Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.

Transkript

Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.
Görevimiz Güvenlik:
Kazakistan-Türkiye Ýliþkilerinde
Yeni Dönem
Dr. Aygerim Þilibekova (*)
Günümüzde yaþanan küresel kriz uluslararasý iliþkilerin geliþmesini engellemekte, özellikle ekonomik iliþkilerin duraksamasýna neden olmaktadýr.
Pek çok ülke kendi kabuðuna çekilmiþ, ulusal ekonomilerini canlandýrma
peþindedir. Dýþ ticaret ve yabancý yatýrýmlarýn hacmi küçülmüþ, ülkelerin
iliþkileri yavaþlamýþtýr. Böyle bir ortamda devletlerin ekonomilerinin zayýf
noktalarýný tespit ederek ve bulunduklarý ortamý objektif bir þekilde deðerlendirme cesaretini göstererek yeni stratejileri geliþtirmesi ve mevcut iliþkileri derinleþtirerek yeni imkânlarýn oluþturulmasý gerektiði ortadadýr. Çünkü
krizler beraberinde sýkýntýnýn yaný sýra yeni fýrsatlar da getirmektedir. Bu fýrsatlardan faydalanmak için ise devlet liderlerinin yeni atýlýmlar gerçekleþtirebilme yetenekleri kilit rol oynamaktadýr. Nitekim küresel krizden etkilenen ülkeler arasýnda ilk sýrada olan Kazakistan da bu istikamette somut adýmlar atmaktadýr. Nursultan Nazarbaev'in 'Krizin Anahtarlarý' adlý makalesinde belirttiði gibi 'her þey kendimize baðlý'dýr. Bu yüzden Kazakistan baþlattýðý reformlara, projelere ve uluslararasý arenadaki faaliyetlerine
hýz kesmeden devam etmektedir. Kazakistan'ýn bu duruþu uluslararasý iliþkilerine de yansýmaktadýr.
2009 yýlýnda Kazakistan baþkenti Astana bir dizi uluslararasý toplantýya
ev sahipliði yaparak Kazakistan'ýn küresel kriz baskýlarýna eðilmeden iþbirliði geliþtirmeyi amaçladýðýný göstermiþtir. Bu baðlamda NATO'nun 60. yýldönümüne denk gelen Avrupa-Atlantik Ortaklýk Konseyi(EAPC) 3. Güvenlik Forumu, Semavî ve Geleneksel Dinler Liderleri 3. Kurultayý, Dünya
**
Avrasya Ulusal Üniversitesi Bölgesel Araþtýrmalar Bölümü Astana, 21.Yüzyýl Türkiye Enstitüsü
Türk Dünyasý Araþtýrmalarý Bilimsel Danýþmaný.
[55]
Dr. Aygerim Þilibekova
Turizm Örgütü Genel Kurul Toplantýsý ve baþka organizasyonlar Kazakistan'ýn AGÝT baþkanlýðý arifesinde ve geliþtirdiði “Avrupa yolu” stratejisi
kapsamýnda daha çok önem kazanmaktadýr. Bunun dýþýnda Kazakistan
hayata geçirdiði çok yönlü dýþ politikasý sayesinde pek çok ülkeyle saðlam
temele dayalý iliþkiler geliþtirmiþ, bazý iliþkileri stratejik ortaklýk seviyesine
yükseltmiþtir. Kazakistan'ýn iþbirliði yaptýðý ülkelerle iliþkilerinde yeni fýrsatlarýn deðerlendirilmesi adýna yapýlan atýlýmlarda ise ülke liderinin katkýsý büyüktür. Uluslararasý iliþkilerde yenilikçi siyasî ve stratejik yaklaþýmlarý ve
projeleri neticesinde Kazakistan uluslar arasý ortaklarý ile olan iliþkileri ilerletmeyi istemekte ve baþarmaktadýr. Bu baðlamda Kazakistan'ýn önem verdiði ülkelerin biri Türkiye olup, onunla iliþkilerindeki son geliþmeleri Kazakistan'ýn atýlýmlarýnýn kapsamýnda deðerlendirmek gerekmektedir.
