e-bülten - Ankara Patent

e-bülten
Marka
Patent
Tasarım
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Alan Adı
Ankara Patent İstanbul'da
Yeni Binasında
n
The House Café
n
Bir Asırlık Ömür Uzak Değil
n
Sanal Karakterler ve Fikri Haklar
n
n
Çin'in Yeni Buluşu Straddling Bus
Türk Bilim Adamlarından Mühtiş
Buluş
n
Cepte Çığır Açacak Çalışmada Türk
İmzası
n
Aynı Dili Konuşalım
n
n
Genetiği Değiştirilmiş Bitkiler Bombaları Algılıyor
Nefes Alan Piller
n
Fizy.com, Turkcell İşbirliğiyle Geri
Dönüyor
n
Türk Mühendisten Oyun Sektörüne
Büyük Katkı
n
İlginç ve Yaratıcı Otel Tasarımları
n
Türk Firmaları İçin Değer Yaratma
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
AYIN RÖPORTAJI
Tasarım
Alan Adı
Farklılığıyla kafe kültürüne
damgasını vuran: The House Café
Marka tescili, markanın konumlandırılması ve devamlılığı için çok önemli. Markada
sizin emeğiniz var, bu emeği koruma altına almak gerek ki boşuna gitmesin. The House markası artık bilinen bir marka. Bu markaya; başka eklerle oluşturulan herhangi
bir oluşum, bizim sanılıp otomatik olarak bizim kalite beklentimizi oluşturabiliyor.
Operasyondan Sorumlu Genel
Müdür Yardımcısı Erenşah Ayanlar ile
The House Café'nin gelişimi üzerine…
Öncelikle bize The House Café'deki
görevinizden bahseder misiniz?
tında büyüyen The House Café, açılan
her yeni şubesinde hem bulunduğu yerin hem de kurum kültürünün uyumlu
bir şekilde harmanlanmasına çok özen
gösteriyor.
The House Café ekibine Mart
2009'da katıldım. Buradaki görevim
operasyondan sorumlu genel müdür
yardımcılığı; yani kurumsal yapılanmamız içerisindeki ik, satın alma,
şubeler, yiyecek & içecek, eğitim,
satış ve pazarlama ve marka yönetim
birimlerinin kurum vizyon, strateji ve
hedeflerine göre işleyişlerini ve sürekli
gelişimlerini sağlamak.
AYIN RÖPORTAJI
The House Café markanızın doğuş
hikayesini bizimle paylaşır mısınız? The House Café, 2002 yılında;
eski bir Nişantaşı dairesinin kafeye
dönüştürülmesiyle ilk şubesini açtı.
Büyük bir masa çevresinde lezzetli
yemeklerle, keyifli bir zaman geçirme
fikrinden yola çıkarak oluşan bu konseptle İstanbul aslında cafe kültürüyle
de tanışmış oldu. The House Café
kaliteli yemek yiyebileceğiniz, kaliteli
servis alabileceğiniz ve kaliteli zaman
geçirebileceğiniz bir ortam sağlayarak
aslında alternatif bir sosyalleşme tecrübesi de yaratmış oldu.
Kısa bir zamanda menüsüne
eklediği dev salataları, ana yemekleri
ve pizzalarıyla bir kafe mutfağından
çıkarak bir restoran menüsüne sahip
oldu. Menüsü ile olduğu kadar fark
yaratan dekorasyonuyla da dikkat
çeken Teşvikiye şubesi pek çok dergiye
konu oldu.
Ramazan Üren, Canan Özdemir
ve Ferit Baltacıoğlu ortaklık yapısı al-
The House Café 2009 senesinde
Timeout Dergisi tarafından Yılın
En İyi Yerli Restoran Zinciri seçildi.
Bu kriterleri nasıl sağladınız?
Özveriyle ve çok çalışarak. Hep
daha iyi nasıl oluruz, daha iyiye nasıl
ulaşacağımızı sorgulayarak ve pazardaki ihtiyaçları iyi tanımlayıp, onlara
cevap vererek.
İçe dönük çalışmalarımızı misafir, çalışan ve kalite kontrol ana başlıkları altında toparlayabiliriz sanırım.
Misafirlerimizin istek ve görüşlerini
müşteri memnuniyet formları ve gizli
müşteri gibi uygulamalarla proaktif
olarak topluyor ve bunları teker teker
değerlendiriyoruz. Ayda yaklaşık 800
form okuduğumuzu düşünürseniz
buna ayırdığımız kaynak ve zamanın
47. YIL
ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz. Sürekli gelişimi sağlayabilmek
için kalite denetimlerimizi yapıyoruz.
Bu kapsamda İSO belgelerimiz var.
Bu standartların devamı verdiğimiz
servisin kalitesinin devamı için çok
önemli. Düzenli olarak gerek müşterilerimizden gerekse çalışanlarımızdan
geri bildirimler toplayarak kendimizi
geliştirmeye çalışıyoruz. Bu noktada
çalışanlarımızın müşteri ihtiyaçlarını
karşılayabilmesi ve kendilerinin kişisel
gelişimlerine katkıda bulunmak için
çalışan eğitimine özel önem veriyoruz.
2010 yılında eğitim departmanımızı kurduk. Bunun dışında, sunulan
tüm yiyeceklerin taze olmasına özen
gösteriyor, özellikle sağlıklı menüler
sunmaya çalışıyoruz. Yine hijyen bizim için son derece önemli. Dekorasyonumuz ve sunumlarımızdaki özen
ve kaliteyi, ortam, servis ve yemekle
bütünleştirince; The House Café markası doğuyor.
Bunun dışında dünyadaki trendleri de izliyoruz. Yurt dışı gezileriyle
ya da internetin sunduğu olanaklarla
dünyada lider olmuş markaların neleri
iyi yaptığının analizini yapıyor, uygun
yerlerde kendimize ve Türkiye'ye
uyarlamalarını nasıl yapabileceğimizi
çalışıyoruz.
Hizmet sektöründe, özellikle
yiyecek içecek sektöründe memnuniyet
çok göreceli olduğundan; iyi gözlem, çok çalışma ve taleplerin dengeli
olarak karşılanmasının başarıya giden
en önemli yollardan biri olduğunu
düşünüyorum. Bu tabi ki karlılığa da
olumlu olarak yansıyor.
Günümüzde sektörde yoğun bir
rekabet var. Bu da aslında iyi bir şey,
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
AYIN RÖPORTAJI
Tasarım
Alan Adı
rekabet herkesin bir adım ilerlemesine ve bir bütün olarak da sektörün
gelişmesine sebep oluyor. Bugün geriye
dönüp baktığımızda, sektörün ilklerinden olan The House Café'nin pek
çok alanda öncü olduğunu görüyor ve
mutlu oluyoruz.
AYIN RÖPORTAJI
Marka konumlandırmasını
Türkiye'de çok başarılı bir şekilde
yaptınız. Bu başarınızı neye
borçlusunuz?
