Tem-Aust ne olur son-4
Transkript
Tem-Aust ne olur son-4
a¤›n DÜŞÜN VE SANAT DERGİSİ e-mail: [email protected] web sitemiz: http://ankaraagindernegi.org TEMMUZ-AĞUSTOS 2012 a¤›n DÜfiÜN VE SANAT DERG‹S‹ A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Yay›n›d›r Temmuz-A¤ustos 2012 Y›l:26 Say›: 247-248 Bask› Tarihi: 28/09/2012 *** A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Ad›na Sahibi Ahmet ÇET‹N *** Genel Yay›n Yönetmeni Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR *** Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Mustafa Kamil ATEfi *** Yaz› Kurulu Mevlüt ÖKSÜZO⁄LU-Samettin AKBAfi-Alper B‹LG‹N Ahmet DEM‹RKOL-Mehmet U⁄UR ‹letiflim: Ömer ÖZTÜRK *** Yönetim Merkezi: A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Hofldere Caddesi, Akasya Apt. No: 41-2 A Y.Ayranc› / ANKARA Tel: 0 312 426 75 90 Faks: 0 312 354 78 38 e-mail: [email protected] web adresimiz: http://ankaraagindernegi.org *** A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i, PTT 101843 no.lu Çek Hesab› T.C. Ziraat Bankas› Ankara Yeniflehir fiubesi IBAN No: TR59 0001 0004 7139 7751 6850 02 Hesap No: 39775168-5002-0471 Yeniflehir-ANKARA *** ‹zin al›narak al›nt› yap›labilir. Gönderilen yaz›lar yay›mlans›n, yay›mlanmas›n iade edilmez ve telif ücreti ödenmez. Dergide yaz›n›n yay›mlanmas› yazar›n görüflünün paylafl›ld›¤› anlam›na gelmez. Yaz›lardaki fikirler yazarlar›na aittir. *** Yay›n Türü: Yerel Süreli Yay›n *** Grafik-Tasar›m Banu KAHRAMAN 0 554 918 37 47 *** ‹Ç‹NDEK‹LER 3-4 Elaz›¤’›n En Geliflmifl ‹lçesi . . . . . . . . . . . Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR 5-6 Nihat ASYALI’y› Anarken . . . . . . . . . . . . Mustafa Y›lmaz ONAY 7-9 ‹çimizden Biri (Tanyol GENÇOSMAN) . . M. Kamil ATEfi Vatan Namus’tu (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . . Mustafa SELÇUK 10-12 Yaflanm›fl Hikayeler “Finco” . . . . . . . Ahmet SAMUR A¤›n’da Bahar (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . . ‹smail BEYDEM‹R An›lardaki ‹zler . . . . . . . . . . . . . . . . . fi. Necmi ÖZEN *** A¤›n Düflün ve Sanat Dergisi muhabirleri A¤›n - Suat UYANIK • ‹stanbul - Ahmet SAMUR ‹zmir - Ak›n ERGÜL • Malatya - Sait YALÇIN Kapak Foto¤raf› Miraç ÖZMEN 12 13-16 Yar (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Mustafa YORULMAZ 16 17 Nisan 1940’da Kurulan Köy Enstitüleri . . . . . . . . . . . Hasan Güner GÜLER 17-18 19 ‹zmir’de A¤›n’› Yaflad›k ve Yaflatt›k . . . . . Hasan KARATAfi Güneflin Do¤uflunu Venköyü’nden ‹zlemek . . . . . . . . . . . . . . . Mustafa AKBAfi Ben Ö¤retmenim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Hadi ÖNAL Alo 182 . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Derleme Yusuf’un Hikayesi . . . . . . . . . . . . . . Selçuk AYBEK 20 21 22-23 A¤›n Dergisi ve A¤›nl›lar . . . . . . . . . . . . . . Ahmet DEM‹RKOL Bask› HAS-SOY Matbaac›l›k Bas. Tas. Tan. Ltd. fiti. Kaz›m Karabekir Cad. 95/60 ‹skitler- ANKARA Tel: 0 312 341 59 94 / 384 03 04 9 24 25-27 28 Do¤umlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .29 Evlenenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .30 Vefat Edenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .31 K›sa... K›sa... K›sa... Haberler . . . . . . . . . . Elaz›¤’›n En Geliflmifl ‹lçesi A¤›n Kirpi yavrusunu PAMU⁄UM diye severmifl, batan, oklu tüyleri oldu¤u halde...… Kuzgun’a da yavrusu ku¤u gibi gözükürmüfl... Anneler, babalar, çocuklar›na göre en iyi anne, baba...… Çocuklar da annelerine, babalar›na göre en iyi çocuk... Emniyet Genel Müdürlü¤ü’nde Daire Baflkan› olarak görev yapt›¤›m dönemde floförlü¤ümü yapan bir polis memurumuz rahats›zland›¤› için doktora muayene ettirmek üzere 6 yafl›ndaki çocu¤unu daireye getirmifl. Çocuklar› severim. Odama ça¤›rd›m, kendisine kantinden içecek ve yiyecek ald›rd›m, aram›z iyi... Konufluyoruz... 6 yafl›ndaki ‹smail, önce odada merak etti¤i her fleyi sordu, bilgisayar, telsiz ve telefonlarla ilgilendi, sonra döner koltu¤a oturdu ve konufltu: - Gürefl tutar m›s›n? Tutar›m dedim. - Babam seni yener de¤il mi? dedi. Babas› zay›f ve çelimsizdi ama düflündüm. - Yener. dedim. - Bu odadakilerden babama da verirler’mi... - Babam da senin gibi müdür olur de¤il mi? dedi. Düflündüm - çal›fl›rsa olur. dedim sevindi. Evet o onun babas›. Baba en güçlü, en çal›flkan, en çok bilen... Bunlar› niye anlatt›m, yaz›m›z›n bafll›¤›ndan dolay›...… Baz›lar›n›n gülümseyerek “eh bir A¤›n’l›dan da bu beklenir” dedi¤ini duyar gibi oluyorum. Evet A⁄IN bizim do¤du¤umuz Temmuz : 2012 A¤ustos Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR yer...…Geçmiflimiz...… Ama yaz›lar›m›z› duygular›m›zla yazmay›z, 64 y›ll›k çizgimizi de bozdurmay›z... Biz araflt›rma ve incelemelerimizi “bilimsellik” temeline ve verilerine dayand›rmak zorunday›z. Bu bafll›¤› da onun için att›k. 2011 y›l›nda yap›lan ‹llerin Sosyo -Ekonomik Geliflmifllik s›ralamas›nda ELAZI⁄ 39. s›rada yerini alm›fl durumda. ‹stanbul, Ankara ve ‹zmir ilk üç s›ray› paylafl›rken GAKKOfi’ lar›n diyar› ilimiz ELAZI⁄ 39. ncu s›rada...… Kuflkusuz bu s›ra di¤er illerle mukayese edildi¤inde (Örne¤in bu s›ralamada Malatya 42, Afyon 43, Hatay 46, Kastamonu 47,Kahraman Marafl 60,Van 75, Mufl 81. nci s›rada yer almakltad›r)iyi ama kan›mca yeterli de¤il... Türkiye’de ‹lçelerin Geliflmifllik S›ralamas› ile ilgili ilk bilimsel araflt›rma da Devlet Planlama Teflkilat› Müsteflarl›¤› taraf›ndan de¤iflik tarihlerde yap›lm›fl ve sonuçlar› 23.9.2003 tarihinde yay›nlanm›flt›r. Araflt›rma sonuçlar›na göre TÜRK‹YE’de o tarihte toplam 872 ilçe bulunmakta, A⁄IN ilçesi geliflmifllik s›ras› olarak toplam 872 ilçe içinde 276 s›rada bulunmaktad›r. A⁄IN’›n geliflmifllik endeksi 0,062256, geliflmifllik grubu 3 dür. Geliflmifllik grubu 1 olan ilçeler içerisinde Ayd›n Kufladas›, ‹zmir Çeflme, Mu¤la Bodrum, geliflmifllik grubu 2 olan ilçeler aras›nda ise Edirne Keflan, ‹zmir Kemalpafla gibi ilçeler bulunmaktad›r. ‹lçelerin ba¤l› olduklar› il içindeki geliflmifllik s›ralamas›nda ise A⁄IN ilk s›radad›r. 3 1.A⁄IN (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 233), (Vikipedi Ansiklobedisinde bu s›ra 276 olarak gösterilmektedir) 2.Keban (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 323) 3.Kovanc›lar (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 429) 4.Karakoçan (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 599) 5.Maden (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 615 6.Alacakaya (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 626) 7.Sivrice (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 687) 8.Baskil (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 691) 9.Palu (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 757) 10.Ar›cak (Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 831) fleklindedir. A⁄IN hakk›ndaki bu de¤erlendirmeler afla¤›daki SOSYO- EKONOM‹K GÖSTERGELER ölçü al›nmak suretiyle yap›lmaktad›r. Türkiye Genelinde Ölçüt ‹lçe S›ralamas›ndaki Yeri 1.Nüfus 5246 858 % 68.43 103 15.67 244 4.Nüfus Yo¤unlu¤u 38 538 5.Nüfus ba¤›ml›l›k % 53.35 584 4.16 642 7.Tar›m Sektöründe Çal›flanlar % 65.49 605 8.Sanayi Sektöründe çal›flanlar % 4.50 390 9.Hizmet Sektöründe çal›flanlar % 30.02 206 10.‹flsizlik Oran› 12.15 80 11.Okur Yazar Oran› 87.01 330 12.Bebek Ölüm Oran› 18.18 840 13.Fert Bafl›na Gen. Bütçe Geliri 22.205 58 2.fiehirleflme Oran› 3.Toplam Nüfus Art›fl H›z›(Binde) 6.Ortalama Hane Halk› Büyüklü¤ü Bu konuya sonraki yaz›lar›m›zda da de¤inece¤iz. Sa¤l›kl› kal›n… “A⁄IN da NE YET‹fi‹R?” diye soranlara “A⁄IN da ADAM YET‹fi‹R” diye cevap veren büyüklerimizi mahcup etmemek, OKUMAK…OKUTMAK için YARDIM ET………… E⁄‹T‹M ve Ö⁄RET‹M KRED‹S‹ ‹Ç‹N BA⁄Ifi YAPILAB‹LECEK HESAP NUMARALARI: Z‹‹RAAT BANKASI A⁄IN fiUBES‹ Hesap No: 39775168-5004 Z‹RAAT BANKASI ANKARA YUKARIAYRANCI fiUBES‹ Hesap No: 39775168-5005 4 2012 : Temmuz A¤ustos Yeri Doldurulmaz De¤erli Yazar›m›z Nihat Asyal›’y› Anarken Geçen y›l 23 Eylül’de yitirdi¤imiz sevgili Nihat, benim en yak›n akrabalar›mdand›. Asl›nda benim akran›m, onun kardefli Prof. Dr. Nevzat Asyal›’d›r. Nihat, çocuklu¤umuzda ikimize de a¤abey gibiydi. Ama, yafl ilerleyince flimdi, birkaç y›ll›k farklar›n kayboldu¤unu ve bir yandan hemflerili¤in, akrabal›¤›n, öbür yandan ayn› alanda (tiyatro ve edebiyat) çal›fl›yor ve ürün veriyor olman›n, bizi hem Nihat’la, hem de küçük kardefli ünlü tiyatro sanatç›m›z Rüfltü Asyal› ile daha çok bir araya getirdi¤ini fark ediyorum. Gerçekten de, gerek ben 1960’ta ‹TÜ’yü bitirip Ankara’ya döndü¤ümde Nihat’›n da kurucular› aras›nda yer ald›¤› Sinema Tiyatro Derne¤i’nde onun G. Boccaccio’dan (“Dekameron”daki öykülerden) sahneye uyarlad›¤› komedyada oynarken, gerekse hemen sonra “Tiyatro Sevenler Gençlik Cemiyeti”nde Münip Senyücel’in sahneledi¤i “Yanl›fll›k”ta (Albert Camus) ayn› rolü paylafl›rken, Nevzat, ziraat alan›nda akademik kariyere yönelmifl bulunuyordu. Daha sonra “Ankara Deneme Sahnesi” ad›n› alan ayn› kurumda benim sahneledi¤im “Savafl Oyunu”nda, henüz çok genç yafl›nda olan Rüfltü ise, o harika sesiyle öne ç›karken, Nihat da oyunculuk, rejisörlük ve daha ziyade yazarl›k çal›flmalar›n› yürütmekteydi. Ard›ndan Rüfltü, sanat yaflam›n› Devlet Konservatuvar› ve Devlet Tiyatrolar›’nda sürdürdü, Nihat’la ben ise, bir yandan (ben Bay›nd›rl›k Bakanl›¤›’nda, Nihat Dan›fltay’da) çal›fl›rken, bir yandan da Deneme Sahnesi’nde esas ifl edindi¤imiz tiyatro çal›flmas›n› zevkle yap›yorduk. Nitekim onun1965’te Yaflar Kemal’in “Yer Demir Gök Bak›r” roman›n› sahneye uyarlayarak kaleme ald›¤› “Uzun Dere” oyununu ben sahneye koymufltum, kendisi de en önemli rollerden Taflbafl rolünü üstlenmiflti ve iflte Temmuz : 2012 A¤ustos Mustafa Y›lmaz ONAY o oyunla, 1965-66 Nancy Uluslararas› Tiyatro Festivali’nde Deneme Sahnesi, büyük ödülü paylaflm›flt›. O festivalin güzel öyküsünü sizlere en iyi anlatacak olan dostumuz ise, ayn› oyunda önemli karfl›t rol “Muhtar”› baflar›yla oynam›fl bir baflka de¤erli hemflerimiz Nihat ‹spir’dir. Daha sonra Nihat’la yolumuz, 1975’te Rüfltü ile birlikte kurulufluna kat›ld›¤›m›z, Ankara Ça¤dafl Sahne’de yeniden birleflti. Kuruluflta henüz ad› “Oyuncular Birli¤i” olan tiyatronun flirket müdürlü¤ünü sevgili hemflerimiz Do¤an Sönmez yüklenmifl, rahmetli doktorumuz Vak›f Özkul da hissedarlardan biri olarak unutulmaz çabalar›yla kuruluflu paylaflm›flt›. ‹flte Nihat, o tiyatroda giderek bizim “yazar›m›z” olmufltu. Sevgili efli Süheyla da her zaman oldu¤u bu iflinde ona hem moral yönünden, hem de örne¤in el yaz›s› ile yazd›¤› metinleri makineye çekerek fiilen destek oluyordu sa¤ olsun.