Kazakistan-Türkiye iliþkilerinin kilit noktalarý: Ekonomi,
Eðitim, Güvenlik
Baðýmsýzlýðýndan bu yana Kazakistan'ýn geliþtirdiði uluslararasý iliþkiler
aðýnda Kazakistan-Türkiye ortaklýðý özel yere sahip olagelmiþtir. Kazakistan'ý tanýyan ilk devlet olarak Türkiye'nin bu adýmý, dostluk ve güvene dayalý
istikrarlý iliþkilerin temelini oluþturmuþtur. Eski Kazakistan'ýn Dýþiþleri Bakaný Kasýmcomart Tokaev'in belirttiði gibi ileriye dönük geliþmeye mevcut
karþýlýklý ilgi, Türkiye'nin de Orta Asya bölgesiyle alakalý olmasý Türkiye'nin
Kazakistan'ýn 21 yüzyýlda baþlýca ortaklarýndan biri olarak algýlanmasýný
saðlamaktadýr.i Üstelik bulunduklarý jeopolitik konumlarý açýsýndan benzerlik sergileyen Kazakistan ve Türkiye Avrasya coðrafyasýnda önemli yere ve
benzer özelliklere sahip, pek çok konuda ortak görüþleri ve çýkarlarý mevcut
iki ülkedir. Eþit iliþkilere dayalý saðlam zeminde geliþen yaklaþýk 20 yýllýk iþbirliði kapsamýnda pek çok resmi ziyaretler, ikili ve çok taraflý anlaþmalar ve
sözleþmeler, deðiþik sektörlerdeki projeler ve devlet kurumlarý arasýnda
doðrudan temaslar gerçekleþtirilmiþtir. Ýki ve çok taraflý iliþkilerin istikrarlý
bir þekilde geliþmesi için hukukî altyapýnýn mevcut olmasý baþarýlý iþbirliðinin temelini oluþturmaktadýr. Bu yüzden Kazakistan ve Türkiye'nin iki taraflý imzalanan ve yürürlüðe konulan belgelerinin iliþkilerin önemli parçasýný
oluþturduðu barizdir. Þu anda iki taraflý belgelerin (anlaþma, sözleþme, protokol, niyet beyannameleri, v.s.) sayýsý 70 yaklaþmýþtýr.
Ýcraata gelince, Kazakistan'da faaliyet gösteren 1400'e yakýn Türk sermayeli þirketleri büyük projeler gerçekleþtirmiþlerdir.1 Özetle, iki ülke ara1
Astana Uluslararasý Havaalaný, Parlamento Binasý, Cumhurbaþkanlýðý Konutu, Regent Ankara Otel, Okan Intercontinental Astana, Ulusal Müze, Devlet Konukevi, Çocuk Rehabilitasyon Merkezi,
[56]
21. YÜZYIL Aralýk 2009
Görevimiz Güvenlik: Kazakistan-Türkiye Ýliþkilerinde Yeni Dönem
sýndaki iktisadî ve ticarî iliþkiler 1992'de 29 milyon ABD Dolarýndan 2008
yýlý sonu itibariyle 2 milyar ABD Dolarýný aþmýþtýr. Bu baðlamda 1993'te kurulan hükümetler arasý Karma Ekonomik Komisyonu Kazakistan-Türkiye
arasýndaki ticarî ve ekonomik iliþkilerini gözden geçirmekle yükümlü olup,
her yýl düzenlenen Türkiye-Kazakistan Karma Ekonomik Komisyonunun
Dönem Toplantýlarý bu maksatla düzenlenmektedir. Turgut Özal'ýn baþlattýðý giriþimleri Türk iþadamlarý büyük baþarýyla devam ettirmekte olup, ülkedeki en çok sayýda yabancý sermayeli þirket Türkiye'den olduðu bilinmektedir. Çünkü Kazakistan Orta Asya'da Türk þirketlerinin en büyük iþ hacmine
sahip olduklarý ve iþ çevreleri tarafýndan gelecek için büyük potansiyele sahip ülke olarak algýlanmaktadýr. Ancak karþýlaþtýrmalý istatistikî raporlara
göre ve iki ülkenin potansiyeli dikkate alýndýðýnda Kazakistan ve Türkiye
iliþkilerinin iktisadî boyutu mütevazý kalmaktadýr. Böyle bir tablonun dönem dönem yaþanan malî krizler, yurtiçi siyasî durum ve pek çok baþka nedeni gösterilebilir. Halbuki Kazakistan ve Türkiye tarafýndan iþbirliði yapýlabilecek alanlar ve sektörler 13 Aralýk 2007 tarihinde Astana'da imzalanan
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasýnda Uzun Vadeli Ekonomik Ýþbirliði Programý”nda belirtilmiþtir. Bu programýn kaðýt üzerinde kalmayýp, hayata geçirilmesi ve iliþkileri
Ahmet Yesevi Üniversitesi, Astana Ýkiz Kuleler, GSM Telekomünikasyon altyapýsý, TengizNovorossisk Boru Hattýnýn Kazakistan'daki bölümü, pek çok alýþ-veriþ merkezleri, karayollarý ve
fabrikalar.
