Sportif ve Fonksiyonel

TÜRKİYE’NİN
İKİNCİ EL
OTOMOBİL
REHBERİ
Her Ay 500
İkinci El Araç
HAZİRAN 2010
Sportif ve
Fonksiyonel
PEUGEOT 5008
TEST
Peugeot 5008
YENİLİK
Porsche Cayenne
KLASİK
Lancia Montecarlo
RÖPORTAJ
Anıl Gürsoy
EDİTÖRDEN
F. Levent Gençağa
DOD Marka Yönetimi Pazarlama Yöneticisi [email protected]
Merhaba,
Küresel ısınmanın da etkisiyle her yıl sıcaklığın daha da
arttığı kavurucu yaz günlerinin habercisi Haziran ayında
yine sizlerle birlikteyiz. Yaz aylarının gelmesi ve okulların
kapanmasıyla birlikte her yıl olduğu gibi bu yılda birçok
sürücü aileleriyle birlikte tatil heyecanı yaşayacak. Bu heyecanın, üzücü olaylarla bozulmaması şüphesiz hepimizin
dileği. Ancak istatistiki veriler, her yıl trafik kazalarında
ortalama 10 bin kişinin hayatını kaybettiğini ve bugüne kadar bu konuda alınan önlemlerin maalesef yetersiz kaldığını bildiriyor. Bu çerçevede, trafikte hayati önem arz eden
“araç muayene” işinin, TÜVTURK tarafından üstlenilerek
AB normları çerçevesinde gerçekleştirilmesinin önemli
katkılar sağladığı aşikar. Araç muayene işlemlerinin, araçların emniyetli bir şekilde trafikte yer alması kadar, trafiğe
çıkamayacak durumda olan araçların yaratacağı risklerin
önüne geçilmesi anlamında da önemi büyük.
Ülkemizde, Avrupa ülkelerine göre oldukça eski bir araç
parkı hakim. Elbette sektörün gelişmesiyle birlikte, bu durum bundan 10 yıl öncesine göre daha iyimser hale geldi;
Erman YERDELEN
Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve
Ticaret A.Ş.'yi temsilen Yönetim
Kurulu Başkanı ve İmtiyaz Sahibi
Yönetim Yeri
Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve
Tic. A.Ş. Eski Büyükdere Caddesi
USO Center No: 61 34389 Maslak /
İstanbul Tel: (212) 335 00 00
Genel Yayın Yönetmeni
Alper Aköz
(Sorumlu Müdür)
Editör
Levent Gençağa
Görsel Yönetmen
Kemal Toğanç
Katkıda Bulunanlar
Edmon Bekyan, Zeynep Yeşilipek,
Mert Uyan, Sinem Eroğlu,
Gökhan Aydaş
Basım Yeri
Promat Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Evren Mahallesi, Evren 1 Oto Sanayi
Sitesi Yanı, Esenyurt İstanbul
Tel: (0212) 690 63 63
"DOD'un fiyat ve görüntü
değiştirme hakkı saklı olduğundan
DOD bu konularda güncelleme
yapabilir. Tipografik hatalardan
DOD sorumlu değildir. Resim, fiyat
ve bilgilerde yazım hatası olduğu
takdirde ilgili Yetkili Satıcı'daki bilgi
ve fiyatlar geçerli olacaktır. KDV ve
diğer vergilerdeki değişiklikler ve
gelebilecek yeni vergiler fiyatlara
aynen yansıtılacaktır. Kredi ödeme
seçenekleri, kredi başvurusu VDF
tarafından onaylandığı takdirde
geçerlilik kazanacaktır."
BUSINESS
dergisinin okurlarına ücretsiz hediyesidir.
ancak yine de trafikte tehlike yaratabilecek durumda olan
araçlara hergün hepimiz tanık oluyoruz. Orta vadede trafikte risk yaratacak araçların, konusunda uzman ekipler
tarafından kurumsal bir ciddiyetle gerçekleştirilmekte
olan muayene işlemleri sonrasında trafik ortamından çekilmesiyle birlikte ülkemizde trafik kazalarının oranında
önemli bir düşüş yaşanacağı öngörülüyor. Bu riskli araçlara önemli masraflar yapmak yerine, küçük farklarla sıfır km veya ikinci el ve yeni teknoloji ürünü araçlara sürücülerin sahip olmasıyla, ülkemizde araç parkımızın da
yenileneceği bir gerçek. Artık günümüzde havayastığı,
ABS fren sistemi, klima gibi sürüş güvenliğini ve rahatlığını doğrudan etkileyen donanımların, sürücü ve yolcu
güvenliği açısından her araçta bulunması gerekiyor. İşin
çevre kirliliği boyutu da gözönüne alındığında, yeni teknoloji araçlara geçişin önemi bir kat daha artıyor. Bu konuda
hurda teşviği vb. uygulamalar ve yaşlı araçların yenilenmesiyle birlikte ülkemizde trafik ortamının çok daha güvenli olması sağlanacaktır.
Önümüzdeki ay görüşmek üzere,
Saygılarımızla,
DOD 10. YIL ÖZEL İKİNCİ EL REHBERİ
DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜ DERGİNİZDE!
İkinci el araç alıp satmaya karar
verdiğimizde kafamızda oluşan
soruların cevaplarını elinizdeki
derginin orta sayfalarında yer
verdiğimiz DOD İkinci El Rehberi'nde
bulabileceksiniz.
•Mevcut araç değerlendirilmesi
•İkinci el satış kanalları
•Açık oto pazarında satışın olumlu ve
olumsuz yanları
•Otomobil satışı ilanı formatı
•Şikayet siteleri ve forumların
püf noktaları
•Galeride takas ve emanete bırakma
Hepsi ve daha başka can alıcı detaylar...
Her ay devam edecek olan
bölümleri çıkartıp sakladığınızda yıl
sonunda vereceğimiz kapağın içine
yerleştirebileceksiniz. Böylece elinizde
uzun süre saklayabileceğiniz DOD Özel
İkinci El Rehberi'ne sahip olacaksınız.
DOD Ö
ZE
LÜTFE L REHBERi. .
'N
N SAK
LAYIN i
!
3
Bu R8’den sadece
333 tane üretilecek
Yeni Elantra
yüzünü gösterdi
A
udi, R8 modelinin daha performanslı ve
hafif versiyonu olan R8 GT’yi tanıttı. Sadece
333 tane üretilecek olan R8 GT’de, gücü 560
HP’ye yükseltilen 5.2 litrelik V10 motor yer
alıyor. Ağırlığı R8’den 100 kg daha hafif (1625
kg) olan R8 GT, 0-100 km/s hızlanmasını 3.6
saniyede tamamlayıp 320 km/s maksimum
hıza ulaşıyor. Litre başına 107.6
beygir güç üreten V10, 0-200
km/s hızlanmanın 10.8 saniye
gibi iddialı bir zaman diliminde
gerçekleşmesini sağlıyor. R8
GT’deki vites değişiklikleri,
R tronic sıralı manuel
şanzıman ile gerçekleştiriliyor.
Vites topuzundaki üretim
numarası ise R8 GT'nin, 333
otomobil arasından kaçıncı
olduğunu gösteriyor. Kabinde
kullanılan alcantara, karbon ve
köpekbalığı derisi görünümlü malzemeler sıra
dışı ve spor bir ortam oluşturuyor.
VW TÜRKİYE MARKAYI AVRUPA'DA LİDER YAPTI
EN KÜÇÜK FIAT'IN ŞİMDİ DE ÜSTÜ AÇIK
Peugeot’dan özel
seri 207 ve 308
Peugeot, 207 ve 308 modellerinde,
günlük hayatın bir parçası haline gelen
cep telefonu ve kompakt MP3 çalar
teknolojisine uyumlu ekipmanlarla
(WIP Peugeot Bluetooth/USB) donattığı
Millesim Connection özel serisini tanıttı.
308 Millesim Connection ile birlikte
1.6 HDi 112 HP’lik yeni Euro 5 motorun
lansmanı da gerçekleştirildi. Yeni
motor, ilk etapta sadece 308 modelinde
ve otomatik şanzımanla sunuluyor.
Önümüzdeki aylarda, diğer modellerde
de yerini alacak. Fiyatı 28 bin 590 TL’den
başlayan 207 Millesim Connection’da,
Trendy versiyonuna ek olarak Bluetooth
cep telefonu bağlantı sistemi ve USB
bağlantısı, 15” alaşımlı jantlar, sis
farları, krom yan koruma çıtaları ve ön
panjurdaki krom çıtalar standart olarak
sunuluyor. Fiyatı 36 bin 500 TL’den
başlayan 308 Millesim Connection’da
ise Comfort Pack versiyonundaki
özelliklere ek olarak Bluetooth cep
telefonu bağlantı sistemi ve USB
bağlantısı, 16” alaşımlı jantlar,
“Dinamik tip” ön panjur ve
“Sportif” arka tampon yer alıyor.
4
Fiat’ın küçük sınıftaki şirin modeli Fiat 500’ün
cabrio versiyonu, 35 bin TL’den başlayan
fiyatıyla satışa sunuldu. Üç farklı renkte tercih
edilebilen elektrikli soft top tavanıyla her
mevsim kullanılabilen bu şehir otomobili,
ilk etapta güçleri 69 ile 100 HP olan iki
benzinli motorla ithal ediliyor. 1.2 litre 69
HP’lik benzinli motor versiyonunda Dualogic
otomatik şanzıman isteğe bağlı olarak tercih
edilebiliyor. Fiat 500C, Pop ve Lounge adı
verilen iki ayrı donanım seçeneğine sahip.
