Akıllı Astım Tedavisi
Transkript
Akıllı Astım Tedavisi
FF Akıllı Astım Tedavisi Astım tedavisi için hastalara yönelik bilgiler İçindekiler dizini 01.Giriş: Astım nedir? 02.Solunum yollarında neler olur? 03.Astımda ‘cehennem üçlüsü’ devreye girer 04.Astımda tipik olarak hangi semptomlar ortaya çıkar? 05.Astım farklı biçimlerde ortaya çıkar 06.Teşhis 07.Astım tedavisinin hedefleri: Astım ile normal bir yaşam! 08.İlaçlı tedavi 09.Tedavi’nin başarısının düzenli olarak ölçümü gereklidir: Astım Günlüğü, Peak-Flow-Wert & Co. 10.İlaçsız önlemler – tedavinin önemli bir bileşeni 11.Astım ve spor birbirinin rakibi değildir 12.Astım ve İş 13.Astım ile yolculuk 14.Astım ve Hamilelik/Emzirme dönemi 15.Astım nöbetinde ne yapılır? Sakin olun! 16.Dozaj aerosolü ile ilgili uygulama önerileri 17.Dozaj aerosolü ile yaşanan zorluklar? Burada bir spacer yararlı olabilir. 18.Toz inhalatörü ile uygulama önerileri. 19.Dozaj aerosolünün temizlenmesi, Spacer & Co. 20.Notlar 21.Yararlı adres ve linkler 4 5 7 9 10 11 14 15 18 21 24 26 30 32 34 36 38 42 43 44 46 Giriş: Astım nedir? 01 Solunum yollarında neler olur? 02 Astım solunum yollarının (bronşlar) kronik bir iltihabıdır, bu iltihapta solunum yolları dıştan gelen bazı uyaranlara tepki göstererek daralırlar. Bunun sonucu olarak solunum sırasında nöbet şeklinde solunum güçlüğü, öksürük, balgam ve nefes vermede hırıltı görülür. ::Akciğer vücudumuza hayati önem taşıyan oksijeni sağlar. Solunum sırasında vücuda alınan hava ağız veya burundan bir ağaç biçiminde yapılanmış olan solunum yollarına girer: Astım, sık görülen bir hastalıktır. Almanya’da çocukların % 10’u ve yetişkinlerin ise % 5’i bu hastalıktan muzdariptir.* Dünyada ise 300 milyon insan bu hastalığın pençesindedir. Astımın sıklığı son yıllarda özellikle sanayileşmiş ülkelerde önemli ölçüde artmıştır. Gerçi hastalığın oluşumundaki gerçek nedenler henüz bilinmemektedir, ancak solunum yollarının alerjik reaksiyonları, örneğin saman nezlesi önemli bir risk faktörü olarak görülmekte, ayrıca çevre faktörleri ve kalıtım da önemli rol oynamaktadır. Hava ilk olarak boru biçiminde çatallaşan ana bronşlara ayrılan trakeaya (solunum borusu) ulaşır. Bronşlar ise bir ağacın dalları şeklinde dağılır ve bunu yaparken de giderek küçülür. En küçük dallar, yani bronşiyoller ise nihai olarak üzüm taneleri şeklinde bronşiyollerin etrafında toplanmış olan ve etrafında yoğun bir kan damarları bulunan akciğer keseciklerine açılır. Akciğerde 300 milyon kadar, yoğun biçimde akciğer kesecikleri bulunmaktadır, bunların duvarları bir araya geldiğinde toplam2 alan oluştururlar. Günümüzde astımın tedavisi mümkündür, bu nedenle hiçbir kısıtlama olmadan normal bir yaşam sürdürmek mümkündür. Ancak tedavi kişinin kendi sorumluluğunu üstlenmesini gerektirir. Bu nedenle hastalık ile yoğun bir şekilde ilgilenilmesi önemlidir. Bu broşür ile size astım ile ilgili ilk bilgileri sunmak ve bu sayede hastalığı anlamanızı ve kontrol altında tutmanızı sağlamak istiyoruz. Üst solunum yolları (burun, ağız, yutak) solunum borusu ve bronşların görevi havayı akciğer keseciklerine ulaştırmaktır. Akciğer keseciklerinin duvarlarından geçen havadaki oksijen kana verilir ve kanla doku ve organlara nakledilir ve bu sayede vücut hücrelerinin hayati önem taşıyan oksijen beslemesi sağlanmış olur. Aynı zamanda akciğer keseciklerinde bulunan karbon diyoksit (hücrelerdeki metabolizma süreçlerinin bir yıkım ürünü) kandan havaya verilir ve sonuç itibarı ile solunumla atılır. Sağlığınız ve geleceğiniz için en iyi dileklerimizle, Mundipharma Solunum Yolları Ekibi * Stock S et al. Eur Respir J, 2005 4 Solunum esnasında akciğerde gaz alışverişi olur. Akciğer kana aktarılır ve oradan da tüm organlara nakledilir. Karbon diyoksit oksijenin bir yıkım ürünü olarak solunumla vücuttan atılır. 5 Solunum yollarında özel bir mukoza, yani kamçılı epitel bulunur. Kamçılı epitelin şu görevleri bulunmaktadır: •Solunum yollarındaki yabancı partiküllerin atılması •Vücuda giren hastalık ajanlarına karşı savunma :: Akciğer kendi kendisini temizler Solunumla alınan havada bulunan oksijenle birlikte toz ve is ile birlikte bakteri ve virüs gibi ajanlar da akciğere girer. Bu tür partiküllerin vücuda girişini önlemek amacı ile solunum yolarında özel bir mukoza, kamçılı epitel bulunmaktadır. Bu epitel esas itibarı ile çok sayıda, ince ve hareketli tüyler (kamçılar) içeren hücrelerden oluşurlar. Bunların arasında ince ve akıcılığı yüksek bir sümükse doku içeren kadeh hücreleri bulunur, bunların görevi epiteli nemli halde tutmak ve giren partikülleri yakalamaktır. Ayrıca bu salgının içerisinde insan vücuduna giren bakteri ve virüs gibi hastalık ajanlarını imha eden ve vücudun ilk savunma hattını oluşturan immün hücreler bulunur. Kamçılı epitelin dalga biçimindeki hareket ile salgı partiküllerle birlikte geniz bölgesine doğru atılır burada ise yutularak mide bağırsak sistemi üzerinden vücuttan atılır. Kamçılı hücrelerin görevi sigara içilmesi veya solunum yolları enfeksiyonlarında azaldığında salgı öksürükle atılır. Astımda ‘cehennem üçlüsü’ devreye girer 03 :: Bronşiyal mukozanın aşırı duyarlılığı Astımlı hastalarda bronşiyal mukoza belirli bazı, aslında zararsız uyaranlara karşı aşırı duyarlılık gösterir. Bunlar, örneğin ot ve ağaçların polenleri, hayvan tüyleri veya soğuk hava ve duman