21. YÜZYIL Aralýk 2009
[57]
Dr. Aygerim Þilibekova
güçlendirmek için kilit faktör olarak insan kaynaklarý ön plana çýkmaktadýr.
Kazakistan'ýn 1990'lý yýllarda karþýlaþtýðý en büyük sýkýntýsý olan kalifiyeli
elemanlar ve uzmanlarýn yetersizliði azalmýþ olsa da devam etmektedir. Türkiye bu alanda da destek olmuþ, Kazakistan'ýn ekonomisine katkýda bulunmuþtur. Eðitim alanýndaki iliþkiler Kazakistan için önceliðini her zaman
korumaktadýr. Nitekim Türkiye ile eðitim iliþkilerini 1992 yýlý baþýnda Türkiye Cumhuriyeti Milli Eðitim Bakanlýðý yetkililerinden oluþan heyetin yaptýðý ziyaret esnasýnda iþbirliði konularýnýn genel kapsamýný belirleyen ön protokollerin imzalanmasý ile baþlatan Kazakistan Büyük Öðrenci Projesi kapsamýnda yüzlerce gencini Türkiye'ye göndermiþtir. Bugünlerde yüzlerce
Türkiye üniversitelerinden mezun olan genç Kazakistan için çalýþmaktadýr.
Bu gençler sadece devlet burslusu olarak deðil, ayný zamanda kendi imkânlarýyla Türkiye'de yükseköðretim görmek için giden öðrencilerdir. Ayrýca Kazakistan'da faaliyet gösteren ve eðitim alanýnda
saðlayan öðretim kuKazakistan'ýn 1990'lý yýl- iliþkilerin yoðunlaþmasýný
2
larda karþýlaþtýðý en bü- ruluþlarý mevcuttur. Bu baðlamda Kazakistan
ve tüm Orta Asya'da eðitim faaliyetlerinde ön sýyük sýkýntýsý olan kalifi- rayý
elde eden Türkiye bu alandaki baþarýsý açýyeli elemanlar ve uzman- sýndan tek Rusya ile kýyaslanabilmiþ, ama baþka
larýn yetersizliði azalmýþ ülkelerin uyguladýklarýnýn ve bazý uzmanlarýn idolsa da devam etmekte- dia ettiklerinin aksine Türkiye üniversite mezunlarýný (alumni) bir 'yumuþak güç' olarak
dir.
kullanamamýþtýr.
Güvenlik konusunda Kazakistan ve Türkiye'nin 1990'lý yýllardan beri
geliþen askeri teknik yardým ve eðitim iliþkileri dikkate alýnacak önemli bir
husustur. Baðýmsýzlýðýnýn ilk yýllarýnda Kazakistan'ýn Batý kurumlarýyla iliþkilerinin kurulmasýný saðlamýþ ve uluslararasý kuruluþlara üyeliðinin gerçekleþmesini desteklemiþ olan Türkiye için tüm Orta Aysa ülkelerinin güvenliklerini saðlama kapasitelerinin arttýrýlmasý özel ilgi odaðý olmuþtur. Türkiye
her zaman kardeþ ülkelerinin güçlü ve istikrarlý olmalarýný, dýþ güçlerin etkisi
altýnda ve kontrolünde olmamalarýný istediðini açýk þekilde dile getirmiþtir.
2
Onlar Hoca Ahmet Yesevi Uluslararasý Türk-Kazak Üniversitesi, T.C. Milli Eðitim Bakanlýðýna
baðlý Almatý Türkiye Türkçesi Eðitim Öðretim Merkezi ve TÝKA'nýn gerçekleþtirdiði Türkoloji
Projesi kapsamýnda L.N. Gumilev Avrasya Milli Üniversitesi'nde açýlan Türk Dili Bölümü olup,
Kazakistan'da Türkiye ve Türkçe bilgisinin yaygýnlaþmasýna katkýda bulunmaktadýr. Bunlarla
beraber Kazak-Türk Eðitim Vakfý (KATEV) bünyesinde 26 Türk-Kazak Lisesi, 1 Ekonomi Koleji, 1 ilköðretim okulu ve Kazakistan Süleyman Demirel Üniversitesi faaliyet göstermekte, Orta
Asya Medeniyeti Vakfý tarafýndan 2001 yýlýnda kurulan Yabancý Diller ve Mesleki Kariyer Üniversitesi ise yükseköðretim alanýnda eðitim imkaný sunmaktadýr.