Aslında marka; müşteri ihtiyacının doğru tanımlanması ve buna
uygun bir hizmetin sunulması ile başarıya ulaşıyor. Doğru zaman, doğru ekip
ve doğru ürün bir araya geldiğinde
markanız doğru konumlandırılıyor. Bu
konuda yaptığımız çalışmalardan biraz
önce bahsetmiştik zaten.
Markanın konumlandırılması bitmeyen bir maraton. Her şeyden evvel,
çalışan personel ile marka arasındaki
gönül bağını yaratabilirseniz ve hizmeti
sunan olarak personeliniz sunulan
hizmetin kalitesinin bilincinde olursa;
işiniz büyük ölçüde kolaylaşıyor. Gerçekten burada personelimiz ile markamız arasında güçlü bir gönül bağı var.
The House Café markasını seven insanlar burada. Markayı sahipleniyoruz.
Markayı yarattıktan sonra markanın
devamlılığını, itibarının pekiştirilmesini ve taklitlerinden korunmasını da
Ankara Patent'in desteğiyle sağlamaya
çalışıyoruz.
Bildiğiniz gibi İstanbul'da markamızı franchise olarak da veriyoruz.
Bu noktada da markanın değerinin devamlılığı için özel çaba harcıyor, deyim
yerinde ise, ince eleyip sık dokuyoruz.
Doğru yer ve doğru kişi bizim için çok
önemli, çünkü markamız bizim en
büyük varlığımız, emekle oluşturulmuş
bir şey, onu gözümüz gibi korumak
bizim ilk görevimiz.
2004 yılında Hürriyet Gazetesi
tarafından Türkiye'nin
dekorasyonu en güzel 10 kafesi
arasından birinci seçildiniz. Fark
yaratan ikinci el sandalyeler
ve büyük ahşap masalar
kullanıyorsunuz. Konseptinize
nasıl karar verdiniz?
Konsept başlangıcı aslında ev or-
tamı yaratma çabası ile kendiliğinden
doğdu. Zaten, hizmetimiz de bir evde
başladı ve bu konseptin asıl simgelediği şey paylaşım. Biz bu konsept ile,
yemek yemenin ihtiyaçtan öte bir paylaşım olduğunu vurgulamaya çalıştık.
Bu kapsamda, pek çok kişinin keyifle
sohbet edebileceği büyük masalar,
sessizliği tercih edenler için gazeteler
dergiler ve bir evin sağlayabileceği
konfor esas alınarak yaratılan The
House Café konsepti; karakteri itibari
ile evde bulunan eşyalardan bir mekan
yaratma fikri ile doğdu ve bu nedenle
de eski sandalyeler kullanıldı.
İkinci şubeden sonra ise, Autoban
firmasından profesyonel destek aldık
ve hala aynı firma ile çalışıyoruz. Bizi
çok iyi tanıdıkları için dekorasyonu
onların yaratıcılığına bıraktık, tabi ki
bizim görüşlerimizi de göz önünde
bulundurarak yaptıkları çalışmalar çok
başarılı oldu ve zamanla her şubenin
kendine has bir havası oldu, bu noktada onların emeği büyük.
Marka tescilinin önemi hakkında
neler düşüyorsunuz? Fikri
haklarınızın korunmasına yönelik
olarak hizmet aldığınız Ankara
Patent'in size sunduğu ayrıcalıklar
nelerdir?
Marka tescili, markanın konumlandırılması ve devamlılığı için
çok önemli. Markada sizin emeğiniz
var, bu emeği koruma altına almak
gerek ki boşuna gitmesin. The House
markası artık bilinen bir marka, buna
başka eklerle oluşturulan herhangi bir
oluşum bizim sanılıp otomatik olarak
bizim kalite beklentimizi oluşturabiliyor. Bizim olmayıp da bizim sanılan
herhangi bir oluşumda yaşanabilecek
kötü bir tecrübe ise gene bizi olumsuz
etkileyebiliyor. Bu gibi taklitler algı
yanılgısına sebep oluyor, yani taklitlerimizden kaçının.
Türkiye'deki marka yaratma ve
koruma bilincinin ne yazık ki yeterli
olmadığını düşünüyorum. Bunun
dışında, yeni bir marka yaratma arayışından çok başarılı markalara benzer
bir marka ile sektöre açılma girişimi
söz konusu.
Biz de benzer durumları markamızda yaşayabiliyoruz. Bu noktada;
47. YIL
tescili alınca işiniz bitmiyor, markanın
sürekli gözlenmesi, kötü niyetli veya
benzer markaların/taklitlerin tespiti,
gerekli prosedürlerin işletilmesi, markaya zarar verebilecek noktaların tespit
edilip, önceden önlem alınması son
derece önemli. Biz tüm bunları Ankara
Patent ile sağlıyoruz. Marka tescili ve
takibi bu noktada proaktif bir koruma
mekanizması sağlıyor.
Biz, Türkiye'de değil dünya çapında marka olma amacı içindeyiz. Global
marka olmak amacındayız. Bu konuda
da Ankara Patent'ten, seçtiğimiz ülkeler kapsamında en efektif çözümleri ve
önerileri alıyoruz.
İşin özü, Ankara Patent'le olan
çalışma birliğimizden çok memnunuz.
Profesyonel bir hizmet alıyoruz ve
aldığımız bilgiye güveniyoruz. Takıp
konusunda çok kuvvetliler ve zamanlı
geri dönüş alıyoruz.
Markanızı kaybederseniz; ticari
itibarınız, emeğiniz, işinizin değeri
yani her şeyinizi kaybedersiniz, çıplak
kalırsınız. Bu noktada öncesinden proaktif olarak benzer marka bildirimlerinin yapılması, genel olarak tüm fikri
haklara ilişkin yönlendirme, bütüncül
yaklaşım ile fikri hakların korunmasına ilişkin öneri ve değerlendirmeler
çok önemli. Biz süreç içerisinde bu
konuda güvendiğimiz bir vekil ile
çalışarak aslında rekabet gücü olarak
da bir adım öne geçiyoruz. Bilinçleniyoruz ve yeni bir isim olduğunda artık
biz bunu marka başvurusunu yapalım
diyebiliyoruz.
Marka yaratma konusunda bir
ajansla çalışıyor musunuz? Bundan
sonra yaratacağınız markalarınız
için vekil desteğini ne şekilde
almayı planlıyorsunuz?
Bir ajans ile çalışmadık. Yazılı
çizim ve görsel tasarımda işbirliği
içerisinde olduğumuz freelance biri
var ama yönlendirmeler bizden geliyor.
Özellikle şirket ortaklarımızdan Canan
Özdemir ve Ramazan Üren bu konuda
oldukça üretkenler. Ayrıca trendleri
takip ediyoruz, kendimize uyarlıyoruz.