Pop donanım seviyesinde ABS+EBD, ön-yan
ve perde hava yastıklarının yanı sıra diz hava
yastığı, ESP, ASR, MSR, HBA ve Hillholder (1.4
lt. 100 HP için), elektrikli ve buğu çözücülü
gövde rengi dış dikiz aynaları, “Follow me
home” farlar, yol bilgisayarı, MP3 ve CD çalarlı
müzik sistemi standart olarak sunuluyor.
Lounge donanım paketinde ise bunlara ek
olarak 15’’ alaşım jantlar, krom egzoz ucu,
ön ve arka tamponda krom barlar, sis farları,
park sensörü, direksiyondan kumandalı
Blue&Me (cep telefonu, müzik çalarların ve
diğer kişisel elektronik aygıtların otomobile
entegrasyonunu sağlıyor) ses sistemi, deri
direksiyon ve vites topuzu yer alıyor. Fiat
500C’nin her iki motor seçeneğinde de
Start&Stop teknolojisi isteğe bağlı olarak satın
alınabiliyor. Sistem, vites boşa alındığında
motoru anlık olarak durduruyor. Motoru
tekrar çalıştırmak içinse vitesi seçmek
yeterli oluyor.
2010 yılı ilk çeyrek sonuçlarını açıklayan
Volkswagen Ticari Araç, hafif ticari
araç pazarında 88 bin 900 adetlik satış
gerçekleştirdi ve geçtiğimiz yılın aynı
dönemine oranla yüzde 13.7 artışla
‘Avrupa’nın Lider Üreticisi’ oldu.
Volkswagen Ticari Araç’ın 2010 ilk
çeyreğindeki satış başarısına Türkiye’nin
katkısı büyük oldu. Türkiye pazarında,
Avrupa’dakine benzer bir başarı elde eden
Volkswagen Ticari Araç, Volkswagen’in büyük
pazarları içinde satışlarını en fazla artıran
ülke oldu. Volkswagen Ticari Araç geçen yılın
aynı dönemine oranla yüzde 113.3 oranında
bir artış ve 3 bin 823 adetlik satış rakamıyla
Türkiye İthal Hafif Ticari Araç Pazarı’nda
lider oldu. Volkswagen Ticari Araç böylece,
geçen yılın ilk üç ayına oranla yüzde 27.2
büyüyerek 35 bin 833 adet gerçekleşen
Toplam Hafif Ticari Araç Pazarı’ndaki payını
4.3 puan artırarak yüzde 10.7’ye çıkardı ve
üçüncü sırada yer aldı.
Daha hızlı bir Ferrari yok
F
errari’nin bu güne kadar ürettiği
en hızlı yol otomobili olan ve 599XX
konsepti temel alınarak geliştirilen Ferrari
599 GTO modelinden sadece 599 adet
üretilecek. Türkiye’de 599 bin Euro’dan
satışa sunulan bu özel Ferrari’de 670 HP’lik
V12 motor yer alıyor. Ferrari 599 GTO, 335
km/s’i aşan maksimum hızı ve 3.3 saniyede
tamamladığı 0-100 km/s hızlanmasıyla
dikkatleri üzerine çekiyor. Ferrari 599 GTO,
Ferrari’nin F1 yarışlarındaki tecrübesini
ve bu yönde kazandığı teknolojik birikimini
gösterişli olduğu kadar agresif bir tasarımla
buluşturduğu otomobil olarak kabul ediliyor.
Yeni model, F1 tipi şanzımanı, ikinci nesil
güçlendirilmiş karbon seramik frenleri,
20 inçlik jantları, Michelin tarafından
özel olarak geliştirilen geniş Supersports
lastikleriyle ön plana çıkıyor. Ferrari'nin
günümüze kadar üretilen bu en hızlı
modelinde ayrıca, sürücüsüne performansla
ilgili anında görsel bilgi sağlayan ve VRE adı
verilen (Virtual Race Engineer-Sanal Yarış
Mühendisi) sistemi de yer alıyor.
599 GTO yenilikçi şasi tasarımı sayesinde
yüksek performanslı spor otomobillerdeki
dışa çekim eğilimini minimuma indirerek
yüksek yol tutuş kabiliyeti sunuyor.
Hyundai, dünyada 1990 yılından günümüze
6 milyon adetten fazla satan modeli
Elantra’nın yeni versiyonunu Busan
Uluslararası Otomobil Fuarı’nda tanıttı.
Yerini almaya hazırlandığı modelden daha
sportif ve şık bir tasarıma sahip olan yeni
Elantra (Kore ve Asya pazarında Avante
ismiyle satılıyor), Hyundai’nin ix35 modeliyle
başlattığı yeni tasarım anlayışının devamı
olarak kabul ediliyor. Yeni modelde dikkat
çeken özellikler arasında; altıgen ön ızgara,
Xenon farlar, LED arka stoplar, ısıtmalı arka
koltuklar ve LCD göstergeler yer alıyor.
Yeni Elantra’da 140 beygir gücünde 1.6
litrelik GDI (Direkt Enjeksiyonlu Benzinli)
motor ve 6 kademeli otomatik şanzıman
kullanıldı. Yeni motor, Çift-Sürekli
Değişken Supap Zamanlaması ve
motorda sürtünmeyi önleyen kaplamalar
gibi gelişmiş teknolojiye sahip. Yeni
Elantra’nın satışına 2011 yılında
başlanacak.
Maserati GranCabrio
Türkİye’de
Maserati’nin Pininfarina çizgilerini
taşıyan yeni modeli GranCabrio,
266 bin Euro’dan başlayan fiyatıyla
Türkiye’de satışa sunuldu. İtalyan
üreticinin tarihindeki ilk dört koltuklu
cabrio modeli olan GranCabrio’da 440
beygir gücünde 4.7 litrelik V8 motor
alıyor. GranTurismo modelininin soft
top versiyonu olan GranCabrio’nun
kumaş tavanını 28 saniyede açıp veya
kapatmak mümkün. GranCabrio, tavanı
kapalı konumdayken, performanslı
motoru ve 6 ileri otomatik şanzımanı
yardımıyla 283 km/s’lik maksimum
hıza ulaşıyor. 0-100 km/s hızlanmasını
ise 5.4 sn’de tamamlıyor. Yeni model,
başarılı ağırlık (ön/arka yüzde 49/51)
dağılımı, sınırlı kaymalı diferansiyeli ve
değişen yol koşullarına göre uyarlanan
sürekli ayarlanabilir amortisörlerin
kullanıldığı süspansiyon sistemiyle
yol tutuş ve güvenlik konusunda
sürücüsünü destekliyor.
5
BAĞIMSIZ KOLTUKLA
R
5008'in değişken ve fon
ksiyonel
yapısı sayesinde 7 kişi
rahatlıkla
seyahat edebiliyor. Bir
ibirinden
bağımsız olarak hareke
t edip
katlanabilen koltuklar
, kalabalık
ailelerin yanısıra bisikle
t ve sörf gibi
hobileri olanların beklen
tilerini de
rahatlıkla karşılıyor.
Bir Numara
Büyük
Farklı kullanım amaçlarını aynı
anda karşılayarak markalar için
giderek önemi artan MPV sınıfında
sportif kimliği ve fonksiyonelliği ile
dikkat çeken Peugeot 5008 modeli
bu ayki test konuğumuz oldu.
Yazı: Levent Gençağa
Fotoğraflar: Sinem Eroğlu / Zeynep Yeşilipek
M
PV “Multi Purpose Vehicle” olarak belirlenen segment, adından da anlaşılacağı gibi
farklı beklenti ve ihtiyaçları aynı anda karşılayıp, farklı amaçlar için kullanılabilme imkanı vererek son dönemde otomotiv sektöründe önemli
bir yer edindi. Geniş ve kalabalık ailelerin yanısıra hafta
içi iş, hafta sonu ise özel kullanım ihtiyacı olan tüketicilere önemli avantajlar sunan bu araçlar, özellikle
Avrupa ülkelerinde büyük talep görüyor. Şöyle ki; ülkemiz ve Amerika pazarında yaşadığımız sedan karoser
egemenliği, Avrupa’da yerini MPV segmentine bırakır
hale geldi. Bu noktada rekabetin ve tüketici taleplerinin
doğal bir sonucu olarak, markalar bu segmentte arka
arkaya önemli modeller geliştirip piyasaya sürüyor.
Peugeot markası da bu alandaki ihtiyaç ve talebe farklı
ürünlerle cevap vererek yoğun rekabet ortamında ken-
6
disine önemli bir yer ediniyor. Geçmişte bu segmentte
Fiat ve Citroen markalarıyla ortak platformda benzer
ürünler olan 806 ve 807 modeliyle yer alan Peugeot, son
yıllarda, dünya genelinde talebin giderek yoğunlaştığı bu
segmentte önemli projeler geliştiriyor. Markanın MPV
segmentinde, 308'in SW versiyonunun yanı sıra 3008 ve
5008 modelleriyle birlikte üç farklı alternatifi bulunuyor. 4,37 m uzunluğundaki SUV-van melezi 3008, 4,50
m uzunluğundaki 308 SW ve 4,53 m uzunluğundaki 5008
modelleri, tüketicilerin geniş hacimli araç beklentileri
için farklı seçenekler sunuyor. Bu durum, doğal olarak,
tüketicilerin geniş hacimli araç tercihlerinde Peugeot
markasını gözardı edilemeyecek bir konuma taşıyor.
Peugeot’nun, alışılmış üç basamaklı rakamlarla konumlandırılan model adlarından farklı olarak 5008'in
dört basamaklı model adında “5” rakamı markanın aile
7
Peugeot, Citroen ve Ford modellerinden sağlamlığı ve ekonomik oluşuyla tanıdığımız 1.6
HDI (110 hp) dizel motor ünitesi görev yapıyor.