[58]
21. YÜZYIL Aralýk 2009
Görevimiz Güvenlik: Kazakistan-Türkiye Ýliþkilerinde Yeni Dönem
Askeri iþbirliðini geliþtirmek üzere Kazakistan ve Türkiye karþýlýklý askeri ataþelikler açmýþ, Türk Silahlý Kuvvetleri pek çok kez askeri teknik yardým ve hibe saðlamýþtýr.ii Ayný zamanda iki taraflý anlaþmalar ve NATO'nun
Barýþ için Güvenlik programý dahilinde Kazakistanlý askerleri ve subaylarý
ile polislerini eðitmek amacýyla faaliyetlerde bulunmuþtur. Türkiye'nin askeri lise ve Harp okullarýnda eðitim ve kurs gören Kazakistanlý subaylarýn
sayýsý da az deðildir. Bununla birlikte Kazakistan'ýn ilk barýþ gücü birliðinin
eðitilmesinde de büyük katký saðlayan Türkiye'nin Afganistan'da da görev
üstlenmesi bölgede onun imajý ve itibarýný güçlendirmiþtir. Kayda deðer önemli husus ise, iki ülke arasýnda “Uluslararasý Terörizm, Organize Suçlar,
Uyuþturucu ve Psikotrop Maddelerle Bunlarýn Katký Maddeleri ve Benzerlerinin Kaçakçýlýðý ve Diðer Tiplerdeki Suçlarla
Mücadelede Ýþbirliði Anlaþmasý”ný 26 Mayýs Türkiye'nin askeri lise ve
2005 tarihinde Astana'da imzalanmasýdýr. Bu- Harp okullarýnda eðitim
nunla birlikte 7 Kasým 2007 tarihinde Astana'da ve kurs gören Kazakisimzalanan özel kuvvet timlerinin eðitimi haktanlý subaylarýn sayýsý da
kýnda da iki taraflý iþbirliði belgesi yürürlüðe konulmuþtur. Bu tür anlaþmalarýn iki ülke arasýn- az deðildir.
daki güveni pekiþtirmiþ ve iþbirliði imkânlarýný
geniþletmiþtir.
Böylece, her ne kadar 1990'dan bu yana Kazakistan ve Türkiye iþbirliði
derinleþtirme potansiyellerini tam anlamýyla kullanamamýþsa da (özellikle
dýþ etkenlere baðlý olarak enerji alanýndaki iþbirliði, siyasî iliþkilerin daha ileri
düzeye götürülmesi konularýnda) iki ülkenin en büyük kazanýmlarý tesis edilen güven ve tecrübe birikimi olmuþtur. Bu kazanýmlarýn pekiþtirilmesi ve
sistemli bir þekilde devam ettirilmesi gelecekte yeni fýrsatlara yol açacaðý ve
baþarýlý sonuçlar getireceði olasýlýðý çok güçlüdür.
Kazakistan – Türkiye iliþkilerinde son geliþmeler: Yeni döneme
doðru
2009 yýlý Kazakistan için çok hareketli geçmektedir. Ayný hareketlilik
Kazakistan'ýn Türkiye ve diðer Türk Cumhuriyetleriyle iliþkilerinde de yaþanmaktadýr. Bazý geliþmeler ise ikili iliþkiler için yeni dönemin iþareti olarak
kabul edilmiþ, bazýlarý Kazakistan-Türkiye iliþkilerinde somut adýmlar
olarak gerçekleþtirilmiþtir.