Bundan sonra yaratılacak markalarda ise, duruma göre değerlendirerek gerektiğinde profesyonel destek
alabiliriz.
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
ANKARA PATENT BLOG
Tasarım
ANKARA PATENT BLOG
blog.ankarapatent.com
Alan Adı
Sanal karakterler ve fikri haklar
BLOĞUMUZDAN
KORAY KOÇAK
Son dönemlerde farklı platformlarda, internet üzerinden oynanan
online oyunlarda kişilerin yaratmış
oldukları sanal karakterlerin hackerlar
tarafından keylogger programı kullanılarak ele geçirilmesi ve başka kullanıcılara satılmasına ilişkin sıkça çıkan
haberler, sanal karakterler üzerindeki
mülkiyet haklarına ilişkin tartışmaları
gündeme getirmiştir.
Mağdur kullanıcılar, bu ihlallerden görmüş oldukları zararları gidermek için Bilişim Savcılığı'ndan talepte
bulunarak; sürece müdahale edilmesini, mağduriyetlerine sebep olan
şüphelilerin yakalanarak cezalandırılmasını talep etmişlerdir. Bu noktada,
bir hak kaybına uğramış olduklarını
düşünen internet kullanıcılarının; fikri
ve fiziki emekleri ile yaratmış oldukları
sanal karakterler üzerinde hukuken
korunmaya değer bir menfaatleri
bulunduğunu düşünmeleri ve bu
menfaatlerini korumak için adalet
mekanizmasına başvurmaları,
bilişim ve teknoloji alanında
yaşanan gelişmelerin öncelikli olarak kanunlaştırma
çalışmaları ile ve ardından
uygulama içerisinde geliştirilecek işleyiş prensipleri
ile hukuka entegre edilmesi
ihtiyacının mevcut olduğuna işaret etmektedir.
Online oynanan oyunlar içerisinde yaratılan sanal
karakterlerin yaratıcıları olan
gerçek kişiler nezdinde hukuki
anlamda bir hakka konu teşkil
edip etmediği hala tartışılabilir
bir konu olmakla beraber,
bir hak oluşturduğunu
kabul ettiğimiz
takdirde
Sanal karakterlerin değerlerinin para ile ölçülebilir olması halinde, bir
mali hak niteliği taşıdığı söylenebilir. Diğer yandan; hak sahibinin yaratıcılığı ve hususiyetini taşıyan ve gerek zihinsel gerekse fiziksel olarak
ciddi miktarda çaba harcanarak ortaya çıkan bir ürün olarak değerlendirildiğinde de, şahsi bir hak niteliği taşıdığı söylenebilecektir.
hukuki niteliği itibariyle simülasyon
oyunları aracılığı ile oluşturulan sanal
karakterlerin Fikri Haklar kapsamında
ele alınıp alınamayacağı da hakkın
niteliği kapsamında tartışılması gereken bir diğer konu olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Bu bağlamda ele alındığında,
yukarıda bahsi geçen online oyunlar
içerisinde yer alan karakterlerin (avatarlar) fikri hakların hangi türüne konu
olabileceği sorusu akla gelmektedir.
Bu noktada, tek başına çalışması için
özel bir donanıma ihtiyaç olmamakla
birlikte, sistem yazılımı içerisinde çalışan bir uygulama olmaları sebebiyle;
öncelikle 5846 sayılı FSEK hükümleri
uyarınca eser niteliği taşıyan oyunların
içerisinde, oyun ağına bağlanarak oyun
yazılımı üzerinde yaratılan karakterlerin de eser
parçaları niteliği
taşıyıp taşımadığı
tartışılabilir. Bu
doğrultuda, söz
konusu sanal karakterler üzerinde
sahiplerine ne
tür hakların
sağlandığı
sorusunu da
sormak gerekmektedir. Bu
sanal karakterlerin değerlerinin
para ile ölçülebilir
olması halinde,
bir mali hak
niteliği taşıdığı
söylenebilir. Diğer
yandan; hak
sahibi-
47. YIL
nin yaratıcılığı ve hususiyetini taşıyan
ve gerek zihinsel gerekse fiziksel
olarak ciddi miktarda çaba harcanarak
ortaya çıkan bir ürün olarak değerlendirildiğinde de, şahsi bir hak niteliği
taşıdığı söylenebilecektir. Bahsedilen
iki kavram birlikte değerlendirildiğinde internet aleminde oluşturulan ve
tamamen sanal kimlik taşıyan avatarların da yine 5846 sayılı FSEK hükümlerinde yer alan “eser” tanımına uygun
olup olmadığı tartışmaya açılabilir. Bu
noktada güncel mevzuata bakıldığında,
bir yazılım altyapısında tamamen o
yazılımın sunmuş olduğu sanal ortam
içerisinde yaratılan karakterlerin her
ne kadar sahiplerinin hususiyetini
taşısalar da başlı başına bir eser niteliği
taşımadığı ve sahibine bu kapsamda
bir fikri hak sağlamadığı anlaşılacaktır.
Zira; söz konusu sanal karakterlerin
oluşturulması safhasında kullanıcıların
oyun yazılımına “yazılım” bazında
katkı sağlamaları söz konusu ise, bu
durumda söz konusu karakterlerin
sahibine bir tür fikri hak tanıdığı kabul
edilebilir. Diğer yandan hak sahipliğinin tespiti aşamasında, bu tür online
oyunların bilgisayarlara yüklenilmesi
veya oyun sitelerine üye olunması öncesinde, kullanıcıların onay verdikleri
katılmalı (iltihaki) elektronik sözleşmelerin ve bu sözleşmeler içerisindeki
genel işlem koşullarının detaylı şekilde
incelenmesi gerekir.
Sonuç olarak, sanal ortamda oluşturulan karakterlere ilişkin örnekler
üzerinden başlatılan eser ve fikir hakkı
kavramlarına ilişkin bu tartışmanın
fiziksel ortamda ve gerçek dünyada
yapılan değerlendirmelerden şüphesiz
daha kapsamlı ve bilgisayar ortamına
daha uygun bir çerçevede yürütülmesi
ve sonuca bağlanması gerekmektedir.
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Tasarım
Alan Adı
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Hollanda Antilleri'nin Siyasi Bütünlüğünün
Sona Ermesi ve Değişen Marka İşlemleri
10 Ekim 2010 tarihi itibari ile
Hollanda Antilleri'nin siyasi bütünlüğü
sona ermiştir. Hollanda Antilleri'ni
oluşturan beş Karayip adasından ikisi
olan Curaçao ve Saint Martin Hollanda
Krallığı altında birer özerk devlet; diğer
üç ada Bonaire, Saint Eustatius ve Saba
(BES ülkeleri) ise Hollanda Krallığının birer özel belediyesi olmuştur.
