Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel

Transkript

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel
Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak
bayıltılmasının bilimsel, islami ve etik olarak önemi
Asalet Sancakdaroğlu
Bayıltarak kesim
Bilimsel olarak en uygun kesim, bayıltan (şoklamak) ile hayvanın bayıltılması ve
hemen akabinde kesilmesidir. Bu çalışmada, bayıltma yöntemi sırasında hayvana
uygulanan tekniğin ne olduğunu, islam dini kaynaklarından Kur’an’ı Kerim ve
hadislerin yanı sıra, ünlü Kur’an müfessirlerinin hayvan kesimleri ve helallığı
konusundaki ayet ve hadis yorumlarını ve en sonda da bilimsel araştıraları içeren
makalelerin konu ile ilgili bölümlerini sizler için derledim. İnşaallah bu çalışma, hem
hayvanların refahı açısından onlara bir nebze yardım olacak, hem de kafalarımızdaki
sorulara cevaplar arayacaktır. Bunun için, kesimlerle ilgili bilimsel belgeleri dini
kurallarla karşılaştıracağız. Dini kuralların bilimsel gerçeklerle zıt düşmesi
düşünülemez. Bundan dolayı, bilimsel araştırma sonuçları ile dini uygulamalar
karşılaştırıldığında aradaki uyum daha güzel tesbit edilmekte, yapılan yanlışlar da
ortaya çıkmaktadır.
Bayıltarak kesim, uzman bir eleman tarafından, uygun bir kabinde
gerçekleştirilmesi halinde, hem hayvanın refahı açısından ve hem de karkas
kalitesinin iyi olması açısından en iyi yöntemdir. Bu yöntemde hayvan hem gereksiz
yere açık alanda veya kabinde devirme, zincirle asılma, çırpınma, korkma, bağırma
ve kaçmaya çalışma gibi konforsuz bir kesimi yaşamaz ve hem de kesim süreci
boyunca bilinci açık olmaz, kesim acısını hissetmez. Bundan dolayı bayıltmalı ayakta
kesimde fazla bir stres olmadığından, hem hayvanın refahı ve hem de karkas kalitesi
daha iyi olur. Şimdi bu düşünceleri bilimsel ve dini kaynaklardan araştıralım.
Bayıltılarak kesim de ileri sürülen islami endişeler nelerdir?
Bayıltılarak kesimde en çok sorulan soru: Acaba hayvan bayıltılırken ölürse
murdar et sınıfına girer mi? Hayır girmez. Neden girmez?
Bu konuda bilimsel gerçekleri ve İslami kuralları gözden geçirmemiz yeterlidir.
Bilimsel gerçekleri gözden geçirerek dini kurallara bakacak olursak, bilimsel
gerçeklerin Kur’an‘daki kurallar ile ne kadar uygun olduğunu daha rahat anlayabiliriz.
Öncelikle şu bilinmelidir ki, beyin ile kalp birbirinden
ayrılsalar bile yaşamaya devam ederler. Nitekim bugün
herkes biliyorki, kalp nakillerinde bir kalp bir insandan
alınıp başka bir insana 12 saat içinde nakledilebiliniyor.
Yani siz bir hayvanın kafasını bayıltan ile devre dışı
bıraksanız bile, onun kalbi ortalama 4 - 15 dakika kadar
daha atmaya devam edecektir. Kalbin çalışması, kalbin
kas dokusu ve buradaki bir takım özel kas hücrelerinde
oluşan elektirik akımı ile oluşmaktadır. Burada oluşan akım, kalpteki belli (Sinoatrial
ve Atrioventrikular düğümler) merkezlerde impuls oluşturarak kalbin atmasını
sağlamaktadır. Hatta bu merkezler impuls üretemezse bile, çevredeki sinir hücreleri
impuls üretmektedir. Dolayısıyla, kalp kas sistemi yeterli derecede oksijen ve besin
alabildiği sürece çalışmakta, alamadığı zaman durmaktadır.
Tüm bunlar gösteriyor ki kalp, vucut dışında da gerekli oksijen ve besin
aldığında çalışmaya devam etmektedir. Böylece kalbin beyinden bağımsız çalıştığını
anlıyoruz. Kalp uyarımlarını beyinden bağımsız üretir. Hormonlar vasıtasıyla bu
uyarımların hızı belirlenir. Kan ile taşınan oksijen ve besin, kalbin enerji üretmesi için
gereklidir. Ayrıca oksijen olmasa bile, oksijensiz enerji üretimi ile bir süre daha
atmaya yetecek enerji üretilebilir. Kalp attıkça vücutta bulunan kanı kendine çeker ve
kesikten dışarı tahliye eder. Vücutta kan kalmayınca da, kalp kendi elektiriğini
üretemeyecek ve duracaktır. Bu durum bilinçli kesimde de, bayıltmalı kesimde de
aynıdır.
Beyin de kendi elektiriğini kendi üretir. Taze oksijenli kan ve gıdayı alamayınca,
o da 1 kaç dakika içinde elektirik üretemez ve ölür. Bu süre içinde bayılmamışsa acı
çeker. Bayılmışsa hiçbir acı hissetmez. Bayıltmalı kesimdeki amaç beyindeki acı
hislerini kapatmaktır.
Bayıltılan hayvandan akan kan miktarı aynı mıdır?
Evet, aynıdır. Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki, bilinçliyken kesilen bir hayvan
ile bayıltıldıktan sonra kesilen hayvanların kan kayıp hızları ve miktarları aynıdır.
Yandaki, çok sayıda profesör tarafından yapılmış bir bilimsel araştırmadan alınan
tabloda da bu görülmektedir. Daha önceki araştırmacılar da benzer sonuçlar elde
etmişlerdir.
Kesim metodları ve bunların karşılaştırılması
1- (Türkiye’deki uygulama) Boğazın hemen üstünden yapılan kesime zebh
kesimi denilir. Bu durumda hayvan en erken 1,5 dakikada bilincini
kaybetmekte ve fakat bu çoğu kez 8 dakikaya kadar devam etmektedir. Bu
yöntemde kan akışı yavaş olduğundan, bilinç kapanması da uzun sürer.
Tüm bu sürede hayvan acı çeker. Bu yöntemde kan sadece iki
atardamardan boşalmaktadır. Bir tonluk bir boğanın en az 50 - 60 litre
kanının bu iki atardamardan boşalması oldukca uzun sürer ve hayvanın
bilincinin kapanması bundan dolayı geçikir. Acı çeken bir can için, bir saniye
bile çok uzun bir süredir. Kan tahliyesi sırasında bu damarların uçlarında
pıhtılaşmalar da olduğundan, tahliye daha da uzun sürecektir ve bilinç kaybı
da o derece daha geç oluşacaktır. Tabi bu da, yine hayvanın daha uzun bir
süre acı çekmesi demektir.
2- Göğüs kesimi, yani Nahr kesimi yönteminde hayvan 15 saniye içinde
bilincini kaybetmektedir. Bu yöntemde kalpten çıkan ana atardamar
kesildiğinden, kan boşalımı ve dolayısıyla bilinç kaybı daha hızlıdır. Bayıltan
kullanılmayan durumlarda usta bir kasap tarafından yapılmak kaydıyla nahr
kesimini tavsiye ediyoruz. Nahr kesimi zebh kesimi gibi uygulanmaz. Burada
boğaz kesilmez. Kan daha çabuk
aksın diye, kalbe yakın olan
göğüsten bir bıçak darbesi ile ana
atardamar yarılır. Hayvanın boğazı
daha
sonra
istenilen
yerden
kesilebilinir ve et kaybı yaşanmaz
Nahr kesimi: Hızlı kan boşalımı, 15
saniyede bilinç kaybı ve acı çekme.