Bu baðlamda en aktif faaliyeti TÝKA yürütmektedir. Ýlk dönemde Kazakistan'da netice alamayan TÝKA biriktirdiði tecrübesini þuanda baþarýlý
kullanmaktadýr. Önceleri eski baþkent Almatý'da bulunup, Kazakistan'ýn
21. YÜZYIL Aralýk 2009
[59]
Dr. Aygerim Þilibekova
siyasi merkezi olan Astana'ya uzak kaldýðýndan ülkenin bürokratlarý ile iletiþimi kýsýtlý olmuþtur. 2008 yýlýnýn sonunda Astana'ya taþýnarak burada Kazakistan'ýn önde gelen üniversitesi olan Avrasya Milli Üniversitesi ile iþbirliðini
yoðunlaþtýrmýþ, hareketli hale getirmiþtir. 2008 yýlýnda 5 yýllýk iþbirliði protokol süresinin sona ermesiyle 2 Nisan 2009 tarihinde yeni ve güncelleþtirilmiþ
anlaþma belgesi imzalanmýþ, bu belge kapsamýnda TÝKA Avrasya Milli Üniversitesi bünyesinde Türkoloji Bölümünün kurulmasýný, teknik ekipmanla
iki sýnýfý, Türk Dünyasý sýnýfý ve Atatürk sýnýfý, ayrýca Uluslararasý ve
Bölgesel Araþtýrmalar Merkezi'nin donatýlmasýný saðlamýþtýr. Ayrýca her
sene olmak üzere Türkçe öðrenmekte olan ve dil sýnavýnda baþarýlý olan 30
yakýn öðrencinin Türkiye'de bir aylýk yaz okulu misali ders görmeleri
imkânlar verilmiþtir. Bu proje üniversitede Türkçe öðrenmek isteyen gençlerin sayýsýný arttýrmaktadýr. Baþlatýlan projelerin ayný hýzla devam ederek
yeni baþarýlara imza atýldýðý takdirde 9 bin öðrencisi mevcut ve Kazakistan'ýn
geleceðinin elemanlarýný yetiþtiren bu kurum ile iþbirliði muhakkak somut
sonuçlar verecektir.
Benzer þekilde yakýn zamana kadar Almatý'da bulunarak pek etkili olmayan Türkiye Büyükelçiliði 2008 yýlýnýn son aylarýnda Astana'ya taþýnarak geciken adýmý atmýþtý. Elçilik her ne kadar gecikmiþ olsa da bazý önemli projeler baþlatmýþ durumdadýr. Örneðin, Kazakistan'ýn tüm köþelerini kapsayan
ve en eski radyo olan Kazak Radyosu'nda her Perþembe Türkiye Türkçesinde program yapýlmaktadýr. Programa katýlan Türkiye büyükelçiliði müþavirleri(Ekonomi, Din, Eðitim, v.b.), TÝKA Astana Koordinatörü ve Türk þirketlerinin temsilcileri Türkiye'nin Kazakistan'daki yatýrýmlarýný, projelerini,
yaklaþýmýný, planlarýný anlatmaktadýr. Böylece TÝKA'nýn yaklaþýmlarýnda
deðiþiklikler Kazakistan'da daha somut sonuçlarý elde etmek üzere yeni dönemin sinyalini vermektedir.
Kazakistan ise, Türkiye'deki temsilciliklerine her zaman büyük önem
yüklemiþtir. Türkiye'ye gönderilen büyükelçiler vasýflý, devletin önemli kademelerinde hizmet eden kiþiler olmuþtur. Nitekim, geçen sene Kazakistan'ýn Ankara Büyükelçiliðine atanan Baðdat Amreev iki ülkenin iliþkilerini
güçlendirmek adýna önemli hizmetlerde bulunmaktadýr. Özellikle Türkiye'de öðrenim gören Kazakistanlý gençleri destekleyen Büyükelçi, Kazakistan
için ne denli önemli olduðunun farkýndalýðýný ortaya koymaktadýr.
Siyasi iliþkiler açýsýndan 2009 yýlýnda pek çok ziyaretler gerçekleþerek iki
ülke arasýndaki baðlarý güçlendirilmektedir. Sadece ilk 10 ay içinde Kazakistan'a farklý düzeylerde ziyaretler gerçekleþtirilmiþtir: 2 Nisan 2009 tarihinde
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakaný M. Hilmi Güler, Dünya ve Geleneksel
[60]
21. YÜZYIL Aralýk 2009
Görevimiz Güvenlik: Kazakistan-Türkiye Ýliþkilerinde Yeni Dönem
Dini Liderleri 3. Kongresi”ne katýlmak üzere 29 Haziran 2009 tarihinde
Devlet Bakaný Faruk Çelik ve Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu, 7 Ekim
2009 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlýðý Müsteþarý Ýsmet Yýlmaz, KEK
toplantýsýna katýlmak üzere 16 Kasým 2009 tarihinde Devlet Bakaný Faruk
Çelik. Kazakistan'dan da Türkiye'ye iþ gezisiyle giden bürokratlar iki ülke
aasýndaki iliþkileri canlý tutmaktadýr. Özelikle Davos Forumu'nda her sene
düzenlenen iki ülke liderlerinin görüþmeleri gelenek haline gelmiþti. Bu yýl
da bu adetten vazgeçilmemiþ, Nazarbayev Putin, Aliyev, Peres gibi politikacýlarýn yaný sýra Erdoðan'la görüþmüþtür.
