economıc agenda

Transkript

economıc agenda
22 Mart 2013
TÜRKİYE’DE BU HAFTA
Son
ekonomik
gelişmeler...
Merkez Bankası, imalat sanayinde kapasite kullanım oranının (KKO) Mart
ayında, geçen yılın aynı ayına göre 0.4 puan azalarak yüzde 72.7 seviyesinde
gerçekleştiğini açıkladı.
KKO Şubat ayında ise yüzde 72.2 seviyesinde
gerçekleşmişti.
Hazine Müsteşarlığı merkezi yönetim brüt borç stokunun Şubat sonu itibariyle
536.4 milyar lira olduğunu açıkladı. Hazine açıklamasına göre, borç stokunun
390.8 milyar TL tutarındaki kısmı Türk Lirası cinsi, 145.5 milyar TL tutarındaki
kısmı döviz cinsi borçlardan oluştu.
Yılbaşından
bu Enerji Bakanı Taner Yıldız, yılın başından bu yana yapılan özelleştirmelerin 5.7 milyar
yana 5.7 milyar dolara ulaşarak hedefin aşıldığını, elektrik sektöründeki özelleştirmelerin büyük
dolarlık
hidroelektrik santraller kapsam dışında tutularak üretim santralleriyle devam edeceğini
özelleştirme
söyledi. Yıldız, yılın başından bu yana toplam 5.7 milyar dolarlık özelleştirme yapıldığını
yapıldı...
ve bunun ortaya konulan hedefin üzerinde olduğunu belirterek, son özelleştirme
ihalelerinde yatırımcıların tekliflerinin arkasında durmalarını temenni ettiğini belirtti.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından geçen hafta Cuma günü gerçekleştirilen
Ayedaş, Toroslar, Vangölü ve Dicle EDAŞ ihalelerine verilen en iyi tekliflerin toplamı
3.457 milyar dolar olmuştu. Nihai pazarlık görüşmeleri yapılan bu özelleştirmeler için
Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun onay
vermesi gerekiyor. Hükümet bütçeye bu yıl 4 milyar lira tutarında özelleştirme geliri
hedefi koymuş, yılın hemen başında 4.2 milyar liralık aktarım gerçekleştirilmişti.
Bankacılık
sektöründe krediler
8 Mart haftasında
yıllık %19.6 artışla
829.4 milyar lira
oldu...
Bankacılık sektörü kredileri 8 Mart itibarıyla 829.4 milyar lira ile yıllık bazda yüzde 19.57,
haftalık bazda yüzde 0.19 arttı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)
verilerine göre, kredilerde geçen yıl sonuna göre artış ise yüzde 2.95 oldu. Bankacılık
sektöründe kredi toplamı, 1 Mart haftasında 827.8 milyar lira, geçen yıl sonunda da
805.7 milyar lira seviyesindeydi.
Reel kesim güven
endeksi Mart'ta 4.6
puan artarak 112.1
oldu...
Merkez Bankası (TCMB) reel kesim güven endeksi Mart ayında bir önceki aya göre 4.6
puan artarak 112.1 seviyesinde gerçekleşti. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim
güven endeksi ise bir önceki aya göre 0.9 puan artarak 108.7 seviyesinde gerçekleşti.
TCMB'den yapılan açıklamada, gelecek üç aydaki üretim hacmi, gelecek üç aydaki
ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, genel gidişat, son üç aydaki toplam
sipariş miktarı, gelecek üç aydaki toplam istihdam, sabit sermaye yatırım harcamasına
ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut mamul mal stok
miktarına ilişkin değerlendirmelerin ise endeksi değiştirecek etkisi olmadığı belirtildi.
Alternatifbank'ın
%70.84'ünün
Commercial Bank
of Qatar'a satışı
için
sözleşme
imzalandı...
Alternatifbank'ın hakim ortağı Anadolu Endüstri Holding (AEH) ile Commercial Bank of
Qatar (CBQ) arasında, banka sermayesinin yüzde 70.84'üne karşılık gelen kısmının
CBQ'ya satışı konusunda hisse satış sözleşmesi imzalandı. Bankadan KAP'a yapılan
açıklamada, hisse satın alma bedeli Banka'nın 30 Haziran 2013 tarihli konsolide finansal
tablolarında yer alan bağımsız denetimden geçmiş UFRS'ye göre tespit edilen ana
ortaklığa ait özkaynaklarının 2 katı olarak saptanacak. Açıklamaya göre, Abank'ın 31
Aralık 2012 tarihli konsolide finansal tablolarında yer alan bağımsız denetimden geçmiş
UFRS'ye göre tespit edilen ana ortaklığa ait özkaynakları 585.08 milyon TL seviyesinde
bulunuyor. Abank'ın toplam değeri 1.17 milyar liraya, yüzde 70.84 hissesinin değeri ise
1
828.9 milyon liraya (yaklaşık 460 milyon dolar) denk geliyor. Bankadan KAP'a yapılan
açıklamada, ayrıca, Alternatif Finansal Kiralama'daki yüzde 95.82'deki hissenin CBQ'ya
satışı konusunda da anlaşıldığı kaydedildi. Alternatif Finansal Kiralama'da yüzde 95.82
hissesinin satın alınması işlem değeri de aynı yöntemle 1.8 katı olarak saptanacak.
Açıklamaya göre, gerekli izinlerin alınmasının ardından pay devirleri tamamlandığında,
Çelik Motor, Anadolu Motor, Efpa ve Özilhan Sınai'nin Abank'taki hisselerinin tamamı
CBQ'ya satılmış olacak. AEH ise Abank sermayesi içerisinde 105 milyon liralık pay ile
yüzde 25 oranında ortak olarak kalmaya devam edecek.
Öcalan’dan PKK’ya İmralı'da hükümlü bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan, PKK'ya yaptığı çağrıda silahların
çekilme çağrısı...
susmasını, siyasetin öne çıkmasını ve örgütün silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesini
istedi. Diyarbakır'daki Nevruz Bayramı kutlamaları kapsamında Kürtçesi BDP Milletvekili
Pervin Buldan, Türkçesi ise BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder tarafından okunan
açıklamasında Öcalan, "Artık silahlar sussun, siyaset öne çıksın. Silahlı güçlerimiz sınır
dışına çekilsin; bu bir son değil yeni bir dönemin başlangıcıdır" dedi. Açıklamasında
"Bugün silahlı direniş sürecinden demokratik siyaset sürecine kapı açılıyor" diyen
Öcalan, "Silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilme aşamasına gelinmiştir... Bizi bölmek
isteyenlere karşı bütünleşeceğiz, bizi ayrıştırmak isteyenlere inat birleşeceğiz" dedi.