Peugeot tarafından Auto6R olarak ifade edilen
otomatik şanzıman ile satışa sunulan araç,
donanım seviyesinin yüksekliği ile dikkatleri çekiyor. Aracın 52 bin 790 TL’lik fiyata sahip başlangıç donanım seçeneği Premium’da
bile önde ve arkada bulunan yolcular için yan
modelleri dünyasındaki geçmişini, ortadaki iki
adet “0” klasik Peugeot gamının genişlemesi
sonucunda ürün gamına eklenen yüksek sürüş konumuna sahip araçları tanımlıyor. En
sondaki “8” rakamıysa bu yeni modelin ait olduğu nesli simgeliyor.
Ülkemizde Premium ve Premium Pack adlı
iki donanım seviyesiyle satışa sunulan 5008’in
kalbinde, PSA grubu tarafından geliştirilen,
Aracın kabini
adeta bir uçak
kokpitini andırıyor.
7" LCD ekranlarla
video paketi araç
içerisinde farklı
bir atmosfer
sağlıyor.
ve tavan havayastıkları, ABS, ESP, Hill Assist
(yokuş kalkış asistanı), AFU (acil fren yardım
sistemi), sis farları, lastik basınç kontrol sistemi, alarm, deri direksiyon, klima, kendiliğinden kararan dikiz aynası, yol bilgisayarı,
soğutmalı torpido gözü, ISOFIX, alaşım jant,
hız sabitleyici, direksiyondan kumandalı vites
değişimi, çok fonksiyonlu değişken yedi kişilik oturma alanı gibi donanımlar standart olarak sunuluyor. 5 bin TL tutarında bir fark ile
57 bin 290 TL’lik Premium Pack seçeneği tercih edildiğindeyse, bu donanımlara ek olarak,
çift bölgeli otomatik klima, arka cam perdeleri, 17” jantlar, yağmur sensörü, otomatik yanan farlar, follow-me home, akustik ses yalıtımlı ön cam, head up ekranı, güvenli takip
mesafesi kontrol sistemi, lastik hava basıncı kontrol sistemi, elektrikli katlanan yan aynalar, dış aynalar altında kapı eşiği aydınlatmaları, panaromik cam tavan, elektrikli tavan
perdesi gibi üst sınıf araçlarda görmeye alışık
olduğumuz donanımlara da sahip olunabiliyor. 5008’de sunulan donanımlar bunlarla da
sınırlı değil. Test aracımızda yukarıda değindiğimiz donanımların yanı sıra opsiyonel donanım listesinde yer alan Video Paketi (ön koltuk kafalıklarında 7” LCD ekranlar, bluetooth,
arka orto konsolda kumanda ünitesi), Deri Paketi (deri döşeme, ısıtmalı ön koltuklar), Park
Paketi (mesafeli ölçümlü ön ve arka park sensörleri) ve Alarm Paketi de yer alıyordu. Elbette bu opsiyonel donanımların da bir bedeli var;
test aracımızın fiyatının, neredeyse ev konforunu aratmayan bu kabarık donanım listesiyle birlikte 60 bin TL seviyesinin üzerine çıktığını da belirtmeliyiz.
Teknik Özellikler
Sıralı / 4 silindirli
Yerleşim
Önde, enlemesine
Silindir hacmi
1560 cc
Maksimum güç
110 HP / 4000 d/d
Maksimum tork
240 Nm / 1750 d/d
Şanzıman
6 ileri otomatik
Son hız
183 km/s
0-100 km/s
12.6 sn
Aktarma
Önden çekiş
Yakıt türü
Dizel
Frenler (ön/arka) Hava kanallı disk / disk
Tüketim (ş.içi - ş.dışı) 7.3 / 4.8 lt/100 km
Depo kapasitesi
60 lt
Bagaj hacmi
823 lt / 2506 lt
Baz fiyat
52,790 TL
Test aracı fiyatı
60,500 TL
Şık tasarım, ferah ve andınlık iç
mekan, yakıt tüketimi, değişken ve
fonksiyonel kabin yapısı
Sarsıntılı vites geçişleri, bozuk
yollarda iç mekanda oluşan
tıkırtı sesleri
8
Seat Altea XL
Donanım
ABS
S
ESP
S
Hava yastığı
sürücü/yolcu/yan S/S/S
Klima
S
Radyo/CD çalar
S
17" alüminyum
alaşım jantları ve
krom kaplamalarıyla
5008 şık ve kaliteli
görünüyor.
VW Touran
Renault Scenic
Ford S-Max
Citroen Grand C4 Picasso
RAKİPLERİNİ TANIYALIM
MPV segmentinde rekabet giderek artıyor. 5008'in karşısında kardeşi
C4 Grand Picasso'nun yanısıra dizel motor seçenekleriyle Renault Grand
Scenic, Opel Zafira ve Ford S-Max; TSI motor teknolojisiyle de VW Touran ve
Seat Altea XL gibi iddialı rakipler yer alıyor.
Dış Tasarım
İlk bakışta sade ve şık çizgileriyle dikkat çeken 5008, dinamik bir görüntü sunuyor. Yanlara doğru uzayan büyük farları, hava kanalları
üzerinde yer alan şık krom kaplamaları, krom
çerçeveli sis farları ve metal tavan rayları ile
desteklenen görünüm, ön tekerlek aksı hizasından başlayan geniş ön camıyla farklı bir
kimlik sergiliyor. Önde başlayan bu akıcı tasarım, yan tarafta da başarılı bir şekilde devam ederek arka bölümde yer alan şık camla
bütünleşiyor. Bu prestijli ve güçlü görüntüyü
destekleyen 17” jantların ve aracın lansman
rengi de olan test aracımızın buz mavisi renginin de, aracın başarılı görünümünde önemli
bir paya sahip olduğunu söylemeliyiz.
5008, kardeşleri 308 SW ve 3008’e göre bir
numara daha büyük olduğunu ölçüleriyle net
bir biçimde ortaya koyuyor. 4529 mm’lik uzunluğu, 1837 mm’lik genişliği ve 1639 mm’lik
yüksekliği ile sınıf ortalamalarının içerisinde
yer alan araç, buna karşın tasarımının da etkisiyle iri bir görüntü sunuyor. 1,5 tona varan
ağırlığı ile yere sağlam basan aracın, 823 lt ile
2506 lt arasında hacmi değişebilen devasa bagajı ise, kalabalık ailelerin tüm beklentilerini
karşılar nitelikte.
İç Mekan
Peugeot 5008 1.6 HDI
Premium Pack Auto6R
Motor
Opel Zafira
Dış mekandaki kalite hissi, aracın içerisinde de başarıyla devam
ediyor. 5008’in iç mekanına girildiğinde, geniş cam yüzeylerin sağladığı oldukça aydınlık ve ferah bir
ortam sizi karşılıyor. Aracın önden arkaya kadar geniş görüş
açısı sağlayan bu cam yüzeyleri, panoramik cam tavanıyla
birlikte 3,39 m2’lik bir cam
yüzey alanı sağlayarak keyifli yolculuklar vaad ediyor.
Sürücü açısından bakıldığındaysa, bu ferahlıkla birleşen
yüksek sürüş pozisyonunun
desteğiyle oldukça geniş bir
görüş açısı elde ediliyor. Bir
uçak kokpitini andıran sürücü
mahalinde, ergonomik yapı sayesinde tüm kumanda düğmelerine erişim sorunsuz bir şekilde
gerçekleşiyor. Oturma pozisyonları söz konusu olduğunda araç kendisinden beklenen
değişkenliği ve modülerliği başarıyla yerine
getirerek, koltukların birbirlerinden bağımsız olarak hareket edebilmesi sayesinde ihtiyaç duyulan oturma ve yükleme pozisyonları konusunda yolcularını mutlu ediyor. Yedi
kişinin rahatlıkla seyahat edebildiği araçta,
koltukların yatırılmasıyla birlikte 2,5 m uzunluğundaki eşyaların bile rahatlıkla taşınabilmesi; özellikle bisiklet, sörf gibi hobileri
olanlar için ayrıca bir tercih nedeni olabilir.
Test aracımız, çok sık karşılaştığımız bir
donanım olmayan Head-Up Display özelliği
ile kilometre saati bilgilerini ön cama yansıtarak sürücüsünün yoldan gözünü ayırmasına gerek kalmaksızın gerekli bilgileri
sağlayabiliyor. Savaş uçaklarının kokpitlerinden esinlenilerek tasarlandığı ifade edilen bu sistemle, direksiyonun arkasında yer
alan yarısaydam bir ekran üzerinde hız, hız
sabitleyicisi, mesafe alarmı gibi bilgilerin
görüntülenmesi sağlanıyor. Bu şekilde aracı kullanırken bu bilgileri gözünüzü yoldan
ayırmadan sanki kaputun hizasında yer alıyormuş gibi sürekli kontrol edebiliyorsunuz.
5008, özellikle uzun seyahatlerde sürücüler için yorucu hale gelebilen çocuklu yolculuklarda bir diğer avantajı multimedya sistemiyle sağlıyor. Ön koltuk kafalıklarına yerleştirilen 7” LCD ekranlar, bir yandan çocukların sıkılmadan seyahat edebilmesini sağlarken, diğer yandan sürücünün de
yola daha rahat konsantre olmasına yardımcı oluyor. Bu gelişmiş multimedya sisteminin sadece çocuklar için düşünülmediği de
bir gerçek; ama hedef kitle göz önüne alındığında, bu anlamda önemli bir avantaj sağlayacağını düşünüyoruz. İki farklı video kaynağının her iki ekranda bağımsız olarak izlenebilmesini sağlayan bu sistem, araç içerisinde önemli bir konfor donanımını oluşturuyor.
