26 Haziran 2003 - KAHVE MOLASI

Transkript

26 Haziran 2003 - KAHVE MOLASI
Yazýlan, Okunan, Kopyalanan, Ýletilen, Saklanýlan, Adrese Teslim Günlük E-Gazete - Yýl: 2 Sayý: 292
26 Haziran 2003 - Fincanýn Ýçindekiler
■
■
ISSN: 1303-8923
■
ABONE FORMU
■
AH SÝNEK KADAR KOCAM OLSUN DA BAÞIMDA BULUNSUN! ... Buket Uzuner
ÜÇÜNCÜ KADIN ... Sedat Tuvar
Tatile gitmek mi zor, yoksa dönmek mi? ... Faik Karaege
ALEM-Ý HAYAL -1 ... Filiz Guner
email@adresiniz
ABONE OL
■
ABONELiKTEN AYRIL
■
HTML
TEXT
Milenyumun Mandalý...Sait Haþmetoðlu
Dost Meclisi, Tadýmlýk Þiirler, Þarap Fýçýsý (Petrus'a nazire), Biraz Gülümseyin,
Ýþe Yarar Kýsayollar, Damak Tadýnýza Uygun Kahveler
GÖNDER
Önerir misin?
Editör'den : Bu sefer çocuklar da duydu!..
KISAYOLLAR
Merhabalar,
SON BASKI
kahvemolasi.com
Arþivimiz
Yazarlarýmýz
Manilerimiz
Forum Alaný
Ýletiþim Platformu
Sohbet Odasý
E-Kart Servisi
Sizden Yorumlar
Medya
Ýletiþim
Reklam
Gizlilik Ýlkeleri
Kim Bu Editor?
KAPI KOMÞULARIMIZ
Çocuklar da cümle alem de duydu iþte. N'olacak þimdi? Pýnar Altuð 3 yýllýk eþinden
ayrýlýyormuþ. Sür manþetten "Günün Haberi". Biraz da cilalamak lazým. N'apmalý? Yahudi
cemaatinden bir arkadaþý varmýþ, Prisma mý ne, birþeyler anlatýp milletin kafasýný
ütülüyormuþ. Yazýn o zaman "Prisma Tarikatýnýn Son Kurbaný". Haber kaynaðý da bir internet
sitesi iyi mi? Hani þu bolca dedikodu üreticisi namus bekçilerinden. Üþenmedim girdim baktým
Prisma'ya. Son zamanlarda hemen her alanda kiþisel ve/veya kurumsal psikolojik destek
eðitimi veren oluþumlardan biri. Ýnsan'a insan olduðunu hatýrlatmaya yarayan, ben benim
dedirten programlarý var. Þimdi sen kalk buna tarikat de, eðitimcilerden birini de þeyh ilan et.
Helal olsun sana be medya.
Ýnsanlara tek baþlarýna ayakta durmanýn yollarýný öðrettiðinden her giren boþanýyormuþ, ba
ba bahh. Öðrenme güzelim. Erkeðine baðýmlý ol. Ayakta durmak senin neyine, yat sýrtüstü,
kal öylece. Boþanacaksan da tarikat üyesi olmalýsýn, yoksa boþanma ilmühaberi alamazsýn
diyorlar herhalde. Kardeþim, kadýnla erkek evlenirler, yaþamýn içinde kavrulur, sonra da
oturarak yada ayakta, sakin yada kavgalý bir karar verirler. Tamam mý devam mý? Ne var
bunda? Konu Pýnar Altuð olunca farklý tabi. O sýradan insanlar gibi boþanamaz, illa altýnda bir
çapanoðlu olmalýdýr. Bir sevgili de yetmez, 3-5 boynuz darbesiyle askerdeki koca alaþaðý
edilmelidir.
Yýllardýr hanýmefendi tavýrlarýyla sevgi ve saygý beslediðimiz Pýnar Altuð, milyonlarca
hemcinsinin hergün çokça verdiði alelade bir kararý alýnca yer yerinden oynuyor. Kýzcaðýz
aslanlar gibi çýkmýþ, boþanma polemik konusu olmalýsýn diye faksla medyaya bildirmiþ. Nasýl
olur da sen ciðerimiz medyamýza haber atlatýrsýn Pýnar? Onlar seni deþecek,
boþanmayacaðýn varsa bile seni ikna edip boþayacaklar, sonra da maðdur Pýnar diye boy boy
resimlerini basacaklardý. Hiç olmazsa askerdeki eþin dönene kadar bekleseydin. O zaman
yaratýcý haber duyumlarýndan payýna ancak %50 düþecekti. Yani sýyýracaktýn. Sen
habercilerin haber yapma özgürlüðünü ellerinden aldýn. Suçlusun kalk ayaða. Karar:
Askerdeki eþi 4 adamla aldatýp ardýndan tarikata girdiðinden günlerce manþet, elaleme rezil
olacaksýn. Bunda bir baþka iþ var. Hani diyorum kanal deðiþtiren dizisine ceza mý veriyor
sevgili medyamýz, ne dersiniz?