Öcalan açıklamasında, yeni mücadelenin zemininin demokratik siyaset olduğunu da
vurguladı.
DÜNYA’DA BU HAFTA
ABD ekonomisinde
gelişmeler...
ABD Merkez Bankası (Fed) son dönemde ekonomide gözlenen iyileşmeye
rağmen etkin destek politikalarının devam ettirileceğini açıkladı. Fed ülkede
hâlâ yüksek seviyede süren işsizlik oranı, mali anlaşmazlıklar ve dış kaynaklı
risklere dikkat çekti. Fed'in iki günlük Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC)
toplantısının ardından yapılan açıklamada, aylık 85 milyar dolar tutarındaki
varlık alımlarına devam edileceği belirtildi. FOMC, ABD ekonomisine ilişkin
göstergelerin iyileştiğini kabul etse de Fed Başkanı Ben Bernanke sıkıntılı
istihdam pazarında henüz anlamlı değişiklikler görmediğini söyledi. Bernanke sıkı
mali politikanın, merkez bankasının bu kadar etkin politika yürütmesinin
nedenlerinden biri olduğunu ifade etti. Ekonominin güçlenmesine bağlı olarak
tahvil alımlarının hızının yavaşlatılabileceğini belirten Bernanke, ancak bunun
sadece istihdam pazarının sürdürülebilir iyileşme göstermesi durumunda
yapılabileceğini ifade etti. Bernanke tahvil alımlarının maliyetleriyle ilgili olarak
da, "Bu maliyetler yönetilebilir olmaya devam ediyor, ancak biz izlemeye devam
edeceğiz. Varlık alımlarının büyüklüğü, hızı ve kompozisyonunu belirlerken onları
uygun bir biçimde dikkate alacağız" şeklinde konuştu. Faizleri 2008 sonundan
beri sıfıra yakın seviyede tutan Fed tüketim, yatırımlar ve işe alımları
desteklemek için 2.5 trilyon doların üzerinde tahvil alımı gerçekleştirdi.
Ekonomideki iyileşme işaretlerine dikkat çekilen, ancak Washington'da izlenen
sıkı mali politikadan kaynaklanan sıkıntıların da altı çizilen Fed açıklamasında,
"Komite ekonomik görünüme ilişkin aşağı yönlü riskler görmeye devam ediyor"
denildi.
Fed yetkilileri ayrıca, Aralık'ta yüzde 2.3-3.0 aralığında açıklanan ABD ekonomisi
büyüme beklentisini yüzde 2.3-2.8 aralığına düşürdüler. Şubat'ta yüzde 7.7
seviyesinde açıklanan işsizlik oranının ise yılın son çeyreğinde ortalama yüzde
7.3-7.5 dolayında yer alması bekleniyor. Fed yetkilileri işsizlik oranının, merkez
2
bankasının faiz oranını değiştirmek için hedef olarak koyduğu seviyeye 2015
yılında gelmesini beklerken, bu yıl istihdam piyasasında daha hızlı bir gelişme
beklediklerini söylediler. ABD merkez bankası yetkilileri işsizlik oranının 2014
yılının son çeyreğinde yüzde 6.7 veya yüzde 7 ortalama tutturacağı
tahmininde bulunurken, bu oranın 2015 yılında yüzde 6 ve yüzde 6.5 arasında
olacağını dile getirdiler. Benzer bir şekilde 19 Federal Açık Piyasa Komitesi
(FOMC) üyesinin 13'ü faiz oranlarındaki ilk artışın 2015 yılında gerçekleşeceğini
tahmin ettiklerini belirttiler. Geri kalan üyelerden 4 tanesi 2014 yılında faiz
oranının değiştirileceği tahmininde bulunurken, bu rakam Aralık ayında 3
olmuştu. Yetkililerden 11 tanesi 2015 yılı sonuna doğru gösterge faiz oranının
yüzde 1 veya altında olacağı tahminini yaparken, bu rakam Aralık ayında 12
olmuştu
ABD'de Senato, Washington hükümetinin önümüzdeki hafta kısmi olarak
kapanmasını önleyecek tüzüğü geçirerek, 2 büyük siyasi partinin federal
harcamalarda ender görülür bir şekilde bir konu üzerinde anlaşılabildiğini ortaya
koydu. ABD Senatosu, Temsilciler Meclisi'nin 30 Eylül'e kadar ülkedeki resmi
kurumları açık tutacak önlemi 73'e 26 oy ile kabul etti. Yönetim birimlerini
fonlayan mevcut yasanın süresi 27 Mart'ta dolacak ve Kongre'de anlaşma
sağlanılamazsa ajanslar parasız kalacak. Temsilciler Meclisi Tasarruf Birimi
Başkanı Hal Rogers, her iki partinin liderlerinin hükümetin kapanmasını önlemek
istediğini belirtti. Senato Tasarruf Komitesi Başkanı Barbara Mikulski ise, bir
konuda iki partinin de anlaştığını göstermek açısından iyi bir hamle olduğunu
söyledi.
ABD'de yeni konut inşaatları Şubat'ta 917,000 adet ile beklentiler seviyesinde,
inşaat ruhsatları ise 946,000 adet ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Şubat'ta
yeni konut inşaatlarının 915,000, ruhsat sayısının 925,000 olması tahmin
ediliyordu. Daha önce Ocak'ta 890,000 adet olarak açıklanan yeni konut
inşaatları 910,000'e revize edilirken, 904,000 olarak açıklanan inşaat
ruhsatlarında revizyon yapılmadı.
ABD'nin Philadelphia Fed endeksi Mart'ta daralma beklentilerinin aksine 2
değerini alarak bölgede imalat sektörünün büyüdüğüne işaret etti. Şubat'ta eksi
12.5 değerini alan endeksin eksi 2'ye yükselmesi bekleniyordu. Ayın açıklanan
ilk üretim faaliyeti verilerinden olan Philadelphia Fed endeksinin artı bir değer
alması doğu Pennsylvania, güney New Jersey ve Delaware'den oluşan
bölgede üretim faaliyetinin arttığı anlamına geliyor.
ABD'de ikinci el konut satışları Şubat'ta yıllık bazda 4.98 milyon adete
yükselerek beklentilere paralel açıklandı. kinci el konut satışlarının 5 milyon
adet olması bekleniyordu. Daha önce 4.94 milyon adet olduğu açıklanan Ocak
ayı satışları 4.92 milyona revize edildi.