‹kinci y›l (1975-76) Naz›m Hikmet’in “Yusuf ile Menofis” oyununun yan›nda, ünlü Tofafl grevini konu alan “Grev” oyununu, güzel oyuncumuz rahmetli Yusuf Da¤üstün’ün de kat›l›m› ile Nihat Asyal› kaleme alm›flt›. Sonra da üçüncü y›l, Galdkov’un ayn› adl› roman›ndan “Çimento”yu, enfes bir metinle sahneye uyarlam›flt› (y›llar geçti ama örne¤in o oyunda flark›s›n› yapt›¤›m›z “Ak›p gidiyor zaman” fliiri hâlâ dilimdedir). Derken faflist 12 Eylül cuntas› geldi, pek çok geliflmeyi ve pek çok birlikteli¤i paramparça etti. Nihat’la arada bulufltu¤umuzda fliirlerini dinliyordum, bence birçok “flair”inkinden daha çok “fliiri” olan o eserlerini yay›nlamay› nedense hiç istemedi. Sonra 1980’li y›llar›n sonunda Nihat’›n Naz›m Hikmet üstüne yazd›¤› “Yanar Elleri”ni, Devlet Tiyatrolar› Vakf›’n›n yap›mc›l›¤›nda ve Ankara Devlet 5 Tiyatrosu oyuncular›n›n gönüllü kat›l›m›yla Naz›m rolünde de bizzat Rüfltü olmak üzere sahneleme onuru bana verildi¤inde Nihat’la yolumuz bir kez daha birleflmiflti. Art›k sonunda Devlet Tiyatrolar›’n›n Ankara fiinasi Sahnesi olmufl olan Ça¤dafl Sahne salonundaki o bir kerelik muhteflem gösteri hâlâ gözlerimin önündendir. Ama o y›llar ben ‹stanbul’a nakletmifltim, Nihat Ankara’dayd›, birbirimizi ancak ben Ankara’ya gitti¤imde görebilir olmufltuk. Gerçi onun giderek daha verimli hale gelen de¤erli kaleminden ç›kan eserlerin birbiri ard›na Devlet Tiyatrolar›’nda sahnelendi¤ini duyup seviniyordum, ama arada geçirdi¤i kalp rahats›zl›¤› gibi sa¤l›k sorunlar›n› duyunca da kayg›lan›yordum. Derken yafl ilerledikçe benim de bafl›ma bu ilerleyici Parkinson türü olan PSP hastal›¤› gelip, hareketlili¤im ister istemez azal›nca, pek görüflemez olmufltuk ki, bir akflam Nihat’›n ölüm haberini duydum. ‹nanmak istemedim, hatta inanamad›m da! Ankara’daki dostlar› arad›¤›mda, maalesef ac› haberi do¤rulad›lar, ama hastal›¤›m nedeniyle bana bildirmemifller, olay›n üstünden günler geçmiflti. Yani ayaklar›mdaki bu menhus hastal›k yüzünden o güzel, o çok de¤erli hemflerimin ve meslektafl›m›n son yolculu¤una u¤urlan›fl›nda bulunamam›flt›m. Ama belki iyi de olmufltu, çünkü onu yitirdi¤imize hâlâ inanmayabiliyorum ben. Hiç unutmam, rahmetli ‹mam Day›’n›n cenaze törenine Nihat’la birlikte kat›lm›flt›k ve ölümün kesin iflareti olan o tabutun omuzlarda götürülüflüne tan›k olmufltum. ‹flte Nihat’ta buna tan›k olmaktan beni Ankara’daki dostlar kurtarm›flt› yani bu sinir bozucu hastal›¤›m bir orada ifle yaram›fl gibi oluyordu.“Gibi” diyorum, çünkü böyle yararl›l›k olmaz olsun kuflkusuz. Evet, inanal›m, inanmayal›m, Nihat Asyal›’m›z yok art›k, ama iflte yazd›klar›yla, güzel eserleriyle var. Evet, belki en verimli y›llar›nda yitirdik, yani art›k yeni eserler alamayaca¤›z kendisinden, ama mevcut yarat›lar›n› yeniden yeniden de¤erlendirerek yaflatmak elimizde. Ifl›klar içinde yats›n, ruhu fladolsun! Ankara A¤›n Kültür ve Derne¤inin Bayramlaflmas› Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤inde Bayramlaflma Töreni Hofldere caddesindeki dernek merkezinde yap›ld›. Hemflerilerimizin büyük bir ço¤unlu¤unun tatilde olmas› nedeniyle kat›l›m›n az oldu¤u bu bayramlaflmada dostlar bir arada bu güzel günü kutlad›lar. Kufladas› Davutlar’daki Hemflerilerimizin Bayramlaflmas› Kufladas› Davutlar tatil yöresinde yazl›¤› bulunan A¤›n’l› hemflerilerimiz bayram gibi özel günlerde kendi aralar›nda yapm›fl olduklar› organizasyonla bir araya gelmektedirler. 2012 A¤ustos ay›na denk gelen Ramazan Bayram’›nda bayramlaflma töreni düzenleyerek, hasret gidermifllerdir. 6 2012 : Temmuz A¤ustos ‹çimizden Biri Mustafa Kamil ATEfi MUSTAFA KAM‹L ATEfi’‹N TANYOL GENÇOSMAN ‹le yapt›¤› sohbet. De¤erli hemflerilerimiz derginin yeni yay›n döneminde ‘‹Ç‹M‹ZDEN B‹R‹’ isimli bölümünde Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤inin kurulufluna kat›lm›fl, dernek çal›flmalar›na maddi, manevi katk›da bulunmufl, üyelerimizden yafl durumu göz önüne al›narak sizlere tan›tmaya çal›flmaktay›z. Böylece insanlar›m›z› bir dergi sayfas› ile tarihe not düflürdü¤ümüze inan›yoruz. Bu bölüm içerisinde ilçemize yat›r›m yapan, istihdam yaratan ifl adamlar›m›z› da tan›tmak, bizim için görev olmaktad›r. Bu say›m›zda A¤›n Deri Fabrikas›n› sat›n alarak, A¤›n ekonomisine önemli katk› yaratmas› ve 42 kifliye ifl olana¤› sa¤lamas›ndan dolay› hemflerimiz Tanyol GENÇOSMAN bir söylefli yapmak istiyorum Temmuz : 2012 A¤ustos K. ATEfi: Say›n Tanyol GENÇOSMAN yukar›da aç›klad›¤›m›z gibi sizi A¤›n ‹lçesine yapm›fl oldu¤unuz katk›lardan dolay› özellikle sizi tan›mayanlar için, ailenizi tan›t›r m›s›n›z? T. GENÇOSMAN: A¤›n Tatara¤as› mahallesinden babam Hayri Gençosman, annem ise Ö¤rendik (Granni) Köyünden Türkan Özer’dir. Amcam Cevdet Gençosman, Halam ise Behice’dir. Ailemin tek çocu¤u olarak 1958 y›l›nda dünyaya geldim. K. ATEfi: Çocukluk, gençlik dönemleri ve e¤itim y›llar› nas›l gerçekleflti? T. GENÇOSMAN: Çocukluk y›llar›m›n bir k›sm› ve ilkö¤retim y›llar›m annemin köyü olan Ö¤rendik Köy’ünde geçti. ‹lkokulu 1970 y›l›nda bitirdim. Ortaokulu Sivas Ö¤retmen okulunda tamamlad›m. Bu y›llarda ‹stanbul’a tafl›nmam›zdan dolay›, liseyi ‹stanbul Paflabahçe Ferit ‹nal Lisesinde okudum. 1977 y›l›nda liseden mezun oldum. Üniversite s›navlar›na kat›ld›m. Sanata olan ilgimden dolay› ‹stanbul Fikir tepe E¤itim Enstitüsü’nün Resim Bölümünün yetenek s›navlar›n› kazand›m. O y›llarda geliflen baz› olumsuzluklardan dolay› e¤itimimi devam ettiremedim. 1977-78 Ö¤retim y›l›nda 1. s›n›fta iken üniversite ö¤renimine son verdim. Böylece e¤itim ve ö¤retim yaflam› tamamlanm›fl oldu. K. ATEfi: 20 Yafl›na gelmifl oldunuz, ö¤rencilik y›llar› da bitti. Bu durumda askerlik dönemi gelmifl oluyor. Sonras› da ifl yaflam› olacakt›r. Bu zor dönemler nas›l, nerede bafllad›, ifl yaflam› nas›l gerçekleflti? 7 T. GENÇOSMAN: Art›k askerlik önündeki engel kalkm›fl oldu. Ö¤renim yaflam› sonland›, art›k ifl yaflam›na bafllayabilmem için önümdeki en önemli engel olan askerli¤i tamamlamam için 1980 y›l›nda Samsun S›hhiye acemi birli¤inde askerli¤e bafllad›m. 1982 y›l›nda terhis oldum. Ayn› y›l ‹stanbul Kapal› Çarfl›s›nda Kuyumcu Ezel Dinçer’in yan›nda ifle bafllad›m. Bu mesle¤i ö¤renmemde büyük katk›s› olan ustam, yard›msever, bende çok eme¤i bulunan bu insan› sayg› ve minnetle anmak istiyorum. 1986 y›l›nda mesle¤i ö¤renmifl, bir kifli olarak ‹stanbul Beykoz’da kendi kuyumcu dükkan›n› açmaya kara verdim. Bu mesle¤i 1994 y›l›na kadar burada sürdürdüm. Bu y›l A¤›n Deri Fabrikas› icra yolu ile alacakl› kurumlar taraf›ndan sat›fla ç›kar›lm›flt›. K. ATEfi: A¤›n Deri Fabrikas›n›n sat›fla ç›kmas›, sizin yaflam›n›z›, ifl hayat›n›z› de¤ifltirmenizde önemli bir yol ayr›m›n› getirmifle benziyor. Bu olaylar nas›l geliflti? Fabrikan›n A¤›n ekonomisine katk›s›, çal›flan iflçi say›s› ne kadar? T. GENÇOSMAN: 1994 Y›l›nda A¤›n Deri Fabrikas› çeflitli nedenlerden dolay› çal›flamaz duruma düflmüfl, bankalara (‹fl bankas›, Etibank, Ziraat Bankas›) ve çeflitli kurumlara olan borçlar›n› ödeyemez konumuna gelmesi nedeniyle icra yolu ile sat›fla ç›kar›ld›. ‹haleye kat›larak fabrikay› sat›n ald›m. ‹lk birkaç y›l fabrikada bulunan makinalar› kullanarak üretimi sürdürdüm. Farkl› bir ifl kolunda, çal›flman›n zorluklar›n› bilerek, azimle y›lmadan üretimi sürdürdüm. Fakat yeni teknoloji ile üretim yapmak, kaliteli ürünler üretmek gerekmekteydi. Bunun için Dünya Bankas›, çeflitli teflvikler yard›m› ile fabrikadaki tüm makinalar› yeniledim. Art›k istedi¤im kalitede, istenilen standartlarda keçi derisini, iflleyerek ayakkab› derisi üretmeye bafllad›m. Fabrikam›za gelen ham keçi derisi ifllenerek, renk ve istenilen kalitede ayakkab› yap›m›nda kullan›lan mamul deri haline getirip, yurt içinde pazarlamas›n› yap›yoruz. Fabrikada tam gün sigortal› olarak 42 tane iflçi çal›flmaktad›r. Bu 8 iflçilere ayl›k olarak yap›lan ödeme miktar› 35.000 TL. dolay›ndad›r. Bu ödeme A¤›n ekonomisine katk› sa¤lamaktad›r. Sadece ayl›k olarak kulland›¤›m elektri¤in ödentisi 4.000-7.000 TL. olmaktad›r. Bu iflçiler ailesi ile A¤›n nüfusuna en az 100 kiflinin kat›lmas› demektir. Fabrikan›n y›ll›k cirosu 4.000.000 TL. bulmaktad›r. Sigorta pirimler, maliye kazand›r›lan gelir vergisi, çeflitli, hizmet al›mlar›, ham deri ve ifllenmifl derinin tafl›nmas› A¤›n ekonomisine yap›lan katk›lard›r. Köprü ilçemiz için ve fabrikam›z içinde maliyet ve zaman kayb› yaratmaktad›r. Köprünün bir an önce hizmete girmesi bizim içinde önemli olmaktad›r. Ayr›ca fabrika nedeni ile özel kargo flirketleri ilçemize haftan›n üç günü hizmet vermekte olmas›, A¤›n için önemlidir. Fabrikan›n çal›flmas› ilçemiz için çok önemlidir. K. ATEfi: A¤›n Deri Fabrikas›n›n ilçemiz için önemini daha ayr›nt›l› olarak ö¤renmifl oluyoruz. Bu çal›flmalar›n›zla, ekonomiye, nüfusa katk›lar›n›zdan dolay›, teflekkür eder sa¤l›kl›, baflar›l›, bol kazançl› nice y›llar dileriz. Konuyu biraz de¤ifltirelim. Askerlik borcunu ödemifl, kuyumculuk gibi bir mesle¤i kazanm›fl oluyoruz. Yuva kurma zaman› geldi. Evlenme, arkas›ndan çocuklar anlat›r m›s›n›z? T. GENÇOSMAN: ‹stanbul’da kuyumculuk yapt›¤›m y›llarda aslen Malatya’l› olan Filiz Han›mla evlendim. Bu evlilikten 4 tane çocu¤um oldu. Çocuklar›m büyükten küçü¤e do¤ru, Gözde bu y›l liseyi bitirdi. Üniversite s›navlar›na kat›ld›. Sonuçlar› bekliyoruz. O¤lum U¤ur lisede okumaktad›r. K›z›m Özge ise ilkö¤retim okulunda, en küçük k›z›m ise 5 yafl›ndad›r. Eflim ve çocuklar ‹stanbul’da yaflamaktad›rlar. K. ATEfi: Çocuklar›n›z, eflinizle nice sa¤l›kl› mutlu günler geçirmenizi dilerim. Son zamanlarda A¤›n gündeminde 3B yani Ba¤c›l›k, Badem ve Bal kavramlar› girdi. Bu projeler için neler söylemek istersiniz? T. GENÇOSMAN: 3B projeleri ve benzeri 2012 : Temmuz A¤ustos A¤›na ekonomik katk› sa¤layacak, isdihtam yaratacak tüm projeleri destelemekteyim. Özellikle ba¤c›l›kta Öküzgözü üzümü bol günefl isteyen bir üründür. Bol günefl ise bizim bölgede bolca bulunmaktad›r. fiarap yap›m›nda öküzgözü üzümünün önemi çok büyüktür. Bu avantaj›n kullan›lmas› gerekti¤ine inan›yorum. Ayr›ca A¤›n’a özgü olan ‘A¤›n Leblebisinin’ de ele al›nmas›, el ile üretilmesi teflvik edilmelidir. Türkiye’nin pek çok yöresindeki kuruyemiflçilerin vitrinlerinde A¤›n Leblebisi bulunmaktad›r. K. ATEfi: A¤›n ilçe merkezinde yaflayan bir kifli olarak Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i, yay›nlam›fl oldu¤u A¤›n Düflün ve Sanat dergisi için düflüncelerinizi ö¤renmek istiyorum. T. GENÇOSMAN: Dernek çal›flmalar›n›n, dergi ç›karman›n ne kadar zor, emek ve özveri gerekti¤ini çok iyi biliyorum. Özellikle dergi hemflerilerimiz aras›ndaki diyalo¤un sürmesini, fikirlerin, duygu ve düflüncelerin paylafl›lmas› aç›s›ndan çok önemli oldu¤una inan›yorum. Eme¤i geçenlere çok teflekkür ederim. Çal›flmalar›n devam etmesini istiyorum. Dernek yönetimine baflar›lar diliyorum. K. ATEfi: A¤›n gönül vermifl, A¤›n’›n kalk›nmas› için çaba harcayan bir kifli olarak, hemflerilerimize söylemek istedi¤iniz son sözlerinizi alabilir miyim? T. GENÇOSMAN: Tüm A¤›n’l› hemflerilerime sesleniyorum. A¤›n topraklar›n› terk etmeyin, buralar› unutmay›n. Senede bir hafta da olsa A¤›n’a u¤ray›n, eflinizi, çocuklar›n›z› bu topraklara getirin. Memleketlerini tan›s›n, sevsinler. Bu bizim atalar›m›za, rahmetli anne ve babalar›m›za olan borcumuz oldu¤unu düflünüyorum. Elinde kamu olanaklar› olanlar, özel sektör veya kiflisel olanaklar› olanlar›n bu topraklar›n kalk›nmas› için katk›lar› olmas› gerekti¤ini düflünüyorum. Oto yollar›m›z›n (yap›m›na bafllad›) kesintiye u¤ramadan tamamlanmas›, köprünün de h›zla gerekli malzemelerin yol yap›m› bitinceye kadar tamamlanmas› ve en k›sa zamanda da imalat›n bitmesini bekliyoruz. Bu hizmetleri hak etti¤imizi düflünüyorum. Tüm insanlar›m›za selam ve sayg›lar›m› sunuyorum. K. ATEfi: Ben de Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i ve dergisi ad›na yapm›fl oldu¤umuz bu söylefli için teflekkür ederim. Size sa¤l›kl›, mutlu bol kazançl› günler dilerim. VATAN NAMUSTU