Uluslararası (Madrid)
Marka Tescilleri
Hollanda Antilleri'nde ki mevcut
uluslararası markalar herhangi bir
işleme gerek olmadan BES ülkeleri
ve Curaçao ve St. Martin adalarında
ulusal markaya dönüştürülecektir.
Ayrıca, Curaçao ve Saint
Martin'de yapılması planlanan marka
başvuruları Madrid Protokolü uyarınca da yapılabilmektedir.
Kısa süre içerisinde Curaçao ve
Saint Martin'de kendi özel marka ka-
nunlarının yürürlüğe girmesi beklenmektedir ancak şu an için bir belirsizlik
söz konusudur. Gelişmeler kısa sürede
tarafınıza aktarılacaktır.
Ulusal Marka Tescilleri
Bilindiği üzere Hollanda'da
yapılacak marka başvuruları Benelux
Fikri Haklar Ofisi'ne yapılmakta ve bu
ülkede Benelux Marka Mevzuatı uygulanmaktadır. Ancak, BES ülkelerinde
mevcut Benelux Marka Mevzuatı ge-
Çinlilerin yeni buluşu Straddling Bus
taşıyabilen çok geniş ve uzun bir araç geliştirdi. Sabit bir rota üzerinde çalışan aracın
altından trafik akmaya devam etmektedir.
MUCİDİN SANDIĞI
Shenzhen Huashi Future Parking
Equipment(Çin), trafik ve hava kirliği
sorunlarına yönelik olarak 1200 yolcu
çerli olmayacak ve Benelux Başvuruları
BES ülkelerini kapsamayacaktır. Fakat
BES ülkelerine yapılacak başvurular da
yine Benelux Fikri Haklar Ofisi aracılığı ile yapılacak ve gerekli işlemler bu
ofis tarafından gerçekleştirilecektir.
Hollanda Antilleri'nde var olan
mevcut hakların korunabilmesi için
10 Ekim 2011 tarihine kadar başvuru
yapılması gerekmektedir.
Detaylı bilgi için [email protected] adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Başımıza
icat çıkarın!
Hiç farkında olmadan kullandığımız
yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl
girdiğini bilmek ister misiniz?
www.patentmuzesi.com
47. YIL
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
ANKARA PATENT GÜNDEM
Tasarım
Alan Adı
Ankara Patent İstanbul'daki
Yeni Binasına Taşındı
rilerimize en iyi hizmeti İstanbul'dan
da vermeye devam etmek için tüm
hazırlıklarımız tamamlanmış durumda. Uygun olduğunuz her zaman
sizleri yeni büromuzda ağırlamaktan
memnuniyet duyacağız.
Yeni büromuzun iletişim detaylarını aşağıda bulabilirsiniz.
ANKARA PATENT
İSTANBUL BÜROSU
Şubat 2010'da İstanbul büromuzu açmanın mutluluğunu yaşamıştık. Bundan tam bir yıl sonra Şubat
2011'de ise Göksu Evleri'ndeki yeni binamıza taşınmış bulunuyoruz. Müşte-
Göksu Evleri Çamlık Caddesi
No: 11 (B28a)
Anadoluhisarı, 34815 İstanbul
Tel: 0 216 465 7888 (pbx)
Faks: 0 216 465 7887
ANKARA PATENT GÜNDEM
AIPPI TÜRKİYE,
Fikri Haklar Hukuku Semineri 2011
Fikri Mülkiyet Hakları Koruma Derneği (AIPPI Türkiye Ulusal
Grubu); 08-09 Nisan 2011 tarihlerinde,
Türk ve Uluslararası perspektiften fikri
haklarının korunması, işleyişi ve fikri
haklar hukuku yargılamasına yönelik
Türk ve Avrupa Hukuku’ndan seçilen
konular ışığında farazi marka ve patent
davalarının Türk ve Avrupalı hakimler
ile avukatların katılımı ile canlandırılacağı iki günlük bir Seminer planlamıştır.
Bunun yanı sıra konuyu bütünlemek açısından, Türk ve Avrupalı
avukat ve akademisyenler tarafından
aşağıdaki linkten de görebileceğiniz
konularda çeşitli sunumlar yapılacaktır. Söz konusu Seminer, AIPPI
Uluslararası Büro’nun 2011 yılı toplantısını İstanbul’da gerçekleştirmek üzere
almış olduğu kararı, daha etkin bir
faaliyete dönüştürmek ve bu bağlamda; fikri haklar hukuku yargılamasına
AYNI DİLİ
KONUŞALIM
Asıl patent
[ing. parent patent]
[alm. hauptpatent]
[fr. brevet principal]
Bir ek patentin, ek yapıldığı patent
Arabuluculuk Talebi
[ing. request for mediation]
[alm. antrag aug vermittlung]
[fr. demande de médiation]
Patent sahibi tarafından kullanılmayan bir
buluş için ilgili kurumdan anlaşmaya dayalı
lisans verilmesi için arabuluculuk istenmesi
Araştırma Kuruluşu
[ing. searching authority]
[alm. recherchenbehörde]
[fr. administration chargée de la recherche]
Patent başvuruları için düzenlenmesi gereken
tekniğin bilinen durumu hakkında araştırma
raporunu düzenleyen kuruluş
Araştırma Raporu
[ing. search report]
[alm. recherchenbericht]
[fr. rapport de recherche]
Tekniğin bilinen durumu hakkında araştırma
kuruluşu tarafından düzenlenen rapor
Araştırma raporunun
düzenlenemeyeceği kararı
yönelik ilgi çekici konulara Türkiye’de
ve uluslararası alanda fikri haklar sisteminin farklı katmanlarında bulunan
hakim, akademisyen, avukat, patent
ve marka vekillerinin katılımı ve sunumlarıyla zengin bir içerik sağlamak
bakımından bir ilki gerçekleştirecek
olmasından ötürü büyük bir anlam
taşımaktadır.
Seminer’e ilişkin tüm bilgileri
www.aippiturkey.org/aippi_2011 linkinden edinebilirsiniz.
47. YIL
[ing. decision in that the search report can
not be established]
[alm. bescheid darüber, dass kein
recherchenbericht erstattet werden kann]
[fr. décision qu'un rapport de recherche
internationale ne sera pas établi]
Tarifname veya istemlerin yeterince açık
olmaması durumunda, araştırma raporunun
düzenlenmeyeceğine dair karar
Araştırma raporunun
yayınlanması
[ing. publication of search report]
[alm. offenlegung des recherchenberichts]
[fr. publication du rapport de recherche]
Araştırma kuruluşu tarafından düzenlenen
raporun ilgili patent bülteninde yayınlanması
Kaynak : Fikri Haklar Sözlüğü, 3. Cilt,
Buluşlar
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Cepte çığır açacak çalışmada Türk imzası
İsveç Malardalen
Üniversitesi'nde araştırmalarını sürdüren Türk Profesör
Oğuzhan Özcan, cep telefonlarında çığır açacak bir buluşa
imza attı.
