Malatya İlinde - 15. Bölge Müdürlüğü

Transkript

Malatya İlinde - 15. Bölge Müdürlüğü
MALATYAİLİNDE
DOĞA TURİZMİ MASTER PLANI
2013 – 2023
KISALTMALAR
SUNUŞ
Doğada yapılan turizm çeşitleri toplum içinde doğa bilincini ve saygısını geliştirirken aynı
zamanda da iyi bir gelir kaynağı durumuna gelmiştir. Birçok ülke için önemli bir gelir
kaynağı olan ekoturizm yerel halkın ekonomik refahını artırmak için fırsat niteliğindedir. Bu
turizm çeşidinde müşteri durumunda olan ekoturistler deyim yerindeyse yerel halkın ayağına
kadar gider.
Bunun yanında dünyadaki doğal dengeleri ve insan yaşamını bekleyen en büyük tehlikelerden
birisi kuşkusuz bilinçsizce tüketilen doğal kaynakların yok olmasıdır. İnsan nüfusunun hızla
artması ve doğal kaynakların aynı şekilde tükenmesi nedeniyle doğal kaynaklardan
faydalanmanın bir plan dahilinde yapılması kaçınılmaz hale gelmiştir.
Planlamada bugünün net bir şekilde ortaya konularak geleceğin öngörülmesi çok önemlidir.
Planlanacak objelere genel bakış büyük plan olarak karşımıza çıkar. Büyük planda kabaca
şablon oturtulur, amaçlar, hedefler ve stratejiler ortaya konur. Bu genel plana master plan adı
verilir. Master planda hedefler ve stratejiler doğrultusunda belirlenen alt projeler uygulama
aşamasında detaylandırılarak hayata geçirilir. Planlamadaki genel çerçevenin iyi irdelenmesi
geçerliliği uzun sürecek alt projelerin oluşturulması bakımından önemlidir. Böylece belirli bir
aşamaya gelmiş veya bitmiş proje veya uygulamaların iptal edilmesine, yeniden yapılmasına
gerek kalmaz, zaman ve kaynak israfı azalır. Kaynaklarının kullanımını planlayabilen ülkeler
geleceğe daha umutla bakabilirler. Ancak, bu durum dünya için bölgesel bir çözümdür.
Çünkü dünyanın bir ucundaki dengesizliğin ve plansızlığın diğer ucunu etkilemesi
kaçınılmazdır.
Bu nedenle detaylı bir literatür taraması ve yorumlanması ile Ar-Ge niteliği taşıyan bazı
çalışmalar master plan kapsamına alınmıştır.
Bu plan, başta Orman ve Su İşleri Bakanlığının birimleri olmak üzere belediyeler,
kaymakamlıklar, doğa dernekleri ve konu ile ilgili kurum ve kuruluşların doğa turizmi ile
ilgili yapacakları faaliyetler ve yatırımlar için yol gösterici bir çalışma niteliği taşımaktadır.
ÖNSÖZ
Ülkelerin ekonomik, sosyal ve kültürel değerlerine önemli katkıları olan turizm aktivitelerinin
sürekliliği için doğal ve kültürel değerlerin korunması ve geliştirilmesi gerekmektedir.
Turizme açılan alanlarda koruma- kullanma dengesinin sağlanması sürdürülebilirlik açısından
önem taşımaktadır. Doğanın ilginç doğal ve kültürel özelliklerinin bulunduğu alanlarda
sürdürülebilirlik ilkeleriyle hassas ekosistemlerin korunmasına ve çevresel duyarlılığa turizm
aracılığıyla hizmet eden ekoturizm, ziyaretçilere bilimsel, estetik, rekreasyonel, kültürel ve
eğitsel yönlerden yeni bilgi ve deneyimler kazandırmakta, bölgede yaşayan nüfusun sosyoekonomik gelişmesine kaynak yaratabilen bir araç olmaktadır.
Ekoturizmde asıl amaç, kitle turizminin tersine turist sayısının aza indirmesi ve turizmi yıl
içinde farklı dönemlere yaymak, doğal çevreye yapılan baskıyı en aza indirmek, tahribatı
düzeltmeye değil, önlemeye yönelik planlar yapmak ve uzun vadeli ekonomik çıkarları
gözetmektir. Böylece yöredeki turizmin sahip olduğu çevresel değerlerin korunması ve aynı
zamanda yöre halkının da maddi kazanç sağlamasına imkan sağlamaktır.
Bu kapsamda Bakanımız Sayın Prof. Dr. Veysel EROĞLU’nun emirleri ve Doğa Koruma ve
Milli Parklar Genel Müdürümüz Sayın Ahmet ÖZYANIK’ın talimatları doğrultusunda
“Malatya İli Doğa Turizmi Master Planı” hazırlanması çalışmalarına başlanmıştır.
Bu doğrultuda, Malatya Şube Müdürlüğümüzce Malatya Valiliği bilgisi ve desteğiyle konu ile
ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin katılımının sağlandığı geniş katılımlı ön
toplantı yapılmıştır. Toplantı sonrası planda aktif olarak görev alacak bir uzman ekip
oluşturulmuş, diğer kurumların desteğiyle “Doğa Turizmi Master Planı” hazırlanmıştır. Söz
konusu plan, İl Şube Müdürü Abdullah KOÇ’un koordinatörlüğünde, İnönü Üniversitesi Kale
MYO Öğretim Görevlisi Hakan TUNA, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Şube Müdürü Ali
CENGİZ ve Bülent KORKMAZ, Fırat Kalkınma Ajansı Tuğba PEMBEGÜL ve Ahmet
Yıldıray ATA, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nden Orhan ALTAY ve Şube
Müdürlüğümüzde Mühendis olarak görev yapan Bekir KORKMAZ ve Turan TOKDEMİR’in
katılımlarıyla oluşan proje ekibi tarafından yapılmıştır.
Bu planla; doğal kaynak değerlerin, sürdürülebilirlik, katılımcılık ve çevreye duyarlılık temel
ilkeleriyle planlanarak, doğa turizminin geliştirilmesi amaçlanmıştır.
Malatya İli Doğa Turizmi Master Planının hazırlanmasında katkı veren ve emeği geçen
herkese teşekkür ederim.
Abdullah KOÇ
Malatya İl Şube Müdürü
ÇALIŞMANIN MAKSADI
Bu çalışmanın amacı; Malatya ili doğa turizm envanter ve potansiyelinin tespiti, ve gelecek
10 yıllık dönemde verimli olarak harekete geçirilmesi ve geliştirilmesi için alınması gereken
tedbirlerin belirlenmesidir.
Hazırlanan master planı ile hedefe ulaşabilmek için mevcut doğa turizm potansiyeli
incelenecek ve potansiyelin değerlendirilmesi için alınması gereken önlemler ayrıntılı olarak
verilecektir.
İÇİNDEKİLER
1. GİRİŞ................................................................................................................................... 1
1.1. Genel Çerçeve .................................................................................................................. 1
1.2. Çalışmanın Amacı, Kapsamı ve Önemi......................................................................... 1
1.3. İçerik. . .............................................................................................................................. 2
2. GENEL BİLGİLER. .......................................................................................................... 2
2.1. Malatya İli Genel Özellikleri .......................................................................................... 2
2.1.1. Tarihçe. ...................................................................................................................... 2
2.1.2. İlin Coğrafi Konumu ................................................................................................ 3
2.1.3. İlin Jeolojik, Jeomorfolojik Durumu ve Topoğrafyası ............................................. 4
Ovalar ve Vadiler ............................................................................................................ 4
Dağlar.............................................................................................................................. 7
Su Kaynakları ve Akarsular ............................................................................................ 8
Biyolojik Çeşitlilik .......................................................................................................... 9
2.1.4. İlin İklim Durumu .................................................................................................... 12
Sıcaklık ......................................................................................................................... 12
Bulutluluk, Nem ve Yağış ............................................................................................ 13
Basınç ve Rüzgarlar ...................................................................................................... 15
2.1.5. İlin Demografik Yapısı (Nüfus) ve İdari Durumu ................................................... 16
2.1.6. Ulaşım................................................................ Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Karayolu Ulaşımı .......................................................................................................... 21
Havayolu Ulaşımı ......................................................................................................... 22
Demiryolu Ulaşımı ....................................................................................................... 23
2.1.7. Turizm ..................................................................................................................... 24
Genel Turizm Durumu .................................................................................................. 24
Tur Güzergâhları ve Malatya'nın Konumu ................................................................... 24
Malatya İli İçinde Turizm Hareketliliği ........................................................................ 25
2.1.8. Kültürel Özellikler ............................................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Malatya ili Gelenekleri ................................................................................................. 26
El Sanatları .................................................................................................................... 28
Malatya Mutfağı ........................................................................................................... 30
Kültürel ve Sanatsal Etkinlikler ................................................................................... 35
Halk Oyunları ve Semahlar .......................................................................................... 36
Müzeler .................................................................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Kongre ve Kültür Merkezleri ....................................................................................... 38
3. DOĞA TURİZMİ ............................................................................................................. 42
3.1. Doğa Turizmi ve Ekoturizm Kavramları.................................................................... 42
3.2. Sürdürülebilirlik ve Doğa Turizmi .............................................................................. 47
3.3. Doğa Turizmi/Ekoturizm Türleri ...............................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
3.4.. Dünyada Doğa Turizmi ............................................................................................... 72
3.5. Türkiye’de Doğa Turizmi ............................................................................................. 76
3.5.1. Türkiye’de İlk Ekoturizm Hareketleri ............... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
3.5.2. Türkiye’de Ekoturizm ve Uygulama Örnekleri . Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
3.5.3. Türkiye’de Doğa Turizminin Yasal ve Yönetsel Boyutu ....................................... 80
4. MALATYA İLİN’DE DOĞA TURİZMİ ....................................................................... 83
4.1. Arz Değerlendirmesi ..................................................................................................... 83
4.1.1. Malatya İlinde Bulunan Korunan Alanlar ............................................................... 83
4.1.1.1. Malatya İlindeki Milli Parklar .............................................................................. 83
4.1.1.2. Malatya İlindeki Tabiat Parkları ........................................................................... 85
4.1.1.3. Malatya İlindeki Tabiat Anıtları ........................................................................... 86
4.1.1.4. Malatya İlindeki Sit Alanları ................................................................................ 87
4.1.1.5. Malatya İlindeki Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları ............................................ 88
4.1.1.6. Malatya İlindeki Sulak Alanlar ............................................................................ 89
4.1.1.7. Malatya İlindeki Mesire Alanları ......................................................................... 89
4.1.1.8. Avlaklar ................................................................................................................ 90
4.1.1.9. Diğer Alanlar ........................................................................................................ 91
4.2. Malatya İlinde Doğa Turizmi Potansiyeli ................................................................... 94
4.2.1. Genel Poatansiyel Değerlendirmesi......................................................................... 94
4.2.2. Potansiyel Alan Taraması .................................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
4.3. Öncelikli Yatırım ve Planlama Alanları.....................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
4.4. Mevzuat Geliştirme ......................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
5. AMAÇ, HEDEF VE STRATEJİLER ...........................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
5.1 Amaç, Hedef, Strateji ve Projeler ................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
5.2. Başarı Ölçütleri ............................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
5.3. GZTF Analizi ................................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
5.4. Malatya’da Turizm-Doğa Turizm Tur GüzergahlarıHata! Yer işareti tanımlanmamış.
6. SONUÇ VE ÖNERİLER ................................................Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
KAYNAKLAR………………………………………………………………………..……137
EKLER…………………………………………………………………………………..…140
Ek 1: Malatya İl Sınırları İçinde Bulunan Endemik Türler ve Tehlike Kategorileri……....140
Ek 2: Malatya İl Sınırları İçinde Bulunan Nadir ve Tehlike Altındaki Hayvan Türleri…...141
Ek 3: Malatya İlçelerinde düzenlenen Festivaller.......................................……….……….42
Ek 4: Malatya İlinde Tescil Edilmiş Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları……….………143
Ek 5:Malatya İlinde ki Turizm Tesislerine İlişkin Bilgiler.……………………….…..….155
ŞEKİL LİSTESİ
Şekil 1. Malatya İli Haritası ..................................................................................................... 4
Şekil 2.Ortalama Sıcaklık Değerlerinin Aylık Dağılışı .......................................................... 12
Şekil 3. Malatya’da Bulutluluğun Aylık Değişimi........... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Şekil 4. Malatya’da Yağışın Mevsimlere Dağılışı ................................................................. 15
Şekil 5. Rüzgar Hız Grafiği .............................................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Şekil 6. Ülke Ölçeğinde Tur Güzergahları ....................... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Şekil 7.Dünya’da Doğa Turizmi ............................................................................................ 74
Şekil 8. Malatya İli Önemli Alanlar Haritası ......................................................................... 94
Şekil 9. Gündüzbey- Yeşilyurt-Malatya- Battalgazi-Karakaya Baraj Gölü Ekseni ............. 129
Şekil 10. Günpınar Şelalesi- Darende- Balaban- Tohma Vadisi Ekseni .............................. 130
Şekil 11. Arapgir- Eski Arapgir- Kayaarası Kanyonu Ekseni ............................................. 131
Şekil 12. Kültürel ve Doğal Değerler Envanteri .................................................................. 132
Şekil 13. Turizm Gelişimi Mekânsal Yansıması .................................................................. 133
Şekil 14. Turizm Gelişimi Mekânsal Yansıması .................................................................. 134
TABLO LİSTESİ
Tablo 1. Arazinin Niteliği İtibariyle Dağılımı ...................................................................... 10
Tablo 2. 2009 Yılı Aylık Ortalama Sıcaklık Değerleri .......................................................... 13
Tablo 3. Aylara Göre Nem Değerleri(1975-2008) ................................................................. 14
Tablo 4. 2009 Yılı Aylık Basınç Değerleri ............................................................................ 15
Tablo 5. Malatya İli Nüfus Verileri ........................................................................................ 16
Tablo 6. İlçelere Göre Nüfusun Dağılımı......................... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
Tablo 7. Kentsel – Kırsal Nüfus Oranları .............................................................................. 17
Tablo 8. Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı .................................................................. 18
Tablo 9. Malatya İli Nüfus Artış Hızı .................................................................................... 19
Tablo 10. Temel İşgücü Verileri ............................................................................................ 19
Tablo 11. Malatya İli Eğitim Durumu .................................................................................... 20
Tablo 12. Malatya’nın Bazı İllere Uzaklığı (km) ................................................................... 22
Tablo 13. Bazı Ülkelere Ekoturizm Amaçlı Ziyaretçi Sayıları .............................................. 75
Tablo 14. Ülkemiz’deki Korunan Alanlar.............................................................................. 79
Tablo 15. Malatya İlindeki Doğa Turizmi Çeşitleri ve Önemli Bölgeler ............................ 114
Tablo 16. GZTF Analiz Tablosu .......................................................................................... 128
1. GİRİŞ
1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE İNSANININ GELENEKSEL HAYATI, KIRSAL
KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM ALTERNATİFİ ve MALATYA
VİLAYETİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ
Tabiatı korumanın geleceği kırsal alanların geleceğine, kırsal hayatın korunmasına ve sağlıklı
yürüyen bir kırsal ekonomiye bağlıdır. Kırsal alanlardaki düşük ve dağınık nüfus ile beraber
yetersiz gelir söz konusu olduğunda bu alanların turizm köyleri vb. faaliyetler için
kullanılması söz konusu olacaktır. Bu tür girişimlerin önemli bir kısmı korunan alanlarda
veya dışında yapılmaktadır. Bazı etkinliklerin koruna alanlara ve tabiata çok zarar verdiği de
görülmektedir. Bu sebeple tabiatı korumakla görevli olan bizlerin çevremiz ile iyi bir proaktif
ilişkiler içinde olmamız lüzumludur. Proaktif kişi; ilişkilerde ve faaliyetlerde inisiyatifi eline
alan kişi demek olup tabiattaki faaliyetlerin kontrolü için Doğa Koruma ve Milli Parklar
Genel Müdürlüğü taşra kuruluşlarının kırsal sahalarda doğa turizminin geliştirilmesinde öncü
olması doğru bir harekettir.
Son yıllarda sivil toplum kuruluşları ve diğer kuruluşlar korunan alanlar, doğal alanlar, kırsal
kalkınma, kalkınma için işbirliği gibi konuları tamamıyla farklı bir bakış açısı ile algılamaya
başlamışlardır. Tabiat ve geleneksel kültürler üzerinde turizmin yarattığı olumsuz tesirler ve
bunların neticesinde duyulan korkular kitle turizmine karşı alternatif çevre duyarlı turizmi ve
tabiatı korumayı öne çıkarmıştır. Sürdürülebilir doğa turizmi ve ekoturizm tabiatın korunması
için bir umut olarak ortaya çıkmıştır. Algılamadaki bu değişiklik, doğal alanlar, korunan
alanlar ve çevresinin bölgesel planlamasında turizme ilişkin proje ve çalışmaların giderek
artmasına yol açmıştır. Bu sayede turizm, zaman içinde kırsal alanların kalkınmasında,
yoksulluğun azaltılması ve yöresel kültürel zenginliğinin korunmasında anahtar bir kelime
haline gelmiştir.
Sürdürülebilir doğa turizmi, kırsal ekonominin çeşitlendirilmesi, kırsal nüfus için yeni bir
bakış açısı yaratılması, yoksulluğun ve kırsal göçün azaltılmasında en önemli seçeneklerden
biri olarak görülmektedir. Ancak, turizmin yalnızca yerel ekonomi ile doğru şekilde
bütünleştirildiği takdirde beklentileri karşılayabileceği ve yöre halkı ile diğer ilgi gruplarına
fayda sağlayacağı unutulmamalıdır.
1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA
1980’li yıllardan itibaren Birleşmiş Milletler Çevre Programının (UNEP)çevre konularına
ilişkin çalışmaları giderek artan bir etki yaratmıştır. Dünya Çevre Kalkınma Komisyonu’nun
1987 yılında tamamladığı çalışmalar sonunda “ortak geleceğimiz” adlı bir rapor
hazırlanmıştır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, çevre ve kalkınma konularına çok
farklı yaklaşılması gerektiği bu raporda vurgulanmış olup, kalkınmanın ve insanlığın sahip
olduğu
kaynakların
sürdürülebilir
olduğuna
değinilmiştir.
Raporda
ortaya
konan
“sürdürülebilir kalkınma” kavramı, insanların elinde bulundurduğu ve onlara muhtaç olduğu
ekolojik, kültürel ve sosyo-ekonomik kaynakların nadir ve eşsiz olduğu görüşüne
dayanmaktadır.
Bir sahanın sahip olduğu kaynaklar, çok farklı maksatlar için kullanılabilmektedir. Örneğin,
bir orman kereste imalatı için kullanılabilir, üzerindeki ağaçlar kesilerek tarım toprağı olarak
kullanılabilir, korunan alan olarak kullanılabilir. Alanın ve alanda yaşayan yöre halkının
özelliklerine bağlı olarak bu seçeneklerden bazıları uygulanabilirken, bazıları ise kesinlikle
uygulanamaz. Yalnızca korumacı bir yaklaşım içine girildiğinde doğru görülen seçenek
ormanın el değmemiş eski haline bırakılması olsa da yöre halkı ve diğer iş gruplarının bu
kaynakların sürdürülebilir kullanımı yaşam kalitelerini yükseltmek için ormandan hak iddia
etmeleri mevzubahistir. Bu sebeple yüzde yüz sürdürülebilir kalkınmaya her zaman
ulaşılamasa da bu hedef üzerine yoğunlaşmalıdır.
Doğal ve korunan kırsal alanlarda, geçmişten günümüze yerel topluluklar ile arazinin
beraberliği çok önemli olmaktadır. Korunan alan ağı büyüdükçe korunan alan kavramının
anlamı da değişmeye ve gelişme göstermeye başlamıştır. Bu gelişme içinde yöre insanlarının
varlığı ve faydalanmalarının sürdürülebilirliği de öne çıkmaktadır.
Bir doğal alan ve korunan alanın ve içinde yer aldığı bölgenin sürdürülebilir kullanımı,
turizm, ekolojik tarım, hayvancılık, yeni bölgesel ürünler, sürdürülebilir ormancılık, hatta
enerji üretimindeki yatırımlarla birlikte düşünüldüğünde daha başarılı olacaktır.
Doğal
alanlarda
faaliyetlerin
açıklanmasında
Kırsal
alan,
Kırsal
kalkınma
ve
Sürdürülebilir Kalkınma gibi kavramlar değerlendirilmelidir, bu kavramlar şu şekilde
açıklanabilir;
Kırsal alan; Şehir diye tabir edilen yerleşme sahalarının dışında kalan tarımla ilgili
etkinliklerin yapıldığı alanları da içeren köy, mezra, kom vb. adlarla anılan insan
yerleşimlerinin var olduğu alanları “kırsal alan” olarak tanımlayabiliriz.
Kırsal kalkınma kavramı: Kırsal kalkınma, küçük toplulukların içinde bulundukları
ekonomik, toplumsal ve kültürel koşulları iyileştirmek amacıyla giriştikleri çabaların devletin
bu konudaki çabalarıyla birleştirilmesi, bu toplulukların tüm ülke insanlarının tümüyle
kaynaştırılması ve ulusal kalkınma çabalarına tam biçimde katkıda bulunmalarının sağlanma
süreci şeklinde tanımlanmıştır.
Kırsal alan kalkınması; Hem bir eğitim hem de örgütlenme işi olup kırsal alan, toplumun
gereksinimlerinin göz önünde tutulması, kırsal alan kalkınma politikası ile ilgili planların
alınması sırasında topluma zorla kabul ettirilmemesi gereken bir konudur. Toplum
istediklerini elde etmedikçe kırsal alan çalışmalarına katılmayacaktır. Tarımsal çalışmalar,
beslenme, eğitim, mesleki önderlik ve öğretim, kooperatifler, el sanatları, küçük sanayiler,
sosyal güvenlik çalışmaları, planlama ve sağlık politikaları nitelikleri kırsal alan ve ülke
planları ile bir bütünlük sağlamalıdır.
Sürdürülebilir kalkınma: ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır. Burada ekolojik, ekonomik ve sosyo kültürel sürdürülebilirlik
şartlarının tamamının sağlanması önemli olmaktadır.
Kırsal alanlar turizm ve boş zamanların değerlendirilmesinde önemli bir yer tutmaktadır.
Kırsal alan, turistlere sakin ve huzurlu bir seçenek sunmaktadır. 2005 yılında Fransız
vatandaşları tatillerinin %52’sini ya bir ailenin yanında ya da bir arkadaşının evinde,%26’sı
evlerinde geçirdiklerini ve %9’luk bir kısmı ise kırsal alanda ikinci bir eve sahip olduklarını
ifade etmişlerdir. Kırsal alanlar ayrıca doğa için önemli role sahiptirler.
Tabii kaynakların korunması, biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesi, doğal felaketlere karşı
koruma, iyi hayat şartlarının korunması ve doğal manzaranın korunması doğal çevre ile ilgili
hususlardır.
1.3 SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ
Sürdürülebilir kalkınma, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır. Sürdürülebilir turizmin gelişimi de sürdürülebilir kalkınma ile
bağlantılı bir yaklaşımdır. Sürdürülebilir turizmin gelişiminde turistlerin ve ziyaret edilen
yerlerin bugünkü ihtiyaçlarının, gelecekteki fırsatları koruyup genişleterek karşılanması
amaçlanmaktadır. Bu yaklaşım, ekonomik, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün,
gerekli ekolojik süreçlerin, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün, gerekli ekolojik
süreçlerin, biyolojik çeşitliliğin ve kırsal hayatı destekleyen süreçlerin devamını içermektedir.
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün tanımına göre sürdürülebilir bir turizm
gelişimi;
Çevresel kaynakların en iyi şekilde kullanılmasını sağlamalı,
Ziyaret edilen toplulukların sosyo-kültürel yapısına, gelenekselliğine saygı göstermeli,
Bütün ilgi gruplarına adil bir şekilde dağıtılan sosyo-ekonomik faydalar ile tutarlı ve uzun
vadeli ekonomik faaliyetler ortaya koymalıdır.
Buna göre sürdürülebilir kırsal/doğa turizminin gelişme ölçütleri;
a. Biyolojik çeşitliliğin korunması,
b. Ekonomik tutarlılık,
c. Kültürel zenginlik,
d. Yöre halkının refahı,
e. İstihdam kalitesi,
f. Sosyal eşitlik,
g. Ziyaretçi memnuniyeti,
h. Yetkinin yerele doğru dağıtılması,
i. Toplumun genelinin refah ve mutluluğu,
j. Fiziki bütünlük,
k. Kaynakların etkin kullanımı,
l. Çevre temizliğidir.
Korunan alanlar açısından; tabiatın seçkin parçaları olan korunan alanlar ile turizm arasındaki
bağ, korunan alanların tarihçesi kadar eskidir.
Korunan alanlar turizme, turizm korunan alanlara ihtiyaç duymaktadır. Turizm korunan
alanların kurulması ve yönetiminde göz önüne alınması gereken önemli bir bileşendir.
Aynı şekilde koruma altında olmayan flora ve faunanın tutunduğu tabiat alanlarına ve insanın
yaşadığı sahalardaki yöresel kültüre de turizm bağımlıdır. Bu bağımlılık doğa ve kültürün
bozulmaması için tedbirler gerektirir. Bu tedbirlerin neler olacağının “sürdürülebilir kırsal
kalkınma” ilkeleri çerçevesinde tespiti de lüzumludur.
Turizmin önemli bir ekonomik faaliyet olması ve tüm göstergelerin bu faaliyetin büyüme
eğiliminde olacağı yönünde olması önemli bir husustur. Turizmdeki büyümeyle beraber
sürdürülebilir turizm, ekoturizm gibi doğayla ilgili turizme olan talep artmış ve turizm
ürünleri ile destinasyonlar çeşitlenmiştir. Turistlerin talepleri de değişmiş ve çeşitlenmiştir.
Turistlerin talepleri konaklamada konforun sağlanması yanında, yöreye özgü kültürel değerler
hakkında bilgi edinme, yöre halkıyla iletişim, bölgenin flora ve faunası, özel ekosistemler,
doğal hayat ve bunların korunması da dahil olmak üzere daha sorumlu bir seyahat deneyimi
kazanmak da söz konusudur.
Beklenen büyüme ve yeni eğilimler turizmi o kadar stratejik bir konuma taşımıştır ki, turizm
eşiz özellikli doğal veya korunan alanların sürdürülebilirliğinin yanı sıra bu alanların
çevresinde yaşayan yöre halkının kalkınma potansiyeline de müspet etki sağlayabilmektedir.
Bu durumda turizm, doğal alanların korunması ve yöre halkı ile ziyaretçilerin çevre bilincinin
arttırılmasında kullanılabilecek çok önemli bir araç olabilmektedir. Dolayısıyla turizm
sayesinde koruma çalışmaları için gerekli mali kaynakların kazanılmasının yanı sıra
ziyaretçiler ile yöre halkına yönelik bilinçlendirme ve eğitim programlarının oluşturulması ve
uygulanması gibi hedeflere de ulaşılabilmektedir.
En önemli husus; turizm faaliyetlerinin uzun
dönemde sürdürülebilir olması için geniş
kapsamlı, dikkatli, katılımcı ve paylaşımcı olarak planlaması, sürecin etkin yönetimi ve
izlenmesi de gereklidir.
Aksi takdirde, bu faaliyetlerin geri dönüşü mümkün olmayan
olumsuz etkileri ortaya çıkacak ve turizm bu alanları tahrip eden bir faktör haline gelecektir.
İşte bu nedenle bu çalışmaya “SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞME
(MASTER) PLANI” çalışmasına lüzum duyulmuştur.
1.4 SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞME STRATEJİSİ,
Yukarıda da bahsedildiği üzere, insan kullanımı bakımından hassas olan sahalarda turizm söz
konusu olduğunda turizmin iyi planlanması ve yönetilmesi önemli olmaktadır.
Alışılmış turizm stratejileri ile Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme Stratejisi arasındaki fark
şudur; alışılmış yöntemler yukarıdan aşağıya bakış açısı ile uygulanmaktadır.
Yani kararlar merkezden alınmakta ve uygulanması için yerele taşınmaktadır. Yöre halkı
katılımcı olamamaktadır.
Sürdürülebilir turizm ise aşağıdan yukarıya bir yaklaşım için gayret göstermektedir. Bu
yaklaşımda yöre halkının beklentileri ele alınır, yönetime katılmasını sağlayıcı yapı kurulur,
yörenin kalkınma potansiyelini bünyesinde barındıran tabii değerlerin korunması için
kararlar ortak alınır ve karar almanın yanında uygulama ve izleme aşamalarında da yöre
halkının becerilerini, bilgisini, en uygun şekilde kullanmak esastır. Bu yaklaşım yöre halkının,
yerel otorite ve organizasyonların yetkilendirilmesine dayanır.
-Sürdürülebilir turizm gelişim aşamasında doğa ve çevresinin ortak çıkarları söz konusudur.
Konaklama ve diğer turizm altyapıları mümkün olduğunca doğal alan dışında olmalıdır. Bu
durum doğaya ve kültüre zararı en aza indirdiği gibi ev pansiyonculuğu gibi faaliyetlerin
yapılabileceği gibi yöreye faydayı arttırabilir.
-Yöre halkı ve diğer bölgesel ilgi grupları turizm gelişiminde önemli ortaklardır, söz konusu
gruplar turiste konaklama imkanı sunacaklar, sunacakları ürünün kalitesinin korunmasında da
sorumluluk alacaklardır.
-Günübirlik ziyaretçiler yerine uzun süreli konaklamaya lüzum duyan turistle hedefleniyorsa,
doğal ve kültürel mirasa dayalı çekim noktaları, el sanatları gibi faaliyetler ortaya konmalıdır.
-Doğal alanlar genellikle çok hassastır, bu sebeple ekolojik değerler, belirli bir saha ile sınırlı
olmayacaktır. Geleneksel hayat, yerel kültür, kırsal sosyal ekonomik yapılar da aynı zamanda
turizmin temel kaynağı olmaktadır.
-Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nın ilimizde/bölgemizde ve ülkemizde
doğa turizmine konu olacak sahaların tüm ilgi grupları için anlamlı ve cazip bir bakış açısına
dayandırılmasına esas olmalıdır.
-Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nda turizm doğayı koruma, kırsal
kalkınma için bir araç olarak ele alındığından, doğa turizmi yönetim planı olarak ele
alınmalıdır. Halihazırda olan turizm etkinlikleri de tartışılmalı, değerlendirilmelidir. İlde
sürdürülemez olan turizm veya gelir getirici faaliyetler de tanımlanmalıdır. Ayrıca iyi bir
yönetim için tehditler ve fırsatlar da ele alınarak bunlardan hareketle ortaya çıkacak fikirler
ortaya konmalıdır.
-Doğaya dayalı turizm yönetiminin entegre bir anlayışla (alan ve çevresinin sahip olduğu
doğal, tarihi ve sosyo-ekonomik kaynakların bütüncül ele alınması) değerlendirilmesi de
önemlidir.
-Turizm gelişimi genel olarak piyasa talebine göre yönlendirilir. Bir alanın turizm
potansiyelinin değerlendirilmesi, rekabetçi ve özgün bir destinasyon oluşturması için gerçekçi
beklentiler ortaya konulmalıdır. Yüksek ekolojik değerlere sahip olan sahalar yüksek turizm
değeri içermeyebilir. Turizm, ancak doğru pazar ürünlerini hedeflediği zaman başarılı olabilir.
Özellikle hassas tabiat alanlarında taşıma kapasitesi düşük iken, bu alanlardan beklenen
faydalar yüksek olmaktadır. Taşıma kapasitesinin düşüklüğü sınırlı sayıda turist demektir. Bu
sebeple taşıma kapasitesinin değerlendirilmesi de önemli olmaktadır.
-Entegre doğal alan yönetimi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı ile doğa
ve turizm yönetimi için tüm ilgi gruplarının desteğini almayı hedefler. Tüm ilgi gruplarının
etkin desteği önem taşır. Turizm gelişiminin karmaşık yapısı göz önüne alınırsa, ilgi
gruplarının etkin işbirliği oldukça önemlidir, planın herkes tarafından sahiplenilmesi ayrıcalık
olacaktır.
-Sürdürülebilir kırsal kalkınma için kapsamlı bir vizyon belirlenmesine de ihtiyaç vardır.
-Pazarlama stratejiside Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nın bir parçası
olup, kalkınma ve rekabete açık ürün-Pazar kombinasyonu için yaratıcı yaklaşımlar
içermelidir. Pazarlar, hedef gruplar, turist sayısı, ürünler, hizmetler, yaratıcı yaklaşımlar bu
stratejide yer almalıdır.
-Turizm destinasyonu yönetimi; yaygın bir stratejik yaklaşım olup, destinasyonu rekabete
açık hale getirir, bir turizm pazarını iyi bir şekilde yönetmek, pazarlamak, bir destinasyonu
rekabetçi yapabilmek için gereken tüm unsurları içeren bir rekabetçi yaklaşımdır.
-İyi tanımlanmış amaçlarla ve göstergelerle mantıksal bir çerçeve kurmak, ayrıntılı bütçe,
mali portre ve ilgi gruplarının tümüne açık görev ve sorumluluklar veren bir iş planı
hazırlamak gereklidir.
-Ziyaretçinin izlenmesi ve ziyaretçi yönetim planı:Madem ki doğa gibi hassas bir sistemde
çalışılıyor bu durumda turist ziyaretinin ilkelerini belirleyen bir ziyaretçi yönetim planı
lüzumludur. Aynı zamanda da hem geri bildirim temin etme, hem de taşıma kapasitesinin
kontrolü için izleme programı da olmalıdır.
Geribildirimler
kalitenin
arttırılması,
sunumların
taleplere
uygun
hale
getirilmesi
(iyileştirilmesi) ve hizmetteki aksamaların doğadaki değişimlerin takibi için çok gereklidir.
Şu unutulmamalıdır ki; turizm, doğanın korunması için ortaya konan ana hedeflere ulaşmak
garanti edildiği takdirde teşvik edilmelidir.
2. SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞİMİNE İLİŞKİN ÇALIŞMALAR
2.1 KAYNAK ANALİZİ
Gelişme planı ve stratejisi için öncelikle kaynak analizi yapılması zorunludur. Bir alanın sahip
olduğu kaynaklar, o alanın kalkınması için bir sermaye veya potansiyel oluşturmaktadır. Bu
kaynakların analizi de önemli veri ve bilgi oluşturulmasını temin etmektedir.
Ekolojik ve kültürel kaynakların yanında sosyo-ekonomik özellikler de turizm gelişimi için
önemli bir temel oluşturmaktadır. Örneğin kırsal turizmin tarımsal faaliyetleri desteklemediği
durumlarda kırsal turizmin gerçekleştirildiği bölge hem kendi sermayesini hem de kırsal olma
özelliğini kaybedecektir.
Gerek turizm potansiyeli gerekse taşıma kapasitesi turizm kaynaklarının mevcut durumuna
bağlı olduğundan kaynak envanterininmutlaka yapılması gerekir.
2.1.1 Kaynak Analizinde Ele Alınacak Unsurlar
a. Doğal Kaynaklar: turizmin gelişimi için önemli olan yöreye özgü doğal kaynaklardır. Bu
kaynakların halihazırdaki ekonomik kullanımları, korunma durumları, statüleri, iklim gibi
turizm gelişimi için potansiyel kaynakların envanterini içermektedir.
Seçkin Doğal Kaynaklar: Turizm yalnızca korunan doğa parçaları ile ilgili değildir. Eşsiz
manzaralar, dağlar ve nehirler gibi ve korunmayan türler de turizm için ilgi çekici
olmaktadırlar. Örneğin; ormandaki ağaçların üzerinde gezinen sincapları konakladığımız evin
penceresinden gözlemlemek son derece çekicidir. Bir orman öncelikli olarak odunculuk
amacıyla kullanılsa da dağ bisikleti gibi bir aktivite için ortamı çekici hale getirebilmektedir.
Seçkin Doğal Kaynakların Halihazırdaki Ekonomik Kullanımlarının Tanımlanması
Doğal kaynakların çok çeşitli kullanımları söz konusudur, ormanların odunculuk amaçlı
kullanımı, nehirler ve göllerin sportif balıkçılık, su sporları ve enerji üretmek için kullanımları
gibi. Bu kullanımlardan bazıları gelenekseldir ve düşük etkilere sahiptir.
Bazıları ise
sürdürülebilir değildir. Bu sebeple bunlar turizm gelişimi için de uygun değildir.
Kaynağın Korunma Durumu ve Statüsü: Bazı doğal kaynaklar mevcut kanunlarla korunur.
Bunların turizmde kullanımı da bu kanunlara uygun olmalıdır.
İklim; mevsimlerin dağılımı, ortalama sıcaklık, nem ve günlük ortalama optimal güneş ışığı
saatlerine bağlı olarak iklim analizi yapılmaktadır. Burada önemli olan iklimin farklı
mevsimlerde turizm için elverişli olup olmadığıdır.
Turizm Gelişimi İçin Potansiyel Doğal Kaynaklar: Potansiyel kaynakların tespiti turizm
planlaması için önemli ve özellikle yönlendirici olmaktadır. Tüm bu kaynakların envanter
çalışmalarının haritaya aktarılması, turizm ürünleri ve hizmetlerinin gelişmesi ve altyapı ile
tesislerin fiziksel planlaması için önemli olmaktadır.
b. Kültürel Kaynaklar: Kültürel kaynakların envanteri doğal kaynaklara ilişkin çalışmalara
benzerlik göstermektedir. Özellikle doğal ve kültürel kaynaklardan oluşan kombinasyonlar,
turistler tarafından yüksek ilgi ile karşılanmaktadır. Kültürel mirasın korunmasının önemi
konusunda farkındalık meydana getirilebilirse, sürdürülebilir turizm gelişimine ve doğa
korumaya verilen destek artacaktır.
c. Sosyo-Ekonomik Kaynaklar: Altyapı, insan kaynakları ve farklı ekonomik sektörlerin
bileşimini içermektedir. Bu konuda yapılacak envanter çalışması, birbiri ile bağlantılı birçok
farklı unsurlar içermesi ve bu unsurların turizm gelişimi için ilk bakışta kavranamaması
mümkündür. Bölgenin kalkınma potansiyelinde, sosyal ve ekonomik rekabet edebilirlik
unsurları büyük öneme sahiptir. Yerel nüfusun turizme yaklaşımı, turizm sektöründe çalışma
isteği gibi bazı unsurların turizm ile doğrudan ilişkisi bulunmaktadır.
Altyapı: Bir bölgenin turizmde rekabet edebilirliği ve kalkınma seviyesinin tespiti için altyapı
kalitesi önemli bir göstergedir. Altyapının kalitesi, yerel nüfusun hayat kalitesini ortaya
koymanın yanı sıra turizm gelişimi için de zorunlu bir şarttır. Alan, güvenli içme suyu,
donanımlı sağlık tesisleri gibi temel unsurları içermiyorsa turizm gelişimi asla başarılı
olamayacaktır.
Altyapının farklı unsurları için şartlar, kalite ve gelecekteki durum değerlendirilmelidir.
Kaynak halihazırda turizm için mi kullanılmaktadır? Sorusu hem kaynağın turizm gelişimi
için önemi konusunda hem de kaynak kalitesi hakkında göstergeleri ortaya koyabilmektedir.
-
Su kaynaklarına yönelik etütler; kaliteli su kaynağının sağlanması, su kaynağının
sürdürülebilir kullanımı ve su çıkarmanın çevresel etkisini de içerir.
-
İletişim ağına yönelik etütler; turistlerin refahı ve turizm gelişimi için önemli olan cep
telefonlarının da olmak üzere telefon ve internet ağlarının kalitesine yönelik etüdleri
içermektedir.
-
Sağlık hizmetlerinin; kalite, miktar ve coğrafi dağılımı son derece önemlidir.
-
Güç kaynaklarına yönelik etütler; elektrik şebekesi, ısınma ve yemek pişirme için enerji
kaynaklarının varlığı önemlidir. Her ne kadar resmi standartlara göre planlansa ve tehlike
içermese de turistler nükleer santrallerin yakınında konaklamamaktadır.
-
Su ve toprak kirliliği etkisi olan atık su sistemleri önemli olup, bölgeye gelen turistlerin
sayısı ile meydana gelecek atık su miktarı da dikkate alınmalıdır.
-
Katı atıkların düzenli depolaması toplum için olduğu kadar çevre için de önemlidir. Katı
atıkların görüntü kirliliğine de yol açması ayrı bir menfi etkisidir.
-
Yol ağlarının durumu; çoğu turistin tercihlerini yaparken en önemli etkendir.
-
Güvenlik; kamu güvenliğini ve asayişi sağlamak turist güvenliği gibi unsurlar önemli
olmaktadır. Aşırı kar yağışı, kanyon veya dağ kurtarma timlerinin olup olmaması da çok
önemlidir.
-
Politik istikrarsızlık ve suçlar; turist için caydırıcı etki yapmaktadır.
İnsan Kaynakları; Bir bölgenin insan sermayesini ifade eden bu unsur, turizm
gelişiminde anahtar etmenlerden biridir. İnsan kaynakları hem hizmeti hem de manevi
nitelikteki kültür ve kimliği oluşturmaktadır.
İnsan kaynaklarına ilişkin etütler aşağıdaki unsurları içermelidir;
-
Yöre halkının nüfusu,
-
Göç vb. eğilimler,
-
Demografik yapı,
-
Aktif nüfus ve yapısı, eğitim seviyesi, potansiyel bilgi ve beceriler, açık fikirlilik,
geleceğe odaklanma, çalışma ahlakı,
-
Yöreye özgü geleneksel ekonomik faaliyetleri ve yöresel sanatları yapabilme,
-
Turizm gelişimine ilişkin tutum, misafir severlik duygusu, hizmete yönelim,
-
Sosyal tutarlılık, esneklik, mevcut sosyal ilişkilerin kalitesi ve aralarındaki işbirliğini
içeren sosyal yapı,
-
Yerel kurumlar, idareler, yönetişim, bürokrasiden kaçınma vb. hususlarla finansal
kaynaklar ve yönetimleri,
-
Alanın kültürü ve kimliği, alanda etkin görev alacak kişilerin ortak değerleri, ilgileri,
yaklaşımları, algılama şekilleri, özel ilgi ve becerileri, özgün gelenekler, o topluma ait
olma ve o toplumda yaşamaktan onur duyma gibi durumları içerir,
-
Farklı ekonomik sektörler; söz konusu coğrafi bölgeye ve ile yoğunlaşma durumları, firma
sayısı, ölçeği, ortalama karlılık, geleceğe yönelik bakış açısı, pazarları ve dış ilişkileri,
sektörler arası işbirliği son derece önemlidir, tüm sektörler turizm sektörü ile ilişkili
olabilmektedir.
Kaynak analizinin sonuçları; sürdürülebilir turizm yönetimi ve kalkınmada sermayeyi
oluşturan kullanılabilir kaynaklara genel bir bakışı sağlamakla beraber, bölgenin mevcut
kalkınma durumunu ve sürdürülebilirliğini değerlendiremeye yönelik bir resim
sunmaktadır. Analiz aynı zamanda; bölgenin sürdürülebilir kalkınmasına yönelik bir
vizyon oluşturulmasını ve turizm gelişiminin diğer sektörlerle bütünleştirilmesini
sağlayacaktır.
2.2 TURİZM POTANSİYELİ
Yüksek değerlere sahip doğal ekolojik sahalar her zaman yüksek turizm potansiyeli
içermezler;
- Bazı doğa parçaları araştırma yapan uzmanlara, iyi eğitimli eko turistlere hitap etmektedir.
Bu alanlar sayıca az olduğu için de sınırlı bir turizm potansiyeli içerirler,
- Bazı doğal sahalar, erişim, güvenlik gibi nedenlerle turistler için elverişli olmayan yerlerde
bulunurlar,
- Ekolojik kaynakların kullanımlar karşısındaki duyarlılığı (taşıma kapasitesi), ziyaretçi
girişinde kısıtlamalara sebep olmaktadır,
Bir sahanın daha fazla turist çekebilmesi için ihtimalleri ortaya koyan turizm potansiyeli
önemli bir konudur. Turizm potansiyelinin tespiti için arz ve talebin ortaya konması gerekir.
Bu potansiyel sınırlıysa başarılı bir turizm girişimini başlatmak imkanı olmayacaktır.
Turizm ekonomik bir faaliyet olduğundan ancak turizm pazarında sürdürülebilirliği için bir
talebi karşılaması lüzumludur.
Turizme ilişkin motivasyon ve istekler değişkendir, kaynakların değeri aynı kalırken değişen
tüketici davranışları turizm potansiyelini etkilemektedir. Dolayısıyla turizm potansiyeli
tüketicinin bakış açısı (talebi) ile değerlendirilmelidir.
Turizm potansiyeline ilişkin veri toplarken, istatistiki veriler, anketler gibi yöntemlerle veri
elde edilebilir, ayrıca derinlemesine görüşmeler, katılımcı gözlemleme, olaylar üzerinde
çalışmalar ile veri elde etmek için kullanılan niteliksel araştırma metotları kullanılmaktadır.
Turizm potansiyeli için “turizm talebi” incelemesi aşağıdaki hususların tespiti ile yapılabilir;
-
Halen yapılan turizm,
-
Halihazırdaki turist miktarı,
-
Her bir ziyaretçinin günde harcadığı miktar,
-
Ortalama kalma zamanları,
-
Turist profili,
-
Dürtü analizi; hangi temel etmenlerin turistler için rol oynadığı,(doğa, kültür, sağlık,
güneş, vb.)
-
Benzer bir il veya saha ile kıyaslama yapılması, milli veya milletlerarası bir il ile
kıyaslama yapılması ve neden o ilin tercih edildiği,
-
Gelecekte rakip olacak iller hangileridir, nedeni,
“Turizm arzı” incelemesinde ise aşağıdaki hususlar öne çıkmaktadır;
-
İlimizde bir uluslar arası havaalanı var mıdır veya yakın bir ilden yararlanma imkanı
makul müdür?
-
Alan ulaşım hangi araçlarla olur?(demiryolu, özel taşıt, genel taşımacılık, vd.), bunlara
yaklaşım nasıl olmaktadır (kötü, yeterli, iyi gibi),
-
Alana ulaşma durumu (kolay-rahat, çaba ile, zor ve tehlikeli)
-
İle gelmek için yabancı turistler ülkemizden vize alıyor mu?
-
Sahamızın istikrarlı bir yönetimi var mı?,
-
Güvenlik ve ulaşım açısından ne gibi problemler yaşanabilir?
-
Alt yapı incelemesi; taşımacılık ağı, yerel yolun durumu(toptak, asfalt), anayolla
bağlantısı, demiryolu ağı, yerel genel taşımacılığın yaygınlığı, program, ücretler,
hat/duraklar, döngü patikaları, patikalar, yollar, işaret levhaları, genel enformasyon
levhaları, araç-otobüs park kapasitesi, bilgi alma, tercüme kolaylıkları,
-
Yiyecek içecek ve barınma; restoran sayısı, restoranların sınıflandırılması(iyi-sayısı, orta
iyi-sayısı vb.)
-
Hangi standartta yiyecek sunuluyor?(yüksek, yeterli, kötü)
-
İl ve çevresinde ne tür barınma alanları var? (otel, hotel, yatak kapasitesi, rota üstü
barınma kulübeleri, bungalov, parkları, kamp alanı, diğerleri),
-
Hangi standartlarda barınma sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü),
-
İlinizin seçkin özellikteki doğal alanlarının özellikleri (sundukları ile tek mi?, biraz farklı
mı?, diğer seçkin özellikli yerlere benziyor mu?),
-
Alan turist gezi rotasına girecek şekilde turistlerin ilgisini çekebilecek diğer sahalara
yakın mı? (diğer çekici sahalara yakın, orta derecede potansiyel, düşük veya yakında
böyle bir potansiyel bulunmamakta),
-
İlin alanlarında yaban hayatı; (bayrak tür, ilginç diğer türler, temsil edici yaban hayatı,
farklı yaban hayatı izleme aktiviteleri, yürüyerek, botla, gözlem noktası ile vb.),
-
Yaban hayatı izleme de tatmin edicilik durumu (garanti etme, genellikle, şans veya
mevsime bağlı),
-
Bölgedeki önemli yaban hayatının tanımı,
-
Yardımcı tesislerin durumu (rekreasyonel, spor, diğer; durumu:kötü-yeterli-iyi),
Kaynakların turizm potansiyelinin değerlendirilmesi;
-
doğal değerler: (sahiller, sahil kayalıkları, kumullar, dağlar, ormanlar, korunmuş izole
olmuş alanlar, şelaleler, göller, nehirler, mağaralar, yaban hayatı, hayvan-kuş, deniz
canlıları, iklim, diğerleri),
-
kültürel değerler; (tarihi binalar, tarihi yerler, anıtlar, arkeolojik yerler ve koleksiyonlar,
folklor ve gelenekler, el işleri, müzeler, sahne sanatları, sanayi mirası vb.)