Özgürlük sudur, havad›r, aflt›r ‹nsan ancak, ba¤›ms›zsa özgürdür. Umut da¤›n ard›nda olsa bile Gene anacak, umut zafer getirir. Ülkesi olmayan millet geliflmez Böyle milletin kaderi de¤iflmez Bolluk ancak rüyad›r dar› ambar›nda, Bu dar›y› ömür boyu yesen bitmez. Ba¤›ms›zl›k zafer kazanmadan olmaz Akmayan çeflmeden hiç testi dolmaz. Geliflmek için çok çal›flmak gerek Çünkü bu güzel ülke, dünyada bulunmaz. Mustafa SELÇUK Temmuz : 2012 A¤ustos 9 F‹NCO (Yaflanm›fl Hikaye) Ahmet SAMUR ‹ki müfettifl, teftifllerini bitirmifllerdi. Her geldiklerinde kesilip, piflirilen tavuklar› da mideye indirince, en yak›n köyde çal›flan ö¤retmenler hakk›nda bilgi istediler sultan sofras›n› (!) haz›rlayan ö¤retmenden. Farho köyünü, köyün ö¤retmenlerini teftifl edeceklerdi, iki ilkö¤retim müfettifli. Farho köyü... Eski ad› bu... Elaz›¤ ili, Karakoçan ilçesi, ‹sabey buca¤›n›n Farho köyü... Türkçe bileni, o zaman olmayan... Müfettifllerin karn›n› doyuran ö¤retmen: - Efendim bu y›l yeni geldiler. Kar› koca A¤›n’l› iki ö¤retmenler... Ö¤retmen sözünü bitirmeden, Zülfükar Bey, heyecanla: - Hangisi sabahç›, hangisi ö¤lenci? - Han›m› sabahç›, bey, ö¤lenci efendim, diye cevaplad›. Müfettifl, arkadafl›na: - Sen git; ben ö¤leden sonra gelirim dedi difllerini s›karak. Arkadafl› erkenden yola koyuldu, sabahç› ö¤retmenin ilk dersine yetiflmek için. Müfettifl, ö¤leden sonra ilk derse, Farho köyündeki A¤›n’l› ö¤retmenin ilk dersine yetiflmek için yürürken, kendi kendine söyleniyordu. - Bekle beni A¤›n’l›, az bekle!.. Daha evvel baflka bir A¤›n’l›dan yedi¤im flamar›n ac›s›n› ç›karma zaman› geldi flimdi. Tahkikat açacak bir sebep yaratmazsam, bir A¤›n’l›dan ahd›m› almazsam namerdim!.. Ad›mlar›n› daha s›k at›yor, soluk solu¤a 10 homurdanarak yürüyordu Farho’ya do¤ru... Neler yapaca¤›n› tasarl›yordu bir bir... Farho Köyünde, ö¤retmen, mevcut yoklamas›n› yapm›fl, deftere iflliyordu. S›n›f›n kap›s› büyük bir gürültüyle aç›larak duvara çarpt›. Tekmeyle kap›y› açar açmaz, müfettifl: - Hoca!.. ‹flte seni s›n›fta otururken yakalad›m! ‹nkar edemezsin!.. Ö¤retmen ve çocuklar neye u¤rad›klar›n› flafl›rm›fllard›. Ö¤retmenin aç›klamas›na f›rsat b›rakmadan: - Ben müfettiflim, hiç inkar etme hoca, ders yapm›yor, daha ilk derste keyif çat›yorsun. Yaz›k günah de¤il mi bu çocuklara, utan utan!.. Hoca utanm›flt› gerçekten. Bir e¤itimcinin, bir e¤itimciye yapt›¤› davran›fltan utanm›flt›. Çocuklardan utanm›flt›... - Kaç›nc› s›n›f bunlar hoca kaç›nc› s›n›f? - Efendim 4-5 ve 1. s›n›flar... Müfettifl çocuklara dönerek: - Birinci s›n›flar, aç›n defterleri!.. Çocuklar korku içinde, ö¤retmene çevirip gözlerini, yard›m bekliyorlard› emri uygulamak için. Ö¤retmen derin bir gö¤üs geçirip, gözleri ve bafl›yla “Dinleyin onu” der gibi iflaret verince defterleri açt›lar. Müfettifl, bu günün e¤itim teknikleri içinde bile birinci s›n›fa sorulmayan, tamamlamal› iki cümleyi, tahtaya da yazmadan: - Yaz›n! “Atatürk nokta nokta noktay› kurdu. Yurdumuzu nokta nokta noktadan temizledi.” 2012 : Temmuz A¤ustos Öylece baka kald› çocuklar... Ayn› cümleyi birkaç kez tekrar ettiyse de bir sonuç alamad› müfettifl. Ö¤retmen aç›klama için hamle yapt›ysa da, müfettifl eliyle “hay›r” anlam›nda sertçe durdurdu onu: - Hoca gör halini; okuma yazma yok. Yaz›k bu çocuklara... Dördüncü ve beflinci s›n›f çocuklar›na dönerek: - Aynen benim yazd›¤›m gibi yaz›p toplama yapacaks›n›z. Tahtaya flu garip tabloyu yazd›. 1932 10 325 8 Çocuklar, garip de olsa ayn›s›n› yazd›lar korkuyla. Ö¤retmene aç›klama f›rsat› vermeden, s›ra aralar›nda dolafl›p ”hepsi yanl›fl, hepsi yanl›fl” diyerek tahtan›n önüne gitti. ‹flaret parma¤›yla ö¤retmeni afla¤›lar flekilde: - Gel hoca gel, diye ça¤›rd›. Sen bunlara göstermedin mi toplamay›? - Efendim bu s›n›f toplamada gayet iyi. Siz de¤iflik yaz›p, öyle istediniz. De¤ifltirmelerine izin vermediniz ki... - H›››.. bak sen biliyorsun.. ama bunlara, bu zavall›lara göstermemiflsin. Bunlar›n günah› boynuna olsun senin... Matematik hiç yok, yaz›yorum. Müzik dersine geçildi. Müfettifl; - Okul flark›s› istemiyorum. Günlük flark›lardan istiyorum. Diyerek s›n›f›n en geliflmifl k›z›na iflaret etti. Gülflah aya¤a kalkt›. Gülflah’›n can›na minnet... Hem, sevdal› oldu¤u da f›s›ldan›r zaman zaman... Yan›k bir hava tutturdu üst perdeden, yar› Türkçe, yar› Kürtçe müfettiflin çok hofluna gitmifl olmal› ki bir daha, bir daha söyletti. Efkar da¤›t›yordu besbelli... Temmuz : 2012 A¤ustos Yeniden çocuklara dönerek, temizlik yoklamas› istedi. Aralarda dolafl›rken, saçlar› do¤ufltan çok k›v›rc›k ve kabar›k olan Fincan’›n (k›z›n ad›) yan›nda durdu. Ö¤retmeni tahrik etmek, olay ç›kartmak için yeni yollar ar›yor olmal›yd›. ‹flte bu nedenle, flahinin serçeyi, pençesiyle kapt›¤› gibi, o da Fincan’›n saç›n› kap›p yukar› do¤ru h›zla çekti. Taranmam›fl ve da¤›n›k oldu¤unu sanarak: - Bu ne hoca, bu saç ne? diye gürledi. Ö¤retmen niyetini anlam›fl difllerini s›k›p derin derin soluk almaktayd›. Müfettifl Fincan’›n saçlar›n› henüz b›rakm›flt› ki, bütün çocuklar Fincan’›n s›ras›n›n alt›n› parmaklar›yla iflaret ederek: - Ö¤retmenim F‹NCO, ö¤retmenim F‹NCO. Diyerek hayret, korku ve flikayetlerini dile getiriyorlard›. Zavall› Finco korkudan ve ac›dan alt›na iflemiflti... Bir dengesiz yüzünden Ömür boyu bunun ezikli¤ini duyacak F‹NCO belki de... Sesimizi duyaca¤›n› bilse, “Üzülme F‹NCO”m üzülme... O ve onun gibi ilkel beyinlilerin, beyinlerini ›slatmak yerine sen alt›n› ›slatm›fls›n terbiyeni bozmadan” diye seslenece¤im, ancak duymasan da sesimizi, biz gene hayk›r›yoruz... F‹NCO’m... ‹flte o yüzü, beyni ›slak adam ve arkadafl›, akflam ö¤retmenlerin evinde kalacaklard› utanmadan... Yemek için, istekleri do¤rultusunda tavuklar kesilip piflirildi, bin türlü lanetlerle... Çantas›ndan eksik etmedi¤i rak›s›n› da çekip, kafay› tütsüledikten sonra: - Hoca, türkü söyleyen k›za haber sal; bir iki türkü söylesin bize. diye diretti ise de kabul ettiremedi.. Gecenin geç saatlerinde, kalk›p kendilerine ayr›- 11 lan odaya geçtikten sonra, ö¤retmen ve efli kendi odalar›na çekilip, olan sandalyeleri kap›lar›n›n arkas›na y›¤›p yatmaya çal›fl›yorlard›. Ak›llar›ndan neler geçmiyordu ki... Afla¤›lanm›fllar, hem kendi, hem çocuklar›n›n haklar›n› savunamam›fllard›. Arkalar›nda haklar›n› koruyacak devlet var m›yd›. Güçlüyü mü, hakl›y› m› tutard› bu ücra köy yerinde?.. Sopay› eline yiyip “ah arkam, ah arkam” diye ba¤›ran›n niçin “arkam” diye ba¤›rd›¤›n› flimdi daha iyi anl›yorlard›... “Arkada dayana¤›m olsa, F‹NCO’mu, Finco’lar›m› bu durumlara düflürür müydüm...” diye diye sabah› etmifllerdi Farho köyünün ö¤retmenleri... Islak beyinli: “fiu tuvaletleri kontrol etmemifltik” dedi¤inde, di¤er arkadafl›: “Hocan›n her ifli dört dörtlük, gerek yok” diyerek, o günün sabah›n› da berbat etmekten kurtard›. Köyden iki at bulundu. Art›khan dura¤›na kadar gitmek için iki ö¤renciyle yola koyuldular; köyde koca bir kin b›rakarak... Tunceli’den gelip Kovanc›lar’a gidecek otobüste, vicdan› varsa e¤er, çok rahat etmifltir... - Oraya intikam için gittim. Elimden gelen her fleyi yapt›m. Adamda peygamber sabr› varm›fl kardeflim, amac›ma ulaflamadan döndüm. Diye dert yan›yordu. Karakoçan yat›l› Bölge Okulu ö¤retmeni Ahmet Y›ld›r›m’a... Elaz›¤’l› olan Ahmet Y›ld›r›m ve Farho köyünün ö¤retmenleri daha sonraki y›llarda, yat›l› bölge okulunda birlikte çal›flt›lar. Aileler biri birilerini kardefl kabul ettiler o y›ldan bu yana... Yaflas›n sevgi ve dostlukla kurulan ba¤lar. Yaflas›n ve güçlensin ki sevgi yumaklar›, F‹NCO’lar üzülmesin, F‹NCO’lar ezilmesin... 12 A⁄IN’DA BAHAR De be deli gönül, ne güne durun, Hodri meydan denilecek zamand›r. Payam çiçe¤ine dayanmaz burun. Çelebi’ye inilecek zamand›r. Gün Pulur’dan bizim ele do¤anda, Karanl›¤› Ala Da¤’dan ko¤anda, Gün burnuna çi¤ damlas› ya¤anda, Hoflirik’e inelecek zamand›r. Hop’un bafl› nede güzel görünür. Yaz›larda ince sisler sürünür. Osman bafl› ala renge bürünür, Yoncalar› yenilecek zamand›r. Bö¤ürtlen deresi koyu serindir. Fellahlarda kollar›n› gerindir. Nerde olsa gönül, A¤›n yerindir. E¤in a¤z› çal›nacak zamand›r. Kuzgeçe’de horozlar›n ötende, Dallar›nda taze yaprak bitende, Ne burada, nede daha ötende, Tam içinde olunacak zamand›r. Yamaçlarda sultan navruz kokuflur Hekemat’ta eflkiceler ç›k›fl›r Mezarl›kta g›diklerin tokuflur Karl› pekmez yenilecek zamand›r. Kaz›klarda çezmelerin çezilir Masuralar iki s›ra dizilir Yüz on arfl›n çezme nas›l gezilir? Sütlü kuymak yenilecek zamand›r. Beydemir der vard›m k›rk üç yafl›na B›rak saç›, aklar düfltü kafl›na Beni senden ko¤anlar›n bafl›na Yumruk yumruk vurulacak zamand›r. ‹SMA‹L BEYDEM‹R 2012 : Temmuz A¤ustos An›lardaki ‹zler fi. Necmi ÖZER San›r›m 1946 senesiydi. A¤›n ‹lkokulundan mezun olup diplomalar›m›z› ald›k. Sanki bir üniversite bitirmifliz gibi sevinçle köylerimize döndük. Nas›l sevinmeyelim ki, o tarihlerde ilkokuldan mezun olmak bizler için çok gurur verici bir olayd›. Çünkü her köyde bir elin parma¤› kadar ilkokulu bitiren ya bulunur ya da bulunmazd›. Bunun böyle olmas›na en büyük etken de köylerde ilkokul olmamas›yd›. Çocuklar›n okumak için, o zaman A¤›n’da bulunan okula gitmesi gerekiyordu. Her köylünün de orada çocuklar›n› okutmaya maddeten ya imkân› yoktu ya da köyde çal›fls›n diye göndermezlerdi. Bahsetti¤im tarihlerde köylerimizde çocuk say›s› oldukça çok olmas›na ra¤men maalesef okul yoktu. fiimdi gördü¤üm ise bunun tamamen tersi olmufl. Okul var, ö¤retmen var fakat flehirlere göç nedeniyle okutulacak çocuk yok! Bu yüzden köylerde aç›lan ilkokullar birer birer kapanm›fl, kap›s›na kilit vurulmufl oldu¤unu gördükçe üzülmemek mümkün mü? Köylerimiz kökleri kurumaya yüz tutmufl meyvesiz a¤açlara benziyorlar... Dallar›nda tek tük kalan sararm›fl yapraklar› da yaflamak için direnip duruyorlar. Ama, ne yaz›k ki Yaratan›n de¤iflmez kanununa uyarak hafif bir yel de düflerek topra¤a kar›fl›p gidiyorlar. Bütün kalbimle temennimiz kap›s›na kilit vurulan okullar›n tekrar aç›lmas›na ve küçücük dima¤larda okuman›n yan›nda, vatan ve millet sevgisinin kök salarak filizlenmesidir. ‹mkânlar elverse de bir yerine iki, iki yerine dört okul açman›n gayreti içinde olmal›y›z ki medeni dünyadaki yerimizi alabilelim. ‹nsan hayat›nda sabah› olmayan geceler yok- Temmuz : 2012 A¤ustos tur. Vatan›m›n her gelen sabah›nda do¤an güneflin bir öncekinden daha parlak olaca¤›na inan›yor ve güveniyorum. Çünkü görünenler bunun flahididir. fiu okuyaca¤›n›z sat›rlarda, yine eskilere dönük olarak bir sayfa aç›p sizleri geçmifle götürmek istiyorum ki o günün flartlar›nda köylerimizin durumunun biraz›n› dahi olsa bilesiniz. 