BTM`den yeni ürün shingle DRAGON

Transkript

BTM`den yeni ürün shingle DRAGON
Yıl 13 • Sayı 53
Eylül 2011
BTM’den yeni ürün shingle DRAGON
> Daha yeşil daha çevreci bir dünya için BTM Optigreen
> BTM’den çevreci çözümler BTM Schüco Solar
yönetim kurulu başkanı’ndan
12 yıl geçti, ne değişti!...
Yaklaşık 20 bin kişinin hayatını kaybettiği Marmara
Depremi’nin ardından 12 yıl geçti. Son 50 yılda, bilim dışı
çevre, imar ve şehircilik uygulamaları bozularak, insanlığın
geleceği açısından büyük tehdit oluşturuldu, bu tehditlerden
bir tanesi de depremdir.
Bazı kentbilimcilerin anlatımlarına göre, “Bilime ve
mühendisliğe, akla ve uygarlığa aykırı olarak uygulanan
rant politikaları nedeniyle, ülkemiz sadece bir deprem
ülkesi değil, aynı zamanda bir afet ülkesi olmuştur.” Bunun
ekonomik sonucu olarak da her yıl GSMH’nın ortalama
%3’ü afet zararlarını karşılamaya harcanmaktadır. Bu rakam
yaklaşık 20 milyar USD’dir.
Yeni acıları ve utançları tekrar yaşamak istemiyoruz.
Deprem nedeniyle meydana gelen can kayıplarının ve
hasarların azaltılmasının tek yolu; depreme karşı dayanıklı
yapılar ve yerleşim alanları tasarlamaktır.
Bu tasarımların içerisinde, deprem – su yalıtımı ilişkisinin
önemini vurgulamamız sektörümüz açısından da çok
önemlidir.
Binaların ayakta kalmasını sağlayan betonun bünyesine
giren su, binalara büyük ölçüde zarar vermektedir. Su
yalıtımı olmayan yapılarda betonun kimyasal niteliği bir süre
sonra bozuluyor, çatlayarak kapasitesi azalıyor ve taşıyıcılık
niteliğini kaybediyor. Betona sızan su taşıyıcılık niteliği olan
demirin korozyonuna (paslanma) yol açıyor ve paslanan
demir her geçen yıl inceliyor. Yaşanan bir depremde ise,
binalar ya büyük hasar görüyor, ya da çökmeler oluşuyor.
1999 yılında Marmara’da meydana gelen depremlerde,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hasar Tespit komisyonu
tarafından 56 bin konut ve işyerinde yapılan kontrollerde,
incelenen binaların 3’de 2’sinde nemin yol açtığı korozyon
(paslanma) saptanmıştır ve meydana gelen hasarın %64’ü
bulduğu anlaşılmıştır. Binalarda su yalıtımının önemi de
böylece çok daha iyi anlaşılmaktadır.
Bir binanın maliyetinin içinde su yalıtımı’nın payı %3’ü
geçmemektedir. Ülkemizde deprem ve doğal afetlerle
ilgili çok şeyler konuşulmuş - tartışılmış, fakat bir şeyler
yapılmamıştır.
Son günlerde, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın
açıklamalarına göre, Türkiye’de deprem sorunlarına katkı
sağlayacak önemli bir kılavuz olarak belirtilen, “Ulusal
Deprem Stratejisi ve Eylem Planı 2023” bugünlerde
açıklanacaktır.
UDSEP 2023’ün ana amacı, depremlerin neden
olabileceği fiziksel, ekonomik, sosyal ve çevresel zarar
ve kayıpları önlemek veya etkilerini azaltmak ve depreme
dirençli, güvenli, hazırlıklı ve sürdürülebilir yeni yaşam
alanları oluşturmaktır.
Son 50 yılda, şehircilik ve imar açısından bozulan
uygulamaların ve yaşadığımız birçok depremlerin,
ancak yeni çıkarttığımız deprem strateji planlarıyla
çözebileceğimizi görüyoruz.
C. Levent Ürkmez
BTM Yönetim Kurulu Başkanı
BİTÜMLÜ TECRİT MADDELERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
Bitümlü Tecrit Maddeleri
Sanayi ve Ticaret A.Ş. Adına
İmtiyaz Sahibi: C. Levent Ürkmez
Yıl: 13 Sayı: 53
Nisan-Mayıs-Haziran 2011
Editör: Arda Küçükerciyes
Halkla İlişkiler: Özge Ürkmez Yeşilpınar
Haber: Emre Avşar
Yapım: İldaş Reklamcılık Ltd. Şti.
Telefon: 0.232 425 04 06 (pbx)
Grafik Tasarım: Berfin Odabaşı
e-mail: [email protected]
web: www.ildasreklam.com
Baskı: Gülermat Matbaa ve Yayıncılık Tic. Ltd. Şti
Adres: 1145/1 Sokak No:51 Gıda Çarşısı, Yenişehir / İZMİR
Tel: 232. 433 6133 • Faks: 232. 433 6599
Baskı Tarihi:
Yazışma Adresi:
Posta Kutusu 30 35170
Kemalpaşa - İZMİR
Telefon: 0.232 877 04 02 (8 hat)
Faks: 0.232 877 04 10
web: www.btm.co
Tüketici Danışma Hattı
Telefon: 444 4 286 (BTM)
BTM’ye Bakış İldaş Reklamcılık Ltd. Şti. tarafından üç ayda bir yayınlanan sektörel haber dergisidir.
Bu yayının tamamı ya da bir bölümü yayıncısının yazılı izni olmaksızın çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.
3 BTM’YE BAKI
btm’den haberler
BTM ürün ailesine çevreci çözümler
sunan yeni bir üye daha “BTM Schüco
Solar” Güneş Enerjili Çatı Sistemleri.
BTM’den çevreci çözümler
Doğayla dost, temiz, ekonomik ve
ekolojik güneş enerjisinden maksimum
ölçüde faydalanarak, yarınlarımız ve
çocuklarımız için daha parlak bir gelecek bırakmayı hedefleyen BTM, çevreci
çözümler sunan ürünlerine, “BTM Schüco Solar” Güneş Enerjili
Çatı Sistemlerini de kattı.
BTM Schüco Güneş Enerjili Çatı Sistemi sayesinde yapılar
kendi enerjisini güneş gibi temiz bir enerji kaynağından alarak
kendisi üretebilir hale geliyor. Güneş
enerjisinin elektrik enerjisine çevrilmesi ve
binalarımızın elektrik ihtiyacının karşılanması yoluyla büyük ölçüde enerji tasarrufu
da sağlanmış oluyor.
BTM Schüco Solar Güneş Enerjili Çatı Sistemlerinde elektrik
enerjisi üretebilen iki farklı fotovoltaik ürün modülü ile çözüm
alternatifleri sunuluyor. Bu çözümlerden ilkinde “İnce Film Modüller” , ikincisinde ise “Poli-Mono Kristal modüller” kullanılıyor.
BTM Likit Su Yalıtım Ürünleri: BT2K 600
Su yalıtımında kullanılan likit ürünler arasında özel bir yeri
olan Bitümento BT2K 600, 32 Kg.’lık yeni plastik ambalajında
piyasa sunuldu. 24 kg likit bileşeni ve 8 kg. toz bileşeninin karışımından oluşan BT2K 600 su yalıtımında hızlı, pratik ve güvenli
çözümler sunuyor.
BT2K 600 iki bileşenli, esnek, su bazlı, elyaf takviyeli, polimer
bitümlü bir su yalıtım malzemesi olarak çok çeşitli ve yaygın
bir kullanım alanına sahip. Örneğin; beton, taş, tuğla, biriket,
sıva ve şap gibi yüzeylerin su yalıtımında, temeller ve bodrumlarda, toprak altında kalan ve suyla temas eden yüzeylerde,
banyo,mutfak,duş ve tuvalet gibi ıslak hacimlerde, balkon ve
teraslarda yer kaplamalarının altında, ısı yalıtım levhalarının
yapıştırılmasında ve
bitümlü su yalıtım örtülerinin onarımında rahatlıkla kullanılabiliyor.
5 BTM’YE BAKI
btm’den haberler
Daha yeşil daha çevreci bir dünya için
BTM Optigreen
Çatıların yeşillendirilmesi, bahçe çatılarının oluşturulması
biz insanlar için doğrudan ve dolaylı yoldan birçok avantaj
sağlıyor; daha iyi ve düzenli bir çevre, yaşanılası mekanlar
BTM Optigreen ile gerçeğe dönüşüyor. BTM Optigreen Yeşil
Çatı sistemi sayesinde yaşadığımız binalar suyun yıpratıcı
etkilerinden korunuyor, çatı ve yalıtım katmanlarımıza ulaşan
sular güvenle uzaklaştırılıyor. Çatı yeşillendirmesinde kullandığımız bitki örtüsü etkin drenaj sayesinde, su azlığı veya
aşırı su birikmesinden dolayı zarar görmüyor.
Tüm bu faydalar BTM Optigreen Yeşil Çatı Sistemi sayesinde elde ediliyor. Doğayı yaşadığı mekanlara katmak isteyen, gelecek nesillere kirlenmemiş, yıpranmamış, yeşili daha
çok bir çevre bırakmak isteyenler BTM Optigreen yeşil çatı
sistemini tercih ediyor. BTM Optigreen Yeşil Çatı Sistemi’nde
iki tip çözüm sunuluyor:
BTM Optigreen Ekonomik Çatı Çözümü
Düz ve 5°’ye kadar eğimli çatılarda kullanılan ekonomik
çatı çözümü olumsuz tabiat şartlarına karşı etkin bir koruma
sağlarken, yerel iklim koşullarının iyileştirilmesine de katkı verir. Üstün drenaj performansı sayesinde kanalizasyon sistem
yükünü azaltır.
Bu sistemin bileşenleri:
1.BTM Optigreen Sulu Tohumlama (Alternatif:Kuru
Tohumlama)
Özel çimlendirme tabakası ve uygun oranlarda dozajlanmış çok çeşitli bitki ve çim tohumlarının bulunduğu tohumlama yöntemidir.
2. BTM Optigreen Tek Katmanlı Yoğun Toprak Tabakası
Bu toprak özel, yoğun, tek katmanlı bir tabakadır. Bu tabaka yüksek miktarda su tutma ve drenaj kapasitesine sahiptir.
