Bakışlar Üzerinde

Transkript

Bakışlar Üzerinde
TÜRKİYE’NİN
İKİNCİ EL
OTOMOBİL
REHBERİ
Her Ay 500
İkinci El Araç
TEMMUZ 2010
Bakışlar Üzerinde
TEST
VOLVO C70
KLASİK
Corvette Sting Ray
YENİLİK
Qashqai+2
RÖPORTAJ
Stephan WInkelmanN
EDİTÖRDEN
F. Levent Gençağa
DOD Marka Yönetimi Pazarlama Yöneticisi [email protected]
Merhaba,
Yaz sıcaklarının etkisini iyice hissetmeye başladığımız bugünlerde, yeni sayımızda sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Geçtiğimiz ay, yaz aylarının gelmesi ve okulların kapanmasıyla birlikte yaz tatili yoğunluğunun trafik ortamında etkisini artıracağını belirterek, bu konuda AB standartlarında araç muayene işlemleri gerçekleştiren TÜVTURK’un önemine değinmiştik.
Şüphesiz güvenli bir trafik ortamında, yol şartları kadar trafiğe
çıkan araçların gerekli kriterleri sağlayabilecek nitelikte olmaları da büyük önem taşıyor ve bu noktada TÜVTURK’un uzman
ekiplerinin gerçekleştirdikleri işlemler sonrasında artık çok
daha güvenli bir trafik ortamına kavuştuğumuz bir gerçek.
Bu noktada yol ve araç durumu ile birlikte trafik ortamında
belki de en önemli unsurlardan biri de, sizlerin de bildiğiniz
gibi, sürücü faktörü. Çoğumuz araç kullanmayı babamızdan,
ağabeyimizden veya bir yakınımızdan öğrenmişizdir. Bize öğretenlerin, araç kullanmayı öğrenme hikayeleri de genellikle
bizlerle aynıdır. Dolayısıyla işi uzmanından öğrenip, araçları
teknik anlamda tanıyarak trafik ortamında yer alan sürücülerin sayısı ne yazık ki oldukça az. Güvenli sürüş konusunda, gelişmiş ülkelerde profesyonel eğitmenlerin görev aldığı çeşitli
kuruluşlar bulunuyor. Ülkemizde de bu alanda uzmanlaşmış,
uzun yıllara dayanan deneyimleri olan, yurtdışından gerekli
sertifikalara sahip önemli kuruluşlar yer alıyor. Önemi ancak
bu tarz bir eğitime katılındığında net olarak anlaşılabilen bu
eğitimlerden biri de, geçtiğimiz ay Doğuş Otomotiv tarafından İstanbul Park’ta gerçekleştirilen Porsche World Road
Show’du. Yeni Porsche Cayenne’in de tanıtıldığı organizasyon
kapsamında, Porsche ürün gamında yer alan Panamera Tur-
Erman YERDELEN
Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve
Ticaret A.Ş.'yi temsilen Yönetim
Kurulu Başkanı ve İmtiyaz Sahibi
Yönetim Yeri
Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve
Tic. A.Ş. Eski Büyükdere Caddesi
USO Center No: 61 34389 Maslak /
İstanbul Tel: (212) 335 00 00
Genel Yayın Yönetmeni
Alper Aköz
(Sorumlu Müdür)
Editör
Levent Gençağa
Görsel Yönetmen
Kemal Toğanç
Katkıda Bulunanlar
Edmon Bekyan, Zeynep Yeşilipek,
Mert Uyan, Sinem Eroğlu,
Gökhan Aydaş
Basım Yeri
Promat Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Evren Mahallesi, Evren 1 Oto Sanayi
Sitesi Yanı, Esenyurt İstanbul
Tel: (0212) 690 63 63
"DOD'un fiyat ve görüntü
değiştirme hakkı saklı olduğundan
DOD bu konularda güncelleme
yapabilir. Tipografik hatalardan
DOD sorumlu değildir. Resim, fiyat
ve bilgilerde yazım hatası olduğu
takdirde ilgili Yetkili Satıcı'daki bilgi
ve fiyatlar geçerli olacaktır. KDV ve
diğer vergilerdeki değişiklikler ve
gelebilecek yeni vergiler fiyatlara
aynen yansıtılacaktır. Kredi ödeme
seçenekleri, kredi başvurusu VDF
tarafından onaylandığı takdirde
geçerlilik kazanacaktır."
BUSINESS
dergisinin okurlarına ücretsiz hediyesidir.
bo, Panamera S, 911 Turbo Coupé, Carrera 4S Coupé, Carrera
2S Coupé, Boxster Spyder, Cayman S modelleri etkileyici performanslarının yanısıra sürüş güvenliği konusunda da organizasyon süresince üstün özelliklerini ortaya koydular.
Trafiğe kapalı ortamda hazırlanan ‘Engelden Kaçış’ ve ‘Slalom’ testlerinin yanısıra, Start-Finish düzlüğünde hazırlanan
‘Kalkış Kontrol/Fren’ testleri, İstanbul Park’ın etkileyici pistinde
test sürüşü ve özel olarak hazırlanan off-road parkurunda Yeni
Cayenne test sürüşleriyle katılımcıların beğenisini kazanan organizasyon, aynı zamanda bizlere oldukça keyifli bir ortamda
güvenli sürüş konusunda işin uzmanlarından kısa bir eğitim alabilme fırsatı da sağladı. Doğuş Otomotiv–Porsche ekibinin başından sonuna kadar büyük bir özveriyle gerçekleştirdikleri bu
başarılı organizasyon, her yönüyle profesyonel ekiplerin desteğiyle unutulmaz bir deneyim yaşamamızı sağladı. Bu bir günlük
organizasyondan sonra ister istemez tekrar İstanbul’un risklerle dolu trafik ortamına çıktığımızda, Porsche ekibi tarafından
bizlere bu kısa eğitimde aktarılan deneyimlerin verdiği bilinçle;
tüm sürücülerin bu tarz eğitimlerden geçmesi gerekliliğini bir
kez daha anladık. Organizasyonun güvenli sürüş unsurunun yanı
sıra, şüphesiz bir diğer özelliği de, herbiri segmentinde kendini
ispatlamış bu olağanüstü araçları, usta pilotlar eşliğinde trafiğe
kapalı alanda test edebilme imkanı bulmamızdı.
Bizlere unutulmaz bir deneyim yaşatan bu başarılı organizasyondan dolayı tüm Porsche ekibini bir kez daha kutlarken;
bu tarz sürüş güvenliğine dayalı organizasyonların artarak
sürmesi, ülkemiz trafik ortamı gözönüne alındığında en büyük
temennimiz.
Önümüzdeki sayı görüşmek dileğiyle,
Saygılarımızla,
DOD 10. YIL ÖZEL İKİNCİ EL REHBERİ
BEŞİNCİ BÖLÜMÜ DERGİNİZDE!
İkinci el araç alıp satmaya karar
verdiğimizde kafamızda oluşan
soruların cevaplarını elinizdeki
derginin orta sayfalarında yer
verdiğimiz DOD İkinci El Rehberi'nde
bulabileceksiniz.
•Açık artırmadan araç alınır mı?
•Açık artırma ve piyasa fiyatları
•Açık artırmada pey sürmek
•Filo kiralama araçları
•Açık artırmadaki araçların
garanti durumu
•Açık artırma ve ihtisaslaşmış firmalar
Hepsi ve daha başka can alıcı detaylar...
Her ay devam edecek olan
bölümleri çıkartıp sakladığınızda yıl
sonunda vereceğimiz kapağın içine
yerleştirebileceksiniz. Böylece elinizde
uzun süre saklayabileceğiniz DOD Özel
İkinci El Rehberi'ne sahip olacaksınız.
DOD Ö
ZE
LÜTFE L REHBERi. .
'N
N SAK
LAYIN i
!
3
Hyundai i20 artık Türkiyeli
H
DOĞUŞ OTOMOTİV
WEB SİTESİ YENİLENDİ
yundai bir yıl önce satışa sunduğu i20
modelini, Türkiye’de üretmeye başladı.
i20, yerli üretim olduğunu vurgulamak
amacıyla “i20 Troy” ismiyle ve 26 bin 900
TL’lik başlangıç fiyatıyla yollara çıktı.
i20 için 75 milyon dolarlık ek yatırım (yan
sanayi ile birlikte 100 milyon dolar) yapıldı.
İlk etapta yılda 80 bin adet üretilecek olan ve
Avrupa’ya sadece Türkiye’den ihraç edilecek
i20 sayesinde, yaklaşık 1 milyar TL tutarında
ihracat geliri elde edilmesi bekleniyor.
Hyundai i20 Troy’daki yenilikler arasında,
Mode paketi ve üst donanımda park sensörü,
Prime ve üst donanım paketlerinde ise
RANGE ROVER
40 YAŞINA GİRDİ
yan aynalarda sinyal lambaları yer alıyor.
Kabinde ise mavi ışıklandırmalı gösterge
paneli dikkat çekiyor. Türkiye’de Euro V
normlarına uyumlu üç benzinli ve iki dizel
