nasıl bir saray!

Transkript

nasıl bir saray!
NASIL BİR SARAY!
BERLİN SARAYI – HUMBOLDT FORUMU
SARAY VE BERLİN
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
SARAYIN YIKILIŞI
CUMHURİYET SARAYI
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
 Tüm dünya için önemli bir kültür merkezi
 Uluslararası cazibeye sahip bir merkez
 Küresel anlamda bütünleşen bir dünyayı yansıtan mekan
 Konsept: Humboldt kardeşlerin kozmopolit dünya görüşü
 Müze Adası ve Humboldt Forumu, birbirlerini bütünlüyor
 Avrupa’nın Çağdaşlığı: Avrupa dışındaki sanat ve kültürlerden
esinlenmiştir
 Kültür, insanların arasındaki bir değer alışverişidir
 Bilim ve üst düzey araştırmalar için yeni formatlar
 Sergiler, yabancı dünyaları anlamamızı sağlar
 Dünya çapında bir seyahat
 Tarihi süreçlerin anlaşılması ve modern neden sonuç araştırmaları
yoluyla incelenmesi
 Dünya kültürlerinin eşit haklara sahip olması
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
BERLİN SARAYI – HUMBOLDT FORUMU
ORTAK
A0
SARAY VE BERLİN
A1
Saray alanının geçmişi ve geleceği
Şehrin merkezinde bulunan Berlin Sarayı, 15’inci yüzyıldan 20’nci yüzyıla kadar
Brandenburg prenslerine, Prusya krallarına ve Alman İmparatorlarına saray
hizmet etmiştir. Sarayın etrafında bulunan ve günümüzde hâla ayakta kalan
diğer tüm gösterişli yapıların konumları saraya göre düzenlenmiştir.
1700’lü yıllarda Andreas Schlüter tarafından kraliyet sarayının genişletilmesiyle,
Almanya’nın barok tarzındaki en önemli sivil mimari eseri olma özelliğini kazandı.
1950 yılında, Alman komünist partisi Sosyalist Birlik Partisinin (SED) çabaları
sonucunda yıkılmıştır. Yıkımdan sonra ortaya çıkan alan, 1974 yılına kadar tören
alanı olarak kullanıldı. 1976 yılında, Cumhuriyet Sarayı olarak kabul edildi ve
Doğu Alman Halk Kamarası tarafından toplantı merkezi olarak kullanıldı.
Alman Federal Parlamentosu, büyük bir bölümünde zehirli asbest maddesi
bulunan Cumhuriyet Sarayının yıkılmasına ve ardından Berlin Sarayının,
Humboldt Forumu olarak yeniden inşa edilmesine karar verdi.
İnşaat çalışmaları 2012 yılında başladı. Yapının açılışının, 2019 yılında yapılması
planlanıyor.
SARAY VE BERLİN
A2
SARAY VE BERLİN
1.
Dorotheenstadt semti ile birlikte Kraliyet başkenti Berlin’in imar planı, Johann
Bernhardt Schultz’a tarafından yapıldı
Berlin, 1688
Veliaht Prens (1640-88) ve 1701 yılında Prusya’nın ilk Kralı olarak tahta oturan
III. Friedrich‘in (1688-1713), şehri batı genişletmesiyle, o zamana kadar şehrin
uç bölgesinde kalan Berlin Sarayının konumu, giderek şehir merkezi olmuştur.
Johann Moritz von Nassau-Siegen tarafından, 1646/47 yıllarında “Unter den
Linden” olarak isimlendirilen bulvar, Prensin avlanma bölgesi olan ve günümüzde
hayvanat bahçesi olarak kullanılan alana, atla ulaşması yol olarak yapılmıştır.
Kral II. Friedrich Wilhelm (1786-1797) tahta oturduğu 18. yüzyılın sonunda
„Brandenburg Kapısını“ saray önü yapısı olarak yaptırmıştır. Kral IV. Friedrich
Wilhelm (1840-1858) döneminde mimar Karl Friedrich Schinkel tarafından
„Linden“ bölgesinde bulunan Barok tarzdaki yapılaşmaya karşıt bir nokta olarak,
Packhof Eski Müze ve Saray Köprüsü, Mimarlık Akademisi ve Friedrichswerder
Kilisesinden oluşan yapılar grubu inşa edilmiştir. I. Friedrich Wilhelm (17131740) döneminden itibaren tören alanı olarak kullanılan Lustgarten bahçesine,
yeni bir peyzaj düzeni kazandırmıştır.
2.
17. yüzyılın ortasında Berlin’in Cölln semti, Johann Gregor Memhardt’a ait
bakır tel çalışması.
1650’lı yıllarda Berlin
3.
Berlin’in Cölln semtinden Caspar Merian’ın 1646/51 yıllarında yapmış olduğu
oymabaskı çalışması (bir bölümü)
Frankfurt/Main, 1652
4.
Karl Friedrich Schinkel tarafından yapılan bir çizimde, Lustgarten bahçesi için
hazırlanan tasarımının genel görünümü görülmektedir.
Berlin, 1823
SARAY VE BERLİN
1.
2.
3.
Brandenburg Kapısından Unter den Linden bulvarı üzerinden Berlin
Sarayına bakış
Berlin, 1930’lu yıllar
Berlin’in merkezinden güneydoğu yönüne doğru Saray ve katedralin
havadan çekilmiş fotoğrafı
1920’li yıllarda Berlin
Unter den Linden caddesiyle beraber, Berlin Sarayının batı yönüne
doğru havadan çekilmiş fotoğrafı
1930’lu yıllarda Berlin
SARAY VE BERLİN
1.
