KABUKİ - 2 - 03-18-2011
Transkript
KABUKİ - 2 - 03-18-2011
KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com KABUK? - 2 by Badahan CANATAN - Cuma, Mart 18, 2011 http://www.kayipdunya.com/badahan-canatan/kabuki-2 Önceki bölüm: Kabuki - 1 Benim gibi elli y?ld?r kaçarak ve saklanarak ya?arsan?z, zorunlu olarak marjinal gruplarla, toplumda yer bulamayan tiplerle yak?nla??yorsunuz. Ço?u zaman, normalde iki dakika bile ayn? ortamda olmaya dayanamayaca??m insanlara hayat?m? emanet etmek zorunda kald?m. Suç örgütlerine rü?vetler vererek ülkeler aras?nda dola?t?m. Beni evlerinde saklayan teröristlerin anlatt?klar?n? uzun uzun, gerçekten ilgimi çekiyormu? gibi, i?renmemi bast?rmaya çal??arak dinlemek zorunda kald?m. Onlara bir faydam dokunmayaca??n? fark ettiklerinde veya bana olan ilgileri sönmeye ba?lay?nca (hangisi daha önce gelirse), beni ba?lar?ndan at?yorlard?. Ama ben de bunun ne zaman olaca??n? önceden sezmekte ustala?t???m için, onlardan önce davran?p yeniden yola ç?k?yordum. Daha acemi oldu?um zamanlarda, 2020’li ve 2030’lu y?llarda, bir kaç kez yakalanmaktan k?lpay? kurtuldum. Bunlar?n birinde, beni saklayanlardan biri beni (ödül paras? için, ki o zamanlar daha yüksekti) ihbar etmi?ti. O seferden sonra hiç kimseye güvenmemeyi ö?rendim. Kolay de?ildi elbette, hiç kolay de?ildi. Ama bu güvensizli?im sayesinde bir kaç kez suikastten kurtulmay? ba?ard?m ve elli y?ld?r yakalanmad?m. Beni aktif olarak arayanlar?n say?s? art?k azald?. S?rf beni bulabilmek için resmi olarak kurulan uluslararas? ekipler de art?k faal de?il. Zaten ben de art?k daha uzun süre kaçacak de?ilim. Henüz seksen ya??ma bile gelmemi? olmama ra?men, art?k hayat?m?n sonlar?na yakla?t???m? biliyorum. Sa?l?k hizmetlerinden uzak, doktor yüzü görmeden geçen y?llar ac?s?n? ç?kar?yor. Hem bana bu kadar? bile yeterince uzun geliyor... Kabuki’lerle ilk kez kar??la?t???m?z o gün ve daha sonra ya?ananlar? herkes kendilerine anlat?ld??? ?ekliyle biliyor. Bu ?ekilde bilmek ve inanmak herkesin i?ine de geliyor. Kötü giden her?eyden bir tek ki?iyi sorumlu tutmak, her türlü kötülü?ü bir tek ki?iden bilmek, herkes için rahatlat?c? olmal?. Ke?ke ben de bildiklerimi bilmeseydim ve bu kadar rahat olabilseydim... Son aylar?m? geçirdi?im Tibet’in yüksek yaylas?nda, ta??d???m yükü bir kenara devirerek havadaki az oksijeni içime çekebilmek için ci?erlerimi zorlarken, ince sisin içinde titriyorum. Kabuki’lerle ilk kar??la?t???m gece sabaha kar?? ayazdaki ü?ümemi hat?rl?yorum... Kabuki’yi sosyal a?lar?mdan dünyaya tan?tt?ktan ve ?ans eseri Valilik’te olan bir memura konuyu anlatt?ktan sonra ne kadar bekleyece?imi dü?