olmak üzere toplam beş farklı motor
seçeneğiyle satılan i20 Troy'da BAS (Brake
Assist System-Fren Destek Sistemi)
de standart olarak yer alıyor. Benzinli
secenekler; 1248 cc 78 PS, 1396 cc 100 PS’lik
versiyonun yanı sıra Türkiye’de Dünya Kupası
Özel Serisi olarak sınırlı adette satılacak olan
126 PS 1.6 litreden oluşuyor. Dizel motor
seçenekleri ise 75 ve 90 PS güçlerindeki
1396 cc hacimli özelliklere sahip.
Mulsanne’In kabini 4 yılda tamamlandı
Otomotiv sektöründe Türkiye’nin en
geniş marka ve hizmet ağına sahip Doğuş
Otomotiv’in web sitesi yenilendi. Doğuş
Otomotiv’in kurumsal imajına uygun
olarak yeniden tasarlanan ve geliştirilen
www.dogusotomotiv.com.tr web sitesinin
ana sayfasında “Biz”, “Markalarımız”,
“Perakende”, “Finans”, “İkinci El”, “Yedek
Parça ve Satış Sonrası Hizmetler”,
Üretim”, “Tüvturk”, “Yabancı Yatırımlar” ve
“İletişim” başlıkları bulunuyor. Ana menü
yapılanması ise “Hakkımızda”, “Yatırımcı
İlişkileri”, “Sosyal Sorumluluk”, “İnsan
Kaynakları”, “Basın” ve “İletişim”
menülerinden oluşuyor. Yeni web
sitesinde yatırımcı sayfalarında
yer alan veriler dinamik ve eş
zamanlı olarak siteye entegre
edildi. Bu sayede yatırımcı ve
analistler hisse, fiyat bilgileri,
analist raporları ve geçmiş
dönemlere yönelik hisse
değerleri bilgilerine
kolaylıkla
ulaşabiliyorlar.
Bentley’in yeni modeli Mulsanne’in iç
tasarımı için dört yıl süren bir çalışma
gerçekleştirildi. Sadece kaplamaların
dayanıklılığını ölçmek için robotlar yerine
çeşitli boy ve ağırlıktaki insanlardan oluşan
ekip, 20 binden fazla test gerçekleştirdi.
Crewe fabrikasında 40 yılı aşkın deneyime
sahip olan ustalar, iç mekânı oluşturmak
için 170 saatten fazla mesai harcıyor.
Kabinde kullanılan derilerin kokularını
kaybetmemeleri için tabaklama işleminde
geleneksel yöntemler uygulanıyor. Sadece
direksiyon simidinin etrafındaki elde dikilen
deri süslemenin ortaya çıkması için iki gün
gerekiyor. Çapraz dikiş talep edildiğinde bu
süre daha da uzuyor.
Ahşap kaplamaların ham halinden cilalı
bir yaprağa dönüştürme işlemi bile beş
hafta sürüyor. Paslanmaz çelikten üretilen
parçaların parlatılması için gereken süre
ise on saat. Deri ve ahşap kaplamaların
uzun yıllar ilk günkü görünümlerini
koruyabilmeleri için, güneş kremleri, cilt
losyonları ve hatta insan terinin özelliklerini
içeren kimyasal bir formülle test edilerek
dayanıklılıkları ölçülüyor.
benimfiorinom.com’a
Amerika’dan Ödül
Renault’nun Ticari Ailesi yenilendi
Pioneer navigasyona
44 ülkeYİ sığdırdı
Pioneer’ın bluetooth ve multi medya
özelliklerine sahip yeni navigasyonu
Avic-F20BT, iPod ve iPhone tanımlama
özelliği taşıyor. USB flash bellek veya
USB bağlantısına sahip taşınabilir
müzik kaynaklarının yanı sıra geri görüş
kamerası bağlantısı da cihazın özellikleri
arasında. Hem iki boyutlu hem de üç
boyutlu navigasyon özelliği bulunan ve
ses tanıma fonkyonuyla 6 dilde sesli
komut alabilen cihaz, cep telefonu kiti
olarak da kullanılabiliyor. Hafızasında 44
Avrupa ülkesinin haritasını barındıran ve
4 bin 569 TL’den satışa sunulan Pioneer
Avic-F20BT’de 6 milyon önemli noktanın
adresi bulunuyor.
4
Lüks 4x4 araçlar sınıfında köklü bir
geçmişe sahip olan Range Rover 17
Haziran’da 40. yıldönümünü kutladı.
Bugüne kadar üç nesil Range Rover
üretildi: 1970 yılında ilk Range Rover
(Classic.) Bu model o kadar beğenildi
ki zaman içerisinde gerçekleştirilen
iyileştirme çalışmalarıyla 25 yıl satışına
devam edildi. 1994 yılında ikinci nesil
(P38a) ve 2001 yılında üçüncü nesil
(L322). 2005 yılında lansmanı yapılan
ve ikinci model olan Range Rover
Sport, 2007 yılında Land Rover’ın dünya
çapında en çok satan aracıydı. Range
Rover’ın üçüncü modeli ise 2010 Paris
Otomobil Fuarı’nda tanıtılacaktır.
Range Rover kullanan ünlüler
arasında; Kraliçe II Elizabeth, Prens
Charles, Monaco Prensi Rainier, Michael
Jackson, Bruce Willis, Jeremy Clarkson
ve Richard Branson da yer alıyor.
Ticari araç sınıfında Batı Avrupa’da 12 yıldır
liderliği elinde bulunduran Renault, hacimleri
2 ila 22m3 arası değişen üç yeni modeli
satışa sundu. Yeni modeller Master (35 bin
500 TL’den başlayan fiyatlarla), Trafic ve
Kangoo Express Maxi’den oluşuyor. Yeni
Renault Master, ergonomisi ve konforu
artırılan kabini ve yeni 2.3 dCi motoruyla
dikkat çekiyor.100, 125 ve 150 HP olmak
üzere üç güç seviyesi bulunan yeni motorun
en önemli özelliği, 100km’de bir litre daha
az tüketmesi ve yüzde 40 oranında azalan
bakım maliyetleri. Böylece yeni Master 150
bin km’de eskisine oranla 6 bin TL daha
ekonomik. Yeni Trafic modeli ise binek
otomobillerden esinlenilen yeni donanımlarla
daha yüksek konfor düzeyine ulaşmış.
Trafic’de tüketimi azaltılan 2.0 dCi motor yer
alıyor. Dingil mesafesi 40cm artırılan yeni
Kangoo Express Maxi’nin iki ve beş koltuklu
olmak üzere iki versiyonu bulunuyor.
Yenilikleri devam ettirecek olan Renault,
2011’in ilk yarısında, 160 km menzile sahip
olan Kangoo Express’in yüzde 100 elektrikli
versiyonunu da pazara sunmaya hazırlanıyor.
Geely’den iki yeni model
G
eely, FC ve Emgrand EC7 modellerini
satışa sundu. Geely FC 1.5 lt. 102 HP
benzinli 25 bin 490 TL, Geely Emgrand
EC7 ise 28 bin 888 TL fiyat etiketine sahip.
Geely’nin Emgrand serisi, markanın Avrupalı
tüketiciler için, Avrupa standartlarında
ürettiği ilk model olma özelliğini taşıyor.
Emgrand EC7 modelindeki motor yönetim
sistemi ile fren ve yakıt sisteminin yanı sıra,
elektrik-elektronik kontrol üniteleri Bosch,
Valeo ve Delphi şirketiyle oluşturulan
işbirlikleri sonucu üretildi. 4,635 mm’lik
uzunluğuyla segmentinin en uzun araçı olan
Emgrand EC7, 680 lt.’lik bagaj kapasitesiyle
sınıfındaki en geniş bagaj hacmine sahip.
Yeni model, 5 Yıl/150.000 km garantiyle
sunuluyor.
Yüksek donanım seviyesine sahip olan
FC modelinde ise ABS+EBD, immobilizer,
sürücü ve yolcu hava yastığı, ısıtmalı ve led
sinyalli yan aynalar, dijital klima, Radyo/
CD/USB ve SD kart girişi ve park sensörü
standart olarak sunulan ekipmanlar arasında
yer alıyor.
Fiat Ticari Araçlar’ın
www.benimfiorinom.com adresli web
sitesinde Fiat Fiorino’yu temel alan yeni
interaktif çalışma, International Academy
of the Visual Arts’ın bu yıl 16'ncısını
gerçekleştirdiği “The Communicator
Awards” yarışmasında “Mükemmellik”
ödülüne layık görüldü. 200 binden fazla kişi
tarafından ziyaret edilen ve 50 bin adetten
fazla kayıtlı tasarımın yer aldığı web sitesinde
tamponlardan, tavan raylarına, motor
kaputundan kabin detaylarına kadar 150’den
fazla aksesuvar seçeneğiyle farklı tasarım
kombinasyonları oluşturulabiliyordu. Bu
tasarımlar arasında yapılan değerlendirme
sonucunda Tofaş tarafından özel bir seri