ABD'de işsizlik maaşı başvuruları 16 Mart'ta sona eren haftada 336,000'e
yükselerek beklentilerin altında açıklandı. ABD Çalışma Bakanlığı tarafından
açıklanan işsizlik maaşı başvurularının 342,000 olarak açıklanması bekleniyordu.
Bir önceki hafta için 332,000 olarak açıklanan işsizlik maaşı başvuruları
334,000'e revize edildi.
AB ekonomilerinde AB:
gelişmeler...
Euro bölgesi maliye bakanları, geçen Cumartesi günü Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi'ni iflastan kurtarmak için 10 milyar euroluk bir kurtarma planı
üzerinde anlaşmaya vardı. Bu programa göre Güney Kıbrıs, borcunun gayri safi
yurtiçi hasılaya (GSYH) oranını 2020 yılında yüzde 100'e düşürebilecek.
Finansal yardım paketinin ana hatları aşağıdaki gibi.
3
 Rum Yönetimi'nden bir kerelik olmak üzere bankalardaki hesapların 100,000
euro üstündekilerden yüzde 9.9, daha düşük mevduatlardan yüzde 6.75
oranında vergi kesmesi ve bu uygulamaya 19 Mart tarihinden başlaması
isteniyor.
 Mevduat sahiplerinin kayıplarını telafi etmek için bankalardan hisse verilmesi
mümkün ancak buna Güney Kıbrıs kendisi karar verecek.
 Mevduattan elde edilen faiz gelirinden de yüzde 20 ila 30 arasında vergi
kesilecek.
 Sermayesi güçlendirilmesi gereken Güney Kıbrıs bankalarındaki küçük
hissedarlar paralarını kaybedecek ki bu miktar 1.4 milyar euro olarak
hesaplanıyor. Ancak 200 milyon euro kadar tahvile sahip olan büyük hissedarlar
zarar görmeyecek.
 Rum Yönetimi nominal kurumlar vergisini 2.5 baz puan artırarak yüzde
12.5'a çıkaracak. Bu yolla yılda 200 milyon euro gelir elde edilebilir.
 Uluslararası Para Fonu'nun da kurtarma paketine katkı yapması bekleniyor
ancak bunun miktarı henüz belirlenmedi.
 Rusya programın finansmanına, Güney Kıbrıs'a verdiği 2.5 milyar euroluk
yardımın süresini beş yıl uzatmayla 2021'e çekerek ve halen yüzde 4.5 olan faiz
oranını düşürerek katkıda bulunacak.
 Rum Yönetimi telekom şirketini, elektrik şirketini ve limanlar idaresini
özelleştirmek zorunda kalabilir. Kaynaklara göre özelleştirmelerden 1.4 milyar
euroluk gelir katkısı gelebilir.
 Güney Kıbrıs bankacılık sektörünü küçülterek 2018 yılına kadar AB
ortalamasına indirmek zorunda. Güney Kıbrıs'ın bankacılık sektörü, ekonominin
sekiz katı büyüklüğünde. AB'de ise bu oran 3.5 kat.
Avrupa Merkez Bankası (ECB), Güney Kıbrıs Merkez Bankası'nın ülkedeki
bankalara nakit desteği verdiği Acil Likidite Desteği (ELA) imkanının Pazartesi
gününe kadar devam etmesine izin verdi. Güney Kıbrıs'ın devlet tahvilleri sahip
oldukları düşük kredi notu nedeniyle ECB'nin bankalara likidite sağladığı
operasyonlarda kullanılamadığı için ülkedeki bankalar sadece merkez
bankasından nakit alabiliyorlar. Euro bölgesi üyesi bir ülkenin merkez bankasının
ELA imkanını kullanmasına ECB'nin yönetim kurulu karar veriyor. ECB'nin
yönetim kurulu tarafından alınan kararda, "25 Mart 2013'ten sonra ELA, ancak
programı kullanan bankaların borç ödeme gücünü garanti altına alacak bir
AB/IMF programı olması halinde devreye sokulabilir" denildi.
İrlanda ve Portekiz'in kemer sıkma programlarına bağlılıklarını
desteklediklerini gösteren Euro Bölgesi Maliye Bakanları, iki ülkenin kurtarma
kredilerinin vadesini iki yıl uzatarak, bütçe şartlarını gevşetti. Avrupalı maliye
bakanları, detayların Euro Bölgesi'ndeki kurtama paketlerini denetleyen Troyka
Heyeti ve Avrupa Finansal İstikrar Mekanizması'nca çalışılacağını söyledi.
İrlanda ve Portekiz, yükselen borçlanma maliyetlerinin 2010 ve 2011'de iki
ülkenin piyasa girişlerini engellemesinin ardından yeniden tahvil piyasalarına
dönmeye çalışıyor. İrlanda bu hafta kurtarma yardımı almasından bu yana ilk
kez 10 yıllık tahvil sattı.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's İspanya, İtalya,
Portekiz ve Fransa'da işsizlerin kemer sıkma önlemlerine giderek daha çok
karşı çıkmaları nedeniyle, gerekli reformların sürdürülememesi riskinin yüksek
olduğu görüşünü belirtti. S&P'nin Almanya'daki biriminin başında bulunan
Torsten Hinrichs, İspanya ve Portekiz'de halkın tasarruf tedbirlerine katlanmaya
razı olduklarını, ancak bunun sonsuza kadar devam edemeyeceğini belirtti.
Hinrichs, İtalya'da da yeni kurulacak hükümetin büyümeyi güçlendirmek için hâlâ
gerekli olan reformları yapacak güçte olamayabileceğine dikkat çekti.
4
Euro bölgesinde açıklanan Mart ayı imalat ve hizmetler PMI öncü verileri
beklentilerin altında kaldı ve Şubat ayına göre geriledi. Markit'in hazırladığı euro
bölgesi imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Mart'ta 46.6
seviyesinde açıklandı. Endeks Şubat'ta nihai 47.9 değerini almıştı. Euro bölgesi
imalat PMI endeksinin Mart'ta 48.2 seviyesinde açıklanması bekleniyordu. Yine
Markit'in hazırladığı euro bölgesi hizmetler PMI, Mart'ta beklentilerin altında
46.5 değerini aldı. Şubat'ta 47.9 seviyesinde açıklanan hizmetler PMI'ın Mart'ta
48.2 seviyesinde geleceği tahmin ediliyordu.
Almanya:
Alman yatırımcılarının ülke ekonomisinin görünümüne ilişkin eğilimlerini gösteren
ZEW endeksi, Mart'ta 48.5'e yükselerek beklentileri aştı. Endeksin Mart'ta 48
değerini alması bekleniyordu. Eğilim endeksi Şubat'ta 48.2 değerini almıştı.
