Ülfiye ÇELİKKALP, Aylin AYDIN, Münire TEMEL

Transkript

Ülfiye ÇELİKKALP, Aylin AYDIN, Münire TEMEL
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü
Öğrencilerinin Aldıkları Eğitime Đlişkin Görüşleri
Ülfiye ÇELĐKKALP*, Aylin AYDIN**, Münire TEMEL*
ÖZET
Amaç: Bu araştırma hemşirelik bölümü öğrencilerinin aldıkları lisans eğitimine ilişkin görüşlerini,
eğitimi etkileyen faktörleri ve eğitimde öncelikle iyileştirilmesi gereken alanları belirlemek amacı ile
kesitsel tipte bir araştırma olarak planlanmıştır.
Yöntem : Araştırmanın evreni, 2007-2008 eğitim öğretim yılında bir sağlık yüksekokulunun hemşirelik
bölümüne devam eden 185 öğrenciden oluşmuş olup, örneklem, bu evren arasından araştırmayı kabul
eden 172 öğrenciden meydana gelmiştir. Veriler literatür doğrultusunda hazırlanan anket formu ile
toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde yüzde dağılımlar, ki-kare ve pearson korelasyon analizi
kullanılmıştır.
Bulgular: Öğrencilerin %73.8’inin hemşirelik mesleğini istedikleri için tercih ettiği ve %64’’ünün
hemşirelik mesleğini tercih ettiğinden dolayı memnun olduğu saptanmıştır. Öğrencilerin %27.4’ünün
verilen teorik bilgileri yeterli bulduğu, %47.1’ünün teorik derslerin uygulanabilir olduğunu
düşündüğü, %61’inin uygulama derslerindeki araç-gereçleri yeterli bulmadığı, %98.3’nün öğretim
elemanı sayısını yetersiz bulduğu ve %74.4’ünün mezun olduktan sonra mesleğinde yeterli olacağını
düşündüğü saptanmıştır. Ayrıca öğrencilerin okudukları sınıf ile okulundaki kaynaklara erişme
arasında pozitif yönde anlamlı ilişki (r=. 463, p= .000) olduğu belirlenmiştir.
Sonuç: Hemşirelik bölümü öğrencilerinin aldıkları lisans eğitimini orta düzeyde buldukları ancak
mezun olduktan sonra öğrencilerin yarısından daha fazlasının meslekte yeterli olacağını düşündükleri
bulunmuştur.
Anahtar Kelimeler: Hemşirelik, hemşirelik eğitimi, hemşirelik öğrencisi
ABSTRACT
The Views of Students in the Nursing Department of a High School
Regarding To the Education Received
Aim: This research was planned as a research which is type of cross-sectional to identify the views of
students in Nursing Department regarding to the license education received, to identify the factors
affecting the education and the fields that should be healed primarily.
Methods: The universe was comprised of 185 students continuing the education in the Nursing
Department of a High School in the 2007-2008 academic periods, and the sample was consisted of
172 students accepting the research among that universe. Data were collected with the questionnaire
form prepared towards literature. In the evaluation of data; percentage distributions, chi-square
and pearson’s correlation analysis were used.
*Öğr.Gör. Namık Kemal Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu, Tekirdağ
** Hemşire Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Đstanbul
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 3
Results: It was found that 73.8% of students have preferred nursing profession because of the fact that
they have desired it and 64% of of them have been glad to have preferred the profession. These are
other determinations that 27.4% of them have found the theoretical information given adequate,
47.1% of them have thought theoretical lessons are practicable, 61% of them have not found the
equipments in practice lessons adequate, 98.3% of them have found the number of instructors
inadequate and that 74.4% of them have thought that they are sufficient after graduation. It was also
identified that there has been a positive correlation between grades which they are in and accessibility
to the resources of school (r=463, p=000).
Conclusion: It was determined that students in Nursing Department have found the licence education
received intermediate; however, more than half of students have thought that they will be adequate for
the profession.
Key words: Nurse, nursing education, nursing student
GĐRĐŞ ve AMAÇ
Hemşirelik eğitimi kuramsal ve uygulamalı öğrenim ve öğretim yaşantıları içeren bir eğitimdir (Bektaş
2004; Khorshid ve ark. 2007; Karadağ ve Uçan 2006). Hemşirelik eğitiminin temel amacı; öğrencilere
profesyonel hemşirelik özelliklerini kazandırmak, öğrencileri gelecekteki meslek yaşantılarına uygun
şekilde hazırlamak, ülkesine karşı görev ve sorumluluklarının bilincinde, sağlığı koruma ve
geliştirmenin önemi kavramış, var olan sağlık sorunlarına yanıt verebilecek iyi nitelikte hemşireler
yetiştirmektir (Orgun 2007; Bektaş 2004; Kumcağız 2005).