olabilmektedir. Virüsler, bakteriler veya stres ile ruhi bazı sorunlar aynı şekilde astım nöbetini tetikleyebilmektedir. Her astım hastası bu tür tetikleyici (uyaran) olarak nitelendirilen bu tür nedenlere farklı şekilde tepki göstermektedir. Bu aşırı duyarlılık solunum mukozasında kronik iltihabi reaksiyona neden olmaktadır. :: Bronşiyal mukozanın kronik iltihabı Solunum yollarının mukozası (yani kamçılı epitel) astım hastasında sürekli olarak iltihaplı haldedir. Bu doku şişer ve berrak, sert ve yapışkan bir salgı üretir, bu balgamın kamçılı epitel tarafından hareket ettirilmesi güçtür ve vücuttan atılması zordur. Mukozanın şişmesi ve balgam bronşları daraltırlar. Daralmanın şiddetine bağlı olarak astım nöbetleri arasında öksürük veya güçlükle soluma gibi şikayetler ortaya çıkabilir. Kamçılı epitel bu anlamda solunum sisteminin temizleme ve savunma sistemini oluşturmaktadır. Astımda ise bu sistemde bir hasar oluşur r. 6 7 Astımda tipik olarak hangi semptomlar ortaya çıkar? :: Bronşlarda nöbet şeklinde daralma Bronşların iltihaplanması haftalar içerisinde gelişirken, akut şikayetler (astım nöbetleri) daha önce sözü edilen tetikleyici faktörler ile devreye girebilir. Bazı transmitter (aktarıcı) maddelerin serbest kalması ile kaslarda geçici daralma ve buna bağlı olarak solunum yollarında daralma görülebilir. Solunum yollarının daralması aşağıdaki üç faktör tarafından belirlenir. • • • • 04 Öksürük, kısmen sert ve berrak balgam Zorlamalı nefes alma / soluma güçlüğü Hırlayan veya aşırı sesli soluma Göğüste daralma hissi Astım her hastada değişik biçimde seyreder. Bazılarında semptomlar sadece belirli durumlarda ortaya çıkar, bazılarında ise hiçbir şikayet bulunmaz. Bu, tamamen süreklilik gösteren bronşiyal iltihabın şiddetine bağlıdır. Akut astım nöbetinde bu şikayetler artar. • B ronşiyal kasların aşırı daralması • Mukozanın şişmesi • Aşırı balgam üretimi Bu yüzden solunan hava kolayca solunum yollarına rahat girip çıkamaz. Solunum güçlüğü, aşırı öksürük vs. gibi belirtilerle seyreden akut astım nöbeti görülür 8 9 Astım farklı biçimlerde ortaya çıkar 05 Astımın biçimine göre farklı uyaranlar semptomlara neden olabilir. Şu biçimler mevcuttur: • Alerjik astım • Alerjik olmayan astım • Karma şekilleri Alerjik astım daha sık çocuk ve genç erişkinleri tutar, bu kişilerde aynı zamanda saman nezlesi ve nörodermit rahatsızlıkları mevcuttur. Bu noktada aslında zararsız bazı maddeler, yani alerjenler astım şikayetlerine neden olabilmektedir. Tipik alerjenlere neden olarak çiçek polenleri, hayvan tüyleri, ev tozunda yaşayan mite’lar, mantar sporları ve besin maddeleri(örneğin kuruyemişler) gösterilebilir. Belirli dönemlerde ortaya çıkan alerjenlerin neden olduğu astıma sezonluk / mevsimlik astım adı verilir. Buna ağaç ve ot polenleri ile mantar sporları da dahildir. Bu kapsamdaki hastalarda mevsim dışında hiçbir semptom görülmez. 06 Teşhis ::Anamnez Astım şüphesi bulunduğu zaman, doktor hastalık öyküsü ile ilgili sorular yöneltir, örneğin Bu şikayetler ne zaman, ne sıklıkla ve hangi durumlarda görülmektedir? Alerji var mı? Başka hangi hastalıklar ortaya çıktı? Hastanın yakınlarında solunum yolu hastalıkları mevcut mu? :: Bedensel muayene Akciğerlerin kulak veya stetoskopla dinlenmesi bu konuda ilk uyarıları verir. Astım hastalığında tipik biçimde nefes verirken tipik biçimde alışılmadık bazı sesler işitilir. :: Alerji teşhisi Alerjik astımda neden olan alerjeni saptamak amacı ile Prick testi yapılır, bu testte deri hafif biçimde çizilir ve üzerine farklı alerjenler sürülür. Gösterilen deri reaksiyonu mevcut alerjiler hakkında bilgi verir. Buna alternatif olarak alerjiyeneden olduğu düşünülen belirli alerjenlere yönelik antikorların kandaki oranı saptanır. Alerjik olmayan astımda hastalar atipik uyaranlara tepki gösterirler. Astım semptomlarının tetikleyicisi akut enfeksiyonlar, stres soğuk hava, egzoz gazları veya sigara dumanı olabilir. Karma biçimler ise alerjik astıma hastalığın seyri içerisinde alerjiye bağlı olmayan tetikleyicilerin eklenmesi ile oluşur. Burada gerek alerjenler ve gerekse atipik uyaranlar astım şikayetlerine neden olmaktadır. 10 Tıbbi muayene için sizin kendinizi izlemeniz ve hatta şikayetlerin ne zaman ve nerede ortayı çıktığı ile ilgili bir günlük tutmanız önemlidir. Bu günlük, olası nedenler hakkında bilgi sağlayacaktır. 11 :: Akciğer fonksiyonunun ölçümü (“Spirometri”) Spirometri akciğer fonksiyonunu belirlemek için en yaygın yöntemdir. Ölçüm için bir spirometre kullanılır, bu cihaz solunum akışından iki ayrı değer hesaplanır ve bunlara dayanarak akciğer fonksiyonu hesaplanır. •Bir saniyelik kapasite (FEV1): Derin soluk alındıktan sonra maksimum güç kullanımı ile solunum ile çıkartılan hava miktarıdır. •Vital kapasite (VC): Derin soluk alındıktan sonra vücuttan solunum yolu ile atılan maksimum toplam hava miktarıdır. Bu değerlerin birbirine oranı veya bir saniyelik kapasite solunum yollarının daralıp daralmadığı veya ne ölçüde daraldığı hakkında bilgi verir. Solunum yollarının astmatik olarak daralması gerileme yapabilir, yani bu daralma geri dönüşümlüdür. Bunu test etmek için bronşları genişleten bir ilacın alımı öncesinde ve sonrasında akciğer fonksiyonu tespit edilir. İlaç alımını takiben bir saniyelik kapasitenin düzelmesi, geri dönüşüm imkanını gösterir. :: Diğer muayeneler İhtiyaç halinde başka muayeneler de yapılabilir, örneğin röntgen, EKG veya ultrason muayeneleri gibi. Bu muayeneler olası değir hastalık nedenlerini ihtimal dışı bırakmaya yararlar. 