Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Çanakkale içinde yatan
Kosovalýlar anýldý
Çanakkale Zaferi ve Þehitleri anma günü törenlerle kaydedildi
18 Mart Çanakkale Zaferi ve
Þehitleri Anma Günü
nedeniyle, Dragaş’ta ve Kosova
Türk Tabur Görev Kuvvet
Komutanlýðý’nda askeri tören
ve anma programý düzenlendi.
Seydiu ve Thaçi : Koso va
bir bütündür ve ayrýlamaz
Kosovalý liderler son günlerde Sýrp yetkililer tarafýndan gündeme getirilen Kosova’nýn parçalanma ile
ilgili önerisini eleþtirdiler. Liderler, Sýrplarýn Kosova
konusunda hiçbir planýnýn kabul edilmeyeceðini
ifade ederken, Kosova’nýn bölünmesine izin
vermeyeceklerini belirttiler.
Haber sayfa 7’de
KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
SAYI: 420
YIL: 10
Perşembe , 27 Mart 2008
Fiyatý: 0.50
NATO müdahalesinden
dokuz yýl geldi, geçti
NATO güçlerinin Kosova’da vahþeti durdurmak için baþlattýðý NATO müdahalesinin 9’uncu yýldönümü Pazartesi günü kutlandý. Kosova genelinde çeþitli
etkinliklerle kutlanan 9’uncu yýl ile ilgili liderler de birer mesaj yayýnladýlar.
Liderler, NATO müdahalesinin Kosova’ya yaptýðý müdahalenin Kosova tarihinde
önemli bir olay olduðunu belirtirken, bu müdahalenin Kosova’nýn çok uluslu,
baðýmsýz ve demokrat bir devletin olmasýna yol açtýðýný ifade ettiler.
24
Mart 1999 tarihinde Miloþeviç
rejiminin Kosova’ya yönelik
yürütmüþ olduðu þiddetin önüne
geçilmesi adýna baþlatýlan NATO Hava
saldýrýsýnýn 9’uncu yýldönümünü kutluyoruz.
78 gün süren hava operasyonu sonrasýnda,
Kosova de facto olarak Sýrbistan’dan
ayrýldýðý gibi, Sýrp askeri ve polis birlikleri
de Kosova’yý terk etmek zorunda kaldý.
Müdahale sonrasý Kosova, Sýrbistan’ýn
yönetimi altýndan çýktýðý gibi
müdahale ile baþlanan süreçten
baðýmsýz bir devlet olarak
sýyrýldý.
Kosova tarihi
için en önemli günlerden biri
olan 24 Mart, Kosova genelinde
farklý farklý etkinlikler ile kutlandý.
Seydiu, emeði geçenlere teþekkür etti
Cumhurbaþkaný Fatmir Seydiu günün
anlamý ile ilgili yayýnlamýþ olduðu bildiri ile
Kosova’nýn bugünlere geldiðini ifade
ederken, bu süreçte emeði geçen herkese
teþekkürlerini iletti. Seydiu’nun yayýnlamýþ
olduðu mesajda, “Bugün tarihimiz açýsýndan
en önemli günlerimizden birini oluþturuyor.
Bugün 9 yýl önce baþlanan müdahale bugün
bizim baðýmsýz bir ülke olmamýz ile noktalanmýþtýr. Bu süreçte emeði geçen herkese
teþekkürü bir borç biliyorum. Ama bugünde
özellikle NATO’ya ve Amerika Birleþik
Devletlerine çok teþekkür ediyorum”
deniliyor.
Baþbakan: Kosova sizlerden minnettar
Baþbakan Haþim Thaçi, Kosova’ya NATO
Müdahalesinin dokuzuncu yýldönümü
dolayýsýyla basýna bildiri yayýnladý. En zor
anlarýmýzda Kosova’da ki Sýrp güçlerine
baþlattýðý harekattan dolayý NATO güçlerine
minnettarlýðýný dile getiren Baþbakan Thaçi,
UÇK’nýn yürütmüþ olduðu mücadele
savaþýnýn bugün Batýnýn yüksek uygarlýðýnýn Kosova’nýn özgürlüðüne,
barýþýna ve demokrasisine
desteðini saðladýðýný ifade etti.
NATO’nun bundan 9
yýl
önce
baþlattýðý hava harekatýna ve
þimdiye kadar sunmuþ olduðu
katkýlar için Kosova halký adýna
teþekkürlerini
sunan
Thaçi,
Kosova’nýn 9 yýl sonra Kosova’nýn
uluslararasý birliði tarafýndan tanýnan özgürlüðüne, demokratik ve baðýmsýz devletine
kavuþtuðunu vurguladý. Azýnlýk haklarýna
özellikle önem verildiðine dikkati çeken
Thaçi, “Baþlýca amacýmýz Avrupa Birliðine
ve NATO’ya entegre olmaktýr” dedi.
Kosova’nýn yörede her zaman istikrar unsuru
olmaya kararlý olduðunu kaydeden Taçi, bu
mücadelede hayatlarýný yitiren þehitlerimizi
rahmetle andý. Bu tarihi günde baþta ABD,
Avrupa Birliði ve bu süreçte destek veren
ülkelere teþekkürlerini ileten Baþbakan
Thaçi, bilhassa dönemin liderleri Baþkan
Klinton’a, Baþbakan Blair’e, Devlet Sekreteri
Allbright’a, Solana’ya ve diðer batýlý önderlere þükranlarýný sundu.
Haber sayfa 2’de
Dragaþ’ta CIMIC-4
Kültür ve Spor
Merkezi hizmete açýldý
1999 yýlýnda Kosova’ya geliþinden bugüne kadar,
barýþý destekleme harekatý kapsamýnda, huzurlu ve
güvenli bir ortamý saðlanmasý ve devam ettirilmesi
için görev yapan Türk KFOR`u , halkýn sosyokültürel standartlarýný yükseltme yönündeki
faaliyetlere de imkanlarý ölçüsünde sürdürüyor.
Haber sayfa 8’de
ABD Kosova’nýn
parçalanmasýna karþý
Son günlerde gündeme oturan Kosova’nýn
parçalanma senaryolarýna cevap Amerika
Birleþik Devletleri’nden geldi. Amerikan yetkililer, Kosova’nýn bir bütün olduðunu savunurken,
Kosova’nýn parçalanmasý diye bir olasýlýðýn
bulunmadýðýný ifade ettiler.
Haber sayfa 4’te
Kýzýlay, Kosova’yý
unutmadý
Devamı sayfa 5’te
Kosova
Bush, Kosova’ya silah ve güvenlik
hizmetlerinin hazýrlanmasýný istedi
ABD Baþkaný George Bush baðýmsýzlýðýný ilan eden Kosova Cumhuriyetine bir an
önce silah yardýmý ve güvenlik hizmetlerinin hazýrlanmasý emrini verdi. Baþkan
Bush, imzaladýðý baþkanlýk kararýyla Kosova’ya ve yabancý ülkelere yardýmlaþma
evraký, silahlarýn satýlmasý denetimi evraký ile ABD’ne güvenliðin artýrýlmasý ve
dünyada barýþý saðlama hakký tanýyor.
B
eyaz Saray tarafýndan yapýlana açýklamada Baþkan
Bush’un kararý ABD ve
Kosova arasýnda güvenlik
iliþkilerin güçlendirmesine,
Balkanlarda barýþ ve istikrarý
artýracaðýna ve Kosova’nýn
barýþ misyonlarýna katýlmasý,
terör olaylarýný önlemesi ve
insani yardýma katkýda bulunacaðý belirtiliyor.
ABD’nin Kosova’ya
verdiði bu yardýmýn normal
bir süreç çerçevesinde gerçekleþtiðini belirten bir ABD
yetkilisi, ABD tanýdýðý her yeni ülkeye bu tür
yardýmlarda bulunduðu vurguladý. Bu yetkili,
ABD’nin Sýrbistan ve onun müttefiki Rusya’nýn
Kosova’ya oluþturabileceði ehdidi azaltmak için
yardýmda bulunduðu, Ahtisari planýnda bu konu
üzere ortaya atýlan öneriyi hatýrlattý.
ABD’nin Kosova’ya saðlayacaðý silahlar
arasýnda tank ve uçaklar yer almayacak.
Genellikle hafif silahlardan oluþacak yardýmlar
arasýnda en aðýr silah 80 mm’lik havan topu
olacak. ABD Kosova’ya farklý askeri üniformalar, farklý tabancalar, makineli tüfekler, 60 ila
80 mm havan toplarý baðýþlayacak.
Kosova’da görevde bulunan NATO kuvvetleri, Kosova Ovasý’ndaki Slatina’da Yugoslav
ordusundan kalan askeri depoyu kullanýyor.
ABD tarafýndan verilecek silahlar bu depoda
yerleþtirilmeyecek. Çünkü ABD’den 2.500
kadar Kosova Savunma Gücü mensubuna göndereceði mühimmat hafif silahlardan oluþuyor.
Bu görevi ise Kosova Savunma Bakanlýðýnýn
üstlenmesi bekleniyor. Marthi Ahtisari’nin
Kosova paket önerisi ile Kosova Savunma
Güçlerinin ve Savunma Bakanlýðýnýn kurulmasý
öngörülüyor. Ancak Kosova kurumlarý
Savunma Bakanlýðýnýn kurulmasý ve TMK’nýn
Kosova Savunma Güçlerine dönüþtürmesi
yönünde bu güne kadar herhangi bir adým
atmadý.
Marthi Ahtisari’nin Kosova Paket önerisinin
5.2 noktasýnda “Kosova Savunma Güçleri tank,
aðýr top, uçaklardan ziyade hafif silahlarla
donatýlacak. Kosova savunma Güçleri 2.500
mensuptan oluþacak” deniyor.
ABD Baþkaný Bush tarafýndan Kosova’ya
gönderilecek silahlar, Marthi Ahtisari tarafýndan
öngörülen bir yardým olarak nitelendirilebilir.
Bundan dolayý Bush tarafýndan alýnan karar
Kosova Savunma Güçlerinin kurulmasýna ve
yeni þartlar altýnda göreve baþlanmasýna yakýlan
yeþil ýþýk olarak deðerlendirilebilir.
Bazý çevreler ABD’nin Kosova’ya askeri
yardýmý yanlýþ yorumlayarak kendi ülkelerine
tehdit olarak nitelendirdiler. Baþkan Bush,
Dýþiþleri Bakaný Kondeliza Rays’a gönderdiði
mesajda, bu silahlarýn Kosova Savunma
Güçlerine ve Kosova’da kurumlarýn kurulmasýnda yardýmda bulunacaðý belirtiliyor
TMK Kosova Savunma Güçlerine dönüþtükten sonra, paralý askerlerden oluþacak ve NATO
standartlarýna göre teþkilatlanacak.
Baþkan Bush tarafýndan alýnan karara
Amerikan Kongresinin onayý gerekiyor.
Kosova kurumlarý yardýmý olumlu karþýladý
Baþkan Fatmir Seydiu, Baþkan Bush’un
kararýný selamlarken, ABD’nin Kosova’ya her
zaman destek sunduðunu belirtti. Baþkan
Seydiu, “ABD, AB ve diðer dünya ülkeleri
Kosova’ya her zaman destek sundular. Biz bu
ülkelerle olumlu iþbirliðinde bulunuyoruz.
Modern bir Kosova’nýn kurulmasý için çalýþmalarýmýzý sürdüreceðiz” dedi.
Baþbakan Haþim Thaçi, Baþkan Bush’un
kararýný selamlarken, iki ülke arasýnda iliþkilerin her zaman yüksek bir seviyede olduðunu
söyledi. Baþbakan Thaçi, “Her zaman iyi iliþkilerde bulunduk. KFOR güçleri çerçevesinde
Amerikan askerlerinin bulunmasý ve NATO
askerlerinin Kosova’da konuþlanmasý her
zaman vatandaþlarýmýz tarafýndan kabul
edilmiþtir” dedi.
Baþkan Bush’un Kosova’ya silah verme
kararý TMK tarafýndan da olumlu karþýlandý.
TMK Basýn Sözcüsü Albay Þemsi Süla, “ABD
Kosova’nýn güvenliðini kazanmasý bizim için
büyük bir mutluluktur” dedi.
Sýrbistan kurumlarý Baþkan Bush’un kararýna set tepki gösterdiler. Ýstifa eden Sýrbistan
Baþbakaný Koþtuniça, Amerika Baþkaný
Bush’un kararýný ABD’nin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tanýmasý ardýndan yeni yanlýþ bir adým
olarak deðerlendirdi. ABD uluslararasý hukuka
saygý göstermesi gerektiðini belirten Baþbakan
Koþtuniça, Kosova’da þu anda silahsýzlanma
yerine büyük miktarda silah bulunduðunu
söyledi.
Moskova Baþkan Bush’n kararýný büyük bir
tepkiyle karþýladý. Baþakan Bush’un kararýna
sert çýkan Moskova, NATO Konseyi ve
Rusya’nýn kýsa zaman içinde bir araya gelmesi
talebinde bulundu.
Rusya Dýþiþleri Bakaný Sergey Lavrov, Tel
Aviv’de düzenlediði basýn toplantýsýnda Baþkan
Bush’un kararýný kýnarken, BM’in 1244 sayýlý
kararýna göre Kosova’ya silah verilmesi gerektiðini söyledi.
NATO Rusya Büyükelçisi Dimtri Rogozin
ise, “ABD’nin Kosova’ya silah verme kararýný
görüþmek için NATO Genel Sekreterine, NATO
Konseyine ve Rusya’nýn kýsa bir zaman içinde
bir araya gelmesi talebinde bulundum” dedi.
Perşembe, 27 Mart 2008
2
Seydiu ve Thaçi:
Kosova bir bütündür
ve ayrýlamaz
Kosovalý liderler son günlerde Sýrp yetkililer tarafýndan gündeme getirilen Kosova’nýn parçalanma ile
ilgili önerisini eleþtirdiler. Liderler, Sýrplarýn Kosova
konusunda hiçbir planýnýn kabul edilmeyeceðini
ifade ederken, Kosova’nýn bölünmesine izin
vermeyeceklerini belirttiler.
C
umhurbaþkaný Fatmir Seydiu ile Baþbakan Haþim
Thaçi Salý günü bir durum deðerlendirmesi yapmak
için bir araya geldiler. Görüþmede Kosova’da ki güncel durum ile baðýmsýzlýk ile ilgili geçiþ döneminde atýlmasý
gereken adýmlar üzerine durduklarý bildirildi.
Görüþme ardýndan basýnýn karþýsýna çýkan iki lider,
Sýrbistan’ýn Kosova’nýn bölünmesi konusundaki planýn asla
kabul edilmeyeceðini ifade ederken, Kosova’nýn parçalanmasýna izin verilmeyeceðini savundular.
Cumhurbaþkaný Fatmir Seydiu, Sýrbistan tarafýndan bölünme
veya fonksiyonel yetki devri ile ilgili önerilerin asla kabul
görmeyeceðini söyledi. Herkesi artýk baðýmsýz Kosova
gerçeðine alýþmaya davet eden Cumhurbaþkaný, Kosova’ya
artýk kösteðin deðil de desteðin verilmesi gerektiðini söyledi.
Baþbakan Hashim Thaçi, “Kosova’yla ilgili olarak çeþitli
planlar hazýrlanabilir ancak bunlardan hiç biri bizim için
geçerli deðildir. Sýrplar, UNMIK’e isteklerini iletebilirler ama
bizim yani baðýmsýz Kosova’nýn bunu dikkate almayacaðýný
ifade etmek istiyorum” diye konuþtu. Baþbakan, artýk
herkesin Kosova’nýn resmi kurumlara sahip olduðunu hatýrlamasý gerektiðini ifade ederken, bu kurumlarýn tüm Kosova’da
çalýþmalarýný yürüteceðini söyledi.
Suyumuzu akıllıca
kullanalım!
Çevre ve Alan Planlama Bakanlığı öncülüğünde
Priştine’de 22 Mart “Dünya Su Günü” dolayısıyla
“Su Kaynaklarının Korunması” ile ilgili bir konferans
düzenlendi. Konferansta, Kosova’da ki su kaynakları
ile bunların korunması ile buna benzer diğer konular
üzerinde duruldu.
Ç
evre ve
Alan
Planlama
Bakanlığı bugün
22 Mart “Dünya
Su Günü”
dolayısıyla “Su
Kaynaklarının
Korunması” isimli
bir konferans
düzenledi. 9:30’da
Grant Hotel’de
düzenlenen konferansa Çevre ve Alan Planlama Bakanlığı yanı
sıra Ulusal Sağlık Hizmetleri ile diğer donatörler de yer aldı.
Konferansta suyun hayattaki önemli yanı sıra, Dünyada en
büyük sorunların başında susuzluğun geldiğini ifade eden
konuşmacılar, herkesi su tüketimi konusunda daha tasarruflu
kullanılması konusunda uyarıldı.
Çevre ile Alan Planlama Bakanı Mahir Yağcılar, bakanlığının
Kosova’da ki su kapasitelerinin korunması ile yönetilmesi için
önemli görevleri üstlendiğini belirtti. Yağcılar, Kosova da
endüstrinin gelişmesi, kentleşme, ırmak ve diğer su sistemlerinin
yok edilmesi, Çevre ve Alan Planlama Bakanlığı’nın olduğu gibi
diğer kurumların bu yönde ciddi planlar hazırlaması gerektiğine
dikkati çekti.
3
Perşembe, 27 Mart 2008
Kosova
Seydiu, tanýma
sürecinden memnun
Bulgaristan, Macaristan ve Hýrvatistan’ýn baðýmsýzlýðý tanýmasý ile
hýzlanan tanýma süreci Kosovalý liderleri de mutlu etti.
Cumhurbaþkaný Fatmir Seydiu, Kosova’yý tanýyan bütün ülkelere
teþekkürlerini iletirken, tanýma sürecinin
halen devam ettiðini söyledi.
C
umhurbaþkaný Fatmir Seydiu,
son günlerde baðýmsýzlýðýn
tanýnmasý yönünde artan
bildirimlerden mutluluk duyduklarýný
ifade ederken, baðýmsýzlýk sürecinin
devam ettiðini ifade etti. Kosova
gerçeðini her geçen gün yeni
ülkelerin kabul ettiðine deðinen
Cumhurbaþkaný, “Kosova’nýn
baðýmsýzlýk ilaný sürecin birinci
ayaðýný oluþturuyordu. Biz bu
süreci tamamlayýp, þimdi bir diðer
aþama olan tanýma sürecine
geçmiþ
bulunuyoruz.
Baðýmsýzlýðýmýzý tanýyan ülke
sayýsý 30’uzu geçti. Bu sayýnýn her
geçen gün daha da artmasýný bekliyoruz. Bugüne kadar Kosova’yý
baðýmsýz ülke olarak kabul eden
bütün ülkelere de mütteþekir
olduðumuzu ifade etmek istiyorum” diye konuþtu. Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýnýn özellikle bölge
ülkeleri tarafýndan tanýnmasýnýn
büyük önem arz ettiðini ifade eden
Seydiu, komþu ülke Makedonya’nýn
kýsa bir zaman içinde baðýmsýzlýðý
tanýnmasýnýn beklendiðini söyledi.
Baðýmsýz Kosova’nýn yeni yeni ayaklarý üzerinde durmaya baþladýðýna
dikkat çeken Seydiu, Kosova’nýn
temel
amacýnýn
demokratik,
ekonomik açýdan geliþmiþ ve
Avrupa’ya entegre olmak olduðunu
ifade etti.
Macaristan,
Hýrvatistan
Bulgaristan da resmen tanýdý
ve
Macaristan,
Hýrvatistan
ve
Bulgaristan
Priþtine
Eþgüdüm
Bürolarý þefleri Zoltan Ýmec, Davor
Vidiþ ve Nikolay Kolev Baþkan
Fatmir Seydiu ve Baþbakan Haþim
Thaçi’yi ziyaret ederek ülkelerinin
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýdýklarýna dair resmi belgeleri ilettiler.
Macaristan Priþtine Eþgüdüm
Bürosu þefi Zoltan Ýmec, bu süreçten
sonra Macaristan’ýn Kosova’nýn çok
yakýn bir dostu olacaðýný ifade
ederken, ekonomik iliþkileri de önemli bir ivme kazanacaðýný söyledi.
Ýmec, “Kosova’yý baðýmsýz ve egemen bir ülke olarak tanýmamýzý, iki
ülke arasýnda iliþkilerin geliþimi için
önemli bir adým olarak görüyoruz.
Bölgede güvenliðin saðlanmasý
açýsýndan da bu büyük önem arz
etmektedir. Kosova’nýn ivedi bir þekilde ekonomik kalkýnmasýna yardým
etmek istiyoruz” diye konuþtu.
Hýrvatistan Eþgüdüm Bürosu þefi
Davor Vidiþ de görüþme ardýndan
gazetecilere yaptýðý açýklamada,
ülkesinin barýþ, huzur, demokrasi ve
ekonomi açýdan geliþmiþ çok uluslu
bir Kosova’dan yana olduðunu söyledi. Vidiþ, “Kosova’nýn komþu ülkeler-
ABD’li diplomatlar
arasýnda anlaþmazlýk
le iyi iliþkilerde bulunmasý ve Avrupa
Atlantik
kuruluþlarýna
entegre
olmasýný da sonuna kadar destekliyoruz. Biz ayrýca iki ülke arasýnda
iliþkilerin daha da geliþmesini arzuluyoruz. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
bu güne dek halen tanýmayan ülkeleri,
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýmaya
davet ediyorum” diye konuþtu.
Hýrvatistan’ýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýmada niçin bu kadar
geciktiði
sorusuna
Hýrvatistan
Eþgüdüm
þefi
Davor
Vidiþ,
“Hýrvatistan’da yaþayan Sýrp siyasi
partileri ile koalisyon hükümetinde
yer aldýðýmýzdan dolayý bu biraz
gecikti” þekline cevap verdi.
Bulgaristan Priþtine Eþgüdüm
Bürosu þefi Nikolay Kolev ise
Kosova’yý baðýmsýz ve egemen bir
devlet olarak kabul ettiklerini söyledi.
