz. Düşman da
denizcilik tarihimizin anlı, şanlı kahramanı;
Batılıların “Dragut” dediği Turgut Reis. Bir okul
söyleşisinde çocuklarla bilgisayar oyunları
üzerine konuşurken, yararlı ve zararlı bilgisayar
oyunlarıyla ilgili herkes kendine göre bir
sıralama yaptı. Benim de ilk kez duyduğum
bir oyun, son ayların en sevilmeyenleri içinde
yerini aldı. Daha sonra bu oyunla ilgili bir
araştırma yaptım ve oyunu izledim. Oyunun
adı “Assassin’s Creed: Revelations”, Türkçe
adıyla “Yeniçeri Katliamı.” Yılların katili ya da
suikastçısı Ezio’nun acımasızca öldürdüğü
Yeniçerilerle dolu bir katliam oyunu. Kısaca bu
da “Çok yeniçeri öldür, oyunu kazan!” sloganı
üstüne kurulu bir oyun. Daha sonra “Black Flag”
adlı bir oyunla daha karşılaştım. Burada da
düşman, çocukların söylediğine göre Piri Reis.
Çocuklar gibi ben de Ezio’nun peşine takıldım
(Göklere çıkarılan suikastçının arkasına). Bir
Assassin’s oyun konsolunda bu kez Ezio’nun
Yavuz Sultan Selim’le karşılaştığını gördüm.
Oyunun içeriğini bilmediğim için yorum
yapamayacağım ama bu oyunlar dizisinin,
Osmanlı deniz komutanlarına (kaptan-ı
deryalara) karşı akıl almaz bir kin ve düşmanlıkla
üretildiğini açıkça gördüm. Üstelik oyunların
mekânları da İstanbul ve Roma. Oyun yoluyla
kendi çocuklarımıza ünlü kahramanlarımızı
katlettiriyorlardı. Hem de her gün,
yüzlerce kez...
Yıllarca çocuklar için zararlı olan ve çocuklara
uygun olan oyunların listelerini hazırlayan
kurumun geçmişte hazırladığı listelerin içinde,
bugün de aile yapısını tehdit eden şiddet içerikli
oyunların başında “Blitz the League II” geliyor.
İnternette çocukların oyunlarla ilgili görüş ve
yorumları var. İnsan okuyunca inanmak istemiyor.
Çoğunluk, bunu bir oyun olarak görüyor ve
“Abartmaya gerek yok!” diyor. Bir öğretmen,
gençlerin bu gerçeği algılayamayacağını,
onların oyunla gerçeği ayıramadıklarını yazıyor.
Bir bilgiç, “Biz zaten barbardık” diyor. Bir başkası,
“Ezio, yeniçeri öldürdü diyorsunuz, gerçek
yaşamda binlerce insan ölüyor, oyun bu!”
diye yazıyor.
Eğitim içerikli bir internet sitesinin eğitim ve
rehberlik bölümünde, NIMF’in çocuk ve ebeveyn
için hazırladığı birkaç yıl öncesine ait yararlı ve
zararlı oyunlar listesine yer verilmiş. NIMF (The
National Institute on Media and the Family),
Ulusal Medya ve Aile Enstitüsü’dür.
Aslında oyun içeriğini, Amerikan futbolundan
alıyormuş. Zararlı listesine girmesinin nedeni
de, oyunda verilen mesajlar ve şiddet içerikli
taktiklermiş. Yani yukarıda sözünü ettiğim
oyunlardaki gibi, ölen ya da öldürülen kimse
yok... Bilgisayar oyunları da çocuk kitapları gibi
yaş gruplarına göre sıralanmış. Oyun kutularının
üzerinde hangi yaş grubuna yönelik olduğu
belirtiliyor. Beni asıl şaşırtan şey, bu oyunların
0-3 yaş grubundan başlatılması. Okul öncesi
eğitimde pek çok ebeveyn, çocuklarının
bilgisayarlarla tanışmasını ya da okulda bu
tür çalışmaların içinde olmasını istemiyor. Ama
tersini düşünen anne baba da var... İnternette
çocuklar için zararlı oyunlarla ilgili kocaman bir
liste yer alıyor. İsteyen bakabilir.
Bilgisayar oyunu bir bağımlılık. Hatta bazı