12 13 Astım tedavisinin hedefleri: Astım ile normal bir yaşam! 07 Optimum astım tedavisi ile •hastaya uygun astım tedavisi ile öksürük ve nefes darlığı gibi semptomlar en aza indirilir, •akut astım nöbetleri önlenebilir, •hastanın yaşam kalitesi artar, •akciğer fonksiyonu düzelir, •astımın çocuk ve gençlerin büyüme ve gelişim üzerindeki etkileri en aza indirgenir. Modern bir astım tedavisi sadece ilaçların alınmasından ibaret değildir. Hasta eğitimlerine katılmak ve gündelik hayattaki bazı davranış kuralarına uymak gibi ilaç dışı yöntemlerde de en az ilaç almak kadar önemlidir. İlaçlı tedavi ve ilaç dışı yöntemlerle astım tamamen kontrol altına almak gereklidir. :: Uygun kontrollü bir astım,* • Gece şikayet olmaması, •Haftada en fazla iki kez ilaç kullanımı, • Gündelik hayatta kısıtlama olmaması, • Astım nöbeti gelmemesi ve •Normal akciğer fonksiyonu, yani yeşil alanda Peak-Flow değerleri ile tanımlıdır (bkz. Bölüm 9) İlaçlı tedavi 08 Astım ilaçlarının kullanılması ağırlıklı olarak inhalasyon yolu ile yapılır. Sadece istisnai durumlarda ve çok ağır seyir biçimlerinde tablet veya iğne biçiminde ilaç verilir. İnhalasyon ile yapılan uygulamada ilaçlar doğrudan etki gösterecekleri yere, yani akciğerlere ulaşırlar. Bu sayede daha hızlı etki gösterebilirler ve daha az yan etki gösterirler. ::İhtiyaca bağlı ilaçlar – acil durumda solunum yollarının daha hızlı genişlemesi! İhtiyaca bağlı ilaçlar (=acil durumda kullanılacak ilaçlar) akut astım semptomları belirmesi durumunda kullanılırlar. Bu ilaçlar, çok kısa süre içerisinde solunum yollarının kaslarını gevşeterek bronşların genişlemişini sağlarlar. Böylece solumak daha kolaylaşır. Bu ilaçlar, sportif faaliyetler öncesinde de kullanılabilirler ve böylece astım nöbeti riski azalır. Bu grubun en önemli temsilcileri hızlı etki gösteren Beta2-sempatomimetiklerdir. Etkileri birkaç dakika içerisinde ortaya çıkar, ancak sadece birkaç (4–6) saat sürer. Ancak iltihabı önleyici bir etkileri olmadığı için çok sık olarak kullanılmaları durumunda, istenmedik etkilere (örneğin kalpte çarpıntı, huzursuzluk) yol açabilirler. Bu nedenle bu tür ilaçların çok sık kullanımı astımın yeterince kontrol altına alınmadığı anlamına gelir ve tıbbi muayene gerektirir. Örnekleri : Salbutamol, Fenoterol, Terbutalin * „ Kontrollü astım ile ilgili kriterler Astım“ ile ilgili Bakım Talimatları, 1.307/2011 Versiyonundan alınmıştır. 14 15 Kortizondan korkmaya gerek yok! Özellikle inhalasyon yolu ile alınan kortizonda uygulama genellikle düzenli değildir, çünkü kortizon preparatları aşırı kilo alımı, ay şeklinde yüz, deride incelme, aşırı osteoporoz riski ile çocuk ve gençlerde gelişmede gecikme gibi riskler ile bağlantılıdır. Bu yan etkiler inhalasyon yolu ile yapılan tedavide normal olarak görülmezler, çünkü alınan doz çok sınırlıdır. ::Uzun süreli ilaçlar – Semptomların önlenmesi! Uzun süreli ilaçlar, uzun vadeli ve önleyici etkiler gösterir. Hiçbir semptom söz konusu olmadığı zaman da, bu ilaçların düzenli olarak alınması gereklidir, zira ancak bu sayede astımı kontrol altına almak mümkündür! Bronşiyal iltihapların önlenmesine yönelik en önemli ilaçlar inhalasyon yolu ile alınan kortizon preparatlardır. Diğer bir önemli, hafif iltihap önleyici ilaç ise oral olarak alınan Montelukast’tır. Ağır alerjik astımda amaç doğrultusunda alerjik reaksiyonları önleyen bir ilaç enjekte edilebilir. (Omalizumab). Ayrıca hastalığın ağırlığına bağlı olarak bronşları genişleten, uzun süre etkili ilaçların alınması da gerekli olabilir. ::Kortizon preparatları bronşlardaki iltihaplar ile mücadele ederler. İnhalasyon yolu ile alınan kortizon en etkili, uzun süreli olarak kullanılan ilaçtır ve artık astım tedavisini bu ilaç olmadan düşünmek mümkün değildir: •Bronşlardaki mukozalarda bulunan iltihap ile mücadele eder, bu sayede şişme ve balgam üretimi geriler. •Bronşların aşırı duyarlılığını azaltır, böylece daha az semptom veya daha az astım nöbeti görülür. •İltihabın ilerleme hızını azaltır ve bu sayede hastalığının kötüleşmesini önler. Nadiren de olsa kortizon ile yapılan tedavide lokal bazı yan etkiler görülebilir: Seste kısılma ve mantar enfeksiyonları (ağızda pamukçuk). Ancak inhalasyondan sonra düzenli olarak ağız yıkandığı veya dişler fırçalandığı zaman veya inhalasyon yemek öncesinden gerçekleştirildiği takdirde bu belirti görülmez. ::Uzun süre etkili Beta-2sempotomimetikler bronşları birkaç saatliğine genişletirler. Düşük dozdaki inhalasyon yolu ile alınan kortizon ile yeterli biçimde kontrol altına alınamayan astım hastalıklarında iltihabı önleyici kortizon tedavisi, bronş genişletici ilaçlarla desteklenir: Uzun süre etkili Beta-2sempatomimetikler. Bu ilaçlar, solunum yolarını yaklaşık 12 saate yakın genişletmeye devam eder. Formoterol haricinde etki 10 ila 15 dakika içerisinde etkisini gösterir, Bu açıdan Formoterol etkisinin ortaya çıkışı açısından hızlı etki gösteren Beta-2-sempatomimetikler grubuna dahildir. Örnekleri : Örnekleri: Salmeterol, Formoterol Astım tedavisini daha uygun hale getirmek için inhalasyon amaçlı sabit kombinasyonlu preparatlar bulunmaktadır, bu preparatlar düşük dozlu