Bu süreçten sonra Kosova’yý zorlu
günlerin beklediðine iþaret eden
Kolev, Kosova’ya Avrupa Birliði’ne
entegrasyon sürecinde baþarýlar diledi.
Seydiu’dan teþekkür
Cumhurbaþkaný Fatmir Seydiu,
Hýrvatistan,
Macaristan
ve
Bulgaristan
hükümetlerinin
Kosova’yý baðýmsýz ve egemen bir
devlet olarak kabul etmesinin önemli
bir olay olduðunu nitelendirirken,
Kosova’da yaþayan topluluklarýn
güvenliðini saðlanacaðý sözünü verdi.
Komu ülkelerin Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýný tanýmasýnýn büyük
önem taþýdýðýný belirten Seydiu,
Sýrbistan’ýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tanýmasýný hiçbir þekilde
engellemeyeceðini söyledi.
K
osova baðýmsýzlýðýný ilan ettikten
sonra karþýlaþtýðý
sorunlardan biri kuþkusuz
ki Mitroviça’nýn birleþmesi olacak. Bu sorunun
çözümü için uzun zaman
gerekecek. Kosova baðýmsýzlýðýný ilan etmesi ardýndan Mitroviça’da çýkan
þiddet olaylarýn perde
arkasý olduðu ortaya çýktý.
Ýki Amerikalý diplomat
Kosova UNMIK vekili
Lari Rosin ve Mitroviça
uluslararasý
yöneticisi
Gerard Gallucci kuzey
Mitroviça’da ortaya çýkan
durum hakkýnda birbirine girdiler. Ýki
Amerikalý diplomat Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý farklý fikirler ortaya attýlar.
Ýki diplomat arasýnda çýkan anlaþmazlýk o
kadar ileri gitti ki Mitroviça uluslararasý
yöneticisi Gallucci, Newyork’a mektup
göndererek UNMIK vekili Lari Rosin
hakkýnda þikayette bulundu.
Mitroviça uluslar arasý yöneticisi
Galluci, Rosini Kosova Baþbakaný Haþim
Thaçi’nin siyasetini gerçekleþtirmekle
suçladý.
Ýki Amerikan diplomatý arasýnda
ortaya çýkan sürtüþme NATO güçlerinin
kuzey Mitroviça’ya müdahalesiyle
baþlýyor. UNMIK vekili Lari Rosin,
NATO desteði ile UNMIK polisine kuzey
Mitroviça’da protestoculara müdahalede
bulunmalarý emrini veriyor. Gallucci ise
Rosi’nin kararýna karþý gelerek, bu eylemi
eleþtirdi.
Mitroviça Belediye Baþkaný Bayram
Recepi, Galucci’yi kýnarken, onunla
iþbirliðinde bulunmayacaðýný söyledi.
Recepi, “O yapýcý olmazsa, mektubunda
belirttiði gibi çalýþmalarýný sürdürürse
onunla iliþkileri keseceðim. BM Kosova
Özel Temsilcisi Marthi Ahtisari’nin
Kosova paket önerisinde ortaya çýkan
görevleri yerine getirmeye hazýrýz” dedi.
Amerikalý diplomat Gerard Gallucci
2004 yýlýndan beri Mitroviça UNMIK
yöneticisi görevinde bulunuyor. Sýrbistan
medyasý Galuçi’nýn UNMIK yöneticileri
ile iyi iliþkilerde bulunmadýðýný yazýyor.
Belgrat’a yayýnlanan “ Politika” gazetesi
Galuçi’nin UNMIK polisi ve NATO birliklerin müdahalesi baþlamadan önce
Kuzey Kosova Sýrp siyasi liderleri ile bir
araya geldiðini yazýyor.
Sýrp Ulusal Konseyi Baþkaný Milan
Ývanoviç Gallucci’yi dürüst bir insan
olarak, Lari Rosini ise yüzde yüz Arnavut
taraftarý olarak deðerlendiriyor.
Gallucci 2004 yýlýnda Viyana’da
Priþtine ve Belgrad arasýnda görüþmeler
sürerken Mitroviça’nýn Zveçan’la birleþmesini desteklediði ortaya çýktý.
UNMIK Basýn Sözcüsü Aleksandar
Ývanko, UNMIK’in konuyla ilgili hiçbir
yorumu olmadýðýný söyledi. Arnavut
yetkililerinin Galucci ile iþbirliðini kabul
etmeyecekleri yorumuna Sözcü Ývanko,
“Bu tartýþýlacak” dedi.
UNMIK çerçevesinde görevde bulunan Gallucci uluslar arasý birliði tarafýndan çizilen siyasette karþý çýkan ilk isim
oldui. O, BM Kosova Özel temsilcisi
Marthi Ahtisari’nin Kosova paket önerisine de karþý gelerek Kosova’nýn
parçalanmasýný desteklemiþti.
Kosova
ABD Kosova’nýn
parçalanmasýna karþý
Son günlerde gündeme oturan Kosova’nýn parçalanma senaryolarýna cevap
Amerika Birleþik Devletleri’nden geldi. Amerikan yetkililer, Kosova’nýn bir bütün
olduðunu savunurken, Kosova’nýn parçalanmasý diye bir olasýlýðýn
bulunmadýðýný ifade ettiler.
A
BD Dýþiþleri Bakaný yardýmcýsý Daniel Fried
“Özgür Avrupa” kanalýna verdiði demeçte,
ABD olarak Kosova’nýn parçalanmasýna asla
izin verilmeyeceðini ifade etti. Fried, “Biz
Kosova’nýn parçalanmasýndan yana deðiliz. Biz
Kosova’yý mevcut sýnýrlarý içerisinde tanýdýk ve
bunun sonuna kadar da savunucusu olacaðýmýzý ifade
etmek istiyorum. Kosovalý Sýrplarýn Kosova’dan
ayrýlmasý diye bir olasýlýk yok. Sýrplar da Kosova’da
barýþ ve huzur içinde yaþamaya devam edecektir.
Kosova hükümeti bize bu konuda garanti verdi.
ABD’nin yaný sýra AB ve Rusya’da Kosova’nýn
parçalanmasýna karþý gelmektedir. Bu yüzden de son
günlerde yapýlan ayrýlýk senaryolarý gerçeði yansýtmamaktadýr” diye konuþtu.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tanýma aþamasýnda
yaþanan þiddet olaylarýný da deðerlendiren Fried,
“Kosova’da bulunan aþýrý Sýrplar, Belgrat’ýn desteði
ile bu olumsuzluklarýn öncülüðünü yapmaktadýr. Bu
da bizleri üzmektedir. Geçen hafta Kuzey
Mitroviça’da yaþanan olaylar gerçekten üzücü olduðu
kadar bizleri derinden de düþündürmektedir. UNMIK
ve KFOR birliklerine bomba ve silahlarla saldýranlar
bu tür olaylarý bir daha tekrarlamadan önce iyice
düþünmelidir” diye konuþtu. Sýrbistan’ýn geleceðinin
Avrupa’da olduðunu ifade eden Fried, Sýrbistan’ýn
artýk aðýrlýðýný Avrupa’ya entegre olmak için harcamasý gerekliliðine iþaret etti.
Casey: Kosova bir bütündür
ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Basýn sözcüsü Tom Casey,
son günlerde Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili söy-
C
: 4 20
ý
y
a
S
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Sahibi ve Genel Müdürü:
Mehmet BÜTÜÇ
Yazı İşleri Müdürü:
Sencar KARAMUÇO
Kosova’dan
vazgeçmiyorlar
4
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ilanýnýn ardýndan
beþ hafta geçti. Sýrbistan Kosova’dan
vazgeçmiyor. Sýrbistan üst düzey yetkilileri yaptýklarý konuþmalarýnda Kosova’dan
vazgeçmeyeceklerini belirterek, yeni
görüþmelerin yapýlmasýndan yana olduklarýný
ortaya atýyorlar.
S
lentilere cevap verdi. Amerika’nýn Kosova’nýn
parçalanmasýna karþý olduðu tutumunu tekrarlayan
Casey, “Amerikan hükümeti olarak, dün olduðu gibi
bugünde Kosova’nýn parçalanmasýna karþýyýz. Bu
yüzden de Kosova’nýn parçalanmasýna hiçbir
halükarda izin vermeyeceðiz. Kosova’yý parçalamak
isteyen herkes karþýsýnda bizi bulacaktýr” diye konuþtu.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný kazanmasýndan sonra
artýk sürecin Ahtisaari’nin paket önerisi çerçevesinde
yönetilmesi gerektiðini ifade eden Casey, bunun özellikle Sýrplarýn çoðunluk oluþturduklarý bölgelerde
uygulanmasý gerektiðini söyledi. Baðýmsýzlýktan
sonra Sýrp ve diðer topluluklarýn Kosova’da siyasi
sürece katýlmalarý büyük önem taþýdýðýný belirten
Sözcü Casey, bununla ancak Kosova’nýn demokratik
olabileceðini söyledi.
Seydiu: “Kosova kamplar
ülkesi olmayacak”
umhurbaþkaný Fatmir Seydiu,
Priþtine’den 15 km uzaklýkta bulunan
Plemetin köyünde bulunan mülteci
kampýný ziyaret etti. Kampta aðýr hayat þartlarý
altýnda yaþayan Aþkali ve Romlarla bir araya
gelen Cumhurbaþkaný, Kosova kurumlarýnýn bu
gibi olumsuz olaylarýn önüne geçeceðini ve
vatandaþlar arasýnda hiçbir ayrým yapýlmayacaðýný söyledi. Bazý kesimlerin istediði gibi
Kosova’nýn hiçbir zaman kamplar cenneti
olmayacaðýný ifade eden Seydiu, Kosova’nýn
her vatandaþýnýn eþit haklara sahip olacaðý ve
istikrarlý bir vatan olacaðýný söyledi.
Plemetin sakinlerinin durumunun Kosova
kurumlarýný üzdüðünü ifade eden Seydiu, bu
olumsuz tablonun ortadan kaldýrýlmasý için
ciddi açýlýmlarda bulunulacaðýný söyledi.
Perşembe, 27 Mart 2008
Plemetin sakinlerinin sosyal yardým ile yaþama
durumunda olduklarýnýn farkýnda olduklarýný
ifade eden Cumhurbaþkaný, “Ýnsanlarýn kendi
yaþamlarýný çalýþarak kazanmasý önemlidir. Þu
anda Plemetin sakinleri bu olanaða sahip
deðiller. Kosova’da yalýnýz bir topluluða bu
yönde avantaj vermek istemiyoruz. Her bir
vatandaþa ayný olanaðý tanýmak istiyoruz. Bu
yüzden de Kosova genelinde vat olan bu tür
olumsuz vakalarýn önüne geçilmesi için
gereken çaba harcanacaktýr” diye
konuþtu.Plemetin sakinleri görüþmede,
Cumhurbaþkaný Seydiu’ya karþýlaþtýklarý sorunlardan bahsederek, iþsizlik ve var olan diðer
sorunlarýnýn çözülmesi için yardým talebinde
bulundular.
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
Yayýn Koordinatörü:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK
Muhabir: Yüksel POMAK
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ,
Abdülkadir BIYIKLI
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
ýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç, Belgrat’ta
yayýnlanan “Glas” gazetesine verdiði demeçte
Kosova için yeni görüþmelerden yana olduðunu
belirtti.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn önlemesi gereken siyasete
deðinen Yeremiç, “Amacýmýz baðýmsýzlýðý tek taraflý ilan
eden Kosova’nýn uluslararasý hukuk tarafýndan tanýmasýný
önlemektir. Bundan mada Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
tanýyacak olan ülkelerin sayýsýný azaltmak ve uluslar arasý
örgütlerine üye olmalarýnýn önüne geçmektir” dedi.
Yunan Dýþiþleri Bakaný Dora Bakoyanis ile bir araya
gelen Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç, bölgedeki
ülkelerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýmamasýný istedi.
Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç “Bizlere barýþ
ve huzur içinde yaþamamýza çözüm bulmamýz için
yardýmda bulununuz” dedi.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýyacak ülkelere seslenen
Yeremiç, o ülkelerle iliþkilerin önceki gibi olamayacaðýný
söyledi.
Sýrbistan Savunma Bakaný Dragan Þutanovac Sýrbistan
medyasýna yaptýðý açýklamada, dünya ile iliþkileri bozacak
adýmlarýn atýlmamasý gerektiðini savundu. Uluslararasý
birliði ile askeri iliþkiler uzun zaman kurulmasý gerektiðini ve kýsa bir zaman için bozulabileceðini belirten Bakan
Þutanoviç, askeri iliþkilerin devlet için büyük önem
taþýdýðýný söyledi.
Sýrbistan’ýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýnmasýyla
ilgili memnuniyetsizliðini açýkça ifade edebileceðini
belirten Bakan Þutanovaç, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
tanýyan ülkelerle iliþkilerin en alt seviyede yürütüleceðini
söyledi.
Kosova’da ve bölgede 17 Mart olaylarý tansiyonlara
yol açtýðýný belirten bakan Þutanovaç, durumun istikrarlý
olduðunu söyledi.
Sýrbistan Sosyal ve Çalýþma Bakaný Rasim Layiç, Novi
Sad’ta yayýnlanan “Dnevnik” gazetesine verdiði demeçte
diðerleri arasýnda Kosova sorununa da deðindi.
“Kosova’nýn parçalanmasý Sýrbistan için çýkýþ yol
mudur?” þeklindeki gazetecinin sorusuna, Sýrbistan yönetiminin Kosova’yý parçalama amacý olmadýðýný belirten
Bakan Layiç, böyle düþünenlerin yanýldýklarýný söyledi.
Bakan Layiç, “Bu tür fikirler bir taraftan belli amaçlarýn
gerçekleþmesine, diðer taraftan da facialara yol açacak.
Kosova’da enklavalarda yaþayan Sýrplara daha çok
yardýmda bulunulmalý düþüncesindeyim” dedi.
Banka:
Raiffeisen Bank
Yeni Dönem
Hesap No:
1502001000171635
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Baský:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
“SIPRINT” basýmevi Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný)
Prizren
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
yayýnýdýr.
Kosova
Kýzýlay, Kosova’yý unutmadý
5
Perşembe, 27 Mart 2008
T
ürk Kýzýlay Derneði Kosova’da
ihtiyaç sahibi 3 bin aileye gýda
yardýmýnda bulundu. Üç TIR
dolusu yardýmla Kosova’ya gelen Türk
Kýzýlay’ý Genel Baþkan Baþdanýþmaný
Necdet Aygün, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ilaný ardýndan Türk Kýzýlay
Derneði olarak 2008 yýlý çerçevesinde
bu ülkeye dört parçadan oluþan gýda
yardýmýnda bulunma kararý aldýklarýný
ifade etti. Aygün, ‘Daha önceden tespit
edilen Kosovalý ihtiyaç sahiplerine
yardýmlarýmýzý gerçekleþtiriyoruz.
Ankara’dan 3 TIR dolusu yardýmla
geldik ve 3 bin aileye 20’þer kiloluk
paketler halinde gýda yardýmda bulunduk’ dedi. Necdet Aygün, Kosova’da ki ihtiyaç sahiplerine
yardýmlarýnýn süreceðini kaydetti. Necdet Aygün, uzun vadede Kosova’da ki sosyoekonomik
yaþamý iyileþtirmek adýna incelemeler yapmak üzere bölgede bulunduðunu ifade etti. Aygün, ‘Biz
burada daimi olmak istiyoruz. Türk halký her zaman Kosova halkýnýn yanýndaydý ve olmaya
devam edecek’ dedi. Türk Kýzýlay’ý Kosova’da ki faaliyetlerini 8 yýldýr aralýksýz sürdürüyor.
K
Polis kuzey
Mitroviça’ya döndü
uzey Mitroviça’da geçen hafta yaþanan þiddet olaylarý yüzünden görevde bulunan UNMIK
ve Kosova Polis Birlikleri personeli kuzeyden ayrýldý. UNMIK ve KFOR birlikleri tarafýndan Mitroviça Ýl Mahkemesi binasý alýndýktan sonra yaþanan þiddet olaylarý sýrasýnda 1
polis öldü ve 100 den fazla polis yaralandý. Ayrýca çok sayýda Sýrp protestocu yaralandý.
Aþýrý Sýrp milliyetçileri tarafýndan düzenlenen protestolardan güney Mitroviça’ya çekilen
UNMIK ve Kosova Polis Birlikleri mensuplarý, Cuma günü Kuzey Mitroviça’da görevlerine
döndüler. Þiddet olaylarý sýrasýnda Ýbar nehri üzerinde kapalý olan köprü yeniden ulaþýma açýldý.
UNMIK ve yerel polis yetkilileri, Kuzey Kosova Sýrp liderleri ile yaptýklarý görüþme ardýndan polis birliklerinin yeniden göreve baþlamalarýný karara baðladý. Kosova Polisi Basýn Sözcüsü
Besim Hoti, Kuzey Mitroviça vatandaþlarýnýn polislerin yeniden göreve baþlamalarý konusunda iyi
niyet gösterdiklerini söyledi. Sözcü Hoti, “Vatandaþ polislerin kuzeyde yeniden her günkü görevlerine baþlamalarý istedi. Hiçbir þiddet olayý yaþanmadýðý için herhangi bir ihbar yapýlmadý” dedi.
Kuzey Mitroviça sokaklarýnda KFOR birliklerinin devriye gezdiðini belirten Sözcü Hoti, polisin
düzenli görevini sürdürdüðünü kaydetti.
UNMIK Basýn Sözcüsü Corci Kakuk da UNMIK personelinin göreve baþladýðý açýkladý.
Kuzey Mitroviça Ýl Mahkemesinin 170 kadar çalýþaný, görevlerine dönmeleri için yetkili makamlardan sinyal bekliyor.
Sivil toplumdan anlamlý giriþim
Mankenler Derneði “Fredom” ve Esnaf ve Zanaatçýlar Derneði ayrý
ayrý etkinliklerle geçen hafta Arnavutlukta yaþanan Gerdec faciasý ile
ilgili yardým kampanyasý baþlattý.
P
rizrenli sivil toplum kuruluþlarý geçen hafta sonu Arnavutluk’ta yaþanan Gerdec faciada
hayatýný kaybedenlere yönelik yardým toplama kampanyasýna baþladý. Mankenler Derneði
“Fredom” ve Esnaf ve Zanaatçýlar Derneði ayrý ayrý noktalarda farklý etkinliklerle yardým
kampanyasýný sürdürüyor.
“Fredom” Derneði Baþkaný Þpetim Zeneli konu ile ilgili yapmýþ olduðu açýklamada, yardým
faaliyetini amacýnýn kardeþ Arnavutluk halkýna yardým olarak deðerlendirdi. Arnavutluðun gerek
savaþ yýllarýnda gerekse de statü sürecinde her zaman Kosova’nýn yanýnda olduðunu ifade eden
Zeneli, “Bu yüzden de dernek olarak kardeþ Gerdec halkýna yardým sunmaya karar verdik. Bu
doðrultuda Þadýrvan meydanýnda yardým toplama faaliyetlerine baþladýk. Bütün duyarlý vatandaþlarýmýzý bu kampanyaya katýlmalarýný davet ediyoruz” diye konuþtu.
Esnaf ve Zanaatçýlar Derneði de buna benzer bir faaliyete imza atarak, Gerdec halkýna yardým
topluyor. Dernek Baþkaný Rafet Buþati dernek olarak bir yardým kampanyasý baþlattýklarýný ifade
ederken, herkesi bu anlamlý yardým faaliyetine davet etti. Yardým vermek isteyen vatandaþlarý
derneðe davet eden Buþati, “Gerdec halkýna yardým etmek isteyen herkes derneðimizi ziyaret
ederek, istediði miktarda baðýþýný yapabilir” diye konuþtu.
Kosova gündemi
Sencar Karamuço
Kosova savaþý üzerine…
Y
ýl 1999’uzun Mart ayý. Kosova’da UÇK ile Sýrp
Polis güçleri arasýnda çatýþmalarýn aðýrlýk kazandýðý
tarihlere denk düþüyor. Dünya bu çatýþmalarý bir
taraftan izlerken, diðer yandan da Miloþeviç’e Kosova
üzerindeki rejimini sona erdirmeye davet ediyordu.
Miloþeviç, bu çaðrýlara kulaklarýný kapatarak, bildiðini okumaya devam ediyor ve bütün dünyaya rest çekiyordu. Mart
ayýnýn sonlarýna doðru bir NATO müdahalesi konusu
kamuoyu gündemine oturdu. Bu söylenti, Kosova içinde
yaþayan biz halkýn kulaðýna hoþ geliyor ama mantýken pekte
olasý gözükmüyordu. Çünkü, Kosova’da yaþanan çatýþmalarýn daha þiddetlisi ve trajiði Bosna’da yaþanmýþ ve tüm
dünya buna seyirci kalmýþtý. Bu da bizi bu müdahale
olasýlýðý konusunda tereddütte iten temel noktalarýn baþýnda
bulunuyordu. Bizlerde bu tereddüt yaþana dururken, 24 Mart
akþamýnda NATO uçaklarý, Sýrp askeri ve paramiliter hedeflerini bombalamaya baþladý. Söz konusu harekat, BM
Þartý’nýn VII. Bölümü’ne ve “bölgede barýþ, güvenlik ve
istikrarýn korunmasý için her tür önlemin alýnacaðýnýn” belirtildiði BM Güvelik Konseyi’nin önceki kararýna dayanarak
gerçekleþtiði dünyaya ilan edildi. Bu müdahale ile Sýrbistan
ve Kosova’da askeri bölgeler ile alt yapý hedef alýnarak,
Miloþeviç’in geri adým atmasý için bir de psikolojik savaþ
baþlatýlmýþtýr.