2.
3.
4.
A3
A4
Sarayın güney cephesini ve Veliaht Prensin uzun köprüdeki atlı
eykelini gösteren bir kartpostal
1900 yıllarda Berlin
Sarayın Unter den Linden bulvarından görünüşü
Berlin, 1901
Amazon heykeli ile birlikte Lustgarten bahçesi üzerinden, Eski
Müze’nin merdivenlerinden sarayın görünüşü
Berlin, 1869
Saray meydanı ve Spree nehri cephesinden, arka planda katedralin de
göründüğü bir resim
1945 yılı öncesinde Berlin
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
B1
ŞATODAN SARAYA GEÇİŞ
1443 ile 1450 yılları arasında kurulan şato (“Zwing Cölln”), Prens II. Joachim (15351571) döneminde bir Rönesans sarayına dönüştürülmüştür. Son olarak, Mimar
Andreas Schlüter tarafından saraya Barok karakteri kazandırılmıştır. Tahta geçme
çabasındaki Prens III. Friedrich (1688-1713), Schlüter’e 1699 yılında saray
mimarı unvanını verdi. Bunun üzerine yapı Schlüter tarafından, Roma’daki
Palazzo Madama eserine benzer barok bir cephe ile kaplanmıştır. Bu sayede,
saray daha büyütülmeden, mevcut yapıya anıtsal ve görkemli bir hava
kazandırılmıştır. Yapının batı yönünde iki katına çıkarılması, Schlüter’in halefi olan
ve diğer adıyla von Göthe olarak bilinen Johann Friedrich Eosander döneminde
gerçekleştirilmiştir.
Schlüter tarafından gerçekleştirilen yenileme çalışmalarıyla, 1701 yılında Prusya
kralı olan I. Friedrich’i, Avrupa’nın önde gelen diğer hükümdarlarıyla aynı
seviyeye çıkardı. Saray inşaatın masrafları, neredeyse Prusya’nın mali açıdan
çökmesine neden olmuştur. Bu nedenle, I. Friedrich Wilhelm yapıyı sadece 1716
yılına kadar tamamlamakla yetindi ve sarayın iç kısmının daha da görkemli
yapılmasından vazgeçti.
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
B2
1.
Schlüter’in 1699 yılına ait saray modeline ait C. F. Blesendorf tarafından
1701 yılında yapılan bir Berlin çizimi baz alınarak, Johann
Ulrich Krauss tarafından hazırlanan bakır tel çalışması.
2.
Paul Decker tarafından çizilen Schlüter’e ait projenin yan avlu cephesinden
görünüşü,
Berlin 1703
3.
Münzturm kulesinin Schlüter tarafından hazırlanmış tasarımı,
Berlin, 1705
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
B3
1.
Yıkım sonrası, saray yapısının batı cephesinden görünüşü,
1945 yılı öncesi Berlin
2.
Eosander Kapısının yakın görünüşü,
1930’lu yıllar Berlin
3.
Aziz Georg’un Büyük Saray Avlusundaki tunç heykel grubu,
1945 öncesi Berlin
4.
Şehir Sarayının doğu tarafında bulunan Neptün çeşmesini gösteren,
renklendirilmiş kartpostal,
Berlin, 1890
5.
Saray meydanının güney tarafındaki kapıları,
1945 öncesi Berlin
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
B4
1.
Eski saray eczanesinin Lustgarten cephesinden görünüşü,
1945 öncesi Berlin
2.
Sarayın Lustgarten bahçesi cephesinde yer alan V numaralı kapısı, 1910’lı
yıllarda Berlin
3.
Lustgarten’a bakan terastan, batı cephesindeki at yetiştiricilerinin tunç
heykelleri,
Berlin, 1930
4
ALMANYA’NIN BAROK TARZINDA YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ SİVİL MİMARİ
ÖRNEĞİ
B5
1.
Schlüter Avlusunun görünüşü,
1945 öncesi Berlin
2.
Schlüter Avlusunda Berlin Filarmoni Orkestrasının Wilhelm Furtwängler’in
yönetiminde verdiği bir konser
3.
Schlüter Avlusunun uzun kenarındaki büyük kaide üzerinde yer alan
heykeller, 1945
SARAYIN YIKILIŞI
C1
İkinci Dünya Savaşında saray,1944 yılında aldığı ilk hasardan sonra, 3 Şubat
1945 tarihinde Berlin’e düzenlenen en büyük hava bombardımanı sırasında büyük
hasar gördü ve dört gün boyunca neredeyse tamamen yanarak kül oldu. Buna
rağmen, yapının taşıyıcı duvarları ayakta kalmayı başardı. Savaşın bitmesinin
hemen ardından, sarayı kurtarmak için ilk çalışmalara başlandı. Yapının ayakta
kalan Beyaz Salon kanadı adlandırılan bölümünde, henüz daha 1946 ile 1948
yılları arasında bile, büyük sanat sergileri düzenlenmiştir.
1948 yılında Sovyetler Birliği tarafından Berlin’e giriş çıkışların kapatılmasından
sonra, şehir ikiye bölündü. Komünist Sosyal Birlik Partisi (SED) şehrin doğu
kısmının yönetimini ele geçirdi. Ardından, 1949 ile 1950 yılları arasında sarayın
yıkılmasına başlandı. Bu yıkıma karşı, tüm dünyadan gelen tepkiler Doğu
Berlin’de yankı bulmadı ve Doğu Almanya’da yasaklandı. 7 Eylül 1950 tarihinde
patlayıcılar yardımıyla yıkıma başlandı. Yıkım çalışmaları neredeyse altı ay sürdü.