Özcan; başkanlığını yürüttüğü, bir fizik profesörü ve bir
bilgisayar mühendisi profesörünün
de yer aldığı ekibi ile mobil cihazlarda
mekanla 2 boyutlu görüntü arasındaki
ilişkiye yeni bir boyut kazandıran teknolojiyi geliştirdi.
Bu teknoloji cep telefonları aracılığıyla 2 boyutlu
‘'hayalet görüntülerin''
görüntülenmesi ve
mekanla ilişkilendirilen bu görüntülerin
hareketlendirilmesine imkan
sağlıyor.
Uygulamanın sağlıktan, ticarete,
eğlence ve oyun sektörüne ve güvenlik
uygulamalarına kadar pek çok alanda
fonksiyonel çözümler getirilmesini de
sağlayacağını kaydeden Özcan, ‘'Bu
uygulama, bugüne kadar grafik ara
yüzlerde çözülmemiş binlerce tasarım
probleminin çözümü anlamına da
geliyor'' dedi.
ekonomi.haberturk.com kaynağındaki haber
esas alınarak düzenlenmiştir.
BULUŞLAR GEÇİDİ
Bir asırlık ömür çok uzak değil
Dünyanın çeşitli yerlerinde, bilim adamları ölümsüzlüğün sağlanması adına çalışmalar yapıyorlar. Yıllardır
süre gelen bu
tutku ile ilgili son
gelişmeler ise
şöyle:
Rusya'da
bulunan Moskova Devlet
Üniversitesi'nden
Vladimir Skulachev, Rusya
Cumhurbaşkanı
Dmitri Medvedev
tarafından desteklenen 40 yıllık
çalışmanın sonucunda ölümsüzlük
hapına çok yaklaşıldığını açıkladı.
İngiltere'de bulunan Cambridge Üniversitesi genetik uzmanı Dr.
Aubrey Grey de; yaşlılığın, bedendeki
fiziksel bir değişim olduğunu, vücuttaki her türlü hastalık ve hasarın hemen
tedavi edilmesi sayesinde, ölümün
ortadan kalkacağını savundu.
Fransa'da yaşayan ‘Kas Hastalıklarına Karşı Savaşma Derneği'nin
başkanı Dr. Serge Braun, küçük
çocuklarda nadiren görülen erken yaşlanma hastalığı üzerinde yürüttükleri
çalışmaların, ölümsüzlüğün anahtarını
bulmalarını sağlayabileceğini belirtti.
ABD'de bulunan Massachusetts
Türk bilim adamlarından
müthiş buluş
Teknoloji Enstitüsü'nün biyoteknoloji
laboratuarlarındaki çalışmaların başında bulunan Leonard Guarente ise;
mantar hücrelerinde metabolizmayı
yavaşlatarak, yaşlılığın da yavaşlamasını sağlayan bir gen buldu. SIR2 adlı
bu genin, insan vücudunda da bulunduğunu tespit eden Guarente; şimdi
bu sihirli genin insanlarda ömrü
uzatmak için kullanılıp kullanılamayacağını araştırıyor.
Türk bilim adamları; silisyum
karbür, bor karbür ve alümina
tozları ile alüminyum külçeleri
kullanarak otomobillerin fren
balatalarında, motor aksamlarında
ve uçak parçalarında sürtünme elemanı olarak kullanılabilecek yüksek
performanslı kompozit malzeme
geliştirdi.
SAÜ Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyeleri; Doç. Dr. Adem Demir,
Yrd. Doç. Dr. Uğur Soy ve araştırma
görevlisi Dr. Fatih Çalışkan tarafından 3 yıllık çalışma sonucunda
geliştirilen yüksek çekme dayanımlı,
aşınma direnci yüksek, elastik ve
işlenebilir malzemenin, ucuz maliyeti nedeniyle özellikle otomotiv
sanayisine büyük katkı sağlayacağı
ifade ediliyor.
ntvmsnbc.com kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
haberciniz.biz kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
47. YIL
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Nefes alan piller
Lityum-iyon pillerin elektrikli
otomobillerde kullanılabilmesi için çok
sık şarj edilmesi gerekiyor. Oksijeni
bir katot olarak kullanmak ise, lityum
pillere 10 kat enerji verebilir. Hatta bir
elektrotu hava ile değiştirmek, çifte
enerji depolamaktan daha fazlasını da
yapabilir.
Nissan Leaf ve Chevy Volt'un piyasaya sunulmasıyla birlikte, elektrikli
araçlar için büyük bir yıl olurken; bu
araçlar pilleri tekrar şarj edilmedikçe
oldukça sınırlı mesafe katedebiliyorlar.
Bugün lityum-iyon pille çalışan
bir otomobilin, bir depo benzinle
ulaşan mesafeye ulaşmasını sağlamak
için daha fazla pil gerekiyor, bu da hem
otomobili ağırlaştırıyor hem de çok
fazla yer kaplıyor.
Pildeki elektrotlardan birini hava
ile değiştirilmesi ise bu soruna çözüm
getiriyor. Araştırmacılar, lityum-hava
pilin aynı ağırlıkta ve aynı
hacmin iki katına sahip
bir lityum-iyon pilin barındırdığı enerjinin 5 ila
10 katını taşıyabileceğini
iddia ediyorlar. Böylece teorik olarak, enerji
yoğunluğu benzin ile
karşılaştırılabilir duruma
geliyor.
Güney Carolina'nın
Aiken şehrindeki
Savannah River Ulusal
Laboratuarı'nda (SRNL) çalışan bilim
adamı Ming Au, “Bildiğimiz kadarıyla, başka hiçbir pilde bu tür bir enerji
yoğunluğu yok” diyor. Au, Boston'daki
Madde Araştırmaları Topluluğu'nun
sonbahar toplantısında, şarj edilebilir
lityum-hava piller için yeni bir araştırma sunan birkaç bilim adamından biri
olarak biliniyor.
Şarj edilebilir lityum-hava pillerin
pazara çıkması uzun yıllar alabilir. Au,
lityum-iyon pillerin ilk olarak 1976
yılında tanımlanmış ancak 1997 yılına
kadar satışa çıkmadığını belirtiyor ve
“Hükümetin veya bazı kurumların büyük yatırımlar yapması gerekiyor” diyor.
Ne yazık ki bu henüz gerçekleşmiş değil.
news.discovery.com kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
BULUŞLAR GEÇİDİ
Genetiği değiştirilmiş bitkiler
bombaları algılıyor
Hava kirliliği ve hatta biyolojik
silahlar görünmezdirler. Gözlerimizi
yakana, bizi öksürtene ve hatta öldürene kadar orada olduklarını bilemeyiz.