NATO müdahalesi öncesine kadar Kosova’da ki çatýþmalar bir iç savaþ olarak empoze edilirken, müdahale ile
çatýþmalar bir uluslararasý boyut kazanmýþtý. Dünya Kosova
müdahalesinin uluslararasý hukuka uygunluðunu ve müdahale sonuçlarýný tartýþmaya baþlamýþtý. Bu sürecin uluslararasý boyutu. Kosova’da ise davulun sesi bir baþka duyuluyordu. NATO uçaklarý bombardýmana baþlamýþ, Sýrplar da
bütün dünya ile savaþmaya hazýr olduðunu dünyaya haykýrmaya baþlamýþtý. Halk müdahaleye sevinsem mi üzülsem mi
diye kara kara düþünmeye baþlamýþtý. NATO’nun müdahalesi bizleri bir taraftan sevindirirken, diðer taraftan da
düþündürüyordu. Ya paramiliter Sýrplar, NATO’nun müdahalesinin hýncýný bizden çýkarýrsa? diye düþünmekten de
kendimizi alamýyorduk. Bütün bu sorunsallar, ister istemez
benim olduðu gibi bütün halkýn da kafasýný iyiden iyiye
meþgul etmeye ve yormaya baþlamýþtý.
NATO müdahalesinde günler geçtikçe ve içerde UÇK ile
Sýrp polis ve milis güçleri arasýnda çatýþmalara þiddetlendikçe, bizleri de derin bir düþünce ve endiþe içten içe
sarmaya baþlamýþtý. Arýk tam anlamýyla savaþý derinden
hisseder olmuþtuk. Gýda konusunda sýkýntýlar hissedilmeye,
gençler sokaklardan toplanýp askeri kamplara götürülmeye,
Prizren ve civarýndaki köy ve yerleþim yerlerinin boþaltýlmaya baþlanmasý, halkta korku ve çaresizliði açýkça gözler
önüne seriyordu. Bunu göç dalgasý da takip etmeye baþladýðý
zaman, halký olduðu gibi beni de tam anlamý ile bir savaþ
ürpertisi kaplamaya baþlamýþtý.
78 uzun, çaresiz gün geride kalmýþ, NATO müdahalesi
son bulmuþ ve Miloþeviç yenilgiyi de kabul edivermiþti.
Anlaþmanýn imzalandýðý günün gecesinde Arnavutluk
sýnýrýndan doðru Prizren’e Alman askerlerinin giriþ yapmasý
bizde 78 günden beri süren umutsuzluðu kýrmayý baþarmýþtý.
NATO hava muharebesi süresince sokaða çýkmaya korkan,
çoluk çocuk herkes bir anda kendini zafer çýðlýklarý ile
sokakta buluvermiþti. Bir gün öncesine kadar “in ile cinin”
maç yaptýðý caddeler tekrar canlanmýþ yani sokaklar özlemini çekmiþ olduðu insanlarla doluvermiþti.
Ýki buçuk aylýk çaresizlik ve karamsarlýk, bir gecede
umuda ve özgürlüðe dönüþmüþtü. Bu da NATO’nun müdahalesi sayesinde gerçekleþmiþ bir özgürlük destanýdýr.
NATO askerlerinin Kosova’ya girmesi ile yeþeren
aðaçlar, 17 Þubatta il meyvesini verdi. Bu meyve baðýmsýzlýktan baþka bir þey deðildi…
Kosova
Fevzi Karamuço
Fonksiyonel yetki
paylaþma önerisi
Anayasa
Perşembe, 27 Mart 2008
K
geliyor!
osova, bugünlerde ilklerini kazanmaya devam ediyor. Baðýmsýzlýk
ilaný ile önemli bir ilke imza atan Kosova, kýsa bir süre içinde
kendi anayasasýna kavuþmuþ olacaktýr. Bugüne kadar kendine has
hiç bir anayasasý olmayan Kosova, en nihayet kendi uzmanlarý tarafýndan
hazýrlanan ve meclis tarafýndan kabul edilecek ilk anayasaya kavuþmuþ
olacaktýr.
Eski UNMIK Yöneticisi Hans Hakerup tarafýndan Kosova’yý tarih
yada coðrafya kitaplarýndan öðrenerek hazýrlamýþ olduðu “Kosova Geçici
Anayasa Çerçevesi” de artýk miladýný tamamlýyor. Yani savaþtan bugüne
dek kullanýmda bulunan “Anayasal Çerçeve” artýk kullanýmdan kaldýrýlýp,
yerine Ahtisaari çözüm öneri paketi çerçevesinde hazýrlanan yeni bir
anayasa kullanýma geçecek.
Baðýmsýzlýktan önce Kosova’nýn yeni anayasasýnýn hazýrlanmasý için
bir Anayasa Komisyonu seçildi. Komisyon Baþkaný ve baþkan yardýmcýsý
PDK’dan seçildi. Komisyon, uzun bir süre üzerinde çalýþtýðý taslaðý
kamuoyunda aleni tartýþmaya açýldý. Kosova’nýn bir çok kentinde vatandaþlar ile anayasa taslaðý ile ilgili bilgilendirme toplantýlarý ile tartýþmalar
yapýldý. Bu faaliyetler diðer þehirlerde olduðu gibi Prizren’de de birçok
noktada yapýldý.
Kosovalý Türkler da Kosova Anayasa taslaðýný “Doðru Yol” ve partide
yapýlan etkinliklerle ele aldý. Gazeteden okuduðuma göre Türk aydýnlarý
bu tartýþma platformlarýnda anayasanýn 5 madenin 1. noktasý üzerinde
odaklanmýþlar ve bu konuda bir deðiþiklikler yapýlmasý gerekliliðine iþaret
etmiþler. Aydýnlar, Türkçe’nin Boþnakça ve Romca ile ayný statüden duyduklarý rahatsýzlýðý dýþa vurduklarý gibi, Türkçe’nin ya Arnavutça ve
Sýrpça gibi resmi dil olmasýný yada Boþnakça ve Romca’dan ayrý bir statü
verilmesi konusunda mutabakata varmýþlardýr.
Ýtiraz edilen ve tartýþmalar yapýlan Anayasa taslaðýnýn 5. maddesi
þöyle:
1. Kosova Cumhuriyetinin resmi dilleri Arnavutça ve Sýrpçadýr.
2. Türkçe, Boþnakça ve Roman dilleri, belediyeler seviyesinde resmi
dil statüsünde bulunmaktadýr veya kanun onaylamasý ile resmi kullanýma
geçecektirler.
“Doðru Yol” ve daha birçok yerde yapýlan aleni tartýþmalar üzerinden
uzunca bir süre geçmiþ bulunuyor. Yani Anayasada Türkçe’nin kaderinin
ne olacaðý konusunda elimize halen bir bilgi gelmiþ deðil. Yani KDTP ve
halkýn komisyona iletmiþ olduðu önerilerin akýbeti ne oldu? Bu öneriler
dikkate alýnacak mý? Türkçe, Boþnakça ve Romca ile ayný statüde mi
kalacak? Yoksa remsi yada ayrý bir statüye mi sahip olacak? Bütün bu
sorular cevaplarýný bekliyor.
Kosova yeni Anayasayý hazýrlayan Komisyon Baþkaný Hayredin Kuçi,
Expres gazetesine yapmýþ olduðu konuþmada anayasayla ilgili yapýlan
önerilerin Anayasa tasarýsýna yansýdýðýný açýkladý. Kuçi, “Önerileri uygulama gurubu çalýþmalarýný tamamladý. Öneriler ve uyarýlar anayasaya
eklendi. Þimdi ise Anayasa komisyonunun 28 Nisanda kabulünü, 31
Nisanda da imzalayýp, Uluslararasý Sivil Misyonuna gönderilmesini ve
ondan sonra da Kosova meclisi tarafýndan kabul edilmesini bekliyoruz”
diye konuþtu. Komisyon Baþkaný, önerilerin dikkate alýndýðýný ifade
ediliyor. Bizi ilgilendiren þey Türk Toplumu tarafýndan önerilen önerilerin
dikkate alýnýp alýnmadýðý. Herkesin olduðu gibi Türk toplumunun da bunu
bilmesi en doðal hakký. Anayasa toplumun bir aynasý olduðu
düþünüldüðünde, herkesin bu aynaya bakma imkaný vardýr. Bu konuda
sessizliðin bir fýrtýnaya dönmemesini dilemekten, bize bir þey kalmýyor.
6
Kosova baðýmsýzlýðýný ilan etikten beþ hafta sonra Sýrbistan ilk defa resmi
olarak Kosova’nýn parçalanmasý önerisi gündeme geldi. Kuzey Mitroviça’da
yaþanan þiddet olaylarý ardýndan Sýrbistan BM örgütüne gönderdiði bir
mesajda Kosova’nýn parçalanmasý önerisinde bulundu.
K
osova’dan sorumlu Sýrbistan
Bakaný Slobodan Samarciç
“Politika” gazetesine verdiði
demeçte “Kosova’nýn Belgrat ve Priþtine
arasýnda bölünmesi için bir fonksiyonel
planý Birleþmiþ Milletlere önerdiðini”
söyledi.
Önerilen planýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný önlemek için tüm Kosovalýlarýn
çýkarýna olduðunu ifade eden Samarciç,
“Biz BM 1244 sayýlý kararý destekliyoruz.
UNMIK polis, yargýç ve gümrükçülerinin
Kosova’da görev almasýný kabul ediyoruz. Kosova’da tüm kurumlarýn
Kosovalýlara geçmesini ise biz kabul
etmiyoruz. Ama baðýmsýzlýk ilan edildikten
sonra Sýrplar, Sýrbistan’ýn yardýmý ile bu
görevleri üstlenmelidir. Bu onlarýn en doðal
haklarýdýr” diye konuþtu.
Sýrbistan’ýn BM 1244 sayýlý kararýndan
vazgeçmediðini ifade eden Samarciç, bu
kararýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ilan
edilmesi ile küçümsendiðini söyledi.
Samarciç, “UNMIK yapýcý olmalýdýr.
Yürümeye baþladýðý yoldan yürümeye devam
etmelidir. Bölgede barýþ ve istikrarýn saðlanmasý istenilirse, Sýrbistan ile uzun vadeli
anlaþma yapýlmalýdýr. Bizleri her gün baþka
baþka tehditlerle tehdit etmemelidirler” diye
konuþtu.
B
Tadiç, Samarciç’i eleþtirdi
Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç,
yaptýðý açýklamada, Sýrbistan’ýn Kosova’nýn
bölünmesi yönünde herhangi bir niyeti
olmadýðýný söyledi. Tadiç, Sýrbistan’ýn kuzey
Kosova’da yaþayan Sýrp toplumuna yardým
edebilmek için yalnýzca bu bölgede temsil
edilmek istediðini belirtti.
Kosova’nýn etnik toplumlar arasýnda
bölünmesini savunan Kosova Bakaný
Slobodan Samarciç hakkýndaysa Tadiç, böyle
bir politikanýn hükümet tarafýndan onaylanmadýðýný kaydetti.
Batý ve Sýrbistan
karþý karþýya
atý ülkeleri tarafýndan Kosova’nýn
baðýmsýzlýðý tanýnmasý Sýrbistan
tarafýndan tepki ile karþýlandý.
Sýrbistan buna tepki olarak büyükelçilerini
geri alarak diplomatik temsilciliklerini en
alt seviyeye düþürdü.
Ancak batý ülkeleri yeniden Sýrbistan ile
iþbirliðinden vazgeçmeyerek, Sýrbistan’a
el uzatmayý sürdürüyorlar. Ýtalya Dýþiþleri
Bakaný Massimo D’Alema Belgrat’ta
yayýnlanan “Veçernye Novosti” gazetesine
verdiði demeçte, Sýrbistan’ýn AB’ne katýlmasý için elini uzattý.
AB tarafýndan Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn
tanýmasý için alýnan karar kaçýnýlmaz
olduðunu belirten D’Alema, Sýrbistan’la
kýsa bir zaman içinde AB ile görüþmeleri
baþlatacaðýný söyledi.
Her zaman Sýrbistan’a AB sürecinde
destek olduðunu belirten Ýtalya Dýþiþleri
Bakaný D’Alema, “Geçenlerde askýya
aldýðýmýz Barýþ ve Ýstikrar anlaþmasýnýn
imzalanacaðýna inanýyorum” dedi
Ýtalya’nýn uzun yýllar Sýrbistan ile iyi
iliþkileri oluðunu belirten D’Alema
Sýrbistan’ýn Batý Balkanlarda barýþ ve
istikrarýn saðlamada önemli bir rol
oynadýðýný söyledi.
Kosova sorunu “özel ve dramatik” olarak
nitelendiren D’Alema, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tanýmasýnýn kaçýnýlmaz ve kolay
olmadýðýný söyledi.
KFOR asker birlikleri çerçevesinde
görevde bulunan Ýtalyan askerlerine deðinen D’Alema, onlarýn insan haklarýný,
Sýrplarýn benliðini, kültürünü ve mirasýný
korumak için görevlendiklerini söyledi.
Sýrbistan’ýn karþýlaþtýðý sorunlarý giderecek durumunda olduðunu belirten
D’Alema, Sýrbistan’nýn AB ailesinde yerini alacaðýný söyledi.
ABD Belgrat Büyükelçisi Cameron
Munter, “FoNet” ajansýna verdiði demeçte
Sýrbistan’ýn ABD’nin önemli bir müttefiki
ve Balkanlarda istikrarý saðlamaya önemli
bir etken olduðunu belirti.
Büyükelçi Munter, “Sýrbistan ile çalýþmalarýmýzý sürdürmeliyiz. Sýrbistan’la
önceleri olan iþbirliðimizi, demokratik
reformlarýn geliþmesini, ekonomi ve
askeri yardýmý yeniden sürdürmeliyiz”
dedi.
ABD’nin Sýrbistan’da Mayýs ayýnda
yapýlacak olan seçimleri özenle izleyeceðini belirten Büyükelçi Munter, bu
seçimlerin seçmenlerin özgür iradelerini
kullanmak için adil olmalarý gerektiðini
söyledi.
7
Perşembe, 27 Mart 2008
Güncel
Çanakkale içinde yatan
Kosovalýlar anýldý
Çanakkale Zaferi ve Þehitleri anma günü törenlerle kaydedildi
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Þehitleri Anma Günü nedeniyle,
Dragaş’ta ve Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlýðý’nda
askeri tören ve anma programý düzenlendi.
A
Taner Güçlütürk
skeri tören kapsamýnda, Kosova
Türk Tabur Görev Kuvvet
Komutanlýðý’nýn konuþlu bulunduðu Sultan Murat Kýþlasý’nda, sabah
saatlerinde bütün tabur personelinin
katýlýmýyla, Þehitlerimiz anýsýna bir
dakikalýk saygý duruþu yapýldý ve Ýstiklal marþý okundu. Çanakkale Zaferi’nin
önemi ve kahraman Türk askerinin
büyük mücadelesinin anlatýldýðý bir
konuþma yapýlýrken, ardýndan Atatürk
Büstü’ne çelenk konuldu.
Çanakkale Zaferi ve Þehitleri Anma
Günü programý kapsamýnda, ayný gün
yine Sultan Murat Kýþlasýnda bu kez
sivil davetlilerin de katýlýmýyla, programýn ikinci bölümü icra edildi. Saygý
duruþu ve Ýstiklal
Marþý’nýn okunmasý ile
baþlayan programýn
ikinci bölümü,
Çanakkale Zaferi’nin
ve Mehmetçik’in
savaþtaki örnek
davranýþlarýnýn sunulduðu bir video ve slayt
gösterisiyle devam etti.
Ardýndan da
“Çanakkale Zaferi”
konulu bir belgesel
sunuldu.
“Doðru Yol” Türk
Kültür Sanat Derneði
“Ata Çocuklarý” Kolu “Çanakkale
Zaferi” oratoryosunu seslendirirken;
“Doðru Yol” Derneði Türk müziði korosu tarafýndan kahramanlýk türküleri
söylendi. Programýn son bölümünde
Çok Uluslu Güney Görev Kuvveti
Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn,
günün anlam ve önemini belirten konuþmasýnda; “Türk ulusunun tarihinin altýn
harflerle yazýldýðýný ve Çanakkale
Savaþý’nýn bu tarihte çok önemli bir yeri
olduðunu” vurguladý. Atatürk’ün bu
savaþtaki rolü ve baþarýsýna özel vurgu
yapan Tuðgeneral Tarçýn, Çanakkale
Savaþý’na Kosova’dan da katýlýmýn
olduðunu sözlerine ekledi ve kendilerine bütün Türk milletinin minnettarlýðýný iletti.
Tuðgeneral Uður Tarçýn tarafýndan
Kosova`dan Çanakkale Savaþýna katýlan
þehit ve gazilerin ailelerine þükran belgeleri takdimi esnasýnda ise duygusal
anlar yaþandý.
Sultan Murat Kýþlasý’ndaki törene
Çanakkale Muharebelerinde akrabalarý
þehit veya gazi olan ve halen Prizren
bölgesinde yaþayan on ailenin onur
konuðu olarak davet edildiði anma programýna, Kosova Meclisi
Milletvekilleri, Türkiye Eþgüdüm
Bürosu ve Türkiye kurum temsilcileri,
Prizren Belediyesi yetkilileri, AGÝT
Prizren Ýl Merkezi Müdürü ve yardýmcýlarý, Kosova’nýn tüm yerleþim birim-
lerinden çeþitli kurum ile kuruluþ temsilcileri ve halktan oluþan yaklaþýk 500
kiþi katýldý.
Çanakkale þehitleri Dragaþ’ta da
anýldý
Çanakkale savaþýnýn 99. yýldönümü
Dragaþ Belediyesinde “Çanakkale
Kahramanlarý Anýsýna Dragaþ Kültür ve
Sanat Buluþmasý” adlý þölenle kaydedildi. Törenin açýlýþ konuþmasýnda
bugünün tarihi önemine deðinen KDTP
Genel Baþkaný ve Çevre Alan Planlama
Bakaný Mahir Yaðcýlar, bu törenin
gerçekleþmesinde katkýlarý geçen Türk
Silahlý Kuvvetlerine ve DAG Kültür
Araþtýrma Derneðine teþekkür etti.
Kosovalýlar gibi tarihi bir süreçten
geçen bir toplumun böyle tarihi anlarýn
önemini bildiðini ifade eden Dragaþ
Belediyesi Baþkan Yardýmcýsý Miftar
Feyza, Kosova savaþýndan sonra Türk
Silahlý Kuvvetlerinin sunduðu katkýlar
ve Kosova devletinin baðýmsýzlýðýný
tanýyan ilk ülkeler arasýnda yer aldýðý
için Türkiye Cumhuriyetine teþekkürler
etti. “Dragaþ halkýnýn Çanakkale savaþý
sýrasýnda katkýsý önemlidir” diyen
Boþnak Milletvekili Sadik Ýdrizi,
Osmanlý idaresinin 1912 yýlýnda bölgeden ayrýldýðýný ama 1915 yýlýnda
dedelerinin Çanakkale Savaþýna
katýlarak Türk askeriyle omuz omuza
savaþtýðýný vurguladý. “Osmanlý idaresi
ayrýlmasýna raðmen neden büyüklerimiz
bu savaþa katýldý? O savaþa vatanlarýný
savunmaya gittiler. Türkiye bu savaþý
kazanýrsa tekrar buralara döneceðine ve
tekrar ayný huzuru, mutlu yaþamý
yakalayacaklarýna inanýyorlardý.
Osmanlýnýn ayrýlýþýndan bu yana tam 90
yýl tarih kitaplarýmýzda bu konudan hiç
bahsedilmedi. Sadece Zlipotok
(Hýzlipotok) köyünden 70 kadar askerimiz Çanakkale’de þehit düþtü.
Tarihçilerimizin ve öðretmenlerimizin
öðrencilerimize Çanakkale Savaþý
hakkýnda ders anlatmalarý þehitlerimize
olan manevi borcumuzu yerine
getirmektir. Çünkü geçmiþini bilmeyenler geleceklerini de göremezler” diyen
Milletvekili Sadik Ýdrizi, yeni müfredata
göre tarih ders kitaplarýnda Çanakkale
savaþýna yer verdiklerini söyledi.
Ardýndan konuþma yapan Dragaþ
Belediyesi ikinci baþkan vekili Sabidin
Çufta, Çanakkale’de þehit düþenlerin
Türkiye’ye yardým için oraya koþtuklarýný vurguladý. “Büyüklerimiz bu
savaþa koþarak katýldýklarý için mutluyum ve gururluyum. Bugün ise
büyüklerimizin yardýma koþtuðu o
Türkiye Cumhuriyeti, bizim imdadýmýza
yetiþerek yardým sunmaya ve yarýnlarýmýza katkýda bulunmaya gelmiþtir.
Kosova’mýzýn baðýmsýzlýðýný tanýyan ilk
ülkeler arasýnda Türkiye
Cumhuriyetinin de yer almasýndan
gurur duydum” diyen Baþkan Vekili
Çufta, Dragaþ Belediyesi
Kosova’nýn güneyinde yer alan en
son ve en kalkýnmamýþ belediyesi
olduðuna dikkati çekti. En azýndan
o topraklarda þehit düþenlerin aziz
hatýrasý için Türkiye
Cumhuriyetinin bölgenin kalkýnmasýnda ve istihdam olanaklarýnýn
yaratýlmasýnda desteðini artýrmasýný
istedi. Çanakkale savaþý konulu
kýsa bir belgesel sunumu ardýndan
Balkan Türkoloji Araþtýrmalarý
Merkezi Baþkaný Prof. Dr.
Nimetullah Hafýz ve Merkez Genel
Müdürü Prof. Dr. Tacida Hafýz,
Türkçe ve Boþnakça olmak üzere
Çanakkale savaþýnýn tarihçesi ve bu
savaþýn Kosova’daki yankýlarý, edebi
eserlerle birlikte ölümsüzleþmesi üzerine küçük bir konferans verdiler.
Ardýndan da düzenlenen þiir þöleninde
Ýskender Muzbeg, Sait Çiço, Taner
Güçlütürk ve Agim Rifat Yeþeren
Çanakkale konulu þiirlerinden ve
Çanakkale’yle ilgili derlemelerinden
örnekler sundular. “Nazmi Berati” ilk
okulu öðrencilerinin sunduðu halk gösterileri ardýndan konuþma yapan Ýskender Nebiu, Opoya yöresinde yaþayan
Arnavut asýllý hemþehrileri adýna
þimdiye kadar sunmuþ olduklarý
katkýlarýndan dolayý Türk askerine ve
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
ilk tanýyan ülkelerden
Türkiye Cumhuriyeti
Devletine teþekkür etti.