Günümüzde öğretim anlayışı, öğrenenin özel bir öğrenme ortamında, öğretim elemanı rehberliğinde,
öğrenmeyi öğrenmesi ilkesine temellenmiştir (Atalay ve Tel 1999; Kaya ve Akçin 2002). Bu süreçte
eğiticinin rolü, öğrencinin şimdi ve gelecekteki eğitsel gereksinimlerinin farkına varmasına, zihinsel
ve fiziksel yeteneklerini keşfetmesine ve gereksindiği bilgi, beceri, tutum ve davranışları, kendisine
ait bu özelliklere uygun yollarla ve doğrudan kendisi tarafından kazanmasına yardımcı olmaktır
(Buldukoğlu ve ark 2004; Kaya ve Akçin 2002; Karaöz 2003). Bu yönüyle öğrenmede öğrencinin
sorumluluğu oldukça fazladır. Bu durum eğiticinin sorumluluklarını azaltmamakta, aksine boyutlarını
genişletmektedir (Buldukoğlu ve ark 2004; Karadağ ve Uçan 2006). Buna göre eğitici, öğrencinin
duygusal durumunu anlayabilmeli ve ruhsal destek vermelidir (Smith ve Benjamin 2001). Öğrenme
ortamındaki zorlanmaları ortadan kaldırmalı, duygu düşünce paylaşımını kolaylaştırmalı, kendisini de
grubun bir öğrenen üyesi olarak kabul etmeli, kişisel sınırlılıklarının farkında olmalı ve bunlarla baş
etmeye çalışmalıdır ( Karadağ ve Uçan 2006; Akbayrak ve Çiçek 2003). Ayrıca klinik eğitici
öğretmen kendi deneyimlerini de öğrenciye aktararak iyi bir model olmalıdır (Jhosnton 2009).
4 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
Ülkemizdeki mevcut hemşirelik eğitimi değerlendirildiğinde, öğrencinin bireysel özelliklerinin ve
bireysel öğrenme gereksiniminin önemsenmediği, eğitici temelli, klasik eğitim yaklaşımının egemen
olduğu görülmektedir (Buldukoğlu ve ark 2004; Kaya ve Akçin 2002, Karaöz 2003). Hemşirelik
eğitiminin istendik düzeyde kaliteli olabilmesi için yeterli sayıda hemşire eğitmenlere ihtiyaç
duyulmaktadır (Kumcağız 2005). Dünyada, tıp eğitiminde olduğu gibi hemşirelik eğitiminde de
uluslar arası ölçüt, eğitimin konusunda uzmanlaşmış hemşireler tarafından verilmesidir. Bu nedenle,
hemşire öğretim elemanlarının sayısal durumunun yanı sıra niteliklerinin de değerlendirilmesine
gereksinim vardır (Türkiye’de Hemşirelik 2001). Ancak eğitimin geliştirilmesi sadece hemşire
eğitimcilerin niteliğinin artırılması ile yeterli olmayacaktır. Müfredat programlarının geliştirilmesi ve
insancıl bakış açılarına yer verilmesi önemlidir (Susan 2009).
Hemşirelikle ilgili müfredat ve
programlar mutlaka güçlü bir fiziksel, sosyal bilimler içeriği yanında insani değerlere dayalı zengin
öğrenim deneyimlerini de içermelidir. Sağlık bakımındaki yenilik ve gelişme eğilimleri, ekonomik,
epidemiyolojik, genetik, gerontolojik, global bakış açısı, telekominikasyonla ilgili öğrenmenin
özellikle üzerinde durulmasını gerektirmektedir (Atalay ve Tel 1999).
Bugünün sağlık sistemi içinde lisans eğitimi görmüş hemşirelerden daha üst düzeyde uygulama
yapmaları, çok daha aktif çalışmaları beklenmektedir. Profesyonel kariyerin sürdürülmesinde merak
etme esasına dayalı olarak sürekli öğrenme ve entelektüel yetenekleri geliştirme esas olmalıdır.
Bu araştırma Sağlık Yüksekokulu hemşirelik bölümü öğrencilerinin bakış açısıyla;
a) Yüksekokulda verilen eğitimi değerlendirmek,
b) Eğitimi etkileyen faktörleri belirlemek,
c) Eğitimde öncelikle iyileştirilmesi gereken alanları belirlemek amacıyla planlanmıştır.
YÖNTEM
Kesitsel tipte planlanan, araştırmanın evrenini 2007-2008 eğitim öğretim yılında bir Sağlık
Yüksekokulu Hemşirelik Bölümünde öğrenimine devam eden 185 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada
örneklem seçimine gidilmeden, belirtilen evrenden araştırmaya katılmayı kabul eden 172 öğrenci ile
çalışma yürütülmüştür. Araştırma için ilgili kurumdan izin alındıktan sonra araştırma 20-23 Mayıs
2008 tarihleri arasında yapılmıştır.
Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından ilgili literatür (Kumcağız ve ark 2005; Kuzu ve ark
2003; Yiğit ve ark 2007; Ünsar 2005; Buldukoğlu ve ark 2004; Khorshid ve ark 2007) taranarak
geliştirilen öğrencilerin, sosyo-demografik bilgilerini içeren 12 soru ve lisans eğitimi teorik derslerin
hazırlanması ve sunulmasına yönelik hazırlanan 22 sorudan oluşan anket formu kullanılmıştır. Anket
formu öğrencilere araştırmacı gözetiminde uygulanmış ve öğrencilerin kendileri tarafından
cevaplanmıştır.