Bir sonraki sayýda buluþuncaya kadar bulunduðunuz yerden bir adým öne çýkýn. Sevgiyle...
Cem Özbatur
Yorum Oku / Yaz
Yukarý
TUZ / BÝBER : Buket Uzuner
AH SÝNEK KADAR KOCAM OLSUN DA BAÞIMDA
BULUNSUN!
'Evde kalmak' deyimini ilk duyduðumda pek sevmiþtim. Çünkü eviçlerini de seven ve orada
kendimi daima meþgul tutabilen bir çocuktum. Ama 'evde kalmýþ' insanlarýn çok acýnýlarak
anýlan hep kadýnlar olduðunu anlamaya baþlayýnca bunu toplumumuzda negatif kabul
edildiðini sezmiþtim. Toplumun küçük kýzlara verdiði mesaj þuydu: 'Aman ne yap et, evde
kalma! Yoksa sen de zavallý bir kadýn olursun!' O halde ne yapýp edilecek ve en kýsa
zamanda acilen bir koca bulunacaktý. Ama iþin orada bitmediðini de bütün küçük kýzlar gibi
ben de öðrenmiþtim tabii. Çünkü bir de o kocayý baþka kýzlara kaptýrmamak için hep iþveli,
cilveli, güzel, her zaman ama her zaman tatlý dilli, efendime söyliyeyim, birkaç çocuk
doðurmuþ, fedakar bir anne ve ev kadýný olmak vardý. Yahu neydi bu koca, nasýl bir 'Hint
kumaþý'ydý da hem bulmasý hem de korumasý zordu böyle. Vallahi ben çok ürkmüþtüm. Yani
daha hayatta ne yapmak istediðim, hangi mesleði seçeceðim, nelerden zevk alýp, nelerden
kaçacaðýmý bile bilmeden 'Kýzým evde kalma!' komutuyla hayatýmýn bütün planý yapýlýp,
önüm(üz)e konmuþtu. 'Ben aslaa evlenmeyeceðim!' diye hap kadarken isyan etmemin nedeni
de buydu belki.
Hatice Meryem'in 'Sinek Kadar Kocam Olsun, Baþýmda Bulunsun' adlý hikaye kitabýný
okurken kahkahalarla gülmemin nedeniyse artýk o küçük kýzlarýn bu iþin mizahýný yapacak
kadar büyüdüklerini görerek, edebiyatta yalnýz olmadýðýmý anlamamla ilgili kiþisel bir
durumdur. Çünkü bir sorunun mizahýný yapabilecek olgunluða eriþebilmek çok ama çok çileli
bir yolun nihayetinde toplumlarýn yazarlarýna/sanatçýlarýna nasip olur. Bir kere mizahý yapýlan
her tabu da artýk kibrini ve diktasýný yitirmeye yazgýlýdýr. Bu yüzden birer mizah sanatý da olan
ironi ve kara mizah edebiyatýn çok ciddi ve zor iþleridir.Öte yandan Siftah kitabýný da ilgiyle
okuduðum Hatice Meryem'in son derece parlak edebiyat dilinin ironik lezzetli acý biberi Türk
Edebiyatý için de pek þenlikli bir müjdedir. Kendisini( vallahi hiç tanýmýyorum) kutluyor, yeni
kitaplarýný okumayý bekliyorum.