ünmeye ba?lad?m. Memur, ?a??rt?c? ?ekilde, anlatt?klar?m? s?kk?n ve uykulu bir tav?rla, hiç hayret etmeden dinlemi? ve bulundu?um yeri sormu?tu. Beni buraya getiren avc?lardan ald???m bir kaç bilgiyi, tam anlamadan telefondaki adama anlatm?? ve ayr?ca cep telefonumdan da konumland?rma yapabilmeleri için telefon numaram? vermi?tim. 1 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com “Biz size döneriz,” demi?ti memur. Alay edip etmedi?ini sesinden anlayamam??t?m. Avc?lardan çocukluk arkada??m olana dönüp, “?yi ki vurmam??s?n?z,” diye seslendim. “Büyük skandal olurdu. Uzayl?y? vuran Türk’ler, derlerdi...” Bulundu?u yerden daha fazla yakla?madan, “Av yasa?? getirirlerdi,” diye cevap verdi ve buna üçümüz de güldük. Dönerek tekrar Kabuki’yi izlemeye ba?lad?m. Üzerindeki ?ekillerin ve renklerin harmonisi içinde tekrar kayboluyor ve bu güzelli?i yudum yudum özümsüyordum. ?a??rt?c? bir ?ekilde, bulundu?umuz yere ilk ula?an bir kad?n muhabir oldu. Ad? Sema’yd? ve k?sa siyah saçlar?n?n alt?ndaki aç?k tenli yüzünü gördü?ümde ne kadar genç oldu?unu dü?ündüm. Asl?ndan benden belki en fazla bir kaç ya? daha gençti. Ve çok konu?uyordu. Avc?lar?n yan?ndan çabucak s?yr?l?p benim yan?ma geldi?inde, onun Kapadokya’da bir çekim için bulunan bir TV muhabiri oldu?unu ve bu haberi ilk duyuran ki?i olarak kariyerinde muazzam bir s?çray?? gerçekle?tirmeyi hedefledi?ini ö?renmi?tim bile. Kabuki’ye çok k?sa bir bak?? att? ve bir elinde ta??d??? küçük çantay? açarak kameras?n? ç?kararak yere b?rakt?. Kameran?n bir kö?esinden be? – alt? tane küçük kürenin uçarak yükselmesini ve etraf?m?zda sabit aral?klarla dizilerek havada uçu?malar?n? seyrettim. Yeni ç?kan üç boyutlu dinamik kameralardan olmal?yd? bu. Çekim ba?lam??t? bile. Tüm çevreyi ve Kabuki’nin kendisini ayr?nt?l? olarak çektikten sonra, benimle röportaj yapmaya ba?lad?. Tüm ya?ad?klar?m?, gördüklerimi ve Kabuki’yi ona anlatt?m. Sema soru sormay? ve yan?t almay? iyi biliyordu. Beni uzunca konu?turduktan sonra, havadaki kürelere eliyle komut vererek farkl? aç?lardan çekimler yapmaya devam etti. Bu s?rada bana bunun benim için de çok önemli bir haber olaca??n? ve tüm dünyan?n bir röportaj için pe?imde ko?aca??n? anlatt?. “Herkes farkl? bir aç?dan haber yapmaya çal??acak,” diyordu. “Senin kontrolünde olmayacak ve hiç söylemedi?in ?eyler senin a?z?ndan yaz?lacak, buna haz?rl?kl? ol. Ama kendi hikayeni bundan sonra da her zaman benim arac?l???mla anlatabilirsin.” Bunu söylerken bir kart?n? bana verdi. “Buray? nas?l buldun?” diye sordum. “Daha biz bile yeni geldik.” “Ç?kan sesi ve par?lt?y? sadece siz duymad?n?z,” diye yan?t verdi, bana bakmadan. “Kapadokya’daki turistlerin hepsi heyecanland? ve ben de bir ?eyler döndü?ünü anlad?m. Bu taraflarda oldu?unu anlam??t?m, ama tam yerini senin twitter mesaj?ndan sonra buldum. Nas?l oldu?unu sorma, 2 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com gazeteciysen bilgiye ula?ma konusunda herkesten daha uyan?k olman gerekiyor.” Kendinden ne kadar da emindi. Daha sonra dü?ündü?ümde, bu ilk röportaj ve haber için asl?nda büyük paralar kazanabilece?imin fark?na vard?m. Belki en yüksek teklifi veren istasyona özel bir röportaj verebilirdim ve hayat?m?n sonuna kadar çal??mama gerek kalmayacak kadar çok para kazanabilirdim. Belki, daha önce tüm dünyaya yollad???m ilk foto?raflar? da sat??a ç?karabilirdim. Ama o anda bunlar?n hiç birini dü?