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 5
Elde edilen veriler SPSS 10.0 istatistik paket programında yüzdelik, ki-kare ve pearson korelasyon
analizi ile değerlendirilmiştir.
BULGULAR VE TARTIŞMA
Araştırma kapsamına alınan hemşirelik bölümü öğrencilerin tanıtıcı bilgileri incelendiğinde;
öğrencilerin %32.0’sinin 4.sınıfta, %58.1’inin 19-21 yaş grubunda olduğu, %44.2’sinin düz lise
mezunu olduğu ve %49.4’ünün devlet yurdunda kaldığı (Tablo 1), %77.9’unun kentte yaşadığı,
%43.6’sının ailesinin 500-1000YTL aylık net gelire sahip olduğu bulunmuştur.
Öğrencilerin ebeveynlerinin çalışma ve eğitim durumlarının dağılımına bakıldığında; %82.0’sinin
annesinin ev hanımı, %18’inin herhangi bir işte çalıştığı, babaların %36.0’sının emekli, %18.6’sının
işçi ve yine %18.6’sının esnaf, %10.5’inin memur olduğu, annelerin %59.9’unun ilkokul, %30.2’sinin
ortaöğretim, %4.1’inin üniversite mezunu olduğu, babaların %36.0’sının ilkokul %52.3’ünün
ortaöğretim %11.6’sının üniversite mezunu olduğu belirlenmiştir.
Tablo 1: Öğrencilerin Tanıtıcı Özelliklerine Göre Dağılımı (n=172)
Özellikler
n
%
1. sınıf
35
20.3
2. sınıf
39
22.7
3. sınıf
43
25.0
4. sınıf
55
32.0
18 yaş ve altı
10
5.8
19-21 yaş
100
58.1
22-24 yaş
51
29.7
25 yaş ve üzeri
11
6.4
Genel lise
76
44.2
Süper lise
61
35.5
Anadolu lisesi
25
14.5
Meslek lisesi
10
5.8
Devlet yurdu
85
49.4
Arkadaşlarla evde
65
37.8
Aile
22
12.8
Sınıfı
Yaş
Mezun Olunan Lise
Kalınan yer
6 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
Araştırmaya alınan öğrencilerin, %43’ünün üniversite sınavında hemşireliği 1-4. sıralarda tercih
ettikleri, %73.8’inin bölümünü kendi isteğiyle seçtiği ve %64.’ünün tercihinden dolayı memnun
olduğu bulunmuştur (Tablo 2). Bu sonuçlar öğrencilerin hemşirelik mesleğini tercih etmede istekli
oldukları bunun nedeni olarak öğrencilerin büyük bir kısmının Trakya bölgesinde ikamet etmeleri
dolayısıyla aile ve çevrenin etkisi, kısa yoldan iş bulma ve gelecek kaygısı gibi faktörlerin etkisinin
daha fazla rol oynadığı düşünülebilir. Đsteyerek mesleği seçme, lisans eğitiminde öğrencinin
beklentilerini arttırabilir, dolayısıyla isteyerek mesleğini seçen öğrencinin, lisans eğitimini de daha
eleştirel bir şekilde değerlendirmesi beklenir.
Tablo 2: Öğrencilerin Hemşireliği Tercih Etme Durumları (n=172)
Değişkenler
n
%
ÖSS’de Tercih Sıralaması
1-4. Tercih
74
43.0
5-9. Tercih
34
19.8
10-14 Tercih
33
19.2
15 ve üzeri Tercih
31
18.0
Evet
127
73.8
Hayır
45
26.2
Evet
110
64.0
Hayır
17
9.9
Kararsızım
45
26.2
Hemşireliği Kendi Đsteğinizle mi seçtiniz?
Hemşireliği Tercih Ettiğinizden Dolayı Memnun musunuz?
Karagözoğlu (2009) çalışmasında öğrencilerin %42.1’inin hemşirelik bölümünü ilk 5 sırada tercih
ettiği, Bektaşın (2004) çalışmasında öğrencilerin %52.1’inin 6-18.sıralarda hemşireliği tercih ettikleri,
puanlama hatası, tesadüf ve bayan mesleği olması gibi nedenlerle hemşireliği seçtikleri bulunmuştur.
Tunç ve ark. (2010) yaptıkları çalışmada hemşirelik bölümü öğrencilerinin %64.2’sinin 1-10. sırada
bölümü tercih ettiğini bulmuşlardır. Öğrencilerin %43’ünün hemşireliği ilk sıralarda tercih etmesine
rağmen %64’ünün tercihinden memnun olması sevindiricidir. Çünkü bu mesleği seven ve benimseyen
kişiler meslek de daha başarılı olacak ve hemşireliğin gelişmesine katkı sağlayacaklardır.