3. BTM Optigreen Drenaj Elemanı Tip FKD 25 (25 mm)
Drenaj elemanı fazla suyun süratle uzaklaştırılmasını
sağlarken, düz çatılarda ve uzun drenaj mesafelerinde suyun
birikmesini engeller. Az ağırlıkla yüksek drenaj kapasitesi
sunar.
4. BTM Optigreen Üçgen Su Kanalı Profili
Hızlı su tahliyesini ve dağıtımını gerçekleştiren su kanalı
profilleri ve kontrol haznelerinden oluşur. Bitki kökleri için
geniş alanlar sağlar.
5. BTM Optigreen Koruma ve Muhafaza Örtüsü
BTM Botanik bitki köklerine dayanıklı su yalıtım membranını korur ve suyu muhafaza eder.
6 BTM’YE BAKI
BTM Optigreen Eğimli Çatı Çözümü
Eğimli çatılarda tercih edilen yeşil çatı çözümüdür. Eğimli ve
dik bahçe çatılar için kesin çözümler sunar. Ekonomik ve güvenli
kaydırmazlık sistemine sahiptir. Yüksek sıcaklıklara ve soğuğa
karşı etkin koruma sağlar. UV ışınlarına karşı kalkan oluşturur ve
olası zararları engeller. Hava kaynaklı zararlı maddeleri filtreler.
Yoğun yağışlarda yapıları korur, su kirliliğini engeller.
Bu sistemin bileşenleri:
1. BTM Optigreen Bitki Örtüsü (Alternatif: 5°-15°
Eğimde Tohumlama)
Hızlı yeşillendirme için dağılmaz, bitki köklerine dayanımlı taşıyıcı destekli önceden kesilmiş bitki örtüsü kullanılır.
(15°’den fazla eğimi olan çatılarda)
2. BTM Optigreen Yoğun Toprak Tabakası
Tip E(60-130 mm)
Yüksek su depolama kabiliyetli ve yeterli hava gözenekli
bir toprak tabakasıdır.
3. BTM Optigreen Kaydırmazlık Sistemi
Çatı eğiminin 15°’den fazla olduğu durumlarda yeşil çatı
sistemini oluşturan bileşenlerin yüksek eğimden dolayı kaymaması ve toprak tabakasının akmaması için kullanılır.
4. BTM Optigreen Drenaj Örtüsü –Tip 800
Fazla suyun özellikle çatı saçaklarından yönlendirilerek
tahliye edilmesi için kullanılır. 15°’den fazla çatı eğimlerinde
Tip RMS 500 drenaj örtüsü yerine tercih edilir.
5. BTM Optigreen Drenaj Örtüsü –Tip RMS 500
Çatı örtüsünün zarar görmesini engeller. Suyu muhafaza
eder. Eğimi 15°’den fazla çatılarda kullanılmamalıdır. Böyle
çatılarda yeterli bindirme mesafeleri sağlanarak Tip 800 örtü
kullanılmalıdır.
btm’den haberler
BTM’den Yeni Ürün: BTM Shingle DRAGON
Türkiye’de ilk ve tek…
İsmini, Dragon (Ejderha) dişleri biçiminden alan BTM Shingle
Dragon kendinden yapışkanlı bir yapıya sahiptir. Gölgeli efekti
ile kaplandığı çatıda 3 boyut etkisi yaratan ve böylelikle çatıya
bir derinlik kazandıran BTM Shingle Dragon mevcut renk yelpazesine ek olarak iki farklı renk alternatifi (kahve ve bakır-kahve)
ile pazara sunulmaktadır.
BTM Shingle, klasik ve lamine shingle ana ürün gruplarında
zengin model, doku ve renkleriyle kullanıcılarının tercihlerine
kolaylıkla cevap veriyor.
Kendinden Yapışkanlı Shingle:
Dragon Shingle kendinden yapışkanlı alt yüzeyi ile uygulama
kolaylığı sağlar. Uygulandığı yüzeye güçlü yapışma özelliği ile
çatınızı uzun yıllar güvenle korur.
Dragon modelinin uygulaması sırasında, kendinden yapışkanlı bölümü koruyan sökülebilir plastik folyoyu sıyırarak shingle
levhadan ayırmak gereklidir. Böylece, yapışkanlı bölüm bir alt
sıradaki levhaların üzerine tam olarak yapışma sağlar.
Avantajları:
• Su geçirimsizdir.
• Uygulaması son derece kolaydır.
• Kendinden yapışkanlı olduğu için ekstra kolaylık ve
dayanıklılık sağlar.
• Değişken geometrisi ile alışılmış çatı görünümlerinden
bambaşka bir görünüm sunar.
• 3 boyutlu etkisiyle çatı yüzeylerine derinlik kazandırır.
• Hafifliği ile çatılara dolayısıyla yapılara yük getirmez.
• Tam yapışma özelliği ile rüzgara son derece dayanıklıdır.
• Uzun ömürlüdür.
• UV ışınlarına dayanıklıdır.
BTM Shingle geniş ürün
yelpazesine yeni bir ürün daha
katarak, yapı profesyonellerinin ve nihai tüketicilerin seçeneklerini zenginleştirdi.
BTM Shingle Dragon Ambalaj:
BTM Kendinden Yapışkanlı Shingle Dragon, paketler
halinde piyasaya sunulmaktadır. Bir paketteki shingle levha
adedi 21 olup, 21 levha ile 3 m2 çatı alanı kaplanabilmektedir.
Paletler halinde sevk edilen Shingle Dragonun 1 paletinde
36 paket shingle bulunmakta ve 1 palet Dragon Shingle ile
108 m2 çatı alanı kaplanabilmektedir.
Uyarılar:
Çatı sıcaklığının artmaması için uygun bir havalandırma
sistemi sağlanmalıdır.
Shingle paketleri kullanılmadan önce düşük ve yüksek
sıcaklıklardan ve nemden korunmuş olmalıdır.
Shingle kaplanacak çatı yüzeyindeki kaplama tahtaları
(OSB, Su kontraplağı) kuru olmalıdır.
7 BTM’YE BAKI
başarılı projelerimiz
BTM Plus Dış Cephe Isı Yalıtım Sistemi
Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Gölbaşı’ndaki Kampüs binalarının mantolamasında “BTM Plus Dış
Cephe Isı Yalıtım Sistemi” tercih edildi. Yükleniciliği Ankaralı
Focus Grup İnşaat Turizm ve Sanayi Ticaret Ltd. Şirketi tarafından üstlenilen mantolama işi 2 ayda başarıyla tamamlandı.
Toplam 2 bin 500 m2 alanda önce yüzey hazırlıkları yapıldı;
kabarmış, çatlamış zeminler tamir edildi. BTM Plus Fix 110
Yapıştırma Harcı ile BTM Polpan levhaları şaşırtmalı olarak;
ısı köprüsü oluşturmayacak şekilde cephe yüzeyine yapıştırıl-
dı. Ardından m2’de 6 adet olacak şekilde BTM Plus Gazbeton Dübeli ile Polpan levhaları duvara ankraj edilerek, bir kat
BTM Plus Sıva 210 sıva ile sıvandı. Daha sonra donatı filesi
ve köşe profilleri tekrar bir kat sıva ile yüzeye lamine edildi.
Son kat olarak, su itici ve darbelere karşı yüksek direnç gösteren BTM Plus Deco 510 mineral sıva kullanıldı. Artık Gazi
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Gölbaşı Kampüsü BTM
Plus ile yenilenmiş cephesiyle hem yıllara meydan okuyacak
hem de %55’e varan enerji tasarrufu sağlayacak.
Mersin Yat Limanı Projesinin Su Yalıtımı Çözümlerinde BTM İmzası
Mersin Yat Limanı Projesinin su yalıtım çözümlerinde
BTM ürünleri tercih edildi. Toplam 20 bin m2 metrajlı projede
temel yalıtımında, ıslak mekanlarda ve teraslarda BTM Plastomerik Polimer Bitümlü Su Yalıtım Örtüleri Polibit P3000
ve P 3000 A kullanıldı. APP plastomerik katkılı bitümden
üretilen Polibit serisi ürünler, su yalıtımında güvenli ve ekonomik bir alternatif oluşturuyor. Projede astar olarak Bitümer
BTR 200 bitüm emülsiyonu
uygulandı. BTR 200 bünyesinde solvent içermeyen,
tek bileşenli, su bazlı bir
yalıtım malzemesi. Projenin
uygulayıcılığını BTM Mersin
yetkili satıcısı Çatıcılar Çatı
İzl. ve Yapı Malz. Tic. Ltd.
Şti. üstlendi.
8 BTM’YE BAKI
btm’den haberler
Polyplan Sentetik Membran ailesine yeni bir üye:
Polyplan RU-P Taşıyıcılı Sentetik Membran
BTM A.Ş., Polyplan markasıyla 2008 yılında üretimine
başladığı sentetik membran ürün portföyüne UV dayanımlı ve
taşıyıcılı PVC membranlarını da ekleyerek, yapılarda temelden çatıya sentetik örtülerle su yalıtımı çözümlerini sunuyor.
Polyplan RU-P, plastize PVC esaslı, polyester donatılı, mekanik montajla hafif metal veya betonarme çatılara sabitlenerek sıcak hava kaynağı ile birleştirilen, sentetik bir membran.
Hafif metal çatılar, ısı yalıtımlı ve ısı yalıtımsız beton
çatılar, kubbe veya farklı geometrik şekilli beton veya çelik
çatılarda uygulanabiliyor.
Polyplan RU-P sentetik membranlarının ek yerlerinin
birleştirilmesi, sıcak hava kaynağı, el kaynağı veya otomatik kaynak makineleri kullanılarak yapılmaktadır. Kullanılan
otomatik kaynak makinesinin modeline göre tek veya çift
sıra kaynağı yapılabilmektedir. En son teknoloji kullanılarak
üretilen bu kaynak makineleri sayesinde yapılan ek yeri birleşimlerinde, işgücüne bağlı imalat minimize edilmiş olup, daha
güvenli ve kontrol edilebilir uygulamalar yapılmaktadır.
BTM A.Ş., Polyplan markalı sentetik membranları ile
yenilikçi ve teknolojik ürünleri pazara kazandırarak, yalıtım
sektörünün gelişmesinde ve doğru uygulamaların yapılmasında sistem çözümleri getirmektedir.