-
Toplumun turizm potansiyeli; (insan kaynakları; aktif nüfusun büyüklüğü ve yapısı, eğitim
düzeyi ve profesyonel bilgi, beceriler, eğitimler, orijinal-karaktestik ve geleneksel
özellikleri, ekonomik faaliyetler-sanatlar profesyonel olmayanlar dahil, resmi olmayan
bilgi ve beceriler, turizm gelişimine yaklaşımlar, misafir severlik anlayışı, hizmet
eğilimleri, yerel kuruluş ve idareler ile yönetişim, alanın kültürü ve kimliği,
-
Ekonomik kaynakların turizm potansiyeli; (tarım, ormancılık, balıkçılık, sanayi ve diğer),
-
Altyapı; (su sistemleri, ulaşım ağları, sağlık imkanları, ulaşım terminalleri, enerji
kaynakları, kanalizasyon sistemleri, katı atık ve yok etme sistemi, caddeler/yollar,
güvenlik sistemleri vd.)
-
İş ve hizmet altyapısı; (fırınlar, kasaplar, bakkallar, süpermarketler, doğrudan satış yapan
çiftlikler, kiralık araç, servis istasyonları, taksiler, otobüsler, kiralık bisiklet, kiralık spor
malzemeleri ve bakımı, postaneler, bankacılık hizmetleri, doktorlar, dişçiler, eczaneler,
kafe ve restoranlar, atm’ler, bankalar, diğer iş ve hizmetler.)
Turizm Talebi; turizmin mevcut durumunun incelenmesi;
Ziyaretçi; boş zamanlarını geçirmek için bir yere gelen kişi olarak tanımlanabilir, turist ise
alanda bir veya daha fazla gece konaklamaktadır. Her turist bir ziyaretçidir, ancak her
ziyaretçi turist değildir. Dolayısı ile turist ve ziyaretçi sayılarının ayrılması gerekmektedir.
Ziyaretçi ve turist ayrımı farklı talepleri sebebi ile yapılmak durumunadır, ayrıca her ikisinin
de farklı etkileri bulunmaktadır. Bir turistin ortalama harcaması alanda daha fazla zaman
geçirdiğinden, konaklamaya, ilave yiyecek ve içeceğe ödeme yaptığından genellikle daha
yüksek olmaktadır.
Turizme ilişkin mevcut durumun ortaya konabilmesi için;
-
Turist ve ziyaretçileri ayrı ayrı sayısı (yıllık, mevsimlik, aylık, haftalık, günlük),
-
Son on yılda turistlerin/ziyaretçilerin değişimi,
-
Ortalama kalış süreleri, konaklama ve ulaşım şekilleri önemlidir.
(Sürdürülebilir doğa turizm gelişme planımızda ana unsur turizm olduğundan; turizme ilişkin
veri kullanılamaz olduğu hallerde ikinci en iyi seçenek olarak ziyaretçilere ait veriler
üzerinden değerlendirme yapılması mecburiyeti doğmaktadır).
-
Turist başına ortalama harcama,
-
Grup hacmi ve düzeni,
-
Turistlerin ağırlıklı yaş grubu,
-
Yaptıkları faaliyetler,
-
Ziyaret edecekleri-ettikleri yere ilişkin seçimleri,
-
Memnuniyeti, deneyimleri ve para harcama şekilleri,
-
İkinci ziyaretlerin yüzdesi ve sayısı,
-
Kullanılabilir ilave veriler.
Talep incelemesinde ilimizi rakip olarak gördüğümüz veya bizimle rekabet eden benzer il
veya illerle karşılaştırmak faydalı ve yerinde olacaktır.
Turizm Arzı:
Konum Faktörü; Bir ilin başka turizm pazarları ile ilişkili olarak nasıl konumlandığını,
bir turistin alana ulaşmak için harcadığı zamanı, parayı/enerjiyi belirtir.
Bir saha ne kadar güzel olursa olsun, hedef grup tarafından kolayca ulaşılabilir değilse asla
başarılı bir turizm gelişimi sağlanamayacaktır. Yerel nüfusun değil turistin algılama durumu
dikkate alınmalıdır. Örneğin bakir alanları ziyaret etmekten zevk alan ve ilkel patika yollarla
ulaşılan yerleri ziyaret etmek isteyen turistler için düşünülen uzak mesafeler için alanın sınırlı
sayıda turist potansiyeli olacaktır.
-
Uzun mesafeden gelen turistler için hava alanına uzaklık çok önemlidir,
-
Tur operatörlerinin çoğu havayolu ulaşımını zorunlu görmektedirler, bu sebeple bağımsız
turistler veya tur operatörleri hedeflenebilir,
-
Tren, otobüs veya özel araçlarla erişim de konum faktörleri içinde önemlidir,
-
Alana ziyaret iklim şartları açısından da kısıtlı imkanlara neden olabilir,
-
İle özgü yapılan bürokratik işlemlerin bıktırıcılığı da önemlidir, sık sık güvenlik birimleri
tarafından kimlik sorulmak, aranmak gibi,
-
Turizm arzında; işaretlemeler, doğru yönlendirmeler, bilgiye ulaşma kolaylığı da önem
arz etmektedir. Haritalar, broşürler, internet imkanı, kılavuz ve rehberler önemli bir arz
faktörüdür.
-
Yiyecek içecek sunumu ve konaklama arzı; Sunumun ürün ve hizmet kalitesi, hijyenik
standartlar, özgünlük/otantik, yöresel olması, yer ve ürünlerin çeşitliliği, ortam ve
konukseverlik önemlidir.
-
Restoranların sınıflaması önceden yapılırsa turist için kolaylık olacaktır.
-
Konaklama tüm türleri içerebilmelidir, ürün ve hizmetlerin kaliteli olması, özellikle
hijyeniklik konaklamada çok önemlidir.
Doğal Alanın Kendine Has Özellikleri; Doğal alanların değer yaratması, kırsal kalkınmada
rol oynaması beklentisi de son yıllarda öne çıkan bir görüştür. Doğal alanların alternatif
kaynak kullanımına dönüştürülmesi için yapılan baskılar sonucu tehdit altında olduğu
yerlerde devamlılığını sürdürebilmeleri, diğer alternatif kaynak kullanımları karşısında
koruma ve kullanma dengesinin uzun dönemli ekonomik değerinin gösterilebilmesine
bağlıdır. Tabiat ve kültürel miras, yaban hayatının gözlemlenmesi, yöreye özgü özellikler ve
korunması gereken öncelikli türler, doğa ile ilgili çalışan ve doğanın kıymetini bilen ekoturistler için son derece önemlidir.
2.3 TAŞIMA KAPASİTESİ
- Belirli bir sürede ( yıl, ay, hafta, gün, saat ) bir bölgenin alabileceği ziyaretçi sayısı veya
bölgenin kaynakları üzerinde istenmeyen veya planlanmamış etkilere sahip olmayan ve
sürdürülebilir kalkınmayı tehdit etmeyecek düzeyde bir alanda aynı anda bulunabilecek
ziyaretçi sayısı,
- Bir bölgenin, hayati önemde olduğu düşünülen değerleri, ekolojik süreç ve koşulları
tehlikeye atmadan ve sürdürülebilir kalkınma imkanlarını azaltmadan belirli bir süre boyunca
destekleyebileceği insan faaliyetlerinin (ağaç kesimi, avlanma, tarım) ve diğer etmenlerin
(örn: iklim değişikliği, kirlenme.vb.) baskısı,
- Ziyaret edilen bir alan veya tesisin sahip olduğu kaynaklar üzerinde koruma amaçlarını
tehlikeye atmadan, istenmeyen ve planlanmayan etkilere neden olmadan belirli bir süre (yıl,
ay, gün, an) boyunca alabileceği ziyaretçi sayısı şeklinde tanımlanmaktadır.
Taşıma kapasitesi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planında önemli bir
planlama aracıdır. Turizmin gelişimi ve korunmasında önemli bir kavramdır.
Taşıma
kapasitesinin analizi ve izlenmesi, yönetim kararları yönünden girdi sağlayacaktır. Taşıma
kapasitesi sayesinde kullanımı sınırlamak, en elverişli ziyaretçi sayısını tamamlayarak müspet
etkileri azamiye çıkartmak, olumsuz etkileri en aza indirmek mümkün olabilecektir. Kısaca
Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planındaki “sürdürülebilirlik” taşıma kapasitesinin
aşılmaması ile temin edilir.
Ziyaretçi sayısı ve etkinin büyüklüğü arasında doğrudan ilişki vardır. Ancak alan içinde tek
tehdit unsuru ziyaretçiler değildir. Doğa için önemli olan tehditlerin tümünün birleşik
etkisidir.
2.3.1. Taşıma Kapasitesinin Elemanları;
Sosyal Taşıma Kapasitesi,
Turizm için yerel tolerans limitleri olarak tanımlanmakta olup yöre halkı üzerindeki olumsuz
etkilerinden ve ziyaretçiler ile yöre halkı arasındaki çatışmalardan kaçınılmasını içerir.Bu
unsurun turizm gelişimi içerisinde anahtar rolü vardır. Yöre halkı turizmi desteklemezse
kalkınma asla olmaz.
Yerel kabulü belirleyen temel etmenler, sosyal yapı ve kültürün hassaslığı, toplumun
değişimin üstesinden gelebilme yeteneği, turizmin algılanışı, yöre halkı ile ziyaretçilerin
ilişkileri, kullanıcı grupların davranışları, birbiri ile uyumu ve paydaş olmanın ekonomik ve
toplumsal faydalarıdır.
Ekonomik Taşıma Kapasitesi;
Sürdürülebilir bir turizm gelişiminde turizm, ekonomik yapı ile bütünleşmiştir ve diğer
sektörleri de desteklemektedir.
Ekonomik taşıma kapasitesi; turizm gelişimini sağlayan bir yerel ekonomi ve yerel
ekonominin sürdürülebilirliğini sağlayan bir turizm gelişimi anlamına gelmektedir. Yani
temel kıstas; turizm gelişimi ile yerel ekonomi arasındaki sinerjidir.
Ekonomik taşıma önemli olan iki unsur; Beklenen faydaları temin etmek için asgari turist
sayısı ve ekonominin üstesinden gelebileceği azami turist sayısıdır.
Ekolojik Taşıma Kapasitesi;
Ekolojik taşıma kapasitesi, ziyaretçilerin/turistlerin ziyaret edilen alandaki ekosistemler,
ikamet yerleri ve canlı türleri üzerinde ortaya koyduğu ekolojik zararlardır. Burada, ekolojik
değerlerin, ziyaretçi akışlarının ve davranışlarının uzun süreli ve sistematik olarak izlenmesi
ve veri toplanması önemli olmaktadır.
İdari/fiziki Taşıma Kapasitesi;
Fiziki taşıma kapasitesi aynı anda ve belirli bir zamanda müşteri olarak alınabilecek ziyaretçi
sayısıdır. Bu kapasite, alana uygun insan sayısına, yani alanın büyüklüğü ve diğer fiziki
şartlar (doğal, coğrafi koşullar ve hava şartları) ile turizm altyapısının kapasitesine
dayanmaktadır. Burada temel göstergeler; kalabalık, kuyruklar ve trafik sıkışıklığıdır.
Fiziksel kapasite yönetiminin verimliliği ve etkinliği şu unsurlara bağlıdır;
-
Organizasyon kaynaklarının kapasitesi (insan ve ekonomik kaynaklar vb. gibi),
-
Ziyaretçi yönetiminin kapasitesi,
Bir sahanın ziyaretçi kullanımına/ turizm gelişimine karşı hassas olan kaynakları: Kırmızı
liste ve endemik türlerin habitatları, alanın savunmasız olan diğer kaynakları, göçe hassas
türler,
Ziyaretçi yönetimi de dahil olmak üzere yönetim amaçları ve hedefleri: Genel bir doğa
koruma planı, amaçlar, hedefler ve doğa koruma politikası, tür koruma politikaları, bölgeleme
sistemi, izleme sistemi,
Ziyaretçiler/turistler, turizm gelişimi ve etkileri üzerine veriler; tüm güzergahlar, tesisler,
konaklama ve ziyaretçi/turist için olan etkinlikler ve detaylı haritalar, ziyaretçi sayısı,
özellikleri, akımları, ziyaretçi modelleri, etkinlikler ve mevsime bağlı özelliklere ilişkin
bilgiler vb., ziyaretçiler tarafından özel olarak gerçekleştirilen faaliyetler, ziyaretçi etkilerine
ilişkin veriler, etkilerin izlenmesi ve değerlendirilmesine ilişkin yöntemler, ölçütler ve
göstergeler.
Coğrafi bilgi sistemleri (CBS) teknikleri ile bilgilerin gösterilmesi mümkündür.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi;
Psikolojik taşıma kapasitesi bir alanın belirli bir zaman diliminde ziyaretçi deneyimleri
üzerinde olumsuz etkilenmeye sebep olmaksızın kaldırabileceği maksimum ziyaretçi
sayısıdır.
3. İLGİ GRUBU ANALİZİ VE YEREL ORGANİZASYONUN
OLUŞTURULMASI
3.1 İLGİ GRUPLARI/PAYDAŞLAR
İlgi grupları, “belirli bir koruma ve sürdürülebilir kalkınma projesi ile ilgili olarak fayda
sağlayan, projenin içinde yer alan veya söz konusu projeden olumlu ya da olumsuz etkilenen
bireyler, gruplar veya organizasyonlar” olarak tanımlanabilirler.
Paydaşlar, bir problemi çözmek için sürdürülebilir doğa turizmi gelişimine ve amaçlarımıza
ulaşmak için güvenebileceğimiz kişilerdir.
İlgi gruplarının hepsi sürdürülebilir doğa turizmi gelişimine ortak değildir veya olmaları
gerekmez. Çünkü bir ortağın projeye olumlu bir bakışı, tutumu olmalıdır ve amaçlara ulaşmak
için işbirliği yapmalıdır.
Bazen bir ilgi grubu projeye olumsuz bakabilir ve hatta aktif bir tehdit bile olabilir, ilgi
gruplarını işbirliği yapılanlar haline getirmek onlara paydaş değeri verilmesi ile mümkün olur.
3.2 İLGİ GRUBU KATEGORİLERİ
Turizmde ilgi grupları;
-
Yörehalkı, kişiler ve kurumlar,
-
Alana dayalı ilin sorumlu yöneticileri,
-
Bölgesel yetkililer,
-
Ulusal yetkililer,
-
Turizm ofisleri, yerel turizm organizasyonları, konaklama ve hizmet sunanlar,
taşımacılar,
-
Turizmle ilgili sektörler,
-
Tarım, ormancılık ve balıkçılık gibi farklı ekonomik sektörlerin temsil edildiği ticaret
ve sanayi odaları ve el sanatları ile ilgili birimler,
-
İşçi sendikaları, dernekler, STK’lar,
-
Eğitim ile ilgili birimler,
3.3 İLGİ GRUBU ANALİZİ
İlgi grubu analizi sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının ortaya konması ve
uygulamasında yer alan farklı taraflara ilişkin genel bir izlenim sahibi olabilmek, niyet
okumak için kullanılan bir araçtır. Yalnızca bir envanter olarak ele alınmamalıdır,
sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının planlanmasında potansiyel ortaklarımızın kimler
olduğunu ve hangi tarafla çelişkiler yaşayacağımızı bize bildirmektedir. Ayrıca projenin farklı
seviyelerinde destek temini için de son derece elverişli bir analizdir.
İlgi grupları analizine dayalı olarak sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının
yönetiminden sorumlu bir organizasyon oluşturulmalıdır.
Sürdürülebilir doğa turizmi gelişimi için, detaylı bir ilgi grubu analizi ilgi gruplarının;
-
Genel hedeflerini,
-
Turizmden beklediği faydaları
-
Turizmdeki rollerini tanımlamalıdır.
Bu süreç; şu adımlardan oluşur;
1. İlgi gruplarının tanımlanması,
2. Her ilgi grubunun çıkarlarının, önceliklerinin ve değerlerinin belirlenmesi,
3. Her ilgi grubunun davranışlarının belirlenmesi,
4. İlgi grubunun gücünün ve ilgi grupları arasındaki muhtemel koalisyonlarının gücünün
tahmin edilmesi,
5. İlgi gruplarının mevcut ihtiyaçlarının ne düzeyde karşılandığının değerlendirilmesi,
6. İlgi grupları ile birebir iletişimlerin başlatılması ve ilgi gruplarının güveninin
kazanılması,
7. Ortak menfaatler, sinerji ve başarı unsurlarının tanımlanması,
8. Paydaşların bir araya getirilmesi,
9. Ortak hedef ve amaçların ve onlara ulaşmak için gerekli olan stratejinin ortaya
konması,
10. Organizasyon çerçevesinin oluşturulması,
11. Uygulama
(zaman
çizelgesinin
ve
hedeflerin
ortaya
konması,
iletişim
organizasyonunun oluşturulması, ilgi gruplarına somut sorumlulukların verilmesi.)
12. İzleme ve geri bildirimin yapılması
3.4 TOPLUM TEMELLİ YAKLAŞIM
Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme Planı’nın hazırlanmasında toplum temelli yaklaşım
uygulanması neticesinde;
-
Yöre halkı için sürdürülebilir geçim kaynakları ortaya koymak,
-
Toplulukların kendi yapılarını korumalarını teşvik etmek ve
-
Doğal alanların koruma hedeflerinde yerel faydayı oluşturmak mümkündür,
Toplum temelli turizmin en önemli özelliği, doğal kaynakların kalitesi ile alanın kültürel
mirasının bozulmamış ve turizmle güçlendirilmiş olmasıdır. Doğal çevre üzerindeki
olumsuz etkiler en aza indirilmeli ve yerel kültür korunmalıdır. Turizm, insanların kendi
yerel kültürlerini yaşatma ve değerlendirmeye teşvik etmelidir.
3.5 YEREL ORGANİZASYONUN OLUŞTURULMASI
İlgi grubu analizine dayalı olarak, korunan alan ve çevresi için, Sürdürülebilir Doğa Turizmi
Gelişme Planını izlemek veya biçimlendirmek amacıyla, korunan alan yönetimi ve tüm ilgi
gruplarının resmi işbirliğine dayalı bir organizasyon oluşturulmalıdır.
Bu işbirliği Valiye imzalatıldığı takdirde resmi bir dokümandır. Sürdürülebilir Doğa Turizmi
Gelişme Planını uygulamak, desteklemek ve sorumluluklarını, karar verme gibi hususları
düzenler.
3.6 TARİHÇE
Malatya, Doğu Anadolu Bölgesi'nin batısında, doğu-batı ve kuzey-güney doğrultusunda
uzanan yolların kavşağında bulunmaktadır. Karakaya Baraj Gölü altında kalan Cafer Höyük
kazılarından elde edilen bulgulara göre Malatya'nın tarihi dokuz bin sene öncesine
uzanmaktadır. Orta Asya, Orta Doğu ve Mezopotamya’dan gelen ticarî yolların kesişmesi ve
batıya geçit veren bir konumda bulunması nedeniyle Malatya, tarihin her döneminde önemli
bir yerleşim merkezi olmuştur.
Malatya, Kültepe kaynaklarında Melita olarak anılmaktadır. Hititçenin çözülmesinde büyük
katkısı bulunan Bedřich Hrozný bu sözcüğün Hititçede bal anlamına geldiğini ortaya
koymuştur. Melita, Asur ve Urartu kaynaklarında Maldiya, Melitea, Melid, Melide, Meliddu,
Malita şekline dönüşmüştür. Araplar şehre Malatiyye demiş; nihayet Türklerin gelmesiyle
Malatya adına kavuşmuştur.
Geçmişi Paleolitik çağa kadar uzanan Malatya, Neolitik, Kalkolitik, Bronz çağlarında
yerleşim görmüş; Hitit, Asur, Pers, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu ve Osmanlı
egemenliklerine tanıklık etmiştir. Roma ve Bizans döneminde önemli bir doğu kenti olarak
göze çarpan Malatya, ilk kez Emeviler devrinde Müslümanların eline geçmiş, Emeviler ve
Abbasiler döneminde İslam-Bizans savaşlarına sahne olmuştur. Danişmentoğulları ve
Selçukluların
12.yüzyılda
Malatya’ya
egemen
olmasının
ardından
Memluklu
ve
Dulkadiroğulları Beyliği dönemi başlamış, 1515’de Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran Savaşı
dönüşü Turnadağı savaşı ile Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Malatya’nın ilk yerleşim yeri, Orduzu beldesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nün Kültür
Dolgusu 30 m. yüksekliğindedir. M.Ö.5000 bin yıllarından 11.yüzyıla kadar yerleşim
görmüştür. Roma İmparatorluğu, M.S. 2.yüzyılda şehri, Arslantepe’nin 4 km. kuzeyinde Fırat
Nehri’ne daha yakın bir nokta olan bugünkü Battalgazi (Eski Malatya) ilçesinin olduğu yere
taşıdı. 19.yüzyılda şehrin merkezi bir kez daha değişti. 1830’lu yılların sonuna doğru şehirde
yaşanan ekonomik sıkıntılar ve hastalıkların artması; Osmanlı ordusunun Nizip Savaşı
nedeniyle Eski Malatya’da beklenenden daha uzun süre kalması, şehir halkının 10 km
güneydeki Aspuzu’ya kalıcı olarak yerleşmesine neden oldu. Bu tarihten sonra şehrin merkezi
olan Aspuzu’ya Malatya denilmeye başlandı. Belli bir süre Eski Şehir ve Aşağı Şehir olarak
anılan önceki şehre ise Eski Malatya denildi; 1987 yılında ise Malatya’nın bir ilçesi olup
Battalgazi adını aldı.
Osmanlı İmparatorluğu Döneminde Maraş Eyaletine bağlı olan Malatya, 1847 yılında Harput
Eyaleti’ne bağlanmış ve Türkiye Cumhuriyeti 1924 yılında il statüsünü vermiştir.
3.7 MALATYA İLİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
3.7.1. İlin Coğrafi Konumu
Malatya, Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Fırat Havzası’nda ve Adıyaman, Malatya, Elazığ,
Bingöl, Muş, Van çöküntü alanının güneybatı ucunda yer almaktadır. Doğuda Elazığ ve
Diyarbakır, güneyde Adıyaman, batıda Kahramanmaraş, kuzeyde Sivas ve Erzincan illeri ile
komşudur. İl topraklarının yüzölçümü 12.412 km2 olup, 35 54’ ve 39 03’ kuzey enlemleri ile
38 45’ ve 39 08’ doğu boylamları arasında kalmaktadır. il yüzölçümü, ülkenin % 1,57’sini
teşkil etmektedir. Malatya, yönetsel bölüm itibarı ile 14 ilçeden oluşmaktadır. Bunlar; Merkez
ilçe, Akçadağ, Arapkir, Arguvan, Battalgazi, Darende, Doğanşehir, Doğanyol, Hekimhan,
Kale, Kuluncak, Pütürge, Yazıhan ve Yeşilyurt'tur.
Malatya, Sultansuyu ve Sürgü Çayı vadileri ile Akdeniz’e; Tohma Vadisi ile İç Anadolu’ya;
Fırat Vadisi ile Doğu Anadolu’ya açılarak bu bölgeler arasında bir geçiş alanı oluşturur.
Malatya’yı çevreleyen dağlar üzerindeki en önemli doruklar; batıdan doğuya doğru Korudağ
(2.100 m), Karakaya Tepe (2.424 m), Becbel Tepe (2.006 m), Beydağı (2.544 m), Kelle Tepe
(2.150 m) ve Gayrık Tepe (2.306 m)'dir. Başlıca ovaları; Malatya, Doğanşehir, İzollu, Mığdı,
Sürgü, Akçadağ, Yazıhan, Mandara, Çapıtlı, Distrik ve Erkenek’tir. Belli başlı akarsuları ise
Söğütlü Çayı, Morhamam Çayı, Kuruçay, Tohma Suyu, Sultansuyu, Sürgü Suyu,
Beylerderesi, Mamihan Çayı ve Şiro Çayı’dır. Bu akarsuların bazılarının üzerinde Sürgü,
Sultansuyu, Medik, Polat, Çat ve Boztepe barajları bulunmaktadır.
Malatya’da önemli bir doğal göl yoktur. Sulama amaçlı olarak kullanılan Orduzu, Zorbalı,
Hançayı II, İsaköy, Güzelyurt, Sofular, Arapgir ve Darende sulama göletleri vardır.
Şekil 1 :Malatya İlinin Ülke İçindeki Konumu, Çevre İller ve Malatya İli İlçeleri
3.7.2. İlin Jeomorfolojik Özellikleri
Ovalar ve Vadiler
Malatya’daki araziler kireçli bir yapıya sahip olduklarından vadiler çoktur ve oldukça
önemlidir. İldeki bütün vadiler Fırat ana vadisine açılmaktadır. Bunlardan özellikle Tohma
Vadisi, yan vadiler ile geniş bir ağ oluşturur. Darende, Akçadağ, Hekimhan, Yazıhan ve
Merkez ilçe topraklarından Tohma Vadisi geçer. Vadilerin büyük bir bölümü günümüzde
Karakaya gölü alanında kalmıştır.
Malatya’nın doğal yapısında çoğunluğu oluşturan platolar arasında güneyde Mendol ve
Elemendik; batıda Büyük Kuruca ve Küçük Kuruca; kuzeyde Sarıçiçek, Yama, Tabar,
Büyükyazı, Akçadağ, Küçükyazı, Üçpınar, Darende, Başdirek, Yeniköy ve Akçatoprak
platoları belli başlılarıdır.
Ovalar, dağlar ve platolara göre daha azdır. Malatya il sınırları içerisinde yer alan başlıca
ovalar ve vadiler şunlardır:
Malatya Ovası: Batı-doğu yönünde uzanan
ve tektonik bir çukurluk olan Malatya ovası
Tohma,
Sultansuyu,
Akçadağ
ile
Fırat
Vadileri arasında kalan yaklaşık 380 km²’lik
geniş bir alanı kaplar. Bu ovada daha çok
karasal iklim hâkimdir. Ortalama yükseltisi
700-1000 m. olan bu geniş düzlük, kademe
kademe yükselen ve 1500 m.ye çıkan
platolarla, yüksek dağlarla çevrilidir. Ovanın batısından doğusuna doğru Tohma suyu geçer
ve Karakaya Baraj gölüne dökülür.
Malatya ovası, kalın bir toprak tabakası ile kaplı olup, verimlidir. Çok geçirgen olduğundan
su tutmaz ve çabuk kurur. Bu, nedenle tarımsal üretim açısından sulama son derece önemlidir.
Malatya Ovası’nda kayısı, elma, armut gibi meyveler yetiştirilir. Önemli miktarda buğday ve
arpa tarımı yapılır.
Doğanşehir Ovası: Tohma vadisine güneyden açılan Sultansuyu vadisinin her iki yanına
sıralanmış, küçüklü büyüklü düzlüklerin tümüne birden Doğanşehir Ovası adı verilmektedir.
İlçe merkezinde yükseltisi 1250m’ye ulaşır. Bu ovada en çok şeker pancarı tarımı
yapılmaktadır. Kayısı, elma, nohut, fasulye vs. ürünlerinin tarımı da yapılmaktadır.
Kale (İzollu) Ovası:Malatya Ovasının doğusundan Fırat Irmağı'nın dar ve derin bir koridor
oluşturduğu Kömürhan Köprüsü Boğazı'na kadar uzanan kesimdeki irili ufaklı düzlüklere
Kale (İzollu) Ovası denir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise oldukça ılıman geçer. Buranın
büyük bir kısmının 1986 yılında Karakaya Baraj Gölü'nün suları altında kalmasına rağmen,
Malatya ilinin sebze ihtiyacının büyük çoğunluğu yine bu bölümden karşılanır. Son
dönemlerde, kayısının değer kazanmasından sonra geniş çapta kayısı ağacı dikimine ağırlık
verilmiştir. İldeki tüm vadiler Fırat Nehri'nin yatağına yaklaştıkça genişler ve ovalar
böylelikle ortaya çıkar. Kale Ovası, Malatya Ovası'ndan daha çok korunaklıdır. Bu ovanın
yükseltisi ise Malatya Ovası'ndan daha azdır. Bu nedenle kayısı yetiştiriciliği başta olmak
üzere, meyvecilik ve sebzecilik geniş çapta yapılmaktadır. Bazı köylerde sera tarımı üretimi
de yapılmaktadır.
Erhaç Düzü ile Arga ve Ören Yazıları:Malatya ovasının batıya doğru uzantıları durumunda
olan bu düzlükler yer yer dalgalı ovalardır. Sultansuyu vadisi ile Tohma Vadisi arasında kalan
üçgen biçiminde alanı dolduran bu düzlüklerin yükseltisi, Malatya Ovasına göre daha
fazladır. Kayısı, elma, nohut, fasulye vs. ürünlerinin tarımı yapılmaktadır.
Akçadağ Ovası (Düzü):Akçadağ Ovası, Sultan Suyunun batısında kalan bölümdür. Erhaç
Düzü, Arga Yazısı, Ören Yazısı da Akçadağ Ovası üzerinde yer alır. Bu büyük ova Sürgü
Barajından sağlanan su ile sulanmaktadır. Kayısı, elma, nohut, fasulye vs. ürünlerinin tarımı
da yapılmaktadır.
Mandıra, Tafta ve Milli Yazıları:Yarı ova niteliklerini andıran Mandıra düzü, Sultansuyu ile
Beylerderesi arasında; Tafta ve Milli Yazıları ise Beylerderesi doğusunda kalmaktadır.
Malatya ovasının güney uzantıları durumunda ki bu alanlar, daha yüksek ve daha dalgalıdır.
Mığdı Ovası:Ayvalı; Tohma ile Hacılar Tohması vadilerin birleşme noktasında yer alır.
Darende’nin doğusunda ve güneydoğusunda geniş bir alanı kaplayan ovanın yüz ölçümü
yaklaşık 50 km²’dir. Ovanın orta kesimleri düzdür. Kenarlara doğru yükselti artar ve dalgalı
yapı ortaya çıkar. Akarsuların taşıdığı alüvyonlarla oluşan toprağı verimlidir. Tohma Vadisi
aracılığı ile Malatya Ovasına açıldığından iklimi sert değildir.
Fırat Vadisi:Türkiye’nin en önemli vadilerinden birisidir. Çok derin ve sarp olan Fırat Vadisi,
bu yapısını Malatya topraklarında Söğütlü Çayı Vadisi ile birleşene kadar sürdürür. Bundan
sonra vadi genişlemeye başlar. Akarsu, çok geniş bir yatakta akmakta iken zaman zaman
kollara ayrılarak adacıklar oluşturur. Göldağı ve Sarıçiçek Yaylası hizasından sonra yapı
birden değişir. Fırat Vadisine doğru eğimli, geniş oluklar ortaya çıkar. Bunlar Tohma ve
Kuruçay Vadileridir. Fırat Vadisinin bu yapısı, Malatya Dağlarının doğu ucuna kadar sürer.
Tohma Vadisi:Sivas topraklarından iki kol halinde başlayan Tohma Vadisi, Fırat Vadisine
doğru geniş bir oluk oluşturur. Darende yanından bu kollar genişlemeye başlar. İlçenin
doğusunda birleşir.
Kuruçay Vadisi:Yama Dağının eteklerinden başlayan vadi, başlangıç kesimlerinde pek derin
değildir. Burada Tohma Vadisi'nde sıkça rastlanan sarp ve dar boğazlar yoktur. Bunun başlıca
nedeni, yöredeki aşınarak yuvarlaklaşmış yeryüzü şekilleridir. Ayrıca, vadiyi açan akarsuyun
havzası küçük ve akıttığı su miktarı da azdır. Yine de, Kuruçay Vadisi, orta bölümünde biraz
daralır daha sonra tabanı genişleyerek Tohma ve Fırat vadileri ile birleşir. Kuruçay
Vadisi'nde, Çapıtlı Yazısı ile Yazıhandüzü dışında ovalık alan yoktur.
Çapıtlı Yazısı:Kuruçay Vadisinde, Hasan Çelebi yöresini kaplayan düzlüğe Çapıtlı Yazısı
denir. Akgedik diplerinden Hasan Çelebi’ye doğru bu yüksek ovanın boyu 20 km’yi geçer.
Genişliği 10 km’ye ulaşır. Ova genellikle düz olmakla beraber yer yer hafif dalgalı bir
yapıdadır. Sulanabilen kesimlerinde bitki çeşitliliği vardır.
Yazıhan (Ovası) Düzü:Bu ova Tohma ve Kuruçay Vadilerinin Fırat’a açıldığı noktada yer
alır. Malatya Ovasından Tohma suyu ile ayrılır. Tohma suyunun kuzeyinde kalan ve Kuruçay
Vadi tabanını kapsayan alanın bütününe Yazıhan Düzü denilmektedir. Çok verimli toprakları
olan bu bölümde doğal su kaynakları çok azdır. Tohma Çayı üzerinde kurulu Medik Baraj
Gölü’nden büyük kanallar ile akıtılan su ile bu ovada, esas olarak şeker pancarı ve önemli
miktarlarda buğday ve arpa tarımı yapılmaktadır.
Söğütlü Çay Vadisi:Göl Dağının güney yamaçlarından başlayan bu vadi pek uzun değildir.
Sürgü Vadisi:Göksu Vadisinin başlangıç bölümünü oluşturan bu vadi Karakaya tepenin
güney yamaçlarından başlamakta, 20-30 km. aynı yönde uzandıktan sonra genişçe bir yay
çizerek il dışına çıkmaktadır. Daha sonra Göksu Vadisi altında Adıyaman topraklarını geçip
Fırat Vadisine açılmaktadır. Vadide ilin tarım bakımından önemli olan Sürgü Ovası yer
almaktadır.
Sürgü Ovası:Malatya çöküntü alanının Güneybatı ucunda yüksek bir ovadır. Genişleyen vadi
oluğunun akarsuların taşıdığı alüvyonlarla dolması sonucu oluşan topraklar çok verimlidir.
Sürgü Çayı üzerinde kurulan Sürgü Barajından sulanmaktadır.
Dağlar
İlimizde bulunan dağların güneyinde Besni, Adıyaman ve Kahta düzlükleri, kuzey kesiminde
ise Malatya Ovası çukurluğu bulunmaktadır. İl sınırları içinde yer alan dağlar 3. jeolojik
devirde oluşan alp kıvrımları şeklindeki Güneydoğu Toros kollarıdır. Malatya ili topraklarının
yaklaşık %38’i dağlarla kaplıdır. Bu dağlar sıradağlar biçiminde birbirine eklenir.
Beydağları:Merkezin güneyinde ve Yeşilyurt yöresinde yer alan Beydağı 2554 metre
yüksekliğe sahiptir. Beydağları üzerindeki yüksek tepeler şunlardır; Bozdağ 2412 m, Karadağ
2450 m, Kurudağ 2100 m.
Nurhak Dağları:Akçadağ ilçesinin önemli akarsuyu olan Sultansuyu ile Kahramanmaraş ili
arasında, Güneydoğu Torosların bir kolunu oluşturur. Sönmüş volkanik bir dağdır. Nurhak
Dağları üzerinde Akçadağ 2015 m, Kepez Dağı 2140 m, Derbet Dağı 2428 m yüksekliktedir.
Yama Dağı:Malatya’nın kuzeyinde yer alır. Yüksekliği ortalama 1500 metredir. Yama
Dağının büyük bir bölümü Sivas il sınırları içerisinde yer alır. Yama Dağı üzerinde bir plato
yer alır.
Diğer Önemli Dağları:Öğlekayası Dağı 2397 m, Kartaltepe 2916 m, Keklicek Dağı 2727 m,
Karakayatepe 2424 m, Becbel Dağı 2006 m, Kelletepe 2306 m; Venk ve İzollu Dağları;
Pütürge ve İzollu (Kale ilçesi) arasındaki Çakşak Dağı; Pütürge’de Kubbe Dağı, Akdoğan
Dağı; Arguvan ile Arapgir arasında Göl, Çaplalı, Ayranca, Ereğli dağları; Hekimhan
yöresinde Demirli, Kızılhisar, Zorbehan dağları; Darende yöresinde Hezanlı, Leylek, Heyik
Ali Dede, Ademkıran, Beynamaz, Kunduz; Yeşilyurt yöresinde Karataş, Akseki, Keklicek ve
İtdağı.
3.7.3. Jeolojik Özellikler
Malatya; Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Orta Anadolu arasında yer alan, denizden
yüksekliği yaklaşık 900 metre olan bir ovadır. Ova, kuzeyden güneye doğru hafif bir eğimle
uzanır. Arazi denizden uzak ve yüksektir. Malatya'da genellikle karasal iklim hakimdir. En
sıcak aylar temmuz ve ağustos, en soğuk aylar ise ocak ve şubattır. Bu nedenle tipik özellikler
olan sıcak ve kuru yaz dönemi ile yağışlı ve soğuk kış ana iklim özellikleridir. Bununla
birlikte yeryüzü şekilleri itibarı ile mikroklimatik farklılıklar da ön plana çıkmaktadır.
Örneğin Malatya ovası ve vadilerde Akdeniz iklimine yakın özellikler görülmektedir.
3.7.4. İklim Özellikleri
Sıcaklık
Malatya’da ortalama sıcaklık 13,7 ºC’dir Ortalama sıcaklıklarda en düşük değere Ocak
ayında, en yüksek değere Temmuz ayında ulaşılmaktadır. En yüksek sıcaklık 42,2 derece ile
Temmuz ayında, en düşük sıcaklık ise -19,0 derece ile Aralık ayında gerçekleşmiştir. Yılın
130-140 günü tamamen güneşli, 50-60 günü kapalı ve güneşli geçer. Geriye kalan günler ise
hep parçalı bulutludur.
Şekik 0 : Ortalama Sıcaklık Değerlerinin Aylık Dağılışı(1990-2009)
Tablo 0: 2009 Yılı Aylık Ortalama Sıcaklık Değerleri
Aylar
Meteorolojik
Elemanlar
Ortalama
Sıcaklık
Ortalama Max.
Sıcaklık
Ortalama Min.
Sıcaklık
En Yüksek
Sıcaklık
En
Yüksek
Sıcaklık Günü
En Düşük
Sıcaklık
En
Düşük
Sıcaklık Günü
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
0,2
1,5
7,1
12,9
18,2
23,5
27,7
27,4
22,3
16,0
7,5
2,2
3,9
6,0
12,4
18,5
24,3
30,0
34,3
34
29,1
22,2
12,3
5,8
-2,7
-2,2
2,4
7,4
11,8
16,4
20,3
20,3
15,6
10,6
3,7
-0,6
13,4
16,4
27,2
33,7
36,0
40,0
42,2
41,5
38,8
31,0
25,0
15,0
18
28
27
23
31
20
31
13
12
1
1
6
-17,0
-15,3
-11,7
-4,2
0,1
8,7
10,0
12,9
5,7
-1,2
-12,0
-19,0
13
13
1
5
4
3
11
27
28
29
23
27
Kaynak: Malatya Meteoroloji istasyon Müdürlüğü
Bulutluluk, Nem ve Yağış
Meteorolojide bulutluluk 3 kademede değerlendirilmektedir. Gökyüzünün 0–0,2’sinin bulut
örtüsü ile kaplandığı günlere açık, 2,0 ile 8,0 arasında olduğu günlere bulutlu ve 8,0 ile 10,0
arasında olduğu günlere kapalı gün denilmektedir. Malatya’da bulutluluğun aylık değişimi
incelendiğinde kapalı ve açık günler arasında negatif korelasyon olduğu görülür. Açık gün
sayılarının yüksek olduğunda, kapalı gün sayıları düşüktür.
Şekil 3: Malatya’da Bulutluluğun Aylık Değişimi(1990-2009)
Nem
Malatya’da son 10 yıl nispi nem ortalamaları değeri % 53’dür. Ortalama olarak nem Aralık,
Ocak, Şubat aylarında % 65-75 arasında değişiklik göstermekte, İlkbaharda ise % 50-60
olmakla, yaz aylarında ise % 30-40’a düşmektedir. Nispi nemin en fazla olduğu ay % 75
ortalama ile Aralık, en az ise % 32 ile Temmuz ayıdır.
Muayyen rasatlarda tespit edilen en düşük Nispi Nem % 4 ile Ağustos ayında görülmüştür.
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
KAsım
Aralık
Yıllık
Bağıl
21
Şubat
71,3
67,3
58,8
54,2
49,4
38,6
32,4
33,4
38,9
53,2
67,0
73,1
53,1
19
11
8
8
8
4
9
7
14
16
18
11,9
Nem % %
Nem Ocak
AYLAR
Düşük Bağıl Elemanlar
En
Ort. Meteorolojik
Tablo 03: Aylara Göre Nem Değerleri(1975-2008)
Kaynak: Malatya Meteoroloji İstasyonu Rasat Kayıtları
Yağış
Malatya’nın yıllık ortalama yağış miktarı 352,1 mm’dir. Aylık en yüksek yağış miktarı Mayıs
ayında (42,7 mm), en düşük yağış miktarı ise Temmuz ayında (8,9 mm) görülmektedir. En
yüksek yağış ile en düşük yağış değeri arasında yaklaşık 6 kat fark bulunmaktadır.
Şekil 4 : Malatya’da Yağışın Mevsimlere Dağılışı(1990-2009)
Seri 1; kış
sonbahar;
24.22607214;
24%
ilkbahar
yaz
sonbahar
Seri 1; kış;
31.69554104;
32%
Seri 1; yaz;
4.998579949;
5%
Seri 1; ilkbahar;
39.07980687;
39%
Basınç ve Rüzgârlar
Ortalama yerel basıncın en düşük olduğu ay 901,6 hPa değer ile Temmuz olup, en yüksek
olduğu ay 911,3 hPa değer ile Aralık ayıdır.
Tablo 4: 2009 Yılı Aylık Basınç Değerleri
Meteorolojik
Elemanlar
AYLAR
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
910,6
908,8
907,0
905,9
905,9
903,9
901,6
902,7
906,1
909,7
911,0
911,3
923,9
920,2
922,0
915,4
914,5
912,1
909,8
908,8
915,7
917,3
921,1
922,4
890,1
891,5
892,0
893,6
895,4
895,5
894,2
896,2
895,7
899,6
896,9
892,8
(hPa)
Ortalama
Yerel Basınç
En Yüksek
Yerel Basınç
En
Düşük
Yerel Basınç
Kaynak: Malatya Meteoroloji istasyon Müdürlüğü
Malatya’da cephesel durumlar haricinde rüzgâr, genel olarak sakindir veya hafif olarak eser.
Normal ortalama rüzgâr 1,3 m/sn dir. Rüzgârın en fazla estiği yönler ise güneybatı,
güneydoğu ve güney yönleridir. Son 10 yıllık ortalama fırtınalı güneler sayısı yıllık 1,1 dir.
Son 10 yıl içerisinde Malatya’da kaydedilen en şiddetli rüzgâr Nisan 1994 ayı içerisinde
olmuş, ESE yönünde esen bu rüzgârın hızı sn.de 26,2 m/sn ye ulaşmıştır.
Şekil 5 : Rüzgar hız grafiği
Son on yıllık rasatların yıllık sisli günler ortalaması 5 gün olarak kaydedilmiştir. Sisin en fazla
görüldüğü aylar Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat aylarıdır. Kışın, yerin aşırı soğumasından ötürü
radyasyon sisleri teşekkül etmekte ve Malatya’yı etkisi altına almaktadır.
3.7.5. Hidrografya
Malatya ili, Türkiye’nin en büyük havzası olan Fırat havzası üzerinde yer alır. Havzanın
yukarı Fırat bölümünde oldukça geniş alanı kaplayan il toprakları, yer üstü su kaynakları
açısından hayli zengindir. Su toplama alanı 127.000 km² dolayında olan havzanın yıllık
ortalama su hacmi 28 milyar m³’ü aşmaktadır.
Fırat Nehri
Malatya ilinin en önemli akarsuyu kuşkusuz Fırat nehridir. Malatya iline Elazığ yönünden
giren Söğütlü Çayı vadisinden itibaren göreli daha geniş bir vadiye giren nehir Kömürhan
boğazından il topraklarını terk eder. Günümüzde Fırat vadisi büyük ölçüde baraj gölü altında
kalmış, fakat ilginç görüntüler vererek önemli bir potansiyel yaratmıştır. Fırat gerçekten de
tüm yöreye karakteristik ve kalite kazandıran bir fiziki öğedir.
Tohma Suyu
Tohma, Malatya ilinin Fırat'tan sonra en önemli akarsuyudur. İki koldan oluşan Tohmanın,
Ayvalı Tohması denilen kolu Uzunyayladan, Hacılar Tohması (Balıklıağa) denilen kolu is
Tahtalı dağlarından çıkar ve Mığıl düzünde birleşirler. Tohma, Ozan köyü yakınında
Suğul'dan çıkar ve kolları olan Sultansuyu, Halavun, Epreme Dipsiz, Horata ve Orduzu
çaylarını alarak Fırat'la birleşir. Tohma, yoğun yeşillikler içindeki vadisi ile Malatya ilinin
görülmeye değer bir akarsuyudur. Özellikle Şuğul denilen kayalar arasındaki derin vadi
içindeki görüntüsü çekicidir.
Sürgü Çayı İlin güneybatı ucunu oluşturan Sürgü yöresinin sularını toplayan bu çay, Malatya
yöresinin batı kesimlerinde yer alan Karakaya tepesinin güney yamaçlarından doğar. Sürgü
çayı, Göksu ırmağının önemli bir koludur. Sürgü kasabasından sonra, Kapıdere’ye kadar batı
yönünden akan çay sonra güneye döner. Burada, Göksu ile birleşen ve Göksu adını alan
akarsu, doğuya dönerek Adıyaman il sınırına girerek Adıyaman il topraklarından Fırat’a
katılır. Sürgü çayı üzerinde Sürgü barajı kurulmuş olup, bu barajdan geniş bir alan
sulanmaktadır.
Kuruçay
İlin kuzey-batısında Yama dağından doğar, Hasançelebi, Hekimhan ve Fethiye'yi geçerek
Fırat'a katılır. Kış ve İlkbahar mevsimlerinde artan suları coşkulu bir hareket içindedir. Çayın
Fethiye-Hekimhan arasında çıplak ve kahverengi yamaçlar arasında ilgi çekici karşıtlıklar
yaratmaktadır.
Siro Çayı
Pütürge ilçesi engebeli ve sarptır. Düz arazi yok denecek kadar azdır. İlçe toprakları Fırat
Nehri’ne dökülen Siro Çayı’nın geniş vadisinin tabanı ile bu vadi etrafında bulunan dağlık
kesimlerden oluşur. Bu dağlar ve Pütürge ormanları doğa turizmi faaliyetine imkân
sunmaktadır.
Kozluk Çayı
Arapgir İlçesi arazisini ikiye bölen bu çay, sarıçiçek dağlarından doğar. Ovaya doğru akarak
dar ve derin bir boğaza girer. Buraya halk arasında “Kayaarası” dedir. Bu kayalıklarda geyik
denilen dağ keçileri yaşarlar. Kozluk beslendiği diğer küçük kollarla doğuya istikamet alarak
akar ve Fırat varisinde Keban Baraj gölüne dökülür. Burası ilçenin başta gelen mesire yeridir.
70. Km. kadar boyu vardır.
Malatya’nın bu önemli akarsuları dışında ya doğrudan Fırat’a, ya da diğer büyük akarsulara
karışan çok sayıda küçük çay ve dereleri vardır. Bunlar: Eğmir, Mircan, Göksu, Aksu,
Berenge, Söğütlüçay, Sazdere, Şotikdere, Kozluk Çayı, Yenice Çayı, Setrek Çayı, Arapgir
Çayı, Davulga, Cevizlisu gibi irili ufaklı akarsulardır.
Doğal ve Yapay Göller
Malatya İlinde önemli doğal göl bulunmamaktadır. Bununla birlikte; baraj rezervuarları
(özellikle Karakaya Barajı) önemli bir potansiyel oluşturmaktadır.
3.7.6. Toprak Özellikleri
Malatya ili sınırları içinde hemen hemen tüm toprak türlerine rastlanmaktadır. Değişik yaşlı
kireç taşlarının üzeri koyu, organik madde yönünden zengin kahverengi orman toprakları
geniş alanları kaplamaktadır. Bu topraklar yükseltinin 100-2.000 m. arasında değiştiği ve
yıllık yağış ortalamasının 700 mm üzerinde olduğu alanlarda yer almaktadır. Kahverengi
topraklar eğimli alanlarda ince, az eğimli alanlarda ise kalın tabakaları teşkil etmektedir.
İlin batı kesiminde, değişik şistlerle başkalaşım serileri üzerinde kireçsiz orman toprakları
oluşmuştur. Bu toprakların yayılım alanı yıllık yağış ortalaması 600 mm. nin üzerinde olan
bölgelerdedir.
Orman kuşağından kurak kuşağa geçiş bölgelerinde volkanik oluşumlu alanlar ve yer yer
kireçsiz kahverengi topraklar görülmektedir. Bu topraklar erozyonun az olduğu kesimlerde
derindir ve yayılım alanı yıllık 400 mm. yağış alan bölgelerdedir.
Nitelikli toprakların açısından en önemlisi düzlüklerde yer alan alüvyonlu topraklardır.