Tablo 3’de hemşirelik öğrencilerinin aldıkları eğitimin içeriği ve derslerin işlenmesi ile ilgili görüşleri
sunulmaktadır. Tabloya göre; öğrencilerin %52.3’ü verilen mesleki teorik bilgileri kısmen yeterli
bulduklarını ifade etmişlerdir.
Yiğit ve ark.’nın (2007) çalışmasında öğrencilerin %62.3’ünün
kuramsal eğitimi kısmen yeterli buldukları belirtilmiştir. Kuzu ve ark.’nın (2003) çalışmasında bu oran
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 7
%40.3’tür. Ünsar’ın (2005) çalışmasında öğrencilerin %67.4’ü teorik eğitimi, %52.2’si uygulamalı
eğitimi kısmen yeterli bulmuşlardır. Buldukoğlu ve ark. (2004) hemşirelerle yaptığı bir çalışmada
hemşirelerin %35.6’sı üniversitede aldıkları eğitimin iş yaşamında kullanımı için yeterli olduğunu,
%44.7’sin kısmen yeterli olduğunu ve %17.1’de yetersiz olduğunu belirtmektedir. Öğrencilerin
memnun olmama nedenlerini; günlük ders saatlerinin fazla olması, uygulama alanlarının yetersizliği
ve öğretim elemanlarının sayı ve nitelik olarak yetersiz olması ile ilgili olabileceği düşünülebilir.
Ayrıca ABD’de hemşirelik öğrencileriyle yapılan bir çalışmada öğrencilerin %88.5’i hemşirelik
eğitimini yeterli bulmaktadır (Yiğit ve ark. 2007). Ülkemizde öğrenci ve mezun hemşirelerin yaklaşık
yarısı hemşirelikte verilen temel eğitimini yetersiz bulurken ABD’ de büyük bir çoğunluğu yeterli
bulmaktadır. Bu farkın ülkeler arasındaki eğitim sistemi farklılıklarından kaynaklandığı ve ülkemizde
lisans da verilen eğitim ile mesleki alandaki çalışma koşullarının tam uyum içinde olmaması ile ilgili
olacağı düşünülebilir.
Tablo:3: Öğrencilerin Aldıkları Hemşirelik Eğitimine Đlişkin Görüş ve Önerilerinin Dağılımı
(n=172)
Yeterli
Kısmen
Yeterli
Yetersiz
%
n
%
n
%
Özellikler
n
Mesleki teorik bilgileri
47
27.4
90
52.3
35
20.3
Teorik derslerin uygulanabilir olması
81
47.1
46
26.7
45
26.2
Mezun olduktan sonra mesleğini yapabilme
128
74.4
34
19.8
10
5.8
3
1.7
-
169
98.3
Öğretim elemanı sayısı
58
33.7
38
22.1
76
44.2
Uygulama derslerindeki araç-gereçlerin durumu
7
4.1
60
34.8
105
61.0
Karmaşık ders konuları anlaşılır hale getirilmesi
41
23.8
93
22.1
38
54.1
Öğretim elemanları dersin aktif olmasını sağlayabilme
32
18.6
115
66.9
25
14.5
Öğr. elemanı öğrencinin derste sıkıldığını fark etme
76
44.2
69
40.1
27
15.7
Öğr. elemanlarının güven arttırmaya yönelik girişimleri
25
14.5
87
50.6
60
34.9
Kullanılan ders materyallerin durumu
Öğrencilerin teorik ve uygulamalı eğitimden çok memnun olmadıklarını ifade etmelerine rağmen
%74.4’ü mezun olduktan sonra mesleğini yapabilme konusunda kendisini yeterli hissettiği
bulunmuştur. Karagözoğlu (2009) profesyonel bir hemşire niteliğine sahip olmada eğitim seviyeleri
incelendiğinde öğrencilerin %71.2’sinin kendisini yeterli bulduğu belirlenmiştir.
“Haftalık ders saatini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna; öğrencilerin %59.3’ünün ders saatini
fazla ve azaltılması görüşünde olduğu belirlenmiştir. Kumcağız ve ark. (2005) yaptığı çalışmada
8 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
öğrencilerin kuramsal eğitim programı ile ilgili sorunları önem derecesi olarak % 40.5’i meslek
derslerinin haftada 3 gün arka arkaya verilmesi, %18.1’i meslek derslerinin tek dönemde verilmesi,
%18.1’inin de ders programında hiç boş günün olmaması şeklinde belirtilmektedir.
Mesleki derslerin uygulanabilir olmasından, öğrencilerin %47.1’inin memnun olduğu bulunmuştur.