Polyplan RU-P Özellikleri:
• Güneş ışınlarına, bitki köklerine ve atmosfer koşullarına dayanıklılık
• Polyester donatı sayesinde yüksek yırtılma ve gerilme
direnci değeri ile boyutsal stabilite
• Mekanik montaj (raptetleme) ile hafif metal ve beton
çatılarda kolayca serilerek sabitleme
• Uzun ömürlü, uygulaması kolay ve hızlı
• Suyun yıkama hareketine dayanımlı
9 BTM’YE BAKI
btm’den haberler
Yalıtım ustası yetiştirme kursları
Yalıtım sektörünün önemli isimleri arasında yer alan BTM A.Ş.
bu yıl, 28 Mart - 06 Nisan tarihleri arasında gelenekselleşen ‘Yalıtım Ustası Yetiştirme Kursları’ ile yurt çapındaki bayilerine bağlı
yalıtım ustalarına 3 gün, 20’şer saat, su ve ısı yalıtımı ile ilgili
hem teorik hem de uygulamalı ‘Yalıtım Eğitimleri’ düzenledi.
Yalıtım Eğitimleri’nin başladığı tarihten bu güne kadar
binin üzerinde katılımcısı oldu ve kalifiye yalıtım ustası yetişmesine katkısı ile bir eğitim geleneği haline geldi. Eğitimlerin
sonunda gerçekleşen sınavlarda başarılı olanlara Milli Eğitim
Bakanlığı’ndan onaylı başarı belgeleri takdim edildi.
Eğitimlere katılan ustalar, bu tür eğitimlerin hem uygulayıcılar
hem de ürünün son kullanıcıları bakımından oldukça faydalı
olduğunu; bu eğitimler sayesinde, yanlış uygulamaların azaldığını belirttiler.
BTM A.Ş. Pazarlama Müdürü Kemal Gel, söz konusu eğitimlerin önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini ifade etti.
10 BTM’YE BAKI
btm’den haberler
Yapı 2011 İstanbul Fuarı
Su ve ısı yalıtımında geniş ürün yelpazesiyle faaliyet gösteren BTM A.Ş., İstanbul’da düzenlenen,
“34’üncü Uluslararası Yapı İstanbul Fuarı”nda, ‘Yapılara hayat veren çözümler’ sloganıyla sektördeki
son yeniliklerini tanıttı.
TÜYAP’ta 5 gün süren ve 800’e yakın kuruluşun
katıldığı fuarda BTM A.Ş.’nin çevre dostu yeni ürünleri BTM Optigreen ve güneş enerjili çatı sistemi
BTM Schüco Solar yoğun ilgi gördü. Fuarda, çevre,
insan ve doğaya göstermiş olduğu özeni bir kez
daha kanıtlayan BTM’nin deneyimli ekibi, bayi ve
profesyonel ziyaretçilerle tek tek ilgilendi.
BTM’nin yurtiçi ve yurtdışı fuarlardaki başarısıyla
yeni pazar ve müşterilere ulaştığını belirten Yönetim
Kurulu Başkanı Levent Ürkmez, “Özellikle tüketicilerin bilinçlenmesi ve devletin enerji verimliliği
politikaları sektörümüze ilgiyi arttırdı. Diğer fuarlara
oranla daha bilinçli ziyaretçilerin olması bizi mutlu
etti. Fuarda bayilerimizin yeni ürünlerimize ilişkin
görüş ve düşüncelerini de öğrenme fırsatı bulduk.
Çevre dostu üretim teknolojisiyle çocuklarımıza
daha parlak bir gelecek bırakmayı hedefliyoruz”
diye konuştu.
BTM Optigreen ile çatıların yeşillendirilmesini
ve bahçe çatıların oluşturulmasını amaçladıklarını
belirten Ürkmez, Schüco Solar’ın ise kullanıcılara
güneş enerjisinden mümkün olduğunca fazla yararlanma olanağı sağladığını dile getirdi.
11 BTM’YE BAKI
sektörden haberler
QBECTIS Yalıtım Sektöründe Yeterliliğe
Dayalı Belgelendirme
AB Destekli “Yalıtım Sektöründe Yeterliliğe Dayalı Belgelendirme” projesi “QBECTIS” ile yalıtım sektöründe nitelikli,
yetkin uygulayıcıların yetiştirilerek sektör hizmetine sunulması, bu yöntemle uygulamalardaki hataların en aza indirilmesi
amaçlanıyor.
Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER)
tarafından yürütülen proje ile öncelikle, sektörün tümünde
geçerli olacak ortak meslek standardına göre bir yeterlilik
oluşturulacak, daha sonra yeterliliğe dayalı bir sınav sistemi
ve belgelendirme yapılacak.
İnşaat sektöründe rol alan uygulayıcıların nitelikli ve
yetkin hale getirilmesi projelerde uygulamalardan kaynaklanan sorunları azaltacak. İyi yalıtım malzemelerinin nitelikli
uygulayıcılar ile uygulanmasının hem malzeme üreticilerine,
hem inşaatçılara hem de son tüketicilere büyük faydaları
olacak.
Yalıtım krediniz Ziraat’te
Isı, Su, Ses ve Yangın
Yalıtımcıları Derneği (İZODER) teknik danışmanlığında Ziraat Bankası işbirliğiyle sağlanan “Yalıtım Kredisi
Kampanyası” büyük avantaj
sağlıyor.
Apartman yönetimleri ve
bireysel başvuruların değerlendirildiği Yalıtım Kredisi
Kampanyası’nda çatı, cam,
döşeme, duvar ve tesisatlarda etkin yalıtım imkanı
sunuluyor.
İZODER’in danışmanlığıyla verilen kredi olanağı
sayesinde yakıt faturalarınızda tasarruf sağlayabilir,
evinizi, depreme karşı
güvenli hale getirebilir, binanızın dış cephesini daha güzel bir görünüme kavuşturabilir, binanızda dört mevsim boyunca sağlıklı ve konforlu bir hayatın
keyfini çıkarabilirsiniz.
İzoder yetkilileri yalıtım
kampanyası kapsamında ısı
yalıtım uygulamaları, duvar
yalıtımı (mantolama), döşemelerde ısı yalıtımı, nitelikli
camlarla yapılan pencere
yalıtımı, çatı yalıtımı, tesisat
yalıtımı, su yalıtımı, çatılarda
su yalıtımı (teras ve eğimli çatılarda) temellerde su yalıtımı,
ıslak hacimlerde su yalıtımı,
yangın ve ses yalıtımı uygulamalarını başarıyla hayata
geçirdikleri bilgisini verdi.
Yalıtım konusunun çevre
sağlığı ve ekonomik anlamda büyük avantajlar sağladığını söyleyen İZODER
yetkilileri, Türkiye çapında
yalıtım bilincini geliştirmeyi ve bu bilinci yaygınlaştırmayı
hedeflediklerini de sözlerine ekledi.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Denetimleri Başladı
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’ na bağlı Piyasa Denetim
ve Gözetim Elemanları denetimlerine başlamış olup, ziyaret
ettikleri satış noktalarında (Dağıtıcı) yapı malzemeleri ile ilgili
CE belgelerini görmek istemektedirler. 4703 sayılı kanunun
ilgili maddesinde dağıtıcıların sahip olduğu bilgiler çerçevesinde, güvenli olmadığını bildiği ürünleri (CE veya G belgesi
olmayan) piyasaya arz edemeyeceğine işaret ediliyor. İlgili
maddede dağıtıcı, faaliyetleri çerçevesinde, ürünlerin taşıdığı
riskler ve bu risklerden korunmak için alınması gereken
önlemler hakkında ilgililere bilgi vermekle sorumlu tutuluyor.
Üreticinin tespit edilemediği durumlarda, yetkili kuruluşça belirlenecek süre içinde üreticinin veya malı tedarik ettiği kişinin
kimliğini bildirmeyen dağıtıcı, üretici olarak kabul ediliyor.
12 BTM’YE BAKI
MADDE 5 – 9. Paragraf :
Dağıtıcı, sahip olduğu bilgiler çerçevesinde, güvenli
olmadığını bildiği ürünleri (CE veya G belgesi olmayan)
piyasaya arz edemez. Dağıtıcı, faaliyetleri çerçevesinde,
ürünlerin taşıdığı riskler ve bu risklerden korunmak için
alınması gereken önlemler hakkında ilgililere bilgi verir.
Üreticinin tespit edilemediği durumlarda, yetkili kuruluşça
belirlenecek süre içinde üreticinin veya malı tedarik ettiği kişinin kimliğini bildirmeyen dağıtıcı, üretici olarak kabul edilir.
2011 yılı cezası 1,232.00 – 3,081.00 TL (ceza miktarı
her yıl bakanlar kurulu kararı artar)
iş ortaklarımız
İMTAŞ A.Ş. müşteri ve
kalite odaklı çalışıyor
1. Firmanızın kuruluşu, yapılanması ve faaliyetleri
hakkında bilgi verir misiniz?
1977 yılında küçük bir demir ticarethanesi olarak
Denizli’de ticari faaliyetine başlayan ve 1979’da ben Hakan
Özyalçın ve 2 ortağımla kurduğumuz İMTAŞ Ticaret Kollektif
Şirketi, müşteri memnuniyeti odaklı çalışmalarıyla bugün
aranan adres konumunda.
Müşteri görüşleri ve isteklerini ön planda tutuyoruz. Saç
ticareti ile 100 metrekare dükkanda başladığımız ticaret
hayatımıza bugün toplam 5 ana firma, mülkiyetinin tamamı kendine ait olan 3 satış yeri, 3 fabrika ve imalathane, 1
showroom olmak üzere toplam 7 noktadan 3 bin 557 kalem
ürün ile 25 bin 500 metrekare kapalı alanda toplam 21 adet
vinç ile hizmet veriyoruz.
2. Hangi ürünlerin satışını - bayiliğini yapıyorsunuz?
Ocak 2003’ten bu yana faaliyetine İMTAŞ İç ve Dış
Ticaret A.Ş. ünvanı ile devam eden firmamız tüm demir
çelik ürünlerinin (saç, profil, hadde mamülleri, paslanmaz
saçlar, ferforje, hırdavat çatı malzemeleri, doğalgaz ürünleri,
elektrikli el aletleri, kaynak marketi) yanı sıra tüm izolasyon
ürünlerinin de toptan ve perakende satışını gerçekleştiriyor.
İzolasyon ürünlerinde geniş bir ürün yelpazesine sahibiz.