Sarayın yerine, doğu tarafında Doğu Almanya yönetimi tarafından toplu mitingler
ve merasimlerde kullanılan ve büyük bir tribünü bulunan Marks-Engels Meydanı
yapıldı.
SARAYIN YIKILIŞI
C2
1.
Sarayın Schlüter Avlusunda meydanında ye alan savaş hasarları,
27. Mart 1945
2.
Savaş esnasında bomba şarapnellerine karşı korumak amacıyla etrafına
örülen duvarın kalıntıları ve Neptün çeşmesi, Berlin,
Nisan 1946
3.
1848 devriminin 100. yıl kutlamaları sebebiyle düzenlenen sergi, Berlin, 1948
4.
Saray meydanında yer alan güneybatı cephesinin havaya uçurulması, Berlin,
15 Eylül 1950
SARAYIN YIKILIŞI
C3
1.
Schlüter Avlusunun yıkımı, Berlin, Kasım 1950
2.
Sarayın yıkımı, propaganda amaçlı olarak istismar edildi, Berlin, Ekim 1950
3.
Neptün çeşmesindeki propaganda pankartları, Berlin, Ekim 1950
4.
Tesadüfen çekilen bir kare:
Berlin’li iki sokak süpürgecisi patlama uyarı sinyalini duyunca, her ikisi
de korkuyor,
Berlin, 1950
5.
Tören alanı ve protokol tribünün güneybatı yönünden görünüşü – büyük
boşluk meydana geldi,
Berlin 1951
CUMHURİYET SARAYI
D1
Daha sonra Marks-Engels Meydanı olarak adlandırılan eski saray alanında, 1974
yılından itibaren Cumhuriyet Sarayının yapımına başlandı. Yapının açılışı, 1976
yılında yapıldı. Binada büyük bir antrenin dışında (çok sayıdaki ışık nedeniyle
dönemin komünist parti genel sekreteri Erich Honecker’e ithafen, ‘Erich’in Lamba
Mağazası’olarak anılıyordu) restoranlar, sahneler, bowling tesisi, büyük bir
etkinlik salonunu ve ayrıca Doğu Almanya Halk Parlamentosu bulunuyordu,
böylece siyasal temsil görüntüsü altında “sosyalist görkem” halkevi karakteri ile
bütünleştiriliyordu. Doğu Almanya’da yapılan şiddetsiz devrimin ardından, Doğu
Alman Parlamentosu burada 23 Ağustos 1990 tarihinde, tarihi birleşme kararını
onayladı. Ayrıca, sarayda çalışan personelin temsilcileri tarafından yürütülen bir
kampanya sonucunda, uzmanlar tarafından tespit edildiği üzere, yapıdaki aşırı
yüksek asbest yükü nedeniyle, Cumhuriyet Sarayının kapatılması kararı verildi.
Eski sarayın yeniden yapımı ve Cumhuriyet Sarayının ayakta tutulması
konusunda, son derece hararetli tartışmalar yapıldı ve 1988 yılı öncesinden
itibaren yapıdaki asbestin temizlenmesine başlandı. Bu amaçla, bina kaba inşaat
haline döndürüldü. Federal Parlamento’nun kararı uyarınca, 2006 ile 2008 yılları
arasında sarayın yıkımı gerçekleştirildi.
CUMHURİYET SARAYI
D2
1.
Şarkıcı Udo Lindenberg Cumhuriyet Sarayında,
1983
2.
Cumhuriyet Sarayının fuaye bölümünde yer alan Magdeburg’lu sanatçılar
Reginal Richter ve Richard Wilhelm’in Cam Çiçek adlı eseri
Berlin, 1976/90
3.
Komünist partinin (SED) Cumhuriyet Sarayında düzenlenen XI. parti
kurultayının açılışı
Berlin, 17 Nisan 1986
CUMHURİYET SARAYI
D3
1.
Cumhuriyet Sarayının yıkımına karşı yapının önünde protesto gösterileri
Berlin, 27 Mart 1993
2.
Eski sarayın silah deposu binasının görünüşü, Berlin, 1935 yılı civarında
3.
Cumhuriyet Sarayının silah deposu binasının görünümü; sağda: Devlet
Şurası Binası
1990 sonrası Berlin
4.
Batıdan yıkım alanına bakış: Günümüzde, sadece merdiven kuleleri ayakta
kalmıştır.
Berlin, Ekim 2008
5.
Saray köprüsünden saray simülasyonuna bakış (1993-94)
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
E1
Sarayın içi ve etrafı önemli toplumsal ve siyasi olaylara sahne olmuştur. Saray
daima Berlin’in, daha sonrada Prusya’nın ve en sonunda Almanya’nın toplumsal
merkezi konumunu kazandı. Toplumsal konuların bu tarihi mekânda ele alınması
bir gelenek olmuştur.
Saray Berlin’de değildi – Sarayın kendisi, Berlin’di.
Wolf Jobst Siedler
1.
Kral I. Friedrich’in yenilenen saraya gelişi,
Berlin, 1701
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
E2
1.
Batıdan sarayın iç avlusuna bakış, 1690’lı yıllar Berlin,
2.
Mimar Albert Geyer’in 1500’lü yıllarda yapmış olduğu geleceğe yönelik çizimi
3.
Sarayın kesiti, 1685’li yıllar
4.
Rönesans yapısı
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
E3
1.