kortizon ve uzun süre etkili Beta-2-sempatomimetikleri bir arada içerirler. Örnekleri : Örnekleri: Fluticason, Budesonid, Beciometason 17 6 0 Tedavide elde edilen sonucun belirli aralıklarla ölçümü gereklidir. Astım günlüğü, Peak-Flow-Wert & Co. Tedavi sırasında düzenli olarak ilaçların yeterli etkiyi gösterip göstermediğini veya dozaj ayarlamasına gerek olup olmadığını kontrol etmek gerekir. Doktorun bunu saptayabilmesi için hastanın desteği gereklidir! Burada astım günlüğü uygulaması önemli bir rol oynar: Zira hasta bu kitapçığa günlük semptomlarını, ihtiyaç halinde kullandığı ilaçları ve peak-flow değerlerini yazacaktır. Bu günlük sayesinde doktor tedavinin seyrini takip ederek, gerekli tedavi uyarlamaları yapacaktır. ::Evden oto-kontrol ve peak-flow ölçümü Solunum yollarının genişliğini ölçmek amacı ile son dedece pratik bir ölçüm cihazı olan peak-flow-metre bulunmaktadır. Bu cihaz havanın solunum ile dışarı verileceği maksimum akışı (peak-flow) ölçer ve bu sayede solunum yolları hakkında bilgi verir. Solunum yolları daraldığı takdirde, solunum ile verilen havanın akış hızı da düşer: Peak-flow düşer. Ölçüm açısından önemli: Ölçümü sabah ve akşam •ilaç kullanımından önce, • dişlerinizi fırçalamadan önce (diş macununda bulunan mentol yanıltıcı olabilir) •ve her zaman aynı duruş şekli ile yani otururken veya ayakta yapmanız gerekir. :: Peak-Flow ölçümünün yapılması 1.İşlemi gerçekleştirmeden önce gösterge “sıfır” konumuna getirilmelidir, bunu yaparken de düz oturmalı veya dik durmalısınız. 2.Cihaz yatay biçimde ağzın önüne tutulmalıdır (ölçeğe dokunmayınız). 3.Derin soluk alıp nefesinizi tutun. 4.Ağızlığınızı tamamen dudaklarınızla kapatıp hızlı ve güçlü biçimde tek bir seferde nefes verin (sanki bir mumu üflercesine). 5.Ölçek, verdiğiniz nefes ile hareket edecektir. Göstergedeki Peak-Flow değerini okuyun 6.Aynı ölçümü en az 2 × daha tekrarlayıp en iyi değeri astım günlüğüne geçirin. 7.Cihazı temizleyin. ::Peak-Flow değerinin değerlendirilmesi trafik lambası düzenine göre yapılır: Kişisel üst değer (ilaçla bile olsa) şikayetlerin bulunmadığı dönemde belirlenir ve diğer tüm değerler buna göre belirlenir. Peak-flow değerinin azalması astımın kötüleşmesi yönündeki önemli bir uyarı olabilir. Bu durumda tedaviyi gözden geçirmek amacı ile mümkün olan en kısa sürede doktora gidilmelidir. Hastalığın gelişimini değerlendirmek için sadece tek bir değer değil ölçüm değerlerinin zaman içerisinde daha belirleyicidir. 18 Astım günlüklerini internet sayfamızdan ısmarlayabilirsiniz: www.mundipharma.de 19 İlaçsız önlemler – tedavinin önemli bir bileşeni :: Trafik lambası şeması Yeşil Sarı Kırmızı =Peak-Flow değeri, en iyi şahsi değerini % 80 ila 100’ü oranındadır: Tedavi başarılıdır. =Peak-Flow değeri, en iyi şahsi değerini % 50 ila 80’i oranındadır (duruma göre öksürük, balgam, geceleri nefes darlığı gibi semptomlar belirir): O ana kadar kullanılan uzun süreli ilaçlar yeterli değildir veya ilaçlar düzenli olarak alınmamıştır. Öneri: Takip eden günlerde doktordan randevu alınması veya yeniden ilaçların düzenli olarak alınması. Burada hedef yeniden yeşil alana ulaşmaktır. =Peak-Flow değeri, en iyi şahsi değerini % 50’sinin altındadır (ve başkaca şikayetler bulunmaktadır): Acil durumda alınması gereken ilaçların alınması ve rahat nefes almayı sağlayan duruş biçimi: Öneri: İnhalasyon sonrasında şikayetler düzelmediği takdirde, derhal acil doktor çağırılmalıdır. Şikayetler düzelse bile, tedavinin gözden geçirilmesi için derhal doktora gidilmelidir. 10 En az ilaç tedavisi kadar yaşam alışkanlıklarının değiştirilmesi ve hastalığa uygun yaşam da çok önemlidir! ::Mutlaka gereklidir: Sigara içmeye son verme: Astım hastalarının mutlaka sigara içmeye ve hatta pasif içiciliğe de son vermeleri gereklidir, çünkü sigara dumanı iltihaplı mukoza tarafından daha kolay emilen ve ona daha fazla zarar veren partikül ve zararlı maddeler içermektedir. ::Solunum eğitimi: Doğru nefes almayı öğrenmek gerekmektedir. Özel bazı egzersizlerle solunum kaslarını güçlendirmek mümkündür. Belirli bazı solunum teknikleri ve duruş biçimleri solunum şikayetleri ve nöbet başlangıcında solunum yollarının daralmasına engel olabilir. Bu teknikleri, fizyo-terapi veya hasta eğitimi kapsamında öğrenmek mümkündür. :: Ölçüm sıklığı: Ne kadar çok olursa, o kadar iyi! Ölçüm günde iki kez, sabahları ve akşamları yapılmalıdır. Değerlerin 4 hafta boyunca stabil hale gelmesi durumunda, günde bir kez ölçüm yeterli hale gelir. Çok özel durumlarda, örneğin solunum yolları enfeksiyonları, sürekli değişkenlik gösteren peak-flow değerleri, solunum semptomatiğinin bozulması,tedavi değişikliği veya şikayete neden olan ajanların aranması gibi durumlarda ölçüm sıklığı arttırılmalıdır. 21 ::Gevşeme egzersizleri: Her zaman mutlaka sükunetinizi muhafaza ediniz! Yoga veya otojen egzersiz gibi bazı gevşeme teknikleri acil solunum yetmezliğinde sükunetinizi muhafaza etmeye yarar. Bu çok önemlidir, çünkü boğulma tehlikesi solunum darlığını daha da kötüleştirir ve ayrıca alınan hava miktarını da düşürür. Gevşeme egzersizleri astım şikayetlerini doğuran veya ağırlaştıran stresi gidermeye yararlar. :: Aşırı kiloların azaltılması Aşırı kilo astım üzerinde olumsuz etki yapar, çünkü astım şikayeti bulunan hastalar fazla zorlandıkları zaman daha fazla solunum zorluğu çeker. Vücut ağırlığının normal seviyesine ulaşması bu nedenle semptomatiğin daha da iyileşmesine katkıda bulunabilir. 