Öğrencilerin bu memnuniyetsizliklerinin daha yüksek olması uygulama alanlarının klinik uygulama
için yeterli olmaması, üniversite hastanesinin olmaması, uygulamaya çıkılan devlet hastanesinin fizik
ortamının yetersiz olması, öğrencinin uygulama yapacağı tüm kliniklerinin bulunmaması ve değişik
vakaların görülmemesi, meslek yaşamında karşılaşılan sorunları çözme becerisinin tam gelişmemiş
olması gibi nedenlerle ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Kuzu ve ark. (2003) mesleki derslerin
uygulamasından öğrencilerin %41.6’sının memnun olduğunu belirtmektedir. Birbirine yakın olan bu
sonuçlar Sağlık Yüksekokullarında benzer sorunların yaşandığını göstermektedir Bektaş’ın (2004)
çalışmasında; öğrencilerin eğitim programı ile ilgili yaşadıkları en önemli sorunun, teorik-uygulama
programının paralel olmaması ile belirtilmektedir. Karaöz (2003) yazısında hemşirelik eğitimindeki
temel sorunlardan birisini, öğrencinin teorik bilgiyi uygulamaya yeterince aktaramaması olarak
tanımlamıştır. Bir çalışmada, öğrencilerin %56.7’si klinik ortamda uyguladıkları bakım girişimlerini
dershanede/laboratuarda öğrendikleri şekilde gerçekleştiremediklerini belirtmişlerdir (Khorshid ve ark.
2007).
Öğrencilerin %33.7’sinin kullanılan ders materyallerini yeterli bulduğu, %4.1’inin ise uygulamalı
derslerdeki araç gereçlerini yeterli bulduğu tespit edilmiştir. Khorshid ve ark.’nın (2007) mezun
öğrencilerle yaptığı çalışmada lisans eğitimi değerlendirme ölçeğine ait alt ölçek puan ortalamaları;
derslerin sunuluşu 14.37 (min-9 max27) ve uygulamaların niteliği 9.83 (min 6-max-15) olarak
bulunmuştur. Bu sonuçlar da mezunların derslerin sunuluşu ve uygulamaların niteliği ile ilgili eğitimi
yetersiz bulduğu şeklinde yorumlanmıştır. Her iki çalışmada da öğrenciler ders materyallerini yetersiz
olarak nitelendirmişlerdir.
Öğrencilerin %98.3’ünün öğretim elemanı sayısını yetersiz buldukları belirlenmiştir. Öğretim elemanı
sayısı ve niteliğindeki yetersizlik sağlık yüksekokullarının büyük bir kısmında yaşanmaktadır. Sağlık
yüksekokullarının durumunun incelendiği bir çalışmaya göre %87.3’ünde öğretim elemanı sayısının,
%85.5’inde öğretim elemanı niteliğinin yetersiz olduğu belirtilmiştir (Kuzu ve ark. 2003). Etkili bir
klinik öğretim için literatürde öğretim elemanına düşen öğrenci sayısının 8-10 arasında olması,
maksimum bu sayının 15’e çıkabileceği ve 10 öğrenci üzerine çıkmaması gerektiği vurgulanmaktadır
(Kuzu ve ark. 2003; Ünsar 2005). Çalışmanın gerçekleştirildiği hemşirelik bölümünde 7 öğretim
görevlisi ile eğitim-öğretim yürütülmektedir. Okulda öğretim elemanına düşen öğrenci sayısı 26 dır.
Ayrıca alanında uzman öğretim elemanının olmaması, klinik ortamda öğrenciye yeterli öğrenim
ortamı hazırlayamadığı düşünülmektedir. Öğrencilerin %54.1’i karmaşık ders konularının kısmen
anlaşılır hale getirildiğini, %44.2’si öğretim elemanının öğrencinin derste sıkıldığını fark ettiği ve
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 9
%66.9’u da öğretim elemanlarının dersin aktif olmasını sağlamada kısmen başarılı olduğunu
belirtmesi, yukarıda belirtilen sorunların bir sonucu olarak düşünülebilir.
Yapılan bir çalışmada öğrencilerin öğretim elemanlarından anlayış ve hoşgörü beklediği, kendilerine
saygı gösterilmesini, ilkokul öğrencisi gibi davranılmamasını, hatalarının olumlu karşılanmasını ve
kendilerine güven duyulmasını istediği ve öğretim elemanlarıyla ilişkilerinin yetersiz olduğu ve en iyi
ilişkinin klinik alanda kurulduğu belirlenmiştir (Khorshid ve ark. 2007).
Çalışmada öğrencilerin %50.6’sının öğretim elemanlarının güven arttırıcı girişimlerini kısmen yeterli
olarak gördükleri ve %46.5’inin akademik personelle kısmen sorun yaşadığı, %53.5’inin de sorun
yaşamadığını belirlenmiştir. Literatür bilgisine göre (Karaöz 2003) öğrencinin eğiticilerde, öğreticilik
niteliklerini ve iyi kişilik özelliklerini aradıklarını göstermiştir. Olumlu eğitici-öğrenci ilişkisinin,
öğrencilerin ders başarı notlarını, mesleği kabullenmeyi ve klinik ortama uyumu etkilemektedir.