üretilerek sonbahar aylarında satışa
sunulacak.
5
Bakışları
üzerinde
topluyor
İ
lk kez 1996 yılında düzenlenen Paris
Otomobil Fuarı’nda tanıtımı gerçekleşen
Volvo C70, 2009 yılı sonunda makyajlanarak satışa sunulan yeni modeliyle
iddiasını ortaya koyuyor. İlk neslinde coupe ve cabrio olarak iki farklı karoser yapısıyla satışa sunulan araç, bu yeni haliyle
son günlerin trendine uyarak etkileyici bir
coupe-cabrio olarak karşımıza çıkıyor. Tasarımı konusunda kusursuz olarak nitelendirebileceğimiz araç çizgileriyle, geçirdiği
makyaj operasyonu sonrasında ülkemiz
yollarına çıkmasına sayılı günler kalan
yeni S60 modeliyle ilgili de önemli ipuçları veriyor. Zarif bir coupe olduğu kadar,
üstü açılabilen etkileyici bir spor otomobil
de olan C70, araç ile bütünleşerek rüzgarı
doğrudan hissedebileceğiniz stil sahibi ve
karizmatik bir otomobil. Bu segmentte yer
alan birçok rakibinden farklı olarak üstü
açıkken ortaya koyduğu etkileyici görünümü, üstü kapanınca da sürdürmeyi başaran araç, bu sayede beğeni dolu bakışların
ilgi odağı oluyor. Özellikle aracın üstünün
açılıp kapanması, aracın içindekiler kadar
dışındakiler için de seyredilmesi keyifli bir
hal alıyor. Tavan, araç stabil haldeyken, üç
parçalı katlanarak açılıp kapanıyor. Bu işlemi yaparken Robocop ya da Terminatör
filmlerini aratmayan mekanik sesleriyle
de karşısındakileri etkilemeyi başarıyor.
Sözlerimizin yanlış anlaşılmaması için bu
seslerin rahatsız edici değil; aksine aracın
sürücüsünün bir uçak kullanıyormuş gibi
hissetmesini sağlayan keyifli robotize sesler olduğunu belirtmeliyiz.
Ülkemizde 2.0 turbo dizel (136 hp) motor
seçeneğinde 6 ileri powershift otomatik şanzımanla ve 2.5 T5 (230 hp) benzinli motor seçeneğinde 5 ileri otomatik şanzımanla satışa
sunulan C70 modelinde kabarık bir donanım
listesine sahip olan Premium Edition seçeneği yer alıyor. Ön, yan ve perde havayastıklarının yanısıra elektronik kontrollü klima, elektrikli katlanabilir dış dikiz aynaları, otomatik
kararan iç dikiz aynası, hız sabitleme sistemi,
EBD (elektronik fren basıncı dağıtımı), ABS,
ESP, DSTC (dinamik denge ve çekiş kontrol
sistemi), 17 inç alüminyum jantlar, otomatik
yanan farlar, sis farları, alüminyum alaşımlı
jantlar, uzaktan kumandalı merkezi kilit, ISOFIX, deri direksiyon simidi ve vites kolu, yol
bilgisayarı, elektrik kontrollü sürücü ve yolcu
koltukları, ısıtmalı ön koltuklar, far yıkama
İsveç’in yıllardır “güven”
kavramıyla bütünleşmiş markası
Volvo, makyajlı C70 modeli ile
tasarım konusunda da dikkatleri
üzerine çekmeyi başarıyor.
Yazı: Levent Gençağa
Fotoğraflar: Sinem Eroğlu / Zeynep Yeşilipek
Başarılı makyaj operasyonunun
etkilerini aracın bütününde
görmek mümkün. C70, üstü
açık yada kapalı, her durumda
şıklığını ve karizmasını
korumayı başarııyor.
6
7
otomatik olarak devreye giriyor. Bu çubukların
uçları ise, tam bir koruma sağlayabilmek için
sert metal kaplamalarla donatılmış.
Aracımızın iç mekanında övgüye değer bir
diğer özelliği de, opsiyonel donanım listesinde yer alan Dynaudio müzik sistemi. Bu
kaliteli sistem, güçlü hoparlörlerle birlikte
etkileyici bir performans sergiliyor.
Tavan açıkken mi daha şık,
yoksa kapalıyken mi?
Tercih elbette sizin ama
kesin olan birşey var; üç
parçalı katlanır tavanın bu
hareketlerini seyretmek
büyük keyif veriyor.
sistemi, yağmur sensörü, park sensörü ve aktif bi-xenon farlar, aracın baz donanımı olan
Premium Edition’da standart olarak yer alıyor ve bu şekilde C70 2.0D’e 55.561 Euro’luk
başlangıç fiyatıyla sahip olunabiliyor. Opsiyonel donanım listesi de kabarık olan test aracımızda ise Premium Edition donanımına ek
olarak Dynaudio mizik sistemi, alüminyum
kaplamalar, anahtarsız giriş sistemi gibi ek
özellikler de yer alıyor ve aracın anahtar teslim fiyatı 67.930 Euro seviyesine çıkıyor. Volvo
elbette daha fazlasını arayanları da düşünmüş; C70’de entegre GSM telefon, dijital pusula, altılı cd changer, subwoofer, kör nokta
bilgi sistemi, eğim sensörü, su tutmayan yan
camlar gibi ek donanımlar da tercih edilebiliyor. Bu noktada Volvo’nun web sitesine de
değinmeden geçmeyelim; günümüzde sanal
ortamda müşterilerin ihtiyaç duydukları bilgilere zahmetsizce ulaşabilmeleri ve bir deneyim yaşayabilmeleri elbette büyük önem
taşıyor. Bu durum, otomobil markaları için de
web sitelerini sürekli geliştirmelerini zorunlu
kılıyor. Volvo’nun web sitesinde hayal ettiğiniz
C70 modelini planlayabilmek için iç döşeme
seçeneklerinden, jant seçeneklerine kadar
farklı tercihlere imkan veren kullanıcı odaklı
bir web hizmeti müşterilere destek sağlıyor.
Dış tasarım
Eskisine göre çok daha çekici görünen aracın ön kısmında artık diğer Volvo modellerinde de görmeye alıştığımız öne doğru uzanan
burun yapısı hakim. Bu uzun burun yapısının
ortasında yer alan alışılagelmiş Volvo ızgarasını, her iki yanında bulunan geriye doğru
çekik yapıdaki ince formlu farlar destekliyor. Aracın genel karakterini değiştirmeyen
makyaj operasyonunun izlerini farlarda, ön
tamponda ve aracın arka kısmında görmek
mümkün. Araçta gerçekleştirilen makyaj
operasyonunu Volvo’nun Dış Yüzey Tasarım Şefi Fedde Talsma şu şekilde özetliyor;
“C70, klasik bir çizgiye ve kendi karakteristik özelliklerine sahip. Bizim yaptığımız şey,
otomobilin ön ve arkasını yeniden tasarlamak
oldu. Böylelikle hem günümüz, hem de gelecekteki Volvo modelleriyle daha fazla uyum
içerisinde olabilecek. Aynı zamanda otomobil
içerisinde lüks ve keyif alma duygusunu ge8
Performans ve Sürüş Özellikleri
liştirmek amacıyla kullanılan malzemelerin
ve şık detayların benzersizliğini artırdık”.
C70, son dönemde gördüğümüz en başarılı
makyaj operasyonlarından birinin temsilcisi
durumunda. Kaslı ve dinamik yapısıyla spor
bir görünüm sağlarken, aynı zamanda sade
ve zarif olabilmeyi de başaran araç, gerek
üstü açıkken, gerekse de üstü kapalıyken etkileyici görünümünü sürdürerek övgüyü hak
ediyor. Üç parçalı olarak katlanabilen metal
tavan ise, 30 saniyelik açılıp kapanma süresi
ve bagaj kapağının içerisine yerleşirken ortaya koyduğu şık hareketlerle meraklı bakışların hedefi oluyor. İtiraf etmemiz gereken
bir nokta, araç ile çok fazla gözönünde olmadığımız anlarda, tek düğmeyle zahmetsiz bir
şekilde gerçekleştirilen bu coupeden cabrioya dönüş hareketini çeşitli defalar keyif alarak yapmış olmamız. Aracın bu dönüşüm sırasında ortaya koyduğu görüntüler ve oluşan
robotize sesler, sanırız tamamen keyif için
yapılan bu hareketleri açıklar niteliktedir.
İç Mekan
Aracın dış görünümünde etkisini gösteren
dinamik ve sportif dokunuşlar, iç mekana
girer girmez “kızılcık” rengi deri döşemelerin yanı sıra dinamik sürüş pozisyonu ile de