22 :: Ajanlardan kaçınma: Alerjenlerden kaçınma: Astım şikayetlerine neden olan ajanlar (örneğin çiçek polenleri) bilindiği takdirde, bunlardan mümkün olduğunca kaçınılması gereklidir. • Hayvan tüylerine karşı alerji: Hayvanlarla temastan kaçının. •Ev tozuna karşı alerji: Alerjenler genellikle tozun içerisinde yaşayan mite’ların dışkılarıdır. Yastık, yorgan, halı, perde gibi evin içerisinde toz tutan nesnelerden kaçınılmalıdır. Baza ve yatak örtüleri için mite geçirmeyen özel kılıflar bulunmaktadır. •Polen alerjisi: Polen takvimine dikkat edin. Polenlerin uçuştuğu dönemde açık alanda bulunmayınız ve pencereleri kapalı tutunuz veya bunlara polen filtresi takınız. Uyumadan önce mutlaka duş alıp saçlarınızı iyice yıkayın ve çıkardığınız kıyafetleri uyuduğunuz alanda bulundurmayınız. :: Çok önemli: Hasta eğitimleri: Hasta eğitimine katılım kaçınılmazdır: Sadece hastalığı ile uygun biçimde mücadele eden kişiler onu kontrol edebilir. Bu tür eğitimlerde diğer bazı programların yanı sıra hastalığın oluşumu, yaşam alışkanlıklarının uyumu, kullanılan ilaçlar ve inhalasyon sistemleri gibi bilgiler, akut astım nöbetinde izlenecek doğru tutum, özel nefes teknikleri ve kişinin tedavisini aktif biçimde denetleme imkanı gibi içeriklere yer verilir. Yakınınızda bulunan eğitim programları ile ilgili olarak sizi tedavi eden doktor veya sağlık sigortanız ile görüşebilirsiniz. 23 Astım ve spor birbirinin rakibi değildir! 11 Bedensel egzersiz genel dayanıklılığı ve sürekliliği arttırdığı gibi akciğer fonksiyonunu da iyileştirir. Bu sayede astım semptomları da azalacaktır. Bunun için yüzme, bisiklet, yürüyüş, Nordik yürüme ve jogging gibi süreklilik gerektiren spor türleri idealdir. Ancak aşırı yüklenmeden kesinlikle kaçınılmalıdır. •İlk egzersize başlamadan önce dayanaklılığı saptamak amacı ile tıbbi muayene gereklidir. •İhtiyaca bağlı olarak kullanılan ilaçlar spor yaparken hazır tutulmalıdır. •Her egzersiz öncesinde yaklaşık 15 dakika kadar ısınma aşaması gereklidir, bu sayede solunum yollarının yüklenmeye alışması sağlanır. •Düzenli egzersiz: İdeal olarak haftada 3 ila 5 kez •Aşırı yüklenmeden kaçınılmalıdır. İlk kez egzersiz yapan kişilerin hafif şekilde başlamaları ve daha sonra zaman içerisinde artış yapmaları önerilir. •Yeterli egzersiz yapıldığı takdirde, astım hastalığına rağmen performansa dayalı spor dahi yapılabilir. Ancak bazı astım ilaçları doping aracı kabul edilmektedir, bu nedenle önceden spor hekimi ile görüşme yapılması gerekmektedir. Bazı yerel akciğer gelişimine dayalı, özel egzersiz programları bulunmaktadır, bu programlarda özel olarak eğitilmiş bir eğitmenin yönlendirmesi ile tıbbi denetim altında program yürütülmektedir. Yerel, akciğer eğitimine dayalı spor gruplarının bilgi ve iletişim verilerini aşağıdaki web sitesinde bulabilirsiniz: www.lungensport.org 24 25 Astım ve İş 12 Mesleğinde astım ile ilgili sorunlar yaşandığı takdirde, bunun farklı nedenleri bulunabilir. Çalışma ortamı ile burada gösterilen faaliyetler mevcut astım sorunlarını daha da kötüleştirebilir veya yeni bir astım hastalığının gelişiminin nedeni olabilir. Bu gibi durumlara mesleğe bağlı astım denebilir. Astım hastalıklarının yüzde dokuz ila on beşi iş yerinde ortaya çıkar. Tipik olarak bu hastalık iş yerinde bir ila iki yol astıma neden olan faktörle temas sonrasında ilk kez ortaya çıkar. ::Aşağıdaki ajanlar astım semptomlarına neden olabilir / onlarına daha da kötüleşmesine neden olabilir. •Doğal malzemeler (polen hayvan tüyleri, kuş tüyleri) •Tozlar (ev tozu, taş tozu, toprak tozu, ahşap tozu) •Kimyasal maddeler (boya, yapıştırıcı, cila, koku, tiner) •Mantar sporları •Klima cihazlarından gelen kuru hava •Ağır bedensel zorlanmalar •Solunan havanın hızlı değişimi ile aşırı soğuk •Ağır stres düzeyi •Fırınlarda kullanılan malzemeler (un tozu, maya, pişirme tozu) İşyerinde bu tür ajanlar bulunduğu takdirde ve siz bunlara astım benzeri şikayetler ile tepki gösterdiğiniz takdirde, işyeri doktoru, sizi tedavi eden hekim veya amirinize müracaat ederek birlikte buna yol açan nedeni ve bu sayede çözüm arayabilirsiniz. 26 Daha sonra neler yapılacağına özel olarak karar verilecektir. Muhtemelen bu faaliyeti bırakmanız veya astıma neden olan malzemelerden kaçınmanız gerekir. Bu şikayetlerin düzelmeleri veya tamamen kaybolmaları bu şikayetlerin ne kadar uzun süreden beri mevcut bulunduklarına ve teşhisin konduğu tarih itibarı ile akciğer fonksiyonuna bağlıdır. Astım hastalığının mesleki nedenlere dayanıp dayanmadığını belirlemek için iş günleri ile hafta sonu ve tatil günlerinde karşılaştırmalı olarak incelemek son derece yararlıdır. Bu açıdan belirgin bir fark saptandığı takdirde, bu kuşkuyu tedavi eden doktora veya işyeri hekimine bildirmek gerekir. Bu hekimler hangi adımların atılacağına karar verir. Bu kuşkunun pekişmesi durumunda, astımın meslek hastalığı olarak tanınması için müracaat edilebilir. Astım, meslek hastalığı olarak tanındığı takdirde, farklı hizmetler için talepte bulunulabilir. Astımın meslek hastalığı olarak tanınması için en önemli ön koşul, gösterilen faaliyet, zararlı etki ve astım şikayetleri arasında nedensel bir ilişki bulunmasıdır. ::Astım şikayetlerine karşı önceden önlem