Aracımızın konfora yönelik bu önemli
artılarının, engebeli zeminlerde sıkça rastladığımız tıkırtı seslerinden biraz olsun etkilendiğini söylememiz gerekiyor. Bununla
birlikte, özellikle otoban benzeri düzgün
asfalt kullanımlarında, içeride motordan ya
da yoldan kaynaklanan herhangi bir rahatsız edici ses bulunmuyor. Bu noktada, ara-
cın yüksek yapısına karşın önde 3008’den,
arkada ise Citroen C4 Picasso’dan alınan
süspansiyon sisteminin, konfordan ödün
vermeden başarılı yol tutuş özellikleri sunduğunu ifade etmeliyiz.
Performans ve Sürüş Özellikleri
Ford ve PSA grubunun birçok modelinde kullanılmakta olan 1.6 lt’lik başarılı dizel motor ünitesi, 1,5 tona varan ağırlığına
rağmen 5008’de de görevini başarıyla yerine
getiriyor. Değişken geometrili turbo kompresör besleme sisteminin yardımıyla 4000
d/d’da 110 hp güç üreten ünite, 1750 d/d’da
sunduğu 240 Nm (overboost fonksiyonuyla
anlık olarak 260 Nm) tork değeriyle aracın
zorlanmadan ivmelenmesini sağlıyor. Motorun sağladığı performans değerleri, aracın kullanım amacının performans olmadığı
gözönüne alındığı tatminkâr sonuçlar veriyor. Sunulan performansa karşın ekonomik
tüketim değerleri sunan 5008, testimiz süresince ortalama 7 lt seviyesinde bir tüketim
değeri elde ederek 60 lt’lik deposuyla yaklaşık 800 km'lik menzile erişiyor.
Motorun sağladığı bu başarılı değerlere
karşın Peugeot tarafından Auto6R olarak adlandırılan 6 ileri oranlı otomatik şanzıman
için alışma dönemi gerekiyor. İstenildiğinde
otomatik, istenildiğindeyse alışılmış manuel
kullanımına imkan veren, istenilirse de direksiyon arkasında F1 araçlarından aşina olduğumuz kulakçıklar yardımıyla kullanılabilen şanzıman her ne kadar, bu yapısıyla övgüyü hak
etse de sarsıntılı vites geçişleriyle zaman zaman rahatsız edebiliyor. Ayağınızı gazdan çekerek bu sarsıntıların önüne geçebiliseniz de
ani hızlanmalarda bu durum tekrarlıyor. Fren
mesafesindeyse aracımız duruş mesafesi ile
bir kez daha başarısını ortaya koyuyor.
Sonuç
5008 etkileyici, yenilikçi ve zarif bir araç.
Başarılı yol tutuşu, yüksek donanım seviyesi,
ekonomik tüketim değerleri, tatminkâr performansı ve en önemlisi yedi kişinin seyahat
edebilmesini mümkün kılan değişken yapısı, aracı kendi segmentinde başarılı kılıyor.
5008, MPV sınıfında araç tercih edecekler
için önemli bir aday.
9
AYIN KONUĞU
Porsche Genel Müdürü
Anıl Gürsoy
Kriz yılında satılan 10
Cayenne’den 9’u dizel
Türkiye, Porsche’nin 21 ülkeyi kapsayan Orta ve Doğu
Avrupa bölgesinde en iyi satışı gerçekleştirdiği üçüncü
ülke oldu. Kriz yılı olan 2009’da dizel modellerle satışlarını
artırdıklarını anlatan Doğuş Otomotiv-Porsche Genel
Müdürü Anıl Gürsoy, “2009’da satılan 167 Cayenne
aracımızın 150 adedi dizel motorlu” dedi. Edmon Bekyan
D
oğuş Otomotiv-Porsche Genel Müdürü Anıl Gürsoy, 21 ülkeyi kapsayan Porsche Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nde Türkiye’nin, Polonya ve Yunanistan’dan sonra en çok satış gerçekleştiren üçüncü ülke olduğunu söyledi.
Dizel araçların bandrol avantajı ve yakıt tüketimi nedeniyle daha fazla talep gördüğünü
anlatan Gürsoy, “2009’da satılan 167 Cayenne aracımızın 150 adedi dizel motorlu” dedi.
Gürsoy, Panamera'ya benzer ancak daha
geniş kokpit tasarımıyla dikkat çeken yeni
Cayenne’den yıl sonuna kadar 150 adet satmayı hedeflediklerini söyledi. Anıl Gürsoy ile 2010
yılına ait beklentileri, satışa sunulacak yeni
modelleri ve Formula 1 pistinde gerçekleştirilecek etkinlikleri konuştuk.
2009 yılını değerlendirebilir misiniz? 2010
yılıyla ilgili beklentileriniz neler?
ABD’den başlayarak tüm dünyaya yayı-
Sadece 500 adet üretİlecek
Porsche 911 GT2 RS’in satışına yılın son
aylarında başlanması planlanıyor. Yol kullanımı
için üretilen en hızlı ve performanslı Porsche
olan 911 GT2 RS’de 620 beygir gücünde 3.6
litrelik çift turbolu boxer motor yer alıyor. Altı
ileri düz vites kutusu yardımıyla 325/30ZR19
ebadındaki arka lastiklere aktarılan bu
etkileyici güç sayesinde, otomobilin 0-100
km/s hızlanması 3.5 saniyede gerçekleşiyor.
Porsche, bu yol kullanımı serbest olan
yarış otomobilinden sadece 500 adet
üreteceğini açıkladı.
10
lan finansal kriz, otomotiv sektöründe de
etkili oldu. Birçok ülkenin ekonomik önlem
paketlerini devreye soktuğu 2009 yılında,
Türkiye’de de ÖTV indirimi uygulaması hayata geçirildi ve yılın ikinci yarısından itibaren bir toparlanma sürecine girildi. ÖTV
indirimi uygulaması bizim ürün gamımızda
yer alan modelleri kapsamıyor olmasına
rağmen, Doğuş Otomotiv–Porsche olarak
bu kriz döneminde pazara sunduğumuz
Cayenne Dizel modelimizle satışlarımızı
artırdık. 2009 yılında toplam 247 adet araç
sattık (model/adet dağılımı; 167 Cayenne,
24 Panamera, 37 adet 911 Carrera, 8 Boxster ve 11 Cayman).
2010 yılında 300 adet satış yapmayı hedefliyoruz. İlk beş ayı değerlendirirsek; geçen senenin ilk beş ayı sonunda 93 adetlik
bir satış rakamına ulaşmıştık. Bu sene ise
aynı dönemi 100 adetlik satışla kapatacağımızı düşünüyoruz.
Kriz, müşterileri grup içindeki daha ekonomik modellere yöneltti mi? Dizel motor
seçeneğine talep daha mı yüksek?
Dizel araçlar, motor hacimlerinden dolayı
sahip oldukları bandrol avantajı ve yakıt tüketimi nedeniyle daha fazla talep görüyor.
2009 yılındaki satışlarımıza bakıldığında bu
daha net ortaya çıkıyor. Satılan 167 Cayenne aracımızın 150 adedi dizel motorlu.
Önümüzdeki dönemde satışa sunulacak yeni
modeller hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu ay yeni Cayenne modelimizi Avrupa
ülkeleri ile aynı anda satışa sunuyoruz. Yeni
Cayenne piyasaya dört benzinli ve bir dizel
motor seçeneği ile sunulacak. 25 Ağustos’ta
Moskova Auto Show’da tanıtımı yapılacak
olan ve 620 hp gücündeki motoruyla en hızlı
Porsche ünvanına sahip 911 GT2 RS modelimiz de bu yıl içinde pazara sunacağımız bir
diğer yeniliğimiz olacak.
Yeni Cayenne hakkındaki düşüncelerinizi
öğrenebilir miyiz? Kaç adet satmayı planlıyorsunuz?
Yeni Cayenne gerek dış, gerekse iç tasarımı açısından çok güzel bir otomobil.
Özellikle yenilenen iç tasarım çok beğeniliyor. Panamera benzeri kokpit tasarımına
ve daha geniş bir iç hacime sahip. İleri geri
hareket edebilen ve yatabilen arka koltuklar iç mekanda öne çıkan özelliklerden.
Bir önceki nesile göre daha fazla Porsche
çizgilerine sahip. Yerini aldığı modelden
185 kg daha hafif olan Yeni
Cayenne, geliştirilen motor
teknolojisi ile yüzde 23 daha
az yakıt tüketimine ve yüzde 26
daha az CO2 salınımına sahip.
Yeni 8 ileri tiptronic S şanzıman
ise çok daha verimli çalışıyor.
Son nesil PTM (Porsche Traction Management) Porsche Çekiş
Sistemi daha iyi yol tutuş ve off
road kabiliyeti sunmakta. Daha
Türkİye en İyİ 3 arasında
Bizim de içinde bulunduğumuz 21 Doğu Avrupa
ülkesini kapsayan Porsche Orta ve Doğu
Avrupa Bölgesi, Porsche’nin önem verdiği
pazarlardan biri. Bölge içerisinde Polonya ve
Yunanistan’dan sonra en çok satış gerçekleştiren
üçüncü ülkeyiz. Ancak, Avrupa ülkelerindeki
özellikle vergi konusundaki uygulamalar gibi
bazı avantajların, satış adetlerinde son derece
etkili olduğunu söylemek gerekir. Örneğin
2009 yılında Almanya’da 12.506, İtalya’da
3.928, Fransa’da 2.013, Belçika’da 773,
Hollanda’da 524 adet Porsche satıldı.
kompakt görüntüsüne rağmen bir önceki
nesile göre aracın boyu, 48 mm ve iz genişliği 11mm arttı.