Camyünü, taşyünü, ısı yalıtım levhası olarak XPS ve EPS,
membran, shingle, OSB, betopan, alçı ve alçıpan, atermit,
gaz beton, plastik boru ve benzeri su, ısı ve ses yalıtımında
kullanılan ürünleri aynı çatı altında müşterilere sunuyoruz.
3. İzolasyon sektöründe BTM’yi tercih etme nedenleriniz nelerdir?
BTM’yi köklü ve güvenilir bir firma olduğu için tercih
ediyoruz. BTM’nin yanında Standard, İzocam, Tepe Betopan,
Rigibs, Knauf, Atermit, Pakplast, Akg ve Kronospan firmalarının bayiliklerini de üstlendik.
4. Ülkemizin coğrafi yapısı gereği, iklimsel değişiklikleri dikkate alarak, bölgenizde yalıtım bilinci algılaması
ne düzeydedir? Ne gibi çalışmalar yapılması yararlıdır?
Avrupa Birliği verilerine göre enerjinin %28’i sanayide
%31’i ulaşımda ve %41’i de konutlarda tüketiliyor. Günümüz
coğrafyasında dünya devletlerinin halen büyük bir kaynak
olarak kullandıkları petrol rezervlerine olan ihtiyaçları ve bu
ihtiyaçlar çerçevesinde oluşturulan politikalar ile birlikte enerji
tüm dünyada devlet stratejilerini şekillendirmektedir.
Ülkemizde yalıtım bilinci İZODER’in yoğun çabaları ve
devlet desteği ile hızla artmaktadır. Bu bilinci arttırmak için
sektöre öncülük eden firmaların görsel medyada ve yazılı
basında teknik ayrıntılardan ziyade halka yönelik ve sonuç
odaklı reklam kampanyaları yapılmalıdır.
5. Pazarlama ve uygulama yapan, yalıtım ve inşaat sektörüne hizmet veren bir firma olarak; satıcılara,
uygulayıcılara ve tüketicilere vermek istediğiniz mesajlar
nelerdir?
Rekabetin yoğun ve önemlilik arz ettiği günümüzde fırsat
ve tehditlerdeki yapısal değişimleri takip etmek, rakiplerden
farklılaşabilecek noktaları tespit etmek, bireylerin istek ve
ihtiyaçlarının farkında olmak ve en doğru kararı alarak en
doğru pazarlama stratejilerini oluşturmak için pazarlama
araştırması çok önemlidir.
Sektörel pazarı iyi takip etmek ve istatistik yapmak, pazarlamayı kolaylaştıran faktörler arasında gelir. İyi pazarlama
yapan bir firma da pazara hakim durumdadır.
Satıcıların ticari kaygıları mümkün olduğunca gözardı
ederek kaliteli ürün ve malzemelerinin arkasında duran
firmalarla çalışmaları ve tüketiciyi bilinçlendirmeleri gerekmektedir.
Sektörde uygulayıcılara da büyük görev düşüyor. Uygulayıcı firmaların yaptıkları işte kendi deneyimlerini tüketiciye en
iyi şekilde aktarmaları çok önemlidir.
Son olarak, tüketicilere de “Ucuz mal alacak kadar zengin
değilim” sözünü hatırlatmak isterim.
13 BTM’YE BAKI
söyleşi
Saral Grup Proje Müdürü Osman DALKALI:
“BTM Shingle’ı mimari estetiği ve kalitesi
için tercih ettik”
1- Merhaba, öncelikle BTM’ye bakış okuyucuları için
kendinizden ve bu projedeki görevinizden kısaca bahsedermisiniz?
1960 yılında Sivas’ta doğdum. İlk, orta ve liseyi İstanbul
da okuduktan sonra üniversite tahsilimi de İTÜ inşaat fakültesinde 1986 yılında tamamlayarak mezun oldum. Hem okula
gittim hem de o dönemde stajyer olarak çalıştığım Saral İnşaat
Grubunda neredeyse 30 yıla yakın zamandır çalışıyorum. Halihazırda inşaat departmanında proje ve şantiyeler müdürlüğü
görevim devam ediyor.
1999 yılında ahşap taşıyıcı sistemle Sunflower projelerine
başladıktan sonra ahşap teknoloji üzerine yurtdışında eğitimler
aldım. Bugün ahşap teknoloji üzerine tüm projelerimizin statik
hesaplamaları da tarafımdan yapılıyor. En büyük ilgi alanım teknolojik gelişmeler ve Türk Halk Müziği. Saz çalıyorum ve büyük
keyif alıyorum, tabi amatörce.
2- Saral Grup olarak inşaat dışındaki diğer faaliyet alanlarınız nelerdir?
Saral Şirketler Grubu olarak 1948 yılından beri devam eden
ve farklı sektörlerde başta İnşaat olmak üzere, bilgisayar ve sarf
malzemeleri, mobilya ve ithalat alanlarında faaliyet gösteriyoruz. Türkiye ve Orta Doğu ülkelerini de kapsayan bir coğrafyada
farklı markaların distribütörlükleri ile bilgisayar ve elektronik
alanlarında faaliyetlerimiz devam ediyor. Özellikle kartuş
dolumu yapan bir tesisimiz ile Caria markası ile uluslararası
firmalarla bu alanda bir yarış halinde olduğumuzu söyleyebiliriz.
3- Saral İnşaat’ın profili ve kalite politikası nedir ?
Saral İnşaat Grubu bir aile şirketi olarak 1971 yılında Mimar
Osman Saral tarafından kurularak sektörde faaliyetlerine başladı. 40 yıldır sektörde faaliyet gösteren bir şirket olarak hem
ülkemizde ilkleri başardık hem de satış jargonumuzu tamamen
müşteri memnuniyeti üzerine kurduk. Yaşam kalitesini yükselten
projeler inşa ettik. Özellikle Gayrettepe ve Suadiye bölgelerinde
2 binin üstünde konut ve ticari amaçlı binalar inşa ettik. 1980
yılından sonra da Silivri bölgesinde yazlık amaçlı siteler inşa
ettik. 1999 yılında Sunflower projeleri ile ahşap taşıyıcı sistemlerle kurulan proje konseptlerine başladık. Silivri, Davutpaşa-Kemerburgaz, Ömerli, Karaağaç-Hadımköy projeleri ile
Sunflower proje konseptlerini uyguladık. Grup olarak betonarme
ve ahşap kontrüksiyonlu inşaat faaliyetlerinin tasarımından üretimine, satış ve pazarlamasından teknoloji uygulamasına kadar
doğru malzeme kullanımında kalite ve garanti kalibrasyonları
onaylanması bizler için çok önemli. Tabi ki inşaatlarımızın tüm
evrelerinde sisteme bağlı kalarak ve her yıl düşünülen hedeflerimiz doğrultusunda doğru yapılmasını sağlamak ve üretmek
konusunda hassasiyetlerimiz var.
Saral İnşaat Grubu olarak sektöre uygun ulusal ve uluslar
arası standartlara / mevzuatlara, iş sağlığı ve güvenliği ve çevre
mevzuatlarına uygun ISO 9001 Kalite Yönetim Şartları, ISO
14001 Çevre, Yönetim Şartları ve OHSAS 18001 İş Sağlığı ve
14 BTM’YE BAKI
Güvenliği Yönetim Şartlarına uygun olarak çalışıyoruz.
Müşteri ihtiyaç ve beklentilerini en iyi şekilde anlamak, cevap
vermek ve karşılamak, satış sürecinde taahhüt edilen zamanda evleri mutlak teslim etmek, kaliteden taviz vermeden her
zaman yeniliklere açık olmak ve her noktada sürekli iyileşme ve
mükemmel olanı üretmeyi temel felsefemiz olarak belirlemek,
şirket, proje ve tüm departmanlarda çalışanların memnuniyetini
sağlamak, tüm üretim, montaj ve hizmet aşamalarımızda çevre
kirliliğinin önlenmesini ve çevresel performansımızın sürekli
geliştirilmesini sağlamak, çevre ve iş güvenliği risk değerlendirmelerini kontrol altına almak ve minimize etmek, minimum
kaza ile çalışmalarını sürdürmek, sürekli iyileştirme kapsamında
çalışanların gelişimi, çevre bilincinin arttırılması ve iş sağlığı ve
güvenliğinin sağlanması için eğitimler düzenlemek, kalite, çevre
ve iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemine tüm personelin katılımı sağlanarak, etkinliğinin izlenmesi ve sürekli iyileştirilmesi
firmamızın ana politikasıdır.
4- Silivri Sunflower projesinin konsepti nasıl oluştu? Sizi
çevredeki diğer konut projelerinden özel kılan ayrıcaklıklarınız nelerdir?
1999 yılında Silivri Sunflower projesi ile geniş bahçeler
içerisinde 2 katlı villa konseptini oluşturduk. Yerel yönetimler tarafından verilen imarı eksik kullanarak yaşam kalitesini
artıran büyük yeşil alanlar, geniş yollar ve rekreasyon alanları
ile oluşturulan bu konsept ülkemizde ilk ve tektir. Isı pompalı
klimalar, vakumlu süpürge sistemi, genel jeneratör sistemi ve
deniz suyunun arıtılarak bahçe otomatik sulama sistemine
aktarılması vb.gibi uygulamalar ülkemizde ilk defa uygulan-
söyleşi
mıştır. Oluşturulan konseptin yanı sıra Türkiye de ilk defa
ahşap taşıyıcı sistemle bir proje inşa edilmesi, nemsiz ve
rutubetsiz ortamlar sunulması, deprem güvenliği konusunda
sıfır risk taşıması da bir ilktir. Saral İnşaat Grubu olarak bizler
Sunflower konsepti ile müşterilerimize ve ikamet eden ailelere
yaşam ve yatırım garantili projeler sunuyoruz. Bakın bu çok
önemli, iddialı bir jargon. Ahşap sistemin bireysel ve toplumsal
fayda olarak sektörde hiçbir şirket veya proje yaşam ve yatırım
garantili yapıları bizim haricimizde bu jargonla sunamaması
bizim ayrıcalığımız değil midir?
5- Projeniz çatılarında Türk kültürünü ve Amerikan
mimarisini malzeme seçimi aşamasında nasıl bir araya
getirdiniz?
İsterseniz şuradan başlayalım; evet uygulanan sistem her
ne kadar çağdaş dünyada Amerikan sistemi olarak bilinse de
Osmanlı çatkı sisteminin modernize edilmiş hali de diyebiliriz.