alabilmek için siz, kendiniz neler yapabilirsiniz? •Alerjiye neden olan maddelerden kaçınma •Alanların her gün birkaç kez havalandırılması •Havanın nemlendirilmesi (tozlandırıcı kullanılmamalıdır) •Polenlerin uçuştuğu dönemde pencerelere polon teli takılmalıdır •Saksı çiçeklerinin toprağı düzenli olarak yenilenmesi, daha doğrusu susuz kültürler tercih edilmelidir 27 •Yazıcı / kopya cihazı bulunan alanlarda fazla kalınmamalıdır •İşyerindeki yüzeyler her gün ıslak olarak silinmelidir •Gevşeme teknikleri ile strese karşı mücadele verilmelidir •Haftada bir kez işten önce veya işten sonra süreklilik sporu yapılmalıdır ::Buna karşılık astımdan kaçınmak için neler yapılmalıdır? •Sigara •Tozlu odalarda bulunmak •Toz tutucular (dekorasyon malzemeleri halı zeminler) •Klima cihazının çalıştırılması •Büyük oranda oda spreyi ve temizlik malzemesi kullanılması •Sıklıkla iş ve dış mekanlar arasında giriş çıkış (ısı değişiklikleri, örneğin büyük soğuklar) :: Benim için hangi meslek uygundur? Bir astım hastasının meslek seçiminde astım hastalığının tam nedenini belirlemek son derece önemlidir ve meslek / işyeri seçimi buna göre yapılmalıdır. Genel olarak ağır bedensel faaliyetler gerektiren, büyük ısı farklarına maruz kalınan, havadaki nemin aşırı boyutlara ulaştığı, toz, buhar, tiner veya diğer alerjiye neden olan maddelerle temas gerektiren meslekler astımlı hastalar için uygun değildir. 28 Öneri: Birlikte çalıştığınız bir meslektaşınızı hastalık veya akut astım nöbeti durumunda izlenecek yol hakkında bilgilendirmek çok yararlı olacak ve size güven verecektir. Astımlı hastalar için uygun olmayan alanlar (astım nedenleri dahil) Astımlı hastalar için uygun meslekler Fırıncılık, aşçılık (örneğin un tozu) Ticari meslekler Bakım odaklı meslekler ve çeşitli tıbbi meslekler (örneğin lateks ve dezenfeksiyon malzemeleri) Büro faaliyetleri Hayvan bakımı, ziraat ve ormancılığa dayanan meslekler, bahçıvan ve çiçekçiler (örneğin polen, hayvani alerjenler) Teknik meslekler (örneğin bilgi işlemciler) Ahşap sanayi (örneğin ahşap tozu) Büro faaliyetleri (örneğin resmi makamlar) Baskı ve fotoğraf sanayi (örneğin boya, tiner, banyo wmalzemesi) Az miktarda zararlı madde içeren el işine dayalı meslekler (örneğin gözlükçü) Metal işçileri (örneğin kaynak buharı) Haberleşme ve medya sektörü ile ilgili meslekler (örneğin gazetecilik) Berber, kozmetikçi (örneğin boya ve ağartıcı) Pedagojik meslekler (örneğin öğretmen, eğitmen) İnşaat işçisi / boyacı / badanacı / fayans döşemecisi (örneğin tutkal, boya, isosiyanat) Sosyal meslekler (örneğin sosyal çalışma uzamanı, bakıcı) Toz ve kimyasallarla teması gerektiren kimya sanayi veya diğer sanayi sektörü meslekleri Az miktarda toz ve kimyasal ile temas gerektiren sanayi sektörü meslekleri (örneğin mekanisyen) Alt yapı, madencilik (örneğin toz) Alerjiye yol açan maddeler ile temas gerektirmeyen tıbbi meslekler (örneğin psikoterapi uzmanları) Astım ve iş hayatı ile ilgili daha geniş bilgileri www.asthma-arbeit.de adresinde bulabilirsiniz. 29 Astım ile yolculuk 13 Astım sıkı kontrol altında olduğu takdirde, seyahat etmek sorun oluşturmaz. Aksine hava değişikliği ve gevşeme olumlu etki gösterebilir. Yılın en güzel döneminin tadına varmak isteyenler, planlama için de zaman ayırmalıdır. •Göl kenarı veya dağ tepelerine yapılan seyahatler önerilir. Buralarda hava daha temizdir ve daha az polen bulunur. Ayrıca 1.500 metre yükseklikten itibaren mite’ler bulunmaz. Büyük kentlere seyahat ise hava kirliliği, özellikle de havada yüksek miktardaki zararlı madde ve ozon değerleri nedeni ile uygun değildir. •Seyahate çıkmadan önce tatil yaptığınız yerde doktor muayenesi olup olmadığını kontrol ediniz ve tatildeki iletişim bilgileri her zaman için ulaşılabilir halde olmalıdır. •Seyahat için yanınıza yeterli miktarda astım ilacı almanın yanı sıra bir parça de yedek bulundurmanız yeterli olacaktır, çünkü önceden kestirilemeyen nedenlerle geri dönüşünüzde gecikme olabilir. •Uçakla yapılan seyahatlerde ilaçları el bagajına almalısınız, bu sayede bavullarınız kaybolduğu takdirde, bunları yeniden temin etmeniz gerekmez. Dozaj aerosolü gibi sıvılar yeniden kapanabilen poşetlere konabilir, böylece güvenlik kontrolünde herhangi bir sorun çıkmayacaktır. 30 •Klima cihazı bulunan otel odalarında kuru ve soğuk hava solunum yollarını tahriş edebilir. Mümkün olduğu takdirde, klima cihazını açmayınız. Bazı oteller alerjisi bulunan kişilere dumansız, klima cihazı bulunmayan ve ayrıca içerisine halı veya oda içi çiçek yerleştirilmemiş odalar sunmaktadırlar. 31 Astım ve Hamilelik / Emzirme dönemi 14 Hamilelik, astım hastalığının seyrini – hem olumlu, hem olumsuz yönde – etkileyebilir. Hastalığın iyi şekilde kontrol edilmesi önemlidir, çünkü kötü ayarlanmış bir astım ve astım nöbetleri doğmamış bebek için esas itibarı ile astım ilaçlarının alınmasından daha tehlikelidir. Kötü kontrol edilen bir astım doğmamış çocuğun oksijen ile beslenmesine etki yaptığı gibi doğumdaki ağırlığın düşük olmasına veya erken doğuma neden olabilir. Bu nedenle astım hastalığının tedavisine hastalık sırasında da devam edilmesi ve hastanın şikayetinin olmamasına, dolayısı ile acil durumlarda kullanılan özen gösterilmelidir. Herhangi bir hamilelik durumunda derhal tedavi eden doktor bilgilendirilmelidir. Gerekmesi durumunda doktor derhal acil incelemeler yapacak ve ihtiyaç halinde size özel bir tedavi önerecektir. 