Batý ülkelerine öðrenci, seyyah ya da araþtýrmacý olarak giden gençlerimize olduðu gibi bana
da sýk sýk sorulan 'Müslüman Orta-Doðulu ülkenizde babanýzýn kaç karýsý var?' baþlýklý o
alaycý ve aþaðýlayýcý soruya keyfim olduðu zamanlar: ''Bizde durum farklý. Biz Türkler OrtaAsya'dan gelen anaerkil gelenekle kadýnlarýn 4 kocasý olduðu bir kültüre sahibiz!' diye yanýt
verir, çok eðlenirdim. Çünkü bu soruyu soracak kadar cahil Batýlýlar, neredeyse uzaylý bir
ülke(!) kadar uzak ve Osmanlý'nýn dünyaya armaðan (!) ettiði HAREM sistemiyle özdeþleþen
bir Türkiye hayal ettiklerinden olacak ilk anda her kadýnýn 4 kocasý olduðu þakama inanýr, çok
þaþýrýrlardý. Keþke 4 koca gibi 4 karý da bir latife olsaydý da ona da gülebilseydik. Aslýnda
insankýzlarý ve oðullarý dünya gezegeninde ilk yaþamaya baþladýklarýnda ne evlilik, ne
kapanma, ne de koca bulmak, ne de 4 karý hakký diye kavramlar vardý. Bütün bunlar sosyal
olaylardýr. Doða-Tanrý icadý deðildir. Ve bütün insan yapýsý kavramlar gibi deðiþkendir ve
deðiþeceklerdir. Birgün kimsenin evlenmediði, koca bulmak, 4 karý edinmek ihtiraslarý yerine
sahiplenmenin çok daha azaldiði ve cinsiyet deðil de insan olmamýz bazýna indirgenecek
iliþkilerimizi konuþacaðýmýz bir gezegende yaþayacaðýmýza inanýyorum. Hangi gezegen
derseniz, bunu söyleyemem, çünkü kimbilir benim kocam da bir baþka gezegenlidir, ne
dersiniz? Yazar Hatice Meryem'e gelince, onun hikayelerinde anlattýðý ayyaþ, kapýcý, tornacý,
kurye, tüccar, sünepe, þair, emekli, yakýþýklý,kasap, imam ve gardiyan kocalarýn arasýnda en
müthiþ ve cesaretle iþlenmiþ olanlarýnýn 'babanýn ve oðulun karýsý olmak' hikayelerinde
buldum. Tabii çok zekice iþlediði gibi kocalarýný anlatan kadýn(lar) koca imgesi üzerinden
aslýnda kendilerine ayna tuttuklarý, hepimizin koca/sevgili ve arkadaþlarýmýzýn aslýnda bizi
yansýttýðý gerçeðiyle... Öte yandan yazarýn gerçek yaþamdaki en hakiki kocasýnýn pek
beðendiðim mizah yazarý (parlak gözlü, kývýrcýk saçlý oðlan çocuðu) Metin Üstündað olduðunu
öðrenince gülümsedim. Çünkü tencere ve kapak da bizim kültürün bir buluþudur. Sinek kadar
olsun olmasýn kocalarýn ve karýlarýn seveceði bu kitabý herkese öneririm.
http://www.buketuzuner.com
Yorum Oku / Yaz
Yukarý
Misafir Kahveci : Sedat Tuvar
ÜÇÜNCÜ KADIN
Deli gibi dolaþýyordum sokaklarda, gecenin bir yarýsý, yine ayný büfeden kaçýncý paketi
olduðunu hatýrlayamadýðým sigara alýyorum.
Evet bu gece mutlaka üçüncü kadýný bulmalýyým tek hedefim, isteðim bu.
Ah ona bir rastlayabilsem, onu nasýl özledim, ona öyle hasretim ki...
Annemle karþýlaþýyorum bir pavyonun önünde, çiçek satýyor, görünmek istemiyorum, hemen
yolumu deðiþtirip, hýzlý adýmlarla yan sokaða dalýyorum. Duruyorum, allah allah ne iþi var
annemin orada? Benzetmiþ olamalýyým,
Tekrar dönüyorum ayný pavyonun önüne, nasýl oluyor bu iþ? Bu kadýn annem deðil. Üstelik
annemden hem çok yaþlý hemde çirkin. Güzeldir benim anacýðým, mýþýl mýþýl uyuyordur þimdi.
Bir kaç saate sabah namazýna kalkar.
Acaba gitsem mi ona, caýna çocukluðumda olduðu gibi küçük bir taþ fýrlatsam,
Kalksa, kapýyý açsa, sarýlsam ona, ellerinden, pamuk yanaklarýndan öpsem, "kurtar beni her
þeyi mahvettim iflas ettim" desem, aðlasam...
Yok yok kýyamam ona, hem o ne yapabilir ki, boþuna üzmüþ olurum.
Ben ne yapýp yapýp bu gece üçüncü kadýný bulmalýyým.
Birden ikinci katta oldukça kalabalýk, müzik sesi dýþarýdan duyulan,
loþ ýþýklý bir bar keþfediyorum. Hýzla yukarý çýkýyorum. Bu gece hep düz ayak barlarý
dolaþmýþtým. Üçüncü kadýn burada olabilir evet evet mutlaka burdadýr.