Hafif sistemlerle kurulan bu yapılar da duvar paneller+çatı
makasları+kat arası kirişler ahşap karkası oluşturuyor. Tabiatıyla çatıların dik olması kar yükü açısından elzem bir durumdur. Mimari açıdan ise evlerin dış görüntüsü her ne kadar da
Amerikan tarzı da olsa cumbalı ve Türk çizgileri taşıyan model
evlerde ısrarımız sürüyor. Özellikle ev planlarımız tamamen
Türk aile yapısına uygun olarak Mimar Osman Saral tarafından çiziliyor. Zaten iç malzeme seçimleri ise müşteriler tarafından yapıldığı için ailelerin zevkine ve yaşam tarzına göre
evlerimizi inşa ediyoruz.
Gene grubumuza bağlı ALBA HOUSE markası ile yurt
içinde ve yurtdışında konut veya ticari amaçlı yapıları inşa
edebiliyoruz. Gürcistan, Kıbrıs, Erbil’de farklı projeler ve bina-
lar inşa ettik. Buradan ben değerli yatırımcılara da seslenmek
istiyorum, bizler insanların hayalindeki evleri veya binaları
inşa ediyoruz. Türkiye’nin geleceği ahşap sistem olduğunu bir
deprem de anlamamak lazım. Her ne kadar da ticari bir işte
yapılsa toplumsal faydalar adına sağlıklı ve güvenli olan yapı
sistemlerini ülkemize tanıtmak zorundayız.
6- Çatı kaplama malzemesi olan Shingle’ı ne kadar süredir biliyorsunuz ve daha önce projelerinizde kullandınız
mı?
Bizler projenin ilk başlangıcından beri zaten çatı örtüsü
olarak shingle’ı kullanıyoruz. Yakın zamana kadar da shingle
ithalatı ile bu sorunu çözdük. Çünkü inşa edilen sistem shingle
kullanımını gerektiriyor. İşlenebilirliği, mimari estetiği, hafif oluşu ve kalitesi nedeniyle hep Shingle’ı tercih ettik. Ancak yakın
zamanda BTM Shingle’ın kalitesini keşfedilince, şimdi sizlerin
grubunuza ait Shingle çatı kaplamalarını kullanıyoruz.
7- Bu projede BTM Shingle tercih etmenizin nedenlerini sorsak?
Bakınız bu ülke de shingle daha bilinmezken bizler bu
ürünü hem tanıyorduk hem de ürün gamını kullanıyorduk.
Sunflower projelerinde BTM tarafından üretilen lamine shingleprestij modelini uyguluyoruz.
8- Son olarak çatılarında shingle kullanmayı düşünen
müşterilerimize önerileriniz ne olacaktır?
Nakliye, işçilik ve tadilat kolaylıkları ile hareketli çatılarda
pratik oluşu ve ekstra malzeme istememesi inşaat şirketleri
açısından büyük kolaylıklar ihtiva etmektedir.
15 BTM’YE BAKI
gezi
Doğa, deniz ve kültür hazinesi:
İTALYA
Yazı ve fotoğraflar: Özge Ürkmez Yeşilpınar
Italya, ziyaret edilmesi gereken birçok cenneti içinde barındırıyor. Bu sefer biz Positano, Ravello, Capri, Atrani, Praiano,
Minori, Maiori’yi ziyaret ediyoruz. Eski Yunan mitolojisine
göre, bir zamanlar denizcileri sesleriyle büyüleyen sirenlerin
yaşadığı İtalya’nın Amalfi kıyılarını kelimeler ile anlatmak pek
mümkün olamayacağı için, yazıma bol bol fotoğraf koyacağım. Bu gizli cenneti anlatmaya nereden başlamalı? İtalyanlar
bu yöre için, “Tıpkı evli erkekleri baştan çıkaran kadınlar gibi;
tehlikeli bir güzelliğe sahip,” diyorlar. İlahi güzelliğine karşı
koymak imkansız. Tehlikeli oluşu ise, doğal yapısından: Daracık ve virajlı yollarından.
Renkli atmosfer sizi büyüleyecek
İtalya’nın Tiren Denizi kıyılarında, Napoli’nin hemen güneyinde yer alan Amalfi bölgesi, kayalara oyulmuş kasabaları,
kristal denizi, cana yakın insanları ve renkli sosyal yaşamıyla
her yıl turist rekorları kırıyor. Limon ve zeytin ağaçlarının
gölgesindeki irili ufaklı kasabaların bulunduğu Amalfi kıyıları
doğa zenginliğinin imza attığı bir güzellik sunuyor. Eğer araba
ile o daracık virajlı yollarından seyahat edecekseniz mutlaka
camınız açık olsun. Mis gibi limon kokusunu içinize çekmeyi
ihmal etmeyin. Bu yöre tarihte; “siren” adı verilen ve incecik
16 BTM’YE BAKI
gezi
sesleriyle gemicileri kayalara sürükleyip teknelerini batıran
tanrıçaların beldesiymiş. Sirenlerin bugün hala burada, Rudolf
Nureyev’in sahibi olduğu Li Galli adacıklarında yaşadığına
inanılıyor.
Gezimizde ilk durağımız Positano. Bu minik ve romantik
kasabada, yöredeki diğer yerleşimlere kıyasla daha kalabalık bir yaşam hüküm sürüyor. Rengarenk çiçekler evlerin dış
cephelerini sarmış, gözünüzü okşuyor. Sokakları cıvıl cıvıl,
kanınız kaynıyor. Deniz mahsullerinden mutlaka tatmalısınız.
El işlerinden de çantanıza bir tane atmalısınız.
Çiçekler ve ziyafetler diyarı Ravello, huzurlu atmosferiyle
Boccaccio’dan Wagner’e pek çok kişiye ilham vermiş. Bölgedeki bağlardan elde edilen şaraplar dünyada kabul görmüş
tatlar sunuyor.
Amalfi kasabası en kalabalık ve canlı yaşama sahip. Bu
özelliğini de ortaçağdan beri koruyor. Ticaret ve turizm alanında komşularına örnek teşkil ediyor, hatta yönetiyor denebilir.
İlk defa 10. yüzyılda kurulan kasaba, 18. yüzyılda Napoliten
- Barok stilinde yeniden inşa ediliyor. O zamandan şimdiye
17 BTM’YE BAKI
gezi
özenle korunmuş olan yapılar, sokaklar sanki o çağlarda bir
gezintiye çıkmışsınız hissi veriyor.
Deniz, güneş, sükunet, güzel yemekler, müthiş şaraplar,
sımsıcak insanlar, tarihi yeniden yaşıyormuşsunuz hissi veren
sokaklar, büyülü mimari sizi tatilinizin başından sonuna kadar
sarıp sarmalayacak.
Görülmesi gereken yerleri özetlemek gerekirse, Amalfi’deki
tüm bölgenin kalbinin attığı tarihi katedrali, söyleyebilirim. 9.
yüzyıl mimarisinin seçkin örneklerinden. Fas - Gotik - Normandiya mimarisinin izlerini taşıyan cephesi ve romanesk tarzdaki
çan kulesi etkileyici.
Aşk kasabası Positano
Positano’nun tabelasını görür görmez bir aşk kasabasına
geldiğinizi hissedeksiniz. Evler, sokaklar, teraslar, çiçekler,
kahkahalar, deniz, plajlar..hepsi kulağınıza aşk tınıları fısıldayacaklar. Mutlaka Cafe Positano’da bir mola vermeli, nefes
18 BTM’YE BAKI
gezi
kesen manzaraya karşı bir İtalyan kahvesi içmelisiniz.
Komşularından biraz daha yüksek bir tepeye konuşlanan Ravello’da yine Positano’daki gibi manzara nefis hatta
daha yüksekte olduğu için mutlaka Villa Rufolo ve Villa
Cimbrone’den seyretmenizi tavsiye ederim. El boyama
seramiklerden hatıra olarak almalısınız, eliniz boş dönerseniz
sonradan pişman olmayın.
Capri adası bölgedeki en bilinen yer. Şık kafe ve restoranları, pahalı mağazaları, lüks villa ve otelleriyle yıllardır Türkler
tarafından da tercih edilen bir tatil beldesi. Capri’ye Napoli’den
feribotla ulaşılıyor. Benim tavsiyem ada’yi da mutlaka görmeniz ama diğer kasabalar kadar vakit ayırmamanız olacaktır.
Şimdi yazımı burada noktalıyorum, ve sizi büyüleyici
fotoğraflarla baş başa bırakıyorum. Bölgeyi ziyaret etmeyi
düşünenlere yaz aylarının en sıcak olmadığı dönemleri tercih
etmelerini tavsiye ederim. Yoksa sıcaktan bunalabilirsiniz.
19 BTM’YE BAKI
makale
Yapıların Temel Tasarımında Zemin Özelliklerinin ve
Su Yalıtımının Önemi
Yazan: M. Kemal Gel - İnşaat Mühendisi
BTM A.Ş. Pazarlama Müdürü
Konut ve yapı üretim teknolojileri her geçen gün gelişmektedir. Bu gelişmeler kötü zemin koşullarında dayanıklı yapıların
inşa edilmesine, hafif malzemelerle daha esnek ve daha güçlü
çok katlı yapıların yapılmasına olanak tanımaktadır. Bu teknolojik
gelişmeler aynı zamanda yapıların daha kısa sürede bitirilebilmesini, yani zaman ve para tasarrufu sağlamaktadır.
21. yüzyılda nüfus artışına paralel oluşacak yeni konut ve
yapı ihtiyacının karşılanmasında ve kentleşme planlarının
yapılmasında eskisinden daha dikkatli ve titiz planlama, yer
seçimi, çevre düzenlemesi, iklim, yöreye özgü geleneksel mimari
kriterlerin dikkate alınması, ve yaşanmış olan acı deprem felaketinden sonra daha sağlam yapıların inşa edilmesi zorunluluğu
karşımıza çıkmaktadır.
Deprem felaketinde ortaya çıkan tablo, basit bir sınıflama ile
binaların ya yapısal (kolon, kiriş, döşeme gibi yapısal), ya zemin
ve temel sistemi, ya da her ikisi ile ilgili nedenlerden dolayı yıkıldığını göstermektedir.