32 İyi bir astım kontrolü çok önemlidir. Bu nedenle başarılı bir tedavi hamilelik sırasında ve tedavi eden doktorun denetiminde devam ettirilmelidir. İlaçla yapılan astma tedavisi esas itibarı ile hamilelik dışında yapılan tedavi ile aynıdır. Bununla ilgili diğer konulara sizi tedavi eden doktor yanıt verebilecektir. Astım hastalığı o ana kadar uygulanan tedavi ile iyi bir biçimde kontrol altında ise, mevcut uzun süreli ve inhalasyon yolu ile alınan kortizon ve beta-2-agonistleri ile yapılan ihtiyaca bağlı medikasyonu sürdürebilirsiniz. İnhalasyon yolu ile alınan astım ilaçlarının etken maddelerinin çok küçük bir miktarı vücuttaki dolaşıma girer ve dolayısı ile doğmamış bebeğe ulaşırlar. :: Astım nöbeti Astım nöbetinin tedavisi de gene alışılmış biçimde yapılır. Ağır astım nöbetleri hastaneye yatış gerektiren acil durum olarak değerlendirilir, burada müstakbel anne ve çocuğuna yeterli oksijen verilmesi sağlanır. :: Emzirme dönemi Aynı şekilde emzirme döneminde de astım tedavisinin sürdürülmesi gerekir. 33 Astım nöbetinde ne yapılır? Sakin olun! 15 Akut astım nöbetinde hasta nefes alamaz. Bronşiyal kaslara kramp girer, mukoza dokuları şişer ve koşu, akıcılığı düşük sümüksü bir sıvı salgılarlar. Bu sayede bronşlar daralır ve hava akımı önemli ölçüde daralır. Özellikle hava çıkışı engellenmiştir. :: Bu sayede: • Ağır solunum yetmezliği • Peak-Flow değerlerinde düşüş • Solunum sırasında hırlama • Göğüste daralma hissi •Zor / nefes nefese soluma • Hasta konuşamaz haldedir •Ağır nefes darlığında ise deride mavimsi bir renk bozulması görülür • Boğulma korkusu •Kalpte çarpıntı Akut astım nöbeti ciddi ve insan hayatı için tehlike eden bir durum olup derhal tedavi edilmesi gerekir. Çoğu zaman astım nöbeti öncesinde Peak-Flow değerlerinde bin kötüleşme gösterir. Bu nedenle Peak-Flow değerlerinin düzenli ölçümü çok önemlidir. Diğer uyarıcı semptomlar şunlardır: Nefes darlığında artış veya güçlü öksürük (özelikle geceleri), vücut direncinde azalma, ihtiyaca bağlı ilaç kullanımında artış, enfeksiyon belirtileri (örneğin atış veya sarı-yeşil bir balgam). 34 Bu nedenle acil durumlarda neler yapılması gerektiğini doktorunuzla konuşmanız gerekir. Tüm bunlarla birlikte doktorunuz size acil bir eylem planı hazırlanacaktır. Güvenli ve kendinizden emin biçimde acil durumun üstesinden gelebilmek için alacağınız hasta eğitimleri ile nasıl davranılması gerektiğini ve solunum almayı kolaylaştırıcı solunum tekniklerini öğrenebilirsiniz. Acil nöbet durumunda en önemli şey, sükunetinizi muhafaza etmektir! Panik dolayısı ile solunum daha da zayıflar ve sonuç itibarı nefes darlığı daha da ağırlaşır. 1.Nefes almayı kolaylaştırıcı bir duruşa (örneğin kaleci duruşu veya faytoncu oturuşu) geçilmeli ve konum muhafaza edilmelidir. Aynı şekilde duvara yaslanmak da mümkündür (resme bakınız). Önemli olan omuzların yukarı kaldırılarak göğüs kafesinin üzerine binen yükün azaltılmasıdır. Dudakları daraltan bir yapı ile nefes verilmesi solunum yollarını açık tutar ve bu sayede solunum daha da kolaylaşır. Bununla ilgili filmleri internette şu adreste bulunabilir: www.patientenliga-atemwegserkrankungen.de. 2.İhtiyaç halinde kullanılan ilaçtan 2–4 püskürtme yapılmalıdır. Kısa süre içerisinde (yaklaşık 10 dakika) boyunca bir iyileşme görülmediği takdirde, ihtiyaç halinde kullanılan ilaçtan 2–4 kez daha püskürtülmelidir. Gerekmesi durumunda kişisel acil eylem planında önerildiği biçimde kortizon tabletinin alınması tavsiye olunur. 3. Belirgin bir iyileşme görülmediği takdirde, (Telefon numarası 112) önceden bilinen astıma bağlı bir “acil solunum güçlüğü” belirtilerek doktor çağrılmalıdır. 35 Dozaj aerosol ile ilgili uygulama önerileri 16 Basınçlı gaz tüpü İnhalatör dozaj sayacı 4.Yavaş (yaklaşık 5 saniye) boyunca ağızdan nefes alınmalı ve solumaya başlarken basınçlı gaz tüpü aşağı doğru olarak bastırılmalıdır (püskürtme yapılır). Ağızlık Ağızlık için koruma kafası 1.Dozaj aerosolünün koruma kafası ağızlıktan alınır ve etken madde süspansiyon halinde ise, dozaj aerosolü kuvvetlice çalkalanır. 5.Mümkün olduğu kadar (yaklaşık 10 saniye süre ile) nefes tutulmalıdır. 2.Düz oturulur veya ayakta durulur. Yavaş ve derinden nefes alınır (dozaj aerosolüne doğru değil). 3.Dozaj aerosolü dikey biçimde tüpün haznesi ile birlikte yukarıdan ağza doğru tutulmalıdır. Kafa hafifçe arkaya doğru tutulmalı ve ağızlık dudaklarla sıkı biçimde kapatılmalıdır. 6.Dozaj aerosolü ağızdan çıkartarak yavaşça nefes verilmelidir. 7.İkinci bir inhalasyon için 30 saniye beklenmeli ve daha sonra 1 ila 6 arası adımlar tekrarlanmalıdır. •Her kortizon inhalasyonundan sonra ağız kuvvetlice durulanarak mantar enfeksiyonundan (Soor) kaçınılmalıdır. •Dozaj aerosolünün ilk kez kullanımından önce veya cihaz uzun süre sonra yeniden kullanılacağı zaman iki ila üç kez inhalasyon 36 yapılmadan püskürtme gerçekleştirilmelidir. •İkinci bir inhalasyon ancak birincisinden 30 saniye sonra yapılabilir. 8.Koruyucu kafası yeniden yerine takılır. 37 Dozaj aerosolü ile yaşanan zorluklar? Burada bir spacer yararlı olacaktır. 