Bu arada 2–3 Ekim 2009'da Azerbaycan'a baðlý Nahçývan Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenen 9. Türkçe Konuþan Ülkeler Devlet Baþkanlarý Zirvesi'ne de deðinmemek mümkün deðil. Çünkü Kazakistan bu zirveye ve
Türk dünyasýna her zaman büyük önem vermiþ, tüm zirvelere katýlmýþtýr.
Türk dünyasý ile ilgili projeler üreten Nazarbayev'in hayata geçirilen önerilerinden biri Türk Dili Konuþan Ülkeler Parlamenter Asamblesi
(TÜRKPA) Nahçivan'daki zirve öncesinde Bakü'de ikinci toplantýsýný düzenlemiþtir. Bunun dýþýnda zirvenin önemli bir sonucu olarak algýlanabilecek Nahçivan Anlaþmasý Türk Dili Konuþan Ülkeler Konseyi'nin kurulmasýný öngörmektedir. Kazakistan'da bu geliþmeler olumlu karþýlanmýþ, ve bir
sonraki zirvenin 2011 yýlýnda Kazakistan'da düzenlenmesi kararlaþtýrýlmýþtýr. Kazakistan hiçbir zaman aktif rol üstlenmek istediðini saklamamýþ, özellikle Türkiye ile iliþkilerini gündemde tutmak istemiþtir. Çünkü ikili iliþkiler bu zirveler kapsamýnda da geliþmektedir. Nitekim 2006 yýlýnda düzenlenen bir zirvede Nursultan Nazarbaev baðýmsýzlýk yýllarý sürecinde ticarî ve
21. YÜZYIL Aralýk 2009
[61]
Dr. Aygerim Þilibekova
ekonomik, bilimsel ve teknik, siyasî ve kültür iliþkilerin stratejik ortaklýk düzeyine çýktýðýný belirtmiþtir. Bu mesaj Kazakistan'ýn bölgesel ortaðý olarak
Türkiye'ye verdiði önemin bir göstergesi olup, 21-24 Ekim 2009 tarihlerinde
gerçekleþen Nazarbayev'in Türkiye'ye resmi ziyareti esnasýnda resmi belgeyle onaylanmýþtýr.
21-24 Ekim 2009 tarihlerinde gerçekleþen bu resmi ziyareti ikili iliþkilerdeki bu yýlýn en önemli geliþmesi olmuþtur. Çünkü bu ziyarete tüm bakanlýklarda üst düzeyde hazýrlýkla gidilmiþtir, resmi ziyaretlerin öncekilerinin aksine bu sefer somut projeler üretilerek daha çok olumlu neticeler almak üzere
gidilmiþtir. Türkiye'nin sanayi bölgeleri ve KOBÝ tecrübeleri, en büyük iþadamlarý ile görüþmeleri ve baþka da unsurlarý içeren resmi ziyaret programý
yoðun geçmiþ, Kazakistan Cumhurbaþkaný resmi gezisini olumlu deðerlendirmiþtir.
Özellikle küresel kriz döneminde iki kardeþ ülkenin ortaklaþa yapabileceði birçok projenin ve beraberce elde edeceði baþarýlarýn mevcut olduðu aþikârdýr. Örneðin, Kazakistan krizle mücadele etmek için özellikle hammadde sektörü dýþýndaki alanlarda atýlýmlar yaparak hazýr ürün üretimini saðlayan sanayisini geliþtirmek için çaba göstermektedir. Ve dünyanýn en büyük
20 ekonomisinin biri olan Türkiye hafif ve aðýr sanayi konusunda engin tecrübeye sahiptir. Nitekim Kazakistan ve Türkiye'nin iþbirliði potansiyelini
göz önünde bulundurursak yeni atýlým projeleri yapýlmasý için en uygun ve
öncelik olan sektörler enerji(ortak rafineri kurulumu, güneþ enerjisi ve rüzgâr enerjisi santrallarý projeleri), ekonomi ve ticaret(organize sanayi bölgeleri oluþturma projeleri, KOBÝ'leri geliþtirme projeleri), eðitim(yüksek eðitimde üç basamaklý(Lisans-Yüksek Lisans-Doktora) sisteme geçiþ yapan Kazakistan Türkiye'nin tecrübesinden yararlanabilir, iki ülkenin eðitim kuruluþlarý aðý oluþturularak öncelikli bilim dallarýnda(nano teknolojileri, bileþim
teknolojileri, mühendislik, týp, eczacýlýk, vs) ortak eðitim ve deðiþim programlarý), eczacýlýk(kimyasal ve bitkisel ilaçlarýn üretimi), tarým(tarým ürünleri, tarýmsal ilaçlar, gübre üretim tesisleri, çiftçilik(balýk üretim çiftlikleri, kümes besiciliði tecrübeleri), gýda sektörü (et-süt ürünleri, çocuk besinleri, hazýr gýda sanayisinde ortak projeler), teknoloji (biliþim teknolojileri projeleri,
bilgisayar ve bilgisayar programlarý üretimi, nano teknoloji araþtýrmalarý),
tekstil(kumaþ, iplik üretimi), turizm(çeþitli amaçlý turizm projeleri(saðlýk,
daðcýlýk, eko turizm), savunma sanayi gibi baþlýklar altýnda toplanabilir.
