BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ
Transkript
BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ
Ahmet GÜZEL M. Şakir BAŞARAN 28.11.1964 tarihinde Ankara’da doğdu. 1987 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu. 1987-1988 yılları arasında Tarım Kredi Kooperatifleri Birliğinde Müfettiş Yardımcısı olarak çalıştı. 1988 yılında Sayıştayda göreve başladı. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Para ve Banka konusunda yüksek lisansını, 2010 yılında Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü’nde İktisat alanında doktora programını tamamladı. 1994 yılında Yedinci Kalkınma Planı 1 Nolu Özelleştirme Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığında bulunarak “Özelleştirmenin Hukuki Yapısı” Raportörlüğü ve Özelleştirme Raporu Redaksiyon Komitesi’nde bulundu. 2000 yılında Sekizinci Kalkınma Planı Özelleştirme İhtisas Komisyonu Alt Komisyon Başkanlığı ve Redaksiyon Komitesi Başkanlığında bulundu. Yayımlanan eserleri arasında; “Özelleştirmenin Genel Durumu, Yedinci Kalkınma Planı Özel İhtisas Komisyon Raporu”, “Kamu İşletmelerinde Etkinleştirme, Yönelme, Özerkleştirme, Özelleştirme, Sekizinci Kalkınma Planı Özel İhtisas Komisyon Raporu”, “Kamu İhale Mevzuatı ve Uyuşmazlık Kararları”, “Gerekçeli Açıklamalı 5216 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Kanunu”, “Açıklamalı Belediye Gelirleri Kanunu”, “Yenilenmiş 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu” isimli kitaplar yer almaktadır. Bunun yanı sıra kamu mali yönetimi mevzuatına ilişkin birçok kitabın yazarları arasında yer almış ve birçok dergide makaleleri yayımlanmıştır. Ayrıca edebiyatın bazı alanlarında yayımlanmış eserleri bulunmaktadır. Halen Sayıştay Uzman Denetçisi olarak görevine devam etmekte olan M. Şakir Başaran evlidir. Tunus Caddesi No: 12 Kavaklıdere / ANKARA Tel: (0312) 419 21 00 | Faks: (0312) 419 21 30 www.tbb.gov.tr ISBN: 978-975-6311-74-5 Dr. M. Şakir BAŞARAN Ahmet GÜZEL Kamu mali mevzuatına ilişkin birçok dergide makaleleri yayımlandı. “Kamu Mali Yönetiminde Temsil Ağırlama Giderleri”, “Mahalli İdarelere Yönelik Yargı Kararları” adlı çalışmaların müşterek yazarları arasında yer aldı. Halen Sayıştay Başdenetçisi olarak görevine devam etmekte olan Ahmet Güzel evlidir. Belediyelerde Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri 1980 yılında Sivas’ın Zara ilçesinde doğdu. 2003 yılında Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme (İngilizce) Bölümü’nü bitirdi. 2004-2006 yılları arasında Maliye Bakanlığında Vergi Denetmen Yardımcısı olarak çalıştı. 2006 yılında Sayıştayda Denetçi Yardımcısı olarak göreve başladı. TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ Dr. M. Şakir BAŞARAN Ahmet GÜZEL Ankara 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ Dr. M. Şakir BAŞARAN Ahmet GÜZEL Ocak, 2013 Ankara 2013| i TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Tunus Caddesi No: 12, 06680 Kavaklıdere / ANKARA Tel: (0 312) 419 21 00 Faks: (0 312) 419 21 30 www.tbb.gov.tr [email protected] ISBN: 978-975-6311-74-5 Tasarım: Bilal BERBER Gizem AŞÇIOĞLU Baskı: Sarıyıldız Ofset İvogsan Ağaçişleri Sanayi Sitesi 523 Sok. No:31 Yenimahalle/ANKARA Tel:(0 312) 395 99 94 Faks:(0 312) 394 77 49 ii | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ ÖNSÖZ 1980’li yıllardan itibaren yaygın uygulama alanı bulan liberalizasyon politikalarına paralel olarak devletin küçültülmesi, daha etkin bir kamu hizmeti sunma yöneliminin artması ve bunun yanı sıra yerelleşmenin arttırılmasına yönelik politikalarda belirgin bir artış görülmektedir. Bu durum, merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki görev ve kaynak paylaşımında tartışmaların yoğunlaşmasına neden olmuş ve bu paylaşımda terazinin yerel yönetim tarafını önemli hale getirmiştir. Türkiye’de yerel yönetimlerin görev ve kaynaklarına yönelik yapılan düzenlemelerde 5393 Sayılı Belediye Kanunu, 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ve 5302 Sayılı İl Özel İdaresi Kanunu önem arzetmektedir. Son olarak 2012 yılında çıkarılan 6360 Sayılı Kanun’la 13 il belediyesi Büyükşehir Belediyesi haline gelmiş, toplam büyükşehir belediye sayısı 29’a yükselmiş ve büyükşehirlerde bulunan il özel idareleri kaldırılarak büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırları haline getirilmiştir. Yaşanan bu gelişmelerden de görüleceği üzere Türkiye’de mahalli idare olarak tanımladığımız kamu kuruluşlarından kuşkusuz en önemlisi belediyelerdir. Belediyeler, son yıllarda artan görev ve sorumluluklarıyla kamu mali yönetimi açısından da büyük önem arzeder duruma gelmişlerdir. Bu bakımdan, belediyelerin mali yapılarına ilişkin yapılan çalışmaların faydalı olduğu görülmektedir. Belediyeler, kanunlarla verilen birçok görev ve sorumluluğa sahiptir. Bu sorumlulukların yerine getirilmesi amacıyla da kamu gideri olarak tanımlayabileceğimiz birçok harcamada bulunurlar. Bu harcamalar arasında temsil, ağırlama, tanıtma, tören vb giderlere ilişkin mevzuatın neleri içerdiği, uygulamada karşılaşılan sorunların hangi ayrıntılarla çözümlenmesi gerektiği bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Temsil, ağırlama, tanıtma, tören vb. giderlere ilişkin mevzuat, oldukça dağınık ve karmaşık bir yapıda bulunduğundan, bu konuda toparlayıcı bir çalışma yapmanın, özellikle işin mutfağında olan kişilere büyük fayda sağlayacağını düşünülmüştür. 2013| iii TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Çalışmada öncelikle belediyeler açısından temsil, ağırlama, tören gibi kavramların nasıl algılanması gerektiği üzerinde durulmuştur. Ayrıca belediyelerin karşı karşıya bulunduğu vesayet denetimi ve harcama sürecinde yer alan sorumlular, temsil ağırlama giderleri ile birlikte ele alınmıştır. Üçüncü bölümde, temsil ağırlama giderlerinin ihale uygulamalarına değinilmiş ve özellikle sahip olduğu önem nedeniyle doğrudan temin yöntemi konusunda etraflı açıklamalarda bulunulmuştur. Giderlerden yapılan kesintiler de çoğu zaman uygulamada hatalara neden olan konular arasında yer aldığından bu konuda da ayrıntılı açıklamalar dördüncü bölümde yapılmıştır. Son olarak bu giderlere ilişkin muhasebe uygulamaları beşinci bölümde örneklerle açıklanmış ve altıncı bölümde konu hakkında yüksek yargı tarafından verilmiş yargı kararlarına da yer verilmiştir. Kitabın yazım sürecinde katkılarını esirgemeyen değerli meslektaşımız Uzman Denetçi Rasih Altınkülçe’ye teşekkür ederiz. Uygulayıcılara faydalı olması dileğiyle… Dr. M. Şakir BAŞARAN iv | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM ............................................................................... 1 1.KAVRAMSAL ÇERÇEVE.............................................................. 1 1.1. Temsil, Ağırlama ve Tören Kavramları ........................................ 1 1.1.1.Temsil Kavramı .................................................................................. 1 1.1.1.1.Belediyeler Açısından Temsil ....................................................... 2 1.1.2.Ağırlama Kavramı ............................................................................. 3 1.1.3.Tören Kavramı ................................................................................... 4 İKİNCİ BÖLÜM ................................................................................. 5 2.VESAYET DENETİMİ VE BELEDİYELERDE TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ................................................... 5 2.1. Vesayet Denetimi.................................................................................... 5 2.1.1. Vesayet Araçları ................................................................................ 6 2.1. 2. Vesayetin Şekli ................................................................................. 6 2.1.3.Vesayetin Türü ................................................................................... 7 2.1.3.1. İdari Vesayet .............................................................................. 7 2.1.3.1.1. İdarî Vesayetin Nitelikleri .............................................. 7 2.1.3.1.2.İdari Vesayetin Kullanılma Şekilleri ............................. 7 2.1.3.1.3.Kararlar Üzerindeki Denetim .......................................... 8 2.1.3.2. Mali Vesayet............................................................................... 8 2.1.3.3. Teknik Vesayet .......................................................................... 9 2.2. 5018 Sayılı Kanun’a Göre Belediyelerde Sorumlular .................... 10 2.2. 1. Üst Yönetici .................................................................................... 10 2.2. 2. Harcama Yetkilisi .......................................................................... 11 2.2. 3. Muhasebe Yetkilisi ........................................................................ 16 2.2. 4. Mali Hizmetler Birimi ................................................................... 17 2.2. 5. İhale Yetkilisi .................................................................................. 19 2.2.6. Temsil Ağırlama Giderlerinde Sorumluluk ................................ 19 2.3. Belediyelerde Temsil, Ağırlama Ve Tören Giderleri ..................... 21 2.3.1. Temsil Giderleri .............................................................................. 23 2013| v TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 2.3.2. Ağırlama Gideri .............................................................................. 24 2.3.3. Tören Giderleri................................................................................ 25 2.3.4. Diğer Giderler ................................................................................. 26 2.3.4.1.Konaklama ................................................................................ 26 2.3.4.2. Seyahat ...................................................................................... 26 2.3.4.3. Yemek ....................................................................................... 26 2.3.4.4. Fuar, Festival, Şölen Giderleri ............................................... 26 2.3.5.Belediyenin Görevleri Açısından Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri .............................................................................................................. 27 2.3.5.1.Sporculara Ödül Verilmesi ..................................................... 27 2.3.5.1.1.Sporculara, Teknik Yöneticilere ve Antrenörlere Verilen Ödüllerden Yapılan Kesintiler ................................................................ 30 2.3.5.2.Amatör Spor Müsabakaları Düzenlenmesi .......................... 31 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ........................................................................... 33 3.TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ İLE İLGİLİ İHALE UYGULAMALARI ..................................................................... 33 3.1.Temsil Ağırlama İle İlgili Satın Almalarda Doğrudan Temin Yöntemi ................................................................................................................... 34 3.2.Doğrudan Temin ile İlgili Açıklama .................................................. 34 3.3.Doğrudan Temin Uygulamasında Onay Belgesi Alınması Gerekli Midir? ...................................................................................................................... 38 3.4.Doğrudan Temin Uygulamasında Yaklaşık Maliyet Hazırlanması Gerekli Midir? ....................................................................................................... 38 3.5.Doğrudan Temin Uygulamasında Şartname ve/veya Sözleşme Düzenlenmesi Gerekli Midir? ........................................................................... 39 3.6.Doğrudan temin uygulamasında fiyat farkı ödenebilir mi? ......... 40 3.7.Doğrudan Teminde İlan Yapılabilir Mi? .......................................... 43 3.8.Doğrudan Teminde Pazarlık Yapılacak Mı? .................................... 43 3.9.Doğrudan teminde teminat alınabilir mi? ........................................ 43 3.10.Doğrudan teminde ihale komisyonu kurulması gerekli midir? . 43 3.11.Doğrudan Temin Uygulamasında Piyasa Fiyat Araştırması ....... 44 vi | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 3.12. Doğrudan Temin Uygulamasında Kanun’un 10,11. Maddesinde Düzenlenen İhale Dışı Bırakılmayla İlgili Hükümler İle İhaleye Katılamayacaklarla İlgili Yasak Hükümleri Dikkate Alınacak Mı ? .......... 45 3.13. Doğrudan Temin Uygulamasında Kendisinden Alım Yapılacak Kişinin Yasaklı Olup Olmadığına İlişkin Teyit Aranacak Mıdır? .............. 46 3.14. Kamu Kurumları Birbirlerinden Doğrudan Teminle Alım Yapabilecek Midir? .............................................................................................. 46 3.15. Doğrudan Temin Uygulamasında Sözleşme Yapılan Hallerde 4735 Sayılı Kanun’da Öngörülen Sözleşmede Bulunması Zorunlu Hususlara Uyulacak Mıdır? ................................................................................ 46 3.16. 4734 Sayılı Kanun’un 22. Maddesinin (D) Bendi Gereğince İhtiyaçların Temininde Önem Arz Eden Hususlar Nelerdir? ...................... 48 3.17. 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22/D Maddesine Göre Yapılan Alımlarda KDV Tevkifatı Uygulanacak Mıdır? .............................. 49 3.18. Doğrudan Teminle Alım Sürecindeki İş ve İşlemlerin Damga Vergisi Uygulaması Karşısındaki Durumu Nedir? ........................................ 49 3.19. Sözleşme Yapılan Hallerde Yükleniciden Kamu İhale Kurumu Payı Tahsil Edilecek Midir? ................................................................................ 51 3.20. Doğrudan Temin Kayıt Formu Doldurulacak Mı ? ..................... 51 3.21. 4734 Sayılı Kanun’un 22. Maddelerindeki Parasal Limitler Dahilinde Yapılacak Harcamaların Yıllık Toplamı, İdarelerin Bütçelerine Bu Amaçla Konulacak Ödeneklerin % 10’ununu Aşabilir Mi ve Bu Konudaki Şartlar Nelerdir? ................................................................................ 51 3.22. Doğrudan Temin Usulü İle Yapılan İhalelerde Kamu İhale Kurumuna İhale ve İhale Sonuçları İçin Bilgi Verilecek Mi? ...................... 53 3.23. Doğrudan Temin Yoluyla Yapılan Mal, Hizmet veya Yapım İşinde İş Deneyim Belgesi Düzenlenecek Mi? ............................................... 53 3.24. Temsil Tören Ağırlama Giderleri İle Fakir ve Muhtaçlara Yapılacak Ödemelerde İhale Yetkilisi Kim Olacaktır? ................................. 54 2013| vii TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM .................................................................... 55 4.TEMSİL AĞIRLAMA GİDERLERİNE İLİŞKİN ÖDEMELERDEN YAPILAN KESİNTİLER ........................................ 55 4.1.Fatura Karşılığında Yapılan Temsil Ağırlama Gideri Niteliğindeki Mal ve Hizmet Alımları ............................................................. 55 4.1.1.İhale Usulleriyle Yapılan Temsil Ağırlama Giderlerinden Yapılan Kesintiler .............................................................................................. 56 4.1.1.1.Vergi Borcu Kesintisi ............................................................... 56 4.1.1.2.Gelir Vergisi Kesintileri ........................................................... 57 4.1.1.2.1.Ücret Niteliğindeki Ödemelerden Yapılan Kesinti ...... 57 4.1.1.2.2.Dar Mükelleflerden Telif ve Patent Hakkı Satın Alınması Nedeniyle Yapılan Kesinti ...................................................... 57 4.1.1.2.3.Gayrimenkullerin Kiralanması Nedeniyle Yapılacak Kesinti......................................................................................................... 58 4.1.1.3.Damga Vergisi Kesintisi .......................................................... 58 4.1.1.3.1.İhale Kararı (Karar Pulu)ndan Kesilen Damga Vergisi59 4.1.1.3.2.Sözleşme Damga Vergisi ................................................. 59 4.1.1.3.3.Hak ediş Ödemelerinden Kesilecek Damga Vergisi .... 60 4.1.1.3.4.Sözleşme Devrinde Damga Vergisi ................................ 61 4.1.1.3.5.Sözleşme Suretinden Damga Vergisi ............................. 61 4.1.1.4.Katma Değer Vergisi Tevkifatı ............................................... 61 4.1.1.5. Ceza Kesintileri ........................................................................ 62 4.1.1.5.1. Genel Olarak ..................................................................... 62 4.1.1.5.1.1.Borçlar Hukuku Açısından Cezai Şart .................... 62 4.1.1.5.1.2. İhale Hukuku Açısından ......................................... 62 4.1.1.5.1.3. Gecikme Cezası ......................................................... 63 4.1.2.Doğrudan Teminle Yapılan Alımlarda Hakediş Ödemelerinden Yapılan Kesintiler .............................................................................................. 63 4.1.2.1.Vergi Mevzuatından Kaynaklanan Kesintiler ...................... 63 4.1.2.1.1.Vergi Borcu Kesintisi ........................................................ 63 4.1.2.1.2.Gelir Vergisi Kesintileri .................................................... 63 4.1.2.1.3.Damga Vergisi Kesintisi ................................................... 63 4.1.2.2.Ceza Kesintileri ......................................................................... 65 4.1.2.2.1. Gecikme Cezası ................................................................ 65 4.1.2.2.1.1 Borçlar Hukuku Açısından Cezai Şart .................... 66 4.1.2.2.1.2 İhale Hukuku Açısından .......................................... 66 4.1.2.2.1.3. Gecikme Cezası ......................................................... 66 4.1.2.2.1.4. Günlük Gecikme Cezasının Tespiti........................ 66 4.2.Serbest Meslek Makbuzu İle Yapılan Temsil Ağırlama Giderleri .................................................................................................................................. 66 viii | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 4.3.Gider Pusulası İle Yapılan Ödemeler ................................................ 69 4.4.Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik Gereği Yapılacak Temsil Ağırlama Giderlerinden Yapılacak Kesintiler ................................................ 71 4.5.Temsil Ağırlama Giderlerinde Belediye Gelirleri İstisnası............ 72 4.6.Avans Kesintisi ...................................................................................... 73 4.6.1.Avans Verilebilecek Gider Türleri .................................................. 74 4.6.2.Ön ödemelerde mahsup süresi ve sorumluluk ............................. 75 BEŞİNCİ BÖLÜM ............................................................................ 80 5.MUHASEBE KAYITLARI AÇISINDAN TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ................................................. 80 5.1. Örnek Muhasebe Uygulamaları ......................................................... 83 ALTINCI BÖLÜM .......................................................................... 106 6. TEMSİL AĞIRLAMA İLE İLGİLİ KARARLAR .................. 106 6.1.Sayıştay Temyiz Kurulu Kararları ................................................. 106 6.2.Sayıştay Daire Kararları ................................................................... 118 6.3.Danıştay Kararları ............................................................................ 130 KAYNAKÇA...........................................................................160 2013| ix TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ x | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ BİRİNCİ BÖLÜM 1.KAVRAMSAL ÇERÇEVE 1.1. Temsil, Ağırlama ve Tören Kavramları 1.1.1.Temsil Kavramı Temsil kelimesinin, birinin ya da bir topluluğun adına davranma, belirgin özellikleri ile yansıtma, simgesi olma, simgeleme gibi anlamları bulunmaktadır.1 Temsil kavramı, hukuki açıdan kendisine kişilik kavramı ile yer bulmaktadır. Zira temsil, bir kişi adına davranma şeklinde ortaya çıkmaktadır. Burada kişi kavramı ise yalnızca gerçek kişileri değil aynı zamanda tüzel kişileri de ifade edecek geniş bir kavramdır. Gerçekte kişilik sahibi olmayan ancak varsayımsal olarak kişilik sahibi olduğu kabul edilen kişi veya mal topluluklarına tüzelkişi denilmektedir.2 Bir başka deyişle, "tüzel kişi"; ortak bir amacın sürekli olarak gerçekleşmesini sağlayacak örgütlenmeye sahip ve birleşen kişi veya malı tahsis eden kişiden bağımsız kişi veya mal toplulukları şeklinde tanımlanmaktadır. Tüzel kişileri kamu hukuku tüzel kişileri ve özel hukuk tüzel kişileri olarak ikiye ayırabiliriz. Bu ayrım bize, kamu hukuku tüzel kişilerinin temsiline ilişkin açıklamalarımızda yardımcı olacaktır. Özel hukuk tüzel kişileri, özel hukuk alanında bir hukuki işlem ile kurulmuş olan tüzel kişilerdir. Hangi tüzel kişiliklerinin bu şekilde kurulabileceği kanun hükümleriyle belirlenmiştir. Kamu hukuk tüzel kişileri kamu otoritesine sahip kamu görevi yapan tüzel kişilerdir. Kamu hukuku tüzel kişileri kamu idareleri ile 1 2 Türk Dil Kurumu Sözlük. Turgut Akıntürk vd, Medeni Hukuk, Beta Yayınları, 2012 2013| 1 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ kamu kurum ve kuruluşlarındır. Kamu idareleri kamu hizmeti görmek için kurulmuş ve örgütlenmiş tüzel kişilerdir. Hukukta kişiliğe ilişkin açıklamalarımızdan sonra kişilerin ehliyetleri üzerinde durmakta yarar var. Burada kişilerin hak ve fiil ehliyetinden bahsedeceğiz. Hak ehliyeti, hak ve borç sahibi olabilme, yani hakların ve borçların süjesi olabilme iktidarıdır. Gerçek kişiler gibi tüzel kişilerin de hak ehliyeti vardır. Ancak; cins, yaş, hısımlık gibi yaradılış icabı sadece insanlara özgü medeni haklar pek tabii tüzel kişiler hakkında söz konusu olmaz,3tüzel kişiler bunun dışındaki bütün medeni hakları kazanabilirler ve borçlara sahip olabilirler. 4 Fiil ehliyeti ise, bir kişinin kendi fiilleriyle hak edinebilmesi ve borç altına girebilmesidir. Gerçek kişiler gibi tüzel kişilerin de fiil ehliyetleri vardır. Tüzel kişilerin fiil ehliyeti kanuna ve tüzüklerine göre gerekli organlara sahip oldukları andan itibaren başlar. Tüzel kişilerin fizyolojik varlığı olmadığından, onların fiil ehliyetini kullanabilmeleri için bazı organlara sahip olmaları gerekir. Tüzel kişinin iradesi bu organlarda oluşur ve üçüncü kişilere karşı bu organlar vasıtasıyla açıklanır. Yoksa organlar tüzel kişinin bir temsilcisi değildir. Tüzel kişilerin kanuni ve iradi olmak üzere iki türlü organı bulunmaktadır. Bir kamu hukuku tüzel kişisi olan belediye, özel idare gibi mahalli idare kuruluşları da fiil ehliyetlerinin kanunlardan kaynaklanan organları vasıtasıyla kullanırlar. 5393 Sayılı Belediye Kanununun 3’üncü maddesine göre, belediye; belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel kişisini, ifade eder. Aynı maddede belediyenin organları; Belediye meclisini, belediye encümenini ve belediye başkanını, ifade etmektedir. Bir kamu tüzel kişisi olan belediye, fiil ehliyetini organları olan belediye meclisi, belediye encümeni ve belediye başkanı aracılığıyla kullanır. 1.1.1.1.Belediyeler Açısından Temsil Belediye tüzel kişiliğinin organlarından biri olan belediye başkanı, 5393 Sayılı Belediye Kanununun 37’nci maddesine göre, belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir. 3 4 Medeni Kanun md.48 Turgut Akıntürk vd, Medeni Hukuk, Beta Yayınları, 2012, 2 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Belediye başkanının görev ve yetkilerinin sıralandığı 38’nci maddesinin (o) fıkrasında ise, “temsil ve ağırlama giderleri için ayrılan ödeneği kullanmak” belediye başkanının görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. Aynı Kanunun 60. maddesinin k bendinde; ‘temsil, tören, ağırlama ve tanıtım giderleri’ belediyenin giderleri arasında sayılmıştır. Belediye Bütçesinden yapılacak temsil ağırlama ve tören giderleri yönergesinin 5’inci maddesinde ise temsil giderlerinin hangi amaçlarla yapılacağı belirtilmiştir. Bu amaçlar görevle ilgili olmak şartıyla; a) Belde'de başarılı çalışmaları görülenler için toplantılar düzenlenmek, b) Kupa ve benzeri teşvik uygulamalarında bulunmak, c) Gerçek ve tüzel kişilere plaket, ödül ve hatıra vermek, çiçek göndermek, d) Belde'de göreve başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlenmek ve hemşehrilik beratı vermektir. Temsil giderleri, belediyeler açısından belediye başkanının görev ve yetkisi dahilindedir ve belediyenin görevleriyle ilgili olmak kaydıyla yukarıda belirtilen alanlar için yapılabilir. Belediyenin görev ve sorumlulukları ise 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 14’üncü maddesinde belirtilmiştir. Bu maddenin (a) fıkrasında belediyenin görevleri arasında zaruri olanlar sıralanmışken, (b) fıkrasında ihtiyari görevler sayılmışlardır. 1.1.2.Ağırlama Kavramı Ağırlama; “Hürmet etmek, izaz, ikramda bulunmak” 5anlamlarına gelmektedir. Veya ağırlama; İkram ve izaz etmek, ziyafet etmek, incitmemek, iyi muamele etmek, yedirip içirmek, kondurmak, toylamak gibi anlamlara gelmektedir.6 Ağırlama giderleri ise belediye bütçesinden yapılacak temsil ağırlama ve tören giderleri yönergesinin 6’ncı maddesinde sayılan ve beldenin misafiri durumunda olan birtakım kişilerin eşleri ve refakatindeki görevliler ile beraber ağırlanmaları ve bu kapsamda yapılacak ziyafet, kokteyl, hemşehrilik beratı, çiçek ve taşıma giderlerini kapsar. Beldenin misafiri konumunda olan söz konusu kişiler ise; 5 6 Türk Dil Kurumu Sözlük. Türk Dil Kurumu tarama sözlüğü 2013| 3 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ a) Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başbakan ve Bakanlar Kurulu Üyeleri, b) Merkezi Hükümet veya İllerin protokole dahil kişileri, c) Yabancı Ülke Temsilcileri veya Konukları, d) Sanat, bilim, kültür ve spor dallarında kariyer sahibi kişileri, e) Yazılı ve Görsel Basın mensuplarını, f) Beldenin kalkınmasında katkısı olanlardır. 1.1.3.Tören Kavramı Tören; “Bir toplulukta, üyelerin belli bir olayı, kişiyi veya değeri ayırt edip sembolleştirmesi, bunların anlam ve öneminin güçlendirilmesi amaçlarıyla düzenlenen hareket dizisi, merasim”7 olarak tanımlanmaktadır. Bir başka tanıma göre tören; “Anma, kutlama, nişan, evlenme, ölüm gibi sebeplerle yapılan toplantı, merasim, seremoni.”dir.8 Sosyolojik açıdan tören; “Bir toplumsal kümede üyelerin belli bir olayı, kişiyi ya da değeri ayırt edip simgeleştirmesi, bunların anlam ve öneminin güçlendirilmesi amaçlarıyla düzenlenen eylem dizisi”9 şeklinde tanımlanır, veya tören; “Birçok kut törenin herhangi bir nedenle bir araya gelmesi sonucu kurallara uygun bir biçimde dinsel ya da toplumsal amaçlar için düzenlenen toplantı”10 şeklinde tanımlanmaktadır. Tören kavramı söz konusu yönergeye göre iki kısımda ele alınabilir, birinci kısımda maddeler halinde sayılan aşağıdaki gün ve etkinlikler yer almaktadır. a) Resmi ve dini bayramlar ile anma günleri, b) Beldenin kurtuluş günleri, c) Festival ve fuarlar, d) Beldenin sosyal, ekonomik ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunacak temel atma, tanıtım ve açılış günleri, e) Milli mücadeleye ait önemli günler. “Diğer Tören Giderleri”, adıyla anılan ikinci kısımda ise; belde için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için de gerekli sayılan nişan, şölen nikah, ödül, cenaze töreni, takı takma ,şilt, berat verme ve yöresel kıyafet gibi törenler belirtilmiştir. Türk Dil Kurumu Sözlük. http://www.msxlabs.org/forum/x-sozluk/ 9 Türk Dil Kurumu, Büyük Türkçe Sözlük 10 Türk Dil Kurumu, Büyük Türkçe Sözlük 7 8 4 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Bir başka deyişle, tören, çeşitli mevzuatla düzenlenmiş resmi nitelikli toplantılar olabileceği gibi beldenin örf ve adetlerinden kaynağını alan gayrı-resmi etkinlikler olarak da gerçekleşebilir. İKİNCİ BÖLÜM 2.VESAYET DENETİMİ VE BELEDİYELERDE TEMSİL, AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ11 Bu bölümde belediyelerde temsil tören ve ağırlama giderleri işlenecektir. Buna geçmeden önce Türk İdare Sisteminde yerel yönetimlerin ve özelde belediyelerin karşı karşıya olduğu idari vesayete değinilecektir. 2.1. Vesayet Denetimi İdari vesayet, belediyelerin hareket serbestliğinin sınırlarını çizen hukuksal çerçevenin adıdır. Temel amacı da ülke çapında hizmetlerde birliğin ve eşitliğin sağlanmasıdır. Ancak merkezi yönetim idari vesayetin sınırlarını ve kapsamının olabildiğince geniş tutmak ister. Bu sınırlar ise yasa ile çizilmiştir. Yani vesayet denetimi de tıpkı belediyenin karar ve uygulamaları gibi, yasalara uygun olmak zorundadır. Yasalara aykırı bir idari vesayet denetimine karşı da belediyeler yargı yoluna başvurabilirler. Mali konularda vesayet denetimi geniş şekilde uygulanır. Belediye bütçesi mahalli en büyük mülkiye amirinin onayı ile kesinleşir ve bir nüshası bilgi için Vali tarafından İçişleri Bakanlığına gönderilir. Mülki amirin kendisine ulaştırıldığı tarihten itibaren en geç bir hafta içinde bütçeyi incelemesi ve onaylaması gerekir. Bu incelemeyi yapan en büyük mülkiye amiri bütçede, kanunlara uymayan hususlar görürse bunları düzeltebilir. Konulması zorunlu harcamalara ait ödeneği ekler. Bu suretle olduğu gibi veya değiştirilerek kabul edilen bütçe kesinleşir. Ancak değişikliğe karşı, daha önce işaret edildiği Kazan, A. vd, ‘Kamu Mali Yönetiminde Temsil Ağırlama Giderleri’, İzden Yay, 2011, sf.587 11 2013| 5 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ üzere, ayrı hukuki varlığı olan belediyenin idari yargı yerine başvurma hakkı vardır. Bir denge unsuru da şudur: Mülki amir, bir hafta içinde bütçeyi onaylamazsa, bu bütçe doğrudan doğruya kesinleşmiş sayılır. Belediyelerin zabıta yönetmelikleri, ücret tarifeleri, taşıt tarifeleri, çeşitli tesislerin proje şartnameleri gibi işlemler de merkezi idarenin onayına tabidir. Belediye encümeni kararlarının üzerinde de kanunların öngördüğü şekilde idari vesayet denetimi olabilir. Mesela, belediye yararına kamulaştırmalarda kamu yararı kararını belediye encümeni verir, bunu ilçelerde kaymakam, il merkezlerinde vali onaylar. 12 2.1.1. Vesayet Araçları Vesayet araçları ; —Belediyenin görev ve yetkilenin kullanılmasına ilişkin, —Belediyelerin karar serbestisinin olup olmamasına ilişkin, —Belediyelerin merkezi yönetimin etki biçimleri (genelge ve yönetmelikler) karşısındaki gücüne ilişkin, —Belediyelerin merkeze göre mali özerkliğinin olup olmamasına ve mali yapısının denetimine ilişkin olarak çeşitli araçlar biçiminde karşımıza çıkabilmektedir. Bu araçlar ayrıca resmi ve/veya gayrı resmi olarak da karşımıza çıkabilmektedir. 2.1.2. Vesayetin Şekli Gerek il özel idareleri ile belediyeler arasındaki dolaylı vesayet ilişkisi gerekse merkezi yönetimle yerel yönetim arasındaki vesayet ilişkileri genellikle birçok sebepten kaynaklanır. Bunlar; yönetsel, hukuksal vb. konularda görülen yeterince yapılanmamışlık, mevcut idari ve kanuni düzenlemeye bağlılık, siyasi sebeplerden kaynaklanan problemler, mali bağımlılık gibi hususlardan ortaya çıkabilmektedir. Vesayetin şekli resmi ve/veya gayrı resmi olarak ta karşımıza çıkabilmektedir. Resmi vesayet araçları özellikle yasal düzenlemeler açısından karşımıza çıkarken, gayrı resmi olarak ise merkezi idarenin denetim yetkisini yerinde kullanmaması, yetki kaydırması, yerine geçme vb. konularda karşımıza çıkar. Belediyecinin Başucu Kitabı, Marmara Boğazları Belediyeler Birliği Yayınları, İstanbul, s.6. 12 6 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2.1.3.Vesayetin Türü Gerek merkezi yönetimle yerel yönetimler hususiyetle belediyeler arasındaki vesayet türü gerekse (dolaylı olarak) il özel idareleri ile belediyeler arasındaki vesayet türleri de başlıca üç türde karşımıza çıkmaktadır. Bunlar sırasıyla; idari vesayet, mali vesayet ve teknik denetim olarak aşağıda açıklanmıştır. 2.1.3.1. İdari Vesayet İdari vesayet özellikle küçük belediyeler üzerinde etkilidir. Burada konu olarak küçük belediyeler işlenmediğinden, (il özel idareleriyle ancak en az il düzeyinde belediyelerin direkt bir ilişkisi olabilmektedir.) üzerinde fazla durulmayacaktır. Ancak her ne kadar idari vesayet küçük belediyeler üzerinde etkili olsa da bu yasalardan kaynaklanan yetki karmaşalarından dolayı büyük belediyeleri de yer yer etkilemektedir. 2.1.3.1.1. İdarî Vesayetin Nitelikleri İdari vesayet, Türkiye’nin kabul etmiş olduğu idarî rejimin sonucunda ortaya çıkmış olan idarî bir denetimdir. İdari vesayet, adem-i merkeziyet idaresinin devletin birliğini, genel menfaatini, kamu hizmetlerinin ahenk ve dengesini ihlal edecek karar ve fiillerini önlemek için konulmuştur. Fakat bu denetimin mahalli halkın himayesini sağlaması ve halkın mahalli idarelerin keyfi muamele ve hareketlerinden korunması için de kullanılacağı kabul edilmiştir. İdarî vesayet; kanuna, merkezdeki bir organ veya makama ya da merkeze bağlı bir memura tanınmış ve merkeze ait bir yetki olduğu için hiyerarşi, tabaka ve dereceleri içinde kullanılması gerekli değildir bu itibarla sadece doğrudan doğruya bu yetkiye sahip makam veya şahıs tarafından kullanılır.13 2.1.3.1.2.İdari Vesayetin Kullanılma Şekilleri Merkezi yönetimin, yerinden yönetim idarelerinin üzerinde -Kararlar, -İşlem ve Eylemler, -Organlar, -Personel Olmak izere 4 tür denetimi mevcuttur. Bunlardan ilki yerinden yönetim organlarının kararları üzerindeki denetimdir. Birgül Ayman Güler, İkinci Dalga: Siyasal ve Yönetsel Liberalizasyon Kamu Yönetimi Temel Kanunu, Ankara,2003. 13 2013| 7 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 2.1.3.1.3.Kararlar Üzerindeki Denetim İdari vesayetin büyük bir kısmı esas itibariyle yerel yönetim birimlerinin karaları üzerinde ortaya çıkmaktadır. Kararlar üzerindeki denetim; -onama, -erteleme, -iptal, -yerine geçme ve -önceden izin Olmak üzere beş şekilde olmaktadır. Şimdi sırasıyla bunları inceleyelim. Onama, bazı kararların yürürlüğe girebilmesi için merkezi yönetim tarafından yapılması şart koşulan bir işlemdir. Yerel yönetimin kararı ancak bir onama işleminden sonra uygulama kabiliyeti kazanır. Bu yetki genel olarak, merkezi yönetim adına mahalli mülki idare amiri, istisnai olarak da diğer makam ve kurullar tarafından kullanılır. Erteleme yerel yönetim organları tarafından alınmış olan bir kararın mevzuata aykırı bulunması ya da genel ve yerel menfaatlere aykırı bulunması halinde uygulamanın bir süre durdurulmasıdır. Yerel Yönetim organları tarafından alınmış olan bir kararın mevzuat hükümlerine aykırılığı veya genel ve yerel menfaatlerle bağdaşmaması halinde ortadan kaldırılarak hukuki bir sonuç doğurmasının önlenmesidir. Yerine geçme, idari vesayet makamının yerel yönetim organlarının yerine karar alması veya yerel yönetim organlarının aldıkları kararlar üzerinde değişiklik yapılmasıdır. Yerel yönetim birimlerinin karar organları, bazı konularda karar vermeden önce kanunların çizmiş olduğu sınırlar çerçevesinde vesayet makamlarından izin almak zorundadırlar. Önceden izin almak şeklinde bir idari vesayet anlayışı yerel özerklik ile bağdaşmamaktadır. 2.1.3.2. Mali Vesayet Mali vesayet, her düzeyde belediye için önemli bir denetim mekanizmasıdır. Merkezi yönetimin, yerel yönetimlerin karar ve işlemleri, bütçeleri, personeli üzerinde açık bir biçimde, yasal kurallara bağlanmış vesayet yetkisi yanında, diğer çok önemli ve birinciler kadar açıkça görünmeyen denetimi mali alanda kendini göstermektedir. 8 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Merkez, ülke kaynaklarını elinde tutma konusunda her zaman, yerel yönetimlere üstünlük sağlamakta ve ulusal kaynaklardan, yerel yönetimlere verilmesi gereken paylar konusunda önemli ve tayin edici bir yetkiye sahip bulunmaktadır. Belediyelere genel bütçe vergi gelirleri üzerinden, 5779 Sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanuna göre pay aktarılmakta ve bu paylar belediye gelirleri arasında önemli bir yer tutmaktadır. Söz konusu Kanuna göre, genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamının yüzde 2,85’i büyükşehir dışındaki belediyelere, yüzde 2,50’si büyükşehir ilçe belediyelerine ayrılmaktadır. Belediye payının; yüzde 80’lik kısmı belediyelerin nüfusuna ve yüzde 20’lik kısmı, gelişmişlik endeksine göre İller Bankası tarafından belediyelere dağıtılmaktadır. Ayrıca, kesinleşmiş en son genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamının binde biri Maliye Bakanlığı bütçesine nüfusu 10.000’e kadar olan belediyeler için kullanılmak üzere denkleştirme ödeneği olarak konulmaktadır. Maliye Bakanlığı, bu ödeneği, mart ve temmuz aylarında iki eşit taksit hâlinde dağıtılmak üzere, İlbank A.Ş. hesabına aktarmaktadır. İlbank A.Ş., hesabına aktarılan ödeneğin yüzde 65’ini eşit şekilde, yüzde 35’ini ise nüfus esasına göre dağıtmaktadır. 2.1.3.3. Teknik Vesayet Kararlar üzerinde uygulanan denetim, denetimin en karmaşık olanı ve ortadan kaldırılması zor olanıdır. Çünkü bu, başlı başına yönetim geleneği ile ilgili bir konudur. Sosyo-kültürel, siyasal gelenekler gibi değiştirilmesi zordur. Yerel yönetim geleneği güçlü olan ülkelerde merkezin denetimi, yargı ağırlıklı ve statü belirleme biçiminde ortaya çıkmaktadır. Bu demokratik olmakla birlikte, bazı açılardan yerel yönetimlere sınırlamalar getirebilmektedir. Bir başka açıdan bakıldığında ise, idari vesayet denetimi yerel yönetimlerin, kararları, eylem ve işlemleri, organları ve personeli üzerinde değişik kademelerce ve değişik biçimlerde kullanılmaktadır. Bu vesayet yetkisini kullanın organlar iki gruba ayrılmaktadır. Bunlar idari makamlar ve idari yargı organlarıdır. Kararlar üzerinde uygulanan vesayet; kararları onama, erteleme, iptal etme, yerine geçme ve önceden izin verme biçiminde uygulanmaktadır. Organlar üzerindeki vesayet yetkisi toplanmalarına izin ya 2013| 9 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ da organlık sıfatına son verilme şeklinde ortaya çıkmaktadır. Personel üzerindeki vesayet ise, kadro verilmesi, tayin, maaş ve diğer ödemelerin belirlenmesi, emeklilik ve diğer sosyal hakların düzenlenmesi gibi geniş bir alanda kullanılmaktadır. Bu konuda özellikle bir yerel yönetim birimi ile merkezi yönetim arasında düzenlenen ve iki tarafın haklarına eşit biçimde saygı göstermesi gereken bir sözleşme bile, merkezi yönetimin belediyelere bir müdahale aracı haline gelebilmektedir. 2.2. 5018 Sayılı Kanun’a Göre Belediyelerde Sorumlular 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa göre harcama sürecinde doğrudan ya da dolaylı olarak yer alan aktörler vardır. Bu aktörler mali sorumluluk açısından; üst yönetici, harcama yetkilisi, gerçekleştirme görevlisi, muhasebe yetkilisi gibi ünvanlar altında gruplandırılırlar ve bu gruplandırmaya göre çeşitli sorumluluklar üstlenmiş olurlar. Bu bölümde söz konusu sorumluları ve sorumluluklarını inceleyeceğiz. 2.2. 1. Üst Yönetici 5018 sayılı Kanunun 11’inci maddesinde üst yöneticiler, il özel idarelerinde vali, belediyelerde belediye başkanı, bağlı kuruluşlarda (İETT, ASKİ, EGO gibi) genel müdür, birliklerde ise birlik başkanları olarak belirtilmiştir. Üst yöneticiler aynı zamanda idarelerinin hem bütününün hem de ayrı ayrı kendilerine ödenek ayrılan her biriminin en üst harcama yetkilisidir. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 37’nci maddesinde belediye başkanının, belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisi olduğu ve 38/a maddesinde de belediye teşkilatının en üst amiri olduğu belirtilmiştir. 5393 sayılı Kanuna paralel düzenlemeler 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nda da yapılmış ve 17’nci maddesinde büyükşehir belediye başkanının, büyükşehir belediye idaresinin başı ve tüzelkişiliğinin temsilcisi olduğu, 18/a maddesinde ise belediye teşkilatının en üst amiri olduğu ifade edilmiştir. Görüldüğü gibi, gerek 5018 sayılı Kanunda gerek 5393 sayılı Kanunda ve gerekse de 5216 sayılı Kanunda belediye başkanlarının, üst yönetici olduğu ve belediyelerin stratejik planlarını ve bütçelerini kalkınma planına, yıllık programlara, belediyelerin stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanmasından ve uygulanmasından, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağ10 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ lamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi ve izlenmesinden sorumlu oldukları belirtilmiştir. 14 5018 sayılı Kanunla belediye başkanları, bu görev ve sorumlulukları yerine getirme yönünden meclislerine karşı sorumlu tutulmuştur. Belediye başkanlarının bu sorumlulukları idari sorumluluktur. Sorumluluğun bu şekilde olduğu, 5018 sayılı Kanunun faaliyet raporları başlıklı 41’inci maddesinde belirtilmiştir. Söz konusu maddede, üst yöneticilerin idari sorumlulukları çerçevesinde her yıl faaliyet raporları düzenleyecekleri belirtilmiştir. Üst yönetici durumunda olan belediye başkanı, birim faaliyet raporlarını esas alarak, belediyenin faaliyet rapor sonuçlarını gösteren idare faaliyet raporunu hazırlar ve mart ayı toplantısında meclislerine sunar. Ayrıca, raporun bir örneği İçişleri Bakanlığına gönderilir ve kamuoyuna da açıklanır. İçişleri Bakanlığı, mahalli idare faaliyet raporları üzerine değerlendirme raporu hazırlar, Sayıştay’a gönderir ve kamuoyuna açıklar. Bu raporun bir örneği de Maliye Bakanlığına gönderilir. Sayıştay, mahalli idareler değerlendirme raporunu ve genel faaliyet raporunu, dış denetim sonuçlarını dikkate alarak görüşlerini de belirtmek suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisine sunmak durumundadır. Üst yöneticilerin mali sorumlulukları Sayıştay Genel Kurulunun 14.06.2007 tarih ve 5189/1 nolu kararında belirtilmiştir. Kararda, “Üst yöneticiler işlerin gidişatından harcama yetkililerinin ve diğer görevlilerin bilgilendirmeleri ve raporları ile bilgi sahibi olmaktadırlar. Bununla birlikte Üst yöneticilerin özel Kanunlardan doğan Sayıştaya karşı mali sorumlulukları olabileceği gibi, münferit bir olayda sorumluluklarına hükmedilmeleri de gerekebilir. Bu husus, meselenin Sayıştay yargısında görüşülmesi sırasında hükme bağlanacak bir konudur. Dolayısıyla bu aşamada bir genelleme yaparak üst yöneticilerin, işlemlerin hukuka uygun olarak yürütülmesinden sorumlu olacakları ya da olmayacakları yönünde bir görüş belirtilmesi uygun bulunmamaktadır.” denilmektedir. 