ünemeyecek kadar ?a?k?n durumdayd?m. Sema’n?n kendisi de o günkü röportaj?ndan ve üç ay sonraki o me?um olaydan sonra yazd??? kitapla milyonlarca dolar kazanacakt?. Kitab?n ad? “Dishonored” (Onursuzluk) olacakt? ve on milyonlarca kopya satacak, büyük prodüksiyonlu bir kaç filme de konu olacakt?. Kabuki’ye bak?nca, onun Sema’y? fark etmi? oldu?unu ve renkleriyle ?ekillerini de?i?tirerek dikkatini çekmeye çal??t???n? fark ettim. Sonra helikopterlerin seslerini duydum. Bir kaç helikopter a?açlar?n üzerinden yakla?arak tam üzerimizde durdular ve bir kaç dakika içinde onlarca asker ta??yan elektrikli kamyonlar çevremizde s?ralanmaya ba?lad?lar. “Jandarma,” diyerek gülümsedim. Avc? arkada?lar?m?n ellerinden silahlar? çabucak al?nd? ve geni? bir kordon olu?turularak etraf?n güvenli?i sa?land?. Bu birli?in komutan? oldu?u anla??lan bir aste?men h?zl? ad?mlarla bana yakla?t? ve “Onur sen misin?” diye sordu. Ne diyece?imi bilemeden bir an ona bakt?m. Bu arada Sema kameras?n?n küçük kürelerini geri ça??rarak toparlan?yordu. Beni tutuklayacaklar m?yd?? Buna haklar? var m?yd?? Yanl?? bir ?ey yapt???m? sanm?yordum. Ama ne olursa olsun, böyle bir durumla da daha önce hiç kar??la??lmam??t?. Ya da kar??la??lm?? m?yd?? Kabuki’leri ya da ba?ka uzayl?lar? gören sivillerin ba??na (her seferinde) bir ?ey mi geliyordu? Akl?mdan bütün bunlar ve ba?ka kötü senaryolar geçerken, yalan söyleyemece?ime karar verdim ve “Benim,” diye yan?t verdim. “?yi,” dedi aste?men. Benden daha genç olmal?yd? (buradaki en ya?l? ki?i ben miydim?), ama ne yapt???n? gayet iyi biliyor gibiydi. “Haber vermekle do?ru olan? yapt?n. ?imdi gitmen gerekiyor. Buras? yasak bölge.” Ba??ma bir ?ey gelmeyece?ini anlaman?n verdi?i rahatlamayla dedi?ini yapmaya karar verdim. 3 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com Yürüyerek arkada?lar?m?n yan?na, kordonun d???na do?ru giderken durdum ve Kabuki’ye son bir kez bakmak için döndüm. Henüz güne? ç?kmamas?na ra?men, hava yava? yava? ayd?nlanmaya ba?l?yordu ve askerler kamyonlar?ndan indirdikleri dev makaralardaki kablolar ile tutturduklar? projektörleri aç?kl?k alana yerle?tiriyorlard?. Kabuki ise de?i?en, ak??kan ?ekilleriyle, kendisini izlemeyen gözlere bir ?eyler göstermeye çal???yordu. Sonra dev projektörler birbiri ard?na yand?lar ve aç?kl??? bembeyaz ???klar?yla doldurdular. Kabuki’nin bir an dondu?unu ve üzerindeki renklerin titre?erek soldu?unu gördüm. Ac? çekiyor gibiydi. Çok k?sa süren bu andan sonra, bir an içinde Kabuki’nin üzerindeki tüm renkler ve ?ekiller yok oldu ve üzerindeki suyu çeken kuru bir toprak gibi kabuk ba?lad?. Ona ilk verdi?im (ve o anda da kulland???m) isim olan Kabuk’a dönü?mü?tü. Hiç hareket etmiyordu, ayn? ilk gördü?