Çar I. Aleksander’in Kral III. Friedrich Wilhelm ile Kraliçe Luise’yi Berlin’de
ziyareti,
Berlin 1806
2.
Birleşik Meclisinin ilk açılışı,
1847
3.
Prens Sanat Galerisi, 1680 (1703 yılında saraya taşındı)
4.
Mart şehitleri için, sarayın önünde matem geçidi,
1848
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
1.
İmparatorluk meclisinin Beyaz Salon’da açılışı,
1888 (Anton von Werner’in tablosu)
2.
Zafer kutlaması,
1866
3.
Ulusal anıtın açılış töreni,
1897
4.
E4
İmparatorun kızı Victoria Luise ile Hannover Prensi Ernst August’un
evlenmesi dolayısıyla çiftin merasimle saraya gelişi,
1913.
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
E5
1.
Devrimciler sarayın önünde,
1918
2.
İmparator II. Wilhelm’in Birinci Dünya Savaşının başlaması ile ilgili balkondan
yaptığı konuşma,
1914
3.
Siyasi duyurular, saraydan yapılırdı (Karl Liebknecht),
9.11.1918
4.
Saray müzesi,
1920 – 1943
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
1.
Nazi dönemi: Sarayın önünde istismar amaçlı olarak propaganda,
“Kahramanları Anma Günü”,
17.3.1935
2.
Sarayın bombardımandan sonraki durumu
3.2.1945
3.
Yıkım, 1950
4.
Sarayın Kızılordu kente girdikten sonraki durumu
5.
17.10.1950
E6
“SARAY BERLİN’DE DEĞİLDİ – SARAYIN KENDİSİ, BERLİN’Dİ.”
E7
1.
1980’li yıllarda Cumhuriyet Sarayı
2.
Saray Simülasyonu,
1993/94
3.
Saray meydanı (Devlet Şurası Binasından bakış),
2009
4.
Saray Meydanı Çayırı,
2010
5.
Berlin Sarayı – Haziran 2012’de Humboldt Forumun inşaatının başlangıcı
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F1
TÜM DÜNYA İÇİN ÖNEMLİ BİR KÜLTÜR MERKEZİ
Humboldt Forumuyla, Almanya uluslararası platformda kültürel değerlerin
alışverişini sağlayan bir kültür merkeze sahip olacak. Tüm dünyadaki kültürel
projelerin, farklı ulusal kimliklerin ve metropollerin şan ve şöhretlerinin ortaya
koyulduğu ve şekillendiği bir platformdur.
Kültürel bir miras olan Berlin Sarayı, kültürler arası diyalogu ve geleceğe yönelik
çağdaş projeleri bir araya getirmesi yönüyle, şehre ayrı ve özel bir cazibe
kazandırmaktadır. Büyük mimari uygulamalar, Humboldt Forumunun geniş halk
kitlelerine hitap etmesini sağlamaktadır.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F2
ULUSLARASI ETKİNLİĞE SAHİP BİR MERKEZ
Humboldt Forumu, sanatlarıyla ve kültürleriyle Asya, Afrika, Amerika, Avustralya
ve Okyanusya’yı bir araya getiriyor. Avrupa ve Orta Doğu’nun sanat ve kültürüne
ait dünyaca ünlü sergilerin düzenlendiği Müze Adasına komşu olan Humboldt
Forumu, sıra dışı bir mekandır.
Bu eşsiz kompozisyonla Berlin dünyanın önde gelen kültür ve müze kentlerinden
biri olacaktır.
Bu sayede, ulus olarak ülkemizin coğrafi kalbini sadece kendi değerlerimiz
doğrultusunda değil, başka kültürlere merak ve dünyaya açık bir yaklaşım
içerisinde yapılandırmaya, hazır olduğumuzu göstermiş olacağız.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F3
KÜRESEL ANLAMDA BÜTÜNLEŞEN BİR DÜNYAYI YANSITAN MEKAN
Humboldt Forumu, sanat ve kültür deneyiminin modern merkezi olacaktır.
Sergiler ve araştırma projeleri ile Doğu Sanatları Müzesi, Etnografya Müzesi,
Humboldt Üniversitesi ve Berlin’in Merkeziyle Eyalet Kütüphanelerinin güçleri bir
araya getiriliyor ve tarihi koleksiyonlar ile günümüzün önemli soruları arasında
bir köprü kuruluyor.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F4
WILHELM VON HUMBOLDT:
Kardeşlerden Wilhelm’in adı, Avrupa’nın klasik fikirleri ile sosyal tarihinin önemi
ve Avrupa dışı kültürlere gösterilen saygının, ayrıca sanat ve kültürlerin
anlaşılması için, yabancı dilin önemi, müze, üniversite ve kütüphane gibi
kurumlar arasındaki bağların ve bu doğrultuda yapılan köklü değişikliklerle
bezenmiş eğitim politikası ile ilgilidir.
ALEXANDER VON HUMBOLDT:
Alexander ise, dünyaya duyulan merak, yabancı kültürlerin açık fikirli bir şekilde
anlatılması, disiplinlerin kendi sınırlarını aşarak Amerika ve Asya’nın araştırılması
ve doğa ile kültürün ayrılmaz bir bütünlük oluşturduğu ilkesini sembolize eder.
KONSEPT: HUMBOLDT KARDEŞLERİN KOZMOPOLİT DÜNYA GÖRÜŞLERİ
Wilhelm ve Alexander von Humboldt, dünya kültürlerinin eşit haklara sahip
olduğu esasına dayanan kozmopolit bir dünya görüşüne imza atmışlardır.