zaman tedavi edilmesi gereken bir bağımlılık.
Bu bağımlılığı kişiye göre belirleyen nedenler
var. Hangi durumda birine oyun bağımlısı
deniyor? Oyun bağımlılığı daha çok kimlerde görülüyor? Oyun bağımlılığı kişide
ne tür sorunlara yol açabiliyor? Oyun
bağımlılığıyla başka bağımlılıklar arasında
ne gibi benzerlikler var? Bu sorulara uzmanlar
internet sayfalarında yanıt veriyor. Yeter ki
anne babalar, “Çocuklarım bilgisayarda oyun
oynuyor!” diye sevineceklerine, konuya karşı
cepheden de bakabilsinler.
Bu yazı Yalvaç Ural'ın "Başparmak Çocuklar" adlı kitabından
tanıtım amacıyla alınmıştır.
24
Çin’de ilginç bir rastlantı
27-31 Ağustos 2014 tarihleri arasında düzenlenen
Çin Kitap Fuarı’nın onur konuğu Türkiye’ydi. Ben
de bir grup yazar ve çizer arkadaşımla birlikte
fuarın onur konukları arasındaydım. Belirlenen
gün ve saatte, bir çevirmenle birlikte, bu kitaba
adını veren “Başparmak Çocuklar”la ilgili bir
konuşma yaptım. Benden önceki konuşmacı
Mehmet Mollaosmanoğlu’ydu. Çinli konuk yazar
Jiain Nana, fantastik çocuk kitapları yazan, Çin’e
göre az ama bize göre çok satan bir yazardı.
Otuz yaşındaki Nana, konuşmasında, Türkleri
ilk kez bir bilgisayar oyunuyla tanıdığını söyledi
(Anladım ki Uygur Türklerini Türk’ten saymıyordu).
Bu çok ilgimi çekti; bir yazar, Türkleri bir bilgisayar
oyunuyla tanıdığını söylüyordu.
Söyleşi bitip sıra izleyici sorularına gelince
dayanamadım ve Nana’ya oynadığı oyunun
adını sordum. Yanıtı beni daha da şaşırttı: “Age
of Empires III.” Saflığıma mı yansam yoksa algı
eşiğimin düşüklüğüne mi, bilemedim. Ben
bizim çocuklarımıza kendi kahramanlarımızı
öldürtüyorlar, diye üzülürken, okul etkinliklerinde
çocuk-lara bu oyunların bize ettiği kötülükleri
tek tek sıralayıp anlatırken meğer dünya
çocukları her gün, bıkmadan usanmadan
bizim kahramanlarımızı öldürüyorlarmış! Elbette
uluslararası oyun konsolu üreticilerinin bu oyunları yalnızca bizim ülkemizde pazarladıklarını
düşünmek saflık olurdu. Ama Nana gerçeği
öylesine çabuk kavramıştı ki, benim ikinci soruyu
sormama fırsat vermeden, şu tümceyi üstüne
basa basa sözlerine ekledi: “Biliyorsunuz, bu
oyunlar Çin’de üretilmiyor.” Söyleşiden sonra
Türkolog Bayan Lee’nin yardımıyla Nana ile
uzun bir söyleşi gerçekleştirdik. O da oyunlarda
bir suikastçının çocuklara bir kahraman gibi
sunulmasının akıl almayacak bir yanlışlık
olduğunu söyledi ve yeniden özür diledi,
vedalaşıp ayrıldık. O giderken ben de, İlber
Ortaylı’nın aklımdan hiç çıkmayan şu sözlerini
içimden mırıldanıyordum: “Biz çocuklarımıza ve
gençlerimize bir şey vermeyen nesilleriz, oysa
mazisini bilmeyen bir toplumun geleceğini inşa
etmesi düşünülemez.”
25
26
28
30
31
Kaplanlar bazen insanlara saldırır ve tercihen arkadan
saldırmayı seçerler. Kaplanları korkutmak için,
Hindistan’daki bazı köylerde
oturanlar başlarının arka
kısmını örten ve kaplanların
“arkalarında da gözleri olduğunu”
sanmasını sağlayan maskeler
takarlar. Böyle bir maske
takan Hintlilerden hiçbiri
saldırıya uğramamıştır!
Her yıl ilkbaharda erkek geyiklerin
boynuzları düşer. Boynuzlar her yıl
yeniden çıkar ve her defasında