Garson karþýlýyor kapý giriþinde, ben karanlýkta üçüncü kadýný ararken, o bana ýsrarla yer
gösteriyor. Oturuyorum mecburen "Raký bol buzlu" diyorum. Kim bilir kaçýncý dadeh?
Dip masada bir çifte takýlýyor gözlerim. Kumral dalgalý saçlý bir genç kýz, esmer bir delikanlý ile
koyu bir sohbete dalmýþlar, karým geliyor aklýma.
Evlenmeden önce biz de onunla böyle koyu sohbetler yapardýk. Saatler sürerdi
konuþmalarýmýz, býkmazdýk dinlerdik birbirimizi. Þimdi uyumuþmudur? Yoksa hala
bekliyormudur? Evemi gitsem yoka, onun dizlerine çöküp "Kurtar beni herþeyi mahvettim"
desem, deliler gibi aðlasam...
Bunu onada yapamam, asla, asla onu üzemem.
Nerede, nerede bu Allah'ýn cezasý kadýn?
Hesabý ödedikten sonra merdivenleri üçer beþer inerek bu barý da terk ediyorum.
Sokaða çýktýðýmda gün ýþýmak üzere, çöküyorum bankýn birine, sigaramda bitmiþ, param da,
bir adým atacak halim yok,
Yaðmur çiselemeye baþlýyor, söyleniyorum, söyleniyorumda kime?
"Bir gece daha borçlusun bana üçüncü kadýn"
Sedat Tuvar
Yorum Oku / Yaz
Yukarý
Misafir Kahveci: Faik Karaege
Tatile gitmek mi zor, yoksa dönmek mi?
Yahu, bu da sorulur mu hiç demeyin lütfen. Senelerdir doðru dürüst tatil yapmamýþ biri bu
soruyu tatile giderken ve de dönerken kendisine sorup durdu.
Giderken soruyordu çünkü nasýl gidileceðine son dakikaya kadar karar verilememiþti. Bir gün
otobüsle gidelim günden kazanalým deniyor, diðer gün ise arabayla istediðimiz saatte gidip
döneriz, hatta dönüþte Tavas'a (haným tarafý Denizli-Tavas'lýdýr da) uðrarýz gibi muhabbetler
oluyordu. Hatta bazý zamanlar iþyerini yalnýz býrakmamak için gitmekten bile vazgeçiliyordu.
Ankara'dan Marmaris'e gidilecekti. Otobüs 12 saatte gidiyordu, araba ile yavaþ yavaþ 10
saatte gidilebileceði hesaplarý yapýlýyordu. Sonunda arabaya karar verildi. Saati ise eþimin
ofisteki iþlerinin ayarlanmasýna göre belirlenecekti. Ve daha hiçbir hazýrlýk yapýlmamýþtý.
Yorum yapmadan ve de daha fazla detaya girmeden devam edeyim.
Saat 13.15 gibi yola çýkýldý. Eskiþehir yolunda muayene istasyonunun önünden geçerken
bizim arabanýn ki acaba yapýldý mý diye sormak gafletin de bulundum. Neden eþine
soruyorsun? Sen niye ilgilenmiyorsun? Sorularýný duyar gibi oluyorum. Nedeni, bizim evin iç
ve dýþ iþlerinden sorumlu bakaný eþim olup arabayý gün içinde kullanan ve bakýmýyla filanda
bizzat kendileri ilgilendiðindendir. Bendeniz biraz iskele babasý rollerindeyimdir de.
Neyse ruhsata bakýldýðýnda þubat ayýnda yapýlmasý gerektiðini gördük. Hemen geri dönüp
epeyce uzun görünen kuyruða girilip girilmemesi konusunda uzun süre kararsýz kaldýktan
sonra kuyruða girdik. Sýký bir muayeneden (farlarý yak, sað-sol sinyal, yardým çantasý var mý?)