Malatya ovası ile bunun devamı sayılan Fırat, Tohma, Sultansuyu, Sürgü ve Kuru çay vadi
tabanları alüvyonlarla kaplıdır. Bu genç topraklar, istiflenmiş birikinti maddelerinden
oluşmaktadır. Alüvyonel topraklar kireçli olup, ekili ve dikili tarım için uygun zemin teşkil
etmektedirler.
Ovaların çevresinde yer alan yamaçlarda ise küçük akıntıların oluşturduğu kolüvyonel
topraklar bulunmaktadır. Bu topraklar ise meyvecilik için uygundur.
İl sınırları içinde ayrıca az miktarda kırmızı Akdeniz toprağı ve hidromorfik alüvyonel
topraklar vardır. Çıplak kayalıklar, ırmak kıyı kumulları ve ırmak taşları yataklarına da
rastlanmaktadır.
3.7.7. Arazi Varlığı
Toplam 1.241.200 hektar olan il arazisinin 580.423 hektarı çayır ve meralarla; 149.128
hektarı ise orman ve fundalıklarla kaplıdır. 425.450 hektar tarım arazisinin bulunduğu
Malatya'da; taşlık, kayalık, su satıhları ve yerleşim yerleri ise 86.199 hektarlık bir alanı
kaplamaktadır.
Tablo 1 : Arazinin Niteliği İtibariyle Dağılımı
ARAZİNİN KAREKTERİ
ALAN(ha)
% DAĞILIM
TARIM ALANI
425.450
34
ÇEYIR-MERA ALANI
580.423
47
ORMAN VE FUNDALIKLAR
149.128
12
KÜLTÜR DIŞI VE YERLEŞİM ALANLARI
86.199
7
Kaynak: İl Çevre Durum Raporu,2009
3.7.8. Orman Varlığı
Malatya dağları üzerinde yer alan platolar ile Malatya Ovası’na yakın kesimlerde yer alan yarı
ova nitelikli düzlükler, zengin çayırlarla kaplıdır. İl alanının güneybatısını kuşatan dağlar ve
platolarda doğal bitki örtüsü hemen hemen ortadan kalkmıştır. Daha çok meşelerden oluşan
bozuk nitelikte orman kalıntıları görülür. Bu örtüye yer yer yabani meyve ağaçları, kaynak ve
vadi boylarında kavak ve söğütler katılmaktadır. Bitkisel üretim yapılan kesimlerde
meyvecilik doğal örtüye göre daha yaygındır. Malatya’nın kuzeyini kaplayan dağlar ise bitki
örtüsü bakımından Pütürge ve Doğanşehir yöreleri kadar olmasa da batıya göre daha zengin
sayılır. Bu yörelerde, çoğu bozuk nitelikli olmak üzere meşenin çoğunlukta olduğu yapraklı
ormanlar vardır. Kalın bir toprak tabakasına sahip bu kesimlerde yer yer meyve ağaçları,
söğüt ve kavaklıklar görülür.
3.7.9. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler
Malatya ili bitki çeşitliliği (Flora) ve hayvan çeşitliliği bakımından oldukça zengin bir
bölgedir. Birçok nadir bitki ve hayvan türü Malatya sınırları içerisinde yayılış göstermektedir.
Flora:
Malatya ilinde kayıtlı olan toplam 1.777 bitki türü
bulunmaktadır. (Davis ve ark., 1965-1985, 1988,
Güner ve ark., 2000, Yıldız ve ark., 2004, Aktoklu,
1996, Arabacı ve Yıldız, 2004, Mutlu ve Aksoy,
2007, Karakuş, 2009, Özhatay ve ark. 1999; Özhatay
ve Kültür, 2006; Özhatay ve ark. 2009; Özhatay ve
ark. 2011)Alan florasında 8 tür Pteridophyta
divizyosuna, 1769 tür ise Spermatophyta divizyosuna
aittir.
Gymnospermae
Angiospermae
altdivizyosu
altdivizyosu
17
türe,
1752 türe sahiptir.
Angiospermlerden 1473 tür Dicotyledone ve 279 tür
Monocotyledone sınıfına aittir. Bu türlerin 330 tanesi
endemiktir. Endemizm oranı ise % 18.30’ dir.
Hyacinthus orientalis ssp. Orientalis
(Sümbül)
Yukarıda belirtilen çalışmaların değerlendirilmesi sonucunda Malatya ilçelerinden kayıtlı
bitki sayıları Tablo 1’de verilmiştir. Bu tabloya bakıldığında en çok bitki kaydının Malatya
Merkezde (957) daha sonra sırasıyla Darende (591) ve Doğanşehir (441)’de olduğu
görülmektedir. Diğer ilçelerde ise kayıtların oldukça az olduğu dikkati çekmektedir. Buradan
da görülebileceği gibi bu bölgelerde yapılan floristik çalışmalar oldukça yetersizdir.
Tablo 1. Çalışma öncesinde Malatya’nın ilçelerinde kayıtlı olan bitki sayıları.
Malatya’nın İlçeleri
Yeşilyurt
14
Yazıhan
13
Pütürge
12
Merkez
11
Kuluncak
10
Kale
9
Hekimhan
8
Doğanyol
7
Doğanşehir
6
Darende
5
Battalgazi
4
Arguvan
3
Arapgir
2
Akçadağ
1
Endemik
olmayan
83
38
19
1
480
377
-
45
7
6
819
34
8
94
Endemik
25
30
4
1
112
65
1
13
2
1
138
23
3
14
Toplam
115
68
23
2
592
442
1
58
9
7
957
57
11
108
Bitki
Sayısı
Yapılan değerlendirme sonucu Türkiye’de sadece Malatya’dan kayıtlı olan 41 tür
belirlenmiştir. Bu bitkiler aşağıda liste halinde verilmiştir. Bu türlerden Cephalaria stellipilis
Boiss. (Lübnan’da),
Scabiosa olivieri Coulter (İran’da) ve Erodium gaillardotii Boiss.
(İran’da) ise farklı ülkelerde yayılışa sahip türlerdir.
Tablo: İl sınırları içerisinde ki endemik türler ve tehlike kategorileri(Ekim ve ark. 2000).
Türkiye’de Sadece Malatya’da Kayıtlı Olan Bitkiler
Tehlike
Katagorisi
Endemik
Alkanna viscidula Boiss
EX
Olanlar
Urtica haussknechtii Boiss.
EX
Astragalus altanii Hub.-Mor.
CR
.Astragalus darendensis Podlech & Ekici
CR
Astragalus edmondii (Kuntze) Sheldon
CR
Astragalus ekicii H.Duman & H.Akan
CR
Astragalus scabrifolius Boiss.
CR
Astragalus altanii Hub.-Mor.
CR
Campanula peshmenii A. Güner
CR
Centaurea brevifimbriata Hub.-Mor.
CR
Chaenorhinum cryptarum(Boiss. & Hausskn.) Davis
CR
Chaenorhinumsemispeluncarum Yıldırım, Kit Tan, Şenol & Pirhan
CR
Echinophora lamondiana Yıldız & Bahçecioğlu
CR
Erodium aytacii Yild. & A.Dogru-Koca
CR
Hypericum malatyanum Peşmen
CR
Lotus malatayicus Ponert
CR
Onobrychis fallax Freyn & Sint. var. longifolia Aktoklu
CR
Ornithogalum malatyanum Mutlu
CR
Phlomis dinci Yıld.
CR
Phlomis integrifolia Hub.-Mor.
CR
Campanula ovacikensis Yıld.subsp. capitellata (Dambolt)Yıld.
EN
Cousinia aucheri DC.
EN
Cousinia euphratica Hub.-Mor.
EN
Gypsophila leucochlaena Hub.-Mor.
EN
Minuartia corymbulosa (Boiss. & Bal.) McNeill var. gypsophiloides McNeill
EN
Nepeta crinita Montbret & Aucher ex Bentham
EN
Reseda tomentosa Boiss.
EN
Acantholimon strigillosum Bokhari
VU
Alopecurusutriculatus Sol. subsp. malatyaensis M.Doğan
VU
Astragalus macrouroides Hub.-Mor.
VU
Astragalus malatyaensis Podlech
VU
Paronychia cataonicaChaudhri
VU
Stachys cataonica Bhattacharjee & Hub.-Mor.
VU
Verbascum anastasii Náb.
VU
Verbascum varians Freyn & Sint.var. stepporum Hub.-Mor.
LR (cd)
Cousinia cataonica Boiss. & Hausskn.
LR (nt)
Allium sintenisii Freyn
LR (nt)
Salvia ballsiana (Rech. fil.) Hedge
DD
Serratula bornmuelleri Azn.
DD
Endemik
Erodium gaillardotii Boiss.
VU
olmayanlar Cephalaria stellipilis Boiss.
Scabiosa olivieriCoulter
EX: Tükenmiş; CR: Çok tehlikede; EN: Tehlikede; VU: Zarar görebilir; LR: Az Tehdit altında; (cd): Koruma
önlemi gerektiren; (nt): Tehdit altına girebilir; DD: Veri yetersiz.
Türkiye’de doğal yayılışı olan tüm türlere bakıldığında Malatya ve ilçelerine ait isim taşıyan 9
tür bulunmaktadır. Bu türler; Lotus malataicus, Hypericum malatyanum, Alopecurus
utriculatus subsp: malatyaensis, Ornithogalum malatyanum, Verbascum melitenense,
Echinops melitenensis, Astragalus malatyaensis, Astragalus melitenensis ve Astragalus
darendensis’ tir.
Fauna:
Bitki çeşitliliği bakımından zengin olan Malatya ili hayvan çeşitliliği bakımından oldukça
zengindir. Maltaya ili, nesli bölgesel ölçekte tehlike altında olan 9 kelebek türüne ev sahipliği
yapar. Bu türlerden Malatya kelebeği (Polyommatus dama) nokta endemiği özelliğinde olup
bu yerin dünya üzerinde yaşamaya devam ettiği tek bölge kubbe dağıdır. Malatya ili kuşlar
açısından da önemli bir bölge olup burada küçük kerkenez (Falco naumanni) ve küçük
akbaba (Neophron percnopterus) üremektedir. Malatya aynı zamanda Türkiye’ye endemik
yünlü yediuyurun (Dryomys laniger) Türkiye’deki yaşam alanlarından biridir. Malatya ili
kubbe dağı benekli semenderin dar ve kopuk yayılışlı alttürü Neurergus strauchii barani için
büyük önem taşımaktadır. Nesli dünya ölçeğinde tehlike altındaki bu gösterişli semender türü
alandaki bayrak türlerden biridir. Malatya ilinde bulunan nadir ve tehlike altındaki hayvan
türleri Tablo 2.’de verilmiştir (Eken ve ark. 2006).
Tablo: Malatya il sınırları içerisinde bulunan nadir ve tehlike altındaki hayvan türleri
Malatya İlinde Bulunan Nadir ve Nesli Tehlike Altında Olan Hayvanlar
Neophron percnopterus
Coracias garrulus
Falco naumanni
Milvus migrans
Bubo bubo
Kuş
Calendrella brachydactyla
Caprimulgus europaeus
Emberiza hortulana
Lanius collurio
Lanius minor
Yediuyur
Dryomys laniger
Semender
Neurergus strauchii
Neurergus strauchii barani
Kaplumbağa
Testudo graeca
Melanargia titea
Muschampia proteides
Polyommatus dama
Polyommatus poseidon
Kelebek
Pseudophilotes bavius
Tomares nogelli
Glaucopsyche alexis
Pseudophilotes vicrama
Thymelicus acteon
EN: Tehlikede; VU: Zarar görebilir; LC: En az endişe verici
Tehlike
Kategorisi
EN
VU
VU
VU
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
VU
VU
VU
EN
EN
EN
EN
EN
EN
VU
VU
VU
Benekli semender-Kubbe Dağı
Malatya Karakaya baraj gölünde kayıtlı olan 11 balık türü bulunmaktadır (Uçkun, A. 2011).
Bunlar; Leuciscus cephalus, Capoeta capoeta umbla, Capoeta trutta, Cyprinus carpio,
Acanthobrama marmid, Chalcalbunus mossulensis, Cyprinion macrostomus, Chandrostoma
regium, Barbus capito pectoralis, Aspius varax ve Mastacembalus simack türleridir.
3.7.10. Yerleşim Alanları ve Nüfus
12.312 km2 olan yüzölçümü ile ülkemizin %1,57’sini kaplayan Malatya ilimiz, 2011 yılında
ADNKS kapsamındaki sayım doğrultusunda 757.930 kişilik nüfusu ile ülkemiz nüfusunun
%1,01’ini oluşturmaktadır. Bu çerçevede, nüfus yoğunluğu açısından ülkemizde km2’ye 95
kişi düşerken Malatya’da 62 kişi düşmektedir.
Tablo 5: Malatya İli Nüfus Verileri
Erkek
Kadın
Toplam
Malatya
379.563 (%50,08)
378.367 (%49,92)
757.930
Türkiye
37.532.954 (%50,23)
37.191.315 (%49,77)
74.724.269
Kaynak: TÜİK, 2011
Tablo 6: İlçelere Göre Nüfusun Dağılımı
Erkek
Kadın
Toplam
Merkez
244.456
243.791
488.247
Akçadağ
15.281
14.577
29.858
Arapgir
5.469
5.659
11.128
Arguvan
4.013
3.997
8.010
Battalgazi
14.819
15.008
29.827
Darende
15.520
15.633
31.153
Doğanşehir
20.844
20.481
41.325
Doğanyol
2.275
2.411
4.686
Hekimhan
12.545
12.560
25.105
Kale
2.885
3.275
6.160
Kuluncak
4.410
4.541
8.951
Pütürge
9.224
10.137
19.361
Yazıhan
7.882
7.686
15.568
Yeşilyurt
19.940
18.611
38.551
Kaynak: TÜİK, 2011
Malatya'da merkez ilçe hariç 13 ilçe, 495 köy, 352 mahalle bulunmaktadır. Ayrıca biri
Merkez, 13'ü ilçe ve 39'u kasaba belediyesi olmak üzere toplam 53 belediye teşkilatı
mevcuttur. İl nüfusunun 498.588'i il ve ilçelerde, 259.342'si ise belde ve köylerde
yaşamaktadır. (2011, Malatya Valiliği)
Tablo 7: Kentsel – Kırsal Nüfus Oranları
Malaty
a
Kentsel
Kırsal
Kentsel
Nüfus
Nüfus
(%)
(%)
498.588
259.342
65,8%
34,2%
17.338.563
76,8%
23,2%
Türkiye 57.385.706
Kaynak: TÜİK, 2011
Nüfus
Oranı Kırsal
Nüfus
Oranı
Malatya; son yıllarda ülkemizde olduğu gibi pozitif nüfus artış oranlarına sahip olmakla
birlikte ülkemizdeki oranın gerisinde kalmıştır. Bununla birlikte 2011 yılında Malatya'nın
yıllık nüfus artış hızı yükseliş göstererek binde 23,07 oranında gerçekleşmiş olup, yıllık nüfus
artış hızı bakımından 81 il içerisinde 21. sırada yer almıştır. Bu artış neticesinde 750.000
sınırını geçen Malatya; Büyükşehir Belediyesi olma hakkını da kazanmış olup, gerekli yasal
düzenlemelerin önümüzdeki dönemde yapılması beklenmektedir.
Nüfusun yaş gruplarına göre dağılımına baktığımızda ülkemiz ile hemen hemen aynı
oranların bulunduğu gözlemlenmektedir.
Tablo 8: Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı
Türkiye
Malatya
0-4
8,30%
8,17%
5-9
8,14%
8,20%
10-14
8,84%
9,13%
15-19
8,45%
9,22%
20-24
8,33%
8,86%
25-29
8,44%
8,09%
30-34
8,69%
8,26%
35-39
7,54%
7,21%
40-44
6,38%
5,93%
45-49
6,40%
6,20%
50-54
5,08%
4,52%
55-59
4,62%
4,52%
60-64
3,43%
3,52%
65-69
2,50%
2,64%
70-74
1,94%
2,25%
75-79
1,50%
1,65%
80-84
0,92%
1,01%
85-89
0,38%
0,44%
90+
0,11%
0,17%
Kaynak: TÜİK, 2011
Tablo 9: Malatya İli Nüfus Artış Hızı
Türkiye
Malatya
2009
14,50‰
4,21‰
2010
15,88‰
5,13‰
2011
12,8‰
23,07‰
Kaynak: TÜİK, 2011
Eğitim açısından nüfusun durumuna genel olarak baktığımızda; gerek erkekler gerekse de
kadınlarda okuma yazma ile ilkokulu bitirme oranlarının ülkemiz ortalamasının gerisinde
olduğunu görmekteyiz. Diğer kademelerde ise değişkenlik göstermekle birlikte ülkemizdeki
oranlara paralel bir durum söz konusudur.
Temel işgücü göstergeleri açısından bakacak olursak; Malatya’nın işsizlik oranı açısından
ülkemiz ortalamasının altında olması kayda değer bir husus olarak kendisini göstermektedir.
Tablo 10: Temel İşgücü Verileri
Türkiye
Malatya
İşgücüne katılma oranı (%)
48,8
47,8
İşsizlik oranı (%)
11,9
9,5
İstihdam oranı (%)
43
43,3
Kaynak: TÜİK, 2010
Tablo 11: Malatya İli Eğitim Durumu
Türkiye
Malatya
Okuma yazma bilmeyen (Toplam)
5,69%
9,11%
Okuma yazma bilmeyen (Erkek)
1,99%
3,23%
Okuma yazma bilmeyen (Kadın)
9,37%
14,92%
İlkokul mezunu (Toplam)
27,57%
22,63%
İlkokul mezunu (Erkek)
24,18%
18,97%
İlkokul mezunu (Kadın)
30,95%
26,24%
İlköğretim mezunu (Toplam)
19,64%
20,09%
İlköğretim mezunu (Erkek)
22,31%
23,07%
İlköğretim mezunu (Kadın)
16,98%
17,14%
Ortaokul veya dengi mezunu (Toplam)
5,14%
5,59%
Ortaokul veya dengi mezunu (Erkek)
6,28%
7,00%
Ortaokul veya dengi mezunu (Kadın)
4,00%
4,20%
Lise veya dengi mezunu (Toplam)
21,37%
24,12%
Lise veya dengi mezunu (Erkek)
24,73%
28,48%
Lise veya dengi mezunu (Kadın)
18,02%
19,81%
Yüksekokul veya fakülte mezunu (Toplam)
9,88%
9,60%
Yüksekokul veya fakülte mezunu (Erkek)
11,52%
11,85%
Yüksekokul veya fakülte mezunu (Kadın)
8,25%
7,38%
Yüksek lisans mezunu (Toplam)
0,72%
0,46%
Yüksek lisans mezunu (Erkek)
0,86%
0,62%
Yüksek lisans mezunu (Kadın)
0,59%
0,30%
Doktora mezunu (Toplam)
0,22%
0,18%
Doktora mezunu (Erkek)
0,27%
0,26%
Doktora mezunu (Kadın)
0,17%
0,11%
Kaynak: TÜİK, 2011
3.7.11. Tarım ve Hayvancılık
Malatya ilinin ekonomisi tarıma ve tarıma dayalı sanâyiye dayanır. Faal nüfûsun % 70’i
tarım, hayvancılık, balıkçılık, ormancılık ve avcılıkla uğraşır. Senelik gayri sâfî hâsılanın
(hâsılatın) (brüt gelirin) % 35’i tarımdan ve % 20’si sanâyiden, % 12’si devlet
hizmetlerinden
sağlanır.
Tarım: Malatya ilinde tahıl üretimi ön sırada yer alır. Başlıca tarım ürünleri; buğday, arpa,
nohut, fasulye, tütün, şekerpancarı ve patatestir. Malatya ilinde meyvecilik çok önemlidir.
Başta kayısı olmak üzere elma, kiraz, armut, dut, ceviz ağaçları orman gibi yer kaplar.
Turunçgiller dışında her meyve yetişir. Kayısısı dünyâca tanınır. Kayısı ağacı sayısı 4
milyon civârındadır. Türkiye’de yetişen kayısının % 40’ı Malatya’da yetişir. Üretilen
kayısının % 95’i ihraç edilir. İri tâneli Napolyon kirazı da meşhurdur. Ayrıca kavun ve
karpuz ile domates, patlıcan ve tâze fasulye yetişir. Sulanan arâzi artmaktadır.
Hayvancılık bitki tarımından sonra gelir. Plato ve yaylalarda zengin çayırlar ve bol su
vardır. Hayvancılığa müsaittir. Koyun, kıl keçisi ve sığır beslenir. Beyaz Oğul Balı
meşhurdur.
HAYVAN VARLIĞI
HAYVANIN
CİNSİ
SAYISI
(Baş)
HAYVANIN CİNSİ
SAYISI
(Baş)
Koyun
210.819
At
1.576
Keçi
37.551
Katır
1.076
Toplam Küçükbaş
248.370
Eşek
3.018
Sığır – Saf Kültür
34.198
Toplam Tek
Tırnaklı
5.670
Sığır – Kültür
Melezi
77.547
Yumurtacı Tavuk
210.095
Sığır – Yerli –
Diğer
14.250
Etçi (Broiler) Tavuk
1.542.160
Toplam Büyükbaş
125.995
Hindi
3.748
Fenni Kovan
84.622
Ördek
956
Kara Kovan
6.070
Kaz
483
Toplam Kovan
Say.
90.692
Toplam Kanatlı
1.757.442
Bu bilgiler 01 Kasım 2012 tarihinde güncellenmiştir.
Kaynak tarım il md.
Su ürünleri yetiştiriciliği Üretim kapasitesi 2004 yılında, 35 ton/yıl dan, 2011 yılı sonunda;
10.643 ton/yıl kapasiteye çıkmıştır. Tesis sayısı 3 adetten 73 ‘e çıkmıştır. 2011 yılı üretimi;
Yetiştiricilikte ; 3.187 ton/yıl ve Avcılık ; 86,9 ton/yıl ve toplamda; 3.273,9 ton/yıl. Ülkemiz
Alabalık üretim sıralamasında, 2011 yılı rakamlarına göre ilimiz 6. olmuştur. 2012 yılı Kasım
ayı itibariyle Tesis sayımız 76, kapasitemiz 13.906 ton/yıl’dır. 2012 yılı üretim miktarının
yıllık 4 bin ila 5 bin ton arasında gerçekleşmesi beklenmektedir. 2012 yılı hedefi alabalık
üretiminde ilk 5 il arasına girmektir.
3.7.12. Sanayi ve Teknoloji
İlin sanayisi, büyük çoğunlukla küçük ve orta ölçekli işletmelerden oluşmaktadır. Sanayi alt
yapısında, planlı sanayileşmede ve sanayinin gelişmesinde büyük rol oynayan organize sanayi
bölgeleri, İl sanayisinin de itici gücünü oluşturmuş ve İl sanayisinin gelişmesine büyük
katkılar sağlamıştır.
Tekstil ve Gıda sektörleri İl sanayisinde önemli bir yer tutmakta, her ikisi beraber % 50’lerin
üzerine çıkmaktadır. Bunun yanı sıra İlde sanayi sektörü; plastik ve kimya, inşaat ve yapı
malzemeleri, metal ve makine, madeni eşya, cam ve mobilya gibi değişik sektörlerde de
faaliyet göstermektedir. Bu durum, İlin ihracat durumuna da yansımakta ve sanayinin
çeşitliliği açısından olumlu bir gelişme olarak görülmektedir.
İl, 2. Ordu Komutanlığı, İnönü Üniversitesi, sanayisi ve nüfusu ile bölgesinin en gelişmiş
ekonomik ve ticari hayatına sahiptir.
İlin iktisadi faaliyet kollarına göre GSYH oranları içinde sanayi sektörü : % 27,1, ticaret : %
24, Devlet hizmeti : % 17,4, tarım : % 16,9 ulaştırma ve haberleşme : % 12,2 oranlarında yer
tutmaktadır.
Malatya mevduat sıralamasında 31’inci ildir. Türkiye kredileri içindeki payı % 0,3’tür.
Malatya İlinde sanayi siciline kayıtlı sanayi işletmesi sayısı, 417 dır. Toplam sanayi işletmesi
içerisinde % 0,5 lik bir oran ile sanayisi orta gelişmiş iller arasında yer almaktadır.
Doğu Anadolu Bölgesindeki İllerin sanayisine göre bir değerlendirilmesi yapıldığında,
Malatya İlinin % 29 luk bir oran ile bölge illeri arasında birinci sırada yer aldığı
görülmektedir. Malatya İlini sırasıyla %18 ile Elazığ, % 13 ile Erzurum, % 9 ile Erzincan, %9
ile Van, %5 Ağrı, 2 Muş, % 3 Kars, % 3 Bingöl, %3 Bitlis, % 2 Ardahan, %2 Iğdır, %1
Hakkari, %1 ile Tunceli ve İli takip etmektedir.
Malatya İlinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına baktığımızda, % 30 lik bir
oran ile Gıda ürünleri imalatının ilk sırada olduğu görülmektedir.
Diğerleri sırasıyla;
%11 Tekstil ürünleri imalatı,
%9 Diğer Madencilik ve taşocakçılığı,
%8 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve techizat,
%6 Diğer Metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,
%6 Giyim eşyası imalatı; kürkün işlenmesi ve boyanması
%4 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,304
%4 kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,
%4 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı(mak.ve teçhizat hariç)
%3 kağıt ve kağıt ürünleri imalatı,
%2 Metal cevherler madenciliği,
%2 Elektrikli teçhizat imalatı,
%2 Ana metal sanayi,
%2 Motorlu kara taşıtı,treyler ( römork) ve yarı römork imalatı,
%1 Kok kömürü, rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı.
%1 Elektrik,gaz,buhar ve havalandırma sistemi ve dağıtımı,
%1 İçecek imalatı,
%1 Mobilya imalatı,
%1 Diğer imalatlar
%2 Diğer (Ağaç ve mantar ürün.imalatı(mobilya hariç), Makine ve ekipmanların kurulumu ve
onarımı, Kömür ve linyit çıkartılması,Ham petrol ve doğal gaz çıkarımı ve saha arama ve
tetkiki hariç, Deri ve ilgili ürünlerin imalatı, )
Sanayi sicil kayıtlarına göre, Malatya ilinde kayıtlı işletmelerde çalışan personel sayısı
Toplam: 15.362 dır.
Ar-Ge birimi bulunan firma sayısı 33, Kalite Kontrol birimi bulunan firma sayısı 89 dir.
Malatya İli’nin sanayi sektörlerinin dağılımının yerel hammadde kaynaklarına göre gelişim
gösterdiği görülmektedir.
Sanayide çalışanların, % 39 u tekstil ürünleri imalatı sektöründe, % 20 i gıda sektöründe
istihdam edilirken, % 14 si giyim eşyası sektöründe istihdam edilmektedir.
İstihdamın % 87 i işçi, % 3 ü Mühendis’tir.
Malatya İlinde bulunan sanayi işletmelerinin % 34 ü Mikro Ölçekli, % 54 ü Küçük Ölçekli,
%10 u Orta Ölçekli, % 2 ü Büyük Ölçekli işletmelerdir.
Personel sayısına göre büyük işletmeler;
- -Gap Güneydoğu Tekstil San ve Tic. Malatya Şubesi
- -Anateks Anadolu Tekstil Fabrikaları
- -Güntaş Gündüzbey İplik Ve Dokuma Fab. San.ve Tic.A.Ş.
- -Malatya İplik Sanayi ve Ticaret
- -Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş -Malatya Şeker Fabrikası
Kaynak bilim, snayi ve teknoloji bakanlığı 81 il durum raporu 2012
3.7.13. Altyapı, Ulaşım, Haberleşme ve Konaklama
Kentsel Teknik (Ağsal) Altyapı
İçme Suyu
Malatya Doğu Anadolu’nun göreli gelişmiş illerinden birisidir. Ekonomik sektörler ve
sosyokültürel yapıda olduğu gibi, kentsel altyapı gelişmişliğinde de bu durum görülmektedir.
İl merkezi ve hemen tüm ilçelerde içme suyu şebekesi yapılmış ve hizmete alınmıştır.
Malatya Belediyesi ve müteahhit firmalar tarafından 2007 yılında imar planında açılan yeni
yollar, daha önceleri içme suyu şebekesi olmayan bölgeler ile içme suyu şebeke hattı olup da
yetersiz kalan ve sürekli sorun yaşanan bölgelere 12.085 m. çeşitli çaplarda içme suyu
şebekesi döşenmiştir.
Atık Su Sistemi, Kanalizasyon, Arıtma Sistemi
Malatya Kanalizasyon sisteminde; Batı kolektör hattı 21.825 m., Merkez kolektör hattı 24.725
m., Doğu kolektör hattı 22.650 m. ve Boztepe kolektör hattı 3250 m. olmak üzere 4 toplayıcı
hat bulunmaktadır.
Ülkemizde son yıllarda nüfusun hızlı artışı ve kentleşme sonucunda ihtiyaca bağlı olarak
suyun tüketimi artmaktadır. Tüketim sonucunda oluşan atık sular deşarj edildikleri alıcı
ortamın fiziki, kimyasal, bakteriyolojik ve ekolojik özelliklerini değiştirerek çevre kirliliğine
yol açmaktadır. Bu anlamda ilde önemli çevre yatırımlarından olan Malatya Belediyesi evsel
atık su arıtma tesisi, Battalgazi Belediyesi ile Karakaya Baraj Gölü arasında 2.400 mm.’lik
merkez ve 1.000 mm.’lik doğu kolektörlerinin birleştiği noktada 184.000 m²’lik alan üzerine
kurulmuştur.
2004 yılında işletmeye alınan Malatya Belediyesi evsel atık su arıtma tesisi 2010 yılı İçin
720.000, 2020 yılı için 960.000 ve 2030 yılı için 1.200.000 eşdeğer nüfusa hitap edecek
şekilde yapılmıştır.
Malatya Belediyesi Evsel Atıksu Arıtma Tesisi uzun havalandırmalı aktif çamur sisteminde
olup, biyolojik olarak azot ve fosfor giderimi gerçekleştirilmektedir. 31.12.2005 tarihine
kadar 59.782.000 m3 atık su arıtılarak Boran Deresi vasıtasıyla Karakaya Baraj Gölü’ne
deşarj edilmesi çevresel açıdan büyük bir yatırımdır.
Sosyal Altyapı
Eğitim
Malatya eğitim sektöründe de, bölgeye göre gelişmişlik göstermektedir. Gerek okuma yazma
oranı ve gerekse okullaşma oranı gözetildiğinde il bölge içinde ön sıralarda yer almaktadır.
2009 yılı itibarı ile il halkının % 89,77'si okur-yazardır. Okullaşma oranı yüksektir. 2010 yılı
itibariyle, ilkokullarda okullaşma oranı net % 98,04, ortaöğretimde % 74,88 dir.
İnönü Üniversitesi 25 Mart 1975 tarihinde kurulmuştur. 1976-1977 Eğitim Öğretim yılında
eğitime başlamıştır.1984 yılına kadar şimdiki Malatya Fen Lisesinde eğitimini sürdüren
üniversite, 19854-1985 Eğitim Öğretim Dönemi’nde bugünkü kampus alanına geçmiştir.
Sağlık
2006 yılında Malatya İlinde toplam 4.236 sağlık personeli bulunmaktadır. Bu personelin
dağılımı; 515 uzman hekim, 594 pratisyen hekim, 133 diş hekimi, 894 sağlık memuru, 1335
hemşire ve 765 ebe’dir. Malatya’da sağlık personel sayısında 2006 yılında 2005’e göre en çok
artış % 9,9 ile diş hekimi sayısında olurken, ikinci sırada ise % 5,3 ile uzman hekimi
sayısında artış yaşanmıştır 2005’e göre 2006 yılında pratisyen hekim sayısında da İlde 12 adet
hastane mevcut olup toplam 2.064 yatak kapasiteye sahiptir.
Turgut Özal Tıp Merkezi’nin temeli 1990 yılında atılmış olup, 14 Ekim 1996 tarihi İtibariyle
yeni ve modern binasında sağlık hizmeti vermektedir. 2007’de inşaatı % 98 oranında
tamamlanmıştır. Bu tesis ilerde "Sağlık Turizmi" açısından da özenle değerlendirilecektir.
Spor
Malatya ilinde yaklaşık 25.500 aktif sporcu bulunmaktadır. Toplam 54 spor kulübü
faaliyettedir. Yaklaşık 3000 kişi ise ayrıca ferdi olarak spor yapmaktadır. Malatya ilinde spor
tesisleri oldukça gelişmiştir. İl merkezinde farklı kurum ve kuruluşlara ait futbol sahalarının
yanı sıra 12.000 kişi kapasiteli İnönü Stadyumu, açık ve kapalı yüzme havuzları, kapalı salon
ile voleybol ve basketbol sahaları bulunmaktadır. Arapgir, Arguvan, Akçadağ, Battal gazi,
Hekimhan, Doğanşehir, Darende, Pütürge ve Yeşilyurt ilçelerinde ve Konak beldesinde futbol
sahaları, ayrıca Arapgir'de spor salonu bulunmaktadır.
Bunların yanı sıra, Malatya spor Kulübü ülke spor yaşamında ilk kez şirketleşerek anonim
şirket olmuştur. Kulübün Pınarbaşı Orduzu mevkiinde tesisleri bulunmaktadır.
Ulaşım
Malatya’ya kara, hava ve demiryolu ile ulaşabilirsiniz. Şehir içi ulaşımı otobüs veya
minibüslerle yapılmaktadır. Minibüs daha çok ilçe, köy ve yakın illere ulaşımda
kullanılmaktadır. Türk Hava Yolları ve özel havayolu şirketlerinin haftanın her günü İstanbul
ve Ankara’ya, belirli günler İzmir’e, yaz aylarında ise Antalya ve Frankfurt’a direkt uçak
seferleri vardır.
Ankara, İstanbul ve Adana yönüne giderken demiryolu ulaşımını
kullanabilirsiniz. Tren, Doğanşehir, Hekimhan, Yazıhan ve Battalgazi ilçelerinden
geçmektedir.
Ayrıca Karakaya Baraj Gölü kıyısındaki Atabey İskelesi’nden, Elazığ’ın Baskil ilçesinin bazı
köylerine feribot seferi düzenlenmektedir.
Karayolu Ulaşımı
Şehir İçi Ulaşım: Malatya Belediyesi ulaşım şirketi MOTAŞ’ a ait otobüsler ve belli
hatlardaki minibüsler şehir içi ulaşımı sağlamaktadır. Otobüslerin kalkış noktası birbirine çok
yakın noktada bulunan Yeni Cami önü (kuzey ve batı yönüne gider), Valilik yanındaki Fuzuli
durağı (Güney ve doğu yönüne gider.), eski belediye binası önündeki Eski Malatya
(Battalgazi ilçesine gider.) ve çevre yolu (İnönü Üniversitesi, farklı yönlerdeki bazı köy ve
beldelere gider.) duraklarıdır. Otobüslere binmek için durakların hemen yanında satılan akıllı
karttan satın almak gerekmektedir. www.motas.com.tr adresinden araçların hareket saatleri
öğrenilebilir.
İlçelere Ulaşım: Malatya’nın ilçe ve köylerine genellikle çevre yolu üzerindeki Eski
Otogar’dan (Köy Garajı) ulaşım sağlanıyor. Eski Otogar’a şehir merkezinden belediye
otobüsü ve minibüsle ulaşmak mümkün. Belediye otobüsü tercih edilecekse ya Sıtmapınarı
durağından geçen otobüslere binilip, bu durakta inerek beş dakika yürümek veya Yeşiltepe
otobüslerine binip eski otogar durağında inmek gerekiyor. Milli Egemenlik Caddesi
(Emeksiz) devamından kalkan minibüsler Eski Otogar’ın karşısında yolcu indiriyor.
Şehirlerarası Ulaşım: Diğer illere yapılan otobüs seferleri çoğunlukla çevre yolu üzerinde
bulunan Malatya Şehirlerarası Otobüs Terminali’nden (MAŞTİ) yapılmaktadır. Şehir
merkezine uzaklığı 5 km olan Maşti’ye Yeni Cami önünden kalkan belediye otobüsleri ve
Çevre Yolu-Turgut Temelli Caddesi kavşağından kalkan minibüslerle ulaşılmaktadır. Ayrıca
Eski Otogar (Köy Garajı) ve Doğu Garajından da Adıyaman, Diyarbakır ve Elazığ’a
minibüsler kalkmaktadır.
Haftanın tüm günleri 24 saat açık olan MAŞTİ Danışma Müdürlüğü’ne 238 47 68 ve 238 47
78 numaralı telefonlardan ulaşılabilir. Her ne kadar firmaların kendi özel telefonları varsa da
bu numaralardan adı belirtilen ve Maşti’de Ofisi bulunan tüm otobüs şirketlerine aktarma
yapılmaktadır.
Maşti’deki otobüs firmaları verdikleri hizmet şekline göre iki gruba ayrılabilirler. Malatya
merkezli otobüs firmaları ve Malatya merkezli olmayan firmalar. Malatya merkezli firmalar
sadece kendi seferlerine ait biletleri satarken, diğerleri başka firmaların biletlerini de
satmaktadır. Firmaların hemen hemen hepsinin şehir merkezinde (Valiliğe yakın mesafede,
İnönü ve Kışla Caddesi boyunca ve yine buraya çok yakın Akpınar’da) ofisleri bulunmakta,
rezervasyon ve bilet alım işlemi yapılabilmektedir.
Otobüs seferlerinin saati mevsime bağlı olarak değişiklik gösterebilmekte, müşteri durumuna
göre bazı seferler iptal edilebilmektedir.
Tablo 12 : Malatya’nın Bazı İllere Uzaklığı (km)
İl
İl
Mesafe
Mesafe
Adana
388
Gaziantep
247
Adıyaman
185
İstanbul
1112
Ankara
659
İzmir
1189
Antalya
946
Kahramanmaraş
223
Bursa
1030
Kayseri
341
Elazığ
98
Samsun
585
Erzincan
363
Sivas
247
Erzurum
416
Van
573
Havayolu Ulaşımı
Malatya Erhaç Havaalanı kente yaklaşık 30 km uzaklıktadır. Havaalanı askeri statüdedir. Sivil
uçaklara hizmet sunan terminal binası büyütülmüş ve yenilenmiştir. Malatya’dan, İstanbul,
Ankara ve İzmir’e tarifeli uçuşlar düzenlenmektedir. Ayrıca, yurt-dışına mevsimsel olarak
Charter seferler de yapılmaktadır. Malatya Havaalanı yolcu sayısı 2010 yılında 520.457
değerine ulaşmıştır. 2009 yılına kıyasla % 12,4’lük artış göstermiştir.
Malatya Erhaç havaalanı yolcu hacmi açısından Doğu Anadolu’nun 3. büyük havaalanıdır.
Türk Hava Yolları’nın yanı sıra özel havayolu şirketlerinin Malatya’ya tarifeli seferleri
bulunmaktadır. Kalkış saatleri yaz ve kış mevsimine göre değişiyor.
Türk Hava Yolları: Hareket saati Malatya-İstanbul arası her gün 09.30, İstanbul-Malatya arası
07.05. Yolculuk 1 saat 45 dakika sürüyor.
THY Anadolu Jet: Her gün Malatya’dan 07.00, Ankara’dan 22.40’da hareket eder. Yolculuk
1 saat 15 dakika sürer.
İletişim bilgileri şöyle: Havaalanı Telefon: 266 00 01 – Faks: 266 00 00. Havaalanı satış: 266
00 02. Çelebi: 266 02 26. İnternet adresi:
http://www.turkishairlines.com/tr-tr/ ve
www.anadolujet.com
Onur Air: Her gün hareket Malatya-İstanbul 12.45, İstanbul-Malatya 10.20 (Telefon: 325 13
17). İnternet adresi: https://www.onurair.com.tr/
Sun Ekspres: Salı-Çarşamba-Perşembe günleri Malatya-İzmir 19.55’te, yine aynı günler
İzmir-Malatya 17.45’te hareket ediyor. Yolculuk 1 saat 45 dakika sürüyor. Yaz aylarında
Frankfurt’a seferleri var(Telefon: 325 13 17). İnternet adresi: http://www.sunexpress.com
Pegasus: Haftanın 7 günü Malatya-İstanbul-Malatya uçuyor. Uçakları Sabiha Gökçen
Havaalanına iniyor. Malatya-İstanbul hareket saatleri: Pazartesi 18.30, Salı 07.45, Çarşamba
18.30, Perşembe 22.15, Cuma 07.45, Cumartesi 21.15 ve Pazar 18.20. İstanbul-Malatya
hareket saatleri: Pazartesi 16.30, Salı 05.50, Çarşamba 16.30, Perşembe 10.20, Cuma 05.50,
Cumartesi 20.20 ve Pazar 16.30. Bu firmanın yaz mevsimi Antalya’ya da seferleri bulunuyor
ve saatleri her yıl yeniden belirleniyor (Telefon: 325 21 21). İnternet adresi:
http://www.flypgs.com/
Öger Tur: Sofuoğlu Seyahat Acentesi, Öger Tur’un Duesseldorf ve Frankfurt’a uçak
seferlerini organize ediyor. Seferler yaz aylarında ve kalkış saati değişebiliyor (Telefon: 323
44 01).
Havaalanı Servis Hizmeti: HAVAŞ firması Türk Hava Yolları’nın yanı sıra diğer firmaların
yolcularını havaalanına transfer ediyor. Servis otobüsleri Sivas Caddesi’nde bu firmanın
bürosunun önünden kalkıyor. Hareket saatinden iki saat önce burada hazır bulunmak
gerekiyor. Ayrıca Pegasus kendi yolcularına Kernek Meydanında Kernek Camii karşısından;
Onur Air, kendi
yolcularına öğretmenevi karşısından havaalanına servis olanağı
sağlıyor(Telefon: 323 98 08).
Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli ve ilgili havayolu şirketleriyle sözleşmesi bulunan
seyahat acenteleri de uçak bileti satıyor.
Demiryolu Ulaşımı
Devlet Demiryolları’nın her gün Ankara’ya 17.30’da Mavi, 17.50’de Ekspres Tren; PazartesiÇarşamba-Cumartesi günleri 18.52’de Kurtalan (Elazığ-Diyarbakır yönü); her gün 16.38’de
Elazığ ve 10.16’da Adana seferi bulunuyor. Trenler, geçtikleri Yazıhan, Hekimhan, Battalgazi
ve Doğanşehir ilçe istasyonlarında durarak yolcu indirip, bindiriyor. DDY Danışma telefon:
212 40 40, İnternet adresi: http://www.tcdd.gov.tr/
Haberleşme
İlde haberleşmede kullanılan telefon hatları % 27’si yeraltı, % 73‘ü de havai(direkt veya
blokta) olarak tesis edilmiştir. Malatya il sınırları dahilinde, telefon hizmeti verilmeyen ilçe
veya köy bulunmamakta olup, telefonlaşma oranı % 100 ‘dür.
Konaklama
Malatya turizmi genelde iş amaçlı seyahatlere ve münferit hareketliliğe dayanmaktadır. Buna
rağmen hizmete sunulan belgeli yatak sayısı tur güzergâhları üzerinde kalan illerin yatak
sayılarına yakındır veya onlardan fazladır.
Malatya’da özellikle son yıllarda tesis ve yatak sayısı hızla artmıştır. Bunların büyük bir
çoğunluğu Bakanlık İşletme Belgeli Tesislerdir ve 3 -5 yıldızlı tesislerdir. Özellikle 5 yıldızlı
tesislerde görülen artış dikkat çekicidir. Bunlar iş hayatına hizmet sunan, toplantı ve kongre
olanakları sunan otellerdir.
Turizm İşletme Belgeli Oteller
Adı
Sınıfı
Od
Yata
Telefon
Faks
Aksaç
(Yıldı
3
z)
yıldızl
5
ıyıldızl
4
ıyıldızl
2
ıyıldızl
3
ıyıldızl
2
ıyıldızl
3
ıyıldızl
3
ıyıldızl
3
ıyıldızl
3
ıyıldızl
3
ıyıldızl
2
ıyıldızl
a46
Say
180
ısı
60
k92
Sayı
322
sı
135
324 65 65,
324
238 28 01
55
19 Karayolu 5. Km
238 28 02 No
Ankara
324 84 91
321 79 91 Çevreyolu
21
42
322 46 11
323
36
130
324 12 52
58
326 23 27 Çevreyolu Adliye Yanı
52
107
325 28 28
323
28 Yeni Cami Karşısı No 1
48
96
485 12 36
28
485
12 Ankara Asfaltı 18. km
57
106
326 27 27
44
325
52 Akpınar
50
80
321 29 07 - 17
325
NoCad.
135 No: 6
07 Cad.
Atatürk
47
95
321
325 30
10 07
03
47
325
11 Turgut Temelli Cad.
68
159
615 30 95
54
615
34 Somuncu Baba Bulvarı No
32
57
323 14 23
09
324
Darende
22 84
Yeni
Cami Karşısı No 2
Otel
Anemon
Otel
Avşar
Beydağı
Bezginler
Büyük
Malatya
GAP
Royal
Grand
Akkoza
Grand
Sinan
Palancı
Tiryandaf
il
Yeni
Adres
05 Saray Mah. Ömer Efendi Sk.
Eski
Otogar
22 Karşısı
PTT Arkası Dabakhane Mah.
Mah.
Çevreyolu
77
ı yatırım ve işletme belgeli tesislerde yatak sayısı artış hızı ortalaması Türkiye
Malatya ilinde
ortalamasının üzerindedir.
Malatya İlinde yatırım ve işletme belgeli tesislerde tesis adedi artış hızı ortalaması Türkiye
ortalamasının üzerindedir. Yatırım belgeli tesis sayısı azalırken, işletme belgeli tesis sayısı
artmaktadır. Bu doğal bir süreç olup, işletemeye giren tesisler doğal olarak işletme belgesi
almaktadır.
Öte yandan, İlde azımsanmayacak sayıda Belediye Belgeli konak tesisi bulunmaktadır.
Bununla birlikte, bu tür tesislerin sayısı ve bunlardaki yatak adetleri azalma eğilimindedir.
Belediye İşletme Belgeli oteller
Tesis Adı
Adresi
İlçesi
Oda
Yata
Telefon
Faks
321 42 22
k
Asilzade Otel
İsmetiye Mah. Y. Karaaslan İş Merkez
29
66
321 42 20
24
51
?
Merkezi No: 29
Belediye Oteli Heyiketeği Mah. 44700 No: 25 Darend
Butik
Somuncu Baba Bulvarı
e
Eski Otogar Karşısı
Merkez
56
89
321 36 36
Sungur Mah. 44700 No: 12 Darend
15
35
615 16 55
23
54
811 41 24 811 44 62
Anatolia Otel
Darende Oteli
Somuncu Baba Bulvarı
Nazar Otel
e
Berenge Mah. Namık Gedik Arapgir
Cad. No:4
Huzur Oteli
- 74
Hamidiye Mah. Antepli Sok. Merkez
24
40
323 59 28
22
64
321 68 92
Merkez
19
35
321 16 91
Merkez
14
28
321 28 14
44200
Mimar Sinan Cezmi Kartay Cad. No: 35 Merkez
Oteli
44200
Park Otel
Atatürk Cad. No: 7
Pazarbaşı Otel Şifa Mah. Eski Otogar İçi
Pehlivan Otel
Cumhuriyet Çarşısı No: 26
Merkez
25
41
321 26 09
Malatya
PTT Cad. No: 8 44200
Merkez
21
43
326 11 15
Yeni Darende Dabakhane Mah. Boztepe Cd. 1. Merkez
15
35
322 66 30
Merkez
26
61
321 10 53
Yeni Pütürge Akpınar Mah. Aslantepe Cad. Merkez
10
20
321 13 46
Palace Oteli
Oteli
Yeni
Sk. No: 2
Kent PTT Caddesi No: 6 44200
Oteli
Oteli
No: 2 44200
324 92 43
Malatya ilinde belediye belgeli tesislerde yatak sayısı ve tesis sayısı artış hızı ortalaması
Türkiye ortalamasının altındadır.
Yukarıdaki açıklamaların ışığı altında; turizm sektörünün temel göstergelerinin Malatya
İlinde görece bir geri kalmışlığı işaret ettiğini savunmak olanaklıdır. Konaklama ve geceleme
adetlerinin son yıllardaki artış hızları ve bunların Türkiye ortalamaları ile karşılaştırmaları da
bu durumu kanıtlamaktadır.
Malatya ilinde 2009 yılında işletme ve belediye belgeli tesislerde konaklayan kişi sayısı
146.860’dır. Konaklayan turistlerin içinde işletme belgeli tesislerde konaklayanların sayısı
77.671 kişi iken belediye belgeli tesislerde konaklayan kişi sayısı 69.189.dur.
Aşağıdaki tablolarda Türkiye ve Malatya İli “Konaklama Adetleri” artış hızları
gösterilmektedir. Türkiye’de 2000-2009 döneminde konaklama adetleri yılda ortalama % 6
hızla artmıştır. Yabancı ziyaretçilerin yaptıkları konaklamalar yerlilerden daha hızlı (% 8,7)
artmaktadır. Malatya aynı dönemde bu hızı yakalayamamıştır. Malatya’da geceleyen turist
sayısı 2009 yılı itibariyle 179.607 kişidir. Gecelemelerin de büyük bir kısmı yerli ziyaretçilere
aittir. Ülke genelinde 2000-2009 döneminde geceleme adetleri yılda ortalama % 7 hızla
artmıştır. Yabancı ziyaretçilerin yaptıkları gecelemelerin artış hızı daha fazla olup, % 8,6 dür.