Peki ya bu durumu bize haber verebilecek bir görsel sinyal
alabilirsek…
DARPA (Defense
Advanced Research Projects Agency)'nın büyük
miktarda bağışları ve DHS
(Department of Homeland Security)'in konuya
ilgisi sayesinde, Colorado
Üniversitesi June Medford
Biyoloji Laboratuarı'nda
tehlike yaklaştığında renk
değiştirerek bizleri uyaracak bitkiler geliştirmek
için çalışmalar yapılıyor. Araştırmacılar; bitkilerin, tahminen önümüzdeki
dört yıl içinde havaalanları, okullar ve
stadyumlar gibi kamuya açık yerlerde
bomba ya da diğer tehlikeli madde-
leri teşhis etmek için kullanılacağını
umuyorlar.
Çevre koşullarına izlemek için
genetiği değiştirilmiş organizmaların
kullanılması fikri ise yeni değil. Bilim
adamları, suda çeşitli kirleticiler
ya da kimyasallar ile karşılaştığında belirgin şekilde floresan
ışığı yayan zebra balığı üzerinde
de yıllardır çalışmalar yapıyorlar.
Bu, havaalanlarında X-ray
tarayıcılarının yerini alacak bir
teknoloji olmayacak olsa da;
havaalanları bir gün palmiye
yaprakları veya güllerle kaplanarak daha hoş bir görüntü ortaya
koyabilirler.
news.discovery.com kaynağındaki
haber esas alınarak düzenlenmiştir.
47. YIL
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Fizy.com, Turkcell işbirliğiyle geri dönüyor
Eser sahibinin haklarından
kaynaklanan hukuki süreç nedeniyle
bir süredir erişimi engellenen müzik
portalı "fizy.com", Turkcell ile yaptığı
işbirliğiyle tekrar yayına geçecek.
Turkcell'in yazılı açıklamasına
göre, yaklaşık 1 milyon üyesi olan
"fizy.com", Turkcell desteğiyle, meslek
birlikleri ile eser sahibinin hakları
konusunda anlaşma sağladı ve ‘‘tamamen yasal bir dijital müzik platformu''
haline geldi. Turkcell Ürün ve Servis
Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür
Yardımcısı Cenk Bayrakdar, fizy.com
işbirliğini şöyle değerlendirdi:
‘'Tüm dünyada olduğu gibi
Türkiye'de de fiziki müzik pazarı
giderek daralırken dijital müzik pazarı
daha da büyüyor. Ancak bu büyüme
ile birlikte korsan müzik oranı yüzde
95'lere ulaşmış durumda. Turkcell
olarak 2005 yılından bu yana müzik
sektörünün büyümesi ve korsana karşı
mücadeleye öncülük ediyor, müzikseverlerin ve dijital müziğin yasal
platformlarda kalması için büyük rol
oynuyoruz.
Böyle bir ortamda her gün yüz
binlerce kişinin milyonlarca şarkı dinlediği fizy.com gibi bir platformun da
tamamen yasal bir platforma oturtularak müzikseverlere hizmet vermeye
devam etmesi bizim için önemliydi. Bu
işbirliği çerçevesinde fizy.com'un anlaşmaları üstlenerek, lisansız içeriklerin
ayıklanması, yasağın kalkması ve de
müzik tutkunlarının yasal dijital müziğe Turkcell desteğiyle özgürce ulaşmaya
devam edebilecek olmasını sağladığımız için memnuniyet duyuyoruz.''
‘'Fizy.com'' adına açıklama yapan
Orkun Tekin de, fikri haklara ve
eser sahibinin haklarına büyük saygı
duyduklarının altını çizerek, şunları
kaydetti:
‘'Bilindiği üzere fizy.com eser
sahibinin haklarından kaynaklanan
hukuki süreç nedeniyle bir süre erişime
engellenmiştir. Bu süreç boyunca görevi
hak sahipleri ve sektörü korumak olan
meslek birliklerine yönelik kamuoyunda
olumsuz bir algı oluşmasından büyük
üzüntü duyuyoruz. Turkcell ile yaptığımız işbirliği sonucu geldiğimiz nokta
tüm taraflar açısından çok değerli.
Yasal dijital müzik pazarının
büyümesindeki değerli katkılarından
ve bize verdikleri destekten dolayı
Turkcell'e ve fizy.com'un tekrar geri
dönmesinde kamuoyundaki algının
aksine en başından beri yapıcı tutum
sergileyen meslek birlikleri MÜ-YAP,
MESAM, MSG, MÜYORBİR'e fizy.
com ekibi ve tüm fizy kullanıcıları
adına teşekkür ediyoruz.''
cumhuriyet.com.tr kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
BULUŞLAR GEÇİDİ
Türk mühendisten oyun sektörüne büyük katkı
Teknoloji meraklısı bir Türk mühendis; bilgisayar oyunlarının düşme,
vurulma, yaralanma gibi bölümleri için
gerçeklik hissini arttıran bir teknoloji
geliştirdi.
Adını, Karadeniz'de çarpan balık
olarak bilinen ‘Trakonya'dan alan
cihaz; kola takılıyor ve oyundaki darbenin şiddetine göre elektrik şoku veriyor. Mühendis Nuri Erginer, üzerinde
2 yıl çalıştığı teknolojinin dünyada bir
ilk olduğunu belirterek, kullanıcının
vurulduğu silahın gücüne göre elektrik
şokunun şiddetinin de o oranda
arttığını dile getirdi. Almanya'daki bir
oyun firmasının cihaz için kendileriyle görüştüğünü ve bu sırada elektrik
şokunun insan sağlığına zarar vermediğine ilişkin belgelerin de bu ülkeden
alındığını bildiren Erginer, ancak bu
firmayla ürünün fikri hakları üzerinde
anlaşamadıklarını belirtti.
Erginer, şunları söyledi: “Sistem,
oyunda silahla vurulma sırasında yayımlanan mesajı algılıyor. Şu an itibariyle bu sistem, var olan tüm oyunların
sistemine uyarlanabilir ve gerçeklik
algısı arttırılabilir.'' USB ile bilgisayara
bağlanan cihazın pil gerektirmediğini
aktaran Erginer, sistemin kullanıcının üzerine giyebileceği bir tişörte de
uygulanabileceğine dikkat çekti.
ekonomi.haberturk.com kaynağındaki haber
esas alınarak düzenlenmiştir.
Ankara Patent
Twitter’dan
sesleniyor
Bilim, teknoloji ve fikri haklar alanındaki son haberleri ve
Ankara Patent duyurularını artık Twitter sayfamızdan da takip edebilirsiniz.
http://twitter.com/ankara_patent
sayfamıza hepinizi bekliyoruz.
47. YIL
Marka
e-bülten
Patent
TASARIM DÜNYASI
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Tasarım
Alan Adı
TASARIM DÜNYASI
İlginç ve yaratıcı otel tasarımları
Rus Remisztudio tarafından geliştirilen tasarım
kara ve suda konuşlandırılabilirken, deniz kabuğunu
andıran görüntüsü ise büyük sellere ve diğer doğal
afetlere dayanıklı olmasını sağlıyor.