Zebh kesimi: Yavaş kan boşalımı,
8 dakikaya kadar sürebilecek biliç
kaybı ve acı çekme.
Nahr kesimi: Hayvanın göğsünden boğazına doğru açılan bir yarıktan, kalbin çıkışındaki damar
kesilir. Kan 15 saniye içinde hızla boşalır ve hayvan daha az acı çekmiş olur. Boğaz daha sonra
kesilebilir ve kafa gövdeden ayrılabilir. Resimde birden bire boşalan kanı görüyorsunuz.
3- Bayıltanlı (şok) kesim 2 salise de hayvanın bilincini kapatmaktadır ve
hayvan hiç bir acı çekmemektedir. (Aşağıda bu yöntemi detayları ile
anlatacağım) Bilincin bir an önce kapanması ve hayvanın en az seviyede acı
çekmesi için kullanılan yöntemlere baktığımızda, bayıltanlı kesimin 2 salise
içinde hayvanın acı hislerine son verdiğini görmekteyiz. Hayvan bu kadar
kısa bir zaman diliminde darbeyi bile hissetmemektedir. Bu yöntemde
hayvan hiçbir şeyden habersiz ayakta beklerken, birden bire bayıltılmaktadır.
Hayvan, bağlanma, devirme gibi eziyet, stres ve korkuyu yaşamamış olur.
Kur’an, (َ‫ ْالب ُْدن‬- semiz olan küçük veya büyükbaş) bedenli hayvanların ayakta
boğazlanmalarının gerektiğini belirtmektedir. (Hac 36). Bu ayet bilimsel
tesbitleri desteklemektedir. Türkiye’de kesimhanelerde hayvanlar öncelikle
zor şartlar altında devrilmeye çalışılmakta, daha sonra ayak bileklerine zincir
takılarak zeminden yukarı çekilmektedir. Bu durumda istisnasız tüm
büyükbaş hayvanlar çığlıklar atmakta ve acı çekmektedirler. Koyunlar ise
sesli tepki veremediklerinden, acılarını sadece çırpınma ile ortaya
koymaktadırlar. Bayıltanlı kesimde ise, hayvan henüz ayaktayken tüm bu
acılardan 2 salise içinde kurtulmaktadır.
4- İkisi bir arada kesim (Kesim ve akabinde bayıltma).
Resimde görüldüğü gibi, hayvan
kabinde bulunurken çenesi hafif
yukarı kaldırılır ve boğaz kısmı
kesime müsait hale getirilir.
1. kesim yapılır,
2. akabinde kasap hiç vakit kaybetmeden 1 - 2 saniyede hayvanın
alnına bayıltan uygular ve hayvan
bilincini anında yitirir. Acı çekmemiş
olur.
Bir görüşmemizde, Diyanet İşleri
Başkanlıği Din İşleri Yüksek Kurulu
Üyesi sayın Dr. Muhlis AKAR bey,
‘Bu kesim şekline hiç bir hoca hayır
diyemez’ diyerek fikrini açıklamıştır.
Bu kesim şeklinde, hayvan kabin içinde ayakta durmaktadır. Kesim için bir
veya iki kişi hayvanın başındadır.
1) Önce bayıltan hazırlanır. (Bayıltan hazırlanmadan kesime geçilmez)
2) Kasap, bıçağı ile hayvana henüz bilinçliyken zebh kesimi (boğazdan
kesim) uygular.
3) Hazır tutulan bayıltan bir iki saniye içinde hayvanın alnına uygulanır.
Hayvan, bu durumda önce kesilmiş ve akabinde de hemen bayıltılmıştır. Bu
kesimde hayvan kesimden en fazla 1 - 2 saniye sonra bayıltıldığından,
sadece bu kısa süre içinde acıyı hissedebilir. Bu kesim şekli tüm islam alemi
tarafından kabul görmektedir. Fakat çok bilinen bir kesim olmadığından her
yerde uygulanmamaktadır. Bayıltanlı kesimi kabul etmeyenler, hayvana
eziyet vermek istemiyorlarsa, kesinlikle bu yöntemi öğrenmeli ve
uygulamalıdırlar. Avrupa’daki çok sayıda islami kesimhaneler bu sistemi
uygulamaktadırlar.
5- İlaçla bayıltma. Bu yöntem, hayvana verilen ilacın daha sonra eti yiyene
zarar vereceğinden, uygulanması sözkonusu değildir.
Bayıltan nedir? (Şoklama)
Halk dilinde tabanca olarak bilinen alet aslında tabanca değildir. Alet, ya hava
basıncı ile çalışır, ya da içine konulan bir kapsülün patlaması ile oluşan basınç ile
çalışır. Bu güçlü basınç esnasında aletten bir mil çıkarak hayvanın kafatasına
çarparak deler ve derhal geri çekilir. Bu 2 salise sürer ve hayvan anında bayılır.
Kasap ise bir kaç saniye içinde hayvanı keser. Hayvan hiç bir acı ve stress
yaşamamış olur.
Aşağıda iki çeşit bayıltan kesiti görmekesiniz.
Delmeli bayıltanda, ucu ok gibi bir mil hayvanın kafatasından içeri girip beyni
yaralayarak geri çıkar. Darbelide ise hayvanın kafatasına şiddetle vurarak hayvanın
bayılmasını sağlar. Ancak eğer hayvanın kafatası çok kalın ise, bu durumlarda
darbeli bayıltan hayvanı bayıltamadığı gibi, ona büyük bir acı verecektir. Bundan
dolayı, delmeli bayıltanı tavsiye ediyoruz.
Kur’an’ı kerime baktığımızda da bayıltmalı kesim şeklinin bir sakıncasının
olmadığını görmekteyiz.
Öncelikle Kur’an, ’Tayyip’ olan gıdanın helal olduğunu vurgular. "Ey iman
edenler! Size verdiğimiz rızıkların tayyip olanlarından yiyin… Bakara 172. Temiz ve sağlıklı
olan gıda helaldir. Temiz gıda, insan sağlığına uygun ve kesinlikle hastalıklı
olmayandır. Çünkü helallik konusunda bu nokta çok önemlidir. Gıda temiz ise
helaldir. (Bu yazının sonunda bir çok Kur’an müfessirinin konu ile ilgili ayet
yorumlarını aktaracağım)
Enam Suresi 145 de ve Maide Suresi 3 de, Ku’ran ’leş’ yemeyi yasaklar. Yani,
kendiliğinden ölmüş bir hayvanın (leş) etinin yenmesi yasaktır. Neden? Çünkü,
eğer siz hayvanın neden öldüğünü bilmiyorsanız, onun sağlıklı, yani temiz olduğunu
da bilemezsiniz. Ve Kur’an tabiriyle o et bir ’leş‘tir. Bayıltanlı kesim, kontrollü bir
kesim olduğundan, burada hayvan kendiliğinden ölmüş leş sınıfına girmez. Bilimsel
olarak bu hayvan bir leş değildir. Nasıl ve ne zaman öldüğü bilinmeyen ölü hayvanlar
leştir. Kontrollü olarak ölen, düzgün şekilde kanı akıtılan hayvanlar leş sınıfına
girmez. Bayıltılarak kesilen bir hayvan, öyle bir kaç dakika içinde leş haline de
dönüşmez. Hayvan bu durumda da halen temiz ve sağlıklıdır. Çünkü, hayvan o an
bayıltılmış ve akabinde hemen kesilmiştir. Nitekim bu konuda da Kur’an Maide Suresi
3 de‚ ‘bir hayvan bir darbe sonucu ölmüşse ve siz ona yetişip kesmişseniz o
hayvan helaldir‘ der.