üm di?er Kabuki’de oldu?u gibi. Ba??rarak askerlerin dikkatini o tarafa çekmeye çal??t?m, ama aste?men arkamdan, “Sen git, biz ilgileniriz,” diye ba??rd? ve iki askerin benimle Sema’ya d??ar? do?ru e?lik etmesini i?aret etti. Oradan uzakla??rken Sema’n?n avucunda gizledi?i küçük bir küreyle hala çekim yapt???n? fark ettim. Avc? arkada?lar?mla kamyonetimize binerek (daha do?rusu bindirilerek) köye do?ru yola ç?kt?k. Güne?in ilk ???klar? camdan üzerimize vurmaya ba?lam??t?. Gelirken oldu?u gibi, yol boyunca konu?mad?k. Sema’y? ondan sonra, televizyon d???nda, hiç görmedim. Köydeki bir kaç gün oldukça hareketli geçti. Herkese ya?ad?klar?m?z? tekrar tekrar anlat?yor, inanmayanlara da benim çekti?im görüntüleri gösteriyorduk. Zaten ilk günden itibaren tüm dünya medyas? bu haberle çalkalanmaya ba?lam??t? bile. Benim gönderdi?im twitter mesaj? ve ilk görüntülerle birlikte her seferinde ad?m geçiyordu ve ne kadar ünlü oldu?umun fark?na varmaya ba?lam??t?m. Sema’n?n yapt??? haber de dünyan?n tüm önemli haber kanallar? taraf?ndan telif hakk? ödenerek kullan?l?yordu ve hepsinde benim yüzüm görünüyordu. “Ke?ke evden ç?kmadan tra? olsayd?m,” diye dü?ünüyordum kendimi izlerken. Üstümdeki giysiler de daha düzgün olabilirdi... Annem ise gayet yak???kl? ç?kt???m? söylüyordu. Beni arayarak röportaj yapmak isteyen çok say?da gazetecinin hiç birisiyle konu?mad?m. Zaten ilk bir kaç saatten sonra telefonumu da kapatmak zorunda kald?m. Bölgeye hiç kimse yakla?t?r?lm?yordu. Televizyonlarda ve di?er medyadaki haberlerden bir ?eyler ö?renmeye çal???yorduk, ama bütün gürültünün içinde asl?nda i?e yarar pek bir bilgi yoktu. Adlar? Kabuki’ydi (ismi ben vermi? say?l?rd?m) ve uzaydan gelmi?lerdi. Bu konuda bir ?üphe yoktu. 4 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com Gerisi ise her türlü spekülasyona aç?kt?. Baz? haberlerde NASA taraf?ndan bölgeye bir üst düzey ekibin yolland??? söyleniyordu. Bunun do?ru olup olmad???n? bilmiyordum, ama köydeki ve çevredeki trafi?in artt??? kesindi. Kapadokya’daki tüm oteller çoktan dolmu?tu. ?kinci gün ö?leden sonra, kahvede otururken (çevre köylerden gelenlere hikayemi bir kez daha anlat?yordum ve içti?im çaylar?n say?s?n? unutmu?tum), küçük bir askeri cip tozlu yoldan geçerek önümüzde durdu. ?çinden tek ba??na ç?kan genç askeri tan?d?m, o gün gördü?üm aste?mendi. Hemen benim yan?ma geldi ve “Merhaba Onur,” diyerek d??ar?ya do?ru ç?kmam?z? i?aret etti. Korkmama ra?men onu takip ettim. Ba??ma yine ne gelecekti? “Ba?bakan geliyor,” dedi aste?men k?saca. “Senin de gelmen istendi, haz?rsan gidelim.” Bu sefer haz?rl?ks?z yakalanmayacakt?m. “?ki dakika eve u?ramam gerekiyor,” dedim ve gömle?imi de?i?tirip kendime çeki düzen verdikten sonra kap?da bekleyen cipe bindim. Bu seferki yolculuk daha ne?eliydi. Cipte ?oför, aste?men ve benim d???mda kimse yoktu. Aste?men bölgenin nas?l ke?meke? içinde oldu?unu, yüzlerce ki?inin gelip gitti?ini ve bunlar? idare etmenin zorlu?unu anlatt?. “Sen i?in kolay k?sm?n? yapt?n, ?imdi bizim can?m?z ç?k?yor,” dedi gülerek. “Benim de çok say?da üstlerim geldi ve bir anda bölgedeki en rütbesiz ki?i san?r?m ben oldum.” Sivillerden de çok say?da ziyaretçi vard?. Üniversitelerden özel olarak ça?r?lan bilim insanlar?n?n d???nda, politikac? ve idarecilerden de gelenler vard?. Bugün de ba?bakan geliyordu. NASA’dan gelenler oldu?unu (asl?nda gizli bilgi olmas?na ra?men) do?rulad?. Benden bir ?ey saklaman?n gereksiz oldu?una karar vermi? gibiydi. Kabuki ise tekrar eski haline dönmü? ve büyüleyici güzelli?ini sergilemeye ba?lam??t? (en çok bu habere sevindim ve onu yeniden görme dü?