etkilerini bu bölümde de gösteriyor. S40 modelinden tanıdığımız düz yapılı orta konsol tasarımı ve bu tarz sportif bir araç için oldukça
sade kalan direksiyon simidine rağmen, iç
mekanda kullanılan malzemelerin kalitesi ve kumanda düğmelerinin ergonomik yapısı bu eleştirilerimizi perdeliyor.
Bu tarz araçlarda özellikle geri görüş
konusunda yaşanabilen problemlere
rastlamadığımız aracımız, tasarımını
da destekleyen çerçevesiz büyük kapılarıyla üstü kapalıyken bile ferah bir atmosfer sunuyor. Vites kolunun hemen
arkasında yer alan iki adet sade kumanda düğmesi yardımıyla açılıp kapanabilen
tavanın kullanımı pratik. Bununla birlikte
bu tarz üstü açık yapılı araçlarda ülkemiz yol
şartlarında yaşadığımız burkulma hissi ve
tavan birleşim yerlerinden gelen tıkırtıları,
rahatsız edici seviyede olmasa da bu araçta
da gözlemliyoruz ve bu durum tavan kapalı
olduğu durumlarda da devam ediyor.
Önde ve arkada yeterli bir oturma alanına sahip olan aracın, arka koltuklara geçişi
ise biraz zahmetli. Ön koltukların elektrikli
yapısı nedeniyle her defasında ileriye doğru
alınması zahmetli olan ön koltuklar, özellikle tavan kapalıyken inip binmeyi arka koltuktakiler için yorucu hale getirebiliyor. Buna
karşın bu segmentte yer alan bir araç için
arka koltuklardaki yeterli sayılabilecek diz
mesafesi, orta boylu kişilerin rahatsız olmadan seyahat edebilmelerini mümkün kılıyor.
Önde fazla sayıda olmayan eşya gözlerine
karşın, arkada yolcular için döşeme içlerinde
yeterli oranda eşya gözleri bulunuyor.
İsveçli markanın tipik bir temsilcisi olan
C70, güvenlik konusuna markanın verdiği
önemin belirgin izlerini taşıyor. Aracın sahip
olduğu aktif ve pasif güvenlik donanımları,
arka koltuklarda oturan yolcuların arkasına
yerleştirilmiş olan (devrilmeye karşı koruma
sistemi) ROPS çubuklarıyla destekleniyor. Bu
çubuklar, olası bir kaza anında otomobil ile
zemin arasında boşluk yaratmak üzere yerlerinden hızla çıkarak, devrilmenin
etkilerini azaltıyor. Volvo ROPS’un
bir parçası olan çubuklar, devrilme
tehlikesi belirlendiğinde
Ülkemizde benzinli ve dizel olarak iki farklı motor seçeneği ile satışa sunulan aracın,
bizim kullandığımız versiyonunda Ford’dan
alınan 2.0 litrelik turbo dizel motor ünitesi
görev yapıyor. 4000 d/d’de 136 hp güç ve 2000
d/d’den itibaren 320 Nm tork üreten bu motor,
6 ileri otomatik şanzıman desteğiyle birlikte
tatminkar bir performans sergiliyor. Üstü açık
araçların tipik bir özelliği olarak üreticilerin
bu araçların alt yapılarını sağlamlaştırmaları
ve bağlantı noktalarını güçlendirmeleri nedeniyle ağırlığı artarak 1472 kilograma ulaşan
aracımız, buna karşın 0-100 km/s akselerasyonunu 11 sn’de tamamlayarak performans
konusunda çok iddialı olmasa da beklentileri
karşılayabileceğini gösteriyor. Ağırkanlı motor çok atak bir yapı sergilemese de kendisinden beklenilenleri gecikmeden karşılayabiliyor. Bilinenin aksine üstü açık araçların
performans amaçlı kullanılmadığı gözönüne
alındığında, aracımız, sunduğu performansa
karşın testimiz süresince 100 km’de ortalama
7,9 litre tüketerek sürücüsünü memnun ediyor. Tüketim değerlerinin makul düzeyde kalmasında, motorun ekonomik yapısının yanısıra vites geçişlerini sarsıntısız ve hızlı yapısıyla
çok başarılı gerçekleştiren 6 ileri powershift
şanzımanın da katkısı büyük.
Yol tutuş konusunda ise, C70’e ayrı bir paragraf açmak istiyoruz. Her ne kadar yüksek
performanslı bir kullanım amacıyla üretilmediği belli olsa da, aracımız özellikle arka
arkaya girilen virajlarda ve yüksek süratler-
de izinden sapmayan yapısıyla Volvo güvenliğine uygun bir sürüş karakteri sergiliyor.
Sonuç
Bazı araçları, test süremiz dolduğunda
distribütör markaya geri teslim ederken içimizden ayrılmak gelmez. C70 de bu tarz araçlardan biri olmayı başardı. Geçirdiği başarılı
makyaj operasyonunun ardından beğeni dolu
bakışları üzerinde toplamayı başaran araç,
rahat ve ekonomik sürüş özellikleriyle de beğeniyi hak ediyor.
C70, tavanı açıkken çok şık
görünüyor. Kızılcık renkli
deri koltuklar elektrikli ve
bu araca çok yakışıyor.
Teknik Özellikler
Volvo C70 2.0D
Motor
Sıralı / 4 silindirli
Yerleşim
Önde, enlemesine
Silindir hacmi
1997 cc
Maksimum güç
136 HP / 4000 d/d
Maksimum tork
320 Nm / 2000 d/d
Şanzıman
6 ileri otomatik
Son hız
205 km/s
0-100 km/s
11.1 sn
Aktarma
Önden çekiş
Yakıt türü
Dizel
Frenler (ön/arka) Hava kanallı disk / disk
Tüketim (ş.içi - ş.dışı) 8.1 / 5.3 lt/100 km
Donanım
ABS
S
ESP
S
Hava yastığı
sürücü/yolcu/yan S/S/S
Klima
S
Radyo/CD çalar
S
Depo kapasitesi
52 lt
Bagaj hacmi
417 lt
Baz fiyat
55.561 Euro
Test aracı fiyatı
67.930 Euro
Zarif ve dinamik tasarım, etkileyici
tavan sistemi, şanzıman, yol tutuş
Orta konsol, direksiyon simidi
9
AYIN KONUĞU
LamborghInI CEO’su
Stephan WInkelmanN
Bir hayali satıyor
Süper spor otomobillerde emsalsiz
olduklarını söyleyen CEO Stephan
Winkelmann, Lamborghini gibi bir
markanın yönetimini hayal satmaya
benzetiyor. Edmon Bekyan
L
Dünya genelinde Lamborghini markası
nasıl bir seyir izliyor? 2010 yılı beklentileriniz neler?
Lamborghini son 10 yılda düzenli olarak
büyümeye devam etti. Başlarda 250 otomobil satarken, bizim için rekor yılı olan
2008’e vardığımızda bu sayı 2 bin 400’e
ulaştı. Geçen sene bütün markalar gibi biz
de, dünyayı sarsan ekonomik krizin etkilerini yaşadık. Lamborghini’yi Lamborghini yapan özelliklerin hepsini saklayarak yalnızca müşterilerimiz ve bizim için
önem taşımayan noktalarda küçük kısıntılara gittik. Gelişme planlarımıza ara vermeden devam ettik. Büyüme stratejimizin
bir parçası olarak araştırma ve geliştirme
yatırımlarımızı 2008 yılına kıyasla yüzde 32
artırdık. Bu yılın, 2009 gibi zorlu geçeceğine inanıyoruz. Buna karşın yaraların sarılmaya başladığını da görmekteyiz. Asya pazarlarında başlayan bu iyileşme sürecinin
sonuçlarını, kısa bir süre önce yeni bayimizi açtığımız Çin’de çok iyi gözlemledik.
Türkiye pazarı hakkındaki düşüncelerinizi
öğrenebilir miyiz?
Türkiye, Lamborghini için yeni ve gelecek
vaat eden bir pazar. Global bayilik ağımızı
genişletme ve büyüme stratejimizin bir halkası olarak önemli fırsatlar taşıdığına inandığımız Türkiye’de, ilk showroom açılışını
2008 yılında gerçekleştirdik. Türkiye, Avrupa ve Asya arasında köprü görevi gördüğü
için stratejik bir konuma sahip olması açısından markamız için çok önemli bir pazar.
Türkiye’deki ortağımız Doğuş Otomotiv.
Lüks otomobil konusunda çok deneyimli
olmasının yanı sıra müşterilerimiz ve onların beklentileri konusunda vizyon sahibi olmalarının avantajını kullanmaktayız. Her iki
tarafın birbirini bu kadar iyi anlayabilmesi
ve dayanışma içinde olması beraberinde