Türkiye’nin sahip olduğu bu değerler Dünya ölçeğinde öneme haiz olup, çok hızlı bir artışı
ifade etmektedir. Bu gösterge itibarıyla da Malatya, Türkiye ortalamasının altında
kalmaktadır. Malatya’da yerli ziyaretçilerin yaptığı gecelemelerin artış hızı, Türkiye
ortalamasının üzerinde, yabancı ziyaretçilerin geceleme artış hızı ise çok altındadır.
3.7.14. Kültürel Özellikler
Malatya İli Gelenekleri
Malatya ve yöresinde “doğum ve çocuk, evlilik, sünnet ve kirvelik, evlenme ve ölüm” gibi
yaşamın temel unsurları üzerine birçok gelenek, görenek, adet ve töre bulunmaktadır.
Doğum ve Çocuk
Hamilelik döneminde kadın; elma yerse kızı, çok tatlı yerse oğlu olacağına inanılır. Rüyada
kadının boynuna altın takılması kıza, el bileğine takılmışsa oğlan çocuğuna işaret eder. Yine
hamilelik döneminde kadın güzel şeylere bakmaya gayret etmelidir. Doğum yaklaştıkça
bebek için yorgan, yastık, yatak ve giysi hazırlanır. Çocuğun göbeği kesildikten sonra bir
cami duvarı dibine veya ayak değmeyecek bir yere dua okunarak gömülür. Lohusa kadına
undan hazırlanan ve pekmez katılan kuymak yedirilmesi, kırk(al) basmasına karşı çocuğun
korunması, ilk diş çıktığında hedik yapılması diğer geleneklerdir.
Sünnet
Erkek çocuğun sünneti 11-12 yaşına kadar olan dönemde gerçekleştirilir. Düğünler çalgılı
veya çalgısız yapılır, mevlit okutulur, düğüne katılanlara yemek ikram edilir. Sünnet edilecek
çocuğun giysisini kirvesi alır, çocuğa altın takar. Sünnet olan çocuk erkekliğe ilk adımı atmış
sayılır.
Evlenme
Evlenme günümüzde daha çok evlenecek çiftlerin birbirini tanımasıyla gerçekleşmektedir.
Ancak evlilik aşamasında geleneğe uyulur. Gençler evlenme isteklerini direkt olarak babaya
açamazlar, önce annelerine söylerler. Ardından kız tarafına haber salınıp “kız bakmaya”
gidilir. Genç kız el öper ve misafirlere kahve ikram eder. Oğlan tarafından bir büyük
“Allah’ın emriyle, Peygamber’in kavliyle” diyerek kızı ister. Kız tarafı kızı vermeye
niyetliyse, “Allah yazdıysa bize diyecek söz yok, biz de verdik.” diyerek cevaplar. Orada
bulunan hoca dua okuyarak evliliğin hayırlı olmasını diler. Söz-nişan aşamasından sonra
düğün yapılır. Önceleri, akrabaları, komşuları düğüne davet etmek için okuntu adı verilen
hediyeler gönderilirken şimdilerde çoğu yerde bunun yerini davetiyeler almıştır. Günümüzde
düğünler düğün salonlarında veya köy yerinde yapılmaktadır.
Köylerde halen bayrakçı,
düğün kâhyası gibi adetler sürdürülmektedir.
Ölüm
Bir insan vefat ettikten sonra yakınları kefenini hazırlar, kara kazanda su ısıtılır. Ölü evinin
pencereleri açılıp havalandırılır. Ölenin giysileri, yatak ve yorganı bir kadın tarafından
yıkanır. Ölüyü bekletmek hoş karşılanmaz ancak uzaktaki yakınlarının cenaze törenine
yetişmesi için makul süre beklenebilir. Ölü “teneşir” denen tahta kerevette yıkanır, “salaca”
denen dört kollu tabuta konur. Ölen kadın ise üzerine yazması atılır. Ölü evinde Kuran
okutulur, kadınlar ağıt yakar. Bazı yörelerde cenaze sahibi taziyeye gelenlere yemek verirken,
çoğu yerde komşular yemek işini üstlenir. Bazı yerlerde mezar kazma işini yapanlara ve
cenazede hizmet edenlere kazma takırtısı denilen yemek verilir.
Geleneksel Halk Giysileri
Halk giysileri genelde mahalli dokumalardan yapılmıştır. Bunlar çubuklu keten, keçi kılı
kumaşlar, "Çinko" denilen ince dokumalı peştamallık dokumalarıdır. Ayrıca ak ve karalı
damalı çarşaflarda yörede dokunmaktadır.
Geleneksel giysiler daha çok kırsal kesim kökenlidir. Ak ve kara çarşafın örtü olarak
kullanımı kadınlar arasında yaygındır. Ayrıca peştamal (bazı yörelerde "Bervanik" olarak
adlandırılmaktadır) kullanımı da sıkça görülmektedir. "Zıbın", çarşafın altına giyilen en
yaygın giysidir. Bunlar pazen, keten veya ipektir. Bazı kesimlerde sızın yerine gömlek veya
kutnuda giyilmektedir, (kırmızı renkli, işlemeli, kolları yırtmaçlı bir tür bluz) Bunların altına
ise geniş "Şalvar" giyilmektedir, şalvarla, zıbın veya kutnu arasına, "Bervanik" adı verilen
peştamal sarılmaktadır.
Kadın giysilerini başa takılan "Küllik" adlı fes ve buna Sarılmış çiçekli yazma
tamamlamaktadır. Malatya'ya has erkek giysileri, keten gömlek ve üzerine giyilen yelek ile
şavak şalvarla karakterize edilebilmektedir. Keten gömlek, kadınlarınınkinin aksine ak ve
kara çubukludur. Gömleğin yakası kapalı, kolları yırtmaçlı ve düğmesizdir.
Halk Edebiyatı
Yukarıda değinilen coğrafi geçiş bölgesi niteliğine bağlı olarak ortaya çıkan zengin kültürel
mozaik özellikle halk edebiyatında görülmektedir. Malatya doğumlu halk ozanları Derviş
Mehmet,
Şah
Sultan,
Remzi
(1848-1907),
Biçare,
Pervane
(?-1919),
Aşık
Ali
Karahoyüklü,Aşık Ali Gürbüz, Haydar Erdoğan olarak belirlenmektedir. Ozanların çoğu
Arguvan ve Akçadağ yöresindendir. Halk edebiyatının önemli öğeleri koşma ve deyişlerdir.
Ozanların bir kısmı ayrıca, hem aruz ve hem de hece vezniyle eser vermişlerdir. Bu ürünlerin
çoğu tasavvuf ve dini konularla ilgilidir.
Günümüz Malatya’sında özellikle Arguvan dolaylarında, halk şiiri geleneği mahalli ozanlarca
hala sürdürülmektedir.
Halk Müziği
Malatya'nın en önemli ve belirgin kültürel etkinlikleri halk müziği dalındadır. Malatya
Türküleri tüm ülkede bilinmekte ve söylenmektedir. Türkülerin çoğu Muzaffer Sarı Sözen,
Ulvi Cemal Erkin ve Nurallah Taşkıran tarafından derlenmiştir.
Halk müziğinin türleri çeşitlilik göstermektedir. Otantik değeri olanların başında, "Arguvan
Ağzı" denilen uzun havalar gelmektedir. Bunlar Sivas dolaylarının havalarına benzerlik
göstermektedir.
Uzun havalar duygulu ve hüzünlüdür. Farklı ayak ve aralıklarda söylenmektedir. Türküler,
yörenin özelliklerini yansıtmaktadır. Bunlar alaycı veya hüzünlü olmakta veya çevrenin doğal
güzelliklerinden ya da törelerinden etkilenmektedir.
Semahlar içinde "Bozok" ve "Demdem" semahları yaygındır. Bunlar iki ve dört bölümlü olup,
ağır ve orta yürük tempoludur.
Bunların dışında çeşitli nefesler, divanlar, kına havaları ve ağızlar söylenmektedir. En çok
bilinen Malatya türkülerinin başında; "Yüksek Ayvanlarda Bülbüller Öter" (Kına havası),
"Telli Duma", (Türkü), "Kaleden kaleye şahin uçurdum" (Türkü), "Tren Gelir Hoş Gelir"
(Alaycı Türkü), "Erzurum Dağları Kar ile Boran" (Uzun hava), "Armudu Taşlıyalım"(Türkü),
"Havuz Başının Gülleri" (Türkü), vb. ezgiler gelmektedir.
El Sanatları
Halı-Kilim
Halı ve kilim dokumacılığında Ören, Kürecik, Dirican, Parçikan, Başören ve Sinan köylerinin
halıları ünlüdür. Malatya kilimleri, dikdörtgen yüzeyi çeviren ve kale burçlarını andıran
surlarıyla ayırt edilir. Ortasında altıgen ve sekizgen madalyonlar bulunur. Kuş ve deveboynu,
akrep ayağı, koçboynuzu ve geometrik şekillere rastlanır. Cicim dokumasında sergi, çuval,
heybe torba ve çobançantası yapılır. Günümüzde devlet desteği ile Halk Eğitim Merkezleri
köylerde halıcılık kursu açmaktadır. Halılarda koç boynuzu, ejderha pençesi, stilize çiçekler
ve bitki filizleri gibi şekillere rastlanır. Halı dokuma
tekniğiyle yün halısı, taban halısı, divan halısı, seccade, halı
yastığı çanta ve heybe yapılır.
Kullanılan yün geçmişte
tamamen kök boyayla boyanırken, günümüzde bu boyama
azalmıştır.
Malatya’da el yapımı halı ve kilim satılan iki dükkân
bulunuyor. Sadece Malatya yöresine ait değil başka yörelerde
ait olan dokunmuş ürünleri de Akpınar Meydanındaki Örfi
Halıcılık (Telefon: 325 67 99) ve Valilik binasının karşısında
Pak Kazanç İşhanı’nda bulunan Dinçarslan Halı-Kilim’den
(Telefon: 323 93 78, www.malatyakilim.com ) alabilirsiniz. Dinçarslan eski halı ve kilimlerin
tamir işini de yapıyor.
Ayrıca Şirket Han’da bulunan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Kursu’nun öğrencileri halıkilim dokuyup satıyorlar.
Tahta Çivili Ayakkabı
Tahta çivili ayakkabı Türkiye'de sadece Arapgir’de üretilmektedir. Bundan otuz-kırk yıl önce
yemeni ve kundura alanında üretim yapan yirmiden fazla sanatkâr vardı. Fakat şu an
Arapgir’de kunduracı olarak yalnız bir iş yeri kalmıştır. Tahta çivili ayakkabı yapımı,
Arapgir’de yemenicilikle beraber devam etmiş olan ve günümüzde de varlığını sürdüren bir
zanaat koludur.
Geleneksel el sanatlarımızdan olan tahta çivili ayakkabının, yüzü hakiki deriden, tabanı sığır
köselesinden, iç astarı meşinden yapılmaktadır. Saya(ayakkabının yumuşak olan üst kısmı)nın
tabana montesinde gürgen veya fırınlanmış kayın ağacından yapılan yaklaşık 4-5 milimetre
uzunluğundaki ağaç(ahşap) çivilerin kullanıldığı ayakkabı yapımcılığına yörede bu ad
verilmiştir. Tüm bu işlemler tamamen el yapımı olduğu için yapımı bir hayli zordur. Yani, el
emeği göz nuru istemektedir. Ayakkabı yapımının doğallığı dikkat çekicidir. Bu ayakkabılar
sağlamlığından dolayı tercih edilir. Ayakkabılar sağlıklıdır, ayağı terletmez ve ayağa hiçbir
rahatsızlık vermez. Beğeniye uygun olarak değişik model ve ebatlarda üretilmektedir.
Günümüzde sanayileşmeye bağlı olarak imalatı azalmıştır. Bu mesleği Arapgir’de
yaygınlaştıran kişinin 70-80 yıl öncesinde İstanbul’dan Arapgir’e dönerek burada çalıştığı
söylenen Veysi (Veysel Güleryüz) Usta olduğu sanılmaktadır. Bugün Arapgir’de, Erol Hakan
tarafından sipariş üzerine imalatı devam ettirilmektedir. Bu işi yapan Erol Hakan’ın babası
Kadir Hakan yakın tarihte vefat etmiştir. Yeni neslin ilgisizliği ve yetiştirilecek çırak
olmadığından bu meslek de yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır.
Arapgir ilçesinde bu işin yaşayan tek ustası olan Erol Hakan'dan el yapımı tahta çivili
ayakkabı satın alabilirsiniz. Hakan Usta’ya 811 42 24 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.
Ahşap İşçiliği
Özellikle
sivil
kazanmıştır.
mimari
Ahşap
eserler
işçiliğinin
nedeni
ile
etnoğrafik
önem
önemi
bulunmaktadır. Malatya'ya özgü ürünler, "Güm Güm"ler
(yayık olarak kullanılmaktadır.) çıkrıklar, kaşıklar ve
teknelerdir.
Camilerin
ve
konutların
ahşap
oyma
işlemeciliği de geleneksel Malatya ahşap ürünleridir. Asıl
önemli olan ve değer taşıyanlarda bunlardır. Ancak
günümüzde kayıp olmaktadır.
Bakırcılık
Genellikle ev ve mutfak araçları üretimi önemlidir. Bunlar yemek kabı, tas, bulgur ve pestil
kaynatma kazanlarıdır. Dövme, çekme ve germe gibi yöntemler yapılmaktadır. Bununla
birlikte Malatya; Erzincan, Trabzon veya Çorum gibi bakır işçilikte uzmanlaşmış bir il
değildir.
Bez Bebek
Yeşilyurt ilçesindeki Girişimci Kadınlar Derneği'nin ürettiği el yapımı bez bebekler
çocukların yeni gözdesidir. Bebekler genellikle, Malatya’nın yöresel kıyafetleri giydirilmiş
kadın ve erkek modellerden oluşuyor. Bez bebekleri el emeği göz nuru ile üreten kadınlar bez
bebeklerin yüzüne kendi duygularını yansıtıyorlar. Modeller, yöresel isimlere atfen “Azet
Bacı ve Hamdi Dayı” adıyla anılıyor. Ayrıca Cevdet Bozdağ isimli bir usta tarafından “Aşhan
Bacı Bebekleri” adı verilen ve Malatya kadınlarını yansıtan bez bebekler yapılmaktadır. Bu
bebekler geleneksel yaşantıyı yansıtmakta ve kültürel yaşam hakkında bilgi vermektedir.
Malatya Mutfağı
Malatya’nın geleneksel mutfağında kış mevsimi yenilecek gıdalar yaz aylarından kurutulur.
Bulgur kaynatılır; üzüm veya duttan pestil, pekmez yapılır; hoşaflık gün kurusu kayısı ve
diğer meyveler kurutulur; turşu “basılır”. Yörenin tarımsal yapısı bulgur, un, süt ürünleri ve
eti ana yemek malzemesi yapmıştır.
Köftenin yeri özel ve önemlidir. Yalnız Malatya mutfağında “köfte” denince etten yapılan
köfte anlaşılmamalıdır. Köfteden kastedilen bulgur ağırlıklı ve bir bölümü bazı meyvelerin ve
sebzelerin yapraklarına sarılan yemeklerdir.
Belli başlı köfteler şunlardır: Analı kızlı, içli
köfte, sumaklı ekşili çorba, sıkma köfte, ayva
köftesi, Polat köftesi, gıkırdaklı köfte, elmalı
köfte, kurşun geçmez köftesi, gidirikli köfte,
ciğer köftesi, haşhaşlı top köfte, kabaklı
çimdik köfte, yumru köfte, yumurtalı sıkma
köfte, yoğurtlu balkabağı köftesi, etli çiğ
köfte, çiğleme, mercimekli çiğ köfte, keloğlan
köftesi, yavandan patlıcanlı köfte, bulama
köfte, hirçikli köfte, pat köftesi ve nahna
(lahana) köftesi.
Bazıları köfte olarak da adlandırılan sarmalar şunlardır: Dut yaprağı, kabak, pazı, ayva
yaprağı, zeytinyağlı marul sarmaları, fasulye yaprağı sarması, pancar yaprağı sarması, soğan
dolması, kabak çiçeği dolması, kiraz yaprağı dolması, isot dolması, balcan (patlıcan) dolması
ve sığırdili dolması.
Et tiridi, kabuk aşı, buğulama, sac kavurması, kaburga kebabı, kağıt kebabı, pıtpıtı pilavı gibi
yemekler et ve sebzeden yapılır. Bunlardan kağıt kebabı, yağlı kuzu etinin “taraklık ve etevi”
denilen yerinden, özel bir kağıt içinde, fırında buğulanarak yapılır ve çok tutulur.
Kayısı, elma, ayva, kabak, çilek, erik, gül, vişne gibi türlerden reçel yapılır. Yine üzüm,
kızılcık, vişne, erik ve gül gibi türlerden de şurup hazırlanır. Ayrıca biber, salatalık, domates,
acur, lahana gibi sebzelerden turşu yapılır. Tatlı olarak dut helvası, üzüm pestili, köpük
pestili, üzüm sucuğu, pekmez, çir kavurması, peynir tatlısı, deli kız baklavası, kaymaklı kayısı
tatlısı, Arapgir’in peynir helvası, halbur tatlısı, dolma tatlısı, sütlaç ve çiğdemli sütlaç
sayılabilir. Kesmece, haşhaşlı saç baklavası ve kabaktan yapılan çıtma tatlısı diğer bazı tatlı
çeşitleridir.
Kuşkusuz modern hayat geleneksel mutfağa büyük sekte vurmuş, yukarıda sayılan yiyecek ve
içecekler sadece kırsal kesimde yaşayan birkaç aile tarafından hazırlanır olmuştur. Ama
Malatyalı bu lezzete, damak zevkine alışkındır, vazgeçmek istememektedir. Bunun farkında
olan bazı işletmeciler son yıllarda lokantalarında klasik lokanta yemeklerinin yanına yerel
mutfaktan yemekler eklemiştir.
Köfteler ve Fırın Yemekleri
1-Bulgur Ağırlıklı Köfteler
40 köfte çeşidiyle Malatya gerçekten “köfteleriyle ünlü şehir” unvanını hak etmektedir.
Üstelik bu köftelerin önemli bir bölümü Malatya dışında yapılmayan köfteler. Anadolu
mutfağında birçok yemek genelde ismi değişik olsa da içerisine konulan malzemeler ve
pişirme tekniğiyle hatta lezzetiyle pek de birbirinden farklı değildir. Ama Malatya mutfağında
birçok köfte çeşidinin tamamen Malatya ya özgü olduğunu görmekteyiz.
Malatya’nın susuz ovalarında yetişen buğdaydan elde edilen bulgur çeşitleri (orta bulgur,
yarma,
simid,
irinti) Malatya
mutfağının
baş
aktörleridir. Malatya mutfağının baş aktörleridir. Bu
aktörlerin yanında rol alan diğer oyuncular ise; kiraz,
ayva, pazı, dut, fındık, üzüm, menekşe, ebegümeci ve
sarmaşık yapraklarıdır.
Malatya mutfağını ilginç ve farklı kılan en önemli
özellik saydığımız bitki yaprakları ve yarma (ince
öğütülen unlu bulgur) ile 10 çeşit köftenin hem
lezzetli, hem de besleyici olarak damaklara lezzet vermesidir. Meraklıları için anlatmak
gerekirse;
Yarma su ve tuz ile yoğrularak bitki yapraklarına ince ince hünerli ellerle sarılır, yoğurt
sosunda pişirilir, Malatya’ya özgü erik ekşisi ve kavrulmuş soğan sosuyla tatlandırılarak
servis yapılır. Bitki yapraklarıyla yapılan köftelerin haricinde ıspanak, fasulye, patlıcan, kabak
gibi sebzeler nohut, mercimek, maş, yarmaca gibi bakliyatlarla yapılan köfteler tamamen et
konulmadan pişirilmekte ve Malatya mutfağının vejetaryen kısmını oluşturmaktadır.
Bahsettiğimiz ürünlerle yapılan bir bölümüne de et konularak yapılan Malatya köftelerinden
en çok tüketilenleri isim olarak sıralamak gerekirse;
A-Etsiz Köfteler
Kiraz, Ayva, Fasulye, Dut, Fındık, Menekşe, Asma yaprağı, Ebegümeci, Sarmaşık,
yaprağından ekşili köfte, Sıkma köfte, Yavandan içli köfte, Etsiz lahana köfte, Hırçikli köfte,
Yoğurtlu köfte, Ispanaklı köfte, Mahir köfte, Sütlü köfte, Fasulyeli köfte, Bulama köfte,
Keloğlan köftesi ve diğerleri.
B-Etli Köfteler
Tiritli Dolma Köfte (Analı Kızlı Köfte),İçli köfte, Lahana köftesi, Yumru köfte, Patlıcanlı
Tiritli köfte, Ispanaklı içli köfte, Kıllor, Lollik ve diğerleri.
Bu köfteler arasında bir köfteden özellikle bahsetmek gerekiyor. Genelde Güney Bölgemizde
Analı-Kızlı köfte olarak adlandırılan yemek Malatya da kemikli et ve nohutla hem dışı hem
içi etli olarak hafif sulu olarak pişirilmekte Tiritli Dolma Köfte olarak Malatya köfte çeşitleri
arasında yerini almaktadır. Özellikle bayramlarda, Davetlerde, Misafir ağırlanmasında yapılan
bu köftenin son zamanlarda adının çorba olarak geçtiği görülmektedir. Tiritli Dolma Köfte
hazırlanırken içli olan kısım tecrübeli anneler tarafından, tirit dediğimiz misket köfteler ise
pratik yapılmak düşüncesiyle kızlar tarafından yapıldığı için Anne ve Kızların hazırladığı
köfte olarak Analı – Kızlı köfte adı da yakıştırılmıştır.
2- Et Ağırlıklı Fırın Yemekleri (Tava ve Kebaplar)
Halk arasında çarşı yemekleri olarak bilinen kent merkezinde bulunan Taş Fırın lokantalarda
babadan miras meslek olarak yürütülen ustalar tarafından pişirilen, pişirilirken o yemekle
birlikte fırının başındaki ustanın da piştiği yağlı ama çok lezzetli yemeklerdir. Koyun veya
dana etiyle pişirilen tava ve kebaplarda kuyruk yağı bol miktarda kullanılmaktadır. Kalorisi
korkutan ama lezzeti kışkırtan Malatya fırın yemeklerini saymak gerekirse;
Kâğıt Kebabı, Sebzeli Kâğıt Kebabı, Patlıcan Tava, Domatesli Kebap, Kuzu Dolma, Kaburga
Dolma, Geleli Kebap, İncik Kebap, Sac Kavurma, Pöcük Tava, Kuzu Tandır Malatya fırın
yemeklerinin başyapıtlarıdır. Yaz aylarında Tava veya leğenlerde pişirilen yemekler soğuk
suların aktığı subaşlarında arkadaş akraba guruplarıyla yenilmektedir.
Malatya mutfağında bulgur ağırlıklı, et ağırlıklı yemeklerin yanında meyve ve etin buluştuğu
yemeklerde yapılmaktadır. Kayısılı Gerdan Aşı, Kabuk Aşı, Ayva Galyesi, Elmalı Köfte ve
Kayısı Kebap ilk akla gelenlerdir. Malatya’nın et
ağırlıklı Tava ve Kebapları Akpınar Semtinde
birbirine
yakın
ünlü
ustaların
işlettiği
lezzet
mekânlarında damaklara lezzet verirken bulgur
ağırlıklı köftelerimiz ise çeşitli semtlerdeki otantik
Malatya mutfaklarında lezzetçilere hitap etmektedir.
Fırın
yemekleriyle
haricinde
satır
ünlü
kıymadan
lezzet
yapılan
mekânlarının
kebapların
sunulduğu lezzet mekânlarında Malatya Sofrasında ayrı ve özel bir yeri vardır. İl merkezinden
İlçelere doğru lezzet gezisi yapmak isteyenlerin Yeşilyurt İlçemizde kasaplara verdikleri tava
siparişlerinin fırınlarda pişirilerek ister fırınların yanı başında veya yemyeşil park ve piknik
alanlarında sıcacık pidelerle yaptıkları lezzet keyfini ancak tadanlar bilir. Aslında Yeşilyurt
İlçemizde tava yemeklerinden önce şırıl şırıl suların aktığı ünlü kahvaltı mekânlarını pas
geçmemek gerekmektedir. Hele bir de aylardan haziran ise dalbastı kiraz’a mutlaka yer
ayırmalısınız. Gündüzbey Kasabasının beyaz sulu şeftalisini mutlaka tatmalısınız.
Akçadağ İlçemiz Sultan Suyu Harası ve taylarıyla ünlüdür ama Sulu Akçadağ Pilavı ve
Kömbesinin şöhreti de fena sayılmaz aslında.
Doğanşehir İlçemizin Sürgü-Takaz mesire yerindeki alabalığı ister ızgara, ister köfte ister
pizza olarak tadın ama mutlaka tadın.
Polat kasabasının haşlama içli köftesini yiyenler artık her içli köfteyi kolay kolay
beğenmeyecektir. Ah birde kınalı ekmek yapan bir eve rastlarsanız değmeyin keyfinize.
Aslında Doğanşehir denilince akla Elma ve Kuru Fasulye gelir unutuyordum az kalsın.
Doğanşehir’den Darende’ye geçerseniz Günpınar Şelalesi ve Tohma Kanyonunda alabalık
ziyafetine devam ederken meşhur Darende Kebabını mutlaka tatmalısınız. İlçelerdeki lezzet
keşfine devam ediyoruz;
Kaleye uğrarsanız Kömürhan Köprüsünden geçerken göl manzarasıyla birlikte mutlaka
kavurmanın tadına bakmalısınız.
Pütürge, Doğanyol İlçelerimizin Kıllor’u ve acılı ayranı, kahvaltılık dermanı mutlaka
tadılmalı lokantada bulamazsınız ama hangi evin kapısını çalsanız lezzetli ikramlardan
payınızı alırsınız. Pütürge halkı konukseverdir.
Paşalar diyarı Arapgir’e Eylül ayında mutlaka uğramalısınız. Kekik kokulu dağlarda yetişen
oğlaklarla pişirilen tandır kebabının köhnü üzümüyle nasıl servis edildiğini görmek ve
lezzetini tatmak gerekir. Bol reyhanlı salatası, isot kebabı, dolama (Yaprak Sarması),Şekerli
Peynirli Pidesi ve diğer lezzetlerini kozluk çayının kenarında yemek gerekir.
Arguvan, Hekimhan, Kuluncak İlçelerimizin kömbeleri, Şifalı otlarla yapılan yemekleri, sac
börekleri, katmerleri ve Hekimhan Cevizini tadarsınız herhalde.
Canınız Aynalı Sazan, Turna balığı çektiyse Battalgazi, Yazıhan, Kale İlçelerinin sahilleri tam
sizin için al oltayı koş sahile; ben balığın yemesini severim diyorsan koş kırk göze. Eğer
mevsiminde gelmişseniz Malatya’ya yaş kayısı çeşitlerini, Yeşilyurt Dalbastı Kirazını,
Arapgir Köhnü ve Âşık Beyaz Üzümünü, Doğanşehir Elmasını, Banazı Tahannebi Üzümünü,
Pütürge Kırmızı üzümünü, Yarma Şam Şeftali ve Akçadağ Armudunu, Kale Çileğini, Kozluk
Vişnesini mutlaka tatmalısınız.
Malatya’nın Koyun ve Keçi sütünden yapılan taze peyniriyle helva, inek sütünden yapılan
peynirle ızgarasının tadına doyum olmaz. Tulum Peyniri, Tereyağı, Salamura Peyniri,
Salamura Yaprak (Tevek),Salamura Dere Otu (Samut),Erik Ekşisi, Bulgur Çeşitleri, Az
Kavrulmuş Hakiki Taş Dibek Kahvesi, Kayısı. Dut ve Üzümden yapılan Pestil, Orcik, Döner,
Lokum çeşitleri Meyve Kuruları, Kayısı Çikolatası, Kayısı Kozmetik Ürünleri, Yassı Kadayıf,
Yağlı Pide Çeşitleri, Tandır Ekmeği, Siyah Nohut, Siyah Mercimek, Yarmaca, Dağ Kekiği,
Arapgir Reyhanı, Karlık, Yamadağı, Sarı Çiçek Yayla Balları, hediye olarak götürülecek
ürünlerdir.
Zengin Malatya mutfağında halen günümüzde evlerde yapılan yöreye özgü 20 çeşit çorba,30
Çeşit et yemeği,10 Çeşit fırın yemeği,10 Çeşit meyve ile yapılan yemek,50 Çeşit sarma,
dolma ve köfte,30 Çeşit pilav,20 Çeşit sebze yemeği,25 Çeşit hamur işi,30’dan fazla tatlı
yapılmakta sofralarda yerini almaktadır.
Kültürel ve Sanatsal Etkinlikler
Uluslararası Malatya Film Festivali
Uluslararası Malatya Film Festivali 2010 yılından itibaren düzenlenmeye başlandı. Festival
süresince dünya sinemalarından uzun ve kısa metrajlı filmlerin yanı sıra belgeseller
Malatyalılarla buluşuyor. Yaklaşık bir hafta süren festivalde ayrıca oyuncu ve yönetmenlerle
söyleşi, film çekimi ve kurgu gibi faaliyetlerin yer aldığı sinema atölyeleri, sergi ve paneller
düzenleniyor. Festivale ait internet sitesi şöyledir: (http://www.malatyafilmfest.org.tr)
Malatya Günleri
“Malatya Günleri”, Malatya'nın tarihi, turistik ve ekonomik değerlerini daha iyi şekilde
tanıtarak ekonomik ve sosyal gelişmeye katkı sağlamak amacıyla Malatya Valiliği’nin
organize ettiği bir etkinliktir.
“1. Malatya Günleri-Ankara” 2010, “2. Malatya Günleri- İstanbul” 2011 ve “2. Malatya
Günleri- Ankara” 2012 yılında gerçekleştirilerek; siyaset, sanat ve iş dünyasının yanında, bu
iki büyük ilimizde yaşayan Malatyalılar ile Ankara ve İstanbullulardan büyük ilgi görmüş,
zengin içeriği ile her kesimin beğenisini toplamış ve bu alandaki önemli bir eksikliği
gidermiştir.
Bölgesinde önemli bir kültür, finans ve ticaret merkezi olan Malatya, bu özelliklerini her gün
biraz daha geliştirmektedir. “Malatya Günleri” ile Malatya’da ve dışarıda faaliyette bulunan
işadamlarının sahip olduğu önemli marka ve ticari ürünler ile Malatya’nın tarihi, coğrafi ve
kültürel değerleri ulusal ve uluslararası alana taşınmaktadır. Ayrıca bu etkinlikler ile Malatya
dışında yaşayan üçüncü kuşak Malatyalıların kendi kültürel ve ekonomik değerlerini tanıması
sağlanmaktadır.
Organizasyonla ilgili her türlü altyapı Malatya Valiliği Koordinatörlüğü tarafından
oluşturulmaktadır. Kurumlara ve firmalara her türlü danışmanlık hizmeti verilmekte ve
karşılaşabilecekleri her türlü sorunda yardımcı olunmaktadır. Etkinlikle ilgili ayrıntılı bilgiye
www.malatyagunleri.org adresinden ulaşılabilir.
Malatya Kitap Fuarı
Malatya Ulusal Kitap Fuarının ilki 2012 yılında düzenlendi. Fuara 250 yayınevi katıldı. Fuar
süresince yazarlar kitaplarını imzalayıp okurlarıyla söyleşi yapıyor. Ayrıca çok sayıda
konferans düzenleniyor.
Malatya Fuarı ve Kayısı Festivali
Her yıl Temmuz ayının ikinci haftasında düzenlenen Malatya Genel Sanayi ve Ticaret Fuarı
ile Malatya Uluslararası Kültür Sanat ve Kayısı Festivali ziyaret edilmeye ve izlenmeye değer
etkinliklerdendir. Doğu bölgelerimizin Batı'ya, Batı bölgelerimizin de Doğu'ya açılan kapısı
olan Malatya, Doğu Anadolu'nu en büyük fuarına ev sahipliği yapmaktadır. Fuara, ülkemizde
sanayi ve ticaret alanında faaliyet gösteren birçok firma katılmaktadır. Fuar ile aynı tarihlerde
düzenlenen Kayısı Festivali, uluslararası statüde düzenlenmekte, festivale birçok ülkeden ve
ülkemizin birçok yöresinden katılımlar olmaktadır. Festivalde müzik grupları ve sanatçılar
konser vermekte, halk oyunları, spor müsabakaları, çeşitli yarışmalar gibi daha birçok etkinlik
düzenlenmektedir. Ayrıntılı bilgi için http://www.malatyakultur.com sitesi ziyaret edilebilir.
Halk Oyunları ve Semahlar
Malatya, halay bölgesinde yer alır. Ancak, halay dışında oyunlara da rastlanmaktadır.
Halaylar, davul-zurna eşliğinde oynanır. Yörede halay çekmeye "Dillân Çekme" de denilir.
Beş kişiyle oynanan halayın başını çeken oyuncuya "halay başı" sonundaki oyuncuya "Pöççü"
denilir. Her ikisi de elinde mendil bulundurur.
Çalgı olarak davul, zurna, kaval başta olmak üzere bağlama, cümbüş ve darbuka
çalınmaktadır. Arapgir ilçesinde klarnet daha yaygındır. Diğer taraftan halayların yanı sıra
toplu olarak oynanan ve törensel bir karakter arz eden semahlar vardır. Malatya ve çevresinde
Hızır Semahı, Bozok Semahı, Demdem Semahı, Arguvan Semahı ve Kırat Semahı
oynanmaktadır. Kına havası olarak bilinen "Yüksek Ayvanlarda Bülbüller Öter" türküsü genç
kızlar ve kadınlar tarafından kına yakılırken oynanır.
Ayrıca şimdilerde çok az yörede kalsa da sin sin ve tura da düğünlerde oynanan
oyunlardandır.
Malatya'da oynanan oyunlarda giysiler bu yöreyi tamamen yansıtmaz. İlçeler arasında değişik
giysilere rastlanır. Genellikle halk oyunlarında, erkekler başlarına "Küm" denilen ak işlemeli
"Papak" takarlar. Ancak, zaman zaman oyunlarda erkeklerin başı açıktır.
Bayanlarda başa, "Küllük" adı verilen etrafı altın liralarla çevrili fes, fesin üstüne de "Pusu"
takılır. En üstü ise dolak, ya da yazma bağlanır. "Şalvar", "üç etek" ve üç eteğin üzerine
bernavile denilen önlük giyilir. Bele sarılan renkli şalın kenarına beyaz ve kırmızı renkli
mendil takılır. Ayakta ise nakışlı çorap ve siyah renkli yemeni bulunur.
Malatya’da Oynanan Başlıca Oyunlar
Ağırlama (Grani, Ağır, Ağır Malatya)/Alkışta (Arkuşta, Yarkutta, Halkuşta, Harkuşta)/.
Aşırma Halayı / Arapgir Halayı/Bapuri (Papuri, Papori, Pagpuri)/Berde/Başayak Halayı/Çarşı
Su Halayı/Cezayir Oyunu/Çeçer/Dillan/Değirmenci Halayı/Delilo Halayı/ Gelin Halayı
(Yüksek Ayvanlarda Bülbüller Öter)/Gerzani Halayı/Gezinti/Güvenk Kevenkj/Güzeller
(Nâri)/Hem Hime (Hımhime)/Heyhat/Hoplama/Halayı/Hoşgeldin/ Karahisar Halayı/Keçike
(Koçike), Keçikey, Lorke, (Lorki) Halayı/ Kemaliye Tamzarası/Kırıkhan/Kol
Müzeler
Arslantepe Açık Hava Müzesi
Malatya’nın en önemli arkeolojik alanı olarak kabul edilen ve 1932 yılından beri kazı
çalışmaları yürütülen Arslantepe, 2011 yılında açık hava müzesine dönüştürülüp ziyarete
açılmıştır. Müze, haftanın 7 günü saat 08.00-17.00 arası ziyarete açıktır. Müzenin girişine
1900-1932'li
Ankara’ya
yıllarda
götürülmüş
bulunup
Malatya
Kralı Tarhunza ile 2 aslan heykeli,
duvar
kabartmalarının
malzemeden
kopyaları
yapılmış
aynı
birebir
yerleştirilmiştir.
Ziyaretçiler kazı alanındaki kerpiç
saray ile duvar bezemeleri ve diğer kalıntıları görebilmektedir. Arslantepe’de koruma ve
sergileme olanağı bulunmayan buluntular Malatya Müzesi’nde sergilenmektedir.
Malatya Müzesi
Kernek meydanında bulunan Malatya Müzesi’nde, Aslantepe ile Karakaya Baraj Gölü altında
kalmış ören yerlerinde yapılan kazılar sonucunda elde edilen eserlerin yanı sıra diğer eserler
sergilenmektedir. Müzede, Neolitik Dönem, Kalkolitik Dönem, Tunç Çağı, Hitit, Asur,
Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserler mevcuttur. Önemli eserler
arasında, M.Ö. 8000 yılında kireçtaşından yapıldıkları tahmin edilen Cafer höyük buluntusu
heykelcikleri, Aslantepe buluntusu Eski Tunç Dönemine (M.Ö.3200) ait bronzdan yapılmış
gümüş kakmalı kılıç ve mızrak uçları, Geç Kalkolitik Çağı’ndan kalma insan mezarları ve
Eski Tunç Çağı’na ait bölgenin ticari merkez olduğun gösteren mühürler bulunmaktadır.
Malatya müzesi ilin en çok turist çeken noktalarından birisidir. Yılda ortalama 13.500 kişi
ziyaret etmektedir (yaklaşık günde 37 kişi).
Atatürk Evi ve Müzesi
19. yüzyıl sonu olarak bilinen yapının kitabesi yoktur. Son Osmanlı dönemi eseridir. Kesme
taştan yapılmıştır. Ortada uzunca bir salon ve etrafında odalar yer alır. Atatürk Malatya
ziyaretinde burada kalmıştır. Bu yapı 2009 yılında Atatürk Müzesine dönüştürülmüştür.
3.7.15. Madencilik
Doğal kaynaklarının bilinmesi tarımsal ve kırsal kalkınma potansiyellerinin ve kısıtlarının
tanımlanması bakımından önemlidir. Doğal kaynaklar, yenilenebilir kaynaklar ve
yenilenemez kaynaklardan oluşmaktadır. Her iki kaynak da sürdürülebilir biçimde
kullanılmalı, tarım ve tarım dışı kullanımlara uygunluğu ve kayıplarıyla ilgili tehlikeler
açısından dikkatli olunmalıdır. Bu bölümde Malatya'da bulunan ana doğal kaynakların kısa
tanımlamaları, mevcut durumları ve kullanımlarıyla ilişkili potansiyel tehlikeler
verilmektedir. İlimizde ekonomik değeri olan maden yatakları aşağıda belirtilmiştir.
Metalik Madenler
Malatya, Hekimhan , Hasançelebi Maden Yatağı:
Hasançelebi'nin hemen yakınında başlayarak batıya doğru uzanan manyetitli skapolit Fels
formasyonu 19 km²'lik bir alanı kapsamaktadır. Cevher yatağının yeknesak ve homojen
olmaması nedeniyle yatağın durumunu ortaya koymak için toplam ilerlemesi 35270,68 metre
olan 148 adet istikşaf ve rezerv sondajı yapılmıştır. Ayrıca mevcut cevher rezervini ve
teknolojik testler için numune almak amacıyla toplam metrajı 1360 metre olan 5 adet galeri
açılmıştır.
Malatya, Hekimhan, Karakuz Demir Yatağı:
Demir yatağı madeni Malatya ili Hekimhan ilçesinin 17 km kuzeybatısında yer almaktadır.
Sahada ilk çalışmalara 1936 yılında başlanmıştır. Sahada çalışmalar günümüze kadar değişik
yıllarda etüt ve sondajlı aramalar şeklinde yürütülmüştür. Sahada toplam metrajı 9194,45 m.
olan 33 adet sondaj yapılmıştır. Cevher minerali hematit ve manyetitten ibarettir. Bu
çalışmalar sonucunda;
%54 demir tenörlü 1.300.000 ton
%40 demir tenörlü 13 400 000 ton rezerv hesaplanmıştır.
Malatya, Hekimhan, Deveci Demir Madeni Yatağı:
Demir madeni yatağı Malatya'nın Hekimhan ilçesi Deveci yöresinde yer almaktadır. Sahada
iki tip cevher yer almaktadır.Primer cevher, siderit; seconder cevher ise limonit, hematittir.
Sahada değişik yıllarda etüt ve sondajlı aramalar yapılmıştır. Sahada toplam ilerlemesi
11.525.35 m olan 69 adet sondaj yapılmıştır.Bu çalışmalar sonucunda;
%50 demir tenörlü 13.400.000 ton hematit rezervi
%37 demir tenörlü 60.000.000 ton siderit rezervi
Malatya, Hekimhan, Şırzı (Boğazgören) Demir Yatağı:
Saha Malatya , Hekimhan Şırzı köyü civarında yer almaktadır.Genellikle hematit, az miktarda
manyetitten oluşan cevherleşme vardır. Sahada detay etüt ve sondajlar yapılmıştır. Toplam
metrajı 219.15 m olan üç adet sondaj yapılmıştır.Bu çalışmalar sonucunda ortalama tenörü
%49 demir olan 276.000 ton cevher bulunmuştur.
Malatya , Yeşilyurt, Cafana Kurşun Çinko Yatağı:
Çalışma alanı Malatya'nın Yeşilyurt ilçesi, Görgü (Cafana) köyünün 9 km kuzey doğusunda
yer almaktadır. Sahada toplam derinliği 377.40 m olan üç adet sondaj yapılmıştır.Cevheri
oluşturan esas minareler simitsonit, galen ve sfalerit minareleridir. Sahadaki çalışmalar
jeofizik sondajlı çalışmalardır.Bu çalışmalar sonucunda ;%1229 Zn (çinko) tenörlü 153.000
ton rezerv tespit edilmiştir.
Malatya, Kuluncak Yöresi Krom Yatağı:
Saha Malatya'nın Kuluncak ilçesi, Bıcır mevkiinde olup, sahada yapılan araştırmalarda %
4248 Cr203 tenörlü 320.000 ton kromit bulunmaktadır.
Endüstriyel Ham Maddeler
Malatya, Pütürge Profillit yatağı:
Profillit yatağı Malatya'nın Pütürge İlçesi Babik köyü civarında yer almaktadır. Sabit
genleşme özelliği, ısı duyarlılığı ve ısı iletkenliği cevherin kullanım alanını artırmaktadır.
Profilit, refrakter gereç yapımı, seramik sanayi, boya, kağıt, cam, tekstil ve plastik sanayinde
kullanılmaktadır.
Sahada etüt ve sondajlı aramalar yapılmıştır. Toplam ilerlemesi 195.65 m olan 5 sondaj
yapılmıştır. Yörede özel sektöre ve MTA adına ruhsatlı sahalar bulunmaktadır. Özel sektör
sahalarında üretim yapılmakta ÇİMSA fabrikalarına gönderilmektedir.
DOĞAL KAYNAK (MADEN) REZERVLERİNİN İL EKONOMİSİNE KATKISI
İlimiz maden potansiyeli açısından önemlidir. Türkiye'nin büyük rezervli demir ve profillit
yatakları ilimiz sınırları içerisinde bulunmaktadır. Ülkemizin bilinen ve işletilen tek profillit
yatağı Pütürge ilçesindedir. Hekimhan yöresinde Hasançelebi, Deveci ve Karakuz yatakları
olmak üzere 3 adet önemli demir yatağı bulunmaktadır. Bu bölgedeki yataklar düşük tenörlü
olup, Türkiye demir rezervinin %36.8'ini içermektedir. Günümüz koşullarında teknolojik
sorunlar nedeniyle işletilemeyen yaklaşık 1 milyar ton rezerve sahip Hasançelebi yatağı,
teknolojinin bugünden yarına inanılmaz değişimi ve gelişimi düşünüldüğünde, ileriki yıllarda
değerlendirilebilecek büyük bir potansiyel olarak durmaktadır.
İlimiz doğal kaynaklarının toplam değeri (yaklaşık) 9 milyar 66 milyon $ olarak
hesaplanmıştır. Bu toplam değerin 8 milyar 900 milyon'luk kısmı Hekimhan çevresindeki
demir cevherlerinin toplam değeridir. İlimizin 2. derecede önemli doğal kaynağı olan profillit
100 milyon $ değerindedir. Diğer kaynaklar (krom, bakır, asbest ve kömür) 66 milyon $
değerindedir.
İlimiz sınırları içerisinde 60 farklı lokasyonda 17 çeşit maden oluşumu mevcuttur. Bunların
içerisinde büyük rezervli yataklar azdır. Büyük çoğunluğu küçük madencilik faaliyetleri ile
işletilip, ekonomiye kazandırılacak türdendir. Bu küçük maden oluşumlarının bir kısmı özel
sektör tarafından işletilmektedir. 2002 yılı verilerine göre ilimizde 22 farklı sahada özel sektör
ve devlet sektörüne ait işletme ruhsatı bulunmaktadır. İşletme ruhsat sayısı ilimizin maden
potansiyeline göre azdır.
MADENİN CİNSİ YERİ TENÖR VE KALİTE REZERV ÜRETİM DEĞER ($)
Krom: Darende, Kuluncak %40 Cr2O3 320.000 ton Bilfer şirketi tarafından zaman zaman
üretim yapılmaktadır. 30 milyon
Bakır: Pütürge-Poluşağı %412 5.000 ton (Muh) Özel şirket tarafından zaman zaman üretim
yapılmaktadır. 5 milyon
Asbest: Yeşilyurt-Gündüzbey Lif yüzdesi düşük Lif uzunluğu çok değişik 230.000 ton (Muh)
Zaman zaman üretim yapılmaktadır. 30 milyon
Pirofillit: Pütürge %69 SiO2 %19.08 Al2O3 %0.6 Fe2O3 %.16 CaO 5.215.584 ton
(Gör+Muh) Poltaş Madencilik tarafından yılda yaklaşık 2000 ton üretim yapılmaktadır. 100
milyon
Demir (Manyetit): Hekimhan-Hasançelebi %52 Fe eşdeğeri 270 milyon ton (Gör+Muh)
Etüt, sondaj ve fizibilite çalışmaları bitirilerek TDÇİ'ne devredilmiştir. Hasançelebi demir
cevherinin düşük tenöründen dolayı zenginleştirme ve peletleme yapılması gerektiğinden şu
anda sahada üretim yapılmamaktadır. 6 milyar
Demir (Siderit): Hekimhan-Deveci %3742 Fe 86 milyon ton (Gör+Muh) Fizibilite
çalışmaları tamamlanarak TDÇİ'ne devredilmiştir. Sahada siderit seviyesine ulaşıldığından
üretim yapılmaktadır. 2 milyar
Demir (Hematit): Hekimhan-Deveci %50 Fe 13.400.000 ton (Gör+Muh) Fizibilite
çalışmaları tamamlanarak TDÇİ'ne devredilmiştir. Sahada üretim yapılmaktadır. 300 milyon
Demir (Hematit Manyetit): Hekimhan -Karakuz %54.3 Fe %4045 Fe 1.300.000 ton
13.400.000 ton (Gör+Muh) Yatak işletilmiştir. 1.500.000 ton cevher üretilmiştir. Fizibilite
çalışmaları tamamlanarak TDÇİ'ne devredilmiştir. Sahada üretim yapılmamaktadır. 100
milyon
Demir (Hematit Manyetit): Hekimhan-Şırzı %49 Fe 2.760.000 ton (Gör+Muh) Etüt ve
sondaj çalışmaları tamamlanmıştır. Sahada üretim yapılmamaktadır. 500 milyon
Kömür: Arguvan-Parçikan %22.78 Su %35.44 Kül 2175 Kcal/Kg AID 30.000.000 ton (Muh)
Sahada üretim yapılmaktadır. 1 milyon
Kaynak: MTA. Bölge Müdürlüğü
3.8. İLGİ GRUBU ve PAYDAŞ ANALİZİ
Malatya Şube Müdürlüğümüzce ilimiz doğa turizm master planı yapımı, Malatya Valiliği
koordinatörlüğü ve desteğiyle konu ile ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin
katılımının sağlandığı geniş katılımlı ön toplantı yapılmıştır. Toplantı sonrası planda aktif
olarak görev alacak bir uzman ekip oluşturulmuş, diğer kurumların desteğiyle “Doğa Turizmi
Master Planı” hazırlanmıştır. Plan, Valilik Makamı, Kaymakamlar, İl ve İlçe Belediye
Başkanları, İnönü Üniversitesi, İl Özel İdaresi, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Orman
İşletme Müdürlüğü, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Fırat
Kalkınma Ajansı, Meslek Odaları, Sivil Toplum Kuruluşları Temsilcileri ve Özel kesimin ve
Otel İşletme Müdürlerinin katılım ve katkılarıyla hazırlanmıştır. Ayrıca Bakanlığın “Türkiye
Turizm Stratejisi 2023 ve Eylem Planı 2007-2010” başta olmak üzere Malatya Valiliği ve İl
Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün hazırladığı turizm master planlarından yararlanılmıştır.