Almanya'da Mart'ta imalat ve hizmetler PMI öncü verileri beklentilerin altında
değerler aldı. Markit'in hazırladığı Almanya imalat sanayi satın alma
yöneticileri (PMI) öncü endeksi Mart'ta beklentilerin altında 48.9 olarak
açıklandı. Şubat'ta 50.3 nihai değerini alan imalat sanayi PMI endeksinin Mart'ta
50.5 olarak açıklanması bekleniyordu. Markit'in hazırladığı Almanya hizmetler
PMI öncü endeksi Mart'ta yine beklentilerin altında 51.6 olarak açıklandı.
Şubat'ta nihai 54.7 seviyesinde açıklanan endeksin Mart'ta da 55 değerini
alacağı düşünülüyordu.
Ifo'nun verilerine göre, Alman iş dünyası eğilim endeksi Mart'ta 106.7'ye
gerileyerek beklentilerin altında bir değer aldı. İş dünyası eğilim endeksinin
Mart'ta 107.6 değerini alması bekleniyordu.
İngiltere:
İngiltere Maliye Bakanı George Osborne, merkez bankasına (BOE)
ekonominin hız kazanmasına katkı sağlamak için daha fazla adım atması
çağrısında bulundu. Bütçenin sunumu sırasında parlamentoda konuşan Osborne
2013 ve 2014'e ilişkin büyüme beklentilerinin düşürüldüğünü de açıkladı.
Osborne İngiltere ekonomisinin bu yıl sadece yüzde 0.6 büyümesinin
beklendiğini söyledi. Bu beklenti üç ay önce açıklanan tahminin yarısına denk
geliyor. İngiltere'de büyümenin 2014'te ise yüzde 1.8'e yükselmesi bekleniyor.
Osborne tasarruf tedbirlerinin devam ettirileceğini de belirtti. Osborne, Merkez
Bankası'nın enflasyon hedefinin yüzde 2 seviyesinde kalacağını, ancak bunun
yeterli olmadığını ifade etti.
İngiliz politika yapıcıların çoğunluğunun daha fazla tahvil alımının, merkez
bankasının kredibilitesini azaltabileceğini ve sterlini zayıflatabileceğini
söylemesiyle İngiltere Merkez Bankası Mervyn King, teşvikleri artırma
mücadelesinde ikinci yenilgisini aldı. İngiltere Merkez Bankası'nın 6-7 Mart tarihli
toplantısının tutanaklarına göre Para Politikası Komitesi (MPC) tahvil alım
programını 375 milyar sterlinde bırakılması için 6'ya 3 oy kullandı. King, David
Miles ve Paul Fisher, tahvil alımlarının 25 milyar sterlin artırılmasını istiyordu.
MPC'nin çoğunluğu enflasyonun merkez bankasının yüzde 2 hedefinin üzerinde
seyretmesinden ötürü daha fazla teşviğin enflasyon beklentilerini yukarı
tırmandırabileceğini savundu. MPC yetkilileri ayrıca orta vadede düşük
enflasyonun korunması bağlılığının yetersiz olduğu şeklinde yorumlanması
hâlinde tahvil alımlarının sterlinin gerekçesiz değer kaybına neden olabileceğini
söyledi. İngiltere Merkez Bankası, sterlinin, ekonomide yeniden dengelemenin
gerekmesi ya da güvenli varlıklara kaçış gibi riskleri yansıtan zayıflığından
kaynaklanan enflasyon üzerindeki ilk tur etkisini desteklemeyi uygun bulmaya
devam ettiklerini söyledi. Ancak banka, kurdaki hareketlerin para politikasının
5
aşırı esnek olduğu ya da fiyat istikrarı hedefinden çok uzaklaşıldığı algısına
neden olması hâlinde durumun değişebileceğini not düştü.
İngiltere'de perakende satışlar Şubat'ta yüzde 2.1 ile beklentilerin üzerinde arttı.
Perakende satışların Şubat'ta yüzde 0.5 artması bekleniyordu. Ocak'ta yüzde 0.6
olarak açıklanan perakende satışlardaki düşüş yüzde 0.7'ye revize edildi.
İtalya:
İtalya'da Beppe Grillo liderliğindeki 5-Yıldız Hareketi'nden bir yetkili, Cumhurbaşkanı
Giorgio Napolitano'dan hükümeti kurmak için talepte bulunduklarını söyledi. Yetkili,
hükümet programında euro bölgesi üyeliği konusunda referandum yapılmasını
isteyeceklerini de bildirdi. Grillo ise partisinin, 5-Yıldız Hareketi'nin liderlik etmeyeceği
hiçbir hükümete güvenoyu desteği vermeyeceğini söyledi. Eski Başbakan Silvio
Berlusconi de, yeni bir hükümet kurulabilmesi için tek seçeneğin, kendi merkez sağ
bloğu ile Pier Luigi Bersani liderliğindeki merkez sol arasında oluşturulacak bir
koalisyon olacağını söyledi. Parlamentonun alt kanadında çoğunluğu bulunan, ancak
bunu Senato'da sağlayamayan Bersani tek başına iktidara gelebilecek güce sahip değil.
Ancak Bersani, Berlusconi ile ittifak yönünde gelen teklifleri defalarca geri çevirmişti.
Napolitano, İtalya'da geçen ay yapılan seçimlerin ardından siyasi parti liderleriyle
hükümet kurma görüşmelerine bu hafta başlamıştı.
İspanya:
İspanya 3, 5 ve 10 yıl vadeli tahvil ihracıyla 4.5 milyar euro borçlanırken 3 ve 10 yıllık
borçlanma maliyetleri düşüş kaydetti. İspanya'nın 1.16 milyar euro borçlandığı 2015
vadeli tahvil ihalesinde oluşan ortalama getiri bir önceki ihalede oluşan yüzde 2.54
düzeyinden yüzde 2.275'e gerildi. İspanya'nın 1 milyar euro borçlandığı 2018 vadeli
tahvil ihalesinde ortalama getiri yüzde 3.557 ile bir önceki ihalede oluşan yüzde 3.572'ye
yakın düzeyde oluşurken, 10 yıl vadeli tahvil ihalesinde oluşan getiri yüzde 4.917'den
yüzde 4.898'e geriledi.