üncesiyle heyecanland?m). Bilim insanlar? (Türk ve yabanc?) onun dilini çözmeye çal???yorlard?, ama henüz ortada pek bir sonuç yoktu. Yolun bitti?i yerden sonra da cipin içinde biraz ilerledikten sonra indik ve yürüyerek aç?kl??a ula?t?k. Daha önce (bir buçuk gün önce) gördü?ümden çok farkl? bir manzara vard?. Kordon geni?lemi? ve çok daha büyük bir alan? kapsam??t?. Etraf tel örgülerle çevrilmi? ve bir kaç metrede bir duran askerler taraf?ndan nöbet tutuluyordu. Bir kap?dan kontrol edilerek içeri girdik. ?çerisi, küçük bir kasaba kadar kalabal?k hale gelmi?ti. Onlarca, yüzlerce ki?i bir taraftan di?erine ko?u?uyor, bir ?eyler in?a ediyor ya da bir ?eylerin üzerinde çal???yordu. Askerler ve siviller iç içeydi ve sürekli bir gürültü vard?. 5 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com Aste?men, “Bu taraftan,” diye beni içerilerdeki derme çatma, aç?k kap?l? bir kulübeye sürükledi ve kalabal???n aras?ndan s?yr?larak onu takip ettim. Hiç kimse beni tan?mam?? gibiydi ve bundan ?ikayetçi de?ildim. Kulübenin içinde, tahta bir masan?n etraf?nda ayakta duranlardan bir tanesi Bilim ve Teknoloji Bakan?’yd?; üniversitede çal??t???m için tan?yordum. Adam beni görünce gülümsedi ve hararetle elimi s?kt?. “Ba?bakan seni özellikle istedi, Onur,” dedi bir kaç nezaket sözcü?ünden sonra. “Bu olayda dünyaya kar?? yüzümüz sensin. Kabuki’lerle ka??la?an ilk insan bir Türk ve bu sensin.” Üzerimdeki sorumlulu?un alt?nda ezilmemeye çal??arak te?ekkür ettim. Bir saat geçmeden bir helikopterle ba?bakan da geldi. Bu ziyaretin görüntülerini herkes biliyor, s?n?rl? olarak izin verilen bas?n?n çekti?i görüntüler binlerce kez yay?nland?. Çal??anlara teker teker te?ekkür etti ve sonra Kabuki’nin yan?nda uzunca kalarak yüzlerce kare foto?raf çektirdi. Bu görüntülerin pek ço?unda ben de vard?m. San?r?m ba?bakan da art?k dünyada ondan daha fazla tan?n?r bir yüz oldu?umun fark?ndayd?. ?ki saat kadar sonra, ba?bakan beni ba?ba?a konu?mak için yan?na ça??rd? ve etraf?ndakileri gönderdi. “Senin bu i?teki rolün dü?ündü?ünden daha fazla delikanl?,” dedi. Ne demek istiyordu? “Evet han?mefendi,” diye yan?t verdim, sessiz kalmamak için. Bir gözünün üstüne dü?en kumral kahkülünü eliyle düzelttikten sonra, “NASA’dan gelenleri görmü?sündür,” dedi. “?ki gündür gelen telefonlara yeti?meye çal??maktan ba?ka i? yapamad?m.” Ba??m? anl?yormu? gibi sallad?m. Kad?n sesini alçaltarak, “Seninle aç?k konu?aca??m Onur,” dedi. “Bu i?in art?k gizlisi sakl?s? yok. Kabuki’lerin buraya, Türkiye’ye indi?ini art?k herkes biliyor, fakat herkes bundan memnun de?il.” “Bunu tahmin edebiliyorum