Fransız Pierre Stephane Dumas'ın tasarımı olan
şişme çadır tarzındaki tasarım şeffaflığı sayesinde doğayla iç içe olmak isteyenler için düşünülmüş.
Dubai'deki Palmiye Adası dünyanın sekizinci harikası olarak biliniyor ve içinde 2000 adet villayı, 40 adet lüks hoteli, alışveriş komplekslerini, sinemaları ve deniz parkını
barındırıyor. Ada, aynı zamanda aydan da görünebiliyor.
Almanya'nın kuzeyinde bulunan ve değişik
tasarımıyla ilgi gören “Otel Alcatraz” eski bir Alman
hapishanesinden dönüştürülmüş.
Florida'da bulunan deniz
altındaki otele ulaşabilmeniz için
6.4 metrelik bir dalış yapmanız
gerekiyor. Sonrası ise odanızın
penceresinden görünen müthiş
manzara…
Kutup dairesine yaklaşık 200 km mesafede, İsveç
Jukkasjärvi'de bulunan buzdan
yapılmış otelde, oda sıcaklığı -5 ila
-8 arasında değişiklik gösteriyor.
Ayrıca kutup ışılarını görebilmek
için de geziler düzenleniyor.
Japonya'ya özgü kapsül
otellerde odalar, sadece içinde
uyuyabileceğiniz ufak kapsüllerden
oluşuyor. Üstelik içinde televizyon,
havalandırma, telefon gibi hizmetler de mevcut.
ntvmsnbc.com, designswan.com, unusualhotelsoftheworld.com, e-architect.co.uk, bit.ly, bakterim.net, kaynaklarındaki haberler esas alınarak düzenlenmiştir.
47. YIL
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
ULUSAL İNOVASYON GİRİŞİMİ
Tasarım
ULUSAL İNOVASYON GİRİŞİMİ
www.uig.gen.tr
Alan Adı
Türk Firmaları İçin Değer Yaratma
Türk İmalat Sanayisinin, dünyanın 5 büyüme merkezinden biri
olarak kabul edilmesi sebebiyle, imalat
sanayine daha yakından bakabilmek
amacıyla, "Türk Firmaları için Değer
Yaratma" olarak tercüme edebileceğimiz saha araştırması; Amerika'da
bulunan Carnegie Mellon Üniversitesi ile Sabancı Üniversitesi'nin ortak
bir çalışması olup, Türk Otomotiv
ve Elektrikli Ev Eşyası Sektörleri'nin
değişimi ve gelecekteki projelerini
değerlendirmektedir.
Rekabet Postası için hazırlanan ve
Ankara Patent E-Bülten için yeniden
güncellenen özet notumuzda, ilk
aşamada kısa notlar halinde raporda
vurgulanan bazı noktaları ön plana
çıkartacağız:
• Türkiye, dünya ticaretinden %1
oranında pay almaktadır.
• 2005 yılında ABD'de yayımlanan
Forbes dergisine göre, 11 Türk firması en iyi şirketler listesine girmeyi
başarmıştır.
• Türk Otomotiv Sektörü yaklaşık 500
Bin kişiye istihdam sağlamaktadır.
• Raporun kaleme alındığı tarih itibariyle, Türkiye'de yabancı lisansla
çalışan 20 adet özel sermayeli ve
büyük ölçekli işletmenin yanı sıra
3480 adet küçük ve orta
ölçekli işletmenin mevcut
olduğu görülmektedir.
• 2001 yılında yaşanan kriz
sürecince Türkiye'de iç
piyasa koşulları zayıflamış, bu dönemde kapasite
kullanım oranı düşen
Toyota; gerek kapasitesini önemli
ölçüde artırmak, gerekse de ihracata
odaklanmak biçiminde stratejik bir
karar almıştır. Bu strateji nemasını ödemiş ve 2004 yılında Toyota
%1'lere düşen düzeyinden %100'lere
ulaşan oranda bir kapasite kullanımına erişmeyi başarmıştır. Bugün
Toyota'nın Adapazarı'ndaki üretim
tesisi, dünyada en yüksek kaliteye
sahip araç üretimini gerçekleştirirken Toyata'nın geçmişinden bugüne
sıfır hata ile çalışan ilk fabrika olma-
yı başarmıştır. Toyota Motor Avrupa
Başkanı ve CEO'su Shinichi Sasaki,
Toyota Türkiye'nin Avrupa'daki
Toyotaların lider tedarikçisi olduğunu, bu arada üretim ve mali yapı
açısından da önemli gelişmeler
kaydedebildiğini belirtmiştir.
• Ford firmasının performans ölçütlerine göre, Ford-Otosan 2005 yılında
dünyadaki en iyi Ford fabrikasıdır. Ford-Otosan, Ford'un firma
tarihinde en yüksek puanı almayı
başarmıştır.
• Mercedes-Benz Türk ise, MercedesBenz'in teknoloji merkezidir.
İstanbul Hoşdere'deki üretim tesisi
1999 yılında açıldığında, Daimler
Chrysler bu tesisi dünyadaki en
modern otobüs fabrikası olarak
değerlendirmiştir.
• Vestel, Türkiye'nin en geniş tüketici
elektroniği, dijital teknoloji ve beyaz
eşya imalatçısıdır. Bünyesinde 17
adet firmayı barındıran Vestel'in
bu işletmeleri, teknoloji geliştirme,
üretim ve pazarlama alanlarında
çalışmaktadır. 2006 yılında ihracat
rakamının USD 2.6 milyara erişmesi beklenmektedir. Yeni teknolojilerin geliştirilmesinde Vestel'in güçlü
bir araştırma grubunun olduğu
dikkat çekmektedir. Örneğin dijital
teknolojilerde Avrupa lideri konumundadır.
• Bosch firması, yıllık 7 Milyar
Euro'ya yaklaşan satış hasılatı ile
Almanya'da pazar lideridir. Firma,
1992 yılında kurulduğundan bu
yana Yarım Milyar Euro'ya ulaşan yatırım tutarı ile Türkiye'de
operasyonu bulunan en büyük
yabancı sermayeli elektrikli ev
eşyası üreticisidir. Çerkezköy'deki
fabrika dünyadaki 43 fabrika için
bir kıyaslama noktası (benchmark)
olarak gösterilmektedir.
Şirketler kesimi için değer yaratma
zinciri içinde dikkate alınması gereken
en önemli konulardan biri, tedarik
zincirinin oluşturduğu ağ sistemidir.
Otomotiv ve elektrikli ev eşyaları
sektörlerinde tedarik zinciri bir yapı
taşı halinde görev yaparlar. Bu alanda
Türk Otomotiv Sektörü'nün ciddi başarı gösterdiğini söylemek mümkündür.