17 Spacer, boru biçiminde ve plastikten yapılma bir inhalasyon desteği olup dozaj aerosolü ile ağız arasına takılır. Bu kavram İngilizce kökenli olup yaklaşık olarak aralık sağlayıcı anlamına gelir. Dozaj aerosolünden gelen püskürtme önce spacer’a (bu nedenle ön aşama odacığı olarak tanımlanır) aktarılır ve daha sonra buradan solunur. ::Kullanımı şu avantajları sağlar •İnhalasyonun kolaylaştırılması: Soluma ve püskürtmenin başlatılması arasında zaman açısından koordinasyon gerekmez •Büyük etken madde partiküllerinin ağız ve yutak alanında birikmesi azalır ve bu sayede inhalasyon yolu ile alınan kortizon ve ağız ve yutak alanında mantar enfeksiyonları (pamukçuk) oluşması ile seste kısıklık önlenir. •Soğuk püskürtme sisinin neden olduğu öksürük nöbetini engellemem mümkün olabilir. 38 Spacer kullanımında mutlaka şu noktalara dikkat edilmelidir: •Spacer’a sadece bir püskürtme verilmelidir (birden fazla püskürtme yapılması durumunda, etken madde partikülleri üst üste birikir ve çökelirler, bu sayede inhalasyonları mümkün değildir). •İnhalasyon derhal püskürtme sonrasında yapılmalıdır. •Büyük hacimli spacer’larda birden fazla nefes alınarak tamamen boşalması sağlanabilir. •Temizlik amacı ile haftada bir kez sabunlu su ile durulanmalı ve daha sonra açık havada kuruması sağlanmalıdır (su ile durulama veya daha sonra bir bez ile kurulama yapılmamalıdır!) Bu sayede olası elektro-statik yüklenmeler nötr hale getirilebilir veya engellenebilir. Spacer, her tür dozaj aerosolü için önemli bir destektir, özellikle koordinasyon sorunu olan ve çoğu zaman ağız bölgesinde mantar bulunan ve sesi kısılan hastalar için önem taşır. Ancak bu hastalarda bir veya birden fazla uygulamada, örneğin yolda veya seyahatte etkin ilacın spacer olmadan inhalasyonu sağlanabilir. Örn.: Yolda veya seyahatte. :: Spacer ile inhalasyon: 1.Önce dozaj aerosolü iyice çalkalanmalı ve daha sonra spacer’in arka ucu takılmalıdır. 2.Spacer, düz şekilde tutulmalı ve ağızlık dudaklar ile iyice kapatılmalıdır. 3.Spacer’a bir kez püskürtme yapılmalıdır. Daha sonra yavaş ve derin biçimde ağızlıktan soluma yapılmalıdır. 4.Nefes 10 saniye kadar tutulmalı ve daha sonra yavaşça burundan nefes verilmelidir. 40 41 18 Çok sayıda toz inhalatörü bulunmaktadır, bunların uygulamasını aşağıdaki adımlara ayırmak mümkündür: 1.Prospektüste bulunan toz inhalatörlerinin yüklenmesi Dozaj aerosolünün temizlenmesi, Spacer & Co. 6 Toz inhalatörü ile ilgili uygulama önerileri 1 :: Dozaj aerosolleri Dozaj aerosolleri haftada birkaç kez, ama en az bir kez temizlenmesi ve bu sayede yapışması önlenmelidir. Temizlik amacı ile dozaj aerosolünün kullanım talimatı dikkate alınmalıdır! 2. Normal ve sakin soluma 3.Ağızlığın dudaklarla kapatılması Ağızlık, tüy dökülmeyen lif bırakmayan kuru bir bez ile esaslı biçimde temizlenmelidir. Dozaj aerosolü asla suya bırakılmamalıdır. 4. Hızlı, güçlü ve derin nefes alma 5.Dayanabildiğiniz sürece soluğun tutulması 6.Toz inhalatörlerin bırakılması ve yavaşçanefes verilmesi Toz inhalatörlerinde cihazın içerisine nefes verilmemesi ve inhalatörün nemden korunması çok önemlidir. Aksi takdirde toz topak haline gelir ve artık inhale edilemez. ::Spacer Haftada en az bir kez yapacağınız temizlikte söz konusu modelin kullanım talimatını dikkate alınız. Spacer, kullanım talimatı doğrultusunda sökülmeli ve temiz, ılık ve bir parça durulama malzemesi içeren suya yerleştirilmelidir. Yaklaşık 15 dakika kadar yumuşaması beklenmeli ve bu arada hafifçe hareke ettirilmelidir. Daha sonra suyu silkelenmeli ve açık havada kurumaya bırakılmalıdır (su ile durulama veya kuru bezle kurulamadan kaçınılmalıdır, çünkü bu tür bir çaba elektro-statik yüklemeye neden olacaktır). :: Toz inhalatörleri Temizlik amacı ile ağızlık inhalasyondan sonra düzenli olarak kuru ve elyaf bırakmayan bir bezle temizlenmelidir. Toz inhalatörleri kesinlikle su ile temizlenmemelidir, çünkü içerdikleri toz neme karşı son derece duyarlıdır ve nem veya su ile temas ettiğinde derhal topak hale gelir ve artık inhale edilmesi imkansızdır. 42 43 Notlar 20 44 45 Yararlı adres ve linkler 21 [Mundipharma haricini internet sayfalarının içeriğinden sorumlu tutulamaz] Arbeitsgemeinschaft Lungensport in Deutschland e. V. c/o PCM, Wormser Straße 81, 55276 Oppenheim Telefon: 0 61 33 / 20 21 Faks: 0 61 33 / 20 24 E-Mail: [email protected] İnternet: www.lungensport.org Deutsche Atemwegsliga e. V. Im Prinzenpalais: Burgstraße, 33175 Bad Lippspringe Telefon: 0 52 52 / 93 36 15 Faks: 0 52 52 / 93 36 16 E-Mail: [email protected] İnternet: www.atemwegsliga.de Deutsche Lungenstiftung e. V. Herrenhäuser Kirchweg 5, 30167 Hannover Telefon: 05 11 / 21 55 110 Faks: 05 11 / 21 55 113 E-Mail: [email protected] İnternet: www.lungenstiftung.de Deutscher Allergie- und Asthmabund e. V. Fliethstraße 114, 41061 Mönchengladbach Telefon: 0 21 61 / 81 49 40 Faks: 0 21 61 / 81 49 430 E-Mail: [email protected] İnternet: www.daab.de Patientenliga Atemwegserkrankungen e. V. Berliner Straße 84, 55276 Dienheim Telefon: 0 61 33 / 35 43 Faks: 0 61 33 / 92 45 57 E-Mail: [email protected] İnternet: www.patientenliga-atemwegserkrankungen.de Diğer bilgi ve belgeleri internet sayfamızda www.mundipharma.de adresinde bulabilirsiniz. 47 İlaç Firmaları: Mundipharma Deutschland GmbH & Co. KG Mundipharmastraße 6 65549 Limburg İnternet: www.mundipharma.de Sorularınız için lütfen doktorunuza / eczacınıza danışınız. Teslim eden: Daha geniş bilgi için www.mundipharma.de/atemwegserkrankungen.html Art. -Nr. 19401-11/14 Kaşe