başarıyı getiriyor.
10
İlkelerine sıkı sıkıya bağlı olan Lamborghini, İtalyan spor otomobil üretimi konusunda
son noktayı temsil ediyor. Çok özel ürünleri
doğru bayi ağıyla dünyanın her yerine ulaştırmayı hedefleyen markamız, bu doğrultuda sıra dışı, ilkelerinden vazgeçmeyen,
gerçek İtalyan tarzını yansıtan, heyecan
verici yeni modeller üretip, müşterilerini
etkilemeye devam edecek.
amborghini CEO’su Stephan Winkelmann ile 2010 yılını, Türkiye
pazarının önemini ve geleceğin
modellerini nelerin belirleyeceğini
konuştuk. Krizde alınan yaraların sarılmaya başladığını, bunun ilk örneğini Çin pazarında gördüklerini anlatan Winkelmann,
son on yılda sürekli büyümeye devam etmelerine rağmen bu yılın, yine de zorlu geçeceğini belirtiyor. Türkiye’nin stratejik bir
konuma sahip olduğunu söyleyen CEO Winkelmann, bunun Lamborghini için önemini
vurguluyor.
Gerçekleştirdiğimiz test sürüşünün ardından
sorularımızı yanıtlayan Stephan Winkelmann’ın
Lamborghini ve yeni modelleriyle duyduğu
gurur, kendini belli ediyordu.
Kendinize rakip gördüğünüz markalar var
mı yoksa Lamborghini’nin sınıfında tek olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Süper spor otomobiller söz konusu olduğunda emsalsiz olduğumuzu düşünüyoruz.
Lamborghini gibi bir markayı yönetmek
nasıl bir duygu?
Bu özel markayı yönetmek hem kolay hem
de çok zor. Müşteriler, Lamborghini logosunu gördüklerinde neyle karşı karşıya olduklarını, ne satın alacaklarını çok iyi biliyorlar;
onlara hiçbir şey anlatmanız gerekmiyor. Diğer taraftan, beklentiler o kadar yüksek ki
onları karşılamak ve üzerine çıkabilmek için
çok çalışmak gerekiyor. Sonuçta, biz insanların hayallerini süsleyen otomobiller, diğer
bir değişle hayal satıyoruz.
Yenİ süper otomobİller
daha da hafİfleyecek
2007 yılına kadar önceliklerimiz sırasıyla, tasarım, maksimum hız,
hızlanma ve yol tutuş olarak belirlenmişti. O tarihten sonra sıralama
tasarım, yol tutuş, hızlanma ve maksimum hız olarak değişti. En iyi
yol tutuşu elde etmek için güç/ağırlık dengesini en optimum seviyeye
ulaştırmamız gerekiyor. Bunun için daha hafif otomobiller üretmek
konusunda araştırmalarımız bütün hızıyla devam ediyor. Bu yolda en önemli
adımı özel malzemeler kullanarak attık. Bunlardan en önemlisi karbon fiber.
Washington Üniversitesi ve Boeing firmasıyla ortaklaşa gerçekleştirdiğimiz
çalışma sonucunda çok hafif ve bir o kadar da dayanıklı olan karbon fiber
kullanarak neler yapabileceğimizi araştırıyoruz. Boeing, yeni 787 Dreamliner
uçağında bu malzemeden yararlandı. Biz de yeni Gallardo Superleggera
modelinde karbon fiber kullanarak otomobili 70 kilogram hafiflettik. Kalite olarak
rakiplerimizin ilerisindeyiz. Yeni modellerimizin hem hafif hem de yüksek kalitede
olmasına büyük önem gösteriyoruz. Gelecekte, performans artırmak için motorların
gücünü yükseltmek yerine, otomobillerin ağırlığını azaltmanın daha önemli olacağını
düşünüyoruz, özellikle süper spor sınıfında bu daha da öne çıkacak. En azından bizim
markamızda için böyle olacağını söyleyebilirim.
11
Amerikan spor otomobil ikonu
Sting Ray
Klasik Amerikan otomobiller arasında en beğenilen
ve sahip olunmak istenen modellerin başında yer alan
Corvette Sting Ray, aradan geçen 57 yıla rağmen seksi
görünümünden hiçbir şey kaybetmemiş.
Sting Ray’lerin
hangi model yılına
ait olduklarını
anlayabilmenin
en kolay yolu,
çamurluklardaki hava
çıkış kanatçıklarının
sayısıydı.
A
merikan markaları arasında performanslı modeller söz konusu
olduğunda ilk akla gelen isimlerin başında Corvette yer alıyor.
“Amerika’nın Spor Otomobili” unvanını
elinde bulunduran Corvette, coupe, convertible, t-top coupe, targa coupe olmak
üzere dört farklı gövde tipiyle üretildi. General Motors’un Chevrolet markası altında
üretilen ilk Corvette, 1953 yılında yollara
çıktı. 2003 yılında ise 50. yılını kutlayan ilk
ve tek Amerikan spor otomobil oldu.
Corvette serisi içerisinde öyle bir model
var ki aradan geçen 57 yıla rağmen ününe
ün katmaya devam ediyor. Sizin de tahmin
edeceğiniz gibi, Sting Ray’den bahsediyoruz.
1963-1967 yılları arasında üretilen ve ikinci
12
Yenİ Sting Ray mİ gelİyor?
kuşak Corvette olarak da bilinen Sting Ray ilk
olarak, sert tavanlı coupe formunda üretildi.
İki parçadan oluşan arka camıyla ünlenen
modelin kabini, ilk kuşak Corvette’lerdeki
gibi sürücü ve yolcu için ayrı tasarlanmış
ön panele sahipti. İki parçadan oluşan arka
cam ise büyük rağbet görerek 1963 modelinin, Sting Ray serisi içerisinde en çok aranan
model olmasını sağladı. Ancak görüş açısını
kısıtladığı için çift cam tasarımı, 1964 modelinde iptal edildi.
Fiberglastan üretilen gövdeye sahip olan
Sting Ray’de ilk göze çarpan detaylar arasında, kapalı olduklarında gövdenin içine
katlanarak yok olan farlar, otomobilin yanı
boyunca devam eden egzoz (opsiyonel), motor kaputunda yer alan hava girişi yer alıyor.
Bagaj kapısının olmaması ve
bu bölüme sadece koltukların
arkasından ulaşılabilmesi de bu
otomobille ilgili bilmeniz gereken
detaylar arasında yer alıyor. Convertible
versiyonundaki yumuşak tavan, açıldığında
koltukların arkasında yer alan fiberglastan
üretilmiş parçanın içine gizlenerek tamamen görünmez olabiliyor. İsteyenler sert
tavan seçeneğini de opsiyonel olarak ısmarlayabiliyordu. Stingray’lerin model yılını
belirleyen en önemli özelliklerden biri yan
hava çıkışlarıydı. Motoru soğutmak için önden giren havanın işlevini gördükten sonra
yoluna devam etmesini sağlayan yan hava
çıkışları, 1965 ve 1966 modellerde üçlü hava
çıkışı kullanılırken 1967 modelde bu sayı
beşe ulaştı. 1963 ve 1964 modellerde ise iki
parçalı ve yatay şekildeydi.
Motor gücü 600 HP’ye ulaşıyor
Sting Ray’de güçleri 250 ile 435 beygir
arasında değişen, 327 (5.4 ltre), 396 (6.5 litre) ve 427 (7.0 litre) cubic inch olmak üzere üç motor seçeneği sunuluyordu. 396 seçeneği sadece 1965 modelde kullanıldı ve
1966 modelde yerini 427 cubic inch olana
bıraktı. 1967 L88 427 cubic inch V8, ikinci
kuşak Corvette’i performans sınıfında iddialı bir konuma yükseltti. V8, gücünü dört
ileri manuel veya üç ileri otomatik şanzıman seçenekleriyle arka lastiklere aktarıyordu. Corvette’de bir çok ilk, Sting Ray’de
yaşandı. İlk bağımsız süspansiyon 1963
modelde kullanılırken 1965 model, ilk olarak dört disk frenin kullanıldığı otomobil
oldu.
1963 Sting Ray’in Z-06 olarak adlandırılan yarış versiyonunda yakıt enjeksiyonlu
327 cubic inch’lik V8 yer alıyordu. Z-06’nın
frenleri ve süspansiyonu standart modlden
daha güçlüydü. 1967 yılında Sting Ray’in
dört versiyonu bulunuyordu. L36 versiyonu 390 HP, L68 versiyonu 400 HP, L71 versiyonu 435 HP ve en üst versiyon olan L88