Onlar, aydınlatma ve dünyadaki farklılıklar ve yabancı olan her şeye meraklarıyla
tanınmışlardır.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F5
MÜZE ADASI, HUMBOLDT FORUMUYLA BİRLİKTE BİR BÜTÜN OLUŞTURMAKTADIR
Afrika, Amerika, Asya, Avustralya ve Okyanusya’nın sanat ve kültürünün temsil
edildiği Humboldt Forumu, Avrupa ile Orta Doğu’nun sanat ve kültürlerine ilişkin
geniş ve kapsamlı sergilerin yer aldığı Müze Adası, bir bütünü oluşturmaktadır.
Bunlar içerik bakımından bir bütünlük oluşturmaktadır. Humboldt Forumuyla,
saray meydanı dünyaya açılan büyük bir kapıdır; dünya vatandaşı olma anlayışını
yayan ve dünya kültürlerinin eşitliğinin hayat bulduğu bir mekândır.
Müze Adasının geliştirilmesine mimar Schinkel’in Eski Müze yapısının 1830 yılında
tamamlanmasıyla başlandı. Etrafı sütunlarla çevrili bir Yunan agorası tarzında
tasarlanmış olan Eski Müzenin sütunlu salonuyla, aydınlık devrinin mimarı olan
Schinkel tarafından bilinçli bir şekilde saray yapısına tezat oluşturacak şekilde
yapılan duruldu.
Bu yapı grubunun yenilenmesiyle, şehir planlaması açısından Alman başkentinin
merkezinde bulunan bu boşluk kapatılmış olacak ve bu mekânın mimari
kompozisyonu yeniden anlaşılabilecektir.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
1.
F6
Pablo Picasso ve Afrika dönemi
AVRUPA’NIN ÇAĞDAŞLIĞI: AVRUPA DIŞI SANAT VE KÜLTÜRDEN ESİNLENMİŞTİR
21’inci yüzyılın çağdaş güzel sanatları, hem küreseldir, hem de birbirlerini gidere
daha da çok etkilemektedir ve artık, tüm dünyaya yaygın ağlarla birbirine
bağlanmıştır.
Çağdaş sanatın 20’nci yüzyılın başında geçirdiği büyük değişim, özellikle
okyanuslar ötesinden gelen sanat eserlerinin de etkisiyle yeniden şekillenmiştir.
Bu etkileşimlere ilişkin detaylı bilgiler, Humboldt Forumunda ziyaretçilere sayısız
imkan ve olanaklarla gösterilmektedir.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F7
KÜLTÜR, İNSANLARIN ARASINDAKİ BİR DEĞER ALIŞVERİŞİDİR
Humboldt Forumu, klasik etnografya müzelerinden çok farklı olacaktır ve üç
merkezi öğeden oluşacaktır:
-
Etkinlik katı,
-
Bilgi atölyeleri ve
-
Sergi alanları
Zemin katta yer alan etkinlik katı, ziyaretçilerin dikkatini sergilere, konserlere ve
forumlarla dünya kültürlerinin çeşitliliğine çeken bir antreden oluşmaktadır. Bir
bilim, kültür ve siyaset forumu olarak, kelimenin tam anlamıyla çağdaş ve
toplumsal konuların halka açık şekilde ele alındığı bir yer meydana getirilmiş
olacaktır.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F8
BİLİM VE ÜST DÜZEY ARAŞTIRMALAR İÇİN YENİ FORMATLAR
Yapının 1. Katında bulunan Bilim Atölyelerinde, işbirliği içerisinde faaliyet
gösteren üç kurumla birlikte Avrupa dışı kültürlerin araştırılması üzerine
çalışılacaktır.
Etnologlar, sosyologlar ve iklim uzmanlarından oluşan bu uluslararası araştırmacı
ekipler, bilginin geniş bir halk kitlesi için görselleştirilmesine yönelik yeni
formatlar üzerine çalışacaktır.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F9
SERGİLER, YABANCI DÜNYALARI ANLAMAMIZI SAĞLAR
Özellikle çocuklar ve gençlerin, sıra dışı yöntemlerle Avrupa dışı medeniyetlerinin
sanat ve kültürüne yakınlaştırılması amaçlanmaktadır.
Burada, kendi başlarına yabancı dünyalar hakkında bilgiler edinmeyi öğrenirler.
Bu bilgiler sayesinde, dünya kültürlerini anlama ve onlarla karşılıklı iletişime hazır
olmaları sağlanır.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F10
DÜNYAYA ÇAPINDA BİR SEYAHAT
Asya Sanatları Müzesi ve Etnografya Müzesi, ziyaretçilerini tüm dünyaya çapında
bir seyahate davet ediyor.
İkinci ve üçüncü katlarda, insanlık tarihi can buluyor. Burada tek amaç, sadece
devamlı kurulanlara benzeyen klasik sergiler açmak değil.
Asıl amaç, zamanımızın olanaklarını ve risklerini ele alan, açık, saydam ve
değişken bir yapının meydana getirilmesidir.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
F11
TARİHİ SÜREÇLERİN ANLAŞILMASI VE MODERN NEDEN SONUÇ ARAŞTIRMALARI
YOLUYLA İNCELENMESİ
Humboldt Forumunda özellikle, zamanımızın küreselleşme, göç, iklim değişimi ve
mega kentler gibi çözüm bekleyen asıl sorunlarına odaklanan özel sergilere
büyük önem verilir.