Bilimsel olarak yapılan da budur. Hayvan bir darbe ile bayıltılıyor ve akabinde
kalbi henüz durmadan kesiliyor.
Kur’an ile bilim birbirine ters düşmesi mümkün değildir.
Peki Hz Muhammed (sav) neden bıçaklı kesim yapmıştır ve bu kesimi
uygulamak sünnet değil midir? Burada şunu görmek gerekmektedir. Bayıltanlı kesim
modern ve ilmi bir gelişmedir. Tıpkı internetin, matbaanın, ulaşım araçlarının
bulunması gibi. Peygamber (sav) bu dönemde yaşamış olsaydı telefon kullanmaz
mıydı? Veya teknolojik gelişmeleri elinin tersiyle iter miydi? Hayır itmezdi. Aynı
şekilde hayvanın acı çekmemesi için bulunmuş bu aleti de seve seve kullanırdı.
Örneğin, Peygamber (sav) dişlerini temizlerken misvak kullanmıştır. Şimdi ise
elektirikli fırçalar kullanıyoruz. Eğer biz burada asıl mesaj olan diş temizliği yerine
misvaka kutsallık yüklersek yanılmış oluruz. Bayıltan da böyledir. Peygamber (sav),
bıçağını hayvanın gözü önünde bilevleyen kasaba bile karşı gelmiş, “Bunu
hayvanın gözü önünde yapma. Çünkü bu durum hayvana ikinci bir acı verir“
buyurmuşlardır. Burada verilen asıl mesajı anlamak yerine, bıçağa kutsallık verirsek,
Kur’an’ın ruhuna, ve peygamberin mesajına ters hareket etmiş oluruz.
Teknolojik gelişmeleri bizler kendimiz için kullanırken, hayvanlar için
kullanmamamız hiç de etik bir davranış değildir. Biz ameliyata girerken acı
hissetmemek için iğne kullanıp bayıltılırken, hayvanlarda bayıltanı kullanmamak etik
değildir.
Peygamber (sav), kesimde eline bıçağı almıştır diye sadece bıçağa sarılmak,
tayyip gıdanın helalliğini anlamamak demektir. Teknolojik imkanlara rağmen
hayvanlar kesilirken uyulanan eski metod hem hayvan refahına terstir, hem de
içtihatlar kapısının açık olmasına sırtını dönmek demektir.
Kurban kesimleri sırasında bayıltan kullanılabilir mi?
Buradaki endişe, yaralı bir hayvanın kurban edilemeyeceği ile alakalı endişedir.
Kesimden önce hayvanı bayıltmak için kullanılan bayıltan, kafatasında bir yara
açtığından dolayı kurbanın kabul edilemeyeceği düşüncesi doğru değildir. Çünkü
Kurban sahibi, Rabbi için takva ile sapasağlam bir kurban seçmiştir ve adama
sırasında ekipman olarak bayıltan kullanmaktadır. Hayvan halen halis muhlis
niyetlerle en iyisinden seçilmiş bir kurbandır. Buradaki amaç, hayvanın sakat veya
yaralı olması değil, insanın imkanları dahilinde tertemiz niyetlerle Rabbi için adağıdır.
Bir insanın tek imkanı olan, yaralı olan hayvanını adak etmekse, bunu engellemeye
kimin gücü yetebilir? Bazı müfessirler, ‘takva ile seçilmiş bir kurban, yaralı olsa bile
bu sorun değildir’ demişlerdir. Yaralı hayvanın kurban edilemeyeceği düşüncesindeki
asıl hedef, bazı insanların, ellerinde imkan olmasına rağmen, eziği, çürüğü, yaralıyı
seçmemeleri yolunda onları uyarmak içindir. Burada Allah’a et ve kan değil, insanın
takvası ulaşır. Bundan dolayıdır ki, kurbanda da bayıltan bir kesim ekipmanı olarak
kullanılabilir.
Hayvanın bayılması için kafasına vurulan mil irkitici
değil midir?
Bir karşılaştırma yapalım. Bıçakla bir veya iki, üç darbe ile boğazı keserek
hayvana 8 dakikaya kadar acı çektirmek mi, yoksa 2 salise içinde bilincini kapatmak
mı daha korkunç? Birisinde bir hayvanı güç kullanarak zorla yere yatırmak ve bıçak
saplayarak veya sürterek kesme, bağırtmak, çırpındırmak stres vermek var, diğerinde
ise hayvan ayaktayken kafasına sadece 2 salise süren bir bayıltma uygulaması var.
Bunu irkitici bulmak, alışık olmadığımızdan kaynaklanır. Alışık olmayanlar bile daha
ilk bayıltılmadan sonra, hayvanlarının acı çekmeden kesildiğini görecekler ve buna
yürekten memnun olacaklardır.
Bilinçli kesimde hayvanın acı çekmediği düşüncesi
Toplumda bazı kişiler, bilinçliyken kesilen hayvanın acı çekmeyeceğini ileri
sürmektedirler. Hayvan elbette acı çekmektedir. Bunu, hayvanın korkmasından, acı
içinde böğürmesinden, ağlamasından, altına korkudan dışkılamasından, gözlerinin
son derece açılmasından da kolayca anlarız. Ayrıca bunu test etmek de çok kolaydır.
Hayvan kesildikten sonra bilinçliyse, dışardan gelen tehlikeleri görmeye devam
etmekte ve buna tepki vermektedir. Kesimden sonra saniye tutarak hayvanın gözüne
dokunun. Hayvanın şah damarı kesilmiş olsa bile, gözüne dokunduğunuz an, gözüne
gelen tehlikeyi görecek ve gözlerini kapayacaktır. Bu durum, bilinçli kesimlerde 8
dakikaya kadar sürmekte ve bu da hayvanın dışardan gelen tehlikeleri gördüğü,
hissettiği ve tepki verdiğini göstermektedir. Ayrıca son teknolojiler uygulanarak,
kafatasına bağlanan diodlar ile acının şiddetide ölçülebilmektedir.
Ve hatta diyelimki hayvanın acı çekip çekmediği halen belli değildir. Bu
durumda bile bir insan olarak etik düşünmeliyiz ve acı çektiğinden hareket etmeliyiz.
Hayvanın kafasına bayıltan uyguladıktan sonra
kesimden vazgeçsem hayvan tekrar yaşar mı?