Çanakkale savaþýnýn 99.
yýldönümünde þehitlerimizi
rahmetle anan Nebiu, I.
Dünya Savaþýnda
Arnavutlarýn da Türk
kardeþleriyle dayanýþma
içerisinde düþmana karþý
mücadele verdiðinin altýný
çizdi. Dragaþ Belediyesinin
Opoya yöresinden de
Çanakkale Savaþýna katýlanlarýn olduðuna vurgu yapan Nebiu,
bunla ilgili ellerinde çok sayýda doküman bulunduðunu ve bu belgelerin bilimsel disiplinler çerçevesinde incelenmesi gerektiðini ifade etti. Kimi çýkarlar
yüzünden Arnavut tarihinin gerçek bir
þekilde yazýlmadýðýna dikkati çeken
Nebiu, büyüklerinin Çanakkale savaþýna
ait hatýrlarýný sözlü verimlerle, türkülerle ve folklorik deðerlerle yaþattýðýný dile
getirdi. Nebiu, bunun en somut örneklerinin Arnavutça söylenen Çanakkale
Türküsü, Cezayir Türküsü, Osman Paþa
Türküleri olduðunu kaydetti.
Þölen sýrasýnda Prizren’in (Boþnaklarýn
yoðun olarak yaþadýðý) Jupa yöresinden
Çanakkale Savaþýna katýlanlarla ilgili
belgeler yöre sakinleri tarafýndan
ulaþtýrýlýrken, bu yöreden 50’inin
üzerinde þehidin Çanakkale’de yattýðýna
vurgu yapýldý. Azra Receplari’nin Gora
dilinde söylediði Çanakkale Türküsüyle
son bulan þölenin kapanýþýnda
Çanakkale’de þehit düþenlerin yakýnlarýna günün anlam ve önemini ebedileþtiren birer þükran belgesi sunuldu.
Þölene katýlan Türk Eþgüdüm Bürosu
Þefi Baþkaný Müsteþar Mustafa Sarnýç
ve Çokuluslu Güney Tugayý Komutaný
Tuðgeneral Uður Tarçýn, bu anlamlý
töreni düzenleyenlere ve katýlanlara
teþekkürlerini sunarken, Türkiye
Cumhuriyeti’nin her zaman Kosova
halký yanýnda olacaðýna vurgu yaptýlar.
Davetliler verilen kokteylin ardýndan
Dragaþ Belediyesi Merkezinde Türk
askeri tarafýndan yöre gençlerinin
hizmetine verdikleri Kültür ve Spor
Merkezinin açýlýþýna katýldýlar.
Dolayýsýyla söz konusu açýlýþ bu anlamlý
günle birlikte ebedileþerek tarihin sayfalarýna önemli bir gün olarak not düþtü.
Bu vesileyle Prizren, Priþtine, Ýpek,
Gora ve Kosova’nýn diðer bölgelerden
Çanakkale Muharebelerine katýlmak
üzere yola çýkan ve bu kutsal görev
uðrunda mücadele eden tüm þehit ve
gazilerimizi saygý ve rahmetle anýyoruz.
Güncel
Dragaþ’ta CIMIC-4 Kültür ve
Spor Merkezi hizmete açýldý
1
999 yýlýnda Kosova’ya geliþinden bugüne
kadar, barýþý destekleme harekatý kapsamýnda, huzurlu ve güvenli bir ortamý
saðlanmasý ve devam ettirilmesi için görev
yapan Türk KFOR`u , halkýn sosyo-kültürel
standartlarýný yükseltme yönündeki faaliyetlere
de imkanlarý ölçüsünde sürdürüyor.
Ýnsani yardým, saðlýk, ulaþtýrma, altyapý,
eðitim yardýmlarýnýn yaný sýra, kültür ve spor
alanýnda da sürdürdüðü faaliyetlerle halkýn gönlünde önemli bir yer tutan Türk KFOR`u;
Türkiye — Kosova kardeþliðini yükseltmek temel
amacýyla, dost ve kardeþ Kosova halkýnýn istifadesi için yeni imkanlar sunmaya devam ediyor.
Bu kapsamda geçen yýl 1 Aralýk tarihinde
Prizren’ de açýlan ve halen yüksek bir katýlýmla
faaliyetlerine devam etmekte olan CIMIC
Gençlik Merkezi (CIMIC-3)’den sonra; þimdi de
Dragaþ‘ta; Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet
Komutanlýðýna baðlý 4’üncü Motorlu Piyade
Bölük Komutanlýðýnýn bulunduðu “Yýldýrým
Beyazýt” Kýþlasýnda, her kesimden ve her yaþta
vatandaþýn istifade edebileceði bir “CIMIC
Kültür ve Spor Merkezi (CIMIC-4)”; 23 Mart
Pazar günü hizmete açýldý.
Ýki bölümden oluþan ‘CIMIC Kültür ve Spor
Merkezi (CIMIC-4)’te birinci bölümde
içerisinde bilgisayar ve barkovizyon cihazý,
çeþitli kurs ve etkinliklerin (dil kurslarý, el sanatlarý, resim, müzik, satranç v.b.) düzenleneceði,
25 kiþilik bir dershane bulunuyor. Hemen yanýndaki ikinci bölümde, üyelerin spor yapmalarýna
imkan saðlayacak olan masa tenisi masasý, koþu
bandý ve çeþitli kondisyon aletleri yer alýyor.
Her yaþtan ve kesimden dileyen herkes tamamen ücretsiz olarak üye olabileceði Kültür ve
Spor merkezine ayrýca çeþitli amaçlar için
toplantýlar, film gösterimleri ve diðer kültürel
faaliyetler için de planlama yapýlabilecek.
Türkoloji ve Þarkiyat Bölümü
hocalarýný andý
P
riþtine Üniversitesi
Filoloji Fakültesi
Türk Dili ve
Edebiyatý Bölümü ile
Þarkiyat Bölümü üyeleri,
geçenlerde hayata gözlerini yuman Türk Dili ve
Edebiyatý Hocasý Sebahat
Mahmut’un anýsýna 19
Mart tarihinde anma
toplantýsý düzenledi.
Sebahat Mahmut anýsýna
düzenlenen anma toplantýsýna, merhumun
akademik ve aile çevresinden çok sayýda seveni katýldý. Bir dakikalýk saygý duruþuyla baþlayan törende Kosova’da Türkçe
eðitime ömrünü adayan Sebahat Mahmut’un kiþiliðine ve çalýþmalarýna deðinildi. Anma töreninin
açýlýþ konuþmasýný yapan Filoloji Fakültesi Dekan Yardýmcýsý ve Þarkiyat Bölümü Öðretim Üyesi
Mehdi Polisi, Sebahat Mahmut’un aile yakýnlarýna ve meslektaþlarýna baþ saðlýðý diledý ve bu kaybýn Filoloji Fakültesi için acý bir kayýp olduðunu ifade etti. Polisi, “Sebahat Mahmut, o dönem
bizim hocamýzdý. Çok zor þartlara eðitime baþlanýrken Prof. Dr. Hasan Kaleþi’yle birlikte Þarkiyat
Bölümünün kurulmasýnda emeði büyüktü. Sunduðu katkýlardan dolayý kendisine minnettarýz.
Öðrencileri olarak, fakülte olarak ve toplum olarak sunduðu katkýlardan kazançlýyýz” þeklinde
konuþtu. Bu acý kayýp yüzünden üzüntülerinin büyük olduðunu vurgulayan Türk Dili ve Edebiyatý
Bölümü Baþkaný Prof. Dr. Ýrfan Morina, Sarayevo’dan Priþtine Þarkiyat Bölümüne geçiþ yaptýklarýnda Þarkiyat Bölümünün kurucularý olarak Hasan Kaleþi’yi, Sebahat Mahmut’u ve Süreyya
Yusuf’u bulduklarýný kaydetti. Öðrencilik yýllarýn ait hocasý Sebahat Mahmut’la ilgili hatýralarýný
paylaþan Bölüm Baþkaný Morina, “Sebahat Hocamýz hem öðrencilerine hem de meslektaþlarýna
sahip çýkan biriydi” dedi. Ardýndan sözü alan Þakir Maksut, Nevzat Hüdaverdi, Ýbrahim Arslan,
Enver Baki, Taner Yusuf, Suzan Canhasi, Nuhi Mazrek, Refike Sulçevsi, Ekrem Safçý, Sebahat
Mahmut’la ilgili çalýþmalarý ve anýlarý üzerinde dururken, yakýnlarýna baþsaðlýðý dilediler. Okunan
baþsaðlýðý mesajlarý ardýndan Mahmut Ailesi adýna konuþma yapan Sebahat Mahmut’un oðlu Suat
Mahmut “Bu acýlý günümüzde bizleri yalnýz býrakmadýðýnýz için teþekkür ederiz” dedi. Toplantýda
merhum Sebahat Mahmut’un oðullarý, gelini ve torunlarý da hazýr bulundu.
Perşembe, 27 Mart 2008
8
Sarnýç’tan uyuþturucuyla
mücadele eden
gençlere destek
T
ürk Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Mustafa Sarnýç, Kosova
Genç Ýzciler Gurubu ve Kosova Çocuk Haklarýný
Koruma Derneði üyeleriyle bir araya geldi. Dernek
üyeleri, Kosova’da uyuþturucu kullananlarýn sayýsýnda artýþa
iþaret eti ve uyuþturucuya karþý mücadele edeceklerini
bildirdiler.
Prizren’de uyuþturucuyla mücadele ve tedavi merkezi kurmak istediklerini belirten gençler, merkezde görev alacak
üyelerinin Türkiye’de eðitim görmesi konusunda Türk
Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Mustafa Sarnýç’tan destek istediler.
Konuyla ilgileneceklerini ve gerekli irtibatý saðlamada elinden
geleni yapacaðýný vurgulayan Sarnýç, gençlerin taleplerine ve
faaliyetlerine desteklerini esirgemeyeceðini vurguladý.
Kosova Genç Ýzciler Derneði Baþkaný Kazim Topoyan ve
Kosova Çocuk Haklarý Koruma Derneði Baþkaný Mitat Bütüçi,
Kosova’da ve Prizren’de gençler arasýnda uyuþturucu kullanýmýnda alarm verici nitelikte artýþýn gözlendiðini bildirdi ve
Priþtine’nin “Naim Frasheri” okulunda uyuþturucunun zararlarý
ve gençlerin uyuþturucudan korunmasý konusunda bir seminer
düzenleyeceklerini bildirdiler.
Türk Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Mustafa Sarnýç, hassas bir
konuya gençlerin yaklaþýmýný ve giriþimini takdir ettiði gibi
gerekli desteði de sunmaya hazýr olduðunu belirtti.
Kadýnlarýn
sorunlarý tartýþýldý
Kosova genelinde kadýnlarýn günden güne daha çok
þiddette maruz kalmalarý dolayýsýyla Kosova kadýnlar
aðý oluþturuldu. Kosova Kadýnlar aðý Prizren’deki
kadýn dernekleriyle bir araya gelerek “Kadýna
þiddette hayýr dedi.
P
rizren’de ki kadýn derneklerini bir araya toplayan
Kosova Kadýnlar aðý þiddette maruz kalan bayanlarla
ilgili rapor hazýrlayarak kadýna þiddet uygulanmasýna
son verilmesi çaðrýsýnda bulundular. Kosova’da þiddette
maruz kalan kadýnlarla ilgili yapýlan araþtýrmada kadýnlarýn
farklý þiddetlere maruz kaldýðý belirtilirken, bu durumun
kadýnlarý psikolojik olarak da etkilediðinin altý çizildi.
Raporda hükümete baðlý enstitülerin yaný sýra sivil toplum
örgütleri tarafýndan da cinsel þiddete maruz kalan kadýnlara
yardým elinin uzatýldýðý belirtilirken, bunun yetersizliðine
vurgu yapýldý.
Kosova Kadýnlar aðý araþtýrmasýna göre 2007 yýlýna
nazaran cinsel þiddette maruz kalan kadýnlarýn sayýsýnda az bir
düþüþün saptandýðý belirleniyor.
Araþtýrma kaynaklarýna bayanlarýn belli bir kýsmý cinsel
þiddette maruz kalýrken, büyük bir kýsmý da dayak gibi fiziksel
þiddete maruz kalmýþ.
Bu da gösteriyor ki ister yerel ister uluslararasý toplum
örgütlerine bu konuda büyük iþ düþüyor.
9
Perşembe, 27 Mart 2008
3 Boþnak daha
savaþ kurbaný
Balkan
Bosna Hersek’te, Bosna Savaþýndan (1992-1995) kalan bir mayýnýn
infilak etmesi sonucu 3 Boþnak öldü.
P
olis yetkilisi Dana Pesiç, patlamanýn güneydoðudaki Goradze kenti yakýnlarýndaki Masici yöresinde meydana geldiðini söyledi. Pesiç, bölgede bir
mayýn tespit edildiðini ve mayýnýn bulunduðu yeri iþaretlemek için bölgeye
2 polis ve bir sivil muhafýz gönderildiðini, bir süre sonra bir patlama duyduklarýný belirtti. Polis yetkilisi, 3 Boþnak’ýn patlamada öldüðünü kaydetti.
Bosna Hersek’te hafta baþýnda ülkenin kuzey ve kuzeydoðusunda meydana gelen
2 ayrý patlamada da 3 mayýn temizleme görevlisi ölmüþtü.
Bosna’da 1992-1995 arasýndaki savaþtan bu yana meydana gelen mayýn patlamalarýnda 400’den fazla kiþi öldü.
Yunanistan’da sosyal
güvenlik yasasýna onay
300 üyeli Yunan Parlamento’sunda 151 kiþinin oyuyla kabul edilen
yeni yasayla, 155 emekli sandýðý tek çatý altýnda birleþtirilecek ve
emeklilik yaþý yükselecek. Yasayý protesto eden bir grup ise,
Parlamento önünde polisle çatýþtý.
Y
unanistan Parlamentosu, ülkede büyük tepkilere yol açan sosyal güvenlik
yasa tasarýsýný onayladý. Oylamadan önce söz alan Çalýþma Bakaný
Fanny Palli-Petralia, “Yunan halkýna verdiðimiz sözü tutacaðýmýz için
gururluyuz” dedi.
Muhalefet ise tasarýnýn referanduma sunulmasý için teklifte bulunsa da yeter
sayýya ulaþamadý. Tasarý, 300 üyeli Yunan Parlamentosunda 151 kiþinin oyuyla
geçti.
Tüm iþ alanlarýndaki toplam 155 emekli sandýðýnýn tek çatý altýnda toplanmasýný
öngören yasayla emeklilik yaþý erkeklerde 65, kadýnlarda 60’a çýkarýlmýþ oldu.
Oylama yapýlýrken aylardýr süren protestolar da parlamento dýþýnda devam etti.
Tasarýyý protesto eden bir grup maskeli kiþiyle polis arasýnda çatýþma çýktý.
Sindagma Meydaný’nda toplanan göstericilerin arasýna karýþan ve kendilerini
“iktidar karþýtý” olarak adlandýran bir grup polise taþ ve sopalarla saldýrdý.
Güvenlik güçleri, saldýrganlara göz yaþartýcý gaz ile karþýlýk verdi. Maskeli grup,
olay yerindeki iþ yerlerine hasar verdikten sonra kaçtý.
P
Bulgaristan Lizbon
Anlaþmasýný onadý
arlamento, AB anayasasý projesinin yerini alan Lizbon Anlaþmasýný onayladý. Avrupa Komisyonu (AK) Bulgaristan’ýn belgeyi onaylama kararýndan duyduðu memnuniyeti dile getirdi. AK Baþkaný Jose Manuel Barroso
yayýnladýðý resmi bildiride, anlaþmanýn erken onanmasýna son derece deðer
verdiðini söyledi. Barroso, ülkenin kaydettiði ilerleme ve Bulgar makamlarýyla
iþbirliðini ilerletme yollarýný deðerlendirmek üzere önümüzdeki hafta
Bulgaristan’ý ziyaret edecek.
Milososki ve Bakoyanni,
Brüksel’de görüþtü
Y
unanistan Dýþiþleri Bakaný Dora Bakoyanni ve Makedon mevkidaþý Dora
Bakoyanni Brüksel’de bir araya geldiler. ABD tarafýndan ayarlanan
buluþmaya Dýþiþleri Bakan Yardýmcýsý Daniel Fried ve ABD’nin NATO
Büyükelçisi Victoria Nuland da katýldý, Ýki bakan sonrasýnda yaptýklarý açýklamada iki ülke arasýnda uzun süredir devam eden isim anlaþmazlýðýný çözmedeki
kararlýlýklarýný dile getirdiler. Bakoyanni basýn mensuplarýna demeçte, “Ýki
hükümetin çözüme ulaþma yönündeki iradelerinin altýný çizen bir fikir alýþveriþinde bulunduk.” Milososki de, “iþlerin yavaþ ilerlediðini” kaydetmekle birlikte,
umudu kaybetmemek gerektiðini ekledi.
ER H AN
TÜ R BE D AR
Ankara
Mektubu
E-posta:[email protected]
Kosova’yý Silahlandýrma Kararý
24
Mart Pazartesi günü
Belgrad’da, NATO ittifakýnýn 78 gün süren
Sýrbistan’a yönelik müdahalesinin
yýldönümü olarak anýldý. Bu vesileyle
bir konuþma yapan Sýrbistan
Baþbakaný Voyislav Koþtunitsa, dokuz
yýl önce gerçekleþen bu müdahalenin
arkasýnda, Kosova’yý bir NATO
devletine dönüþtürme hedefinin yattýðýný ifade etti. Bu yöndeki görüþleri
paylaþan bir grup Kosovalý Sýrp,
baðýmsýz Kosova’yý hiçbir zaman
tanýmayacaklarýný tekrarladý.
Sýrbistan’ýn Kosova’dan sorumlu
bakaný Slobodan Samarciç ise, baðýmsýzlýk ilanýyla birlikte Kosova’da yeni
bir durumun oluþtuðu gerekçesiyle,
Kosova’nýn idari yönden Sýrplar ile
Arnavutlar arasýnda bölüþtürülmesini
önerdi. Kosova’nýn herhangi bir þekilde bölünmesine karþý olan
Washington ise, Kosova’yý
silahlandýrma kararý aldý.
NATO’nun 1999 yýlýndaki Sýrbistan
müdahalesi, Belgrad’ýn Kosova’da
yýllarca baskýcý politikalar izlemesinin
bir sonucu olarak gündeme gelmiþtir.
Bu müdahalenin ardýndan Kosova’da
yeni bir dönem baþlamýþ, 17 Þubat
2008’de ise Kosova’nýn baðýmsýzlýk
ilaný ile sonuçlanmýþtýr. Söz konusu
baðýmsýzlýðý önde gelen Batýlý
ülkelerin tanýmýþ olmasý ise,
Sýrbistan’da, 1990’lý yýllarda olduðu
gibi, Batý karþýtý söylemleri gündeme
geri getirmiþtir. Özellikle Sýrbistan
Baþbakaný Voyislav Koþtunitsa ve
yandaþlarýnýn konuþmalarý çoðunlukla
yabancý gelmiyor ve adeta eski Sýrp
lider Slobodan Miloþeviç’e ait dönemi
hatýrlatýyor. Sýrbistan’ýn 1990’lý yýllara geri sürüklenebileceði kuþkusuyla, Sýrbistan halkýnýn bir kýsmý 11
Mayýs 2008’deki erken meclis seçimlerinden olumsuz bir sonucun çýkabilme olasýlýðýndan endiþeleniyor.
Kosova’nýn idari yönden Sýrplar ile
Arnavutlar arasýnda bölüþtürülmesini
gündeme getiren Kosova’dan sorumlu
bakan Slobodan Samarciç, bu
eylemiyle Belgrad’da Kosova’nýn
bölünmesiyle ilgili düþüncelerin var
olduðunu açýk olarak gösterdi. Her ne
kadar bu öneri, Sýrbistan hükümetinin
ortak bir tutumu olarak ortaya çýkmamýþ ise de, Kosova’nýn kuzeyinin
koparýlmasýna yönelik bir ilk adým
olarak tasarlandýðý söylenebilir.
Þimdilik Sýrp politikacýlardan hiç
kimse, Kosova’nýn bölünmesinden
yana olduðunu açýk olarak söylemiyor. Ancak, Kosova’nýn devletleþme ve
tanýnma süreci önemli ölçüde tamamlandýðý anda, Sýrbistan’ýn bazý siyasi
unsurlarýnýn Kosova’nýn bölünmesine
yönelik çalýþmalar yürütmeye baþlamasý gündeme gelebilir. Kosova’nýn
kuzeyinin bir þekilde koparýlmasý ise,
ancak yeni çatýþmalarla mümkün olabilecektir. Sýrbistan halký genel olarak
yeni savaþlar istemiyor ise de, 1990’lý
yýllarda “Sýrplýk” uðruna savaþmýþ
olan bazý þahýslar yeni maceralara
atýlmaya istekli olabilir. Ýþte bu yüzden, Vaþington’un Kosova’ya silah
yardýmý yapma kararý baþlý baþýna
anlayýþla karþýlanabilir.
Sýrp ve Rus medyasý, Amerika’nýn
Kosova’ya silah gönderme kararýný
oldukça tepkili bir þekilde karþýladý.
Vaþington’un mevcut ateþe barut dökmekte olduðu yönünde eleþtiriler
yapýldý. Ýlk bakýþta, Vaþington’un
savunma malzemesi ve buna baðlý
hizmetleri Kosova’ya sunma kararýný
almýþ olmasý, teknik bir süreç olarak
deðerlendirilebilir. Bir baþka ifadeyle,
Makedonya örneðinde olduðu gibi,
Vaþington bir devletin baðýmsýzlýðýný
tanýdýktan sonra, normal bir uygulama
olarak o devlete ekonomik ve askeri
yardýmlarda bulunmaya baþlar. Diðer
taraftan, Kosova’ya uluslararasý
toplum tarafýndan denetlenen baðýmsýzlýðý öneren Ahtisaari raporunun
sekizinci eki de, Kosova’nýn silahlanmasýný onaylýyor.