Cumhurbaþkaný Nazarbayev özellikle Türkiye'nin sanayi oluþturma tecrübesine dikkat edilmesini söylemektedir. Bu yönde Kazakistan'a yatýrým yapacak olan þirketlere devlet tarafýndan destek verileceði, tüm imkânlarýn
[62]
21. YÜZYIL Aralýk 2009
Görevimiz Güvenlik: Kazakistan-Türkiye Ýliþkilerinde Yeni Dönem
saðlanacaðý belirtilmektedir.
Bu gezi esnasýnda görüþülen diðer önemli konu ise, Kazakistan'ýn Türkiye ile enerji sektöründe iliþkilerini geliþtirmek istediðini, bunun için Rusya
ile Samsun-Ceyhan petrol boru sisteminde birlikte hareket edeceði olmuþtur.iii Rusya Baþbakaný Putin ve Petersburg'da konuðu olan Ýtalya Baþbakaný
Berlusconi, Baþbakan Erdoðan'la telekonferans aracýlýðý ile görüþmesinde
Kazakistan'ýn da Rus, Ýtalyan ve Türk þirketlerinin ortak planladýðý SamsunCeyhan boru hattýna dahil olacaðýný belirtmiþtir. Böylece Kazakistan en büyük ortaklarý Rusya ve Türkiye ile birlikte hareket edeceðinin sinyalini vermiþtir. Bunun ayný zaman da Türkiye için bir gerçeði ortaya koyduðunun kanýsýndayým, yani Kazakistan'la enerji sektöründeki iþbirliðinde neticeler alabilmek için Rusya'yý da dahil etmesi kaçýnýlmazdýr. Zaten, son zamanlarda
Türkiye'nin Rusya ile iliþkilerinin yoðunlaþmasý ve Batý'dan daha çok baðýmsýz politikalar izlemesi Türkiye'nin Orta Asya ve özellikle Kazakistan'la olan
etkileþimlerini olumlu yönde etkilediði beliriyor. Bu baðlamda resmi ziyareti
esnasýnda Nazarbayev'in verdiði demeçlerde Türkiye'nin Doðu'yu da ihmal
etmemesi gerektiðini vurgulayan sözleri manidardýr.
Büyük kýta'nýn iki büyük ülkesi Kazakistan ve Türkiye Avrasya'nýn geleceði için þimdiden önemli rol oynamaktýrlar. Nasýl ki AB ile baðlarý mevcut
olan Türkiye baðýmsýz ve yapýcý dýþ politikasýyla dikkat çekiyorsa, benzer
þekilde Kazakistan Baðýmsýz Devletler Teþkilatý'nda kilit ülkelerinden biri
olarak uluslararasý arenada ilgi çekmektedir. Ayrýca ikili iliþkileri de dikkatle
takip edilmektedir.(Özellikle Rus medyasýnda ve düþünce kuruluþlarýn yayýnlarýnda geniþ yer verilmektedir.) Bu yüzden iki kardeþ ülke ve stratejik
ortak, Kazakistan ve Türkiye'nin 2010 yýlýnda Avrasya'nýn güvenliðini saðlamak üzere kurulan iki büyük kuruluþun baþkanlýðýný üstleneceðinden
dola-yý gözlerin bu ikiliye çevrileceði kesindir.