Bu soru, “Ben 100 metre yükseklikten intihar için atladım ve düşerken intihardan
vazgeçtim. Yaşamaya devam eder miyim?” sorusuna benzer. Bıçakla hayvanın
boğazını ve nefes borularını kestikten sonra da, hayvanın yaşaması için kesimden
vazgeçtim demiyorsunuz. Onun için, bayıltan uygulamadan evvel kesin karar vermek
gerekir. Bu hayvanı kesecek misin kesmeyecek misin? Bu karardan sonra bayıltan
uygulanmalıdır. Eğer buradaki sorudan kasıt, hayvanın ölüp ölmediği ile ilgili ise, bu
soruyu soranlar, halen Kur’an’daki ‘Tayyip gıdanın helal olduğu‘ ayetini
anlamamışlardır demektir. Nitekim biz hayvanı bıçakla keserken de öldürüyoruz. Biz,
hayvanı öldürdüğümüzü söylemiyoruz, sadece hayvanı kestik diyoruz.
Hayvana bayıltan uygulandığında onun öldüğünü hiç bir bilim adamı söylemez.
Bundan dolayıdır ki, tüm yazılı bilimsel yayınlarda, ‘bayıltan kullanmak hayvanın
öldüğü manasına gelmediğinden, bayıltma işleminden hemen sonra derhal
hayvanın kesilme ve kanının akıtılma şartı’ yeralır. Hayvan ancak kanının
aktılması sonucu ölme sürecini tamamlamaktadır.
Sonuç
Hayvanlara karşı sorumluluklarımızı yerine getirirken etik olabilmek adına,
onlara acı vermemek için tüm teknolojik gelişmeleri uygulamalıyız ve bu uygulamayı
islam dini desteklemektedir.
İslam dini, bilimsel verileri ve teknolojik ekipmanları reddetmez. Burada
hayvanların kesim sırasında acı çekmemesi ve yeni keşfedilmiş bir kesim aleti
‘bayıltan’ sözkonusudur. Şurası bir gerçektir ki, bu alet bulunmadan evvel, bir
hayvanın sağlıklı olduğundan emin olmak için onun yaşıyor olmasını önemsemek
elbette en doğru yoldur. Fakat bugün gıdanın sağlıklı olmasına, daha kesimler
başlamadan önce dikkat edilmektedir. Veteriner hekimler bu konuda oldukca
eğitimlidirler. Bundan dolayı, veteriner hekim olmayan din adamları, bu konudaki
içtihadlarını yeniden gözden geçirmeli, konunun uzmanlarına kulak vermelidirler.
İslam dini tayyip gıdayı helal saymaktadır. Bayıltma sırasında hayvan ölmemektedir.
Fakat o an velevki ölmüş olsa bile, o gıda halen tayyiptir. Çünkü kontrollü bir ölüm
vardır, kendiliğinden bir ölüm sözkonusu değildir. Bayıltan tıpkı bıçak gibi kesimin bir
parçasıdır.
Yukarıdaki bilimsel verilere rağmen, dinadamları halen karar vermeye
zorlanıyorlarsa, hayvanlara acı çektirmemek ve bu vebaldan kurtulmak adına, bir an
evvel 4. sırada anlattığımız kesimin (İkisi bir arada kesim (Kesim ve akabinde
bayıltma)) uygulanması için halkı ve kesimhaneleri uyarmak ve bilgilendirmek için
ellerinden geleni yapmalıdırlar. Çünkü, kesimhaneler olsun, yönetmelikleri yazan
devlet kurumları olsun, bunların hepsi, din adamlarının vicdani kararlarına bağımlı
olarak haraket etmektedirler.
EK 1:
Konu İle İlgili Ayetlere Tefsirlerde Müfessirlerin Yorumları
Bu bölümde, çeşitli müfessirlerin konu ile ilgili ayetleri nasıl tefsir ettiklerini derledim.
Tevsirleri toplayarak, kesim bölümlerinde Kur’an kavramlarına verdikleri manaları alarak
buraya sıraladım. Yine müfessirlerin konu ile ilgili Peygamber (sav) den aktardıklarını da
alarak burada sıraladım. Bundan amacım, kavramlara verilen manaların ve peygamber
hadislerinin de hayvan refahına ne denli destek olduğunu gözler önüne sermek ve yıllardır
yapılan yanlış uygulamalardan ve acılardan hayvanları kurtarmaktır.
HAYAT KAYNAĞI KUR’AN TEVSİRİ - M. Sait Şimşek
1
2
3
Leş: Öldüreni olmaksızın kendiliğinden ölmüş hayvan kasdedilir. Çoğunlukla bu şekilde ölmüş
olan hayvanlar hastalık nedeni ile ölmüşlerdir. Etleri, ölümlerine sebep olan mikropları
taşımaktadır. Bu durumlar hariç genel olarak onların etleri yenilebilir.
Kan: Burada kasdedilen, ciğer, dalak gibi katı kan değil, sıvı kandır. Hayvan kesilip kanı
akıtıldıktan sonra, etlerinin damar ve sinirlerinde kalan kanın etle birlikte yeniliyor olmasıda
bir sakınca yoktur.
Yetişip kesmek: Canının çıkmadığına dair en küçük bir ibare mevcutsa, kesilip yenilebilir.
Mesela ayağını çırpan, kuyruğunu sallayan, kısaca canının çıkmadığına dair herhangi bir
hareketi olan hayvana yetişilip şer’i olarak kesilirse yenmesi caiz olur.
SAFVETU-T TEFASİR - Sabuni
1
2
Leş, kesilmeksizin kendiliğinden ölen hayvandır. Zemahşeri şöyle der: Bunlardan canlılık
alameti gösterenler kesilmeleri halinde tekrar helaldir.
Taberi şöyle der: Allah‘ın temiz kıldığı şeyleri şer’i usule göre boğazlarsanız helaldir.
Çağdaş meselelere fetvalar - Yusuf el Kardavi
1
2
3
Dışarıdan ithal edilen muhafaza edilmiş etleri ve tavukları yemenin hükmü nedir?
Şüphesiz, bu etler çeşitlidir. Bir kısmı ehli kitap yanından geldiğinden Allah bunların
yenilebileceğini ayetinde buyurmuştur.
Müslümanların bir kısmı, kesimlerin bilinmesini ve Allah‘ın isminin zikredilmesini şart
koşuyorlar, bir kısmı ise bu hususu şu delilden dolayı kolaylaştırmışlardır. Bazı kimseler
Resulullaha (sav) sordular: Bir kavim bize et getiriyor, biz ise onların bu etin üzerine besmele
çekip çekmediklerini bilmiyoruz. Bunun üzerine Resulullah (sav) şöyle buyurdu: Et üzerine
Allah‘ın ismini zikredin ve yiyin“.
Büyük Kur’an Tefsiri – Dirayet ve Rivayet Tevsiri – Ali Arslan
1
2
3
4
5
Ayetteki meytet (ölü) kendiliğinden ve herhangi bir sebep olmaksızın ruhu bedeninden çıkmış
hayvan demektir.
Kandan maksat, akıp bedenden çıkan kandır.
Ölünceye dek sopalanan ve taşlanan hayvanın eti haramdır.
İbni kesir şunları söylüyor. Harici sebebler olmaksızın kendiliğinden ölen bir hayvanın etinde
kan kalır. İçinde kan kalan bir etin yenmesi hem dine hem bedene zarar verir. Bunun içindir ki
cenabı hak, murdarın etinin yenmesini haram kılmıştır.
Resullullah: Deniz suyu pek temizdir, dolayısıyla ölüsü helal olan bir mahluktur.
6
7
8
İbni Abbas’a, dalak yenir mi? diye soruldu, yeyiniz cevabını verdi. Dedilerki, o kandır. İbni
Abbas, cenabı hak ancak akıtılmış olan kanı size haram kıldı buyurdu.