Deprem sonrası İstanbul Teknik Üniversitesi’ nin hazırladığı
Marmara Depremi Ön Değerlendirme Raporunda şu ifadeler
yer almaktadır “İzmit Körfezi’ne boşalan nehirler jeolojik süreç
içerisinde Gölcük, Hersek, Kavaklı deltalarını ve Sapanca Gölü
ile İzmit Körfezi arasındaki geniş ve uzun alüvyon düzlüğünü
oluşturmuştur. Bu alanlarda, zemin profili genelde çok kalın,
yumuşak-orta katı kil veya gevşek kum tabakalarından oluşmaktadır. Diğer bir deyişle, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Marmara
Denizi’nin güneyi boyunca uzandığı bölgede hem sismik aktivite
çok yüksek ve hem de zemin koşulları son derece elverişsizdir.
Çeşitli projelerle ilgili olarak bölgede yapılan zemin araştırmaları,
zemin tabakalarının sıkışabilme özelliğinin çok yüksek olduğunu
ve ayrıca bazı bölgelerdeki zeminlerin sıvalaşma potansiyeli
gösterdiğini ortaya koymuştur. Nitekim, depremi takiben İTÜ Zemin Mekaniği ve Temel Mühendisliği öğretim üyelerinin yerinde
yaptığı incelemelerde özellikle Adapazarı, Gölcük ve Yalova’da
meydana gelen hasarların başlıca sebebinin zemin problemlerinden kaynaklandığı belirlenmiştir. Buna karşılık, ciddi ve bilimsel
zemin araştırmalarına dayanan temel mühendisliği çözümlerinin
uygulandığı projelerde örneğin, yumuşak zemin koşullarında
kazıklı temel sistemlerine taşıtılan binalarda ve sanayi tesislerinde, fay hattına çok yakın olsa bile herhangi bir hasar meydana
gelmemiştir. Adapazarı örneğinde olduğu gibi, zemin koşulları
elverişsiz ve yeraltı su seviyesi çok yüksek olduğu halde ağır
yapıların bile tekil veya sürekli temellere taşıtıldığı yerlerde ise
binaların farklı oturma yaptığı, devrildiği, yana yattığı veya zemin
katların bodrum kata dönüştüğü tespit edilmiştir. İlk defa bu
depremde elverişsiz zemin koşulları, deprem hasarının büyük
olması üzerinde bu derece etkili olmuştur.
İstanbul Teknik Üniversitesi’ nin hazırladığı Marmara Depremi
Ön Değerlendirme Raporunda, özellikle altı çizili ifadelerden, yapıların tasarım aşamasında zemin koşullarının iyi etüd edilmesi
ve özellikle zayıf zemin koşullarında ağır ve çok katlı yapıların
temel tasarımlarında radye jeneral diye adlandırılan ve en az
yapının bina oturma alanını kapsayacak şekilde (kazıklı veya
kazıksız) yekpare betonarme temele taşıtılması gerekliliği ortaya
çıkmaktadır. Bu temel sisteminde binanın kolonları radye sisteme bağlanmakta ve yapının tüm ağırlığı yekpare temel sistemi
tarafından taşınmaktadır.
20 BTM’YE BAKI
Radye temel sistemleri, yumuşak zemin koşullarında ve
su seviyesi yüksek olan yerlerde tercih edildiği için temel su
yalıtımlarının önemi çok fazladır. Radye temel sistemlerinin
su yalıtımı, bohçalama adı verilen ve tüm temel ve bodrumu
yatay ve düşey düzlemlerde saracak şekilde membran kaplanarak yapılır. Kullanılabilecek membran tipleri değişmekle
birlikte zemin sularının çoğunlukla yüksek sülfat içermesi göz
önüne alındığında bitümlü membran sülfatlı suya dayanımda
uygun ve uzun ömürlüdür.
Temellerde Su Yalıtımı
Yapıların temel sistemleri genel olarak münferit, mütemadi,
kazıklı veya kazıksız radye jeneral şeklinde projelendirilmektedir. Hangi sistem seçilirse seçilsin yapıların temellerinin,
üstündeki binayı ömrü boyunca taşıyacak sağlamlıkta olması
gereklidir. Ancak, sadece temelin yeterli sağlamlıkta yapılmış
olması tek başına uzun ömür için yeterli değildir. Yapılan
temellerin mutlaka suya ve suyun korozif etkilerine karşı
yalıtılmış olması da gereklidir. Temellerde su yalıtımı zemin
rutubetine karşı, basınçsız suya karşı ve basınçlı suya karşı
su yalıtımı olarak üçe ayrılmaktadır.
Mimari projenin tasarımı esnasında, zemin etütleri yapılırken, zemin suyunun tetkikinin de yapılması, gerek proje müellifine gerekse yalıtımcıya yön verecektir. Bu nedenle zemin
su durumu belirlendiğinde, temel sisteminin statik gereklilik
dışında bu suya karşı alınacak önlemler doğrultusunda yeniden seçilmesi gerekecektir. Örnek vermek gerekirse, basınçlı
yer altı suyunun olması durumunda bohçalama yalıtımının
sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için mütemadi temel sisteminin radye jeneral temel sistemine çevrilmesi söz konusu
olabilecektir.
Zemindeki Su Durumunun Tespiti:
Zemindeki su durumunun tespiti için zemin suyu seviyesinin en yüksek olduğu dönem gözlenmelidir. Su seviyesi kadar
suyun debisi de önem kazanmaktadır ve yeraltı su rejiminin
değişkenlik göstereceği unutulmamalıdır.
Zemindeki Su Durumunun Değerlendirilmesi:
Sondaj ve gözlemler sonucu zemindeki su durumu, aşağıda belirtilen üç kategoriye ayrılarak yalıtım projesi hazırlanır.
- Zemin Rutubetine Karşı Yalıtım
- Basınçsız Suya Karşı Yalıtım
- Basınçlı Suya Karşı Yalıtım
Zemin Rutubetine Karşı Yalıtım:
Zemin rutubeti; zeminde daima mevcut bulunan, kılcallık
yoluyla yapının bünyesine girip zararlara yol açan, zeminin
cinsine bağlı olarak etki derecesi değişiklik gösteren sudur.
Zemin rutubeti;
- Zemin tanecikleri ile aderans temin eden ve sızmayan su
- Zemin tanecikleri arasına köşelere asılı kalan su
- Zemin taneciklerini ince bir film şeklinde saran su
- Yer altı suyu veya birikinti sularından kılcal olarak emilen
su şeklindedir.
Toprakla temas eden statik perdelere bir kat cam tülü taşı-
makale
yıcılı 3mm polimer bitümlü örtü ile yapılacak yalıtım yeterlidir.
Temel kotu altında, bina çevresinde ve gerekli ise sömeller
arasında yapılacak drenaj yalıtımı tamamlar.
Basınçsız Suya Karşı Yalıtım:
Damlayabilir, akabilir durumdaki suya genel olarak basınçsız su adı verilir. Bu su, sızma su, kullanma suyu olabilir, yapı
ve yalıtım üzerine ya hiç yapmaz, ya da geçici olarak bir hidrostatik basınç yapar. Basınçsız suya karşı, temel derinliğine
bağlı olarak önerilecek alternatifli detaylar şöyledir Yatayda
(Tabanda):
Bir kat polyester keçe taşıyıcılı 3mm kalınlıkta polimer
bitümlü örtü veya, bir kat polyester keçe taşıyıcılı 3mm. örtü
ile bir kat cam tülü taşıyıcılı 3mm kalınlıkta polimer bitümlü
örtüler (TS 11758-1) ile birlikte uygulanır.
Düşeyde (Perdede): Bir kat cam tülü taşıyıcılı 3mm
polimer bitümlü örtü veya, cam tülü taşıyıcılı 3mm kalınlıkta
polimer bitümlü örtü iki kat olarak uygulanır.
Basınçlı Suya Karşı Yalıtım:
Yapıya ve yalıtıma sürekli ve belli bir hidrostatik basınç
yapan suları kapsar. Basınçlı suya karşı yalıtım detaylandırılması, su basıncı ve yapının yalıtım üzerine yapacağı sıkışma
basıncı olarak iki faktöre göre belirlenir. Ancak her projenin
özgün zemin ve yapısal koşulları her defasında yeniden etüt
edilmelidir.
Su basıncıyla ilgili kurallar
Temel su yalıtımlarında, yapının etkileneceği su basıncına
göre yalıtımın kaç kat olması gerektiği tespit edilmelidir.
Bina yükünden oluşan basınca bağlı kurallar
Temel su yalıtımlarında, yapının zemine yapacağı basınca
göre yalıtım kat adetleri tespit edilmelidir. Aşağıdaki çizelgede
yer alan kat adetlerinden büyük olanı uygulanır.
Örnek olarak su basıncı 1.5m, zemin basıncı 0.15 MPa
olan bir temel yalıtımında uygulanacak olan detay 3mm +
polistiren (XPS) ısı yalıtım malzemesi kullanılır.
Temel Yalıtım Sistemleri
Basınçlı suya karşı bohçalama temel yalıtımları, içten veya
dıştan yalıtım olarak adlandırılan iki ayrı sistemde uygulanır.
Ancak her iki sistemde de bohçalama yalıtım, binanın radye
jeneral statik betonu dışında yer alır. Hafriyat çukurunun açılmasından sonra su seviyesinin temel taban yüzey kotunun
altına düşürülmesi gerekir. Su seviyesini düşürecek pompaların seçimi için suyun debisi ölçülmeli ve ona göre bir değerlendirme yapılmalıdır. Pompaların elektrikli ve mazotlu olarak
yedekli çalışabilecek şekilde bulundurulması yararlıdır. Taban
alanı etrafındaki drenajın suları topladığı pompaj çukurlarına,
inşaat alanı kendi sahası içindeki suları da toplayabilecek
şekilde planlanmalıdır. İnşaat seviyesi, suyun kaldırma gücünü karşılayabilecek basınca ulaşıncaya kadar pompaj ile su
tahliyesi durdurulmamalıdır. Aksi halde yapının yüzdürülme
riskinin bulunduğu hatırlanmalıdır. Basınçlı suya karşı bohçalama yalıtımlarında genel olarak en az iki kat polyester keçe
taşıyıcılı polimer bitümlü su yalıtım membranlarının kullanılması önerilmektedir. Bitümlü membranlar ayrıca, sülfatlar gibi
zararlı kimyasalların bulunduğu yer altı sularına karşı yüksek
dayanım göstermektedirler.