2010 yılının haziran ayından yıl sonuna
kadar olan bölümünde 150 adet yeni Cayenne satmayı hedefliyoruz.
Cayenne’in hibrid versiyonunu Türkiye’de
satışa sunacak mısınız? Performans öncelikli müşteri kitlesinin hibrid modeline ilgi
göstereceğini düşünüyor musunuz?
Öncelikle, Türkiye’deki vergi sisteminden
dolayı aracın fiyatının Avrupa’dakinden oldukça yüksek olması önemli bir dezavantaj
yaratıyor. Bunun yanı sıra, yakıt tüketimi
ve CO2 emisyon oranı da dizel motorlu versiyonla neredeyse aynı. Müşterilerimizn
talepleri ve pazarın trendi doğrultusunda
kararlarımızı tekrar gözden geçirebiliriz.
F1 pistinde gerçekleştireceğiniz etkinlikler
hakkında bilgi verebilir misiniz?
Doğuş Otomotiv–Porsche olarak müşterilerimizle daha çok biraraya geliyor ve
Porsche araçlarla sürüş deneyimini yaşamaya olanak tanıyan aktiviteler gerçekleştiriyoruz. Haziran ayında, Porsche World
Road Show adı verilen ve İstanbul Park F1
pistinde gerçekleştireceğimiz etkinlikte,
müşterilerimize yeni Cayenne'in yanı sıra
tüm Porsche modellerini kullanma imkanı
sunucağız.
2010 yılının en önemli projesi ise, Grid
Concept tarafından organize edilen ve Doğuş Otomotiv’in de sponsor olduğu Porsche
GT3 Cup Challange Eastern Europe etkinliği. Gerçekten bu heyecanlı proje kapsamında sekiz adet Porsche 997 yarış aracı
kıyasıya rekabet edecek. Yarışa katılacak
pilotlar arasında yedi Türk pilot yer alıyor.
Grid Concept, motorsporları konusunda
uzmanlaşmış iki firmanın; 90 Auto Academy ve Molitor Racing Systems’in (MRS)
işbirliği neticesinde hayata geçen bir firma.
MRS, teknik servis, lojistik ve yedek parça
desteği sunan, özellikle yurtdışında Super
Cup, Carrera Cup tarzı yarışlarda ciddi başarılara imza atmış bir Alman Takımı.
Porsche GT3 Cup Challange toplam yedi
ayaktan oluşuyor. Dört ayak Türkiye’de koşulacak, bunlardan üçü İstanbul Park’ta, biri de
İzmir’de gerçekleşecek. Ayrıca, Yunanistan ve
Bulgaristan gibi ülkelerde koşulacak üç Balkan Şampiyonası ayağı da mevcut. İstanbul
Park'daki ayaklardan biri, Mayıs ayında gerçekleştirilen Formula 1 GP Türkiye ile aynı
hafta sonunda destek yarış olarak koşuldu.
11
Mini Ferrari
Lancia
Montecarlo
Bütçeniz klasik egzotik İtalyanlara yetmiyor
ve onların genlerine sahip daha mütevazı
bir otomobile de "Evet" diyorsanız,
Mini Ferrari olarak anılan Lancia Montecarlo
iyi bir seçenek olabilir.
‹
ki kapılı egzotik İtalyan otomobillerinin
çok yüksek fiyatlarına adeta meydan
okuyan Lancia Montecarlo, uygun fiyatıyla döneminin (1975-1981) en çok
arzulanan iki kişilik modelleri arasına girdi. Bütçesi sınırlı otomobilseverlere hitap
eden, ancak performanslı İtalyan modellerinin sunduğu karakteristik özelliklerden
bazılarını da bünyesinde barındıran Lancia
Montecarlo, güzel hatlarıyla onlardan geri
kalmazken İtalyan tarzını da en ince ayrıntısına kadar yansıtıyor. Arkadan motoruyla
sportif sürüş karakteri kazanan otomobil
aynı zamanda başarılı bir yol tutuşa da sahip. Pahalı ağabeyleri gibi Pininfarina tarafından tasarlandığı için farklı bir albeniye
sahip Lancia Montecarlo’nun özelliklerine
bir de piyasada az bulunması eklendiğinde
ortaya çıkan talebin yüksekliğine şaşırmamak lazım. Tasarımı ve diğer özelliklerinden dolayı Mini-Ferrari olarak anılan (özellikle Ferrari 308 modeline olan benzerliği
dikkat çekiyor) otomobilin, sabit tavanlı ve
Spyder olmak üzere iki versiyonu bulunuyor. Her iki otomobilin fren ve süspansiyon
sistemi de farklı ayarlara sahip.
Lancia Montecarlo ismi Amerika’da
Chevrolet tarafından kullanıldığı için bu kıtadaki satışlarda Scorpion ismi kullanıldı.
Lancia, aynı otomobilin 037 koduyla tanınan modelini yarışlar için tasarladı. Daha
sonra 037’nin yarış spesifikasyonları içermeyen versiyonu da satışa sunuldu.
Motor Fiat'tan
Montecarlo’nun kalbi olan Fiat motoru,
Lancia tarafından modifiye edilerek beygir
gücü artırıldı. 1975 cc. hacmindeki motor
Lancia Beta modelindekiyle aynıydı. İki kademeli Weber karbüratörün kullanıldığı 2.0
litrelik motor, Beta’dan aktarılmadan önce
supap zamanlaması değiştirilerek 122 beygir güç elde edildi. 6000 d/d’da elde edilen
bu güç otomobilden, “kullanımı zevkli” diye
bahsetmeye yetiyordu. Motorun arkada yer
alması Montecarlo’ya bazı avantajlar sağlıyor. Bunlardan en önemlisi yol tutuş başarısı. Otomobilin direksiyonu hafif ve hassas
yönlendirme kabiliyetine sahip. İlk yıllarda
ön frenlerinin, özellikle yağmurlu havalarda çabuk kilitlendiği yönünde şikayetler olmasına rağmen frenler, genel olarak başarılı kabul ediliyordu. Sorunlu olarak kabul
edilen diğer bir nokta ise vites kutusuydu.
Kemikli geçişlere sahip vites kutusunda
özellikle ikinci vitese geçmek bazen sorun
yaratıyordu.
Montecarlo, Lancia’nın Fulvia ve Stratos modelleriyle korku saldığı rallilerde
de Turbo modeliyle boy gösterdi. İlk olarak
1979 yılında dayanıklılık yarışına katılan
otomobil, daha sonra Üreticiler Dünya Ralli
Şampiyonası’nda 2.0 litreye kadar olan otomobillerle yarıştı. 2.0 litreden 370 beygir
güç elde edilen Montecarlo Turbo, dört saniyede 100 km/s hıza ulaşıyordu. 19791980 sezonunda otomobilin beygir
gücü 400’e yükseltildi.
Amerika’da satılanlar da (1801
adet) dahil olmak üzere toplam
7.595 adet üretilen Lancia Montecarlo modelinden birini almayı
düşünüyorsanız, öncelikle onunla ilgili az sayıdaki kitabı takip edip
pas konusunda dikkatli olmanız tavsiye ediliyor. Bu otomobilden edinmeye karar verenlerin çoğu, biri diğerinden
daha iyi durumda olan iki Lancia alarak
(Avrupa’da ortalama fiyatı 10 bin dolar)
ikisinden, bir otomobil çıkarmayı tercih
ediyorlar.
İtalyan tarzının inceliklerini yansıtan tasarımıyla dikkat çeken Montecarlo,
sportif sürüş karakteri ve başarılı yol tutuşu sayesinde üne kavuştu.
12
13
Yeni Cayenne'de
göstergelerden
tutun da
direksiyona,
orta konsola,
havalandırma
çıkışlarına ve
koltuklara kadar
her detay baştan
yaratıldı.
e
n
n
e
y
a
C
i
Yen
e
h
c
s
r
o
P
daha
Eskisinden daha çekici, modern, performanslı ve buna karşın daha az tüketen
ve çevreci olarak tanımlayabileceğimiz yeni Cayenne’i yetkililer,
“her zamankinden daha Porsche” şeklinde tanımlıyor. Edmon Bekyan
P
orsche, spor ve performanslı SUV modeli Cayenne’i yeniledi. İlk Cayenne’in yollara çıkmasının ardından dört yıl
geçti ve ikinci kuşak Cayenne, önceki modele oranla daha
çekici hatları, yeni özellikleri ve artırılmış performansına
karşın çok daha az (yüzde 23’e varan) yakıt tüketen gelişmiş motorlarıyla bu alanda yeni bir sayfa açıyor. Yeni Cayenne aynı zamanda Porsche ailesi içerisinde hibrid teknolojisinin kullanıldığı
ilk model olma özelliğini de taşıyor. Dünyadaki ilk hibrid otomobil
olarak kabul edilen Lohner-Porsche Semper Vivus da 1900 yılında
Ferdinand Porsche tarafından üretilmişti.
Selanik’te gerçekleştirilen etkinlikle basınına tanıtılan yeni
Cayenne, yerini aldığı modelden daha sportif hatlarıyla ayrılıyor.
Yapılan değişiklikler sonucunda çok daha çekici olduğunu söyleyebileceğimiz yeni Cayenne için yetkililer “her zamankinden daha
Porsche” tanımını yapıyorlar.