Sahih de, Adiy bin Hatim‘den rivayet edilir. Sordum ey Allah‘ın Resulu, ben bazen ava miradı
(uçları sivri ortası kalın ok) atıyorum. Vurarak öldürüyorum. Onları yiyebilir miyim.
Buyurdular: Miradı attığın zaman, eğer delerse, avlananın etini ye, eğer delmezse etini yeme,
çünkü o vurularak öldürülmüş sayılır.
Sahiheynde Rafi Bin Hudeyc‘ten rivayet edildi. Ey Allahın Resulu, biz yarın düşmanla karşı
karşıya geleceğiz, bizim beraberimizde bıçak yok. Acaba biz keskin kamışlarla hayvanı
kesebilir miyiz? Resulullah buyurdular: Kanı akıtan her aletle kesilen hayvanın eti yenilir, onu
yiyiniz.
Furkan Tefsiri - Prof. Dr. Muhammed Mahmud Hicazi
1
2
3
4
5
6
Ey iman edenler! Allah’ın size helal kıldığı nimetlerin temiz ve hoşlarını kendinize haram
etmeyin.
Ölü, herhangi bir failin eylemi olmaksızın kendiliğinden ölen hayvandır. Etini yemek zararlı
olduğu için haram kılınmıştır. Zira çoğunlukla bunlar hastalıktan dolayı ölürler ve hastalığın
mikrobu da bedenlerinde kalmış olur. Kaldıki sağlıklı kimseler bunların etlerini yemekten
tiksinirler.
Hayvanı gevşeyene kadar vurarak öldürmek, islam dininde yasaktır. Çünkü bu, hayvana
normal şekilde boğazlamadan daha çok acı verir. Haram kılınması bu sebeptendir.
Zamanımızda av tüfeklerinde kullanılan kurşunlarla öldürülen hayvanların etlerini yemek,
sahih olan görüşe göre caizdir.
Canlı iken yetişip kestiğiniz hayvanlar bu haramlık hükmünün dışındadır.
Maide suresi 3 de, helal hayvanların nasıl haram olacağı anlatılırken, bunun peşinden gelen,
Maide 4‚ Size temiz şeyler helal kılındı, ayeti niçin nazil oldu? Bu ayetin nuzul sebebi, rivayet
olunurki, Hatim Tai‘nin oğlu Adiy ile, Muhelhel et Tainin oğlu Zeyd, Resulullaha, ya Resulullah,
Allah ölü hayvanı yemeyi haram kıldı. Bizim için helal olan nedir? diye sordu. Bunun üzerine
Maide Suresi 4 nazil oldu.
Hak Dini Kuran Dili - Elmalılı Hamdi Yazır
1
2
3
4
Leş: Bıçakla kesilmeyenler leştir.
Hırıstiyanlar, bıcakla kesilmemiş bir hayvanın kafasına ağır bir demirle vurarak yerler. Güya
bunlar dahili sebeple ölmeyip, bir insan tesiriyle ölmüş olduklarından leş gibi değildir derler,
kesilmiş gibi telakki ederler. Halbuki bunlar kesmek suretiyle kanları akıtılmamış olduğundan
tamamen leştirler ve haramdırlar. (Burada Elmalılı Hamdi Yazır‘ın, bayıltanlı kesimde de kanın
tıpkı bilinçli kesimde olduğu gibi boşaldığını bilmediği ve bundan dolayı hayvanı pis olarak
hükümlendirdiği anlaşılmaktadır)
(Maide Suresi 3: Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilen, boğulmuş, vurulmuş,
yüksek bir yerden düşmüş, boynuzlanmış yırtıcı hayvan tarafından yenmiş, -(illa ma
zakkeytum ‫ ) إِالَّ َما َذ َّك ْي ُت َْم‬kestikleriniz hariç haramdır…) “Zekaa“ temizlik manasına da
gelmektedir. Dolayısıyla ayetteki illa ma zakkeytum ifadesine, “temizlediğiniz müstesna“ gibi
bir mana vermeye kalkışılmamalıdır. Tezkiye ile pis hayan temizlenemez.
“Tezkiye“ zekat yapmak da demektir. Burada zekatına yetişmek manası da vardır.
Hadislerle Kur’anı Kerim Tefsiri - Ibni Kesir
1. Ölü: Hayvanın boğazlanmadan veya avlanmadan ölmesidir. Yasaklanma sebebi, akmamış olan
kanının bedene zarar vereceğinden dolayıdır. Bunun istisnası sadece balıktır. Çekirge de
böyledir.
2. Sahih bir hadiste Adiy ibn Hatim der ki: Ben, Hz. Peygambere; ey Allah’ın Resulü, ben
silahımla avıma atıyor ve vuruyorum. Buyurdularki: Silahınla atıp vurduğun ve deldiğin şeyi
ye! Eğer ucuyla isabet eder ve delmeden öldürürse o vurulan bir şeydir, onu yeme.
3. Hz. Peygamber‘e kesici aletten sual edilmiş o da sorulana umumi bir ifade kullanmıştır.
Alehisselatu Vesselam efendimiz sözlerin en derli toplusuna sahip idi. Çünkü Rasullullah (sav),
kanı akıtan ve üzerine Allah’ın adı anılmış olan her şeyden yiyin, buyuruyor fakat onu kesin
buyurmuyor. Bu durumda kesici alet herhangi bir alet olabilir. Nitekim okun vurarak
öldürdüğü hayvan değil, delerek mutlaka kanının akıtıldığı hayvan helaldir.
4. Buhari ve Müslim’in Sahihi’nde Rafi İbn Hadiç’ten nakledilir ki: o şöyle demiş: Ben dedim ki:
ey Allah’ın resulü, biz yarın düşmanla karşılaşabiliriz. Yanımızda büyük bıçak bulunmaz. O
zaman kamışla keselim mi? Resulullah buyurduki: Kanı akıtılıp üzerine Allah’ın adının anıldığı
hayvanı yiyiniz.
5. Bazı alimler derlerki: Allah‘ın adının anılması, vazgeçilmez bir şarttır. Fakat bunun, fakat
bunun hayvanın boğazlanması esnasında olması şart değildir. Zira yenilirken besmele çekilirse
kafidir. Böylece, yemeği yerken besmele çeken bir insan, Allah adının anılmadığı bir şeyi
yememiş olur. Sahih-i Buhari’de Hz Aişe’den rivayetle; bir kavim, Hz. Peygambere gelerek
derler ki; ‘Bazıları bize et getiriyorlar. Bunun üzerine Allah’ın adını anıp anmadıklarını
bilmiyoruz. Ondan yiyelim mi yemeyelim mi? Resullullah (sav) buyurdu ki: Allah’ın adını anınız
ve yeyiniz.
6. Anladığımıza göre boğazlanmanın sırrı, hayvana azap vermeden ve en kısa yoldan onun canını
çıkarmaktır.
7. Bir adam, davarı yatırmış bıçağını biliyordu. Peygamber kendisine dediki: Onu defalarca
öldürmek mi istiyorsun? Niçin onu yatırmadan önce bıçağını bilemedin?
8. Boğazladığınız zaman, öldürdüğünüz zaman güzel öldürünüz. Bıçağı bilevleyerek hayvanı
müsterih ediniz.