2.2. 2. Harcama Yetkilisi Harcama yetkilisinin ortaya çıkabilmesi için öncelikle belediyelerin, Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğinin 7’inci madBaşaran M. vd.,5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, İzden Yayınları, 2010 14 2013| 11 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ desinde belirtilen esas ve usullere göre Yönetmeliğe ekli örnek:1/A ve 1/B numaralı kurumsal sınıflandırma anahtarını kullanarak bütçelerinde birimlerini kodlamış olmaları gerekir. 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesi uyarınca, mahalli idare bütçelerinde kurumsal sınıflandırmada kodlanmış olan birimlerin en üst yöneticileri (amirleri) o birimin bütçesinin harcanmasında harcama yetkilisi olacaktır. 31’inci maddede harcama yetkilisinin belirlenmesine ilişkin olarak “Bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir.” şeklinde ana kural belirlenmiş olmasına rağmen, yine aynı maddenin ikinci fıkrasında, “Ancak, teşkilât yapısı ve personel durumu gibi nedenlerle harcama yetkililerinin belirlenmesinde güçlük bulunan idareler ile bütçelerinde harcama birimleri sınıflandırılmayan idarelerde harcama yetkisi, üst yönetici veya üst yöneticinin belirleyeceği kişiler tarafından; mahallî idarelerde İçişleri Bakanlığının, diğer idarelerde ise Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine yürütülebilir.” ifadesi yer almıştır. Maliye Bakanlığınca 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 4’üncü Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan Harcama Yetkilileri Hakkında 1 Seri No’lu Genel Tebliğde; “Teşkilat yapısı ve personel durumu gibi nedenlerle harcama yetkililerinin belirlenmesinde güçlük bulunan idareler ile bütçelerinde harcama birimleri sınıflandırılmayan idarelerde harcama yetkisi, üst yönetici veya üst yöneticinin belirleyeceği kişiler tarafından mahalli idarelerde İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine yürütülebilir” hükmü getirilmiştir. Harcama yetkilisinin belirlenmesine ilişkin olarak İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünce 30.12.2005 tarih ve 2005/133 sayılı Genelge yayınlanmış, ancak söz konusu Genelge 24.02.2006 tarih ve B050MAH074000l/45181 sayılı Genelge ile yürürlükten kaldırılmış ve 24.02.2006 tarihli Genelgede mahalli idarelerde harcama yetkilisinin belirlenmesine ilişkin açıklamalar yapılmıştır. Anılan Genelgede aşağıdaki hususlar belirtilmiştir. 1-Bütçelerinin kurumsal sınıflandırmasında harcama birimleri kodlanmakla birlikte, nüfusu 10.000 (onbin) ve aşağı olan ilçe ve ilk kademe belediyelerinde harcama yetkilisi belediye başkanı olacaktır. 2-Bütçelerinde harcama birimleri sınıflandırılmayan kasaba (belde) belediyelerinde harcama yetkilisi belediye başkanı olacaktır. 3- Mahalli idare birliklerinde harcama yetkilisi birlik başkanı olacaktır. 4-Üst yönetimin giderleri, kurumsal sınıflandırmada özel kalem olarak kodlanan, ancak özel kalem müdürlüğü kadrosu bulunmayan 12 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ idarelerde “02-Özel Kalem” kurumsal kodundan yapılacak giderlerde harcama yetkilisi il özel idarelerinde vali, belediyelerde belediye başkanı olacaktır. 5- 2006 yılında teşkilatlanma çalışmaları dolayısıyla bütçelerinde birim düzeyinde kurumsal kodlama yapılması gerektiği halde birim düzeyinde kurumsal kodlama yapılmamış olan il özel idarelerinde harcama yetkilisi genel sekreter olacaktır. 6- Mali hizmetler birim amirliği ve muhasebe yetkilisi görevleri aynı kişide birleşen mahalli idarelerde, 5018 sayılı Kanunun 60’ıncı maddesi gereğince, harcama yetkilisi ile muhasebe yetkilisi görevleri aynı kişide birleşemeyeceğinden, mali hizmetler biriminin harcama yetkilisi üst yönetici veya belirleyeceği kişi olacaktır. Yukarıda sayılanlar dışında harcama yetkisi, bütçe ile ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi tarafından kullanılacaktır. Harcama yetkilisi kavramı belediye mevzuatına da girmiş, 5393 sayılı Belediye Kanununun 63’üncü maddelerinde belediye bütçesi ile ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisi olarak tanımlanmıştır. Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğinde kurumsal sınıflandırma dört düzey olarak öngörülmekle birlikte, Yönetmeliğe ekli örnek:1/A ve 1/B numaralı kurumsal sınıflandırma anahtarında idarelerin beşinci ve daha alt düzeyleri açmalarının ihtiyari olduğu belirtilmiştir. Bu durumda kurumsal sınıflandırmanın beşinci düzeyinde kodlanan birimlerin harcama yetkilisi kim olacaktır? 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 4’üncü Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan Harcama Yetkilileri Hakkında 1 Seri No’lu Genel Tebliğde, mahalli idarelerde kurumsal sınıflandırmanın üçüncü ve dördüncü düzeyinde ödenek tahsis edilen ana hizmet birimleri ve yardımcı hizmet birimleri ile danışma ve denetim birimlerinin en üst yöneticilerinin harcama yetkilisi olarak belirlenmesinin gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda kurumsal sınıflandırmanın beşinci düzeyinde kodlanmış olan birimlerin harcama yetkilileri de dördüncü düzeydeki birimin amiri olacaktır. Örneğin büyükşehir belediyeleri kurumsal sınıflandırmanın dördüncü düzeyinde daire başkanlıklarını kodlayacaklardır. Eğer idare isterse daire başkanlıklarına bağlı şube müdürlüklerini de daire başkanlığının altında beşinci düzeyde kodlayabilir. Şube müdürlüklerine ilişkin olarak yapılacak giderlerde harcama yetkilisi şube müdürü değil, 1 Seri No’lu Genel Tebliğ uyarınca, kurumsal sınıflandır2013| 13 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ manın dördüncü düzeyinde kodlanmış olan daire başkanı harcama yetkilisi olacaktır. 5018 sayılı Kanunun 32’nci maddesinde, bütçelerden harcama yapılabilmesinin, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkün olduğu, harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgilerin yer alacağı, harcama yetkililerinin, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumlu olduğu belirtilmiştir. Harcama yetkilisinin ön plana çıkan sorumluluğu, yapılan harcamanın kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından sorumlu tutulmasıdır. 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununda bu sorumluluk saymanda iken 5018 sayılı Kanunda yönetim sorumluluğu modeli çerçevesinde bu sorumluluk harcama yetkilisine verilmiştir. Dolayısıyla harcama yetkilisi yapmış olduğu harcamaların kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından sorumlu olacaktır. 5018 sayılı Kanun incelendiğinde, 1050 sayılı Kanunun aksine muhasebe yetkilisine böyle bir sorumluluk verilmemiştir. 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinde, kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluğun kurul, komite veya komisyona ait olacağı belirtilmiştir. Yine 31’inci maddede, harcama yetkisinin devredilmesinin, yetkiyi devredenin idarî sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı belirtilmiştir. 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinde, harcama yetkisinin bir üst yönetim kademesinde birleştirilmesine ilişkin usûl ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği belirtilmiş, Maliye Bakanlığınca 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı 4’üncü Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan Harcama Yetkilileri Hakkında 1 Seri No’lu Genel Tebliğde; teşkilat yapısında üst yönetici ile harcama birimleri arasında yönetim kademesi yer almak şartıyla, bütçeyle ödenek tahsis edilen harcama birimlerinin harcama yetkisinin harcama türleri itibarıyla kısmen veya tamamen mahalli idarelerde İçişleri Bakanlığının uygun görüşü ve üst yöneticinin onayı ile bir üst yönetim kademesinde birleştirilebileceği, üst yönetici ve yardımcılarına harcama yetkisinin 14 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ birleştirilmesi suretiyle harcama yetkisinin verilemeyeceği belirtilmiştir. İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünce yayımlanan 24.02.2006 tarih ve B050MAH 074000l/45181 sayılı Genelgede, mahalli idarelerde harcama yetkisinin bir üst yönetim kademesinde birleştirilmesinin il özel idareleri ve büyükşehir belediyelerinde mümkün olduğu, bütçelerinde birim düzeyinde kurumsal kodlama yapmış olan il özel idareleri ve büyükşehir belediyelerinde birimlerin harcama yetkilerinin, harcama türleri itibarıyla kısmen veya tamamen genel sekreter veya yardımcılarında, üst yöneticinin onayı ve Bakanlığın uygun görüşü üzerine birleştirilebileceği, bu konudaki uygun görüş taleplerinin Bakanlığa yapılması ve talep yazılarında birleştirilme gerekçesinin belirtilmesi gerektiği belirtilmiştir. 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinde, harcama yetkisinin devredilmesine ilişkin usûl ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği belirtilmiş, Maliye Bakanlığınca yayımlanan Harcama Yetkilileri Hakkında 1 Seri No’lu Genel Tebliğde, harcama yetkililerinin, kamu hizmetlerinin etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde sunulmasını sağlamak amacıyla Tebliğde belirlenen sınırlar dahilinde harcama yetkisini devredebilecekleri belirtilmiştir. Buna göre; - Belediye bağlı idarelerin harcama yetkilileri bu yetkilerini yardımcılarına, yardımcısı olmayanlar ise hiyerarşik olarak bir alt kademedeki yöneticilere kısmen veya tamamen devredebilirler. Her bir harcama işlemi itibarıyla, mal ve hizmet alımlarında ikiyüzellibin Yeni Türk Lirasını, yapım işlerinde ise birmilyon Yeni Türk Lirasını aşan harcamalara ilişkin harcama yetkisi hiçbir şekilde devredilemez. Harcama yetkisi aşağıdaki şartlara uygun olarak devredilir: - Yetki devri yazılı olmak zorundadır. - Devredilen yetkinin sınırları açıkça belirlenmiş olmalıdır. Bu sınır parasal bir sınır olabileceği gibi konu itibariyle de harcama yetkisi devredilebilir. - Merkez teşkilatında harcama yetkisinin devri ve bu yetkinin geri alınması üst yöneticiye, mali hizmetler birimine ve muhasebe yetkilisine; merkez dışı birimlerde ise mali hizmetler birimine ve muhasebe yetkilisine yazılı olarak bildirilmelidir. - Harcama yetkisinin devredilmesi, yetkiyi devredenin idari sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. 2013| 15 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Harcama Yetkilileri Hakkında 1 Seri No’lu Genel Tebliğde, harcama yetkilisinin kanuni izin, hastalık, geçici görev, disiplin cezası uygulaması, görevden uzaklaştırma ve benzeri nedenlerle geçici olarak görevinden ayrılması halinde ilgili harcama biriminin harcama yetkilisinin vekaleten görevlendirilen kişi olacağı belirtilmiştir.15 Harcama yetkililerinin mali açıdan Sayıştay’a karşı sorumlulukları Sayıştay Genel Kurul Kararında belirtilmiştir. Buna göre 5018 sayılı Kanunda, giderin yapılmasından ödeme aşamasına kadar tüm işlemlerin harcama yetkilisinin gözetim ve denetimi altında, onun emir ve talimatı ile yürütülmesi öngörüldüğünden, sorumluluk konusunda da harcama yetkilisi ön plana çıkmaktadır. 5018 sayılı Kanunda harcama yetkilisinin, bütçeyle ödenek tahsis edilen her harcama biriminin en üst yöneticisi olarak tanımlanması, idari açıdan üst yöneticilere; hukuka uygunluk açısından da yetkili kılınmış mercilere hesap vermekle sorumlu olduğunu göstermektedir. Bu anlamda harcama yetkililerinin Sayıştay’a hesap verme sorumluluğu bulunmaktadır. 2.2. 3. Muhasebe Yetkilisi Muhasebe Yetkilisi, muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden ve muhasebe biriminin yönetiminden sorumlu, usulüne göre atanmış sertifikalı yöneticiyi ifade etmektedir.16 5018 sayılı Kanunun 61’inci Maddesine göre; Muhasebe hizmeti; gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması işlemleridir. Bu işlemleri yürütenler muhasebe yetkilisidir. Sayıştay Genel Kurul Kararında muhasebe yetkilisinin Sayıştay’a karşı mali sorumluluğu aşağıdaki şekilde yer almaktadır. 5018 sayılı Kanunun 61’inci maddesi uyarınca muhasebe yetkilisinin, ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde yetkililerin imzasını arama yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu nedenle; - Ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzaları olmakla birlikte, ödeme emri belgesi eki belgeler üzerinde herhangi bir imza eksiği varsa muAdnan Yüksel KILIÇOĞLU, Yerel Yönetim ve Denetim Dergisi, Mayıs 2006, Cilt 11, Sayı 5 Başaran M. Vd.,5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, İzden Yayınları,, 2010 15 16 16 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ hasebe yetkilisinin, ödeme emri belgesi üzerinde imzası bulunan harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisiyle birlikte sorumlu tutulması gerektiğine, - - - - - Ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi veya gerçekleştirme görevlisinden sadece birinin imzası varsa, muhasebe yetkilisinin, imzası bulunan görevliyle birlikte sorumlu tutulması gerektiğine, Ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzaları yoksa muhasebe yetkilisinin, tek başına sorumlu tutulması gerektiğine, Ödemeye esas teşkil etme niteliği bulunan, fakat gider evrakı arasında yer almayan bir belge nedeniyle ortaya çıkan kamu zararı ile giderin taahhüt ve tahakkuk aşamalarına ait olup çeşitli gerçekleştirme görevlilerinin kendi yasal görevleri çerçevesinde düzenledikleri ve imzaladıkları belgelerdeki açık ve kolayca görülebilen ve yorum gerektirmeyen maddi hatalardan muhasebe yetkilisinin, harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisiyle birlikte sorumlu tutulması gerektiğine, hatanın bariz olup olmadığı hususunun ise yargı dairelerince kararlaştırılacak bir husus olduğuna Hak sahibi olmayan kişilere ödeme yapılması nedeniyle ortaya çıkan kamu zararından, doğrudan ve tek başına muhasebe yetkilisinin sorumlu tutulması gerektiğine İdarelerce ilgili kanunlarına göre tarh ve tahakkuk ettirilerek tahsil edilebilir hale gelmiş kamu gelir ve alacaklarının takip ve tahsil edilmesinden muhasebe yetkilisinin tek başına sorumlu olduğuna karar verilmiştir. 2.2. 4. Mali Hizmetler Birimi 5018 sayılı Kanunun 60’ıncı maddesinde mali hizmetler biriminin görev ve yetkileri sayılmıştır. Bu maddeye göre Kamu idarelerinde aşağıda sayılan görevler, malî hizmetler birimi tarafından yürütülür: a) İdarenin stratejik plan ve performans programının hazırlanmasını koordine etmek ve sonuçlarının konsolide edilmesi çalışmalarını yürütmek. b) İzleyen iki yılın bütçe tahminlerini de içeren idare bütçesini, stratejik plan ve yıllık performans programına uygun 2013| 17 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ c) d) e) f) g) h) i) j) k) l) m) n) olarak hazırlamak ve idare faaliyetlerinin bunlara uygunluğunu izlemek ve değerlendirmek. Mevzuatı uyarınca belirlenecek bütçe ilke ve esasları çerçevesinde, ayrıntılı harcama programı hazırlamak ve hizmet gereksinimleri dikkate alınarak ödeneğin ilgili birimlere gönderilmesini sağlamak. Bütçe kayıtlarını tutmak, bütçe uygulama sonuçlarına ilişkin verileri toplamak, değerlendirmek ve bütçe kesin hesabı ile malî istatistikleri hazırlamak. İlgili mevzuatı çerçevesinde idare gelirlerini tahakkuk ettirmek, gelir ve alacaklarının takip ve tahsil işlemlerini yürütmek. Genel bütçe kapsamı dışında kalan idarelerde muhasebe hizmetlerini yürütmek. Harcama birimleri tarafından hazırlanan birim faaliyet raporlarını da esas alarak idarenin faaliyet raporunu hazırlamak. İdarenin mülkiyetinde veya kullanımında bulunan taşınır ve taşınmazlara ilişkin icmal cetvellerini düzenlemek. İdarenin yatırım programının hazırlanmasını koordine etmek, uygulama sonuçlarını izlemek ve yıllık yatırım değerlendirme raporunu hazırlamak. İdarenin, diğer idareler nezdinde takibi gereken malî iş ve işlemlerini yürütmek ve sonuçlandırmak. Malî kanunlarla ilgili diğer mevzuatın uygulanması konusunda üst yöneticiye ve harcama yetkililerine gerekli bilgileri sağlamak ve danışmanlık yapmak. Ön malî kontrol faaliyetini yürütmek. İç kontrol sisteminin kurulması, standartlarının uygulanması ve geliştirilmesi konularında çalışmalar yapmak. Malî konularda üst yönetici tarafından verilen diğer görevleri yapmak. Aynı kanunun 60’ıncı maddesinin 2’nci fıkrası; “Alım, satım, yapım, kiralama, kiraya verme, bakım-onarım ve benzeri malî işlemlerden; idarenin tamamını ilgilendirenler destek hizmetlerini yürüten birim, sadece harcama birimlerini ilgilendirenler ise harcama birimleri tarafından gerçekleştirilir. Ancak, harcama yetkililiği görevi uhdesinde kalmak şartıyla, harcama birimlerinin talebi ve üst yöneticinin onayıyla bu işlemler destek hizmetlerini yürüten birim tarafından yapılabilir” düzenlemesini getirmiştir. 18 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2.2. 5. İhale Yetkilisi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun tanımları düzenleyen 4’üncü maddesinde; İhale yetkilisi; İdarenin, ihale ve harcama yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevlilerini ifade eder şeklinde tanımlamıştır. Kamu İhale Genel Tebliği de, söz konusu kanuna paralel olarak ihale yetkilisini; ‘idarenin, ihale ve harcama yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevlileri’ olarak belirlenmiştir. İdarelerin bu yetkilerine sahip kişi, kurul veya görevlileri ise, kendi mevzuatlarında belirlenmektedir. Harcama yetkilisi ve İhale Yetkilisi tanımları incelendiğinde, her iki yetkinin de aynı görevlilerde birleştiği anlaşılmaktadır. 5393 sayılı Belediye Kanunu “Belediye başkanı, belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir”, ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ise “belediyelerde üst yönetici belediye başkanıdır” düzenlemelerini yapmıştır. Bu düzenlemeler birlikte değerlendiğinde, belediyelerde İhale Yetkilisi’nin kendilerine bütçe ile ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi olduğu görülmektedir. Belediyelerde ihale yetkisi genellikle, harcama yetkilisi durumunda olan birim müdürlerinin, büyükşehir belediyelerinde ise, daire başkanlarının uhdesinde yer almaktadır. Belediye başkanlarının harcama yetkilisi olduğu bazı özel durumlarda ise ihale yetkilisi, doğrudan belediye başkanı olacaktır. 2.2.6. Temsil Ağırlama Giderlerinde Sorumluluk Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesine göre genel kural, temsil, ağırlama ve tören giderlerinin konu, kapsam ve miktarının tayininin Belediye Başkanının yetki ve takdirine tabi olmasıdır. Buna göre belediye başkanı üst yönetici sıfatını kullanarak bu giderlerin yapılmasında onay makamı olarak hareket etmektedir. Buna göre temsil ağırlama ve tören giderlerinde harcama yetkisi, bizzat belediye başkanlarında olabileceği gibi, takdiri belediye başkanında olmak kaydıyla özel kalem, destek hizmetleri müdürlüğü, sosyal işler müdürlüğü gibi harcama birimlerinin bütçe ödeneklerinden söz konusu giderlerin yapılması nedeniyle harcama birimi yöneticilerinde yani diğer harcama yetkililerinde olabilir. Harcama yetkisi devredildiğinde mali sorumluluğun devre2013| 19 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ dilen harcama yetkilisine geçmesi, belediye başkanının ise harcama yetkisinin kalkması gerekmektedir. Ayrıca mali sorumluluğun, münferit her olayda değişebileceği gözden kaçırılmamalıdır. 20 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2.3. Belediyelerde Temsil, Ağırlama Ve Tören Giderleri Ülkemizde belediyeler tabi oldukları mevzuat açısından büyükşehir belediyeleri ve büyükşehir belediyesi dışında kalan il, ilçe veya belde belediyeleri şeklinde bir ayrıma tabi tutulmaktadır. Büyükşehir belediyeleri 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’na tabi iken diğer belediyeler 5393 Sayılı Belediye Kanunu’na bağlı olarak faaliyette bulunurlar. 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 14’üncü maddesi, Belediyenin görev ve sorumluluklarını düzenlemektedir;17 Belediyeler, bu görev ve sorumlulukları yerine getirirken aynı kanunun 60’ıncı maddesinde sayılan giderleri gerçekleştirirler. Belediyeler tek tek sayılan bu giderlerin dışına çıkamazlar, yani yapılan giderlerin 5393 Sayılı Belediye Kanununun 60’ncı maddesinde sayılmış olması gereklidir. Söz konusu maddenin 1’inci fıkrasının (k) bendinde belediyenin giderleri arasında; “Temsil, tören, ağırlama ve tanıtım giderleri” yer almaktadır. Dolayısıyla Temsil, tören, ağırlama ve tanıtım giderleri belediyelerin giderleri arasında sayılmıştır. Ayrıca 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun Belediye başkanının görev ve yetkileri başlıklı 38’inci maddesinin 1’inci maddesinin (o) bendinde “Temsil ve ağırlama giderleri için ayrılan ödeneği kullanmak” belediye başkanının görev ve yetkileri arasında sayılmaktadır. Belediyelerde temsil ağırlama giderleri, 3152 sayılı İçişleri Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 11. maddesiyle İçişleri Bakanlığına verilen yetkiye istinaden çıkarılan 25.04.1984 tarih ve “Belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla;a) İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafî ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, nikâh, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptırır. Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 50.000'i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açar. b) (…)(1) Devlete ait her derecedeki okul binalarının inşaatı ile bakım ve onarımını yapabilir veya yaptırabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme ihtiyaçlarını karşılayabilir; sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve işletebilir; kültür ve tabiat varlıkları ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânların ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir; bu amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa edebilir. Gerektiğinde, öğrencilere, amatör spor kulüplerine malzeme verir ve gerekli desteği sağlar, her türlü amatör spor karşılaşmaları düzenler, yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara belediye meclisi kararıyla ödül verebilir. Gıda bankacılığı yapabilir.” 17 2013| 21 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 1984-27302 sayılı Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi ile gerçekleştirilmektedir. Anayasamızda idarenin düzenleyici işlemleri kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik olarak sayılmıştır. Ancak, uygulamada yürütme organının bunların dışında, “kararname”, “karar”, “tebliğ ”, “sirküler”, “genelge”, “ilke kararı ” “esaslar”, “yönerge”, “talimat”, gibi değişik isimler taşıyan işlemler ile de genel, soyut ve objektif hukuk kuralları koyduğu görülmektedir. 18 Yürütme organının bu tarz düzenleyici işlemlerine “adsız düzenleyici işlemler” denilmektedir. İdarenin düzenleyici işlemleri arasında sayılan tebliğ, genelge, yönerge ve benzeri isimler altındaki düzenlemeleri, yönetmelik hükmündeki düzenlemeler olarak da kabul edilmektedir. Mülga 832 sayılı Sayıştay Kanunun “Mali konularla ilgili tüzükler ve yönetmelikler hakkında istişari mütalaa” başlıklı 105’inci maddesinde; “Bakanlıklar ve Sayıştay’ın denetimine giren diğer idare ve kurumlarca mali konularda düzenlenecek yönetmeliklerle tüzükler, Sayıştay’ın istişari mütalaası alındıktan sonra yürürlüğe konulabilir” ifadesi yer almaktadır. Mali konularla ilgili olan söz konusu yönerge, yönetmelik hükmünde değerlendirildiğinde, Sayıştay’ın istişari mütalaası alınmadan yürürlüğe konulmuş olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle 1984 yılında çıkarılan söz konusu yönergenin Sayıştay denetim ve yargılaması açısından bağlayıcı olup olmadığı ya da yürürlükte olup olmadığı tartışmalı bir konu olup bu konuda farklı görüşler bulunmaktadır. Söz konusu yönergenin yürürlükte olduğu, Sayıştay kararlarında mevcudiyetini korumaktadır. Bununla birlikte temsil ağırlama ödeneklerinin nasıl kullanılacağına dair bu tarz başka bir genel düzenleme bulunmamakta, söz konusu yönerge fiilen yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak bazı belediyelerde iç yönetmelik şeklinde temsil ağırlama giderlerine ilişkin yönergede yer alan hükümlerin genelde birebir aynısı şeklinde düzenleme yapıldığı görülmekle beraber bu iç yönetmeliklerin yalnızca ilgili belediyeyi bağlayacağı tabiidir.19 Bundan sonraki açıklamalarımızı, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nin yürürlükte olduğunu kabul ederek yapacağız. Ayrıca, söz konusu yönergenin KULUÇLU, Erdal ( 2008), ”Türk Hukuk Sisteminde Normlar Hiyerarşisi ve Sayıştay Denetimine Etkileri” Sayıştay Dergisi, Sayı 71 19 GÜZEL, Ahmet, 2011, Mahalli İdarelerde Temsil Ağırlama Giderleri, Dış Denetim Dergisi,Sayı 4 18 22 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ günün gereklerine göre yeniden düzenlenmesi gerektiği kanaatini taşımaktayız. 2.3.1. Temsil Giderleri20 Temsil giderleri, belediye başkanının bulunduğu konumun gereği olarak, gelen misafirlere yapılan ikram, belirli kişilere verilen hediyeler gibi yapılan giderleri kapsamaktadır. Belediye bütçesinden yapılacak temsil, ağırlama ve tören giderlerinin konu, kapsam ve miktarını belirlemede belediye başkanı yetkili kılınmıştır. Bilindiği üzere belediye başkanı, yalnızca seçilmiş bir kamu görevlisi değil, aynı zamanda 5393 Sayılı Belediye kanununda belirtildiği üzere belediye tüzel kişiliğinin bir organıdır. Birinci bölümde kavramsal çerçeveye değinirken açıklandığı üzere, belediye gibi tüzel kişiler, fiil ehliyeti olarak adlandırılan kendi fiilleriyle hak edinebilme ve borç altına girebilme ehliyetine kanuni organlara sahip oldukları andan itibaren sahip olurlar ve bu ehliyetlerini organları eliyle kullanırlar. Belediye tüzel kişiliğinin bir organı olan belediye başkanı çeşitli görev ve yetkilerinin yanı sıra bütçede yer alan ‘temsil ağırlama tören ve tanıtma giderleri’ ödeneğini kullanmada doğrudan yetki sahibidirler. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nin 3’üncü maddesine göre, temsil-ağırlama ve tören giderlerinin konu, kapsam ve miktarının tayini Belediye Başkanının takdirine tabidir. Bu giderlerin yapılmasını gerektiren tören veya toplantıya Belediye Başkanının katılması şartı aranmaz. Temsil ağırlama giderlerinde konu ve kapsam yönerge ve diğer mevzuat hükümleriyle sınırlı iken miktar bakımından belediye başkanlarını sınırlayacak bir düzenleme bulunmamaktadır. Miktar açısından kamu giderlerinin sahip olduğu, ödenek, verimlilik, etkinlik gibi sınırlar ile etik mevzuatında belirlenen sınırlar, burada da geçerli olacaktır. Ayrıca, görevle ilgili olmak kaydıyla temsil giderlerinin neler olduğu, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinde belirtilmektedir. Yönerge’nin “Temsil Giderleri” başlıklı 4’üncü maddesine göre temsil giderleri belediyenin göreviyle ilgili olmak şartıyla; a) Belde'de başarılı çalışmaları görülenler için toplantılar düzenlenmek, b) Kupa ve benzeri teşvik uygulamalarında bulunmak, Başaran M. Vd. , 2009,Mahalli İdarelerin İdari ve Mali Mevzuatı, İzden Yayınları, İzmir, 20 2013| 23 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ c) Gerçek ve tüzel kişilere plaket, ödül ve hediye vermek, çiçek göndermek, , d) Belde'de göreve başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlenmek ve hediye vermek, için yapılır. Burada dikkat edilmesi gereken husus yapılan bu giderlerin belediye tüzel kişiliğini temsilen yapılması gerektiğidir. Belediye tüzel kişiliğini temsil amacıyla yapılmayan kişisel nitelikli giderlerin belediye bütçesinden ödenmesi söz konusu değildir. 2.3.2. Ağırlama Gideri Ağırlama giderlerinin yine belediye tüzel kişiliği adına yapılması gerekmektedir. Belediye başkanının özel misafirleri için yapılan ağırlama giderlerinin belediye bütçesinden karşılanması mümkün değildir. Ağırlama giderlerinin kimler adına yapılabileceği Yönergenin 5’inci maddesinde belirtilmiştir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nin “Ağırlama Giderleri” başlıklı 5’inci maddesine göre ağırlama giderleri, beldenin misafiri olan, a) Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başbakan ve Bakanlar Kurulu Üyeleri, b) Hükümet Merkezi veya diğer illerin protokole dahil kişiler, c) Yabancı Ülke Temsilcileri veya konuklar, d) Sanat, bilim, kültür ve spor dallarında temayüz etmiş kişiler, e) Basın mensupları, f) Beldenin kalkınmasında katkısı olanlar veya olacağı anlaşılanlar, İle bu kişilerin eşleri ve refakatindeki görevliler için, geleneklere ve davetin şumulüne göre, ağırlama, konuklama, konutlandırma ve bu işlerle ilgili olarak hazırlıkların gerektirdiği giderlerle ziyafet, kokteyl, hediye, çiçek, bahşiş ve taşıma giderleri şeklinde yapılır. Sayılan bu kişiler dışındakiler için belediye bütçesinden ağırlama gideri yapılması mümkün değildir. Beldeye gelen milletvekillerinin bu kapsamda ağırlanması mümkün değildir. Zira milletvekillerine görevli olarak beldeye geldikleri zamanlarda bütçe kanununa ekli H cetvelinde her yıl belirlenen tutarda gündelik ve konaklama bedeli ödendiğinden bu masraf24 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ ların bir defada temsil ağırlama giderlerinden ödenmemesi gerekir. Ayrıca, beldeye resmi görevli olarak gelen denetim elemanlarının veya diğer kamu personelinin konaklama giderleri, 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümleri ile mensup olunan kamu idaresi bütçesinden karşılandığından, bu giderler, ağırlama gideri olarak değerlendirilemez. 2.3.3. Tören Giderleri Tören giderlerinin neleri kapsayacağı yine Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nde belirtilmiştir. Buna göre tören giderleri ; a) b) c) d) Resmi ve dini bayramlar ile anma günleri, Beldenin kurtuluş günleri, Festival ve fuarlar, Beldenin sosyal, ekonomik ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunacak temel atma ve açılış günleri, e) Milli mücadeleye ait önemli günler için yapılabilir. Aynı Yönerge’nin “Diğer Tören Giderleri” başlıklı 10’uncu maddesinde ise; belde için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için de gerekli sayılan etkinlik ve törenler için (nişan, nikah, ölüm gibi) harcama yapılabileceği belirtilmiştir. Belediye başkanının belediye tüzel kişiliğini temsil etmediği özel toplantı ve törenler için belediye bütçesinden harcama yapılmaması gerekir. Örneğin belediye başkanının kendi akrabasına ait bir düğünde altın takması ve bunu belediye bütçesinden karşılaması mümkün değildir. Ayrıca ‘Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in 15’inci maddesinde;”Kamu görevlileri, kamu kaynaklarını kullanarak hediye veremez, resmi gün, tören ve bayramlar dışında, hiçbir gerçek veya tüzel kişiye çelenk veya çiçek gönderemezler; görev ve hizmetle ilgisi olmayan kutlama, duyuru ve anma ilanları veremezler” denilmektedir. Bu sınırlamalar, temsil ağırlama ödeneğini kullanma konusunda konu ve kapsam bakımından yetkili olan belediye başkanları için de geçerlidir. Belediyenin bulunduğu ili ve belediyeyi ilgilendiren müşterek nitelikte temsil, ağırlama ve tören gideri yapılması gerekebilir. Bu durumda il valisine il özel idaresinin ve belediyenin bu gidere hangi miktarda katılabileceğine karar verme yetkisi tanınmıştır. Bu husus Yönergenin 11’inci maddesinde düzenlenmiştir. 2013| 25 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 2.3.4. Diğer Giderler 2.3.4.1.Konaklama Ağırlanması gereken yerli veya yabancı konukların otel,motel, misafirhane, öğretmen evi,polis evi gibi mekanlardan yapılacak barınmaya ilişkin hizmet alımlarını kapsamaktadır. Bu gibi yerlerin idareye ait olması halinde bunların bakım ve onarımları temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında doğrudan temin yöntemi ile değil, ihale usulleri ile yaptırılacaktır. Konaklama esnasında misafirlere ait alkollü veya alkolsüz minibar ücretleri gibi çeşitli fazla harcamalar da konaklamaya dahildir. Daha önce belirtildiği üzere konaklama giderleri 6245 Sayılı Harcırah Kanununa göre kendi kurumlarından karşılanan denetim elemanları ve/veya kamu görevlilerinin konaklamaya ilişkin giderlerinin, belediye bütçesinden karşılanması mümkün değildir. 2.3.4.2. Seyahat Ağırlanması gereken yerli ve yabancı konuklar ile bunlara refakat etmekle görevli bulunanların (geziler dahil) bir yerden bir yere gidişi ve gelişleri için her türlü taşıt kiralanmasına veya bilet teminine yönelik hizmet alımlarını ifade etmektedir. 2.3.4.3. Yemek Ağırlanması gerekli yerli ve yabancı konuklar ile bunlara refakat etmekle görevli bulunanların yeme içme ihtiyaçlarının karşılanması için yapılacak her türlü ziyafet, yemek, kumanya, meşrubat vb. mal ve hizmet alımlarını ifade eder biçimde anlaşılacaktır. 2.3.4.4. Fuar, Festival, Şölen Giderleri Belediyelerin yörelerini tanıtma, gelişimini ve ekonomik bakımdan kalkınmasını sağlamak amacıyla düzenledikleri faaliyetler ile bu faaliyetlerin düzenlenmesinde davetiye, afiş, reklam, havai fişek, sanatçı ödemeleri ve benzeri işler için yapılan harcamaları ifade etmektedir. Bu giderler yurtiçinde organize edilen faaliyetlerde yapılabileceği gibi yurtdışında organize edilen faaliyetler için de yapılabilir. Fuar, festival, şölen vb giderlerin yapılabilmesi İçişleri Bakanlığı’nca belirli şartlara bağlanmıştır. İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün 14.10.2005 tarih ve 2005/06 sayılı genelgesine göre belediyelerin reklam, ilan ve tanıtım giderlerinin Başbakanlığın tasarruf genelgesi kapsamında olduğu ve proje safhasında iken maliyeti de belirtilmek suretiyle Bakanlıktan izin alınması gerektiği belirtilmiştir. 26 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün 07.04.2005 tarih ve 2005/36 sayılı bir diğer genelgesine göre de uluslararası kuruluşlarla birlikte eğitim ve kültür faaliyetleri yürütülmesi ve festivaller düzenlenmesi halinde, uluslararası kuruluş hakkında bilgi ve ilgili belediyenin meclis kararı ile beraber İçişleri Bakanlığına başvurularak Bakanlıktan izin alınması gerekmektedir. 2.3.5.Belediyenin Görevleri Açısından Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Belediyenin görev ve sorumlulukları, 5393 Sayılı Kanunun 14’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddenin ilk fıkrasında belediyenin ifa etmekle zorunlu olduğu kamu hizmetleri yer alırken, ikinci fıkrada asli görevlerin yanı sıra yapılması ihtiyari nitelikte olan hususlara yer verilmiştir. Bu hususlardan; her türlü amatör spor karşılaşmaları düzenlemek, yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara belediye meclisi kararıyla ödül vermek, belediyenin ve temsil ve tanıtma giderlerinden ihtiyari olarak yapabileceği görevler arasındadır. 2.3.5.1.Sporculara Ödül Verilmesi Sporculara ödül verilmesi gerek genel bütçeli idareler açısından gerek de mahalli idareler açısından birer kamu gideri olarak karşımıza çıkmaktadır. Burada konunun her iki açıdan mevzuat boyutu ortaya konduktan sonra mahalli idarelerce sporculara ödül verilmesi konusu ele alınacaktır. Spor; bedeni veya zihni geliştirmek amacıyla kişisel veya toplu olarak gerçekleştirilen, bazı kurallara göre uygulanan hareketlerin tümü21, olarak tanımlanmaktadır. Bir başka tanıma göre spor; yenme ve başarma gibi insan içgüdüsünün tatminini amaç edinen, belirli kurallar içerisinde yapılan, rekabete dayalı, sosyalleştirici, fiziki, zihni ve ruhi hareketler bütünüdür. Ödül ise; bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat22 olarak tanımlanmaktadır. 1982 Anayasasının 58 ve 59’uncu maddelerinde; “A. Gençliğin korunması MADDE 58- Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrul- 21 22 Türk Dil Kurumu Sözlüğü Türk Dil Kurumu Sözlüğü 2013| 27 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ tusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır. B. Sporun geliştirilmesi ve tahkim (*) MADDE 59- Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder. Devlet başarılı sporcuyu korur. (Ek fıkra: 17/3/2011-6214/1 md.) Spor federasyonlarının spor faaliyetlerinin yönetimine ve disiplinine ilişkin kararlarına karşı ancak zorunlu tahkim yoluna başvurulabilir. Tahkim kurulu kararları kesin olup bu kararlara karşı hiçbir yargı merciine başvurulamaz.” denilmektedir. Yukarıda belirtilen anayasa maddeleri çerçevesinde yerel yönetimlere de sporla ilgili olarak görev ve sorumluluklar yüklenmiştir. 5393 sayılı Belediye Kanununun 14’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde ; belediyenin görev ve sorumlulukları arasında mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla gençlik ve spor hizmetleri de yer almaktadır. Büyükşehir belediyeleri de 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun 7-m maddesinde belirtildiği üzere, amatör takımlar arasında spor müsabakaları düzenlemek, yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara, teknik yönetici, antrenör ve öğrencilere belediye meclis kararıyla ödül vermek gibi görev ve yetkilere sahiptir. Türkiye’nin genel spor politikasını yürütmek amacıyla Gençlik ve Spor Bakanlığı ve altında Spor Genel Müdürlüğü adı altında örgütlenmeye gidilmiştir. 3289 Sayılı Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun ‘Ödül ve sponsorluk’ başlıklı Ek 3’üncü maddesinde;Ulusal ve uluslararası yarışmalarda üstün başarı göstermiş sporcular ve kulüpler ile bu başarıya emeği geçen kişi, kurum ve kuruluşlara (futbol branşı dahil) ayni ve/veya nakdi ödül verileceği, bu ödüllerin Spor Genel Müdürlüğü bütçesinde bu amaçla kullanılmak üzere açılacak tertiplerden karşılanacağı, verilecek ödüllerin miktarı, kimle- 28 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ re verileceğine ilişkin usul ve esasların yönetmelikle düzenleneceği ifade edilmiştir. Buna göre Ulusal ve uluslararası yarışmalarda üstün başarı göstermiş sporculara ödül verileceği emredici kanun hükmü olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu kanun maddesine dayalı olarak çıkarılan Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesine Dair Yönetmelik’te hangi sporculara ne kadar (genellikle cumhuriyet altını adedi belirtilerek) ödül verileceği şekillendirilmiş bulunmaktadır. Bu yönetmelikte ödül; spor hizmet ve faaliyetlerinde üstün başarı gösteren sporcu, spor kulübü, teknik direktör, antrenör ve diğer spor elemanlarına verilecek madalya, başarı belgesi, kupa, ayni yardım veya cumhuriyet altını karşılığı Türk Lirası, şeklinde tanımlanmıştır. Konuya belediyeler açısından bakıldığında başarılı sporculara belediye meclis kararıyla ödül verilebileceği 5393 sayılı Belediye Kanununun 14’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, “yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan öğrencilere, sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere belediye meclisi kararıyla ödül verebilir” şeklinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Kanun hükmünün değerlendirilmesi neticesinde; 5393 sayılı Belediye Kanununda yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere verilecek ödüllerin şekli ve kapsamı konusunda açık bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu durumda verilecek ödüllerin kapsam ve miktarının ilgili belediye meclisince kararlaştırılması gerektiği değerlendirilmektedir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinin “Temsil Giderleri” başlıklı 5’inci maddesinin c fıkrasında ise ödül, temsil giderleri arasında sayılmışlardır. Yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere belediye meclisi kararıyla verilecek ödüller, belediye gider bütçesinin 03.6 Temsil ve Tanıtma giderleri ekonomik kodundan yapılabilir. Belediyelerce başarılı sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere verilecek ödülün nasıl ve ne miktarda verileceğine ilişkin ayrıntılı bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu konuda belediye meclisince alınacak karara göre hareket edileceği belirtilmiştir. Ancak belediye meclisinin alacağı karara ilişkin herhangi bir çerçeve çizilmemiştir. 2013| 29 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Burada belediye bütçesine konulacak 03.6 Temsil ve Tanıtma giderleri ödeneği çerçevesinde hareket edilebileceği gözden kaçırılmamalıdır. Ayrıca belediyelerin, ödül verme uygulamalarında, Spor Genel Müdürlüğüne ait, Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesine Dair Yönetmelik’te belirtilen düzenlemelerden fikren istifade edebilecekleri kanaatindeyiz. 2.3.5.1.1.Sporculara, Teknik Yöneticilere ve Antrenörlere Verilen Ödüllerden Yapılan Kesintiler a)Gelir Vergisi Açısından Yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere belediye meclisi kararıyla ödül verebileceğini yukarıda belirtmiştik. Verilen ödüller manevi bir teşvik amacı gütmenin yanı sıra, verilen kişilere maddi bir kazanç da sağlamaktadırlar. Bu durumda 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu açısından ödemeyi yapan belediye tarafından vergi kesintisi yapılıp yapılmayacağı sorusu gündeme gelmektedir. Sporculara verilecek ödüllerden gelir vergisi kesilip kesilmeyeceği, sporcuların amatör ya da profesyonel olup olmadıklarına göre değişmektedir. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun ‘Teşvik ikramiye ve mükafatları’ başlıklı 29’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasında; Spor yarışmalarına katılan amatör sporculara ödenen ödül ve ikramiyelerin Gelir Vergisinden müstesna olduğu belirtilmiştir. Buna göre Spor yarışmalarına katılan amatör sporculara Temsil ve Tanıtma gideri niteliğinde verilen ödül ve ikramiyeler gelir vergisinden istisna edilmiştir. Sporcuların profesyonel olmaları durumunda ise 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 72’nci maddesi gereğince tevkifat yapılacaktır. 23 Söz konusu maddede; “Geçici Madde 72 – (Ek: 4/6/2008-5766/8 md.) (1) (1) 31/12/2017 tarihine kadar sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden aşağıdaki oranlarda gelir vergisi tevkifatı yapılır. a) Lig usulüne tabi spor dallarında; 1) En üst ligdekiler için % 15, 2) En üst altı ligdekiler için % 10, 3) Diğer liglerdekiler için % 5, b) Lig usulüne tabi olmayan spor dallarındaki sporculara yapılan ödemeler ile milli sporculara uluslararası müsabakalara katılmaları karşılığında yapılan ödemelerden % 5. (2) Bu ödemeler üzerinden 94 üncü madde kapsamında ayrıca tevkifat yapılmaz. Bu gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler dolayısıyla beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmez. 23 30 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Buna göre sporculara maddede belirtilen kategorilere göre % 5 ila 15 oranlarında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır. Teknik yöneticilere ve antrenörlere verilen ödüllerden de söz konusu tevkifat yapılmalıdır. b)Damga Vergisi Açısından 488 Sayılı Damga Vergisi Kanununda sporculara verilen ödüllerden damga vergisi kesileceğine veya bu ödemenin damga vergisinden müstesna olduğuna dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Anılan Kanuna ekli 1 Sayılı tablonun IV-b bölümünde;maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar… nedeniyle binde 6,6 oranında damga vergisi kesintisi yapılacağı kayıt altına alınmıştır. Burada bir hizmet karşılığı alınan ücret vb her türlü ödemenin vergiye tabi olacağı vurgulanmıştır. Ancak sporculara verilen ödüller, bir ücret gibi doğrudan bir hizmet karşılığı olarak ödenmediğinden, bu madde kapsamında vergiye tabi olmadığı kanaatindeyiz. Dolayısıyla sporculara ödül şeklinde yapılan ödemelerden damga vergisi kesilmesi gerek bulunmadığı düşünülmektedir. 2.3.5.2.Amatör Spor Müsabakaları Düzenlenmesi Amatör spor karşılaşmaları düzenlemek de sporun teşvik edilmesi amacıyla başvurulan uygulamalardan biridir ve belediyelerin görev ve sorumlulukları arasında yer almaktadır. Zira, 5393 sayılı Belediye Kanununun 14’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde her türlü amatör spor karşılaşmaları düzenlemek, belediyenin görev ve yetkileri arasında yer almaktadır. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinin Diğer Tören Giderleri başlıklı 11’inci maddesinde; yapılması ilçe için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için de gerekli sayılan ve ilçe sınırları içerisinde gerçekleştirilen etkinlik ve törenler için (nişan, şölen, nikah, ödül cenaze töreni ,takı takma şilt, beraat verme ve yöresel kıyafet gibi) harcama yapılabileceği kayıt altına alınmıştır. Belediyelerce amatör spor karşılaşmaları düzenlenmesi, beldede yapılacak tören organizasyonu olarak düşünülebilir. Konuya belediye bütçesi açısından yaklaştığımızda ise, (3) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olan ücret ve ücret sayılan ödemelerin vergilendirilmesinde 31/12/2007 tarihinde yürürlükte olan hükümler uygulanır. (4) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir” denilmektedir. 2013| 31 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ söz konusu spor karşılaşmalarına ilişkin harcamalar, belediye gider bütçesinin 03.6 Temsil ve Tanıtma giderleri ekonomik kodundan gerçekleştirilebilir. 32 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 3.TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ İLE İLGİLİ İHALE UYGULAMALARI Temsil ağırlama niteliğindeki faaliyetler (alımlar); Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin veya aynı hükümleri içeren Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliğinde “Temsil, ağırlama, tören, fuar ve tanıtma giderleri” başlıklı 47 (37)’inci maddesinde; “Temsil, ağırlama, tören, fuar, tanıtma ve benzeri faaliyetlerle ilgili olarak yapılacak her türlü mal ve hizmet alımı ile yapım işlerine ilişkin giderlerin ödenmesinde, bu Yönetmeliğin ilgili maddelerinde belirtilen belgeler aranır. Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilecek personel ve ilgili yönetmeliklere göre görevlendirilecek mihmandarlar tarafından yapılan temsil ve ağırlama giderlerinin ödenmesinde; - Harcama talimatı, Fatura, perakende satış fişi veya ödeme kaydedici cihazlara ait satış fişi ve adisyon, Mihmandar Hesap Cetveli (Örnek: 35), ödeme belgesine bağlanır. Ziyafete ilişkin temsil ve ağırlama giderlerinin ödenmesinde alınacak harcama talimatında, davetli ve misafirlerin sayısı ile mihmandarın yapacağı harcamaların neleri kapsayacağı belirtilir “ şeklinde ifade edilmiştir. Temsil ağırlama faaliyeti niteliğinde olan; Temsile ilişkin konaklama, seyahat,iaşe vb. Ağırlama kapsamındaki konaklama iaşeye ait satın almalar, Tören kapsamındaki iaşe (yemek,hediye vb) satın almalar, Fuara ilişkin konaklama, ulaşım vb satın almalar, 2013| 33 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Tanıtıma ilişkin konaklama,iaşe, ulaştırma v.b. faaliyetlere ait her türlü mal ve hizmet alımı ile yapım işlerine ilişkin giderlerin ödenmesinde, kullanılacak satın alma usulü 4734 sayılı Kanunun 22/ d maddesindeki “Doğrudan Temin “ usulüdür. 3.1.Temsil Ağırlama İle İlgili Satın Almalarda Doğrudan Temin Yöntemi Doğrudan temin yöntemi, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22. maddesinde düzenlenmiştir. Bu bölümde doğrudan teminle ilgili önemli konularda bilgi verilecektir. 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22. Maddesinin d) bendine göre aşağıda belirtilen hallerde ihtiyaçların ilân yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temini usulüne başvurulabilir: “Büyükşehir belediyesi sınırları dahilinde bulunan idarelerin 44.287,- TL’nı (Kırkdörtbin ikiyüzseksenyedi Türk Lirası), diğer idarelerin 14.755,- TL’nı (Ondörtbin yediyüzellibeş Türk Lirası), aşmayan ihtiyaçları ile temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak konaklama, seyahat ve iaşeye ilişkin alımlar.” Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ihale komisyonu kurma ve 10. maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir. Bu madde ile temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak konaklama, seyahat ve iaşeye ilişkin satın almalarda limit olmaksızın doğrudan temin yöntemi kullanılabilir. Görüleceği üzere burada önem kazanan husus bu alımların; Konaklama Seyahat İaşeye Konu olmasıdır. 3.2.Doğrudan Temin ile İlgili Açıklama İdarelerin en çok uygulama alanı buldukları 4734 sayılı Kanunun 22. maddesindeki Doğrudan Temin usulünün onay belgesi alınması, yaklaşık maliyet hazırlanması, şartname ve/veya sözleşme düzenlenmesi, ilan, teminat, yeterlik değerlendirmesi, ihale komisyonu, Kanunun 11. maddesinde düzenlenen ihaleye katılamayacaklarla ilgili yasak hükümleri gözetilecek mi, 10. maddesinde düzenlenen ihale dışı bırakılmayla ilgili hükümler, kendisinden alım yapılacak 34 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ kişinin yasaklı olup olmadığına ilişkin teyit, Kamu kurumları birbirlerinden doğrudan teminle alım yapabilecek mi, İhtiyacın sadece gerçek veya tüzel tek kişi tarafından karşılanabileceğinin tespit edilmesi hali nedir ve nasıl kanıtlanmalıdır ve benzeri hususlardaki konular da bilgi verilmeye çalışılacaktır. 4734 sayılı Kanunun Tanımlar başlıklı 4. maddesinde; Doğrudan temin “Bu Kanunda belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usul “şeklinde tanımlanmış, Yukarıda belirtilen hükümler uyarınca 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinde belirtilen hallerde ihtiyaçların; Kanunun 18. maddesinde sayılan ihale usulleri için tespit edilen kurallara uyulmaksızın; ilan yapılmadan, teminat alınmadan, ihale komisyonu kurma ve anılan Kanunun 10. maddesinde sayılan yeterlik kriterlerini arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak temin edilmesi mümkün bulunmaktadır. Söz konusu hükümler uyarınca anılan maddede belirtilen nitelikteki ihtiyaçların karşılanmasında kolaylık sağlanması amaçlanmış olmakla birlikte, ihtiyacın niteliğine göre, ilan yapılması, teminat alınması, ihale komisyonu kurulması, isteklilerde belirli yeterlik kriterlerinin aranması ile şartname ve sözleşme düzenlenmesi gibi hususlar idarelerin takdirindedir. Bu madde kapsamında alımı yapılacak malın teslimi veya hizmetin ya da yapım işinin belli bir süreyi gerektirmesi durumunda, alımın bir sözleşmeye bağlanması zorunlu olup bir defada yapılacak alımlarda sözleşme yapılması idarelerin takdirindedir. Buna karşılık, 22. maddenin (c) bendi kapsamında yapılan alımlarda ise madde metninde belirtildiği üzere sözleşme yapılması zorunludur. Diğer taraftan 22. maddeye göre ihtiyaçların karşılanmasında onay belgesi düzenlenmesi, onayı takiben ihale yetkilisince görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılması ve buna ilişkin belgelerin dayanakları ile birlikte onay belgesine eklenmesi zorunludur. İdarelerce gerekli görülmesi halinde, fiyat araştırmaları, ilgili İhale Uygulama Yönetmeliklerinde yaklaşık maliyetin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller çerçevesinde yapılabilir. Ayrıca, 4/3/2009 tarihli ve 27159 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İhale Uygulama Yönetmeliklerinde 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinin (a), (b), (c) bentleri kapsamında idarece yapılacak alımlarda kullanılmak üzere, “4734 sayılı Kanunun 22. maddesi2013| 35 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ nin (a), (b), (c) Bentleri Kapsamında Tek Kaynaktan Temin Edilen Mallara/Hizmetlere İlişkin Form” yer almaktadır (KİK022.0/M ve KİK021.0/H). Anılan form hazırlanırken formdaki dipnot belirlemelerine özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir. Buna göre alımın gerçek veya tüzel tek kişiden yapılma sebepleri ayrıntılı, net ve objektif bir biçimde ortaya konacak, Kanunun 22. maddesinin anılan bentlerinde belirtilen hükümlerin uygulanabilir olmasını sağlayan sebepler detaylı olarak yazılacak, bunlara ilişkin belgeler de anılan forma eklenecektir. Diğer yandan mal alımlarıyla ilgili olarak; ihtiyacın niteliği, ihtiyaç konusu malın ayrıntılı teknik özellikleri ve ne amaçla kullanılacağı, anılan amacı en az aynı verimlilik, etkinlik ve fonksiyonellikle karşılayabilecek diğer ürünlerin-modellerin-markaların vb. bulunup bulunmadığının tespitinin yapılıp yapılmadığı ve bulunmuyorsa nedenleri, ihtiyaç konusu malı satan başka firmaların olup olmadığı gibi hususlara yer verilecektir. Doğrudan temin yoluyla bedel içeren bir sözleşme kapsamında gerçekleştirilen alımlarda, İhale Uygulama Yönetmeliklerinin ilgili maddeleri çerçevesinde iş deneyim belgesi düzenlenmesi mümkündür. Kanunun yukarıya alınan madde hükümleri ile Kamu İhale Genel Tebliğinde yer alan düzenlemeler ile doğrudan teminin mahiyeti birlikte değerlendirildiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşmak mümkündür: Doğrudan temin bir alım yöntemidir, ancak, Kanunun 4. maddesindeki “ihale” tanımına uygun katılıma ve rekabete açık bir ihale usulü değildir. Doğrudan temin bir ihale usulü olmadığı için, Kanunun ihale usulleri için öngördüğü kurallara tabi değildir. Doğrudan teminde Kanunun ihale usulleri için öngördüğü kuralların uygulanma zorunluluğu bulunmamakla birlikte, doğrudan teminin doğasıyla çelişmeyen genel kuralların (temel ilkeler, idarelerce uyulması gereken diğer kurallar gibi) uygulanması gerekmektedir. Doğrudan teminde, ilan yapılmaksızın, teminat alınmaksızın, ihale komisyonu kurma ve 10. maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçların temin edilebilmesi öngörülmüşse de, ihtiyacın niteliğine göre, ilan yapılması, teminat alınması, ihale komisyonu kurulması, isteklilerde belirli yeterlik kriterlerinin aranması ile şartname ve sözleşme düzenlenmesi gibi hususlar idarelerin takdirindedir. 36 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Doğrudan temin konusu yapılabilecek ihtiyaçlar Kanunun 22. maddesinde sayılmış olup, sayılanlarla sınırlıdır ve bunların emsal, kıyas gibi yorumlarla genişletilmesi mümkün değildir. Doğrudan teminin konusunu oluşturan ihtiyaçlardan sadece 22. maddenin (d) bendi uygulaması, temsil ağırlamaya ilişkin bazı istisnalar dışında, parasal limite tabi olup, diğer bentler için parasal bir limit öngörülmemiştir. Söz konusu bentlere ilişkin uygulamada, ihtiyacın niteliği ve mahiyeti doğrudan temin konusunu oluşturuyorsa parasal tutarı gözetilmeksizin bu yöntemle alım yapılabilecektir. Doğrudan temin suretiyle yapılacak alımlarda belge düzeni bakımından uyulması gereken kurallar konusunda, Maliye Bakanlığınca Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 63. maddesi ile Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 49. maddesinde “4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22. maddesinin (d) bendine göre doğrudan temin usulüyle yaptırılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işi bedellerinin ödemelerinde; Onay Belgesi , Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı, Düzenlenmesi gerekli görülmüş ise sözleşme, Fatura, Muayene ve kabul komisyonu tutanağı, kabul işleminin idarece yapılması halinde ise idarece düzenlenmiş belge, Mal ve malzeme alımlarında, taşınır işlem fişi, ödeme belgesine bağlanır. Söz konusu alım bedellerinin ödenmesinde aranılacak belgelere ilişkin diğer hükümler aşağıda belirtilmiştir. a) Yurtdışından yapılacak tüketim malı, malzeme, demirbaş, makine, teçhizat ve taşıt alımlarına ilişkin giderlerin ödenmesinde bir. fıkrada belirtilen belgelere ilaveten; - Dövizin bankaca yurt dışına transfer edildiğine ilişkin belge, Taşıma senedi (konşimento), ödeme belgesine bağlanır. Yurtdışından yapılan satınalmalarda ödenen vergilerin idarece geri alınması halinde, fatura aslı yerine onaylı örneği aranır. Alımı bir merkezden yapılan ancak alım yapılan merkez dışındaki birimlere teslim edilen mal ve malzemeler için, birimlerin teslim 2013| 37 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ aldıklarına ilişkin belgelere dayanılarak alımı yapan merkezce düzenlenen taşınır işlem fişi ödeme belgesine bağlanır. b) Tercüme ücreti ödemeleri ile elektrik, su, doğalgaz ve ulaştırma, haberleşme giderlerinin ödenmesinde muayene ve kabul işleminin yapıldığına ilişkin belge aranmaz. c) Yurtdışından yaptırılacak taşıma işlerine ait giderlerin ödenmesinde, birinci fıkrada belirtilen belgelere ilaveten; - -Taşıma senedinin (konşimento) aslı, -Bilgisayar sistemi bulunmayan idarelerce yürütülen işlemlerde teslim kağıdının (ordino) onaylı bir örneği, ödeme belgesine bağlanır. Bilgisayar sistemi bulunan idarelerde taşıma senedinin alıcı nüshasının aslı teslim kağıdı hükmündedir. Mal ve hizmet alım bedelleri ile yapım işi bedellerinin bir defadan fazla tahakkuk ettirilmesi halinde, diğer ödemelerde onay belgesi, piyasa fiyat araştırması tutanağı ve düzenlenmiş ise sözleşme dışındaki belgeler aranır. “ hükmü bulunmaktadır.24 3.3.Doğrudan Temin Uygulamasında Onay Belgesi Alınması Gerekli Midir? 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22. maddesine göre ihtiyaçların karşılanmasında onay belgesi düzenlenmesi, onayı takiben ihale yetkilisince görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılması ve buna ilişkin belgelerin dayanakları ile birlikte onay belgesine eklenmesi zorunludur. İdarelerce gerekli görülmesi halinde, fiyat araştırmaları, ilgili İhale Uygulama Yönetmeliklerinde yaklaşık maliyetin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller çerçevesinde yapılabilir. 3.4.Doğrudan Temin Uygulamasında Yaklaşık Maliyet Hazırlanması Gerekli Midir? Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 4. maddesinde; -22. maddenin (d) bendine göre yapılacak alımlar için “onay belgesi” düzenlenmesi gerektiği ifade edilmiş, aynı Yönetmeliğin 3. maddesinde ise onay belgesi: İhale usulüyle yapılacak alımlarda, kamu ihale mevzuatında standart form olarak belirlenen ihale onay 24Altınkülçe R, İhale Uygulamalarında Karşılaşılan Bazı Sorunlar,, İzden Yayınları, İzmir, Ocak 2011 38 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ belgelerini; doğrudan temin suretiyle veya kamu ihale mevzuatında belirtilen istisnai alımlarda ise alım konusu işin nev’i, niteliği, varsa proje numarası, miktarı, gereken hallerde yaklaşık maliyeti, kullanılabilir ödeneği ve tertibi, alımda uygulanacak usulü, avans ve fiyat farkı verilecekse şartlarını gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belgeyi, şeklinde tanımlanmıştır. Piyasa fiyat araştırması tutanağı: Doğrudan temin usulüyle ihale komisyonu kurulmadan yapılacak alımlarda; alımı yapmakla görevlendirilen kişi veya kişilerce yapılan piyasa fiyat araştırması sonucunda alınan teklifleri, uygun görülen fiyat ile yükleniciyi gösteren ve söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan bu Yönetmelik eki 2 örnek numaralı tutanağı, ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Piyasa fiyat araştırması tutanağının hazırlanması yeterlidir. 3.5.Doğrudan Temin Uygulamasında Şartname ve/veya Sözleşme Düzenlenmesi Gerekli Midir? Doğrudan temin uygulamasında şartname ve sözleşme düzenlenmesi idarenin takdirinde bir husus olmakla birlikte özellikle süreli alımlarda, bir başka ifadeyle işin gerçekleştirilmesinin belli bir süreye bağlı olduğu mal, hizmet veya yapım işlerinde sözleşme düzenlenmesinin gerekli olduğu kanaatini taşımaktayız. Bu husus Kamu İhale Genel Tebliğinin 22. maddesinde; “Söz konusu hükümler uyarınca anılan maddede belirtilen nitelikteki ihtiyaçların karşılanmasında kolaylık sağlanması amaçlanmış olmakla birlikte, ihtiyacın niteliğine göre, ilan yapılması, teminat alınması, ihale komisyonu kurulması, isteklilerde belirli yeterlik kriterlerinin aranması ile şartname ve sözleşme düzenlenmesi gibi hususlar idarelerin takdirindedir. Bu madde kapsamında alımı yapılacak malın teslimi veya hizmetin ya da yapım işinin belli bir süreyi gerektirmesi durumunda, alımın bir sözleşmeye bağlanması zorunlu olup bir defada yapılacak alımlarda sözleşme yapılması idarelerin takdirindedir. Buna karşılık, 22. maddenin (c) bendi kapsamında yapılan alımlarda ise madde metninde belirtildiği üzere sözleşme yapılması zorunludur.” Şeklinde düzenleme altına alınmıştır. Yine bu tür alımlarda idare sadece sözleşme düzenleyebileceği gibi idari ve teknik şartnameler de hazırlayabilecek ve bunları sözleşmenin bir parçası olarak kullanabilecektir. Şartname ve sözleşme düzenlenecek hallerde; 2013| 39 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ - - -Uygulama Yönetmelikleri ekinde yer alan Tip Sözleşme ve Tip Şartnamelerin kullanılma zorunluluğu, -4734 sayılı Kanunun 27. maddesinde düzenlenen idari şartnamede bulunması zorunlu hususlara uyma zorunluluğu, -4735 sayılı Kanunun 7. maddesinde düzenlenen sözleşmede bulunması zorunlu hususlara uyma zorunluluğu, olmaksızın, işin niteliğine göre; sözleşmenin konusunu, bedelini, süresini, tarafların hak ve yükümlülüklerini belirleyen bir sözleşme metni kullanılabilecektir. 3.6.Doğrudan temin uygulamasında fiyat farkı ödenebilir mi? 4734 sayılı Kanunun 4. maddesinde, doğrudan temin; “Bu Kanunda belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usul” şeklinde tanımlanmış, yine İhalenin tanımı ise “ Bu Kanunda yazılı usul ve şartlarla mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin istekliler arasından seçilecek birisi üzerine bırakıldığını gösteren ve ihale yetkilisinin onayını müteakip sözleşmenin imzalanması ile tamamlanan işlemleri,” olarak saptanmıştır. Kanunun yukarıya alınan 22. madde hükmüne paralel biçimde, Kamu İhale Kurumunca hazırlanan Kamu İhale Genel Tebliğinde; “Yukarıda belirtilen hükümler uyarınca 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinde belirtilen hallerde ihtiyaçların; Kanunun 18. maddesinde sayılan ihale usulleri için tespit edilen kurallara uyulmaksızın; ilan yapılmadan, teminat alınmadan, ihale komisyonu kurma ve anılan Kanunun 10. maddesinde sayılan yeterlik kriterlerini arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak temin edilmesi mümkün bulunmaktadır. Söz konusu hükümler uyarınca anılan maddede belirtilen nitelikteki ihtiyaçların karşılanmasında kolaylık sağlanması amaçlanmış olmakla birlikte, ihtiyacın niteliğine göre, ilan yapılması, teminat alınması, ihale komisyonu kurulması, isteklilerde belirli yeterlik kriterlerinin aranması ile şartname ve sözleşme düzenlenmesi gibi hususlar idarelerin takdirindedir. Bu madde kapsamında alımı yapılacak malın teslimi veya hizmetin ya da yapım işinin belli bir süreyi gerektirmesi durumunda, alımın bir sözleşmeye bağlanması zorunlu olup bir defada yapılacak 40 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ alımlarda sözleşme yapılması idarelerin takdirindedir. Buna karşılık, 22. maddenin (c) bendi kapsamında yapılan alımlarda ise madde metninde belirtildiği üzere sözleşme yapılması zorunludur. Diğer taraftan 22. maddeye göre ihtiyaçların karşılanmasında onay belgesi düzenlenmesi, onayı takiben ihale yetkilisince görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılması ve buna ilişkin belgelerin dayanakları ile birlikte onay belgesine eklenmesi zorunludur. İdarelerce gerekli görülmesi halinde, fiyat araştırmaları, ilgili uygulama yönetmeliklerinde yaklaşık maliyetin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller çerçevesinde yapılabilir.” Denilmektedir. Kamu İhale Genel Tebliğinde yer alan düzenlemeler ile doğrudan teminin mahiyeti birlikte değerlendirildiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşmak mümkündür : Doğrudan temin bir alım yöntemidir, ancak, Kanunun 4. maddesindeki “ihale” tanımına uygun katılıma ve rekabete açık bir ihale usulü değildir. Doğrudan temin bir ihale usulü olmadığı için, Kanunun ihale usulleri için öngördüğü kurallara tabi değildir. Sonuçlarına ulaşabiliriz. Fiyat Farkı hususu 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda düzenlenmiştir, fiyat farkının yalnızca İhale usullerine göre yapılan ihalelerde uygulanacağı saptanmıştır. 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri amacı (madde 1) “Kamu İhale Kanununa göre yapılan ihalelere ilişkin sözleşmelerin düzenlenmesi ve uygulanması ile ilgili esas ve usulleri belirlemektir.” 6. maddesiyle sözleşme türleri düzenlenerek üç kısma ayırmıştır; “a) Yapım işlerinde; uygulama projeleri ve bunlara ilişkin mahal listelerine dayalı olarak, işin tamamı için isteklinin teklif ettiği toplam bedel üzerinden anahtar teslimi götürü bedel sözleşme, b) Mal veya hizmet alımı işlerinde, ayrıntılı özellikleri ve miktarı idarece belirlenen işin tamamı için isteklinin teklif ettiği toplam bedel üzerinden götürü bedel sözleşme, c) Yapım işlerinde; ön veya kesin projelere ve bunlara ilişkin mahal listeleri ile birim fiyat tariflerine, mal veya hizmet alımı işlerinde ise işin ayrıntılı özelliklerine dayalı olarak; idarece hazırlanmış cetvelde yer alan her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için istekli tarafından teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme, 2013| 41 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Düzenlenir. “ hükmü ile düzenlenmiştir. “Fiyat Farkı Verilebilmesi” hususu da 8’inci maddede; “Sözleşme türlerine göre fiyat farkı verilebilmesine ilişkin esas ve usulleri tespite Kamu İhale Kurumunun teklifi üzerine Bakanlar Kurulu yetkilidir. Sözleşmelerde yer alan fiyat farkına ilişkin esas ve usullerde sözleşme imzalandıktan sonra değişiklik yapılamaz” olarak düzenlenmiştir. Burada, değerlendirme yaparken “4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Mal Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esaslar”rı da göz ününde tutmalıyız. Bu Esasların amacı “4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi idarelerin, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine göre sözleşmeye bağlanan mal alımlarına ilişkin fiyat farkı hesabında uygulanacak esas ve usulleri belirlemektir.” denilmiştir yine Kapsam kısmında “ 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre sözleşmeye bağladıkları petrol ürünleri .. .” denilerek yalnızca Sözleşme Kanununa göre sözleşmeye bağlanan mal alımlarına fiyat farkı ödeneceği saptanmıştır. Sonuç olarak, Doğrudan Temin yöntemi ihale usulü olmadığından fiyat farkına ilişkin hükümlerin uygulanması mümkün değildir, bilindiği üzere bu yöntem 2003/4 sayılı Kamu İhale Tebliğinin 4ncü maddesinde açıklandığı “... Madde gerekçesine bakıldığında, anılan hükmün, maddede belirtilen tutara kadar özellikle kağıt, kırtasiye, elektrik malzemeleri gibi küçük ölçekli günlük ihtiyaçların karşılanması ile küçük bakım onarım işlerinin yaptırılmasında kolaylık sağlamak üzere ihale yetkilisince görevlendirilecek kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak temin edilebilmesi amacıyla düzenlendiği anlaşılmaktadır. “ denilerek d) maddesinin hangi alımlarda kullanılacağı hususunda fikir vermektedir. Dolaysıyla bir ihale usulü olamayan doğrudan temin kapsamında imzalanan sözleşmelere Mal Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esaslar, Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esasların ile Yapım İşlerine İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esasların uygulanması mümkün değildir. 42 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 3.7.Doğrudan Teminde İlan Yapılabilir Mi? 22. maddenin ilk fıkrasında ihtiyaçların doğrudan temin yöntemiyle karşılanması sürecinde ilân yapılması ve teminat alınması zorunluluğunun bulunmadığı ifade edilmektedir. İlan ve teminat konusunda getirilen hüküm bir ihtiyarilik ifade ettiğinden bu yöntemin uygulandığı hallerde de idare isterse ilan yapabilecektir. İlan yapılan hallerde Kanunun ilanın süresi, şekli ve içeriği konusunda getirdiği zorunluluk hükümlerine uyulmaksızın idarenin inisiyatifi ve takdiri doğrultusunda işlem yapılması mümkündür. 3.8.Doğrudan Teminde Pazarlık Yapılacak Mı? 4734 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince kaynakların verimli kullanılmasını sağlama yükümlüğü çerçevesinde idareler, piyasa araştırması sonrasında, gerekirse fiyat konusunda tekrar pazarlık yapabilirler. 4734 sayılı Kanunun 4. maddesinde, doğrudan temin; “Bu Kanunda belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usul” şeklinde tanımlanmıştır. Görüşme tanımından yola çıkarak pazarlık yapılabileceği değerlendirilmektedir. 3.9.Doğrudan teminde teminat alınabilir mi? Teminat alınıp alınmaması hususu da tümüyle idarenin takdirine bağlıdır. İdare hiç teminat almayabileceği gibi, geçici ve kesin teminatı birlikte veya sadece geçici veya sadece kesin teminat da alabilecektir. Ancak işin ifasının belli bir süreye ihtiyaç gösterdiği ve bu nedenle de tarafların hak ve yükümlülüklerini bir sözleşme kapsamında hüküm altına aldıkları durumlarda, idarenin, yüklenicinin sözleşmeye uygun davranmasını sağlamak ve sözleşme hükümlerini belli ölçüde güvence altına almak amacıyla teminat almasında yarar vardır. Fakat bu husus tümüyle idarenin takdirinde bulunduğu gibi, işin tedarik sürecinin idarenin teminat istemesine imkan vermediği durumlarda da işin doğası gereği teminat alınamayacaktır. 3.10.Doğrudan teminde ihale komisyonu kurulması gerekli midir? Maddenin son fıkrasında doğrudan temin yönteminin kullanıldığı durumlarda ihale komisyonu kurulmasının zorunlu olmadığı ifade edilmekte, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişilerce 2013| 43 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyacın temin edilebileceği belirtilmektedir. Bu hüküm de ilan, yeterlik, teminat hususlarında olduğu gibi idareye ihtiyarilik bırakan bir düzenleme olduğundan idare isterse işin niteliğine göre ihale komisyonu kurarak da ihtiyacı temin edebilecektir. Bu tür durumlarda, kurulan komisyon, doğrudan temin yönteminin doğasına uygun şekilde, maddenin son fıkrasında belirtilen piyasa fiyat araştırmasını yapacak ve en uygun fiyat üzerinden ihtiyacın teminini sağlayacaktır. 3.11.Doğrudan Temin Uygulamasında Piyasa Fiyat Araştırması Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 4. maddesinin (f) bendinde; “Piyasa fiyat araştırması tutanağı: Doğrudan temin usulüyle ihale komisyonu kurulmadan yapılacak alımlarda; alımı yapmakla görevlendirilen kişi veya kişilerce yapılan piyasa fiyat araştırması sonucunda alınan teklifleri, uygun görülen fiyat ile yükleniciyi gösteren ve söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan bu Yönetmelik eki 2 örnek numaralı tutanağı, ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Bu ödemenin de Yönetmeliğin 63. maddesi gereğince, onay belgesi, Düzenlenmesi gerekli görülmüş ise sözleşme, Fatura, Muayene ve kabul komisyonu tutanağı, kabul işleminin idarece yapılması halinde ise idarece düzenlenmiş belge, Mal ve malzeme alımlarında, taşınır işlem fişi, ödeme belgesine bağlanır. Piyasa fiyat araştırmasında belli sayıda veya belli yerlerden (Belediye, Ticaret ve/veya Sanayi Odası gibi) yazılı fiyat sorulması gibi bir zorunluluk yoktur. Kanunun “piyasada fiyat araştırması” yapılmasına vurgu yapan düzenlemesinden, bu şekilde temin edilecek ihtiyacın gerçek piyasa rayiçlerine uygunluğunun sağlanmasının zorunlu olduğu, bunu sağlamaya yönelik olarak, görevli kişi veya kişilerce gerekli her türlü piyasa fiyat araştırmasının yapılması gerektiği sonucunu çıkartmak mümkündür. Görevli kişilerce gerçekleştirilecek piyasa fiyat araştırmasının sağlıklı, gerçekçi ve kanıtlanabilir şekilde yapılması iki açıdan önem arz etmektedir. Öncelikle, bu şekilde gerçekleşecek bir alım süreci katılıma ve rekabete açık bir süreç değildir. Zira, ihale usulleri çerçevesinde yapılacak alımlarda ekonomik açıdan en avantajlı fiyatın oluşması konusunda temel belirleyici faktör isteklilerce verilen teklifler iken, doğrudan teminde temel belirleyici faktör idarece yapılan piyasa fiyat 44 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ araştırmasıdır. Bir başka ifadeyle, ihale usullerine göre yapılacak alımlarda idarenin temel görevi katılımı ve rekabeti artırmak iken (bu şartların oluştuğu her durumda zaten uygun fiyat sağlanacaktır), doğrudan teminde temel görevi sağlıklı piyasa araştırması yaparak, ihtiyacı olan alımı gerçek piyasa değerlerine uygun yapabilmektir. Böylece idare, doğrudan teminin doğasından kaynaklanan zafiyetleri ve rekabetsiz bir ortamın kendisine yükleyebileceği riski fiyat araştırması yapmak suretiyle en aza indirebilmektedir. Bu nedenle görevli kişi veya kişilerce yapılacak piyasa araştırmasının sağlıklı ve gerçekçi tespitlere dayanması muhtemel idare zararlarının önlenmesi açısından önemlidir. Fiyat araştırmasının önemiyle ilgili bir diğer husus, bu sürece katılan kamu görevlilerinin sorumlulukları ve yapılan işlemlerin uygunluğunun kanıtlanabilirliğiyle ilgilidir. Zira, kamu alımları sisteminde idarenin sağlamaya çalıştığı en önemli sonuç uygun malın uygun fiyatla alınmasıdır. Bu sonucun sağlanmasına ilişkin sorumluluk ise, tümüyle, idare adına bu sürece katılan kamu görevlilerine aittir. Bu nedenle piyasa fiyat araştırmasına yönelik çalışmaların somut, hesap edilebilir ve dayanaklarıyla birlikte kanıtlanabilir olması gereklidir. Örneğin alım konusu yaş sebze alımı ise toptancı halleri tarafından ilan edilen günlük asgari ve azami fiyat listeleri (KDV hariç olarak) piyasada fiyat araştırmasını yapıldığının kanıtı olarak kullanacaklardır. Akaryakıt alımı ise, akaryakıt dağıtım şirketlerinin veya EPDK tarafından ilan fiyatlar ,fiyat listesi olarak alınacaktır. 3.12. Doğrudan Temin Uygulamasında Kanun’un 10,11. Maddesinde Düzenlenen İhale Dışı Bırakılmayla İlgili Hükümler İle İhaleye Katılamayacaklarla İlgili Yasak Hükümleri Dikkate Alınacak Mı ? Kamu İhale Genel Tebliğinin Doğrudan temin usulünde yasaklama kararı başlıklı 28.1.10 maddesinde; Doğrudan temin yoluyla yapılan alımlarda, Kanunun 58. maddesine göre ihalelere katılmaktan yasaklama kararı verilebilmesi mümkün değildir. Doğrudan teminin ihale usulü olmadığı dikkate alındığında, 4735 sayılı Kanunun 25. maddesi ile sözleşmenin uygulanması sırasında ortaya çıkan yasak fiil veya davranışlar düzenlendiğinden; aynı Kanunun 26. maddesinde öngörülen müeyyidelerin doğrudan temin için uygulanması mümkün bulunmamaktadır. 2013| 45 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Bununla birlikte; doğrudan temin usulüyle yapılan alımlarda ortaya çıkan 4734 sayılı Kanunun 17. ve 4735 sayılı Kanunun 25. maddesinde belirtilen yasak fiil veya davranışların Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil etmesi; bu fiil veya davranışlar için ceza sorumluluğuna ilişkin hükümlerin uygulanmasına engel teşkil etmez. 3.13. Doğrudan Temin Uygulamasında Kendisinden Alım Yapılacak Kişinin Yasaklı Olup Olmadığına İlişkin Teyit Aranacak Mıdır? Kamu İhale Genel Tabliğinin 31.4.maddesinde 4734 sayılı Kanunun 22. maddesi uyarınca doğrudan temin yoluyla alım yapılması halinde alım yapılacak kişi ya da firmanın ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığı teyit ettirilmeyecektir. Ancak, anılan Kanunun 22. maddesinin (d) bendinde belirtilen parasal limit dahilinde yapılan alımlarda, alım yapılacak gerçek veya tüzel kişinin Kurumun internet sayfasındaki yasaklılar listesinde bulunup bulunmadığının kontrol edilmesi ve yasaklı olduğunun belirlenmesi durumunda, söz konusu kişiden alım yapılmaması gerekmektedir. 3.14. Kamu Kurumları Kendilerine Bağlı Döner Sermaye İşletmelerinden Doğrudan Teminle Alım Yapabilecek Midir? Kamu İhale Genel Tebliğinin İdarelerin kendilerine bağlı döner sermayelerden yapacakları alımlar başlıklı 3. maddesinde; İdareler kendi bünyelerinde kurulmuş birimleri niteliğinde bulunan ve ayrı bir tüzelkişiliğe sahip olmayan döner sermaye işletmelerinden, bu işletmelerin faaliyet konuları ile sınırlı olmak kaydıyla, ürettikleri mal ve hizmetleri 4734 sayılı Kanunla öngörülen ihale usullerine tabi olmadan temin edebileceklerdir. İdarelerin kendilerine bağlı olan ve ayrı bir tüzel kişiliği bulunan döner sermaye işletmelerinin ürettikleri mal ve hizmetleri ise ancak, anılan Kanunda belirtilen hükümlere uygun olarak temin etmeleri mümkün bulunmaktadır. Ancak4734 sayılı Kanunun 22/d maddesindeki parasal sınırlara uyulması gerekmektedir. 3.15. Doğrudan Temin Uygulamasında Sözleşme Yapılan Hallerde 4735 Sayılı Kanun’da Öngörülen Sözleşmede Bulunması Zorunlu Hususlara Uyulacak Mıdır? 4735 sayılı Kanunu “Sözleşmede Yer Alması Zorunlu Hususlar” başlıklı 7. Maddesinde; “Bu Kanuna göre düzenlenecek sözleşmelerde aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur: 46 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ a) İşin adı, niteliği, türü ve miktarı, hizmetlerde iş tanımı. b) İdarenin adı ve adresi. c) Yüklenicinin adı veya ticaret unvanı, tebligata esas adresi. d) Varsa alt yüklenicilere ilişkin bilgiler ve sorumlulukları. e) Sözleşmenin bedeli, türü ve süresi. f) Ödeme yeri ve şartlarıyla avans verilip verilmeyeceği, verilecekse şartları ve miktarı. g) Sözleşme konusu işler için ödenecekse fiyat farkının ne şekilde ödeneceği. h) Ulaşım, sigorta, vergi, resim ve harç giderlerinden hangisinin sözleşme bedeline dahil olacağı. i) Vergi, resim ve harçlar ile sözleşmeyle ilgili diğer giderlerin kimin tarafından ödeneceği. j) Montaj, işletmeye alma, eğitim, bakım-onarım, yedek parça gibi destek hizmetlerine ait şartlar. k) Kesin teminat miktarı ile kesin teminatın iadesine ait şartlar. l) Garanti istenilen hallerde süresi ve garantiye ilişkin şartlar. m) İşin yapılma yeri, teslim etme ve teslim alma şekil ve şartları. n) Gecikme halinde alınacak cezalar. o) (Değişik: 4964/ 43 md.) Mücbir sebepler ve süre uzatımı verilebilme şartları, sözleşme kapsamında yaptırılacak iş artışları ile iş eksilişi durumunda karşılıklı yükümlülükler. p) Denetim, muayene ve kabul işlemlerine ilişkin şartlar. q) Yapım işlerinde iş ve işyerinin sigortalanması ile yapı denetimi ve sorumluluğuna ilişkin şartlar. r) Sözleşmede değişiklik yapılma şartları. s) Sözleşmenin feshine ilişkin şartlar. t) Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları. u) İhale dokümanında yer alan bütün belgelerin sözleşmenin eki olduğu. v) Anlaşmazlıkların çözümü.” 2013| 47 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Hususlar sözleşmede bulunması gereken esaslı unsurlardır. İdarece doğrudan temin usulünde bu esaslara uyulması mecburiyeti bulunmamaktadır. Ancak işin niteliğine göre düzenlenecek; sözleşmenin konusunu, bedelini, süresini, tarafların hak ve yükümlülüklerini belirleyen sözleşme metinlerinin kullanılması mümkündür. 3.16. 4734 Sayılı Kanun’un 22. Maddesinin (D) Bendi Gereğince İhtiyaçların Temininde Önem Arz Eden Hususlar Nelerdir? Konuya ilişkin olarak, Kamu İhale Genel Tebliğinin 22. maddesindeki belirlemelere göre; 22.5. 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinin (d) bendi gereğince ihtiyaçların temini 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinin (d) bendinde belirtilen ve Kurum tarafından güncellenen tutarı aşmayan mal ve hizmet alımları ve yapım işleri ile temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak konaklama, seyahat ve iaşeye ilişkin mal ve hizmetlerin idarelerce temin edilmesi mümkün bulunmaktadır. İşin niteliğine göre idareler bu bende göre yapacakları günlük ve küçük ölçekli alımlar için genel bir onay belgesi düzenleyebilecekleri gibi, her bir alım için de onay belgesi düzenleyebilirler. Ayrıca ilgili mevzuatı çerçevesinde düzenlenmesi gerekli olan harcama belgeleri onay belgesine eklenir. Ancak bu bent kapsamında gerçekleştirilecek yapım işlerinde fiyat araştırmasının, Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde belirlenen yaklaşık maliyetin hesaplanmasına ilişkin esas ve usullere göre yapılması zorunludur. Bu bentte belirlenen parasal limitlere bağlı olarak yapılacak ihtiyaç teminlerinde, piyasada yapılan fiyat araştırması sonucunda öngörülen parasal limitin aşılacağının tespit edilmesi halinde, ihtiyacın Kanunun ilgili hükümlerine göre ihale yoluyla temin edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, 4734 sayılı Kanunun 19. maddesine göre açık ihale usulü ile temini gereken ihtiyacın, Kanunun 22. maddesinin (d) bendi için öngörülen parasal sınırların altında kalacak şekilde, adet bazında veya aynı ihale konusu içinde yer alabilecek nitelikteki mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin, kalemlere veya gruplara bölünmek suretiyle aynı Kanunun 22. maddesinin (d) bendine göre temini, 4734 sayılı Kanunun temel ilkelerine aykırılık teşkil ettiğinden, bu yönde uygulamaların sorumluluk doğuracağı hususuna dikkat edilmesi gereklidir. 48 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ İdarelerin bu bent kapsamında temin edeceği ihtiyaçlarını, anılan bentteki parasal limitlerden hangisini esas almak suretiyle karşılayabileceğinin, ihtiyacı karşılayacak idarenin büyükşehir belediyesi mücavir alan sınırları içerisinde bulunup bulunmadığına göre belirlenmesi gerekmektedir. 3.17. 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22/D Maddesine Göre Yapılan Alımlarda KDV Tevkifatı Uygulanacak Mıdır? Katma Değer Vergisi Tevkifatının temel dayanağı, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun ‘Vergi Sorumlusu’ başlıklı 9’uncu maddesidir. Söz konusu maddede, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği belirtilmiştir. Bu maddeye dayalı olarak Maliye Bakanlığınca çıkarılan 89, 91, 95, 99 …vs Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri uyarınca kamu idareleri tarafından KDV tevkifatı yapma yükümlülüğü bulunmakta iken, 117 Seri Nolu KDV Tebliği ile 01.05.2012 den itibaren geçerli olmak üzere KDV tevkifatına ilişkin esaslar değiştirilmiştir. 117 Seri Nolu KDV Tebliğinde Belediyeler, tevkifat yapmakla yükümlü kamu idareleri arasında sayılmadığından, belediyelerin 01.05.2012 tarihinden itibaren ödemelerden KDV tevkifatı yapma sorumlulukları ortadan kalkmıştır. Diğer mahalli idare kuruluşlarının 117 Seri Nolu KDV Tebliği çerçevesinde KDV Tevkifatı yapma sorumlulukları devam etmektedir. Doğrudan teminle yapılan alımlarda da KDV Tevkifatı yapılması gerekmektedir. 3.18. Doğrudan Teminle Alım Sürecindeki İş ve İşlemlerin Damga Vergisi Uygulaması Karşısındaki Durumu Nedir? 16/04/2005 tarih ve 25788 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 44 Seri No'lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin 5. maddesinde ise aşağıdaki ifadelere yer verilmiştir : “İdarelerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22. maddesi gereğince yaptıkları alımlar nedeniyle düzenlenen kağıtlara ilişkin damga vergisi uygulaması: İdarelerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun(5) 22. maddesi gereğince yaptıkları alımlar sırasında düzenlenen kağıtlara ilişkin damga vergisi uygulamasının aşağıda belirtilen esaslar çerçevesinde yapılması gerekmektedir. 