1939 veya 1940 y›llar›ndayd›k. Köyümüzde daha okul aç›lmam›flt›. Herhalde 5 - 6 yafllar›ndayd›m. Akl›m art›k baz› fleyleri yavafl yavafl kavramaya bafllam›flt›. Rahmetli babam, o tarihlerde eski ve yeni yaz›y› okuyan ve yazan, kendini yetifltirmifl, hemen hemen elinden gelmeyen ifl yok denecek kadar becerikli biriydi. Köyde birisinin saban› m› k›r›ld›, t›rafl m› olacak, efle¤imi nallanacak, ayakkab›s› tamir mi edilecek, mektubu mu okunup-yaz›lacak haydi Kankulgilin Ali’ye... Babam hiç üflenmez gelenlerin ifllerini yapar, para almazd›. Gelenler bunu bildiklerinden evimizin çeflitli ifllerine yard›m ederlerdi. Bunlar›n içinde babama en kolay gelen mektup okumak ve cevab›n› yazmakt›. Bizim köyden baflka Havna, Ecüzlü hatta civar köylerden bile gurbet ellerindeki yak›nlar›ndan gelen mektuplar› okutmak ve cevab›n› yazd›rmak için evimize gelenler çoktu. ‹ster eski veya yeni yaz› olsun babam için fark etmezdi. Okuma bittikten sonra mektup sahipleri, ne olur Ali, bunun cevab›n› da yaz derlerdi. Gelenlerin hepsi tan›d›¤›m›z kimseler oldu¤undan hiç sormadan onlar›n a¤z›ndan döflenirdi, mektup yazmaya. Bitti¤inde ilâve edilecek bir fley olabilir diye sesli olarak okurdu. Can kula¤›yla dinleyen mektup 13 sahibi, “Benim yazd›racaklar›m›n hepsini yazm›fls›n. Eline diline sa¤l›k.” diyerek, dua ederek giderlerdi. Bu an›lar›m› yazmaktaki maksad›m, o günkü ve bugünkü köylerimizin e¤itimdeki durumunu karfl›laflt›rarak nereden, nereye geldi¤imizi görmemizdir. Bu okuduklar›n›z› asla hayal mahsulü, gerçek d›fl› fleyler sanmay›n›z. Vefakâr ve cefakâr anne ve babalar›m›z›n o günün flartlar›na göre durumlar› maalesef böyleydi. fiimdi siyahbeyaz televizyona burun k›v›ran bizler, o tarihlerde radyonun ne oldu¤unu görmeyen ve bilmeyen birçok insan›m›z›n mevcut oldu¤unu biliyor muydunuz? Yok bu olamaz diyorsan›z ve s›k›lmazsan›z buyurun lütfen okumaya... 1950’li y›llardayd›. Ders dönemi bitti¤inden, tatilden istifade ederek Ankara’dan köyüm olan Küzne’ye geldim. Haber alan akraba, dost ve sevdiklerimiz göz ayd›nl›¤›na evimize gelmeye bafllad›lar. Rahmetli babam›n Ankara’dan getirdi¤i pilli radyoda o günkü haberler bir erkek spiker taraf›ndan okunuyordu. Ayvanda bulunanlar haberleri dinlediklerinden radyonun sesi de oldukça aç›lm›flt›. Bu s›rada, çok sevdi¤im akrabam›z Havnal› Behram Amcam›n han›m› Ayfle Bac›m (Her ikisine de Allah rahmet eylesin) merdivenlerden ç›karak ayvana geldi. Getirdi¤i ç›k›n› anneme uzat›rken baflörtüsünü de daha da s›k›flt›rarak örtünmeye bafllad›. O anda orada bir erkek olmad›¤›ndan onun bu hareketlerine annem bir mana veremedi. “G›z Bac›, burda erkek yok. Niye böyle s›h› s›h› örtinirs›n, dedi¤inde; Ayfle bac› yavafl bir sesle, “G›z Fatik duymir misin, burada yabanc› bir erkek goniflir.” Annem onun iradiyo denen bir aletin içinden geldi¤ini söyledi¤inde daha çok örtüsünü büründü. Nerdeyse iki gözü görünüyordu. Sonradan anlad›k ki radyonun içinde bir insan›n oldu¤unu sanarak (Oraya nas›l s›¤d›¤›n› düflünmeden) günah olmas›n diye böyle yapm›fl. Çok mahcup olmas›na ra¤men saf saf 14 hem bunu anlat›yor, hem kendini hem de bizi güldürüyordu. Havna’ya döndü¤ünde bu durumu o¤lu Osman’a da gülerek anlatm›fl. Yaz›lar›m›zda hep geçmiflten bahsederek sizleri s›km›fl olabilirim düflüncesiyle aff›n›za s›¤›n›r›m. Bunlar› yazmaktaki maksad›m, yafl›tlar›mla birlikte mazinin unutturmaya çal›flt›¤› tatl› ve ac› hat›ralarla dolu günlerinde flöyle bir gezinti yapmakt›. Ayn› zamanda da flimdi yetiflen gençlerimize 65-70 sene öncesi köylerimizin yaflant›s›ndan kesitler sunmakt›. Rahmetli Nefletgil’in Mehmet Day›n›n bir tek öküzü oldu¤u için, boyunduru¤un bir taraf›na efle¤i bir taraf›na da öküzü koflarak kara sabanla tarlas›n› sürerdi. Yorgun arg›n akflam eve döndü¤ünde evin önündeki tafla oturup çar›klar›n› ç›kar›r, yorgunluk gidermek için bir sigara sar›p tüttürmeye bafllard›. “Nas›l eflek çifte gidiyor mu?” diye soruldu¤unda “Beni muhannete muhtaç etmiy ya. Hem çiftimi sürim hem de beni ve öteberiyi tafl›mada en büyük yard›mc›m oliy. Allah›ma çok flükür...” diyerek bunu kabullenmifl görünürdü. Çünkü ayn› durumda baflkalar›n›n da oldu¤unun bilincindeydi. Acaba flimdi köylerde flöyle bir gezinti yap›lsa gözlerimiz böyle bir manzara ile karfl›lafl›r m›? Ne gezer!.. Köylerimizde çiftçilik yok denecek kadar azalm›fl, yapanlar da ifllerini motorla, patosla hallediyorlar. Karasabanlar art›k tarihe kar›flm›fl... Hep eskiden bahsedecek de¤iliz ya. Müsadenizle birazda yenilerden bahsedelim, ne dersiniz? Sene 1993, Ekim ay›n›n 7’si, günlerden Perflembe... Masamda 657 say›l› Devlet Memurlar› Kanunu’na tabi olarak Sand›¤›m›zla ilgili yeni ifle girmifl olanlar›n, emeklilik sicil numaralar›n› kurumlar›na ve ilgililere tebli¤i için gelen dosyalar› imzalamakla meflgulken, kap› aç›larak içeriye hemen hemen hepimizin tan›d›¤› A¤›n’›n maskotu diyebilece¤imiz Kenan Çobano¤lu (H›rik) girdi. Yerimden kalkt›m, sar›ld›k. Sa¤ olsun Kenan Kar- 2012 : Temmuz A¤ustos deflim Ankara’ya her geldi¤inde ifl takibi olsun veya olmas›n beni görmek ve hat›r›m› sormak için muhakkak yan›ma u¤rar,oralardan bahsederiz. Hoflbeflten sonra kendisine, “Hayrola flimdi A¤›n’›n hangi iflini halletmeye geldin.” diye gülerek sordum. “Necmi bir fotokopi makinas› ayarlayabilmek, bir de mümkün olursa Beyaz Saray’› hastane yapmak için giriflimlerde bulunaca¤›m” dedi. ‹nflallah muvaffak olursun.” dedim. Benden Ankara’da ikamet eden A¤›n’l›lardan bildi¤im kimselerin telefon numaralar›n› yazmam› istedi. Türkiye’nin her yerinde yaflayan A¤›n’l›lar›n telefon numaralar›n› içeren bir rehber yapacakm›fl. Bir liste halinde yaz›p kendisine verdim. Saat 16:30 s›ralar›yd›. Odan›n kap›s› çal›narak içeriye 35-40 yafllar›nda kelli felli güzel giyimli birisi girdi. Yan›ma yaklaflarak hafif bir sesle, Necmi Abi, beni tan›d›n m›? Çok u¤raflt›msa da bir türlü kim oldu¤unu hat›rlayamad›m. Zaten gelenlerden baz›lar›n› tan›mam da mümkün olmuyordu. Çal›flt›¤›m yerin icab› olarak hemflerilerimden olsun, tan›d›k, efl dosttan olsun ziyaretçiler eksik olmad›¤›ndan hepsini hat›rlamam›n mümkün olmad›¤›n› kendisine izah ettimse de, “Yok, düflün” Sözlerini ›srarla sürdürdü. Muhakkak tan›yacaks›n. Menfi flekilde kafam› sallad›m. Nereli oldu¤unu bir türlü söylemedi. Ancak; “Sizin kazan›za yak›n bir yerdenim.” dedi. Israrlar›m netice vermeyince, “E¤inli misin?” diye sordum. “Bildiniz... Babam E¤inli, annem Erzurumlu... Ad›m da Nedim Sar›kaya.” dedi. Daha önceleri bir ifl takibi için yan›ma geldi¤ini, flimdi de yolu düfltü¤ünden ziyaret için u¤rad›¤›n› aç›klad›. Çaylar›m›z› yudumlarken sohbeti koyulaflt›rd›k. Kendisi cana yak›n, konuflmas› da düzgündü. Köy ‹flleri Bakanl›¤›’nda Daire Baflkanl›¤› yapt›¤›n›, 5-6 ay önce de vazifeli olarak hal› dokumac›l›¤›n›n ne alemde oldu¤unu kontrol için A¤›n’a gitti¤ini, kaymakam ve di¤er yetkililerle Beyaz Sarayda incelemelerde bulundu¤unu söyledi, “Nedim” dedim, “fiu gördü¤ün arkadafl A¤›n’›n muhtar›. Sen bunu orada Temmuz : 2012 A¤ustos görmedin mi?” Hat›rlayamad›¤›n› söyledi. Kenan da, “Allah Allah... ben de seni görmedim, Böyle bir kontrol veya aç›l›fl olsayd› haberim muhakkak olurdu. Demek ki o gün Elaz›¤’a gitmifl olaca¤›m” diye cevaplad›. Nedim bu kez Kenan’a flunu sordu, A¤abeyci¤im, Beyaz Saray’da Ali miydi, Mehmet miydi ismini tam olarak hat›rlayamad›¤›m, flef oldu¤unu söyleyen birisinin han›m› hemflireymifl, tayin için bana ricada bulundu flimdi durumu nedir?. Kenan biraz düflündükten sonra, “O, falan köydendi çoktan ayr›ld›.” diye cevap verdi. Bu flekilde her ikimizle de samimiyeti ilerletti. Hatta o anda odam›zda bulunan bir arkadaflla siyasi fikir münakaflas›na girifltiler. Arkadafl›m, onun dairesinde birlikte çal›flt›klar› büyük zevatlar›n ço¤unu tan›yordu. Kenan da, ben de bu hareketli tart›flmay› dinliyorduk, Neticede tart›flman›n devam›n› pazartesine b›rakt›lar. Tekrar bizlere dönerek, “Hemflerilerim bugünlerde iflim çok fazla, memur ve iflçi imtihan› var. Ben de imtihan heyetindeyim.” demesi üzerine, “Üniversite son s›n›fta okuyan o¤lumu bu imtihana soksak nas›l olur?” diye sordum. Nedim Bey, “Ne demek nas›l olur. Pazartesi gelsin girifl belgelerini haz›rlay›p vereyim. ‹mtihan› da kazanm›fl bilin. Sizlerin iflini yapmayaca¤›m da kimin iflini yapaca¤›m.” diyerek daha çok bizleri kendisine ba¤lad›. Benim o¤lan›n ifli olur da niye Kenan’›n ifli olmas›n. Bir fotokopi makinas› ayarlamas›n› istedik. Kendi Dairesinde olmad›¤›n›, fakat birkaç Daire’ye telefon ederek bunu da kitab›na uydurup hibe olarak Kenan’a verebilece¤ini kesin bir dille ifade etti. Laf› uzatmayal›m, yolcu etmek için d›flar› ç›kt›k. Özel arabas›n›n bir ifl için Ulus’a gitti¤ini, gelip kendisini alaca¤›n› söyledi. Yolda gidip-gelirken elini cebine atarak 250 bin bütün bir parayla 40 bin lira kadar bozukluk ç›kar›p, “Necmi Abi, bozu¤un var m›?” diye sordu. Cebimdeki paray› ç›kard›m. 350 bin lira civar›ndayd›. “Bütün paran bu mu?” diye sordu? 15 “Evet... Ay sonu yaklaflt› malum. Bizler orta direklerdeniz.” dedim. Biraz durdu, düflündü. “Abi... Bu para çok az, flu anda benim iflimi görmez. Bin dolar›m var onu bozdurmak istemiyordum. fiimdi art›k mecburiyet oldu, onu bozdururum. Sen paran› cebine sok. Mesaine de geç kalma, beklemene gerek yok. Araba gelir beni al›r...” diyerek vedalafl›p ayr›ld›k. Odama dönerken oldukça düflünceliydim. Çünkü para bozdurmak bahanesiyle cebimdeki para miktar›n› ö¤renmesi midemi biraz da olsa buland›rm›flt›. Odama geldi¤imde, “Kenan bu adam için ne dersin? Vallahi bilemiyorum, çok at›yor. Bunlar ifl yapar ama göreceksin senden de, benden de para isteyecektir.” Gülerek, “Bildin” dedim ve onunla afla¤›da geçen konuflmalar› anlatt›m. Senden bu paray› hemen alacakt›. Allahtan ki cebimdeki paray› az bularak istemedi. O¤lumun ifli için fazla olsayd› ve isteseydi herhalde verirdim. Hepimizi öyle inand›rm›flt› ki. Sen de havan› ald›n ben de. Verdi¤i adres ve telefon numaras›nda ne bu isimde birisi çal›fl›yor ne de, böyle bir telefon numaras› bulunuyordu. Bunlar›n do¤ru olmad›¤›n› yapt›¤›m›z araflt›rmalardan anlad›k. Bunlar modern doland›r›c›larm›fl. Hemflerilerimiz benim gibi bunlarla karfl›laflabilirler düflüncesiyle dikkatli olmalar› bak›m›ndan bizzat flahit oldu¤umuz bu hadiseyi sizleri s›kacak kadar teferruatl› yazd›m. Demeyiniz ki biz senin gibi hemen kanar m›y›z? Vallahi öyle inand›r›c› yerlerden ba¤l›yordu ki akl›n›za asla doland›r›c› oldu¤u gelmez. Yaln›z bizleri de¤il o anda odada bulunan iki müdür arkadafl› da kendisine öyle inand›rm›flt› ki flu kadarc›k olsun bir flüphe hiçbirimiz hissetmedik. Yaln›z baz› hususlarda biraz att›¤›n› sand›k. Sohbetimiz oldukça uzad›. Deminki, bir eskinin temiz ve safl›¤› ile bir de yeninin akla gelmez fleytanl›¤›n› sizlere aktaray›m, dedim. Güzel ve ayd›nl›k günler hepinizin olsun. Kal›n sa¤l›cakla. 16 YAR Sevdim seni ta gönülden Y›llarca kofltum peflinden Tam yakalad›m derken Kaç›veriyorsun elimden Bazen kuzu bazen ceylan gibisin. Kimi defa dönüp bakars›n Ahu gözlerinle beni yakars›n P›nar olup oluk oluk akars›n E¤ilip suyun içeyim derken Bazen bal bazen zehir gibisin. Kaç mevsim geçti bilmem Gözlerim yafl doldu gülemem Senden baflkas›n› sevemem Bahar›n gelmesini beklerken Bazen yaz bazen k›fl gibisin. Gün olur dilinden bal akar Gün olur gözlerin atefl saçar Ruhumda bilinmez yaralar açar Deli miyim divane miyim derken Bazen melek bazen fleytan gibisin. Gönül buymufl sana vuruldu Ad›n› anmaktan dilim kurudu Rüyalar›mda hep sen olurdun Uyan›p kendime geldi¤imde Bazen gerçek bazen hayal gibisin. Mustafa YORULMAZ 29 Haziran 2006 2012 : Temmuz A¤ustos 17 Nisan 1940’da Kurulan Köy Enstitüleri Hasan Güner GÜLER “14 Ocak 1995’te kaybetti¤imiz 1947 Akçada¤ Köy Enstitüsü ilk mezunlar›ndan Vahflenli Fuat Erben ve tüm Köy Enstitülü ö¤retmenlerimizin an›s›nad›r.” Türkiye’de ö¤retmen yetifltiren kurumlar incelendi¤inde 1848 ve 1870 y›llar› öncelik al›r. Nedeni: 1848’de aç›lan Erkek Ö¤retmen Okulu, 1870’te aç›lan K›z Ö¤retmen Okulu’dur. Yukar›da belirtilen y›llardan Cumhuriyet dönemine gelindi¤inde bu okullar›n say›s› azal›rken, buna paralel olarak ö¤retmen say›s›n›n da düfltü¤ü görülür. 