ise Chevrolet yetkililerine göre 439 beygir
olarak belirtilmesine karşın gerçek gücün
600'e ulaştığı söyleniyor. Klasik Amerikan
otomobillerine gönül verenlerin hayallerini süsleyen Sting Ray, koleksiyoncuların da
olmazsa olmazları arasında yer alıyor.
Chevrolet, Corvette’in 50. yılı için özel
olarak tasarladığı Sting Ray konseptini 2009
Chicago Auto Show’da
sergiledi. Markanın
ikonu haline gelen
Sting Ray modeliyle
geleceğin Corvette
tasarımları arasında
köprü görevi gören
yeni konsept, gece
görüş sistemi gibi
teknolojik özelliklere
sahip. " Transformers;
Revenge Of The
Fallen" filminde Sidewipe adındaki robotu
canlandıran konsept otomobilin üretilip
üretilmeyeceğini, gördüğü ilgi belirleyecek.
13
da hazırlanan ‘Engelden Kaçış’ ve ‘Slalom’
testleri, Start-Finiş düzlüğünde hazırlanan
‘Kalkış Kontrol/Fren’ testlerinde etkileyici
bir performans sergiledi. Ayrıca özel olarak
hazırlanan off-road parkurunda da yere ne
kadar sağlam bastığını kanıtladı.
İlk hibrid Porsche; yeni Cayenne
Yeni Cayenne
İstanbul Park’ta
show yaptı
Yeni Cayenne’in tanıtımı, Porsche ürün gamındaki diğer
modellerinde yer aldığı test sürüşüyle gerçekleştirildi.
P
orsche, 2002 yılında satışa sunduğu
SUV segmentindeki başarılı modeli
Cayenne ile adeta standartları yeniden belirledi. Türkiye’de satışa sunulan
yeni kuşak Cayenne, gelişmiş özellikleriyle bu başarıyı daha da ileriye götürmeye kararlı. Türkiye’de ilk olarak İstanbul
Park’ta düzenlenen Porsche World Road
Yeni Cayenne ve
ailenin diğer
üyeleri İstanbul Park'ta
hünerlerini sergiledi.
14
Show etkinliği kapsamında tanıtılan yeni
Cayenne’in yanı sıra ailenin diğer üyeleri olan Panamera Turbo, Panamera S, 911
Turbo Coupé, Carrera 4S Coupé, Carrera 2S
Coupé, Boxster Spyder, Cayman S modelleri de hazır bulundu. Yeni Cayenne, F1 pistinde gerçekleştirilen Porsche World Road
Show–(PWRS) kapsamında, padok alanın-
Daha güçlü ve daha az tüketen gelişmiş
motorlarıyla dikkat çeken yeni Cayenne’in
bir özelliği de, ilk hibrid Porsche olması.
Önceki nesile göre 48 mm daha uzun olan
Cayenne, daha geniş iç hacime sahip. Büyüyen boyutlarına karşın daha kompakt ve
dinamik görünüme kavuşan yeni modelde
yükseltilen orta konsol, iç mekana kokpit
havası veriyor. Arka koltuklar 160 mm kadar ileri doğru kaydırılıp sırtlıklarının eğimi
üç farklı kademeye ayarlanabiliyor.
Türkiye’de Haziran ayında satışa sunulan
yeni Cayenne’de ilk olarak 300 HP 3.6 lt V6
motor seçeneği sunuluyor. Tiptronic S şanzımanlı model, 100km’de ortalama 9.9 lt
yakıt tüketerek eskisine oranla yüzde 20
tasarruf sağlıyor. 240 HP 3.0 lt V6 motorun yer aldığı Cayenne Dizel ise 7.4 litrelik ortalama tüketimiyle aynı oranda yakıt
ekonomisi sunuyor. 4.8 litrelik 400 HP V8
motorun yer aldığı Cayenne S de 100km’de
10.5 lt olan tüketim değeriyle dikkat çekiyor. Ailenin en güçlüsü olan Cayenne Turbo, 500 beygir üreten 4.8 lt’lik V8 motoruyla 100km’de 11.5 lt yakıt tüketerek ulaştığı
yüzde 23 oranındaki verimlilikle rekor kırıyor. 100 km’de 8.2 lt tüketime sahip olan ve
sadece 193 g/km CO2 salınımı gerçekleştiren Cayenne S Hybrid, çevreci yapısı ve düşük tüketimiyle geleceğe ışık tutuyor. 180 kg
hafifleyen yeni Cayenne’in Hibrid modeli de
ailenin diğer üyelerinin sürüş performansı
ve çevikliğinden geriye kalmıyor.
Nissan Qashqai’yi +2’ledi
Qashqai’den 21 cm daha uzun olup yedi kişilik kabine sahip Qashqai+2
X-Trail platformu üzerine inşa edildi.
C
rossover sınıfının en popüler seçeneklerinden biri olan ve
Nissan’ın gerçekleştirdiği ivmede önemli bir rol üstlenen
Qashqai’in, yeni yedi kişilik versiyonu 58.490 TL’den başlayan fiyatıyla satışa sunuldu.
Geçtiğimiz aylarda yenilenen Qashqai’nin ardından, ağabeyi olan
ve daha geniş iç hacim sunan yedi kişilik versiyonu da yollara çıktı.
Nissan, X-Trail’ in platformuna sahip olan Qashqai+2, ön kısımda
Qashqai’nin sert ve karakteristik tasarım çizgisini korurken, Crossover ruhunu artıran yan ve arka camlardaki tasarım farklılıklarıyla
aracın görünümünü daha da güçlü kılıyor. Tavan rayları ve 18 inçlik
jantlar da bu görünümü destekleyen detaylar arasında yer alıyor.
Qashqai’den 21 cm daha uzun olan Qashqai+2, bu avantajını iç
hacminde de hissettiriyor. Daha geniş arka diz mesafesi, 3. sıra
koltuklar ve artan bagaj hacmi aracın en belirgin özellikleri arasında yer alıyor. Bagaj zeminine gizlenen 3. sıra koltuklar kapalı pozisyondayken zeminin iç kısmında kalacak şekilde tasarlandıkları için bagaj alanında düz yükleme olanağı sunuyor. Son sıra
koltuklar açıldıklarında 130, kapalıyken 450 ve ikinci sıra koltuklar tamamen yatırıldığında 1.520 litreye ulaşan yükleme hacmi ve
daha uzun şasisiyle Qashqai+2, geniş alana ihtiyaç duyanların tercihi haline getiriyor.
Yeni modelde yol tutuş kabiliyetini artıran ESP sistemi standart
olarak sunuluyor. Qashqai+2'nin 2 lt. dizel otomatik vitesli versiyonunda yer alan ALL MODE 4x4 çekiş sistemi, zorlu yol koşullarında
hakimiyeti artırıyor. Qashqai+2, 1.6 lt benzinli, 1.5 lt dizel düz vites
ve 2 lt dizel 4x4 otomatik vites seçenekleriyle satışa sunuluyor.
Dikkatimizi çeken özelliklerin arasında panaromik cam tavan, hız
sabitleme sistemi, Nissan Connect, renkli geri görüntü kamerası,
Bluetooth, çift taraflı otomatik klima, deri döşeme ve xenon farların yer aldığı araçta, üç farklı donanım seçeneği bulunuyor.
Teknik Özellikler
1.6 benzinli
Motor
Silindir hacmi
4 silindir
1.5 Dci
4 silindir
2.0 Dci
4 silindir
1598 cc
1461 cc
1995 cc
Beygir gücü
115 HP/6000 d/d
106 HP/4000 d/d
150 HP/4000 d/d
Tork gücü
320 Nm/2000 d/d
156 Nm/4400 d/d
240 Nm/2000 d/d
0-100 km/s hız
11.8 sn
12.2 sn
11 sn
Maksimum hız
177 km/s
174 km/s
186 km/s
6.8 lt/100 km
5.1 lt/100 km
7.2 lt/100 km
1404 kg
1511 kg
1732 kg
Ortalama tüketim
Ağırlık
Yedi kişilik oturma alanına sahip olan yeni modelde ikinci ve üçüncü
sıra koltukların yatırılmasıyla bagaj hacmi 1.520 litreye ulaşıyor.
15
İKİNCİ ELİ UZMANINA SORUN
DOD İkinci El Sistemi Fiyatlandırma Yöneticisi olan Barış Diker, otomobil
tercihi ve alım satımı hakkında rehberlik yapıyor ve sorularınızı yanıtlıyor.
Sorularınız için: [email protected]
1.6 FSI mı yoksa
1.4 TSI mı almalıyım?
Micra mı, Jazz mı,
MINI mi?
Merhaba,
Ekonomik, şehir içi kullanımı kolay, otomatik bir araç almak istiyorum. Öncelikle beğendiğim araçlar Nissan Micra, Honda Jazz ve Mini One. Kısaca özetlediğim beklentilerim çerçevesinde siz hangisini önerirsiniz? Araç alımı için ayırdığım bütçe yaklaşık 30 bin TL. Önerileriniz için şimdiden teşekkür ederim.
Aslı Şentuy
Sayın Aslı Şentuy,
Öncelikle, seçtiğiniz araçların kalitesi
konusunda sizi tebrik ederiz. Bu araçlar
arasında tercih yapmak gerçekten zor.