Tüm önemli paydaş ile görüşülmüş, formal ve informal toplantı ve görüşmelerde görüş ve
önerileri derlenmiştir.
4.
MALATYADOĞA TURİZMİ ARZI
4.1 MALATYA’NIN DOĞA TURİZMİ DEĞERLERİ(DOĞA TURİZMİ ARZI)
Korunan alanlar, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, doğal sit
alanları, sulak alanlar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, özel çevre koruma
bölgeleri ve benzeri koruma statüsü bulunan, biyolojik çeşitliliğin, doğal ve bununla ilişkili
kültürel kaynakların korunması ve devamlılığının sağlanması amacıyla ilgili mevzuata göre
tespit edilen ve yönetilen kara ya da sulak alanlardır.
Malatya ili doğa turizmi arz boyutu açısından değerlendirildiğinde;
Zengin kültürel, yerleşme antropolojisi ve arkeolojik envanter (Arslantepe,Nemrut, Roma
İmparatorluğunun Anadolu’daki en doğu izleri- kalıntıları, Levent Vadisi, Battal Gazi –
Hanlar ve Kervansaraylar, Malatya Sivil Mimarisi, Yeşilyurt, Arapgir, Gündüzbey, Darende
ve pek çok benzerleri)
Zengin bir etnoğrafik ve folklorik yapı (gelenek ve görenekler, yemek kültürü, halk müziği
ve benzerleri).
Turizm Ürünün Bunlara Bağlı Olarak Çeşitlendirilmesi (kültürel turizm, arkeolojik ve
antropolojik turizm, doğa turizminin her türü, termal turizm, kış/kayak turizmi, göl turizmi
(yelken, kürek, olta balıkçılığı), iş turizmi ve benzerleri)
Turizm Sektöründe Gelişme Kaydetmek Niyeti (yerel yöneticiler, yerel yönetimler ve yerel
inisiyatif turizm sektöründe atılım yapmak istemektedirler). Olduğu görülmektedir.
4.2. Malatya ilinin Doğa Turizmi (Arzı) Değerleri ve Bilinirlik Değerlendirmesi
Malatya ilinde doğa turizmi faaliyetlerindeki arz, talep ve aktüel durum incelendiğinde ciddi
bir doğa turizmi potansiyelinin olduğu anlaşılmaktadır. İlimizde 1 adet Milli Park, 1 adet
tabiat parkı, 2 adet tabiat anıtı, RAMSAR’ a aday 1 adet sulak alan,6adet avlak mevcut olup,1
adet tabiat parkıve 1 adet yaban hayatı geliştirme sahası tescil aşamasındadır. Doğa yürüyüşü
ve dağ turizmi, kültür turizmi, Sportif olta balıkçılığı,raftingiçin potansiyel mevcut olup
aktiviteler için ilimiz uygun sarp dağlar, baraj,çay, göletlere sahiptir.
Bu alanlara ilave olarak yeni tabiat parkları ve tabiat anıtlarının ilan edilebilme potansiyeli
mevcut olup, bu konuda çalışmalar devam etmektedir.
4.3. Malatya İlinde Doğa Turizmi Amaçlı Kullanılan ve Koruma Statülü Alanlar
Nemrut Dağı Milli Parkı
Nemrut Dağı 1987'de UNESCO tarafından
Dünya mirası alanı ilan edilmiştir. Nemrut
Dağı Milli Parkı olarak 1988 yılında tescil
edilmiştir. Malatya’ya 97 kilometre mesafede
bulunan Nemrut Dağı’na Pütürge Tepehan
Beldesi
Büyüköz
ulaşılmaktadır.
Antiochos’un
köyü
Kommagene
tanrılara
ve
üzerinden
Kralı
I.
atalarına
minnettarlığını göstermek için, 2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı’nın yamaçlarına
yaptırdığı mezar ve anıtsal heykeller Helenistik Dönemin en görkemli kalıntılarından birisidir.
Anıtsal heykeller doğu, batı ve kuzey teraslarına yayılmıştır. İyi korunmuş durumdaki dev
heykeller kireçtaşı bloklarından yapılmış olup, 8-10 metre yüksekliktedir.
Eski çağlarda Kommagene olarak anılan bölgede I. Mithradates tarafından bağımsız bir krallık
kurulmuş; krallık, onun oğlu I. Antiochos (M.Ö. 62-32) döneminde önem kazanmıştır. M.S.
72 yılında Roma’ya karşı yapılan savaşın kaybedilmesinin ardından krallığın bağımsızlığı
sona ermiştir.
Nemrut Dağı’nın doruğu yerleşme yeri olmayıp, Antiochos’un tümülüsü ve kutsal alanlardır.
Tümülüs, Fırat Nehri geçitlerine ve ovalarına hâkim bir noktadadır. Kralın kemiklerinin ya da
küllerinin ana kayaya oyulmuş odaya konulduğu ve 50 metre yüksekliğinde, 150 metre
çapındaki tümülüs, küçük kaya parçalarıyla örtülerek koruma altına alınmıştır. Her ne kadar
yazıtlarda kralın mezarının burada olduğu belirtiliyorsa da bugüne kadar keşfedilememiştir.
Doğu ve batı teraslarında Antiochos ile tanrı ve tanrıça heykellerinin yanı sıra aslan ve kartal
heykelleri bulunmaktadır. Batı terasında eşsiz bir aslanlı horoskop yer almaktadır. Heykeller
Helenistik, Pers sanatı ve Kommagene ülkesinin özgün sanatı harmanlanarak yontulmuştur.
Bu anlamda Nemrut Dağı’na Batı ve Doğu uygarlıklarının köprüsü denebilir.
Kommagene Krallığı’nın tarih sahnesinden silinmesiyle Nemrut Dağı’ndaki eserler yaklaşık
iki bin yıl boyunca yalnızlığa terk edilmiştir. 1881 yılında yöreyi görevli olarak gezen Alman
mühendis Karl Sester, Nemrut Dağı heykellerine rastlamış ve İzmir’de bulunan Alman
Konsolosu’nu, Kommagene Krallığı’na ait harabeleri, tanrı heykellerinin oturtulduğu
kaidelerin arkasındaki Grekçe yazıtları göremediğinden Asur harabeleri zannederek haberdar
etmiştir. Karl Sester, dev heykelleri keşfetmenin heyecanıyla bu hataya düşmüştür. 1882
yılında Otto Puchstein ve Karl Sester Nemrut’ta inceleme yapmıştır. Müze-i Hümayun
(İmparatorluk Müzesi) Müdürü Osman Hamdi Bey 1883 yılında bir ekiple gelip Nemrut’ta
çalışmıştır. 2. Dünya Savaşı’nın ardından Amerikan arkeolog Theresa Goell ve Alman Karl
Doerner; Nemrut ve yöresinde kazı, araştırma ve inceleme yapmışlardır.
Turgut Özal Tabiat Parkı
Halkın yörelerinde bulunan bitki türlerini tanıyarak Doğa koruma bilincinin geliştirilmesinin
yanı sıra,doğal kaynakların tanıtımı ve korunmasına hizmet etmek amacıyla,Pınarbaşı
mevkii’nde38,69 ha’lık alan 16.11.2009 tarihinde Turgut Özal Tabiat Parkı olarak tescil
edilmiştir.
Vadi içerisinde yer alan doğal kaynak suyu, oluşturulan göleti, orman alanı ileoluşan peyzaj
bütünlüğü sayesinde alan harika bir rekreasyon özelliğine sahiptir.Alt projeler tamamlanarak,
yapı ve tesislerin yapım işine başlanmıştır. 2012 yılı sonlarında ziyaretçi kullanımına açılması
planlanmaktadır. Proje kapsamında giriş ve kontrol üniteleri, otopark, idare ve ziyaretçi
merkezi, çay kafe, restoran, büfe, ateşli ve ateşsiz piknik üniteleri, yürüyüş ve koşu yolları,
çocuk oyun alanları, wc’ler, seyir terasları…. mevcuttur.
Beydağı Tabiat Parkı
İlimiz merkezde bulunan sarp vadi ve doğal güzellikleri ile manzara bütünlüğü sunan yaklaşık
96 ha’lık bir saha Tabiat Parkı olarak tescil edilmek üzere ön etüt raporu düzenlenerek
onaylanmak için Bakanlığımıza sunulmuştur.Onayı müteakip hazırlanacak projelerle yapım
işine başlanacak ve 2015 yılında halkın ziyaretine açılacağı planlanmaktadır. XV. Bölge
Müdürlüğü ve İl Şube Müdürlüğümüz faaliyetlerini Tabiat parkı içerisindeki idari binada
sürdürecektir.
Tabiat Anıtları
Orduzu Çınar Ağacı
Battalgazi’nin Çınarı olarak bilinen çınar ağacı Malatya’ya 7 kilometre uzaklıkta Orduzu
Beldesi’nde Çarşıbaşı Mahallesi Çınarçeşme Mevkii’nde yer almaktadır. Ağacın gövde
kalınlığı 7.20 metre olarak ölçülmüştür. Boyu yaklaşık 15 m olan yaşlı ağacın gerçek yaşı
kesin olarak bilinmemekle birlikte, zamanla içi boşalan ağacın ana gövdeden iki dala ayrıldığı
görülmüştür. Dalların gövde sürgününden büyümüş 8–10 metre boyunda yan dalları
mevcuttur. Ağacın gövdesi iç kısımdan çürümüş ve
büyük kovuklar oluşmuştur. Ağacın kök kısmı taş bir
duvar örülerek sağlamlaştırılmıştır. Ağacın etrafında
gözeler halinde su akmaktadır. Battalgazi Çınarı’nın
bulunduğu alan çınar ağacı ve yanındaki pınardan oluşan
bir ziyaret yeridir. Rivayete göre 8.yüzyılda yaşadığına
inanılan Battalgazi, hayvanlarını buraya sulamaya
getirmiş; suladıktan sonra elindeki çınar çubuğunu
suyun kenarına dikmiş ve o çubuktan da bugünkü çınar
ağacı yetişmiştir.
Ormaniçi Köyü Çınar Ağacı
Pütürge İlçesi, Ormaniçi Köyü’nde, Köyiçi
mevkiinde yer almaktadır. Ağacın gövde çapı
10,60 metre olarak ölçülmüştür. Boyu yaklaşık
10 - 15 metre olan ve yaşı kesin olarak
bilinmeyen ağaç oldukça yaşlıdır. Ağacın ana
gövdesinde öz odunda çürüme meydana
gelmiş olup, kovuklar oluşmuştur. Ana
gövdeden dört ayrı dala ayrıldığı görülmüştür.
Ağacın gövde sürgününden büyümüş 50 - 100
cm. çaplarında, 8 - 10 m. boyunda yan dalları
mevcuttur. Ana gövdenin içi boşalan kısmına,
biriken yağmur sularının ağaca zarar
vermemesi için toprak doldurulmuştur. Doğu
yönündeki ana dallardan biri gövdeden yana
doğru ayrılmıştır. Bu ana dalın kırılmaması
için dalın altına taş bir duvarla destek
yapılmıştır.
Yaban Hayatı Geliştirme, Yerleştime Sahaları
Arapgir Kozluk Vadisi Yaban Hayatı Geliştirme Sahası
Arapgir ilçesi Kozluk Vadisi Kanyonu ve Çayı doğal güzelliği ve yaban hayatı zenginliğinden
dolayı (Yaban Keçisi, Su Samuru, Ayı, Vaşak..) 6100 Ha’lık alan yaban hayatı geliştirme
sahası olarak teklif edilmiştir.
Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Avlaklar
Av yaban hayatının korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla 4915 Sayılı Kara
Avcılığı Kanunu gereği Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce başlatılan ve
2016 yılından önce tüm illerimizde tamamlanması planlanan Örnek, Devlet ve Genel Avlak
çalışmaları kapsamında; İlimizde 2012 yılı içerisinde 3 adet Genel ve 3 adet Devlet avlağı
tescil edilmiştir.2015 yılı sonu itibariyle tüm avlaklarımız tescil edilmiş olacaktır.
Sulak Alanlar
Karakaya Baraj Gölü
Uluslararası
öneme
sahip
sulak
alanlarımızdan olup Ramsar’a aday olarak
gösterilen alanımızdır. İlin en büyük
gölüdür. 15.087,5 hektarlık bir alanı
kaplamaktadır.
Malatya
il
merkezine
yaklaşık 15 km. uzaklıkta bulunan göl, ilin
doğal ve görsel yapısını değiştirmiş ve son
derece olumlu bir potansiyel yaratmıştır.
Doğal Sit alanları
Aslantepe Höyüğü (Arkeolojik Alanı)
Malatya ilinin en önemli arkeolojik
alanıdır, 1937 yılından itibaren kazılmaya
başlamıştır. Fransız Deloporte tarafından
ilk bilimsel araştırmalar yapılmış, daha
sonra
çalışmalar
Alman
C.Sehaeffer
tarafından yürütülmüştür. (1946-1951).
Aslantepe kazıları 1962'lerden itibaren de
İtalyan Prof.Dr.Alba Palmieri tarafından
geliştirilmiştir.
Malatya'nın 6 km. kuzeydoğusunda Orduzu'da bulunan yığma toprakla meydana getirilmiş on
höyükten biridir. M.Ö. 1900-1200 yılları arasında yaşamış bir Hitit yerleşme yeridir.
Atatürk'ün emriyle burada 1933 yılında Fransız I. Delaporte, 1948 yılında C.Schaeffer ve
1962 yılında İtalya F. Meriggi ile M.Puglisi tarafından kazılar yapılmıştır. Bu kazılar sonunda
ilk eski Tunç Çağı, Hitit İmparatorluk Çağı, Hellenistik Çağ, Roma ve Bizans olmak üzere
çeşitli kültür tabakalarına rastlanmıştır. Burada Hitit ve Asur hükümdarlarına ait saray
kalıntıları, kabartmalar aslan heykelleri ve süslü vazolar bulunmuştur. Bu eserlerin çoğu
Ankara Arkeoloji Müzesine götürülmüştür.
Fırat Karakaya Baraj Gölü Altında Kalan Höyükler
Malatya ili için önem taşıyan Pirot, Caferhöyük, Köşkerbaba, Değirmentepe ve İmamoğlu
höyükleri maalesef Karakaya Baraj gölü altında kalmıştır. Bu höyüklerde, kurtarma kazıları
sonucu bulunan eserler Malatya müzesinde, ayrı bir salonda teşhir edilmektedir. Bunlara
"Müze" bölümünde değinilecektir.
Roma Mezarları
Yenice kasabası merkezinde, Maşattepe Mevkiindedir. Buradaki tümülüste yapılankazılarda
ortaya çıkarılan mezar yapısı; içten düzeltilmiş, dıştan moloz taş ve toprakladoldurulmuş,
taştan inşa edilmiştir. M.Ö. I. yüzyıldan kaldığı düşünülmektedir. Çift mekânlı yapıda
ortadaki boşlukta bulunan ahşap sanduka içinde kadın cesedi bulunmuştur. Ayrıca, yine bu
mezar yapısında bulunan, taşınır nitelikteki küçük buluntular, Malatya Müzesinde
sergilenmektedir.
Diğer Höyükler
Karahöyük (Arguvan), Yenice Höyük (Darende), Fırıncılar Höyük (Malatya-Elazığ
karayolu15. km.si), Bayramtepe höyük (Yazıhan ilçesi Fethiye köyü) Ören höyük (Akçadağ
ilçesi),İkinciler höyük (Akçadağ ilçesi) diğer höyüklerdir. Bütün bu höyüklerin çoğu
tahripolmuştur. Buralarda bilimsel bir kazı faaliyeti de bulunmamaktadır.
Mesire Yerleri
Tepehan B Tipi Mesire Alanı
İlimiz Pütürge ilçesi Tepehan Beldesinde 3.2 ha’lık alanda kurulmuştur. İğne yapraklı
ağaçların yer aldığı ormanlık bölgede manzara bütünlüğüne sahip bir alandır. Nemrut Dağı
Milli Park güzergâhı üzerinde olması nedeniyle yerli ve yabancı turistlere hizmet imkânı
sağlanmaktadır.
Kent Ormanı
Merkez Orduzu Beldesi Pınarbaşı mevkii, Turgut Özal Tabiat Parkının devamında yer
almaktadır. Sulama göletine sınır, ormanlık bir alanda kurulmuştur. 26 Ha’lık alana
sahiptir.Tescil edilerek statü kazandırılmış bu alanların dışında; ilimiz sınırları içinde yer alan
doğal güzelliklere sahip ve mesire alanı özelliği taşıyan alanlara günlük geziler
Malatyaturizminde önemli yer tutmaktadır.
Diğer Alanlar
Hekimhan Yağca Geyik ve Dağ Keçisi Üretim İstasyonu
Nesli yok olmak üzere veya tehlike ve tehdit altında olan özellikle endemik yaban
hayvanlarının popülasyonlarını arttırmak amacıyla 2005 yılında, İlimiz Hekimhan İlçesi
Yağca Köyü yakınlarında 70 Ha lık alan üzerine kurulmuş olup, Ceylan, Dağ keçisi ve Yaban
Koyunu üretimi yapılmaktadır.
Kınalı Keklik Üretim İstasyonu
İlimiz ve bölgemiz kanatlı ihtiyacını karşılamak amacıyla, 2012 yılında İnönü Üniversitesi
kampüs alanı içerisinde 40 dönümlük bir alana kurulmuştur. Kınalı Keklik Üretim Kapasitesi
10.000 adet/yıl’dır.
Malatya İli Önemli Alanları
İlimiz, el değmemiş veya yeri doldurulamaz geniş doğal alanlar, yüksek tehdit altındaki
alanlar, türlerin tehlike altında bulunduğu merkezler, tatlı su eko sistemleri içeren alanlar
açısından değerlendirildiğinde;
Tohma Vadisi:Doğal Sit Alanı olan, Malatya (Darende) ve Sivas (Gürün) illeri sınırları
içerisinde yer alan bu bölge Önemli Bitki Alanı (ÖBA) olarak belirlenmiştir (Özhatay et al.,
2005). Alan içerisinde 92 adet endemik tür bulunmaktadır. Bunlar içerisinden (3 adet Küresel
ölçekte, 89 adet Avrupa ölçeğinde tehlike altında tür bulunmaktadır.
Akdeniz Melikesi
Kubbe Dağı: Doğal Sit Alanı olup Pötürge ilçesi sınırlarında kalan bu bölgede, Malatya
kelebeği (Polyommatus dama) nokta endemiği özelliğinde olup bu yerin dünya üzerinde
yaşamaya devam ettiği tek bölgedir. Benekli semender (Neurergus strauchii subsp. barani)
türü için de bu bölge yayılış alanları içerisinde olması bakımından büyük önem taşımaktadır.
Karakaya Baraj Gölü: Önemli Doğa Alanı (ÖDA)
olarak belirlenmiştir (Eken, et al., 2006). Birçok kuş
türünün yaşam alanı veya kışın konakladıkları bir
bölgedir. Gece Balıkçılı (Nycticorax nycticorax) türünün
Türkiye’deki bilinen en büyük kışlama populasyonu bu
bölge üzerindedir.
Anemone blanda (Yoğurt Çiçeği)
Şekil 8 : Malatya İli Önemli Alanlar Haritası
4.4.Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Malatya Evleri
Geleneksel Malatya evlerinin tipik özellikleri; mikro klimaya azami uyum sağlanması ve
mahalli yapı malzemelerinin kullanımı ile belirlenmektedir. Yapılar avlu içinde; genellikle iki
katlı olup, bunlardan kırsal kesimde ve/veya kent yakınında bağlık alanda yer alanlar meyve
bahçeleri ile bezenmektedir. Kent dokusunda kalanlar ve bir sokağa bakanlarda ise, sokağa
çıkma yapan şahnişinler bulunmaktadır. Bunlar genelde evin en prestijli yeri olmaktadır. Bu
pencere çıkartmaları (genellikle 50-80 cm.dir) ahşap kiriş veya konsollara oturmaktadır.
Binalar sokağın yapılanma tarzına göre, fakat genellikle, bitişik nizamda konumlanmaktadır.
Yapı malzemesi genelde kerpiç ve yöreye
göre taş ya da ahşaptır. Kerpiç "ana" ve
"kuzu" olarak adlandırılan büyüklüklerde
kullanılmaktadır.
Taştan
yapılan
subasman üzerinde, taşıyıcı özellik taşıyan
dış duvarlarda; temel malzeme ahşap ve
dolgu malzemesi ise kerpiçtir. Ahşap
malzeme genellikle kavak ağacıdır. İkinci
katlarda da aynı sistem kullanılmaktadır.
Konutların zemin katı, yapı kırsal alanda ise, genellikle ahır, ahır sekisi ve yem deposu Konut
kent dokusunda ise; giriş katı genellikle serin bir mahalde yer alan mutfaktır. Mutfak, kiler
işlevi de yüklenmiştir. Ayrıca depo da bulunmaktadır. Giriş katı duvarları genellikle sağırdır.
Varsa, pencereler ufak ve yüksektedir. Bu durum hem mikro-klima, hem de mahremiyetten
nedenlenmektedır. Giriş katında, eyvan ve odalar bulunmaktadır. Mikroklimalık nedenlerle
yaz aylarında burada yatılmaktadır. Evlerin 1. katı, avluyla bağlantılıdır. Burada en önemli
yeri "Kış Damı" denilen oda teşkil etmektedir. Kış mevsiminde yaşam burada geçmektedir.
Ayrıca bu katta odalar ve avluya bakan "Köşk" bulunmaktadır. Dikdörtgen biçimindeki kış
damı genişçe olup, etrafı makat denilen sedirlerle çevrilidir. Ayrıca yaşmaklı piramit külahlı
ocakta buradadır. Günlük hayat için gerekli tüm donanımda bu mekândadır. Ocağın yanında
"tahtıbek" bulunmaktadır. Bakır mutfak araç ve gereçleri burada yer almaktadır. Üst kattaki
diğer mekanlar; sokak yönündeki çıkmalı (şahnişin) odalar ve yazın oturulan, iki yada üç
tarafı açık köşk olarak belirlemektedir. Üst katın tavanı ve döşemesi ahşaptır. Malatya ilinde
bazı eski evler haremlik-selamlık ayrımına göre yapılmıştır. Örneğin Arapgir'de Hacı Sabri
Efendi evi böyledir. Evin giriş katı hem selamlığın ve hem de haremliğin yaşama alanlarını
teşkil etmektedir. Selamlığın en önemli yeri başodadır (Sofa). Selamlıkta konuklar için odalar
ve ayrıca çocukları için, sofanın bir köşesinde parmaklıklarla çevrili "mim oda"
bulunmaktadır. Haremlikte, selamlık arasında, hizmetkârların yemek servisi yaptıkları boşluk
bulunmaktadır. Haremlik, Selamlık yanından girilmekte olup üç odadan, mutfaktan ve
sebzelerin kurutulduğu, depolandığı mekândan oluşmaktadır. Erzakların depolanması ve
yemek pişirilmesi kuşkusuz haremliğin işlevidir. Hacı Sabri Efendi evinin giriş katının
altında, eğim nedeni ile iki bodrum bulunmaktadır. I. bodrumda hizmetkârı arın yatak odaları
ve altında kiler yer almaktadır. Kiler evin önemli bir bölümü olup, yağ, peynir, meyve, pestil,
turşu vb. yiyecekler burada saklanmaktadır. Alttaki bodrumda ise, ahır ve tavlaya (at ahırı)
konumlanmıştır. Evin üst katı, sofa ve misafirlere ait odalardır. Malzemesi taş, kerpiç ve
ahşaptır. Binanın döşemesi ve tavanları ahşap olup, bu malzeme kavak ağacındandır.
Beşkonaklar
Merkez Dernek Mahallesinin Beşkonaklar (Sinema)
Caddesi üzerinde, tipik Malatya konaklarının yapım
özelliklerini taşıyan, birbirine yapışık beş konaktan
ibaret bir yapı bütünüdür. 1900’lü yılların başlarından
itibaren inşa edildikleri bilinmektedir. Sokak içerisinde
toplam 12 konak bulunmaktadır.
Orduzu Pınarbaşı Mişmiş Park Alanı
Orduzu Pınarbaşı, Malatya merkezinde adı en çok bilinen mesire yeridir. Malatya-Elazığ
karayolu üzerinde, merkeze 5 kilometre mesafededir. Malatya Belediyesi tarafından
işletilmektedir. Kaynak sularının önüne set çekilerek oluşturulan göl ve gölün yamacında
oluşturulan yeşil piknik alanı mevcuttur.
Horata Mesire Alanı
İl merkezine 5 kilometre mesafedeki Konak kasabasında, Beydağı’nın eteklerinden çıkan
Horata Suyu’nun çevresinde yer alan bir mesire
alanıdır.
Yaz
aylarında
kent
merkezinden
Horata’ya giden Malatya halkı, soğuk ve temiz
Horata
Suyu’nun
etrafında
piknik
yapıp
dinlenme olanağı bulmaktadır. Piknik yerine
girişte, kişi sayısına göre belli bir ücret
alınmaktadır.
Arzu edene piknik alanında
mangal hizmeti de verilmektedir.
İspendere Şifalı İçme Suları
Malatya
şehir
merkezine
25
kilometre
mesafededir. Suyunun, sindirim sistemi, idrar
yolları ve karaciğer hastalıklarına iyi geldiğine
inanılmaktadır. Yaz aylarında otobüs seferleri
mevcuttur. İçme suyunun olduğu yerde bir
işletmeye ait tesis bulunmakta oda ve villa tipi
konaklama ve yeme içme hizmeti sunmaktadır.
Tesis çevresinde pide fırını, market, kasap ve
lokanta mevcuttur.
Levent Vadisi- Bağköy Kaya Kabartmaları (Akçadağ)
Vadi, Akçadağ ilçesi Levent beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Malatya’ya yaklaşık
57 kilometre uzaklıktadır. Saklı kalmış doğa harikalarından biri olan vadi, kaya kabartmaları
ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini beklemektedir. Jeolojik olaylar sonucu oluşan farklı
büyüklükteki mağaralarda Geç Hitit Döneminden kaldığı düşünülen kaya kabartmaları
bulunmaktadır. Bu vadi, doğa yürüyüşü, paraşüt, kaya tırmanışı, kampçılık ve izcilik gibi spor
ve alternatif turizm faaliyetlerinin rotası olmaya adaydır.
İki yanı kayalıklardan oluşan jeopark özelliğindeki vadiyi turistlerin izlemesi için 150 metre
yüksekliğinde, dürbünlerin olacağı, seyir terasları kurulmuştur.
Sultansuyu Harası
Akçadağ ilçesi sınırları içinde bulunan Sultansuyu Harası, Malatya’nın 27 kilometre batısında
Malatya-Kayseri karayolu üzerinde Sultansuyu vadisinde bulunmakta olup, merkez arazileri
oldukça eğilimlidir. Malatya Erhaç havaalanı ile Tohma Vadisi arasındadır.
Hara, 1865 yılında “Sultansuyu Çiftlikatu
Hümayun”adı ile kurularak, ordunun
binek at, keçe, yapağı v.b. hayvansal ürün
ihtiyaçlarını karşılama görevini 1908
yılına kadar sürdürmüştür. Meşrutiyet’in
ilanından
Hümayun
sonra
(1908)
lağvedilerek
Çiftlikatu
hazineye
devredilmiş, 1915 yılına kadar halka
yarıya vermek suretiyle işletilebilmiştir.
1915 yılında halen hara merkezi olan
Aziziye Kışlası ve civarındaki 500 dekarlık arazide bir tay deposu kurulmuş ve ilk defa
HARA ismini almıştır. Bu kuruluş 1924 yılında feshedilerek, yerine topçu alayı kurulmuştur.
1928 yılına kadar hizmetini sürdüren topçu alayı buradan kaldırıldıktan sonra Doğu ve Orta
Anadolu vilayetlerinin, at ıslahı ve aynı zamanda çöl karakterine sahip safkan Arap atı
yetiştirerek, bu suretle memleket atlarının kan değişikliğini sağlamak, aynı zamanda ordunun
ihtiyacı olan hafif süvari bineği atı yetiştirmek amacıyla yüksek vekiller heyetinin 29
Temmuz 1928 tarihli ve 6943 Sayılı Kararnamesi ile “Sultansuyu Harası”kurulmuştur.Halen
Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nce işletilen hara, safkan Arap atlarıyla ünlüdür. İşletme,
yöre çiftçisine tarım ve hayvancılık alanında destek de sağlamaktadır.
Safkan Arap atları yetiştirilen Sultansuyu
Harası’nda ve yakınındaki Sultansuyu Barajı ve
çevresinde piknik yapma ve dinlenme imkânı
bulunmaktadır.
Yazılı Mağara (Arapgir)
Arapgir Kalesinin eteklerinde yer alan Yazılı
Mağara ilçenin en eski tarihine tanıklık eden
önemli kalıntılardan biridir. Yazılı Mağaranın
girişini oluşturan kapının hemen sol yanında ana
kayaya kazınarak yazılan kitabe bugüne kadar
okunmamış ya da okutulamamıştır. Mağara
olarak adlandırılan alanın içinde derince bir
çukur, giriş hizasında ise düzgünce ve açık L
şeklinde kısım mevcuttur.
Tarhan Köyü Mağarası ve Sugeçiti Köyü (Arapgir)
Tarhan köyünde tarihi özelliği olan mağarada kaya mezarı bulunur.Sugeçiti Köy sınırları
içerisinde ise kaya oda mezarları bulunur. İlk çağ uygarlıklarının yerleşim yeri olduğu eski
yerleşim harabeleri ile kaya mezralarından anlaşılır. Köy mezraları ile beraber karışık bir
kültür yapısı meydana getirir.
Tarhan Köyü Mağarası Sugeçiti Köyü Yontma Taş Devri Şehir Kalıntısı
Kozluk Çayı - Kayaarası Kanyonu (Arapgir)
Bu kanyon, Arapgir ilçesinin hudutlarında kalmaktadır. Malatya’ya uzaklığı yaklaşık olarak
140 kilometredir. Kanyon-Vadi, Kozluk Çayı üzerinde bulunan Çiğnir Köprüsü’nden
başlayıp, yine Arapgir-Kemaliye karayolunun yakınındaki eski köprü (Eski Kozluk Köprüsü)
civarında bitmektedir. Toplam uzunluğu 17.847 metredir. Yer yer dik ve sarp kayalıkların yer
aldığı kanyon-vadi çevresindeki alanlarda dağ keçisi, su samuru, ayı ve diğer bazı yaban
hayvanlarına rastlanmaktadır. Alanın doğa sporları, balık ve kara avcılığı, dağcılık, turizm ve
yaylacılık faaliyetleri için uygun doğal ortamdır.
Kozluk Çayı Manzarası
Kayarasında Yaşayan Dağ Keçisi
Sarıçiçek Yaylası
Osmanlı döneminde Dağili nahiyesi sınırlarında bulunan Sarıçiçek Yaylası “peynir ve bal
kaynağı” olarak ün yapmıştır. Yaylanın ortalama yükseltisi 1500 ila 1700 metre arasındadır.
Dağlarla çevrili yörede Kozluk Çayı, Kayaarası denilen derin vadilerden akar. Bitki örtüsü
olarak seyrek de olsa meşe, su kenarlarında söğüt, kavak, çınar ve meyve ağaçları yer
almaktadır. Arapgir, Arguvan, Divriği ve Kemaliye
ilçeleriyle çevrelenen yayla; Malatya, Erzincan ve
Sivas illerinin sınırını belirler.
Otu ve suyu bol olan bu yaylaya çevre il ve ilçeler ile
köylerinden her yaz yaylacı aşiretler gelir. Baharla
beraber yaylaya gelen aşiretler, Eylül ayına kadar
burada konaklarlar.
Binlerce koyundan oluşan
sürülerden elde edilen süt peynir haline getirilip satış
için şehirlere gönderilir.
Arguvan Balıklı Çeşme
Balıklı
merkezine
Çeşme(Kutsal
10
kilometre
Balıklar
Parkı)ilçe
mesafedeki
Kızık
Köyü’ndedir. Bulaşıkçı balıklar olarak da bilinen
ve halk tarafından kutsal olduklarına inanılan
balıklar önceleri pınarın oluşturduğu gölette barınırken, şimdilerde daha sonra alt kısma
yapılan parktaki yapay bir göletin içinde yaşamaktadırlar. Kızık Köyü’nde bulunan bu
mekân piknik için de uygundur.
Ayvalı ve Ozan Kanyonu (Darende)
Malatya'nın Darende ilçesi sınırları içerisinde yer alan Ozan Kanyonu ile Ayvalı Kanyonu 3.
derece doğal SİT alanı ilan edilmiştir.
Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından sit alanı ilan edilen Ayvalı
Kanyonu Darende ilçesi Ayvalı beldesi Göynük Mahallesi'nden başlayıp, Peteklik mevkiinde
bitmektedir. Sarp kayalıklardan oluşan 16 bin 747 metre uzunluğundaki kanyonda doğa
sporlarının yapılabilecek olması bölgenin turizme açılması yönünden bir avantaj
sağlamaktadır. Yine kurul tarafından sit alanı ilen edilen Ozan Kanyonu'nun ise, büyük bir
bölümü Darende sınırları içerisinde yer almaktadır. Kanyon, İlçeye bağlı Ozan köyünden
başlayıp, Akçadağ ilçesi Aşağıköy Mahallesi'nde son bulmaktadır. Son derece dik ve sarp
kayalıklar içerisinde yer alan kanyonun uzunluğu 18 bin 730 metre. Söz konusu kanyonda
doğal mağaralara da rastlanmakta ve su debisinin oldukça yüksek olduğu bu nedenle
kanyonda rafting, kano gibi su aktivitelerin yapılmasına olana sağlamaktadır.
Tohma Kanyonu (Darende)
Darende Somuncu Baba Camii ile Taş Köprü arasında kalmaktadır. Tohma Çayı’nın her iki
yamacı dik kayalıklar ve sarp bir vadi biçimindedir. Kayalıklar üzerindeki doğal oyuklar ve
mağara şeklindeki kısımlar dikkati çekmektedir. Ayrıca bu kayaların yamaç kısmında, kayalar
oyularak Somuncu Baba Camii’ne kanal ile su getirilmiştir. Kısmen yıkılmış vaziyette olan
bu kanalın bazı kısımları beton yapı malzemeleriyle onarılmıştır. Alanda rafting, trekking,
foto safari ve tırmanış gibi etkinlikler yapılmaktadır. Bu alanda rafting sporları için başlangıç
noktası bulunmaktadır. Sekiz kilometre uzunluğundaki kanyon, orta zorlukta rahat bir parkur
olup, gidiş-geliş yaklaşık bir saat sürer. Somuncu Baba otoparkından kanyona 10 dakikada
ulaşılabilir.
Günpınar Şelalesi (Darende)
Darende ilçesine 10 km. uzaklıkta Günpınar çayı üzerindedir. Şelalenin AnkaraMalatyaDevlet Karayoluna uzaklığı 5 km. dir. Şelalenin özelliği, suyun bir kısmının,
hemenkaynağından dökülmesidir. Sular 3 taraçadan aşağıya inmekte olup, Malatya’nın
enpopüler mesire yerlerinden birisidir. Doğal güzelliği civarındaki yeşil bitki örtüsü
iletamamlanmaktadır.
Günpınar Şelalesi
Balaban İçmesi
D/300 karayolu üzerinde, Darende’ye 18, Balaban belde merkezine 2,5 kilometre
mesafededir.
İklim koşulları nedeniyle 1 Haziran-15 Eylül arası açıktır. Buraya doktor
tavsiyesiyle gidilmektedir. İçme, böbrek rahatsızlığı çekenlere önerilmektedir. Burada çamur
banyosu olanağı da vardır. İçme çevresindeki tesiste (Telefon: 635 60 58) pansiyon ve ev tipi
konaklama mevcuttur. İstenmesi halinde yemek de verilmektedir. Balaban belde merkezine
taksiyle gidilip alışveriş yapılması da mümkündür.
Erkenek-Karanlıkdere Kanyonu(Doğanşehir)
Doğanşehir
ilçesine
bağlı
Erkenek
kasabası sınırları içerisinde bulunan ve
doğa harikası bir mekân olan Karanlıkdere
Kanyonu,
yaklaşık
Malatya
100
şehir
kilometre
merkezine
mesafededir.
Kanyonun en derin yerindeki uzunluğu
2324 metredir. Malatya-Adana karayolu,
kanyon ile paralel olduğu için, burada
yolculuk
yapanlar
müthiş
doğa
manzarasını izleme fırsatı bulurlar. Yol seviyesinden kanyonun derinliği, 100 metreden daha
fazladır. Ne kadar yakından da baksanız çoğu zaman kanyonun tabanını göremezsiniz.
Kanyondaki su, yer yer açıktan, 30 metre yükseklikten şelale oluşturarak akarken, yer yer de
kayaların arasından akar ve göremezsiniz.
Sulu Mağara (Doğanşehir)
Mağara, Doğanşehir ilçesinin Polat kasabasında bulunmaktadır. Kasabaya kadar ulaşım, asfalt
yol
ile
sağlanmaktadır.
Polat
kasabasından sonra 6 kilometre stabilize
yolu da araç ile aşmak mümkündür.
Ancak,
yolun
ulaştırılması
mağaraya
çalışmaları
tamamlanmadığından
ulaşabilmek
için
kadar
henüz
mağaraya
biraz
yürümek
gerekiyor. Mağaraya dar ve alçak bir
girişten
geçilerek
girilmektedir.
Mağaranın zemini içindeki rutubetten
ötürü kaygan bir durumdadır. Mağara,
2260 metre yüksekliğindeki Kuzkaya Tepesi’nin 2150. metresinde yer almaktadır. Mağaraya
20 metre uzunluğunda, dar ve alçak bir giriş açıklığı ile girilir. Birinci bölüm yaklaşık 35
metre çapında dairevi bir formdadır. Bu bölümden, kuzeydeki teraslara tırmanarak, mağaranın
ikinci bölümüne çok dar bir boğazdan, ancak sürünerek geçilir. Bu bölüm ise yaklaşık 6 metre
çapında ve 3 metre yüksekliğindedir. Yerli halk, mağaranın ikinci bölümden sonra da devam
ettiğini söylemektedir. Fakat burada herhangi bir geçiş yeri bulunamamıştır. Her iki bölümde
de çok sayıda sarkıt ve dikit bulunmaktadır. Mağaranın, oluşumundan itibaren doğal şekliyle
kaldığı ve büyük bölümüne insan elinin değmediği tahmin edilmektedir. Genel hatları ve
yapısı itibariyle Antalya - Damlataş Mağarası’nı andırmaktadır.
Sürgü Göleti
Harap Şehir İçmesi(Doğanşehir)
Doğanşehir
ilçesindeki
bu
içmenin
rahatsızlıklarınaiyi gelmektedir.
Takaz Mesire Alanı(Doğanşehir)
Doğanşehir’in
14
kilometre
güneydoğusunda Sürgü beldesinde bulunan
Takaz, yöre halkının oldukça rağbet ettiği
bir mesire yeridir. Malatya’dan da her gün
çok sayıda ziyaretçi, güzelliklerini görmek
ve lezzetli alabalıklarından yemek için
Takaz(Takas)’a gitmektedir. Malatya’ya 70
kilometre mesafede olan mesire yeri soğuk
ve temiz sularıyla doğal bir akvaryum
görünümündedir.
suyu,
idrar
yolları
hastalıkları
ve
böbrek
Beypınarı Mesire Alanı(Doğanşehir)
Polat beldesine 3 kilometre, Doğanşehir’e ise 7 kilometre uzaklıkta bulunan Beypınarı mesire
alanı, Doğanşehir'de Takaz'dan sonra en beğenilen mesire alanıdır. Bir araziden çıkan kaynak
suyu değerlendirilerek çok güzel bir alabalık çiftliği kurulmuştur. Güzel bir gün geçirmek
isteyenler için ideal bir dinlenme yeridir. Beypınarı'nda çok güzel bir de kır lokantası
bulunmaktadır. Ailece rahat gidilebilen hoşça vakit geçirilebilecek şehrin gürültüsünden
uzakta olan bir yerdir.
Karakaya Baraj Gölü
Malatya'yayaklaşık 14 km. uzaklıktadır. Göl, Malatya turizm envanterine yapay birimkan ve
güzellik olarak katılmıştır.Göl kenarındaki lokantada yemekyemek ve feribotlarla gölde
gezintiyapmak, olta balıkçılığı yarışması gibiaktivitelere katılmak mümkündür.Yakın bir
gelecekte Karakaya BarajGölünde, gezinti tekneleri ile Kaleİlçesinde bulunan İnönü
ÜniversitesiMarinasına ulaşmak mümkünolacaktır. Tekne gezilerinin Nemrut Dağı yolunda
Tepehan yakınlarınakadar uzatılması gündemdedir.
Karakaya Barajı
Girmana Vadisi(Hekimhan)
Hekimhan ilçesine bağlı Girmana beldesindedir. Doğal güzellikleriyle dikkat çeken Girmana
Vadisi’nin turizme kazandırılması amacıyla Malatya Valiliği tarafından ‘Girmana Vadisi
Çevre ve Rekreasyon Alanı’ projesi hazırlanmış ve resmi çalışmalara başlanmıştır. Malatya
şehir merkezine 60, Hekimhan’a 20 kilometre mesafedeki Girmana Vadisi’ne, YazıhanFethiye üzerinden de gidilebilmektedir.
Yama Dağı Yaylası ve Kayak Tesisi(Hekimhan)
Büyük bölümü Sivas il sınırları içinde bulunan Yama Dağı kütlesi güneye ve güneydoğuya
doğru açılarak Malatya'nın kuzeyini bütünüyle kaplar. Batıda Kuruçay vadisine, güneydoğuda
Fırat vadisine kadar uzanan Yama Dağı ve uzantıları genellikle volkanik yapılıdır. Yüksekliği
1500 metrenin üzerindedir. Bu dağlar geniş, toplu ve yüksek bir kabartı oluşturmaktadır.
Önemli doruklar dışında bu kesim, genellikle bir plato görünümündedir. En yüksek noktası
Ozan Gediği Tepesi olup, 2.375 metredir. Yüksek tepeler arasında yaylalar bulunmaktadır.
Yama yaylalarında yazları yaylacılar görülür. Su olan her yerde çadır görmek mümkündür.
Alternatif turizm faaliyetleri kapsamında, Malatya Valiliği'nin girişimiyle, Hekimhan Yama
Dağı'nda kayak tesisleri yaptırılıyor. 2500 metre yükseklikteki Yama Dağı'ndaki tesislerde 50
yataklı bir konaklama ünitesi, 600 ve 700 metre uzunluğunda iki adet pist olacak. Tesisin
sadece Malatya’ya değil yakındaki Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Elazığ,
Diyarbakır ve diğer yerlerden gelen vatandaşlara da hizmet vermesi hedefleniyor.
Hasançelebi Ilıca Mesire Alanı
Bu mesire alanı Hekimhan’ın Hasançelebi
beldesinde
bulunup,
Malatya’ya
100,
Hasançelebi’ye 3 kilometre mesafededir.
Yapay göl, 10.000m² alana sahiptir. Göl ve
çevresindeki park, özellikle yaz aylarında
seyrine doyum olmayan bir manzara
sunuyor.
Burası,
piknik
yapmak
ve
yorgunluk atmak için ideal bir yer. Gölde
bulunan
sandallar
da
göl
üzerinde
yapacağınız gezinti için sizleri bekliyor.
Park ve gölet belediyeye ait olup halka
açıktır.
İnek Pınarı (Yeşilyurt)
Yeşilyurt ilçesi Atmalı vadisi içindedir. Aynı adla anılan çayın kaynağındadır. Alan DSİ
tarafından düzenlenmiş ve düzgün bir mesire yeri haline getirilmiştir. Yeşilyurt'a uzaklığı 5,
Malatya'ya uzaklığı 13 km. dir. Malatya ve Yeşilyurt’a yakınlığı nedeni ile ilgi çekmektedir.
Gündüzbey Mesire Alanı
Yeşilyurt’un Malatya’ya 8 kilometre uzaklıktaki
beldesi Gündüzbey, özellikle yaz aylarında
serinliği, yeşilliği, bol oksijenli temiz havası ile
yöre
insanı
ve
Malatyalıları
beldeye
çekmektedir. Gündüzbey’ deki piknik alanları
ile ünü Malatya'yı aşan yeşillikler içindeki “kır
lokantaları” Malatyalıların ve dışarıdan gelen
misafirlerin uğrak yerleridir.
Buzluk(Yazıhan)
Ansır Köyü sınırları içerisinde bulunan yerleşim birimi mağaralarıdır. Ayrıca, yöredemezarlık
alanları mevcuttur. Mağaralar, bugün çok bozulmuştur. Tahminen paleolitikyerleşime de
sahne olmuştur.
Ansır Mağaraları(Yazıhan)
Yazıhan Ovası’na hâkim bir yerde, Yazıhan ilçesinin 10 kilometre batısında, Buzluk
Köyü’nde bulunan ve tarihî İpek Yolu ile Bakır Yolu üzerinde yer alan Ansır Mağaraları
gerek doğası, gerekse manzarası ile önemli bir konuma sahiptir. Bu mağaraların insanlar
tarafından ne zaman barınak haline
getirildiği
kesin
bilinmemekle
olarak
birlikte
kaya
mağaralarında Yontma Taş Devri
ve Hitit uygarlıklarının izlerine
rastlanır.
Bu
mağaralar
halk
arasında Buzluk Mağarası ismi ile
de
tanınmıştır.
Vadisi’nde
yer
Ayrıca
Ansır
alan
tarihî
yerleşmeler Roma ve Bizans Dönemi izleri de taşımaktadır. Geçmişi çok derin izler taşıyan
bu mağaraların, Hıristiyanlığın yayılma safhasında devrin hükümdarının zulmünden kaçan
Hıristiyanların yerleşim yeri olduğu da söylenmektedir. Efsaneye göre, Şehristan Kralı, dış
saldırılardan kendisini korumak için mağaralardan en yükseğine yerleşmiştir. Kayaların
altında üç kilise ile 40-50 dolayında oda şeklinde harabeler bulunur. Mağaraların hemen
eteğinde kültür katmanı ve mezarlık alanı bulunmaktadır. Bu mezarlıkta Hitit aslanı özelliği
gösteren kaba yontu taşlar bulunmaktadır.
Saklı kalmış tarih ve doğa güzelliğine sahip olan Ansır Mağaraları’na ulaşmak için biraz
yorulmak gerekiyor; ancak, mağaralara ulaşınca bu yorgunluk unutuluyor. Bu noktadan
Malatya Merkez, Yazıhan ve Battalgazi ile Karakaya Barajı’nın o muhteşem manzarası
gözlerinizin önüne seriliyor.
Kaptaj
Suyu:Malatya
içme
suyunun
Gündüzbey beldesinde çıktığı yerin ismidir.
Malatya içme suyu herhangi bir arıtma yada
farklı bir işleme tabi tutulmadan direk
kaynağından evlere dağıtımı yapılan %100
kaynak suyudur ve bu su Bir Buçuk
Milyonluk Nüfusun ihtiyacını karşılayacak
yeterliliktedir.
Malatya Kayısısı
Kendine özgü tat ve aroması, sarı ve turuncu
güzel rengi, kadifemsi meyve etiyle her
yaştan tüketicisi olan bir meyvedir kayısı.
Yaş ve kuru olarak üretilen kayısının reçeli,
pestili, nektarı, pekmezi ve tatlısı başta
olmak
üzere
birçok
tüketim
şekli
bulunmaktadır. Kayısı yaklaşık 60 ülkede
yetiştirilir ama Malatya dünya kayısısının
başkentidir;
yeryüzünün
en
lezzetli
kayısılarının yurdudur.
Türkiye yaş kayısı üretiminin yaklaşık % 50’si, kuru kayısı üretiminin ise % 85-90’ı
Malatya’da yapılmaktadır. Her yıl 100 bin ton kuru kayısı ihracatından 300–350 milyon dolar
civarında gelir elde edilen kayısı, başta Malatya çiftçisi olmak üzere şehrin ekonomisinde çok
önemli bir yere sahiptir. Dünya kuru kayısı ticaretinin ise yaklaşık % 80-85’i Malatya’ya
aittir. Malatya’da üretilen kuru kayısının, hem üretim hem de ihracat rakamları dikkate
alındığında dünyada aranan ve bilinen bir ürün haline geldiği kolayca anlaşılmaktadır.
Malatya kayısısını tadan bir kimse hemen özel bir meyve ile karşı karşıya olduğunu fark eder.
Yerli ve yabancı herkesin beğenisini kazanan Malatya kayısısının en önemli özelliği
meyvedeki kuru madde miktarının (suda çözünebilir kuru madde) yüksek, organik asit
miktarının ise düşük olmasıdır.