Satışına bu ay başlanan yeni modele önden baktığınızda Pana-
mera’yla olan benzerliği hemen fark ediyorsunuz. Bu benzerlik
kabinde de devam ediyor. Yeni farlar, hava girişleri, yan aynalar ve LED gündüz sürüş ışıkları, yeni modelin daha dinamik bir
yüze kavuşmasını sağlamış. Arkadan bakıldığında ise yeni stoplar, belirginleşen çamurluklar ve tavanın arka cama doğru eğimli
olarak devam eden formu ilk dikkat çeken detaylar oluyor. Artan güvenlik önlemlerine ve eklenen yeni özelliklere karşın yeni
Cayenne’in ağırlığı, alüminyumun yaygın olarak kullanılmasının
da yardımıyla 185 kilo hafifledi.
Kabine yerleştiğinizde eskisinden tamamen farklı bir ortamla
karşılaşıyorsunuz. Göstergelerden tutun da baştan yaratılan orta
konsola, direksiyona, havalandırma çıkışlarına ve koltuklara kadar
her detay çok daha çekici ve spor bir ortam sunuyor. Yükseltilen
orta konsol, kabindeki odak noktasını oluşturuyor. Panamera’dan
aktarılmış gibi duran göstergeler daha önce bir SUV’de karşılaşmadığımız kadar spor bir atmosfer yaratmış. Yeni modelin büyüyen boyutları kabinde de kendisini hissettiriyor.
5 farklı Cayenne
Güçlendirilen motorları ve hafifleyen gövdesiyle yeni Cayenne, sürüş zevkinde de bir üst sınıfa geçiyor. Biri dizel dördü benzinli (hibrid
dahil) olmak üzere beş motor seçeneği sunan yeni modelde, 240 beygir gücündeki 3.0 litre V6 dizelden, 500 beygir gücündeki çift turbolu
V8’e kadar farklı beklentileri olan sürücüleri tatmin edecek alternatifler yer alıyor. Çift turboyla her an canlı olan V8, performansı ve sesiyle Porsche’nin SUV sınıfını ulaştırdığı noktayı simgeliyor. 0-100 km/s
hızlanmasını 4.7 saniyede tamamlayarak süper spor otomobilleri bile
kıskandıran bu aracın aynı zamanda yüksek arazi yeteneklerine de sahip olduğunu düşünmek etkileyici. Biturbo V8 100 km’de ortalama 11.5
litre tüketerek sadece performanstan ibaret olmadığını gösteriyor.
Yeni Cayenne’de kullanılmaya başlanan 8 ileri Tiptronic S otomatik şanzıman, hızlı geçişler ve sağladığı yakıt ekonomisiyle avantaj
sunuyor. Vitesleri, eski modelde olduğu gibi direksiyondaki butonlar
yardımıyla da değiştirebiliyorsunuz. Yeni Cayenne performansının
yanı sıra viraj kabiliyetiyle de farkını ortaya koyuyor. Porsche
Dinamik Şasi Kontrol sistemi, gövdenin yatma eğilimini
minimuma indirerek spor otomobil gibi yol almasını sağlıyor. Sürücü ayrıca orta konsoldaki buton
yardımıyla süspansiyon sistemini Konfor,
Normal ve Spor konuma getirebiliyor. Bu
özelliklere PSM (Porsche Stability
Management) sistemi de eklenince, 911 genleri taşıyan bir
SUV çıkıyor ortaya. Virajlı dağ yollarında gerçekleştirdiğimiz performanslı sürüş deneyimimizde, her litresinden güç fışkıran 3.8 litrelik
biturbo V8’in sunduğu performans, yatmayan gövdesi, dört çeker
sistemi ve güçlendirilen frenleriyle yeni Cayenne övgüyü hak etti.
Porsche’de hibrid dönemi
Cayenne, markanın ilk hibrid seçeneğini sunduğu model özelliğini
de taşıdığı için ayrı bir öneme sahip. Cayenne Hybrid’de, 333 beygir
gücünde supercharger'lı V6 benzinli ve 47 beygir (34 kW) gücünde
elektrik motoru yer alıyor. Elektrik motoru ilk hareketi sağladığı gibi
istenilirse bir buton yardımıyla benzinli motorun devreye girmesi engellenerek 60 km/s hıza kadar sadece elektrik motoru ile yol alınabiliyor. Sekiz silindirli motorun performansına eşdeğer bir güce sahip
olan hibrid, 100 km’de ortalama 8.2 litre yakıt tüketiyor. Sistemin en
önemli özelliklerinden biri de 156 km/s hıza kadar ayağınızı gaz pedalından çektiğinizde benzinli motorun otomatik olarak stop etmesi. Sistem trafik ışıklarında da motoru durdurup yakıt tüketimini azaltıyor.
Güncel ve şık tasarımıyla dikkat çeken yeni Cayenne, teknolojik
yenilikleri, performansı artmasına karşın tüketimleri düşen
motorlarıyla yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor.
14
15
İKİNCİ ELİ UZMANINA SORUN
DOD İkinci El Sistemi Fiyatlandırma Yöneticisi olan Barış Diker, otomobil
tercihi ve alım satımı hakkında rehberlik yapıyor ve sorularınızı yanıtlıyor.
Sorularınız için: [email protected]
Hatchback ve otomatik
istiyorum...
Merhaba,
Genelde şehir içinde kullanmak üzere 35
bin TL seviyesinde HB ve otomatik bir araç
satın almak istiyorum. Her biri benzinli seçeneklerden oluşan Peugeot 308, Citroen C4 ve
Renault Megane HB arasında kararsızım. Sizce hangisini tercih etmeliyim? Teşekkürler,
Banu Türker / İstanbul
Sayın Banu Türker,
Şehir içinde kullanacağınız için hatchback
araç seçmeniz isabet olmuş. Saydığınız araçlardan Peugeot 308 ve Megane HB yeni kasa
değiştirmiştir, Citroen C4 ise bir süre sonra
yenilenecek kasası ile satılmaktadır. Megane
veya 308 kısa süre içinde kasa değiştirmeyecekleri için ikinci el değerleri daha yüksek
olacaktır. Dolayısıyla, aracınızı kısa süre içinde değiştirmeyecekseniz Megane veya 308’i
tercih etmenizi öneririz. Bayanlar tarafından
tercih edilen her üç araç için de olumlu notlar vermek mümkün. Megane HB çok yeni
olduğu için müşteri memnuniyetini ölçmek
kolay değil; ancak daha kısa sürede, örneğin
bir yıl içinde araç değişimi öngörüyorsanız,
Citroen C4’ün müşteri memnuniyeti açısından uygun olduğunu söyleyebilirim.
VW Bora'nın 102 mi
yoksa 105 beygir
olanı mı daha başarılı?
Merhaba,
İkinci el VW Bora araç almak istiyorum. Görüştüğüm kişiler bu araçların 102 hp ve 105
bg’lik iki versiyonunun olduğunu belirterek
105 hp’lik versiyonu seçmemi öneriyorlar. Bu
iki motor arasında fark nedir, sizce hangisini
tercih etmeliyim? Karşılaştırmalı teknik tablolarını yayınlarsanız çok sevinirim.
Ekrem Hacıosmanoğlu / İzmir
Eski kasa A4'de
1.4 lt motor var mı?
Sayın Ekrem Hacıosmanoğlu,
2002 yılına kadar 8V ve100 HP olan
Bora’lar, bu tarihten itibaren 16V ve 105 HP
olarak ülkemize gelmeye başlamıştır. Aradaki fark, beygir gücü açısından büyük bir
fark olmamakla beraber, 16 supaplı motor
piyasada 8 supapa göre her zaman tercih
edilir. www.dod.com.tr sayfasından aldığımız karşılaştırma tablosuna göre yakıt
tüketiminin daha az olduğu görülmektedir.
Sayfada ayrıca aksesuvar ve fiyat karşılaştırması yapma imkanı bulabilirsiniz.
Bora’nın 2003 modele kadar satılan ve
çoğu 8V olan Comfortline paketi, 2003
yılında çıkan ve sonrasında satışların büyük çoğunluğunu oluşturan 16V motorlu
Pacific paketinden daha dolu bir pakettir.
Silindir başına dört supap performansı artırır; bununla beraber, sekiz valf VW
motorların da yıllardır sorunsuz olarak
çalıştıkları bilinmektedir. Performans ve
tüketim sizin için önemliyse 105 HP, konfor ağırlıklı araç düşünüyorsanız 100 HP
aracı almanızı öneririz.
Bora modeli 2006 modellerle beraber
yerini Jetta’ya bıraktığı için, alacağınız araç
en azından beş yaşında olacaktır. Bu durumda beygir gücünden daha çok aracın
bakımının düzgün yapılıp yapılmadığı, temizliği ve genel durumunun tercih sebebi
olması sizin açınızdan daha mantıklıdır.
Araç Karşılaştırma
ARAÇ BİLGİLERİ
Model Yılı
Aktarma
Motor Hacmi (cc)
16
VOLKSWAGEN BORA
1.6 COMFORTLINE
2001
TEKNİK BİLGİLER
VOLKSWAGEN BORA
1.6 COMFORTLINE
2004
ÖNDEN ÇEKİŞ
ÖNDEN ÇEKİŞ
1.6
1.6
Silindir Adedi
4
4
Subab Adedi
8
16
Maximum Güç (HP/dd)
100 / 5600
105 / 5700
Maximum Tork (NM/d/d)
145 / 3800
148 / 4500
0/100 km/s Hızlanma
12
12
Max Hız (km/s)
188
192
Yakıt Tüketimi (Şİ) lt 100km
10,6
9,4
Yakıt Tüketimi (ŞD) lt 100km
6,0
5,6
Yakıt Deposu (lt)
55
55
Bagaj Hacmi (lt)
455
455
Boş Ağırlık (kg)
1183
1215
Yakıt Türü
Kurşunsuz
Kurşunsuz
Şanzıman
Manuel
Manuel
Merhaba,
Audi’nin eski kasa A4 modellerine ilgi
duyuyorum. Bu kasa araçlar, hangi yıllar
arasında üretildi, 1.4 veya 1.6 benzinli motorları var mıdır? Bir de bu araçların tekrar
üretilmeye başladığını duydum, doğru mudur? Bu durumda 0 km veya bir yaşında bir
model bulabilme imkanım olabilir mi? Yardımlarınızı bekliyorum.