Servis ve hizmet kalitesi olarak ise her üç
modelin yüksek servis standartlarına sahip
olduğunu hemen belirtelim. Her üçünün
de beklentilerinizi büyük oranda karşılıyor
olmaları nedeniyle, sorunuza 2. el değeri
açısından cevap verelim. Bir modelin yenilenmesi (kasa değişikliği) durumunda, eski
modelin 2. el değeri genelde düşer. Buna
karşın, yeni modelin piyasada daha az bulunduğu veya hiç bulunmadığı durumlarda
2. el değeri yüksek olur. Honda Jazz, geçtiğimiz yıl model yenileme işlemi yaptığı
için, 2. el değeri sizin satacağınız tarihte
mutlaka diğer iki rakibinden daha yüksek
olacaktır.
55 bin TL’ye hangi
dizeli önerirsiniz?
Merhaba,
95.000 km’de, 2006 model Peugeot 407 1.6 HDI
sahibiyim. Aracımı satıp
yerine benzer özelliklerde dizel araç almak istiyorum. Aracımın ikinci el
değeri nedir? 20–25 bin TL
ekleyerek aynı segmentte
hangi modellerin sıfır kilometrelerini alabilirim?
Önerilerinizi bekliyorum.
Mehmet Karatürk
Sayın Mehmet Karatürk,
Aracınızı bugünkü piyasa koşullarında 30-33.000 TL gibi bir rakama satmanız mümkündür. Aynı segmentte sıfır
kilometre araçlar için 20-25.000 TL’den
daha yüksek rakamlar ödemeniz gerekebilir. Son çıkan kasasıyla Ford Mondeo ve Toyota Avensis’e ilave olarak, Opel
Vectra yerine piyasaya sürülen ve yeni
Insignia ile başarısını kanıtlamış olan VW
Passat ilk aklımıza gelen seçenekler.
Merhaba,
2006–2007 model Jetta ya da Passat 1.6
FSI araç almayı planlıyorum. Yaptığım araştırmalar şu an bu araçlarda 1.6 FSI motorların kullanılmadığı, bu motorların yerine
1.4 TSI motorların kullanıldığını gösteriyor.
Sizce 1.6 FSI almamın bir sakıncası var mı?
Bu motorların tekrar getirilmesi planlanıyor
mu? Olumlu ve olumsuz yönlerini ve tercihim ile ilgili görüşlerinizi öğrenmek istiyorum. Teşekkürler,
Göksel Reyin
Sayın Göksel Reyin,
1.4 TSI çok yeni ve gözde bir teknoloji.
Bu nedenle VW tarafından tercih ediliyor
olmasına rağmen bu, FSI motorların sorunlu olduğu anlamına gelmiyor. 1.4 TSI
motor bunun yanında daha küçük hacimli
bir motor olduğu için sıfır önerilebilir. Piyasada henüz 2. eli çok az var. Bu nedenle 2. el 1-2 yaşında Passat arıyorsanız, 1.6
FSI motorlar rağbet gören seçeneklerdir.
Jetta’da ise 1.6 102 HP seçeneğiniz var, fiyatları biraz daha düşük olduğu için tercih
sebebi olabilir.
DOD kaç çeşit
garanti sunuyor?
Merhabalar,
Web sitesinizi düzenli olarak takip ediyorum. Araç listesinde bazı araçlarda, sol tarafta garanti işareti oluyor. Bunun dışında
DOD’da sanırım opsiyonel ve otomatik garantiler de var. Farkları nelerdir, DOD’daki
garanti sistemi hakkında bilgi verebilir misiniz? Teşekkürler.
Ahmet Yayla
Sayın Ahmet Yayla,
DOD Araç Detay Bilgileri sayfasında garantili olduğu belirtilen tüm araçlarda geçerli olarak, DOD Otomatik Garanti araç fiyatının içinde sunulmaktadır. Motor, şanzıman ve diferansiyelin önemli parçalarını
kapsayan DOD Otomatik Garanti, aracı almanızdan itibaren 6 ay boyunca, herhangi
bir ücret ödemeden ve kilometre sınırı olmadan geçerlidir.
16
DOD Opsiyonel Garanti ise, Otomatik Garanti kapsamına ilave olarak düşük bir fiyat farkı ödeyerek alabileceğiniz ve aracın elektrik-elektronik aksamı ile motor
soğutma sisteminin ve çekiş sisteminin
önemli bir kısmını teminat altına alan, 12
ay süreli, en geniş DOD Garanti kapsamıdır. Prime DOD araçlarında distribütör garantisi bitmişse, 12 ay süreli opsiyonel garantimiz standart olarak sunulmaktadır.
DOD Garanti işareti olmayan, ancak DOD
Garanti kapsamına girebilecek araçlarda
da, araç fiyatının üzerine belirli bir meblağ eklenerek DOD Garanti alma imkanınız
mevcuttur. DOD Otomatik ve Opsiyonel Garanti hizmet ve parça kapsamları ile ilgili
daha ayrıntılı bilgiyi yetkili satıcılarımızdan
alabilirsiniz.
DOD Garanti kapsamındaki aracınız, bozulan parça garanti kapsamında olmasa
bile DOD Yol Yardım hizmetiyle, en yakın
servis noktasına çekilir.
17
REHBER
İkinci el
otomobil
almanın püf
noktaları
-5-
“Açık Artırmadan
Araç Alınır mı?”
Açık artırmalarda özellikle filo kiralama şirketlerinden dönen ve bakımları yetkili
servislerde gerçekleştirilen araçlar satılmakta. Fiyatların, genelde piyasa değerlerinin
altında olduğunu da düşünecek olursak iyi bir tercih olabilir.
Mevcut aracınızı uygun bir fiyata ve
zahmetsiz sattıktan sonra yeni bir araç alımı için alternatif kanallar arasında hızlı bir
seçim yapmanız gerekir.
Mevcut aracınızı satmadan önce, sadece
fikir cimnastiği ve görüş alışverişi şeklinde cereyan eden yeni araç edinme konusu, aracınızı sattıktan sonra ister istemez
daha acil bir gündem haline geldi. Bu süreç çelişkilere açık bir süreçtir. Daha önce
beğenmediğiniz araçları göz önüne almaya
başlarken, adaylarınız olan araçlar hakkında da olumsuz bilgiler edinebilirsiniz.
Perakende satış noktaları hariç en rasyonel araç alımı yapabileceğiniz kanal,
şüphesiz ki açık artırma kanalıdır. Ülkemizde son yıllarda farklı firmalar tarafından haftalık periyodlarda yapılan açık
artırmalar aracılığıyla birçok araç satılmaktadır. Organizasyon açısından firmadan firmaya farklılıklar olsa da, açık
artırmalarla ilgili birçok ortak noktayı
vurgulamakta fayda görüyoruz.
27
REHBER
İkinci el
otomobil
almanın püf
noktaları
- 5-
Binici kilometreye
galerici fiyata bakıyor
Açık artırmaya her yaştan ihtiyaç sahibi,
yetkili satıcı ve bu işi profesyonel anlamda yapan galericiler katılmakta. Karma bir
grup olması, açık artırmalarda farklı araçlara farklı müşteri kitlesinden talep gelmesini sağlıyor. Binici olarak tabir edilen müşteri daha düşük kilometreli ve daha temiz
ları, katılımcı sayısı ve başlangıç bedeli
(muhammen bedel olarak bilinir) mutlaka
farklılık arz eder. Bu da araçların fiyat artışına artı veya eksi olarak yansır. Bir önceki veya son birkaç artırmada fiyatların
ne kadar arttığına bakarak karar vemek
bu açıdan sizi yanılgıya sürükler. Bütün
bunlar bir yana, tamamen aynı özellikte ve
aynı sayıda araç, ard arda iki artırmaya girdiğinde, sonuçlar yine çok farklı çıkabilir.
Fiyatlarla ilgili olarak alıcıların dikkat
etmesi gereken husus, fiyatların piyasaya
göre hangi seviyede olduğudur. Açık artırmaya girmeden önce pey süreceğiniz araçlarla ilgili olarak hangi fiyata kadar çıkacağınıza önceden karar vererek hareket etmek
en doğrusudur. Açık artırma heyecanıyla,
satış fiyatının üstünde bir fiyata alıcı bulması çok nadirdir.
Açık artırmaya çıkarılan araçların tümünün yüksek kilometreli olması gibi bir genelleme çok hatalı olabilir. Kilometreleri
düşük olduğu halde açık artırmaya çıkarılan araçlar ise hem genel fiyat ortalamasını artırır hem de artırmanın daha geniş
bir müşteri kitlesine hitap etmesini sağlar.