Humboldt Forumunda, müzeler, üniversite ve kütüphanenin Avrupa dışından bir
araya getirdiği koleksiyonlarıyla, tarihin büyük bölümünü son derece
görselleştirerek anlatma, tarihi süreçleri açıklama ve olayları nedenleriyle birlikte
gösterme imkanına sahip olabileceğiz.
HUIMBOLDT FORUMU – DÜNYAYA AÇILAN SARAY
DÜNYA KÜLTÜRLERİNİN EŞİT HAKLARA SAHİP OLMASI
-
Dünya kültürlerinin eşit haklara sahip olması, Müze Adası ile
Humboldt Forumu arasındaki etkileşimde hayat bulmaktadır.
-
Tamamıyla yeni bir yöntemle insanlık tarihi Humboldt Forumunda
hayat bulacaktır.
-
Bilim ve eğitim, farklı kültürlere karşı saygı ve hoşgörünün asıl
anahtarıdır. Bunlar olmadan halkların barış içerisinde bir arada
yaşamaları mümkün değildir.
-
Bu, aynı zamanda ‘Büyük Proje’ olarak anılan ve Humboldt
Forumunun ardında yatan son derece insancıl mesajıdır. Bu sayede,
gelecek için yeni bir vizyon geliştirebileceğiz.
BU ŞANSI KAÇIRMALIYIZ!
F12
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G1
Berlin Sarayında yer alan Humboldt Forumu, ulusun merkezine yepyeni bir şekil
kazandırıyor.
Başkent kalbini, dünya kültürleriyle diyaloga açıyor.
Ancak, aynı zamanda kendi tarihi mirasına sahip çıkmaktadır.
Bu nedenle, eski saray cephesi öğeleriyle, yeni yapılan yapının kent dokusuna
entegrasyonunu sağlanacaktır.
Bu sayede, etrafındaki yapılarla hem ölçek, hem de kavramsal açıdan bir merkez
noktası özelliğini yeniden kazanacak ve kentin gerçek kimliği, yeniden
belirginleştirilecektir.
Sarayın Humboldt Forumuna dönüşmesi
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G2
Siyasi karar
Siyasi gruplarin üstündeki Federal Alman Parlamentosu, 2002 yılında büyük bir
çoğunlukla Berlin Sarayının Humboldt Forumu olarak yeniden yapılması kararını
almıştı.
Bu karar, hem tarihi mekâna, hem de kavramsal konsepte aynı ölçüde yanıt
veren, çağdaş bir yapının meydana getirilmesine yönelik ortak amaç ve hedefin
bir göstergesidir.
Yapı, tarihi kesite uygun olacak ve barok cepheleri dâhil edecektir. Modern yapı,
dünya kültürleri arasında bir diyalog evi olacaktır.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G3
Yarışma
2008 yılında uzmanlar ve milletvekillerinden oluşan bir jüri, oybirliğiyle, birinciliği
İtalyan mimar Franco Stella’ya verdi.
Kimseye ikincilik verilmeyerek, Stella’nın tasarımının olağanüstü kalitesinin altı
çizildi. Bunun yerine, jüri iki tane dördüncülük ve bir özel ödül verdi.
Stella’nın tasarımı, Federal Alman Parlamentosu tarafından şart koşulduğu üzere,
üç tarihi barok cephe ile modern doğu cephesi arasında organik bir bağ
oluşturmaktadır. Schlüter Avlusu ile tarihi kubbenin yeniden yapılandırılması
konusunda da, Stella yine hünerini gösterdi.
Berlin Sarayının inşaat ve mülkiyet hakkı sahibi, 2009 yılının Kasım ayında
kurulan ve kamu yararına çalışan Berlin Sarayı Humboldt Forumu Vakfıdır.
Sözkonusu vakıf, Humboldt Forumu çalışmasını iş ortakları olan Prusya Kültür
Varlıkları Vakfı, Berlin Merkez ve Eyalet Kütüphanesi ve Berlin Humboldt
Üniversitesi ile işbirliği içerisinde sürdürmektedir.
Yarışmada birinciliği alan İtalya’nın Vicenza kentinden Profesör Franco Stella, bu
dev proje için Hilmer, Sattler & Albrecht, Mimarlar Birliği ve Gerkan, Marg ve
Ortakları (gmp) gurubuyla, proje kapsamında bir iş konsorsiyumu kurmuştur.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G4
Neler yeniden canlandırılacaktır?
Berlin Sarayının yeniden yapılandırılmasına ilişkin parlamento kararının koşulları
arasında dört dış cepheyle birlikte, yapının kubbesini ve ayrıca, Schlüter
Avlusunun üç barok cephesini de içermektedir.
Yapı diğer kısımlarının tasarımı serbest bırakılmıştır. Burada yer alacak bir
müzede, mekânın tarihi anlatılacaktır. Yapı içerisindeki yürütülebilen bir
“arkeoloji penceresinde” tarihi temeller ve yıkımdan kurtulan mahzenler
gösterilmektedir.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G5
Yapı gövdesinin tasarımı
Yapının gövdesi, eski kent sarayının başlıca mimari öğelerini yeniden
canlandırıyor. Dış duvarlar masif tuğlalardan oluşarak tarihi derinlik ve doku
yeniden kazandırılacaktır.
Binanın iç bölümleri, gelecek nesillere tarihi öneme sahip merdivenlikleri ve iç
alanları yeniden yapmalarına olanak verecek şekilde tasarlanmıştır.