Kazakistan ve Türkiye'nin 2010 misyonu: Avrasya'nýn güvenliði
Ýki kardeþ ülke arasýndaki güven iliþkisi yýllarca süren uluslar arasý arenada da karþýlýklý desteðe temel oluþturmuþtur. Örneðin, Kazakistan Türkiye'nin Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi 2009–2010 dönemi geçici üyeliðini ve Ýslam Konferans Örgütü baþkanlýk adayýný desteklemiþtir. Türkiye
ise, Kazakistan'ýn Avrupa'da Güvenlik ve Ýþbirliði Kuruluþunun 2010 yýlý
baþkanlýðý adaylýðýný ve Dünya Ticaret Örgütü üyeliðini de desteklemekte
olup, ikili müzakereleri tamamlayan ilk ülkelerden biri olmuþtur.(Yalnýz bazý
hususlarda, Kuzey Kýbrýs meselesinde Türk Cumhuriyetlerinin görmemezlikten gelmesi, hatta Kazakistan'ýn Güney Kýbrýs'a bir diplomatýný gönder21. YÜZYIL Aralýk 2009
[63]
Dr. Aygerim Þilibekova
mesi gibi istisnai davranýþlar olmuþtur.) 2010 yýlý dünyada ekonomik faaliyetlerin canlanmaya baþladýðý bir dönem olmasý düþünülmekte, Kazakistan
ve Türkiye'nin karþýlýklý destek ve dayanýþmasýnýn, güvenlik sorunlarýyla baþ
edebilme kapasiteleri ve diplomasilerinin sýnanacaðý yýl olacaktýr.
Kazakistan Avrupa'da Güvenlik ve Ýþbirliði Kuruluþunun 2010 yýlý dönem baþkaný olarak Avrupa'yla yakýn temaslarda olacaktýr. Avrupa Güvenlik
ve Ýþbirliði Teþkilatý(AGÝT) baþkanlýðý tarihinde ilk defa eski bir Sovyet ülkesi, yani Kazakistan'a 2010 yýlýnda devredilmesi Kazakistan için büyük bir
baþarý olarak deðerlendirilmektedir. Fakat Kazakistan'ýn önünde iki önemli
zor görev mevcuttur. Her þeyden önce, AGÝT'in hala etkin bir kuruluþ olduðunu ispatlamak için onu 'canlandýrmasý' gerekecektir. Sonra da dikkatini
Orta Asya'nýn sorunlarý üzerine yoðunlaþtýrmak için gayret göstermeli,
baþkanlýk döneminde bölgeye uluslararasý dikkati çekmesi gerekir.
Türkiye ise, Orta Asya'ya ve genel olarak Asya'ya yönelik hamleler üzerine yoðunlaþacaktýr. Çünkü Kazakistan'ýn 2010 dönem baþkanlýðýný Türkiye'ye devredecek Asya'da Ýþbirliði ve Güven Arttýrýcý Önlemler Konferansý
kapsamýnda da iliþkilerin yeni düzeye çýkarýlmasý adýna somut adýmlarýn atýlmasý beklenmektedir. Nitekim yakýn dönemde yaþanan ve tehlikesi hala
atlatýlmayan küresel gýda krizin önlenmesi adýna Türkiye'nin adýmlarý takdire þayandýr. 27 Temmuz 2006 tarihinde imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Birleþmiþ Milletler(BM) Gýda ve Tarým Örgütü(GTÖ) Arasýnda GTÖ Orta Asya Alt Bölge Ofisi Anlaþmasý”nýn onaylanmasý Türkiye'nin Orta Asya ile bu alanda iþbirliði geliþtirerek ve kendi tecrübelerini
kullanarak gýda, tarým ve çevre güvenliðinin saðlanmasýna katkýda bulunacaktýr. Ýþbirliðinin içeriðe iliþkin kapsamý, esas itibarýyla aþaðýda yer alan genel alanlarla tanýmlanmýþtýr: gýda güvencesi, tarýmsal ve kýrsal kalkýnma, ormancýlýk ve balýkçýlýk dahil olmak üzere, doðal kaynaklarýn yönetimi, tarýmsal politikalar, gýda güvenirliði, hayvan ve bitki genetik kaynaklarý.
Böylece stratejik ortaklar, Kazakistan ve Türkiye'nin 2010 yýlý görevi
Avrasya'nýn güvenliðini saðlamak olacaktýr. Bu maksatla gerçekleþtirilecek
tüm faaliyetler, þüphesiz, her iki ülkenin tecrübesini arttýracak, yararýna olacaktýr.
i
Kasýmjomart Tokayev. Vneþnyaya politika Kazahstana v usloviyah globalizatsii (Küreselleþme þartlarýnda Kazakistan'ýn dýþ politikasý). Almatý, 2000, s. 157.
ii
R. Minulin. Turetskiy Marþ (Türk marþý). A:Karavan, 21 Eylül 2001.
iii
Kazahstan gotov napolnyat' Samsun-Ceyhan (Kazakistan Samsun-Ceyhan'ý doldurmaya
hazýr), 22 Ekim 2009 tarihli haber, çevirimiçi
http://ua.rian.ru/CIS_news/20091022/78219647.html
[64]
21. YÜZYIL Aralýk 2009