2013| 49 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Bilindiği gibi, 4734 sayılı Kanunun 22. maddesinin bir. fıkrasında, bu maddede belirtilen hallerde ihtiyaçların ilan yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temini usulüne başvurulabileceği belirtilmiş, aynı maddenin son fıkrasında da, “Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ihale komisyonu kurma ve 10. maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir.” hükmü yer almıştır. … Bu çerçevede, idarelerin 4734 sayılı Kanunun 22. maddesi kapsamında yapacakları alımlar nedeniyle belli parayı ihtiva eden bir sözleşmenin düzenlenmesi halinde bu sözleşmenin, idarelerce kurulacak ihale komisyonlarınca bir ihale kararının alınması halinde bu kararın, damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir. Ancak, söz konusu alımlar nedeniyle belli parayı ihtiva eden bir sözleşmenin düzenlenmemesi ve ihale komisyonları kurularak bir ihale kararının alınmaması halinde ise damga vergisinin aranılmayacağı tabiidir.” Denilmiştir. Tebliğde, binde 4,5 oranında ihale damga vergisinin doğması için doğrudan teminle yapılacak alımlarda ihale komisyonu kurulması ve kurulan komisyonca ihale kararı alınması gerektiği ifade edilmekte, ihale komisyonu kurularak bir ihale kararının alınmaması halinde ise damga vergisi aranmayacağı belirtilmektedir. Bilindiği gibi doğrudan temin uygulamasında ihale komisyonu kurulması zorunlu değildir. İdarenin takdiri doğrultusunda ihale komisyonu kurulsa dahi bu komisyonun yapacağı çalışma 22. maddede ifade edildiği gibi piyasa fiyat araştırması yapmak ve tutanak düzenlemek şeklinde bir çalışma olacaktır. Tebliğde damga vergisinin doğması için ihale komisyonu kurulması ve ihale kararı alınmasından söz edildiğine göre, kanaatimizce konunun değerlendirilmesinde ve ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesinde 4734 sayılı Kanunun anılan kavramlara yüklediği anlama bakmak gerekecektir. Tebliğ ve Kanun hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, Kanunun 6. maddesine uygun bir ihale komisyonun kurulduğu ve bu komisyonunun yaptığı piyasa araştırması sonucunda uygun gördüğü kişiden alım yapılmasına yönelik bir karar aldığı ve bu kararın ihale yetkilisince onaylandığı durumlarda binde 4,95 oranında damga vergisinin doğduğu şeklinde bir sonuç ortaya çıkmaktadır. 50 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Kanunun 6. maddesine uygun bir ihale komisyonunun kurulmadığı, bir veya birden fazla kişi görevlendirilerek yapılan piyasa araştırması sonucunda düzenlenen ve ihale yetkilisince onaylanan piyasa fiyat araştırma tutanağına dayalı olarak yapılan alımlarda ise, binde 4,95 oranında damga vergisi hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır. Doğrudan temin sürecinde, tarafların imzasını taşıyan bir sözleşme düzenlendiğinde, 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I1/a fıkrasına göre sözleşme bedeli üzerinde binde 8,25 oranında damga vergisi tahsil edilmesi gerekmektedir. 3.19. Sözleşme Yapılan Hallerde Yükleniciden Kamu İhale Kurumu Payı Tahsil Edilecek Midir? Doğrudan temin bir ihale usulü olmadığından, (c) ve (d) bentleri kapsamında düzenlenmiş bulunan sözleşmeler üzerinden 53. maddede öngörülen KİK payı yatırılması zorunluluğu yoktur. KİK payı yalnız “Bu Kanun kapsamında yapılan ihalelere ilişkin düzenlenecek sözleşmeler” üzerinden alınacaktır. 3.20. Doğrudan Temin Kayıt Formu Doldurulacak Mı ? Konuya ilişkin olarak, Kamu İhale Genel Tebliğinin 32. maddesindeki belirlemelere göre; Doğrudan temin yoluyla yapılan alımlar için “Doğrudan Temin Kayıt Formu” temin tarihini takip eden ayın on. gününe kadar usulüne uygun olarak ilgili kısımlar doldurulduktan sonra Kuruma internet üzerinden gönderilecektir. Bilgilerini tam ve düzenli olarak göndermeyen idarelerin 4734 sayılı Kanunun 62. maddesinin (ı) bendi çerçevesinde yapacakları başvuruların değerlendirilmesi sırasında bu husus dikkate alınacaktır. 3.21. 4734 Sayılı Kanun’un 22. Maddelerindeki Parasal Limitler Dahilinde Yapılacak Harcamaların Yıllık Toplamı, İdarelerin Bütçelerine Bu Amaçla Konulacak Ödeneklerin % 10’ununu Aşabilir Mi ve Bu Konudaki Şartlar Nelerdir? Kamu İhale Genel Tebliğinin 4734 sayılı Kanunun 62. maddesinin (ı) bendinin uygulanmasına ilişkin açıklamalar başlıklı 21. maddesinde; 4964 sayılı Kanunla değişik 4734 sayılı Kanunun 62. maddesinin (ı) bendinde “Bu Kanunun 21 ve 22. maddelerindeki parasal limitler dahilinde yapılacak harcamaların yıllık toplamı, idarelerin bütçelerine bu amaçla konulacak ödeneklerin % 10’unu Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmadıkça aşamaz.” hükmü yer almaktadır. 2013| 51 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Buna göre, 4734 sayılı Kanunun 62. maddesinin (ı) bendine göre Kanun kapsamındaki kurum ve kuruluşlar, temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak konaklama, seyahat ve iaşeye ilişkin alımlar hariç 22. maddesinin (d) bendi kapsamında yapacakları harcamalarda, bütçelerine bu amaçla konulan ödeneklerin % 10 unu Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmadan aşamayacaklardır. 22. maddesinin (d) bendine göre ihtiyaçların temininde kurum ve kuruluşlar, yıllık bütçelerinde belirlenen toplam ödenek miktarını dikkate alacaklardır. Kurum ve kuruluşlar, mal alımı, hizmet alımı veya yapım işleri için bütçelerine konan yıllık toplam ödenekleri üzerinden her biri için ayrı ayrı % 10 oranını hesaplayacaklardır. Burada önemli olan husus, ilgili veya bağlı birimlerin değil kurum veya kuruluşun toplam ödeneklerinin % 10’unun aşılıp aşılmamasıdır. İlgili veya bağlı birimler % 10 oranının aşılması zorunluluğu doğması durumunda buna ilişkin başvurularını, ilgili veya bağlı bulundukları kurum ve kuruluşlara yapacaklardır. Kurum ve kuruluşlarca gelen taleplerin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu, 21/f ve 22/d maddeleri kapsamında yapacakları harcamaların yıllık bütçelerinde mal ve hizmet alımı ile yapım işleri için ayrılan ödenekleri toplamının % 10 oranını aşacağının anlaşılması halinde, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde yer alan kurum ve kuruluşlar için bağlı veya ilgili bakan, mahalli idarelerde ve (IV) sayılı cetvelde yer alan kurum ve kuruluşlarda üst yönetici, (III) sayılı cetvelde yer alan kurum ve kuruluşlar ile anılan Kanun kapsamında yer almayan kurum ve kuruluşlarda ise harcama yetkisine sahip kişi ya da kurullar tarafından 62. maddenin (ı) bendi uyarınca uygun görüş için Kuruma başvuruda bulunulacaktır. Bu konuda yetki devredilmiş olsa bile yetki devredilenlerin başvuruları kabul edilmeyecektir. Başvurularda, 22. maddenin (d) bendi gereğince temin edilecek mal, hizmetler ve yapım işlerinin tanımı, içeriğinin ne olduğu ve Kanunda belirtilen temel ihale usulleriyle ve 22. maddenin (d) bendi dışındaki bu maddelerin diğer bentlerinde sayılan alım ve temin yöntemlerine göre temin edilememe gerekçeleri ayrıntılı bir şekilde belirtilerek ekteki formda (Ek-O.2) istenilen bilgiler ve konuyla ilgili belgeler gönderilecektir. Kamu İhale Kurulunca uygun görüş talepleri değerlendirilirken, kurum ve kuruluşların ihale ve doğrudan temin yoluyla yaptıkları alım ve işlere ilişkin olarak Kuruma gönderdikleri bilgiler de dikkate alınacaktır. 52 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Kamu kurum ve kuruluşların bütçelerinde öngörülen ödenek tutarının, mal ve hizmet alımları için Kanunun 22. maddesinin (d) bendinde yer alan parasal limitlerin toplamını, yapım işlerinde ise 22. maddesinin (d) bendinde yer alan parasal limiti geçmemesi halinde % 10 oranının aşılması için Kamu İhale Kurulundan uygun görüş alınması şartı aranmayacaktır. Kamu kurum ve kuruluşlarının bütçelerinde mal ve hizmet alımları için öngörülen ödenek tutarının % 10’unun, Kanunun 22. maddesinin (d) bentlerinde yer alan parasal limitlerin toplamının altında kalması halinde bu maddelerde belirtilen parasal limitlerin toplamı kadar, yapım işleri için bütçelerinde öngörülen ödenek tutarının % 10’unun 22. maddenin (d) bendinde yer alan parasal limitin altında kalması halinde ise bu parasal limite kadar olan harcamalar için de Kamu İhale Kurulundan uygun görüş alma şartı aranmayacaktır. Kanunun 22. maddesinin (d) bendinde yer alan parasal limitlerin toplamı dikkate alınırken mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için ayrılan ödenek tutarları ayrı ayrı değerlendirilecektir. Kamu İhale Kurulu tarafından verilen uygun görüş, verildiği yıl için geçerli ve talepte bulunulan hususlar ile sınırlı olacaktır. Yukarıda öngörülen esaslara ve ekteki forma (Ek-O.2) uygun olarak yapılmayan başvurular değerlendirmeye alınmayacağı saptanmıştır. 3.22. Doğrudan Temin Usulü İle Yapılan Alımlarda, Kamu İhale Kurumuna Bilgi Verilecek Mi? 4734 sayılı Kanunun 62. maddesinin (ı) bendi uyarınca Kurula yapılan uygun görüş taleplerinin hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlandırılması için İhale Kayıt Formu, Doğrudan Temin Kayıt Formu ile İhale Sonuç Formu internet üzerinden Kuruma gönderilecektir. İnternet yolu ile gönderilen formlar ayrıca posta yolu ile gönderilmeyecektir. Posta yoluyla Kuruma gönderilen formlar değerlendirmeye alınmayacaktır. 3.23. Doğrudan Temin Yoluyla Yapılan Mal, Hizmet veya Yapım İşinde İş Deneyim Belgesi Düzenlenecek Mi? Doğrudan temin yoluyla bedel içeren bir sözleşme kapsamında gerçekleştirilen alımlarda, İhale Uygulama Yönetmeliklerinin ilgili maddeleri çerçevesinde iş deneyim belgesi düzenlenmesi mümkündür. 2013| 53 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 3.24. Temsil Tören Ağırlama Giderleri İle Fakir ve Muhtaçlara Yapılacak Ödemelerde İhale Yetkilisi Kim Olacaktır? 5393 sayılı Belediye Kanununun 38’inci maddesinin (n) ve (o) bentleri gereğince, bütçelere yoksul ve muhtaçlar için konulan ödeneklerle, temsil ve ağırlama giderleri için konulan ödeneklerin kullanılması yetkisi doğrudan belediye başkanlarına verilmiştir. Dolayısıyla temsil ve ağırlamanın kapsamının taktiri ile yoksul ve muhtaçların kimler olduğunun tespit ve taktiri de belediye başkanına aittir. Belediye başkanının özel kalemin harcama yetkisini –harcama yetkisinin devrine ilişkin Maliye Bakanlığının Tebliğine uyulmak suretiyle- başka bir görevliye devretmesi, söz konusu ödeneklerin (fakirlere yardım) kullanma yetkisini de devrettiği anlamına gelmez. Belediye başkanı yetki devri yaparken, bahsedilen ödeneklerin kullanımına ilişkin kısmını kendinde tutarak kısmi devir yapmalı; temsil ağırlama ile yoksul ve muhtaçlara yapılacak ödemelerle ilgili harcamaların gereğini ve kapsamını yine kendisi taktir etmelidir. Ayrıca bahsedilen harcamaların ihalesiz olarak (veya doğrudan temin suretiyle) yapılması durumunda, ihale yetkilisi belirlenmesi gibi bir sıkıntı olmayacaktır. İhale suretiyle yapılacak bir iş ortaya çıkması durumunda ise, harcama yetkilisi durumunda olan yetkili aynı zamanda ihale yetkilisi olacaktır. 54 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 4.TEMSİL AĞIRLAMA GİDERLERİNE İLİŞKİN ÖDEMELERDEN YAPILAN KESİNTİLER Bir mal veya hizmet satın alındığında vergi mevzuatı gereği satışa ilişkin birtakım belgelerin düzenlenmesi gerekmektedir. Bu belgeler 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda sayılmış olup bunlardan başlıcaları fatura (veya perakende satış fişi), serbest meslek makbuzu, gider pusulası..vs. dir. Aşağıda her bir belge türü itibariyle gerçekleştirilen temsil ağırlama gideri niteliğindeki mal ve hizmet alımlarına ilişkin yapılan ödemelerden kamu idarelerince yapılması gereken kesintiler işlenecektir.25 4.1.Fatura Karşılığında Yapılan Temsil Ağırlama Gideri Niteliğindeki Mal ve Hizmet Alımları Fatura, satılan mal veya yapılan iş karşılığında alıcının aldığı veya yaptığı işin cinsini, miktarını, fiyatını ve karşılığında borçlandığı meblağı göstermek üzere satıcı tarafından düzenlenip alıcıya verilen ticari bir belgedir. Alım satım işlemlerinde kullanılan belgelerin en “önemlisi” olan faturalar, kullandıkları yerlere göre çeşitli isimler alsalar da ise de şekil ve muhteva bakımından aynıdırlar. Fatura konusunda 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda çeşitli düzenlemeler bulunmaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 232’nci maddesine göre; Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar kazancı basit usulde tespit edilenlerle (...) defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler: 1. 2. 3. 4. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara; Serbest meslek erbabına; Kazançları basit usulde tesbit olunan tüccarlara; (...) Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere; Kazan, A. vd, ‘Kamu Mali Yönetiminde Temsil Ağırlama Giderleri’, İzden Yay, 2011, sf.643 25 2013| 55 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 5. Vergiden muaf esnafa Sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlara da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler. Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden (...) satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 770 lirayı geçmesi veya bedeli 770 liradan az olsa dahi istemleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun ‘ Fatura ve teyit mektubu’ başlıklı 21’nci maddesine göre; Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununda fatura düzenleme zamanı ile ilgili bir düzenleme bulunmazken, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu 231/5. maddesinde, faturanın malın tesliminden ya da hizmetin yapılmasından itibaren yedi gün içinde düzenlenmesi gerektiği belirtilmiş, bu süre geçtikten sonra düzenlenen faturaların, vergi kanunları açısından hiç düzenlenmemiş sayılacağı da kaydedilmiştir. Faturaya itiraz süresi ise 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 21b maddesinde 8 gün olarak düzenlenmiştir. Bu maddeye göre bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Fatura karşılığında yapılan temsil ağırlama giderlerinden yapılacak kesintiler, 4734 Sayılı Kanun’da yer alan ihale usulleri ve doğrudan temin yöntemiyle yapılan alımlar olmak üzere iki ayrı başlık altında işlenecektir. 4.1.1.İhale Usulleriyle Yapılan Temsil Ağırlama Giderlerinden Yapılan Kesintiler 4.1.1.1.Vergi Borcu Kesintisi Hak ediş ödemeleri sırasında yükleniciden bağlı olduğu vergi dairesinden alınmak üzere vergi borcu olup olmadığına dair yazı 56 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ istenir. Ödenmemiş vergi borcu bulunan yükleniciye yapılacak hak ediş ödemelerinden vergi borcu kesintisi yapılır. 4.1.1.2.Gelir Vergisi Kesintileri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinde; kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumların, sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları belirtilmiştir. 4.1.1.2.1.Ücret Niteliğindeki Ödemelerden Yapılan Kesinti 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61’inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104’üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılacağı yazılmıştır. Tören faaliyetleri kapsamında düzenlenen yarışma ve be nzeri etkinliklerde görev alan jüri üyelerine yapılan ödemeler,193 sayılı Kanunun 61’inci maddesine göre "ücret" niteliğinde olduğundan; aynı Kanunun 103. maddesindeki oranlar üzerinden gelir vergisine tabi tutulur. Ancak, memur olan üyelere, 657 sayılı Kanunun 87. maddesindeki ikinci görev yasağı dolayısıyla herhangi bir ödeme yapılamaz. Bununla birlikte bu gibi personele aynı Kanunun 123. maddesi kapsamında ödül verilmesi mümkündür. Örnek: A Belediyesi tarafından düzenlenen kiraz festivalinde şarkı söyleme yarışması düzenlenmiş, yarışmada 3 yerel ses sanatçısı ve bir de İl Kültür Müdürü’nden oluşan jüri heyeti görev yapmıştır. Jüri üyelerine 1000 TL tutarında ücret verilecektir. Ses sanatçısı olan jüri üyelerinden % 15 oranında gelir vergisi kesintisi yapılmalıdır ki bu da 1000 x 15 % = 150 TL yapmaktadır. Ödeme kesinti sonrası 850 şer TL tutarında yapılacaktır. İl Kültür Müdürüne ise 657 sayılı Kanunun 87. maddesindeki ikinci görev yasağı dolayısıyla herhangi bir ödeme yapılmaz. 4.1.1.2.2.Dar Mükelleflerden Telif ve Patent Hakkı Satın Alınması Nedeniyle Yapılan Kesinti 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesi 4’üncü fıkrasında dar mükellefiyete tabi olanlara, telif ve patent haklarının satışı dolayısıyla yapılan ödemelerden gelir vergisi kesileceği belirtilmiştir. 2013| 57 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 4.1.1.2.3.Gayrimenkullerin Kiralanması Nedeniyle Yapılacak Kesinti 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin 5’inci fıkrasında; a) 70 inci Maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden, b) Vakıflar (mazbut vakıflar hariç) ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden, c) Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden gelir vergisi kesintisi yapılacağı belirlenmiştir. Örnek: Baraj açılışı için beldeye gelecek olan çeşitli Bakan ve bürokratların konaklamaları aracılığıyla X Vakfından tarihi konağın kiralanması nedeniyle yapılacak ödemeden gelir vergisi kesintisi yapılacaktır. 4.1.1.3.Damga Vergisi Kesintisi Damga vergisi, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nda düzenlenmiş olup konusu Kanunun 1. maddesinde şu şekilde tarif edilmiştir: “Bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga Vergisine tabidir. Bu kanundaki kağıtlar terimi, yazılıp imzalamak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade eder.” Kanunun ‘Mükellef’ başlıklı 3. maddesine göre, damga vergisinin mükellefi kağıtları imza edenlerdir. Resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların Damga Vergisini kişiler öder. Yabancı memleketlerle Türkiye'deki yabancı elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen kağıtların vergisini, Türkiye'de bu kağıtları resmi dairelere ibraz eden, üzerlerinde devir veya ciro işlemleri yapanlar veya herhangi bir suretle hükümlerinden faydalananlar öderler. Ancak bunlardan ticari veya mütedavil kağıt mahiyetinde bulunanların vergisini, bunları en evvel satan veya kabul veya başka suretle kullanan kişiler öderler. Resmi Daire ise söz konusu kanunun 8’inci maddesine göre;genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köy- 58 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ lerdir. Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmeler resmi daire sayılmaz. Resmi Dairenin tanımı, 5018 sayılı Kanunda yer alan kamu idare sınıflandırmalarına uyumlu hale getirilmiştir. Burada 5018 sayılı Kanuna ekli III sayılı cetvelde sayılan Düzenleyici ve Denetleyici kurumların Resmi Daire sayılmadığı gözden kaçmamalıdır. 4.1.1.3.1.İhale Kararı (Karar Pulu)ndan Kesilen Damga Vergisi 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nda belirtilen ihale usulleriyle yapılacak temsil ağırlama tören giderlerinde, ihale kararlarından ‘ihale kararı damga vergisi’ kesilmesi gerekmektedir. 4.1.1.3.2.Sözleşme Damga Vergisi Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun “Akitlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı (I.) bölümünün I/a bendine göre, belli parayı ihtiva eden mukavelenameler (binde 8,25) oranında damga vergisine tabidir. Damga Vergisinin matrahı sözleşme bedelidir. Sözleşmenin noter marifetiyle düzenlenmesi halinde damga vergisini noter tahsil eder.26 Damga Vergisi Kanununa göre, ihale kararlarına uygulanacak bu vergi hususunda , ihaleyi yapan kurumun resmi daire olma şartı aranmamıştır. Dolayısıyla bu kanuna göre resmi daire sayılmayan kamu iktisadi teşebbüsleri, belediye iktisadi teşebbüsleri gibi kurum ve kuruluşlarca da bu verginin kesilmesi gerekmektedir. Damga Vergisi Kanununun 5’inci maddesine göre, bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı aynı miktar veya nispette damga vergisine tabidir. Sözleşmenin birden fazla nüsha halinde düzenlenmesi halinde her nüsha için ayrı ayrı aynı nispette damga vergisi hesaplanmalıdır. Kamu İhale mevzuatında yer alan Tip Sözleşmelerin ‘Sözleşmenin imzalanması’ başlıklı ortak mahiyetteki maddelerinde; “Bu sözleşme .. [rakam ve yazılı ile] maddeden ibaret olup, İdare ve Yüklenici tarafından tam olarak okunup anlaşıldıktan sonra ../../.... tarihinde 1 (Bir) nüsha olarak imza altına alınmıştır. Ayrıca İdare, Yüklenicinin talebi halinde sözleşmenin “aslına uygun idarece onaylı suretini” düzenleyip yükleniciye verecektir.” ifadesi yer almaktadır. Ancak tarafların birden fazla nüsha talep etmeleri halinde madde dipnotunda yer alan şu ifadenin kullanılması öngörülmüştür. “Bu 26 Damga Vergisi Kanunu md. 27 2013| 59 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ sözleşme …….. maddeden ibaret olup, İdare ve Yüklenici tarafından tam olarak okunup anlaşıldıktan sonra /../…. tarihinde imza altına alınmıştır. Sözleşmenin 1 (Bir) nüshası İdarede muhafaza altına alınıp, …. nüshası da yükleniciye verilmiştir.” Bu durumlarda nüsha adedince damga vergisi hesaplanmalıdır. Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan, 30/03/2010 tarih ve DV-19/2010-1 sayılı Damga Vergisi Sirküsünde nüsha-suret ayrımının Damga Vergisi karşısındaki önemi açıklanmış, mükelleflerce düzenlenen; - Kağıt nüshalarının birden fazla olması durumunda her bir nüsha ayrı ayrı aynı miktar veya nispette, - Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı şartları haiz kâğıtların resmi dairelere ibraz edilecek suretleri maktu (2012 yılı için 0,60 TL) damga vergisine tabi olacağı vurgulanmıştır. 4.1.1.3.3.Hak ediş Ödemelerinden Kesilecek Damga Vergisi Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun “Makbuzlar ve Diğer Kağıtlar” başlıklı (IV.) bölümünün I/a bendine göre, hak ediş ödemelerinden (binde 8,25) oranında damga vergisi kesilmelidir. Söz konusu kesintiler avans niteliğindeki ödemelerden kesilse dahi söz konusu avansın mahsubunda da yapılmalıdır. Zira her iki işlem de birbirinden bağımsız olarak damga vergisine tabidir. Hak ediş ödemesinden damga vergisi kesintisi yapılabilmesi için ödemeyi yapan kurumun damga vergisi kanunu açısından resmi daire sayılması gerekmektedir. Zira Kanununa ekli (1) sayılı tablonun “Makbuzlar ve Diğer Kağıtlar” başlıklı (IV.) bölümünün I/a bendine göre, “Resmî daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle kişiler tarafından resmî dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmî daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kâğıtlar” damga vergisine tabidir. Hakediş ödemesinde damga vergisi doğması için ödemenin resmi dairelerce yapılması gerekmektedir. Resmi Daire ise kanunun 8. maddesinde; “Bu kanunda yazılı resmi daireden maksat, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köylerdir. (1) Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmeler resmi daire sayılmaz, şeklinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi teşebbüsleri, belediye iktisadi 60 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ teşebbüsleri gibi kurumlarca yapılan ödemelerden damga vergisi kesilmesine gerek bulunmamaktadır. İstanbul Defterdarlığınca verilen B.07.4.DEF.0.34.12/2-10-8046 sayılı müktezada; özetle, 2560 sayılı İstanbul Su Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 1. maddesinin 4. Fıkrasına göre, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı, müstakil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haiz bir kuruluş olduğu, İstanbul Belediyesinden ayrı tüzel kişiliği haiz, iktisadi bir işletme olduğundan, Damga Vergisi Kanununun 8. maddesinde tarifi yapılan resmi daire kapsamı dışında olduğu belirtilmiştir. 4.1.1.3.4.Sözleşme Devrinde Damga Vergisi 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 16'ncı maddesine göre, sözleşme, zorunlu hallerde ihale yetkilisinin yazılı izni ile başkasına devredilebilir. Damga Vergisi Kanununun 14’üncü maddesine göre sözleşmenin aslından alınan verginin devir halinde 1/ 4’ü oranında vergi alınmalıdır. 4.1.1.3.5.Sözleşme Suretinden Damga Vergisi Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun “Makbuzlar ve Diğer Kağıtlar” başlıklı (IV.) bölümünün 3. bendine göre, damga Vergisi Kanununun söz konusu tabloda yazılı kâğıtlardan aslı 1,00 Yeni Türk Lirasından fazla maktu ve nispî vergiye tâbi olanların resmi dairelere ibraz edilecek özet, suret ve tercümelerinden (0,60 TL) maktu damga vergisi kesilmesi gerekmektedir. Sözleşme suretleri de bu kapsamda düşünülebilir. 4.1.1.4.Katma Değer Vergisi Tevkifatı Katma Değer Vergisi Tevkifatının temel dayanağı, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun ‘Vergi Sorumlusu’ başlıklı 9’uncu maddesidir. Söz konusu maddede, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği belirtilmiştir. Bu maddeye dayalı olarak Maliye Bakanlığınca çıkarılan 89, 91, 95, 99 …vs Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri uyarınca kamu idareleri tarafından KDV tevkifatı yapma yükümlülüğü bulunmakta iken, 117 Seri Nolu KDV Tebliği ile 01.05.2012 den itibaren geçerli olmak üzere KDV tevkifatına ilişkin esaslar değiştirilmiştir. 117 Seri Nolu KDV Tebliğinde Belediyeler, tevkifat yapmakla yü2013| 61 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ kümlü kamu idareleri arasında sayılmadığından, belediyelerin 01.05.2012 tarihinden itibaren ödemelerden KDV tevkifatı yapma sorumlulukları ortadan kalkmıştır. 4.1.1.5. Ceza Kesintileri 4.1.1.5.1. Genel Olarak İdare ile yüklenici arasında düzenlenen sözleşmede yüklenicinin sözleşmede öngörülen yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmemesi nedeniyle ceza kesilmesi ve bunun yükleniciye yapılan hak ediş ödemelerinden kesilmesi söz konusu olabilir. Sözleşmede öngörülen yükümlülüklerin gereği gibi yerine getirtilmemesi; borcun ifasında gecikme olması, ifanın niteliğinde eksiklik olması, hizmet borcunda öngörülen teknik personelin gereği gibi çalıştırılmaması ya da öngörülen makine, techizatın kullanılmaması…vs şeklinde karşımıza çıkmaktadır. 4.1.1.5.1.1.Borçlar Hukuku Açısından Cezai Şart Cezai şart eski 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 158-161’inci maddelerinde düzenlenmiş iken, yeni 6809 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 179-182’nci maddelerinde düzenlenmiştir. Ceza şartı, borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlu tarafından alacaklıya ödenmesi önceden kararlaştırılmış edimdir. Cezai şarttan söz edebilmek için; borçluyu borcunu ifaya zorlayıcı, a. Ortada asıl borcun bulunması b. Asıl borçtan bağımsız bir edim olması c. Asıl borcun yanında fer’i borç niteliğinde olması gerekmektedir. 4.1.1.5.1.2. İhale Hukuku Açısından İhale mevzuatımızda yüklenicinin üzerine düşen yükümlülüklerini layıkıyla yerine getirmesini temin etmek amacıyla ‘ceza’ müessesesi düzenlenmiş olup cezanın önemli bir türünü gecikme cezası oluşturmaktadır. Gecikme cezası 4734 sayılı Kamu İhale Kanunun 27’inci maddesinde idari şartnamelerde gösterilmesi zorunlu hususlar arasında, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 7’inci maddesinde ise sözleşmede yer alması gereken unsurlar arasında yer almıştır. Tip idari şartname ve sözleşmelerde ‘gecikme halinde alınacak cezalar’ başlığı altında yer alan maddeler; mal alım, hizmet alım yapım işi ve danışmanlık açısından ayrı ayrı değerlendirilmelidir. 62 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 4.1.1.5.1.3. Gecikme Cezası Gecikme cezası 4734 sayılı Kamu İhale Kanunun 27. maddesinde idari şartnamelerde gösterilmesi zorunlu hususlar arasında, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 7. maddesinde ise sözleşmede yer alması gereken unsurlar arasında yer almıştır. 4.1.2.Doğrudan Teminle Yapılan Alımlarda Hakediş Ödemelerinden Yapılan Kesintiler27 4.1.2.1.Vergi Mevzuatından Kaynaklanan Kesintiler 4.1.2.1.1.Vergi Borcu Kesintisi Hak ediş ödemeleri sırasında yükleniciden bağlı olduğu vergi dairesinden alınmak üzere vergi borcu olup olmadığına dair yazı istenir. Ödenmemiş vergi borcu bulunan yükleniciye yapılacak hak ediş ödemelerinden vergi borcu kesintisi yapılır. 4.1.2.1.2.Gelir Vergisi Kesintileri Yukarıda ihale usulleriyle yapılacak temsil ağırlama tören giderlerine ilişkin açıklamalar birtakım istisnalar dışında doğrudan temin yöntemiyle yapılacak alımlarda da geçerlidir. Bunlar arasında ücret niteliğindeki ödemelerden yapılacak kesinti, yıllara sari inşaat ve onarım işinden yapılacak kesinti, gayrimenkullerin kiralanması nedeniyle yapılacak kesinti şartlar oluştuğunda doğrudan teminle yapılacak alımlarda da geçerlidir. 4.1.2.1.3.Damga Vergisi Kesintisi 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1. maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alan kağıtların damga vergisine tabi olduğunu, buna göre temsil, ağırlama ve tören giderlerin in Damga Vergisi Kanunu açısından kişi konumunda bulunanlaraödenmesi sırasında düzenlenen ve makbuz mahiyetini iktisap eden kağıtlardan (ödeme belgesi), (1) sayılı tablonun (IV/l-a) fıkrasında gösterilen oranda (en son yürürlükteki oran binde 8.25) damga vergisi kesileceğini yukarıda görmüştük. Şimdi ise Doğrudan Teminle yapılacak Temsil Ağırlama giderlerine özgü damga vergisi uygulamasını ele alacağız. 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun “Doğrudan Temin” başlıklı 22’nci maddesi; “(Değişik: 30/7/2003-4964/15 md.) Başaran Ş.,v.d., Kamu İhale Kanunu Örnek Uygulamaları, Ekin Yayınları, Ankara 2010 27 2013| 63 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Aşağıda belirtilen hallerde ihtiyaçların ilân yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temini usulüne başvurulabilir: … d) Büyükşehir belediyesi sınırları dahilinde bulunan idarelerin 44.287,- TL’nı (Kırkdörtbin ikiyüzseksenyedi Türk Lirası), diğer idarelerin 14.755,- TL’nı (Ondörtbin yediyüzellibeş Türk Lirası) aşmayan ihtiyaçları ile temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak konaklama, seyahat ve iaşeye ilişkin alımlar. …” şeklinde düzenlenmek suretiyle idarelerin maddede belirtilen limitleri aşmayan ihtiyaçlarının doğrudan temin yöntemiyle sağlanmasına imkan tanınmıştır. Bu bentte yer alan güncellenmiş parasal sınırlara kadar olan ihtiyaçların karşılanmasında, "ihale komisyonu kurulmadan ve teminat alınmadan ihale yetkilisince görevlendirilecek kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak" ihtiyaçların teinin edilmesi öngörülmüştür. Bu şekilde yapılan alımlarda ilan yapılmadığı için, diğer ihale usullerine benzer bir rekabet ortamı oluşturulmadığı gibi, herhangi bir karar alınması da söz konusu olmadığından; damga vergisine tabi bir "ihale kararı" bulunmamaktadır. Maliye Bakanlığınca yayımlanan, 44 seri no.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde de (16.04.2005 tarih ve 25788 sayılı RG), 4734 sayılı Kanunun 22. maddesi kapsamında ihale komisyonu kurulmaksızın yapılan alımlarda binde 4.95 oranındaki damga vergisinin (karar pulu) aranmaması gerektiği bildirilmiştir: İdarelerin 4734 sayılı Kanunun 22’nci maddesi kapsamında yapacakları alımlar nedeniyle belli parayı ihtiva eden bir sözleşmenin düzenlenmesi halinde bu sözleşmenin, idarelerce kurulacak ihale komisyonlarınca bir ihale kararının alınması halinde bu kararın, damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir. Ancak, söz konusu alımlar nedeniyle belli parayı ihtiva eden bir sözleşmenin düzenlenmemesi ve ihale komisyonları kurularak bir ihale kararının alınmaması halinde ise damga vergisinin aranılmayacağı tabiidir. Buna göre, 1) Doğrudan temin işlemleri sırasında düzenlenen kağıtlar (onay, olur, görevlendirme yazısı, fiyat araştırma tutanağı vs.) damga vergisine tabi tutulmayacaktır. 64 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2) Düzenlenmesi zorunlu olmamakla birlikte, her nasılsa düzenlenmiş bulunan sözleşmeler -binde 8.25 oranında- damga vergisine tabi tutulacaktır. 3) Ödemeler sırasında düzenlenen "makbuz" mahiyetindeki kağıt-konusunda ise -ödemeyi yapan idarenin Damga Vergisi Kanunu karşısındaki konumu itibarıyla- iki farklı durum söz konusu olacaktır: a. 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun (IV-l/a) bendi ile "resmi daireler tarafından kişilere yapılacak ödemeler sırasında düzenlenen kağıtlardan sadece mal ve hizmet alımlarına ilişkin olanların damga vergisine tabi tutulması" öngörüldüğünden; doğrudan temin kapsamında yapılan alımların bedelinin ödenmesi sırasında düzenlenen kağıtlar (makbuz) üzerinden binde 8,25 oranında damga vergisi kesilecektir. (1) sayılı tabloda geçen "hizmet" tabirinin vergi kanunları açısından yapım işlerini de kapsadığını hatırlatmakta yarar vardır. Damga vergisi açısından "Resmi daire" aynı kanunun 8. maddesinde, Bu Kanımda yazılı resmi daireden maksat, genel ve katma bütçeli daire ve idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köylerdir. Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmeler resmi daire sayılmaz. Şeklinde tanımlanmıştır. b. Damga vergisi uygulaması açısından "resmi daire" sayılmayan diğer idarelerce yapılan ödemeler sırasında düzenlenen kağıtlar (makbuz) ise damga vergisine tabi tutulmayacaktır. Binde 8.25 ve 4.95 şeklindeki nispi vergilerin hesabında, yerleşik Danıştay kararları ve 30 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği (29.01.1997 tarih ve 22892 sayılı RG) gereğince KDV hariç tutarlar esas alınacaktır. 4.1.2.2.Ceza Kesintileri 4.1.2.2.1. Gecikme Cezası İdare ile yüklenici arasında düzenlenen sözleşmede yüklenicinin sözleşmede öngörülen yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmemesi nedeniyle ceza kesilmesi ve bunun yükleniciye yapılan hak ediş ödemelerinden kesilmesi söz konusu olabilir. Sözleşmede öngörülen yükümlülüklerin gereği gibi yerine getirtilmemesi; borcun ifasında gecikme olması, ifanın niteliğinde eksiklik olması, hizmet borcunda öngörülen teknik personelin gereği gibi çalıştırılmaması ya da öngö2013| 65 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ rülen makine, techizatın kullanılmaması…vs şeklinde karşımıza çıkmaktadır. 4.1.2.2.1.1 Borçlar Hukuku Açısından Cezai Şart Cezai şart eski 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 158-161’inci maddelerinde düzenlenmiş iken, yeni 6809 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 179-182’nci maddelerinde düzenlenmiştir. Ceza şartı, borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlu tarafından alacaklıya ödenmesi önceden kararlaştırılmış edimdir. Cezai şarttan söz edebilmek için; borçluyu borcunu ifaya zorlayıcı, a. Ortada asıl borcun bulunması b. Asıl borçtan bağımsız bir edim olması c. Asıl borcun yanında fer’i borç niteliğinde olması gerekmektedir. 4.1.2.2.1.2 İhale Hukuku Açısından İhale mevzuatımızda yüklenicinin üzerine düşen yükümlülüklerini layıkıyla yerine getirmesini temin etmek amacıyla ‘ceza’ müessesesi düzenlenmiş olup cezanın önemli bir türünü gecikme cezası oluşturmaktadır. 4.1.2.2.1.3. Gecikme Cezası Gecikme cezası 4734 sayılı Kamu İhale Kanunun 27. maddesinde idari şartnamelerde gösterilmesi zorunlu hususlar arasında, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 7. maddesinde ise sözleşmede yer alması gereken unsurlar arasında yer almıştır. Doğrudan teminle yapılacak kamu alımlarında tip sözleşme bulunmamaktadır. Sözleşme yapılması şeklen serbest bırakılmıştır. 4.1.2.2.1.4. Günlük Gecikme Cezasının Tespiti Doğrudan teminde gecikme cezası idare ile yüklenici arasında varsa sözleşmede serbestçe belirlenecek oran ya da miktarda uygulanır. 4.2.Serbest Meslek Makbuzu İle Yapılan Temsil Ağırlama Giderleri Serbest meslek faaliyetiyle uğraşanlar yapılan mal ve hizmet alımı karşılığında Serbest Meslek Makbuzu vermektedirler. Serbest meslek kazancının tarifi 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 65’nci maddesinde yapılmıştır. Buna göre, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. 66 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmıyan işlerin iş verene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır. Tahkim işleri dolayısiyle hakemlerin aldıkları ücretler ile kollektif, adi komandit ve adi şirketler tarafından yapılan serbest meslek faaliyeti neticesinde doğan kazançlar da, serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek erbabının mal ve hizmet satımlarında serbest meslek makbuzu kesme zorunluluğu ise 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 236’ncı maddesi ile getirilmiştir. Buna göre,serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir. Serbest meslek makbuzundan yapılacak gelir vergisi tevkifatı oranı ise 193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin 03.02.2009 tarih ve 27130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişen 2’nci bendi gereğince; a) 18’inci madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden % 17, b) Diğerlerinden % 20 dir. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 18’inci maddesinde ise serbest meslek kazançlarında telif kazancı istisnası yer almaktadır, bu maddeye göre, müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır. Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir. Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur. Yani, bu istisna, 2013| 67 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca yapılacak % 17’lik kesintiye bir engel teşkil etmemektedir. Tören faaliyetleri kapsamında düzenlenen yarışma ve benzeri etkinliklerde görev alan jüri üyelerine yapılan ödemeler ise 193 sayılı Kanunun 61’inci maddesine göre "ücret" niteliğinde olduğundan; aynı Kanunun 103. maddesindeki oranlar üzerinden gelir vergisine tabi tutulur. Ancak, memur olan üyelere, 657 sayılı Kanunun 87. maddesindeki ikinci görev yasağı dolayısıyla herhangi bir ödeme yapılamaz. Bununla birlikte bu gibi personele aynı Kanunun 123. maddesi kapsamında ödül verilmesi mümkündür. Örnek: A Belediyesi tarafından düzenlenen kültür festivalinde X halk müziği sanatçısından doğrudan temin yöntemiyle konser hizmeti satın alınmıştır. Ayrıca sanatçıya ait ilçe türkülerinin derlendiği CD’ den 100 yine doğrudan temin yöntemiyle alınmıştır. Sanatçıya konser ücreti olarak KDV hariç 1.000 TL, Cd ücreti olarak da KDV hariç 2.000 TL ödenecektir. Sanatçı konser ücreti nedeniyle Serbest Meslek Makbuzu düzenlerse sanatçıya yapılan 1000 TL ödemeden % 20 oranında gelir vergisi kesintisi yapılacaktır. 1000 x % 20 = 200 TL kesinti yapılacaktır. CD satışı konusunda telif kazançları istisnası bulunmakla beraber bu istisnanın kesintiye engel teşkil etmeyeceği belirtilmiştir. 2.000 TL’lik ödemeden ise % 17 oranında tevkifat yapılacaktır. 2000 x 17 % = 340 TL kesinti tutarıdır. İki kesinti arasındaki fark mükellef açısından şudur; cd satışında gelir vergisi istisnası yer aldığından yapılan % 17’lik tevkifat mükellef için nihai vergileme olacak, bu satış ayrıca beyan edilmeyecektir. Serbest Meslek erbabından satın alınacak temsil ağırlama gideri niteliğindeki mal ve hizmet alımı 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında ihale usulleriyle yapılabileceği gibi doğrudan temin usulüyle de gerçekleştirilebilir. Her iki usulde de vergi mevzuatından kaynaklanan vergi borcu kesintisi, gelir vergisi kesintisi, damga vergisi kesintileri ve KDV tevkifatının yapılmaları gerekmektedir. Doğrudan teminde ihale kararı bulunması halinde ‘ihale karar damga vergisi kesilmesi gerekirken’ ortada herhangi bir karar yoksa bu kesinti yapılmayacaktır. Yine doğrudan teminde sözleşme yapma zorunluluğu bulunmadığından ancak sözleşme yapılması halinde ‘sözleşme damga vergisi’nin kesilmesi gerekmektedir. 68 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 4.3.Gider Pusulası İle Yapılan Ödemeler Fatura düzenlemenin mümkün olmadığı durumlarda gider pusulası kullanılır. Gider pusulası; fatura düzenlenmesinin olanak dışı olduğu durumlarda, kayıtların belgelenmesini sağlama amacına yönelik olarak düzenlenen 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 234. maddesinde yer alan bir belgedir. Başka bir anlatımla, fatura istemek ve almak mecburiyetinde olanların fatura verme yükümlülüğü bulunmayan şahıslar ile olan ilişkileri belgelenmektedir. 213 sayılı Kanunun 234’üncü maddesine göre gider pusulası, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar kazancı basit usulde tespit edilenlerle (...) defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia içinde tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirilir ve gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir. Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlariyle soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur. Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir Yani, gider pusulası; Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak zorunda olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin: Vergiden muaf esnaf ‘a yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için bir gider pusulası tanzim ederek işi yapana/emtiayı satana imza ettirmek zorunda oldukları belgedir. Düzenlenen gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Gider Pusulası düzenlenmek suretiyle yapılan alımlarda 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun (94/13) maddesi gereğince tevkifat yapılır. Tevkifat oranları 03.02.2009 tarih ve 27130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile şu şekilde belirlenmiştir. Esnaf muaflığından yararlananlara mal ve hizmet alımları karşılığında yapılan ödemelerden, a) Evlerde kullanılan dikiş, nakış, mutfak robotu, ütü ve benzeri makine ve aletler hariç olmak üzere, muharrik kuvvet kullanmamak ve dışarıdan işçi almamak şartıyla; oturdukları evlerde imal ettikleri 2013| 69 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ havlu, örtü, çarşaf, çorap, halı, kilim, dokuma mamûlleri, kırpıntı deriden üretilen mamûller, örgü, dantel, her nevi nakış işleri ve turistik eşya, hasır, sepet, süpürge, paspas, fırça, yapma çiçek, pul, payet, boncuk işleme, tığ örgü işleri, ip ve urganları, tarhana, erişte, mantı gibi ürünleri işyeri açmaksızın satanlar için emtia bedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden % 2, ( Bu ürünlerin, pazar takibi suretiyle satılması ile ticarî, ziraî veya meslekî faaliyetleri dolayısıyla gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olanların düzenledikleri hariç olmak üzere; düzenlenen kermes, festival, panayır ile kamu kurum ve kuruluşlarınca geçici olarak belirlenen yerlerde satılması muaflıktan faydalanmaya engel değildir) b) Hurda mal alımları için % 2, c) Diğer mal alımları için % 5, d) Diğer hizmet alımları (a, b ve c alt bentleri hariç olmak üzere mal ve hizmet bedelinin ayrılamaması hali de bu kapsamdadır) için % 10. Sadece esnaf muaflığından yararlanan kişilere yapılan ödemeler için düzenlenen gider pusulası üzerinden, gelir vergisi tevkifatı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Esnaf muaflığından yararlanan kişilerin dışındaki kişilere gider pusulası düzenlense bile herhangi bir tevkifat yapılması söz konusu değildir. Buna göre, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefi olmayan nihai tüketicilerden herhangi bir mal/hizmet alınması durumunda, ödenecek bedel için gider pusulası düzenlenmesi halinde gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır. Gelir Vergisi Kanununun 18. maddesi kapsamındaki "serbest meslek" işleri dolayısıyla yapılan ödemelerde ise; Ödeme yapılan kişinin söz konusu faaliyeti sürekli olmayıp arızi nitelikte ise yukarıda açıklandığı üzere düzenlenen Gider Pusulası üzerinden 03.02.2009 tarih ve 27130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’na göre %17 oranında gelir vergisi kesilecektir. Bu gibi faaliyetler KDV'ye tabi olmadığından ayrıca KDV ödenmeyecektir. İlgilinin, örn eğin konser vermek üzere davet edilen bir sanatçının faaliyeti "arızi" değil, mütemadi (sürekli) nitelikte ise düzenlenen serbest meslek makbuzu üzerinden yine aynı oranda gelir vergisi kesilecek; teslim alman mal ve hizmet bedeli üzerinden %18 oranında KDV hesaplanacaktır. Hesaplanan KDV de yine bütçenin 03.6 kodundan ödenecektir. 70 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ KDV'ne ilişkin yukarıdaki açıklamalar, özellikle konser vermek üzere davet edilen sanatçılara yapılan ödemelerde önem arz etmektedir. Asıl uğraşı ses sanatçılığı olmayan (örneğin başka bir işte ücretli olarak çalışan) bir kimsenin belediyece düzenlenen bir konsere katılması durumunda, kendisine yapılan ödeme KDV'ne tabi değildir. Bu işi mutat meslek halinde ifa eden bir ses sanatçısına yapılan ödemeler ise KDV'ne tabidir. Örnek: X Belediyesi, beldeye gelen misafirlere hediye etmek üzere evde üretim yapan ev hanımlarından yöresel ev yapımı çorapları 1.000 TL karşılığında satın almıştır. Burada söz konusu hanımlar esnaf muaflığından yararlanıyorlarsa kendilerine gider pusulası karşılığında yapılan ödemeden % 2 oranında, 1.000 x 2 % = 20 TL kesinti yaparak ödeme yapacaktır. Söz konusu hanımlar esnaf muaflığından yararlanmıyorlarsa, kendilerine gider pusulası ile yapılan ödemeden herhangi bir kesinti yapılmayacaktır. 4.4.Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik Gereği Yapılacak Temsil Ağırlama Giderlerinden Yapılacak Kesintiler Spor Hizmet ve Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmelik’ in amacı; ulusal ve uluslararası spor hizmet ve faaliyetlerinde üstün başarı gösteren sporculara, spor kulüplerine, teknik direktör ve antrenörlere ödül verilmesi ile nakdi yardım yapılmasına dair usul ve esasları düzenlemektir. Bu yönetmelik gereği verilecek ödüllerden gelir vergisi kesilip kesilmeyeceği sporcuların amatör ya da profesyonel olup olmadıklarına göre değişmektedir. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun ‘Teşvik ikramiye ve mükafatları’ başlıklı 29’uncu maddesine göre teşvik gayesiyle verilen, spor yarışmalarına katılan amatör sporculara ödenen ödül ve ikramiyeler, Gelir Vergisinden müstesnadır: Buna göre Spor yarışmalarına katılan amatör sporculara Temsil ve Ağırlama gideri niteliğinde ödenen ödül ve ikramiyeler gelir vergisinden istisna edilmiştir. Sporcuların profesyonel olmaları durumunda ise 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 72’nci maddesi gereğince tevkifat yapılacaktır. Söz konusu maddeye göre; (1) 31/12/2017 tarihine kadar sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden aşağıdaki oranlarda gelir vergisi tevkifatı yapılır. 2013| 71 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ a) Lig usulüne tabi spor dallarında; 1) En üst ligdekiler için % 15, 2) En üst altı ligdekiler için % 10, 3) Diğer liglerdekiler için % 5, b) Lig usulüne tabi olmayan spor dallarındaki sporculara yapılan ödemeler ile milli sporculara uluslararası müsabakalara katılmaları karşılığında yapılan ödemelerden % 5. (2) Bu ödemeler üzerinden 94 üncü madde kapsamında ayrıca tevkifat yapılmaz. Bu gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler dolayısıyla beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmez. (3) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olan ücret ve ücret sayılan ödemelerin vergilendirilmesinde 31/12/2007 tarihinde yürürlükte olan hükümler uygulanır. Buna göre sporculara maddede belirtilen kategorilere göre % 5 ila 15 oranlarında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır. Örnek: Erzurum Valisi tarafından Universiade Kış Olimpiyatlarında Artistik Patinaj dalında derece yapan Amatör Sporcuya yönetmelik kapsamında ödül verilmesi halinde söz konusu ödülden gelir vergisi kesintisi yapılmayacaktır. 4.5.Temsil Ağırlama Giderlerinde Belediye Gelirleri İstisnası 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Eğlence Vergisinde istisna ve muaflıkları düzenleyen 19. maddesi ile, 1-Ulusal bayramlar veya tarihi özellik taşıyan günler nedeniyle genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler, köyler ve bunların kurdukları birlikleri tarafından düzenlenen ve kazanç amacı gütmeyen tören, şenlik, müsabaka ve gösterilerle balo, temsil ve benzeri faaliyetler, 2-Genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler tarafından kültürel, sosyal, turistik ve ekonomik amaçlarla düzenlenen kongre, konferans, fuar, festival, şenlik, sergi ve benzeri faaliyetler ile tertip edilen eğlenceler ve konserler, Eğlence vergisinden istisna edilmiştir. Maddede sayılan etkinlikler eğlence vergisinden istisna edilmiş olmakla birlikte, birlikler tarafından düzenlenen etkinliklerin söz konusu istisna hükmünden yararlanabilmesi için "ulusal bayramlar veya tarihi özellik taşıyan günler nedeniyle" düzenlenmiş olmaları gerekmektedir. 72 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Ulusal bayramların hangileri olduğu 2429 sayılı Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda gösterilmiş olup, tarihi özellik taşıyan günler ise beldenin kurtuluş günü, Atatürk'ün beldeye geliş günü gibi münhasıran o beldeyi ilgilendiren günlerdir. Birlikler tarafından bu günler dışında düzenlenen tören, şenlik, müsabaka ve gösterilerle balo, temsil ve benzeri faaliyetler ise eğlence vergisine tabi tutulacaktır. Söz konusu etkinliklerin kazanç gayesi gütmemesi, bir başka deyişle ücretsiz/biletsiz olarak izlenebilmesi halinde eğlence vergisi alınmayacaktır. Etkinliklerin bilet almak suretiyle izlenebildiği durumlarda ise -eğlence vergisi hariç olmak üzere- bilet bedeli olarak sağlanan gayrı safî hasılat üzerinden, 2464 sayılı Kanunun 21. maddesinde gösterilen oranlarda eğlence vergisi alınacaktır. 4.6.Avans Kesintisi Genel Olarak Avans genel olarak “alacağına sayılmak üzere önceden yapılan ödeme, öndelik, peşinat28” şeklinde tanımlanmaktadır. Bir başka ifadeyle avans; “İlerde yapılacak ödemeye karşılık verilen ön ödeme, peşin yapılan ödeme” anlamına gelmektedir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun ‘Ön Ödeme’ başlıklı 35’inci maddesinde; “35-(Değişik birinci fıkra: 22/12/2005-5436/10 md.) Harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla, ilgili kanunlarda öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi veya zorunlu giderler için avans vermek veya kredi açmak suretiyle ön ödeme yapılabilir. Verilecek avansın üst sınırları merkezî yönetim bütçe kanununda gösterilir. Sözleşmesinde belirtilmek ve yüklenme tutarının yüzde otuzunu geçmemek üzere, yüklenicilere, teminat karşılığında bütçe dışı avans ödenebilir. İlgili kanunların bütçe dışı avans ödenmesine ilişkin hükümleri saklıdır.” denilmektedir. 28 Türk Dil Kurumu sözlüğünden alınmıştır. 2013| 73 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Bu maddeye dayanılarak çıkarılan ‘Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik, Düzenleyici ve Denetleyici kurumlar hariç merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerini kapsamaktadır. Söz konusu yönetmeliğin 5’inci maddesine göre, Ön ödeme, harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla; ilgili kanunlarında öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi veya zorunlu giderler için avans verilmek veya kredi açılmak suretiyle yapılabilir. Avans, işi yapacak, mal veya hizmeti sağlayacak olan kişi veya kuruluşa ödenmek üzere, doğrudan mutemede verilir. Yurtdışı teşkilatının ihtiyaçları için verilen avanslar mutemetler adına mahallindeki banka hesaplarına transfer edilir. Bir mutemede verilecek avans, toplamı bu Yönetmeliğin 6 ncı maddesine göre belirlenen tutarı aşmamak koşuluyla bütçenin çeşitli tertiplerinden olabilir. Ön ödeme niteliğinde yapılacak avans ödemeleri; bütçe içi avanslar ve bütçe dışı avanslar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bütçe içi avanslar, sonrasında bütçe ödenekleriyle mahsubu yapılacak olan avanslardır, bütçe dışı avanslarda ise bütçe ödenekleriyle bağlantı kurulmadan avans verilmesi söz konusudur. Temsil ve ağırlama giderleri açısından ön ödeme genellikle bütçe içi avans verme yöntemiyle gerçekleşmektedir. 4.6.1.Avans Verilebilecek Gider Türleri Avans Verilebilecek gider türleri yönetmeliğin 6’ncı maddesinde sayılmıştır, buna göre, avans verilmek suretiyle yapılacak ön ödemeler: 1) Yılları merkezi yönetim bütçe kanununda belirlenen tutara kadar olan yapım işleri, mal ve hizmet alımları, yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanmasına ilişkin giderler ile benzeri giderler için avans verilebilir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği mutemetlerine, askeri birlik ve kurum mutemetlerine, Milli İstihbarat Teşkilatı mutemetlerine ve mahallinde karşılanacak ihtiyaçları için dış temsilcilik mutemetleri ile Kanuna ekli II sayılı cetvelde sayılan kuruluşlardan özelliği bulunan idarelerin mutemetlerine söz konusu giderler için verilecek avansın üst sınırları, yılları merkezi yönetim bütçe kanununda ayrıca gösterilebilir. Burada yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanmasına ilişkin giderler ile benzeri giderler için avans verilebileceği belirtilmiş bulunmaktadır. 74 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 4.6.2.Ön ödemelerde mahsup süresi ve sorumluluk Söz konusu yönetmeliğin 11’nci maddesinde “Ön ödemelerde mahsup süresi ve sorumluluk, konusu düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre;her mutemet ön ödemelerden harcadığı tutara ilişkin kanıtlayıcı belgeleri, ilgili kanunlarında ayrıca belirtilmemiş olması halinde avanslarda bir ay, kredilerde ise üç ay içinde muhasebe yetkilisine vermek ve artan tutarı iade ederek hesabını kapatmakla yükümlüdür. Bakanlık, zorunlu hallerde mahsup süresini ayrıca belirlemeye yetkilidir. Mahsup süresi, avansın verildiği veya kredinin açıldığı güne, son ayda tekabül eden günün mesai saati bitiminde; sürenin bittiği ayda avansın verildiği veya kredinin açıldığı güne tekabül eden bir gün yok ise, süre o ayın son gününün mesai saati bitiminde sona erer. Harcama yetkilisinin talimatıyla, bu süreler içinde getirilecek harcama belgeleri tutarında yeniden ön ödeme yapılabilir. Bu şekilde mahsup işlemi yapılmadıkça aynı iş için ön ödeme yapılamaz. Ancak, bakanlıkların yurtdışı teşkilatının ihtiyaçları için verilen avans ve açılan kredilerin mahsubu ve artıklarının iadesinde nakit iadesi yapılmaz, verilecek yeni avans veya açılacak krediden mahsup edilir. Avansın verildiği tarihten önceki bir tarihi taşıyan harcama belgeleri avansın mahsubunda kabul edilemez. Mahsup döneminde verilen harcama belgelerinin de, ön ödemenin yapıldığı tarih ile en geç ait olduğu bütçe yılının son günü arasındaki tarihi taşıması gerekir. Mutemet, işin tamamlanmasından sonra, yukarıdaki bir ve üç aylık sürelerin bitimini beklemeden, son harcama tarihini takip eden üç iş günü içinde ön ödeme artığını iade etmek ve süresinde mahsubunu yaparak hesabını kapatmak zorundadır. Ön ödemenin bu Yönetmeliğin 10 uncu maddesi gereğince başka mutemede devredilmesi halinde, devralan mutemedin de, hesabını ön ödemenin ilk mutemede yapıldığı tarihten itibaren, yukarıda belirtilen sürelerde muhasebe yetkilisine vermesi zorunludur. Denetim elemanları, yollukları ve diğer giderleri karşılığı aldıkları avanslara ilişkin harcama belgelerini, takip eden ayın onuncu gününe kadar idarelerine vermek ve varsa avans artığını iade etmekle, idareler de bunu aramakla yükümlüdür. Hakediş tutarının avanstan fazla olması halinde, farkın, ilgili denetim elemanının banka hesabına aktarılması zorunludur. Mutemetlerce süresi içinde mahsup edilmeyen avanslar hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun 2013| 75 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ hükümleri uygulanır. Kanunen geçerli bir mazereti olmaksızın avanslarını süresinde mahsup etmeyen mutemetler hakkında, ayrıca tabi oldukları personel mevzuatının disiplin hükümlerine göre de işlem yapılır. Kurum içi veya kurum dışından görevlendirilenlere yolluk ve diğer giderleri karşılığı verilen avanslardan süresinde mahsup edilmeyenler hakkında özel kanunlarındaki hükümler uygulanır.” Denilmektedir. Buna göre özetleyecek olursak; Mahsup süresi avanslarda bir ay, kredilerde ise üç aydır. Aynı iş için mahsup işlemi yapılmadıkça ön ödeme yapılamaz. Avansın verildiği tarihten önceki bir tarihi taşıyan harcama belgeleri avansın mahsubunda kabul edilemez. Mahsup döneminde verilen harcama belgelerinin de, ön ödemenin yapıldığı tarih ile en geç ait olduğu bütçe yılının son günü arasındaki tarihi taşıması gerekir. Mutemet, işin tamamlanmasından sonra, son harcama tarihini takip eden üç iş günü içinde mahsubunu yaparak hesabını kapatmak zorundadır. Mutemetlerce süresi içinde mahsup edilmeyen avanslar hakkında 6183 sayılı Kanun hükümleri uygulanır. 2007-1 Sayılı Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Genel Tebliğin 3’üncü maddesi harcama yetkilisi mutemetleri hakkındadır; buna göre, harcama yetkilisi mutemetleri (1) Mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinde kesin ödeme öncesi avans veya kredi olarak ön ödeme yapılabilmesi için, harcama yetkililerinin harcama yetkilisi mutemedi görevlendirmeleri gerekir. Harcama yetkilisi mutemedi görevlendirilmesinde aşağıdaki hususlar dikkate alınacaktır. (2) Her harcama birimi için bir mutemet görevlendirilmesi asıldır. (3) Aynı harcama birimine bağlı olmakla birlikte, ayrı ayrı hizmet yürütmekte olan veya ayrı ayrı yerlerde bulunan askerî birlik ve askerî kurumlar ile okul, yurt, enstitü, hastane, dispanser ve benzeri birim ve ünitenin her biri için ayrı mutemet görevlendirilebilir. (4) Zorunluluk bulunması halinde harcama yetkilileri; taşıtların akaryakıt, yağ, bakım, onarım ve işletme giderlerinde; bir bütün oluşturmakla birlikte alınacak mal veya yapılacak işle ilgili olarak ayrı yerlerde sonuçlandırılması gereken vergi ve benzeri ödeme yüküm76 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ lülüklerinin yerine getirilmesinde; alınan mala ilişkin yükleme, boşaltma ve gümrük işlemleri gibi özellik arz eden işlere ilişkin giderlerde ayrı mutemet görevlendirebilir. (5) Verilen avansa ilişkin iş bitirilmeden bir başka iş için kredi açmak suretiyle ön ödeme yapılması gereken hallerde, ayrı bir harcama yetkilisi mutemedi görevlendirilebilir. Ayrıca tebliğin 4’üncü maddesine göre; Yönetmelik kapsamındaki kamu idarelerinde harcama yetkilisi mutemetlerine verilecek avans sınırları, gider türleri ve idareler itibarıyla Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan Parasal Sınırlar ve Oranlar Hakkında Genel Tebliğde gösterilmiştir. Avans nakit olarak doğrudan harcama yetkilisi mutemedine verilebileceği gibi mutemedin banka hesabına da aktarılabilir. 2013-1 Sayılı Parasal Sınırlar ve Oranlar Hakkında Genel Tebliğe göre, Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilen mihmandarlara 7000 TL avans verilebilecektir. Aşağıda harcama yetkilisi mutemedine verilebilecek avansın 2013 yılı için sınırları yer almaktadır. 1. Yapım işleri ile mal ve hizmet alımları için: 1.1. İllerde, kuruluş merkezlerinde, büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçeler ve nüfusu 50.000’i geçen ilçelerde 1.2. Diğer ilçelerde 2.Şehit cenazelerinin nakli amacıyla 3. Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilen mihmandarlara 4.Bakanların katılacağı yurt dışı seyahatlerde kullanılmak üzere 1.050 525 12.000 7.000 20.000 5. Mahkeme harç ve giderleri 5.1. Ankara, İstanbul ve İzmir il merkezleri için 70.000 5.2. Diğer il ve ilçeler için 25.000 6. Doğal afetler nedeniyle oluşacak ihtiyaçlar için 55.000 7.İl dışına yapılacak seyahatte kullanılacak akaryakıt giderleri için 8. Yakalanan yasadışı göçmenler ile sınırdışı edilecek şahıslar için 9.Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği 5.250 22.000 400.000 10. Yargılama Giderleri 11.500 11. Posta ve telgraf giderleri (Yüksek Mahkemeler için) 2.500 2013| 77 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 78 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2013| 79 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ BEŞİNCİ BÖLÜM 5.MUHASEBE KAYITLARI AÇISINDAN TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Bilindiği üzere 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun yürürlüğe girmesiyle devlet muhasebesi alanında Nakit Esaslı Muhasebe sisteminden Tahakkuk Esaslı Muhasebe Sistemine geçilmiştir. Yeni sistem uyarınca çıkarılan muhasebe yönetmelikleri arasında, mahalli idareler için, Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği yürürlüğe konmuştur. Temsil Ağırlama giderlerinin belediyelerde muhasebe sistemine aktarılmasına ilişkin açıklamalarımız bu yönetmelik çerçevesinde gerçekleşecektir. Temsil ve Tanıtma Giderleri, analitik bütçe sistemi içerisinde bütçe giderlerinin ekonomik sınıflandırması açısından ikincil, üçüncül ve dördüncül düzeye inildikçe 03.06.1.01 ve 03.062.01 ekonomik kodlarında yer almaktadır. Burada görüleceği üzere ekonomik kodlamada 03 Mal ve Hizmet Alım Giderlerini ifade etmekte, 03.06 ise Temsil ve Tanıtma Giderlerini karşılamaktadır. 03.6.1. Temsil Giderleri, 03.6.2 Tanıtma Giderleri başlığını taşımaktadır. Sınıflandırma özetle şu şekildedir; 03.6 TEMSİL VE TANITMA GİDERLERİ 03.6.1 Temsil Giderleri 03.6.1.01 Temsil, Ağırlama, Tören, Fuar, Organizasyon Giderleri 03.6.2 Tanıtma Giderleri 03.6.2.01 Tanıtma, Ağırlama, Tören, Fuar, Organizasyon Giderleri 2012 yılına ilişkin olarak Maliye Bakanlığınca yayımlanan Analitik Bütçe Sınıflandırmasına İlişkin Rehberde 03.6 Temsil ve Tanıtma Giderleri ekonomik kodu altında hangi tür giderlerin kaydedileceğine ilişkin açıklamalar yer almaktadır, bunlar şu şekildedir; “03.6 TEMSİL VE TANITMA GİDERLERİ 03.6.1 Temsil Giderleri 03.6.1.01 Temsil, Ağırlama, Tören, Fuar, Organizasyon Giderleri : - Makam sahibi veya yetkili kıldığı amirlerin takdiri esas olmak suretiyle; görevle ilgili temsilin gerektirdiği her türlü giderler 80 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ ile cenaze törenleri için satın alınacak çiçek bedelleri ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflardan kiralanan madeni çelenklerin kira bedelleri, - Yabancı temsilciler ve konukların geleneklere ve davetin şümulüne göre ağırlama, konutlama ve bu işlerle ilgili hazırlıkların gerektirdiği giderlerle, verilecek ziyafet, hediye, çiçek, bahşiş, taşıma giderleri ile ziyafetlerin gerektirdiği giderler, - Dışişlerinde, icabında yetkililerin eşleri tarafından, gelecek resmi yabancı konuklara verilecek ziyafet giderleri, - Protokol Genel Müdürlüğünce yabancı konuklar için hazırlanan programlar gereğince yapılan törenin gerektirdiği giderler ve bunlarda görev alanlara verilecek kumanyalar, konukların yurdumuzda hizmetlerine verilenlerle, korunmaları için görevlendirilenlere yapılacak giderler, - Devlet ricalinin dış ülkelere götürecekleri ve gönderecekleri hediyeler ile bunların yollanması ile ilgili giderler. - Konukların ikametlerine ayrılacak köşk ve sarayların gerekli görülecek onarım, döşeme ve diğer giderleri ile yabancı konukların oturma ve ağırlanmasına ayrılacak köşk ve bunların kira bedelleri, - Ulusal gün ve bayramlarda yapılmakta olan benzeri törenlere ilişkin giderler, Dumlupınar, Çanakkale, Zafer Bayramı ve benzeri anma törenleri ile Silahlı Kuvvetler açılış ve sancak devir teslim törenleri ile üniversitelerin açılış törenlerinin gerektirdiği giderler, - Makamın gerektirdiği temsil, ağırlama, tören giderleri dışında kalan ve yine temsil amaçlı olmak üzere, spor faaliyetlerine, kısa süreli kongre, konferans ve seminer gibi toplantılara ilişkin karşılama, ağırlama ve organizasyon giderleri, - Temsil amaçlı fuarlarla ilgili olmak üzere ve başka ekonomik kodlardan karşılanması mümkün olmayan yolluk, kira gibi diğer giderler, - Yurtdışından ülkemize davet edilen sanatçı ve toplulukların yol parası, konuklama, kaşe vb. giderler, - Yukarıda sayılanların dışında kalan temsil, ağırlama, tören, fuar, organizasyon giderleri, bu bölüme kaydedilecektir. 2013| 81 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 03.6.3Tanıtma Giderleri 03.6.2.01. Tanıtma, Ağırlama, Tören, Fuar, Organizasyon Giderleri : - Yurdumuza çağrılmalarında yarar umulan yabancılar ile yabancı basın, radyo ve televizyon organları heyet ve mensuplarının yurt içindeki ağırlama, konutlama ve gezi giderleri ile zaruri görüldüğü takdirde geliş ve dönüş bilet ücretleri, - Yıllık programların ve bütçelerin koordinasyon, uygulama ve izlenmesi ile ilgili alım ve giderleri ile bütçe hazırlama sürecinde yapılacak tanıtma ve ikram giderleri; plan, program ve bütçelerin ulusal çap ve seviyede tanıtılması ile ilgili her türlü basın, yayın, baskı, konferans, broşür, radyo, televizyon, film, fotoğraf, vesair araç ve malzeme giderleri, - Ekonomik ağırlıklı tanıtım faaliyetleri çerçevesinde ticaret heyeti, alım heyeti ve ihraç ürünlerinin tanıtım hizmetleri ile ilgili yurtiçinde ve yurtdışında yapılacak organizasyonlara ilişkin tanıtma giderleri (yolluklar hariç), - Ülkemizin yatırım imkanlarının yabancılara tanıtılması ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının artırılmasını sağlamak amacıyla yurt içi ve yurt dışında yapılacak toplantı, seminer, konferans vb. organizasyonlar ve bunlara ilişkin baskı, yayın, broşür vb. araç, gereç ve malzeme giderleri, ağırlama, konaklama ve bu işlemle ilgili hazırlıkların gerektirdiği her türlü giderler (yolluklar hariç), - Makamın gerektirdiği temsil, ağırlama, tören giderleri dışında kalan ve tanıtma amaçlı olmak üzere, kısa süreli kongre, konferans ve seminer gibi toplantılara ilişkin karşılama, ağırlama ve organizasyon giderleri ile tanıtmaya yönelik reklam giderleri, - Tanıtma amaçlı fuarlarla ilgili olmak üzere ve başka ekonomik kodlardan karşılanması mümkün olmayan yolluk, kira gibi diğer giderler, - Yurt dışında turizm ve ihracat imkanlarının artırılması amacıyla halkla ilişkiler ve pazarlama firmalarına, uzmanlarına ve bu işlerle uğraşan kuruluşlara verecekleri hizmetler karşılığı yapılacak ödemelerle, bu konularda yaptırılacak araştırma giderleri, - Yukarıda sayılanların dışında kalan tanıtma, ağırlama, tören, fuar, organizasyon giderleri, bu bölüme kaydedilecektir.” 82 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Analitik bütçe sınıflandırmasına uygun olarak yapılan ve temsil ve tanıtma giderlerinde, muhasebeleştirmeye ilişkin olarak aşağıda çeşitli örnekler oluşturulmuştur. Hesap No. 5.1. Örnek Muhasebe Uygulamaları Örnek 1: İlçeyi ziyarete ve bazı kamu yatırımlarının açılışını yapmak üzere gelen Ulaştırma Bakanı ve beraberindekilere verilen 1.000.00.-TL yemek bedelinin muhasebeleştirilmesi (ödeme emrine bağlanması). Yapılacak harcamanın 4734 Sayılı kamu İhale Kanunu 22/d maddesi kapsamında gerçekleştirilebileceği tespit edildiğinden Harcama Yetkilisi (İhale Yetkilisi) tarafından görevlendirilen kişi yada kişilerce piyasa fiyat araştırması yapılarak alınacak yemek hizmeti fiyatlarının alımdan önce ihale yetkilisince onaylanması zorunludur. 6 3 0 8 3 0 8 3 5 9 0 0 Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod 1 1 2 3 4 2 3 4 Finas. Ekonomik Kodu Yard H Kod 1 2 3 4 Tutar Borç TL Kr Alacak TL Hesap / Ayrıntı Adı Kr 1.000 Giderler Hesabı 1.000 Bütçe Gider Hesabı 1.000 1.000 Gider Yansıtma Hesabı Gönderilecek Bütçe ödenekleri Hesabı 2013| 83 Hesap No. TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Kurumsal Kod 1 2 3 Fonksiyonel Kod 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Kodu Yard H Kod 1 2 905 3 4 Tutar Borç TL Kr Alacak TL Kr 1.000 360 03 03 8 25 360 03 09 4 95 986 80 103 Hesap / Ayrıntı Adı Ödenekli Giderler Hesabı İhale Kom. Ait Karar Pulu Diğer ödemelere ait D.V Verilen Çek ve gönderme emirleri Örnek 2: Temsil, Ağırlama, tören, fuar, organizasyon gideri kapsamında harcama yapacak görevliler ile yabancı konukların karşılanması, ağırlanması ile ilgili mihmandarlara avans verilebilir. 5018 sayılı Kamu Mali Kontrol Kanununu 35. maddesi gereği Yılı Bütçe kanunları İ cetvelinde belirtilen limitler dahilinde avans verilir. Düzenlenecek olan sarımsak festivali kapsamında ilçeye davet edilen Romanya halk dansları topluluğunu İstanbul hava alanından alarak ilçeye ulaştırmak üzere görevlendirilen Özel Kalem Müdürü Yılmaz EREN’e 2.000.00.-TL avans verilmiştir. Oniki kişilik topluluğu hava alanından alarak İlçeye ulaşımı esnasında yapılan taksi, otobüs, yemek vb. giderler için Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliğine uygun olarak 1.625,00.-TL harcama yapılmıştır. Bu harcamanın muhasebeleştirilmesi aşağıdaki şekilde yapılır. 84 | 2013 Hesap No. BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Fin Kurum Fonksiyonel as. sal Kod Kod Kod u 1 2 3 4 1 2 3 4 Ekonomik Tutar Yard H Kod 1 2 3 160 01 03 06 103 01 01 Borç 4 TL Hesap / Ayrıntı Adı Alaca k K TL r 2.000 2.000 K r Temsil ve tanıtma gider avansı Verilen Çek ve gönderme emirleri Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliği Temsil ve tanıtma Giderleri başlıklı 37’nci maddesinde belirtildiği üzere “Temsil, ağırlama, tören, fuar, tanıtma ve benzeri faaliyetlerle ilgili olarak yapılacak her türlü mal ve hizmet alımı ile yapım işlerine ilişkin giderlerin ödenmesinde, bu Yönetmeliğin ilgili maddelerinde belirtilen belgeler aranır. Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilecek personel ve ilgili yönetmeliklere göre görevlendirilecek mihmandarlar tarafından yapılan temsil ve ağırlama giderlerinin ödenmesinde; a) Harcama talimatı, b) Fatura, perakende satış fişi veya ödeme kaydedici cihazlara ait satış fişi ve adisyon, c) Mihmandar Hesap Cetveli (Örnek: 26) ödeme belgesine eklenir. Ziyafete ilişkin temsil ve ağırlama giderlerinin ödenmesinde alınacak harcama talimatında, davetli ve misafirlerin sayısı ile mihmandarın yapacağı harcamaların neleri kapsayacağı belirtilir.” dendiğinden ilgisine göre temin edilen fatura ve benzeri makbuzlar karşılığı yapılan 1.625,00.-TL tutarındaki gider mihmandar hesap cetveline eklenerek avans kapama işlemi yapılmıştır. 2013| 85 Hesap No. TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod 1 2 3 4 1 2 3 Finas. Ekonomik Kodu 4 Tutar Yard H Kod 1 2 3 Borç 4 TL 630 03 06 01 01 1.625 830 03 06 01 01 1.625 835 900 Hesap No. Finas. Ekonomik K r Hesap / Ayrıntı Adı Alaca k TL K r Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 1.625 Gider Yansıtma Hesabı 1.625 Gönderilecek Bütçe ödenekleri Hesabı Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 905 03 06 1.625 160 03 06 2.000 360 03 09 13 102 01 01 388 40 Ödenekli Giderler Hesabı Temsil ve tanıtma gider avansı 40 Diğer ödemelere ait D.V T.C. Ziraat Bankası Örnek 3: İstanbul da yapılacak olan Emitt 2008 turizm fuarına katılmak ve ilçenin tanıtımını yapmak üzere karar alınmış, bu amaçla ilçenin en bariz özelliğini öne çıkarmayı hedef alan bir adet 2 mt boyunda model denk kayığı, bir adet 1.5 mt boyunda model kağnı yaptırılmış ayrıca fuarda dağıtılmak üzere 5.000 adet tanıtım amaçlı CD yaptı86 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ rılmıştır. Bu alımlar için A firmasına model kayık için 3.500,00.- ve kağnı için 2.500,00.-TL olmak üzere toplamda KDV dahil 6.000,00.TL, CD’ler için B reklamcılık firmasına 2.000,00.-TL ödemede bulunulmuştur. Alımlar 4734 sayılı yasanın 22/d maddesi limitleri içerisinde kaldığından aşağıda belirtildiği üzere işlem sırası takip edilerek muhasebe kaydı ve ödemesi yapılmıştır. 1 İhtiyacın ortaya çıkması, miktarının, özelliklerinin tespiti 2 Harcama Yetkilisi tarafından görevlilerin belirlenmesi 3 Teknik Şartname (Gerekirse) 4 Yaklaşık Maliyet Tespiti 5 Bütçeden ödenek kontrolünün yapılması 6 Onay Belgesi 7 Piyasa araştırması 8 Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı 9 Sözleşme (Gerekirse) 10 Ödeme Emri, ve diğer belgelerin Gerçekleştirme Görevlisince düzenlenerek Muhasebe Yetkilisine teslimi 11 Alımın / hizmetin / yapım işinin gerçekleşmesi – teslimi 12 Fatura ve ödeme işlemleri 13 Taşınır İşlem Fişi düzenlenerek giriş-çıkış kaydının yapılması ve malın kullanıcıya teslimi 2013| 87 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Hesap No. 1- A Firması Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Kodu Yard H Kod 1 2 3 4 Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Borç Alacak TL TL Kr Kr 255 01 02 3.500 Temsil ve Tören Demirbaşı 255 01 02 2.500 Temsil ve Tören Demirbaşı 830 03 06 01 01 6.000 835 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 6.000 Gider Yansıtma Hesabı 6.000 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 25 16 İhale Kom. Ait Karar Pulu 360 03 09 41 94 Diğer ödemelere ait D.V 5.932 90 Verilen Çek ve gönderme emirleri 103 88 | 2013 6.000 Temsil ve tanıtma gideri BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Hesap No. 2-B Firması Kurumsal Fonksiyonel Kod Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Kodu Yard H Kod Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Borç Alacak 1 2 3 4 TL Kr TL 150 99 01 830 03 06 01 01 2.000 Kr 2.000 835 Hediye Amaçlı Taşınırlar Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 2.000 Gider Yansıtma Hesabı 2.000 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 8 38 İhale Kom. Ait Karar Pulu 360 03 09 13 98 Diğer ödemelere ait D.V 1.977 64 Verilen Çek ve gönderme emirleri 103 2.000 Temsil ve tanıtma gideri Fuar dönüşü yapılan sayımda 1.000,00.-TL bedelli 2500 adet CD nin dağıtıldığı tespit edilmiştir. Buna ilişkin mahsup işlemi TİF düzenlenerek aşağıdaki gibi yapılır. 2013| 89 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 3- Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 150 99 01 630 03 06 02 01 1.000 1.000 Hediye Amaçlı Taşınırlar Temsil,ağırlama,tören,fuar, organisazyon gideri 4734 sayılı Yasanın 5. maddesi “Bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde açık ihale usulü ve belli istekliler arasında ihale usulü temel usullerdir. Diğer ihale usulleri Kanunda belirtilen özel hallerde kullanılabilir.” demekle açık ihale usulünün temel olduğu diğer alım şekillerinin alımın özelliğine göre tercih edilmesi gerekir. Ayrıca 62 maddenin ı) fıkrası (Ek: 30/7/2003-4964/38 md.) Bu Kanunun 21 ve 22 nci maddelerindeki parasal limitler dahilinde yapılacak harcamaların yıllık toplamı, idarelerin bütçelerine bu amaçla konulacak ödeneklerin %10'unu Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmadıkça aşamaz.” Hükmü getirildiğinde 21/f ve 22/d maddeleri ile yapılan alımların bütçeye gider olarak konulan mal ve hizmet alımı ile yapım işleri için ayrılan ödenekleri toplamının % 10 oranının aşılmamasına dikkat edilmeli aşılacağının anlaşılması halinde Kamu İhale Kurumundan uygun görüş alınması hususuna dikkat edilmelidir. Örnek 4: İlçede düzenlenecek olan denizcilik festivali için İlçe dışından davet edileceklere ait 400 adet davetiye PTT Müdürlüğü aracılığı ile gönderilmiştir. Bunun için 80,00.-TL ödeme yapılmıştır. 90 | 2013 Hesap No. BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Kurumsal Fonksiyonel Kod Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas Ekonomik . Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod Borç 1 2 3 Alacak 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 80 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 80 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 80 905 03 06 900 03 06 360 03 09 103 01 01 01 Gider Yansıtma Hesabı 80 Ödenekli Giderler Hesabı Gönderilecek Bütçe ödenekleri Hesabı 80 79 66 Diğer ödemelere ait D.V 34 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı PTT müdürlüğüne 0,66.-krş mahsup alındısı gönderilmiştir. 2013| 91 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Hesap No. Örnek 5: Düzenlenen festival nedeni ile festival komitesi tarafından programa alınan Samsun Sanat Tiyatrosu gösteri bedeli olarak 4.000,00.TL ödeme yapılmıştır. Kurumsal Fonksiyonel Kod Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod 1 2 3 4 Borç TL 630 03 06 01 01 4.000 830 03 06 01 01 4.000 835 Kr Alacak TL Kr Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 4.000 Gider Yansıtma Hesabı 4.000 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 28 60 İhale Kom. Ait Karar Pulu 360 03 09 16 77 Diğer ödemelere ait D.V 103 01 01 01 01 3.955 17 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı Temsil ve tanıtma gideri 4.000 Havai fişek alımı 4734 Sayılı kamu İhale Kanunu 22/d maddesine göre yapılmış ve işlemler 3 kişilik bir komisyon tarafından tamamlanmıştır. Dolayısıyla bu harcamadan damga vergisi ve karar pulu kesilmiştir. 92 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Hesap No. Örnek 6: Vefat eden eski Belediye Başkanının cenaze törenine temsil kapsamında çiçek gönderilmiş ve 100,00.-TL ödeme yapılmıştır. Kurumsal Kod 1 2 3 4 Fonksiyonel Kod 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Tutar Kodu Yard H Kod Hesap / Ayrıntı Adı Borç Alacak 4 TL Kr TL Kr 1 2 3 630 03 06 01 01 100 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 100 900 03 06 905 03 06 360 03 09 103 01 01 01 01 100 Gider Yansıtma Hesabı 100 Temsil ve tanıtma gideri 100 Temsil ve tanıtma gideri 99 75 Diğer ödemelere ait D.V 25 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı 2013| 93 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Örnek 7: Belediye tüzel kişiliği adına yerel bir gazetede Kurban Bayramı kutlama mesajı verilmiş olup bu iş için 500,00.-TL ödeme yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 500 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 500 Temsil, ağırlama, tören,fuar, organisazyon gideri 835 900 03 06 905 03 06 360 03 09 103 01 01 01 01 94 | 2013 500 Gider Yansıtma Hesabı 500 Temsil ve tanıtma gideri 500 Temsil ve tanıtma gideri 3 49 Diğer ödemelere ait D.V 496 51 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Örnek 8: Bahar şenlikleri kapsamında 1000 kişiye etli pilav dağıtılmış bunun için bir yemek firması ile anlaşılarak hizmet satın alınmış karşılığında 2.500,00.-TL ödeme yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 2.500 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 2.500 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 2.500 Gider Yansıtma Hesabı 2.500 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 10 48 İhale kararına ait D.V 360 03 09 17 47 Diğer ödemelere ait D.V 103 01 01 01 01 2.500 Temsil ve tanıtma gideri 2.472 05 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı Yapılan harcama 4734 Sayılı kamu İhale Kanunu 22/d maddesi limitleri içerisinde kalmış ve Harcama yetkilisi (İhale Yetkilisi) tarafından görevlendirilen kişi yada kişilerce piyasa fiyat araştırması yapılarak alınacak yemek hizmeti fiyatlarının alımdan önce ihale yetkilisince onaylanmıştır. Dolayısıyla bu harcamadan damga vergisi ve karar pulu kesilmiştir. 2013| 95 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Örnek 9: 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlamaları esnasında 20 dakikalık havai fişek gösterisi düzenlenmiş ve KDV dahil 11.800,00.-TL ödeme yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 11.800 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 11.800 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 11.800 Gider Yansıtma Hesabı 11.800 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 82 50 İhale kararına ait D.V 360 03 09 49 50 Diğer ödemelere ait D.V 103 01 01 01 01 11.800 Temsil ve tanıtma gideri 11.668 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı Havai fişek alımı 4734 Sayılı kamu İhale Kanunu 22/d maddesine göre yapılmış ve işlemler 3 kişilik bir komisyon tarafından tamamlanmıştır. Dolayısıyla bu harcamadan damga vergisi ve karar pulu kesilmiştir. 96 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Örnek 10: Halka açık olarak “Şu Çılgın Türkler” konulu konferansı veren yazar Turgut ÖZAKMAN’a hediye edilmek üzere Kadife kutulu cam plaket alımı yapılmış 129,80.-TL ödeme yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 129 80 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 129 80 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 129 80 Gider Yansıtma Hesabı 129 80 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 54 İhale kararına ait D.V 360 03 09 90 Diğer ödemelere ait D.V 103 01 01 01 01 129 80 Temsil ve tanıtma gideri 128 36 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı 2013| 97 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Hesap No. Örnek 11: Anıtkabirde bulunan kurtuluş savaşı müzesine bağışlanmak üzere, İlçenin kurtuluş savaşındaki önemini ve konumunu anlatmak üzere bir adet orjinal denk kayığı maketi yaptırılmış yapan usta vergi mükellefi olmadığından harcama pusulası düzenlenerek karşılığında 255,00.-TL ödeme yapılmıştır. Kurumsal Fonksiyonel Kod Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod Borç Alacak 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 255 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 255 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 255 Gider Yansıtma Hesabı 103 01 01 01 227 49 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı 360 01 02 02 25 50 Diğer serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden tekifat 360 03 09 2 900 03 06 255 905 03 06 98 | 2013 255 01 Diğer ödemelere ait D.V Temsil ve tanıtma gideri Temsil ve tanıtma gideri BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Hesap No. Örnek 12: Yapılan 5’inci uluslar arası sarımsak festivali kapsamında verilen halka açık gece konserinde kullanılmak üzere ses ve ışık sistemi kiralanması için ihaleye çıkılmış, ihale 10.000,00.-TL+KDV ile sonuçlanmıştır. Bu iş için 10.000,00.-TL üzerinden sözleşme düzenlenmiştir. Kurumsal Kod 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Tutar Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 63 0 03 06 01 01 11.800 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 83 0 03 06 01 01 11.800 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 83 5 11.800 Gider Yansıtma Hesabı 11.800 Temsil ve tanıtma gideri 90 0 03 06 90 5 03 06 36 0 03 02 82 50 Sözleşmeye ait D.V. 36 0 03 03 49 50 İhale kararına ait D.V 36 0 03 09 82 50 Diğer ödemelere ait D.V 10 3 01 01 01 01 11.585 50 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı 11.800 Temsil ve tanıtma gideri Ses ve ışık sistemi kiralanması için 4734 Sayılı kamu İhale Kanunu 21/f maddesine göre ihaleye çıkılmıştır. İhale sonunda yapılan 10.000,00.- TL bedel üzerinden sözleşme yapıldığı için bu tutar üzerinden 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 1 Sayılı Tablonun I.A.1 maddesi gereğince %08,25 oranında sözleşme damga vergisi ve aynı tablonun II.2. maddesi gereğince de %04,95oranında karar pulunun kesilmesi gerekmektedir. Bunlardan başka ayrıca Damga Vergisi Kanunu’na ekli 1 Sayılı Tablonun IV.1.a. maddesine göre yapılan 10.000,00.- TL tutarındaki alımdan %08,25 oranında damga vergisinin alınması gerekir. 2013| 99 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Örnek 13: Turizm amaçlı tanıtım toplantıları yapmak üzere ilçeye ziyarete gelen Gazeteciler cemiyeti üyesi 20 adet gazeteci için iki gecelik konaklama bedeli olarak motele 1.000,00.-TL ödeme yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 1.000 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 1.000 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 1.000 Gider Yansıtma Hesabı 1.000 Temsil ve tanıtma gideri 900 03 06 905 03 06 360 03 03 4 360 03 09 6 103 01 01 01 01 100 | 2013 1.000 Temsil ve tanıtma gideri 19 İhale kararına ait D.V Diğer ödemelere ait D.V 989 81 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Örnek 14: Mersin Uluslar arası Müzik Festivalinin Yedincisinin 22.05.201002.06.2010 tarihleri arasında ilimizde yapılması planlanmıştır. Valiliğin ……… tarih ve ………. Nolu yazısında belediyemizin festival ile ilgili KDV hariç 50.000 TL destek sağlanması istenmektedir. Belediyemizce destek sağlanan festivale belediyemiz adına düzenlenen …… tarih ve ………. Nolu fatura bedeli 17.169,00.