han?mefendi,” dedim. “Amerika’ya inmi? olsalar herkes için daha kolay olurdu herhalde.” Gülümsedi. “?yi söyledin, gerçekten de öyle. Üzerimizde çok yo?un bir bask? var. Bunlar?, yani Kabuki’leri ve gemilerini, her ?eyi al?p Amerika’ya götürmek ve orada kendileri incelemek istiyorlar. Ve san?r?m bunu kabul edece?im.” ?a?k?nl?kla ona bakt?m. Ne kadar yorgun ve uykusuz oldu?unu ilk kez ?imdi fark ediyordum. Devam etti: “2016 depreminden sonra ekonomimizin ne kadar hassas durumda oldu?u bir s?r de?il. Ben de ülkeye hibe yard?mlar?n art?r?lmas? ko?uluyla ve ancak bu ko?ulla bu isteklerini kabul edece?im. ?imdi rakamlar? konu?uyoruz, san?r?m on y?la yay?lacak yirmi be? milyar dolarl?k bir rakam? kabul edecekler.” Bir an durdu ve uzaklara bakt?. “Beni sak?n suçlamaya kalkma, gerçekler bunlar ve benim yerimde sen de olsan ayn? ?eyi yapard?n. Hem uluslararas? hukukta bu durumun bir kar??l??? yok; 6 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com Kabuki’lerin bir ülkeye de?il, dünyaya geldi?ini ve Birle?mi? Milletler’e götürülmesi gerekti?ini söyleyenler var. Buna kar?? bir mant?kl? bir argüman?m?z da yok. Ve biliyorsun, Birle?mi? Milletler de New York’ta.” Ba??m? sallad?m. Onu suçlamaya niyetim yoktu, ama yine de duyduklar?m? sindirmem biraz zaman alacakt?. Tekrar dönerek bana bakt?. Kendini toplam?? gibiydi ve yeniden kendinden emin bir ?ekilde konu?tu: “Ama bir ?art?m?z daha olacak. ?u ölü gibi duran Kabuki, incelememiz için bizde kalacak. Onu inceleyecek olan ekibin ba??nda da sen olacaks?n.” ?a??rarak, “Ama ben henüz o kadar yetkin...” diye kekeledim. “Senin kim oldu?unu ve üniversitedeki konumunu gayet iyi biliyorum delikanl?,” dedi. “Ben böyle olmas?n? istiyorum. Kabuki’ler konusundaki en büyük kozumuz sensin ve bu görevi yapacaks?n.” Tamam der gibi ba??m? sallad?m. “Ankara’da s?rf bu i? için özel bir laboratuvar haz?rlat?yorum, güvenli ve gizli. ?stedi?in her türlü kaynak verilecek. ?stedi?in herkesten yard?m alacaks?n ve son derece yetkin bir ekibin olacak. Ama ba??nda sen olacaks?n. Hem, asl?na bakarsan hiç kimse bu i? için özel olarak e?itilmedi. Yaparken ö?renece?imiz bir ?ey bu, bisiklete binmek gibi. Senden bu ölü Kabuki’den ö?renebilece?in her ?eyi ö?renmeni ve sadece bana rapor vermeni istiyorum.” *** Daire ?eklindeki laboratuvar?n iç çeperini, üç metre yüksekten, çepeçevre kaplayan balkondan içeriye bakt?m. Bu yükseklikten, beyaz önlükleriyle çal??anlar?n hangisinin ne i? yapt???n? kesin olarak söylemek mümkün de?ildi. 10 – 15 ki?inin bir k?sm?, bilgisayarlar?n?n ba??nda analiz programlar?n? kuruyorlard?, baz?lar? da ölçüm cihazlar?n?n istedikleri yerlere yerle?tirilmeleri için teknisyenlere talimatlar veriyorlard?. Ba?bakanla konu?mam?n ard?ndan bir hafta geçmi?ti ve i?te burada laboratuvar?m?n ba??ndayd?m. Yeni faaliyete geçiyorduk. Bu kadar çabuk olaca??n? (hatta gerçekten olaca??n? bile) beklemiyordum do?rusu. Ama yine de onun talimat?na uymu? ve kendi haz?rl?klar?m? yapm??t?m. ?stanbul’a dönerek