bir önceki yıla kıyasla biraz
daha büyük olur.
Bir hamam böceğini
ayağınızla ezerseniz,
başka hamam böceklerine dönüşecek olan
yumurtalarının içinden
çıkıp etrafa yayılmasına
neden olabilirsiniz!
Ayrıca, ayakkabınızın
tabanına yapışan bu
yumurtaları gittiğiniz
yere yanınızda
götürme riskiniz vardır.
Tozlaşma amacıyla belirli renklerdeki çiçekleri tercih edip onlara
yönelen böcekler vardır. Bal arıları genellikle sarı ve mavi çiçeklere
konar. Kırmızı çiçekler daha çok kelebekleri çeker.
Sinekler ve yaban arılarıysa kahverengi ve yeşil
renkli çiçekleri tercih eder.
32
Uçan balıklar aslında uçamaz. Sahip oldukları
büyük karın yüzgeçleri sayesinde suyun dışına
sıçrayıp birkaç saniye havada kalabilirler.
İnsan tarafından evilleştirilmiş
ilk kuş, kazdır. Öte yandan,
insanlar yeni bir hayvanı
evcilleştirmeyeli 4.000
yıl olmuştur.
1973’e kadar bazı otomobil
parçalarını yağlamak için
balina yağı kullanılıyordu.
Köpek balığı derisiyse uzun
süre zımpara kağıdı
olarak kullanılmıştı.
Belli sayıda kuşun onları diğer
kuşlardan ayıran bir özelliği
vardır. Baykuş mavi rengi
görebilen tek kuştur. Sinek kuşu
geri geri uçabilen tek kuş,
penguen ise yüzmeyi bilip
uçmayı bilmeyen tek kuştur.
Somon yavruları bir nehirde yumurtadan çıkar. Yumurtadan çıktıktan
sonra, yavrular üç yıl bu nehirde yaşar, daha sonra da denize giderler.
Dördüncü yılları süresince, artık yetişkin olan somonlar, bu kez
kendileri yumurtalarını bırakmak üzere, doğdukları
nehre dönerler. Bilim adamları
bir somonun nasıl
olup da doğduğu
nehre giden yolu
bulabildiğini henüz
açıklayamamışlardır.
33
BİL
.
BUL
.
EĞLEN
DİSK ATMA
OYUNLAR - BİLMECELER - BULMACALAR - LABİRENTLER - YAPBOZLAR
ÇİM HOKEYİ
Maç birazdan başlayacak. Ancak bu hokeyci kız hem sopasını
hem de topunu kaybetmiş. Onu bulmasına yardım eder misin?
1
2
4
3
5
2
Bu eski atletlere iyi bak
ve hangisinin ortadakiyle
tıpatıp aynı olduğunu söyle.
6
34
7
35
.
BİL
BUL
.
EĞLEN
BAŞARILI SPORCU
OYUNLAR - BİLMECELER - BULMACALAR - LABİRENTLER - YAPBOZLAR
FUTBOL TURNUVASI
Bu atlet iki spor dalı ile ilgileniyor. Bunlar hangileri?
En çok gol yiyen futbolcu hangisi?
Sayıları topla ve bul.
12
3
1
8
11
5
15
9
7
A
5
23
2
2
16
5
14
2
11
8
B
7
19
3
36
3
6
4
37
AFRİKA KÖYÜNDE
GİZEMLİ MASKELER
Elif ve arkadaşları uzak ülkeleri keşfetmekten ve
orada yaşayan yerli halkın göreneklerini
öğrenmekten hoşlanıyor.
Tamtam ritimlerinin ve maskelerin arasında
yürüyüş yap ve onlara katıl.
Bu maskeler birbirlerinden çok farklı
fakat hepsinde birbirinin aynı olan bir
motif yer alıyor. Hangisi?
TURİSTLER
Bu köye bir arkadaşımızı
ziyaret etmeye geldik. Onu
görebiliyor musunuz?
ÇALIŞAN
İKİZLER
TAŞLARLA OYUN
Bizimle oynamak ister misiniz? Öyle
4 taşı yerinden kaldıracağız ki aynı
renkteki taşlar
birbirlerine
temas
etmeyecek.
Bu ikizler birbirinin
aynı gibi görünüyor.
Ancak dikkatlice
bakacak olursan
aralarında beş fark
olduğunu göreceksin.
KİLİM
YETENEKLİ SANATÇI
Bu nesnelerden biri bir Afrika hayvanını
betimlemiyor. Acaba hangisi?
Bu kadının köyüne gitmesi
95 dakika sürüyor. Kadın
1,5 km’yi 15 dakikada
yürüyor, 5 dakika