Benzer şekilde, kubbe ve tavan tasarımı da, tarihi orijinaline sadık kalınarak
yapılacaktır.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G6
Tarihi anıtların koruması kapsamında
Yeniden yapılandırılan cepheler de, orijinaline uygun kalitede ve yüksek sanatsal
değer taşıyacak şekilde yapılacaktır. Tüm bu özellikler, Berlin’in kalbinde dünyaca
ünlü bir yapı kompleksinin yeniden yapılmasının temel taşları olacaktır.
Cephelerde yer alan süs öğelerinin kalitesi, “Saray Yapım Atölyesi” tarafından
sağlanmaktadır. Orijinal eserleri ve figürleri, ayrıca, daha sonra kumtaşından
modellerinin yapılacak örnekleri bir araya topluyorlar.
Bağışta bulunanlar, davet edilerek heykeltıraşların çalışmalarını, omuzlarının
üzerinden bakarak izleyebilecekler.
Çalışmalarda yüksek kalitenin korunması, nitelikli uzmanlardan oluşan bir
komisyon tarafından sağlanmaktadır.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G7
Binanın bölümlendirilmesi
Kubbenin altında yer alan görkemli giriş salonu, Eosander’e göre yapılan iç
kapılarla birlikte binanın merkezini oluşturmaktadır.
Fuaye bölümü, geniş bir kitlenin gezmesine ve zaman geçirmesine imkân veren,
çok sayıdaki farklı mekânlara açılmaktadır:
Özel sergi ve etkinlik salonları, restoranlar ve kafeler, bir müze mağazası,
kültürel amaçlı kullanılan Schlüter Avlusu ve mekânın tarihine ilişkin müze.
Saray forumuna açılan çapraz kanattaki merkezi merdiven yapısı, binanın
genişliğinin ve büyüklüğünün anlaşılmasını sağlıyor.
Üst katlarda müzelerin, üniversitenin ve kütüphanenin odaları bulunmaktadır.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G8
Kültür metropolleri şekillendirir
Dünya kentlerinin kalpleri, kültüre açıldıkça cazibe merkezleri haline gelir.
Berlin Sarayındaki Humboldt Forumu, ülkemizin dünyadaki itibarını önemli ölçüde
etkileyecektir. Halihazırda her yerde dünya kültürlerinin tanıtımı için görülmemiş
konseptler gerçekleştirilmektedir.
Mimari ve konseptsel örnekler şunlardır:
Paris’teki Louvre müzesinin avlusunda bulunan cam piramit,
1.
2.
3.
Paris’teki yeni Musée du Quai Branly ve
3 Avrupa dışı sanat ve kültürler için olağanüstü bir merkez olan Londra’daki
Britanya Müzesi ve Saint Petersburg’daki Eremit Müzesi
veya Pekin’deki Milli Müze.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G9
Bağışçılar aranıyor, para olmadan saray da olmaz
Tarihi cephelerin finanse edilmesi için, bağış kampanyası başlatılmıştır. Berliner
Schloss e.V. (Berlin sarayın yeniden inşa edilmesini destekleme derneği)
derneğinin halk çalışmaları olmasaydı, Berlin Sarayının yeniden yapımı bu kadar
ilerleyemezdi.
Tarihi saray cephelerinin simülasyonunun yapılmasını sağlayan sarayın yeniden
inşa edilmesini destekleme derneği, sarayın 1993/94 yılında Berlin’in kent
dokusundaki varlığını, insanların algılamalarını sağlamak üzere, yeniden
oluşturmayı başardı.
Förderverein Berliner Schloss e.V. (Berlin sarayının yeniden inşa edilmesini
destekleme derneği), cephelerin yeniden yapılandırılması için 80 milyon Avro
tutarında bağış toplamayı taahhüt etti.
LÜTFEN SİZ DE YARDIM EDİN!
Derneğe bugüne kadar sağlanan bağışlarla, barok cephelerin yeniden
yapılandırılmasına yönelik önemli planlama hizmetleri yerine getirildi ve
heykeltıraşların çalışması için, modeller oluşturuldu.
Bu sayede, kumtaşı figürlerin yapımı için gerekli modellerin üçte biri, daha
şimdiden hazırlandı.
Destek derneği bu çalışmasıyla, Almanya’nın halihazırdaki en önemli kültürel yapı
projesinin temelini atmıştır.
PARANIZ, İHTİYAÇ DUYULDUĞU YERE ULAŞIR.
BU NEDENLE SARAY, HUMBOLDT FORUMUNA DÖNÜŞÜYOR
G10
BAĞIŞÇILAR ARANIYOR
Finansmanı, bütçe kapsamı dışında kalan aşağıdaki mimari öğeler için bağışçılar
aranıyor
Tarihi Kubbe
Sıkı gider planına, kubbenin sadece kaba inşaatı dâhil edildi, maalesef yapısal
süslemeler bu kapsamın dışındadır.
Kubbenin altındaki Eosander’in zafer kapısı
Saray Forumu
Saray Forumunun, Lustgarten bahçesi tarafından saray meydanına geçiş
pasajının her iki alın tarafı, tarihi iç kapıları ve kapı geçitleri yapılacaktır.
Çatı Kafe
Bir çatı kafesi, Humboldt Forumunun dikey yönde dolmasını sağlayabilir, ayrıca
Lustgarten bahçesi ve görkemli “Unter den Linden” bulvarına bakan eşsiz bir
manzara sunabilir.
Bu sunum ile sizi etkileyebildi mi?
Bu olağanüstü proje için acil olarak hayırsever bağışçılar aranıyor!
Her Avro yardım eder!