e?yalar?m? toparlam?? ve birlikte çal??mak istedi?im bilim insanlar?n?n isimlerini listelemi?, baz?lar?n?n da Bilim ve Teknoloji Bakanl??? taraf?ndan seçilmesine izin vermi?tim (ne de olsa herkesi tan?m?yordum). Beklemedi?im bir h?zla insanlar toparlanm?? ve Ankara’da bir araya getirilmi?ti. Birço?u benden daha ya?l?yd?, ama benim alt?mda çal???yor olmay? sorun etmemi?lerdi, en az?ndan ?imdilik. Elimizdeki tek ve muhtemelen ölü Kabuki’nin üzerinde çal??ma f?rsat?n? elde etmelerinin kendileri için de çok büyük bir f?rsat oldu?unun fark?ndayd?lar. Di?er Kabuki ve uzay arac?, çoktan Amerika’ya gönderilmi?ti bile. ?imdi onlar üzerinde çal??an, 7 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com analizler yapan, teoriler üretip bunlar? test eden belki de binlerce ki?ilik bilim ekipleri vard? orada. Benim elimde ise, tam olarak ne yapacaklar?n? bilmeyen bir avuç insan vard?. Ben de ne yapaca??m?zdan emin de?ildim asl?nda. ?lk i? olarak, elimizdeki her türlü ölçüm cihaz?n? kullanarak ne bulabilece?imize bakacakt?k. Kimyasal analizler, ileri görüntüleme teknikleri ve bunun gibi yöntemlerle Kabuki’nin yap?s?n? anlamaya çal??acakt?k. Bunlardan bir sonuç elde edemezsek ne yapaca??m?z konusunda hiçbir fikrim yoktu. Balkondan a?a??daki daire ?eklindeki laboratuvar?n tam ortas?ndaki bir yükseltinin üzerinde, etraf?ndaki karma?aya tezat ?ekilde bir heykel gibi duran Kabuki’ye bakarak, “Kimsin sen?” diye f?s?ldad?m. *** Önümdeki özenle haz?rlanm?? ka??tlar?n son destesini açarak, bir ?ey bulamad???m?z? farkl? ?ekillerde anlatan son günlük raporun üzerinden geçmeye ve art?k otomatikle?mi? ?ekilde sayfalar? paraflamaya ba?lad?m. Laboratuvarda çal??maya ba?lad???m?zdan bu yana iki haftadan fazla zaman geçmi?ti ve, her ne kadar bunu d??ar?ya kar?? yumu?atarak söylemeye çal??sam da, hiç bir ?ey bulamam??t?k. Kabu?un ard?nda yine kabuk vard?, görüntüleme cihazlar?m?z bize özetle bunu söylüyordu. Ayn? yap?da, homojen bir kütleydi bu. Hiç bir ya?am belirtisi göstermiyordu. Hatta daha önce ya?am?? oldu?una dair bir ize bile ula?amam??t?k. Bildi?imiz, dünyaya has organik canl?lar?n hiç bir özelli?inin yak?n?ndan bile geçmiyordu bulgular?m?z. ?lk günden beri bunun d???nda bir sonuca ula?amam??t?k. Saat geceyar?s?n? geçmi?ti ve bo? laboratuvarda tek ba??ma günlük raporlar? tekrar tekrar okuyup, o ana kadar göremedi?im farkl? bir bulguya, gözard? etti?imiz bir ayr?nt?ya rastlayabilmek umuduyla çal??maktan ba?ka elimden bir ?ey gelmiyordu. Amerika’dan gelen haberler de durumumuzun üzerine tuz biber ekiyordu. Normalde oradaki çal??malar da (bizimkiler gibi) gizliydi; ama bizimle bütün bilgileri payla??yorlard? (en az?ndan öyle oldu?unu umuyordum, bir ?eyler sakl?yorlarsa bunu bilmemin imkan? yoktu). NASA’daki çal??malarda her geçen gün yeni ilerlemeler kaydediyorlard?. Ne de olsa, ellerindeki Kabuki canl?yd? (kendime bunu söylüyordum). Kabuki’nin üzerindeki görüntülerin ve de?i?imlerinin mant???n? çözmek üzere olduklar?n? söylüyorlard?. Hatta, bir