Hemşirelik öğrencileri, ulaşılabilir, uzman ve öğrenciye bir birey ve öğrenci olarak ilgi duyan eğitici
davranışlarını, destekleyici davranışlar olarak tanımlamıştır (Karaöz 2003). Özdağ’ın ABD’ndeki
Californiya Üniversitesi Hemşirelik Okuluna yaptığı ziyarette edindiği izlenimlere göre ders saatleri
dışında öğrenci/eğitimci iletişiminin çok az olduğu gerekçesiyle öğrencilerin öğretim elemanları ile
mutlaka e-posta yolu ile de iletişim kurmaları istenmektedir (Özdağ 2002).
Öğrencilerin %50.6’sının okuldaki kitap, internet vb referans kaynaklara erişebildikleri belirlenmiştir.
“Türkiye’de Hemşirelik” raporuna göre ülkemizdeki sağlık yüksekokullarının kütüphane, elektronik
literatür tarama olanaklarının yetersiz olduğu belirlenmiştir. Bu bağlamda öğrencilerin mesleki ve
bilimsel yayınları izleme olanaklarının kısıtlı olduğu bizim bulgumuzla da desteklenmektedir. Ayrıca
öğrencilerin okudukları sınıf ile okuldaki kütüphane, internet gibi referans kaynaklara ulaşabilme
arasında pozitif yönde anlamlı ilişki (r=. 463, p= .000) olduğu belirlenmiştir. Buna göre dördüncü
sınıf öğrencileri birinci sınıf öğrencilerine göre kaynaklara daha iyi düzeyde ulaşabilmektedir.
Araştırmaya alınan öğrencilerin %53.5’inin etkin ders çalışma ortamına sahip olduğu,
kısmen sahip olduğunu ve
%13.4’ünün
%33.1’inin ise etkin ders çalışabilme ortamına sahip olmadığı
belirlenmiştir
“Öğretim elemanlarının hazırladıkları ya da önerdikleri ders materyallerinin yeterli olduğunu
düşünüyor musunuz?” sorusuna; 1. sınıfların %65.7’si, 2. sınıf öğrencilerinin %41.0’i, 3. sınıf
öğrencilerinin %42.9’u ve 4. sınıf öğrencilerinin %55.5’inin evet yanıtını verdiği belirlenmiştir.
Sınıflara göre öğretim elemanlarının hazırladıkları ders materyallerinin yeterli olması arasında
istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır ( χ²= 30.110, p=0.000) (Tablo 4). Bu farklılık 1.
sınıf öğrencilerinin sunulan eğitimi tam olarak değerlendiremediğinden kaynaklandığı düşünülmüştür.
1.sınıf öğrencilerinin %51.4’ü okulda verilen mesleki teorik bilgilerin yeterli olduğunu düşünürken 2.
sınıf öğrencilerinin %23.1’sı, 3 sınıf öğrencilerinin %14’ü ve 4. sınıf öğrencilerinin %25.5’inin yeterli
10 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
bulduğu saptanmıştır. Okulda verilen mesleki teorik bilgilerin yeterliliği ile sınıflar arasında
istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur ( χ² =22.213, p=0.001) (Tablo 4). Sınıflar arasındaki bu
fark birinci sınıf öğrencilerinin lise eğitiminden yeni gelmiş olmaları ve eleştirel düşünme ve gözlem
yeteneğinin üst sınıflara göre daha az gelişmiş olması ile düşünülebilir.
1. sınıf öğrencilerinin %51.4’ü karmaşık ders konularının anlaşılır hale getirildiğini, öbür sınıftaki
öğrencilerin yaklaşık %55’i bunun kısmen sağlanabildiğini ifade ettikleri bulunmuştur. Sınıflar
arasında karmaşık konuların anlaşılır hale getirilmesi arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardır
(χ² =45.164, p=0.000) (Tablo 4).
Yapılan istatistiklerde 1. sınıf öğrencilerinin öbür sınıflardan
genellikle farklı ifadelerde bulunmuş olması onların objektif olarak değerlendirme yapamadıklarını,
okula yeni gelmiş olmalarına bağlı olabileceği düşünülmektedir.
Tablo 4: Sınıflara Göre Öğrencilerin Eğitim Durumları Değerlendirmeleri (n= 172)
1. sınıf
Özellikler
2. sınıf
n
3. sınıf
%
n
4. sınıf
n
%
%
n
18
51.4
9
23.1
6
14.0
14
25.5
1
2.9
13
33.3
12
27.9
9
16.4
16
45.7
17
43.6
25
58.1
32
58.2
%
Mesleki teorik bilgileri
yeterli buluyor musunuz?
Evet
Hayır
Kısmen
χ² =22.213, p=0.001
Hazırlanan ders
materyalleri yeterli mi?
Evet
Hayır
Kısmen
23
65.7
10 25.6
11
25.6
14 25.5
3
8.6
23
59.0
25
58.1
25 45.5
9
25.7
6
15.4
7
16.3
16 29.1
χ²= 30.110, p=0.000
Karmaşık ders konuları
anlaşılır hale getiriliyor
mu?