BERLİN SARAYI – HUMBOLDT FORUMU
ORTAK
H1
Partnerler
BERLİN SARAYI – HUMBOLDT FORUMU VAKFI
Vakıf, Berlin Sarayı Humboldt Forumunun inşaat ve mülkiyet sahibidir
www.sbs-humboldtforum.de
PRUSYA KÜLTÜR VARLIKLARI, BERLİN DEVLET MÜZELERİ VAKFI
Berlin Sarayındaki Humboldt Forumunun iş ortakları, Prusya Kültür Varlıkları,
Berlin Devlet Müzeleri Vakfının Asya Sanatları Müzesi ve Etnografya Müzesi dir.
www.preussischer-kulturbesitz.de / www.smb.museum
BERLİN MERKEZ VE EYALET KÜTÜPHANESİ
Berlin Merkez ve Eyalet Kütüphanesi, Humboldt Forumunda “Lisan(lar)” alanında
yeni bir kütüphane kuracaktır.
www.zlb.de
BERLİN HUMBOLDT ÜNİVERSİTESİ
Humboldt Üniversitesi, Berlin Sarayı Humboldt Forumu için, Humboldt
Laboratuarını geliştiriyor.
www.hu-berlin.de
Serginin geliştirilmesinde yakın işbirliği içinde çalışılan proje ortağı:
BERLİN SARAY DESTEK DERNEĞİ, BERLİN
GÖRSEL KAYNAKÇA:
© bpk- Prusya Kültür Varlıkları Vakfı Görsel Arşivi: A4.3, A2.4, A2.1, B2.1, B2.3, B1.1, C3.2, C3.3, E1, E3.4,
F3.1-6, F6.1, F7.1-2, F8.1, F10.3, F11.1/3/4, F12.2-7, F13.1-2, F13.4-5,
© Federal Arşiv: / Resim 183-R0519-191 / Klaus Franke D1, D2.3
© Förderverein Berliner Schloss e.V. (Berlin sarayın yeniden inşa edilmesini destekleme derneği): A3.1, A2.2,
A2.3, A1, B2.2, B3.4, C2.1, D3.1, D3.5, 49a,49b, E2.3, E2.4, E2.1, E3.3, E3.2, E4.2, E4.3, E4.4, E5.1, E5.3,
E6.2, E6.3, E7.3, F3.3, F4.1-4, F6.2-3, F10.2G1.1, G2.-3, G4.1-6, G6.1/2/5, G8.1-5, G9.1
© Michael Haddenhorst, Berlin: E7.2
© Berlin Eyalet Arşivi, Fotoğraf Koleksiyonu: A4.1, A4.2, A3.2, A3.3, B5.3, B3.3, B4.3, C2.2, C3.5, D2.2, D3.3,
D3.2, E6.4
© Brandenburg Eyaleti Anıtları Koruma Dairesi, Wünstorf (BLDAM): B3.1, C3.1, C2.4
© Franco Stella –FS HUF PG: F1, G5.1-5, G3.1-8, F4.4, F9.4, F12.1, G3.1-7, G5.1-5, G7.1-4, G9. 2-3
© Berlin-Brandenburg Prusya Sarayları ve Bahçeleri Vakfı: A4.4, B5.1, B3.5, E2.2, E3.1, E4.1
© Berlin Sarayı – Humboldt Forumu Vakfı: F2.2, F5.1, F9.1-3, F10.1, F10.4, F11.2, F11.5, F14.1-2
© ullstein’ın resmi: B3.2, E5.2, E6.1
© Ortak Kullanıma Açık Wikimedia / Lutz Schramm: E7.1
© Ortak Kullanıma Açık Wikimedia / Jesololido E7.4
Bazı görsellerin kaynağı, birden fazla arşivde bulunduğu için kesin olarak belirlenememiştir.
Bunu düzeltmemize yardım edebilirseniz, lütfen bizimle irtibata geçiniz! Teşekkürler!
İngilizceye çeviri: Jon Darch, Blagdon/İngiltere
Türkçeye çeviri: Adil Thomas Seyrek
Grafik uygulama: Jasper Stawicki Reklam Ajansı GmbH Şirketi, Berlin
Ilişki
Berlin Sarayı - Humboldt Forumu Vakfı
(Stiftung Berliner Schloss – Humboldtforum)
Unter den Linden 3 (giriş Niederlagstraße’den)
10117 Berlin, Almanya
Tel. +49 (0) 30 / 318 05 72 0
Faks +49 (0) 30 / 318 05 72 13
E-posta: [email protected]
İnternet: http://www.sbs-humboldtforum.de
Berlin Sarayı – Humboldt Forumu vakfı, projenin gerçekleştirilmesi için
sağlayacağınız bağışları memnuniyetle kabul eder. Vakıf, yeniden yapım için
bağış toplayan Berlin Sarayını Destekleme Derneği ile diğer özel inisiyatiflerin
çalışmalarını destekler. Yapının inşaat sahibi, bu bağışlarla barok cephelerin
yeniden yapılandırılmasını finanse eder. Yapılan bağış ve hibeler, vergiden
düşülebilir.
Berlin Sarayı – Humboldt Forumu Vakfı
Yapı Projesi Bağışları için Banka Hesabı:
Deutsche Bank Berlin
IBAN DE76 1007 0000 0669 4111 00
BIC DEUTDEBBXXX
Berlin Sarayı Destek Derneği
Bağışlar için Banka Hesabı
Deutsche Bank AG
IBAN DE41 1007 0000 0077 2277 00
BIC DEUTDEBBXXX

Benzer belgeler