sonra 4 nolu vezneye yollandýk. Asýl iþkence orada belli oldu. 2003 senesi ek vergisini
yatýrdýnýz mý? Bizler düzgün vatandaþlarýz ya, yatýrmýþtýk tabii. Evet dedik ve gösterdik. Ama
iþkence bitmemiþti, ikinci soru geldi: -1999 senesi ek vergisini yatýrmýþ mýydýk? Eþim, vallahi
yatýrdýk filan dese de memur beyler haklý olarak evrak istediler. Bizler yatýrmakla sorumluyuz
ama koskoca devlet yatýrýlanlara bilgisayardan bakmaktan aciz. Önceki muayeneyi 2001
senesin de yaptýrmýþtýk, o zaman bakmamýþ mýydýnýz sorusuna da memurun verdiði cevap: 2002 senesinde bakmaya baþladýk oldu. Bir aralar evraklarýn 10 sene saklanma muhabbeti
vardý gibi hatýrlýyorum. Sonradan 5 seneye indi zannedersem. Her þeylerden habersiz
yaþamak var mýydý hiç? Dönünce bu konu da araþtýrýlacaktý. Bu saatten sonra geriye dönüþ
olmayacaðýna göre cezamýzý ödedik ve bizleri daha düzenli birer vatandaþ olma yolunda
zorladýðý için devletimize dua ede ede yola koyulduk. Arabaya binip 3-5 km gittikten sonra
sevgili eþim: Bak makbuzlar buradaymýþ iþte dedi. Ödediðimiz makbuzlarý torpido gözünde ki
bir sürü evrak içinden bulmuþtu. Dönüþte paramýzý geri alabilmeyi umarak, bizim gibi yüzlerce
kiþinin bu þekil de devlete nasýl bir ek kazanç saðladýðýný düþünmeden edemedik. Biz
evraklarý bulmuþtuk ama ya bulamayanlar? Muayeneye yeni gideceklerin dikkatine !
Böylece yolculuðumuz zevkli bir þekilde baþlamýþ oldu. Akþamýn 23:30 unda Marmaris'e
varmýþtýk. Bu arada en büyük tesellimiz de Denizli civarýnda trafik polislerinin ruhsat kontrolu
yapmasýydý. Ruhsatý verirken ki gülümsememizi, trafik polisi ne kadar sempatik insanlar diye
düþünmüþtür muhakkak.
Bir haftalýk güzel bir dinlenmeden sonra bu sefer dönüþ hazýrlýklarý baþladý. Ve Tavas'a
uðramamaya karar verildi. Boynumuz kýldan inceydi, bu sefer 13:15 den daha uygun bir saat
olan 11:30 da yola koyulduk. Dönerken ayrýlmak bayaðý zor geldi. Bu arada, unutmadan
gidebileceklere þiddetle tavsiye olunacak bir yer Marmaris-Aksaz askeri kampý. Ormanla
denizin neredeyse sýfýrlandýðý harika bir kamp. Akþama kazasýz belasýz evdeydik.
Dönüþün zorluðu ertesi günü iþe baþlayýnca daha çok anlaþýldý. 2002 arþivinin okunmasý
daha tamamlanmamýþken bir de bu bir haftalýk Kahve Molasý'nýn birikmiþ sayýlarýnýn
okunmasý gerekecekti. Kaçýrdýðýmýz bir þeyler olmamalýydý. Zevk alarak yaptýðýmýz bir iþ
olduðundan sorun yoktu. Þunun þurasýnda 4-5 aylýk bir tanýþýklýðýmýz olmasýna raðmen
tiryakisi olduðumuz Kahve Molasý'nýn öncelikle editörünü daha sonra da katkýlarýndan dolayý
herkesleri bir kez daha kutluyorum.
F.Karaege
Yorum Oku / Yaz
Yukarý
Þair Kahveci : Filiz Güner
ALEM-Ý HAYAL -1
Yollarýmýn çýktýðý her yerde sen olsan. Göz kýrpan dalgalarla naz yapsan bana. Gel diyen buz
mavisi ve turuncu parýltýlar üzerinde, parmak uçlarýmla süzülsem. Iþýk cümbüþleri içinden
geçerek yavaþ yavaþ yükselsem güneþe. Martýnýn özgürlüðünü kendi kollarýmda, beyaz
bulutlarda bulsam. Güneþe vardýðýmda orada bekliyor olsan. Sen güneþin oðlunu ararken
kara gecelerde, ben hep buradaydým desen.
Gökyüzünde neler olmaz ki o an! Rüzgar çýldýrmýþçasýna sallanmaya baþlar ve kendi
etrafýnda tüm hýzýyla döner. Iþýklar renk renk patlar güneþin içinden. Bulutlar sakladýklarý
çiçeklerini çýkarýrlar dýþarýya. Benim çiçeðim hanýmeli olur. Zarifliðidir, tüm gösteriþi
hanýmelinin. Ve doyamadýðým mis kokusu, sarhoþluðudur bilincimin. Bu yüzden istiyorum
hanýmelini. Teslim olmak istiyorum bu dinginliðe.