Evet
Hayır
Kısmen
18 51.4
3
7.7
7
16.3
13
23.6
0
0.0
14
35.9
12
27.9
12
21.8
17
48.6
22 56.4
24
55.8
30
54.5
χ² =45.164, p=0.000
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 11
Araştırmaya alınan öğrencilerin eğitim süreçlerinin daha iyi olması için geliştirdikleri öneriler arasında
ilk sırada %30.8 ile uygulama alanının niteliğinin daha iyi olması gelirken, bunu %28.5 ile müfredatın
düzenlenmesi istekleri yer almaktadır. Ayrıca yaklaşık %26 ile öğretim elemanın sayı ve niteliğinin
arttırılması ve öğrenci kaynaklarının daha çok genişletilmesi gibi öneriler izlemektedir. Öğrencilerin
%75.6’sının da hazırlık sınıfının oluşturulmasını ve eğitimlerinin 5 yıllık olmasını istedikleri
saptanmıştır. Öğrenci bakış açısıyla tespit edilen bu eksikliklerin giderilmesi ile kaliteli bir hemşirelik
eğitimine
ulaşılacağı
düşünülmektedir.
Öğretim
elemanlarının
ve
eğitim
programlarının
değerlendirilmesinde öğrencilerin görüşlerine başvurulması, katılımlarının sağlanması çağdaş eğitimde
giderek benimsenmektedir. Eğitimin kalitesinin geliştirilmesinde öğrencilerin eğitimin her boyutuna
ve değerlendirme sistemine ilişkin görüşlerinin alınması eğitimin girdi ve çıktılarının ilişkisini analiz
etmede gerekli olduğu vurgulanmaktadır (Khorshid ve ark. 2007).
Tablo 5: Öğrencilerin Eğitim sürecinin Daha Đyi Olması Đçin Geliştirdikleri Öneriler
Eğitim Sürecinin Daha Đyi Olması Đçin Getirilen Öneriler*
n
%
Uygulama alanı niteliğinin arttırılması
53
30.8
Müfredatın düzenlenmesi
49
28.5
Öğrenci kaynaklarının arttırılması (kütüphane,internet...)
46
26.2
Öğretim elemanı sayı ve niteliğinin arttırılması
45
26.2
Öğretim elemanı-öğrenci arasında güven ortamının oluşturulması
13
7.6
Sosyal aktivitelerin arttırılması
9
5.2
*Birden fazla seçenek işaretlenmiştir.
SONUÇ ve ÖNERĐLER
Araştırmadan elde edilen veriler değerlendirildiğinde,
•
Öğrencilerin yarıdan fazlasının bölümünü kendi isteğiyle seçtiği,
•
Okulda verilen mesleki teorik ders bilgilerini %20’sinin yetersiz bulduğu,
•
Öğrencilerin yarıya yakınının teorik derslerin uygulanabilir olduğunu düşündüğü,
•
%74.4’ünün mezun olduktan sonra mesleğini yapabilme konusunda kendini yeterli hissettiği,
•
Öğrenciler, okuldaki öğretim elemanı sayısının yetersiz olduğunu, öğretim elemanlarının
hazırladıkları ya da önerdikleri ders materyallerinin kısmen yeterli olduğunu, öğrencilerin
derste sıkıldığının iyi düzeyde fark edildiğini, derslerin zenginleştirici materyallerle
hazırlanmadığını, karmaşık ders konularının anlaşılır hale getirilmesinin yetersiz olduğunu
ifade etmişlerdir.
12 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
•
Ayrıca okuldaki kütüphane, internet kaynaklarının kısmen yeterli olduğu ve etkin bir ders
çalışma ortamına kısmen sahip oldukları belirlenmiştir.
Bu sonuçlar doğrultusunda,
Konu alanında uzman, nitelikli öğretim elemanı sayısının artırılması,
Eğitici özelliklerini geliştirici, eğitici eğitimlerin planlanması,
Ders materyallerinin arttırılması,
Klinik beceriler laboratuarının malzeme ve donanım yönünden zenginleştirilmesi,
Haftalık ders saatinin azaltılması amacıyla müfredatta değişikliğe gidilmesi,
Öğrencilere kütüphane, bilgisayar ve internet olanaklarının sağlanması,
Okuldaki fizik olanakların geliştirilmesi ve öğrencilerin sosyal etkinliklere yönlendirilmesi
ve hemşirelik bölümlerindeki eğitimi değerlendirmek amacıyla daha büyük örneklem gruplarıyla
başka çalışmaların yapılması önerilebilir.
KAYNAKLAR
Akbayrak N, Çiçek S.H (2003). Aktif Eğitim: Öğrencilerin Korkulu Rüyası mı? Hemşirelik Forumu,
6 (1): 1-6
Atalay M, Tel H (1999). Gelecek Yüzyılda Hemşirelikte Lisans Eğitiminin Vizyonu. C.Ü. Hemşirelik
Yüksekokulu Dergisi, 3 (2).