İçten Yalıtım Uygulaması (Şekil-1):
Bitişik nizam yapılarda veya temel perdeleri dışında insan
çalışmasına yeterli şev açıklığının bulunmadığı hallerde
tercih edilir. Bu sistemde ana prensip, bir dış çanak iç yüzüne
yatayda ve düşeyde bir defada yalıtım yapılması ve binanın
bu havuz içine oturması şeklindedir. Dış çanağın muhtemel
tasmanlara (farklı oturmalara) uyum sağlayabilmesi için betonarme hazırlanması tavsiye edilir. Dış çanak içine yatay ve
düşeydeki yalıtım tamamlandıktan sonra, her iki düzlemdeki
3mm polyester keçeli iki kat örtüdür.
Yalıtımı delen sistemler
Borular, kablolar ve diğer elemanlar, mümkünse, yalıtım
delinmeden uygulanmalıdır.
Yalıtımın delinmesi kaçınılmaz ise, geçiş noktasındaki
yalıtım çelik flanşlar arasında sıkıştırılmalıdır.
Su yalıtım örtülerinin korunması ve ısı yalıtımı
Su yalıtım örtüleri, yatay ve düşey konumda, mutlaka uygun malzemeler ile delinmeye karşı korunmalıdır. Genellikle,
yatay konumda 150 g/m2 polyester keçe üstüne koruma betonu, düşey konumda ise drenaj sağlayıcı koruyucu katmanlar, koruyucu duvar, koruyucu amaçlı çizelge 1’de gezilebilir
çatı için belirtilen değerlerde genleştirilmiş polistiren (EPS)
veya hem koruyucu hem de ısı yalıtımı amacıyla ekstrüze
yalıtım katmanları koruma altına alınır. Son olarak, binanın
taşıyıcı sistemi (radye temel ve perde duvarları ile iç çanak)
yapılarak bitirilir.
Dıştan Yalıtım Uygulaması (Şekil-2):
21 BTM’YE BAKI
makale
Ayrık nizam yapılarda veya temel perde duvarları dışında
insan çalışmasına yeterli şev açıklığının bulunması halinde
tercih edilir. Bu sistemde ana prensip, radye jeneral temelin
oturacağı beton taban üstü yalıtımının yatayda birinci aşama
olarak yapılmasından sonra, kaba inşaatın belli bir seviyeye
gelmesi ile taban yalıtım filizlerinden hareketle ikinci aşama
olarak perde duvar yalıtımının yapılması şeklindedir. Bu sistemin
uygulanmasında en önemli konu, tabandan gelen yalıtım filizlerinin muhafazası ve sürekliliğidir. Bu amaçla taban betonu, temel
perde sınırının en az 60 cm taşacak şekilde ve içe doğru şevli
hazırlanır ve daha sonra ulaşabilmek amacı ile perde sınırını
aşan taban yalıtım filizleri düşük dozlu beton ile korumaya alınır.
Perdedeki yalıtım bitirildikten sonra ise toprak dolgu öncesi
yalıtımın bir duvar ile korunması gereklidir. Kullanılan bir bodrum
yapılacak ise, koruma duvarı olarak ekstrüde polistiren sert köpük ısı yalıtım levhaları hem koruyucu duvar, hem de ısı yalıtım
görevini görürler. Toprak altında kalan ısıtılan hacimlerin düşey
perdelerinin ısı yalıtım hesapları, TS 825’e göre yapılmalıdır.
Su yalıtımının önemini öne çıkartan diğer bir unsur da
yalıtımsız veya yetersiz ve kalitesiz malzemelerle yapılmış olan
yalıtımlar yüzünden oluşan donatılarda korozyon olarak ortaya
çıkmaktadır. Betonarme sistemlerin içine giren ve işleyen yer altı
suları çelik donatı çubuklarına ulaştıklarında korozyona neden
olmaktadırlar. Çelikte korozyon, kesit azalması yani donatının
taşıyabileceği yük miktarının azalması olduğu için, deprem gibi
tekrarlı yüklerde binanın düşey veya yatay hareketlerinde fazlalaşan yükü taşıyamamakta ve yapıda yıkılma oluşmaktadır.
Donatı çeliğinde korozyon; beton yeterli kalitede değilse,
yapı çevre koşullarına göre tasarlanmamışsa (korozyona karşı
yalıtım önlemleri alınmamışsa), ortam koşulları önceden tahmin
edilmemişse, veya betonun hizmet ömrü boyunca değişiklikler
varsa oluşur. Korozyonun başlıca sebebi olarak klor iyonları
gösterilmektedir.
Bununla beraber, normal olarak betonun pH değeri 12’ den
22 BTM’YE BAKI
büyüktür ve bu
değer korozyonun
oluşmaması için
yeterlidir. Ancak,
diğer çevresel
faktörlerin etkisiyle
ortam pH değeri
düşmekte ve donatı
çeliğinde korozyon
oluşmasına neden
olabilmektedir.
Aşağıdaki grafikte
(Grafik-I) korozyon
oranının ortam pH
değeri ile ilişkisi
görülmektedir.
Buna göre, ortam pH değerinin 10 ile 4 arası olması durumunda,
korozyon nedeniyle donatı kesit kaybı 0.25 mm/yıl olmaktadır.
Örnek olarak, hesap dayanımı 365 MPa olan BÇ IIIb sınıfı Ø10’
luk bir donatı çeliği alındığında bu çubuk 28.6 kN (2922 kg)
yük taşıyabilmektedir. Bu donatı çubuğu 0.25 mm/yıl oranında
korozyona uğradığında kesit azalması nedeniyle taşıyabileceği
yük birinci yılda
2.8 kN (285 kg)
azalmaktadır. Aynı
oranla 10 yıl sonunda taşıyabileceği
yük ilk duruma göre
21.5 kN (2190 kg)
azalmakta,
bu süre sonunda 7.1
kN (723 kg) taşıyabilir hale gelmektedir.
20 yıl sonunda ise
çelik tamamen çürüyeceği için hiç yük
taşıyamaz durumda
olacaktır
(Grafik-II).
Betonarme
yapılarda donatı
çeliğinin korozyona karşı korunmasında çeşitli yöntemler kullanılmaktadır.
Korozyona karşı su yalıtımı dendiğinde akla ilk gelen, yapıların temelleri ve köprü-viyadük gibi sanat yapılarının tabliyelerinin korunmasıdır. Aksi takdirde, beton içine nüfuz edecek su,
ortamın alkalinitesini düşürebilir ve bu su içinde bulunabilecek
klor iyonları korozyona ve neticede yapının taşıyabileceği yük
kapasitesini azaltarak yapı güvenliğini tehlikeye sokar.
Uzun ömürlü, depreme dayanıklı yapılar üretiminde zemin-temel sisteminin doğru seçimi, yapının zemin kaynaklı türlü zorluklarla baş etmesine, ardından yapılacak olan uygun, dayanıklı ve
uzun ömürlü bir su yalıtımı da, hem bina içi konforu sağlarken,
hem de korozyona karşı koruma sağlayarak istenilen hedefe
ulaşılmasını sağlar.
Yararlanılan Kaynaklar:
İstanbul Teknik Üniversitesi’ nin hazırladığı Marmara Depremi
Ön Değerlendirme Raporu
TS 11758-2 “Polimer Bitümlü Su Yalıtım Örtüleri Uygulama
Standardı”
Report on Corrosion of Metals in Concrete, American Concrete Institute, ACI 222R-96
BTM A.Ş. Teknik Yayınları
başarılı projelerimiz
BTM, Adana Optimum Alışveriş
Merkezi’nin de tercihi
Adana Optimum Alışveriş Merkezi’nin inşaatının su yalıtımı çözümlerinde BTM su yalıtım örtüleri tercih edildi. Göksü
Gayrimenkul Yatırım A.Ş.’nin sahibi olduğu ve müteahhitliğini
Rönesans Gayrimenkul Yatırım A.Ş.’nin yaptığı binanın su yalıtımı uygulamalarını Sepe İnşaat San. ve Tic Ltd. Şti. ve Haydar
Boz Yalıtım San. ve Tic Ltd Şti, hafif metal çatı ve betonarme
çatı uygulamalarını Levent İnşaat ve İzolasyon Malz. San.ve
Tic. A.Ş. üstlendi.
• Temel yalıtımı dıştan bohçalama diye adlandırılan sistem ile
çözüldü. 26500 m2 temel taban yalıtımında, iki kat BTM Elastobit PE4 ve bir kat BTM Elastobit PE3 bitümlü örtü kullanıldı.
• 11.000m2 olan temel perde yalıtımlarında belli bir yüksekliğe kadar tabandaki gibi üç kat, geri kalan kısmında ise iki kat
BTM Elastobit bitümlü örtüleri kullanıldı.
• 13.000 m2 olan gezilmeyen çatıda, 7cm taşyünü üzerine
BTM Elastobit PE3 ve PE3A (arduvaz taşlı) ; 2.500m2 gezilen
ters çatıda iki kat BTM Elastobit PE3 üzerine 6 cm kalınlığında
Polpan XPS ısı yalıtım levhaları kullanıldı.
• 7.500 m2 olan hafif metal çatı alanında trapez saçlar üzerine 7 cm taşyünü uygulandı. Daha sonra bu katmanın üzerine
BTM Elastobit PE3 ve PE3A (arduvaz taşlı) örtü kullanılarak ısı
ve su yalıtımları yapıldı.
23 BTM’YE BAKI
makale
Polimer bitümlü örtülerde ürün ve uygulama kalitesinin tanımı:
TS 11758-2 Standardı
Yazan: Jozef Bonfil BTM A.Ş. Teknik Danışman
Ülke sınırları içinde üretim yapan ve standartlara uygun CE
Belgeli üretimi ilke edinen tüm polimer bitümlü örtü üreticilerini bu çatı altında toplamak amacıyla yola çıkan derneğimiz
üyeleri ile yaptığı çalışmalarla su yalıtım sektöründe eksikliği
hissedilen standart, şartname, uygulama standardı gibi yasal
düzenlemelerin tamamlanması, kamu ve özel sektör nezdinde
su yalıtımının önemi ve gerekliliğinin anlatılması, toplumun ve
sektör paydaşlarının bilinçlendirilmesini sağlamayı hedeflemektedir.
Türkiye’nin büyük bir bölümünün deprem tehdidi altında
olması ve yapı stoğunun büyük bir bölümünün betonarme
olması nedeni ile temellerde, çatılarda ve gerekli tüm diğer detaylarda su yalıtımı yapılması yapı güvenliği açısından gerekli
ve şarttır.