- TL ödenmesini arz ve teklif ederim. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 17.169 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 17.169 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 900 03 06 905 03 06 360 03 09 103 01 01 01 01 17.169 Gider Yansıtma Hesabı 17.169 Temsil ve tanıtma gideri 17.169 Temsil ve tanıtma gideri 120 03 Diğer ödemelere ait D.V 17.048 97 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı 2013| 101 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Örnek 15: Sünnet şölenine katılan davetlilere yemek verilmesi amacıyla ihaleye çıkılmış ve KDV dahil 60.000 TL’ye ihale verilmiştir. KDV %18 den hesap edilmiş ve 95 sayılı KDV tebliği uyarınca ½ oranında KDV tevkifatı yapılmıştır. Hesap No. Finas. Ekonomik Tutar Kurumsal Kod Fonksiyonel Kod Hesap / Ayrıntı Adı Kodu Yard H Kod B o r ç A l a c a k 1 2 3 4 1 2 3 4 1 2 3 4 TL Kr TL Kr 630 03 06 01 01 50.847 46 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 60.000 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 900 03 06 905 03 06 191 60.000 Gider Yansıtma Hesabı 60.000 Temsil ve tanıtma gideri 60.000 Temsil ve tanıtma gideri 9.152 54 İndirilecek KDV Hesabı 320 01 36.333 03 Cari Yıla Ait Borçlar 360 03 02 419 49 Sözleşmeye ait D.V. 360 04 02 01 360 03 03 251 69 İhale kararına ait D.V 360 03 09 419 49 Diğer ödemelere ait D.V 103 01 01 01 01 4.576 30 1/2 oranında KDV tevkifatı 18.000 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı Yapılan yemek gideri sonunda ilgili firmaya 18.000 TL tutarında ödeme yapılmış, kalan tutarın daha sonra ödeneceği belirtilmiştir. 102 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Hesap No. Örnek 16: 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları nedeniyle müsabakalara katılan öğrencilerin kıyafetleri için, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22/d maddesine göre, harcama pusulası düzenlenmek suretiyle 18.500 TL tutarında kumaş alımı yapılmıştır. Harcama pusulası düzenlenmek suretiyle yapılan alımlardan, 03.02.2009 tarih ve 27130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nın 1’inci maddesinin 13/d bendi gereğince %10 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılır. Kurumsal Fonksiyonel Kod Kod 1 2 3 4 1 2 3 4 Finas. Ekonomik Kodu Yard H Kod 1 2 3 4 Tutar Hesap / Ayrıntı Adı Borç TL Kr Alacak TL Kr 630 03 06 01 01 18.500 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 830 03 06 01 01 18.500 Temsil, ağırlama, tören, fuar, organisazyon gideri 835 900 03 06 905 03 06 360 01 01 02 360 03 09 103 01 01 01 01 18.500 Gider Yansıtma Hesabı 18.500 Temsil ve tanıtma gideri 18.500 Temsil ve tanıtma gideri Diğer Ücretler ile Ücret Sayılan Öd. Yapılan Tevk 1.850 152 62 Diğer ödemelere ait D.V 16.497 38 T.C. Ziraat Bankası çek hesabı Örneklemelerdeki fiyatlandırmalar KDV dahil olarak yapılmış Damga Vergileri ise KDV hariç fiyatlar üzerinden hesaplanmıştır. 15 nolu örnekte görüldüğü üzere kurum tarafından yapılan ödemede KDV 191 İndirilecek KDV hesabına alınmıştır. Ancak hatalı bir uygulama olup Belediyeler yürütmekte oldukları kamu hizmetlerinin ifa edilmesi için çok çeşitli kalemlerde harcama yapmaktadırlar. Belediyelerce yapılan bu alımlar karşılığında ödenen bedellere, ticari işletmelerce, KDV tahakkuk ettirilmekte belediyelerde bu bedelleri faturayla beraber ödemektedirler. 2013| 103 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Belediyelerce ödenen KDV tutarının hangilerinin, KDV açısından indirim konusu yapılabileceği tartışma konusu olmaktadır. Konu ile ilgili KDV Kanununun 29 maddesinde “Vergi indirimi 1Mükellefler, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak aşağıdaki vergileri indirebilirler. a-Kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisi” denilmiştir. Bu çerçevede vergiye tabi işlemlerle ilgili olarak ödenen KDV, 191 İndirilecek KDV hesabında takip edilerek, dönem sonunda vergi dairesine ödenecek tutarın tespiti amacıyla 391 Hesaplanan KDV hesaptan mahsubu yapılabilecektir. Vergiye tabi işlemler dışındaki hususlar için ödenen KDV bedelleri ise indirilemeyecek, dolayısıyla ödenen KDV, satın alınan malzeme maliyet bedeli içerisinde yer alacaktır. Örneğin, belediyelerin su satışı, otobüs taşımacılığı, iş makineleri kiralanması gibi her türlü teslimleri dolayısıyla tahsil ettikleri katma değer vergisinden, ancak bu teslimler dolayısıyla yüklendikleri katma değer vergilerini indirim konusu yapılabilir. 5393 sayılı belediye Kanununun belediyeye yüklediği kamu hizmetlerinin icrası nedeniyle yaptığı diğer harcamalar nedeniyle yüklendikleri katma değer vergilerini, iktisadi işletmeden doğan katma değer vergilerinden indirim yapamayacaklardır. Belediyelerce beyan edilecek Katma Değer Vergisi (tahsil edilen ve indirilecek katma değer vergisi) mukayesesi sadece iktisadi işletmeyi kapsamalıdır. İktisadi işletmeyi kapsamayan bu tür harcamalar nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılması halinde reddi gerekecektir. Diğer taraftan indirim hakkı tanınan işlemlerle, indirim hakkı tanınmayan işlemlerin bir arada yapılması halinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’nin sadece indirim hakkı tanınan işlemlere isabet eden kısmının indirim konusu yapılması gerekmektedir. 104 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2013| 105 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ ALTINCI BÖLÜM 6. TEMSİL AĞIRLAMA İLE İLGİLİ KARARLAR 6.1.Sayıştay Temyiz Kurulu Kararları 1-Karar Numarası: 25263 Karar Tarihi: 26.06.2001 KONU SİYASİ PARTİ TEMSİLCİLERİNE BELEDİYE BAŞKANI TARAFINDAN VERİLEN YEMEĞİN TEMSİL-AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKECEĞİ. İlâmın 5’inci maddesinde; … İlçesinde faaliyette bulunan siyasi parti temsilcilerine ... Ltd. Şti. Park Restaurant'da ... liralık yemek verildiği ve bedelinin belediye bütçesinden ödendiği gerekçesiyle tazmin hükmü verilmiştir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinin Genel Kural başlıklı 3’üncü maddesinde, temsilağırlama ve tören giderlerinin konu kapsam ve miktarının tayininin belediye başkanının takdirine tabi olduğu belirtilmiştir. Temsil giderlerinde görevle ilgili olmak, ağırlama giderlerinde ağırlanacak kişilerin beldenin misafiri olması şartı dışında herhangi bir kısıtlama getirilmemiştir. Rapor dosyasında mevcut verile emri ve eklerinin incelenmesinde verile emrine ekli 5 adet faturanın olduğu, fatura toplamları olan ... -liranın ... Ltd. Şti. Park Restaurant’a ödendiği, söz konusu yemeklerin … esnafına, …'da faaliyet gösteren sanayici ve müteahhitlere ve ilçede faaliyet gösteren siyasi parti temsilcilerine verildiği anlaşılmaktadır. Hesabı inceleyen denetçi yapılan ödemenin tamamı için sorumluların savunmalarını istemiş, yazdığı raporda da tamamının tazmi106 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ nini istemesine karşın yargılama aşamasında siyasi parti temsilcilerine verilen yemek bedellerinin sorumlulara ödettirilmesine, diğerleri yönerge hükümlerine uygun bulunduğundan haliyle kabulüne karar verilmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi temsil-ağırlama ve tören giderlerinin konusu, kapsamı ve miktarı konusunda bir sınırlama getirilmemiş, belediye başkanının takdirine bırakılmıştır. Beldede başarılı çalışmaları görülenlere, beldenin kalkınmasına katkısı olanlar veya olacağı anlaşılanları bir şekilde ödüllendirmek veya ağırlamak belediye başkanına tanınan takdir yetkisi içindedir. İlçede faaliyette bulunan siyasi partiler de gerek belediyenin seçilmiş organlarındaki temsilcileri vasıtasıyla gerekse belediye faaliyetlerine karşı yapacakları olumlu eleştirilerle belde kalkınmasına katkıda bulunabilirler. Sayılan nedenlerle siyasi parti temsilcilerine Belediye Başkanı tarafından verilen yemeğin temsil-ağırlama ve tören giderleri kapsamında değerlendirilerek dilekçi talebinin kabulü ile ... -liraya ilişkin tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi. 2-Karar Numarası: 26704 Karar Tarihi: 20.10.2003 KONU SÜRELERİ DOLAN GENEL MECLİS ÜYELERİNE HEDİYE OLARAK SAAT VERİLMESİ TEMSİLEN YAPILAN GELENEKLERE VE SOSYAL YAŞANTIYA UYGUN VE AMİRİN TAKDİR YETKİSİ İÇİNDE MÜTALAA EDİLEBİLECEK TÜRDEN HARCAMALAR OLDUĞU İl Özel idaresi Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Hakkında Yönetmeliğin 3'üncü maddesi ile temsil, ağırlama ve tören giderlerinin tespit ve tayini valinin takdirine bırakılmış ise de, bu takdir yetkisi sınırsız olmayıp İl Özel İdaresi Kanunun 82'nci maddesinde sayılan özel idare giderlerinin dikkate alınması gerektiği; nitekim anılan maddenin 3'üncü bendinde il genel meclisi ile il daimi encümeninin başkan ve üyelerinin ödenek ve yolluklarının giderler arasında sayıldığı, Kanunun 116'ncı maddesinde ise il genel meclisi başkan ve üyelerine meclis toplantılarının devamı süresince ödenek verileceğinin belirtildiği, anılan Kanunda meclis üyelerine yapılacak başka bir ödemeye yer verilmediği gerekçesiyle meclis üyelerine alınan hediye kol saatleri için bütçeden ödenen ...-liranın tazminine hükmedilmiştir. 2013| 107 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Dilekçi, hediye kol saatlerinin Temsil, Ağırlama ve Törenlere İlişkin Yönetmeliğin 3'üncü maddesi kapsamında Valinin takdir yetkisi çerçevesinde alındığını; konunun 3360 sayılı Kanunun 141'inci maddesi uyarınca Özel idare Müdürlüğünün teklif yazısı ile Valilik Makamına iletildiğini, Vali tarafından İl Daimi Encümenine havale edildiğini, Daimi Encümenin Vali'nin başkanlığında yaptığı toplantıda temenni kararı alındığını, Vali onayından sonra satınalmanın gerçekleştirildiğini, satınalma ile ilgili her türlü tasarruf, teklif ve kararın Vali ile İl Daimi Encümenince yapıldığını, alıma ilişkin fatura, ayniyat, muayene komisyon kararlarının mevcut olduğunu ve ödemenin yapıldığını, sayman ve tahakkuk memuru olarak olayın akışını değiştirecek bir yetkileri olmadığından, verile emrini hazırlamak ve ödemenin de kendilerine kaldığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılması istemektedir. Dilekçinin sayman olarak sorumlu tutulmasına itiraz ettiği, ayrıca yapılan harcamanın mevzuata uygun ve belgelerinin tam olduğunu beyanla esastan da itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Konunun esası ile ilgili olarak; Özel İdare Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Hakkında Yönetmeliğin 3'üncü maddesinde "Temsil, ağırlama ve törenlere ait giderlerin konu, kapsam ve miktarı ile davet edileceklerin tespit ve tayini valinin takdirine tabidir..." 4'üncü maddesinde "Temsil giderleri: c ) Gerçek veya tüzel kişilere plaket, ödül, hediye verilmesi, çiçek gönderilmesi, d ) İl'de göreve yeni başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlenmesi, ziyafet verilmesi, plaket ve hediye verilmesi, çiçek gönderilmesi, ... ile ilgili giderlerdir..." hükümleri yer almaktadır. Bu hükümler uyarınca, 5 yıllık görev süreleri sona eren İl Genel Meclisi Üyelerine hediye olarak saat verilmesi, temsilen yapılan, geleneklere ve sosyal yaşantıya uygun ve amirin takdir yetkisi içinde mütalaa edilebilecek türden harcamalar olduğundan özel idare bütçesinden karşılanması mümkün bulunmaktadır. Bu nedenle dilekçi iddialarının kabulü ile tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi. 108 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 3-Karar Numarası: 27683 Karar Tarihi: 08.03.2005 KONU GATA HEYETİ ÜYELERİ İLE ASAYİŞ VE KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA KURULU GİBİ İL DÜZEYİNDE YAPILAN TOPLANTILARA KATILANLARIN VALİNİN ONAYI İLE YEMEK BEDELİNİN ÖZEL İDARE BÜTÇESİNDEN KARŞILANMASINDA MEVZUATA AYKIRILIK BULUNMADIĞI İl genel meclisi üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, güvenlik mensupları ve GATA heyeti üyelerinin kendi görevleri ile ilgili toplantılara katılmaları nedeniyle değişik otel ve restorandaki yemek ve konaklama bedelleri, temsil giderleri kapsamında mütalaa edilebilecek türden harcamalar olup, özel idare bütçesinden karşılanmasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü; 1739 sayılı ek ilâm ile, İl Genel Meclisi üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve güvenlik mensupları ile GATA heyeti üyelerinin kendi görevleri ile ilgili toplantılara katılmaları nedeniyle değişik otel ve restorandaki yemek ve konaklama bedellerinin özel idare bütçesinden karşılanması nedeniyle toplam ...-liraya tazmin hükmolunmuştur. Dilekçi dilekçesinde özetle; bütün kararların vali tarafından alındığını, tahakkuk memuru ve saymanın sadece verile emrini hazırlayıp ödediğini, sorumluluğa ita amirinin de dahil edilmesi gerektiğini belirtmekte, temsil ağırlama tören giderlerinin konu kapsam ve miktarı ile davet edileceklerin tespit ve tayini hususunun Valinin takdir yetkisinde olduğunu, ödeme emrine eklenmesi gereken belgelerin tamam olduğunu belirterek esasa ilişkin itirazda bulunmakta, bütün bu nedenlerle tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir. 1050 sayılı Muhasebe-î Umumiye Kanununun 13'üncü maddesinde; "Gelir ve gider gerçekleştirme memurları ile saymanlar düzenledikleri evrakın doğruluğundan ve kanunlara uygunluğundan sorumludurlar Memurların, kanuna aykırılıktan sözederek yapılmasından sakındıkları ödemenin yerine getirilmesi ita amiri tarafından yazılı olarak bildirilir ise sorumluluk, emri veren ita amirlerine ait olur..."denilmektedir. 2013| 109 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Söz konusu giderin ödenmesinde ita amiri tarafından yazılı olarak sorumluluk üstlenilmesi mevcut olmadığından dilekçinin sorumluluk ile ilgili iddialarının reddinin uygun olacağı düşünülmektedir. Dilekçi tarafından 26704 tutanak sayılı temyiz kurulu kararında ita amirinin sorumluluğa dahil edildiğinden bahsedilmekte ise de söz konusu kararda ita amirine sorumluluk tevcih edilmemiştir. Konunun esasına geçildiğinde, "İl Özel İdaresi Bütçesinden Yapılacak Temsil ağırlama ve Tören Giderleri Hakkında Yönetmeliğin Genel Kural başlıklı 3'üncü maddesinde "Temsil, ağırlama ve törenlere ait giderlerin konu, kapsam ve miktarı ile davet edileceklerin tespit ve tayini valiliğin takdirine tabidir..." Temsil Giderleri başlıklı 4'üncü maddesinde "Temsil giderleri;" a ) İlde ekonomik, sosyal, kültürel, sportif ve sanat alanlarında başarılı çalışmaları tespit edilen veya bu konularda ulusal veya uluslararası alanlarda başarılı çalışmalarıyla ödüllendirilen kişi veya kişiler için toplantılar düzenlenmesi, bu kişilere şilt, plaket, ödül ve hediye verilmesi ile çiçek veya çelenk gönderilmesi. b ) Spor faaliyetleri, kongre, konferans ve seminer gibi toplantılara ilişkin karşılama, ağırlama ve organizasyon yapılması. c ) Gerçek veya tüzel kişilere plaket, ödül, hediye verilmesi, çiçek gönderilmesi. d ) İlde göreve başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlenmesi, ziyafet verilmesi, plaket ve hediye verilmesi, çiçek gönderilmesi. e ) Cenaze törenleri için alınacak çiçek bedelleri ile vakıflardan kiralanan madeni çelenklerin kira bedellerinin ödenmesi. f ) Mahalli örf adetin gerektirdiği faaliyetler ile diğer sosyal faaliyetlere iştirak edilmesi. g ) Dış ülkelere hediye gönderilmesi veya götürülmesi ile ilgili giderlerdir." "ağırlama Giderleri" başlıklı 5'inci maddesinde; "a ) Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başbakan ve Bakanlar Kurulu Üyeleri, Hükümet Merkezi veya diğer illerin protokole dahil kişiler, Yabancı Ülke Temsilcileri veya konukları, Sanat, bilim, kültür ve spor dallarında temayüz etmiş kişiler, İlin kalkınmasında katkısı olanlar veya olacağı anlaşılanlar Basın mensupları, g ) Bu maddede sayılan kişilerin eşleri ile yakınları ve refakatindeki görevliler için, geleneklere ve davetin şümulüne göre, ağırlama, konaklama, konutlandırma ve bu işlerle ilgili olarak hazırlıkların ge110 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ rektirdiği giderlerle ziyafet, resepsiyon, açık büfe, kokteyl, hediye, çiçek bahşiş, taşıma ve kumanya giderleri ile ziyafetlerin gerektirdiği giderlerdir." denilmektedir. Harcama Yetkisi başlıklı 8'inci maddesinde "Harcamalar valinin emir ve onayı ile yapılır. Acele hallerde yapılan harcamalara ait işlemler sonradan ikmal edilir." Rapor dosyasında mevcut belgelerin incelenmesinde yapılan giderlerin, sağlık konularında incelemelerde bulunmak üzere gelen GATA heyeti ile asayiş, kültür varlıklarını koruma kurulu gibi il düzeyinde yapılan toplantılara katılanlara valinin onayı ile yemek bedeli ödenmesine ilişkin olduğu görülmektedir. Kongre, konferans seminer gibi toplantılara ilişkin karşılama, ağırlama giderleri temsil giderleri arasında sayılmaktadır. GATA heyetine yemek verilmesi ise geleneklere ve sosyal yaşantıya uygun, amirin takdir yetkisinde mütalaa edilebilecek türden harcamalar olup, açıklanan sebeplerle dilekçi iddialarının kabulü ile 1739 sayılı ek ilâmla ...- liraya ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi. 4-Karar Numarası: 27414 Karar Tarihi: 01.11.2004 KONU BELEDİYE PERSONELİNE BAYRAM HEDİYESİ OLARAK ALINAN ÇİKOLATALARIN TEMSİL AĞIRLAMA KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLEREK BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENMESİNİN MÜMKÜN OLDUĞU. 29 1095 sayılı ilamın 6’ncı maddesi ile Belediyede çalışan memurlara Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesine aykırı olarak 21.000 kutu çikolata alındığı ve bedelinin Temsil Ağırlama ve Tanıtma Giderleri tertibinden ödendiği gerekçesiyle ...-liraya tazmin hükmü verilmiştir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nin 3’üncü maddesinde, temsil-ağırlama ve tören giderlerinin konu, kapsam ve miktarının tayini Belediye Başkanının takdirine tabi olduğu belirtilmiş, 5’inci maddesinde de ağırlama giderleri düzenlenmiştir. Buna göre : "Ağırlama, Beldenin misafiri durumunda olan: a ) Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başbakan ve Bakanlar Kurulu Üyeleri, 29 Koçak A, Güzel A,Mahalli İdarelere Yönelik Yargı Kararları,İzden Yayıncılık, İzmir 2010 2013| 111 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ b ) Hükümet merkezi veya diğer illerin protokole dahil kişiler, c ) Yabancı ülke temsilcileri veya konuklar, d ) Sanat, bilim, kültür ve spor dallarında temayüz etmiş kişiler, e ) Basın mensupları, f ) Beldenin kalkınmasında katkısı olanlar veya olacağı anlaşılanlar, İle bu kişilerin eşleri ve refakatindeki görevliler için, geleneklere ve davetin şümulüne göre, ağırlama, konuklama, konutlandırma ve bu işlerle ilgili olarak hazırlıkların gerektirdiği giderlerle ziyafet, kokteyl, hediye, çiçek, bahşiş ve taşıma giderleri şeklinde yapılır." denilmektedir. Ödemeye esas belgelerin incelenmesinde, çikolata alımıyla ilgili iki adet ödeme belgesi bulunduğu, toplamda ise ilamda belirtildiği gibi 21.000 kutu değil 2.100 kutu çikolata alındığı, alınan çikolatanın memurlara dağıtıldığına dair dağıtım listesi veya herhangi bir belge bulunmadığı, esasen düzenlenen ödeme belgesinin memurlara çikolata dağıtımıyla ilgili olmayıp satın almayla ilgili olduğu ve satın almaya ilişkin de mevzuata aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşılmaktadır. Belediye personeline bayram hediyesi olarak çikolata alınmasının; konu, kapsam ve miktarının tayini belediye başkanının takdirinde geleneklerle örf ve adedin gerektirdiği ağırlama giderleri kapsamında mütalaa edilmesi ve bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığından 1095 sayılı ilamın 6’ncı maddesi ile verilen ...-liraya ilişkin tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi. 112 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 5-Karar Numarası: 26724 Karar Tarihi: 04.11.2003 KONU BİR PARTİNİN ADI VE AMBLEMİ ALTINDA MİLLETVEKİLİ ADAYLARININ VE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARININ RESİMLERİ İLE BİRLİKTE PARTİNİN SİYASİ MESAJLARININ VE BAYRAM KUTLAMASININ YER ALDIĞI GAZETE İLÂN GİDERİNİN; BELEDİYE HİZMETLERİ İLE HERHANGİ BİR İLGİLİ BULUNMAMASI NEDENİYLE BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞI. 30 İlâmın 1'inci maddesinde, belediye başkan ve milletvekili adaylarının bayram kutlama mesajının belediye bütçesinden ödenmesi nedeniyle tazmin hükmü verilmiştir. Belediye Kanununun 117'nci maddesinde belediye masrafları sayılmıştır. Bunlar arasında belediye başkan adaylarının ve milletvekili adaylarının kutlama mesajlarına yer verilmemiştir. Yine Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi'nin "Kapsam" başlıklı 2'nci maddesinde aynen: "Bu yönerge, belediye idaresinin başı ve temsilcisi olan Belediye Başkanının bu sıfatının gereği olarak yapacağı temsil-ağırlama ve tören giderleri konusunda uyacağı kuralları kapsar." denilmektedir. Yerel gazetede yer alan söz konusu ilan incelendiğinde, tam sayfa olarak bir partinin adı ve amblemleri altında milletvekili adaylarının ve belediye başkanı adayının resimleri ile birlikte partinin siyasi mesajlarının ve bayram kutlamasının yer aldığı görülmektedir. İlan belediye idaresinin başı ve temsilcisi sıfatıyla yapılmadığı gibi ilanın belediye ile ve belediye hizmetleri İle herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Tamamen bir siyasi partinin adı ve amblemleri altında siyasi partinin belediye başkan adayının ve milletvekili adaylarının seçim propagandasından ibarettir. Bu nedenle bir siyasi partinin reklamının belediye bütçesinden karşılanması mümkün değildir. Yukarıda ifade edilen gerekçelerle 998 sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle verilen ...-TL.na ilişkin tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi. 30 http://www.sayistay.gov.tr/karar 2013| 113 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 6-Karar Numarası: 24826 Karar Tarihi: 12.09.2000 KONU BELEDİYE MECLİS ÜYELERİ İLE BELEDİYE ÇALIŞANLARI VE EŞLERİNİN BELEDİYE BÜTÇESİNDEN AĞIRLANMASININ MÜMKÜN OLMAMASI Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü: … sayılı ilamın 19'uncu maddesiyle, Belediye Meclisi Üyeleri ve Daire Başkanları ile eşlerinin, belediyeler temsil-ağırlama ve tören giderleri yönergesine aykırı olarak, … ve … otellerinde belediye bütçesinden ağırlanmaları sebebiyle ... liraya tazmin hükmolunmuştur. Bu hükme karşı dilekçi, Sayıştay 5. Dairesinin 13.01.1994 gün ve 8318 sayılı kararı ile aynı kişilere verilen yemek bedellerinin tazminine mahal olmadığına karar verdiğini, bu ödemelerin Belediye Başkanının takdirinde olduğunu ileri sürerek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir. Rapor dosyası ve ekleri üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, tazmin hükmüne konu 20.01.1992 gün ve 696 no.lu verile emri ile yapılan ödemelerin bir kısmının hiçbir onaya dayanmadığı, kimlerin katıldığının belli olmadığı, 21-22.12.1991 günleri kalınan otel masrafları için yaklaşık bir ay sonra encümence ödeme kararı alındığı, aynı verile emrine bağlı ikinci kısım ödemelerin ise 15.01.1992 günlü seminer düzenleme oluruna bağlandığı, ancak seminerin onaydan 4 gün önce 11-12.01.1992 tarihinde gerçekleştiği görülmüştür. Seminer olarak adlandırılan bu ödemenin seminer olmadığı, adı belgelere yansıtılmayan kişilerin konaklama bedeli olduğu, verile emri eki faturalardan anlaşılmaktadır. 25.11.1992 gün ve 11733 no.lu verile emri ile yapılan ödemelerde bu tür yanlışlıklara rastlanmamıştır. Dilekçinin Sayıştay 5. Dairesinin emsal göstermek istediği kararı … Belediyesi 1991 yılı hesabına ilişkin olup sadece yemek bedellerinin karşılanmasına ilişkindir. Konaklama ve eşlere de uygulanan olayımıza emsal olması mümkün bulunmamaktadır. Temsil-Ağırlama ve Fuar Giderleri Yönergesinin 4'üncü maddesinde; Temsil giderleri görevle ilgili olmak koşuluyla, ... c ) Gerçek ve tüzel kişilere plaket, ödül ve hediye vermek ve çiçek göndermek, 114 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ d ) Beldede göreve başlayan ve ayrılan protokole tabi kişiler için toplantı düzenlemek ve hediye vermek için, 5'inci maddesinde; Ağırlamanın, beldenin misafiri durumunda olanlar ile bunların eşlerine ve refakatinde bulunan görevliler için, Yapılacağı öngörülmüştür. Belediye Meclis üyelerini, birim amirlerini ve belediye çalışanlarını ve eşlerinin belediye bütçesinden ağırlanmalarına cevaz veren yönerge ve mevzuat hükmü olmadığı gibi 657 sayılı Kanunun 146'ncı maddesinde; Bu Kanuna tabi olarak çalışan söz konusu personele; kanun, tüzük ve yönetmeliklerinin ve amirlerinin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenmez, hiçbir yarar sağlanamaz hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, adı geçen Belediye Meclis üyeleri ile belediye çalışanları ve eşlerinin belediyece ağırlanarak bedellerinin bütçeden karşılanmasına imkân bulunmamaktadır. Yukarıda açıklanan ve ilâmda belirtilen sebeplerle, 806 sayılı ilamın 19'uncu maddesiyle mevzuata uygun olarak verilen ... liralık tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi. 7-Karar Numarası: 26061 Karar Tarihi: 28.01.2001 KONU GEÇİCİ GÖREVLE GİTTİKLERİ İL'DE ÖDENEN OTEL VE YEMEK BEDELLERİNİN TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ YÖNERGESİ KAPSAMINDA KABUL EDİLEREK BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENEMEYECEĞİ İlâmın 6'ncı maddesinde, Belediye Meclis Üyeleri ve Belediyede görevli personelin geçici görevle gittikleri Ankara'da kaldıkları günler için otel ve yemek bedellerinin belediye bütçesinden ödendiği gerekçesiyle tazmin hükmü verilmiştir. Dilekçi temyiz dilekçesinde, Harcırah Kanunu ile belirlenen yevmiye tutarlarının günün koşullarının gerisinde kaldığından söz konusu harcamaların Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi kapsamında yapıldığını, bahsi geçen kişilerin belediye başkanı, meclis üyesi ve hesap işleri müdürü olduğunu, bütün harcamaların Harcırah Kanunu kapsamında yapılmasının mümkün olmadığını, önemli görev ve özellikleri bulunan bir alt kademe belediyesinin başkan ve meclis üyelerinin Ankara'da Bütçe Kanunu ile belirlenen yevmiye ile 3'üncü sınıf bir otelde dahi kalmasının mümkün olmadığını, 2013| 115 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Harcırah Kanununun 33'üncü maddesine göre her yıl bütçe kanunu ile bütçe yılından önce belirlenen yevmiyelerin gerçek yaşam koşulları ile çelişki arzettiğini, belirlenen yevmiyenin günün koşullarının çok altında kaldığını, bu nedenle yapılan ödemelerin yasal olduğunu belirtmiştir. 6245 sayılı Harcırah Kanununun 3'üncü ve 7'nci maddelerinde kurumlarında ödenek mukabili çalışan belediye başkanlarına ve belediye meclis üyelerine bu kanuna göre harcırah verilebileceği belirtilmiştir. Aynı Kanunun 14'üncü maddesine göre, kanunun 1'inci maddesinde yazılı kurumlara ait bir görevin yerine getirilmesi amacıyla geçici görevle yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilen memur ve hizmetlilere geçici görev yolluğu olarak yol masrafı ve yevmiye ödenmesi gerekmektedir. Memuriyet mahalli dışına geçici görevle görevlendirilen memur ve hizmetlilere geçici görev mahallinde konaklama ve yemek bedellerinin ödeneceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Dilekçi bu harcamaların Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi kapsamında temsil gereği yapılan harcamalar olduğunu iddia etmektedir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil-Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi'nde hangi giderlerin temsil giderleri, hangi giderlerin ağırlama giderleri, hangi giderlerin tören giderleri sayılacağı maddeler halinde belirtilmiştir. Geçici görevle memuriyet mahalli dışına gönderilen belediye memur ve hizmetlilerine ödenen konaklama ve yemek bedellerinin söz konusu yönerge kapsamında olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle yapılan harcamaları yönerge kapsamında, konu, kapsam ve tayini belediye başkanına ait olan temsil gereği yapılan harcamalar olarak kabul etmek ve bedellerini belediye bütçesinden ödemek mümkün değildir. Yukarıda sayılan nedenlerle dilekçi talebinin reddi ile ...- liraya ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi. 8-Karar Numarası: 29503 Karar Tarihi: 18.09.2007 KONU GEÇİCİ GÖREVLE İL DIŞINA GİDEN BELEDİYE BAŞKANI İLE BAZI MECLİS ÜYELERİ VE MEMURLARIN KONAKLAMALARINA AİT OTEL FATURASININ BELEDİYE BÜTÇESİNİN BU TERTİBİNDEN KARŞILANAMAYACAĞI Rapor dosyasının incelenmesinde; muhtelif tarihlerde Belediye ile ilgili iş ve işlemleri takip etmek ve yürütmek üzere görevli olarak Ankara’ya gönderilen Belediye Başkanı ve beraberindeki belediye 116 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ görevlileri ile belediye meclis üyelerinin konaklama, yemek ve ekstra harcamaları için temsil, ağırlama, tören ve fuar giderleri harcama kaleminden ödeme yapıldığı, diğer personele ait harcırah ödemelerinde ise tahakkuk ettirilen gündelik tutarına ilaveten yemek ya da konaklama bedelinin ayrıca ödendiği görülmüştür. 6245 sayılı Harcırah Kanununun 3. ve 7. maddelerinde kurumlarında ödenek mukabili çalışan belediye başkanlarına ve belediye meclis üyelerine bu kanuna göre harcırah verilebileceği belirtilmiştir. Aynı Kanunun 14. maddesine göre, kanunun 1. maddesinde yazılı kurumlara ait bir görevin yerine getirilmesi amacıyla geçici görevle yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilen memur ve hizmetlilere geçici görev yolluğu olarak yol masrafı ve yevmiye ödenmesi gerekmektedir. Memuriyet mahalli dışına geçici görevle görevlendirilen memur ve hizmetlilere geçici görev mahallinde konaklama ve yemek bedellerinin ödeneceğine ilişkin bir hüküm 2001 yılında yürürlükte olan mevzuat hükümleri arasında yer almamaktadır. Çünkü, 6245 sayılı Harcırah Kanununun 33 üncü maddesine 5335 sayılı Kanunun 4-c ile eklenen d ) fıkrası ( “Bu Kanun hükümlerine göre gündelik ödenenlerden ( ( b ) fıkrasına göre gündelik ödenenler hariç ) yurt içinde yatacak yer temini için ödedikleri ücretleri belgelendirenlere, belge bedelini aşmamak ve her defasında on gün ile sınırlı olmak üzere gündeliklerinin tamamına kadar olan kısmı ayrıca ödenir.” denilmektedir ) 27.04.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla sözü edilen saymanlığın yılı 2001 olduğuna göre, memuriyet mahalli dışına geçici görevle görevlendirilen memur ve hizmetlilere geçici görev mahallinde konaklama giderinin ve yemek bedellerinin ödenmesi mümkün değildir. Dilekçi talebinde, “belediye başkanının ve diğer görevlilerin görevli olarak gidiş gelişleri neticesinde ulaşım bedelleri yollukları dışında ödenmiş olup bu ulaşım giderlerinin ödenmesinde yasaya aykırılık yoktur. Ulaşım giderleri yolluk ödemesi dışında ayrıca yapılır. Konaklama ve yemek bedelleri de görevlilere ödenmesi gereken yolluk tutarı karşılığı olup, ayrıca yolluk ödenmediğinden usulsüz bir ödeme ve kurumun zarara uğratılması söz konusu değildir.” demiş ise de; 6245 sayılı Kanunun 7. maddesi ile kurumlarda ödenek almak suretiyle çalışanların harcırahlarının ödenek tutarlarının karşılığı olan en yakın aylık veya ücret tutarları esas alınarak hesaplanacağı belirtilmiş bulunmaktadır. Bu nedenle, belediye başkanı ile belediye meclis üyelerine, halen almakta oldukları ödeneklerine en yakın olan ay2013| 117 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ lık tutarları için her yıl Bütçe Kanunlarına bağlı ( H ) cetveli ile tespit edilen gündeliklerin ödenmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, yolluk karşılığı olduğu belirtilen fatura bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesi mümkün değildir. Öte yandan, geçici görevli olarak görev mahalli dışına giden belediye başkanı ile bazı meclis üyeleri ve memurların geçici görev mahallindeki konaklama, oteldeki ekstra bedellerini içeren otel faturalarının ve yemek bedellerinin belediye bütçesinin temsil, ağırlama, tören giderleri tertibinden de ödenmesi mümkün değildir. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil-Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nde hangi giderlerin temsil giderleri, hangi giderlerin ağırlama giderleri, hangi giderlerin tören giderleri sayılacağı maddeler halinde belirtilmiştir. Geçici görevle memuriyet mahalli dışına gönderilen Belediye Başkanı ve beraberindeki belediye memurları ile belediye meclis üyeleri için ödenen konaklama ve yemek bedellerinin söz konusu yönerge kapsamında olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle yapılan harcamaları yönerge kapsamında, konu, kapsam ve tayini belediye başkanına ait olan temsil gereği yapılan harcamalar olarak kabul etmek ve bedellerini belediye bütçesinden ödemek mümkün değildir. Yukarıda sayılan nedenlerle dilekçi iddialarının reddi ile … sayılı ilamın 2. maddesi ile … .– TL’ye ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, karar verildi. 6.2.Sayıştay Daire Kararları 1-Dairesi: 7. DAİRE Karar Numarası: 8557 Karar Tarihi: 03.02.2000 KONU BELEDİYENİN DÜZENLEDİĞİ ŞENLİĞİN YEREL TELEVİZYON KANALI İLE DUYURULMASI İÇİN YAPILAN GİDERİN BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENEBİLMESİ Belediye tarafından düzenlenen "Geleneksel Düğün Şenliği" ile ilgili olarak, kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla yerel televizyon kanalı aracılığıyla yapılan duyuru bedelinin belediye bütçesinden ödenmesinde, "Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve 118 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Tören Giderleri Yönergesi"nin 10'uncu maddesi hükmü karşısında mevzuata aykırılık yoktur. 2-Dairesi: 3. DAİRE Karar Numarası: 162 Karar Tarihi: 17.10.2002 KONU BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖLÜM İLANI BEDELİ ÖDENMESİNİN MEVZUATA AYKIRI OLMADIĞI Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinin 10'uncu maddesinde; mahallî örf, adet ve sosyal yaşantı için ( nişan, nikah ve ölüm gibi ) harcama yapılabileceği öngörüldüğünden, ölüm ilanı verilerek bedelinin bütçeden ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığına karar verildi. 3-Dairesi: 5. DAİRE Karar Numarası: 10421 Karar Tarihi: 17.06.2003 KONU BELEDİYE SEMİNERİNE KONUŞMACI OLARAK KATILANLARIN YEMEK VE KONAKLAMA GİDERLERİNİN BÜTÇEDEN KARŞILANABİLECEĞİ Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi hükümleri gereği harcamanın konu, kapsam ve mik )tarı belediye başkanının takdirine bırakıldığından ve seminere katılanlara seminer ücreti gibi bir ödeme yapılmadığından, konuşmacı olarak katılan kişilerin yemek ve konaklama giderlerinin bütçeden karşılanmış olmasında mevzuata aykırılık bulunmadığına karar verildi. 4-Dairesi: 7. DAİRE Karar Numarası: 8947 Karar Tarihi: 08.01.2002 KONU ÖĞRENCİ KAYITLARINDA GÖREVLENDİRİLEN PERSONELE VERİLEN ÖĞLE YEMEĞİ BEDELİNİN AĞIRLAMA GİDERLERİ HARCAMA KALEMİNDEN KARŞILANAMAYACAĞI Öğrenci kayıtlarında görevlendirilen personele verilen öğle yemeği bedelinin 480-Temsil, Ağırlama, Tören, Fuar ve Tanıtma Giderleri harcama kaleminden karşılanması sonucu yersiz ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine karar verildi. 2013| 119 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 5-Dairesi: 1. DAİRE Karar Numarası: 6113 Karar Tarihi: 16.01.1997 KONU BELEDİYE BAŞKANININ YILBAŞI VE BAYRAM KUTLAMALARI İÇİN GAZETELERE VERDİĞİ İLAN Belediye Başkanının yılbaşı ve bayram kutlamaları için çeşitli gazetelere verilen ilan giderleri, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi'nin 3 ve 9'uncu maddeleri uyarınca belediye başkanının takdirine dayanarak ödenmiş olduğundan, mevzuata aykırı bir husus bulunmamaktadır. 6-Dairesi: 7. DAİRE Karar Numarası: 8610 Karar Tarihi: 25.04.2000 KONU MERKEZE ATANAN VALİYE MAHALLE MUHTARLARINA VE İMAR ÇALIŞMALARINA KATILAN MİMAR VE MÜHENDİSLERİNE VERİLEN YEMEĞİN BEDELİNİN BÜTÇEDEN ÖDENEBİLMESİ Merkeze atanan Sivas Valisine, mahalle muhtarlarına ve imar çalışmalarına katılan mimar ve mühendislere verilen yemek giderleri "Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi"nin "Ağırlama Giderleri" başlıklı 5'inci maddesinin ( f ) fıkrası kapsamında düşünüldüğünden, yapılan harcamalarda mevzuata aykırılık yoktur. 7-Dairesi: 7. DAİRE Karar Numarası: 8947 Karar Tarihi: 08.01.2002 KONU FAKÜLTEDE EĞİTİM PROGRAMINA KATILAN KURSİYERLERE İKRAM EDİLEN ÇAY BEDELİNİN AĞIRLAMA GİDERLERİ HARCAMA KALEMİNDEN KARŞILANAMAYACAĞI … Üniversitesi … Fakültesi, İş ve İşçi Bulma Kurumu ve Dünya Bankası arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde hazırlanan İstihdam ve Danışmanlık Hizmetleri Uzun Dönem Eğitim Programına katılan kursiyerlere ikram edilen çay bedelinin 480-Temsil, Ağırlama, Tören, Fuar ve Tanıtma Giderleri harcama kaleminden karşılanması 120 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ sonucu yersiz ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine karar verildi. 8-Dairesi: 3. DAİRE Karar Numarası: 23 Karar Tarihi: 07.10.2003 KONU YEMEK GİDERLERİ İÇERİSİNDE İÇKİ BEDELLERİNİN KARŞILANMAYACAĞI Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 4.2.1994 tarih ve 1994/4 sayılı Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesinin Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri başlıklı 8'inci maddesinin ikinci fıkrasında, yabancı konukların ağırlanması sırasında içki bedellerinin karşılanmayacağı belirtilmiştir. Bu hükme aykırı olarak yabancı konukların yemek giderleri içerisinde içki bedellerinin de yer alması sonucu fazla ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine karar verildi. 9-Dairesi: 8. DAİRE Karar Numarası: 4866 Karar Tarihi: 19.06.2001 KONU VERGİSİNİ ZAMANINDA ÖDEYEN MÜKELLEFLERE VERİLMEK ÜZERE YAPTIRILAN PLAKET BEDELLERİNİN BÜTÇEDEN ÖDENMESİNİN MEVZUATA AYKIRI OLMADIĞI Emlak ve Çevre Temizlik Vergisini zamanında ödeyen mükelleflere verilmek üzere yaptırılan plaket bedellerinin belediye bütçesinden karşılanması, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil-Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi hükümleri doğrultusunda Belediye Başkanının takdirine bağlı olduğundan mevzuata aykırı olmadığına karar verildi. 2013| 121 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 10-Dairesi: 8. DAİRE Karar Numarası 5510 Karar Tarihi: 17.06.2004 KONU BELEDİYE BÜTÇESİNDEN EVLENME VE SÜNNET DÜĞÜNLERİNDE HEDİYE MAHİYETİNDE ALTIN ALINMASININ TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ YÖNETMELİĞİ HÜKMÜNE GÖRE BELEDİYENİN MİSAFİRİ KONUMUNDA OLANLAR İÇİN SÖZ KONUSU OLDUĞU Belediye bütçesinden evlenme ve sünnet düğünlerinde hediye mahiyetinde altın alınması durumu, Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönetmeliğinin 5/f maddesi hükmüne göre belediyenin misafiri konumunda olanlar için söz konusu olduğundan, yersiz ödemenin sorumlulara ödettirilmesine, karar verildi. 11-Dairesi: 5. DAİRE Karar Numarası: 8745 Karar Tarihi: 06.02.2001 KONU BELEDİYE FAALİYETLERİ İLE TANITMA VE UYGULAMA GİDERLERİ ( İLİN EKONOMİK SOSYAL VE KÜLTÜREL TARİHİ İLE BELEDİYE FAALİYETLERİNİN TANITILMASI AMACIYLA TELEVİZYON PROGRAMI HAZIRLANMASI - ÖDEMEDE MEVZUATA AYKIRILIK BULUNMADIĞI ) İlin ekonomik, sosyal ve kültürel tarihi ile belediye faaliyetlerinin tanıtılması amacıyla bir televizyon programı hazırlanmasının, Cumhuriyetin 75. Yılını kutlama etkinlikleri çerçevesinde yapılmış olması dolayısıyla Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama Giderleri Yönergesinin "Diğer Tören Giderleri" başlıklı 10’uncu maddesinde yer alan "belde için gerekli-veya gerekli sayılan etkinlikler için yapılacak harcamalar" kapsamında değerlendirilmesi mümkün olduğu gibi; Belediye Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğine ekli ( R ) cetvelindeki 480-Temsil ve Ağırlama Tören Giderleri ayrıntı kodunun F fıkrasında yer alan belediye faaliyetleri ile tanıtma ve uygulama giderlerinin film dahil her türlü basım-yayın araçları ile yapılabilmesine izin verilmiş olması da dikkate alındığında, yapılan ödemede mevzuata aykırılık bulunmadığına karar verildi. 122 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 12-Dairesi: 4. DAİRE Karar Numarası: 29189 Karar Tarihi: 14.05.2001 KONU İL GENEL MECLİSİ ÜYELERİNE DÖNEM TOPLANTILARINI TAMAMLANMIŞ OLMASI SEBEBİYLE SAAT ALINMASINDA NE KİŞİSEL BAŞARI NE DE TOPLUMSAL BİR OLAYIN PAYLAŞIMININ OLMADIĞI "İl Özel İdaresi Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Hakkında Yönetmelik"in 3’üncü maddesinde, "Temsil, ağırlama ve törenlere ait giderlerin konu, kapsam ve miktarı ile davet edileceklerin tespit ve tayini valinin takdirine tabidir. ..." denilmekte ise de, bu takdirin sınırlı olduğu ve sınırının ne olacağı yine aynı yönetmelikte temsil giderleri başlığı altında düzenlenmiştir. Söz konusu hükümlere göre temsil giderlerine konu olan hususların hepsinde bir gerekçe mevcuttur ve bu gerekçeler Valinin, il içinde olağanüstü gayret sonucu gerçekleşen bir başarıyı ödüllendirmesi veya toplumsal bir olayda duyarlılığın gösterilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Oysa İl Genel Meclisi üyelerine Kasım dönemi toplantılarının tamamlanmış olması sebebiyle saat alınması olayında ne bir kişisel başarı ne de toplumsal bir olayın paylaşımı mevcuttur. Bu nedenle İl Genel Meclisi üyelerine, yasal dayanağı olmaksızın saat alınması suretiyle özel idare bütçesinden yersiz ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine, karar verildi. 