Macaristan:
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's Macaristan'ın kredi notu
görünümünü 'durağan'dan 'negatif'e düşürdü. S&P görünümün aşağı çekilmesinde,
Avrupa Birliği'ndeki bazı politikacılar ve ABD tarafından anti-demokratik olarak
nitelendirilen bazı kurumsal değişikliklerin etkili olduğunu da belirtti. S&P, Macaristan
merkez bankası yönetimindeki kapsamlı değişikliklerin ve yapılan anayasal
düzenlemelerin, hükümetin finansman maliyetlerinde artışa ve zaten yatırım yapılabilir
seviyenin altında yer alan kredi notunda düşüşe neden olabileceği uyarısında bulundu.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi:
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi parlamentosu bu hafta yaptığı oylamada, banka
mevduatlarından AB yardımı karşılığında vergi kesilmesi önerisini tek bir
kabul oyu çıkmadan reddetti. Euro bölgesi krizinden etkilenen Rum Yönetimi'ni
kurtarmak için sürdürülen uluslararası çabalar, bu gelişmeyle dağılmış oldu. Rum
parlamentosunun kararı 17 üyeli euro bölgesinde şok etkisi yaparken, blokun
diğer üyeleri finans krizinin yeniden yayılacağı korkusunu taşıyor. Son üç yılda
AB'den yardım isteyen Yunanistan, Portekiz, İrlanda, İspanya ve İtalya
parlamentoları, yardım karşılığında istenen tasarruf önlemlerini kabul etmişlerdi.
Oylamada iktidar partisi çekimser kalırken, geri kalan 36 milletvekilinin tümü
hayır oyu kullandı. Euro bölgesi ülkeleri, Güney Kıbrıs'ta banka mevduatı
sahiplerinin, küçük mudiler de dahil olmak üzere, kurtarma operasyonunun
maliyetine katılmalarını istermiş, aksi halde vereceği 10 milyar euroluk yardımı
geri çekeceğini açıklamıştı. Avrupa Merkez Bankası (ECB) de Rum bankalarına
6
acil kredi yardımını kesebileceğini bildirmişti.
Avrupa Birliği, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne uluslararası kurtarma yardımı
karşılığında istenen gereken miktarı sağlaması için Pazartesi gününe kadar
süre tanıdı. Aksi halde finansal sistemi çökebilecek olan Rum Yönetimi euro
bölgesinden de çıkmak zorunda kalacak. En kötü duruma hazırlıklı olmak için
Rum hükümeti de sermaye denetimi yetkisi almak için girişimde bulundu.
Hükümet, bu hafta kapalı kalan bankalar gelecek hafta açıldığında, eğer bir
anlaşma yapılmamışsa, yaşanacak para kaçışını önlemek istiyor. Milletvekilleri
bugün parlamentoda yapılacak toplantıda hükümetin önerdiği kriz önlemlerini
görüşecekler. Ancak Avrupa Birliği'nin önerdiği gibi 10 milyar euroluk
AB/Uluslararası Para Fonu (IMF) kurtarma yardımı karşılığında hükümetin
sağlaması istenen 5.8 milyar euronun, bu gibi önlemlerle elde edilmesi olası
görülmüyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB), anlaşma olmazsa Pazartesi
gününden itibaren Güney Kıbrıs bankalarına nakit desteğini keseceğini
açıklamıştı. Üst düzeyli bir AB yetkilisi, euro bölgesinin, genel AB ekonomisine
zarar gelmesi yerine, Güney Kıbrıs'ın ortak para bloğundan çıkmasını tercih
edeceğini söyledi. Bu arada Rusya'dan alınan kredinin koşullarını iyileştirmek ve
yeni bir finansman paketi oluşturmak amacıyla Rusya'da iki gündür görüşmeler
yapan Maliye Bakanı Michael Sarris'in başarısız olduğu ve Lefkoşa'ya döneceği
bildirildi. Görüşmelerde Rumların daha önce Rusya'dan aldığı 2.5 milyar euroluk
kredinin vade ve faiz koşullarının iyileştirilmesi konusunda bile uzlaşmaya
varılamadığı belirtiliyor. Rum hükümeti, uluslararası kreditörleri tatmin etmek için
parlamentodan bir "dayanışma fonu" oluşturulması için yetki istedi. Gelecekte
sağlanması beklenen doğalgaz gelirleri de dahil olmak üzere kamu varlıklarının
yer alacağı bu fon, acil tahvil ihracı için temel oluşturacak. Hükümetin aynı
zamanda bankalara sermaye kontrolu uygulamak için yetki almak istemesi ise
Güney Kıbrıs'ın beş yıl önce euro bölgesine katılmasından bu yana hiç
başvurulmamış bir yöntem. Brüksel'de üst düzeyli bir AB yetkilisi, ECB desteğinin
kesilmesiyle Güney Kıbrıs'ın en büyük bankalarının kapanacağını böylece
korunmaya çalışılan büyük mevduatların silineceğini ve muhtemelen eurodan
çıkış gerekeceğini söyledi.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada,
G.Kıbrıs bankalarının Yunanistan'daki birimlerinin ayrılması konusunda
Yunanistan ile anlaşma sağlandığı belirtildi. Bankacılar ve hükümet yetkilileri
daha önce yaptıkları açıklamada en az iki büyük Yunan bankasının bu birimlerle
ilgilendiklerini belirtmişlerdi.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's, Güney Kıbrıs'ın
kredi notunu CCC+'dan CCC'ye düşürerek yatırım yapılamayan seviyenin iyice
altlarına çekmiş oldu.
Diğer ekonomilerde Japonya:
gelişmeler...
Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) kısa süre önce göreve gelen yeni başkanı
Haruhiko Kuroda düzenlediği basın toplantısında BOJ’un sağladığı parasal
desteği hem aldığı varlıkların hacmi bakımından hem de hedeflediği varlık tipi
bakımından artırması gerektiğini söyledi. BOJ'un yüzde 2'lik enflasyon hedefini
iki yıl içinde yakalamak için çalışacaklarını söyleyen Kuroda, bu hedefin
tutturulabilmesi için daha etkili gevşemeye ihtiyaç duyulmakta olduğunu belirtti.
Japonya'da dış ticaret, ihracatın Şubat'ta düşmesiyle son 30 yılın en uzun süreli
açık dönemini kaydetti. Maliye bakanlığının verilerine göre Japonya'da ihracat
Şubat'ta yıllık bazda yüzde 2.9 düştü. İthalat ise yüzde 11.9 arttı. Japonya
Şubat'ta 777.5 milyar yen dış ticaret açığı verdi. Petrol ve likit doğalgaz ihtalatı,
Japonya'nın toplam ithalatına Ekim 2011'den bu yana en büyük artışını
7
kaydettirdi. Japonya Şubat'ta sekizinci. kez dış ticaret açığı vererek 1980'den bu
yana en uzun süreli ticaret açığına işaret etti.