Bektaş AH (2004). Hemşirelik Öğrencilerinin Kuramsal ve Uygulamalı Eğitimde Yaşadıkları
Güçlükler ve Öğretim Elemanlarından Beklentileri. Hemşirelik Forumu, Eylül-Ekim; 45-54.
Buldukoğlu K, Kantek F, Öncel S (2004), Eğitimi Değerlendirme ve Đyileştirme Çalışması: Antalya
Sağlık Yüksekokulu Đlk Üç Dönem Mezunlarının Görüşleri. Hemşirelik Forumu, 7 (2): 8-16.
Jhosnton C, Mohide Ann E (2009). Addressing Diversity In Clinical Nursing Education: Support For
Preceptors. Nurse Education Today, (Accepted 13 August 2008).
Karadağ G, Uçan Ö. (2006). Hemşirelik Eğitimi Ve Kalite. Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, 1 (3): 4251.
Karagözoğlu Ş (2009). Nursing students’ level of autonomy: A study from Turkey . Nurse Education
Today, 29(2): 176-187.
Karaöz S (2003). Hemşirelikte Klinik Öğretime Genel Bir Bakış Ve Etkin Klinik Öğretim Đçin
Öneriler. Hemşirelikte Araştırma Geliştirme Dergisi, 1: 15-20
Bir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü…. 13
Kaya H, Akçin E (2002). Öğrenme Biçimleri/Stilleri Ve Hemşirelik Eğitimi. C.Ü. Hemşirelik
Yüksekokulu Dergisi, 6 (2): 31-35.
Khorshid L, Eşer Đ, Zaybak A, Güneş Ü, Çınar Ş (2007). Hemşirelik Yüksekokulu Mezun
Öğrencilerinin Aldıkları Lisans Eğitimine Đlişkin Görüşleri. E.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 23
(1): 1-14.
Kumcağız H, Koyuncu S, Aydın G, Yılmaz A, Uzun A, Güneştaş Đ (2005). Samsun Sağlık
Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü Öğrencilerinin Kuramsal ve Uygulamalı Eğitimde Yaşadıkları
Sorunların Belirlenmesi. O.M.Ü.Tıp Dergisi, 22 (2): 71-77.
Kuzu N, Bayramova N, Korkmaz G, Taşdemir G (2003), Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik ve Sağlık
Memurluğu Öğrencilerinin Eğitimlerine ve Geleceklerine Đlişkin Düşünceleri. Hemşirelik Forumu, 6
(5); 40-44.
Orgun F, Özkütük N, Bayık A (2007). Hemşirelik Öğrencilerin Öğretim Sistemine Đlişkin Görüş ve
Önerileri. E.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 23 (1): 89-102.
Özdağ N (2002). Đsrail Ve Amerika Birleşik Devletleri’nde Hemşirelik Eğitimi Ve Uygulamalarına
Đlişkin Hizmetler. C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 6 (1): 22-29
Smith P, Benjamin G (2001). Reassessing The Consept Of Emotional Labour In Student Nurse
Education: Role Of Link Lecturers Mentors Đn A Time Of Change. Nurse Education Today 21: 230237.
Susan A.S (2009). Drawing On Three Discursive Modes In Learning Disability Nurse Education.
Nurse Education Today, 29 (2): 188-195.
Tunç G, Akansel N, Özdemir A (2010). Hemşirelik Ve Sağlık Memurluğu Öğrencilerinin Meslek
Seçimlerini Etkileyen Faktörler. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt: 3 (1):
24-31.
Türkiye’de Hemşirelik: Temel Mesleki Eğitim Đle Đnsan Gücüne Đlişkin Sorunlar ve Çözüm Önerileri,
Mayıs, 2001, Ankara.
Ünsar S (2005). Trakya Üniversitesi Edirne Sağlık Yüksekokulu Son Sınıf Öğrencilerinin Lisansüstü
Eğitim Hakkındaki Görüş ve Düşünceleri. Đstanbul Üniversitesi F.N.H.Y. Dergisi, 13 (54): 1-8.
Yiğit R, Esenay I.F Derebent E (2007). Türkiyede Hemşirelik Son Sınıf Öğrencilerinin Profili. C.Ü.
Hemşirelik YO. Dergisi 11 (3): 1-12.
14 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:3,Sayı:2. 2010
Đletişim adresi:
Öğr.Gör. Ülfiye ÇELĐKKALP
Namık Kemal Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu, Değirmenaltı Yerleşkesi, 59100 TEKĐRDAĞ.
Đş: 0 282 2627585 (108)
e-posta: [email protected]

Benzer belgeler

Simülasyon Yöntemine İlişkin Hemşirelik Öğrencilerinin Görüşleri

Simülasyon Yöntemine İlişkin Hemşirelik Öğrencilerinin Görüşleri ÖZET Amaç: Bu araştırma hemşirelik bölümü öğrencilerinin aldıkları lisans eğitimine ilişkin görüşlerini, eğitimi etkileyen faktörleri ve eğitimde öncelikle iyileştirilmesi gereken alanları belirlem...

Detaylı