13-Dairesi: 7. DAİRE Karar Numarası: 8610 Karar Tarihi: 25.04.2000 KONU DAVETLİLERE AİT LİSTENİN SARF EVRAKINA EKLENMESİNİN ZORUNLU OLMADIĞI Yapılan temsil ağırlama harcamalarında belediye başkanı onayının her bir harcama için ayrı ayrı bulunmadığının görülmesine rağmen, ita amiri mutemedinin görevlendirilmesinde onayın bulunması ve mahsubun gerçekleştirildiği verile emirlerinde belediye başkanının imzasının yer alması nedeniyle onay açısından yapılan harcamalarda ilişik bulunmamaktadır. Belediyece verilen yemeklerin kimlere olduğuna dair listenin ödeme evrakları arasına konulup konulmayacağı hususu ise; "Beledi2013| 123 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ ye bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi"nin 7'inci maddesinde yer alan "Ağırlama ve toplantılara katılan davetlilere ait listenin sarf evrakına eklenmesi zorunlu değildir." hükmü gereğince değerlendirilip, buna göre belediyece verilenyemeğe dair listenin ödeme evrakları arasında bulunmaması nedeniyle sorumlulara sorumluluk tevcih edilemeyeceğine karar verildi. 14-Dairesi: 8. DAİRE Karar Numarası: 5510 Karar Tarihi: 17.06.2004 KONU GAZETE RADYO VE TELEVİZYONLARDA BAYRAM VE ÖZEL GÜNLER İÇİN KUTLAMA MESAJLARI VERİLMESİNİN BELEDİYE BÜTÇESİNDEN KARŞILANABİLECEĞİ Çeşitli gazete, radyo ve televizyonlarda bayram ve özel günler için kutlama mesajları verilmesi Temsil Ağırlama Yönergesinin 9’uncu maddesine göre belediye bütçesinden yapılabilecek temsilağırlama ve tören giderleri kapsamında değerlendirildiğinden bu konuda mevzuata aykırılık bulunmadığına, karar verildi. 15-Dairesi: 1. DAİRE Karar Numarası: 210 Karar Tarihi: 15.06.2010 KONU Belediye Başkanının görüntü ve konuşmalarının da bulunduğu program, tanıtım yapan televizyonlara ve internet sitesine, belediye hizmet tanıtımı yahut ilan gideri adı altında ….. YTL ödeme yapılmasına ilişkin olarak kamu zararının sorumlulara ödettirilmesi Belediye başkanının görüntü ve konuşmalarının da bulunduğu program, tanıtım, propaganda ve reklâmları yapan televizyonlara ve İnternet sitesine, belediye hizmet tanıtımı veya ilan gideri denilerek belediye bütçesinden ödeme yapılmak suretiyle kamu zararında bulunulduğu görülmüştür. 195 sayılı Basın İlân Kurumu Teşkiline Dair Kanun’un 29. maddesinde: “a) Kanun, tüzük ve yönetmeliklerle yayınlanması mecburi olan (Özel dernekler hariç) veya, b) Genel ve katma bütçeli dairelerle il özel idareleri, belediyeler, köyler ve İktisadi Devlet Teşekkülleri ve sermayesinin yarısından fazlası kamu hukuku tüzel kişilerine ait bulunan teşekküllerin verdikleri. Reklam mahiyetini taşımayan ilanlar, resmi ilan sayılır.” 40 ıncı maddesinde: “Resmi ilan sayılmayan ve gerçek ve tüzel kişiler 124 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ tarafından gazete ve dergilerde yayınlanmak üzere verilip de reklam mahiyetinde bulunmayan ilanlar, hususi ilan sayılır. Satışı artırmak gibi ticari gayelerle veya bir şeye veya bir fikre rağbet sağlamak gibi maddi veya manevi bir menfaat temini maksadıyla gazete ve dergilerde yazı, resim veya çizgilerle yapılan ilanlar, reklâm sayılır.” Hükümleri yer alarak resmi, hususi ve reklâm sayılan ilanların tanımı ve ayrımı yapılmıştır. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14’üncü maddesinde de; belediyenin görev ve sorumlulukları, mahallî ve müşterek nitelikte olması şartıyla sayılmıştır. Görüldüğü üzere; resmi ilanlar dışında kalan ilanlar, hususi (özel) veya reklâm mahiyetinde ilan sayılmaktadır. Hususi ve/veya reklâm mahiyetindeki ilanların da belediye bütçesinden ödenmesine ilişkin bir hususa mevzuatımız yer vermemiştir. Belediyeler belde sakinlerinin mahalli ve müşterek nitelikli ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş ve kendilerine kanunlarla birçok görev ve yetkiler tanınmış kamu kurumlarıdır. Bu itibarla da belediye bütçesinden yapılacak giderlerin bu görev ve yetkiler çerçevesinde ve belde sakinlerinin yararı gözetilerek gerçekleştirilmesi gerektiği açıktır. Ancak yapılan incelemede, mahalli ve müşterek nitelikte olmayan, belediye başkanı ile ilgili reklâm ve/veya hususi mahiyetteki haber, tanıtım ve propagandalara ilan veya tanıtım gideri adı altında ödeme yapılması, mahalli seçim öncesi propagandası ve medyaya kaynak aktarımı görüntüsü vermektedir. Bu tür kişisel propaganda nitelikli mal ve hizmet alımlarının belediyenin görev ve sorumlulukları kapsamına girmediği düşünülmekte olup, resmi ilan ve/veya tanıtım sayılması da mümkün görülememektedir. Sorumlular savunmalarında söz konusu reklamların beldenin tanıtımı mahiyetinde olduğunu ifade etseler de Belediye Başkanının reklamı mahiyetindeki harcamaların belediye bütçesinden ödenmesi mümkün değildir. Bu nedenle ….YTL kamu zararından, ortaklaşa ve zincirleme, Tazminine. 2013| 125 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 16-Dairesi: 8. DAİRE Karar Numarası: 179 Karar Tarihi: 01.06.2010 KONU HALKA PROMOSYON AMAÇLI DAĞITILMAK ÜZERE 1300 ADET DUVAR SAATİ BEDELİNİN BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENEMEYECEĞİ … Belediyesince temsil ağırlama kapsamında halka promosyon amaçlı dağıtılmak için 1300 adet duvar saati yaptırıldığı ve bedelinin belediye bütçesinden ödendiği görülmüştür. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi'nin "Temsil Giderleri" başlıklı 4 üncü maddesinde aynen; “Temsil giderleri görevle ilgili olmak şartıyla; a-Belde'de başarılı çalışmaları görülenler için toplantılar düzenlemek, b-Kupa ve benzeri teşvik uygulamalarında bulunmaları, c-Gerçek ve tüzel kişilere plaket, ödül ve hediye vermek, çiçek göndermek, d-Belde'de görev başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlemek ve hediye vermek için yapılır” denilmektedir. Aynı Yönergenin "Tören Giderleri" başlıklı 9 uncu maddesinde; Aşağıda belirtilen törenlerin gerektirdiği giderlerin" tümü veya bir kısmı, tören komitesi karan ile ödenebilir. a-Resmi ve dini bayramlar ile anma günleri, b-Beldenin kurtuluş günleri, c-Festival ve fuar günleri, d-Beldenin sosyal, ekonomik ve kültürel kullanmasına katkıda bulunulacak temel atma ve açılış günleri, e-Milli mücadeleye ait önemli günler” denilmektedir. Yine aynı Yönergenin "Diğer Tören Giderleri" başlıklı 10 uncu maddesinde ise yukanda maddelerde belirtilen giderler dışında kalan ve yapılması Belde için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için gerekli sayılan etkinlikler ve törenler için (nişan, nikah, ölüm gibi) harcama yapılabilir" denilmektedir. Görüleceği üzere halka promosyon olarak duvar saati dağıtmak yukarıda açıklanan temsil giderleri, tören giderleri ve diğer tören giderleri kapsamında bulunmamaktadır. Anılan gider yukarıda sayı126 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ lan giderlerin hiçbirinin kapsamına girmediğinden böyle bir giderin belediye bütçesinden yapılması mümkün değildir. Sorumlular savunmalarında her ne kadar, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’nin 3 üncü maddesi gereğince temsil ağırlama giderlerinin konu, kapsam ve miktar tayininin Belediye Başkanının takdirine bağlı olduğunu belirtmişlerse de sözkonusu savunmaları kabule hukuken imkan bulunmamaktadır. Zira, sözkonusu takdirin kapsamı temsil giderleri için Yönergenin 4 üncü maddesi, tören giderleri için yönergenin 9 ve 10 uncu maddeleri sınırları içerisinde olmalıdır. Diğer bir ifade ile Belediye Başkanının takdir yetkisi vardır ama sınırsız değildir. Sorumluların savunmalarına dayanak noktası yaptıkları Yönergenin 10 uncu maddesi "Diğer Tören Giderleri" başlığı taşımakta olup madde metninde ise; “Yukarıdaki maddelerde belirtilen giderler dışında kalan ve yapılması belde için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için gerekli sayılan etkinlikler ve törenler için (nişan, nikah, ölüm gibi) harcama yapabilir” denilmektedir. Bu durumda iddia edildiği gibi harcamanın bu kapsamda değerlendirilebilmesi için ortada etkinlik ve tören olması gerekmektedir. Ödeme emri ve eki belgeler incelendiğinde ise bu tür bir durumun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca yine sorumlular savunmalarında her ne kadar, Belediye Başkanına yapılan ziyaretler anısına, gerekse çeşitli törenlerde tanıtım amaçlı misafirlere dağıtılmak üzere yaptırılan Belediye logolu duvar saatleri, mutfak önlüğü ve el çantası alımında yasal bir engel bulunmadığını iddia etseler de söz konusu savunmaları kabule hukuken imkan bulunmamaktadır. Zira, yine ödeme emirleri ve eki belgelerinde yapılan incelemelerde Belediye Başkanına Başkanına yapılan herhangi bir ziyaret ve törenden bahsedilmediği anlaşılmıştır. Aksine ödeme emrinde sözkonusu unsurların halka promosyon olarak dağıtıldığından bahsedilmektedir. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Belediyesince temsil ağırlama kapsamında halka promosyon amaçlı dağıtılmak üzere 1300 adet duvar saati yaptırıldığı ve bedelinin belediye bütçesinden ödenmesi sonucu oluşan ……..TL’lik kamu zararının tamamının Harcama Yetkilisi ile Gerçekleştirme Görevlisinden müştereken ve müteselsilen, tazminine. 2013| 127 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 17-Dairesi: 8. DAİRE Karar Numarası: 179 Karar Tarihi: 01.06.2010 KONU TEMSİL AĞIRLAMA KAPSAMINDA HALKA PROMOSYON AMAÇLI DAĞITILMAK İÇİN 1500 ADET ÇANTA VE 1500 ADET ÖNLÜK BEDELİNİN BELEDİYE BÜTÇESİNDEN ÖDENEMEYECEĞİ … Belediyesince temsil ağırlama kapsamında halka promosyon amaçlı dağıtılmak için 1500 adet çanta ve 1500 adet önlük yaptırıldığı ve bedelinin belediye bütçesinden ödendiği görülmüştür İş bu ilamın 2 nci maddesinde belirtilen gerekçelerle … TL’lik kamu zararının tamamının Harcama Yetkilisi ile Gerçekleştirme Görevlisinden, müştereken ve müteselsilen, tazminine 18- Kararın Çeşidi: 5. Daire Kararı Kararın Numarası: 11029 Kararın Tarihi: 07.03.2006 Atatürk ile ilgili kitap bastırılıp eğitim kurumları, sivil toplum kuruluşları ve muhtarlıklara dağıtılması hk. Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinin 3’üncü ve 9 uncu maddelerinde yer alan hükümler karşısında, Cumhuriyetin 80’inci yılı kutlamaları çerçevesinde Atatürk ile ilgili kitap bastırılıp eğitim kurumları, sivil toplum kuruluşları ve muhtarlıklara dağıtılması için yapılan harcamaların mevzuata aykırı olmadığına, karar verilmiştir. 19- Kararın Çeşidi: 8. Daire Kararı İlam Tarihi: 01.03.2012 İlam No: 944 Nişan, nikâh ve düğünler için alınan altın bedelinin belediye bütçesinden ödenmesi hk. ….. Kuyumculuk Ltd. Şti'nden Özel Kalem Müdürlüğü temsil ağırlama ve tören giderleri kapsamında ödeme emrine ekli listedeki kişilere mahalli müşterek nitelikte olmayan nişan, nikâh ve düğünler için altın alındığı ve bedelinin belediye bütçesinden ödendiği görülmüştür. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun "Bütçelerden Yardım Yapılması" başlıklı 29. maddesinin ilk fıkrasında; "Gerçek veya tüzel kişilere kanuni dayanağı olmadan kamu kaynağı 128 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ kullandırılamaz, yardımda bulunulamaz veya menfaat sağlanamaz..." hükmü yer almaktadır. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun "Belediye Başkanının Görev ve Yetkileri" başlıklı 38. maddesinin birinci fıkrasının (o) bendinde ; "Temsil ve ağırlama giderleri için ayrılan ödeneği kullanmak." görev ve yetkisi başkana tevdi edilmiştir. Ancak, ilgili Kanunların Belediye Başkanına verdiği yetkinin sınırları ise diğer düzenleyici işlemlerle belirlenmiştir. Nişan ve düğünlerde, nişan ve düğün sahiplerine hediye verilmesi mahalli örf ve adetlerimizdendir. Ancak, belde sakinlerinin özel nitelikteki törenlerine ilişkin giderlerin veya Belediye Başkanınca özel nitelikteki törenlerde verilen hediyelerin, kamu hizmetlerinin bir parçası olarak değerlendirilemeyeceği, Belediye Başkanlığı sıfatı ile ilgili değil şahsi nitelikte olduğu ve bu nedenle belediye bütçesinden karşılanamayacağı açıktır. Ayrıca, söz konusu hediyelik altınların kime, ne zaman, ne şekilde, hangi ölçüye göre verildiğine dair herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. 13.04.2005 tarihli ve 25785 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan "Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri İle Başvuru Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik"in "Hediye Alma ve Menfaat Sağlama Yasağı" başlıklı 15 inci maddesinin 4 üncü fıkrasında ise; "Kamu görevlileri, kamu kaynaklarını kullanarak hediye veremez, resmi gün, tören ve bayramlar dışında, hiçbir gerçek veya tüzel kişiye çelenk veya çiçek gönderemezler; görev ve hizmetle ilgisi olmayan kutlama, duyuru ve anma ilanları veremezler" hükmü ile kamu görevlilerinin bu tür davranışlarda bulunmaları açık bir şekilde yasaklanmıştır. Açıklanan nedenlerle toplam …. TL kamu zararının harcamalara ilişkin talimatı veren Üst Yönetici …. (Belediye Başkanı)’na ödettirilmesine karar verilmiştir. 20- Kararın Çeşidi: 8. Daire Kararı İlam Tarihi: 01.03.2012 İlam No: 949 Belediyenin hizmet birimlerinde tüketilen içecek bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesi hk. Belediyenin hizmet birimlerinde tüketilen içecek bedellerinin belediye bütçesinden ödendiği tespit edilmiştir. 5393 Sayılı Belediye Kanununun "Belediyenin Giderleri" başlıklı 60. maddesinde belediyelerin giderleri ayrıntılı bir şekilde belirtilmiştir. Söz konusu giderlerin incelenmesinden, belediyenin hizmet birimlerinde tüketilen içecek bedellerinin karşılanabileceğine dair bir 2013| 129 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ hüküm bulunmamaktadır. Dolayısıyla belediye bünyesinde çalışan personele, bedelsiz bir şekilde verilen içeceklerin ücretlerinin bedelinin belediye bütçesinden karşılanması mümkün değildir. Bu açıklamalar doğrultusunda, belediyenin hizmet birimlerinde tüketilen içecek bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesi neticesinde meydana gelen … TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesine karar verilmiştir. 6.3.Danıştay Kararları 1-Dairesi: İDARİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU Esas No: 2001/163 Karar No: 2004/631 Karar Tarihi: 10.06.2004 KONU KAMU YÖNETİMİNİN TÜMÜ İÇİN YIL SONUNA KADAR GETİRİLEN KISITLAMALARA BELEDİYELERİN DE DAHİL EDİLMESİ - BAŞBAKANLIK GENELGESİNDE HUKUKA VE KAMU YARARINA AYKIRILIK GÖRÜLMEDİĞİ İstemin Özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı ret kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir. Savunmanın Özeti: Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı …'nin Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Daire kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. KARAR 130 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü: Dava, 29.8.1998 günlü, B.02.0.PPG.0.17.320.13230 sayılı kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri konulu 1998/24 sayılı genelgenin iptali istemiyle açılmıştır. Danıştay Sekizinci Dairesi 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararıyla; dava konusu Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesi ile Büyükşehir Belediyeleri, belediyeler, il özel idarelerinin tasarruf önlemlerinin büyük bir kısmından ayrık tutulduğu, bu düzenlemelerin sadece temsil, ağırlama ve tören giderleri, demirbaş alım ve onarımları, gayrimenkul edinilmesi ve kiralanması ile reklam ve tanıtım giderleri yönünden genelge kapsamına alındıkları, Anayasanın 127. maddesinin beşinci fıkrasında, merkezi idarelerin mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunlarda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahip olduğu hükmünün yer aldığı, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik gelişmeler ciddi birtakım önlemlerin alınmasını zorunlu kıldığından, davalı idarece kamu açıklarının aşağıya çekilmesinin hedeflendiği, bu amaçla çıkarılan genelgelerle bir yandan kamu gelirinin artırılması, diğer yandan kamu harcamalarının kısılması yoluna gidildiği, olayda, davalı idare tarafından kamu yönetiminin tümü için yıl sonuna kadar getirilen kısıtlamalara belediyelerin de dahil edilmesi yolundaki dava konusu Genelgede hukuka ve kamu yararına aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararı temyiz etmekte ve 3056 sayılı Kanunun 33. maddesine göre ekonomik istikrarar sağlamak ve kamu harcamalarını disiplin altına almak için genelge çıkarılamayacağı, genelgenin Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik şartının 4/4. maddesine aykırı olduğu iddialarıyla bozulmasını istemektedir. Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, Davacının temyiz isteminin reddine, Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E: 1998/5818, K: 2000/7637 sayılı kararının ONANMASINA, 10.06.2004 günü oyçokluğu ile karar verildi. 2013| 131 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ KARŞI OY : Dava, 29.8.1998 günlü, B.02.0.PPG.0.17.320.13230 sayılı kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri konulu 1998/24 sayılı genelgenin iptali istemiyle açılmıştır. Anayasanın 127. maddesinin 2. fıkrasında mahalli idarelerin Kuruluş ve görevleri ile ilgili yetkilerin kanunla düzenleneceği, 5. fıkrasında ise merkezi idarenin mahalli idareler üzerinde mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahip olacağı hükme bağlanmıştır. Genelgenin dava konusu edilen kısmı ile belediyeler ve il özel idarelerinin tasarruf önlemlerinin büyük bir kısmından ayrık tutulduğu, sadece temsil, ağırlama ve tören giderleri, demirbaş alım ve onarımları, gayrimenkül edinilmesi ve kiralanması ile reklam ve tanıtım giderlerine ilişkin olarak belediyelerin taleplerinin değerlendirileceği ve gerekli görülen harcamalara Başbakanlıkça izin verileceği düzenlenmiştir. 3056 sayılı Kanun uyarınca Bakanlıklar arasında işbirliğini sağlamak hükümetin genel siyasetinin yürütülmesi gözetmek, Anayasa ve kanunlarla verilen hizmetleri yerine getirmek amacıyla tedbirler almakla görevli olan Başbakanlığın tasarruf tedbirleri alma konusunda yetkisi bulunmakla beraber belediyelerin yapacakları harcamalar üzerinde kısıtlamalar getirerek bu harcamaların kendi izni yapabilmesi konusunda kanunen verilmiş bir yetkisi bulunmamaktadır. Zira yasalarla belirlenmiş konularda mahalli idareler üzerinde vesayet yetkisi kullanılabilmektedir. Bu konuda valilere tanınmış olan vesayet yetkisi, mahalli idarelerin bütçelerinin ve meclis kararları ile bu organların belirledikleri kadroların onaylanması, genel hizmet ve iş yürütümlerine ilişkin olarak belediye kanunu ve diğer kanunlarda gösterilen sınırlar içinde gözetim, denetim, inceleme, araştırma ve soruşturma yapma biçiminde kullanılabileceği açıktır. Valilerin bu sınırlar dışına çıkmak suretiyle mahalli idarelerinin yerine geçecek şekilde vesayet yetkisi kullanması yerinde olmadığı gibi Başbakanlığın da mahalli idareler üzerinde vesayet denetimi yapması yetkisi de bulunmadığından, dava konusu genelge ile belirtilen harcamalar konusunda Başbakanlıktan izin alınması yolundaki genelgenin, bu konuda yasal bir düzenleme olmaması ve Anayasanın 127. 132 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ maddesinin öngörülen yerinden yönetim ilkesine de uygun bulunmaması nedeniyle hukuka aykırı olduğu açıktır. Açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararının bozulması gerektiği oyuyla karara karşıyım. 2-Dairesi: 1. DAİRE Esas No: 2008/1222 Karar No: 2008/1319 Karar Tarihi: 03.12.2008 KONU PROMOSYON BİR KAMU GELİRİ OLDUĞUNDAN İLGİLİ KAMU İDARESİNİN BÜTÇESİNE GELİR OLARAK KAYDEDİLMESİ GEREKTİĞİ İtiraz Edilen Karar : İçişleri Bakanının soruşturma izni verilmesine ilişkin 14.7.2008 günlü, Tef.Ku.Bşk.2008/136 sayılı kararı Soruşturulacak Eylem : ... Bankasınca ... İl Özel İdaresine verilen 140.000,00YTL banka promosyonunun harcanmasında usulsüzlük yapmak. Eylem Tarihi : 2005 yılı İçişleri Bakanlığının 15.10.2008 günlü, 13995 sayılı yazısı ile gönderilen dosya, İçişleri Bakanının 14.7.2008 günlü, Tef.Ku.Bşk.2008/136 sayılı soruşturma izni verilmesine ilişkin kararı ve bu karara yapılan itirazlar, Tetkik Hakimi Bekir Özçelik'in açıklamaları dinlendikten sonra, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun uyarınca incelendi; Gereği Görüşülüp Düşünüldü : KARAR : 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, kalkınma planları ve programlarında yer alan politika ve hedefler doğrultusunda kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesini ve kullanılmasını, hesap verilebilirliği ve mali saydamlığı sağlamak üzere, kamu mali yönetiminin yapısını ve işleyişini, kamu bütçelerinin hazırlanmasını, uygulanmasını, tüm mali işlemlerin muhasebeleştirilmesini, raporlanmasını ve mali kontrolünü düzenlemek olduğu, 2 nci maddesinde, bu Kanunun merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerini, sosyal güvenlik kurumlarını ve mahalli idarelerden oluşan genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin mali yönetimini ve kontrolünü kapsadığı, 3 üncü maddesinin ( e ) bendinde, mahalli idarenin, yetkileri belirli bir coğrafya olan ve hizmetlerle sınırlı olarak 2013| 133 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ kamusal faaliyet gösteren belediye, il özel idaresi ile bunlara bağlı veya bunların kurdukları veya üye oldukları birlik ve idareler olduğu, ( g ) bendinde, kamu kaynaklarının, borçlanma suretiyle elde edilen imkanlar dahil kamuya ait gelirler, taşınır ve taşınmazlar, hesaplarda bulunan para, alacak ve haklar ile her türlü değerler olduğu, ( i ) bendinde, kamu gelirinin, kanunlarına dayanılarak toplanan vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay veya benzeri gelirler, faiz, zam ve ceza gelirleri, taşınır ve taşınmazlardan elde edilen her türlü gelirler ile hizmet karşılığı elde edilen gelirler, borçlanma araçlarının primli satışı suretiyle elde edilen gelirler, sosyal güvenlik primi kesintileri, alınan bağış ve yardımlar ile diğer gelirler olduğu, 11 inci maddesinde, bakanlıklarda müsteşarın, diğer kamu idarelerinde en üst yöneticinin, il özel idarelerinde valinin ve belediyelerde belediye başkanının üst yönetici olduğu, üst yöneticilerin, idarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesini, izlenmesini ve bu Kanunda belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden Bakana, mahalli idarelerde ise meclislerine karşı sorumlu oldukları, 40 ıncı maddesinde, kamu idarelerine yapılan her türlü bağış ve yardımın bütçelerine gelir kaydedileceği, 77 nci maddesinde de, sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idare bütçelerinin hazırlanması ve uygulanması ile diğer mali işlemlerin, bu Kanun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, ilgili kanunlarındaki hükümlere tabi olduğu, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 44 üncü maddesinde, ilin stratejik planına uygun olarak hazırlanan bütçenin, il özel idaresinin mali yıl ve izleyen iki yıl içindeki gelir ve gider tahminlerini göstereceği, gelirlerin toplanmasına ve harcamaların yapılmasına izin vereceği, bütçeye ayrıntılı harcama programları ile finansman programlarının ekleneceği, bütçe dışı harcama yapılamayacağı, Vali ve harcama yetkisi verilen diğer görevlilerin bütçe ödeneklerinin verimli, tutumlu ve yerinde harcanmasından sorumlu olduğu, 48 inci maddesinde, il özel İdaresi bütçesi ile muhasebe işlemlerine ilişkin esas ve usullerin Maliye Bakanlığının görüşü alınarak İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği, İl Özel İdare Bütçe ve Muhasebe Usulü Yönetmeliğinin 83 üncü maddesinde, il özel idaresince bağış ve yardım olarak tahsil olunan paraların bütçe gelirleri hesabına alacak olarak kaydedileceği, 13 üncü maddesinde, gelir bütçesinin 134 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ vergi gelirleri, vergi dışı gelirler, yardım ve fonlardan oluştuğu hükümlerine yer verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden ... İl Özel İdaresi ile ... Bankası arasında imzalanan 6.4.2005 tarihli maaş ödeme protokolü uyarınca İl Özel İdaresi personelinin maaşlarının ... Bankasına yatırılması karşılığında anılan banka tarafından 140.000,00YTL tutarında promosyonun İl Özel İdaresine verilmesinin kararlaştırıldığı, 20.4.2005 tarihinde promosyon parasının İl Özel İdaresi hesabına yıllık maaş protokolü için ödenen bağış olarak yatırıldığı, ... Valisi ... tarafından beğenilen ve pazarlığı yapılan 2001 model S 320 L mercedes marka aracın alınması amacıyla 20.4.2005 tarihinde İl Özel İdare Müdürü ...' ın yazılı talimatıyla promosyondan 122.500,00YTL'nin aracın satıcısına gönderildiği, aracın ... Bankasınca alınmadığı sadece banka üzerinden para transferi yapıldığı, promosyon parasından geriye kalan 17.500,00YTL'nin ise plazma televizyon, bilgisayar gibi İl Özel İdaresinin diğer ihtiyaçları için kullanıldığı, ön incelemeci tarafından anılan promosyon hesabından ...'un eşinin uçak biletlerinin ödendiği bu şekilde kişisel harcamalarda kullanıldığı iddia edilmekte ise de uçak biletlerinin ... 'un şahsına ait kredi kartı ile ödendiği, promosyondan kişisel bir harcamasının bulunmadığı, ancak yukarıda anılan hükümlere göre, ... Bankası tarafından İl Özel İdaresine promosyon adı altında bağış olarak verilen 140.000,00YTL' nin bir kamu geliri olduğu, bu nedenle öncelikle İl Özel İdaresi bütçesinin alacak hesabına gelir olarak kaydedilerek, etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanılması gerektiği dikkate alındığında ilgililer tarafından yapılan harcamaların mevzuata uygun olarak yapılmadığı anlaşıldığından, SONUÇ : İçişleri Bakanının soruşturma izni verilmesine ilişkin 14.7.2008 günlü, Tef.Ku.Bşk.2008/136 sayılı kararına yapılan itirazların reddine, dosyanın gereği yapılmak üzere karar ekli olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, kararın birer örneğinin İçişleri Bakanlığı ile itiraz edenlere gönderilmesine, 03.12.2008 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY : Dosyanın incelenmesinden, ... İl Özel İdaresi ile ... Bankası arasında yapılan antlaşma uyarınca 6.4.2005 tarihinde ... Bankasınca 140.000.00 YTL'nin banka promosyonu olarak İl Özel İdaresine verildiği, promosyon parasının 122.500 YTL'si ile İl Özel İdaresine hizmet aracının alındığı, alınan bu araç ile aynı model bir aracın piyasa değerinin Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliğince 147.218 YTL olduğunun belirtildiği, ön incelemeci tarafından anılan promosyon 2013| 135 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ hesabından ...'un eşinin uçak biletlerinin ödendiği bu şekilde kişisel harcamalarda kullanıldığı belirtilmekte ise de uçak biletlerinin incelenmesinden uçak biletlerinin ... un şahsına ait kredi kartı ile ödendiğinin anlaşıldığı, ... Bankası maaş promosyonu hesabından yapılan ödemelere ait cari hesap ekstresinde yeralan ödemelerden de yapılan tüm harcamaların kamu yararına yapıldığı şahsi olarak herhangi bir harcamanın bulunmadığı, kaldı ki niteliği itibariyle 5018 sayılı Kanun kapsamında olmayan ve anılan banka promosyonlarının harcandığı dönem itibariyle nasıl değerlendirileceği konusunda herhangi bir düzenlemenin bulunmadığından usulsüz harcanmasından söz edilemeyeceği, eylem tarihi itibariyle bu fiilin suç olarak belirleyen herhangi bir kanuni düzenlemenin bulunmadığı, bu nedenle ilgililere isnat edilen eylemin haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından yetkili merciin soruşturma izni verilmesine ilişkin 14.7.2008 günlü, Tef.Ku.Bşk.2008/136 sayılı kararına yapılan itirazların kabul edilerek kararın kaldırılması gerektiği görüşü ile çoğunluk kararına katılmıyorum. KARŞI OY : ... eski valisi ... ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri ... hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin dosya ve eklerinin incelenmesinde; Vali hakkında ileri sürülen iddiaların açık ve somut kanıtlarının tam olarak ortaya konulmadığı, adı geçen tarafından savunmasına eklenen bilgi ve belgelerin ön inceleme ve karar aşamasında değerlendirilmediği, aracın hasarlı olduğu iddiasının aracın tesliminden sonra meydana geldiğine ilişkin savunmada yer ve zaman gösterilip tanık ifadesine başvurulması istenilmesine rağmen bu talebin dikkate alınmadığı; benzer şekilde valinin eşi için alındığı iddia edilen biletlerin ödemesinin şüpheli tarafından ödendiğini gösterir belgelerin değerlendirmeye alınmadığı, araç alımının promosyonu veren banka tarafından alınmasına ve araç bedelinin uluslararası standartlara göre fiyat belirleyen Türkiye Sigorta ve Reasürens Şirketler Birliğinin belirttiği kasko değerinin altında olmasına rağmen verilen kararda bu hususun gözardı edilerek valinin kamu çıkarına aykırı davrandığı iddiasının yenilendiği; il ölçeğinde alınması ve kullanılması doğal olan televizyon, bilgisayar gibi malzemelerin hangi kaynakla alınırsa alınsın suç oluşturmayan uygulama olduğu açıktır. İddialar arasında valiye yöneltilen en somut iddiaların mercedes araç alımında izlenen yol ve yöntem olduğu görülmektedir. Yapılan ön inceleme ve verilen kararda idari düzenlemelere ve 5018 sayılı 136 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun hükümlerine sıkça yer verilmekte ve oluşturulan kararın dayanakları burada aranmaktadır. Öncelikle idarenin düzenleyici metinleri ile ceza kuralı ihdas etmek mümkün değildir. Bu kuralların yaptırımı, şartları, varsa disiplin veya tanzimine ilişkin düzenlemelerde aranabilir. Rapor ve kararda yer alan 5018 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Yasanın 71. maddesinde yaptırıma bağlanmada ancak somut olayda bu maddenin uygulama şartları mevcut değildir. Ayrıca anılan yasaya göre ortaya çıkmış bir kamu zararı da söz konusu değildir. Kamu Mali Kontrol Yasası ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Yasası ile valilere verilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmediğinin somut kanıtı ortaya konulmadan kıyas, yorum yapılarak suç kanıtları yaratılmaya çalışmıştır. 20.7.2007 gün ve 26588 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve Kamu Kuruluşlarındaki promosyon Uygulamasına Standartlar ve ilkeler getirilen Başbakanlık Tebliği'nden önce bankalar promosyonlarının nasıl kullanılacağı konusunda herhangi bir ölçü mevcut değilken, iddiaların bu genelgeye göre yorumlanmasının ve değerlendirilmesinin mümkün olmayacağı açıktır. Kaldı ki bu genelge daha önce yapılmış sözleşmeleri geçerli saymıştır. Valiler, 5302 Sayılı Yasanın 30. maddesinin ( 2 ) bendi uyarınca şartsız bağışları kabul etme yetkisine sahip yürütme organıdır. Promosyon ise bağış değildir. Çünkü bağışlar karşılıksız yapılan yardımlardır. Burada bankanın bağışta bulunma iradesi mevcut değildir.Şayet bu durum söz konusu olsaydı promosyon ihalesine gerek olmazdı. Dolayısıyla Başbakanlık Genelgesinde de belirtildiği üzere bankalar bir karşılık olarak bu parayı vermektedirler. İdareye verilen paralar ise 2007 yılının Temmuz ayına göre ilgililerin insiyatifi ile kullanılmıştır. Dolayısıyla ... Valiliği ile bu ildeki ... Bankası yetkilileri arasında düzenlenen protokol çerçevesinde, personelin maaşlarının bankada bulunacağı sürede elde etmeyi umduğu gelir beklentisine karşılık verilen paranın bir bölümünün valiliğe araç alımında kullanılması 2005 yılı promosyon uygulamalarındaki serbestlik çerçevesinde suç oluşturmamaktadır. Alınan aracın köy muhtarlığı adına tescil ettirilmesinin ise çıkar sağlamakla ilgisi bulunmamaktadır. Hukuken ve fiilen il özel idarelerince bu köylere araç dahil her türlü yardımın yapılmasına engel bir durum yoktur. İl Özel İdaresi bütçesine girmemiş bir paranın, bütçeleştirilerek yetkili organlarının onayından sonra harcanabilir hale gelen ödenekle 2013| 137 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ de bir benzerliği bulunmamaktadır. Bankadan alınan promosyon bedelleri ne bağış, ne de yardımdır, bu nedenle 5018 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilebilecek bir harcama da değildir. Kamu Mali Kontrol Yasasının 11. maddesinde Valilikçe ve diğer üst yöneticilerin de sorumluluğunu irdeleyen Sayıştay Genel Kurulu'nun 14.6.2007 gün ve 5189/1 sayılı kararında;... genelleme yaparak üst yöneticilerin, işlemlerin hukuka uygun olarak yürütülmesinden sorumlu olacakları ya da olmayacakları yönünde görüş belirtmesi uygun bulunmamaktadır." denilmek suretiyle bu yöneticilerin her şeyden sorumlu olmayacağı ifade edilmiştir. 237 Sayılı Taşıt Kanununun 21.4.2005 gün ve 5335 sayılı Yasa ile getirilen imkanlar valilikçe il özel idaresi bütçesinden araç alma imkanı sağlanmaktadır. Buna ek olarak hizmet alımı yoluyla araç gereksinimlerini karşılama imkanı da tanımıştır. 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi olmayan köylerle, köylerin oluşturduğu birliklerin mevcut mevzuat çerçevesinde her türlü aracı almaya müsait oldukları da gözardı edilemez. Promosyon karşılığı araç alınması yoluyla ortaya çıkmış kamu zararının varlığını gösteren hiçbir kanıt bulunmaması, görevde yetkiyi kötüye kullanma suçunun oluşması için yasada aranan şartların oluşmadığı göstermektedir. Banka promosyonu ile valinin eşine uçak bileti alınması ile ilgisi iddiada yer alan hususların, dosyada belgeler ışığında tutanağı değerlendirildiğinde bir dayanağının bulunmadığı, böyle bir ödemenin olması halinde bile il özel idare bütçesinden yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönetmeliğinin ( Sayıştay Başkanlığının 5.1.1988 gün ve 233933/2 sayılı görüşü ile yürürlüğe konulmuştur. ) 3. maddesinde yer alan; "Temsil, ağırlama ve törenlere ait giderlerin, konu, kapsam ve miktarı ile davet edileceklerin tayini valinin taktirindedir. Bu giderlerin yapılmasını gerektiren tören ve toplantıya valinin katılması şartı aranmaz. Bu törene toplantılar Valinin tensibi ile eşi veya valinin vereceği yetki içerisinde vali yardımcıları ve ilçe kaymakamları tarafından da düzenlenir" şeklinde yeralan düzenleme karşısında uygulamanın suç olarak nitelendirilemeyeceği açıktır. Bu uygulamayı yapanların eylemleri, töresel değerler ve tazmin hukukuna uyulmamasından dolayı işleme tabi tutulması gerektiği düşünülebilse de ceza yasasına göre soruşturma şartlarının bulunmadığı açıktır. Oysa ki dosyadaki belgelere göre vali eşi için alınan uçak biletinin kredi kartıyla ve promosyon hesabının kapatılmasından sonra alındığı görülmektedir. 138 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Dosyadaki bilgi ve belgeler ışığında ... eski valisi ... ile ... İl Özel İdare Genel Sekreteri ...'nın yaptığı iş ve işlemlerde kamu zararı oluşmadığı gibi özel harcama yapıldığına ilişkin herhangi bir somut kanıt bulunmadığı bu nedenle yetkili merciin soruşturma izni verilmesine ilişkin 14.7.2008 günlü, Tef.Ku.Bşk.2008/136 sayılı kararına yapılan itirazların kabul edilerek kararın kaldırılması gerektiği görüşü ile çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 3-Dairesi: 10. DAİRE Esas No: 2000/4326 Karar No: 2002/3920 Karar Tarihi: 16.10.2002 KONU FUAR ORGANİZASYONLARININ BELİRLENMİŞ BİR PROGRAM DAHİLİNDE YETKİ BELGESİNE SAHİP DÜZENLEYİCİLERLE YAPILMASI KOŞULU GETİREN YÖNETMELİK HÜKMÜNDE HUKUKA AYKIRILIK GÖRÜLMEDİĞİ ÖZET : 3143 sayılı yasa ve konunun önemi dikkate alındığında, fuar organizasyonlarının belirlenmiş bir program dahilinde yetki belgesine sahip düzenleyicilerle yapılması koşulu getiren yönetmelik hükmünde hukuka aykırılık görülmemektedir. İstemin Özeti : 27 Haziran 2000 tarih ve 24092 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Yurt İçinde Fuar Düzenlenmesine Dair Yönetmelik"in 12., 13. ve 21. maddelerinin; 6235 sayılı Yasa'da meslek odalarının mesleki faaliyetleri kolaylaştırmak ve mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlam için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunabileceklerinin öngörülmesine karşın, yönetmelikle odaların kongre ve sergi düzenleme olanağının ortadan kaldırıldığı, özel şirketlere işbirliği koşulu getirilerek odalar için finansman sorunu yaratıldığı iddiasıyla iptalleri istenilmektedir. Savunmanın Özeti : 3143 sayılı Yasa'da öngörülen yetkiye dayanılarak ve fuarların önceden belirlenmiş bir program dahilinde belirlenen standartlar içerisinde yapılabilmesini sağlamak amacıyla çıkarılan yönetmelikte hukuka aykırılık bulunmadığı öne sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur. D.Tetkik Hakimi : … Düşüncesi : Dava konusu yönetmeliğin iptali istenilen maddelerinin dayalı olduğu yasal düzenlemenin verdiği yetki ve sınırlar içeri- 2013| 139 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ sinde hazırlandığı anlaşıldığından, davanın reddi gerektiği düşünülmüştür. Danıştay Savcısı : … Düşüncesi : Dava; 27 Haziran 2000 tarihli Resmi Gazetede neşredilen Yurt İçinde Fuar Düzenlenmesine Dair Yönetmeliğin 12 inci 13 üncü, ve 21 inci maddelerinin iptali talebiyle açılmıştır. İptali talep edilen dava konusu Yönetmelik maddeleri ile askeri nitelikte olan fuarlar ve yerel kamu idarelerince bölgesel olarak düzenlenen fuarlar hariç olmak üzere Fuar düzenlemek yetkisi; Sanayi Bakanlığından alınacak yurt içinde fuar düzenleme yetki belgesine sahip anonim ve limited şirketlere verilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ancak yetki belgesine sahip düzenleyici yetkili şirketlerle işbirliği yapmaları halinde fuar düzenleyebilecekleri hükme bağlanmıştır. İptali talep edilen bu yönetmelik hükümleri 3143 sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 12 inci maddesi D fıkrası amir hükmü ile yine aynı Kanunun 12 inci maddesi hükmüne ve yine aynı Kanun'un 33 üncü maddesi amir hükmüne uygun bulunduğundan hukuki mesnedi bulunmayan davanın reddi gerekeceği düşünülmüştür. KARAR Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü: KARAR : Dava, 27.Haziran 2000 tarih ve 24092 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Yurt İçinde Fuar Düzenlenmesine Dair Yönetmelik"in 12., 13. ve 21. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır. 3143 sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın Teşkilatı ve Görevleri Hakkında Kanun'un 12/d maddesinde, tarım ve sınai ürünlerin sergilenmesi ve tanıtılmasında faydalı görülen fuar, sergi ve panayırların modern ve teknik esaslara uygun bir şekilde kurulmasını teşvik etmek ve uygun gördüklerine izin vermek, Bakanlığın görevleri arasında sayılırken; aynı Yasa'nın 33. maddesinde de, Bakanlığın yasayla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge ve diğer metinlerle düzenlemekle görevli ve yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Yukarıda yer verilen yasa hükümlerine dayanılarak çıkarılan ve 1. maddesinde amacı, fuarların yeterli altyapı, modern teknik ve donanımlarla, önceden belirlenmiş bir program dahilinde düzenlenmesine ilişkin usul ve esaslar ile bu konudaki standartları belirlemek 140 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ olarak belirtilen dava konusu Yönetmeliğin iptali istenilen 12. maddesinde, fuarların, yerel kamu idarelerince bölgesel olarak düzenlenecek olanlar hariç, Bakanlıktan yurt içi fuar düzenleme yetki belgesi alan anonim veya limited şirketler tarafından düzenleneceği; 13. maddesinde, faaliyet konuları ile sınırlı olmak kaydıyla kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile bunların üst kuruluşlarının, kamuya yararlı derneklerin, vakıflar ve ticaretle ilgili belli meslek grubuna dahil bulunanların oluşturdukları dernek ya da birliklerin, yetki belgesine sahip düzenleyiciler ile işbirliği yapmak suretiyle fuar gerçekleştirebilecekleri; 21. maddesinde de, bu yönetmelik hükümlerine göre fuar takvimine girmeden yapılacak düzenlemelerde hiç bir şekilde "Fuar" veya "Sergi" sözcükleri ile yurt içi ve yurt dışına yönelik olarak hazırlanan mektup, broşür, reklam ve diğer basılı evrak üzerinde yabancı dillerde de "Fuar" veya "Sergi" anlamına gelen sözcükler kullanılamayacağı hükme bağlanmıştır. 3143 sayılı Yasa'nın yukarıda yer verilen 12/a maddesi uyarınca fuar, sergi ve panayırların modern ve teknik esaslara uygun bir şekilde kurulmasını teşvik ve uygun gördüklerine izin vermekle görevlendirilen Sanayi Bakanlığı'nın yasayla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri, yasaya aykırı olmamak koşuluyla yönetmelikle düzenleyebileceği açıktır. Dava Konusu Yönetmeliğin 5. maddesinde öngörülen anlamıyla fuarlar, ticarete konu mal ve hizmetler ile tarım ve sanayi ürünlerine ilişkin teknolojik gelişmelerin, bilgilerin ve yeniliklerin tanıtım amacıyla sergilendiği, yurtiçi ve uluslararası düzeyde bilgi alışverişinin, teknik işbirliğinin, geleceğe yönelik ticari ilişki kurulması ve geliştirilmesi olanaklarının sağlandığı organizasyonlar olduğundan, konunun önemi ve Bakanlığın yasayla üstlendiği görevleri karşısında, bu organizasyonların belirlenmiş bir program dahilinde yetki belgesine sahip düzenleyicilerle yapılmasının öngörülmesinde yasaya aykırı ve yasayı aşar bir yön görülmemektedir. Diğer yandan sergi sözcüğü kullanılmakla birlikte yukarıda yer verilen maddedeki niteliklere uygun olarak yapılan düzenlemeler de fuar sayılacağından ve sergi konusunda da davalı Bakanlığın uygun göreceklerine izin vermek yetkisi bulunduğundan, fuar takvimine girmeden yapılacak etkinliklerde fuar ve sergi sözcüklerinin kullanılamayacağının öngörülmesinde de yasaya aykırılık görülmemiştir. Davacı Odanın, faaliyetlerinin engellendiği ve meslek kuruluşları için finansman sorunu doğuracağı yolundaki iddiası ise, düzenleme ile meslek kuruluşlarına da fuar gerçekleştirme olanağının tanın2013| 141 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ ması ve söz konusu organizasyonların sonuçta ticari etkinlikler olması karşısında yerinde bulunmamıştır. SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 16.10.