Vaþington Kosova’ya aðýr silahlar
göndermeyi düþünmüyor. Buradan
hareketle, Amerika’nýn niyetinin,
Kosova’yý Sýrbistan’a karþý savaþabilecek duruma getirmek olmadýðý
söylenebilir. Ancak yine de,
Kosova’nýn silahlandýrýlmasý üzerine
kararýn zamanlamasý düþündürücüdür.
Söz konusu karar, Kosova’nýn
kuzeyinde þiddet eylemlerinin
yaþandýðý bir dönemde alýnmýþtýr. Bir
bakýmdan bu karar, Vaþington’da,
Kosova’nýn kuzeyindeki þiddet
eylemlerinin önümüzdeki haftalarda
yoðunluk kazanabileceðine dair beklentilerin var olduðuna iþaret ediyor.
Diðer taraftan, bu kararla
Vaþington’un, Sýrbistan’ýn herhangi
bir þekilde Kosova’ya zarar vermeye
kalkýþmasý durumunda, karþýsýnda
Amerika’yý bulacaðýný söylemeye
çalýþtýðýný da düþündürüyor.
Dünya
Fransa’dan ‘elit Müslüman’
yetiþtirme ataðý
Dünya Turu
Hayat kurtaran bakan
Ýsveç’te trafik kazasýnda aracýnda sýkýþan
kadýn sürücüyü Sosyal Sigortalar Bakaný
Cristina Pehrsson kurtardý. Skaone bölgesinde bir kadýn sürücünün kullandýðý
özel araç, karþý yönden gelen bir araçla
çarpýþtý. Aracýnda sýkýþýp kalan kadýn
sürücünün yardýmýna, oðluyla birlikte
özel aracýyla tesadüfen oradan geçen
Bakan Pehrsson yetiþti. Hemþirelik
eðitimine sahip olan Pehrsson, sürekli
kan kaybeden kadýn sürücüyü aracýndan
çýkardýktan sonra yaralarýný sardý ve
ambulansa haber verdi. Hastaneye
kaldýrýlan yaralý sürücünün durumunun
iyi olduðu açýklandý.
Cheney: Ýsrail’e asla baský
yapmayacaðýz
ABD Baþkan Yardýmcýsý Dick Cheney,
ülkesinin Ýsrail’in varlýðýný tehlikeye
düþürecek adýmlar atmasý için Ýsrail’e
asla baský yapmayacaðýný söyledi.
Cheney, ABD’nin, Filistin devletinin
kurulmasýna yönelik taahhütlerine baðlý
kalacaðýný yinelerken, Filistinli liderlere
de ABD’nin Ýsrail ile Filistinliler arasýnda
bir barýþ anlaþmasý saðlanmasý için
iyiniyetli çabalarýný sürdüreceði konusunda güvence verdi. Cheney, “Biz, çözüm
bulunmasýný istiyoruz, Ýsrail’e bunca
acýya malolan terörizmin son bulmasýný
ve Filistin halký için de yeni bir baþlangýç
istiyoruz” diye konuþtu.
AB ve ABD, Lokmacý
adýmýndan memnun
Talat ve Hristofyas’ýn anlaþmasýyla
Lefkoþa’daki Lokmacý geçidinin yeniden
açýlmasý AB ve ABD’de yanký buldu.
Rehn, geliþmeleri övgüyle deðerlendirirken, ABD ise anlaþmayý memnuniyetle karþýladýðýný duyurdu. AB
Komisyonunun geniþlemeden sorumlu
Üyesi Olli Rehn, Talat ve Hristofyas’ýn 3
ay sonra BM gözetiminde kapsamlý
çözüm müzakerelerini baþlatma konusunda uzlaþmalarýný övgüye deðer buldu.
Rehn, Talat-Hristofyas görüþmesini
memnuniyetle karþýladýðýný belirterek,
AB’nin taraflarý ve kapsamlý çözüm
müzakerelerini desteklemeye hazýr
olduðunu bildirdi.
Fransa nükleer silahlarý üçte
bir azaltýyor
Sarkozy, nükleer silahlarla donatýlmýþ
yeni bir denizaltýnýn hizmete giriþi için
düzenlenen törende yaptýðý konuþmada
nükleer caydýrýcýlýðý “Bir hayat sigortasý
poliçesi” olarak gördüklerini vurguladý.
Sarkozy, havadan atýlan füze baþlýklarýnýn üçte bir oranýnda azaltýlmasýyla
geride 300’den az savaþ baþlýðý kalacaðýný kaydetti. Sarkozy, bunun da soðuk
savaþ döneminde sahip olduklarý maksimum kapasitenin yarýsý olduðunu belirtti.
Fransa Cumhurbaþkaný “Bu bilgiyi
verirken, stoklarýnda bunlardan baþka
silaha sahip olmayan Fransa’nýn bu
konuda tam anlamýyla þeffaf olduðunu da
söylemek istiyorum” dedi. Sarkozy,
ülkesinin Ýran’ýn nükleer silah elde
etmesi gibi tehditlere karþý nükleer caydýrýcýlýk kapasitesine sahip olmayý
sürdüreceðini de vurguladý.
Arap liderlere tehdit
El Kaide’nin ikinci adamý Eyman El
Zevahiri, Arap liderlerin Gazze kuþatmasýna yardým ettiklerini belirterek Suudi
Arabistan, Mýsýr ve Ürdün liderlerini
tehdit etti. El Zevahiri, Ýsrail’den Gazze
operasyonunun intikamýný alma çaðrýsý
da yaptý. El Zevahiri, 4 dakika 44 saniyelik mesajýnda, Mýsýr Devlet Baþkaný
Hüsnü Mübarek, Ürdün Kralý Abdullah
ve Suudi Arabistan’ý yöneten Suud ailesini Gazze’ye karþý kuþatmaya destek
olmakla suçluyor.Zevahiri, kayýtta
Fransa’da devlet diplomasý verecek ilk Ýslami Ýlahiyat Fakültesi
Strasbourg’da açýlýyor. Strasbourg Üniversitesi’nde 2 yýllýk master
programý çerçevesinde eðitim verecek fakülte, orta vadede entelektüel, elit
Müslüman yetiþtirmeyi hedefliyor.
F
ransa’da 15 yýldýr tartýþýlan; ancak “laiklik ilkesi”
ve politik nedenlerden ötürü gerçekleþtirilemeyen “Ýslami Ýlahiyat Fakültesi” projesinin,
Strasbourg Üniversitesi’nde “Ýslamoloji Masteri” olarak
2009-2010 öðretim yýlýnda baþlamasý planlanýyor.
Lisans veya dengi bir diplomaya sahip herkese açýk olacak master programýnýn müfredatýnda aðýrlýk, din
hukuku, Arapça, Farsça, dinler tarihi, Ýslam tarihi ve din
sosyolojisi konularýna verilecek. Derslerin de Fransýz
üniversitelerinden Ýslam ve dinler uzmaný profesörler
tarafýndan verileceði belirtiliyor.
Strasbourg Üniversitesi’ndeki projeyi yöneten
akademisyenlerden, Türk asýllý Doçent Dr. Samim
Akgönül, yaptýðý açýklamada, “master programýnýn
amacýnýn, imam deðil, orta vadede Fransýz
Müslümanlarýna entelektüel, elitler yetiþtirmek
olduðunu” söyledi. Akgönül, “Master programý hazýrlanýrken Ýlahiyat Fakültesi olan ülkelerle diyalogumuz
oldu, ancak program ve müfredat konusunda bu ülkelerle herhangi bir iþbirliðimiz yok”
dedi.
Akgönül, Fransa’da ilk defa bir devlet üniversitesinde bilimsel Ýslamoloji master programý hazýrlandýðýna iþaret ederek, “Belki orta ve uzun vadede bu master derecesine sahip
Müslüman imamlar yetiþebilir” ümidini de dile getirdi.
Ýran’da baþýný örten
Ýsviçreli Bakan’a tepki
Ý
Ýran Cumhurbaþkaný Mahmud Ahmedinejad ile görüþmesi ve bir
imza töreni sýrasýnda baþörtüsü takan Ýsviçre Dýþiþleri Bakaný’na
ülkesinde tepki yaðdý.
sviçre basýný ve bazý milletvekilleri, Ýran ziyareti sýrasýnda baþörtüsü takan Dýþiþleri
Bakaný Micheline Calmy-Rey’i eleþtirdi. Le Matin gazetesi, beyaz, yarý þeffaf baþörtüsü
takan bakanýn fotoðrafýný ön sayfadan yayýmlayarak, “Ýtaatkar bir kadýn gibi” baþlýðýný
attý. Tribune de Geneve da “Calmy-Rey anlaþmazlýðýn örtüsünü örttü” baþlýðýný kullandý.
Çok sayýda milletvekili ise bakanýn, Ýran Cumhurbaþkaný Mahmud Ahmedinejad ile önceki günkü görüþmesindeki giyim tarzýndan duyduðu öfkeyi dile getirdi.
Calmy-Rey’in Tahran ziyareti sýrasýnda, Ýsviçreli Elektrizitaetsgesellschaft Laufenburg
(EGL) þirketiyle Ýran Ulusal Gaz Ýhracat þirketi arasýnda doðalgaz anlaþmasý imzalanmýþtý.
Ýmza töreni sýrasýnda Calmy-Rey baþörtüsü takmýþtý.
Kadýn haklarýnýn savunucusu Calmy-Rey, dönüþünde eleþtirilere yanýt vererek,
“baþörtüsünü, evsahibine saygý göstergesi olarak taktýðýný” belirtti.
Ýsviçreli bakan, Basler Zeitung gazetesine verdiði demeçte, Ýran’da görev yapan kadýn
diplomatlarýn da gerektiðinde baþýný örttüðünü söyleyerek, baþörtüsünün, kendisinin insan
haklarýna baðlýlýðýný azaltmadýðýný kaydetti.
ABD’de Müslüman mahkumlara ‘helal’ et
ABD’deki Müslüman mahkumlar, 3 yýldýr süren hukuk
savaþýný kazandý. Cezaevleri artýk Müslüman mahkumlara
haftada 4 gün helal etten yapýlmýþ yemek vermek zorunda.
ABD’de New York kentine baðlý Westchester ilçesindeki cezaevinde Müslüman mahkumlara “helal gýda” verilmesi için 3 yýl
önce açýlan dava sonuçlandý. Davayý açan mahkumlar, bugün
cezaevinde deðil ama; bundan sonra cezaevine girecek Müslüman
mahkumlara Ýslam dininin helal saydýðý et verilecek. Journal
News’un haberine göre, cezaevindeki 9 Müslüman mahkum
adýna, 2005 yýlýnda dava açan avukat Richard Cohen, Yahudi
mahkumlar için Musevi dinine uygun helal et verildiðini,
Müslümanlara ise dinî bayramlar dýþýnda daha çok vejetaryen
yemekleri verilerek, dini taraflýlýk uygulandýðýný iddia etmiþti.Manhattan federal yargýcý,
cezaevindeki Müslümanlara haftada 4 gün helal et yemekleri verilmesine karar verdi;
davacýlarýn hiçbiri bugün cezaevinde olmadýðý için, maddi tazminat taleplerini ise reddetti.
Perşembe, 27 Mart 2008
10
Gazze’deki Ýsrail operasyonunun yaný
sýra, Danimarka’da alevlenen karikatür
krizine de deðiniyor: “Peygamberimiz
ile alay etmeyi ve ona hakaret etmeyi
asla baþaramayacaklar.” El Zevahiri,
Amerikalýlarýn, Yahudilerin ve
Müslümanlara karþý düzenlenen þiddet
eylemlerine katýlanlarýn çýkarlarýný
vurun” çaðrýsý da yapýyor.
Pasaport skandalý Clinton
ve McCain’e sýçradý
ABD’de Kasým ayýnda yapýlacak
baþkanlýk seçiminde aday olan Barack
Obama’nýn yaný sýra, diðer adaylar
Hillary Clinton ile John McCain’in de
pasaport bilgilerine yasa dýþý yoldan
bakýldýðý ortaya çýktý. ABD Dýþiþleri
Bakanlýðý, Obama’nýn pasaport bilgilerine bakan sözleþmeli personelin,
McCain’in pasaport bilgilerini de
incelediðini açýkladý. Bakanlýk sözcüsü
Sean McCormack, bilgileri inceleyen
personelin uyarýldýðýný, ancak hakkýnda
henüz bir iþlem yapýlmadýðýný söyledi.
Butan’da ilk demokratik
seçimler yapýlýyor
Himalayalar’daki küçük krallýk
Butan’da halk ilk kez asýrlýk mutlak
monarþiye son verecek demokratik
seçimler için sandýk baþýna gidiyor.
Geleneklerini ve kültürünü yabancý etkisinden sýký sýkýya koruyan, yýlda belirli
sayýda turist kabul eden ve sigaranýn
tamamen yasak olduðu tek ülke olan
Butan’da, yüzyýllýk mutlak monarþiden
sonra dünyanýn en yeni demokrasisi
olmak için bugün seçimler yapýlýyor.
Ancak halk, demokratik seçimlerin
yapýldýðý günde bile “Kral, babamýz
gibi. Hepimiz babamýzý tercih ederiz”
diyor. Hindistan’la Çin arasýndaki 600
bin nüfuslu Butan’da kayýtlý 318 bin 465
seçmen, 47 seçim bölgesinde oy kullanmaya baþladý. Seçmenler demokrasiye
geçiþi tamamlayacak adým olarak, parlamentonun alt kanadý Ulusal Meclisin 47
üyesini belirlemek için sandýk baþlarýnda
uzun kuyruklar oluþturdu.
Medvedev’den NATO’ya
sert uyarý
Rusya Devlet Baþkanlýðý görevini
Putin’den devralacak olan Dmitri
Medvedev, Ukrayna ve Gürcistan’ýn
NATO ittifakýna dahil edilmesinin
Avrupa’nýn güvenliðini tehlikeye atacaðýný savundu. Ýngiliz Financial Times
gazetesine demeç veren Medvedev, ittifakýn, iki eski Sovyet cumhuriyetini üye
yapma giriþiminden rahatsýzlýk duyduklarýný söyledi. Dimitri Medvedev hiçbir
ülkenin, üyesi olmadýðý bir askeri gücün
sýnýrlarýna yaklaþmasýný memnuniyetle
karþýlamayacaðýný belirtti. Vladimir
Putin, 7 Mayýs’ta devlet baþkanlýðý
görevini Dimitri Medvedev’e devredecek.
Lübnan’da seçim 17. kez
ertelendi
Lübnan’da cumhurbaþkanlýðý seçimi 17.
kez ertelendi. Ülkede cumhurbaþkanlýðý
koltuðu 5 aydýr boþ duruyor. Meclis
Baþkaný Nebih Berri, 25 Mart’ta yapýlmasý öngörülen cumhurbaþkanlýðý seçiminin, 22 Nisan’a ertelendiði açýkladý.
Emil Lahud’un görev süresinin dolduðu
23 Kasým’dan beri cumhurbaþkanlýðý
makamý boþ bulunuyor. Suriye yanlýsý
muhalefetle batýnýn desteklediði çoðunluk, cumhurbaþkanlýðýna eski
Genelkurmay Baþkaný Miþel
Süleyman’ýn getirilmesi üzerinde
anlaþmýþtý. Ancak taraflarýn, iktidar paylaþýmý ve özellikle cumhurbaþkanlýðý
seçiminin ardýndan oluþturulacak yeni
hükümetin listesi üzerindeki görüþ
ayrýlýklarý sürüyor.
Dünya Turu
11
Perşembe, 27 Mart 2008
Erdoðan, mini
Balkan turunda
Recep Tayyip Erdoðan, Bosna-Hersek, Arnavutluk
ve Bulgaristan’ý kapsayan 4 günlük Balkan ülkeleri
ziyaretinin ilk duraðý olan Bosna Hersek’in baþkenti
Saraybosna’ya geldi.
T
ürkiye Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan, özel ‘’ANA’‘
uçaðý ile Bosna-Hersek’in baþkenti Saraybosna’ya geldi.
Baþbakan Erdoðan ile eþi Emine Erdoðan, Devlet
Bakanlarý Kürþat Tüzmen ve Nimet Çubukçu, Sanayi ve Ticaret
Bakaný Zafer Çaðlayan ve bazý milletvekilleri de Saraybosna’ya
geldi.
Baþbakan Erdoðan, havaalanýndan konaklayacaðý Holiday Inn
Oteli’ne geldi. Erdoðan, otele geliþinde bir grup üniversite
öðrencisi tarafýndan “Türkiye seninle gurur duyuyor” sloganlarý
ile karþýlandý.
Otelin giriþinde toplanan yaklaþýk 50 Uluslararasý Saraybosna
Üniversitesi öðrencisi, ellerindeki Türk bayraklarý ile “Beraber
yürüdük biz bu yollarda” isimli þarkýyý söyledi. Baþbakan
Erdoðan, öðrencilerin ilgisi üzerine bir süre öðrencilerle sohbet
ederek, derslerini sordu. Öðrencilerle kýsa süre sohbet eden
Erdoðan, daha sonra hatýra fotoðrafý çektirdi.
Basýn toplantýsý düzenledi
Hareketinden önce bir basýn toplantýsý düzenleyen Baþbakan
Erdoðan, gezinin aðýrlýk kýsmýnýn Bulgaristan’da geçeceðini ve
burada Filibe ve Kýrcaali’de soydaþlarla bir araya geleceðini,
daha önce faaliyete geçen Þiþecam tesislerinin resmi açýlýþýný
yapacaðýný bildirdi. Balkanlar ile Türkiye’nin tarihsel ve
kültürel baðlarý bulunduðunu ve bu baðlarýn Türkiye’nin
Balkanlarda görünür olmasýný gerektirdiðini ifade eden Erdoðan,
bu bölgede çok sayýda Türkün, Türkiye’de ise Balkan kökenli
çok sayýda vatandaþýn bulunduðunu hatýrlattý. Bunu Türkiye ile
bu ülkeler arasýndaki iliþkileri pekiþtiren, derinleþtiren ve daha
da ileriye taþýyacak olan zenginlikler olarak tanýmlayan Erdoðan,
ziyaretin NATO’nun 60. kuruluþ yýldönümünü kutlayacaðý
Bükreþ Zirvesi öncesi son önemli ziyaret olduðunu ifade etti.
Ankara Film Festivali’nde
en iyi film ‘Rýza’
19’uncu Uluslararasý Ankara Film Festivali’nde en
iyi film ödülüne, “Rýza” adlý film deðer görüldü.
19.
Uluslarasý Ankara Film Festivali, yapýlan ödül
töreniyle sona erdi. Festivalde en iyi film ödülü
“Rýza”ya; en iyi yönetmen ödülü de filmin yönetmeni Tayfun Pirselimoðlu’na verildi. En iyi kadýn oyuncu Fadik
Sevin Atasoy olurken, en iyi erkek oyuncu ödülünün sahibi de
Nazým Hikmet
rolüyle Yetkin
Dikinciler’in
oldu.
Sunuculuðunu
oyuncu Toprak
Sergen ve
Janset’in yaptýðý
gecenin en duygusal aný,
ressam Ýbrahim
Balaban’ýn, en
iyi umut veren oyuncu ödülünü “Mavi Gözlü Dev” filminde kendi
gençliðini oynayan Ferit Kaya’ya verdiði andý. Festivalde “Rýza”
en iyi film seçilirken, filmin yönetmeni Tayfun Pirselimoðlu da en
iyi yönetmen ödülünü aldý. Pirselimoðlu, ödülünü, Kültür Bakaný
Ertuðrul Günay’ýn elinden aldý. Yaþamýn Kýyýsý filmindeki performanslarýyla en iyi yardýmcý kadýn oyuncu ödülü Nursel Köse’ye;
en iyi yardýmcý erkek oyuncu ödülü de Tuncel Kurtiz’e verildi. En
iyi erkek oyuncu ödülü, Mavi Gözlü Dev filmindeki performansýyla Yetkin Dikinciler’in olurken, en iyi kadýn oyuncu ödülü de,
“Zeynep’in Sekiz Günü” filmindeki baþarýsý dolayýsýyla, Fadik
Sevin Atasoy’a verildi.
Türkiye
“Ergenekon”da Sona Doðru
E
rgenekon
Soruþturmasý
kapsamýnda
Ýþçi Partisi Genel
Baþkaný
Doðu
Perinçek ve 3 kiþi
daha
tutuklandý.
P e r i n ç e k
B a y r a m p a þ a
Cezaevi’ne gönderilirken avukatý “Bu
bir tertip” açýklamasý
yaptý.
Gözaltýndaki bir diðer isim, Ýstanbul Üniversitesi eski Rektörü Kemal Alemdaroðlu ise yurtdýþýna çýkýþ yasaðý konarak serbest býrakýldý.
Soruþturmayý iþ dünyasýndan siyasetçilere kadar
herkes yakýndan izliyor.
Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcýsý Aykut Cengiz
Engin’in yazýlý açýklamasý iddianamenin kýsa
sürede tamamlanacaðýna iþaret ediyor. Zira,
baþsavcý yüzbinlerce sayfalýk bilgi ve belgenin
incelemesinde son aþamaya gelindiðine vurgu
yapýyor.
Baþsavcý, “Soruþturmanýn kamuoyu gündemindeki diðer davalarla hiçbir iliþkisi yok.” sözleriyle de AK Parti’yi kapatma davasýyla baðlantý kurma çabalarýna karþý çýkýyor.
Aykut Cengiz Engin ise medyadaki bilgi kirliliðine dikkat çekti. “Cumhuriyet Gazetesi
baþyazarý Ýlhan Selçuk’un da gözaltýna alýndýðý
21 Mart operasyonu konusunda medyada çýkan
haber, yorum ve deðerlendirmelerin büyük
bölümü doðru deðil.” diyen baþsavcý, soruþturmanýn selameti açýsýndan gizliliðin ve yayýn
yasaðýnýn önemine dikkati çekti.