Bulutlardan dökülen yaþlar, deðdikleri her yere yaþama ümidi, sevgi ve dirilik verseler. Ve sen
yalansýz gülsen, gülüþlerin dudaklarýndan ellerime düþse hafifçe. Her biri gül yapraðýna dönse
ve ben o an milyonlarca kez yok olsam. Senin çiçeðin gül olsun güneþin oðlu. Güneþ
bilgeliðiyle sýrlarýný konuþtursa, kýzýl tonlarla. Yapraklar filizlenerek gül aðacý olsa. Nefesimi
içime çekip, gül kokuþlu bir üfürüþle evrene salsam. Bir iþaret, bir yelteniþ bekleyen sabýr ve
hasret timsali bülbüller yola koyulsalar. Rengi mavi, adý aþk olan parmaðýmla gül aðacýný
göstererek iþte desem. Ýþte yanýp tutuþtuðunuz, gözyaþý döktüðünüz, feryat figan ettiðiniz
ama yine de kavuþamadýðýnýz gülleriniz orada. Hadi bulun eþinizi. Dilediðinizce, artýk
istemeyeceðiniz ana kadar yaþayýn beraber. Ya da özgür fakat acý dolu olarak dönün
geldiðiniz yere. Sen güneþin oðlu hep benimle kalsan. Hayal demeden, gülüp geçmeden
ödenebilen bir var oluþ bedeli olsa bu.
Filiz Güner
[email protected]
Yorum Oku / Yaz
Yukarý
Milenyumun Mandalý : Sait Haþmetoðlu
Editör'den Önemli Not: Sevgili Sait Haþmetoðlu'nun e-romaný görsel öðelerle
süslendiðinden, devamýný ve önceki sayýlarýný aþaðýdaki adresten tek týklamayla
okuyabilirsiniz. Üþenmeyin... Týklayýn...
http://www.kahvemolasi.com/xfiles/mandal_132.asp
Devamý var
[email protected]
Yukarý
Dost Meclisi
Fotoðraf: Berrin Cerrahoðlu
Kahve Molasý'nýn sürekli ve sabit(!?) bir yazar kadrosu yoktur. Gazetemiz, siz sevgili kahvecilerden gelen
yazýlarla hayat bulmaktadýr.
Her kahveci ayný zamanda bir yazar adayýdýr. Bu bölüm sizlerden gelecek minik denemelere ayrýlmýþtýr.
Yolladýðýnýz her özgün yazý deðerlendirilecektir. Siz sevgili kahvecilere önemle duyurulur.
Kahve Molasý bugün 3.362 kahveciye doðru yola çýkmýþtýr.
Yukarý
Tadýmlýk Þiirler
SAÇLARINI SANCIMA SÜR
yine güz, kahrolasý yine güz
yapraklar yapraktan çok
sallanan ellere benziyor
merhabasýz elvedasýz sallanan ellere
yaz gibi uzadýkça bacaklarý düþlerin
kekeme bir mum fitilinden sarsýlýyor
geri gelmez biliyorum, geçti gitti
anýlar ýrgadý bir hüzün kaldý geride
yýllar göldü, ben fildim, içtim bitti
doðrultusu gammazlanmýþ
bir çocuk eþkýyayým
eti sedef egzemasý, saçlarý lastik kokusu
ve sen, karþý kaldýrýmda kanayan bir gül
bulut üstünde yarýsý, yarýsý ölüm korkusu
bir eski zaman ölüsü resimlerden nasýl bakar
kurutulmuþ çiçeklerde bebek unutkanlýðý
ne zaman ulaþýr özlediði yýldýza
gözlerinden hiç durmadan
yükselen o merdiven
kelebek düþü sinmiþ giysilerime yazdan
kirden kokarsa koksun, yýkama
albümleri kaçýr benden, þarký falan söyleme
baygýnlýk tadýnda yanan ýþýðý söndür
gece sýrlarýný pul pul döküyor sokaklara
üþüyorum sarýl bana, saçlarýný sancýma sür
Hamdi Özyurt
<#><#><#><#><#><#><#>
NO: NAFTALÝN KOKUSU
bana gel
her evde ben oturur
her zaman evde olurum
önce telefon gerekmez
rüzgarýn telaþýndan haberim olur
kapýyý çalmadan gir
ayakkabýlarýný çýkarma
bakma öyle
birazdan tedavülden
kalkacak pul gibi
gençsin, yaþýn müsait
daha çok kitap arasýnda
çok leylak unutulur
bana gel
her evde ben oturur
her zaman evde olurum
saçlarýn biraz ilkyaz
biraz uyku iklimi
yüzün az asimetrik
yüzün zor ezberlenir
gel, teninin altýndaki
mumlarý birlikte yakalým
ýþýk hýzýnda karanlýða
batalým, aklanalým
bana gel
her evde ben oturur
her zaman evde olurum
bu çakmak
musahibimden armaðan
taþý yok, bulamadým
ilaçlarýmý býraktým durakta
biliyorum
ölüme yakýn bir mevsimdeyim
ne allah, ne þeytan
ben bir meleklere inandým
onlarý sevdim
Hamdi Özyurt
Yukarý
Þarap Fýçýsý (Petrus'a nazire)
Hangi þarap hangi yemekle içilmeli?