9. Bir gün Hz. Ömer, bir adamın kesmek üzere götürdüğü bir davarı sürükleyerek götürdüğünü
görünce dedi ki: Sana ne oluyor? Onu ölüme güzel götür.
Fahraddin Razi
1-
Leş Eti: "Meyte"dir. Müşrikler mü´minlere: "Sizler, kendi öldürdüğünüzü yiyor, ama Allah´ın
öldürdüğünü yemiyorsunuz" diyorlardı. Bil ki "meyte"nin haramlığı akla da uygundur. Çünkü
kan pek latif bir cevherdir. Binâenaleyh hayvan kendi kendine öldüğünde, damarlarındaki kan
tıkanır kalır ve kokuşup bozulur. Bundan dolayı onu yemek, büyük zararlara sebebiyet verir.
Fizilali KUR’AN - Seyyid Kutup
1. Bu gün size bütün iyi ve temiz şeyler helal kılındı ayeti, daha önceki ayette zikredilen helal
çeşitlerini birbirine bağlar ve tek hedefi esas alır. Bütün iyi ve temiz olanların helal oluşudur
bu.
2. Allah pisliklerden başka bir şeyi haram etmez.
EK 2:
Kesimlerle ilgili bilimsel makaleler
Bu bölümde çeşitli bilim adamlarının konu ile ilgili tesbit ve raporlarına yer vereceğim. Bu
makaleler bilimsel çalışma yayınlarından alınmıştır. Sıralamada önce hangi yayınların
makalesi olduğunu gösteren bir belge ve daha sonra da makalenin içinden konu ile ilgili
bölümleri sizlere sunacağım. Bundan amacım da, yukarıda okuduğumuz islami kaynakların
aşağıda okuyacağımız bilimsel kaynaklarla ne denli örtüştügünü gözler önüne sermektir.
Et Bilim dergisi - Meat Science –
Bayıltma ve kan tahliyesi sırasındaki temel biligiler
Sayfa 144
Bayıltma uygulamasına rağmen hayvanların bir takım kıpırdamaları, bayıltma işleminin tam
gerçekleşmediği manasına da gelebilir.
Tosun ve sığırlarda kanboşalım oranının yüksekliği, hayvanların kesilmelerinin ardından yaptıkları
hareketlerden de etkilenmektedir. Bu hareketlerin, bayıltan ekipmanının sığırlarda yanlış
pozisyonlandırılmasından da kaynaklanmış olabileceği açıklığa kavuşturulmalıdır. Ancak şurası da
biliniyor ki, kafanın yana doğru hareketleri ve bacakların hareketliliği, tam manasıyla bayıltılmış
hayvanlarda da görülmektedir. Baygın hayvanlarda boğazın ve geriye doğru hareketliliğin tesbit
edildiği de görülmüştür. Bu, özellikle de hayvanın zeminden yukarı çekildiğinde, hayvanın zincire
vurulduğunda veya kesim sırasında meydana gelmektedir. Bunlar da bayıltma işleminin tam
manasıyla gerçekleşmediği anlamına gelebilir.
(Almanca)
Die Intensität der Entblutung bei Bullen und Kühen war beeinflusst von den Bewegungen der Tiere am Anfang der Entblutung. Es muss
noch geklärt werden, ob diese Bewegungen mit der Positionierung des Schusses zusammenhängen. Abschließend ist aber festzustellen,
dass seitliche Kopfbewegungen oder Bewegungen der Beine auch bei korrekt betäubten Tieren beobachtet werden. Auch Bewegungen des
Halses/ rückwärts gerichtete Bewegungen können bei bewusstlosen Tieren vorkommen, insbesondere während des Hochziehens des
Tieres, beim Anbringen von Ketten, oder beim Schneiden der Haut und der Gefäße, jedoch müssen diese Bewegungen beobachtet werden,
da sie ein Indikator für Fehlbetäubungen sein können.
Wyoming Üniversitesi
Bayıltan uygulamasından sonra sığırlarda kalbin kan tahliye aktivitesinin geciktirilmesi
Sayva 1
Kalbin atmaya devam etmesi, bayıltmadan sonra 15 dakikaya kadar sürebilir.
Kan tahliyesi uzun süren hayvanlarda, kalbin atmaya devam etmesi de o denli daha uzundur. Bayıltma
ve akabinde kesimden sonra kanın dışarı tahliyesi süresinde, kalbe geri dönen kanın miktarı git gide
azalır. Kalp çalışması bayıltma işleminden 8 -10 dakika sonra sona erer. Kafası gövdeden tamamen
ayrılan hayvanlarda kalbin çalışmaya devam etme süresi 15 dakika kadar devam eder. En çok kan
tahliyesi, kalbin pompalaması dışındaki etkiler dolayısıyladır. (Basınç, kesilmiş damar)
(Almanca)
Die Herzschlagaktivität nach der Betäubung dauerte länger an bei Tieren, die verzögert entblutet wurden. Die Menge des aufgefangenen
Blutes nahm mit Zeitdauer ab, die zwischen Betäubung und Entblutungsschnitt lag. Die Herzaktivität endete 8-10 min nach der Betäubung.
Bei Tieren die enthauptet (Abtrennung des Kopfes) wurden, endete die Herzaktivität nach 15 min. Der größte Blutverlust erfolgt ohne
Herzaktivität.
Prof. Dr. MH Anıl, Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, ….
Sığırlarda bayıltanlı kesimler ile bilinçli keimlerin karşılaştırılması - Kalite ve kan kaybı parametreleri
Her iki kesim metodunda da kan tahliyesi aynı miktardadır.
Bu çalışmada hayvanın önce bayıltılarak akabinde kesilmesi ile, bayıltan kulanılmadan yapılan kesim
metodu karşılaştırılmaktadır. Aynı zamanda tahliye olan kanın toplam miktarı ve bunun vucuda oranla
yüzde miktarı da araştırılmıştır. Burada hayvanın canlı ağırlığı ve daha sonraki ağırlığı ölçülmüş, hem
bayıltılarak kesilenlerde hem de bayıltılmaksızın kesilen hayvanlarda karşılaştırma yapılmıştır. Ayrıca
kan tahliyesinin zaman olarak da yüzde 25, 50, 75 ve 90’lara hangi zaman dilimleri içerisinde ulaşıltığı
da ölçülmüştür. Sonuç olarak yapılan çalışmada, her iki kesim metodunda da kayda değer bir fark
tesbit edilememiştir.
(Almanca)
In dieser Studie wurde die Bolzenschussbetäubung, mit anschließendem Halsschnitt, mit der muslimischen Schlachtmethode, ohne
Bolzenschussbetäubung, verglichen. Dabei wurde der absolute Blutverlust und der prozentuale Blutverlust, ausgedrückt als prozentualer
Anteil des Lebendgewichtes, gemessen und beide Versuchsgruppen miteinander verglichen. Zusätzlich wurde die Zeitspanne bis zur
Erreichung von 25, 50,75 und 90% des totalen Blutverlustes gemessen. Es konnte zwischen den beiden Untersuchungsgruppen kein
signifikanter Unterschied bei der Entblutung festgestellt werden.
Resim 1’deki grafikte kankaybı oranları karşılaştırılmaktadır. Veriler canlı ağırlık olarak çeşitli kesim
metodlarında yüzde olarak alınmıştır. Grafik, kan tahliyesi sırasında çok cüzi farklılıklar
göstermektedir. Ancak 2 dakikalık bir kan tahliyesi zamanı sonunda, tahliye edilmiş kan yüzdesinde
kayda değer bir farklılık tesbit edilememiştir.