Ýki
Gazeteye
Soruþturma
Tam da bu açýklamanýn
öncesinde yine Ýstanbul
Cumhuriyet Baþsavcýlýðý
Star, Taraf ve Yeni Þafak
gazeteleri
hakkýnda
soruþturma
baþlattý.
Gerekçe: Gizlilik ve
yayýn yasaðýna uyulmamasý.
Sürece iliþkin siyaset cephesinden de deðerlendirmeler geldi. CHP Grup Baþkanvekili
Kemal Anadol, “Bir an önce dava açýlmalýdýr. 9
ay çok uzun süredir, süre uzadýkça spekülasyonlar, hukuk dýþý müdahaleler çoðalýyor. Hukukun
selameti, yargýnýn baðýmsýzlýðý, demokrasimizin
esenliði açýsýndan bu dava biran önce açýlmalýdýr.” dedi.
Saðduyu Çaðrýsý
Ýþ dünyasý ise geliþmelerden endiþeli. Nitekim
bu endiþe TÜSÝAD’dan gelen saðduyu çaðrýsýna
da yansýdý. Patronlar Kulübü açýklamasýnda,
diyalog, tam demokrasi ve hukuka koþulsuz
saygý vurgusu yaptý. TBMM Baþkaný Köksal
Toptan ise, TÜSÝAD’ýn saðduyu çaðrýsýný sözleriyle pekiþtirdi: “Sonuç itibarýyla sayýn Ýlhan
Selçuk’un býrakýlmýþ olmasý hepimizi sevindirmiþtir. Yapýlmasý gereken heyecanlarýmýzý
duygularýmýzý ideolojilerimizi bir tarafa
býrakarak aklýmýzla düþünmemizdir. Herkese
saðduyu çaðrýsý yapýyorum sükunet çaðrýsý
yapýyorum.”
Cheney’in Ankara Temaslarý
A
BD Baþkan Yardýmcýsý Dick Cheney,
Ortadoðu turunun son duraðý Türkiye’de
temaslarda bulundu.
Ortadoðu
temaslarýnýn ardýndan Ankara’ya gelen
Amerikan Baþkan Yardýmcýsý Dick Cheney,
birkaç saat ziyaretinde, Cumhurbaþkaný
Abdullah Gül, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan
ve Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Yaþar
Büyükanýt ile görüþtü.
ABD Baþkan Yardýmcýsýnýn yoðun gündeminde, terörle mücadele, Irak, Ýran’ýn nükleer
programý, Ortadoðu barýþ süreci, Kosova’daki
geliþmeler önemli konu baþlýklarýydý.
Baþkent’te Cheney’nin temaslarýna iliþkin en
çok merak edilen soru Türkiye’den Afganistan’a
muharip güç talep edilip edilmediðiydi.
Gün içinde hem Baþbakanlýk kaynaklarý hem
de diplomatik kaynaklardan, konunun görüþmelerde gündeme gelmediði bilgisi aktarýldý.
Konuya iliþkin devam eden sorulara
Baþbakan Erdoðan’ýn yanýtý ise sitemkar ama
netti: “Temenni ederim ki
inanýrsýnýz. Çünkü bunun
cevabýný
daha
önce
verdiðimiz halde inanýlmadý. Arkadaþlar böyle bir
talep olmamýþtýr. Ýnþallah
kayýtlarýnýza böyle girer. Bu
sonra bunun üzerinde tekrar
spekülasyonlar olmaz.”
Dick
Cheney,
Baþkent’teki temaslarýný
tamamlamasýnýn ardýndan,
özel programý kapsamýnda
Ýstanbul’a geçti.
“Medeniyetler Buluþmasý Önemli”
Türkiye, medeniyetler çatýþmasý yerine
medeniyetler buluþmasýnýn gerekliliðini her platformda dile getiriyor. Türkiye Büyük Millet
Meclisi Baþkaný Köksal Toptan da Türkiye’nin,
medeniyetler uzlaþmasýný kendine çok önemli
bir görev addettiðini bildirdi.
Köksal Toptan yaptýðý yazýlý açýklamada,
Ýslam Konferansý Örgütü Parlamento Birliði’nin
2. Olaðanüstü Konsey Toplantýsýnda, Genel
Sekreterlik görevine seçilen Profesör Mahmut
Erol Kýlýç’a büyük görevler düþtüðünü belirtti.
Toptan, genel sekreterin Türkiye’yi Ýslam
dünyasýna anlatýrken, Ýslam dünyasýný da
dünyaya anlatacaðýný bildirdi.
Toptan, son yýllarda adýna ‘islamifobya’
denilen ve Ýslam dünyasýyla terörizmi peþ peþe
hatýrlatan anlayýþa karþý yapýlacak çok þey
olduðunu kaydetti.
Güncel
1500 bilgisayarýn iþini
Türk bilimadamýnýn
yapabilen bilgisayar
büyük baþarýsý
Perşembe, 27 Mart 2008
IBM, 1500 bilgisayarýn iþini tek baþýna yapabilen
yeni bir anabilgisayar geliþtirdi. IBM’in anabilgisayar modeli Z10’da 4 çekirdekli, 64 adet iþlemci
bulunuyor...
IBM
Türk Sistem ve Teknoloji Müdürü Oral
Tuntaþ, yeni bilgisayarýn, özellikle
KOBÝ’lerin ve diðer büyük iþletmelerin iþ
yükünü hafifleteceðini ve ciddi tasarruf saðlayacaðýný ifade etti.
Tuntaþ, þunlarý kaydetti: “IBM’in yeni modeli Sistem z10, 1500
bilgisayarýn iþini yaparken, bunu ayný sayýda makineden yüzde
85 daha az yer kaplayarak, yüzde 85 daha az enerji tüketerek ve
yüzde 100 daha fazla performans göstererek gerçekleþtiriyor.
Büyük kurumlarýn yükü gittikçe artan veri merkezlerine yüksek
verimlilik getirmek için
tasarlanan Sistem z10, bin
500 sunucu için gerekecek
yazýlým lisanslarýný da
konsolide ederek 30’a 1
oranýnda azaltýyor. Sistem
z10 ile birlikte bir anabilgisayarda ilk defa 4
çekirdekli iþlemci kullanýlýyor. 64 adet iþlemcili
Sistem z10, Linux, XML,
Java, Websphere ve pek
çok Servis Odaklý Mimari
(SOA) tabanlý projeyi
çalýþtýrabiliyor. Sistem
z10, 1.5 terabyte’a kadar yükseltilebilen sunucu baþýna hafýza
imkanýyla, büyüyen iþ ihtiyaçlarýna karþýlýk veriyor. Sistem z10,
ayný anda milyonlarca kullanýcýya hizmet verebiliyor.”
Yeni sunucunun, 5 yýlda ve 5 binden fazla araþtýrmacýnýn ortak
çalýþmasýyla geliþtirildiðini anlatan Tuntaþ, þöyle konuþtu:
“Sistem z10 üzerinde çalýþan IBM Rational Business Developer
yazýlýmý, System z10 müþterilerine üretim süreçlerini kýsaltmada
yardýmcý oluyor. Yazýlým ayný zamanda mevcut COBOL tabanlý
uygulamalarýn web servislerine dönüþtürülmesini saðlýyor. Host
Access Transformation Services (HATS) ise anabilgisayar uygulamalarýna cep telefonu ve PDA araçlarla ulaþýlabilmesini
mümkün kýlýyor.”
Film ve müzik indirenlerin
baðlantýlarý kesilecek
Ýngiltere’de internetten film ve müzik indirenlerin
baðlantýlarýnýn servis saðlayýcýlar tarafýndan
kesilmesini öngören yasanýn hazýrlýklarýnýn
tamamlandýðý bildirildi...
K
orsana karþý savaþ çerçevesinde hazýrlanan yeni yasa,
servis saðlayýcýsý þirketleri bu konuda kesin ve katý bir
tutum içine girmeye zorlayacak.
Servis saðlayýcýlar, internetten film ve müzik indirdiðini tespit
ettikleri abonelerinin internet baðlantýlarýný kesmek zorunda
kalacak.Yasaya göre, yasa dýþý film ve müzik indirdiðinden
kuþku duyulan aboneler önce birer mail gönderilecek uyarýlacak.
Ayný durumun ikinci kez tekrarlanmasý halinde, abonenin internet
baðlantýsý belli bir süreyle kesilecek. Yasa ayný suçu iþlemekte
ýsrar eden kullanýcýlarýn üçüncü kez yakalanmalarý halinde, servis
saðlayýcýlarýyla olan anlaþmalarýnýn iptal edilmesini ve internet
baðlantýlarýnýn da tümüyle kesilmesini emredecek.
Yasa, uygulamayý takipte eksikliði görülen servis saðlayýcýlarýna
da yaptýrýmlar içeriyor. Buna göre, kurallarý çiðnediði tespit
edilen abonelerine gerekli cezalarý uygulamayan servis
saðlayýcýsýnýn da mahkemeye verilmesi ve yasanýn çiðnendiði
vakalarýn mahkemeye delil olarak sunulmasý öngörülüyor.
Ýngiltere’de her yýl 6 milyon broadband kullanýcýsýnýn yasa dýþý
olarak internetten film ve müzik kopyaladýklarý tahmin ediliyor.
Film ve müzik yapýmcýlarýysa bu þekilde bütün copyright’larýnýn
çiðnendiðini ve her yýl milyonlarca sterlinlik kayba uðradýklarýný
belirtiyor.
12
Sabancý Üniversitesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Batu Erman, en iyi araþtýrmacýlarý
Avrupa araþtýrma alanýna kazandýrmak amacýyla verilen “Marie Curie
Mükemmeliyet Ödülü”ne deðer bulundu.
E
rman, 5 araþtýrmacý arasýna girerek Marie Curie Mükemmeliyet Ödülü’ne layýk görülen
ilk Türk Araþtýrmacý unvanýný kazandý. AB Çerçeve Programý Uluslararasý Yeniden
Entegrasyon Programý kapsamýnda Türkiye’ye dönen Erman, “Molecular Biological
Targeting of T Lymphocyte Signal Transduction and Development” konulu çalýþmasý ile
Avrupa’nýn bilim elçileri arasýna girmeyi baþardý.
En iyi araþtýrmacýlarý Avrupa Araþtýrma Alaný’na kazandýrmak ve Avrupa Araþtýrma Alaný’nýn
görünürlüðünü artýrmak amacýyla 2003 yýlýndan bu yana gerçekleþtirilen “Marie Curie
Excellence Awards/Marie Curie Mükemmeliyet Ödülü (EXA)” ilk kez bir Türk
Araþtýrmacý’nýn oldu.
Brüksel’de 12 Mart’ta yapýlan ödül törenindeki konuþmasýnda TÜBÝTAK burslarý ile baþlayan
giriþimlerine Marie-Curie programlarý ile farklý bir boyut kattýðýný ifade eden Doç. Dr. Erman,
ödülünü Avrupa Komisyonunun Bilim ve Araþtýrmadan Sorumlu Komiseri Janes Potocnik’ten
aldý.
Google’a Avrupalý
rakip geliyor
Avrupa ülkeleri Ýnternet’in en büyük arama motoru Google’a rakip çýkarma
arayýþýnda. Sitenin adý “Quaero”, Latince’de “Arýyorum” anlamýna geliyor. Ama
iþleri hiç de kolay deðil. Zira rakipleri çok güçlü...
Ý
nternet devi Google’a Avrupalý
rakip geliyor. Sitenin adý
“Quaero”. Yazýlým, bilgisayarlarýn yaný sýra televizyonlar ve
cep telefonlarýna da girecek. Projenin
arkasýnda Avrupa Komisyonu’ndan
onay alan Fransa var. Bu çerçevede,
152 milyon dolarý gözden çýkaran
Fransýz hükümeti, projenin 5 yýllýk
finansmanýn yarýsýný karþýlamayý
vadediyor.2005 yýlýnýn Nisan ayýnda
Jacques Chirac ve Gerhard
Schroeder’in ortak fikrinden doðan
ve bugüne kadar içeriði gizli tutulan Quaero, Fransýz teknoloji devi Thomson’ýn liderliðinde, 23
Fransýz ve Alman yazýlým þirketi ve üniversiteden oluþan bir konsorsiyum. Google’a rakip olma
hedefini taþýyan arama motoruna, geliþtirildiði ilk beþ yýlda Fransa ve Almanya’nýn ayýrdýðý bir iki milyar Euro’luk araþtýrma-geliþtirme fonu, ABD’li dev Google’ýn bütçesi yanýnda çok küçük
kaldýðý için de çeþitli çevrelerce alaya alýnmýþtý.
Avrupa’nýn bugüne kadar Google karþýsýnda rakip çýkaramamasý, Avrupa’daki þirketlerin ortak
hareket edememesine baðlanýyordu. Zira, bazý Alman partnerler, 2006 yýlýnýn Aralýk ayýnda
Fransa ile Quaero’nun tasarýmýyla ilgili olarak anlaþmazlýk yaþayýnca projeden çekildi ve Alman
hükümetinin desteklediði Theseus arama motoru projesine odaklandý. Fakat, Avrupa Komisyonu,
Salý günü “Quaero tüm Avrupa toplumlarý açýsýndan olumlu bir proje” diye açýklama yapýnca,
giriþimin AB’nin tam desteðini aldýðý da netlik kazandý. Proje lideri Thomson’ýn açýklamasýna
göre Quaero, çoðunlukla Internet network geliþtiricilerine, içerik daðýtýcýlarýna ve film prodüksiyon stüdyolarýna hizmet vermeyi amaçlýyor.
Fakat Quaero’nun iþi yine de çok zor. Zira, Google, yeni yazýlýmlar ve telekom servisleriyle, sektördeki liderliðini daha da saðlamlaþtýrmak yolunda ilerliyor.
Beyni okuyan makine geliþtirildi
Bilim adamlarý, beyin faaliyetlerini tarayarak insanlarýn zihnindeki imgeleri okuyabilecek bir bilgisayar tekniði geliþtirdi. Araþtýrma, gelecekte insanlarýn hayalleri ya da
anýlarýný görüntüleme teknolojisinin geliþtirilmesi ihtimalini doðuruyor.
B
u büyük buluþ, ABD’li bilimadamlarýnýn, hastanelerde teþhis sürecinde sýkça kullanýlan MRI yani
manyetik çözünürlük görüntüleme tekniðiyle, bir dizi
siyah beyaz fotoðraf gösterdikleri deneklerin beyinlerini
incelemeleri sonucunda geldi.
Uzmanlar, daha sonra bir bilgisayar yoluyla yaptýklarý her 10
tahminden 9’unda, deneðin ne tür bir imgeye odaklandýðýný
tespit etmeyi baþardýlar.
Araþtýrma, gelecekte insanlarýn hayalleri ya da anýlarýný
görüntüleme teknolojisinin geliþtirilmesi ihtimalini doðurdu.
13
Perşembe, 27 Mart 2008
Güncel
Suçlular ve kurbanlar
saçlarýndan bulunabilecek
ABD’de polis, bundan böyle bir tutam saçla suçlularýn yerini ya
da cinayete kurban gidenlerin kimliklerini tespit edebilecek.
A
BD’nin Utah Üniversitesinden araþtýrmacýlar, ülkedeki kuaför salonlarýndan
toplanan saçlar ve musluk suyu örnekleriyle bazý kiþilerin nerede olduklarýný gösterebilecek kimyasal farklýlýklarý ortaya koymayý
baþardý. Araþtýrmaya göre, saçtaki hidrojen ve
oksijen izotoplarýndaki farkýn yüzde 85’i içme
suyu bileþenlerinin farklýlýðýndan kaynaklanýyor. Kiþinin yedikleri ve içtikleri de saçlarýna
geçtiðinden bir tutam saç kiþinin haftalar hatta
yýllar önce nerede olduðunu bulmaya yardým
edebiliyor.Araþtýrmacýlardan Thure Cerling ve
ekibi, saçtaki hidrojen ve oksijen izotoplarýnýn
farklý oranlarda gösterildiði bir liste hazýrladý.
Bu liste kiþilerin tam olarak nerede olduklarýný
göstermese de farklý coðrafi bölgelere ait bilgiler saðlayarak, þimdiden polisin cinayete kurban giden ve 2000’de cesedi bulunan kadýnýn
kimliðini tespit etmesini saðladý.
Araþtýrmacýlar, bu tekniðin, beslenmeyle ilgili hastalýklarýn belirtilerini saptamada
doktorlara, göç eden topluluklar ya da soyu tükenmiþ hayvanlarýn “izini sürmede”
antropologlar ya da arkeologlara yardýmcý olabileceðini vurguladýlar.
Araþtýrmaya katýlanlardan Jim Ehleringer’ýn geliþtirdiði benzer bir teknik daha önce
Amerikan Uyuþturucuyla Mücadele Kurumu tarafýndan kokain ya da eroinin üretim
yerini bulmakta kullanýlmýþtý.
Araþtýrma, “Proceedings of the National Academy of Sciences” dergisinde yer alýyor.
Bilgisayar þimdi
gözünüzün içine bakýp
söz dinliyor
Bilgisayar kullanmak için artýk göz takibi yeterli oluyor.
Tobii firmasý tarafýndan geliþtirilen teknoloji ile internet
reklamýnda izleyicilerin nereye baktýklarý analiz ediliyor.
Özürlüler sadece göz takibiyle bilgisayarý kullanýyor.
G
eliþen teknoloji sayesinde artýk bilgisayarýn tuþ takýmýný kullanmadan sadece göz takibiyle komut vermek mümkün oluyor. CeBIT Biliþim fuarýnda Gelecek Parký (Future Park)
içinde yer alan Tobii firmasý bilgisayarýn tuþ takýmý olmadan kullanýlmasýný saðlýyor. Farklý amaçlar için kullanýlan teknolojinin, kullanýlmadan önce kullanýcýnýn gözlerinin kalibre edilmesi gerekiyor.
Sonrasýnda göz takibi yoluyla bilgisayar kullanýlabiliyor. Özürlüler
sadece göz takibi ile istedikleri kelimeleri veya cümleleri rahatlýkla
yazabiliyor.
Gözü Takip Ediyor
Tobii, bilgisayar monitörüne baðlý ya da ayrý olarak kullanýlabiliyor.
Bilgisayara kurulan farklý yazýlýmlarla göz takibi deðiþik amaçlarla
kullanýlýyor. “Tobii Eye Tracking” adý verilen çözüm, askeri amaçlý
kullanýmdan özürlülerin göz kontrollü yazý yazmasýna kadar farklý
uygulamalar için kullanýlabiliyor.
Osmanlý tarihinin eksik býraktýðý noktalarý tamamlayan önemli belgeler… RAÝF VIRMÝÇA
SUZÝ ÇELEBÝ GAZAVATNAMESÝ - 15
Güneþ batmýþdý vü olmýþdý ahþâm
Yatup ol gice leþker itdi ârâm
Dönüp bunca fütûh u nusretile
Yetiþdiler konaga þevketile
Seher kim subh-gâhun pdiþâhý
Bu sîmîn tahtun ol zerrîn külâhý
Çýkup dîvân-ý a’lâya oturdý
Cihânun cümle hâcâtýn bitürdi
Yerinden durdý serverler tamâmý
Gelüp ‘Îsâ Beðe virdi selâmý
Oturdý her biri yerlü yerinde
Kimi Rüstem kimi Behmen yerinde
Tutup ferzin erenlerden yana ruh
Didi olsun mübârek ‘îd-i ferruh
Bu ‘îdün bir demi ay bir güni yýl
Fedâ olsun ana bin cân ü bin dil
Bu ‘îdile cihân oldý münevver
Zihî ‘îyd-i þafv Allahü ekber
Yine ratbü’l-lisân oldý ‘Alî Beð
Yine gevher-nisâr oldý ‘Alî Beð
Yine ‘Îsâ Beðe kýldý bit’âbý
Didi iy dîn ü devlet âftâbý
Hemîþe düþmenün baþý kesilsün
Kýlýcun ‘arþ ayagýna asýlsun
Demâdem ser-keþ olsun pây-mâlün
Dikilsün çerha râyât-ý celâlün
Ne pervâ sana mekrinden hasûdun
Ne gam ‘Îsâya ta’nýndan cehûdun
Sayfa 38
Ýcâzet himmet eylerse varayýn
Kalan ýklîmine âteþ urayýn
Ýþin küffVrun ah ü vah idem ben
Hudâ ‘avnile câhýn çâh idem ben
Didi iy ehl-i islâmin penâhý
Bu eshâbun ‘Alî þevketlu þâhý
Seni gördi cihân Haydar yerine
Seni baþ itdi kudret leþkerine
Süvâr ol Dülüle ‘azmit ‘Alî vâr
‘Adûya Zü’l-fikârun çek yine var
Cihân þeh-bâzýsýn pervâz urup dön
Hasûd-ý zvg-þeklün ‘ömrine kon
Kelîsâsýn yakup nâr ile nür it
Duhâný kubbeye dûdýn bahûr it
Gazâ arslanýsýn saydit gazâle
Mu’anber turra vü miskîn külâle
Ýcâzet virdi çûn Zâl-ý cihân-bin
Vedâ’ itdi ana ol Rüstem-âyîn
Revân servi boyýn çekdi kenâra
Didi ýþmarladým ol Bîr ü Bâra
Inâyet rehberi hem-râhun olsun
Selâmet mülki menzil-gâhun olsun
Sýrâtu’l-müstakîm olsun tarîkun
Erenler yâhir u bâtýn refikun
Kuþadup tîgýn ol hurþîd-pâye
Süvâr oldý semend-i bâd-pâya
Semend-i mâh-menzil çerh-gerdiþ
Burâk-ý berk-sür’at ra’d-‘izziþ
Sayfa 39
Ne meydâna ki ol gülgûn boþandý
Felek hýnki hasedden kan kaþandý
Þikâristânda ger depretse aný
Kaçurmazdý gazâl-i âsmâný
Sala itdi kamu ehl-i gazâya
Kadem basmagýçün râh-ý safâya
Alay alay u saf saf pehlevânlar
Bu yolda câna baþa kalmayanlar
Dirildi yanýna ol zer-külâhun
Nitekim kevkeb-i seyyâre mâhun
Yola ‘azmeyledi ol Þâh-ý gâzî
Bezendi gâzîlerle deþt ü yazý
Ne yazý cennet-i ‘adnün misâli
Seper gül-þen sünü tûbâ nihâli
Transkribi
Yire indi felek dirsem revâdur
Siper gün nîze hatt-ý istivâdur
Ne nîze sidre-i a’lâya hem-ser
Ne bayrak þeh-per-i Cibrîle benzer
Yöneldi fîserbîli’l-lah gazâya
Tevekkül kýldý cânile Hudâya
Ne cân endîþesi ne nân ümîdi
Ýki ‘âlemde bir Cânân ümîdi
Zihî ‘âþýk zihî gâzî-i sâdýk
Bu gâzîdür olan Dîdâra lâyýk
Gel iy gâzî bu fânîden güzer kýl
Heman evvel kademde terk-i ser kýl
Çû alur dâný minnetsüz bu devrân
Fedâ kýl minnet itsün bari Cânân
Sayfa 40
F o t o : Na f iz Lo k vi ç a
Toprak susar
taþ konuþmaz
hýrsýzlarýn damlarýnda da yuva yapar kuþlar
Melek
teyzem benim
üç evin tek gelini
üç evin emek güzeli
daha kendini kendine sormaya vakit bulamadan
daha anlatamadan içindeki derdini
bel vermiþ yüreði
kapanmýþ çeyiz sandýðý örtülmüþ yüzü
yirmi yazý kýzlýðý her þeyi
Telli duvaðýný taktým içime
teyzem benim Melek
her bahar yeniden
erguvanlarla beraber açar
Vuran vurur
vurulan ölür
ve serde yine anamýzý aðlatan o
-kabahat vuranda deðil vurulandadýr- kalýr
Abo
Abidin
dayým benim
Maraþ’ýn soðuk sularý kadar keskin
Þar Daðý’nýn karlý tepeleri denli býçkýn ve gür
Bismillahirrahmanirrahýym diyerek Hisar Baba
Tekkesi’ne her akþam
sevgilisine akordeon çalarmýþ kale duvarlarýnýn
dibinde
Ey Akdere
yiðit arkadan mý vurur
ey koca çýnar sen varken
nasýl olur da Abidin ölür
bu matem kimin matemi
bu feryat
bu kan tabuttan sýzan
ve yaklaþa yaklaþa giderayak uzaklar
Sultan-i Nevruz’dan Sultan-i Nevruz’a
vurulan dolaþýr durmaz
vuraný arar
Abo: yakasýnda gül
Abo: sýrtýnda býçak
dolaþýr Abo
“Abo’yu vuran Üsçüpli alçak”
14
Hazýrlayan: Agim Rifat
ÞÝÝRÝN ATEÞÝ
Býçak
Perşembe, 27 Mart 2008
Balkan Türk Þiiri
Agim Rifat
Teþfik etmek, Kosova Türk þiirinin yolunu açýp tekrar
tekrar ateþini yakmak adýna, bundan böyle bu sayfada usta
þair Agim Rifat Yeþeren, her hafta bir þiirle çýkacak
karþýnýza sevgili okuyucular.