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 4-Dairesi: İDARİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU Esas No: 2001/2 Karar No: 2001/810 Karar Tarihi: 23.11.2001 KONU BAŞKENT DIŞINDAKİ ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLARDA YAPILACAK TÖRENLERDE YARGIYI TEMSİLE YETKİLİ OLANLARIN SIRASI ÖZET : Ulusal ve resmi bayramlarda ve törenlerde kurumları ( yasama, yürütme, yargı ) temsile yetkili olanların, belirlenen sıraya göre törenlerde yer almalarının gerektiği, dolayısıyla 5. maddede sayılan ve yargıyı temsile yetkili ve zorunlu olanlara başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlarda belirtilen sıralamaya göre Ek-1 listede yer verilmesi gerekirken kuvvetler ayrılığı yönünden yargının eşiti olan yürütme organı içinde yer alan ve dava konusu listenin ikinci, üçüncü ve dördüncü sırasında sayılanlardan sonra beşinci sırada yer verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırası dışında kalan sıralamada ve tesis edilen uygulama işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırasının iptali, listenin diğer sıralamaları ve uygulama işlemi yönünden davanın reddi hk. İstemin Özeti : Danıştay Onuncu Dairesinin 27.9.2000 günlü, E:1998/6921. K:2000/4825 sayılı kararının iptal hükmünü içeren kısmını davalı idareler temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedirler. Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi: Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir, Danıştay Savcısı …'ın Düşüncesi: … Valiliği'nin 8.10.1998 tarih ve 4-460 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliği'nin Ek-l işaretli listesinin iptali talebiyle açılan dava üzerine Yönetmeliğin Ek-l listesi 5 inci sırasını 142 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ iptal eden Danıştay 10 uncu Dairesi kararının temyizen incelenerek bozulması talep edilmektedir. Dosyada mevcut dava konusu Yönetmeliğin 84/9047 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişik Ek-l listesinin incelenmesinden listede Başkent dışındaki illerde: 1. TBMM üyeleri 2. Mahallin en büyük komutanı, general ve amiraller, garnizon komutanı 3. ( 85/l0152 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişik ) Büyük Şehir Belediye Başkanı, ilçe belediye başkanı 4. Üniversite Rektörleri 5. Cumhuriyet Savcısı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı, Baro Başkanı, olarak sıralamada yer aldığı görülmektedir. Sıralamada görüldüğü gibi birinci sırada ülkemizin egemenliğini temsil eden TBMM üyeleri bulunmaktadır. Bunun aksini düşünmek zaten mümkün değildir. İkinci sırada ise milletimizin gözbebeği ve devletimizi iç ve dış tehlikelere karşı her zaman ve her şartta koruyan kahraman ordumuzun en üst komutanları olan general ve amirallerimiz yer almaktadır. Milletimizin medarı iftiharı kahraman ordumuzun en üst komutanları olan general ve amirallerimizin listede ikinci sırada yer almaması ve çok geri sıralara indirilmesi düşünülemez ve kabul edilemez. Listenin üçüncü sırasında ise mahallin seçimle gelen en üst dereceli kamu görevlisi olan belediye başkanları gelmektedir. Nitekim Avrupa'da ve modern devletlerde mahallin seçimle gelmiş olan en üst kamu görevlisi belediye başkanları protokolde hemen devlet başkanından sonra yer almakta hem seçimle gelmiş olmak hem de en üst kamu görevlisi ve kamu yöneticisi olarak devlet başkanından sonra parlamento üyelerinden daha önce yer almaktadır. Demokratik rejim zamanla ülkelerde yerleştikçe mahallin seçimle gelen en üst dereceli kamu görevlisi olan belediye başkanlarının bu durumu toplum tarafından da anlaşılıp kabul görmekte ve seçimle gelen en üst kamu görevlisi olan belediye başkanlarının protokolde arka sıralara atılması gibi düşünceler asla kabul edilmemektedir. Listede dördüncü sırada yer alan Üniversite rektörleri ise her ülkede o ülkelerin geleceğini yetiştiren en üst eğitim kurumu olan Üniversiteleri temsil etmekte belki egemenliği temsil eden parlamento 2013| 143 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ üyelerinden bile önce gelmektedir. Kişilerin kendilerini üniversitelerin temsilcileri olan Üniversite Rektörlerinden önce geldiğini söylemesi veya düşünmesi değil gelişmiş ülkelerde dünyanın hiç bir ülkesinde mümkün değildir, Listede 5 inci sırada ise yargıyı temsil eden cumhuriyet savcısı ve diğer yargı temsilcileri sayılmaktadır. Şu hale göre yargıyı temsilen "Cumhuriyet Savcısı, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı, Baro Başkanı, çok istisnai kamu görevlileri ve temsilcilerini takiben protokolde ilk sırada yer almaktadır. Bu durumda; Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliği'nin 84/9047 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişik ek 1 işaretli listesinde yer alan ilk 5 sıralama yargı erkinin bağımsızlığı, kuvvetlerin ayrılığı ve yargının saygınlığı ilkelerine aykırılık teşkil etmemektedir. Netice olarak dava konusu … Valiliğinin 8.10.1998 tarihli işlemi ile dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğinin Ek-l işaretli listesinde ilk 5 sıralamada hukuka aykırılık görülmediğinden, aksine verilen Danıştay 10 uncu Dairesi iptal kararı yerinde bulunmamaktadır. Açıklanan sebeplerle temyiz talebinin kabulü ile Danıştay 10 uncu Dairesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür. KARAR Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü: Ulusal ve resmi bayramlar nedeniyle yapılan resmi törenlerdeki protokol sıralamasında Hakim ve Savcıların il düzeyinde Valinin, ilçe düzeyinde Kaymakamın yanında yer alması gerektiğine ilişkin davacı başvurusunun reddine ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 günlü. 17475 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğine ekli Ek-l işaretli listenin iptali istemiyle açılan dava sonucunda; Danıştay Onuncu Dairesince verilen ve dava konusu Yönetmeliğin Ek-l listesinin beşinci sırasının iptali, anılan listenin diğer sıralamaları ve uygulama işlemi yönünden davanın reddi yolundaki 27.9.2000 günlü, E:1998/6921. K:2000/4825 sayılı kararın iptale ilişkin kısmını davalı idareler temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedirler. Danıştay Onuncu Dairesi; 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 4. maddesi uyarınca çıkarılan dava konusu yönetmeliğin, bayramların anlam ve önemine uygun olarak 144 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ coşku ile kutlanmasını sağlamak ve böylece Atatürk'e ve ilkelerine bağlılığı geliştirmek, ulusal birliği pekiştirmek, ulusal ve resmi bayramlarda yapılacak törenleri düzenlemek, bütün koordinatör kuruluş ve bakanlıkları belirlemek, resmi ve özel kuruluşların bu konuyla ilgili hizmetlerinde birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla hazırlanıp yürürlüğe konulduğu, yönetmeliğin 7. maddesinin ( B ) bendinde, başkent dışında mahalli mülki amirin tebrikleri Ek-l'deki listede gösterilen sırayla kabul edeceğinin belirtildiği, Anayasanın başlangıç kısmında kuvvetler ayrımının, Devlet organları arasında üstünlük sıralanması anlamına gelmeyip, belli Devlet yetkilerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medeni bir iş bölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak, Anayasa ve kanunlarda bulunduğunun belirtildiği, kuvvetler ayrılığı ilkesi benimsenerek hazırlanıp yürürlüğe konulan Anayasamızın üçüncü kısmında da devletin temel örgütlenme biçiminin "Cumhuriyetin Temel Organları" başlığı altında sırayla yasama, yürütme ve yargı olarak düzenlendiği, Anayasanın da öngördüğü ve güçler ayrılığının esas alındığı bu örgütlenme biçimi dikkate alındığında, ulusal ve resmi bayramlarda ve törenlerde de anılan kurumları ( yasama, yürütme, yargı ) temsile yetkili olanların, belirlenen bu sıraya göre törenlerde yer almalarının gerektiği, dolayısıyla 5. maddede sayılan ve yargıyı temsile yetkili ve zorunlu olanlara başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlarda belirtilen sıralamaya göre Ek-1 listede yer verilmesi gerekirken kuvvetler ayrılığı yönünden yargının eşiti olan yürütme organı içinde yer alan ve dava konusu listenin ikinci, üçüncü ve dördüncü sırasında sayılanlardan sonra beşinci sırada yer verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırası dışında kalan sıralamada ve tesis edilen uygulama işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırasının iptaline, listenin diğer sıralamaları ve uygulama işlemi yönünden davanın reddine karar vermiştir. Davalı idareler, dava konusu sıralamanın yapılmasında fiziki olanaklar ve devlet geleneklerinin dikkate alındığını, sıralamanın yargı erkinin bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı ve yargının saygınlığına aykırı olduğu iddialarının haklılığının olmadığını öne sürerek Danıştay Onuncu Daire kararının iptal hükmünü içeren kısmını temyiz etmektedirler. SONUÇ : Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın temyiz edilen kısmının usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz 2013| 145 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından davalı idarelerin temyiz isteminin reddine, Danıştay Onuncu Dairesinin 27.9.2000 günlü, E:1998/6921 K:2000/4825 sayılı kararının temyiz edilen iptal hükmünün ONANMASlNA, 23.11.2001 günü oybirliği ile karar verildi. 5-Dairesi: 10. DAİRE Esas No: 1998/6921 Karar No: 2000/4825 Karar Tarihi: 27.09.2000 KONU BAŞKENT DIŞINDA ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLARDA YAPILACAK TÖRENLERDE YARGIYI TEMSİLE YETKİLİ OLANLARIN SIRASI ÖZET : Yargıyı temsile yetkili ve zorunlu olanlara başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlarda belirtilen sıralamaya göre Ek-1 listede yer verilmesi gerekirken, kuvvetler ayrılığı yönünden yargının eşiti olan yürütme organı içinde yer alan ve dava konusu listenin ikinci, üçüncü ve dördüncü sırasında sayılanlardan sonra beşinci sırada yer verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Ulusal ve resmi bayramlarda ve törenlerde kurumları ( yasama, yürütme, yargı ) temsile yetkili olanların, belirlenen sıraya göre törenlerde yer almalarının gerektiği, dolayısıyla 5. maddede sayılan ve yargıyı temsile yetkili ve zorunlu olanlara başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlarda belirtilen sıralamaya göre Ek-1 listede yer verilmesi gerekirken kuvvetler ayrılığı yönünden yargının eşiti olan yürütme organı içinde yer alan ve dava konusu listenin ikinci, üçüncü ve dördüncü sırasında sayılanlardan sonra beşinci sırada yer verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırası dışında kalan sıralamada ve tesis edilen uygulama işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırasının iptali, listenin diğer sıralamaları ve uygulama işlemi yönünden davanın reddi hk. İstemin Özeti : … Valililiğinin 8.10.1998 tarih ve 4.460 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğinin Ek-1 işaretli listesinin, yapılan bu düzenlemesi yürütmenin yargıya üstünlüğünün sağlanmasının amaçlandığı bu durumun güçler ayrılığı ilkesine aykırı olduğu iddiaları öne sürülerek iptali istenilmektedir. 146 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ Savunmanın Özeti : Listenin hazırlanmasında Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren uygulanan teamül ve geleneklerin göz önünde bulundurulduğu, yargıyı temsile yetkili olanlara listenin üst sıralarında yer verildiği, yapılan sıralama ile yargı, yasama ve yürütme organları arasında bir ast üst ilişkisinin amaçlanmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. Tetkik Hakimi : … Düşüncesi : Dava konusu Yönetmeliğin Ek-1 listesinin 5. sırası temsil yetkisine haiz olan yargı mensupları açısından kuvvetler ayrılığı ilkesini benimseyen Anayasanın öngördüğü devlet örgütlenmesindeki yasama, yürütme ve yargı sıralamasına aykırılık teşkil ettiğinden iptali, listenin diğer sıralaması ve uygulama işlemi yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. D. Savcısı : … Düşüncesi : Dava; … Valiliği'nin 8.10.1998 tarih ve 4.460 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğinin Ek-1 işaretli listesinin iptali istemiyle açılmıştır. Dosyada mevcut listenin incelenmesinden listedeki 5. sırada "Cumhuriyet Savcısı Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı, Baro Başkanı" 10. sırada ise "Hakim ve Savcı yardımcıları" yer aldığı görülmektedir. Şu hale göre yargıyı temsilen "Cumhuriyet Savcısı Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı, Baro Başkanı" yasama ve yürütmenin temsilcileri ile birlikte ilk sırada yer almaktadır. Esasen bir ilde veya ilçede görevli bütün hakim ve savcıların sayısı dikkate alındığında her birinin yargıyı temsilen törenlere katılmaları halinde tamamının protokolde yer almasının zaman ve mekan açısından fiilen mümkün olmayacağı açıktır. Bu durumda: Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliği'nin iptali istenilen Ek-1 işaretli listesinde yer alan sıralama yargı erkinin bağımsızlığı, kuvvetlerin ayrılığı ve yargının saygınlığı ilkelerine aykırılık teşkil etmemektedir. Netice olarak dava konusu … Valiliğinin 8.10.1998 tarihli işlemi ile dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğinin Ek-l işaretli listesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. 2013| 147 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ Açıklanan nedenle davanın reddi gerekeceği düşünülmektedir. KARAR Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü: Dava, ulusal ve resmi bayramlar nedeniyle yapılan resmi törenlerdeki protokol sıralamasında Hakim ve Savcıların il düzeyinde Valinin, ilçe düzeyinde Kaymakamın yanında yer almaları gerektiğine ilişkin davacı başvurusunun reddine yönelik işlem ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliğinin Ek-1 işaretli listenin iptali istemiyle açılmıştır. Dava konusu Yönetmelik 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanunun 4.maddesi uyarınca, bayramların anlam ve önemine uygun olarak coşku ile Kutlanmasını sağlamak ve böylece büyük Atatürk'e ve ilkelerine bağlılığı geliştirmek, ulusal birliği pekiştirmek, ulusal ve resmi bayramlarda yapılacak törenleri düzenlemek, bütün koordinatör kuruluş ve bakanlıkları belirlemek, resmi ve özel kuruluşların bu konuyla ilgili hizmetlerinde birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla hazırlanıp yürürlüğe konulmuştur. Yönetmeliğin Resmi Törenlerde Uygulanacak Genel Esaslar başlıklı 7. maddesinin ( B ) bendinde başkent dışında maha1li mülki amirin tebrikleri, Ek-1'deki listede gösterilen sırayla kabul edeceği belirtilmiştir. İptali istenilen anılan Yönetmeliğin Ek-l listesinin 5. sırasında yargı bünyesinde temsil yetkisine haiz olan ve resmi törenlere katılma zorunluluğu bulunan Cumhuriyet Savcısı, Devlet Güven1ik Cumhuriyet Savcısı, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı ve Baro Başkanına yer verilmiş olup, temsil yetkisine haiz olmayan hakim ve savcılar ise aynı listenin onuncu sırasında yer almışlardır. Anayasanın başlangıç kısmında kuvvet ayrımının, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmeyip, belli Devlet yetkilerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medeni bir iş bölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak Anayasa ve kanunlarda bulunduğu belirtilmiştir. Yukarıda değinildiği gibi "kuvvetler ayrılığı" ilkesi benimsenerek hazırlanıp yürürlüğe konulan Anayasamızın üçüncü kısmında da devletin temel örgütlenme biçimi "Cumhuriyetimin Temel Organları" başlığı altında sırayla yasama, yürütme ve yargı olarak düzenlenmiştir. Anayasa’nın da öngördüğü ve güçler ayrılığının esas alındığı bu örgütlenme biçimi dikkate alındığında, ulusal ve resmi bayramlarda 148 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ ve törenlerde de anılan kurumları (yasama, yürütme, yargı) temsile yetkili olanların belirlenen bu sıraya göre törenlerde yer almaları gerekir. Dolayısıyla yukarıda sayılan ve yargıyı temsile yetkili ve zorunlu olanlara başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlarda belirtilen sıralamaya göre Ek-1 listede yer verilmesi gerekirken, kuvvetler ayrılığı yönünden yargının eşiti olan yürütme organı içinde yer alan ve dava konusu listenin ikinci, üçüncü ve dördüncü sırasında sayılanlardan sonra beşinci sırada yer verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Bir il veya ilçe düzeyinde görev yapan yargı mensuplarının sayısı dikkate alındığında ve hepsinin temsil yetkisi ve törenlere katılma zorunluluğu olmadığı göz önünde bulundurulduğunda, törenlere katılmalarının zaman ve mekan açısından fiili güçlükler doğuracağı açık olup, Yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırası dışında kalan sıralamada ve tesis edilen uygulama işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, dava Konusu Yönetmeliğin Ek-1 listesinin beşinci sırasının iptaline, anılan listenin diğer sıralamaları ve uygulama işlemi yönünden davanın reddine, davanın kısmen iptal ve kısmen ret şeklinde sonuçlanması nedeniyle aşağıda dökümü çıkarılan yargılama giderlerinden 17.468.600 TL'nin yarısının davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısının davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine 27.9.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 6-Dairesi: 2. DAİRE Esas No: 2001/256 Karar No: 2001/726 Karar Tarihi: 22.3.2001 DAVA : Hakkında Soruşturma İzni istenen : 1- ....................... - ............ Valisi 2- ....................... - ............ İli Vali Yardımcısı 3- 7..................... - Aynı Yerde İl Daimi Encümen Üyeleri 8- ....................... - Aynı Yerde Özel İdare Müdürü 9- ....................... - Aynı Yerde Özel İdare Müdür Yardımcısı 10- ....................... - Aynı Yer Özel İd. Md.lüğü Muhasebe Müdürü 11- ....................... - Aynı Yer Özel İd. Md.lüğü Ambar Memuru 12- ....................... - Aynı Yer Özel İd. Md.lüğü Memuru Soruşturulacak Eylemler : 2013| 149 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 1- Başbakanlığın 29.7.1998 gün ve 1998/24 sayılı Kamu Harcamalarındaki Tasarruf tedbirleri Genelgesine aykırı olarak demirbaş almak suretiyle 18.873.971.000.TL harcama yapmak. 2- Anılan Genelgeye aykırı olarak Vali konağının bakım ve onarımı için 37.495.611.000 . TL harcama yapmak. Eylem Tarihi : 2000 Yılı Yetkili merciin kararı : 1inci maddeden soruşturma izni verilmesine 2 inci maddeden Soruşturma . izni verilmemesine Karara itiraz eden : Hakkında soruşturma izni verilenler İçişleri Bakanlığından 13.2.2001 gün ve 81-108/2-101/1245 sayılı yazı ile gönderilen dosya 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca incelenerek gereği görüşüldü : KARAR : Haklarında soruşturma izni verilen ........... Valisi ile diğer görevlilerin ........... İl Özel İdaresi Hizmet Binası İle çok amaçlı kullanılan ve içerisinde tiyatro, toplantı salonu ve yemek salonu bulunan binanın, ............. İlçesi ..............Mevkiinde yer alan kamuya ait tesislerin ve ........... Öğretmen evinin İl özel idaresine tahsisli odalarının yıpranan, kullanılmaz hale gelen,ve yine anılan bina ve tesislerde ihtiyaç duyulan tefrişatın yerine kamu yararını gözeterek demirbaş alımına ilişkin olarak yaptıkları harcamalarda bir usulsüzlük bulunmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşıldığından itirazların kabulü ile İçişleri Bakanı tarafından soruşturma izni verilmesine ilişkin 05.12.2000 gün ve 2000/716 sayılı kararın kaldırılmasına 22.03.2001 gününde oy çokluğu ile karar verildi. Ayrışık Oy : Başbakanlığın 29.07.1998 tarih ve Personel Ve Prensipler Genel Müdürlüğü B.02.0.PPG.0.12-320-13230, 1998/24 Sayılı Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesinde İl Özel idareleri ve bunların kurdukları birlik müessese ve işletmeler bu düzenlemelerin sadece 'temsil, ağırlama, ve tören giderleri ' demirbaş alım ve onarımları' gayrimenkul edinilmesi ve kiralanması ile reklam ve tanıtım giderleri ne ilişkin bölümlerine tabi olacaklardır. denilmiştir. Aynı Genelgenin 3 üncü maddesinde Demirbaş alım ve onarımları başlığı altında da ise Döşeme demirbaş büro malzemeleri ve makineleri satın alınmayacaktır. (Güvenlik ve askeri hizmetler ile ilgili ihtiyaçlar, yangından korunma malzemeleri okulların sıra, masa, yazı 150 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ tahtası, yataklı kurumlar ile hastanelerin ise yatak, yatak karyola ve benzeri ihtiyaçları hariç) denilmiştir. Yine aynı Genelgenin 14 üncü maddesinde 'DİGER HUSUSLAR' BAŞLIĞI ALTINDA İSE "Genelge kapsamında yer alan kurum ve kuruluşların ita amirleri bu genelgede belirtilen tedbirlerin eksiksiz uygulanmasında birinci derecede yetkili ve sorumludur." denilerek memurların tasarruf hususunda eğitileceklerinden söz etmiştir. Ayrıca kamu harcamalarındaki tedvirlerin uygulanmasında gereken hassasiyetin gösterilmesi emredilmiştir. Buna rağmen 27.10.2000 tarih ve 63/56, 162/72 sayılı Mülkiye Müfettişleri tarafından düzenlenen Ön İnceleme raporunda da ayrıntılarıyla tesbit edildiği gibi 2000 mali yılında sözü edilen genelgeye tamamıyla aykırı olarak 18.873.971.000 TL. tutarında İl Özel idaresi bütçesinden demirbaş eşya satın alınmıştır. Satın alınan demirbaş eşyaların Genelgede belirtilen istisnaların kapsamında olmadığı da tartışmasızdır. 5442 sayılı yasanın 9 uncu maddesine göre Vali İl de Devletin ve Hükümetin Temsilcisi ve ayrı ayrı her bakanın mümessili ve bunların idari ve siyasi yürütme vasıtasıdır. Aynı maddeye göre, Vali İl 'in genel idaresinden her bakana karşı ayrı ayrı sorumludur. Bakanlar Bakanlıklarına ait işler için valilere re'sen emir ve talimat verirler. Aynı yasanın 9/c maddesine göre de Vali Bakanların talimat ve emirlerini yürütmekle görevlidir. Ayrıca 3360 sayılı Özel İdare Yasasının 90 kıncı maddesinde Valinin İl Özel İdare bütçesinin ita amiri olduğu belirtilmiştir. Açıklanan bu yasa hükümleri ve 1998/24 Sayılı Başbakanlık Genelgesine göre ildeki Bakanlık kuruluşlarında ve İl Özel İdaresinde ve belediyelerde Tasarruf Tedbirlerini Uyulmasını sağlamak valinin yasal görevidir. Buna rağmen Başbakanlık Tasarruf Tedbirleri Genelgesine uyulmadığı Başbakanlık Genelgesine aykırı olarak demirbaş eşya satın alındığı anlaşılmıştır. Bu durum suç oluşturmuştur. İçişleri Bakanı tarafından 4483 sayılı yasanın 6.maddesi uyarınca verilen 05.12.2000 tarih ve 2000/716 sayılı soruşturma iznine yapılan itirazın reddi gerekir. Bu nedenle aksine verilen çoğunluk kararına katılmıyorum. 2013| 151 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 7-Dairesi: 2. DAİRE Esas No: 2001/18 Karar No: 2001/771 Karar Tarihi: 27.03.2001 DAVA : Hakkında Soruşturma İzni istenenler : 1- ................. - ............... Belediye Başkanı. 2- ................ - Aynı yerde Encümen Üyesi. 5- ................ - Aynı yerde Encümen Üyesi. 6- ................ - Aynı yerde Hesap İşleri Müdürü. 5- ................ - Aynı yerde Fen İşleri Müdürü. 6- ................ - " " " " Müdür Vekili. 7- ................ - " " Yazı " Müdürü. 8- ................ - " " İnşaat Teknikeri. 9- ................ - " " " Teknisyeni. 10- ................ - " " Gelir Şefi. 11- ................ - " " Tahsildar. 12- ................ - " " " 13- ................ - " " " Soruşturulacak Eylem : Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin ; 1-................ Derneği’ne gelir sağlamak amacıyla, 1999 ve 2000 yıllarına ilişkin pazaryeri işgaliye harçlarının tahsil edilmemesine neden olmak. Belediye Başkanı ........... ve diğer 2 kişinin ; 2-1999 ve 2000 yıllarında tahakkuku yapılan otopark bedellerinin tahsilinde gecikmeye sebebiyet vermek. Belediye Başkanı ........... ; 3-Belediye garajında bulunan hurda malzemelerin usulsüz biçimde satılmasına sebebiyet vermek. Belediye Başkanı ........... ve Hesap İşleri Müdürü ...........'nın ; 4-29.7.1998 gün ve 13230 sayılı Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ne aykırı biçimde harcamalar yapılmasını sağlamak. 5-................'ya ait olan hayvan barınağının usulsüz biçimde yıktırılmasını ve adı geçene belediye imkanları kullanılmak suretiyle yeni bir hayvan barınağı yapılmasın sağlamak. Belediye Başkanı ........... ve diğer 4 kişinin ; 152 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 6- Belediye Kanunu'nun 29 uncu maddesi hükmüne aykırı biçimde belediye meclis üyelerinin sahibi veya ortağı olduğu firmalardan mal ve hizmet alımları yapılmasına sebebiyet vermek. Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin ; 7-Belediye'ye ait ek hizmet binasında bulunan bir odanın, BalGöç Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği ........ Şubesi'ne ücretsiz olarak tahsis edilmesini sağlamak. Belediye Başkanı ........... ve diğer 3 kişinin ; 8-2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 9 uncu maddesi hükmüne aykırı olarak korunması gerekli kültür varlığı niteliğindeki ..................... Kalesi'nde, inşai ve fiziki müdahalelerde bulunulmasına sebebiyet vermek. Belediye Başkanı ........... ve Fen İşleri Müdürü ...........'nın ; 9-a-Belediye sınırları içerisinde imar mevzuatına aykırı biçimde yapılan inşaatlarla ilgili olarak gerekli yasal işlemlerin yapılamamasına sebebiyet vermek. Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin ; 9-b-S.S. ......... .......... Konut Yapı Kooperatifi ile S.S. ........... Konut Yapı Kooperatifi'ne usulsüz biçimde inşaat ruhsatları vermek. Eylem Tarihi : 1999 ile 2000 tarihleri arası. Yetkili Merciin Kararı : 1 inci maddeden Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin, 2 nci maddeden Belediye Başkanı ........... ve diğer 2 kişinin, 3 üncü maddeden Belediye Başkanı ..........., 4 üncü maddeden Belediye Başkanı ........... ve Hesap İşleri Müdürü ...........'nın ; 6 ncı maddeden Belediye Başkanı ........... ve diğer 4 kişinin, 9-a maddesinden Belediye Başkanı ........... ve Fen İşleri Müdürü ...........'nın, 9-b maddesinden Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin hakkında soruşturma izni verilmesine, 5 inci maddeden Belediye Başkanı ........... ve Hesap İşleri Müdürü ...........'nın, 7 inci maddeden Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin, 8 inci maddeden Belediye Başkanı ........... ve diğer 3 kişinin hakkında soruşturma izni verilmemesine. Karara İtiraz Edenler : Haklarında soruşturma izni verilenler. İncelenme Nedeni : İtiraz üzerine. İçişleri Bakanlığından 4.1.2001 gün ve 81/108/1-847/0102 sayılı yazı ile gönderilen dosya ve Yetkili Mercii tarafından verilmiş bulunan 6.10.2000 gün ve 2000/52 sayılı karar 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 9 uncu 2013| 153 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ maddesi uyarınca itiraz edilen maddeler yönünden incelenerek gereği görüşüldü: KARAR : 1 inci maddeden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin, usulsüz biçimde ................ Spor Derneği'ne gelir sağlamak amacıyla, 1999 ve 2000 yıllarına ilişkin Pazaryeri işgaliye harçlarının tahsil edilememesine neden olmadıkları, Pazar esnafından anılan derneğe ait tahsil makbuzları ile gelir elde etme amaçlı para toplandığı, söz konusu olayda herhangi bir kişi menfaatinin bulunmadığı, ayrıca toplanan 11.957.750.000 TL. tutarındaki meblağın 01.12.2000 tarihinde 12.790.750.000 TL. olarak belediye veznesine yatırıldığı dolayısıyla belediye zararının da oluşmadığı; 2 nci maddeden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve diğer 2 kişinin, 1999 ve 2000 yıllarında tahakkuku yapılan otopark bedellerinin tahsilinde gecikmeye sebebiyet vermedikleri, söz konusu bedellerin takip ve tahsilinde gerekli dikkat ve özenin gösterildiği, ilgili kişilerden gerekli taahhütlerin alındığı ve tahsil için yasal sürenin geçirilmemiş olduğu; 3 üncü maddeden hakkında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ...........'un belediye garajında bulunan hurda malzemelerin usulsüz biçimde satılmasına sebebiyet vermediği, satış işleminin belediye garaj görevlileri tarafından yapıldığı, bu durumdan adı geçenin haberdar olmadığı, dolayısıyla konu ile ilgili olarak herhangi bir ihmalinin bulunmadığı; 6 ncı maddeden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve diğer 4 kişinin Belediye Kanunu'nun 29 uncu maddesi hükmüne aykırı hareket etmedikleri, söz konusu alımların yapıldığı firmaların sahip ve ortaklarının, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 6 ncı maddesinde belirtilen ihaleye katılamayacaklar arasında sayılmadığı, ayrıca bu alımlar nedeniyle herhangi bir belediye zararının da oluşmadığı; 9-a maddesinden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve Fen İşleri Müdürü ...........'nın belediye sınırları içerisinde imar mevzuatına aykırı biçimde yapıldığı öne sürülen inşaatlarla ilgili gerekli yasal işlemlerin yapılmamasına sebebiyet vermedikleri, bunlarla ilgili yapı tatil tutanakları düzenlenerek inşai faaliyetlerin durdurulduğu, söz konusu aykırılıkların ruhsatlandırılabilir nitelikte olması sebebiyle de 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32 nci maddesi hükmü uyarınca verilen para cezalarının ilgililere tebliğ edilerek tahsil aşamasına gelindiği, dolayısıyla adı geçenlerce herhangi bir yasal işlem yapmamadan söz edilemeyeceği; 154 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 9-b maddesinden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve diğer 5 kişinin S.S. .......... Konut Yapı Kooperatifi ile S.S. ..................... Konut Yapı Kooperatifi'ne usulsüz biçimde inşaat ruhsatları vermedikleri, ayrıca 21.6.2000 tarihli inşaat ruhsatlarının ekinde yer alması gereken makine ve mimarı projelerin ilgili meslek odalarınca tasdik edilmesi ile de haklarında ceza kovuşturması yapılmasını gerektirecek herhangi bir usulsüzlüğün tesbit edilemediği anlaşıldığından itirazların kabulü ile İçişleri Bakanı tarafından bu maddelerden soruşturma izni verilmesine ilişkin 06.10.2000 gün ve 2000/552 sayılı kararın kaldırılmasına, 4 üncü maddeden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve Hesap İşleri Müdürü ...........'nın 29.07.1998 gün ve 13230 sayılı Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'nin Temsil. Ağırlama ve Tören Giderleri başlığı altındaki 8 inci maddesi hükmüne aykırı biçimde harcamalar yapılmasını sağladıkları, söz konusu harcama toplamının, 1999 ve 2000 yıllarına ilişkin belediye bütçelerinin Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri ile ilgili bölümlerine konan ödenek miktarlarını aştığı, ayrıca alınan mal ve hizmetlerin de anılan madde ile getirilmek istenen tasarruf anlayışına aykırılık taşıdığı anlaşıldığından İçişleri Bakanınca adı geçenler hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin 06.10.2000 gün ve 2000/552 sayılı karara karşı yapılan itirazların reddine, dosyanın bu maddeye ilişkin kısmının tefrik edilerek ..................... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi için yerine çevrilmesine 27.03.2001 tarihinde 4 ve 9-a maddelerinden oyçokluğu, 1, 2, 3, 6 ve 9-b maddelerinden ise oybirliği ile karar verildi. Ayrışık Oy : 4 üncü maddeden haklarında soruşturma izni verilen Belediye Başkanı ........... ve Hesap İşleri Müdürü ...........'nın Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri'ne ilişkin bütçe ödeneklerinden yapılan harcamalar ile; ..................... İlçesi'nin kültürel, sosyal ve sportif açıdan tanıtımına katkıda bulundukları dolayısıyla haklarında ceza kovuşturmasının gerektirecek bir usulsüz durumun bulunmadığı anlaşıldığından itirazlarının kabulü ile gerekeceği görüşü ile aksi yönde verilen çoğunluk kararına katılmıyorum. Ayrışık Oy : 9-a maddesinden belediye sınırları içerisinde imar mevzuatına aykırı biçimde yapılan inşaatlarla ilgili olarak her ne kadar belediye encümeni tarafından 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32 ve 42 nci maddeleri hükmü uyarınca işlem yapılmışsa da söz konusu inşaatlara ilişkin mevcut aykırılıkların giderilmemesi ve inşai faaliyetlere de usulsüz biçimde devam edilmesi nedeniyle gerekli yasal 2013| 155 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ işlemlerin tam anlamıyla yapılması için yeterli çabayı göstermeyen Belediye Başkanı ........... ve Fen İşleri Müdürü ...........'nın cezai yönden sorumluluklarının bulunduğu anlaşıldığından itirazlarının reddi gerekeceği görüşüyle aksi yönde verilen çoğunluk kararına katılmıyorum. 8-Dairesi: İDARİ DAVA DAİRELERİ Esas No: 2004/163 Karar No: 2004/631 Karar Tarihi: 10.06.2004 KONU KAMU YÖNETİMİNİN TÜMÜ İÇİN YIL SONUNA KADAR GETİRİLEN KISITLAMALARA BELEDİYELERİN DE DAHİL EDİLMESİ YOLUNDAKİ DAVA KONUSU BAŞBAKANLIK GENELGESİNDE HUKUKA VE KAMU YARARINA AYKIRILIK GÖRÜLMEDİĞİ HK. Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı Vekilleri : Av. ?, Av. ? Av. ?, Av?., Av. ? Karşı Taraf (Davalı) : Başbakanlık (Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü) – ANKARA İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı ret kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir. Savunmanın Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı …'nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Daire kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 156 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ KARAR Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü: Dava, 29.8.1998 günlü, B.02.0.PPG.0.17.320.13230 sayılı kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri konulu 1998/24 sayılı genelgenin iptali istemiyle açılmıştır. Danıştay Sekizinci Dairesi 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararıyla; dava konusu Kamu Harcamalarındaki Tasarruf Tedbirleri Genelgesi ile Büyükşehir Belediyeleri, belediyeler, il özel idarelerinin tasarruf önlemlerinin büyük bir kısmından ayrık tutulduğu, bu düzenlemelerin sadece temsil, ağırlama ve tören giderleri, demirbaş alım ve onarımları, gayrimenkul edinilmesi ve kiralanması ile reklam ve tanıtım giderleri yönünden genelge kapsamına alındıkları, Anayasanın 127. maddesinin beşinci fıkrasında, merkezi idarelerin mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunlarda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahip olduğu hükmünün yer aldığı, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik gelişmeler ciddi birtakım önlemlerin alınmasını zorunlu kıldığından, davalı idarece kamu açıklarının aşağıya çekilmesinin hedeflendiği, bu amaçla çıkarılan genelgelerle bir yandan kamu gelirinin artırılması, diğer yandan kamu harcamalarının kısılması yoluna gidildiği, olayda, davalı idare tarafından kamu yönetiminin tümü için yıl sonuna kadar getirilen kısıtlamalara belediyelerin de dahil edilmesi yolundaki dava konusu Genelgede hukuka ve kamu yararına aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararı temyiz etmekte ve 3056 sayılı Kanunun 33. maddesine göre ekonomik istikrar sağlamak ve kamu harcamalarını disiplin altına almak için genelge çıkarılamayacağı, genelgenin Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik şartının 4/4. maddesine aykırı olduğu iddialarıyla bozulmasını istemektedir. Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin reddine, Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E: 2013| 157 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ 1998/5818, K: 2000/7637 sayılı kararının ONANMASINA, 10.6.2004 günü oyçokluğu ile karar verildi. KARŞIOY X-Dava, 29.8.1998 günlü, B.02.0.PPG.0.17.320.13230 sayılı kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri konulu 1998/24 sayılı genelgenin iptali istemiyle açılmıştır. Anayasanın 127. maddesinin 2. fıkrasında mahalli idarelerin Kuruluş ve görevleri ile ilgili yetkilerin kanunla düzenleneceği, 5. fıkrasında ise merkezi idarenin mahalli idareler üzerinde mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahip olacağı hükme bağlanmıştır. Genelgenin dava konusu edilen kısmı ile belediyeler ve il özel idarelerinin tasarruf önlemlerinin büyük bir kısmından ayrık tutulduğu, sadece temsil, ağırlama ve tören giderleri, demirbaş alım ve onarımları, gayrimenkül edinilmesi ve kiralanması ile reklam ve tanıtım giderlerine ilişkin olarak belediyelerin taleplerinin değerlendirileceği ve gerekli görülen harcamalara Başbakanlıkça izin verileceği düzenlenmiştir. 3056 sayılı Kanun uyarınca Bakanlıklar arasında işbirliğini sağlamak hükümetin genel siyasetinin yürütülmesi gözetmek, Anayasa ve kanunlarla verilen hizmetleri yerine getirmek amacıyla tedbirler almakla görevli olan Başbakanlığın tasarruf tedbirleri alma konusunda yetkisi bulunmakla beraber belediyelerin yapacakları harcamalar üzerinde kısıtlamalar getirerek bu harcamaların kendi izni yapabilmesi konusunda kanunen verilmiş bir yetkisi bulunmamaktadır. Zira yasalarla belirlenmiş konularda mahalli idareler üzerinde vesayet yetkisi kullanılabilmektedir. Bu konuda valilere tanınmış olan vesayet yetkisi, mahalli idarelerin bütçelerinin ve meclis kararları ile bu organların belirledikleri kadroların onaylanması, genel hizmet ve iş yürütümlerine ilişkin olarak belediye kanunu ve diğer kanunlarda gösterilen sınırlar içinde gözetim, denetim, inceleme, araştırma ve soruşturma yapma biçiminde kullanılabileceği açıktır. Valilerin bu sınırlar dışına çıkmak suretiyle mahalli idarelerinin yerine geçecek şekilde vesayet yetkisi kullanması yerinde olmadığı gibi Başbakanlığın da mahalli idareler üzerinde vesayet denetimi yapması yetkisi de bulunmadığından, dava konusu genelge ile belirtilen harcamalar konusunda Başbakanlıktan izin alınması yolundaki genelge158 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ nin, bu konuda yasal bir düzenleme olmaması ve Anayasanın 127. maddesinin öngörülen yerinden yönetim ilkesine de uygun bulunmaması nedeniyle hukuka aykırı olduğu açıktır. Açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 16.11.2000 günlü, E:1998/5818, K:2000/7637 sayılı kararının bozulması gerektiği oyuyla karara karşıyım. 2013| 159 TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ KAYNAKÇA Kitaplar 1. Güler, Birgül Ayman İkinci Dalga: Siyasal ve Yönetsel Liberalizasyon Kamu Yönetimi Temel Kanunu, Ankara,2003 2. Kazan, A. vd, ‘Kamu Mali Yönetiminde Temsil Ağırlama Giderleri’, İzden Yay, 2011, 3. Belediyecinin Başucu Kitabı, Marmara Boğazları Belediyeler Birliği Yayınları, İstanbul, 4. BAŞARAN M. vd.,5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu, İzden Yayınları,, 2010 5. BAŞARAN M. Vd. , 2009,Mahalli İdarelerin İdari Ve Mali Mevzuatı, İzden Yayınları, İzmir,2010 6. BAŞARAN Ş.VD. Kamu İhale Kanunu Örnek Uygulamaları, Ekin Yayınları, Ankara 2010 7. ALTINKÜLÇE R, İhale Uygulamalarında Karşılaşılan Bazı Sorunlar,, İzden Yayınları, İzmir, Ocak 2011 8. Akıntürk Turgut, Karaman Derya A.,Medeni Hukuk, Beta Yayınları, 2012 Makaleler 9. KULUÇLU, Erdal ( 2008), ”Türk Hukuk Sisteminde Normlar Hiyerarşisi ve Sayıştay Denetimine Etkileri” Sayıştay Dergisi, Sayı 71 10. GÜZEL, Ahmet, 2011, Mahalli İdarelerde Temsil Ağırlama Giderleri, Dış Denetim Dergisi, Sayı 4 11. KILIÇOĞLU, A. Yüksel, Yerel Yönetim ve Denetim Dergisi, Mayıs 2006, Cilt 11, Sayı 5 160 | 2013 BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA VE TÖREN GİDERLERİ 2013| 161 Ahmet GÜZEL M. Şakir BAŞARAN 28.11.1964 tarihinde Ankara’da doğdu. 1987 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu. 1987-1988 yılları arasında Tarım Kredi Kooperatifleri Birliğinde Müfettiş Yardımcısı olarak çalıştı. 1988 yılında Sayıştayda göreve başladı. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Para ve Banka konusunda yüksek lisansını, 2010 yılında Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü’nde İktisat alanında doktora programını tamamladı. 1994 yılında Yedinci Kalkınma Planı 1 Nolu Özelleştirme Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığında bulunarak “Özelleştirmenin Hukuki Yapısı” Raportörlüğü ve Özelleştirme Raporu Redaksiyon Komitesi’nde bulundu. 2000 yılında Sekizinci Kalkınma Planı Özelleştirme İhtisas Komisyonu Alt Komisyon Başkanlığı ve Redaksiyon Komitesi Başkanlığında bulundu. Yayımlanan eserleri arasında; “Özelleştirmenin Genel Durumu, Yedinci Kalkınma Planı Özel İhtisas Komisyon Raporu”, “Kamu İşletmelerinde Etkinleştirme, Yönelme, Özerkleştirme, Özelleştirme, Sekizinci Kalkınma Planı Özel İhtisas Komisyon Raporu”, “Kamu İhale Mevzuatı ve Uyuşmazlık Kararları”, “Gerekçeli Açıklamalı 5216 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Kanunu”, “Açıklamalı Belediye Gelirleri Kanunu”, “Yenilenmiş 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu” isimli kitaplar yer almaktadır. Bunun yanı sıra kamu mali yönetimi mevzuatına ilişkin birçok kitabın yazarları arasında yer almış ve birçok dergide makaleleri yayımlanmıştır. Ayrıca edebiyatın bazı alanlarında yayımlanmış eserleri bulunmaktadır. Halen Sayıştay Uzman Denetçisi olarak görevine devam etmekte olan M. Şakir Başaran evlidir. Tunus Caddesi No: 12 Kavaklıdere / ANKARA Tel: (0312) 419 21 00 | Faks: (0312) 419 21 30 www.tbb.gov.tr ISBN: 978-975-6311-74-5 Dr. M. Şakir BAŞARAN Ahmet GÜZEL Kamu mali mevzuatına ilişkin birçok dergide makaleleri yayımlandı. “Kamu Mali Yönetiminde Temsil Ağırlama Giderleri”, “Mahalli İdarelere Yönelik Yargı Kararları” adlı çalışmaların müşterek yazarları arasında yer aldı. Halen Sayıştay Başdenetçisi olarak görevine devam etmekte olan Ahmet Güzel evlidir. Belediyelerde Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri 1980 yılında Sivas’ın Zara ilçesinde doğdu. 2003 yılında Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme (İngilizce) Bölümü’nü bitirdi. 2004-2006 yılları arasında Maliye Bakanlığında Vergi Denetmen Yardımcısı olarak çalıştı. 2006 yılında Sayıştayda Denetçi Yardımcısı olarak göreve başladı. TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ BELEDİYELERDE TEMSİL AĞIRLAMA ve TÖREN GİDERLERİ Dr. M. Şakir BAŞARAN Ahmet GÜZEL Ankara 2013