08.09.2002 tarih ve 24780 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yapı Malzemeleri Yönetmeliği bilindiği gibi, sadece
kullanıldıkları yapının 6 temel gereği karşılamasına imkan
veren yapı malzemelerinin piyasaya arz edilebilmesi prensibini içermektedir. Bayındırlık Bakanlığının 26.06.2009 tarih
ve 27270 sayılı resmi gazete’de yayımlanan Yapı Malzemelerinin Tabi Olacağı Kriterler Hakkında Yönetmelik ise Ulusal
ve Avrupa Birliği mevzuatına göre piyasaya arz edilen yapı
malzemelerinin yapılarda kullanım sorumluluğunda, amacına
uygunluğuna karar verilebilmesinin yapılarda karar mekanizmasında rol alan uygulayıcılarda olduğu açıktır. Bu noktada
ürün standartlarının ötesinde ürünlerin uygulama detaylarını ve
kurallarını, eşik değerlerini, tasarım kriterlerini v.b içeren kural
standartları özellikle önem kazanmaktadır.
Su yalıtımının temel öğesi olan Bitümlü Örtü, polyester
veya cam tülü donatılı olarak, çeşitli polimerlerle modifiye
edilen yüksek kaliteli bitümden, çeşitli kalınlıklarda ve gerektiğinde yüzeyine çeşitli kaplamalar uygulanarak üretilir ve bu
nedenle her tip özel kullanım için en ideal malzemeyi seçmeye
olanak veren geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Mevcut TS
11758/1,TS EN 13969,13707 ve 13970 Standartları ürünle ilgili
aranılan Kalite değerlerini CE etiketi ile üretici beyan değerleri
aranmakta ve tüketicinin korunması amaçlanmaktadır. Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca yayımlanan 01/04/2010 tarih,
2010 /08 sayılı genelge ile 01/07/2010 tarihinden itibaren
Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (89/106/EEC) Kapsamı gereğince yapı işinde kullanılan ürünlerin ‘’CE ‘’ işareti taşıması
zorunludur. Bu genelge ile artık bundan böyle yapı ürünlerinin
taşıması gereken zorunlu belge CE Belgesidir, TSE Belgesi
ise ihtiyari belgedir. Bu kapsamda Bayındırlık Bakanlığı Piyasa
Gözetim ve Denetimleri, yapılan şikayetler, güvensizlik ve şüphe gerekçeleri ile numune alma, işaret ve belge kontrolü, test
ile muayene etmek gibi kontrolleri yapmakla yetkilidir.
Ocak 2011’de yayınlanan TS 11758 – 2, bitümlü örtüler için
uygulama kurallarını belirlemiştir. Şimdiye kadar yapılarda su
ile temas eden detayların suyun zararlı etkilerinden korunması
için kullanıcının bilgisi ile sınırlı kalan uygulama kuralları artık
bilimsel ve kollektif bir çalışmanın ürünü olan bir standart ile
tescillenmiştir.
Bu standart ile tüm kamu ve özel sektöre ait binalarda su
yalıtımı uygulamaları yapı güvenliği gereği uygulama standar-
24 BTM’YE BAKI
dına uygun yapılmak zorundadır. Su ile ilişiği olan tüm detaylar
öncelikle mimari projelerde, bu projeye uygun hazırlanacak
teknik şartnamelerde, ihale kurallarında standarta uygun spesifikasyonları referans alarak oluşturulmalıdır.
TS 11758-2 İle Su Yalıtım Detaylarına Gelen Temel
Değişiklikler: Standart, Çatı Ve Temel Uygulamaları
İçin Yapı Güvenliği Gereği Ayrı Spesifikasyonda
Ürün Önermektedir
Çatılarda Kullanılan Bitümlü Örtüler İçin
Asgari Özellikler:
TS 11758-2 Standardı gereğince, çatılarda eğimin % 5
veya daha az olması durumunda mutlaka 2 katlı su yalıtımının
yapılmasını şart koşulmaktadır. (Bkz: Madde 5.1.1)
Çatılarda son kat örtüler için uzun süre UV ışıması, yüksek
sıcaklık ve su kombinasyonuna uzun süreli dayanım şartı
aranmaktadır. Ürünler bu kapsamda yaşlandırma testlerinden
geçmek zorundadır.
Yangın Performansı :
Çatılarda son kat örtü olarak kullanılacak ürünlerde Dış
Yangın Performansı (BROOF) aranacaktır. Yangın Yönetmeliğine göre çatılarda son kat Bitümlü örtü olarak kullanılacak
malzemelerin taşıması gereken BROOF özelliği olmalıdır.
Su yalıtımı malzemesi olarak kullanılacak tüm polimer
bitümlü örtülerin en az E Yangın performansına sahip olması
gerekir.
makale
Temellerde kullanılan Bitümlü Örtüler İçin
Asgari Özellikler:
Temellerde sıvı kimyasallara maruz bırakıldıktan sonraki
(yaşlandırılmış) su geçirimsizlik aranacaktır.
Temellerde basınçlı su etkisi altında 60 Kpa mukavemetli
ürün, basınçsız su etkisi altında ise 2 Kpa basınç dayanımlı
ürün kullanılmalıdır.(EN 13969 /5.5.)
Basınçlı sularda cam tülü taşıyıcılı örtüler yerine polyester
keçe taşıyıcılı, 3 mm örtülerin kullanılması zorunlu hale gelmiştir. (Bkz: çizelge 6 / çekme muk. ve uzama )
Mimari Detaylar
Örtüler şimdiye kadar polyester keçe ya da cam tülü keçe
taşıyıcılı olarak tanımlanırken, standartın yeni düzenlemesinde EN 13707 ve EN 13969 standatlarındaki örtü tanımları
kullanılmıştır.
Çatılarda kullanılacak örtülerde EN 13970’e göre test
yapılmadığı sürece µ (buhar difüzyon katsayısı) 20.000 olarak
kabul edilmiştir.
TS 11758 -2 standardının yayınlanması ile 30 yıldır
yapılarda kullanmakta olduğumuz bitümlü örtülerin kullanım ve uygulama koşullarını Avrupa ülkelerinde olduğu gibi
asgari kriterlerle sınırlandırılmıştır. Alternatif su yalıtım (Örn.
Sürme esaslı su yalıtım malzemeleri…vb. ) malzemelerinde
asgari uygulama koşullarını belirleyen temel şartlar, yoktur.
TS 11758-2 standardın yayını, güvenli ve dayanıklı yapıların
projelerini ve su yalıtım şartnamelerini oluştururken kullanıcılara ve yapı otoritelerine modern referanslar sunar.
Özellikle bitümlü örtülerle yapılan yanlış uygulamaların
(Örn. Tabanda polimer bitümlü örtü, perdelerde bitüm esaslı
sürme malzeme ile yapılan temel su yalıtım uygulamaları )
önüne geçmek için uluslararası yayınlarda yer alan, yapı güvenliğine uygun çatı ve temel prensip nokta detayları Standart
içinde yer almıştır.
CE üreticinin beyanına dayalı bir kalite güvence sistemidir.
TS 11758-2 standardı, üreticilerin de bu kapsamda ürün üret-
mesine rehberlik eder. Bu standart tasarımcıya, uygulamacıya
ve son kullanıcıya binalarda su yalıtımı amacıyla kullanılan
polimer bitümlü örtülerin taşıması gereken asgari özellikleri,
uyulması gereken asgari koşulları, kullanılması tavsiye edilen
örtü kat adetlerini ve uygulama kurallarını kapsar. Hangi
detayda hangi ürünü kullanması gerektiği ile ilgili referans
sistemi sunar. Su yalıtımının önemi ve yapıların güvenliği
için, standartlara ve yönetmeliklere uygun üretim yapan, tüm
yasal yükümlülüklerini yerine getiren Bitüder üyesi firmalar su
yalıtım uygulamalarınızda CE Belgeli ürün kullanmanızı ve
bu ürünleri TS 11758-2 Uygulama Standartına uygun şekilde
yapıya uygulanmasını sağlamanızı önermektedir.
25 BTM’YE BAKI
bir kitap bir yaşam
kitap kurtlarına...
İSKENDER
İSİM ŞEHİR HAYVAN
Yazar: Elif Şafak
Sayfa Sayısı: 448
Baskı Yılı: 2011
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
Yazar: Yılmaz Özdil
Sayfa Sayısı: 476
Baskı Yılı: 2011
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
Elif Şafak şu hayatta insan en çok sevdiklerini acıtır… En
derin yaralar ailede açılır, kabuk tutsa bile kanar hikâye, içten
içe... Aşkı aramadan evvel, düşün bir, ya benden nasıl bir
âşık olur?
İnsanın sevdası karakterinin yansımasıdır. Sen kavgacı
isen, ha bire öfkeli, aşkı da bir cenk gibi yaşarsın. Gönlü pak
olanın sevgisi de saf olur.
Şu hayatta insan en çok sevdiklerini acıtır. En derin yaralar
ailede açılır, kabuk tutsa bile kanar hikâye, içten içe... Attığımız her adım, yaptığımız her işte kendimizi yansıtırız. Budur
çözülmesi gereken bilmece.
26 BTM’YE BAKI
Bir İgnliiz üvinersitesinde ypalın arşaıtramya gröe, klemileirn
hrflareinin hnagi srıdaa yzaldıklarıı ömneli dğeliimş asılnda...
Öenmli oaln, briinci ve sonncuu herflarin yrenide olamsımyış... Çnküü, kleimleri hraf hraf dğeil, btüün oalark oykuormuşsz... Ardakai hraflrein sırsaı kıraşık da osla düüzgn
ouknuyormuş. Trüban bduur.
Tartıışlan mselee ne oulrsa olusn, bşınaa ve sounna trüban
koyğduunda, aarda ypılaan yaınlşları görmeszin...
Yaınlşları düüzgn gbii oukmyaa, düüzgn gbii anlmaaya
bşlarsaın. Sbaah klkaarsın trüban konşuuursn, aşkam yaatrsın
trüban konşuuursn.
Kaafn alalk blulak oulr ama... Akılnda bi tek trüban klaır!

Benzer belgeler

BTM`den çevreye uyumlu ürünler

BTM`den çevreye uyumlu ürünler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kubilay Ulu, yalıtım konusundaki

Detaylı