Ne çýkar kuþ olmaktan
herkeste tabanca
Kültür
1.
Lorka Soyutlamasý
Sordum Barcelona’da küçük bir çocuða
Lorka’nýn gömütü nerede yavrum
Dedi çocuklarýn oyunlarýnda hep
Sordum Sevilla’da bir genç kýza
Lorka’nýn gömütü nerede kýzým
Dedi kýzlarýn yüreklerinde hep
Sordum Madrit’te kör bir yolcuya
Lorca’nýn gömütü nerede amca
Dedi körlerin gözlerinde hep
2.
Otuzaltýlarda kez baktýn maviye
ilk kez otuzaltý yýl sonra gördüm maviyi
gömütünde
mavi baþýmüstündedir o günden sonra hep
Otuzaltýlarda son kez duydun seviyi
ilk kez otuzaltý yýl sonra ayrýlýþý sezdim
sevi yüreðimdedir o günden sonra hep
Otuzaltýlarda ilk kez ölmedin
ilk kez otuzaltý yýl sonra geldim yanýna
birlikteyiz o günden sonra hep
3.
Lorka’dan olmak, düðündür kanlý
alaylar gelir çalgýlarla, ölülerle döner alaylar
T
Ýnsanlarla gökyüzü güzel olmaz
yeryüzünün tacý insanlar der anam
Lorka’dan olmak, ýþýktýr kýrmýzý
gelin aklarla gelir, karalarla döner gelin
Renkler gökyüzüne çýkmaz
yeryüzünün tacý renkler der anam
sabah açar yapraklarýný, kapar akþamlarý
Lorka yýllardýr yüreðimde bir aðaç
bir devrim türküsüdür bu
söylenir düðünlerde
4.
Açýk býrakýrým penceremi
belki Lorka girer düþüme
düþümde onu düþlerim hep
Açýk býrakýrým kapýlarýmý
belki Lorka gelir evime
en çok sevdiðim
Görmedik birbirimizi
yattýk ayný otel odalarýnda
sevdik ayný kýzlarý belki
Necati Zekeriya
Prizren tiyatroya doydu
ürk Tiyatrosunun
72’nci, Prizren
Kültürevi "Nafiz
Gürcüali" Türk
Tiyatrosunun 30’ncu ve
Rumeli Türk Tiyatro
Sanatçıları Derneğinin 15.
yıldönümü dolayısıyla,
Prizren Kültürevi "Nafiz
Gürcüali" Türk Tiyatrosu
jübile kutlamaları münasebeti ile "Bir Delinin
Hatıra Defteri" isimli
oyun, galadan sonra hafta
sonu tekrar ile seyircinin
karşısına çıktı. Nafis
Gürcüali’nin yönetmenliğinde sahnelenen “Bir
Delinin Hatıra Defteri”
adlı monodramı Hayrullah
Şkurtak canlandırdı. Oyun seyirciden büyük
beğeni kazandı. Dünyaca ünlü Ukraynalı yazar
Nikolay Vasiliyeviç Gogol'un kaleme aldığı
"Bir Delinin Hatıra Defteri" öyküsünden
uyarlanarak Sylvie Luneau ile Roger
Coggio'nun yazdığı ve Coşkun Tunçtan
tarafından Türkçeye çevrilen tek kişilik oyun,
Kosova'nın ünlü yönetmeni Nafiz Gürcüali
tarafından sahneye konuldu. Nafiz Gürcüali
Türk Tiyatrosu'nun ödüllü oyuncularından
Hayrullah Şkurtak'ın tek başına oynadığı oyunun konusu şöyle: Sıradan bir 3. dereceden
memur olan Aksentin İvanoviç Poprişçin, bu
sıradanlığı karşısında sürekli aşağılanır, alaya
alınır ve günün birinde Poprişçin çok yüksek
tabakadan bir kızın kendisini sevdiğini sanır.
Hayal dünyasındaki mutluluğu kızın daha
soylu bir beyzadeyle evlenmek üzere olmasını
öğrenmesi ile yıkılır. Bundan sonraki hayalleri, onun da tıpkı o soylu gibi bir asilzade
hatta belki de bir kral olmaktır ve günün
birinde Aksentin İvaneviç Poprişçin, kendini
İspanya Kralı olmuş bir vaziyette akıl hastanesinde bulur.
Güncel
Türkçenin Kosova’sý
BM, 2008’i tuvalet yýlý
Kökler ve
ilan etti
15
2
Perşembe, 27 Mart 2008
008’i tuvalet yýlý ilan eden BM, insanlarýn yüzde 40’tan fazlasýnýn saðlýklý
tuvalet imkanýndan mahrum olduðunu bildirdi. BM’ye baðlý Dünya Saðlýk
Örgütü Müdür Yardýmcýsý David Heymann, Cenevre’de düzenlediði basýn
toplantýsýnda, saðlýksýz tuvaletler yüzünden bulaþan hastalýklarýn dünyada her yýl
iki milyon çocuðun hayatýna mal olduðuna dikkati çekti.
Bulaþýcý hastalýklarýn dünyada yýlda 15 milyon kiþinin ölümüne yol açtýðýný
vurgulayan Heymann, altyapýnýn saðlýklý hale getirilmesiyle bu sayýnýn bir çýrpýda
azalacaðýný belirtti.
Birçok ülkede tuvalet konusunun yýllarca ihmal edildiðini anlatan WHO yetkilisi, yeryüzündeki insanlarýn yüzde 41’inin saðlýksýz tuvaletlerde ihtiyaç
gördüðünü, bir baþka ifadeyle insanlarýn kirli sularla temas ettiðini, bunun da baþta
ishal olmak üzere hastalýklara davetiye çýkardýðýný anlattý.
BM uzmanlarýna göre, tuvaletsizlik, saðlýk dýþýnda güvenlik açýsýndan da sakýnca doðuruyor. Öyle ki, özellikle kadýn ve çocuklar, geceleri tuvalet ihtiyacý için
dýþarý çýkýnca taciz veya tecavüze uðrayabiliyor.
Tuvalet yokluðu, eðitim alanýna da olumsuz yansýyor. Bazý okullarda kýz ve
erkekler ayný tuvaletleri kullanýyor, ancak kýzlar ergenliðe geçiþte tuvaleti yok diye
okulu býrakýyor.
BM verilerine göre, 1990’la 2004 arasýnda 1,2 milyar insan daha saðlýklý
tuvalet imkanýna kavuþtu. Ancak halen yaklaþýk 2,6 milyar insanýn evinde tuvalet
yok...
WHO uzmanlarýna göre, tuvalet sistemini iyileþtirmek için harcanacak 1 lira,
ortalama 9 lira olarak geri dönüyor. Sözgelimi, 1991 yýlýnda Peru’da baþgösteren
kolera salgýný 800 milyon dolarlýk fatura çýkardý. Oysa çok daha küçük bir rakamla
gecekondu mahallelerinin tuvalet altyapýsý ýslah edilebilir ve böylece bu salgýnýn
önüne geçilebilirdi...
Hazýrlayan:
Abdülhadi Taduþka
Geçen haftaki bulmacanın
çözümü
NO:41
Bulmaca No: 42
Kaka, amir\ alo\ klima, pa, oleg, n, e, ozan,
ai, lemon, ide, oran, omar.
T
Bitkileri
ürk boy ve devletlerinin tarihi,
miladýn çok öncesine dayanýr.
Türk kültür dairesi oldukça
geniþ bir toprak kýsmýnda, oldukça
uzun tarihî süreçlerden bugüne kadar
yayýlmýþ durumdadýr. Milattan sonraki
yýllarda aþaðý yukarý 552-745 yýllarý
arasýnda hüküm süren Göktürk
Kaðanlýðý, Türk devlet yapýsýndan
sadece birisidir. Büyük ihtimalle,
Göktürk hanedanlýðýndan çok önceki
bir dönemden itibaren kullanýlan runik
yazý, Göktürkler devrinde büyük bir
yaygýnlýkla kullanýlmýþtýr. Orhun
Abideleri gibi anýt taþlarda bu yazý
ölümsüzleþerek bugüne gelmiþtir.
Runik þekilli yazýlarýn odaklandýðý
buluntu merkezleri Transilvanya,
Kuzey Ýtalya, Fransa, Doðu Avrupa
ülkeleri, Kýrým, Kafkasya, Ýdil-Ural
Havzasý, Altay-Sayan Daðlarý, Lena
Nehri havzasý, Gobi çölü ve çevresi,
Hazar Denizi ve Baykal Gölü arasýndaki Orta Asya ve Güney Sibirya
bozkýrlarýdýr.Bu bölgeler ayný zamanda
Hun, Avar, Bulgar, Suvar, Hazar,
Göktürk, Peçenek, Kýpçak, Uygur,
Kýrgýz, Karahanlý gibi Tük boy ve
devletlerinin hükümran olduðu
sahalardýr. Türkler, Orta Asya, Güney
Sibirya, Volga ve Kafkasya bölgelerine
sahip olmuþlardýr. Eski Türkçe anýtlar
da Orhun, Yenisey, Talas, Doðu
Türkistan, Peçenek, Tuna, Volga-Don,
Sekler, Kafkasya ve Macaristan
sahalarýnda yoðunlaþmaktadýr.En uç
noktalarý þu þekilde
sýralayabiliriz.Doðudan baþlayacak
olursak, Mançurya’da Japon savaþý
sýrasýnda bulunan ve üzerinde Göktürk
yazýsýyla “Suyupin” yazýlý bir damga
vardýr. Mançurya’da Vladivostok’un
kuzeyinde 14. Yüzyýlda kurulan Pohai
Hanlýðýnýn baþþehrinin adý da
Suyupin’dir.1999 yýlý baþlarýnda
Harward Üniversitesi’nden Dr.
Richard Meadow tarafýndan
Pakistan’ýn Harappa harabelerinden
çýkan küçük bir kiremit üzerinde
aþaðýdaki yazýtý (üzerinde altý runik
karakter bulunan kiremit) da dikkate
aldýðýmýzda güneydoðudaki uç noktayý
da þimdilik kaydýyla
belirleyebiliriz.Kuzeyde, Baykal Gölü
içindeki Olohon Adasý’nda taþ
kömüründen yapýlmýþ ve üzerindeki
þekilde Göktürk yazýsýyla “kadýrýk
agýrþak” yazýlý aðýrþaðý görmekteyiz.
Güneyde þimdiye kadar, Yavuz Sultan
Selim zamanýnda Ýstanbul’daki Elçi
hanýna hapsedilen Macar elçisinin han
duvarlarýna yazdýðý Sekel yazýlý metin
sayýlmakta idi. Ancak, Kýrþehir’de
tarafýmýzdan bulunan, üzerinde dört
karakterli Göktürk (runik) yazýsý olan
iki makas ile bir adet halý taraðýnýn da
Göktürk yazýsýnýn yayýlma sahasý
içinde dikkate alýnmasý güneydeki uç
noktayý daha aþaðýlara
çekmektedir.Güneybatýda, Ýtalya’da
Ravenna þehrinde Nikolsburg þatosunda bir konta ait kitaplar arasýnda bulunan Göktürk versiyonuyla yazýlmýþ
parçalar ile Etrüsk yazýtlarýný Göktürk
yazýsýnýn yayýlma sahasý içerisinde
saymak gerekir.
Batýda Romanya, Transilvanya’da
Sekel yazýsýyla yazýlmýþ metinlerin
Alpay
ÝÐCÝ
yanýnda, Nagy-Szent Miklos bölgesinde bulunan (Attila’nýn hazinesi
olduðuna inanýlan) definedeki bazý
parçalar üzerindeki yazýlar ile
Macaristan’da bulunan eserleri belirtmeliyiz.Kuzeybatýda ise özellikle
Ýsveç, Norveç ve Danimarka’da yaklaþýk 3500 taþ üzerinde bulunan
Futhark adýyla anýlan buluntularýn da
Göktürk (runik) yazý ailesi içerisinde
deðerlendirilmesi doðru olacaktýr.
Ýlk paragrafýn yazarý Halil Açýkgöz ve
sonraki alýntýlarýn sahibi, Doðu
Avrupa’daki Göktürk (Runik) Ýþaretli
Yazýtlar adlý atlas hüviyetli eserin
yazarý Ýsmail Doðan hocalarýmýzdan
yaptýðým bu alýntýlamalar, size bir Türk
yazý sisteminin sýnýrlarýný belirtmek
içindi. Peki, böyle bir giriþle ne
amaçladým? Bu yazýmda, Kosova’mda
yaþayan insanlara, Balkanlar’ýn insanlarýna, bu topraklarýn geçmiþine dair
hatýrlatma yapmayý istedim. Buna da
Goralýlarla ilgili birkaç yazý vesile
oldu.Goralý yurttaþlarýmýzýn kökenleri
hususunda düþünceler ortaya atýldý. Bu
düþüncelerden biri, Balkanlar’ýn geneline dair yürütülen bir politikanýn
uzantýsý olarak Goralýlarý, Slav
denizinin bir parçasý olarak görmekteydi. Bu fikre göre Goralýlar,
çevrelerinde yaþayan diðer Slav halklarý gibi Slav idiler. Osmanlýlar onlarý
Müslüman yapmýþlardý.Köken
hususundaki bir diðer fikir ise bu
aralar sayýn Doç. Dr. Ebubekir
Sofuoðlu tarafýndan dillendirildi.
Goralýlarýn, Çanakkale Savaþlarý
zamanýnda gönüllü olarak Çanakkale
cephesine gitmelerinin üzerinde duran
Sofuoðlu, onlarýn kökenleri hususunda
daha baþka belirtmelerde de bulunmuþ.
Ben, bu konuda þimdilik kesin bir
yargýda bulunmasam da yukarýda
yazdýklarýmý sunuyorum. Hani ara ara
dediðim gibi, Türk kültürü konusunda
bilinmeyen ve bulunmayanlar çoktur.
Bu coðrafyalar ve bu zamanlar kim
bilir daha ne gibi verileri ve bilgileri
sunacaklardýr! Bugün Kosova’da, kendisine Türk, Arnavut, Boþnak, Goralý,
Roman, Sýrp vb diyenlerin kaçta
kaçýnýn gerçekten bu ýrka ait olduðunu
araþtýrmak þu zaman için çok gereksiz
bir fikir olacaktýr. Gün, elde kalanlarý
güzelce koruma günüdür. Irkî mensubiyet konusunda bugün bu topraklarda
bazý siyasî durum ve geliþmeler,
aidiyet hususunda önem arz etmeye
baþladý. Ýnsanlarýn bir kýsmý, geçmiþin
bazý dönemlerinde olduðu gibi, yaþam
gaileleri ve gelecek açýlýmlarýna baðlý
olarak kendilerini tarif etmeye baþladý.
Dünyada ýrk mensubiyeti açýsýndan
netlikte bulunmayan toplumlar, er ya
da geç, bir devlet veya toplum tarafýndan psikolojik kontrol altýna alýnýr.
Nasýl rotasý olmayan bir gemiye hiçbir
yel yardým edemezse, nereden gelip
nereye gittiðini bilmeyen bir topluma
da hiçbir geliþme yardým edemez.
Goralýlýk gibi konularda bizim çok
dikkatli ve bilinçli olmamýz gerekiyor.
Diðer bölgelerde olduðu gibi,
Balkanlar’da da çok fazla kayýplarýmýz
var. Bunu tarih çok güzel bir þekilde
söylüyor.
Konkur
Perşembe, 27 Mart 2008
16
17
Perşembe, 27 Mart 2008
To p l u m
Din ve Toplum
[email protected]
[email protected]
M. Tevfik Yücesoy
ALLAH’IN MÜMÝNLERE
DÜNYADA VAATLERÝ
Allah müminlerin tevbelerini kabul
eder
Kim tevbe eder ve salih amellerde bulunursa,
gerçekten o, tevbesi (ve kendisi) kabul edilmiþ
olarak Allah’a döner. (Furkan Suresi, 71)
Allah, iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va’detmiþtir, onlar için bir baðýþlanma
ve büyük bir ecir vardýr. (Maide Suresi, 9)]
Allah müminlerin kötülüklerini iyiliklere çevirir
Ancak tevbe eden, iman eden ve salih
amellerde bulunup davranan baþka; iþte
onlarýn günahlarýný Allah iyiliklere çevirir.
Allah, çok baðýþlayandýr, çok esirgeyendir.
(Furkan Suresi, 70)
Allah zor anlarda müminleri melekleriyle destekler
Þüphesiz: “Bizim Rabbimiz Allah’týr” deyip
sonra dosdoðru bir istikamet tutturanlar (yok
mu); onlarýn üzerine melekler iner (ve der ki:)
“Korkmayýn ve hüzne kapýlmayýn, size vadolunan cennetle sevinin.” (Fussilet Suresi, 30)
Allah Kendi dinine yardým edenlere
yardým eder
Onlarý hidayete erdirecek ve durumlarýný
düzeltip-ýslah edecektir. Ve onlarý, kendilerine
tarif edip-tanýttýðý cennete sokacaktýr. Ey iman
edenler, eðer siz Allah’a (Allah adýna Ýslam’a
ve Müslümanlara) yardým ederseniz, O da size
yardým eder ve sizin ayaklarýnýzý saðlamlaþtýrýr. (Muhammed Suresi, 5-7)
Allah dualara icabet eder
Balýk sahibi (Yunus’u da); hani o, kýzmýþ
vaziyette gitmiþti ki; bundan dolayý kendisini
sýkýntýya
düþürmeyeceðimizi
sanmýþtý.
(Balýðýn karnýndaki) Karanlýklar içinde:
“Senden baþka ilah yoktur, Sen Yücesin,
gerçekten ben zulmedenlerden oldum” diye
çaðrýda bulunmuþtu. Bunun üzerine duasýna
icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardýk. Ýþte
Biz, iman edenleri böyle kurtarýrýz. (Enbiya
Suresi, 87-88)
Andolsun, Nuh Bize (dua edip) seslenmiþti de,
ne güzel icabet etmiþtik. Onu ve ailesini, o
büyük üzüntüden kurtarmýþtýk. (Saffat Suresi,
75-76)
Allah müminler için kolaylýk diler
… Allah, hiçbir nefse ona verdiðinden
baþkasýyla yükümlülük koymaz. Allah, bir
güçlüðün ardýndan bir kolaylýðý kýlýp-verecektir. (Talak Suresi, 7)
… Allah, size kolaylýk diler, zorluk dilemez.
(Bu kolaylýk) sayýyý tamamlamanýz ve sizi
doðru yola (hidayete) ulaþtýrmasýna karþýlýk
Allah’ý büyük tanýmanýz içindir. Umulur ki
þükredersiniz. (Bakara Suresi, 185)
Allah mümin kullarýna rahmet eder
O’dur ki, sizi karanlýklardan nura çýkarmak
için size rahmet etmekte; melekleri de (size
dua etmektedir). O, mü’minleri çok esirgeyicidir. (Ahzab Suresi, 43)
Mü’min erkekler ve mü’min kadýnlar birbirlerinin velileridirler. Ýyiliði emreder, kötülükten sakýndýrýrlar, namazý dosdoðru kýlarlar,
zekatý verirler ve Allah’a ve Resûlü’ne itaat
ederler. Ýþte Allah’ýn kendilerine rahmet edeceði bunlardýr. Þüphesiz, Allah, üstün ve
güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Tevbe
Suresi, 71)
Deðerli varlýðýmýz, eþim babamýz ve dedemiz
Ýbrahim (Ýsmail) BURNÝK
(Terzi)
Ölümünün 5. yýlýnda rahmetle
anýyoruz.