Çin:
Çin'in büyük imalat sektörü, ay takvimine göre bu yıl Şubat'a rastlayan yeni yıl
tatili nedeniyle görülen gerilemenin ardından Mart'ta yeniden hız kazandı. Çin'de
açıklanan öncü veriye göre, Şubat'ta 50.4 seviyesinde yer alan HSBC PMI
Mart'ta 51.7'ye yükseldi. Ancak yine de yılın başında 52.3 ile görülen iki yılın en
yüksek seviyesinin altında kalmayı sürdürdü.
Çin'de doğrudan yabancı yatırımlar 9 aydır ilk kez artış kaydederek, ülkedeki
güven ve büyümenin sıçramayı sürdüreceği iyimserliğini destekledi. Ticaret
Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, ülkeye giren yatırımlar yıllık bazda
yüzde 6.3 artışla 8.21 milyar dolara, finans dışındaki sınır dışı yatırımlar da yılın
ilk iki ayında yüzde 147 yükselerek 18.4 milyar dolara çıktı. Çin'in görevine yeni
başlayan başbakanı Li, yüzde 7.5 büyüme hedefine ulaşmak için ekonomiyi
hükümet denetiminden kurtararak, daha piyasa odaklı hâle getireceğini söyledi.
Pekin hükümeti 5 Mart'ta finansal dışı doğrudan yabancı yatırımların bu yıl yüzde
1.2 artışla 113 milyar dolara ulaşacağını öngördü. Ülkeye giren doğrudan
yabancı yatırımlar 2012'de yüzde 3.7 azalarak 111.7 milyar dolara geriledi.
Hindistan:
Hindistan Merkez Bankası, yatırımları artırmak ve son 10 yılın en zayıf büyümesini
gösteren ekonomiyi desteklemek için bu yıl ikinci kez faiz indirimine gitti. Ancak
Banka, ilave parasal gevşeme potansiyelinin sınırlı olduğunu kaydetti. Hindistan Merkez
bankası Başkanı Duvvuri Subbarao, politika faizi olan repo oranını yüzde 7.75'ten
yüzde 7.50'ye çekti. Hindistan Maliye Bakanı Palaniappan Chidambaram, geçen hafta,
fiyat baskılarını gidermeye yardımcı olmak için, bütçenin son altı yılın en düşük açığını
hedeflemesinin ardından, daha ucuz borçlanma maliyetleri çağrısında bulunmuştu.
Hindistan 2013 yılında faiz indirimine giden tek büyük ekonomi. Hindistan merkez
bankası, faiz kararı sonrası yaptığı açıklamada, "Politika duruşu halen büyümeye yönelik
riskler üzerinde odaklanıyor, ancak ilave parasal genişleme oldukça sınırlı kalmaya
devam ediyor" değerlendirmesinde bulundu.
BU HAFTA PİYASALAR
Kur G.Kıbrıs; faiz Hafta başında Güney Kıbrıs'a yardım planı kapsamında mevduata getirilmesi planlanan
Hazine ihalelerinin vergi nedeniyle tüm küresel piyasalarda görünüm bozulurken, riskten kaçışın artmasıyla
etkisiyle yükseldi... yurtiçinde de kur ve faiz yükseldi. Dolar/TL paritesi 1.81’in üzerine çıkarken, gösterge
tahvilde bileşik faiz bir süredir devam eden yükseliş eğiliminin ardından Hazine
ihalesinde getirilerin beklentilerin üzerinde çıkması sonrası Ocak ortasından beri en
yüksek olan %6 bileşik seviyesinin üzerine çıktı. Hazine haftanın ilk iki günü düzenlediği
ihalelerle Mart ayı borçlanma programını tamamlarken yabancı ilgisinin düşük kaldığı
ihalelerin ardından ikincil piyasada faizler yükseldi. Güney Kıbrıs'ta parlamentonun
önerilen yardımın koşullarını kabul etmemesinin ardından küresel riskten kaçışla
dolar/TL Eylül 2012'den bu yana en yüksek seviyeye yükseldi. Dolar/TL paritesi
euro/dolar’daki gerilemenin de etkisiyle 1.82’nin üzerine yükseldi. Gösterge tahvilin
bileşik faizi ise %6.15’in üzerine çıktı. Fed toplantısından sonra kurda önemli bir değişim
gözlenmedi. Faizde ise yukarı yönlü eğilim devam etti. Sepet bazında TL 2.08’in
8
üzerinde seyretti. Perşembe günü ise İmralı'da hükümlü bulunan PKK lideri Abdullah
Öcalan'ın PKK'ya silahların susması ve örgütün silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesi
çağrısı yapmasının barış sürecini hızlandıracağı ve bunun ekonomiye orta ve uzun
vadede olumlu yansıyacağı beklentisiyle kur ve faiz hafif geriledi. Haftanın son gününde
piyasalarda Güney Kıbrıs'a ilişkin gelişmeler izlenmeye devam ederken; kur ve faizde
önümüzdeki hafta yapılacak PPK toplantısı öncesi sakin bir seyir vardı.
Tahvil/bono piyasası gösterge faiz oranları
(07.01.15 tahvili, % bileşik)
%
25
23
21
19
17
15
13
11
9
7
26.10.2005
23.12.2005
23.02.2006
20.04.2006
16.06.2006
11.08.2006
09.10.2006
07.12.2006
06.02.2007
03.04.2007
31.05.2007
26.07.2007
21.09.2007
20.11.2007
18.01.2008
14.03.2008
12.05.2008
08.07.2008
02.09.2008
03.11.2008
05.01.2009
02.03.2009
28.04.2009
25.06.2009
20.08.2009
19.10.2009
17.12.2009
11.02.2010
06.04.2010
03.06.2010
28.07.2010
27.09.2010
29.11.2010
24.01.2011
21.03.2011
13.05.2011
08.07.2011
07.09.2011
02.11.2011
02.01.2012
27.02.2012
24.04.2012
20.06.2012
15.08.2012
15.10.2012
13.12.2012
08.02.2013
5
Öte yandan, Hazine'nin 14 Şubat 2018
itfalı, sabit kuponlu, 6 ayda bir yüzde
3.15 kupon ödemeli tahvili yeniden
ihracında bileşik faiz yüzde 6.54 ile
beklentilerin üzerinde oluşurken 11
Mart 2020 itfalı değişken faizli altı ayda
bir kupon ödemeli tahvilin ilk ihracında
ise fiyat 98.210 TL ile 98.550 TL olan
beklentilerin altında kaldı. Sabit
kuponlu tahvilde net satış 687.8 milyon
TL, nominal teklif 2,192.9 milyon TL
olurken; FRN'de net satış 972.3 milyon
TL, nominal teklif 4,278.7 milyon TL
olarak gerçekleşti.