1924’ten sonra bu konuda çal›flmalar h›zland›r›larak az olan ö¤retmen say›s›n›n ço¤alt›lmas› düflünülür. Bu amaçla 1926’da ortaokul mezunlar› meslek, kurslardan geçirilip ö¤retmen yap›l›r. 19271928’de ö¤retmen gereksinimini karfl›lamak amac›yla “Köy Muallim Mektepleri”, “ Millet Mektepleri” ve “ Halk Evleri” aç›l›r. 1930’dan sonra say›lar› giderek artan okulsuz köy; okul olan yerlerde ise ö¤retmen yetersizli¤i sorun olur. Cumhuriyetin kurulmas›yla her alanda yenili¤e koflan Atatürk’ün, ulusun ayd›nlanmas› yönündeki u¤rafl›lar›n›n en önemlilerinden biri de e¤itimi köye- köylüye yönlendirme iste¤idir. Bu nedenle dönemin Milli E¤itim Bakan› Saffet Ar›kan’a gere¤inin yap›lmas›n› emreder. Saffet Ar›kan k›sa zamanda yak›nlar›n›n önerileriyle ad›ndan çok söz edilen, Gazi E¤itim Enstitüsü ö¤retmenlerinden ‹smail Hakk› Tonguç’u ‹lkö¤retim Genel Müdürlü¤üne atar. Tonguç, 1933’te “ ‹fl ve Meslek Terbiyesi” adl› yap›t›yla gündemde olan bir e¤itimciydi. O, “% 80’i köyde yaflayan bir ulusun okullaflmas›, e¤itimi ve ö¤retimi köye ve köylüye göre olmal›d›r.” derken Atatürk’ün de isteklerini dile getiriyordu. 1935 y›l›nda göreve bafllayan Tonguç, yazd›klar›n› ve düflündüklerini yaflama geçirmeye çal›flt›. “Köy E¤itmenleri Yetifltirme Projesi” baflar›l› olmufl, deva- Temmuz : 2012 A¤ustos m›nda köyde aç›lan dört ö¤retmen okulundan olumlu sonuçlar al›nm›flt›. 1938’de Milli E¤itim Bakanl›¤›na Hasan Ali Yücel getirildikten sonra çal›flmalar daha da h›z kazand›. E¤itim tarihimizin mihenk tafl›, Dünya Pedagoji Ansiklopedilerinde “ Türk Buluflu Kurumlar” olarak yer alan Köy Enstitüleri, Hasan Ali Yücel ve ‹smail Hakk› Tonguç’un çabalar›yla 17 Nisan 1940’da 3803 say›l› yasayla e¤itime bafllad›. 1941 y›l›nda ç›kan 4274 say›l› “sa¤l›k memurlar› ve ebeleri” yasas›yla da köye yararl› di¤er mesleklerin enstitülerde e¤itim görmesinin yolu aç›lm›fl oldu. Atatürk’ün iflaret etti¤i, Tonguç’un gelifltirdi¤i proje do¤rultusunda, Köy Enstitüleri’nin kurulmas› gereken yerler belirlenirken, köy okullar›n›n ve köyün geliflmesinde etkili olacak flekilde yap›land›r›lmas› amaçlanm›flt›. Bu çerçevede bakanl›k taraf›ndan merkezi bir Köy Enstitüsü program› haz›rland›. Buna göre okutulacak dersler üç ana bölümde topland›: 1-Kültür dersleri, 2-Tar›m dersleri, 3-Teknik dersler ve uygulamalar›d›r. Bu anlay›fl ve ilkelerle yola ç›kan Köy Enstitüleri gelece¤e ›fl›k olmufltur. Köylerde ›rgatl›¤a, gündelikçili¤e, çobanl›¤a tutsak edilmifl genç beyinler Köy Enstitüleri sayesinde yeni bir dünya ile bulufltular. Kütüphane ile tan›fl›p dünya klasiklerini özümsediler. Notalarla tan›fl›p, müzik aletlerini yaln›zca dinlemeyi de¤il dillendirmeyi de ö¤rendiler. Birlikte her yörenin halk oyunlar›n› ö¤renip oynad›lar. Dostlu¤u, arkadafll›¤›, dayan›flmay› ö¤rendiler. Topra¤› ifllemeyi, duvarc›l›¤›, demircili¤i, ar›c›l›¤› vb. kavrad›lar. Tüm bunlar› gelifltirerek bozk›ra, köylerine tafl›d›lar. Yaparak yaflayarak ö¤renme ve ö¤retme ilkesiyle yar›nlara ›fl›k saçmay› bu okullarda ö¤rendiler. Böylece yurdun her yöresine, cumhuriyetin tüm de¤erlerini içine sindirmifl, akl›n› iyi kullanan, yorum 17 gücü yüksek, ayd›nlanmac›, ça¤dafl ö¤retmenler gönderiliyordu. 21 Köy Enstitüsünde k›sa zamanda 17 bin 341 ö¤retmen, 8675 e¤itmen, 1248 sa¤l›k memuru yetiflmiflti. Bu çal›flmalar daha da ileri seviyede gelifltirilip devam ettirilseydi ilkö¤retim sorunu günümüze gelmeden çok önce çözülmüfl olurdu. 21 Temmuz 1946’daki yerel seçimler sonras› Köy Enstitüleriyle ilgili karalamalar giderek ço¤ald›. Bu okullar komünist yuvas›, kurucular› komünistlikle suçland›. Toprak sahiplerinin ve baz› milletvekillerinin “ Bu okullar yüzünden köyde çal›flt›r›lacak adam bulamad›klar›” sav›na ortak olan iktidar, bask›lara dayanamad›. 5 A¤ustos 1946’da Hasan Ali Yücel Milli E¤itim Bakanl›¤›ndan, 21 Eylül 1946’da da ‹smail Hakk› Tonguç görevlerinden ayr›ld›lar. Milli E¤itim Bakanl›¤›na Reflat fiemsettin Sirer getirildi. ‹smet ‹nönü’nün “Cumhuriyetin eserleri içinde en k›ymetli ve en sevgilisi” gördü¤ü Köy Enstitüleri yaz›k ki lay›k oldu¤u de¤eri göremedi. 1950’de Demokrat Parti iktidar olunca, Köy Enstitüleri için daha önce yap›lan suçlamalar artarak daha da h›z kazand›. Tüm bu suçlamalar›n sonucunda önce karma e¤itime ( k›z ve erkek ö¤rencilerin birlikte e¤itim almalar›na) son verildi. 1952-1953 ö¤retim y›l› bafl›nda Dünya Pedagoji Ansiklopedilerinde yer alan bu e¤itim kurumunun yaflam›na son verildi. U¤ur Mumcu’nun deyifliyle “Kuvay› Milliye ile birlikte iki büyük halk hareketinden biri haline gelen Köy Enstitülerini savunmak, özgür ve demokrat bir yaflam aray›fl›nda olanlar›n namus borcudur.” Köy Enstitülerinin kurulufl y›ldönümünde bu e¤itim kurumlar›n› ve bu okullarda e¤itim alm›fl de¤erli e¤itimcileri hem anmak hem de onlar› yeni kuflaklara anlatmak (tam olamasa da) bu borcu ödemek olacakt›r. “Köy ve Ziraat kalk›nma ifli, köylü ve çiftçi ile elele baflar›lmas› gereken büyük milli ifltir. Bu davay› ve bu azmi yaymak için Atatürk’ün muhtelif tarihlerdeki vecizeleri bir araya getirilerek güfte ve bestesinin tespiti ifli, Behçet Kemal Ça¤lar ve A. Adnan Sayg›n’dan rica edilmifl ve her ikisi, ilk defa Cumhuriyetin 15. y›l›nda Ankara’da Atatürk’ün heykeli önünde Yüksek Ziraat Enstitüleri talebeleri taraf›ndan söylenen ve bilâhare Ziraat Vekâleti ad›na radyoda yap›lan ko- 18 nuflmalar sonunda da tekrar edilmifl bulunan besteyi ve metni vücuda getirerek bunu, Türk köylüsü ad›na ithaf etmifllerdir.” KAYNAKÇA:1978 Demokratik E¤itim Kurultay› 2. cilt KÖY ENST‹TÜLER‹ (Z‹RAAT) MARfiI Sürer, eker, biçeriz, güvenip ötesine Milletin her kazanc›, milletin kesesine, Topland›k has çiftçinin Atatürk’ün sesine, Toprakla savafl içini ziraat cephesine. Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz, Biz yurdun öz sahibi, efendisi köylüyüz. ‹nsan› insan eden, ilkin bu soy, bu toprak. En yeni aletlerle en içten çal›flarak, Türk için yine yak›n dünyaya örnek olmak, Kafa dinç, el nas›rl›, gönül rahat, aln› ak. Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz. Biz yurdun öz sahibi, efendisi, köylüyüz. Kuraca¤›z öz yurtta, dirli¤i düzenli¤i. Y›k›yor engelleri, ulus egemenli¤i Görsün köyler bollu¤u, rahatl›¤›, flenli¤i. Bizimdir o yenilmek bilmeyen Türk benli¤i. Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz. Biz yurdun öz sahibi, efendisi, köylüyüz. Güfte: Behçet Kemal ÇA⁄LAR Beste: Ahmet Adnan SAYGUN 2012 : Temmuz A¤ustos ‹zmir’de A¤›n› Yaflad›k ve Yaflatt›k Hasan KARATAfi 10 Haziran 2012 Pazar günü ‹zmir A¤›nl›lar Kültür ve Dayan›flma Derne¤inin düzenlemifl oldu¤u geleneksel piknik flöleni Buca Gölet mevkiinde bulunan Hüseyino¤ullar› piknik alan›nda yap›lm›flt›r, A¤›nl› hemflerilerimiz, A¤›nl›lar ile bu güzel günü birlikte geçirmek isteyen ve bundan mutluluk duyduklar›n› belirten misafirler, ‹stanbul’dan gelen bir grup Kemaliye’li (E¤in’li) misafirler ile ‹zmir Elaz›¤ Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Baflkan› Say›n Enver ULUCAN, ‹zmir Elaz›¤l› Sanayici ve ‹fl Adamlar› Dernek Baflkan› Say›n Nejat AK onur konu¤u olarak pikni¤imize renk katm›fllar- d›r. Elaz›¤ Derne¤i Folklor ekibi, Nakfli KARAKAfi, Mehmet SUCU ve Mustafa TORUN yöresel türkülerimiz ve oyun havalar› ile tüm kat›l›mc›lar›n güzel bir gün geçirmeleri için büyük bir gayret göstermifllerdir. Bu nedenle Say›n Enver ULUCAN, Nejat AK, Elaz›¤ Folklor ekibinden Oktay D‹fi‹BÜYÜK ve ekip arkadafllar›na, Bu güzel günde bizleri sazlar› ile coflturan Nakfli KARAKAfi ve ekibine, tüm kat›l›mc›lara, eme¤i geçen herkese teflekkür ediyor bir sonraki etkinliklerde buluflmak dile¤i ile sayg›lar›m›z› sunuyoruz. TEfiEKKÜRLER Kimimizin Dede’si, Kimimizin Babas›, Kimimizin Efli Bizlerinde Baba yar›s› Amcam›z Semflettin ERTU⁄RUL’un, 01.05.2012 tarihinde ebediyete intikal’i dolay›s›yla, gerek cenaze törenine, gerekse evimize kadar gelerek ve telefonla bizleri ar›yarak ac›m›z› hafifletmeye çal›flan tüm dostlar›m›za, bu günümüzde bizlere destek veren Dergimiz Yönetimine en derin teflekkürlerimizi sunar›z. Tüm Ertu¤rul’lar ve onlara ba¤l› olanlar ad›na ye¤enleri Nihat ERTU⁄RUL, Recai ERTU⁄RUL Temmuz : 2012 A¤ustos 19 Güneflin Do¤uflunu Venköyü’nden ‹zlemek Mustafa AKBAfi Bu y›l uzunca ve doya doya bir bahar yaflad›k. O nispette yeflillikler, ötücü kufllar ve her türlü mahlûkat (canl›) haddinden fazla idi. Bir sabah namaz›n› müteakip (sonras›) venköyüne* (venk Önü) kufl c›v›ldaflmalar›n› dinlemeye indim. Day›m (Cemal YALÇIN** )’›n defninin ahir (ertesi) sabah› idi. Beni o senfoniyi dinlemeye çeken gönül dünyamdaki duygusall›k m›, yoksa day›m›n yan›k flak›yan ses tellerinden dökülen na¤melerini aray›fl›m m›? Bilemem. O eli kula¤a atmalar, iflin çekilmezli¤i ve mütemadili¤i (devaml›l›¤›) içinde bir ç›k›fl aray›fl›m›, yoksa bütün ruhaniyeti ile varl›¤›n›n ve yarat›lm›fll›¤›n›n flükür nidas›m› bilemem. Bilemem amma bazen kayal›k evinin serenat (konser) balkonunda, bazen de so¤ukpahar misillü (benzeri) aç›k sahralarda yank›lanan sesinin yad› ad›na o sabah venköyüne güneflin do¤uflunu izlemeye indim. Bu inifl ve duyufl güneflin do¤uflunu izlemenin ötesinde tabiat›n kendisini sesle lanse(takdim) ediflini dinlemeye dönüfltü. Bülbül, çal›kuflu, uzunkuyruklar›n ötüflü ile p›nardan ark boyu akan suyun sesi adeta birbirinin mütemmim (tamamlay›c›) cüzü gibi kendine celp (çekiyordu) ediyordu. Ah! Day›, toplum içinde çok çekingen ve s›k›lgan idin... Ancak, duygu selini zaman zaman ve yer yer ses tellerini titreterek o hava zerrelerine yüklemeni; rahman suresinde tekrar eden nakarat ayetleri ile, ve de her günefl do¤uflunun flükrünü mütemadiyen (devam eden) eda eden kufl sesleri ile özdefllefltirdim. Kayabafl›n›n flak›yan bülbülü, dünyada gülizar›na meftun idin, gülüne müfltak (özlemek) olarak ahretine gittin. Kufldilinde haberleflmeyi duymuflumda acaba kufl flak›mas›n› kaleme döken alfabe icat oldumu? Karga ötüflündeki bed ses, o kufl na¤meleri içerisin- 20 de güzelliklerin kulakla alg›lanmas› için yarat›lm›fl olsa gerek diye düflündüm. Ancak o sesin de o senfonide bir yeri ve de¤eri vard›. Kendisini tasnif ve tarif edemeyece¤im nice ötücü kufllar›n ses harmonisinde (uyum) güneflin do¤ufluna flahit oldum. Belgesellerde bu ötüfller varl›¤›n kendini karfl› cinse lanse etmesi olarak dillendirilirdi. Ancak sabah›n o saatinde ve mütemadiyen her güneflin do¤ufl saatlerindeki bu ses flöleninin icras›, kendini ispat de¤il; olsa olsa yarat›lm›fll›¤a flükür ve nimetlerin hamd› saadetince dillendirilmesi olsa gerek diye alg›lad›m. Bir fleylerin sezgisi ruhumu okfluyor. Bu bir sezgi ça¤layan›., kiflinin sezdi¤ini düflünürken, düflündü¤ünü ifadelendirmesi ne zormufl. ‹fade ederken konu hakk›ndaki literatüre vuzuhumuzun (aç›kl›k) da yetersizli¤ini idrak etmek ne yaman çeliflki. Bu sabah do¤a arya sahnesine dönmüfl; day›ma temenna duruflunda, a¤aç ve yapraklar, yeflil otlar bile reverans (selamlama) gösterisi sunmakta, kufllar ihtiraml› (sayg›l›) bir hal içerisinde... Gördü¤ümün bende yaratt›¤› intiba ile yapmaya çal›flt›¤›m aç›klama birbirinin