Malatya kayısısının yaklaşık 3–3,5 kilo yaşından bir kilo kuru kayısı elde edilirken diğer
kayısı çeşitlerinin ancak 5–7 kilosundan bir kilo kuru kayısı elde edilebilmektedir. Malatya
kayısısı renk, şekil, tat, aroma ve irilik bakımından birbirinden farklı çok sayıda çeşide
sahiptir. Temmuz ayında milyonlarca ağaçtan toplanan kayısı kurutulur ve çoğunluğu
yurtdışına, bir bölümü ise iç piyasaya satılır. Son yıllarda yaş kayısı satışında artış
görülmektedir.
Yöre halkının mişmiş dediği Malatya kayısısının Hacıhaliloğlu, Kabaaşı, Soğancı, Hasanbey,
Çöloğlu, Çataloğlu ve Şekerpare adıyla bilinen çeşitleri kurutulup işlenmekte, ardından
paketlenmekte ve satışa sunulmaktadır.
Kayısı, insan vücudu için önemli ve gerekli
bileşiklere
sahiptir.
Mineral
maddelerden
potasyum, fosfor, kalsiyum, demir ile A
vitamini(β-karoten) bakımından zengindir. A
vitamini, organizmanın ve sağlıklı hücrelerin
direncini
artırarak
vücudu
kansere
karşı
korumaktadır. Bu koruyucu aktivite sigara ve
alkol kullananlar için daha da önemlidir. Diğer
taraftan, A vitamin açısından zengin olan kuru
kayısının yaşlanmayı geciktirici, kan yapıcı bir besin olduğu, cilt güzelliğine ve saça olumlu
etki yaptığı bilinmektedir. Kayısı, diyet lifi bakımından da çok zengindir. Diyet lifi, sindirim
sistemi için çok yararlıdır.
Malatya'nın geçit iklimi ve kireçli topraklarına yüzlerce yıllık bir süreçten sonra adapte olan
kayısılar oldukça hassas bir meyve olduğundan başka iklim ve toprak koşullarına
götürüldüğünde çoğu kez aynı kalitede verim alınamaz.
Kayısı binlerce Malatyalı aileye geçim kaynağı, ekmek parası demektir. Sadece Malatyalılar
faydalanmaz bu güzel meyveden. Hasat zamanı başka illerden mevsimlik işçiler gelir, onlar
da bütçelerine katkı sağlarlar.
Arz analizi tabloları;
Değerin bilinirliği; Bölgesel seviyede B, Ülke seviyesinde T,
Milletlerarası seviyede: M
1- Milli Park ve benzeri sahalar
Adı
İlçesi
Bilinirlik
Nemrut Dağı Milli Parkı
Pütürge
M
Turgut Özal Tabiat Parkı
Merkez
T
Beydağı Tabiat Parkı (tescil
aşamasında)
Merkez
T
Orduzu Çınar Ağacı
Merkez
T
Ormaniçi Köyü Çınar Ağacı
Pütürge
T
Kozluk Vadisi Yaban Hayatı
Geliştirme Sahası (tescil
aşamasında)
Arapgir
T
Devlet ve Genel Avlaklar (tescil
aşamasında)
Arapgir, Arguvan
T
Karakaya Baraj Gölü
Battalgazi, Kale
M
Aslantepe Höyüğü (arkeolojik
alan)
Merkez
M
Tepehan B Tipi Mesire Alanı
Pütürge
B
Malatya Kent Ormanı
Merkez
B
Hekimhan Geyik ve Dağ Keçisi
Üretim İstasyonu
Hekimhan
B
Kınalı Keklik Üretim İstasyonu
Merkez
T
Önemli Bitki Alanları
Akçadağ, Darende-PütürgeBattalgazi, Kale
T
Malatya’da bulunan Milli Park ve benzeri sahalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
 - İnsanların doğa sevgisi ve dolayısıyla doğa - Doğa turizmi bilincinin hizmet sunumu
turizmine olan ilgi ve talebinin gün geçtikçe açısından
artarak yükselmesi,
bakıldığında
yeni
yeni
fark
edilirliği,
 - İlimizin zengin tarihi ve kültürel birikimi - İlin bilinirlik düzeyi yüksek değildir. Benzer
ve
potansiyel
doğa
turizmi
alanlarının biçimde Tanıtım yetersizdir.
 - Kalifiye personel bulma sorunu,
zenginliği,
 - İlimizin farklı
ulaşım bağlantılarının - Özellikle kırsal kesimin çekingenliği ve bilgi
kesişme noktasında olması,
eksikliği
ile
devletin
mali
olanaklarını
- Şehrimizin her alanda (ulaşım, konaklama, kullanmada deneyimsiz ve çekingen olmaları,
altyapı, kentsel donatı, girişimcilik..) hızla
 - Doğal kaynak değerlerin araştırılarak açığa
gelişerek kaliteli hizmet sunulması
çıkarılmadığı, bilinenlerin ise tanıtım ve
noktasında yükselmesi
programlı sunumunun yapılamadığı,
 - İlçelerde yeterli yapı ve tesislerin olmayışı,
 - Yeterli uzman olmaması, Kurumların doğa
turizmi konusunda personel ve mevzuat
olarak henüz güçlü bir yapıya ulaşmaması,
- Doğa turizmi faaliyetlerinin çok geniş bir
alanda dağılım göstermesi planlamayı
güçleştirmektedir.
- Sivil Toplum Kuruluşlarının Kapasite
Eksikliği
Tehditler
Fırsatlar
 - İlimizin gelişmişlik göstergeleri itibari ile - Doğu ve Güneydoğu’da Yaşanan Turizm
Sektörü Talebi Daralması ve tur güzergahının
bölgenin en gelişmiş ili olması,
 - Turizm talebi eğilimindeki değişimlerin değişmesi,
ilimiz potansiyeline uygun olması,
 -
Kalkınma
ajanslarının
doğa
 - Doğa turizmi amaçlı kullanılan alanların
turizmi
projelerini desteklemesi,
doğayı tahrip edici talepler nedeniyle baskı
altında olması,
 - Köyde yaşayan halkımızın ve STK’ların - Doğal alanlara insan baskısının artması,
amaca uygun olmayan farklı arazi kullanım
doğa turizmine yönelik talepleri,
taleplerinin olması.
- Bölge itibariyle doğa turizm açısından
cazip olan bir konumda bulunması.
- İlde ki konaklama transit geçenlerin yaptığı
konaklama ve molalardan oluşmaktadır.
Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliştirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliştirilmesine yönelik stratejik kararlar;
 1 - Kurumların doğa turizmi konusunda uzman personel yetiştirmesi ve çekingen olan
yöre halkının cesaretlendirilmesi,
 2 - Mevzuat eksikliklerinin en kısa sürede tamamlanması,
 3 - Doğal kaynak değerlerin araştırılarak açığa çıkarılması, bilinenlerin ise tanıtım ve
programlı sunumunun yapılması,
 4 – Potansiyel olan İlçelerde yeterli yapı ve tesislerin yapılması için halkın
özendirilmesi, teşvik verilmesi ve kullandırılması sağlanması,
 5 - İlimizin zengin tarihi ve kültürel birikimi ve potansiyel doğa turizmi alanlarının tüm
iletişim kanalları kullanılarak tanıtımının sağlanması,
 6 – Yöre halkının pansiyonculuk, rehberlik, doğal ürün yetiştiriciliği, ağırlama ..vb
konularda eğitilerek kaliteli hizmetin sunulması,
 7 –Turizm şirketleri ile ortak hareket edilerek ilimiz doğa turizm tur güzergâhlarının
belirlenmesi ve turlar düzenlenmesinin sağlanması,
 8 - Doğa turizmi amaçlı kullanılan alanların doğayı tahrip edici talepler nedeniyle baskı
altında olmasını önlemek amacıyla gerekli yasal önlemlerin alınması ve denetimlerin
yapılması,
 9- Doğa Turizminin doğa ve turizm açısından sürdürülebilir olması sağlanmalıdır.
2
- Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Adı
İlçesi
Bilinirlik
Orduzu Pınarbaşı Mişmiş Park
Mesire Alanı
Merkez
B
Horata Mesire Yeri
Merkez
B
Gündüzbey Mesire Alanı
Yeşilyurt
B
İnekpınarı Mesire Yeri
Yeşilyurt
B
Takaz Mesire Alanı
Doğanşehir
B
Beypınar Mesire Alanı
Doğanşehir
B
Hasançelebi Ilıca Mesire Yeri
Hekimhan
B
Malatya Evleri
Merkez, Yeşilyurt, Arapgir,
Akçadağ, Doğanşehir,
Darende
B
Girmana Vadisi
Hekimhan
B
Kozluk Çayı Kayarası Kanyonu
Arapgir
B
Erkenek Kanyonu
Doğanşehir
B
Ayvalı ve Ozan Kanyonu
Darende
D
Sultansuyu Harası
Akçadağ
T
Sarıçiçek Yaylası
Arapgir-Arguvan
T
Yamadağı Yaylası ve Kayak
Tesisleri
Hekimhan
B
Yazılı Mağara
Arapgir
B
Tarhan Köyü Mağaraası
Arapgir
B
Sulu Mağara
Doğanşehir
B
Ansır Mağarası
Yazıhan
B
Buzluk Mağarası
Yazıhan
B
Malatya’da bulunan Milli Park ve benzeri sahalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
 - İnsanların doğa sevgisi ve dolayısıyla - Doğa turizmi farkındalığının oluşmamış
doğa turizmine olan ilgi ve talebinin gün olması,
 - Çevre bilincinin yeterince yerleşmemiş
geçtikçe artarak yükselmesi,
 -
İl
ve
ilçelerde
yer
alan
doğal olması,
güzelliklere, mesire yerlerine yapılan - Ulusal alanda tanıtım yetersizliği,
günlük gezilerin turizm açısından önemli - Kış turizmine yönelik yatırımların henüz
yer tutması.
planlama safhasında olması,
 - Turistlerin büyük bir kısmının il
genelinden oluşması.
Fırsatlar
Tehditler
 - Kalkınma ajanslarının doğa turizmi - Doğa turizmi konusunda yeterli bilinç ve
tecrübenin olmayışı,
projelerini desteklemesi,
 -
Köyde
STK’ların
yaşayan
doğa
halkımızın
turizmine
talepleri,
ve - Doğal alanların tahrip edici talepler
yönelik nedeniyle baskı altında olması,

Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliştirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliştirilmesine yönelik stratejik kararlar;
 1 - Kurumların doğa turizmi konusunda uzman personel yetiştirmesi ve çekingen olan
yöre halkının cesaretlendirilmesi,
 2 - Doğal kaynak değerlerin araştırılarak açığa çıkarılması, bilinenlerin ise tanıtım ve
programlı sunumunun yapılması,
 3 – Potansiyel olan İlçelerde yeterli yapı ve tesislerin yapılması için halkın
özendirilmesi, teşvik verilmesi ve kullandırılması sağlanması,
 4 – Yöre halkının pansiyonculuk, rehberlik, doğal ürün yetiştiriciliği, ağırlama ..vb
konularda eğitilerek kaliteli hizmetin sunulması,
3
- Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Adı
İlçesi
Bilinirlik
Karakaya Baraj Gölü
Battalgazi, Kale
M
Kaptaj Suyu
Yeşilyurt
T
İspendere Şifalı İçme Suları
Merkez
T
Balaban İçmesi
Darernde
B
Harap Şehir İçmesi
Doğanşehir
B
Balıklı Çeşme
Arguvan
B
Malatya’da bulunan Milli Park ve benzeri sahalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
 - Doğal tedavi yöntemlerine olan talebin artması,
Yeterli
tanıtım
ve
ulaşılabilirliğin
sağlanamaması,
 - Kaptaj suyunun Doğal kaynak suyu - Alanların kullanıma açılabilmesi gerekli
olması ve cazibesi ile ilin ihtiyacı olan yasal, fiziki ve sosyal düzenlemelerin
suyu karşılaması,
yapılmaması,
planlama
ve
uygulama
 - Su sporlarına olan ilginin artması ve projelerinin olmayışı,
sulak alanın çok amaçlı kullanıma uygun - Yeterli yapı ve tesislerin olmayışı,
 -Mali kaynakların yetersiz kalması,
olması,
 -Sulak
alanın
biyoçeşitlilik
zengin
içermesi,
Fırsatlar
Tehditler
 - Tüm kamu kurum ve kuruluşlar ile sivil - Yeterli koruma ve gerekli önlemlerin
toplum
kuruluşları
ve
İnönü alınmaması
nedeniyle
alanların
yok
Üniversitesinin şifalı sular ve sulak olması,
alanların
doğa
değerlendirilmesi
olması,
turizmi
konusunda
açısından - Doğa turizmine açılacak alanların
istekli dokusu,
orijinalliği
korunması ve kullanımı,
bozulmadan
Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliştirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliştirilmesine yönelik stratejik kararlar;
 1 – Doğal tedavi yöntemlerinden şifalı sulara olan talep artışı bu alanların tanıtımı ve
işletmecilerin yatırımlara yöneltilmesi bakımından fırsat olarak kullanılmalıdır.
 2 - Sulak alanın zengin biyoçeşitlilik içermesi, Su sporlarına olan ilginin artması ve
sulak alanın çok amaçlı kullanıma uygun olması avantajları ile tanıtımı yapılacak sulak
alanlara talep artışı sağlanmalıdır.
 3 – Tüm kamu kurum ve kuruluşlar ile İnönü Üniversitesinin şifalı sular ve sulak
alanların doğa turizmi açısından değerlendirilmesi için planlama ve yatırıma yönelik
girişimleri, özel yatırımcılara ivme kazandıracaktır.
 4 – Potansiyel olan İlçelerde yeterli yapı ve tesislerin yapılması için halkın
özendirilmesi, teşvik verilmesi ve kullandırılması sağlanması,
 5 - Doğa turizmi amaçlı kullanılan alanların doğayı tahrip edici talepler nedeniyle baskı
altında olmasını önlemek amacıyla gerekli yasal önlemlerin alınması ve denetimlerin
yapılması,
4
- Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Adı
İlçesi
Bilinirlik
Tohma Kanyonu
Darende
T
Günpınar Şelalesi
Darende
T
Malatya’da bulunan Milli Park ve benzeri sahalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
 - Harika doğası, Peyzaj bütünlüğü, temiz - Ziyaretçi kapasitesinin zaman zaman
bakımlı ve planlı alanı, piknik yapma ve yüksek ve otopark alanlarının yetersiz
su sporları balık tutma imkanlarının bir olması,
 - Ziyaretin yılın her ayına dağılmaması,
arada olması,
 - Din turizmi ile aynı sahada yer alması -Halkın direk katılımının ve söz sahibi
ve
ülke
genelinde
tanındığından
il olmasının sağlanamaması,
dışından da alanın ziyaret edilmesi,
 - Vakıf aracılığıyla yönetim planları,
denetim ve kontrolün yapılması,
 - İlimizde nadir bulunan şelale ile aynı
alanda yer alması.
Fırsatlar
Tehditler
 - Malatya-Ankara şehirlerarası Karayolu -
Kapasitenin
üzerinde
kullanımdan
kaynaklanan insan baskısının artması
üzerinde olması,
 - İl ve ülke geneli ziyaretçi portföyünden nedeniyle doğal yapıya zarar verilmesi,
oluşması,
 - Alan düzenlemelerinde doğal yapıya
 - Konaklama, yeme içme gibi yapı ve uyumlu yapı ve tesisler tercih edilmemesi,
tesisler imkanlarının daha iyi olması,
 - Alanda yüksek oranda yapılaşmaya
- Bölge insanının doğa turizm konusunda
bilinçli ve destekler yapıya sahip olması.
gidilmesi,
Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliştirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliştirilmesine yönelik stratejik kararlar;
 1 – Doğa turizm rotalarını detaylandırılmalıdır,
 2 -Doğal kaynak değerleri korunmalı ve turizm ürünü haline getirilmelidir,
 3 – Alanların gelişim planları yapılarak ziyaretçi kapasiteleri belirlenmeli ve kullanım
kapasitesi üzerine çıkılmamalıdır,
 4 – Yöre halkının pansiyonculuk, rehberlik, doğal ürün yetiştiriciliği, ağırlama ..vb
konularda eğitilerek kaliteli hizmetin sunulması,
5
- Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Adı
İlçesi
Bilinirlik
Akçadağ
Levent Vadisi
T
Malatya’da bulunan Milli Park ve benzeri sahalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
 - Malatya Kayseri karayolu üzerinde - Yerli halk tarafından ilginç olarak
bulunması,
değerlendirilemeyeceği,
 - Levent Vadisinin Jeopark özelliğine - Sadece görsel özelliği bulunması ve
sahip olması,
alanda hiç bir yapı ve tesisin olmayışı,

 - Malatya iline çok yakın olması,
 - Yarış atı yetiştirme çiftliği, barajı ve
mesire alanlarını bir arada bulundurması,
 - Malatya Valiliğince projelendirme ve
yatırımların takip edilmesi,
Fırsatlar
Tehditler
 - İlimizin gelişmişlik göstergeleri itibari - Doğa turizmi amaçlı kullanılan alanların
doğayı tahrip edici talepler nedeniyle
ile bölgenin en gelişmiş ili olması,
 - Turizm talebi eğilimindeki değişimlerin baskı altında olması,
- Kurumların doğa turizmi konusunda
kararlı ve sürdürülebilirliğini sağlayacak
 - Kalkınma ajanslarının doğa turizmi
şekilde hareket etmemeleri,
projelerini desteklemesi,
ilimiz potansiyeline uygun olması,
 -
Köyde
STK’ların
yaşayan
doğa
halkımızın
turizmine
ve
yönelik
talepleri,
- Bölge itibariyle doğa turizm açısından
cazip olan bir konumda bulunması.
Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliştirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliştirilmesine yönelik stratejik kararlar;
 1 – Alanın jeolojik yapısı ve tanıtımının yapılarak ziyaretçi kapasitesinin arttırılması,
 2 – Ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri yapı ve tesislerin yapılması,
 3 – Bölge içerisinde doğa potansiyeline sahip alanlarla birlikte değerlendirilmesi, alana
turlar düzenlenmesi ve tur güzergahlarına eklenmesinin sağlanması,
4.5 MALATYA İLİNDE DOĞA TURİZİM ÇEŞİTLERİ
1-Dağ Turizmi
Dağcılığın birçok dildeki adı “Alpinizimdir” Bu
etkinliğin
bir
spor
dalı
şekline
dönüşümü
ve
yaygınlaşması, büyük ölçüde Alp Dağlarında olduğu
için bu isim uygun görülmüştür. Himalayalar’da
dağcılığa himalayalizm, And Dağlarında yapılana
Andizm dendi. Türkçe’de bu etkinliğe verilen isimde
herhangi bir dağ tercihi yapılmamış ve İngilizce’deki gibi genel anlamda “dağcılık” sözcüğü
benimsenmiştir (Altan, 2006: 54).
Türkiye’de son yıllarda üniversitelerin dağcılık kulüpleri ile başlayan dağcılık, seyahat
acenteleri tarafından paket turların gerçekleştirildiği bir turizm türü olarak giderek
gelişmektedir. (Kozak ve diğerleri, 2008: 23).
Türkiye, çeşitli yükseklikteki dağları, dağların yapısal durumları, orman ve manzara
güzellikler ve doğal zenginlikleri ile dağ turizmi için oldukça elverişli bir coğrafyadır. Hem
sportif hem de kültürel etkinlikleri barındıran dağ turizmi, insanın doğa ile ilişki kurarak
fiziksel ve değişiklik arayanlara doğa yürüyüşü, tırmanma, dağ bisikletiyle geziler,
orienteering (yön bulma), kaya tırmanıcılığı, yamaç paraşütü, karlı ve buzlu alanlarda botla
kaymak (snow-spee rafting), kızak (snow-scating) gibi çeşitli rekreasyonel faaliyetler ve spor
olanakları sunmaktadır (Kınacı ve diğerleri, 2011: 57).
2-Yayla Turizmi
Yaylalar, geleneksel olarak yöre insanlarının yaz aylarında özellikle hayvanlarını otlatmak
amacıyla çıktıkları, yüksek bölgelerde konumlanmış yerlerdir. Özgün doğal yapılarının yanı
sıra kültürel kimlikleriyle de oldukça cazip bir turizm potansiyelini oluşturmaktadır. Söz
konusu potansiyelin doğa yürüyüşleri, kış sporları, kanorafting, çim kayağı vb. gibi
aktivitelerle desteklenmesi durumunda ülkemizdeki sürdürülebilir turizm uygulamalarına
uygun ortamları sunmaktadır (Altan, 2006: 53).
Türk kültüründe yaylaların önemi çok büyüktür. Özellikle Yörük Türkmen geleneğinin
yaşatılmasında yaylada yapılan festival ve etkinlikler ülkemizin birçok yerinde yaygındır.
Akdeniz ve Ege Bölgesi’ni sıcak yaz günlerini yaylada geçirmek isteyen halk yaylalardaki
otantik kültürü yaşarken oraların turizm gelirlerine de katkı bulunurlar. Torosların üst
kesimleri ve İç Ege’nin yüksek kesimlerinde bulunan yaylalar en çok tercih edilen ekoturizm
bölgeleridir. (İzmir master planı)
Türkiye de ekoturizm etkinlikleri arasında
en fazla yayla turizmine olmaktadır.
Dünyada olduğu kadar Türkiye’de zengin
yaşama kültürü içindeki yayla yaşantısı
çok önemli yer tutar. Yaylalar, bakir
tabiatın kirlenmemiş havasını; billur gibi
soğuk suları; yazın en sıcak günlerde bile
korunma ferahlatıcı serinliği; büyüleyici
güzellikte manzaraları; hormonsuz ve
dalında yavaş yavaş olgunlaşan bitkileri;
tabii ortamlarında yetişen hayvanlardan elde edilen ve yapılan gıdaları da sunarlar. Habitatı
bozulmamış bir çevrede yaşayan bin bir çeşit yabani hayvan ve bitki, insanı televizyonlarda
izlenilen belgesellerin kurmaca aleminden kurtarıp gerçek hayatın bir parçası kılar
(www.turizm.gov.tr).
Günümüzde büyük şehirlerde yaşayan insanların şehir gürültüsü ve kirliliğinden kaçıp, doğal
güzelliklere sahip olan sessiz alanları tercih etmelerinin doğal bir sonucu olarak, özellikle kıyı
şeridindeki, tatil yörelerinin sıcak ve nemli havasına karşılık yaylaların çok çeşitli bitki
örtüsüne sahip olması, ormanları krater gölleri, ırmakları, dereleri, tarih, kültürel ve arkeolojik
değerleri, dağ ve doğa yürüyüşleri, rafting, kış sporları, av ve spor olta balıkçılığı, çim kayağı,
şifalı suları, yayla şenlikleri ve el sanatları gibi değerleri taşıması nedeniyle bu bölgenin
turizm çekim merkezi olmalarına olanak sağlamaktadır (Kozak ve diğerleri, 2008: 26).
Yayla turizmi, yaylalarda yapılan şenlikler, festivaller, yayla yaşantısı bozulmamış doğa
güzelliklerinin görülmesi gibi faaliyetleri kapsamaktadır. Fakat kuş gözlemciliği, av
faaliyetleri, doğa yürüyüşü, bitki inceleme, bisiklet turları gibi tek başlarına birer turizm
aktivitesi olabilecek etkinliklerle birleştirilerek kapsamı zenginleştirilmektedir. Yaylaların
turizme kazandırılması ve potansiyellerin belirlenmesi amacıyla Turizm Bakanlığınca 1990
yılında ‘Yayla Turizm projesi’ adı altında bir çalışma başlatılmıştır. Proje ile yaylaların doğal
güzellikleri, etnolojik ve diğer çekicilik yaratan özellikleri, koruma-kullanma dengesi
içerisinde turizm amaçlı değerlendirilmesi hedeflenmektedir (Uçar ve diğerleri, 2010: 37).
Yayla turizmine yönelik gelişen bu talep yayla turizminin yapıldığı bölgelerde çevrenin
korunması ve toplumsal bağlamda olumsuzlukların engellenmesi gerekliliğini de beraberinde
getirmektedir. Yayla turizminin çevresel ve toplumsal düzeyde olumsuzluklara neden
olmaması için çevreyi gözeten bir planlamayla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yayla
turizminden beklenen hedeflere ulaşılabilmesi, çok çeşitli sayıdaki hizmetin etkinlik ve
verimlilikle yürütülmesine bağlıdır (Kınacı ve diğerleri, 2011: 55).
3-Kış Turizmi
Kış turizmi; kış sporları ve rekreasyon eylemleri
yüksek dağlık kuşaklarda gerçekleşmektedir. Dağlık
alanlarda; yerleşme merkezlerine uzaklığı, konumu
,ulaşımı ve sundukları olanaklar ölçüsünde nitelik
kazanırlar. Kayak sporu başta olmak üzere diğer
rekreatif özellikler kış mevsiminin yegana turizm
eylemidir (Demir, 2000).
Kış turizmi turizmin çeşitlenmesi açısından mevsim itibari ile sönük geçen kış aylarının
değerlendirilmesi ve kış aylarındaki turizm eylemlerinden gelir elde etmesi sağlamak
açısından amaç olabilmektedir (Beyhan, 2004).
4-Tarım ve Çiftlik Turizmi
Kırsal
alanlarda
tarıma
dayalı
turistik
etkinliklere tarım turizmi (agroturizm) denir.
Şehrin yoğun iş hayatından bunalan insanlar
sakin bir köy yaşamını arzularlar. Köy
hayatının içinde hafta sonlarını veya yaz
tatillerini
değerlendirmek
üzere
küçük
bahçeleri olan köy evlerinde zevk amacıyla
tarım ürünleri yetiştirir, yerel halkın tarım
etkinliklerine
bölgelerin
katılırlar.
yerel
Böylece
halkıyla
kırsal
etkileşimde
bulunarak gelirlerine turizm yoluyla katkıda bulunurlar. (İzmir master planı)
Aileleriyle birlikte doğal bir köy hayatını özleyen bu insanlar için büyükşehirlerimize yakın
kırsal bölgeler önemli bir potansiyele sahiptir. Tarım turizmi yada diğer adıyla agro-turizm,
uluslar arası turizmin gelişmesi sonucu tarımsal faaliyetlerin yapıldığı ve doğal çekiciliklere
sahip alanlarda ortaya çıkmıştır. Bu turizm çeşidi, çoğunlukla, kırsal alanda yapılan tüm
turizm faaliyetlerini kapsamaktadır. (Uçar ve diğerleri, 2010: 35).
Tarım turizm, çeşitli ulusal kalkınma programlarıyla kırsal kalkınmayı sağlamak için şimdiye
kadar olan tarımsal ürüne odaklı yapısından, tarımsal kültür pazarlamasını temel alan bir
yapıya dönüştürülmektedir. Böylece ulusal ekonominin kalkınmasında yeterince önem
gösterilmeyen kırsal bölgelerdeki kaynakların daha verimli kullanılması mümkün olmaktadır.
Tarım turizmi ekoturizme benzer olmakla birlikte, çekicilik alanı sadece doğa manzarası
değil, aynı zamanda kültürel bir manzaradır. Eğer yöreye gelen turiste sunulan çekicilikler,
yörede yaşayan insanların gelir düzeyini artırıyorsa, tarım turizmi bölgesel gelişimi de
artıracaktır. Bunun için tarım turizmiyle geçinen insanlar tarımsal çeşitliliğe önem
vermektedirler. Tarımsal çevre, tarımsal üretim ve tarımsal barınma ile doğrudan bağlantılı
turizm ürünlerini içermektedir. Kapalı alanda ya da kamp yapmak suretiyle bir çiftlikte
barınma, eğitsel geziler, yemekler, eğlendirici faaliyetler, çiftlik ürünlerinin ve el sanatlarının
satışı, bu kapsamda değerlendirilmektedir. Tarım turizmine bağlı olarak, turiste köyde ve
çiftliklerde turistik hizmet kullanma imkanı sağlayan yerel halk, turistik bölgelerdeki boş
arazilerini kamping alanı olarak turizme açma imkanı bulmaktadır. Yerel halkın bu alanları
turizm amaçlı kullanabilmesi, düşük maliyetlere katlanarak tarımsal üretimden çok daha fazla
gelir elde etmesini sağlamaktadır. Tarım ve turizmin yoğun olduğu yörelerde, çiftlik
turizmine olan talebin artması sonucunda, eski ve karakteristik çiftlik evleri yerli ve yabancı
turistlere konaklama imkanı sağlamaktadır. Kırsal alanın basit yaşam koşulları, az bir
sermayeyle çiftlik evlerinin turistik ihtiyaçlara cevap verebilecek hale getirilmesini mümkün
kılmaktadır. Günümüzde, tarım turizmi arzındaki gelişmeler, bu alanlardaki turizm
faaliyetlerinin cazibesi ve çekiciliğini giderek arttırmaktadır (Uçar ve diğerleri, 2010: 35).
5-Termal Turizm
İnsanların tarihin ilk çağlarından beri sağlık amaçlı özellikle termal suların bulundukları
yerlere gittikleri bilinmektedir. Benzer şekilde, dünya tıp alanında gelişmiş ülkelerde sağlık
turizmine yönelik önemli oranlarda talep olduğu görülmektedir. (Kozak ve diğerleri, 2008:
20).
Termal
turizmi,
değerlendirilen,
sağlık
turizmi
içeriklerinde
erimiş
içerisinde
mineral
bulunan maden sularının dinlenme, zindeleşme,
tedavi vb amaçlarına dönük olarak kullanımından
doğan bir dizi ilişkilerden kaynaklanmaktadır.
(Kozak ve diğerleri, 2008: 20).
Termal turizm yirmi birinci yüzyılın ihtiyacı haline gelen bir turizm şekli olmaktadır.
Günümüzde yaşam koşulları ve çevre sorunları insanoğlunun sağlığını bozmakta ve bozulan
sağlığını tekrar iyileştirmek için bu duruma çare düşünülmektedir. Çare olarak da, sağlığına
iyi gelecek yerlere seyahat ve oradaki temel su kaynaklarından yararlanmak düşünülmüştür.
Eskiden bu seyahatler halk arasındaki söyleyişlerden kaynaklanırken şimdi tıp dünyasındaki
uzman kişilerin yönlendirilmesiyle yasal boyutlarda bir olay halini almıştır (Altan, 2006:
100).
Termalizm, tabii şifalı su kaynaklarıyla uygulanan bir tedavi sistemidir. Turizm bakanlığı
yayımlarında ise termalizm, mineralize termal suların ve çamurların kaynağın bulunduğu
yörenin çevre ve iklim koşullarıyla birlikte insan sağlığına katkı sağlamak amacıyla uzman
hekim denetim ve programında, destek tedavilerle (fiziki tedavi, rehabilitasyon, egzersiz,
psikoterapi, diyet, iklim kürü, mekanoterapi) koordineli kür uygulamaları için gerçekleştirilen
turizm hareketleri “termalizm” olarak adlandırılmaktadır (Turizm bakanlığı, 1993). Bu
özelliklerinden dolayı termalizm dünya turizm hareketlerine katılımda belirli en eski
motiflerden biri olarak değerlendirilmektedir (Uçar ve diğerleri, 2010: 35).
Günümüzde dünyada termal turizm amaçlı olarak Almanya’da ve Macaristan’da 10 milyon
kişi, Rusya’da 8 milyon kişi, Fransa’da 700 bin kişi, İsviçre’de 800 bin, İspanya’da 400 bin
kişi termal turizme katılmaktadır. Türkiye’de de toplam 1300 termal kaynak içerisinden aktif
olarak kullanılan 240 adet kaplıcadan 7 milyon kişi faydalanmaktadır. 101 Görüldüğü üzere
pek çok ülke kaplıca, ılıca gibi şifalı sular merkezlerinden alternatif tıp teknikleri ve doğal
tedavi yöntemleri açısından yararlanmaktadır ve ekonomik açıdan fayda da elde etmektedir.
(Altan, 2006: 101).
Dünyada termal turizm özellikle Almanya, Avusturya, İtalya, Macaristan, Belçika, İsveç,
Romanya ve Fransa gibi ülkelerde modern tıp teknikleri ve diğer tedavi olanaklarıyla birlikte
bütünleşmiş
olarak
tedavi
amaçlı
kullanılmaktadır.
Konuyu
Türkiye
açısından
değerlendirdiğimizde; Türkiye, Alp-Himalaya orojenik kuşağı üzerinde bulunmaktadır ve bu
konum ülkemizi, satıh suların derinliklerine inerek ısınması, madenin eniyiler ile yüklenmesi
ve basınç kazanarak tekrar yüzeye çıkması sonucu oluşan termal suları açısından çok zengin
kılmaktadır. Ülkemiz sahip olduğu bu kaynaklar bakımından dünyada ilk yedi ülke arasında
yer almaktadır. Türkiye’nin termal suları, özellikle Uluslararası Kaplıcalar Birliği (FITEC)
tarafından belirlenen sıcaklık seviyeleri, debileri, fiziksel-kimyasal özellikleri bakımından
Avrupa’daki termal sulardan daha üstün niteliklere sahiptir (Uçar ve diğerleri, 2010: 35).
Termal turizme katılanlar, konaklama, yeme-içme, eğlence giderlerinin yanı sıra
talep ettikleri sağlık hizmetleri için de ayrı bir harcan a yapmaktadırlar. Sağlık için
ayrılan paradan tasarruf etmenin zor olduğu dikkate alı ursa termal turizmin kişi
başı harcama gideri yüksek olan bir turizm çeşiti olduğu aı daşıimaktadır. Termal
turizm etkinlikleri, ülke ekonomilerine olan önemli katkılara: m yam sıra turizm
sezonunu mevsimsel olmaktan çıkarıp, tüm yıla yaymasıyla da ö lemlidir. Böylece yıl
boyunca turizm talebi yaratılmış ve istihdam sürekliliği sağlann ış olmaktadır. (Kınacı
ve diğerleri, 2011: 70).
6-Kano ve Rafting Turizmi
Rafting ‘raft’ olarak adlandırılan şişme botlarla,
akış hızı yüksek nehirlerde yapılan bir spor
türüdür. Kano ise yine aynı tür akarsularda
yapılan fakat bot şeklinin uzun, ince olması ve
grupların 2’şer kişiden oluşmasıyla raftingten
ayrılan bir spordur. Her iki spor türünde de amaç
aynıdır. Grup elemanları, kürekleri uyum içinde
çekip, içinde bulundukları botu yönlendirerek kayalar ve engeller arasından devirmeden
geçirmeye çalışırlar. Kısaca ‘akarsu Krosu’ diye de adlandırılan ve takım ruhunun ön planda
olduğu ratinf 6-8 kişilik gruplarla yapılmaktadır. Dünya’da ilk kez 1969 yılında Büyük
Kanyon’daki Colarado Nehri üzerinde, ülkemizde ise ilk kez 1992 yılında Çoruh Nehri’nde
yapılmıştır (Uçar ve diğerleri, 2010: 38).
Rafting de diğer doğa sporları gibi doğayla iç içe yapılan bir etkinliktir. Doğanın içindeyken,
onun kurallarının iyi bilinmesi ve ona uyum sağlanması gerekmektedir. Amaç akarsuyu
yenmeye çalışmak değil, onun ritmine uymaktır. Rafting turunda dikkat edilmesi gereken
konular (Altan, 2006: 106):

İyi bir yüzücü olunmalı

Mutlaka can yeleği takılmalı

Güvenlik için kask takılmalı

Mutlaka en az iki yada üç kişilik gruplarla çıkılmalı

İlkyardım konusunda bilgi sahibi olunmalı.
7-Dağ ve Doğa Yürüyüşü (Trekking)
Dağcılık etkinliğine göre daha hafif bir etkinlik olan doğa yürüyüşlerinden en çok bilineni
trekkingdir. “uzun ve zorlu yolculuk” anlamına gelen trekking daha çok dayanıklılık
gerektirir. Doğa yürüyüşlerinin hafif olanları yaşlılar ve çocuklar için de uygundur. Doğa
yürüyüşleri sırasında doğanın güzellikleri görülebilir ve fotoğraflanabilir. Trekking dışında
yürüyüş uzunluğu, zorluk derecesi ve konaklama göre adlandırılan hiking ve expedition
olarak çeşitlendirilen doğa yürüyüşleri bulunmaktadır. (İzmir master planı)
Alp Himalaya kuşağı üzerinde yer alan
ülkemiz
dağ
ve
sıradağları,
flora
ve
faunasıyla doğa yürüyüşleri için önemli bir
potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin planlı
bir yaklaşımla turizm olgusu içerisinde
değerlendirilmesi, böylece turizmin tür ve
aktivitelerinin
zenginleştirilerek
arz
kapasitesinin geliştirilmesi, alternatif turizm
alanlarının koruma-kullanma dengesi içerisinde hizmete sunulması, tanıtılması, farklı
yörelerin turizmin ekonomik ve sosyal katkılarından yararlandırılması açısından önemlidir
(Akpınar, Bulut, 2010).
8-Atlı Doğa Yürüyüşü
Turizmin çeşitliliği içerisinde yer alan atlı doğa
yürüyüşleri tarihi ve doğal güzelliklerin bulunduğu
yörelerimizde düzenlenen günübirlik veya birkaç
günlük gezi programları ile yapılmaktadır. Orman içi
ekoturizm alanlarına yakın olan at çiftliklerinde
verilecek birkaç günlük binicilik eğitimi ile faaliyet
gerçekleştirilebilir. Ekoturistler hem ata binmenin
zevkini hem de doğanın güzelliklerini izleme olanağı
elde ederler (Altan, 2006: 58).
9-Bisiklet Turizmi
Bisiklet bir spor dalıdır. Yaklaşık 100 yılı aşkın
bir tarihi geçmişi vardır. Kısa yolculuklarda
kolay ve ekonomik bir ulaşım sağlar. Birçok
insan için çocukluktan kalma nostaljik bir ulaşım
aracıdır. Bununla birlikte bisiklet sevgisi birçok
insanda spor haline dönüşmüştür. Bisikletin motorsuz ve doğa dostu olması insanların
sevgisini kazanmasında başka bir etkendir. Yine bisiklete binerken önemli derecede enerji
harcanması nedeniyle sağlıklı yaşam için de önemli bir araçtır. Bütün bu özellikler bisiklet
sporunu geliştirmiş ve tüm dünyada ciddi organizasyonlar yapılır hale gelmiştir. Doğal
güzellikler içinde spor yaparak dolaşma olanağı sunan bisiklet aktiviteleri bugün birçok kulüp
ve dernek tarafından bir turizm aktivitesine dönüştürülmüştür. Ülkemizin birçok bölgesi
bisiklet aktiviteleri için uygun mekanlar sunar. (İzmir master planı)
10-Mağara Turizmi
Doğal süreçler sonucunda oluşmuş yer altı
oyuğuna “mağara” adı verilmektedir. Genel
olarak yer altı boşluğu ya da birbirine bağlantılı
boşluklar sistemini içeren mağaralar işlevlerine
ve
yapılarına
göre
tanımlanmaktadırlar.
“obruk”
Turizm
olarak
da
türlerinin
geliştirilmesi kapsamında, Türkiye’de turizm
hareketlerinin diğer bölgelere ve yılın diğer
aylarına yaygınlaştırılması amacıyla son yıllarda mağara turizmi konusunda yapılan
çalışmalar artış göstermektedir. Türkiye’de halen insan eli değmemiş binlerce mağaranın
bulunması, bu turizm türünün gelencekte daha fazla gelişeceğini göstermektedir. Turizm
bakanlığı, 1000 dolayındaki mağaranın turizme kazandırılması yönünde çalışmalarda
bulunma kararı almıştır (Kozak ve diğerleri, 2008: 22).
İnsanın içindeki macera ruhu mağaraları keşfetme ve ziyaret etme talebini de beraberinde
getirmektedir. Diğer doğal güzellikler ve ormanlarla bütünleşen mağaralar ekoturizmin
önemli elemanlarından birisini oluşturur. (İzmir master planı)
Turizmin çeşitliliği açısından ülkemizdeki mağaralar, önemli bir potansiyel oluşturmaktadır.
Ülkemizin %40’ı mağara oluşumları açısından önemli bir nitelik olan karstlaşmaya uygun
kayalardan meydana gelmiştir. Erimeye uygun kayaların kapladığı alan ve bu alanlarda tespit
edilen mağara sayısının oranına göre Türkiye’de 20.000’den fazla mağara bulunabileceği
öngörülmektedir. Bunlardan 800’ü MTA, 450 tanesi de değişik kulüp ve derneklerce olmak
üzere ancak 1250‘si incelenmiştir (Akpınar, Bulut, 2010).
Türkiye’nin en uzun mağarası, 16 km’den fazla olan Isparta’daki Pınargözü Mağarası; en
derin mağarası ise 1453 m ile Mersin’deki Peynirlikönü Mağarası, sarkıt ve dikitleri en ünlü
mağarası Burdur’daki İnsuyu Mağarası’dır.
Türkiye’de ve dünyada birçok mağara, turizm amaçlı işletilmektedir. Ancak doğru
işletilmeyen bir mağara, on binlerce yılda oluşan oluşumların yok olması ile karşı karşıya
kalabilir. Bunun yanında uygun kullanılmayan mağaralar; çevre yer altı sularını zehirleyen bir
hal alabilir (Kınacı ve diğerleri, 2011: 59).
11-Av Turizmi
Avcılık ilk insanın doğada var olma mücadelesi ile başlar. İnsanın yerleşik hayata geçmesi ile
birlikte tarım ve hayvancılığın gelişmesi avcılık faaliyetlerini de azaltmıştır. Bununla birlikte
insanların av merakı ve doğayı keşfetme hevesi avcılığın hiçbir zaman vazgeçilmez bir
aktivite olacağının bir göstergesidir.
Av
turizmi,
av
ve
yaban
hayatı
kaynaklarının kontrollü olarak yerli ve
yabancı avcıların kullanımına sunulması,
avcıların belirlenmiş yasalar çerçevesinde
avlanmaları
ve
faaliyetleriyle
oluşan
her
türlü
uğraşmaları
ilişkiler
avcılık
neticesinde
bütünü
olarak
tanımlanmaktadır. Av turizmi, popülasyonu yeterli av hayvanlarının avına izin verilerek ülke
ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla genel, özel ya da devlet avlaklarında yapılmaktadır.
Bu avlaklarda özel işletmeler veya acenteler tarafından av meraklıları için düzenlenen av
organizasyonları av turizmi kapsamında yer almaktadır (Uçar ve diğerleri, 2010: 37).
Ülkemizin coğrafi yapısı, bitki örtüsü ve yaban hayatı bakımından av turizminin gelişmesine
elverişli konumdadır. Ancak av hayvanlarımız, bugün için belirli türler dışında av turizmine
sunulabilecek belirli zenginliğe ulaşmış değildir. Av turizmine açılacak avlaklar, Orman ve
Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Av ve Yaban Hayatı
Daire Başkanlığı tarafından tespit ve ilan edilmektedir. Ülkemizde av turizmi faaliyetleri;
4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu, Yerli ve Yabancı Avcıların Avlanmalarına ilişkin Esas ve
Usulleri Yönetmeliği’ne göre yapılır. Yönetmelik, kanunun 15 ve 32. maddeleri kapsamında
hazırlanıp 8 Ocak 2005 tarih ve 25694 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe
girmiştir. Yönetmelik; sürdürülebilir avcılık ve doğal hayatın korunması ilkelerini gözeterek
oluşturulmuştur (Akpınar ve Bulut, 2010).
Türkiye, farklı coğrafi ve iklim özelliklerine sahip bir ülke olması nedeniyle, çok sayıda av ve
yaban hayvanın yaşaması ve barınması için uygun bir ortama sahiptir. Ancak, uzun yıllardan
beri sürdürülen bilinçsiz uygulamalar doğada serbestçe yaşayan hayvanların azalmasına ve
yok olmalarına neden olmuştur. Türkiye için av turizmi, hem ülke ekonomisine katkı olarak
hem de vahşi doğal hayatın korunmasını sağlayacak önemli bir araç olarak görülmektedir. Av
turizmi, av hayvanlarının sayısına ve türlerinin çeşitliliğine bağlı olarak, bir yandan
hayvanların soylarını sonsuza kadar sürdürebilecekleri ve genetik çeşitliliğe olanak verecek
kadar çok sayıda olmalarını gerektirirken, diğer yandan yaşadıkları doğa parçasının
kaldırabileceğinden da çok olmamalarını zorunlu kılar (Kınacı ve diğerleri, 2011: 61).
Türkiye’de avlanmasına izin verilen hayvanlar üç ana gruba ayrılmıştır. Birinci grup;
bıldırcın, kaya güvercini, tahtalı ve üveyiği; ikinci grupta; keklik, kum keklik, kıkırlık,
bağırtlak, tavşan ve ada tavşanını; üçüncü grupta ise; tilki, sansar, sakarmeke, ördekgiller,
kazgiller, kazkuşu, karatavuk, çulluk türleri ve bekasını kapsamaktadır. Büyük av
hayvanlarından ayı, çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban keçisi, yaban domuzu, vaşak, kurt,
çakal ve tilkinin yerli ve yabancı avcılar tarafından avlanmasına belli bir bedel karşılığı izin
verilmektedir (Uçar ve diğerleri, 2010: 38).
12-Orienteering ( Yön Bulma)
Oryantiring, İskandinav'ca bir kelimedir ve yön
bulma anlamına gelmektedir. Üzerinde kontrol
noktaları işaretlenmiş büyük ölçekli (detaylı) bir
harita ve pusula yardımıyla yönünü bularak belirli
bir parkuru en kısa sürede tamamlama yarışmasına
oryantiring denir. Parkur birbirinden uzak ve ters
yönlere konan kontrol noktaları ile çizilir. Noktalar
iyice gizlenir ki, yarışmacılar harita ve pusulayı hakkıyla kullanabilsin. Bu yüzden
oryantiring, koşarken satranç oynamak olarak tanımlanmaktadır. Kontrol noktalarında her biri
farklı olan şifreler ya da zımbalar bulunur. Yarışmacılar bu şifreleri toplamak ya da
ellerindeki kartı her kontrol noktasında zımbalatmak zorundadırlar. Yarışmacılar iki dakika
arayla start alır ki, birbirini izleme gibi bir kolaylığa yönelmesinler (Altan, 2006).
Oryantiring 'in diğer doğa sporlarına göre ters olan yanı çok kişi ile yapılmasının keyif
vermesidir. Yarışa ne kadar çok katılan varsa, yani elli, yüz belki de bin kişi, o kadar zevkli
olmaktadır. Dünyada 20.000 kişinin aynı günde koştuğu büyük organizasyonlar yapılmaktadır
(Altan, 2006).
Oryantiring yapı, bina, stat, saha gerektirmeyen çevreci bir spordur. Her şey sökülüp takılıp
işleri bitince kaldırılıp götürülebilir. Örneğin binlerce kişinin katıldığı yarışlardan sonra ertesi
gün aynı araziye gidince ayak izlerinden başka bir şey görülmez. Oryantiring maliyeti çok az,
alt yapısı çok ucuz bir spordur (Altan, 2006).
13-Parapente – Yamaç Paraşütü Turizmi
Macera ruhlu insanların havada yalnız uçma ve
risk duygusunu yaşamak istemeleri sonucunda
1970’lerde delta kanat bulunmuştur. Böylece
insanlar
serbest
bir
şekilde
uçmaya
başlamışlardır. 1980’lerin başında Fransa’da
Alpler bölgesinde Miessy adlı kasabada dağcılık
da yapan bir grup paraşütçü, uçaktan serbest
atlayışta kullandıkları
yönlendirilebilir paraşütlerle tırmandıkları dağlardan koşarak
havalanmayı ve inişi uçarak yapmayı düşündüler. “Parafoil” adı verilen bu paraşütlerin uçuş
açılarını biraz değiştirip bunu gerçekleştirmeyi başardılar, bu yeni alete de “Parapente” adını
verdiler. Belli bir eğime sahip, etrafında kalkış ve iniş için yeterince açık bölgeye sahip
hemen hemen her yerde uçmak mümkün. Fazla bir yükseklik de şart değil. Eğitim ve iniş
yerleri yeterli özelliklere sahip ise sadece 20 – 30 m irtifası olan yerlerden dahi kalkış
yapılabilir. (Altan, 2006: 127).
Ülkemizde yamaç paraşütü iyi tanınan ve çok fazla insanın yaptığı bir spor değildir. Fakat
Türkiye’nin sahip olduğu koşulları dikkate alınırsa gelişme fazla olan spor. Yamaç paraşütü
ilk aşamalarda kolay öğrenilen bir spordur. Yamaç paraşütünde oluşan kazaların çoğu kalkış
ve iniş sırasında olmaktadır. (Altan, 2006: 127).
14-Kuş Gözetleme (Ornitoloji ) Turizmi
Kuş gözlemciliği doğayı kuşların dünyasından tanımayı
sağlayan bir gözlem sporudur. Eğitim seviyesi ve gelir
düzeyi yüksek kişiler tarafından tercih edilen kuş
gözlemciliği, dünya çapında ekoturizmin en hızlı
büyüyen dalıdır. Sağlıklı bir çevrenin en iyi göstergesi
olan kuşlar her türlü yaşam ortamında bulunurlar. Kent
içerisinde parkta, sulak alanda, bozkır, orman, çöl gibi
hemen her yerde kuş gözlemciliği yapılabilir (Dinçer Şen, 2010, s.9l). Ancak
gözlemleme etkinliği, kuşların doğal ortamlarında yapılması durumunda bir turizm
türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Turizm mevsiminin uzatılmasını ve 12 aya
yayılmasını sağlamak açısından son derece uygun bir turizm türüdür. Kuş
gözlemciliğinin mevsimi de zamanı da sınırlı değildir; 365 gün 24 saat yapılabilir
(Kınacı ve diğerleri, 2011: 63).