Son iki yıldır açık artırmalarda satılan
araçların çoğunluğunu, filo kiralama şirketlerinden dönen araçlar oluşturmaktadır. Kiralama firmaları, sözleşmeleri bittiği
için aynı anda satılması gereken ve birbiriyle tamamen aynı özelliklere sahip, hatta
aynı renkte yüzden fazla aracı perakende
noktalarına dağıtmak, satış işlemlerini,
öngördüğünüz fiyatın üzerine farketmeden
çıkabileceğiniz gibi, çok beğendiğiniz bir
araç için “Bu aracı kaçırmamak lazım, bu
kadar uğraştık” dürtüsüyle de fiyatı biraz
yükseltme iznini kendinize vermelisiniz. Ancak belirli limitleri de aşmamak gerektiğini
hatırınızdan çıkarmamalısınız.
temizlik, nakliye ve bakım giderlerini takip
etmek ve satıldığında vekaletlerini çıkartmak yerine, çok daha pratik bir yöntem
olarak açık artırmayı tercih etmekteler.
Böylece perakende noktalarında ortaya
çıkacak iş yükü belirli bir nebze hafiflemekte, araçlar daha hızlı bir şekilde nakde
dönmektedir. Tamamen kiralama firmasının tercihi olan “satış kanalı seçiminin”
doğal sonucu da araçların ortalama piyasa
fiyatının biraz altında kalmasıdır.
Açık artırmada oluşan fiyatların genel piyasa çizgisinin biraz altında kalmasının bir
başka nedeni ise araçların garanti kapsamıdır. Açık artırma şartnamelerinde yapılan
ekspertizlerin, bağlayıcı olmadığı ve sadece
referans alınabileceği belirtilmektedir.
Ancak açık artırma yapan firmaların bu
araçlarla ilgili olarak kısıtlı güvence sunması, araçların kötü olduğu anlamına gelmez. Araçlara garanti verilmemesi, garanti
ile ilgili maliyetlerin karşılanması ile ilgili
Açık artırmaya
girmeden önce
pey süreceğiniz
araçlarla ilgili
olarak hangi fiyata
kadar çıkacağınıza
önceden karar
vermeniz yararınıza
olacaktır.
araçlara yönelirken, galericiler fiyat uygun
olduğu takdirde yüksek kilometreli araçlara
da pey sürebiliyorlar. Burada yanlış bilinen
bir hususu özellikle belirtmek lazım. Galericilerin ve yetkili satıcıların açık artırmada
bir araca pey sürmesi ancak kâr edecekleri
fiyata kadar mümkün, daha yüksek fiyatlarda binici avantajlı oluyor. Bu nedenle “Galericilerden araç kalmaz” mantığı geçerli
değil. Ancak profesyonellerinin fiyatları
daha iyi bilmeleri ve araçları daha iyi tanımalarından dolayı avantajlı oldukları da bir
gerçek. Öte yandan açık artırmaya çıkarılan
araçların tipine göre müşteri kitlesinin farklı araçlara yönelmesi de fiyatları belirli bir
dengede tutuyor.
Açık artırmalarda fiyat, müşterilerin en
çok sorduğu hususların başında geliyor.
“Bir önceki artırmada ne kadar fiyat arttı?” veya “Bu araç hangi fiyattan müşteri
bulur?” soruları çok anlamlı değil çünkü
çıkan araçların sayısı, araçların durum28
Açık artırmada fiyatlar piyasanın
altında kalıyor
Açık artırmaya çıkan araçların, ortalamada piyasanın biraz altında alıcı bulduğu
genel geçer bir doğru olarak kabul edilmektedir. Bunun belirli sebepleri vardır.
Her şeyden önce açık artırmaya sunulan
araçların bir kısmı, yüksek kilometreleri
nedeniyle, perakende olarak satışlarının
zor olacağı düşünülen veya daha önce perakende noktasında yüksek fiyatla satılamamış araçlardır. Perakende bir satış
noktasında teşhirde kaldıktan sonra açık
artırmaya çıkarılan bir aracın, perakende
bir konudur. Belirli bakım ve onarım maliyetlerinin karşılanması sonrası araçlara
garanti alınması da mümkündür. Bütün
açık artırma organizasyonlarında, araçların kaporta-boya durumu ve genel mekaniği ile ilgili bilgi verilmektedir.
Filo araçları servis bakımlı oluyor
Açık artırmaya çıkarılan araçların daha
çok filo kiralamadan dönen araçlar olması,
fiyatları aşağı çeken başka bir unsurdur.
Ancak ülkemizdeki genel piyasa koşullarının bu noktada da rasyonel bir zemine
oturmadığını vurgulamak durumundayız.
Filo kiralama hizmetleri, firmaların kendi
ana işlerine odaklanarak, araç yönetimi,
bakım, onarım, lastik değişimi, bandrol ve
sigorta gibi masraflarını tek bir elden takibini amaçlayan sistemlerdir. Bu sistemde,
aracı kullanan kişinin aracın bakımları ile
ilgili bir maddi yükümlülüğü bulunmadığı
için, aracın periyodik bakımları yetkili servise götürülerek yapılır, değişmesi gereken parçalar rahatlıkla talep edilir; bu da
araçların mekanik kondisyonlarının, genel ortalamanın üstünde olmasını sağlar.
Sıfırda satılan araçlar, ortalama olarak
üç-dört sene içinde ikinci elde satışa sunulmaktadır. Buna mukabil, zorunlu distribütör garanti süresinin iki yıl olması, bu
araçların, sonrasında daha düşük maliyetli
özel servislere yönlenmelerine veya hiç
servise gitmemelerine neden olabilmektedir. Filo kiralama araçları sürekli takip altında olduğu için servise gitmeme riski çok
daha azdır, bakım ve genel mekanik açısından Türkiye ortalamasının çok üstünde
oldukları rahatlıkla iddia edilebilir.
Kaporta-boya durumuna geldiğimizde ise
farklı bir olguyla karşılaşırız. Açık artırmalardaki kiralamadan dönen araç yoğunluğu,
araçların boyanan parçalarının da artması-
na neden olur. Bu yazı dizisinin devamında,
çok daha ayrıntılı olarak, boyanan-değişen
parçalarla ilgili bilinmeyen bazı hususları
sizlerle paylaşmayı umuyoruz. Bu noktada
şu kadarını ilave edelim; size hiçbir maliyet
yaratmayan ve görsel herhangi bir kusur
içermeyen boyanan-değişen parça adedini
dikkate alarak araç almanızı asla tavsiye
etmiyoruz.
Durumu ve fiyatı uygunsa alın
Yapılan ekspertizlere güven açısından,
otomotiv üzerine ihtisaslaşmış açık artırma firmalarını tercih etmenizi de öneririz.
Yukarıda belirttiğimiz hususların ışığında
“Açık artırmadan araç alınır mı?” sorusunun
cevabı, “Evet, araç durumu ve fiyatı uygunsa alınır” şeklinde verilebilir. Gerekli fayda/
maliyet analizini yaparak perakende ve açık
artırmadan alım seçeneklerini yukarıdaki
bilgiler ışığında değerlendirebilirsiniz.
Açık artırmadan araç satın alacaksanız ekspertizine
güvendiğiniz ihtisaslaşmış firmaları tercih etmelisiniz.
29
9$50,$57,5$1"
82 saniyede 1 aracın satışının
gerçekleştirildiği DOD Açık
Artırmaları Temmuz ayında da
tüm hızıyla devam edecek
Ayrıntılar www.dod.com.tr'de
30

Benzer belgeler

Kia`nın Avrupalı Yüzü

Kia`nın Avrupalı Yüzü Genel Yayın Yönetmeni Alper Aköz (Sorumlu Müdür)

Detaylı

Küçük Aslan Tekrar Sahnede

Küçük Aslan Tekrar Sahnede Genel Yayın Yönetmeni Alper Aköz (Sorumlu Müdür)

Detaylı

Olgunluğunun Zirvesinde

Olgunluğunun Zirvesinde Promat Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Evren Mahallesi, Evren 1 Oto Sanayi Sitesi Yanı, Esenyurt İstanbul Tel: (0212) 690 63 63 "DOD'un fiyat ve görüntü değiştirme hakkı saklı olduğundan DOD bu konula...

Detaylı

Sportif ve Fonksiyonel

Sportif ve Fonksiyonel Genel Yayın Yönetmeni Alper Aköz (Sorumlu Müdür)

Detaylı