Ayrıca İmalat Sanayi için gereksinim
duyulan çelik ve çeşitli kimyevi ürünlerin imalatında, Türkiye'nin lider üretici
ülkeler arasında olduğu belirtilmektedir.
Sonuç…
Türk Otomotiv Sektörünün
iki ana stratejisi bulunmaktadır.
Geçmiş yıllarda yaşanan ekonomik
krizler ve hatırı sayılır miktardaki ihracat potansiyeli ile birlikte,
firmaların yapılarında değişikliğe
gittikleri gözlenmektedir. Otomotiv Sektöründe gerçekleştirilen ortak
girişimlerin (joint venture) küresel
ortakları, Avrupa piyasalarında büyüme fırsatlarını yakalama stratejileri
geliştirmekte, şirket operasyonlarının
Tablo 1: Firmalar ve Dünya Ölçeğinde Başarıları
Toyota Türkiye
Ford Otosan
Vestel
Mercedes – Benz
Bosch Türkiye
47. YIL
En yüksek kalitede üretim yapan Toyota fabrikası
Son 4 yıldır en iyi Ford fabrikası
Avrupa'nın en büyük TV üreticisi
Dünyanın en modern otobüs fabrikası
Bosch'un üretim merkezi
Marka
e-bülten
2011 Şubat | Yıl: 2 | Sayı: 14
Patent
ULUSAL İNOVASYON GİRİŞİMİ
Tasarım
www.uig.gen.tr
Alan Adı
ULUSAL İNOVASYON GİRİŞİMİ
Şekil 1: Stratejiler ve Geçişler
hakim kontrolünü kendileri yürütmektedir. Yazarlar bu yaklaşımı “İmparator
Stratejisi” olarak adlandırmaktadır.
Elektrikli ev aletleri sektöründeki değerlendirmeye bakıldığında,
otomotiv sektörü için belirlenen küresel
platform olma özelliği, bu sektör için
de geçerlidir. Ancak bu sektörün doğal
olarak otomotivden ayrılan yanları
sözkonusudur. Müşteri tercihini etkileyen en önemli iki öğe, maliyet ve
kalite olarak belirlenmiştir. Otomotiv
sektöründen kendini ayıran bir diğer
farklılık ise teknolojinin yayılımı ile
ilgilidir. Sektörde geliştirilen yeni bir
teknoloji, rakipler tarafından hızla taklit
edilebilmektedir. Türk yerel firmaları
maliyetlerin düşürülmesi ve bu şekilde
de rakipler üzerinde rekabet avantajı kazanmak üzerine geliştirdikleri
“Kuruşunun Hesabını Yap” stratejisini
takip etmekte iken, yabancı şirketler
“Marka Kraldır” stratejisinin getirdiği
çizgi üzerinde ilerlemektedir. Bu sanayi
dalında yatay hareketliliğin yaygın
olduğu yazarlar tarafından gözlenmektedir. Örneğin Bosch, yerel üreticilerden Profilo'yu satın alarak Türkiye'deki
piyasa payını artırmayı seçmiştir.
Aşağıdaki şemada stratejiler ve yatay
geçişler hakkında fikir verilmektedir.
Raporun son bölümünde önümüzdeki 10 yıla ilişkin tahminler ele
alınmaktadır. Elektrikli ev eşyaları
sektöründe markanın müşteri sadakatinde önemli olacağı, Türk firmalarının
Avrupa piyasalarında hakim olacağı,
Çin'li üreticilerden örneğin Haier
Grub'un ise Amerikan piyasalarına
seslenmesinin beklendiği vurgulanmıştır. Yeni teknolojiye yatırımlarını
devam ettirmeleri ve ürünlerini güncel
tutmayı sürdürmeleri durumunda
ise, Arçelik ve Vestel'in dünyada en
büyük üretici olmaya devam edecekleri
belirtilmektedir. Olumlu gelişmelerin yanında ‘bulutlu' bir manzaradan
sözedilmekte; özellikle Orta Doğu'da
yaşanan siyasi istikrarsızlığın ve yabancı paralar karşısında değerli Türk
lirasının, sektörün gelişiminde etken
olacağı belirtilmektedir.
Otomotiv sektöründe ise marka
hakimiyetinin ötesinde dinamiklerin
varolduğu, farklı piyasalarda ürün
farklılaşmasına giderek ihracat platformlarının kullanımı, sonunda üretim
hacminin önemli olduğu dile getirilmiştir. Elektrikli ev eşyalarında olduğu
gibi otomotiv sektöründe de Avrupa
piyasaları için rekabetin yoğunlaşacağı
beklenmektedir. Türkiye'nin sahip
olduğu avantajlar arasında Avrupa
piyasalarına yakınlık ve inovasyon
yapabilen geliştirme mühendislerinin
varlığı sayılmaktadır. Avrupa'nın otomotiv devleri için bir savaş alanı olacağı, Amerikalı üreticilerin burada etkilerinin olacağı, belirli bir boyuta kadar
da Türkiye'deki üretim merkezlerinde
Amerikan, Japon ve Avrupalı firmalar
arasında işbirlikçi bir rekabetin izlenebileceği vurgulanmaktadır. Yazarlar,
Türkiye'nin otomotiv sektöründe sahip
olduğu avantajların yanında Rusya ve
Çek Cumhuriyeti gibi ülkelerin potansiyelini de dikkate alınması gereken
gelişmeler arasında saymaktadır. Bu iki
ülkenin de; Avrupa pazarlarına coğrafi
yakınlığı, cazip olarak görülmelerini
sağlamaktadır. Toyota'nın 2007 yılında
Rusya'da bir fabrika açma planları
mevcuttur.
Özetle her iki sektörün de Türkiye için önemli olduğu; elektrikli ev
eşyalarında pazarlama ve marka satın
alma stratejilerinin anahtar role sahip
olduğu; otomotivde ise Avrupalı kullanıcıları kazanmak için etkin yeni ürün
geliştirme yolunda lojistik ve küresel
platform yeteneklerinin kritik olduğu
dile getirilmektedir.
Kaynak: Kekre et.al, 2006: Kekre, S., Sarpca,
E., Ulusoy, G., Altıntas, N., Value Creation
by Turkish Enterprises, May 2006
SİZİN ÖNERİLERİNİZ
Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara yer vermemizi istersiniz?
Yoksa cevaplanmasını istediğiniz bir sorunuz mu var?
Lütfen bize yazın; [email protected].
47. YIL
47 yıllık deneyİmİmİz ve uzman kadromuzla,
Köprüden önce son çıkışta
İstanbul Büromuza beklİyoruz.
ANKARA PATENT İSTANBUL BÜROSU
Göksu Evleri Çamlık Caddesi No: 11 (B28a)
Anadoluhisarı, 34815 İstanbul
Tel: 0 216 465 7888 (pbx) Faks: 0 216 465 7887
E-Posta: [email protected]
E-Posta: [email protected]