kaç gün içinde Kabuki’yle ileti?im kurabilecekleri bir ortak dil olu?turacaklar?n? bile iddia ediyorlard?. Benimse elimde hiç bir ?ey yoktu. Bakanl?k’takilerin bu durumdan ho?nutsuz olduklar?n? hissetmeye ba?lam??t?m. Pek fazla bir beklentileri ba?tan beri yoktu asl?nda; bizim buradaki çal??malar?m?z daha çok kamuoyuna yönelik bir sembolden öte de?ildi. Ama yine de elimizde en az?ndan bir sonuç olsa iyi olacakt?. Sessizlik can s?k?yordu. Ekipteki bilim insanlar?n?n da bu durumdan s?k?ld?klar?n? ve yava? yava? benim liderli?imi sorgulamaya ba?lad?klar?n? görebiliyordum. 8 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com Ama yapabilece?im hiç bir ?ey yoktu. Son raporun son sayfas?n? da paraflad?ktan sonra, ba??m? kald?rarak sessiz Kabuki’ye bakt?m ve buradaki ilk günümde oldu?u gibi, “Kimsin sen?” diye f?s?ldad?m. Ba??m? çevirip masadan kalkmak üzereyken, ancak göz ucuyla farketti?im, anl?k bir hareket gördüm. Donakald?m. Tekrar, yava?ça Kabuki’ye dönerek bakt?m. Hareket etmiyordu ve önceki halinden farkl? görünmüyordu. Kalkarak, yava? ad?mlarla etraf?nda dola?t?m. Sonra laboratuvardaki cihazlar? kullanarak, d?? ve iç görüntülerini ald?m ve bunlar? daha önceki kay?tlarla kar??la?t?rd?m. Hiç bir fark yoktu. Bir saat önceki haliyle birebir ayn?yd?. Acaba hareket etti?ini ben mi hayal etmi?tim? Üzerimdeki bask? nedeniyle, akl?m bana oyun mu oynuyordu? Görmek istedi?imi mi görmü?tüm? Öyle olabilirdi de, olmayabilirdi de. Bunu o anda bilmemin bir imkan? yoktu. Kabuki’yi görüntüleyen cihazlar? geceleri kapat?yorduk ve ortada bunu kontrol edebilece?im bir kay?t yoktu. Ne gördü?ümü hat?rlamaya çal??t?m. Göz ucumda bir anl?k bir hareket... O kadar... Bir saniyeden çok daha k?sa bir sürede olup bitmi?ti ve oldu?undan bile emin de?ildim. Kabu?unun yap?s?n?n, üzerindeki ince çizgileri olu?turan girinti ve ç?k?nt?lar?n yer de?i?tirerek bamba?ka bir ?ekil göstermesi ve sonra hemen, hiç bir ?ey olmam?? gibi, eski haline dönmesiydi, kendimi zorlayarak hat?rlayabildi?im. Sanki bir kalp at??? gibi... Bunu henüz, elimde bir kan?t olmadan kimseyle payla?amazd?m. Etraftaki at?l duran kameralardan sekiz tanesini, e?it aral?klarla Kabuki’nin etraf?na yerle?tirdim ve devaml? çal??maya ayarlarak, kaydetmeye ba?lad?m. E?er bir daha hareket ederse, bunu kaç?rmamal?yd?m. Bu benim kendi projemdi. Sonuç alana ve do?rulayana kadar, kendi ekibimle bile payla?mayacakt?m. I??klar? söndürdüm. Merdivenlerden ç?k?p laboratuvar?n giri?inde retinam? okutarak aç?lan çelik kap?dan geçmeden önce tekrar geriye dönüp, cihazlar?n ortas?nda sessizce duran Kabuki’ye son kez bakt?m. 9 / 10 KABUK? - 2 - 03-18-2011 by Badahan CANATAN - Kay?p Dünya - http://www.kayipdunya.com “Kimsin sen? Ve ne söylüyorsun?” S?rada: Kabuki – 3 Görseller : ~abelphee ve ~psion005 (Artworks by ~abelphee ve ~psion005) _______________________________________________ PDF generated by Kalin's PDF Creation Station 10 / 10 Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)