dinleniyor ve daha sonra
tekrar yürümeye başlıyor.
Kadının kaç km yürüyeceğini hesaplayabilir
misiniz?
STONEHENGE’NİN GİZEMİ
Bu anıt, muhtemelen yıldızları gözlemlemek için birkaç bin yıl önce
İngiltere’de inşa edildi. Çoğu ziyaretçi gibi 3 arkadaşımız da
bu büyüleyici yeni yeri merak ediyor. Onlarla birlikte bu
kalıntılara gitmek ister misin?
ASIRLARCA SÜREN
ÇALIŞMA
Stonehenge MÖ 3000’li yıllar ile
MÖ 1600’lü yıllar arasında birkaç
aşamada inşa edildi. İnşaatın
yapımı toplamda kaç asıra
denk gelir?
KIRIK VAZO
GÜNEŞ NEREDE?
Bu vazoyu tamamlayacak parçayı
bulmama yardım eder misiniz?
A
B
AYNADAKİ YANSIMASI GİBİ
Sağdaki bir taşın aynadaki
yansımasının soldaki bir taş ile
tamamen aynı şekle sahip
olduğunu garanti ederim.
Hala bulamadınız mı?
Gölgelere bak ve
güneşin nerede olması
gerektiğini söyle.
C
D
E
DALGIN RESSAM
Bu ressam Stonehenge’nin
4 görünümünü çizmiş. Ama
dikkatlice bakacak olursanız
bunlardan birinin bu anıtın
tam bir kopyası olmadığını
göreceksiniz.
42
43
44
45
AKL l N l ZDA
BULUNSUN!
Uyuyan yunuslar
daire çizerek yüzerler ve
çizdikleri dairenin dış tarafında
kalan gözlerini olası
saldırganları fark edebilmek için açık tutarlar. Belli bir süre sonra,
aksi yönde yüzmeye başlar
ve bu kez diğer gözü
açık tutarlar.
Pişman Dergisi 17. sayıdaki ‘Atasözü Bulmaca’nın yanıtı:
AÇ KURT ASLANA SALDIRIR.
Kazananlar:
1. Tablet : Ömer Cihat Kurtuldu(Fevzi Çakmak İlkokulu 2. Sınıf), 2. Eşofman Takımı: Esma Didar Okur
(Özel Kocaeli Gülistan İlk Okulu), 3. Spor Malzemesi: Ömer Faruk Demirel( İbni Sina İmam Hatip Orta
Okulu)
Kırtasiye Çeki Mansiyon: Ömer Aydın, Muhammet Yahya Merde, Berkay Hiçyılmaz, Mehmet Sinan
Dereli, Kayra Erbay, Gökay Hiçyılmaz, Dila Erdal, Semih Esin, Burak Efe Uygur
NOT: Bir ay içerisinde müdürlüğümüzden teslim alınmayan hediyelerin hak sahipleri
haklarını kaybedecektir.
YANlTLAR
Sayfa 38-39
AFRİKA KÖYÜNDE
GİZEMLİ MASKELER:
Sağdaki sayfada
kıyafetleri yerlilerinkine
benzemeyen çocuk:
Çocuk kot pantolon ve
spor ayakkabı giymiş.
TURİSTLER:
Sayfa 34
ÇİM HOKEYİ:
TAŞLARLA OYUN:
ÇALIŞAN İKİZLER:
YETENEKLİ SANATÇI: Kaplan
Asya’da yaşamaktadır.
KİLİM: 7.5 km.
Sayfa 35
DİSK ATMA:
7
Sayfa 36
FUTBOL TURNUVASI:
A, 106 GOL
Sayfa 37
BAŞARILI SPORCU:
FUTBOL, HOKEY
Sayfa 40-41
STONEHENGE’NİN
GİZEMİ
KIRIK VAZO: D
GÜNEŞ NEREDE: Sağ üstte.
ASIRLARCA SÜREN ÇALIŞMA:
14 asır.
AYNADAKİ YANSIMASI GİBİ:
Soldan başlayarak 4. taş
9.taşın aynadaki yansımasıdır.
DALGIN RESSAM: Sol alttaki
görünüm tam bir kopya
değildir.
49
Bu fotoğraflar neyin kesitleri?
Adlarını sarı kutulara yaz.
51

Benzer belgeler

Oyun Grubu. Dinlence Hakkı

Oyun Grubu. Dinlence Hakkı taktiklermiş. Yani yukarıda sözünü ettiğim oyunlardaki gibi, ölen ya da öldürülen kimse yok... Bilgisayar oyunları da çocuk kitapları gibi yaş gruplarına göre sıralanmış. Oyun kutularının üzerinde ...

Detaylı

Slayt Başlığı Yok

Slayt Başlığı Yok de, oyunda verilen mesajlar ve şiddet içerikli taktiklermiş. Yani yukarıda sözünü ettiğim oyunlardaki gibi, ölen ya da öldürülen kimse yok... Bilgisayar oyunları da çocuk kitapları gibi yaş gruplar...

Detaylı