En deðerli varlýðýmýz babamýza doya doya sarýlýp,
kokusuna doymadan, ona hasret kaldýk. Sen
ölmedin, bizim kalbimizdesin ve sonsuza dek
bizlerle yaþayacaksýn. Topraðýn bol, Mekanýn cennet olmasý için duacýyýz.
Ananlar: Eþi Fatime, Oðlu: Dr.Cengiz, Kýzlarý:
Magbule, Melda, Gelini: Ferda, Damatlarý: Kemal,
Cengiz ve Torunlarý: Beste ve Mert
(Þehit)
Ersan
MAZREK
31.03.1981 — 25.03.1999
1999 yýlýnda Retimye köyünde þehit düþen evladýmýzý
9’uncu ölüm yıldönümünde rahmetle anýyoruz.
Mekanının Cennet katýnda olmasý için
Yüce Mevla’ya duacýyýz...
Seni hiçbir zaman unutamayan:
Babasý: Mehmet, Annesi: Fikriye, Kardeþleri: Adnan,
Aslan, Feyzullah, Hayrullah ve Ertan
Kýzkardeþleri: Türkan, Þükran ve Kadriye
ÞÜKRÜ TABAK
Ölümünün 1’nci haftasýnda özlemle
anýyoruz. Ruhun þad mekanýn cennet
olsun.
Eþi: Sevim
Kýzý: Dua
Oðlu: Dardan ve tüm Tabak aile efradý
OKTAY CÝBO
1.ölüm yýldönümünde
rahmetle anýyoruz.
Aradan kocaman bir yýl geçse
de dünde, bu günde, yarýnlarýmýzda, hasretinle canýmýzda,
özleminle kalbimizde, hayalinle
özümüzde, sýcaklýðýnla her an
yer yerde bizimle birliktesin.
Aldýðýmýz her nefeste sen
varsýn, yaþadýðýmýz her an
seninleyiz.
Baban: Mehmet, Annen: Visal, Eþin: Fatmire, Oðlun: Mehmet,
Kýzlarýn: Berna ve Ýlyada, Kýzkardeþin: Meralda, Damadýn:
Fikret ve Yeðenlerin: Funda ve Meray
Asim (Rüstem) Pala’yý
Ölümünün 1. yılında rahmetle anýyoruz.
Sen baþýmýzýn tacý evimizin
direðiydin. Ölümsüzlüðe gittiðinden bu yana içimizde ki
yangýn hiç sönmedi, sönmeyecekte. Ayrýca bizler var
oldukça sende bizlerle birlikte
içimizde yaþayacaksýn.
Mekanýnýn cennet olmasý için
Allah’a duacýyýz. Ruhun þad
olsun.
Ananlar: Eþi: Saniye, Oðlu: Orhan, Kýzlarý: Ümran,
Özcan, Severcan, Gelin: Sebahat, Damatlarý: Nezir,
Rami, Luan ve torunlarý.
Kadın
Perşembe, 27 Mart 2008
18
‘Çocuklarýnýzý çok öpmeyin, öptürmeyin’
M
Prof. Dr. Yavuz Baykal, daha çok çocuk ve genç eriþkinlerde rastlanan, boðaz aðrýsý ve lenf bezlerinde büyümeyle
kendini gösteren “öpücük hastalýðý”na dikkati çekerek, “Çocuklarýnýzý çok öpmeyin, öptürmeyin” dedi.
emorial Hastanesi Ýç Hastalýklarý Bölüm
Koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Baykal,
okullarda çok yaygýn olan “öpücük
hastalýðý”na vurgu yaptý. Prof. Dr. Yavuz Baykal,
þunlarý kaydetti: “Öpücük hastalýðý, yani infeksiyöz
mononükleoz (ÝM), daha çok çocuk ve genç
eriþkinlerde rastlanan, boðaz aðrýsý ve lenf bezlerinde büyümeyle kendini gösteren bir hastalýktýr.
Ebstein Barr virüsü (EBV) tarafýndan oluþturulan
enfeksiyon, tükürük ve boðaz salgýsýyla çýkarýlýr,
yakýn temasla (öpücük), kan yoluyla veya enfeksiyonlu eþyalarla kiþiden kiþiye geçer.”
Kötü hijyene sahip ve kalabalýk bölgelerde
yaþayanlarda görülen öpücük hastalýðýnýn, annenin
aðzýnda öðüttüðü gýdalarý daha sonra bebeðine
veren ailelerde daha kolay ortaya çýktýðýný da
belirten Baykal, “Ýnfeksiyöz mononükleoz, her iki
cinsiyette ve yýlýn her mevsiminde görülür. Virüs,
tükürük ve salyayla çýkarýlarak ve yakýn temas ile
bulaþtýrýlarak, boðaz mukozasýndan vücuda girer.
Önce boðaza ve tükürük bezi hücrelerine, daha
sonra da gýrtlakta bulunan duyarlý B lenfositlere
ulaþýr” dedi. Baykal, hastalýða karþý, “çocuklarýnýzý
çok öpmeyin, öptürmeyin” uyarýsýnda da bulundu.
Hastalýðýn belirtilerine de iþaret eden Baykal, þunlarý kaydetti: “Hastanýn yaþý, klinik belirtilerde
önemlidir. Özellikle çocukluk çaðýnda; lenf bezlerinde büyüme, bademcik iltihabý gibi tipik bulgularýn yaný sýra boðaz iltihabý, kulak iltihabý, karýn
aðrýsý ve ishal gibi belirtilere de neden olabilir.
Genç ve eriþkinlerde ise yüksek ateþ, boðaz aðrýsý,
lenf bezlerinde þiþme ve kanda atipik hücreler
görülür. Genellikle 3-5 gün kadar süren halsizlik,
iþtahsýzlýk, bulantý, batýnda dolgunluk hissi, kas
aðrýlarý, ateþ basmasý, üþüme, titreme, terleme gibi
belirtileri görülebilir. Hastalar en sýk boðaz aðrýsý
þikayetiyle doktora baþvururlar. Hastalarýn büyük
B
Baykal, hastalýðýn tedavisinde istirahatin çok
önemli olduðunu kaydetti.
Baykal, hekim kontrolünün ve tedavinin de önemine vurgu yaptý.
Hastalýðýn komplikasyonlarýnýn oldukça nadir
görüldüðünü, en sýk görülenin ise bir nevi kansýzlýk olan otoimmün hemolitik anemi olduðunu
anlatan Baykal, “Bazý hastalarda, bademciklerde
büyüme, boðazda lenfoid hiperplazi ve beyaz zar
oluþumuna baðlý üst solunum yolu týkanýklýðý
geliþebilir. Dalak yýrtýlmasý çok nadir ancak akýlda
tutulmasý gereken bir komplikasyonudur. Nörolojik
komplikasyonlardan olan beyin iltihaplarý bu yolla
ölümlerin en önemli nedeni olmasýna raðmen,
vakalarýn büyük kýsmý iyileþmeyle sonlanýr.
Hastalýkla ilgili aþý çalýþmalarý vardýr ancak henüz
uygulanan bir baðýþýklama yolu yoktur” dedi.
Hareketli ve keyifli bir güne hazýr olmalýsýnýz.
Sizi mutlu edecek geliþmelerin yanýnda yeni
hobilerle ilgilenmeniz ve içinizden geldiði gibi
davranmanýz oldukça rahatlatýcý olabilir.
bir çoðunluðunda öðleden sonra 40 dereceyi bulan
ateþ görülür. Ateþli dönem, ortalama 10-14 gün
kadar sürer. Bademcikler büyük, boðaz kýzarýk
görünümlü ve bezen beyaz zar ile kaplý olabilir.
Boðaz aðrýsý þikayeti 7-10 gün kadar devam eder.
Bazý hastalarda yumuþak-sert damak birleþim
yerinde kýrmýzý lekeler görülebilir. Bazý hastalarda
göz etrafýnda þiþlik görülebilir. Olgularýn çoðunda
arka boyun kýsmýnda lenf bezi büyümesi vardýr.
Bazý hastalarda karaciðer ve dalak büyümesi
görülebilir. Bazý hastalarda ise gövde, el ve ayaklarýn üst tarafýnda döküntüler görülebilir.”
40 yaþýn üzerindeki toplumun yüzde 6’sýnýn EBV
infeksiyonuna yatkýn olduðunu da dile getiren
Depresyon riskinin en
yüksek olduðu yaþ 40’lar
“Hayat 40’ýnda baþlar” denilir ancak bilim adamlarý depresyon riskinin en yüksek olduðu
dönemin 40’lý yaþlar olduðunu saptadý.
ilim adamlarýnýn 80 ülkede 2 milyon kiþi üzerinde yaptýðý
veri analizine göre, insanlarýn depresyona en açýk olduklarý yaþ 44. ABD’deki Warwick Üniversitesi ile
Dartmouth Yüksek Okulu tarafýndan yapýlan araþtýrmaya göre,
depresyon riski gençken ve yaþlýyken en düþük seviyede
bulunuyor.
Daha önceki araþtýrmalarda ise mutsuzluk ve depresyon riskinin
yaþam boyunca görece sabit olduðu öne sürülüyordu. Riskin
40’lý yaþlarda zirveye ulaþtýðý yolundaki bu son araþtýrma ise
tüm dünyada, her çeþit insan için durumun ayný olduðunu gösteriyor.
Profesör Andrew Oswald, “Bu durum erkekler ve kadýnlar,
bekarlar ve evliler, zenginler ve fakirler, çocuklular ve çocuksuzlar arasýnda ayný” dedi, ancak orta yaþýn evrensel olarak neden en riskli yaþ olduðunun tam olarak bilinmediðini
söyledi.Oswald, bunun sebepleri arasýnda, insanlarýn bu yaþta kendi zayýflýk ve güçlülüklerini benimsemeyi ve
hayata geçirilemeyecek hayallerini bastýrmayý öðrenmelerinin bulunabileceðini belirtti.
Bir baþka ihtimalin de insanlarýn akranlarýnýn öldüðünü gördükleri bu yaþ diliminde bir karþýlaþtýrma yapma
sürecinin devreye girmesi ve kalan yýllarý konusunda deðerlendirme yapmaya baþlamalarý olduðu kaydedildi.
Prof. Oswald, ortalama bir insanda depresyonun öyle bir yýl içinde birdenbire gelmediðini yavaþ yavaþ ortaya çýktýðýný söyledi.Ýnsanlarýn çoðunun 50’lerine geldiklerinde bu depresif dönemden çýktýklarý, 70 yaþýna gelindiðinde
ise 20 yaþýndaki bir genç kadar mutlu ve saðlýklý olunabildiði kaydedildi.Bu tür hislerin orta yaþta normal
olduðunu bilmenin belki de insanlarýn bu dönemi daha kolay atlatmalarýna yardýmcý olabileceði bildirildi.
Evle ilgili iþlere ve yoðun uðraþlara zaman
ayýrmak zorundasýnýz. Ailevi konulardaki
geliþmeler sizi yeni sorumluluklara iterken,
anne veya baba ile ilgili konular da gündeme
gelebilir.
Daha rahat edebilir ve pek çok konuda kendinizi daha olumlu þekilde ortaya koyabilirsiniz.
Zihinsel uðraþlardaki yoðunluk sizi hareketli
ve kararlý kýlabiliyor. Bu alanda yenilikler ve
ileriye dönük düþünceler peþinde olacaksýnýz.
Kazançlarýnýzý ve maddi alanda sizi yakýndan
ilgilendiren konularý yakýndan takip etme
gereði duyacaksýnýz. Parasal alanda yeni beklentiler içine girebilir ve kazançlarýnýzý artýracaðýnýz olanaklar elde edebilirsiniz.
Her konuda hýzlý hareket edebilir ve bir çok
alanda olaylarý kontrol altýna alabilirsiniz.
Pek çok konuda yapýcý olmanýzýn yararlarýný
görerek, giriþimlerinizde daha aktif olabilirsiniz.
Bu sayede toparlanma þansýnýz olabilir. Gün
boyunca geçmiþle ilgili konularýn getirdiði
huzursuzluklarý ve yeni olaylarý akýþýna býrakmanýz en doðrusu. Büyük risklere girmeden
geliþmeleri izlemeyi baþarabilirsiniz.
Sizin için pozitif þartlar geliþmeye devam
ediyor. Sosyal hayatýnýzdaki hareketlilik, aþk
hayatýnýza yansýyabilir. Bugün içinde bulunduðunuz gruplar veya, takým çalýþmalarý
içerisinde kendinizi daha iyi gösterebilir.
Ýþle ilgili konulara ve artan sorumluluklara
odaklýsýnýz. Yapabileceðiniz çok þey var ve
kendinizi gösterebilirsiniz. Eðer yeteri
kadar çaba göstermeyi göze alýrsanýz baþarý
sizin olacak.
Size destek veren birçok olanakla karþý
karþýya kalabilirsiniz. Özellikle yabancý
kiþilerle ilgili konular hayatýnýz daha fazla
girecektir. Bununla ilgili yeni adýmlarýnýzý
saðlam bir þekilde atabilirsiniz.
Ortaklaþa paylaþýmlarýn getireceði bazý huzursuz edici geliþmelere raðmen, kazançlý çýkacaðýnýz anlaþmalar nedeniyle rahat olacaksýnýz.
Borç alacak konularýnda göreceðiniz destekler
sayesinde olumlu sonuçlar elde edebilirsiniz.
Bu konuda yeni kararlar almanýz gereken
geliþmeler ve ortaklýklarýn size getirdiði
kazançlar söz konusu. Zira, baþkalarýnýn
getireceði öneriler doðrultusunda kararlarýnýz belirleyici olabilir.
Detaylý konularýn getirdiði koþturmacalar
öne çýkýyor. Çok planlý olmanýz gereken ek
iþlerle beraber düzen gerektiren konulara
eðilebilmelisiniz. Belki de daha fazla hizmet
etmeniz gerekebilir.
19
Perşembe, 27 Mart 2008
Çocuk
6 farkı bulunuz
Spor
AbdülKadir
BIYIKLI
ÝSTANBUL
Perşembe, 27 Mart 2008
[email protected]
Yanal’ý göndermek
isteyenler!
G
eçen hafta Beþiktaþ’ý elinden
kaçýran bir takým Trabzonspor
ve karþýsýnda gelene gidene 3
atan Kayserispor. Kim kazansa sürpriz
olmazdý bana göre. Kayseri takýmý
kadro yapýsý ve teknik heyeti ile hem
istikrarý yakalamýþ hem de sorunsuz.
Kayserispor’dan Ali Turan, Mehmet
Eren, Aydýn gibi oyuncularý
Trabzonspor’da oynasa diye içimden
geçiriyordum ki, onlarýn bir hatasý
geldi ve Trabzonspor öne geçti.
Futbol ne garip oyun! Geçen hafta
Beþiktaþ olmadýk yerden goller buldu.
Kayserispor karþýsýnda Trabzonspor’un
bulduðu ilk gol de ikinci gol de
olmadýk yerdendi.
Beþiktaþ maçýnda yenilen Trabzonspor
ile Kayseri karþýsýnda galip gelen
Trabzonspor arasýnda oyun farký vardý.
Güç farký da vardý. Yani diyebilir
misiniz ki, geçen hafta Trabzonspor bu
maçtan daha kötüydü. Hatta daha iyiydi. Ama olmadý iþte.
Tolunay Kafkas, neden Mehmet Topuz
ve Gökhan Ünal ile baþlamadý anlamadým ama bu ikisi olmadan tam
takým da olamýyor Kayseri. Oyunun
bütününde futbol adýna iiy hareketleri
Kayserispor yaptý.
Trabzonspor’a gelince attýklarý gol
kadar yedikleri gol de acemilik
ürünüydü. Kaleci Tolga’nýn ilk müdahalesi baþarýlý ama kalesinde dönmekte
geç davranýyor. Sonra Mustafa Keçeli,
toptan kaçýyor.
Ýkinci yarý sahada gezinip duran
Yattara gol pasýný vererek kendini
affettirdi. Ýþte Ersun Yanal farký burada. Ne olursa olsun Yattara’yý oyunda
tutuyor. Ýyi de yapýyor. Dünkü maçta
Hüseyin, Barýþ, Tayfun bana göre
diðer arkadaþlarýna göre önde top
oynadý. Umut iki gol attý ama çok
yetersiz. Yani çok rahat pozisyonlarda
Umut yok. Onun yanýna çok iyi bir
santrafor olmazsa yine umutlarýmýz
boþa çýkar.
Ersun Yanal’ýn tartýþýldýðý bu ortamda
bu galibiyet çok önemli. Trabzonspor
yönetimi ve yerel medyasýný el ele vermiþ Ersun Yanal’ý göndermek istiyor.
Neden? Söyler misiniz neden? Yani ne
yapmaya çalýþýyorsunuz? Daha kendi
takýmýný kurmadý, kendi oyuncularýný
transfer etmedi. Trabzon’da baþka
hocalar için lobi yapanlara Ýstanbul’dan sesleniyorum. Boþuna çaba içindesiniz. Bu þekilde Trabzonspor’a
zarar veriyorsunuz. Eðer gizli gizli
Ersun’u gönderme planýnýz varsa da
hiçbir þey demiyorum, sadece
yakýþtýramýyorum.
Yüzmede bir rekor daha
Avustralyalý Sophie Edington, bayanlar 50 metre sýrtüstünde 1 gün önce dünya rekoru
kýran Emily Seebohm’un rekorunu, 28 saliseyle geliþtirdi.
Sydney’de düzenlenen ve olimpiyat oyunlarý seçmesi niteliði taþýyan Avustralya Yüzme
Þampiyonasý’nda, bayanlar 50 metre sýrtüstünde mücadele eden Sophie Edington, 27,67
saniyelik derecesiyle bir gün önce Seebohm tarafýndan kýrýlan 27,95 saniyelik dünya rekorunu geliþtirerek, yeni dünya rekorunun sahibi oldu.
Edington ve Seebohm, pazartesi günü bayanlar 100 metre sýrtüstünde Olimpiyat seçmeleri
için mücadele edecek.
Fish Federer’i devirdi
Pacific Life Open Tenis Turnuvasý’nda finalin adý belli oldu. Dünya
klasmanýnýn 1 numarasý Roger Federer’i yenerek büyük bir sürprize imza atan Mardy Fish ile son þampiyon Rafeel Nadal’ý eleyen
Novak Djokovic, finale yükseldiler.
W
TA ve ATP takviminde yer alan 2.1 milyon dolar ödüllü Indian Wells
Pacific Life Open Tenis Turnuvasý’nda, erkeklerde finalistler belli
olurken 1 ve 2 numaralý seri baþý raketler yarý finalde elendiler.
Turnuvanýn sürpriz ismi ABD’li Mardy Fish, yarý finalde karþýlaþtýðý dünya klasmanýnýn 1 numarasý Ýsviçreli Roger Federer’i zorlanmadan saf dýþý býraktý.
Dünya klasmanýnda 98. sýrada bulunan Fish, bu sezon þimdiye kadar gösterdiði
performasla eleþtirilen Federer’i, 63 dakika içinde 6-3 ve 6-2’lik setlerle 2-0
maðlup ederek Indian Wells’te ilk kez finale yükseldi.
Diðer yarý final mücadelesinde ise, geçen sene bu turnuvada final oynayan Novak
Djokovic ile Rafael Nadal karþý karþýya geldi.
Dünya tenisinin yükselen deðeri Djokovic, 2 numaralý seri baþý Ýspanyol Rafael
Nadal’ý set vermeden geçerek, geçen sene finalde yenildiði rakibinden rövanþýný
aldý.
Sezonun ilk Grand Slam’i Avustralya Açýk’ta þampiyon olan Sýrp raket, 1 saat 27 dakika süren karþýlaþmayý 6-3 ve 6-2’lik
setlerle kazandý.
F
Açýk ara Raikkonen
Formula 1 sezonunun ikinci yarýþý Malezya Grand Prix’sini Ferrari pilotu Kimi Raikkonen kazandý.
BMW Sauber’den Robert Kubica ikinci olurken McLaren’den Heikki Kovalainen üçüncü sýrayý aldý.
ormula 1 2008 sezonunun ikinic yarýþý Malezya
Grand Prix’sini, son þampiyon Kimi Raikkonen
kazandý. Sepang Pisti’nde 56 tur üzerinde koþulan
yarýþta ikinci sýradan start alan Ferrari pilotu, çok rahat
götürdüðü yarýþý en yakýn rakibinin yaklaþýk 20 saniye
önünde kazanarak sezonun ilk galibiyetini aldý. Avustralya
Grand Prix’sinde finiþ göremeyen Fin pilot, Malezya’da
ikinci, kariyerinde ise 16. zaferini elde etti. Malezya
GP’sine pol pozisyonda baþlayan diðer Ferrari pilotu Felipe
Massa ise, 31. turda spin atarak yarýþ dýþý kaldý. BMW
Sauber’den Robert Kubica’nýn ikinci olduðu yarýþta,
McLaren sürücüsü Heikki Kovalainen üçüncü sýradan finiþ
gördü. Polonyalý Kubica kariyerinin en iyi derecesini elde
ederken, Kovalainen de McLaren pilotu olarak ilk kez
podyuma çýkma baþarýsýný gösterdi. Üçüncü sýradan yarýþa
baþlayan Jarno Trulli, dördüncü olarak Toyota adýna önemli
puanlar kazandýrýrken, cezasý nedeniye 9. sýradan start alan
Avustralya GP’si galibi Lewis Hamilton beþinci oldu.
BMW’den Nick Heidfeld’in altýncý, Red Bull’un
Avustralyalý pilotu Mark Webber’in yedinci olduðu yarýþta,
2005 ve 2006 þampiyonu Renault pilotu Fernando Alonso
ise 8. sýradan finiþe ulaþtý.

Benzer belgeler