Kuş gözlemleme ülkemizde az sayıda insan tarafından bilinmesine rağmen Avrupa ve Kuzey
Amerika’da çok yaygındır. ICBP (Uluslararası Kuş koruma Konseyi), OSME (Orta Doğu
Ornitoloji Topluluğu), IWRB (Uluslararası Su Kuşları ve Islak Alanlar Araştırma Bürosu),
RSBP (Royal Kuş Koruma Topluluğu) gibi kuş gözlemciliğinde önde gelen pek çok
profesyonel organizasyon, Avrupa, Asya ve Afrika’da doğal habitatları içinde kuşları
gözleyip, bölgelerin kuş toplumlarını ve belli kuş türlerini araştırırlar. Bunların dışında pek
çok amatör kuş gözlem toplulukları da doğal ortamda yaban hayatını izlemektedirler
(Akpınar, Bulut, 2010).
Farklı 466 kuş türünün bulunduğu Türkiye, üreyen kuşlar açısından Avrupa’nın en zengin
ülkesi konumundadır. Farklı habitatların egemen olması, konumu itibari ile kuş göç yolları
üzerinde bulunması, sulak alanların zenginliği Türkiye’de kuş çeşitliliğinin yüksek olmasının
sebeplerindendir. Bu zenginlik, Türkiye’de kuş gözlemciliğinin; dolayısıyla dünyada öne
çıkan alternatif turizm dallarından kuş gözlem turizminin gelişmesine olanak sağlamaktadır
(Akpınar, Bulut, 2010).
15-İzcilik:
İzcilik, gönüllü, uluslararası, üniformalı, çeşitli yaş
gruplarındaki gençlerin zihinsel, fiziksel, ruhsal,
sosyal, duygusal ve karakter gelişimine katkıda
bulunan bir gençlik faaliyetidir. (İzmir master
planı)
İzcilik, milliyet, ırk, din ve dil ayrımı olmaksızın
herkese açık, gönüllü, politik olmayan eğitimsel bir
gençlik hareketidir. İzcilik, çocuk ve gençleri
mevcut özellikleri ile bir bütün olarak ele alan, ruh ve beden sağlıklarını geliştiren, onların
boş zamanlarını bir program çerçevesinde değerlendirilmesini sağlayan bir eğitim aracıdır. Bu
özellikleri ile izcilik, öğretim olmaktan çok uygulamalı bilgi ve beceri kazandıran eğitim
karakterinde bir faaliyetidir. Bu nedenle de izcilik tüm dünyada okul dışı bir faaliyet olarak
değerlendirilmiş ve okul dışı izcilik organizasyonları kurulmuştur. (İzmir master planı)
İzcilik,çocuk ve gencin grup içinde ve bizzat tabiatın kucağında eğitilmesiyle karakter, beceri,
sağlık, mukavemet, cesaret vs. konularda daha iyi ve daha çabuk eğitilebilecekleri fikrinden
doğmuştur. (İzmir master planı)
Kişinin eğitimi, bedenen ve fikren olduğu kadar ahlaken de büyük önem taşır. Bu nedenle de
izcilik ahlak eğitiminde aktif bir metod olarak kabul edilir. İzcilik iyi yurttaş yetiştirmeyi
amaçladığından milli, iyi insan yetiştirmeyi amaçladığından ise evrensel bir olaydır
(www.izcim.org).
16-Kamp Karavan Turizmi:
Ülkemiz, günübirlik dinlenme, eğlenme ve
piknik amaçlı kullanımların yanı sıra, çadır ve
karavanlı kamp yapma olanağına sahip, pek
çok doğal alanlara sahiptir. Gözlerden uzak
doğa ile baş başa vakit geçirmek isteyen
insanlar
için
oldukça
büyük
imkanlar
sunmaktadır (Akpınar, Bulut, 2010).
17-Gem Safari (Süstaşları Toplama Gezisi):
Gem, Gems, Gemstone kavramı süstaşı, Gemoloji
kavramı Süstaşı bilimi, Gemolog kavramı süstaşı
inceleme uzmanı vb. özgün kavramlar Hatipoğlu ve
Kırıkoğlu (2005) tarafından isimlendirilmiştir. Gem
Safari;
Süstaşları
isimlendirilmektedir.
toplama
Süstaşı
gezisi
olarak
minerallerin,
kayaların ve organik malzemelerin bazıları; (İzmir
master planı)
-Güzellikleri,
-Ender bulunuşları,
-Diğerlerine göre bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerindeki ayrıcalıkları nedeniyle, mücevher
taşı ya da dekorasyon malzemesi biçiminde kullanılarak özel bir değer kazanırlar. Belirli bir
ekonomik değere sahip bu tür malzemelere, kıymetli taş, yarı kıymetli taş veya genel olarak
süstaşı denilmesini sağlamaktadır. (İzmir master planı)
Süstaşlarının kıymetli ve yarıkıymetli olarak gruplanması tamamen izafidir. Bu ayrımda kesin
bir sınır yoktur ( http://www.gemoloji.host.sk).
Çok fazla yaygın olarak tanınmasa da doğadan süs taşları toplayıcılığı olarak bilinen bu safari
türü de son zamanlarda dikkat çeken bir ekoturizm etkinliğidir. Süstaşı toplama faaliyeti
olarak bilinen bir tür ekoturizm faaliyeti olarak karşımıza çıkar. (İzmir master planı)
Kuşkusuz jeolojik yapıları nedeniyle dünyanın her tarafında farklı kayaç oluşumları vardır.
Süs eşyası yapımında kullanılan az bulunan bazı taşlar konu ile ilgilenen insanları uzak doğal
mekanlara yönlendirebilmektedir. (İzmir master planı)
Gem Safari (Süstaşları toplama gezisi) bir rehber eşliğinde, Mart ayından Kasım ayına kadar
gerçekleştirilebilir. Büro ortamında çalışmaktan ve şehir hayatından sıkılan genellikle
üniversite eğitimi almış kişilere hitap ettiği gibi, gezilere katılımcıların Kuvars
yaşı 15 yaş
ile 80 yaş
Kristali
arasında değişmektedir. Yurt dışında daha yaygın olarak yapılmasına karşı ülkemiz için çok
yeni bir kavramdır. (İzmir master planı)
18-Festival turizmi:
Festivaller,
sosyal
ve
kültürel
kutlama
etkinlikleridir. Festivaller, dikkate değer bir
ekonomik etki yaratan, turist çeken bir unsur
olarak görülmektedir. Eski Anadolu Roma, Çin,
Hint, Uzakdoğu ve Ortadoğu uygarlıklarında,
Müslümanlık,
Hıristiyanlık,
Musevilik
ve
Budizm gibi dinlerin yaygın olduğu tüm
toplumlarda geleneksel hale getirilmiş ve günümüze kadar süregelen dinsel kökenli birçok
festival bulunmaktadır. (İzmir master planı)
Günümüzdeki festivaller aşağıdaki gibi sınıflandırılmaktadır: (İzmir master planı)

Dini festivaller

Tarımsal ürün festivalleri

Folklor festivalleri (Geleneksel yaşam biçimlerine yönelik, yemek türleri, aşure, Hıdrellez
Şenlikleri, yerel büyükleri ve kahramanları anma vb.)

Sanat festivalleri (resim, film, fotoğrafçılık, dans, tiyatro, şiir, müzik vb) (Koçkar, 1998).
Ülkemizde yılda 1000’in üzerinde yöresel festival yapılmaktadır. Bu festivallerin bazıları
uluslararası
düzeye
ulaşmıştır.
Yörenin
kültürünü,
ürünlerini
veya
doğal
Sel
zenginliklerinitanıtarak turist çekmeyi amaçlayan birçok festival günümüzde uluslararası
düzeyde organize edilir hale gelmiştir.
19-Yaban Hayatı (Fauna) Gözlemciliği
Doğada bulunan yabani hayvan türleri eskiden
beri
insanların
hayvanlarının
fotoğraflamak,
ilgisini
doğal
izlemek
çekmiştir.
Yaban
yaşam
ortamlarında
için
fotosafariler
düzenlenir. Yaban hayatı zengin olan bazı ülkeler
bu turizm türünü geliştirerek önemli kazanç
sağlamaktadırlar. Afrika ülkelerinden Kenya gibi
ülkeler
yaban
hayvanlarının
yoğun
olduğu
bölgeleri ulusal park haline getirerek dünya turizmine açılmıştır. (İzmir master planı)
Yaban hayatı gözlemciliği tüm dünyada ve turizm endüstrisinde popüler olmaya
başlamıştır. Kenya, Belize ve Güney Amerika gibi ülkelerin doğal yaban hayatı alanları onlar için bir avantaj olmakla birlikte ülke ekonomilerine de katkı sağlamaktadır.
İnsanların genel olarak hayvanlara olan ilgileri Afrika kadar Güney Amerika'nın
bazı ülkelerinde de gelir getiren bir endüstriye dönüşmüştür. Örneğin, Balina seyri
65 ülkede 300 bölgede yapılan önemli bir turistik faaliyettir. Bu faaliyetlere katılan
kişi sayısı her yıl % 10 artmaktadır. 1998'de 6 milycjn kişi balina seyri için ilgili bölgelere gitmiş ve yılda 31 milyon İngiliz Sterlini kazandırmıştır. Raundada Volkanlar
Milli Parkında turistler dağ gorillerini 1 saat görmek için 170 dolar vermektedirler.
Ancak bu faaliyetlerin bazı olumsuz etkileri de vardır. Bunlardan birisi, artan insan
varlığının bu hayvanların günlük faaliyetleri üzerimdeki olumsuz etkisidir. Bu insan
ilgisinin artması ile çoğu yaban hayvanı insanlardan yiyecek alarak beslenmekte ve
sahip oldukları yaşamlarım sürdürmek için gerekli ¡olan yeteneklerini ve güdülerini
kaybetmektedirler (Kınacı ve diğerleri, 2011: 68).
Ülkemizde 40.000 hayvan türünün yaşadığı saptanmış olup gelecekte yapılacak
ayrıntılı çalışmalarla bu sayının 80 hatta 100.000 e ulaşabileceği sanılmaktadır.
Avrupa kıtasında 60.000 kadar hayvan türünün yaşadığı düşünülürse ülkemiz
faunistik açıdan oldukça zengindir (Erdoğan, 2003, s. 138). Yaban hayatının
korunması, ormanların, sulak alanların ve bakir alanların korunmasıyla birebir
ilişkilidir. Son yıllarda yaşanan ve bir türlü engellenemeyen orman yangınları,
ormanlık alanların tarım arazilerine dönüştürülmesi, tarım ilaçlarının ve gübrelerinin
aşın kullanımı ve aşırı avlanma yaban hayatı habitatlarını olumsuz yönde
etkilemiştir. Yaban hayatı habitat- larıııcla yaşanan bu olumsuzluklar günümüzde
tehlikeli boyutlara ulaşmış ye bunun sonucunda birçok bitki ve hayvan türü yok
olmuş veya yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Sahip olduğumuz bu fauna
zenginliğinin korunması ve ormanlık alanların yok olmaması için yapılacak
faaliyetlerin ve alınacak kararların sürdürülebilirlik ilkelerine uygun olması
gerekmektedir. (Kınacı ve diğerleri, 2011: 68).
20-Botanik (Bitki İnceleme) Turizmi
Türkiye iklim çeşitliliği ve farklı yükseltilerden
oluşan topoğrafik yapısı nedeniyle çok çeşitli bir
floristik yapıya sahiptir. Endemik ve nadir olan
birçok bitki türü ile birlikte toplam tür sayısı
10.000’e ulaşmıştır. Avrupa’daki toplam bitki türü
sayısının 12.000 civarında olduğu düşünülürse
ülkemiz bitki örtüsünün zenginliği daha kolay
anlaşılır. Bu flora zenginliği botanik turizmi ile
ilgilenenler için büyük bir çekicilik oluşturmaktadır. (İzmir master planı)
Doğanın korunması için Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından birçok çalışmalar
yürütülmektedir. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü bu amaçla milli park,
tabiat parkı, yaban hayatı koruma sahası, yaban hayatı geliştirme sahası, tabiatı koruma alanı,
tabiat anıtı gibi koruma statüleri ilan ederek kaynak değeri açısından önemli olan alanları
koruma altına almaktadır. (İzmir master planı)
Botanik turizminde, botanik konusunda yetişmiş, bilgili rehberlerin bulunmayışı ve bitki
tohumu ve soğanlarının başka ülkelere kaçak yollarla götürülmesi ülkemizde, önemli bir
sorun olarak ortaya çıkmaktadır. 1983 ve 1988 yılları arasında yayınlanan iki kararname ile
yabancıların doğada bitki, hayvan ve arkeolojik materyal toplamaları izne ve belli kurallara
bağlanmış ve yasal boyut getirilmeye çalışılmıştır (Akpınar, Bulut, 2010).
Türkiye'nin bitki zenginliğinin en önemli nedenlerinden biri, buzul çağlarında Anadolu'nun
bitkiler için bir sığınak olmasıdır. Günümüzde de Türkiye hiçbir Avrupa ülkesinde olmayan
bir şekilde 3 farklı bitki alanının kesişme noktasında yer almaktadır. Bu bitki alanları Akdeniz
Bitki Alanı (Akdeniz ve Ege bölgelerini kapsamaktadır), Avrupa- Sibirya Bitki Alanı
(Karadeniz ve Marmara Bölgesi’ni kapsamaktadır), İran-Turan Bitki Alanı (İç Anadolu ve
Doğu Anadolu Bölgesi’ni kapsamaktadır) (Akpınar, Bulut, 2010).
Türkiye biyolojik çeşitlilik bakımından dünya] un en dikkat çeken ülkelerinden
birisidir. Ülkemizde yaklaşık 9000'i çiçekli bitki ol nak üzere 10.000 den fazla bitki
türünün yetiştiği belirlenmiştir. Bunların 3000 kadarı ülkemize özgü endemik türlerdir. Bütün Avrupa kıtasında 12.000e
yakın çiçek: i bitki türü ve Avrupa
ülkelerinin hepsinde toplam 2750 kadar
endemik
bitki
türü
yetiştiği
düşünülürse ülkemizin bitki zenginliği
açıkça anlaşılacaktır (Erdoğan, 2003, s.
1.- 9). (Kınacı ve diğerleri, 2011: 61).
Botanik turizmi, materyali, doğanın
flora varî ğı ve zenginliği olan alternatif
bir turizm türüdür. Floristik zenginliğin ve ilginçliğin mevcut olduğu her mekanda
gerçekleştirilebilecek bir turizm çeşidi olup, doğaya za: ar vermeyen, tabiatın
korunmasına yardımcı olan ve bunu amaç edinen bir turizm i aaliyetidir. (Kınacı ve
diğerleri, 2011: 61).
Botanik turizmi aktivitelerine katılan turistler genellikle yabancı ağırlıklı olup,
eğitimli, konularında bilgili, donanımlı ve varlıklı insanlardır. Botanik turizmi bir
kitle turizmi olmayıp, küçük gruplar halinde doğayı gezen ve doğada dolaşan,
doğayı inceleyen insanlardan oluşmaktadır. Belirli merkezlerde kaliteli ve bakımlı
konaklama tesislerine, trekkingler için patika türü yollara ve aktivitenin yapıldığı
mekanı iyi bilen, özellikleri hakkında sağlam bilgiye sahip .turist rehberlerine ihtiyaç
duyan bir turizm etkinliğidir (Sönmez, 2008, s.164-166). (Kınacı ve diğerleri, 2011: 62).
Ülkemizin önemli sulak alanlarında (Manyas, İzmir, Göksu Deltası vb gibi) kuş
gözlem istasyonları ve gözlem kuleleri kurularak ornitoturizm ile ilgili atılımlar yapılmıştır. Ülkemizde özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında görülen kuş göçlerinin
önemli geçiş noktalan İstanbul ve Çanakkale Boğazları, Adana, Hatay, Gaziantep ve
Kuzeydoğu Anadolu'dur (Artvin, Rize, Kars). Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi özellikle
yırtıcı kuşlar açısından önemli bir potansiybl arz etmektedir (MEGEP, 2007, s.22).
Örneğin Gürcistan sınırına yakın bölgede yapyan Kafkas Horozuna dünyanın başka
bir yerinde rastlanmamaktadır. İî (Kınacı ve diğerleri, 2011: 62).
Ülkemiz kuş gözlemciliği açısından zengin bir potansiyele sahip olmasına rağmen
yeterli koruma sağlanamadığından sahip olduğumuz bazı güzellikler yok olmaya
maruz kalmaktadır. Amik Gölünün kuruması ile Kaz Karabataklan tükenmiş, Kayseri Sultansazlığı'ndaki su seviyesinin düşmfesi sonucu kuşlar buraları terk etmiştir.
Kelaynak kuşları sadece koruma altında yaşayabilme imkânı bulabilmektedir (Şenol,
2008, s.42). (Kınacı ve diğerleri, 2011: 62).
21-Balon Turizmi
Balon turları sayesinde tüketiciler hem daha
çok yeri görme şansına sahip olmakta hem,
hem
de
yürüyüşle
görülmesi
mümkün
olmayan manzaraları görmektedirler. Bunun
yanında balonla gezinti başlı başına bir
faaliyet olarak turistik tüketicilerin ilgisini
çekmektedir. Balonla yapılan geziler ayrıca,
doğa yürüyüşlerine ve bisiklet turlarına katılma konusuna engeli bulunan ya da yaşı dolayısı
ile bu kondisyona sahip olmayan turistik tüketiciler içinde bulunmaz bir fırsat sunmaktadır.
Balon gezilerinin bir başka avantajı “fotoğraf avcılığı” diyebileceğimiz bir faaliyete
imkansağlamasıdır. Gerçekten yörenin sunduğu manzaralar fotoğraf meraklıları için
kaçırılmayacak bir fırsattır. Faaliyetin bu yönü dikkate alınarak uzman kişilerce fotoğraf için
daha elverişli alanlar gezi güzergahına alınmalıdır. (Altan, 2006: 66).
22-Foto Safari:
İnsanlar gezip gördükleri yerlerdeki birçok doğal
güzelliği fotoğraflamak ister. Son yıllarda gelişen
fotoğrafçılık teknolojisi hemen herkesin içinde
olan fotoğraf çekme arzusu için büyük olanaklar
sunmaktadır. Son zamanlarda tek başına doğal
alanları
gezerek
fotoğraflamak
yerine
daha
önceden bilinen doğal alanlara gruplar halinde
yapılan fotosafariler tercih edilir duruma gelmiştir. Böylece planlı yapılan etkinliklerle amaca
daha iyi ulaşılır. Ulaşım problemleri ve kaynak problemi de kolayca aşılmış olur.
Ülkemizdeki fauna ve flora zenginliği fotosafariler için eşsiz imkanlar sunmaktadır. (İzmir
master planı)
23-Akarsu Turizmi:
Ülkemizde akarsular, doğal ve kültürel özellikleri
bakımından farklı özellikler arzederek, değişik
rekreasyonel kullanım olanakları sunmaktadır
(Bulut ve Yılmaz, 1998). Akarsularımızın büyük
bölümü “akarsu turizmi” olarak adlandırılan
rafting, kano ve nehir kayağı için çok elverişlidir
(Akpınar ve Bulut, 2010).
Doğa turizminin önde gelen dallarından biri olarak
akarsu turizmine yönelik ülkemizin sunduğu bu büyük potansiyelin geliştirilmesi ve geniş
kitlelere hitap edecek şekilde tanıtımının yapılması önem taşımaktadır. Büyük yatırımlar
gerektirmeyen akarsu turizmi, çevrenin tarihi, arkeolojik, kültürel, otantik değerleri ve diğer
turizm çeşitleriyle bir bütün oluşturmaktadır. Bu nedenle, nehirlerimizin akarsu turizmi
potansiyeli incelenirken, çevresinde yer alan ve entegre bir şekilde geliştirilebilecek diğer
turizm değerleri de bu proje kapsamında belirlenmiştir (Akpınar, Bulut, 2010).
Özellikle kanyonlardan geçen kıvrımlı bir yatağa sahip akış hızı yüksek akarsular üzerinde
yapılan rafting sporu turistlerin büyük ilgi odağı durumundadır.
24-Sportif Olta Balıkçılığı:
Balıkçılık insanın içindeki avcılık güdülerinden gelen bir
tutkudur. Doğa ile iç içe, ticari olmayan, hoşça vakit
geçirmek amacıyla orman içi akarsu ve göllerde sportif
olarak yapılan balık tutma aktivitesi sportif olta
balıkçılığı olarak adlandırılır.
Türkiye’nin akarsularla örülü olması, hala kirlenmemiş
göl ve barajlarının bulunması sportif olta balıkçılığı için büyük olanaklar sunmaktadır.
Bilinçli ve planlı bir faydalanma ile bu olanakların daha da artırılması mümkündür.
Rafting (R)
X
X
Canyoning/kanyon
yürüyüşü (C)
X
X
Mağara (M)
X
Festival Turizmi
X
Av
Turizmi
ve
potansiyel alanlar(A)
Yamaç
Paraşütü
Potansiyeli (Y)
Balon
potansiyeli
X
X
X
X
X
X
Yazıhan İlçesi
Yeşilyurt İlçesi
11
3
8
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Peyzaj
güzelliği/fotosafari (PF)
Düzenlenmiş doğa gezisi
rotası(DGR)
X
Aktif yaylacılık(AY)
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Dağ-yayla gezisi imkanı
( DG)
Sportif olta balıkçılığı
imkanı(SOB)
3
X
Din Turizmi
Kuş
gözlemciliği
imkanı(KuG)
6
X
Tarım ve Çiftlik Turizm
potansiyel sahalar
Termal Turizm(şifalı su,
içmeler)
9
X
Turizm
Bisiklet Turizmi (B)
X
3
Pütürge İlçesi
12
Kuluncak İlçesi
16
Kale İlçesi
13
Hekimhan İlçesi
Doğanşehir İlçesi
18
Doğanyol İlçesi
Darende İlçesi
6
Battalgazi İlçesi
13
Arapgir İlçesi
10
Arguvan İlçesi
Akçadağ İlçesi
Değerler toplamı
Merkez İlçesi
Aktivite/değer
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Milli
park
sahalar(MP)
vb
X
Kış
sporları
potansiyeli(KSP)
X
X
olan
X
X
X
Yeşilyurt İlçesi
Yazıhan İlçesi
Pütürge İlçesi
Kuluncak İlçesi
Kale İlçesi
Hekimhan İlçesi
X
X
X
X
X
Yabana hayatı geliştirme
sahası(YHGS)
X
X
X
X
Endemik
Bitkilerin
Gözlemi (EBG)
X
X
Gastronomi gezisi (Gezi
günü belirlenir. Gezi
günü
ziyaretçilerle
yöresel
yemekler
yapılarak yedirilir) (GG)
X
Tarihi eserler, sit alanı
(Ts)
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Şelale görme imkanı (Ş)
Peyzaj değeri yüksek
fotoğrafik yerler (P)
X
X
sahası
Garantili yaban hayatı
gözlemi(GYHG)
X
X
Botanik
gezilerine
uygun saha(BOG)
avlak
Doğanyol İlçesi
X
Estetik şelale bulunan
yerler(EŞ)
Tescilli
(AvS)
Doğanşehir İlçesi
X
Mesire Alanları
Estetik göl/baraj
yerler(EGB)
Darende İlçesi
Battalgazi İlçesi
Arapgir İlçesi
Arguvan İlçesi
Akçadağ İlçesi
Merkez İlçesi
Aktivite/değer
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Motorlu gezi imkanı (M)
Jeolojik
jeomorfolojik
Jeopark (Jm)
ve
değerler
X
X
X
X
Atla geziye uygun (At)
X
Yeşilyurt İlçesi
Yazıhan İlçesi
Pütürge İlçesi
Kuluncak İlçesi
Kale İlçesi
Hekimhan İlçesi
X
X
X
Kanyon görme imkanı
(Cn)
Vadi görme imkanı(Vd)
Doğanyol İlçesi
Doğanşehir İlçesi
Darende İlçesi
Battalgazi İlçesi
Arapgir İlçesi
Arguvan İlçesi
Akçadağ İlçesi
Merkez İlçesi
Aktivite/değer
X
X
X
5. SEÇKİN VE YÜKSEK DEĞER TAŞIYAN (X) YILDIZ ALANLARIN
DEĞERLENDİRİLMESİ VE POTANSİYELİNİ GELİŞTİRME İMKANLARININ
ORTAYA KONULMASINA İLİŞKİN ANALİZLER
İLİMİZ MERKEZ İLÇESİ VE MERKEZE YAKIN
BATTALGAZİ, YEŞİLYURT, AKÇADAĞ İLE DOĞANŞEHİR İLÇELERİ
Önemli alanların büyük bir kısmını bünyesinde barındıran İlimiz merkez ve 10 km ile 40 km
arasında uzaklıkları ile merkeze çok yakın sayılan ilçeleri bir arada değerlendireceğiz.
İlimiz merkez ilçesinde korunan alan statüsü verilen Turgut Özal Tabiat Parkı ve tescil
aşamasında olan Beydağı Tabiat Parkı, Orduzu çınar ağacı (anıt ağaç) ile M.Ö. 5000
yıllarından M.S. 11. yüzyıla kadar yerleşim görmüş ve Bizans mezarlığı olarak yerleşimini
tamamlamış Arslantepe Höyüğü, tarihi kilise, manastır ve camileri, çok sayıda mesire alanı
bulunmaktadır. Şifalı içme suyu, geleneksel halı, kilim, tahta çivili ayakkabı gibi el sanatları,
bulgurlu etli yöresel yemekleri, bakırcılar pazarı ve kayısının pazarlandığı şire pazarı ilimizin
önemli özellikleri arasında sayılabilir.
Battalgazi ilçesinde Selçuklu hükümdarı Alaaddin Keykubat zamanında 1224 yılında inşa
edilen Ulu Camii, Zeynel Abidn Türbesi gibi din turizmi açısından önemli ziyaret yerleri,
mesire alanları, Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı, tarımsal ürünlerin yetiştirildiği tarım
alanları bulunmaktadır. Ayrıca ramsar’a aday Karakaya Barajı ilçemiz sınırlarındadır.
Yeşilyurt ilçesinde kültürel miras sayılan evleri, çok sayıda mesire alanları, peyzaj
güzellikleri, yöresel fırın yemekleri, üzüm ve kirazı sayılabilir.
Akçadağ ilçesi Levent beldesi sınırları içerisinde yaklaşık 57 kilometre uzaklıkta doğa
harikalarından biri olan jeopark olarak kurulan Levent Vadisi, Tohma Ozan Kanyonu,
Sultansuyu Harası, mağarası ve ilçeye has yemek çeşitleri ilçenin önemli özellikleri arasında
sayılabilir.
Doğanşehir ilçesinde 2324 metre uzunluğunda, 30 metre yükseklikten şelale oluşturarak akan
doğa harikası mekân olan Karanlıkdere Kanyonu, Mağaraları, mesire alanları ile içme suyu
olarak kullanılan buz gibi kaynak suları ve alabalık yetiştiriciliği ile balık restoranları,
tarımsal ürünlerin yetiştirildiği tarım alanları, yaylacılık sayılabilir.
BATTALGAZİ
Yüzölçümü 213 kilometrekare olup, Malatya’ya uzaklığı 9 kilometredir. Malatya’nın
ikinci yerleşim yeridir. M.Ö. 2.yüzyılda Roma İmparatorluğu Malatya şehir merkezini
Arslantepe’den bugünkü Battalgazi ilçesinin olduğu yere taşımış, etrafını surlarla berkitmiştir.
Doğuda bir sınır kenti olması nedeniyle birçok saldırıya maruz kalmış ve birçok uygarlık
arasında el değiştirmiştir. Bizans, Arap, Danişment, Selçuklu, Moğol ve Memluk
egemenliğine girmiş, 1516’da Yavuz Sultan Selim döneminde Osmanlı toprağı olmuştur.
1830’ların sonuna kadar ‘Malatya’ diye anılan şehir burasıdır. Çeşitli nedenlerle şehrin
merkezi, o dönem Aspuzu olarak anılan, günümüz Malatya’sının olduğu yere kayınca
Battalgazi eski önemini yitirmiştir. Bu tarihten itibaren ‘Eski Şehir’ veya ‘Aşağı Şehir’ olarak
anılmıştır. 1987 yılına kadar Malatya’nın bir kasabası olan Eski Malatya, o tarihte ilçe yapılıp
Battalgazi adını almıştır.
Ziyaret edilebilecek tarihi mekânlar şunlardır:
Ahmet Duran Mescidi ve Türbesi, Akminare Camii, Alacakapı Mescidi, Emir Ömer Mescidi,
Ertunan Evi, Eski Malatya Kale Suru, Halfetih Minaresi, Kanlı Kümbet, Karahan Camii, Kırk
Kardeşler Şehitliği, Melik Sunullah Camii ve Minaresi, Namazgâh, Nefise Hatun Kümbeti,
Şahabiyye-i Kübra Medresesi, Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı, Şişman Han, Sitti Zeynep
Kümbeti, Sütlü Minare Camii, Toptaş Camii, Ulu Cami, Usta ve Şegirt Kümbetleri ve Zeynel
Bey Mescidi.
Karakaya Baraj Gölü Battalgazi’ye 5 kilometre uzaklıktadır. İlçe merkezine yakın Kırkgöz
mevkiinde, baraj kıyısında İl Özel Müdürlüğü’nce yaptırılmış ve lokanta olarak da hizmet
veren bir tesis ile piknik yeri bulunmaktadır.
AKÇADAĞ
Ova ve dağlık bir konumda kurulan ilçenin deniz seviyesinden yüksekliği 925 metredir.
Yüzölçümü 1.193 km2 olan ilçenin Malatya'ya uzaklığı 37 kilometredir. 2011 yılı verilerine
göre toplam nüfusu 29.858’dir. İlçede karasal iklim hüküm sürmekte olup, yazları sıcak ve
kurak; kışları soğuk, sert ve yağışlı geçer.
Ören ve İkinciler Höyük’teki yüzey araştırmalarına göre Akçadağ'a ilk yerleşim Eski Tunç
Çağında başlamış, Geç Hitit, Roma ve Bizans devrinde devam etmiştir. 1850 yılında bugünkü
Levent beldesinde teşkilatlandırılan ilçe 1858’de bugünkü ilçe merkezi Arga’ya taşınmıştır.
Torosların uzantısı olan Nurhak Dağları batıdan ilçe topraklarına girer ve Sultan Suyu’na
dökülen çeşitli çay ve derelerle parçalanır. Ovalık kesimler ilçenin kuzeydoğusu ile
güneyindedir. Bu düzlükler ilçenin en önemli su kaynaklarından Sultan Suyu ile Eber Çayı
tarafından sulanır. Nurhak Dağlarının alçak kesimlerinde Büyük Kuruca ve Küçük Kuruca
platoları bulunmaktadır.
İlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Çiftçiliğin her türlüsüyle uğraşılmakta,
genellikle aile ekonomisi tarıma dayanmaktadır. Yetiştirilen başlıca tarımsal ürünler, buğday,
fasulye ve nohuttur. Bunun yanı sıra meyvecilik yapılmaktadır. Ovalık ve sulak alanlarda
kayısı yetiştirilir. Levent ve Kürecik bucaklarında ise ilçenin ünlü “Hocamız” armudu
yetiştirilmektedir. Hayvancılıkta ise büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği yapılmaktadır.
İlçe sınırları içerisinde Tigem’e bağlı Sultan Suyu üretme çiftliği bulunup, bu çiftlikte tarım
ve meyvecilikle birlikte hayvancılık yapılmaktadır. Ülkemizin ünlü yarış atları burada
yetiştirilmektedir Sultansuyu ile Levent Vadisi gezilecek yerler arasındadır.
DOĞANŞEHİR
Yüzölçümü 1.290 kilometrekare olup, Malatya’ya uzaklığı 59 kilometredir. Denizden
yüksekliği 1290 metredir. Ova ve dağlık bir kısımda kurulmuştur.
İlçenin en önemli gelir kaynağı tarımdır. Bilhassa köylerde meyvecilik ve hayvancılık
yapılmaktadır. Lezzetli elmaları ve kuru fasulyesiyle tanınır.
Romalılar tarafından kurulduğu sanılan ve Bizanslıların Zipetra adını verdiği ilçe, Arapların
elinde de kalmış ve 1399 yılında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.
1401 yılında ilçeyi Timur yağmalamış ve 1515’de tekrar Osmanlı hâkimiyetine girmiştir.
1877’ye kadar adı Viranşehir veya Harapşehir olan ilçe 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı
sırasında doğudan getirilip yerleştirilen halkından dolayı Muhacir Köyü diye adlandırıldı.
1933’te Doğanşehir adını aldı. Akçadağ’a bağlı bir köy iken 1946 yılında ilçe oldu.
İlçe ve çevresinde çok sayıda höyük, sur kalıntısı, arkeolojik yerleşim, kaya mezar odaları,
antik mezarlık alan ve cami bulunmaktadır. 2007 yılında Günedoğru Köyü Sekili-İçmece
mevkiinde Roma Dönemine tarihlenen renkli taban mozaiği bulunmuştur. Geometrik
bezemelerde süslü mozaikte otlayan bir ceylan görülmektedir. Bu eser Malatya Müzesi’nde
sergilenmektedir.
Sürgü Barajı, Polat Balık Yaylası, Sulu Mağara, Şakşak, Sürgü, Takas, Harapşehir İçmeceleri,
Beypınarı, Acıpınar Yaylası, Sıtmapınarı, Yıldızsubaşı, Çığlık Ağaçlıkları, Kayapınarı,
Sürmeli Pınarı, Erkenek, Sakaltutan Suyu, Değirmen Deresi, Reşadiye Pınarı ve
Topraktepe'de Kayapınar gezilip görülecek yerlerdir.
YEŞİLYURT
Yüzölçümü 568 kilometrekare olan ilçenin Malatya’ya uzaklığı 9 kilometredir. İlçede
yerleşimin ilk izlerine Şabandede mevkiinde bulunan Kaletepe Höyük’te rastlanmaktadır.
Yüzey araştırmalarına göre Kaletepe ilk olarak Bizans Döneminde yerleşim görmüştür.
Buranın yaklaşık 1,5 kilometre kuzeyinde Taftacık mevkiinde bulunan bir mezarla ilçenin
tarihi Roma Dönemine kadar gider. 16. Yüzyıl Osmanlı Tahrir Defteri kayıtlarına göre
Yeşilyurt, 1,5 kilometre ilerisindeki Gündüzbey’le birlikte, zengin bir köydür. Tarımsal
faaliyetlerin yanı sıra hayvancılık gelişmiştir, ayrıca üretilen pamuk için bir de boyahanesi
vardır.
Tarihi adı Çırmıhtı’dır. Çırmıktı diye de söylenir. Cumhuriyet’ten sonra Malatyalı devlet
adamı İsmet İnönü’ye atfen, İsmetpaşa adı verilmiştir. 1957 yılında ilçe yapılmış ve adı
Yeşilyurt olarak değiştirilmiştir. Arazisinin çoğu dağlıktır.
İlçe merkezi ve Gündüzbey yaz aylarında çok canlıdır. Şehre yakın ve ulaşımı kolay olan bu
iki yerleşim yeri; parkları, bahçeleri, serin havası, kirazı ve ziyaretçilerin hazırladığı veya
hazırlattığı fırın yemeklerini ücret almadan pişiren taş fırınlarıyla Malatyalıların bilhassa yaz
mevsimi ilk uğrak yeridir.
Derme Suyu'nun geçtiği yerlerdeki bahçeleriyle Gündüzbey, Yakınca, Atmalı Vadisi’ni
sulayan İnek Pınarı, Şabandede ve Kaletepe Höyük, Koru Deresi ve Adıyaman sınırındaki
Karlık Yaylası-Dağı gezilip görülecek yerler arasındadır.
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırdaki
sayısı
ziyaretçi Sahayı çok sayıda yerli turist gezmekte ve değişik amaçla ile
gelenler merkezde konaklamaktadır.
Para harcama
Harcama ile ilgili çalışma yapılmamıştır.
Ziyaretçi Profili
İl ve diğer illerden gelen Tur grupları ve aile gezileri ağırlıklıdır.
Gelişlerin İlk 5 Sebebi
Ulaşılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana Ulaşım
12345-
Tabiat Parkı,
Sulak alan faaliyetlerine yönelik turizm
Jeopark
Mesire alanları,
Tarih ve din turizmi,
Yakın; 1 saat
Özel taşıt
(X)
Toplu taşıma
(X)
Diğerleri
(X)
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüş,
atlı vb.)
Ulaşım için problemler: Ulaşım problemi yoktur.
Altyapı Analizi
Taşımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taşımacılık
Programlar
Ücretler
İşaret levhaları
Genel yer işaret
levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
Yetersiz
Yeterli
X
X
İyi
X
X
X
X
X
X
Açıklama
ASFALT
X
X
X
X
Ziyaretçinin Genel ulaşım
kanaati: Olumlu
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Yemek Standartları
Barınma imkanları
Kategori
Sayısı
Açıklama
Turistik
15
Yerel
1
Yüksek standartlı yemek sunanlar : 15
Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar: 2
Kötü standartta yemek sunanlar :
Kategori
Kuruluş Sayısı
Yatak Sayısı
(iyi-kötü-orta)
Turizm İşletme Belgeli
İYİ
12
Hosteller (Misafirhaneler)
İYİ
3
Belediye işletme ruhsatlı
ORTA
11
1350
Oteller
525
oteller
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri;
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
döngüsüne girecek
şekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
Tek-eşsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet-Hayır
E
Var-Yok
VAR
VAR
VAR
Hangi Sahalar
Neler?
ASLANTEPE
HÖYÜĞÜ
JEOLOJİK ALAN
TABİAT PARKI,
SULAK ALAN
Sunduğu özellikleri
NEMRUT DAĞI
MİLLİ PARKI
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
Kelebekler
1. VAR
1.
Endemik bitkiler,
Şu ana kadar yapılan
çalışmalar
kapsamında 245 adet
endemik bitki tespit
edilmiştir.
2. Gece Balıkçılı
2.
…..tür
…….tür
Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa)
Tatmin edici yaban
hayatı izleme imkanı
Garanti edilen türler var
mı?
Genellikle rastlanma
ihtimali
Alanda bulunan tesisler
Sahadaki tesisler
Rekreasyonel tesisler
Spor tesisleri
Diğerleri
Kuşlar
Memeliler
Açıklama
KARTAL, DOĞAN,
BAYKUŞ, ŞAHİN, KEKLİK,
Yetersiz
Yeterli
X
X
İyi
Durum Açıklaması
Turgut Özal Tabiat
Park alanı için
verilmiştir.
Taşıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taşıma kapasitesi Değerlendirme Şekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor 5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eşit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm gelişimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm gelişimiyle ilgili paydaşların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
İlgi gruplarının birbiriyle olan ilişkileri iyi
Beraber çalışmanın önemi biliniyor
İyi bir işbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm gelişimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm gelişiminden
sonra gelişme gösterdi
Turizm gelişimi istihdamı artırma beklentilerini karşılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iş imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm işini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm işi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiştir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor
Turizm gelişimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Sosyal ve Ekonomik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Ekolojik taşıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Genel
Korunan alan
etkiler
üzerindeki etki
Müspet
/menfi
MÜSPET OLUMLU
Kabul
edilebilir
MÜSPET OLUMLU
MÜSPET OLUMLU
MÜSPET OLUMLU
X
X
Normal spor
etkinlikleri
Yeme içme
MÜSPET OLUMLU
X
Doğa yürüyüşü
Yaban hayatı
gözlemi
MÜSPET OLUMLU
Kamping&piknik
Ahşap Hediyelik
eşyaların satılması,
Dağcılık,trekking
Su sporları
Olta balıkçılığı
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
X
SULAK ALAN
KİRLİLİĞİ
KONTROL ALTINA
ALINMALI
MÜSPET OLUMLU
KONTROL
ALTINDA OLMALI
X
KONTROL
EDİLMELİ
İzlemeye esas olan Ekolojik Göstergeler aşağıdaki şekilde incelenmelidir.
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlış, 5- Hiç yok,
Ekolojik taşıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artışından etkilenmemektedir
Yürüyüş yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür şekilde kirlenmektedir
Turizm gelişimi sebebi ile balık miktarı azalmıştır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıştır
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
EkolojikTaşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Turgut Özal Tabiat Park
alanı haricinde diğer alanların ekolojik açıdan bilimsel çalışmalar henüz tamamlanmamıştır.
Ancak potansiyel olarak zengindir. Yeterince araştırma yapılarak potansiyelin tespit
edilememesi ve tanıtımın yapılamaması nedeniyle ziyaretçi kullanımına da tam manasıyla
açılmamıştır.
Fiziki/idari Taşıma Kapasitesiİncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı,yeterli 2- İyi, 3- Fena değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taşıma kapasitesi
Altyapı
Park girişi
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
Yiyecek içecek temini
Ticaret
Kolaylık tesisleri
Patika ağı
Aktiviteler
Çalışanlar
Yer
Kapasite 1 2
Korunan alana giriş yolları
Korunan alandaki yol ağı
X
Korunan alan içindeki toplu
taşıma araçları
Park etme
X
akış
X
Yer sayısı
X
Biletleme
X
yönlendirme
X
İşaret levhaları
X
Yetkililer
Ziyaretçi merkezi
X
Ofisler
X
Basılı ve görsel materyal
X
Tedarik
X
Seçenekler
X
Tuvaletler
Atıkların toplanması
Yeterlilik durumu
seçenekler
Spor aktiviteleri
Su sporu aktiviteleri
Yeterli sayıda
Donanımlı
3 4
X
5
X
X
X
X
X
X
X
Fiziki/idari taşıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme; Coğrafi şartlar ve doğal
ortamın korunması göz önünde bulundurulduğunda tescil edilen alanların fiziki olarak
kullanıma en uygun olacak şekilde planlandığı, yerel yönetimlerin kontrolünde olan alanların
yönetim planları yapılmadığı, taşıma kapasitelerinin üzerinde kullanıldığı görülmektedir.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi: Genel olarak görsel gözlemler turistler hakkında yerel halkın
olumlu tavrı sergilemeleridir. Turistlerle olumsuz bir davranışla karşılaşılmamıştır. Halk
turizme gerekli saygı ve yardımı sunmaktadır. Turizmin gelişmesi için istekli ve gayretlidir
PÜTÜRGE
Yüzölçümü 1.181 kilometrekare olan ilçenin Malatya’ya uzaklığı 73 kilometredir. Denizden
yüksekliği 1.250 metredir. İlk adı “güzel yer/istenen yer” anlamında Imrun olan Pütürge
yaklaşık 300 yıl önce köy olarak kurulmuştur. 1877’de bucak olarak Adıyaman'ın Kâhta
ilçesine, 1892’de Elazığ’a ve Cumhuriyet Döneminde de Malatya’ya bağlanmıştır.
İlçe, arazi olarak engebeli ve sarptır. Düz arazi yok denecek kadar azdır. İlçe toprakları Fırat
Nehri’ne dökülen Şiro Çayı’nın geniş vadisinin tabanı ile bu vadi etrafında bulunan dağlık
kesimlerden oluşur. Yerleşim yerleri dağlık ve tepelik alanlarda yoğunlaşmıştır. Bunun için
tarıma elverişli arazileri dağ ve tepelerin yamaçlarında bulunmaktadır.
Şiro Çayına bakan Gerar (Kerar) Kalesi harabeleri, Çeçeli Hamamı, Uzuntaş köyündeki
Dilber Kalesi tarihi mekânlar arasındadır. Ayrıca Tepehan beldesi üzerinden Nemrut Dağı’na
gidilmektedir. Kubbe Dağı ile burada bulunan su kaynağı, Nemrut’a giderken YandereBüyüköz arasında bulunan Karasu, ormanlarla kaplı dağlık kesimler ve yaylalar gezilecekgörülecek yerler arasındadır.
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırdaki
sayısı
ziyaretçi Sahayı gezmek maksatlı yurt içi ve dışından çok sayıda turist
ziyaret etmekte bunların büyük bir kısmı konaklamaktadır.
Para harcama
Ziyaretçi Profili
Gelişlerinin İlk 5 Sebebi
Kıyaslanabileceği saha
Ulaşılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana Ulaşım
Yapılan bir çalışma yoktur.
İl ve diğer illerden gelen Tur grupları ve aile gezileri ağırlıklıdır.
1- Nemrut Dağı Milli Parkı,
2- Doğa Yürüyüşü,
3- Yayla turizmi
4- Yerel ve doğal ürünleri
5- Mesire Yerleri
Merkez-Aslantepe Höyüğü
Orta derecede yakın; 3 saat (2-4 saat arasında)
Özel taşıt
(X)
Ziyaretçinin Genel ulaşım
Toplu taşıma
(X)
kanaati: Olumlu
Diğerleri
(B)
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüş,
atlı vb.)
Ulaşım için problemler: Ulaşım sadece yaz aylarında sağlanabiliyor. Kar yağışıyla birlikte yol
ulaşıma kapanıyor.
Altyapı Analizi
Taşımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taşımacılık
Programlar
Ücretler
İşaret levhaları
Genel yer işaret
levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
Yetersiz
Yeterli
X
İyi
Açıklama
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
ALANDA HİZMET EVLERİ
YAPIM AŞAMASINDA
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Yemek Standartları
Barınma imkanları
Kategori
Turistik
Yerel
Sayısı
Açıklama
1
OTELE AİT
RESTORAN
Yüksek standartlı yemek sunanlar :
Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar: 1
Kötü standartta yemek sunanlar :
Kategori
Kuruluş Sayısı
Yatak Sayısı
(iyi-kötü-orta)
Oteller
ORTA
1
Hosteller (Misafirhaneler)
Yatak&kahvaltı oteli
Kamp alanı
DOĞAL
ALANLAR
MEVCUTTUR
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri;
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
döngüsüne girecek
şekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
Tek-eşsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet-Hayır
Var-Yok
VAR
Neler?
NEMRUT TARİHİ
VAR
PEYZAJ ÖZELLİĞİ
GÖRSEL KÜLTÜR
Hangi Sahalar
Sunduğu özellikleri
EVET
ESKİ ADIYAMAN
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
1.
1. Benekli Semender
2.
2.
Kelebekler
Malatya kelebeği
…..tür
Endemik bitkiler,
Şu ana kadar yapılan
çalışmalar
kapsamında 23 adet
endemik bitki tespit
edilmiştir.
…….tür
Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa)
Tatmin edici yaban
hayatı izleme imkanı
Garanti edilen türler var
mı?
Genellikle rastlanma
ihtimali
Şans veya mevsime
bağlı olanlar
Alanda bulunan tesisler
Sahadaki tesisler
Rekreasyonel tesisler
Spor tesisleri
Diğerleri
Kuşlar
Memeliler
Açıklama
YOK
Ayı, Y. Domuzu,
Kurt
Yetersiz
Yeterli
X
X
İyi
1 AD. OTEL
Durum Açıklaması
DOĞAL
ORTAMLAR
Taşıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taşıma kapasitesi Değerlendirme Şekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor
5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eşit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm gelişimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm gelişimiyle ilgili paydaşların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
İlgi gruplarının birbiriyle olan ilişkileri iyi
Beraber çalışmanın önemi biliniyor
İyi bir işbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm gelişimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm gelişiminden
sonra gelişme gösterdi
Turizm gelişimi istihdamı artırma beklentilerini karşılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iş imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm işini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm işi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiştir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor
Turizm gelişimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Sosyal ve Ekonomik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Ekolojik taşıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Kamping&piknik
Dağcılık,trekking
Yeme içme
Doğa yürüyüşü
Bilimsel geziler
Genel
etkiler
Müspet
/menfi
MÜSPET
MÜSPET
MÜSPET
MÜSPET
MÜSPET
Korunan alan
üzerindeki etki
YOK
YOK
YOK
YOK
YOK
Kabul
edilebilir
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
İzlemeye esas olan Ekolojik Göstergeler aşağıdaki şekilde incelenmelidir.
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlış, 5- Hiç yok,
Ekolojik taşıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artışından etkilenmemektedir
Yürüyüş yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür şekilde kirlenmektedir
Turizm gelişimi sebebi ile balık miktarı azalmıştır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıştır
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
EkolojikTaşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Korunan alanın sınırları
içerisinde kaldığı Pütürge ilçesi yaban hayatı açısından zengin bir potansiyele sahiptir. Ancak
ekolojik açıdan bilimsel çalışmalar henüz tamamlanmamıştır.