ayn›s› olmayacak, biliyorum... Dilimizi ne kadar mükemmel hale getirirsek getirelim söylediklerimizin bizim gördü¤ümüz gerçe¤i hiçbir zaman aynen yans›tmayaca¤›n› yeni fark ettim. Tabiata ve topluma ait de¤iflimleri tamamen tahribe yönelik alg›lamak hataym›fl. Zahiren (kuflkusuz) tahrip ve ölüm olarak gördü¤ümüz düzen ve hikmette tekâmüle bir geçifl varm›fl. (05.06.2011) *Venköyü :fienp›nar mahallesinin hemen alt›nda bir p›nar. **Cemal YALÇIN: E¤in a¤z› mahalli ses icrac›s› VEYSEL DAYI’n›n o¤lu. 2012 : Temmuz A¤ustos Ben Ö¤retmenim... Hadi ÖNAL Ben ö¤retmenim; Düflüncelerim, P›nar suyundan öte. Sevgim: Hem kat›¤›m, hem ekme¤im. ‹lmin gergefinde ilmik ilmik Can dokur, Can örerim. Ben ö¤retmenim; Renkler, güzelliklerim. Ayd›nl›k derim, ›fl›k derim. Dostluk için, bar›fl için, Can kafesimde Ak kanatl› Güvercinler beslerim. Ben ö¤retmenim; Bulutlan›nca gözleri Mehmet’imin, Üzüntüsünü Ta yüre¤imde duyar Hissederim. Mutlulu¤um: Bak›fllar›ndad›r Ayfle’min. Ben ö¤retmenim; Bulut olur, Ya¤mur olurum. Anadolu’mun En ücra köflelerinde açan K›r çiçeklerini Can suyumla sular, Umutlar›mla beslerim. Ben ö¤retmenim; Çaresize çare, Dals›za dal olurum. Yorulurum, k›r›l›r›m; Ama e¤ilmem. Haks›zl›¤a, adaletsizli¤e, zulme, zalime Boyun e¤mem, e¤emem. Yanl›fla do¤ru demem, diyemem Ben ö¤retmenim; Do¤ruluktur, güzelliktir, ‹yiliktir, erdemlerim. ‹nsand›r, insanl›kt›r Önceliklerim. Gül gönüllerdir hedefim. Gecenin flerrinden korktu¤u için, Ayd›nl›¤a sevdal›d›r gözlerim. Temmuz : 2012 A¤ustos Ben ö¤retmenim; Göynük’te Akflemsettin Aziziye’de Nene Hatun Marafl’ta fiahin’dir gözlerim. Çanakkale içinde Aynal› Çarfl› Sivrihisar’da Taptuk Emre A¤›n’da Abdullah Lütfi Anafartalar’da Mustafa Kemal’im. Ben ö¤retmenim; Çocuklar›n› ülkemin Vatanlar› için Milletleri için Ba¤›ms›zl›klar› için bezerim. Dillerini Kültürlerini Al, beyaz renkle süslerim. Ben ö¤retmenim; Kavak a¤açlar› boyu, Gülsün diye ö¤rencilerim; Peygamberlik mesle¤idir, Mesle¤im derim. Bütün dertlerimi içime gömer, Her çileye gö¤üs gererim. Ben ö¤retmenim; Günefle dönüktür yüzüm, Hep ona yürür, ona koflar›m. Kal›ncaya kadar, Ayaklar›mda derman Gözümde ferim Ben ö¤retmenim; B›rakaca¤›m bayra¤› Ö¤rencilerimin ‹leriye hep ileriye Tafl›yacaklar›ndan eminim. Ö¤rencilerim, Canlar›m benim. Her biri vatan topra¤› kadar aziz Can çiçeklerim. Sizde bu inanc› gördükçe Aç›k gitmez gözlerim. Ben ö¤retmenim. 21 ALO 182 Hastanelerden Randevu Derleme RANDEVU NASIL ALINIR? Ev, ifl, ankesör ve cep telefonlar›ndan 182 numaral› Sa¤l›k Bakanl›¤›, Merkezi Hastane Randevu ‹stemi (MHRS) Ça¤r› Merkezini aray›n›z. Ça¤r› merkezi operatörüne gerekli bilgilerinizi vererek, size en yak›n hastaneleri ya da istedi¤iniz hekimin hekim çal›flma cetvelindeki randevu listesinin size iletilmesini bekleyiniz. Size sunulan hekim çal›flma cetvelinden ald›¤›n›z randevuyu not ederek randevu saatinden 30 dakika önce mutlaka hastanede bulunan MHRS hasta kabul bölümüne baflvurunuz. MERKEZ‹ HASTANE RANDEVU S‹STEM‹ (MHRS) NED‹R? Merkezi Hastane Randevu Sistemi (MHRS); Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan ilimizde pilot uygulamas› bafllat›lm›fl olan ve daha sonra tüm Türkiye’de yayg›nlaflmas› planlanan bir uygulamad›r. Telefonla 182 ça¤r› merkezini arad›¤›n›zda size en yak›n hastaneden diledi¤iniz bir hekimin hekim çal›flma cetvelinde bofl olan zamana randevu verilecektir. Böylece hastanedeki bekleme süresi ortadan kalkacak ve hastalar›m›za daha h›zl› hizmet verilmesi sa¤lanm›fl olacakt›r. RANDEVU NASIL ‹PTAL ED‹L‹R? Randevunuzu geçerli bir mazeretten dolay› iptal etmek istedi¤inizde; Ev, ifl, ankesör, kontörlü ve cep telefonlar›ndan 182 numaral› Sa¤l›k Bakanl›¤› MHRS Ça¤r› Merkezini aray›n›z. Sizi karfl›layan ça¤r› merkezi operatörüne, randevu ald›¤›n›z hastane ve hekim ismini vererek, 22 Alma Sistemi size ayr›lan randevuyu boflalt›p s›rada bekleyen hastalar›m›z›n randevu almas›na yard›mc› olunuz. NOT: VATANDAfiIMIZ KEND‹S‹NE VER‹LEN RANDEVU ZAMANINDAN 30 DAK‹KA ÖNCE ‹LG‹L‹ HASTANEN‹N MHRS HASTA KABUL BÖLÜMÜNE BAfiVURUR. ALO 182’Y‹ ARAYIN ZAMANDAN KAZANIN MHRS; vatandafllar›n Sa¤l›k Bakanl›¤›na ba¤l› 2 ve 3. Basamak Hastaneler ile A¤›z ve Difl Sa¤l›¤› Merkezleri için 182 MHRS Ça¤r› Merkezini arayarak canl› operatörlerden kendilerine istedikleri hastane ve hekimden randevu alabilecekleri bir uygulamad›r. HASTA HAKLARI Bu sa¤l›k kurulufluna, sa¤l›k hizmeti almak için baflvuran herkesin; Hizmetten genel olarak faydalanma: Adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sa¤l›kl› yaflaman›n teflvik edilmesine yönelik faaliyetler ve koruyucu sa¤l›k hizmetlerinden faydalanmaya, Eflitlik içinde hizmete ulaflma: Irk, dil, din ve mezhep, cinsiyet, siyasi düflünce, felsefi inanç, ekonomik ve sosyal durumlar› dikkate al›nmadan hizmet almaya, Bilgilendirme: Her türlü hizmet ve imkan›n neler oldu¤unu ö¤renmeye, Kuruluflu seçme ve de¤ifltirme: Sa¤l›k kuruluflunu seçme ve de¤ifltirmeye ve seçti¤i sa¤l›k kuruluflunda verilen sa¤l›k hizmetlerinden faydalanmaya, Personeli tan›ma, seçme ve de¤ifltirme: Sa¤l›k hizmeti verecek ve vermekte olan tabiplerin ve di¤er personelin kimliklerini, görev ve unvanlar›n› ö¤renmeye, seçme ve de¤ifltirmeye, 2012 : Temmuz A¤ustos Bilgi isteme: Sa¤l›k durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü ve yaz›l› olarak istemeye, Mahremiyet: Gizlili¤e uygun bir ortamda her türlü sa¤l›k hizmetini almaya, R›za ‹zin: T›bbi müdahalelerde r›zan›n al›nmas›na ve r›za çerçevesinde hizmetten faydalanmaya, Reddetme ve durdurma: Tedaviyi reddetmeye veya durdurulmas›n› istemeye, Güvenlik: Sa¤l›k hizmetini güvenli bir ortamda almaya, Dini vecibelerini yerine getirebilme: Kuruluflun imkanlar› ölçüsünde ve idarece al›nan tedbirler çerçevesinde, dini vecibelerini yerine getirmeye, Sayg›nl›k görme: Sayg›, itina ve ihtimam gösterilerek, güler yüzlü, nazik, flefkatli bir yaklafl›mla sa¤l›k hizmeti almaya, Rahatl›k: Her türlü hijyenik flartlar sa¤lan›p, gürültü ve rahats›z edici bütün etkenler bertaraf edilmifl bir ortamda sa¤l›k hizmeti almaya, Ziyaret: Kurum ve kurulufllarca belirlenen usûl ve esaslara uygun olarak ziyaretçi kabul etmeye, Refakatçi bulundurma: Mevzuat›n, sa¤l›k kurum ve kurulufllar›n›n imkanlar› ölçüsünde ve tabibin uygun görmesi durumunda refakatçi bulundurmay› istemeye, Müracaat, flikayet ve dava hakk›: Haklar›n›n ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü müracaat, flikayet ve dava hakk›n› kullanmaya, Sürekli hizmet: Gerekti¤i sürece, sa¤l›k hizmetlerinden yararlanmaya, Düflünce belirtme: Verilen hizmetler konusunda düflüncelerini ifade etmeye, hakk› vard›r. HASTA SORUMLULUKLARI 1) Genel Sorumluluklar Kifliler kendi sa¤l›¤›na dikkat etmek için elinden geleni yapmal› ve sa¤l›kl› bir yaflam için verilen tavsiyelere uymal›d›r. Kifli uygunsa kan verebilir ya da organ ba¤›fl›nda bulunabilir. Basit durumlarda kifliler kendi bak›mlar›n› yapmal›d›r. Temmuz : 2012 A¤ustos 2) Sosyal Güvenlik Durumu Hasta; sa¤l›k, sosyal güvenlik ve kiflisel bilgilerindeki de¤ifliklikleri zaman›nda bildirmek durumundad›r. Hasta; sa¤l›k karnesinin (Ba¤-Kur, Yeflil Kart gibi) vizesini zaman›nda yapt›rmak zorundad›r. 3) Sa¤l›k Çal›flanlar›n› Bilgilendirme Hasta; yak›nmalar›n›, daha önce geçirdi¤i hastal›klar›, yatarak herhangi bir tedavi görüp görmedi¤ini, e¤er varsa halen kulland›¤› ilaçlar› ve tüm sa¤l›¤›yla ilgili bilgileri tam, eksiksiz vermelidir. 4) Hastane Kurallar›na Uyma Hasta; baflvurdu¤u sa¤l›k kuruluflunun kural ve uygulamalar›na uymal›d›r. Hasta Sa¤l›k Bakanl›¤› ve di¤er sosyal güvenlik kurumlar›nca belirlenen sevk zincirine uymal›d›r. Hastan›n; tedavi, bak›m ve rehabilitasyon süresince sa¤l›k çal›flanlar› ile iflbirli¤i içinde olmas› beklenir. Hasta; randevulu hizmet veren bir sa¤l›k tesisinden yararlan›yorsa randevunun tarih ve saatine uymas› ve de¤ifliklikleri ilgili yere bildirmesi gerekir. Hasta; hastane personelinin, di¤er hastalar›n ve ziyaretçilerin haklar›na sayg› göstermelidir. Hasta; hastane malzemelerine verdi¤i zararlar› karfl›lamak zorundad›r. 5) Tedavisi ‹le ‹lgili Önerilere Uyma Hasta; tedavisi ve ilaçlarla ilgili tavsiyeleri dikkatle dinlemeli ve anlayamad›¤› yerleri sormal›d›r. Hastan›n; tedavisiyle ilgili önerilere uyum sa¤layamama durumu söz konusu ise bunu sa¤l›k çal›flan›na bildirmesi gerekir. Hasta sa¤l›k bak›m ve taburculuk sonras› bak›m plan›n› beklendi¤i gibi do¤ru anlay›p anlamad›¤›n› belirtmesi gerekir. Hasta; uygulanacak tedaviyi reddetmesi veya önerilere uymamas›ndan dolay› do¤acak sonuçlardan kendisi sorumludur. 23 A¤›n Dergisi ve A¤›n’l›lar Ahmet DEM‹RKOL 1954 Y›l›nda Ankara’ya geldim liseyi Ankara’da bitirdim. Ankara’ya geldi¤im y›llarda A¤›n’l› hemflerilerimiz ço¤unlukla Samanpazar›, Ulucanlar, Hamamönü, Kurtulufl, ‹ç Cebeci, Demirlibahçe semtlerinde kendi bütçelerine uygun bulabildikleri Ankara evlerini tercih etmifllerdir. Ekonomik durumlar› biraz iyi olan hemflerilerimiz yeni oluflan semtlerde oturmay› tercih ederlerdi. Daha sonra yerleflime aç›lan Balgat ve Yenimahalle semtlerine tafl›nanlar oldu. Emlak Bankas›’n›n konut kredisi vermesiyle bankadan kredi alarak K.Esat ve Seyran ba¤lar› semtlerinde birçok hemflerimiz konut sahibi oldular. Bugün aram›zda olmayan daima rahmetle sayg› ile and›¤›m›z hemflerilerimiz, ay›r›m yapmaks›z›n A¤›n’l›s›, köylüsü bir birilerine o kadar samimi ba¤l›l›klar› ile her gün olmasa bile haftada bir, iki gün bir araya gelir, hasret giderirlerdi. Evleri yak›n olanlar akflam misafirliklerini mutlaka yaparlard›. Özellikle dini bayramlarda salon tutulur, tüm hemflerilere duyurulur ve bayramlaflma toplant›s› yap›l›r, hemen hemen toplant›ya % 90 ifltirak edilirdi. Toplant›da Ankara’ya yeni gelen hemfleriler varsa tan›flt›r›l›rd›. Bayram yeri bir A¤›n dü¤ünleri havas›na dönüflür gelenler mutlu olurlard›. ‹flte hemflerilerimizin güvenli sayg›l› birliktelikleri sonucunda A¤›n’›n ve A¤›n’l›n›n sesi olan A¤›n dergimizin ç›kart›lmas›na vesile olmufltur. Dergi giderlerini banka reklam gelirleri ile eksikler de dernek imkanlar› ile karfl›lan›rd›. 