Savaş Ercan / Konya
Sayın Savaş Ercan,
Audi A4 , selefi Audi80’in üretim sonu tarihi olan 1994 yılından bu yana üretilmektedir.
Mevcut kasa B8 olarak adlandırılmaktadır ve
2007’den beri satıştadır. Toplamda sekiz milyonun üstünde satılmıştır. İlgi duymakta haklısınız; bu araçların motor performansı ve dayanıklılığı ortalama 1.6 motorlu bir aracın çok
üstündedir. Kasanın sağlamlığıyla ilgili de
birçok ilginç anekdotu aktarmamız mümkün.
Aracın 1.4 motoru yoktur, 1.6 motor ise B7
kasanın bitmesiyle üretimden kalkmıştır. Bulabileceğiniz en genç A4 1.6 araç, üç yaşında
olabilir. Benzer sıfır araç almak istiyorsanız,
aynı teknoloji ile üretilen ve fiyatı da cazip seviyelerde olan Seat Exeo’yu tavsiye edebiliriz.
Kaskomu yenilemek
istediğimde pert kaydı
çıktı. Ne yapabilirim?
Selamlar,
Aracımı iki sene önce ikinci elden aldım,
bir parça değişeni ve iki parçada da boya olduğu söylenmişti. Hatta kazanın fotoğrafı-
nı bile gördüm, ciddi birşey görülmüyordu.
Daha sonra bir defa kasko yaptırdım. Bu yıl
yenilemek istediğimde pert kaydı olduğunu
öğrendim; oysa bendeyken hiç kazası yok.
Pert kaydı nasıl ortaya çıkmış olabilir? Ne
yapmamızı tavsiye edersiniz?
Hasan Betaş, Ankara
Sayın Hasan Betaş,
Aracınızdaki pert kaydı birçok sebepten
görünüyor olabilir. Öncelikle daha önce
kasko yaptırdığınıza göre aracınızın pert
olmadığını rahatlıkla söylemek mümkün.
Fotoğraftan da bunu teyit ediyorsunuz.
Bu durumun ortaya çıkmasına sebep
olabilecek birçok etken var:
Araç servise ilk geldiğinde servis danışmanının notuna dayalı olarak pert kaydı
açılmış ve eksperin onarım kararına rağmen bu kayıt düzelmemiş olabilir.
Aracınıza daha önce birçok filo aracıyla
beraber havuz kaskosu yapılıp bütün kazalar bu araç üzerine kaydedilmiş olabilir.
Daha önceki aracınızın kaskosunu bu
araca zeyil yoluyla geçirirken, eski araçtaki
kaza kaydı plaka vs. benzerliğiyle veya sehven bu araca geçmiş olabilir.
Yukarıdaki örnekler birebir olarak yaşanmış örneklerdir. Başka sebeplerden de
bu durum ortaya çıkmış olabilir. Öncelikle,
Sigorta Bilgi Merkezi Tramer tarafından
verilen SMS hizmeti yardımıyla araçtaki
kazaların tarih ve tutarlarını öğrenebilirsiniz. Ancak burada verilen bilgilerde de
hata çıkabileceğini belirtmemiz gerekiyor.
Örneğin araç küçük bir çizik nedeniyle boyandığında bile “Çarpma, çarpışma, devrilme” şeklinde bir kayıt çıkıyor.
Kazaların tarih ve tutarlarının sizdeki bilgilerle uyuşması durumunda, aracı aldığınız firmaya danışıp bu kaydın düzeltilmesi için yardım talep edebilirsiniz. Bilgilerde
uyuşmazlık varsa, daha önce yapılan ekspertizi kontrol ettirmeniz de gerekebilir.
Küçük sınıfta 20 bin
TL'ye kadar hangi
aracı önerirsiniz?
Merhaba,
Kardeşimle birlikte kullanmak üzere küçük bir araç almak istiyoruz. Bu ilk aracımız
için en fazla 20 bin TL ayırabileceğiz. Beğendiğimiz araçlar Honda Jazz, Nissan Micra ve
Peugeot 207. Bu araçlar içerisinde bütçemize
en uygunu hangisidir? Sizin farklı önerileriniz olur mu? İlginiz için şimdiden teşekkürler,
Dilara Koçarslan
Sayın Dilara Koçarslan,
Bahsettiğiniz araçların genelde otomatik
versiyonları tercih edilmektedir. 20 bin TL
bütçeyle bu araçların sıfırından alma imkanınız yok, 2007-2008 model ikinci elini bu
fiyatlara bulabilirsiniz. Honda Jazz ikinci
el değeri en yüksek araçlardan biridir, bu
aynı zamanda bu aracı bulmanızın zor olduğu anlamına gelir. Micra ve 207’yi biraz
daha hesaplı almak mümkün.
Model önerisi yerine izleyeceğiniz yol ve
dikkat edeceğiniz konular hakkında sizi bilgilendirmek isteriz. İyi durumda ve küçük bir
ikinci el araç bulmak zordur. İkinci elde araç
alırken, hem de zor bulunan bir model alırken, aracın ikinci el olduğunu hatırdan çıkarmamanız lazım. Her araçta büyük olasılıkla
bir kusur olacaktır. Hiç kusur yoksa, fiyatı piyasa rakamının çok üstünde olacaktır. Piyasa
rakamının çok altında avantajlı görünen araçlaraysa ihtiyatla yaklaşmanızı öneririz. Aracın
bakımlarını yetkili servisinden öğrenmeli ve
motor-şanzıman garantisi istemelisiniz.
17
REHBER
İkinci el
otomobil
almanın püf
noktaları
-4-
Mevcut Araç Nasıl
Değerlendirilebilir?
Günümüzdeki satış kanallarının artışı ve kurumsal kimliğe
kavuşmuş olmaları ikinci el araç satışlarında güven unsurunu
ve aracınızın piyasa değerinden satışını sağlıyor.
İkinci elde araç satın almak isteyenler,
öncelikle mevcut araçlarının ne şekilde
değerlendirilebileceği konusunu çözüme
kavuşturmalılar.
Aracını satmak isteyen bireysel kullanıcıların bu noktada geçmişte ve bugün sahip
oldukları olanaklara baktığımızda büyük
farlılıklar olduğunu görmekteyiz.
Bundan on yıl önce araçlarını ikinci elde
satmak isteyenlerin toplam dört seçenekleri bulunmaktaydı:
• Açık Oto Pazarları,
• Gazete İlanları,
• Yeni araçlarını satın alacakları yetkili
satıcılar,
• Galeriler,
Yeni araç satın alınan yetkili satıcı da sonuçta bir galerici ile çalıştığı için araç sahiplerinin fiilen üç seçenekleri olduğu da
söylenebilirdi. Bunun dışında tanıdık yoluyla satışları da belki saymak gerekebilir ki
bu yöntem her yerde ve her zaman geçerliliğini koruyacaktır. Tanıdık yoluyla satmı-
yorsanız, aracınızı vekaletle verdiğiniz şahsın güvenilirliği, arkasında bulunan kurum
ve yapılan işlemin ne kadar sağlıklı olduğu
konusunda hiçbir bilgi edinme imkanınız
olmadığı için, paranızı nakit alarak vekalet
verme veya çok güvenilir referanslar yardımıyla satma zorunluluğu vardı. Her zaman
aracınıza tanıdık birinin talip olması veya
sağlam referans bulmak, hele İstanbul gibi
büyükşehirlerde sorun olduğundan, birçok
kişinin aracını değerine satamaması olağan bir durumdu. Aracı alanın devri üzerine almaması, trafik tescilde yaşanan dosya
karmaşası, alınan çekin karşılıksız çıkması
gibi sorunları da unutmamak gerekiyor.
Ancak son on yılda gelişen şartlar, araç
satışını çok daha rahat ve konforlu bir hale
getirdi. Kurumsal ikinci el firmalarının
pazara girişi, internetten satış imkanlarının ve bilgi paylaşımının artması, bunun
yanında araç galerilerinin daha kurumsal
bir kimliğe kavuşmaları gibi birçok faktörün bir araya gelmesi sonucu, araçlarını
25
REHBER
İkinci el
otomobil
almanın püf
noktaları
- 4-
satanlar çeşitli alternatif kanallara ulaştı.
Doğal olarak araçların piyasa değerinden
satılması olanağı da artmış oldu.
Günümüzde ikinci el araç satış kanallarını,
• Internet ilanları,
• Galeriler,
• Yetkili Satıcılar,
• Kurumsal 2.El Firmaları,
• Açık Oto Pazarları,
• Gazete ilanları
olarak sıralayabiliriz.
Bugün açık oto pazarları ve gazete ilanları hariç bütün kanallar interneti, özellikle
satış için mutlaka kullanmakta. Bu nedenle, açık pazar ve gazete ilanı yoluyla araç
satma, bireysel araç sahipleri için cazibesini kaybetmiş durumda. Gazete ilanı daha
çok toplu ilan vermek isteyen galeriler ve
yetkili satıcılar için geçerli; açık pazarda
ise galerilerin büyük bir ağırlığa sahip olduğunu görüyoruz.