Fiziki/idari Taşıma Kapasitesiİncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı,yeterli 2- İyi, 3- Fena değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taşıma kapasitesi
Altyapı
Park girişi
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
Yiyecek içecek temini
Kolaylık tesisleri
Patika ağı
Yaban hayatı izleme noktaları
Aktiviteler
Çalışanlar
Yer
Kapasite
Korunan alana giriş yolları
Korunan alandaki yol ağı
Korunan alan içindeki toplu YOK
taşıma araçları
Park etme
akış
Yer sayısı
Biletleme
yönlendirme
İşaret levhaları
Yetkililer
Ziyaretçi merkezi
YAPILIYOR
Basılı ve görsel materyal
Tedarik
Tuvaletler
Atıkların toplanması
Yeterlilik durumu
Sayısı ve uygunluğu
seçenekler
Paket doğa turları
At-katır kiralama
Yeterli sayıda
Donanımlı
1
2 3
X
X
4
X
X
X
X
X
X
X
X
X
YAPILIYOR
X
X
YOK
X
X
X
5
Fiziki/idari taşıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme; Coğrafi şartlar ve doğal
ortamın korunması göz önünde bulundurulduğunda tescil edilen alanların fiziki olarak
kullanıma uygun şekilde planlandığı, yapılmakta olan hizmet evlerinin faaliyete geçmesiyle
ihtiyaçların rahatlıkla karşılanacağı düşünülmektedir. Ancak Kültür Turizm Müdürlüğü ile
birlikte alanda söz sahibi olmanın hizmet sunumunda kaliteyi düşürdüğü gözlemlenmektedir.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi: Genel olarak görsel gözlemler turistler hakkında yerel halkın
olumlu tavrı sergilemeleridir. Turistlerle olumsuz bir davranışla karşılaşılmamıştır. Halk
turizme gerekli saygı ve yardımı sunmaktadır. Turizmin gelişmesi için istekli ve gayretlidir
DARENDE İLÇESİ
Yüzölçümü 1.363 kilometrekare olup, Malatya’ya uzaklığı 112 kilometredir. Rakımı 9502150 metre arasında değişmektedir.
İlçenin tarihi Hititlere kadar uzanmaktadır. Asurlular Tohma boyunda koloniler kurmuş,
Persler döneminde bölge Sengbar kalesi ile askeri üs haline gelmiştir. Roma ve İslam
döneminde kültür ve ticaret merkezi olmuş, 1517’de Osmanlı egemenliğine girmiştir.
Önceleri Sivas sancağına bağlıyken 1934’de Malatya’nın ilçesi olmuştur.
Bölge, karasal iklimin tipik özelliklerine sahiptir. Yeniköy, Balaban ve Ağılyazı
düzlüklerinde tarım yapılmaktadır. İlçenin tarımdaki en büyük gelir kaynağı kayısıdır.
Mehmet Paşa Halk Kütüphanesi, Somuncubaba Kütüphanesi, es-Seyyid Osman Hulusi Efendi
Özel Kütüphanesi, Balaban Şeyh Abdurrahman Erzincani Kütüphanesi ve İlahiyat Fakültesi
Kütüphanesi’nde birçok el yazması kitap bulunmaktadır.
Somuncubaba, Zengibar Kalesi, Aslantaşlar, Yalnız Minareler, Erzincani Camii ve Külliyesi,
Abdurrahman Gazi Türbesi, Ozan Anıtı, Hüseyin Paşa Hamamı, Kudret Havuzu, Yusuf Paşa
Bedesteni, Tohma Kanyonu, Günpınar Şelalesi, Maşattepe Tümülüsü, Hasan Gazi Türbesi
Şehitlik Anıtı ve Nadir Köprüsü gezilip görülecek yerler arasındadır.
Darende kaymakamlığı bünyesinde bir turizm bürosu bulunmaktadır. Başvuranlara istenen
bilgi ve ilçeyi tanıtıcı yayınlar verilmektedir.
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırdaki
sayısı
ziyaretçi Sahayı gezmek maksatlı yurt içinden çok sayıda ziyaretçi gelmekte
bunların bir kısmı konaklamaktadır.
Para harcama
Ziyaretçi Profili
Gelişlerinin İlk 5 Sebebi
Kıyaslanabileceği saha
Ulaşılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana Ulaşım
Çalişma yapılmamıştır
İl ve diğer illerden gelen Tur grupları ve aile gezileri ağırlıklıdır.
1- Kanyon
2- Şelale
3- Doğa Gezileri,
4- Kültür turizmi
5- Rafting
6- Fotosafariler,
Battalgazi
Malatya hava alanına yaklaşık 120 km uzaklıktadır.
Özel taşıt
(X )
Ziyaretçinin Genel ulaşım
Toplu taşıma
( X)
kanaati: Uygun
Diğerleri
()
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüş,
atlı vb.)
Ulaşım için problemler: Malatya- Kayseri-Ankara karayolu üzerinde olan ilçemiz açısından
ulaşım problemi YOKTUR.
Altyapı Analizi
Taşımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taşımacılık
Programlar
Ring patikaları
İşaret levhaları
Genel yer işaret
levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
Yetersiz
Yeterli
X
İyi
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Açıklama
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Barınma imkanları
Sayısı
2
Kategori
Turistik
Yerel
Kategori
Açıklama
Kanyon ve Şelale
restoran
Kuruluş Sayısı
Yatak Sayısı
3 YILDIZLI
1
159
ORTA
2
89
(iyi-kötü-orta)
Oteller
Yatak&kahvaltı oteli
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri;
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
döngüsüne girecek
şekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
Tek-eşsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Var-Yok
YOK
KANYON +
SOMUNCU BABA
KABRİ
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet-Hayır
Neler?
HEM DOĞA VE
HEM DE DİNİ
TURİZM DEĞER
TAŞIMASI
GÜNPINAR
ŞELALESİ
EVET
Hangi Sahalar
Sunduğu özellikleri
GÜRPINAR
SULAK ALAN
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
Kelebekler
1.
1.
2.
2.
Akdeniz Melikesi
…..tür
Endemik bitkiler,
Şu ana kadar yapılan
çalışmalar
kapsamında 112 adet
endemik bitki tespit
edilmiştir.
…….tür
Taşıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taşıma kapasitesi Değerlendirme Şekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor
5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eşit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm gelişimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm gelişimiyle ilgili paydaşların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
İlgi gruplarının birbiriyle olan ilişkileri iyi
Beraber çalışmanın önemi biliniyor
İyi bir işbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm gelişimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm gelişiminden
sonra gelişme gösterdi
Turizm gelişimi istihdamı artırma beklentilerini karşılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iş imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm işini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm işi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiştir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm gelişimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
1
2
3
X
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Sosyal ve Ekonomik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;sosyal
açıdan bakıldığında mülki idare destekli, vakıf önderliğinde yapılan turizm örneğine esnafın
katılımı gözlenmektedir. İlçede kalkınma ve ekonomik gelişmeye katkısı olduğu gözlenmekte
ancak çalışılmış sayısal veri bulunmamaktadır.
Ekolojik taşıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Kamping&piknik
Ahşap Hediyelik
eşyaların satılması,
Su sporları
Rafting
Olta balıkçılığı
Yeme içme
Doğa yürüyüşü
Mağaracılık
Kanyoning
Genel
etkiler
Müspet
/menfi
müspet
müspet
Korunan alan
üzerindeki etki
Kabul
edilebilir
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
X
X
müspet
müspet
müspet
müspet
müspet
X
X
X
X
X
müspet
X
İzlemeye esas olan Ekolojik Göstergeler aşağıdaki şekilde incelenmelidir.
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlış, 5- Hiç yok,
Ekolojik taşıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artışından etkilenmemektedir
Yürüyüş yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür şekilde kirlenmektedir
Turizm gelişimi sebebi ile balık miktarı azalmıştır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıştır
1
2
X
3
4
5
X
X
X
X
X
X
X
EkolojikTaşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Alan ekolojik açıdan
bilimsel çalışmalar henüz tamamlanmamıştır.
Fiziki/idari Taşıma Kapasitesiİncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı,yeterli 2- İyi, 3- Fena değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taşıma kapasitesi
Altyapı
Park girişi
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
Yiyecek içecek temini
Ticaret
Kolaylık tesisleri
Patika ağı
Yaban hayatı izleme noktaları
Aktiviteler
Çalışanlar
Yer
Kapasite 1 2 3 4 5
Korunan alana giriş yolları
X
Korunan alandaki yol ağı
X
Korunan alan içindeki toplu
X
taşıma araçları
Park etme
X
akış
X
Yer sayısı
X
Biletleme
yönlendirme
X
İşaret levhaları
X
Yetkililer
X
Ziyaretçi merkezi
X
Ofisler
X
Basılı ve görsel materyal
X
Tedarik
X
Seçenekler
X
Tuvaletler
Atıkların toplanması
Yeterlilik durumu
Sayısı ve uygunluğu
seçenekler
Paket doğa turları
Bisiklet kiralama
Araç kiralama
At-katır kiralama
Yeterli sayıda
Donanımlı
X
X
X
X
Fiziki/idari taşıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme; Coğrafi şartlar ve doğal
ortamın korunması göz önünde bulundurulduğunda alanlar fiziki olarak kullanıma en uygun
olacak şekilde planlanmıştır. Aşırı talep nedeniyle alan taşıma kapasitesinin üzerinde
kullanımdadır.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi: Genel olarak görsel gözlemler turistler hakkında yerel halkın
olumlu tavrı sergilemeleridir. Turistlerle olumsuz bir davranışla karşılaşılmamıştır. Halk
turizme gerekli saygı ve yardımı sunmaktadır. Turizmin gelişmesi için itseli ve gayretlidir.
ARAPGİR İLÇESİ
İlçe yaban hayatı yerleştirme sahası ve avlakları, ovacılık, kanyon ve eski yerleşim yeri, tarihi,
kültürel gelenek ve görenekleri ile yöresel yeme içme özellikleri açısından özellikler
taşımaktadır. Tescil aşamasında olan Kozluk Vadisi Yaban Hayatı Geliştirme sahası ile
avlakları tescil edilmiştir. Diğer alanlarda Bakanlığımızca verilen koruma statüsü
bulunmamaktadır.
Yüzölçümü 964 kilometrekare, Malatya’ya uzaklığı 120 kilometredir. Eski adı Daskuza olan
ilçenin M.Ö. 1200 yıllarında kurulduğu tahmin edilmektedir. Asur, İran, Danişmentli,
Anadolu Selçuklu, Moğol ve Karakoyunları Beyliği egemenliğinde kalmış, 1515 Çaldıran
Savaşı’nın ardından Osmanlı toprağı olmuştur.
1518 yılında tutulan ilk Osmanlı Tesnit Tahrir Defteri’nde Diyarbakır eyaletinin 12 sancağı
bulunmaktaydı. Bu defterde Arapgir de yer almaktaydı. Kanuni Sultan Süleyman zamanında
Sivas valiliğine bağlı bir sancak merkezi olan ilçe, 1834'de Diyarbakır ve 1847’de
Mamuret’ül-Aziz (Elazığ) sancaklarına bağlandı. 1927-1928 tarihli Türkiye Devlet
Salnamesi’nde ise Arapgir Malatya'ya bağlı bir kaza olmuştur.
İlçe, engebeli ve dağlık bir bölgeye sahiptir. İlçe merkezinde rakım 1250 metredir.
14. yüzyıl yapısı olduğu sanılan Ulu Cami, Akkoyunlular dönemi eseri Yeni Cami, 1694’de
yapılmış Cafer Paşa Camii, yine 17.yüzyıl eserleri Mirliva Ahmet Paşa Camii, 1823 yapımı
Gümrükçü Osman Paşa Camii ve 1893 Çobanlı Camii ile Molla Eyüp Camii, Osman Paşa
Camii ve Çarşı Hamamı ile Miran Çayı kıyısındaki Harap Pazar harabeleri ilçedeki tarihi eser
ve kalıntılardır. Berenge Deresi boyunca uzanan vadi ile Kaynarca, gezilecek yerler
arasındadır.
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırdaki
sayısı
ziyaretçi Sahayı gezmek maksatlı çok sayıda yerli turist ziyaret etmektedir.
Para harcama
Ziyaretçi Profili
Gelişlerininİlk 5 Sebebi
Kıyaslanabileceği saha
Veri yoktur.
Aileler, Tur grupları (tanıdık ve benzer talepteki kişilerin bir araya
gelmesi şeklinde).
1- Dağ-Doğa Gezileri,
2- Kültür turizmi,
3- Kanyon
4- Av turizmi,
5- Bisiklet turizmi
Hekimhan
Ulaşılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana Ulaşım
Malatya hava alanına 120 km uzaklıktadır.
Özel taşıt
(X)
Ziyaretçinin Genel ulaşım
Toplu taşıma
(X)
kanaati: Uygun olduğu
Diğerleri
()
yönündedir.
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüş,
atlı vb.)
Ulaşım için problemler: Kışları fazla kar yağışı aldığından dikkatli olmak gerekir.
Altyapı Analizi
Taşımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taşımacılık
İşaret levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
Yetersiz
Yeterli
X
X
X
X
İyi
Açıklama
X
X
X
X
X
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Yemek Standartları
Barınma imkanları
Kategori
Sayısı
Açıklama
Turistik
Yerel
Yüksek standartlı yemek sunanlar :
Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar: 2 ADET
Kötü standartta yemek sunanlar :
Kategori
Kuruluş Sayısı
Yatak Sayısı
(iyi-kötü-orta)
Oteller
ORTA
1
54
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri;
Var-Yok
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
döngüsüne girecek
şekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
Tek-eşsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet-Hayır
EVET
ESKİ ARAPGİR
YERLEŞİM YERİ
KANYON, YABAN
HAYATI
Hangi Sahalar
DİVRİĞİ-KEBAN
Neler?
KÜLTÜREL AÇIDAN
YHYS MEVCUTTUR
Sunduğu özellikleri
SELÇUKLU
ULUCAMİ ve
ELEKTRİK BARAJI
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
1.
2.
1. Su Samuru, Vaşak 2.
Y Keçisi
Endemik bitkiler,
Şu ana kadar yapılan
çalışmalar
kapsamında 30 adet
endemik bitki tespit
edilmiştir.
…….tür
Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa)
Tatmin edici yaban
hayatı izleme imkanı
Garanti edilen türler var
mı?
Alanda bulunan tesisler
Memeliler
YABAN KEÇİSİ
VAŞAK, SU
SAMURU
Kuşlar
Açıklama
TAKİP ETMEK
GEREKLİDİR.
YOKTUR
Taşıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taşıma kapasitesi Değerlendirme Şekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor
5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eşit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm gelişimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm gelişimiyle ilgili paydaşların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
İlgi gruplarının birbiriyle olan ilişkileri iyi
Beraber çalışmanın önemi biliniyor
İyi bir işbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm gelişimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm gelişiminden
sonra gelişme gösterdi
Turizm gelişimi istihdamı artırma beklentilerini karşılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iş imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm işini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm işi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiştir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor
Turizm gelişimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
1
2
3
X
X
4
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
5
Sosyal ve Ekonomik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Ekolojik taşıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Kamping&piknik
Dağcılık,trekking
Kültür turizmi
Olta balıkçılığı
Yöresel ürün satışı
Yeme içme
Doğa yürüyüşü
Mağaracılık
Kanyoning
Yaban hayatı
gözlemi
Genel
etkiler
Müspet
/menfi
MÜSBET
MÜSBET
MÜSBET
MÜSBET
MÜSBET
MÜSBET
MÜSBET
Korunan alan
üzerindeki etki
Kabul
edilebilir
VAR
VAR
VAR
VAR
X
X
X
X
VAR
VAR
X
X
MÜSBET VAR
MÜSBET VAR
X
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
Kaçak avcılık
önlenmeli
İzlemeye esas olan Ekolojik Göstergeler aşağıdaki şekilde incelenmelidir.
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlış, 5- Hiç yok,
Ekolojik taşıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artışından etkilenmemektedir
Yürüyüş yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür şekilde kirlenmektedir
Turizm gelişimi sebebi ile balık miktarı azalmıştır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıştır
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
Ekolojik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Alan ekolojik açıdan
bilimsel çalışmalar henüz tamamlanmamıştır. Ancak potansiyel olarak zengindir. Yeterince
araştırma yapılarak potansiyelin tespit edilememesi ve tanıtımın yapılamaması nedeniyle
ziyaretçi kullanımına da tam manasıyla açılmamıştır.
Fiziki/idari Taşıma Kapasitesi İncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı,yeterli 2- İyi, 3- Fena değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taşıma kapasitesi
Altyapı
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
Yiyecek içecek temini
Kolaylık tesisleri
Patika ağı
Yaban hayatı izleme noktaları
Yer
Korunan alana giriş yolları
Korunan alandaki yol ağı
akış
Yer sayısı
Biletleme
yönlendirme
İşaret levhaları
Yetkililer
Basılı ve görsel materyal
Tedarik
Tuvaletler
Yeterlilik durumu
Sayısı ve uygunluğu
Kapasite 1
2
3
4 5
X
X
X
YOK
YOK
YOK
YOK
X
X
X
X
YOK
Fiziki/idari taşıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme; Tescil aşamasında olan
YHGSa yakın noktaya dağ araç yolu ile ulaşım sağlanmaktadır. Daha sonra yürümek
gerekmektedir. Dik ve sarp vadiye geçiş noktaları dışında ulaşmak zor ve tehlikelidir. Alan
sarp ve dik kayalıklardan oluşan dağlık bir yapıya sahiptir.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi: Genel olarak görsel gözlemler turistler hakkında yerel halkın
olumlu tavrı sergilemeleridir. Turistlerle olumsuz bir davranışla karşılaşılmamıştır. Halk
turizme gerekli saygı ve yardımı sunmaktadır. Turizmin gelişmesi için itseli ve gayretlidir.
MALATYAİLİ
VE
İLÇELERİNİN
KIYAS
YÖNTEMİ
İLE
KISA
DEĞERLENDİRMESİ
Karşılaştırma yöntemi, kapsam dahilindeki unsurun benzerleri ve rakipleri ile arasındaki farkı
görmesi ve daha ilerlemesine itici güç olması amaç edinilerek verimliliği arttırma yöntemidir.
Karşılıklı bilgi alışverişi olarak değerlendirilen bu yöntemde, kopyalama değil, kendi
ürünlerimize yönelik ilham almak, uyarlamak hedeftir. Gelecek eğilimlerini şimdiden görüp,
müşterinin isteklerini şimdiden karşılamaya hazırlıklı olmayı gerektirir.
Karşılaştırma yapılan ilçenin/ilin başarılı oluğu hususta takip ettiği yolun ilçede/ilde
alınabilirliği araştırılmalıdır.
KIYAS YÖNTEMİ İLE DOĞA TURİZMİ POTANSİYELİ YÜKSEK OLAN BAZI
İLÇELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Malatya ili
İlçe
Kıyaslanan
Kıyaslama sebebi,
Örnek Alınacak Deneyim
İl/ilçe
KORUNAN ALAN
VE TARİHİ
PLANLAMA VE YÖNETİM
PÜTÜRGE
MERKEZ
DEĞERLER
MODELİ
BENZERLİĞİ
SULAK ALAN
SÜRDÜRÜLEBİLİR
BATTALGAZİ DARENDE
DEĞERLERİ
PLANLAMA VE İCRAAT
DOĞAL
KATILIMCILIK , TANITIM VE
DEĞERLER
BENİMSEME
HEKİMHAN
ARAPGİR
POTANSİYELİ
1. MALATYA İLİ SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ STRATEJİLERİ
6.1.Gelişme Stratejileri
Strateji 1.Doğa turizmine konu ilçe, belde ve köylerimizde halkın hizmeti
sunumunu ve kaliteyi arttırmak. Bu amaçla Üniversiteler turizm sektörleri ile
işbirliği halinde bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları düzenlemelidir.
Strateji 2. STK’lar ile işbirliği sağlamak. Şube Müdürlüğü’nce yılda en az bir defa
bir sivil toplum kuruluşunun doğa turizm faaliyetine aktif olarak katılım sağlamak.
STK ve Yerel halka yönelik bilinçlendirme toplantıları organize etmek. Pilot bölge
ve köy seçimleriyle örnek uygulamalar yaparak bu uygulamaları diğer yörelere
yaymak.
Strateji 3.İlgili yerel ve ulusal televizyon kanallarında yılda en az iki defa doğa
turizmi konusunda söyleşi yapmak.
Strateji 4.Her yıl bir pilot projenin seçilmesi ve desteklenmesi. Öncelikli
bölgelerden başlayarak pilot projelerin uygulanması için teknik destek ve görev
alanı dahilinde yatırımların yapılması.
Strateji 5.Doğa turizmi dernekleri, üniversiteler ve ilgili kamu kurum ve
kuruluşlarının katılımıyla en az yılda bir defa sempozyum düzenlemek.
Strateji 6. İlimiz doğa turizmine uygun alanların belirlenmesi ve bu alanların
iyileştirilmesi, geliştirilmesi ve sürdürülebilirliğine yönelik projelerin yapılması.
Strateji 7.Doğa turizm alanlarındaki tür çeşidini ve sayısını artırmak, cazip hale
gelmesini sağlamak. Doğa turizm yapılan alanlara yaban hayvanı üretme
istasyonlarında üretilen türlerin uygun alanlara salınması.
Strateji 8.Su kıtlığı olan doğa turizm alanlarında yaban hayvanları için can suyu
havuzları inşa edilmesi. Doğa turizm alanlarında küçük grup ve kümeler halinde
meyveli orman ağaçlarının dikilmesi ile doğa turizm alanlarındaki yaban
hayvanlarının beslenmeleri sağlanmış olacaktır. Doğa turizmi yapılan alanlarda
kuş türlerinin davranışlarına uygun yuva modellerinin geliştirilmesi gibi
çalışmalarla yaban hayatının desteklenmesi.
Strateji 9.Malatya ili coğrafi sınırlarında yaşayan yaban hayvanlarının yaşadıkları
bölgeler, koruma statüsü ve görünürlük durumlarıyla ilgili bilgilerin üretilmesi için
Ar-Ge kuruluşları ve üniversitelerle işbirliği yapılması.
Strateji 10. Milli Park, Tabiat Parkı, Sulak alanlar, Yaban Hayatı Koruma ve
Geliştirme Sahaları gibi korunan alanlarla avlakların sayısını hızla arttırarak av ve
doğa turizmini canlandırmak.
Strateji 11. Sosyal ve fiziksel altyapının güçlendirilmesi, konaklama, yeme içme,
hizmet kalitesinin arttırılması.
6.2. Pazarlama Stratejisi
Strateji 1.Doğa turizmi alanları ile ilgili bir veri tabanı oluşturarak web üzerinden
paylaşmak. Doğa turizmi yapılan alanların özelliklerini, hangi doğa turizmi
çeşitlerinin nerelerde yapılabileceğini, bu alanlardaki olanakları bir veri tabanı
hazırlayarak web üzerinden interaktif olarak paylaşmak doğa turizmine olan ilgiyi
artıracaktır. Bu konu ile ilgili coğrafi bilgi sistemlerinin kullanılarak bir proje
geliştirmek mümkündür.
Strateji 2. Yabancı turistleri doğa turizmi alanlarına çekmek. İlimize gelen
turistler için turlar düzenleyerek doğa turizmi alanları aktif hale getirilebilir.
Özellikle doğa harikası olan korunan alanları gerekli önlemleri alarak ve ziyarete
uygun biçimde düzenleyerek gerçekleştirmek mümkündür. Bu alanların tur
şirketlerine tanıtımı yapılmalı ulaşım için olanaklar sunulmalıdır. Yerel
yönetimler, DKMP GM, Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve tur şirketlerinin
ortaklaşa yapacağı projelerle bu faaliyetlerin gerçekleştirilmesi mümkündür.
Strateji 3. Malatya ilinin flora ve fauna varlığı, envanteri ve alana dağılımının
tespiti ile biyoçeşitlilik haritasının çıkarılması ve endemik türlerin tespitinin
yapılarak hassas alanların belirlenmesi.
Strateji 4. Ekoturizm potansiyelinin tespiti ve ortaya konması ilimiz imajının
kuvvetlenmesi, yatırımları ve sonuçta gelirlerin ve istihdamın artmasına katkıda
bulunulmak.
6.3. Ziyaretçi Yönetimi Stratejisi
Strateji 1.Doğa turizmi konusunda rehberlik yapabilecek birim oluşturup gerekli
eğitim ve bilgi desteğini sağlayarak hizmet sunum kalitesini arttırmak.
Strateji 2. Müşteri beklentilerine dayalı sürdürülebilir ziyaretçi yönetiminin
sağlanması için koruma İlkeleri ve ziyaretçi yönetim kriterlerini belirlemek.
6.4.
İzleme
ve
Değerlendirme
Stratejisi
(Turizmin
etkilerinin
ve
sürdürülebilirliğin izlenmesi)
Strateji 1. İlimiz doğa turizm amaç ve hedeflerin gerçekleşme durumlarını tespit
etmek, hazırlanan stratejik planlar doğrultusunda yıllık performans programlarını
oluşturmak,
Strateji 2. Stratejik amaç ve hedeflere ulaşmak için izlenen yolun, hedeflere
ulaşmak üzere kullanılan yöntemler ile yürütülen faaliyet ve projelerin ve bunların
sonucunda elde edilen çıktı ve sonuçların, kısacası performans programının ve
dolayısıyla stratejik planın başarısını ölçmek amacıyla performans değerlendirmesi
yapmak. Performans sapmalarını ve nedenlerini gözlemlemek, gerekli tedbirleri
alarak stratejide gerekli değişiklikleri yapmak ve sonuçları faaliyet raporlarında
kamuoyu ile paylaşmak.
6.1. KAPASİTE GELİŞTİRME Amaç: ilgili paydaşların turizm(ekoturizm) açısından kapasitelerini geliştirmek
Eylem no
Öncelik
Eylem
1
3
Ekoturizm eğitimi
2
1
İlin ekoturizm
kapasitesinin belirlenmesi
3
1
Hizmet ve Ürün kalitesinin
geliştirilmesi
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangı
ç tarihi
Yerel halkının eko-turizm hakkında
eğitimi, Ekoturizme sunulabilecek
ürünlerin çeşitlendirilmesi ve
geliştirlmesi ve yıl boyu devam edecek
şekilde yıla yaymak, çalışanların beceri
düzeyini yükseltmek, Bu konuda plan
süresince …… kurs açılarak ………kişinin
eğitilmesi sağlanacak.
İlin Ekoturizm açısından potansiyelinin
tespit edilmesi ve önceliklerin
belirlenmesi, tur güzergahları
oluşturulması ve bölgesel bağlantılarla
güçlendirilmesi, eylem planları ve
ulusal/uluslararası orgazizasyonlar
düzenlenmesi,
İTM, OSİ,
Belediyeler,
muhtarlıklar
Ekoturizm
Dernekleri
2013
KY, İTM, OSİ,
İÖİ, B
Özel girişimciler,
Belediyeler,
muhtarlıklar,
2013
Eko-turizm hizmetlerinin kademeli
olarak geliştirilmesi için bir yerel
nitelikler standardı oluşturulması,
Geleneksel köy evlerinin pansiyona
dönüştürülmesi projelerinin yapılması,
Geleneksel düğün kompozisyonunun
canlandırılması /yaygınlaştırılması,
Plan dönemi sonunda standartlara
uygun en az 130 adet ev pansiyonu
oluşturulması
KY, İTM, OSİ,
İÖİ, B
Özel girişimciler,
Belediyeler,
muhtarlıklar,
2013
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Bütçesi ve
Finans
kaynağı
Göstergeler
4
1
Yerel Halkın Ekoturizmi
Sahiplenmesinin
Sağlanması
Yerel halkın ekoturizmi
sahiplenlenmesinin sağlanması için
bilinçlendirme eğitimleri verilmesi,
yerel beceri ve kültürü esas alıp, ön
plana çıkararak kültürel mozaik
olanaklarından yararlanmak,
ekoturizm getirilerini anlatmak ve
kamuoyunda bilinç ve farkındalık
oluşturmak, yöresel ürünleri ve mutfağı
turizme iyi sunulmasını ve tesislerin
kalitesinin arttırılmasını sağlamak,
yerel halkın ekoturzme yönelik yatırım
yapmalarını sağlamak, ziyaretçi
memnuniyetinin önemini kavratmak,
öğrenciler olmak üzere geziler
düzenlenmesi,
KY, İTM, OSİ,
İÖİ, B
Özel girişimciler,
Belediyeler,
muhtarlıklar,
5
2
İlgi gruplarının,
Rehberlerin ve Yöre
halkının doğa ve Yabancı
dil eğitimi eğitimi
Statülü alanlarda rehberlik yapacak
kılavuzların ve yöre halkının eğitilmesi,
ayrıca çocukların eğitimi,
OSİ; ÜN, KY, B
HEM MEM
TEMA
Muhtarlıklar
, belde
belediyeleri,
2013
6
1
Ekoturizm Konseyi ve
Ekoturizm Dernekleri
Kurulması
Eko-turizmde hedef birliğinin
sağlanması,
İşbirliği için sözleşme imzalanması
İTM, Kişiler, Özel
girişim
Muhtarlıklar
, belediyeler,
KY
2013
7
1
Yerel profesyonel av
klavuzu eğitimi
Av turizmine profesyonel yaklaşım
sağlanacaktır.
OSİ,HEM,ÜN ,
8
2
Üniversitelerle işbirliği
Her türlü faaliyetin planlanma,
geliştirme ve uygulama safhalarında
Bartın içinde ve yakınındaki
üniversitelerden bilimsel destek
alınması için işbirliği yapılacaktır,
OSİ, İTM,
2013
2013
Dernekler
2013
9
2
Kamu Kesimi Yönetici ve
Çalışanlarının Eğitimi ve
Motivasyonu
Bu program; doğa turizmi ile dolaysız
yada dolaylı ilgili kamu kesimi
personeline verilecektir. Bunlar
arasında;
- İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
- İl Özel İdaresi
- İl Çevre ve Orman Bakanlığı
- İl Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü
- Belediyeler,
- Güvenlik güçleri (polis ve jandarma)
Bu bağlamda;
Malatya’nın kültürel ve doğal değer
envanteri,
Doğayı korumanın önemi ve ilkeleri,
Turizmin önemi ve hizmet sunumunun
temel kuralları, insan hakları, halkla
ilişkiler ve temel ilkeleri,
Yabancı diller yer almalıdır.
Valilik,
Kaymakamlıklar
10
2
Haritaların oluşturulması
Ekoturistler için rotaların yer aldığı
haritaların oluşturulması ve basımı,
İTM, OSİ, KY, İÖİ
11
3
Deneyim paylaşımı
Deneyim paylaşım programları
oluşturulacaktır, kıyaslama bölgeleri ile
ve ülke düzeyinde deneyim paylaşımı
için 10 adet karşılıklı gezi
düzenlenecektir.
Yöre halkı, KY,
İTM, İÖİ, Özel
girişimciler
2014
12
1
Kurtarma Timlerinin
kurulması
Dağ, kanyon ve mağara kurtarma
Timlerinin kurulması sonucunda
ziyaretçilerin güvenliği sağlanacaktır.
OSİ, AFAD,
Kaymakamlıklar
2013
2013
WWF
2013
6.2. FİZİKSEL ALTYAPININ OLUŞTURULMASI Amaç; altyapıyı güçlendirmek veya geliştirmek,
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
Atık yönetimi
Katı atıkların yönetimi konusunda,
vahşi depolama yapılması
engellenecektir.
Muhtarlıklar(M
) belediyeler,(B)
İl özel idaresi
(İÖİ)
Dernekler(
D) Çevre ve
Şehircilik md
(ÇŞM)
2013
2
1
Alan düzenleme, doğa
turizmine yönelik
faaliyetlerle hizmet
amaçlı yapı ve tesislerin
yapılması
Kamping alanlarının ve günübirlik
alanların düzenlenmesi, bisiklet
parkurlarının oluşturulması, yürüyüş
yolları, kuş gözlem kuleleri, seyir
terasları, olta balıkçılığı için iskeleler,
tuvalet ve büfe, otel ve pansiyonculuk
gibi yapı ve tesislerin yapımının
sağlanması
İl Turizm
Md.(İTM)
Kaynakamlıklar,
(KY) İÖİ
D, ÇŞM
2014
3
1
Turizm BilgilendirmeZiyaretçi merkezleri
kurulması
Ziyaretçi merkezi vizyonunun
katılımcılıkla oluşturulması, favori
ilçelerde turizm bilgilendirme ve
ziyaretçi merkezlerinin kurulması için
çalışmalara başlanması
İTM OSİ Ky B İÖİ
Dernekler,
KTM,
Belediyeler,
Muhtarlıklar
2015
4
1
Ulaştırma imkanlarının
arttırılması
Havaalanı ve her türlü ulaşım
seferlerinin arttırılmasıyla ziyaretçilere
kolay ulaşım imkanı sağlanacaktır.
Valilik,
İÖİ,THK,UB
2013
5
2
Doğa Müzesi kurulması
Favori ilçelerde Doğa Müzesi ve
Ekolojik Yorum Merkezleri kurulması
için çalışmalar yapılacaktır.
OSİ, İTM Ky B
İÖİ
Dernekler,
Üniversiteler
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
6.3.ENVANTER, ÜRÜN OLUŞTURMA, ÜRÜN ÇEŞİTLENDİRME VEGELİŞTİRME, SERTİFİKALANDIRMA, TANITIM VE PAZARLAMANIN YAPILMASIAmaç: mevcut ekoturizm
ürünlerinin ortaya çıkarılması, geliştirilmesi,tanıtımı ve pazarlamasını yapmak.
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
Kültürel ürün envanteri
ürünleri sunuma hazır
hale getirme
Geleneksel hayat tarzı, kültüre ilişkin
olarak doğadan toplanan, üretilen gıda
maddeleri veya doğal materyalden
üretilen el sanatları vb. Değerlerin
tespiti, satılabilir hale getirilmesi, sözlü
değerlerin envanteri, bunların turizme
sunulabilir hale getirilmesi.
iTM, OSİ, Ky,
HEM,
Dernekler,
üniversiteler
2014
2
1
Doğal ürün
envanterlerinin
hazırlanması ve ekolojik
ürün satış merkezlerinin
oluşturulması
Doğada gizli kalmış, henüz
keşfedilmemiş olan turizme
sunulabilecek değerlerin ortaya
çıkarılması ve bilinenlerle birlikte
sunuma hazır hale getirilmesi
satış yerleri oluşturulması,
vatandaşların üretim ve satış için
yönlendirilmesi.
İÇOM, Tarım il
Müdürlüğü(İTM)
, özel
girişimciler İÖİ B
Üniversiteler
2013 - 14
3
1
Yeni ürünler ve Ürün
geliştirme
Yeni ürünlerin geliştirilmesi, yeni
dizaynlar, yerel kültür elemanlarının
figüre edilmesi, bilinmeyen veya
kaybolmaya yüz tutmuş, yöresel
yemeklerin sunulabilir hale getirilmesi
bunların kataloglar halinde basımının
sağlanması,
İTM ÜNİV OSİ Ky
HEM
Dernekler,
Üniversite,
2015
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
4
2
Eko köy ve Eko beldeler
Saha içinde doğal ve kültürel değerleri
bozulmamış veya küçük bir çaba ile bu
değerlerinin sunumu ve korunması
kolayca başarılabilecek ve ekolojik
uygulamaların sürdürülebilirliği söz
konusu olan Köy ve ilçelerde Ekolojik
köyler oluşturulması, bu konuda diğer
koruma alanlarına örnek olacak pilot
uygulama yapılması,
İTM, OSİ, Ky,
İÖİ,
Muhtarlıklar
WWF
TATUTA
2014
5
1
Organik tarım
Korunan alanlarda organik tarımla
üretim prensiplerinin yerleştirilmesi,
plan dönemi sonunda sahaların yüzde
30 unda organik tarımın yapılıyor
olmasının sağlanması,
İTM, OSİ,
İL tarım Md.
Muhtarlıklar
, Dernekler,
2014
6
1
Sertifika/kalite standardı
programı
Pansiyonculara, lokantalara, ekolojik
ürün üreticilerine yönelik sertifika ve
kalite standardı programının
hazırlanması ve uygulanması
İTM HEM Ky B
OSİ
Üniversiteler
, Dernekler,
Hizmet
üretlenler
2014
7
1
Yerel standardı koruma
Eko-turizm hizmetlerinin kademeli
olarak geliştirilmesi için bir yerel
nitelikler standardı oluşturulması, bu
şekilde orijinalliğin korunması ile
bozulma ve kültürel melezleşmenin
önüne geçilmesi
İTM OSİ Ky
Dernekler
2013
8
2
Satış-Tutundurma
çalışmaları
Ekoturizm değerleri dağıtım programı
yapılacaktır. Ekoturizm tutundurma
programı hazırlanacaktır. Bu amaçla,
gerekli kişisel satış, reklam, tanıtım ve
satış geliştirme etkinlikleri
belirlenecektir.
İTM, OSİ, Tic. Ve
San Odası,
Özel Gr.,
Dernekler,
Belediyeler
2013
9
1
Tur opreratörlerine saha
tanıtımı ve Ekotur
destinasyonları
10
3
İyi örnekleri öne çıkarma
11
2
Ortaklıklar oluşturma
12
2
Kurallar sistemi
13
3
Fuar sempozyumlar,
festivaller
14
3
Müşteri beklenti ve
memnuniyet anketleri
Tur opartörlerine sahanın gezdirilerek
tanıtımı, görüşlerinin alınması,
isteklerinin değerlendirilmesi,
destinasyon şekillendirmelerinin
yapılması,bu destinasyonlar üzerinde
hizmet kalitesi ağı kurulması,
destinasyonları destekleyici, olumlu
etkileyici eklerin tespiti.
Yılda bir kez Örnek pansiyon, Örnek
lokanta, Örnek Ürün satış yeri seçimi,
bunlara göre kalite standartlarının
diğer aynı faaliyette bulunan kişi ve
kurumlara yaygınlaştırılması
Park dışından hizmet sunucularıyla
park yönetimi ve park içinden hizmet
üreticileri arasında daha kaliteli ve
düzenli hizmet sunumu amacıyla
ortaklıklar oluşturma, Dış paydaş
oluşturmak için arayışlar
sürdürülecektir.
Tur operatörlüğü, Rota kılavuzluğu,
pansiyonculuk ve yerel ürünlerin satışı
konusunda halkın da benimsediği bir iş
düzenini ve kurallar sistemini ortaya
koyan mekanizma geliştirmek,
Fuar ve sempozyumlara aktif
katılımlarla stand oluşturma, Bartın
konulu sempozyum düzenleme,
festivallerin kültürel değerleri öne
çıkaran hale getirilmesi, her yıl en az 2
milli fuara katılacaktır.
Ziyaretçilerin beklentileri ve verilen
hizmetlerden memnuniyetinin peryodik
olarak ölçülmesi, her yıl 250 şer kişi ile,
sezon başı, ortası ve sonunda toplam 3
anket yapılacaktır.
İTM, OSİ; Valilik,
K, B, İÖİ,
Dernekler,
KTM
2014
İTM OSİ İOİ Ky
Dernekler
2015
İTM, OSİ, Tic. Ve
San Odası,
Valilik Makamı,
Ky B Özel Gr.
Dernekler,
Pansiyoncul
ar,
2014
İTM OSİ Ky B Tur
oparatörleri,
Hizmet
üretenler
2014
İTM, OSİ, tarım
d. HEM,
Belediyeler,
Dernekler
ÜN
2014
İTM OSİ KY
ÜNİV
2013
15
3
Yeni tesisler
16
1
Ekoturizm potansiyelinin
Milli ve Milletlerarası
seviyede tanıtım ve
pazarlanması
Zamanla gelişim gösteren ve
potansiyeli artan yerlere belirlenmiş
ekoturizm standartlarına uygun yeni
eko-turizm tesisleri
Özel Gr. OSİ, Ky
İÖİ, İTM
Dernekler,
Belediyeler
Tanıtıma yönelik farklı dillerde
hazırlanmış kitapçık, broşür, CD, görsel
ve işitsel tanıtım materyallerin
hazırlanması,
Turizm Danışma Birimlerinin Kurulması
Web sitelerinin hazırlanması,
Ekoturizm haritasının oluşturulması,
Ulusal ve uluslar arası acentelerle
işbirliklerini artırmak,
STK’ların tanıtımda daha etkin
olmalarının sağlanması ve yapacakları
toplantı ve benzeri faaliyetlerin İlimizde
yapılmasının sağlanması, Ulusal basın
ve görsel iletişim kanallarından
yararlanılması,
Yerel rehberlerin
eğitilmesi,
Yurt içi ve dışında
hazırlanan turizm rehber kitapçıklarına
Malatya’nın eklenmesi,
TÜRSAB’ın İlimizi gezi turlarına dahil
etmesinin sağlanması,
Uygun yerlere yeteri miktarda
ekoturizm bilgilendirme, yönlendirme
ve tanıtım tabelalarının konulması
Malatya Valiliği
İl Kültür ve
Turizm
Müdürlüğü
Belediyeler
Kaymakamlı
klar
Sektörün
Sivil
Toplum
kuruluşları
Kaymakamlı
klar
Ticaret ve
Sanayi
Odası
2015
2013
6.4 .iZLEME VE DEĞERLENDİRMEYE YÖNELİK EYLEMLERAmaç: ekoturizm faaliyetlerinin izlenmesine ilişkin kriterlerin belirlenmesi, izlemenin yapılması, raporlama, değerlendirme ve geri
bildirimlerin yapılması.
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
Değişimin sınırlarının
belirlenmesi
Doğal ve kültürel değerleri etkileyen
tüm turizm faaliyetlerinin kabul
edilebilir değişimin sınırlarının
belirlenmesi, bu çalışmanın hedefi
yöresel düzeyde kabul edilebilir
sınırların tespitidir.
OSİ, İTM,
Üniversiteler
WWF,
Dernekler
2014
2
1
Çevresel, Ekonomik,
Sosyal ve Kültürel
etkilerin değerlendirilmesi
indikatörlere göre izlenecektir.
ÇŞM OSİ B
İTM, Tarım Md
Ky B Tic San Od.
Ünv. OSİ
Dernekler,
KTM
Ünv.
2014
3
1
Sürüdürülebilirliğin ve
Uyumun İzlenmesi
Kurallar sistemine uyumun izlenmesi,
uyumsuzluğun sözkonusu olduğu
hususları inceleme, uzlaşma arayışı,
çözüm geliştirme, raporlama ve
değerlendirme,
yaptırım uygulama,
İTM, OSİ Özel
girşimciler,
ÇŞM, Hizmet
üreten herkes
Belediyeler
Dernekler
2014
4
1
Ölçme ve değerlendirme
Belirlenen strateji ve planların
politikaların uygulanabilirliği ve
hedeflerin gerçekleşme durumunun
değerlendirilmesi ve sonuçlara göre
tedbirlerin alınması toplantıları
düzenlenmesi
İTM, OSİ, KTM,
Ünv. Dernekler
Özel girşimciler,
ÇŞM,
Belediyeler
Hizmet üreten
herkes
2013
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
SONUÇ VE ÖNERİLER
Malatya ilinin zengin kültürü, yerleşme antropolojisi ve arkeolojik envanteri, etnoğrafik ve
folklorik yapısı ile doğa turizm ürünü ve bunlara bağlı olarak çeşitlendirilebilme kapasitesi,
turizm sektöründe gelişme kaydetmek niyet ve isteğinin olması doğa turizminde kısa sürede
planlanacak hedefe ulaşılmasını sağlayacaktır.
Doğa turizmine olan talebin arttırılması amacıyla tanıtım, tanınırlık düzeyinin artırılması,
konaklama tesislerinin fiziki standartlarının ve işletme kalitelerinin yükseltilmesi, yeme-içme
tesisleri acentelerin ve operatörlerine bilgi desteği …sağlanmalıdır.
Tanıtım için en güçlü yöntem görsel medya araçlarıdır. Bu bakımdan materyal bulunan
alanlarda belgesel çekimleri yapmak veya belgesel çekimlerine destek vermek önemli bir
tanıtım yöntemidir.
Son yıllarda reklam ve tanıtımda en iyi yol internet kanalıyla yapılmaktadır. Özellikle yabancı
dilde yapılacak yayınlar iyi bir tanıtım sağlayacaktır. Malatya’nın doğal değerleri hakkındaki
yayın sayısını artırmak için bilim adamlarını çekebilecek, sempozyum ve seminerler
düzenlemek iyi bir yöntemdir. Yapılacak bu seminer ve toplantılara yabancı araştırmacı ve
bilim adamlarının katılımının sağlanması gerekmektedir. Doğa turizmine yurtdışından da
talep gelmesini sağlamak amacıyla yapılan projelerin yurtdışına sunulması ve tanıtımının
yapılması önemlidir.
Doğa turizmi; sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimleri ve ilgili birçok kamu kurum ve
kuruluşu ilgilendiren bir turizm çeşididir. Bu yüzden sivil toplum kuruluşları, belediyeler,
kaymakamlıklar, kültür ve turizm ile ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğini zorunlu kılar. Bu
kurum
ve
kuruluşlarla
birlikte
yapılacak
organizasyonlar,
toplantılar,
seminerler,
sempozyumlarda kurumun doğa turizmi ile olan ilişkisi ve bakış açısı iyi anlatılmalıdır. Bu
toplantı ve organizasyonlar aynı zamanda doğaseverleri bilgilendirmek ve sorumlu bir turizm
yapılmasını sağlamak bakımından önemlidir.
Malatya ili için yapılan bu master plan bazı eksikliklerine rağmen yeni bir perspektifle
hazırlanmış modeldir. İçindeki doğa turizmi ile ilgili derli toplu bilgiler doğa turizmi
konusunda yapılacak yeni çalışmalar için önemli bir kaynak niteliğindedir. Bundan sonra
yapılacak çalışmalarda, burada görülen eksikliklerin de tamamlanmasıyla, başarılı sonuçlar
almak mümkündür. Master plan sonucunda doğa turizmi bakımından öncelikli faaliyetler ve
öncelikli bölgeler ortaya çıkarılmıştır.
Doğa turizmine yönelik projeler birçok finans kuruluşları tarafından desteklenen projelerdir.
Projeler geliştirilerek yatırımlar ve araştırmalar için kaynak yaratmak izlenecek politikalar
arasında yer alır.
Yeni projeler geliştirmek ve uygulamak bakımından Ar-Ge kuruluşlarıyla ve üniversitelerle
işbirliği içinde hareket etmek amaçlara ulaşılmasını hızlandıracaktır. Ar-Ge kuruluşlarından
yurtdışındaki ve yurtiçindeki gelişmelerin öğrenilip paylaşılması kurum personelinin
uzmanlaşması bakımından önemlidir.
Doğa turizmi için orman alanlarından faydalanılmasında yerel halkın görüşlerinin alınması,
doğal değerlerin korunması ve sahiplenilmesi bakımından önem arz etmektedir. Halkın
düşüncelerinin mevzuata yansıması mevzuatın daha kolay uygulanmasını sağlayacaktır.
STK’ların deneyimleri ve önerileri önemlidir. Doğa turizminde kullanılan alanların ve
faaliyetlerin yönetimi konusundaki mevzuat eksikliklerinin giderilmesinde STK’larla işbirliği
yapılmalıdır. Bu amaçla ilgili kuruluşlarla zaman zaman toplantılar yaparak mevzuatı
geliştirmekle görevli organlara raporlar sunmak yararlı olacaktır.
Malatya ilinde doğa turizm potansiyeli yüksek ve en iyi gelişeceği bölge il merkezi ve yakın
çevresidir. Malatya merkez, Battalgazi, Yeşilyurt, Akçadağ ve Karakaya Baraj Gölü
alanlarıdır. Tarihe tanıklık eden Aslantepe, Tabiat Parkları, Jeopark, Karakaya Barajı,
marinalar, yelken, kürek gibi su sporları, kültür, kent, iş turizmi, şifalı içme ve doğal kaynak
suları, mesire alanları, dağ turizmi, bisiklet turizmi, doğa turizmi vb alanlarda bulunan doğa
turizm potansiyelleri arasında sayılmaktadır.
Diğer bir alan Tohma Vadisinin yer aldığı Darende ilçesidir. Kültür turizmi, din turizmi başta
olmak üzere, rafting, trekking, doğa gezileri ve fotosafari, Günpınar Şelalesi potansiyeller
arasında göze çarpmaktadır. Ayrıca Arapgir ilçesi de Kayaarası Kanyonu’nun doğal ve yaban
hayatı zenginliği, rafting ve kanoculuk, doğa ve dağ yürüyüşü, dağ bisikleti, foto safari, eski
mimari eserler, gelenek ve görenek, yeme içme kültürü açısından zengin potansiyele sahip
olup belirtilen alanlara yapılacak planlamada öncelik verilmesi uygun olacaktır.
HAZIRLAYAN
KONTROL EDEN
Malatya İli Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü
Abdullah KOÇ
XV. Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü
Haluk KODAMAN
Uygun Takdim
XV. Bölge Müdürü
M. Fehmi YÜKSEL
Vali Yardımcısı
Latif MEMİŞ
Doğa Turizmi Master Planının uygulanması UYGUNDUR
Vasip ŞAHİN
VALİ

Benzer belgeler