(Almanca)
Abbildung 1 zeigt die Rate des Blutverlustes, angegeben in Prozent Lebendgewicht, bei verschiedenen Schlachtmethoden. Die Grafik zeigt
leichte Abweichungen in der Ausblutezeit, jedoch konnten beim prozentualen Blutverlust nach 2 Minuten, keine signifikanten Unterschiede
festgestellt werden.
M. Haluk Anıl - Dini kesim
Kanın gövdeye karışması durumu
Sığırlardaki anatomik farklılıklar Arter oklüzyonlara (damar tıkanıklıklarına) ve zaman zaman
danalarda kan basıncının yüksek düzeyde kalmasına sebebiyet verebilir. Geviş getiren hayvanların
beyinleri çok ince, muazzam arterlerle kaplıdır ve bunlar boğazdaki karotis arterlerle ve omurgadaki
omur arterleri ile vucuda uzanırlar. Buna ‘mucize ağ’ denilir. Sığırlarda kan, kılcaldamarlarda
tıkanıklıklar sonucu oluşabilen kılcal bypass (anastomosis) damarlar ile bu mucize ağa karışabilir.
Anastomosis kan tahliyesinden sonra da olabilmektedir. Bu durum koyun ve keçilerde
oluşmamaktadır.
(Almanca)
Anatomische Unterschiede bei Rindern können zu Okklusionen der Arterien und zur zeitweisen Aufrechterhaltung des Blutdruckes bei
Kälbern führen. Das Gehirn von Wiederkäuern ist von einem Geflecht feinster Arterien durchsetzt, genannt das “Wundernetz”, welches mit
den Halsschlagadern und Arterien der Wirbelsäule verbunden ist. Bei Rindern kann durch eine Anastomose Blut in dieses Geflecht aus
Arterien gelangen, sogar nach der Ausblutung der Tiere, wohingegen dies bei Schafen und Ziegen nicht der Fall ist.
Her iki kesim metodunda da kan tahliyesi aynı miktardadır.
Anil et al. hayvanların bayıltıldıktan sonra kesilmeleri durumunda ve bayıltılmadan kesilmeleri
durumunda tahliye edilen kan miktarını araştırdı. Ne kan tahliyesi sürecinde, ne de kan oranları
açısından hiç bir farklılık tesbit edilmedi. Hatta, Velarde et a. yapmış olduğu araştırmalarda, kuzuların
elektirik şoku ile bayıltılmaları durumda, bayıltılmadan kesilenlere oranla, kan tahliyesinin daha yüksek
düzeyde gerçekleştiğini tesbit etti.
(Almanca)
Anil et al. Untersuchte die Ausblutung bei Rindern und Schafen bei der Schlachtung mit vorheriger Betäubung und der Halal-Schlachtung,
ohne vorherige Betäubung. Es wurden weder Unterschiede in der Zeit der Entblutung noch in der Menge des Blutverlust festgestellt.
Velarde et a. stellte kürzlich sogar einen erhöhten Blutverlust nach der elektrischer Betäubung von Lämmern fest, gegenüber der
Entblutung von Tieren ohne vorherige Betäubung.
Bilimsel araştırmalar ve yapılan testlerin sonuçları gösteriyor ki, akan kanın miktarının, hayvanın
kesilmeden önce bayıltılmasıyla veya bayıltılmamasıyla bir bağlantısı yoktur.
(Almanca)
Auf Grundlage wisschenschaftlicher Studien und der Untersuchungsergebnisse, kann man davon ausgehen, dass der Blutverlust (Menge
des verlorenen Blutes), nicht davon abhängt, ob das Tier vor der Schlachtung betäubt wurde oder nicht.
Prof. Dr. Bülent NAZLI İstanbul S. Zaim Üniversitesi Müh. Ve Doğa Bil. Fakültesi
Prof. Dr. Bülent Nazlı’nın yapmış olduğu çalışmadan alığımız bölümde görüyoruz ki, bayıltanlı
kesimlerin hayvan refahı ve karkas kalitesi açısından ve ayrıca muhtemel iş kazalarının önlenmesi
açısından yararlı olduğu yönündedir. Ancak çalışmanın en sonunda, bu uygulamada hayvanların ölüm
halininde olabileceği ve iş kazalarının da olabileceğinden haraketle, delmeli bayıltanı tavsiye
etmemektedir. Ancak yukarıda sıraladığımız ayet ve hadislerde, asıl önemli olanın sağlıklı gıda
olduğunu burada hatırlatarak ve ayrıca bıçaklı kesimlerde de sayısız iş kazalarının olduğunu
vurgulamak isterim. Kurban bayramlarında, kendilerini kesen çok sayıda kasabın boy boy resimlerini
her sene yayın organlarında takip etmekteyiz. Bayıltanlı kesimlerde ise, iş kazaları minimum seviyede
olmakta, acısız hayvan kesimleri çok daha hızla gerçekleşmektedir.
Et Bilim dergisi - Meat Science –
Bayıltma ve hayvanrefahına islami perspektiften bakış
Helal kesim için tosun ve sığırlarda darbeli bayıltan ekipmanlarına müsade edilmektedir. Burada
bayıltan ekipmanının hayvanın kafatasını delip beyni yaralamamasına dikkat edilmektedir.
Hayvanı darbe ile bayıltan ekipmanlara, islami kurumlar tarafından müsade edilmesinin sebebi, bu
ekipmanın hayvanın beynine girmemesindendir. Bundan dolayı hayvanın beyni yara almamaktadır ve
bayılmış hayvan bu durumda tekrar ayılabilir.
(Bu bayıltma yöntemi başta Almanya olmak üzere, çok sayıda ülkede yasaktır. Çünkü bazı
hayvanların kafatasları kalın olduğundan veya yanlış bir uygulamada kafatası sadece kırılacak, beyin
sarsıntısı geçirmeyecek ve bayıltma gerçekleşmeyecektir. Bu da hayvanın çok büyük acılar çekmesi
demektir. Bayıltanın aynı bölgeye yeniden uygulanması ise işe yaramayacaktır. Çünkü bölge ilk
vuruştan dolayı parçalanmış ve yumuşamıştır. Bundan dolayı, bayıltmada kesinlikle etklili olan delmeli
bayıltan, hayvan refahına daha uygundur. Ancak tabiki, delmeli bayıltana müsade edilmediği hallerde,
darbeli bayıltan en iyi ikinci çözüm olarak kullanılmalıdır)
(Almanca)
Nicht-penetrierende bolzenschussgeräte sind für die Halal-Schlachtung von Büffeln und Rindern zugelassen, aber das Bolzenschussgerät
darf nicht die Schädeldecke durchbrechen oder in das Gehirn eindringen.
“Schlagende” Bolzenschussgeräte werden von islamischen Behörden akzeptiert, weil sie nicht in das Gehirn eindringen. Deswegen bleibt
das Gehirn unversehrt und die Betäubung ist reversible.
Sağlık ve tüketiciyi koruma veterinerlik (Almanya) federal enstitüsü
Delmeli bayıltan nedir?