Balýklar
Tuzlu su balýklarý (Kalkan balýðý, dil balýðý, ..., nötr ve hafif beyaz
soslu) Belirgin ama ahenkli bir asiditesi olan, beyaz sek ve yarý sek
þaraplar. Öneri: Mosel-Riesling (Almanya), Sancerre (LoireFransa), Pouilly-Fumé, Friaul-beyaz þaraplarý (Ýtalya), Gavi
(Ýtalya).
Tuzlu su balýklarý (kuvvetli ve kývamlý soslu) kuvvetli beyaz sek
þaraplar. Öneri: Riesling (Alsace-Fransa), Sauvignon Blanc, genç
bir Chardonnay.
Tatlý su balýklarý (Turna, Sazan, Kilizbalýðý, Bey balýðý, ...
hazýrlanýþlarýna göre) Asidi çok fazla olmayan, beyaz sek ve yarý
sek þaraplar. Öneri: Pinot gris (Weißburgunder), Gutedel
(Almanya), Silvaner (Almanya), Soave (Ýtalya), Orvieto (Ýtalya).
Kümes Hayvanlarý
Tavuk, piliç (hazýrlanýþlarýna göre)
Meyvemsi ve aromatik, beyaz sek ve yarý sek þaraplar, roze, genç kýrmýzý þaraplar. Öneri:
Riesling, Kerner, Müller-Thurgau, Silvaner (hepsi Almanya), Grüner Veltliner (Avusturya),
Portugieser (Avusturya, Almanya ve Macaristan (Oporto olarak bilinir)), Beaujolais (Fransa).
Ördek, kaz (koyu bir sosla kýzartýlmýþ)
Taneni fazla, alkolu az olmayan, kýrmýzý sek þaraplar. Öneri: Alman, Avusturya, Güney Tirol
veya Ýsviçre Blauburgunder'i, Valpolicella (Ýtalya), Chianti (Toskana-Ýtalya), Barbera (PiemontÝtalya), Dolcetto, Merlot, genç bir Cabernet. (piþirilmiþ tavuða az asidi fazla olmayan beyaz
sek ve yarý sek þaraplar da uyar)
Av hayvanlarý
Býldýrcýn, güvercin (sosa ve hazýrlanýþlarýna göre)
Kuvvetli beyaz sek þaraplar (Alman Grauburgunder veya Riesling Spaetlese, Auslese
þaraplarý), alkolü az olmayan bir roze, meyvemsi iyi bir kýrmýzý þarap (Beaujolais Cru, genç bir
Chianti Classico (Toskana-Ýtalya) veya Rioja (Ýspanya).
Keklik, yabanördeði, sülün (hazýrlanýþlarýna göre)
Kuvvetli ama zarif bir roze veya taneni çok batmayan kýrmýzý þaraplar. Öneri: olgun Pinot
Noir, Bourgogne Premiers Crus'u, Pommard, Santenay, St-Emilion veya Pomerol; olgun ama
çok kuvvetli olmayan Côtes du Rhône, Þili, Arjantin, Güney Tirol veya Trentino'dan Cabernet,
Ýtalyan veya Kaliforniya Merlot'su.
Geyik, karaca (kuvvetli bir sosla kýzartýlmýþ)
Kuvvetli bir kýrmýzý. Öneri: Côte de Nuits'den olgun bir Bourgogne , Médoc ve Graves'den bir
Bordeaux, Güney Afrika, Þili, Arjantin veya Kaliforniya'dan Cabernet.
Tavþan (kýzarmýþ)
Alkolü az olmayan beyaz sek þaraplar, roze, genç kýrmýzý þaraplar. Öneri: Pinot noir,
Lemberger, Trollinger (Almanya), Beaujolais (Fransa).
Et
Dana eti (piþmiþ veya açýk renkli bir sosla)
Asidi çok baskýn olmayan, genç beyaz sek ve yarý sek þaraplar. Öneri: Alman Riesling
Kabinett veya Q.b.A. þaraplarý.