Hazine'nin 7 Ocak 2015 itfalı, sabit kuponlu, altı ayda bir yüzde 3.25 kupon ödemeli
gösterge tahvili yeniden ihracında ise bileşik faiz yüzde 6.17; 8 Mart 2023 itfalı 10 yıl
vadeli, altı ayda bir yüzde 3.55 kupon ödemeli sabit kuponlu tahvili ilk ihracında bileşik
faiz yüzde 7.23 oldu. Her iki ihalede de faizler beklentilerin üzerinde oluştu. Gösterge
tahvilin yeniden ihracında net satış 1,200.5 milyon TL olurken, nominal teklif 1,609.3
milyon TL olarak gerçekleşti. Sabit kuponlu 10 yıllık tahvilde net satış 1,671 milyon TL,
nominal teklif 3,208.3 milyon TL oldu.
Böylece Hazine bu hafta düzenlediği iki ihale ile Mart ayı borçlanma programını
tamamlarken yabancı ilgisinin düşük kaldığı ihalelerin ardından ikincil piyasada faizler
yükseldi. Hazine bu haftaki ihalelerle birlikte Mart ayında 8,203 milyon TL'si piyasadan
1,495 milyon TL'si kamudan 9,698 milyon TL borçlandı. Hazine Mart ayında toplam 11.4
milyar TL'lik iç borç servisine karşılık 7.9 milyar TL'si piyasadan toplam 10 milyar TL'lik iç
borçlanma yapmayı planlıyordu.
Sonuçta 15 Mart’ta Merkez Bankası gösterge kuruyla 1.8117 olan dolar/TL paritesi,
Cuma günü itibariyle 1.8207 TL’ye çıktı; 2.3651 TL düzeyinde olan euro/TL paritesi
2.3553 TL’e indi. 15 Mart’ta %5.93 olan gösterge bononun ortalama bileşik faizi ise bu
haftanın son günü %6.20 oldu.
Döviz, petrol
altın fiyatları...
ve Döviz:
Euro Güney Kıbrıs'a yardım planının mevduat sahiplerinin vergilendirilmesi gibi başka
ülkelerde de bankalardan para kaçışına yol açabilecek kadar tehlikeli bulunan bir koşulu
da içerdiğine ilişkin haberlerin ardından hafta başında geriledi, Japon yeni ise değer
kazandı. Euro dolar karşısında 1.29’un altına indi. Dolar/yen paritesi ise hafta başında
95.5 seviyesindeydi. Euro hafta içinde Güney Kıbrıs'ta parlamentonun önerilen yardımın
koşullarını kabul etmemesinin ardından son dört ayın en düşüğüne yakın seviyede
işlem gördü. Euro/dolar paritesi 1.2875’e geriledi. Japon yeni, merkez bankasının (BOJ)
yeni başkanı Haruhiko Kuroda'nın 3-4 Nisan'daki planlı toplantı öncesinde acil bir
toplantı ihtimalinden söz etmemesinin ardından yatay işlem gördü ve dolar/yen paritesi
9
95 civarında seyretti. Fed’in para politikası toplantısından çıkan sonuçlar döviz
piyasasını fazla etkilemedi. Euro ise İspanya'nın talebin yüksek olduğu ve borçlanma
maliyetinin düştüğü tahvil ihalesinden destek buldu. İspanya ihalesi, yatırımcıların
Güney Kıbrıs'taki sorunların euro bölgesine yayılmasını beklemediklerine işaret etti;
euro/dolar paritesi tekrar 1.29’un üzerine çıktı. Haftanın son gününde euro yatay
seyrederken; yen dolara karşı değer kazandı. G.Kıbrıs bankalarının Yunanistan'daki
birimlerinin ayrılması konusunda Yunanistan ile anlaşma sağlandığı haberi euroya biraz
değer kazandırdı. Japonya Merkez Bankası'nın yeni başkanı Haruhiko Kuroda'nın yeni
teşvik önlemleri açıklamamasının ardından yen, dolar ve euroya karşı değer kazandı.
Cuma günü itibariyle Euro/dolar paritesi 1.2945; Dolar/yen paritesi 94.95
düzeyindedir.
Petrol:
Brent ham petrolünün varil fiyatı, Güney Kıbrıs'a sağlanacak yardımın alışılmışın dışında
koşullar içermesiyle hafta başında düşerek 109 dolar seviyesinin altına geriledi. ABD
hafif ham petrolü de 92 dolar düzeyindeydi. Hafta içinde Brent ham petrolünün varil fiyatı
Güney Kıbrıs’taki krizin sürmesiyle 108 doların altına geriledi. Çin'de açıklanan güçlü
PMI verisinin yakıt talebi görünümünde iyileşmeye işaret etmesi ise petrol fiyatlarını
biraz destekledi. ABD'nin ham petrol stoklarında ise dokuz haftadır ilk kez düşüş
gözlendi. Fed toplantısının piyasalara fazla etkisi olmadı. Haftanın son gününde ise
Brent petrolünün varil fiyatı 107 dolar düzeyinden seyrederken; ABD ham petrolü 93
doların üzerindeydi. Cuma günü itibariyle Brent ham petrolünün varili 107.60 dolar
düzeyinde; ABD hafif ham petrolünün varili 93.10 dolar düzeyinde seyretmektedir.
Altın:
Altın hafta başında Güney Kıbrıs'a ilişkin radikal yardım planının içerdiği euro bölgesine
ilişikin riskler içermesi üzerine yatırımcıların güvenlik arayışına girmeleriyle iki haftadan
uzun süredir ilk kez 1600 doların üzerine yükseldi. Euro bölgesinin yardım önerisi
euroya değer kaybettirirken doların yükselmesine neden oldu. Altın Güney Kıbrıs
parlamentosunun mali yardımın koşullarını geri çevirmesiyle endişelerin artmasına bağlı
olarak hafta içinde 1615 dolara yaklaştı. Altın fiyatı haftanın son gününde de Güney
Kıbrıs'taki duruma ilişkin kaygılarla gelen güvenli liman alımlarının sağladığı destekle 3.5
haftanın en yükseğine yakın seviyede işlem gördü, daha sonra bir miktar geriledi. Cuma
günü itibariyle altının spot fiyatı ons başına 1608 dolar civarındadır.