26
Açık Pazar özellikle bireysel satıcılar açısından güvenli bir yer değil, karşınıza her
an kötü niyetli kişiler çıkabilir. Ayrıca bütün bir Pazar gününü açık pazar ortamında
geçirmenin de herkesin dayanabileceği bir
durum olmadığını da vurgulamamız gerekir. Buna mukabil bireysel olarak araç satmak isteyenler, açık pazarı, araç piyasasını
ve araçların fiilen hangi fiyattan satıldığını
görmek için kullanabilirler. Açık pazardaki galeri ağırlığı araç fiyatlarının belirli bir
seviyenin üstüne çıkmasını engelliyor, bu
nedenle pazarda fiyatlar da bir seviyede tutuluyor. Galeriler fiyatları piyasa şartlarına
göre belirlediği için, internette rastladığımız ve gerçekten dudak uçuklatan fiyatlara
burada rastlamamız pek olası değil veya
gözardı edilebilecek oranda.
Aracınızı satmaya karar vermeden önce
yapmanız dikkat etmeniz gereken hususlar
var. Vergi borcu olmaması ve fenni muaye-
nesinin yapılmış olması bunların arasında
öncelikli. Bu masraflar, sizin tarafınızdan
karşılanması gereken masraflardır.
Bir diğer dikkat etmeniz gereken nokta
ise aracınız kaskolu olsa bile küçük çiziklerden dolayı aracınızı boyatmamanızdır,
aksi halde az da olsa aracınız değer kaybeder. Geçen yıl devreye giren Sigorta Bilgi
Merkezi Tramer’in SMS hizmeti ile aracınızın üzerinde kayıtlı onarım bilgilerini kontrol etmenizde fayda var. Buradaki hatalı
kayıtlar olmadık bir yerde karşınıza çıkıp
satışta zorluğa yol açabilir. Sigortacınız
vasıtasıyla buradaki kayıtlarda hata varsa
düzeltme talep edebilirsiniz.
Ayrıca satış kanalı seçimi aşamasında,
sadece şikayet sitelerine veya forumlara
bakıp karar vermenizi de çok salık vermeyiz. Buralarda çok subjektif değerlendirmeler, kasıtlı şikayet ve yazılar olabilmektedir. Öte yandan firmaların şikayetlere
Bireysel olarak araç satmak isteyenler açık
pazarda, araç piyasasını ve araçların fiili
satış fiyatlarını gözlemleyebilirler
verdiği cevapları mutlaka inceleyin, böylece müşteri ilişkileri ve şikayet yönetimi konusunda ne kadar ciddi oldukları hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Unutmayın ki,
hiçbir firma veya marka tamamen hatasız
olamaz, aksi durumda kurumsal güvence
ve ürün garantisinin hiçbir anlamı olmazdı.
Önemli olan, personel hatası, teknik arıza
veya süreçte ortaya çıkabilecek aksaklıklara nasıl bir yaklaşım gösterildiğidir.
Internet ilanı ile araç satmak
ise, bireysel satıcılar açısından
tercih sebebi olarak görülebilir.
Tıklama sayısı yüksek sitelere
aracınızı uygun bir fiyata koyduğunuzda, satış şansınız artacaktır. Ayrıca, aracınızı herhangi bir
komisyon ödemeden yüksek fiyata
satma şansınız mevcuttur. Ancak
her nimetin bir külfeti olduğunu
bilmek gerekiyor. Internetten araç
satmak birçok telefona cevap vermek, aracı
görmek isteyenlere aracı göstermek, pazarlıklara girmek ve eğer yoğun bir iş gündeminiz varsa satış işine vakit ayırmak anlamına geliyor. Bu nedenlerle, yoğun çalışan
hiçbir araç sahibine bu yöntemi önermiyoruz. Bu yöntem, araç satışına mesai ayırabilen, alıcılara aracı gösterme imkanı olan
bireysel araç sahiplerince denenmelidir.
Araç ilanını yayınlamadan önce aracın yıkanması ve içinin temizlenmesi, sonrasında da çözünürlüğü yüksek bir makina ile
fotoğrafının çekilmesi gerekir. Internette
aracın satılabilmesi için iyi çekilmiş fotoğraflar büyük öneme sahiptir.
İlanın açıklama kısmına standart ve o
araç için bilinen özellikleri yazarak kelime
kalabalığı yaratmanın gereksiz ve caydırıcı
olduğunu düşünüyoruz. Örneğin lüks bir
modelin ilanının açıklama kısmına 6 Hava
Yastığı ve ABS yazmanın hiçbir anlamı ve
katma değeri olmayacaktır. İlgili sütunda
bunlar zaten işaretlenebilir. Bunun yerine
xenon far, adaptif far, lastik sensörü, ESP,
müzik sistemi gibi, aracın sıfır satışında
opsiyonel olan özellikleri vurgulamak daha
uygun olacaktır.
Internetten ilan verirken en
çok dikkat edilecek konu ise şüphesiz aracın fiyatıdır. Aracının çok temiz olduğunu
düşünen bireysel kullanıcılar, internette gördükleri fiyatları baz alarak ve kendi
araçlarının daha temiz ve kilometresinin de
düşük olduğundan hareketle daha yüksek
fiyat yazmaktalar. Ancak doğru piyasa fiyatından konulan araçlar daha hızlı satıldığı
için yeni ilan verenler tarafından daha az
görülmekte ve bu nedenle baz olarak alınmamaktadır. Bu da kısa vadede aynı model
araçlarda fiyatların sanal olarak çok yükselmesine neden olmaktadır. “Internette
şu fiyattan satılıyor” şeklindeki beyanlar
doğru olmakla beraber, bu rakamların
çoğunlukla fiili satış rakamı olmadığını ve
yayınlanan bütün fiyatların pazarlığa tabi
olduğunu da vurgulamamız gerekir.
Sonuç olarak; piyasa fiyatı ve/veya biraz
üstündeki rakamlarda, asgari 1.000 ila
1.500 TL’lık bir pazarlık payı olduğunu hesaba katarak fiyat yayınlamak aracın satışını mutlaka hızlandırıcı bir etkendir.
Internetten ilan vermekle uğraşmak
istemiyorsanız, profesyonel bir galeriye
aracınızı satabilir veya emanete bırakabilirsiniz. Hala bir masa-bir kasa mantığıyla
araç alım satımı yapan galeriler olmakla beraber, yıllardır bu işi yapan
ve kurumsal bir yapıda olmasa bile,
güvenebileceğiniz birçok galerici
vardır. Son yıllarda belirli merkezlerde toplanan, birçok hizmeti
bünyesinde veren ve ciddi müşteri
portföyü olan galeriler hızla artmıştır. Dolayısıyla, uygun fiyat verildiğinde bu seçeneği de gözardı
etmemenizi tavsiye ederiz.
Bir diğer satış olanağı ise, aracı
almış olduğunuz veya kendisinden
27
REHBER
İkinci el
otomobil
almanın püf
noktaları
- 4-
sıfır km araç almayı düşündüğünüz yetkili
satıcı kanalıyla satış yapmaktır. Nakit durumunuz elveriyorsa, aracınız için takas fiyatı
ile beraber emanet satış fiyatı almanızı ve
uygun fiyat veriliyorsa, aracınızı emaneten
satmanızı öneririz.
Emaneten satışta yetkili satıcı kar marjı,
takastan daha düşüktür çünkü firma açısından satamama veya yüksek stok yaşı
gibi bir risk sözkonusu değildir. Aracınızın
birebir piyasa rakamını da görme şansına
sahip olursunuz. Fiyat, şartlar, komisyon
gibi konularda yazılı bir doküman almanızı
28
Emaneten
satışlarda yetkili
satıcı kâr marjı,
takastan
daha düşük olur
ve işyeriyle birlikte satışa koyduğunuz aracın tüm risklere karşı sigortalı olduğunu
teminat altına almanızı öneririz.
Aracınızı maddi sebeplerden dolayı takasta değerlendirmek zorundaysanız, sıfır veya
daha yeni bir ikinci el araç alacağınız yetkili
satıcı size daha iyi bir fiyat verecektir. Burada dikkat etmeniz gereken nokta alacağınız
veya satacağınız aracın fiyatı değil, toplamda
takas işlemi için ödeyeceğiniz tutardır.
Birçok yetkili satıcının dahil olduğu kurumsal ikinci el merkezleri de sizin için
önemli bir alternatiftir. Bu merkezlerde
araçlara ciddi ekspertiz işlemleri yapılır.
Aracınızın bakımları eksiksiz ve mekaniği
masrafsız ise, galeri ve yetkili satıcılara
göre daha yüksek fiyat alma imkanınız vardır. Buna mukabil aracınızda ciddi masraflar varsa, bunların size verilen ilk fiyattan
indirileceğini de hesaba katmanız gerekir.
Yukarıda saydığımız hizmetler tek bir
mekanda, tek bir satış veya satınalma
temsilcisi ile sadece vekalet verilerek çözülebilir. Kurumsal noktaların internette
görüntülenme adetleri de galeri ve yetkili
satıcılara göre daha yüksektir.
Özetle alternatif satış kanalları arasında
kendi özel durumunuza göre seçim yapma imkanına sahipsiniz. Aracınızı satarken
kendi özel şartlarınızı ve aracınızın durumunu değerlendirerek karar vermenizi, bununla birlikte tüm alım-satım işlemlerinizde güven unsurunu birinci planda tutmanız
gerektiğini hatırlatmayı bir görev biliyoruz.