Dana eti (kýzarmýþ veya ýzgara)
Alkolu az olmayan meyvemsi roze ve kýrmýzý þaraplar. Öneri: Beaujolais Villages (Fransa),
Bardolino (Garda gölü-Ýtalya), Vernatsch (Güney Tirol), Spaetburgunder (Baden-Almanya,
Alsace-Fransa veya Avusturya).
Sýðýr eti (piþmiþ)
Oldukça kuvvetli sek beyaz þaraplar. Öneri: Riesling Spaetlese, Weißburgunder veya
Grauburgunder Spaetlese (hepsi Almanya).
Sýðýr eti (kýzarmýþ veza ýzgara)
Oldukça kuvvetli kýrmýzý þaraplar. Öneri: genç bir Bourgogne, Côtes du Rhône, Vino Nobile.
Kuzu eti (piþmiþ, açýk renkli bir sosla)
Kuvvetli beyaz yarý sek þaraplar. Öneri: Kerner, Müller-Thurgau, Grüner Veltliner Spaetlese.
Kuzu eti (kýzarmýþ)
Kuvvetli rozeler ve aromasý kuvvetli olmayan zengin gövdeli kýrmýzýlar. Öneri: Bordeaux,
Bandol (özellikle rozeleri çok makbuldür, Güney Fransa), Brunello, Cabernet.
Devamý var
Yukarý
Biraz Gülümseyin
SIRANI BEKLE
Temel, bir haftalýðýna gittiði memleketten, haber vermeden erken dönünce karýsýný evde
baþka bir erkekle bulur. Derhal belinde taþýdýðý tabancasýna davranan Temel, yatakta
yakaladýðý adamý alnýnýn ortasýndan vurur.
Tabancayý tam kendi kafasýna doðrultmuþken, karýsý haykýrarak üzerine atlar:
- Dur Temel'im, kýyma kendine!
Temel, sinirden titreyerek haykýrýr:
- Sus, sýra sana da gelecek!..
<#><#><#><#><#><#><#>
Yorumsuz!...
Yukarý
Ýþe Yarar Kýsayollar - Þef garson: Akýn Ceylan
http://www.freaky-flash.de/cards/cow.htm
Kýsayolda gördüðünüz örnek e-card ve benzerlerini gönderebilmek için anasayfadan seçim
yapmanýz yeterli. Klasik e-card uygulamasýnýn yanýnda flash screensaver uygulamalarýda
gerçekten görülmeye deðer.
http://www.geocities.com/fes78/sakasms2.html
Cep telefonunuz için komik sms kalýplarý. Güle güle kullanýn. "Atalararýmýz zamanýnda Orta
Asya'dan çýkýp da ters yöne gitselerdi, þimdi Japon olurduk", "Akýllý olup dünyanýn kahrýný
çekeceðine deli ol dünya senin kahrýný çeksin"...
http://www.cartoonnetwork.com/play/arcade/hamtaro_dayout/game.swf
Ýþte sizlere küçük bir oyun sitesi daha. Oyun sitesi dediðime bakmayýn çok az miktarda; fakat
farklý bir mantýkla hazýrlanmýþ bu oyunlar, biraz zorlamalý dahi olsa zevk verebiliyor.
http://www.weebl.pwp.blueyonder.co.uk/badger.html
"Atomic badger racing", isimli ilginç bir oyun. Aslýnda bir çeþit bahis oyunu. Seçiminizi yapýp
bir miktar para yatýrýp yarýþý baþlatýyorsunuz. Nitrogliserin hýzlandýrmasý için space bar'ý
kullanmanýz yeterli olacaktýr. Detaylarý öðrenmek için incelemenizi tavsiye ediyorum.
[email protected]
Yukarý
Damak tadýnýza uygun kahveler
Network Clipboard v0.1.49 [45k] W98/2k/XP FREE
http://www.globware.com/softwareview.asp?Ware=14
Adýndan da anlaþýlacaðý gibi network üzerinde TCP/IP protokolüyle çalýþan bir not defteri.
Þifre korumalý olarakta, düz olarakta 64KB a kadar text dosyasýný network üzerinde gönderip,
alýyor ve paylaþýyorsunuz. Bir nevi Net Meeting yapýyorsunuz. Network ve internet kurtlarýna
göre.
Yukarý
http://kahvemolasi.com/sayilar/20030626.asp
ISSN: 1303-8923
26 Haziran 2003 - ©2002/03-kahvemolasi.com
istanbullife.com