DÖVİZ KURLARINDAKİ GELİŞMELER
(1)
31.12.12
ABD doları/TL*
Euro/TL*
Döviz Sepeti **
Euro-dolar
paritesi
(2)
28.02.13
(3)
22.03.13
1,8207
2,3553
2,0880
(2)/(1)
%
değişim
0,7
0,2
0,4
(2)/(1)
reel %
değişim
-1,2
-1,8
-1,5
(3)/(2)
%
değişim
1,2
-0,2
0,4
1,7862
2,3565
2,0714
1,7988
2,3603
2,0796
1,3193
1,3122
1,2936
-0,5
-
-1,4
* TCMB döviz satış kuru. ** 0,5 dolar + 0.5 euro. *** Reel % değişim için tüketici fiyat endeksi kullanılmıştır.
10
PARA PİYASALARINDA GELECEK HAFTA
G.Kıbrıs ve Euro Bu haftanın küresel piyasalar için en önemli gündem maddeleri kuşkusuz Güney
Bölgesi
mercek Kıbrıs’taki kriz ve Fed’in para politikası toplantısıydı. İflas durumundaki G.Kıbrıs için
altında...
kurtarma paketi onaylayan AB ülkeleri, bu pakette banka mevduatlarına da vergi kararı
alınca G.Kıbrıs parlamentosu bunu reddetti ve ülkedeki kriz ağırlaştı. Bankalar gelecek
haftaya kadar kapalı durumda. Rusya’da görüşmeler yapan Rum Maliye Bakanı da eli
boş geri döndü. Ancak bir off-shore merkezi olan ülke bankalarında milyarlarca dolarlık
Rus parası bulunmakta ve bu da Rusya’yı endişelendirmekte. Bu hafta sonu gerek
G.Kıbrıs’ın, gerek AB tarafının kriz için yeni formüller düşünmesi gerekmekte. Ancak AB
tarafı ve özellikle Avrupa Merkez Bankası haftaya kadar bir çözüm bulunmazsa ve
G.Kıbrıs kurtarma paketini kabul etmezse, bu ülke bankalarına yönelik acil yardım hattını
devreden çıkaracağını açıkladı. Kısaca, G.Kıbrıs’ta ve Euro Bölgesi’nde durum yine
karışık. Bu krize çözüm bulunsa bile, diğer zayıf Euro olan İspanya ve İtalya’ya
olabilecek olumsuz etkilerinden korkulmakta. Ayrıca, AB ülkeleri bankalarda olan
mevduattan vergi almakla iyi bir sınav vermediler ve bu gelecek için kaygıları artırdı.
Sonuçta, euro diğer para birimleri karşısında değer kaybettti ve önümüzdeki günlerde de
bu sarsıntının etkileri sürebilecek. Diğer taraftan, Fed’den gelen açıklamalar bir sürpriz
yaratmadı. Fed, parasal genişleme önlemlerine devam edeceğini açıkladı. ABD
ekonomisine ilişkin veriler de olumlu eğilimini sürdürmekte. Bu arada, Japon Merkez
Bankası Kuroda’nın ekonomi için yeni teşvik önlemleri açıklamaması Japon yeninin
değerlenmesine yol açtı. Japon Merkez Bankası’nın Nisan başında yapacağı toplantı
piyasalar tarafından ilgiyle takip edilecek. Haftaya G.Kıbrıs’tan ve Euro Bölgesi’nden
gelebilecek açıklamalar izlenecek. G.Kıbrıs’taki kriz petrol fiyatlarını aşağı çekerken,
altın güvenli liman yatırımlarıyla tekrar yükseldi. Euro/dolar paritesi 1.2945 civarında
seyrederken; dolar/yen paritesi 94.95 dolaylarında. Altının onsu 1608 dolar düzeyinde.
Brent ham petrolünün varili 107.60, ABD hafif ham petrolünün varili ise 93.10 dolar
civarında.
Bu hafta Türkiye’de önemli bir ekonomik veri yoktu. Açıklanan Mart ayı imalat sanayi
kapasite kullanım oranı ise hafif bir düzelmeye işaret etti, ancak yılın ilk çeyreği itibariyle
sanayi üretimindeki düşük büyümenin sürdüğünü gösterdi. Merkez Bankası’nın reel
kesim güven endeksi ise Mart ayı için ekonomide hafif bir iyileşmeyi göstermekte.
G.Kıbrıs’taki kriz kur ve faizi yükseltici etkide bulundu. Ayrıca Hazine ihalelerine gelen
talebin düşüklüğü de faizlerin yükselmesini tetikledi. PKK lideri Öcalan’ın silahların
susması yönünde yaptığı açıklamalar ise piyasalarda genel olarak olumlu karşılandı.
Küresel piyasaların gergin olduğu ve TL üzerinde baskıların sürdüğü bir ortamda,
haftaya 26 Mart’ta düzenlenecek olan Merkez Bankası PPK toplantısından yeni bir faiz
kararı beklememekteyiz. Ancak Merkez Bankası’nın kredilerde hızlı artışın devam
etmesini gözönüne alarak TL ve döviz zorunlu karşılıklarda hafif bir artırımda
bulunabileceğini tahmin ediyoruz.
Önümüzdeki hafta küresel piyasalardaki olumsuz ortam ve risk iştahındaki azalma
nedeniyle kur ve faizlerdeki mevcut yükselme eğiliminin sürebileceğini düşünmekteyiz.
Merkez Bankası’nın PPK toplantısından sonra yapılacak açıklamalar da önemli
olacaktır. Döviz kuru daha çok G.Kıbrıs ve Euro Bölgesi’’deki duruma bağlı olarak
değişebilecek euro/dolar paritesine odaklı bir seyir gösterecektir. Eurodaki düşüş eğilimi
sürdüğü takdirde dolar/TL paritesininin 1.82 seviyesinin üzerine çıkması olasıdır.
11
Gösterge tahvilin bileşik faizinin de %6.10-%6.30 aralığında hareket edebileceğini
tahmin ediyoruz.
Daha fazla bilgi için:
Dr. M.Veyis Fertekligil,
Baş Ekonomist
e-posta: [email protected]
Tel: 0212 – 368 35 20
UYARI NOTU: Bu rapor Turkland Bank A.Ş. (T-Bank) tarafından güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan elde edilen bilgiler
kullanılmak suretiyle, sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hiçbir şekilde finansal enstrümanların alım veya satımı konusunda tavsiye
veya finansal danışmanlık hizmeti sağlanması olarak yorumlanmamalıdır. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerin doğru ve tam olması konusunda
herhangi bir şekilde garanti vermemektedir. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerde herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına
sahiptir. Bu rapor ve içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan T-Bank hiçbir şekilde sorumluluk
kabul etmemektedir.
12

Benzer belgeler