Sığırların kanlarının boşaltılmadan önce bayıltılmaları için, ya bir barut kapsülü ile ya da hava basıncı
ile çalışan bayıltan kullanılır. Basınç sırasında 7-11 cm uzunluğunda, 1 cm kalınlığında çelik bir mil
aletten çıkarak süratle hayvanın alnından içeri girer. Daha sonra mil, yaylar tarafından otomatik olarak
geri çekilir. Tüm bu süreç 2 salise bile sürmez.
Delmeli bayıltan, hayvanın birden bire bayılmasını sağlar. Bu yöntem, çok sayıda testler ve bu testlerin
birbiri ile örtüşmesi sonucu, hayvan refahına uygundur. (1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 10, 11, 13, 14). Bu yöntem
ile beynin, dış etkenlere karşı tepki vermediği isbat edilmiştir. Kesimin 60 saniye içerisinde yapılması
ve kan tahliyesinin gerçekleşmesi durumunda hayvan bir daha da kendine gelemez.
Delmeli bayıltan nasıl bir etki yapar?
Bayıltanın iki türlü etkisi vardır. Bayıltan milinin kafatasına çarpması kısa bir baygınlıkla bağlantılı
olarak beyin sarsıntısına yol açar. Milin beyne girmesi ile beyinde kapsamlı bir beyin yaralanması
oluşur. Bununla beynin algılamama süresi daha da uzar. Bu vuruş ile oluşan bayılmada, hem
hayvanın hayati beyin bölgesinin, hem de nefes alıp verme merkezinin imha edilmesi söz konusu
olduğundan, hayvan bir daha geri ayılmayabilir. Fakat, bu yöntemle hayvanın o an ölmesi de
sözkonusu olmadığından ve bu garantilenemediğinden, ölümün gerçekleşebilmesi için, bayıltan
uygulamasının hemen akabinde kesimin yapılması ve kanın tahliye edilmesi zorunludur.
Yeni Zellanda Veterinerlik dergisi 2009
Bayıltmanın etkileri
Bayıltılmış olan hayvanlar, boğazlarının kesimi sırasında veya daha sonra yaralı yerlerin birbirine
sürtmesi halinde de hiç bir acı hissetmezler. Ayrıca kanlarının birden bire boşaltılması sırasında da bir
şok yaşamazlar.
(Almanca)
Bewusstlose Tiere empfinden keine Schmerzen während des Halsschnittes und auch nicht nach dem Schnitt, wenn sich die Hautlappen der
Wunde berühren. Ebenfalls empfinden sie keinen Schock durch den schnellen Blutverlust.
... ve görüldü ki, daha veriler kaydedilmeye başlamadan önce, hayvanların büyük bir bölümü bayıltma
işleminden sonraki ilk 3 saniyeden itibaren bilinçsizleşiyorlar. 4. belgede, darbeli bayıltanın boğaz
kesiminden 5 saniye sonra kullanılması halinde, boğaz kesiminin verdiği acıyı ve zararlı etkileri
engellemesi araştırılmaktadır. Genel olarak bayıltma işlemi hayvanların büyük bir çoğunluğunda EEG
de tesbit edilen tepkileri engellemektedir. (Ağrı göstergeleri) (EEG = Elekroenzephalografie - Beyin
korteksi aktivitelerinin elektrodlar ürerinden ölçümü)
(Almanca)
....und zeigte, dass die Mehrzahl der Tiere empfindungslos war noch bevor die Daten erhoben werden konnten, ab 3 Sekunden nach der
Betäubung. Das vierte Dokument untersucht, bis zu welchem Ausmaß der Einsatz eines nicht-penetrierenden Bolzenschussgerätes, 5
Sekunden nach dem Halsschnitt, die schädlichen, schmerzhaften Einwirkungen des Halsschnittes verhindert. Bei den meisten Tieren
verhindert die Betäubung nach dem Halsschnitt die normalerweise im EEG erkennbaren Reaktionen (Indikatoren für Schmerzen).
İlk defa elde edilen bu yeni bilgiler çerçevesinde tesbit edilebilen acı uyarımlarının, kesimin
başlamasından bilincin yitirilmesine kadar devam ettiği kesinlik kazandı. Bu acı uyarımları sığırlarda 60
saniye veya daha fazla olmaktadır. Delmeli bayıltmada ise bilinç kapanmasının hemen gerçekleştiği
EEG de tesbit edilmiştir.
(Almanca)
Diese neuen Informationen zeigen zum ersten Mal deutlich, dass der Akt des Schlachtens mittels Halsschnitt verbunden ist mit schädlicher
Stimulation, die als schmerzhalft empfunden wird in der Zeit vom Entbluteschnitt bis zum Verlust des Bewusstseins. Bei Rindern kann diese
Zeitspanne 60 Sekunden und mehr betragen. Die Bolzenschussbetäubung führt zu sofortigen Bewusstlosigkeit, erkennbar im EEG.
Bayıltılmaksızın yapılan kesimlerin sonucu olan bu kapsamlı araştırmaların toplamı bir araya
koyulduğunda ortaya çıkan elektropisikolojik resme göre, acının ve stresin azalmasında bayıltan
kullanımının desteklenmesinin mana ve önemi belirginleşmektedir.
(Almanca)
Zusammengefasst liefern diese Studien ein umfangreiches elektrophysioligisches Bild der Ereignisse die mit dem Halsschnitt einhergehen
und unterstützen die Bedeutung der Betäubung zur Vermeidung von Schmerzen und Stress bei der Schlachtung.
Hayvan refahı 2013 üniversiteler birliği
Sığırlarda bayıltma kalitesinin ticari değerlendirmesi
Ölüm, beyin hasarı sonunda da ortaya çıkabilir, ancak bu ölümün mutlak sebebi değildir.
(Almanca)
Der Tod kann als Resultat der Gehirnzerstörung vorkommen, tritt aber nciht zwangsläufig ein.
Leipzig üniversitesi veterinerlik fakültesi gıda hijyeni Kurumu'ndan
Delmeli bayıltan çeşitlerinin sığırlada kan tahliyesi üzerindeki etkileri
Hayvanın ölümü, kanuni bayıltma sistemi olan delmeli bayıltan ekipmanının kullanımından sonra,
kesimin yapılması ve kanın tahliye edilmesi sonucu oluşur. Kan tahliyesi oranları, düzgün bir bayıltma
gibi bir çok faktörlere bağlıdır. Bayıltma, ayrıca et kalitesini de büyük ölçüde etkiler. (BOJOVIC et al.
1992)

Benzer belgeler

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel Muhammed (sav) neden bıçaklı kesim yapmıştır ve bu kesimi uugulamak sünnet değil midir? Burada şunu görmek gerekmektedir. Bayıltanlı kesim modern ve ilmi bir gelişmedir. Tıpkı internetin, matbaanın...

Detaylı

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel hayvanın gözü önünde yapma. Çünkü bu durum hayvana ikinci bir acı verir“ buyurmuşlardır. Burada verilen asıl mesajı anlamak yerine, bıçağa kutsallık verirsek, Kur’an’ın ruhuna, ve peygamberin mesaj...

Detaylı

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel

Hayvanların kesilmeden önce şoklanarak bayıltılmasının bilimsel Bu konuda bilimsel kuralları ve İslami kuralları gözden geçirmemiz yeterlidir. Bilimsel gerçekleri gözden geçirerek dini kurallara bakacak olursak, bilimsel gerçeklerin Kur’an‘daki kurallar ile ned...

Detaylı