24 Sayg›de¤er hemfleriler düflünebiliyor musunuz dergimizin yay›na bafllad›¤› y›llarda yüz binlerce nüfusa sahip kaç ilimiz dergi ç›kar›yordu. Bugün bile 30-40 ilimiz dergi ç›karabiliyor. A¤›n dergisi 1500-2000 nüfuslu küçük bir beldenin dergi ç›karabilmesini sizlerin yorumuna b›rak›yorum. Elbette dergimiz yaflayacak ve yaflamal›d›r. Her A¤›n’l› hemflerimiz dergi abonesi olmal›d›r. Zaman zaman üye say›m›z yükseliyor veya azal›yor, azalmamal›, ço¤almal›d›r. Ancak üzülerek flunu hemflerilerimize duyurmak istiyorum, baz› hemflerilerimiz bizlerin A¤›n’la bir ba¤› kalmad› dergi neyimize, çocuklar›m›z A¤›n’› bile tan›m›yor duyumlar›n› al›yoruz. Bu söylemlerin do¤rulu¤una inanmak bile istemiyoruz. Dergimizin 700 civar›nda üyesi olup yar›ya yak›n›n›n sa¤l›kl› ev adresi, ev telefonu veya cep telefonu bulunmuyor. Baz› üyelerimiz 2, 3 y›ll›k dergi borcunu göndermemifl veya ihmalkarl›k sebebiyle ödememifllerdir. Umar›m borçlu üyeler en k›sa zamanda dergi ücretlerini göndereceklerdir. Yönetim bu borçlar› utanarak telefonla veya efl dost arac›l›¤› ile istemeye çal›flmaktad›r. Buna f›rsat vermeyeceklerini umuyoruz, bizlere yak›flan da budur diyelim. Ben dergi konusunu gündemde tutmaya kararl›y›m. Aksi takdirde bizlere emanet eden ve aram›zdan ebediyen ayr›lan hemflerilerimize haks›zl›k etmifl oluruz. Lütfen sa¤l›kl› adreslerinizi ev ve özellikle cep telefonlar›n›z› dernek adresimize 0312 426 75 90 nolu telefonumuza, dernek internet adresine mail olarak veya cep telefonu arac›l›¤›yla ulaflt›rabilirsiniz. Hoflçakal›n sa¤l›kl› kal›n. 2012 : Temmuz A¤ustos Yusuf’un Hikayesi Selçuk AYBEK Bu gece hiç bulut yok... Y›ld›zlara bak sa¤daki, afla¤›da olan yaln›z... O, benim y›ld›z›m. Hava da so¤uk!.. Dükkâna gitsem... Uzak flimdi oras›... Vakit geç oldu... Alt›mdaki karton, biraz ince... Battaniye de öyle... Üflüyorum... fiimdi hamamda olsam... Oooh! S›cac›k!.. Parktaki a¤açlar çok büyülü... Yan›mdaki okaliptüsün gövdesi yaral›... Yaz ne güzeldi!.. Ayaklar›m üflüyor... Bir battaniye daha bulsam... Yar›n hamama gidece¤im... Gözlerim kapan›yor... Dur!.. Havlamay› b›rak Karabafl... Uyuyal›m hadi... - Annee! Herkesin babas›, eve neler getiriyor... Bizde bir fley yok!.. Ben de köfte, peynir, pekmez istiyorum. Okulda arkadafllar›m alay ediyor. Ayakkab›m y›rt›k, su al›yor!.. Benim gibi olan az. Zehra’dan çok utan›yorum... Üstüm eski diye arkada oturuyorum. Ben, okula gitmek istemiyorum!.. Gözyafl›m yana¤›ma süzülüyor, h›çk›r›ktan zor konufluyordum. - O¤lum!., ak›ll› o¤lum!.. Bak ben de çok üzülüyorum.. Öyle konuflma! Temizlikten ald›¤›m, ancak ekme¤e yetiyor. Kaç ayd›r kiray› veremedik. Baban olacak, hay›rs›z›n teki! Geberesice! Kazand›¤›n› flaraba veriyor! Ne var bu bokta?!.. Burama geldi! Bir gece meyhaneyi basaca¤›m!.. Durumumuz kötüydü... Günden güne daha kötüledik. Derken, bir gün, iki gün, üç gün... Babam gelmedi. N’oldu? Diye tan›d›k kap›lar› çald›k yoktu. Meyhane arkadafllar› da bilmiyordu. Kaçm›flt› herhalde... Yoklu¤una çabuk al›flt›k... Gün boyu evlerde temizlikten annem bitkindi. Temmuz : 2012 A¤ustos - Olsun!.. Diyordu. Hiç olmazsa evde d›rd›r yok. fiikâyetçi de¤ildik... Böyle giderken, bir akflam, eli kolu dolu geldi... Elma, kaflar peyniri! Aaaa! Muz da alm›fl. Burama kadar yedim. Yatmadan önce: - Gel, dedi. S›rt›mda eli. - Biraz konuflal›m. Ne diyecek?.. Merakland›m. Oturduk. - Bak! Ben turflu gibiyim, yatt›¤›m yeri bilmiyorum. Benim de biraz rahat etmek hakk›m de¤il mi?.. Ben de evimde oturmak isterim... Sen ak›ll› çocuksun! Söyle! Hakk›m de¤il mi?.. Annemin sözleri beni flafl›rtt›. - Biz ne yiyece¤iz o zaman?.. Ben de çal›flay›m. Mendil satar›m. Ertan Amca iyi biri, dükkanda ç›rakl›k ederim!.. - Yok o¤lum! Öyle geçinemeyiz. Nas›l desem!.. Biri beni istiyor... Evimize erkek laz›m; çal›fl›p kazanacak, eve ekmek getirecek, iyi biri... Seni okutacak!.. Sana bayraml›k alacak!... Ona var›rsam rahat ederiz... Komflu teyzende gördüm, iyi biri... Ne dersin? fiafl›rd›m. Evde yabanc› biri... Benim annemin yata¤›nda... Nas›l olur?! Aptallaflm›flt›m. Elim, a¤z›m oynuyor ama do¤ru dürüst bir fley söyleyemedim. - Anne! Ben de çal›flaca¤›m! - Olmaz! O¤lum! Benim ak›ll› o¤lum! Okulun var... Sen okuyacaks›n... Büyük adam olacaks›n. Ben ne kadar tepindiysem de annem, - Olmaz!.. Dedi. - Kim seni isteyen?.. - Demiryollar›nda memur. ‹yi adam, diyorlar. Rahat ederiz. Sen de okuluna gidersin. 25 O gece beni uyku tutmad›. Sabahleyin erkenden limana kofltum. Dalgak›randa tafla oturup, yüzümü denize çevirdim... Belki bir saat, iki saat... K›vrand›m. Benim annem... Nas›l olur?.. Nas›l olur?.. Sabah ayaz› sulanan gözlerime iyi geldi. Eve döndüm. Nikâh belediyede k›y›ld›. ‹ki komflu flahitlik yapt›. Ben de elini öptüm annemin kocas›n›n. ‘Baba’ diyemedim. Benim babam vard›; kötüydü ama vard›. O akflam köfte yedik, sonra sütlaç. Geceleyin kula¤›m odalar›ndayd›. Sessizli¤i bozan iniltiden, pek uyuyamad›m. Mahsus mu yap›yordu yoksa... Kulaklar›m› yorganla, ellerimle t›kad›m. Sabahleyin annem, kocas›n› u¤urlad›. Sonra gene yatt›. Kalkt›¤›nda yüzü sakindi. - Gel, kahvalt›m›z› yapal›m... Bak! Peynir, reçel, yumurta... Hepsi var. - Can›m istemiyor, anne!.. - Aaaa!.. Olmaz! Hadi güzel yavrum! Ye bakay›m. Yoksa üzülürüm. Annem, ifle gitmek için, giyinmemiflti. Zorla, birkaç lokma t›k›nd›m. - Art›k bitti. Evdeyim. Daha çok beraber olaca¤›z. - Olsun!.. Ben, ‘baba’, demem. - Sen ne dersen yavrum!.. - Amca, derim. ‘Mehmet Amca’... Yeni yaflant›m›z iyiydi. Evde kavga gürültü yoktu. Annem, ev iflleriyle u¤rafl›yor... Komflularla gidip gelmeler... Benim okulum... Derslerim de iyiydi. Üstüm bafl›m düzelmiflti. Zehra’n›n çözemedi¤i problemlerde yard›m ediyordum. Kocaman, kara gözleri vard›... Sesi de güzeldi... Ad›m› söylemesi çok hofltu! Ama ben, flanss›z çocu¤um!.. Annemlerin odas›ndan, bir gece, konuflmalar duydum. Kahvalt›dan sonra annem; - Gel bakal›m, küçük adam, dedi. Konuflal›m. Mehmet Amca’n›n sen kadar o¤lu, ninesindeymifl. Ama, iyice ihtiyarlad›¤›ndan art›k bakamayacakm›fl. Bize gelecek... Daha iyi. Birlikte çal›fl›r, oynars›n›z... Eeee! Ne dersin?.. 26 fiafl›rd›m. fiimdi, bir de bu! Ev de¤ifliyordu. Birisi daha!.. Ama, soka¤a at›lacak de¤il ki... Ne yapal›m... Elimden bir fley gelmez. Demek, onu, annesi b›rakm›fl. Ac›d›m. Olur. Beraber oynar›z... Okula gideriz. Ama nerde kalacak?.. ‹lerde, büyük eve ç›karsak, senin de, onun da odas› olur. ‹nflallah olur! fiimdilik, senin odanda, beraber kal›rs›n›z. Ben, ikinize de yeni karyola alaca¤›m. Bir masa koyaca¤›m. Bir de kitap dolab›. Güzel olur, de¤il mi?!.. Sesimi ç›karmad›m. Düflündüm. O da benim gibiydi. - Peki, dedim. Kaç yafl›nda? - On bir, senin kadar. - Ad› ne? - Ahmet! Ahmet geldi. O nas›l yüz öyle!.. Çirkin! Sesi de viyaklama gibi. - Olsun, dedim. Ne yapal›m... Allah öyle yaratm›fl. Odama yerleflti. Bir hafta geçmeden ortaya ç›kt›. Dolab›, kap›y› tekmeleyip ask›dakileri yere at›yordu. Yeme¤i yere döküyordu. Ben bafllarda, bir fley diyemedim. Annem de görüyordu. Tatl› dille uyarmas›, para etmiyordu. Kula¤›n› çekmek isteyince, elime vurup kaçt›. Mehmet Amca, annem, ikisi de çare bulam›yordu. Sonu ne olacak, bilmem?.. Evin rahat› kaçm›flt›... Odam›zda küçük bir TV vard›. O, akflamlar›, kumanda elinde, istedi¤i kanal› aç›yor, beni takm›yordu. Ben, vahfli do¤ay›, uzak memleketleri merak ediyordum... O, vurdulu k›rd›l›. gürültülü filmleri... Bir hafta sonuydu. TV’de Fener/Befliktafl maç›n› seyrediyorduk. Fener gol at›nca, eliyle ‘Nah!’ yapt›. Ben, Kara Kartal’l›yd›m. Durmad›. ‘‹flte böyle geçiririz!’ gibilerden laflar etti. Ben kalk›nca, itti. Düfltüm. Gürültüye annem geldi. Bizi ay›rd›. ‹kimizi de azarlad›. - Nedir Allah’›m! Bafl›m›n çilesi! Ne yap›yorsunuz?! Ay›p de¤il mi... Off! Off! 2012 : Temmuz A¤ustos Aram›z iyice bozulmufltu. Ben yatt›¤›mda o yatm›yor, gürültü yap›yordu. Uykusuz uykusuz okula gitti¤im günler çoktu. Baz› günler bofl bofl bakard›. Hasta gibiydi, ne yapt›¤›n› bilmiyordu... Annem, cebinde Bali bulunca: - Bu uyuflturucuya al›flm›fl! Bali çekiyor! Diye feryat etti. Allah’›m! Bu da m›? Nedir benim çilem!.. Akflam evde ç›ngar ç›kt›. Mehmet Amca Ahmet’i dövdü. Ahmet, evden kaçt›. - ‹nflallah gelmez! Dedim. Geç vakit uyuyabildim. Ne kadar geçti bilmem... Nefes alam›yordum! Üstüme biri oturmufl, yüzüme yast›k bast›rm›flt›. Ç›rp›nd›m, üstümdekini devirdim. Ahmet’ti!!! Bo¤ulan ci¤erlerime hava girdi. O küfrediyordu boyuna. Gürültüye gelen annem ve Mehmet Amca, sararm›flt›. - Beni bo¤maya çal›flt›!!! Ç›¤l›k att›m. Ahmet, yerde, s›rt›n› duvara dayam›flt›. ‹ri patlak gözleri, titreyen dudaklar› korkutucuydu. Onu kald›r›p silkeledi Mehmet Amca, tokatlad›. Ba¤›ra ça¤›ra salona götürdü, kanepeye uzatt›. O geceden sonra uyuyamad›m. Korkuyla s›çr›yordum. Onu, yan›ma sokmad›lar. Ben de uzak durdum. Kaç kereler, onu azarlad›lar, ‘Yapma!’ diye. Bana da: - Sen ak›ll› çocuksun! Ona uyma, dediler. Ama olmad›... Bir gün, annemlerin kap›s›n›n önünden geçerken, konuflmalar dikkatimi çekti. Duyulmas›n diye kap›y› kapam›fllard›. Beni fleytan dürttü, kula¤›m› kap›ya yap›flt›rd›m. ‹kisi birlikte olmayacak!.. Ne yapmal› bilmem? Ninesi hasta, Ahmet’e bakamaz. Bak›m Yurdu almaz... Alsa da bir haftada atarlar, soka¤a düfler... Ben Yusuf’uma k›yamam!.. Ölürüm de vermem! Ne yapaca¤›z peki?! Anlafl›lan daha önceleri de bizi konuflmufllar. Annemin h›çk›r›klar› geldi. - Çare nedir han›m? Sen söyle ... Temmuz : 2012 A¤ustos Sessizlik oldu. Neden sonra Mehmet Amca’n›n sesi geldi. - Ne yapal›m? - Bak›m yurdunda tan›d›¤›m var. Sen üzülme! Ben takip ederim. Sen de s›k s›k görmeye gidersin. Baflucumdan kaynar su dökülmüfltü. Anneee! Anneci¤im! Ç›¤l›k atarak, merdivenlerden soka¤a f›rlad›m. Soluk solu¤a oraya kofltum. Giriflin yak›n›nda, büyükannemin mezar›na kapand›m. Gözyafl›ma bulaflan topraklan temizleyip kalkt›¤›mda, saat ilerlemiflti. - Ben, talihsiz zavall› çocuk! Yaln›z çocuk! Kanatlar› ç›kmam›fl yavru kufl! Önce babas›z, flimdi annesizdim. Baflka çözüm bulam›yorlard›. Üzüldü¤üm bir fley daha vard›. Annemin karn› büyümeye bafllam›flt›. Baflta fark etmemifltim. Demek ki böyle oluyordu... Can›m s›k›ld›; benim annemden baflkas›n›n çocu¤u... - Ben istemiyorum, dedim. Ald›r bu çocu¤u!!! Bafl›n› e¤di. Üzgündü. Akl›ndan neler geçti... Belki benim, kendisinden so¤uyaca¤›m› veya evden kaçaca¤›m› düflündü... Belki Mehmet Amca’yla aras›n›n bozulaca¤›n›... fiimdi onu, daha iyi anl›yorum, anneci¤im çok üzülmüfl. Birlikte kad›n doktoruna gittik. Ben bekledim. Kap› aç›ld›, d›flar› ç›kt›lar. Annem ameliyat olmufl gibi de¤ildi. Yan›na gittim. ‘Ne oldu?’ diye merakland›m. Daha a¤z›m› açmadan doktor geldi. Merhaba delikanl›! Durdu, yüzüme bakt›. ‹kiz kardeflin olacak! Ameliyat yapmad›m, annen ölebilirdi. Geçmifl olsun!! Muayenehaneden birlikte ç›kt›k. Önü bahçeydi... Çiçekler, çimenler, a¤açlar... Birkaç koca kafa ayçiçe¤i, sar› sar› bana bak›yordu. Kendimde de¤ildim. Eve geldik. Olan biteni, o gece, hep düflündüm. Doktora gitmekle annem, bana sevgisini göstermiflti. Onu, daha fazla üzmemeliydim. Konuyu unutmaya çal›flt›m. (Devam› di¤er say›da) 27 K›sa... K›sa... K›sa... HABERLER ♥ A¤›n Aliufla¤› Mahallesi’nden Hepbegilin ♦A¤›n Müderris Hüseyin Efendi Mahalle- Zabite ve Müzdat KAYA’n›n o¤lu Mustafa ile Korkmaz ailesinden Hatice ve Hasan KORKMAZ’›n k›zlar› Zeynep 22.08.2012 tarihinde Ankara-Keçiören Özgümüfl dü¤ün salonunda yap›lan dü¤ün merasimi ile yaflamlar›n› birlefltirmifllerdir. Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz. ♥ A¤›n Müderris Hüseyin Efendi Mahallesinden Songül-Nihat YANDIMATA’n›n o¤lu Burak YANDIMATA ile Ayla-Etem AKKAYA’n›n k›z› Ceren AKKAYA, 30 Haziran 2012 tarihinde Gölpazar’›nda, 7 Temmuz 2012 tarihinde A¤›n’da yap›lan dü¤ün töreni ile dünya evine girmifllerdir. Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz. ♥ A¤›n Samançay› (Küzne) Köyünden Servet-Yusuf Kenan ÖZER’ in o¤lu Cenk ÖZER ile Gülüzar-Tuncay TUFAN ailesinin k›z› Dr.Gözde TUFAN 14 Temmuz 2012 saat 19.30 da Ankara Etiler Orduevinde yap›lan dü¤ün merasimiyle yaflamlar›n› birlefltirmifllerdir. Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz. ♥ Malatya A¤›nl›lar derne¤i baflkan› Yusuf Sümer YALÇIN'›n o¤lu Mustafa Cüneyt YALÇIN Malatya'da düzenlenen dü¤ün töreni ile dünya evine girmifltir. 26.08.2012 Pazar saat 20.00 de Malatya Baflhar›k mahallesinde yap›lan A¤›n dü¤ününde, çok say›da A¤›n'l›lar›n kat›l›m› halaylar çekilerek güzel bir gece yaflanm›flt›r. Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz. si’nden Hepe Ablagil’lerden Sa¤›r Abdullah Day›n›n küçük o¤lu,Murat, Ahmet Selim, Fatih ve Soner TÖZÜN’ün babalar›, Sidret TÖZÜN ‘ün efli,Hakim Metin TÖZÜN ‘ün amcas› Halit TÖZÜN 16 May›s 2012 Tarihinde ‹zmir’in Buca ilçesinde vefat etmifl, ertesi gün ayn› yerde topra¤a verilmifltir. Merhuma Allah’tan rahmet, yak›nlar›na bafl sa¤l›¤› dileriz. ♦Elaz›¤ Hankendi Sar›l› Köyünden enifltemiz Avukat Osman ÖZ'ün abisi 1933 do¤umlu Cevdet ÖZ 28.07.2012 tarihinde Ankara'da vefat etmifltir. Merhum 29.07.2012 tarihinde Ankara Karfl›yaka Mezarl›¤›nda topra¤a verilmifltir. Merhuma tanr›dan rahmet, yak›nlar›na baflsa¤l›¤› dileriz. ♦A¤›n Kuzgeçe Mahallesinden Nadire, fieref Bedri ERDEM'in o¤lu Ümit Güzel, Habib, U¤ur ve Edip ERDEM'in abisi. Lebib R›za ERDEM’in teflhisi tam konulamayan hastal›k nedeni ile 26.06.2012 tarihinde Ankara'da vefat etmifltir. Merhum Ankara Karfl›yaka Mezarl›¤›nda topra¤a verilmifltir. Bu vefattan 40 gün sonra L.R›za ERDEM'in Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi 5. s›n›f›ndan fiizofren Hastal›¤› nedeniyle ayr›lan k›z› Aygün ERDEM 04.08.2012 tarihinde Ankara Dikmen semtindeki yüksek bir binadan atlayarak intihar etmifltir. Merhume Ankara Karfl›yakja Mezarl›¤›nda topra¤a verilmifltir. Merhum L.R›za ve Murhume Aygün ERDEM'e tanr›dan rahmet, yak›nlar›na baflsa¤l›¤› dileriz. 28 2012 : Temmuz A¤ustos DO⁄UMLAR MAHALLE/KÖYÜ ÇOCU⁄UN ADI SOYADI BABA ADI DO⁄UM YER‹ DO⁄. TAR‹H‹ Sarayc›k Köyü Hurflit Emir KARAO⁄LU Rasim Elaz›¤ 16.05.2012 Sarayc›k Köyü S. Eflref KELEfiTEMUR Cüneyd Elaz›¤ 31.05.2012 Alt›nayva Köyü Elif Naz AKTAfi Mustafa Elaz›¤ 19.06.2012 Sarayc›k Köyü Jan Arjin B‹L‹R Kubilay Maltepe 22.06.2012 Yenipayam Köyü Efil Mina KAYA ‹smail Gökhan Pendik 26.06.2012 Modanl› Köyü Ecrin Hira ÖZER Murat Konak 28.06.2012 Afla¤›yabanl› Köyü Tuna Eflref TÜRKO⁄LU Fatih Sincan 28.06.2012 Sarayc›k Köyü Ayfle Ecrin GÖZTOK Necat Pendik 29.06.2012 Akp›nar Mah. Yusuf UZUNO⁄LU Salim Burak Elaz›¤ 02.07.2012 Akp›nar Mah. ‹rem Nur TURHAN Mustafa Elaz›¤ 04.07.2012 Sarayc›k Köyü Mustafa Berat ‹K‹NC‹ Murat Elaz›¤ 05.07.2012 Bahad›rlar Köyü Ça¤la KOÇO⁄LU Yasin Osmangazi 07.07.2012 Tatara¤as› Mah. Fatih ERCAN Mehmet Elaz›¤ 09.07.2012 Bademli Köyü Enis ÖZER Deniz Konak 15.07.2012 Afla¤›yabanl› Köyü Elifnur AKTAfi Serhat Karaba¤lar 16.07.2012 Dibekli Köyü Muhammet Ali KILIÇ Erkan Gaziosmanpafla 21.07.2012 Balkayas› Köyü Beren ERGÜL Özgür Küçükçekmece 23.07.2012 Müd. Hüs. Ef. Mah. Zeynep Beril ÖZKAN Fahri Elaz›¤ 23.07.2012 Samançay Köyü Yusuf Emir KORKMAZ Mehmet Esenler 24.07.2012 Alt›nayva Köyü Defne GÜLER Ayhan Befliktafl 25.07.2012 Akp›nar Mah. Neva KARAMAN Mustafa Selçuklu 25.07.2012 Beyelmas› Köyü Tuna Mehmet ÜNAL Ahmet Malatya 29.07.2012 Sarayc›k Köyü Arda Eren ‹K‹NC‹ Murat Küçükçekmece 30.07.2012 Afla¤›yabanl› Köyü Meryem Rana UZUNO⁄LU Mustafa Malatya 01.08.2012 Demirçar›k Köyü Ahmed Ensar ÇEL‹K Osman Fatih 01.08.2012 Pul Köyü Yi¤it Ensar K‹L‹NÇ Okan Alt›nda¤ 03.08.2012 Uzungil Mah. Uzay ALKAN Evren Konak 04.08.2012 Tatara¤as› Mah. Gülten KARADA⁄ Gültekin Elaz›¤ 06.08.2012 Akp›nar Mah. Ahmet Eren YAVUZ Nürettin Elaz›¤ 06.08.2012 Pul Köyü Zeynep Reyyan ORHAN Mustafa Alt›nda¤ 06.08.2012 Beyelmas› Köyü Nurefflan YILDIRIM Mehmet Murat Hatay 10.08.2012 Beyelmas› Köyü Ecenur Zeynep B‹L‹R Ahmet Niyazi Elaz›¤ 13.08.2012 Kuzgeçe Mah. Fatma Kübra YILMAZ Mehmet Kürflad Fatih 15.08.2012 Dibekli Köyü Ali Mert fiAH‹N Fuat Sultangazi 15.08.2012 Akp›nar Mah. Elif Yaren UZUNO⁄LU Serhat fiehitkamil 18.08.2012 Uzungil Mah. Melisa SAYAR Ufuk Seyhan 23.08.2012 Bahad›rlar Köyü Elif Mira AYHAN Mehmet Sincan 27.08.2012 Hac›yusuf Mah. Ç›nar Metin ULAfi Mehmet Yenimahalle 27.08.2012 Sarayc›k Köyü Harun Emin fiENGÜL Selahattin Güngören 29.08.2012 Dünyaya yeni gelen yavrular›m›za yaflam boyu sa¤l›klar dileriz. Temmuz : 2012 A¤ustos 29 EVLENENLER MAHALLE/KÖYÜ fienp›nar Mah. Dibekli Köyü Balkayas› Köyü Afla¤›yabanl› Köyü Bahad›rlar Köyü Baflp›nar Mah. Uzungil Mah. Samançay Köyü Beyelmas› Köyü Ö¤rendik Köyü Balkayas› Köyü Akp›nar Mah. Pul Köyü Ö¤rendik Köyü Hac›yusuf Mah. Müd. Hüs. Ef. Mah. Müd. Hüs. Ef. Mah. fienp›nar Mah. Afla¤›yabanl› Köyü Kuzgeçe Mah. Samançay Köyü Samançay Köyü fienp›nar Mah. Samançay Köyü Yediba¤ Köyü Yediba¤ Köyü Beyelmas› Köyü fienp›nar Mah. Sarayc›k Köyü Yediba¤ Köyü Demirçar›k Köyü Hac›yusuf Mah. Afla¤›yabanl› Köyü Akp›nar Mah. fienp›nar Mah. Beyelmas› Köyü Yenipayam Köyü Modanl› Köyü Akp›nar Mah. Balkayas› Köyü Yediba¤ Köyü fienp›nar Mah. Baflp›nar Mah. Akp›nar Mah. Yenipayam Köyü Uzungil Mah. 30 ADI SOYADI Melek YALÇIN Serap KILIÇ Emin ERDEM Bahad›r MURAT Tevfik KARAA⁄AÇ Boran ALPASLAN Ekin N‹KSARLI Mehmet APUfiMALI Bülent AKSOY Öznur ÖZTÜRK Nurhayat ERCAN Ata ÖZD‹L Adem ÖZER Adem KARADAYI Mustafa Cüneyt YALÇIN Burak YANDIMATA Serdar ÖREN Mehmet Timuçin ERDEM Mustafa TÜRKER Selen SAKALLI Cenk ÖZER Gamze KÖPRÜLÜ Mehmet D‹R‹CAN Dilek KÖPRÜLÜ Cihan Y‹LMAZ Hüseyin KÖKSAL ‹lker YORULMAZ Pelin Damla KÖSEO⁄LU Ülkü YALÇ‹N Handan KAYA Mehmet AVCI Münire Asl›han H‹ÇCAN Emre TÜRKER Aysun DEM‹R Ezgi fiENPINAR Hüseyin AKBAYIR Nadide KAYA Halil AKARCAN Ayfle Nur DURAN Yasemin ERCAN Savafl ÇET‹N Mahizer Nermin YILMAZ fienay ALPASLAN Asl› GÜNDO⁄DU Tuba BOZKURT Mustafa KAYA EVLENEN‹N ADI SOYADI Fatih ERDO⁄AN Mahmut Bar›fl ÖZDEDE Burcu KESG‹N Hale EKE Ferda DUNDAR Duygu S‹ND‹R‹R Zeynep Lara OTRU Zeynep AYHAN Meral POLAT U¤ur ÜZEK Ersin ÇAPAR M. fiehnaz ÇÖRTO⁄LU Suzan DÜZG‹T fieyda GÜLTEK‹N Merve YET‹fi Ceren AKKAYA Esra BAKICI Nazl› fiENER Aydan ELÇ‹ Münir Semih ‹PEK Gözde TUFAN Ahmet ÇAP Nurdan BULUT Murat ERfiAH‹N Canan ÖRÜN Esma AKTAfi Eda ALTUNTAfi Sandor M. HENDR‹KS Mustafa ERCAN Mehmet Ali ÖNCEL Özge GÜDEN Selahattin ERC‹YAS Didem KARACA Fuat KARACA Selman ÇET‹N Çi¤dem S‹SO⁄LU U¤ur SEV‹NÇ Sanem EREN Burak KÜPEL‹ ‹smail GÜVENÇ Hülya UDUM Öner Cihad ADIGÜZEL Bayram TOPALO⁄LU Özay ÖZ Sencer KALAY Zeynep KORKMAZ EVLENME YER‹ Elaz›¤ ‹lkad›m Karaba¤lar Konak fiahinbey Befliktafl Befliktafl Malatya Malatya Elaz›¤ Ümraniye Çankaya A¤›n A¤›n Malatya Gölpazar› Kepez Yenimahalle Buca Konak Isparta Karaba¤lar Elaz›¤ Karaba¤lar Fatih A¤›n Malatya Çankaya Karakoçan Karaba¤lar Karaba¤lar Sincan Buca Bornova Ayd›n Elaz›¤ Pendik Karaba¤lar Do¤anflehir Karaba¤lar A¤›n A¤›n Çankaya Malatya Arapgir Etimesgut EVL. TAR‹H‹ 20.06.2012 21.06.2012 22.06.2012 23.06.2012 24.06.2012 24.06.2012 24.06.2012 26.06.2012 26.06.2012 27.06.2012 27.06.2012 28.06.2012 29.06.2012 29.06.2012 29.06.2012 30.06.2012 30.06.2012 30.06.2012 01.07.2012 01.07.2012 01.07.2012 02.07.2012 05.07.2012 08.07.2012 08.07.2012 09.07.2012 12.07.2012 12.07.2012 12.07.2012 12.07.2012 14.07.2012 15.07.2012 15.07.2012 17.07.2012 18.07.2012 19.07.2012 19.07.2012 30.07.2012 01.08.2012 02.08.2012 06.08.2012 07.08.2012 08.08.2012 17.08.2012 20.08.2012 22.08.2012 2012 : Temmuz A¤ustos Afla¤›yabanl› Köyü Alt›nayva Köyü Balkayas› Köyü fienp›nar Mah. Uzungil Mah. Ö¤rendik Köyü Müd. Hüs. Ef. Mah. Akp›nar Mah. Modanl› Köyü Beyelmas› Köyü Mustafa GENÇER ‹smail KAYAR Gülay EK‹C‹ Kemal GÜNDO⁄DU Zeynep N‹KSARLI Oktay YILDIZ Duygu ERCAN Orbay YAMAN Abdullah Onur ACAR Gökhan ARICAN Zeynep GÖLCÜK Fatma ‹Y‹GÜN Serdal YILMAZ Asl› AKSOY Mahmut Kerem ATAMAN Burcu ERGÜN Altan fiIRAY Zehra ÇEL‹K Eda ASLAN Gülçin AYÇ‹ÇEK Malatya Uflak Karaba¤lar Melikgazi Çankaya Keçiören Mamak Tokat Buca Bal›kesir 22.08.2012 23.08.2012 23.08.2012 25.08.2012 25.08.2012 25.08.2012 28.08.2012 29.08.2012 31.08.2012 31.08.2012 Çiftleri kutlar, yaflam boyu mutluluklar dileriz. VEFAT EDENLER MAHALLE/KÖYÜ Modanl› Köyü Kaflp›nar Köyü Bademli Köyü Pul Köyü Balc›lar Mah. Kuzgeçe Mah. Ö¤rendik Köyü fienp›nar Mah. Uzungil Mah. Alt›nayva Köyü Müd. Hüs. Ef. Mah. Akp›nar Mah. Akp›nar Mah. Alt›nayva Köyü Müd. Hüs. Ef. Mah. fienp›nar Mah. Sarayc›k Köyü Sarayc›k Köyü Modanl› Köyü Alt›nayva Köyü Uzungil Mah. Afla¤›yabanl› Köyü Modanl› Köyü Modanl› Köyü Modanl› Köyü Uzungil Mah. Modanl› Köyü Tatara¤as› Mah. Ö¤rendik Köyü Tatara¤as› Mah. Dibekli Köyü ADI SOYADI Ayfle YILMAZ Fatma KARAKAfi Osman YILMAZ Faruk KARAKAfi Ayfle ÖZDEM Süleyman D‹RL‹K Mehmet MURAT Ahmet Naim Okan ERTÜRK Ahmet Erol N‹KSARLI Pakize ERDO⁄AN Halit TÖZÜN Zeynep ÖZTÜRK Mustafa Gökhan ÇAKMAK Emine AKTAfi Ömer Faruk YAVUZ Fahire GÜLER Lütfi YALÇ‹N Hasan Tahsin KARAO⁄LU Zeynep YILMAZ Rahmi ÖZER Türkan B‹LG‹N Ayfle ÜÇER Saime YILMAZ Zekiye BUDAK Muhittin ACAR Abdullah Murat ÖZAN Emine ACAR Bekir SARIGÜL Mustafa KARADAYI Halil K›l›nç DAYIO⁄LU Ergül ÜSKÜNER DO⁄UM TAR‹H‹ 12.10.1945 02.05.1930 25.02.1945 05.10.1938 01.07.1924 01.07.1927 24.03.1941 12.09.1950 05.01.1942 01.07.1926 01.09.1927 01.07.1925 28.08.1962 01.07.1924 06.04.1942 01.03.1931 08.02.1955 02.05.1953 01.02.1976 17.01.1951 01.08.1932 01.07.1937 10.12.1951 01.07.1927 03.04.1960 27.04.1976 01.07.1916 05.12.1937 13.08.1972 01.07.1937 03.04.1960 ÖLÜM YER‹ Buca Fatih Sincan fiiflli Bahçelievler Malatya Malatya Alt›nda¤ Ümraniye Fethiye Buca Çankaya fiahinbey A¤›n Keçiören Malatya Ba¤c›lar Maltepe Malatya Üsküdar Balçova Ka¤›thane Elaz›¤ Büyükçekmece Balçova Yenimahalle Gölcük Fatih Fatih Yenimahalle Maltepe ÖLÜM TAR‹H‹ 15.06.2012 19.06.2012 24.06.2012 25.06.2012 27.06.2012 28.06.2012 02.07.2012 03.07.2012 04.07.2012 10.07.2012 16.07.2012 21.07.2012 22.07.2012 23.07.2012 24.07.2012 24.07.2012 26.07.2012 26.07.2012 26.07.2012 26.07.2012 31.07.2012 01.08.2012 01.08.2012 03.08.2012 06.08.2012 08.08.2012 13.08.2012 13.08.2012 18.08.2012 22.08.2012 24.08.2012 Ölenlere Tanr›’dan rahmet, tüm yak›nlar›na baflsa¤l›¤› dileriz. Temmuz : 2012 A¤ustos 31 Bünyamin CUMURCU 1951 y›l›nda Elaz›¤ ' da do¤an sanatç›, 1972 ' de Ö¤retmen Okulunu bitirdi. Rize, fi›rnak ve Elaz›¤'›n muhtelif okullar›nda yirmi befl y›l ö¤retmenlik yapt›ktan sonra 1998 ' de emekli oldu. Ö¤rencilik y›llar›nda ve meslek hayat› süresince resimle hep iç içe yaflayan sanatç›, kendine özgü bir tarz oluflturamadan uzun y›llar gelifli güzel çal›flt›. Sanatç› bu süreci aray›fl dönemi olarak de¤erlendirmekte ve k›smen de bofla geçmifl bir zaman dilimi olarak görmektedir. Çünkü onun amac›, sanata yeni bir soluk, yeni bir boyut getirmekti. Bu, konu veya teknik aç›dan olabilirdi. Nihayet 1985 y›l›nda, bir da¤ köyünde görev yaparken tafllar› yak›ndan tan›ma f›rsat› yakalad›. Tafllar›n büyüleyici renkleri dikkatini çekti. Bunlar› resimde kullanmaya karar vererek farkl› büyüklükteki tafllarla çal›flmaya bafllad›. 5 y›l gibi uzun bir süre denemelerle geçti. Resimlerin yap›laca¤› zemin; tafllar›n büyüklü¤ü, ba¤lay›c›lar›n seçimi ve di¤er malzemelerin kullan›m›... Hepsi bafll› bafl›na birer araflt›rma konusu idi. çünkü bunun ö¤renilebilece¤i bir kaynak yoktu. bir ifli s›f›rdan al›p gelifltirerek belli bir noktaya tafl›mak belki de en zor iflti. Her ne olursa olsun sanatç› zoru seçti. sonuçta baflar›l› oldu. Ö¤renciler yetifltirdi. Bu tekni¤in (DO⁄ALTAfi TEKN‹⁄‹) sanat dünyas›nda tan›nmas› ve bilinmesi için yo¤un bir çaba harcad›. Sergiler açarak eserlerini sanat severlerle buluflturmaya bafllad›. sergileri ilgiyle ve hayranl›kla izlendi. Olumlu tepkiler ald›. Ankara, ‹stanbul, ‹zmir, Bursa, Eskiflehir, Kütahya,Manisa, Afyon, Elaz›¤, Malatya, fianl›urfa, Mersin ve Ordu illerinde toplam 29 kiflisel sergi açt› Birçok karma sergiye kat›ld›.